You are on page 1of 444

T.C.

ERCYES NVERSTES
SOSYAL BLMLER ENSTTS

MRCEA ELADE VE DN: MRCEA ELADEIN DN


BLM ALIMALARININ METODOLOJK AIDAN
DEERLENDRLMES

Tezi Hazrlayan
Ramazan ADIBELL

Tezi Yneten
Prof. Dr. Mustafa NAL

Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dal


Dinler Tarihi Bilim Dal
Doktora Tezi

Ocak 2009
KAYSER

NSZ

Dnyann drt bir yanndan toplanan etnolojik, folklorik, antropolojik ve dini verilerin
Bat dillerine evrilerek bu materyallerin bilimsel bir erevede incelenmesi gerektii
dncesinin 19. yzyln ikinci yarsndan itibaren ortaya kmasyla birlikte olumaya
balayan Dinler Tarihi disiplininin bir buuk asrlk bir gemie sahip olmasna ramen
halen kendine has bir perspektif bulma abasnda olduu grlmektedir. Bunun en
nemli nedenlerinden bir tanesi hi kukusuz din fenomeni gibi soyut bir kavramn
insan gibi deiken bir varlkla bileimi sonucunda ortaya kan karmak durumdan
ileri gelmektedir.
Geen bu sre zarfnda dini fenomenleri anlamak ve aklamak zere deiik mesleki
donanmlara sahip birok bilim adam farkl teoriler ne srmlerdir. unu da aka
belirtelim ki ileri srlen bu din teorilerinin birou belirli ideolojik dncelerin ve
nkabullerin snrlarn aamamtr. Bu indirgemeci yaklamlarn geersizliini yksek
sesle ilan ederek dine sempatik ynden yaklalmas gerektiini ve dini fenomeni
istediimiz gibi deil olduu gibi anlamak gerektii prensibini temel kriter olarak
benimseyen bir Dinler Tarihi anlayn gelitirmek gerektiini savunan en nemli
isimlerden biri de Mircea Eliade olmutur. amzn nde gelen dinler tarihilerinden
biri olarak nitelendirilen Eliade, bir taraftan Dinler Tarihi disiplininin kendine zg bir
ama ve kendine has bir metodla bamsz bir bilim dal hline gelmesi, dier taraftan
da insann manevi boyutunu dnme uratacak nitelikte manevi bir disiplin eklinde
dnlmesi ynnde aba sarfetmitir. Eliaden hareket noktas bilginin ntr bir
kategori olmaddr. Hint felsefesinde en ak biimde ifade edildii ekliyle bilgi
araclyla insan cehaletten ve dolaysyla da straptan kurtulmaktadr. Yani bilgiden
mahrum olan kii cehalet ierisindeyken o bilgiye sahip olan kii bu durumun dna
kabilmekte ve strabn stesinden gelebilmektedir. Dolaysyla bilgiye sahip olmadan
nceki kii ile bilgiye sahip olduktan sonraki kii ayn nitelie sahip deildir. Elbette
burada sz konusu edilen herhangi bir bilgi deildir. Bu bilgi/ler akn boyuta ilikindir
ve dolaysyla da kutsal bir nitelik arz etmektedir.
Eliaden Dinler Tarihi disiplinine yaratc hermentik ilevini yklemesi onun bu
disipline yapt en orijinal katklarndan biri olarak grlebilir. Eliaden dncesinde

iv

bu disiplini dier bilim dallarndan ve zellikle de dini fenomenleri inceleyenlerden


ayracak olan husus bu yaklamdr. Bu yaklam sayesinde kutsaln bilgisi, sadece
bilisel alanla snrl kalmayp varolusal boyuta da sirayet edecektir.
lkemizde Dinler Tarihinin bilimsel bir disiplin hline gelmesi yarm yzyllk bir
gemie dayanmaktadr. Dinler Tarihi alannda dnyann dier yerlerinde karlalan
problemlerle bugn Trk dinler tarihileri de kar karyadrlar. Bu problemlerin
banda bu bilim dalnn hangi ama dorultusunda ve hangi yntem(ler)le konular ele
alaca meselesi gelmektedir. te bu alma, bu probleme mmkn cevaplardan birini
sunmu olan Mircea Eliaden cevabn irdelemektedir.
ncelikle Dinler Tarihi alannda muazzam bir bilgi birikimine sahip olan Eliade gibi bir
bilim adamnn din bilimi almalarn inceleyerek neredeyse Dinler Tarihi disiplinin
btn problemlerini genel bir bak asyla olsa da grme imkn sunan bir konuyu
bana teklif eden, kaynaklarndan snrszca yararlanmama imkn veren ve her eyden de
nemlisi srekli pozitif enerjisiyle bu zor konuyu zevkle ilemem hususunda beni tevik
eden deerli hocam Prof. Dr. Harun Gngre en iten teekkrlerimi arz ederim. Yine
kaynak hususunda ve dier hususlarda hibir zaman yardmn esirgemeyen ve
almamz batan sona okuyarak deerli katklarda bulunan Prof. Dr. Mustafa nala
teekkr bir bor bilirim. Ayrca bu almann gerekleebilmesi iin hepsi de yabanc
dilde olan birincil kaynaklarn temininde bana destek olan kardelerim Yunus Adbelli
ile Osman Adbelliye mteekkirim. Bu kaynaklara ulamann ve bunlar elde etmenin
elbette bir de maddi yn olmutur. Bu hususta da her zaman beni destekleyen sevgili
babam Mehmet Adbelliyi zikretmemek byk bir hakszlk olurdu. Kendisine minnet
ve kran duygularm ifade ediyorum. Bu almay batan sona okuyarak yazm
hatalarn dzelten eim ule Adbelliye de ayrca teekkr ediyorum.
Ramazan ADIBELL

MRCEA ELADE VE DN: MRCEA ELADEIN DN BLM


ALIMALARININ METODOLOJK AIDAN DEERLENDRLMES
Ramazan ADIBELL
ZET
On dokuzuncu yzyln ikinci yarsnda yeni bilimsel bir disiplin olarak ortaya kan
Dinler Tarihinin aradan geen bunca zamana ramen hl kendine has bir metodolojiye
kavumad grlmektedir. amzn nemli dinler tarihilerinden biri olan Mircea
Eliaden din bilimi almalarnn incelenmesi metodolojik adan bir alm
salayabilir mi? Bu almada zmlenmeye allan temel sorun budur. Her ne kadar
Eliade, kendi metodolojisi hakknda suskun kalmay tercih etmi olsa da onun
almalarnn salam bir metodolojik temele dayand grnmektedir. Eliaden
metodolojiyi n plana karmam olmas onun amaca odaklanm olmasndan
kaynaklanmaktadr.

Eliaden

din

bilimi

almalar

bir

btn

olarak

deerlendirildiinde, problem-ama-metot aamalarndan oluan bir yaklam grlr.


Problem: Modern dncenin dnyay kutsallktan soyutlayarak insan maddi boyuta
indirgemesi ve bunun sonucunda da modern insann manevi bir bunalma dmesi.
Ama: Bilinaltna den kutsallk duygusunu bilin dzeyine kararak yeni bir
Hmanizm meydana getirmektir.
Metot: Yaratc hermentik.
Eliaden din bilimi almalarnda benimsedii yaklamn klasik Dinler Tarihi
anlayna kartm gibi gzkmesi, onun bu disipline ilikin tanmlamasndan ileri
gelmektedir. Eliade, Dinler Tarihi kavramnda vurgunun tarihe deil, dine yaplmas
gerektiine dikkat ekmekte ve bu disiplinin dini olgular tarihi sraya dizerek bunlarn
oluum ve geliim safhalarn tespit etmekten ziyade bunlarn barndrd varolusal
anlamlar gn yzne karmak olduunun altn izmektedir. Dolaysyla Eliaden
zihnindeki Dinler Tarihi, tarihi bir disiplin olmaktan ziyade felsefi bir disiplindir.
Eliaden yaratc hermentii iki temel varsayma dayanmaktadr: 1) Kutsallk
duygusu ftridir, 2) nsan, balangta meydana gelen bir kopuun, bir ayrln,
balangtaki Birlikin blnmesinin bir rndr ya da dier bir ifadeyle, beeri

vi

durum, balangtaki kutsal bir tarihin neticesidir. Bu durumu mitler anlatt iin
Eliade almalarnda mit konusuna zellikle nem vermektedir.
Anahtar Szckler:
Mircea Eliade, Dinler Tarihi, Metodoloji, Hermentik ve Fenomenoloji, Yeni
Hmanizm

MIRCEA ELIADE AND RELIGION: METHODOLOGICAL EVALUATION OF


THE WORKS OF MIRCEA ELIADE ON THE SCIENCE OF RELIGION
Ramazan ADIBELL
ABSTRACT
The History of Religions which appeared in the second half of the 19th century as a new
scientific discipline, even today has not yet found its specific methodology. Can the
study of the scientific works of Mircea Eliade, one of the most important historian of
religion offer an insight into this issue? This is the basic question to which we tried in
this study to find an answer. Even Eliade has chosen to be silent about his methodology,
his works appear to be based on a solid methodological ground. Because he focused on
the aim, Eliade didnt give prominence to methodology. When considered as a whole
Eliades religious studies can seen as an approach constituted by the problem-aimmethod stages.
Problem: modernity has reduced man to his material dimension by desacralising his
world and, has consequently caused the spiritual crisis of modern man.
Aim: Creating a new Humanism by taking back up the sacred which has fallen to the
subconscious to the level of consciousness.
Method: Creative Hermeneutics.
If Eliades approach in his religious studies seems to be contrary to the classical
understanding in the History of Religions it is because of his defining this discipline
differently. Eliade remarks that the emphasis should not be on the word of history but
on religion and that this discipline instead of determining the formative and
developmental stages of the religious phenomena by arranging them in a chronological
order should rather decipher the existential meanings contained in these phenomena.
Accordingly Eliades conception of the History of Religions is rather a philosophical
discipline than a historical one.
Eliades creative hermeneutics is based on two basic assumptions: 1) Sacred feeling is
innate, 2) Man is the product of a break, a separation which occurred at the beginning,
the product of the disintegration of the Unity or in other words, the human condition is

viii

the result of the primordial sacred history. This history is narrated by myths. Thats
why Eliade attachs in his works a great importance to the study of myths.
Key Words:
Mircea

Eliade,

History

of

Phenomenology, New Humanism

Religions,

Methodology,

Hermeneutics

and

NDEKLER
NSZ.............................................................................................................................ii
ZET................................................................................................................................v
ABSTRACT ...................................................................................................................vii
NDEKLER ..............................................................................................................ix
KISALTMALAR ..........................................................................................................xii
GR ...............................................................................................................................1
1. PROBLEM ..................................................................................................................1
1.1. Dinler Tarihinin Terminoloji Problemi .............................................................1
1.2. Dinler Tarihinde Metot Problemi.......................................................................5
1.2.1. Tarihi Metot-Fenomenolojik Metot Dikotomisi.........................................9
1.2.2.Metodun Aratrmadaki Yeri .....................................................................13
1.2.2.1. Metot Kavramnn Etimolojisi ............................................................14
1.2.2.2. Terim Olarak Metot Kavramnn Tanm .........................................15
1.3. Epistemolojik bir Problem Olarak Metodoloji ...............................................18
1.4. Problem Cmlesi ................................................................................................23
1.5. Alt Problemler ....................................................................................................23
2. AMA ........................................................................................................................23
3. NEM ........................................................................................................................25
4. YNTEM...................................................................................................................34
4.1. Genel Yaklamlar..............................................................................................34
4.1.1. Fenomenolojik Yaklam ............................................................................35
4.1.2. Tarihi Yaklam...........................................................................................35
4.1.3. Hermentik Yaklam.................................................................................36
4.2. Varsaymlar ........................................................................................................37
4.3. Kapsam ve Snrllklar......................................................................................37
BRNC BLM
HOMO RELIGIOSUS LE MODERN NSANIN DN UFKU
1.

HOMO RELIGIOSUS VE DNYASI .................................................................39


1.1.
Din ncelemelerinde Kutsal Kavram..........................................................40
1.1.1.
Din ncelemelerinde Kutsal Kavramnn Ortaya k....................44
1.1.2.
Eliadea Gre Kutsal Kavram ............................................................48
1.1.2.1.
Kutsal Kavramnn Etimolojisi....................................................49
1.1.2.2.
Rudolf Ottonun Etkisi .................................................................51
1.1.2.3.
Kutsaln zellikleri .......................................................................56
1.1.2.3.1. Ganz Andere ya da Bambaka Olma ........................................56
1.1.2.3.2. Kratofani ya da Kuvvetin Tezahr .........................................57
1.1.2.3.3. Gereklik.....................................................................................62
1.1.2.3.4. Hierofani ya da Kutsaln Tezahr..........................................66
1.1.2.4.
Kutsaln Diyalektii ......................................................................68
1.1.2.4.1. Kutsaln Paradoksu....................................................................71
1.1.2.4.2. Kutsaln Kendini Snrlandrmas ............................................73
1.1.2.4.3. Kutsaln Biimleri ......................................................................74
1.1.2.4.4. Coincidentia Oppositorum ya da Kartlarn Birlemesi.........75
1.1.2.4.5. okdeerlilik ..............................................................................80

1.1.2.5.
Sembol ............................................................................................82
1.1.2.5.1. Sembol Kavramnn Etimolojisi ...............................................83
1.1.2.5.2. Eliadea Gre Sembol Kavram................................................84
1.1.2.5.3. Psikanalitik Etki .........................................................................89
1.1.2.5.4. Sembollerin zellikleri ..............................................................92
1.1.2.5.5. Semboln Mant ......................................................................99
1.2.
Homo Religiosus ..........................................................................................110
1.2.1.
Homo Religiosus Kavramnn Ortaya k ....................................112
1.2.2.
Eliaden Homo Religiosus Kavramn Kullanm............................113
1.2.3.
Homo Religiosusun Tipik zellikleri.................................................115
1.2.3.1.
Modern nsann Kart Olarak Homo Religiosus ...................115
1.2.3.2.
nsann Bilin Yapsnn bir Unsuru Olarak Din Duygusu.....119
1.2.3.3.
nsan Bilincinin Geirdii Tarihi Safhalar...............................122
1.2.3.3.1. Yontma Ta a......................................................................122
1.2.3.3.2. Ziraatn Kefinden Sonraki Dnem .......................................122
1.2.3.3.3. Madenciliin Kefinden Sonraki Dnem ...............................125
1.2.3.3.4. Modern a ..............................................................................126
1.2.3.4.
Gereklie Susamlk ve Ebedilik Aray ...............................127
1.2.3.5.
Aknlk ve Mutlak zgrlk Arzusu .......................................129
1.3.
Mit.................................................................................................................131
1.3.1.1.
Mit Tanmlamalar......................................................................133
1.3.1.2.
Eliadea Gre Mit........................................................................137
1.3.1.3.
Kozmogoni ...................................................................................145
1.3.1.4.
Arketip .........................................................................................149
1.3.1.5.
Cennet zlemi .............................................................................160
1.4.
Kaosun Kozmosa Dnm .....................................................................164
1.4.1.
Homo Religiosusun Mekn Telakkisi ................................................165
1.4.1.1.
Kutsal Meknn Ontolojik Boyutu ............................................174
1.4.1.2.
Merkez..........................................................................................178
1.4.2.
Homo Religiosusun Tarih ve Zaman Tasavvuru..............................185
1.4.2.1.
Arkaik Zihniyetin Yaps............................................................185
1.4.2.2.
Devr Zaman Tasavvurunda Mitin Rol ..................................191
1.4.2.3.
Ritel ............................................................................................194
1.4.2.3.1. Bayramlar ve Yeni Yl Bayram .............................................197
1.4.2.3.2. Kurban Riteli..........................................................................200
1.4.2.3.3. na Ritelleri ...........................................................................202
2. MODERN NSANIN D..........................................................................204
2.1. Yahudilik...........................................................................................................205
2.2. Rnesans............................................................................................................209
2.2.1. Doann Seklerlemesi ............................................................................211
2.2.2. Tanrnn lm ........................................................................................212
2.2.3. Hayatnn Seklerlemesi .....................................................................213
2.1.
Varolusal Krizin Nedeni: Akn Boyutu Reddeden Rasyonalizasyon ..213
2.1.1.
Kutsaln Bilinten Bilinaltna D .............................................214
2.1.1.1.
Modern nsann Tarih ve Zamana Bak.................................223
2.1.1.2.
Modern nsann Mekna Bak ................................................226
2.2.
Tarihin Terr ............................................................................................227
2.3.
Modern Dnyadaki Kriz ............................................................................230
2.5.1. Gelenekselci Okul Perspektifinden Modern Dnyadaki Kriz ..............231

xi

2.5.1.1. Ren Gunon ......................................................................................233


2.5.1.2. Julius Evola.........................................................................................235
2.5.2. Gelenekselci Okulun Mircea Eliade zerindeki Etkisi .........................236
2.5.2.1. Gunon, Evola ve Coomaraswamy ile Eliaden likileri..............236
2.5.2.1.1. Ren Gunon ...............................................................................237
2.5.2.1.2. Julius Evola..................................................................................241
2.5.2.1.2. Ananda Coomaraswamy ............................................................244
2.5.2.2. Eliaden Geleneksecilerden Ald Kavramlar ve Dnceler .....251
2.5.3. Mircea Eliadea Gre Modern Dnyadaki Krizin Mahiyeti.................255
KNC BLM
DNLER TARHNN KURTARICI FONKSYONU
1.

ndirgemeci Yaklamlarn Eletirisi ................................................................260


1.1.
Tarihselcilik .................................................................................................260
1.2.
Dinin Kkeniyle lgili Teoriler...................................................................264
1.2.1.
Anglo-Sakson Antropoloji Ve Evrimcilik .........................................265
1.2.2.
Andrew Lang, Wilhelm Schmidt ve Gerilemecilik ..........................269
1.2.3.
Freudizm ..............................................................................................272
2. Din Bilimleri Arasnda Dinler Tarihinin Ayrcalkl Yeri ..............................279
2.1.
Dinler Tarihine zg Konu: Kutsal Ve Bambaka Olanla
Karlamann Douraca Uyan ........................................................................282
2.2.
Dinler Tarihine zg Ama: Yeni bir Hmanizm Yaratmak................287
2.3.
Dinler Tarihine zg Bir Metot Olarak Yaratc Hermentik ..............292
2.3.1. Hermentik Kavramnn Etimolojisi ......................................................294
2.3.2. Hermentik Kavramnn Tarihi Geliimi ...............................................295
2.3.3. Mircea Eliaden Yaratc Hermentii ..................................................303
2.3.3.1. Fenomenolojik Yaklam ...................................................................305
2.3.3.2. Hermentik Yaklam........................................................................327
3. Bir Soterioloji Olarak Dinler Tarihi .....................................................................346
NC BLM
ELADEIN SSTEMNE YNELTLEN ELETRLER
1. Eliade Teoloji mi Yapyor? ....................................................................................364
2. Eliade Tarih Kart M? ........................................................................................375
SONU.........................................................................................................................386
KAYNAKA ...............................................................................................................399
1. MIRCEA ELIADEIN ALIMALARI ..............................................................399
2. DER KAYNAKLAR ..........................................................................................402
EK: Mircea Eliaden Hayatnn ve Din Bilimi almalarnn Kronolojik Seyri 423

KISALTMALAR
Bkz.

: Baknz

ev.

: eviren

Der.

: Derleyen

dip.

: Dipnot

dir.

: Directeur (Yayn Ynetmeni)

ed.

: Editor/Editeur (Editr)

eds.

: Editors/Editeurs (Editrler)

et al.

: Et alia (Ve dierleri)

Fr.

: Franszca/da/n

ng.

: ngilizce/de/n

s.

: spanyolca/da

t.

: talyanca/da

Alm. : Almanca/da
Kr.

: Karlatrnz

: Numro (Say)

No.

: Number (Say)

Rom. : Romence
s.

: Sayfa

vb.

: Ve benzeri

Vol.

: Volume (Cilt)

vs.

: Ve saire

GR
1. PROBLEM
talyan dinler tarihisi Raffaele Pettazzoni, bakan olduu Uluslararas Dinler Tarihi
Dernei tarafndan 1954 ylnda yaymlanan Numen dergisinin ilk saysnda kaleme
ald giri yazsnda Din[ler] Bilimi (science des religions) nedir, ne deildir?
sorusunun Edmund Hardy tarafndan ta 1898de Archiv fr Religionswissenschaft
dergisinde yazd Was ist Religionswissenschaft? balkl makalede sorulduunu;
fakat problemin hl devam ettiini ve hlen bu disiplin ierisinde alanlar arasnda bu
disiplinin nasl tasarlanmas gerektii, hangi metodun takip edilmesi gerektii ve bu
disipline hangi ismin verilmesi gerektii konularnda cidd anlamazlklarn
bulunduunu bildirmektedir.1 Pettazzoninin bu yazsndan yarm asrdan fazla bir
zaman gemi olmasna ramen bugn, sz konusu problemlerin bir ksmnn tamamen
halledilmi olduunu sylemek pek de mmkn grnmemektedir. Peki, bu problemler
tam olarak neden kaynaklanmaktadr ve tarihi sre ierisinde nasl gelimitir?
1.1. Dinler Tarihinin Terminoloji Problemi
Din incelemelerini modern anlamda bilimsel bir anlayla yrtme srecini Friedrich
Max Mllerin (18231900) balatt ynndeki gr bilim camiasnda genellikle
kabul edilmektedir.2 Gustav Menschingin verdii bilgiye gre Dinler Tarihinin ya da
daha genel anlamda Din Biliminin ncs saylan Mller, 1867 ylnda yaymlanan
Chips from a German Workshop isimli eserinin birinci cildinde bu yeni disiplini
adlandrmak zere Religionswissenschaft terimini icat etmitir.3 Aydnlanma dnemi
dnrleri gibi o da religio naturalis ya da akln orijinal doal dini ile ilgilenmi ve
hakikatin belirli tezahrlerde deil, dinin en evrensel znde bulunduu fikrini ileri
srmtr. Mller, orijinal hakikatin eitli dinler eklinde farkllamas srecini, Eski
Ahit'in Babil Kulesi Efsanesinde dillerin farkllnn kaynan aklad gibi buna
benzer bir sre olarak grmtr.4 Mllere gre her ne kadar zaman ierisinde dillerin
says artm olsa ve bunlar genilemi ve deiiklie uram olsalar da yine de
1

Raffaele Pettazzoni; Aperu Introductif, Numen, Vol. 1, No. 1 (January 1954), s. 1.


Mircea Eliade; Religions, International Social Science Journal, Vol. 29, No. 4 (1977), s. 615.
3
Gustav Mensching; Histoire de la science des religions, Lamarre, Paris 1955, s. 11.
4
Joseph M. Kitagawa; Amerikada Dinler Tarihi, (ev.: Mehmet ahin), Mehmet Aydn (ed.); Dinler
Tarihinde Metodoloji Denemeleri, Din Bilimleri Yaynlar, Konya 2003, s. 28.
2

insanln temel dncelerini bnyelerinde barndrmaktadrlar. Bundan dolay bilimsel


ilkeler dairesinde gerekletirilen karlatrmal filolojik incelemeler sayesinde
insanln sahip olduu belli bal dillerin en eski katmanlarna ulalarak insanln
temel dncelerini oluturan unsurlar aydnlatlmtr. Dnyadaki btn dillerin bir tek
kkten geldiini ima ederek dinin de dile benzediini ifade eden5 Mllere gre
dnyann balangcndan bu yana tamamen yeni olan bir din yoktur.6 Yani diller gibi
btn dinler de bir kkten gelmektedir. Bu kk din ya da Almanca tabiriyle urreligion
da Hristiyanln ta kendisidir. Mller, bu dncesini St. Augustineden alnt yapt
bir pasajla daha da ak hle getirmektedir: imdi Hristiyan dini diye isimlendirilen
ey eski insanlarda da var olmutur. Yani bu din, sann bedene girdii ana kadar ki
bu andan sonra daha nce var olan bu din Hristiyanlk diye isimlendirilmitirinsanln balangcndan beri mevcuttur.7 Hem dinin dile benzemesi hem de Dil
Biliminin belirli ilkelere kavuarak nemli sonular dourmasndan hareketle Mller,
Religionswissenschaftn da bu modele gre ilemesini teklif etmitir.8 Bylece Mller
ve rencileri, dillerin tarihi geliim safhalarn incelemek suretiyle bilimsel yolla
dinin zne ulaabileceklerini ummulardr. Her ne kadar Hristiyanln dier
dinlerden stn olduu fikrini tasa da Mllere gre bu yeni disiplin gerek bir
bilimsel karlatrmaya dayanmal ve btn dinlere eit mesafede durmal, deer
yarglarndan uzak ve tarafsz, yani objektif olmalyd. Bilimin partizanlara ihtiyac
yoktur9 diyen Mller, Religionswissenschaft Karlatrmal Teoloji (Comparative
Theology) ve Teorik Teoloji (Theoretic Theology) olmak zere iki blmden oluan bir
yap olarak

tasarlamtr.10

Joseph

M.

Kitagawann belirttii

gibi

Mller,

Religionswissenschaft terimini, ok farkl olmamasna ramen bu yeni disiplinin Din


Felsefesinden ve Teolojiden ayrldn gstermek iin kullanm11 ve temel fark,
normatif olmayan bir disiplin ina etmeye almtr.12
Almanca olan Religionswissenschaft teriminin dier Bat dillerinde tam karl
olmad iin dini fenomenleri inceleyen disiplin, Franszca konuulan bilim
5

Max Mller; Chips from a German Workshop, London 1867, s. xxvii.


Max Mller; Chips from a German Workshop, s. ix-x.
7
Max Mller; Chips from a German Workshop, s. xi.
8
Max Mller; Chips from a German Workshop, s. xviii-xix.
9
Max Mller; Introduction to the Science of Religion, London 1899, s. 26, 28.
10
Max Mller; Introduction to the Science of Religion, s. 16-17.
11
Joseph M. Kitagawa; Amerikada Dinler Tarihi, s. 28.
12
Mustafa Alc; Dinler Tarihinin Batl ncleri, z Yaynclk, stanbul 2007, s. 27.
6

evrelerinde Histoire compare des religions (Karlatrmal Dinler Tarihi), Science


des religions (Dinler Bilimi), Histoire des religions (Dinler Tarihi), Etude gnrale
des religions (Genel Dinler ncelemesi), Phnomnologie des religions (Din
Fenomenolojisi), Sociologie des religions (Din Sosyolojisi), Religiologie; ngilizce
konuulan evrelerde ise Comparative [Study of] Religion[s] (Karlatrmal Din[ler]
[ncelemesi]), Phenomenology of Religion (Din Fenomenolojisi), Science of
Religion[s] (Din[ler] Bilimi), History of Religion[s] (Din[ler] Tarihi) ve
Religiology gibi terimlerle adlandrlmtr.

13

Ortak bir ad bulunmad iin doal

olarak dini fenomenleri inceleyen bilim adamlarnn almalarnda bu disiplin farkl


adlarla karmz kmaktadr. rnein Mircea Eliade, Joseph M. Kitagawa (1915
1992) ve Charles H. Long gibi Chicago okulu mensuplar history of religions
kavraman kullanrken, Harvardl dinler tarihisi Wilfred Cantwell Smith (19162000),
comparative religions terimini tercih etmitir. Hollandal din bilimcileri W. Brede
Kristensen (18671953) ve Gerardus van der Leeuw (18901950), yaptklar iin din
fenomenolojisi olduunu belirtirken, talyan dinler tarihisi Raffaele Pettazzoni (1883
1959) ve Alman kkenli din bilimcisi Joachim Wach (18981955), allgemeine
Religionswissenschaftdan sz etmektedirler.14
Bu disiplinin bu kadar ok isim altnda nitelendirilmesi "Dinler Tarihi" (History of
Religions) teriminin, farkl anlama ufkuna (Verstehens-horizont) sahip farkl bilim
adamlarna gre farkl anlamlar ifade etmesinden kaynaklanmaktadr. Bazlarna gre,
Dinler Tarihi, karlatrmal metodu kullanarak, dinlerin eitli ynlerinin incelenmesi
ve tasvir edilmesi bakmndan dnya dinleri ierisinde bir tr seyahattir. Dierlerine
gre, eitli dinlerin tarihi olgusunun temelini oluturduu iin, Dinler Tarihi, kesinlikle
dinin felsef bakmdan incelenmesidir. Bir dierlerine gre ise Dinler Tarihi, sadece
tek bir dini deil, birok dini ele alan ve bylece de kilise tarihini andran tarihi bir
disiplindir. Bylece Dinler Tarihi disiplininin mahiyeti hakkndaki bu mphemlik,
imdiye kadar bu disiplinin bu kadar ok isimle ifade edilmesine neden olmutur. Bu
karkla bir son vermek zere Dinler Tarihi alannda alan aratrmaclar tek bir
at altnda toplamay amalayan dnya apndaki rgt, ngilizce bir isim olarak "The
13

Douglas Allen; Mircea Eliade et le phnomne religieux, Payot, Paris 1982, s. 28; Reinhard Pummer;
Religionswissenschaft or Religiology ?, Numen, Vol. 19, No. 2/3 (August/December 1972), s. 94; Ugo
Bianchi; The History of Religions, E. J. Brill, Leiden 1975, s. 24.
14
Guilford Dudley III; Religion on Trial: Mircea Eliade & His Critics, Temple University Press,
Philadelphia 1977, s. 5.

International Association for the History of Religions" (IAHR: Uluslararas Dinler


Tarihi Dernei) adn benimsemitir. Dinler Tarihi (History of Religions) teriminin
Genel Din[ler] Bilimi (General Science of Religions) teriminin eanlamls olarak
dnld, bylece disiplinin yapsnn Religionswissenchaft balamnda tartlmas
gerektii bylece akla kavumutur.15
Mircea Eliade da Dinler Tarihi (histoire des religions) ya da Mukayeseli Dinler Tarihi
(Comparative Religion) gibi terimlerin ciddi biimde mphem olduklarn ok iyi
bilmektedir. Fakat bu terimler Eliaden yaad dnemde yaygn bir ekilde
kullanldklar iin o da kendisini bunlar kullanmak zorunda hissettiini ifade
etmektedir.16
Yukarda ifade edilen hususlar zetlenecek olursa denilebilir ki genel olarak Dinler
Tarihi terimi bilim camiasnda farkl anlamda kullanlmaktadr. 1) Dar anlamda bu
terimle her bir dinin kronolojik sra takip edilerek tarihi balam ierisinde ele alnmas
kastedilmektedir. 2) Geni anlamda Dinler Tarihi tabiriyle hem dar anlamdaki Dinler
Tarihini hem de Din Fenomenolojisini kapsayarak tarihi ve fenomonolojik
incelemeleri birletiren bir disiplin kastedilmektedir. 3) En geni anlamda ise bu isim
Almanca Religionswissenschaft teriminin eanlamls olarak kullanlmakta ve
bununla dinlerin salt tarihi incelemesini deil, dinlerin karlatrmal incelenmesini, din
morfolojisini ve din fenomenolojisini de ihtiva eden bir disiplin dnlmektedir.17
Daha nce belirtildii zere Religionswissenschaft teriminin Franszcada tam olarak
karl olmad iin bilimsel eserlerinin byk ounluunu bu dilde kaleme alan
Mircea Eliade, eserlerinde Dinler Tarihi terimini yukarda ifade edilen nc
anlamda, yani bu terimin en geni anlamnda kullanmtr.18 Eliade, genelde Dinler
Tarihi (histoire des religions) ya da Mukayeseli Dinler Tarihi (Comparative
Religion) terimleriyle, ister herhangi (kabilev, etnik veya millet st) bir dinin tarihi
tezhrleri, isterse de (tanrsal ekiller, ruh anlaylar, mitler, riteler, vs.; kurumlar vs.;

15

Joseph M. Kitagawa; Amerikada Dinler Tarihi, s. 26.


Mircea Eliade; Crisis an Renewal in History of Religions, History of Religions, Vol. 5, No. 1
(Summer 1965), s. 1, dip. 1.
17
Arvind Sharma; An Inquiry into the Nature of the Distinction Between the History of Religion and the
Phenomenology of Religion, Numen, Vol. 22, No. 2 (August 1975), s. 81.
18
Mircea Eliade; La nostalgie des origines. Mthodologie et histoire des religions, Gallimard, Paris 1971,
s. 17, dip. 1.
16

dini tecrbelerin tipolojileri vs. gibi) dini hayatn zel yaplar sz konusu olsun, dini
gerekliklerin btnyle incelenmesini kastetmektedir. Yani burada, herhangi bir dinin
btn, tarihi tezahrleri (kabilesi, etnik, milliyet tesi) veya dini hayatn zel yaps
(kutsal ekiller, ruh, mitoloji, dini kurallar, messeseler, dini tecrbe tipleri v.s.) sz konusudur.19 Dolaysyla Dinler Tarihi (Religionswissenschaft), btn tarihi tezahrleri
ierisinde insann dini tecrbesinin tamamn inceleme konusu yapmaktadr.20
1.2. Dinler Tarihinde Metot Problemi
1968 ylnda yazd bir makalede H. Clavier, ilki 1900de Pariste, on birincisi 1965
ylnda Claremontda gerekletirilmi olan Uluslararas Dinler Tarihi Kongrelerinin
hepsinde Dinler Tarihindeki metot meselesinin masaya yatrldn bildirmektedir.21
1117 Eyll 1960 tarihleri arasnda Almanyann Marburg kentinde dzenlenen 10.
Uluslararas Dinler Tarihi Kongresi nemli bir gelimeye sahne olmutur. Yahudi din
bilimcisi R. J. Zwi Werblowsky, bu kongrede sunulan teolojik ynelimli bildirilerin
yersiz olduunu ifade ederek deneysel bir zemine dayanan bilimsel bir metodun
benimsenmesini savunmutur.22 Bu kongrenin sonunda Werblowsky ve Mircea Eliade
da dhil olmak zere on yedi bilim adam, din incelemesinin bilimsel zemine oturmas
iin benimsenmesi gereken temel varsaymlar ieren bildirinin altna imzalarn
atmlardr. Religionswissenschaft eklinde ifade edilen Dinler Tarihi disiplini u
ekilde tanmlanmaktadr:
Religionswissenschaft, kendini Beeri Bilimlerin bir dal olarak kabul eder. Bu, dini
fenomeni, beeri kltrn bir rn, zellii ve yn olarak inceleyen antropolojik bir
disiplindir. Din aratrmaclar olarak din aratrmaclarnn bulutuu ortak zemin,
(dinlerde olduu takdirde) numinous ya da aknlk tecrbesini kavrama ileminin her ne
olursa olsun- tm beeri olgular gibi uygun metotlarla incelenmesi gereken elbette insan
varoluuna ve tarihine ait deneysel olgular olduunu fark etmektir. Bylece olgusal ve
deneysel fenomenin byk ksmn oluturan eitli dinlerin deer sistemleri de
incelemelerimizin geerli nesneleridir. Dier taraftan, rnein Teoloji ve Din Felsefesi gibi
tamamen bamsz dier disiplinler ierisinde hakl bir yere sahip olsa da dinin mutlak
deerinin tartlmasna tanm gerei girilmemektedir.23

19

Mircea Eliade; Crisis an Renewal in History of Religions, s. 1, dip. 1.


Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, Theology Today, Vol. 32, No. 4 (January 1976),
s. 383.
21
H. Clavier; Rsurgences dun problme de mthode en histoire des religions, Numen, Vol. 15, No. 2,
(May 1968), s. 94.
22
R. J. Zwi Werblowsky; Marburg And After?, Numen, Vol. 7, No. 2 (1960), s. 217.
23
Annemarie Schimmel; Summary of the Discussion, Numen, Vol. 7, No. 2-3 (1960), s. 236-237.
20

Bu bildiri, Dinler Tarihi disiplinini normatif birer disiplin olan Teoloji ve Din
Felsefesinden farkl bir bilim dal olarak tasarlayan Max Mllerin duruunu
hatrlatmaktadr. Burada Dinler Tarihinin en nemli metodolojik ilkesinin yaplan din
bilimi almalarnn normatif nitelikte olmamas gerektii hususu vurgulanmaktadr.
Bunun dnda metotlardan bahsedilmekte; fakat bunlarn ierii zerinde
durulmamaktadr. Be yl sonra Claremontda dzenlenen kongrede, kongre bakan
Geo Widengren al konumasnda Marburg bildirisinde benimsenen kararlar
hatrlatmtr.24 1970de Stockholmda dzenlenen on ikinci kongrenin al
konumasnda Widengren, yeni olumakta olan Din Fenomenolojisinin, Dinler
Tarihinden bamsz bir disiplin olamayacan ifade etmitir.25 Bu kongrede Dinler
Tarihindeki metot probleminin en nemli meselelerden biri olduu konusunda ortak bir
gr ortaya km ve bu konunun ele alnaca zel bir kongrenin tertip edilmesi
kararlatrlmtr.26 Bylece Finlandiyann Turku kentinde 2731 Austos 1973
tarihleri arasnda Din Bilimi Metodolojisi (Methodology of the Science of Religion)
konulu birinci metodoloji kongresi dzenlenmitir.27 1114 Eyll 1979 tarihleri
arasnda

Polonyann

bakenti

Varovada

gerekletirilen

ikinci

metodoloji

kongresinde sunulan bildiriler Current Progress in the Methodology of the Science of


Religions bal ile yaymlanmtr.28 Yine Varovada 1989 ylnda dzenlenmi olan
konferans bildirileri Studies on Religions in the Context of Social Sciences:
Methodological and Theoretical Relations (Witold Tyloch (ed.), Polish Scientific
Publishers, Warsaw 1990) ad altnda yaymlanmtr. Ayrca 2430 Mart 2005 tarihleri
arasnda Japonyann bakenti Tokyoda dzenlenen 19. Uluslararas Dinler Tarihi
Kongresinin tartma konular arasnda Din ncelemesinde Metot ve Teori (Method
and Theory in the Study of Religion) konusuna yer verilmitir.29 Bu konu etrafnda
dzenlenen panellerde din kavram, din incelemesine teorik yaklamlar, dini
24

Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 23.


Claas Jouco Bleeker; Geo Widengren; Eric J. Sharpe (eds.); Proceedings of the XIIth International
Congress of the International Association for the History of Religions: Held with the Support of Unesco
and Under the Auspices of the International Council for Philosophy and Humanistic Studies, at
Stockholm, Sweden, August 1622, 1970, E. J. Brill, Leiden 1975, s. 20-21.
26
Reinhard Pummer; Religionswissenschaft or Religiology ?, s. 93.
27
Lauri Honko (ed.); Science of Religion: Studies in Methodology. Proceedings of the Study Conference
of the International Association for the History of Religions held in Turku, Finland August 27-31, 1973,
Mouton Publishers, The Hague 1979, s. v.
28
Witold Tyloch (ed.); Current Progress in the Methodology of the Science of Religions, Polish Scientific
Publishers, Warsaw 1984, s. 9.
29
Bu kongre hakknda ayrntl bilgi iin bkz. Ramazan Adbelli; XIX. Uluslararas Dinler Tarihi
Kongresi, Bilimname, Say VI (2004/3), s. 223-237.
25

verilerin yorumu, yabanc dinleri anlama problemi vs. gibi konularn yeniden ele
alnarak tartlmas, Dinler Tarihindeki metot probleminin gnmzde hl tamamen
halledilemeyen meseleler arasnda bulunduunun ak bir gstergesidir.
Bu gelimelere paralel olarak Dinler Tarihindeki metot probleminin lkemizde de
tartldna dikkat ekmek gerekir. Ondokuz Mays niversitesi ile Trkiye Diyanet
Vakf, 2729 Haziran 1989 tarihleri arasnda Gnmz Din Bilimleri Aratrmalar ve
Problemleri konulu sempozyum dzenlemitir. Birok bildirinin sunulduu bu
sempozyumda Dinler Tarihi alannda Gnay Tmer, Batda Din Bilimleri Kavram ve
Dinler Tarihi almalarnda Metodoloji balkl tebliinde Batdaki Din Bilimleri
kavramnn

geliim

safhasn

inceledikten

sonra

lkemizde

dinler

tarihi

almalarnda, lisans-yksek lisans, doktora seviyesindeki dersler ve tezlerde btn bu


hususlar gz nnde bulundurularak bir metodolojinin gelitirilmesi30 gerektiini ifade
ettikten sonra, bu problemin zm bakmndan on be maddelik neri listesi sunarak
yazsna son vermektedir.
Trkiyedeki Dinler Tarihi disiplinine bir metodoloji bulma konusunda atlan nemli
admlardan bir dieri de slm limler Vakfnca Tartmal lm htisas Toplants
dizisi erevesinde 2526 Haziran 2005 tarihleri arasnda dzenlenen on birinci
toplantda Dinler Tarihinde Usl Meselesinin yeniden masaya yatrlmas
olmutur.31 Mehmet Aydnn sunduu Dinler Tarihinde Metodoloji Tartmalarna Bir
Bak balkl bildiri ile Mustafa Alcnn Dinler Tarihinde ada Metodolojik
Problemler konulu teblii balamnda Dinler Tarihi disiplininin metodolojik
problemleri Abdurrahman Kk, Harun Gngr, Ali Erba, Ali Rafet zkan, Ali hsan
Yitik, Krad Demirci, Fuat Aydn ve smail Tapnardan oluan mzakere heyeti
tarafndan enine boyuna tartlmtr. Mehmet Aydna gre Dinler Tarihindeki
metodoloji tartmalar henz bitmi deildir, bu durum da disiplin ierisindeki
dinamizmi gstermektedir. Konuya olumlu ynden yaklaan Aydn, bu durumu umut
verici ve tevik edici eklinde nitelendirmektedir. Mehmet Aydn, lkemizde yaplan
Dinler Tarihi almalarnda karlalan temel problemin, aratrmacdan kaynakland
sonucuna varmaktadr. nk Aydna gre, bu alanda alanlarn tamam, slm
30

Gnay Tmer; Batda Din Bilimleri Kavram ve Dinler Tarihi almalarnda Metodoloji, Gnmz
Din Bilimleri Aratrmalar Ve Problemleri Sempozyumu (2730 Haziran 1989), Samsun 1989, s. 148.
31
Bu toplantda sunulan bildiriler ve mzakereler u eserde yaymlanmtr: slm limlerde Metodoloji
(Usl) Meselesi, Cilt II, Ensar Neriyat, stanbul 2005.

ilhiyat eitimi aldklar iin, yaplan bir din almada slm apolojetik motifi bir
kenara brakmakta zorladklarn gryoruz.32
Mustafa Alc ise, ad geen tebliinde Trk dinler tarihilerden beklenen eyin, metot
ve teori konusunda daha fazla nem vermeleri ve zellikle yabanc dilde almalar
hazrlayarak hem ktasal, hem de kresel anlamda Dinler Tarihi geleneine bilimsel
katklar salamalar ve bu akademik kltr iinde gerek ve layk olduklar yere bir an
nce kavumalar33 olduu sonucuna varmaktadr.
Ali Erba, Dinler Tarihi retimine vurgu yaplmas gerektiini, bu adan da Dinler
Tarihi kaynaklarnn ok iyi bir ekilde tespit edilmesi ve faydalanlacak duruma
getirilmesini savunmaktadr.34
Metodolojide bir bize zg yol olmas gerektiini dnen Abdurrahman Kk, bu
konudaki problemlerin giderilmesi bakmndan yaplmas gerekenleri u ekilde
sralamaktadr:
1) Kitap yazarken, aratrma yaparken ve tez konusu verirken ortak bir yntem
oluturulmaldr. Dinler Tarihine ait (Deskriptif/Nitelendirici, Karlatrma,
Fenomenolojik gibi) metotlarn nerelerde ve nasl kullanlacanda birlik/paralellik
salanmaldr; 2) Din tanmnda ve dinlerin tasnifinde ortak bir anlay gelitirilmelidir; 3)
Trkiye ye zg terminoloji denemeleri yaplmal ve kullanlan terimlerde birlik yolu
denenmelidir; 4) Sembol ve simge kavramlarna aklk getirilmeli, farklar ortaya
konulmal ve kullanmda paralellik oluturulmaldr; 5) Alanda yaplan aratrmalarda ve
verilen tezlerde istiare yolu benimsenmeli, tekrardan kanlmal ve yardmlamaya nem
verilmelidir.35

Bilim adamnn sadece bakalarnn dncelerini aktaran kimse deil, ayn zamanda
kendi bilim alan ile ilgili terminoloji reten kimse olduuna dikkat eken Harun
Gngr de Mehmet Aydn gibi Trkiyede akademik anlamda Dinler Tarihi
aratrmaclarnn lahiyat Fakltesi kkenli olduklarn, bu sebeple de aldklar temel
eitim gerei, Dinler Tarihi incelemelerinde slm merkeze alp, apoloji yaptklarn,
bu aratrmaclarn kendilerini bundan bir trl kurtaramadklarn36 dnmektedir.
32

Mehmet Aydn; Dinler Tarihinde Metodoloji Tartmalarna Bir Bak, slm limlerde Metodoloji
(Usl) Meselesi, Cilt II, s. 1297.
33
Mustafa Alc; Dinler Tarihinde ada Metodolojik Problemler, slm limlerde Metodoloji (Usl)
Meselesi, Cilt II, s. 1360-1361.
34
Ali Erba; Mzakereler, slm limlerde Metodoloji (Usl) Meselesi, Cilt II, s. 1381.
35
Abdurrahman Kk; Mzakereler, slm limlerde Metodoloji (Usl) Meselesi, Cilt II, s. 1395.
36
Harun Gngr; Mzakereler, slm limlerde Metodoloji (Usl) Meselesi, Cilt II, s. 1402. Kitapta
bir bask hatasndan dolay Harun Gngrn iki katks srasyla Ali Rafet zkan ile Mustafa Alcya
atfedilmitir.

Gngre gre Trkiyede Dinler Tarihi alanndaki temel metodolojik problem,


kelamclar tarafndan yaplm olan din tanmyla Dinler Tarihi almas yapmaya
gayret etmekten kaynaklanmaktadr.
Eer biz dini sami toplumlarnda olduu gibi rab, kutsal, ulu, gl bir varlk olarak kabul
edilen tanr tarafndan gnderilmi emir ve yasaklar btn olarak alglar, onun ilmini
yaparsak, bu Dinler Tarihi deil, Kelam-Teoloji olur. Bu da tabi olarak bizi mutlak
doruluu kabul edilen bir eyin doruluunu ispat etme sonucuna gtrr.37

Bu toplantda mzakereci olarak son sz alan Gngr, metodoloji alanndaki


problemlerin halledilmesi asdan yaplmas gerekenleri be maddede zetlemektedir:
1) Dinler Tarihi yaparken, biz Trk din tarihileri olarak ortak kavramlar, terimler retmeli
ve bunlar kullanmalyz; 2) Dinler Tarihinde genelden zele ynelmeli, monografik
incelemelere yer vermeliyiz; 3) Dinler Tarihi incelemelerinde gnmz Orta Asya Trk
Topluluklarnn din inan ve pratiklerini de aratrma alanmza dhil etmeli, bu konuda
eski Sovyet aratrmaclarnn aratrmalarndan da yaralanma yoluna gitmeliyiz; 4) Dinler
Tarihi aratrmalarnn belli bir ama dorultusunda ve aratrmalarn birbirini
tamamlayacak biimde yaplmasna, aratrma konularnn bu ekilde seilmesine zen
gstermeliyiz; 5) Klasik Dinler Tarihi almas yannda, Fenomenoloji, Din Etnoloji, Din
Folklor ve Din Antropoloji almalarna yer vermeliyiz.38

Gngrn yukarda sralan son noktada ksmen de olsa dikkat ektii gibi Dinler
Tarihi, Din Felsefesi, Psikoloji, Sosyoloji, Antropoloji, Tarih ve Teoloji gibi dini
fenomenleri inceleme konusu yapan dier birok beeri bilimin el ald malzemelerle
ilgilenmektedir. Bundan dolay da Dinler Tarihi disiplini dier alanlar tarafndan
yutulma tehlikesiyle kar karyadr. Dinler Tarihi disiplinin zerk bir bilim dal hline
gelmesi her eyden nce bu disiplinin kendi amalarna uygun bir ekilde dini olgular
inceleyen bir metot oluturmasna baldr.39 Brauerin vurgulad bu husus zerinde
Eliaden zellikle durduunu ve din bilimi almalarnda gzettii temel hedeflerden
birinin de bu disiplini kendine zg bir metoloji ile donatarak zerk bir bilim dal hline
gelmesini salamak olduu konusu, bu almann ikinci blmnde ayrntlaryla ele
alnacaktr.
1.2.1. Tarihi Metot-Fenomenolojik Metot Dikotomisi
Dini tecrbenin anlamn akla kavuturmak isteyen dinler tarihilerinin bir ounun
ya dini fenomenlerin diakronik yn zerinde duran tarihi ynelimli ya da bu
37

Harun Gngr; Mzakereler, slm limlerde Metodoloji (Usl) Meselesi, Cilt II, s. 1402.
Harun Gngr; Mzakereler, s. 1401.
39
Jerald C. Brauer; nsz, Mehmet Aydn (ed.), Dinler Tarihinde Metodoloji Denemeleri, Din
Bilimleri Yaynlar, Konya 2003, s. 9.
38

10

fenomenlerin senkronik tarafn gz nnde bulunduran fenomenolojik ynelimli


olduklar grlmektedir.40
Tarihi ynelimli dinler tarihileri, belirli dini fenomenlerin farkl kltrlerde ve farkl
tarihi dnemlerde gerekten nasl olutuu meselesi zerine eilmekte41, bunlarn
nasl hissedildiini ve yaandn, tarih boyunca bunlarn nasl dntn,
zenginletiini veya azaldn gstermeye almaktadrlar.42 Bu eilimdeki bilim
adamlarna gre Dinler Tarihinin ele ald obje, tarihi artlar altnda oluan bir obje
olduu iin Dinler Tarihi her eyden nce tarihi bir disiplindir ve bundan dolay da
Tarih disiplinin modeline uymak zorundadr.43 Tarih disiplini, belirli bir mekn ve
belirli bir zaman iinde cereyan etmi olan olaylarn aratrlmas ve betimlenmesinden
ibaret44 olduuna gre Dinler Tarihi de her eyden nce bir sje olan grup, medeniyet
ve kltrel dnya ierisinde tezahr eden veya bunlara ait olan dinin incelenmesi
anlamna gelmektedir. Bu tr bir aratrma da ancak filolojiye dayanmak suretiyle
yaplabilir. Bu durumda sz konusu olan belirli bir mekn ve belirli bir zamanda
olumu olan dini dnyay yeniden ina etmektir.45
talyan dinler tarihisi Ugo Bianchi gibi bu yaklamn savunucular, fenomenolojik
yaklam, kutsal ve niha varlk gibi dini tipolojiler kullanarak, ar basitletirici ve
genellemeci olduu iin keyf, sezgilere fazla dayand iin de irrasyonel bulmakta;
dolaysyla da bu yaklamn bilimsel olmad grn savunmaktadrlar.46 Fakat bu
yaklam benimseyenler, ayn zamanda belirli dini fenomenlerin tarihesini ortaya
koymann, bunlar anlamak iin yeterli bir kriter oluturmadnn da farkndadrlar.
Dini fenomenleri bu ekilde ele alan dinler tarihilerini, Joseph M. Kitagawa, bir
akvaryumun zerinde dolaan, i taraftaki balkla ilgili doru ve tam gzlemlerde
bulunan ve gerekten konuyla ilgili bilgimize ok fazla katkda bulunan, ama
kendilerine akvaryum bal olmann nasl birey oduunu hi sormayan ve hi de

40

Gnay Tmer; Batda Din Bilimleri Kavram ve Dinler Tarihi almalarnda Metodoloji, s. 142143.
41
Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, s. 386.
42
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 28.
43
Ugo Bianchi; History of Religions, Mircea Eliade (ed.); The Encyclopedia of Religion, Volume 6,
Macmillan, New York 1987, s. 400.
44
Ugo Bianchi; Aprs Marbourg (Petit discours sur la mthode), Numen, Vol. 8, No. 1 (January 1961),
s. 67.
45
Ugo Bianchi; Aprs Marbourg (Petit discours sur la mthode), s. 67.
46
Ugo Bianchi; The History of Religions, s. 20.

11

renemeyen sineklere benzetmektedir.47 Bundan dolay da tarihi ynelimli dinler


tarihilere gre Dinler Tarihinin metodu srf tarihi bir metot deil, karlatrmal
tarihi bir metottur (comparative-historical method). Dolaysyla bu yaklam hem
tarihi-filolojik hem de tarihi fenomenoloji ya da tarihi tipoloji metotlarn
iermektedir.48
Dini olgularn nasl olutuunu ve gelitiini tam olarak bilmenin yeterli olmadn,
bunlarn anlamn da bilmenin gerektiini49 savunan Fenomenolojik ynelimli
aratrmaclar ise tarihi ve kltrel balamlar gz nnde bulundurmakszn btn dini
tecrbe ekillerinde ortak olan yaplar ve anlamlar aratrmaktadrlar.50 Bu ekilde
Din Fenomenolojisi, dini tecrbeyi tarihi ve kltrel balamdan tecrit ederek, yani
zaman ve mekn faktrlerine bal kalmadan ondaki hakikati elde etmeye
almaktadr.51
P. D. Chantepie de la Saussayein Alman filozof Georg W. F. Hegelden (17701381)
alarak Dinler Tarihine dhil ettii fenomenoloji terimini52 Felsefedeki ile
kartrmamak lazmdr. Alman filozof Edmund Husserlin (18591938) kulland
anlamdaki Fenomenoloji, insan bilgisinin geerlilii kuramn ifade etmektedir.
Husserle gre Fenomenoloji, bir mahiyet ilmi olup mahiyetin ne olduu ve nasl
kavranabileceini retmektedir.53 P. D. Chantepie de la Saussaye (18481920), Geo
Widengren (19071996) ve Ake Hultkrantz (19202006) gibi din bilimciler, Din
Fenomenolojisi ad altnda eitli trden dini fenomenlerin karlatrmal olarak
incelenmesini ve tasnif edilmesini kastetmilerdir. W. Brede Kristensen, Gerardus van
der Leeuw, Joachim Wach, C. Jouco Bleeker (18981983), Jacques Waardenburg ve
Mircea Eliade gibi din bilimcilere gre ise Din Fenomenolojisi, Religionswissenschaft
ierisinde zel bir dal, bir disiplin ya da bir metottur.54 Bu gruptaki bilim adamlarna
47

Joseph M. Kitagawa; Amerikada Dinler Tarihi, s. 18.


Ugo Bianchi; The History of Religions, s. 10.
49
Mariasusai Dhavamony; Phenomenology of Religion, Gregorian University Press, Rome 1973, s. 14;
Raffaele Pettazzoni; Aperu Introductif, s. 3.
50
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 28, dip. 1.
51
Julien Ris; Histoire compare des religions, Paul Poupard (ed.); Dictionnaire des religions, 2e
dition corrige, Presses Universitaires de France, Paris 1985, s. 710; Paul O. Ingram; Method in the
History of Religions, s. 388.
52
H. Clavier; Rsurgences dun problme de mthode en histoire des religions, s. 100.
53
Mustafa nal; Din Fenomenolojisi. Tarihe, Yntem, Uygulama, Geit Yaynevi, Kayseri 1999, s. 76.
54
Douglas Allen; Phenomenology of Religion, Mircea Eliade (ed.); The Encyclopedia of Religion,
Volume 11, Macmillan, New York 1987, s. 273.
48

12

gre Din Fenomenolojisi, Dinler Tarihi alanndan elde edilen olgular sistematik bir
dzene sokarak bunlarn yap ve anlamlarn ortaya koymaya almaktadr.
Fenomenolojik metodun dayand temel iki ilke epoch ve eidetic vision
ilkeleridir. Yunan kkenli bir kelime olan epoch terimi, yargy askya almak
eklinde ifade edilebilir. Bu ilke dorultusunda aratrmac nceden sahip olduu
kavramlara bal kalarak yargda bulunmayan bir dinleyici konumuna gelmektedir.
kinci ilkedeki eidos kelimesi de Yunan kkenli olup z anlamna gelmektedir. Bu
ilkenin amac ise dini fenomenin zn, yani onun esasn oluturan unsur veya
unsurlar aratrmaktr.55
Eliaden belirttii gibi son zamanlarda bir takm bilim adamlar Dinler Tarihi-Din
Fenomenolojisi dikotomisini aarak daha geni bir perspektifi elde etme amacyla bu iki
yaklam bir arada kullanmann gerektii kanaatine varmlardr.56 Le Sacr et le
profane isimli eserinin nsznde bu kitab, dini olgularn tarihi ve fenomenolojik
bakmdan incelenmesine genel bir giri olarak tasarlam olduunu ifade ediinden de
Eliaden bu iki yaklamn bir biriyle btnlemesi gerektiini dnd
anlalmaktadr.57
Srf olgularla Tarih yaplabileceini dnen tarihileri zavalllar diye nitelendiren58
Hollandal bilgin Gerardus van der Leeuw59 ve rencisi C. J. Bleeker60 gibi bu iki
yaklamn birbirinden farkl olduunu fakat bunlarn ileride bir at altnda
birleeceini ifade eden Raffaele Pettazzoni61 de hayatnn sonlarna doru yazd bir
makalede,

Fenomenoloji

ve

Tarihin

birbirini

tamamladn

belirtmektedir.

Pettazzoniye gre Etnoloji, Filoloji ve dier tarihi disiplinler olmadan Fenomenoloji


yapmak mmkn deildir. Dier yandan Fenomenoloji, tarihi disiplinlere onlarn
kavrayamadklar bir din anlay sunmaktadr. Bu ekilde alglandnda, Din
Fenomenolojisi, Tarihi, dini adan anlamaktr (Verstndniss). Dini Fenomenoloji, dini
55

C. J. Bleeker; The Relation of the History of Religions to Kindred Religious Sciences, Numen, Vol.
1, No. 2 (May 1954), s. 147.
56
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 28.
57
Mircea Eliade; Le Sacr et le profane, Gallimard, Paris 1965, s. 9.
58
Gerardus van der Leeuw; Confession Scientifique, Numen, Vol. 1, No. 1 (January 1954), s. 13.
59
Gerardus van der Leeuw; Religion in Essence and Manifestation, Georg Allen & Unwin Ltd., London
1938, s. 685.
60
C. J. Bleeker; The Relation of the History of Religions to Kindred Religious Sciences, s. 155.
61
Raffaele Pettazzoni; Aperu Introductif, s. 4-5.

13

boyutlu bir tarihtir. Dolaysyla Dini Fenomenoloji ve Tarih, iki ayr disiplin deil,
btnleyici Din Biliminin birbirini tamamlayan iki vehesidir.62 Ancak Eliade, bu iki
yaklamn belli lde farkl felsef mizalara tekabl etmesi dolaysyla dini
fenomenlerdeki z ve yaplar anlamaya alan bilim adamlaryla tek kayglar bu
fenomenlerin tarihini ortaya koymak olanlar arasndaki metodolojik gerilimin bir gn
tamamen kaybolacan dnmenin saf dillik olacan belirtmeyi de ihmal
etmemektedir.63
Her ne kadar Eliade birok eserinde metodoloji konusunda bu tr aklamalarda
bulunmu olsa da kendi metodolojisini sistematik bir biimde izah etmemitir.64
Douglas Allenin belirttii gibi Eliadea yneltilen en nemli eletiriler onun
metodolojisiyle ya da daha dorusu onun salam bir metodolojiye sahip olmayyla
ilgilidir. Eliade bu konuda eletirenler, onun bilimsel eserlerinin hibir objektif temele
dayanmayan tesadf hipotezler ve ar genellemelerden ibaret bir ynt olduunu
iddia etmektedirler. Bunun tam tersini dnen Allen ise Eliaden almalarnda
karmak da olsa son derece gelimi bir metodolojinin bulunduunu savunmaktadr.65
Grnen o ki, bu eletirilerin ou metot ve metodoloji kavramlarnn ne ekilde
tasarland hususundan kaynaklanmaktadr.
1.2.2.Metodun Aratrmadaki Yeri
Genel olarak Dinler Tarihi disiplininde bir metot probleminin bulunduu, dier taraftan
Mircea Eliadea yneltilen en cidd eletirilerin de metot konusunda olduunu yukarda
ifade etmitik. Konunun daha ak hle gelebilmesi iin bilimsel aratrmalarn temel
unsurlarndan birini oluturan metodun aratrmadaki yerini belirlemek nem
arzetmektedir.

62

Raffaele Pettazzoni; Yce Tanr nancnn Fenomenolojik Yaps ve Tarihsel Geliimi, (ev.
Mehmet ahin), Mehmet Aydn (ed.), Dinler Tarihinde Metodoloji Denemeleri, Din Bilimleri Yaynlar,
Konya 2003, s. 79-80.
63
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 28.
64
Russell T. McCutcheon; Manufacturing Religion. The Discourse on Sui Generis Religion and the
Politics of Nostalgia, Oxford University Press, New York 2003, s. 86; Douglas Allen; Phenomenological
Method and the Dialectic of the Sacred, Norman J. Girardot; Mac Linscott Ricketts (eds.); Imagination
an Meaning: The Scholarly and Literary Worlds of Mircea Eliade, The Seabury Press, New York 1982, s.
70; Francis P. Sullivan; Book Reviews, Theological Studies, Vol. 40, No. 1 (March 1979), s. 167.
65
Douglas Allen; Structure and Creativity in Religion: Hermeneutics Mircea Eliades Phenomenology
and New Directions, Mouton Publishers, The Hague 1978, s. xii; Douglas Allen; Mircea Eliade et le
phnomne religieux, s. 11.

14

Bir aratrmaya balayabilmek iin aratrmacnn ncelikle u soruyu kendisine


sormas ve tatminkr bir cevap bulmas gerekmektedir: Neyi aratracam?, Niin
aratracam? ve Nasl aratracam? Bu sorulardan ilki aratrmann konusunu,
ikincisi aratrmann amacn, ncs de aratrmann metodunu belirlemeye
yneliktir. Genel anlamda aratrma iin konu, dnmeye konu olan her eydir.66 Daha
spesifik olarak denilebilir ki, bir aratrmann konusu, o aratrmann alann, yani
aratrmada hangi verilerin deerlendirileceini tayin etmektedir. Dier taraftan her
aratrmann bir amaca dayanlarak yaplmas en temel bilimsellik ilkelerinden birini
oluturmaktadr.67 Geleneksel bilimsel metot anlay, insan zihninin bir glk
karsndaki ileyiini yanstmaktadr.68 Aslnda btn aratrmalar hissedilen bir
problemin zm amacyla balamakta, ayn temel srelerden sonra elde edilen
bulgularn yazya dklmesi ile sona ermektedir.69 Bireyi fiziksel ya da zihinsel ynden,
dorudan ya da dolayl olarak rahatsz eden, kararszlk ve birden ok zm yolu
ihtimali grlen ve de giderilmek istenilen her glk, bir problemdir. Aratrmaya
ilk hareketi veren bu zihinsel ya da fiziksel glklerin ortadan kaldrlmas
ihtiyacdr.70 O hlde problem, insanolunu rahatsz eden bir durumdur eklinde ifade
edilebilir.71 Hissedilen bir glk ile balayan aratrma, problem zmeye ynelik bir
sretir. Problem zm ise, varolan durumdan zlenen duruma ulamaktr. Bu
amala, aratrmac, varolan duruma, yani probleme neden olan faktrleri aratrr,
durumu aydnlatr ve problemin giderilmesi iin gerekeler salar.72 Bu balamda
aratrmann temel amac problem zm iin gerekli bilgi retmek ya da rn veya
uygulamay gelitirmektir.73 Bir aratrmann temel safhalarndan birini oluturan Nasl
aratracam? sorusunun, aratrmann metodunu belirledii yukarda ifade edilmiti.
Bu soruya doru bir cevap verebilmek iin ayrntl bir biimde metot kavramnn
analizini yapmak gerekmektedir.
1.2.2.1. Metot Kavramnn Etimolojisi
66

Zeki Arslantrk; Sosyal Bilimciler in Aratrma Metod ve Teknikleri, FAV Yaynlar, stanbul 1999,
s. 39.
67
Zeki Arslantrk; Sosyal Bilimciler in Aratrma Metod ve Teknikleri, s. 42.
68
Niyazi Karasar; Bilimsel Aratrma Yntemi, Beinci Bask, Ankara 1994, s. 15.
69
Niyazi Karasar; Bilimsel Aratrma Yntemi, s. 23.
70
Niyazi Karasar; Bilimsel Aratrma Yntemi, s. 22.
71
Niyazi Karasar; Bilimsel Aratrma Yntemi, s. 54.
72
Niyazi Karasar; Bilimsel Aratrma Yntemi, s. 55.
73
Niyazi Karasar; Bilimsel Aratrma Yntemi, s. 23.

15

Yunancada ile, -e doru anlamndaki meta () ve yol, bir eyi yapma biimi
anlamndaki odos () terkibinden oluan methodos () kelimesi en
uygun ekilde bir hedefe ulamak anlamna gelmektedir.74 Szlklerde metot
kelimesinin, bir ii yapmak zere takip edilen dzeni, bir hedefe ulamak iin zihnin
takip ettii yolu, usul veya sreler btnn75 (rnein tmevarm metodu,
tmdengelim metodu, diyalektik metot, deneysel metot gibi) ve bir ii dzenli ve
mantkl bir ekilde icra edebilmesi iin zihnin fikirleri snflandrma ve sralama
zelliine sahip oluunu ifade ettii belirtilmektedir.76 Metot kelimesi mantk, dzen,
fikir yrtme, sistem, ileyi tarz, teknik, tarz, kural, strateji, teori ve yol kelimelerinin
eanlamls olarak da kullanlmaktadr.77
1.2.2.2. Terim Olarak Metot Kavramnn Tanm
Amiran Kurtkan Bilgisevene gre metot kelimesi, aratrma yolu ile bulunup ortaya
konabilecek somut sebep-netice ilikilerini ve mmkn olduu hllerde bu ilikilerin
temelinde yer alan soyut bilimsel kanunlar tespit edebilmek iin izlenmesi gereken yol
anlamna gelmektedir. Sz gelii bir tarihi olayn sebepleri gibi grnen eitli faktrler
arasndan her zaman ve her yerde geerli olan sebepler tespit edilebilirse bu olayn
genel sebepleri tespit edilmi olmaktadr.78 Bu tanma ilave olarak, zihn bir sre olarak
nitelendirdii metodu, Zeki Arslantrk, bilinmeyen bir eyi bulup meydana karmak
veya bilinen bir eyi bakalarna gsterip ispat etmek iin dnceleri iyi bir ekilde
sralamak ve kullanmak sanat diye tanmlamakta ve en geni anlamyla metodun,
aratrmacy geree gtren yol olduunu belirtmektedir.79 Bilgisevenin yukardaki
tanmn benimseyen Gnay Tmer ayrca, metodu, bir ele al tarz olarak ifade
etmektedir.80
74

Ain Bescherelle; Mthode, Dictionnaire National ou Dictionnaire Universel de la Langue Franaise,


Volume 2, Quatrime dition, Garnier Frres, Paris 1856, s. 505.
75
Louis Doche; Mthode, Nouveau Dictionnaire de la Langue Franaise, Librairie Ecclsiastique et
Classique de Ch. Fouraut, Paris 1860, s. 895; Pierre Larousse; Mthode, Petit Larousse Illustr,
Librairie Larousse, Paris 1907, s. 618; TDK, Yntem, Trke Szlk, Cilt 2, Trk Dil Kurumu
Yaynlar, Ankara 1988, s. 1643.
76
Paul Robert; Mthode, Petit Robert Dictionnaire de la Langue Franaise, Dictionnaire Le Robert,
Paris 1984, s. 1191.
77
Henri Bertaud du Chazaud; Mthode, Nouveau Dictionnaire des Synonymes, Hachette-Tchou, Paris
1971, s. 285.
78
Amiran Kurtkan Bilgiseven; Sosyal limler Metodolojisi, Filiz Kitabevi, Drdnc Bask, stanbul
1994, s. 3.
79
Zeki Arslantrk; Sosyal Bilimciler in Aratrma Metod ve Teknikleri, s. 63-64.
80
Gnay Tmer; Batda Din Bilimleri Kavram ve Dinler Tarihi almalarnda Metodoloji, s. 143.

16

Bilimi, doru dnme, sistematik bilgi edinme sreci veya bir eit doru dnme
sanat olarak tanmlayan Orhan Trkdoana gre bilimin amac, d dnyada doru
bilgiyi yanl bilgiden ayrarak onu sistematik bir biimde deerlendirmektir.81 Metot
ise, Trkdoana gre inceleme veya aratrmada tutulan yol demektir.82 Ancak
deerlendirme aamas iki ekilde gerekletirilebilmektedir: 1) Bilginin salt bilgi
olarak deerlendirilmesi ve bilgi daarcna eklenmesidir, 2) Belirlenene bilginin
denemeli uygulamalarla mevcut durumun iyiletirilmesinde fiilen kullanlmas,
kullanlabilme yol ve metotlarnn gelitirilmesidir. Bunlardan birincisi temel, ikincisi
isi uygulamal aratrmalarn ilgi alanlarn oluturmaktadr.83 Dolaysyla Trkdoann
yukardaki bilim tanmnn sadece birinci maddeyle, yani srf sistematik bilgi edinme
sreciyle ilgili olduu ve ikinci hususu, yani bilimin elde ettii bilgilerin pratik olarak
dnyaya yansmasn tamamen gz ard ettii grlmektedir.
Niyazi Karasara gre bilim, ilk grnte dank ve ilikisizmi gibi grnen bir dizi
olguyu, belli bir sistem, belli bir btnlk iinde aklamaya almaktadr.84 Bunu
yapabilmek iin bilimin takip etmesi gereken yola metot denilmektedir. Bilimsel metot,
bilim retmenin yolu, bilimin sre yn, kantlanm bilgi elde etmek iin izlenen
yol, uygulandnda bilime katk getirmi ve getireceine gvenilen sreler, ya da
daha genel bir anlatmla problem zmek iin izlenen dzenli yol eklinde ifade
edilebilir.85 Buna gre gelitirilen metot ve teknikler, aratrmalarda yararlanlan
aralardr.86 Ancak, ou zaman bilimsel metot denilince aratrma esnasnda
kullanlmas dnlen teknikleri sistematik tarzda dzenlemek akla gelmekte, bu
nedenle de metot ve teknik kavramlarnn birbirine kartrld ska grlmektedir.87
Metot, aratrmann tekili ile ilgili zihinsel bir sretir. Teknikler ise, aratrma
esnasnda gereken verileri toplamak ve bir dzene sokmak iin kullanlan zel yollar
ifade etmek iin kullanlmaktadr.88 Dolaysyla aratrma metodu, aratrmann amacn
gerekletirebilmek iin kullanlan genel yaklamdr. Aratrma teknikleri ise aratrma

81

Orhan Trkdoan; Bilimsel Deerlendirme ve Aratrma Metodolojisi, M.E.B. Yaynlar, stanbul


1995, s. 13.
82
Orhan Trkdoan; Bilimsel Deerlendirme ve Aratrma Metodolojisi, s. 14.
83
Niyazi Karasar; Bilimsel Aratrma Yntemi, s. 22.
84
Niyazi Karasar; Bilimsel Aratrma Yntemi, s. 12.
85
Niyazi Karasar; Bilimsel Aratrma Yntemi, s. 12-13.
86
Niyazi Karasar; Bilimsel Aratrma Yntemi, s. 11.
87
Zeki Arslantrk; Sosyal Bilimciler in Aratrma Metod ve Teknikleri, s. 64.
88
Orhan Trkdoan; Bilimsel Deerlendirme ve Aratrma Metodolojisi, s. 167.

17

metodunun gerekletirilebilmesi iin kullanlan bilgi toplama aralardr. Bir metot


erevesinde bir veya daha ok veri toplama teknii kullanlabilmektedir.89
Hem yukarda zikredilen etimolojisine hem de bilimsel terminolojide kullanld
anlamlarna bakarak fonksiyonel adan ve genel olarak metot kavramn, aratrmacy
amacna gtren, hedefine ulatran yol ya da imknlar btn olarak tanmlamak
mmkndr. Dolaysyla metot, aratrmac ile amac arasnda bir kpr grevini yerine
getirmektedir. Metot, aratrmacy amacna gtren ara, problemi halletme srecinde
kendisine yol gsteren bir rehberdir. Btn bu aklamalardan sonra metodun
belirleyicisinin de ama ilkesi olduu ortaya kmaktadr. Metodun nitelii, amaca
ulatrabilecek mahiyette olmasna baldr.
rnein sosyal bilimlerin gnmzde arlk kazanan temel amacnn toplumsal
olgular betimlemek, toplumsal olgular arasndaki nedensellik ilikilerini tespit etmek,
bu yolla, toplumsal hayatn ileyiini, toplumsal deiimin belirleyicilerini ortaya
koymak olduunu ileri sren nsal Oskayn90 bu grne paralel olarak sosyal
bilimler bnyesinde yer alan disiplinlerden biri olan Sosyolojiyi, Sami Gven, pozitif
bir bilim olarak deerlendirmekte ve mspet/pozitif bilimlerin ana metodu, olgularn tek
tek

gzlenmesinden

balayarak,

genelliklere

ve

yasalara

ulamaya

dayanan

tmevarm metodu olduu iin bu bilim dalnn da eitli dzeylerdeki amalarna


ulaabilmek iin tmevarm metodunu kullandn dile getirmektedir.91 Oysa
Sosyolojinin kurucusu olarak kabul edilen Auguste Comte, Sosyolojiye tamamen farkl
bir ama tayin etmiti. Comte, bu yeni disiplin sayesinde insanln yeniden
oluturulmasn mmkn klan forml bulduunu ve bununla da kltrel ve sosyal
alanda deiiklikler yaplabileceini dnyordu.92 Bu teorik abann yannda Comte
bir de pratik aba gstermitir ki bunun bir tr siyaset olduu sylenebilir. Comte,
89

Orhan Trkdoan; Bilimsel Deerlendirme ve Aratrma Metodolojisi, s. 167.


nsal Oskay; Yntembilim le lgili Baz Dncelerin Eletirisi, Ruen Kele (ed.); Toplum
Bilimlerinde Aratrma ve Yntem, T.O.D.A..E. Yaynlar, Ankara 1976, s. 399.
91
Sami Gven; Toplumbiliminde Aratrma Yntemleri, Ezgi Kitabevi Yaynlar, Bursa 2001, s. 9.
92
Bu dnemde Comteun bilimsel bir disiplin olan Sosyolojiye tayin ettii amala siyasi bir hareket
olan Sosyalizm tanmlamalar arasndaki benzerlik dikkat ekicidir. Dictionnaire de l'Acadmie franaise
(Fransz Akademisi Szl) 1837 ylnda yaplan basksnda sosyalizm, toplumun yeniden
douunu/yenilenmesini (rgnration) savunan bir doktrin olarak tanmlanmaktadr (Jean-Pierre Laurant;
Lsotrisme au XIXe sicle, Cogito, Say 46, Bahar 2006, s. 191). Ayn szln 1879 ylnda yaplan
basksnda sosyalizm kavram bu kez, toplumun durumunu deitirmeyi ve onu tamamen yeni bir
plan zerine reforme etmeyi savunan insanlarn doktrini olarak tarif edilmektedir (G. de Bertier de
Sauvigny; Liberalism, Nationalism and Socialism: The Birth of Three Words, The Review of Politics,
Vol. 32, No. 2 (April 1970), s. 164).
90

18

1830-1842 yllar arasnda alt cilt hlinde yaymlad Cours de philosophie positive
isimli eserden sonra ikinci nemli eserini kaleme almtr: Systme de politique positive
ou Trait de sociologie instituant la Religion de lHumanit. Bu eserde Comte
okurlarnn akllarna hitap ederek onlara bir eylem plan, bir toplum projesi, bir siyaset
tarz sunmaktadr. Roger Lapointein belirttii gibi o, bir parti kurarak politikaya atlm
deil; sadece dncelerini arz etmi ve bu ekilde de manevi bir g icra etmeye
almtr. Grld zere Comte, bugn Sosyolojinin temel ilkelerinden biri saylan
betimleme aamasnn tesine geerek iinde bulunduu toplumu dntrme arzusuyla
teorik plann izdii bu nsanlk Dininin peygamberi konumunda grmtr
kendisini.93
1.3. Epistemolojik bir Problem Olarak Metodoloji
Max Mllerden bu yana metodoloji, Dinler Tarihi alannda temelde ayn teknik
sreleri takip eden herkes tarafndan anlalabilecek belirli, ak kalplar ierisinde
dini veriyi ileme teknolojisi olarak anlalmtr. Dini verilerin bilimsel
yorumcular olarak dinler tarihilerin grevinin de bu zel verilere uygun aratrma
metodu gelitirmek olduu kabul edilmitir. Metodolojinin halledemedii bir eyle
karlald zaman, ya bu eyin din olmad ileri srlm ya da grmezlikten
gelinmitir.94
Ingrama gre Mircea Eliaden bilimsel bir disiplin olarak Dinler Tarihinin hzl bir
ekilde yaratc/retken bir dnemin sonuna yaklat uyarsnn doru olduuna dair
gnmzdeki en nemli iaret, aslnda bir anlama teknolojisi olarak anlalan
metodolojinin bir alt-disiplin hline gelmesidir. Gnmzde metodoloji bir bilimsel
aratrma konusu ve temel ilgi meselesi hline gelmitir. Bunun sonucunda, verileri
tutarl anlam kalplar biiminde dzenlemek iin uygun bir sistematik ve bilimsel metot
gelitirmenin karsnda insann rnein kutsal ile karlat ve onu ifade ettii
saysz biimleri anlama ii nem bakmndan ikinci plana itilmitir. Bu sre
sonucunda dini tecrbenin tarihi tezahrlerini tutarl bir biimde yazmak deil, tecrbi
verilerin hangi teknolojiyle ele alnaca hakknda yazmak nem kazanmtr.95
93

Roger Lapointe; Le pouvoir spirituel de la sociologie religieuse, Religiologiques, No. 9 (printemps


1994), http://www.unites.uqam.ca/religiologiques/no9/lapoint.pdf, 04.08.2008.
94
Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, s. 392.
95
Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, s. 382-383.

19

Dolaysyla Dinler Tarihindeki asl problem, anlama probleminin bir teknik mesele
hline dntrlm olmasndan kaynaklanmaktadr.96
Oysa, hibir metodoloji keif ve anlama srecinden nce gelitirilmemitir. Bunun
tersine her metodoloji soruturma sreci esnasnda gelimektedir. Zira temelde metot,
ifade edilmemi bilginin kapal ekillerine dayanan kavray iermelerini yorumlama
yoludur. Keif sreci, iermelerini gelitirmeye balayan ehil bir bilim adam tarafndan
ak hle getirilen bir fark edi olarak balamaktadr. Fakat btn aratrma alanlarnda
kapal olan ak hle getirmek her zaman iin aratrmacnn felsef ve epistemolojik
ynelimine uygun olarak gereklemektedir.97 Zira aratrmacnn dnce tarz, yani
metodolojisi ile dnyada olu tarz karlkl bir iliki ierisinde birbirine baldrlar.
Onun nasl dnd, onun ne olduu ve dnyann eskiden ne olmu olduu, imdi ne
olduu ve gelecekte ne olaca ynndeki dncelerini belirlemektedir. Bundan dolay
da Ingrama gre metodoloji, bilimsel aratrmann icras iin teknik beceriler gelitirme
meselesinden ziyade epistemolojik bir problemdir.98 Yani btn aratrma disiplinleri
iin metodoloji eldeki verilere dzgn bir ekilde uygulanabilecek teknik bir sre
dahilinde alma meselesi deil, felsef-epistemolojik bir meseledir.99 rnein Eliade,
nceden oluturulan bir metodolojiyi takip ederek kutsal ve profan diyalektii ile
mitlerin paradigmatik fonksiyonlarn kefetmi deildir. Aksine Eliaden almas
profan olana zt olarak kutsal olann mahiyetini daha nce hi kimsenin dile getirmedii
bir fark edile balamtr. O, konuyu kendi hassasiyetleri, eitimi ve zihinsel donanm
erevesinde ele almtr. Zaten din konusunda var olan teoriler ve dini inceleme
metotlar onun kefettii ekliyle kutsaln dinamiini aklamak iin uygun aralar
deillerdi. Kapal fark edilerini ak hle getirdike Eliaden metodolojisi yani, dini
tecrbeyi inceleme ve yorumlama tarz gelimitir.100
Dinler Tarihi metodolojisiyle ilgili temel problemlerden biri de objektiflik meselesidir.
Belli sayda aratrmacnn ayn fenomenolojik teknik ve sreleri kullandklarnda ayn
deskriptif sonulara ulatklar zaman objektif hakikatin ortaya karld
sanlmaktadr. Burada kullanlan objektiflik modeli, bilen kiiden bamsz bir ekilde
96

Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, s. 383.


Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, s. 394.
98
Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, s. 389.
99
Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, s. 392.
100
Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, s. 394.
97

20

var olan ve bilinmi olmalarndan hibir ekilde etkilenmemi olan hakik olgularn
tarafszca alglanmasyla tespit edilen kartezyen bilgidir. Temel metodolojik
problemlerden biri de buradan kaynaklanmaktadr.101
Alman filozof Hans-Georg Gadamer (19901990) gibi Ren Descartes (15961650) ve
Francis

Baconun

(15611626)

savunduu

bilimsel

aratrmaya

elik

eden

epistemolojik tavr reddeden Ingrama gre Descartestan bu yana objektif bilgi iin
gzlemleyenin gzlemledii eyden yani bilenin bildii eyden ayr grlmesinin
bilimselliin

zarur

ilkelerinden

biri

olduuna

bilim

adamlarnn

birou

inandrlmtr.102 Oysa obje ancak sjenin kendisine doru ilk adm atmasyla,
kendisine ynelmesiyle kavranabilmekte; obje ancak sjenin kavranlmas ve
anlalmasyla bilinebilmektedir. Bylece olgulardan ve olgularn metodundan
bahsedilirken gzlemlenen, kayt altna alnan ve zerinde dnlen olgularn sz
konusu olduu unutulmamaldr.103 Yani Dinler Tarihinin objesi Doa Bilimlerinde
olduu gibi sabit, deimeyen bir obje deil, ele alan aratrmac tarafndan belli lde
ekillendirilen bir objedir. Dier taraftan bu obje, zerine eilen aratrmacnn zihinsel
yaps zerinde belli bir etki yaratmakta; bu bakmdan da sje hline gelmektedir.
Ayrca, dier eyler hakknda olduu gibi aratrmacnn dini tecrbe hakkndaki bilgisi
snrl, tarafgir ve tamamlanmam vaziyettedir. Hakikatin sadece ufak paralar elde
edilebilmektedir. Bu paralar da kiinin bak alarnn, yeteneklerinin ve alm olduu
eitimin etkisi altnda ekillenmitir ya da baka bir deyile artlandrlmtr.
Dolaysyla bilgi, gzlem yapandan bamsz bir vaziyette ve ondan etkilenmemi
olarak

var

olan

hakikatlerin

kiisel

olmayan

gzlemi

vastasyla

elde

edilmemektedir.104 Bylece bir hadise, yani meydana gelen, ortaya kan bir ey olarak
dini fenomenin, dier fenomenler gibi alglanmas ve kayt altna alnmas sbjektif bir
sre ierisinde gereklemektedir.105 Epistemolojik sebepler kadar psikolojik
sebeplerden dolay ne mutlak objektifliin ne de tamamyla n kabullere dayanmayan
bir bilimsel disiplinin mevcut olmad dinler tarihileri tarafndan git gide kabul gren
bir grtr. rnein bu balamda J. Wach, izaf objektiflikten sz etmektedir.

101

Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, s. 388.


Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, s. 389.
103
H. Clavier; Rsurgences dun problme de mthode en histoire des religions, s. 100.
104
Paul O. Ingram; Method in the History of Religions, s. 393.
105
H. Clavier; Rsurgences dun problme de mthode en histoire des religions, s. 102.
102

21

Her ne kadar objektif inceleme terimi birok aratrmac tarafndan kullanlmaya


devam etse de bunlar unun bilincindedirler: a) Hibir ahsn kendi yarglarn, n
kabullerini ve nyarglarn tamamyla askya almas mmkn deildir, b) Objektif
olarak gzlemleme diye bir eyin olmadn modern Felsefe gstermitir. Btn
gzlemleme faaliyetleri gzlemci tarafndan yorumlanmay ierir. Tarih bilgisi ise tarihi
bakmdan artlandrlmtr. Bundan dolay tarihi kendi tarihselliini aamaz.106
Bamsz bir bilimsel disiplin olmak zere ina edildii andan itibaren Doa
bilimlerinin ilkelerini rnek alan Dinler Tarihi de dier beer bilimler gibi kendi
verilerini bu ilkelere uydurmaya almtr. Gadamer, objektiflik ilkesi gibi bilimsellik
kriterlerinden biri olarak kabul edilen dorulanabilirlik ilkesine btn bilgilerin tabi
tutulmas ideal bir durum olsa da bu ideale ok nadiren ulaldn ve bu ideale en ok
yaklamaya alan aratrmaclarn da ou zaman bize syleyecek gerekten nemli
bir eylerinin olmadn belirtmektedir.107 Gadamere gre teknik bir hakimiyet
empoze eden bir metodoloji anlay anlamaya engel bile olabilmektedir.108 Bundan
dolay da bilimsel metodoloji hakikati elde etmeyi garanti etmemektedir. Gadamer gibi
Eliade da ne Dinler Tarihinin ne de baka bir beer bilimin doa bilimlerinden zellikle de Fizikten- alnan, stelik geerlilii kalmam modellere kendisini
uydurmasnn kabul edilemez bir husus olduunu ifade etmektedir.109 Bunlara ramen
beer bilimlerde hakikati elde etmek imknsz mdr? Gadamere gre bilimsel metot
aracnn temin edemedii hakikate hermentik ulatrabilir.110
Eliadea gre Dinler Tarihi baka trl ulalmas mmkn olmayan ok sayda
anlaml durumlar ve dnyada olu tarzlarn inceleyecek, zmleyecek ve
aydnlatacak durumdadr. Sz konusu olan sadece ham materyaller sunmak
deildir.111 Dinler tarihisinden beklenen ey, anlalmas g olan davranlar ve
durumlar zmesi ve akla kavuturmas, yani ksaca unutulmu, az bilinen veya
ortadan kaybolan anlamlar yeniden elde ederek veya bunlar eski hllerine yeniden
kavuturarak insan bilgisini ilerletmesidir. Bu tr katklarn orijinallii ve nemi, tam

106

Reinhard Pummer; Religionswissenschaft or Religiology ?, s. 114.


Hans-Georg Gadamer; Lart de comprendre, Aubier, Paris 1991, s. 47.
108
Jean Grondin; Introduction Hans-Georg Gadamer, CERF, Paris 1999, s. 36.
109
Mircea Eliade; Crisis an Renewal in History of Religions, s. 7.
110
Hans-Georg Gadamer; Vrit et mthode, Seuil, Paris 1996, s. 516.
111
Mircea Eliade; Crisis an Renewal in History of Religions, s. 9.
107

22

olarak bunlarn kapal veya ulalmas zor olan manevi dnyalar kefedip
aydnlatmasndan ileri gelmektedir.112
Eliadea gre dier beer bilimlerde olduu gibi Dinler Tarihi iin de senteze giden yol
hermentikten gemektedir. Ancak Dinler Tarihi iin hermentik daha karmak bir
ilem olarak grlmektedir. Zira sz konusu olan dini olgular sadece anlamak ve
yorumlamak deildir. Tpk Montesquieu, Voltaire, Herder ve Hegelin beer
kurumlarn ve bunlarn tarihi zerinde dndkleri gibi bizzat tabiatlarndan tr bu
dini olgular zerinde yaratc bir tarzda dnlebilir ve hatta dnlmesi de
gerekmektedir.113 Hermentiin her zaman iin yeni kltrel deerlerin yaratlna yol
amas, onun objektif olmamasn gerektirmez. Hermentik, bir bakma bilimsel veya
teknik bir keif ile kyaslanabilir. Keiften nce yeni kefedilen gereklik orada
mevcuttu; fakat o ya grlmyor, ya anlalmyor ya da kullanlmas bilinmiyordu. Ayn
ekilde yaratc hermentik, daha nce kavranlmayan anlamlar aa karr veya
bunlar yle belirgin hle getirir ki bu yeni yorumlamay zmseyen bilin artk nceki
bilin deildir.114 Neticede Eliaden Tm eksikliklere ramen bir gn Dinler Tarihinin
ana yolu olarak kabul edilecei hususunda phem yoktur dedii yaratc
hermentik115 insan deitirmektedir. Ona gre bu yaratc hermentik, bir eitimden
ziyade bizzat var oluun niteliini dntrmeye muktedir manevi bir tekniktir
(technique spirituelle). Bu durum, zellikle tarihi-dini hermentik iin geerlidir. yi bir
Dinler Tarihi kitab, okuyucu zerinde bir uyan etkisi meydana getirmelidir. Her
tarihi-dini hermentik ilke olarak benzer bir sonuca gtrmelidir. nk Avusturya,
Afrika ve Okyanus mitlerini sunarak ve zmleyerek, Zerdtn ilahilerini, Taoist
metinleri veya amanik mitoloji ve teknikleri erh ederek dinler tarihisi modern bir
okuyucu iin bilinmeyen veya hayal edilmesi g olan varolusal durumlar ortaya
karmaktadr. Bu yabanc manevi dnyalarla karlama da neticesiz kalamaz.116
Yukarda ifade edildii zere dier beer bilimler gibi Dinler Tarihinin amacnn insan
bilgisini ilerletmek olduunu Reinhard Pummer117 gibi Eliade da kabul etmektedir.
Fakat Pummerin aksine Eliade, Dinler Tarihinin amacnn sadece bilgiyi ilerletmek
112

Mircea Eliade; Crisis an Renewal in History of Religions, s. 10.


Mircea Eliade; Crisis an Renewal in History of Religions, s. 7.
114
Mircea Eliade; Crisis an Renewal in History of Religions, s. 8.
115
Mircea Eliade; Crisis an Renewal in History of Religions, s. 9.
116
Mircea Eliade; Crisis an Renewal in History of Religions, s. 8.
117
Reinhard Pummer; Religionswissenschaft or Religiology ?, s. 116.
113

23

olmad grndedir. Zira bugn Dinler Tarihinin ele ald mit, ritel, dini
sembolizm, lm tasavvurlar, giri trenleri gibi konular, bu disiplinin balang
dneminde olduu gibi sosyologlar, antropologlar, psikologlar ve filozoflar tarafndan
ele alnp ilenmitir. Eer Dinler Tarihi kendine has perspektifinden bu konular
deerlendirmezse, bugn dinler tarihilerini megul eden problemler bizatihi
kaybolmayp sadece baka perspektiflerden farkl metotlarla baka amalar gzetilerek
incelenecektir. Bu da Dinler Tarihinin otonom bir disiplin olarak yok olmasna neden
olacaktr.118 Dolaysyla byle bir tehlikeden kurtulmak iin Dinler Tarihi kendi
amalarn ve bu amalara ulatran metotlar belirlemelidir.
1.4. Problem Cmlesi
Mircea Eliaden din bilimi almalar metodolojik adan deerlendirildiinde ona
gre insan bilgisini ilerletmek dnda Dinler Tarihinin niha amac ne olmal; bu
disiplin ne gibi bir ilevi yerine getirmelidir?
1.5. Alt Problemler
Bu temel probleme bal olarak u alt problemler ortaya kmaktadr:
Eliadea gre Dinler Tarihinin insan bilgisini ilerletme dnda bir ama gtmesi
gerektii ynndeki dncesi disiplinin kendisinden mi, yoksa ele ald konudan m
kaynaklanmaktadr?
Neden bu ilevi, Din Sosyolojisi, Din Psikolojisi, Din Antropolojisi gibi dini
fenomenleri aratrma konusu yapan dier disiplinler deil de Dinler Tarihi yerine
getirmelidir?
Byle bir ilevi bu disiplinin yerine getirmesi mmkn mdr?
Neden Eliade dier birok dinler tarihisinden farkl olarak Dinler Tarihine farkl bir
ilev yklemektedir?
Byle bir amac bu disiplin nasl yerine getirecektir?
Bu ilevin yerine getirilebilmesi iin dinler tarihilerinin ne gibi bir rol stlenmeleri
gerekmektedir?
2. AMA
118

Mircea Eliade; Crisis an Renewal in History of Religions, s. 17.

24

lkemiz lahiyat Fakltelerindeki Dinler Tarihi derslerinde en ok okutulan ders


kitaplarnda Dinler Tarihi u ekilde tanmlanmaktadr:
Dinler Tarihinin tarifi, tarihi ve karlatrmal incelemelere gre iki ekilde yaplabilir.
Tarihi incelemelere gre Dinler Tarihi; tarih ve filoloji metodlarn kullanarak dinleri dou
ve gelimesinden inan, ibadet, ahlk vb. konularna kadar, tarihi seyir iinde inceleyen bir
disiplindir. Karlatrmal incelemelere gre Dinler Tarihi; dinlerin dier dinlerle olan
mnasebetlerini benzer, farkl ve ortak hususlarn karlatrmal olarak ele alan bir bilim
daldr.119

Grld gibi Dinler Tarihinin konusu ve bu disiplin ierisinde kullanlan metotlar


hakknda bilgi verilmekte; fakat bu disiplinin

amac hakknda hibir ey

sylenmemektedir. Yani bir dinler tarihisi iini yaparken hangi maksatla bunu
yapmaktadr? O, srf bilgi iin mi bilgi retmektedir? Belirli bir konuda belirli
biimlerde veri toplamak bir disiplini dier disiplinlerden ayrmak iin yeterli midir?
Sz konusu bilgilerin hangi amala topland ve hangi ama dorultusunda
kullanlaca hususlar akla kavuturulmazsa bu sorularn cevaplandrlabilmesi
mmkn grnmemektedir. Doa bilimlerinin btn alanlarnda elde edilen bilgilerin
hayata yanstlmaya alld grlmektedir. Hatta gnmz dnyasnda fen
bilimlerinin yapt aratrmalarn neredeyse tamam hayatta karlalan problemlerin
zmne ya da ihtiyalarn giderilmesine yneliktir. Durum bu iken neden doa
bilimlerinin benimsedii objektiflik ve dorulanabilirlik gibi bilimsellik ilkelerine sk
skya bal kalmaya alan beer bilimler, zellikle de Dinler Tarihi ele ald
konular tasvir etmekten teye geememektedir? Bu durum disiplinin kendisinden mi
yoksa onu belli snrlar ierisine hapseden anlaytan m kaynaklanmaktadr?
Reinhard Pummer gibi biz de Felsefe ve bilim kuramnn gelimesiyle birlikte Dinler
Tarihinin de kendi epistemolojisini tekrar gzden geirmesi gerektiini dnyoruz.120
almamzn amac, Dinler Tarihi alannda yetimi en nemli bilim adamlarndan biri
olan ve bu disipline yeni bir perspektif kazandran Mircea Eliaden fikirlerini temel
alarak Dinler Tarihindeki epistemoloji problemine farkl bir ynden temas ederek bu
disiplindeki metodolojik problemlerin zlmesine katk salamaktr. Eliade
sememiz, onun farkl bir paradigmay benimsemesinden dolaydr. Eliade Dinler Tarihi
disiplinini, kendi zamanna kadar gelen dinler tarihilerden farkl bir ekilde tasarlad
119

Gnay Tmer; Abdurrahman Kk; Dinler Tarihi, Ocak Yaynlar, nc Bask, Ankara 1997, s.
10; Mehmet Aydn; Dinler Tarihine Giri, Din Bilimleri Yaynlar, Konya 1996, s. 4.
120
Reinhard Pummer; Religionswissenschaft or Religiology ?, s. 115.

