You are on page 1of 50

Be Para Etmez ykler Gkmen Aka

Ucube Kitaplar Ucube Kitaplar Dizisi 2

Haziran 2011

Her Hakk Armaandr Parayla Satlmaz

Kapak Tasarm: Gkmen Aka

Kapak Tasarm: Gkmen Aka

letiim http://www.kaosevi.com facebook: Ucube Kitaplar twitter.com/ucubekitaplar

Gkmen Aka

Be Para Etmez ykler

Ucube Kitaplar

BATMAYA
Gnele yldzlar bir zamanlar batdan doarlar, doudan batarlarm. Sonra tanr, Arteosun yann tuttu-

u iin, onlarn bu hareketini tersine evirmi, bugnk durumuna getirmi.i Platon

Gne batmak zere ve ben bu kayalklarda hl neden gezinip durduumu bilmiyorum. Belki gnein battndan emin olmak istiyorum ve bu yzden de eve dnmek iin acele etmiyorum. Ya da burada iimi kaplayan u zgrlk hissini kaybetmeyi henz gze alamyorum. Oysa aalarda bir yerlerde bin yllarn alkanlyla deniz rpnp durmakta. Gnese gk ve denizin kavutuu u eski ufukta kim bilir kanc kez batmakta. Bedenimi kayalklardan topraa brakp evimin yolunu tutuyorum. Gne tam arkamda kalyor ve orada ne yapt artk beni ilgilendirmiyor. Admlarm gzlerimin kontrol altnda, vcudumun iki yannda kollarm salndra salndra yryorum. Fakat her eyi unutup

kendi yryme bu kadar odaklanm olduum hlde, ya da tam tersine, srf bu byle olduu iin, vcudumun istem d hareketlerinin olduunu gzlemliyorum. rnein bamn yava yava ne doru eildiini hissediyorum. Ellerim her seferinde biraz daha ileri gidiyor ve geri dnerken sanki daha isteksiz davranyor. Btn vcudum bir an nce eve dnmek istermiesine, ya da hzla giderken birden yavalayan bir aracn iindeymiesine ne doru devinim hlinde. Bilmediim, tahmin bile edemediim bir g, tpk rzgrn bazen yapt gibi, acele etmemi istermiesine beni srtmdan itip durmakta. Belki de bu g tam karmda bir yerlerde ve beni kendine doru ekmekte. Bilmiyorum! Sadece itme ya da ekme olarak tanmlanabilecek bu eyin sonlanmasn bekliyor ve yrym aksatmadan yoluma devam ediyorum. Bir sre sonra da garip bir biimde sonlandn hissediyorum. Sadece zerimdeki bu gcn de deil, sanki evrendeki tm hareketin sonlandn hissediyorum. Eve dnm anlamszlayor. Ev anlamszlayor. Ben anlamszlayorum. Fakat yeniden douyormuum gibi ve ilk kez hareket ediyormuum gibi, olduum yerde dnyorum ve tekrar kayalklara yneliyorum. Yepyeni bir gcn zerimdeki etkisini hissediyorum. Bamn hafife geriye kaymasndan ve

rimdeki etkisini hissediyorum. Bamn hafife geriye kaymasndan ve baklarmn ykseliyor oluundan anlyorum bunu. Ellerim ileri gitmekte zorlanyor. Bu kez de hzlanan bir aracn iindeymiim gibi arkamdan yavaa ekiliyorum. Bir sre sonra da hibir ey hissetmez oluyorum. Duruyorum. Gne tam karmda yine. Aradan geen onca zamana ramen, sanki bir eye taklm da batmas mmkn olmam gibi, onu en son grdm yerde. stelik biraz nce domu gibi, taptaze ykselmekte...

D
Tm hareket alt aamada tamamlanr ii Ve yedinci aama balangca dntr Syd Barrett

Uyandmda gzlerim akt. Srt st uzanm, tavandaki ayak izlerini seyrediyordum. Altnda yatamn bulunduu keden lambaya kadar ilerleyip, lambann etrafnda bir tur attktan sonra kar duvarda, pencerenin biraz stnde son bulan bu izler, amurlu, plak ayaklara aittiler. Pencere akt. Beni asl artansa tavanda bylesine garip izler grmekten ok onlarn yn olmutu. zler pencereden balayp yatama doru ilerliyordu. zerimdeki yorgan tek bir hamlede frlatp attm, dorulup ayaklarma baktm: amurluydular. O anda mthi bir hafifleme hissettim. Yerekimi azalyor hatta yn deitiriyordu. Sonrasnda kendimi kaybetmi olmalym ki, odamdaki btn eyalarla beraber tavana nasl dtm iyi hatrlayamyorum. Yine de bunun bir rya olmadndan emindim; dmenin acsn, zerime ken yatan arln tm vcudumda hissedebiliyordum. Eyalarm paralanm, tavan sava alanna dnmt. Yatamn altndan kendimi kurtarp ayaa kalktm, krk dkk eyalarn arasndan pencereye doru yrdm, dar baktm. Aada korkun

derinliiyle masmavi bir gkyz, yukardaysa alabildiine boalm bir sokak vard. Artk dnmekten bile korkuyordum. Pencerenin kenarlarna sk skya tutunmu, kprdamadan ylece duruyordum. Ellerimin yorulduunu hissediyor ama yine de pencereyi brakmyordum. Aslnda brakamyordum. Ve o an brakmamam gerektiini de anlamtm. Tavandaki btn eyalar bulunduum yere doru kayyor, yerekimi yine yn deitiriyordu. Biraz nce karmda duran boluk imdi tam altma serilmi, yldzlar silip spren karadelikler gibi beni yutmak istiyordu. Ellerim bylesi bir gce kar koyacak durumda deildi, ok gemeden de kendimi pencereden derken buldum. Odamn karsndaki, daha dorusu artk tam altnda bulunan apartmann duvarna arpp durana dek dtm. Bu ksa yolculuumda birka para eya da bana elik etmiti. Kendime geliim de yine bir dle oldu. Yerekimi normale dndnde, o apartmandan da aaya, topraa kadar kayp dtm. Etrafta binalardan, aalardan baka hibir ey kalmamt. En azndan ayaklarmn altnda toprak ve yukarda yine gkyz vard. Fakat anladm ki korkmak iin de nemli bir sebebim vard. Bu sefer zerine

