You are on page 1of 261

e yaynlar: 188

sava romanlar: 5
birinci bask: kasm 1981
yerebatan cami kmaz
DO: 40/ 4
telefon: 527 87 20
posta kutusu: ig
stanbul
SS GENERAL / SS GENERAL
SV EN HASSEL'den
trkeletiren: hsn mengenli
1579 eorgi books
1983 e yaynlan a..
yayn haklar: (c) Sven Hassel
onk ajans/e yaynlan a.. 1983
1979 Corgi Books basksndan eksiksiz olarak dilimize
aktarlmtr.
m
kapak: ahin karako
kapak film, bask: ebru grafik
dizgi baski: dizerkonca matbaas
cilt: ahbabaenta mcellithanesi
SS GENERAL
E YAYINLARI / SAVA
Bu kitab, olum Michel ve onun yat genlere ithaf
ediyorum,; yaamlarnn, benim kuamn ve benim
kendimin de yapt gibi insanlar yok etmeye deil,
onlar kurtarmaya yarayaca umuduyla.
Tan aarrken, byk bataklk kokuyordu.
l ve rm gzler bize dikilmi, bakyordu
Gz ukurlar bo kafataslarndan,
Ad verilmez bir hzn yaylyordu,
Fakat ayrlarn otlar yine de prl, prl parlyordu.
Almanya, memleketin tm glerini ortak refah ya-
rarna bir araya getirmesini bilen bir nder bulmak ans-
na sahip olmutur.
Daily Mail, Londra, 1071933
3 Haziran 1934 Cumartesi, Berlin'in yllardan be-
ri grd en scak gnlerinden biri oldu. Tarih de
o gn, en kanl gnlerinden biri olarak kaydetti.
Gnein douundan ok nce kent, birliklerin al-
mas olanaksz kordonuyla kuatld; tm giriler ge-
neral Gring ve SS Reichsfhrer Himmler'in adamla-
r tarafndan tutulmutu.
Sabahn saat 5'inde, n camnda SA Brigaden-
standarte yazs bulunan byk bir siyah Mercedes,
Lbeck Berlin yolunda durduruldu. inden Tugene-
rali kardlar ve bir polis arabasna attlar; ofr
SA Truppenfhrer Horst Ackermann'a gelince, ora-
dan hemen kaybolmasn istediler, hem daha da hzl
srerek! Adam, kelle gtrr gibi Lbeck'e dnd,
polis efine raporunu verdi. ef, nce inanmak iste-
medi; aln terler iinde, brosunu arnlyordu, sonra
en eski dostu, cinayet masas efini aramaktan ba-
ka are bulamad. kisi de eski Nasyonal Sosyalist
hcum birliklerindendiler, fakat geen yl, III. Reich'
m tm polis subaylar gibi, SS'lere verilmiler, orada
grevlendirilmilerdi.
Ne diyorsun? Telefonda sessizlik oldu. Polis
efi yeni bir yaklam denedi.
Grnert! Bir yanllk olmal! Ne olursa olsun,
S A subaylarnn en nllerinden birine el kaldrma-
ya kalklamaz!
yle mi sanyorsun? diye mstehzi bir kkr-
dama duyuldu telefonda. Bundan daha da fazlas
olabilir! Telefonu bir brak da yola bir bak hele. Arka
kapnn anahtar sende mi? Umarm ki bunu kimse
bilmiyordur? Ben bu gn ta ne zamandan gryor
ve kendimi buna hazrlyordum; iplarm vard. Eicke
u sralarda hayli didinip duruyor, ite Borgemoor
kamp boaltld, fakat bu bo kalacak demek deil
tabi. Oraya sahip kanlar, Eicke'nin SS'leri oldu,
katilleri de hazr.
Tugeneral Paul Hatzke, Adolf Hitler'in Muhafz
Birlii klas olan, eski Gross Lichterfeld Harp Oku-
lumda hcreye konuldu. Bir kiremit ynn zerine
oturmu, siyah svari izmeleri ayanda, bacaklar-
n ne uzatm, rahat rahat sigarasn iiyordu.
50.000 kiilik SA Polisi Bakomutan ve Majesteleri
mparatorun Muhafz Birlii'nden eski yzba. Tu-
general Paul Hatzke'nin korkmas iin hibir neden
yoktu. Hibir eyden kukulanmyordu. Grlt ii-
tiliyordu, hepsi o kadar. Durmadan kaplar arpl-
yordu; bazan da bir lk. Kendisini hcresine g-
tren SS'ler, isyan szcn mrldanyordu.
SA'lar isyandaym! Benim haberim olmadan!
diye barmt general. Sama bir yanllk bu!
Kukusuz, diye doruluyorlard SS'ler, "yatt
rrcasma. Kukusuz, hepsi de bir yanllktan ibaret-
tir, sama bir yanllk...
General, demir kafes geirilmi pencereye doru
gzlerini kaldrd ve drdnc sigara paketini at.
syan ha! Glyordu buna. SA'larn bunun iin
silhlan bile yoktu. Bu konuda iyi bilgisi vard. SA'
lar 33 ihtilalini onaylamamlarsa, nedeni vard. ki
milyon SA'ya verilen sz tutulmamt; hatta, ilerin-
den % 90 nrin tm istei olan, kendilerine bir i sa-
lanmas sz bile yerine getirilmemiti. Bir sre on
lan polise yardmc yapmlard, ok dk bir cret-
le; yle ki, aldklan, Weimar Cumhuriyeti zamannda-
ki isizlik dentisinin altndayd. Hemen hemen hepsi
ayaa kalkmlard. Honutsuzdular, oras kesin, fa-
kat Fhrer'e kar ayaklanma, asla! SA'lar, bakal
drsalar, iilerin 1 numaral dman olan eski Reich
ordusuna kar olurdu bu eylem.
Kulak kabartt. Bir yayhm atei deil miydi? Bir
kamyonun motoru alabildiine hrlyordu; ekzos bo-
rusu da patrdayp durmaktayd. Hayret! Gene de bir
silh sesi duyar gibi oluyordu. Fakat, yaz mevsiminin
u gzel cumartesi gnnde, Berlin'in gbeinde bu
yaylm ateleri de ne? Millet pazar tatiline kyordu.
Elleri nemleniyordu. Gene iki el ate... Evet, silh
sesleri. Kamyonun motoru hep hrlayp duruyordu.
Acaba teki grlty bomak iin mi? Titremeye
balad. Ne yapyordu peki bu Himmler'in etesi? Ne
de olsa, basit bir phe zerine adamlar kurunlan
myordur! Bu, belki u vahi Gney Amerikanlarda
olabilir, fakat Ruslarda bile olmaz. Kendi zerinde iyi
bir etki brakmlard bu Ruslar; 19251928 yllan ara-
s, bir yedeksubaylk staj yapt srada, Moskova'
da bulunmutu. Rs subaylan kusursuzdu, retmen-
ler de yle, sokak savalanndan iyi anlyorlard, Al-
manlar da onlara ok ey borluydu.
Gene bir yayhm atei! Acaba bir eitim mi, yok-
sa anlattklarnda gerekten de doru bir ey mi var?'
Yok, bunu yapanlar ancak deliler olabilir. Zaten sa-
ylan da fazlasyla artmt, aralarna elik Miferli-
leri de kantrmlard, balannda Prensleriyle, im-
di bu soylu hayvan soyuyla ne yapmalyd?
Kamyonun motoru iyiden iyiye hrlyordu. Kor-
kudan dehete derek, bir eitimin sz konusu ol-
madnn farkna vard; i de ciddilelyordu. Bir
manga saatlerdir ate ediyordu. Bu SS srsnn
arkasnda hangi eytan vard? rnein, u ufak tefek
kitaplk memuru Himmler son derece tehlikeli bir
adamd; kasgan, osuruu cinlinin tekiydi, ayrca,.
homoseksel olduu da syleniyordu. Fhrer, bu has-
talkl ve her eyden nem kapan ktan bacak, adam
ufa Himmlerle ne yapyordu ki?
Hcrenin kapsnda bir izme akrts oldu. Kilit
gcrdad. Kapnn aralnda, bir SS Untersturmfh-
rer ile elik miferleri parlayan drt SS askeri gzk-
t; hepsi de Eick'm kahverengi tmenindendiler; bu,
ne kara gmlek giyen ve ne de yakalarnda SS harf-
leri bulunan tek SS Tmeniydi.
Hele nihayet! diye homurdand Paul Hatzke
fkeli. Cezasz kalmayacaksnz. Hele durun ben bir
general Rhm ile konuaym, piman olacaksnz!
Hibir yant almad, stelik kendisini hoyrata
hcreden kardlar; drt adam evresini ald, ve ya ,
mnda, mahmuzlar sakrdayarak giden SS'li kk
timin komutan Untersturmfhrer ancak yirmi ya
larmdaydi; ocuk yz hatlar, kasknn altndan ta-
an altn sars salar ve unutmabeni iei gibi gz-
ler. Cann actan, tm bir ene kaynn, skca ge-
irilmesiyle beliren melek bir yz. Gzlerden fkran
bir nefret. Fakat SS'lerde hep byleydi. Kural siste-
matik biimde uygulayan robotlar.
Gne, klann kirli binalarn a bouyordu
ve onlar, sekiz yandaki ocuklarn eitim yaptkla-
rn grm, bu ypranp sivrilemi tal deme ze-
rinde yryorlard. Bu klada, imparatorluk ordular
iin yllar yl namlulara yem hazrlanmt; bu yem-
ler asker devlet iin domu ocuklard, Almanya'
mn en byk adlarn tayorlard. Reich'm btn
evlerinde, miferli, gzel niformalaryla, Fransz si-
perlerinde kendilerini bekleyen lme doru yryen
on alt on yedi yandaki ocuklarn silik fotoraflar
grlrd. Prusyal iyi ailelerdeki kural gereince,
lmeyi renmilerdi ve belki de lm, Gross Lichter
feld'in ta demeli avlularnda, sekiz yllk insanlk-
tan uzak eitim sonunda bir cennet olarak gsteril-
miti.
Klann tavlalarnn nnden getiler; ierisi, SS
Muhafz Birliine ve lm mangalarna bal, tepe-
den trnaa silahl askerle kaymyordu.
imdi motor grlts ok belirgin olarak geli-
yordu. Tugeneral durdu.
Peki, amacnz ne? Beni nereye gtryorsu-
nuz?' dedi asabiyetle.
Sizi, SS Standartenfhrer Eicke'ye gtrmek iin
emir aldm, dedi astsubay srtarak. Mesele kar-
mayn, bir ie yaramaz.
General, rahatlayp, glmsedi. Kukusuz M, h-
km vermeden kuruna dizmeyeceklerdi, byle eyler
olmuyordu Almanya'da. Burada dzen egemendi, o
salam Prusya dzeni; aslnda, bu dzen sayesinde
iktidar almlard. Fhrer, eski savalara bunu biz-
zat sylemiti: imdi, artk demokratik karklk ve
dzensizlikler bitti. Bundan byle Almanya'da dzen
egemen oluyor ve bu dzeni sabote etmeye kalka-
caklar yokolacaktr.
Tavlalar getiler ve yksek duvarlarla evrili
kk bir avluya girdiler. Buras eskiden, disiplin
hapsi verilen Harp Okulu rencilerinin avlusuydu.
Kamyon oradayd, kocaman bir dizel Krupp. Direksi-
yonda, kahverengi niformal bir SS bulunuyordu,
yeni gelenlerin yaklalarm seyrederek, umursama-
dan sigarasn tttrmekteydi.
Avlunun ortasnda, siyah veya kahverengi ni-
formal bir grup subay duruyordu. Keza, avlunun en
u yerlerinden birinde, on iki kiilik bir manga sra-
lanmt, birinci sra diz km ve tfekler dikine
tutulmu, arkadaki sra ayakta, silh ayak hizasn-
da, hazr. Tavlalar tarafnda, nbeti devralmaya ha-
zr, baka iki manga beklemekteydi. Yirmi infaz,
sonra nbet deitirme. General Paul Hatzke talim-
nameyi ezberden bilirdi.
Yerde, srtnda SA'lann altn parltl esmer ni-
formasyla bir adam yatyordu, yz, kanla krmzya
boyanm topraa dnkt. Omzunda, altn yaldzl
bir Obergruppenfhrer apoleti parlyor ve general
rtbesinin krmz devrik yzlerinden biri gzk-
yordu. Paul Hatzke, birden, omurgasndan aa so-
uk bir ter boandn hissetti; benzi utu ve scaa
ramen souktan titremeye balad.
Bir SS Hauptsturmfhrer, elinde bir kat tonla-
ryla, kk gruba gz iliti, bard:
sim?
SA Brigadefhrer Paul Egon Hatzke.
Adam bam sallad ve kdnn zerinde ismi-
ni iaretledi.
ki SS, toprakta yatan cesedi kamyona tkyor-
lard.
lerleyin! diye homurdand Hauptsturmfhrer.
Duvara dayann, oraya, haydi abuk!
Fakat ben Standartenfhrer Eicke'yi grmek is-
tiyorum! diye haykrd general. O ana kadar inan-
mamt bunun olacana.
Birisi tabancay beline dayad:
Yeter artk samalklar, bir ie yaramaz. Emir-
lere itaat ediniz.
General evresine umutsuz bir gz att. S mar-
kalar vurulmu elik kasklar altnda, acmasz, tas
kesilmi yzler. leride duvardan kan damlyor ve
ince bir kan eridi, tavlalarn yanndaki kanalizas-
yon borusuna doru akyordu.
Git, dur orada, hain soyu! diye bard Haupts
turmfhrer kat tomarn sallayarak, yoksa urada
gebertirler.
General, yzne vurulduunu hissetti; uzun bir
syrk yanam izgiledi, oradan szan kan altn apo-
letine doru yrd. Bunun bir son olduunu anlad,
sosyalist ve dil bir devlet d sona ermekteydi. An-
lad ki, SS'ler, Heydrich ve Gring stn gelmilerdi,
kollarn aprazlayp, gayet sakin, kanh duvarn n
, ne dikildi.
Kamyonun motoru yemden hrlamaya balad.
General, gzlerini SS tfeklerinin namlu azlarna
dikmiti; ne korkulu, ne de kinli. O, hayal ettii sos
yalist devletin bir kahraman, bir kurbanyd. Paul
Hatzke, tfekler patlarken, tm gcyle bard: Ya-
asn Almanya, yaasn Adolf Hitler!
Daha sonraki subay srasn bekliyordu. Kasap-
lk, btn gn hatta btn gece srd.
Kimlikleri belli olur olmaz ldrn onlar! Ne
kadar abuk olursa o kadar iyi! diye barmt
Eicke, kendisine, eski silah arkadalarnn onu gr-
mek istediini sylediklerinde.
Bu ldrme lgnl, tm Almanya'y bir hafta
kasp kavurdu ve 30 haziran kymlar, Himmler'in,
Heydrich'in ve Eicke'nin ykselmelerine byk apta
yardm etti. Himmler, tannmam bir eski brokrat,
bir tavuskuu gibi kaslgan; Heydrich, rtbesi s-
klm deniz subay; Thodore Eicke, Alsasl mey-
haneci.
On be gn sonra, infaz mangas askerleri ile dr-
d dnda tm subaylar SS'lerden kovuldular. Top-
lam 8000 kii. Bunlardan, daha yl sonundan evvel,
3500' eitli bahanelerle idam edildi; bu, Eicke'nin
fikriydi, Gring'in ok takdirini ald. Hayatta kalan-
lar da Borgemoor kampnda rmeye gnderildi.
Fakat, Propaganda bakan Gbbels, bu adamlarn
SA'larn ayaklanmalar srasnda derek ldkle-
rini bildirdi ve Rudolf Hess onlar, dava ehidleri ola-
rak ululad.
Fhrer, kym planlarm en batan biliyordu ta-
bi. Ancak o, yaz gn daha ho bir evreye ekilmeyi
yelemiti, idamlar srerken, o da Essen'de Gauleiter
Cerboven'in dnnde keyfine bakyordu.
KOPRU
nmzde, Stalingrad'm d izgileri beliriyor
du, kentin zerindeki geni duman bulutuna bakmak
iin tanktan ktk.. Austosta Alman uaklarnn ilk
bombalarm attklar gnden bu yana yand syle-
niyordu.
Fakat biz gerekte, ancak Volga'y grebiliyor-
duk; sonbahar gneini yanstan, gm renkte bir
kurdela gibiydi. Arkamzda bizi yorgunluktan bitkin
letiren bir yry ve korkun savalar brakmtk.
Drt aydr tankta yayorduk... Onun iinde ye-
niyor, iinde uyunuyordu. Molalar, yalnzca benzin
ve cephane ikmali iin veriliyor, o zaman da zrhl
kamyonlar bize kadar gelip, yanayordu. Artk sinir-
ler dayanmaz olmutu, hi yoktan az dalamalar
ve kavgalar oluyordu; Kk Karde, bir ekmek par-
as hikyesinden Heide'nin kafasn yarmak istedi,
biz de Kk Karde'ten yana knca, Heide, arka
kapya asili, olarak 100 kilometre gitmek zorunda kal-
d. Ancak, karbonmonokside iyice doyup, baylarak
nce, kendisini ieri kaldrdk.
Tank, gn boyunca Volga'ya doru ilerlemektey-
di. Gne batarken, bir ormann kysnda hareket-
siz bir baka tank gryoruz; komutam kenarna
oturmu, sigara iiyor ve her ey ylesine harika bir
sakinlik iinde ki, sanki byk manevralardayz.
kr! diye mrldanyor Moruk, rahatlam
olarak. te blk. Yolu ardmdan korkuyordum,
u Rus haritalarnn da iinden klmyor.
Porta, ok mutlu, tankn bir ka metre yaknnda
stop ediyor. Ter ve toz iindeki yzlerimizi silip, son-
baharn serin havasn iimize sindirmek iin kapak-
lar ayoruz.
Naslsn? diye baryor Moruk. Az daha size
yetiemiyorduk! Blk komutan nerede?
Fakat, tam yere atlayaca srada, teki tankn
komutan, sanki bir kapana girercesine ieri kapan-
yor ve kapa ak diye kapatyor.
van bu! diye uluyor Moruk. Davrann!
Rus tank namlusunu daha eviremeden, yksek
infilkli bir (S) bombas kulesinde patlyor ve bir
volkan gibi alev iinde kalyor. Geni bir dn ya-
pyoruz ve birden ne grsek? Birka metre ilerimiz-
de, dokuz tane T 34, orada durmular, namlular bi-
zim bulunduumuz yola evrili mevzi almlar... Ge-
riye gitmek olanaksz, ok ge! Ruslar bizi grm-
yorlar, onlar da akamn sakinliinin tadm kar-
yorlar.
Porta, periskopundan dokuz canavar grnce is
temiyerek frenliyor, fakat Moruk telasz. Ban ka-
putundan dar karyor, uzaktan da bandaki kask
karsmdakileri aldatabilir, nk Ruslarn giydikle-
rine aykr deil.
leri, son sr'atle! diye fsldyor i mikrofon-
dan. Tek kurtulu; onlar gemekte...
Porta vites deitiriyor. En aptal adam bile mo-
tordaki fark grrd, ama Ruslar hi gvensizlik
gstermiyorlar gibi. Bize dostluk iaretleri yapyor
lar, Moruk da neeyle onlara karlk veriyor; geiyo-
ruz ve bir saat sonra, yolun her bir yannda evler
gzkyor. Bir marandiz treni ddk alarak, gara
giriyor; tank, zrhl arabalar ve askerle kaymyor,
fakat glge bizi gizliyor, bize bir ey diyen yok. Bu-
ras, tam faaliyette bir genel karargh. Bir jandarma,
yksek rtbeli birinin zrhl arabasna yol amamz
iin bizi sktryor;
Davai! (Daha abuk!), diye baryor sopasn
sallayarak.
Bir yol boyu, Stalin tanklarnn arkasndan gidi-
yoruz. Tanksavar toplaryla tutulmu bir drt yol a-
zndan, bizi Stalingrad'a doru yneltiyorlar ve yolun
kenarnda duran bir T 34 kolonu nnden geiyoruz.
Mrettebat kapaklarn gerisinde uyuyor.
Moruk, dikkati zerimize ekmemek iin bizim
sde kapaklarmz amamz emrediyor; hibir tank
mrettebat arka pencereler kapal olarak gitmiyor.
Bir piyade taburu yolu kapyor, bize yol atklar za-
man da, bizim tarafa doru kfrlerin bini bir para,
yamur gibi yayor. Yeni bir arkedi. Ormandan
saknyoruz ve kendi hatlarmza dnyoruz.
gn sonra, Volga kysmdayz, Stalingrad'm
;.25 Km. Kuzeyinde. Herkes mataralara taze su doldur-
tmak iin yarlardan aa kendini koyverip, yuvar
lana dorula, kayarak, giderek aa kyya iniyor.
Her biri, Volga'mn suyunu ilk ien olmak istiyor!
.Be kilometre geniliinde bir nehir; zerinde, bir
mavna dizisini eken rmorkr szlp gitmekte. Bir-
iden, bir 75 lik batarya atee balyor; geyzer gibi su
stunlar ykseliyor ve zavall rmorkr su stunlar
.arasndan gemek iin zikzaklar iziyor. Bouna a-
balay! Bir obs nne, bir teki arkasna, sonun
. cusu da ortasna, rmorkr ikiye ayrlyor ve batyor.
Sonra sra, akntda yalpalayan mavnalarda. On da
kika sonra, nehrin yznde artk hibir ey gzk-
myor.
Stalingrad yanyor. Yangnn boucu kokusu ta
bize kadar geliyor ve i bulants veriyor. Hava, is
ve kl dolu; bu iren koku deriye, giysilere, her eye
yapp, siniyor... Bir koku ki, savatan aylar sonra
bile zerimizden kmad.
Nice kentlerin yandm grdk, fakat hibir ko
. ku buna benzemiyordu; hibir Stalingrad savas,
"hem eken, hem geri iten bu l kentin kokusunu,
mr boyunca unutmayacaktr.
Blk, Mamayev tepelerinin karsnda mevzilen
di, btn Rus kurmay heyeti de orada, tepelerdeki
.eski maaralara, kovuklara sokulmutu. Gece, bizirr
humbaraclar tepeleri yokluyor, ok ksa atlarda
+bu canavar bombalarn yeli, bizleri neredeyse siper
lerden dar frlatyordu. Bu trden bombardmar
altnda deliklerde tkal kalmak korkun olmal. Tank
1ar saldrd, fakat 'baarsz. Sonra, bombardman a-
kna dndrc bir biimde yeniden balad. 14nc
Panzer Tmeniyle saldrya geilip, maaralarn yo-
luna yklenildi, maaralar, alev makineleri ve kesici
silahlarla temizlendi. Hayale smayan bir kan seli!
Binba yldzlar tayan bir siyas komiser, esirleri
toplayan komando tarafndan temizlendi; aym ey
Komsomol'un adamlarna da yapld. Doruyu sy-
lemek gerekir ki, bu esir kymnda SS'ler de yle
gnlleri nee dolu hareket etmiyorlar. Bu emir, ge-
nel kararghtan 1942 yh banda gelmi, Ruslar
lnceye kadar arpmaya kkrtan budalalklardan
biriydi.
Yaz sona eriyordu, oluk oluk yamur yayordu,
her taraf bataklk olmutu, amurlar izmelere sva-
nyordu. Ara vermeksizin hafta yad. Her ey kf
kokuyordu; deriler ve hatta, hastabakclarn verdik-
leri, ama ie yaramayan bir pudraya ramen cildi-
miz bile bu kokudan kurtulamyordu. Yaz gnlerinin
o boucu tozunu topran arar olmutuk.
Yamurun arkasndan souk geldi, gece don ya-
parak balad, fakat hl kaput giymek yasakt ve
zaten ounun yoktu. Glgede 40 derece olan steple-
rin bir tarafna atvermilerdi onlar. K levazm
gelecek gibi gzkyordu, fakat daha nce gelenler,
yeni birliklerdi.
Yzleri neredeyse tysz, ihtiyat ya da acemi er-
leri, dman makineli tfekleri zerine korkun kah-
ramanlk bilinsizliiyle atlan toy ocuklarn olu-
turduu uzun diziler. Bir mezbaha ve ylesine de ya-
rarsz ki! ou, daha ilk hcuma kalkta tel rg-
lere takl kalyorlar ve bizler lm imlterini iiti-
yorduk. Klalarndan Stalingrad'a kadar, hibir ara
vermeden, hibir sava deneyi geirmeden, yalnzca
kafalar propagandann yalanlaryla doldurulmu ola-
rak yollanyorlard.
lk topu saldrs ruhlarn ldrd ve gzleri
yabanllam olarak, otomatik Rus silahlanna kar
ss generali
17/2
yrdler. Volga'dan ykselen sis, bu lm yolcu-
larn souk bir kefenle saryordu. Bu on yedi yan-
daki ocuklar barmyorlard bile, onlar, gnll
gibi davranmaya zorlamlard. Bir Alman feryat et-
mez, bu bir alaklktr. lerinden ou, cierleri ezil-
mi, havaszlktan boularak yava yava lyorlar-
d. Bazlarn gtrebiliyorduk, ama bu o kadar g-
t ki! Balkla rtl cesetler ve et paralan zerin-
den kayyorduk; dman bizi bir iitse, ne hedef olur-
duk! Geen gn bizimkilerden yedisi byle vuruldu.
Yirmi acemi eri kurtarmaya karlk, bize bir gn
izin sz verilmiti; ekiciydi, fakat, deneyli sava-
larn kayb bakmndan pahalya malolduu iin, vaz-
gemek gerekti,
Stalingrad etrafndaki halka skyordu, Rus
ordusu ieride, kuatlm olmalyd. Yzyllardan
beri en byk zafer diye doruluyordu propaganda,
ama zaferlerden buramza kadar doymutuk artk!
Yeter bu zaferler! Sava bir bitsin, hepsi bu! Yalnz
fanatik astsubay Julius Heide, mutluydu.
yi i bu, diyecek yok. imdi u nehir paras
alnd m, ver elini Moskova!
Bizi ileden karyordu.
8nci talyan Ordusu komutanl, Alman Yksek
Komutanlndan, Stalingrad'a ilk olarak girme iste-
inde bulundu. talyan bayra Kzl Ekimin stn-
de dalgalanmalyd, fakat ie bakn ki, talyanlar, ken-
dileri gibi oraya ilk girmek isteyen Rumenlerle bo-
zutular.
Bu orospu kenti kim alrsa alsn umurumda de-
il! diye matrak geti Porta, yeter ki ben art ola-
ym. Fakat makarnaclann birden bylesine yrek
leniverdiklerine atm dorusu! Ate edilen yerleri
asla sevmezler!
te, byle ortalk talyan ve Rumenlerle kayna-
maa balad. Siperlerimize oturmu, onlann ark-
lar syleyerek ilerleyen kolonlarn seyrediyorduk,
zellikle bersaglierleri* komik yrylerini izliyor-
duk Kk Karde yanlarnda birka metre kotu
bile, ama daha fazla srdremedi. Onlar izleyebil-
mek iin yllarca antrenman yapmak gerekir. Rumen-
lere gelince, baldn plaktlar, botlanm srtlanna
tutturmulard; pabutan nefret ettikleri syleniyor-
du, kendilerinden kocaman koyun sosisleri alyorduk.
Bir gn, Stalingrad'm dmesini beklerken, bize
Rus hatlan gerisinde bir grev verildi. Ruslara gece
gndz erzak ikmali yapmakta kullanlan ok nemli
bir kprnn atlmas sz konusuydu. Fakat, oraya
varmadan nce, geni bir batakl gememiz gerek-
tii hususunda uyanldk.
Bataklk, her eyden nce korkun bir eydi. s-
telik, her birimiz, tehizattan baka, gsnn ze-
rinde, insan boan 30Kg.hk bir dinamit paketi ta-
yordu. Gndz sk allklarda saklanlyor, gece y-
rnyordu, ikinci gnden itibaren bataklk gzkt;
dizlerimize kadar gmlyorduk Bu Rus bataklkla
nndan daha hain, daha kalle hibir ey olamaz: ye-
illik altnda, her yerde lm sizi gzler; koca koca
kurbaalar, kasvetli kasvetli banr. Birden, bir ta-
nesi nmze srad ve bize dev gzlerini dikti; y-
lesine artcyd ki, Gregor'un sinirleri boanverdi,
kurbaaya bir el bombas savurdu, patlay ormanda
yankland. Hemen arkasndan banmalar, homur
dayan bir motor, gcrdayan trtllar... korkudan deh-
ete derek, yere yamandk.
van bizim yerimizi mimledi, diye fsldad
Porta.
Tyelim, dedi Gregor.
Tyelim ama nereye? evremizde hain ve dipsiz
bataklk, karmzda, banlan daha da seikleen
Ruslar.
Aalann arasndan, bir T 34 'n, zeytin yeili
burnu, uursuzca gzkt. evrilen namlu bizi at
ve batakla nian ald. obs... trtllar gcrdad,
* talyan hafif piyadesi.
tank yamac trmanyordu... Fakat birden gmld-
grlyor, amurdan kurtaryor kendini, kay
yyor ve birden devriliyor... Bir amur fokurday
iinde, ar tank dipsiz batakla gmlp, kaybolu-
yor. Bu tank nasl byle kaybolabildi? Barcelona'nm
makineli tfei kara siluetleri taryor. Skc bir sus-
kunluk. Ne yapmal? Adamlardan lmeyenler kendi-
lerine gelmeden buradan savumak gerek. te, onlar-
dan biri! Bir stavu srtta gzkyor, ihtiyatla tek
gzn tehlikeye atarak, gzetliyor. tekiler onu iz-
liyorlar; yeil kasklar kaynyor. El bombas yamu-
ru; her yanda su ve amur fokurtusu.
Davai, davai!* diye baryor stavu, koca-
man izmeler iine soktuu ktk gibi bacaklaryla
ufack tefecik bir adam bu. Davai!
Ate! diye komut veriyor Moruk.
lk den, ktk bacakl stavu oluyor. teki-
ler kveriyorlar ve batakl sessizlik kuatyor.
Artk t yok. Bir saat, yere yamanm, kprtsz bek-
liyoruz ve birden, yeni palet grlts... Bir tank
yamaca trmanmakta, yava yava trmanyor, kule-
sinin tepesi gzkyor. Sessizce dnyor, alev maki-
nesinin koca borusu alalyor, uzun, krmz bir alev
aalarn arasndan fkryor. Scaklk mthi. Bes-
belli ki, bizim hep ayn yerde olduumuzu dn-
yorlar; oras imdi bir alev denizi oldu.
Kule dnyor, ate batakl saryor. Her ey ya-
nyor. nc kez, alevler bu cehennem borusundan
fkryor. amurun iine battka batyoruz; eer
alev makinesi bizim tarafa dnerse, ldk.
Fakat kara bakrdan bir kask, kaputun zerinde
dikiliyor, kararm bir ehre dikkatle araziyi gzl,
yor. Porta, alev makinesini kaldryor... Nefesimiz ke-
siliyor. Eer hedefi tutturamazsa, artk Tanr bize
acsn! Gergin yznde, akaya falan yer yok; zenle
nianlyor... fkrma ve yakc sv ak kuleden
* abuk, abuk!
ieri giriyor! Mthi (bir patlama havay yrtyor, ta
uzaklara elik ve gvde paralan frlataraktar... Bu
kez, her ey halloldu.
Yola devam ediliyor ve sular altndaki patika
zerinde sra ba, Porta: amurlu yzeyin, 50 santi-
metre altnda birbirlerine balanm aa ktkle-
rinden oluturulan geit bir kiinin gemesine olanak
veriyor, ancak bu tehlikeli! Ayak bir kayarsa, hibir
umut yok, bataklk avm hi brakmaz. Aynca, de-
neyimlerimizden biliyoruz ki, byle bir pist, tuzak-
larla doludur, hem de kurnazca hazrlanp serpiti-
rilmi tuzaklarla. Yandan bir dal itersiniz, toprak
ayanzn altnda eriyiverir, u dal kaldnrsnz, a-
tlm tuzak snglerin zerinde ilenirsiniz. Bir
aatan kendi halinde bir sarmal sarkar, bir dokun-
dunuz mu, bir dizi ok, btn bir yry kolunu
ldrr.
Porta, alev makinesi elde, ilerliyor. Her admda
duruyor... ve gzlyor... sonraki adm belki de lm
adm. Geerken hibir ota dokunmuyoruz; bir yer-
de, rm cesetlere saph snglerden kanmak
iin bir aacn gvdesinde denge bulmak gerekti; ufak
bir synk ve tetanoz yapr. Bir kirpi bile bizi kor-
kudan ldryor. Bu hayvanlarn tuzaklara balan
dklan oluyor nk.
Kk Karde, revolverinin namlusu, aalar ara-
ma gizlenmi avc erlerine kar havaya evrilmi
olarak Porta'nn arkasndan yryor. Bir dman av-
csndan phelenilirse, ilk atei amak gerek, yoksa
onlan ortaya karmak zor. Kimse kamuflajda Rus-
larn eline su dkemez. Bir aacn tepesinde yirmi
drt saat kprdamadan durmay, bir Sibiryal baa-
rr; rneini grdk. Kular bile aldanyorlar. Adam,
aacn paras oluyor ve kular da zerine tn-
yorlar.
Birden, hi uyanda bulunmadan, Porta suya ya-
r veriyor, yalnz, sazhklann arasmdan ba gzk-
yor. Ondan gelen bir iaretle, azmza hava tpleri
ni koyuyor ve dalyoruz; kamufle edilmi kasketleri-
mizle, suyun yznde neredeyse hi gzkmyoruz.
Bu, on dakika sryor. Hibir ey yok... ylece, ya-
va yava balarmz kaldryoruz.
Yeilli sarih bir ku rm bir dala konmu.
Garip bir ku. Yeil kuyruunu sallyor, bam ne
eiyor, slk alyor, gz krpyor. Bu gzel ku mt-
hi tehlikeli, bir . rtkan kuu, Vahi hayvanlara
zg igdmz bizi uyaryor: Dman orada. Porta,
dizleri zerinde ilerliyor; suda tek bir kprt bile, ye-
rini belli eder. Kuun tnden baka, t yok, fakat
hayvanck, sanki Porta nm suyun altndan yaklat-
m biliyormu gibi, ban bir o yana, bir bu yana
evirip duruyor.
Kk Lejyoner, ban dileri arasna ald;
Porta suyun yzne kyor, yle bir gz atyor ve
duraksamayla, elini kua uzatyor. ki glge zerine
atlyor, fakat bir makineli tabanca takrdad, Lejyo-
ner de ban glgelerden birinin srtna saplad.
Bir kez daha, yakay syryoruz.
Ku, terek uuveriyor, sazlklarda kayboluyor
ve biz bir sre onun acayip ln iitiyoruz.
Ne korkun! diye mrldanyor Moruk, az kal-
d bir aa kt zerine ylp kalyordu.
Dikkat; ey akn! diye uluyor Lejyoner.
Teller bir daldan geiyor ve rm kt, pa-
tikann altna gizlenmi bir patlaycya balyordu.
Moruun benzi utu.
yi atlattn! diye homurdand Lejyoner. Ne ha-
yat bu!
Barcelona, keskin bir lkla sendeledi; Kk
Karde onu bileinden kavrayp, haince sallanan
aatan demeler zerinde yeniden dengesini buldu-
ruyor. Btn bataklk dinliyor gibi, kurbaalar bile
sustular. Evet, ne hayat bu!
Birka saat sonra. Dallardan derme atma bir
kulbe. inde, bataklk partizanlarnn berbat giysi-
lerini giymi, erkek iki kadm. Yeil maske bala
nnn zerine ekilmi; votka ielerinin dibini bul-
mular. ylesine sarholar ki, bizim yaklatnmz
bile duymuyorlar.
Grltszce, partizanlar batakla havale ettik.
Fakat, kulbede sandklar da var! Cephane, gere,
silah, votka ve kurutulmu bahk. Rus irozu bal ba-
na bir lendir!
Gece kulbede geiyor, bir dinlenme ve votka
gecesi. Ve ertesi gn de kprye vardk. Koca al-
met bir kpryd bu, en byk kprlerden de ko-
caman.
Tam orta yerinde, nbeti kulbesinde, bir n-
beti, otomatik tabancasn korkulua koymu, siga-
ra ierek gzteliyordu. Kamuflaj alan her eyi kap-
lyordu. Tam o srada, uzun bir kamyon kolonu kp-
r zerinden geti, arkasmdan bir T 34 bl geldi.
Birliklerin nnde kusursuz davranl nbeti, onlar
ortadan kaybolur kaybolmaz tembel davranna yine
d ierdi. Hepimiz gibi, bu adam da savan gelime-
sine kar kaytszd; kyn dlyor olmalyd.
Jzaktan, maorkasmm, bu Rus ttnnn kokusu
burnumuza geliyordu. Gen denilmeyecek, ulan in
modasna uygun biimde dk, koca bykl bir
adamd; dudann kenannda, iyi sanlmam bir si-
gara, srtnda ak yakah yeil renkte yazhk gmlek,
banda da, krk bir kalpak vard. Acayip bir k-
yafet!
Onlarn da klk niformalar yok anlalan,
iei Kk Karde. Bizim gibi. Bir krk kalpak
alnca, bir yazlk gmlekle yetinmek gerekiyor ve bir
T?,fk kaputun olursa, baln ne olursa olsun!
Patlayclan yerletirmek iin kprnn altmdan
irirerek gitmek gerekiyor. Lejyoner, beton kemer
iyaklanm bir maymun gibi trmanyor, Gregor ile
r=ide kablolan ekiyorlar, Kk Karde'le Porta, fi-
ni, rjtuturma kavgas yapyorlar.
Kprde ilerleyen yeni bir kamyon konvoyu, fa
kat bunun nnde bir jip gidiyor, ktzd bayrakl. Bun-
lar cephaneydi.
Ah bir hazr olsaydk! diye fsldad Porta.
Seyredeydin sen o zaman cmb!
Samalama! diye azarlad Moruk. Onun yeli
bizi de onlarla birlikte cehenneme havale ederdi.
Tan aarrken her ey hazrd, ne var ki yeni bir
konvoy daha kt.
Tam ortaya geldiklerinde uuracam onlar,
diye srtt Kk Karde ellerini outurarak.
Sorun karma. Bize, kpry atmak iin bedel
dyorlar, baka ey iin deil. Atmaya hazr ms-
nz? diye sordu Moruk kol gzden kaybolur kaybol-
maz. Ve komut verdi: ate!
Herkes kayalklarn arkasna, yere sindi. Fakat
ge kalanlar, patlamamn bir soluuyla kendilerini
yere attlar. Ama o ne... ama o ne... gzlerimizi ou
turuyoruz! Beton kemer ayaklan gitmiti; metalik
ayaklar umutu yalnzca; beton tabla ise suyun al-
tna, tek bir para olarak kvermiti! atlak bir
beton tabla, ama tatlann gemesini engelleyecek
bir ey yok! Biz kpry, dnyann en salam ya-
ps olarak yeniden yapmtk...! Hi bir uak artk
onun yerini bulamazd!
Bu kez, hepimizde deli gibi bir glme. Nehri,
km kprnn zerinden koarak geiyoruz, tam
ortasnda, su ancak dizlerimize kyor!
nsan yzemez bile burada, diyerek kahkaha-
y basyor Gregor.
Yeter artk! diyor Moruk, svalm. Be daki-
kada, glmek yok.
te ormandayz gene. Patikalar, seller, ama daima
orman. Hi phe yok, mahvolduk. Birden bir odun-
cu! Kulbesinin nnde aa yaran bir ihtiyar adam.
Gnaydn tovari*! diyor Porta sevimli bir ta-
vrla.
* Arkada.
Oduncu, aknlkla burnunu kaldryor. htiyar-
la, ne ihtiyar! Olaanst mavi gzleri, kaln, sk
kalar altnda yuvalarna gmlm. Baltasn indi-
rerek, merakla bize bakyor, soma Porta'ya, en doat
bir biimde hitabediyor:
A! Sensin ha, nerelerdeydin bu kadar uzun za-
mandr?
Savataydm, diye yanthyor Porta ayn tonla..
Almanlar geldiler, bilmiyor musun?
Sahi mi? yleyse defetmek onlar, sittir etmeli
buradan, dedi ihtiyar, bir odun parasn fkeyle
yararak, E, anan nasd? diye sordu Porta'ya ba-
karak.
Kocakar iyidir, teekkr.
yi. ok Alman ldrdn m?
Eh, birkam hakladk herhalde, diye yantl-
yor Porta alak gnllce, ihtiyara bir maorka uza-
tarak.
Asker ttn, diyor oduncu kaslarak ve bizim-
le daha fazla megul olmadan, yeniden ie koyu-
luyor.
amlarn altnda gzden kayboluyoruz ve daha
uzun sre balta sesleri kulaklarmzda yanklanyor.
O kadar uzun sre dnp dolap durmuuz ki, bir-
den kendimizi gene o malum kprnn nnde bu-
luyoruz!
O zaman, Moruk, Rus birliklerinin zerine d-
mek tehlikesine ramen, nehrin akntsn izlemeye
karar verdi. Haklyd. ki gn sonra Alman hatlarna
dnmtk ve Moruk, daha fazla zerinde durmadan
bildirdi: Grev yerine getirildi.
Havalar gittike souyordu; k balyordu. Bir
gece, ilk kar frtnas birden bastrd, klk kaput-
larmz olmad iin niformalarmzn altna kt
koyuyorduk. Artk kimse Byk Stalingrad Zaferi'
ne inanmyordu. Birlik trenleri de gelmez olmutu,
erzak paratle atlyordu, uursuz fsltar dolayor-
du; Ruslarn arkamzda olduu syleniyor, taynlar
azalyordu ve cephane savurganl yapmamamz iin
emir alyorduk.
Ne souk! Ne souk! Daha imdiden eitli don.
ma olaylarndan sz ediliyordu... bazlar gnll.
Bizim blkten iki akgz enayi, ya ayakkablarla
uyuduklar iin Tatar ormannda idam edildi.
SS Standartenfhrer, ok gizli telgraf, masaya, SS
Sturmbannfhrer Lippert'in nne besbelli bir zevkle
att.
Saat ald, Michel. Hainlerin hesabn grmenin
zaman! Ordudaki hainler temizleniyor.
Byk Porsche araba; iinde, arkaya rahatlkla
kurulmu Eicke ile Lppert olduu halde, Eicke'nin fla-
masn dalgalandrarak Mnih'e doru Dachadan son
hzla ayrld. Yolda, Hauptsturmfhrer Schmausser'i
de aldlar. SS subay, saat 15'de, merkez cezaevi
mdr Koch'an brosuna vard ve tutuklu kurmay
bakan Rhm'n kendilerine teslim edilmesini emretti.
Koch, bunu aka reddetti, stelik yar sarho da
olan SS subayna, tutuklanmamalar iin gzden kay-
bolmalarn rica etti. Masaya indirdii yumruk, hok-
kay yerinden hoplatt, dala sonra telefonu ap, Ada-
let Bakann istedi. Bakan da, kurmay bakannn tes-
limini reddetti ve Eicke ile etesinin cezaevine girme-
lerini yasaklad. O zaman, Eicke'nin, cezaevi mdr-
nn elinden ahizeyi ekip ald grld, mdr a-
rmt.
Ben burada Fhrer'in emriyle bulunuyorum, diye
uludu telefonda, hem de acelem var. Kural dkn
beyni sulanmlarla gecikecek kadar vaktim bol deil,
yoksa size hemen haber vereyim ki, Dachada bo yer
var!
Cezaevi mdr korkudan beti benzi atm, Adalet
Bakan'nn soluu tkana tikana verdii yant dinliyor
du. Titrek bir elle ahizeyi yerine koyup cezaevini istedi
ve Eicke ile yanndakilerin ieri alnmalar emrini
verdi,
474 no.lu hcre. Bir tahta srada, tutuklu SA kur
maybakan Ernst Rohm oturuyordu, plak olan st
gvde ksm terler iindeydi. Eicke tatllkla glmsedi
ve kurmay bakannn elini en bir dost edasyla skt.
Naslsn Ernest?
Kt, dedi Rohm yorgun bir tavrla glmseyerek.
Eicke yanna oturdu ve parmayla, temmuzun ma-
vi gkyznn gzkt kk pencereyi iaret etti.
Kavurucu bir scak vard.
Gzel hava, Ernest. Pililer giysilerinin altna k-
lot giymeden dolayorlar, hele merdiven karken ar-
kalarndan gidersen, gn ta yedinci kat gzkyor!
Rhm ban sallad ve kirli bir mendille alnn ku-
rulad.
Beni almaya m geldin Theo? Cezaevinde niin
bulunuyorum dorusu bilmiyorum! Fhrer renmi
olmal. Gardiyanlar isyandan sz ediyorlar, neler olu-
yor allasen? Hibir ey anlamyorum. u lanet Ordu
bir haltlar m kartryor?
Eicke omuzlarn silkti. lm simgesi ilenmi kah-
verengi miferini kard, bir mendille iini sildi ve
yeniden, kafasnn olabildii kadar arkasna geirdi.
lm simgesi tavana bakyordu.
Ernest, benim eski dostum, btn bunlar boktan
iler! Hitler'in yanndan geliyorum ve sana onun tara-
fndan bir ey getiriyorum. Bir tabanca lcard, tah-
ta srann zerine, ikisinin arasna koydu. Anlarsn
ya, Fhrer, bir arkadan ba belaya girince hep yar-
dma koar. Senin de ansn kendi ellerine veriyor,
Ernest, artk bu hikaye bitecek. stnden snger ge-
ilir.
Rhm, anlaysz bir tavrla, bu kara ve yalan-
m, parldayp duran revolvere gzlerini dikmi, bak-
yordu. Acmasz bir demir paras.
Fakat bu lgnlk, Theol Sen beni bilirsin! Bilir
sin ki, ben sadikn sadikym... Parti'yi her eyin s-
tnde tuttum, ailemi, ocuklarm feda ettim... htilal
bizi ezmek zereyken, Fhrer'i iki kez kurtarmadm
m? u Stuttgart gecesini anmsarsn? Wollweber ve
komnistleri zaferi kazanyorlard, Fhrer'i kurtaran
ben oldum! Sen, sen de teki ube efleri gibi sv
mtn!
Dinle, Ernest, tm bunlar gemite kald. Olabilir
ki; bir ara saduyu senden uzaklat, Ordu'ya elini
uzatmaya kadar gittin, hepsi bu, ben baka bir ey bil-
miyorum. Ne yazk ki, Parti'den karldn, senin he-
sabna zlyorum, zavall dostum.
Ayaa kalkt ve kemerinin omuz kayn dzeltti.
Darda bekliyorum. leri daha da gletirme;
benim gibi eski bir dostuna iyilik yap, elini abuk tut.
Hem bak!
Cebinden bir Vlkscher Beobachter says kard.
Birinci sayfada, iri puntolarla u \yazlar okunuyordu:
KURMAY BAKANI RHM TUTUKLANDI. FH
RER' N EMR ZER NE SA'LARDA TEM ZL K. B-
TN HA NLER LECEK.
Eh, dorusu iyi! diye mrldand Rhm, sapsar
olarak siz hepiniz de mi delirdiniz? Bu bir cinayet!
Btn politika yalandr, Ernst, tmden. Senin an-
sn tutmad, hepsi bu. Kim bilir? Yarn belki de sra
bende olacak.
Eicke geriye dnd ve koridorda konumakta olan
iki SS'e katlmak iin koridora kt. Bir eyrek saat
getii halde,, hi grlt iitilmedi. Eicke'nin sabr
tat; tabancasn ekti ve bir tekmeyle hcrenin ka-
psn at. Rhm kprdamamt. Srann zerinde,
Eicke'nin koyduu tabancann yannda oturup kalmt.
Kurmay bakan Ernest Rhm! Ayaa kalk, hat
rol!
Biraz titreyerek, Rhm ayaa kalkt ve pencerenin
altna gitti, srt duvara dayal durdu. Eicke kolunu
kaldrd ve tutukluya soukkanllkla nian ald.
Fhrerim, Fhrerim, diye bard Rhm son
anda.
Daha tamamen lmemiti ve hcrenin pis taban
zerinde acdan kvranyordu. ay nce Almanya'
nn en gl adamlarndan biri iken, imdi Mnih'in
pis bir cezaevinde kanl bir kleydi.
Eicke, yz tatan bir maske gibi donmu, hoyrat-
a bir ayak darbesiyle vcudunu evirdi. Son bir el
ate, alnn paralad Rhm'n.
Adlf Hitler'in en iyi arkadah Ordu'nun en gl
rakibi Ernst Rhm, Mnih merkez cezaevinde, 1 Tem-
muz 1934 tarihinde, saat 18'de byle katledildi. Ayn
anda, Potsdam'da, Hitler, Almanya'nn yksek sosye-
tesini byk bir ziyafete davet ediyordu. II. Wilhelm'in
saltanatndan bu yana grlmemi bir lendi bu. B-
tn davetliler randevuya gelmilerdi ve Almanya'da
dzenin yeniden kuruluuna ve ayaklanmann ezilmi
olmasna kadeh kaldrmlard.
2 KIZAKLA YOLCULUK
Birka gndr, geri hattaki yaammz daha ha-
fif bir rutine girmiti. Geceleri, iki saat siper kazma
almas; ancak birinci hattaki domuzlar bu iimizi
alaya alyorlard. Yenilen iin, ak sylemek gerekir
ki, durum korkuntu; bizler, makineliler yeri tarad
zaman tamsiper yere yapmasn biliyorduk. El bom-
baclar bile bizi artk etkilemiyordu, nk daha
bomba elden karken, iitiyorduk, hatta Porta, pat-
layaca noktay kestirebilecek kadar uzmanlamt.
Bir savan insan ne derece kurnaz yapabilecei, ina-
nlmaz bir eydir.
Btn gece kt oynuyorduk; Porta onda dokuz
kazanyordu. Bu i, Porta'nm gnlk katksz ha-
pis cezasn ektii bir ahrda oluyordu; bir tavuk
deliinden srnerek girmek kolayd. Porta ile Kk
Kardei bir yemlie balamlard ki, bu yararszd,
nk kamay neden dnsnlerdi? Kodeste olmak
ne harika! yok, mbarek gn sabahtan akama
kadar dinlen, rahatna bak, gece de arkadalar gel-
sinler, kt oyna. u kpeke yaamda daha iyisi
umulabilir mi? Fakat, son zamanlarda bize byle iyi
davranyorlard; eskiden, eller arkadan bal, bir
aaca balarlard. On iki saat yle brakrlar, saat
zerler ve bu sekiz gn srerdi. Kk Karde bile
baylrd dayanamayp!
Bizim iki azman, bir posta astsubaynn pestilini
kardklar iin cezalandrlmlard, ama ne yazk
ki, ceza sresi yarn sona eriyordu; bu, Kk Kar-
dei sinirlendiriyordu.
Daha da camna okusaydk, ay kalebent olur-
duk! ok yazk!
Darda ayak sesleri. Moruk, tozlu kk yuvar-
lak pencereden bir gz atyor.
Kaldrn, diyor. Greceksiniz, imdi ngar -
kacak.
Moruk ngar kacak dedi mi, hi aldanmaz. Bu
gibi eylerin daha uzaktan kokusunu alr. Bu srada,
Kk Karde, Heide'nin ulumalar karsnda hile
yapyor, bizim adam azman da onu tepelemekle teh-
dit ediyor, fakat ayak bileini skan zinciri unuttu-
undan, burnu ileride, yere seriliveriyor! Herkes bir-
birine svyor, ktlar havada uuuyor; karanlk
ahrda paralar yrtlyor ve ngar, bir zincir a-
krts iinde sona eriyor.
En genleri ben olduumdan, seyyar mutfaktan
kahve getirmek bana dyor. En gen olmak da zor
i! Tm angaryalar sana yklenir. Terfi aday oldu-
um halde, btn seyyar blmlere kouyorum, ocak-
, ah, hepsim kendime kfrettiriyorum, hele iko
astsubay Wilke, adaylar hi ekemediinden gnler
dir, omuzuma ilitirilen iki gm eriti lanetledi de
lanetledi. Geri gelirken, ansm bozuluyor! Patlama-
m bir bombann zerinde kalakalyorum ve yere
kapanp, suratm arparak hemen btn kahveyi
dkp sayorum. Yeter ki tekiler bunun farkna
varmasnlar!
Bo umut. Heide, beni kahveyi yolda imekle
suluyor; hepsi fkeden kudurup, yeniden mutfaa
yolluyorlar, ah kepeyi kafama frlatyor. Fincan
doldurmak iin ah yamam parayla ayartmam ge-
rekiyor.
Ertesi gn, artk elence bitmiti. Motorlu kzak-
lar hazrlamak emri veriliyor; yeni kontenjan birin-
ci hatta nakledilecektir.
Fakat daha nce posta datlyor. Yalnz Moruk'a
mektup var. Her birimiz srayla mektubu okuyoruz:
karsndan; Berlin'de, 12 nci hatta tramvay sryor.
Williciim,
Niin bana bu kadar az yazyorsun? Sekiz hafta-
dr senden haber yok ve ylesine endieliyiz ki! Her
gn bildik birinin lmn reniyoruz; imdi gazete-
lerde be sayfa lm iln var, bu yzden sinirler da-
yanamaz halde, geen hafta da bama bir kaza geldi...
Bakaym, bilmem bir biletiyle yerimi deitirebilecek
miyim; srclk artk ok yorucu, hele imdi, kol g-
c yokluundan, on iki saat alacaz. Hi erkek g-
zkmez oldu; kalanlar da, onlar, ne i olursa olsun
yapmaktan koruyan arkalar olanlar. Hans Hilmert,
Harkof'ta vurulup,* lm. Parti'den iki adam gelip
Anna'ya bildirdi, kadn bayld ve hastaneye kaldrld.
ocuklar, Yuva'da, bizlerden birou onlarla megul
olmay gnll istedikse de, blm efi buna kar gel-
di, nk her eye Parti karar verir, ona gre olurmu.
Komumuz Socke, Yunanistan'da ar yaralanm. Tru
de biraz daha iyileir iyilemez, kendisini Berlin'e ge-
tir eceklermi. Jochem iyi alyor; bir baka okula
girdi, eski okulu geen hafta bombaland ve ok ocuk
Sld. Enkaz gece temizlemiler; ben korkudan deliye
^dndm, fakat Tanrya kr, yumurcak sa salim kur-
tuldu, ocuklar imdi Griinewald'da okula gidiyorlar.
Onlar gtrmek iin, yalnzca bir saat erken kalkmak
<gerekiyor. Bylece, Gerda, ilse ve ben nbetleiyofuz;
ara deitirmeleri gerek ve Schlesigher garnda
arabilirler; ksacas, u srada burada ok ey olu-
yor. Eyllde ortadan kaybolan kz ocuu, Tiergarten'
de bulundu, fakat kaatilinden iz yok. Senin fotorafn
bylttrp, renklendirttik, ylece aramzda gibisin
sen de. Yaknda izinli olacak msn? Gelmeyeli bir yl
oluyor! Stalingrad'dan ok laf ediliyor, umarm orada
deilsindir, sylenildiine gre, korkunmu! Drdn-
c kattaki Hohne, yeni izinli gelmiti, fakat iki hafta
sonra tmeninden telgrafla arld. Buradan tam ay-
rlmt ki, iki jandarma gelip kendisini arad, kars,
pis bir hikyeye karm olmas korkusuyla, skntdan
neredeyse delirdi. in ne olduunu kimse sylemek is-
temiyor, hatta, btn gn bekledii Komutanlk'ta bile
hibir ey diyen olmam. Tanrm! u sava ne kadar
da acmasz! Taynlar gene kstlar; geen hafta, an-
lalan, Tauenzienstrasse'de karnesiz at eti satlyor-
mu, fakat ben ok ge kaldm; yarn Moritz Platz'
deneyeceim bakalm; ocuklarn biraz taze ete gerek-
sinmeleri var, hem karneden de tasarruf olur. Willie,
sevgilim, yalvarrm, kendine iyi bak! Sen dnmezsen,
halimiz ne olur? te yine canavar ddkleri... Bir
.alarm! Bunlar ngilizler, hep de saat be ile sekiz ara-
s gelirler, fakat, hele kr, gndr huzur yz
.gryorduk. abuk yaz, sevgilim, hepimiz seni periz.
P.S. bizi merak etme, iyiyiz, ama biz senin nerede
*olduunu merak ediyoruz.
Liselotte
Hareket saatinde, ortalk hl karanlkt. Dondu-
rucu bir rzgar karlar kaldryor ve gkyz, boz
renkli kocaman bir el gibi, topra eziyordu. Yersovs
ka'da toplar grlyordu; Stalingrad bombardman
ediliyordu. Bir Rus tmenii Rinok'da mahsur kal-
d; Barikadi adas traktr fabrikasnn harap edil-
dii syleniyordu; Rumen 100 nc Avc Tmeni ile
nci Tank Tmeni'nin yokedildii de syleniyordu,
fakat neler sylenmiyordu ki! Rumen 2nci Piyade
Tmenleri; geen gn Ruslar' karsnda buluvermi,
ilerinden ou, Volga ky yamalarndan aa yu
varlanrlarken, Alman birlikleri tarafndan arkala-
rndan vurulmu. tekilere korku vermek iin ceset-
ler meydanda braklm ve Rumen tmen komutam,
Spartakos Fabrikas nnde, tepesi aa aslm. H-
l orda duruyor ve rzgrla sallamyormu.
Souktan donarak ve hrnlk, huzursuzluk iin-
de motorlu kzaklara kyoruz; saat 11 den, yani Rus
topusunun bataryalarm grletmeye balatmasndan
nce, cephede nbeti almak gerekiyor. Bu it herifler
o kadar dakikler ki, saatinizi ayarlayabilirdiniz. Fa-
kat saatte 100 Km. hzla giderken, Selvanof ve Sera
fimovii gemek ok zor. En kk bir dikkatsizlikle
kendinizi, Rus mevzilerinin tam gbeinde bulursu-
nuz; byle bir ey, daha nce saatte 120 Km. hzla gi-
den bir motorlu kzan bana geldi.
Kprdann ulan uyuuk herifler! diye baryor
Moruk donmu ve bitkin yeni kur'a erlerine, zrhl
aralara trmanrlarken.
Her bir kzakta otuz be adam var. Temen Wenck
cephane ve gere ykl olana biniyor. Bu bizimkiler-
den biri, gerek bir cephe subay. Cephane kza,
kolun ncs, partizanlarn maynlarna kar en
az tehlikeli yerde bulunan oluyor.
En baa Porta geiyor. Yolda, toprak altna d-
enmi maynlarn kokusunu almakta bir kobra i-
gds var onda; Kk Karde onun yannda, n
srada, mitralyz n cama dorultulmu, kapslleri
ekilmi bir yn el bombas da yamnda. Barcelona
ile ben, Porta'nm hemen arkasna geiyoruz, ar ma-
kineli ge evrilmi olarak, nk bazan Rus avc
uaklarnn saldrsna uradmz oluyor.
ss generali 33/3
Temen Wenck komutunu veriyor:
leri mar! Aralar arasndaki mesafeyi koru-
yun.
Ve kol, btn ky depreme uram gibi sar-
sarak hareket ediyor, engebeli arazide motorlu kzak-
larn patenleri gcrdyor, adamlar yan korkuluklara
tutunuyorlar. Porta bir lgn gibi sryor. ton-
luk ara, bir gkta gibi tepeyi trmanyor, doruk-
tan kopuyor ve izleyecei piste iniyor. Daha imdi-
den, bir sonraki tepenin yar yolundayz ve gelecek
oktan korkarak birbirimize aslyoruz.
yi tutunun, andavalllar! diye glyor alayl
alayl, bir yandan da direksiyona yumularak.
Motorlu kzak havaya sryor ve Porta aracn
kontroln salamadan nce bir daha hopluyor.
Seninle bir araca binmek ha! Bu son olsun bok
soyu! diye uluyor Heide, korkudan dehet iinde.
Canma minnet! diye baryor Porta bir yu-
dum votka tkrerek. Bu da rzgrla Heide'nin y-
zn slatyor.
Bize ek tayn olarak, herbirimize yarm litre vot-
ka vermilerdi, fakat, doal ki Porta, mislini sz-
drmay baarmt. Herkes hakknda o kadar ok ey
biliyor ki, kendisinden vebadan korkar gibi ekindir
ve bundan da bizim takm yararlanr.
Nereye gidiyoruz? diye soruyor, kladan daha
yeni gelmi, iei burnunda bir erba, merakla.
Savaa, kk dostum, diyerek byk altndan
glmsyor Lejyoner, karsndakini kmseyen bir
edayla.
Biliyorum, diye karlk veriyor erba az bo-
zuka, Ama nereye?
Az sonra reneceksin. Hele dur bak, korkudan
gtn drt atacak.
Ben bu alak komnistlerden korkmam! Ben bir
Nazi askeriyim!
Tamam, tamam, bekle de gr. van sizlere k-
lada anlattklar gibi deil.
34
Birinci hatlara ulamak iin, kaza yapmadan gi-
dilirse, drt saatlik yol var. Scaklk 38 ve ince
kaputlarmz iinde tir tir titriyoruz. Porta yzne
kattan bir maske takm, nk souktan korur,
ama kat nerede? Onu bulmak iin, Porta gibi iini
bilen biri olmak gerek.
Yolda yeni kar yok, eitli renklerle parldayan
bir cam gibi. Kzaklar kayyor, trmanyor ve ykn-
tlar iindeki Dobrinka kyne doru iniyorlar. Ba-
yrn tam ortasnda, bir dneme... eer bir kt d-
n yaplrsa, saatte 100 km. hzla kulbelere bir
ini yaparz, ama kadavralar halinde!
iyi tutunun! diye baryor Porta, kaygsz.
eytan iniin altnda bekliyor.
Birden, ac bir fren yapyor, kancalar gacrdaya
rak buza gmlyor, iri buz paralar frlyor, kzak
hemen hemen 90 derece dn yapyor, iki metre de-
rinlikteki yol iine kvrlyor. Bir kasrga hzyla, yan
teker yerden kesilerek devam ediyor; yeni erlerden
biri aratan frlayp, yola dyor, arkadan gelen k-
zak onu ezip geiyor. Ama kimin umurunda? lm,
sizi her saniye alp gtrr.
Asker toplu ukurda yatm
Kadn bir yabanc yatakta...
diye trk sylyor Porta hi aldr etmeden ve
daha da sert bir fren yaparak. Kancalar kopuyor,
ilk kulbelerin nne uar gibi kayyoruz ve mayn
olmasn diye Tanrya yalvararak bir gkta gibi d-
nemece geliyoruz, mayn varsa hepimiz ldk de-
mektir. Partizanlar, maynlan en ok dnemelere
yerletiriyorlar, buna da oralarda yanp kirelenmi
birok ara tanklk ediyor.
tonluk kzak, kabarm denizde sallanan bir
gemi gibi yalpalanyor; Porta direksiyonu eviriyor,
bir an freni brakyor, sonra sonuna kadar itiyor. O
ienh ykl bir ara iin bu bir g denemesi. Alt-
m kanca birden buza geiyor; bir krsalar, nc
dnemece, 32 santimetrelik bir el bombas hzyla va-
rrz; ama tmden ezilmi, peltelemi olarak.
Herkes, zorunlu ini yapan bir uakta bulunan-
lar gibi, balarn bacaklar arasna sokup bzyor,
yalnz Kk Karde, mitralyznn gerisinde, dim-
dik duruyor, nk dnemecin . sonu partizanlarn
gzde yeri.
Tamam ite! Beyaz kamuflen bir siluet, koarak
yolun bir yanndan br yanma geiyor. Mitralyz
patrdyor. imek hzyla, beyaz glge, frenlerin kan-
calar kendini yakalamadan kollarn ileri uzatyor.
izmesi yeni geirilmi bir bacak paras havaya fr-
lyor... Sadaki kulbeye bir bomba, Porta freni b-
rakyor; hz artyor. Ohh! Bir kez daha iyi geti, at-
lattk.
Ama ne souk! Ne souk! liklerimize kadar do-
nuyoruz.
Kim icat etmi bu kayan tabutlar? diye soru-
yor Kk Karde.
Bir Alman albay, diye yantlyor her eyden
her zaman haberi olan Heide.
Kk Karde fkeyle, tam aptal bir albaya gre
i, diyor.
Mayn! diye. baryor birden Porta, ulur gibi.
Bir dev eli boazmz skyor. Yolun tam ortasn-
da, bu kk, susuz grnl beyaz tmsek, ters
dnm bir mlee benziyor. Porta] bir lm kaln
freni yapyor, kzak devrilir gibi bir dn yapyor...
dengesini yemden buluyor, bir saniye kadar tehlike-
nin atlatld sanlabiliyor. Fakat, uursuz bir a-
trdama! Hidrolik frenler herhalde boald, ite l-
gnca bir hzla lme doru uar gibi kayyoruz.