25

iin klasik Dinler Tarihi metodolojisine riayet etmemi, byk lde de bu yzden
eletirilmitir. Eliade dier dinler tarihilerden ayran en belirgin yn, onun Dinler
Tarihi disiplini iin tayin ettii fonksiyonda bulunmaktadr. Bu nedenle biz, Eliade bu
adan aratrma konusu olarak ele almay uygun bulduk.
imdiye kadar Dinler Tarihinin problemleri zerinde duran bilim adamlarnn ou bu
problemlerin kkeninin metodolojik olduunu savunmulardr. Bunlara gre uygun
metodoloji bulunursa bu problemler zlecektir. Elbette baz problemler metodolojik
kaynakldr. Ancak kanaatimizce asl mesele Dinler Tarihinin genel metodolojisini
belirleyen temel amacnn olmayndan kaynaklanmaktadr. Bundan dolay biz
meselelere bir de tersten bakmay teklif ediyoruz. Yani Dinler Tarihi iin temel bir ama
bulunursa zaten metot problemi byk lde kendiliinden zlmez mi? Zira sonuta
metot, terimin szlk anlamyla en uygun ekilde bir hedefe ulatran, bir yere gtren
vasta anlamna gelmiyor mu? Biz gideceimiz yeri bilmiyorsak, bizi, ne kadar gelimi
olursa olsun, herhangi bir vasta herhangi bir yere ulatrabilir mi? Bu sorular
erevesinde almamza yn verecek olan hipotezleri u ekilde sralayabiliriz:
-Eliade, inceledii dini verileri nceden oluturulmu bir metoda tabi tutmamaktadr. Bu
durumda sz konusu olan bir metodun planl ve programl bir biimde sk skya
uygulanmas deil, aratrma esnasnda metodun kefedilmesi ve oluturulmasdr.
-Homo religiosusun tarih boyunca yaad dini tecrbeler ierisinde kefettii
gerekliklerin insann varolusal boyutuyla alakal olduunu tespit eden Eliade, bu
keiflerin modern dnyada pratik alana dklmesi gerektiini dnmektedir. Bylece
o, kendi dnemine kadar bulgular hep teorik planda kalan Dinler Tarihini son tahlilde
uygulamal, yani pratik bir disiplin olarak tasarlamtr.
-Eliade, git gide seklerleen Bat insannn iinde bulunduu bunalmn temel
sebebinin manevi olduu kanaatindedir. Eliade, Dinler Tarihinin yaratc hermentii
sayesinde Bat insanlna yeni bir hviyet kazandrarak onu bu bunalmdan kurtarmak
istemektedir.
3. NEM
Mircea Eliade, almalar ile 20. asrda en ok yank uyandran bilginlerden biridir.
zellikle 1986da lmnden sonra Batda Eliade hakknda birok aratrma yaplm,

26

birok kitap ve makale yazlmtr. lkemizde Eliaden din bilimi almalar ile ilk
ilgilenenlerden biri Erciyes niversitesi lahiyat Fakltesi Dinler Tarihi Anabilim Dal
retim yelerinden Harun Gngr olmutur. Eliaden Trait dhistoire des religions
adl eserinin 18. blmn (s. 62-66) Orta Asya ve Kuzey Kavimlerinde Semavi
Tanrlar eklinde Trkeye tercme eden Gngr,121 Geleneksel Trk dinindeki tanr
kavramnn anlalmas asndan Eliaden analizlerinin yeni ve btncl bir perspektif
sunduunu fark etmitir.
Son yllarda Eliaden birok eserinin dilimize kazandrlmas, onun dncelerinin
lkemizde giderek artan bir ilgi uyandrdnn ak bir gstergesidir. Eliaden imdiye
kadar dilimize evrilen bilimsel almalar unlardan ibarettir:

Dinin Anlam ve Sosyal Fonksiyonu; (ev.: Mehmet Aydn), Birinci Bask,

Kltr Bakanl Yaynlar, Ankara 1990, kinci Bask, Din Bilimler Yaynlar, Konya
1995, 193 s.

Kutsal ve Dind, (ev.: Mehmet Ali Klbay), Gece Yaynlar, Ankara 1991,

191 s.

mgeler ve Simgeler, (ev.: Mehmet Ali Klbay), Gece Yaynlar, Ankara

1992, 219 s.

Mitlerin zellikleri, (ev.: Sema Rifat), Birinci Bask, Simavi Yaynlar,

stanbul 1993; kinci Bask, Om Yaynlar, stanbul 2001, 264 s.

Ebed Dn Mitosu, (ev.: mit Altu), mge Kitabevi Yaynlar, Ankara

1994, 189 s.

Dinler Tarihi Szl, (Ioan Couliano ile birlikte), (ev.: Ali Erba), nsan

Yaynlar, stanbul 1997, 366 s.

amanizm. lkel Esrime Teknikleri, (ev.: smet Birkan) mge Kitabevi

Yaynlar, Ankara 2000, 560 s.

Babil Simyas ve Kozmolojisi, (ev.: Mehmet Emin zcan), Kabalc Yaynlar,

stanbul 2002, 114 s.

Asya Simyas, (ev.: Lale Arslan), Kabalc Yaynlar, stanbul 2002, 108 s.

Dinler Tarihine Giri, (ev.: Lale Arslan), Kabalc Yaynlar, stanbul 2003, 455

s.
121

Mircea Eliade; Orta Asya ve Kuzey Kavimlerinde Semavi Tanrlar, (ev.: Harun Gngr), Erciyes
niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, Say 1 (1983), s. 283-287.

27

Dinsel nanlar ve Dnceler Tarihi Cilt 1-3, (ev.: Ali Berktay), Kabalc

Yaynlar, stanbul. 2003, srasyla 462, 480 ve 328 s.

Demirciler ve Simyaclar, (ev.: Mehmet Emin zcan), Kabalc Yaynlar,

stanbul 2003, 264 s.

Mistik Hint Erotizmi, (ev.: Renan Akman), Kabalc Yaynlar, stanbul 2004,

79 s.

Dinler Tarihi. nanlar ve badetlerin Morfolojisi, (ev.: Mustafa nal), Serhat

Kitabevi, Konya 2005, 600 s.

Zalmoksis'ten Cengiz Han'a. Daya ve Dou Avrupa Folkloru ve Dini zerine

Karlatmal Bir nceleme, (ev.: Ali Berktay), Kabalc Yaynlar, stanbul 2006, 339
s.
Eliaden bu eserleri yannda ilk basks 1978de, ikinci basks 1985de yaplan ve
Mircea Eliadea ilikin makaleler derlemesinden oluan Cahier de lHerne Mircea
Eliade (Constantin Tacou (ed.), Le Livre de Poche, Paris) balkl eserde bulunan
makalelerden ikisi Mircea Eliaden kendisine ait olmak zere toplam on makale
dilimize Havva Kser tarafndan evrilerek Din ve Fenomenoloji. Mircea Eliade'n
Eserlerine Toplu Bak (z Yaynclk, stanbul 2001,

295 s.) ad altnda

yaymlanmtr.
Montraldaki Qubec niversitesinin Din Bilimleri Blm tarafndan neredilen
Religiologiques dergisinin ayn zamanda yayn ynetmeni de olan Jacques Pierre, bu
derginin ikinci saysnda L'hermneutique et sa matrice langagire: L'exemple de
Mircea Eliade balkl bir makale yaymlamtr. Pierrein bu makalesi Zeki zcan
tarafndan dilimize evrilerek Din Bilim Yazlar I (Alfa, stanbul 2001, s. 122-136)
isimli kitab ierisinde yer almaktadr. Bu makalede Pierre, Eliaden din teorisinin
merkezinde yer alan kutsal-profan diyalektiinin, onun bilimsel eserleri ile edeb
eserleri arasndaki diyalektie nasl yansdn gstererek bu durumun epistemolojik
sonularn incelemektedir.
Bu eviri faaliyetleri dnda lkemizde Mircea Eliadea ilikin ilk alma
grebildiimiz kadaryla Elisabeth zdalgaya aittir. zdalgann 1993 ylnda Felsefe
Kongresinde sunduu History and Beyond: Mircae [Dorusu: Mircea] Eliade and The
History of Religion balkl bildirisi, Ahmet idem tarafndan Tarih ve tesi;

28

Mircea Eliade ve Dinin Tarihi(Felsefe Dnyas, Say 9, Ekim 1993, s. 5159)


balyla Trkeye evrilmitir. Her ne kadar iddial bir balk tasa da bu bildiri
metni, Montgomery Wattn Islamic Fundamentalism, Mircea Eliaden The Myth of
Eternal Return, Myth and Reality ve The Quest, Wilfred Cantwell Smithin Islam in
Modern History balkl kitaplarnda sergilenen tarih anlaylarna ilikin grlerin ksa
birerer zetinden ibarettir.
Trkiye Diyanet Vakfnn yaymlad TDV slm Ansiklopedisinin 1995 ylnda
piyasaya kan on birinci cildinde yer alan Eliade, Mircea122 maddesini Krad
Demirci kaleme almtr. Eliaden hayat hikyesini zetledikten sonra Demirci, onun
morfolojik metot diye tabir ettii yaklamn aslnda sistematik tasniften olutuu ve
onun bir dinler tarihisinden ziyade bir din fenomenologu olduu konusu zerinde
durmaktadr. Histoire des croyances et des ides religieuses adl kitabnn nc
cildinde slam konusunu ileyen Eliaden burada verdii bilgileri Demirci tatmin edici
bulmamaktadr. Demirci, slam konusunda sbjektif deerlendirmelerde bulunan Tor
Andrea, Rgis Blachre veya Richard Bell gibi oryantalistlerin almalarna dayanarak
Eliaden sunduu bilgilerin bizzat kendi fenomenolojik metoduna ters dtn ima
etmektedir. Dier taraftan Eliaden dinlerin daha ciddiye alnmas gerektii yolunda
yapt gizli propagandadan sz eden Demircinin bir ansiklopedi maddesinin
boyutlarn amamak gayesiyle olsa gerek bu konuyu daha fazla amad
grlmektedir.
Dinler Tarihi Derneinin 0809 Kasm 1996 tarihleri arasnda Ankarada dzenledii
Dinler Tarihi Sempozyumunda Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi retim yesi olan
ve ilk kez Eliaden bir bilimsel almasn (La nostalgie des origines. Mthodologie et
histoire des religions, Gallimard, Paris 1971) dilimize kazandran (Dinin Anlam ve
Sosyal Fonksiyonu, lk Bask, Kltr Bakanl Yaynlar, Ankara 1990; kinci Bask,
Din Bilimler Yaynlar, Konya 1995) Mehmet Aydnn sunduu Mircea Eliadeda
Hermentik ve Metodoloji (Dinler Tarihi Aratrmalar I, Ankara 1998, s. 307314)
konulu bildiride Mircea Eliade hakknda biyografik ve bibliyografik bilgiler verildikten
sonra onun Dinler Tarihinde takip edilmesi gereken metodolojiye ilikin grlerine yer
verilmekte ve onun nemle zerinde durduu hermentik anlay tahlil edilmektedir.
122

Krad Demirci; Eliade, Mircea, TDV slm Ansiklopedisi, Cilt 11, TDV Yaynlar, stanbul 1995,
s. 33-35.

29

Yine Aydn tarafndan lahiyat Fakltesi Dergisinde yaymlanan Mircea Eliadeda


Hermentik ve Metodoloji (Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, Say 7,
1997, s. 19) yazda ayn konular ilenmektedir.
Mircea Eliadeda Tarihsel Bilin Sorunu123 balkl makalesinde Burhanettin Tatar,
Mircea Eliaden, Dinler Tarihini, tarih terr diye adlandrd tarihin insan
zerindeki basksn azaltmak ve insan kendi tarihsel artlar tarafndan basite
belirlenen bir varlk olmaktan karmak iin rol stlenmeye ardn belirtmektedir.
Platonun ideler kuram ile Eliaden dnce tarz arasnda paralellik gren Tatar,
Eliade, Platoncu yaklam esas alan bir Dinler Tarihi dncesinin karakteristiini
modern dnyada en iyi temsil edenlerden biri olarak grmekte ve onun Kant ile
balayan modern tarihselciliin tarih iinde grlmesi gereken eylerden ziyade
tarihsel olaylarn kendisi zerinde oyalanmaya alan tarihsel bilincine tepki
verdiini ifade etmektedir. Tatar, hem Platon hem de Eliadea gre Tarihin kendi
iinde gerekleen olaylarn anlamn dorudan bize verebilecek nihai bir zemin
olmadn belirtmektedir.124 Tatar, Platon ile Eliaden iddiasn u ekilde dile
getirmektedir: Tarihsel olay ve olgular duruma dntrerek hilikten, yokluktan
(profanlamaktan) ve anlamszlktan (irrasyonellikten) kurtaran ve onlar ontolojik
adan aan (transcendent) bir gereklik dzeyi vardr. Platona gre bu gereklik
dzeyi ideler, Eliadea gre ise kutsaldr.125 Tarihselcilii insan varlnn tarihsel
artlar iinde bastrlmas ve soyutlanmas olarak deerlendiren Eliadea gre Dinler
tarihinin glendirecei gerek tarihsel bilin, bu nedenle tarihselcilie kar koyacaktr.
Bunun sonucunda ortak insan varlnn arkaik boyutlarnda tecrbe edegeldii ancak
tarihin basks ya da ideolojileri tarafndan bastrlm kutsal tecrbesi yeniden doacak
ve bu da Yeni bir Hmanizmi douracaktr.
Tatarn Erciyes niversitesi lahiyat Fakltesinin nerettii Bilimname dergisinde
yaymlanan Mircea Eliaden Modern Rasyonel Dnceyi Eletirisi (Bilimname, Yl
1, Say 2, 2003, s. 7583) adl yazsnda ifade ettii zere Eliaden modern rasyonel
dnceye eletirisine ilikindir. Bu yaz bir nceki yaznn

tamamlaycs

niteliindedir. Zira bu makalede de Eliade iin modern profan rasyonel bilincin iine
123

Buhranettin Tatar; Mircea Eliadeda Tarihsel Bilin Sorunu, Milel ve Nihal, Yl 1, Say 1 (Aralk
2003), s. 819.
124
Burhanettin Tatar; Mircea Eliadeda Tarihsel Bilin Sorunu, s. 1314.
125
Buhranettin Tatar; Mircea Eliadeda Tarihsel Bilin Sorunu, s. 17.

30

dt kmazlar arasnda en bata onun tabiattan ve ontolojiden (kutsal) kurtulmak ve


zgrlemek isterken kendisini tarihsel artlanmlk iinde snrlamas ve soyutlamas
geldii ifade edilerek, bir taraftan modern rasyonel dncenin dier taraftan da bu
dncenin bir rn olan tarihselci anlayn modern profan insan kmaza srkledii
hususu vurgulanmaktadr. Bu makalede Tatar, rasyonel dncenin kendi varln ve
zgrln yitirmeksizin rasyonel dnce ncesiyle ilikisini yeniden nasl
kurabilecei meselesini ele alan Mircea Eliade'n yaklamn ksaca irdelemeklektedir.
Tatar, Mircea Eliade' ilgin klan hususun her ne kadar eserlerinde rasyonel
dnceyi dorudan felsef bir tartma konusu yapmasa da, sk sk arkaik bilin ile
modern profan rasyonel bilin arasnda varlk, zaman, mekn, tarih, kutsal ve mit gibi
temel kavramlar noktasnda ortaya kan ayrmlar dile getirmesi ve her iki bilinci yer
yer karlkl sorgulamaya tabi tutmas olduunu dnmektedir. Tatara gre Eliade'n
temel amac bir taraf lehinde sonuca varmak yerine her iki bilinci aan yeni bir bilince,
yeni hmanizm adn verdii bilin hareketine bizi sevk etmektir. Bu nedenle
Eliaden yeni hmanizmi, rasyonel dncenin kendi varln ve zgrln
yitirmeksizin rasyonel dnce ncesiyle ilikisini yeniden nasl kurabilecei sorusunu
ynlendiren bir rol stlenmektedir.126
Mehmet Aydn ve Krad Demirciden sonra Trkiye dinler tarihileri camias
ierisinde Mircea Eliade ile ilgilenen dier bir kii de Mustafa Alc olmutur. Kutsaln
Peindeki Adam: lmnn 19. Ylnda Mircea Eliade in Ksa Bir Rehber127 balkl
yazsnda Alc, Eliaden zgemiini sunduktan sonra Eliaden din bilimi
almalarnda benimsedii metodolojinin genel erevesini belirlemeye almaktadr.
Problem drt balk altnda ele alnmaktadr: Tarih-Fenomenoloji Gerilimine
Uzlamac zm: Eliade Metodolojisinin Anahatlar, Eliade Fenomenolojisinin
yz: Kutsal-Profan Diyalektii, Eliadenin Antropolojiye Katks: nsanln
Hizmetindeki Dinler Tarihi ve Sren Bir Karizma m Biten bir Dnem mi? Eliadeye
Metodolojik Eletiriler. Alcya gre;
Eliadenin ok ynl ama tek amaca giden Dinler Tarihilii, geni bir alana yaylm olup
fenomenleri entegre edici bir yaklama sahiptir. yle ki Eliade, sadece Hint merkezli Dou
dinlerini incelememi ayn zamanda amanizm, simya, fenomenoloji, hermentik, arkaik
126

Buhranettin Tatar; Mircea Eliaden Moden Rasyonel Dnceyi Eletirisi, Bilimname, Yl 1, Say 2
(2003), s. 7583.
127
Mustafa Alc; Kutsaln Peindeki Adam: lmnn 19. Ylnda Mircea Eliade in Ksa Bir
Rehber, EKEV Akademi Dergisi, Yl 9, Say 24 (2005), s. 51-74.

31

din, din tarihi, batl insann dindarl gibi konularla da uramt. Ama her eyden nce,
hiyerofani, sembol ve arketiplerinden oluan mukayeseli fenomen yaplar ve kalplarn
detaylca incelemesiyle Eliade, dinler tarihiliini mkemmel hale dntrmeyi baarm
biridir.128

Alcnn bu yazs Eliaden din bilimi almalarnda ortaya kan teorik yapnn ne
kadar kark ve karmak olduunu aka gstermektedir. Bu durum da birok
aratrmacnn Eliade yanl yorumlamasna neden olmutur. Alcnn; Dahas Eliade
iin insandaki kutsal duygusu, sadece belli kii ve zamanlarda bulunur129 eklindeki
ifadesi de insann bir homo religiosus olduu ynndeki Eliaden temel antropolojik
varsaymyla elimektedir. Arketip, dindarlarn hayran kald ve model olarak
benimsedii deerlerdir, Arketip, [] insann hareket tarzn oluturan yntemler
yuma olmaktadr130 eklindeki ifadeler, Eliaden din bilimi almalarnn btn
gz nnde bulundurulmadan deerlendirildiinde aratrmacy ne derece yanlttn
gstermektedir. Dier taraftan Eliaden din bilimi almalarnn altnda yatan
problematik kefedilmeden, onun ina etmeye alt sistemi ortaya koymak ve onun
yeni Hmanizm projesine bir anlam vermek imknsz hle gelmektedir. Alc,
makalesinin son blmnde, Eliaden metodolojisine yneltilen eleitirileri on iki
noktada ele alarak blm bal olan Sren Bir Karizma m Biten bir Dnem mi?
sorusuna sonu ksmnda Bu bakmdan gelecein Dinler Tarihileri, Eliadeyi
nlerindeki arketip olarak grebilir ve onun ynteminden ilhamlar alarak bu disiplini
gelecekteki insanlk kltr iinde gelitirebilirler131 diye cevap vermekte ve bylece
de biroklarnn savunduunun tersine Eliade dneminin sona ermedii ynndeki
dncesini dile getirerek yazsna son vermektedir.
Ayn yl Dinbilimleri dergisinde kan Kutsala Giden Yol: Dinler Tarihinde Bir
Metodolojik Yaklam Veya Bir Bilim Olarak Din Fenomenolojisi132 balkl yazsnda
Alc, amzn en byk Dinler Tarihisi ve Din Fenomenolou olarak
nitelendirdii Mircea Eliaden Dinler Tarihi disiplini iin nemini u ifadeyle
vurgulamaktadr: Fizikte Enstein, Psikolojide C. Gustav Jung ne kadar nemliyse
Din Fenomenolojisinde Eliade, o denli nemlidir.133 Alcya gre Eliade, hemen
128

Mustafa Alc; Kutsaln Peindeki Adam, s. 55.


Mustafa Alc; Kutsaln Peindeki Adam, s. 62.
130
Mustafa Alc; Kutsaln Peindeki Adam, s. 63.
131
Mustafa Alc; Kutsaln Peindeki Adam, s. 74.
132
Mustafa Alc; Kutsala Giden Yol: Dinler Tarihinde Bir Metodolojik Yaklam Veya Bir Bilim
Olarak Din Fenomenolojisi, Dinbilimleri, Cilt 5, Say 3 (Temmuz-Austos-Eyll 2005), s. 100-106.
133
Mustafa Alc; Kutsala Giden Yol, s. 101.
129

32

hemen tm Dinler Tarihi almalarnda dinlerin entegre edici dnya grlerini ortaya
karan hermentik bir fenomenoloji sergilemektedir.134 Eliaden fenomenolojik
yaklamn ana hatlaryla betimleyen Alc, hermentiin bu yaklam tamamladna
dikkat ekmektedir. Ancak bu yazda da Eliaden yeni Hmanizm projesi ile
hermentik yaklam arasndaki iliki zerinde durulmamaktadr.
Trkiye niversitelerinde, zellikle de Dinler Tarihi anabilim dallarnda Eliade ve
onun almalarn tanmaya ynelik u ana kadar drt adet Ykses Lisans tezi
hazrlanmtr. lki, mer Faruk Harmann tez danman olduu Mustafa Hilmi Ba
tarafndan 1995 ylnda Mircea Eliade. Hayat, Eserleri ve Dncesinin Temel
Temalar bal altnda tamamlamtr. ki blmden oluan bu almann birinci
blmde (s. 444) Eliade hakknda biyografik ve bibliyografik bilgiler verilmekte,
Dinler Tarihinin genel hatlaryla tarihi geliimi zerinde durulmakta ve Mircea
Eliadein Dinler Tarihine bak ksaca aklanmaktadr. Tezin ikinci blmnde (s. 45
68) ise arkaik insan, mit, kutsal-profan, homo religiosus ve sembol gibi Mircea
Eliaden dncesinin temel temalarn oluturan baz kavramlar izah edilmektedir.
Tezin sonunda ek olarak Mircea Eliade ve Joseph M. Kitagawann editrln yapt
The History of Religions: Essays in Methodology (Chicago: The University of Chicago
Press, 1959) balkl eserde Eliaden Methodological Remarks on the Study of
Religions Symbolism isimli makalesinin Dini Sembolizm Etdleri zerine Baz
Metodolojik Mlahazalar bal altnda (s. 7190) evirisi bulunmaktadr.135
Ankara niversitesi lahiyat Fakltesi Dinler Tarihi Anabilim dal retim ylerinden
Baki Adamn danmanlnda Fatma Bra Ylmaztrk, Mircea Eliadenin Kutsal
Anlay balkl Yksek Lisans tezini 2003te tamamlamtr (Ankara niversitesi
Sosyal Bilimler Enstits). Tez, Mircea Eliadenin Hayat ve Dinler Tarihi
almalarndaki Yeri (s. 1147) ve Mircea Eliaden Kutsal Anlay baln
tayan iki blmden olumaktadr (s. 4877). Tezin asl konusunu oluturan ikinci
blm sadece 29 sayfadan ibarettir. Ylmaztrk, Eliaden Trkeye evrilen kitaplarna
(Dinler Tarihine Giri, Mitlerin zellikleri, Dinin Anlam ve Sosyal Fonksiyonu, Kutsal
134

Mustafa Alc; Kutsala Giden Yol, s. 101.


Eliaden Remarques sur le symbolisme religieux bal altnda Mphistophls et landrogyne
(Gallimard, Paris 1962) isimli eserinde (s. 277312) Franszca versiyonunda yer alan bu makalenin
Almanca versiyonunu dilimize Mehmet Soyhun evirmitir (Mehmet Aydn (ed.), Dinler Tarihinde
Metodoloji Denemeleri, Din Bilimleri Yaynlar, Konya 2003, s. 103126).
135

33

ve Dind, mgeler ve Simgeler) dayanarak Eliaden kutsal anlay hakknda bilgi


vermeye almaktadr. Ancak bu deskriptif yaklam Eliaden kutsal-profan
diyalektiine ilikin teorisinin geliim safhalar hakknda herhangi bir aklk
getirmemektedir. Oysa almamzn ilerleyen ksmlarnda grlecei zere Eliaden
kulland kavramlar zaman ierisinde gelierek son hallerini almlardr. Ayn ekilde
Eliaden kutsaln niteliklerine ilikin dnceleri de zamanla gelimitir.
Rabia Dalnn 2004 ylnda hazrlad Mircea Eliade, Hayat, Eserleri, Dinler
Tarihine Katklar balkl Yksek Lisans Tezinin (Dokuz Eyll niversitesi Sosyal
Bilimler Enstits, 2004) danman hocas Ali hsan Yitiktir. Bu alma, blmden
olumaktadr. Birinci blmde Mircea Eliaden hayat hakknda bilgi verildikten sonra
(s. 18), onun baz eserleri ve makalelerinin ok ksa birer zeti sunulmaktadr (s. 9
25). Mircea Eliadenin Dinler Tarihine Katklar balkl ikinci blmde (s. 2650) ise
Eliaden kulland metodolojinin, tarihi, fenomenolojik ve hermentik olduu hususu
zerinde durularak bu kavramlar ksaca izah edilmektedir. almann nc
blmnde (s. 51115) Dal, Mircea Eliaden Dncesinin Ana Hatlarn
belirlemeye almaktadr. Bu blmde, Eliaden eserlerinin temel eksenini oluturan
kutsal, sembol ve mit gibi kavramlarn zmlenmesi yaplmaktadr. alma,
sonu (s. 116122) ve bibliyografya (s. 123128) blmleriyle sona ermektedir.
Eliaden dini bilimi almalarnda genel bilgiler vermeye alan Dalnn bu Yksek
Lisans almasndaki baz eksiklikler dikkat ekmektedir. rnein almann sonu
ksmnda

kutsal

bilinci

yitirmi

gnmz

modern

insanndan

(s.

121)

bahsedilmektedir. Oysa Eliade birok yerde kutsaln insan bilincinin tarihinde bir
aama olmayp, bilakis insan bilincinin yapsndaki bir unsur olduu hususu zerinde
srarla durmaktadr.136 Dolaysyla Eliaden betimledii homo religiosus, yani inanan
bir varlk olarak insan kavramn tam anlamadan onun almalarna nfuz etmenin pek
de mmkn olmayaca kanaatindeyiz.
u ana kadar Trkiye niversitelerinde Eliadea ilikin hazrlanan en son Yksek Lisans
tezi Zbeyde Kaplana aittir. 2006 ylnda tamamlanan Mircea Eliaden Eserlerinde
Toprak Ana, Kadn ve Dourganlk (ukurova niversitesi Sosyal Bilimler Enstits)
konulu bu tezin danmanln Kadir Albayrak yapmtr. Bu alma, giri ve
136

35.

rnein bkz. Mircea Eliade; Din, Mit, iir zerine, ktisat ve Dnyas, Say 11 (Mays 1993), s.

34

sonu blmleri dnda drt ksmdan olumaktadr: 1) Dourganlk Asndan Gk


Tanr ve Toprak Ana likisi (s. 918), 2) Toprak Ana ve Dourganlk (s. 1927), 3)
Kozmik eler, Toprak Ana, Kadn ve Dourganlk (s. 2837), 4) Ana Tanra, Toprak
Anaya Sayg ve Toprak Uygulamalar (s. 3856). Bu almada Kaplan spesifik bir
konuya eilerek Mircea Eliadein eserlerinde toprak ana, kadn ve dourganlk
konusunun nasl yorumlandn esas alm ve sonu olarak kadn ile Toprak Ana
arasnda retkenlik ynnden benzerlik olduu kanaatine ulamtr.
lkemizde Eliade ile dorudan ilgili olarak yaplan bu birka alma dnda, onun
dncelerini sistematik bir ekilde inceleyen bir aratrmaya rastlamadk. Bugn
Trkiyede Dinler Tarihi alannda yaplan birok almann teorik altyaps Eliaden
teorilerinden istifade edilerek oluturulmakta ya da en azndan onun teorilerine atfta
bulunulmaktadr. Fakat Eliaden ileri srd teorileri bir btnlk iinde
deerlendiren bir alma yaplmamtr. Bu almann temel amalarndan biri de bu
boluu doldurmaktadr.
Modern anlamda Dinler Tarihi almalarnn mazisi lkemizde yarm asr
gememektedir. Bundan dolay olsa gerektir ki lkemizde genel bir Dinler Tarihi
anlay henz ortaya konulamamtr. Din ve Dinler Tarihi karsnda bir bak as
gelitirebilmemiz iin bu konuda dnyann dier yerlerinde nelerin yapldn bilmemiz
gerekmektedir. Trk dinler tarihileri olarak dnya dinler tarihilerinin almalarndan,
gelitirmi olduklar teorilerden, ortaya attklar gr ve dncelerden haberdar olmak
elzemdir.
Mircea Eliade gibi sra d bir dinler tarihisinin Dinler Tarihi anlayn anlamak ve
idrak etmek bizim kendi Dinler Tarihi perspektifimizin olumasna katkda
bulunacaktr. Bu bakmdan Eliade anlamak iin de onun Dinler Tarihi projesini btn
karmakl ierisinde ortaya koymak gerekmektedir.
4. YNTEM
4.1. Genel Yaklamlar
1986 ylnda hayata gzlerini yuman Eliadedan geriye yzlerce makale, onlarca kitap,
iki ciltlik hatrat, drt ciltlik gnce, bakalarnn onunla ilgili yazd bir o kadar kitap

35

ve makale dnda bir ey kalmamtr. Dolaysyla Eliade deerlendirirken


kullanacamz kaynaklar tamamen yazl metinlerden olumaktadr. Bunlar da ister
istemez tarihi bir balam ierisinde yazldklar iin tarihi bir nitelie sahiptir. Bir metni
anlamak iin yaklamn mmkn olduundan bahsedilir.137 1) Metni yazardan
bamsz bir yap olarak kabul ederek srf metnin ortaya koyduu anlamlar zerinde
younlamak, 2) Metnin ortaya kt tarihi artlar da hesaba katarak onu anlamak ve
3) Metni bir yazarn dncesi olarak grp onun maksadn ortaya koymak. Biz bu
yaklamlar srasyla Fenomenolojik, tarihi ve hermentik yaklamlar olarak ele aldk
ve incelediimiz konu gerei bu yaklamn ayn anda kullanlmas gerektii
kanaatine vardk.
4.1.1. Fenomenolojik Yaklam
Bu almada fenomenolojik yaklam dorultusunda daha nce bahsedilen epoch ve
eidetic vision ilkeleri uygulanmtr. Epoch teknii dorultusunda aratrmacnn
kendi yarglarn askya alarak nceden sahip olduu kavramlara bal kalmak suretiyle
yargda bulunmayan bir dinleyici konumuna gelmesi salanmaktadr. Fenomenolojik
yaklamn ikinci ilkesi olan eidetic vision dorultusunda konunun, yani Eliaden
dncelerinin ve tasarmlarnn zn yani bunlarn esasn oluturan unsur veya
unsurlar aratrlmtr. Eliade, baz dncelerini birok yazsnda ifade etmektedir.
Bundan dolay hem Eliaden Dinler Tarihi tasarmn oluturan kavramlar
snflandrmak hem de onun bir konu hakkndaki grn kavrayabilmek iin btn
yazlarndaki o konuyla ilgili bilgileri bir araya getirip bunlar karlatrdktan sonra bir
senteze varmak bu yaklamla mmkn olmaktadr. Bu yaklam sayesinde deyim
yerindeyse bir fenomenologun fenomenolojisi yaplmtr.
4.1.2. Tarihi Yaklam
Tarihi yaklam dorultusunda hem Eliaden yaad dnem erevesinde iinde
bulunduu tarihi, sosyal, kltrel ve politik balam gz nnde bulunduruldu hem de
onun biyografisi ile bilimsel almalar ve fikir dnyasnda oluan temel kavramlar
arasndaki bant tespit edilmeye alld. ster dini olsun ister olmasn btn
137

rnein bkz. Robert A. Segal; How Historical Is the History of Religions?, Method & Theory in the
Study of Religion, Vol. 1, No. 1 (1989), s. 3.

36

fenomenler tarihi artlardan belli llerde etkilendikleri gibi insanlar da tarihi balam
tarafndan ekillendirilmektedirler. Bu bakmdan hibir dnr kendi tarihi
balamnn ortaya koyduu artlar gz nnde bulundurmadan anlamak mmkn
deildir. Mac Linscott Rickettsin hakl olarak belirttii gibi Eliaden dnceleri bir
fanus ierisinde gelimeyip yaad dnemin kltrel ortamyla ilikilidir.138 rnein
Eliade da Hindistanda bir sre ikamet etmesinin kendi dnce dnyasnn
ekillenmesinde nemli bir yere sahip olduunu birok yerde ifade etmitir. Daha da
nemlisi Eliaden hermentik projesi, Bat insannn tarihi sre ierisinde iine
dt durumun halli ile ilgilidir. Eliade, 20. yzylda deil de 19. yzylda yaasayd
byle bir projeyi aklna koyabilir miydi? Dier taraftan Eliaden kulland kavramlarn
birounun

zaman

ierisinde

ortaya

ktn,

bazlarnn

zamanla

ortadan

kaybolduunu, dierlerinin ise zamanla olgunlatn grmekteyiz. Tm bu


gelimelerin nedenleri ve anlamlar ancak tarihi yaklamla elde edilebilmektedir.
4.1.3. Hermentik Yaklam
Tarihi

ve

fenomenolojik

yaklamlar,

Eliaden

yazlarnda

ortaya

koyduu

dncelerini analiz edip sentezleyerek aklamay mmkn klabilir. Fakat dnceleri


aklamak yetmez, bunlar anlamak da gerekmektedir. Aklama (Alm.: Erklren) ile
anlama (Alm.: Verstehen) arasndaki ba hermentik yaklam kurmaktadr. Friedrich
Schleiermacher (17681834), hermentiin amacnn, yazar kendisini anladndan
daha iyi anlamak olduunu ifade etmektedir. Ricur gibi daha sonra gelen filozoflar
bunun mmkn olmayacan belirtmektedirler. Zira szl mesajn aksine yazl
mesajda metin ile muhatap arasna giren zaman ve mekn mesafesi nedeniyle oluan
boluk ve kopukluk, yazarn niyeti ile metnin anlamnn rtmesini ortadan
kaldrmakta ve bylece de metin semantik zerklie ulamaktadr. Farkl tarihi
balamlarn iinde bulunulmas nedeniyle metnin ilk ve asl muhataplarna verdii
mesaj ile bize verdii mesajn ayn olmas mmkn deildir. Tarihi ve fenomenolojik
yaklamlar sayesinde metnin ilk ve asl muhataplarna verdii mesajn anlam ortaya
konulabilir; fakat bu metnin bize ne ifade ettiini, bizim iin ne anlama geldiini ortaya
koyabilmek iin hermentik yaklamn gereklilii apaktr. Hermentik, yaz yoluyla

138

Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, 1907-1945, Columbia University Press,
New York 1988, s. 4

37

sabit ve kalc hle getirilmi olan ve kltrel uzaklk nedeniyle bize yabanc olan
dnceyi retken ve yaratc hle getirme abasndan baka bir ey deildir.
4.2. Varsaymlar
- Yaratc hermentik sayesinde Dinler Tarihi, insan deitirmeye muktedir olmas
bakmndan kelimenin tam anlamyla bir pedagojidir.
- Bu yaratc hermentik bir eitimden ziyade bizzat var oluun niteliini dntrmeye
muktedir manevi bir tekniktir (technique spirituelle).
- Yaratc hermentik sayesinde Dinler Tarihi, yeni kltrel deerlerin yaratlmas
iin bir kaynaktr.
4.3. Kapsam ve Snrllklar
Eliaden bilim adaml yannda bir de edebiyat yn vardr. Ana dili Romence olan
Eliade bu dilde birok roman yazmtr. Dier taraftan Eliade Romanyada yaad
dnemlerde, yani 1940lardan nce birok Romen gazete ve dergide ke yazarl da
yapmtr. Bundan dolay Eliaden kaleme ald yaz says olduka fazladr. Her ne
kadar Eliaden romanlarnda iledii baz motiflerle bilimsel almalarnda ele ald
baz konular arasnda bir paralelliin varl birok aratrmac tarafndan tespit edilmi
olsa da bu almada Eliaden sadece bilimsel almalar deerlendirilmitir.

BRNC BLM
HOMO RELIGIOSUS LE MODERN NSANIN DN UFKU

nsana has bir fenomen ya da Gnay ve Gngrn deyimiyle beeri bir gereklik olan
din,139 Din Bilimleri ierisinde yer alan birok dier bilim dal gibi Dinler Tarihinin de
inceleme konusunu oluturmaktadr. Bir konunun snrlarn belirlemek her eyden nce
onu tanmlamakla balar. Oysa btn dini tecrbeleri kapsayacak ekilde bir din
kavram tanm zerinde bilim adamlarnn anlama salayamad bilinen bir gerektir.
Her tanmlama, tanmlad gerekliin snrlarn belirlemeye alr. Fakat
tanmlanmak istenilen konu din kavram gibi soyut ve de mphem olunca ortaya nemli
bir problem kmaktadr. u halde din incelemelerinde aratrma konusunu tam ve net
olarak belirlemeden aratrma yapmak mmkn mdr? Hangi fenomenler dini
fenomen olarak kabul edilmeli ve bylece Dinler Tarihinin aratrma alanna girmelidir?
Ya da baka bir ifadeyle bir fenomeni dini yapan kriter/ler ne(ler)dir? Henz yeni
saylabilecek bir bilim dal olarak Dinler Tarihinin bu sorularla kar karya kaldnn
ve kurulduu ilk zamanlardan bu yana zm yollar arad bu sorunlarn ok iyi
farknda olan ve dini fenomeni tanmlamann ne gibi bir yarar salayaca hususunda
kuku duyan Mircea Eliade,140 din kavramnn yetersizlii problemini u ekilde ifade
etmektedir:
Kutsaln tecrbesini ifade etmek iin "din" kelimesinden daha ak ve kesin bir kelimeye
sahip olmamamz esef vericidir. Kltr plnnda biraz snrl olmakla birlikte bu terim,
bnyesinde ok uzun bir tarih tamaktadr. Yine phesiz, ayrm gzetmeksizin bu
kelimenin, eski Yakn Douya, Yahudilie, Hristiyanla ve slma veya Hinduizm'e,
Budizm'e ve Konfyanizm'e ve ayn zamanda da "ilkel" denilen halklara nasl
uygulanabileceini anlamak zordur. Fakat bir baka kelime aramak iin belki de vakit artk
ok getir ve de mutlaka Tanrya, tanrlara veya ruhlara inanmay iermeyip, kutsaln
tecrbesine dayandna ve dolaysyla da varlk, anlam ve hakikat fikirlerine atfta
141
bulunduu hatrlanlrsa "din" kelimesi, ie yarayan bir terim olmaya devam edebilir.

Din kavram, farkl zamanlarda ve farkl corafyalarda yaanlan dini tecrbeler ve


farkl kltrel balamlar ierisinde ortaya kan dini olgularn inceleme konusu
yaplabilmesi iin, yeterince ak ve net olmadndan dolay Eliade, bu tr tecrbe ve
olgularn sahip olduu esas oluturucu unsur olan kutsal kavramn n plana
139

nver Gnay; Harun Gngr; Balangtan Gnmze Trklerin Dini Tarihi, Rabet Yaynlar,
stanbul 2007, s. 25.
140
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, Payot, Paris 1949, s. 12.
141
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 9.

39

karmaktadr. Dinin muhatab olan ya da baka bir deyimle kutsaln tecrbesinin znesi
olan insan belirtmek iin dier birok terim yannda Eliade, Latince bir deyim olan
homo religiosus, yani dindar insan142 tabirini kullanmaktadr. Bu kavramn analizine
gemeden nce kutsal kavramn zmlemenin daha yararl olaca kanaatindeyiz. Zira
Bryan S. Rennienin de belirttii gibi Eliaden almalarnda ele ald sembol, mit,
ritel, hiyerofani, profan, coincidentia oppositorum, arketip, illud tempus, homo
religiosus vb. gibi dier kategorilerin neredeyse tamam kutsal kavramna ilikin ve
onunla ilikili olarak betimlenmektedir.143 Bundan dolay bu dier kategorilerin doru
bir biimde anlalabilmesi her eyden nce kutsal kavramnn btn ynleriyle
aydnlatlmasna baldr.
1.

HOMO RELIGIOSUS VE DNYASI

Kutsal ve profann, insanlarn tarih boyunca benimsedikleri iki var olu tarzna, yani
dnyada var olmann iki tarzna tekabl ettii varsaymndan hareketle Eliade, tipolojik
adan insanlar iki temel kategoriye ayrmaktadr.144 Bu anlaya gre, bir tarafta
mutlak bir gereklie, yani kutsala inanan ve bu dorultuda bir hayat tarzn benimseyen
homo religiosus; dier tarafta ise herhangi bir aknln varln reddeden dinsiz insan
(lhomme areligieux) bulunmaktadr.145 Perspektifleri, dnyaya bak alar ya da
142

Eliade, homo religiosus tabirini kullanrken herhangi bir dine inanan, bir din sahibi olan, bir inan
dnyasna sahip olan insan kastettii aktr. Trk Dil Kurumunun yaynlad szlkte dindar teriminin
anlam Din inanc gl, din kurallarna bal (kimse), mtedeyyin eklinde belirtilmektedir. (Dindar,
Trke Szlk, 10. Bask, Trk Dil Kurumu, Ankara 2005, s. 533). Grld zere Trkedeki dindar
kavram anlam kaymasna urayarak bir dine inanan insann dini pratikler frekansn yani nitelik ynn
ifade eder hle gelmitir. Kelimenin etimolojisine bakldnda bu kavram, Arapa kkenli din terimi ile
sahip olmak anlamna gelen Farsa dar terimlerinden terkip edilmitir. Yani dindar kavramnn etimolojik
anlam, bir dini benimseyen, din duygusuna sahip olan insana iaret etmektedir. Biz de Latince homo
religiosus (Fr.: lhomme religieux) kavramnn Trke karl olarak dindar insan deyimini benimsiyor
ve bu son manada kullanyoruz. Homo religiosusun kart olarak ileride grlecei zere birok kavram
yannda Eliade, lhomme areligieux deyimini de kullanmaktadr. Biz de dindar insann kart olarak
dinsiz insan deyiminin uygun olduu kansndayz. Nitekim Tahsin Sara ve Ahmet etin Ertrkn
areligieux sfatnn Trke karlnda dinsiz sfatn belirtmeleri de bu tercihimizi desteklemektedir
(Bkz. Tahsin Sara; Byk Franszca Trke Szlk, Sekizinci Basm, Adam Yaynlar, stanbul 1999, s.
95; Ahmet etin Ertrk; Bilge Szlk, stanbul 1995, s. 56).
143
Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade: Making Sense of Religion, State University of New York
Press, Albany 1996, s. 17.
144
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 20.
145
Julien Ris; Histoire des religions, phnomnologie, hermneutique. Un regard sur loeuvre de
Mircea Eliade, Constantin Tacou (dir.); Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978, s. 81. Bu makalenin Trke
evirisi: Dinler Tarihi, Fenomenoloji ve Hermentik. Mircea Eliaden Yaptna bir Bak, Constantin
Tacou (Yayna Hazrlayan); Din ve Fenomenoloji. Mircea Eliadeen Eserlerine Toplu Bak, (ev.:
Havva Kser), z Yaynclk, stanbul 2000, s. 7-20. Julien Ris; liade Mircea, Paul Poupard (dir.);
Dictionnaire des religions, 2e dition corrige, Presses Universitaires de France, Paris 1985, s. 513.

40

Eliaden tabiriyle Weltanschauunglar farkl olan bu iki tr insan arasndaki temel


ayrm, bunlarn kutsal alglamalarndaki farllktan ve bunun neticesinde de kutsal
karsnda

benimsedikleri

konumlarn

ve

durularn

farkl

oluundan

kaynaklanmaktadr.
1.1.

Din ncelemelerinde Kutsal Kavram

Din bilimlerinin olumaya balad 19. yzyln sonlarna doru dinin tanm en nemli
metodolojik problemlerden biri olarak aratrmaclarn karsna kmtr. Tm dinleri
tek kavram ierisinde tanmlamaya engel tekil eden hususlarn banda Budizm gibi
baz dinlerde tanr anlaynn bulunmayyd. Bundan dolay tanr inancna bal
olmakszn btn dinlere uygulanabilecek evrensel bir terimin bulunmas gerekiyordu.
Bu noktadan hareketle o dnemde birok bilim adam dini fenomenlerin tamamn
kapsayacak nitelikte din tanmlamalar yapmaya almlardr. rnein ngiliz
antropolog Edward Burnett Tylor (18321917), 1871 ylnda yaymlandnda
ngilterede byk bir ilgi uyandran Primitive Culture adl eserinin birinci cildinde
aa rklar (lower races) diye nitelendirdii ilkel halklarn dinlerinin sistematik
ekilde incelenebilmesi iin basit bir din tanmnn gereinden bahsetmektedir. Bu
tanmn yce bir tanrya ya da lm sonras hesaba inan, putlara tapnma veya kurban
icras gibi hususlar iermesi zorunlu klnrsa birok kabilenin din kategorisi dnda
kalacana dikkat ektikten sonra asgari bir din tanm yapmaktadr. Buna gre din,
Ruhsal Varlklara inantan olumaktadr.146 Charles Darwinin (18091882) 1859'da
yaymlad On the Origin of Species (Trlerin Kkeni zerine) adl kitab, pozitivist
dncenin dorukta olduu bir dnemde dini fenomenleri metafizik prensiplere
dayanmakszn izah etmeye alan bilim adamlar iin teorik bir zemin hazrlamt.
rnein ngiliz filozof ve sosyolog Herbert Spencer (18201903) evrim teorisini
biyoloji bilimi ile snrlamayp, bu teoriyi btn bilimlere uygulamak fikrini savunan en
nemli isimlerden biridir. Bylece Darwinin evrim teorisi sadece doa bilimleri iin
deil ayn zamanda dinleri aratranlar tarafndan da temel bir postulat olarak kabul
146

Edward B. Tylor; Primitive Culture, Volume II, Second Edition, London 1873; Edward B. Tylor;
Animism, Jaques Waardenburg; Classical Approaches to the Study of Religion. Aims, Methods and
Theories of Research. Volume 1: Introduction and Anthology, Mouton, The Hague - Paris 1973, s. 213214. Ayrca bkz. Eric J. Sharpe; Comparative Religion: A History, Second Edition, Duckworth, London
1986, s. 56; Samuel G. F. Brandon; Origins of Religion, Philip P. Wiener (ed.); The Dictionary of the
History of Ideas, Volume 4, Charles Scribners Sons, New York 1973, s. 96.

41

grmtr. Yirminci yzyln balarnda dinler tarihi alannda yazlan kitaplarn hemen
hemen hepsinde ele alnan dini olgular, evrim teorisi dorultusunda izah edilmeye
allmtr.147 rnein J. Estlin Carpenter (18441927), 1913 ylnda ilk basks
yaplan Comparative Religion adl kitabndaki; Artk tm din tarihi incelemesi salam
bir ekilde bu byk dnce [evrim] zerine kurulmutur148 ifadesi, evrim teorisinin
dinler tarihi alanndaki etkisini ak bir biimde ortaya koymaktadr. Eliaden belirttii
gibi bu dnem Bat bilim dnyas her eyin (hayatn, evrenin, dillerin, dinlerin, rklarn,
sanatn, kurumlarn vs.) kkenini arama saplants ierisindedir.149 Bu evrimci anlay
dorultusunda dnen Tylora gre din insanln ocukluk safhasn yani ilkel bir
zihniyeti yanstyordu. Tylor, evrim sreciyle birlikte insanln dinin karanlklarndan
syrlarak bilimin aydnlna kavuacana inanyordu. Ona gre dinin ilk safhas olan
animizden politeizm, bundan da monoteizm tremitir. Dolaysyla Tylorun ileri
srm olduu din tanm genel ve evrensel bir tanmlamadan ziyade insanln ilk din
eklini izah etme giriimi ve bilimsel olmaktan ziyade tamamen ideolojik bir aba
olarak karmza kmaktadr. Tylorun Oxforddaki krssn 1910 ylnda devralan
Robert Ranulph Marett (18661943), antropolojiyi Darwinin ocuu olarak
nitelendirmekte ve Darwinizmin reddi antropolojinin reddi anlamna geleceeninin
altn izmektedir.150 Ancak Marett, Tylorun insanln zihinsel durumunun tarihi
olarak kabul ettii evrim anlaynn aksine o evrim ile ilerleme dncelerini
birbirinden ayrmtr.151 Tylorun din konusundaki bu asgari tanmlamasn eletiren
Marette gre animizm, dinin en eski safhas deildir. Bundan nce bir safha daha
bulunmaktadr. Marett, 1899 ylnda The British Association for the Advancement of
Sciencen Dover toplantsnda sunduu Pre-Animistic Religion balkl bildiride
animizm safhas ncesini pre-animistik (animizm ncesi) dnem diye nitelendirmekte
ve bu dncesini ilk basks 1909 ylnda yaplan The Threshold of Religion adl

147

Eric J. Sharpe; Some Problems of Method in the Study of Religion, Religion, Vol. 1, No. 1 (1971),
s. 4.
148
J. Estlin Carpenter; Comparative Religion, Oxford University Press, London 1944, s. 33.
149
Mircea Eliade; The Quest for the Origins of Religion, History of Religions, Vol. 4, No. 1,
(Summer 1964), s. 160. Ayrca bkz. Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 81, 85; Mircea Eliade;
Aspects du mythe, Gallimard, Paris 1963, s. 100.
150
E. O. James; The Threshold of Religion. The Marett Lecture, 19581, Folklore, Vol. 69, No. 3
(September 1958), s. 150.
151
Dale R. Bengtson; R. R. Marrett and the Study of Religion, Journal of the American Academy of
Religion, Vol. 47, No. 4 (December 1979), s. 647.

42

kitabnn nsznde tekrarlamaktadr.152 Marettin asl amac, dinin ilk eklini


belirlemek deildi. Zira Marett de insanlk tarihinin ilk safhalarna ulamann imknsz
olduu gibi ilk din ekli hakknda bilgi sahibi olmann da byk lde imknsz
olduunu biliyordu. Marettin temel amac, Tylorun iddiasnn aksine antropologlar
tarafndan ilkel diye adlandrlan insanlarn dininin ruhsal varlklara inanmaktan
daha fazla ey ifade ettiini gstermekti.153 1909da Archiv fr Religionswissenschaft
dergisinde yaymlanan The Tabu-Mana Formula as a Minimum Definition of
Religion154 (Dinin Asgari Bir Tanm Olarak Tabu-Mana Forml balkl yasznda
Marett, daha nce dile getirdii dncelerini daha sistematik bir biimde
sentezlemektedir. Animizmin dinin asgari bir tanmn oluturduu ynndeki
Tylorun teorisi ile by ve dinin balang noktas itibariyle hibir ortaklklarnn
bulunmad ynndeki Frazerin teorisine katlmadn bildirdikten sonra Marett,
Codringtonun 1891 ylnda piyasaya kan The Melanesians adl mehur eserindeki
verilere dayanarak ilkel din tanmnn tabu-mana formlne dayandrlmasnn daha
doru olacan savunmaktadr. Marett, mana kavramnn karlatrmal Din Bilimi
alannda evrensel bir kategori olarak kullanlabileceini dnmektedir. Encyclopaedia
of Religion and Ethics iin yazd Mana maddesinde Marett, yine Codringtondan
bol bol alntlar yapmakta ve manay, fiziki olmayan doast bir g olarak
tanmlamaktadr.155 Marett, The Encyclopaedia Britannica iin 1911 ylnda yazd
Din (lkel) maddesinde Tylorun din tanmlamasnnn yetersizliini bir kez daha dile
getirmektedir. Marette gre bu tanmlama sadece dinin inan boyutuna odaklanarak
pratik boyutunu gz ard ettii ve dindeki inan ve pratiklerin sadece ruhsal nesnelere
ynelik olmad hususunu hesaba katmad iin iki ynden eksik ve dolaysyla da
yetersizdir. Bu eletiriden sonra Marett, ilkel dinleri kapsayacak ekilde daha genel
bir din tanm ortaya koymaya almaktadr: Kutsal dini nesne olarak ve buna elik
eden ve kutsal karsnda duygu, dnce ve eylemden oluan dini tutumu da toplumu
152

Robert R. Marett; Pre-Animistic Religion; Folklore, Vol. 11, No. 2 (June 1900), s. 165; Robert R.
Marett; The Threshold of Religion, Second Edition, Methuen & Co., London 1914, s. ix; Edwin O.
James; Robert R. Marett, Folklore, Vol. 54, No. 1 (March 1943), s. 271.
153
Robert R. Marett; The Threshold of Religion, s. viii.
154
Robert R. Marett; The Tabu-Mana Formula as a Minimum Definition of Religion, Archiv fr
Religionswissenschaft, Vol. 12 (1909), s. 186194. Bu yaznn yeniden yaymland yer: Robert R.
Marett; The Tabu-Mana Formula as a Minimum Definition of Religion, Jaques Waardenburg; Classical
Approaches to the Study of Religion. Aims, Methods and Theories of Research. Volume 1: Introduction
and Anthology, Mouton, The Hague - Paris 1973, s. 258-263.
155
Robert R. Marett; Mana, James Hastings; Encyclopaedia of Religion and Ethics, Volume VIII, T. &
T. Clark, Edinburgh 1915, s. 376.

43

ya da toplumun yesi olarak kabul edilen bireyleri refaha kavuturan ey olarak


tanmlayabiliriz.156
The Encyclopaedia Britannicann 1911de yaymlanan basksnda din maddesinin
Marettin yazd Primitive Religion (lkel Din) (s. 62-67) ve bunun devamnda
Joseph Estlin Carpenterin kaleme ald The Higher Religions (Yksek [Seviyeli]
Dinler) (s. 67-76) maddesi eklinde iki ksma ayrlm olmas o dnemde hakim bilim
anlayn sergilemesi bakmndan ilgintir. Grld zere din maddesinin bu ekilde
ele alnmas bile o dnemki evrimci etkinin izlerini apak yanstmaktadr.
1920li yllardan itibaren dinin karakterini tanmlamak asndan kutsal/profan
ayrmnn daha isabetli bir kriter olduu kanaati domutur.157 Nitekim 1927 ylnda
Marett, her ne kadar profan kavramna atfta bulunmasa da kutsal kavram ekseninde
ekillendirdii yukardaki tanm daha da ksaltarak u ekle sokmutur: Din, sonsuz
bir iyilii sembolize eden kutsala tapnmadr.158 Aada grlecei zere ngilterede
Durkheimn dncelerini ilk savunanlardan biri olan Marettin159 bu tanmnda
Fransz Sosyoloji Okulunun etkisi aka grlmektedir.160
Her ne kadar Marettin dnceleri ngilterede ok etkili olmamsa da Alman asll
Protestan teolog ve mukayeseli dinler tarihisi Rudolf Otto (18691937) ve Din
Fenomenolojisinin nclerinden saylan Hollandal dinler tarihisi ve Hristiyan teolog
Gerardus van der Leeuw gibi dier lkelerden birok bilim adam zerinde etkisini
gstermitir.161
Kendisi de Otto ve Van der Leeuwun almalarndan yararlanan Eliaden Din Bilimi
alannda oluturmu olduu kavramsal erevenin daha iyi anlalabilmesi iin bu
bilgilere almamzn ileriki safhalarnda tekrar dneceiz. Fakat nce Eliaden din
156

Robert R. Marett; Religion (Primitive), The Encyclopaedia Britannica, Eleventh Edition, Volume
XXIII, Cambridge University Press, New York 1911, s. 64.
157
Hans G. Kippenberg; Sacred and Profane, Erwin Fahlbusch et al. (eds); The Encyclopedia of
Christianity, Volume 4, Eerdmans, Michigan 2005, s. 803.
158
Dale R. Bengtson; R. R. Marrett and the Study of Religion, s. 651.
159
Robert Alun Jones; Durkheim, Frazer, and Smith: The Role of Analogies and Exemplars in the
Development of Durkheim's Sociology of Religion, The American Journal of Sociology, Vol. 92, No. 3,
(November 1986), s. 609, dip. 26.
160
ngiliz Antropolog Edward E. Evans-Pritcharda gre Marett, Durkheimdan bolca aktarmaktan ve
kelimelerle oynamaktan baka bir ey yapmamtr (Edward E. Evans-Pritchard; Des Thories sur la
religion des primitifs, Payot & Rivages, Paris 2001, s. 61).
161
Dale R. Bengtson; R. R. Marrett and the Study of Religion, s. 647.

44

teorisinin zn oluturan kutsal kavramnn din bilimleri balamnda geirdii safhalar


zerinde durmak gerekir.
1.1.1. Din ncelemelerinde Kutsal Kavramnn Ortaya k
Anglo-Sakson antropolojiye tepki olarak Emile Durkheim (18531917) tarafndan
Marcel Mauss (18731950), Henri Hubert (18721927) ve Marcel Granet (18841940)
gibi Fransz aratrmaclarn katld Sosyoloji Okulu kurulmutur.162 Doal/doast
kartlnn Bat merkezli olduunu savunarak doast kavramn reddederek ve
Budizmden dolay tanrsal varlklara atfta bulunmakszn bir din tanm ortaya
koymalar bakmndan bu aratrmaclar Din Bilimi alannda yeni bir r
amlardr.163

Bu okula mensup bilim adamlar, kutsal kategorisinin sistematik

incelemesini yaparak bu kategorinin indirgenemezliini savunmulardr. Bunlarn, dini


fenomenleri tanmlarken kutsal/profan ayrmn temel kriter olarak benimsedikleri
grlmektedir. Durkheim ile birlikte kurduklar LAnne Sociologique dergisinin ikinci
saysnda kan Essai sur la nature et la fonction du sacrifice (Kurbann Mahiyeti ve
levi zerine Deneme) balkl makalede Henri Hubert ve Marcel Mauss, kutsal
kavramn hep sfat eklinde kullanmaktadrlar: kutsal eyler, kutsal hayvan, kutsal
karakter, kutsal dnya, kutsal ta, kutsal yer, kutsal aileler, kutsal oda, kutsal ate,
kutsal kyafet vs. Kurbann mahiyetinin ve toplumsal ilevinin incelendii bu almada
kurbann, dini bir fiil olduu ve dolaysyla da dini bir ortamda ve genelde din
grevlileri tarafndan gerekletirildii belirtilmektedir. Fakat kurban merasiminden
nce hem kurban sunan, hem kurban kesen, hem kurban mahalli, hem kesim aletleri,
hem de kurbann kendisi, profan bir karaktere sahip olduklar iin, kurban merasiminin
ilk safhas, bunlar kutsal dnyaya sokacak ayinlerin gerekletirilmesinden ibarettir.164
Bylece nemli bir dini fenomen olan kurban ritelini zmlerken profan/kutsal temel
ayrmna

dayanan

Hubert

ve

Mauss,

kurban

fenomeninin

zet

olarak

kutsalla(tr)ma/profanla(tr)ma srelerinden ibaret olduunu ifade etmektedirler.


162

Jacques Waardenburg; Din Bilimlerinin Tarihesi, (ev.: Ramazan Adbelli), Erciyes niversitesi
Sosyal Bilimler Enstits Dergisi, Say 16, Yl 2004/1, s. 290. Ayrca bkz. Andrew Strathern; Pamela J.
Stewart; Ritual Studies and Cognitive Science: Anthropologys Shifting Boundaries, Harvey
Whitehouse; James Laidlaw (eds.); Religion, anthropology, and cognitive science, Carolina Academic
Press, Durham 2007, s. xi.
163
Yves Lambert; La Tour de Babel des dfinitions de la religion, Social Compass, Vol. 38, No. 1
(1991), s. 74.
164
Henri Hubert; Marcel Mauss; Essai sur la nature et la fonction du sacrifice, LAnne Sociologique
II, 1899, s. 47.

45

Ancak Hubert ve Mauss, bu ayrmn ontolojik bir ayrm deil, toplumbilimsel bir ayrm
olduu sonucuna varmaktadrlar. Dini kavramlar toplumsal olgularla, kutsal nesneleri
de toplumsal nesnelerle zdeletiren Hubert ve Maussa gre toplumsal eylerle ilgili
olduu iin kurbann ilevi toplumsaldr.165
Ayn dergide kan De la dfinition des phnomnes religieux (Dini Fenomenlerin
Tanmlanmasna Dair) balkl yazsnda Durkheim, btn dini fenomenleri kapsayacak
bir tanm oluturmaya almaktadr. Tpk Hubert ve Mauss gibi kutsal terimini sadece
sfat olarak kullanan Durkheim, bu makalede btn dini organizasyonlarn, olgular,
kutsal ve profan ayrt etme temeline dayandn ve btn dinlerde tanr kavram
bulunmasa da (rnein Budizm gibi) kutsal/profan kartlnn bulunduunu
belirtmektedir.166 Fakat yine Hubert ve Mauss gibi Durkheim da kutsal kavramn
ontolojik bir kategori olarak deil, betimleyici ve analitik bir kategori olarak ele
almaktadr. Zira Durkheimn amac dini fenomenleri, teolojik yaklamn ele ald
adan

deil,

bilimsel

yntemi

benimseyen

toplumbilim

perspektifinden

deerlendirmek, yani metafizik ve teolojik postlatlarn yerine objektif prensipleri


geirmektir.167 Les rgles de la mthode sociologique adl eserinin birinci basksnn
nsznde Durkheim, amacnn, bilimsel rasyonalizmi beeri davranlara uygulamak
olduunu ifade etmektedir.168 Bu nedenle de Toplumbilimin inceleme konusu olarak
setii nesnelerin temel nitelii gzlemlenebilir, yani duyularla kavranlabilen alana ait
olmas gerekiyordu.169 nanlarndan kaynaklanan nyarglara dayanan tanmlamalarn
herhangi bir bilimsel deeri bulunmadna dikkat eken Durkheim, metafizik adan
ntr ve nesnel bir kavram olarak ilem gren kutsal kavramn, herhangi bir grup
tarafndan kutsal kabul edilen ey olarak ele almaktadr. Bylece bu yaklamda dini
fenomenler, birer dini gereklik olarak deil, birer toplumsal gereklik olarak
grlmektedir.170 Zira bir nesnenin, bir zaman diliminin veya bir meknn bizatihi

165

Henri Hubert; Marcel Mauss; Essai sur la nature et la fonction du sacrifice, s. 137.
Emile Durkheim; De la dfinition des phnomnes religieux, LAnne Sociologique II, 1899, s. 15,
19.
167
nver Gnay; Din Sosyolojisi, 5. Bask, nsan Yaynlar, stanbul 2002, s. 137.
168
Emile Durkheim; Les rgles de la mthode sociologique, Paris 1895, s. viii.
169
Emile Durkheim; De la dfinition des phnomnes religieux, s. 2.
170
William E. Paden; Before the Sacred Became Theological: Rereading the Durkheimian Legacy,
Thomas A. Idinopolus; Edward A. Yonan (eds.); Religion and Reductionism: Essays on Eliade, Segal,
and the Challenge of the Social Science for the Study of Religion, E. J. Brill, Leiden 1994, s. 203-208.
166

46

kutsal bir deeri yoktur; bunlara kutsallk nitelii kazandran toplumun kendisidir.171
Kutsallk dncesinin kaynan toplum olarak belirleyen Durkheim, LAnne
Sociologique dergisinin Dini Sosyoloji blmnden sorumlu Hubert ve Maussun
almalarndan da ilham alp bu dncelerini gelitirerek172 1912 ylnda yaymlanan
Les formes lmentaires de la vie religieuse173 adl mehur eserinde ayrntl bir biimde
sunmaktadr:
ster basit, ister karmak olsun, btn dini inanlar ayn ortak zellii tamaktadrlar:
Bunlar, insanlarn tasarladklar gerek ya da ideal eylerin genellikle profan ve kutsal
kelimelerinin yeterince iyi karlad iki farkl terimin belirttii iki snf, iki kart tr
eklinde snflandrlmasn iermektedirler. Dnyann, biri kutsal olan her eyi, dieri de
profan olan her eyi ieren iki alana blmlenmesi dini dncenin ayrt edici zelliidir;
inanlar, mitler, cinler, efsaneler eyann doasn, bunlara atfedilen faziletleri ve gleri,
bunlarn birbirleriyle ve profan eylerle olan ilikilerini ifade eden temsiller ya da temsil
174
sistemleridir.

1899da yaymlanan makalesinde dini fenomenlerin ortak temel zelliinin kutsal ve


profan ayrmna dayand hususunu burada da belirttikten sonra Durkheim bu konuyu
daha geni bir ekilde aklamaktadr: [] dini fenomene zg olan ey, onun her
zaman bilinen ve bilinebilen evreninin var olan her eyi ieren, fakat birbirini tamamen
dlayan iki kutupsal tre blmlenmesini gerektirmesidir.175 Bylece Durkheima
gre dini sistemlere konu olan her ey kutsal ve profan olmak zere iki antitetik alana
ya da kategoriye ayrlmaktadr.176 nsanlk tarihinde kutsal ve profan kategorileri
dnda birbirine bu derece kart baka kategoriler bulunmadn dile getiren
Durkheima gre kutsal ve profan insan zihni her zaman ayr trler, aralarnda hibir
ortak nokta bulunmayan iki dnya olarak tasavvur etmitir. Fakat dinlere gre bu
kartlk farkl ekillerde tasavvur edilmitir.177 Bu tasavvurun kayna ise toplumdur.
171

Veikko Anttonen; What is it that we call 'religion'? Analyzing the epistemological status of the sacred
as a scholarly category in comparative religion, Armin W. Geertz; Russell T. McCutcheon (eds.);
Perspectives on Method and Theory in the Study of Religion, Brill, Leiden 2000, s. 196; Veikko
Anttonen; Rethinking the Sacred: The Notions of 'Human Body' and 'Territory' in Conceptualizing
Religion, Thomas A. Idinopulos; Edward A. Yonan (eds.); The Sacred and Its Scholars: Comparative
Methodologies for the Study of Primary Religious Data, Brill, Leiden 1996, s. 37.
172
Franois-A. Isambert; L'Elaboration de la notion de sacr dans l' cole durkheimienne, Archives
des sciences sociales des religions, Volume 42, Numro 1 (1976), s. 38-39.
173
Durkheimn bu eseri ilk kez H. Cahit tarafndan dilimize Din Hayatnn ptidai ekilleri bal ile
evrilerek 1923 ylnda Arap harfleriyle baslmtr. Bu eseri gnmz Trkesine Fuat Aydn
kazandrmtr (Dini Hayatn lkel Biimleri, Ata Yaynlar, stanbul 2005).
174
Emile Durkheim; Les formes lmentaires de la vie religieuse, Quatrime Edition, Presse
Universitaires de France, Paris 1960, s. 50.
175
Emile Durkheim; Les formes lmentaires de la vie religieuse, s. 56.
176
Robert Launay; Sacred and Profane, New Dictionary of the History of Ideas, Volume 4, Charles
Scribner's Sons, New York 2005, s. 2146.
177
Emile Durkheim; Les formes lmentaires de la vie religieuse, s. 53.

47

Zira dini g, toplumun, bireylerine telkin ettii nesnel duygudan baka bir ey deildir.
Fakat bu duygu, onu hisseden bireylerin bilinlerinin dna yansmaktadr.
Nesnellemek iin bu duygu bir nesnede sabitlemekte, bu da kutsal hle gelmektedir.178
1930lu yllarn sonunda Roger Caillois (19131978) ve Michel Leiris (1901-1990) ile
birlikte Georges Bataille (1897-1962), insan varoluunun sosyal boyutunda kutsaln
merkezi roln incelemek zere Sosyoloji Kolejini (Collge de Sociologie) kurmutur.
Bu grup, Durkheimn kutsal ile profan arasndaki kartla ilikin dncelerini temel
alarak benimsedii yaklam kutsal Sosyoloji eklinde isimlendirmitir.179 kinci
Dnya Savandan sonra Bataille, Eliaden Parise yerlemesine yardmc olmutur.180
1948den itibaren Eliade, Bataillen nerettii Critique dergisine yazlaryla katlmaya
balamtr.181
Durkheimn kutsaln kayna konusundaki grlerini eletiren sveli din adam ve
dinleri tarihisi Nathan Sderblom, 1913te yaymlanan Encyclopaedia of Religion and
Ethicste yazd holiness (kutsallk) maddesinde Tanr kavramndan ziyade dinde
nemli olann kutsallk olduunu ve belirli bir tanr kavramna sahip olmadan gerek bir
dinin var olabileceini; fakat kutsal ve profan arasnda ayrm gzetmeyen gerek bir
dinin mevcut olmadn ileri srmektedir.182 Bylece yirminci yzyln balarndan
itibaren din bilimcilerin birou dini fenomenleri anlamak ve aklamak bakmndan
kutsal kavramnn son derece nemli bir yere sahip olduu konusunda ortak bir gre
vardklar grlmektedir. Fakat din bilimcilerin uzlaamadklar nokta, bu kavramn
ierii ve bunun nasl ele alnmas gerektii hususudur. rnein Gerardus van Leeuw ve
W. Brede Kristensen gibi din fenomenologlar, sistematik almalarndaki materyali,
kutsaln biimlerini ve sembollerini gz nnde bulundurarak kutsal faaliyetin (akn)
178

Emile Durkheim; Les formes lmentaires de la vie religieuse, s. 327.


Paul Stonge; In the Name of All is Holy: Classification and the Sacred, eSharp, No. 7 (Spring 2006),
s. 7.
180
Steven M Wasserstrom; Religion after Religion: Gershom Scholem, Mircea Eliade, and Henry Corbin
at Eranos, Princeton University Press, Princeton 1999, s. 141; Mircea Eliade; Les moissons du solstice.
Mmoire II, 19371960, Gallimard, Paris 1988, s. 117;
181
1948 ile 1954 yllarnda arasnda bu dergide Eliaden kan yazlar unlardr: Science, idalisme et
phnomnes paranormaux , Critique, n 23 (1948), s. 315-323; La mythologie primitive , Critique, n
27 (1948), s. 708-717; Origines et diffusion de la civilisation , Critique, n 29 (1948), s. 897-908; La
souverainet et la religion indo-europennes , Critique, n 35 (1949), s. 342-349; Phnomnologie de
la religion et sociologie religieuse , Critique, n 39 (1949), s. 713-720. Actualit de la mythologie ,
Critique, n 43 (1950), s. 236-243; Symbolisme et histoire des religions , Critique, n 83 (1954), s.
323-337.
182
Nathan Sderblom; Holiness (General and Primitive), James Hastings (ed.); Encyclopaedia of
Religion and Ethics, Volume VI, Reprint, Edinburgh 1981, s. 731732.
179

48

nesnesi ile (beeri) znesi etrafnda dzenlemilerdir. Friedrich Heiler (18921967) ve


Gustav Mensching (19011978) gibi din bilimciler ise kutsaln mahiyeti, biimleri ve
yapsal trlerine gre materyallerini dzenlemilerdir.183
1.1.2. Eliadea Gre Kutsal Kavram
Paola Pisinin de belirttii gibi ncelikle Eliaden kinci Dnya Savana kadar kaleme
ald din bilimi incelemelerinde tek tk geen ve ou zaman isim olarak deil de sfat
eklinde kullanlan kutsal

kavramnn ncelikli

analiz

objesi olarak henz

kullanlmadna dikkat ekmek gerekir. Eliaden o dnemde kaleme ald Alchimia


Asiatic (1935), Cosmologie i alchimie babilonian (1937), veya 19361937 yllarnda
Bkre niversitesinde verdii derslere dayanan Comentarii la legenda Meterului
Manole (1943) gibi incelemelerde yapmak istedii ey daha ziyade folklor ve mitolojide
bozulmu vaziyette bulunan ve yaratltan nceki blnmemi btnle yeniden dhil
olma meselesi (rintgration) etrafnda ekillenen ve bir bakma balangta/bidayette
mevcut olan arkaik bir metafiziki yeniden oluturmaktr.184 Dolaysyla Eliaden
kutsal kavramn youn bir ekilde kullanmas kinci Dnya Sava sonrasna tekabl
etmektedir. Onun bu kavram dini fenomenlerin incelenmesinde temel bir analiz objesi
olarak belirledii ve onu tanmlad ilk ve en nemli almas Trait dhistoire des
Religions185 adl kitabdr. Eliaden bu kitabna bakldnda Daniel L. Palsn hakl
olarak belirttii gibi ilk bakta Eliaden Durkheimn kutsalla ilgili teorisini tekrar
ettii sanlabilir.186 Fakat daha yakndan bakldnda profan bireyle ve bunun kart
olan kutsal da toplumla ilikilendiren ve zdeletiren Durkheimn din teorisi ile
Eliadenki arasnda son derece nemli farkllklar bulunmaktadr.187 Durkheimn Les
formes lmentaires de la vie religieuse adl mehur kitabndan otuz be yl sonra,
183

Frederick J. Streng; Sacred, Encyclopdia Britannica, Encyclopdia Britannica 2007 Ultimate


Reference Suite, Chicago 2007.
184
Paola Pisi; I tradizionalisti e la formazione del pensiero di Eliade, Luciano Arcella; Paola Pisi;
Roberto Scagno (eds.); Confronto con Mircea Eliade: Archetipi mitici e identit storica, Jaca Book,
Milano 1998, s. 48.
185
Bu eserin Trkeye biri Franszcadan dieri de ngilizceden aktarlan iki evirisi bulunmaktadr:
Mircea Eliade; Dinler Tarihine Giri, (ev.: Lale Arslan), Kabalc Yaynlar, stanbul 2003; Mircea
Eliade; Dinler Tarihi. nanlar ve badetlerin Morfolojisi, (ev.: Mustafa nal), Serhat Kitabevi, Konya
2005.
186
Her ne kadar Eliaden kutsal/profan kategorilerinin kartl zerine kurduu teorisinde yer alan bu
terimleri daha derin bir ayrm gzeterek ele alsa da Gill gibi baz aratrmaclara gre Eliade bunlar
Durkheimin almalarndan uyarlamtr. rnein bkz. Glen R. Gill; Northrop Frye and the
Phenomenology of Myth, Doctoral Dissertation, McMaster University, 2003, s. 24.
187
Daniel L. Pals; Seven Theories of Religion, Oxford University Press, New York 1996, s. 164.

49

antropologlarn yararllndan kuku duymaya baladklar bir dnemde Eliade, kutsal


kavramn sosyal olgular sahasnda deil de dini olgular sahasnda yeniden tanmlamak
amacyla Trait dhistoire des Religions isimli eserinde kutsal ile profan ayrmn
yeniden ele almtr.188 Bu kitabn nsznde dini fenomenin nceden tanmlanmasnn
yarar hakknda kuku duyduunu belirten Eliade, kutsal tanmlamann kolay bir i
olmadn ifade ettikten sonra Marcel Maussun rencisi Fransz sosyolog Roger
Cailloisnn ilk basks 1939da yaplan Lhomme et le sacr isimli eserinin nsznn
ilk satrlarn olduu gibi aktarmaktadr:189
Aslna baklrsa genel itibariyle kutsal [le sacr] hakknda geerli olarak ifade edilebilecek
tek ey onun bizzat tanmnda yer almaktadr: yani o [kutsal] profana kardr/karttr. Bu
kartln mahiyeti ve biimi aydnlatlmaya alld anda en byk engellerle
karlalr. Ne kadar basit/temel olursa olsun hibir forml, olgularn labirentvari
190
karmaklna uygulanamaz.

Cailloisnn tabiriyle basit/temel; fakat ayn zamanda olduka mulk olan bu


tanmlamay Eliaden benimsemesinin sebebi, kutsal ile profan arasndaki kutupsalln
arkaik ve evrensel olmasdr.191 Bundan dolay Eliade bu tanmlamann, tabu, ritel,
sembol, mit, tanr vs. gibi Dinler Tarihinin ele ald btn dini fenomenleri kapsayc
olmasn istemektedir. Zira Eliadea gre [d]ini fenomenle ilgili imdiye kadar yaplan
tanmlarn ortak noktas udur: Her tanm kendine gre kutsal ve dini hayat, profann
ve sekler hayatn kart olarak gstermektedir.192
Btn dini fenomenlerin ortak paydas ya da baka bir tabirle asgari mtereki olarak
ele alnan kutsal kavramnn etimolojisi hem yukardaki tanmlamann daha iyi
anlalmasn salayacak hem de bu kavramn Franszcadaki semantik alannn
Trkedekinden birok ynyle farkl ve de ok daha geni olduunu gsterecektir.
1.1.2.1.

188

Kutsal Kavramnn Etimolojisi

Florin Turcanu; Mircea Eliade: Le prisonnier de lhistoire, La Dcouverte, Paris 2003, s. 373.
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 11.
190
Roger Caillois; Lhomme et le sacr, Gallimard, Paris 1950, s. 17. Cailloisnun Eliade zerindeki
etkisinin sanlandan ok daha fazla olduunu savunan William E. Paden, Cailloisnn ad geen eseri ile
Eliaden Le sacr et le profane isimli eseri karlatrarak bu iki eser arasnda on bir noktada benzerlik
bulunduunu saptamtr (William E. Paden; Before the Sacred Became Theological: Rereading the
Durkheimian Legacy, s. 201, dip. 35).
191
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, Gallimard, Paris 1975, s. 130.
192
Eliade; Trait, s. 15. Vurgular yazara aittir.
189

50

Trk Dil Kurumu tarafndan yaymlanan Trke Szlkte kutsal terimi u ekilde
tanmlanmaktadr:
1. din b. Gl bir dini sayg uyandran veya uyandrmas gereken, kutsi, mukaddes.
2. Tapnlacak veya yolunda can verilecek derecede sevilen, kutsi, mukaddes: "Akn kutsal
tarafna inanmam sarholuk belirtisi diye yorumladm."- H. E. Advar.
3. Bozulmamas, dokunulmamas, kar klmamas gereken, stne titrenilen:
"Demokraside, insann en doal, en kutsal haklar bir pazarlk konusu olur."- N. Cumal.
193
4 . felsefe. Tanr'ya adanm olan, tanrsal olan.

Grld gibi Trkede sadece sfat olarak kullanlan kutsal terimi Franszcada hem
sfat (sacr) hem de isim olarak (le sacr) kullanldna dikkat etmek gerekmektedir.
Sacrer fiilinin gemi zaman ortac olan sacr terimi Latincedeki sacer kelimesinden
tremitir. 1856 ylnda drdnc basks yaplan Dictionnaire national ou Dictionnaire
universel de la langue franaisede kutsal kelimesinin tanm yaplrken, onun profann
kart olduu belirtilmektedir.194 Latincedeki profanus teriminden tremi olan
Franszcadaki profane kelimesi de kutsal szc gibi hem isim hem de sfat olarak
kullanlmaktadr. Profanus szc, nnde, dnda anlamlarna gelen pro neki ile
tapnak, mabet anlamna gelen fanum teriminin bileiminden olumaktadr.195 Aslen
kutsal terimi, tapnaa, yani tanrsal alana ait olan eyleri ifade etmek iin
kullanlyordu.

Dolaysyla

sacer

tabiri

hem

alanlar

hem

de

nesneleri

nitelendirebiliyordu.196 Profanus ise bu alann dndaki alana ait olan eyleri ve srf bu
tr meknlar belirtmek iin kullanlmtr. Bu szckten tretilen profanare fiili,
sunuyu, tapna evreleyen duvarn dna kartmak anlamna geliyordu.197 Aslnda
meknsal ayrla dayanan bu profan/kutsal kartl, Romallarn iki kutuplu din
anlaynn ve dikotomik sosyal dzeninin bir yansmas olarak karmza kmakta ve
Philippe Borgeaudnun belirttii gibi Romallarn kamu ile zel arasnda kurduklar
193

Kutsal, Trke Szlk, 10. Bask, Trk Dil Kurumu, Ankara 2005, s. 1271.
Sacr, Dictionnaire national ou Dictionnaire universel de la langue franaise, Tome deuxime,
Quatrime dition, Paris 1856, s. 1246; En ce sens il soppose Profane. Ayrca bkz. Sacr,
Dictionnaire national ou Dictionnaire de lAcadmie Franaise, Tome second, Septime dition, Paris
1798, s. 693; Sacr, Nouveau dictionnaire universel, Tome second, Paris 1870, s. 1246: Nest gure
usit que par opposition au profane ; Sacer, -cra, crum , A. Ernout; A. Meillet; Dictionnaire
tymologique de la langue latine. Histoire des mots, Troisime dition, Librairie C. Klincksieck, Paris
1951, s. 1033: Ce qui est sacrum (ou sacre) soppose a ce qui est profanus
195
Profane, Dictionnaire national ou Dictionnaire universel de la langue franaise, s. 995.
196
Andrew Spicer; Sarah Hamilton; Defining the Holy: The Delineation of Sacred Space, Andrew
Spicer; Sarah Hamilton (eds.); Defining the Holy: Sacred Space in Medieval and Early Modern Europe,
Ashgate, Aldershot 2006. s. 2.
197
Carsten Colpe; Sacred and the Profane, The, Lindsay Jones (ed.); Encyclopedia of Religion, Second
Edition, Volume 12, Macmillan Reference USA, New York 2005, s. 7964; W. S. Urquhat; Profanity,
James Hastings (ed.), Encyclopedia of Religion and Ethics, Volume X, Reprint, Edinburgh, 1980, s. 379.
194

51

kartla benzemektedir. Zira Latincede bir i avlu ya da bir ara yer bulunmad iin
kii ya bir eyin iinde ya da dnda olabiliyordu.198
Bu etimolojik veriler, Cailloisnn ad geen eserinde kutsal ve profann semantik
alanlarnn

bir

birine

nispetle,

yani

greceli

olarak

belirlendii

hususunu

dorulamaktadr. Bu tanmlamaya gre kutsaln bittii yerde profan, profann bittii


yerde ise kutsal balamakta. Dier bir deyile, kutsal olmayan profan, profan olmayan
ise kutsal kabul edilmektedir. Bu anlaya gre kutsal ve profan, iki antitetik kategori
oluturmaktadr. Daha nce belirtildii gibi Durkheimin anlad kutsal/profan
kutupsall da bu dorultudadr. Fakat Eliade, dini fenomenler dnyasnda meselenin
daha karmak olduuna dikkat ekmektedir. rnein kutsal/profan diyalektii
sayesinde profan bir nesne kutsallk kazanarak her iki vasf da ayn anda kendinde
tayabilmektedir. Dolaysyla Eliadea gre kutsal ile profan arasndaki iliki antitetik
olmaktan ziyade diyalektiktir. Zaten Eliaden kutsal/profan diyalektiinden sz etmesi
bundan dolaydr. Yani her ne kadar bu iki kavram bir birine kart olsa da kutsal (tez)
ve profan (antitez) ayn nesnede ayn anda varolabilmektedir (sentez). Bu durumu ifade
etmek iin Eliade, coincidentia oppositorum (kartlarn birlemesi) kavramna
bavurmaktadr. Bylece Eliaden kulland coincidentia oppositorum kavram kutsal
ve profann bu paradoksal sentezini ifade etmektedir. leride ayrntl olarak
greceimiz bu konuya gemeden nce kutsal kavramnn etimolojik analizine devam
ettiimizde bu kavramn semantik alannn snrlar daha da netleecektir. Az nce,
kutsal (sacr) teriminin Latincedeki sacer kelimesinden tretildii belirtilmiti. Sacer
szcu ise sancire teriminden tremektedir. Bu terim de, var olmak, gerek olmak
anlamlarna gelen sak- kknden tremitir. Bylece sacer terimi, sak- hle getirmek,
yani geerlilik ve gereklik kazandrmak, bir eyin gerek hle gelmesini salamak
anlamna gelmektedir.199 Bu da kutsal kavramnn ayn zamanda ontolojik bir boyuta
sahip olduunu gstermektedir.
1.1.2.2.

Rudolf Ottonun Etkisi

lk defa Portekizin bakenti Lizbondaki Romanya Bykeliliinde basn sekreteri


198

Philippe Borgeaud; Karlama Karlatrma. Dinler Tarihi Aratrmalar, (ev.: Mehmet Emin
zcan), Dost Kitabevi, Ankara 1999, s. 37.
199
Julien Ris; Sacr, Paul Poupard (dir.); Dictionnaire des religions, 2e dition corrige, Presses
Universitaires de France, Paris 1985, s. 1483.

52

olarak grev yapt 1942 ylnda okuduu Cailloisnun kitabndaki kutsal tanmn
benimseyen Eliade,200 daha sonraki yllarda yazd eserlerde bu kavramn mphem ve
eksik kalan taraflarn tamamlamaya almtr. Bu konuda Rudolf Ottonun zellikle
Das Heilige: ber das Irrationale in der Idee des Gttlichen und sein Verhltnis zum
Rationalen 201 (Kutsal Tanrsal Dncesindeki rrasyonel Unsur ve Bunun Rasyonel
Olanla likisi) isimli eserinin son derece nemli bir rol oynad grlmektedir.
1917de yani milyonlarca insann lmne sebep olan ve Baty hem maddi hem de
manevi bir bunalma srkleyen Birinci Dnya Savann hemen akabinde yaymlanan
bu eser, modernleme hareketinin etkisiyle Batda meydana gelen dini duygu ve
deerler erozyonuna kar sergilenen en belirgin tepkilerden birini temsil etmektedir.
Ottonun ad geen eserini William Jamesin The Varieties of Religious Experience
[Dini Tecrbe eitleri] balkl kitabyla karlatran Eliadea gre dini fenomenin
anlalmas bakmndan en iyi girii202 oluturan Jamesin bu kitabnn piyasaya
kmasndan on be yl sonra o rol Ottonun kitab stlenmitir. Ottonun 1937de
lm zerine yazd bir yazda Eliade,203 Almanyann Schleiermacherden sonra

200

Mircea Eliade; Fragments dun journal II : 19701978, Gallimard, Paris 1981, s. 430.
Ottonun bu eseri ngilizceye 1923 ylnda The Idea of the Holy (Trans. John W. Harvey; Oxford
University Press, Oxford 1923) bal altnda evrilmitir. 1929da Andr Jundt bu eseri Franszcaya
evirmitir: Le sacr. L'lment non rationnel dans l'ide du divin et sa relation avec le rationnel (Payot,
Paris 1929). Franszcada kutsal terimini ifade etmek iin tek bir kelime (sacr) bulunurken ngilizcede iki
kelime bulunmaktadr (holy ve sacred). ngilizcedeki holy ve sacred terimleri farkl kklerden tremi
olsalar da eanlamladrlar. Bundan dolay da ngilizce kaynaklarda kutsal ifade etmek iin her iki
kavram da kullanlmaktadr. Ancak braniceden ve Yunancadan ngilizceye evrilen Kutsal Kitap
metinlerinde geen branicedeki qadosh ve Yunancadaki hagios kavramlar karlnda sadece holy
terimi benimsenmitir (John R. Hinnells (ed.); A New Dictionary of Religions, Blackwell Publishers,
Oxford 1995, s. 437; Willard Gurdon Oxtoby; Holy (The Sacred), Philip P. Wiener (ed.); Dictionary of
the History of Ideas, Volume 2, Charles Scribners Sons, New York 1973, s. 511; Eric J. Sharpe; Dinler
Tarihinde 50 Anahtar Kavram, (ev.: Ahmet G), Arasta Yaynlar, Bursa 2000, s. 49). Eliaden ilk
olarak Almanca yaymlanan Das Heilige und das Profane: Vom Wesen des Religisen (Rowohlt
Taschenbuchverlag, Hamburg 1957) adl kitab ngilizceye The Sacred and the Profane: The Nature of
Religion (Harcourt, New York 1959) ve Franszcaya Le sacr et le profane (Gallimard, Paris 1965)
bal ile evrilmitir. Ottonun ad geen eserinin ngilizce evirisinde Almanca Heilige terimi
karlnda holy szc kullanlrken Eliaden sz konusu kitabnn balnda yer alan ayn Almanca
kelime karlnda sacred teriminin tercih edilmesi, ngiliz dilinde holy ile sacred terimlerinin eanlaml
olarak kullanldn bir kez daha gstermektedir. Dolaysyla Eliaden bu kitab yazarken ilham ald
Ottoya yaknln Franszcann daha iyi yansttn syleyebiliriz: Le sacr (Otto), Le sacr et le
profane (Eliade).
202
Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, LHerne, Paris 2001, s. 123.
203
Mircea Eliade; La moartea lui Rudolf Otto, Revista Fundaiilor Regale (1937) 4, No. 9, s. 676-79.
Bu yaz, 1943 ylnda baslan Insula lui Ethanasius adl kitapta yeniden yaymlanmtr (s. 276-281). Bu
kitap Franszcaya Alain Paruit tarafndan iki farkl cilt hlinde tercme edilmitir: Mircea Eliade; Lle
dEuthanasius, LHerne, Paris 2001 ve Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, LHerne,
Paris 2001. Eliaden Otto ile ilgili yazs, Une nouvelle philosophie de la lune balkl kitapta yer
almaktadr (s. 123-127).
201

53

Din Felsefesi alannda en retken ve en orijinal dehalarndan birisini kaybettiini204


belirterek onun nemini vurgulamakta ve Ottonun orijinalliinin Das Heiligede yeni
bir tez ileri srmesinden kaynaklandn dile getirmektedir. Ottonun tezi, insann
kendisini yaratanna baml hisseden bir yaratlmn duygusunu betimlemeye
almaktadr. Ottoya gre bu insan, yaratlm yani baka birinin eseri olduunu
hissetmekte ve onun varl, duruma gre farkl duygular meydana getirmektedir.205 Bu
bakmdan da Ottonun bu hareket tarz Eliade iin ufuk ac olmutur. Ottonun adn
ilk kez niversitede Felsefe hocas Ionescunun derslerinde duyan Eliade, onu 1937
ylnda yazd Not despre geniu206 (Deha Hakknda Notlar) balkl bir yazsnda
zikretmektedir. Doktorasn yapmak zere gittii Hindistann Kalkta ehrinden
Ottoya 1929da yazd mektupta Das Heiligey Rumenceye evirmek istediini
bildirmesi Eliaden bu eseri nemli bulduunu gsteren argmanlardan bir tanesidir.207
svirenin Ascona ehri yaknlarnda Olga Frbe-Kapteyn (18811962)in Bat ile
Douyu buluturmak zere 1933ten beri yllk dzenledii Eranos konferansnda
sunduu Puissance et Sacralit dans lHistoire des Religions balkl bildiride208
Eliade, Ottonun ad geen bu kk ebatl eserinin onlarca basks yapldn, ondan
fazla dile evrilerek dnya apnda yank uyandrdn ifade ettikten sonra Bu esiz
baar nasl izah edilir? sorusunu sormak suretiyle bu esere olan hayranln bir kez
daha dile getirmektedir. Eliade, Ottonun benimsedii yaklam yeniliki ve orijinal
bulmaktadr, nk;
Tanr ve din fikirlerini incelemek yerine Rudolf Otto, dini tecrbe biimlerini zmlemeye
gayret etmitir. [Otto] ok byk bir psikolojik incelik ve hem teolog hem de dinler
tarihisi vasflarn birlikte tamasyla bu tecrbenin ieriini ve ona zg zellikleri aa
karmay baarmtr. [Otto] dinin rasyonel ve speklatif ynn ihmal ederek zellikle
209
onun irrasyonel yn zerinde younlamtr.

Almanca olarak 1957de yaymlanan Das Heilige und das Profane [Fr. Le Sacr et le
204

Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, s. 127.


Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, s. 124-125.
206
Mircea Eliade; Not despre geniu, Vremea (1937) 10, no. 511:4. Bu yaznn ngilizce Mac Linscott
Ricketts tarafndan evirisi: Mircea Eliade; Notes about Genius (from Fragmentarium), Norman J.
Girardot; Mac Linscott Ricketts (eds.); Imagination an Meaning, s. 196-198.
207
Florin Turcanu; Mircea Eliade: Le prisonnier de lhistoire, s. 84. 1917 ylnda yaymlandktan sonra
Ottonun bu eseri 1923 ylnda ngilizceye, 1924te spanyolcaya, 1925 ylnda talyancaya, 1927de
Japoncaya, 1928 senesinde Hollandacaya ve 1929 ylnda Franszcaya tercme edilmitir (Robert F.
Davidson; Rudolf Ottos Interpretation of Religion, Princeton University Press, Princeton 1947, s. 3).
208
lk nce: Eranos-Jahrbuch 1952 (Band XXI) : Mensch und Energie balkl kitapta (Rhein-Verlag
Zrich 1953, s. 1144) yaymlanan bu bildiri daha sonra Eliaden Mythes, rves et mystres (Gallimard,
Paris 1957) eserinin altnc blm olarak (s. 154191) yeniden yaymlanmtr.
209
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 154.
205

54

profane] isimli eserinin giri blmnde bu ifadeleri tekrarlayan Eliade,210 Das


Heiligenin ilk basksndan krk yl sonra Ottonun zmlemelerinin geerliliini hl
korumaya devam ettiini de ekleyerek byk lde Ottonun bulgularna dayanarak ve
ondan ald kavramlarla kutsal kavramn ayrntl bir ekilde betimlemektedir. Fakat
Eliade dindeki rasyonel olan unsurlarla rasyonel olmayan unsurlar arasndaki ilikiler
deil de btnl ierisinde kutsal fenomeni ilgilendirmektedir. Bundan dolay
Eliaden kutsal fenomenini sadece irrasyonel ierii asndan deil, btn karmakl
iinde sunmay amalad grlmektedir.211
Eliaden bambaka (ganz andere) ve kutsal terimlerini kullanmas, onun
dncelerinin Rudolf Ottonunkilerle ilikilendirilmesine neden olmutur. Oysa Otto
ile Eliaden hem ele aldklar konular hem de bunlar deerlendirirken benimsedikleri
yaklamlar bakmndan nemli farkllklar bulunmaktadr. Hristiyanl temel alarak
zmlemeler yapan ve onu dier btn dnya dinlerinden, zellikle de fanatik bir
din212 olarak grd slamdan stn olduunu ad geen eserinde srekli tekrar eden
Ottonun213 dinleri birbirleriyle karlatrrken aratrmacnn amacnn bunlarn en
mkemmel olann tespit etmek olduunu belirtmesi, onun teolojik ynelimini ve
dolaysyla da apolojetik tavrn ok ak bir biimde ortaya koymaktadr.214 Oysa
kutsal ok daha geni adan ele alan Eliade, arkaik toplumlardaki dini tecrbeler
zerinde younlaarak bunlar fenomenolojik adan, yani bu dini tecrbeleri
yaayanlarn gzyle deerlendirmeye almaktadr.
Otto ile Eliade arasndaki dier bir nemli farklla talyan dinler tarihisi Paola Pisi
dikkatimizi ekmektedir. Ottoya gre numinousun idrak edilmesi, farkllamam
olanla yeniden btnleme arzusunu deil yaratlmn bamllk duygusunu
dourmaktadr. Aslnda yaratlmlk duygusu Eliaden dncesinde yer almakta;
fakat bu duyguyu Eliade, insann btnln yeniden elde etme (rintgration)

210

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 15.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 16.
212
Rudolf Otto; Le sacr. L'lment non-rationnel dans l'ide du divin et sa relation avec le rationnel,
Payot, Paris 1949, s. 134.
213
Rudolf Otto; Le sacr, s. 16, 89, 123, 136, 194, 221.
214
Rudolf Otto; Le sacr, s. 228. Gttingen niversitesi (1901914) ile Breslau nivresitesinde (1914
1917) uzun yllar sistematik teoloji dersleri veren ve misyonerlik faaliyetlerini heyecanla destekleyen
Otto, ad geen eserini Dinler Tarihi ya da Din Psikolojisi perspektifinden deil Hristiyan Teolojisi
perspektefinden yazdn bildirmektedir (Robert F. Davidson; Rudolf Ottos Interpretation of Religion, s.
5, 9-10)
211

55

arzusunun kkeni olarak yorumlamaktadr.215


Ottoyu Eliaden nazarnda cazip klan ey, onun genel yaklamndan ziyade kutsal
kavramna getirdii almdr. Otto, insann dini igdye,216 din duygusuna217 ve daha
genel olarak kutsallk duygusuna,218 sahip olduunu ifade eden Ottonun kutsal btn
dinlerde canl bir prensip,219 a priori bir kategori,220 insan ruhunda mevcut olan a priori
bir unsur,221 eklindeki betimlemeleri kutsal baka faktrlere indirgenemez bir kategori
olarak ortaya koymaktadr. Ernst Troeltschn (18651923) grlerinden de etkilenen
Otto, ad geen kitabnda Alman filozof Jakob Friedrich Friesin (17731843) dini
inanc zerine oturttuu rasyonel a priori yerine bamsz bir dini a priori getirmitir. A
priori kavramn ortaya koyan Immanuel Kant, evrensel biimde grnen beeri
tecrbeyi rasyonel olarak yorumlayabilmek iin gerekli dnce kategorilerini insann
zihin yapsnda var olan a priori prensipler olarak kabul etmitir. Ayn dorultuda
hareket eden Otto, dini bilincin ancak byle bamsz ve a priori bir yorum kategorisi
araclyla aklanabilecei kanaatine varmtr. Bu temel varsayma dayanan Ottonun
din yorumu, dinin kkenini dini olmayan faktrlerle baml olarak izah etmek isteyen
psikolojik, sosyolojik ve antropolojik yaklamlara dorudan ve ak bir vaziyette kar
kmaktadr.222 Ottonun kutsal kavramn a priori bir kategori olarak deerlendirmesi,
dini, rasyonel adan deerlendirenlere kar bir cevap tekil etmektedir. Robert F.
Davidson, kutsal bamsz bir dini kategori olarak ele almasn Ottonun modern
teolojiye salad en nemli ve orijinal katk olarak deerlendirmektedir.223
Eliaden din bilimi almalarn zerine oturttuu temel varsaymlardan biri de
kutsaln indirgenemez bir kategori olduu hususudur. Eliade, dinin animizm, naturizm,
atalar klt, ilk baba cinayeti vs. gibi teorilerin rasyonel bak asyla harici faktrlere
dayandrlarak izah edilmeye alld bir dnemde, Ottonun kp dini duyguyu
insann iinde var olan bir unsur olarak savunmasn takdir etmektedir.

215

Paola Pisi; I tradizionalisti e la formazione del pensiero di Eliade, s. 105-106, dip. 92.
Rudolf Otto; Le sacr, s. 165, 228.
217
Rudolf Otto; Le sacr, s. 197.
218
Rudolf Otto; Le sacr, s. 195.
219
Rudolf Otto; Le sacr, s. 20.
220
Rudolf Otto; Le sacr, s. 160, 188, 229.
221
Rudolf Otto; Le sacr, s. 192, 214.
222
Robert F. Davidson; Rudolf Ottos Interpretation of Religion, s. 159, 160.
223
Robert F. Davidson; Rudolf Ottos Interpretation of Religion, s. 13.
216

56

1.1.2.3.

Kutsaln zellikleri

1.1.2.3.1.

Ganz Andere ya da Bambaka Olma

Eliadea gre kutsalla profan arasndaki kutupsallk arkaik ve ayn zamanda evrenseldir.
Kutsal, her zaman profandan tamamen farkl/bambaka bir ey olmutur.224 nsann
kutsalla karlamas sonucu yaad dini tecrbeyi psikolojik boyutuyla ele alan Otto,
Hristiyan Kilise Babas Augustinusun (354430) tiraflarnda ileri srd gr
dorultusunda kutsaln z ve mahiyeti itibariyle aklla ihata edilmesi mmkn
olmad iin ganz andere yani bambaka bir gereklik olduu kanaatindedir.225 Bu
tecrbe esnasnda insan,
Kutsaln, yani bu mysterium tremendumun, ezici bir kuvvet stnl yayan bu majestasn
karsndaki dehet duygusunu, iinde varln mkemmel btnlnn gelitii
mysterium fascinans karsnda dini korkuyu kefetmektedir. Otto, tanrsal kuvvetin bir
vehesinin ifa edilmesiyle ortaya ktklar iin btn bu tecrbeleri numene ilikin
(Latince numen= tanr) olarak belirtmitir. Numene ilikin olan adeta bir ganz andereymi
gibi, yani kkten ve tamamen farkl bir eymi gibi kendini gstermektedir: insani veya
kozmik olan hibir eye benzememektedir; insan onun karsnda bir hi olduu, "yalnzca
bir yaratk" olduu ve brahim'in Rabbe hitap ederkenki szleriyle, "sadece kl ve toz"
olduu (Yaratl, XVII, 27) duygusunu hissetmektedir.

226

Dnyevi ve beeri alann dna ait olan kutsaln temel zelliklerinden biri olan ganz andere,
yani bambaka olma hususu ifadeye dkld zaman ister istemez bu vasfn dar bir alana
hapsedilmi olduuna dikkat ekilmektedir.
Kutsal kendini her zaman, doal kuvvetlerden tamamen farkl bir kuvvet olarak aa
vurmaktadr. uras gerek ki dil, tremendumu veya majestas veya mysterium fascinans
doal alana veya insann profan ruhsal dnyasna ait terimlerle, ancak basite ifade edebilir.
Fakat bu analojik terminolojinin, tam olarak insann ganz andereyi ifade etmeye muktedir
olmayndan kaynaklandn biliyoruz: Dil, insann doal tecrbesini aan her eyi, bizzat
bu doal tecrbeden alnan terimlerle telkin etme durumuna indirgenmektedir.

227

1952 ylnda yazlan bu satrlar Eliade, bundan be yl sonra yaymlanan Le sacr et le


profane isimli eserinde228 tekrarlamaktadr. Fakat bu iki pasaj arasndaki ince ayrm,
224

Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 131.


Rudolf Otto; Le sacr, s. 48.
226
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 15-16.
227
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 155.
228
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 16.
225

57

Eliaden kulland terminoloji konusunda ipucu vermesi bakmndan nemlidir.


Yukardaki pasajda "doal" kuvvetlerden tamamen farkl bir kuvvet [puissance]
eklindeki ifade, Le sacr et le profaneda "doal" gerekliklerden tamamen farkl bir
gereklik [ralit] eklinde ifade edilmesinden ortaya yle bir denklem kmaktadr: 1)
kutsal=kuvvet,

2)

kutsal=gereklik.

Nitekim

Eliade,

bu

denklemi

bizzat

dorulamaktadr: [] kutsal, kuvvete ve her eyden nce gereklie edeerdir.229


1.1.2.3.2.

Kratofani ya da Kuvvetin Tezahr

Eliade, kutsaln yaps ve morfolojisiyle ilgili olarak Trait adl kitabnn birinci
blmnde ilk kez Yunanca kkenli kratofani kavramndan sz etmektedir:
Edwin W. Smith'in dedii gibi tuhaf, sra d eyler, allmam manzaralar, olaand
uygulamalar, bilinmeyen besinler, yeni yapm teknikleri tm bunlar, gizemli glerin
tezahrleri olarak grlrler. [] Bu tr olgularn hangi lde hierofani olarak kabul
edilebileceini daha sonra greceiz. Her halkarda bunlar, kratofani, yani gcn
tezahrdrleridir ve dolaysyla da bunlara sayg duyulmakta ve bunlardan
230
ekinilmektedir.

Hem bu pasajdan hem ad geen kitap ierisinde hierofani ve kratofani kavramlarnn


srekli olarak birlikte kullanlmasndan iki farkl kavram arasnda sk bir iliki
bulunduu anlalmaktadr. Bu iki kavram arasndaki iliki birka sayfa sonra yle izah
edilmektedir: Bu hierofanilere ilave olan g ve etkinlik kavramlaryla ska
karlatk; zaten geriye bunlarn kutsal niteliini kantlamak kaldndan dolaydr ki
biz bunlar kratofani diye isimlendirdik.231 Dolaysyla Eliade, hierofaniyi kutsal
nitelii belirgin olan bir kratofani olarak grmektedir. Bu aamada Alan L. Miller
iddiasnn232 tersine her hierofani bir kratofanidir.233 Fakat her kratofani bir hierofani
olmayabilir. Eliaden byle bir ayrma gitmesi, dini olgularla bysel olgular
arasndaki ayrm belirginletirmek istemesinden kaynaklanmaktadr. Ancak bu tr bir
ayrma gitmenin zorluklar kendini hissettirmektedir. Zira Doa, yalnzca bu
kratofaniler veya hierofanilerle bysel-dini (magico-religieux) bir nesne hline
gelmektedir234 eklindeki ifadesi Eliaden bysel olgularla dini olgular arasnda net

229

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 18.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 26.
231
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 33.
232
Alan L. Miller, Power, Lindsay Jones (ed.); Encyclopedia of Religion, Second Edition, Volume 12,
Macmillan Reference USA, New York 2005, s. 7346.
233
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 157.
234
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 356.
230

58

bir ayrm yapmayarak hepsini tek bir kavramsal at altnda toplama gayretinin ak bir
gstergesidir. Traitden iki yl sonra yaymlanan Le chamanisme et les techniques
archaques de lextase235 isimli eserde Eliaden hierofanileri ve kratofanileri kutsaln
bysel-dini tezahrleri olarak nitelendirilmi olmas da bunu gstermektedir.236
Bylece hem bysel fenomenleri hem de dini fenomenleri tek bir teorik zemine
oturtmak isteyen Eliadea gre bysel pratiklerle ilikili g tecrbeleri kratofanileri,
dinle ilikili g tecrbeleri ise hierofanileri meydana getirmi olmaktadr.237 Hemen
her yerde karlalsa da by, her zaman dinle birlikte olarak grnmesinden dolay bu
iki kavram arasnda net bir ayrm yapmak kolay olmamtr. Ayn zorlukla daha nce
karlaan Marettin ilkel halklardan bahsederken kulland magico-religieux
(bysel-dini) kavram birok antropolog tarafndan benimsenmitir.238 rnein Fransz
etnolog Arnold van Gennep (18731957) by ile dini blnmez bir btn olarak ele
almtr.239 Ayn ekilde Marett de din ve bynn balangta tek ve blnmez bir
sosyal fenomenin iki biimi olarak deerlendirmektedir.240 Thomasn belirttii gibi
aslnda bu kavram kargaasnn altnda yatan asl mesele her ikisi de Batya ait
kavramlar olan din (religion) ve bynn (magie) inceleme konusu yaplan ilkel
toplumlarda tam karlnn bulunmaydr. Daha ak bir ifadeyle sylemek gerekirse
fenomenleri dini ve bysel diye iki farkl kategoriye ayran Batl bilim
adamlarnn kendileridir. Hlbuki sz konusu halklar bu tr fenomenler arasnda ayrm
gzetmemektedirler.241 Bat bilim gelenei ierisinde yetien Eliaden seleflerinin
ortaya koymu olduklar grlerden etkilenmemi olmas mmkn deildi. O da
zellikle iptidai toplumlar sz konusu olduunda by ve din ayrmndan sz etmi,
dini fenomenler iin hierofani kavramn kullanrken bysel fenomenler iin
kratofani kavramn tercih etmitir. Ancak zamanla bu yapay ayrmn temelsizliini
farketmi olsa gerek ki Eliade, Le chamanismeden sonra yazd eserlerde bir daha
kratofani kavramn kullanmamtr. Bunun yerine o, gc, kuvveti, kutsala ikin bir
235

Eserin Trke evirisi: Mircea Eliade; amanizm. lkel Esrime Teknikleri, (ev.: smet Birkan), mge
Kitabevi Yaynlar, Ankara 2000.
236
Mircea Eliade; Le chamanisme et les techniques archaques de lextase, rd. Payot, Paris 1983, s. 43.
237
Biz ise dini ve bysel yapdaki tezahrlere iaret etmek zere hierofani ve kratofani terimlerini
sunduk. Kratofaniler, sadece ve basite beer st bir gcn sz konusu olduunu gstermektedir.
(Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 275, dip. 2).
238
Edward E. Evans-Pritchard; Des Thories sur la religion des primitifs, s. 58.
239
Robert R. Marett; Magic (Introductory, James Hastings; Encyclopaedia of Religion and Ethics,
Volume VIII, T. & T. Clark, Edinburgh 1915, s. 246
240
Northcote W. Thomas; Magic, The Encyclopaedia Britannica, Eleventh Edition, Volume XVII,
Cambridge University Press, New York 1911, s. 305.
241
Northcote W. Thomas; Magic, s. 306.

59

nitelik olarak belirterek bu yapay ayrm ortadan kaldrmtr. leriki yllarda Eliaden
bu kavram farkl ekilde alglad anlalmaktadr. Hayatnn sonlarna doru
Encyclopedia of Religion iin Lawrence E. Sullivan ile birlikte yazd Hierophany
maddesinde bu durum aka grlmektedir.242 Traitde Hi kukusuz her byseldini olgu ya bir kratofani, bir hierofani ya da bir teofanidir243 diyerek tm dini veya
bysel fenomenlerin ayr unsura dayandn belirttii halde ad geen makalede iki
tr hierofaniden bahsetmektedir: Teofani ve kratofani. Bir ulhiyet tecellisi sz konusu
olduunda bu hierofani, bir teofanidir, yani tanrnn tecellisidir. Doal olarak tecelli
eden tanrsal figrn karakterine bal olarak teofaniler biim ve anlam bakmndan
birbirlerinden ok farkldr. Hierofaninin dier trn Eliade, kratofani terimi ile ifade
etmektedir. Bu durumda kutsal, bir kuvvet ya da bir g olarak tezahr etmektedir.
Fakat bu kuvvet tabiat glerinden tamamen farkldr. Az nce ifade edildii zere
Eliade, kratofani ile hierofani kavramlarn kutsaln tezahrnn iki farkl kategorisi
olarak gryordu. Fakat daha sonra Eliade, kratofani kavramn hierofani kavram
ierisine dhil ederek onun bir tr olarak sunmutur. Alan L. Millerin yukarda sz
edilen iddias da ancak bu aama iin geerli olabilir.
talyan dinler tarihisi Natale Spinetonun da belirttii gibi Eliade g kavramn, Van
der Leeuwun 1939 ylnda yaymlanan La religion dans son essence et ses
manifestations. Phnomnologie de la religion adl eserini okumasyla ilikilendirmek
mmkndr.244 1933 ylnda Phnomenolgie der Religion bal ile yaymlanan ve
ngilizceye Religion in Essence and Manifestation: A Study in Phenomenology bal
altnda aktarlarak 1938de neredilen bu kitab Van der Leeuw, Jacques Martinin
yardmyla Franszcaya aktararak 1948de La religion dans son essence et ses
manifestations. Phnomnologie de la religion ad altnda yaymlatmtr. Eliade, 1949
ylnda yazd bir tantm yasznda245 bu kitab, dinler tarihine giri mahiyetindeki
kitaplarn en iyisi ve her bakmdan mkemmel olarak tantmaktadr.246

242

Mircea Eliade; Lawrence E. Sullivan; Hierophany, Lindsay Jones (ed.); Encyclopedia of Religion,
Second Edition, Volume 6, Macmillan Reference USA, New York 2005, s. 3970-3974.
243
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 367.
244
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 75; Natale Spineto (ed.); L'histoire des
religions a-t-elle un sens? Correspondance 1926-1959, Cerf, Paris 1994, s. 177, dip. 5.
245
Mircea Eliade; Van der Leeuw et la phnomnologie de la religion: Critique, n 39 (1949), s. 713720. Bu yaz daha sonra u kitap ierisinde yeniden yaymlanmtr: Mircea Eliade; Briser le toit de la
maison, s. 273-279.
246
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 276-277.

60

Kitabnn ilk sayfalarnda dinin konusunu belirlemeye alan Van der Leeuw, sonuta
g

dncesinin

dini

fenomenlerin

temel

yapsn

oluturduu

kanaatine

varmaktadr.247 Gc, dini fenomenlerin anlalmasnda kilit kavram olarak gren Van
der Leeuwye gre din, gcn tecrbesidir. Oysa daha nce belirttiimiz gibi Eliade,
dini, kutsaln tecrbesi olarak tanmlamak suretiyle Van der Leeuwden ayrlmaktadr.
Van der Leeuw, iptidai insann bysel olanla doast olan gl olandan ayr
grmedii dncesindedir.248 Bylece Van der Leeuw, iptidai zihniyet bakmndan dini
fenomenlerle bysel fenomenlerin g kavram altnda birlikte deerlendirilmesi
gerektii sonucuna varmaktadr. Eliaden Van der Leeuwden ayrlmak istedii ikinci
nokta da tam buradan kaynaklanmaktadr. Bunun izleri Trait adl eserde aka
grlmektedir. Eliade, dini fenomenlerin izah ve anlalmas bakmndan Van der
Leeuwun temel ald g kavramn kullanmakla birlikte kutsal kavramn n plana
karm ve kutsaln tezahrn ifade etmek iin de hierofani terimini icat etmitir.
Ancak bu aamada Eliaden konuyla ilgili dncelerinin tam netlemedii
anlalmaktadr. Trait adl eserinde Eliaden bysel (magique) sfat ile dini
(religieux) sfatn birlikte kullanmas bu bakmdan dikkat ekicidir. Eliaden bu kitapta
kulland terminolojinin sekiz yl sonra yaymlanan Le sacr et le profane adl eserinde
kullanlan terminolojiyle karlatrlarak incelenmesinin konunun daha iyi anlalmasn
salayacan dnyoruz.
Tablo 1.1. Trait le Le sacr et le profaneda Dini Fenomenlere likin Terminoloji
Trait dhistoire des religions (1949)

Le sacr et le profane(1957)

forces magico-religieuses (bysel-dini


gler) (s. 25, 28, 117, 121),

la force magico-religieuse (bysel-dini


g) (s. 47, 117, 182),

phnomnes magico-religieux (byseldini fenomenler) (s. 31),

faits
magico-religieux
(bysel-dini
olgular) (s. 347),

forces sacres (s. 30) (kutsal gler),

forces religieuses (s. 109) (dini gler),

valeur magico-religieuse (bysel-dini


deer) (s. 217, 375, 389),

rituels magico-religieux (bysel-dini


ritelle) (s. 313),

un espace magico-religieux (bysel-dini


bir mekn) (s. 320),

le temps magico-religieux et le temps


profane (bysel-dini zaman ve profan zaman) (s.

valeur religieuse (s. 102, 112, 130, 131,


134, 136, 155) (dini deer),

rituels (s. 56 vd.) (riteller),

247
248

phnomne religieux (s. 11, 12) (dini


fenomen),

faits religieux (s. 9, 21, 22) (dini olgular),


acte religieux (s. 79, 159) (dini eylem),

espace sacr (s. 10 vd.) (kutsal mekn),

dure profane et temps sacr (s. 63)


(profan sre ve kutsal zaman),

Gerardus van der Leeuw; Religion in Essence and Manifestation, s. 27.


Gerardus van der Leeuw; Religion in Essence and Manifestation, s. 24.

61

326, 329),

le temps magico-religieux (bysel-dini


zaman) (s. 330),

l'exprience
magico-religieuse
de
l'homme/de l'humanit/de l'humanit tout entire
(insann/insanln/tm insanln bysel-dini
tecrbesi) (s. 356, 357, 367, 374, 375, 376, 379,
380, 381),

expriences magico-religieuses (byseldini tecrbeler) (s. 360),

symbolisme magico-religieux (byseldini sembolizm) (s. 378),

Rares sont les phnomnes magicoreligieux qui n'impliquent pas, sous une forme ou
sous une autre, un certain symbolisme (u veya bu
ekilde belirli bir sembolizm iermeyen byseldini fenomenler nadirdir) (s. 366),

une
signification
magico-religieuse
(bysel-dini bir anlam) (368),

une
perspective
magico-religieuse
(bysel-dini bir perspektif) (s. 373),

la puissance magico-religieuse (byseldini kuvvet) (s. 376),

la vie magico-religieuse (bysel-dini


hayat) (s. 380, 381).

temps sacr (s. 62 vd) (kutsal zaman),

l'exprience du sacr (s. 178) (kutsaln


tecrbesi),

expriences religieuses (s. 60, 109, 125)


(dini tecrbeler), l'exprience religieuse (s. 19, 21,
22, 26, 27, 59, 81, 94, 109, 122, 130, ) (dini
tecrbe),

symbolisme religieux (s. 85) (dini


sembolizm), symbole religieux (s. 112) (dini
sembol),

signification religieuse (s. 30, 54, 63, 81,


95, 134, 142, 143, 151, 173) (dini anlam),

perspective religieuse (s. 139) (dini


perspektif), la perspective de l'homme religieux (s.
140) (dindar insann perspektifi),

puissance sacre (s. 18) (kutsal kuvvet),

la vie religieuse (s. 60, 107, 111, 112)


(dini hayat), la vie spirituelle (s. 170) (manevi
hayat).

Yukardaki tabloda aka grld zere Eliade, daha nce bysel-dini (magicoreligieux) eklinde nitelendirdii g, fenomen, olgu, deer, tecrbe, sembolizm, anlam,
perspektif ve hayat gibi kavramlar, Din Bilimi alanndaki teorik yapsnn olgunlua
ulat dnemde yazd Le sacr et le profane adl eserinde nitelendirirken bysel
sfatn kaldrarak sadece dini sfat ile vasflandrmaktadr. Ayn ekilde daha nce
bysel-dini nitelik ykledii, zaman, mekn g, kuvvet, tecrbe gibi kavramlar
kutsal sfat ile ilikilendirmektedir. Bysel-dini nitelendirmesi Le sacr et le profane
balkl kitabn sadece yerinde gemektedir: yeniden doan ocuun yere konulmas
ayininden bahsederken Eliade, sembolik ekilde gmlmeyi, suya daldrmaya yani
vaftize benzetmekte ve her ikisinin de bysel-dini bir deere (valeur magicoreligieuse) sahip olduunu belirtmektedir (s. 124). Bir sonraki blm kadn, toprak ve
bereket ilikisine ayran Eliade, kadnn bysel-dini kuvvetinin (pouvoirs magicoreligieux) bitkilerin hayat zerindeki etkisi hakkndaki inantan bahsetmektedir (s.
125). Son olarak Eliade, modern insann sahip olduu hurafe ve tabularn byseldini bir yap ve kkene (une structure et une origine magico-religieuse) sahip olduunu
ifade etmektedir (s. 174-175).

62

Son aamada Eliade, dini fenomenlerin temel unsuru olarak g kavram yerine kutsal
kavramn din bilimi incelemelerinin merkezine oturtmutur. Eliaden hierofani
terimini icat edip bir mddet kullandktan sonra kullanmaktan vazgemesi, onun
kendine has bir slup arad ve dncelerinin teorik alt yapsn oluturmaya alt
gei dneminin izlerini tamaktadr. Bu son aamada Eliade, hayranlk duyduu ve
belli lde etkilendii Van der Leeuwun izlerini kendi almalarndan azaltarak
zgnlk elde etmitir.
1.1.2.3.3.

Gereklik

Kutsal kavramnn temel zelliklerinden biri de onun gereklik kavramyla sk skya


ilikili olmasdr.
Gerek ve anlaml bir dnya bilinci, sk skya kutsaln kefine baldr. Kutsaln
tecrbesiyle insan akl, gerek, kuvvetli, zengin ve anlaml olarak grnenle bu vasflardan
yoksun olan arasndaki fark kavramtr. Gerek, kuvvetli, zengin ve anlaml olma
vasflarndan yoksun olan ey, eyalarn kaotik ve tehlikeli akmdr. Yani bunlarn
249
tesadfen ve anlamsz bir ekilde ortaya klar ve ortadan kaybolulardr.

Kutsaln gereklik yn, onun geici olmayp kalc ya da slami terminoloji ile ifade
edecek olursak, onun ebedi oluundan kaynaklanmaktadr. Kutsal, fani deildir, Hint
dinlerindeki maya dncesi gibi bir ryadan, bir hayalden de ibaret deildir. Bu
bakmdan kutsaln gereklikle nitelendirilmesi onu mutlakyet derecesine ulatrmakta
ve onu referans hline getirmektedir. Bir ey veya bir davran yle ya da byle
kendisini aan bir gerekliin paras hline geldii iin deer kazanmakta, dolaysyla
da gerek olmaktadr.250
1937 ylnda Journal of the Indian Society of Oriental Art dergisinde yaymlanan
Cosmical Homology and Yoga balkl makalesinde Eliade, ilk kez kutsal terimini
gerek terimiyle, profan terimini de aldatc/kandrc/bo terimiyle edeer olarak
kullanmtr. Daha nceki almalarnda bu kavramlar kullanan Eliade, ngilizce
yaymlanan ilk makalesi olan Cosmical Homology and Yogada ilk kez kutsal ve
profan iftini Metafiziin kulland kavramlardan gerek ve gerekd, varlk ve
yokluk terimleriyle edeer olarak kabul etmektedir: Profan hayat, sadece Vedanta
249

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 9-10.


Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth. Conversations with Claude-Henri Rocquet, The University of
Chicago Press, Chicago - London 1982, s. 145.

250

63

felsefesi iin deil, btn mistik veya metafizik sistemler iin geerlidir. Ancak bu
kelime tarih boyunca hangi anlamlara gelmi olursa olsun kutsal, hakikaten gerek
olandr.251
Eliaden genlik yllarnda doktora yapmak zere gittii Hindistanda geirmi olduu
srenin onun daha sonra oluturaca dinler tarihi terminolojisine nemli lde etki
ettii aka grlmektedir. Henz yirmi iki yandayken gittii bu lkenin kendisini
eittiini ifade eden Eliade, o dnemde ey kefettiini bildirmektedir:
1. Kutsallk tecrbesiyle hayatn yeni bir grnm kazanabilecei hususu.
2. Geleneksel kltrlerde sembolizmin neminin kefi. Eliade, Romanyadayken dini
konulara pek fazla ilgi duymadn ve hatta kiliselerdeki ikonalar lzumsuz birer
fazlalk olarak grdn sylemektedir. Hindistan tecrbesi, bu konuda da Eliaden
bak asn deitirmitir. Bir sre yaad Bengal kynde kadnlarn ve kzlarn,
fallik bir sembol olan lingam sslediklerini ve onu ellediklerini gren Eliade, bu
nesnenin ierisindeki sembol grmenin mmkn olabileceini idrak etmitir. Bunun
sonucunda da bir ikonaya bakan Hristiyann, sadece kucanda ocuk tutan bir kadn
resmi grmediini, ayn zamanda Bakire Meryemi yani sann Anasn algladn
idrak etmitir.
3. Cilal ta devri insannn kefi. Hindistandan ayrlmadan ksa bir sre nce Eliade,
bu lkenin i kesimlerini gezmi ve buradaki insanlarn yaatt kltrn ok eski tarihi
katmanlara ait olduu dikkatini ekmitir. Ziraata dayanan bu kltr Eliade, Cilal ta
medeniyeti diye nitelendirmektedir. Ziraatn kefiyle ortaya kan bu kltrn temel
zellii doal dnyay, hayat, lm ve yeniden dou eklindeki kesintisiz bir devir
olarak grmektir. Bitkilerin yaamna has olan bu devir insann yaamna da hkim ve
ayn zamanda manevi hayat iin bir model oluturmaktadr. Daha da nemlisi Eliade,
dnyann her yerinde ziraatla geinen btn toplumlarn bu ortak kltrel mirasa sahip
olduklarn fark etmitir.252
1977 ylnda Claude-Henri Rocquetye verdii mlakatta Eliade, [b]ana gre kutsal,
her zaman gerein ifas, var oluumuza anlam vererek bizi kurtaran eyle
251
252

Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 821.


Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 54-56.

64

karlamamzdr dedikten sonra insann gkyznn usuz bucakszln dnmesi


sayesinde aknla, yani kutsaln ifasna ulatn bildirmektedir.253 Eliadea gre
sadece gk kubbeyi temaa etmek dini bir tecrbenin gereklemesine neden
olabilmektedir. Gkyz sonsuz ve akn olarak grnmektedir. nsan ve evresinin
temsil ettii bu hie kyasla gkyz tam anlamyla ganz andere (bambaka) olandr.
Sadece sonsuz yksekliin bilincine varlmak suretiyle aknlk ifa olmaktadr. ok
yksek olan bylece tanrnn bir sfat hline gelmektedir. nsann ulaamad st
blgeler ve uzay alanlar, aknlk, mutlak gereklik ve ebedilik niteliklerini
kazanmaktadr. ok yksek olan insann ulaamad bir boyut olduu iin doal
olarak insanst g ve varlklara ait olarak dnlmektedir. Ancak Eliade, bu noktada
bir hususa daha dikkat ekmektedir. Yksekliin insanda aknlk duygusu uyandrma
sreci mantksal ya da rasyonel bir srecin sonucu deildir. Yksekliin akn
kategorisi insann btnne, yani aklna hitap ettii kadar ruhuna da hitap etmektedir.254
Yksekliin ve zellikle de gkyznn insanlarda aknlk duygusu uyandrd
grn desteklemek zere Eliade, iptidai topluluklardaki birok tanr adnn
ykseklik, gk kubbe, meteorolojik fenomenlerle ilikili olduunu ya dorudan
Gkyznn

Sahibi,

Gkyznde

Oturan

vb.

isimlerle

anldklarn

hatrlatmaktadr.255
Bu temel varsaym, Eliaden eitli kozmik dzeylerde tezahr eden hierofanilerin
adeta bir dkmn sunduu Trait dhistoire des religions adl eserinin yapsnda
aka kendini gstermektedir. Bu eserin birinci blmnde kutsaln yaps ve
morfolojisi hakknda temel bilgileri arz ettikten sonra hemen ikinci blmde Eliade, gk
ile ilgili hierofanileri ele almakta ve eitli kltrel alanlarda (Avustralya, Afrika, Kutup
blgesinde ve Orta Asyada yaayan halklar, Mezopotamya, Hindistan, ran, Yunan,
ran, Yunan, Yahudilik) gk ile ilgili ritler ve sembollerden rnekler vererek
gkyznde yer alan bir tanr inancnn evrensel bir olgu olduu ynndeki varsaymn
desteklemeye almaktadr.256
Kutsal, insan, olu, profan, yokluk gibi ierik ve anlam bakmndan bo olan
253

Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 162.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 46-47; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 102103.
255
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 103.
256
Bkz. Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 46114.
254

65

otomatizmlerden kurtararak gereklie yani varla ulatrmaktadr.257 Bu bakmdan


Eliade, kutsaln en nemli zelliinin gereklik ile zde oluundan kaynakland
kansndadr.258 Eliade bu sonucu, arkaik toplum insannn genel tutumunu incelemek
suretiyle elde etmitir. Bu toplumlarda, insani fiiller kadar d dnyaya ait nesnelerin de
bizatihi bir deeri yoktur. Bir nesne ya da bir fiil, deer kazanyor ve bylece gereklik
niteliini tayorsa, bu kendisini aan bir gereklie itirak ettiinden dolaydr.259 Dier
bir ifadeyle Tanrlarn ya da atalarn yaptklar her ey, bunlarn btn eylemleri kutsal
alana dhil olmakta ve bylece de insanlar iin takip edilmesi gereken birer model
hline gelmektedir.260
zellikle Le mythe de lternel retour. Archtypes et rptitions261 isimli eserinde
Eliade, modern dnem ncesi insan iin bir eyin nasl ve neden gerek hle geldiini
irdelemektedir. nceledii rnekler neticesinde Eliade, bir eyin ekilde gereklik
kazandn tespit etmitir:
1) Arkaik insan iin gereklik, semavi bir arketipin taklit edilmesine baldr.
2) Merkez sembolizmine itirak etmekle gereklik elde edilmektedir. ehirler,
tapnaklar ve evler, Dnyann Merkezine benzetilmek suretiyle gereklik
kazanmaktadr.
3) Tanrlarn, kahramanlarn ya da atalarn balangta ortaya koyduklar fiilleri
tekrar ettikleri riteller ve anlaml profan davranlar gerek hle gelmektedir.262
Bu noktada Ricketts in deindii bir hususa dikkat ekmek istiyoruz. Eliaden kutsal
gereklikle edeer olarak tanmlamas, bu tespitin onun kiisel kanaati olduu ynnde
yanl anlalmalara neden olmutur.263 Oysa yukardaki rneklerden aka grld
zere Eliaden bu ifadeleri kendi grn deil, inceledii dini fenomenlere inanan
kiilerin inanlarn yanstmaktadr. Dolaysyla Eliaden kulland gereklik kavram
ontolojik bir durumdan ziyade hermentik bir durumu ifade etmektedir. Yani dinler

257

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 40.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 385.
259
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour. Archtypes et rptitions, Nouvelle dition revue et
augmente, Gallimard, Paris 1969, s. 15.
260
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 80.
261
Mircea Eliade; Ebed Dn Mitosu, (ev.: mit Altu), mge Kitabevi Yaynlar, Ankara 1994.
262
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 17.
263
Mac Linscott Ricketts; In Defence of Eliade: Toward Bridging the Communication Gap between
Anthropology and the History of Religions, Religion: Journal of Religious and Religions, 3 (Spring
1973), s. 28.
258

66

tarihisi iin nemli olan bir eyin mutlak surette gerek olup olmad deil, inanan bir
insann bu eyin gerek olduuna inanmasdr.
Bir eyin neden gereklik kazandn ise Eliade, gnlne dt 31 Ocak 1961
tarihli notta rnekleriyle izah etmektedir:
lde susuzluktan len bir insan hayal ediyorum. O an iin su, mutlak gereklik olma
zelliine sahip. Gerisi nemsiz. Hakikaten gerek olan tek ey, o adam kurtarabilecek tek
ey sudur. Ve bu adamn ya kendisinin suyu bulmas ya da baka birinin ona su getirmesi
sonucunda vs. son anda kurtulduunu hayal ediyorum. Birka saniye ierisinde su, mutlak
gereklik olma zelliini kaybediyor ve bizim hepimiz iin ne ise, yani nemli bir ey ama
kolayca ulalabilir ve bu bakmdan da merak uyandrmayan bir ey hline geliyor.
Baka bir rnek: Boulmak zeresiniz, o anda sizin iin gerek olan tek ey can kurtarma
yelei hline gelir. Birisi onu size frlatyor ve kurtuluyorsunuz. Bu yelein mutlak
gereklik ve kurtarc olma zellii o anda derhal kayboluyor.
Hem mutlak hem de ayn zamanda fani/geici olan bu tip gerekliklere ne ad verebilirim?
Muhtemelen: epifanik gereklikler. Yani bunlar mutlak gereklik olarak sadece ksa
sreliine ve baz anlarda baz kiiler iin tezahr etmektedir. Ancak yine de bunlar
264
mutlaktr. Zira bunlar tezahr etmemi olsayd, canl varlk olarak insan yok olurdu.

Burada da Eliade gerekliin temel zellii olarak fani oluun tersini ifade eden mutlak
oluu gstermektedir. Kutsaln insan iin bu kurtarc fonksiyonu zerinde Bir
Soterioloji Olarak Dinler Tarihi baklkl blmde ayrntlaryla durulacaktr. Fakat
kutsaln bu ontolojik deerini belirttikten sonra onun profan alana dhil olarak
insanlarla nasl temas kurduu srecini incelemek gerekmektedir. Zira Kantn ayrmn
kullanrsak numen alanndan fenomen alanna gemesiyle insan iin gereklik bir anlam
ifade etmektedir. Eliaden byk sr265 diye nitelendirdii olgu kutsaln tezahr etme
olay, yani hierofanidir. Numen alanndaki kutsal, fenomen alannda hierofaniye
dnmektedir.
1.1.2.3.4.

Hierofani ya da Kutsaln Tezahr

nsann kutsaln bilincine varmas, kutsaln tezahr ederek kendini profandan tamamen
farkl bir ey olarak gstermesinden kaynaklanmaktadr. Kutsaln bu tezahr etme
olgusunu ifade etmek iin Eliade, kendisinin icat ettii hierofani terimini nermitir.266
Yunanca kutsal anlamndaki hiero ve gstermek anlamndaki phainein terimlerinden

264

Mircea Eliade; Fragments dun journal I : 1945-1969, Gallimard, Paris 1973, s. 356.
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 164.
266
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 17.
265

67

oluan hierofani kavramn Eliade ilk kez Traitsinde kullanmtr.267 Bu eser


ierisindeki temel kavramlardan biri olan hierofani kavramnn Le sacr et le profane
(Almanca ilk bask 1957) ile Mythes rves et mystresde (1957) ska kullanlm
olmasna ramen Le mythe de lternel retour (1949)da alt kez, Initiation, rites,
socits secrtesde (1959) sadece iki kez kullanlm, Aspects du mythe (1963), De
Zalmoxis Gengis Khan (1970), Religions australiennes (1972) balkl kitaplarda hi
kullanlmam ve zellikle de ciltlik Histoire des croyances et des ides
religieusesda (1976, 1978, 1983) sadece birka kez kullanlmtr. Rennieye gre bu
durumun nedeni, Eliaden ya bu kavramn karmaklndan dolay onu tatmin edici
bulmam olmas ya da bunun eletirilere maruz kalm olmasdr.268 Ancak birinci
basksnn genel editrln yapt Encyclopedia of Religionda Hierophany
maddesinin yer almas ve hatta bu maddenin Lawrence E. Sullivan ile birlikte yazm
olmas onun bu kavrama verdii nemin en bariz kant olsa gerek.
Kutsaln tezahr etmesi olayn ifade etmek iin kulland hierofani kavramn tercih
etme nedenini Eliade yle aklamaktadr:
Bu terim kullanldr. nk hi bir ek aklama iermemektedir. Etimolojik ierii iinde yer
alandan baka bir eyi ifade etmemektedir: Yani kutsal bir ey bize grnyor, tezahr ediyor.
Denilebilir ki en basitinden en gelimiine- btn dinlerin tarihi pek ok sayda hierofaniden,
yani kutsal gerekliklerin tezahrlerinden ibarettir. rnein, kutsaln bir ta veya bir aa gibi
herhangi bir nesnede tezahr etmesi gibi en basit hierofani ile Tanrnn Mesih sada tecessm
olan en stn hierofani arasnda bir kopukluk yoktur. Yap bakmndan ayn gizemli icraat
karsnda bulunuyoruz: dnyamza ait olmayan bir gereklik, yani bambaka olan bir ey,
269
doal, profan dnyamzn ayrlmaz bir paras olan nesnelerde tezahr etmektedir.

Kutsaln dnyevi alandaki yansmasn salayan nesneyi Eliade, almak, kabul etmek
anlamna

gelen

Franszca

recevoir

fiilinden

treyen

rceptacle

kelimesiyle

nitelendirmektedir. Kutsal bnyelerine kabul ederek onun doal yani profan dnyada
tezahr etmesini mmkn klan nesnelerin ne tarihi ne de eitlilik bakmndan snrl
olduklar grlmektedir.
nsanlk tarihi boyunca, herhangi bir yerde hibir biimde kutsallk kazanmam herhangi
bir ey -nesne, hareket, fizyolojik fonksiyon, canl ya da eya vs.- olup olmadn
bilmiyoruz. Bu eyi bir hierofani hline gelmeye ya da belirli bir anda hierofani olmaktan
kmaya iten nedenleri aratrmak apayr bir konudur. Fakat insann ele ald, hissettii,
karlat ya da sevdii her eyin bir hierofani olmu olabilecei kesindir. rnein
jestlerin, danslarn, ocuk oyunlarnn, oyuncaklarn vs. genel olarak dini bir kkene sahip
267

Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 878; 981; 1139.
Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 9.
269
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 155-156; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 17.
268

68

olduklar bilinmektedir: Bunlar vaktiyle klt jestleri ya da nesneleri olmular. Hatta mzik
aletlerinin, mimarln, ulam aralarnn (hayvanlar, arabalar, sandallar vs.) balangta
kutsal nesneler ya da etkinlikler olduklar bilinmektedir. Tarih boyunca kutsallk
kazanmam nemli hibir hayvan ya da bitki trnn var olmad dnlebilir. Ayn
ekilde tm mesleklerin, zanaatlarn, endstrilerin, tekniklerin kutsal bir kkeni olduunu
ya da zamanla klt deerleri kazandklar bilinmektedir. Bu liste, gnlk alkanlklarla
(kalk, yry, kou), eitli ilerle (avclk, balk tutmak, tarm) tm fizyolojik
etkinliklerle (beslenme, cinsel yaam vs.) ve muhtemelen de dilin balca szckleriyle vb.
270
uzatlabilir.

Eliaden bu dnceyi Gerardus van der Leeuwden ald anlalmaktadr.271 Bu


noktada bir hususa dikkat etmek gerekmektedir. Dnyevi hayatn her alanna ait nesne,
ahs veya fiiller, tarih boyunca kutsal kabul edilmi olsa da insanln tm bu
safhalardan ayn anda gememi, her insan topluluu bu hierofanilerin hepsiyle ayn
anda tanmamtr. Bilakis belirli bir tarihi dnemde, dnyann belirli bir yerinde her
insan topluluu kendine gre baz nesneleri, hayvanlar, bitkileri, fiilleri vs. hierofaniye
dntrmtr.
Bu noktada Dinler Tarihinin aratrma alannn snrlar daha belirgin hle gelmektedir.
Her dini fenomen bir hierofani272 olduuna gre, aratrma konusunu belirlemi olan
dinler tarihisinin grevi, Eliaden belgeler/vesikalar (documents) diye nitelendirdii273
bu hierofanileri analiz etmektir. Ancak burada karmza baka bir metodolojik problem
kmaktadr. Blmn banda Eliaden kabul ettii dini fenomen tanmlamasnda
kutsal ile profann birbirine kart olarak sunulduunu sylemitik. Ama tarihin
herhangi bir dneminde hemen her eyin bir hierofani olarak ortaya km olabileceini
sylemek, dini fenomenin bu tipik tanmyla elimez mi? Dier taraftan ne olursa olsun
her ey kutsallk kazanabiliyorsa, kutsal-profan dikotomisi ne lde geerli bir
dikotomidir?
1.1.2.4.

Kutsaln Diyalektii

Eliadea gre yukarda sz edilen eliki, yalnzca grntedir. nk her ne kadar


her ey hierofani hline gelebilir olsa da ve tarihin herhangi bir dneminde, herhangi bir
yerde kutsallk kazanmam ne bir nesne ne bir canl ne de bir bitki vs. varsa da tarih
sresince tm bu hierofanileri bnyesinde topyekn toplayan hibir din ya da rk
270

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 24.


Bkz. Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 275.
272
Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 342.
273
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 13.
271

69

bilinmemektedir. Baka bir deyile hangi din sz konusu olursa olsun her zaman kutsal
nesnelerin ya da canllarn yan sra, kutsal olmayan nesneler ya da canllar da
bulunmutur. Herhangi bir nesne grubu hierofaniye dnebilse de bu grubun ierisinde
bu ayrcal paylamayan nesneler her zaman bulunabilmektedir.274
rnein ta kltnden sz edildiinde, tm talar kutsal kabul edilmez. Gerek
biimleri gerek byklkleri ya da ritel ierikleri yznden tapnma konusu olan baz
talarn her zaman var olduu grlmektedir. Fakat burada sz konusu olan bir ta klt
deildir. Bu kutsal talara artk sradan talar deil, hierofani olduklar iin yani bir
nesne olarak normal durumlarndan baka bir ey hline geldikleri iin tazim
edilmektedir.275 Bu talar artk hierofani olduklar iin kutsal yani ganz andereyi
gstermektedir.276 Bylece saysz ta arasnda bir tan kutsal hle gelmesi, onun bir
hierofani oluturmas veya mana iermesi, ya da bir mitsel fiili andrmasndan dolaydr.
Nesne onu kendi ortamndan farkllatran ve ona anlam ve deer veren bir dsal gcn
taycs olarak grnr. Bu g nesnenin tznde ya da biiminde bulunabilir; bir kaya
kutsal olarak grnr nk bizzat var oluu kutsaln bir tezahrdr. Bu kaya,
dayankl ve paralanamaz oluu bakmndan insann sahip olmad zelliklere sahiptir;
bundan dolay da fakl bir var olu tarz sergilemektedir. nsann aksine kaya, zamana
kar direnir; gereklii kalclyla pekitirilir.277
Bu noktada Eliade, hierofanik srele dorudan ilikili olan putperestlik (idolatrie)
meselesine dikkat ekmektedir. Bu srete hierofanik nesnenin kendisi deil, temsil
ettii eyin tazim edildiinin altn izen Eliadea gre arkaik ve geleneksel dinlerin
hepsinde grlen hierofaniler incelendiinde tazim edilenin doal nesneler (talar,
aalar, kaynaklar, vs.) deil, bu nesnelerin temsil ettii tabiatst gler olduu
anlalmaktadr.278
Kozmik ya da topraktan gelen bir nesnenin bizzat kendine taplmas olgusuna Dinler
tarihinde hi karlalmamtr. ekli ya da z ne olursa olsun, kutsal bir nesne, ya mutlak
gereklii ifa ettii iin ya da buna itirak ettii iin kutsaldr. Her dini nesne her zaman
bir eyi somutlatrmaktadr: bu da kutsaldr [] Bu nesne, kutsal, var olma yetisi rnein gk, gne, ay, yeryz vs.- ya da biimi (yani sembolik olarak, rnein spiral274

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 24.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 25.
276
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 17.
277
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 15.
278
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses III : De Mahomet l'ge des rformes,
Payot, Paris 1983, s. 207.
275

70

smklbcek) ya da bir hierofani (kutsallam belli bir yer, belli bir ta vs.
kutsallamaktadr; belli bir nesne ayin araclyla, baka bir nesneyle ya da "kutsal" bir
kiiyle temas sonucunda vs. "kutsanmakta", "kutsallamaktadr") vastasyla
somutlatrmaktadr.
Bylece aya da hibir zaman kendisi iin deil, ifa ettii kutsallk, yani kendinde
younlaan g, tezahr ettirdii gereklik ve bitmek tkenmek bilmeyen hayat iin
tapnlmtr. Ayn kutsall, ya dorudan ay hierofanisi ierisinde ya bu hierofaninin
yzyllar boyunca dourduu temsiller - kiilikler, simgeler ya da mitler- ierisinde
279
bilinmekteydi.

Putperestlik olgusu, nesnenin temsil gcn kaybederek temsil ettii eyin yerine
gemesi eklinde tanmlanabilir. Dier bir deyile nesnenin profan yn kutsal olarak
kabul edilmekte ve bylece kutsal dzey, profan dzeye indirgenmek suretiyle
hierofanik boyut ortadan kaybolmaktadr.
Traitnin yetmi drdnc blmnde ta kratofanilerini ele alan Eliade, arkaik
insann zihninde hierofanik srecin douunu yle izah etmektedir:
Maddenin sertlii, salaml ve dayankll iptidai insann dini bilincinde bir hierofaniyi
temsil etmektedir. Gcnn dolgunluu ierisindeki grkemli kayadan, korkusuzca
dikilmi granit bloktan daha yakn, daha zerk ve de daha asil ve daha dehet verici hibir
ey yoktur. Her eyden nce, ta vardr. Ta, her zaman, olduu gibi kalr ve varln
srdrr; daha da nemlisi ta arpar. arpmak iin daha ta kavramadan insanolu onu
karsnda bulur. Bedeniyle olmasa bile bakyla bunu yapar. nsan, tan sertliini,
salamln ve gcn fark eder. Ta, ona beeri durumunun geiciliini aan bir eyi ifa
eder: mutlak bir varlk tarz. Tan mukavemetlilii, hareketsizlii, bykl ve hatta
tuhaf hatlar beeri deildir: bunlar, gzleri kamatran, dehete dren, cezbeden ve tehdit
eden bir varla tanklk etmektedirler. Bykl ve sertlii iinde, ekli veya rengi iinde
insan, iinde bulunduu profan dnyadan baka bir dnyaya ait bir gereklik ve gle
karlamaktadr.
nsanlarn talara ta olarak taptklar bir dnemin olup olmadn syleyemeyiz. lkelin
tapnmas en azndan her zaman tan ierdii ve ifade ettii baka bir eyle ilgilidir. Bir
kayaya ya da bir taa hrmetle tapnlmas, bunlarn baka bir eyi temsil veya taklit
ettikleri iin, bir yerden geldikleri iindir. Bunlarn kutsal deeri hibir zaman kendi var
olularndan dolay olmayp, sadece bu bir ey veya bu bir yerden dolaydr. nsanlar talara
280
kendilerinden baka bir eyi temsil ettikleri takdirde tapmlardr.

Dolaysyla

nesnelerin

kutsallklar,

bunlarn

kutsala

referanslarndan

kaynaklanmaktadr. Fakat nesnenin bu referansa sahip olma zelliini kaybetmesine


ramen, kendi emsallerinden bambaka bir ey olarak grlmeye devam etmesi
durumunda putperestlikten bahsedilebilir. Ancak Eliade, dinler tarihinde bu anlamda bir
putperestlie rastlanlmadna dikkat ekmektedir.

279
280

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 142.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 188.

71

1.1.2.4.1.

Kutsaln Paradoksu

En basit hierofani bile bir paradoks meydana getirmekte, yani anlalamaz ve elikili
gibi gzkmektedir. Zira kutsal tezahr ettirmek suretiyle herhangi bir nesne,
etrafndaki kozmik ortama katlmaya devam ettii iin kendi olma zelliini
kaybetmeksizin baka bir ey hline gelmektedir.281 Paradoksal, dolaysyla anlalmaz
olan, kutsaln talarda ya da aalarda tezahr etme olgusu deil, kutsaln kendisinin
tezahr etmesi ve sonu olarak kendini snrlandrmas ve greceli bir nitelik
kazanmasdr.282 Kutsaln bu durumunu belirtmek iin Eliade, hierofaninin diyalektii
kavramn kullanmaktadr. Daha nce belirtildii zere Eliade, hierofani teriminin
kullanmn eserlerinde tedricen azaltmtr. Bundan dolay da o, daha sonra kaleme
ald eserlerinde kutsaln bu paradoksal durumunu ifade etmek iin kutsaln diyalektii,
ya da kutsal-profan diyalektii ve hatta kamuflaj diyalektii deyimlerini de kullanmtr.
En son kaleme ald eseri olan Histoire des croyance et des ides religieusesn ikinci
cildinde Eliade, profan bir nesnede kutsaln epifanisi diye nitelendirdii bu diyalektik
sreten bahsederken hierofani kavramn kullanmam olmas dikkate deer bir
husustur.283 Traitsinde ise Eliade, her iki ifadeyi (hierofaninin diyalektii ve kutsaln
diyalektii) eanlaml olarak kullanmaktadr. Profan, alelade, sradan bir nesnenin
kutsallk kazanma srecini Eliade burada yle izah etmektedir:
Hierofaninin diyalektii, az ok ak bir seim, bir biriciklik durumunu iermektedir. Bir
nesne, kendisinden "baka bir ey" ierdii (yani bunu ifa ettii) lde kutsaldr.
imdilik, bu "baka ey"in nesnenin benzersiz biiminden, etkisinden ya da sadece "gcnden" kaynaklam olmas -ya da nesnenin herhangi bir sembolizme "katlmasndan" dolay
karsanm olmas ya da takdis ayini ile verilmi olmas, ya da nesnenin kastl veya
kastsz olarak kutsallkla dolu bir alana (kutsal bir blge, kutsal bir zaman, herhangi bir
kaza- imek, gnah vs.) sokulmasyla elde edilmi olmas ok byk bir nem arz
etmez. Bizim akla kavuturmak istediimiz ey, hierofaninin bir seim, yani hierofanik
nesnenin, evresinin geri kalanndan net bir biimde ayrlmas gerektirdii hususudur.
Gkyz, ya da allm manzarann tamam veya "vatan" gibi ok byk bir blge
hierofani hline geldiinde bile bu geri kalan ksm her zaman mevcuttur. Hierofanik
nesnenin tekilerden ayrlmas en azndan kendi bakmndan gereklemektedir; zira bu
nesne, basit bir profan nesne olmay brakt anda bir hierofani hline gelmekte ve bylece
284
yeni bir "boyut" kazanmaktadr: kutsallk boyutu.

281

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 18; Mircea Eliade; Images et symboles, Gallimard, Paris 1952,
s. 110.
282
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 38.
283
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses II : De Gautama Bouddha au triomphe
du Christianisme, rd., Payot, Paris 1983, s. 344.
284
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 25.

72

Dnyaya ait olan profan nesnede kutsaln tezahr etmesi onun profan boyutunu ortadan
kaldrmamaktadr.285 Bu boyuta bir boyut daha eklenmekte; kutsaln diyalektii
sayesinde bu profan nesne ayn zamanda kutsal bir nesne hline gelmektedir.286
Eliaden kutsal ile profan arasndaki kartlk dncesini yanl yorumlayanlar
olmutur. rnein Thomas J. J. Altizer, kutsal ile profan birbirini dlayan ve mantksal
ynden kart iki kavram olarak deerlendirmitir. Altizere gre bir nesne ya kutsal ya
da profan olduu iin ayn anda hem kutsal hem de profan niteliklerini tamas
mmkn deildir.287 Oysa daha nce ifade edildii zere Eliade, kutsal ile profann
birlikte varolduunu savunmaktadr. Daha nce belirttiimiz gibi Eliade, kutsal
profann kart olarak tanmlarken Durkheim gibi bu iki kavram arasnda antitetik bir
iliki deil diyalektik bir iliki grmektedir. Zira kutsal hibir zaman dorudan deil
doal ya da tarihi bir unsur araclyla tezahr etmektedir.288 Kutsal, dnyaya ait ve
dolaysyla profan bir nesne araclyla aikr hle gelmektedir.

Hierofaninin bu

paradoksal durumu kutsaln dorudan kendini gstermemesinden ve dolaysyla da


aknl yanstmas iin profan bir nesneye ihtiya duymasndan ileri gelmektedir.
Altizerin bu yorumunun yanllna zellikle dikkat eken Eliade, hierofanilerin
profan dnyay yok etmediklerini bir kez daha vurgulamaktadr.289
Kutsal tezahr ettirmek suretiyle hierofaniler, nesnelerin ontolojik statsn
deitirmektedir. Deersiz ve anlamsz bulunan bir ta, bir aa ya da bir kaynak,
kutsallk iermeye balad andan itibaren o dini tecrbeye itirak edenlerin nazarnda
paha biilmez bir deere brnmektedir.290 Ancak grn itibariyle, yani fiziki
anlamda bu profan nesnede bir deiiklik meydana gelmemektedir.291 Kutsaln, profan
285

Mircea Eliade; Lawrence E. Sullivan; Hierophany, s. 3971.


Mircea Eliade; Images et symboles, s. 235, dip. 13.
287
Thomas J. J. Altizer; Mircea Eliade and the Dialectic of the Sacred, Westminster Press, Philadelphia
1963, s. 65.
288
Altizerin bu hatasn fark eden baz aratrmaclar unlardr: Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade et
la mort de Dieu, Constantin Tacou (dir.); Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978, s. 113; Douglas Allen;
Mircea Eliade's Phenomenological Analysis of Religious Experience, The Journal of Religion, Vol. 52,
No. 2 (April 1972), s. 181. Allenin bu makalesinin Franszca evirisi: Douglas Allen; Lanalyse
phnomnologique de lexprience religieuse, Constantin Tacou (dir.); Mircea Eliade, LHerne, Paris
1978, s. 128-138. Ayn makalenin Trke evirisi: Douglas Allen; Din Tecrbenin Fenomenolojik
Tahlili, Constantin Tacou (Yayna Hazrlayan); Din ve Fenomenoloji. Mircea Eliadeen Eserlerine Toplu
Bak, (ev.: Havva Kser), z Yaynclk, stanbul 2000, s. 63-84.
289
Mircea Eliade; Notes for a Dialogue, John B. Cobb (ed.); The Theology of Altizer: Critique and
Response, Westminister Press, Philadelphia 1972, s. 241.
290
Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, Flammarion, Paris 1977, s. 141.
291
Mircea Eliade; Les promesses de lquinoxe. Mmoire I, 19071937, Gallimard, Paris 1980, s. 446.
286

73

dnyaya ait nesneler ve sreler gibi kozmik gerekliklerde tezahr etmesindeki ilk
paradoks kutsalln hem grnyor hem de ayn anda gizlenmi ya da Eliaden
tabiriyle kamufle olmasndan kaynaklanmaktadr.292 Kutsal bir taraftan profan nesnede
kendini aa vururken, dier taraftan da bu nesnenin arkasna saklanarak gizlenmekte,
ifreli hle gelmektedir.293 Bu anlaytan yola kan Eliadea gre bize grnd
ekliyle Tabiat, mutlak gereklii temsil etmeyip, sadece bir ifredir.294 Dier bir
tabirle, Doa, hibir zaman doal deildir; yani rasyonalist zihniyete doal bir durum
ya da sre olarak grnen eyin dini tecrbe seviyesinde bir hierofani olduu
grlmektedir.295 Dolaysyla Kozmos, sadece dini perspektiften bakldnda bir ifre
olarak grnmektedir.296 nk yaplar, biimleri ve mevsimleri araclyla bu
Kozmos mesajlar sunmakta, yani konumaktadr. nsan bu mesajlar dinlemekte ya
da okumakta ve bunun sonucunda da Kozmos karsnda tutarl bir anlamlar sistemi
karsndaym gibi davranmaktadr. Kozmosun bu ifreleri doru bir biimde
zldnde bunun kozmos tesi gerekliklere iaret ettii grlmektedir.297 Bu
ifrelerin zlmesine ise mitler yardm etmektedir.298
Dier taraftan bu dnyadakinden tamamen farkl bir dzeydeki gereklik, doal ya da
profan alana ait bir nesnede kendini gstermektedir. Deimemi gibi gzken ve
grnrde sadece kozmik alana ait olan bu nesne ayn zamanda aknla itirak etmekte
ve bylece ayn nesnede mutlak ile izafilik, ebedilik ile fanilik bir araya gelmektedir.
Eliaden deyiiyle kutsal ile profann bu paradoksal/akl almaz birlemesi (cette
paradoxale concidence du sacr et du profane) srecinde profan nesne yeni bir boyut
kazanrken ayn zamanda kutsaln boyutu klmekte, azalmaktadr. Zira dnyevi
alanda kendini yanstmak suretiyle kutsal, ister istemez snrl hle gelmektedir.
1.1.2.4.2.

Kutsaln Kendini Snrlandrmas

Kutsaln diyalektii gerei, kutsal her zaman bir ey vastasyla ve czi olarak tezahr
etmektedir. Eliaden hierofani diye isimlendirdii bu eyin, bu dnyaya ya da snrsz
292

Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 60, 273. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Histoire des
croyances et des ides religieuses II, s. 344.
293
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 506.
294
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 569.
295
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 356.
296
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 130.
297
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, Gallimard, Paris 1962, s. 230-231.
298
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 126.

74

kozmosa ait bir nesne, tanrsal bir figr, bir sembol, bir ahlaki kural hatta bir dnce
olmasnn hi nemi yoktur. nk;
Diyalektik safha hep ayndr: kendinden baka bir ey vastasyla kutsal tezahr etmektedir.
Kutsal, nesnelerde, mitlerde ya da sembollerde grnr ama bunu hibir zaman tamamyla
ve dorudan ve de btnyle yapmaz. Dolaysyla mutlak surette deerlendirildiinde
kutsal bir ta, Vinunun avataras, Jpiterin bir heykeli ya da Yahvenin bir epifanisi de
ayn ekilde geerlidir (ya da aldatcdr) zira btn bu durumlarda tezahr etmek suretiyle
kutsal kendini snrlandrm ve katk hle gelmitir. En basitinden Logos'un Isa
Mesih'teki tecellisine kadar btn hiyerofani trlerini mmkn klan bu paradoksal
299
cisimleme edimiyle dinler tarihinin her dneminde karlalmaktadr.

Bylece profan nesnenin tamamen kutsala dnmedii gibi kutsal da kendini ne


dorudan ne de tamamyla gstermektedir. Hierofaninin diyalektii srekli olarak kutsal
olmayan blgeleri basite indirgeme ve sonunda bu blgeleri yok etme eilimindedir.
rnein baz st dzeydeki dini tecrbeler kutsal btn Kinatla zdeletirmektedir.
Birok mistie gre Kozmosun tamam bir hierofaniyi oluturmaktadr.300
1.1.2.4.3.

Kutsaln Biimleri

Eliadea gre kutsal, her biimde tezahr etmektedir.301 Ancak kutsaln tezahr
biimleri ve vastalar bir milletten dierine, bir medeniyetten dierine gre farkllk
gstermektedir. Kutsaln tezahr etmesi, dolaysyla da kendini snrlandrarak mutlak
olma zelliini kaybetmesi, btn hierofanilerin sahip olduu tipik yapdr. Dini
tecrbenin zgllnn anlalmas bakmndan bu husus son derece nemlidir.302
Ancak bu durum btn hierofanilerin tek dzeyde olduu anlamna gelmemektedir. Zira
baz hierofaniler aikrken bazlar yaplar gerei daha silik, daha kapaldr; bazlarna
ska rastlanrken dier bazlar ok nadir grlmektedir. Bu bakmdan kutsaln
tezahrleri arasnda dzey ve sklk asndan da farkllklar bulunmaktadr.303
Eliadea gre en stn hierofani, Tanrnn sa Mesihteki tecellisi ya da kendi
ifadesiyle Logos'un sa Mesih'teki tecessmdr. Bu ekilde Tanr kendini
snrlandrmay ve tarihsellemeyi kabul etmitir. Bundan dolay da sa Mesih,
299

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 35.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 385.
301
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses III, s. 207.
302
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 157; Mircea Eliade; Lawrence E. Sullivan; Hierophany,
s. 3972.
303
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 164, 166.
300

75

Sanskrite veya ince konumam, sadece Aramca konumutur. Kutsaln kendini


snrlandrmas

olayn

Eliade

byk

sr,

mysterium

tremendum

olarak

nitelendirmektedir.304
Dier taraftan dini tecrbenin kinat kutsal ve profan eklinde ikiye blmlemesi,
mitoz blnme eklinde gereklememektedir. nk hierofani vastasyla profan,
kutsala dnmektedir. Dier taraftan da eitli seklerleme sreci sonucunda kutsal
tekrar profana dnmektedir.305 Dolaysyla bu perspektiften bakldnda kutsal ve
profan, birbirinden kopuk iki unsur gibi deil, bir rnek vermek gerekirse bardan
ierisindeki hacmi dolduran su ve hava gibi grnmektedir. Nasl ki bu iki unsur
birbirini tamamlyorsa, kutsalla profan da birbirini tamamlamaktadr. Yukardaki rnee
devam edecek olursak kinat bardak olarak, bardan iindeki havay profan olarak ve
suyu da kutsal olarak ele alalm. Su miktar azaldka hava miktar artmakta, su miktar
artnca da hava miktar azalmaktadr. Fakat bardan hacmi hep ayn kalmaktadr.
Zaman ve mekna bal olarak bardaktaki su miktar azalmakta veya oalmakta; hatta
bazen buharlaarak bardan iinden tamamen ekilmektedir. Aslnda kutsaln hem
yukarda analiz edilen etimolojisi hem de Eliaden kabul ettii tanmlama da kutsalprofan dalitesinin, yani farkl karaktere sahip iki unsurun bir arada var olmasnn bu
ynn aa karmaktadr. Le sacr soppose au profane ifadesinde kullanlan
opposer fiilinin bir anlam da karsnda olma olgusunu ifade etmektedir. Bu bakmdan
tpk kutsal alan temsil eden tapnak alanyla bunun dndaki profan alann bir
birleriyle kar karya olduklar gibi, kutsal ve profan da bu ekilde kar karyadrlar.
Ancak bu izahn, kutsaln sadece bir ynn izah ettiine dikkat etmek gerekir. Yaplar
gerei ne kutsal ne de profan statik bir karakter arz ederler. Ayrca hierofaninin
diyalektii gerei kutsallk kazanan profan bir nesne bu iki kart karakteri bnyesinde
tamaktadr. Eliade bu olguyu Latince coincidentia oppositorum, yani kartlarn
birlemesi tabiriyle ifade etmektedir.
1.1.2.4.4.

Coincidentia Oppositorum ya da Kartlarn Birlemesi

Eliaden almalarnda ska karlalan kavramlardan bir dieri de coincidentia


oppositorum kavramdr. Eliaden eserlerinde geen birok kavram gibi karmak olan
304
305

Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 157.


Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 216.

76

bu kavramn semantik alan da kesin olarak belirlenmemitir. Ancak Eliaden eitli


almalarnda bu konuyla ilgili olarak ileri srd grleri sentezleyerek bu kavram
hakknda genel bir gr as elde edilebilir ve semantik belirsizlik giderilebilir.
Eliade, 1938 ylnda yaymlanan La concezione della liberta nel pensiero indiano306
balkl makalesinde ilk kez, kartlarn birlemesi, ayn nesnede, ahsta ya da
davranta

var

olmas

anlamna

gelen

coincidentia

oppositorum

kavramn

kullanmtr.307
zgrlk, yani btn ve tam manevi zerklik, beeri yasalarn ve sezgilerin alt st olma
fiili ve inkr sayesinde gereklemektedir. Buna karlk bu alt st olma fiilinin baka
disiplinlerde manevi tutum (Bhagavad-Gitada phalatrishna vatragya: amellerin
meyvesinden vazgemek) anlamna geldii halde tantrada somut bir fizyolojik (meninin
yn evirmesi) anlama sahip olmasnn hibir nemi yoktur. Anlaml olan husus,
zgrlkler meselesinde Hindistann sunduu btn zmler u formlle zetlenebilir:
btn deerlerin alt st edilmesi ve (kartlar araclyla) btn beeri sezgilerin yok
edilmesi. Oysa beeri durum genelde kozmik evrimin bir neticesi olduu iin zgrle
giden yol, Kozmosdan kopmay gerektirir. Her eye ramen, beeri deer ve sezgilerin alt
st olmas gibi nceden kozmosla edeer olup ondan kopmak, olumsuz bir Hayat
tasavvurunu iermemektedir. Bir coincidentia oppositorum sayesinde Hindistan sonunda
hayat kabul etmektedir; zira Hint dncesine gre varlk yoklukla rtebilir ve
Prajapatinin ritel nesnelerle rtebildii gibi zgr bir ruh da dnyevi hayatna devam
308
edebilir (jivanmukta).

Rnesans felsefesini konu edinen Lisans teziyle ilgili aratrmalar yapmak zere
talyaya yapt seyahatlerden birinde Eliade, Nicolas de Cusann (14011464)
coincidentia oppositorum kavramyla ilgili grlerinin yer ald De docta ignorantia
isimli eseriyle tanmtr. Bu kavram Eliaden dncesinde kendi tabiriyle katalizr
grevi grmtr.309 Matematik bilgiyi rnek alarak bilginin mahiyetini tespit etmek
zere kaleme ald bu eserde kartlklarn sadece eyalar iin geerli olduunu belirten
Nicolas de Cusaya gre Tanr btn kartlklarn zerindedir.310 Aslnda bu eserde
Katolik bir din adam sfatyla Nicolas de Cusa, iki kart ze sahip olan Tanr ile
beerin akl almaz bir ekilde nasl birletiklerini, yani Tanrnn sada nasl tecelli
ettiini ve dolaysyla da bu tecellinin bir eliki oluturmadn izah ve ispat etmeye
almaktadr. Bu anlaytan hareketle de Nicolas de Cusa, Tanry en iyi tanmlayan
306

Asiatica, 4, 1938, s. 34554. Daha sonra bu makale u eserde yeniden yaymlanmtr: Mircea Eliade;
Insula lui Euthanasius, Fundatia Regala pentru Literature i Arta, Bucharest 1943, s. 69-83. Franszcaya
evirisi: Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 73-85. Sz konusu makalenin yine Alain Paruit tarafndan
gerekletirilen Franszca versiyonu daha nce yaymlanmt: Mircea Eliade; La conception de la libert
dans la pense indienne, Constantin Tacou (dir.); Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978, s. 168-171.
307
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 830, 1135.
308
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 85.
309
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 21.
310
Nicolas de Cusa; De la docte ignorance, I/4.

77

kavramn coincidentia oppositorum kavram olduunu savunmutur.311 Nicolas de


Cusann bu temel tanmndan hareketle Eliade coincidentia oppositorum kavramn
gelitirerek daha geni anlaml bir kavram hline getirmi ve dinler tarihi alanna
uygulamtr. nk Eliadea gre kartlarn birlemesi olgusu her dini tecrbenin
temelinde yer almaktadr.
Her hierofani, kutsaln dnyadaki her tezahr kartlarn birlemesinin rneidir: bir
nesne, bir varlk ya da bir davran, o ana kadar olduu ekilde kalmaya devam ederek
kutsal hle geliyor, yani bu dnyay amay baaryor; dnyada var olduu halde dnyay
312
ayor.

Kutsal ve profann bu ekilde birlemesinin aslnda ontolojik bir dzey krlmas


gerekletirdiini belirten Eliadea gre tm hierofaniler, Tanrnn sada tecellisi
mucizesinin habercileridir; her hierofani, insan-Tanr birlemesinin srrn ifa etme
ynnde baarsz bir teebbstr.313
Eliade bu kavram, Traitsinin Mitlerin Morfolojisi ve levi Baln tayan on
ikinci blmde ayrntl bir biimde ele almaktadr. Eliade, coincidentia oppositorum
kavramnn, tanrsal gereklik paradoksunun en arkaik ifade edilme biimlerinden biri
olduunu ve daha sonra kapsama alannn genilediini savunmaktadr.
[] tm kartlklarn rtt (daha da iyisi ald) bu tr bir kavramn, tanrnn en
asgari bir tanmn olutursa ve tanrnn, insandan "tamamen baka bir ey" olduunu
gsterse de coincidentia oppositorum, baz din adamlar kategorisi ya da dini tecrbenin
baz biimleri iin rnek bir model hline gelmitir. Coincidentia oppositorumu ya da btn
sfatlarn almas olgusunu insan her biimde gerekletirmektedir. Orji bunu dini
hayatn en basit dzeyinde gsterir: Orji, biimsizlie ve belirsizlie geri dn, tm
sfatlarn yok olduunu ve ayn zamanda tm kartlklarn rtt duruma yeniden
dn temsil etmez mi? Ama dier taraftan ayn retiyi, doulu bilge ve zahidin tefekkr
teknik ve yntemlerinin mahiyeti ne olursa olsun tm sfatlar tamamen amay hedefleyen
idealinde fark ediyoruz. Hintli veya inli zahit, bilge ya da mistik, tecrbesinden ve
bilincinden her tr arl yok etmeye, yani mkemmel bir tarafszlk ve kaygszlk
durumunu elde etmeye, zevk ve acya kar duyarsz hle gelmeye vs., zerk hle gelmeye
alyor. Zht ve tefekkr vastasyla arlklarn almas da kartlklarn birlemesi ile
sonulanmaktadr; byle bir insann bilinci artk atma nedir bilmez ve kartlk iftleri
zevk ve ac, arzu ve irenti, scak ve souk, ho ve naho vs.- tecrbesinden kaybolur ve
ayn zamanda onda bir btnlk gerekleir ve bu da tanrnn kendinde birletirdii
314
arlklarn btnl ile simetri arz eder.

Tanry tanmlamann en kolay yolu olarak kabul ettii kartlarn birlemesi olgusunun
sadece Tanrya has olmayp, st dzeydeki dini tecrbe ekilleri iin bir rnek, bir
311

Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 115.


Mircea Eliade; Les promesses de lquinoxe, s. 358.
313
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 38.
314
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 352.
312

78

arketip ve dolaysyla da elde edilmesi gereken nihai hedef olarak belirlendiini fark
eden Eliade, daha sonraki almalarnda bu kavramn etki alannn aslnda bundan da
geni olduunu kefetmitir.
Dinler tarihisi perspektifinden coincidentia oppositorum ya da btnln srr olgusu,
sembollerde, nihai gereklik, ilahln Grundu ile ilgili teori ve inanlarda grld kadar
Yaratl ilk Birlikin paralanmasyla aklayan kozmogonilerde, insan davranlarnn alt
st olmasn ve deerlerin birbirine karmasn amalayan orjiastik ritellerde, kartlar
birletiren mistik tekniklerde, erdilik (androgyne) mitleri ile erdilikletirme ritlerinde vs.
315
de grlmektedir.

Grld gibi coincidentia oppositorum kavram her zaman btnleme olgusunu


gerektirmeyip, dnyann Cennet hline yeniden dnn de ifade edebilmektedir.
nsann yaad bu evrende gereklemesi dnlemeyen bu durumun tipik rnei
olarak Eliade, eskatolojik sendromdan bahsetmektedir. Bu durumda btn kartlar yok
olup cennetvari bir hayat balamtr.316
zetle, bizzat kendi varlnda coincidentia oppositoruma gtren btn teknikleri harekete
geiren ve anlamlandran ey, balangtaki btnlk ve mutluluk zlemidir. Arkaik
dnyann hemen her yerinde bu zlem ve alacak eitlilikte sembolizm ve teknikler
grlmektedir [] ayrca, birok akl almaz trenin temeli ve teorik aklamas
balangtaki insann cennetvari hline yeniden kavumas arzusundan kaynakland
317
bilinmektedir.

Kartlarn birlemesi konusunda en bariz rnekleri Eliade, Hint dinlerinde bulmaktadr.


rnein, bir yoga teknii olan samadhi araclyla yogi, kartlklar aarak, tek bir
tecrbede bolukla doluluu, hayatla lm, varlkla yokluu birletirmektedir. Nihai
ama, gereklii eitli biimlerini yaratl ve zaman, zellikle de gerekliin znenesne eklindeki blmlenmesini ortadan kaldrarak balangtaki Birlik gibi tek biim
hline getirmektir.318 Bu akm ve mezheplerin biimsel eitliliinin grnte
olduunu ifade eden Eliadea gre bunlarn temel yaplar ayndr.319 Hepsinin amac
paradoksu gerekletirmektir: Yani bir taraftan bu dnyada yaamaya devam ederken
ayn zamanda da beeri durumu ortadan kaldrarak aknla erimek.320 Tantrizmdeki
hayattayken kurtulmu olan jivanmukta, ahsnda Buda ile beerilii birlikte
barndrd
315

iin

kartlarn

birlemesi

durumunu

gerekletirmitir.321

Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 116-117.


Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 175.
317
Mircea Eliade; Le Yoga. Immortalit et libert, rd., Payot, Paris 1972, s. 270.
318
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 135, 232.
319
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 217.
320
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 220-221.
321
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 231-232.
316

Hint

79

dncesinde beeri durum kartlklarn varl ile tanmland gibi bu durumun


ortadan kaldrlarak kurtulua eriilmesi de bu kartlklarn almasna, ya da baka bir
deyile birlikte bulunmasna baldr. Zira nihai gereklie ulaabilmek iin beeri
durumun zellii olan kutupsall yok etmek, kartlklar amak zaruridir.322
Bu noktada Eliaden iki tr kutupsallktan sz ettiini hatrlatalm:
1) Kozmik kutupsallk gruplar:
a) uzaysal yapda olan kutupsallklar: sa/sol; aa/yukar vs.
b) zamansal yapda olan kutupsallklar: gndz/gece; mevsimler vs.
c) kozmik hayatn srelerini ifade eden kutupsallklar: hayat/lm; bitkisel
ritim vs.
2) Beeri duruma ilikin olan kutupsallk gruplar:
a) temel kutupsallk ifti, cinsiyet dikotomisi: erkek/dii
b) etnik dikotomiler: bizler/yabanclar
c) mitolojik dikotomiler: muhalif kizler
d) dini dikotomiler: kutsal/profan
e) etik dikotomiler: iyi/kt vs.
Kozmik kutupsallklar, cinsel ya da dini dikotomiler gibi bu dikotomi (ikili blnme) ve
kutupsallk gruplarndan birou dierini gerektirmektedir.323 rnein birok dini
gelenekte ideal insan olarak kabul edilen erdii (androgyne), Eliaden temel kutupsallk
ifti olarak grd erkek/dii kartlklarnn ortadan kaldrlarak btnln
gerekletirildii bir coincidentia oppositorum durumunu temsil etmektedir.324
1958 ylnda dzenlenen Eranos toplantsnda sunduu La coincidentia oppositorum et
le mystre de la totalit325 balkl bildirisinde konuyla ilgili btn rnekleri sunduktan
sonra Eliade, daha sonra ayrntlaryla greceimiz hermentik yntemi araclyla u
senteze ulamaktadr:
Az ok coincidentia oppositorumu, kartlarn birlemesini, paralarn btnlemesini
322

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 109.


Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 275-276.
324
Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, Gallimard, Paris 1978, s. 62.
325
Mircea Eliade; La coincidentia oppositorum et le mystre de la totalit, Eranos-Jahrbuch 1958, Band
27: Mensch und Frieden, Rhein-Vlg., Zrich 1959, s. 195-236. Bu bildiri, Mphistophls et
landrogyne ou le mystre de la totalit bal ile u eser ierisinde yeniden yaymlanmtr: Mircea
Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 111-179.
323

80

ieren btn bu mitler ve semboller, tm bu ritler ve mistik semboller, bu efsaneler ve


inanlar bize neyi gstermektedir? Her eyden nce insann, beeri durum denilen mevcut
durumundan derin honutsuzluunu gstermektedir. nsan kendisinin blnm ve
paralanm olduunu hissetmektedir. Bu ayrlmln mahiyetinin tam olarak farkna
varmak insan iin zordur. Zira o, bazen kendisinden tamamen baka, kuvvetli bir eyden
ayrldn hissetmekte; bazen de varlnn en derininde hatrlad, fakat belirgin hi bir
hatrasnn aklnda bulunmad zamansz, tanmlanamaz bir durumdan, yani Zaman ve
Tarihten nce bidayette sahip olduu bir durumdan ayrldn hissetmektedir. Bu ayrlk
hem kendinde hem de dnyada bir kopu olarak gerekleti. Terimin sadece YahudiHristiyan anlamnda deil, ama yine de bu, hem insan tr iin kanlmaz bir felaketle
hem de Dnyann yapsndaki ontolojik deiiklikle kendini gsteren bir dt. Belirli
bir bak asndan coincidentia oppositorumu ieren birok inan, kaybolan bir Cennet
zlemini, birbirleriyle atmakszn kartlarn birlikte var olduu ve okluklarn gizemli
bir Birlikin grnmlerini meydana getirdii paradoksal bir durumun zlemini yanstt
326
sylenebilir.

nsan, kartlklar tek bir gerekliin tamamlayc grnmleri olarak tasavvur etmeye
iten ey nedir? Eliadea gre, kaybolan Birlike yeniden kavuma arzusudur. Fakat
yukarda sunulan rneklerden anlalaca zere ulalmak istenilen bu aknlk, bu
Birlik durumu hedef olarak ayn olsa da, bunun biimi kltrel balama gre farkllk
arz etmektedir.327
1.1.2.4.5.

okdeerlilik

Yaplar bakmndan hierofaniler statik, deiime kapal ve tek deerli deildirler.


Bunlar, dini ieriklerini artramasalar da en azndan biimsel ilevlerini artrabilirler.
rnein belirli bir tarihi dnemde kutsaln belirli bir biimini tezahr ettiren bir klt
tan dnelim. Bu ta, kutsaln kendini evreleyen kozmik ortamdan baka bir ey
olduunu, kaya gibi kutsaln da mutlak surette gl ve statik, gelecekten muaf
olduunu gstermektedir. Dini planda deerlendirilen klt tann bu ontofanisi (varlk
tecellisi) tarih boyunca eklini deitirebilir. yle ki, bu ta daha sonra hemen ifa
ettii ey iin deil, bir tapnak ya da sunak vs. gibi kutsal bir alana dhil olduu iin ya
da bir tanrnn epifanisi olarak deerlendirildii iin tazim edilecektir. Bir hierofani,
yani kutsallk tayan bir nesne hline gelen bu ta, kutsaln diyalektii gerei
farkllam olmasna ramen evresindeki ortama katlmaya devam etmektedir, fakat
iinde bulunduu dini teoriye gre buna atfedilen deer deiiklik gstermektedir.328
Tarih boyunca baz hierofaniler yerel boyutu aamazken bazlar evrensellik
326

Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 176-177.


Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 178, dip. 86.
328
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 34; Mircea Eliade; Images et symboles, s. 110.
327

81

kazanmlardr. rnein Sami kavimleri, tarihlerinin belli bir dneminde frtna ve


verimlilik tanrs Baal ile verimlilik tanras Belit iftine tapmlard. Baal ve Belit
klt bir hierofaniydi. Yahudi peygamberler bu kltleri gnah olarak deerlendirdiler;
fakat bu hierofani baka biriyle deitirilene dek deerini korumaya devam etti.
Sonunda kutsaln evrensel biimini temsil eden ve yaps itibariyle dier kltrlerin de
eriebilecei Yahvist hierofani galip geldi ve Hristiyanlk vastasyla dnya apnda
dini bir deer kazand. Bu ekilde baz hierofaniler (ayinler, kltler, tanrsal ekiller,
semboller vs.) okdeerli ya da evrensel hle gelmektedir. Buna karlk bazlar da
yerel ve tarihsel apta kalmaktadr. Dier kltrler bunlara eriemedii iin, bu yerel
hierofaniler,

iinde

kaybetmilerdir.

doduklar

toplumun

tarihinde

bile

geerliliklerini

329

Buraya kadar anlatlanlara baklrsa, sanki Eliaden hierofani diye nitelendirdii ey


insandan bamsz bir varlk alanna ait bir nitelie sahipmi gibi alglanabilir. Oysa
hierofani, kutsaln inanan insann zihnindeki tezahrnden ibarettir.330 Kutsal ister bir
tata ya da bir aata tezahr etsin isterse de bir tanrda tecelli etsin, hierofanik sre
hep ayn ekilde ilemektedir.331 Daha nce belirtildii gibi bir kiinin, olayn ya da
nesnenin hierofanik nitelik kazanmas onun fiziksel zelliini deitirmemektedir. Peki,
o zaman deien nedir? Deien ey, aslnda insann bu kiiye, olaya ya da nesneye
ykledii deer ve anlamdr. Dolaysyla hierofanik srecin ortaya koyduu sz konusu
deiim fiziki deil, sembolik ve metafiziktir. Metafizik boyut, insann inanma yetisiyle
alakal olduuna gre hierofaniler de bylece tamamen greceli ve insana ilikindirler.
Florin Turcanunun da belirttii gibi hierofaniler, aslnda insann kutsal zihninde
tasavvur etmesi ve onu alglama biimiyle alakaldr.332 Hierofanilerin bu greceli olma
zelliinden dolay tarih boyunca baz kiiler, olaylar ve nesneler birtakm insanlar
tarafndan kutsal kabul edilirken dierleri tarafndan reddedilmitir. rnein, kutsal bir
ta, her ne kadar dini tecrbe sahibi insan iin doast bir gereklik ifade etse de onu
profan insann nazarnda dier talardan ayr klan hibir zellik bulunmamaktadr.333
Profan nazarlarn kavrayamad Felsefe Ta iin de ayn durum sz konusudur.
ocuklar bu tala oynasa, hizmetiler onu sokaa atsa da bu ta her yerde elde edilmesi
329

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 17-18.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 23, 388.
331
Mircea Eliade; Le chamanisme et les techniques archaques de lextase, s. 14.
332
Florin Turcanu; Mircea Eliade, s. 374.
333
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 18.
330

82

en zor ey olarak grnmektedir.334 Eliaden ska verdii dier bir rnek ise sa ile
ilgilidir. Yahudilerin ou, Mesihin sada tecelli ettiine inanmadklar gibi onun
tanrlna da inanmamlardr.335 Oysa Hristiyanlar, say Tanrnn tecellisi olarak
gryorlar/d. Yani bir Hristiyan iin sa en st seviyede bir hierofani, daha dorusu bir
teofani iken dierlerine gre onu dier insanlardan ayran hibir zellik bulunmad
iin o, alelade ve profandr. Hatta bazlar onu, yalanc ve sahtekr biri olarak
grmler/grmektedirler.
Kutsaln inananlarn zihninde zuhur ettiini kabul etmek, insann byle bir yetiye sahip
olduunu kabul etmek anlamna gelmektedir. nsann bu ynne iaret etmek zere
Eliade, homo religiosus kavramn kullanmtr. Aslnda Eliaden btn din bilimi
almalarnda homo religiosusun dnyasn kefetmeye ve bu dnyann deyim
yerindeyse yap talar olan hierofanileri anlamaya kendini adadn sylemek
mmkndr. Eliade, kendi ifadesiyle her zaman bir eye inanan insanlar anlamaya
gayret etmitir.336
Eliade, dini fenomenleri, hierofaniler ve semboller olmak zere iki tre ayrmaktadr.
Dorudan bir hierofani tarafndan kutsallk kazandrlmayan bir nesne sembole itirak
etmekle kutsal hle gelmektedir.
Daha nceki blmlere hzl bir ekilde gz atlrsa, duruma gre gk sembolizmiyle ya da
toprak su, gne, uzay, zaman vs. sembolizmiyle kar karya olduumuz gayet ak bir
ekilde grlr. Hakl olarak bu eitli sembolizmlere hierofanilerin zel, yerel ve aralksz
biimde tezahr ettirdiklerini daha ak daha btncl ve daha st seviyedeki bir tutarllkla
337
tezahr ettirdikleri lde zerk sistemler olarak baklabilir.

Hierofaniler dnda insann dini dnyasn oluturan yaplardan ya da Eliaden


deyimiyle sistemlerden bir dieri sembollerin dili olan sembolizmdir.
1.1.2.5.

Sembol

nsan bilimlerindeki birok kavram gibi sembol kavram da zerinde ittifak salanarak
herkesin kabul ettii bir tanma kavumu deildir. Michel Cazenavein Encyclopdie
des Symboles (Semboller Ansiklopedisi) adl eserinin nsznde belirttii gibi sembol
334

Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 141.


Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses II, s. 344.
336
Mircea Eliade; L'preuve du labyrinthe. Entretiens avec Claude-Henri Rocquet, 2e d., Pierre Belfond,
Paris 1985, s. 152.
337
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 377.
335

83

kavram, Psikanaliz alannda Sigmund Freud (18561939) ve Carl Gustav Jung (1875
1961), Din Biliminde Fransz filolog Georges Dumzil (18981986) veya Alman filolog
ve eski Yunan dini uzman Walter F. Otto (18741958) ya da Hristiyanlk ierisinde
svireli teologlar Karl Barth (18861968) veya Balthasar von Urs (19051988) gibi
aratrmaclar tarafndan kendi nkabullerine dayanlarak, kendi perspektiflerinden ele
alnm, kendi alanlarnn mant erevesinde anlalmaya allm ve bu balamda
izah edilmitir.338 Ayn ekilde Mircea Eliaden din bilimi almalarna bakldnda
onun da sembol ve sembolizm kavramlarn kendi perspektifinden ele alararak
deerlendirdii grlecektir. Eliadea gre evrensel tek din dilinin sembollerin dili
olduu gz nnde bulundurulursa din incelemesinde sembolleri aratrmann nemi
daha iyi anlalacaktr. nk sembolizm, btn dinlerin ve dini fenomenlerin ortaklaa
paylatklar bir nitelik ve dolaysyla evrensel boyutta anlalan bir dildir.339
1.1.2.5.1.

Sembol Kavramnn Etimolojisi

Bat dillerindeki sembol terimi (talyanca: simbolo, Almanca: Symbol, ngilizce: symbol,
Franszca: symbole) Latince symbolus teriminden tremitir. Bu da Latinceye Yunanca
bir kelime olan sumbolon teriminden gemitir. Antik Yunanda bir mlek paras ikiye
blnr ve bu iki parann her biri kendi aralarnda szleme yapan iki kiiye verilirdi.
Szleme kapatlaca an borlu ya da bor veren kiilerin kendilerini tantmak
maksadyla ellerindeki iki krk paray (sumballein) tam olarak bir birine
ekleyebilmeleri gerekiyordu. Bylece sumbolon terimi, yeniden birletirildiklerinde
ortak bir kkene sahip olduunu ispat eden krlm bir nesnenin iki parasn ifade
etmek iin kullanlyordu. Dolaysyla sembol, bir tanma ve tannma iareti niteliinde
olan nesneyi ifade ediyordu.
Gnmzde sembol teriminin, baka bir eyi temsil eden bir ey, duyularla ifade
edilemeyen bir eyi temsil eden somut nesne veya iaret, remiz, rumuz, timsal
anlamlarn tad szlklerde bildirilmektedir.340 Sembol, genellikle somut ve zel
338

Michel Cazenave; Introduction, Encyclopdie des symboles, Librairie Gnrale Franaise, Paris
1996, s. vii.
339
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, Gallimard, Paris 1959, s. 255.
340
rnein bkz. Websters New Encyclopedic Dictionary, Revised Edition, Black Dog & Leventhal
Publishers, New York 1995, s. 1049; Trke Szlk, s. 1727; Le Petit Robert, Dictionnaire Le Robert,
Paris 1984, s. 1903. Ayrca bkz. Galip Atasaun; Sembol ve Sembolizm, Seluk niversitesi lahiyat
Fakltesi Dergisi, Say 7, Yl 1997, s. 396387.

84

olan bir eyin ou zaman soyut ve genel mahiyette olan baka bir eyi temsil etmesi
anlamn tamaktadr.341 Dier bir tanmla sembol, soyut bir dncenin ve/ya
grnmeyen bir eyin grnen iaretidir.342 rnein yedi kollu amdan ya da Davut
yldz Yahudiliin; ha, Hristiyanln; hilal ise slamn sembol olarak kabul
edilmektedir. Bu semboller, bunlar gren kiinin zihninde temsil edilen dini
artrmaktadr. Annemarie Schimmelin verdii bilgiye gre Gustav Mensching de
sembolletirilen madde/nesne ve bu maddenin/nesnenin temsil ettii manevi/ruhani
hakikat olmak zere her dini semboln iki unsurdan ibaret olduunu belirtmektedir.343
Dolaysyla alglanabilir alan ya da daha geni anlamda somut/fiziki/maddi dnyaya ait
olan sembol, alg tesinde ya da genel olarak soyut/metafizik/manevi/ruhani dnyada
yer alan bir gereklii temsil eden bir eydir. Menschingin hakl olarak belirttii dier
bir nokta da dinlerde kullanlan her kavramn esas itibariyle bir sembol olduu
hususudur. nk temelde sembolik ifadelerden oluan din diliyle beeri ve dolaysyla
da maddi leme ait kelimelerle bsbtn manevi/ruhani leme ait hakikatler ifade
edilmeye allmaktadr.
1.1.2.5.2.

Eliadea Gre Sembol Kavram

Mircea Eliaden eserlerinde en sk karlalan kavramlardan bir dieri de sembol


kavramdr. Eliade, eitli almalarnda tarih boyunca farkl kltrlerde yer alan farkl
sembolleri incelemitir. Eliaden sembollerle ilgili incelemelerin yer ald balca
eserleri Trait dhistoire des religions, Images et Symboles: Essais sur le symbolisme
magico-religieux adl kitaplardr. Bu eserlerde Eliade, eitli kltrlerde yer alan farkl
sembolleri aratrma konusu yapmtr. Fakat her ne kadar sembollerin nemi ve
yaplar zerinde dursa da Eliade, bu kavramla ilgili teorisini sistematik ve ayrntl
olarak nceki din bilimi almalarnda ortaya koymad gibi bu eserlerde de bu
eksiklii giderme yoluna gitmemitir.344 Joseph Kitagawa ile birlikte editrln
341

James W. Heisig; Symbolism, Mircea Eliade (ed.); The Encyclopedia of Religion, Volume 14,
Macmillan, New York 1987, s. 204.
342
The Penguin English Dictionary, 2nd Edition, Penguin Books, London 2003, s. 1424; Frdric
Lichtenberger; Symbole, symbolique, Frdric Lichtenberger (dir.); Encyclopdie des sciences
religieuses, Tome XI, Paris 1881, s. 763.
343
Annemarie Schimmel; Dinde Semboln Fonksiyonu Nedir?, Ankara niversitesi lahiyat Fakltesi
Dergisi, Cilt III, Say: 34, Ankara 1968, s. 68.
344
1930-1940l yllarda Eliaden yazdklarnda sembol ve mit kavramlaryla ilgili tanmlamalara
rastlanlmadn bildiren Ricketts, Eliaden hibir zaman sistematik olmadnn altn izmektedir
(Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 1128). Stephen J. Reno ise bizzat

85

yapt ve 1959 ylnda yaymlanan The History of Religions: Essays in Methodology


balkl kitapta yer alan Dini Sembolizmin ncelenmesi zerine Metodolojik
Aklamalar345 balkl makalesiyle Eliaden bu eksiklii, gidermeye alt; fakat
yine de bu konudaki dncelerinin tamamn ortaya koymad grlmektedir.346
Eliade, Trait dhistoire des religions adl kitabnn son blm olan on nc
blmn sembollerin yapsna ayrmtr. Burada Eliade, her dini olgunun ya bir
kratofani ya bir hierofani ya da bir teofani olduunu ifade ettikten sonra hepsi de birer
sembolik sistem olan bysel-dini sistemlere katlmak ya da dhil olmak suretiyle
ortaya kan kratofaniler, hierofaniler veya teofanilerle ska karlaldn
bildirmektedir.347 Eliade, daha sonra semboln ilevine iaret ederek bu kavramla neyi
kastettii konusunda ipucu vermektedir. Eliadea gre sembol tutarl ya da bozulmu
olsa bile btn toplumlarda nemli rol oynamaya devam etmekte ve ilevi hi
deimemektedir: Bir nesneyi ya da bir fiili profan tecrbe perspektifinden grnenden
baka bir eye dntrmek.348 Eliade, semboln bu ilevinin insann yapsal
zelliinden kaynaklandn dnmektedir. Zira sembol, insann sonsuza kadar
dnyay kutsallatrmaya devam etme ihtiyacn yanstmaktadr. Eliade, bu durumu
homo religiosusun temel zelliklerinden biri olan ve daha sonra greceimiz Cennet
zlemi kavram ile ilikilendirmektedir. Cennet zlemi kavramn ise Eliade ksaca
insann hi aba harcamadan hatta farknda olmadan tamamen kutsal bir blgede
srekli olarak bulunma isteini ifade etmek iin kullanmaktadr.349
Yukardaki blmde hierofani konusu ilenirken hierofaninin de byle bir zelliinin
yani profan nesneyi grnenden baka bir eye dntrme zelliinin bulunduu, hatta
Mircea Eliaden kendisi tarafndan aratrmasnn temel kavram olduu apak grlen dini sembolizm
kavramn hangi anlamda ve ne ekilde kullandna ilikin aratrmalarnda sistematik bir aklamann
bulunmayn eletirmektedir (Stephen J. Reno; Hirophanie, symbole et expriences, Constantin
Tacou (dir.); Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978, s. 120. Ad geen makalenin Trke evirisi: Stepen J.
Reno; Hierofani, Sembol ve Tecrbeler, Constantin Tacou (Yayna Hazrlayan); Din ve Fenomenoloji:
Mircea Eliaden Eserlerine Toplu Bak, (ev.: Havva Kser), z Yaynclk, stanbul 2000, s. 47-62).
345
Mircea Eliade; Methododological Remarks on the Study of Religious Sembolism, Mircea Eliade &
Joseph Kitagawa; The History of Religions: Essays in Methodology, University of Chicago Press,
Chicago 1959, s. 86-107. Bu eser, Mehmet Aydnn editrlnde dilimize kazandrlmtr: Mircea
Eliade ve Joseph Kitagawa; Dinleri Tarihinde Metodoloji Denemeleri, Din Bilimleri Yaynlar, Konya
2003. Eliaden sz konusu makalesi Remarques sur le symbolisme religieux bal altnda
Franszcaya evrilerek 1962 ylnda yaymlanan Mphistophls et l'androgyne adl kitab ierisinde (s.
277-312) yer almaktadr.
346
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 298-299.
347
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 367.
348
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 373-374.
349
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 375-376.

