Discover millions of ebooks, audiobooks, and so much more with a free trial

Only $11.99/month after trial. Cancel anytime.

Yeminli (Vampir Efsaneleri 1. Kitap)
Yeminli (Vampir Efsaneleri 1. Kitap)
Yeminli (Vampir Efsaneleri 1. Kitap)
Ebook144 pages1 hour

Yeminli (Vampir Efsaneleri 1. Kitap)

Rating: 0 out of 5 stars

()

Read preview

About this ebook

"Harika bir yeni kitap dizisi! Kaçırmayın! "
--Morgan Rice, 1 Numaralı Çok Satan VAMPİR GÜNLÜKLERİ’nin Yazarı

Rachel Wood, babasının transfer olmasıyla, Pennsylvania’daki köklerinden ayrılıp, New York’un varlıklı banliyölerinden Westchester’da, 10.sınıftayken yeni bir liseye başlamak zorunda kalıyor. Yeni arkadaşlar edinmek, bir erkek arkadaş sahibi olmak, kötü kızlar ekibinden uzak durmak ve bu kadar saldırgan bir dünyada nasıl hayatta kalacağını çözmek için çabalarken, kendini işler boyunu aşıyor. İçki içmenin ve ilaçların neredeyse standart olduğu ve sosyal baskıların onu her yönden sıkıştırdığı bu yeni dünyada yönünü bulmakta zorlanıyor.
Kurtuluş ondan hoşlanıyor gibi görünen futbol oyuncusu Rob şeklinde ortaya çıkana kadar her şey Rachel için yanlış gidiyor görünüyor. Fakat tam aralarında bir romantizm doğmak üzereyken oğlanın davranışları kafasını karıştırıyor.
İşler dibe vurduğunda Rachel, Benji adında gizemli bir oğlanla tanışıyor. Benji okuldan, yalnızlığı seven, diğer çocuklardan uzak duran ve Rachel’ı motosikletiyle gezmeye çıkartıyor. Lunaparkta birlikte unutulmaz bir akşam geçiriyorlar fakat işler korkunç şekilde ters gidiyor ve Benji Rachel’ın hayatını kurtararak onu şoke ediyor.
Rachel Benji’nin diğer herkesten farklı olduğunu biliyor ve onun hayatının aşkı olduğunu görüyor. Ve aralarındaki romantizm derinleştikçe onun hakkındaki sırrı öğrenmek için her şeyden vazgeçip vazgeçmeyeceğine karar vermek zorunda kalıyor…

Dizinin 2. Kitabı (ALINMIŞ) ve 3. Kitabı (ISIRILMIŞ) da mevut.
LanguageTürkçe
PublisherEmma Knight
Release dateSep 2, 2015
ISBN9781632912794
Yeminli (Vampir Efsaneleri 1. Kitap)

Read more from Emma Knight

Related to Yeminli (Vampir Efsaneleri 1. Kitap)

Related ebooks

Reviews for Yeminli (Vampir Efsaneleri 1. Kitap)

Rating: 0 out of 5 stars
0 ratings

0 ratings0 reviews

What did you think?

Tap to rate

Review must be at least 10 words

    Book preview

    Yeminli (Vampir Efsaneleri 1. Kitap) - Emma Knight

    yeminli

    (Vampir Efsaneleri 1. Kitap)

    emma knight

    Telif Hakları © 2011 Emma Knight

    Tüm hakları saklıdır. 1976 ABD Telif Hakları Yasası kapsamında izin verilenin haricinde, yazarın önceden izni olmadığı sürece, bu eserin hiçbir bölümü hiçbir biçim veya şekilde çoğaltılamaz, dağıtılamaz veya yayınlanamaz, herhangi bir veri tabanında veya geri alma sisteminde saklanamaz.

    Bu e-kitap yalnızca kişisel kullanımınız içindir. Bu e-kitap bir başkasına satılamaz veya verilemez. Eğer bu kitabı başkalarıyla paylaşmak istiyorsanız lütfen her bir kişi için yeni bir kopya satın alın. Bu kitabı okuyorsanız fakat satın almadıysanız veya yalnızca sizin kullanımınız için satın alınmadıysa lütfen iade edin ve kendinize bir kopya satın alın. Yazarın emeğine saygı gösterdiğiniz için teşekkür ederiz..