Tanrm! diye inliyor Moruk eleriyle korkuluk-
lar smsk kavrayarak.
Arkamzdaki yeni askerler bundan bir ey anla-
myorlar. Partizanlarm, maymlarm ne bilsinler
onlar bunlar? Bizlere gelince, biz kzaktan atlamaya
hazrlanyoruz; bu eytan icad aralarda ezilip bu
lamaca dnmektense, kolumuz bacamz krlsn da-
ha iyi.
Atlayn! diye uluyor Porta omuzunun zerin-
den.
Yeniler gze alamyorlar; ok hzl gidiyoruz. Bir
mayna arpmann gk demeden lmek olduunu bil-
miyorlar, bu tr mayn, 60 tonluk bir Kaplan tan-
knn dibini paralayp, skp atar. Geceleri, kyl
klna giren partizanlar, buzun iine bir delik aar,
maym oraya yerletirir ve zerine bir de, annda do-
nan su dkerler. Yalnz, Porta gibi eski bir tilki bu
lm tuzan kefedebilir.
Atla! diye uluyor Porta en yakndaki acemiyi
iterek.
Heide athyor ve bir kar yn iinde kaybolu-
yor; Kk Karde, iki acemiyi kenarlklarn zerin-
den, kendi atlamadan nce atyor; geri kalan acemi-
ler hl kenarlklara tutunuyorlar hibir ey anlama-
dan.
Uaklar! diye uluyor o zaman Moruk.
Bak, bunu anlar acemiler, klada bunu ret-
milerdir onlara, gz ap kapayncaya kadar, hop,
hepsi doanm kucandalar. Kafamn bir telgraf di-
reine arpmasna iki santimlik aralk kalyor. Yu-
murta gibi krlacakt kafam; bu gibi durumlarda,
iyi bir elik mifer faydah olur, fakat oktandr artk
giymez olduk, nk hepsinden skc bunlar. Bir'
kask hem grmeyi, hem de iitmeyi engeller ki, cep-
hede en nemli iki temel duyu bunlardr.
Kzak hl mayna doru kayyor, fakat tam son
anda Porta'mn delice bir manevras, kl payyla kur-
taryor arac.
Mayn! diye baryoruz arkamzdan ikinci k-
zakla gelen Barelona'ya.
ok ge! Barcelona frenlere aslyor ama, kzak
mayna doru yuvarlanyor. Bir alev kaynac... Kar
bile alev alev yanyor gibi... her yana salp sav-
rulan gvdeler! Arkadan nc kzak kveriyor,
cephane ve gere tayan. Fren kancalan buza sap-
lanyor, kzak frdnyor, kar ynnn zerinden ile-
ri kayyor, birok yuvarlantan sonra, infilk edi-
yor. Temen Wenck, canl bir meale gibi havaya fr-
latlyor; kouuyoruz, fakat artk o, oktan karbon
lam bir mumyadr.
Patlamann bulutu yava yava ekilip, kaybolu-
yor! Her yanda, paralanm elikle kank kanl ka-
lntlar! Barcelona, biraz tede, tarlada yatyor, g-
s paralanm, niformas para para. Elimizden
geldii kadar pansumann yapyor ve hastabakc-
nn tekilerin pansumann yapt yola getiriyoruz.
Fakat orada, kzan altmda kalp, yans ezilmi
olduu halde, hl soluk almakta olan, korkun, tik-
sinti veren bir ekil...
Tannm, diye yakanyor Moruk, al unun ca-
nn!
akna dnm bizler, yirmi be yandaki bir
insann yznn ne hale geldiini seyrediyoruz: Bu-
run ve kulaklar kaybolmu, az kara bir delik; dil.
boazdan sklm, bir gz, rlplak meydana -
kan diler nnde bir et parasna asl. Allak bul-
lak olan Gregor tabancasm kavnyor, fakat Moruk
bam sallayarak ona yapyor.
Ama bu gerekli, diye syleniyor Gregor. Ar-
tk, hibir zaman bir insan ehresi olmayacak onun.
Bunun zerine, Moruk, bu mezbahann evresin,
de toplanan yeni kura erlerine gzlerini evirip, sa-
bit bakla:
yi bakn! diyor dileri kenetlenmi olarak. te
size o kadar vgsn yaptklan asker yaants
Eer olur da sa dnerseniz, yeni bir sava patlama-
dan bunun ne olduunu oullarnza anlatn.
Kr olmadan kurtulursa bir ans olur, diyor
hastabakc baygn zavallya bir ine yaparken.
Gerekten yaayabilir mi? diye soruyor Gregor
rpererek.
Baden Baden'de, kentin dnda alan bir ihti
sas hastahanesi var. Az yz dalmlara yeni
ehre imal ediyorlar, ne M artk insana benzemiyor-
lar. Yksek duvarlar arkasnda ok gizli bir hasta
hane. Hi kimse bu canavar suratlar grmek istemi-
yor, onlarn da dar kma haklar yok. Halkn mo-
ralini zayflatrm.
Yarallar kzaklara tamyor ve ilk hatlara ula-
mak iin yeniden yola klyor; Rus topusunun ie
koyulmasndan nce oraya yetimek sz konusu. l-
lere gelince, mezarclara haber verilecek, bu bizim
iimiz deil.
Barcelona kendine geldi, yrek paralayan ses-
lerle inliyor; pansuman bezi oktan kanlanm. N-
bet devralnr devralnmaz, piyade kendi yarallarm
getirip, kzaklara yklyor; ou cepheye varnca
lecek ama yer olmasa bile onlar kabul etmemek
olamaz. Kyden kar kmaz, topu atee balyor.
Lejyoner saatine bakyor.
Her zamanki gibi saat tam 11.
Barcelona'y sahra hastahanesine gtryoruz ve
zellikle ona bakacak bir doktor ayarlyoruz. Ertesi
sabah arkadamz ziyaret ediyoruz. Gsnde bir
dren ve korkun bir ehre. Yatann yanmda, do-
kunmad taym: Salam, bir yumurta, bir portakal...
ne harika! Kk Karde, taba gzleriyle kemiriyor!
Syle Barcelona, haydi, eer gerekten a de-
ilsen, ben icabma bakarm bunlarn!
Barcelona, bak snk, ban sallyor, fakat dev
adam trenkotuna doru da gzn kaydryor.
Trenkotunu da bana dn versen, hastahane
de kaldn srece, ha?
Bu kez, aksine, ok belirgin bir red iareti veri-
yor ve yle yalvaran bir gzle bakyor ki, Moruk,
Kk Karde'e bir tekme vuruyor. Barcelona'ya b-
tn esrarl sigaralarmz ve iki litre de votka bra-
kyoruz. Ertesi gn yemden geleceimizi vaat ediyo-
ruz. Kk Karde o trenkota zlemli bir gz atma-
dan gene de edemiyor. Besbelli ki, ince tank nifor
mas zerine giydii kamuflaj ceketinden baka bir
eyi yok Barcelona lrse, hastabakc trenkotu al-
tn pahasna satacak. Bunu herkes biliyor.
Ertesi gn gittiimizde, Barcelona'mn Stalingrad'
da bir hastahaneye gnderildiini reniyoruz.
kisi de tymler! diye inliyor Kk Karde.
O ve trenkot.
Umut ettiimiz 'her ey, abalarmzn yneldii her
ey gerek oldu. Bir Fhrerimiz ve dzen iinde bir Dev-
letimiz var ve Fhrer'in, sonuna kadar ardndan gidece-
iz.
Rahip Steinemann.
5 Austos 1933
SS Reichsfhrer Heinrich Himmler, masasna,
oturmu, byk bir koltua gevek bir biimde g-
mlm Standartenfhrer Theodor Eicke'ye dnce-
li bir tavrla bakyordu.
Himmler ayaa kalkt ve gcrdayan pabularyla.
oday arnlad. Darda, Prens Albrecht Strasse yln
ilk karyla beyaza brnmt. Dnd, oday boydan
boya geti ve Theodor Eicke'ye doru yrd.
Sizin hesabnza umarm ki az nce bana sy-
ledikleriniz dorudur!
Reichsfhrer! diye haykrd kara bir glmse-
yile Eicke, bu moruk karda en azndan, eyrek por-
siyon yahudilik vard. Bunu ben ne zamandr biliyo-
rum, ne var ki elimde ancak imdi kant var. Hem,,
bu bir bakta grlyor da, siz yle bulmuyor mu-
sunuz?
Himmler bam sallad ve bir an gzlerini kapa-
d. Eicke denilen herifin dili onu daima derinden sar-
sard. Souka glmsedi.
Pekala. Bana bildirecek baka bir eyiniz yok
mu? u halde, Heil Hitler! diye grleyerek selmla-
d Eicke'yi, onu mrnde bir daha grmemeyi iin-
den dileyerek.
Yalmz kalr kalmaz, telefonun ahizesini eline
ald.
Bana, Obergruppenfhrer Heydrich'i gnderi-
niz, diye havlad Eicke'nin kendisine verdii belge-
lerin zerinde parmaklaryla trampet alarak.
Birka anlk bir sre sonra, Heydrich grltsz-
ce ieri giriyordu, kedi peneli vahi bir hayvan gibi.
Himmler, yar kapal gzlerle onu bir an szd, fakat
Heydrich, tehlikeyi mkemmelen sezinleyerek, bu bir
eyler arayan bak rahata sahibine iade etti.
Buyurun, oturun Obergruppenfhrer, dedi
Himmler kendisine, Eicke'nin oturduu ve daha scak-
ln kaybetmemi koltuu iaret ederek.
Heydrich oturdu. Hareketsiz bir yz, buz gibi so-
uk mavi gzler, hafife at kokusu yayan ak gri
bir niforma. Her sabah, saat beten yediye kadar,
can dman Amiral Canaris'le birlikte at gezintisi
yapyorlar. Heydrich, kendinden ok emin ince bir su-
baydr.
Himmler kelebek gzln kard, eliyle yle
bir oynad sonra gene takt; iki adam birka anlk
bir sre, karlkl birbirlerini, gzlemlediler, fakat
ilk olarak Himmler gzlerim indirdi. Dnceli bir
tavrla belgelerin sayfalarn eviriyordu, sonra gz-
lerini kaldrmadan heceleri belirterek, tane tane ko-
nutu:
Bykannenizin mezar tanda ne yazl ger-
ekten, Obergruppenfhrer?
nce dudaklar, donuk bir glmseyile addi;
Heydrich kasld, fakat acmasz mavi gzler tehlikeli
bir biimde parlad.
Ad Sarah idi, Reichsfhrer.
Sizin bu mezar tam kaybettirdiiniz syleni
yor? dedi bu kez Himmler gzlerini karsndakine
dikerek.
Kaybettirmek mi? Bu nasl sylenebilir? ok pa-
halya malolmutu.
Merak etmeyin, geri gelmi, ama ie bakn ki,
naslsa Sarah ad kaybolmu, gryor musunuz ola-
n?
Bir sessizlik.
Sarah ad benim bykannemin annesinin me-
zar tanda varmym, Reichsfhrer?
Himmler, uzun sre, sessizce bu en iyi generali-
ne bakt ve onun ayn zamanda, en byk tehlike
olduunun farkna vard. Arca yerine yerleti.
Pekl, Heydrich, unutalm bunu.
Heydrich zafer kazanm komutan edasyla g-
lmsedi kendi kendine. Kendisinin de silahlar vard,
fakat daha uygun bir frsat kollamak gerekliydi.
3 PORTA'NIN KAHVALTISI
Hey dikkat edin, artk i rndan kyor!
diye havlad nbeti astsubay Lutze kapy bir tek-
meyle aarak. Komutana hemen rapor edeceim!
Kt kt glmseyerek ekledi, Haydi zel greve.
Azmza syor! diye homurdand Porta r
rlerin altna sokularak.
Not ediyorum, itaatsizlik! diye uludu Lutze.
Sylesene, kna kazk m batt? diye grledi
Kk Karde. Grmyor musun, uyuyoruz?
Porta grltl bir osuruk salverdi:
Bak, al bunu gtr komutana, dedi matrak bir
glmseyile.
Ben gene de yataktan ktm, nk bir itaatsiz-
lik ac sonular verebilirdi. Kfrederek stm giyin-
dim. Hepsi esneyerek kalkyorlard; Porta, zayf, ku
gsnde bir pire yakalad.
Kahvaltm etmeden bir ey yapamam ben, di-
ye homurtuyla kark mrldand.
Gecenin bu saatinde, nasl kahvalt edeceksin,
sen de bunu iyi bilirsin ya.
Greceiz bakalm, dedi Porta seyyar mutfaa
doru ynelerek.
Astsubay olabildiince abuk geldi, uyandrlan
h barp ard, tm mutfak personeli tersten yel
dm, aknd. Kap, ak diye zerimize kapand.
Bir de cephe arkadalmdan sz ederler! Bize
erecek bir damla kahveleri bile yok pis heriflerin!
>abah kahvesi olmazsa, btn gn iler ters gider,
lltrn, bizlere, biz Almanlara verdii ey bu.
idolf 'un, sabahlar hi kahve imedii sylenir, Avus
ryal olduundandr bu! Pekl yleyse, 3. Blk'e
idelim bakalm. Ahnm bana borcu var.
Umut dolu, 3. Blk'e doru ynelmitik ki, te
en Welz bizi koar admla yakalad.
te demek oradasmz! Tam da zamannda yaka
dm!
Sakin ol, Ulrich, dedi Porta fkeli temene. Bir
itti kasketim ve birka gm srmam var diye in
n eski arkadalarm byle zmeye kalkmamal,
iiyor deiliz ya.
Onba Porta! 165. maddeye gre...
165. maddeyi de iplemiyorum ben, diye yant-
l sakince Porta. Hi yorulma. Seni obs deliin
n kardm gn unuttun mu? Senin iin haya
u tehlikeye atmasaydm kargalara yem olmaktan
rtulamayacaktn.
Ama sana karln verdim, diye yantlad te
n, birden sakinleerek.
Yani bana bahi mi verdin? Rvetle silah al-
daki bir askeri ayartanlar kural nasl cezaland
bilmiyor musun? Bak, Ulrich, u eritlerin de Ol-
sen bir eek olarak kalacaksn, ancak bir eek.
Bu kibar konumalarla, hi renk vermeden 3. B
ln seyyar mutfana doru gidiyorduk. Porta, ah-
Eichert'i yatandan kaldrd, adam, daha su dk-
meye hile gitmeden, bir alkol lmbas zerinde kah-
ve yapt. Temen, imdi tmyle koullar unutarak,
jambonlu bir ekmei diliyordu, bir yandan da ah,
Porta'dan, acayip faizli bir yeni dn para almay
baaryordu.
Eh nihayet gelmek tenezzlnde bulundunuz
demek! diye homurdand albay Hinka, bir saat son-
ra bizi karsnda hazrolda grnce Ge kaldnz!
Neyse, geelim imdi. Bir haritay yayd masasnn
zerine. Siz nz iin zel grev. Ruslarn birlik
kaydrmalarm, nelerin gelip nelerin gittiini bilmem
gerek. Biliyoruz ki, X yaknnda, mevki alm bir tank
birlikleri var. Siz, X ile Yersovska arasndaki dman
hattn kefe gideceksiniz.
Tanrya kr ki kahve beni glendirdi, diye
mnldand Porta.
Piyadeye haber verdim. Koruluu uradan ge-
eceksiniz, diye szn srdrd albay Porta'nm
dncesine bir karhk vermeden ve haritada bir
noktay gstererek. Saatlerinizi ayar edin. Saat 01.45'
dr. Alt saat iinde karmda olacaksnz. Bu zaman
yarm saat geerseniz, Sava Divan hazr. Bol zama-
nnz var. Soru?
Albaym, dman hatlarnn uzunluu ne ka-
dar? Fhrer, bunlarn buzdalarmdan Karadeniz'e
kadar uzandn doruluyor. van'n ne kadar pat
pat ederi bulunduunu size bildirmek iin buzda-
na kadar alt saatta gidi dn yapamayz. Doru ol-
mak gerek. ,
Kfi, Porta! dedi Hinka glerek. Sizin kefe
gideceiniz cephe be kilometre uzunluktadr.
Be kilometre! Demek her birimize 1666,67 m.
dyor? Albaym, bunu olmu bitmi bilin.
Gece zifiri karanlk ve kar da yamaya balyor.
Hepimiz, biraz dinlenmenin fena olmayaca fikrin-
deyiz ve bir Fransz konyam elden ele dolatrp,
tur attrmak iin bir de allk kyor karmza. Bu-
nu ben, bir gn general Paulus'n kararghnda edin-
dim; oralar yle darlk iinde yerler deil.
Bu iler yle yeni deil, diye aklad Porta.
Anlattmd size; yllarca nce in'de bir Boxer sa-
va olmu ve dnyann btn lkeleri oraya ordular
gndermi. Kukusuz ki, in llerinde bolluk yok,
fakat bir sabah, jandarmalar 1. Denizci Taburu alba-
yn, yle donatlm bir yemek masas nnde bu-
luyorlar ki, aryorlar. Bir de reniyorlar ki, ye-
dikleri bir cinli gen kzm. Bu da albayn kellesine
maloluyor. yi olmu! Eer her rtbeli, bir tencere
halama iin bir alt rtbeliye el atsayd halimiz ne-
ye varrd?
Sen ne konuuyorsun, diye homurdand Kk
Karde. Bu geceki uyku bana az geldi. Neden g-
nll istemedi bu Hinka? Bir ha takmak iin can
atan bir yn kerata varken.
Aldrma! Bir ereftir bu bizim iin.
yle. Ama ben titriyorum, tylerim diken diken,
hem de bu souktan deil. Karmzda Sibiryallar
olduunun farknda msn? 2. Tank Alayndan o ke-
if mfrezesi gibi aacn zerine mhlamp hedef tah-
tas olarak kullanlmak ister miydin?
Kes ulan budala. Saat ka? dedi Porta.
On ikiyi eyrek geiyor, dedim.
Bu alln dibinde kalp, iyi bir rapor dzen-
lersek? dedi Kk Karde. Farkna varrlarsa, o
zaman tam mhlanrz ama. Kaldr gtn de gidelim,
hadi!
Kk Karde esnedi ve gerindi. Grltszce,
insan aya basmam topraklara varyoruz. Kk
Kardele ben bir allk itinin birer yanndan iler-
lerken, Porta bizden biraz nden gidiyor. Gecede, za-
yf silueti belli belirsiz fark ediliyor.
Birden, bir gaz maskesinin tfee arpmas gibi
bir trt oldu. Bir al kmesinin gerisinde kprt-
sz yatan Porta'mn yanma kayyorum.
ittin mi?
Hay azna... Yatn kara, diye emir veriyor
hafif makinelisini kavrarken.
Ate etmeyeceksindir inallah! diyorum kor-
karak.
Ancak bizi bulurlarsa.
Be Rus ormann iinden kyor, Sibiryal ol-
mayacak kadar iri glgeler. Kk Kardein csse
sinde adam azmanlar, birer dev. O kadar yaknmz-
dan geiyorlar ki, nefes almaya bile korkuyoruz. Bir
an duruyorlar, diriyorlar... Kardaki izlerimizi acaba
grdler mi? Tabancam kavryorum... Hayr, devam
ediyorlar. Porta'nm knda, elbombasnm patlay
gibi bir patrt oluyor, tam ayaa kalkarken. Yine
yere yatyoruz.
Domuz soyu! diye hrlyorum. Tm Kzlordu*
yu ayaa kaldracaksn!
Elimde deil. Korkunca, popomun deliini kont-
rol edemiyorum. Yaratltan byleyim, diyor Porta
kibarlm bozmadan.
Kendine zel bir tpa yaptr! diye azarhyor
Kk.
Sinirlerimiz yamcaya kadar on dakika geiyor,
soma Rus mevzilerinin nnden srnerek, nehire
kadar ilerlemek gerekiyor. Orada, ite bir makineli t-
fek yuvas; Porta bir telrgye taklyor ve osuruk-
lar, bizi korkudan dehet iinde brakarak, pei pe-
ine salvolanyor. Gney bat'ya doru, ileri karakol-
da bir dman bataryas. Bir nbeti, bararak pa-
rolay soruyor. Hi karlksz brakmamak iin, Por-
ta bir kfrle yantlyor, nbeti bunu hi aa kal-
mayan bir okkal kfrle geri yolluyor ve gizlendii
yere dnyor. Derin bir ukura sinerek, grdkleri-
mizi haritada iaret ediyoruz. Grev tamamland, fa-
kat imdi sa salim dnmek var.
Bir esrar sigarasm e blyoruz ve kar kaput
anmza iyice sarnp, sessizce iiyoruz. ok uzakta
>ir top grlyor; bu da olmasa tam bir sessizlik var.
iKaranlk gkyznn altnda, hava savunma mermi-
lerinin izini izliyoruz, fakat o kadar uzakta ki, at
duyamyoruz. Bu derin sakinlik o denli rahatlatc ki,
nerede bulunduumuzu tmden unuttuk; her adm,
bizi bir rus devriyesinin kollan arasna atabilir, en-
semizde bir Nagant revolver dayah olaraktan.
Fakat patika ikiye ayrlyor; ksa bir tartma,
sadakine sapyoruz, ama bir aksilik var gibi.
Sakin olun, diyor Porta. Btn yollar mezar-
la kar. Dosdoru ve dnyoruz. Birden duruyor,
az hayretten ak kalarak, Bu orman da nerden
kt, vay canna?
Hangi orman? diyor Kk Karde.
Aptal! Bir kr bile bunun bir orman olduunu
.grr. Bir ey anlamyorum; orman bulunmamas ge-
rekirdi ama gel gr ki, ite orada, u lanet orman!
ok fazla saa saptk, diyorum haritay gste-
rerek. ayet sola sapsaydk, u kk rmaa vara-
caktk. Ve yerimize dnmek iin, rman boyunca
.gitmekten baka yapacamz yoktu. Fakat imdi ne-
rede bulunduumuzu, ancak eytan bilir!
Daire biiminde oturup, ne yapmak gerektiini
birbirimize soruyoruz. Kk Karde, ormana girme-
yi ileri sryor; nce orada gizlenmek, sonra bir ey
. 1er kefetmek.
Benim gibi bir arkadanz olduu iin ok ans-
lsnz! diye alay ederek glmsedi Porta. Bu bol
evik ormanna girer ve orda eflerin bilmedii bir
ey bulursak, yanaklarmz okarlar!
Dndmzden de fazla ey getirebilir.
yi. Bir anlamda doru sylyorsun, Tovari
Creutzfeldt. Aalann altnda gvenlikte olacaz ve
Hinka'ya her eyi anlatmak da gerekli deil. Asker-
likte ne kadar az konuursan saln o kadar ye-
rinde olur. Bu da yaam uzatr.
Ormana giriyoruz yleyse. Birden zayf bir k...
van! diye mrldanyor Kk Karde dehet-
le korkarak
Sven saa, Kk Karde sola, diye emir
riyor Porta. Bir eyrek saat sonra buluma yeri
ras, bakn bakalm, bu bir maara m, yoksa kc
gan m? Aydmlandma gre, vurdumduymaz ant
lar orada olmaklar.
arabuk bir keif ve Porta iyice kzm:
Zor deil, adamlar bar zamamym gibi h
laya horlaya uyuyorlar. Biraz tede, ormanda, d
tekerli bir eker tank var, bana radar istasyonu g
geliyor. Onu bir ardk m, rahatlkla ikinci s
kahveye yetiiriz yerimize dnerek.
Kardn m sen? Dediin gibi bir traktrl tan
sa, iinde alt kiilik mrettebat vardr, hele bir se
yar telsiz aracysa, evrede bir kurmay karargh b
lunuyor demektir, yle olunca nbetiler de vardr
Hem sonra, arsak da, hangi yne gideceiz'
I Gelirken izlediimiz yoldan dneceiz.
Peki, ya batarya? Tankla gidiyoruz diye bizi bj
le brakverirler de geer miyiz yani?
Budala srs! Bir Rus komiseri bile, van'r.
tanknda kahraman Prusyalnn bulunduunu an
lamaz. Hele kr kuyuya bir ta atalm, su varsa n<
l.
Sessizce yeni bir keif ve tekrar buluuyoruz.
Peki?
Hibir ey yok. Hatta dlediin SPW* bile, di-
yor ihtiyatla Kk Karde.
Tam dolandn m? diye soruyor Porta gven-
sizlikle.
Beni Mm sanyorsun?
Alayn en byk serserisi. Seni iyi tanrm ben!
Ben, diyorum, az daha, 37 mm.lik bir seyyar
telsiz aracnn yannda uyuyan drt Miye arpyor-
dum. Onlardan baka in cin yok.
Orada, tede, bir ukurda yarm bir domuzu,
* Schtzen panzer wagen/Muhafz zrhl arac.
ss generali 49/4
kemiren kii var, ikisi de, ormanda bir adr al-
tnda horulduyor, diye ekliyor, Porta.
Hepsi dokuz adam, bir telsiz grubu. O halde,
buna, koruluun bir yanlarnda bir tabur ekleyecek-
sin. Elbombalar atlmaya balaynca, elveda Marie!
Hele donunuza iemeyin hemen! Bu SPW gerek
bir armaan. Kk Karde, u adr altnda uyuyan
ikisi senin; sen, Sven, sen de u ukurdakilerle me-
gul olacaksn, ama Allahakma domuza zarar verip,
kebab murdar etme! Daha imdiden tad damama
vuruyor!
Hi houma gitmiyor btn bunlar! yle his-
sediyorum ki, iler tersine gidecek.
Bo kuruntular. Dediimi yap!
Bizi iittiler mi? Bir kk rtbeli subay oyuk-
tan kyor ve tank mrettebatna grtlak sesiyle bir
emir veriyor. Vzldayarak bir anten kyor... Ve
olaylar skn ediyor. Porta tankn drt Rus mret-
tebatna bir el bombas paketi savuruyor, bir ate-
ten imek iinde eriyorlar. Ormann iinden bir mit
ralyz havlyor; el bombalarm o yne savuruyorum.
Kk Karde adrdaki iki adamn hesabn grr-
ken sessizlik geri geliyor. Oyukta, bir MP 1 atrdyor;
ben; giri yerine bir bomba atyorum, fakat olduka
uzaa, ve iki adam, krk kaputlar iinde, elleri ba-
lar zerinde, delikten kyorlar. Hemen zerlerini
aryorum; silahlar almyor, bu onlarca da hakl bir
davran kabul ediliyor ve bir hamlede balyoruz.
Aratan Porta'mn bann ktn gryorum.
Ya, arkadalar! Ne diyordum size? Merhaba der
gibi kolay ite. imdi bir taksimiz ve tutsaklarmz
var.
Domuzdan artam masada. Yeniliyor, iiliyor! Fa-
kat Porta, belgeler dolu bir antaya el koyuyor ve
bunun generaller arasndaki yazmalar, mektuplar
olduunu ileri sryor.
Bir byk generalden bir kk generale mek-
tup, diyor bizim kzl sal.
Nereden biliyorsun? diyorum ararak.
Ben her eyi bilirim. Bak dinle:
Aziz Steicker,
Ruslarn Kaltsch yarmasndan sonra ordunun iin-
de bulunduu felketi Fhrer'e aklayacak ok gve-
nilir bir kurmay subay u cehennemden kartnz.
Size yrekten bah
Schmidt
Kavramak g deil. Bir Feldmareal bir tm-
generale Aziz diye hitap edip, mektubunu Size y-
rekten bal diye bitirmekte kendisi iin bir saknca
grmeyebilir. Tmgeneralin koltuklar kabaracaktr,
fakat bir de aksi olsa bak sen, Feldmareal'deki a-
za! Olanaksz. imdi bakn ahbaplar," teki bir yaz,
ilgin olmakta ondan hi aa deil; fakat bunda,
yazanlar arasndaki soukluk hissediliyor.
OK GZL
Golumbiskaya 16/11/42
General Seydlitz'e.
LI.AK (51. Kolordu).
u nitelerin yeniden tertibi; 16. ve 24. Panzer T-
menleri, 3. Piyade Tm. 100. Avc. 76., 113. ve 384. Pi-
yade Tm.ler.
Acildir.
Heil Hitler
O.B.
Kim olursa olsun, bu iki ordu efinin yakn ar-
kadalklar olmadn fark edebilir.
16.'dan ne istiyorlar? diye sordu Kk Karde,
arm. Bu bizim tmen!
Azize hakk iin! Haklsn! Ama bu general mek-
tuplar nasl oluyor da burada, van'm yannda bu-
lunuyor? Porta ktlar kartryorduBu hay-
vanlar, bizimkilerin tm bir posta paketini ele geir-
miler anlalan.
Tutsaklar sorguya eksek? Yedi gemiine ka-
dar olup biteni syletiriz.
Yaplacak bir ey yok. Dnmek iin acele ede-
lim, dedi Porta Ruslar tanka sokarak.
Kapaklar iyice kapal olarak, ar ara izleye-
ceimiz yolu tuttu. Ruslardan hibiri bizi durdurma-
ya kalkmad, tersine, bizim hatlar geerken, Al-
manlar bize ate atlar.
unlar bir tarayaym m? diye homurdand
Kk Karde, fkeyle, hemen tankn topunu evir-
meye balayarak.
Bokluk karma, diye yantlad Porta. Zarif bir
direksiyon evirmesiyle, tank tam komutanlk karar-
gh (K.G.) nne getirip, durdurdu. evik bir hare-
ketle kuleden atlad ve albay Hinka'nm nnde, to-
puklarn vurup, esas durua geerek, tekmil verdi:
Onba Joseph Porta tekmil veriyor. Grev ye-
rine getirilmitir, komutanm. Bildirecek nemli bir
ey yok.
Bu tank nereden geliyor? diye sordu albay hay-
retle, kulesindeki kzlyldz gstererek.
Ha! Bu mu? diye yantlad Porta hi nemse-
meyerek, bunu van'dan dn aldk; biraz ge kal-
mtk da...
Porta, diye kt albay, soytarlk yeter. Do-
ru bir rapor istiyorum.
Albayma tekmil veriyorum: bu, tam bir rast-
lant oldu. u bolevik orman iblisinin hatas yzn-
den; kendimizi birden bu ate kusma makinesinin
nnde bulduk. Bunu ele geirmek iin birka he-
rifin kafasn datmak gerekti. ki tutsak da getir-
dik gelirken, posta antasn alan iki hrsz.
Benimle dalga m geiyorsun, onba?
Albayma arz ederim ki, sava ciddiye almamak
gibi bir fikir gemeyecektir kafamdan. Kk Kar-
de, getir o iki hrsz. Kendilerine kuruna dizilecek
lerini syle.
Tutsaklar tanktan hoyrata karld ve bir te-
men iplerini kesmek iin davrand.
Rya m gryorum! dedi aknlk iinde iki
Rus'a bakan albay.
Gerekten, tam Rus bunlar, diye pekitirdi Por-
ta bir el iaretiyle.
Gerekten, tutsaklarnzn rtbesini bilmedii
:uzi sylemek mi istiyorsunuz?
Albayma arz ederim ki, bu iki van, posta an-
tasn almaktan sava divanna verilmelidirler. Bu
ciddi bir i, albaym, biz Torgau'dayken...
Fazla ukalalk yok! Bunlardan biri tugeneral,
teki albay.
Porta bir saniye ta kesilmi gibi kald, sonra te-
reddt etmedi, iki tutsak nnde hazrola geti.
nsan u savata neler yapabiliyor! diye mrl-
dand Kk Karde. Kim derdi ki, ben iki subayn
kna tekme atacam! Bay Tugeneral ile Bay Al-
bay beni balasnlar, bu bir daha olmayacak.
Ve o da Porta gibi esas durua geti.
Sana sadk kalacamza yemin ederiz, Adolf Hitler.
Auguste Wilhelm, Prusya prensi, 1933.
SS Obergruppenfhrer ve RSHA* efi Heydrich,
Prinz Albrecht Strasse 8 numaradaki brolar, fke
den kudurmu gibi ve nne geleni paylayarak do-
lat. Daha yardmcsnn yetiip amasna meydan
vermeden, kendi brosunun kapsn bir tekmeyle
ap, telefona sarld.
Schellenberg! diye havlad, derhal buraya ge-
lin!
Yantn beklemeden telefonu kapad, bir dme-
ye bast, birka saniye bekledi, yeniden bir daha, bir
daha bast, ayak parmaklarnn zerinde fkeyle sal-
land. Hoparlrde adi bir ses nlad:
Gruppenfhrer Mller, Gestapo.
Uyuyor musunuz Mller! diye uludu Heydrich.
Sizi bekliyorum! Haydi abuk!
Byk bir koltua kt ve iki ube efini sabr-
szlkla bekledi. Bir emir subay kapy at, topukla-
rn vurdu ve bildirdi:
SS Gruppenfhrer Mller, Gestapo ve SS Bri-
gadenfhrer Schellenberg, SD**.
Girsinler! diye grledi Heydrich.
* Devlet Merkez Gvenlii.
** Emniyet Servisi.
ilkin Walter Schellenberg gzkt. Adeti zere
sivildi, koyu gri bir takm giyinmiti; arkasndan Ges
lapo Mller girdi, fakat klksz bir niformayla. M
rhli eski posta datcs, kusursuz bir subay olma
31 bir trl becerememiti. Schellenberg sakin bir g
rimseyile selm verdi. Mller, hep o pancar suraty-
la, tereddtl, nasl bir tavr taknacan bilmiyor
du.
Gnaydn baylar, dedi homurtuyla Heydrich.
'Herhalde, iyi uyumusunuzdur. Bir an gzlerini iki
S subayna dikti ve cetvelini Mller'e evirip, onu
iaret etti. Sen! Sen yorgannn altinda horlayp du
rken Fhrer bana telefon etti. Bunun ok naho
ir ey olduunu size sylemek yararsz, benim at
rezintisi bu yzden yarm saat gecikti. Fhrer beni
paylad, duyuyor musunuz, Mller; beni paylad, be-
ni! Bunun kabahati de senin, nk grevini yapacak
yerde, uyuyorsun. Sabahleyin daireye saat kata ge-
liyorsun?
8.30'da Obergruppenfhrer.
Acaba hl Mnih'te posta m datyorsun?
yoksa posta datclnn gzel hayatn m aryor
sun? Haydi syle! Senin kadar yeri kolaylkla doldu-
rulacak kimse yok Mller!
Mller kpkrmz kesilmiti ve u anda btn
hastalklarn kendini bulmasn istiyordu, nk ger
ekten de postahane yaantsn pimanlk iinde ar-
yordu.
Gizli servis, Belika bykelisinin kendi Dile-
ri Bakanna yollad bir telgraf ele geirmi. Bun-
da, adam bizim Belika ve Hollanda'ya saldr plan-
mz btn sadeliiyle aklyormu. Ne dersin?
Bu telgraf biliyorum, dedi glmseyerek Schel-
lenberg, ve hatta onun, birhklerimizin Hollanda s-
nrlarm atklar gn verildiinden de eminim.
Anmsyorum, diye yantlad Heydrich km-
seyen bir tavrla, fakat bunu sizin ubenin bilme
siyle, Fhrer'in bilmesi arasnda dalar kadar fa
var, Schellenberg, anlyor musun?
ok iyi anlyorum, dedi Schellenberg hep g
lmseyerek, Heydrich'in nasl bir iblis olduunu lal
dirden de kendini alamyordu. Fhrer'in orada nela
oluyor? diye sordu ihtiyatlca.
Hep alld gibi. Hep gizli. Ne sanyorsun
Bizlerin olduu gibi onun da kendi planlar var
Heydrich serte Mller'e dnd. Ya sen, Sherloc
Holmes, bizim hainler hakknda ne biliyorsun? Arn|
rai Canaris, Bykeli Ulrich von Hassel, Oberburg
meister Goedler, Generalmajor Oster ve u iki yzii
kmen General Beck haydudu?
Obergruppenfhrer, diye balad Mller "c_
ayandan tekinin zerine arln vererek.
Kprdama be! diye bard Heydrich sinirlene
rek.
Gestapo efi daha da ok kekelemeye balad;
Btn bu hainler gece gndz izleniyor.
Benden bakasna haber verdiniz mi?
Hayr Obergruppenfhrer, her ey size mhr
l olarak yolland.
Peki, ya sizin 111/2 blmden Strumbannfhrer
Axter'den ne haber? Onu da gece gndz izlettiniz
mi?
Hepsi gzetim altmdalar.
u halde, diye sordu Heydrich kallee bir g-
lmseyile, dn leden sonradan beri de Axter'in
haberini alm olmalsnz?
Mller bir an dnd ve olumsuz karlk ver-
di, bir yandan da bunu Strumbannfhrer Axter'e
dettireceine yemin etti iinden.
Eh, azizim, onun haberini hi alamayacaksnz
artk! Axter bu gece Morelenschrucht'da ldrld
ve cesedi de Oranienbour frnlarnda yok edildi. Si-
zin iinizi yapmaya devam edeceimi sanyorsanz
ok kt aldanrsnz. ki y Fhrer'in genel karar-
ghnda alp birden sizin yannza gelen kiinin bir
jurnalci olduunu, siz yalnz banza anlayabiln
yeliniz, deil mi? imdi artk onun ortadan yok o.
unu Fhrer'e haber vermek iini kendiniz hallec
eksiniz, bunlar sizin iiniz, ben yokum. Anlald 3
Mller?
Evet, Obergruppenfhrer.
Ee, Roma'da ne oluyor, Mller? Gestapo efi ol
rak, bu konuda ok ey bilmelisin!
Gestapo Mller, salyasn glkle yuttu.
Belikallarn saldr plan zerine bir racc
gnderdiklerini ve bunu getiren ajan biliyoruz.
Sahi mi? diye alay etti Heydrich masann z>
rine eilerek. Bu ikinci bilgi Mller!
Evet, Obergruppenfhrer, diye mrldand Ge;
tapo. Adam ld. Veneto yolunda bir trafik kazas
kamyon inedi.
Ama biraz ge!
Biz elimizden geleni yaptk. Bilmiyorum artk...
Size inanmay ok isterim, fakat, bu ite amira
Canaris'in oynad rol zerinde fikir birlii iindi
olduumuz grnden hareket ediyorum. Fakat
baylar, unu bilmi olun ki, u ana kadar Amira
bir tabudur. Cetveliyle oynayarak souk bir glm
seyisle glmsedi. Fhrer, tavuklarm korumak iir
bu sabah kmesine bir tilki atad. Haini bulmak iir.
Canaris'e emir verdi.
Mller ve Schellenberg kahkahay basmaktan
kendilerini alamaddar. Heydrich glmsemekle ye-
tindi.
Schellenberg, sizin amiral ile aranz iyidir, ken-
disinin ok yalan olmann bir yolunu bulur, Fh-
rer'e gtrebilecei'bir kemik verirsiniz kendisine.
Bundan baka, ona bizim servisten baz yardmclar
da salarsmz, bu hi fena olmaz. Bizim IV/ 2/ B'de
sekreter olarak alan bir subay kars var. Veriniz
amirale o kadn; stelik, kadnn ngiltere'de bir de
erkek kardei var. Fakat, bu mbarek adama hainle-
ri bulmas iin de yardm etmek; bunu, kendisini ve
general Oster'i tutuklayarak yapmay dnmyo-
rum. Roma'da emin adamlarnz vardr sanrm?
Evet, Obergruppenfhrer; ebekemiz ok sk
dr.
Gzel, diye haykrd Heydrich. Amirale adam
lar teslim edilebilir. tiraf iini siz alacaksnz ze-
rinize, ama ii akaya alrsanz, omzunda posta an
tas, Mnih yrelerinde dolap durmak zere geri
ye yollanrsnz. Aka syleyeyim, tamam m?
4 KZL EKM SAVAI
Birka gn sonra, Stalingrad'm kuzey dousun
da, Kzl Ekim adyla bilinen donanmann byk e-
lik fabrikalarnn nne varyorduk. Bu yerde, ay-
lardan beri kanl arpmalar oluyordu; iki Rus t-
meni, bu deniz antiyelerinde kapal kalmt. Her
yanda, para para, krk dkk elik ynlar g
rlyordu; topu, kaln duvarlarda kocaman delikler
amt, bir yanm et kokusu midemizi kaldryor ve
fare srleri karda cirit atyordu. imdiye kadar gr-
mediimiz irilikte fareler, kedi kadar ve derileri he-
men hemen tysz, dz ve parlak. Heide, bu korkun
hayvanlarn veba salgn karacak trden olduunu
savunuyor, bizi de bu dehete dryordu. Onlara
el bombalar atyorduk ve bu iren farelerden, Rus-
lardan korktuumuzdan neredeyse daha ok korku-
yorduk. Bir gn, Moruk, blk komutan yzba
Schwan tarafndan arld ve sipere dnnce, hemen
Heide'yi ard.
Julius, dedi, elik fabrikasnn nndeki u
byk korugana saldr emri var. Senin grubunla sen
ilerleyeceksin. Biz sizi makineli tfeklerle koruyaca
z. Korugarm eteine varr varmaz, mazgallara:
ieri el bombalan atlacak, daha sonra da ieri dc
nacak. Kaplan amak iin be manyetik patlayu
olacak.
Sen deli misin? O kadar yksekteki mazgalk
dan ieri yumurta atar gibi bomba savrulabilecei
inanyor musun? Fakat, lgnlk bu! Bize bir n
grubu gerekli.
Bu korugan atacaksn, emir bu, diye yantla
Moruk souka. Ama nasl? Bu seni ilgilendirir.
Heide, fkeyle okkal bir kfr savurdu, fak
ok iyi biliyordu ki, Moruk da, bu lgn giriir,
yzba karsnda protesto etmitir. Bu durumd
emre uymaktan baka yapacak ey yoktu.
kinci grup, arkamda toplan, diye komut vere
Heide hafif makineli tfeini omzuna atarak.
Bir sokaktan, daha dorusu buna sokak deme:
gerekirse, yle bir yerden gitmeye baladk. Buras:
Tepegzn dev kepesiyle kantrd, ii saym bi
lemeyeceim kadar ok ev ykntsnn karmakarl
yntsyla dolu dev bir tencere gibiydi. Bir kovs
iinde, bir ocuk kafas, aknlkla gkyzne bak-
yordu. Bir bomba m, yoksa mitolojideki u teke
ayakl yar tanr m bunu yapan? Her yanda kor.
fcun bir biimde paralanm cesetler, hepsi sivil, az
asker var. Ykntlar arasndan srne trmana gidi-
yorduk. Porta, bir yknt kmesi arasnda bir ukur,
buldu ve kendini oraya att.
Ben burada kalyorum, dedi mitralyzn yer-
letirerek, sizi ateimle korumak iin ideal yer.
Yok yle ey! diye bard Heide. Haydi, ora
jra ilerle. Grup efi benim ve sana mevzi deitirme-
ni emrediyorum.
Suratna bir tane istiyor musun?
Bir dman salvosu, Heide'yi Porta'nn yanma
att.
Alaya rapor edeceim, szm sz.
Ne istersen yap, ama sa olarak dn yeter ki.
Yzba Schwan, yklm duvar boyunca koa-
rak geyordu.
Astsubay Heide, ne bekliyorsunuz, ha? Koruga
na, ileri!
Heide, ona pis pis bakt, yar doruldu.
Yzbam, diye kesti Porta. Verilen emre g-
re mevzilenmi mitralyzler, atele korumaya hazr.
leri, astsubay! diye uludu yzba, Portann
saygszlyla fkeden dili tutulan Heide'ye.
Bu lanet kzl salya bunu dettireceim! diye
grledi Heide kudurmu gibi, mermilere falan da
1
aldrmayarak korugana doru srarken, asker ruhu.
ylesine yaralanmt.
ok yakn mesafeden beni izleyen Gregor ve Don
filotillasndan tek sa kalan deniz piyadesi, ble
yeni gelen Ponz ile ksa sraylarla kouyorduk. Mit
ralyz, topraktan birka santimetre ykseklikte p-
trdyordu. zerimize humbaralarla ate etmeye ba-
lamlard; bu durumda, dmann tanzim atndan
nce, korugamn dibine varmalydk. Vcudumun yan
tarafnda bir nokta, soluk almam engelliyor, kalbim
yerinden sklrcesine hzl arpyor ve umutsuzluk-
la karlar diliyorum.
Artk bu naz yeter! diye grlyor Heide beni
iterken. lk sen atlayacaksn, bokluk.
Yapamam! Kalbim...
Atla ulan, tezek!
Porta'nn mitralyz patrdyor ve mermiler ko-
ca korugamn dik yznden giriyor. Mitralyzn ge-
risinde, Porta birinci snf nianc. Ben, sramaya ha-
zr toparlanyorum, fakat mthi bir korkum var
;
ate
ok yaknda... Sryorum... Benim dtm sani-
yede, tekiler de benim yanmdalar; denizci el bom-
bas torbasn tayor, fakat imdi de o bir ey yapa
myor.
Zavall bir denizcinin canna sabilirsiniz, di-
ye inliyor. te ben sava bu delikte bitiriyorum;
Fhrer'inin de, Vatan'nn da, Reich'mn da zerine
edeyim!
Azna saym! diye kkredi Heide. Fakat
yanma gelme sakn! Fhrer de u denizcilerle bizi
ne uratryor ayorum!
Kumbaralar ate kusuyor, mitralyzler patrd
yor... Byk elik fabrikasnn yukar pencerelerin-
den bizi gryorlar ve koruganm dmesinin ne de-
mek olduunu biliyorlar. Bu, Stalingrad'm gururu K-
zl Ekim'in dmesi demektir.
Fakat asl iin en kt yan daha geride! Trma-
nlacak bir bayr var, her yan onlarn atei altn-
da. Heide ilk bata sryor... Karn zerinde kouyor,
bir alln zerinden athyor ve koruganm altnda
kayboluyor. Denizciye sesleniyorum:
Geliyor musun, kalyor musun?
t herif! diye yantlyor bulunduu oyua da-
ha da gmlerek.
Byk bir srayla, Heide'nin yanma, tam, gr-
kemli yksekliiyle bize egemen olan korugan du-
varnn dibine dyorum! Byk bir beton bloku
nun arkasna skarak sokulup, orada kendimi 'bi-
raz gvenlikte hissediyorum.
Korkuyorsun, lap gtl! diye srtyor Heide.
Getir bombalar, ver.
Bombalar denizcide!
Yani, burada bombasz olduunu syleyecek de-
ilsin ya!
Bombalar denizci tayordu. Senin emrine g-
re. Ben, bombac deilim ki!
Sen bln en iyisisin. abuk dn onlar ge-
tir.
Delirdin sen anlalan! Oraya varamam bile!
Gideceksin! Bu bir emirdir.
Hayr! diye baryorum. Delisin sen! Bomba-
lan tayan denizciyi getirt buraya! Sava divanm
gze aldm biliyorum, ama bylesi kesinlikle lm-
den daha iyidir.
imdi gr sen! Bu alak benim kim olduum
renecek. Ykseliyor ve oyukta bzlm, yle*
duran denizciyi gryor. Bombalarnla buraya gel
diye uluyor Heide, herifin burnunun dibine kuruj
yadrarak, Denizci, korkudan dehet iinde, bir bi
yk srayla geliyor, ne var ki, bomba torbas yci
Torba! Torba! diye kkryor Heide, benzi ki
gibi olmu denizciyi bayr aa iterek. Bu alaklara
byle yapmak gerek!
Bana ate ettin! diye inliyor denizci yere k
panarak. Beni ldrecektin.
Zaten niyetim yleydi!
Fakat Lejyoner ile Gregor maynlarla geliyorlar
Hararetli hararetli bomba hazrlanyor; bir benzi
iesinin evresine drt el bombas.
Sven, Sven, diye emir veriyor Heide en yakn
patlatcy gstererek. Seni korumak iin ben at e
edeceim ve sen bunlar savuracaksm.
Ama ben bunun nasl yaplacam bilmiyorum:
taat ediyor musun, etmiyor musun?
Arkasndan, korugamn topunun ate ettii maz-
galn tam altnda, srnerek yaklayorum. Yerden
4 metre ykseklikteki bu yara yetimek olanaksz
Biraz mesafe kazanmak iin geri ekiliyorum... Fab-
rikadan bir mitralyz beni ate altnda tutuyor; ev-
remde hava, kzgn bir eek ars srs gibi vzl-
dayp, vnlyor... Kolumu arkaya savuruyorum, bir
hz alyorum... ama kuvvetim yok. Molotof kokteyl
duvarda bir hopluyor ve korugamn eteine dyor.
Ta kesilmi, onun yuvarlanna bakyorum ve hat-
ta zerime atlp beni snlacak bir yere atan Hei-
de'yi bile hissetmiyorum. Bir patlama kolumu sy-
ryor.
Kaz soyu! imdi yer belli oldu!
Soluum tkanm, ylece kalyorum.
Sana der demez, diye fsldyor Heide, bir im-
ek gibi yarn altndan kayacak ve benim omuzu
ma srayacaksn, oradan da, el bombasn yarktan
ieri atacaksn. Porta nm iyi ynlendirdii atee i
uta Rus topu aralksz gmlyor. Heide deli oluy
ayet kokteyli mazgala sokuturursam, elim kop
ite o kadar! Bu i, humbarayla yapkr ama bizde y
Kar kyorum, kolumun ars gittike artyor
Yalanc! diye baryor yarama vurarak. C
iek ve alan birisin. Omzumdan yakalyor, sut
tuna elinin tersiyle vuruyor, Trman omzuma ha
di. hemen!
Benden daha gl, eer direnirsem beni ldr
e herkes ona hak verir. Bir dteymiim gibi, a
ta 2 anm eli zerine kyor ve omzuna athyorun
Dilerimle, bombanm emniyetini ekiyorum ve ma:
galin iine itiyorum... Fakat, oradan bir dipik kyo
re patlayc aygt iddetle itiyor. Dengemi yitiriyc
rum, yeniden denge bulmaa alyorum, derker
Heide'yi de birlikte srklyorum ve bir kar bulut
iinde, ikimiz de bayr aa, Porta'mn mitralyzni;
mevzilendirdii ukura kadar yuvarlanyoruz.
Kpolu kpek! diye kkryor Heide. Acele
ettin! Ama bunu pahal deyeceksin bana! diye ba-
ryor zvanadan karak.
fkeden delirerek, ban ekip, az kpk sa
taraktan zerime saldryor. Dehet iinde, ensemde
bu kan scak nefesini hissederek, bayr trman-
yorum ve byk bir srayla, kendimi Gregor ile
Lsjyonerin arasna atyorum. Kak ban benim
jnme atyor ve ate kusan korugana tehdit edici
yumruk gsteriyor.
Hele bekleyin siz biraz, vahi moollar! diye
b aryor iyice kahnlaan bir sesle.
Bir T mayn kavrayarak, duvara saldryor, he-
men biraz yksekteki bir eye aslyor, inanlmaz bir
kuvvetle kendini yukar ekiyor, fakat eli kayyor ve
dyor. Bir saniyede, ayakta ve fkeden gma
dnm, yeniden betona ykleniyor. Trmanyor... na
tl m? Onu kimse bilemez artk. Mayn, bir kaya
takl boynunda as. Eer u kendini kaybettii l
gn kudurganl iinde fitili bir ekse, kendisinden
bir para bile kalmaz.
Kzgn bir deli, diye mrldanyor Gregor fa-
natik naziyi gzleriyle izleyerek.
Evet, fakat iyi bir asker, diyor Lejyoner bee-
niyle. Demir Ha'a lyk.
Heide mazgala eriiyor. Mazgaldan kan nam-
luya aslyor, bir maymun gibi sallanyor, ar ma-
ym kaytan kurtaryor ve soukkanklkla yarktan
.ieri itiyor; sonra, kendini yere brakyor, ykseklie
ramen, dmesiyle ayaa kalkmas bir oluyor.
abuk br ynden! diye baryor, aksi yne
koarken.
Lejyoner, Gregor ve ben daha korugam dnme-
den, ar kap, kanlar iindeki bir cismin yklenme-
si yle alyor. Lejyoner, bir imek hzyla onun su-
ratn dipiiyle paralyor, cesede bir tekme atyor
ve koarak, bir mezbahaya dnm korugana giri-
yor. Cephane sandklarnn gerisinde gizleniliyor;
zerimizde bir top grlyor.
Denizci, haydi Heide'ye ko ve kendisine bu ta
ibutun iinde olduumuzu syle, diye emir veriyor
Gregor. Haydi, son hzla, frla! Yoksa adam baka
bir maynla bizi uurur. Bunu yapacak kadar deli-
dir. Haydi, frla be it boku! diye uluyor. Heide'den
belasn bulmaktan korkarak yan izen dik kafa de-
nizciye.
Burada ne yapyorsunuz, boklar! Neden yukar-
mda van'la deilsiniz? Tabancasnn namlusuyla ba-
na vuruyor. Haydi k merdivene. Subay olmak m
istiyorsun? Gster yleyse yapabilecein eyi, ne ma-
rifetin varsa, sr tersi!
Hibir ey sylemeden, dar demir merdiveni st
kata doru trmanyorum, ihtiyatla tavandaki ara
kapy kaldryor ve birinci kata bir gz kaydryo-
rum. Ruslar yere yatmlar... top arahksz grlyor.
Korku, dehet boazm kavryor; kasketlerde, o uur-
suz, korkun NKVD harfleri parlyor. Nefesim ke
silerek, teker meker inip, inip, kendimi Heide'nin ya-
rmda buluyorum.
Peki, he oluyor sana? Neden atmadn erikleri?
Yukarda! diyorum nefes nefese. En aa bin
NKVD var!
Hey Tanrm! diye kkryor Heide, bir paket el
bombas kapp bir maymun gibi merdiveni trman-
yor, tavan kapm kaldryor, patlayclar savuruyor
ve kendini aa atyor, yzkoyun yere yatyor. Gk
grlts gibi bir patlay kulaklarmz sarlat
ryor. Haydi, beni izleyin!
Bu kez Lejyoner bata. Bir el hareketiyle, taban
kapsn skyor ve rastgele taryor. Buradakilerin
hepsi lyor ama bir merdiven daha var, bir kat da-
ha. Bir tabanca sesi... kurun kaskm syryor; bir
Rus temeni nagantyla bana nian alm. imek gi-
bi, arjrm suratna boaltyorum, kan peltesine
dnyor. Lenin nianl bir NKVD avuu, elini arka-
ya atyor, bir el bombas tutuyor, fakat Lejyonerin
sngsyle i kebap oluyor. Yarallar da temizle-
mek gerekiyor, baka trl olamaz. Bir Sibiryal,
lnceye kadar vuruuyor; bunlardan bir bakasn
grmtk, yarahyd ve bir hastabakc er kendisine
yardm iin zerine eildiinde, kendi silahyla bey-
nini paralayarak lmt.
teki merdiveni trmanmak sras bende, fakat
daha oraya varmadan, taban kapsndan bir moolun
kzarm, dolgun suratnn belirdiini gryorum.
Tamamiyle ipnotize olarak, krk balnda parlayan
kzl mine madalyaya dikiliyor gzlerim, iki parma-
m burnuna takp adam kendime doru ekiyorum.
Derken Heide onu ldryor sonra ben Molotof
kokteylimi savuruyorum. Hava basmc beni geri at-
yor, her ey gzlerimin nnde dans ediyor, yere y
dyorum. Yukarda, seri atl tfekler takrdyor,
bombalar pathyor, bouk sesler, ulumalar, barlar,
inleyiler... Sonra, dumana boulan korugana sessiz-
lik kyor.
Gcmz tkenmi, kendimizi yere atyor ve Rus
mitralyzlerini soutmak iin kullanlan suyu iiyo-
ruz. Ve hayrettir! Heide'nin bir su kovas iinde y-
kand grlyor. Tek szck sylemeden, bam ta-
ryor, niformasn fralyor, tehizatn dzeltiyor
ve ite karnzda t gibi, disiplin kokan, souk bir
Prusyal.
3nc Blk nbet deiiyor; korugam igal et-
mekle grevlidir. Bar zamannda, bu blok, krek
mahkumlarnn alt bir eit nbet yeriymi, bun-
lardan yzlercesini, enselerinden kurunlanm ola-
rak bir mahzende bulduk. Siyasi mahkumlarn g-
slerinde ve srtlarnda yeil bir daire vard, adi
cinayet sulularmnki ise, siyaht. Koruna, eytanca
kurulmu tuzaklardan kanarak, ihtiyatla, oda oda
dolayoruz. Yoklamadan bir kap alrsa, iyi yerle-
tirilmemi, salam aklmam bir tahta deme, bir
kalas zerinde yrnrse, bir patlamann iinde bu-
lursunuz kendinizi. Sibiryal NKVD'ler inanlmaya
cek derece fanatiktirler; ne bu yanda ne de teki yan-
da karargh diye bir ey vardr, ve hele hele, tutsak
olmak hi yoktur. Bu ekik gzl ufak tefek adam-
larn tutsaklar iin icat ettikleri en hafif ikence,
onlar rlplak, ayaklarndan telle bir pencereye
baaa asmaktr. lmek iin aa yukar 6 saat
ask kalmak gerektir.
imdi, elik fabrikasna dorudan saldr sras.
Bir roketatar alay, cehennem aygtlarn mevzileri-
ne yerletiriyor. 24 roketin birden, ayn anda atld-
na gre, artk dnn iin sonunun neye vard-
n! Sngyle, krekle saldrlyor, ileniyor, ldr-
lyor, kan deryasna bata ka gidiliyor fakat Sibir-
yallar teslim olmuyorlar. Bir yandan ilerlerken, on-
larn kurmay kararghlaryla diyaloglarn iitiyo-
ruz; saldrnn dokuzuncu gn unu bildiriyorlar:
Burast, Krasniy Okyabre dayanak noktas. Erzak
tkendi. A kaldk. Teslim msaadesi istiyoruz.
Yant hemen geliyor: Hibir mazeret yok. Ger-
ek sovyet askerleri gibi dn ylece al unu.
rursunuz. Be gn sren umutsuz bir arpmadan
soma, her yandan sarlan Sibiryallar, yeniden bil-
diriyorlar: Buras Krasniy Okyabre. ecek kalmad.
Susuzluktan lyoruz. Biroumuz intihar etti. Emir
bekliyoruz. Yant hemen geliyor, kuraln ezberden
okunmas: Askerler, Kzd Ordu'da arpmaya lyk
olduunuzu gstermenin zaman gelmitir. nancnz-
la yaayn. Mareal Stalin'in gzleri zerinizden ay-
rlmyor,
Kahraman Sibiryal askerler gn daha artan
bir fanatizmle vurutular ve son olarak bildirdiler:
Cephane tkendi. Teslim msaadesi istiyoruz. Ya-
nt arkasndan geliyor: Yoldalar, Sovyetler Birlii
sizlere teekkr eder. Adnz Ordunun gnlk genel-
gesinde geecektir. Teslim reddedilmitir, bir Sovyet
askeri asla teslim olmaz. iler ve kyller sizi se-
lamlyorlar. Kzl cephe!
Gece yars, hepsi sng takarak kyorlar, ka-
ln seslerle, uluyarak geliyorlar. Dalgalar, bizim ma-
kineli tfeklerin atei karsnda krlyor ve bize ka-
dar ulap, sa kalanlar, hl gs gse vuruu-
yordu. Bizler ise, pencerelere aslm plak gvdeleri
gznne getirip, o dnceyle kudurmu gibi yrek-
ten dvyoruz. Bu ya lmek, ya ldrmek kavga
sydi; bunu onlar da, biz de biliyorduk. Sngm,
iki altn yldzl bir subayn karnna saplyorum ve
o kzgnlmla, suratm paralyorum. Benden hi de
yal deil, ne var M, eer o gn fabrikamn bodru-
munda kaamayp da ellerine esir dseydik, o da
beni demir telle bacamdan pencereye asacakt. 3 nc
takm daha az ansl oldu... Bir saat sonra, tm ar-
kadalar plak olarak pencerelere o biim aslm-
lard.
Sonunda, byk elik fabrikasnn holne giriyor
ve asansrlere doru kouyoruz. Byk makinelerin
altnda, ekik gzl askerler, lm ya da can eki
erek serilmi, yatyorlar; berikiler sessizce lm
bekliyorlar, biliyorlar ki, canlarm balamayaca
Maunalarm kafeslerine hcum ediliyor; Sibiryahk
demir ubuklar brakveriyorlar ve inleyerek ye
dp kle gibi kalyorlar; bir ksm akln oynat
kendini pencereden atyor. Fakat, akama doru k<
ca Kzl Ekim elik fabrikas ele geiriliyor. Yahu
Sibiryal askerlerin kahramanca dayanlar unutu
mayacak bir rnek olarak kalyor; her savan s<
nunda, herhangi bir birlik g durumda kalnca, ;
le denecektir; Kzl Ekim'i dnn.
Porta, bir tornacnn srasna oturmu; bir Ord
gazetesi okuyarak dinleniyordu.
E, ne var ne yok? diye sordu Kk Karde:
Yaramaz bir ey yok ya?
Hayr. Deniz Kuvvetleri bir yn gemi batrm:
ngiltere hemen hemen yenilmi.
Anlamyorum, dedi Gregor. Polonya'dan ber
hep ngiltere yenildi diyorlar, peki yleyse adamla
da ne gt var, baksana teslim olmuyorlar? Artk ge
mileri kalmad, limanlar alev alev yanyor, zkkrr
lanacak bir eyleri de kalmam, uaklar teki Sc
vatan kalma, demode eyler, ama gene de her gec
bizim kentleri bombardman ediyorlar. E, u halde?
Sava srasnda her ey 'ok gizli'dir, diye cic
dilikle konutu Porta. Bak! Dinleyin bakn: 'Stalin
grad'da askerlerimiz, Alman ordusunun gerek kah
ramanlan olarak, son derece hnla dvyorla
6nc Ordu'nun askerleri tarihe yiitlerin yiidi ola
rak geeceklerdir. Tanr bizimledir; Stalingrad kah
ramanlan, ellerinde ncil, yle vuruuyorlar'.
Yeter! diye bard Gregor. Artk bu tmce
lere tahamml edemiyorum. Midem bulamyor bun
lardan!
Takm komutanlan, buraya! diye ard yz
ba Schwan, makine dairesinin br tarafndan.
Bu, ordu komutam general Paulus'n kurmayy
la birlikte, bir mahzeninde, harita zerinde sava;
yapt o netameli GPU binasnn korunmasn sa
lama emriydi. General, iin iindeyken ekilen acy
tahmin edebilirler mi? Kendileri ve kurmay alk,
r souk, ikence nedir tatmamlardr, bilmezler bun
2 lan; onlar, kendilerine Harp Okulunda retildii gi
> bi sava yaparlar. Onlar iin Stalingrad muharebesi,
ciddi bir 'sava oyunu'dur.
Devrim caddesinden geiyoruz, evler henz az
ok ayakta. Buraya, yalnzca kayp bombalar d-
m. Dekler zerinde yaral tayan bir sra sivil,
kaarak bizi geiyor; baz ykntlardan yumurcak-
lar frlayp, koarak bizden ekmek dilenmeye geliyor-
lar, kendilerine acyp veriyoruz. Basma bir Alman
piyade kasketi geirmi, beline de bir Rus klc tak-
m gln klkl bir ocuk Kk Kardein elini
yakalyor:
Gospodin askeri Babam olmak istemez misin?
Anlatk, kk arkada, diyor Kk Karde
ocuu omuzlar zerine bindirip. Ka yandasn?
Bilmiyorum, bym ama. Kolunu Kk
Karde'in boynuna doluyor. Gospodin asker, kzkar
deimin de babas olmak istemez misin?
Seve seve isterim, diye yantlyor Dev, ocuu
yere brakrken duygulanm olarak.
imdi getiririm onu! diye haykryor kk bir
kouda frlayp.
Bir el bombas sl... Herkes kendini yere at-
yor. Patlamadan sonra kalkyor ve yola devam edi-
yoruz, fakat bir kan gl iinde bir Alman piyade
kasketi ve bir Rus klc, eci bc olmu halde,
kalyor.
GPU binalarnda iki gnlk muhafzlktan son-
ra, bizi oradaki nbetten aldlar ve piyadelerin k-
lasna gnderdiler. Porta, kdemli onbala yksel-
tildi.
Olanaksz! diye haykrd astsubay Franz Krup
ka, Porta'mn kolunu iaret ederek, Sen kdemli on
ba ha! Bunun Mareallie kadar yolu var ahbap,
hem bilirsin, yeni eritler slatlr!
Ben senden ok isterdim bunu, diye yantlyor
Porta eki bir tonla, bana nasl olacan bir sy
leyebilirsen? Burada, Rusya'nn karndan baka ey
yok.
Bu iki ahbap birbirlerini yllardan beri tanyor-
lard, ayn snftandlar ve Berlin'de ayn banliyde
oturuyorlard. Krupka, Porta'y deer bien bir ba-
kla szd, donmu fakat yeniden dikilmi burnunu
sildi. Daha nce de yle ahm ahm bir gzellii
yoktu, ama imdi bir gudubet olmutu.
Dinle! Senin eritleri vaftiz edecek eyi bulaca-
mz yeri ben biliyorum, ancak azn sk tutmaz-
san, maraza kar.