86

temel zelliinin bu noktada yer ald sylenmiti. Bu tespitlerden hareketle hierofani


kavramyla sembol kavram arasnda sk bir ilikinin bulunduunu sylemek
mmkndr. Fakat Eliaden ifadelerine bakldnda bu iki kavram arasndaki fark net
bir ekilde kavramann ok da kolay olmad grlmektedir.
Eliade, bir yandan hierofani ile semboln ayn ilevi stlendiini; daha dorusu
semboln hierofaninin diyalektiini devam ettirdiini ifade etmektedir. Dorudan bir
hierofani tarafndan kutsallk kazandrlmayan her ey sembole itirak etmek suretiyle
kutsal hle gelmektedir.350 Bylece hierofanilerin ounun sembolik hle gelmeye
elverili olduu anlalmaktadr. Dier taraftan semboln bir hierofaniyi devam ettirdii
ya da onun yerine getii yani kutsal bir gereklii ifa edebildii bildirilmektedir.351
Eliaden bu aklamalarndan her hierofaninin mutlaka bir sembol olmad sonucu
kmaktadr. Nitekim Eliade, bu hususu u ekilde dile getirmektedir:
Daha kesin bir dille ifade edersek sembol terimi, sadece bir hiyerofaniyi devam ettiren ya da
kendileri baka bir bysel-din [magico-religieux] biimde (rit, mit, tanrsal biim vs.) ifade
edilemeyen bir ifay/vahyi [rvlation] oluturan sembollere tahsis edilmelidir. Ancak
kelimenin geni anlamna baklrsa, (herhangi bir nesnede bulunan bysel-dini gc yle ya
da byle sembolize eden) en basit kratofaniden bir bakma tanrnn insanda tecellisi
mucizesinin sembol olarak deerlendirilebilecek olan sa'ya kadar herey bir sembol
olabilir ya da sembol roln stlenebilir.
Etnoloji, Dinler Tarihi ve Felsefenin kulland dilde sembol kelimesinin her iki anlamn da
kabul etmekte ve daha nce de tespit etme frsatmz olduu zere her iki anlam, tm
insanln bysel-dini tecrbesiyle desteklenmektedir. Bununla birlikte, semboln hakiki
yapsna ve ilevine hierofaninin uzants olarak ve ifann/vahyin [rvlation] zerk biimi
352
olarak semboln zel incelenmesiyle nfuz edilebilir.

Bu alnt, ayn zamanda Eliaden semboln kapsamn hierofaninkinden daha geni


olarak dndn aka gstermektedir. Daha nce belirtildii zere Eliaden
dncesinde btn hierofaniler sembolik deildir; ama btn semboller birer hierofani
olma zellii tamaktadrlar. Eliaden bu izahat, hierofani ve sembol kavramlarnn
tanmlar gz nnde bulundurulursa gayet tutarl grnmektedir. Yukardaki
blmlerde ayrntsyla akland zere fiziki dnyaya ait olan hierofanik nesne,
inananlarn nazarnda fizik tesi yani metafizik bir gereklii ifa etmektedir. Ancak
inanmayanlar iin bu nesne sadece fiziki bir gereklie iaret etmektedir. Hierofanik
nesne gibi sembol de alglanabilir alana aittir. Sembol, soyut ya da alglanabilir alann

350

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 374.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 374-375.
352
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 376.
351

87

dnda olan bir imgeyi artrmakta, metafizik bir gereklii hatrlatmaktadr.


Dolaysyla hierofanik nesne ile semboln ortak noktas, her ikisinin de fiziki
varlklarnn dnda yer alan bambaka bir eyi nakletmesi, ifa etmesidir. Ancak
nesneye veyahut eyleme ilave olan bu deer, onun tad alelade deeri
eksiltmemektedir. Bu bakmdan hierofani gibi sembol de kutsaln diyalektiini aynen
devam ettirmektedir. rnein merkez sembolizminin unsuru olan bir mesken,
Dnyann Merkezinde yer ald varsaylyor olmakla beraber, iklim, toplumun ekonomik yaps ve mimari gelenek tarafndan ekillenmi olarak belli ihtiyalara cevap
veren bir ara olma niteliini yitirmemektedir.353
Eliaden sembol hangi alanlarda kulland incelenirse bu kavramn snrlar daha da
belirgin hle gelecektir. Bu konuyu en iyi aydnlatacak kitaplardan biri Eliaden Trait
dhistoire des religions adl kitabdr. Bu kitapta Eliade, gkyz (s. 46114), gne (s.
115138), ay (s. 139164), su (s. 165187) ve talarla (s. 1881207) ilgili sembolizmi
srasyla ele alarak arkaik toplumlarda bunlarn nasl alglandn incelemektedir.
Gkyz gerekte naslsa yle grnr: sonsuz ve akn. Gk kubbe, tam anlamyla insann
ve yaam alannn oluturduundan "bambaka bir ey"dir. Diyebiliriz ki gkyznn
aknlnn sembolizmi sadece onun sonsuz yksekliinin bilincine varlmasyla idrak
edilir. [] Tm bunlar sadece gkyzne bakmakla elde edilen sonulardr; ama byle bir
karsamay mantki ve akli bir sre olarak grmek byk bir hata olur. Ykseklik,
dnya tesi ve sonsuz olma gibi aknlk kategorileri, bir btn olarak insanda yani onun
hem aklnda hem de ruhunda kendini gstermektedir. Sembolizm, btncl bilincin [la
conscience totale] yani kendisini o ekilde kefeden insann, evrendeki konumunun
bilincine varan insann dolaysz unsurudur. Bu temel keifler onun dramna organik bir
ekilde o kadar baldr ki ayn sembolizm onun bilinaltnn faaliyeti kadar manevi
hayatnn en asil ifadelerini de belirlemektedir. [] Tekrar edelim: Gkyz herhangi bir
dini deer kazanmadan nce aknln ortaya koyar. Gkyz, yalnzca var oluundan
tr aknl, gc ve deimezlii sembolize etmektedir. O vardr nk o, yksek
354
sonsuz, deimez ve kuvvetlidir.

Arkaik kltrlerde gkyz sembolizmini incelemesi sonucunda gkyznn


aknln nasl ve niin sembolize ettiini Eliade bu ekilde ortaya koymaktadr.
Eliadea gre ykseklik, dolaysyla eriemezlik, sonsuzluk, deimezlik ve kuvvet gibi
nitelikler, gkyzn aknln sembollerinden biri ve de en nemlisi hline
getirmektedir. Yani gkyzne bakan insan sadece gkyzn deil, onun artrd
eyi,

yani

kutsal

kaynaklanmaktadr.

353
354

da
Zira

idrak

etmektedir.

Eliadea

gre

Bu

durum

tanrlar

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 234-235.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 46-47.

Kozmosun

Dnyay

kendi

yapsndan
varlklarn

88

yanstmamas mmkn olmayacak bir biimde yaratmlardr.355 Bu blmden sonra


gnee ilikin hierofanileri inceledikten sonra Ay ve Ay Mistii balkl drdnc
blmn hemen banda Eliade, ay sembolizmi hakknda u bilgileri vermektedir:
Gne, hibir oluum iine girmeden her zaman olduu gibi ayn kalr. Bilakis ay,
byyen, klerek kaybolan bir gkcismidir. Bu gkcismi, tm evrene hkmeden oluum,
doum ve lm kanununa boyun emektedir. Tpk insan gibi ayn da dokunakl bir tarihi
vardr; zira insannki gibi onun da zevali lmle sonulanmaktadr. gece boyunca ay,
yldzl gkyznde grnmemektedir. Fakat bu lm, bir yeniden dou takip etmektedir:
yeni ay. Ayn karanlk ve lm iinde kaybolmas hibir zaman kesin bir son deildir.
[] Srekli olarak ilk biimlere geri dnmek, bu sonsuz dngsellik, ayn, hayat ritimlerini
356
en iyi ekilde temsil eden gkcismi hline gelmesine neden olmutur.

Ay safhalarnn doum, byme, lm ve daha sonra yeniden doma fikirlerini


dourduu iin insan kaderi ile ay arasnda bir benzerliin var olduunu ifade eden
Eliade, bir sonraki blmde su sembolizmini ele almaktadr.
z bir ifadeyle sularn tm bilkuvve mevcudiyetlerin btnn (la totalit des virtualits)
sembolize ettii sylenebilir [] Ayrlmamln ve bilkuvve mevcudiyetin ilkesi, her
kozmik tezahrn temeli, btn tohumlarn taycs olan sular, btn biimlerin
kendisinden kaynakland ve bir felaket ya da kendi gerilemeleri sonucunda dnecekleri
balangtaki maddeyi sembolize etmektedir. []. Suya dalma, ilk biimlenmeden nceki
ana geri dn, btnyle yeniden olumay, yeni douu sembolize etmektedir; zira suya
dalma, biimlerin eriyerek yok olmas ve varolu ncesindeki ayrmam hle yeniden
357
dnmek anlamna gelmektedir.

Bir sonraki blmde talarla ilgili sembolizmi ele alan Eliaden bu konudaki grleri
u ekildedir:
Maddenin sertlii, salaml ve dayankll iptidai insann dini bilincinde bir hierofaniyi
temsil etmektedir. [] Her eyden nce, ta vardr. Her zaman olduu gibi kalmakta ve
varln srdrmektedir; daha da nemlisi ta arpmaktadr [] Kaya, insana beeri
durumunun iretiliini aan bir eyi, yani mutlak bir varlk tarzn ifa etmektedir. Tan
dayankll, hareketsizlii, lleri ve de tuhaf biimleri beeri [alana ait] deildir: Bunlar,
gzleri kamatran, dehete dren, cezbeden ve tehdit eden bir varla delalet etmektedir.
nsan, tan byklnde ve sertliinde, biiminde ya da renginde ait olduu profan
358
dnyadan baka bir dnyaya ait bir gereklik ve g bulmaktadr.

Buraya kadar aktarlan alntlardan Eliaden hierofani ile sembol arasnda net bir
ayrm yapmaya imkn veren kriterleri aka ortaya koymad grlmektedir.
Sonu blm saylmazsa kitabn Sembollerin Yaps balkl son blmnde
Eliade sembollerle ilgili teorik bilgiler sunmakta ve hierofani ile sembol
arasndaki farkn nereden kaynaklandn bu blmde izah etmektedir.
355

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 111.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 139.
357
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 165.
358
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 189.
356

89

Hierofani, dini tecrbe iinde bir kopukluu varsayd halde (zira u ya da bu ekilde her
zaman kutsalla profan arasnda bir kopukluk ve birinden dierine bir gei bulunmakta; bu
kopu ve gei de dini hayatn zn oluturmaktadr) sembol, insann kutsallkla
dayanma ierisinde olmasn salamaktadr (ancak insan nadiren farknda olduu iin bu
dayanma belirgin deildir). nsanlarn zerlerinde tadklar muska ya da yeimta ya da
inciler, bunlar tayan srekli olarak bunlarn temsil ettii (yani sembolize ettii) kutsal
blgeye dahil eder; oysa, bu sreklilik, ancak kutsalla profan arasnda bir kopukluk
359
olmasn varsayan bir bysel-dini tecrbe araclyla elde edilebilir.

Bu son alntda Eliaden sembol hangi ynden hierofaniden farkl grd noktas
aklk kazanmaktadr. Rennienin de belirttii gibi Eliade sembol anlay ve idrakle
ilikilendirirken hierofanide byle bir balanty gerekli grmemektedir.360 Daha ak
ifade etmek gerekirse bir nesnenin hierofani olabilmesi iin yani kutsal bir deere sahip
olabilmesi iin bu nesnenin inanan kii tarafndan byle alglanmas ve kabul edilmesi
gerekmektedir. Oysa sembol iin byle bir ey sz konusu deildir.
nk bir sembol, idrak edilip edilememe hususuna bal deildir. Sembol, her tr
bozulmaya ramen tutarlln unutulduktan sonra dahi korumaktadr. Binlerce yl boyunca
anlamn kaybedip daha sonra yeniden kefedilen tarihncesi simgeler bu duruma tanklk
361
etmektedir.

Eliade bylece semboln sadece insann bilin dzeyiyle ilgili olmadn ve tpk kutsal
gibi insann bilinalt dzeyinde yer aldn ve bylece de derin bir yapya sahip
olduunu ima etmektedir. Sembol insann sadece akli ynne deil, btnne hitap
ettii iin dini bir sembol btnyle bilinli olarak kavranmasa da mesajn iletme
niteliini korumaktadr.362 Derinlikler Psikolojisinin bildirdiklerine gre anlam bilin
dzeyinde kavranmasa da sembol, mesajn iletmekte ve ilevini yerine getirmektedir.363
1.1.2.5.3.

Psikanalitik Etki

Eliaden bu dncelerini gelitirmesinde zellikle Freud ve Jungun Psikanaliz


alannda yaptklar keifler nemli bir rol oynamtr. Traitden yl sonra
yaymlanan Images et symboles adl kitabnn nsznde sembol ve sembolizm
kavramlarnn neminin ortaya konulmasnda Psikanaliz akmnn byk bir rol
oynadn belirttikten sonra Eliade, sembollerin grnm deitirseler bile insan
ruhunun gndeminden kaybolmayarak ayn ilevi yerine getirmeye devam edeceklerini
359

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 375.


Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 49.
361
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 377.
362
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 112.
363
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 311.
360

90

ifade etmektedir.364 Sembolizm ve Psikanaliz alt baln tayan blmde Eliade,


Psikanaliz disiplinin bilinaltnn kefine atfta bulunarak sembolizmin bilinaltyla
ilikili olduunu dile getirmektedir.
Sembolik dnce sadece ocua, aire ya da dengesize mahsus bir alan deildir: Bu
[sembolik dnce] insann zndedir, onun ayrlmaz bir parasdr [elle est
consubstantielle ltre humain]. Bu dnce, dil ve kavramsal dnceden [la raison
discursive] nce gelmektedir. Sembol, gerein dier btn bilgi aralarna meydan okuyan
en derin baz ynlerini aa karmaktadr. mgeler, semboller ve mitler, ruhun sorumsuz
yaratmlar deildir; bunlar bir gereklilie cevap vermekte ve bir ilevi yerine
getirmektedir: varln en gizli tarzlarn gzler nne sermek. Bylece bunlar incelemek
bize ksaca insan yani henz tarihi artlar tarafndan meydana getirilmemi olan insan
tanma imkn sunmaktadr. Her tarihi varlk, Tarih ncesi insanln byk bir ksmn
kendinde tamaktadr. [] hibir insann tarihi olmayan [anhistorique] ksmnn 19.
yzylda sanld gibi hayvanlar leminde ve de sonuta Hayat ierisinde kaybolmayp,
bilakis yn deitirerek bunun ok stne ykseldii grlmektedir: nsann bu tarihi
olmayan ksm, bir madalya misali daha zengin, daha btn ve deta mutlu klan bir
varoluun hatrasnn damgasn tamaktadr. rnein gnmzdeki Bat insan gibi
tarihsel bakmdan artlanm bir varlk olan insan [] ou zaman kulland imgeler ve
semboller araclyla balangtaki insann cennetvari safhasna yeniden dhil olmaktadr
[] Tarihselliinden kamakla insan, beeri bir varlk olma niteliinden vazgeip
hayvanlk ierisinde kaybolmamaktadr; o, kayp bir cennetin dilini ve bazen de
tecrbesini yeniden kazanmaktadr. Ryalar, hayaller, zlemlerinin, arzularnn,
heyecanlarnn vs. imgeleri, ite btn bunlar, tarihsel ynden artlanm olan insanolunu
tarihi ann kapal dnyasndan sonsuz derecede daha zengin manevi bir dnyaya tayan
365
glerdir.

Bu uzun alntdan Eliaden temel varsaymlarndan birinin sembolik dncenin


tarihsel artlanmalar sonucunda ortaya kan ve dolaysyla sonradan kazanlm olan bir
nitelik deil, bilakis insann znde var olan bir yap, insann ayrlmaz bir paras
olduu eklinde bir sonu kmaktadr. Dier bir ifade ile sembolik dncenin, insann
arzi bir nitelii deil, zati bir nitelii olduu sylenebilir. nk [] sembol, mit ve
imge, manevi hayatn zne ait olduklar iin bunlar kamufle olabilir, azalabilir,
bozulabilir; fakat asla yok edilmeyecektir.366 Tarih dahi arkaik bir sembolizmin
yapsn kkten deitirmeye muktedir deildir. Tarih, srekli yeni anlamlar katmakta,
fakat semboln yapsn yok etmemektedir.367 Eliaden dini sembolleri tarih tesi
364

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 19. svirenin Ascona kentinde yllk dzenlenen Eranos
konferansna Eliade ilk kez 1950 ylnn Austos aynda katlarak ve burada C. G. Jung, G. van der
Leeuw, Louis Massignon vs. gibi kendi alanlarnda dnya apnda ne sahip bilim adamlaryla grm
ve fikir alveriinde bulunmutur. Bu grmelerden ilham alan Eliade, dini sembolizmle ilgili daha nce
nerettii iki makalesini (Notes sur le symbolisme aquatique, Zalmoxis II, 1939 ve Le Dieu-lieur et le
symbolisme des noeuds, Revue de lhistoire des religions, 19471948) gzden geirerek ve Eranos
toplantlarnda sunduu bildirileri yeniden yaynlamay dnmtr (Mircea Eliade; Les moissons du
solstice, s. 159). Uzun bir giri ve Sembolizm ve Tarih balkl sonu blmlerinin de eklendii bu eser
Images et Symboles adyla 1952 ylnda piyasaya kmtr.
365
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 13-15.
366
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 12.
367
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 118.

91

fenomenler olarak grd aktr. Sembolleri insan yaratmaz; onlar insana dardan
empoze edilmektedir. nsan bunlar hazr bulmakta ve dolaysyla da semboller insandan
nce gelmektedir.368 Eliaden burada kastettii semboller elbette Trait isimli eserinde
ilk sralarda ele ald ve kozmik semboller diye nitelendirdii gk, gne, ay, su, ta,
toprak sembolleridir. Ancak bu aklamadan tarih boyunca yeni sembollerin ortaya
kmad anlalmamaldr.
Belirli tarihi durumlara bal sembollerin bulunmu olmas birok durumda kuku
gtrmez. rnein ziraatn kefinden nce belin, fallus ile tarla ilerinin de cinsi
mnasebetle zdeletirilmi olamayaca apaktr. Ayn ekilde 7 rakamnn sembolik
deeri ve dolaysyla da 7 dall Kozmik Aa imgesinin Mezopotamyada 7 kat gkyz
369
tasavvurunu douran yedi gezegenin kefinden nce ortaya km olamaz.

Tarihi durumlara bal olarak ortaya kan sembollerin dini sembol niteliini kazanm
olmas, bunlarn bir Dnyann ina edilmesine katk salamalarndan dolaydr.
Ziraatin kefiyle, hayvanlarn evcilletirilmesiyle, krallk sisteminin tesis edilmesiyle
ortaya kan bu yeni dnyalara kendilerini ifade etme, insanlara kendilerini ama imkn
vermitir. Nispeten yeni kltr safhalarnda ortaya kan sembollerin arkaik sembollerle
ayn kategoride deerlendirilmesini mmkn klan bu sembollerin daha arkaik
sembollerle ayn ekilde teekkl etmi olmasdr.370 Nitekim Trait isimli eserinde az
nce saylan sembollerden sonra ele alnan ziraatla ilgili sembolizm ve bundan sonra
gelen tapnak ve saray sembolizmi Eliaden bu konudaki dncesinin sistematiini
ortaya koymaktadr. Zira Eliade, ad geen eserinde evrenin yapsnda var olan ve
dolaysyla da insandan ve tarihten bamsz olan doal sembolleri arz ettikten sonra
bunlarla analojiler kurarak uygarln ilerlemesiyle ortaya kan sembollerin nasl bir
dini karakter kazandn irdelemektedir.
Alman filozof Ernst Cassirer (18741945), sembol retme kapasitesinin ve sembolleri
kullanma yetisinin hem gemiteki hem de gnmzdeki btn insanlarda bulunan
evrensel bir zellik olmasndan hareketle insanolunun bu ynne vurgu yaparak insan
trn nitelendirmek zere homo symbolicus kavramn nermitir.371 Bir sonraki
blmde ayrntlaryla grlecei zere Eliade da din duygusunun ya da daha genel bir
tabirle metafizik tasavvurlarn hem gemiteki hem de gnmzdeki btn insanlarda

368

Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 831.


Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 306-307.
370
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 308-309.
371
James W. Heisig; Symbolism, s. 205.
369

92

bulunan evrensel bir zellik olmasndan hareketle insanolunun bu ynn n plana


karm ve bu dorultuda insan trn nitelendirmek zere homo religiosus deyimini
kullanmtr. Hem sembolik dncenin hem de dini dncenin insan oluturan birer
yap (structure)372 olduu noktasndan hareketle homo religiosusun ayn zamanda bir
homo symbolicus olduunu kabul eden Eliade, insann din dnyasn anlayabilmek onun
temel karakteristiinden biri olan sembolik dnceyi incelemekten getiini ve bu
bakmdan da dini sembolizm incelemesinin bir dinler tarihisi iin son derece nemli ve
hatta vazgeilmez olduunu dnmektedir. Zira Eliadea gre insan maymunlar gibi
dier canllardan ayran ve dolaysyla da insan insan yapan eylerin banda dini
sembolizm gelmektedir.373 1936 ylnda yaymlanan Yeni bir Ay Felsefesi
Hakknda374 balkl makalesinde Eliade, analizin deil sembolizmin hkim olaca bir
dneme girildiinin iaretlerini grdn ve sembolizm konusunda bir kitap kaleme
alma niyetinde olduunu yazmaktadr.375 1937de kaleme ald bir yazda mitleri
reten ve kltrleri yaratan semboln metafizik ilevini konu edinecek Symbole,
Mythe, Culture balkl bir kitap yazacandan bahseden Eliaden376 28 Temmuz 1950
tarihinde hatra defterine dt notta, bir gn LHomme comme symbole (Bir Sembol
Olarak nsan) adl bir kitap yazma arzusunda olduundan sz etmesi de onun
sembolizm konusuna verdii neme iaret etmektedir.377
1.1.2.5.4.

Sembollerin zellikleri

Eliadea gre bir homo symbolicus olan insann tm eylemleri sembolizm ierdii iin
btn dini olgular da zorunlu olarak sembolik bir karakter arz etmektedir.
Her dini eylem ve her kltrel nesnenin tecrbe tesi bir gereklii hedefledii dnlrse
bundan daha kesin bir ey olamaz. Klt nesnesi hline gelen aaca, aa olarak deil,
hierofani olarak, kutsaln tezahr olarak tapnlmaktadr. Ve dini olmas bakmndan her
dini eyleme doast deerlere ya da varlklara atfta bulunduu iin son tahlilde
372

Eliade, inceledii mitlerde ve dini fenomenlerde ok sayda deikenin yannda her zaman tekrar eden
motifler yani deimezleri yap diye nitelendirmektedir. Eliade bu yaplarn son derece nemli
olduunun altn birok yerde izmitir. Eliaden metodolojisi, mit ve din yorumu ite bu yaplar zerine
dayanmaktadr (Douglas Allen; Myth and Religion in Mircea Eliade, Routledge, New York and London
2002, s. 139).
373
Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 223.
374
Mircea Eliade; "Despre o 'filozofie' a lunii", Revista Fundaiilor Regale (1936) 3, no. 12, s. 655-660.
Bu makale daha sonra Franszca olarak iki yerde yaymlanmtr: Constantin Tacou (dir.); Mircea Eliade,
s. 242-245; Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, s. 7-14.
375
Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, s. 8.
376
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 57.
377
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 123-124. Eliade, szn ettii bu iki kitab da
yazamamtr.

93

sembolik bir anlam yklenmektedir.


Dolaysyla dini bir konuda yrtlen her aratrmann, dini bir sembolizmin incelenmesini
ierdii sylenebilir. Fakat Din Biliminde kullanlan yaygn dilde sembol terimini
sembolizmi aikr ve ak olan dini olgulara tahsis etme ynnde bir uzlama mevcuttur.
rnein tekerlein bir gne sembol, kozmogonik yumurtann farkllamadan nceki
btnln sembol, ylann da tala, cinsellikle ya da lmle ilgili bir sembol olduundan
378
sz edilmektedir.

Daha nce belirtildii zere Eliade, sembol konusundaki teorik dncelerini 1958
ylnda yazd makalede ayrntlaryla ortaya koymutur. Bu yazda Eliade sembollerin
temel nitelikleriyle ilgili u alt nokta zerinde durmaktadr:
1. Dini semboller, somut tecrbe dzeyinde aikr olmayan bir gereklik tarz ya da bir
Dnya yapsn ortaya koyabilmektedir. Semboln hangi anlamda beeri tecrbenin
eriemeyecei bir gereklik tarzn ifade ettiini gstermek bakmndan bir rnek verelim:
Tecessm ncesini, kaotik ve bilkuvve mevcut olan aa karabilen su sembolizmi.
Burada sz konusu olan elbette ki bir rasyonel bilgi deil, dnmeden nce canl bilincin
[sembolizm vastasyla gereklii] bir kavraydr. Dnya, bu tr kavraylarla teekkl
etmektedir. []
2. ptidailer iin semboller, ya gerek bir ey ya da dnyann bir yapsyla ilgili olduu iin
daima dinidir. Oysa arkaik kltr dzeyinde gerek yani gl, anlaml, canl olan- kutsal
ile eittir. Dier taraftan Dnya, Tanrlarn veya doast Varlklarn yaratt bir ey
olduu iin Dnyann bir yapsn aa karmak tanrsal eserin bir srrn ya da ifreli
bir anlamn ifa etmek anlamna gelmektedir. Bundan dolay da arkaik dini semboller bir
ontoloji iermektedir; tabii ki sistematik [dnce] ncesine ait olan bu ontoloji hem Dnya
hem de insan varoluu zerine bir hkmn ifadesidir. Bu hkm kavramlarla ifade
edilmemi ve her zaman kavramlarla ifade edilmeye imkn vermemektedir. []
3. Dini sembolizmin temel bir karakteristii okdeerli olmas yani somut tecrbe
dzeyinde ilikileri aikr olmayan birok anlam ayn anda ifade edebilme kapasitesine
sahip olmasdr. rnein Ay sembolizmi, ayn safhalar, zamansal oluum, sular, bitkilerin
bymesi, kadnlar, lm ve yeniden dirili, insan kaderi, dokumaclk meslei vs.
arasndaki uyumlu tesand aa vurmaktadr. Son tahlilde Ay sembolizmi eitli kozmik
gereklik dzeyleriyle baz beeri varolu tarzlar arasnda mistik mahiyetteki bir ilikiyi
aa karmaktadr. Bu ilikinin ne somut ve doal tecrbede ne de eletirel dncede
kendini gsterdiini belirtelim. Bu [iliki], dnyada var olmann belli bir tarznn
sonucudur. []
4. Dini sembolizmin yapsal olarak bir birine bal birok anlam a karma
kapasitesinin nemli bir sonucu vardr: Sembol, heterojen gerekliklerin bir btn iine
yerletii ya da bir Sisteme dhil olduu bir perspektifi ortaya koyabilmektedir. Dier
bir ifadeyle dini sembol, insana Dnyann belli bir btnln kefetme ve ayn zamanda
Dnyann btnleyici paras olarak kendi kaderini ortaya koyma imkn sunmaktadr.
rnein ay sembolizmi. Ay sembollerinin farkl anlamlarnn hangi bakmdan bir sistem
oluturduu anlalmaktadr. Ay ritmi farkl kategorilerde (kozmolojik, antropolojik,
manevi) benzer yaplar aa karmaktadr: Her seferinde sz konusu olan Zaman ve
devr olu kanuna tabi olan var olma tarzlar yani bizzat yapsnda lm ve yeniden douu
ieren bir Hayata ynelik varolulardr. Ay sembolizmi sayesinde artk Dnya, heterojen
ve birbirinden ayr gerekliklerin keyfi bir birliktelii olarak grnmemektedir. []
5. Dini sembolizmin belki de en nemli zellikle de daha sonraki felsefi speklasyonlarda
oynayaca rol yznden nemli olan- ilevi paradoksal durumlar ya da baka trl ifade
378

Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 292-293.

94

edilmesi imknsz olan mutlak gerekliin baz yaplarn ifade etme kapasitesidir. []
6. Son olarak dini sembolizmin varolusal deerinin yani bir semboln her zaman beeri
varoluu balayan bir durum ya da bir gereklikle ilgili olduu hususunun altn izmek
gerekmektedir. [] Dini sembol, gerein bir yapsn ya da varoluun bir boyutunu aa
karmakla kalmyor, ayn zamanda beeri varolua bir anlam da katyor. Bundan dolaydr
ki mutlak gereklikle ilgili semboller bile birlikte bunlarn mesajn deifre eden insan iin
varolusal ifalar tekil etmektedir.
Dini sembol, beeri bir durumu kozmolojik bakmdan ve de kozmolojik bir durumu beeri
ynden ifade etmektedir; daha dorusu dini sembol beeri varolu yaplaryla kozmik
yaplar arasndaki tesand aa karmaktadr. nsan, Kozmos ierisinde kendini yalnz
hissetmemekte,
sembol sayesinde aina hle gelen bir Dnyaya ak hle
379
gelmektedir.

Sembollerin zellikleriyle ilgili bu uzun alntda aktarlan noktalar Eliaden Trait


dhistoire des religions ve Images et symboles isimli eserlerinde yer alan sembollerle
ilgili bilgiler nda okunduunda daha ak hle geldii grlmektedir. ncelikle
Trait isimli eserinde Eliaden dini sfatyla fenomen (phnomne religieux), olgu (fait
religieux), olay (vnement religieux), eylem (acte/geste religieux), plan/dzey
(plan/niveau religieux), sistem (systme religieux), duygu (sentiment religieux), nesne
(objet religieux), karakter (caractre religieux), btn (ensemble religieux), insan
(lhomme religieux), dil (langage religieux) terimlerini ska nitelendirdii halde sembol
ya da sembolizm kavramlarn dini sfatyla sadece iki yerde (s. 378: symbolisme
magico-religieux; p. 387: symboles religieux) kullanm olmas dikkat ekicidir.
Bu kitab okuyan ilk etapta sanki Eliaden btn sembolleri dini kategorisi altnda
deerlendirdii izlenimine kaplabilir. Oysa yukarda yer alan ikinci noktada Eliaden
belirttii husus onun bu konudaki tutumunu izah etmektedir. Eliade, ad geen eserde
arkaik dinlerdeki sembolleri inceledii iin ve de arkaik insan iin btn semboller dini
bir nitelik arzettii varsaymndan hareketle sembol kavramn dini/dini olmayan
ayrmna tabi tutmamtr.
Ancak sembolizmin yalnzca manevi gerekliklere atfta bulunduu ynnde bir inanca
kaplmaktan kendimizi alkoyalm. Arkaik dnce asndan, manevi ile maddi
[dzey] arasnda yaplan bylesine bir ayrmn anlam yoktur: Her iki dzlem birbirini
tamamlaycdr.380

Eliaden benimsemi olduu fenomenolojik yaklamn getirmi olduu perspektif bir


kez daha kendini gstermektedir. Zira bu yaklam gerei Eliade, olaylara inanan
perspektifinden bakmaya almakta, konular bu adan deerlendirmektedir. ptidai ya
379
380

Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 296-305.


Mircea Eliade; Images et symboles, s. 233.

95

da dier bir ifadeyle arkaik insann dnyasnda tek eit sembol yani dini sembol
bulunduu iin dini niteliini belirtmeyi Eliaden gereksiz grd anlalmaktadr.
1937 ylnda yazd bir yazda Eliade bu hususu daha ak bir biimde dile
getirmektedir:
[] geleneksel kltrlerde yaayan insanlarn hareketlerinin ounluu sembolik bir anlam
tamaktayd. Bu ifade u ekilde anlalmaldr: Bireyin faaliyetleri en profan tezahrleri
ve anlarnda dahi daimi surette beer st bir gereklie ynelmi bulunuyordu. Dolaysyla
insann ou zaman bir btnlk olarak sezgi yoluyla hissedilen mutlak bir gereklie
evrensel Hayat, Kozmos- yeniden dhil olmas hedefleniyordu. Bundan dolay insann her
hareketi, esas etkisi yannda onu baka bir surete sokan sembolik bir anlama sahipti.381

Birinci noktada ele alnan semboln somut tecrbe dzeyinde aikr olmayan bir eyi
ifa

etme

kapasitesini

Eliade,

beeri

dncenin

yaratc

sreleriyle

ilikilendirmektedir.382
Sembol, doal fenomenler olarak kozmik ritimlerin yansmas olamaz, nk bir sembol
her zaman, temsil ettii kabul edilen kozmik hayatn grnnden daha fazlasn ifa etmektedir. rnein gnee ilikin sembolizm ve mitler bize ayn zamanda Gnein geceye
ilikin, kt ve cenazeye ilikin" bir yann da gstermekte ki, bu durum gne
fenomenine ilk bakta aikr deildir. Kozmik bir fenomen olarak Gnete bir bakma
negatif olan, grlmeyen bu yan, gne sembolizmini oluturan bir unsurdur; bu da
semboln daha balangtan itibaren psienin bir yaratm olarak ortaya ktn kantlamaktadr. Bir semboln ilevinin tam da, baka bilgi aralaryla ulalmas mmkn
olmayan klli bir gereklii ifa etmek olduu hatrlanldnda, bu durum daha da aikr
hle gelmektedir. rnein semboller tarafndan bolca ve ok basite ifade edilen kartlarn
birlemesi, Kozmosun hibir yerinde verili deildir ve bu ne insann somut tecrbesi ne de
383
mantkl dncesiyle ulalabilir niteliktedir.

nsann ne somut tecrbe dzeyinde ne de akl yetisiyle ulamas mmkn olmayan


kartlarn birlemesi (coincidentia oppositorum) fenomeni ancak semboller vastasyla
ifade edilmektedir.
nc noktada semboln ayn anda birok anlam ifade edebilme zelliine sahip
olduu belirtilmektedir. Eliade, sembol sz ve yazyla kyaslayarak bu ikisinin aksine
semboln srasyla (successivement) deil, ayn anda (simultanment) birok anlam
ifade edebildiini sylemektedir. rnein in folklorunda nemli bir yere sahip olan
yeimta sembolizmi bu niteliktedir. Belirli renkte ve ekilde belirli sayda
yeimtandan oluan bir bileklik, onu tayan kzn kuzeyden gelen bir aileye mensup
olduunu, babasnn idareci olduunu, kz kardee sahip olduunu, mart aynda

381

Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 55-56.


Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 50.
383
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 233-234.
382

96

nianlanacan, falan iir trn sevdiini vs. bildirmektedir.384 Bu konuda dier bir
rnek olarak Eliade ay sembolizmini gstermektedir. Aydnlk-karanlk ifti ayn anda
kozmik gndz ve geceyi, herhangi bir biimin ortaya kmasn ve kaybolmasn,
dnyann yaratln ve yok oluunu, bilkuvve mevcut olanla zahir olan vs. sembolize
edebilmektedir.385

Dolaysyla

sembol,

birok

anlam

dzeyinin

sentezini

oluturmaktadr.386 Dini sembollerin okdeerli olma niteliiyli ilgili dier bir rnek
maralarla ilgilidir. Eliadea gre;
Maara teki dnyay temsil ettii gibi tm evreni de temsil etmektedir. Maara
sembolizmini ve dini ilevini alglamamz salayan, onu karanlk -ve dolaysyla da
yeraltnda- bir yer olarak dorudan ve doal olarak deerlendirmemiz deil, kutsall
kendini btncl hle getiren bir yere yani kendiliinden bir dnya oluturan bir yere
girmenin dourduu tecrbedir. Ritel maaras, bazen karanlk gkyzn taklit
etmektedir. Baka bir ifadeyle maara, bir imago mundi, miyatr bir Evrendir. Bir
maarada yaamak mutlaka glgelerin arasna inmek anlamna gelmez; bu durum ayn
zamanda farkl bir dnyada -daha geni ve birok varolu tarzn (tanrlar, eytanlar,
llerin ruhlar vs.) ierdii iin daha karmak ve daha geni ve dolaysyla da
zenginlikler ve saysz bilkuvve mevcudiyetlerle dolu bir dnyada yaamak anlamna da
gelebilmektedir. [] Ancak dini sembolizmleri somut, fiziki ifadelerine indirgeyen XIX.
yzyl bilim adamlar tarafndan empoze edilen "doac" yorumdan sonradr ki, maaralarn
ve yeralt tapm meknlarnn kozmik anlam tek bir deere, yani llerin ikametghna ve
topran bereketinin kaynana indirgenmitir.387

Eliadea gre ntr hle getirmeden kozmik gerekliin eitli dzeylerini birletiren
sembolizmde iptidai dncenin sentetik yaps mkemmel bir ifade arac
bulmaktadr. Semboln okdeerli oluu birok anlamn birlikte var olmasna imkn
vermekte ve ayn zamanda da farkll ve heterojenlii muhafaza etmektedir.
Mezopotamya kltrlerinde da, merkezi yani mutlak gereklii sembolize ettii gibi
te dnyann eii anlamn da ifade etmektedir.388
Drdnc noktada Eliade, semboln birletirici ilevine vurgu yapmaktadr. Eliadea
gre hangi balamda olursa olsun sembol, birok gereklik blgeleri arasndaki temel
birlii aa karmaktadr. Daha nce belirtildii zere sembol, nesneleri profan
tecrbe perspektifinden grnenden baka eye dntrerek hierofaninin diyalektiini
devam ettirmektedir. Bylece semboller yani akn bir gerekliin iaretleri hline gelen
nesneler kendi somut snrlarn iptal ederek mnferit paralar olmaktan kurtulmakta ve
384

Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 70. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Jade, Constantin Tacou
(dir.); Mircea Eliade, s. 63-64.
385
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 378.
386
Ion P. Culianu; Mircea Eliade at the Crossroad of Anthropology, Neue Zeitschrift fr systematische
Theologie und Religionsphilosophie, 27 (1985), s. 125.
387
Mircea Eliade; Zalmoxis, History of Religions, Vol. 11, No. 3 (1972), s. 264.
388
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, Gallimard, Paris 1991, s. 32-33.

97

bir sisteme dhil olmaktadr. Dahas bu semboller geiici olular ve paralanm bir
karaktere sahip olmalarna ramen sz konusu sistemin btnn temsil etmektedir.
nemli olan bu hususun daha iyi anlalabilmesi iin Eliaden giyim sembolizmiyle
ilgili rneini zikredilebiliriz. Giysi sembolnn belli bir toplulua ait kiilerin
anlayabildii bir dil olduunu ifade eden Eliadea gre bu tr semboller insan bir
yandan kozmosla te yandan da ait olduu toplulukla btnletirmektedir. Dolaysyla
semboln bu noktadaki ilevi kozmos ve toplum iinde insann tekillik hlini yani
onun kendisini evreleyen bu kozmik ve toplumsal ortamdan tecrit edilmiliini ortadan
kaldrarak onu daha geni bir birlik olan toplum ve evrenle btnlemi hle
getirmektir.389 Sembol sayesinde insan, zel durumundan karak genel ve evrensele
doru almaktadr.390 Sembol sayesinde ferdi tecrbe uyanarak manevi/ruhani
bir eyleme dnmektedir. Bir sembol Yaamak ve onun mesajn uygun biimde
deifre etmek Ruha doru bir almay ve sonuta da evrensele girii iermektedir.391
19591964 yllar arasnda Chicago niversitesinde Mircea Eliaden rencisi olan ve
onun Romanyada kald yllarda yani 1945e kadar kaleme ald yazlar inceleyen
Mac Linscott Ricketts, Eliaden sembollerin insan sosyal ve kozmik dzeyde
btnletirme ilevini 1932 ylnda fark ettii grndedir. Rickettse gre Eliade, hem
bakalarnn da kendi grne benzer grlere sahip olduunu grdkten hem de Hint
sanat ve dncesi uzman olan Ananda Kentish Coomaraswamy (18771947) ve
Gney Asya uygarlklar uzman Fransz Paul Mus (19021969) gibi aratrmaclardan
ald kavramlarla ancak 1936 ylnn sonlarna doru insann Kozmosla btnlemesine
araclk eden byk semboller hakknda yazma cesaretini bulmutur.392
Altnc noktada Eliade kozmik semboller diye tabir ettii yldzlar, su, mevsimler,
bitkiler vs. araclyla insann hem evrenin yapsn hem de kendisinin dnyada var
olma tarzn idrak edebildii bildirilmektedir. Semboln bu zellii sayesinde kozmik
gereklik dzeyiyle beeri gereklik dzeyi birlemektedir. Semboln bu zelliinin
drdnc noktada zikredilen kozmik sistemle birletirme zelliine bir bakma
benzemektedir. Ancak burada sembol, insana yalnzca klli bir yapnn bir paras
olduu duygusunu kazandrmakla kalmyor ayn zamanda beeri varolula kozmik

389

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 378-379.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 179.
391
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 305.
392
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 844-845.
390

98

yaplar arasndaki analojiyi ortaya koyuyor ve bylece de insana eitli gereklik


dzeyleri arasnda serbeste gezinebilme imkn sunuyor. Bu bilin seviyesine ulaan
insan, artk Kozmos ierisinde kendini yalnz hissetmemekte,

sembol sayesinde

aina olduu bir Dnyaya ak hle gelmektedir. Somut tecrbe dzeyinde aikr
olmayan akn anlamlar sembol aa karmaktadr. Eliade, sembole ak olan
arkaik insanla sembolik dnceyi bilinaltna gmen gnmz uygar insan
arasndaki temel farkllklardan birinin bu husustan kaynaklandn dnmektedir.
Ona gre sembol sayesinde arkaik insann hakiki varoluu zamanmzn uygar
insannn paralanm ve bozulmu varoluuna indirgenmemitir.393 Burada Eliade,
sembolik dnce sayesinde kozmik ve metafizik dnyann kaplarn ak hle getiren
ve bylece kendisini kozmik yapnn bir paras olarak idrak eden arkaik insanla
kendisini maddi dnya ierisine adeta hapsederek kozmik ve metafizik gerekliklerden
tecrit

eden

ada/modern

insann

varolu

tarzlarn

karlatrmaktadr.

Bu

karlatrma sonucunda elde ettii bu hkm sanki Eliaden arkaik dnceyi modern
dnceden stn tutuyormu gibi bir izlenim uyandrm ve bu ynden de Fransz
aratrmac Daniel Dubuisson gibilerin ynelttii sert eletirilere maruz kalmtr.394
Mac Linscott Rickettsin dikkat ektii bir hususu burada belirtmekte yarar vardr.
Ricketts, Eliaden Mslman olduktan sonra Abdlvahid Yahya adn alan Fransz
Hindolog ve dnr Ren Gunon (18861951), talyan filozof Baron Julius Evola
(1896/81974), Ananda K. Coomaraswamy, ihtida ettikten sonra sa Nureddin el-Alevi
el-Meryemi adn alan Frithjof Schuon (19071998) gibi Gelenekselcilerin genel olarak
kulland

metafizik

kavram

yerine

Kozmik

kavramn

tercih

ettiini

bildirmektedir. Rickettse gre Eliade her ne kadar din bilimi almalarnda


metafizik kavramn kullansa da Kozmik kavramn tercih ettii grlmektedir.
Semboller insan metafizik bir gereklik olan Kozmos ierisine dhil etmektedir. Bu
metafizik gereklik dnyay aan mutlaklktan ziyade insann kendisiyle birlemeye
alt bir Birliktir.

Kozmos, sadece temaa ya da soyut bir vaziyette tefekkr

edilmeyip, semboller araclyla somut bir biimde tecrbe edilen kutsal bir
gerekliktir. Rickettse gre Eliaden Gelenekselcilerden ayrld ikinci husus da tam

393

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 381-382; Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s.
9-10.
394
Bkz. Daniel Dubuisson; Impostures et pseudo-science: Loeuvre de Mircea Eliade, Presses
Universitaires du Septentrion, Villeneuve-d'Ascq 2005.

99

bu noktadadr.395
1.1.2.5.5.

Semboln Mant

Trait isimli kitabnn 172. alt blmn (s. 380382) bu konuya ayran Eliade, hem
dini semboller hem de insann bilinaltnn ortaya koyduu sembollerin her zaman
tutarl

ve

sistematik

olduu

tespitinden

hareketle

semboln

mantndan

bahsedilebileceini ifade etmektedir.396


Sembol, bize sistematik [dnce] ncesine ait ontolojiyi yani kavramsal sz hazinesinin
henz olumad bir dnemin dncesinin ifadesini ortaya koymaktadr. Sadece bir rnek
vermek gerekirse oluum (becoming) terimi gayet ge bir tarihte ve yalnzca baz yksek
seviyeli kltrlere ait dillerde Sanskrite, Yunanca, ince ortaya kmtr. Fakat
oluum sembolizmini douran imgeler ve mitler ta arkaik kltr dzeyinde
grlmektedir. Spiral, dokumaclk, karanlktan n domas, ayn safhalar, dalgalar vs.
397
ile ilgili oluum sembol ve mitidir.

Burada Eliade, insana ait iki idrak tarzndan bahsederek temel gelerini kavramlarn
oluturduu ve akli melekeye dayanan konuma dili ile yap talar semboller tarafndan
oluturulan sembolik dnce arasnda net bir ayrm yapmakta ve hatta sembolik
dncenin, rasyonel dnceden nce olutuunu ileri srmektedir. Bylece Eliaden
sembolizmi zerk bir bilgi tarz, bamsz bir anlama yetisi olarak kabul ettii aka
grlmektedir.398 Eliadea gre hierofani ve semboller, dnce ncesine ait sui generis
(nevi ahsna mnhasr) zel bir dil (un langage prrflexif) oluturduklar iin bunlar
anlamak bunlara has zel bir hermentik araclyla mmkn olacaktr.399

Eliade,

kavramsal dnceyi (la pense discursive) insann akli ynyle ilikilendirirken


sembolik dnceyi (la pense symbolique) insann muhayyile (limagination) diye
adlandrlan esas ve daimi yn ile ilgili grmektedir.400 Gncesinin 2 Ekim 1945
tarihine dt notta Eliade, gereklik tarzlarn anlalr ve tutarl bir biimde ortaya
kard iin muhayyilenin bir bilgi arac olduunu ifade etmektedir.401

395

Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 857.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 377-378, 380. Mircea Eliade; Images et symboles, s.
46.
397
Mircea Eliade; Symbolism, the Sacred, and the Arts, edited by Diane Apostolos-Cappadona, The
Crossroad Publishing Company, New York 1986, s. 3. Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 54den
alnt.
398
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 9-10.
399
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 555-556.
400
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 22.
401
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 9.
396

100

Yaplar gerei mgeler okdeerlidir [multivalentes]. Zihnin eyann gerekliini


kavramak iin mgeleri kullanyor olmas, bu gerekliin elikili bir biimde tezahr
etmesi ve dolaysyla da kavramlarla ifade edilemez oluundan kaynaklanmaktadr. (ster
Douya, ister Batya ait olsun birok Teoloji ve Metafiziin mgeler ve semboller
tarafndan kolayca ve hatta sklkla ifade edilen bir varlk tarz olan coincidentia
oppositorumu kavramsal olarak ifade etmek iin sarf ettikleri bo abalar bilinmektedir).
Dolaysyla anlamlarndan sadece bir tanesi ya da birok atf dzeylerinden sadece bir
tanesi deil anlamlar demeti olarak mgenin kendisi hakikidir. mgeyi atf dzeylerinden
tek birine indirgeyerek somut bir terminolojiye aktarmak, onu paralamaktan beter etmek,
onu bilgi arac olarak yok etmektir.402

Eliaden bu konudaki dncelerini ekillendirmesinde Psikanaliz akmnn etkisini


ak bir biimde grmek mmkndr. 17. ve 18. yzyllarda rasyonalistler, deneyciler
ve materyalistler tarafndan, 19. yzylda Aydnlanma filozoflar tarafndan ve nihayet
20. yzylda bilimselciler tarafndan ruh hastal olarak deerlendirilen muhayyile
kavramn rehabilite eden en bata bilim dallarndan biri de Psikanalizdir. Derinlikler
Psikolojisi, muhayyilenin beynin son derece yaratc ve ifade edici bamsz bir ilevi ve
ou zaman da alglardan, bilinli kavram ve dncelerden daha anlaml olduunu ileri
srmtr.403 Bylece daha nce insann dnda bulunduuna inanlan eylerin aslnda
onun iinde yer ald ortaya kmtr.404 te bu srecin akabinde, yani 20. yzyln
ortalarnda Gaston Bachelard, Mircea Eliade, Charles Mauron, Gilbert Durand vs. gibi
bilim adamlar muhayyile ile ilgili teorilerini ortaya koymulardr. Muhayyel dnyann
fiziki dnya kadar gerek olduu inancnda olan Eliade,405 her ne kadar Freudn birok
konuda grlerini paylamasa ve hatta sert bir dille eletirse de onun insan bilinaltn
kefi ve dolaysyla da sembollerin ve imgelerin kaynakland yer olan muhayyilenin
rasyonaliteden bamsz bir alan oluturduunu ve daha da nemlisi muhayyilenin
ontolojik bir boyuta sahip olduunu ortaya koymasndan dolay eserlerinin birok
yerinde minnet duygularn aka ifade etmektedir.406
Eliaden incelemelerine bakldnda imge ve sembol kavramlar arasnda sk bir
ilikinin bulunduu grlmektedir. Nitekim Images et symboles adl kitabna byle bir
balk atmas ve bu eserin nsznde (s. 9-31) imge ve sembol kavramlarn ou kez
yan yana kullanmas (s. 10, 12, 13, 14, 17, 19) Eliaden bu dncesinin bir rn
olarak karmza kmaktadr. Ancak hem Eliaden imgelerin nereden kaynakland
402

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 17-18.


Corin Braga; Imagination, imaginaire, imaginal: Three Concepts of Defining Creativity, JSRI,
No. 16 (Spring 2007), s. 62, 63.
404
Juan Eduardo Cirlot; A Dictionary of Symbols, Second Edition, Routledge, London 1983, s. xxiv.
405
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 269.
406
rnein bkz. Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 12; Mircea Eliade; Mythes, rves et
mystres, s. 12; Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 12-13.
403

101

meselesini anlamsz bulduu iin bu konu zerinde durmamasndan,407 hem de Morny


Joyun belirttii gibi408 imge kavram hakkndaki grlerini sistematik bir biimde
zmlemedii iin imge ve sembol kavramlarnn ayn eyi mi ifade ettii, deilse
bunlar arasnda ne gibi farkllklarn ve/ya benzerliklerin bulunduunu tespit etme ii
aratrmacya dmektedir. rnein Robert Luyster, semboln, ayn anda birok anlam
tayan bir imge olduu grndedir.409 Ancak aada sunulacak olan zmleme
Eliaden kulland birok kavram gibi sembol kavramn da tek bir anlam ierisine
hapsetmenin mmkn olmadn gsterecektir.
Eliaden Images et symboles adl kitabnn nsznde yapt tanmlamadan hareketle
bu problemi zmlemeye alalm. Ad geen kitapta Eliade, yle bir tanmlama
yapmaktadr:
Etimolojik olarak muhayyile (imagination) [kavram], temsil, taklit [anlamna gelen]
imago ve taklit etmek, tekrar etmek [anlamna gelen] imitor [kavram] ile ilikilidir.
Etimoloji bu kez psikolojik gereklikler kadar manevi gereklii de yanstmaktadr.
Muhayyile, rnek modelleri mgeleri taklit etmekte, onlar yeniden retmekte, gncel
hle getirmekte ve sonsuz biimde tekrar etmektedir. Hayal gcne sahip olmak (avoir de
limagination) demek, dnyay bir btn olarak grebilmek demektir; zira
kavramsallatrmaya direnen her eyi gstermek mgelerin grevidir ve de bu ie ancak
onlarn gc yeter. Hayal gcnden yoksun (manque dimagination) insann talihsizlii
ve perianl artk izah edilebilmektedir: O, hayatn ve kendi ruhunun derin gerekliinden
410
kopmutur.

Eliaden bu pasajda aka imge kavramn, rnek model (modle exemplaire) kavram
ile zdeletirdiini grmekteyiz. Oysa ileriki blmlerde ayrntlaryla grlecei zere
rnek model kavramn ifade etmek iin Eliade arketip terimini de kullanmaktadr.
Dolaysyla bu noktada Eliaden imge ile arketipi ayn ey olarak dnd ne
srlebilir. Nitekim gncesine 30 Eyll 1951 tarihinde dt notta Eliade, imgelerin
ve arketiplerin insanda bulunan tarih d, bireyst ve ebedi eyler olduunu ima
etmektedir.411 Arketip konusu ileride ayrntlaryla ele alnacaktr. Ancak bu noktada
daha nce belirttiimiz gibi her ne kadar Eliade bu konuda da teorisini sistematik olarak
ortaya koymam olsa bile onun muhayille teorisinin Platonik gelenek ierisinde yer
ald aka grlmektedir.
407

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 17.


Morny Joy; Images: Images and Imagination, Mircea Eliade (ed.); The Encyclopedia of Religion,
Volume 7, Macmillan, New York 1987, s. 106.
409
Robert Luyster; The Study of Myth: Two Approaches, Journal of Bible and Religion, Vol. 34, No. 3
(July 1966), s. 236.
410
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 23-24.
411
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 158-159.
408

102

Platonun idealar ya da biimler (Yunanca: eidos) teorisine gre insanlarn algladklar


dnya aslnda gerek dnya olmayp gerek dnyann bir glgesi, bir imgesiydi. Platon,
bir maarann iinde zincire vurulmu mahkmlar rneini verir. Bu maara, insanlarn
ierisinde yaadklar alglanabilir dnyay, mahkmlar ise insanlar temsil etmektedir.
Maarann duvarlarndan yanklanan sesleri mahkmlar glgelerin sesleri olarak
alglarlar. Platona gre tam bir yanlsama ierisinde olan bu insanlar, sadece bir
imgenin glgesinden ibaret olan eyleri gerek sanmaktadrlar. nsan, dnyay gerekte
olduu gibi bildiini zannetmektedir. Fakat o, sadece dnyann zahiri ynn idrak
etmektedir. Alglanabilir dnyay imgenin glgesinden ibaret gren Platon, Cobin
Bragann ifadesiyle imgeyi kopyann kopyas olarak grmektedir.412 Platon, bir
yanlsamadan ibaret olan bu dnyann karsna gerek dnyay temsil eden idealar
dnyasn getirmektedir. Alglanabilir dnyadaki eylerin, madd olmayan, deimeyen
ezel-ebed modeli yani arketipi, idealar dnyasnda yer almaktadr. Dolaysyla
Platona gre idealar, dnyann arketipidir. Ricketts, Platon felsefesinden esinlenerek
arketip kavramn semboln orijinal biimi anlamnda kullanan Coomaraswamyden
alan Eliaden bu kavram 1938 ylndan itibaren sembollerle ilgili incelemelerinde sk
sk kullandn ifade etmektedir.413
Platonun bu grlerini benimsedii iin Eliade, idealist olarak deerlendirilmitir.
Hatta Douglas Allen gibi bir takm aratrmaclar, materyalizme kar sk sk eletiriler
yneltmesinden dolay Eliade metafizik bir idealist olarak grmektedir.414
imdilik bu konuyu bir kenara brakp imge ile sembol arasndaki ilikiye tekrar
dnelim. Eliade, imgelerin tarih tesi bir dnyaya doru menfezler (ouvertures)
oluturduunu ifade etmektedir.415 Baka bir yerde Eliade, sembolik dncenin, somut
gereklii paralayarak Evrene doru menfezler atn ve bylece sembolik nesneyi
ak bir dnyaya dhil ettiini dile getirmektedir.416 Dnyaya alan bu menfezler,
dindar insana Dnyay tanyarak kendini tanma imkn salamaktadr. Eliadea gre bu
bilgi dini olduu iin ve varla atfta bulunduu iin deerlidir.417 Eliade, ak bir
412

Corin Braga; Imagination, imaginaire, imaginal: Three concepts of defining creativity, s. 64.
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 853.
414
Douglas Allen; Myth and Religion in Mircea Eliade, s. 131.
415
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 230.
416
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 234-235.
417
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 141-142.
413

103

dnya ifadesinden neyi kastettiini Aspects du mythe adl kitabnda yle


aklamaktadr:
Dnya insana konuuyor ve bu dili anlamak iin mitleri bilmek ve sembolleri deifre
etmek yeterlidir. Mitler ve Ay sembolleri sayesinde insan, zaman, doum, lm ve yeniden
dirili, cinsellik, verimlilik, yamur, bitkiler vs. arasndaki ilikiyi kavramaktadr. Dnya
bylece tesadfen birlikte ortaya atlm nesnelerden oluan youn bir ktle deil, uyumlu,
canl ve anlaml bir kozmostur. Son tahlilde Dnya bir dil olarak kendini gstermektedir.
418
Kendine has varlk tarzyla, yaplar ve ritimleri araclyla insana konumaktadr.

Baka bir dnyaya ait varlklarn ve glerin izlerini tad iin bu dnya ak olma
niteliine sahiptir.419 Bu akl idrak etmek evrendeki sembollerin okunabilmesine ya
da Eliaden tabiriyle bunlarn deifre edilebilmesine baldr. Tpk kutsal idrak eden
homo religiosusun karsna bu yetiden yoksun olan profan insan getirdii gibi Eliade,
sembolik dnceyi canl tutan insann karsna modern insan getirmektedir.420 Daha
nce de belirtildii zere sembolik dnceye sahip olan insan homo religiosustur.
Dolaysyla Eliadea gre modern insan, dier bir ifadeyle profan insan sadece homo
religiosusun deil, ayn zamanda homo symbolicusun da kartdr. Modern bilincin
aksine sembolik dnceye gre dnya aktr, yani bir nesne hibir zaman sadece
kendisi deil, maddi varln aan baka bir eyin de iaretidir. Ancak burada dikkat
edilmesi gereken bir husus daha vardr. Homo symbolicusu modern insann kart
olarak gstermekle Eliade, modern insann sembolik dnceden yoksun olduunu
savunmamaktadr. Bir sonraki blmde ayrntlaryla greceimiz gibi nasl ki insan
bilincinin bir yaps olan kutsallktan modern insan syrlamyorsa, ayn ekilde onun
sembolik dnceden de kendini soyutlamas mmkn deildir. Yine profan
insan/homo religiosus dikotomisinde olduu gibi modern insan/homo symbolicus
dikotomisindeki farklln bilin dzeyinde olduu anlalmaktadr.
Tpk kutsal alglayamayan profan insan gibi modern insan da Kozmosun dilini
anlamamakta, sembolleri grememekte ve onlar deifre edememektedir. Gncesinin 24
Kasm 1945 tarihine dt not, Eliaden bu konudaki dncesini aydnlatmaktadr:
Lupasco, [bir tabloda] bakalarna grnmez olan eyleri ve sembolleri grdm
sylyor ve o tabloyu bu kadar ok sevmeme hayret ediyor. Bu sembolleri gryorsam,
onlar burada mevcut olduklar iin diye cevap veriyorum. Bir bakas bunlar grmyorsa,
421
onlar burada olmadklar iin deil dpedz o bunlar gremedii iindir.
418

Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 176-177; Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 296.
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 177.
420
Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 120-121.
421
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 15.
419

104

Sembollerin temel zellikleri ile ilgili altnc noktada belirtildii zere nihai gereklie
iaret eden semboller ancak bunlarn mesajn deifre eden insan iin varolusal ifalar
oluturarak insan hayatna bir anlam katmaktadr. Dier bir ifadeyle akn boyuta alan
pencereler, insann sembollerin mesajn idrak etmesiyle mmkn olmaktadr.
Eliadea gre bu sembolizm neden bir tapnak, bir ev, insan bedeni ya da evren gibi her
tr Kozmosun st tarafnda bir menfez bulunduunu anlamamz salamaktadr. Zira
menfez, bir varlk tarzndan dierine, bir varolusal durumdan dierine geii mmkn
klmaktadr.422
Eliaden imge kavramn hangi anlam(lar)da kullandn iyi kavramak iin onun
Images et symboles adl eserinde geen imge teriminin analizinin bu kavramn semantik
alannn belirlenmesinde yararl olacan dnyoruz. Eliade, ad geen eserinde imge
kavramn u ifadeler ierisinde kullanmaktadr:
l'Image de ce paradis ocanien (s. 12) (okyanus cenneti imgesi); les images
paradisiaques refoules par le positivisme et le scientisme (s. 13) (pozitivizmin ve
bilimciliin geri plana ittii cennet imgeleri); l'Image de la Mre (s. 16, 17) (Anne
mgesi); ces images de la nostalgie du paradis( p. 20) (bu cennet zlemi imgeleri);
l'image du Paradis Perdu (s. 20) (Kayp Cennet imgesi); l'image de l'Homme parfait (s.
21) (Mkemmel insan imgesi); l'image de trois niveaux cosmiques (s. 51) ( kozmik
dzey imgesi); l'image des trois rgions cosmiques (s. 52) ( kozmik blge imgesi);
une image archaque (s. 52) (arkaik bir imge); la Montagne Cosmique (s. 53) (Kozmik
Da), l'Arbre du Monde et le Pilier central qui soutient les niveaux cosmiques (s. 53)
(arkaik bir imge: Kozmik Da, Dnya Aac ve kozmik dzeyleri ayakta tutan merkezi
Direk); une image symbolique du Cosmos (s. 54) (Kozmosun sembolik bir imgesi);
l'image d'un escalier (s. 64) (bir merdiven imgesi); l'image de cette ternelle naissance
et mort de la lune (s. 94) (ayn bu sonsuz dou ve lm imgesi); l'image archtypale
de l'ternelle naissance (s. 94) (ebedi yeniden douun arketipik imgesi); les images
mythiques des cycles cosmiques (s. 95) (kozmik devrelerin mitik imgeleri); une image
sensible de la transcendance (s. 97) (aknln alglanabilir bir imgesi); cette image mythique : le znith (s. 98) (u mitik imge: zenit); cette image de transcender l'espace et le
422

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 153.

105

temps (s. 100) (u mekn ve zaman ama imgesi); une autre image qui unit d'une
manire heureuse le symbolisme de l'espace celui du temps (100) (mekn ve zaman
sembolizmini mutlu bir biimde birletiren baka bir imge); image de la dure cyclique
(s. 102) (dairesel sre imgesi), l'image bouddhique de l'uf bris (s. 102) (Budizmdeki
krk yumurta imgesi); 1) les images qui indiquent l'abolition du temps et partant, l'illumination, par une rupture des niveaux (l uf bris, l'Eclair, les Sept Pas du
Bouddha, etc.); 2) celles qui expriment une situation inconcevable (l'immobilit du
Soleil au znith, la stabilit du flux des tats de conscience, l'arrt complet de la
respiration dans la pratique Yoga, etc.), et, enfin, 3) l'image contradictoire du moment
favorable, fragment temporel transfigur en instant de l'illumination (s. 107) ( 1)
dzey krlmas (krlan Yumurta, imek, Budann Yedi Adm vs.) araclyla
zamann yok oluunu ve dolaysyla da aydnlanmaya iaret eden imgeler; 2) hayal
edilmesi g bir durumu (Gnein zenitte sabit kalmas, bilincin ak hallerinin
durgunlamas, Yoga pratiinde nefesin tamamen durmas vs.) ifade eden imgeler ve
nihayet 3) aydnlk anna dntrlm bir zaman dilimi olan uygun ann elikili
imgesi; ces images mythiques (s. 109) (bu mitik imgeler); l'image du moment favorable (s. 110) (uygun an imgesi); les images des situations contradictoires (s. 110)
(kart durum imgeleri); l'image mythique de l'uf dont la coquille est brise par le
Bouddha (s. 115) (kabuu Buda tarafndan krlan mitik yumurta imgesi); les images
archtypales (s. 193) (arketipik imgeler); l'image exemplaire de toute cration est l'Ile
qui soudainement se manifeste au milieu de flots (s. 199) (her yaratln rnek
imgesi, sularn ortasnda aniden tezahr eden Ada imgesidir); l'image du Christ
descendant dans le Jourdain lors de son baptme (s. 203) (vaftizi esnasnda rdn
nehrine inen sa Mesih imgesi, image archtypale du Temps (s. 208) (arketipik Zaman
imgesi); une image paradisiaque (s. 208) (cennet imgesi), l'image de la Croix - Arbre
du Monde (s. 214) (Dnya Aac olan Ha imgesi); une image archaque de la
rnovation cyclique (s. 216) (dairesel yenilenme arkaik imgesi), le serpent est une des
Images de la Nuit et de la vie larvaire, souterraine (s. 216) (ylan, Gecenin ve yer alt
dnyasnn mgelerinden biridir); une Image d'lvation (s. 219) (ykselik mgesi);
l'Image de la Femme (s. 229) (Kadn mgesi).
Eliaden image (imge) kavramna ykledii anlamlar zmlemek ve ekil, resim,
suret, tasvir, grnt, timsal, hayal, tasavvur veya imge eklinde dilimize evrilebilen

106

image kavramna daha derinden nfuz edebilmek iin yine etimolojik verilere mracaat
etmemiz gerekecektir. Franszca szlklerde image teriminin karl olarak u
anlamlara yer verilmektedir:
Heykel, resim, fotograf vs. araclyla bir kiinin veya bir nesnenin betimlenmesi,
tasvir edilmesi (resim, ekil, tasvir, portre, heykel, fotograf).
Benzerlik veya analojiden dolay farkl mahiyetteki maddi ya da soyut bir varl
temsil eden ey (amblem, iaret, sembol, remiz).
Soyut ya da grnmeyen bir varln alglanabilir hle gelmesi, tezahr etmesi.
Daha nce vuku bulan bir alg ya da izlenimin bunlar meydana getiren nesne
olmakszn zihinde yeniden meydana gelmesi.423 Trkedeki gz nne getirme, hayal
etme, zihinde canlandrma deyimleri bu son anlama iaret etmektedir.424
Grld zere semantik alan son derece geni olan image terimi bir taraftan somut
eyler (resim, ekil, tasvir, portre, heykel, fotograf) iin kullanlrken dier taraftan da
soyut bir varl temsil eden eyler (amblem, iaret, sembol, remiz) iin
kullanlmaktadr. Image, bir taraftan fiziki/maddi bir nitelie sahip (resim, ekil, tasvir,
boya, portre, heykel, fotograf vb. gibi) nesneler iin kullanlrken dier taraftan da
zihinsel boyutla snrl gereklikleri (hayal gibi) ifade edebilmektedir. Bazen de image
terimi dorudan sembol ve iaret kelimeriyle e anlaml olarak kullanlmaktadr.
Dolaysyla ok anlaml olan bu kelimenin Eliaden din bilimi yazlarnda tek anlamda
kullanlm olmas dnlemez. Nitekim Eliaden Images et symboles adl eserinde
yer alan yukardaki rneklere tekrar dnlecek olursa bu durum net bir biimde
grlecektir. zellikle Cennet ile ilgili imgelerin hayal anlamnda kullanld
anlalmaktadr. nk Cennet, gemite yaanlm bir tecrbenin hatras olarak
dnlmekte ve ona yeniden kavumak istenilmektedir. Bunun dnda insann akn
boyuta geiini ifade eden imgeler de hayal kategorisi altnda deerlendirilebilir. Cennet
imgeleri gibi zihinde tasarlanan, canlandrlan ve gereklemesi zlenen eyleri ifade
eden btn imgeleri bu ekilde deerlendirmek mmkndr. Eliade, imge kavramn
benzerlik veya analojiden dolay farkl mahiyetteki maddi ya da soyut bir varl temsil

423
424

rnein bkz. Dictionnaire de la langue franaise, Hachette, Paris 1993, s. 560; Le Petit Robert, s. 960.
Nitekim Trke Szlk de imgenin bu anlamna iaret etmektedir. Bkz. mge, Trke Szlk, s. 962.

107

eden ey, yani sembol anlamnda da kullanmaktadr.425 mge terimi, bir eyin zihinde
ekillendirilmesi, zihinde canlandrma anlamnda kullandmz tasavvur anlamn da
ierebilmektedir. Bunlarn dnda yukarda belirtildii gibi Eliade, imge kavramn
arketip anlamnda da kullanmaktadr.
Tablo 1.2. Eliaden Din Bilimi almalarnda mge Teriminin Semantik Alan
Image teriminin

rnekler

ifade ettii anlam


Tasvir

l'image du Christ descendant dans le Jourdain lors de son baptme (vaftizi


esnasnda rdn nehrine inen sa Mesih imgesi,

Hayal

l'Image de ce paradis ocanien (okyanus cenneti imgesi); les images paradisiaques refoules par le positivisme et le scientisme (pozitivizmin ve bilimciliin
geri plana ittii cennet imgeleri); ces images de la nostalgie du paradis (bu
cennet zlemi imgeleri); l'image du Paradis Perdu (Kayp Cennet imgesi); une
image paradisiaque (cennet imgesi); cette image de transcender l'espace et le temps
(u mekn ve zaman ama imgesi); l'image de l'Homme parfait (Mkemmel insan
imgesi);

Sembol

l'image de la Croix - Arbre du Monde (Dnya Aac olan Ha imgesi); une image
archaque de la rnovation cyclique (dairesel yenilenme arkaik imgesi), le serpent
est une des Images de la Nuit et de la vie larvaire, souterraine (ylan, Gecenin ve
yer alt dnyasnn mgelerinden biridir); une Image d'lvation (ykselik mgesi);
( kozmik blge imgesi); une image archaque; la Montagne Cosmique, l'Arbre du
Monde et le Pilier central qui soutient les niveaux cosmiques (arkaik bir imge:
Kozmik Da, Dnya Aac ve kozmik dzeyleri ayakta tutan merkezi Direk); une
image symbolique du Cosmos (Kozmosun sembolik imgesi); l'image d'un escalier
(merdiven imgesi); l'image d'un escalier (merdiven imgesi); une image sensible de
la transcendance (aknln alglanabilir imgesi); l'Image de la Mre (Anne
mgesi); l'Image de la Femme (Kadn mgesi); l'image de cette ternelle naissance
et mort de la lune (ayn bu sonsuz dou ve lm imgesi); l'image bouddhique de
l'uf bris (Budizmdeki krk yumurta imgesi); 1) les images qui indiquent
l'abolition du temps et partant, l'illumination, par une rupture des niveaux (l uf
bris, l'Eclair, les Sept Pas du Bouddha, etc.); 2) celles qui expriment une situation
inconcevable (l'immobilit du Soleil au znith, la stabilit du flux des tats de
conscience, l'arrt complet de la respiration dans la pratique Yoga, etc.), et, enfin,

425

mge kavramnn sembolik ynnn daha iyi anlalabilmesi iin zcan Yksekin verdii bilgiler
dikkat ekicidir. Ykseke gre Trkler, derisi paralanmadan karlan atlarn birer im ya da simge
hlinde yaatmak amacyla iine saman doldurup saklarlard. i saman dolu hayvana, kipi derlerdi.
Bugnk dille syler isek eer, gibi. [] Gerek, canl attr; gibi ise ii samanla dolu l at. (zcan
Yksek;
mge
mparatorluu,
http://www.kesfetmekicinbak.com/atlasdan/atlasname/01034/,
27.11.2007).

108

3) l'image contradictoire du moment favorable, fragment temporel transfigur en


instant de l'illumination (1) dzey krlmas (krlan Yumurta, imek,
Budann Yedi Adm vs.) araclyla zamann yok oluunu ve dolaysyla da
aydnlanmaya iaret eden imgeler; 2) hayal edilmesi g bir durumu (Gnein
zenitte sabit kalmas, bilincin ak hallerinin durgunlamas, Yoga pratiinde
nefesin tamamen durmas vs.) ifade eden imgeler ve nihayet 3) aydnlk anna
dntrlm bir zaman dilimi olan uygun ann elikili imgesi; l'image du
moment favorable (uygun an imgesi); les images des situations contradictoires
(kart durum imgeleri); l'image mythique de l'uf dont la coquille est brise par le
Bouddha (kabuu Buda tarafndan krlan mitik yumurta imgesi);
Tasavvur

l'image de trois niveaux cosmiques ( kozmik dzey imgesi); l'image des trois
rgions cosmiques; image de la dure cyclique (dairesel sre imgesi); une autre
image qui unit d'une manire heureuse le symbolisme de l'espace celui du temps
(mekn ve zaman sembolizmini mutlu bir biimde birletiren baka bir imge);

Arketip

les images archtypales (arketipik imgeler); l'image exemplaire de toute cration


est l'Ile qui soudainement se manifeste au milieu de flots (her yaratln rnek
imgesi, sularn ortasnda aniden tezahr eden Ada imgesidir); l'image
archtypale de l'ternelle naissance (ebedi yeniden douun arketipik imgesi); les
images mythiques des cycles cosmiques (kozmik devrelerin mitik imgeleri); image
archtypale du Temps (arketipik Zaman imgesi); cette image mythique : le znith
(u mitik imge: zenit); ces images mythiques (bu mitik imgeler);

Yukardaki tabloya bakldnda, Eliaden imge terimini ou kez sembol anlamnda


kulland sonucu kmaktadr. Ancak bu iki kavramn rtt benzer ynler bulunsa
da bu ikisi arasndaki farklln da gz ard edilmemesi gerekir. Ayn ekilde bu iki
kavramn kendileri dndaki bir gereklii artrmalar ve ona iaret etmelerinden
hareketle bunlar iaret kavramyla kartrmamak gerekmektedir.
Dini sembolleri iaretlerden ve sembol kategorisi altnda deerlendirilen dier
sembollerden ayran temel unsurun imge kavramndan kaynakland grlmektedir.
Stepen J. Renonun belirttii426 gibi her ne kadar sembol ve iaret arasnda net bir ayrm
yapmak kolay olmasa da dini sembollerin temsil ettii eylerin ya somut kavramlardan
olutuu ya da maddi alanda karlklar bulunmad (Tanr/lar, melek, eytan, cennet,
cehennem vb. gibi) sylenebilir. O halde zaman ve mekn bakmndan snrlandrlm,
tarih ve kltr tarafndan artlandrlm fani bir varlk olan insann bu beer st,
426

Stephen J. Reno; Religious Symbolism: A Plea for a Comparative Approach, Folklore, Vol. 88, No.
1 (1977), s. 77.

109

doast, akn varlk lemiyle iletiim kurmas, bunlara ulamas ve bunlar idrak
etmesi nasl mmkn olacaktr? Eliadea gre kozmik alan beeri alanla buluturma
ilevini dini semboller gerekletirmektedir. Ancak sembol temsil ettii gerekliin
dorudan kendisini yanstmaktan ziyade onun imgesini yanstmaktadr. Bylece dini
sembolizmde imge, sembol ile sembolize edilen ey arasnda kpr ilevi grmektedir.
Pozitivistlerin sonuncusu427 diye nitelendirdii ve Turcanunun ifadesiyle hibir
zaman sevmedii428 Freudn saf cinsellik zerine temellendirdii teoriyi
eletirisinde Eliaden temel argman Freudn her ne kadar bilinaltn kefetmi olsa
da imgeleri es getii ynndedir. Eliaden Otuz ya da krk yldr din konusundaki
tezlerinin geersizliini gstermeye altm429 dedii Freud da 19. yzyldaki birok
bilim adam gibi dini sembolleri somut, fiziki ifadelerine indirgemitir.430 Eliaden bu
eletirisi, imge konusunda gayet somut bir rnek sunarak bu konunun anlalmasnda
son derece nemli bir yere sahiptir.
Bilindii gibi Totem ve Tabu adl kitabnda Freudn ortaya att teoriye gre erkek
ocuu, babasn kskanmakta ve annesine sahip olabilmek iin bilinaltnda babasnn
lmesini istemektedir. Yunan mitolojisinde Oedipusun babasn ldrerek annesiyle
evlenmesi mitinden hareketle Freud bu teorisine Oedipus kompleksi adn vermitir.431
Eliade, Freudn ocuun annesine kar duyduu arzunun nedenini analiz ederken
yanld kanaatindedir. nk Hakiki olan Freudn ima ettii gibi hlihazrdaki
annenin kendisi deil Anne mgesidir. Gerekliini ve ayn anda hem kozmolojik hem
antropolojik hem de psikolojik ilevlerini aa karan aa karabilen sadeceAnne mgesidir.432
Bu alntdan da anlalaca zere Eliade, Freudn zannettii gibi ocuun arzulad
eyin somut bir anne deil, anne imgesi yani annelik olduunu dnmektedir.
Dolaysyla Eliade, ocuun arzulad eyin aslnda beeri bir varlk olan annesi deil
onun imgesi olduu grndedir. Peki, ama bu Anne mgesi neden ibarettir? Anne
imgesini arzulamak ne anlama gelmektedir? Eliadea gre bu arzu;
427

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 15.


Florin Turcanu; Mircea Eliade: Le prisonnier de lhistoire, s. 203.
429
Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 187.
430
Mircea Eliade; Zalmoxis, s. 264.
431
Sigmund Freud; The Origins of Religion: Totem and Taboo, Moses and Monotheism and other works,
Penguin Books, London 1990, s. 189190; 192.
432
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 16.
428

110

[] ister kozmolojik, ister antropolojik olsun mmkn olan btn eitliliiyle birlikte
henz ekil almam canl Maddenin byk mutluluuna yeniden dhil olma arzusu,
Maddenin Ruh zerindeki ekicilii, balangtaki vahdet zlemi ve dolaysyla da
433
kartlklar, kutuplar vs. ortadan kaldrma arzusudur.

Buna ramen, Eliade, anne imgesinin deil de bizzat annenin kendisinin arzuland
durumlarn olabileceini kabul etmektedir. Bu durum Eliadea gre imgenin
dnden yani somut dzleme indirgenmesinden kaynaklanmakta ve semboln bu
ekilde cismaniletirilmesi de psiik bir krizin iaretidir.434 Dolaysyla Freud, nevrotik
bir durumu alp insan psiesinin genel bir prensibi konumuna ykseltmitir. Baka bir
tabirle Freud, istisnay genel kural hline getirmeye almtr. Eliadea gre Freudun
bu konudaki yanlgs materyalizme dayand iin ister istemez indirgemeci olan
yaklamndan kaynaklanmaktadr. Eliaden Freuda ynelttii eletirileri ikinci
blmde ayrntlaryla ele alacamz iin bu konuyu burada noktalayp hem din bilimi
incelemelerinin konusu/nesnesi hem de dini tecrbenin znesi olan homo religiosus
yani inanan bir varlk olarak insan konusuna gemek istiyoruz.
1.2.

Homo Religiosus

Klasik Yunan filozoflar Platon ve Aristodan sonra birok Batl dnr tarafndan
insann dnen bir hayvan olduu ynnde eitli dnceler ileri srlmtr.435
Bunlara gre insan dier canllardan ve zellikle de hayvanlardan stn/farkl klan
zellik onun akl sahibi olmasyd. Bu filozoflar, insanlarn gayri akli/irrasyonel
yndeki tutum ve davranlarnn hayvani drtlerden kaynalandn savunuyorlard.
Aydnlanma anda rasyonalist dncenin bilim dnyasna hkim olmasyla birlikte
bu tr dnceler yaygnlk kazanarak o dnemin bilimsel almalarna da yansd
grlmektedir.

433

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 17.


Mircea Eliade; Images et symboles, s. 18.
435
Bkz. Chan-fai Cheung; Human Nature and Human Existence - On the Problem of the Distinction
Between Man and Animal, New Asia Academic Bulletin, Volume 17 (2001), s. 366; Thierry Gontier; De
l'homme l'animal. Montaigne et Descartes ou les paradoxes de la philosophie moderne sur la nature des
animaux, J. Vrin, Paris 1998, s. 15. Jean Jacques Rousseau insan animal dou de raison (akl sahibi bir
hayvan) (Jean Jacques Rousseau; Discours sur l'origine et les fondements de l'ingalit parmi les
hommes, Amsterdam 1755, s. LXI) olarak tanmlamakta ve tefekkr eden insann bozulmu bir hayvan
(l'homme qui mdite est un animal dprav) (s. 22) olduunu savunmaktadr. Emile Durkheim ise,
insann dnen bir hayvan olduu ynndeki tanmlamadan hareketle insann toplumcul bir hayvan
olduu grn ileri srmektedir (Emile Durkheim; De la division du travail social, 2e dition,
Quadrige/PUF, Paris 1991, s. 339).
434

111

On dokuzuncu yzylda Tylor, Mller ve Frazer vs. gibi Din Bilimi alannda faaliyet
gsteren bilim adamlar da rasyonel dnceyi yegne kriter olarak kabul edip evrimci
yaklam din alanna uygulayarak dinin insanln rasyonel dnceye sahip olmadan
nceki safhasn, dolaysyla da insanlk tarihinin geici bir aamasn oluturduunu
savunmulardr.
Yirminci yzyla gelince insann dnen bir hayvan olduu ynndeki bu gre
eitli evrelerden itirazlar yneltilmeye balamtr. Birinci Dnya Sava ve Eliaden
modern dnyann en feci tarihi krizi436 diye tanmlad ikinci dnya savalarnn
milyonlarca insann lmne neden olmas, insanln geleceini tehdit eden nkleer
silahlarn icat edilmesi, doal evreye zarar veren ve istismar eden, yoksulluu ve
iddetin ok daha geni boyutlara tanmasna imkn veren eitli teknolojilerin
gelitirilmesi sonucunda ortaya kan tablo karsnda insann ne derece rasyonel
davrand konusunda ciddi ekilde kuku duyulmaya balanmtr.
Dier taraftan Derinlikler Psikolojisi, insan tutum ve davranlarnn meydana
gelmesinde yalnzca akln belirleyici bir rol oynamadn ve bilinaltnda yatan arzu ve
ihtiyalarn da bu konudaki belirleyiciliinin nemine vurgu yapmtr. nsandaki
duygu, hayal ve tasavvurlara vurgu yapan Varoluuluk ve Fenomenoloji geleneksel
felsefenin dnceyi n planda tutan ana izgisinden ayrlmtr. Feminizm,
Postmodernizm ve Dekonstrksiyonizm gibi akmlar, hkimiyetini kurmak amacyla
rasyonaliteye dayanarak ideolojik gerekeler reten modernlie sert eletiriler
yneltmitir. Yine bu yzylda mzik ve sanat alannda ortaya kan gelimeler rasyonel
ve kavramsal dncenin geri plana itilmesine neden olmutur.437
1907 ylnda Romanyada dnyaya gelen Eliade, ocukluk alarnda Birinci Dnya
Savan, yetikinlik dneminde kinci Dnya Savan grmtr. ocukluk anda
fen bilimlerini zellikle de bcekbilimine merak saran Eliade, genlik yllarnda
felsefeye ynelerek Bkre niversitesindeki Felsefe blmnden mezun olmutur.
Be yanda kendi kendine okumay renerek ortaya kan ve mr boyu sren kitap
kurdu olma zelliinden tr Eliaden zellikle insan bilimleri alannda kan
kitaplar titizlikle takip ettiini hatratlarndan ve gncelerinden anlyoruz. Yukarda
436
437

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 22.


Douglas Allen; Myth and Religion in Mircea Eliade, s. 134-136.

112

bahsedilen akmlarn muhtemelen hepsine de aina olan Eliaden din bilimi


almalarndaki kilit kavramlardan biri olan homo religiosus kavramnn da bu tarihi
balamn derin izlerini tad grlmektedir.
1.2.1. Homo Religiosus Kavramnn Ortaya k
sveli botaniki Carolus Linnaeusn (17071778) biyolojik tasnif sistemini
(taksonomi) gelitirdii on sekizinci yzylda Aydnlanmann rasyonellik ideali, beeri
bilimlerde de hkimdi. Bunun sonucunda Linnaeus, insann akll olma zelliini n
planda tutarak, insan trn dier trlerden ayrt etmek iin Latince kkenli homo
sapiens kavramn icat etmitir. Ksa bir sre sonra ortaya kan Romantik hareket ve
yeni yeni gelien beeri bilimler, insann akll olma karakteristiinin yanndaki dier
boyutlarna vurgu yapmaya balamlardr. Bylece Linnaeusun ortaya koyduu
kavram modelinde insann farkl ynlerini belirten yeni kavramlar ortaya kmtr.
Alman Romantik mitolog G. F. Creuzer (17711858) ve daha sonra Hollandal tarihi
Johan Huizinga (18721975) insann oyun oynama ynne gndermede bulunan homo
ludens kavramn kullanmlardr. Fransz felsefeci Henri Bergson (18591941), Alman
politika teorisyeni Hannah Arrendt (19061975) ve svireli mimar ve roman yazar
Max Frisch (19111991) gibi bilim adamlar, insann icat ettii aletler sayesinde
bulunduu ortam kontrol altna alma zelliine homo faber kavramyla iaret
etmilerdir. Fransz felsefeci Gabriel-Honor Marcel (18891973) ise insann bu
dnyada bir yolcu misali gelip geici olduunu vurgulamak zere homo viator tabirine
bavurmutur. Fransz antropolog ve Yapsalc Antropolojinin en nemli isimlerinden
biri olan Claude Lvi-Strauss ise insann anlam retme ynnn nemine iaret etmek
zere homo significans deyimini kullanmtr. letiim ve teknoloji ara ve gerelerinin
son derece hzl bir art gsterdii gnmz Bat dnyasnda, insann farkl ynlerine
iaret eden bu tr yeni kavramlar tretilmeye devam etmektedir: homo economicus,
homo Politicus, homo informaticus, homo ciberneticus, homo creativus, homo
technicus-technologicus vs. Btn bu kavramlarn yannda bir de insann inanma, inan
sahibi olma ynne iaret eden homo religiosus kavram bulunmaktadr. Bu kavrama
almalarnda yer veren bilim adamlarnn homo religiosus kavramna eitli anlamlar
ykledikleri grlmektedir.

113

Homo religiosus kavramnn atfta bulunduu anlamlardan biri, belirli bir dini topluluk
ierisinde bulunan zel bir dini ahsiyet, yani dini bir liderdir. Bu gr geni bir
ekilde izah eden Alman felsefeci Max Scheler (18741928), homo religiosusun Tanry
kalbinde ve amellerinde bulundurduu, kendi manevi ahsyla ruhlarn dntrcs,
yumuayan ve teslim olan kalplere Tanr kelamn yeni yollarla aktabilen kii
olduunu; bylelikle de zel bir ahsiyet trn ifade ettiini savunmutur.
Daha sonraki dnemlerde, homo religiosus kavramna yklenen iki yeni anlam, homo
religiosusun dini lider olarak tanmlanmas ynndeki anlam glgede brakmtr. Artk
bu terim, zel baz fertleri tanmlamak yerine, Linnaeusun yapt gibi belirli bir tre,
yani btn insanla atfta bulunmakta ve dier birok ynden farkl olarak dinin,
insanl oluturan unsurlardan biri olduuna iaret etmektedir. Gerardus van der Leeuw
de bu tr bir tanmlamay benimseyerek Schelerin yukarda bahsi geen homo
religiosus tanmna kar kmtr.438
Van der Leeuwye gre bir kuvvete sahip ve bir kuvvet icra eden olaan d bir varlk
veya nesne ile karlamas sonucunda insanlar bu kuvvete bir isim vermiler ve buna,
Melanezyallar, mana; Siu Kzlderilileri, wakanda; rokua Kzlderilileri orenda;
Araplar, baraka; inliler, tao demilerdir. Bu kuvvetin faal bir kuvvet olduunu gren
insanlar onunla temas kuranlar etkilediini fark etmiler ve bu kuvvete sahip varlklar
(tanrlar, melekler, eytanlar, krallar, kurtarclar vs. gibi) ve nesneleri (aa, su, ta, ate
vs. gibi) kutsal olarak deerlendirmilerdir. Homo religiosus, varlklarda ve nesnelerde
mevcut olan bu akn kuvvetin etkinliini hisseden insandr. Dolaysyla van der Leeuw
bir kuvvet olarak deerlendirdii kutsal vastasyla homo religiosusu tanmlamaktadr:
Homo religiosus, bir gcn, yani kutsaln varlna inanan ve davranlarn bu inan
dorultusunda ortaya koyan insandr.439
1.2.2. Eliaden Homo Religiosus Kavramn Kullanm
Mircea Eliade, elbette ki insann ok boyutlu olduunu bilmekte ve daha nce
belirtildii zere insann bir homo symbolicus olduu gibi ayn zamanda bir homo faber,
438

Gregory D. Alles; Homo Religiosus, Lindsay Jones (ed.); Encyclopedia of Religion, Second Edition,
Volume 6, Macmillan Reference USA, New York 2005, s. 41094110.
439
Gerardus van der Leeuw; Religion in Essence and Manifestation, s. 23-28. Kr. Julien Ris; Homo
Religiosus, Paul Poupard (dir.); Dictionnaire des religions, 2e dition corrige, Presses Universitaires de
France, Paris 1985, s. 725.

114

bir homo ludens, bir homo sapiens olduunu kabul etmektedir.440 Ancak Eliade, insann
temel zelliinin, onu dier varlklardan ayran karakteristiin onun dini duygulara
sahip olabilme yetisinde sakl olduuna inanmaktadr. Bu bakmdan Eliade insann
homo religiosus ynne vurgu yapmakta, onu bu ynyle ele almakta ve onun bu
boyutunu btn ayrntlaryla zmlemeye almaktadr.
David Cavein belirttii gibi Eliade da Schleiermacher, Max Scheler ve Joachim Wach
gibi homo religiosus kavramn karizmatik bireyi nitelendirmek iin deil, van der
Leeuwun kulland anlamda, yani btn insanlar nitelendirmek iin kullanmtr.441
nc bir anlamda ise homo religiosus kavram insanlk trnn btnne deil,
modern, sekler bilincin ortaya kndan nceki beeri var olu tarzna iaret
etmektedir.

Mircea

grlmektedir.

442

Eliaden

Yukarda

bu

ifade

kavram
edilenleri

bu

son

anlamda

Antonio

Barbosa

da
da

kulland
Silvann

terminolojisiyle zetleyecek olursak diyebiliriz ki Eliade, homo religiosus kavramn iki


temel anlamda kullanmtr:
1) deal anlamda: Homo religiosus, Eliadea gre kutsal en saf ve hakiki biimde
tecrbe eden arkaik insan nitelendirmektedir.
2) Somut anlamda: Homo religiosus, farkl tarihi-kltrel balamlarda kutsal
tecrbe eden dini bireyleri nitelendirmektedir.443
Mircea Eliaden homo religiosus kavramn ge bir dnemde kullanmaya balamas
dikkat ekicidir. Bu kavram Eliade, Le Yoga, Trait dhistoire des religions gibi
kitaplarnda kullanmad gibi Le mythe de lternel retour, Images et symboles gibi
daha sonraki almalarnda da kullanmamtr. Trait dhistoire des religions balkl
kitapta lhomme moderne (modern insan) kart olarak l'homme primitif (iptidai insan),
l'homme des cultures archaques (arkaik kltrlerin insan), l'homme archaque (arkaik
insan), l'homme religieux (dindar insan) kavramlar kullanlmaktadr. Le mythe de
lternel retour isimli eserinde ise dindar insan nitelendirirken Eliaden, l'homme des
civilisations historiques (tarihi medeniyetlerdeki insan), l'homme primitif (iptidai insan),
440

Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I : De lge de la pierre aux mystres
dleusis, rd., Payot, Paris 1980, s. 19.
441
Bkz. David Cave; Mircea Eliades Vision for a New Humanism, Oxford University Press, New York
1993, s. 92.
442
Kr. Gregory D. Alles; Homo Religiosus, s. 4110.
443
Kr. Antonio Barbosa da Silva; The Phenomenology of Religion as a Philosophical Problem: An
Analysis of the Theoretical Background of the Phenomenology of Religion, in General, and of M.
Eliades Phenomenological Approach, in Particular, CWK Gleerup, Uppsala 1982, s. 196.

115

l'homme des socits pr-modernes (modernlik ncesi toplumlardaki insan), l'homme


archaque (arkaik insan), l'homme des cultures traditionnelles (geleneksel kltrlerin
insan), l'homme des cultures archaques (arkaik kltrlerin insan) terimlerini
kulland grlmektedir. Images et symboles isimli eserde de modern insann kart
olarak l'homme archaque (arkaik insan), l'homme des socits archaques (arkaik
toplumlardaki insan), l'homme primitif (iptidai insan) kavramlar yer almaktadr.
Eliaden kutsal ve profann diyalektik kartln en geni ekilde sunduu Le sacr et
le profane isimli eserinde ilk kez kulland bu kavram on be kez gemekte; bunun
yannda, lhomme religieux tabiri ise doksan kereden fazla yer almaktadr. Eliaden
Dinler Tarihi perspektifinden oluturduu insan tipolojisi, onun kulland terimlerde de
kendini gstermektedir: lhomme des socits traditionnelles et orientales, lhomme de
toutes les socits pr-modernes, lhomme priv de sentiment religieux, l'homme nonreligieux des socits modernes, l'homme religieux des socits archaques, l'homme
moderne et areligieux, lhomme des socits modernes, l'homme areligieux des socits
modernes, l'homme non-religieux, l'homme profane, l'homme des socits prmodernes, l'homme moderne, l'homme prmoderne, l'homme religieux des socits
primitives et archaques, l'homme religieux des socits archaques, l'homme primitif,
l'homme areligieux, l'homme moderne areligieux, l'homme archaque, hommes sansreligion.
1.2.3. Homo Religiosusun Tipik zellikleri
1.2.3.1.