anladm ki korkmak iin de nemli bir sebebim vard. Bu sefer zerine debileceim bir tavan yoktu ve yukarya doru bir dn de belki sonu olmayacakt. Beni gkyznden koruyacak bir snaa ihtiyacm vard. Kararm vermitim, odama geri dnecektim. Bylece apartman giriine doru komaya baladm. Fakat bu hareketim sadece yeni dmn iddetini artrmaya yaramt. Ayaklarm yerden kesilmi, bir mknats gibi beni kendine eken demir kapnn zerine yapp kalmtm. Ac iinde kvranyordum. zerimde pijama, yaln ayak, kapda kalm zavallnn biriydim. Yine de son bir ansmn daha olduunun bilincindeydim. Duvar boyunca yryp nc kattaki odama ulaabilir, pencereden ieri girebilirdim. Dorulabildiim kadar dorulup, yar yarya srnr bir hlde odama doru ilerlemeye baladm. Bir yandan da olas dlerde neler olabileceini kestirmeye alyor ve ne olursa olsun ansl olabilmeyi diliyordum. Amacma ulamam iin nmde sadece bir kat kalmt ki yine o ba dndrc deiimi hissettim. Bir an iin her eyden vazgeip gkyzne gmlmek istedim. Duvar boyunca kaydm, penceremin pervazna tutunup gkyzne doru asl kaldm. Hayr, hayr! Bu bir rya deildi. Pencereden odama nasl gir-

Hayr, hayr! Bu bir rya deildi. Pencereden odama nasl girdiimi ok iyi hatrlyorum. Tm eyalarm tavann bir kesine ylm, hareketsiz duruyorlard. Tavann ortasndaki lamba ezilmi bir iei andryordu. Ampul oktan krlm, paralar eya ynnn arasna karmt. Lambann etrafnda bir tur attm hatrlyorum, sonrasnda da krk dkk eyalar oraya buraya savurup yatan altna girdiimi, yorganma sarldm... Buraya kadar anlattklarm bir rya olamazd, nk uyumaya baladm yer tam da tavanda paralanm bir ekilde duran yatamd. Uyandmdaysa gzlerim akt. Srt st uzanm, tavandaki ayak izlerini seyrediyordum...

HCRE
urada bir koltuk duruyor diyorum. Peki ya onu almaya gittiimde aniden gzlerimin nnden kaybolursa? Demek ki koltuk de-

il bir yanlsamaym. Ama birka saniye sonra tekrar gryor ve tutabiliyoruz. Demek ki koltuk gerekten de oradayd, kayboluu bir yanlsamayd. Ama diyelim ki bir sre sonra tekrar kayboldu, ya da kaybolur iii gibi oldu. Burada ne demeliyiz? Ludwig Wittgenstein

Sadece lambay yakmak ve iine dt derin karanlktan kurtulmak istemiti. Yatandan kalkp dmenin bulunduu duvara ynelmesi bu yzdendi. Fakat yrmeye balayal neredeyse yarm saat olmasna ramen, henz karsna hibir ey kmamt. Kck bir hcrede, bu kadar uzun bir sre byle nasl yryebilmiti? Belki de karanlk hcrenin iinde emberler izip duruyordu. Fakat onca zaman hibir eye dememi olmas bu ekilde aklanabilir miydi?

man hibir eye dememi olmas bu ekilde aklanabilir miydi? Hcredeki eyalar onu grp nnden mi ekiliyordu? Yoksa ilahi bir g onlarn iinden gemesine izin mi veriyordu? Gzleri biraz olsun karanla alabilseydi elbet byle olmayacakt. O zaman her ey hi deilse koyu glgelermi gibi gzlerine grnecek ve nesnelerle olan ilikisini bilebilecekti. Bylesi bir karanlk hi normal deildi. Bu hcrenin bir penceresi vard. Pencerenin ardnda ay ve yldzlar vard. Yoksa byle deil miydi? Pencere, ay ve yldzlar birer hayal miydi? Peki ya duvarlar? Ayn yokluk durumu onlar iin de geerli miydi? Duvarlar olmayan bir hcre ne anlama gelebilirdi ki? Sanki snrlar olan bir hcrede deil de kendi snrsz zihninde yol alyor ve dndke kayboluyordu. Artk yrmek de istemiyordu. Belli ki duvarlar ondan kayordu. Belli ki onlara ulamak hayalinde bile mmkn deildi. Fakat durmak neyi deitirebilirdi ki? Ve geri dnmek isterse, tekrar yatana dnebilir miydi? Kafas yle karmt ki, bir an yatandan hi ayrlmam olabileceini bile dnmt. Fakat bu fikri snamasna gerek kalmadan sonunda aradna kavutu: eli duvara dedi. Belirsizlik bulunan bu ilk dayanakla biraz olsun zlmt. O anda iinden duvara sarlmak bile gelmiti. An-

olsun zlmt. O anda iinden duvara sarlmak bile gelmiti. Ancak karanlk onu hl tedirgin ediyordu. Artk lambay yakmak ve bu hcrede neler olup bittiini grmek istiyordu. Dmeyi bulmak iin elleriyle duvar yokluyor fakat bu kez de duvar okadn dnmekten bir trl kendini alamyordu. Duvar bulmu olmann verdii mutluluk habire kendini tekrarlyordu. stelik bu yle bir mutluluktu ki dmeyi hi bulamayacana dair bir inanc krklyordu. Elleri duvarn neresindeydi? Peki ya dme duvarn neresindeydi? Duvarn u karanlktan ne fark vard imdi? Yine kaybolduunu hissediyordu. Duvar sanki sonsuz, kapkara bir l gibi zihnine yaylyordu. Sol elinin avu iini duvarda kaydrarak yrmeye balad. Tek istedii duvarn snrlarn kefetmekti. Bylece duvar zihninde yine eski bilindik imgesine dnecek ve dmeyi eliyle koymu gibi bulabilecekti. Bu kez dnp durmayacandan da emindi. En azndan duvarn dz olduunu anlayabiliyordu. Sonsuz deildi ya bu duvar, elbet bir yerde bitecekti! Fakat neden byle kelimeler kullanyordu? Ve neden duvar bitmek bilmiyordu? Yoksa duvar dz deildi de yine emberler mi iziyordu? Eli duvara hl deiyor muydu? Belki de h-