Porta parman kaldrd:
kar u azndaki baklay, koca inek, ite sana
yemin.
Tamam, u Wilke domuzu var ya, onda bir kan-
tinden yrtt drt kasa Krm votkas var.
Aman Tanrm! Bununla bir sava kazanlabilir!
Hemen onun yanma koaym. imdi bir de kimleri
aracaz, biraz onu hesap edelim, dedi patlama-
m bir 42'lik obs mermisinin zerine rahata otu-
rarak. Dnceli dnceli, bir kalemin ucunu emdi,
nce ben, ve doal ki, sen. Sonra Morukla Gregor.
tii zaman kenefteymi gibi olsa da, zorunlu ola-
rak Kk Karde. Heide; bulunmamasn daha ok
isterim, sofrann grnmn mahveder, ama onu
ayrmann aresi yok. Votkasnn iine bira kart-
rp be dakika sonra ondan kurtuluruz. Daha sonra
Sven ve Lejyoner. Baka kimse istemez. Bak, bu Fran-
sz melezinin bana bir paket esrar sigaras borcu
var; ylesine mhst ki, osuruu kf kokar. Bu tr
borlulara yaplacak bir ey yok. Gryorsun ki cep-
he birliklerinde bir muhasebeci noksan. Emin olabi-
lirsin ki, Yahudiler de dvtkleri zaman bir tane
olacak!
Doru syledin. Daha dn, paket esrarl si-
gara iin 7. Ble gitmitim. u Feldvebel Pinsky
domuzu bana borluydu ama ne yapt inamr msn?
Bunlar bana geri vermeden kendini kuruna dizdirt
:i! imdi ukurunda zbarsm! Takmna bunu det-
meye altm, fakat beni minnetle avucumu yalaya-
rak sepetlediler! imdi artk, yzdeyz karlm
alacam bilsem bile dn vermiyorum.
Sahiden bunu verenler var m. dedi Porta ok
ilgilenerek.
Bilmiyorum, fakat gze alman tehlikeye gre,
bu yerinde olur. Bak, piyadeden kalma bir subaya
bor vermitim. Bu bile insamn tetikte olmasna ye-
terdi, fakat efendi adamlara gvenilir. Gel de deli
olma! Bu rtbeli bay, Demir Ha kazanmak uruna
kendini bir T 34'n zerine att! Enayi ite! Tabi tank
onu dmdz etti. Bir ders oldu bana!
adamlar iin zaman kt, diye iini ekti
Porta. Eh, ben kayorum. Bu akam saat 8'de, 23 nu-
maral salonda.
Bara bara bir trk tutturarak, klann yo-
lunu indi ve hep votkasn dnerek bir binbamn
karsnda esas durua geti. Giderken, dalnda bir
temenin salland bir aac olabildii kadar kusur-
suz selmlad. Sonra, yemek hazrlamakta olan Wil
ke'nin omzuna elini koydu.
Syle bakahm, Wilke, haberi biliyor musun?
dedi Porta, cephede len bir generalden miras altn
tabakasn aarak
Of! Yetti haberler, be budala. Gna geldi haber-
lerden. Ben, daha ok savatan sonra yaptracaa
oteli dnyorum.
Otel mi? Sen d kur! Yenilerde, ok gizli bir
mesaja gz attm. 'Son askere ve son mermiye kadar
savan'; Fhrerin emirleri bunlar. Sen de artk k-
m Kolima'mn maymlannda sktracaksn, otelini
dnerek! diye srtt Porta, bir yandan usta eliyle
ard bir salam dilerken. Dinle, Wilke, ciddi ola
hm. yle, sessizce, uakla gitmeye ne dersin?
Hay sersem hay! diye grledi ah. Soruya
da bak!
Dinle, dedi Porta sesini alaltarak, dn ordu
komutannn kald yerdeydim ve ilgin bir ey ha-
ber verdiler bana. Biz kdemli onbalarn, her yerde
adamlarmz, tandklarmz vardr. nce pek dikkat
etmedim, sonra dostum ahlar dndm; Stalin-
grad'daki tm ahlar ilgilendiriyordu.
Ne maval okuyorsun?
stersen bana inanma. Bu, Stettin Asker Ah
Okulu'na ah yetitirmek iin ok kalifiye bir usta-
nn atanmas iin, Levazm genel mdrlnn bir
emriydi. Porta, dikkati gittike artan iko Wilke'ye
doru gzn kaydrd, Hemen sen aklma geldin,
anlarsn, biz eski arkadazdr. Paderborn'da, tayn
kontrol grevindeyken seni koruduum o gn anm-
sarsn. Hem de, hepsinin tartlar yar yarya eksik
kmt, deil mi? Eer grevimi tam yapsaydm,
Torgau'yu boylardn ve orada da aziz dost Gustay
bouverirdi adam.
Ah! Hi ama onu! Sanki sen payn almadn
karlnda! Tam bir tefeci ve antajcsn sen!
yi, iyi, burada her eyin hesab grlr. imdi
gelelim gene konumuza, Stettin'de profesr olmak
iin buradan umaya ne dersin?
Astsubay elini ahundan geirdi ve Porta'ya g-
vensizlikle bakt. Porta onu birok kez kafese koy-
mutu, ama gene de? Belki bu, yaamnda karsna
kan son anst?
Sylesene, diye balad ihtiyatla, biliyorsun
ki, ben evliyim, iki de ocuk var... u okul hikyesi
doru mu, yalan m?
Ah olmadma ok yeriniyorum, dedi ciddi-
likle Porta hemen l generalin altn tabakasn aa-
rak. Levazm genel mdrlnn 6nc Ordudan
isteini grnce, seni dndm ve bir arkadama
tlattm; kendisi personel birliinde, her i onda bi-
ter. O da bir kdemli onba, benim gibi, diye ekledi,
gururla. ans senin elinde!
Bedava m? dedi ah hep gvensiz.
Bu dnyada bedava ne var ahbap? Personeldeki'
dostum bir karton votka istiyor, hepsi bu; fakat bana
gelince, senin arkadan olduum iin, ben bir ey is-
temiyorum. Ben byleyim ite!
Ah youn dnceye dalmt. JU 52'nin moto-
runun homurdadm imdiden duyuyordu.
Yalnz iyi anlamamz gerek, diye srdrd;
szn Porta bir kazann scak kapana oturarak.
Bu, ok gizlidir? Tek bir ey sylersen, ok g du-
ruma derim! Ahlk bozuk, hem de ok bozuk. Za-
ten Adolf da alclarn sava iin ok nem olduunu,
hemen anlad. imdi, o eek SS alclarn eitmek
iin kalifiye ah aranyor.
Ama yle de, niin Stettin'de aramyorlar? diye
karlk verdi pheci Wilke. Orada, mutfak konu-
sunda her eyi bilirler!
Dinle! im var, kaybedecek vaktim yok. Sadece
sana bir hizmette bulunmak istemitim. Eer ilgile-
niyorsan, sylemen gerek, yoksa ii 76'nn ahsna
aktarrm; senden^ de fazlasn sayar, tkr tkr.
Saymak m? Hani bunun bir dost ii olduunu
sylemitin! Karl borcumuz olsun!
Benim iin, olsun, ama bizim arkada iin sen.
o karl kna sok da yellenirken tekrar kart!
Biliyor musun bana daha ne dedi? Burada uranlan
kayplar nedeniyle, tm ie yaramayanlar birinci
hatta gnderilecekmi. Burada, bu kazanda i ok k-
tye gidiyor. Yerinde olsam, km JU52'de stmay
yelerdim.
iko ah elini plak bandan geirdi. Sanki
salarm, taynlardan eksiltmek iin are dnmek-
le dkmt. nk, 20 kilometrelik evre iinde en
byk hrszn o olduunu herkes bilirdi.
Sana her eyi syleyeceim imdi, diye srdr
d Porta acmaszca. Bln btn ahlar alna-
cak, herkes yiyeceini kendi kantininden salayacak.
Fakat bu belki en ok senin iin kt olacak, nk
sen astsubaysn, seni bir makineli tfek grubu ko-
mutam yaparlar. te byle, benim acelem var Her
bert, grev beni bekliyor. Grdn gibi, kdemli on-
bala terfi ettim; bu Byk Reich iin yeni hizmet-
lerde bulunmak demektir. Evet ya da hayr; Stettin
seni ilgilendiriyor mu?
Tabi ki, ilgilendiriyor! lgilenmemek aptallk
olur!
yleyse, bunu hemen gidip arkadama syle-
yeceim, fakat votka kasasn aklndan karma. Din-
le, Herbert, anlayl olmak gerek, dedi Porta alc-
nn yznn morlatm grerek.
Peki, bende votka olduunu nasl biliyorsun
sen? Dolandrc! Haydut!
yle babalanma bakalm. Bana hakaret ettiine
bin piman olanlar olmutur, ama sana kzmyorum.
Rahatsz ettiim iin zr dilerim, haydi eyvallah!
Koca gvdesiyle kalkt ve klaya doru yrme-
ye balad.
Bir mermi uarak geliyor
Acep sana m, bana m?
diye trk sylyordu Porta, admlarn arla-
trmadan; fakat arkasndan birinin kotuunu da du-
yuyordu.
Hele dur biraz! diye seslendi Wilke. akadan
anlamaz msn sen?
Yeterince konutuk. Askerce, ksa yant ver. l-
gileniyor musun? Evet mi hayr m?
Hem de nasl! diye yantlad astsubay hrsla.
Gel, votkay vereceim sana.
Bir be tonluk erzak sandndan, Wilke, rt al-
tnda gizlenmi bir karton votka kard. ielerin
hesab tamamd; ah, aka gelerek, Porta'ya bir ie
de ayrca ikramda bulundu.
Km hele bir uaa yerlesin, geri kalan da
E 5nin erzakn.
Alcyla kucaklama. Kasa Porta'nm omzunda
gvenlikte, iki ie de ceplerinden taarak glms-
yor. 3. Blkte, Franz Krupka gzlerine inanamad.
Adam elinde makineliyle tehdit etmemisindir
inaallah! ki aydr bu votkaya el koymaya al-
rm!
Hyaraas!. Banka soymak iin hep tabanca m
kullanlr? Psikolojik sava bu, arkada, beyine bir
eyi mhlamak meselesi.
Akam, Porta bize geldi, bir rumen baronunun
k elbisesini giymi, beyaz kravat ve gzne de bir
monokl takmt. ok gzel bir iki lemi oldu! yi
sarho olduk: lkin Krupka masann altna dt, ar-
kasndan Gregor. Kk Karde, masamn zerine
km, kurtarc ayaklarn ille de gstermek iin,
piyade botlarm karmt.
Haydi, imdat isteyin, dedi, ben imdi kpr-
nn ta tepesinden uarak sizi kurtarmaya geliyo-
rum!
mdat!
Bir ulumayd bu.
Geliyorum arkadalar! Atlyor ve be tonluk
bir patlamann grltsyle yere iniyor.. Neden su-
yun donmu olduunu sylemediniz? Ben bir buzk-
ran deilim!
Moruk, bann zerinde bir pala sallyor ve Hei-
de dehet iinde, ciyak ciyak baryor. Porta, masa-
nn altna yatm, Wilke'ye oynad oyunu dne-
rek, katlrcasma glyor ve ya, barut, votka ve
kantinde bulduu daha baka eylerin bulamacyla
dolu bir tfek namlusunu boaltmaya ahyordu. Bu
mide bulandrc bulamatan kusmamay bir onur
konusu yapmaktayd. Lejyoner ona, Tanr'mn ltfuy
la onba adn veriyor ve Porta duygulanarak h
kryordu.
Sen benim dostumsun, gerek dostumsun, diye
mrldanyor Heide sarholuktan l gibi kendinden
gemi, masann bacam kucaklayarak.
Moruk kmak istiyor, temiz havaya gereksinme-
si var ve dar kar kmaz, kendini gklerde san-
yor. Lejyoner'e gelince, yetkili bir generalden, ken-
disini derhal Sidi Bel Abbes'e gndermesini istiyor ve
Allah'a yalvarmak iin diz kyor.
Sarho olmayan tek yaratk Porta'nn kedisi;
arka ayaklar zerine oturmu hepimizi kurumlu bir
kmseyile seyrediyor..
Porta, Nefret ediyorum u kediden diyor, Nef-
ret ediyorum.
Obergruppenfhrer Heydrich, Himmler'in yanna
girdi ve beriki, bir iaretle, ona karsnda bir sandalya
gsterdi.
Obergruppenfhrer, diye balad Himmler hi gi-
ri yapmadan, sizde, Parti'ye, SS'lere, Ordu'ya men-
sup tm kiilerle ilgili dosyalar olduu syleniyor. Bu
dosyalar, sizin, patlayc olarak nitelediiniz de sy-
leniyor. Bu doru mu?
Kesinlikle doru, Reicsfhrer, ve d gven-
likten sorumlu olarak, herkes hakknda her eyi bilmek
benim grevimdir.
lgin, dedi Himmler souk bir glmsemeyle.
Patlayc maddeleri tuttuunuz kasanzda, acaba be-
nimle ilgili bir dosya da bulunuyor mu?
Mmkndr, Reichsfhrer, fakat her dosyay ken-
dim incelemeye vaktim olmad. Bunu ancak gerekirse
yaparm. Bu akl da Moskova'da ayn grevi yapan
adamdan aldm.
Harika fikir, diye onaylad Himmler eki bir ton-
la. yi, brakalm imdi bunu. Vatikan'dan ne haber,
Obergruppenfhrer?
Reichsfhrer bu konuda muhakkak ki daha ok
bilgi sahibidir, diye karlk verdi Heydrich sevimli
bir glmseyile.
Ne demek istiyorsunuz? Anlayamadm?
General Bocchini sizin iyi dostlarnzdan biri de-
il mi? talyan polis efinin ta kendisi?
Herzamanki gibi, iyi bilgi almsnz, diye ho-
murdand, General Bocchini'yle ilikilerinin resmile-
mesini hibir zaman arzu etmeyen Himmler, can s-
klarak.
hafta nce, General Bocchini'ye bir eski odun
paras gndermisiniz.
Himmler fkeyle doruldu ve dudaklar daha da
inceldi.
ok ileri gidiyorsunuz Obergruppenfhrer! Bu 'es-
ki odun', 'Wotan meesinden bir paradr. Eksperlerim
onu ok uzun sre aradlar. Ben de dostluumuzun bir
simgesi olarak bu kutsal meenin bir parasn Gene-
ral Bocchini'ye gnderdim.
ok iyi anlyorum, Reichsfhrer, ama Ekselans-
lar, kutsal meeyi Roma'daki minelerinde yakm-
lar, dedi Heydrich glmseyerek. Bana anlattklarna
gre, talyan polis efi, Reichs fhr er'in kendilerine
gzel bir ltife yaptn sanm. Bu gnlerde, siz de
Romulus'n yatann bir parasn alacaksnz, Ekse
lans'n armaan olarak.
Himmler morard ve fkeden elleri gerildi.
Vay talyan domuzu! diye grledi. minesinde
Wotan meesini yakmak hal Arlyla yerine kt.
Obergruppenfhrer, bu talyan palyaosu hakknda
dosya var m?
Herkes hakknda var.
yi yleyse, Heydrich. Bunu dorudan doruya
Duce'ye ulatracak gerekli nemleri alnz ve zellik-
le, tiynn bizden geldiinden phelenilmesin!
Mkemmelen anladm, diye yantlad Heydrich
tehlikeli bir glmseyile.
5 GEN TEMEN
Porta ile ben mitralyz kullanyorduk. Hemen
hemen iki gnmz rahat geti; sekin atclar bile
ancak sabah alyordu ve herkesin arzulad tek
ey vard: Bu srsn!
van ne dolap eviriyor merak ediyorum, diye
mrldand Moruk kendini yammza atarak. Orada,
karda garip kprdanlar oluyor; ne kadar fiei-
miz var?
Be bin, hepsi bu.
Allah vere de bizi buradan biran nce gelip de
itirseler, dedi Moruk, gvensizlikle dman hat-
larna bakarak.
Bizi almaya geleceklerini kim syledi? diye
kar kt Porta. Bunu biz umuyoruz, o kadar. Ni-
yetlerinin gelip bizi almak olduuna artk kesinlikle
inanmyorum, yoksa oktan olurdu bu i. Nakliye
uaklarnn gittike daha az geldiinin farknda de-
il misin?
ldrmsn sen! diye haykrd Gregor. Bir or-
du byle kuatlmaya braklsn! Almanya ne de olsa,
bunu grmemezlik edemez! Bir milyon insan bu, ko-
lay m! Adolf kan biri olmal, zr deli.
Kim diyor yle olmadn? Artk ancak birka
yzbin kii kaldmzn farkmdasm ve ou da bil-
ie yaramayan asker. 6 nc Ordu artk be kuru et-
mez, hem Paulus hep bozguna uramtr zaten. Bu
sava van'a armaan etmekle byk bir riske gi-
rilmi olmaz. Bunu anlyal ok oldu! Hepimizi, bu-
rada, Stalingrad'da bir Wagner kahraman yaptlar
ve elli yl sonra tarih kitaplarna parlak bir biimde
geecek. Fhrer'in uruna kendini feda eden btn
bir ordu, anlyor musun bunu? Kenarlar yaldzl ki-
taplarda, resimlerle bezenmi olarak. Hangi devlet
bakan byle onurlandrlmtr, sylesene!
Kapa eneni! diye fsldad Moruk siper etti
imiz bayrn yukarsndan bakarak. van'm orada
bir eyler oluyor.
Nbet deitiriyorlar, dedi Porta sakince.
Hayra almet deil, diye azmda yuvarlayarak
homurdand Moruk. Burnum beni hi aldatmaz.
van bir putluk iin hazrlanyor. Kaygyla, bir es-
rar sigaras yakt ve derin bir nefes ekti. Bir nbet
deiiklii iin bu kadar patrt olmaz. Gregor, sen
blk komutamna git, haber ver.
Sakin ol! dedi Porta, hele dur bakalm, gre-
lim ne oluyor. Saat hemen hemen 10.30. van hibir
zaman bu kadar gecikmezdi.
Tam saat 13'de, Rus hatlarnn gerisinde sralan-
m en az bin bataryann ateiyle, yer depreme u-
rad.
Bu kez bu i ciddiye benziyor, diye haykrd
panie kaplan Gregor kendini bir korugana atarak.
Porta ile ben, mitralyzle siperin dibinde kalyo-
ruz, orada bir koruganda olduu kadar gvenlik
iinde olunuyor; ancak sinirlerinin kontroln elin-
de bulundurmak ve siper krizine kendini kaptrma-
mak gerekir. Bu acayip ruhsal durum birok askerin
yaamma malolmutur. Porta beni sakinletirmek
iin glyor. Kedi ona yapyor; saldrlarda yapa-
cam biliyor, o da bizim kadar korkuyor!
lk kocaman Haubitz mermisi bizim siperin n-
ne dt, zerimizi toprak ve elik paralaryla rt-
t; hava bronz gibi nlyordu, teki salvo imdiden
yoldayd. Blk komutan telefona sarld ve kesik
kesik konutu:
Ben yzba Schwan, 5 nci blk Mevzilerimiz
zerine baraj atei ald. 52'ler korugammm nne
dyor, byk bir saldr olacak tahmin ediyorum
ve topu destei istiyorum.
Albay Hinka, allm sakinliiyle yantlad:
Biraz abartyorsun, azizim Schwan, azck bir
topu ateiyle deliye dnvermeyin bakalm. Grecek
siniz kesilecek. ayet i ktleirse, size bir motorlu
topu bataryas gnderirim.
Schwan kfrederek ahizeyi elinden att, tabanca-
sn kavrad, siper bam izmesine soktu ve irtibat
hendei boyunca kotu. Koruganlarda adamlar bek-
liyorlar... Ne zaman gelecek onlar? Kimse konu-
amyor; hepsi, silhlar hazr, mazgal deliklerinden
bakyor. Beklemek... Beklemek... Topu dverken iin
1
.en feci yan budur ve en gllere bile illallah de
dirtir. Kk Karde byle anlarda her zaman yap-
t gibi, armonika alyor; koca ayayla l vu-
ruyor, fakat kimse ne aldn iitemiyor. Moruk,
.duvara dayanm, eski piposunu asabiyetle imekte,
Lejyoner kibrit geveliyor.
Kulaklar sar eden bir patlama! Tm korugan
titriyor. Hedefi bulan bir at. Arkadalar deh gibi
oluyor ve balarm duvarlara vuruyorlar.
Birden, at kesiliyor... Bak gibi! imdi de da-
yanlmaz bir sessizk, neredeyse ac veriyor. Moruk
ayaa sryor, el bombalarm eline alyeriyor, hafif
maki nehrini kavryor ve bu mthi topu ateinden
hl akn durumda olanlar itekliyor.
2 nci Takm beni izleyin!
Gz ap kapayacak kadar bir zamanda, hepimiz,
artk bir siper deil, kl bir kr manzarasna dnen
yere yatveriyoruz.
te onlar! Sngleri yatay olarak nlerinde, sk
dalgalar halinde geliyorlar. Bir kocaman elik tarlas
grnm arkasnda bara ara ilerleyen, es-
mer benizli askerden bir duvar. Bize gelince, altst
olmu siperlerimizde bir cehennem grn.
Yzba Schwan'in sl nlyor. Btn makine-
li tfekler, hep birden atee balyorlar, Sibiryallar,
tahta toplarla devrilen hedef omaklar gibi dyor,
fakat; hi acmaszca .arkadan gelenler kar zerinde
kvranan dek deik gvdelerin zerinden geiyor.
Cesetleri tel rglerin zerine atyor ve onlardan kp-
r gibi yararlanyorlar; her eyi bir kkrt kokusu
kaplyor ve cierleri yakyor. Maskeler! Maskeler!
Bir makine dzenliliiyle, Porta, mitralyz kullan-
yor; sadan sola, soldan saa, yukardan aa eviri-
yor. Bir el bombas dnerek zerimize geliyor, hava-
da kapyor ve ileriye frlatyorum. Fakat, mitralyz
tutukluk yapyor, bir mermi skm, arjr tkyor.
Porta, namluyu skyor, sngmle mermiyi kar-
yorum, nk, bu iin zel aleti geri kalanlar gibi
oktan satlmt. Makineli yeniden atee balyor ne
ki, silahn iyice kzdnn farkna bile varmyorum.
Dikkat, Porta, ancak 1500 atm kalyor.
nmze bir yn el bombas koyuyoruz, fakat
Sibiryallar sipere girdiler, sadan gelerek temizle
mekteler. Porta, silahn ayakl kundan srtma
koymam emrediyor, bir mitralyzn namlusunun al-
tna bam koymak yle akaya gelen i deil;
ayaklnn altma giriyorum ve ben siper boyunca ko-
arken, Porta nmze kan biiyor.
Silah bir daha tutukluk yapyor. Onu atyorum
ve sng takyorum; gs gse arpmalar iin
bir Rus tfeim var, bizim demode 98'liklerden ok
s
daha iyi. Porta, piyade kreim kaldrp, nmze
kan bir Rus'un ense kkne indiriyor. Kk Kar-
de, bir vahi hayvan gibi dyor; iki Sibiryaly
yakalarndan yakalam, kafalarm birbirine vuru-
yor, yarlmcaya kadar arpyor da arpyor. Adland-
rlmayacak bir mezbaha bu, her yerde kan, inleyi-
ler, ldrma haykrlar, hkrklar; dar bir siperde
gs gse arpmalarn btn dehet ve iren-
lii
Birka saat sonra, saldr yavalyor. Sebep? Bu-
nu kimse syleyemez. Sibiryallar, yeniden hatlarna
.ekiliyorlar. Sknet geri geliyor, fakat, tarafsz top-
raklar hl ttyor, i paralayc anlar sryor.
Maskelerimizi karyor, iimizi kavuran susuz-
luu gidermek iin kar yutuyoruz. Bitkin bir durum
da, artk siper denilecek yeri kalmayan yerin dibine,
cesetlerin, can ekienlerin, baran yarallarn ara
sma atyoruz kendimizi. Her yerde serilmi yatyor ]
lar, ama bizim umurumuzda m! Savata, insan anf
cak kendini dnr. Porta bana bir matara ve il
esrar sigaras uzatyor, Tanrya kr ki, bu afyon j
lu grifalar var, yoksa kimse dayanamayacak. te
Gregor ile Lejyoner, stleri balar kan iinde.
Seni kim berbat etti byle? diye sordu Porta.|
Mezbahada kan banyosu yapma dnmsn.
Tam gs gse ilediim bir yzba. Ne|
bok i!
Bizim grup kayp vermemi, yalnz yzba Sch |
wan ortada yok. Birka saat sonra, onu bir ukurda,}
karn deilmi, barsaklar parampara buluyoruz,:
korkun! Bir de, Porta'nn arkada astsubay Franzj
Krupka, kafas krekle paralanm. Rus, Alman kar-
makark, hepsini gmmek gerek, ukur rtlnce
zerine tfekler dikilip, ularna miferler giydirilir.
Alay, yeniden dzenlenmek iin geri alnd, n-
beti devretti; yalnz bizim bln 68 kii zayiat var.
Fakat, seyyar mutfan nnden geerken, yeni bir
ah gryoruz, Porta aknlkla bakyor:
Hey, arkada! Nerede bizim astsubay Wilke
usta?
Bu sabah uakla gitti, general Hube'yle.
Porta, esrarl sigarasndan oluyor.
Ama bu olanaksz!
Sana dediim gibi, doru. Yoksa sen Joseph
Porta olmayasm? Sana, Wilkie'nin selmlanyla, bir
paket var bende. Senin dnyann en iyi arkada ol-
duunu syledi!
mrmde ilk kez Porta'mn hayretten aznn
ak kaldm gryorum. Bizlere gelince, hepimiz
uyumaya almak iin barakalarmza gidiyomz, fa-
kat o, zerinden aknln atmyarak, iinde hi
phe kalmamas iin ve zellikle, yaamn kendine
borlu olduuna kesinlikle inand kiinin hediye-
sini almak amacyla mutfaa dnyor. Yeni ah faz-
la bir ey bilmiyor; yle anlalyor M, Wilke, alayn
bir emri zerine, Gumrak havaalan yolunu tutmu.
Porta, bam sallayarak, fakat srtnda o kymetli
votka kolisi olduu halde klaya dnyor.
Yolda, birka yedek askerle bizim cehenneme ge-
len gepgen bir temene tosluyor. Bir an, iki adam
birbirlerini dmanca bir susku iinde szyorlar.
Temen, besbelli, astndan bir tepki bekliyor ne var
ki, Porta'mn mavi gzlerinde kmsemeden baka
bir ey grlmyor.
Hey! Kdemli onba, siz Fhrer'in emirlerini bil-
miyor musunuz?
Porta doruldu:
Bizim blk komutannn, dn akam van'm
azmz dattndan beri bize hibir emir verme-
diini Temenime arz ederim. Zaten komutam da sal-
drdan sonra gmdk.
Siz delirdiniz mi onba? Fhrer'e hakaret edi-
yorsunuz!
Porta topuklarn vurdu ve iki kez selamlad:
Temenim izin verirlerse, hi kimseye hakaret
etmediimi sylemeliyim. Temenimin, bizim blk
komutanmdan sz ettiini sanmtm. Emirleri o ve-
rir, baka hi kimse deil.
Gen Temenin sesi bouklat
Sizin, blkteki greviniz nedir, onba?
Her eyden biraz sorumluyum. u anda, 3 nc
grup komutanym.
Tanr Almanya'y korusun! Hangi deh seni grup
komutan yapabilmi?
Temenim, bu benim de hi houma gitmedi
ama, emir emirdir. Bundan baka, kdemli onbalk
yapmak iin, marealk yapmaktan daha ok kafa
gerektii sylenir, savaa savaa, bu szn hakl ol-
duu kansna vardm. Biz onbalar, ordunun belke
miiyizdir, yksek rtbelilerse tamamlayclar.
Bu ne cret, domuz soyu! diye uluyor temen.
Fhrer'imiz Adolf Hitler diyor ki... Ben Fhrer'den
sz edince esas durua ge!
niformamn hakkn elimden geldii kadar ver-
diimi bildirmeme izin vermelerini Temenime arz
ederim.
Yeni temen ylesine kprmt ki, Porta'y
dinlemiyordu bile, ancak, eitim srasnda, Hitler
Genlii'ne syledii ve yineledii eyleri belleinde
aramaya alyordu.
Askerler! Atardamarlarmzdaki kan gururla
kaynamaldr! Bu, kadn, erkek her Alman vatanda-
nn grevidir. Anhyor musun, domuz soyu? Fakat,
hele bekleyin, blnzn komutasn ben zerime
alyorum ve bu ahrlar yaknda temizlenecek. Ben
disiphn ve dzen isterim. Her kii, Krupp elii gibi
suya doymu olmal! Haydi, ykl karmdan!
Gen temen, nasl alacan kafasnda evire
evire oradan ayrld, fakat o gn onun iin uursuz
bir gn oldu. Sinirleri iyice gergin, fkesi burnunda
olduu bir srada, aksilie bakn ki, kendini Kk
Kardein yolunda buldu, beriki mutfaa su tamak-
tayd, bir sarsntyla, su alkalanp temenin parlak
izmelerine srayp, slatt. Bir eyin farknda olma-
yan Kk Karde yoluna devam etmekte acele eder-
ken, arkasndan birinin grlediini duydu:
Hey, yabani! Bir subay selamlamak yok mu?
Dev, al sana, savan selam vermekle kazanla-
can hayal eden u cephe gerisinden frlamalardan
biri daha, diye iinden acd. Eh, beni ilgilendirmez.
Porta'mn dedii gibi, yaamak iin onlarn btn
aptallklarna hak vermek gerek. ylece, seyyar mut-
faa doru yolunu srdrd.
Sana sylyorum, eli koval goril! diye uludu
kudurmu gibi titreyen temen. Yahu, neredeyim ben
burada?
Temenim, diye korna alar gibi tt Kk
Karde, siz, Stalingrad'da, 27 nci Alay, 5 nci Blkte
bulunuyorsunuz."
Peki, burada Byk Almanya'nn subaylarna
verilmez mi? dedi temen yz erguvan ren
alarak. Adn ne, orangutan?
1. Snf Creutzfeld asker, diye yantlad dev
csursuzca, fakat arkadalar Kk Karde derler,
tnk ok kocamanm.
Peki, subaylar selamlamaz msnz siz?
Temenim, ben iki ii bir arada yapamam: Sa
m subaylarmzn orba imeleri iin su getirmek,
xa Stalingrad'da su yok, bir de aym zamanda her
=si selamlamak!
Herkes mi? Al sana dncesiz bir sz! Asker,
ali fkeden mosmor olmu temen, saf mavi gz
re serte bakmaya akarak, saat 13'de, yry
iletiyle karmda hazr olacaksn ve ben.sana bir
tbay karsnda nasl durulacam reteceim. An
... : :lcl m?
Bunun olanaksz olduunu Temenime ara ede
m . Albay, benim saat 12.30'da yannda olmam em-
eni. Bilmem Temenim, Albay Hinka'y tamr m,
al:at kendisinin cann skmaya hi gelmez. Hem bir
t ay, bir Temenden st rtbededir, kural da by
Edir.
ok gzel. O halde, yarn saat 8'de karmdasm
~z benimle alay etme zevkini size tattracam!
Merhaba, Temen Pirch!
fkeden kendinden gemi temenin arkasnda
sakin bir ses duyuldu. Cephe gerisinde drt yl ei
tmci olarak bulunduktan sonra, gen subay, u sefil
Sovyetlerin ne olduklarn yakndan grmek istemi
e kendisini Stalingrad cephesine yollamlard.
5 nci Bl tammak istediiniz iin mutlu
Tim.
Temen titredi. Karsnda, bir kolunun yerinde, _
JO yeni sarkan bir albay vard, 27 nci Tank Alay
[ mutan, Albay Hinka.
Heil Hitler! Albaym.
Tamam, tamam, dedi albay glmseyerek.
Sen, Creutzfeld, haydi ty! Ahlar barmaya ba-
lamadan.
Kk Karde, rak! diye bir topuk vurdu.
Emredersiniz Albaym. On kova eksik. Ty-
yorum!
Demek 5 nci Blkle megul olacaksnz, Te-
men Pirch? dedi Albay, gen subaya souk, sabit
bir bakla bakarak. Sizi hemen uyaryorum; bu
bl bozmaynz. Taknacanz tavr bakmndan,
bilin ki; cephe kla deildir. Burada, parmak panto-
lon izgisi zerinde deil, tfein tetiindedir. Uma-
rm ki, fikrimi size ak seik belirttim, anlald m,
Temen?
Ve yamt beklemeden oradan ayrld.
Ne ete! diye dnd Temen Pirch. Cepheye
gnderilmek isteminde bulunduu o kahramanlk g-
nne iinden imdiden lanet okuyordu.
Alman Aristokratlar Dernei Bakan, Beutheim Teck
eaiberg Prensi ;bugn derneinin Nasyonal Sosyalizmi ve
pk politikasn kalpten desteMediini aklad. zellikle,
Dernein tm yelerinin Ari rktan olduklarn 1750 ylma
Ladar kantlayabilecek durumda olduklarn vurgulad.
19.1.1935
Krkl, siyah bir Mercedes gezinti arabas, Ber-
lin Dahlem'in huzur iindeki villalar boyunca ar
ar ilerliyordu. Araba durdu ve SS ofr yerinden
'rlad, Obergruppenfhrer Reinhard Heydrich'e ka-
py at, beriki arabadan indi ve eve kadar uzanan,
yi bakml patikada yrmeye koyuldu.
ki katl, beyaz, biraz kuytu bir villayd bu. i-
ekler ve meyve aalar taze bir koku yayyordu.
Heydrich, ak gri niformasyla gerildi ve zilini al-
madan, parmaklkl kapy itti.
Ev sahibi, stihbarat Servisi efi Amiral Canaris,
imenliin ortasnda byk bir ezlonga oturmu,
zeki bakl, esmer gzel karsyla konumaktayd.
Bahede ilerlemekte olan adam grnce, aran
amiral:
Hay Allah, ne istiyor! diye mrldand.
Heydrich'le ban dertte mi?
Onunla, insann ba hep dertte olur!
Bayan Canaris, korkun kiiyi karlad, o da
uzanan eli nezaketle pt.
zerine bir sinirlilik gelen amiral de ayaa kalk-
mt.
Gnaydn Herr Obergruppenfhrer, dedi, Ba-
yan Canaris oturacak bir yer gstererek. Size bir'
konyak ikram edebilir miyim?
Teekkr ederim, dedi Heydrich uzanan barda-
kabul ederek.
Bir suskunluk oldu. Scak boucuydu, frtna n-
cesi gibi.
Bu hava sizi yoruyor olmal, diye mrldand
Madam Canaris.
Bunu dnmeye hi vaktim olmuyor, ok fazla
iim var ve ok da skntlarm. Adam, amiralin
gzlerinin iine bakt, Son zamanlarda Dsseldorf'
ta bir mesele var, mthi can skc bir mesele. Bir
an bekledi, fakat amiralin yz bir aa kt his
sizliindeydi. Adamlarm, Kont Osterburg diye biri-
ni tutuklamak zorunda kaldlar...
Madam Canaris, elinde olmayan bir kprdanla
kprdand ve gzlerini indirmi, bardayla oynayan
kocasna kaamak bir bak frlatt. Bir tehlike kanat
am, szlyordu. Heydrich orada bir nezaket zi-
yareti iin bulunmuyordu.
Ama, Kontu bulamamlar adamlarnz galiba?
diye sordu Bayan Canaris glmseyerek.
Bunu nas biliyorsunuz? diye serte sordu
Heydrich.
yle anladm, dedi Madam Canaris sinirli bir
glle. Biraz nce can skc bir meseleden sz et-
mitiniz.
Gerekten de yle demitim. Amirale dnd.
Fakat beni en ok artan,, bu kont Osterburg'un
Roma'da ortaya kmasdr. Kendisi, gnlerdir hep
Angelo Ritano denilen birisiyle birlikte grlyor.
Bana yle geliyor ki, bu Ritano sizin servisiniz men-
suplarndan, Amiral, yoksa ben mi aklanyorum?
ok mmkndr, diye yantlad Amiral Cana
ris gzlerini kaldrmadan. Arzu ederseniz bir soru
r irma yapaym.
Bunu kendim yapabilirim.
O kadar acele mi?
Heydrich kalkt ve eldivenlerini ehne geirdi:
Bende her ey aceledir, dedi. Bu ksa ziyare
an iin beni mazur grnz, Gestapo efiyle nemli
bir randevum var.
Ve geldii gibi, sessizce gzden kayboldu.
6 ALBAY HNKA'NI N CEPHEDEN GNDERL
Bir sabah, kar frtnasyla bir kat daha artm
dondurucu bir soukta, Porta ile ben, ar yarak al-
bay Hinka'y Gumrak havaalanna kadar gtrmek
zorunda kaldk. Alevler iindeki tankndan kabilen
:;r tek o olmutu.
Uak alamnda, yzlerce yaral, Stalingrad cehen-
neminden karlmay bekliyordu. Motorlar al-
makta olan uak orada duruyordu. Bir bahekim,,
iarlarla kapl sedyeler arasnda dolap duruyor, na
Ml izni veriyor, verir vermez de iptal ediyordu. Al-
bay Hinka iin de M kez ayni ey oldu fakat Porta'
mu sabr iyice tat.
Esasl are aramak gerek, imdi icabna baka-
rm. Bu enayiler Joseph Porta'nm kim olduunu da-
ha bilmiyorlar. Kodamanlarla iliMsi olan, bizimki-
lerden birini grdm. Bekle beni.
Bir eyrek saat sonra, yamnda pilot niformal
bir Oberfeldwebel ile dnd.
Sana verdiim ktlara, ydzl rtbelilerden
dokunmay gze alacak tek Mi yoktur, diye gvence
verdi adam. Ancak, eer beni satarsan, Tanr yar
dmcm olsun! Seni Finlandiya'da olsan da bulurum!
Benim kimin hizmetinde olduumu unutma!
Unutmuyorum, arkada, ama kes u tehditleri,
sinirimi bozuyor. kimiz dost kalsak daha iyk nk
ben de gevezelik edersem, sen de terlersin; u halde
detik. Bizim Albay gvenlie ulatktan bir saat
sonra, mangr alacaksn. Fakat, subay olacan gn
bunu unutma!
Esrarengiz katlar albay Hinka'nm kaputunun
altna sokuturdu ve tmen numarasn bir bakas
nmkiyle deitirdi, onu da bileine balad. Bahe-
kim, arkasnda bir grup hastabakcyla, koa koa
geliyordu.
Size savumanz syledim! Haydi, tozolun u
eytan gtresi sedyenizle, gtrn onu pansuman
salonuna!
Sayn Bahekim, dedi Porta hazrola geerek,
bizim yaral Albaymz, Ordu emriyle gnderilmek
zorunda.
Burada, kumanda bendedir, diye patlad ba-
hekim bomba gibi. Burada, Fhrer'in kendisi bile
sz sahibi deildir.
Emirleriniz bastne, sayn Bahekim, diye sa-
kince karlk verdi Porta, cebinden bir kk not
defteri kararak, Saat ka? diye bana sordu.
10.32.
Ne yapyorsunuz? diye bard doktor fkeyle.
Yaral Albaymla dndm zaman, Ordu emri-
nin saat kata ve kim tarafndan bozulduunu bil
direbilmem gerek.
Gsterin bana u Ordu emrini! Bahekim k-
tlar kavrayp ald ve annda sakinleti. Haydi sed-
yeyi uaa ykleyin ve ortadan kaybolun, ama bana
oyun oynadmzsa vay halinize! Hi balamam.
Sedyeyi, kalkmak zere olan uaa yerletirdik-
ten sonra, ben endieyle sordum:
Ya bu pis herif renirse iin i yzn, ne ya-
pacaksn? Bu senin kellene mal olur!
J
Hibir ey sormayacak, be budala, diye yant
ad Porta kaygszca. yle bile olsa, bir aresi bu
, nur elbet. Birinde, Heydrich'in annemin days ol-
duunu sylemitim. Grmeliydin nasl drt dnd
Lerdi! Btn alaya benzin saladm.' Bizde hl ef
.'den Sibiryallardan daha k korkulduunu an-
madn m henz?
Bu srada, elinde bir kt sallayarak, koarken
; _oelenip duran bir yarbay grld.
Uakta bir yer! diye bard. te emir. Fh
r in genel kararghndan geliyor.
Maalesef, Albaym, dedi pilot glmseyerek ve
gidi emrini buruturup atarak. Bu gibi belgeler
gnden beri geersiz oldu, sava blgelerindeki as-
ker kaakln nlemek iin bir nlem olarak.
Ben! Kaak ha! Siz bir Alman subayna haka-
ret ediyorsunuz!
Porta eildi ve karn iindeki kd ald.
Doru, Gustav, dedi. Bir Albaya kar byle
davranlmaz. Halen faal bir kdemli onba olarak be-
nim de grevim, durumu jandarmalara haber ver-
mektir, hem de derhal!
Gzel fikir, dedi pilot geni bir glmseyile.
<Git yleyse muhafz kpek timini ar. Fhrer'den
gelen bir emir iin ne diyecekler pek merak ediyo-
rum.
Yarbay, birden ok endieli gzkt. Porta'ya
asld ve uakta bir yer iin yirmi bin Reichsmark
vereceini pilota fsldad.
Defol buradan, irkef! diye grledi havac. Ko-
kuyorsun!
Porta, yarbayn yakasna yapt ve ona bir tek-
me savurarak adam karlarn iine yuvarlad. Tam
o srada iki jandarma gzkt.
Asker! in tamam. Bir subaya saldrmak!
Bir kaak olursa i deiir ama! Uaa kapa
atabilmek iin pilota yirmi bin mark teklif etti.
Ayaa kalkan yarbay, uzun kaputundaki karlara
silkeliyordu.
Tutuklaym u adam! diye bard Porta'y
gstererek, Bir Alman subayna saldrd.
Kimlik belgeleri! diye emretti muhafzlardan
biri tabancasn ekerek. Hem bir subay konuur-
ken, esas durua gein. Anlald m?
Porta, hi aknlk gstermeden, buruuk kd
kard ve jandarmaya teslim etti.
nce u subay kyafetindeki ala tutuklaym
u sresi dolmu kdn Fhrer'in genel kararg-
hndan geldiini sylemek kstahln gsteriyor!
Afallayan jandarma, emir belgesine bir gz gez-
dirdi.
Yarbaym, dedi, ok zlerek sizi asker ka-
a phesiyle gzaltna almak zorundaym ve en
kk bir kama teebbsnzde silhm kullana-
cam hususunda da sizi uyaryorum.
l gibi sararan ve durumu hararetle protesto
eden subay, iki jandarma arasnda gzden kayboldu.
te tamam! dedi Porta elini ykar gibi bir jest
yaparak.
Pilot, rtlerle iyice sardmz Hinka'nm sedye-
sini uaa iyice yerletirmemize yardm etti. Uan
iinde bile insan souktan donuyordu.
unun iine kapa atmak! diye iimi ektim.
Stalingrad'dan sa klmayacak.
Her eyi olduu gibi kabul etmek gerek, dedi
Porta omuzlarn silkerek. Biraz ansla, biraz da ka-
fay ileterek gene de iin iinden klabilir.
Topallayan veya hatta srnen bir yaral kalaba-
l nakliye uann evresini sarmt. Bar, a-
r ve yalvarlara kar duygusuz jandarmalarn bu
zavalllar dipik zoruyla uzaklatrmalar gerekiyor-
du. Uakta bir yer bulmak, hayatn kurtarmak de-
mekti. Her yandan, zayf hayaletler kyordu; karlar
iinde bir Harikalar avlusu; uan kaplarna, gv-
desine, pilota aslyorlard; ama bouna. Uaklar ok
tan fazlasyla yklenmiti, uan yk blm kan
iindeki adamlarla doluydu. Mhimmat, pansuman
ve radyo telsiz sandklar ve malzemesi bile, daha faz-
la yaral almak iin atld. Bunlar arasnda, ayan ye-
rine, artk yalnzca kpkrmz, ucu kesik iki gdk
vcut azas kalan gen bir temen de vard.
Albay Hinka'y gtren uak, pist zerinde ok-
tan yrmeye balamt ve Porta'mn arkada da
bize byk iaretler yollad; kocaman beyaz eldiven-
leri net olarak gzkyordu. Uak dnd ve mo-
tor vnlad.
Bir ykselebilseler! ki kat fazla ykl. Pilot
gazlad, uak bir kar bulutu iinde ar ar yerden
kesildi ve tekerlekleri neredeyse hangarn atsna
srtyordu; fakat ykseldi, kanad zerine yatp kv-
rld, son kez zerimizden geti, sonra ar JU 52, bu-
lutlarn iinde kayboldu.
Ne radyolar, ne de bir eyleri var, nasl ka-
caklar iin iinden?
Hep yle alnndan osurma bakalm, diye ho-
murdand Porta. Gstav mesleinin ehlidir, pek g-
zel gidecek.
Ondan sonraki JU, kendi sras geldiinde kalk-
yordu. Tam ykselebilmiti ki, bir dikeldi ve arkaya
devrildi. Mthi bir patlama ve her ey bir alev de-
nizine gmld. ncs, bir gdml mermi h-
zyla yerden kesildi. Pistten kt, bir tam ters c
yapt ve btn hzyla telrg itine doru devam
etti. Biz bir felket bekliyorduk, fakat ite varmadan,
ykseldi ve Bat'ya doru kvrld, sonunda gzdean
kayboldu.
Bizi getiren amfibik araba.dn iin bekliyorin.
fakat yannda, krmzya dnm kar zerinde, gr:
bir yn byk bir hayretle grdk. Bu, 20000 Mark-
lk yarbay idi.
Demek i sk! diye haykrd Porta. Stalingran'
da, sava divan elini pek abuk tutuyor! uradan:
cehennemden kurtuldu ama, istedii gibi deil! Ba
r zaman subaylk etmek, elbette olduka kolay;
ama savata...
Acaba ka tanesini kuruna dizdiler burada?
Pek ounu, kesinlikle. Avc birliklerinden bir
bir Feldwebel bana, yalnz kendi blnn bunlar-
dan 850'sinin canm cehenneme gndermi olduunu
syledi. Sava divannn kan gnderdii hibir za-
man bilinmeyecek, bu ok gizli!
Kestirmeden Kzl Meydan'a varmak iin, Litvi
nof caddesinden indik, meydandaki kavlardan biri
geici hastane olarak kullanlyordu; alaya bir sandk
pansuman malzemesi getirmemiz emredilmiti. Mt-
hi bir kan, bok ve rm beden kokusuyla kar-
latk. Yaraklar birbirlerini zayf lamba klarnn
aydnlatt yan karanlkta seebiliyorlard. Bir ce-
sede taklp bir zavallnn zerine dtm, can ac-
syla inledi.
Yer olmadn grmyor musunuz! diye bar-
d bir yaral Feldwebel. Siktir olun ikiniz de bura-
dan!
Yaral msnz? diye sordu maskesinin altn-
dan bir doktor.
Hayr, buraya pansuman malzemesi almaya gel-
dik, dedim alay emrini kendisine uzatarak.
Sadan drdnc kap, fakat hazrola gemeyi
unutmayn. Oras akaya gelmez.
Salk avuu getirdiimiz emri okudu, bize ga-
rip bir tavrla bakt.
Pansuman malzemesi mi? sterseniz size gazete
kd vereyim, on be gndr biz de bunu kullan-
yoruz. Ve morfin ha? Neden, karbon gaz ve bir de
ameliyat ekibi yok? dedi gittike ykselen bir ulu-
mayla, Siz kendinizi nerde sanyorsunuz, hyar aa-
lan? Stalingrad'da olduunuzu hl bilmiyor musu-
nuz? Hele u iki sadaa bakn! u iimin arasnda
kafa tlemee gelmiler! stekmi! Beni Noel Baba
sanyorlar! Hmla emri yrtt ve her birimize bir
parasn verdi. Aln, yutun bunu ve iyi belleyin;,
buras Stakngrad'dr, hibir ey yoktur ve gelmeye-
cektir de! Bizi Ordu'dan, sildiler, biz yokuz! Haydi,
imdi gidin de o emirle knz silin!
Hastane den kovulduktan sonra, kentin dnda,
beyaz bir kuzu postu palto giymi, tfei gsnde
apraz ash biri tarafndan durdurulduk.
Nereye gidiyorsunuz? diye bard buldog su-
ratl bir temen.
Temenim, yaral Albaymz Gumrak'a gtr-
dkten sonra alaymza dnyoruz.
Asker kimliklerinizi diye emretti. Tamam.
imdilik burada kalacaksnz. Arabanz, oradaki
aalarn altna sokun, size el bombas verilecek ve
bizimkilerle, burada, yolun zerinde birlikte olacak-
snz.
Bize el bombalar verdiler ve bir takma dahil
edip, tekinden daha suratsz bir jandarma Feldwe
bel'in emrine verdiler.
Burada ne oluyor? dedim ok alak sesle bir
topuya.
Kr msn? Bir sava divan komandosu oldu-
umuzu grmyor musun? Arkan daki hendee bir
gzatsana, bu yalnzca bu sabahki alma! Ben bu
pis birlikte ancak iki gnlm. yi bir t dinler
misin? Frsatm bulur bulmaz, ka buradan.
Aym anda, bir avc tavuru ortaya kyordu. Gr-
kemli bir biimde donatlmt, hibir eksii yoktu.
ki sarn kamyonuna kadar, tam tekmil.
Nereye gidiyorsunuz? diye sordu beyaz kuzu
postu paltolu jandarma komutam.
Don nehrinin kvrmnda toplanma emri var,
dedi nemle temen.
Emir iptal edildi. Burada mevzie gireceksiniz;
size yerleim yeriniz gsterilecek.
zgnm, aziz arkadam, dedi jandarma su-
bayna kmser bir bakla bakarak. Bana verilen
emir, Don'un kvrmnda yeniden dzene girmektir
ve ben emirlere itaat ederim.
Jandarma komutam tabancasn ekti, namluyu
temene dorultup:
Burada mevzileneceksiniz, yoksa sizi kaak di-
ye astrrm, dedi. Ben Bakomutanlk emrindeyim.
Temenin benzi att, alm satmay brakt ve ya-
vaa trtmdan aa indi.
Helmer, temene mevzilenecei yeri gster,
dedi komutan kmseyerek.
Arkada, diye kekeledi temen, anlamak ge-
vrek M...
Fevkalde anlyorum. Bir T 34 tarafndan ezil
_meden, topraa yapn.
Alt saat, her eit silahh bir kaaklar nehrini
. durdurmak * iin o mevkide kaldk. Hepsinin de tek
bir dncesi vard: Stalingrad kazann terk etmek,
. saldrmakta olan T 34'lerden ve Sibiryallardan uzak-
lamak. Bazlar, durdurulunca, mthi tehditler sa-
vuruyor, zel grev diye baryorlar, bir ksm da,
yalvar yakar oluyorlard, fakat jandarma acmasz-
dr. Ktlar, emirler yararsz, ayet hikyeyi fazla
uzatanlar olursa, idam mangas karsna dikilmek
var...
Bir sre sonra, Porta'yla ben, komutann pene-
sinden kurtulmay gene de baardk; zel bir afla
deil, kukusuz, fakat Porta'mn Bakomutanlk m
.hrl emirleri getirtmekte gsterdii ileri grllk
sayesinde. Bu tr imza, muhafz kpeklerinin en kan
hlarn bile dize getirir.
Amfibik tat Kuperossnoye yolunda hzla gider
ken, Porta kaygszca slk alyordu. Kara k sou
, u vard. Kaputumu bama ekmi uyukluyordun,
bir kar frtnas ime giriyorduk. Araba iki kez a-
kld, krekle kurtarmak gerekti. Yolda in cin yok
Kar ynlar yer yer yle yksek ki, telgraf direkle-
rini bile. ayor.
Kuperossnoye'den olduka uzakta, svari kollary-
la karlatk. Ters yne kollar boyu gitmemiz gerekti;
dneyen atlar, kaygan ince buz zerinde tutunabil
nek iin ok glk ekiyorlard.
Bu hantal beygirler nereden geliyor olabilir? de-
li Porta ok ararak. Bu kadar canl biftei g-
mnce, insann itah kabaryor; ben at etine bay
rm.
Atlardan buhar bulutlan ykseliyor, ya deri ko-
usu yaydyordu. Birden, iki at rkp aha kalkarak
70lu tkad, bir subay trsa kalkarak geldi, anlal
nayan bir eyler bard. Svariden sonra, ksa nam-
ldan kayp giden kar bulutlanna dikilmi obsler
gzkt; arkasndan, buldozerleri ve mekanik k.
rekleriyle istihkam erleri. Btn bu topluluk bizim
geldiimiz yne doru gidiyordu.
Olanaksz! Bize takviye gnderiyorlar, diye
taykrd Porta. u gereci gryor musun? Yeni, p-
rl prl. Sanki Romanyahlar.
ki saat, bu koca koca konvoylar boyunca ge-
mek gerekti, en azmdan bir tmendi. Porta, aralan
kayak ykl kayak avc birlii erlerine neeli ia-
retler yapyordu.
Birden ylesine ani bir fren yapt M, araba, kay-
gan yol zerinde tam bir ters dn yapt.
Derdin! diye bardm korkulua smsk tu-
tunarak.
Yolun ortasnda, elinde, DUR! yazl pano bulu-
nan bir subay duruyordu. Porta, direksiyona yumul-
du ve araba ters yne dald.
Bunlar Rus! diye uludu Porta.
Stoi! Stoi! Arkamzda barlar nlyor, si-
lah sesleri yanklanyordu. Porta, bir lm yar h-
zyla, arabaya, dar bir orman yolu zerinde, aalar
arasmda, kayak gibi slalom yaptnyordu. Nihayet
durdu ve alet sandndan iki krkl Rus kasketi -
kard, soluu kesile kesile:
Hitler'in apkasm bir yerlere sokmak daha iyi
olacak. u van'm subaym fark etmem bir ans oldu,
yoksa bu apa oturmamz demekti!
Tyelim! dedim dehet iinde arkama baka
rak.
Rus makinehlerini gsmzn zerine astk, ya-
kalar kalkk, alnnda kzlyldzla, krk Rus kasketi
bamzda, fakat el bombalar hemen elimizin altn-
da, ylece ormanda yolumuza devam ediyoruz. AZJ
sonra, hep yry kollaryla dolu ana yolu yeniden
buluyorduk. Porta, bir yolda enlemesine dnd ve
motor birden tekledi, sonra, anayolda birka metre
kala durdu.
Bizim kula sal Porta sakin sakin indi ve dn-
yann en kaygsz insan tavryla, en doal biimde
kaportay at.
Anayoldan, ark syleyerek bir kazak tmeni
geiyordu. Bu ark syleyen kazaklar, kineyen at-
lar, alabildiine romantiktiler, fakat u an iin bu
romantiklik beni dehetten donduruyordu. Elim ta-
bancamda, Porta'mn bujileri temizlediim, karbra
tr ve gzden geirdiini gryor, bir yandan
da, ceketimin yaka iinden kafatas iaretini skp,
iniyordum. Bu kurundan yaplma zmbrtlar pek
ok tank erinin yaamna malolmutu. Bizi hep Eic-
ke'nin tmeni (lmTmeni) diyebilirler.
van'dan korkuyor musun? dedi Porta sinsice
alayh bir tonla. Bu makineyi yrtek de para etmez,
bir yakalanrsak, herifler bizi kasketlerimiz, Rus ma
kinelerimiz yznden zaten temizlerler. Aldanm-
yorsam, senin sng bilenmiti. Birinci Dnya Sava-
nda, yalnz bu yzden askerleri kuruna dizerlerdi.
Ancak hileyle bu iten syrlabilinir ve u gzleri ba-
l yabanllardan daha budalas da yoktur.
Aaln alt yanmdan bir topu onbas kt
ve bize doru ilerledi.
Sdrastye*
Sdrastye! diye kark verdik hemen.
lgilenen bir tavrla, arabann evresini doland.
* Gnaydn.
Hitler maiyna, dedi byk bir glmseyile
ire n tekere bir tekme atarak.
Da.*
Naroyi?
Da.
Onba bir kahkaha att ve motora eilerek Por
ia'ya ahbapa bir dirsek vurdu.
Yalofka, dedi Rus yal parmaklarn uzun top
;u kaputuna silerek.
Adam bir saksaan gibi gevezenin teki, biz de,
Da, ya da Niet diye yantlayarak, savuturmak
stiyoruz, ansmza ne karsa. Porta kendisine bir
ssrar sigaras uzatyor, sevinten hopluyor. Bunu ne
eden bulabilmiiz?
Yenisseisk, diye yantlyor Porta bu kentin ne
*ede olduunu bile dnmeden.
Ben ita'damm, diye akhyor onba, Mos
iovahlardan nefret ederim. Rusay domuzlar gibi
ionuurlar, Siz Yemsseiskklerin dilini anlamak da
oi ama, hi olmazsa, sizler mert kiilersinizdir, on-
ar gibi kendim beenmi deilsiniz. Devrimde, on-
arn topunu birden ldrmeliymi.
Porta, arabay yola karmay sonuta baaryor
r
e ben rahat bir soluk akyorum, fakat ne yazk ki
laha 10 metre gitmeden bir kar ynna gmlyor.
Karl havada atla gitmek daha iyi, diyerek s
tyor onba.
mz birden destekleyerek, omzumuzla iterek
turtarmaya alyoruz, ama nafile, hibir sonu
r
ok, tekerlekler ylesine patinaj yapyor.
Bekleyin, diye baryor onba aalarn al-
nda kaybolurken.
Acaba ne istiyor? diyorum sinirlerim iyice ge
ilerek.
Yardm iin arkada armak, diye yantl-
yor Porta alayla. Ruslar hi nazik olmaz, diye kabul
dilir daima.
Evet.
Bu arabay burada brakp svalm!
Biraz sakin ol, sersem! Al makineliyi, baktn
amata ediyorlar, mdirirsin yere hepsini. Tm Kz
Ordu'yla gelecek deil ya!
*Btn anlattklarn anladn m?
Kukusuz, hayr! Zaten o da bizim dediklerimizi
anlamad, ne var bunda aacak? Rusya koca bir
lke. Birok lehe var ve de kk cumhuriyetler
birbirlerinden nefret ederler. ita'dan geldiimizi es
kaza sylemi olmamamz da bir ans! Ben tam yle
demek zereydim.
Yenisseisk nerede?
En ufak bir fikrim yok, ama geen gn ldr-
dmz komiser oradand, demek ki Rusya'da.
Onba adamla dnyordu.
Davai! Davai! diye bard cokuyla.
Gz ap kapayncaya kadar, araba kar ynn-
dan kt.
Dassvidanya!* diye bardlar hep bir azdan,
biz hi ses karmadan arabay srp giderken.
Gene bir Rus piyade yry kolu, sonra, bir
kurmay arabasmn gemesi iin kenara ekilmemizi
iaret ettiler. Bir kavakta, bir tmgeneral, nnden
geen birlikleri denetliyor.
Yaya devam edelim, diyorum ok sinirlilikle.
Bize dikkat etmezler. Yoksa bir amata kacam
hissediyorum!
Budalaca eyler syleyip durma. ki Alman kah-
ramannn, Volkswagen'le Rus hatlarnn arkasnda
gezinecek kadar akln karm olabileceine kim ina-
nr? Onlar bizi, Hitler'in tat aralarndan birini ka-
ran iki Rus sanacaklar.
Kk bir yan yola girip, anayoldan kmaya
alarak, Bolyov boazndan iniyoruz, fakat jandar-
malar, fkeli bir jestle bizi anayola gnderiyorlar.
Devam etmekten baka yapacak ey yok.
* Hoa kaim.
Volga'nm yannda, devrilmi iki byk araba va
>uru grlyor. Sonuta, enlemesine bir yolda, bir-
ok askerin bouk barlar arasnda ilerlemeyi ba
laryoruz.
Ne brp duruyorlar? diyorum korkuyla,
lehet iinde.
Dikkat etmemizi. Bu yol Almanlara gidermi,
ln artk!
Rahatlayarak, Porta Rus kasketini karp, ara
jann iine, ta dibe frlatyor.
Sonunda, bir Alman baraj ateiyle durdurulduk;
;aran topu erleri, nereden geldiimizi sordular;
iediimize ylesine az inandlar ki, bizi batarya ko
nutamna gtrdler! Alaymza dnme iznini kopa
"abilmek iin, iki saat palavra skmamz gerekti.
Oraya varnca, her yerde panik hkm srd
I grdk. ok kara, uursuz haberler dolayordu
Drtahkta. Ruslarn, cepheyi birok yerden yardklar
syleniyordu.
ktidar ele geirelim. Onu korumak iin ne gerekirse
gereksin, asla geri vermeyeceiz.
osepfh Gbbels, Propaganda Bakan'ndan
Ernest Thaelmann'a/3Ocak1932.
ki atk, bu saatlerde tenha olan Tiergarten'in
aal yolunda, hzlca trsa kalkm, yan yana gidi-
yorlard. Sabahn saat alts daha vurmamt. Bun-
lar, Obergruppenfhrer ile Amiral Canaris idi.
Birka mahpusa Polonyal niformas giydirip,
onlarla Gleiwitz radyo istasyonuna bir sabotaj orga-
nize etmek fikri ok gzel, dedi Heydrich. Bu bize,
Polonya'ya saldrmak iin hak verdirecek ok iyi bir
neden olacaktr.
Evet, bundan sz edildiini iittim, diye yant-
lad Canaris, yz aska, fakat ben bu fikirde de-
ilim ve bu denli baya bir hilenin gizli kalabile-
ceini dnmyorum!
A korkmayn! Operasyondan sonra, hibir mah-
pus sa kalmayacak, dedi sinsice srtarak Heydrich.
Ama, bu ii yapacaklara zgrlkleri iin sz
verildi, nk hepsi de gnll.
ok mmkndr fakat yerine getirilmesi ola-
naksz bir szdr bu. Hem siz benden daha ok bi-
liyorsunuz konuyu, Amiral. Sizin 2. ubedeki yakn
alma arkadalarnzdan birinin bana sylediine
gre, fikir sizin servislerinizden gelmi. u halde, bu
ILI: ii yklenecek olan sizsiniz, dedi tepeden bir
Mrla kl gibi olmu kk amirale bakarak.
^miral atm adi yrye geirdi, hayvann boy
tnu okad ve yavaa, RSHA'nm korkun efine
ni:
Hayr, Obergruppenfhrer, benim servislerim bu
seleyle megul deiller, dedi.
Heydrich yzgei bir dn yapt. Bir aakakann,
fes gvdesini gagalad iitiliyordu. Nazi krbacy
rzmesine vurdu, gezinti arkadana bir yrtc ku
dyla derinden bakt:
Peki, nedenini renebilir miyim? Fhrer bu
p onaylad.
Hakl olarak. nk, fikir benden gelmiyor,
ye yantlad souka amiral. Benim servislerimden
Erinde, haberim olmadan kotarlm.
Gene de sizin omuzlarnza binecektir, diye
fcrhk verdi Heydrich, inceden alay ederek. Emri
fczdekilerin icat ettii eyden siz sorumlusunuz. Dn
E konudan, Reichsfhrer ve Reichsmarschall ile
iz ettik, ikisi de benimle ayn fikirdeydiler. Bu i,
t:ak sizi ilgilendiriyor.
Canaris bir sigara yakt ve Reich Gvenlik Ser-
semin bu edepsiz, ahlaktan nasipsiz efim szerek,
bmtu:
Bu sevdadan vazgein, sayn Heydrich. D-
lnz ki, bu eylemin benim srtma bindirilecein
kn oktandr korkuyorum. Benim de olduka haber
i olduumu gz nnde tutunuz, ben de Fhrer'le,
iem de ok yakn bir zamanda, ak yrekle bir ko
fcma yaptm ve o da bana tamamen hak verdi. Bu
pk... naho metodun, kar casuslukla hibir ilgisi
oktur, hem de btn orduyu skandal konusu yapa
ktr. Fhrer de benim gibi dnyor. Bu i, G
eniik Servisime dyor, yani size, Obergruppenfh
Bir sre daha trsa kalkarak, suskunluk iinde
t srdler. Sonra, Heydrich Amiral 'e doru eildi:
naho ii yklenecek olan sizsiniz, dedi tepeden bir
bakla kl gibi olmu kk amirale bakarak.
Amiral atm adi yrye geirdi, hayvann boy-
nunu Okad ve yavaa, RSHA'mn korkun efine
dnd:
Hayr, Obergruppenfhrer, benim servislerim hu
meseleyle megul deiller, dedi.
Heydrich yzgeri bir dn yapt. Bir aakakann,
aa gvdesini gagalad itiliyordu. Nazi krbacy
la izmesine vurdu, gezinti arkadana bir yrtc ku
bakyla derinden bakt:
Peki, nedenini renebilir miyim? Fhrer bu
fikri onaylad.