Modern nsann Kart Olarak Homo Religiosus

Eliade, tpk kutsal ile profan arasndaki kartlk gibi din karsnda insanlarn tarih
boyunca benimsedikleri iki tavr, dnyada var olmann ve onu tecrbe etmenin iki temel
ve birbirine kart iki ekli olduunu ifade etmektedir. Blmn banda da belirtildii
gibi bir tarafta mutlak bir gereklie, yani kutsala inanan ve bu dorultuda bir hayat
tarzn benimseyen homo religiosus; dier tarafta ise herhangi bir aknln varln
reddeden dinsiz insan (lhomme areligieux) bulunmaktadr. Bu iki kategoriyi temel
alarak insann din karsndaki duruunu yanstan ve yukarda zikredilen kavramlar u
ekilde yeniden tasnif edebiliriz.
Tablo 1.3. Le sacr et le profanedaki Dindarlk Tipolojisi

116

Dindar insan

Dinsiz insan

Homo religiosus

l'homme areligieux (dinsiz insan)

lhomme religieux(dindar insan)

l'homme moderne areligieux (dinsiz modern insan)


l'homme non-religieux (dindar olmayan insan)
hommes sans-religion (din-siz insanlar)
l'homme profane (profan insan)
lhomme priv de sentiment religieux (dini
duygudan yoksun insan)

l'homme des socits pr-modernes (modern

lhomme

ncesi toplumlarndaki insan)

toplumlardaki insan)

des

socits

modernes

(modern

lhomme des socits traditionnelles et orientales


(geleneksel ve Doulu toplumlarndaki insan )
l'homme religieux des socits archaques (arkaik

l'homme areligieux des socits modernes (modern

toplumlardaki dindar insan)

toplumlardaki dinsiz insan)

l'homme religieux des socits primitives et

l'homme non-religieux des socits modernes

archaques (iptidai ve arkaik toplumlardaki dindar

(modern toplumlardaki dinsiz insan)

insan)
l'homme prmoderne (modern ncesi insan)

l'homme moderne (modern insan)

l'homme primitif (iptidai insan)

l'homme moderne et areligieux (modern ve dinsiz

l'homme archaque (arkaik insan)

insan)

Bu tablonun da aka ortaya koyduu gibi dini adan Eliade, insanlarn iki kart
kategoriye ayrldklarn ifade etmektedir. Bu blnmeyi ortaya karan tarihi sre
olarak da modernlik gsterilmektedir. Dolaysyla Eliadea gre insanln, zellikle de
Bat insannn din tarihindeki krlma noktasna modernlik neden olmutur. Modern
insan dnyasn kutsallktan arndrm ve profan bir var oluu benimsemitir.444
Dindar olmayan insan, dnyann kutsalln reddeden, her tr dini nkabulden arnm,
yalnzca profan bir var oluu benimseyen insandr.445 Eliadea gre profan bir var
oluu benimseyen bu modern insanla modernlik ncesi insan karttr.446

Nitekim

Eliaden din bilimi almalarnda kulland terminoloji bunu ak bir ekilde


vurgulamaktadr. Buna gre, bir tarafta modern toplumlarn dinsiz (hommes sansreligion), dindar olmayan (l'homme non-religieux), din d (l'homme areligieux),
444

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 19.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 27.
446
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 83.
445

117

profan, dini duygudan yoksun insan (lhomme priv de sentiment religieux), dier
tarafta ise modernlik ncesi, iptidai, geleneksel, arkaik ve Doulu toplumlarn dindar
insan, homo religiosusu, bulunmaktadr.447 Eliade, Le sacr et le profane adl kitabnda
homo religiosusun ak ve net bir tanmn yapmaktadr: inde bulunduu tarihi
balam her ne olursa olsun, homo religiosus, her zaman kutsala, bu dnyay amasna
ramen onda tezahr eden ve dolaysyla da onu kutsallatran ve ona gereklik
kazandran mutlak bir gerekliin varlna inanmaktadr.448
Modernlik ncesi dneme tekabl eden dindar insan/homo religiosus ve onun kart
olan modern dnemin modern/dinsiz insan bylece dnyada iki var olu tarzn temsil
etmektedirler. Dindar insann aksine dinsiz insan aknl reddedip gereklikin
greceliliini kabul etmekte ve hatta bazen var oluun anlam konusunda bile kukuya
dt anlar olmaktadr. Eliadea gre henz belgeler ortaya bir ey koymam olsa da
gemiteki byk kltrlerde de dinsiz insanlar bulunmutur; hatta arkaik kltr
dzeyinde de bu tr insanlarn bulunmu olmas imknsz deildir. Fakat dinsiz insan
sadece modern Bat toplumlarnda tam anlamyla kendini gsterme imkn bulmutur.
Modern dinsiz insan yeni bir var olusal durumu stlenmektedir:
O, kendisini sadece Tarihin znesi ve etkeni olarak grmekte ve aknla her tr
bavuruyu reddetmektedir. Baka bir deyile o, eitli tarihi durumlarda grlebilen
insanlk durumunun haricinde hibir insanlk modeli kabul etmemektedir. nsan, kendi
kendini oluturmakta ve bunu da kendisini ve dnyay kutsallktan arndrd lde tam
olarak yapabilmektedir. Kutsal, onun zgrlnn nndeki en byk engeldir. Tamamen
yanlgdan kurtarld an ancak kendine gelecektir. Ancak son tanry ldrd zaman
449
gerekten zgr olacaktr.

Burada bir noktaya dikkat ekmek istiyoruz. Her ne kadar Eliade, homo religiosusu
447

Eliaden modernlik ncesi ve geleneksel diye nitelendirdii toplumlar, genellikle iptidai diye
isimlendirilen toplumlar ihtiva ettii gibi Asya, Avrupa ve Amerikann eski kltrlerini de iermektedir
(Bkz. Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 14). Primitif kavramn Eliade, yazs olmayan,
arkaik ve geleneksel toplumlarda yaayan insanlar iin kullanmaktadr (Bkz. Mircea Eliade; Religion
australiennes, 2nd Ed., Payot & Rivages, Paris 1998, s. 6, dip. 1). Dolaysyla bu kavram, dinin ve sosyal
kurumlarn ilk eklini belirlediklerini iddia eden ve hepsi de evrimci anlaya dayanan sosyolojik,
psikolojik, antropolojik ve tarihsel teorilerin kastettii rasyonel dnceden yoksun, aa seviyede,
medeniyetsiz, barbar insan anlamnda deildir (bu kavramn bilim adamlar tarafndan hangi anlamlarda
kullanld hakknda daha fazla bilgi iin bkz. Francis L. K. Hsu; Rethinking the Concept Primitive,
Current Anthropology, Vol. 5, No. 3 (June 1964), s. 169-178). Bylece tpk mit kavram gibi Bat
dillerinde pejoratif bir anlama sahip olan primitif kavramn Trkede ilkel szcnden ziyade
iptidai kavramnn daha iyi karladn dnerek bu terimi kullanmay tercih ettik. Eliadea gre
bidayetin yani balangcn kendi inan sisteminde merkezi bir yere sahip olduu iin iptidai kavramnn
ayn kkten gelen bidayet kavram ile olan ilikisi daha iyi kavranlmaktadr. Son tahlilde Eliade,
pozitivistlerin yapt gibi iptidai kavramn medeniyetsiz/vahi toplumlardaki insan deil, modernlik
ncesinde yaayan insan ifade etmek iin kullanmaktadr.
448
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 171172.
449
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 172.

118

iptidai, geleneksel, arkaik toplumlarn insanyla zdeletirip bunu modern insann


kart olarak gsterse de bu demek deildir ki modern dnemde homo religiosus artk
yok olmutur. Kutsallktan son derece arndrlm modern toplumlarda bile saf hliyle
dinsiz bir insan bulmak neredeyse imknszdr. Dini olmayanlarn ounluu farknda
olmadan dindar bir biimde yaamaktadr.450 Eliadea gre bu durum zorunludur nk;
Bu dinsiz insan, homo religiosusun soyundan gelmekte ve istese de istemese de onun da
eseridir; o, atalarnn stlendikleri durumlar sonucunda olumutur. Ksaca o [dinsiz insan],
kutsallktan arndrlma srecinin bir sonucudur. Tpk Tabiatn, Tanr eseri olan
Kozmosun tedrici bir seklerlemesinin rn olduu gibi, profan insan da insan
varoluunun kutsallktan arndrlmasnn bir neticesidir [] Baka bir deyile profan insan,
istese de istemese de dindar insann tavrnn izlerini hl muhafaza etmektedir. Fakat bu
izler, dini anlamlardan arndrlmtr. O ne yaparsa yapsn [homo religiosusun]
mirassdr. Gemiini kesin olarak ortadan kaldramaz nk kendisi de bu gemiin
451
rndr.

Eliaden eserlerinde ska geen nemli bir kavrama yeri gelmiken iaret etmekte
fayda vardr. Bu pasajda net olarak grld gibi Eliade, insan ve onun yaad
ortam, yani dnya arasnda bir paralelliin bulunduunu ima etmektedir. Nasl ki
modern sre sonucunda homo religiosus, profan insan hline dnyorsa, Kozmos da
Tabiata dnmektedir. Sonu olarak Eliaden, homo religiosusun yaad dnyaya
iaret etmek iin tanr eseri olarak telakki edilen dnyay ifade etmek iin kozmos
kavramn (Cosmos), akn boyutla irtibatn kesen profan insann yaad dnyay
nitelendirmek iinse tabiat kavramn (Nature) kullandn anlyoruz. Ritel vastasyla
kutsallk,

dolaysyla

da

gereklik

kazanan

bir

mekn

kaostan

kozmosa

452

dnmektedir.

Kutsal/profan dikotomisinin greceli olduu gibi homo religiosus/profan insan


dikotomisi de grecelidir. Daha nce belirtildii zere homo religiosus/profan insan
ayrm modern dnemden sonra ortaya kmtr. Bundan nceki dnemde, yani arkaik,
iptidai, geleneksel dnemlerde profan insan anlay yoktu. Modern dnemin en temel
zelliklerinden biri olan rasyonaliteye vurgusu sonucunda ortaya yeni bir tr insan
kmtr: profan insan. Byle radikal bir ayrmn gerekte var olmadn ifade
etmesine ramen Eliaden kulland fenomenolojik yaklam byle bir ayrm gerekli
klmaktadr. Zira bu yaklam gerei bireyin kendisi hakkndaki inan ve dncelerini
450

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 173.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 173.
452
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 23; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 83, 151152.
451

119

hesaba katmak gerekmektedir. te profan insan kavram da modernlik sonras dnemde


ortaya kan yeni bir insan trnn kendini tanmlamasnn bir rndr. Yukardaki
pasajn zerinde durduu gibi insan her ne kadar akn boyutu reddetse de iindeki
homo religiosusu skp atamaz. Bunun nedeni ise Eliaden din bilimi almalarna
yn veren temel antropolojik varsaymlardan birini oluturmaktadr. Bu varsaym,
Eliaden insan telakkisiyle ilgilidir.
1.2.3.2.

nsann Bilin Yapsnn bir Unsuru Olarak Din Duygusu

Genlik yllarnda yazd yazlardan oluan ve 1932 ylnda yaymlanan Soliloques


balkl kitabnda Eliade, dini duygunun kklerinin bizzat Tanrnn kendisi ve onun
insan ruhundaki varl olduunu ifade etmitir.453 1935 ylnda Bkre Radyosunda
yapt bir konumada Eliade, tarihin her dneminde ve dnyann her yerinde insann
dini tecrbe ihtiyac hissettiini ve belirsiz de olsa bir Tanr bilgisine sahip olduunu
dile getirmitir.454
Eliade, Le sacr et le profanen nsznde, tamamen seklerlemi bir var oluun yeni
bir din trne yol ama ihtimali karsnda ortaya kabilecek gelime eklinden
bahsetmektedir. Bunlardan ikincisine gre dindarlk, insan bilincinin yapsn oluturan
temel

unsurlardan

biridir.

Dolaysyla

btn

dinler

kaybolsa

da

dindarlk

kaybolmayacaktr. 1969 ylnda yaymlanan The Quest. Meaning and History in


Religion isimli eserin nsznde Eliaden kanaatinin bu ynde olduu teyit
edilmektedir. Ona gre kutsal, bilin tarihinin bir safhas deil, bu bilincin
yapsndaki bir unsurdur.455 Hayatnn sonlarna doru yazd ciltlik Histoire des
croyances et des ides religieuses adl eserinin 1976 ylnda piyasaya kan birinci

453

Mircea Eliade; La bibliothque du maharadjah suivi de Soliloques, Gallimard, Paris 1996, s. 184.
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 814.
455
[] the sacred is an element in the structure of consciousness, not a stage in the history of
consciousness. (Mircea Eliade; The Quest: History and Meaning in Religion, University of Chicago
Press, Chicago - London 1969, s. i). ki yl sonra Franszcaya evrilen bu eserdeki pasajn evirisi: []
le sacr est un lment dans la structure de la conscience, et non un stade dans lhistoire de cette
conscience. (Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 10). [L]e sacr est un lment de la
structure de la conscience, et non un moment de lhistoire de la conscience. (Mircea Eliade; Fragments
dun journal I, s. 555). [] le sacr savre tre un lment dans la structure de la conscience, et non un
stade dans lhistoire de cette conscience. (Mircea Eliade; Prface , Douglas Allen; Mircea Eliade et le
phnomne religieux, s. 7. [] the sacred has shown itself to be an element in the structure of
consciousness and not a stage in the history this consciousness. (Mircea Eliade; Foreword, Douglas
Allen; Structure and Creativity in Religion, s. vii).
454

120

cildinin nsznde yukardaki pasaj aynen aktarmas456 ve iki yl sonra Claude-Henri


Rocquetye verdii mlakatta bu hususu yeniden vurgulamas457 hem Eliaden bu
konuda fikir deiikliine gitmediini hem de onun dinler tarihi felsefesini oturttuu
temel varsaymlardan birinin bu noktada yer aldn kantlamaktadr.
Eliade, insandaki din duygusunun arzi bir nitelik deil, asli bir nitelik olduunu
dnmektedir. Ancak, din duygusunun insann ftri zelliklerinden biri olduunu
sylemek, kendilerini ate, ateist ya da agnostik olarak nitelendirenlerin z tanmlamalar
gz ard edilerek btn insanlk tek kategoriye indirgenmi olmuyor mu? Daha da
nemlisi, insanlarn niyetlerinin tersine bir hkmde bulunarak Eliade kendi
benimsedii fenomenolojik yaklama aykr davranm olmuyor mu? Bu sorularn
cevabnn, Eliaden hem insann zihinsel yapsyla ilgili tasarm hem de din
tanmlamas gz nnde bulundurmadan elde edilmesi pek mmkn grnmemektedir.
Blmn banda belirtildii zere, Eliaden dinden kast, Yahudilik, Hristiyanlk,
Budizm, Hinduizm, Caynizm vs. gibi herhangi bir messes dine mnhasr olmad gibi
mutlaka Tanrya, tanrlara veya ruhlara inanmay ieren bir inan sistemiyle de kstl
deildir. Eliadea gre din, kutsaln tecrbesine dayanmaktadr. Dolaysyla bu messes
dinlerden hibirine mensup olmayan, hatta hibir Tanrya, tanrlara ya da ruhlara
inanmayan bir kii de kutsal bir tecrbe yaayabilir. Aslnda Eliaden din kavram ile
dindarlk kavramn bazen eanlaml olarak kulland anlalmaktadr. Dolaysyla
Eliadea gre kutsaln tecrbesi dinden ziyade dindarlk olgusuyla alakaldr. Gncesine
yazd 22 Haziran 1930 tarihli notta Eliaden bu konudaki dnceleri aka ortaya
kmaktadr: Tek bir eyin evrensel olduuna inanyorum: Dindarlk. Dindarlk ou
zaman din ile atma hlinde bulunmaktadr. Dindarlk, her dini tecrbedeki ilk ve
temel duygudur.458 Henz yirmi yandayken yazd bu satrlar, Eliaden daha
sonra kutsal kavram ile ifade ettii eyin temel anlamlarndan birinin de dindarlk
olduunu gstermektedir. Herhangi bir dini sisteme bal olma artna balamad iin
Eliaden dindarlkla metafizik tecrbelerin tamamn kastettii anlalmaktadr.
Nitekim Eliade da ocukluk yllarnda byle bir tecrbe yaadn nakletmektedir:
Eliade ailesinin Bkreteki evlerinin salonuna sadece bayram gnleri ya da misafirler
456

Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 8.


Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 153-154.
458
Florin Turcanu; Mircea Eliade: Le prisonnier de lhistoire, s. 146.
457

121

geldii zamanlar giriliyordu. ocuklar girmesin diye salonun kaps genellikle kilitli
tutuluyordu. Bir yaz gn, her nasl olduysa kap ak kalmt. leden sonra
kardeiyle beraber kald odasndan ses karmamak iin srnerek kan kk
Mircea, doruca salona yneldi. Hikyenin gerisini Eliaden kendi azndan
dinleyelim:
Yine srnerek salona giriyordum. Hissettiim duygu beni adeta bulunduum yere
ivilemi gibi oldu. Efsanevi bir saraya tanm bulunuyordum. Perdeler indirilmiti ve
ar yeil perdeler zmrt renginde, solgun, yanardner ve neredeyse doast bir k
szdryordu [] Baka bir dnyadan geliyor gibi gzken bu k tarafndan kuatlm
vaziyette kocaman derin ve berrak su tabakalar gibi kendi grntm daha byk, daha
gzel ve de daha asil olarak bana yanstan Venedik aynalarna hayran kalmtm.
Bu kefimi kimseyle paylamadm. Zaten kelimelerim kifayet etmezdi. Eer o zaman bir
459
yetikinin kelime daarcna sahip olsaydm bir srrn ifasndan bahsederdim.

ki cilt hlinde yazd hatra kitabnn ikinci cildinde bu olay nakleden Eliade, ClaudeHenri Rocquetye bu alann, yani k tecrbesini yaad bu salonun aslnda kutsal bir
alan oluturduunu ifade etmitir. nk Eliadea gre bu zel alan, nitelik bakmndan
Rudolf Ottonun tabiriyle ganz andere, yani tamamen baka/bambaka idi. Bu alan,
gndelik hayatn profan alanna ait deildi; bambaka bir eydi.460 Bu pasajdan,
Eliaden kutsaln tecrbesi dedii eyin dini tecrbeden daha geni alan kapsad
anlalmaktadr. Sonuta Eliaden btn dini fenomenleri kutsaln tecrbesi olarak
grdn; fakat btn kutsallk tecrbelerini birer dini tecrbe olmas gerekmediini
dnd anlalmaktadr. Bu aklamalardan sonra dinsiz bir insann kutsal bir
tecrbe yaayabileceini sylemek gayet tutarl hle gelmektedir.
kinci nemli noktann ise Eliaden antropolojik tasarmyla ilgili olduu sylenmiti.
Eliadea gre bir insann kendini tanmlamas, o insann tanmlad ey olduu
anlamna gelmez. Nitekim, dinsiz insanlar iin de bu durum geerlidir, nk:
[] dinsiz [sans-religion] insanlarn ounluu hl sahte dinleri ve deerini yitirmi
mitolojileri sahiplenmektedir. Profan insan, homo religiosusun soyundan geldiine gre ve
kendi tarihini, yani onu bugn olduu hliyle oluturan dindar atalarnn davranlarn iptal
edemeyeceine gre bu durumda alacak bir ey yoktur. stelik onun varoluunun byk
bir ksm varlnn derinliklerinden, bilinalt denilen blgeden gelen itkilerle
beslenmektedir. Sadece rasyonel olan bir insan [dncesi] bir soyutlamadan ibarettir;
gerekte byle birine rastlanlmaz. Her beeri varlk, hem bilinli faaliyetten hem de
461
irrasyonel tecrbelerden mteekkildir.

459

Mircea Eliade; Les promesses de lquinoxe, s. 14-15.


Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 10.
461
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 178.
460

122

Dolaysyla Eliadea gre kendi bilinaltndan habersiz olduu iin bir insann dinsiz
olduunu savunmas, onun byle olduunu gerektirmez. Dier taraftan gnmzdeki
dindar insanlarn da ritelleri yerine getirirken her zaman yaptklar iin tam bilincinde
olduklar anlamna gelmez.462
1.2.3.3.

nsan Bilincinin Geirdii Tarihi Safhalar

Tarih boyunca insanlar farkl sosyal, ekonomik, fiziki ortamlarda kutsal tecrbesi
yaamlardr. nsann, ziraat, madencilik vs. gibi yeni teknik keifler yapmas
neticesinde yeni zihinsel sentezler ya da baka bir ifadeyle Kozmosa ilikin yeni
tasavvurlar ortaya kmtr. Her byk keif insana daha nce elde etmesi mmkn
olmayan yeni tecrbelerin, yeni kozmik plan ve ritimlerin kaplarn aarak onun zihinsel
durumunu deitirmitir. Bu temel keifler sadece insann ampirik bilgisini artrarak
geim kaynaklarnn yenilenmesini ve bollamasn salamakla kalmam, ayn
zamanda insana baka gereklik dzeylerini tecrbe etme imkan sunmutur. Bu
tecrbeler sonucunda insann gzleri nnde yeni kozmik dzeyler almtr.463
1.2.3.3.1.

Yontma Ta a

Yaklak iki milyon yl sren yontma ta anda (paleolitik) yaayan insanlarn dini,
Eliadea gre iptidai avclarn dinine benziyordu. Bu dnemde avc ile avlad hayvan
arasnda ilikiler kurulmutu. Dier taraftan hem avcy hem de avlanan hayvanlar
koruyan ilahlar olan Hayvanlarn Efendileri ile avc arasnda da ilikiler kurulmutu.
Bundan dolay iptidai avc, kemiklere ve kana nem veriyordu. lkel avc, avlad
hayvanla arasnda bysel bir ban var olduunu hissediyordu. Cilal ta devrindeki
insan ise insanlk durumunu bir iein, bir bitkinin hayatyla karlatrarak bu iki
hadise arasnda benzerlikler kefetmitir.464
1.2.3.3.2.

Ziraatn Kefinden Sonraki Dnem

Ziraatn kefi insana bol miktarda besin kayna salayarak ve bylece de hzl bir nfus
artn mmkn klarak insanln kaderini kkl bir ekilde deitirmitir. Fakat bu
462

Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 118.


Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 15-16.
464
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 57-58.
463

123

kefin daha da nemli bir sonucu, insann bilin dzeyinde gereklemitir. Ziraat
sayesinde insanolu organik hayatn temel birliini, tarla ve kadn arasndaki benzerlii,
doum sreciyle tohum ekme arasndaki analojiyi vs. kefetmitir. Ritmik hayat ve bir
geriye dn olarak lm hadisesi gibi en nemli zihinsel sentezler, ziraatn kefinden
sonraki dnemlerde gereklemitir. Nitekim kurtulu umudunun en nemli
temellerinden biri tarihncesi ziraata ilikin mitlerde ortaya kmaktadr.
Topran altnda gizlenen tohum misali insann da yeni bir biim altnda hayata yeniden
dnebilecei midi yine bu safhada domutur.465 Bitkilerin evcilletirilmesi daha nce
ulalmas imknsz olan yeni bir varolusal durum meydana getirmitir.466 Bylece
ziraatn kefi yeni bir dini tecrbe trnn ortaya kmasn mmkn klmtr. Eliade,
zirai kltrlerin dini faaliyetlerinin dnyann periyodik olarak yenilendii dncesi
etrafnda ekillendii kanaatine varld bu aamadaki dini sistemi, kozmik din
(religion cosmique) diye tanmlamaktadr. Bu dini dncede evren, periyodik olarak
yenilenmesi gereken bir organizma olarak grlmektedir. nsan varoluu gibi kozmik
ritimler de bitkisel hayattan alnan kelimelerle ifade edilmektedir.467 Ksaca zirai
toplumlara zg olan kozmik dindarlkta kutsaln/ilah(lar)n nesnelerde veya kozmik
ritimlerde

tezahr

ettiine

inanlmaktadr.468

Topran

verimliliiyle

kadnn

dourganl arasnda kurulan iliki sonucunda Byk Tanra, Toprak Ana hline
gelmitir. Dolaysyla, ekonomik nem kazanmalar yannda kadnlar ok nemli bir
dini konum da elde etmilerdir. Doum, hayat, lm ve yeniden dou eklindeki devir
fikrini elde eden insan, kozmik devreye dhil ederek kendi varoluuna deer
kazandrmtr. Bitkilerin hayatyla kendi hayat arasndaki benzeme insanlk
durumunun da bitkilerin kaderini paylat, yani sonsuz biimde doum, lm ve
yeniden dou devrelerinden olutuu inancn dourmutur.469 Bu olay Eliade daha
ak bir biimde yle aklamaktadr:
Elbette avc, avlad hayvann ilkbaharda dourduunu biliyordu; fakat tohumla ekin
arasndaki nedensel ilikiyi ve tohumla insan dl arasndaki benzerlii kavramtr. Ayn
zamanda, kadnn ekonomik, sosyal ve dini nemi salam bir biimde yerlemitir.
Grdnz gibi teknik bir keif olan ziraat sayesinde avcnn karlatndan daha derin
bir gizem insan bilincinde zuhur etmitir: Kozmosun, bir ritim, lmle yakndan ve
mecburen balantl bir hayatn iinde bulunduu bir devirle ynetilen canl bir organizma
465

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 303-304.


Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 49.
467
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 53.
468
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 368.
469
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 57-58.
466

124

olduu kefedilmitir. Zira tohum, ancak kendi lm sayesinde yeniden doabilirdi.


470
Dolaysyla bu teknik keif insana bizzat kendi var olu tarzn ifa etmitir.

Ziraatn kefiyle ortaya kan baka bir fenomen de kanl kurban olaydr. Avc
topluluklarn tersine zirai topluluklarda kanl kurban, zellikle de insan kurban
bulunuyordu. Arkaik insan, tm yaratmalarn bir hayat transferi gerektirdiini
dnd iin kanl kurban yaplmadan hibir eyin yaratlamayacana inanyordu.
Kanl kurban vastasyla kurbann enerjisi, yani hayat yaratlmak istenilen eye/ie
intikal etmi oluyordu.471
Claude-Henri Rocquetye verdii mlakatta Eliade, cilal ta devri insannn kefini
19281931 yllarnda arasnda Doktora almas yapmak zere gittii Hindistanda
yapt nemli keiften biri olarak dile getirmektedir. Eliade, Hindistandan
ayrlmadan birka ay nce bu lkenin merkezi blgelerini gezerek Ari ncesi halklarn
kalnts olan Santali yerlileriyle tanma frsatn yakalamtr. Ziraata dayanan cilal ta
devri medeniyetinde oluan ve bitkisel hayat sreci olan doum, lm ve yeniden dou
devresinden oluan devrenin insan hayat iin geerli olduu gibi ayn zamanda manevi
hayat iin de bir model oluturduu ynndeki din anlaynn bu yerlilerde hl
yaadn aknlkla karlayan Eliade, ziraatn gizemine dayanan Hindistandaki bu
halk kltrnn, Romanya ve Balkan halk kltrleriyle benzerlik arz ettiinin farkna
varmtr. inden Portekize kadar ziraatn salad cilal ta devrinden miras kalan
kltrel

birliin

kefini

Eliade,

bir

ilham

rabbani

(rvlation)

olarak

deerlendirmektedir. Eliade, Avrupa kltrnn kklerinin Yunan ya da Romallardan


ve hatta Akdeniz dnyasndan ok daha eskiye, eski Yakn Dou dnyasndan da daha
eskiye dayandn ve dolaysyla da sadece Avrupann deil, Portekizden ine,
skandinavyadan Sri Lankaya kadar btn kltrlerin ayn temel kltrel zemine sahip
olduklarn kefetmitir.472 Arkaik toplumlarn paylatklar bu ortak zemini Eliade
kozmik

dindarlk

diye

nitelendirmektedir.

Bu

dindarlk

anlaynn

temel

karakteristii, kutsaln tarihi olaylar vastasyla deil, bereketin srr ve kozmik


yenilenme yollaryla kendini dorudan gsterdii inancna dayanmasdr.473
Madenciliin ortaya kyla birlikte yeni bir dnem balamtr. Ziraatn kefinde
470

Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 133.


Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 58-59.
472
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 55-56.
473
Mircea Eliade; Les promesses de lquinoxe, s. 285-286.
471

125

olduu gibi maden iiliinin ortaya kmas da beraberinde yeni bir manevi deerler
dnyasnn kefini mmkn klmtr.474
1.2.3.3.3.

Madenciliin Kefinden Sonraki Dnem

Teknik bir keif olan madenciliin kefi ayn zamanda insann manevi dnyasnda da
birtakm deiiklikler meydana getirmitir. Bu teknik sayesinde insan, maddelerin varlk
tarzn deitirebilecek gce sahip olduunun farkna varmtr.475
Madenciliin her yerde kutsal bir zanaat olduunun altn izen Eliade, bu durumun
nedenini u ekilde izah etmektedir:
[] madenler, varoluun profan unsurlar arasnda yer almyorlard bunlar dnya tesi
blgelerden geliyordu. ster Gkten gnderilmi olsunlar isterse de yerin barndan
koparlm olsunlar bunlar her zaman baka bir yerden geliyorlard. Bu durumda da
arkaik kltrlerin mant tutarllk gstermektedir. nsana doal olarak ait olmayan, onun
yaknnda bulunmayan, varoluun demi hlinene katlmayan her ey, insann doasn
deitirdii iin esrarengiz, kutsal ya da eytanidir. Madencilikle ilgili btn inanlarn
balangtaki, hakiki anlam budur: metaller insann doasn deitirmekte, onun varolu
hallerini deiiklie uratmaktadr. Bir taraftan cennetvari durum iptal edilerek (meyve ve
tohum toplaycl safhalar) yeni bir durumla deitirildii iin, dier taraftan da
madenlerin insan topluluunda mevcut olmalarnn baka kozmik dzeylere ait bilinmeyen
birok bysel g katt ve bu (kutsal ya da eytani) kapal glerin insan ruhuna yeni
ufuklar ifa ederek ona baka tecrbelere girime imkn salad iin bu deiim
476
gereklemektedir.

Madencilik tecrbesiyle birlikte tpk embriyolar gibi madenlerin de topran barnda


byyp gelitii eklindeki evrensel inan ortaya kmtr. Madenciler, zanaatlarnn,
madenlerin geliimini hzlandrdklarnn farkna varmlardr.477 Bu bakmdan dnyay
canl bir btn olarak alglayan ve bir ev, bir frn ya da bir sunak gibi en hareketsiz
nesnelere bile bir doum, gelime, lm ve muhtemel bir yeniden dou atfeden bu
dnem insan iin madencilik basit bir teknik ilem olarak telakki edilmiyordu.478 Bir
ruha sahip olmadan yani canl olmadan hibir eyin devam edemeyeceini ngren bu
arkaik metafizik479 dorultusunda madenciler, Doa ile ibirlii yaparak onun daha
abuk dourmasna yardmc olduklarna inanyorlard. Bu teknikler sayesinde insan,
zamann yerini aldna ve bylece de yapt ile doal srecin yerine getiine
474

Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 59.


Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 6.
476
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 64-65.
477
Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 63.
478
Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 94; Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s.
100.
479
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, LHerne, Paris 1994, s. 37.
475

126

inanyordu. Bu temel inanlarn daha sonra simya dncesinin douuna neden olduu
grlmektedir.480
Eliade, ziraat gibi insanlk tarihindeki temel icatlardan biri olan madenciliin kefi
sonucunda insann yeni bir gereklik dzeyiyle temas saladn ve yeni bir Kozmosa
dhil olduunu ve bunun sonucunda da insanln zihin yapsnn tamamen deitiini
ifade etmektedir.481 Madenciliin yeni bir bilin tarznn ortaya kmasnda nasl bir rol
oynad konusunu ise Eliade u ekilde izah etmektedir:
[] her nemli yeni keifle birlikte insanolu ampirik bilgilerinin snrn geniletmek ve
yaam aralarn yenilemekle kalmam, yeni bir kozmik dzey kefetmi yani baka bir
gereklik dzeyini tecrbe etmitir. Zihinsel sray douran ey, bizatihi metallerin kefi
deildir. nsanolunun baka bir kozmik dzey bulmasna, yani o zamana kadar bilinmeyen
ya da anlamsz grnen gerekliklerle temas etmesine yardm eden ey, bu madenlerin
varl olmutur. Baka bir deyile metalrji -tpk tarm vb gibi- insann Kozmos hakknda edindii imgeyi deitirerek insanlk hlini kkten deitiren zihinsel sentezleri
meydana getirmitir. Sonraki keifler tarafndan alan ya amacndan saptrlan bu zihinsel
sentezler, insanln psiik ve manevi evriminin hakiki etmenleridir Bu noktann altn iyice
izmek gerekir, zira modern bilim, bu keiflerin kozmolojik anlamlarn ve tecrbi
deerlerini son derece ihmal etmitir. Sz konusu olan var olma kavgasndaki (metal, ziraat
vs. gibi) yeni bir alet deil, o zamana kadar insann dzeylerine ve ritimlerine ulamas
mmkn olmayan baka bir Kozmosun aa kmasdr.482

Madenler kefi ve madencilik ritellerinin ortaya kmas, insan o gne kadar ulamas
mmkn olmayan gereklikleri kefetmesine ve bunun sonucunda da dnyay farkl
ekillerde alglamasna ve ona farkl bir gzle bakmasna imkn vermitir.
1.2.3.3.4.

Modern a

Modern a, insanln din tarihi asndan bir krlma noktasn oluturmaktadr. Zira
bu adan sonra kutsal karsnda yeni bir duruu ortaya kmtr. Ziraatn kefinden
sonra Kozmosa tamamen entegre olan insann tam aksine modern dnem insan kendini
tecrit ederek bireysel boyuta adeta hapsolmutur. Modern a, kutsal evrenden tasfiye
ederek Kozmosu profan hle getirmekle yetinmemi ayn zamanda insann bilin
dzeyindeki dindarlk duygusunu da ortadan kaldrmtr. Bylece din tarihinde homo
religiosus-profan

insan

dikotomisi

meydana

gelmitir.

Eliaden

din

bilimi

almalarndan ele ald temel konulardan biri de bu meseledir. Eliaden hermentik


projesi de birebir bu mesele ile ilgilidir. Bu konu ileride ayrntlaryla ele alnacaktr.
480

Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 7, 63.


Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 83-84.
482
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 15-16.
481

127

imdilik homo religiosusun temel zelliklerini kefetmeye devam edelim.


1.2.3.4.

Gereklie Susamlk ve Ebedilik Aray

Eliadea gre arkaik insann temel zelliklerinden biri de gereklik tutkusudur.483


Arkaik insan geree susamtr484 demek suretiyle Eliade, arkaik insann gerei olan
bu gereklik ihtiyacn insann hayati bir ihtiyac olan suya benzetmektedir. Nasl ki
insann fiziki olarak var olabilmesi iin su elzemse insann manevi varoluu iin
gereklik de o derece elzemdir. Arkaik zihniyet iin gereklik, g, etkililik ve sre
olarak grnmektedir. Bundan dolay en stn derecedeki gerek, kutsaldr. Zira mutlak
bir biimde var olan, etkili olan, nesneleri yaratan ve onlara sreklilik kazandran tek
ey kutsaldr.485 Nitekim arkaik insann bilincinde anlam olan ve mutlak gereklikle
ilikilendiren her ey kutsal bir deere sahiptir.486 Bylece kutsaln en temel zelliinin
gereklik niteliine sahip olduu grlmektedir. Bir insan ne kadar dindar olursa o
kadar gerek olmakta, o derece anlamdan yoksun bir istikbalin gerek dlndan
kendini syrmaktadr.487
ptidai kultrlerdeki bu gereklik arzusunu ifade etmek iin kulland kavramlar dikkat
ekicidir. Eliade bu gereklii Alman filozof Martin Heideggerin (18891976)
felsefesinde nemli kavramlarndan birini oluuturan ontique terimi ile belirtmektedir.
Bilindii gibi Heidegger, ontisch yani varlk (Fr.: l'tre (ontique)) ile ontologisch
var olan (Fr.: l'tant (ontologique)) arasnda bir ayrm gzetmekte ve bunlarn birbiriyle
kartrlmamas gerektiine dikkat ekmektedir.488 Varlk, Tanr ya da Platonun
idealar gibi mutlak bir var olanla zdeletirilerek idrak edilmektedir. Dolaysyla bu
bize hem Eliaden homo religiosusun ontolojik tasavvurlarna ilikin teorisini
olutururken Heideggerin dncelerinden faydalandn hem de sz konusu teorinin
bel kemiini oluturan gerek/gereklik kavramnn altnda yatan eyin Tanr/lar ve
bunlarn ortaya koymu olduklar eyler yani arketipler olduu ortaya kmaktadr.
483

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 204.


Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 98: [] lhomme archaque est
assoiff de rel [] ; Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 302: [] lhomo religiosus est
assoiff de rel [] ; Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 109 : [] la soif du primitif pour
lontique [].
485
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 23.
486
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 143.
487
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 385.
488
Michael Inwood; A Heidegger Dictionary, Blackwell Publishers, Oxford 1999, s. 174.
484

128

Dolaysyla arkaik insan gere(kli)e susamtr derken Eliade, kutsaln en stn


ifadesi olan ve btn kutsallklarn kayna olan Tanr/lar arzuladn kastetmektedir.
Bu perspektiften bakldnda coincidentia oppositorum/ztlarn birlemesi kavram
daha net bir biimde anlalmaktadr.
Gnlk hayatta ska kullanlan szcklerden biri olan gereklik kavramnn greceli bir
kavram olduunu fark eden Eliade, bu karkl gidermek iin gereklik kavramnn
bana mutlak sfatn ekleyerek ortadaki bu grecelilii kaldrmaya almaktadr.
nk homo religiosusun inand bu mutlak gereklik falan ya da filann gerei
deildir. rnein bir politikac, tek ve hakiki gerekliin, siyasi g olduuna inanr, bir
milyoner, sadece zenginliin gerek olduundan emindir, bir bilge, aratrmalar,
kitaplar ve laboratuarlar vs. iin ayn eyi dnmektedir. Oysa Eliadea gre bunlarn
her birinin kendisinin grnrdeki hlini ya da sahip olduunu zanettii eyleri gerekle
yanl olarak zdeletirmesi cahillikten ibarettir.489
Arkaik insan iin hayat, kutsal olduu iin mutlak bir gerekliktir.490 Dindar insana gre
hayatn ortaya kmas, dnyann temel srlarndan biridir. nk hayat/canllk, bu
dnyaya ait olmayan bir yerden gelmekte ve sonunda bu dnyadan ayrlarak
yaayanlarn ounun eriemeyecei bilinmeyen bir yere gizemli bir biimde
ekilmektedir. nsan hayat, iki yokluk arasnda ksa bir belirme olarak deil, varolu
ncesi olan ve lmden sonra devam edecek bir olgu olarak alglanmaktadr. nsan
hayatnn te dnyadaki bu iki safhas hakknda ok az ey bilinse de en azndan
bunlarn var olduu konusu kesindir. Dolaysyla dindar insan iin lm, hayata son
noktay koymamaktadr; bilakis lm, insan varoluunun farkl bir biiminden
ibarettir.491
Birok dinde dnyevi hayat, lm sonras hayat iin bir hazrlk safhasn
oluturmaktadr. Hint dinleri ve birok dier dinlerdeki mistik akmlar, dnyevi hayat
olumsuzlayarak nihai ama olan lm sonras hayata vurgu yapmaktadrlar. rnein bir
yogi iin insan hayat, dier btn hayatlar gibi tabiat itibariyle ac dolu ve geicidir.
Bu bakmdan gereklik ancak lmszle, ebedilie ait olabilir. Bundan dolay bitmek
tkenmek bilmeyen karma dzeninin arkndan kurtularak beeri durumu ortadan
489

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 76.


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 76.
491
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 128.
490

129

kaldran yogi, lmszle kavumakta; bizzat beeriliinin lm sayesinde lmden


kurtulmaktadr.492
lkel kltrlerdeki dnme tarznn Yunan dncesine dayanan modern dnce
tarzndan aka farkl olduunu savunan Eliaden bu konudaki tespitlerinin u
denklemle

formle

edilebildiini

gereklik=kutsal=ebedilik/lmszlk.

Bu

tekrar

denklemin

tersi

hatrlatalm:
ise:

gerek

d=profan=geicilik/fanilik/lmllk eklinde ifade edilebilir. Etnografik bakmdan


en az gelimi gruplarda bile tutarl bir biimde, bir sisteme ya da bir teoriye dhil olan
hakikatler btnnn yer aldn tespit eden Eliadea gre bu denklemler arkaik
zihniyetin temel yapsn oluturmaktadr. Eliaden pragmatik ontoloji diye
nitelendirdii bu hakikatler btn yardmyla arkaik insan geree dahil olmaya ve
bylece de kurtulua ermeye almaktadr. Dier bir ifadeyle bu hakikatler sayesinde
insan, anlamsz olandan, hilikten korunmakta, yani profan alandan kurtulmaktadr.493
Eliadea gre arkaik zihniyetin temel yapsn oluturan bu eilim sadece iptidai diye
nitelendirilen halklar iin deil, modernlik ncesi btn toplumlar iin geerlidir.494
Homo religiosus ve dinsiz insan olmak zere Eliaden dini bakmdan insanlar ikiye
ayrd daha nce ifade edilmiti. Eliaden az nce bahsedilen tespitlerinin genel
olarak homo religiosus iin geerli olduu sylenebilir.
1.2.3.5.

Aknlk ve Mutlak zgrlk Arzusu

nsandaki dini tecrbe arzusunun ftri olduunu belirten Eliade, bu duyguyu douran
gdlerden bahsetmektedir. Eliadea gre [i]nsan zel klan, Tanrya ve dier trlere
kyasla onun kiilik zelliklerini belirleyen ey, onun aknlk gds, kendini aarak
bakasna geme, bireysellik emberini bir an nce krma arzusudur.495
Raffaele Pettazzoni bakanlnda 1955 ylnn Nisan aynda 6. Uluslararas Dinler
Tarihi Kongresi dzenlenmitir. Washington niversitesinde Din Sosyolojisi profesr

492

Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 280-281.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 41.
494
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 18.
495
Mircea Eliade; La bibliothque du maharadjah suivi de Soliloques, s. 159.
493

130

olan Joachim Wachn da katld bu kongrede Eliade Le Vol magique496 (Bysel


Uu) balkl bir bildiri sunmutur. Eliaden ifadesine gre Wach, Eliaden zgrlk
ve aknln insann varoluunu oluturan boyutlar arasnda yer aldn somut bir
ekilde ispat ettiini sylemitir.497 Eliadea gre, [] zgrln kkleri, baz tarihi
anlarn yaratt koullarda deil, ruhun derinliklerinde aranmaldr. Dier bir tabirle
mutlak zgrlk arzusu, kltrel dzeyi ya da toplumsal rgtlenme biimi her ne
olursa olsun insann temel zlemleri arasnda yer almaktadr.498
amanizmi rnek vererek Eliade, Ge ykselme ve bysel uu ya da grnmez
ve yanmaz hle gelmeyle ilgili ayin ve mitlerinin anlam nedir? diye sormakta ve
akabinde de u cevab vermektedir:
Hepsi, gnlk varolu evreninde gerekleen bir kopuu ifade etmektedir. Bu kopuun ifte
amac aikrdr: ykselme, uma, bedenin grnmez veya yanmaz hle gelmesi vs.
araclyla aknlk ve zgrlk elde edilmektedir. Aknl ve zgrl ifade eden
terimlerin arkaik kltr dzeyinde yer almadn belirtmeye gerek yok; fakat bunlar
tecrbe edilmektedir; nemli olan da zaten budur. Mutlak zgrlk arzusu, kendisini
yeryzne smsk balayan balar koparp snrlarndan kurtulma arzusu, nsann temel
499
zlemleri arasnda yer almaktadr.

Bu aamada Eliadea yle bir itirazda bulunulabilir: nsan zaten zgr deil midir?
nsann zgrlne engel olan ey/ler nedir? Ya da daha dorusu insan neden byle bir
duygu ierisinde bulunmaktadr? nsan, zgr olmadnn farkna ne zaman varmtr?
Eliadea gre bu durum, Kozmosun yaps ve insann dnyadaki durumu (la situation
de lhomme dans le monde) ile ilikilidir. nsann dnyadaki durumu, hangi adan
incelenirse incelensin her zaman ba, balanma, ballk vs. fikirlerini ieren anahtar
kelimelerle ifade edilmektedir. nsann nihai amac ite bu balardan kurtulmaktr.500
nsan dnyadaki durumunun farkna vardktan sonra byle bir arzu domutur.
nsan bir eyden ayrldn hissetmekte ve bu ayrlktan srekli bir ac, korku ve
mitsizlik domaktadr. nsan kendisini zayf ve yalnz hissetmektedir. Oysa bu ey
496

Bu bildiri ilk olarak Uluslararas Dinler Tarihi Derneinin nerettii Numen dergisinde
yaymlanmtr: Mircea Eliade; Symbolisme du vol magique, Numen, Vol. 3, No. 1 (1956), s. 113.
Bu yaz Eliaden Mythes, rves et mystres isimli eserinin 6. blmnn bir alt blm olarak Le vol
magique bal altnda tekrar yaymlanmtr (s. 129139).
497
Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 182.
498
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 134-135.
499
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 222.
500
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 152-154.

131

nasl adlandrrsanz adlandrn- gl ve btndr (daha dorusu insan olmayan, insandan


baka olan her eyi ierdii iin btnlemitir). nsan, gc (ilah), bir btn olarak,
kendisiyle yetinen yabanc ve mkemmel byk bir birlik olarak sezinlemektedir. nsann
tutarl olarak dnd her ey ve kastl olarak yapt her ey Kozmosdaki konumunun
bilincine vard andan itibaren tek bir amaca ynelmitir: Bu ayrl yok etmek,
balangtaki birlii yeniden tesis etmek, (ister dolayl bir g, bir Tanr ya da baka bir ey
olarak tasavvur edilsin) btnn iine yeniden dhil olmak. Her dini fiil (ritel, tapnma,
litrji vs.) ne kadar iptidai olursa olsun kozmik birliin yeniden tesis edilmesine ve insann
501
buna yeniden dahil olmasna ynelik bir giriimdir.

nsandaki bu paralanmlk duygusu, bu ayrlk fikri kendiliinden mi meydana


gelmitir? Eliadea gre insandaki bu inana kaynaklk eden, insann bu durumundan
kendisini haberdar eden eyler mitlerdir.
1.3.

Mit

Franszcadaki mythe kelimesinin Trke karl olarak szlkte, efsane, sylence,


masal kelimeleri belirtilmektedir.502 Eliaden Trkeye evrilen ilk bilimsel eseri olan
La nostalgie des origines isimli kitaba Trke balk olarak Mehmet Aydn, Dinin
Anlam ve Sosyal Fonksiyonu (1. Bask, Kltr Bakanl Yaynlar, Ankara 1990; 2.
Bask, Din Bilimleri Yaynlar, Konya 1995) adn semitir. Bu eseri evirirken
Aydnn mythe kavramnn Trke karl olarak mitoloji terimini benimsedii
grlmektedir. Eliaden Le sacr et le Profane adl kitabn eviren Mehmet Ali
Klbay ise (Kutsal ve Dind, Gece Yaynlar, Ankara 1991),

mythe kelimesi

karlnda efsane terimini kullanmtr. Klbay, Images et symboles evirirken de


(mgeler ve simgeler, Gece Yaynlar, Ankara 1991), efsane terimini kullanmtr.
Aspects du mythe adl eseri tercme eden Sema Rifat (Mitlerin zellikleri, Simavi
Yaynlar, stanbul 1993) ise mythe kelimesini aynen (mit eklinde) aktarmtr. Le
mythe de lternel retouru eviren mit Altu (Ebedi Dn Mitosu, mge Kitabevi
Yaynlar, Ankara 1994) ise terimin Yunanca telaffuzlu eklini kullanarak mitos
szcn tercih etmitir. smet Birkan da Le Chamanisme et les techniques archaque
de lextase balkl kitab evirirken (amanizm, mge Kitabevi Yaynlar, Ankara 1999)
mit kelimesini kullanmtr. Alchimie Asiatique adl eseri eviren Lale Arslan (Asya
Simyas, Kabalc Yaynevi, stanbul 2002) sylence terimini kullanrken daha sonra
evirdii Trait dhistoire des religionsun tercmesinde mit kelimesine yer vermitir.
Cosmologie et alchimie babyloniennei tercme eden Mehmet Emin zcan (Babil
501

Mircea Eliade; Mitul Reintegrarii, Vremea, Bucharest 1942, s. 62. Mac Linscott Ricketts; Mircea
Eliade: The Romanian Roots, s. 1137den alnt.
502
rnein bkz. Tahsin Sara; Byk Franszca Trke Szlk, s. 931.

132

Simyas ve Kozmolojisi, Kabalc Yaynevi, stanbul 2002) gibi Trait dhistoire des
religionsu ngilizce versiyonundan tercme eden Mustafa nal (Dinler Tarihi.
nanlar ve badetlerin Morfolojisi, Serhat Kitabevi, Konya 2005) ve ciltlik Histoire
des croyances et des ides religieuses tercme eden Ali Berktay (Dinsel nanlar ve
Dnceler Tarihi, Kabalc Yaynevi, stanbul 2003) da mit terimini kullanmlardr.
Grld zere Eliaden Trkeye evrilen eserlerinde dil bakmndan bir
uyumluluun bulunduu sylenemez. Profane kavramnn Trkeye evirisi konusunda
olduu gibi mythe teriminin evirisinde de bu kelimeye farkl evirmenler tarafndan
farkl Trke karlklar verilmitir. Sema Rifat haricinde, Eliaden kitaplarn
Trkeye ilk evirenler mythe kelimesinin karlnda efsane, mitoloji, sylence gibi
terimlere yer vermilerdir. Daha sonra ayrntsyla greceimiz zere Eliaden mitin
tanmyla ilgili en geni aklamalar yapt kitaplardan biri olan Aspects du mythei
evirenin bu kavram karlnda efsane terimini kullanmas zaten dnlemezdi.
Dolaysyla evirilerdeki eksikliklerin birinci nedeninin eviren kiinin sadece evirdii
kitab okumu olmas ve o kitabn yazarnn dier kitaplarndan haberdar olmamasndan
kaynakland kansndayz. Eliaden eserleri dilimize kazandrldka onun daha iyi
anlald grlmektedir. Nitekim Eliaden dilimize evrilen daha sonraki kitaplarnda
mit kelimesi konusunda zmni bir uzlamaya varlm olduu gzlemlenmektedir.
Yukardaki kavramlarla ilgili semantik problemlerin kaynaklarn tespit etmek
bakmndan Trk Dil Kurumunun Trke Szlknde bu kavramlara yklenen
anlamlara gz atmak faydal olacaktr:
Mit (isim, Franszca mythe); 1. Geleneksel olarak yaylan veya toplumun hayal gc
etkisiyle biim deitiren, tanr, tanra, evrenin douu ile ilgili hayal, alegorik bir
anlatm

olan

halk

hikyesi,

mitos:

"Ergenekon

efsanesi

bir

mittir."-.

2.

mecaz. Efsaneleen kavram veya kii.


Mitoloji (isim, Franszca mythologie); 1. Mitleri, doularn, anlamlarn yorumlayan,
inceleyen bilim. 2. Bir ulusa, bir dine, zellikle Yunan, Latin uygarlna ait mitlerin,
efsanelerin btn: Yunan mitolojisi .503

503

Trke Szlk, s. 1403.

133

Efsane (isim, Farsa efsne); 1. Eski alardan beri sylenegelen, olaanst varlklar,
olaylar konu edinen hayal hikye, sylence. 2. mecaz. Geree dayanmayan, aslsz
sz, hikye vb.504
Trkede her ikisine hikye anlam yklenmesi bakmndan mit kavramnn efsane,
sylence kavramlaryla eanlaml olduu izlenimi uyanmaktadr. Kelimelerin stlah
anlamlar gz ard edilerek sadece szlk anlamlarna bakld zaman bunlarn
eanlaml olduu yani sanki her bir anlam dierinin yerine kullanlabilirmi gibi bir
anlay ortaya kmaktadr. Bylece evrilirdeki kavram kargaasnn dier bir nedeni
de kavramlarn semantik alanlarnn snrlarnn net olarak belirlenmemi olmas olarak
karmza kmaktadr. Oysa Eliaden almalarna bakldnda her ne kadar semantik
alanlarn kesin izgilerle belirlemek g olsa da kutsal, profan, mit, arketip vb. gibi her
bir kavramn kendi spesifik anlamna sahip olduu grlmektedir.
Eliaden din bilimi almalarnn zerine kurulduu kilit kavramlardan bir dieri de
mit kavramdr. Eliade, dindar insann ou zaman bilinaltnda olan derin arzusunu
ortaya karan eyin mit olduu kanaatindedir.505 Eliade, almalarnda daha ziyade,
mitolojilerinin canl olduu ve mitlerin insanlarn her faaliyetini ve davrann
ynlendirdii iin arlkl olarak ilkel, iptidai ve geleneksel toplumlarn yani
modern dnyay oluturan toplumlarn ortaya kndan nceki toplumlarn
mitolojilerine yer vermi ve mit teorisini de bu balamda gelitirmitir.506
1.3.1.1.

Mit Tanmlamalar

Eliade, beeri bilimlerde kullanlan kavramlarn birou gibi mit kavramnn da farkl
ekillerde tanmland iin dinler tarihisinin nemli bir sorunla kar karya geldii
problemine dikkat ekmekte ve mit kavram ile neyin kastedildii sorusunun byk
lde seilen dokmanlara bal olduunu belirtmektedir.507 Rennienin mit
aratrmacsnn says kadar mit tanm vardr ifadesi, konunun ne derece karmak
olduu hakknda bir ipucu vermektedir.508 Yirminci yzyla gelinceye kadar Batdaki
504

Trke Szlk, s. 603.


Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 134.
506
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison. La crativit et ses symboles, Gallimard, Paris 1986, s. 79;
Mircea Eliade; Myths and Mythical Thought, s. 22.
507
Mircea Eliade; The Quest, s. 72.
508
Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade: Making Sense of Religion, s. 61.
505

134

felsefecilerin ve teologlarn eitli mit tanmlamalarnn hepsi Yunan mitolojisine


dayanlarak yaplmt. Bundan dolay da mit kavramna hayali, uydurma, gerek d,
kurgu, yalan vs. gibi anlamlar yklenmiti.509 Bilindii gibi Homeros ve Hesiodosun
Yunan tanrlaryla ilgili mitolojik ifadelerini eletirerek bunlarn gerekliini reddeden
Ksenofanesten (yaklak M.. 565470) sonra Yunanllar, mythos kavramn her tr
dini ve metafizik deerden yava yava arndrmlardr.510 rnein Peloponez Sava
Tarihi yazar antik yunan tarihisi ve siyaset adam Thucydides (yaklak M.. 460
455) zamannda mythodes sfat, mesnetsiz ve hayali anlamnda herhangi bir hakikat
ya da gerekliin kart olarak kullanlmaktayd.511 Logos ve daha sonra historia
kavramlarnn kart hline gelen mythos kavram, sonunda gerekte var olamayan,
eyleri

ifade

etmek

iin

kullanlmaya

balanmtr.512

ncillerin

Yunancaya

evrilmesiyle birlikte Yunan dncesinin kavramlaryla kendini ifade etmeye alan


Hristiyanlk, paganizme kar yrtt mcadelede mit kavramn bu anlamda
kullanmtr. nk Hristiyanla gre Eski Ahit ile Yeni Ahitin dorulamad her
ey yanlt, yani bir efsane idi. Doal olarak Hristiyanlk kltryle beslenen on
dokuzuncu yzyl Avrupasnda da mit kavram ile gereklie aykr olan eyler
kastedilmekteydi.513 Bu durumu Eliade u veciz ifadeyle dile getirmektedir: Yunanlar
bundan yirmi be asr nce yle ilan ettikleri iin btn Avrupa dillerinde mit
kelimesi bir kurguya iaret etmektedir.514
Bu balamda mit kavramn Antropoloji, Sosyoloji, Psikoloji, Edebiyat, Felsefe ve Din
Bilimleri alanlarnda incelemeler yapan eitli aratrmaclar farkl ekillerde
yorumlamlardr. Mitlerin kkeni, anlam ve ilevi hakknda grlerini ortaya
koyduu 1897 ylnda yaymlanan iki ciltlik Contributions to the Science of Mythology
509

Mircea Eliade; The Quest, s. 72.


Ksenofanes, Yunan tanrlarna antropomorfik nitelikler atfettikleri iin Homeros ve Hesiodosu yle
eletirmitir: Homeros ve Hesiodos, insanlar tarafndan yapldnda ayplanacak rezil ne kadar i varsa
hepsini tanrlara atfettiler ve hrszlk, zina ve aldatma gibi birok gayri meru ii yaptrdlar. Eer
srlarn ve aslanlarn elleri olsayd ve elleriyle resim yaparak insanlar gibi sanat eserleri retebilselerdi
bunlar da tanrlarn kendi ekillerine benzetirlerdi; atlar ata, srlar da sra benzetirdi. Oysa
Ksenofanese gre Tanrlarn ve insanlarn zerinde olan Tanr birdir. O, ekli ve akl itibariyle fanilere
benzemez. (Arthur Fairbanks (ed. and trans.); The First Philosophers of Greece, London 1898, s. 67
69den alnt). Ayrca bkz. Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 189-190.
511
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 191
512
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 12; Mircea Eliade; Myth in the Nineteenth and Twentieth
Centuries, Philip P. Wiener (ed.); Dictionary of the History of Ideas, Volume 3, Charles Scribners Sons,
New York 1973, s. 307. Ayrca bkz. Mehmet Aydn; Ansiklopedik Dinler Szl, Din Bilimleri
Yaynlar, Konya 2005, s. 512-513.
513
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 21. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 200.
514
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 184-185.
510

135

adl eserinde Friedrich Max Mller (18231900) miti bir dil hastal olarak
tanmlamtr. Animizm teorisini ileri sren Edward Burnett Tylor (18321917) gnlk
tecrbenin mitlere dntrlmesinin temel nedeni olarak btn doann canl olduu
ve dolaysyla kiiletirilebilecei inancna balayarak miti naif bir animist icat olarak
grmtr. Mitleri tpk bilim gibi fiziki dnyann bir aklamas olarak ele alan Tylor,
miti iptidai bir bilim olarak deerlendirmi ve onu modern bilimle karlatrarak bu
ikisinin

birbiriyle

badaamayaca

sonucuna

varmtr.515

Modern

bilimin

gerekletiine inanan Tylora gre mitlerin bir yanl/yalandan ibaret olduu


konusunda hi kuku yoktu.516 Andrew Lang (18441912) miti, deersiz bir fantezi,
Alman Pan-Babil ve Astro-Mitoloji Okulu, uzaysal fenomenlerin bir projeksiyonu
olarak kabul etmitir. Miti dnyann bir aklamas olarak tanmlayan Tylorun aksine
William R. Smith (18461894) ve Jane E. Harrison (18501928) miti, ritelin sz
hline gelii, yani ritelin aklamas olarak kabul etmilerdir.517 Sigmund Freud ise
miti ilk baba cinayetine ilikin bir fantazm/fantazi olarak tanmlamtr.518
Arkaik toplumlarla ilgili malumatlarn artmasyla birlikte bu durumun yirminci yzyln
balarndan itibaren olumlu ynde deimeye balad grlmektedir.519 Bu dnemden
sonra Batl aratrmaclar, mit kavramn efsane, uydurma, kurmaca, koca kar
masal olarak tanmlamak yerine, onu, arkaik toplumlarda anlald ekliyle, yani
gerek bir ykye iaret eden bir terim olarak kullanmaya balamlardr. Nitekim mit
kavramnn kazand bu yeni anlam, o dnemde yazlan szlk ve ansiklopedilerde de
aka grlmektedir. rnein 1920li yllarn balarnda Londrada yaymlanan
Harmsworth's Universal Encyclopediada mitler, dnyadaki birok halkn kutsal
ykler olarak kabul ettii ve bunlarn kutsal olmayan yklerin aksine gerek
olduuna
515

yani

mitlerde

anlatlanlarn

gerekten

vuku

bulduuna

inanld

Robert A. Segal; Myth, Maryanne Cline Horowitz (ed.); New Dictionary of the History of Ideas,
Volume 4, Charles Scribners Sons, New York 2005, s. 1561-1562; Robert A. Segal; Myth in Religion
Neil J. Smelser; Paul B. Baltes (eds.); International Encyclopedia of the Social and Behavioral Sciences,
Volume 15, Elsevier, Amsterdam 2001, s. 10274; Robert A. Segal; Myth: A Very Short Introduction,
Oxford University Press, New York 2004, s. 17.
516
Robert A. Segal; Jung's very twentieth-century view of myth, Journal of Analytical Psychology,
Vol. 48, No. 5 (November 2003), s. 598.
517
Robert A. Segal; Myth, s. 1564.
518
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 233. Bu teorilerin ayrntlar iin bkz. Mircea Eliade;
Myth in the Nineteenth and Twentieth Centuries, s. 307-312; Mircea Eliade; Myths and Mythical
Thought, Alexander Eliot; The Universal Myths: Heroes, Gods, Tricksters and others, Meridian Books,
New York 1990, s. 15-21. Ad geen bu eserin ilk basks: Alexander Eliot with contributions by M.
Eliade and J. Campbell; Myths, McGraw-Hill, New York 1976.
519
Mircea Eliade; Myth in the Nineteenth and Twentieth Centuries, s. 307.

136

belirtilmektedir.520
Hem gereklik hem de uydurma ve yalan anlamlarn ayn anda tar hle gelen mit
teriminin semantik alannn bu ekilde genilemesi, bu kavramn gndelik dildeki
kullanmnda baz yanl anlalmalar ve anlam karklklarn da beraberinde
getirmitir. Alan Dundes ve Percy S. Cohenin belirttikleri gibi bu kelime gnmzde
Bat halk dilinde genellikle pejoratif anlamda kullanlmaktadr.521 Ancak bu kavram,
kurmaca ya da yanlsama anlamlarnda kullanld gibi zellikle etnologlar,
sosyologlar ve dinler tarihileri tarafndan kutsal gelenek, ilk vahiy, rnek model
anlamlarnda da kullanlmaktadr.522
Mit kavramn olumlu anlamda ele alan bilim adamlarndan bir tanesi de modern
antropolojinin kurucusu saylan Polonya kkenli ngiliz antropolog Bronislaw
Malinowskidir (18841942). ptidailerin, mitlerin yannda bilim anlayna da sahip
olduunu savunan Malinowski, hem hemehrileri hem de meslektalar olan Tylor ve
Frazer gibi miti iptidai bilimin karl ve dolaysyla da fiziki dnyann bir izah
olarak grmemektedir.523
Malinowski, lkel Psikolojide Mit524 adl kitapnn banda kendi zamanna kadar mit

520

John Alexander Hammerton (ed.); Harmsworth's Universal Encyclopedia, Volume 9, The Educational
Book, London 1922, s. 5615.
521
Percy S. Cohen; Theories of Myth, Man, New Series, Vol. 4, No. 3 (September 1969), s. 337; Alan
Dundes; Introduction, Alan Dundes (ed.); Sacred Narrative: Readings in the Theory of Myth,
University of California Press, Berkeley-Los Angeles-London 1984, s. 1.
522
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 11. Bilimsel almalarn balklarna bakldnda
gnmzde birok Batl bilim adamnn miti asl olmayan, gerek d, kuru iddia ya da dorudan
sahte ve yalan anlamlarnda kullandklar grlmektedir. Mitin bu anlamn Trkedeki masal
okumak deyimiyle karlamak mmkndr. Mit kavramnn gereklik teriminin zt anlamls olarak
kullanm lkemizde de yaygnlk kazanmaktadr. u birka rnein konuyu aydnlatmak iin yeterli
olacan dnyoruz: Cengiz iman; Sabatay Sevi ve Sabatayclar. Mitler ve Gerekler, Aina
Kitaplar, Ankara 2008; Erdoan Aydn; Fatih ve Fetih. Mitler ve Gerekler, Krmz Yaynclk, stanbul
2008. TESEV tarafndan 2004 ylnda yaymlanan mam Hatip Liseleri: Efsaneler ve Gerekler adl
kitabn bal da dilimizde mit ile efsane kavramlarnn ayn anlamda kullanldn gsteren dier bir
rnektir.
523
Robert A. Segal; Jung's very twentieth-century view of myth, s. 601.
524
Bronislaw Malinowski, 1925 ylnda Liverpool niversitesinde Sir James Frazern onuruna verdii
konferansta sunduu bu bildiri, bir yl sonra mstakil bir eser olarak yaymlanmtr: Bronislaw
Malinowski; Myth in primitive psychology, Kegan Paul, London 1926. Bu kitapk daha sonra yazarn
By, Bilim ve Din ile Baloma: Trobiand Adalarnda l Ruhlar balkl iki denemesiyle birlikte
yeniden yaymlanmtr: Bronislaw Malinowski; Magic, Science and Religion, Doubleday Anchor Books,
New York 1954. Malinowskinin sz konusu kitap Franszcaya evrilerek yine makaleden oluan
(Le crime et la coutume dans les socits sauvages, Le mythe dans la psychologie primitive, La
chasse aux esprits dans les mers du sud) Murs et coutumes des Mlansiens. Trois essais sur la vie
sociale des indignes Trobriandais (Payot, Paris 1933) adl eserde yaymlanmtr. Malinowskinin bu

137

konusunda ileri srlen eitli teoriler hakknda ksa bilgiler verdikten sonra kendi
gzlemlerinden hareketle bir mit tanm yapmaktadr. Uzun yllar aralarnda kalarak
Melanezya yerlilerinin kltrn incelemesi sonucunda Malinowski, mitin modern
romanlardaki ykler gibi basit bir kurgudan ibaret olmayp; bilakis yaanlan bir
gereklik olduunu kefetmitir. Bu tr topluluklarda mitin naklettii olaylarn ok eski
bir zamanda vuku bulduuna ve bunlarn dnya ve insann kaderi zerinde halen etki
ettiine inanlmaktadr.525 Bylece mitleri, kutsal birer anlat/yk (sacred tales)526
olarak tanmlayan Malinowski, 19. yzyln evrimci anlayndan ayrlarak dini olgular
isel bak asyla ele almaya alm ve bu olaylara inananlar perspektifinden
bakmaya almtr.
Malinowski gibi mit kavramn olumlu ynde ele alan ve Dinler Tarihi disiplininin
temel kavramlarndan biri hline getiren nemli isimlerden biri de hi kukusuz Mircea
Eliadedr. Mit konusuyla ilgili on makalesini toplad ve bu konuyla ilgili en nemli
kaynaklardan birini oluturan Aspects du mythe adl kitabnn Mitlerin Yaplar
balkl birinci blmn Eliade, Malinowskinin ad geen makalesinden bir alntyla
sonlandrmakta ve bylece de mit konusunda, ya da en azndan mitin bir gereklie
atfta

bulunduu

hususunda

Malinowskinin

grlerini

benimsediini

ima

etmektedir.527
1.3.1.2.

Eliadea Gre Mit

Mit kavramn, sz ve masal kavramlarndan ayrp kutsal fiil, anlaml hareket, ilk olay
kavramlaryla ilikilendirmek gerektii grnde olan Eliade,528 bu semantik
zorluklardan dolay btn bilginler tarafndan kabul edilen ve ayn zamanda uzman
olmayanlarn anlayabilecei bir mit tanm yapmann zor olduunu ifade etmekte ve
tm arkaik ve geleneksel toplumlardaki mitlerin her trn ve btn ilevlerini
kapsayacak ekilde bir mit tanm yapmann imknsz olduuna dikkat ekmektedir.
Eliadea gre mit, eitli ve birbirini tamamlayc birok adan yaklalabilen ve

eseri Hsen Portakal tarafndan dilimize evrilmitir: Bronislaw Malinowski; lkel Toplum, (ev.: Hsen
Portakal), teki Yaynevi, Ankara 1998.
525
Bronislaw Malinowski; lkel Toplum, s. 102; Bronislaw Malinowski; The Role of Myth in Life,
Alan Dundes (ed.); Sacred Narrative, s. 198.
526
Bronislaw Malinowski; The Role of Myth in Life, s. 203.
527
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 34.
528
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 349.

138

yorumlanlabilen son derece karmak bir kltrel gerekliktir.529 Btn bu zorluklara


ramen Eliaden en az kusursuz olarak nitelendirdii bir mit tanm yapmaya alt
grlmektedir:
Mit, kutsal bir yk anlatr, bidayette, balanglarn efsanevi zamannda gerekleen bir
olay nakleder. Bir baka deyile mit, ister btn gereklik olan Kozmos ister bir ada, bir
bitki tr, bir insan davran veya bir kurum gibi Kozmosun sadece bir paras olsun,
Doast Varlklarn icraatlar sayesinde bir gerekliin nasl meydana geldiini anlatr.
Dolaysyla mit, her zaman bir yaratl yksdr: Bir eyin nasl meydana geldii, nasl
var olmaya balad anlatlr. Mit, sadece gerekten meydana gelen, tamamen tezahr eden
eyden bahseder. Mitlerdeki ahslar Doast Varlklardr. Bunlar, zellikle
balangtaki esiz zamanda yaptklar eylerle bilinirler. Dolaysyla mitler, bunlarn
yaratc faaliyetlerini bildirir ve bunlarn eserlerinin kutsalln (ya da sadece
doastln) gzler nne serer. zetle mitler, kutsaln (ya da doast olann)
dnyada eitli ve bazen de dramatik ekilde ortaya kn tasvir eder. Dnyay gerek
olarak tesis eden ve onu bugnk hline getiren ite kutsaln bu ortaya kdr. Dahas,
Doast Varlklarn mdahaleleri sonucunda insan bugnk hle, yani lml, cinsiyetli
530
ve kltrel bir varlk olma durumuna gelmitir.

Yeni bir kozmik durumun ya da balangtaki bir olayn ortaya kn anlatan mitin her
zaman bir yaratl yks olmas onun temel zelliklerinden biridir. Mit, bir eyin
nasl gerekletiini ve nasl var olmaya baladn anlatmaktadr.531 Mitin ontolojik
boyutu buradan kaynaklanmaktadr.532 Mit, 19. yzyl bilim camiasnda revata olduu
zere gereklie aykr uydurma bir yk deildir.533 Bu bakmdan meselelere inanan
perspektifinden bakmaya alan Eliadea gre her mitoloji, ayn zamanda bir
ontofanidir. Dier taraftan mitlerin zneleri, Eliade kulland deyimlerle insanst
Varlklar, Doast Varlklar, Tanrlar, yar tanrlar veya tanrsal varlklar,
uygarlatrc Kahramanlar olduu iin bunlarn eseri ister istemez kutsal bir nitelie
sahip olmaktadr. Eliade, mitin gereklii konusunda ksa ve z olarak unu
sylemektedir: Arkaik dnya iin mit, hakiki gerekliin yani kutsaln ortaya
klarn anlatt iin gerektir.534
Birok aratrmacnn ifade ettii gibi Eliade, aka ifade etmese de miti aslnda
sembolizm ieren bir yk olarak dnmektedir.535 Douglas Allenin deyimiyle
mitler, kutsal gereklikleri ortaya koyan hakiki birer yk ya da tarihi sunmak zere
529

Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 16.


Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 16-17.
531
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 246.
532
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 79-80.
533
Robert Luyster; The Study of Myth: Two Approaches, s. 237.
534
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 50
535
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 1128; Robert Luyster; The Study of
Myth: Two Approaches, s. 235.
530

139

sembollerin bir anlatm biiminde bir araya getirildii zel bir dini fenomen kategorisini
oluturmaktadr.536
Mitin temel yapsal zelliklerinden bir dieri de, bir srr aa karmak, ya gerein
bir yapsn ya da beeri bir davran temellendiren balangtaki bir olay ifa etmektir.
Mitin efsane ya da masal gibi kategorilerden farkl bir kategori oluturmas, zellikle bu
nitelie baldr. nk mit, srlarn ifas olarak alglanmamaya balad andan
itibaren bozulmakta ve sonunda efsane ya da masal hline gelmektedir.537 Bu noktada
Eliaden miti, efsane ve masal kategorilerinden tamamen ayrd aka grlmektedir.
Yukarda ifade edildii gibi Eliaden eserlerini dilimize evirenlerin mit kavramn
efsane, masal eklinde aktarmakla Eliaden dncesiyle tamamen ters dtklerini ve
bylece de okuyucuyu farknda olmadan olsa bile yanlttklarnn altn izmekte fayda
vardr. Nitekim gerek bir ykye538 dayanan mitle sahte/aslsz/gerek d yklere
dayanan efsane ve masallar arasndaki ayrmn daha iyi anlalabilmesi iin Eliade,
mitlerin hl canllklarn koruduu Kzlderili Pawnee ve Cherokee topluluklarn,
Avustralya yerlilerinden Karadjerileri ve Togo yerlileri gibi topluluklar rnek
gstermektedir.539 Btn bu topluluklar, gerek yklerle aslsz/sahte ykleri
birbirinden ayrmakta, zellikle dnyann balangcyla ilgili mitleri gerek yk
kategorisinde deerlendirmektedirler. Dolaysyla bu iki tr yk, ierik bakmndan
tamamen farkldr. Birinde kutsal ve doast olay ve ahslardan bahsedilirken
dierinin ierii ise profandr.540 Akn bir anlam ifade etmeyen olaylar konu
536

Douglas Allen; Myth and Religion in Mircea Eliade, s. 129.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 85-86; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 13-15.
538
Franszcadaki histoire terimi, Trkede hem tarih hem de yk, hikye kavramlarnn anlamn
iermesi bakmndan daha geni bir semantik alana sahiptir. ngilizcede de Trkede olduu gibi
histoire teriminin karlnda iki farkl terim bulunmaktadr. ngilizler tarih anlamnda history
szcn kullanrken yk, hikye anlamnda ise story kelimesini kullanmaktadrlar. Dolaysyla
Franszcadaki histoire kavram hem daha geni bir semantik alana hem de daha esnek bir kullanm
zelliine sahiptir. Oysa dilimizdeki tarih kavram, belirli bir kronolojik zaman ve meknda
gerekleen olaylar iin kullanlmaktadr. Hikyede ise vurgu bizzat anlatlmak istenilen eyin/olayn
kendisine yapld iin zaman ve meknn pek nemli olmad grlmektedir. Dolaysyla mitin modern
anlaytaki bir tarih anlatmaktan ziyade bir yk anlattn sylemenin daha doru olduu kansndayz.
Nitekim Eliaden Claude-Henri Rocquet ile yapt syleide geen Le mythe raconte une histoire
sacre (Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 16) ifadesi, bu syleiyi ngilizceye eviren Derek Coltman
tarafndan The myth tells a sacred story eklinde aktarlmtr (Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s.
156).
539
Eliade bu rnekleri Pettazzoninin 1948 ylnda yaymlanan ve dilimize Mitin Gereklii/Hakikati
ekillerinde evrilen Verita del mito (Studi e materiali di storia dele religioni, 21 (19471948), s. 104
116) balkl makalesinden aktarmaktadr. Bu makale daha sonra yeniden yaymlanmtr: Raffale
Pettazzoni; Essays on the History of Religions, E. J. Brill, Leiden 1954, s. 1123; Raffale Pettazzoni;
The Truth of Myth, Alan Dundes (ed.); Sacred Narrative, s. 98109.
540
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 2021.
537

140

edindikleri iin efsaneler ve masallar sahte hikyeler olarak deerlendirilmektedir.541


Bundan dolay da arkaik insan iin mit yksek derecede nem arz ederken, efsanelerin
ve masallarn bir deer ifade etmedikleri grlmektedir.542
Mitin ortaya kt binlerce yl ncesiyle bugnk zaman arasndaki sre zarfnda
mitler deiiklie urayarak ierikleri bozulmam mdr? Eliadea gre sonunda yazl
metinlerle nakledilir hle gelen Byk Mitolojiler gibi ilk seyyah, misyoner ve
etnologlarn szl safhada tandklar iptidai mitolojilerin de bir tarihi vardr. Yani
bu mitolojiler alar boyunca st dzeydeki baka kltrlerin etkisi altnda ya da son
derece yetenekli baz ahslarn yaratc dehas sayesinde dnme uram ve
zenginletirilmitir. Tarih ierisinde yer alan tm fenomenler gibi mitler de deiiklie
uramtr. Ancak iptidailerin mitleri zamanla deiiklie uram olsa da hl
balangtaki bir durumu yanstmaktadr.543 Dolaysyla mitin z balangtaki
durumu yanstr nitelikte olmasndan kaynaklanmaktadr. Eer mit zaman ierisinde
balangtaki durumu ifade edemeyecek durumda bozulan ve varolusal karakterini
kaybeden bir anlat hline gelirse o zaman bu anlatya mit deil masal (fable)
denilebilir.
Sadece in illo tempore (o zamanlar) gerekleen baz olaylarn ve o zamanda yaam
insanlar hakknda anlatlanlar deil, ayn zamanda bu tr olaylar ve insanlarla dorudan
veya dolayl olarak ilikisi bulunan her ey mitiktir.544 Mit konusunda da Eliaden
fenomenolojik yaklam benimseyerek meselelere inanlar perspektifinden bakmaya
alt ak bir biimde grlmektedir. Mitler, kutsal olduklar, kutsal Varlklardan ve
olaylardan bahsettikleri iin Avustralya yerlisinin, inlinin, Hindunun ya da Avrupal
iftinin nazarnda gerektir.545 lkel ve arkaik toplumlarda mit, kutsal bir yk anlatt
iin mutlak hakikati ifade etmektedir.546 nananlara gre her zaman gerekliklere atfta
bulunduu iin mit, kutsal bir yk, dolaysyla da gerek bir yk olarak
deerlendirilmektedir.547 Bu gerek yk/tarih, insanlk hlinin yksdr, tarihidir.548

541

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 79.


Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 24.
543
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 15.
544
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 349.
545
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 76.
546
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 21.
547
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 17.
548
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 91.
542

141

Rennienin tabiriyle bir miti mit yapan ey, inanan kiinin niyetidir/kastdr.549 Kutsal
alglama konusunda olduu gibi bir anlatnn mitik karakter arzetmesi kiilere gre
farkllk arzetmektedir. Dolaysyla mit de kutsal kategorisi gibi greceli bir nitelie
sahiptir. Bundan dolay da bir takm insanlarn mit kabul ettii eyi bir bakalar efsane
ya da masal olarak kabul edebilmektedir. Eliaden benimsemi olduu fenomenolojik
yaklam, inanan kii ile inan konusu olan fenomeni arasndaki ilikiyi incelerken
araatrmacnn

problemi

kendi

perspektifinden

deil,

inanan

perspektifinden

deerlendirmesini gerektirmektedir. Bu prensip gerei Eliade, mitin gereklii


konusunda da kendi asndan deil, inanan asndan bir gerekliin var olduunu ima
etmektedir. Yani buradaki gerekliin mutlak anlamda bir gereklik olmas nemli
deildir. Mhim olan, bu konudaki inanan kiinin kanaatidir. Dolaysyla kiinin inan
dnyasnda gereklik kategorisi altnda deerlendirilen, daha ak bir ifadeyle var
olduuna/vuku bulduuna inanlan her ey gereklik niteliini stlenebilmektedir.
1952de Roger Caillois tarafndan kurulan Diogne dergisinin 1955 ylnda kan
dokuzuncu saysnda Eliade, birka kitap yannda talyan dinler tarihisi Raffaele
Pettazzoninin Miti e Leggende (vol. I, Africa-Australia, Turin 1948; vol. III, America
Settentrionale, 1953) ve La Religion dans la Grce antique, des Origines Alexandre le
Grand (Paris 1953) adl eserlerinin tantmn yapmaktadr.550 Bu yazda Eliade,
Pettazzoninin Miti e Leggendein birinci cildinin nsznde kutsal bir yk olduu
iin mit, hakiki bir ykdr eklinde ifade ettii varsaym kabullendiini
bildirmektedir.551 Bylece Pettazzoninin mit=hakiki yk denklemini benimseyen
549

Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 73.


Mircea Eliade; Mythologies et religions , Diogne, no 9 (Paris 1955), s. 99-116. Bu makale daha
sonra ayn balkla u kitap ierisinde yeniden yaymlanmtr: Mircea Eliade; Briser le toit de la maison,
s. 143-166.
551
Pettazzoniye gre Kutsal bir yk olduu iin mit gerek bir ykdr (Myth is a true history
because it is sacred history) (Raffaele Pettazzoni; The Truth of Myth, Alan Dundes (ed.); Sacred
Narrative, s. 102. Pettazzoninin ad geen makalesinin Trke evirisi: Raffaele Pettazzoni; Mitin
Gereklii, (ev.: M. Mete Talova), Mill Folklor, Yl 14, Say 53 (2002). eviri ynnden eksiklikleri
bulunan bu makalenin yeniden yaymland yer: Glin t Eker; Metin Ekici; M. cal Ouz ve
Dierleri (ed.); Halkbiliminde Kuramlar ve Yaklamlar, Milli Folklor, Ankara 2003, s. 241-256. Fuat
Aydn da ayn makaleyi Mitin Hakikati bal ile Trkeye tercme ederek Raffaele Pettazzoninin
baka 5 makalesini (Tektanrcln Douu, Yce Varlk: Fenomenolojik Yap ve Tarihsel Geliim,
Tanrnn Sfatlar zerine, Kken ve Yaratl Mitleri, Din lminde Tarih ve Fenomenoloji) ve bir de ek
(Mircae [Dorusu: Mircea] Eliade le Raffaele Pettazzoni Arasndaki likiler) ieren derlemede
yaymlamtr: Rafaella [Dorusu: Raffaele] Pettazzoni; Tanrya Dair, (ev.: Fuat Aydn), z Yaynclk,
stanbul 2002, s. 69-84. Bu derlemenin sonunda bulunan ekte Natale Spineto, Pettazzoni ile Eliade
arasndaki mektuplamalar konu edinen L'histoire des religions a-t-elle un sens? adl eserin banda
yazd Les relations entre Mircea Eliade et Raffaele Pettazzoni balkl blm (s. 33-74), Raffaele
Pettazzoni ile Mircea Eliade arasndaki ilikileri tahlil etmektedir. Huzeyfe Saym tarafndan dilimize
550

142

Eliadea gre in illo tempore gerekleen mitik olaylarn gerek olma nitelii yannda
bir de rnek tekil etme zellii bulunmaktadr.552
Mitlerin dile getirdii olaylarn gerekletii zaman ifade etmek iin Eliaden
balangta (au commencements, lorigine),

balangtaki zaman (le temps

primordial), Zamann balangcnda (au commencement du Temps) deyimleri yannda


ok sayda Latince tabir kullanmas dikkat ekicidir: in illo tempore,553 ab origine,554 in
principio,555 ab initio.556 Kutsal Kitapn Yunanca ve Aramiceden Jerome tarafndan
382405 tarihleri arasnda Latinceye evirdii ve Vulgate versiyonu olarak adlandrlan
Kutsal Kitapn ilk kelimesinin in principio deyimi olduu hatrlanrsa,557 Eliaden
Hristiyanla atfta bulunduu net bir ekilde grlr.
Mit, zamann yaps hakknda nemli aklamalar salamaktadr.558 Kozmos var olmaya
balamadan nce kozmik zaman yoktu. rnein, bir bitki tr yaratlmadan nce onun
daha sonra bymesini, meyve vermesini ve yok olmasn salayan zaman da yoktu.
Bundan dolaydr ki her yaratl Zamann balangcnda, in principio gerekletii
dnlmektedir. Modern dncenin bildii zamanla yani kronolojik zamanla, mitin
gerekletii zaman, nitelik bakmndan farkldr. Mit, zaman d, sresi olmayan bir
anda, kutsal bir zamanda gereklemektedir. Zaman, yeni bir varlk trnn ortaya
kmasyla birlikte zuhur etmektedir.559 Bu mitik zaman, nitelik bakmndan profan
zamandan, gnlk ve kutsallktan arndrlm hayattaki tek dze ve geri dn
kazandrlan bu yaznn daha nce yaymland yer: Natale Spineto; Mircea Eliade le Raffaele
Pettazzoni Arasndaki likiler, (ev.: Huzeyfe Saym), Dinler Tarihi Aratrmalar I. Sempozyum: 08
09 kasm 1996, Ankara, Dinler Tarihi Dernei Yaynlar, Ankara 1998, s. 381-412.
552
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 149-150.
553
rnein bkz. Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 349, 360; Mircea Eliade; Le mythe de
lternel retour, s. 123, 150; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 85; Mircea Eliade; Mythes, rves et
mystres, s. 14; Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 175; Mircea Eliade; Religion australiennes, s. 16;
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 149; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 229;
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 17.
554
rnein bkz. Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 360; Mircea Eliade; Le sacr et le
profane, s. 85; Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 26, 99; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s.
229.
555
rnein bkz. Mircea Eliade; Images et symboles, s. 73.
556
rnein bkz. Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 84; Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s.
79.
557
Kutsal Kitapn Trke evirilerinde bu deyim, balangta kelimesiyle karlanmtr (Bkz. Kitab
Mukaddes, Kitab Mukaddes irketi, stanbul 1997, s. 5; Kutsal Kitap: Yeni eviri, Yeni Yaam
Yaynlar, stanbul 2001, s. 2. Franszca evirilerde ise au commencement ifadesi kullanlmtr (Bkz.
La Sainte Bible, (Tr. Louis Segond), La Maison de la Bible, Genve 1944, s. 1; La Bible de Jrusalem,
Descle de Brouwer, Paris 1975, s. 17).
558
Mircea Eliade; Images et symboles, s.73.
559
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 70.

143

olmayan zamandan farkldr.560


Modern zihin perspektifinden mit, tarihi ortadan kaldrmaktadr. Fakat mitlerin ounluu
sadece in illo tempore gerekleen eyleri dile getirmelerinden dolay bunlar muhafaza
etmi olan insan topluluunun ve bu topluluun Kozmosunun rnek bir tarihini
oluturduunu belirtmek gerekir. Ab origine olup bitenleri anlatt iin kozmogonik mit de
bir tarihtir. Ancak sz konusu olan bu tarih, geri dn olmayan ve tekrarlanamayan
olaylar anlamndaki modern tarih terimi deil, anlam ve deerini bizzat bu tekerrrde
bulan tekrarlanabilen rnek bir tarihtir. Bidayette cereyan etmi olan tarih tekrar etmelidir.
Zira balangtaki her epifani zengindir, yani bir kez tezahr etmekle tkenmez. Dier
taraftan mitler ierikleri bakmndan zengindirler. rnek oluturan bu ierik, bir anlam
561
sunmakta, bir ey yaratmakta veya bir eyi ilan etmektedir.

Mit, tanrlarn ya da tanrsal varlklarn Zamann balangcnda yaptklar eylerin


yksn anlatmaktadr.562 Ayn zamanda mit, deneysel ve rasyonel yollarla elde
edilmesi mmkn olmayan bir gereklii ifa etmektedir.563 Bir miti anlatmakla, bir
bakma o mitin bahsettii olaylarn gerekletii kutsal zamanla ada olunmaktadr.564
Bylece mitin nemli zelliklerinden biri de insana iinde bulunduu bireysel,
kronolojik ve tarihsel zaman amasn salayarak onu sembolik olarak da olsa gemie
dndrmesi, yani Eliaden deyimiyle illud tempusa gtrmesidir. Mit, bylece bir
sreden olumad iin llemez olan Byk Zamana, yani kutsal zamana doru bir
alm gerekletirmektedir. Bir miti dinlemekle insan profan durumunu ve tarihsel
hlini unutmaktadr.565 Byk Zaman yeniden gncel hle getiren mit, dinleyenlerin
insan tesi, tarih tesi bir dzeye sramasn salayarak bireysel profan varolu
dzeyinde ulalmas mmkn olmayan bir gereklie yaklatrmaktadr.566 Tamamen
metafizik bir gereklik olmas bakmndan bu nihai gereklie ancak mitler ve
semboller vastasyla ulalabilmektedir.567
Eliadea gre her eyin mutlak balangcn bilme abas arkaik zihniyetin
karakteristiklerinden biridir. Kozmogonik mitin, dnyann ya da Eliaden tabiriyle
kozmosun nasl meydana geldiini anlatan mitlerin inananlar nezdinde apayr bir yere
sahip olduu grlmektedir.
Nesnelerin nasl varlk kazand anlatlarak bunlar aklanmakta ve dolayl olarak baka
560

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 73-74.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 360.
562
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 85.
563
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 350.
564
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 74.
565
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 75; Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 31-32.
566
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 76-77.
567
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 79.
561

144

bir soruya cevap verilmektedir: neden bunlar varlk kazandlar? Neden sorusu her zaman
nasl sorusu ile i iedir. Ve bunun nedeni, bir eyin nasl doduu anlatlrken gerek
568
her varoluun nihai sebebi olan kutsaln Dnyada zuhur etmesinin aklanmasdr.

C. G. Jung ile birlikte 1941 ylnda yazdklar ve Introduction lessence de la


mythologie adyla Franszcaya evrilen kitabn Mitolojinin Kkeni ve Temeline Dair
balkl giri blmde Yunan mitolojisi uzman Macar asll Charles Kernyi (1897
1973), modern bilimin manevi dnyann gereklikleriyle irtibatlarn kopmasna ve
dolaysyla da mitolojilerin anlalmaz hle gelmesine neden olduunu bildirdikten
sonra miti, en eski zamanlara ait gerekliin bir anlatm biiminde yeniden
yaratlmas569 olarak tanmlamaktadr. Yunan mitolojisine dayanarak bir mit teorisi
oluturan Kernyiye gre mitoloji olaylarn nedenlerini aklamamakta, neden?
sorusuna cevap vermemektedir.570 Yukarda alntda grld zere Eliade, Kernyi
gibi bu tr grlere sahip olanlarn iddialarn reddetmektedir. Eliadea gre mitler,
dnyann, insann, hayvanlarn, bitkilerin vs. nasl ortaya ktn anlatmakla ayn
zamanda bunlarn kim/ler tarafndan hangi koullar altnda ve niin ortaya konulduunu
da aa karmakta ve bylece de etiolojik bir nitelik tamaktadr. Bu suretle de dnya
ve insan hayat anlaml hle gelmi olmaktadr.571 Bundan dolay kozmogonik mit,
arkaik dinlerde merkezi bir rol oynamaktadr.572 Bu durum sadece

iptidai

topluluklarda yaayan insanlar iin deil, bir Yahudi, bir Hristiyan ya da bir Mslman
iin de ayn derecede geerlidir. Zira Eliaden homo religiosus kavram altnda
toplad btn bu insanlar iin mitler bidayette gerekleen olaylar anlatmak suretiyle
insann bugnk hle neden ve nasl geldiini izah etmektedir. Bundan dolay da homo
religiosus iin gerek, otantik varolu, bidayette gerekleen bu tarihin kendisine intikal
ettii ve bunun sonularn stlendii andan itibaren balamaktadr.573
Eliade, bidayette gerekleen bu temel olaylarn btn dinlerde ayn olmadn,
Yahudilik ve Hristiyanlkta bunlarn bugnk insanlk durumunun temelinde bulunan
Cennet dram olduunu dnmektedir.574

568

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 86-87; Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 80.
Carl Gustav Jung; Charles Kernyi; Introduction lessence de la mythologie, Payot & Rivages, Paris
2001, s. 20.
570
Carl Gustav Jung; Charles Kernyi; Introduction lessence de la mythologie, s. 21.
571
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 180-181.
572
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 77, dip. 1.
573
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 119.
574
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 120-121.
569

145

1.3.1.3.

Kozmogoni

Nizam, intizam, dzen ve ss anlamlarn tayan Yunanca kkenli kozmos kelimesi


(), Franszcada (le cosmos), dnyay, evreni ve bundaki dzeni ifade etmek iin
kullanlmaktadr. Kozmos kavram, dzenli ve ahenkli bir evren tasavvurunu
iermektedir. Ayn kkten gelen ve kozmos szcnn zt anlamls olan kaos terimi
() ise dzensizlii ve karkl ifade etmektedir. Yunan mitolojisine gre
tanrlarn ortaya kmasndan nce kaos mevcuttu. Yani dnya dzene sokulmam ve
ekil verilmemi vaziyette, bir ktle hlinde bulunuyordu. Kutsal Kitapta ise kaos,
dnyann yaratlndan nceki yoklua iaret etmektedir.575 Kozmos ve dou/doum
anlamna gelen genesis terimlerinden oluan Kozmogoni kavram ise dnyann nasl
meydana geldiini aklayan teorileri iermektedir. Kozmogonik mit, kaosun kozmosa
nasl dntn yani hiliin/yokluun nasl varlk kazandn anlatmaktadr.
Bireylerin ve toplumlarn kendi menelerini aklama ihtiyac duyduklar gibi kltrler
de kendi kkenlerini bilme ihtiyac hissetmitir. Bundan dolaydr ki neredeyse btn
kltrlerde yaratl mitlerine yani kozmogoniye rastlamak mmkndr.576 eitli
kltrlere ait ok saydaki kozmogonik miti Eliade, drt kategoriye ayrmaktadr: 1) Ex
nihilo yaratl, yani yoktan varln meydana geliini nakleden mitler, 2) suya dal
motifine yer veren mitler, 3) balangtaki bir birliin blnmesi sonucunda gerekleen
yaratltan bahseden mitler, 4) balangtaki bir varln bedeninin paralara
ayrlmasyla gerekleen yaratltan sz eden mitler.577
Geleneksel topluluklardaki insan iin Kozmogoni, balangc temsil etmektedir.578
Kozmos, tanrlarn yaratt en stn eydir.579 Kozmogoni de en stn tanrsal
tezahrdr.580 Bir eyin balamas, onun yaratlmas anlamna geldii iin
kozmogonik mit bylece en stn yaratma fiilini temsil etmekte581 ve her yaratma fiili
iin rnek bir model tekil etmektedir.582 Kozmogoni, varln nasl varlk kazandn,

575

Balangta Tanr g ve yeri yaratt. Yer botu, yeryz ekilleri yoktu; engin karanlklarla
kaplyd. (Kutsal Kitap, Tekvin 1/12).
576
David Adams Leeming; Margaret Adams Leeming; Encyclopedia of creation myths, ABC-CLIO,
Santa Barbara 1994, s. vii-viii.
577
Mircea Eliade; Myths and Mythical Thought, s. 26.
578
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 165.
579
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 127.
580
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 73.
581
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 101.
582
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 225; Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 48.