l ilk duvar aryordu. Ya yatandan hi kalkmadysa? Ama hl yatyor olsa neden dmemek iin duvara tutunuyor olsundu ki? Tutunmak m? Demek eli duvara hl deiyordu. stelik hi ummad bir anda dier eli de baka bir duvara dedi ite! Artk iki duvarn kesitii kedeydi. Karanlk hcresi bir anda zihninde aydnlanvermiti. Dmenin yerini hissedebiliyordu. Sol elini hzla duvarda kaydrd, kaydrd Fakat!.. Yoksa?.. Neden bu hcrede hibir eyin sonu gelmiyordu? Hem kolu bu kadar uzun olabilir miydi? Belki de eli dmenin etrafnda dnp duruyordu. Fakat neden tm umutlar tkenmeden hibir ey gereklemiyordu? Dmeyi ne zaman bulduunu hatrlamyordu. Aslnda elinin altndaki bu kntnn dme olup olmadndan bile emin deildi. nk defalarca ona basm olmasna ramen lamba yanmam, hcre bir trl aydnlanmamt. Umutsuzca abalyordu. Yzlerce, belki binlerce kez dmeyi ap kapatt. Anlalan hcre aydnlanmamakta kararlyd. Dme de duvarlar gibi onu aldatmt. Artk tek dnd yatana geri dnmekti. Orada her eyi unutabilir, gnein domasn bekleyebilirdi. Tek yapmas gereken dmenin olduu duvara srtn vermek ve alt adm yrmekti. Fakat bundan nasl emin olabilirdi

tn vermek ve alt adm yrmekti. Fakat bundan nasl emin olabilirdi ki? Denemeden bunu nasl bilebilirdi? Yoksa yeterince cesur deil miydi? Neden nc adm atana dek elini duvardan ekmemiti? Ve neden altnc admda bile eli hl duvara deebiliyordu? Ve neden duvar peini brakmyordu? Ka adm olmutu? Neredeydi bu yatak? Elini duvardan ne zaman ekmiti? Hangi yne doru yryordu? Yoksa duvarlar m zlyordu? Niye ayrlmt ki o keden? Gnein domasn orada da bekleyebilirdi. Neyse ki gnei beklemesine gerek kalmad. Lamba kendiliinden yand ve uruna onca zorlua katland aydnlk bir anda hcresini kaplad. Kamaan gzlerini kapatp usulca yeniden at. Bir adm tesinde yata vard. Hemen dnp arkasna bakt. Dme be adm tedeki duvardayd. Hcre hi deimemiti. Her ey eskisi gibi yerli yerindeydi. Dmeyle yatak arasnda, yani odann tam ortasnda bir masa ve bir sandalye vard. Nasl da unutmutu onlar! Fakat nasl hatrlayabilirdi ki? Sanki ilerinden gemi gibi bir kez bile onlara dememiti. Az nce de odann ortasnda myd onlar? Duvarlar bu kadar ksa myd? Peki ya lamba? Kendi kendine nasl yanmt? Belki de en iyisi artk bunlar dnmemekti. En azndan yatana geri d-

de en iyisi artk bunlar dnmemekti. En azndan yatana geri dnp yle dnmesi daha doru olurdu. Fakat tekrar arkasna dndnde, demin bir adm tesinde olan yatann artk alt adm tede olduunu grd. Donup kalmt. Gr alannda olmad bir zaman diliminde yata ondan be adm uzaklamt. Ya grmedii her ey byle hareket ediyorduysa? Acaba masa ve sandalye hl iki adm gerisinde miydi? Dnp baksa yata yine uzaklar myd kendisinden? Ya yaklarsa? Hangisi daha korkun olurdu? Belki de en korkuncu masann ve sandalyenin u an ne yaptn bilememekti. Fakat eer yatana ulaabilirse, odadaki her eyi oradan eksiksiz grebilirdi. Artk yatana dnp btn bu dncelerden kurtulmak istiyordu. Hem odada olup biten her eyi oradan eksiksiz grebilirdi. Bylece yatana doru yrmeye balad ve ilk admn att. Yatayla arasnda be adm kaldn grp sevindi. Sonraki her admnda ona ulaabileceine olan inanc biraz daha glendi. Son admn attnda artk ona dokunabiliyordu. Ona sarlmak iin sabrszlanyordu. Fakat tam ayan kaldrp yatana uzanrken lamba kendiliinden snd. Hcresi yine karanla gmlm ve iine yine bir korku dmt. Gzleri hibir eyi seemez olmutu. Az sonra lamba tekrar

mt. Gzleri hibir eyi seemez olmutu. Az sonra lamba tekrar yandndaysa kendisini masann zerinde buldu. Sanki korkun bir canavarn srtndaym gibi bir anda kendisini yere att. Korkuyordu. Yata yirmi adm tede bo duruyordu. Ve lamba habire yanp snyordu. Her seferinde hcrenin ii deiiyor, duvarlar bir uzayp bir ksalyor, bazen masa ve sandalye nnde beliriyor bazen de yatak ortadan kayboluyordu. Birden dmeye saatlerce bastn hatrlad. Acaba son kez bastnda lambay yakm myd?

SO MSKET
Yaam bir ocuktur talar srp oyiv nayan. Bir ocuun krall. Herakleitos Diyorum ki ben sizlere: hl karga-

Diyorum ki ben sizlere: hl kargaa olmal ki bir insann iinde, raks v eden bir yldz getirebilsin dnyaya. Friedrich ietzsche

Gezegenlerin klp, misket klnda dnyamza szdn fark etmiyor deillerdi; en azndan o deildi. Her gece yatmadan nce btn misketlerini bir kavanoza doldurup kapan skca kapatyor, kavanozuysa kk bir sanda kilitliyordu. Sand ii su dolu bir kovaya koyduktan sonra tahtaya ilitirdii bir mumu yakp suyun zerine brakyordu. nk kendisini ve dnyay gezegenlerin gece bysnden ancak byle koruyabiliyordu. Her sabah, tepelerin ardndan yepyeni bir gne doduunda, mum henz snm oluyordu. Gkyznn ne kadar ssz olduunu

kimse bilmiyordu. O her sabah, misketlerini bulunduklar yerden karyor, ceplerine dolduruyor, dnyay ve insanlar kskan gezegenlerin bysnden korumak iin sokaa kyordu. Sorumluluunun ne kadar byk ve hayati olduunu bildiinden, oyunlarda hep dikkatli atlar yapyor, babo tek bir gezegen kalmayana dek oynuyordu. Yine de gnlerce kaybettii oluyordu. Byle gnlerde biraz daha solgun bir dnyay arkasnda brakp evinin yolunu tutuyordu. Onlar azaldka mum klyor, kilit bozuluyordu. Kaybetmeye tahamml kalmyordu. Bugn de yle bir gnd ite! Son ana kadar oynam ve her eyini kaybetmiti. Her atta biraz daha kendinden gemi, kalbinin sarsntlarna yenilmiti. Son bir at ans kaldnda, ellerinin artk titremediini fark etti. Kalbi bile atmyordu. Sanki son misketini deil de ruhunu skp atmt elleriyle. Havada szlen son misketi yere hi dmedi, donup kald gkyznde. Bir meyveyi dalndan koparr gibi havann bataklndan ekip ald onu. Nefes almakta zorlanyordu. Tonlarca yk srtlanm gibi yryordu. Gne yenilmi, yap yap bir karanla brakmt yerini. Ve o, son misketi smsk elinde, evine dnmt ite!

dnmt ite! Odasndayd. Gece darda kalmt. Son misketini smsk elinde tutuyordu. Uyuyordu... Ryasnda tahtaya ilitirilmi yanan bir mumun zerinde yzd bir kova suyun iindeki kk bir sanda kilitlenmi kapa smsk kapal bir kavanozun iinde tek bana olduunu gryordu.