Hakl olarak. nk, fikir benden gelmiyor,
diye yantlad souka amiral. Benim servislerimden
birinde, haberim olmadan kotarlm.
Gene de sizin omuzlarnza binecektir, diye
karlk verdi Heydrich, inceden alay ederek. Emri
nizdekilerin icat ettii eyden siz sorumlusunuz. Dn
bu konudan, Reichsfhrer ve ReichsmarschaL :1e
sz ettik, ikisi de benimle ayn fikirdeydiler. Bu i
ancak sizi ilgilendiriyor.
Canaris bir sigara yakt ve Reich Gvenlik Ser-
visinin bu edepsiz, ahlaktan nasipsiz efini szerek,
konutu:
Bu sevdadan vazgein, sayn Heydrich. D-
nnz M, bu eylemin benim srtma bindirilecein
den oktandr korkuyorum. Benim de olduka haber-
li olduumu gz nnde tutunuz, ben de Fhrer'le.
hem de ok yakn bir zamanda, ak yrekle bir k:
numa yaptm ve o da bana tamamen hak verdi. 3u
ok... naho metodun, kar casuslukla hibir ilgisi
yoktur, hem de btn orduyu skandal konusu yapa-
caktr. Fhrer de benim gibi dnyor. Bu i, G-
venlik Servisine dyor, yani size, Obergruppenf Ih-
rer.
Bir sre daha trsa kalkarak, suskunluk iinde
at srdler. Sonra, Heydrich Amiral'e doru eil di:
:c3
Amiral Canaris, siz bir tilMsiniz, dedi. Val-
lahi size hayramm! Fakat, kendinizden bu kadar emin
olmayn. Tilkilerin de yakaland olur.
Hafif drtnala kalkarak, kendisini bir baka aa.
l yolda bekleyen Mercedes'e doru uzaklat.
1 TOPTAN DAMLAR
Bir gece, Stalingrad yaknmdaki bir tarlaya bir
HE III indi. 6. Ordu'dan kimse, uan getirdii yol-
cuyu tahmin etmiyordu.
ni de az gizli olmad. Yalnzca, MATUK para-
t alaynn yksek rtbelileri hazr bulunuyorlar-
d; iniini yapar yapmaz, hemen kamufle edilen ara,
arazide hemen hemen gzkmyordu ve evresini sa-
ran paratler de, uaa yaklaacaklarn hepsine
ate etmek emri almlard.
lk inen yolcu, ince uzun bir kiiydi. Bu adam,
tm toplama kamplar yksek efi ve Kafatashlar
Tmeni denilen 3. Panzer Tmeni Komutam, Theodor
Eicke idi. Bu kiinin patavatszlk ve sertlii, Fhrer'
in kendisine kadar herkesi kzdryordu, yle ki, t-
meni btn sava boyunca izinden yoksun kalmt.
Eicke'nin hemen arkasmdan, temizleme uzman bir
SS takm gzkt. Eicke ve kaatilleri, parat
alaynn bir motorlu kzana bindiler, aracn her za-
manki ofr, yerini, Oberscharfhrer Henzel'e,
Dachau'da kendisine taklan adyla Katil e vermek
zorunda brakld.
Bir kar frtnas iinde, kzak ve uursuz yolcu-
lar, daha nceleri NKVD'nin igal ettii mahzende,
ordu kurmay karargahm ziyaret etmek zere, Sta
lingrad'a doru hzla kayp gittiler. LW* harfleri, SS
* Hava Kuvvetleri.
adyla deitirilmiti. Eicke hibir eyi yarm yap-
mazd. Dachau'daki tutuklular, Avusturyal anslye
Kurt von Schuschigg'den, Berlin'in sefil mahallelerin-
den sklp karlm Yahudilerin sonuncusuna ka-
dar, hepsi buna tankt.
Eicke'nin 6. Ordu Karargah'na umulmadk geli-
i, panik yaratt. NKVD'nin eski forsa muhafznn
dairesini igal eden Ordu Komutam General Paulus,
dehetle rkerek ayaa kalkt, fakat odann giriin-
de, bacaklarm aarak ayakta duran Eicke'ye neza-
ketle elini uzatt. Eicke, uzanan eli grmezden geldi
ve ift kaputlu, palaskasz ordu komutan generale
tepeden bakt. Nazi, gzel dikilmi inci grisi palto-
sunun zerine, siyah deriden bir yamurluk giymiti..
Siz de kimsiniz? diye sordu Eicke kmseye-
rek, uzun bir puroyu ar ar yakarken.
Orgeneral Paulus. Kiminle konumak onuruna.,
nail oluyorum?
Onur ha! ok bollam o, diye srtt Eicke.
General, ben SS Obergruppenfhrer Theodor Eicke'
yim, Fhrer'in temsilcisi olarak, buraya, acaba neler
yapmaktasnz diye grmeye geldim? Sava m yap-
yorsunuz, yoksa k tatilinde misiniz?
nce cerrah elli, kusursuz davranl General
Paulus kulaklarna inanamad.
General, sizi grnce, bir Alman kaputu iinde
kemiklerini stan bir bolevik esiri grdm san-
dm! Bir Reich askerine hi benzemiyorsunuz! Bura-
da disiplin iini ne yapyorsunuz? Galip gelmekten
vazgetiinizi Fhrer'e rapor etmekten znt du-
yacam.
Bu tonda konumay kabul etmiyorum! diye
patlad Paulus, elleri titriyordu.
Hi kavgac bir adam olmayan 6. Ordu Kurmay
Bakam General Schmidt atld. O, general Paulus'n
tam aksine, sapma kadar bir subayd, sert ve ken-
dinden emin bir askerdi.
SS Gruppenfhrer, cMsiplini bozuyorsunuz! i-
kayet edeceim!
Herkesin ikayet etmek hakkdr, dedi srtarak
Eicke, fakat kime? ayet Fhrer'e ise, o halde biz-
zat bana bildirin ikayetinizi, Stalingrad'da O'nu
ben temsil ediyorum.
Cebinden bir belge kard ve pis bir glmse-
meyle, masann zerine frlatt. Bu Adolf Hitler im-
zal, Theodor Eicke'ye, Stalingrad cehenneminde sa-
va divan kurabilmek iin tam yetki verdiini bil-
diren bir belgeydi.
Fhrer neyi bilmeyi arzu ediyor? diye sordu Pa-
ulus kaygs hissedilen kuru bir tonla. Burada olup
biten her ey hakknda benim tel raporlarm alyor.
Kendisine, elimdeki btn vastalarla bir yarma ha-
rekat nerdim; General Schmidt'in harikulade m-
kemmel bir plan var; 6. Ordu'nun yarsndan fazla-
sn hl kurtarabilmek iin, yalnzca Fhrer'in ona-
y bekleniyor.
Ordudan ve btn subay topluluundan nefret
eden Eicke, besbelli duyurduu dehetten yararlan-
yor, bunun tadm karyordu:
Fhrer, zafer kazanmanz arzu ediyor, hepsi o
kadar. Vallahi, size olduka da zaman brakt! Be-
nim tmenim burada olsayd, btn bu i oktan hal-
lolurdu! Yarma sz konusu deil, bunlar bir bozgu-
nu kamufle etmek iin birtakm szlerdir. Sovyet
yabanilerinin karsnda kalmaz, onlar mahvedilir.
Fhrer, bu srleri, burada, Volga'nm kysnda te-
mizlemenizi arzu ediyor. Nasl m? Bu sizin iiniz,
sizi bunun iin ordu komutanlna atamlar.
Bir neriniz var m? diye sordu bu iren ki-
iye tiksintiyle bakan Schmidt.
Hem de mkemmel, diye grledi Eicke. Bole-
vikleri Avrupa'dan srp karn. 6. Ordu'nun, faal
25 tmeni, 600.000 kiilik kuvveti ve 800 tank var,
daha ne istiyorsunuz baka? Byle bir kuvvetle be
dnya sava kazamhr! stenirse tabi! .
Bir kolunun bo yeni sarkan general Huber f-
keyle kalkt:
Sizin saygszlnz kabul etmiyorum! Burada
bir toplama kampnda deil, generallerin karsnda
bulunuyorsunuz!
SS, iki metre boyunun tepesinden glmsedi. Pu-
rosunun dumann, tannm olak piyade komutan-
nn yzne yava yava fledi.
Siz General Hubert deil misiniz? te Personel
Dairesi Bakam General Burghof'un size gnderdii
ey.
General Huber'in benz^ kl gibi oldu. Eicke, ken-
disine Fhrer'in genel karargahnda, Dou Prusya
inine gitme emrini uzatt. Bunun anlam neydi? 16.
Panzer'in komutanl kendisinden almyordu. Bu,
btn ailesinin cezaya arptrlmas, yok edilmesi mi,
yoksa tam tersine bir terfi miydi? Kararszlkla ken-
disine stn gelen SS'e bakt ve artk konumaya ka
rmakszn tm arlyla yerine kt. Bundan
byle urada bulunan generalleri neden destekleme-
li, onlara neden arka kmalyd? 6. Ordu'nun artk,
nefes alsa bile, l generalleri vard ancak. Gerek,
u beyaz yakal, cebinde Fhrer'in tam yetki belge-
sini tayan Nazi'ye aitti.
General Paulus susuyordu; o, ancak tek bir ey
arzu eden bir adamd: Herkesle iyi bir uyum iinde
yaasn, yedi kralla bark olsun; kitaplarna, klsik
yazar ve dnrlerine hayrand. Schopenhauer, Kant
ve daha ok kpeine dknd. Bylelikle, Eicke,
Zaritza yaknndaki, 71. Tmene gitmekte glk
ekmedi; komutan General Alexandr von Hartmann
daha nceden haberliydi. Eicke ile General, Birinci
Dnya Sava'ndan beri birbirlerini tanrlard. Von
Hartmann o sralarda blk komutan, Eicke de bir-
lik saymanyd. Eicke'nin ilk sahtekarln kefeden
Hartmann olmu, onu mayn temizlemek zere Cham
pagne'ya gndermiti. Eicke bunu hi unutmad.
Eee! Yorgun kahramanlar, diye bard SS
kurmay koruganna grltyle girerek, zaferi kopar-
mak g gzkyor gibi.
Von Hartmann hi sesini karmadan kendini
takdim etti.
Oo! Birbirimizi ok eskiden tanrz, dedi Eicke
tathlkla. Vaktiyle bana uygun grdnz o ans
unutmadm. Fhrer'in armaan, som altndan, ka-
fatas balkl ince bastonunu sert bir hareketle kol-
tuunun altna soktu, prl prl nianlarla ssl g-
snn zerinden, paltosunun yakasn at. Fhrer,
neler yapmakta olduunuzu grmem iin beni bura-
ya gnderdi. u az gelimi Sovyetlerle hikayeyi by-
le uzatacak bir neden yok; ne olursa olsun, tmeni-
nizi denetlemeyi arzu ediyorum, General von Hart-
mann.
Bu ba belasndan kurtulmaktan mutlu olan von
Hartmann onu, yzba VVeinkopf'un emrindeki 191.
ye gnderdi. Eicke, motorlu kzakla gitmeyi istedi, fa-
kat emir subay, bir piyade temeni buna hararetle
kar kt.
Korkuyor musunuz yoksa, temen? diyerek s-
rtt sinsice Eicke, kzaa atlayarak.
Temen omuzlarm silkti. ayet Eicke yaamak-
tan bkmsa, bu onu ilgendirirdi; kendisine gelince,
o, bu cehennemden sa olarak kurtulmay oktandr
artk ummuyordu. Ha bugn olmu ha yarn, ne ne-
mi var? Btn ailesi, Kln'de yknt altnda gml
kalmt, kencsinin sahip olduu ey, ancak u te-
hizat idi ve o bile ashnda kendinin deil, Hitler'indi.
Kzak ancak birka metre yol almt ki, etraf-
larnda karlar sramaya balad.
Rus el bombalan, dedi temen glmseyerek.
Birazdan, sahra topusu atee balayacak.
Szn daha bitirmemiti ki, havada slklar ve
uluyular balad. Eicke titredi ve mermileri kendine
eker gibi olan beyaz yakalann gizlemek iin ka-
putunu ilikledi. ,
Ne souk! diye homurdand, ylece bir tavr
taknmak iin.
Bugn o kadar deil, dedi temen alayl. Bu
sabah akrak kuu bile tyordu, bunlar ancak iyi
havalarda gelirler. u, ta orada, ileride, tepeler ara-
sndaki boaz gryor musunuz, diye srdrd s-
zn, ite oradan knca, size imdiden haber vere-
yim, van'm, bizi Stalin'in orglaryla selamlamak de-
tidir.
Devam ediniz, diye karlk verdi Eicke skn-
tdan terleyerek. Boazdan kar kmaz, gkyz
zerlerine ker gibi oldu. On org birden gdyor-
du. Eicke kzaktan srad, yere atlad, temen en
sonra indi ve karlara uzanm SS'leri seyretti.
Her zaman byle mi ate ederler? diye sordu
Eicke, utanga bir glmseyile.
O! Bu gn gene iyi. Geen gn, iyice lgnla-
malard. ki dakikada, bir taburu tm krp geirdi-
ler. Yzbamn 14. Alayn komutasm ele ald gn-
d.
Bir Yzba alay komutam ha!
En kdemli subay oydu, diye yantlad sakinlik-
le temen. Orglar hepsini devirmiler, perian etmi-
lerdi.
Tek szck sylemeden, yola yaya devam etti-
ler. Yzbay, Rus tfeklerinin zerine, birbirine ilik-
lenerek gerilmi kaputun altnda, baz erlerle ka-
t oynarken buldular. Yakt tenekeleri masa olarak
kullanlyordu.
Yzbamn selamlamasn bo yere bekledikten
sonra, Eicke, birdenbire, serte:
Fhrer'in temsilcisi olarak alaynz denetleme-
ye geldim, dedi.
Aman ok rica ederim, diye yamtlad subay.
Adamlar, orada piyade ukurundalar. Fakat, ken-
dinizi saknnz, sayn SS Gruppenfhrer, bizim ah-
baplar ok sinirli. Kmldayan her eye ate ediyor-
lar.
Siz o 'sayn', imdi aklmdan geen yere sokun!
diye bard Eicke. Bu tr burjuva deyimlerim biz
SS'lerde kaldrdk, akmzda olsun!
<ok mmkndr, dedi yzba ilgisizce. SS'
lerle ilgidi hibir ey bilmiyorum. Ben Ordu'daym.
Belli! Zafer nasl olsa elde, yalnzca kat oy-
namak kalyor! Sen dedi erlerden birine, alayda
ne i yaparsn?
Tanklar tahrip ederim diye yantlad kaln se-
siyle asker, bir gn nce el bombas ve maynlarla
on iki adet T 34 tankm safd braktn bile sy-
lemeden.
Daha on dokuz yanda var yoktu, fakat tank-
lara kar yaman bir uzmand. Ona baka bir ey
retilmemiti, bar zaman bir i bulamayacakt.
Keskin nianclardan bir kez daha saknnz,
Gruppenfhrer! diye muzipe bard yzba, Eic-
ke'nin kendisiyle birlikte gelen adamlarla uzaklat-
n grerek. Grneni devirirler. Dn sra bir Tu-
generaldeydi.
Eicke, inatla ilk hendeklere doru ilerledi. Ate
imdi yeniden balyordu. Oberscharfhrer Wilimer'
in surat bir bomba patlayyla gitti; Scharfhrer
Dwinger, tam kskmn siperliinin altmda, iki gz
arasnda alan bir delikle dt; bir er kopan ba-
cana bakp, bundan bir ey anlamad, acmyordu
da! Kan, kopuk blmden fknp, salverdi.
Ey sa! diye haykrd Eicke elinde olmayarak
Dachau'daki Yahudilerin cellad, bir Yahudi'yi
imdadna aryor, ama bir yandan da, hi bakma-
dan, can ekimekte olan birisinin zerine' basyor.
Tek bacakl bir asker artk ne ie yarar. Kazakistan'
m frtnas ona kefen olacaktr. Eicke, ar makineli
kullanan bir grubun yanma atyor kendini. Nianc,
41. Piyade Alayndan bir astsubaydr, SS'in beyaz
devrik yakalarna endieyle bakyor.
Dikkat, diyor, dn biraz fazla ilerleyen bir
generali devirdiler.
Eicke, keyfi olduka kaarak, yak ehreli gen
bir temenin iine sokulduu ukura vard.
Gruppenfhrer, sekiz gndr yiyecek scak bir
eyimiz yok. Levazm bizi sabote ediyor.
Sekiz gndr scak bir ey yok ha! Nerede sizin
seyyar mutfaklarnz?
Seyyarlar m? Temen ac bir glle gld.
Blkte, zaman zaman bir hayvan ldrlr, ite
yle yaayp duruyoruz!
Gratwohl! diye bard Eicke kendi adamlarn-
dan birine, Tmen levazm grevhsinin aslmas iin
gereken ilemi yapn! Ben, seyyar mutfaklar dzene
sokacam.
Temenim! diye bard bir astsubay. van kit-
le halinde saldryor.
Temen hemen kaskn bana geirdi, makineli
tabancasm kapt ve bir yandan koarken, bir yan-
dan da el bombalarnn kapsllerim ayordu. Sald-
r durduruldu, fakat Eicke buna pek at. Sava bu
adan hi grmemiti. Gen temen smakta
meldi ve yere serdii paftadan durumu inceledi.
Mevzii tutabilir misiniz, temen?
Bilmiyorum, Obergruppenfhrer, sava kaybe-
dildi, fakat ben, ancak emir verildii zaman silah
brakacam.
Seni bozguncu, imdi kuruna dizdirebilirim!
diye kkredi Eicke. Sava kaybedilmedi, aklnda ol-
sun, temen!
O! dedi gen temen bkkn bir glmseyile.
Fhrer, az gelimilerle savaacamz syledi, ama
ben imdiye dek, yalnzca korkun uzmanlar gr-
dm! Fhrer, Ruslara az deer biti ve ben tekrar
ediyorum ki, sava kaybedilmitir.
el silah sesi yanldand ve gen adam Eicke'
nin ayaklar dibine ydd. Nazi, denetimini 9. Tank
Alayna doru srdrd.
Nerede sizin seyyar mutfaklarnz? diye sordu
Eicke. Seyyarsz sava yapdmaz.
stavu, kendisine, erzak komandolar gnder
diklerini aklad. Bunlar, levazm kollarna saldr-
yorlar, hayvanlar ldrp, ondan lezzetli yemekler,
yahniler falan yapyorlard.
Bazan, insan karacieri de yeniyor, fena da de
..
Obergruppenfhrer'in bundan soluu kesildi ve
artk seyyardan sz etmedi. Stalingrad'daki askerler
yamyam olmulard.
Neden saldrya geiniyorsunuz! dedi ulur gibi,
artk besbelli gc tkenmi, tabur komutam yal
bir binbaya.
Nereye hcum edelim! diye bard binba.
Her yer Rus! Ben bu tabura kumanda ediyorum, ama
mevcudu ve tehizat ancak bir blnkne denk
olabiliri
Ordunun bozguncular! diye uludu Eicke ku-
durganlkla tkrerek.
Binba bir aaca baland ve amnda kuruna
dizildi. Bir istihkam binbas, kendi tombazlar ze-
rine Sibiryallar geldii iin istihkam parkn havaya
uurttu. O da sabotaj suuyla kuruna dizildi. 9. Pi-
yade Alayndan Albay Jenck, emirsiz olarak mevziini
terk etti. O da bir deirmenin kanadma asld. Av
hylece srd. Derme atma bir hastanenin mahze-
ninde, tesadfen 200 yaralnn pansuman sklyor,
197'sinin hibir eyi yok, ounluu levazm subay.
Hemencecik, tm temizlendi. Av daha da srd.
Doktorlar, subaylar kuruna dizildi, teki sulular
asddi; su ileyenlerden, askerlerin yiyeceklerini a-
lan kadnlar ounluktu.
talyan seme alay Savoie umulmayan bir av
oluyor: kendi askerleri alktan lmesin diye Alman
depolarn yamalamaktan, 68 subay ense kklerine
birer kurun yiyorlar. Almanlar onlara bir kuru ek-
mek kabuu bile vermiyorlard.
Cehennem rzgar, Stalingrad kazann sarsyor.
Avc birliinden Tugeneral Blome, kendi arabas
iin bir kenara benzin koyduunu itiraf ediyor: ze-
rine benzin dklerek, meale gibi tututurulup, ya-
klyor. Zaritza garnda, Rumen ocuklar ekmek dile-
niyorlar: ocuklar dipikle ldrmek emri veriliyor,
bunu Rumen askerleri stleniyorlar. Bunlar, zayf-
lara kar, gller karsnda pisi balklar gibi yam-
yass olduklar kadar zamler. Onlardan nefret ede-
riz. Bir Rumen svari bl komutan, Eicke'yi uak
gibi selamlyor, fakat bu onun bir an sonra bir aa-
ta sallandrdmasm nleyemiyor.
Ne eteyrni! diye srtyor Eicke. Hepsi, al
birini vur brne! Hele kr ki gelmiiz.
44. Tmen'den vaiz rahip Roske, gn nce
Nazaret'li sa zerine vaaz vermiti. sa, bir Yahudi!
Nazarat, Yahudilerin temel dayana! Zavalh rahip
ihbar edildi. Bir kasap dkkannda asl hayvan gibi,
boulup bacaklarndan asld. Be gn, meneke ren-
ginde bir kordona bah hayla, ylece ash brakl-
d; bir iaret direi gibi kullanld: Rahibin asl ol-
duu yere varnca saa saparsn, sonra doru yrr-
sn.
Eicke nerede gzkrse, lm onunla birlikte
oraya giriyordu.
Bir piyade binbas, adamlarnn geri kalanm
kurtarmak iin sorumluluu zerine alarak taburu-
nu ekmiti, sonra binba, iki aya kesilmi olarak
uakla gtrlmt. Eicke'nin bir telgraf zerine,
binba Torgau'ya gnderildi ve sedyesine balana-
rak kuruna dizildi.
Hitler, temsilcisinin raporunu tamamen onaylad
ve bir bardak st ierken, S. Ordu zerine tartt.
Fhrer alkol nedir bilmiyordu ve yaam Spartal
yaan tsyd.
Kendisinden ok uzakta, Stalingrad'da, btn bir
rdu kendi kendini yok etmek zereydi.
Tanr, Avrupa'ya dzen vermekte Alman halkna
yardm edebilmesi iin Adolf Hitleri gnderdi.
Prusya Prensi August Wilhelm, Subaylar Dernei
tarafndan verilen bir ziyafette, 16 Haziran 1936
20 Aralk gn, korkun bir kar frtnasnda, er
Blatt ile piyade eri Wenck tabura erzak getirmek iin
gnderildi. Bu erzak, adam bana, aralk aynn ya-
rsnda, 10 gram ekmek, on gram reel, eyrek litre
beygir kemii orbasyd.
Piyade eri Paul Wenck'in ya on sekizdi ve daima
ok itahl olduu iin hi doymak bilmiyordu. im-
diye dek, sigara taymm hep ekmekle deitirmiti,
ne ki, Stalingrad nnde bu artk olanaksz olmutu.
Kimse ekmeini satmyordu ve artk sigara da yoktu.
Bir saat bekleyiten sonra, iki asker, taburlar
iin 225 asker somunu aldlar.
225 somun dedi kdemli er Blatt, Wenck'e bu
kymetli yk emanet ederken. Say tamam, iinde,,
dikkat et.
Tabura sekiz saatte dnebildiler, a atlar, yolda,
durmadan tkezliyorlard, sonunda, tan aarrken
Zaritza'ya ulatdar.
Taburun iae astsubay yk teslim ald ve ek-
meklerin saysn kontrol etmekte acele etti; 225 adet
olmas gereldrken, 224 tane somun kmt. M gen
asker, hibir ey alp gizlemediklerim inatla ileri.
srp, her eyi inkr ettiler ve zerlerinde de bir ey
bulunmad. Fakat, arabada, somun, Wenck'in kamuf-
laj ceketine sarlm olarak, alet sandnn ta dibin-
de bulundu. Anahtar da, Wenck'teydi.
Sava divan bir mahzende toplanmt. Umudu-
nu yitirmi, hasta benzi kl kesilmi ocukcaz, yar-
glar nnde yargland; sulama, General Paulus'
n 9 Aralk 1942 tarihh genelgesindeki talimata uy-
gun olarak bir mahkumiyeti gerektirmeye yeterli
aklktayd.
Bu ekmei niin aldnz? diye sordu bakan,
niformas iinde titreyip, sallanan ocuk askere.
Atm. gndr yiyecek hibir eyim yoktu ve
ylesine de kamm at!
Stalingrad'da hepimiz az. Fakat az diye ek-
mek almyoruz.
Yarglar tartmak zere ekildiler. Piyade eri
Wenck, 9 Aralk tarihh genelgenin u maddesiyle h-
km giyiyordu: Erzak hrszlar derhal kuruna di
zilecektir. Fakat, piyade eri Wenck bir erzak hrsz
deildi, o, ok daha iyi beslenmi iki jandarma ara-
snda, on sekiz yamda a bir" askerden baka bir
ey deildi ve bir asker somununun bedelini, en de-
erli eyi olan yaamyla demeye arlacam akl-
na getirmiyordu. 35 feniklik bir ekmek nihayet. Yar-
glar tekrar geldiler: Alman halk adna, piyade eri
Paul Wenck Ordu'nun erzakm almak suuyla kur-
una dizilerek lme mahkum edilmitir.
Salonda, birka saniye bir lm sessizlii ege-
men oldu, sonra, zavall gen barmaya, yalvarmaya
ve inlemeye balad. Bir dipik vuruuyla susturuldu.
Ertesi gn, ukura gtrld ve kuruna dizildi. dam
mangasnda asker Blatt da vard. Toprak mermer gi-
bi sert olduundan, yalnzca karla rtld. Cephane
harcamamak iin, 25 Aralktan sonra, hrszlarn kur-
una dizilmeyip aslmalar kararlatrld.
8 TANI DI I MI Z GENERALLER
Morukn iskambilleriyle kat oynuyorduk; kir-
li ama hilesiz katlard. Moruk hi hile yapmaz ve
herkes de bunu bilirdi. Porta'yla Lejyoner bu kez iyi-
ce kaybediyorlard, buna karlk, Kk Karde ka-
zanmaktayd, bir yandan da, mahzen ar topu atei
altnda sarslyordu. Btn gn Stalin'in orglar gr
leyip durmutu.
Bu ne grlt be! diye . kuduruyordu Kk
Karde. u gtler mziklerini bir kesselerdi! nsan
yle istedii gibi oyun oynamak iin kafasn topla-
yamyor.
Haberi duydunuz mu? dedi birden Heide. Dn,
btn yanmdakilerle birlikte kirii krmak isteyen
bir Tugeneral kuruna dizildi. Doal ki, bir baraj
atei iine dm bu sersem! oktan beri grmedi-
im en gzel idam mangasyd bu! ncil, trampet, k-
lc yana takl ate komutunu verecek Oberleute
nantiyla, tam tekmil. Hi diyecek yok, ok gsteri-
liydi dorusu!
Ohoo! dedi Gregor, General mi dedin, ben on-
lardan sryle grdm. Mareal Von Kluge'nin o-
frydm ben. Fakat, Von Kluge'nin evresindeki at-
mosferi hi mi hi sevmiyordum.. Allah bilir suikast
falan hazrlyorlard. Hitler'e kar ya da o eit bir
ey. Bakanlklar aralarnda paylayorlard, bir ben
kalmtm hani bakanlk vermedikleri!
Peki bunu SD'ye haber verdin mi? diye sordu
Heide kalarm atarak.
Deh deilim ben! Onlar ele vereydim mi diyor-
sun! Ya bana inanmasalard, Sava Divan bakan
da bir General, behey ahmak!
Kafam uururlard diye onaylad Porta. Ben
de yle birok vatana ihanet hikayesi biliyorum ama,
bor verdiim paralar dnmeyi yelerim. Bizim
gibi sradan askerler byklerin ilerine burnunu so-
karsa, kabak onun bana patlar.
Ulan sizin topunuz taakszsmz! dedi Heide
tiksintiyle.
Baktn m? diye srtt Porta. Wotan aacmn
kof olduunu anlamam iin, Adolf'n anl erefli
sancaklar altnda ancak iki gn yrmek bana yet-
ti!
E sonra? diye sordu Moruk sabrszlkla. Klu-
ge'nin yamnda bana ne geldi?
Eh ite! Hepsi suikast hazrlmdaydlar ve her
ey Adolf ile etesine karyd; tabancayla ldrmek-
ten, knn altna bomba yerletirmeye kadar. Hat-
ta bir kak vard. Von Boselager, svari Yarbay, ala-
ynn banda, yaln kl Adolf'n zerine saldrmay
bile neriyordu. Glk, 8000 beygiri Romanya'dan,
Dou Prusya inine (Hitler'in Karargah) gizlice nak-
letmekteydi mesele! Kamuflajda uzman da olunsa,
dnyann en iyi gizli polisinin burnunun dibinde
8000 beygir bu, gryorsunuz ya? Benim Generalim,
en akdlca eyi syledi, her ne pahasna olursa olsun,
byle ey istemiyordu. Sim saklamakla birlikte,
Adolf'a sadk kalmay yeledi, ama gel gr ki bu bay-
lar ona gvenmemilerdi. Susacama salam sz ver-
miti, fakat birka gn sonra adam neredeyse suikast-
larla birlikte bombok bir iin iinde buluyordu ken-
dini. ayet bir eyden kukulansaydm, hastaym diye
kaldrtrdm kendimi. Uzatmayahm, o gn, genera
lime ben, Kiev evre yolu zerinde gidiyorduk; bu
yol Stalin'in fiyaskolarndan biridir. Ruslar, iyi yol
yapmasm daha bilmiyorlar. Siz de bilirsiniz o yolu
belki? Cubencef virajndan tam nce bir lm dne-
meci vardr. Memlekette dedikleri gibi, intihar dne-
meci. Bu dnemele ok elenirler, hendee oturdun
mu, artk iin beklemek. Hi d knklma uramak
yok, bir yn komiser, Alman turistlerden nce orada
suratlarm paraladlar. Benim Generalin de o gn,
hep yle gnlerdeki gibi bir huzursuzluu vard. Dur
madan, daha ok gazlamam iin Mareal ssyla ca-
ma vuruyordu. Kendisinden sabrszlkla alman sz-
den sonra bir kazaya kurban gitmesini istediinden
pheleniyordum, fakat bu benim de yaamma mal
olurmu, buna bo veriyordu! Hasl, 160la lm d-
nemecine vardk. Bana ister inamn ister inanmayn,
glyordu be herif! Saniyesinde araba, 16 silindirli
konserve kutusuna dnmt... Hastanede, allar
iinde kendime geldim, ama yle gzel bir nemire
bakyordu bana M, anlatamam size. ki ay sonra k-
tm ve kurbay bakanlna gidip teslim oldum, fa-
kat on dakika iinde gzden kaybolmann sylediler.
Benim General hl alda olmalyd, en azndan bu
kendisi iin benim dileimdi. O zaman, beni u infaz
uzman Generaloberst Lindemann hizmetine ald. Pa-
rat niformasyla ve gsmde bir amblemle do-
layordum. Lindemann! iyi tanyan bir avu bana
u yky anlatt: 1936, Yeni Alman Ordusu'nun ge-
it treni olmu; General kendi birlii nnden geer-
ken, Verdun ve Somme cephelerinde lenleri dne-
rek alamaya balam! Gzlerinin nnde, gri ni-
formal kadavralar geit treni yapyorlar gibi gel-
mi! Acayip adamlar u yksek rtbeliler vesselam!
Anlamas ok g!
Ben de genel karargahta bulundum diye bir-
den dorulad Kk Karde herdesin aknl ara-
snda.
Herhalde Kurmay Bakan'ydm? diye sordu
Porta kahkahay basarak.
Suratna bir yumruk mu istiyorsun? Ben Kur-
may bakanydm desem bile, gene dorudur. Svari
generali Knochenhauer'in emireri olarak oradaydm.
ntihar ederek ld. Ama yle cesurdu ki anlatlamaz,
beni de lmden kurtard. O sralarda, 15. Panzer'
deydim, Sagan'da. Bir gn, tanktan dyorum Ve
palete asl kalyorum. izmem paralanm, ertesi
gn doktora gidiyorum ve ayamda artk hayr kal-
madn sylyorum. O doktor da, hasta askerlere
hi tahamml edemiyordu; daha nce ikisinin br
dnyay boylamasna aldr etmedii syleniyordu.
Bunlardan biri difteri olduunu sylemi, bu kasab
aldatmak iin daha iyi bir ey icat etmeliydi. gn
sonra, difterili adamdan bkm, hep hintya lav-
man yapp durmu; hasta iyileti, denilmi, ama
sabah eitiminde mortay ekmi. teki, pazartesi
sabah viziteye kan ahman biriymi. ylesine
inandracak durumdaym ki, hani 40 derecedeki p-
lak k zerinde yumurta bile kaynatabilirmi! Pa-
zartesileri herkes kendisini hasta hisseder, Rockefel-
ler bile, doru deil mi? Uzatmayalm, bu hdk er,
apandisiti semiti. Bizim mezar kazcs, aptalmn;
biri koltuunun altma, biri azna, biri de knn
deliine olmak zere termometre sokar, fakat,
doktor byk d krklna urar, delikanlnn ger-
ekten de atei vardr. Syle ulan, ka tane benzinli
eker yuttun! Asker, inleyerek, hasta olduunu sy-
lemeye devam eder. Bunun zerine, doktor fkelenir
ve zavally sava divanna gndermekle korkutur.
Fakat bizim sahte hasta yle bir ey yapar ki, kar-
nnda bir ey patlar ve kendi de, herkesin gz nn-
de atlar gider.
Salk bakm birhindeki hastabakc bana, bu
ayamla o l yakma frn mteahhidine gitmemi
salk verdi; yaraya bir iyod koymay, ve bana gn
i hizmet izniyle iki gn daha isteme hakk vermeyi
teklif etti. Fakat, camm ylesine acyordu ki, zellik-
le de yaram ylesine garip bir renk almt ki, gidip
kasab grmeyi yeledim. Ah, ah! Daha soma ola-
ca bilseydim, ona kzarm eyi lsem gstermez-
dim! Ayn akam, numara yapma yznden tutuklu
odasmdaydm, bereket nbeterin ikisi de bizim alay-
dan arkadalard, koridor nbetindeydiler, bana da-
tmdan kalan ekmekten verdiler. Sonra, patates do-
rama angaryasna verilme ansna sahip oldum, by-
le bir grevle insan dnya savandan kurtulabi-
lir! Ne yazk ki, bacam iyilemeye balamt ve bu
da ok can skcyd, nk sava divanna kaca-
m gn bir eyim kalmayacakt. Bu da gecikmedi!
Beni Torgau'ya srlmeye mahkm ettiler ve Demir
Gstavm yamnda, mavi kanada koydular. Hesabma
gre kuruna dizileceim gn, Gstav hcreme geldi
ve teberimi paketlememi syledi. Beni ordu komuta-
n General Knochenhauer'e gtrd. General, masa-
snda dnyay umursamayan bir kaygszlk iinde
oturmaktayd. Uzun uzun bana bakt; bu da benim
keyfimi kalyordu.
Demek Ordu'da eytanlk edebileceini sanan
akgz sensin ha? Hem ayandan rahatsz olduu-
nu iddia ediyorsun hem de bunun bir aka olduunu
itiraf ediyorsun yle mi?
Ben, bacamn yan yarya ezildiini tekrar et-
tim.
Sen gerekten de benim imdiye kadar grme-
diim dikkafalmn biriymisin dedi. Fakat, madem-
ki uyanklk etmek istiyorsun, seni bir rntgenciye
gnderiyorum. Yalnzca, sende bir ey olmadna se-
ni de inandrmak iin. Daha sonra kuruna dizile-
ceksin.'
Rntgenciye gittim, ok kibard ve ayn zamanda
bahekimdi, sonra beni gene delie tktlar, fakat bir-
ka gn sonra, bizim arkadalardan biri koarak gel-
di:
Sahverildin dedi. Bir saat iinde, seferi kya-
fetle ordu komutannn karsnda olacaksn.
Karargah kurmay bakanl blnde hazr
bulundum, orada komutan yardmcs btn dme-
lerimi gzden geirdi, sonra alaya .oradan tugaya da-
ha sonra tmene vardm, Kurmay Bakan Albay Ba
denski beni tepeden trnaa iyice gzden geirdi. Bir-
den, keskin nianc kordonumun olmadn fark etti,
SS'lere mahsus, yukardan iki beyaz izgili oset va
d ayamda, oysa ordununki izgihdir. Hemen
depoya dnld ve izgili bir oset dn alnd.
Tmenden, hoop Kolorduya, orada da General Lubke
beni tepeden trnaa szd tm yaplanlar eletire-
rek, ama ne var ki, deitirmeye artk vakit yoktu.
Nihayet, General Khochenhauer'in karsma ktm,,
bir topuk akrdattm ki, 10. Ordu nun her yanndan
duyuldu. Bir de kapda kim gzkt biliyor musu-
nuz? O kibar bahekim, elinde btn benim rntgen
filmlerimle. Benim bir kenhimin krldn ve nu-
marac olmadm bildirdi. Beni sava divanna gn-
deren Binba, bir knama cezasyla cepheye yollan-
d. General Knochenhauer beni muhafz olarak ald
ve ar iler iin de yanma iki kii verdi. Gerek-
ten, hayatm kurtardn syleyebilirim!
Gryor musunuz, dedi Porta, bir Subay, st
subayhk, Binbalk dnemecini getikten sonra na-
sl tmden deiiyor? Surat daha gergin oluyor, tp-
k 46 beden bir k zerine giyilmi 38 bedenlik bir
kadn klotu gibi. Hrn bir at fkesiyle kulaklar
deliyor. Sonra, Albaylktan Tugenerallie terfi edip,
krmz eridi takt m, gene bambaka oluyor. Artk
on anas bile tanmaz! Gzleri artk gz deil, X
nlan, yle ki, sabah Alsas turunusu yedikten son-
ra gnaydn der gibi lm cezas verir. Bahse gire-
rim ki, kenefte smak iin bile artk eski biimde
oturmamaktadr...
Bu srada, mevzide bir ses yankland:
Silah basma! Silah bana! van hattmz yar-
d!
Bir anlk sessizlik oldu. Moruk, katlanm topla-
maya balad. Lejyoner, Zaman gelmiti ziyaretle-
rinin, dedi. Nerede kaldklarm meraka balam-
tm.
zgrlk ak Alman halknn gelimi niteliklerinden
deildir.
Mm. de Stal, 1810
8 Kasm 1942'de, kaln ve kaba bir ses, milyon-
larca hoparlrle, btn Avrupa'da yankland. Bu se-
sin sahibi, Mnih'te Burgerbrukeller'de konuan
Adolf Hitler'di.
Eer S talin benim kendisine cephenin merke-
zinden saldrya geeceimi beklemise, ok yanlm
olmaldr. Merkezden saldry ben hi dnmedim,
Volga'ya ulamak istiyordum ve ulatm. Bu, belirli
bir yerde oldu, ve tesadfen, Stalin'in adn tayor...
Oradakilerin, bir azdan, Sieg Heil! Sieg Heil!
diye ateli barlar, neredeyse hoparlrleri infilak
ettirecekti.
Volga kysnda bu kenti istiyordum. Bu kent
bizimdir. Geriye, ele geirilecek ancak birka kua
tdm ke bucak kalmtr.
Gkgrltsn andran yeni alklar. DEUTS
CHLAND BER ALLES btn hanerelerden yksel-
di.
On gn sonra, 6. Ordu Komutam, Byk Karar-
gahtan u telgraf alyordu:
6. ORDU'YA, STAL NGRAD! TERK ETMEK VE
BUNDAN BYLE YEN MEVZ LER TUTMAK EM-
R D R. SON ADAMA VE SON KURUNA KADAR
DLMESN EMREDYORUM. HBR EKL-
DE TESLM DNLMEMELDR. TESLM OLAN
VEYA EMR ALMADAN KALEY TERK EDEN, HA N
TELAKK EDLECEKTR. 6. ORDU'NUN VE KOMU-
TANLARININ WAGNER' N KAHRAMANLARI GB
D ECEKLERNE GVEN YORUM.
Adolf Hitler
9 H A NLER
Ocak aynn bulunmaz gzellikte bir pazar gn,
bu yar doulu, yar Avrupal, insan hayrete d-
ren Stalingrad kenti, zerinde hemen hemen bulut-
suz mavi bir gkyz. Sokaklar, kollarnda bir ka-
dnla binlerce Alman, Macar, talyan, Rumen, Slo-
vakia tklm tkhm. Her ey ylesine sakin ki, insan
kendini bir garnizon kentinde sanr. arpmalar ku-
zeyde tm kudurganhyla sryor, fakat Stalingrad'
m iinde hibir ey iitilmiyordu.
Sarpinski adalarnn karsndaki bir evde, su-
baylar gizli bir toplant yapyorlard, bunlar Viyana
Tmeni subaylarydlar ve hepsi de Avusturyalyd.
Hitler'in askerlerinin yurdumuza girdikleri o
gne lanet olsun! diyen Tugeneral Lenz onuncu
ampanya kadehini boaltt. Prusyahlar hibir za-
man sevmemiimdir dedi Viyana lehesiyle.
O ve arkadalar, besbelli ki, 1938'de, kendi ak
gri Avusturya niformalarn, gri yeili Alman ni-
formalaryla deitirdikleri gn duyduklar heyecan
unutmulard. Byk Almanya iinde yeni bir dev
iet hayali kurduklarm da. Keza, saf rktan olmayan
ve politik bakmdan pheli gzken isimlerin liste
. erini hazrlamann elence haline getirildiini anm
amaya da bo vermilerdi. Fakat, kukusuz, bu zo-
runluydu! Baka trl nasl yaplabikrdi? Bu neden-
ledir ki, Avusturya'da herkes, galip gelenin hazr a-
na konmutu. Kzllar bile u trky tutturmular,
di:
Bugn iin Almanya bizimdir
Yarn btn dnya...
Albay Taurog masaya bir kurmay haritas at.
Baylar, Stalingrad'da durum umutsuz. Hothn
kurtarmaya gelen ordusu Kotelnikovo yaknnda ye-
nildi; bir SS ordusu gelecei hakkndaki sylentiler,
tam bir hayal rn. Cephenin ok az kalan taynna
mahkm olacamzdan korkuyoruz ve o zaman a-
lk balayacak. Bizim imdi tek umudumuz, bu du-
ruma gre, Ruslar oluyor. i belge dolu, iki ikin
antaya elini vurdu. Bunlarda, savunma mevzileri
mizle ilgili btn planlar var. Ruslar buna bir el ko-
yarlarsa, bizimle ibirhi sayesinde hatlarmz del-
mek kendileri iin ok kolay olacaktr. Bu hareketi-
mizin, bize drste davranmalarn gerektirecek de-
erde olduu dnlebilir. Ve Ruslarn, Hitler ve-
basna kar bizim gibi kimselere gereksinmeleri yok-
sa, ben ar bir yangya dmm demektir.
Albay Taurogn, nazi kart duygular, bu ara-
da, kaak askerler iin verilen drt lm cezasnn
infaz emrini imzalamasn nlemedi.
Bu belgelerin, General Rokossoyski'ye ulatrl-
mas gerek, diye haykrd Tugeneral Lenz. u Bo
hemyal onbann egemenliini srdrd bu dek-
ler damnda kalmaya daha fazla devam edemeyiz,
Ben kendi ynmden, bu belgelere, Ruslara azk d-
man subaylarn bir listesini ekleyeceim ve Rokos
sovski'ye bizim tam ibirliimiz konusunda gvence
vereceim.
Tugeneral Lenz'in kendisi de, Sivastopol'da 800C
Rus kadnm toplattn, bunlarn Alman toplama
kamplarna gnderildiini unutuyordu. General Tau
rog'un, malikanesinde, her biri 50 marka satn aln-
m 35 klesi bulunduunu da skt geiyordu. yi
durumda bir Rus iin rayi bedel 35 markt, ancak
o zaman kamp bekisine bir ek bahii de hesaba
katmak gerekiyordu. Nihayet, Viyana Tmeninden
Albay Kurz'un, Karpovka kampnda, patates hrsz-
lndan 46 Rus esirini kuruna dizdirttii de sylen-
miyordu.
Fakat bu baylar, binlerce askerin yaamna mal
olacak o ihaneti gerekletirmek ii iin kendilerini
fazlasyla sekin kiiler olarak gryorlard. Bu i,
sonuta, bir jandarma Feldwebeline verildi. Bu Sta-
lingrad haini, zarif bir Mercedes'e kuruldu. Yannda,
tm engelleri aabilecek bir de serbest gei belgesi
vard.
Gerekten de, bu grkemli kurmay arabasna
kar hi gvensizlik gsteren olmad, fakat Katlis
kaya'nm kilometre kuzeyinde, bir Rus keif tak-
myla kar karya geldiler, beyaz bayraa ramen,
Ruslar, arabada ne var ne yok, saatlerden balayarak
yama ettiler.
Nihayet, Almanca konuan bir temen geldi ve
iki haini Losnoy Rus tmenine gtrd, orada drt
kurmay subay tarafndan sorguya ekildiler.
Belgelere ramen Ruslar bunun bir tuzak oldu-
una inandlar. Bu tr bir olayn, binlerce Almann
yaamna mal olacan biliyorlard.
Avusturyal, Rus subaylarnn bile midesini kal-
dran hayaszca bir glmseyile:
Bakalarnn yaayabilmesi iin, bazarmn bu-
nun bedelini demeleri gerekir, dedi.
Fakat, bu glmseyi, bir yandan da onlara g-
vence verdi. nk, u Feldwebel Bram gibilerini
kendi aralarnda da oktan tanyorlard.
Belgeleri ok byk bir zenle inceledikten ve
kendi haber almalarnn edindii bilgilerle karla-
trdktan sonradr ki, hainleri, Alexandrovna'ya, Ge-
neral Rokossovski'ye gnderdiler, Mareal Yeremen
ko da orada bulunuyordu. ayet Ruslar pazark ka-
bul ederlerse, bir uaktan yeil izli mermi atlacakt.
Subaylar, sar krmz iki roketle yamtlayacaklard.
Bu karl alan Bram ile ibirliki yardmcs Alman
hatlarna dndler ve orada General Taurog tarafn-
dan, harika ocuklar olarak karlandlar.
Ertesi gn, leden sonra saat 5'te, bir lyuin,
zerinde anlalan sinyali Stalingrad zerinde verdi.
ki gn sonra da, Ruslar, 3. MOT Tmeni hizasnda,
kanad ele geirmek ve 24. Zrhl Tmen ile 60. MOT
Tmenini e\ drmek iin bir yarma harekatna girii-
yorlard. Dubovka yaknnda, General Vasilevski sal-
dr iin 3000 tank toplamt; bunlar, ok ar olduu
kabul edilen 60.000 Kazak piyadesi tarafndan takip
edilecekti. 3. Muhafz Ordusunun motorize tmenleri,
Volga boyundaki Alman tmenlerini durduracakt.
Alt piyade tmeni ve bir zrhl tmenle, toplam
100.000 kiilik bir kuvvetti bu.
Bu zaman sresince, hainler planlarn son kez
ele alyorlard. Taurog, jandarmalarm, cezaevi per-
soneli ile salk personelini, istihkamclar, btn
elinde bulunanlar, Rus saldrsyla birkkte Alman
birliklerini arkadan vurmak iin biraraya topluyordu.
Fakat, kader her eyi bir baka biimde gerekle-
tirdi. 100. Avc Tmeninden Yarbay Hinze, birden y-
le bir vicdan azab duydu ki, gidip her eyi rahibine
itirafla, gnah kartt. Papaz, dehete kaplarak, an-
cak asker grevini dnp, 14. Panzer Tmeni Ko-
mutam General Lattmann'a kotu. Komutan, yarbay
tutuklatt. lk sorgusunda, Hinze btn su ortakla-
rnn adlarn verdi.
General Taurog ve general Lenz, Alexandra kik
sesi'nde asldlar. tekiler sokak ortasnda kuruna
dizildi ve btn cesetlerin zerine, u yazlar yazk
bir pankart asld: BEN, SOVYETLER N YARARINA
G ZL CE KOMPLO HAZIRLAMI B R VATAN HA -
N Y M.
Ertesi gn, Rus saldrs, imdiye kadar grlme
dik bir topu baraj ateiyle balad. Yer, gk, nehir
her ey alev alev yanyordu. 3. MTO tmeni bir saat-
te mahvedildi; bir piyade alay, bataryasyla tmden
eridi, buharlat. Koruganlardan, siperlerden frlatlan
adamlar, frtnann savurduu yapraklar gibi, karlar
zerine serpilip, sprlyordu. Kimileri delirmi,
hep uluyor, hkrarak ahyordu. Szcn tam an-
lamyla, srlm topraktan elik ve duman kyor-
du. yle bir bombardman ki, iinden sa kmak
olanaksz gibiydi. Ama biz, yalnkl, nara atan Ka-
zak srs nndeki tanklar geldii zaman hl ya-
yorduk.
16 nci Tmen, korkun Rus saldrsnn Stalin
grad'a girmesini nledi. Porta, Kk Karde ve ben,
saldn balad zaman askerlerin gmd yzlerce
kanl ceset arasnda, bir ukurda yatyorduk. Btn
gece, zincirlerin akrtsn , atlarn nal seslerini du-
yarak orada yatp kaldk. Cesetler bizleri ylesine ka-
na bulamt ki, llere benzemek hi g deildi.
Ancak ertesi gn leden soma, skunet geri gelin-
ce Stalingradin yolunu tuttuk. Bizimle birlikte l
taklidi yapan bir Rus tutsa, bizden aynlmay red-
detti; kendisine, kendi hatlanna svmasn syledik,
buna asla yanamak istemedi.
Dnersem beni kuruna dizerler! 'Tutsak olmak
yasak,' dedi tovari Stalin.
Enayinin teki, dedi Porta.
Rus, yadsmad.
Gz alabildiince donmu cesetler, ezilmi, pa-
rampara arabalar, devrilmi toplar, yanp kire ha-
line gelmi aralar, niformalar, silahlar! Acele terk
edilmi bir broda, yaz makineleri bulduk, bunlar-
la bir endstri tesisinin tm personeli gerelendiri
lebilir. Her ey vard! Her ey! K giysi takmlan,
pnl pml yepyeni krkler, ii ftrl botlar, benzin,
silhlar... gzlerimize inanamyorduk! Bu srada, biz-
ler en gerekli eylerden yoksunduk; neredeyse, bir el
ate etmek iin izin isteyecek haldeydik, oysa buras
tklm tklm gere doluydu... aptalhk yznden.
Daima pratik olan Porta, bit, pire daha ne akla
gelirse dolu giysilerini, hemen yenileriyle deitirdi,
beyaz krkller giydi. Rus tutsaa da verdik ama,
morali ylesine kmt ki, hep kendi adamlar ta-
rafndan kuruna dizileceim inleyerek yineliyor ve
Stalingrad kalesinin daha yz yl dayanmasn dili-
yordu! Bunu ona vaat etmek olanakszd.
Tan atarken, drdmz de oradan svtk, Porta
bizi bir sahra hastanesine yazdrtt, ylesine doluydu
ki, bir Gestapo alay olsa orada szn dinletip, iin
iinden kamazd. Fakat nc gn her ey berbat
oldu. Porta, soygunculuktan sust yakaland ve
kendisini, yal bir hastabakcnn gzetiminde, sa-
va divamm beklemek zere bir mahzene tktlar.
Ayn gece, Kk Karde, Porta'mn kama kar-
gelmek isteyen hastabakc hyarn bodu ve ken-
dimizi en yakn ormana attk Bir merhametli papaz
bizi amfibik arabasna ald, ne var ki, avc ua
zerimize pike yapt ve abucak inemeyen rahip l-
d. Bir an sonra, bir motorlu jandarma timi, bizi
kaak olarak tutuklad. ler gittike sarpa saryor,
iyice ktye gidiyordu. Bizi, bizim gibi daha elli ki-
iyle birlikte bir bo tahl ambarna kapattlar ve o
nl uan sava divanlarndan birinin av olduu-
muzu sylediler.
ki dakikada, lm cezasma arplacaktk; bu i
byle yrmedi. Bir jandarma Feldwebel'i, niforma-
larmza krmz bir fi takyor. Ambardaki tutsak-
lardan ounda krmz fi asl, yeil fili yalnz iki
kii var: Bunlar hapis yatacaklarm.
Her an kap alyor, iki jandarma, infaz iin i-
lerinden birini alp gtryordu; her defasnda, insa-
nn srtn rpertiyle titreten bir glmseyile, yle
bir evrelerine gz gezdiriyorlard.
Hey, sen, oradaki, yorulmua benziyorsun. Hele
gel bizimle!
Gene byle, en tavrl bir astsubay gtrdler.
Kap, grubun zerine kapanyordu ve yaylm atein
duyulmasna dein, 53'e kadar saylabikyordu. Gt-
rlen bir Oberfeldwebel, merdivende kpek muhafz-
larn ikisinin de zerine atld; birini ldrd, ama
kendisi de ar yaraland ve yatarak kuruna dizildi.
Bizim sra da, ha geldi, ha geliyordu.
Birdenbire, top sesleri ve ok iyi bilinen palet
grlts yankland. Bir ar makineli uludu ama
sessizlik oldu. Kk Karde hemen atya trmand
ve saplardan yaplan at rtsn kaldrverdi: b-
tn ky yanyordu, yalnzca yollara serilmi cesetler
ve drtnala giden Kazaklar grlyordu; kasketsiz
ve kaputsuz bir subay, besbelli, gizlenmeye akr-
ken, parlayan bir klla yere yklverdi.
Tyelim! dedi Porta. van temizlik yapyorl
Gecikirsek, hesabmz tamam!
Kk Karde ve uzun boylu bir topu Feldwe-
bel! kapy krdlar ve merdivenin altnda, kafasn
dan kurunlanm bir jandarma buldular. Kk
Karde onun makineli tabancasn kapt ve tam dar
frlarken, topu bard:
Durun ulan enayiler! Byle uzaklaamazsmz!
Elinizde hi belge, kt falan yok, bir de gsnz-
de idam yaftasyla nereye! nsan daha da budala ola-
maz. lk komando sizi duvara yaptrr.
Apak ki, azndan sa duyu dile geliyordu; k-
t olmazsa, askerde kaybolup gittin demektir.
Buraya gelin! diye komut verdi serte, bir tek-
meyle iine kerttii bir kapy gstererek.
Oday makineliyle bir taramayla iki muhafz k-
pek olduklar yere ylyor. te bir dolapta, askeri
sicil belgelerimiz ve kimliklerimiz. Feldwebel, odaya
benzin dkmemizi emrediyor, bir benzin bidonuna
elbombas atyoruz, her ey birden alevler iinde ka-
lyor.
Kurtulduk! Bizi enseleseler bile, bize kar bir
tamk, kamt yok.
Bizimle geliyor musun? diye sordu Porta. yi
bir ble balyz.
O! Yok, olmaz; ben yak, ok eski bir SA'ym
ve artk savatan ve her eyden gna geldi. Ben, Rus
lar'n tarafna gidiyorum; ii bir tutsak kampnda
tamamlamay yeliyorum. Oras, buradan daha ber-
bat deildir.
Seni kurunlarlar, ahbap, ya da grdm gibi,
bir atn arkasna balayp, yerde srkleyerek par-
alarlar.
Hele ortaln sakinlemesi iin biraz bekleye-
lim. Bir savata, tutsaklk ok daha ho bir zaman-
dr.
Bu senin iin, dedi Porta dnceli bir tavrla.
Ben de, Don nehrinin batsna svmak istiyorum.
Demek byle, inan bana, bunu hi baarama-
yacaksn. Yirmi drt saate kalmaz, steplerde donar-
sn, bir kurt bile oradan kurtulamaz. Bu hayvanlar,
teki hayvanlara saldrdklar gibi, insanlara da sal-
drmak iin kylere kadar iniyorlar. K henz id-
detlenmeden, imdiden baladlar bile. Fakat, hele
bekle 50 derece olsun, gr sen o zaman souu!
te o zaman, tutsak kamp ardndan ah vah edecek-
sin, benden sana sylemesi.
Darmadank bir Rumen bl geliyordu. Uzun
konumalardan soma, onlar da topu Feldwebel ile
birlikte Ruslarn tarafna gitmeye karar verdiler. Bu-
nu kabul etmeyen bizler, ancak yirmi kiiydik ve
onlarn tepeler ardndan gzden kaybolduklarn gr-
dk. Ne olduklarm hibir zaman renemedik.
Silhl, silhsz kaan askerlere kararak, so-
nuta Rotokina'da tamdk ehrelerle karlatk. B-
lk oradayd ve bir saat sonra, gene yaln kh bir
Rus saldrsna kar koymak gerekti. Saldr pskr-
tld, fakat iddet bir topu atei balad ve bize,
tuttuumuz mevzileri terk edip Kotlban'n gneyine
ekilmemiz emredildi.
Bir hkmet, halkn kahramanlk sarholuu iinde
kayholmamasna dikkat etmelidir.
Adolf Bitler, Kavgam
71 nci piyade tmeni komutam General von Hart-
mann, Zaritza yaknnda bir yeralt ky inasn
emretmiti. , 578 nci stihkm Taburu sayesinde so-
nuca ulatrld. ki bin sivil Rus, zellikle kadnlar
ve ocuklar, tmenin jandarmas tarafndan tutsa!
edildi, ar ilere kouldular, yzde 75'i, yorgunluk ve
alktan ld. Kyn ad Hartmansdorf oldu.
Btn 6nc Orduda, bu lks ky hakknda en
ak almaz dedikodular srp gidiyordu. Generalin
korugan, denildiine gre, drt odaym ve iddiaya
gre, kymetli hallar, avizeler ve tablolarla deliye
mi ve bunlarn, hepsi de Stalingrad mzesinden ge-
tirtilmi. Kente ilk giren 71 nci Piyade Tmeni, iste-
dii her eyi yama edecek kadar vakit bulmu.
Yeralt kynde, keza, iki tahl silosuyla bir un
fabrikas, 6000 tavukluk bir tavukuluk, 1235 inekli
bir stlk ve bir byk frn tesisi grlebiliyor
mu. Bundan baka, 138 saf kan Rus at barndra-
cak bir ahr da varm. General ve kurmay, her sa-
bah, Zaritza'y evresindeki krda atla dolayorlard.
Ar yarak, tifs ve alktan yar l askerleri sokak-
larda srnrlerken grdMerinde, gzlerine inana
myorlard.
Bu durum 1943 ynn ocak aynn ortasna ka-
dar srd. Fakat bu arada, 71 nci Piyade Tmeni, kz-
gn tavadaki ya gibi eridi ve ite o zaman, General
Hartmann Rus mevzilerine saldrya gemeye karar
verdi. Bunda lnn sornmluluu ona deil, ald
emre dyordu.
Bir tmen komutam, diyordu, byk bir oyun-
da ancak bir piyondur.
1 0 GENERALLERN NTHARI
Emirler, dmann anlamak iin gnderecei ko-
numaclara ate edilmesi eklinde olmasna ramen,
Yzba Glaser onlara yaklamalarn iaret etti. Ya-
nnda iki astsubay bulunan Rus binbas iki metre
boyunda bir adamd; gsn izgiler halinde rten
sar rtbe eritleri, k gneinde parlyordu; yz,
elikten dklm gibiydi, mavi gzleri bir Rus k
kadar acmaszd. Astsubaylardan biri, bize yiyecek
dolu beyaz bir torba att.
Sovyet 3nc Muhafz Zrhl Tmeni'nin bir he-
diyesi. Size, teslim olmanz nermek iin emir aldm.
Bu neri, saat 18'e kadar geerlidir; ayet reddedi-
lirse, tanklarn desteinde youn bir saldr gece ya-
rsna doru gerekletirilecektir. Bunun ne demek
olduunu anlarsnz, Yzba.
Bu szlerin ne anlama geldiini yalnzca yzba
deil, hepimiz anlyorduk. Zaten ok g de deildi.
Gece yarsndan sonra, artk tutsak almayaca-
z. Kimse teslimden umut beklemesin, diye ekledi
binba glmseyerek.
Yzba Glaser ban sallad; o da ok iyi anl-
yordu ;bu, Stalingrad kalesinin sonuydu, u ya da
bu tarzda sonu.
Eer teslim nerisi kabul edilirse, diye srdr-
d szn binba, her asker Rus sava birhMerinin
taynm alacak. Hastalara ve yarallara yardm sa-
lanacak. Her eyden yoksun olduunuzu bkyoruz.
Konumaclarn evresini aldk, Porta oktan pa-
zarla balamt bile: Esrarl sigara karlnda af-
yon istiyordu. Baz mstehcen resimler elden ele do-
layordu.
Her eyimiz var bizim, dedi yine Rus. Kabul
edin, size asker gibi davramlacak. Pek fena deil,
greceksiniz.
neri, tmen dzeyine ulatrlacak.
Umahm ki, sizin General Hartmann mantkl
davransn.
Ruslar ekildiler ve yzba Glaser, Orlovka
nnde, demiryolunun yanndaki tmene gitti. Ren-
delenmi tahtalardan yaplm bir masamn evresin-
de bir grup general yerlerini almt: General Pfef
fer, 71 nci Piyade Tmeni komutan General von
Hartmann, 176 nci Piyade Tmeni komutan ateli
General Stempel, Albay Crome ve 4 nc Ordu kur-
may bakan.
Fikrimce, diye bildirdi General von Hartmann,
biz Alman subaylarnn yapaca tek grev var; So-
nuna kadar dayanmak ve sonra intihar etmek. Bu
ok gzel bir son olacaktr.
Ya kendilerinden sorumlu olduumuz askerler?
dedi Albay Crome. Kendisi, daha on sekiz yanda,
Arras nlerinde, bir hcum takmnn banda te-
menlik yldzlarm kazanmt.
Boynunda liykat kravat tayordu ve drt s-
ra nian gsn sslyordu.
Ya askerlerimiz? diye sordu direterek.
ayet orada hazr bulunan generaller onun fi-
kirlerinden phe etseler, derhal kuruna dizikrdi.
Crome, dedi General Pfeffer, biz kumandan-
larn askerleri dnmeye haklar yoktur, fakat in-
tihara karym. Kt anlamayn, korkudan deil. Ak
sine, ben, sng takarak, piyadenin banda saldrya
kalkmamz neriyorum. Bu, gelecek kuaklarn hay-
ran kalmalar iin olacaktr. .Almanya'nn, sng ta-
karak savaan Generalleri erefine dikilmi tek bir
amt yoktur, bizler ilk olacaz ve bu ant bizler iin
dikilecek.
Mkemmel! diye haykrd General Stempel.
Bizler byle lmeliyiz, ben gereken emirleri verece-
im. Boru ve trampetler arkasndan yahn kh iler-
leyeceiz. Sayn arkadalar, tren niformalarmz,
zafer iin getirmi olduumuz niformalar giyem.
Madem M Tanr bu zaferi bizden esirgedi, bu nifor-
malarmz zafer kefenlerimiz olsun.
Yzba Glaser, ite tam bu srada geldi. Bir
Feldwebel, Ruslar tarafndan hediye edilen yiyecek
torbasn masann zerine att.
3nc Muhafz Zrhl Tmeninden General Voro
nof, onurlu bir teslim neriyor, dedi. Ruslar bu bo-
una kan dkmeyi durdurmak istiyorlar. Bu onurlu
teslim nerisinin nedeni bu. Subaylar silhlarm mu-
hafaza edecekler, yaral ve hastalar, Rus salk ser-
vislerinin kurallarna gre baklacak.
Bu torbada ne var? diye sordu General Stem-
pel tiksintiyle.
Salam ve ekmek. Rus szcs, teshm koulla-
rnn saat 18'e kadar geerli olduunu komutanlara
bildirmemi benden rica etti. Gece yarsna doru yo-
un bir saldrya geecekler ve artk hogrl olma
yacaklar.
Koruganda bir lm sessizlii oldu. Soma, Gene
rai Pfeffer, bastonuyla masaya vurdu ve alabildiim
bard:
Bu gibi nerileri bize sunmaya nasl cesaret ede
biliyorsunuz? Bir teslim ha! 4 nc Kolordu, Gney
Bat blgesini tutmak emri almtr ve ben yaadn
srece tutulacaktr! Son ere ve son mermiye kada
savalacaktr, diye uludu gzleri anak gibi koca
man, heyecandan kanla dolu olarak
Von Hartman, yzba Glaser'e eytan gzlerini
dikti:
Teslim ha i diye tslad dilerinin arasndan s-
lk alar gibi. Buna nas cret ediyorsunuz! u az
gekmi Ruslar karsnda teskm!