    Bu eser tamamen kurmacadır. İsimler, karakterler, işletmeler, kurumlar, mekânlar, olaylar ve tesadüfler yazarın hayal gücünün ürünleridir veya kurmaca olarak kullanılmıştır. Yaşayan veya ölmüş gerçek kişilerle olabilecek benzerlikler tamamen tesadüfidir.

    Emma Knight Kitapları

    YEMİNLİ (Vampir Efsaneleri 1. Kitap)

    ALINMIŞ (Vampir Efsaneleri 2. Kitap)

    ISIRILMIŞ (Vampir Efsaneleri 3. Kitap)

    SEÇİLMİŞ (Vampir Efsaneleri 4. Kitap)

    UYANMIŞ (Vampir Efsaneleri 5. Kitap)

    Daha fazla Emma Knight kitabı indirmek için buraya tıklayın!

    İÇİNDEKİLER

    Bölüm Bir

    Bölüm İki

    Bölüm Üç

    Bölüm Dört

    Bölüm Beş

    Bölüm Altı

    Bölüm Yedi

    Bölüm Sekiz

    Bölüm Dokuz

    Bölüm On

    Bölüm On Bir

    Bölüm On İki

    Bölüm Bir

    Rachel Wood ailesinin steyşın arabasının arka koltuğunda oturmuş hayatından nefret etmekle meşguldü. Sağ tarafında rahatsız edici erkek kardeşi Mark ve solunda da iPod’unda çalmakta olan şarkıya yüksek sesli bir mırıltıyla eşlik eden ablası Sarah oturuyordu. Rachel derin bir nefes aldı, bir süre tutu ve yüksek sesli bir iç geçirme şeklinde nefesini Verdi. Ailesinin onunla birlikte uzun yıllar sonra taşınmakta olduğuna inanamıyordu. Onuncu sınıftaydı.

    Rachel aklının onu korkutan yerlere kaymasına engel olamadı. Ya hiç arkadaş sahibi olamazsa? Ya insanlar onunla alay ederlerse? Ya uyum sağlayamazsa, ya kıyafetleri diğerlerine garip gelirse? Ablasının salonlarda onunla dalga geçmesinden ve erkek kardeşinin onu utandırmasından endişelendi; dahası otoriter ve tez canlı ebeveynlerinin onu rezil edeceğinden endişelendi.

    Babası sola doğru dolambaçlı yola döndü.

    Burası mı? diye merak etti Rachel.

    Araba kasabanın merkezinin içinden yoluna devam etti. Rachel dışarıda bir pizzacı, bir film kiralama mağazası, bir manikür salonu ve penceresinde balonlar ver kartlar olan bir Hallmark mağazası gördü. Ayrıca bir kahve dükkânıyla camlarında anne kıyafetleri asılı bir giyim mağazası da gözüne çarptı.

    Araba yavaşça kasabanın içinden geçerken Rachel birkaç kişi gördü: kaldırımda yürüyen ve bebek arabası yürüten bir kadın, mavi ve siyah AYSO futbol forması ve kramponlar giyen iki oğluyla birlikte yürüyen bir adam… Rachel ayrıca, bir grup çocuk gördü. İçlerinden birinin svetşörtünde bir kaplan ve kaplanın başının üstünde AHS harfleri vardı.

    Rachel harfleri, Apaçi Lisesi’nden (Apache High School) kendisine gönderilmiş olan karşılama mektubunda görmüş olduğunu hatırladı. İçini çekti ve bunların yeni arkadaşları olup olmadığını merak etti.

    Rachel çocukları baştan aşağı süzdü ve midesinin burkulduğunu hissetti. Bu çocukları görmek ertesi günkü, okulun ilk günü için daha fazla gergin hissetmesine neden olmuştu.