KLEM
Gn akam oluyordu, klar yava yava snerken iime belli belirsiz bir rahatszlk uykudaki birinin kulana srekli hzn dolu gerek sesler (eit ve uzun aralklarla, uzaktan belli belirsiz duyulan ve huu telkin eden, mahzun dlerle kark an sesleri) geldiinde duyduu endieye benzer bir envi die kt.

Bir saati pamuklara sarsanz nasl duyulur tkrts? te tpk yle bir ses! vii

Edgar Allan Poe

lkbahar, yaz, sonbahar ya da kt; scakt ya da souktu ve nerede olduunu dnyordu gen bir adam, yryp yrmediini merak ediyordu. Ellerini bir bulabilseydi... Ona yle geliyordu ki, olmalar gereken yerde deildi elleri. "Yoklar ite, yoklar!.." diye geirdi iinden. Bulamayndan ok arayna armt stelik. Zihni damandan diline akm, tkryle slanp boazndan getikten sonra boyun ksmn da geride brakp omuzlarna kadar ilerleyebilmiti ancak. "Hibir zaman kararl bir insan olamadm." diye dnd. Biraz olsun kendine gvenebilseydi, ellerine kadar olmasa da belki dirseklerine kadar ilerleyebilirdi. Sonunda ellerini aramaktan vazgeti, btn dikkatini kulaklarna verdi. Hem onlar ellerinden de yaknd

zihnine. Bir ses, ona nerede olduunu duyumsatabilecek tek bir ses duymak iin neler vermezdi. Hi deilse rzgrn sesini duyabilseydi... Sadece yorgun kalbinin sesini duymak cann skyordu.

Kendi kalbinin sesini duyabilir miydi plak kulaklaryla?

plak kulak fikri houna gitmiti. Glmsedi. Sonra kulak memeleri geldi aklna. Bunlarn da iki tane olmas houna gitti. Tekrar glmsedi. Az aprts gibi bir ses duymutu glmserken. rperdi. Sanki bedenine bir ruh ilk defa giriyormu gibi gsnn itiini hissetti. Biraz nce omuzlarndaki batakla saplanan zihni, yitik ellerini kendiliinden kefetmi, parmak ularnda dolanyordu imdi. inde ehvetli bir nehrin aktn hissetti. Zaten kapal olan gzlerini kapatmay denedi. Vcudu gerildi. Omuzlar yatann derinliklerine gmlrken ruhunun ykseldiini hissetti. Artk yatanda olduundan da emindi. "Belki de uyandm." diye dnd gen adam. Rutubetli kokusuyla bir sna hatrlatan yatanda, gzleri hl kapal da olsa, saatin sesini duyabiliyordu. Ellerinin de farkndayd stelik, az ey miy-

"Belki de uyandm." diye dnd gen adam. Rutubetli kokusuyla bir sna hatrlatan yatanda, gzleri hl kapal da olsa, saatin sesini duyabiliyordu. Ellerinin de farkndayd stelik, az ey miydi bu! Kalbinin sesini tekrar dinledi, atlar hi de bitkin deildi, hatta grlts saatin sesini bile unutturabilirdi. Sa elini aklnda tutup sol elini yavaa havaya kaldrd, sanki bir balkm gibi gsne kadar yzdrd onu ve usulca aa indirdi. Bu srada sa eli de olduu yerde hafife ykselip tekrar eski yerine kurulmutu. Okyanusun dibine gmlm canl bir denizalt olduunu dnd. Kalp atlar yine derinlemiti, kulaklarnysa oktan unutmutu. Sol eliyle kalbinin, sa eliyle de saatin sesini dinliyordu artk. Ellerine dolan titreimler kollarna yaylyor, omuzlarndaki ve boynundaki virajlar da alp en sonunda kafatasna ulayor ve bir elale olup zihnine boalyordu. Gen adam lm dnyordu. Daha demin ona heyecan dolu gmbrtsyle "Ben buradaym!" diye seslenen kalbi yine yorulmu, sesi saatin tkrtlaryla yaramaz olmutu. Elini gsne iyice bastrp bekledi. Derinlerden gelen tek bir tnlamann yanksn hissetti. Bu srada saat dier eline saniyeleri birer ivi gibi akyor, beynine

ulaan titreimler derin patlamalara dnyordu. Sol elini gsnden boynuna doru kaydrd, bu hareketinin ne kadar srdne ya da elini yine bir balk gibi yzdrp yzdrmediine hi aldrmadan parmaklarn ah damarna bastrd, tekrar beklemeye koyuldu: Ses yoktu! Sa eli de ivilendii yerden skld, en iyi yzeninden bir bala dnp boynuna kadar yzd, dier damara da o kt. Hi ses yoktu! Sanki kalbi durmu, gen adam da lmt. Ruhu bir hayalete dnm, souk bedeninde dolayor, ellerinden gzlerine, kulaklarndan ayaklarna yol alyor, bir tek kalbine ulaamyordu. Biraz daha bastrd ellerini, sonra biraz daha... Ta ki ellerini de unutup, onlar da hissetmez olana kadar skt boazn. Nefes almyor, kalbi atmyordu. stelik ona yle geliyordu ki, elleri de yine olmalar gereken yerde deildi. Gen adam gzlerinin ak olduunu fark ettiinde etrafndaki karanl da fark etmiti. Souktu ve karanlkt. Belki de bu kez gerekten uyanmt. Teriyle slatt yatanda srt st yatyordu. Elleri vcudunun iki yannda sessizce uyuyor, saatin sesi yine kulaklarnda nlyordu. Fakat baka bir ses daha duyuyordu gen adam, kendi bedeninin dndan gelen, kalp at gibi bir ses duyuyordu.

deninin dndan gelen, kalp at gibi bir ses duyuyordu.

Kendi kalbinin sesi olabilir miydi, plak kulaklaryla duyduu

bu ses?