Yok yle ey, dedi gururla Stempel. Biz Prus
yak subaylarz, u srada bize Bohemyali bir onba
kumanda etse de, biz buyuz. leceiz, teslim olmaya-
caz. General asasyla yzbann gsne vurdu.
Hem sonra, nasd oluyor da siz Rus szclerini ka-
bule cret ettiniz? Bakomutanlk emirlerini bilmiyor
musunuz? Her dman konumacsnn zerine ate
almas?
Evet, generalim, doru, diye kekeledi Yzba
Glaser, fakat sanyordum ki...
Sanyordunuz? Sizin subaylk greviniz, itaat
etmektir! Anladnz m? u halde, emri dinlememek,
baltalamak var ortada. Dman konumaclarm ka-
bul ettiniz ve emre uymayp, onlara ate etmekten
kandnz.
General Pfeffer masaya eildi ve Yzba Gla-
ser'e, kt bir bakla dik dik bakt.
Tamam. Bunun ne anlama geldiini anlarsnz
deil mi yzba? Hazrol! General, altm rtbe eritli
apkasn bana geirdi. Fhrer ve Alman milleti
adna, emirleri baltalamak suuyla kuruna dizilmek
cezasma arptnldnz, zira dman konumaclar
zerine ate etmediniz.
Generaller selmlyor. Kural budur. Demir gibi
disiplin, duygusalla yer yok. Byk Frederik zihni-
yetinde eski Prusya gelenei. Albay Crome, yzba
Glaser'in silahlarm akyor ve muhafz birlii ar-
lyor. Bir ka dakika geiyor... bir yaylm ate yan
klam. Pis karn zerine, mermilerle delik deik ol-
mu bir ceset dyor, solgun ay ona bekilik ediyor.
Bir grup yorgun ve a asker, ilgisizkle, karlar iin-
de bata ka, bocalayarak geri gehyor. lye tasa
lanamayacak kadar bitkinler. ldrlmemek iin l-
drlr.
Gene de bir ey yapmak gerek, dedi Albay
Crome parmaklaryla masay tptadarak.
Kukusuz. Bir ey yapmak gerekli.
General Stempel, telefonu ald ve tmenine Rus
mevzilerine saldr emri verdi.
Her ne pahasna olursa olsun, Ruslara sald-
rn! diye bard ahizede.
van'a saldrmak istiyorsan, sen kendin yap bu-
nu, budala soyu! diye yamtlad keskin bir ses ve
birisi konumay kesti.
Stempel, tmeninin imdi bir temen komuta-
snda 60 kiiden olutuunun hl farknda deildi.
Ses, bir avuundu ve sonraki yl Kzl Ordu'da ba-
avu olacakt.
Stempel'in benzi kl gibi kesildi ve korugandan
sendeleyerek kt. Emir erleri, tren niformasn
giymesine yardm ettiler: kan rengi krmz bandola
h inci grisi pantalon, altn rtbe eritli yeil tunik
Kendini yatann zerine, der gibi brakverdi ve
iki emir subayn ard, onlara sicil defterinin son
satrlarm kendisi syleyerek yazdrd:
Tmenim bana ihanet etti, bu yzden lm se-
tim. Baka bir zm yoktur. Yaasn Fhrer, yaa-
sn Byk Almanya. Stalingrad'da bo yere lmeye-
ceimizi biliyorum. Tarih bizim hakkmzda hkm-
n verecektir. Tabancasnn namlusunu azna e-
virdi, tetii ekti. Emir subaylar, gzleri yak, selm
durdular.
ki saat sonra, bir general grubu, karla rtl
stepte ilerliyordu; altn eritler parlyor, sonsuz be-
yazlk zerinde, krmz bantlar belli oluyordu.
Gt skmak gerek, dedi Porta subaylar grn-
ce. htiyat kuvvet de ileri hatta srlyor. Eer
van bu ssl budalalarn saldracan anlarsa, ra-
hatlkla taranacaz demektir!
Bana durum hi de iyi gzkmyor, diye mnl
danch Moruk. Bu kodamanlarla insan iin nereye var-
dm hi bilemez!
Harp Okulunu yeni bitirmi, iei burnunda te-
men Keit, general von Hartmann'm karsnda topuk
vurdu.
Generalim, 71 nci Piyade tmeni; 3 subay, 18 ast-
subay, 209 er...
Teekkr ederim, arkadam, teekkr ederim,
diye kesti general von Hartmann. Siz de imdi ayn
eyi yapacaksmz, siz ve erleriniz, gerek Alman kah-
ramanlar gibi sava alannda leceksiniz. Tarih siz-
den bunu bekler.
Emredersiniz, Generalim, dedi temen gururla,
dikilerek.
Generaller, tampon blgede en ufak bir tehlike
kaygs duymadan ilerliyorlard.
Keileri kardlar! diye mrldand Porta! Kes-
kin nianclarla dolu olduunu bilmiyorlar anlalan
buralarn! Hep o inlerinde olsalar da, bunun farkn-
da olmalydlar!
General von Hartman, bir avc gibi omzunda
tad tfei indirdi. Sert ehresinde en ufak bir
heyecan belirmiyordu. Her yandan, askerlerin sak-
narak balarn kaldrdklar grlmekteydi; sahne-
nin grkemli olduunu itiraf etmek gerekir. General-
ler ileri hatta!
Tam siper, hepiniz! diye emretti general. im-
di, bizler arpyoruz.
Tfeini doldurdu ve ayakta ate etti. Bir Rus
havaya frlad. Be dakikada, general von Hartmann,
alelade bir tfekle be kez isabet ettirdi.
Vallahi bravo! diye yorumlad Porta iten anlar
bir edayla. Rtbelilerin byle bitli piyade akaralma
zyla bu kadar iyi at yaptklarm bilmiyordum.
Von Hartmann'm yamnda, General Pfeffer ve
topu kumandam General Wultz duruyorlard. Her
eye, her gzkene ate ediyorlard; hatta, bir Rus
askerini devirirken, General Wultz'un katda katla
gld grld.
Fakat, generallerin evresinde, karlar, den
mermilerle sramaya balamt; yalnzca generaller
bir eyin farknda deil gibiydiler ve bir av partisin
deymi gibi, atlarn aralarnda tartmaktayddar.
Von Hartmann'm imdiden 26 kurban olmutu tab-
losunda, Wultz'un 9; Pfeffer'se, 31'le batayd.
Alman radyosu, bir aydan fazla zamandan beri,
generallerin erlerle dirsek dirsee dmanla arp-
tklarm barp duruyordu. Allah bilir, biz buna b-
yk altndan glmtk! Ama, ite imdi bu doruy-
du... Ne heyecan yaratc haber!
lk olarak, inleyerek General Hartmann dt,
glkle kalkt, tfeini baldrna dayad ve tetii
ekti. Son bir kurban daha verdirtti, ama bir el bom-
bas tam nnde patlad ve generali karda yuvarla-
nan gri bir yn halinde, tortop geriye att.
General Pfeffer, bir tahta gibi ne dt, ba
siperin meyili zerinde kald, fakat altn eritli kas-
keti, nnde, uzaa tekerlenip gitti, bir Rus, sng-
snn ucunu ona takp, ekerek ald. Bir general
kasketi her gn ele geen eylerden deildi. ok ar
yaral, lm halindeki General VVultz'u getirmek ge-
rekti, bu da er Borch'a, kalasndan bir kuruna mal
oldu. Temen Keit, teki generaUerin cesetlerini ge-
tirmek iin iki gnll istedi: Kimse ortaya kmad.
l bir kodaman iin hayatm tehlikeye atmak
neden? oktandr artk bu tutmuyor. Varsn bize al-
ak desinler, bizce fark etmez. Sonunda, bu ie bir a-
vula kendi gitti. Bir kurun avuu yere serdi ve
gece yars cesetleri biz getirdik.
Konumaclarn bildirdii saldn, sabah oldu.
T 34 '1er, yanak dzende geldiler ve bizim mev-
zileri darmadan ettiler. Tanklann arkasndan, sn-
g takm ve hafif makinelilerle bir piyade duvan
skn etti. Yalnzca 16nc Panzer Tmeni'nden bi-
raz dknt kald, 4nc Kolordu'dan geriye kalan
tek tmendi. Yeni Rus birliklerinin arkas gelmi-
yordu.
lerinde bizim de bulunduumuz sa kalanlar,
silhlarn arl altnda ezilip, yorgunluktan bitkin
bir halde, kan ter iinde, avc ukurunun birinden
brne srayp duruyorduk. El bombalarnn her
biri sanki bir tondu, tfek kaylar omuzlarmz ke-
siyor, ok actyordu. Umutsuzlukla kendimi yere at-
yorum; miferimi yitirdim, tanklarn paletleri altn-
da ezildi. Yzm kara sokuyorum.
Haydi kalk! Gregor beni sarsyor. Yaamaktan
bktn m? Kalk diyorum sana.
Benim mitralyz bir yol boyu tayor, bacak-
larmz tek balarna otomatik bir hareketle gidiyor-
lar. Bir kar meyilinin gerisine yerleiyoruz; silhm
geri tepmesi omuzlarmz mahvediyor fakat Sibirya-
llar bir an duraksyorlar.
Tyelim! diye baryor Gregor srtma bir ap-
lak indirerek.
Arkamzda, toplar grlerken, T 34 1er homurda-
nyor; el bombalarnn patlamalaryla, gvde para-
lar uuuyordu. ukurlardan rastgele birine atyoruz
kendimizi, fakat beyaz canavarlardan biri, btn h-
zyla yaklayor... Duruyor; namlu dnyor, ate edi-
yor! Ve biz merminin yelini hissediyoruz... Fakat ca-
navar bize doru yoluna devam ediyor! Alyor mu-
yum? Baryor muyum? Artk bir ey bilmiyorum.
Dehet, beni felce uratyor. Geni paletler karlar
uurtuyor; donmu toprak, lgnca bir hzla yakla-
an 26 tonluk eliin altnda sarslp, titriyor. ukur-
dan sramak gerekir, ancak ylesine ta kesilmiiz
ki, aptal aptal, bizi hemen ezip bulama haline geti-
recek canavara gzlerimizi, dikmi, ylece bakp du-
ruyoruz.
Gregor ehmi ezercesine skyor ve dehete kapl-
m iki ocuk gibi birbirimize sarlyoruz. Bu kez so-
numuz geldi... tank, ancak on metre tede ve ayn
anda gne, k ufkunda kayboluyor. Tankn gvde
sine bakarak, kanatacak kadar dudaklarm sryo
rum. Yandaki avc ukurundan ac lklar geliyor...
Gvde yava yava yaklayor.. Sra bizde! Saliseyle
llecek bir srede, kemerimden bir mknatsl ma-
yn karyorum ve Gregor onu canavarn brne,
tam da srcnn oturduu yerin altna savuruyor.
ukurun ta dibine bzebildiimiz kadar bzyo-
ruz, kulaklarmz ellerimizle olabildiince bastrarak,
maynn gvdeye yapmasn Tann'dan dikyoruz...
Trtllar daha da, gmlr gibi oluyor ve birdenbire
her eyi paralayc bir patlama, bir alev denizi!..
26 tonluk elik havaya uuyor ve dknt yamuru
halinde dyor.
Bir baka T 34... Ama, bizi geiyor. Fakat o ka-
dar yakndan ki, elimizi uzatsak deeceiz. Haki renk
bacaklar, koarak onu izliyorlar, bu, Rus piyadesi.
Bir ift bacak hemen yanmzda duruyor ve karnma
ac bir tekme yiyorum, fakat bir lden de hareket-
siz, hi kprdamyorum; Gregorn ensesi zerinden
kabaral bir taban geiyor, bizimkinin kafas kara
gmlyor.
ort vosmi! diye kkryor yemden komaya
balayan Rus askeri.
Fakat bize ne kfrler savuruyorlar, ne kfr-
ler! lgnla kaplyorum, Gregor yumrukla yatt-
ryor. Stalingrad'da, sinir krizi skmez, her yan, bo-
dur siluetler, ablak suratlar, ekik gzler dolu; bun-
lar Sibiryallar. imizden biri kolunu kaldrsa, ma-
kineli hemen kusuyor.
Artk tutsak alnmayacak.
Bizleri kurtarabilecek generaller ldler, fakat
onlar souk, alk nedir, mideyi kazyan o ahk, ka-
fann zerinden geen T 34 paleti, cierleri kavuran
o elik gibi keskin ayaz, kangrenin kemirdii don-
mu bir bacan o dayanlmaz acs nedir, hi bilmi-
yorlard.
Bize doru koan Sibiryallar ok iyi gryoruz:
astarl niformalar, souktan morarm yzlerin te
peinde, kestane rengi kocaman, kaba krk kasket-
ler. K ekimi yapacak rgatlar gibi kouyorlar ne
var ki ellerindeki daarcklar deil, namlular tehdit
ederek parlayan tfekler, makineliler. Kulaklarnda
hl Ilya Ehrenburg'un sesi yanklanyor: ldrn,
Kzl Muhafzlar! Hibir Alman susuz deildir; ne
yaayanlar ne de doacak olanlar. Bu fanatik rkn
kkn kazyn. ldrn, kzd muhafzlar! Hcum!
Bir deli gibi makineli tfeimi yere saplyor, ate
ettike ate ediyorum... uzun fiek eridini silh a-
bucak yutuyor. Fakat bodur adamlar olduklar yerde
duraklyorlar, gzleri aknlktan yusyuvarlak ol-
mu, ylece kahyorlar. Tam zaferin ortasnda lmek
istemiyorlar.
Hatler'in en byk dmanlar bile yeniden kurulmu
bir uygarln stnlklerini yadsyamazlar.
The Times, Londra. 24.7.1933
Zom olmu gibi, yarbayn biri sendeleyerek iler-
liyordu, seyrek krl salar, aln zerinde kkller
haknde dalmt, yzndeki bir yaradan kan ak-
yordu, altn apoletlerinden biri kaybolmutu ve elleri
arkasna, bir dikenli telle balyd. Onun arkasndan,
bir temen, bir binba, bir de sayman geliyordu,
onlarn da elleri balyd.
Tfekleri koltuk altnda bir SS mfrezesi, mah-
kumlar hrpalayp horluyordu. nci grisi polis kep-
leri zerinde uursuz kafataslar ay nda gm
gibi parlyordu. Meydann ortasnda bir mee aac,
yksekyordu, dibinde de drt sandalya dizilmiti; ku-
lbelerden karlm birka uykulu asker, meenin
evresinde iki sra dizilmiti.
Bir SS Sturmbannfhrer, az sonra lecek drt
subaya seslendi:
Alaklar! Diyecek bir eyiniz varsa, abuk olun,
acelemiz var.
Yarbay, frtnada bir yaprak gibi titriyordu.
Ben susuzum, inann bana! Ben ancak grevimi
yaptm. Daima tek bir ey dndm, grevimi d-
rste yerine getirmek.
Tabii, diye srtt SS. Kendine kar drste,
Fhrer'e kar deil. Ya sen, salon savas, dedi,
mavi gzlerinde souk bir kinle, gzbebeklerini ken-
dine dikmi binbaya sz ynelterek. Sen de an-
cak grevini mi yapmak istiyordun?
Canavarlar! diye slk alar gibi haykrd binba-
. Siz haydutlar, ite Almanya'nn gerek dman-
lar sizlersiniz, katil eteleri!
Hazr olun! diye uludu sapsar olan SS.
Mahkumlar sandalyalara hrpalanarak, kmaya
zorland, alkn eller iplerin ilmeini boyunlarna
geirdiler ve sonra ipler ekildi. ki metre boyundaki
bir Oberscharfhrer, bir tekmeyle sandalyalar de-
virdi, bir adm geri ekildi, eserini memnunlukla sey-
retti. Bu Gustav Kleinkamp, dnya adam asma re-
korunu elinde tutmakla vnen nl bir cellatt.
SS Gruppenfhrer Theodor Eicke'nin zel yetitiril-
mi komandolarnn en iyisiydi. Konusunda bir de-
ha. Tmeninin aralar zerine Biz tutsak deil, ce-
set istiyoruz diye yazdrtm, bu, Eicke'yi bylemi
fakat General Model'i hi etkilememiti ve komutan,
bunun derhal sihnmesini emretti.
Model, Eicke'nin korktuu tek generaldi. Btn
3 nc Ordu'da dolaan sylentiye gre, bir gn, Eicke,
szm on bir barsak tkankl geirir ve hibir
doktor aamaz. Bu dillere destan tkankln nedeni,
o koca gzlkl kmen generalle yapt be daki-
kalk konuma imi.
te sizin komutannz ve kurmay, karnzda
vatan hainleri olarak sallandrld! diye baryordu
Sturmbannfhrer uyku sersemi piyade erlerine: Fh-
rer'in emirlerine gre topran her santimetre kare-
sini savunmayacaklann sonu bu olacaktr. Anlal-
d m?
dam meydannda duran byk kamyonun iin-
de, 2 nci SS Zrhl Kolordusu'ndan Theodor Eicke'nin
silueti profilden gzkyordu. Daha 26 Mays 1940'da,
Belika'da bir iftlikte, 100 ngiliz tutsan kuruna
dizdirerek ilk sava cinayetini ilemiti. Generalfeld
marschall Busch, insan haklanna kar ilenmi bu
ar su nedeniyle dnyay onun bana ykm, ca-
navar sava divanma vermiti. Fakat, Himmler ara-
ya girdi. Muhafz birlii komutanna kar hi sem-
patisi olmasa da, SS'lerin onuruna leke srlmesini
istemiyordu.
Aman Tanrm, diye haykrd, u ngilizler iin
bu ne patrt! Hem, ne ileri varm cephede? Adala-
rnda kalsalard ya.
1 1 BR NOEL GN
Be gndr, kar frtnas Volga zerinde kudur
mucasma esip savuruyordu. Bu, o korkun Kazakis-
tan frtmasyd. ok uzaktan, taa Asya'nn ilerinden
.geliyordu ve rzgr, bozkrdan geerken lgn bir
hz alyordu. Bu rzgr Kzllar hesabna alyor;
Kazakistan frtnas lm getiriyordu.
Biz bir korugana iyice sokulmu, Volga'nm k-
ysnda frtnay dinliyorduk: Beyaza boyanm elik
miferler altndaki ehreler yorgun ve solgundu. A-
tk. Hem de ok uzun zamandanberi.
Mareal Gring, uaklarn 6 nci Ordu'yu besle-
yeceini Hitler'e vaat etmiti, fakat oktandr artk
varolmayan uaklardan szediyordu. Acaba melek-
lerden mi yardm umuyordu? Gvenilebilecek yalnz
onlar kalmt, ne var ki, u anda Tanr Kzllar'dan
ve Londra'nn amansz antikomnistlerinden yanay-
d. Bay ChurchiU, kestaneleri ateten kendi vatanda-
lar yerine onlar eksin diye, Kremlin'dekilerle kr-
tryordu.
STAL NGRAD, GENEL MEZARLIINDA HER
DAK KA B R ALMAN ASKER LYOR, diye ulu
yordu Sovyet hoparlrleri cephe boyunca. lyordu,
evet ama arpmada deil. Sefilce, alk ve souk-
tan lyordu; bir yolda srnyor ve lyordu; an-
lalmaz bir eyler mrldanarak bozkrn bir ukuru-
na gizleniyor ve orada lm geliyordu; benzinsiz
tankn topu zerinde lyordu; frtnadan bir koru
gana, bir barakaya smyor, orada yaam sona eri-
yordu. Blk komutam, siperin kenarlna dayanp
son emirlerini veriyor ve lyordu:
STAL NGRAD, GENEL MEZARLIINDA, HER
DAK KA B R ALMAN ASKER LYOR.
Yelkovan ilerliyor. Stalingrad genel mezarlnda
her dakika bir Alman askeri lyor.
Bizim grup artk alktan lmek zereyken, Por-
ta omzuna sng takl bir Rus tfei ast, Kk
Kardee bir iaret akt, koltuuna da eski bir kene-
vir uval kstrd ve onlar, srlm tampon blgede
sessizce kaybolurken grdk. Kuruna dizecek av
gzleyen jandarmadan kaacak kadar kurnaz olduk-
larndan, torbalarnda hep bir eylerle dnerlerdi. ok
kez, biraz rm at kemikleriyle; fakat eer yap-
masn bilirseniz, bu gibi eylerden insan yaatabi-
lecek bir orba olabilir. Bir gece, 37 kutu konserve
ile yarm bir rdekle dndler, bunlar Ruslardan
yrtmlerdi. Kukusuz, gidip de van'n orada bir
eyler kartrmak niyetinde deillerdi, ne ki bir rast-
lantyla Spartakof'un bir evine girdiler. Ama b ye-
mek bize iki lye mal oldu; bunlar da hazmszlk
yznden ldler.
Ne garip hayat! diye felsefe yapt Porta. Ya
ikembeye tkacak bir ey bulamamaktan czlam e-
kiyorsun, ya da tkma tkma iip zbanyorsun!
Bizim korugan, mthi topu atyla titriyordu.
lm, Volga cephesi boyunca tm Alman mevzileri-
ni spryordu. Volkan haline gelen 102 rakml te-
pe, alevler ve duman iinde eriyip buharlayordu.
Smak bulamayanlar, avc ukurlarndan ve siper
lerden, kuru yapraklar misali, frlatlp savruluyor
lard. Hava basnc, ounu bouyor, bir ksm, do-
ruluyor, sayklyor ve kr ktk sarho gibi dyor-
du, bir baka blk, deliriyor ve bomba yamuru al-
tnda, uzun kaputlar iinde iyice akllarn yitirmi
halde lgnlar gibi glerek kouuyorlard.
Artk bir alay deildik, ancak bir blk saylr-
dk, cephenin son kalnts; eitli silhlardan ad ve-
rilemeyecek bir karma, son dknt.
Ksa bir sre nce bir SS Unterscharfhrer ara-
mza katlmt. Kendini Porta'mn karyolasna att;
bu, bizimkinin kann beynine sratt. Bu karyola
onun zel malyd, onu bir gn, terk edilmi bir villa-
da bulmutu ve o gnden bu yana her yere tayor-
duk bu ganimeti. Porta onu saatle kiraya veriyordu.
Bu karyola benim, birader, hem sana kiralad-
m da sanmyorum! Kaldr onu oradan, dedi K-
k Karde'e, beriki, davetsiz misafiri, bir ty gibi
kaldrp yere atverdi.
Kindar bakl Unterscharfhrer, bir yumak gibi
yerde toparlanp, eli tabancada, hemen uyuyakald.
Birden bizim sman kaps tekmelenerek al-
d. Uzun kaputu iinde bir SS generak, makineli ta-
bancas koltuunun altnda, gzkt. Krk bal
altnda, mavilemi bir yzle, odann ortasnda ba-
caklarm ap durdu, her birimize srayla gzn di-
kip bakt, sonra elik bir mifere bir tepik vurup,
onu birinin bana doru savurttu.
Eee? Vay sizi kaalotlar! Sanrm dnyann so-
nu gelinceye dein yaayacan ummuyorsunuzdur?
En yalnz kim?
Brigadenfhrer! Oberfeldwebel Beier, 27 nci Pan-
zer Alaymdan, dedi Moruk. Mevcut: 1 Oberfeldwe-
bel, 7 Astsubay ve erba, 43 er. Silhlar: 1 bomba
atar, 2 ar, 6 hafif makineli, 1 alev makinesi. Cep-
hane miktar bihnmiyor.
Cephane miktarmn her an bilinmesi gerekti-
inden demek haberiniz yok? Moruk'un yantm
beklemeden, General szn srdrd: Nas oluyor
da siz burada bulunuyorsunuz? Alaynz nerede?
Alaymz yok artk, Brigadenfhrer, diye yant-
lad Moruk. Tmyle mahvoldu. lmeyenler, tutsak
oldular.
General, SS amblemini gstererek sordu:
u Unterscharfhrer SS nereden gelmi?
Brigadenfhrer, ben Unterscharfhrer Karl, ken-
dini takdim eder . Tutsaklar sekin alayndan ay-
rlma.
yleyse taburunuza dnn, burada iiniz yok
Yanlm olmalsnz, Brigadenfhrer, diye alay-
la glmsedi SS, boaznn zerinde anlaml bir el
iareti yaparak. Bizim kahramanlar Rinok'da mah-
sur kald ve karmzdaM ahbaplarn bizi temizleme-
si iin yarm saatlik bir sre yetti de artt bile. Ben
lm gibi yaptm ve sonuncuyum.
Bir subayla konuurken ayaa kalkn, Unter-
scharfhrer! Takmnzdan katnza gre, karar
sava divan verecek. imdilik, benimle kaln, siz ve
katddnz teM domuzlarla birlikte. Bildireyim ki,
iten ilk kaamak yapan ilk rastlanlacak dala sallan
drlacaktr. Asker kimlikler! diye emretti, cebinden
uzun bir siyah puro kararak.
Julius Heide, yakmak iin uak gibi atld.
Mevzilerinizi nerede terk ettiniz? diye sordu Ge-
neral gz ucuyla Moruk'u gzleyerek ve bir yandan
da Porta'mn yatann zerine bir pafta aarak.
Kotluban yaknnda, Brigadenfhrer.
Kotluban! diye mrldand General. 53 kilomet-
re! Paftann zerine birka iaret koydu. Oberfeld-
webel, ite Kotluban ve ite Sovyet muhafz alay.
Sizin alay, Tatar orman yaknnda, arkas Volga'ya
dnk bulunuyordu, deil mi?
Evet, Generalim. Biz 16nc Panzer Tmeni'ne
balydk, mevzii, Kotluban'm kuzey kesinde son
buluyordu.
Gerekten de, dedi general ok pheci bir ta
vrla. O halde, bana aklar msnz, siz dman ala-
ynn mevzilerinin arasndan nasl geebildiniz? Zi-
ra, sanrm ki, Sovyet generali tarafndan imzalanm
bir zel gei belgeniz de yoktu? Bundan, adamlar-
nzn tabanlar yalad sonucunu hemen karmak
gerekmez mi?
Brigadenfhrer, dedi Moruk dudaklarn skp,
honutsuzluunu belli etmemeye alarak, benim ya
nmdakilerden kimse tabanlar yalamaz. Biz bunu
saym subaylarmza brakyoruz. Bizim takm komu-
tan, temen Reiniger; 79 neu Piyade Tmeninden
olup komutamz ele almt, ite tek tyen o oldu.
Ruslar tarafna svt, bizim mevzilerimizi de, 736
nci Sibirya Birlii komiserine aklad ve biliyoruz
ki...
Susunl diye bard General, Moruu eldiven
leriyle tokatlayarak.
SS Unterscharfhrer, fkeden kudurmua, ka-
saturayla Generalin zerine atld.
Pis herif! diye bard, birden fkeye kaplp.
General, bir judo hareketiyle onu yere yuvarlad,
tabancasn ekti ve iki kurunla hklayverdi.
Hayatndan bkm daha var m iinizde? Hay-
di, gelsin!
Gzlerimiz cinayetle parlyordu, kin bizi bouyor-
du, fakat oktan beri harekete geemeyecek kadar
Prusyak kleleri olmutuk. Bu bir Generaldi, bir Tan-
r, bize istediini yapabilirdi.
Silh omza! Arkamda birerli kol, mar mar!
Stakngrad Pitomnok demiryolu boyunca mevzi
tutuyoruz. Hi formalitesiz, bir 8.8 lik bataryaya bi-
zim SS generak hemen el koyuyor, birlikten sa ka-
lan son kii de bizim mfrezeye katlyor ve sonra
bekliyoruz... bekliyoruz... Souk dayanlmayacak ka-
dar acmasz, general de bizi payladka paylyor, hi
ara vermeksizin; kulaklarm vizon yakasyla rtm.
Tan aarrken, ite gzktler! T 34ler... Toprak
ynlarm kocaman beyaz tahtakurular gibi trma
myor, sonra, hibir engelle karlamadan demiryo-
lunu ayorlar. Bizim piyadeler ukurlarndan ka-
yor ve bozulmam karlar zerinde gri kk nokta-
lar halinde toplanyor fakat trtlllar homurdanyor,
onlar yakalyor, eziyor; byk namlular, alak kule-
lerden kyor, kapal, yumruk biiminde bir elden
kalkan parmaklar gibi sallanyorlar. Zincirler gcr-
dyor. Bir kar bulutu iinde, demiryolunun krma ta-
larnda, sallanan yuvarlana iniyorlar.
Kamufle edilmi 8,8 liklerimiz arkasnda, iyice
yere yamanm, bekliyoruz... lk tanklar, 800 metre
uzaklkta, dank haldeki baz piyadeleri ezmekte
glk ekiyor. Bir tank saldrs srasnda beklemek,
korkun bir ey. Bir tanksavar bataryas gerisinde
bulunmak iin elikten sinir gerek. Hedefi tuttura
mazsan, hi tesi yok, lmdr.
Yaklayorlar, hzlanyorlar. Kulelerin ak ka
7
paklarndan, tank komutan ve mrettebat gzk-
yor, besbelh ki, hibir direnme ummuyorlar.
Ate! diye komut veriyor Moruk.
Drt top ayn anda bryor. lk T34'ler, yld-
rm dm gibi grlt iinde hoplayarak, patlyor
ve imdi o korku, artk yok oldu. Hatta, souk bile
artk hissedilmiyor; bin defa tekrarlanan hareketler
otomatikleiyor. Toplar grlyor, tanklar geri ekili-
yor, kulelerden alev fkryor, eriyen metal, ate yu-
maklar halinde havaya srayp, zifoz olarak etrafa
salyor; insanlar kara kara mumyalar oluyor. Bu,
tank askerinin lmdr. 19 tane T 34 bylece alev-
lere yem oluyor ve siyah mrekkep renginde geni
bir mantar, boz renkli gkyzne doru ykseliyor.
Bir anlk mola. Sonra, yeni bir T 34 dalgas ge-
liyor, bu kez, dosdoru bataryann zerine. Toplar,
umutsuz bir enerjiyle ate ediyorlar, onlar olsunlar,
biz olalm, asl cephane tkeniyor.
Ruslar imdi bataryann yerini buldular ve bir
bomba yamuru altnda yava yava ilerliyor; lm
dellosu en iddetli evresine vard. On yedi yanda
bir topu eri, karda acdan kvranyor, belkemiinden
vurulmu, lklar neredeyse top seslerini bastra-
cak kadar yrtc, fakat kimse kimsenin imdadna ko-
muyor. Vakit yok! Binlerce kez, sar bir alev dili, bir
koca tankn henz zarar verecek durumda olduunu
gsteriyor; yeni canavarlar, toprak ynn oktan
atlar.
Bizim piyadeler kayor ve gvenlikte olacaklar-
n sandklar bataryann arkasna gizleniyor. Zaval-
llar! Bir cehennemden kap tekine dyorlar. Bu-
raya, ok ince bir kesinlikle el bombalar dyor.
Dello, fkeyi artryor. Bizler artk insan deil, ib
lislik grevlerini otomatik olarak yerine getiren ma-
kineleriz. Yarallarn lklar, 8,8 liklerin kaim ulu-
malarna ekleniyor.
Klnl koca Paul, gs delinip, ylyor; "Saar
landh onba Duval, sol kolu koparak dyor; Wu
perthalh astsubay Scheibe, iki baca da dizinin maf-
salndan biilmi olarak kalyor, avc eri Breslavk
Weis', bir bomba, ad verilemiyecek bir magmaya
dndryor. Ve tanklar hep ilerliyor, ilerliyor.
Hedefini bulan bir at, Gregor'un namlusunu
atlatyor; uzun tp uuyor ve doldurann boynunu
kesiyor, berikinin gvdesi bir an ayakta kalyor, bir
fskiye gibi kah fkryor. Gregor, sinirlerinin kont-
roln kaybediyor! Kanla ykanan yzn silerken,
bir deh gibi glyor, glyor, sonra diz st dyor
ve tm vcudu sarslyor, titriyor, ylesine hkra
bouluyor.
Birden, tanklar gneye doru yneliyor, homur-
tu uzaklayor, gzlerimize inanamyoruz! Neden gi-
diyorlar? Muharebe neredeyse bitmiken orada, ap
tallam, sessiz ylece kalyoruz.,, hl hayattayz!
Kara souun iinde imdiden katlaan kanl ceset
ler iinde...
Her ey evremde dnyor, gherile duman ci-
erleri yakyor ve ben, tek parmam bile oynatama
dan, bir elbombas misketiyle alnndan yaralanan Lej
bir topu eri, karda acdan kvranyor, belkemiinden
vurulmu, lklar neredeyse top seslerini bastra-
cak kadar yrtc, fakat kimse kimsenin imdadna ko-
muyor. Vakit yok! Binlerce kez, sar bir alev dili, bir
koca tankn henz zarar verecek durumda olduunu
gsteriyor; yeni canavarlar, toprak ynn oktan
atlar.
Bizim piyadeler kayor ve gvenhkte olacaklar-
n sandklar bataryann arkasna gizleniyor. Zaval-
llar! Bir cehennemden kap tekine dyorlar. Bu-
raya, ok ince bir kesinlikle el bombalar dyor.
Dello, fkeyi artryor. Bizler artk insan deil, ib
lislik grevlerini otomatik olarak yerine getiren ma-
kineleriz. Yarallarn lklar, 8,8 lklerin kaim ulu-
malarna ekleniyor.
Klnl koca Paul, gs dehnip, ylyor; "Saar
landh onba Duval, sol kolu koparak dyor; Wu
perthall astsubay Scheibe, iki baca da dizinin maf-
salndan biilmi olarak kalyor, avc eri Breslavl
Weis', bir bomba, ad verilemiyecek bir magmaya
dndryor. Ve tanklar hep ilerliyor, ilerliyor.
Hedefini bulan bir at, Gregor'un namlusunu
atlatyor; uzun tp uuyor ve dolduramn boynunu
kesiyor, berikinin gvdesi bir an ayakta kalyor, bir
fskiye gibi kan fkryor. Gregor, sinirlerinin kont-
roln kaybediyor! Kanla ykanan yzn silerken,
bir deh gibi glyor, glyor, sonra diz st dyor
ve tm vcudu sarslyor, titriyor, ylesine hkra
bouluyor.
Birden, tanklar gneye doru yneliyor, homur-
tu uzaklayor, gzlerimize inanamyoruz! Neden gi-
diyorlar? Muharebe neredeyse bitmiken orada, ap
tallam, sessiz ylece kalyoruz... hl hayattayz!
Kara souun iinde imdiden katlaan kanl ceset,
ler iinde...
Her ey evremde dnyor, gherile duman ci-
erleri yakyor ve ben, tek parmam bile oynatama
dan, bir elbombas miske tiyle alnndan yaralanan Lej
Banda hep, kurdelalar arkadan uuan yuvar-
lak denizci beresi.
Birka beton blok arasna sokuldum ve makine-
li tfeimi, cephe askerlerinin gvenli igdsyle
buluverdikleri dar bir yara yerletirdim.
Sessizlik iinde, bir para kuru ekmei payla-
yoruz. Kuru ekmein lezzetinin hakkn vermek iin,
midenin uzun sre a kalmas gerek!
Volga'mn sisi, yry kollaryla birlikte bize
doru ykseliyor. te, birdenbire saldr! Sibiryallar,
kar ve buzda domu cinler; astarl niformalar iin-
de, ay potuklarna benziyorlar.
Hurra S talin!
Bizim mevziin br yannda, siper yarld; kua-
tlmak zereyiz. Beton yarn aralndan, ftr bot-
larn koutuunu gryoruz; makineli takrdyor...
Sralar halinde yere seriliyorlar, l ve yarallar i-
neyerek tepeler arasndan kayorlar.
General komut veriyor:
Sng tak! leri!
En nde o kouyor; vahi bir hayvan gibi, ma-
kineli tabancasn doldurup, ne gelirse bierek ko-
uyor, kouyor. Bu defa, panik, Sibiryallarda!
Tanr byk! Yaasn din! Yaasn lm! diye
nara atyor kk Lejyoner, generalin izinde ileri
atlarak.
Kandan sarho, yarallar ineniyor, karnlar
deikyor, boazlanyor, gs gse yle korkun
bir arpma, bir boazlama ki, eytan bile titrer.
Ruslar, pelerinde siyas komiserleri olduu halde
kar hcuma geiyorlar, yzlercesi devriliyor. Mev-
zileri ele geiriliyor, yklyor, koruganlan almyor.
Erzak! Allaha kr, var ki var! Porta bir deli gibi,
kemirebildii ne varsa, diliyor, Kk Karde, koca
bir domuz ya parasm yutuyor. Elimizin altna ne
getiyse, yamalanyor, nk Ruslar, el bombalary-
la geri gelirler. Tanmadk bir temenin yardmclk
ettii General, bir ar makineknin arkasna yatyor.
Deli, fakat kesinlikle bir alak deil. Yalnz, imdi
iinden kamadmz bir harabedeyiz, nk Sibir-
yallar daha imdiden ensemizdeler. Yava yava yak-
layorlar, alev makineleriyle silahlanm olarak; bu
grnten tylerimiz diken diken oluyor... Birden,
Heide yerinden doruluyor, duvar trmanyor, Sibir-
yal mfrezesinin gerisine varyor ve kendi alev ma-
kinesiyle onlar bir gzel yakyor... On dakika daha
gecikse, biz yok olurduk.
Volga'mn gerisinden birden ar bataryalarn
gmbrts iitiliyor, uzun ve korkun bir gmbr-
t ki, yeri kilometrelerce uzaklara kadar sarsp titre-
tiyor. zerimize, cierleri sken u mthi hava
komprimeli bombalarla 'birlikte ate ediyorlar.
Kamak! Kamak! Her eyden nce, bir delie
sokulmak. Porta'mn zerine dyorum, ldrc
yel bize eriiyor; abuk kap kurtulamayanlarn ci-
erleri azlarndan frlyor. Topran yzeyinde ne
varsa, bu lm rzganyla gaz haline gelip uuyor.
ayet hayatn kurtarmak iin bir ans elde etmek
istersen, bir ukurun dibine snacaksn, hareketsiz
kalacaksn, tfek dipiini kemirip duracaksn. Do-
al ihtiyalanmza kadar her eyi yatarak yapmak
gerekiyor; cierinin patladn grmektense, klotu-
na doldurmak daha iyi!
Ve bu btn gece sryor. Hi kimse, bir an ol-
sun, sava kaybettiimizden phe etmiyor, fakat
kimse de dmekten vazgemekten szetmiyor.
Hatta u sonsuz sefalet iinde bile, yaam bizim iin
ok kymetli oluyor, gemiten hi sz etmiyoruz, yal-
nzca gelecekten konuuyoruz! Ama, buna inanmaya-
rak... Yaam bizler iin ylesine ksalat ki, her da-
kika kukulamlmayan bir younlukla doluyor. So-
uktan, alktan, korkudan lyoruz, fakat kanl kr-
lar zerinde bir slnn komasndan gene de ho-
lanabiliyoruz. Kimse ate etmiyor. Bu bir cinayet ola-
caktr; her an bir insann karnm dememize ramen,
hibirimiz kendinde bir katil ruhu hissetmiyor.
Birden, JU 52 Bat'dan kveriyor ve alak
bulutlar dekyor; bizi aradklarna hi kuku yok. Rus
toplarna aldr etmeden, geni daireler iziyorlar
ve ite, altlarnda byk erzak hurlar sarkan sar
paratler. Bu grn bizi dek ediyor! Bunlar ge-
tirmek iin hayatn tehlikeye atmak gerekiyor, fakat
herkes ileri atlyor. Acaba ilerinde ne var? Her bi-
rimizin aznn suyu akyor.
Bir st domuzu iine ne dersiniz? diye inli-
yor alktan len Porta.
Bundan byle Hava Kuvvetlerimiz aleyhinde ko-
numayacam, diye sz veriyor denizci.
Titrek ellerimizle, her biri bir ble yetecek ka-
dar erzak alan ahminyum hurlarn dlarn paral-
yoruz. Aylarca bekleyiten sonra, Noel aacna ka-
vuan ocuklar bile bizim kadar mutlu olamaz!
Fakat kocaman sandklarda ne st domuzu, ne
kmes hayvanlar, ne patates hatta ne de bir para
ekmek var! Her biri, pire tozlan, mektup kattan,
Hitler, Gring ve Gbels'in saysz renkli fotorafla-
ryla tklm tklm dolu... Artk d kmklmz va-
ran hayal edin!
Nazilerin fotoraflara frtnann yeline savrulu-
yor, rzgr onlar Ruslann tarafna alp gtryor.
. Smanz iin! diye uluyor kudurmu' gibi f
kek Porta. Sonra da bunlarla gtnz silersiniz!
Resimlerden sonra, sra pire tozlarnda. Her ey
bcek tozuna bulanyor: Kilolarca toz, bizim kfrle-
rimizle birlikte Volga zerinde bir bulut gibi yayld.
Bu kez, l endaze kayor, ta Kk Karde'e ka-
dar:
Allah Adolf'n cezasn versin! diyerek iindeki
kini tkryor.
Evet, Allah Adolf'n cezasn versin. Tan atar-
ken, mevzileri, bizi hi olmazsa dmann gznden
gizleyen bir kar frtnas iinde terk ediyoruz; artk
orada olmadmzn anlamas iin saatler gemesi
gerek. Olovka evre yolunda, General, traktr fab
likasndan takm takm sel gibi akan kaaklar dur-
durmak iin bir baraj yerletiriyor. Kfrler, ulu
yular, barp armalar nafile. Avc komandolar
i banda ve SS generali merhamet nedir bilmiyor,
ki dikkafal subay, enselerinden birer kurunla yere
seriliyor; bir topu yzbas kurunlanp, lm ha-
linde baygn, olduu yerde braklyor.
Gn aarrken yola k, bu kez dzgn yry
kollaryla. Oradan 20 km. uzakta, bir arazi kvrmn,
da, bir alay buluyoruz... fakat kadavralardan olu-
mu; donmu kemikler karlar altnda u gsteriyor,
ortal gaklamaya boan kargalar, kafatasiann ga-
galyorlar. Bu, ancak: Stalingrad, genel mezarlk...
Her dakika bir asker lyor biiminde nitelenebile-
cek bir manzara.
Kayaya oyulmu bir korugan, bize snaklk edi-
yor, masann zerinde hl bir lmba duruyor. Mo-
ruk, karbon lmbasn yakyor. Soluk, hareketli bir
k fkryor... kadavralar, gene kadavralar! Yzle-
ri eci bc, yn halinde, toprakta birbirleri ze-
rine yklm... Bir sandalyada, bir yarbay, ba ar-
kaya devrilmi, ense kknde bir kurun delii... Biz-
den nce buradan NKVD'ler gemi. Bir ameliyat ma-
sas zerinde, boaz kesilmi bir doktor yatyor, bir
kede, plak karnl iki hemire.
Delik deik deilmi, diye saptyor gene de iki
cesedi eviren Porta.
Buradan geen Asyaklar, lya Ehrenburg'un t-
lerini dorusu iyi tutmular: ldrn onlar nerede
bulursanz; taa analarnn kucaklarna kadar.
Kendimizi kanl, kokumu ot uvallar zerine
atyoruz, tek bir arzuyla: Uyumak. General, kayann
i duvarna dayak arpk bacakl bir tabureye k
veriyor. Makineli tabancasn inceliyor ve dnceli
bir tavrla kadavralara bakyor, sonra ba ne d-
yor, avular alyor, silah yere dyor. Hepimiz
gibi, o da uyuyakahyor.
Birden, sarslarak uyam! Ne kadar zaman uyu
duk? Bunu kimse bilmiyor. Kprugan titriyor. Araz
kvnmmm dibinde, motorlar homurduyor, paletle
gcrdyor. Sinirlerimiz lakalam m? Bunlar, tank
lar.
Moruk, hemen lambay sndryor ve dehea
kaplm olarak, karanln iine sokuluyoruz. Ora
da, korugamn yanmasndan gidiyorlar. Ancak nefes
alabiliyoruz. Uzaklayorlar... Gumrak ynne gidi-
yorlar. ller ve canllar zerine yeniden sessizlik
kyor.
General, krk bal zerine kaponunu eki-
yor, uzun kaputunun dmelerini ilikliyor.
Silahlarnz alm ve beni izleyin.
Yenilebilecek ne varsa, acayip beyazlkta ve Mo
ruk'un insan eti olduunu iddia ettii bir et paras
da dahil, hepsini alp gtryoruz. Porta, ondan b-
yk bir lokma diliyor.
ok nefis! Generalin kaba eti olacak! Eer by-
leyse insan eti, ok acktmda benden korkun!
Haydi, yola! diye baryor general bizi maki
nelisiyle iterek.
Korugandan ayrlyor, demiryolunun kuzey dou
sunda, Pestyanka'ya birka kilometre uzaklkta, mev-
zie giriyoruz. Uzakta, bir roket gkyzne doru k-
makta; sik dalgalar halinde, geit treninde gibi y
;
ryerek, sngler, Ruslara zg bir biimde namlu-
lara taklm olarak yeni bir saldr. Pelerinde hep si-
yas komiserleri, tahta toplarla drlen nian o-
maklar gibi devrik devriliveriyorlar, fakat telrg
lere lleri atarak, onlar bir kpr gibi kullanp,
zerinden ayorlar.
Bir Amerikan buldozerinin harabesi altndaki kar
ukuruna yattm; tam karmdan, ok iyi grebildi-
im bir Sibiryal nianc geliyor. Souktan morarm
geni bir ehre, zerinde, kzlyldzh krk bir ba-
lk. Nianghmn ham, tam yldznn altna geti-
riyorum, at pis bir biimde tklyor, Rusun yzn-
de bir eit aknlk... anlamyor; u, Sibirya'nn bir
kynden gelen avu; adn ancak bildii bir ne
hirin, Volga'nm yaknnda neden lmesi gerektiini
akk almyor. Atlarnn, ineklerinin yamna dnmeyi
isterdi o da, ama ne var ki, ite urada, Kazakistan
frtnas iinde, karda uzanm yatyor. lkbaharda,
beyaz kefeninden knca, bir buldozer onu da, te-
ki yzbinlercesi gibi, genel mezarla itecek ve ora-
da, Sovyet Cumhuriyetlerinin btn dkntleriyle
karm olacak.
Gene demiryolu boyunca ekiliyoruz. Bir bomba
ukurundan, bir subay yardm istiyor, yalanm yz-
l gencecik biri; onu atlayp gemeden, bacaklarna
bir gz atyorum: kanl bir kle, onun iin yapacak
hibir ey yok.
Gtrn beni! diye yalvaryor, beni brakma-
yn! Gtrn beni arkada!
Yzbam, lmekte acele edin!
Bunu syleyip, eline bir tabanca sktryorum,
koup tekilere yetimeden nce.
Bir allktan, bir T 34 gryorum; yalpalaya yal
palaya demiryoluna geliyor. Rus komutan, yaral yz-
bay fark ediyor, beyaz canavarn dndrtyor ve
boz yn zerinden geiyor; dahas, duruyor ve ek-
seni zerinde dnyor. Yeniden hareket ettiinde,
artk ne yn kalyor ne bir ey. Rus, katlrcasma
glyor. te pis bir faist daha eksildi' leri kzl
askerler, ileri! ldrn onlar, taa analarnn karnn
dakilere kadar! lya Ehrenburg, sznn dinlendii
iin vnebilir, iyi bir yazardr o, Stalin celladnn
bir dostu.
Porta'yla ben, kulesinde dalgalanan bir kzl fla-
madan belli olan bir T 34 zerine ayn anda atlyo-
ruz; onu oradan skp, tank krletirmek iin, ca-
mnn nne yamyoruz; kapaklar alyor ve panik
iinde bir yaban domuzu gibi, tank nmzden ka-
yp gidiyor. Ak kulenin iine bir elbombas ya-
muru. Bir patlama, bir cehennem alevi, frlayp d-
sen elik paralar.
Stalingrad, genel mezarlk. Her an bir Alman
askeri lyor, orada, ok uzakta, Dou Prusya'da,
yle baran bir dek egemenliini srdryor: Son
adamnza kadar devam edin. Ne yazk! Bizler iin,
biz sade askerler iin, hl, kendilerine aptalca bir
asker grev duygusuyla itaat edeceimiz subaylar
bulunuyor.
24 Aralkta, Dinitriyevka nndeyiz, fakat ii-
mizden hibiri Noel'i dnmyor.
Tam saat 7'de, van piyade ymlaryla saldr-
yor, bunlarn arasndan ounu kryoruz, yok edi-
yoruz, fakat hcumun arkas kesilmiyor, ta leden
sonra saat 3'e kadar. Sonra birden, duruyor. Artk
ne bir tfek patlyor, ne bir grlt var, tam bir
suskunluk. Demiryolunda bir tren yanyor. Porta, en-
die iinde, bu sessizliin anlamm merak ediyor.
Ufukta gzken hibir ey yok; yalnz, rzgarla yo-
un burgalar halinde yaan kar. Acaba ne oluyor?
Bunu renmekte ge kalmayacaz.
25 Aralk, saat tam 3'te, be tane T 34 tank, de-
miryolunu piyade eliinde olmadan geiyor. Mkem-
mel bir biimde yerletirilmi hoparlrlerle, 3. Tak-
ma doru yneliyorlar; onlara kar bir ey yapam-
yoruz: tanksavar toplarmz yok, hatta Molotof kok-
teyllerinden bile yoksunuz.
Dnyorlar ve nce 2. Takma doru gidiyorlar.
Hoparlr, Radetski maryla grlyor. Tanklar duru-
yor, her biri bir kar ukuru zerinde, ekseni evre-
sinde dnerek gmlyor, sonra yeniden hareket edi-
yor... ukurdaki asker, bu ,30 tonluk eliin kendini
susturup bir lapa hakne getirmesinden nce, korku-
dan uluyor... Bylece, 12 kar ukurunda 12 askerin
sonu bu oluyor. Ve sonra, tanklar, bir kar bulutu
iinde geldikleri gibi gzden kayboluyorlar. lm ses-
sizlii. Tek bir silah sesi yok. Yalmz, uluyan frtna...
Ertesi gn, saat tam 3'te, ite onlar! Bata kr-
mz bir T 34, bayra rzgarda dalgalanaraktan;
hoparlrden yaydan ayn mar mzii; gene dnk
gibi, ayn kesinlikle her ukuran zerinde durup, d-
nler, oraya sman bir insann, bir saniye sonra,
artk insan olarak yok oluu. Barlar, ulumalar
duymamak iin kulaklarmz tkyoruz... Sramz
beklemekten baka yapacak bir ey yok.
K gnnn beyaz gecesi bozkr kaplyor. Ya-
rallarn aralksz yakm lklar iitiliyor sanlyor,
fakat kayr, bu ancak lmne uluyan Kazakistan
frtnas.
Arkamzdaki kark bayr zerine birka kavan
mermisi dyor. Propaganda hoparlr kkryor:
Alman faistleri! Kapitahst uaklar! 3 dakikaya ka-
dar gelip sizi ezeceiz!
Porta glmsyor ve sar silindir apkasyla se-
lamlyor:
nsann, kapitahst olduunu renmesi pek g-
zel bir ey! Gregor, Cadillac' kapya ek, Cote
d'Azur'e gidiyorum!
Arkadalar! diye baryor hoparlr. Ben, Ast-
subay Buchner'im, 23 nc Panzer Tmeninden. z-
grce bize geliniz ve halkn dostlar olduunuzu gs-
teriniz! Kleliinizi zerinizden atn! Kapitalist efen-
dilerinizin zerine tkrn!
Biliyoruz, biliyoruz! diye alayl srtyor Porta.
Herey vaat ediyorlar, kzlara kadar, her ey. Sov-
yetler Birlii, bu ii cenneti, mutlu olmak iin her
eye sahip, ite en azmdan syledikleri bu.
Fakat, ertesi gn saat 3'te, ite onlar! Mevziin
nnde, iki boz yn grlyordu; Sovyet mutlulu-
una inanan ve generalin yere serdii iki tip.
Dehet iinde, be T 34'n yaklatn gryo-
ruz. Bugn sra kimde?
Karlarn iine iniyorlar, gmlyorlar fakat g-
crtyla kurtuluyorlar. Dans mzii. Dnyada, beyaz
T 34 kadar, bu vah homurdayan hayvan, ldrc
otomat kadar nefret ettiim bir ey bulunduunu
sanmyorum.
Porta, ukurunda flt akyor, sar apkasnn be
yaz kar kestii grlebiliyor. Daha derine gml-
memiz olanaksz, gereler, aletler bir ie yaramyor,
toprak granit gibi sert. Bununla birlikte, Kazakistan
frtnas bizi rtmek iini ykleniyor.
T 34'ler, kulaklar sar edici bir homurtuyla iler-
liyorlar. Bazlarmz kamaya alyor, fakat maki-
nelilerle devriliyorlar, ya da subaylarmz tarafndan
ldrlyor. Firar! Dman karsnda alaklk!
Karda, kk bir ukurda, yava yava gelen
lme gzm dikmi, bakyorum. Bu katillere kar
bir Molotof kokteylim bari olsa, ama hibir ey yok...
plak ellerimizden baka, hibir ey!
Benden birka metre teden, ilk T 34 geiyor,
kapaklar kapal, fakat biliyorum ki, mazgallar ara-
sndan gzler, ldrmek iin bizleri gzetliyor. Kom-
u grubun zerine dyorlar; uzun arkadalmz
var onlarla. Kk Erba Wilmer, grup komutan,
Dsseldorf'da bir smrge tahllar maazas sahibi,
1936'da drt yl iin askere yazlm. Birden, drt yl-
lk cretini alm ve. bununla btn borlarn de-
mi, fakat, kontratnn sresi dolduu halde, kendi
.sini niin geri gndermediklerini bir trl anlayama-
d! Anvers nndeyken, durumu Hitler'e yazmt,
fakat kendisine yant verilmedi.
Makineli tfeki koca Bhmer; Klnl. Lbeck'te
bir kelebek gzlk messesesinde mdr yardmcl-
ii var. Bir bakas, Hamburg'tan, demiryollarnda
nemli birisi olmay dlyor; bir de felsefe ren-
cisi var, asker disiplinden bir ey anlamyor ve geit
treni yryn bir trl renemedi; ama buna
karlk, bir de makinist rak var; Neumnsterli ma-
kinist ra bunu ok iyi biliyor ve erba olmak is-
tiyor. Albay Hinka, bunu ona sz verdi. Ne var ki,
o da orada, bir T 34'n trtllar altnda ezilmeyi bek-
leyen lme mahkm gruptakilerle birlikte bulunu-
yor. Birinci canavar, Wilmer'in ukuru zerinde du-
ruyor, yava yava gmlyor ve iindeki adamlar
kanl bir magmaya dntryor.' Demiryollarn se-
ven, tekilerden daha uzun sre uluyor.
sterikleen Heide, kulaklarm tkayarak:
Gebersene be sersem! diye baryor.
Daha somaki tank, oktan felsefe rencisinin
zerinde, uluyu ve inleyiler karda gittike sn-
yor. Gklerin Tanrs, sar msn? Bu kklara da-
ha ne kadar dayanabilirsin? Kemerimizde! GOTT M T
UNS* yazl, ama sen, bu aclar bize ektirmek iin
kesinlikle bize karsn.
Reziller! diye haykryor Moruk znt ve
umutsuzluk iinde yzn elleriyle gizleyerek.
Elimizden bir ey gelmeyerek, arkadalarmzn
birbiri ardna ezilmelerine tank oluyoruz. Gene er-
tesi gn, hep ayn saatte, balastlarn zerinde gene
gzkyorlar. Kocaman kocaman tahtakurular, kar-
larn zerinde yalpalyorlar, kapaklar skca kapal,
hoparlrden mzik yaylyor. Bu kez, 4, gruba, deniz
erninkine doru gidiyorlar. Fakat o, ezilmek istemi-
yor ve yumuak karn altnda, bir yzc gibi tr-
manyor.
Karda ok gitmi olmal! diyor Kk Karde,
bir eit hayranlkla. Nasl yapyor bak bu ii.
Arkada, koca torpilci, mavi niformasyla dos-
doru kouyor, kandan krmzlam T 34 onu kova-
lyor, trtllar adam kapyor, kollarn koparp, hava-
ya frlatyor, sonra tank bu debelenen gvde zerin-
de duruyor. Bu canavarlarn iinde acaba insan ya-
ratklar yok mu? Onlar da bizler gibi lklar du-
yuyorlar! Korkun kzl hayvan yerinde dnyor, -
lk bir insan hrlayna dnyor.
Bu gnlk bu kadar.
Gcmzn sonundayz, artk bacaklarmz bizi
tamyor, ukurlarmza ylp, okveriyoruz. Fa-
kat, tam alacakaranlktan nce, o gn, ikinci kez d
* Tanr bizimledir.
nyorlar! Bu defa, hepimiz sradan geeceiz. lk ez
dikleri, yedek temen, Mnih'te profesr. ocuka
bir savunma hareketiyle, kolunu ileri uzatt gr
lyor, fakat acmasz 30 tonluk ekk gvde, yavai
yava iniyor...
Sra bizde!
ukurundan ilk srayan Porta oldu, peinde, yu
muak kara gmlen T 34'e kar miyavlayan kedi
Panie kaplan Gregor, silahsz kayordu; Genera
bir an dnr gibi gzkt, sonunda o da srad..
Herkes kayor, balar eik, bunun bir firar olduunu
dnmeksizin kouyor! Fhrer'in emirlerini balta
lama! Son askere kadar, son kuruna kadar d
mek.
Arkamzda, devler bizi sktryor, kara gm-
lenleri yakalyorlar; uluyup inleyen boz ynlar ezi-
yor, eziyorlar.
Sava bu. ok Mmse tanklar geit trenlerinde
grmtr. Fakat, ldrc bir soukta, kara yata
rak, onlarn arkadalarnz ezdiini grmenin ne de-
mek olduunu bilirler mi? Birok kez bu canavarlar
da gmlyorlar, ama beyaz kskatan kendilerim
kurtaryorlar, ekzos borusundan kan alev, arkadan
metrelerce uzaktan grlyor. Henz 500 metre uzak
lktalar.
Nefesim tkanarak, koabildiim kadar kouyo-
rum, dyorum, banyorum, inanlmaz bir dehete
kaphp alyorum; soluk aldm zaman, dondurucu
hava gsm artyor, cierlerim paralanr gibi
oluyor; bir burun kanamas geiriyorum, kar krmz-
ya boyanyor ve bir kar ynnn iine dyorum,
kar beni, demir bir el gibi tutuyor. Arkamda, o kor-
kun motor grlts! 30 tonluk bir tank, gerekten
de tek bir askeri kovalar m? Kar beni tutuyor ve
lm zerime ha geldi, ha gelecek!
Birden, hoyrat bir el beni bu usuz bucaksz ke-
fenden kurtaryor:
Ne oluyor, sersem? diye grlyor Kk Kar-
de. Kmldayacak msm? Haydi, abuk!
Porta, kedi hep peinde, atlayarak bizi geiyor.
Arkamzda T 34'ler... Neden ate etmiyorlar? Garip
ey. Bizleri ezmeye kararllar; bir kaplumbaa gibi,
bu daha ince bir zevk.
Bilmiyorum artk nasl, olduka yksek tepeler
arasnda bir boaza ulayoruz, Stalingradin tm
pisliklerinin yatt, hurda demirlerin yld bir
geit. Tanklar bizi kovalamay brakm olmallar;
tm gcmz tkenmi olarak, kendimizi bu saysz
demir dkntlerinin arasna, atyoruz.
Asker gbrelik, diyor kk Lejyoner. Bunu
ben Sidi Bel Abbes'den bikrim.
Hibir Fransz smrgesi yoktur ki, kdemli on-
ba Alfred Kalb orada dmemi olsun. Gnde iki
kez diz ker ve yz Mekke'ye dnk olarak dua
eder, nk Allah'a demir gibi bir inanla inanr.
Fanatik bir askerdir. Kime kar savarsa savasm,
onca fark etmez, hepsi eittir, nereye gnderilirse gi-
der, fakat hep Fransa iin savatna inanr, hatta
burada, Stalingrad'da bile. Bizim de, Sovyet srle-
rinden korumak iin Fransa uruna savatmz
vurgular. Yz irkindir, byk bir bak yarasndan
baka Kabil dmeleri ile Fransa'nn nl Yabanc-
lar Lejyonunun derisine ilenmi yedi sivri ulu bom-
bas. Biz her eye kar ilgisiz yatarken, o oktan mit
ralyzn temizlemeye koyuluyor.
Kalkn! diye baryor SS genera, savan
bittiini aklnza getirmeye kalkmayn. Ahlkszca
kanzn bedelini daha ileride deyeceksiniz.
Kendisinin de tabanlar yaladm unutuyor, fa-
kat o bir generaldir, o baka.
T 34'ler gzden kayboldular. Frtma, uzaktan ge-
len motor grltlerini bouyor.
Sadan sra ol! leri bak! Takm komutanlar,
ileri!
Bunlar, genel mezarlkta istemek gerekecek bt
yaz pazubandl enayi! diye haykryor bir ses.
Mosmor kesilen SS sralarmz arasna giriyor v
sulunun kendiliinden ortaya kmasn emrediyo:
Alayl bir gl ykseliyor. General, Kk Karde
yakasndan tutuyor.
Baran sensin ha! diye uluyor, tabancasn
namlusunu Kk Kardein karnna dayayarak
tiraf et, yoksa saniye iinde tetii ekiyorum.
Bir... ki... diye balyor dek adam.
O anda, sralar arasndan, ba ve boynu kah
bir sarg beziyle sarl, niformas lime lime bir ast
subay kyor. Bir elinin zerindeki et, ancak deri
bir yank. Ruslarn alev makineleriyle yok ettii tn
bir takmdan sa kalan tek kii.
Ben bardm, Tugeneral! Hem de ekliyorum
Siz de, Stalingrad'daki tm Generaller gibi bir ca
niiniz!
Deli, elinin tersiyle yaralnn azna bir sille in
diriyor; astsubay sendeliyor ve salam eliyle taban
casma davranarak dyor, fakat onu daha klfmda
karamadan, kafas generalin makineli tabancasyii
dalyor.
Sizinle daha sonra greceiz, diyor Kl
Karde'e. oktandr canm skyorsun ve imdili!
rahat durmam tavsiye ederim, yoksa senin de sonu
u serke gibi olur. imdi yanma bir gnl al vt
sa kalan olup olmadn grmek iin mevzilere dn
Daha sonra, bize Gumrak'ta katlacaksn. Ama, be
nim sahte bir raporla yetineceimi de hi dleme
Gzm zerinizde. Haydi, tyn!
Kk Karde beni iaret ederek:
Gnll sensin, dedi.
A, yok! Gnll, kendini gnll olarak ortaya
atan olur.
u halde, sana gnll olmam emrediyorum
Emre itaatsizlik nedeniyle aslmay arzu etmezsin
diye dnyorum.
Bunun zerine, hergele, koa koa Generale gi-
diyor ve benim gnll olduumu bildiriyor, fakat
bunu bana deyecek, and olsun!
Karyolam getireceksiniz, diye tenbih ediyor
Porta komut verir gibi. Saklandmz yerde kald.
Oradan kaarken unutmuum.
Yalnz, iime gelirse, diyor adam azmam, yk-
sekten. Siz Berknkler, gtleriniz yle yksektir ki,
posta kutusuna sabilirsiniz, fakat yere inmek ge-
rek.
Berlin'in Almanya demek olduunu kafan alm-
yor. Sizler, sizlerse daha bataklk dnemindesiniz!
Bir operamz bile yok!
ok ileri gidiyorsun! diye bard Kk Kar-
de. Opera yokmu! Kartondan ormanlar indirip"
kaldran bendim, kendim!
Ph! Tahta pabulu adamlar iin kokar bir
meyhane! Peki, olsun. Karyolam getirme, zaten bu-
nu kvramazsm, o yetenek yok sende.
Sana gstereceim Berlinli kpei. Ya sen? de-
di beni sarsarak. Haydi, yola! Yumuak taakl! Ya-
tak getirilecek.
Karda ylesine hzl kouyor ki, yetiemiyorum.
Fakat, yan tarafmda, brmde bir sancdan her
yatmda, geri dnp beni astrmakla tehdit ederek,
elimden kavryor.
Seni astraym m, hergele? Anladn m, sveli
bozuntusu?
Kaln kafasnda, sveli ya da Danimarkal, hep-
si bir. Doutan beri alkol sisinde yzer bunlar.
Mevzide, artk canl hibir ey kalmam. Kanl
ynlar. T 34'ler tek bir insan hedefi olsun karma
mlar ve bizim bulunduumuz sma da ezmi-
ler. nl karyola, kymk kymk olmu, fakat K-
k Karde, vicdan sahibi olarak, her bir krnty
zenle topluyor. fkeden deh gibi olmu, ona bak-
yorum! yiden kard adam. te bir makineli tfek
atei balyor. Kulaklarnda vzldayan kurunlara
hi aldr etmeden, makineli gibi ne azna gelirse
kfrediyor. Nianc bunlar iitti mi? Her ne halse,
ate kesiliyor! Fakat bir projektr yanyor ve k
karyolann paracklarn toplayan Devi batan aya
a ykyor. Ruslarn, anlalmaz bir eyler bararak
kahkahadan krldklar iitiliyor. Ben, herkese lne
okuyarak, kara sokulup, snmaya alyorum.