    Babasının kasabanın içinde yavaş araba kullanmasından utanç duyuyordu. Kasabanın içinde bu şekilde sürünmenin ne kadar acınası bir şey olduğunu bilmiyor muydu? Arabanın hızlandığını hissedene kadar başını dizlerinin arasına sakladı.

    Ailesi banliyö sokaklarında beş dakika kadar daha araba kullandı. Yanından geçtikleri her evde gözüne bir şey takıldı ve gördükleri onu çok şaşırttı. Buradaki evler eski kasabasındaki evlerden çok farklıydı. Bunlar büyük ve gösterişli evlerdi. Dairesel garaj yolları vardı ve hatta bazılarına girebilmek için bazı sütunların arasından geçmeniz gerekiyordu.

    Neredeyiz biz?

    Yolun sonuna geldiklerinde Rachel’ın babası frene bastı. Sarah kulaklıklarını çıkarttı ve dizlerinin üzerinden etrafına baktı.

    Mark parmağıyla göstererek sordu, Burası mı?

    Yeni evlerini ilk kez görmeye hazırlanırken midesindeki burkulma hissi de arttı. Evlerinin neye benzediğini, Sarah ile yine bir odayı paylaşması gerekip gerekmeyeceğini ve yatak odasının nasıl bir şey olacağını merak etti.

    42 Pine Road! diye şevkle duyurdu Rachel’ın babası.

    Yeni garaj yollarına girdiklerinde Rachel’ın düşünceleri aniden kesildi.

    Ev.

    Arabayı park ederlerken Rachel evi inceledi. Sokaktaki diğer evlerden farklıydı: siyah kırçıllı beyaz boyalı bu ev diğerlerine göre daha mütevazıydı. Giriş sütunları ve dairesel bir garaj yolu yoktu. Evin, üzerinde büyük, aslan şeklinde bir kapı tokmağı olan kırmızı bir ön kapısı vardı.

    Rachel arabadan indiğinde derin bir nefes daha aldı ve valizini kaptığı gibi yatak odalarını görmek için Sarah ve Mark ile birlikte içeri koştu. Kapıya doğru koşarlarken Sarah Rachel’ı dirseğiyle ittirdi.

    Büyük oda benim! diye bağırdı Sarah.

    Koşarak yukarı çıktı, koridoru geçti ve kapıyı çarptı. Mark Rachel’a çarparak geçip elindeki valizi düşürmesine sebep olurken, yatak odalarından birine koştu ve kapıyı çarparak kapattı.

    Rachel merdivenleri çıktığında, açık bir kapı gördü; kalan son yatak odası. Odaya girip valizini bıraktı. Odası küçüktü fakat hiç olmazsa kendisine aitti. Sarah’yı ve onun müzikal takıntılarını çekmek zorunda kalmadığı için memnundu.

    Birkaç dakika sonra Rachel kapısının çalındığını duydu.

    Çabuk ol, bu çok ağır, diyen Rachel’ın annesinin sesi duyuldu.

    Rachel!

    Rachel kapıyı açtı. Annesinin kucağında büyük bir karton kutu vardı ve kutunun üzerinde kalın siyah Sharpie ile yazılmış Rachel’ın Eşyası yazısı vardı. Annesi kutuyu odanın ortasına bıraktı ve Rachel’a bakıp Merak etme tatlım, burayı zamanla seveceksin, söz veriyorum.

    Rachel omuz silkti ve homurdanarak Her neyse dedi.

    Rachel, ailesinin birkaç hafta önce taşınacağını söylemiş olması nedeniyle onlara kırgındı. Konu ilk kez, Virginia Beach’te ailesiyle yaz tatilindeyken açılmıştı. Ebeveynleri tüm yolculuk boyunca garip davranmıştı ve Rachel bir şeyler olduğunu hissetmişti. Başlarda annesinin hamile olduğunu düşünmüş olsa da bir taşınma planladıkları aklına bile gelmemişti.

    Rachel tüm hayatı boyunca Pennsylvania’da aynı kasabada, aynı evde ve doğduğundan beri aynı odada yaşamıştı. Hiçbir zaman, özellikle de lise yılları sırasında, taşınmayı aklından bile geçirmemişti.