Kulaklarnn plak oluu bu kez hi de houna gitmemiti. rperdiini hissediyordu, belki de yordu. Ellerinin yardmyla yatanda doruldu, sesin geldii yne doru ilk admn att ve yrmeye koyuldu. Odadan ktnda duyduu sesin glendiini fark etmiti. Sessiz admlarla onu takip etti ve dairesinin giri kapsna kadar ilerledi. Ses dardan geliyordu. Bir gse yaslar gibi ban usulca kapya dayad. Dinledi Heyecanla arpan bir kalbin sesini duyuyordu. Ban geri ekip bu kez ellerini uzatt, titreimleri bir kez de elleriyle dinledi. Ve sonunda cesaretini toplad, kapnn gzetleme deliinden dar bakt. erideki karanln aksine kapnn arkas fazlasyla aydnlkt. Sonsuz beyazln ortasnda, stndeki gecelii srlsklam gen bir kadn, sessizce bekliyor, zile basp basmamak arasnda gidip geliyordu. Bir an elini salarndan kurtarp zile doru uzatyor, dmeye ba-

du. Bir an elini salarndan kurtarp zile doru uzatyor, dmeye basacak gibi oluyor, sonra vazgeip geri ekiyor, tekrar slak salaryla oynuyordu. Gen adam, yan banda arpan bu kalbi ok iyi tanyordu, her atn kendi gsnde hissedebiliyordu. Ellerini uzatmak istedi dier tarafa, gen kadnn salarna dokunmak, ellerini tutmak istedi. Oysa imdi, kendi tarafndaki karanlk dier tarafa da doluyordu. Gen kadn uzaklayor, yava yava gzlerinden kayboluyordu. Peinden gitmek istedi, koup yakalamak istedi onu, ama elleri kapy geemiyordu. Gen kadn karanln iinde ufack bir nokta olmu ve kaybolmutu. Gen adam ban ellerinin arasna ald, alamak istedi. st ba srlsklamd, yordu. Fakat sonunda ellerini slak salarndan kurtarmay baard. Usulca kapnn yanndaki zile uzand ve dmeye bast. Gen kadn, rutubetli kokusuyla bir sna hatrlatan yatanda, derin bir uykudan uyand. Darda yamurlu bir sonbahar havas vard. Saat saniyelerini bir bir sayyordu ve gen kadnn elleri, vcudunun iki yannda, sessizce uyuyordu.

KULE

erde canl grdmse ben, orda kudret iradesi grdm; uan iradesinde bile efendi viii olma iradesi grdm. Trmanlarna bakn u evik maymunlarn! Birbirinin srtna binerek trmanrlar, bylece bala ve uuruma srklerler birbirlerini. Tahta erimek ister hepsi de: delilikleridir bu onlarn, -mutluluk otururmu sanki tahtn stnde!- okluk taht amurun stnix de oturur. Friedrich ietzsche

Gecelerden bir gece, sa sakalna karm bir berduun yolu asaletin sokana dmt. Alabildiine yrtk olan elbiselerinden ay ruhuna orackta szmt. arap iesini cebinden karmadan azna gtryor, yudum yudum kendinden geiyordu. Ssl baheleri evreleyen yksek duvarlar o yrdke alalyor, sanki onu selamlyordu. Kaplar kendiliinden almt. Zenginlik ykl evler tm plaklyla ortaya km, onu konuk etmek iin birbiriyle yaryordu. Berdu oktan yoldan kmt. Aalarn arasndan bir patikaya sapm, sokan en davetkr evine doru yrmeye balamt. Fakat az sonra tm heybetiyle karsna dikilen bu eye ev demek doru deildi. Tepesi bulutlara karm, fildiinden bir kuleydi bu; ve kule, hi ekinmeden iine almt berduu. Bylesi bir cenneti dlerinde bile grmemiti. Daha ilk girdii odada bylenmiti. nnden getii dev maazalarda bile bu kadar ok ayakkaby bir arada grmemiti. Kim bilir bu kulede ka kii yayordur! diye dnd. Geri tm ayakkablar hi giyilmemi gibi

yeniydi. Fakat bu bolluk baka trl nasl aklanabilirdi ki? Neden sonra kendi ayakkablarna bakmay da akl edebilmiti. Demek yollar burada ayrlacakt. Paralamadan onlar ayaklarndan nasl karacakt? Artk kimin umurundayd ki! Sefalet burada bitecekti. Yepyeni ayakkablarn giymi ve kuleye trmanmaya balamt berdu. Her katta karsna yeni bir eyler kyordu. Grd her eyi uzun uzun inceliyor, kimi eyleri yanna alp bir st kata yle kyordu. Tra olmu, kirlerinden arnm ve tepeden trnaa giyinip kuanmt. Yumuack kumalardan dikilmi elbiseler tenini okuyordu. Fakat her zamanki alkanlyla karn yine zil alyordu. Byle a karnna kuleye nasl trmanacakt? Neyse ki burnu yemek kokularn almakta ge kalmamt. Merdivenleri koar admlarla kmt. Bir duvar boydan boya cam olan bir odadayd. Camn ardnda koca bir ehir, ay ve deniz vard. erideyse, zerindekilerle tm kenti doyuracakm gibi duran bir masa bu esiz manzara boyunca uzanyordu. Berdu hemen bakeye kurulmutu. Adn bile duymad bir arab kristal bir kadehten yudumluyor, masann zarafetine uygun bir biimde acele etmeden karnn doyuruyordu. Artk btn ekingenliini de stnden atmt. Karnn iyice doyurduktan sonra,

kingenliini de stnden atmt. Karnn iyice doyurduktan sonra, manzaraya kar bir de puro tttrmt. Berdu kendisini iyiden iyiye bu kuleye ait hissetmeye balamt. Daha yukarlara kmak iin acele etmiyordu. Sanki yllardr burada yayordu ve karsna ne karsa ksn artk onu artmayacakt. Belki de bu yzden, binlerce kitabn doldurduu baka bir odada, sanki kald yerden devam ediyormuasna bir kitab ortasndan balayp sonuna kadar okumutu. Bir sonraki katta, bilardo masasnn banda saatler geirmesinin sebebi de belki yine buydu. Oyunun nasl oynandn bilmese de, o, buraya ait olduundan emindi. Neredeyse en tepeye kadar trmanm, bulutlara kadar kmt. Sondan bir nceki kata geldiindeyse belki de hayatnda ilk kez heyecanlanmt. rlplak gen bir kadn, tllerle evrili bir yatan zerine uzanm, onu yanna aryordu. Berdu daha ne isteyebilirdi ki! lk kez bir kadnla seviecekti. Hasta olduu zamanlarda bile bu kadar atelenmemiti. Yine de stndekileri acele etmeden karm, gen kadna soylu bir erkek gibi yanamt. Saatler sonra, plak bedenine geirdii bir sabahlkla, pencerenin nne dikilmi, gemiini dnyordu. Kuleye geldiinden beri