Sndrn u lanet lambay, kzd kpekler! di
ye uluyor Kk Karde. u eytan gtresi kla
gzmz kr ediyorsunuz!
Ruslarda yeni glmeler ve projektr sndr
.yorlar! ukurumdan , sryorum, i tatszlamada!
svyoruz. Karyolann paracklar tamam ve muha
rebe grubunu Gumrak'ta yeniden buluyoruz.
Al, diyor Dev, ite orospu yatan! Bilesin ki,
senin u pis karyolan yznden, lm tehlikesi at
lattm. vanlar koca bir projektrle beni aydnlatt
lar fakat ben barnca ok korktular. Beni orada
tanyorlar! Doru deil mi, Sven?
SS Brigadenfhrer Paul Augsberg, GPU'nun bina
sna yerlemi Genel Karargah'ta, Ordu Komutan,
Org. Paulus'un karsna kt:
Generalim,, dedi SS subay kuru bir ses tonuyla,
Rus hatlarn yarma emri vermek gerekir. Savaa
byle devam etmek, halis lgnlktr. Bir tank grubu
banda, yarma harekatn gerekletirmeyi ben ze-
rime alyorum ve kuatmay krmamz salamak iim
yeterince ar topu kuvvetimiz var. Bunu, Kaslanovs l
ka yaknnda yapmak gerekiyor: orada, dman cep\
hesi ok ierlek, tenha. Gzel bir geme ansmz var.\
General Augsberg, diye yantlad Paulus glm \
seyerek, bu, kesinlikle olanaksz. Fhrer, tm yarma\
harekatn yasaklad.
yleyse, teslim oluruz, biter.
General Augsberg, buysa daha olanaksz. Fhrer,
teslimi yasaklad.
SS masaya eildi. Gzleri imek imekti.
O halde, adamlar delirtmeye karar vermisiniz?
Silahlarn komutanlarna evirecek derecede ldrt
maya.
Korkmayn yle, Augsberg, i oraya kadar var-
maz. Alman askerleri isyan etmezler, itaat ederler.
Btn yksek Alman uygarl, krkrne itaat ze-
rine kurulmutur. Gerekten bu disiplindir ki, zaferi
bize kazandracak, hatta, u anlarda her ey ok ka-
ranlk gzkse bile. Moralinizi bozmayn byle. Biz
Almanlar, hibir eyi yarm yapmayz.
Kukusuz, diye mrldand SS generali. Burada,
Stalingrad'da uradmz yenilginin de bir ei yoktur.
Elini stne uzatmadan, genel karargah odasn
terketti ve GPU'nun byk koridorlar boyunca acele
acele ilerledi. Her yan kan iinde yzlerce yaralnn,
plak toprakta bile yatt, tbb yardm yokluundan
ld bu uursuz binadan kt. Bir an iin, projek-
trlerle aydnlatlan avluda oturdu ve genel karargah,
bir barikat gibi epeevre eviren, birbiri zerine y-
lm donmu kadavra duvarna baklarn dikti. Bir
ksm hl ameliyat masas zerinde kalan ve cerrah-
larn terk ettii, can ekimekte olanlarla dolu ve tiyat-
roya bitiik mahzenden yoluna devam etti. Her yanda,
kesik vcut paralar yerde yatyordu. Bir kede, gz-
leri yal, aptallam General von Daniels duruyor-
du; generalin 16 nci Piyade Tmeni batan aa mah-
volmutu; 17.000 kiilik birliinden, bir tek kurtulan
olmamt. Adam ktalarna ve besledii umuda yan-
yordu. Augsberg, hibir ey sylemeden bir an onu sey-
retti ve yryn srdrd.
Yksek rtbeli subaylara rastlad; omuzlarnda bir
torba, hrsz gibi duvar boyunca kayyorlard; birlik-
lerinden son adamna kadar arpmasn srarla iste-
yenler bunlard; en umutsuz durumlarda bir adm e-
kilmeyi reddetmilerdi. Yaral askerlerin yeniden ar
pmalara katlmalar iin, hastanelere kadar janda
ma gnderirlerdi. imdiyse, geriye kayorlar, kavga
lardan, vurumalardan ve ceset ynlarndan uzak
donmu Volga'y gemeye alarak, kayorlard.
SS generali, dumandan kapkara olmu yikntla
dan srnerek geti, hl kadavralar, ceset ynlar
fakat birden, bu l kentin ortasnda, srklenen adm
larn yanks nlad. st ba perian, bitkin bir as
ker kolu, yerli kabileler gibi sra olmu, kimbilir han
gi muharebe hattna doru giderken nnden geiyor
du. Kendilerini karlar iine atmaya ve kime olduum
bilmeden, rastgele ate etmeye gidiyorlard.
General Augsberg, sabahleyin mstahkem mevk
taburuna dnd. ehresi ta kesilmiti, monokl parl
yordu, dudaklar hain bir izgi halinde sklmt. n
mze bir erzak torbas att, tek sz sylemeden, bi
tabureye oturdu, ceplerini boaltp, btn katlar -
kard ve onlar kk bir yn halinde tututurup,
yakt.
12 GER EKLME
Bakn, dem Augsberg kar sze yer brakma-
yan bir tonla, ben sizleri bu cehennemden karmak
amacmdaym. Beni izleyebihr ya da burada kalabilir-
siniz. Ancak silah ve mhimmat gtrlecek. Sizi,
sancaa el basp ettiiniz yeminden bakyorum ve
eer arkamdan gelirseniz, size hibir ey iin sz ver-
miyorum. Fakat, eer burada kalrsanz, bir Rus ce-
zaevinde rrsnz ve Ruslarn tutsaklarna, tutuk-
lularna davranlarn bilirsiniz. Bizim giriimimizin
baard olmas durumundaysa, aranzdan bazlarnn,
Don'un teki yakasndaki Alman kuvvetlerine katl
ma ans vardr. Uzaklk 120 kilometredir, yani iki
gnlk bir garnizon yry, fakat, bu etin ge-
ecektir bi pheniz olmasn. Bir lm yry.
Aranzda yalnz en gl olanlar kabilir iin iin
den. Size btn syleyeceklerim, bu kadar.
Yarm dn yapt ve kzaran gne iin-
de, Batya doru yrd. lk, Moruk kalkt ve yay
gibi bacaklar zerinde sarsak sarsak yryerek, SS
generaknin arkasna takld. Birbiri arkasna, yava
yava biz de kalktk. Olduka uzun bir yry kolu
oldu, aa yukar 800 demir grisi niformal ve Con
dor den iki havac da iinde, her snftan asker.
En harika niformalar hep havaclar giyiyorlard,
krk biiminde ve fok derisinden ksa konlu izme-
ler. Arkamdan, deniz piyadesi ilerledi; onun, Alman
olarak yalnzca kordelas dalgalanan beresi kalmt,
kyafetinin gerisi, bir cesetten soyduu Rus giysisiydi.
Makineh tfeimi omzumda tayordum, fakat
ayak kundak rahatsz ettiinden, bir tekme vurup,
karlarn iine yolladm ayakly.
Sen delisin, dostum, dedi Lejyoner. Bu ayak-
lara ihtiyacn olacak. Yazk olacak sana, arkada.
te yola koyulduk. Karpovka nehrinin bklm-
lerini iki kez geiyor ve Stalingrad Kalat anayo-
luna ulayoruz. Fazlasyla kkrtlm mrettebaty-
la, T 34lerin uzun kolonlar Stalingrad'a doru ha-
reket halinde. Ezilmi bir zrhl tren, demiryolunun
zerinde durmu, vagonlar oraya buraya dalm,
lokomotifi bir tarlann ortasnda dimdik dikilmi.
Augsberg ekni kaldrd, bu, kamuflaj iaretiydi.
Yardmc dedi Moruk'a, sa vurucu grubunu
al ve yolun zerinden ilk siz atlayn. Eer gerekli
olursa, bizi ateinizle korursunuz. stikamet Ylario
novsMy, toplanma yeri oras.
Beni izleyin! diye baryor Moruk.
Soluumuz kesilerekten, ovada kouyoruz, iki kez
dyorum yerde kalacam geliyor. Uyumak! An-
cak, tek bir isteim var: Uyumak! Dayanamyorum.
Fakat. Lejyoner beni hoyrata ileri itiyor. O hi yo-
rulmak bilmiyor, l arpmalarnda iyice pimi.
Benim gzyalarn, fkem, umutsuzluum karsnda
tamamen duygusuz kalyor. ki yan, devrilmi kam-
yonlarn enkaz dizisiyle rtl bir yoldan gidiyoruz,
devrik aralardan korkun karga srleri kyor.
Aralarda, donmu cesetler; bunlar, Rus zrhl birlik-
lerinin tarad tatlar. Baz cesetlerin kafataslan
paralanarak, alm. Biz bunu biliriz. Gnlk ta-
yn, kii bana drt bezelyelik konserve ve iki gram
ekmee dnce, beyinler, alktan lmekte olan ar-
kadalar tarafndan karlp gtrlmtr. Bir dok-
tor bize, insan beyninin son derece besleyici olduu-
nu retmiti. Fakat, bizim Kk Karde bunu de-
nedi, ancak kusmak zorunda kald; hem de, bir al-
bayn, stelik, prens kam tayan bir soylunun bey-
niydi!
Fare yemek daha az tiksindiriciydi, ancak, eti
banabilecek kadar tuz bulabilmek kouluyla; Porta,
bunun st domuzu tadn andrdn sylyordu.
Ne de olsa, kstebekten veya kpek etinden daha iyi-
dir, nk daha semiz, bngl bmgldr! E, ne de
olsa...
Ylarionovskiy'e nasl vardk, anmsamyorum.
Uzun sre, Rus tanklar ve piyadeleri arasnda yr-
mek gerekti. Augsberg, yorgunlukla bir kar yamac-
nn zerine oturuyor ve bir ey sylemeden, Bat'ya;
Don vadisinin tepelerinin gzkebilecei yne bak-
yordu.
Pesko vatka ynn tutmamz gerekir, diye
aklama yapt general Moruk'a, sonra dosdoru
Don'un dnemecine yneliriz, Alman cephesini orada
bulacam dnyorum. Fakat, Don'u gemek ok
g olabilir.
Ova bitip tkenmez gibiydi. Tepemizde, donuk
mavi. bir gkyz l dd ve evremizde, kar bir
kristal gibi parkyordu. Yalmzca kar. Ne bir aa, ne
bir alkk, hatta ne de bir kuru ot.
Gzlerim, iine bak saplanm, beni krletiri
yor, gzlerimi u yanan karla ovuyorum. Siyah iz-
meler nmde kayyorlar; artk ben, Volga ile Don
arasnda yatp kalacaklardan biri olacam. Don! Ne
gzel bir ad, ksack, ne kadar tatl... Fakat Don, ac-
masz bir Rus nehridir, kn dondurucu bir rutubet,
yazn da pis, berbat kokulu bir buhar saar. Rusya'
da bir numaral dman, doadr. Amansz Rus do-
asna kar silahlanmam olann vay haline! Rus
askeri, kayaklar ve izmelerle domutur, ya biz! Biz-
ler, biz Hitler'in askerleri, bu korkun memlekette ne
yapabiliriz? Beni kaldryorlar. Moruk ile Kk Kar-
de zerime eiliyorlar.
Neyin var Sven? diye soruyor Moruk, her za-
manki sakinkiyle.
Beni deli eden u kar, diyorum. Gzlerim y-
lesine aryor ki! Bu kar neden bu kadar beyaz?
Ne renkte olsun isterdin? Sen hi siyah kar gr-
dn m?
Beni kaldryorlar, Porta matarasn uzatyor.
Doruluyorum ve votkann sayesinde, makineli tfek
daha hafif geliyor; insan dondurucu Rus knn ve
kavurucu yaznn deneyinden geince, bu votka a-
kn nasl da anlyor!
Gm, ykk kulbelerden bir ky. Keif iin,
Lejyoner ile birka adam gnderiyor ve bu arada biz
de karlarn iine yatyoruz. te, benim . ay akly
imdi aryorum! Bir, yarm saat kadar sonra, Lejyo-
ner gzkyor ve ilerlememizi iaret ediyor. Ky,
sakinleri acele terk etmi, bir, tek canl, alktan mi
yavlayan bir kedi dnda, in cin yok, onun zerine
de Porta'mn kedisi atlayp, biareyi paralayp yedi.
Sava, oraya kadar varyor.
Issz kulbelerde, oyuncaklar var; kurundan bir
itfaiye arabas, bezden bir bebek ve bir ahrda da,
enselerinden tek kurunla ldrlm, donmu be
ceset.
Nagant mermisi, diye saptyor Porta otoriteyle,
NKVD' li biraderler besbelli burdan gemiler.
Bir atlyede, tm aile tavana aslm, yenilebile
cek bir ey aramak iin, cesetleri aralamak gerekti.
Aslmlar bizi ilgilendirmiyor. Porta bir teneke bu-
luyor, gvensizlikle kokluyor, sonra azna birka
damla, iindeki svdan aktyor, enisine bakyor ve
tenekeyi Heide'e uzatyor, beriki ksryor, boulu-
yor ve moraryor.
Ne yakyor be! diye kekeliyor tekrar soluk alr-
ken. Km srgan otu dalad sanki!
Ate mi, ate! diye inliyor Moruk. Acaba ne
olabiUr?
Samoranka, diye muziplikle glmsedi Porta.
Stakn'in yorgun savalar iin kkr. Bir ble iki
teneke yeter, ondan sonra sen gr onlar, tanklarn
zerine yumruklanyla atlrlar. Samoranka, msr,
pancar ve patatesten yapkr.
Hangi pancardan? dedi Moruk, birok eit
pancar var.
te senin kafan da o trlerden biri, diye gr-
ledi Porta ineleyici muzipliiyle. Sonra, bunlarn
hepsim bir fya doldururlar ve mayalanmaya bra-
krlar. Mayalanmas iin, bir ay gemesi gerekir, k-
pn domuzlara verirsin. Biraz ekice tad olan et-
ten yuryumuak, lp lp olurlar. Samoranka, Stalin'
in gizli silah. Misyonerler, Hristiyanlarm kendileri-
ne g veren eye sahip olduklarm sylerler: Sev-
gi, inan ve umut. Kulaa ho geliyor, fakat vanin
yannda hibir eyin deeri yok. Kzllar, inancn da,
umudun da, sevginin de zerine syorlar ve misyo-
nerleri de kurun madenlerine gnderiyorlar, varsn-
lar orada umutlanmaya devam etsinler. Bunun ye-
rine, Jozef Stalin samoronkay icat etti; daha canl-
lk vermek iin. Hem Jozef, Yahudi adi; onun bu in-
ce, kurnazca buluunun esas nedeni.
te Jozef Porta, ben de senin adna utan duyu
yorum, diye haykrd Heide. Fhrer'in, tm Yahudi
adlarnn deitirilmesini emrettiini iitmedin mi?
Yalnz isimle Yahudi olunmaz ki, dedi Gregor
yeni bir yudum alarak ikiden... Jozef Stalin de, Ya-
hudileri, Jozef Gbels'den daha ok sevmez fakat,
onun da Ari olmayanlar temizlemek iin kendine g-
re bir yntemi vardr. Stalin'in Yahudileri, namlula-
ra yem olur, Hitler'inki ise hayvanlara. Daha az sin-
sice. Burada, Dou'da kimse Yahudileri fark etmez,
hissetmez. Arazisinde, beki kpei yerine, zincire
vurulmu bir Yahudisi olan Polonyaly anmsarsnz.
Sovyetler de onlardan, bizden bile fazla nefret eder-
ler.
Peki yleyse, ne cehenneme savap duruyoruz?
diye bard fkeyle Heide szn burasnda. Madem
ki Yahudileri ortadan kaldrmak iin uyuma var,
neden bouuyoruz?
Biz Almanlar hi mi hi, br eyden anlamyo-
ruz, dedi Moruk eski piposundan derin bir nefes e-
kerek. Stahn'e, gururlu bir hizmette bulunduk; b-
tn dnya bizim savalarmzdan sz ediyor ve kim-
se Stalin'inkilerden sz etmiyor, oysa, onunkiler de
bizimki kadar korkun. Almanlar, her eyi sonuna
kadar vardrmak tutkusuyla aptallamlardr. Hi
hayal gleri yoktur, ite bu sava da tekiler gibi
kaybedilecektir. Basit olan her eyi kark hale ge-
tirmek bize Tam vergisidir. Yahudilerden kurtulmak
iin Ruslar ne yapyorlar? Bu engel burunlular lm
komandolarna gnderiyorlar. Bizdeki gibi cinayet
yok, tersine, kahramanca lm var. Bunu akl etmek
gerekirdi!
Anti nazi konumalar! diye uluyor Heide, iyice
sarho bir halde. Komutan yardmcs Beier, sizi
jandarmaya tutuklatacam.
Dengesini yitiriyor ve sobamn zerine dyor:
mdat! Yaralandm! Ambulans!
Bok herif! diye grlyor Kk Karde, onun
zerine ieyerek.
Teekkr, arkada, diye inliyor Heide. Beni
yamur atma karmanz ok iyi oldu, yattrc
oluyor.
Burnunun zerinde bir Rus kasketiyle, uyuyaka
lyor.
Nerede bulunduumuzu tm unuttuk. Rus hatla-
rnn gerisinden uzakta; herkes tarafndan terk edil-
mi bir durumda. Hibir kutup kaifi, kendini bu ka-
dar yalnz hissedemez. Sabaha kar, Porta'mn akord
suz nameleri ve Kk Karde'in ondan da beter se-
siyle uyandk. Fakat, birden, kap bir tekmeyle al-
yor ve karmzda kimi grelim? SS generali ve ar-
kasnda doktor.
Keyfiniz yerinde gzkyor! diyor pis bir ba-
kla, parlayan monoklnn gerisinden, Kendinizi
rapor etmiyor musunuz komutan yardmcs?
Moruk glkle doruluyor, kaputunu eri ilik-
liyor ve tfeini pek gvenli olmayan bir jestle, om-
zuna alyor.
Generalim, diye kekeliyor, Yardmc komutan
Willie Beier daima burada tm sava yiitleriyle bir-
liktedir, deil mi?
Domuz! diye uluyor general, Moruk yakasn-
dan tutup, dar atyor.
Porta hzla toz oluyor, Kk Karde ile Lejyo-
ner sobann gerisine, Grcgor'la ben de, karlarn ii-
ne Moruk'un yanma ini yapyoruz.
Bu SS komutannda da kibarlk denen ey yok!
diyor bir inek gibi sarholuktan aptallam Moruk
hkrk tutan bir sesle.
Nihayet herkes harekete hazr, fakat bizim komu-
tandan esasl bir zlgt yemeden nce hareket edemi-
yoruz.
Neden kzyor bize? diye haykryor saflkla
Kk Karde. Gene de birbirimize kar nazikiz.
Sancak yeminini kendisi bozdurdu. Biz olmadan Hit
ler'e kadar asla gidemez.
Tfek omza! diye komut veriyor General. Ar-
kamda yry kolu!
Yry kolunun yalnzca yarsnn kar izme-
leri var, pek seyrek askerlerin de kayaklar, tabi
Porta bunlarn iinde. Don'a ilk varan o oluyor ve
ldayan bir bulut iinde onun bize doru yeniden
indii grlyor.
Don! diye baryor. Fakat,, gzmn nnde
kilerden daha baka Prusyal yok!
General durdu, drbnyle uzun uzun bakt ve
bir ey grmedi. Kar, hep kar. Dnceli, dnceli
dudaklarn kemiriyordu; toplarn gmbrts, sa-
van grlts neredeydi? Burada, kesin bir susku
v
.
Yalnzca, donmu Don zerinden geerken uluyan
Kazakistan frtnas. Ne cephe var, ne inam kr
eden u gz kamatrc usuz bucaksz dzl ay-
dnlatan roketler. Burada tek dman: Acmasz Rus-
ya k. General, arkaya, bu gri, uzun, suskun, umut-
suz kola bir gz att; adamlar karlara d dve
riyorlard. Ne ezici bir d krkl! Nerede bizimki-
ler? Demek, herkesin dedii gibi, yle Don zerinde
falan deiller?
te, hemen hemen karla tm rtlm bir P 4;
Noel'de bizim yardmmza gelmi olmas gereken
Mannstein'm zrhl ordusu tarafndan terk edilmi.
Birka konserve kutusu; toplar salam. Komuta, mev-
kiinde, mrettebata ait evrak. Tank, 23 nc Panzer T-
menine bal.
Onlar Torgau'ya gnderteceim, diyor Heide,
katlar cebine sokuturarak.
Yalnzca bir zincir paras bulunsa, diyor Por-
ta mrldanarak, tank incelerken inceden inceye. Ne-
den terk etmiler anlamyorum! Zincir hari, salam
gzkyor.
Generahn emriyle arlan bir istihkam takm,
gen bir istihkam temenin komutasnda koup gel-
di. Sekiz saatlik etin bir almadan sonra, harap ol-
mu trtk tamir ettiler. Porta, src yerine dikildi,
fakat arac yerinden kmldatacak kadar aknt yok
tu. Herkes itmeye koyuldu ve tank yava yava, g-
mld buzun yatandan kt. Bomba kovanlar-
nn topland korkun trtllardan, sakna sakna
uzaklayorduk. General, P 4' baa geirdi.
Doktor Heim, dedi birliin tabibine, tanka sa-
lam erlerden kimsenin kmamasn gzetlemekten
siz sorumlusunuz. Yryebilen fakat yrmekten ka-
man ancak burada kalabilir. Komutan yardmcs
Beier, tankn komutasn siz alacaksnz ve izinsiz
olarak trmanmaya kalkan kim olursa olsun, devi.
receksiniz. Onba Porta, srcsdr, avu Heide,
birinci nianc ve telsizci; avu Gregor Martin, kule
niancs. Gzleriyle, ayaklar kanlar iindeki topu
baavu yardmcsn arad. Tank toplarndan anlar
msn? yi. Top senin icabna bakar.
Bastne, generalim, dedi rahatlam olarak
baavu yardmcs, bundan byle yrmek zorunda
kalmayacandan ok mutlu.
Ayaklar kank bir yn, son yirmi kilometreyi,
iki tfei koltuk denei yaparak yrmt.
Donmu nehire doru zorunlu kaymalarla, teker-
lenerek gidiyoruz.
Ne mthi! Trtllar bir koparsa! Fakat Porta bir
uzman, arac istedii eMlde ynetmesini biliyor, ye-
ter ki, buz bu tonluk elik yn altnda daya-
nabilsin; nk Don, hibir zaman dibine kadar don-
maz. Nehrin zerine binen zrhn altndan akntnn
.gmbrts duyuluyor. Porta'mn dnda herkes indi
ve teki kydan, buzun sert yzeyinde kvrla kvrla
ilerleyen tanka endieyle bakyorlar. Yava yava
ilerkyor, koca koca buz bloklarnn tepesinde ykse
kyor, bir kristal yamuru iinde yeniden iniyor ve
nihayet teki kyya kyor.
Doktorun verdii damlaya ramen, gzlerim git-
tike daha ok acyor. Ne olurdu aramzda dac er-
leri da slsayd! Fakat, Alman Yksek Komutanl,
basit piyadeler iin kar gzln ngrmemi.
imdiye kadar sava ilan edenler iinde en ap-
tal ete! demiti Moruk. Ve Moruk da, hi bouna
konumaz. Bizi, bile bile, hemen hi tehizatsz ola-
rak Rusya'ya gnderdiler. On yd, Alman subaylar
Rus Harp Okullarnda retmenlik yaptlar ve Rus
ordusunun k tehizatyla donatmnda ibirlii et-
tiler. Fakat, bizlere gelince, bizleri hibir eysiz gn-
deriyorlar.
Alt saatlik bir yryten sonra, yorgunluktan
iyice sersemleyen adamlar, yarm saatlik bir mola
iin olduklar yere kveriyorlar.
Hafif makineMne dikkat et, diye beni uyaryor
Kk Karde, silah kara attm grerek. Sanld-
ndan da fazla ihtiyacn olabilir ona. Donmaya kar
yan var m? Lejyoner'de tam bir litre var, P 4'
kurtarrken grdm.
Bana zrnk vermez, dedim; onunla uraama
yacak kadar yorgunluk ve bkknlkla.
Ben gidiyorum ona, dedi Dev biraz sonra ko-
nuya dnerek. Kak olmal! Bana, hi se^ karma-
dan, hem de bedava verdi, bir de Franszlarm beda-
va bir ey vermediklerini sylemilerdi... Birden dur-
du ve kulak kabartt. Bir uak! diye kkredi bu-
lutsuz gkyzne bakarak. Bizimkilerden biri! Bir
Focke Wulf.
Gregor bir fze kapt ve uaa doru ateledi.
Ara kvrd, zerimize doru 200 metreye kadar al
aldi; mrettebat bize iaretler yapyor ve kanat al-
tndaki siyah halar ak seik gzkyordu... Sevin
ve mutluluktan coup oynuyorduk! necek mi? Fa-
kat pilot inmeyi dnmyordu. Uaktan elik bir
kask dt, krkl bir asker gene bir iaret yapt
ve her ey ufukta kayboldu. Kaskm iine bir mesaj
kaydrlmt: Arkadalar, dneceiz. Bizi iittiiniz
zaman, ha biiminde toplamn ya da iki krmz izli
mermi atn.
Bizi almaya gelecekler! diye az kulaklarna
varan Gregor. Drt tane kavakl JU 52 geldi mi sa-
na kepimiz havalandk demektir!
Olanaksz, dedi bizim havaclardan biri. Bura-
ya bo olarak imlebikr belki. O da en iyi olaslkla.
Fakat, ykl halde havalanmak. Olamaz.
Evet, dedi Moruk, ancak tek ansmz var bu-
radan kmak iin: yrmek. Don, bir d krkl
oldu, fakat bir sonraki nehirde, bizimkileri bulaca-
z.
Peki, hangi nehirdir bu bir sonraki? diyerek
dalga geti Porta. Belki de Ren? On dakika sonra,
doru deil mi? Ben, alt yamdan beri kalp ve e-
kerden muzdaribim, Ren'e kadar nasl seirteyim is-
tersin? Ah! te yine kalbim! diye inledi, kara uza
nvermeden nce, elini gsnn sa taraf stne
bastrarak.
Ne var, ne oluyor? diye sordu Porta'mn ac 1
hklanyla uyarlan doktor.
Kalp rahatszl, diye yantlad Kk Kar-
de. Doktor, biraz alkolnz var m acaba? Hep ya-
rarl olur.
Numara m yoksa? dedi doktor gvencesiz bir
bakla, bouluyormu gibi yapan Porta'ya.
Zavall neye inanacan bilemiyordu; Gratz Tp
Okulundan dosdoru kp gelmiti, ama Stalingrad
son derece g, sert bir okuldu. Fakat, yaklaan Ge-
neralle istihkam temeni bir an, sessizce Porta'ya |
baktlar.
Haydi kalk! diye emretti general. Yeter soy-
tarlk!
Votka! diye inledi Porta.
Temen, glmseyerek kendisine matarasn uzat-
t.
Saolun temenim, hayatm kurtardnz, Adolf
tan, size kurtarma madalyas verilmesini isteyece-
im.
ki subay dnp gittiler, fakat doktor hl bir
ey anlamyordu:
Terhis edilmeliydiniz, dedi safa.
Tabi, Porta buna kar kmad.
Bu arada, geceyi geirmek iin yere yatyoruz.
Uzaktan, tehdit edici motor grltleri yanklanyor-
du.
Ar kamyonlar, dedi Lejyoner. Bunlardan
birkan yrtebilsek, bir de tank olduktan sonra
abucak evimize varrz.
Porta ona alayl bir bakla bakt:
yleyse, Kzlyldz'a bir ilan ver. Bir eye ih-
tiya duyulunca Berlin gazetelerine hep ilan verilir.
Douda, gkyz kzl meneke renginde: bu, h-
l yanmaya devam eden Stalingrad. Kuzeyde, byk
byk klar ufku izgilendiriyor.
Topu, diyor Heide salam deneyimiyle.
Fakat, bu olanaksz, diye kar kt Lejyoner.
Artk orada kimse dmyor ki!
Yazk, yleyse! Haydi oynayalm birka el.
Uyuanz daha iyi edersiniz, dedi istihkam su-
bay kapda gzkerek.
Ama ne var ki, kumar iblisine gene yakalandk.
Durmak olanaksz ve herkes, daima lsz bir bi-
imde ykselen faizle dn para vermeye raz olan
Porta'mn kara kapl hesap defterine imzay basyor.
Ertesi gn harekete, ite byle, kan anana dn-
m, sersemlemi gzler, huysuzlam bir halde ha-
zr oluyoruz,
Silah al! diye komut veriyor temen ksa bir
tonla. leri! P 4 bata!
Porta gururla geiyor ve sar apkasyla, kulenin
dndan selamlyor.
Daha uzak m samrsmz acaba, u Almanya?
diye soruyor artk dayanamayan Kk Karde.
Uzak m? diyor Gregor. Hem yle uzak ki,
bunu yalmzca dnmek bile adamn bitkinlikten
cann karr!
Derin ve melodik bir homurtu ona cevap veriyor.
Uak! Krmz fze gnderildi. He III, kvrlyor, ka
plan ak, kanatlarnn altnda erzak hurlari; para-
tler akyor. Artk yorgunluk yok! Kymetli koli-
leri toplamak iin tarlaya hcum ediyoruz... salam,
fme koyun eti, kocaman jambonlar, kara asker so-
munu, sardalyalar! Kasaturalar oktan atal gibi kul-
lanlyor. Fakat General, hepsinin bir araya topla,
np, tayn olarak bltrlmesini emrediyor. Bu s-
rada, Moruk, erzak kutularndan birinden kan bir
mesaj komutana uzatyor:
Ni hirskaya Ternis demiryolunun kuzeybat-
snda, kuvvetli svari yma. htiyatla ilerlenecek.
Kemenski Stalingrad demiryolu igal edildi. Kpr-
ler tanklarn gzetiminde. Ar birlikler, batdan g-
neye ilerliyor. Kalitva dman tarafndan igal edil-
di. Ar silahsz, kprleri zorlamak olanaksz. Aidar
yaknlarnda iddetli arpmalar. Avc birlikleri ova-
da etkinlik gsteriyor. En yakn dman mfrezesi,
30 km. kuzeyde. Tamam.
aknlar! diye sylendi General Augsberg.
Alman zrhl birliklerinin mevzileriyle ilgili tek sz-
ck yok. Ruslarn nerede olduklarm biz de pekl
kefedebiliriz, kendi bamza!
Ve uzaklaan uaa yumruunu sallyor. Mo
ruk'u gryorum; gzleri ufka dikilmi, ylece yz
km, perian kalakalm.
Birbirleri ardna zbaracaklar, diyor atlak bir
sesle. Bizi ordudan sildiler. Belki bu son erzakmz.
General makineli tabancasn omzuna atyor ve
s kl yumruunu kaldryor:
Muharebe Grubu, ileri mar!
Ve ekilme sryor. Souk yzlerimizi dakyor
ve ikklerimize iliyor. Kara bulutlar, tehdit edici bir
biimde, toplanyorlar, rzgar kyor: bizi bozkrdan
kovmak istermi gibi, doudan geliyor; yapacak bir
eyimiz kalmayan Rusya bozkrlarndan atmak iin...
Tenimizi bir bak gibi kesen ve topra mermer gibi
sertletiren bir rzgar bu. Birden, bir nakliye kolu
kveriyor, atlar ekiyorlar; koldaki askerler yere
atlyor veya hendekler iinde mevzie giriyorlar. Bi-
zim tank dn yapyor ve bir kar duvarnn geri-
sine gizleniyor; yeri bir bulunursa, ardmza zrhh
bir dman alayn taktk demektir!
Stoi! diye baryor Ruslar. di soda.*
Cesaretlenerek, sng takyorlar; dmanla bu
kardama, kukusuz iyi bir frsat! Bir nakliye; er-
zak, cephane kolu askeri her gn kahramanlk ro-
lnde oynayamaz ki...
Uzun boylu bir subay nianc hattndan kp,
tabancasm ekerek bize doru yryor.
Ruki ver! Ruki ver!**
Hay seni eytan gtrsn! diye grlyor Kk
Karde silahm dorultarak
Rus yere seriliyor ve adamlar durakalyorlar.
Bir kar ynnm dibine atlyoruz ve makineli takr
dyor. Ruslar yola doru, koarak ekiliyorlar, fakat
ou yere serilmi, karda yatan kk boz kleler
halinde kakyor. Porta tankm gerisinde, elinde tam
bir usta gibi kulland drbnl silahla: Bu, dum-
dum kurunlu bir tfek. Bir kurun omza isabet etti
mi, kol tmden paralanp, kopar... Stalin, uluslar-
aras kurallar hi umursamyor.
Bir siyas komiser, elinde bir mein kam, adam-
lar saldrya sryor ve komiserden korkular bizim
saldmz korkudan kat kat fazla.
Beni ateinle koru! diye baryor bir alev ma-
kinesi eri yerinden dorularak.
Uzun ve acmasz bir alev Ruslara doru uzan-
yor. Alev makinecisi zalimce glyor, depoya yeni
bir petrol daha pompalarken.
Kimse alev makinecileri sevmez; bunlar, savan
ceUatlandrlar, ne ki, i ktye gidince, onlarla bir
Mkte olmak daha iyi. Garnizonda bile, onlarn b-
lmne hi gitmezdik. Bunlarn hepsi profesyoneldir,
ben, hibir alev makinesi erinin glmsediini gr
* Buraya gelin!
** Eller yukar!
memiimdir; ne de onlarla bir kzn dans ettiini gr-
dm. Sar alevle kenar ilenmi siyah apoletler, her-
kese dehet ve tiksinti verirdi.
Alev makineci, iki parman kasketine kaldrp
beni selamlyor ve teki kurbanlarm da kmrle-
tirmek iin kouyor. Birden, hcum duruyor; bozkra
yeniden bir sessizlik kyor; yolda, atlar karda te-
piniyorlar, yava yava gece, Don yurdunu rtyor.
General Augsberg, bitkinlikle kendini yanmza
atyor, donmu dudaklar kanyor.
Saat 23'te svyoruz. Yn: Bat. Toplanma yeri,
ir, 60 kilometre kadar bir yol kald.
Ne! diyorum kendi kendime. Neden New York
deil? Oraya hi varamayacaz, asla!
Yeni saldr; Rus komiser, kudurmuasma ulu-
yor; benim hafif makineli takrdyor ama, aya
attm iin kendime lanet okuyorum, nk silah
tutmak g oluyor. Kk Karde buna bozuluyor
ve onu elimden ekip alyor, ben hep ok ksa at
yapyorum. Kay boynuna geiriyor ve dmann
ateine hi aldr etmeden ayaa kalkyor, bir yan-
dan da, kaladan ate ediyor. ldrmekten kendin-
den gemi, baryor. Mermi eridi eriyor.
Cephane, be sersem!
Karda yuvarlana kalka gidip, cephane sandn
kavryorum ve panie kaplarak, arjr beceriksiz-
ce dolduruyorum. Kk Karde hoyrata beni iti-
yor; o, korku nedir bilmez. Bunu bilmeyecek kadar
aptaldr! Saldr yavalyor ve Ruslar, yere sokulu-
yorlar, bir makineli tfekle ate eden iki tanmadk
asker, bizim hemen yaknmzda mevzie giriyor.
Bunlar, deneyimli iki eski asker; Moskova'da bulun-
mular.
Uzaktan barmalar: Shhiye, shhiye!
Doktor, kocaman pansuman antas srtnda,
acele geliyor. Her yanda ac lklar, inleyiler, ama
kimse kimse iin bir ey yapamyor. Rus yarallar
da, bozkrda lmle peneleerek, kan kaybediyor.
Deniz piyadesi kolundan yaralanm, yarasna bir
gazl bez saryoruz, besbelli bu yzden ok cam ya-
nyor; Lejyoner bana bakyor: Yaramn evresi imdi-
den mosmor olmu. Kolu kesmek gerekecek mi?
ansn varm ki, bir izli mermi deil, demode
bir merrniymi, diyor Porta, teselli edici biimde.
Yoksa, kolun oktan kesilmiti!
Tm mevzi boyunca, Generalin emri ulatrkyor:
Toplanma ir'de.
Nedir bu ir? diye soruyor Kk Karde.
Bir nehir, diye yantlyor Moruk yorgun bir
tavrla. Rusya'da nehirden nehire yrnr, pek de
oktur!
Baklarmz dalgn, sessiz kakyoruz; acmasz
bir souk, kemiMerimize kadar kemirip, iliklerimize
iliyor; ayn zerinden bulutlar kayarak geiyor, ge-
ce, karn klandrmasyla hafife aydnlanyor. Ka-
mak iin iyi bir zaman.
Uzaktan acayip bir uluma.
Kurtlar, diye mrldanyor, makineli piyade eri.
Yolun zerindeki kaygl atlarn kinemeleri ii-
tildi; bunlar kurtlardan, insanlardan da ok korkar-
lar. Tam bu srada, havaya doru bir fze yksek
yor.
Yoldan gehyorlar! diye baryorlar mevziin
br ucundan.
Ar sahlar terk edin, diye emir veriyor bir
topu avuu. Siz ikiniz, diyor Kk Kardele ba-
na, ekilmeyi ateinizle koruyun.
Ve hafif maMnelisiyle oradan tabanlar yalyor.
Sknt iinde gzlerim kol saatimde. Saniyeler
geiyor... On daMka daha.
Biz de tyelim, diyor Kk Karde. Bize te-
ekkr unuttular. l bir kahraman olmaktansa
yaayan bir hain olmak daha iyidir!
Tm evremizde, korkun suskunluk egemen;
yksek sesle konumaya artk hi cesaret edemiyo-
ruz ve makineli tabancamn emniyetini eMyorum.
Korku boazm skyor.
Grlt var! diye mrldanyor birden Dev, du-
dam kulama yaptrp.
Hepimiz onun iitme yeteneinin olaanst ol-
duunu biliriz. ki kilometreden bir serenin soluk
aln iitir. Dinliyorum... ve ben de duyuyorum, ova-
da garip bir atrt... fakat bunun ne olduunu anl-
yorum: dman bize doru bir san yolu kazyor.
imdi gsteririm ben onlara! diye fkeli sy-
leniyor Dev.
el bombasm bir araya balyor, srnerek
biraz gidiyor. Bir patlama, kklar...
Tyekm! Tam zaman, yoksa, uzun srmez,
kahraman olarak zbarrz.
Arkadalara, donmu bir ayn yannda yetii-
yoruz; karda ar kouyorlar ve birden, hafif maki-
neli piyade eri, bir lk atyor ve yklyor: hede-
fini aran bir kurun, srtm ayrveriyor, bir dum-
dum kurunu yiyen adama yaplabilecek hibir ey
yoktur. Onun kanyla ben de slandm. Ne kadar za-
mandr kouyoruz? Bilmiyorum. Fakat, nihayet dur-
mak ve bir kl gibi delen u mthi sanclar iin-
de kendimi karlara atmam gerekiyor. Ovada, tek tuk
silah sesleri yankdanyor.
van meydam temizliyor, diye saptyor Lejyo-
ner. Nagant alyor.
Biri barp, inliyor. Bir el ate. Bar, hrlty-
la sona eriyor. ekilme sryor, batya doru, katil
nagantlardan uzaa. Btn gece yrnyor... Baz-
lar vazgeiyor ve kendilerini donmu yere atyor,
boz yumaklar gibi tortop olup souktan hemen l-
yorlar.
6 nci Ordu'nun muzaffer ekilii! diye alayk
srtyor Lejyoner. Gel, tatl lm, gel!
Arkama bakmak iin bir an duruyorum. Bir mil-
yona yakn mevcutlu bir ordudan geri kalan ite
unlar: Ancak yz kadar bitkin, umutsuz kaak.
Fakat, donarak lmek korkun deil, ensende bir na
gant, bundan da beter, hele bir kapya armha geril-
mek, ya da baz kazak tmenlerinin ince zevki olan
bir demirci kskacyla taa burularak, idi edil
mek, daha da beter.
Stalingrad'daki askerlerden bir ounun kaderi
bu olmutur.
Fakat, ben eski bir askerim, yirmi yanda olma-
ma karn, pimiim. Dnyada en nemli ey, sila-
hm iyi bir durumda korumaktr. Makinelim koltu-
umun altndadr; cebimde bir el bombas ve beni
yakalamak isteyenler, sonsuzlua benimle birlikte
gelirler. Porta'mn, giysisinin koluna bal bir Walter
tabancas var; kolunu bir kaldrrsa, arjr sonuna
kadar boaltabilir. Kk Karde'inse ceketinde gizli,
iki paket plastii var; bunlar, kendi icad bir aygt-
la patlatabilir. Her eyin banda, tutsak olmamak
geliyor!... zel Alay olmak niteliimizle, dman-
mzdan merhamet bekleyecek durumda deiliz, ga-
riptir M, PU (Politik Bakmdan pheliler) Alay'na
her iki tarafa da, politik bakmdan temiz olan alay-
lardan daha sert davramlr.
Komnistler ile Nazilerin zihniyetleri ayndr,
dedi Moruk. Nazerin phe grdklerine, kom-
nistler de gvenmezler.
Bylece, her PU askeri, tad iaret ne olursa
olsun, ister gamal ha, ister kzlyldz, acmaszca
temizlenmitir. te bu nedenledir ki, Alman olsun,
Rus olsun PU'lar asla teslim olmazlar. Dmana ge-
enler, disiplin taburlarnn adamlardr; bir baka
deyimle, cezaevlerinden kartlp, birliklere zorla so-
kulan kamu hkmlleri, cinayet sululardr.
u Adolf Hitler acayip bir adam. Hibir zaman an-
slye olamayacak, gerekirse posta bakan olur, ancak bu
da ok pheli! Dereden km, pek kaslgan bir Bohem
yaldan baka bir ey deil. Kendisinden korkuyorlarm;
ite bunu anlayamam! En ok bir ylda unutulup gide-
cektir, onun gen haytalar partisine gelince, kimse ondan
artk sz etmeyecektir bile.
Beich Bakam Hindenfourg, General Schleicher ve
Mnster piskoposu ile bir grmesi srasnda.
14 ubat 1931
1 Ekim 1933 gn, Dachau kampmn kurulmas
srasnda, toplama kamplar genel mfettii, SS
Standartenfhrer Theodor Eicke, kendi birlii olan
nl ve uursuz T (Tod)* Alay'na yle bir sylev
ekiyordu:
Hogr ve insanlk, zayflk iaretleridir. Ana-
snn boazn kesmek veya babasn idi etmek ye-
teneini kendinde hissetmeyen insan, zayf birisidir.
Bizim inanl mesleimiz, bizleri gl edecektir. Hi
tereddt etmeden, en kaba, en sert vastalar kulla-
nacaz, nk, tek suluyu elden karmaktansa on
susuzu temizlemek daha iyidir. Kendi kk, sakin
yaantsn srdren sradan yurttalar, bizi hibir
zaman anlamayacaklardr, onun hayalgc hibir
* Tod: lm.
zaman bize kadar uzanamayacaktr; bu nedenle, bi-
zim kamplarmzda, aalk yaratklara ve politik
bakmdan toplum d olanlara yaptiklarm z, ke-
sinlikle gizli kalmaldr. Sizler, benim T. Alay'mn
askerleri, sizler, bir granit gibi sert olmak zorunda-
snz. Sizler iin kan grmek, su grmekten daha ac
verici olmamaldr. Hainlerin, dnrlerin kym-
nn, katlinin tadn karn, kitaplardan edindikleri
hayalleri ykn, yaptlar yakn, tm bunlar ezin, yok
edin! Nasyonal Sosyalist Devlet'in amansz d-
man vardr: Rahipler, Yahudiler, Dnrler. Eer
onlara kar hibir kusur bulmazsanz, kusur icat
edin; brakmayn onlar, onlar enselemek iin, yan-
nzda hep yasak el ilanlar tayn ve bunun arkasna
hemen Heydrich'in yiitlerini arn. Ama, arac
meru klar; bizim isteimizi dile getiren sz de bu-
dur. Tel rglerin arkasna canl girenler, oradan l
kacaklardr, fakat, bizim kendilerine ayrdmz
gnn deerini lp biecek kadar zaman, balan-
gta onlara verin!
Hl, hem de yksek mevkide ve hatta Gestapo
iinde bile, bizim bir kan deryas iinde olduumuzu
anlamak istemeyenler vardr. Bu budalalar, insanlk
ve slah kurallar icat ettiler. Bu kurallarla knz
silin, fakat onlara kaplmayn, ite o kadar. Sabr,
lm'n askerleri! Bir gn gelecek, btn hainler,
ayrmsz olarak, izgili giysilerle toplama kamplarn-
da olacaklar ve ite o gn, bizleri tanmay rene-
ceklerdir.
13
KALMUKLARLA DANSLI YEMEK
Be gndr yle bir frtna iinde debeleniyorduk
ki, be metre nmz gzkmyordu, bylece, ky,
ancak oktan ortasna geldikten sonra fark ettik.
Porta, P 4'yle bir kulbeyi ykmay kl pay n
leyebilc. Fakat, herkes hemen silahlarna sarld,
nk kenarda kalm bir ky, ancak dmanla dolu
olabilir. P4 geri ekildi, uzun top atee hazrdr. Lej-
yoner, bir tekmeyle oradaki kulbenin kapsn at
ve ieriden bir scak dalgas, sklm yumruk gibi su-
ratmza arpt.
Alak tavanl bir salonda, bize dehet iinde ba-
kan bir grup sivil grdk. Ortalarnda, bir yal ka-
dn, dkkan taburesine oturmu, dizlerinin zerinde
ayiei ekirdei dolu bir kavanoz tutuyordu; b-
yk sobamn arkasnda, korkulu ocuk yzleri beli
riyordu. Deneyim, onlara, niformalar ne olursa ol-
sun, bir askerden hibir iyilik beklenmeyeceim bel-
letmi ti.
Ruki ver! diye bardm asabiyetle, tabanca-
m, yrtk bir deri postundan ceket ve Alman panto-
lonu giyinmi bir delikanlnn burnuna dayayarak.
Yavaa kalkt, kollarn bann zerinde tuttu.
Gregor stn yoklad. Hibir silah kmad. Lejyo-
ner hemen sobann arkasna kayd, fakat orada, zer-
lerinde ordu ordu bitler yryen, alayan ocuklar-
dan bakas yoktu.
Allaha kr, dndnz, Almanlar! dedi bir
ihtiyar bize dosta elini uzatarak. Tekrar gelece-
inizi iyi biliyorduk! Bbuka ld...
Kim oluyor bu Babuka da? diye bard K-
k Karde. Buraya daha nce geldik mi ki? Bu la-
net Rus kyleri de hep birbirlerine benzerler. u ya-
l tekeyi ldrmek, en iyisi! Byle hemen el uzatp,
hemen dostluk oyunu oynayan adamlardan holan-
mam; bu, birini kodesletmek istedikleri zaman Ges
tapolann kullandklar taktiktir, ondan sonra da, bu-
nun sizi nereye gtrecei bilinmez.
Ky abucak arand, fakat tek bir Sovyet askeri
yok; yalnzca sivil Kalmuklar. ikonalar nnde idare
lambalarm yaktdar ve bizi ay imeye buyur etti-
ler. Semaver, neeli neeli nameleniyordu.
Nefis ki, ne nefis! dedi Kk Karde barda-
n fleyerek, fakat biraz da rom kartrlsa daha
da enfes olurdu.
Bu ay olduu gibi ieceksin, diye kar kt
Lejyoner, yoksa eneni datrm. Bu kutsal bir ay,
konukseverlik ay.
Lejyoner, kutsalla sayg duyulmamasma katla-
namazd. Ben, koltuumun altnda tuttuum makine-
limden hemen utan duydum; onu yere koydum, fa-
kat benim honutsuzluuma karn, ihtiyar bir kadn,
zenle silah sobamn yanma kaldrd. Bu hareket
ho dedi, kendimi plak kalm hissediyordum.
Gospodin, bizler sizlerin hizmetkarmzz, dedi
Porta kyn starostas karsnda eilerek:
Kalmuklar ona armaan sunmak iin birbirlerini
inediler, o da onlara olduka kt bir Rusayla
teekkr etti; onlara, makineli tabancasn sunarken
grdk.
Delirdin mi ne? dedi Kk Karde ararak.
Kapa eneni ve benim dediim gibi yap, diye
fsldad Porta. Boklar pohpohlamay srdrme,
yoksa karlnda ok daha byk hediyeler bekle-
yecekler. Verecek daha iyi bir eyin olmazsa, say-
gnln yitirirsin.
Rusya, diye mrldanyordu Moruk. Garip ve
esrarengiz Rusya! Bir yerinde ensene bir kurun s-
karlar, bir yannda seni bir Prens gibi arlarlar!
Adolf'n, bir Avusturya kyls olarak fethetmeyi
hayal ettii ite bu lke! Ne delilik!
Dikkat! diye mrldand Lejyoner, imdilik bir
kuzu gibi yumuaklar, fakat bir incinirlerse, boynu-
nuzu koparrlar.
Ho geldin ayndan sonra, kadnlar, ktkler
zerine oturtulmu byk masann zerindekileri
kaldrdlar ve zerine, atalardan kalma, ilenmi ha-
rika masa rtleri serdiler. Bize, atete dndrlen
koca koca marapalarda Kalmuklarm arabndan ik-
ram ettiler ve iki kz, getirdikleri dii koyun evir
meini, starostamn nne koydular. Adam, bilenmi
bir Kazak klc ekti ve bann stne kaldrd. Git-
tike kayglanan Kk Karde, nagantn kurcal-
yordu.
Budalalar! u sefil Ruslar gzlerinizi bakyor
da haberiniz yok.
Starosta, parldayan klcyla koyunun ban kes-
ti, onu ok yukarya kaldrd ve trensel bir ciddilik-
le Porta'mn nne koydu. Herkes yere oturmutu, fa-
kat Porta, arkasna bir yastk konulma hakkn elde
etmiti; bu, sekin konuklara kar gsterilen zel
saygyd. Beyazlar giyinmi, k temsil eden drt kz",
arkalarnda, maviler giyinmi ve ilkbahar simgele-
yen drt kzla birlikte, dans ederek geldiler. Oda, ba-
lalaykalarn tmbrtsyla nlyordu. Kzlarn grn
mesiyle, Kk Karde, grkemli gvdesi yle, enine
boyuna yerinden doruldu; goril kollarn svayarak
tan, zevkten drt ke glyordu.
Ar ol be budala! diye grledi Lejyoner, onu
serte yerine oturmaya zorlayarak. Genelevde de-
ilsin!
Dev, homurdanarak yerine oturdu. Ona gre,
dans eden kzlar, sunulan avdrlar, yoksa neden, dans
etsinler? Dans, yatak iin bir hazrlk jimnastiidir.
Porta, koyunun beynini karyor, ikiye kesiyor, ya-
rsn ev sahibine yansm da oluna veriyordu. Bir
hayranlk mrlts ykseldi; hazr bulunanlar onda,
gerekten byk bir bey kiilii gryorlard.
Dolu testiler geiyor, gene geiyordu. Nezaketle
geirildi. Fakat Porta, koyunun sa kulan kesip
onu evin byk kzma uzatt zaman, gerekten b-
yk adam olduunu ortaya koydu. Bu, gzel davra-
nlarn, grg kurallannn en incesi, en ykseiydi.
Sonra, ihtiyar bir kadn, biz gelmeden nce burada
olup bitenleri anlatt. Beyaz krk balkl bir siyasi
komiserin komutas altnda bir svari takm gelir
lk grdkleri ey, Babuka'mn kulbesinin arkasn-
da kuruyan bir kahverengi gmlektir.
Bir SS gmlei, dedi Lejyoner. Gerekten de
pek ho bir ey deil.
Komiser, gmlei oradan ekip alr ve atma i-
netir, bu srada, grevli iki NKVD, Babuka'y byk
frnda saklanm bulurlar; oraya, 1917'de Trokist
askerleri saklam.
nce olumu astlar; onun, Buz denizi yaknla-
rnda imdi komiser olarak bulunan, komunun olu
Pyotr'a katlmas gerektiini ileri srdler. Daha
sonra, kolhozun alnn arkasnda Babuka'y ast
lar. Alman niformas ve pabular giyen daha ba-
kalarm da yakaladlar; ihtiyar adamck, bir te-
kerlekli ara yapmak iin ormandan aa kestikle-
rinden, boazlandlar ve cesetlerini gmmemiz yasak
edildi, hl karn altnda durur. te sizlerin gelme-
si ok iyi oldu Germanskis, komiseri kuruna dizmek
hi gerekmez, onu bize getirin; biz icabna bakarz!
Porta'yla Kk Karde, pek rkme benzeme-
yen iki kz gtrrlerken, ben masada uyudum. h-
tiyar kadn alnm okad; astklar zaman, olu be-
nim yamdaym... u anda sava bir bitmi olsay-
d! Artk ldrmek zorunda olmasaydk! Ben sonsuza
dein burada kalr ve akamlan, ihtiyar bir kadnn
sert eli alnm okarken uyurdum.
Ertesi sabah, yemden yola karken, kadncaz
bana bir koyun budu verdi:
Tam seni korusun, ocuum...
Btn kyller, bizim yry kolumuzu bir s-
re, yol boyu izlediler, bize uurlama iaretleri yap-
yorlard. Fakat, kimse nehri amay gze alamad. Ba-
t kysnda, ancak ktler vard: bir kayn ucunda
nagant tayan komiserler.
Aym eyi ben in Hindi'nde yaadm, dedi Lej-
yoner. Dmannla vedalarsm ve dostlann tarafn-
dan ldrlrsn. Eer Rus komiserleri bizim bura-
dan getiimizi renirlerse, Allah bu insanlan ko-
rusun!
Ve ekilme sryor. Bir ormanda, kar frtmas
yznden bizim gibi kaybolmu birka Kazakla ar
pitik. ancak birka dakika srd, Kazaklar temiz-
lendi ve atlar da, eerleri bo, zengileri havada,
ovada kineyerek drt nala katlar.
r! Sonuta, ir! Nerede bizim mevziler! Anla-
tlamaz bir d krkl! Bizimkileri burada bulaca-
mzdan ylesine gvenliydik! Fakat yok, hibir ey
yok! Yalnzca, uluyan Kazakistan frtnas...
Artk tahammlmz kalmad. En iyimserler bile
pes ediyor; taa general Augsberg'ine kadar, yzn
elleri iinde gizliyerek, kveriyor:
Tanrm! diye mrldanyor, bize yardm et! Ha-
limize ac, bize yardm et, Tanrm!
SS'lerde Tanrya inanmann yasak olduunu unu-
tuyor.
Top atlar yok; en kk bir topu grleyii bi-
le yok, burann bir cephe olduunu belirten grlt-
lerden hibiri iitilmiyor, hem de bu, 100 Km. den ii
tildii halde. Usuz bucaksz Rusya! Btn bir ordu-
yu mahvedebilen usuz bucaksz lke!
Brigadenfhrer, diyor istihkam temeni kaygy-
la, vazgeemezsiniz! Bizi brakamazsnz!
Beni rahat brakn diye uluyor General Augs-
berg. Rahat brakn beni, savulun! Dayanamyorum
.artk.
Brigadenfhrer, size gvendik. Bizi buradan kur-
tarmaya sz verdiniz.
Gzkmeyin gzme! diye baryor General
kendinin gszlnn tan olan subaya.
General ayaa kalkt, monokln dzeltti ve son
Stalingrad postasyla, annesinin gnderdii kendi el
rgs boyun atksyla sarl temene dik bir bak-
la bakt.
Yry kolu, ileri mar! diye komut verdi du
aklarm skp.
ir geildi.
Daha sonraki akarsu, Kalitva, dedi Moruk. Ge
ne de bizimkilerin onun te yamnda olmalar d-
nlemez.
Kalitva'dan sonra, Aydar, diye yantlad Lejyo-
ner soluu tkana tkana. Bundan soma Oskol gele-
cek ve oradan Donetz'e varmak iin, artk ancak
200 kilometre kalr.
Peki ama, cephenin Donetz'de olduunu kim sy-
lyor? diye sordum. Hibirimizde Dinyeper'e de-
vam etmek iin g, kalmayacak. Byk nehirler ara-
snda bulunan kk birok rmaklar da unutuyor-
sunuz. Benim artk takadm kalmad!
Yanmda bir yardmc srnyor. Alman ordu-
sunun en nl birliklerinden biri olan ans Tme
ninden son sa kalan. Kzl Ekim muharebesin-
den nce, tmen rahibi, Tanr'mn istei dnda hi-
bir eyin olamyacam vazetmiti. Tanr, ans T-
meninin Stalingrad da, Rus alev makineleriyle yok
olmasna neden izin verdi? Grevlilerin ou Kuzey
Almanya misyonlarndan geliyordu ve ayinler de ok
titizlikle takip edilmiti.
Arkamzda, Viyana Tmeni'nin saymam trs t-
rsa geliyor. Byk Almanya tmeni. Hi bkma-
dan, Viyana'ya dnd zaman otelinde yapaca d-
zenlemelerden sz edip duruyor! Eskiden, bir astla ko-
numaya hi tenezzl etmezdi, imdiyse, Porta'yla
gelecei tartyor, beriki onu, bir bar ile gizli bir ge-
nelevi de oteline eklemeye ikna ediyor.
te ancak bu para getirir, diyor Porta gven-
limde.
Geceyi, terk edilmi ve kulbeleri ancak kirele
mi ykmtdar halinde olan bir kyde geiriyoruz; bir
ahrda donmu bir at ls yatyor, fakat etini Porta
zenle dondan zp, yumuatyor ve inek eti diye
satnca derhal merakllarm buluyor. Hatta bir a-
vu, bunun imdiye kadar yedii etlerin en lezzetlisi
olduunu sylyor.
nsan da yenebilir mi? diye sordu Gregor, dal-
gn tavrl gibi grnen iko bir astsubaya, yanda
bir bakla.
Her ey taknlr, diye yantlad Porta, zkkm
lanlmayan ey yoktur. Paderborn yaknnda bir Ru.
tutsak kampnda, insan karacieri pazar kurulurdu
Bu, kesinlikle yasaktr, oras kukusuz yle, ama m
ki, herkes bunu bilir ve ses karmazd. nemli olan
hep yaamak, sa kalmakt.
Sabahleyin, tekrar yrye balyoruz, faka
T 4, bunu istemiyor. Motor donmu, tamir edecek b
ey de olmaynca, kyde brakp gitmek artk zo
ruhtu.
Frtna artyor. Cephe nerede? Herkes, cephey
bekrleyecek bir grlt iitmek iin kulak kabart
yor .Porta, onun artk Rusya'da deil, Ren nehri ze
rinde olduunu, nk Ren'in ok kez Almanya'm
yazgsn izdiini sylyor; Adolf, diyor, ite orads
son kalesini tutup, dayanacak.
ekilme sryor, fakat birlik artk 3G0 kiide
fazla deil. 500 kadarn stepte braktk: Donmu v
cut paralar, dizanteri, tifs, bitkinlik ilerinden o
unu krd geirdi. NKVD 'nin avc komandolarnda
korksak bile, gene de bir ate yakyoruz. Kukusu;
bu tehlikeli bir ey, fakat korkun Rusya souu ilik-
lerimize ikyor. Porta bir esrar sigaras yakyor v<
bizim gruba srayla nefes ektiriyor. Ama, daha si-
gara tkenmeden, bir emir yanklanyor.
leri, mar!
Bir avu kalkmyor.
Haydi gel, diyorum. Burada kalrsan, lm
dr.
Artk gcm, tahammlm kalmad! diye ink
yor ellerini karnnn zerine bastrarak.
Bu, son kur'a askerlerden, yal biri ve bu neden-
le kendisine, posta astsubay' deriz. Birinci Dnya Sa-
vama da katlm. imdi onun boz bir yma dn-
m haline bakyorum, birka hafta nce olduka
ukala bir grevkydi.
Haydi, diyor Gregor da, burada sradan ayr-
lamazsn! Neredeyse sonuna geldik. Top sesini iit-
miyorsun sen.
Top mu? diyor adam glkle. Beni aldatma,
yalvarrm. Topu iitmiyorum.
yleyse geber, diyor Gregor ilgisizkkle.
Ben ihtiyarn zerine eiyorum:
Haydi, gel.
Gcm yok, artk tkendim, diyor hkrklar-
la. Sen, gensin sen, haydi tekilere yetimek iin
acele et. Ben yal ve ok yorgunum, brak da le-
yim.
Ne yapyorsunuz burada, diye soruyor temen
geerken. Yry kolunu izleyin.
Sessizce, kardaki bo kleyi gsteriyorum.
Omuzlarn silkiyor.
Dizanteri, diyor.
Brakn kendi haline, bir saat bile yryemez.
Neden Stakngrad'da kalmam bu?
Tabancasn ekiyor, bir an zavallya bakyor,
sonra silh khfma koyuyor ve byk admlarla yo-
luna gidiyor.
Arkada, diyor, lm hakndeki adam bana bir
kat paras uzatarak, eer kurtulursan, bunu ka-
rma gnder ve Stakngrad'da nasl ihanete urad-
mz kendisine syle.
Sz veriyorum. Elini skyorum. Herkese sy-
leyeceim, yalnz karma deil: Bu lanet adamlarn
bizleri ykkp yok olmaya gnderdiklerini hepsine du-
yuracam. ,
te buldum seni, kararsz dlek? Bu, arkamda
nlayan Heide'nin sesi! Seni aryorlar, ne yapyor-
sun burada?
Grmyor musun? lmek zere.
E ne yapalm? Bakalar da var. Elime hafif
makinekyi tututuruyor, yz bir kaya gibi sert. Al
u takr tkrm. Sen bir askersin, papaz deil.
Btn gece, ertesi gn ve daha ertesi gn yr
yrz. Nehirlerin yamalarnda yuvarlanyoruz, boz-
krda srnyoruz; ormanlarda, stmz bamz
paralamyor, derimiz yrtlyor. Rusya, usuz bucak-
sz acmasz Rusya! Arkamzda NKVD'nin, bir ha
markak yeil poks balkl adamlar dolanp duru-
yor, bunlar, adam haftalarca nne katp, kovala-
masn bilen kk Sibiryallar.
Ar makineh piyade eri, birden bir kle gibi
ylverdi, ylesine abuk ki, gvdesinin zerine ben
dyorum: Yz krmz, ateli, boynunda krmz
benekler. Kokuyor. Tifs. Tutup sarsyorum, fakat
kendinden gemi, bilinsiz. O zaman, onun tabanca-
sn, maden klfndan karp yanna koyuyorum.
ok gitmeden, bir silh sesi yanklanyor.
Bir ormanda ordugh kuruyoruz, karn altna,
topraa giriyoruz; oumuz hemen uyuyor, fakat bi-
zim grup bir atein evresinde toplanyor. Porta at
etini kzartyor, Kk Karde'te bir torba tuz var,
Gregor'da birka soan, bende de patates, Morukta
da biraz st tozu... Bir kral sofras! Paralara b-
lnm birka sigara, artk morahmiz doruuna -
kyor. Mutlu olmak iin ne kadar da az ey gere-
kirmi!
Ate tabanlarmz styor ve Porta'y izmeleri-
ni karmaya kkrtyor. Kocaman baparma mo-
rarm... Biz de, srasyla ve hayli abayla ayamz
dakileri karmakta acele ediyoruz, nk donan bir
vcut parasndan daha ok hibir ey ihanet ede-
mez insana. Canmz ne kadar actrsa actsn, karla
ovuturuyoruz ayaklarmz, her yanmz. Yardma
arlan doktor, genel bir ayak muayenesi yapyor,
General Augsberg'in yamna varnca, onun da sol aya-
nn morardm saptyor. Yaplan at tedavisi, Ge
nerak acdan svp saydrtyor, ama ac duymak iyi
bir bekrti, nk, bacann alt blmnde morarma
olup da hibir ey hissetmeyen bir askerin baca
kokmaya balar.
Hayatm kurtarmak istersek, baca kesmek ge
rekiyor, diye fsldyor doktor, General Augsberg'e.
Fakat, baca kesilmi birini nasl tamal?
General zgn bir tavrla arkasn dnyor ve
birey sylemiyor.
Birden, uzakta bir ormana bakarken, Kk Kar-
dein yerinde irkikp srad grlyor:
Bir eyler kmldyor gibi iinde.
Sinirler gergin, dinkyoruz... Hibir ey yok.
Yanlg, diyor Porta gene de sndrerek.
Korulukta bir eyler var diyorum sana, ulan
hrt!