146

yani varln nasl meydana geldiini izah etmektedir. Dnyann yaratl her eyden
nce varln bir tezahrdr, yani bir ontofanidir. Kozmogonik mit, Kozmosun, yani
dnyann nasl varlk kazandn anlatmakta, bundan dolay da mitler arasnda en stn
yere sahip olmaktadr.583 Dnyann yaratl, insanlarn, hayvanlarn, bitkilerin, sosyal
kurumlarn vs. yaratlmasndan nce vuku bulmutur. Bundan dolay da bir kyn ya da
bir evin inasndan tutun, bir evlilik merasimine ya da bir ocua gebe kalma olayna
varncaya kadar her tr yaratma/peyda etme/ortaya koyma eylemine kozmogonik mit
rnek tekil etmektedir.584 Eliade, birok Avustralyal kabilelerde olduu gibi tam
anlamyla bir kozmogonik mit bulunmasa da dnyann balang safhalarn, yani
dnyann bugnk hle gelmesinden nceki durumunu betimleyen merkezi bir mitin her
zaman bulunduunu bildirmektedir.585 Dnyann ilk hlini, bidayetini anlatan bu
mitlerde dile getirilen bu kutsal hikyeler, dnyann, insann ve toplumun var oluunu
izah etmekte ve bunun gerekelerini belirtmektedir. Mitin hakiki bir yk olarak
grlmesinin sebebi buradan kaynaklanmaktadr.586
Mitin anlatt yk, bysel-dini bir gle birlikte gelen bir bilgi oluturmaktadr. Bir
nesnenin, bir hayvann, bir bitkinin vs. balangcn yani ne ekilde var olmaya
baladn bilmek, bunlar zerinde bysel bir gce sahip olma anlamna gelmektedir.
Bu g sayesinde bu eyler zerinde hkimiyet kuruluyor ve bunlar istenildii kadar
oaltlabiliyor.587 Bir eyin (rnein bir bitkinin, bir hayvann, bir kozmik nesnenin
vs.) meneini, yani ilk kez nasl varlk kazandn anlatan mit sayesinde o eye
hkmetmek mmkndr.588 Eliade, balangca yeniden dnmek suretiyle yeniden
doulaca, hayatn yeniden balayaca, bir ilacn ancak menei bilinirse etkili olaca
ynndeki dncelerin dinler tarihinde ska grldn bildirmektedir.589 Bu
dncelerin altnda da Eliadea gre bir eyin daha sonrakiler deil, ilk tezahrnn
anlaml ve geerli olduu inanc yatmaktadr.590 En eskisinden Mezopotamyallar gibi
en uygar halklara kadar birok toplum, tedavi arac olarak kozmogonik miti trenle

583

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 70.


Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 530-531.
585
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 126.
586
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 234-235.
587
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 28.
588
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 33, 99.
589
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 30.
590
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 50.
584

147

okuma yntemini kullanmtr.591 Ritelle kozmogonik mitin okunmas insann yeniden


domasn amalamaktadr.592 Tedavi riteli, hastay zaman iinde geriye doru
srkleyerek dnyann ve insann yaratld mitik aa nakletmektedir. Nesnelerin ilk
kez tezahr ettii zaman yeniden yaamay mmkn klan menee dn olgusu
arkaik toplumlar iin son derece nemli bir tecrbe oluturmaktadr.593 Bu ada
hastaln ilk kez kendini gsterdii ve u an uygulanmakta olan tedavi sayesinde ilk
kez iyiletirildiine inanlmaktadr. Eliadea gre btn arkaik tedavi yntemlerinin
temel prensibi vecd dzeyindedir. inde bulunulan zaman alarak sembolik olarak
hasta beeri durumu hazrlayan ve oluturan nemli olaylarla (kozmogoni, insann
yaratl, hastaln zuhuru, tedavinin kefi) ada hle gelmektedir. Tedavinin etkili
olmas, hastaln ilk kez iyiletirildii bu mitik a ile ada hle gelme noktasna
baldr.594 Eliade, arkaik toplumlar iin sz konusu olann hayat tamir etmek deil,
balangca yeniden dnmek suretiyle onu yeniden yaratmak, yeniden meydana getirmek
olduu sonucuna varmaktadr.595 nk zamann meydana getirdii eskimeyi,
bozulmay yok edebilmek iin mutlak balangca dnerek yep yeni bir sayfa amak
gerekmektedir.596
Kozmogoni, her yaratma eylemi iin temel bir rnek tekil etmektedir. Bundan dolay
evrenin ve onun iindekilerin nasl varlk kazandn, yani nasl yaratldn dile
getiren kozmogonik mit de yaratc bir karaktere sahiptir. Bu mit sayesinde insan
evrenin nasl yaratldn rendii gibi kendisinin de bizzat yaratc olabilmesi iin
nasl bir yol takip etmesi gerektiini de renmektedir.597 Bir eyi gzel yapmak, ina
etmek, yaratmak, yaplandrmak, ekillendirmek; ite btn bu eylemler, bir eyin
vcuda getirildii, ona hayat kazandrld ve sonuta en stn dzeyde ahenkli
organizma olan Kozmosa benzetildii anlamna gelmektedir. Oysa Kozmos, tanrlarn
rnek eseri, onlarn aheseridir.598

591

Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 50.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 74.
593
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 51, 113; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 199; Mircea
Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 101-102.
594
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 230-231. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Forgerons et
alchimistes, s. 133-134; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 93.
595
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 46; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 75; Mircea Eliade;
Trait dhistoire des religions, s. 340.
596
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 166.
597
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 81, 83.
598
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 48-49; Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 83-84.
592

148

Her ey, tanrsal ya da yar tanrsal varlklar vastasyla varlk kazand iin
gerekliklerin ve bizzat hayatn kendisi dini bir nitelik arz etmektedir.599 Yine bu
nedenden dolay dindar insan iin Doa, hibir zaman doal olmayp, her zaman dini
bir deere sahiptir. Kozmosu yaratan tanrlar dnyann ve kozmik fenomenlerin
yapsnda kutsaln eitli tarzlarn ortaya koymulardr. Yani dnya yle bir ekilde
tasarmlanmtr ki, onu seyrenden eden dindar insan, kutsaln ve dolaysyla da varln
eitli ekillerini kefetmektedir. Dnya buradadr ve vardr. Dnyann bir yaps, bir
dzeni vardr, yani o bir Kaos deil, bir Kozmostur. Bu bakmdan dnya tanrlarn
yaratm, onlarn eseri olarak kendini gstermekte, kutsaln eitli vehelerini aa
karmaktadr. Gkyz, dorudan ve doal olarak sonsuz mesafeyi, tanrnn
aknln ifa etmektedir. Yeryz, evrensel ana ve besleyici olarak grnmektedir.
Kozmik ritimler, ahengi, sreklilii ve verimlilii tezahr ettirmektedir. Bir btn
olarak bakldnda Kozmos, gerek, canl ve ayn zamanda kutsal bir organizmadr.
Bylece dindar insann nazarnda Doa, her zaman kendini aan doast gereklii
ifa etmektedir.600 Nitekim arkaik madenci kadar Batl simyac da tanrsal ya da en
azndan tanrsal bir boyuta sahip bir varlk olarak grld iin Doann bir hierofani
olduuna inanmtr.601
Mit, Doast Varlklarn icraatlarn ve kutsal glerinin ortaya kn naklettii iin
anlaml btn beeri faaliyetlere takip edilmesi gereken bir model tekil etmektedir.602
Mitin temel ilevlerinden biri, yiyip ime, evlenme, alma, eitim, sanat veya bilgelik
gibi anlaml btn beeri faaliyetler ve ritler iin rnek modeller oluturmaktr.603
Gerek ve kutsal olduu iin mit, rnek oluturmakta ve dolaysyla da tekrarlanabilir
hle gelmektedir. Bylece mit, btn beeri fiiller iin bir model ve bununla birlikte bir
gereke oluturmaktadr. Baka bir deyile mit, zamann balangcnda gerekleen ve
insanlarn davranlar iin model oluturan gerek ve anlaml bir ykdr. Bir tanrnn
ya da mitik bir kahramann rnek fiillerini taklit etmek ya da sadece bunlarn
maceralarn anlatmak suretiyle arkaik toplumlarn insan profan zamandan kopmakta
ve mitin anlatt olayn gerekletii balangtaki zamana (le Temps primordial),
599

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 80.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 101-102.
601
Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 147.
602
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 17-18; Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 156.
603
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 19; Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 345; Mircea
Eliade; Briser le toit de la maison, s. 81.
600

149

Byk Zamana (le Grand Temps), yani kutsal zamana kavumaktadr.604


Oysa biliyoruz ki insanst bir modeli taklit etme, rnek bir modeli tekrar etme ve Byk
Zamana alan bir aklkla profan zamandan kopma hususlar, mitik tutumun, yani mitte
bizzat varoluunun kaynan bulan arkaik toplumlardaki insann temel zelliklerini
oluturmaktadr. Bir mitin okunduu ya da mitik bir ahsiyetin hareketleri taklit edildii her
605
seferde mitle ada olunmaktadr.

Anlaml, yaratc ve faydal gerekliklerin ortaya koyduu iin illud tempusta, ya da


baka bir ifadeyle mitik ada gerekleen olaylar, arkaik insan iin bir rnek, takip
edilmesi gereken bir model oluturmakta ve bundan dolay da nemli grlmektedir.
Eski dnyann ilk tarihileri de byle bir ilgiye sahiptiler. Onlara gre gemi, taklit
edilen bir rnek olduu lde anlam ifade etmekteydi. Mitin bu rnek tarih olma
zelliini Eliade, arkaik insann ideal bir arketipi somut bir biimde gerekletirme,
ebedilii bu dnyada tecrbi olarak yaama eilimiyle ilikilendirmektedir.606
1.3.1.4.

Arketip

Bat dillerinde kullanlan arketip kavram (Franszca: archtype; ngilizce: archetype)


Yunancadaki arkhetypon kelimesinden gelen Latincedeki archetypum teriminden
tremitir. Yunanca arkhe (=balang, ilk) ve tupos (=ekil, kalp, model) terimlerinden
mrekkep olan arketip terimi balangta zgn/orijinal model, prototip veya ilk model
anlamlarn ifade ediyordu. 607
Helenistik dnem dnrlerinin yazlarnda ska kullandklar arkhe ve tupos
terimlerinden her biri ift anlamldr. Tupos terimi hem rzgra hem de onun ortaya
koyduu belirtilere iaret etmektedir. Ayn ekilde hem damga hem de onun brakt iz
tupoidir. Hatta herhangi bir ekil ve bu ekilden treyen nesneler de bu terimle ifade
edilmektedir. rnein ocuk, ebeveyninin tuposudur. Trkede tip eklinde kullanlan
tupos kelimesi sonuta ayn kalptan km gibi grnen birok fenomenin ortaklaa
paylat mahiyete veya zellie iaret etmek iin kullanlmaktadr.608

604

Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 21-22; Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 150;
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 33.
605
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 30.
606
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 361; Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 54.
607
Bkz. Archtype, Grand Larousse Encyclopdique, Volume 1, Paris 1960, s. 539.
608
Beverly Moon, Archetypes, Mircea Eliade (ed.), The Encyclopedia of Religion, Volume 1, New
York 1987, s. 379.

150

Arkhe terimi ise hem zaman bakmndan hem ontolojik anlamda ilk veya balangta
olana atfta bulunmaktadr. Dolaysyla bu kelime hem evreni idare eden glere hem de
bedene hayat veren ruha iaret edebilmektedir. Arkhe, Bat felsefesinin ve Sokrates
ncesi Eski Yunan felsefesinin en nemli temel kavramlarndan biri olmutur.
Felsefenin ana disiplini saylan metafiziin ve genellikle bilimin, zellikle de fizik
biliminin gelimesinde nemli rol oynamtr. Kelime, Felsefe gelenei iinde,
fizikiler de denilen, Bat Anadolu kylarndaki kentlerde yaam Sokrates ncesi
filozoflarn kullanmlaryla, ilke, temel, ana madde anlamlarn kazanmtr.609
Antik Yunan filozoflar, kendisinden varla geldii ilk tz, madd neden ya da ilke
yi ifade etmek iin arkhe terimini kullanmlardr.610
Arketip terimi, Helenistik dnemin baz din felsefecileri tarafndan da eserlerinde
kullanlmtr. Yahudi teolog Philo Judaeus, De opicifio mundi isimli eserinde
arketipten, insann iinde bulunan ve onu Tanrya benzer bir ekle sokan imago dei
(Tanr imgesi) olarak bahsetmektedir. Daha sonra Irenaeus, szde Hristiyan sapknlara
hcum ettii Against Heresies isimli risalesinde Valentinlilerin kozmogonilerini
anlatmaktadr. Bir grup gnostik Hristiyan olan Valentinlilere gre Tanr dnyay yoktan
var etmemitir. Bunlar da Tanry, Eflatun felsefesindeki Demiurgos gibi tasavvur
etmektedirler. Eflatuna gre Demiurgos, bir eyi yoktan var etmez yani yaratmaz;
bunun yerine yaratlm olana biim vererek bir eyler meydana getirir, yaratlm olan
dzenleyerek yeni eyler meydana getirir. Demiurgos, kendi dnda var olan arketipik
bir dnyay dorudan veya dolayl yollardan kopyalayarak bu dnyay meydana
getirmitir. Bu gre gre Demiurgos, canl olmayan, fakat canl bir modeli taklit eden
bir robotu reten mhendis tarznda dnyay yaratmtr. Ad geen bu filozof,
archetupon kelimesini kozmogonik bir prensibi ifade etmek iin kullanmlardr.
Bunlarn ortak gr, insan da dhil olmak zere evrenin yaratl, nceden var olan
akn bir gereklie bal olduu eklindedir.611
Yirminci yzylda arketip kelimesi, Mircea Eliade ve Carl G. Jung gibi Batl bilim
adamlar tarafndan yeniden kullanlmaya balanmtr.612 Ancak bu terimin anlam,

609

Arkhe, Ana Britannica, Cilt 2, stanbul 1986, s. 305.


Ahmet Cevizci, Paradigma Felsefe Terimleri Szl, Paradigma Yaynlar, stanbul 2000, s. 31.
611
Beverly Moon, Archetypes, s. 379.
612
Beverly Moon, Archetypes, s. 379.
610

151

Jung ve birok ada edebiyat eletirmenleri tarafndan geniletilmitir.613 Kolektif


bilinalt teorisini ileri sren Junga gre insanolunun geirdii deiik tecrbeler
belirli bir yoldan genetik olarak kodlanmakta ve sonraki kuaklara aktarlmaktadr.614
Junga gre arketip kavram, kiinin tecrbe ve davran modellerini belirleyen ve
bilinaltnda bulunan dinamik yaplar iin de kullanlabilir.615 Jungun dncesinde
arketip, dnyann her yerinde benzerlikler tayan dnce modelleridir. Jung, bu tr
arketipik imgelerin ve dncelerin kaltsal olarak getiini ve her insann uur altnda
bulunduunu dnmektedir.616
Natale Spinetonun belirttii gibi kutsal ve sembol kavramlar gibi Eliaden din
bilimi

almalarnda yer

alan

arketip

kavram

da

ak

ve

net

olarak

tanmlanmamtr.617 Arketip kavramnn mulk oduu grn paylaan Allene gre


bu kavramn Eliaden almalarnda iki temel anlamda kullanld grlmektedir.
Birincisi; ok az da olsa Eliade, arketip kavramn Jungun kulland anlamda ele
almaktadr. Ancak Allen, Eliaden arketip kavramn Jungun eserleriyle tanmadan
nce kulland ve Jungun kolektif bilinalt teorisini benimsemediine dikkat
ekmektedir.618 Eliade, 1943 ylnda yaymlanan Comentarii la legenda Meterului
Manole adl kitabnda ilk kez Junga atfta bulunmakta,619 fakat bu kitapta kulland
arketip kavram konusundaki dncelerinin Jungunkinden farkl olduu hususunda
herhangi bir bilgi vermemektedir.620 Rickettse gre ad geen kitab yazd vakitler
Eliade, kendisinin kulland arketip kavramyla Jungun arketip telakkisinin birbirine
benzediini ya da en azndan aralarnda fazla bir farklln bulunmadn dnyordu
ve bu yzden de Jungu kendi dncelerini desteklemek iin zikrediyordu. Eranos
toplantlarnda Jung ile uzun uzun konuma frsat bulan Eliade, arketip kavram
konusunda kendisi ile Jung arasnda nemli farkllklarn bulunduunun farkna
varmtr.621 Eliade, arketip kavramn 1937de yaymlanan Cosmologie i alchimie

613

Archetype, The Columbia Encyclopedia, Sixth Edition, Columbia University Press, 2004, s. 2604.
Arketip, Ana Britannica, s. 305.
615
Beverly Moon, Archetypes, s. 379.
616
Daryl Sharp; C. J. Jung Lexicon: A Primer of Terms & Concepts, Inner City Books, Toronto 1991, s.
27; Archetype, The Columbia Encyclopedia, s. 2604.
617
Natale Spineto; Mircea Eliade e gli archetipi', Luciano Arcella; Paola Pisi; Roberto Scagno (eds.);
Confronto con Mircea Eliade: Archetipi mitici e identit storica, Jaca Book, Milano 1998, s. 448.
618
Douglas Allen; Myth and Religion in Mircea Eliade, s. 162.
619
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 87, 145-146.
620
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 1142, 1152.
621
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 1153.
614

152

babilonian622 adl eserinde iki kez,623 1939da yaymlanan Insula lui Euthanasius624
balkl makalenin bir pasajnda iki kez,625 Mitul Reintegrarii626 adl eserinde de iki kez
kullanmtr. Buralarda arketip kavram kelimenin szlk anlamnda yani prototip ve
orijinal model anlamlarnda kullanlmaktadr. Bu ve bundan nceki yazlarnda Eliade,
tip, prototip, model vs. terimlerini arketip terimiyle eanlaml olarak kullanmaktadr.627
Trait ve Le mythe de lternel retour. Archtypes et rptition adl eserlerinde arketip
kavramn ska kullanmas Eliaden bir Jungcu olduu ve kulland arketip
kavramnn Jungun bilinaltnn kolektif arketipleri teorisindeki ile ayn olduu
ynnde bir intiban uyanmasna neden olmutur.628 Pettazzoniye yazd 19 Mays
1947 tarihli mektubunda Eliade, kitabn (Archtypes et rptition) yeni tamamladn
ve yaymlanmasn beklediini ifade ettikten sonra kitabn baln ima ederek arketip
kavramnn

Jungun

kulland

kavramla

ayn

anlamda

olmadna

dikkat

ekmektedir.629 Arketip teorisini en geni ekilde sergiledii Archtypes et rptition


(Arketipler ve tekerrr) alt balkl Le mythe de lternel retour adl kitabnn 1959
ylnda yaymlanan ngilizce evirisinin Cosmos and History: The Myth of the Eternal
Return balkl ikinci basksna yazd sunu yazsnda Eliade, bu yanl anlalmaya
622

Mircea Eliade; Cosmologie i alchimie babilonian, Vremea, Bucharest 1937. Bu kitabn Franszca
evirisi Alain Paruit tarafndan yaplmtr: Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne,
Gallimard, Paris 1991. Trke evirisi: Mircea Eliade; Babil Simyas ve Kozmolojisi, (ev.: Mehmet
Emin zcan), Kabalc Yaynevi, stanbul 2002.
623
Genel olarak Yunanllarda delta geni, kadn sembolize ediyordu ve Pisagorculara gre bu, yalnzca
geometrik kusursuzluundan dolay deil, evrensel bereketin kaynann ideal bir arketipini oluturduu
iin bir arkh genseast. (Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 80). Tam bir GkYeryz benzeimi ve By zerine kurulu bir Weltanschauung ierisinde her eyin arketplere
katldn, hepsinin kendiliinden ya da katlm yoluyla belli bir bysel zellii olduunu
unutmayalm. (Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 81).
624
Mircea Eliade; Insula lui Euthanasius, Revista Fundaiilor Regale (1939) 6, no. 7, s. 100-109. Bu
yaz daha sonra makaleler derlemesinden oluan u kitapta yeniden yaymlanmtr: Mircea Eliade; Insula
lui Euthanasius, s. 5-18. Franszcas: Mircea Eliade; Lle dEthanasius, s. 7-19.
625
Cezara ve Ieronimin akna varncaya kadar -ki bu bir tecrbe deil uzatlm bir cennetvari
haldir- bunlar tam bir plaklk ierisinde bulunmakta, dier bir deyimle btn biimlerden
soyutlanm, tm bireyselliklerden kurtulmu, arketiplere yani olu olmakszn bilebilen varlklara
indirgenmi bir vaziyette bulunmaktadr. Dolaysyla arketipe dhil olma, asli gnahn bir sonucu olarak
deerlendirilen beeri tecrbenin yok edilmesi anlamnda (Calinescuya Eminescunu saplants gibi) bir
gerilemeden sz edilebilir. (Eliade; Lle dEuthanasius, s.16).
626
Mircea Eliade; Mitul Reintegrrii, Vremea, Bucharest 1942. 19391940 yllar arasnda Universul
Literar adl dergiye yazd makalelerinden oluan bu yz dokuz sayfalk kk kitabn Il mito della
reintegrazione (Jaca Book, Milano 1989) balkl talyanca evirisi dnda dier Bat dillerinde evirisi
bulunmamaktadr.
627
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 1148-1149.
628
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 1152; Mac Linscott Ricketts; In
Defence of Eliade, s. 22. Eliaden Jungun arketip teorisini kabul ettii grnde olan baz
aratrmaclar: Hugh J. Bihler; Patterns in Comparative Religion, Theological Studies, Vol. 19 (1958),
s. 598.
629
Natale Spineto (ed.); L'histoire des religions a-t-elle un sens? s. 155.

153

zellikle dikkat ekerek kendisinin kulland arketip kavramnn Jungunkiyle


kartrlmamas gerektiinin altn izmektedir.
Kitapta [Le mythe de lternel retour] rnek modeller, paradigmalar ve arketipler
gibi terimleri belirli bir olguyu yani geleneksel ve arkaik toplumlarn insann
kurumlarnn modelleri ve eitli davran kategorilerinin normlar zamann balangcnda
vahyedildiine/ifa edildiine inand iin ve dolaysyla insanst ve akn bir
kkene sahip olduklarnn dsnldn vurgulamak iin kullandm. Arketip terimini
kullanrken Profesr C.G. Jung tarafndan betimlenen arketiplere atfta bulunmadm belirtmeyi ihmal ettim. Bu zc bir hata olmutur. Zira, Jung'un psikolojisinde ok nemli
bir rol oynayan bu terimi tamamen farkl bir anlamda kullanmak, karkla neden
olabilirdi. Profesr Jung'a gre arketiplerin kolektif bilinaltnn yaplar olduunu
sylemem yeterli. Fakat, ben kitabmn hibir yerinde derinlik psikolojisinin sorunlarna
deinmediim gibi kolektif bilinalt kavramn da kullanmyorum. Dediim gibi, ben
arketip terimini, tpk Eugenio d'Ors gibi, rnek model ya da paradigmayla eanlaml
olarak, yani, son tahlilde Augustinusun kulland anlamda kullanyorum. Ancak,
gnmzde bu szce, ona yeni bir anlam veren Profesr Jung tarafndan yeniden itibar
kazandrld iin artk arketip teriminin, zellikle belirtilmedii srece Jung ncesi
anlamda kullanlmamas galiba doru olur.630

Arketip terimini birinci anlamnda yani paradigma ve rnek model anlamnda


kullanan Eliade, ayn terimi kolektif bilinaltnn yaplar olarak ele alan Jung tarafndan
yeniden popler hle getirilen bu kavram kullanmakla hata ettiinin farkna varm ve
bir daha yanl anlalmalara mahal vermemek iin arketip kavramn daha sonraki
almalarnda kullanmaktan vazgemitir. Bunun yerine Eliade, rnek model
(modle exemplaire) paradigma (paradigme) gibi kavramlar kullanmtr.631 ClaudeHenri Rocquet ile 1977 ylnda yapt syleide Eliade, Le mythe de lternel retour
adl kitabna Archtypes et rptition alt baln vermesinin bir hata olduunu
bunun yerine Paradigmes et rptititon (Paradigmalar ve tekerrr) alt balnn daha
uygun olacan bildirmekte ve kendisinin kulland arketip teriminin Jungunkinden
farkl olduunu bir kez daha hatrlatmaktadr. Son tahlilde Eliade, arketipe, mitlerde
ortaya kan ve ritel araclyla gncel hle getirilen rnek model, rnek olay
anlamn yklediini ifade etmektedir.632 Ancak birok aratrmacya gre her ne kadar

630

Mircea Eliade; Cosmos and History: The Myth of the Eternal Return, 9th Edition, Princeton University
Press, Princeton 1991, s. xiv-xv.
631
Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 167. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Trait dhistoire des
religions, s. 271-272. Eliaden Junga ve derinlikler psikolojisine en ok atfta bulunduu Images et
Symboles balkl kitabnn Trke evirisinde arketip kavram, Mehmet Ali Klbay tarafndan ilk
model eklinde aktarlmtr. Bu eviri bir adan doru kabul edilebilir. Ancak Eliaden arketip
kavramn hem ilk model dnda paradigma, rnek model ve imge gibi birden ok anlamda hem
zellikle ad geen bu kitabnda Jungun arketip teorisine atfta bulunarak kullanld gz nnde
bulundurulursa Klbayn evirisinin Eliaden din bilimi almalarnda anahtar kavramlardan birini
oluturan bu kavram tek bir boyuta indirgedii gibi Jung ile ilikisini grnmez hle getirdii ve
dolaysyla da bu kavram eksik ve ou zaman da semantik dzeyde anlamszlatrd grlecektir.
632
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 163-164; Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 108.

154

Eliade, kendinin kulland arketip kavramnn Jungunkinden tamamen farkl olduunu


savunsa da birok yerde onunkiyle ayn anlamda kullanmtr.633
Eliaden Augustinusun kulland anlamda kullanyorum eklindeki ifadesinden tam
olarak neyi kastettiini anlamak bakmndan bu konuyu biraz daha amakta fayda
vardr. Glen R. Gill, Eliaden burada Hristiyan Kilise Babalarnn Augustinus (354
430), 388/395 yllar arasnda yazd tahmin edilen De diversis quaestionibus octoginta
tribus (Seksen Farkl Soru) adl kitabnn dealar konusuna ayrd 46. babna
atfta bulunduunu dnmektedir.634 Bu pasajda Augustinus, idealar terimini ilk kez
Platonun kullandn ve kendisinin de bu kavram ondan aldn ifade ettikten sonra
bu temel idealarn deimez,

sonsuz

ve de Tanrsal zellikte

olduklarn

bildirmektedir.635 Augustinusun bu konudaki dncesi de Platona dayanmaktadr.


Her ne kadar Augustinus, arketip terimini kullanmam olsa da636 onun bu kavram
yerine kulland Latince ideae principales kavram Yunancaya genellikle
archetypos eklinde tercme edilmektedir. Platonun idealar, insan hayatnn
balamasndan nce tanrlarn zihinlerinde oluan saf zihinsel formlard ve bundan
dolay da fenomenlerin nesnel dnyas bunlara balyd.637 Dolaysyla Platon ve onun
idealar teorisine dayan Augustinus gibi Eliade da arketiplerin tanrsal/akn ya da daha
genel anlamda kutsal bir karaktere sahip olduunu dnmektedir. Ona gre aslnda
insan hayat, her biri bir bakma birer teofani olan (birka arketipe indirgenebilecek)
balangtaki/ilk davranlar (gestes primordiaux) hi durmadan tekrar etmekten
ibarettir.638 Dolaysyla Eliade, dini fenomenlerin arketiplerin yansmalarndan ibaret
olduu dncesindedir. Baka bir ifadeyle dini fenomenlerin arketipik zellii bunlarn
tanrsal/kutsal eylemlerin kopyas olmalarndan kaynaklanmaktadr. Eliaden arketip
kavramna ykledii ikinci anlam ite budur. Comentarii la legenda Meterului Manole
(1943) adl eserinde Eliade, kurban konusunda ele ald arketip kavramnn bu ynn
ok ak bir biimde ifade etmektedir:

633

Mac Linscott Ricketts; In Defence of Eliade, s. 25; Antonio Barbosa da Silva; The Phenomenology
of Religion as a Philosophical Problem, s. 150.
634
Glen R. Gill; Northrop Frye and the Phenomenology of Myth, s. 29-30.
635
M. Raulx (ed.); uvres compltes de Saint Augustin, Tome V, Bar-le-Duc 1867, s. 442.
636
Anthony Stevens; The Archetypes, Renos K. Papadopoulos (ed.); The Handbook of Jungian
Psychology: Theory, Practice and Applications, Routledge, London & New York 2006, s. 80.
637
Anthony Stevens; The Archetypes, s. 79.
638
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 120.

155

[] bir tanrnn balangtaki/ilk davrann taklit etmek daha derin anlamlar tamaktadr.
Bu (kutsal olduu iin gerek bir eylem olan) taklit, kurban edeni, teofaninin meydana
geldii balangtaki mekn ve zamanla buluturmaktadr. Dier bir ifadeyle insann
yaptklar ancak ulhiyet tarafndan yaplan bir eyi taklit ederse baarl olma ansna
sahiptir; zira yalnzca kutsal gerekten yaratabilir. Fakat tanrsal yaratma arketipiktir, yani
bu yaratma o zamanlar ve bir kere olup bitmitir. nsan yaptklarna gereklik
kazandrabilmek iin hem tanrsal eyleme uygun bir biimde yaratmal hem de ayn
zamanda o zamanlar, yani bu tanrsal eylemin yapld zamanda yaratmaldr.
Dolaysyla sembolik olarak insan, eylemlerinin her biri gereklie ynelmi vaziyette
yaratl ve kozmogoniyi yeniden meydana getirmektedir.639

Eliaden arketip kavramna nc bir anlam yklediini dnyoruz. ptidai mistik


tecrbe ile Hristiyan mistiklerin hayat ayn arketipi yani balangtaki Cennete
yeniden dhil olmay ifade ettiini belirten Eliade,640 burada arketipin arzulanan,
kavuulmak istenilen bir durum olduunu ima etmektedir. mge kavramn yukarda
zmlerken bu kavramn ayn anlam ifade ettiini yani Eliaden imge kavramn
arketip anlamnda da kullandn sylemitik. Burada ise arketip kavramnn imge
kavram anlamnda kullanldn syleyebiliriz.
Aratrmaclarn ou adeta Jung ile zdeleen arketip kavram ile Eliaden din bilimi
almalarnda yer alan arketip kavramnn ayn anlam tayp tamad konusu
zerine eilerek Eliadein Jungdan etkilenip etkilenmedii sorununu tartmlardr.
Yukarda Eliaden byle bir yaknl bizzat reddettii belirtildi. Ancak unu da
belirtmekte fayda var ki Jungun arketip teorisi de tarihi sre ierisinde gelierek son
hlini almtr. Jung, tm beeri tecrbe ve davranlarnn altnda yatan ve btn
insanlarn zihinlerinde yer alan evrensel yaplar ifade etmek iin 1912 ylnda ilk
imgeler (primordial images) kavramn kullanrken bu ayn yaplar ifade etmek zere
1917 ylnda kolektif bilinaltnn etkenleri (the dominants of the unconscious)
ifadesini kullanmay tercih etmitir. Jung, arketip kavramn ilk kez 1919 ylnda kan
bir yazsnda kullanmtr.641 Buna ramen baz aratrmaclar yine de Eliaden baz
yerlerde arketip kavramna Jungun ykledii anlam ya da buna yakn bir anlam
yklediini savunmaktadrlar. Hatta Barbosa da Silva, Eliaden kulland arketip
kavramnn Jungunkiyle ayn olduunu savunmaktadr.642 Pisi ise meseleye farkl bir
adan yaklaarak dier bir hususa dikkat ekmektedir. Pisiye gre Eliaden arketip
teorisi
639

Jungunkinden

daha

ziyade

Coomaraswamynin

dncesinin

izlerini

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 164-165.


Mircea Eliade; Images et symboles, s. 221.
641
Anthony Stevens; The Archetypes, s. 76.
642
Antonio Barbosa da Silva; The Phenomenology of Religion as a Philosophical Problem, s. 212.
640

156

tamaktadr.643 Ama bu iki bilim adamnn arketip hakkndaki grleri arasndaki


benzerlii ya da farkll tartmadan nce Eliaden arketip teorisini izah edip daha
sonra bir karlatrma yapmann daha isabetli olaca kanaatindeyiz.
Eliadea gre mahiyetinden bamsz olarak her mit in illo tempore gerekleen bir
olay dile getirmekte ve bylece daha sonra bu olay tekrar edecek olan fiiller ve
durumlar iin bir rnek oluturmaktadr. Tarihi bir olayla mitik bir olay arasndaki
temel fark ite bu durumdan ileri gelmektedir. Mitik olay bir arketip hline geldii ve
dolaysyla tekrar edilebildii halde tarihi olayn byle bir imkan yoktur. rnein
stanbul, Trkler tarafndan 1453 ylnda fethedilmi, 14 Temmuz 1789 tarihinde ise
Bastille hapishanesi ele geirilip mahkmlar salnm ve bylece o gn, Fransz
ihtilalinin balang noktas olarak kabul edilmitir. Bu olaylar, dier btn tarihi
olaylar gibi bir kere gerekletiler ve dolaysyla da tekrar edilemezler. Oysa arkaik
toplumlarda yaayan insan iin ritler vastasyla ab origine gerekleen eyler tekrar
edilebilmektedir.644 Her ritel, insan tarafndan icra edilen her anlaml fiil, mitik bir
arketipi tekrar etmektedir. Bu tekrar, profan zamann yok olmasna ve insann
bildiimiz sreyle hibir alakas olmayp mitik zamann o ezeli ann oluturan byseldini bir zamana sramasna neden olmaktadr. Yani dier bysel-dini tecrbelerle
birlikte mit, insann aslnda bir illud tempusa, yani tarih tesi cennet zaman olan
zamansz bir aa dhil olmasn salamaktadr. Herhangi bir riti icra eden kii, profan
zaman ve mekn amaktadr. Ayn ekilde mitik bir modeli taklit eden ya da sadece bir
mitin anlatln ritel olarak dinleyen kii, profan gelecekten koparak Byk Zamana
ulamaktadr.645
Mitin ana ilevlerinden biri, btn ritler ve yeme, alma, cinsel hayat, eitim vs. gibi
anlaml tm beeri faaliyetler iin rnek modelleri belirlemektir.646 rnek olmas
bakmndan dans olgusu gsterilebilir. Farkl kltrlere ve tarihi dnemlere ait mitleri
incelemesi sonucunda Eliade, her dansn in illo tempore, mitik dnemde, bir ata,
totemik bir hayvan, bir tanr ya da bir kahraman tarafndan yaratld iin her zaman
rnek bir fiili ya da mitik bir an andrd sonucuna varmaktadr. Bu tekrar aracyla
643

Paola Pisi; I tradizionalisti e la formazione del pensiero di Eliade, s. 67.


Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 26.
645
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 360; Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s.
38.
646
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 87; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 32.
644

157

da o zaman yeniden gncel hle gelmektedir.647 Ayn ekilde arkaik insan iin yemek
yeme eylemi sadece fizyolojik bir olay deil, ayn zamanda dini bir eylemdir de.
nk yenilen eyler doast varlklarn yarattklar eylerdir ve ab origine yani
dnyann balangcnda mitik atalar bunlar ne ekilde yemilerse yle yenilmektedir.648
Geleneksel toplumlarda, gndelik hayatta icra edilen nemli fiillerin tanrlar ya da
kahramanlar tarafndan ab origine ortaya konulduuna inanld iin insanlar bu rnek
fiilleri sonsuz biimde tekrar etmektedirler.649 Eliade, modern insanla arkaik insan
arasndaki en anlaml farklln bu noktada bulunduunu dnmektedir. Arkaik insan
iin herhangi bir nesne, bir prototipe itirak ettii lde, bir fiil de balangtaki
(rnein yaratl gibi) bir fiili tekrar ettii takdirde anlam ifade etmektedir.650
Devaml surette yaplan bu tekrarlar ilk bakta varolu karsnda olumsuz bir tutum gibi
grlebilir. Ayn rnek eylemlerin, ayn mitik senaryolarn sonsuz biimde tekrar edilmesi,
yaratcl yok etmekte ve kiisel giriimi felce uratmaktadr. Sonunda insan bir daire
etrafnda dnercesine ebedi bir dn iinde yaar hle gelmektedir. Bir bakma arkaik
insann ve daha genel olarak Musa dneminden nce yaayan insann idealinin bir daire ile
sembolize edilebilecei sylenebilir. Fakat Yahudi-Hristiyan toplumlarndan nce yaayan
halklarn zaman telakkisi yani dairesel Zaman, evrimsel Zaman, ksaca Ebedi dn
tasavvuru gz nnde bulundurularak bu durum anlalmaldr. Yahudi-Hristiyan
deerlerle beslenen bizler iin bu tasavvur karanlk ve karamsar grnmekte; fakat bir
651
iptidai ve bir Doulu iin bunun dehet verici hibir yan yoktur.

Eliadea gre geleneksel topluluklarda yaayan insann tarihi reddetmesi ve sonsuz


biimde arketipleri taklit etme arzusu, onun gerek olana susamln ve profan
varoluun anlamszl ierisinde kaybolmaktan duyduu deheti yanstmaktadr. Bu
tutum, gereklik d eylerden oluan profan dnyaya kar olan mutlak bir gerekliin
var olduu inancna dayanmaktadr. Zira bu inanca gre profan dnya, gerek dn,
yaratlmam, var olmayan, ksaca hilii temsil etmektedir.652 Dier taraftan ayn
paradigmatik eylemlerin sonsuz biimde tekrar edilmesi, arkaik insann yaratcln
647

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 42.


Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 61; Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 16.
649
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 46.
650
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 15 : [...] pour l'homme archaque,
un objet n'a de signification que dans la mesure o il participe d'un prototype, et un acte que dans la
mesure o il rpte un acte primordial (par exemple, la cration) ([...] arkaik insana gre bir nesnenin,
bir prototipe itirak ettii lde, bir eylem de balangtaki bir eylemi (yaratl gibi) tekrar ettii lde
anlamldr). Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 151 : [...] bir nesnenin, bir
prototipe itirak ettii lde, bir eylemin de balangtaki bir eylemi tekrar ettii lde anlam vardr.
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 48 : [...] ayn arkaik ontoloji: Bir nesne veya eylem bir
arketipi taklit ya da tekrar ettii lde gerek hale gelmektedir. Bylece gereklik sadece tekrar ve
katlm yoluyla elde edilmektedir ve rnek bir modelden yoksun olan her ey anlamdan yoksundur
yani gereklie sahip deildir).
651
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 84-85.
652
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 109-110.
648

158

yok etmemektedir. Bilakis mitler insan yaratmaya tevik etmekte ve onun yaratc
ruhuna srekli yeni perspektifler amaktadr.653
Buraya kadar anlatlanlarn sadece arkaik insan iin geerli olduu ve dolaysyla da
modern insan iin arketipin bir anlam ifade etmedii sonucu karlmamaldr.
Arketip, giderek daha aa seviyelere "dm" olsa da yaratc olmaya devam etmektedir.
rnein, Talihliler Adas [Iles Fortunes] ya da Yeryz Cenneti miti, yalnzca profan
insanlar muhayyilesini megul etmekle kalmam, deniz keifleri yzylna kadar denizcilik bilimini megul etmitir. Neredeyse btn denizciler, tamamen belirli bir ekonomik
ama (Hindistan yolu) gdenler dahi deniz seferine karken Mutlular Adasn [Iles des
Bienheureux] ya da Yeryz Cennetini kefetmeyi de hedeflemilerdir. Hatta ilerinde
Cennet Adasn bulduklarn zannedenler yok deildi. Fenikelilerden Portekizlilere btn
byk corafi keiflerin arka plannda bu cennetvari lkeyi bulma ryas vardr.654

Eliadea gre tarih ierisinde yer alan btn olaylar gibi arketipler de ister istemez
zamann etkisi altnda kalmtr. Yukardaki alntda belirtildii gibi arketipler daha
aa seviyelere dmtr. Arketip, arkaik insann hayatndaki yere kyasla modern
insann hayatnda ok daha dk seviyededir. Buna ramen en uzak gemiten intikal
eden modellerin yok olduu sylenemez. Bunlar modern bilin iin hl
geerlidir.655
Eliaden arketip kavramna ilikin grlerini ana hatlaryla ortaya koyduktan sonra bu
grlerin olumasnda Coomaraswamynin yeri meselesine tekrar dnebiliriz. Bu
konuyla ilgili olarak her iki bilim adamnn almalarnda kullanlan ifadeleri
karlatrarak meseleyi aydnla kavuturan Pisinin analizleri ok isabetli
grnmektedir. Pisi, arketip kavramnn balangcn Eliaden insanlarn ina ettii
yaplarn semavi modelleri ve kozmogonik kurbann tekrar olarak insan kurban
hakkndaki incelemelerine balamakta ve bunlarn arketip kavramyla ilikili olarak
Coomaraswamynin almalarnda da bu motiflerin bulunduuna dikkat ekmektedir.
Pisiye gre bu durum, bir terminoloji meselesinden ibaret deildir; nk
Coomaraswamy, rnek model anlamnda arketip kavramn Eliadedan ok nce
kullanmtr. Dier taraftan Eliaden arketip terimini Andrae ile Gunonun
almalarnda bulmu olabilecei de ihtimal dahilindedir.656
Arketip dncesini Eliade, arkaik ontolojinin temel niteliklerinden biri olarak
653

Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 176.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 362.
655
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 361-362.
656
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 67.
654

159

grmekte ve eylemlerle nesnelerin gereklik kazanma srecini arketip telakkisiyle


ilikilendirmektedir. Bir nesnenin gereklik kazanmas iin balangtaki arketipi taklit
etmesi, eylemin gereklik kazanmas iin de arketipi tekrar etmesi gerekmektedir. Pisi,
Eliaden ilk kez Comentarii la legenda Meterului Manolede (1943) formle ettii bu
dnceyi Coomaraswamynin ok daha nce yazdn rnekleriyle gstermektedir.
Coomaraswamy, hem sanat, semavi prototiplerin taklidi olarak grmekte hem de
1936dan sonra geleneksel toplumda ritlerin ve daha genel olarak tm anlaml beeri
eylemlerin, balangtaki tanrsal eylemlerin taklit ve tekrarn oluturduu ynndeki
tezini ileri srmektedir. Dolaysyla Coomaraswamy, rnek model ya da prototip
anlamnda arketip kavramn Eliadedan ok nce kullanmtr. 1938 ylnda kubbe
sembolizmiyle ilgili yazd yazsnda Coomaraswamy, mimari eserde de kozmogoninin
tekrar edildiine dikkat ekmektedir. Bundan dolay da kozmogoniyi tekrar eden her
beeri yap dnyann merkezinde, kutsal bir yerde bulunmaktadr. Eliade, bu
telakkilerin Platonik bir yapya sahip olduu sonucuna varmaktadr.657
Birok konuda olduu gibi Eliaden arketip teorisinin de senkretik bir yap arzettii
grlmektedir. Eliaden arketip kavramn iki anlamda kulland ynndeki Allenin
yukardaki tespiti hem dorulanmakta hem de daha anlalr hle gelmektedir. Son
tahlilde Eliaden arketip kavramna ykledii anlamlar hem Coomaraswamyden hem
Jungtan izler tamaktadr. Arketip, bir taraftan taklit ve tekrar edilen rnek bir model
olarak ele alnrken dier taraftan da insan bilincinin deimez bir zellii olarak
deerlendirilmektedir. Ancak Eliaden arketip kavram Coomaraswamy ve Jungtan
alnan unsurlarn dnda daha farkl niteliklere sahip bir kavram olarak karmza
kmaktadr. Eliade, arketip teorisini oluturuken sadece bu konuda var olan dnceleri
sentezlemekle yetinmemi, ayrca o, bu kavrama yeni boyutlar da kazandrmtr. Her
eyden nce Coomaraswamy gibi Gelenekselciler bu kavramn teorik yapsn akn,
metafizik bir gereklikle ilikilendirirken Eliade, bunun yerine arketipi mitik bir
gereklikle iliikli grmektedir. Dier taraftan Gelenekselcilerin geleneksel dnce ile
modern dnce arasnda kesin bir kartlk grmelerinin aksine Eliade, bu iki
dncenin bilinalt araclyla birbirine balandn dnmektedir. Bu bakmdan da
Eliaden arketip teorisinin bu son ksmn oluturmasnda derinlikler psikolojisinin ve
zellikle de Jungun arketip telakkisinin nemli bir rol oynad kesinlik arz etmektedir.
657

Paola Pisi; I tradizionalisti e la formazione del pensiero di Eliade, s. 67-70.

160

1.3.1.5.

Cennet zlemi

Eliade, Platonun zikrettii balangtaki Cennet mitinin evrensel bir karakter arz
ettiini savunmakta ve bu grn desteklemek amacyla Hint ve ran dinlerinde,
Yahudilikte ve Yunan-Latin geleneklerinde ve hatta yamyamlarda dahi bu mitin izlerini
gsteren rnekler sunmaktadr.658 Eliade, inceledii btn kozmogonik mitlerde ortak
bir yapnn bulunduunu kefetmitir: in illo tempore sk bir btnlk mevcuttu. Bu
btnlk Dnyann ya da insanln meydana gelebilmesi iin blnd ya da krld.659
Dolaysyla yaratlla birlikte Kozmos da blnd. Gncelerinden blmler
yaymlad ciltlik Fragments dun journalin birinci cildinde Eliaden in illo
tempore (o zamanda) yer alan bu sk btnlkten neyi kastettii daha iyi
anlalmaktadr. Burada Eliade, Yaratltan nceki Kozmosun henz Tanrdan
ayrlmam olduunu belirtmektedir.
ayrlm deildi.

660

Dolaysyla bidayette ilk insanlar da Tanrdan

661

Birok arkaik din, bir da, bir aa, bir merdiven ya da bir sarmaan vb. araclyla
gkyz ile bidayette btn insanlarn iletiim hlinde olduunu; fakat daha sonra bu
iletiimin kesildiini anlatan bir mite sahiptir.662 Bu mitler, belli bir mitik olay (ritel bir
hata) sonucunda gkyznn birden yeryznden ayrldn, aa ya da sarmaann
kesildiini, tepesi gkyzne deen dan dzletiini anlatmaktadr. Yeryz ile
gkyz arasndaki iletiimin kesilmesi sonucunda tanrlar uzaklaarak birer deus
otiosus hline geldiler. Eliaden, mitlerin dile getirdii bu hatay Yahudi-Hristiyan
geleneindeki dem ve Havvann Cennetten atlmasn ifade etmek iin kullanlan
d (la chute) kavramyla ifade etmeyi tercih ettii grlmektedir.663 Balangtaki
cennetvari hayatn yitirilmesini sembolize eden bu d sonucunda insanlar da
658

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 141 ; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 44,
78. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Images et symboles, s. 208, 221.
659
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 165.
660
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 254.
661
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 220.
662
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 51-52, 219-220; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s.
79, 85-86. Mitik ada yerle gk arasnda bir iletiimin var olduunu ve daha sonra bunun koptuunu
anlatan mit, amanizmin temel ideolojisini oluturmaktadr (Mircea Eliade; Le chamanisme et les
techniques archaques de lextase, s. 126-127, 215-216). Eliade, buna benzer mitlerin, inlilerde, de
bulunduunu rnekleriyle aktarmaktadr (Mircea Eliade; Le chamanisme et les techniques archaques de
lextase, s. 344-345, 351, dip. 1).
663
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 243.

161

bugnk insanlk durumunu karakterize eden lmllk, zdrap ve zamanllk


durumuna geldiler. O zamandan beri kahramanlar, amanlar, hekim adamlar, mistikler,
hkmdarlar ya da sihirbazlar gibi sadece baz imtiyazl varlklar gkyzne karak
akn varlklarla grebilmekte, yani in illo tempore kopmu olan iletiimi yeniden
kurabilmektedirler.664 Bu iletiimin nasl yeniden kurulduu konusunun daha iyi
anlalabilmesi iin arkaik toplumlarn en stn derecedeki mistik tecrbesi665 olarak
nitelendirdii amanizmin temel znesi olan aman rnei verilebilir.
aman, srrn ancak kendisinin bildii bir teknik araclyla -geici bir sreliine ve srf
kendi ahsi kar iin- Gkyzyle iletiimi salayabilmekte ve Tanr ile diyaloga yeniden
balayabilmektedir. Dier bir deyile o, tarihi (dten, yani Gkyz ile Yeryz
arasndaki dorudan iletiimin koptuu andan itibaren geen btn zaman) ortadan
kaldrabilmekte, geriye dnerek cennetteki duruma yeniden kavumaktadr. Bu mitik illud
tempusa yeniden dhil olma, vecd ierisinde gereklemektedir: amanik vecd, cennetteki
666
duruma yeniden kavumann ya art ya da sonucu olarak deerlendirilebilir.

Zaman ve Tarihi (d) ortadan kaldrarak balangtaki nsann durumunu yeniden


elde etme eklinde grnen mistik vecd, iptidailerde olduu gibi Hristiyan teolog ve
azizlerde de bir Cennete dn ifadesidir. Eliade, ister iptidai olsun ister dierleri olsun,
eitli mistik tecrbelerin ekirdeini Cennet zleminin oluturduu sonucuna
varmaktadr.667 In illo tempore (o zamanda) vecd gerekmiyordu nk ruhla bedenin
ayrlmas mmkn deildi, yani lm yoktu. lmn zuhur etmesiyle birlikte ruhu
bedenden ayrlm ve bylece de insan- kmilin birlii bozulmutur. Dolaysyla
Eliade, amann vecd hlinde, yani manevi olarak gerekletirdii ykselii/mirac
(ascension) da nceki duruma yani balangtaki duruma kyasla bir d olarak
grmektedir.668
Trans esnasnda aman bu insanlk durumunu yani dn sonularn- ortadan
kaldrmaya ve cennet mitlerinin bahsettii balangtaki insann durumunu yeniden elde
etmeye gayret etmektedir. Vecd, geici olarak btn beeriyetin balangtaki durumunu
mevcut hle getiriyor. u farkla ki, artk aman, balangtaki insann yapt gibi
669
Gkyzne bedeniyle deil vecd araclyla sadece ruhen ykseliyor.

Balangtaki btnln (la totalisation primordiale) blnmesinden nceki durum,


664

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 141; Mircea Eliade; Religion australiennes, s. 44-45;
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses II, s. 19-20; Mircea Eliade; Le chamanisme
et les techniques archaques de lextase, s. 119; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 50, 80, 91,
124; Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 244-245.
665
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 87.
666
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 220.
667
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 92.
668
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 124.
669
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 124.

162

Eliadea gre mkemmel insanln durumunu (la condition de lhumanit parfaite),


balangtaki insann cennetvari durumunu (la condition paradisiaque de lhomme
primordial) yanstmaktadr. Bu aamada, cinsiyet ayrm henz meydana gelmemiti
(erdilik miti).670
Cennete dair mitik anlara ilikin bildiimiz tek ey dm insann imdiki hlinde
gereklemesi asla mmkn olmayan manevi bir byk mutluluk ve btnle sahip ideal
bir insanlk manzaras kyor karmza. Gerekten, birok halkn mitleri, insanlarn ne
lm, ne almay, ne de acy bilmedii, bol miktarda yiyecee kolayca sahip olduu ok
eski bir aa imada bulunmaktadr. In illo tempore, tanrlar yeryzne iniyor ve insanlarn
arasna karyorlard; insanlar da kolaylkla ge kabiliyordu. Bir ritel hatann
sonucunda Gk ile Yer arasndaki iletiim kesilmi ve Tanrlar gklerin en yksek yerlerine
ekilmilerdir. O zamandan beri insanlar, geimlerini salamak iin almak zorunda
671
kalm ve lmsz olma niteliini yitirmilerdir.

Mit konusunda dier bir nemli almas olan Mythes, rves et mystres adl kitabnda
Eliade, Cennet mitlerinin bir kltrden dierine farkllk gsterdiini, fakat baz ortak
hususlarn tekerrr ettiine dikkat ekmektedir.
O zaman insan lmszd ve Tanr ile yz yze grebiliyordu; mutluydu ve beslenmesi
iin almas gerekmiyordu. Bir Aa onun geimini salyor ya da tarm aletleri onun
yerine robotlar gibi kendi balarna alyordu. Cennet mitinin, Gkyz ile Yeryz
arasndaki ba, hayvanlar zerindeki hkimiyet vs. gibi baka nemli unsurlar da
672
mevcuttur.

Eliade, bir kaza ya da bir gnah yznden balangtaki mkemmelliin ve byk


mutluluun kaybedildiini anlatan mitlerin evrensel olduunu bildirmektedir.673
Gncesinin 6 Ocak 1964 tarihine dt notta Eliade, insann yaratlna ilikin iptidai
mitlerin ounu gzden geirdiini ve her seferinde mitik ada vuku bulan bir ya da
bir dizi olay neticesinde insann lml, cinsiyetli, hayvanlar lemiyle hasm hle
geldii hususuyla karlatn yazmaktadr.674 Eliadea gre ayet in illo tempore (o
zamanda) bu olay gereklememi olsayd insan lml olmaz, talar gibi sonsuz
yaayabilir,

ylanlar

gibi

deri

deitirebilir,

ksaca

hayatn

sonsuza

kadar

yenileyebilirdi. lmn bidayetini anlatan mit, in illo tempore gerekleen kazay


anlatmakta ve bylelikle de insann neden lml olduu sorusuna cevap
sunmaktadr.675
670

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 355-356.


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 109.
672
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 44-45.
673
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 267; Mircea Eliade; Images et
symboles, s. 85.
674
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 445.
675
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 24.
671

163

Eliadea gre insan bir anlk iin de olsa mitin anlatt o duruma yeniden gelme
ihtiyacn hissetmektedir.676 nk Cennet zlemi, varlnn btnyle kutsala
katlmak istedii halde bu btnln aslnda sadece grnrde olduunu ve gerekte
bizzat varlnn bir kopu sonucunda olutuunu kefeden insann derin arzularyla
ilikilidir.677 Yaratl sonucunda dnyann ikiye blnmesinden nceki duruma
yeniden dnmeyi arzulayan insan Eliade, kozmik insan (lhomme cosmique) diye
nitelendirmektedir.678
Eliadea gre Cennet zlemi, insann Kozmos ierisindeki belirli bir durumunu
yanstmaktadr. Bu zlem, monoteist dinler asndan bakldnda ilk insann iledii
asli gnah sonucunda meydana gelen dnden (la chute), yani Cennetten
atlmasndan nceki durumuna yeniden kavuma zlemidir.679 Dten nceki dnemi
Eliade, Hayal Zaman (le Temps du Rve) diye nitelendirmektedir.680
Bu balamda Eliaden mit analizine dayanarak din kavram hakknda getirdii yorum
da gayet orijinaldir. Eliadea gre Yahudilik ve Hristiyanlkn din dedii ey, ite ilk
insann bu dnn bir neticesidir.681 Avusturalya yerlilerinin dinini inceledii
Religions Australiennes balkl eserinde ise Eliade, din ya da dini faaliyet dediimiz
eyin aslnda gnmz Aranda kabilesinin mitik gemiiyle ilikisini srdrebilmesi
iin kulland teknikler ve icra ettii geleneksel ritlerden ibaret olduunu ifade
etmektedir.682
Eliadea gre zellikle edebiyat sayesinde Yeryzndeki Cennet miti, okyanus
cenneti ekline dntrlerek gnmze kadar intikal etmitir. Bu mitin insan
ruhunda icra ettii ilev ayn ekilde devam etmektedir: Adada, Cennette hayat,
Zaman ve Tarihin dnda cereyan ediyordu; insan mutlu, zgr ve koullanmamt;
yaayabilmek iin almas gerekmiyordu; kadnlar gzeldi, sonsuz genlie sahipti ve
hibir kanun onlarn akn snrlandrmyordu.683 Grld gibi Eliade, iki tr tarih
676

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 355-356.


Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 125.
678
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 48, 67-68.
679
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 322.
680
Mircea Eliade; Religion australiennes, s. 75; Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 55.
681
Mircea Eliade; Religion australiennes, s. 116.
682
Mircea Eliade; Religion australiennes, s. 58.
683
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 12-13.
677

164

ve zaman bulunduunu varsaymaktadr. Mitlerin gerekletii zaman ve tarihle modern


anlamdaki zaman ve tarih birbirinden farkldr. Daha ileride bu konu ayrntlaryla ele
alnacaktr. Fakat imdilik bu farklln temel karakteristiini belirtelim. Mitik zaman
dngseldir, mitik tarih de rnekseldir. Bunun aksine modern anlaytaki zaman izgisel
ve tarih de bireyseldir.
Daha nce de belirtildii zere Eliade, insann tarihsel bir varlk olduunu kabul
etmekle birlikte onun Tarihten nceki insanln byk bir blmn kendinde
tadn savunmaktadr. Bu noktada Eliaden antropolojik tasavvurlarndan biri daha
ortaya kmaktadr. Buna gre her insan, tarihi artlar tarafndan ne kadar
ekillendirilmi olursa olsun bu koullanmalarn tesinde ortak bir kimlie sahiptir.
Btn bu tarihi koullanmalar insandan karp attnz zaman karnza Eliaden
ksaca insan diye tabir ettii bir insan tipi ortaya kmaktadr. Mit incelemesi de ite
bu tr insan daha iyi tanmaya yaramaktadr.684 Mitleri arkaik dnemdeki btn
insanln manevi yaratmlarnn zel bir kategorisi olarak gren Eliadea gre
geleneksel mit gruplar bundan dolay birbirleriyle kyaslanabilmektedir.685
1.4.

Kaosun Kozmosa Dnm

Yukardaki blmde belirtildii zere Eliade, kozmogonik mitlerin yani dnyann nasl
meydana geldiini anlatan mitlerin btn dinlerde merkezi bir neme sahip olduunu ve
insanlar iin birer arketip, yani rnek model oluturduklarn savunmaktadr. Kaosun
yani ekil almam, biimlenmemi, hiliin ve yokluun varlk kazanarak ekle
brnmesi, dzen ve ahenkli bir btn yani kozmos hline gelmesini ifade eden
kozmogoniyi taklit etmek suretiyle homo religiosus da meydana getirdii yaplar,
yeletii meknlar kozmosa dntrme yani kutsallatrma ihtiyac hissetmektedir.
Kozmos hline getirilen yap ya da mekn kutsal bir nitelik kazandklar iin etraftaki
yaplardan ve meknlardan farkllamaktadr. Dolaysyla homo religiosus asndan
meknsal dzeyde bir homojenlikten bahsedilemez; nk profan insann aksine homo
religiosus nazarnda kutsallk bakmndan btn meknlar ayn deere sahip deildir.686
Ayn ey zaman iin de sylenebilir. Homo religiosusa gre nitelik bakmndan zaman
684

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 14.


Mircea Eliade; Images et symboles, s. 73.
686
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 26.
685

165

da tek dze deildir. Fiziki dnyann iki temel boyutunu oluturan mekn ve zaman
telakkilerini Eliade, din bilimi almalarnn esas konusu olarak kabul ettii kutsal
kavram perspektifinden deerlendirmekte ve homo religiosusla profan insana bu adan
bakarak dnyada varolmann iki tarzn temsil eden bu iki insan tipi arasndaki
farklln en bariz biimde bunlarn mekn ve zaman telakkilerinde kendini
gsterdiini ortaya koymaya almaktadr.
1.4.1. Homo Religiosusun Mekn Telakkisi
Eliaden din bilimi almalar kronolojik srayla ele alnarak incelendiinde onun
meknn nasl kutsallk kazand ya da kutsal hle getirildii, kutsal meknlarn temel
niteliinin neler olduu vs. gibi konularla ilgili teorik atnn zamanla olgunlat net
bir biimde kendini gstermektedir. Eliaden kutsal meknla ilgili almalarna gz
atldnda bu husus 1937 ylnda yaymlanan Cosmologia i alchimie babiloniana adl
eserinde ilk kez ele ald kutsal mekn fenomeninin teorik bir zemine oturtulmas,
Eliaden din bilimi almalarnda kulland kavramlarn kazanlmas ve kendi
metodolojik erevesine dhil edilmesiyle paralellik arz etmektedir. Daha nce de
belirttiimiz gibi Eliade, hierofani, kutsal/profan diyalektii gibi kavramlar zellikle
1949 ylnda neredilen Trait adl eserinde olgunlatrm ve daha sonraki
almalarnda da bu temelden hareketle dini fenomenleri analize girimitir. 1956da
yazd Le sacr et le profane adl eserinde kutsal zaman ve kutsal mekn fenomenlerini
kutsal/profan diyalektii asndan ele alan Eliade, kutsal mekn fenomenine ilikin
teorik dncelerine bu eserde nihai eklini vermitir.
Eliade, kutsal mekn fenomeniyle ilgili grlerini Romanyadayken yazd
Cosmologia i alchimie babiloniana adl kitabnn Kozmos ve By balkl birinci
blmnde ele almakta ve konuyla ilgili analizlerini zellikle etimolojik verilere
dayanarak yapmaktadr.
Bu kitapta Babilliler ve Asurlular gibi Mezopotamya medeniyetlerine ait dokmanlara
dayanan Eliade, bu arkaik kltrdeki temel tasavvurun gk ile yeryz arasnda tam bir
benzeimin (homologie) bulunmas eklinde olduunu ifade etmektedir.
Bunun anlam, Yeryznde var olan her eyin bir biimde Gkte de var olduu gibi
yeryznde var olan her eye, Gkte tamamen zde bir ey tekabl etmektedir;

166

Yeryzndeki bu ey, Gktekinin ideal bir modeli olarak gerekletirilmitir. lkeler,


nehirler, kentler, tapnaklar ki bunlarn, Kozmosun birebir imgesi olduunu greceizbelli bir kozmik dzeyde de gerek anlamda var olmaktadrlar.687

Bu temel tespitten hareketle Eliade, Babillilerin ina ettikleri btn yaplarn GkYeryz benzeimini ierdiini ifade ettikten sonra arkaik kltrlerin kutsal bir mekn
olarak kabul ettikleri tapnan tad sembolizmi zmlemektedir. Bu konuda
Eliade, Uzakdou Fransz Okulunun mensubu olan Paul Musun 1935 ylnda
yaymlanan Barabudur. Esquisse d'une histoire du bouddhisme fonde sur la critique
archologique des textes adl almasnda vard sonulardan yararlandn aka
dile getirmektedir.688 1937de yazd Barabudur, templul simbolic689 balkl
makalede Eliade, 302 sayfalk nszle devasa bir hacme sahip olan Musun bu eseri
karsndaki hayranln bir kez daha ifade etmekte ve Musu derin bilgisi sonsuz ve
sezgisi bitmek tkenmek bilmeyen bir aratrmac olarak nitelendirmektedir.690 Java
adasnda bulunun bu nl Budist tapnan inceleyen Musun temel varsayam udur:
Barabudur, Evrenin sembolik bir temsilinden baka bir ey deildir.691
Mezopotamya kltrlerini anlayabilmek iin bunlarn dnya tasavvurlarn yani
kozmolojilerini bilmek gerektiinin altn izen Eliade, bu temel tasavvurun hayatn
btn alanlarna yansdn savunmaktadr.692 Bundan dolay da Eliadea gre gkyeryz benzeimi btn yaplarda sembolize edilmitir. Bu temel tasavvurdan
hareketle Eliade, Babillilerin tapnaklar olan zigguratlarn bir dnya gibi ina edildii
iin kozmik da sembolize ettii sonucuna varmaktadr. Kozmik da sembolize eden
bu yedi katl Mezopotamya tapna bylece olu hlinde olmayan, bozulmayan ve
lme maruz kalmayan gerek dnyay temsil ediyordu. Zigguratn katlarn birbirine
balayan basamaklar trmanarak ykselmek, mutlak gereklie yaklamak anlamna
geliyordu.693 Kozmik da ise bir imago mundi olarak kabul ediliyor ve bylece de

687

Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 25.


Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 31.
689
Revista Fundaiilor Regale (1937) 4, no. 9, s. 605-17. Bu yaz daha sonra u derlemede yeniden
yaymlanmtr: Mircea Eliade; Insula lui Euthanasius, s. 50-68. Alain Paruit tarafndan Franszcaya
evrilen bu yaz ilk nce Constantin Tacou (dir.); Mircea Eliade, s. 229-236da yaymlanm ve daha
sonra Eliaden ad geen eserinin Franszca evirisinde yer almtr: Mircea Eliade; Lle dEuthanasius,
s. 229-236.
690
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 57-58.
691
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 59.
692
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 51.
693
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 24.
688

167

tapnak kutsal bir mekn hviyeti kazanm oluyordu.694 Ksaca ziggurat, Kozmosu
temsil ediyordu.695
Mezopotamya kozmolojisinde ve mimarisinde yer alan isimlerden hareketle Eliade,
tapnak ile kozmik dan ayn eyi yani merkezi sembolize ettikleri sonucuna
varmaktadr.
Kozmik dan tapnakla zde olduunu gsteren Nippurdaki tapnakla kutsal kulelerin
adlarna varncaya kadar durum byledir: Da Evi, btn lkelerin Da Evi, Frtnalar
Da, Kararlar (kehanetler) Evi, Kabir Evi, Gk ile Yeryz arasndaki Ba, vs.
Zigguratn Smerce ad olun U-Nir (da), Jastrowa gre ok uzaktan grnen anlamna
gelmektedir.696

Mezopotamyallarn ehirlerine verdikleri adlara bakarak bunlarn da merkezi sembolize


ettikleri sonucuna varan Eliadea gre ierisinde tapnan bulunduu ehir, evrenin
merkezi olarak kabul ediliyordu.697 Nitekim Sami topluluklar Kuds dnyann
merkezi kabul ettikleri gibi Mslmanlar, ierisinde Kabe bulunan Mekkeyi dnyann
merkezi olarak kabul etmektedirler. Dolaysyla Eliadea gre tapnak, kent, kozmik da
gibi kutsal meknlarn ortak zellii bunlarn bir merkezi temsil etmeleridir. Nitekim
ziggurat da dnyann direi, gk ile yeryznn birletii yer olarak telakki
ediliyordu.698
Grld gibi Eliade, bu almasnda sezgisel olarak baz neticeleri elde etmitir.
zellikle de kutsal mekn fenomeninin temel karakteristiklerinden biri olan merkez
hline gelme olgusunu kefetmitir. Kitabn bal okuyucuyu yanltabilmektedir. Zira
kitabn balna baknca sadece Babil medeniyeti inceleme konusuymu gibi bir
izlenim uyanmaktadr. Oysa Eliade, hem Smer, Babil, Asur, srail, Arabistan, Msr vs.
medeniyetleri olmak zere btn Yakn Doudan hem de Yunanistan, in, Hindistan,
Java ve skandinavya folklorundan, ayrca Eski ve Yeni Ahit ile Apokrifadan, Kilise
Babalarndan, Rig Vedadan, Kuran ve daha sonra yazlan slami kaynaklardan
rnekler sunmaktadr. Rickettsin hakl olarak belirttii gibi Eliade bu verileri kaotik
bir dzende arz etmektedir.699 Bunun nedeni Eliaden bu tr fenomenlerin evrensel ya
da en azndan btn arkaik ve geleneksel kltrlerin ortaklaa paylat bir olgu olma
694

Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 29-30.


Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 33.
696
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 30.
697
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 30-31, 41.
698
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 41.
699
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 836.
695

168

niteliini vurgulamak istemesinden kaynakland apaktr. Ancak Eliaden bu


fenomenleri derinlemesine zmleyecek kavramsal donanma henz bu dnemde sahip
olmad da anlalmaktadr. rnein daha sonraki almalarnda dini fenomenlerin
temel yap ta olarak gsterdii hierofani kavram bu almada henz yoktur.
Dncelerini sistematize edecek teorik altyapya henz sahip olmad iin Eliade,
tapnak, kent, kozmik da gibi kutsal meknlarn bir merkezi temsil ettiklerini ifade etse
de bu meknlarn neden baka bir eyi deil de bir merkezi sembolize ettikleri
hususunda ikna edici bir cevap sunamamaktadr.
Dier taraftan o, gk ile yeryz arasndaki benzeimi bysel bir dnya gr ve
evrensel bir by olarak tanmlamakta ve bunun bysel bir mtekbiliyet
kanunundan kaynaklandn, gk ile yeryz arasnda mtekbiliyet ve etkileim
ilikilerinin bulunduunu ifade etmektedir.700 Oysa daha sonra kaleme ald yazlarnda
bu izah tarzn bir daha kullanmamtr. Bu durum Eliaden zaman ierisinde bu
konudaki dncelerini deitirdiini ya da en azndan gelitirdiini yanstmaktadr.
Cosmologia i alchimie babiloniana adl kitapta dikkat eken dier bir husus ise
Eliaden daha sonraki almalarnda gelitirilmi bir biimde karmza kan nemli
dncelerinden birine ksaca iaret etmesidir: Yaratl, yani ikiye blnm bir dnya
telakkisi. Arkaik insann bu kozmolojik tasavvurlar aslnda Eliadea gre bu
blnmlk durumunu ortadan kaldrma abasn yanstmaktadr.701
Barabudur, temple symbolique balkl makalesinde Eliade, bu konuya tekrar dnerek
bir Budist tapna olan Barabudurun tad mimari sembolizmin de tpk
zigguratlardaki sembolizm gibi insann Yaratltan nce yer alan balangtaki
Kozmosa yani Vahdete (unit) yeniden ulama midini yansttn bildirmekte ve bu
hususu iptidailerin manevi hayatnn en nemli prensiplerinden biri olarak kabul
etmektedir.702
Bu almasnda Eliade, Mezopotamya, Hint ve in kozmolojilerini, antik
kozmolojiler

olarak

nitelendirmekte

ve

bu

medeniyetlerin

hepsinin

benzer

kozmolojilere sahip olduunu savunmaktadr. Eliadea gre tm bu kltrlerde kapal


700

Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 45-46, 48.


Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 48.
702
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 68-69.
701

169

bir Dnya olarak telakki edilen tapnak bir dnya imgesi olarak deerlendirilmektedir.
Bu bo krenin merkezinde gk ile yeri birbirinden ayran, Evreni ayakta tutan kozmik
direk bulunmaktadr. Bu eksen sembolizmi btn geleneksel kltrlerde yer almaktadr.
Tapnak, kozmik Da, Direk, Aa gibi btn semboller edeerdir. Evrenin ekseni
olarak bunlarn hepsi dnyann merkezidir ve de dnyay ayakta tutmaktadr.703
Eliade, tpk Roma, Kuds, Mekke ve Mezopotamya ehirleri gibi Asyadaki her ehrin,
oturanlar tarafndan Evrenin merkezi olarak kabul edildiini bildirmektedir.704 Eliaden
bu ifadesinden aka anlald zere kutsal meknla ilgili btn zmlemeleri onun
ok erken bir dnemde fenomenolojik yaklam benimsediini gstermektedir. Eliade
burada da konular inanlar asndan deerlendirmeye almaktadr.
Her kutsal ehrin, tapnan yani kozmik dan temsil ettii kozmik direkin
bulunduu yer olduuna inanlmaktayd. Dolaysyla tapnan inasyla birlikte merkez
ina edilmi oluyor ve bylece btn ehir kutsallk kazanyordu. Her kutsal ehir gibi
her tapnak dnyann merkezinde bulunduu iin dnyann imgesi olarak kabul
ediliyordu. Herhangi bir yere tapnak ina edilebildii iin dnyann merkezi de her
yerde ina edilebilirdi.705
Eliade bylece kutsal meknn temel niteliinin bir merkez hline gelme zellii
zerinde durmakta ve bunun nedenini kozmolojik mitle ilikili olarak izah etmektedir.
Eliadea gre bir yere hkim olma ya da bir yap ina etme faaliyetlerinin tm
dnyann yaratl arketipini taklit ettii iin dnyann merkezinde gereklemeleri
gerekmektedir. Zira birok farkl gelenee gre yaratl merkezde balamtr.706
Bundan dolay arkaik insan bir yere yerleecei zaman sembolik olarak Yaratl olayn
tekrar eden ritleri icra etmekteydi. Profan alan, kozmik hle getirildikten sonra iskn
edilmekteydi.707 Dolaysyla bir araziye yerlemek bir dnya tesis etmekle eitti.708
Arkaik toplumlardaki kutsal mekn anlayn izah ederken Eliade, arkaik insann inan
tarzn Platonik bir perspektifte deerlendirmektedir. Comentarii la legenda Meterului
703

Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 65.


Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 65. Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 41
705
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 66-67; Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre
Manole, s. 129.
706
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 123, 129; Mircea Eliade; Trait
dhistoire des religions, s. 315.
707
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 21,
708
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 47; Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 91.
704

170

Manole (1943) adl eserinde dnya ile ideal prototipi temsil eden semavi dnya
arasndaki benzeim fikrini tekrar eden Eliade, bu durumun baz geleneklerde yer
aldn ifade etmektedir.709 Her ne kadar Eliaden kulland kavramlardan onun
Platonun idealar dnyasn ima ettii anlalsa da Eliade bu kitabnda Platonun adn
zikretmemektedir. Ad geen eserden alt yl sonra yaymlanan Le mythe de lternel
retour balkl kitapta Eliade dncelerine aklk getirmektedir.
Iran Zervani geleneinin kozmolojisinde soyut ya da somut her dnyevi fenomen, akn ve
grnmez bir semavi varla, Platon tarz bir ideaya tekabl etmektedir. Her nesnenin, her
kavramn iki vehesi vardr: menok ve getik. Bir grnr gk varsa bir de grnmez menok g
vardr. Yaadmz dnya bir semavi dnyaya tekabl etmektedir. Getahda yani bu dnyada icra
edilen her erdemin bir de yukarda, asl gereklii temsil eden semavi bir karl
bulunmaktadr.710

Ayn ekilde tapnak ve ehirlerin de tanrsal prototipleri bulunmaktadr.711 Platonun


ideal sitesinin semavi bir prototipi bulunduu gibi Eliadea gre arkaik insan da
platonik bir ontolojiye sahiptir.712 Bylece iptidai ontolojiye gre;
Bir nesne ya da bir eylem, ancak bir arketipi taklit veya tekrar ettii lde gereklik
kazanmaktadr. Bylece gereklik yalnzca tekerrr veya katlma yoluyla kazanlmaktadr.
rnek modeli olmayan her ey anlamdan yoksun yani, gereklikten yoksundur.
Dolaysyla insanlar, arketipik ve paradigmatik olma eilimi gstermektedirler. Geleneksel
kltrlerdeki insan (modern bir gzlemciye gre) kendisi olmaktan kt lde gerek
olduunu dnd ve bir bakasnn hareketlerini taklit ve tekrar etmekle yetindii iin
bu eilim paradoksal gzkebilir. Baka bir deyile o, ancak hakikaten kendisi olmaktan
kt lde gerek olduunu kabul etmektedir. Dolaysyla denilebilir ki bu iptidai
ontoloji, Platonik bir yapya sahiptir.713

Eliadea gre arkaik maneviyat asndan dnyann bizatihi bir anlam, bir deeri
yoktur. Dnyay anlaml klan onun dnya tesi bir prototipe itirak etmesidir. nk
arkaik ve geleneksel kltrlerde var olmak her eyden nce rnek modele yani
kozmogonik mite uygun bir vaziyette ina edilen bir dnyada yaamak anlamna
gelmektedir.714 Arkaik insann oturduu ehrin ya da ina ettii tapnan semavi
modelleri/arketipleri bulunduu gibi arazileri sulayan rmaklaryla, kendisine gda sunan
tarlalaryla vs. birlikte etrafndaki btn blge de semavi modellere sahiptir. Bunlarn

709

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 129.


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 18.
711
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 19.
712
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 21.
713
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 48-49.
714
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 500. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et
modes culturelles, s. 44.
710

171

gereklik ve geerlilik kazanmas arketipik bir modele itirak etmelerinden


kaynaklanmaktadr.715
Yeni, bilinmeyen bir beldeye yerlemek, yaratl eylemine edeerdir. nk nasl ki
yaratlla kaos kozmosa dnmse Yaratl eylemini sembolik olarak tekrar eden
ritleri icra etmek suretiyle bu mekn kutsal hle getirerek oraya yerlemek de kaosu
kozmos hline dntrmek anlamna gelmektedir.716
Dikkat edilirse Cosmologia i alchimie babilonianadan on iki yl sonra yaymlanan Le
mythe de l'ternel retour adl eserinde Eliade, arkaik insann gk-yeryz benzeimine
dayal bu dnya telakkisinin Platonun idealar lemine benzer bir yapya sahip olduunu
ifade etmekte fakat bunun bysel bir dnya grnden kaynaklandndan
bahsetmemektedir. Bu konuda Eliade, insanlarn arketipik ve paradigmatik olma
eiliminden sz ederek yeni bir izah tarz getirmektedir.
Daha nce

belirtildii

zere

Eliaden

kavramsal

donanmn

tamamlayarak

dncelerini sistematik hle getirdii Trait adl eserinin onuncu blmn kutsal
mekn fenomenine tahsis etmitir. Daha nce de belirtildii gibi Eliade hierofani
kavramn icat ederek btn dini fenomenleri bu adan deerlendirmektedir. nk ona
gre btn bu fenomenlerin ayrt edici zellii, kutsal bir nitelie sahip olmalardr. Ad
geen kitabnda Eliade, arkaik toplumlarn kutsal mekn telakkisini de hierofani
kavram araclyla zmlemektedir. stisnasz her kratofani ve hiyerofani, ortaya
kt mekn dntrmektedir: O ana kadar kutsal olmayan bu alan, profan
meknlktan kutsal meknla terfi etmektedir.717
Kutsal mekn kavram balangtaki hierofaninin tekrar dncesini iermektedir. Bu
hierofani o alan etraftaki profan alandan tecrit ederek kutsal hle getirmektedir.
Kutsaln tezahr etmesi bylece homojen olan profan alan, farkllatrarak heterojen ve
de yegne hle getirmektedir. Hierofani ayn zamanda bu mekn bir merkez hline
getirmektedir. Eliadea gre kutsal mekn kategorisi altnda deerlendirilen fenomenler
her ne kadar ok ve eitli olsalar da bu tr fenomenlerin ortak noktas hepsinin bir

715

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 22


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 21, 22.
717
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 310
716

172

merkez oluturma niteliine sahip olmas ve dolaysyla da kutsallkla bulumay


(communion avec la sacralit) mmkn klmasdr. 718
Aslnda kutsal meknlarn sreklilikleri, hierofanilerin zerkliine iaret etmektedir; kutsal,
kendi diyalektiinin yasalarna gre tezahr etmekte ve bu tezahr insana dtan empoze
edilmektedir. Kutsal mekn tercih etmenin tamamen insana brakldn dnmek
kutsal meknlarn srekliliklerini aklanamaz hle getirmek demektir.719

Eliaden buradaki kutsal mekndan kast kutsal kabul edilen kayalar, su kaynaklar,
ormanlar vs. gibi doal meknlardr. Ancak az sonra greceimiz zere Eliade da van
der Leeuw gibi bunlarn doal olarak kutsallk arz eden meknlar olduu kansndadr.
Fakat bu meknlarn dnda mesken ve tapnak da kutsallatrma riteli (rituel de
conscration) araclyla kutsal hle getirilmektedir. Peki, ama bir mekn nasl kutsal
hle gelmektedir? Ya da baka bir deyile bir yerin kutsal bir mekn olarak
deerlendirilebilmesi hangi kriterlere baldr?
Aslnda, mekn asla insan tarafndan seilmez, yalnzca onun tarafndan kefedilir;
baka bir deyile kutsal mekn insana kendini u ya da bu biimde gsterir. Kutsal meknn
kendini ifa etmesi ille de dorudan hierofanik biimler araclyla (u mekn, u
kaynak, u aa vs.) gereklemez; kutsal mekn kozmolojik bir sisteme dayal ve onun
zerine kurulu geleneksel bir teknik araclyla da meydana gelmektedir. Orientatio
[ynelim] bu tr yerleri kefetmek iin kullanlan yntemlerden biridir.
Kutsal hle gelmesi gereken meknlar yalnzca tapnaklar deildir elbet. Bir ev ina etmek
de benzer ekilde profan meknn dntrlmesini gerektirmektedir. Ancak her durumda,
mekna sk sk baka bir ey tarafndan iaret edilmektedir. Bu ey, olduka ak bir
hierofani, orientatioyu ve fal tesis eden kozmolojik prensipler ya da bazen en basit bir
ekilde ou zaman hierofani ykl bir hayvan olabilmektedir. [] Bir yerde karnca, fare
vs. bulunup bulunmamas kesin bir hierofanik iaret olarak kabul edilmektedir. Kimi
zaman, evcil bir hayvan, rnein bir boa serbest braklr; birka gn sonra, bu boa aranr
ve bulunduu yerde kurban edilir; ehir ite bu noktada kurulacaktr. 720

Kutsal meknlarn ortaya knn keyfi bir duruma yani tesadfe ya da profan
nedenlere bal olmad hususunu Eliade 1943 ylnda yaymlanan Comentarii la
legenda Meterului Manole adl kitabnda daha nce de ifade etmitir.721 Le sacr et le
profane adl kitapta ise Eliade ayn dnceyi tekrar ederek insanlarn, kutsaln
mahallini tercih etme zgrlne sahip olmadklarn, onu sadece aradklarn ve
esrarengiz iaretler araclyla kefettiklerini ifade etmektedir.722 Eliaden kutsal
mekn fenomeniyle ilgili teorisini olutururken van der Leeuwden etkilendii aka
kendini belli etmektedir. Cosmologia i alchimie babiloniana adl kitabnda van der
718

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 311.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 311-312.
720
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 312.
721
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 116.
722
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 31.
719

173

Leeuwye atfta bulunmayan Eliade, bu almasnda kutsal meknn nasl tercih


edildii meselesine de girmemektedir. Oysa be sene sonra yaymlanan Comentarii la
legenda Meterului Manole adl almasnn bibliyografyasnda Eliade, van der
Leeuwnn 1940da piyasaya kan Lhomme primitif et la religion adl eserini
zikretmektedir.723 Trait adl eserinde Eliade, kutsal meknn insanlar tarafndan tercih
edilmedii eklindeki dnceyi van der Leeuwnn Religion in Essence and
Manifestation adl eserinden aldn aka bildirmektedir.724
Ad geen kitabn elli yedinci alt blmn (s. 393-402) kutsal mekn fenomenine
tahsis eden van der Leeuw, kutsal meknn kendini evreleyen alandan ayrt edilerek
bamsz bir deer kazand hususuna zellikle vurgu yapmaktadr.725 Kutsal mekn
homojen bir yapya sahip deildir.726 Temel kutsal meknlar, ormanlar, maaralar,
kayalar ve dalardr. Ancak bu doal meknlar dnda ev ve tapnaklarn ina edilecei
zaman bunlarn kutsal mekn hline gelmesi iin ncelikle ina edilecek meknn tayini
gerekmektedir. Van der Leeuwye gre insanlar bu tr yerleri seme selahiyetine sahip
deildirler. Bunlar sadece bu tr meknlar kefedebilirler. Bu kefetme iini van der
Leeuw, yn bulma, ynlen/dir/me anlamlarna gelen Orientation kavram ile
nitelendirmektedir.727 Ayrca sadece ev ve tapnak deil ky ve ehirler gibi yerleim
yerleri de seilmi/ayrt edilmitir (selected) ve bylece de kutsal bir konuma
sahiptir.728
Btn bu veriler, kutsal meknlar insanlarn tercih etmedii, kutsal meknn heterojen
bir yapya sahip olduu, mekn kutsallatrmak iin kullanlan bir teknik olan
orientation hususundaki dncelerini Eliaden van der Leeuwden aldn net bir
biimde ortaya koymaktadr. Ancak van der Leeuw, bu tr fenomenlerin temel tezahr
olarak g olgusunu gsterirken Eliade, van der Leeuwden ald verileri kendi
perspektifinden yani kutsaln diyalektii erevesinde deerlendirerek sistematik hle
getirmitir. Grld zere dier birok konuda olduu gibi kutsal mekn fenomenine
ilikin teorisini olutururken Eliaden fikirlerinin tek bir kiiden deil birok
aratrmacdan mlhem olduunu sylemek doru olur. Mthi bir okuma hevesi,
723

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 251.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 312.
725
Gerardus van der Leeuw; Religion in Essence and Manifestation, s. 393, 395, 398.
726
Gerardus van der Leeuw; Religion in Essence and Manifestation, s. 393.
727
Gerardus van der Leeuw; Religion in Essence and Manifestation, s. 398.
728
Gerardus van der Leeuw; Religion in Essence and Manifestation, s. 399.
724

174

bitmek tkenmek bilmeyen azmi sayesinde Din Bilimi alannda piyasaya kan eserlerin
neredeyse

hepsinden

haberdar

olup

bunlarn

birounu

okuyan

Eliaden

dncelerindeki sentetik yap her aamada kendini gstermektedir. Bu bakmdan


Eliaden tek ynl ve tek tarafl kaynaklardan deil aratrd konularla ilgili btn
kaynaklardan yararlanarak bir gram bal retmek iin binlerce iekten polen toplayan
ar misali eksiksiz almalar ortaya koyma arzusu zellikle gncelerini ve hatratn
okuduktan sonra hibir kukuya yer brakmamaktadr.729 Bylece homo religiosusun
mekn telakkisini ortaya koymaya alrken de Eliaden ayn anlayla hareket ettii
gzlemlenmektedir.
1.4.1.1.

Kutsal Meknn Ontolojik Boyutu

Eliade, homo religiosusun nazarnda ancak kutsal meknn gereklik deerine sahip
olduunu savunmaktadr.730 Eliade, homo religiosusun mekn telakkisini onun kutsala
ve dolaysyla da gereklie kar duyduu ilgi ile ilikilendirmek suretiyle konunun
ontolojik boyutu zerinde durmaktadr. Eliaden homo religiosusun mekn telakkisiyle
ilgili teorisi insann byle bir yapsal zellie sahip olduu varsaymna dayanmaktadr.
Dindar insan ancak kutsal bir dnyada yaayabilir; nk sadece byle bir dnya varla
katlmakta, gerekten var olmaktadr. Bu dini gereklilik, yatmaz bir ontolojik susuzluu
ifade etmektedir. Dindar insan, varla susamtr. Meskn dnyasn evreleyen Kaos
karsndaki deheti, hilik karsndaki dehetine tekabl etmektedir. Dnyasnn tesine
uzanan bilinmeyen mekn, kutsal hle getirilmedii iin kozmikletirilmemi, hibir
729

Eliaden kinci Dnya Savandan sonra kaleme ald gncelerinden setii kesitler Franszca olarak
cilt hlinde yaymlanmtr: Fragments d'un journal I (1945-1969) (Gallimard, Paris 1973); Fragments
d'un journal II (1970-1978) (Gallimard, Paris 1981); Fragments d'un journal III (1979-1985) (Gallimard,
Paris 1991). Ayrca Eliaden iki ciltlik hatrat yine Gallimard yaynevi tarafndan yaymlanmtr: Les
Promesses de l'quinoxe (1907-1937). Mmoire I (Gallimard, Paris 1980); Les Moissons du solstice
(1937-1960). Mmoire II (Gallimard, Paris 1988). Eliaden hem hayat hem dnceleri hem de din
bilimi almalarnn kronolojik seyri hakknda en salam bilgilere ulamak bakmndan bu eserlerin son
derece nemli olduunu belirtmeye gerek bile yok. Eliaden gnceleri ngilizceye drt cilt hlinde
evrilmitir: Journal I: 1945-1955 (Chicago University Press, Chicago 1990); Journal II: 1957-1969
(Chicago University Press, Chicago 1989); Journal III: 1970-1978 (Chicago University Press, Chicago
1989); Journal IV: 1979-1985 (Chicago University Press, Chicago 1990). Bu gncelerin birinci ve
drdnc cildin evirisi Eliaden eski rencilerinden Amerikal Mac Linscott Ricketts tarafndan
yaplmtr. Dier taraftan Eliaden iki ciltlik hatratn da Ricketts evirmitir: Autobiography. Volume
1: 1907-1937: Journey East, Journey West (Chicago University Press, Chicago 1981); Autobiography.
Volume 2: 1937-1960: Exile's Odyssey (Chicago University Press, Chicago 1988). Rickettsin kaleme
ald iki ciltlik Mircea Eliade: The Romanian Roots, 1907-1945 (Columbia University Press, New York
1988) balkl eseri, Eliaden ikinci dnya sava ncesine kadarki hayatnn ve almalarnn incelendii
nemli bir kaynaktr. Eliaden almalarn inceleyebilmek iin Romence renen Ricketts, bu eserinde
Eliaden Romence yazd ve o dnemler henz Bat dillerine evrilmemi olan ilk din bilimi
almalarn ele almtr. Romen tarihi Florin Turcanunun yazd Mircea Eliade biyografisi (Mircea
Eliade: Le prisonnier de lhistoire, La Dcouverte, Paris 2003) bu konuda nemli bir boluu
doldurmaktadr.
730
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 50.

175

ynnn belirlenmedii biimsiz basit bir araziden ibaret, hibir yapnn ortaya kmad
bu profan mekn, dindar insan nazarnda varlk dn temsil etmektedir. ayet o bir aksilik
sonucunda bu meknda kaybolacak olduunda Kaos ierisinde eriyormu gibi kendini
ontik znden boalm hissetmekte ve sonunda da snp gitmektedir.731

Eliadea gre iptidai insan, k yolu grlmeyen mitsiz her durumu bir Kaos olarak
alglamaktadr.

Karanlklar

ierisinde

kaybolmuasna

o,

kendi

ynn

belirleyememekte ve dolaysyla da kendisini aydnla kavuturacak k yolunu


bulamamaktadr.732 Onun deheti ite bu durumdan kaynaklanmaktadr. Yn bulamama
yani snrsz, bilinmeyen ve tehdit edici bir arazide kaybolmuluk hissi ile insan uzun
sre yaayamamaktadr.733 Kaos ierisinde yaayamayan insan, her zaman dzenli ve
her zaman sabit bir noktas, yani bir merkezi bulunan bir dnyada yaama ihtiyac
hissetmektedir. Dzenli dnyann modeli ise Kozmosdur.734 Kozmos kendini aan baka
bir dzeyle yukardan iletiim hlindedir. Geleneksel toplumlardaki insan ak bir
Kozmos ierisinde yaama ihtiyac duyuyordu. Eliade, yukardaki dier dnya ile
iletiim kurma ihtiyacnn evrensel bir olgu olduu kanaatindedir.735 Kutsal meknlarn
temel zelliklerinden biri, dier kozmik dzeylerle iletiim kurmay mmkn klan
menfezlere sahip olmas dolaysyla dindar insan iin kutsal bir meknda yaamak bir
zarurettir.736 nk insan anlaml ve anlalr bir dnyada yaamak istemektedir.737 Hl
byle olunca da homo religiosus, mekn kutsal hle getirmek iin birok teknie
bavurmaktadr.738
Eliade, dindar insann iki tr mekn bir birinden ayrdn ifade etmektedir: Bir tarafta
kendisi iin bir anlam ifade eden kutsal mekn ya da baka bir ifadeyle ritel
araclyla ina edilen mekn yani Kozmos ya da Dnya, dier tarafta ise kutsal
hle getirilmeyen biimlenmemi, yapsz mekn yani kaos bulunmaktadr.739 Ritelin
bir araziyi kutsallatrmas onu kozmikletirmesi, yani onu bir kozmos, bir dnya hline
getirmesi anlamna gelmektedir. Bu ritel esnasnda sembolik olarak kozmogoni tekrar
edilerek kaos kozmosa dnmektedir.740
731

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 61.


Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 86-87.
733
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 13.
734
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 310; Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 87, 89.
735
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 215.
736
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 322; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 31.
737
Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 44.
738
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 31.
739
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 500; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 32-34.
740
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 33, 61.
732

176

Geleneksel toplumlarda, ister avc-oban, ister ziraat isterse de ehir medeniyetine ait
olsun mesken bir imago mundi yani bir dnya imgesi olarak telakki edildii iin ve de
dnyann tanrlar tarafndan yaratld iin kutsal hle getirilmektedir. Ksaca mesken
dnyay yanstt iin ona benzetilmektedir. Ancak bu benzetme farkl ekillerde
gerekletirilebilmektedir. Eliade meskeni ritel araclyla Kozmosa dntrmenin
yani ona bir imago mundi deeri kazandrmann iki yolundan bahsetmektedir: a) skan
edilecek alan bir ky ise merkezi bir noktadan itibaren drt ynn yanstlmasyla
(projection) Kozmosa benzetilir; aile meskeni sz konusu olduunda ise Axis Mundinin
sembolik olarak kurulmasyla; b) ina riteli araclyla kozmolojiyi tekrar etmek
suretiyle. nk her yeni mesken Dnyann Yaratln tekrar etmektedir.741 Bylece
iskan edilen her arazi, ehir ve ky, Evreni taklit ettii gibi yn bulma riteli ve merkez
sembolizmi araclyla bir imago mundi hline gelmektedir.742
Bir yanlsamadan ibaret bir dnyada deil, gerek bir dnyada yaamak arzusunda olan
dindar insan nazarnda gerek olan, gerekten var olan, kutsal mekndr.743 Eliade bir
taraftan bu dikotomik mekn anlayn az nce belirttiimiz gibi insann yapsal
zelliine dier taraftan da kutsaln niteliine balamaktadr. Yukardaki blmlerde
ayrntlaryla analiz edildii iin bu hususlara tekrar dnmek istemiyoruz. Ancak unu
hatrlatalm ki Eliade, kutsal gereklikle e tutmaktadr; daha dorusu homo
religiosusun byle bir tasavvura sahip olduunu savunmaktadr. Eliadea gre dindar
insan nazarnda kutsal, gereklik ve ebedilikle edeerdir. Buna karlk profan, ac ve
strap doludur ve geicidir ve dolaysyla da fani olduu iin gerek ddr ve
dolaysyla da bir yanlsamadan ibarettir. Dier taraftan ebedilii elde etmek insann
yapsal bir zelliidir. Bundan dolaydr ki insan kutsala yani gerek ve ebedi olana
ynelmektedir. Eliade, homo religiosusun mekn telakkisinin de byle bir anlayn
sonucu olarak karmza ktn dnmektedir.
Kutsaln tezahr ontolojik olarak dnyay tesis etmektedir. Hibir referans noktasnn
bulunmad sonsuz ve homojen alan ierisinde hibir ekilde yn bulma (orientation)
mmkn deildir. Bir mutlak sabit noktay, bir merkezi aa karmakla hierofani
741

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 51; 53. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Briser le toit de la maison,
s. 92.
742
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 93.
743
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 11; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 26, 31.