renin nne dikilmi, gemiini dnyordu. Kuleye geldiinden beri ne ok deimiti. Bambaka biri olup kmt. O artk kulenin efendisiydi. Bundan byle kendisine berdu da denmeyecekti. Ve kim bilir ne muazzam bir oda olan en son odada, asaletin taht onu beklemekteydi. Fakat tahminlerinin aksine, tahtnn bulunduu oda hi de geni deildi. Tahtn bile zor sd odada, ieri alan kap neredeyse tahta deecekti. stelik bu oda penceresiz ve ksz, alabildiine karanlkt. Fakat elbette kuleye sahip olmak yle kolay deildi. Bu yzden ieri girip karanlk tahtna oturmakta hi tereddt etmemiti. Sonunda gerek bir insan olmann ne demek olduunu anlamt. Artk onu bu odadan kimse karamazd. O, tahtna kurulmu sahip olduklarn dnrken, aadan da sesler geliyordu. Ar admlarla merdivenlerden biri kyor, her admnda kuleyi titretiyor sanki temelinden sarsyordu. Belli ki tahtna gz diken bir yabancyd bu gelen. Baka kim kulenin efendisini rahatsz etmeye cesaret edebilirdi ki zaten! Kuleye geldiinden beri ilk kez korktuunu hissediyordu. Fakat beklemekten baka yapacak bir

ey de yoktu. Elleri tahtn kenarlarna yapm, sanki srtn bir mezar tana yaslamt. Yabanc birazdan kapy aacakt. Ve yabanc kapy amt. Gelen sa sakalna karm bir berdutu. Kulenin efendisine glmseyerek bakyor, bir yandan da cebindeki arab yudumluyordu. Tahtn sahibi korkuyla berdua sordu: Beni ldrmeye, tahtm ele geirmeye mi geldin? Hayr, dedi kapda dikilen berdu, Bunu neden yapaym? Tahtn umurumda deil ki! arabndan bir yudum daha alan berdu, tahtn sahibine acmaszca glmsemiti.

YZ
Ama rastlayabilecein en yaman dman kendin olacaksn daima, maaralarda ve ormanlarda sen x pusu kurarsn kendine.

Friedrich ietzsche

Son gnlerde ne zaman aynadaki grntsyle gz gze gelse, grnts donup kalyor, ayna bir resme dnp aynalktan kyordu. Tm aynalarda, hatta ayna olmayan camlarda, bardaklarda, pencerelerde, ksacas onu yanstan her eyde bylesi resimler olumutu. E-vin drt bir yanndan kendisini gzetleyip duruyor, kendi baklaryla kendisini bouyordu. Evden kap gitmesi bu yzdendi. Fakat kendisini sokaa att ilk gnden beri deien bir ey olmamt. Evlerin, dkknlarn, hatta gelip geen otomobillerin camlarnda oktan yerini almt. Sanki ehir onu paralara blm ve kendi irkin yzne gmmt. Daha uzaklara kamaktan baka aresi yoktu. Sonunda ehri de terk edip bir ormana snm, burada yatp kalkmaya balamt. Bir sabah, aalarn arasnda uyurken, korkun bir rya grd.

Donup kalan grntleri bulunduklar yerden kp peine dyordu. Ona geri dnebilmek iin yalvaryorlar fakat bunu nasl yapacaklarn da bilmiyorlard. Onu bu ormana kadar kovalayp nihayet yakalamlar ve hepsi birden onun stne ullanmlard. Tam onu para para edip iine girmeye alyorlard ki uyand. Kalbi yerinden kacakm gibi atyordu. Tm vcudu zangr zangr titriyordu. Fakat ne korkusu ne de titremesi uyanmasyla sonland. Gzleri daha a alamadan tepesinde dikilen birinin olduunu fark etti. Bu kii kendisinden bakas da deildi. ehir tarafndan, kendisiyle tpatp ayn olan baka yzlercesi daha ona doru geliyordu. Birka tanesi oktan yakasna yapmt bile. Cam krlmasna benzeyen sesleriyle Bizi iine al! diye baryorlar, onu acmaszca hrpalyorlard. Elbisesinin yrtlmasyla bir anda onlarn elinden kurtulmay baard. Tm gcyle ormann derinliklerine doru komaya balad. Artk durup dinlenecek zaman da yoktu, peinden kzgn bir ordu geliyordu. Ancak biraz ileride orman sonlanyor, yerini durgun suyuyla bir aynaya benzeyen kk bir gle brakyordu. Az sonra her yan kendisiyle sarlmt. Kaabilecei glden

Az sonra her yan kendisiyle sarlmt. Kaabilecei glden baka hibir yer kalmamt. Fakat suyunda yansmadan bu gl nasl geecekti? Peindekiler de durmu merakla onun bu yeni hamlesini bekliyordu. aresiz, gzlerini kapatp gle girmek zorunda kalmt. Gln s suyunda korka korka yryor, bir yandan da peindekilerin sesini duymaya alyordu. Hibir ses duymuyordu. Acele etmek istiyor fakat titreyen bacaklarna bir trl sz geiremiyordu. Beline kadar suya gmldnde, artk yryn kontrol edemez olmutu. Sanki bir eyler bacaklarna dolanyor, onu aaya doru ekmeye alyordu. Dmemek iin hzlanyor, hzlandka daha derine batyordu. Su omuzlarna kadar geldiinde korkuyla ban yukar kaldrp gzlerini at. Fakat ge bakmak onu yattrmamt. Peindekilere ne olduunu, gldeki yansmasnn ne yaptn merak ediyordu. Sessizlik onu rktyordu. stelik iyice arlatn hissediyor, kendisini suyun zerinde tutmakta zorlanyordu. Belki de kaderine raz olmal ve sudaki yansmasna bakmalyd. Elleriyle yzn kapatp ban usulca suya edi. Parmaklarn yava yava aralayp korkuyla suya bakt. Sudaki yansmas da ayn