    Göreceğiz, dedi Rachel annesine.

    Rachel’ın annesi odadan çıktı ve kapıyı kapattı.

    BİİP BİİP BİİP.

    Rachel pencereden dışarı baktı ve yan tarafında AL Taşımacılık ve Depoculuk yazan büyük bir kamyonun garaj yolunda geri geri geldiğini gördü. Bipleme kesildiğinde kamyon durdu ve iki adam kamyondan inip arka kapağı açtı.

    Rachel kamyondan üst üste indirilen kutulara baktı. Hayatının aniden kökünden koparılıp kutulara doldurulmuş olduğunu hissetmekten kendini alamadı. Bütün bunlar babası transfer olduğu için gerçekleşiyordu.

    Rachel anne ve babasının taşıyıcılarla konuşup kutuların üzerine renkli Post-It notları yapıştırarak kutuları etiketlediğini gördü. Böylece taşıyıcılar her kutunun hangi odaya gideceğini kolayca bilecekti.

    Rachel her ne kadar çok öfkeli de olsa yeni evlerini görmek için de heyecanlıydı. Sessizce odasından çıkıp merdivenlerden aşağı indi. Ailesinin onun meraklı halini ve etrafa göz atmak için heyecanlı olduğunu görmesini istemiyordu.

    Merdivenlerin sonuna ulaştığında sola döndü ve ebeveynlerinin odasına girdi. Bir şömine ve iki büyük pencere gördü. Rachel’ın kafasında düşünceler uçuşmaya başladı; bu odada Noel kutlaması yaptıklarını, köşeye bir çam ağacı koyup onu süslediklerini hayal etti. Oda, duvarın yanına koyulmuş birkaç kutu haricinden şimdilik çıplaktı.

    Rachel ebeveyn odasından, ona bağlı bir başka odaya geçti. Bu cumbalı parlak oda ön avluya bakıyordu. Rachel buranın yemek odası olacağını düşünüyordu fakat emin değildi. Oda, Rachel’ın hiç hoşlanmadığı, çok çirkin bir kahverengiye boyanmıştı.

    Rachel çirkin kahverengi odadan mutfağa geçti. Işıkları açıp etrafa baktı. Siyah Formika mutfak dolapları ve koyu linolyum yer döşemesi ruhunun daralmasına sebep oldu. Mutfakta, eski evini daha da fazla özlemesine sebep olan bayat bir koku vardı.

    Rachel odaları ve banyoları gezerken daha önce bir ev için hissedeceğini düşünmediği bir geri dönme isteği hissetti. Pennsylvania’daki eski evine ne kadar bağlanmış olduğunun hiç farkına varmamıştı.

    Rachel taşıyıcıların ön kapıdan içeri girdiklerini duydu. Ebeveynlerinin sesi onları kutular, mobilyalar, sandalyeler, resim çerçeveleri, TV ve bilgisayar ile geldikçe yönlendiriyordu. Rachel yeteri kadar görmüştü ve kimse onu fark etmeden yukarı döndü.

    Odasının kapısını kapattı ve eşya dolu kutusunun yanında yere oturdu. Anahtarlığını bulmak için lacivert Kipling sırt çantasına uzandı; çantasının içinde bir makas olması gerekiyordu. Kutunun üzerindeki bandı keserek açarken, içindekilerin ne halde olduğunu merak ediyordu.

    Rachel odasını toplarken ne kadar sinirli olduğunu ve kutuyu herhangi bir düzen veya sebebe bağlı kalmadan topladığını hatırladı. Karton kutunun kapaklarını açtığında karşılaştığı dağınıklık onu şaşırtmadı. Neredeyse tüm hayatı, değersiz bir karton kutuya sığıyordu.

    Kutunun üstlerinde kendisinin ve Pennsylvania’daki arkadaş grubunun tozlu fotoğrafları vardı. Arkadaşlarını çok özlediğini hissetti.

    Enjoying the preview?
    Page 1 of 1