Bir atrt... Kk Kardein olaanst kulak-
lar, onu aldatmam ve oktan yere yatyor, MP 1
atee hazr. Btn duyu organlarmz uyank, geceyi
dinleyip, gzetkyoruz. Yeniden, ormann alt yanndan
bir dal atrdad... Bize doru bir gelen var, bunlar
kukusuz insanlar; hayvanlar ancak bir kez grlt
karrlar, bunu biliriz, bu ssz yeri, tm detleri ve
grltleriyle tanrz... Bizler de hayvanlatk. Henz
ok uzaktalar, fakat sessizkk iindeki bir ormanda,
en kk bir grlt, gece, ok uzaklardan iitilir.
van!
Fsldanan szck, ukurdan ukura geiyor ve
u dakikada artk dizanteri, bitkinlik gibi eyleri
unutturmaya yetiyor. Hepsine eyvallah, yalnzca NK
VD'nin ekne sa dmemeli. Bu, Ha iaretk yeil
balkl adamlardan bir insanlk beklenmez; hepsine
trl ikenceler yaplm, o kadar ok kadavra gr-
dk ki. Grlt kesinleiyor. Bunlar, kesinlikle Si-
biryal NKVD'ler, Kalanikov hafif makinelileriyle
silahlanm ve bileklerinde uzun nagaykaslar bak.
Kardaki izimizi izlemi olmallar ve biliriz ki, bu
uzak Sibirya askerleri zerine dtkleri izi hi b
rakmazlar. Bunlar, insan av iin yaratlmlardr.
Sesler, kaba, kaln Rusa sesler duyuluyor...
Germanskiy... Yob Tvoyemad.
Tyekm! diye mrldanyor dorulan Kk
Karde. NKVD'den nefret ederim.
ok ge, ckye yantlyor Lejyoner eteinden ya
kakyarak. Bu lanetler bizi dnyann br ucuna
kadar izleyecekler anlalan, ya onlar, ya biz, ortas
yok. Ben bunu Rif ten bilirim; o pis Berberler, her
yerde bizi gzetlerlerdi. Bir gn, bizi Kasa Marake
yeni yolunda, sk otlar arasnda beklediler ve btn
bir bl temizlediler. Yalmz drt kii kaldk ge-
riye.
Bir grup beyaz hayalet, kayaklar zerinde, ko-
ruluktan sessizce geiyor. Beyaz maskeler altnda,
yarklardan gzetleyen kara kara gzleri yakalaya-
biliyoruz. Dehet, boazm skyor da skyor, ate
etmek ve hayaletleri bimekten beni ancak Prusya di-
siplini alkoyuyor. Uzun bir siluet, nagayka bileinde
mfrezeyi ynetiyor. Beyaz takkeler zerinde kzl
yddz ile orak eki... Bir siyas komiser.
Kpekler, ileri! diye havlyor bizim ynmz
gstererek.
Hey Tanrnn gazab, diye mrldanyor Kk
Karde, korkudan dekrmi halde, bir yandan da bir
el bombasnn kapsln ayor.
Davai, Davai! diye barp duruyor akn as-
kerlerini hoyrata hrpalayp, paylayan komiser.
imdi, kayaklar kat kar zerinde trdayp yan
kdamyor, adamlar, yalnzca gzleri parlayan eytan-
lara benziyor. Benim kayglanm hisseden Lejyo-
ner elimi skyor... kr ki, eski hafif makinelimi,
geen gn paratle atlan yepyeni bir modelle de-
itirdim.
Bir tfek sesi, sessizlii yrtyor! Komiser, g-
sn tutuyor ve ylyor. Bizimkilerden biri akln
oynatp ate etti ama hi olmazsa etkili bir at oldu.
Generalin keskin dd... Yldrm dm gibi bir
gmleme. Ovann zerine bir ate hals yaylyor;
korulukta, makineli tfek sesleri yanklanyor ve aa
kabuklar bizlere kadar geliyor. Fakat, hayaletler
kayboldu. Karda, alt beyaz kadavra yatyor ve kar
onlar hafif kpkleriyle imdiden rtm. t yok...
Hi kimse, adamlarn ancak birbirlerini ldrmek
iin birbirlerini gzetlediklerinden phe etmeyecek.
Yardmc Beier, diye fsldyor Temen, tak-
mnzla ormana dalacaksnz, biz sizi ateimizle ko-
ruyacaz. NKVD'leri, sonuncu adamna kadar evi-
rip, yok edeceksiniz. Tutsak etmek yok. Bu, Generakn
emridir.
Hep de biz! diye homurdanyor Porta. Neden
Adolf'n ekilmesini yalnz biz salamak zorunda
oluyoruz? Sanki, biz olmasak sava hap yutacak!
Her zaman olduu gibi, gene haklsn, karde,
diye destekliyor dilerinin arasna bir bak kaydran
Lejyoner.
Susun ve harekt izleyin, diye azarkyor Moruk
arkamzdan.
Bu arada, Ruslar grmeden orman getik.
Onun iindeler, dedi Kk Karde sk bir bal-
talk gstererek. Az nce, bir van'm osurduunu
duydum.
Ruslar arkadan eviren bir harekete giriiyoruz,
onlarn dikkatleriyse hep bizim eski ynde.. Grlt-
szce sng takyorum. Baltaln iine ilk atlayan
Porta oluyor ve bir krek palas vuruuyla nbeti-
nin kafasn yana dryor.
Tanr byk! diye kkryor Lejyoner yklenir-
ken. Yaasm lm!
akmkktan NKVD'ler felce uruyorlar. lm,
arkadan beklemiyorlard. Hi acmadan ldryoruz,
ellerine gemi olsaydk, onlarn da bize yapacaklar
gibi; Lejyoner, ellerim yukarya kaldrm, iki tutsaa
egemen oluyor. Geni bir ehre iinde, yalvaran iki
badem gz.
zgnm! Sava bu!
Ve iki gvde, gsleri delinmi, ylveriyor.
Kk Karde bayram ediyor: yeni dokuz altn
di ele geirmi, iyice bozuk alan Porta'mn burnu-
nun dibinde torbasn salkyor. rencisinin kendisi-
ni gemesi kimsenin houna gitmez; torba, Dev'in ce
ketinin altndaki bir gizli cebin dibine yerleiyor, onu
oradan alacak olann vay haline!
Ufukta, gn, tehdit edici ve alc kara bir du-
vara dnen ormann gerisinde ince gri bir tel gibi
gzkyor, Gne ykseliyor ve kar ln tutu-
turuyor; kan rengi yrnge, lekesiz enginlii ortaya
karyor, gk aydnlanyor, kvlcml bir maviye d-
nyor; o kadar gzel ki, bir an duruyoruz. Ne ha-
rika! Porta'mn flt, gnei selmlayan namelerle
inliyor ve kristal hal her renk kvlcmlar sayor.
Fakat, ne yazk! Gzlerim o kadar acyor, ylesine
yamyor ki, kafam sanki sivri kllar delip geiyor.
Bu denli gzellik karsnda, bu beyazkm benim iin
gri bir donuklua dntn grerek, dehete ka-
plyorum; gri daireler gzmn nnde dans ediyor-
lar... Kr m olacam? Tek parmakl eldivenlerimle
gzlerimi outurmam, ancak ary artyor.
Hakme zlen Moruk, kollaryla omuzlarm sa-
ryor; onu da kar neredeyse kr ediyordu ve benim
ne ektiimi biliyor. Bizim nalbantlardan biri le-
den sonra ld. 1 nci Svari Tmenindendi, fakat t-
men T 34'ler tarafndan ezildikten sonra, btn iyi
atlar ldrlp yenmiti. Bugn, tmenden son sa
kalan da karda lyor ve onun zel gzl olduu-
nu biliyoruz. Fakat lmesi uzun sryor!
ldr onu, diye neriyor Kk Karde. B
i bitecek, nasl olsa.
Buna neredeyse karar veriyoruz, fakat o arada
son nefesini veriyor ve hi kuruntu etmeden gzl
ele geiriyorum. Ne mutluluk! O kadar az bulunur ki
bir kar gzl! Amerikallarn salad bu tr
camlar yalnz Ruslar'da var. nk, 1942'den beri,
btn eski tehizatlarn, ABD'den dorudan doruya
gelen, birinci snf malzemeyle deitirdiler.
Yeni gzlere kavumu gibi oluyorum ve gzl
askeri kimliime iletip, zerime kaydettirmek iin
doktora kouyorum, yoksa (ne gln) bam derde
girebilir...
Bunu gze alamam, diye kar kyor doktor.
zel gzlk takmak iin, tbbi muayeneden gemek,
gerektir.
Delirmisiniz siz! diye baryor temen. Adam
neredeyse kr! Kim olsa bunu grebilir!
Doru, fakat ynetmelik... diye kekeliyor dok
tor. Ynetmeke uymak gerektir.
Hey Tanrm! diye baryor Temen fkeyle,
u aptal Almanlara sen ac! Kuralsz, ynetmeliksiz
yaayamazlar! te sizin gibi adamlar, Brning'e sa-
dktlar, Ebert iin de akrlard, Hindenburg'u al-
klarlard ve bugn de, Stakn'i bekleyerek, Hitler'in
km yakyorlar. nk, ille de bir ynetmekk ge-
rektir...
Doktor iyice rkm, geriye ekildi ve Temene,
kocaman saf mavi gzleriyle, korkuyla bakt.
Szlerinize dikkat edin arkada! General sizi bir
duyarsa!
Kapa eneni! diye uludu fkeden titreyen Te-
men. u Bohemyal onba var diye kimse dnd-
n sylemeyi gze alamyor be! Benim babam,
1916'da Muhafz Birki'nde Yzbayd, alnnda da
Unlan plkasyla, ama Mmse bunu ona sylemeye
cesaret edemiyordu, ona da! Bugn, Propaganda Ba-
kanlnda ve Adolf'e hizmet ettiini sylemeyi gze
alan yok. yi Almanlar Parti'ye hizmet etmezler de-
il mi? Onlar Almanya'nn hizmetindedirler, ama
ok kr ki, Nazi kurallarna gre!
ayet ta testiye derse, vay testinin haline. ayet
testi taa derse, vay testinin haline. Hep, vay testinin
haline.
Talmud
6 nci Ordu Komutam, Generaloberst Friedrich
Paulus tarafndan, btn tmenlere yollanan gnlk
omir.
Ordu Genel Karargah
25/11/1942
Bir asker olarak bildiririm ki, tutsak olmak onu-
runu kaybetmektir. O halde, mevziinin dman tara-
fndan igal edildiini ve arpmay srdrmek iin
hi aresi kalmadn grr grmez, bir subayn g-
revi intihar etmektir. ayet, kendini koyverip sa
olarak yakalanrsa, artk subay niformasn tama-
ya layk deildir, bir kaak da saylmayacaktr ve
savan bitmesinden sonra kurulacak bir haysiyet di-
van karsnda yarglanmay beklemelidir.
Bu, ayn zamanda, astsubay, erba ve erler iin
de geerhdir. Teslim olmak bir alaklktr. Bakomu-
tanmz Adolf Hitler, 6 nci Ordu'nun subay, astsubay,
erba ve erlerinden Stalingrad kalesinde Wagner'in
kahramanlar gibi dmelerini istemektedir. Tes
km olacaklar, kadrodan karlacaklardr.
Heil Hitler! .
Paulus, Orgeneral
Ayn gn, drt yksek rtbek, Stakngrad ms-
tahkem mevkiini terk etti, 4 nc kolordu komutam,
istihkam generali Jaenecke, yarak olarak bir uakla
oradan karld; alnna bir koca mertek arpmt ve
kocaman iini kutsuyordu. General Pitkert'le gene-
ral Hube, personel mdrlnn emriyle utular.
Tugeneral Berger, emirsiz utu. Varnapol'a iniinde,
iki general tarafndan tutukland ve firar suuyla l-
me mahkum edildi. ki saat sonra, hangarn arkasn-
da kuruna dizildi.
Stakngrad yaknnda, bir genel levazm subay,
Rus piyadesi kendi mevzilerine girdii anda, kendi-
siyle birlikte btn personelini havaya uurttu. Ba
burkin hastanesinde, bir cerrah ile drt asistan bir
amekyat yapmak iin acele ediyorlard, tam o srada,
T 34'ler birden sokaa girdiler. Aceleyle, hastann
alm karnna bir avu toprak attlar, tklm tklm
salonlara bir paket yerletirdiler, arkasndan da kendi
kafalarna birer kurun skp, beyinlerini dattlar.
Ruslar, cesetlerden baka birey bulamad.
30ncu MOT Tmeninden geri kalan, 400 T 34 ta-
rafndan, Katlovska yaknlarnda ezildi. Bir temenle
be er son saniyede kurtulabildiler, ne var ki, bir saat
sonra bir jandarma kolu tarafndan yakalanyor ve
emirleri baltalamak sucuyla alts da kuruna dizili-
yordu. Katlovska mevziini emirsiz terk etmilerdi.
, Sibirya'nn ilerinden gelen yeni bir frtna, bir
topuz gibi vuruyor bize, ylesine ki, yerden havalan-
drp, atyor. imdiye kadar benzerini grmediimiz
bir kar kasrgas. yle souk ki, gzlerimizden inen
yalar, hemen donuyor.
TUTSAKLARI
Bu ekilmeye devam etmek bir lgnlk olacaa
benzer. Smaklar kazmak gerekiyor. Drt gn, fr-
tna nnde byk kar kmeleri srkledi, fakat sey-
rek durgunluk anlarnda sessizlik yleydi ki, en ufak
bir madeni grlt, bir elik gcrts bizi dehetten
titretiyor ve gittike ldrdmz hissediyorduk.
Daha sonra frtna artan kudurganhyla yeniden
balad; sklen aalar, ayrlan dallar havada uu-
uyordu; bir kurt srs, karn srklemesiyle bir
koca kte arpp paraland. Bu cehennem kasr-
gas iki gn daha srd, sonra yava yava dindi.
Yorgun, tkenmi, General Augsberg'in arkasn-
dan srklene srklene gidiyoruz. Bizi, hi acma-
szca ileriye, hep ileriye srklyordu. Yorgunluu-
na ramen, daima yry kolunun en banda ve
srk gibi dimdik yryordu.
Ruslar, diye bard Moruk birden, ovay gs-
tererek.
Aa yukar iki kilometre uzaktan, uzun bir ar
tank kolonu gemekteydi; Bat'ya doru iki saat, s-
resince getiler.
Batya doru gidiyorlar, dedi Heide kesin bir
tonla, yani cepheye, Almanya'ya.
Evet, diye bard Gregor, ayn zamanda
Fransa ve Amerika'ya demektir. Japonya'ya kadar
bile gider, geri gelebilirsin, yani yle biraz daha yo-
lu uzatrsan.
Tartma, sp saymalara, kapmalara kadar
vard, sinirlerimiz ylesine gergindi ki, eer temen
araya girmeseydi, len bile olabilirdi. 56 gndr y-
ryorduk ve uygarln koyduu snrlar oktandr
amtk.
Bir sabah, tan aarrken, kendimizi Oskol nehri
nnde bulduk. Nehrin kar kysnda Kubyansk g-
zkyordu, byk bir ky kasaba. Orada, scakla
ve yiyecee, bizim o kadar ihtiyacmz olan bu iki
eye kavuabikrdik. Ne var M, Ruslar da orada ola
bikrlerdi.
Komutan yardmcs Beier, takmlarnzla geri-
de, nehrin bu kysnda kalacaksnz ve gerekince bi-
zi koruyacaksnz, diye emretti General ksa, kesin
bir ses tonuyla. Bizler kye gireceiz ve gerekiyorsa,
tm temizleme yapldktan sonra, sizlerin de gelme-
niz iin iaret vereceiz. Biz nehri geerken zeri-
mize ate ederlerse, orada ne olup bittiini, biz an-
lamadan, yerinizden kprdamayn.
lk bata kendisi, nehrin yamacndan aa ken-
dini brakverip, aaya kayd, arkasndan adamlar,
parmak tetikte kasabaya doru ilerlediler. Birden t-
fek sesleri ve arkasndan cehennem boand.
van! diye uluyor Porta, kendini makinelinin
arkasna atarak.
te oradalar! Kyden kyorlar, haki krkler
giymiler, otomatik silahlar takrdyor; kar zifos ha-
linde salyor. Bir anda, General, temen ve tm te-
kiler, silahlar alnp, tutsak edildiler.
Zaten yle umuyordum, dedi Moruk. Byle
ky azmam bir kasaba, zorunlu olarak igal edilir.
imdi onlar oradan karmak sz konusu.
Hi acele etmeden, sakin sakin piposunu ald;
kapan kapamadan nce ttn baparmayla iyi-
ce bastrd, ar ar pipoyu yakt. Bizler, arkada-
larmzn Sibiryal askerler tarafndan evrilip gz-
den kaybolduklarm grnce, birden mthi bir yal-
nzlk hissettik.
Tyelim! dedi Heide. Onlar iin hibir ey ya-
plamaz. Bir saate kalmaz, hepsini kuruna dizerler.
Senin fikrine ihtiyacm olursa, sana sorarm,
diye yantlad Moruk sakinlikle. Her ne olursa olsun,
arkadalarmz onlarn ellerine brakp svmayaca-
z. Kye saldrp onlar kurtaracaz. Biz, u duru-
mumuzu, Augsberg'e borluyuz, o olmasayd, hibir
zaman buraya kadar ulaamazdk.
Sersem! diye kar kt Heide, bu aalklara
saldrmak kesinlikle lm demektir!
Moruk ayaa kalkt; kmen, bacaklar yay gi
bi eik, kaim; dilerinin arasnda skt ksack pi
ppsuyla, dikildi.
Keif iin iki gnll, dedi.
van'm, yalnz olduunu sand zaman ne yap-
tn bilmek beni hep ilgilendirmitir, diye karlk
verdi sadece .Kk Karde, Porta'y dirseiyle bir
drterek.
kisi de, alacakarankkta gzden kayboldular. ki
saat sonra dndler. Dev, omuzlar zerinde, yars
kzarm bir domuzla, gzkt.
ki van'm burunlarnn dibinden kaldrdk, de-
di Porta domuzu Mork'un ayaklarnn dibine atarak.
Bizimkiler, iki nbetinin bekledii bo bir domuz
akndalar.
Ya Ruslar? diye sordu Moruk sabrszlkla. Ne
kadar var? Bir blk m? Bir tabur mu?
Olsa olsa bir tabur dlek tavuk, dedi Porta.
Ortalk niformal kar kaynyor ve ylesine kazu-
rat eyler ki, abaza bile olsa insan onlara binmek
iin duraksar! Bir erzak ve cephane kolu. El bombas
ykl kamyonlar aalarn altmda.
Acemi olacaklar! diyor kmseyerek Kk
Karde. Devriyeleri bile yok. Herhalde kendilerini
pek g verdikte samyorlar.
Tam benim dndm gibi, diyor Moruk, bir
yandan bizi saldr gruplarna ayrrken.
Porta, bizim grubun bana geiyor ve mrekkep
gibi kapkara bir ormana giriyoruz. Ormanlardan ok
rken Gregor, korkudan titriyor ve Porta'yla bana
aslyor.
Hele dur, daha balamadan donuna etme, di-
yor sakinlikle Porta. Ormandan daha iyi yer olmaz.
Yap bir aaca, kimse seni gremez. Bir orman, her
zaman en iyi smaktr.
Sessizce sokulmaa devam ediyoruz. Ben de Gre-
gor kadar korkuyorum; srnmeyi daha ok yeler-
dim.
Ne rezil, ne irkef sava, diye mrldanyor de
nizci. Kim derdi M bu kadar yakndan greceim!
u gerek, biz Cermenlerden de gl birey; hep
ileri gitmek isteriz ama hep k st deriz!
Farknda msnz, bir sreden beri subaylar ne
kadar nazikletiler? Dnya savam kaybetmekte ol-
duumuzun kesin belgesidir bu.
Ne cehennemde tekiler? diye fsldyor Gregor
etrafa bir kulak vermek iin durarak.
lm sessizlii. Silahlarmz elimizde, parma-
mz tetikte, hayvanlar kadar bde grlt etmeden
yryoruz; brtlenler niformalara taklp iziyor,
korkudan derimiz syrlyor ve her alnn arkasnda,
krkl bir Mool gryoruz. Bu lanet memlekette,
yalnz insanlarla deil, doayla da dlyor. Por-
ta sendeliyor, ba ileride dyor ve makineksini
kaybediyor. yle bir kuduruyor M, kreiyle bir aa-
ca vuruyor, kimse buna glemiyor, ylesine lgnca
bir acayiplik olsa bile!
Birden, bir cehennem grlts! Sanki btn or-
man zerimize yuvarlamyormu gibi! Bir karga bu-
lutu, gaklaya gaklaya kulaklarmzn dibinden gei-
yor, onlar da bizler kadar korkmu.
Lanet kular! diye homurdanyor Porta. imdi
btn Kzlordu alarma geecek.
Ama siz de grlt ediyorsunuz! diye fsld-
yor Moruk aalarn arkasndan gzkerek.
Biz deil! diye kar kyor Kk Karde. u
alak Sovyet kular! Bir yakalayabilsem onlara gs-
tereceim.
Gne doacak gibi deil, kar yeniden balyor;
zaman bakmndan iyi bir ans. Nihayet, ormann k-
ysndan, ky belirmeye balyor ve herkes grubun
byk ksmm beklemek iin gizleniyor. Kk Kar-
de el bombalarm hazrlyor, bir fosfor iesi etra-
fna sarl el bombas; bunlardan bir ynm Hei
de'nin burnunun dibine koyuyor.
Al ulan hrt! Ba arsna birebirdir.
Hadi dan gt! diye homurdanyor Heide o di
kendi maynn hazrlamakta.
Srtnda bir sis bombasyla, bir avu geliyor.
Bundan da koymal, diyor ksa bir tonla. Ee
yaamak istiyorsanz, herey abuk olmaldr. Siz
ikiniz, diye emrediyor Gregor'la bana, domuz ahin
nm yanmda nbet tutacaksnz. Orada, tfek tutmai
hastas alt moruk var. Kaar kamaz, ben sis yapa
nm. Bu grup da kamz korur.
Ddk sesi! Saldn iareti. Patlayclar pencere-
lere uuyor, bamlar, silh sesleri, bir patlama
ayaklanmzm altndaki topra kaldryor gibi. Alev-
ler iindeki sokaklarda kouyorum. Devrilmi bi
Tkamyonun gerisinden makineli takrdyor. Okula at-
lan bir fosfor iesi, binann atsn kaldryor. Hep
ana sokaktan ilerliyor ve bir Mac Cormick bier d
erinin arkasna saklanyoruz, bu, Amerika Birleik
Devletlerinin bir hediyesi onlara.
El bombalan ykl bir kamyonun yk blmne
"bir patlayc dyor; onun yeli bizi yere savuruyor
ve koca kamyon, alev burgac iinde bir hasat maki-
nesinin zerine devriliyor. Bir volkan bu!
Hey gklerin Tanns! diye baryor yeni kur-
tulan Temen, kasabay yakp ykp, duman ediyor-
sunuz!
Patlayan yalnz onlann barutu, ama seni temin
ederim, iyi kaliteden!
Yangn hzm alamyor, fkek kvlcmlar, boz-
krda kilometrelerce uzaklara salyor.
Rapor verin, diye emrediyor yz yanklarla
kapk General Augsberg.
Bizde 14 l ve 9 yarak var, bunlarn arasndan
ne yazk ki 7 adam brakmamz gerekiyor, nk y-
ryte nasl olsa dayanamayp, lecekler. Bunun ar-
kasndan, General sabrszlkla ileri doru yrye
geiriyor. Yangm, teki Rus birliklerini hemen alar-
ma geirecektir. abuk gitmek sz konusu ve ekilme
sryor.
Bizden uzakta, nmzde, bir yerde Donetz ak-
yor.
Oraya kadar, daha ileriye yok artk! diye karar
veriyoruz, ama bunu daha nce Don iin de syle-
mitik; ne var ki, gene de o zamandan beri, yorulmak
bilmeyen General Augsberg'in arkasndan gidip du-
ruyoruz.
Bununla birkkte, homurdamlyor, emirler, artk
kkrtc bir yavalkla uygulanyor ve bir er, istih-
km temenini tokatla tehdide kadar ileri gidiyor.
te o zaman, Generalin ddnn tiz, acmasz sesi
nlad. O, bikr: amaz, bklmez bir disiplinin na-
sl salanacan ok iyi bilir Generalimiz. Almanlar,
kle bir halktr, ddk sesi ve barp armaya
itaat eder. Biraz nemi olan her Almanin, ruletli bir
dd vardr, gri bir rg kordonun ucunda, g-
mten kk bir ddk. Kordonun ucu biraz cepten
tamaldr M, herkes, bu iaretten onun bir st kii
olduunu hemen anlasn.
Ruletli bir ddk, bir orduyu yumuack bir ya-
taktan karabilir; btn bir kua lme gnder-
mitir. Ruletli dde itaat etmeyen Alman yoktur,
taa ana kuca yuvalarna, ocuk bahesine kadar;
oralarda komutlar, ddkle verilir. Asker eitim d-
dkle yaplr; trafik, polisin ddyle dzenlenir,
ksacas, ddk olmazsa Almanya yok, ortadan kay-
bolmu demektir. Galipler Almanlarn srtndan ni-
formalarm kartabildiler, silahlarm alabildiler; on-
lara kan kusturdular, omuzlarn yere getirdiler: te,
bu milleti ayaa kaldran ruletli ddk oldu!
Barp, ulumaya gelince, ddk deerindedir.
Breslav 7 nci Svari Alaynda, Polonya tanklarna
kar yalnkl saldrdk, nk bizim svari ba-
avuu Braun barp, uluyordu; bir arkadala ben,
bir gn nallanmamak iin huysuzluk eden bir at
havaya kaldrmtk, nk nalbant avu yardmc-
s, barp ulumutu; kaslarmzn lifi zedelendiinden
iki ay hastanede kaldk, fakat lifler iyileti, hem de
ok abuk, svari baavuunun barp ulumas sa-
yesinde! Doktorlar, bizi geri hizmette kullamlmaya
1
uygun buldular, ne var ki, baavuun barp ulu-
mas bu forml Cephe hizmetlerinde almalar
uygun olarak deitirtti.
Ruletli ddk ve barp ulumalar. Biliyorum, Al-
manya'da uzun yllar yaadm ve hereye ramen,
bir hayvan terbiyecisinin kaim sopasyla vahi hayJ
vanlarm ynettii gibi ynetilmesi gereken bu halk
seviyorum.
General, Alman paftalarnda belirtilmeyen bin
koruluun kenarnda durdu. Birok durumlarda]
Rusya'ya ait Alman paftalar hatalarla doluydu. Cana
skdan General, paftasn katlad ve iki gnll isj
tedi. Gregor'la ben, koruda keif yapmak iin gnlkii
olarak ortaya ktk.
Olduka geni gzken korulua epeyce dalma
tk ki, birden eitli niformal adamlar tarafndan)
etrafmz evrildi. Ellerimizi yukar kaldrmaktan
baka yapacak yoktu.
Nereden geliyorsunuz? diye sordu rtbesiz birj
Rumen niformas giyinmi olan birisi. Biz yantla
makta ar kaknca, suratmza hoyrata vurdu.
Bunlar, general Vlassov ordusunun elemanlara/n
d, Rus hatlarnn gerisinde alyorlar ve zalimlik j
leriyle tannyorlard. lmle tehdit edilince, kendi l
lerine, muharebe grubunun geri kalannn nerede bu-
lunduu hari, renmek istedikleri eyi sylyoruz^
Tel rglerle, ellerimizi ensemizin arkasna balyor j
lar, yryte bu gerekten de ok rahatsz edidj
oluyor, gnlk bir yryten sonra, ok uzakta,
orman iinde bir kye varyoruz. Gidi srasnda, par]
tizanlar, Alman uaklarnn paratle attklar erza-
k ele geirdiler ve bizim ellerimizi zdkten sonraJ
erzak ve mhimmat kzam zorla bize ektirdiler.
Bir am aacnda iki ceset sallanyor: bir Rus
temeni ile bir Alman avuu. Vlassovn partizan
lan, herkese kar savayor. Fakat, ertesi geceden
itibaren, byk bir karklk, bir patrt grltdr
gidiyor. Hepsi oradan ekip gidiyorlar; uzakta, at
sesleri yanklanyor; fakat ky terk etmeden, bu ac-
masz hdkler iki operasyona giritiler. Kulbeleri,
patlayclarla doldurdular sonra iki Rus kadn bom-
bacy ayaklarndan astlar. Ormanda yry sr-
yor. Gregor'la ben, hep o ar mhimmat kzan e-
kerken, geride kalmak zere kendimizi ayarkyoruz ve
ancak kamay dnen muhafzlarmz bizi unutu-
yorlar, yle ki, kendimizi kara atyor ve artk onlar
iitilmeyecek kadar uzaklaana dek orada kalyoruz.
Sonra, tabanlar yalayp, biz de kar yne doru
kaabildiimiz kadar kamaya balyoruz.
Derin tekerlek izleri bulunan bir yolda, ksa bir
mola; kendimizi yere brakveriyor ve Gregor'un ce-
binden kan bir patatesi kemiriyoruz. Nereye gitme
k? Ne yapmal?
Stoi, ruki Ver!
Mthi emir, birden gerimizden patlyor. Eer
derhal uyulmazsa, bir emrin arkasndan yaylm ate
gelir. Bir gz ap kapamada, hemen eller yukar
edip, ayaa kalkyoruz. Arkamzda, astarl izmeler
altnda kar trdyor. Krmz ve atlak bir yz, bize
zaferle bakyor.
Germanskiy, Voenna kaput! diyerek srtyor.
Polis bal ve zerinde mavi ha simgesiyle, bir
ulatrma askeri. Fakat, tehlikeli ve acmasz olmak-
ta, meslekten bir NKVD'liden hi aa kalmaz. Adam
zerimizi aryor ve Gregor'un ak ban ele ge-
iriyor.
Hitler'in gizli silah m? diyor kahkahay ba-
sarak. Hitler kaput. Germanskiy hayvan. Koca Sta-
lin akU.
Bizi, tmeninin karargh kurduu kye gtr-
yor ve bu hoyrat matrak, komiserinin tehdit edici
baklar karsmda, acmasz muhafz pozuna gi-
riyor.
Davai, davai! diye uluyor kendine deer verdir-
mek iin, bizi tfeiyle drtkleyerek.
Bir mfrezeye teskm edildik, adamlar bizi neek
neek sngyle drtyorlard, fakat bu grkemli gi-
ri, bizim gibi bir barutluk atma bile demez, ac-
nacak durumdaki iki Alman tank eri iindi. Tula-
dan, iki katl bir evin nnde duruyoruz. Dipik ve
tekmelerle, bizi bir broya sokuyorlar, yal bir bin-
bayla evresinde, mavi apoletk ulatrma subayla-
r var.
ort! diye baryor yal adam bize elinin ter-
siyle bir sille atarak, tpk Fagen SS komutan gibi.
niformalar dnda, hepsi de birbirinin ayn
bunlarn.
Bunun da ulumalar, bir Alman astsubaymkiyle
edeerde. Mosmor kesiliyor ve ben yanam silme-
ye alrken, azma bir yumruk yiyorum.
Voenna Plennis* kaput! diye uluyor niforma-
larmzdan kartallar skerek. Yiyin bunlar!
Kukusuz, dediini yapyoruz. Bir para kuma
yemek o kadar korkun bir ey deil, bir sava tut-
sandan ok daha kt eyler yapmas istenebilir.
Bunlardan nelerini bikyoruz. Adamn kudurganl
sona erince, bizi ryp, kokumu patateslerin y-
ld bir ukura attlar. Hi olmazsa, orada mide-
mizi iirebileceimiz yamru yumru eyler, urlar var.
Gregor, bunlarn ok fazla vitamin ykl olduu-
nu savunuyor.
Bir asker bize, artk bir ad veremiyeceim bir
bakk orbas getirdii zaman, sanki orada sonsuzdan
beri buunuyormuuz gibi geldi.
Yob Tvoyemac! diye srtyor hergele bir de
orbaya tkrerek.
Bir tarak kadar kirk u Rus askeri bizim orba-
mza tkrrken, hi phe etmiyoruz ki, Mareal
Paulus, Moskova'ya birka kilometre uzakta, arlara
* Sava tutsaklar.
ait eski bir sarayda, ku st eksik, mkellef bir sof-
rann banda oturmaktadr. Masadakiler; onun, so-
lunda, kurmay bakan, yeni terfi eden, Generaloberst
Schmidt, sanda Kzl Ordudan Tmgeneral Babit.
Masamn ucunda, siyah tank niformasyla, acma-
sz subay ve gelecein Dou Almanya Polis efi Ge-
neral Lattmanh kurulmu. Keza, General von Seyd
litz de orada bulunuyor, NKVD'nin siyasi komiseri,
Tugeneralle konuuyor; babas, Kornstadt'da, ayak-
lanan denizci kzllar tarafndan bir zrhlnn kazan-
na atlp yaklm.
Yarn sizi kuruna diziyorlar, diye pis pis s-
rtyor bizim ah, bizim azck orbamz da bile
bile, yar yarya dkerek.
Her yerde ayn kaalotlar! diye homurdanyor
Gregor, ikimizin de al, birazck yiyince, daha da
artyor.
Zaman geiyor. Gece mi, gndz m? Bu kara
delikte hi bilmiyoruz, fakat bize o rezil orba ikinci
kez getirilince, gndz olduunu anlyoruz. Adamlar
bin trl ince ikence yntemi buluyorlar: Biraz or-
ba dkverip, yerden onu yalamaya zorluyorlar bizi,
veya karavanada l bir fare yzyor. Ama, yle bir
durumdayz ki, bu bile itahmz kesmiyor.
Ne domuzlar! diye kfrediyor Gregor. Bir ma-
kinelinin yannda olursam, bunlarn topunun canna
okurum!
Hi kzma! Bizimkiler de ayndr. Kiev'de, SS'le
rin, hendeklerin nne binlerce kadn dizdiklerini
grdm, kuruna dizilmeden nce, san yldzlanm
kendi elleriyle skmek zorunda braklmlard. Bu,
sava kaybedersek, bizi bekleyen eylerin bir rnei
yalnzca. Alman halk adna korkun, iren eyler
yapld ve bunu da bizler, biz kkler dyoruz.
Kap iddetle alyor, Balklan yeil hal iki
NKVD'li, bizi SS'ler kadar sertlikle, hoyrata oradan
kanyor.
Davai, davai!
Mmizi de cephane dolu bir kamyona atyorlar,
el bombalarmn zerine oturuyor, ellerimizi manet-
lerimiz iine sokuyoruz. Ovada o biim souklardan
biri hemen neredeyse kacak! Yola karken, bir
NKVD'k de yanmza kyor.
Saatlar, dolma kalemleriniz! Kolima'da artk ge-
rekli olmayacak!
Fakat bu gibi eyler daha nce yama edildiin-
den, bizde hibir ey kalmad, bu yzden kinli ve
fkeli tekmeler yiyoruz.
Hepsi de bizimkiler gibi, diye mrldanyor
Gregor, NKVD'ye ldrecek gibi bakarak. Ga
liya'da, saat ve para vermek istemiyen Yahudilerin
uzun sakallarn tututurduklar gn anmsyor mu-
sun? Komnist veya faist, hepsi ayn demirdendir!
Kamyon donmu yolda ilerhyor ve yk blm-
nn altndaki yedek depolar doldurmak iin duru-
yor; kocaman, ar kaplar oradan oraya kaldrp ge-
rekeni yapmak da kukusuz bize dyor. Soma, ol-
duka byk bir kentte, bizi hayvanlar gibi, alnd
karl teskm ediyorlar ve akam, o kanlmaz an
gehyor.
Nereden geliyorsunuz? diye soruyor yzba
rtbe eritlerini tayan ve yar sarho bir NKVD yar-
bayna evirmenlik yapan kadn.
Stalingrad'dan.
Siz bizi aptal yerine mi koyuyorsunuz? Stalin
grad'dakilerin hepsi ld, Pravda da yazyor. Haydi,
syleyin nereden geliyorsunuz?
Stalingrad'dan, 6nc Ordu'dan, diyoruz ikimiz
de tek bir ses halinde.
Yeter bu yalanlar, kpekler! Stakngrad'dan bu-
raya 700 Kilometre var, hem de btn blge Kzl Or-
du'nun denetiminde.
Ama, gene de gerek bu, diyorum.
Kapa eneni! Sana bir ey soran yok! diye ba-
ryor kadn kamsyla azma vurarak.
Kadn tehkkeli ve de iine gelirse bizi ldrte
bilir. Ar ar bir papiroso koyup yakyor boyab
dudaklarnn arasna ve dumann suratma flyor.
Demek Stakngrad'daydm? Hangi tmende?
16nc Panzer Tmeni'nde.
Komutann Mmdi?
Tmgeneral Angem.
Yank! diye mrldanyor ararak.
Dediklerimin evirisi biter bitmez, sarho subay
bir srayta kalkyor ve krbacnn sapyla kamma
vuruyor.
Yalanc kpekler!
Sizleri casus biliyor, diyor glerek evirmen
kadn. Siz Stakngrad'da hi bulunmadnz, bunu iti-
raf edin! Sizler faist sabotajclar ve casuslarsnz.
Stalingrad'dan geliyoruz, diyor bkknkkla Gre-
gor.
yi. imdi maskelerinizi indireceim. Stakn-
grad'da, sizin tmen nerede" savayordu?
Kzl Ekimin nnde.
16nc Panzer Tmeni hangi kolorduya bal-
dr?
51 nci Zrhl Kolordu'ya.
Peki kim vard karnzda? Buna, ancak orada
bulunduysanz yamt verebilirsiniz.
4 nc Sovyet' Muhafz Ordusunun 74 nc zrhl
tmeni.
Fakat bu olanaksz! dedi yeniden, Gregor'a vu-
rarak. Buraya nasl geldiniz o halde? NKVD, Sta-
kngrad blgesindeki kuatmay yarabilen tm faist
domuzlar yakalad. Hi kurtulan olmad.
Bizler, bir SS generalinin emir ve komutasnda
bir muharebe grubuyuz.
Yarbay ayaa kalkyor ve sahdalyasma bir tek-
me atp, yere dryor, bir yudum votka daha yu
dumluyor, krk baln ensesine deviriyor. Bizim
yantlarn evirisi, belh ki, adamn tepesini attrd.
Bunu ok iyi anlyoruz. Onu, Stalingrad'dan gel-
diimize ikna edersek, kendinin de bah bulunduu
polisin, hibir zaman istenen etkinlii gsteremedii
apak ortaya kacak! Keza biliyor ki, rapor Mos-
kova'ya varr varmaz, baz NKVD'li kodamanlar rt-
belerinden olacaklar. Eh, bizim yarbayn da, bir pi-
yade takmnda, ileri hatta srlmeye hi niyeti yok.
Biz, 27. Panzerin tm subaylarnn adlarn verebile-
ceimiz ve gerekten de Stalingrad'dan geldiimize
en sonunda onlar da ikna edeceimiz iin, soruyu
eviriyor.
Demek bir muharebe grbundaydmz? Peki ne-
rede tekiler?
Oralarda bir yerde, diyor Gregor belirsiz bir
jestle. Kimileri Don zerinde, kimileri ir zerinde,
bozkra yayldlar. lkbahar geldiinde, karlar kalkn-
ca hepsini grrsnz, ortaya karlar; sonuncular
da bir ormanda kayboldular. Yalnz biz ikimiz sa
kaldk.
lm suskunluu.
Olaanst! Akl almaz ey! diye mrldanyor
subay evirmene bir ey fsldayarak.
Bu kez size inanyoruz, diyor kadn. Fakat,
sizler ellerinizde silahla bizim snrlarmz aarak
Sovyet yasalarn inemi olmakla su ilediniz, bu
nedenle sulusunuz. Bu size ya kellenize ya da yirmi
be yd ar almaya, sizin anlayacanz krek ce-
zasna patlayacak. Sizi baka yere nakledecekler ve
bana kalrsa kuruna dizileceksiniz.
Bize, eh silahh olarak Sovyetler Birlii'ne saldr-
dmz kabul ettiimizi bildiren bir ifade imzalattr
ddar. Bunu inkar ok g! Ertesi gn fotorafmz
ekecek ve parmak izlerimiz alnacak. Yani biz ar-
tk, gerek devlet sulularyz. Bir avu, pis pis sr-
tarak, bizim zel bir muameleden yararlanacamz
sylyor. ok bilinen bir szck. nfaz iin kullan-
lan bir edeb deyim, dorusu, daha iyi tnlyor. Bizi,
kabaca, VViUys Knight imzasn tayan bir arazi
arabasna itekleyiveriyorlar. ofrn yanma, Birinci
Dnya Savamdan madalyal yal bir avu oturu
yor; hi kukusuz adam,arlk poksinden kalma bir
miras. Rejimler birbirlerinin yerine geer ama poks
ler kalrlar.
nmzde, banket zerinde bir onba, makine
Ksi at pozisyonunda. Ara vermeksizin sigara iiyor,,
gzel Moskova sigaralar, hakik NKVD sigaralar,
yle iki Mlometreden pis pis kokan maorkas de-
il; bunlar, ancak bitk piyadeye, aa takma ay-
rrlar, Sovyet rtbekleriyse yalnzca Kzlyldz si-
garas ierler.
Bizim hesabmzn bu gece grleceinden ku-
kumuz yok. Bizi kesinlikle kuruna dizecelder, nk
Stakngrad emberini zorlayarak balanmaz bir su
iledik. Mesele bir bilinirse, Stakn saygnlm yitirir.
Diktatrler ve onlarn gizli polisleri hretleri husu-
sunda ok titizdirler.
Araba saatlerce yol akrken, rzgr yzmz
biiyor. Kimse konumuyor. Moskova Orel Harkov
yoluna giriliyor. Kuzeybatda, ufuk kzaryor ve za-
man zaman ykselip inen bir grleyi kulaklara ge-
liyor: Cephe.
Sabahleyin, araba anayolu brakyor ve dar bir
yola giriyor; iki muhafz uyudular, karmzda uyuk-
lamakta olan onba, makinelisini elinden drd...
Gregor, ayam silahn kayna geiriyor ve bize
doru ekiyor. Araba hopluyor, ofr kfr ediyor,
onba uykuda hrdayp duruyor ve daha rahatlk-
la bankete uzanyor. Tam nzla, bir ormana doru
ilerkyoruz.
Gregor silah elinde tutuyor... Ya imdi, ya hibir
zaman. Ate edildii an ses duymuyor, ancak silahn
azndan; kan alevi gryorum.
n camn elik ereve kenaryla ofrn kafas
kesikyor, yak avu bir kkla geriye devriliyor.
Ben, arabadan frlatkyorum, ara bir f gibi yu-
varlanp aaca arpp, paralanyor, Gregor'u, para-
lanm Wlys'den karken gryorum, eknde bir ma-
kineli ile birka bant var!
Fakat, ya bizi burada bulurlarsa, artk hi tesi
yok, lmdr; daha imdiden anayoldan grltler
geliyor. Hemen, lenlerin ikisinin krk balklarn
kapyoruz ve bamza geiriyoruz, tylerimiz diken
diken oluyor.
van bizi bununla yakalarsa, tam hap yuttuk!
Nasl olsa hap yutmuuz, aldrma, hi olmazsa
kulaklarmz snacak. Hem sonra, bu hrtlar, yeil
hah balklar grnce donlarna sabilirler de!
inde kotuumuz, sk bir koruluk; dikenler su-
ratmz parahyor, ne var ki, hi ac duymuyoruz.
Kafam kurcalayan tek bir dnce var: bizim mu
hafzlarn kanl cesetlerinden olabildiince uzakta
bulunabilmek.
Ormandan knca, kendimizi bitkin, perian kar-
larn zerine atyoruz: brmdeki dayanlmaz diken-
ler, gvdemi acmaszca delip delip geiyor, gzlerim
bana iyice ac ektiriyor. nmzde, Harkov Mos-
kova yolu; ufukta, cephenin ate denizi seiliyor; ha-
va, bouk uultularla dolu. Taa oras, cehennem.
Anayolda kamyon dizileri, batya gidiyor ve donmu
yol zerinde de parldayan o kadar kk kk k-
lar... Gregor, cesetlerin zerlerinden anlm bir si-
gara ile bir para fme domuz ya uzatyor bana.
Anayol doru cepheye gidiyor, diyor. Yola k-
mak; byle tarlalarda amasz, ynsz koup durur-
sak bizden kukulanrlar.
Onlarn arasnda ak ak yrmenin daha iyi
olacana gerekten inanyor musun?
Pek doal olarak, hem baka seeneimiz de
yok. Anayolda, gsmzdeki Kalanikov ve bal
mzdaM yeil haa kimse dikkat etmeyecektir. Fakat
yle tarlada koarsak, hemen ilgiyi uyandrrz.
Bylece, Studebakerler ve Willysler aknts
arasmda yolu ele alyoruz. Tatlarn kaplarnda, h-
l beyaz ABD yldzlar beUi oluyor, yerlerini imdi
orak eM damgas alm. Motorlar homurduyor, pen-
cerelerinden, ofrlerin yorgun ehreleri gzkyor;
bizi bir NKVD kolu diye biliyorlar anlalan. Fakat,
tam bir kavaktan nce, al sana bir NKVD kontrol!
Btn yaya askerleri durduruyorlar, fakat kamyon-
lar hemen hemen hi glk ekmeden geiyorlar
gibi.
Sylenemeyecek kadar ksa bir zamanda, kendi-
mizi allar arasnda bir ukura atp yere yapyo-
ruz, dondurucu bir souk iliklerimize iliyor. nliyo-
rum, ylesine gcm tkenmi:
Asla ellerinden kurtulamayacaz!
Bir kamyona trmanmak, diyor Gregor dileri
sklm olarak. Bu bizim iin tek ans.
Nasl istersin bunu? Birbirlerinden 10 metre ara-
lkla gidiyorlar! Arkadan gelen hemen uyaracaktr
ndekini!
Senin daha iyi bir nerin var m?
Hakl olan o idi. Bir saat kadar orada, yatp, bir
frsat kolladk. Birden kamyon konvoyu duruyor. Bir
Molotov, btn zincirleri darda, sarsla zplaya
geiyor, bir gz ap kapamada, arka kapsna asl-
yor ve srkleniyoruz, sonra Gregor yerleiyor ve
bana elini uzatp, tam her eyi brakmak zereyken,
beni de yanma ekiyor. Nasl trmanabildim? Artk
bilmiyorum, fakat altmda kamyonun yedek tekerini
hissettim. Her yanm aryor! Hem de ne ar! Bu
Molotov kamyonu, benim en kt anlarmdan bi-
ridir.
abuk! uvallardan birinin altna saklanmak,
kamyon o korkun kavaa vard bile. Bir NKVD,
ofre bir eyler baryor; araba frenliyor, motor ar-
pyor ve yzmze scak ya pskrtyor; kaplar
arplyor... bir elik grlts iitiliyor! Gregor ma-
kinelisini kavryor.
Ate etmeyeceksin! diye mrldanyorum deh-
et iinde. Bir ate edersen, bu sonumuz olur.
Krk balkl bir kafa, arka kapnn gerisinden
gzkyor, byk el bombas sepetlerine bir gz at-
yor ve sonra adam kayboluyor. imdi bir tank konvo
yuna yol veriliyor, bunlar T 34ler
;
arkasndan ar
topu, daha sonra da nakliye aralar. Katar asker-
leri, snmak iin bizim kamyonun evresinde zpla
layp duruyorlar, souk yleydi ki, orada,nasl don-
madk bilmiyorum.
Birden, Kzl Ordu'da da kullanlmaya balanan
nl ruletk ddk nlad. Kaim kaim barlar; mo-
torlar bomurduyor ve ara dizisi sarsdyor. Tam ar-
kamzda, bir Studebakerin karakteristik radyatr
gzkyor, kamufle edilmi kk lambalar; araba
burada^ bir Mool ofrn ynetiminde, bir Sovyet
yolu zerinde bulunmaktan utan duyuyormu gibi,
zayf bir kla parlyorlar.
Topunun grlemeleri artyor, cephe ok uzak
deil artk, nehirden nehire o kadar aradmz u
cephe! Yakt ikmali iin konvoy duruyor ve bo bi-
donlar birbirine vuruyor, hemen de yanmzda; bun-
lar, hepsi de beyaz yldz damgal jerrycanlar! Bi-
ri kafama dyor ve bir an kendimi kaybediyorum,
fakat beni ayltan patlamalar oluyor... yolun kenarn-
da bombalar patlyor, mermiler, misketler dyor,
Alman topusunun at snr buras!
Tanr bizi korusun! Bizim kamyonu bombard
lan ederlerse, herkese elveda!
At younluu her an artyor ve kamyon hzla
yor, nk ofr de korkuyu ald. Kamyonunda 20
ton el bombas olunca, kim olsa korkar! Cephane
ykl bir kamyonla havaya umak, yle pek anl
erefli bir ey deil, bununla birkkte, bu ofrler
madalyaya layk grlmeseler de gerek kahraman-
lardr. Yllarca sren bir savata, cephane ykl as-
ker kamyonlar, bombardman edilen yollarda, gn-
lerce, haftalarca, aylarca hi durmadan giderler, gi-
derler. Onlar bizden bile saymayz. Sinirleri iyice
bozulup, artk ara sremeyecek duruma, geldiklerin-
de, ellerine birer krek tututurulur ve o zaman da,
patlayc maddeler, bombalar nakletmek iin yollar
amak, dzeltmekle grevlendirilirler. Ordunun kol
gcyle alanlar iin, hibir zaman yry dze-
ni, sancak falan yoktur, ama bir makineli tfein
gerisindeki nianc kadar gerekli, yararldrlar. c-
retleri de, sava snfa verilen ek on mark noksany
la, garnizon askerlerininki gibidir. On gnde bir, on
iki mark elli fenik. 4'nc snf bir asker geneleve
gidecek kadar!
Uzun menzilli birka batarya geiyoruz. Onlarn
grlemeleriyle yer yerinden oynuyor! Ama ne gr
leme! Topun azndan, korku verici yeil bir parlt
kyor, fakat mrettebat bu dev silahlarla oynuyor
gibi gzkyor. Bu bataryalar, ok uzakta, Alman
hatlarnn gerisinde lm sayorlar.
Konvoyun ani durmas... barlar ve imdat is-
temeler! Bir k geceyi birden aydnlatyor. Baz
aralarn yk rtleri alev alyor, askerler kouu-
yorlar, lgnlar gibi.
Bizimki de havaya umadan tyelim, diyor Gre-
gor. Zincirleme bir patlama olacak gibi!
Ya arkamzdaki aracn ofr? Alarm verir!
yle mi sanyorsun? Bizim u limon balklarn
zerindeki yeil halar grnce, asl o svr. abuk!
Yoksa cehennemi boylarz.
Atlyoruz ve bir topu erinin kollarna dyo-
ruz, adam aryor, alevler iindeki aralar gste-
rerek anlalmaz bir eyler sylyor. Bir van'n ya-
ntlayaca biimde, yantlyoruz:
Yob tvoyemac!
Topu iin matranda ve tabana kuvvet koarak,
kayboluyor; bir subay ulur gibi bararak emirler
veriyor, srcler kamyonlarn geri ekmeye al-
yorlar, bir byk rmork arabann tekeri kayyor ve
yolu enine tkyor... karklk doruunda.
Aralksz batya doru grleyen ar batarya y-
nne tabanlar kaldryoruz, Rus biimi selmlad-
mz bir binbay geiyoruz, yzmze bile bakma-
dan, iki parmam kasketine gtryor, biz toz olu-
yoruz.
Ayn anda, canavarca bir patlama, top grlt-
sn bastryor. Cehennem uulduyor. Alev gibi ya-
kc bir hava dalgas zerimize olduu gibi kyor,
bu cehennem ateinden kurtulmak iin hemen kar-
lara dalyoruz. Zincirleme patlamalarla kamyon par-
alar, insan organlar havaya frlatlyor ve tarlala-
ra serpiliyor.
Bitti. Gregor'la birlikte, her bir adm bir ikence
olan, yumuak bir kar danda acele etmeye al-
yoruz. Dnce, kar bizi bir ahtapot gibi alkoyuyor.
Ar mermiler bamzn zerinde slk alyor. im-
di, servenli yolculuumuzun son an geliyor ve bu
da korkunlukta hi aa kalmaz; Topu ile HKL
arasndaki blge, kr polisiyle kaynar; bunlar, kurun
layacaklan avlarn daima izinde olan akallardr.
Gn beliriyor. Gene gizlenmek ve geceyi bekle-
mek gerek. Gece, dost gece... Krek yerine makine-
lilerin dipiklerini kullanarak karda ukur ayoruz,
ukur olduka derinleince, zerimizi karla rteriz,
Rusya'da k gnleri ksa da olsa, bize sonsuz gibi
geliyor!
Bir devriye kolu ok yaknmzdan geiyor, gcr-
dayan deriler, maskelerin muhafazalarna arpan
kasklar; bizi grmyorlar. Gece olunca, deliimizden
kyoruz ve uyumu bedenimizi stp canlandrmak
iin yeri iniyor, tepmiyoruz, bir NKVD sigaras da-
ha, son bir para domuz ya ve bir dilim slanm
msr ekmei. Uzakta, makineli takrts.
Cephe hareketli; yaral bir hayvan gibi dilerini
gcrdatyor, onu sinirlerimizin her birinde hissedi-
yoruz: Tan atarken balayacak bir saldr bu; bir as-
ker aldanmaz. te bir smak: Bir tekerlei km
bir top. Alman topusu olan erleri lm ya da l
mekteler. Gen temenin iki baca da kopmu ve
evresindeki kar krmzlam. Aralksz olarak, ara-
zi magnezyumlu el bombalarnn ldrc yla
aydnlanyor.
Amerika Yerksi gibi, sakna sakna., bu ne ad ve
receimi bilemediim kankln ortasnda srne-
rek gitmek gerek; ber yan yanm, cruf kakne gel-
mi tanklar, ber ap ve boyda harap toplar, kahve-
rengi, yeil, gri, siyah binlerce kadavrayla dolu; bun-
lardan bazdan, hayaletler gibi aalara asl, sarkp
duruyorlar. Btn bu dehet ve irenlik zerinde,
ordulann kanatl le yiyicileri, iyi beslenmi le kar-
gas bulutlan.
Her yerde toplann ateleri akyor; izli mermiler
gecenin iinde kayp gidiyor; bir Rus devriyesi o ka-
dar yaknmzdan geiyor ki, kolumuzu uzatsak bir
adama dokunabilirdik... sinirlerim boand boana-
cak, boazmda dmlenen bir hknk hissediyo-
rum ve ulumak istei gekyor iimden... ie bastnl
m korkumu, ulur gibi banp, boalmak! Fakat,
diimi skmalym ve ukurdan ukura srayan Gre-
gor'un ardndan acele etmehyim. Bazan bir kadavra,
dlerimizi hafifletiyor. Ama, Alman mevzileri ne-
rede?
En nihayet! diye inliyor Gregor yorgunluktan
bitkin, l gibi koluma aslarak.
lk tel rgler! Yan yarya tahrip edilmi; mayn-
lar olsa da, oktandr patlam olmal. Tellerin al-
tndan ylan gibi kayyoruz. Hep saknarak... Yksek
gerilim olabikr... ve sonra, bizim mevzilere doru ye-
niden srnme. Her eyden nce, komamak; bizi
Rus sanrlar belki. Ne de Almanca seslenmek, buna
da inanmamalan olas. Byle ok kez ak verilmi-
tir, artk kimse yemiyor. Cephede, bir asker, bir kez
gereinden eksik ate etmektense, bir kez fazla ate
etsin daha iyidir.
Bir siper! Hemen iine yuvarlanyoruz. Kurtul-
duk, kurtulduk biz! Mutluluktan kar pyorum. Ne
servenli bir gidi! Ama sonra, ite nihayet ar adm-
lar, bir silah akrts. Kendi memleketimin diliyle
seslenmek iin azm ayorum... Rusa sesler! As-
tarl izmeler, l kadar kmltsz yatan Gregor'la
benim zerimden geiyorlar.
Yob tvqyemac! diye srtp alay ediyor aydar
'dan biri bize dipiiyle vurarak.
Kalbim duruyor... Fakat, geiyorlar ve daha da
titreyerek, batlarmza doru srnyoruz.
Yava yava, k douda ykseliyor, topunun
atei dayanlmaz hale geliyor. lm, atmosferde ulur
gibi oluyor. Tm blge kaynayan koca bir kazan;
iinde, toprak, kar, toplar, ykntlar, harap tanklar,
kolsuz, bacaksz, kafasz gvdeler, insanlar; kopmu
vcut paralar havada uuyor sonra dyor ve tek-
rar havaya frhyor. Bu kabus peyzajnda, yeilimsi
ve kokan bir buhar.
Birka saat sonra, at yatyor. Derin bir bom
;ba ukurunun dibine sokulmu, yere yamanmz,
yanmzda, patlamam 52lik bir obs mermisi var,
rhani u uarken yeli giysileri paralayan Obslerden
biri. zerine tkryoruz, Porta, bunun uur getirdi-
ini sylemiti. Uur, ans! u anda tampon blgeyi
kaygyla gzetlerken, buna ok ihtiya var..
Haydi gel, diyor Gregor, artk sona erdirme-
liyiz bu ii. Ve hemen, kraterlerle dekk deik ara-
zinin zerinden sryor. Bu kez Alman hatlar ar-
tk uzakta deil.
Ama, birdenbire, bir arazi kvrmnda, kocaman,
tehdit edici, kirli beyaz kulesinde siyah hayla k
veriyor, al sana bir tane daha! Bir tank... 10,5luk
uzun namlusu, ldrc bir parmak gibi uzanm,
bizi tehdit ediyor. Trtl grltleri, srtmz tp,
rpertiyor, n zrhta, kafatas. Bu bir Kaplan, bir SS
tank.
Nicht schiessen! Wir sind Deutsch!* diye ulu-
yoruz ellerimizi yukar kaldrarak.
Motorlar hzla dnyor; tank, bir engebe nn
<de aha kalkar gibi dikeliyor, bir sahra topunun ka-
lntsn eziyor ve trtllaryla karlar halla pamuu
gibi atarak, yeniden, arlyla dyor. Mitralyz
s
* Ate etmeyin! Biz Almanz.
lerin namlular bize evriliyor, artk mrettebatn
ate etmemesi yzde bir ans...
Ellerimiz ensemizde, bl ayaktayz... Her eyden
nce, onlar korkutmamak! Kulenin panolar maden
bir sesle akyor, ekzos borular suratmza fryor,
gri bir kasket altnda, kurum kapl kara bir yz be-
kliyor. Omuzlarnda, beyaz eritler ve devrik yakada
kafatas SS Obergruppenfhrer Eicke'nin T tmeni.
Heil van! diye baryor subay. Nereye gidi-
yorsunuz az gekmiler?
Ve makineli tabancasn bize eviriyor, kmrl
yznde, dileri bembeyaz parkyor. En ufak bir ha-
tada bizi ldrr.
Bizim yantmz belkemeden, bize bir iaret ya
ipyor.
kn uraya domuzlar, i karmayn, hkaye
yok, yoksa yere sererim! diye emrediyor.
EUerimiz hep ensemizde, ok acele tanka kyo-
ruz ve arka tarafa yuvarlanyoruz. Kocaman, zebel
la gibi ey, dnyor. Hep T Tmeninden baka
Kaplan, bir kar bulutu iinde gzkyor ve bizimki,
Alman mevzilerine doru gidiyor. Gen SS'ler sr-
tp matrak geerek, bizi aratan ekiyorlar, itekliyor-
lar, oramz buramz yokluyorlar... nadir bulunur
hayvanlar!
Haydi, tkrn iinizdekini, kzl insanalt ya-
ratklar, sizi gebertmeden karn baklay aznz-
dan! diye grlyor subay.
Biz Almamz! diyorum ama derhal hatamn
farkna varyorum: Alman askerleri demek gere-
kirdi.
Alman ha! diye uluyor Obersturmfhrer, fke-
den kudurmuasma. Komnist domuzlar, ya da va-
tan hainleri, ite siz busunuz! Balayn unlar diken-
li tellerle tankn nne.
Deksiniz siz! diye uluyor Gregor, bu kez ken-
dini kaybederek Biz Stalingrad'dan geliyoruz, si
zin bilmeminiz bir kentten, ey geri hizmetliler! Biz,
6. Ordudan geri kalanz!
Bu szleri inamlmayacak bir suskunluk kar-
lyor:
PeM u Sovyet prtlarm nasl giyiyorsunuz?
diyor Obersturmfhrer alak sesle.
Birka NKVD'yi temizlemek gerekti, geebilmek
iin, diye yantlyor Gregor. nsan, ne yapabihrse
onu yapar!
karn kafanzdan u balklar! diye emredi-
yor SS, Onlar grrken bile kusacam geliyor.
Bizim yeil hal balklar ekip karyor ve f-
keyle, karda iniyor.
Tanksavar hendeklerinin inas srasnda birka yz
Rus ya da Polonyal kadn yorgunluktan lse de, bunlar
beni ancak, tkenmelerinin Alman ordusunun savunma-
sn geciktirdii lde ilgilendirir.
Heinrich Himmler, Posen'de, SS subaylaryla
gizli bir sylei srasnda.
4 Ekim 1943
14. Zrhl Birlik Komutan General Roske, GPU'
nun o eski uursuz zindanna yerleen genel karar-
gahta, General Paulus'un karsndayd. Ruslar, hu
korkun binaya, kibarca ileri Komiserlii diyor-
lard. Paulus pek solgundu, yznn sol taraf srekli
bir tikle oynayp duruyordu, aralksz sigara iiyor
ve aln terliyordu.
Roske, dedi, sizi grmekten mutluluk duyuyo-
rum. Sizin dmann ekne dtnz syleniyordu;
biliyor musunuz, daha imdiden 7 general ld! Biz,
bu kadar ok general kaybeden tek orduyuz. Sava
Stalingrad blgesinde bittii zaman, 6 nci Ordunun
tek generalle kalmas mmkndr; byk hatalar
yaptk, fakat tecrbe reticidir.
General, siperlerde neler olduunu biliyor mu-
sunuz? diye sordu Roske. Birlikler, hayvanlar gibi
yayor, askerler alktan lmemek iin kadavralar
yiyor, bozgun yaygn, tmenler yok artk. 30'uncu
Panzer Tmeni, 176'nc Piyade, 24'nc Panzer tmen
leri mahvoldu; yara. iar bakmszkktan lyor. Has-
tanelerde ila yoA, ispirin be kalmam. General!
Ancak tek bir zi m i:alyor: Teshm olmak.
Biliyorum, billurum... fakat Fhrer, bizim tek
bavuracamz bu at 6 yi , teslimi yasak etti ve as-
ker olarak, itaat etmek zorundayz. Askerlerinizi ta-
rafmdan selamlayn, Roske, ve sizin iin elimden ge-
len bir ey varsa, bana bildirin.
ki saat sonra, General Paulus u telgraf efine
gnderiyordu:
Fhrer'e,
ktidar alnzn yldnmnde, 6'nc Ordu Fh
rer'ini selamlar. Gamal ha, Stalingrad kalesinde hep
dalgalanmaktadr. Bizim savamz, gelecek kuak-
lara parlak bir rnek olacaktr, kesinlikle umutsuz
bir durumda dahi teslim olmuyoruz. Zafere inanyor
ve Fhrer'imizi selamlyoruz.
Heil Hitler!
Paulus, 6'nc Ordu Komutam.
Stakngrad, 29 Ocak 1943.
1 5 ALMAN HATLARI NA D N
Bir amfibik arabayla Harkov'a gtrldk ve bi-
zi, Nova Bavaria nnde, Dyinski klasnda, 167'nci
ihtiyat taburu olarak oluturulan birlie teslim etti-
ler.
Bir stavu, bizi yeni niforma ve silah, tehi-
zat almak iin depoya yollad. Depodakiler bize, Sta
kngrad'dan btn gelenlerin, burada, 167'nci ihtiyat
taburunda konaklatldklann sylediler. Her gn
gekyorlard, fakat, tehizatlar verildikten sonra, giz
k polis brosunda gidip kendini tantmak gerekiyor-
du. Orada sorgulama bir kurmay yzba tarafm
dan yaplyordu; subay, bizim kim.'..' 'erinizi kontrol-
le balad.
Stalingrad'dan nasl ktnz?
Bir SS, Brigadenfhrer bi.'i top >\"p mir ve ko-
mutasna ald, diye yantlad wregc .n^a yukar
sekiz yz kiilik bir muharebe gr u oluturuyor-
duk.
Hangi tarihte? diye sordu ,zbat dosta, baz
dosyalar kartrarak.
26 veya 27 Ocak olacak.
O halde, SS Brigadenfhrer muharebe grubunu
gtrd srada, Stalingrad mstahkem mevkiinde
arplyordu.
Evet, hl baz kesimlerde arpkyordu, de-
dim ok saflkla. Ruslar, Yeni Tiyatro ve ehitler
Meydan yaknndaki mevzilere saldrmak zereydi-
ler.