Elleriyle yzn kapatp ban usulca suya edi. Parmaklarn yava yava aralayp korkuyla suya bakt. Sudaki yansmas da ayn eyleri yapmt. kisi de bir dierine gizli gizli bakyor, biri hareket etmeden dieri hareket etmiyordu. Sanki her ey normale dnmt. Bu kez grnts donup kalmam, onun her yaptn eksiksizce tekrarlamt. Bir mddet daha karsndakini byle snadktan sonra ellerini tmyle yznden ekti ve gldeki yansmasyla yzleti. Fakat ne yzleme anndaki korkusu, ne de sonrasndaki aknl sudaki yze yansmt. Kendi yznde hissettii gerilimin aksine sudaki yz korkusuzca onu seyrediyordu. Belli belirsiz, kibirli bir glmseme bile vard bu yzde. Kafas iyice karmt. Yoksa kendi yz myd byle glmseyen? Onu bu gle kadar kovalam olan yansmalar da imdi sessizce gle girmi, karsnda duran bu yze eklenmiti. Sudaki yz iyice belirginlemiti. stelik bu yz onu kendisine doru ekiyordu. Neredeyse dudaklar onun dudaklarna deecekti. Sanki sudan bir ift el kp onlar birletirecekti. Gzleri l l parlyor, birer deniz gibi dalgalanyordu. Ve imdi hayranlkla seyrettii bu yz ona koca bir evren gibi geliyordu. Sonunda ne olduunu anlamt. Tm maskelerini bir

gibi geliyordu. Sonunda ne olduunu anlamt. Tm maskelerini bir bir drm ve kendi gerek yzn grmt. Koca ehir bu kck glde yenilmiti. Bundan byle ne onun niformalar ve yasalar, ne simgeleri ve inanlar bu yz glgeleyecekti. Byk igal sona ermiti. Artk ehre dnebilir ve bu kez igalcilerin maskesini drebilirdi.

DE EY
Bir makine dnebilir mi? Ar duyabilir mi? imdi, insan bedenine byle bir makine mi demeli? Byle bir makine olmaya en ok yaklaan xi odur tabii ki. Ludwig Wittgenstein

Olduka rahat yryordu. Dzgn admlar, admlarna uygun olarak salnan kollar, bann hareketleri ve baklar onun kalabalk iinde sradan biri gibi alglanmasn salayacak nitelikteydi. yle ki kimi dikkatli gzler iin vcut deviniminde ulat bu estetik dzey sra d bir cazibe olarak bile alglanabilirdi. En azndan o, kendi yry iin bunlar dnmt. Asfalt yolu geip kaldrma ktnda karsndan gelen birka kiinin de kendisine bu gzle baktn sand. Bu dnce yznde apkn bir glmseme yaratt. te ne olduysa o anda oldu. Sa aya daha admn tamamlamamken, kontrolnden kp olduka yana kayarak yere kondu. Vcudu sama sapan bir biim almt. Sa baca dizinden bklm ve gerilmi bir biimde nde duruyor, sol baca alabildiine geriye uzanm hafife titriyordu. Kollar iki yanda birer yk gibi aslp kalmt. Sanki kocaman elleri vard ve arlklaryla onu aa ekiyorlard. Bacandaki titreme tm vcuduna yaylmt. Bir an nce do-

rulmak ve yryne kald yerden devam etmek istedi. Sa ayana yklenip sol ayan bulunduu yerden kaldrmay denedi. Fakat ayan kaldrr kaldrmaz ellerini neden yere koymutu ki? Etraftakiler de bunu merak etmi olacaklar ki yanndan geerken ona soru soran gzlerle bakmay ihmal etmiyorlard. Fakat o artk kalabal dnecek durumda deildi. Eli aya birbirine dolanmt bir kere. Vcuduna sz geiremez olmutu. Yzndeki o eski tebessmden de eser yoktu. Bir gz kendiliinden yumulmu, dieriyse fal ta gibi almt. Artk tek bana stesinden gelemeyecei bir durumdayd. Hibir uzvunu kontrol edemiyordu. Ne dorulabiliyor ne de durabiliyordu. Kalabaln arasnda bir yenge gibi ilerliyor, bazen de gln taklalar atyordu. evredekiler ilerinden birinin durup dururken bu hle gelmi olmasna armt. Yoksa bilerek mi yapyordu? Peine taklp onun bu garip gsterisini alklayanlar bile kmt. Ona acyp yardm etmek isteyenler de O ise kimseye aldrmadan kendi lgnln srarla srdryordu. Sonunda iki grevli yanna gelip ona mdahale etmek zorunda kalmt. Fakat o, bile isteye yapmam da olsa, bu iki grevliye ol-

kalmt. Fakat o, bile isteye yapmam da olsa, bu iki grevliye olduka uzun bir sre direnmiti. Hatta laboratuvara geri gtrldnde bile hl yrmeye alyordu. Tmyle etten ve kemikten oluturulan, normal bir insandan hibir yapsal fark olmakszn retilen bu yapay insan, grevlilerin kollarnda ipleri rastgele ekilen bir kuklay andryordu. Hareketleriyle laboratuvardaki herkesi gldrmt. Ancak ahit olunan bu komik durum ayn zamanda byk bir hayal krklyd. Yapay bir insan retmek onlar iin artk iten bile deildi ama byle birini topluma kazandrmann ne kadar zor olacan imdi daha iyi anlamlard. Aslnda o ana kadar her ey beklentilere uygun bir ekilde gelimiti. rettikleri bu yapay insan yllarca laboratuvarda yaam ve bedensel geliimini burada tamamlamt. Yrmeyi ve konumay uzun bir srede de olsa renebilmiti. Hareketleri her geen gn biraz daha insanslam ve olduka uzun, kapsaml bir eitim programn baaryla tamamlamt. Sonunda laboratuvardaki herkesle normal bir iliki kurabilecek seviyeye ulamt. Ufak da olsa ona laboratuvarda bir grev bile verilmiti. Sra sokaa kmaya, hi tanmad insanlarn arasna karmaya geldiinde olduka heyecanlanm ve yrmek-

rn arasna karmaya geldiinde olduka heyecanlanm ve yrmekte zorlanmt. Fakat zamanla, yanndaki grevlilerin de yardmyla, kalabaln iinde sradan biri gibi dolamaya almt. Tek bana dar kmay da kendisi nermiti. Artk insanlardan hibir eksii olmadn kantlamak istemiti. Onun bu cesareti takdirle karlanm ve sonunda ksa bir gezinti yapmas kararlatrlmt. nlem olarak peinden iki grevli gnderilmise de aslnda bu ii baarabileceine fazlasyla inanlmt. Hem baka ne olabilirdi ki, en fazla heyecanlanr ve yar yoldan geri dnerdi. Bu kadar absrt bir durumun gerekleeceini kim bilebilirdi ki! Yapay dostlar imdilik kendisine ne olduunu anlatacak durumda deildi. Bu yzden hemen uyutulmutu. Fakat uykuya dalmadan nce kekeleyerek de olsa ok gzeldi! deyivermiti. stelik biraz nceki felaketi yaayan kendisi deilmi gibi, yznde de yine ayn apkn glmseme belirmiti. O anda kimse gzel olann ne olduunu anlamamt, akllarna ilk gelen eyse onlara imknsz grnmt. Fakat yaplan testlerde ar salglanan baz hormonlar dnda metabolizmasn dzensizletirebilecek hibir eye rastlanmamt. Tabii laboratuvardakiler onu kendisinden geiren ve bylesine lgna

bii laboratuvardakiler onu kendisinden geiren ve bylesine lgna eviren bu hormonlarn hangi durumlarda ar salglandn ok iyi biliyorlard. Gzel olann tahmin ettikleri gibi bir kadn olduunu ve yapay dostlarn bir bakyla kendisine nasl srlsklam k ettiini bylece anlamlard. Artk yeni deneyler yapmann tam zamanyd.

KALITIM
Grnenden gldr, gxii rnmeyen balant. Herakleitos

Kendisine ait olmayan bir gemile yklyd. Yamur ya-

Kendisine ait olmayan bir gemile yklyd. Yamur yayordu, fakat o, eski bir slaklktan alamyordu kendini. Elindeki ieyi frlatp att. Yeni deildi bu, sarholuu kadar tandkt. Buulu bir ift gzden yansyan bu sokakta, att her admda eski bir yalnzln ayak izini siliyordu. Evinin kapsna bir bakasnn gzleriyle bakt, yaanm bir acnn iine dolduunu hissetti. ok eski bir kilit sesinin yanksn duymutu. eri girdi. Artk hibir eyin yeni olamayacan biliyordu, lmn bile. Yetimhanede bymt. On sekiz yan doldurduunda niversite snavn kazanm ve oradan ayrlmt. Hayatn deitiren garip olaylar ite tam bu sralarda balamt. Bazen duyduu bir ses, okuduu bir kitap bambaka bir hayatn bir anna gtryordu onu. Tanmad, hi grmedii birinin gzlerinden o kiinin grdklerini gryor, hissettiklerini hissediyordu. niversite kampsndeki byk bir aacn dikildii an grmt. Aaca dokunan, bir kadna ait olan elleri grmt. Kadnn gzyalarnn arln kendi yznde hissetmi-

ti. Kald evi de bu kadnn baklaryla beendikten sonra kiralamaya karar vermiti. Hatta eve ilk girdiinde birden dnp arkasndaki sakall bir erkee sarldn hissetmiti. Kadnn gzleriyle k olmutu o erkee de. Fakat onun ldn, geriye sadece ansna dikilen o aacn kaldn biliyordu. Tm zamann bu gizemli kadnn ve erkein yaamn kefetmekle geiriyordu. Hangi mzikle dans ettiklerini, nerede ne yediklerini, hatta seviirken ne hissettiklerini bile biliyordu. Onlarn da kendi okulunda okuduunu, hatta imdi onun kald bu evde bir zamanlar onlarn yaadn, kim olduklarn bulmann hi de zor olmadn biliyordu. Ama bunu kendi kendine, yava yava kefetmek onu ylesine heyecanlandryordu ki bitmesini istemiyordu. Bu durumdan kimseye de bahsetmemiti. Zaten arkadalar onun deli olduuna oktan inanmt. Bazen kendi kendine kahkahalar atyor bazen de bir nesneye dakikalarca bakp alyordu. Ne zaman eline bir kalem alsa hep ayn sakall yz karalayp duruyor, fakat her seferinde kendisini engelleyen bir ey hissediyor, izdii yz tamamlayamadan kd yrtp atyordu. O gn, dersten ktktan sonra doruca okulun ktphanesine

O gn, dersten ktktan sonra doruca okulun ktphanesine gitmi, daha dorusu kadnn ayak seslerini takip etmiti. Raflarn arasnda gezinirken gzne bir kitap ilimiti. Kadnn titreyen elinin kitaba nasl uzandn grmt. Sanki hibir hareketi artk kendine ait deildi. Yere oturup kitab okumaya balad. Kadnn aladn duyuyor, o da alyordu. Birden sayfalarn arasnda bo bir kt fark etti. Kdn arkasn evirdiindeyse, kadnn byk bir zlemle nasl sakall bir yz izmeye altn, fakat cesedi tehis etmeye gittiinde grd o korkun yzn onu nasl engellediini hissetmiti. Kitab frlat ne kadar da tandk gelmiti ona! Gzyalarnn ne kadarnn kendisine ait olduunu, hatta koarak dar kmay kendisinin mi istediini bile anlayamamt. Her ey neden i ie gemiti ki byle? Hayatna son vermeyi dnen gerekte kimdi? Kadn kendini ldrrse o da aynsn yapacak myd? Bilmiyordu! Ayakta durmakta zorluk ekiyordu. Kendini yataa atmadan nce defalarca kustuunu, hatta mutfaktaki bir ba yanna aldn oktan unutmutu. Batan aa slanm elbiseleriyle yataa uzanm, odasna ve eyalarna anlamsz baklar frlatyordu. Grd her eyde son kez grlmenin hzn vard. Neden? diye soruyordu kendi

de son kez grlmenin hzn vard. Neden? diye soruyordu kendi kendine. Neden ben? Kim bu insanlar? Ama kadnn sorular baskn kyordu. Neden ben, diyordu kadn, Neden? Bir daha aynaya bakabilir miyim onun donuk gzlerinden sonra? Yeni bir kurban getirebilir miyim bu vahi dnyaya? Hayr! Hayr! O da Hayr! diyordu, Hayr! Bileinden boalan kann scakln hissettiinde sanki nedeninden ok eminmiesine karnna bakm ve o anda daha nceden nasl olup da fark etmediinin aknlyla kadnn hamile olduunu grmt.

Alntlar:

ii

Devlet Adam, Platon, ev: Aylin Krgzolu, Karnca Chapter 24-Pink Floyd, ev: Serdar ktem-Nedime Harmandal, mge iii Felsefi Soruturmalar, Ludwig Wittgenstein, ev: Haluk Barcan, Metis

iv

iv

Fragman 52, Herakleitos, ev: Samih Rifat, YKY Zerdt Byle Diyordu, Friedrich Nietzsche, ev: Osman Derinsu, Varlk vi Monos ile Una Arasnda Grme, Edgar Allen Poe, ev: Hasan Fehmi Nemli, Ayra vii Geveze Yrek, Edgar Allen Poe, ev: Mehmet Fuat, Adam viii Zerdt Byle Diyordu, Friedrich Nietzsche, ev: Osman Derinsu, Varlk ix Zerdt Byle Diyordu, Friedrich Nietzsche, ev: Osman Derinsu, Varlk x Zerdt Byle Diyordu, Friedrich Nietzsche, ev: Osman Derinsu, Varlk xi Felsefi Soruturmalar, Ludwig Wittgenstein, ev: Haluk Barcan, Metis xii Fragman 54, Herakleitos, ev: Samih Rifat, YKY

You might also like