Peki, bu yarma fikrine kimse kar kmad m?
diye sordu yzba glmseyerek ve bize birer sigara
ikram ederken. Demek istiyorum ki, orada hazr bu-
lunan subaylardan hibiri protesto etmedi mi?
Hayr Yzbam. Bir tek dncemiz vard, bu
cehennemden kamak, nk, orada muharebe kay-
bedilmiti. Hepimiz lme mahkmduk. Ne demek
olduunu kukusuz siz bilemezsiniz: Ruslarn eline
dmek.
Anlyorum, diye mrldand yzba omuzlarm
silkerek. Bylece, Brigadenfhrer grubun komutas-
n ele ald ve hibir subay bu komutay ele geirme-
sini protesto etmedi. Hem de bu yabanc bir subay
ve hi tannmayan biriydi?
Karklk ylesineydi ki, sormayn! Btn t-
menlerden gelenlerden olumu bir srydk ancak.
O da oraya rastgeldi ve komutay ele ald. O olmasa,
kimse oradan kurtulamazd ve yle bir subayd ki,
ona itaatsizlik etmek olanakszd.
Bunun bir firar olduunu fark etmediniz mi? Her
eyiniz vard, silah, cephane, bir muharebe grubu
oluturuyordunuz. Niin Ruslara kar dmeye
devam etmediniz?
Bu dnlemezdi bile, biz de Brigadenfhrer'e
itaat ettik, diyerek yantlad, bu sorgulamann anla-
mm hl kavrayamayan Gregor.
Yzba, kamsyla izmesine vurup, aklatarak
bir stnlk havasyla glmsedi:
Ama gene de sizin greviniz, protesto etmekti!
Bu acayip generali tutuklamahydmz.
Yzbam, dedim yumuak bir sesle, bir Ge-
neral karsnda protestoda bulunan basit bir asker
hi duymadm.
Gumrak tarafnda byk Rus kuvvetlerine kar-
doutunuz m? diye szn srdrd yzba,
besbelli ki konuyu biliyordu. Bu arpma bittikten
sonra ne yaptnz?
Svtk! diye srtt Gregor. Hem de tabanlar
tam yalayarak, Don'a doru.
Alman askeri kamaz, dedi serte yzba. Bu
alaklktr. Bylece, sizin Stalingrad! terk ettikten
sonraki yrynz terk ettikten szc zerine
iyice bastrd. Batya doru kamak olmu ancak?
Brigadenfhrer, Rus mevzilerine saldrma, depolar,
nakliye kollarn tahrip emri vermedi mi?
Hayr, Yzbam, o da bizim gibi olabildii ka-
dar abuk, Alman hatlarna dnmek arzusundayd.
Grubun doktoru yaral ve hastalara ne yapt?
Onlar ameliyat ediyor muydu? Onlarn gnderilme-
siyle megul oluyor muydu?
Kim olursa olsun, birini nakletmek maddi ba-
kmdan olanakszd, Yzbam. Doktor da bylesine
korkun koullar altnda ameliyat yapamyordu.
Demek, hasta ve yarallar karlara terk etti? di-
ye sordu gzleri kslan subay. Kimse kar kmad
m, Brigadenfhrer de mi?
Hibir ey yaplamazd, Yzbam, kesinlikle
hibir ey. Herkes, ancak kendini srkleyebiliyor
du; alk ve hastalktan, takatimiz tkenmiti. Yara-
llar birlikte gtrmek olanakszd!
Olanaksz? Buna hkm vermeyi bakalarna
brakacaksnz. Devam edelim: Savan ve Parti'nin
gidiinden, aalayc biimde konuan var m?
Kimse yok, Yzbam! diye bardk ikimiz de
bir azdan.
Bundan iyice emin misiniz? dedi phecilikle.
Ayaa kalkt, ak gri, zarif niformasn elleriyle
svazlayp, dzeltti ve evrakn byk bir antaya
sokuturdu. lenlerden mektup varsa zerinizde,
bana verin onlar.
Hibir tane yok, Yzbam, diye yantlad Gre-
gor. Tutsak olduumuzda, Ruslar her eyimizi al-
dlar.
Ruslara, kanzla ilgili zelkkleri akladnz
m?
Hayr, Yzbam, yalnzca adlarmz ve birlikle-
rimizi syledik.
Ve NKVD de bununla yetindi, ha? Yant bekle-
meden srdrd: Bu sorgudan sz etmek' ikinize de
yasak, hele Stalingrad'dan, zellikle. ayet birisi size
bir ey sorarsa, onu hemen Krsal Blge Gizli Poli
si'ne bildirin.
Bir saat sonra, bir Mercedes, genel karargah fla-
masn dalgalandra dalgalandra kladan ayrlyor-
du, l'nci Ble girdiimiz zaman, arkadalar a
knkktan ylece kalakaldlar.
Gene kavutuk! diye bard Porta. Bundan
tesi olamaz! O ormanda nereye kayboldunuz? Sizi
iki saat bekledik, fakat ben derhal anlamtm. Siz
van'm zerine dtnz ve havyan, da arkadalan
nzla paylamak istemiyordunuz!
ocuklar! ocuklar! diyordu Moruk sevinten
kendinden geerek. oktandr sizleri lm diye d-
nyorduk.
6'nc Ordu'yu yeniden oluturuyorlar, diye ha-
ber verdi beklemeden Barcelona. yilemek ansna
kavumutu. .Allah bilir, bu namlulara yemi nereden
karrlar artk! Almanya, bir aspiratrden gemek
zorunda!
Ne kadar erken boalrsa, o kadar iyi olacak,
diyerek daha da deri gitti Porta. Sava biter ve iler
deiir! Kahverenginin sinirime dokunmas da biter.
Evet, haydi sava bittti diyelim, dedi Moruk
dncek, ne etkisi olacak bunun?
Ben size gene de iyi bir ey syleyebilirim, di-
ye sz kesti Lejyoner. Rif savandan sonra, Deb-
boya dndk ama sava aradk. O zamanlar, ste-
lik iyi zamanlard da!
Ha, sras gelmiken, dedi Gregor, Augsberg,
temen ve doktor ne oldular?
Bunu anlamalydn, diye yantlad Moruk. Bir
kurmay yzba seni sorguya ekmedi mi?
Tutuklandlar m? diye haykrdm aknlkla.
Ya ne olacakt? Bir orduda disiplin gerek. Augs-
berg, Hitler'in emirlerine kar gelip Stalingrad'dan
kt, temenle doktor da. nn de rtbeleri geri
aknacak ve Drlevanger'e gnderilecekler, greceksi-
niz, bahse girerim.
Ama lgnlk bu! Hangi akl banda insanolu
olsa bu kemik mahzeninden kacakt! Bizler firar
etmedik, Alman hatlarna dnyorduk.
Senin bunlara akim ermez, dedi Porta, bunu
ancak kodamanlar anlar. Sana, douya yr dedik-
leri zaman, on kez de dnyann evresini dolansan,
gene de yrmek zorundasn.
Bir sre, birbiri arkasna, dalga dalga yeni ge-
lenleri seyrederek, eleniyoruz.
Stalingrad'n askerlerine gene de yar tanr g-
zyle bakyorlar ve bizler bundan ok yararlanyoruz:
Bizim acemilere dayanlabilir bir yaant salamaya,
tenezzl etmemiz iin, hediyeler rvetler kanlmaz
oluyor. Byle olacaksa, sava varsn daha on yl sr-
sn!
Bir gn eski hal binasnn nnden Porta'yla ge
erken, iko kir genel levazmc arkamzdan kotu
vePorta'y omuzlarndan yakalad:
te nihayet yakaladm! Be saattir nerelere kay-
boldum kaytanc hergele! diye kt.
Porta, akmlaarak, neredeyse tmden donuk
kocaman gzlklere bir saniye bakt ve bu yan kr
adamn kendisini bir bakas sandn hemen an-
lad. Bizim kula salnn igds, ona byle bir ha-
tadan hemen yararlanma fikrini verdi.
Savata olduumuzu bilmiyor musun, grev ka
kim! diye banyordu adam. Haydi, derhal kam-
yonunu al ve ne kadar abuk gelebilirsen, emrime
gel gir!
Bir aacn arkasna gizlenip, iko levazmcnn
barp armalanm dinleyerek olaylann gerisini
bekliyordum. Bir eyrek sonra, Porta az kulaklann
da, kocaman bir kamyonun direksiyonuna geiyor
ve beni de yanma aryordu.
Haydi gidiyoruz! u gzlkl hdk iin biraz,
yk getireceiz. Kan biri, ama kesinlikle yrt-
lecek baz eyler var. Ne frsat, bir dn!
Son hzla depoya gittik, Porta, kabara kabara^,
depodan ykleme yapma emrini gsterdi.
Siz kimsiniz? diye sordu gvensizlikle emrin
yazld avu. Her zaman olduu gibi, neden Hau
ber'in kendisi gelmiyor bugn?
avua, kendisinin bugn hasta olduunu arz
ederim, dedi Porta topuklann vurarak Aniden
rahatszland. Bu nedenledir M, salk treniyle acele
gnderildi.
avu emri mhrledi ve Porta en kk bir ku-
runtuya kaplmadan, imzalad. nce bir blk bat-
taniye, sonra bir blk niforma aldk, bizim Porta'
y bu iyice ileden kard. nc ambardan, be.
yz makineli tabanca. Kzl sal oradan sklecek
gibi deildi. Fakat, drdnc ve sonuncu maazada
her ey yolunda gitti: Konserve kolileri kamyona
ylyordu.
On karton votkaya gelince, bunu 36 no'lu ambar-
dan alacaksnz, oraya az nce telefon ettim, diyor
avu. Porta, adamn boynuna sarlp pmek isteini
duyuyordu.
Votka teskm alndktan sonra, kk bir yolda,
Porta'mn arkada olan bir Rus asker kaann evin-
de durduk. Byn yiyecekleri bir mahzene sakladrk,
kamyona gelince, onu da kentin dna kardk ve
el bombalaryla, partizanlarn saldrsna uram
bir grnm verdik. Bir soruturma almasn n-
lemek iin en iyi are buydu.
Adet olduu gibi, kurala uygun bir sarholuk
edebiyat klada srp giderken, sokaklarda da en
lgnca sylentiler dolayordu. Ruslarn kuzey cep-
hesini yardklar ve oktandr eski Alman toprakla-
rnda arpld syleniyordu. Stratejik ekilmeden
de sz ediliyordu ki bu, btn dillerde acele ekilme
anlamna gelir. Kesinkkle baz eyler olmakta, n-
k gece gndz ulatrma aralar Byelgorod ve Orel
yolunu tutuyorlar. Bir de bize, bizim gibi uzmanlara,
bir tankn tahrip edilme yntemleri kursuna katl-
mamz emredikyor... Asl ders verecek olan bizler-
ken!
Sonra, gerek bir karnca yuvasna dn, ka-
labalk m kalabalk Nova Bavaria klasna dn.
Her yer temizleniyor, eski gereler yenileriyle dei-
tiriliyor, iyice oulup, parlatlyor, herkes arlabile
cek ne varsa aryor, bu hazrlklara gre, sanki, mu-
hafz alaym takviye iin Berlin'e yola kyormuuz
gibi gzkyor. Her eye inanyoruz, nk inanmak
arzumuz var. Tan aarrkenden gn batncaya ka-
dar, asker eitime kyoruz, artk bar dneminde-
ki acemi erler gibi unutup gittik kendimizi bu ko-
ullar iinde.
Biliyorum, diyor Porta. Teslim olacaz ve Sta
lin'i, Prusya geleneine gre karlamak iin bizi ta-
lime karyorlar!
Heide, tersine, barn Bat'da kararlatrldn
ve ngiltere Kral ile Bakan Roosevelt'in bizleri gr-
mek iin yolda olduunu iddia ediyor. Hepsi acayip-
lik, hayalcikk, fakat bazlar, ngilizlerdeki n geli-
meleri anlamaya balyor epeydir! Ve zellikle, si
perlerdeki. rahatl sonuta arar oluyoruz...
Nihayet, gvenilir bir haber; doal olarak Heide
getiriyor bunu: Hitler'in ziyareti bekleniyor! lk an-
da, genel aknlk. Sonra, uzun bir kahkaha. Fh-
rer bizleri grmeye gelecek, biz siper gbrelerini ha!
Olanaksz! Bu kaba komedi, bu haber, kaba olmaktan
da te.
Ama gene de, diyor Moruk burnunu ekerek,
belki u Stalingradin, lmden sonra dirilenlerini
grmek istemitir.
Bu houma gitmiyor, diye homurdanyor K-
k Karde. Ben mayn temizlemeyi daha da ok
isterdim, kodamanlarla ilikisi olmaktan daha teh-
likesiz!
Gelin grn ki, haber doru kt. Birden, sanki
eytann kendisi gelip klada uuyor. Altst olup
akna dnm subaylar, cin tutmu gibi, bara
ara emirler veriyorlar, sonra o verdikleri emirlere
zt yeni emirler geliyor ardndan. Herkes, yumrukla-
maya hazr, nk hangi emrin yerine getirilecei
zerinde uyuabilen kimse yok.
Gece yarsna doru, sra halinde dizilmi,
bekliyoruz... mparatorluk Muhafz Alay bile bizden
daha prl prl parlamamtr. Yanp snen el fener
leriyle, M avu, arabalarn geliini bildirmek zere,
gzetlemeci olarak yolun alt yannda grevlendirili-
yorlar. Bu, saat sryor. Asabiyet gittike artyor.
Askerler baylyor ve sralarn dna ktk gibi d-
yorlar.
Nihayet, kader an geliyor.
Bata, krkl Hoesch, gezinti arabas, byk
grltyle avluya giriyor. Arabalardan inen SS su-
baylar, tabancalar ellerinde, bir kordon yapyorlar;
daha sonra Adolf Hitler'in muhafz askerleri dolu
drt kamyon, ellerinde, ata hazr makinelilerle iki
yeni sra oluturuyor. teki, uzun zel araba dizisi
klann byk kapsndan girmekte; bu srada, SS
subaylar, bir oraya, bir buraya kouyorlar, denetli-
yorlar, kontrol ediyorlar, baryor, uluyor, kkryor
lar, sava divanyla, kr jandarmasyla, Gestapo'yla,
daraacyla, Torgau'yla, disipkn taburlaryla, akla
gelmeyen her eyle tehdit ediyor, korku salyorlar!
Bir sakinlik am. Herkes nefesini kesiyor. Uzak-
tan, bir tren bandosu sesi yanklanyor.
Subaylar, anlatlamaz bir kaygyla avluyu arn-
layp duruyor; bir SS eknden makinelisini dryor,
gkgrlts gibi grlt karyor, duvarn stn-
deki kedi korkudan miyavlyor, blk komutan si-
nir buhran geiriyor ve kedinin yakalanmasn em-
rediyor; be er, hayvan yakalamak iin frlyorlar,
ne ki, evik yaratk, onlarn yzne tkrerek, haka-
ret ediyor ve kuyruunu kaldrd gibi kayor.
ki zel Mercedes, bir kar bulutundan kp, bi-
zim komutann nnde duruyor. Krmz yakalar ve
altn rtbe iaretleri, parldamakta nianlarla yar-
yorlar, mahmuzlar nlyor, kllar sakrdyor, mo
nokllar klar sayor. Birinci arabadan, Generalfeld
marschall von Mannstein iniyor, arkasnda btn
'kurmay; ikinciden, Zrhl Birlikler Genel Mfettii
Orgeneral Guderian iniyor, ok nezleli, burnu kp
z, durmakszn smkryor.
Bizim komutan, alay Orgeneral'e takdim ediyor.
Yanklanan komutlar, tfek eitimleri, koan ayak-
lar, vuran topuklar, ulumalar, tehditler, kfrler.
Alayn kpei, bir kedi pislii kokusu almaya alr-
ken, bir vole yiyor. Bir avu baylyor. Birliklerin
denetimi; bir palaska ve bir fieklik koparlyor; za
vaU er derileri deitirmek iin ieri dalverince, de-
po avuu titreyerek olduu yere kp kalyor. Ge-
neral Guderian, alay Generalfeldmarschall von
Mannstein'a takdim ediyor: Yeni denetim. Bu kez, kar
tak eksik bir ehk mifer ekilip ikardyor; bu, 2'nci
'blkten. Alay komutam, blk komutanna ldre-
cek gibi baklar frlatyor; beriki de nne ne ge-
lirse gnll olarak ldrecek halde. Yeni komutlar,
yeni eitim gsterileri ve yeniden, bekleyi...
Sokakta, bir Rus kadn baryor: Balklar, sa-
tlk balklar! Tam da byk kapmn nnde. Von
Manns teinin asas, sinirli hareketlerle elinde oyna-
yp duruyor: herkes, Fhrer'in balktan nefret ettiini
bilir. Drt SS, bir kouda gidip, balk kadm ora-
dan atyorlar, sonra yeni bir araba dizisi, SS'lerle
iyice dolu olarak, byk bir hzla geliyor.
te nihayet, Adolf Hitler'in iinde kurulduu b-
yk siyah Mercedes gzkyor.
Komutan kaln, bouk bir sesle kkryor:
Alay! Hazrol! Tfek omza! Dikkat, saa bak!
Hitler, ar ar iniyor, birlikleri denetledii s-
rada, hep deti olduu zere, bacaklarn yksek kal-
drp, geni admlarla derliyor, bu, garip bir tr dan-
s dndryor insana. Yznde, ancak burnu ve
by grlyor; geri kalan ksm, kasketinin siper-
lii ve kocaman yakasyla gizlenmi. Komutan, bir-
liini takdim ediyor, bir el hareketiyle selamlayan
Fhrer:
2'nci Tank Alay... diye balyor. Apak ki, bi-
zi bir baka alayla kartryor, fakat kimse onu uyar-
may gze alamyor; Sizlere, cesaret ve yiitliiniz
iin teekkr ederim! Sizler, Almanya'nn gururusu-
nuz. Sava kazandmz zaman, dllendirileceksi-
niz! Heil, askerler!
Genel bir barma: Heil Hitler! Pencere cam-
lar titriyor. Arkasnda generaller ve kurmay bakan-
l subaylar olduu halde, birliklerin nnden se-
ker gibi geiyor. Bz erlere sorular soruyor ve kar-
lm almadan geip, yolunu srdryor. Porta'mn
nnde, hibir ey sylemeden, bir anlk duru.
Saat yedi buukta, her ey bitiyor. Bir rekor!
Gbekli ve olduka da yal von Mannstein, izlemek-
le besbelli glk ekiyor. Hitler, kimsenin* elini sk
madan arabasna biniyor, tat, arkasnda uzun bir
kortejle, basp gidiyor. Ziyaret, topu topu on bir da-
kika sryor.
Genel d krkl. Bizim dndmzden de
ufak yaplym, neredeyse komik, ona orantyla her
ey byk gzkyor: Kasketi, paltosu, izmeleri, b-
y, hepsi! Kk Karde, onu bir palyaoya benze-
tiyor. Az sonra, kat oynamak iin keneflerde bu-
lutuumuz zaman, hepimiz ayn grte birleiyo
ruz: Fhrer bir palyaoya benziyor.
Bok yani! Byle bir byk adam, bu kadar k-
k bir kalba ssn! Buna sizin aklnz yetmez. tal-
yanlar spagetti yemekten alkoyabilir ve Franszlar-
dan ille de Alman arab imelerini isteyebikr mi?
Belki de pekl isteyebilir, dedi Moruk dn
ce, ama aptallk olur, ne var ki, bo yere iddia et-
memek gerek!
Tanr m bu yani? diye karlk veriyor Kk
Karde, ararak.
Hemen hemen. Bir piskoposa, Tanrnn insanlar
yaratabileceini, fakat kendisinin de onlar yok et-
meyi zerine aldm sylemi. Brak, siktiret imdi
sen Hitler'i falan da, katlar dat.
Demek, istese sava sona erdirendir, diye inat
la szn srdryor Kk Karde.
Evet, isterse, diyor Moruk iini ekerek. Bu-
nu istese ok iyi edecek, nk hangi ahmak olursa
olsun, her eyin iyice gtn gtn gittiinin farkn-
da.
Kavgann sonunda sa kalanlar, ancak deerleri en
az olanlardr. Gerek kahramanlar cephede lmlerdir.
Adolf Hitler, 19 Mart 1945
1 ubat 1943, sabahleyin, Byk Genel Karargaha
aadaki telgraf geliyordu:
Fhrerim,
6'nc Ordu, bayrak zerine itii and tuttu. Bize
verdiiniz emre uyarak, son askerimize ve son fiei-
mize kadar doutuk. Ordunun artk, ne cephanesi, ne
silah, ne de erzak vardr. Tamamen yok edilen bir-
likler: 14. Panzer Tmeni, 61. ve 24. Panzer Tmenleri,
9. FLAK Tmeni, 30. MOT Tmeni, 44., 71. ve 176. Pi-
yade Tmenleri, 100. Avc Tmeni. 6. Ordu, Fhrer'i
Adolf Hitler'i selamlar.
Yaasn Almanya!
Paulus, Generalfeldmarschall
Ayn gn saat 5.30'da, 6'nc Ordu, son radyo
telsiz mesajn gnderiyordu: Ruslar koruganlara gi-
riyorlar. Havaya uuracaz. Telsiz subay Temen
Wultz, kendi bana E.L. sinyalini gnderdi ki, ulus-
lararas telgraf dilinde bu, artk bu istasyondan ya-
yn yaplmayaca anlamna gekr. Sonra, bir krekle
istasyonu ykt ve beynini bir kurun skarak para-
lad.
Fakat orada bakomutan olarak komuta eden ve
aralksz taat ediyorum, ben askerim! diye uluyan
ve umutsuz bir durumda artk mevkiinde kalama-
yanlar bile acmaszca mahkm ettirip ldrten...
ite o, kendisine Ruslarn bir kez daha onurlu bir tes-
lim nerdiklerini duyuran kurmay bakanna, yle
diyordu:
Ben, bu konuda hibir ey yapmak mecburiye-
tinde olmak istemiyorum, Schmidt. stediinizi yap-
nz. Btn sorumluluu reddediyorum ve zel bir ki-
i olarak muamele grmek istiyorum. Ordu'nun gre-
vini zerine alabikrsiniz, fakat Ruslara bdirmelisi
niz ki, her ne pahasna olursa olsun, kentin iinden
yaya gitmeyeceim. Benim emrime ve btn gene-
rallerin emrine bir araba verilmelidir.
General Paulus, tam tamna, Hindenburg'un
1918'de hareket ettii gibi bir tutum izliyordu: btn
arln tad ulusal bir felketin sorumluluunu
eddediyordu.
16 TREN
Gar, teki Rus garlarna benziyordu. Yar solmu
baz ilkbahar iekleri, yaam savam veriyordu, gar
efinin brosunun nn, fklar sslyordu, herkes
fkya lanet okuyor ama onu kaldrmaya bo veriyor-
du; rzgarn alp gtrecek kadar sertlemesine ka-
dar orada kalacakt. Kyller, tavuklanyla iki gn-
den beri tren bekliyorlard, ve amata etmemeleri
iin, hayvanlarn ayaklarn krmlard. Bir bakas,
"bir ip geirmi domuz srklyordu, vallahi gzel
'domuzdu, bembeyaz, kara kafak; domuzun ad Tan
yayd, yle tannyordu ki, kimse onu yemeyi gze
alamazd!
ki gndr, trenlerin aksad grlyordu an-
cak, asker trenler, tam tersine yn yn gekyor
lard, zellikle, Dou'ya giden mhimmat, cephane
trenleri. Koca koca, biri nden biri arkadan iki lo-
komotifle ekilen trenler, alak kazanl, dev gibi lo-
komotifler, atei kabininde yzleri kmr karas,
dumanlar iinde adamlar. Bunlar, lmle bizim ka-
dar har neir olmu insanlar; ilerideki kvrmda,
daima havaya uurulmak ve kaynar buharla pimek
tehlikesiyle kar karyaydlar.
Birok vagonlar l tayordu, fakat u sralar-
da, Almanya'da, bir tarafta, dikenli teller arkasnda
izgi giysiler iindeki adamlara tamir ettirilecek
top karkaslar tamaktaydlar. Sa yoldan, her yir-
mi dakikada bir, kzlha iareti tayan bir tren ge-
iyordu. Bu trenler daha hzl gidiyordu; ar topu
konserlerinin kalnts, tm yaraldardan oluan
tmenler tayorlard.
te bizler de, bir dinlenme merkezinde on gn-
lk izin geirmek iin yoldayz, izin dedikae, tekiler
gibi deil, kimsenin izni falan yok. Cephedeki hay-
vanata izin yasak.,
Karadeniz kylarnda bir yere gidiyoruz, Porta,
oray cennetin giri odalarndan bir yer gibi tanml-
yor: Orospular, yiyecek iecek, her iki gnde bir si-
gara sandklar. Bir salk treni gara giriyor, uzun
bir tren. Bir kyl, belki yznc kez tren saatleri
izelgesine bakyor, fakat bu tarifenin 1940 ylndan
beri geersiz olduunu bir trl anlamyor.
12.27 diye geveliyor, umutsuz bir tavrla ba-
m sallayarak. Ne cehennemde kald u lanet tren?'
Kukusuz yolu ardlar! u alev gibi kasketli tren-
dlerin, uluslararas cret aldklarnn herkes farkna
varabilir! Porta'ya dnerek, Tovari Germanskiy
asker, dedi, Nikopol'a lk tren kata kalkar? yle
dnyorum ki, siz Almanlar u babelas, hain Sov-
yet trenlerine bir eki dzen vermeye geldiniz!
Noel'de kalkacak, diyor Porta. Kzma Piyotr,
sava bu. Bak benim bu gecikmelere borlu olduum
eye. Bunu sylerken, kumardan elde ettii kazan-
lar gsteriyor adama; Meryem Anaya dua ediyo-
rum, bu trenlerin gecikmeleri daha yirmi yl srsn.
Sava bu, arkada, bir yaant iinde ok muazzam
bir gecikme! O halde otur ve bekle, Tovari Piyotr,
tren, ne zaman gerekirse o zaman kalkar. Garda, sa-
brl olmahdr.
Fakat, zgn zgn gcrdayarak az nce duran
bir trenden, bir Oberfeldwebel atlyor.
Tren! Tren! diye baryor ok heyecanlanp,
taknlaan kalabalk.
Tammlanamaz bir kargaa. Herkes kouyor, o-
cuklar alyor, tavuklar gdaklyor, kpekler iiyor
ve havhyor, bar ar emirler veriliyor, kar k-
malar, protestolar; son arabalar garn ok tesinde
duruyorlar, kaplara hurra, hcum ediliyor, domuzlu
adam, bir kapya skm, kyller onu itiyorlar, do-
muz ciyak ciyak baryor, adam da domuz kadar
kuvvetli baryor ve gar efi tabancasn ekiyor.
Sabotaj! Sabotaj!
Porta, bir pencereden bacam ieri atyor ve
ayaklan krk bir tavuk yn zerine ini yapyor.
Kk Karde, ahyla dyor, gdaklayan ta-
vuklardan n kafalanna geiriyor. Bir Rumen
avu, kendisine Karadeniz hd diyen Barcelo
na'ya vurmak iin klcm ekiyor; kr jandarmalan
kouyorlar, hi ayrm gzetmeden, coplar kalabaln
zerine inip kalkyor; bir astsubay rastgele ate edi-
yor ve domuza isabet ediyor, hayvan ipinden boana
rak, bir bomba gibi vagonlar arasndan, nne gele-
ni devirerek babo kouyor.
Herkes kendini bir bakasnn altnda buluyor
domuzu, bir dana ile helaya kapatyorlar, alt iri kaz
da banketlerin altna sokuturuyorlar, jandarmalan
dan kanyorlar. Neredeyse deliren gar efi, Tann*
ya ve insanlara azna geldii gibi lanet okuyor. So
nuta tren, bakondktrn ddn bile bekleme-
den, gcrdryarak, sarslyor.
Durun! diye baryor ef, ben olmadan gide-
mezsiniz. nce bir hamal kfesine arpyor, bir me-
murun, safra gibi uzanm bacana taklyor ve ge-
ne de en son vagonun merdivenine atlamay baar-
yor. Ne enayi be! diye haykrd Porta. Sakinlese
daha iyi ederdi, yoksa ii ktye gidecek. Bakn, bu
bana gerek bir yky anmsatt. Manfreid Katzen
meyer diye birini tandm, topu yzbasyd. teki
savata btn bomba sandklarm birbirine kar-
trd iin, grevden atmlard. mparator Wilhelm'
in topusu iin iinden klmaz, g bir durum yani
diyeceim! Franszlar iki kyy da ele geiriyorlar,
Kronprinz Verdun nne kouyor, ksaca panik. Ha-
sl, bu sersem yzbay kovuyorlar ve yaral subay-
lar gtrmeye gnderiyorlar. mparator'dan sonra
Adolf geliyor. Beyinsizlere ihtiya olduundan, bu
yzbaya da bir tren, gerekten komuta edecei bir
tren verikyor. E vallahi adam artk kimseye bakm-
yordu, kimseye yz vermiyor, takmyordu! Kendisine
k bir niforma diktirdi, zerinde yle ok san kor-
don vard ki, bir lle tarlasna benzerdi! E artk
adamdaki surat hi sormayn! Btn garlarda, on-
dan koleradan korkar gibi korkuyorlard. Adamn
adm 'Kenefler sipahisi' koymulard, nk askerler
oraya kural gereince gitmek zorundaydlar. Her e-
yin banda, her eyden nce kural. Sabah, orbadan
sonra, akam yatmadan nce: dakika otuz saniye
adam basma, ve de iki yaprak kt. Erlere gri, ast-
subaylara sar, subaylara beyaz. Trenlere gelince, ku-
kusuz ondan hi anlamyordu, ite bir gn, size anla-
tacam olay oldu. Treni, Donetz'in br kysnda du-
rur. Orada, kendisine 1922'de verilen bir sprgeyle
dolaan yak bir tip vardr. Kukusuz adam bir ey-
le uratrmak iin; bir proletarya devriminde, her-
kesin bir eyle megul Olmas zorunludur. Yal adam-
caz, btn igallerde, her rengini grmt igal
ilerin: Vrangel'in svarileri, Troki'nin denizcileri,
von der Goltz'un Frank Birlikleri, Kazaklar ve onla-
rn kk devrimi, 1914'deki bizim kk igalimiz
de bir yana. Adam, yalnzca sap deitiriyor ve a-
zm ap, baryordu: 'Ben Petsoma'danm! Sizinki
lerdenim! Yaasn ar! Yaasn Lenin! Yaasn Kay
zer! Yaasn Rusya! Yaasn Almanya! Yaasn Dev-
rim! Herkes yaasn! Uzatmayalm, ite 1922'nin o
gn, Kronstadt'm denizcileri bu kede kalm is-
tasyona geldiklerinde, komiser ona bir sprge ver-
mi ve elinden hi brakmamasn, yoksa Kolima'y
boylayacam tenbih etmiti. Yemin ederim ki, adam-
caz onunla yatp, onunla uyuyor, onunla kalkyor-
du. te, Rus komiserden yirmi bir yl sonra, bizim ke-
nefler yzbas kageldi. Yal adam ona yle bir
bakt, btn memleketlerde olduu gibi, enesini s-
prgesine dayayp, szd. Yzba da, gene her yer-
de olduu gibi adama verip veritirdi. Bu srada, hi
farkna varlmadan, Katzenmeyer'in treni, iinde ken-
disi olmadan sessiz sedasz kalkyor. te kssadan
hisseye burada geliyoruz: Hayatta, hi acele etmeme-
li. Hep aceleci olan insanlar, gerekmeyen yerde acele
ederler. Bizim tren komutan yzbann bana ge-
len de bu oldu. Son vagona askyor, tutunamyor, ye-
re seriliyor, deli gibi yerinden kalkyor ve trenin ar-
kasndan kouyor. Rus gar efi de, selmlayarak ko-
uyor: Gospodin Tovaris Kapitan, diye sesleniyor.
Size haddim olmayarak hatrlatrm ki, yanl yne
kouyorsunuz! Yzba, bu krmz kasketi grnce,
duruyor, onun bir general olduunu sanarak iki kez
selamlyor. Sersem! diye uluyor hatasn fark ederek
kendi kendine. Hemen kendi treninin arkasndan gi-
diyor. Fakat, ne yazk! Koarken, bir yandan da gar
efini paylad srada, helalar nnde, kalaslar ze-
rine serikyor. Trene gelince, raylar zerinde rahat
rahat sarslaraktan, asd yola kmaktadr Acele et-
mese, onu yakalayacaktr, fakat, yzba garn rht-
mnda, dili bir kar sarkm, klc koltuunun altm
da ha babam komakta. Bir de aklklik edeyi m diye,
marandiz kangarlarmm nnden kestirme yola gir-
mez mi! Gel gr ki, kar devrimcilerden biri, yolcu-
larn orada kendilerini bir tehlikeye atmalarm nle-
mek iin, oraya bir tahtaperde ekmiti. Bu engel
plak gzle pekl grlebiliyordu, ama ne var ki,
809 no'lu katar komutan yzba Katzenmeyer'in g-
z, ancak bir tek ey gryordu, son vagonun kr-
mz feneri, ite faist kalaslara, milletleraras Yahu-
diliin ii bu engele arpp, ylyor. O esnada, da-
hiyane bir fikir douyor kafasnda, gemek iin, per-
denin altndan kaymak; fakat ok imandr, orada
kskp kalyor, haydi bu sefer de Rus onu bacandan
ekip, bu faist engelin altndan kyor... Yeni bir
kurtulu aresi. Yzba, tahta perdenin kenarn ya-
kalyor, yz kiloluk gvdesini yukar ekmeyi baa-
ryor, te yana atlamak iin, engel alyor. Ama ne
yazk ki, rdeklerin yzd bir su var. Rus gar efi,
bir burjuva l atyor: Tanrm! Yzba, klc-
n kaybederek hrlarken, gar efi kendini tutamyor.
Kk olmaynca, tren komutan da olmaz! Gidip kl-
c alyor, fakat iyice berbatlayor adam: Durdurun
u treni! diye uluyor. te gryorsunuz ki, trensiz
bir yzba var karnzda, yani demek istiyorum ki,
yzbasz bir tren gidiyor! Yani komutansz bir tren
ve bir komutan trensiz gidemez! Hem sonra, susun
bakalm siz, pek canm skyorsunuz! Ve arp kal-
m gar efinin nnde dnp duruyordu. Bu srada,
telgraf makinesi tkrdamaya balad: Dinyeper Pet
rovsk ekspresi bildiriliyordu.
Hay Allah kahretsin! diye fkeyle kkredi gar
efi. Alkoyun u lanet treni! Yzbay ben veloyla
gnderiyorum. Hibir ey anlamayan memurlar, e-
fin her zaman olduu gibi sarho olduunu sandlar
ve yerlerinden kmldamadlar, bu srada, yzba
raylar arasnda bir deli gibi pedal eviriyordu .
Hay eytan u Almanlarn gvdesini gtrsn!
diye kfretti gar efi iyice kafas atm, kendinden
geerek. u srada, bir tren komutannn velosu iin
hatlar serbest braklamaz ki! Bildirilen eksprese yol
vermek iin, makas kabinine kotu. Yzba, klc
koltuunda, bir yar gibi ne eilmi, pedallyordu,
ne var ki, doru yoldan ayrlp, sonu ok dik bir yo-
kua kan garaj yoluna girdiinin farknda deildi.
Tam hzla, velo yokuu kt, yemden raylara dt,
ters yne doru, asl yola girip geri geldi. Bu ok hz-
l giden arac gren gar efi, selmlad, yeil flama
at ve aceleyle makas deitirip, veloyu, gar rhtm-
nn teki ucundaki yeni bir garaj yoluna girdirdi. Ne
yazk ki, uluslararas Yahudilik, orada da bir ta ve
toprak yn brakmt... Korkun bir gmbrt,
mifer, kl, pedal ve kvlcmlardan bir havai fiek!
Pedalcy kendine getirebilmek iin bir koca bir yu-
dum konyak gerekti ve kendisi gara getirildi, mifer
bir yana yamulmu, kl desen, orak olmu. Bisik-
lete gehnce, artk ondan sz etmeyekm.
imdi bir de rapor dzenlemek gerekiyordu, do-
al olarak, ama kime? Rus demiryollarna m, yok-
sa Almanlara m? Ne nemi var, gar efi, elinde for-
malite ktlaryla dnerken, gzlerine inanamad!
Yzba bir drezyen kapm oktan makaslar ge-
miti! Ekspres de yolda! Gar efi telefona atlad, ahi-
zeyi kapt: Alman komutan, drezyende gidiyor. Din
yeper ynnde. 412 No.lu ekspresi durdurun!' diye
uludu. Karsndan bir baka uluma hemen yantla-
d: 'Ekspres 412 hareket etti. Bize ne. Drezyeni dur-
durun!' Zavall bir dnd ve sonra, garn ilerisin-
deki ve gerisindeki btn sinyalleri STOP'a getirdi,
btn makaslan deitirdi. Ancak bir saat getikten
sonradr ki, tm keileri kardnn farkna vanld.
te Prusyallarla har neir olmann baa getirecei
dert! Ekspres, 90 Km.lik bir hzla gara girdi, bir garaj
hattnda uar gibi kayp gitti ve ancak bir buuk ki-
lometre ileride durdu. Ne yazk ki, artk hat yoktu!
Bulunan, bir yn demir, yzbadan da, lokomotife
katlm, kl ve mifer.
Bu hikye burada biterdi, ancak askeriyede ge
meeydi; fakat askeriyede hibir ey olduu yerde
durmaz, srer. Olay, sava divanna kadar vard, a-
ka deildi bu: Bir ekspres, bir tren komutan, dnn
artk! Gel gr ki ayn gn, ordunun istihkm birki
erleri, ekilme planna tam uygun olarak, Tivin g-
neyinde 260 Kimlik demiryolu ile 75 lokomotifi ve
16 gar havaya uuruyorlard. Fakat, sava divan,
bizim gar efini, makaslarda yanlg ve drt vagon
luk bir Rus ekspresinin kullanlmayacak derecede
tahribi sebebiyle lm cezasna arptrd. l yzba-
nn da, meydana gelen zarardan sorumlu olduu
bildirildi, nk, Prusya makamlarndan geici ola-
rak alman ve Sovyet demiryollarna ait bir drezyeni
emir ve msaade almadan ele geirip, bir krmz
sinyak gemiti. Drezyenin deeri: 3400 R.M, tahta
perdeden sklen iki kalas: 12 R.M, velo: 400 R.M, bir
lokomotifin boyasnn tahribi: 16 R.M, dier hasarlar-
la, toplam: 4000 R.M.
Ya komutansz kalan tren? diyeceksiniz! Biare!
Bir lgn gibi gitmeye devam ediyordu. Artk komu-
tan yoktu, kimse de nereye gideceini bilmiyordu ve
batan savmak iin, btn bo hatlara yollanyordu.
Bylece, tren on be kez Kiev'de, kez Berlin'de, bir
kez de Paris'te grld, hi durmadan, Amsterdam
ve Brksel'e uzand, Kopenhag'dan geri dnd, s-
ve'e geemedi, nk feribot tamirdeydi. Her gittii
yere de, tmen tmen, korkun karklklar getiriyor-
du. Be levazm subay intihar etti. Katar, iki ay kay-
boldu, sonra iyice rknt, aknlk iinde kalan
adamlar, onun Mnih'te ortaya kverdiini grd-
ler, doru Roma'dan geliyordu. Aptaln biri de, onu
Frankfurt'a gnderdi. Iklar yeil olsayd, Pekin'e
bile gnderikrdi. Bunun neye mal olduunu dnn
siz! Yzba ld iin, kars sorumlu tutuldu, ka-
dncaz da tek are buldu: Ortadan kaybolmak. An-
dora'ya, u akk banda, posta pullar, bankalar, ka-
rk iler sayesinde yaayan, hem de iyi yaayan k
k memlekete szverip, kurtuldu. Yzbamn kar-
s artk trenden konuulmasn istemiyor, hem kr
M, diye szlerini tamamlad Porta, Andora'da tren
de yok.
Vinnitza'da, tren deitirme, fakat btn geceyi
istasyonda geirmek gerekiyor. Sonuta, ertesi gn
leyin bir eksprese biniyoruz ama mbarek, her
istasyonda duruyor. Bu bitmeyen bekleyilerde, iae
grevkleriyle hrgr srp gidiyor, adamlar bize ta-
ynlarmz vermeyi reddediyorlar, nk, blk, ka-
tlarmz zerine mhr ve damga vurmay ihmal
etmi, unutmu; vesikalarmzda noksankk var. No
voyovsk'da, ekspres bizi brakyor ve dar bir yolda,
tslayan bir makineyle devam ediyoruz. Slin'de, dar
yol sona eriyor, aslnda da, sava nedeniyle geici bir
hatm. Bu kez de bataklk gemek zorundayz, onun
tesinde, asd hat denen bir baka yola ulaacakm
z. Bir mhimmat trenine atlamay baaryoruz ve
bomba ynlarnn zerine oturuyoruz fakat, kez,
uak saldrs nedeniyle, vagonlarn altnda kaybol-
mak gerekiyor.
ki itfaiyeci, ellerinde bir yangn sndrcyle,
Krivi Rog'ta biniyorlar. Birisi, bir yldr ller iinde
saylp, kayttan dlm, bryse, bir nakil sra-
snda ortadan kaybolmay baarm. Cepleri sahte
yol katlaryla dolu ve sekiz aydr jandarmann bur-
nunun dibinde Avrupay dolap duruyorlarm. Bi-
risi cephede vurulup ldnden, hem de bu kant-
lanm olduu iin, teki de kayp olmas nedeniyle,
kimse onlar arayp sormuyor.
Drt gn sonra, nihayet varacamz yere geli-
yorduk! Biraz aknlk, biraz korkuyla yeni arkada-
larmz gtren trenin gzden kayboluuna bakyo-
ruz, fakat her ey leylak kokuyor, ilkbahar!
Bir jandarma, maMneksi dizlerinin zerinde, bir
hurma koltukta hafiften kestiriyor ve yar kapak gz
kapaklar arasmdan, gvensiz bir bakla bakyor.
nsan avcs snfn belirten plakas da gsnde
parlamakta; altrst bir kdemli onba, fakat biz bu?
tr erbalarm generalleri kuruna dizilecekleri ka-
zklara gtrdklerini ok grdk. Islk alarak nn-
den geiyoruz, katlar tamam, fakat iinde binlerce
fotoraf bulunan defterini hmla kartryor: herif,,
hangi iktidar olursa olsun, adam tutuklama itahls
ve kle ruhlu bir polis tipi.
te nihayet, sk sralar halinde, bahelerle ssl
beyaz evleriyle irin bir kentikte, ini aa yryp,
gidiyoruz. Bu endie verici le sessizlii iinde, ka
barak botlarmz yararszca nlatmadan zevk ak
yoruz.
Houma gitmedi bu, diye fsldyor Kk Kar-
de, fazlasyla sakinhk var. nsan kendini gvende
hissetmiyor.
Dar bir sokaktan birden kveren bir eek, onu
bir it duvarnn zerinden sratyor ve oraya ko-
nulmu st bakralarnn zerine yldrm dm,
gibi indiriyor! Fakat, ini aa yolun sonunda, de-
niz! aknlmz iinde, tm korkumuz dalyor.
Palmiyeler, akkklar, krmz iekler ve zarif servi-
ler bu hayran kalnacak kynn gzelliklerini nokta-
lyorlar.
Fakat, bu sakinhk, diyor skntyla Porta, ta-
bancasn kurcalayarak. Bu huzur! Bana hi de iyi
birey sylemiyor! Tylerim diken diken oluyor!
Yava yava denize doru iniyoruz, bilinmeyen
bir memlekette, askerlerin igdleriyle gittikleri sol
taraftan giderek, ilerliyoruz. apkas kokartk bir mu-
hafz, bize, ordu dinlenme evinin yolunu gsteriyor.
Denizin olaanst gzel mavisine kar, herey^
parlak renkli, bilinmeyen harika ieklerle bir hayal,
periler lemi; dalgalarn ipek gibi yumuak bir uul-
tusu var.
Kk Karde, hayranlk iinde kendinden ge-
mi.
O kadar gzel ki, insan yalan sanyor! diyor.
te bir kkreyi bizim Kk Karde'te. Etli
butlu, gsleri dolgun ve dar mayolu iki gen kz
plaja doru iniyorlar:
Aman, Meryem Ana! diye inliyor Gregor. Bu
eski azlara yeni kaymak!
Hemen evresi kuatlan iki gen kz, kabalarna
birer aplak yiyorlar ve Porta kendilerine be yz
Reichmark ve bir ie votka teklif ediyor bir ikilemek
karl. Kzlar mthi fkeleniyorlar; aslmda hasta
bakcymlar. Elimizden kayorlar, bararak plaj
boyunca kayorlar. Yepyeni, prl prl niformasy-
la bir avu kveriyor karmza, iekli bir aklk
tan, ateli mi ateli. Kzlar, lm lklar atarak
onun yamna dar atyorlar kendilerini! avu kar-
mza dikiliyor. Bu kendini bir general sanan bir has-
tabakc.
Benim hastabakc kzlarmn rzna gemek is-
tediniz, kendim grdm. Sizi Torgau'ya gnderilmek
zere ihbar ediyorum.
Ulan oturak dkc! diye baryor Barcelona.
Bunu bize yapacam sanyorsun ha!
Ulan solucan soyu! Buras, cephe dkntlerini
kabul etmeyen bir garnizondur.
Bundan kukumuz yok, diyor Moruk sakin bir
sesle. Zaten sana bakmak yetiyor, termometre kah-
raman!
avu bir cep defteri karyor ve ucu sivri bir
kalemi Moruk'a doru uzatyor.
Ad, birlik? Maymun soylu!
Porta bir bacan kaldrp, bir osuruk salveri-
yor; bir zehirli gaz saldrsmdaki kadar kokar cinsin-
den; yel, osuruu avuun ynne gtryor.
Bir Prusya astsubayna hakaret ha! diye ba-
ryor adam fkeden kendinden geerek. Sizi tutuk-
latacam ve sava divanna verdirteceim.
Sersem, diyor Moruk, kamuflaj ceketini ap,
ha ve komutan yardmcs olduunu belgeleyen iki
yldz, atsubaym akn gzlerinin nne sererek.
Bunu sylemek gerekti! diye mrldanyor a
vu lopuklanm vurarak. u lanet kamuflaj prtlan
nm iinde ne gizk olduunu insan bilemiyor ki. Ge-
en gn de bir Albaya tosladm, ama olmamalyd.
Sigaran var m?
avu, hemen tm bir paket Junos ikram ediyor,
ate sunuyor. Bu arada, hastabakc kzlardan birinin
km okayan Kk Karde! grmezden geliyor.
Burada, Zatoka dinlenme evinde disiplin ege-
mendir, diyor dorularak. Garnizon disipkni, fakat
demokratik yaant kouluyla. Kurallara uymamak
yok. Bir basl kural bildirgesi okuyup imzalamanz
gerekecek; bundan baka, kural, btn odalara' ve
teneffs salonlarna aslmtr. Bunu renmi olun.
Demir gibi bir disipkn. Size bildirmekten zgnm
ki, birou oktan Torgau'ya gnderildiler.
Bu demokratik garnizonda, avular arasnda
ka kaybnz oldu? diye sordu Porta glerek.
Hi olmad, diye yantlad avu ok ararak.
Ne sebeple leceklerdi ki?
Kurun zehirlemesinden, diye yantlad sevim-
lilikle bizim kula sal, bir yandan da tabancasn
kurcalarken.
. Kk Karde ile o, oktan kz peindeler. Fak.::
Gregor bana bir iaret akyor ve anlamn hemen
kavryorum: biz, ikimiz bu hastabakc kzlarda an-
lamtk onlar yeliyorduk. Yalnz, odalarda ziya-
ret biimsel olarak yasakt ve merdiven kullanma-
mak gerekliydi. Kural bu. Akam olunca, hafif bir
endieyle binay inceliyoruz. Kzlar, drdnc katta
kalyorlar. Yksek! Gregor'un omzuna kp, birinci
balkonun parmakln kavryorum, kendimi ekip,
oraya salam yerleiyorum, sonra Gregor'u ekiyo-
rum, o da yanma kyor: imdi, at oluklarndan
inen su borusuna trmanacak durumdayz.
Allah vere de salam olsa!
lk ben geiyorum, omuzlarmz aras terle srsk-
lam; bir meeye de tutunarak, g bela atya k-
yoruz. Aaya bir bakmak, insana rperti veriyor.
ok uzak kakyor, aada kayalklar, dalgalar; en
zmdan iM yz metrelik bir uurum.
Bakma aa, diyor Gregor, sonra, biraz sonraki
yatak sefasndan olursun, karmam. Oluklara asla-
rak, gen kzlarn pencerelerine varyoruz.
Daha sonraki gece, dostlarmzn yanma yeni bir
servenli sefer daha ve byl alem yeniden bal
yor. gn, arkadalarmz artk bizi tanmyorlar,
fakat ne yazk! Alaydan, iznin bitmesinden nce
dnmemiz iin bir telgraf alyoruz. Etrafmzda yeni
fethettiklerimiz olduu halde, zaferk, grkemli bir
uurlama yapkyor bizler iin, tek yolcular olduu-
muz trene kadar. nk, bu katar beygir tayor,
yemlikler zerine uydurulmu blmelere uzanyoruz;
bu kez, okaylar yerine hayvanlarn nemli somak
lar uyandryor bizleri... Zavall hayvanlar ve bizler
savaa dnyoruz.
Cermen Halklar Konfederasyonunun btn karsn-
da olanlarla acmaszca dgeceiz. Bizim toplumumuzla
btnleemeyenler, hibir rk ve din fark gzetilmeksizin
ldrleceklerdir.
General Gring,
Polis'e bir sylevinden
12 Aralk 1934
Her yan kana bulanm bir T 34 Takm, Tiyatro
Meydannda yerlere serili yzlerce l arasndan,
ar ar kendine yol ayordu. Sraba tankta, te-
men Yevtyenko, irkeflerden, ykntlardan, srne-
rek kan boz renkli glgelere ilgisizlikle bakyordu;
kanlar yol boyunca diziliyorlard. Deliren bir Al-
man albay, Rus tanklarm, kolunu ileri uzatp, He-
il Hitler! diye bararak selamlyordu.
Stakngrad'da pek ok adam delirmiti! Bunlarn
arasnda, Tmgeneral Lange, bir mitralyz kapm,
teslim olan Alman birlikleri zerine ate ayordu;
bu lgnlk, bin kadar lye mal oldu, ortalk yat
trkp, sknete kavuturuluncaya kadar, olan oldu.
Az sonra, zel bir siyah araba, o hay huy iinde, ken-
dine glkle yol aarak, ilerleyip, tank takmnn
nne geiyordu. Arka blmde, iki general oturmak-
tayd: Birisi, haki niformal, Rus genelkurmayn-
dan, Tmgeneral Plkovnik; teki, ll renkli yakal
demir grisi parlak niformal, elinde asas, yeni terfi
etmi Mareal Frederik Paulus. Pis sokaklar iinde,
yerlere oturmu, sabrszlkla tahliyelerini bekleyen
askerlere hi kh kprdamadan bakyordu; adamla-
rndan tek sz olsun etmiyordu, bozkrlarda serili
285000 cesetten tek szck yok, muharebenin u son
krk sekiz gnlk son sresinde, kendisi tarafndan
imzalanan 10000 lm cezasnn infaz emirleri konu-
sunda da tek szck kmyordu azndan.
Sava divannn eski yesi Topu Generali Heinze
de onlar dnmyordu, fakat, Mareal Paulus'n
Tiyatro Meydanndan getii srada, General Heinze,
al gibi krlp yere ylmt, nk, yaral bir te-
menden az nce bir at eti paras armt. Yar sa-
kat, alarken, Rus subay kendisini kaldrd ve
Kzl Ordunun binalarndan birindeki bir tutsak kam-
pna gtrld. En ufak bir tereddt gstermeden,
kendine saldranlar kendisi syledi, adamlar derhal,
bu cezaevinde de bu pis ii gren Alman jandarma-
lar tarafndan kuruna dizildiler.
Bu srada, bir sahra hastanesinin yerletirildii
ekmek fabrikasnn ykntlar altnda bir mahzende,
44. MOT Tmeni'nden bir grup asker, bir kovaya top-
lanm gvde paralan yiyordu. Sonra, mideleri, do-
lu, toplanmaya gittiler ve hayatlannda byle iyi bir
sofrada doymadklarm kendi kendilerine tekrar et-
tiler.
Mareal Paulus, Rus Tmgeneraliyle, kendisini
ok ilgilendiren krmz san ve beyaz iekli bir bit-
kiden konuuyordu; bu bitkiye, genellikle kedi kuy-
ruu denikyordu, bundan maorka ad verilen,
Rus askerlerinin u pis kokulu ttn yaplyordu.
Paulus, bu yenilerde hediye olarak on paket kadar
almt ve bu ok iyi karlanan armaan, ona, alk,
bit, pire, tahtakurusu ve her tr haerat iinde y-
zen; bitkin, bir enkaz yn halindeki ve gerekten
kendisini parmakla gsteren askerlere bakmamasn
sakyordu. Onlarla kar karya kalmak zorunda
kalsayd, vay hahne! Fakat, kendim Rus Generalleri-
ne korutuyordu, bu da ok, ok iyi bir nlemdi.
17 NFAZ
Cezaevinin byk avlusuna giren kamyonu, rz-
grn kaldrd bir toz stunu kardad.
Harkov merkez cezaevi gzel bir cezaeviydi ve
Tanr bikr, biz daha iyisini grmemitik! te, ilk kez-
dir ki, beyaza boyanm bir tanesini gryorduk.
Bloklar halindeki binalar, yldz eklinde dzenlene-
rek ina edilmilerdi. 4. Blok'un nnde de, tutuklu
ve hkmller, bacaklarna geirdikleri eyleri, elle-
riyle kaygl, kaygk tutarak kouyorlar. nk, bir
askeri cezaevinde, size ne kay ne de ask verilir:
Kuruna dizilmeden nce, mahkumun kendini asma-
s gibi risklere girmemek gerektir!
Bu adamlar bize endieyle baktlar, nk gelii-
mizin nedenini bilmiyor deillerdi, fakat sz konusu-
nun kim olduunu bilmiyorlard. 4. Bloktaki btn
tutuklular, lme mahkum edilmilerdi.
Tfek sol omza! leri mar! diyerek komut ver-
di Moruk.
Kimse bizlere yapacamz eyin ne olduunu
sylememiti, ama biz bunu oktan biliyorduk. On M
adam, seferi kyafetle, her birimize yirmi be fiek,
ite imdi de cezaevindeyiz... dam mangasyz.
Neden, u SS'ler kendi ilerini yklenmiyorlar?
diyor yarm azla Porta. Bu bizim iimiz deil ki!
Kim kuruna dizilecek dersin? diye sordu K-
k Karde. Umarm ki, bu geenki gibi bir telgraf-
nn kz deildir.
Kapa gagan, sersem, diye paylad Moruk, ok
uzun bir zaman nce olmasna ramen, hl bunu
dnnce titriyordu. Binann arkasnda komutana
ayran kk bir bahede mola verdik. Kocaman k-
zl yldz, cmle kapsnn zerinde hep egemendi ve
kapnn zerinde de, bakrdan o uursuz koca harf-
ler okunuyordu: NKVD. Fakat, Rus gnderinde dal-
galanan bayrak, Nazi bayra. Gzel de olsa kt bir
bayrak.
Bir tarhn nne, katranlanm, bakr renk ka-
ylar serbeste sarkan bir infaz kaz aklmt.
Kaylar bekliyorlard. Bir tanesi, ayak bilekleri, bir
tanesi kala, bir tanesi de kollar ve omuzlar iindi.
Yepyeni kazk, hl katran kokuyordu. Belki de es-
kisi, kurunlarla delik deik olmutu. Jandarmalar,
bir idam kaznn, 400 infaza dayandn hep sy-
lerler, ancak, sonra bakasyla deitirmek gereki-
yormu.
Bir kr jandarma binbas, bu yenilii bir ko-
numayla amak gereini duydu:
Askerler! diye bard kaln bir sesle, gnete
ldayan korkun plakay eliyle oynayarak. Asker-
ler! Hi ho olmayan bir i iin seilmi bulunuyor-
sunuz, bunu biliyorum. Sava divan, kaa lm
cezasna arptrd ve yerine getirilmesi iin, Blge
komutam size grev verdi. Hi acma duygusu besle-
meyin. Bu domuzlar, lyklarn buldular, bunlar al-
ak firarilerden baka birey deildirler, sizlerin ya-
pacanz birey yok. Bu nedenle, samalklar yapma-
manz tlerim, yoksa benimle banz derde girer.
inizden biri, yana ate etmee kalkarsa, sava di-
vanna verilecektir. Dorudan kalbe nian aln ve
abucak bitsin bu i. Soru?
Karlk beklemeden, topuklarn dndrd ve
leylak aac altndaki, biri Katolik teki Protestan iki
rahibin yanma vard. Temen Betz, Moruk'u kar-
lad. Her tfei muayene etti, fieklikleri denetledi;
herbir arjrde be mermiden, yirmi be mermi ieren
be arjrdeki fieklerin sivri ular yukarda gzk-
yordu; sonra bir adm geriye ekildi.
Emniyeti ekin, namlular denetleyin.
Tfek akrtlar. Emirleri, hemen saniyesinde ye-
rine getirildi. Btn subaylar bize bakyorlar. Bir -
nar aacnda, aakakann dzenli aralklarla tkr-
ts geliyor.
Tfekleri doldur! Emniyete al! Silhlar aa!
Rahat! Hazret! Rahat.
Hemen hemen bir saat kadar, silahlar aada,
hareketsiz kalyoruz. ok sayda subay geliyor ve
birbirlerini selamkyor; grltl bir biimde selam-
lama; binbamn glleri iitihyor, bahekim, bir
genelev yks anlatyor. Hepsi aralksz, sigara ii-
yor, ok yksek sesle konuuyorlar, kaygk gzk-
yorlar.
Aakakan uup gitti. Onun yerinde, narn te-
pesinde iki kuzgun amata ediyor. Eh, gene de bir
eyler oluyor.
4 nc Bloktan drt jandarma kyor, zerinde
iyice eskimi bir i gmlei olan, zincire vurulmu
bir adam ortalarna almlar. Grup, sk leylaklar ar-
kasnda kayboluyor ve avluyu snrlayan iki imen
tarhnn arasnda yeniden gzkyor.
Meydana bir lm sessizlii kyor. Gmlekh
tutuklu, jandarmalardan daha uzun boylu. Augsberg!
General Augsberg bu... dam mangasndan bir mrl-
t ykseliyor.
Hergeleler! diye mrldanyor Porta homurtuy-
la, ne it herifler bunlar be!
Grup, jandarma binbasnn nnde duruyor,
binba selamlyor ve zincirli tutukluya dnyor:
SS Brigadenfhrer Paul Augsberg, af bavuru-
nuzun, Stalingrad sava blgesini emirsiz terk etmi
olmamz nedeniyle, komutan tarafndan reddedildii-
ni size bildirmekle grevliyim. Bundan baka, bu cep-
heden, mkemmel savaacak durumda olan birlikleri
de ektiniz ve savunmay baltaladnz. nfazdan n-
ce diyecek bir eyiniz var m?
Aptallar! diye grlyor SS generali.
Binba titriyor ve iki papaza bir iaret yapyor,
onlar da yaklayorlar.
Faydasz, diyor yksekten, gerei yok.
O zaman, jandarma binbasndan isterik bir
bar kopuyor.
Hazr msnz, grevliler?
Bir avu, hkmly idam kazna doru iti
ss generali 257/17
yor, adam zincirleri iinde sendeliyor: Uzman eller
kaylar balyor.
Ben yana ate edeceim, diye homurdanyor
Kk Karde.
Ben de, diyorum.
Manga, saa yana. Silah omza! Ate!
On iM tfek birden patkyor.
General Augsberg, balan arasnda ylyor ve
asl kalyor, fakat kmldanryor, lm deil. Dinle-
me aleti boynunda asl olarak, doktor, sinirli sinirli
bir hercai meneke tarhnn zerine eiliyor.
Mahkum mermilerle henz lmemi.
Olanaksz! diye kaygyla mmldanyor binba.
Doktor, elinin tersiyle yzn kuruluyor, topar-
lanyor, selam veriyor ve kurala uygun olarak, szl
olarak bildiriyor:
Sayn Binba, Tabib Winkelmann, mahkumun
lmediini bilgilerinize arz eder. Kurunlardan hi
biri, kalbe isabet etmemi.
Binba bize fkeli bir bak frlatyor ve dilerini
gcrdatt iitiliyor:
Bir emri baltalamak ha! diye uluyor. Batan
balayn domuzlar! Yoksa, idam kazna sizler ba-
lanrsnz!
Ve ikinci kez komut yankdand:
Manga! Tfek doldur! Nian al! Dikkat! Ate!
Bu kez, hepimiz, kalbi belirten krmz paraya
nian almtk.
Mahkum ld. Hkm yerine getirilmitir, di-
yor doktor.
ki hastabakc, koarak bir am tabut getiriyor-
lar, sonra kanh yere kum serpiliyor. kinci infaz iin
her ey hazr. Grup, leylaklarn yanma vard bile;
sra, istihkam temeninde, ama bu kez binba ace-
leci.
nfazdan nce diyecek bir eyiniz var m? Neden
hkm giydiinizi biyorsunuz. Dini bir yardm ister
inisiniz?
Acele edin, diyor temen dileri kenetlenmi
olarak.
Rahatlayan binba, jandarmalara iaret ediyor:
nfaza hazr olun!
Temen bize dosta bakyor ve herbirimiz iin
belli belirsiz bir ba iareti yapyor. avu, onun du-
daklar arasna bir sigara kstryor.
Nian al!
yle titriyorum ki, tfeim de hopluyor. Grme-
mek iin gzlerimi kapyorum... nereye ate ettiimi
bilmiyorum... Jandarma binbasna isabet ettirmeyi
umuyorum..
Ate!
Mahkum lmtr!
Doktorun sesi bana ok uzaktan gekyor; bir sis
iinde gibi, hastabakclar tabutla koarlarken gr-
yorum ve duvar boyunca bir ukura iindekini at
veriyorlar. imdiden Generalinkini doldurmaktalar.
Bu duvar boyunca birok hendek sralanm; bizler
iin daha i bitmedi, fakat bu kez, daha grup gelme-
den, Mmin getirileceini biliyoruz artk. Bir bar
duyuluyor:
Hayr, yaamak istiyorum! lmek istemiyo-
rum!
te, srkleye srkleye mahkumu getiriyorlar,
bacaklar zaten oktan lm.
Arkadalar; brakn yaayaym, ben susuzum.
Binba, jandarma erine sinirli sinirli kara bak ve-
riyor, barlarm bomak iin hemen mahkumun
bana geiriliyor. Mangadan bir er, baylp yere d-
yor. Tepinen binba bir iaret yapyor; Protestan
rahip hemen bir dua mrldanaraktan, mahkumun
yanma yaklayor.
Temen komut veriyor:
Ate!
Bylece, tabib temen de katledikyor.
Sanyorum, bizim Stakngrad anlarmzn en
ackls, ite o gne ait olamdr. Bir infazdan sonra,
her zamanki gibi izinli oluyoruz ve adam bana bir
ie votka akyoruz; ancak, her eyden nce, cezaevi
brosunda, G ZL D R! imzalamak gerek. Btn in-
fazlar OK GZLDR kayd altndadr. Gerekten
de, 4. Blok'a kendi bana gidip bir tur atmak iste-
inde olmazsa, insann bunlar ansndan silmesi da-
ha da ye tutulur.
Ayn sabah, bir kadnn Berkn'de u telgraf al-
dm bilmiyorduk:
Bayan Elizabeth AUGSBERG
BERL N CHARLOTTENBOURG
AYET ER PAUL AUGSBERG' , HKMN YER NE
GET R LECE , 6 MAYIS 1943 GN SAAT 8'DEN
NCE SON B R KEZ DAHA GRMEY ARZU EDER-
SEN Z; 5 MAYIS GN SAAT 17'DEN NCE, UK
RAYNA, HARKOV ASKER CEZAEV KOMUTANI
YANINDA HAZIR BULUNMANIZ GEREKMEKTED R.
MAHKUMU ON DAK KA Z YARET ETMEN ZE Z N
VER LM T R. BU TELGRAFI B RL KTE GTR
NZ.
mza: MANNSTE N GENERALFELDMARSCHALL
O.B.4 PANZER ARMEE
Bayan Augsberg, varsn bu telgraf kocasnn ida-
mndan sonra alsn, kimsenin elinden bir ey gel-
mezdi.
Bu tr mesajlar, stratejik bir nem tamazd na-
slsa.

You might also like