177

insann yn bulmasn salamaktadr. Zira yn bulma ancak sabit bir noktaya


dayanlarak gerekleebilmektedir.744

Eliadea gre dindar insann

dnyann

merkezine yerleme abas bu durumdan kaynaklanmaktadr. nsann karanlklar


ierisinde yn bulamayarak kaybolmaktan duyduu dehetin aresidir aslnda merkez
olgusu.
ptidai kltrlerde yn tayin etmek (orientation) yani alan drt ufka blmek suretiyle
bir Dnya tesis edilmi oluyordu. ki dz izginin kesimesi ve drt ufkun drt
istikamete (dou, bat, gney ve kuzey) yanstlmas gerek bir Dnya yaratln
temsil ediyordu. nk btn yn tayin etme, kyleri ve ehirleri kurma teknikleri bir
kozmolojiye dayanyor bu da son tahlilde bir kozmogonik mite dayanyordu.745 nsanlar
yerletikleri yerleri kozmogonik mitin bildirdii rnek modele uygun bir biimde
kozmik hle getiriyorlard. Btn geleneksel kltrlerde bir mekn kozmik hle
getirmek onu kutsallatrmak anlamna geliyordu.746
Dier taraftan kutsaln bir meknda tezahr etmesiyle birlikte bir dzey kopuu
meydana gelmekte, yukardan (tanrsal lem) ya da aadan (aa blgeler, ller
lemi) bir menfez almaktadr. Bu menfez sayesinde kozmik dzeyler (yer, gkyz
ve yeralt) arasnda iletiim kurulmakta ve bir varlk tarzndan dierine gei
mmknlemektedir. Mekn bu ekilde ak hle geldii iin akn boyutla iletiim
kurulabilmektedir.747
Eliadea gre insann ontolojik susaml en iyi kutsal mekn fenomeninde
grlmektedir. nk bir menfeze sahip olan bu tr meknlarda tanrlarla iletiim
kurmak mmkn olduu iin onlara en yakn olunduuna inanlmaktadr.748 Bu durum,
insann tanrlarla iletiim hlinde olan yukarsndan ak bir meknda bulunmay arzu
etmesinden kaynaklanmaktadr.749 Kaos ierisinde yaayamayan nsan, ancak akn

744

Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 32 ; Mircea Eliade; Le sacr et le


profane, s. 34; Mircea Eliade; Images et symboles, s. 25-26.
745
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 87.
746
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 91-92
747
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 38-60 ; Ayrca bkz. Histoire des croyances et des ides
religieuses I, s. 131.
748
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 61-62.
749
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 81.

178

boyuta doru alan bir dnyada yaayabilir.750 Bir kutsal merkez olmakszn insan
yaayamaz.751 Beeri var olu, gk ile srekli iletiim sayesinde ancak mmkndr.752
Baka bir yerde Eliade, dindar insann, tanrsal bir dnyada yaama zlemininden
bahsetmektedir. Eliade, bu dini zlemin Yaratcnn ellerinden kt o balangtaki
anda olduu ekliyle saf ve kutsal bir Kozmosda yaama arzusunun bir ifadesi olduu
sonucuna varmaktadr.753 Dolaysyla kutsal mekn fenomenini ilerken Eliaden bu
konuyu da yukarda ele alnan antropolojik tasavvurlarna dayandrd grlmektedir.
1.4.1.2.

Merkez

Le mythe de lternel retour adl kitabnda Eliade, kutsal mekna ilikin teorisini ortaya
koyarken iki varsaymdan hareket ettiini bildirmektedir: 1) Her yaratma/ihdas
etme/ina etme/yapma eylemi en stn derecede kozmogonik bir eylem olan Dnyann
Yaratl eylemini taklit etmekte; 2) dolaysyla Yaratl bir merkezde cereyan ettii
iin tesis edilen her eyin de Dnyann Merkezinde gereklemesi gerekmektedir.754
Trait adl eserinde Eliade, bu iki nemli varsayma yenisini ekleyerek kutsal
mekna ilikin teorisini daha sistematik hle getirmeye almaktadr. Bu yeni
varsaym unlardan ibarettir: 1) Dnyann merkezinde kutsal Da bulunmaktadr;
Gk ile Yeryz burada bulumaktadr; 2) her tapnak ya da saray ve bunlarn uzants
olarak her kutsal ehir ve her kraliyet kona bir kutsal Da ile zdeletirilerek her
biri merkez konumuna gelmektedir; 3) tapnak ya da kutsal ehirden Axis Mundi
(dnyann ekseni) getii iin bunlar Gk, Yeryz ve Cehennemin birletii nokta
olarak kabul edilmektedir.755 Kutsal mekn fenomenine ilikin teorisine son eklini
verdii Images et symboles adl eserinde Eliade, geleneksel toplumlarn kutksal mekn
fenomenine dair inanlarnn bir sistem oluturduu sonucuna varmakta ve bu
sisteme Dnya sistemi adn vermektedir. Bu sistemin umdelerini Eliade ksaca u
ekilde zetlemektedir: a) kutsal bir mekn alann homojenlii ierisinde bir kopuu
meydana getirmektedir; b) bu kopu bir menfez ile sembolize edilmektedir. Bu aklk
araclyla bir kozmik blgeden (Gkten Yeryzne ve tersi) dierine gei mmkn
750

Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 32 ; Mircea Eliade; Le sacr et le


profane, s. 36, 146.
751
Mircea Eliade; Religion australiennes, s. 63.
752
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 35-36.
753
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 62.
754
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 31-32.
755
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 316.

179

hle gelmektedir; c) Gk ile iletiim, hepsi de Axis Mundiye atfta bulunan (direk,
merdiven, da, aa, sarmaan vs.) bir takm imgelerle ifade edilmektedir; d) bu kozmik
eksen etrafnda Dnya uzanmaktadr. Dolaysyla bu eksen ortada, Yeryznn
gbeinde bulunmakta olup Dnyann merkezini temsil etmektedir.756
Yukarda zikredilen maddelerin sentezi olarak axis mundinin temsil ettii merkezin iki
temel ilevinin bulunduunu ortaya kt sylenebilir. Etrafndaki biimsiz alana bir
yap kazandran merkez, bir yandan gk ile iletiimi salamakta dier taraftan da bir
referans tekil ederek insanlarn yn bulmasna yaramaktadr.757
Kutsal meknn merkez hline gelmesiyle kutsal da ya da kozmik da arasndaki
iliki ilk bakta anlalmas zor gibi gelebilir. Ancak daha nce kutsal kavramn izah
ederken Eliaden insandaki aknlk duygusunu ykseklik dncesinin dourduu
ynndeki gr hatrlanrsa da ile kutsal arasndaki iliki daha rahat kurulabilir.
Da, ge daha yakn olduu iin ift ynl bir kutsalla sahip olmaktadr: bir yandan aknln
uzaysal sembolizmine katlmakta (yksek, dikey, yce vs); te yandan da atmosfer
hierofanilerinin en st dzeyde kendilerini gsterdikleri alandr ve bundan dolay da tanrlarn
meskenidir. Btn mitolojilerin Yunanistandaki Olympos dann bundan daha ok ya da daha az
nl bir varyant olan bir kutsal da vardr. Tm semavi tanrlarnn, ykseklerde kendilerine
tahsis edilen klt yerleri bulunmaktadr. Dalarn tad dini ve sembolik deerler ok fazladr.
Da, ou zaman gk ile yerin birletii yer dolaysyla da bir merkez, dnya Ekseninin getii
nokta, kutsallk dolu bir blge, eitli kozmik blgeler arasnda geilerin gereleebilecei yer
olarak kabul edilmektedir. Bylece Mezopotamya inanlarna gre, lkeler Da, gk ile yeri
birletirmektedir [] ve Hint mitolojisindeki Meru Da dnyann merkezinde bulunmaktadr;
zerinde kutup yldz parlamaktadr. Ural-Altay halklarnn da merkezi bir da vardr: zirvesinde
kutup yldz bulunan Sumbur, Sumur ya da Sumeru. [] ran inanlarna gre kutsal da
Haraberezaiti (Harburz) dnyann merkezinde bulunmaktadr ve ge baldr []. Edda adl
eserde Himingbjrg, adndan da anlalaca zere bir semavi dadr; burada gkkua
(Bifrst) gk kubbeye erimektedir. Benzer inanlar Finlalandiyallarda, Japonlarda vs.
bulunmaktadr.
Gk ile yerin birletii nokta olmas dolaysyla da, dnyann merkezinde yer almakta ve
byk bir olaslkla da dnyann en yksek noktasdr. Bu nedenle kutsal blgeler kutsal
yerler, tapnaklar, saraylar, kutsal ehirler- dalarla zdeletirilerek birer merkez hline
gelmektedir yani bunlar bysel bir biimde kozmik dan zirvesine dahil olmaktadrlar.758

Kutsal meknn temel niteliinin merkez olma zelliini Cosmologia i alchimie


babiloniana adl eserinde ele alan Eliade, merkez sembolizmi konusuna Trait adl
kitabnda Le Centre du Monde (Dnyann Merkezi) balkl bir alt blmde (s.
316319) ayrca incelemektedir. Trait ile ayn ylda piyasa kan Le mythe de lternel
retour adl kitabnn Le symbolisme du Centre (Merkez Sembolizmi) (s. 24-30)
756

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 38.


Mircea Eliade; Religion australiennes, s. 62
758
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 92-93.
757

180

balkl blmnde bu konu zerinde yeniden durulmaktadr. 1952de yaymlanan


Images et symboles adl eserinde Eliaden ayn balkla yani Symbolisme du
Centre759 (Merkez Sembolizmi) balkl birinci blmnde (s. 33-72) kutsal
mekn fenomeninin en nemli unsurlarndan birini oluturan merkez sembolizmini daha
geni bir biimde ele ald grlmektedir.
Images et symboles adl eserinde Eliade, kutsal meknlardaki merkezilik olgusu
konusunda genel bir kural sunmaktadr: Tapnaklarn Dnyann Merkezinde
bulunduu kabul edildii gibi profan mekn ierisinde yer alan her kutsal mekn yani
kutsaln dhil olduu her alan bir merkez olarak kabul edilmektedir. Bu tr meknlar
ina edilebilir.760 nk sabit bir noktay temsil eden merkez ya kefedilerek ya da
yanstlarak (projection) meydana gelmektedir.761 Bu ifade ile kutsal meknn insanlar
tarafndan seilemeyecei ynndeki daha nce belirtilen husus elikili grnmektedir.
Daha nce ifade ettiimiz gibi Eliade, kutsal meknn temel zelliinin bir merkez
oluturduu noktas zerinde durmakta ve bunun nedenini kozmolojik mitle ilikili
olarak izah etmektedir. Dnyann yaratl bir merkezde balad gibi insan da
dnyann merkezinde yaratlmtr.762 Kutsal, mutlak gereklikle edeer olduu iin
merkez de bylece mutlak gereklii temsil etmektedir.763 Ebedilie, lmszle
kavumak isteyen dindar insan kutsalla dorudan temas salayan merkeze mmkn
olduunca yaknlamaya ve bylece de selametini salamaya almaktadr.764 Dindar
insan, tanrlarnn yanbanda yaamay arzulamakta ve bunun iin abalamaktadr.765
Dinlerdeki hacc fenomenini de Eliade bu balamda izah etmektedir. Eliadea gre hacc
etmek ya da bir tapnaa girmek vs. merkeze ynlenmek anlamna gelmektedir.766
Nitekim daha nce belirtildii gibi hl gnmzde dnyann en nemli hacc
merkezlerinden kabul edilen Kuds ve Kabe gibi kutsal meknlar, arkaik zamanlardan
759

Eliade bu yazy svirenin Ascona ehrinde dzenlenen Eranos toplantsnda "Psychologie et histoire
des religions: propos du symbolisme du 'Centre'" balkl bir bildiri olarak sunmu ve daha nce
yaymlatmtr: Eranos-Jahrbuch, 19 (1950), s. 247-282.
760
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 65-66.
761
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 26, 35; Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes
culturelles, s. 32.
762
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 29; Mircea Eliade; Le mythe de
lternel retour, s. 29; Mircea Eliade; Images et symboles, s. 55.
763
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 30.
764
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 148-149; Mircea Eliade; Le mythe
de lternel retour, s. 31.
765
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 81.
766
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 139-140.

181

beri dnyann merkezi olarak kabul edilmitir.


Kabe, dnyann merkezi olarak kabul edilmekteydi. Kabe, yalnzca dnyann merkezi
olmakla kalmaz, Kabe'nin stnde gn merkezinde "Gn Kaps" bulunuyordu. Bu kap,
Kabe'nin gkten derken at deliktir ve bu delikten Yeryznn Gk ile iletiimi
gerekleebilmektedir. Buradan Axis Mundi (dnyann ekseni) gemektedir.767

Yine ayn ekilde nemli bir Budist hacc merkezi olan Barabudur tapna Kozmosun
bir imgesi olarak kabul edilmektedir. Zigguratlar gibi yapay bir da biiminde ina
edilen bu tapnan katlarna trmanarak dnyann merkezine yaklalmaktadr. Zira
kutsal meknlar kozmik dalarn zirvelerine benzetilmektedir. Kozmosun merkezinde
yer aldklarna inanld iin tapnak ya da kutsal ehir kozmik blgenin yani Gk,
Yeryz ve Cehennemin bulutuu noktay temsil etmektedir.768 Merkez sembolizminin
en yaygn rneklerinden biri evrenin ortasnda yer alan ve her dnyay da birbirine
balayan Kozmik Aatr.769 Eliade, 1951 ylnda yaymlanan Le chamanisme adl
eserinde birbiriyle iletiim hlinde olan kozmik blge tasavvurunun sadece
amanizme has bir fenomen olmadn ve bunun gk ile dorudan iletiimin mmkn
olduu inancyla ilgili evrensel bir inan olduunu bildirmektedir.770 Oysa ad geen
eserden sadece bir yl sonra yaymlanan Images et symboles adl eserinde Eliade,
merkezin bu blgenin kesitii noktay oluturmasnn kozmik blge
tasavvuruna sahip olan kltrler iin geerli olduuna dikkat ekmektedir.771
Eliadea gre bu kltrlerde yer alan btn kutsal meknlar bir hierofani
iermektedir.772 Yani bu meknlarda kutsaln tezahr ettiine, ortaya ktna
inanlmaktadr. Bylece kutsaln tezahr etmesiyle kutsal hle gelen meknn temel
nitelii merkez yani eksen hline gelerek kozmik blgeleri birbirine balamasdr.773
Dolaysyla kutsal hle gelen her mekn yani hierofani ve teofanilerin ve hatta herhangi
bir iaretin cereyan ettii her mekn bir merkez nitelii kazanmaktadr.774 Oturulmak
ya da hayati alan olarak kullanlmak amacyla iskn edilen her arazi ilk nce
kaostan kozmosa dntrlmektedir. Ritel araclyla bu araziye bir biim

767

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 197.


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 27.
769
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 55.
770
Mircea Eliade; Le chamanisme et les techniques archaques de lextase, s. 215.
771
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 50-51.
772
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 29.
773
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 25.
774
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 315; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 30.
768

182

verilerek gerek hle getirilmektedir.775 Ayn ekilde her mesken kutsallatrlarak iskn
edilmektedir. Bylece btn tapnaklar, meskenler, saraylar ve ehirlerin hepsi ortak bir
nokta zerinde yani Evrenin Merkezinde yer almaktadr.776
Daha nce de belirttiimiz gibi Eliaden inceleme alann yukarda bazlarnn adn
zikrettiimiz arkaik ve geleneksel toplumlar oluturmaktadr. Dolaysyla merkez
sembolizmini incelerken de Eliade verilerini bu tr toplumlardan almaktadr.777
Eliaden betimledii dnya ite bu tr toplumlarn dnyasdr. Bu tr toplumlar
dnyay bir mikrokozm eklinde telakki etmektedir. Her mikrokozmun bir merkezi
bulunmaktadr. Bu merkezde kutsal ya temel bir hierofani ya da dorudan tanrlarn
epifanileri eklinde tezahr etmektedir.778 Eliadea gre bu merkezler ok sayda
olabilmektedir. Btn kutsal meknlar arketipik kutsal meknn bir tekrarndan ibarettir.
Bundan dolay kutsal meknn yaps, tek bir merkez iinde snrsz sayda meknn bir
arada var olmasn mmkn klmaktadr.779
Eliaden kutsal meknn temel yapsna ilikin verdii bilgileri aadaki ekilde
sentezlemek mmkndr.

775

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 23.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 319.
777
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 500.
778
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 47, 49.
779
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 323-324.
776

183

KUTSAL

Kozmos

Kaos

Hierofani
Merkez
Kutsal Mekn
Profan Mekn

Axis Mundi
ekil 1.1. Meknn Kutsallama Sreci
Eliade, kutsal mekn fenomeniyle ilgili zmlemelerinin sonucunda u neticeye
varmaktadr: Kutsal meknlarn diyalektii cennet zlemini aa vurmaktadr.780
Bunun izahn ise Eliade kozmolojik mitte bulmaktadr. nk daha nce de
bahsedildii zere kozmolojik mitlere gre bidayette/balangta tanrsal ya da yartanrsal varlklar Yeryz zerinde faaliyetlerini icra ediyorlard. nsann tanrlarla
yeniden birlikte olmay ve ilk yaratld gibi saf ve gl bir dnyada yaamay
arzulamas nedeniyle kkenlerin zlemi dini bir zlemdir. Eliade, bu durumu,
balanglarn mkemmellii zlemi ve cennet zlemi ile de ifade etmektedir.781
Eliade, kutsal meknla Dnyann yaratld zaman yani balangtaki zaman temsil
eden mitik zaman arasnda ayrlmaz bir ban varlndan sz etmektedir. Her ne kadar
mekn ve zaman iki farkl boyutu temsil etseler de bunlarn kesitii bir nokta
bulunmaktadr. Kozmogonik mit zaman ve mekn birletirmektedir.782 Aslnda zaman
ve meknn bu ilikisi gnlk hayatta her insann yaad bir tecrbe trdr. Nitekim
Eliade da kendi hayatndan bir rnek sunarak meknn ve zamann nasl bir iliki
780

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 323.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 82; Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre
Manole, s. 570.
782
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 500.
781

184

ierisinde bulunduu hususuna aklk kazandrmaktadr. Eliade, Venedike her


gittiinde buraya ilk seyahat ettii zaman yeniden yaadn dile getirmektedir.
Dolaysyla mekn btn gemii kendinde barndrmakta ve insann o gemii yeniden
kefetmesini ya da dier bir ifadeyle o gemie yeniden dnmesini mmkn
klmaktadr. Bylece mekn insan yllar ncesine gtrerek ona gemie doru bir
yolculuk yaptrmaktadr.783 Dolaysyla burada meknn insann karsnda kaytsz
kald bir nesne deil, bilakis insana etki eden bir zne hline geldii grlmektedir.
Kutsal meknlarn hepsi bu nitelie sahipken Eliade, gnlk tecrbe dzeyinde dahi
meknn nitelik bakmndan farkl olan bu iki trn yaamann mmkn olduunu
bildirmektedir. Eliaden kkken girilmesi yasak olan salonlarna izinsiz girip apayr
bir tecrbe yaad konusuyla ilgili daha nce verdiimiz rnekte (bkz. nsann Bilin
Yapsnn bir Unsuru Olarak Din Duygusu balkl blm) benzer bir tecrbeyi bizzat
yaamtr. Nitelik bakmndan bambaka olan mekn kutsaldr.784 Mekn, sabit ve tek
dze grnse de aslnda grecelidir ve dolaysyla kiiye gre farkl anlamlar
tayabilmektedir. Yani mekn ve zellikle de kutsal mekn aslnda kendinden baka bir
eyi artrmak suretiyle sembolik bir nitelik kazanmaktadr. Dolaysyla kutsal
meknn, zamann sembolik ifadesi hline geldiini sylemek pekl mmkndr.
Meknn sembolik ve kutsal boyutuna ilikin yaad kiisel tecrbeler yannda Eliade
zamann farkl boyutlarna ilikin tecrbeler de yaamtr. Otobiyografik bir roman
zellii tayan Miyop bir Delikanlnn Roman785 adl eserinde Eliade, on alt
yandayken Kraliyet

Vakf Ktphanesinde

geirdii zamanla gnn dier

zamanlarnn birbirlerinden tamanen farkl olduunu ve tuhaf saatler diye


nitelendirdii ktphanede geirdii zamann sre ile ifade edilmeyeceini yazmaktadr.
Rickettse gre Eliade, ite bu tecrbeler sonucunda mekn gibi zamann da farkl
niteliksel dzeylere sahip olabiliceini senzinlemitir. Zamann farkl ritimlere ve farkl
trlere sahip olduunu kefeden Eliade, akp giden ve hafzada iz brakan gnlk
hayattaki zamanla ktphanede geirdii sresi olmayan/sresiz zaman arasnda yapt

783

Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 101.


Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 10.
785
Romence asl Romanul adolescentului miop balkl olan bu kitab Eliade 19221925 yllar arasnda
yazm ve Cuvntul, Viaa Literar ve Universul Literar adl dergi ve gazetelerde paralar hlinde
yaymlatmtr. Bu kitabn Franszca evirisi: Mircea Eliade; Le roman de l'adolescent myope, Actes Sud,
Arles 1992.
784

185

ayrm daha sonra profan zamanla kutsal zaman arasnda da yapt grlecektir.786
Zamann bu iki boyutu herkes tarafndan gnlk hayatta yaand iindir ki Eliade en
profan zihnin bile kutsal zaman, litrjik zaman anlayabilecei sonucuna sevk
etmitir. Bu konuda rnek olarak Eliade, tiyatro ve mzii vermektedir. Nasl ki litrjik
zaman, saatin ve takvimin gsterdii profan zamandan farkl ise bir tiyatro oyununda
sergilenen zaman da gnlk hayattaki zamann dna bir seyahattir. Ayn ekilde
mzik de insan farkl bir zaman boyutuna tayabilmektedir.787
Eliaden verdii bu rnekler onun metodolojik konumu hakknda ipucu vermektedir.
nk kutsal tecrbe ile profan tecrbe arasnda byle bir analojinin varlndan sz
ederek Eliade aslnda modern toplumlara ok uzakm gibi grnen kavram ve dnce
kalplarnn alglanmasnn ve kavranmasnn imknsz olmadn ima etmektedir.
1.4.2. Homo Religiosusun Tarih ve Zaman Tasavvuru
Homo religiosusun inan sisteminin evrenin mekn boyutunu alglayn belirledii
gibi ayn zamanda fiziki lemin dier boyutu olan zaman boyutunu da ayn ekilde
belirlemektedir. Tpk mekn telakkisi konusunda olduu gibi zaman konusunda da
Eliade modern a ile arkaik dnce arasndaki farklla srarla vurgu yapmaktadr.
nk Eliadea gre arkaik dnyay modern toplumlardan ayran temel noktalardan biri
de zaman karsndaki durutur.
Eliade, arkaik insann zaman telakkisine ilikin teorisini tek bir almada batan sona
incelememitir. Dier konularda olduu gibi bu konuyu da Eliade eitli din bilimi
incelemelerinde ele almtr. Dolaysyla bu konuda da Eliaden dncelerininin
sentezini oluturmak, aratrmacya dmektedir. Dier konularda olduu gibi Eliaden
bu konudaki dnceleri de Din Bilimi repertuarna kazandrd yeni kavramlarn
ortaya kmasyla paralel bir biimde gelimi ve doal olarak da zaman ierisinde
olgunlamtr.
1.4.2.1.

786
787

Arkaik Zihniyetin Yaps

Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 69.


Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 103.

186

Eliaden arkaik toplumlara ilikin dncelerini anlayabilmek asndan onun


antropolojik tasavvurlarn bilmek son derece nemlidir. Eliaden ilk kez Comentarii la
legenda Meterului Manole (1943) adl eserinde ortaya koyduu arkaik dnceye
ilikin teorisi daha sonraki almalarnn zerine dayand temel paradigmalardan
biridir. Bu kitapta Eliade, halk zihniyeti/toplumsal zihniyet (la mentalit populaire) ve
folklorik zihniyetin (la mentalit folklorique) ileyi tarzn ortaya koymaya
almaktadr. Eliadea gre toplumsal zihniyet ya da baka bir deyile arkaik bilin,
bireysel olaylarn gayri ahsi bir kategoriye dahil edildii lde yani tarihi
hakikiliini, tarihi ve bireysel zelliklerini yitirip bir arketip hline geldii lde
muhafaza etmektedir.788 Dier bir deyile halk bilinci/toplumsal bilin ne kronolojiye ne
tarihi olaylarn gerekliine ne de tarihi ahsiyetlerin hakikiliine ilgi duymaktadr.789
Eliade, dier geleneksel kltrler gibi zel ve bireysel olana deil, rnek modellere ve
paradigmatik olaylara ilgi duyan Hindistann Byk skender tarafndan igal
edilmesine ve bu fethin daha sonraki tarihini etkilemi olmasna ramen bu byk tarihi
ahsiyetin adn bile muhafaza etmediine dikkat ekmektedir.790 Bu konuda Eliaden
verdii dier bir rnek srail dini ile ilgilidir. srail dinindeki tarihi olaylar ve
ahsiyetler, paradigmatik kategorilere gre o derece ekillendirilmi ki ou zaman
bunlarn tarihi gerekliini tespit etmek mmkn deildir. Musa adndaki tarihi
ahsiyetin gereklii hususunda kuku duyulmasa da onun biyografisi bir trl
oluturulamamtr. Dier taraftan tarihi bir olay olarak bilinen Msrdan k hadisesi,
tm Yahudi halknn gn deil, sadece Musan banda bulunduu grubun
hicretinden ibaret olduu halde daha sonra btn srail kabileleri tarafndan
stlenilmitir. Eliaden burada dikkat ekmek istedii asl nokta Msrdan k
olaynn arkaik bir kurban riteli olan Paskalya ile ilikilendirilmi olmasdr. Kozmik
dindarla (ilkbahar bayram) ait bir ritel, tarihi bir hadisenin ans olarak
yorumlanmtr.791 Bu olay kozmik nitelikli yaplarn Yahudilik tarafndan kutsal tarihin
bir anna nasl dntrldn gstermekte, fakat ayn zamanda tarihi bir olayn
kategori hline dntrlerek ne ekilde paradigmatik bir nitelik kazandn da
788

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 41; Mircea Eliade; Le mythe de
lternel retour, s. 62-63. Eliaden tarih kavramndan kast bir sre olarak telakki edilen ve bir daha
dnmemek zere akp giden zamandr (Bkz. Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 341.).
Mantkl olarak byle bir tarih ierisinde vuku bulan bir hadise de bir daha tekrar etmemektedir ve
dolaysyla tektir, bireyseldir. Mitik olay ise bunun aksine arketipiktir.
789
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 212.
790
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 173.
791
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 190-191.

187

gstermektedir.
Eliade, Tarihi bir olayn ya da gerek bir ahsiyetin hatrasn toplumsal hafza neden
iki ya da yzyldan daha fazla koruyamamaktadr? diye sormakta ve hemen
akabinde de u cevab vermektedir:
nk onun [popler/toplumsal hafzann], bireysel eylemleri ve gerek kiilikleri
hatrlamas gtr. Toplumsal hafza baka yaplarla ilemektedir: olaylar yerine
kategoriler, tarihi ahsiyetler yerine arketipler. Tarihi ahsiyetler mitik modellerine
(kahramanlar vb.) benzetilmekte, tarihi olaylar ise mitik eylemler kategorisi (canavara kar
sava, dman kardelerin mcadelesi vs.) ile zdeletirilmektedir.792

Arketip hline gelen tarihi ahsiyetlere az nce zikredilen Musa dnda rnek olarak
Zerdt, Gautama Buda ya da sa vb. gibi kiiler gsterilebilir. Fakat Eliade bunlarn
yannda 1371 ila 1395 yllar arasnda Srbistan kral olarak hkmranlk sren Marko
Kraljevic veya Rodos valyelerinin byk efendisi olan Dieudonn de Gozon (13461353) gibi daha kk apta tarihi ahsiyetlerin de arketip hline geldiini
belirtmektedir.793 Tarihi bir ahsiyetin rnek bir kahramana ve tarihi hadisenin mitik bir
kategoriye dntrlmesi olgusunu Eliade arketip teorisi diye tanmlamaktadr.794
Kolektif/toplumsal hafzann bu karakteristiini Eliade, tarihi olmayan/tarih d
(anhistorique) ve hatta tarih kart (anti-historique) olarak nitelendirmektedir.795
Raffaele Pettazzoniye yazd 10 ubat 1949 tarihli mektupta Eliade, tarihi bakmdan
en fazla artlandrlm insanda bile arketipe yani tarih tesine (trans-historique) kar
bir eilim kefedince ve her dini eylemin insann tarihi amasna yardm ettiini tespit
edince ardn ifade etmektedir.796
Tarihi olay, arketip kategorisine dahil edildii zaman geridndrlemezlik nitelii
kaybolarak sonsuz sayda tekrar edilebilen bir ann gncellenmesi hline gelmektedir.797
Dolaysyla bir kez vuku bulan ve tekrar edilmesi mmkn olmayan tarihi olaylarn
aksine arketipik olay tekrar tekrar meydana getirilebilmektedir. Eliade, arkaik insann
btn tutumlarnda ve icra ettii btn ritellerin altnda yatan niyetin zaman
deersizletirmek olduu kanaatindedir. Eliadea gre arkaik insann dncesi u
792

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 39-40.


Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 317.
794
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 159.
795
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 59, 62, 103; Mircea Eliade; Trait dhistoire des
religions, s. 331. Eliadea gre dini hayat geneli itibariyle zaten tarih d bir nitelie sahiptir (Mircea
Eliade; Le chamanisme et les techniques archaques de lextase, s. 15.)
796
Natale Spineto (ed.); L'histoire des religions a-t-elle un sens? s. 200-201.
797
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 43-44.
793

188

ekildedir: Eer deer verilmezse zaman var olmaktan kar; stelik alglanabilir hle
geldiinde zaman (insanlarn gnahlarndan dolay yani insann arketipten
uzaklaarak srenin ierisine dtnde) yok edilebilir.798 Nitekim hl arketipler
leminde yaayan iptidai toplumlar, periyodik olarak dertlerinden ve gnahlarndan
kurtulduklarna inanmaktadrlar.799
Folklorik zihniyetin neden bu ekilde iledii konusunu Eliade, yle izah etmektedir:
Arkaik insann korkular gerek dlk, anlamszlk ve lmdr; o, varlnn en
derininde nihai ve mutlak gereklikten baka bir eyi arzulamamaktadr.800 Bu sonuca
Eliade, arkaik inanlar dikkatlice inceleyerek lm korkusu, lmszlk arzusu,
yaama ak gibi motiflerin hi durmadan tekrarlandn grdkten sonra vardn
ifade etmektedir.801 Dier taraftan Eliade, ad geen eserinde Rumen halk kltrnde
nemli bir yere sahip olan Manole usta efsanesini inceledii hlde arkaik zihniyetten
bahsetmesi onun Rumen halk inanlaryla arkaik kltrlerdeki inanlar arasnda ortak
bir kltrel mirasn varlna inandnn ak bir gstergesidir. Daha nce de ifade
edildii zere Hindistanda kald srede Eliade, bu ortak kltrel mirasn farkna
varmt. Nitekim Le mythe de lternel retour adl eserinde Eliade, Avrupa'da halk
katmanlarnn bilinci tarafndan gnmze dek srdrlen, tarihsel olaylarn
kategorilere, bireylerin arketiplere indirgenme srecinin arkaik ontolojiye uygun olarak
gerekletirildiini aka ifade etmektedir.802 Eliade, bu zaman tasavvurunun ve bu
zel antropolojinin Yahudilik ncesi btn insanln ortak miras olduu
kanaatindedir.803
Eliade, bylece arkaik dncenin temel karakteristiini lm ve yok olma korkusu
olarak belirlemekte ve arkaik dnceye ilikin btn teorisini bu temel zerine
oturtmaktadr. leride greceimiz tarihin deheti (la terreur de lhistoire) konusu da
Eliaden bu antropolojik tasavvuruyla yakndan alakaldr. Eliadea gre lm
korkusunun dourduu bu gereklik saplants nedeniyle arkaik insann yapt veya
dnd her ey ya tanrsal bir prototipin ya da kozmolojik bir davrann kopyas
olmakta ve her zaman ayn hedefi gtmektedir: geree katlmak, gerekliin tam
798

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 103.


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 91.
800
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 43.
801
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 43.
802
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 60.
803
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 15; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 94.
799

189

ortasnda bulunmak. Bundan dolay da arkaik insan iin nesneler tecrit edilmi, gerek
d ve geici birer obje olma durumundan syrlp metafizik prensiplerin taycs veya
amblemi hline geldikleri zaman bir anlam ifade etmektedirler.804 Bir modeli olan ve
nihai bir gereklie itirak eden Eliaden bahsettii bu metafizik prensipler, arketipler
olduuna gre arkaik insan da hayatn bu arketiplere uygun bir biimde
dzenlemektedir. Hatta Eliadea gre insan yaam aslnda hi durmadan hepsi de bir
bakma birer teofani olan ve birka arketipe indirgenebilecek olan balangtaki
davranlar dier bir ifade ile in illo tempore gerekleen birka mitik hadiseyi tekrar
etmekten ibarettir.805 nk yalnzca arkaik dnce perspektifinden in illo tempore
meydana gelen eyler gerektir.806 Bu dncesini Eliade, u ekilde de ifade
etmektedir: Dinsel bir yaraty (yani tanrsal bir biimi, ayini, miti, klt) oluturan
unsurlar ne kadar ok ve ne kadar eitli olursa olsunlar ifadeleri srekli olarak belli bir
arketipe dnme eilimindedir.807 Her tarihi motif, mmkn olduunca arketipine
yaklama eilimindedir. Yani tarih tarafndan artlandrlan her dini motif zaman ve
mekn koullarndan syrlarak yani tarihi kalntlarndan temizlenerek evrensel hle
gelme, arketipine kavuma eilimindedir.808 Arkaik insann yapt her ey, gereklie
dhil olan her ey kozmogoninin arketipine tekabl etmektedir.809 Tanrnn yapt
dnda gereklik yoktur. Dolaysyla insann gereklii elde edebilmek iin tanrnn
davranlarn tekrar etmekten baka aresi yoktur.810 Eliade, paradigmatik davranlarn
bu tekrarn orijinal bir ontolojinin ifadesi olarak grmektedir.811
Buraya kadar kutsal zaman konusunda anlatlanlar Eliaden bu konuyu fenomenolojik
yaklam gerei ezamanl/senkronik bir biimde ele aldn gryoruz. Daha sonra
ayrntlryla greceimiz zere Eliadea yneltilen nemli metodolojik eletirilerden
biri de dini fenomenleri incelerken tarihi sreci hesaba katmad eklindedir. Bu
eletirilere bir bakma cevap olarak Eliade, dinleri tarihi perspektiften yani diakronik
olarak ele alan ve tarih boyuncu ortaya kan btn dini sistemleri sentezleyerek din
804

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 43-44.


Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 120-121; Mircea Eliade; Le mythe
de lternel retour, s. 107; Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 333.
806
Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 50.
807
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 62.
808
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 159-160; Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 387388.
809
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 194.
810
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 24.
811
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 16.
805

190

tarihinin adeta bir zetini sunmaya alt ciltlik Histoire des croyances et des ides
religieuses adl eserinde devr zaman tasavvurunun oluum sreci hakkndaki
grlerini somut bir biimde ifade etmektedir.812
zellikle tarm ileri erevesindeki kozmik zaman tecrbesi, sonunda dairesel zaman ve
kozmik devre tasavvurunun hkim olmasna neden olmutur. Dnya ve insan varoluu
bitkisel hayat terimleriyle deerlendirildiklerine gre, kozmik devre de ayn ritmin sonsuz
tekrar olarak alglanmaktadr: doum, lm, yeniden doum. Vedalar sonras
Hindistan'nda, bu tasavvur birbiriyle uyumlu iki reti hlinde gelitirilecektir: sonsuza
kadar tekrar eden devreler (yuga) tasavvuru ve ruh g (tenash) tasavvuru. Dier yandan
dnyann periyodik olarak yenilenmesi etrafnda ekillenen arkaik dnceler yeniden ele
alnp yorumlanarak Yakn Dou'nun birok dini sistemi ierisine dhil edilmitir. ki bin
yl boyunca Yakn Douya ve Akdeniz dnyasna hkim olacak kozmolojilerin,
eskatolojilerin ve Mesihi inanlarn kkleri neolitik ada yaayan insanlarn
tasavvurlarna dayanmaktadr.813

Ziraatn kefini insanln din tarihinde bir dnm noktas hatta bir devrim olarak gren
Eliade, Yakn Dounun belirleyici rol olduuna inanmaktadr. Zira ziraat, neolitik
kltr ve nihayetinde ehir medeniyeti, Yakn Douda bulunan bir merkezden
yaylmtr.814 Ziraat ileri sonucunda insan kendi varoluu ile kozmik dzenin ileyii
ve zellikle de bitkisel hayatn devr biimde ileyii arasndaki analojileri kurmu ve
bu temel tasavvur neticesinde de zaman ve mekn telakkilerini gelitirmitir.
Sonbaharda sararp solan ve sonunda yok olan aalar, bitkiler, iekler ilkbaharda nasl
yeniden yeerip canlanyorsa, ay nasl hilalken byyp dolunay oluyor ve
kaybolduktan gn sonra tekrar ortaya kyorsa, gecenin sonunda gn nasl yeniden
douyor ve ktan sonra nasl ilkbahar oluyorsa insan varoluu da byle bir kaderi
paylayor olmaladr diye dnmtr bu a insan. Kozmik dzenle kendi var oluu
arasndaki benzerlikleri kefeden arkaik insan, lmn geici bir varlk tarz olduu ve
lmden sonra hayatn yeni ve sonsuz biimlerinin ortaya kaca kanaatine
varmtr.815 Bylece neolitik dnemde zaman kozmik dzenin yanstt devr ekilde
tasavvur edilmeye balanlmtr.
Yukardaki pasajdan net bir biimde ortaya kan dier bir husus da Eliaden arkaik
insan diye tabir ettii eyin aslnda ziraatn kefi sonucunda neolitik ada ortaya kan
tasavvurlara sahip insan prototipini oluturduu anlalmaktadr. Bu insan trn

812

Eliade, Histoire des croyances et des ides religieuses adl eserinin birinci cildinin Uzun Devrim:
Ziraatn Kefi: Mezolitik ve Neolitik balkl ikinci blmde (s. 40-67) incelemektedir.
813
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 54.
814
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 63.
815
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 281-282.

191

Eliade, iptidai veya arkaik insan diye de nitelendirmektedir. Bu insann temel


zellii mekn beer st varlklarla iletiimi mmkn klan kutsal bir merkeze sahip
bir alan ve zaman da kozmik zamana benzeterek devr ekilde yani ortaya kt ana
yeniden dnerek yenilendii, yeniden meydana geldii eklinde tasavvur etmesidir.
1.4.2.2.

Devr Zaman Tasavvurunda Mitin Rol

Eliaden bahsettii bu balangtaki davranlar insanlara nakleden eyler mitlerdir


zellikle de balang mitleri yani kozmogonik mitlerdir.816 Balangtaki bu zaman
yani dnyann yaratld an ifade etmek iin Eliade, jadis (eskiden), en ce temps-l
(ol vakit), alors (o zaman), au commencement (balangta/bidayette), au dbut
de lHistoire (Tarihin banda), le Grand Temps (Byk Zaman) gibi kavramlarn
yan sra, ska Latince in illo tempore, ab initium, ab inition, ab origine vs.
gibi terimleri de kullanmaktadr. Bylece Eliaden arkaik insann zaman tasavvurunu
da kozmogonik mite dayandrd aka grlmektedir. Nitekim Eliade, kozmogonik
zamann btn kutsal zamanlara rnek tekil ettii817 iin kutsal zaman tasavvurlarnn
anlalmasnda kozmogoninin vazgeilmez bir yere sahip olduunu dnmektedir.
Eliaden mitik zaman konusunudaki grlerinin de Van der Leeuwden etkilendii
anlalmaktadr. Trait dhistoire des religions balkl kitabnda Van der Leeuwun
Lhomme primitif et la religion adl eserinden yapt Rit, balangtaki bir zaman
diliminin tekrardr ve Balangtaki zaman btn zamanlara rnek tekil eder
eklindeki iki alnt Eliaden kutsal zamann ekillenmesindeki mitin roln ortaya
koymas iin gerekli teorik bilgiyi salamtr. Van der Leeuwun verdii bu bilgilerden
hareketle Eliade, mitik zamann iki temel niteliini ortaya koymaktadr: 1) Mitik zaman
tekrar edilebilir bir zellie sahiptir; 2) Tarihin dnda olsa da bu mitik zamann bir
balangc vardr. Bu da tanrnn dnyay yaratp dzene soktuu, uygarl getiren
kahramann ya da atann herhangi bir faaliyeti gsterdii bir ana tekabl etmektedir.818
Nasl ki modern insan kendini beeriyet tarihinin bir rn olarak gryorsa arkaik
toplumlarn insan da kendisinin mitik bir tarihin yani in illo tempore, zamann
balangcnda vuku bulan bir takm hadiseler sonucunda ierisinde bulunduu hle
816

Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 56.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 74.
818
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 332.
817

192

geldiine inanmaktadr. Bu bakmdan Eliade, arkaik toplumlardaki tarihin balangtaki


birka olayla snrl kald iin bir tr kapal tarih olduunu ifade etmektedir. Ancak
Eliade gnmzde tamamen kapal bir tarihe sahip herhangi bir iptidai topluluun artk
bulunmadn da eklemeyi ihmal etmemektedir. Zira her toplum ve her medeniyet
yabanc kltrel unsurlar benimseyerek kurumlarnn en azndan baz ynlerini
deitirmi ve bundan dolay da tarihi artlar tarafndan etkilenmi bulunmaktadr. Buna
ramen Eliade, modern toplumun aksine iptidai toplumlardaki btn bu yeniliklerin
insanst kaynakl birer ifa olarak kabul edildii ve dolaysyla da kutsallatrld
grndedir.819 Avustralya yerlilerini rnek gsteren Eliade, bunlarn hayatlarnda d
tesirlerin meydana getirdii deiikliklerin farknda olduunu; fakat bu etkileri tarihi
birer hadise olarak deil, mitik varlklarn mdaheleleri olarak algladklarn
bildirmektedir.820
In illo tempore yani balangtaki zamanda arketipler ilk kez meydana gelmitir. Arkaik
insan bu paradigmatik davranlar tekrar etmek suretiyle bir eylem ya da bir nesneye
gereklik kazandrmaktadr. Bu tekrar zmni olarak profan zamann, srenin ve tarihin
yok olmasn salamakta ve bylece de rnek davran yineleyen kii bu rnek
davrann ortaya kt mitik dneme intikal etmi olmaktadr. Ancak bu durum
sadece riteller veya beslenme, cinsi mnasebet, seremoniler, avlanma, sava, alma
vs. gibi nemli eylemler esnasnda vuku bulmaktadr. Arkaik insann yaamnn geriye
kalan ksm, profan zaman ierisinde, olu ierisinde gemekte ve bundan dolay da
anlamdan ve deerden yoksun bir hle brnmektedir.821
Modern toplumlarn aksine arkaik toplumlarda zaman ne homojen ne de tek dze bir
fenomen olarak alglanmaktadr.822 Zaman heterojen bir yap olarak grmeyen arkaik
dncedeki zaman telakkisinin temel karakteristii zaman iki farkl kategoriye
ayrmasdr: hierofanik/kutsal zaman ve profan zaman. Ritellerin icra edildii zaman,
ya bir ritel araclyla idrak edilen ya da bir arketipin tekrar ile gerekletirilen mitik
zaman ve kozmik ritimler kutsal zaman nitelii tamaktadr.823 Arketipi yani rnek
modeli olmayan olaylar bir deer kesbetmemektedir. nk bu tr olaylar gelip geii
819

Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 14-15.


Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 76.
821
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 50.
822
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 63.
823
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 336-327, 328; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s.
93.
820

193

bir karaktere sahiptir.824 Balangtaki mitik zamann bugne tanmas olarak idrak
edilen kutsal zaman, dngsel ynde ilerlemekte ve bu doas gerei de
geridndrlebilir bir nitelik arz etmektedir.825 Bu da mitik an ne kadar uzak olursa
olsun eriilemez olmad ve ritel araclyla yeniden meydana getirilebilecei
dncesine dayanmaktadr.826 Bylece devr zaman (temps cyclique) tasavvuruna sahip
olan arkaik toplumlarda her dini bayram ve her litrjik zaman mitik bir gemite,
bidayette gerekleen kutsal bir hadisenin gncel hle getirilmesinden ibarettir.
Bayrama itirak etmek, gnlk zamansal sreden kp bayramn yd ettii mitik
zamana dhil olmak anlamna gelmektedir.827 Her periyodik bayramda, bir nceki
yldaki ya da bir nceki yzyldaki bayramda tezahr eden ayn nitelikteki zaman
meydana gelmektedir. nk her bayram, o bayramn ilk kez ortaya kt an yani
mitik an temsil etmektedir. Dolaysyla kutsal zamann temel zelliklerinden biri de
tekrar edilebilir bir nitelie sahip olmasdr.828
Eliadea gre merkez sembolizminin herhangi bir tapna, saray ya da binay mitik
alann merkez noktasna tad gibi arkaik insann icra ettii her anlaml ve gerek
eylem yani arketipik davrann tekrar olan her eylem profan zaman ykmsz klarak
mitik zamanla ada olunmasn salamaktadr.829 Ayn ekilde arketipik bir davrann
tekrar sayesinde her an ve herkes tarafndan kutsal zaman elde edilebilmektedir.830
Dolaysyla arkaik ontoloji perspektifinden sz konusu olan zamann geriye
dndrlmesidir. Eliade, devr zaman tasavvuruna sahip olan arkaik kltrlerin tarihe
tahamml

edemedii

iin

onu

srekli

ilga

etme

abasnda

bulunduklarn

dnmektedir.831 Geen tarihi sreyi yok ederek yep yeni bir varolu balatma amacn
gden bu geriye dn dncesinin ok eitli balamlarda grnmesi Eliadea gre
bu dncenin beer zihnini srekli megul ettiinin bir kantdr.832 Eliade, arkaik
dncedeki devr zaman tasavvurunun aslnda bir soteriolojiyi, yani tarihi tahamml
824

Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 46.


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 107.
826
Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 54.
827
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 63; Mircea Eliade; Images et symboles, s. 94.
828
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 64 ; 94-95.
829
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 51.
830
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 333-334.
831
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 51, 67. R. Pettazzoninin La confessione dei peccati adl
eserine dayanarak en basit beeri toplumlarda bile tarihi hafzaya yani hibir arketipe dayanmayan ferdi
hadiselerin hatrasna tahamml edilemediini ifade etmektedir (Mircea Eliade; Le mythe de lternel
retour, s. 92).
832
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 122.
825

194

edilebilir hle getiren bir forml olduu eklindeki bu grn Le sacr et le profane
adl kitabnda veciz bir ifadeyle zetlemektedir: Tarihi hadiselerin profan sresini
(dure) mmkn klan ey, ebedi imdiki zamandr (ternel prsent).833
Ancak Eliade, arketiplerin srekli tekrar ve her seferinde balangtaki mitik zamana
yeniden dnme olgusunun arkaik insan hayata karamsar bakmaya deil tam aksine
insan varoluunun lm ve yok olmaktan kurtulduu inancna sevkettiine dikkat
ekmektedir. Hatta Eliade, tekrarn her ne kadar paradoksal grnse de arkaik insan iin
yaratc bir yne sahip olduunu bildirmektedir. rnek bir davrann her tekrar
sonucunda yeni bir ey varlk kazanmaktadr. nk tekrar edilen bu davranlar,
tanrlar ya da yar tanrlar tarafndan icra edildii iin birer yaratma eylemini
oluturmaktadr. Yaratmak, bir eyi var etmek yani ona gereklik kazandrmak anlamna
geldii iin yaratma eylemlerini/arketipleri tekrar etmek de kanlmaz olarak yaratc
bir eylemi meydana getirmekte yani o eylemi gereklik boyutuna tayarak onu anlaml
hle getirmektedir. Dolaysyla bu tekrarn bir anlam vardr.834 Fakat Eliade, tekrar
etme olgusunun dini ierii boaltld zaman kanlmaz olarak ktmser bir dnya
grne sevk ettiine de dikkat edilmesi gerektiini belirtmektedir. Balangtaki bir
durumu yeniden elde etmenin bir arac olmaktan kt zaman yani kutsal nitelii
kaybolduu anda devr zaman dncesi sonsuz defa kendi etrafnda dnen ve sonsuza
dek tekrar eden bir daire eklinde telakki edilmekte ve bundan dolay da insan dehete
drmektedir. Bu duruma rnek olarak Eliade, kozmik devreler dokrininin yer ald
Hint dinlerini gstermektedir.835
1.4.2.3.

Ritel

Eliade, geleneksel toplumlarda bilinli ve kastl olarak zamann srekli ortadan


kaldrlmaya alldn bildirmektedir. Kozmogoniyi bir bakma gncel hle getiren
bir dizi ritel araclyla mazi silinmekte ve Zaman yeniden olumaktadr.836 Bylece
hlihazrdaki zamanla yani imdiki zamanla mitik zaman arasndaki kpry ritel
kurmaktadr. Zira ritel, insan balangtaki mitik dneme, balangtaki zamana

833

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 79.


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 108.
835
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 95; Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 85-86.
836
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 74-75.
834

195

tamakta ve hayal dnemi ile ada hle getirmektedir.837


Geleneksel insana gre bir arketipik modelin taklit edilmesi, o arketipin ilk kez ortaya
kt mitik ann yeniden gncel hle getirilmesidir. Dolasysyla, ne periyodik ne de
kolektif olan bu trenler de profan zamann, srenin akn durdurmakta ve bu trenleri
yapanlar mitik zamana in illo temporeye nakletmektedir. Btn ritellerin tanrsal bir
arketipi taklit ettiini daha nce grmtk.838

Eliadea gre her rit, in illo tempore, bidayette yani tarihin balangcnda gerekleen
arketipik bir davrann tekrarndan ibarettir. Tekrar araclyla rit, arketipi ile
rtmekte, profan zaman ilga olmaktadr.839 Baka bir yerde her ritel in illo tempore
gerekleen balangtaki bir davrann tekarndan ibarettir840 ifadesinden Eliaden rit
ile riteli eanlaml olarak kulland anlalmaktadr. Ritin icra edildii zaman, nitelik
bakmndan profan zamandan farkldr yani profan zaman gibi akp gitmemekte ve hep
ayn kalmaktadr.841 Bylece ritelin gerekletii zaman hep ayn zaman yani bu
ritelin ilk kez icra edildii an, yani mitik zaman temsil etmektedir.842 Bundan dolay
da rit/ritel, geen profan zaman yok ederek arkaik insan ritelin tanrsal varlklar
tarafndan tesis edildii in illo temporeye yani mitik zamana tamaktadr.843
Ritler, tanrlar ya da atalar tarafndan ortaya konulduuna inanld iin her ritelin
tanrsal bir modeli yani bir arketipi vardr.844 Ritin tekrar edildii her seferde tanrnn ya
da atann zamann balangcnda yani mitik bir zamanda sergiledii arketipik davran
taklit edilmektedir.845
Arkaik toplumlarn, Hint dinlerinin ve Asyann kadim kavimlerinin devr bir zaman
tasavvuruna sahip olduu biliniyordu. Dolaysyla Eliaden bu konuda anlattklar ok
orijinal gelmeyebilir. Ancak Eliade, bu kutsal zaman tasavvuru konusundaki katksnn
bu tasavvurun altnda yatan asl niyeti kefetmesi olduunu dnmektedir. Zira
Eliadea gre devr zaman tasavvuru, insann sreye direnme ve onu reddetme arsuzunu

837

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 36; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 63; Mircea
Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 110.
838
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 93.
839
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 40.
840
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 271.
841
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 24.
842
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 24; Mircea Eliade; Trait dhistoire
des religions, s. 329.
843
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 331; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 71;
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 31.
844
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 34.
845
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 331.

196

yanstmaktadr.846

Bu

tasavvur

insan

yukarda

bahsedilen

korkularndan

kurtarmaktadr.
Ritel, profan Zaman ilga ederek mitteki kutsal Zaman geri getirmektedir. Tanrlarn in
illo tempore gerekletirdikleri kahramanlklarla ada olunmaktadr. Zamann geri
dndrlemezliine kar bakaldrmak insann gereklii ina etmesine yardmc
olmakta ve dier taraftan da onu l Zamann yknden kurtarmakta ve ona maziyi ortadan
kaldrarak yeni bir hayat balayabilecei ve dnyasn yeniden yaratabilecei teminatn
vermektedir.847

Eliade, arkaik toplumlarn devr zaman tasavvurunun aslnda bir soteriolojiyi ifade
ettiini ima etmektedir. Bu tasavvur homo religiosusu korkularndan ve zellikle de
lm ve yok olma korkusundan yani nihilizmden kurtararak hayat yaanabilir ve
hayattaki skntlar tahamml edilebilir hle getirmektedir.
Eliade, btn ritellerin altnda yatan temel ideolojinin aslnda insann tarihi ilga
ederek, tarihi an aarak balangtaki hle yeniden kavumak ve bylece de yenilenmi
yani yeniden domu gibi olma arzusunu ifade ettii dncesindedir.848 Eliade, zaman
iptal ederek periyodik olarak yenilenme ihtiyacn dier bir deyile dnyay yeniden
yaratmak zere ritel araclyla yok etme ihtiyacn btn arkaik ve geleneksel
toplumlarn ortaklaa paylatklar temel bir husus olarak grmektedir.849 Eliadea gre
yenilenmeye ilikin btn aralar ayn amac gtmektedir: Kozmogonik eylemin tekrar
ile gemi zaman yok etmek, srekli in illo temporeye dnerek tarihi ilga etmek.850
Geleneksel toplumlardaki insann bu tutumu, onun gemii yok ederek bu gemiten
kurtulmak iin periyodik olarak zaman askya alp tarihin seyrini tersine evirerek in
illo tempore yani balangtaki o zamana dnp yeniden doma, yeniden balama ve
yenilenme mit ve inancn yanstmaktadr.851 Kutsal zaman tasavvurunun ritellerde ne
ekilde ortaya ktn gstermek bakmndan Eliade, farkl kltrel ortamlara ve farkl
tarihi dnemlere ait inan sistemlerinden rnekler vermektedir. Ritel-zaman ilikisine
rnek olmas bakmndan u birka rnek zerinde durmak yararl olacaktr.

846

Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 51, dip. 1.


Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 175.
848
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 283; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 34.
849
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 103; Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 29-30;
Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 133; Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 215,
219.
850
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 98; Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s.
340.
851
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 285.
847

197

1.4.2.3.1.

Bayramlar ve Yeni Yl Bayram

Daha nce belirtildii zere tek dze bir zaman telakkisine sahip olan modern insann
tersine dindar insan, profan ve kutsal olmak zere iki tr zaman tanmaktadr. Bunlardan
birincisi yani profan zaman geici bir sreyi oluturmaktadr. kincisi yani kutsal zaman
ise homo religiosus nazarnda kutsal takvimi meydana getiren bayramlar esnasnda
periyodik olarak elde edilebilen nitelikte bir ebediyetler dizgesini (une suite
dternits)852 oluturmaktadr. Bu tasavvurun kkeni de Eliadea gre kozmogonik
mite ilikin inanlara dayanmaktadr. Dnyann yaratl en byk ilahi eser olduu
iin bu olayn kutlanmas birok dinde nemli bir rol oynamaktadr. Bu dinlerde yeni
yln ilk gnnn, yaratln ilk gnne tekabl ettiine inanlmaktadr.853 Bylece her
yeni yl zamann balangcna yeniden dnmek yani kozmogoniyi tekrar etmek
anlamna gelmektedir.854 Bundan dolay da yeni yln banda icra edilen seremoniler
yaratln yani kozmogoninin bir tekrarn temsil etmektedir. Bu tasavvura gre
dnyann her yeni ylda yenilenmesi, yani yeniden domas gerekmektedir.855 Zira
zamann akp gitmesiyle birlikte bidayetten uzaklalmakta, bu saflk bozulmakta,
zaman kanununa tabi olan her ey eskimekte, kirlenmekte, ypranmakta ve sonunda da
yok olmakta ve nihayetinde de balangtaki mkemmellik kaybedilmektedir.856 Ancak
dairesel ekilde tasavvur edilen yl dncesi bu durumu bertaraf edebilecek cevab
852

Bu kavram Eliade, Henri Hubertin 1905 ylnda yaymlanan Etude sommaire de la reprsentation du
temps dans la religion et la magie (Din ve Bydeki Zaman Tasavvuruna Dair Ksa bir nceleme)
balkl makalesinden alarak olduu gibi aktarmaktadr. Eliadea gre dini bayramlar, inananlar
ierisinde bulunduklar profan zamandan yani profan, bireysel ve kiileraras olaylarn toplamndan
oluan bir zamandan kartarak bidayette gerekleen kutsal olayn mitik zamanna kavuturmaktadr.
Balangtaki bu zaman profan zamann tersine akp gitmemekte hep ayn kalmakta ve bayramlarn
periyodik olarak tekrar edilmesiyle sonsuz sayda yeniden elde edilebilmektedir. Eliade, yukardaki
kavram kutsal zamann bu ynne vurgu yapmak iin kullanmaktadr. Bkz. Mircea Eliade; Le sacr et le
profane, s. 79. Zaman konusunu sosyolojik adan ilk kez ele alan Hubertin ad geen makalesi daha
sonra Marcel Mauss ile birlikte yaptklar ve 1899da Anne sociologiquede (tome II, s. 29- 138)
yaymlanan Essai sur la nature et la fonction du sacrifice (s. 1-130) balkl uzun makale ile Maussun
1904 ylnda yaymlanan Lorigine des pouvoirs magiques dans les socits australiennes. tude
analytique et critique de documents ethnographiques (s. 131-187) balkl almasnn da yer ald
Mlanges dhistoire des religions (Alcan, Paris 1909) adl eserde (s. 189-229) yeniden yaymlanmtr.
Bu esere dayanarak kutsal zamann ebedilik niteliini Eliade Trait dhistoire des religions adl eserinde
(s. 332, 334) yanllkla Maussa atfetmektedir. Oysa zaman tasavvuruna ilikin bu kitaptaki blm Henri
Huberte aittir. Hubertin bu almas hakknda daha fazla bilgi iin bkz. Francois-A Isambert; Henri
Hubert et la sociologie du temps, Revue Franaise de Sociologie, Vol. 20, No. 1 (Jan. - Mar., 1979), s.
183-204. Ancak Eliade bu yanlnn farkna varm olsa gerek ki Le sacr et le profane adl eserinde (s.
79) bu konudan bahsederken her iki yazarn da adn zikretmektedir.
853
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 93.
854
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 69.
855
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 283.
856
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 70.

198

sunmaktadr. Tanrlarn in illo tempore sergiledikleri davranlar riteller araclyla


tekrar etmek suretiyle dnyann ilk kez meydana geldii an geri getirmek, dnyay
tekrar o ilk hline sokmak anlamna gelmektedir.857 Bylece yenilenen dnya,
balangtaki mitik zamanda yani yaratln vuku bulduu zamanda olduu gibi
saflna yeniden kavumaktadr. Balangca, kkene (ad originem) yeniden dnme
olgusunu ifade etmek iin Eliade ilk kez Initiation, rites, socits secrtes858 adl
kitabnda regressus ad uterum (ana rahmine geri dn) kavramn kullanmakta ve
bylece de bu olguyu doum hadisesine benzetmektedir.859 Bylece Eliade, balangca
dnmeyi insan hayatnn balad yer olan ana rahmine yeniden dnmeye
benzetmektedir. Buna paralel olarak sembolik bir biimde kozmogoniye yani dnyann
yaratlna itirak eden bireyin ve toplumun bir yl boyunca iledii gnah ve hatalar da
yaklarak yok olmakta ve bylece birey de anasndan doduu ilk gn gibi saf ve
gnahsz bir hle gelmektedir.860 Yeni yl bayramlarnn yanstt dier bir beeri
karakteristik ise, arkaik insann tarih d bir varoluu elde etme yani btnyle kutsal
olan bir zamanda yaama arzusudur. Bunun iin de zamann btnyle yenilenmesi yani
srenin ebediyete dnmesi gerekmektedir.861
Grld zere dini bayram balangtaki mitik bir olayn, aktrleri tanrlar veya yartanrsal varlklar olan kutsal bir tarihin sadece yd edilmesi deil, onun yeniden
gncel hle getirilmesi, yani yenilenmesidir.862 Bu kutsal tarih, mitlerde anlatld
iin bayrama katlanlar, tanrlarn ve yar-tanrsal varlklarn adalar hline
geldiklerine inanmaktadrlar. Bylece bayram ritelleri, inananlar sembolik olarak
bidayete yani balang zamanna nakletmektedir. Sonuta dindar insan, profan sreden
karak sabit ve ebedi nitelikli kutsal zamana dhil olmaktadr.863 Dolaysyla dindar

857

Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 17.


Naissances mystiques. Essai sur quelques types dinitiation (Gallimard, Paris 1959) bal altnda
yaymlanan bu kitap, Eliaden 1956 ylnda Chicago niversitesinde dzenlenen Haskell Konferanslar
erevesinde sunduu Patterns of Initiation konulu konferanslara dayanmaktadr. kinci baskda kitap
yeni bir balkla yaymlanmtr: Initiation, rites, socits secrtes. W. R. Trask tarafndan ngilizceye
evrilen bu kitabn, orijinal Franszca versiyonundan nce yaymlanm olmas dikkat ekicidir: Birth and
Rebirth. The Religious Meaning of Initiation in Human Culture (Harper-Harvill, New York - London
1958). Kitabn ngilizce evirisi daha sonra u balk altnda yeniden yaymlanmtr: Rites and symbols
of Initiation. The Mysteries of Birth and Rebirth, Harper Torchbooks, New York 1965.
859
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 123.
860
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 69; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 72.
861
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 337.
862
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 73.
863
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 93-94.
858

199

insan her bayramn balangtaki zamanda cereyan ettiine inanmaktadr.864


Eliadea gre yeni yl bayram gibi btn yenilenme seremonileri, btn bayram
ritelleri de bidayette vaz edilen arketiplerin taklit edilmesinden ibarettir.865 Ritel, tarih
ve zaman ortadan kaldrmaktadr. Homo religiosusa gre ritel doas gerei in illo
tempore gerekleen rnek bir riteli tekrar ettii gibi ayn zamanda bu arketip ritelin
cereyan ettii o mitik anda vuku bulmaktadr.866
Yeni yl seremonileri araclyla zaman ve tarihin ortadan kaldrlmasnn nedenini
Eliade, felsefi bir yorumla izah etmeye almaktadr. Eliadea gre bu durum, insann
yaratlla birlikte ortaya kan blnmlk hlinden nceki klli varl yeniden elde
etme abasnn bir ifadesidir. Zamann durduunu anlatan mitlerin eitli biimlerde
gnmze kadar varln srdrmesini Eliade, bu mitik ana yeniden dhil olma
arzusunun derin bir manevi ihtiyac yanstmasnn bir delili olduunu dnmektedir.
rnek olarak Eliade, Helen dncesinden Yahudi inan sistemine varncaya kadar
birok inan sisteminde ebedi dn ve zamann ilk duruma yeniden getirilmesi
fikrinin nemli bir yer igal ettiini birdirmektedir. Son tahlilde Eliade, bu dairesel
zaman ve ebedi dn dncesini antropolojik bir tasavvurla ilikilendirmektedir.
Eliadea gre olu (devenir) dncesi insan dehete srkledii iin ebedi dn
mitinde zaman srekli olarak getii yerden bir daha geerek olu hlinden
kurtulmaktadr.867 Zamann sabit ve statik bir ekle brnmesiyle birlikte ebedi
dn, ebedi hlihazr durumunu dourmakta ve bu da insan iinde bulunduu
dehetten kurtarmaktadr. Burada yine dngsel zaman tasavvurunun ve zaman ile olu
dncelerinden temizlenmi bir ontolojiyi yanstan bu ebedi dn868 fikrinin arkaik
dncedeki soteriolojik ilevi net bir biimde ortaya kmaktadr. Eliaden asl vurgu
yapmak istedii nokta da zaten burasdr.
Eliadea gre kendini periyodik olarak yenileyen bir kozmos dncesini yanstan yeni
yl ritelleri dier taraftan da baka bir tasavvuru yanstmaktadr: Kayp cennetin
muhayyel imgesinin dourduu balangtaki mkemmellik fikri yani imdiki
insanlk durumundan nce var olan bir saadet devri bulunduu ynndeki inan.
864

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 77.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 78; Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 284.
866
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 284.
867
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 284-285.
868
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 107.
865

200

Dolaysyla mkemmelliin balangta bulunduu dncesinin ok eski ve ok yaygn


olduunu bildiren Eliade, yeni yl ritelinin ayn anda iki ilevi yerine getirmi
olduunu dnmektedir: 1) Kozmik yenilenmeyi salamak; 2) balangtaki saadetin
yeniden elde edilebilecei midini vermek.869
Kutsal zamana ilikin bu teoriyi Eliade, hem mitik zamann gncelletirilmesinden yani
gnmze tanmasndan hem de inanan kiinin mitin gerekletii o ilk ana tandn
ifade etmek suretiyle konuyu karmak bir hle sokmaktadr. Yani sz konusu olan
insann balangtaki zamana kavumas m, yoksa balangtaki zamann insann
yaad hlihazrdaki zamana gelmesi mi? Dier birok konu gibi bu meseleyi de
Eliaden mulkta brakt grlmektedir.
1.4.2.3.2.

Kurban Riteli

Eliadea gre her kurban riteli ab origine yani zamann balangcnda bir tanr
tarafndan icra edilen ilk kurban tam tamna yeniden meydana getirmekle kalmamakta,
ayn zamanda o balangtaki mitik an iinde vuku bulmaktadr. Baka bir deyile, her
kurban riteli ilk kurban tekrarlamaktadr. Ritin profan zaman ve sreyi askya
almasyla tm kurbanlar balangtaki ayn mitik anda icra edilmektedir.870 Kurban eden
kii de arketipik kurban olayn tekrar etmesi dolaysyla lmllerin/fanilerin profan
dnyasndan ayrlarak lmszlerin tanrsal dnyasna intikal etmektedir.871
Eliaden kurban ritelini kapsaml bir biimde inceledii ilk almas Comentarii la
legenda Meterului Manole (1943) adl kitabdr. Bu kitapta sz konusu edilen Manole
ustann Arge manastrn ina etmesi iin eini kurban etmesidir. Balkanlarda yaygn
olan ve birok versiyonu bulunan bu efsanenin Eliadea gre dierlerinden ok daha
stn olan Romence versiyonu ksaca u ekildedir:872 Manole usta ve i arkadalar
Arge manastrn ina etmek zere ie balarlar. Fakat gndz rdkleri duvar ertesi
gn yklr. Duvar tekrar rlr, ama ertesi gn yine yklr ve bu olay gnlerce tekrar
eder. lerin ilerlemediini gren voyvoda kzar ve btn ustalar diri diri duvarn
ierisine gmmekle tehdit eder. zgn ve dnceli bir vaziyette yatan Manole usta bir
869

Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 70-1. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s.
229.
870
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 49.
871
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 50.
872
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 60.

201

rya grr. Bu ryada eer kendilerine yemek getirmeye gelen ilk kadn duvarn iine
gmmezlerse duvarn yine yklaca bildirilir. Ertesi gn ustalara ilk yemek getiren tam
da Manole ustann hanm olmasn m? Manole usta tm isteksizlii ve zntsne
ramen hanmn diri diri duvara gmmek durumunda kalr ve bundan sonra da artk
duvar bir daha yklmaz. Bu efsaneye dayanarak Eliade, aslnda balangta ina edilen
yaplarn ya da imal edilen nesnelerin ayakta kalabilmesi iin insanlarn kurban edildii
fakat daha sonra insan kurbanlarnn yerini hayvan kurbanlarnn ald sonucuna
varmaktadr.873
Eliade, bu fenomeni de kozmogoni ile ilikili olarak izah etmektedir. Eliadea gre
kurbann bu ekilde icra edilmesi dnya yaratlrken yaplan kurbana benzetilmesinden
dolaydr. Bu tr kurbann amac tanrsal bir modele uyarak, balangtaki yaratl
eylemini tekrar etmek suretiyle canlandrmaktr. Dolaysyla canlandrmann
balangtaki arketipi ne ise ayn sonuca varmak iin ayn eylemi yapmak
gerekecektir.874 Kutsal olduu iin gerek olan balangtaki bu tanrsal eylem, kurban
eden kiiyi teofaninin gerekletii balangtaki mekn ve zamana tamaktadr.
Yaptklarna gereklik kazandrabilmek iin insan, gerek olan yani kutsal olan bir
modele uymaldr.875
Trait dhistoire des religions balkl kitabnda kurban fenomenini yeniden ele alan
Eliade, bu kez kurban fenomenini tarm ve bereket kltleri erevesinde incelemekte
ve zellikle de insan kurban zerinde durmaktadr. Avrupa folklorunda ziraatla ilgili
inan ve pratiklerden rnekler verdikten sonra Eliade, u sonuca varmaktadr:
Gerek bir insan kurbann ieren ritel bir senaryonun kalntlaryla kar karya
olduumuz muhtemeldir. [] Tm bu tarmsal seremonilerin dnyann byk bir ksmna
baz merkezlerden (Msr, Suriye, Mezopotamya) yaylm olmas ve pek ok halkn bu ilk
senaryolarn yalnzca birka krntsn benimsemi olmas muhtemeldir.876

Bu tezini desteklemek zere szn ettii insan kurban fenomeninin aslnda daha
yaygn ve hatta evrensel olduunu gstermek amacyla Eliade, Kuzey ve Orta
Amerikann baz halklarnda, Afrika'nn baz blgelerinde, Pasifik adalarnn bazsnda
ve Hindistan'daki Dravid halklarnn birounda hasat dnemlerinde insan kurban

873

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 99.


Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 106-107.
875
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 164-165.
876
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 289-290.
874

202

edildiine dair delillerin bulunduunu ifade etmektedir.877


Kurban, bidayette gerekleen kozmogonik bir eylemin tekrar olduu ynndeki
varsaymn Eliade, burada da yinelemektedir.
Bu insan kurbanlarnn anlam, kutsaln glerinin mevsimlik olarak yenilenmesine ilikin
arkaik teoride aranmaldr. Bir gcn yenilenmesini amalayan her rit ya da dramatik
senaryo ab initio meydana gelen kozmogonik trden ilk eylemin bir tekrardr. Yenilenme
kurban, yaratln ritel araclyla tekrar edilmesinden ibarettir. Kozmogonik mit,
bedeninden dnyalarn meydana geldii, otlarn bittii vs. balangtaki bir devin ritel
(yani iddetli) lmn iermektedir. zellikle, tahllarn ve bitkilerin kkeni bu tr bir
kurbanla ilikilendirilmitir [] otlar, buday, asma vs. in illo tempore yani "balangta"
ritelle kurban edilen mitolojik bir yaratn etinden ve kanndan bitmitir. Aslnda, hasatta
tezahr eden gcn yenilenmesi iin insan kurban etmek, tohumlara hayat veren yaratl
eyleminin tekrarn amalamaktadr. Ritel, yaratl yeniden meydana getirmektedir;
bitkilerde etkin olan g, zamann durmas ve balangtaki kozmogonik btnlk anna
geri dnle yenilenmektedir. Kurbann paralanan bedeni, balangtaki mitik varln
ritelle paralanmasyla tohumlara can veren bedenine tekabl etmektedir.
Bunun, hasadn glendirilmesi ve oaltlmas amacyla gerekletirilen her insan ya da
hayvan kurbannn kkeninde bulunan ideal senaryo olduu sylenebilir. Bunun basite en
ak ve en somut anlam, hasatlarda ortaya kan kutsal gcn yenilenmesidir.878

Grld zere Eliade, kurban da kozmogonik mitle ilikilendirerek bu eylemin


arketipik bir zellie sahip olduunu ifade etmektedir.
1.4.2.3.3.

na Ritelleri

Eliade, Manole usta efsanesinde anlatlan ina riteli gibi ok farkl dnem ve kltrlere
ait ina ritellerinin bir arketipe indirgenebileceini ifade etmektedir: Bir ruh
verilmedii srece hibir ey ayakta kalamaz.879 Eliadea gre arkaik ina ritellerinin
altnda yatan canl bir varlk kurban edilmesiyle canlanmazsa hibireyin ayakta
kalamayaca ynndeki tasavvur, kozmolojik mitle ilikilidir. Kozmogoni yani
dnyann yaratld esnada tanr her yaratln bir kurban kozmik devin iddetli
lm- gerektirdiini gstermitir. Bir eyin canl olabilmesi iin ona bir ruh aktarmak
gerekmekte bu da kurban araclyla gereklemektedir.880 Eliade, ina ritellerinin
dayand kozmogonik ve antropogonik mitlerin bir sentezini sunmaktadr:
1. Yce tanr ya da tanrlar kozmosu bir devi (Purusah, Ymir) ya da bir deniz canavarn
(Tiamat) kurban ederek yarattlar.
877

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 290.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 292-293.
879
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 38.
880
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 93, 173.
878

203

2. O zamanda vuku bulan ritel lm, kozmosu canlandrd, ona can ve ruh verdii iin
kozmos meydana gelmitir.
3. Bu canlandrma, sadece kozmosa devin ruhunu ve cann nakletmekten ibaret olmayp
ncelikle eitli varlk biimleri ierisinde devin hayatnn uzamasn mmkn klan
kurbann bysnden kaynaklanmaktadr.
4. Antropokozmosu bilmeyip sadece balangtaki deniz canavarna yer veren geleneklerde
(rnein Mezopotamyada) insan bir tanrnn (Kingu) kurban edilmesi ya da bir yce
tanrnn (Marduk) kendini kurban etmesi sonucunda yaratlmaktadr.
5. Baka bir hayat kurban ederek hayat ve ruh verilmezse hibir ey kalc olamaz.
6. Henz btn imkanlarn tketmemi ve kaderini henz gerekletirmemi bir hayatn
akn kestii iin yalnzca ritel lm (iddetli lm) yaratcdr. Gerekten ritel lm
(ve bunun uzants olarak anlaml olmas artyla yani bir kaza deil de bir kurban olmas
artyla her iddetli lm) hayat nakletmenin tesinde meydana getirdii yeni yaratln
devamn temin eden bir g meydana getirmektedir.881

Eliade, bu mitolojik tasavvuru genelletirerek btn ina ritelleri iin geerli


grmektedir. Eliadea gre ehrin, bir evin, bir kilisenin, bir tapnan, bir kprnn vs.
inas esnasnda icra edilen kurban riteli dnyann meydana gelmesi iin in illo
tempore icra edilen ilk kurbann taklidinden baka bir ey deildir.882 Bu dncesine
yneltilebilecek

itirazlar

bertaraf

etmek

zere

Eliade,

savunmasn

batan

hazrlamaktadr.
Her inaat, balangtaki an yani hibir tarih izi tamayan bir hlihazrn btnln
yeniden meydana getirme eiliminde olduu iin bir mutlak balangtr. Elbette,
gnmzdeki ina ritelleri byk lde kalntlardan ibarettir ve bunlar icra edenlerin
bilincinde ne lde bir tecrbenin tekabl ettiini belirtmek gtr. Ama bu rasyonalist
itiraz dikkate alnmayacak kadar nemsizdir. nemli olan insann her ne trden olursa
olsun inaatlarnda kozmogoniyi yeniden meydana getirme ihtiyacn hissetmi olmas, bu
yeniden meydana getirmenin onu dnyann balangcnn mitik an ile ada duruma
getirmesi ve kendini yenilemek iin o ana olabildiince sk dnme ihtiyacn hissetmi
olmasdr. Modern dnyada hl inaat ritellerini devam ettirenlerin bunlarn anlam ve
srrna ne derecede vakf olduklarn syleyebilmek iin byk bir basiret sahibi olmak
gerekmektedir. Kukusuz bu kiilerin tecrbeleri daha ziyade profandr: naatla balayan
yeni a, o evde oturacak olanlarn hayatnda yeni bir aama eklinde yansmaktadr.
Ancak gncelletirilmelerinin dourduu tecrbeler artk sadece profan bir karakter arz etse
bile mit ve ritin yaps gene de deimez: Bir inaat dnyann ve yaamn yeni bir
organizasyonudur. 883

Son tahlilde Eliade, inaat ritelinin de dier riteller gibi profan zaman ortadan
kaldrarak insan kozmogoninin gerekletii ana tadn ileri srmektedir.884 Tabi ki
btn bu anlatlanlar sembolik olarak gerekletirilmektedir. Aslnda Eliade bu ritelleri
icra edenlerin inan dnyasn gnmz insanna tamaya almaktadr. Ancak Eliade,
benimsedii metodoloji gerei bunu ok nadiren ifade etmektedir. Yani Eliaden

881

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 161-163.


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 44, 94; Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s.
319.
883
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 93-94.
884
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 318.
882

204

almalarnda inananlara gre, inananlar nazarnda, inanyorlar, byle bir


inanca sahiptir vb. gibi ifadelere pek rastlanlmamaktadr. Bu durum Eliaden
slubunu aka yanstmaktadr. Joachim Wachn lmnden sonra Chicago
niversitesi Divinity Schooldaki Dinler Tarihi krssnde greve balayan Eliaden
meslekta Charles H. Longun ifadesi bu durumu net bir biimde ortaya koymaktadr.
Wachdan sonra onun [Eliaden] tarz gayet tuhaf gelmiti. Bir ritel ya da sembol izah
ederken inanyorlard gibi bir ifadeyi neredeyse hi kullanmazd. Daha ok yle bir
ey sylerdi: ve ilah zuhur etti. Gzlerimiz nnde dinin muhayyel dnyasn
betimlemeye alan bir sylemin ierisini girmi oluyorduk.885

Fenomenolojik yaklam gerei Eliade, dnyay inanan nazarndan betimleme


abasndadr. Eliade, elikili gibi gzkseler bile dini tasavvurlar anlayabilmek iin
bunlar icat eden zihniyetin zel artlar altna yeniden girmek gerektii
inancndadr.886 Dier taraftan Eliaden hem pozitivistler, rasyonalistler, materyalistler
vs. gibi dine muhalif tutum sergileyelerin (antagonistlerin) hem de teologlar gibi dini
fenomenleri savunmac bir perspektiften deerlendirenlerin (apolojetlerin) kulland
terminolojiden mmkn olduunca uzak durmaya alt anlalmaktadr.
2.

MODERN NSANIN D

Eliade, modern kavramn daha nce de ksaca belirttiimiz gibi insann dine kar
taknd belirli bir durumu ifade etmek iin kullanmakta, modern insan (lhomme
moderne) kavramn da homo religiosus kavramnn kart olarak tanmlamaktadr.
Modern dnya terimi ile Eliade, hem ada Bat dnyasn hem de Rnesans ve
Reform dneminden sonra pozitivizm ve tarihselcilik tarafndan ekillendirilerek ortaya
kan zihniyeti kastetmektedir. Eliaden modern dnyasn kendilerini artk YahudiHrisitiyan ideolojisine bal hissetmeyenlerden olumaktadr. Eliade, Batnn tmyle
byle bir anlaya sahip olduunu dnmemektedir. Ona gre resmi eitim ve kltr
tarafndan biimlendirilmi olan ehirlemi toplumlarn dnda kalan ve zellikle de
Avrupann ortas ile gney dousunda yer alan ve ziraatla uraan kitleler hl
Hristiyanln ksmen etkiledii geleneksel bir manevi ufka sahiptirler.887 Modern
dnyada yer alan insanlar, kutsall giderilmi bir dnyada kutsall giderilmi bir
885

Charles H. Long; A Look at the Chicago Tradition in the History of Religions : Retrospect and
Future, Joseph M. Kitagawa (d.); The History of Religions : Retrospect and Prospect, MacMillan, New
York & London 1985, s. 93. Florin Turcanu; Mircea Eliade: Le prisonnier de lhistoire, s. 429dan alnt.
886
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 332.
887
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 23, dip. 1.

205

hayat srmekte ve dolaysyla da herhangi bir dini tecrbe yaamamaktadrlar.888 z bir


deyile modern insan dindarlktan yoksundur ve dolaysyla da herhangi bir dini
duyguya sahip deildir.889
Yukardaki ifadelerden aka anlalaca zere Eliade, modern insan kavramn
insanlk tarihinin ge bir dneminde ortaya kan yeni bir insanlk hlini betimlemek
iin kullanmaktadr. Dolaysyla modern insan, insanlk tarihinin bir aamasn
oluturmakta ve bu bakmdan da tarihin bir rn olarak karmza kmaktadr. Zaten
ileride ayrntlaryla izah edilecei zere modern insan Eliade, tarihi insan (lhomme
historique) ile e tutmaktadr. Yine, nceki blmlerde ifade edildii zere Eliade,
modern insan, homo religiosusun eksilmi bir versiyonu, bozulmu bir trevi olarak
grmektedir (bkz. Modern nsann Kart Olarak Homo Religiosus ve nsann Bilin
Yapsnn bir Unusuru Olarak Din Duygusu balkl blmler). Kutsallk duygusunu
bilincin bir yaps olarak kabul eden Eliade, homo religiosus olma hlini asl bir
kategori olarak ele almaktadr. Dolaysyla Eliaden betimledii bu homo religiosus
kategorisi de arketipik bir zellik gstermektedir.
Eliade

bylece

modern

insan

homo

religiosusun

tarihi

sre

ierisinde

dnme/deiime uram hli olarak grmektedir. Mademki bu Eliaden modern


kategorisi altnda deerlendirdii bu insan tr tarihi bir fenomendir, o hlde bu
fenomenin nasl meydana geldiine, hangi tarihi srelerden getiine bir gz atalm.
2.1. Yahudilik
Eliade, dini dnyasnn temel yaplarndan birinin devr zaman tasavvuru olan homo
religiosusun tarihindeki ilk krlmay Yahudiliin meydana getirdiini dnmektedir.
Eliadea gre Yahudilik, devr zaman tasavvuruna son vererek Tarihi icat etmitir.890
Bylece tarihi zaman icat eden Yahudilie gre Tanr Tarihte tezahr etmitir.891
Zamann bir balangc olduunu ve bir de sonu olaca dncesini kabullenen
Yahudiliin tanrs Yahve, kozmik zamanda deil tarihi zamanda tezahr etmektedir.892
Bylece Eliadea gre Yahudilik, kutsal kozmik bir dzeyden alp tarihi dzeye
888

Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 269.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 137, 151; Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 156.
890
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 380.
891
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 85.
892
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 98.
889

206

yerletirmitir. O zamana kadar braniler tarihe tahamml edebilmek iin yani askeri
hezimetlere ve siyasi aalanmalara katlanabilmek iin zamanlarndaki olaylar, ejderin
geici zaferini ve zellikle de sonunda bir Kral-Mesih tarafndan ldrldn anlatan
ok eski kozmogonik-kahramanlk mitiyle yorumluyorlard.893 Fakat,
[] ilk kez, tarihi olaylarn Tanrnn iradesince belirlendikleri iin bizatihi bir deere sahip
olduklar dncesinin kabul grd ve git gide yayld grlmektedir. Yahudi halknn
bu Tanrs artk arketipik davranlar yaratan bir Dou tanrs deil, durmakszn tarihe
mdahale eden, iradesini olaylar (igaller, kuatmalar, muharebeler, vs.) araclyla aa
vuran bir ahsiyettir. Tarihsel olgular bylece insann Tanr karsndaki durumlar
[situations] hline gelmekte ve bylece de daha nce hi bir ekilde sahip olamayacaklar
dini bir deer kazanmaktadrlar. O hlde, Tanrnn tezahr [piphanie] olarak tarihin
anlamn ilk kefedenlerin braniler olduu hakl olarak sylenebilir ve bu yaklam,
beklenildii zere Hristiyanlk tarafndan devralnm ve de yanklandrlmtr.894

Arkaik insann arkaik davranlar tekrar etmesi zerine dayal devr zaman
tasavvurunun iman (la foi) esasna dayal yeni bir dini tecrbe tr getirilerek braniler
tarafndan tarihi zaman tasavvuruna nasl dntnn anlalmas bakmndan Eliade,
brahimin olu shak kurban edi olayn rnek gstermektedir:
Biimsel olarak brahim'in kurban, branilerin Peygamberler dnemine kadar ierisinde yer
aldklar Eski Dou dnyasnda ska uygulanan ilk ocuun kurban ediliinden baka bir
ey deildir. lk ocuk, ou zaman bir tanrnn ocuu olarak telakki edilmekteydi;
filvaki, arkaik Douda gen kzlarn tapnakta bir gece geirmeleri ve tanr (onun
temsilcisi olan rahip ya da elisi yani yabanc) tarafndan hamile braklmalar adettendi.
Bu ilk ocuun kurban edilmesiyle tanrya ait olan, Ona iade edilmi oluyordu. Bylece
taze kan, tanrnn tkenmi enerjisini artryordu (zira bereket tanrlar denilen tanrlar, dnyann ayakta kalmasn salamak ve ondaki bolluklar temin etmek iin sarf ettikleri aba
sonucunda kendi tzlerini tketiyorlard; dolaysyla bunlarn da periyodik olarak yenilenmeleri gerekiyordu). Ve bir anlamda shak, Tanrnn oluydu. Zira shak, Sarann
dourganlk an oktan getikten sonra ona ve brahime verilmiti. Fakat shak,
imanlarndan dolay verilmiti onlara; O, iman ve ahdin ocuuydu. Onun brahim tarafndan kurban edilii, biimsel olarak Eski Sami [palo-smite] dnyasnda yeni doan
bebeklerin kurban ediliine benzese de ierik bakmndan bunlardan tamamen farkldr.
Eski Sami dnyasnn tmnde byle bir kurban, dinsel ilevine ramen, sadece bir adet,
anlam tamamen kavranlabilir bir rit iken brahim'in durumunda bu imani bir eylemdir.
brahim bu kurbann neden kendisinden istenildiini anlamaz; ancak o, yine de bunu yerine
getirir, nk Rab byle istemitir. Grnrde sama olan bu eylemle brahim yeni bir dini
tecrbeyi yani iman tesis etmektedir. Dierleri (tm Dou dnyas) brahim ve halefleri
tarafndan alacak olan bir kutsallk dzeni iinde davranmay srdrmlerdir.
Kierkegaardn terminolojisini kullanacak olursak, bunlarn kurbanlar genel olana aitti
yani sadece Kozmosdaki kutsal enerjinin dolamndan (ilahtan doaya ve insana, sonra
insandan -kurban araclyla- tekrar ilaha vs.) ibaret olan arkaik teofaniler zerine
kuruluydu. Bunlar, gerekeleri kendi ilerinde bulunan eylemlerdi; bunlar mantkl ve
tutarl bir sisteme dhildiler: Tanr'ya ait olan ona dnmelidir. brahim nazarnda shak,
dorudan ve maddi bir gebeliin rn deil Rabden gelen bir armaand. Tanr ile
brahim arasnda bir uurum uzanyordu, aralarnda derin bir kopu vard. brahim'in dini
eylemi yeni bir dini boyut meydana getirmitir: Tanr, hi bir rasyonel (yani genel ve
ngrlebilir) gereke olmakszn ltufta bulunan, emreden ya da isteyen ve kendisi iin

893
894

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 52.


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 122.

207

her ey mmkn olan kiisel, tamamen farkl bir varlk olarak kendini gstermektedir. Bu
yeni dini boyut, Yahudi-Hristiyan anlamdaki bir iman mmkn klmaktadr.895

Bu uzun alntda verilen rnei Eliade, Yahudi dininin geleneksel yaplara kyasla ne
kadar farkl olduunu gstermek iin zikretmektedir. Zira Eliadea gre brahimin
tecrbesi, insann kozmos iindeki yeni dini konumu olarak deerlendirilebilecei gibi
peygamberlik ve mesihilik araclyla tarihi olaylar da srailoullar elitlerinin
bilincinde o gne kadar bilinmeyen bir boyutta grnmektedirler: Tarihi olay, hem
Yahvenin iradesini hem de onunla kendi setii halk arasndaki kiisel ilikilerin ortaya
kt bir teofani hline gelmektedir.896 Bylece eliler dneminde, Tanrnn iradesi
tarafndan belirlendikleri iin birer teofani olarak alglanan tarihi olaylar, bizatihi bir
deere sahip olarak alglanmaya balanmtr. Tarihi olaylar, insann Tanr karsndaki
durumlar olarak alglandklar iin de dini bir deer kazanmtr.897 Tanr ile seilmi
halk arasndaki ilikilerden ibaret olan ve dolaysyla grnrde srf milli bir karakter
arz eden bu kutsal tarihin sonralar tm insanlk iin rnek bir model hline geldii
grlmektedir.898
Tanrnn epifanisi olarak tarihi deerlendirme dncesi Yahudiliin mirass olan
Hristiyanlk tarafndan yeniden ele alnarak daha geni bir boyuta kavuturulmutur.899
Yahudilikte olduu gibi Hristiyanlk, tanry tarihe mdahale ettirmekle yetinmemi ve
bir beer ve tabiatyla da tarihi bir varlk olan say bizzat tanr konumuna getirerek
Tanrnn ta kendisini tarihselletirmitir.900 Sonuta Filistinde yaayan adalar ile
arasnda grnrde hibir farkllk bulunmayan Nasral sann tanrlamas ile birlikte
tanrsal unsur tamamen tarihin iinde gizlenmitir.901 Daha nce de belirttiimiz gibi
Eliade, sann tanrlatrlmas olaynn en st seviyede bir hierofani olduunu ifade
etmekte ve bu durumun coencidentia oppositorumun yani kartlarn birlemesinin en
bariz rnei olarak grmektedir. Ancak Eliaden Hristiyanln tarih karsndaki
duruu hakkndaki gr elikili gibi grnmektedir. Bir taraftan Eliade,
Hristiyanln Yahudi peygamberler tarafndan ortaya konulan tarih tasavvurunu devam
ettirdiini savunurken dier taraftan da Images et symboles adl eserinin son blmn
895

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 127-128. Kr. Mircea Eliade; Histoire des croyances et
des ides religieuses I, s. 188.
896
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 128-129. Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 98.
897
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 370.
898
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 184.
899
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 370.
900
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 224; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 157.
901
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 224.

208

oluturan Symbolisme et Histoire (Sembolizm ve Tarih) balkl yazsnda olduu


gibi Hristiyanlk, tarihi ortadan kaldrmak iin geldi; Hristiyann en byk midi, tm
Tarihe son verecek olan Mesihin ikinci geliidir902 diyerek onu Yahudilikten farkl ve
hatta stn grd izlenimini uyandrmaktadr. Dolaysyla hem Hristiyanln
tanrsnn tarih ierisinde eriyip gittiini hem de dier taraftan tarihi ortadan kaldrdn
belirten Eliaden bu ifadelerinden Hristiyanln geriye bir ey brakmad sonucu
kmaktadr. Bu kavramsal kargaann en nemli nedeni Eliaden farkl din bilimi
almalarnda snrlar net olmayan kavramlar kullanarak ayn dnceyi farkl
ekillerde ifade etmesinden kaynaklandn dnyoruz. Le sacr et le profane adl
eserindeki pasajdan Eliadeun bu karmak dncesi biraz daha aklk kazanmaktadr.
Bu pasajda Eliade, tanrnn tarihsellemesinin yani tarihe dhil olmasnn tarihi
kutsallatrdn belirtmektedir.903 Daha nce ifade edildii zere Eliaden tarih
kavramndan kast bir sre olarak telakki edilen ve bir daha dnmemek zere akp giden
zamandr. sann iinde tecelli ettii bu tarih ise sonsuz sayda tekrar mmkn klan
devri zellikli mitik zamandr. Eliade, kutsal nitelikli mitik zaman Yahudi
peygamberler tarafndan ortaya konulan tarihi zamann kart olarak grmektedir.
Eliadea gre sann tecellisi, o an bir illud tempusa yani mitik dncedeki bidayet
anna dntrmektedir. Dolaysyla Eliade, Hristiyanln say tanrlatrmasnn
tarihi ortadan kaldrdn sylerken aslnda onun tarihi zaman ortadan kaldrarak mitik
zaman nitelii kazandrdn kastettii anlalmaldr.904
Dier taraftan bu tasavvur deiikliine ramen Eliade, Yahudi-Hristiyan geleneinde
ortaya kan Mesihilik ve millenarist hareketlerin yine de Kozmosun yenilenebilecei
ynndeki inanca dayandn ifade etmektedir.905 Eliade, farkl ekilde olsa bile bu
inanlarda da devr zaman dncesi kendini gsterdii kanaatindedir.
Nihayetinde dnyann yeniden meydana gelecei ynndeki mesihi inanlar da tarihkart (anti-historique) bir tavr sergilemektedir. Tarihi artk grmezden gelemedii veya
periyodik olarak yok edemedii iin brani, az veya ok uzak bir gelecekte kesin olarak son
bulaca midiyle ona tahamml etmektedir. Tarihi olaylarn ve zamann geri
evrilemezlii tarihin zamanla snrlandrlmas yoluyla telafi edilmektedir. Mesihiliin
manevi ufkunda tarihe direni, arketip ve tekerrrlerin geleneksel ufkunda olduundan daha
sert grnmektedir; burada tarih Yaratln periyodik olarak tekrar edilmesi ve zamann
periyodik olarak yeniden meydana getirilmesi araclyla reddedilir, grmezden gelinir ve
yok edilirken Mesihi anlayta tarihe, eskatolojik bir ileve sahip olduu iin
902

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 227.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 98.
904
Bkz. Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 98.
905
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 231.
903

209

katlanlmaldr. Tarihe katlanabilmeyi mmkn klan ey de onun bir gn yok olacann


bilinmesidir. Bylece tarih, ne ebedi bir hlihazrda/imdide yaama bilinci (arketiplerin
ortaya kt zaman d anla birleme) ne de periyodik olarak tekrarlanan bir ritel
(rnein, ylba ritleri vb.) araclyla deil, gelecekte yok edilmektedir. Yaratln
periyodik olarak yeniden meydana gelii yerini gelecek bir in illlo temporede gerekleecek
tek bir yeniden meydana gelme olay almaktadr. Fakat tarihe nihai ve kesin bir son verme
istei de tpk dier geleneksel tasavvurlar gibi tarih kart bir tavrdr.906

Eliade, ziraata getikten sonra insanln dini dncesinin zaman asndan kozmik
dzeni rnek alan devr zaman tasavvuru ile mekn asndan bir merkez etrafnda
oluan kutsal mekn tasavvuru eklindeki temel niteliklere sahip zaman tasavvurunun
belirli bir yapy koruyarak Yahudiliin, daha dorusu brahimin ortaya kna kadar
olduu gibi devam ettiini ileri srmektedir. Dolaysyla din tarihinde birinci krlma
noktas olarak Eliade Yahudiliin ortaya kn gstermektedir. Eliadea gre daha
nce homo religiosus iin doa, iaretler ve hierofanilerle doluyken Yahudilik ve
Hristiyanlk kozmosdan kutsal boaltm ve onu ntr ve alelade hle getirmitir.907
(Bazlar tarafndan kutsal kabul edilen) bir tan sadece bir ta olduuna, gezegenlerin ve
yldzlarn sadece birer kozmik nesne olduuna, dier bir tabirle bunlarn ne tanrlar, ne
melekler ne de eytanlar olmadklarn (ve de olamayacaklarn) Bat dnyasna
inandarnlar, eliler, havariler ve bunlarn halefleri olan misyonerler olmutur. Doadan
kutsaln tasfiye edilmesine ynelik bu uzun srecin sonucunda Bat insan, atalarnn
hierofaniler ve kutsal varlklar grd yerde sadece doal bir nesne grebilmitir.908

Sonu itibariyle Eliade, kozmosun kutsallnn yok olmasna yol aan en nemli
etkenlerden birinin de Hristiyanlk olduu dncesindedir.909
2.2. Rnesans
Din tarihindeki ikinci krlma noktas olarak Eliade, Hristiyan Bat topraklarnda ortaya
kan Rnesans hareketini gstermektedir. 1927 ylnda yazd bitirme tezi dolaysyla
Eliade, Marsile Ficin, Giordano Bruno, Leonardo, Galileo, Bruno ve Machiavel gibi
Rnesans felsefesine ekil veren dnrleri yakndan inceleme frsat bulmutur.910
Eliaden bu dnemde elde etmi olduu sonularn daha sonraki almalarna temel
tekil ettii anlalmaktadr. Aratrmalar neticesinde Eliade, Rnesans felsefesinin
906

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 129-130.


Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 665.
908
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 28-29.
909
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 327-328.
910
Kitab Franszcaya eviren Alain Paruitin aktard bilgiye gre ok iddial bir plana sahip olan
bitirme tezinin sadece ilk blmn kaleme almtr: Hmanizm, konsiller ve Yunanllarn Gelii,
Antik Deerlerin Restorasyonu ve Almas ve spanyada Felsefi Rnesans (Mircea Eliade;
Contributions l'tude de la philosophie de la Renaissance suivi dItinraire italien, Gallimard, Paris
1992, s. 9).
907

210

aknlkla ilikilerin ktlemesi sonucunu dourduu kanaatine varmtr. Eliadea


gre bu dnemde doa, ikinci plana itilerek insan, her eyin ls hline getirilmeye
allmtr.911 Aknlklk dzeyindeki tm ilikileri kopararak her eyi beeri boyuta
indirgemeye alan Rnesans, bu srecin sonunda aknln yerine eyi ikame
etmitir: akl, deney ve doal gzlem.912 Eliade, doal olarak Rnesansn ahlak dinden
ayrarak laik bir ahlak (morale laque) meydana getirdiini, ama genel itibariyle ahlaksz
(immoral) olduunu ifade etmektedir.913 Aslnda Rnesansn ahlak dncesinden dini
deerleri tamamiyle dladn sylesek daha doru olur. nk Rnesans, akn
boyutla tm ilikileri kesmi ve manevi olan eylerin yerine profan olanlar getirmitir.
Dolaysyla Rnesansn meydana getirmeye alt yeni hmanizmin manevi
deerlerden tamamen yoksun olduu grlmektedir.914 Bylece aklcl (rationalisme)
ve deneycilii (empirisme) yegne kriter olarak kabul edip sadece bunlar araclyla
gerekliin elde edilebileceini savunan Rnesans hmanizmi, insan merkeze almak
suretiyle fani/lml olan insan mutlaklk mertebesine ykseltmeye almtr.915
Rnesans, benimsedii akl, deney ve doal gzleme dayal paradigmalar yznden
Batl insann zihninde mekanik bir dnya grnn meydana gelmesine neden
olmutur.916 Rnesansn balatt bu hareketi on dokuzuncu yzylda pozitif bilimler
doruk noktasna ulatrmtr.917 Hzl bir ekilde ilerleyen bu srecin sonunda hem Bat
insannn hayatndaki hem de dnyasndaki kutsallklar tasfiye edilerek bunlar
seklerler hle gelmitir.918 Mutlak referans olarak Tanrnn yerine bilim ikame
edilmitir.919 Doal olarak da fiziki evrenle kendini snrlayan pozitivist bilim metafizik
alan kkten reddetmitir. Ancak Eliadea gre kendini bilin dzeyinde hkm sren
aklla snrlandran modern dnce kutsal sadece bu dzeyden silebilmitir.
Muhayyilenin hkim olduu bilinaltnda ise kutsal var olmaya ve etki etmeye devam
etmektedir.

911

Mircea Eliade; Contributions l'tude de la philosophie de la Renaissance, s. 10.


Mircea Eliade; Contributions l'tude de la philosophie de la Renaissance, s. 49.
913
Mircea Eliade; Contributions l'tude de la philosophie de la Renaissance, s. 32.
914
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 184.
915
Seyyid Hseyin Nasr; Bir Kutsal Bilim htiyac, (ev.: ehabeddin Yaln), nsan Yaynlar, stanbul
1995, s. 183.
916
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 83, 85.
917
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 837
918
Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 43.
919
Jean-Pierre Laurant; Lsotrisme au XIXe sicle, s. 201.
912

211

2.2.1. Doann Seklerlemesi


Rnesans ile balayan ve birka yzyldr devam eden rasyonelleme hareketi
sonucunda dindarlk neredeyse tamamen ortadan kaybolmutur. Bu durum aslnda
doann rasyonel dnce tarafndan sekler hle getirilmesinin sonularndan bir
tanesidir. Dnya, dini ieriinden boaltlmtr.920 Rasyonalizm, modern insann bak
asn deitirerek en gl kozmik hierofanilerden biri olan gne sembolizmini bile
seklerletirmitir.921 Arkaik insan, doay hierofanilerin kayna ve almay da bir
ritel olarak kabul ediyordu.922 Rnesansaa kadar kendisini doann bir paras olarak
alglayan bu arkaik insann aksine kendisini srf tarihi bir varlk olarak kabul eden
modern insan, ierisinde yaad dnyadaki kutsallklar tasfiye etmek suretiyle
kozmolojik boyutu kaybetmi ve bylece de iine kapanm, hem doadan hem de
kendinden uzaklam ve sonu itibariyle de noksanlamtr.923 Eliaden baz
almalarnda geen homme total yani insan- kmil kavram ite bu naks hle gelen
insann aksini, yani kozmosla bir btnlk ierisinde kendini gren insan ifade
etmektedir.924 Eliadea gre bu insan- kmil temsil eden homo religiosustur.925 Sonu
920

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 137. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Initiation, rites, socits
secrtes, s. 130.
921
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 116, 136.
922
Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 154.
923
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 32; Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 171-172; Mircea
Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 10; Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes
culturelles, s. 25.
924
Homme total deyimini insan- kmil eklinde evirmemizin nedeni bundan dolaydr. nsan- kmil,
noksansz, btnl bozulmam tam insan ifade etmektedir. Baz evirmenler bu deyimi mkemmel
insan eklinde evirmilerdir (rnein Mehmet Aydn: Dinin Anlam ve Sosyal Fonksiyonu, s. 4, 14).
Eliaden buradaki kast hibir kusuru bulunmayan bir insan deil, btnl bozulmam yani bilinci
blnmemi insandr. Dolaysyla Homme total deyimini mkemmel insan eklinde evirmekten ziyade
insan- kmil eklinde aktarmak daha uygun grnmektedir. Bu kavram, slam Tasavvufunun temel
kavramlarndan biri olan insan- kmil ile dorudan ilikili olmasa da baz ynleriyle bu ikisinin anlam
bakmndan rtt grlmektedir. rnein 15. yzylda yaayan bn Arabi okuluna mensup olan
Abdlkerim el-Cl, klasik tasavvuf anlayna uygun olarak insan- kamilin Hz. Muhammedden ibaret
olduunu belirtmekle beraber (Abdlkerm el-Cl; nsn- Kmil, (ev.: Abdlaziz Mecdi Tolun), z
Yaynclk, stanbul 2002, s. 372) bu kavramla daha genel anlamda Hakkn suretinde yaratlm olan ve
Allah her boyutuyla yanstan bir varlk olarak insan trn ifade etmek iin kullanmaktadr (Abdullah
Kartal; Abdlkerm Cl. Hayat, Eserleri, Tasavvuf Felsefesi, nsan Yaynlar, stanbul 2003, s. 201).
Dolaysyla sufilerin insann tad ilahi ze iaret etmek iin kullandklar insan- kamil kavram ile,
Eliaden ayrlmaz bir paras olarak kutsal bilincinde tayan insann bu ynne iaret etmek iin
kulland homme total kavram bu ynden bir birine benzemektedir. Bu iki kavram buluturan husus
aslnda her ikisinde de insann ve kinatn/kozmozun yaratlm/mahlk olduu noktasndadr. Dier bir
deyile insan- kmil dncesi, insann iinde bulunduu evrenle ayn kaynaktan geldiini ve dolaysyla
da bu evrenle bir tesandn varlnn bilincinde olma durumunu ifade etmektedir. Zira sufi anlaya gre
kk alem olan insanla byk alem olan evren, yekdierini yanstan ayna gibidirler (Titus Burckhardt;
slam Tasavvuf Doktrinine Giri, (ev.: Fahreddin Arslan), 2. Bask, Kitabevi, stanbul 1995, s. 93).
Eliaden formlasyonu ise yledir: [] belli bir kltr aamasndan sonra insan kendisini bir
mikrokozmos olarak telakki etmektedir. O, tanrlarn Yarattklarnn bir parasdr; baka bir deyile o,

212

olarak bu kozmik boyutu yok eden modern insan iin kozmos, saydam, hareketsiz ve
sessiz hle gelmitir. Artk gizemi kaybolan kozmos hibir mesaj vermez ve hibir
ifre tamaz olmutur.926
Friedrich Wilhelm Nietzschenin (18441900) 1880 tarihinde kahraman Zerdtn
azndan Tanrnn ldn ilan etmesini de Eliade, kutsaln kozmosdan tahliyesinin
bir aamas olarak grmektedir.927 Bylece Freudn Totem und Tabu adl eserini
yaymlanmasndan otuz yl nce Nietzsche, Tanrnn ldn, daha dorusu insan
tarafndan ldrldn bildirmitir.928 Her ne kadar Yahudi-Hristiyan Bat dnyas
iin bu fenomen yeni idiyse de bu, dinler tarihinde ok eskiden grlen bir olgudur.929
2.2.2. Tanrnn lm
ptidai

topluluklarda

gkyznn

derinliklerine

ekilerek

insanlarn

ilerine

karmadna inanlan Byk Tanr, bir deus otiosus hline gelmektedir. Sonuta bu
Tanr unutulmakta, dier bir ifadeyle o lmektedir. Onun ldn anlatan mitler
olmasa da o dini hayattan ve hatta bazen de mitlerden tamamen yok olmaktadr.930
ptidailerde de Tanrnn lm fenomeni bulunsa da bu onlar iin Nietzschenin ilan
ettii gibi Tanrnn insan eliyle ldrlmesini deil onun uzaklaarak ortadan
kaybolmasn ifade etmektedir.931 stelik iptidailerin Byk Tanrsnn ortadan
kaybolmasyla birlikte yeni bir tanrlar panteonu meydana geliyordu. Oysa
Nietzschenin dncesine gre Yahudi-Hristiyan Tanrsnn lmnden sonra insan,
kutsallklarn tamamen tasfiye edildii bir dnyada tek bana yalnzlk ierisinde
yaamalyd. Eliadea gre ikin ve kutsallktan tamamen arndrlm olan bu dnya
tarihten ibarettir. Tarihi bir varlk olarak insan, Tanry ldrm ve bu cinayetten

Kozmosda grd kutsall kendinde bulmaktadr. Bunun neticesinde onun hayat kozmik hayatla
zde hale gelmektedir. lahi bir eser olan kaint, beeri varolu iin rnek bir imge hline gelmektedir
(Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 140).
925
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 27.
926
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 151. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 171172.
927
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 86. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Briser le toit de la maison,
s. 25.
928
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 90.
929
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 87.
930
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 87.
931
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 90.

213

dolay da yalnzca tarih ierisinde yaamak zorunda kalmtr.932


2.2.3. Hayatnn Seklerlemesi
Modern dnya ile birlikte beslenme, cinsellik, oyun ya da alma gibi btn hayati
tecrbeler kutsallktan arndrlm ve btn bu fizyolojik faaliyetler manevi anlamdan
yoksun hle gelmitir.933 Dolaysyla modern dnya tm bu faaliyetlerin dini anlamn
yitirmitir.934 Geleneksel toplumlarda dini bir boyuta sahip olan alma faaliyeti
modern sanayi toplumlarnda tamamen seklerlemitir.935 Seklerleen bu toplumlarda
ziraat ileri de seklerlemi ve srf ekonomik amala yaplan profan birer eylem hline
gelmitir.936 Eliadea gre modern dnyadaki i hayatnn seklerlemesi en ok zaman
bakmndan etkisini gstermektedir. Zira modern toplumlardaki insan, zamandan
kurtulamad iin kendisinin mesleinin tutsa olarak grmektedir. Mesleini icra
ettii anlarda zamann penesinden syrlp kaamayan modern insan, bu durumdan bo
zamanlarnda kurtulmaya almakta ve bundan dolay da elenceye nem vermektedir.
Eliadea gre modern toplumlarda icat edilen elence saysnn giderek artmas bu
insann zamana kar kendini korumasnn bir ifadesidir. Daha da nemlisi bu durum,
insanlk hli ile birleiktir (consubtantielle la condition humaine).937
2.1.

Varolusal Krizin Nedeni: Akn Boyutu Reddeden Rasyonalizasyon

On dokuzuncu yzyla gelindiinde;


Hristiyanlk da dhil tm bilinen dinler, sadece temelden yoksun deil, ayn zamanda
genelde bilimin ilerlemesine engel tekil ettikleri gerekesiyle kltrel planda tehlikeli
olarak deerlendirilmitir. O dnemin intelligentsias arasnda en yaygn kanaate gre
filozoflarn Tanrnn varln ispat etmenin imknsz olduunu ortaya koyduklar
eklindeydi. Ayrca [pozitif] bilimlerin insann yalnzca maddeden olutuunu ve
dolaysyla da ruha, bedenden bamsz ve ondan sonra da var olmaya devam eden bir
zatiyete benzer herhangi bir eyin var olamayacan ispat ettii iddia ediliyordu.938

Modern bilim, doadaki kutsall yok etmek suretiyle oluabilmitir.939 Daha nce
birer hierofani olarak telakki edilen ve dolaysyla kutsal bir kaynaa dayandrlan doal
932

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 87-88.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 19, 143.
934
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 213.
935
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 349; Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 156.
936
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 85-86.
937
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 37.
938
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 74-75.
939
Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 154.
933

214

fenomenleri modern bilim, maddi ve fiziki nedenlere indirgemek suretiyle izah


etmektedir.
Daha nce de belirtildii gibi Eliadea gre nasl ki doa Tanr eseri olan Kozmosun
seklerlemesinin bir rn ise ayn ekilde profan insan da beeri varoluun
kutsallktan arndrlmasnn bir sonucudur.940 Ancak Eliaden szn ettii bu
seklerleme ve kutsallktan arndrlma srecinin greceli bir nitelik arzettii
grlmektedir. Eliade, insann yaps gerei kutsallk duygu ve algsndan kendini
tamamen syramayaca kanaatindedir. Kkten seklerleen modern insan her ne
kadar kendisini ate ya da dinsiz olarak tanmlasa veya din karsnda kaytsz olduunu
sylese de yanlmaktadr. Zira o, iindeki homo religiosusu yok edememitir.941 Ama
mademki btn insanlar kutsallk duygusuna sahipse neden bazlar kutsallklar
reddetmekte? Ve neden Eliade, seklerlemeden bahsetmektedir?
2.1.1. Kutsaln Bilinten Bilinaltna D
Kutsallktan en st seviyede uzaklaan modern toplumlarda dahi saf hliyle dinsiz
insana rastlamann ender bir vaka olduunu ifade eden Eliadea gre din-sizlerin
ounluu hl kendilerine ramen dindar biimde davranmaktadr.942 En arkaik dini
tecrbe bile hibir zaman tamamen yok olmamaktadr.943 En kat dinsiz insan bile
varlnn derininde dini ynelimli bir tutuma sahiptir.944 Dolaysyla Eliade,
seklerlemeden bahsederken kutsallk dncesinin tamamen ortadan kaybolduunu
kastetmemektedir.

Modern

ada

yaayan

dinsiz

insan,

homo

religiosusun

davranlarn, inanlarn ve dilini devam ettirmekte; fakat bunlardaki kutsal boyutu


yok ederek yani bunlarn balangtaki anlamlarndan soyutlayarak, dini ieriklerini
ortadan kaldrarak devam ettirmektedir.945 Baka bir deyile modern insan, dini
unutmutur; fakat kutsal, onun bilinaltnda gml vaziyette yaamaya devam
etmektedir.946 Ayn ekilde Yce Varlk dncesi bilinten yok olsa da bilinalt
dzeyinde yaamaya devam etmektedir.947 Bundan dolay Eliade, kutsaln yok oluu
940

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 173.


Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 400.
942
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 173; 157-158.
943
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 389.
944
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 179.
945
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 269.
946
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 27.
947
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 125.
941

215

(dsacralisation) yerine kutsaln gerilemesinden (dgradation du sacr) bahsetmenin


daha doru olacana dikkat ekmektedir.948 Dnyadaki kutsallklar yok olmu grnse
bile dini tutumla kutsaln yaplar bilinaltnda, ryalarda ve muhayyilede var olmaya
devam etmektedir.949 Bylece Eliade, dinsiz insann da her ne kadar herhangi bir dini
sisteme mensup olmasa ve hatta metafizik gereklikleri reddetse de aslnda farknda
olmadan dini yapya sahip tecrbeler yaadn ima etmektedir. C. G. Jungun
bilinalt her zaman dinidir ynndeki ifadesini tekrar eden Eliade, homo religiosus
teorisini Psikanalizin bilincin yapsyla ilgili sonularyla destekleyerek dindarln
insann yapsal bir zellii olduunu savunmaktadr. Bylece Eliaden daha nce ifade
edilen kutsal, bilin tarihinin bir safhas deil, bu bilincin yapsndaki bir unsurdur
eklindeki dncesi daha yaln bir biimde dile getirilmi olmaktadr. Dindarl
reddeden modern insann bilinalt kendisine ramen dindar bir yapya sahip olmaya
devam etmektedir. Bundan dolay da sekler toplumlardaki insan asndan din,
bilinsiz hle gelmesine ramen psie zerinde nemli bir ilevi yerine getirmeyi
srdrmektedir.950
Modern insanda kutsaln bilin dzeyinden bilinaltna geiini Eliade, YahudiHristiyan geleneindeki d hadisesine benzetmektedir.
Yahudi-Hristiyan perspektifinden dinsizlik (la non-religion) insann yeni bir dyle
edeerdir: Dinsiz insann (lhomme a-religieux) dini bilinli biimde yaama dolaysyla
da onu anlama ve benimseme kapasitesini kaybettii sylenebilir; fakat atas ve ilk insan
olan demin birinci dten sonra manevi bakmdan krelmi olsa da Tanrnn
Dnyadaki izlerini yeniden bulmasna yetecek akl muhafaza ettii gibi o da varlnn en
derininde onun [dinin] hatrasn hl tamaktadr. Birinci dten sonra dindarlk
yrtlm bilin (la conscience dchire) dzeyine dmt; ikincisinden sonra ise daha da
aaya yani bilinaltnn derinliklerine dmtr yani unutulmutur.951

Bu ikinci dten sonra modern insann dini hayat bilinsiz hle gelmi yani
bilinaltna itilmi ve dolaysyla da dindarlk bilinalt dzeyine indirgenmitir.952
Kutsal Kitap rivayetine gre insan, dten (la chute) sonra Tanr ile karlama ve onu
anlama imknn kaybetmi; fakat onun izlerini doada ve kendi bilincinde yeniden
bulacak kadar akla sahipti. (Nietschenin ilan ettii Tanrnn lmne tekabl eden) ikinci
dten sonra modern insan, kutsal bilin dzeyinde yaama imknn kaybetmi ama o,
kendi bilinalt tarafndan beslenmeye ve ynlendirilmeye devam etmektedir. Ve baz
948

Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 245.


Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 246-247.
950
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 296-270; Mircea Eliade; Mphistophls et
l'androgyne, s. 24.
951
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 180-181.
952
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 391.
949

216

psikologlarn bize durmadan hatrlattklar gibi kutsallk ykl motifler ve itkilerden


olumas bakmndan bilinalt dinidir.953

Bu iki alntdan Eliaden seklerleme teorisinin de bu almann banda belirtilen din


ve kutsal tanmlamalarna dayand ortaya kmaktadr. Daha nce de belirtildii gibi
Eliade, din derken herhangi messes bir dini deil, genel olarak kutsaln tecrbesini
kastetmektedir. Kutsal da ksa bir tanmlamayla bambaka olann tecrbesi olduuna
gre insan ierisinde bulunduu mekn ve tarihi zamandan kopararak sembolik ya da
muhayyel surette baka yer ve zamanlara tayan btn tecrbeler kutsal bir nitelie
sahiptir. Eliade, modern insann geleneksel deerler dnyas ile ya ryalarnda ya da
muhayyel tecrbelerde karlatn ifade etmekle ryalarn ve muhayyel tecrbelerin
kutsal bir nitelie sahip olduunu ima etmektedir.954 Hemen yukardaki alntnn yer
ald makalenin baln Modern Sanatta Kutsaln Devam Etmesi955 eklinde
koymas bile Eliaden bu konudaki dncesini aka ortaya koymaktadr.
Eliaden kastettii ey aslnda kutsallk dncesinin modern dnyada var olmaya
devam etmesinden ziyade mitik dncenin seklerleen modern toplumlarda
yansmalarn bulmann mmkn olduu hususudur. Eliaden yukardaki bal
koymas kanaatimizce modern sanatn tamamen profan bir nitelikte olduunu
savunanlara bir meydan okumadr. Zira Eliade, kendini tamamen kutsallktan
soyutlanm addeden modern sanatn yanldn kapal bir biimde ima etmektedir.
Eliadea gre mitik tutum ve dnce laiklemi ama son derece profan grnen modern
toplumlarda kaybolmamtr.956 Uzun bir laikleme srecinden getikleri iin modern
toplumlarda varlklarn srdren bu mitik temalar tespit etmek elbette kolay
deildir.957 Ancak her ne kadar laiklemi, ekil deitirmi, bozulmu ve ilevlerini
kamufle etmi olsalar da Eliade, her yerde ve zellikle de edebiyat ve grsel sanatlarda
mitleri ve mitik imgeleri tespit etmenin mmkn olduunu savunmaktadr.958 Eliaden
bu dncesi, modern dnyada varlklarn srdren mitik tutumlarn arkaik zihniyetin
kalntlar olmadna ve mitik dncenin insanolunun yapsal zelliinden
953

Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 27.


Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 40.
955
Mircea Eliade; La permanence du sacr dans l'art contemporain : XXe sicle, n.s. vol. 26 (Paris
1964), s. 3-10. bu makale daha sonra u kitapta yeniden yaymlanmtr: Mircea Eliade; Briser le toit de la
maison, s. 25-30.
956
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 22, 39, 144; Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende
du matre Manole, s. 165.
957
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 27.
958
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 26, 33 ; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 174.
954

217

kaynakland varsaymna dayanmaktadr.959 Aslnda Eliaden bu konudaki grnn


nvesi henz otuz yandayken yazd Cosmologia i alchimie babiloniana (1937) adl
kitabnda bulunmaktadr. Eliadea gre;
Bir ilmin ya da tekniin geleneksel anlam kaybolduunda insan, malzemesine baka bir
deer yklemekte ve onu farkl ekilde kullanmaktadr. Sadece anlamn bozulmas
kanununun ki bundan asli bir anlamn bakalamasn, kaybolmasn ya da unutulmasn
kastediyoruz- doal sonucu olan malzemenin muhafazas kanunu bulunmaktadr.960

Eliadea gre balangtaki ilevi ve asli anlam kaybolduktan sonra baz davranlarn
ve szl ifadelerin muhafaza olduu eklindeki bu kanun zellikle folklorda
grlmektedir. Eliade, insanln zihinsel tarihinin kesintisiz bir evrim olmaktan ziyade
temel sezgilerin (intuitions fondamentales) bozulmas ve yok olmas devrelerinden
olutuu kanaatindedir.961 Comentarii la legenda Meterului Manole (1943) adl
kitabnda Eliade, bu dncesini daha da netletirmektedir.
Ancak arkaik maneviyatn naklettii modeller kaybolmuyor ve gerekleme kapasitesini
yitirmiyor nk bunlar, insann kozmos ierisindeki yerinin bilincine vard zaman
kefettii arketipik sezgiler ve balangtaki evrensel imgelerdir. nsana kozmos
ierisindeki varoluunu geerli klma imkn veren bu arketipik sezgiler, btn iednk
ikencelerine ramen modern bir bilin iin de geerlidir.962

Bu alntdan Eliaden temel sezgiler dedii eyle aslnda arketipik sezgileri (intuitions
archtypales) kastettii aklk kazanmaktadr.
Demek istediimiz u ki; insan, kozmos ierisindeki yerinin bilincine vard andan
itibaren ortaya kan arketipik sezgileri hari her eyden kap kurtulabilir. Gnmzde
modern insan tarafndan meydana getirilen en utan verici davranlarda bile cennet
zlemini tespit etmek mmkndr. Baka yerde belirttiimiz gibi zuhur eden tanrya
inanmay reddettii andan itibaren insan salon okltizmine (occultisme de salon) ve
ruhulua inanmaya balyor ve ayn ekilde (Sovyetler Birliinde olduu gibi)
mistisizmin ortadan kaldrldnda yedek bir mistisizm olan traktr mistisizminin gelitii
gzlemleniyor. Mutlak, sklp atlamaz; sadece bozulabilir. Deifre ettiimiz ekliyle
ontie o kadar susam olan arkaik maneviyat amza kadar uzanmaktadr. Ancak bu,
eylem olarak, insann gerek bir gerekleme imkn olarak deil de sanatlar, bilimler,
sosyal mistisizm vs. gibi bamsz deerleri yaratma zlemi eklinde ortaya kmaktadr.963

Eliade, Trait dhistoire des religions adl eserinin Mitlerin Bozulmas balkl 165.
blmn (s. 361-363) Commentaires sur la lgende du matre Manole (237-244) adl
eserinin son sayflarn oluturan blmden olduu gibi aktarmtr. Bu iki pasaj

959

Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 223.


Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 21.
961
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 21-22.
962
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 239-240.
963
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 244-245.
960

218

karlatrldnda Eliaden arkaik motifler964 deyimiyle mitleri kastettii aka


grlmektedir.
Eliade, birok din bilimi almasnda modern toplumlarda mitik dncenin devam
ettiini gsteren rnekler sunmaktadr. Modern insann mitolojik davrannn kamufle
oluunun

zellikle

onun

zaman

karsndaki

tutumunun

incelenmesiyle

kefedilebileceini dnen Eliade, modern toplumda en belirgin mitik zellie sahip


fenomenin okuma faaliyeti olduu grndedir.965 Zira okuma faaliyeti, mitlerinkine
benzer biimde modern insann zamandan kmasn salamaktadr. Okumak, insan
ierisinde bulunduu zamandan kopararak baka zamansal boyutlara tamakta ve
dolaysyla da ona iinde bulunduu olaan tarihsel zamann dnda farkl bir tarihi
tecrbe yaamasn mmkn klmaktadr.966 Eliadea gre dier sanat dallarndan daha
ok edebiyat, tarihi zamana kar bir isyan ve insann ierisinde yaamak ve almak
zorunda olduu zamandan farkl zamansal ritimlere dhil olma arzusunu yanstmaktadr.
Bylece Eliade, insann iinde bulunduu bu kiisel ve tarihsel zaman ama arsuzunun,
modern insann mitolojik dncenin baz kalntlarn hl zerinde tadna delalet
ettiini dnmektedir. Dier taraftan edebiyat araclyla kendini gsteren bu
mitolojik tutum, arkaik toplumlardaki mitik ilevle paralellik arzetmektedir. Zira her iki
durumda da insan kendini ezip geen ve sonunda da lme mahkm eden zamandan
kurtulmann midini tamaktadr.967 Bu dnceyle Eliade, modern dnyada
romanlarn mitlerin ilevini stlendii sonucuna varmaktadr.968
ada Bat medeniyetlerinde edebiyat ok nemli rol oynamaktadr. Bir elence ve
tarihi gndemden kurtulmann bir yolu olarak okuma eylemi modern insann
zelliklerinden birini oluturmaktadr. Dolaysyla onun, geriye itilmi ya da yeterince
tatmin edilmemi dini ihtiyalarn grnrde sekler olan fakat aslnda ada
ahsiyetler eklinde kamufle olan mitolojik figrler tayan ve gndelik hayata ait maceralar
biiminde gei senaryolar sunan- baz kitaplar okuyarak tatmin etmesi doaldr.969

Daha da nemlisi Eliade, arkaik toplumlarda olduu kadar modern toplumlardaki


insann da mitsiz yani rnek anlatlar olmakszn yaayamayacan savunmaktadr.970

964

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 237.


Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 33-34; Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 234.
966
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 174.
967
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 234-235.
968
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 163.
969
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 281.
970
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 168.
965

219

Eliadea gre edebiyat yannda zamandan kurtulmak iin modern insann bavurduu
dier vasta ise grsel sanatlardr.971 Her ne kadar Ortaa sanatlarnda olduu gibi
modern sanatta kutsallk aikr olmasa da Eliade, onun tamamen yok olduunu
sylemenin mmkn olmadn ifade etmektedir: Bakalam olsalar da arkaik
motiflerin ilk grnte son derece kiisel, sanatkrn bireysel tecrbeleri ve iinde
yaad an balam tarafndan etkilenmi grnen eyde yani sanat eserinde bile
kendini gstermektedir.972
Modern ada artk grnrde profan nitelikli biimler, amalar ve anlamlar altna
gizlenerek tannamaz hle gelen kutsaln allm din dili ile ifade edilmedii iin
dorudan ve kolayca fark edilmesi mmkn olmadna dikkat eken Eliadea gre
byk ounluu inansz olan ada sanatlarn eserlerinde kutsaln kamufle olmas
bilinli ve kastl bir davrann sonucu deildir. Her ne kadar bu sanatlar dindar
olmasalar da tannmaz bir surette de olsa kutsal bunlarn eserlerinde mevcuttur.973
rnek olarak Eliade, modern sanatlarn, zaman ve tarihin bozmad yeni ve saf bir
evrene

kavumak

amacyla

geleneksel

sanat

anlaylarn

ykma

abasn

gstermektedir. Eliadea gre iptidai ve eski Ortadou haklarnn inand kozmik


dinnin temel zelliklerinden birinin de yeniden yaratmak iin riteller araclyla
periyodik olarak dnyay yok etmek olduuna dikkat ekmektedir. Eliade, yeni bir tarz
ortaya karmak iin eski sanat anlaylarn ykmay amalayan modern sanatnn bu
tavr ile yeni bir dnyay amalayan geleneksel toplumlardaki anlay arasnda paralellik
kurmaktadr.974 Dolaysyla Eliaden nemli keiflerinden biri, profan bir karaktere
sahip olduu dnlen modern sanatta dini yaplar ve deerler tespit etmi
olmasdr.975 Daha nemlisi Eliade, edebiyat ve sanatn modern insann bilin dzeyinde
var olmayan dini hayatn tatmin ettiine inanmaktadr.976
Eliaden seklerlemeden neyi kastettii burada daha ak bir biimde kendini
gstermektedir. Eliadea gre seklerleme, kutsallklarn tasfiye edildii bir dnyada

971

Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 34.


Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 237.
973
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 26-27.
974
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 29.
975
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 12.
976
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 469.
972

220

kutsaln hayali/muhayyel evrenlerde yer alan ve buralara etki eden kutsaln bilinten
silinerek bilinaltna mnhasr hle geliini ifade etmektedir.977
Modern dnyada kutlanan ve grnrde profan bir nitelik arz eden baz bayram ve
kutlamalar da Eliadea gre mitik bir yapya sahiptir ve mitik bir ilevi yerine
getirmektedir. rnek olarak Eliade, yeni yl enliklerini, ocuun doumunu, bir evin
inasn ya da yeni bir daireye yerletikten sonra gerekletirilen kutlamalar
zikretmektedir. Hatta Eliade, modern dnyada ok sayda dinimsi adetlerin (coutumes
para-religieuses) bulunduunu ve bu konuda bir gn bir kitap yazma arzusunu dile
getirmektedir.978 Eliadea gre yaratln periyodik olarak tekrarn ieren mitik arketipi
ile bu kutlamalar arasndaki mesafe ne kadar uzak olursa olsun bunlar modern insann
da bu tr senaryolar periyodik olarak yeniden gerekletirmeye duyduu ihtiyac ifade
etmektedir.979 Eliade, tm bu kutlamalarn altnda yatan ortak motifin yenilenme zlemi
(la nostalgie de la renovatio), yenilenmi yani yeniden yaratlm bir dnyada yeni bir
tarihin balayaca midi olduu neticesine varmaktadr.980
Dinsiz insann hayatnda doum, evlilik ve lm gibi birer geii temsil eden olaylar,
profan dnyada seklerleerek ritel karakterlerini yitirmitir. Ancak Eliadea gre
sekler toplumlarda gei merasimleri her ne kadar birer dini eylem olarak var olmasa
da geie ilikin motifler, kutsallktan soyutlanm vaziyette hl varlklarn
srdrmektedir.981 Modern insann birok tutum ve davranlarnda gei senaryolar
grmenin mmkn olduunu ifade eden Eliade, bunlarn modern insann bilinaltnda
yer ald iin fark edilmediine dikkat ekmektedir.982
Daha da ilginci Eliade, nazizm ve komnizm gibi grnrde sekler olan bu iki siyasi
hareketin dahi mitolojik unsurlar tadn ve bunun da modern dnyann belli bir
sosyal snf, siyasi parti ya da lider tarafndan gerekletirilecek evrensel bir
yenilenmenin
savunmaktadr.
977

(renovatio)
983

eskatolojik

midini

hl

tadna

iaret

ettiini

Eliadea gre yirminci yzyl Avrupa tarihini derinden etkileyen bu

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 206.


Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 223.
979
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 26-27.
980
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 33.
981
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 157-159.
982
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 280.
983
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 226-227; Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 58,
dip. 2.
978

221

iki siyasi hareketin bu dnyann sonunu ilan ederek bolluk ve mutluluk dolu yeni bir
an balangcn mjdelemeleri bunlarn eskatolojik bir yapya sahip olduunu
gstermektedir.984 Eliaden ateist bir ideolojiyi savunan Marksizmin aslnda eskatolojik
bir mitolojiyi benimsediini zellikle vurgulamas dikkat ekicidir. Eliade, bu konuya
Le sacr et le profane, Mphistophls et landrogyne, Aspects du mythe adl
eserlerinde tekrar tekrar deinmektedir. Eliadea gre proletaryann zaferiyle bir altn
an meydana gelecei ynndeki Marksist mit, modern siyasi eskatolojilerin en
gelimiini ve en belirginini oluturmaktadr.985
Marx, Asya-Akdeniz dnyasnn byk eskatolojik mitlerinden birini yeniden ele alarak
tamamlamaktadr: ektii aclarn dnyann ontolojik statsn deitirecei beklenen
Dorunun (seilmi, kutsanm, masum, eli ve gnmzde proletaryann)
kurtarc rol. Gerekten Marxn snfsz toplumu ve bunun sonucunda tarihsel basklarn
yok olmasnn en yakn rnei, eitli geleneklerde tarihin balangcn ve sonunu dile
getiren Altn a mitinde bulunmaktadr. Marx, bu saygn miti, Yahudi-Hrstiyan mesihi
ideoloji ile zenginletirmitir: Bir yandan proletaryaya tand peygamberane rol ile
kurtarc ilev; te yandan da sa ile Deccal arasnda olan ve birincinin nihai zaferiyle sonulanan apokaliptik mcadeleye rahatlkla benzetebileceimiz yi ile Kt arasndaki nihai
mcadele bulunmaktadr. Marxn tarihin mutlak sonu konusundaki Yahudi-Hristiyan
apokaliptik umudunu kendi hesabna yorumlamas da anlamldr. Bu noktada o, tarihin
basklarnn insanlk hliyle zde olduunu ve bunlarn asla tamamen yok edilemeyeceini
savunan dier tarihselci dnrlerden (rnein Croce ve Ortega y Gasset) ayrlmaktadr.986

Bu rnek, Eliaden modern dnyada kutsallklar kkten reddettiini iddia eden bir
siyasi hareketin dahi mitolojik bir yapya sahip olduu ve dolaysyla insana zde olan
mitolojik dncenin her ne kadar ekil deitirse ve bozulsa da hibir zaman yok
olmayaca ynndeki tezini destekleyen en nemli argmanlardan biri olarak
karmza kmaktadr.
Eliaden homo religiosusun profan insan dnme srecini buraya kadar anlatlanlara
dayanarak ematik olarak u ekilde ifade etmek mmkndr:

984

Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 91.


Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 226.
986
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 175-176. Eliaden bu alnty, Aspects du mythe (s. 225-226)
adl eserine olduu gibi ilave etmesi onun bu konuya ne derece dikkat ekmek istediinin bir baka
delilidir.
985

222

MODERN NCES DNEM

MODERN DNEM

Homo Religiosus

Profan insan

Bilin

Bilin

Profan
Kutsal
Kutsal
Bilinalt

D
Blnme
ekil 1.2. Homo Religiosusun Profan nsana Dnme Sreci
Bu tabloya bakldnda Eliaden homo religiosusu neden homme total yani insan-
kmil diye tabir ettii net bir biimde grlmektedir. Homo religiosus, kutsal bilin
dzeyinde yaarken profan insanda kutsal bilinten bilinaltna dmtr. Eliaden
bahsettii ikinci d, dikey izgi ile belirtilen bu durumu ifade etmektedir. Bilin
dzeyinin bir blnmeye uramas sonucunda insan- kmil (lhomme total) yani bilin
btnl paralanmam olan insan, dm insan (lhomme dchu) hline gelmitir.
Eliade, insan- kmilin tamamen kutsallktan arnmadn ve byle bir eyin
gereklemesinin de zaten mmkn olmadn zellikle belirtmektedir.987
Eliaden seklerleme ve laiklemeden kastettii ey de yine dikey izgi ile ifade edilen
kutsaln bilinaltna dme srecini yanstmaktadr. Eliadea gre kutsallk duygusu
insanda yok olmamakta, sadece bilin dzeyinden bilinalt dzeyine dmektedir.
Dier bir adan Eliadea gre seklerleme kavram gerekten de kutsaln yok oluunu
ifade etmekte; ama bu yok olu sadece bilin dzeyiyle snrl kalmaktadr. Teolojik
tasavvurlar, dini inan ve dogmalar, ritler, kurumlar vs. yava yava ortadan
kaybolmaktadr. Buna ramen, profan insan, bunun farknda olmasa bile kutsal
tecrbeler yaamaktadr. En ileri dzeyde seklerlemi toplumlardaki grnrde dini
olmayan fenomenlerde bile Eliade, kutsaln yeni ve orijinal ekillerini tespit etmenin
987

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s.13.

223

mmkn olduu kanaatindedir.988 Kozmosa kar yrtlen uzun bir bamszlk


savann rn989 olan modern insan, iinde yaad dnyay kutsallklardan
temizledii gibi bilincini de ayn ileme tabi tutmutur. Ancak bilinalt bamsz bir
blge olduu iin kutsal, bu alana snp kalmtr. Dolaysyla evrenin tamamnda
tezahr eden kutsal, geleneksel toplumlarn aksine modern toplumlarda yaayan insann
sadece rya, hayal ve insann ilham kayna olan muhayyile ve hatta onun beklentileri,
zlemleri, arzu ve mitleri gibi bilinaltna ilikin faaliyetlerde kendini gstermektedir.
Bu bakmdan Eliaden modern insann bilinaltn kutsaln son kalesi olarak grdn
sylemek yanl olmasa gerek.
Homo religiosus ile profan insan arasndaki farklarn en belirgin ekilde zaman ve
mekn tasavvurlarnda grndn dnen Eliade zellikle Le sacr et le profane
adl eserinde bu iki insan kategorisi arasnda bu alardan karlatrma yapmaktadr.
Yukarda homo religiosusun mekn ve zaman tasavvurlar zerinde ayrntlaryla
durduk. imdi de Eliaden kutsaln bilinaltna dt modern insan perspektifinden
zaman ve meknn ne ekilde algland hakkndaki analizlerine bir gz atalm.
2.1.1.1.

Modern nsann Tarih ve Zamana Bak

Eliade, arkaik insanla modern insann zaman karndaki durular arasndaki farkll
gstermek zere ilgin bir yntem kullanmaktadr. Aspects du mythe adl eserinde
Eliade, empatik bir yaklamla bu iki tr insann yerine kendini koyarak bunlarn bu
konuda nasl akl yrtecekleri konusunda tahminde bulunmaya almaktadr. Eliade,
nce modern insann zaman karsnda nasl bir tutum ierisinde bulunduunu, tarihteki
yerini nasl grdn izah etmektedir.
Bir modern [insan] u ekilde akl yrtebilir: Ben bugn bu haldeysem, bu durum, bama
bir takm olaylarn gelmesinden dolay olmutur; fakat bu olaylar bundan 80009000 yl
nce ziraat kef edildii iin, antik Yakn Douda ehir medeniyetleri gelitii, Byk
skenderin Asyay fethettii ve Augustusun Roma mparatorluunu kurduu iin,
bilimsel keiflerin yolunu aarak ve sanayi medeniyetinin gelimesini hazrlayarak Galile
ve Newtonun Evren tasavvuru noktasnda devrim yaptklar iin, Fransz htilali
gerekletii iin, Napolyon savalarndan sonra hrriyet, demokrasi ve sosyal adalet
990
fikirleri Bat dnyasn alt st ettii iin vs.

988

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 12. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s.
49.
989
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 201.
990
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 25.

224

Modern insan bylece ierisinde bulunduu durumu, kendi zamanna gelene kadar tarih
boyunca gereklemi olaylarn sonucu olarak grmektedir. Arkaik insansa byle
dnmemektedir.
Ayn ekilde bir iptidai de kendi kendine yle diyebilir: Ben bugn bu haldeysem,
benden nce birtakm olaylar gerekletii iindir. Ancak o, hemen ardndan unu ilave
etmelidir: [bunlar] mitik ada gerekleen olaylar olduklar iin kutsal bir tarih
oluturuyorlar; nk bu dramn ahslar, insanlar deil Doast Varlklardr. Daha da te
modern insan kendini evrensel Tarih seyrinin bir neticesi olarak deerlendirdii hlde bunu
[bu tarihi] btnyle bilme zorunda hissetmezken arkaik toplumlardaki insan, kabilesinin
mitik tarihini hatrlamak mecburiyetinde olduu gibi bir de onun [mitik tarihin] byk bir
blmn belirli aralklarla kendi gnne tamaktadr. Arkaik toplumlardaki insanla
modern insan arasndaki en nemli farkllk bu noktada kavranlmaktadr: olaylarn geri
dndrlemezlii modern insan iin Tarihin temel zelliiyken arkaik insan iin bu husus
991
gereklik arz etmemektedir.

Ancak Eliade, her ne kadar yaplar itibariyle birbirinden farkl olsalar ve hatta birbiri ile
taban tabana zt gibi grnseler de992 mitik zaman benimseyen arkaik toplumlardaki
zaman tasavvuru ile tarihi zaman benimseyen modern toplumlarn zaman tasavvurunun
ortak bir zelliinin bulunduunu da ifade etmektedir.
Birisi geleneksel, tm iptidai kltrlerde (berrak biimde formle edilmemi olsa bile)
bulunan, periyodik olarak ad infinitum yeniden meydana gelen devr zaman tasavvuru;
dieri ise (kendisi devr olmakla birlikte) zaman d iki sonsuzluk arasndaki bir para olan
sonlu zaman biimindeki modern anlay. Hemen hemen tm bu Byk Zaman teorileri
ardk alar miti ile bir arada bulunmaktadr; burada altn a daima devrenin
balangcnda, paradigmatik illud tempusun yaknnda yer almaktadr. Her iki doktrinde
sonsuz devr zaman ve snrl devr zaman doktrininde- bu altn a yeniden meydana
getirilebilmektedir; dier bir ifadeyle ilk doktrinde bu altn a sonsuz kez, ikincisinde ise
sadece bir kere tekrarlanabilmektedir.993

Homo religiosusun kutsal mekn ve kutsal zaman tasavvurlarnn ortak noktas her
ikisinin de insann balangtaki durumu yeniden elde etme arzusunu yanstmasdr.
Yukarlarda ayrntlaryla izah edildii zere bu balangtaki durum tarih dzeyinde
deildir; bu bakmdan da kronolojiyle hesab edilmesi imknszdr. Homo religiosusun
srekli olarak yeniden meydana getirmeye alt mitik zamann temel nitelii
tanrlarn varlndan dolay kutsal olmasdr. Tanrlarn mevcut olduu mkemmel bir
dnyada yaama arzusunu Eliade, cennetvari bir hlin zlemi (la nostalgie dune
situation paradisiaque), kkenlerin zlemi (La nostalgie des origines), balangcn
mkemmellii zlemi (la nostalgie de la perfection des commencements), ebedilik

991

Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 25-26.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 326.
993
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 130-131.
992

225

zlemi (la nostalgie de lternit) ya da Hristiyan terminolojiye ait bir tabirle ksaca
Cennet zlemi (nostalgie du Paradis) kavramlaryla ifade etmektedir.994
Sonu olarak insan, her dzeyde, profan zaman ortadan kaldrarak kutsal zamanda
yaamak istemektedir. Dahas zaman btnyle yeniden meydana getirme yani sreyi
ebedi bir ana dntrmek suretiyle ebediyet ierisinde [] yaama arzu ve midi ile kar
karyayz. [] Kutsal meknda devaml ve dorudan kalabilme arzusu, arketipik
davranlarn tekrar sayesinde srekli olarak ebediyet ierisinde yaama arzusunu
dourmaktadr. Arketiplerin tekrarlanmas, insann insani varolu erevesinde, paradoksal
bir biimde de olsa ideal biimi (=arketip) gerekletirme ve ykn tamakszn yani
geridndrlemezliine maruz kalmakszn sre iinde bulunma arzusunu ifade etmektedir.
Bu tr bir arzu, ierdii her eyle dnyevi varoluun, dnyadan kopuu gerektiren bir
maneviyat
uruna
deerini
dren
maneviyat
bir
tutum
olarak
yorumlanamayacann altn izelim. Tam aksine, ebedilik zlemi diye
isimlendirebileceimiz ey, insann somut bir cenneti arzu ettiini ve bu cenneti elde
etmenin burada yani dnya zerinde ve imdi, u anda gerekleebileceine inandna
delalet etmektedir. Bu anlamda, kutsal zaman ve kutsal meknla ilgili mitler ve ritler,
insann hl ulaabileceini dnd dnyevi bir cennetin nostaljik hatralar ve bir tr
tecrbi ebediyet eklindeki ortak bir paydada buluuyor gibi grnmektedir.995

Bylece arkaik insann zaman tasavvurundan hareketle Eliade bu anlayn derin analizi
sonucunda ortaya kan zn ya da baka bir ifadeyle yapnn btn insanlarda mevcut
olduunu ima etmektedir. Eliaden nceki blmlerde ayrntlaryla izah edilen kutsal
tanmlamas ve onun antropolojik varsaymlar gz nnde bulunduruluduunda konu
daha iyi anlalacaktr. Eliaden kutsal bilincin bir yaps olarak tanmladn
belirtmitik. Eliaden kutsal=gereklik=ebedilik=lmszlk eklinde daha nce
zetlediimiz varsaymn da hesaba katnca bu varsaymn btn insanlar iin geerli
olduu sonucu kmaktadr. Dolaysyla kutsallk duygusunu varlnn en derininde
tayan her insann ebedilik arzusu tad ynnde genel bir sonu ortaya kmaktadr.
Zaten Eliadea gre modern toplumlardaki varolusal bunalm da buradan
kaynaklanmaktadr. Arkaik zaman tasavvuru profan zaman ierisinde bir krlma
(rupture) meydana getirerek insan kutsal zamana geri dnmek suretiyle onu zamann
yok edici etkisinden kurtarmaktadr. nsan varoluuna soteriolojik bir boyut kazandran
bu dairesel, geridndrlebilir ve yeniden meydana getirilebilir nitelikli devr zamann
aksine modern toplumlardaki dinsiz insann zaman tasavvuru, onu ierisinde bulunduu
tarihi ana hapsetmektedir. Akn boyuttan yoksun olan profan zaman, insan tek boyut
yani beeri boyuta indirgenmi bir varolua mahkm etmektedir.996

994

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 81-82.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 341-342.
996
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 64-65.
995

226

2.1.1.2.

Modern nsann Mekna Bak

Geleneksel toplumlarn aksine modern toplumlarn mensubu olan dini olmayan/dinsiz


birey yani dnyann kutsalln reddederek her tr dini varsaymdan arndrlm bir
varoluu benimseyen profan tecrbe dzeyindeki bir insan iin mekn homojen ve
ntrdr. Daha nce belirtildii zere kutsal mekn sabit bir noktaya, bir merkeze sahip
olduu iin insann yn belirlemesinde etkin bir rol oynamaktadr. Bu merkez sayesinde
kutsal dzeyle irtibat salanabilmektedir. Bu bakmdan kutsal mekn mutlak bir deere
sahiptir. Profan mekn ise btn bu zelliklerden yoksundur. Homojen olan profan
meknn btn paralar nitelik bakmndan birbirine edeerdir.997
Buna paralel olarak sanayi toplumlarnda yer alan insanlarn meskenlerini alglama
biimleri de deimitir. Mehur mimar Le Corbusiernin ifadesiyle ev, bir oturma
makinesi hline gelmitir. Bylece sanayi toplumlarnda seri hlinde retilen
makinelerden biri konumuna getirilen ev, Kozmosun kutsaldan arndrld gibi akn
boyutla irtibat tamamen kesilmi ve sadece ilevsel yn n plana kmtr: insanlarn
alabilmesi iin dinlenmelerini salamak.998
Ancak Eliade, profan mekn tecrbesinin kutsal boyutu ortadan kaldrdn ifade
etmekle birlikte profan hayat seen bir insann dnyay ne kadar kutsaldan arndrrsa
arndrsn dini davran yok edemeyeceine bir kez daha dikkat ekmektedir.
Dolaysyla profan tecrbe dzeyindeki mekn tasavvuru da kutsal mekn tasavvuruyla
ortak ynlere sahiptir. Bunlarn en nemlisi dinden son derece uzak olan bir insan
nazarnda da profan mekn ierisinde memleket, ilk aklarn yaand yer, genlik
yllarnda ziyaret edilen yabanc bir lkedeki ilk ehrin bir kesi ya da bir soka vb.
gibi dierlerinden tamamen farkl yerler bulunmaktadr. nsan iin zel anlamlar tayan
bu tr meknlar, bireyin kiisel dnyasnn kutsal yerleridir.999 Kutsal meknn
mutlak deil de greceli olma zelliini Eliade, bu hususa balamaktadr. Profan
meknla kutsal mekn arasndaki bu benzerlii salayan ortak niteliin her ikisinin de
sembolik bir mahiyet arzetmesinde sakl olduu sylenebilir. Kutsal meknn merkezi
kutsal sembolize ederek insan kutsala gtrrken profan mekn, insann kendisini
merkez hline getirmekte ve onu kendine dndrmektedir. Eliaden yukarda kutsal
997

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 26-28.


Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 49.
999
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 27-28.
998

227

meknlarn menfezlerinden bahsetmesi bu noktada daha iyi anlalmaktadr. Zira kutsal


meknda farkl bir dzeye gei mmkndr. Eliade, bu durumu ifade etmek iin
menfez (ouverture) kavramn kullanmt. Oysa profan mekn kapaldr yani profan
mekn, baka dzeylere bireyin erimesini mmkn klacak aklklara, menfezlere
sahip deildir. Dolaysyla profan mekn, tpk profan zaman gibi insan beeri boyut
ierisine adeta hapsetmektedir.
Herhangi bir soteriolojik ileve sahip olmayan yani hibir kurtulu imkn sunmayan bu
profan zaman ve mekn dindar olmayan insan tarihi olaylar karsnda dehete
drmekte ve onu bunalma sokmaktadr. Tarihi felaketlere bir anlam bulma
midinden yoksun profan insann bu tecrbesini Eliade, tarihin terr diye
nitelendirmektedir.
2.2.

Tarihin Terr

Eliade, bandan geen tarihi olaylara bir anlam verememenin sonucunda bu olaylar
karsnda dehete kaplma duygusunun profan insana zg bir durum olduu
dncesindedir. Geleneksel dnyada bir fert ya da topluluun urad imtihanlar
eklinde alglanan tarihi hadiseler, modern dnyada tm tarih tesi anlamlarndan
soyutlandklar iin tarihin terrn dourmaktadr. Dolaysyla tarihin terr, dini
duygudan yoksun, kutsallklarn tasfiye edildii bir dnyada yaayan ya da yaamay
arzulayan insann tecrbesidir.1000 Eliadea gre Babil esaretindeki bir srailolu,
byk ac ekiyordu ama ekilen bu acnn ona gre bir anlam vard: Yahve halkn
cezalandrmak istiyordu. Hegel iin de her olay ve her snav, evrensel Ruhun bir
tezahr olduu iin bir anlam vard.1001
Eliade, modern dncenin kutsallklar ve mitleri bertaraf etmesi sonucunda tarihi
olaylar anlamdan yoksun brakt kanaatindedir. rnein Truva sava, Byk
skenderin seferleri, Jul Sezarn ldrlmesi vs. gibi tarihi hadiseler herhangi bir
soteriolojik mesaj tamadklar iin anlamdan yoksundur. Oysa mitik olaylar, insann
hakiki doasnn farkna varmasna ve bunun sonucunda da kendisinde bir uyann
gereklemesine imkn tanmaktadr.1002 Aknl reddeden ve gerekliin greceli
1000

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 18.


Mircea Eliade; L'preuve du labyrinthe, s. 146-147.
1002
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 168.
1001

228

olduunu kabul eden modern insann iine dt bu anlamszlktan doan kmazn


yannda lm tecrbesinin de anlamsz hle gelmesiyle birlikte modern insann deheti
bir kat daha artmtr. Eliade, hem kendisini hem de iinde yaad dnyay kutsallktan
soyutlayan modern insann korkusunun, onun tarihsel bir varlk olduu ynndeki
tasavvuruyla gizli bir biimde ilikili olduu kanaatindedir. Bu tarihsel bilin ise lm
fenomenini kutsaldan soyutlayan modern insann lm ve yok olma durumu
karsndaki tedirginliini yanstmaktadr.1003 Zira hilik ve lm karsndaki korku,
modern medeniyete zg bir fenomen olarak grnmektedir. Dier toplumlar nazarnda
lm bizatihi ve nihai bir son olarak deil, baka bir varlk tarzna gei olarak
alglanmaktadr. Elbette bu toplumlar da lm karsnda tedirginlik duymaktadr. Ama
bu geleneksel toplumlarda lm fenomenini lzumsuz ve sama bir tecrbe olarak
alglamak yerine bunu yeni bir varlk dzeyine ulaabilmek iin vazgeilmez bir tecrbe
olarak deerlendirilmektedir. Dini ierii boaltlan lm fenomeni, modern
toplumlarda hilikle zdeletirilmekte ve bu hilik karsnda da eli kolu bal hle
gelen insan dehet ve tedirginlie mahkm olmaktadr.1004 Eliaden modern insandan
kasdnn, Yahudilik ve Hristiyanlkla hibir ba kalmam Bat insan olduunu bir kez
daha hatrlatalm. Bu konuyla ilgili olarak Eliade u sonuca varmaktadr: nsan ne kadar
modern olursa tarihin terr karsnda o kadar savunmasz bir duruma
dmektedir.1005
Daha nce de belirtildii zere Eliade, arkaik ve geleneksel toplumlarda mitlerin
dnyann

varoluunu

anlamlandrd

gibi

insann

kendi

varoluunu

da

anlamlandrdn ve insanlarn bugnk hle nasl dtn yani neden lml birer
varlk hline geldiklerini izah etmek suretiyle lm hadisesine bir anlam kazandrd
grndedir.1006 Henz yirmi yalarndayken Eliade, aknl, deerler reten bir
dayanak, insan hayatna yn veren referans noktas ve adeta bir mihenk ta olarak
tanmlamaktadr.1007 Mekn ve zaman grecelilikten kurtararak mutlak bir deer
kazandran eyin hierofani olduu zerinde ayrntlaryla durduk. Nasl ki kutsal, bir
meknda tezahr etmesiyle insann o meknda yn bulmasn salyorsa aknlk da
insan hayatna bir yn kazandryor. Karanlk gecede yolunu aran insann iine
1003

Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 65; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 148, 172.
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 65-66.
1005
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 174.
1006
Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 46-47.
1007
Mircea Eliade; Contributions l'tude de la philosophie de la Renaissance, s. 10.
1004

229

dt dehet, ok daha byk lde aknlktan yani mutlak deerlerden ve son


tahlilde deer ve anlamdan yoksun bir hayat benimseyen profan insann kaderi hline
gelmektedir.
lm, bir varlk tarzndan dierine gei eklinde telakki eden ve bu ekilde tarihin
terrne kar manevi bir savunma mekanizmasna sahip olan geleneksel toplumlarn
aksine lm yok olmakla e tutan modern toplumlarda lm korkusu dehet boyutuna
ulamaktadr.1008 Eliadea gre kendisini tarihin eseri olarak gren modern insan
selamete gtren yolda ilerlemesini bizzat bu Tarih telakkisi engellemektedir.1009
Eliaden byk harfle yazd tarih kavramndan kastnn bir sre olarak telakki edilen
ve bir daha dnmemek zere akp giden zaman olduu ve dolaysyla kutsal bir yk
anlatan ve paradigmatik nitelikteki mitin kart olduunu bir kez daha hatrlatalm. Mit,
insan varoluuna bir anlam kazandrd hlde Tarih byle bir ileve sahip deildir.
Dolaysyla Tarih, insann nasl ve niin meydana geldiini izah edemedii gibi onun
gelecei ve nihayeti hakknda da herhangi bir bilgi sunma yetisine sahip deildir.
Tarihe getirdii eletiriyi Eliade, bilimsel yaklama da getirmektedir. Gadamer gibi
Eliade da zellikle bilimsel yaklamn temel kriterlerinden biri olan objektiflik ilkesini
eletirmekte

ve

objektif

olmak

iin

kendilerine

eziyet

eden

zavall

meslektalarn,1010 bilginlerin objektifliini taklit etmenin,1011 yanllndan ve


objektif aklamalarn/izahlarn samaldan1012 bahsetmektedir. Tarih gibi bilim de
baz eyleri aklayabilmektedir ama bunlara bir anlam verme konusundu yetersiz
kalmaktadr. Bu noktada, Jacques Pierrein verdii yakn bir zaman ierisinde leceini
renen bir kanser hastas rneini dnelim. Hastann Ben neden lyorum?
sorusuna uzman doktor, bilimsel bir izah getirerek Metastaz dolaysyla eklinde bir
cevap verecektir. nk metastaz, kanser hastalnn lme neden olmasnn balca
nedenidir. Fakat burada bir yanl anlalmann sz konusu olduu apaktr. Bilim
adamnn objektif cevab probleme bir aklama getirmekte ama lm hadisesine bir

1008

Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 34, 41. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Mythes, rves et
mystres, s. 132.
1009
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 190.
1010
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 348.
1011
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 428.
1012
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 438.

230

anlam verememektedir.1013 Yani bu durumda da insann varoluuna bir anlam


kazandrlmamaktadr. Eliaden objektif aklamalarnn samalndan neden sz
ettii imdi daha iyi anlalmaktadr. lme anlam bulmaya alan birine bu durumu
kanserli hcrelerin yaylmas ile izah etmek her ne kadar objektif olsa da gerekten
anlamsz ya da Eliaden ifadesiyle sama gelecektir.
Eliade, modern an git gide tarihselletii yani tarih tesi modellerden uzaklat
kanaatindedir.1014 Bu an rn olan tarihsel insan da (lhomme historique) dm
insana (lhomme dchu) yani kutsal bilin dzeyinde yaama tecrbesinden mahrum
olan insan tipine tekabl etmektedir.1015 Kendi varoluunu srf tarihi veriler
erevesinde anlamlandrmaya alan modern insann adeta elini kolunu balayarak
onu akna eviren ey, lmden sonra hibireyin olmad ve lmn kendisinin de
bir hiten ibaret olduu ynndeki nihilist inantr.1016 rnein varoluu felsefenin
nde gelen isimlerinden Martin Heidegger ve Jean-Paul Sartren (18051980)
benimsedii bu inanca gre insan, sama ve anlamdan yoksun bir dnyaya atlm bir
yabancdan baka bir ey deildir.1017 Eliaden ada Bat toplumlarndaki varolusal
krizden ve dini boluktan sz etmesi ite bundan dolaydr.1018
2.3.

Modern Dnyadaki Kriz

Birinci Dnya Sava, Batda Rnesans ile balayarak 19. yzylda doruk noktasna
ulaan rasyonalist ve buna bal olan evrimci ve materyalist teorilerin ne derece geerli
olduu hususunda byk kukular uyandrmtr. Bu tarihi faciadan sonra Batnn
ileriye doru deil geriye doru gittii tespiti yank bularak Batl deerlerin yeniden
gzden geirilmesi dncesini dourmutur.1019 Batnn ierisinde bulunduu
bunalm ilk fark eden elbette Eliade deildir. rnein Alman tarihi ve filozof Oswald
Spengler (18801936), Birinci Dnya Savann hemen akabinde piyasaya kan ve
ikinci basks 1922 ylnda yaplan Batnn k adl eserinde Bat dnyasnn
1013

Jacques Pierre; Hermentik ve Dilsel Ana Kalb: Mircea Eliade rnei, Zeki zcan (Der. ve
ev.); Din Bilim Yazlar I, Alfa Yaynlar, stanbul 2001, s. 135-136.
1014
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 175.
1015
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 203.
1016
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 393.
1017
Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 82.
1018
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 267.
1019
Bkz. Christoph Auffarth & Hubert Mohr; Introduction: The Academic Study of ReligionHistorical
and Contemporary Issues, Kocku von Stuckrad (ed.), The Brill Dictionary of Religion, Volume I, Brill,
Leiden - Boston 2006, s. xx.

231

yaad tarihi bunalm irdelemekte ve bu sorunun, felsefi bir mesele olduunu


sonucuna varmaktadr.1020 Daha sonra bu mesele zerinde en fazla kafa yoranlar
gelenekselci okula mensup yazarlar olmutur.
2.5.1. Gelenekselci Okul Perspektifinden Modern Dnyadaki Kriz
Bat dillerinde Tradisyonalizm eklinde ifade edilen Gelenekselcilik, ezeli bir hikmetin
(Latince ifadesiyle Sophia Perennis) varln iddia etmesinden dolay Perennializm,
Perennial Felsefe veya Sophia Perennis olarak da adlandrlmaktadr.1021 Ancak baz
aratrmaclara gre Perennial Felsefe ile Sophia Perennis tamamen zde deildir.
nk biri ayn hakikatin fikri ynn, dieri ise onun somutlam/tahakkuk etmi
ynn ifade etmektedir.1022 Bat dillerinde sophia perennis kavramyla ifade edilen
gelenee Hindular, sanathana dharma, Mslmanlar ise el-himetl-halide (ya da
Farsa javidan kirad) tabirini kullanmaktadrlar.1023 Bu okul, gkyz ile yeryznn
1020

Oswald Spengler; Batnn k, (ev.: Giovanni Scognamillo; Nuray Sengeli), kinci Bask,
Dergh Yaynlar, stanbul 1997, s. 19-20.
1021
Perennial Felsefe tabirini ilk kez XVI. yzylda yaayan ve Vatikan ktphanecisi olan Augustinus
Steuchiusun kulland kabul edilmektedir. 1540 ylnda yazd bir kitabn baln De philosophia
perenni sive veterum philosophorum cum theologia christiana consensu libri X eklinde koymutur
(Leroy E. Loemker; Perennial Philosophy, Philip P. Wiener (ed.); The Dictionary of the History of
Ideas, Volume 3, Charles Scribners Sons, New York 1973, s. 458). Steuchiusun bu kitaptaki temel tezi,
felsefe dnyasnda gerekten hibir eyin yeni olmad, baz hakikatlarn en eski dnrler tarafndan
da bilindii ve bu hakikatlerin tarih boyunca nesilden nesile nakledildii ynndedir. Bylece Steuchiusa
gre Perennial Felsefe insanln bidayetinden bu yana var olan bir felsefedir (Charles B. Schmitt;
Perrenial Philosophy: From Agostino Steuco to Leibniz, Journal of the History of Ideas, Vol. 27, No. 4
(OctoberDecember 1966), p 521-522). Sedgwicke gre aslnda Steuchius, Perennial Felsefe terimi ile
15. yzylda Floransadaki Platon Akademisinin bakan olan Marsilio Ficinonun dncesini
betimlemek iin icat etmitir. Ficinoya gre tm dinler ortak bir kkeni paylayordu. Daha sonra
Zerdtlk, Firavun dini, Platonizm ve Hristiyanlk gibi eitli biimlere giren tm dinler, ilk dinden
tremilerdi (Mark J. Sedgwick; Against the Modern World: Traditionalism and the Secret Intellectual
History of the Twentieth Century, Oxford University Press, Oxford 2004, s. 23-24). Daha sonra bu
dnceyi Alman filozof Gottfried Wilhelm Leibniz (16461716) savunmutur. Aldous Huxleyin 1945
ylnda yaymlanan Perennial Philosophy adl kitab, bu kavram, din ve felsefe alannda uzman
olmayanlara tantmtr. Bu eser dilimize evrilmi bulunmaktadr: Aldous Huxley; Kalc Felsefe, (ev.:
Latif Boyac), nsan Yaynlar, stanbul 1996. Huxleyin bu kitabnda yanllkla Perennial Felsefeyi
Leibniz ile balatmas (s. 8) dikkat ekicidir.
1022
Seyyed Hossein Nasr; The Need for a Sacred Science, State University of New York Press, New
York 1993, s. 53.
1023
Seyyed Hossein Nasr; Knowledge and the Sacred, State University of New York Press, New York
1989, s. 68. Batllar tarafnda Hinduizm diye adlandrlan dini, kendi mntesipleri ezeli kanun
anlamna gelen Sanatana Dharma eklinde adlandrmaktadr. Bu terim, ayn zamanda Batllarn religio
perennis, sophia perennis veya philosophia perennis eklinde adlandrdklar Ezeli Hikmet kavramna
tekabl etmektedir (Steven J. Rosen; Essential Hinduism, Praeger Publishers, Westport 2006, s. 24, 37).
Ayrca bkz. Jean Varenne; Hinduizm, Mehmet Aydn (ev. ve ed.); Din Fenomeni, 2. Bask, Din
Bilimleri Yaynlar, Konya 1995, s. 292; James B. Robinson; Hinduism, Philadelphia 2004, s. 3, 176;
Constance A. Jones; James D. Ryan (eds.); Encyclopedia of Hinduism, Facts On File, New York 2007, s.
233.

232

henz birleik olduu bir zamanda dorudan vahiy yoluyla alnan, asli veya arketipik
insann manevi ve zihni/fikri mirasn oluturmu olan bir Asli/lk Gelenein
(Primordial Tradition) varln kabul etmektedir.1024 Gelenekselcilerin var olduunu
savunduklar Gelenek, kelimenin etimolojisinin ifade ettii gibi gemi nesillerden
gelen beeri bilgilerin daha sonraki nesillere aktarlmasn deil, akn bir dzeyden
gelen bilgiyi (batni bilgi: marifet) ve bu bilginin aktarlmasn iermektedir. Dolaysyla
Gelenek, kaynaa kadar uzanan kopuksuz bir zincirin varln kabul etmektedir. Bu
zinciri ifade etmek iin dilimizde Arapa kkenli silsile kelimesi kullanlrken bu terim,
branicede shelsheleth ve Sanskritede paramparam eklinde ifade edilmektedir. Bu
noktada bugn genellikle kullanld anlamyla belirli ve snrl bir grup ya da kiilere
ak olduu ve yalnz onlar tarafndan anlalabildii ne srlen bir bilgi trn iaret
eden batni/ezoterik/irek bilgi ile doast gler edinmeye ynelik olduu sylenen
ve gizli tutulan ve ancak belirli kiilere alan oklt/gizli bilgiyi birbirinden ayrmak
gerektiine dikkat etmek gerekir.1025
Gelenekselci okulun kurucusu Fransz metafiziki ve yazar Ren Gunondur. Mark J.
Sedgwick, Gelenekselci okulun en nemli temsilcilerini doum ylna gre u ekilde
sralamaktadr:
Coomaraswamy;

Ananda

Kentish

(18771947):

Sonradan

Amerikan

vatandalna geen ngiliz kkenli sanat tarihisidir.


Gunon. Ren (18861951): Fransz kkenlidir; daha sonra Msr vatanda
olmutur. Gelenekselcii gelitirmitir.
Evola, Baron Julius (1869/81974): talyan vatandadr. Siyasi Gelenekselcili
gelitirmitir.
Eliade, Mircea (19071986): Sonradan Amerikan vatandalna geen Romen
asll dinler tarihisidir.
Schuon, Frithjof (19071998): Alman asll olup sonradan Fransz vatandlna
ve daha sonra svire vatandalna gemi ve en sonunda da Amerikaya
yerlemitir. Sufi Gelenekselcilii gelitirmi ve Aleviyye (daha sonra
Meryemiyye olan) tarikat kurmutur.
1024

Seyyed Hossein Nasr; The Need for a Sacred Science, s. 57; Seyyed Hossein Nasr; The
Traditionalist Approach to Religion, Willam C. Chittick; The Essential Seyyed Hossein Nasr, World
Wisdom, Bloomington 2007, s. 22-23
1025
Refik Algan; Ezoterizme Genel Bir Giri, Cogito, Say 46 (Bahar 2006), s. 127.

233

Nasr, Seyyid Hseyin (1933 ): ran asllyken daha sonra Amerikan vatanda
olmutur. slami Gelenekselcilii randa ve slam dnyasnn dier yerlerinde
yaymtr.1026
Listede grld zere Sedgwick, Eliade da Gelenekselci okulun en nemli
temsilcilerinden biri saymakla beraber almalarnda Gelenekselcilie aka atfta
bulunulmad iin onu soft (hafif) bir Gelenekselci olarak nitelendirmektedir.
Eliaden bu okula mensubiyetine ilikin tartmaya gemeden nce gelenekselcilerin
modern dnyann krizi hakknda ileri srdkleri temel grlere bir gz atalm.
2.5.1.1. Ren Gunon
Ren Gunon 1927de piyasaya kan kitabnda Batnn geirdii kriz meselesini
gelenekselci perspektiften ele almtr. Gunonun bu kitabnn La crise du monde
moderne (Modern Dnya Krizi)1027 eklindeki bal bile onun on dokuzuncu yzyln
balarndaki Batnn ierisinde bulunduu durumu ne ekilde grdn yanstmas
bakmndan yeterlidir. Gunon, Batnn bu karanlk an, Hristiyanln
paralanmaya balad on drdnc yzyldan balatmaktadr. Gunona gre modern
a, ounlukla kabul edilen Rnesans ve Reformdan iki asr nce geleneksel ruhtan
kopula olumaya balamtr. Rnesans ve Reform aslnda modern an msebbibi
deil, bu geleneksel ruhtan kopuun birer tamamlaycsdr.1028 Gunon, dnya
medeniyetlerini iki kategoriye ayrmaktadr: bir tarafta geleneksel ruha sadk kalan
medeniyetler ki bunlar Hint medeniyeti bata olmak zere Dou medeniyetleridir; dier
tarafta ise gelenek kart olan ve koar admlarla felakete srklenen modern Bat
medeniyeti.1029 Rnesansn hmanizm ad altnda insanst dzeyi yok sayarak insan
her eyin ls hline getirmesi olayn Gunon, bireysellik (individualisme) diye
nitelendirmekte ve Batnn yaad kn nedeni olarak bunu gstermektedir.1030
Bireyin stnde herhangi bir manevi otoritenin varln kabul etmeyen bireysellik, daha
sonra hepsi de materyalizme dayanan rasyonalizmi, natralizmi, pragmatizmi ve hatta
1026

Mark J. Sedgwick; Against the Modern World, s. xiii.


Bu eser, Marco Pallis ile Richard C. Nicholson tarafndan ngilizceye The Crisis of the Modern
World (London 1962) bal altnda yaplan evirisi esas alnarak dilimize aktarlmtr: Ren Gunon,
Modern Dnyann Bunalm, (ev.: Nabi Avc), Yeryz Yaynlar, stanbul 1979.
1028
Ren Gunon; La crise du monde moderne, Gallimard, Paris 1946, s. 29, 97.
1029
Ren Gunon; La crise du monde moderne, s. 38, 54, 58.
1030
Ren Gunon; La crise du monde moderne, s. 90-91.
1027

234

Protestanl dourmutur.1031 Batda gelien tm bu fikri ve dini akmlar gelenekten


uzaklalmasna neden olmu ve bunun sonucunda da manevi bir bunalm meydana
gelmitir.
Gunon, bu manevi krizden kurtulmann yolunun gelenei yeniden canlandrmadan
getini dnmektedir. Zira Rnesanstan beri bireysellii ierisine sktrlan insann
beeri boyut dnda baka bir boyuta sahip olduunu modern dnce unutturmutur.
Yaplmas gereken insann metafizik hakikati kavrayabilecek bir organa sahip olduu
bilincini yeniden uyandrmaktr.1032 Bunun yolu da gelenein hl canl olduu Dou ile
temasa gemekle mmkn olacaktr.1033 Aslnda Gunon, bu dcesini, 1924 ylnda
yaymlanan Orient et Occident adl eserinde dile getirmiti.1034 Bu eserin nsznde
Rudyard Kiplingin Dou Doudur, Bat da Bat ve bu ikisi hibir zaman
birlemeyecektir sznn aksine byle bir yaknlamann mmkn olduuna
inandn belirten Gunon, Batnn iflasndan sz etmekte ve bunun hakiki
sebeplerini irdelediini bildirmektedir.1035 La crise du monde moderne adl eserini
hakikat her eyin stesinden gelir anlamndaki Latince Vincit omnia Veritas
eklindeki vecize ile bitirmesi Gunonun bu konudaki inancnn en ak
gstergesidir.1036
Aslnda btn meselenin cehaletten kaynakland sonucuna varan Gunon u nemli
tespitte bulunmaktadr: [] ayet btn insanlar, modern dnyann gerekten ne
olduunu anlasalard onun varl derhal sona ererdi; nk onun varl geleneksel ve
insanst hakikatin inkrndan baka bir eye dayanmamaktadr.1037
Jean Borellann belirttii gibi1038 Gunonun nihai hedefi, modern dnyann ortadan
kalkmasndan ziyade, yukardaki alntda aka grnd ekliyle geleneksel ve
insanst hakikati inkr eden zihniyetin ortadan kalkmasdr. Bu meselenin halli iin

1031

Ren Gunon; La crise du monde moderne, s. 93-94, 99, 129.


Xavier Accart; Ren Gunon et l'cole traditionnelle, Cogito, Say 46, Bahar 2006, s. 219.
1033
Ren Gunon; La crise du monde moderne, s. 104.
1034
rnein bkz. Ren Gunon; Dou ve Bat, (ev.: Fahrettin Arslan), Aa Yaynclk, stanbul 1991,
s. 216.
1035
Ren Gunon; Dou ve Bat, s. 7, 10.
1036
Ren Gunon; La crise du monde moderne, s. 183.
1037
Ren Gunon; La crise du monde moderne, s. 170.
1038
Jean Borella; Ren Gunon et la crise du monde moderne, Ren Gunon (18861951): Colloque du
centenaire Domus Medica, Le cercle de lumire, Paris 1993, s. 19.
1032

235

bilgiden balamak gerektiini dnen Gunon,1039 son tahlilde Batnn krizinin


epistemolojik bir nedene dayandn ima etmektedir.
Batda geleneksel ruhun izlerinin sadece Katoliklikte grndn ifade eden
Gunon,1040 La crise du monde moderne adl kitabnda geleneksel ruhun yeniden
canlandrlmas konusunda Katolikliin temel tekil edecei grndedir.1041 Fakat
daha sonra Gunon, Batnn yeniden manevi canllk kazanmasnn Hristiyanlk
araclyla gerekleecei dncesinden vazgetii grlmektedir.
2.5.1.2. Julius Evola
Gelenekselci izginin nemli temsilcilerinden bir dieri talyan Julius Evola (1898
1974), 1934 ylnda en nemli eserlerinden biri olarak kabul edilen Modern Dnyaya
Bakaldr adl kitabnda ayn mesele zerine eilerek Gunonun zerinde durmad
noktalar akla kavuturmaya almtr.
Bu eserde temel tez olarak yzyllar boyunca etkilerini srdren baz sebeplerin maddi
ve manevi bozulmaya yol amalar sonucunda modern dnyann bir k safhasna
girdiini savunan Evolaya gre modern sapmalarn tmnn tam olarak anlalmas,
bugnk uygarl douran sepeblerin zuhurundan nce var olan kadim Evrensel
Uygarln ruhuna ynelmekle mmkn olur.1042
Evolann Gunondan ayrld en nemli nokta, Batnn ierisinde bulunduu
bunalmdan nasl kurtulaca hususudur. Her iki yazar da bu sorunun ancak gelenee
yeniden dnmekle alaca kanaatini paylasa da Evola, gelenei Katoliklik araclyla
yeniden canlandrlmann mmkn olabileceini belirten Gunonun bu grne
katlmamaktadr.
Modern dnyann kriz iinde bulunduunu ak bir biimde ifade etmi olan yazarlar
arasnda, areyi Katoliklikte arayanlar olmutur. Batnn hibir zaman Gelenee tam olarak
uygun bir dzene sahip olamam olmasnda (Protestan, Ortodoks, Katolik biiminde
blnmlyle) Kilisenin pay olduu dnlerek, Avrupa'nn geleneksel bir tarzda
btnletirilmi bir Katoliklie dnle selamete ulaabilecei sanlmtr. Fakat bu da bir
yanlgyd.
1039

Ren Gunon; La crise du monde moderne, s. 170.


Ren Gunon; La crise du monde moderne, s. 103.
1041
Ren Gunon; La crise du monde moderne, s. 175.
1042
Julius Evola; Modern Dnyaya Bakaldr, (ev.: Fevzi Topaolu), nsan Yaynlar, stanbul 1994, s.
9-10.
1040

236

Sonsuzcasna daha elverili madd, ahlk ve zihinsel (manevi) koullarda bile bu


kabiliyetten yoksun olduunu gsteren Katolikliin bu btnsel ve evrensel dnm
gerekletirebilecei, zellikle bugn dnlebilir mi?1043

21 Kasm 1933'de Kahire'den yazm olduu bir mektupta Gunon, Evolann bu


eletirisine u cevab vermektedir:
[] size unu ifade etmeyi gerekli grdm: Ben, Batda tradisyonel zihniyetin, Katoliklie
dayal olarak yeniden oluturulabileceine hibir zaman inanmadm. Benim byle bireye
inanacak denli saf olmadm bilmeniz gerekir; fakat mektupta aklayamayacam baz
nedenlerden dolay, durumu netletirmek iin byle bireyi sylemem ve byle bir olasl
gz nne getirmem gerekiyordu ve bu tamamyla beklediim (olumsuz) sonucu verdi.1044

Evolaya yazd bu mektup, Gunonun gelenein nasl yeniden canlandrlaca


hususunda ne gibi bir zm yolu dnd meselesini daha da etrefil hle
getirmektedir. Daha da nemlisi, Gunonun bu tutumu, La crise du monde moderne
adl kitabn okuyanlar yanl bir izlenime sevk etmektedir. Gelenee dn, Katoliklik
aracyla gereklemeyecekse o halde ne ile gerekleecektir? Bu soruya ne yazk ki
Gunon ak ve net bir cevap sunmamtr.
2.5.2. Gelenekselci Okulun Mircea Eliade zerindeki Etkisi
Eliaden hangi ynlerden ve ne derecede Gelenekselci okuldan etkilendiini, hangi
kavram ve dnceleri bu akmdan aldn tespit etmek, onun dinler tarihi disiplinine
ykledii grev ve bu amaca ilikin metodolojisini aydnlatmak bakmnndan son
derece nemli bir yere sahiptir. Eliaden gelenekselcilerle ilikisini inceleyen ilk
aratrmaclardan biri Rickettsdir. Eliaden kinci Dnya Savana kadar kaleme ald
yazlar inceleyen Rickettsin daha nce bahsi geen iki ciltlik almas, Eliaden Din
Bilimi alannda gelitirdii grler, teoriler ve metodolojinin oluum safhasna tekabl
etmesi bakmndan nemlidir. Son yllarda Eliaden gelenekselci okul mensuplar ile
ilikileri birok aratrmac tarafndan masaya yatrlarak eitli alardan inceleme
konusu yaplmtr.
2.5.2.1. Gunon, Evola ve Coomaraswamy ile Eliaden likileri

1043
1044

Julius Evola; Modern Dnyaya Bakaldr, s. 524.


Julius Evola; Modern Dnyaya Bakaldr, s. 532533, dip. 2.

237

Eliaden geleneksecilerle ilikilerini ele alan ilk almalardan biri 1986 ylnda
yaymlanan talyan antropolog Crescenzo Fioreun Storia sacra e storia profana in
Mircea Eliade adl eseridir. Bu eserde Fiore, Eliaden kinci Dnya Sava sonrasnda
yazdklarndan hareketle onun dairesel zaman kavramn, taklit, katlm ve tekrar
olarak gereklik dncesini ve miti ontolojikletirmesini gelenekselcilerden ald
sonucuna varmaktadr. Mac Linscott Rickettsin 1988 ylnda yaymlanan daha nce
szn ettiimiz kitab, Eliaden kinci Dnya Sava ncesinde kaleme ald ve
birou Bat dillerine henz aktarlmam olan din bilimi incelemelerini gn yzne
karmas, Eliaden metodolojik dncesinin geliim sreci hakknda nemli bir
aklk kazandrmtr. Ancak Ricketts, bu iki ciltlik almasnda Eliaden gelenekselci
dnrlerle ilikisine sadece bir paragraf ayrarak konuyu genel bir adan ele almakla
yetinmitir.1045 Gunon, Evola ve Coomaraswamy gibi geleneksel okul mensuplar ile
Eliaden ele aldklar konular ve kullandklar terminolojiyi titiz bir biimde inceleyen
talyan din bilimci Paola Pisinin I tradizionalisti e la formazione del pensiero di
Eliade adl almas, Eliaden din bilimi almalar zerinde Gelenekselci okulun bu
nde gelen temsilcilerinin ne gibi bir etki brakt konusuna nemli bir aklk
kazandrmaktadr. Bu konuyla ilgili olarak o gne kadar yaplan eitli almalar
inceleyerek vard sonular 2001 ylnda yaymlanan Mircea Eliade and
Traditionalism1046 adl makalede sunan Natale Spinetonun bu almasnda ise konu
sentetik bir biimde ortaya konulmaktadr.
2.5.2.1.1. Ren Gunon
Claude-Henri Rocquet ile 1977 ylnda yapt syleide Eliade, Ren Gunonun
kitaplarn olduka ge okuduunu ve zellikle onun Lhomme et son devenir selon le
Vedanta adl kitabn ok derin ve gzel bulduunu ifade etmektedir.1047 Rickettse gre
Eliaden Romanyadaki kitaplnda bulunan La crise du monde moderne adl kitaba 18
Haziran 1929 tarihini yazarak imzalam olmas onun bu kitab o yl okuduunu
gstermektedir. Ayrca Eliaden 1927 ylnda yazd Spiritual Itinary balkl yaz

1045

Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 62.


Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, Aries, Vol. I, No. 1 (2001).
1047
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 149.
1046

238

dizisinde Gunonun Le thosophisme. Histoire dune pseudo-religion adl eserine atfta


bulunmas onun bu eseri daha nce okuduuna iarettir.1048
Rocquetnin sorusu zerine Eliaden gelenek kavramndan ne anladn ifadesi onun
gelenekselcilikle ilikisinin olup olmad hakknda nemli bir alm salamaktadr.
Gndelik dilde gelenek terimi ok farkl balamlarda kullanlmaktadr. Bu terim, sosyal
yaplara ve ekonomik sistemlere, insan davranna, ahlaki kavramlara, teolojik grlere,
felsefi konumlara, bilimsel tutumlara vs. atfta bulunabilmektedir. Objektif olarak dier
bir ifadeyle dinler tarihisinin elde edebilecei delil hesaba katlarak- tm arkaik ve Doulu
kltrler kadar ister kentsel ister krsal olsun vahyedilen dinler Yahudilik, Hristiyanlk,
slam- tarafndan yaplandrlan btn toplumlar gelenekseldir. Pratikte bunlar hepsi
kendilerini, hem dnyann tam bir aklamasn ve insanln bugnk durumunun bir
gerekesini oluturan hem de tm insan davran ve faaliyetleri iin rnek modellerin bir
summumunu [en st dzeyde olann/doruunu] oluturan bir traditionun [gelenein], bir
kutsal tarihin muhafzlar olarak grmektedirler. Fakat geleneksel toplumlarn byk
ounluunda baz retiler batnidir [soterique] ve bu sfatla da bir yelie kabul treni
[initiation] vastasyla nakledilmektedir. Artk gnmzde Gelenek terimi ou kez
batnilii yani gizli bilginin krlmam zincirini ifade etmek iin kullanlmaktadr.
Neticede Gelenekin mntesibi olduunu iddia eden birisi, yelie kabul edilmi kimse
[initiate] olduunu, gizli bir retinin emanetisi olduunu ima etmektedir. Ve bu da en
iyi durumda bir yanlsamadan ibarettir.1049

Eliade, hayatnn ge bir dneminde kaleme ald Locculte et le monde moderne1050


balkl yazsnn son blmnde Gunonu modern Batniliin/ezoterizmin en yetkin
temsilcisi olarak tanmlamakta ve onun 1921 ylnda yaymlanan Le thosophisme.
Histoire dune pseudo-religion adl kitabndan limane ve parlak bir ekilde yazlm
diye bahsetmektedir. Az nce ifade edildii zere Gunon, Orient et Occident ile La
crise du monde moderne adl kitaplarnda Bat dnyasnn geri dn olmayan bir
k dnemine girdiini ve de sonunun yaklatn ilan etmektedir. Hint geleneinden
ald kavramlarla bu meseleyi ifade eden Gunona gre Bat, hzlca kali-yugann yani
1048

Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 1382, dip. 12.
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 149-150.
1050
Her yl tertip edilen Freud Memorial Lecture erevesinde dzenlenen yirmi birinci toplantda
sunulan bu bildiri Journal of the Philadelphia Association for Psychoanalysis (Vol. 1, No. 3 (September
1974), s. 195-213.). Bu alma daha sonra Eliaden be din bilimi incelemesiyle birlikte yeniden
yaymlanmtr: Mircea Eliade; Occultism, Witchcraft, and Cultural Fashion: Essays in Comparative
Religion, University of Chicago Press, Chicago 1976. Kitap daha sonra Franszcaya Jean Malaquais
tarafndan evrilmitir: Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles.
1049

239

kozmik bir devrenin sonuna yaklamaktadr. Bu sreci deitirmek ya da yavalatmak


iin hibir ey yaplamaz. Yeni bir devre ancak bu devrenin tamamen yok olmasndan
sonra meydana gelecektir. Bundan dolay Gunon, kozmik veya sosyal bir renovatio
(yenilenme) ynnde herhangi bir mit tamamaktadr. Eliade, dnyann ok yaknda
ve felaketli bir vaziyette son bulacan ilan eden Gunonun bu karamsar bakn
eletirmektedir.1051
Hatra defterine yazd 11 Kasm 1966 tarihli notta Eliade, Gunonun yaklamn
Marx ve Freudunkilere benzeterek bunlar bilimsel nitelii bulunmayan speklasyonlar
olarak kabul etmektedir.
Gunon ve gelenein dier hermetistleri tarafndan sylenen eyler, (bunlarn iddia
ettii gibi) tarihi gereklik dzeyinde anlalmamaldr. Bu speklasyonlar, sistematik
ekilde bir birine bal anlamlar evrenini oluturmaktadr; bunlar byk bir iir ya da
romanla kyaslanmaldr. Marksist ve Freudc aklamalar iin de ayn ey sz
konusudur: muhayyel evrenler olarak deerlendirildii takdirde bunlar gerektir. Deliller
az sayda ve kesin deildir bunlar bir roman ya da iirin tarihi, sosyal ve psikolojik
gerekliklerine tekabl etmektedir.
Aslnda btn bu genel ve sistematik yorumlar, Dnyann anlalmas iin gayet faydal
mitolojik kreasyonlar oluturmaktadr; fakat bunlar, yazarlarnn dnd gibi bilimsel
aklamalar deildir.1052

1951 ylnda ei Christinel ile talyaya seyahat eden Eliade en son 1937 ylnda hocas
Nae lonescunun evinde kendisiyle grt Evolay evinde ziyaret etmitir.
Hatratnda bu olay naklettikten sonra Eliade, Ren Gunon gibi Evolann ilk/asli bir
gelenekin (tradition primordiale) var olduunu kabul ettiklerini ve kendisinin yapay bir
nitelie sahip olduu ve tarihilikten yoksun olduu iin byle bir gelenein varlna
inanmadn yazmaktadr. Eliaden verdii bu bilgiler onun Gelenekselcilik
karsndaki konumunu net bir biimde belirlemektedir.1053 Ancak Eliaden 1930larda
yazd yazlara bakldnda Gunon hakknda herhangi bir eletiriye rastlanlmad
gibi onun meziyetlerinden bahsetmesi dikkat ekicidir. 1932 ylnda kaleme ald bir
yazda okuyucularna Gunonun Le thosophisme. Histoire dune pseudo-religion adl
kitabn tavsiye etmekte ve onu Madame Blavatsy ile kyaslayarak Gunondan dikkate
deer bir okultist, muazzam derecede bilgili ve bahsettii konu hakknda gerekten bilgi
sahibi olan biri olarak sz etmektedir.

1051

Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 90-91.


Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 531-532.
1053
Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 153-154.
1052

240

1937 ylnda Ananda Coomaraswamy ile ilgili yazd yazda ise Eliade, Gunonun
Orient et Occident ile La crise du monde moderne adl kitaplarnn piyasaya
ktklarnda yeterince yaylmamasn bir talihsizlik olarak deerlendirmektedir.1054
Baka bir yerde Eliade, Gunon, Evola ve Coomaraswamynin kitaplarnn dar bir
okuyucu evresi dnda tannmadn esefle karlamaktadr.1055 1937 ylnda yazd
Bir Bilgi Arac Olarak Folklor balkl yazda Coomaraswamyye kyasla Gunon ile
Evolay amatrler (dilettantes) diye nitelendirmektedir.1056 Ricketts, bunun Eliaden
Gunona kar olumsuz ifade kulland tek rnek olduunu bildirmektedir. O
dnemde yazd dier yazlarda Eliaden Gunonu zikrederken ya tasdik edici
ifadeler kullanm ya da yorumsuz brakm olmas dikkat ekicidir.1057 Yaklak krk
yl sonra Claude-Henri Rocquet ile yapt syleide Eliade, Ren Gunon hakkndaki
grlerini u ekilde ifade etmektedir:
[] Gunonun bir yn beni btnyle rahatsz ediyordu: arlk ve polemiki yn;
Modern Bat kltrn toptan reddedii, sanki Sorbonneda ders vermek, bir insann tm
entelektel kabiliyetsizliini temin etmek iin yeterliymi gibi. Onda holanmadm bir
baka ey de onun modern baz sanat ve edebiyat almalarn gizlice kmsemesiydi. Ya
da rnein Dantenin yalnzca Gelenek yani pratikte Ren Gunonun gelenei asndan
anlalabilecei dncesine sevk eden stnlk kompleksi. Sylemeye gerek yok; Dante
ok byk bir airdir ve onu anlamak iin de iiri sevmeli ve hereyden nce de onun geni
iir lemi derinlemesine bilinmelidir.1058

Peki, ne oldu da balangta sempati ve belli bir hayranlkla yaklat Gunonu Eliade
sonradan sert eletirilere tabi tutmutur? Rickettse gre Eliade her ne kadar Gunonun
vlecek birok ynn n plana karm olsa da onu bir bilim adam olarak
deerlendirmiyordu. Trait dhistoire des religions adl kitabnn sembolizmle ilgili
blmnde zikredilen Le symbolisme de la croix isimli kitab ile Gunonun modern
okultizmdeki yerinden bahsettii ve az nce zikrettiimiz Occultisme adl eserindeki
atflar dnda Eliade hibir yerde Gunonun herhangi bir almasn referans
gstermemektedir. Hatta Eliaden o dnemlerde kaleme ald hibir incelemenin

1054

Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 98.


Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 848.
1056
Eliaden Folklorul ca instrument de cunoatere balkl bu yazs (Revista Fundaiilor Regalle
(1937) 4, no. 4, s. 137-152) daha sonra u derlemede yeniden yaymlanmtr: Mircea Eliade; Insula lui
Euthanasius, s. 28-49. Alain Paruit tarafndan Le folklore comme moyen de connaissance bal
altnda Franszcaya evrilen bu yaz ilk nce Constantin Tacou (dir.); Mircea Eliade, s. 172-181da
yaymlanm ve daha sonra Eliaden ad geen eserinin Franszca evirisinde Le folklore comme
instrument de connaissance bal ile yer almtr: Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 29-49.
1057
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 847-848.
1058
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 149.
1055

241

bibliyografyasnda Gunonun ad bile gememektedir.1059 Gerekten de bu argmanlar


Rickettsin grn destekler mahiyettedir.
Ancak Paola Pisi gibi Natale Spineto da Eliaden bu tutumunun yine de olumsuz ynde
yorumlanmamas gerektii grndedir.1060 Zira Eliade, zellikle kinci Dnya Sava
ncesinde kaleme ald yazlarnda referans gsterme hususunda ihtiyatl davranm ve
sadece tarihi-filolojik metoda uygun ekilde yazlan almalara atfta bulunmutur.
Dolaysyla Gunon ile Evolann yazlarnda yer alan dncelere imada bulunurken
Eliade, dorudan bu iki ismi referans gstermek yerine ayn fikirleri salam bir bilimsel
zemine oturtarak tartan Coomaraswamynin yazlarna atfta bulunmay tercih etmitir.
Eliaden Gunon ile Evola hakknda amatrler nitelemesini kullanmas ise bir
eletiriden ziyade bunlarn Coomaraswamynin aksine herhangi bir bilimsel alanda
uzman sfatna sahip olmadklar anlamndadr.1061
Florin Mihaescu ise Eliade ile Gunon arasndaki ilikilerin tarihinin safhada
deerlendirmesi gerektii grn savunarak bu konuya farkl bir perspektif
kazandrmaktadr. Mihaescuya gre genlik yllarnda Eliade, Gunonun eserlerini
hayranlkla okumakta ve onu yazlarnda zikretmektedir. kinci safha 1970li yllara
kadar uzanmaktadr. Bu safhada artk Eliade batl entelektel evrelere dhil olmutur
ve Gunonun almalarna atfta bulunmamaktadr. Son safhada ise uluslararas
hrete kavuan Eliade, Gunonu zikretmeye yeniden balamakta ve nemini kabul
etmektedir.1062
2.5.2.1.2. Julius Evola
Eliaden Gunondan sonra Gelenekselci okulun en nemli isimlerinden bir dieri olan
Evolaya kar benzer bir tutum sergiledii grlmektedir. Evolann almalaryla
1927den itibaren tanan Eliade,1063 1935 ylnda Evolann Rivolta contro il mondo
moderno adl kitab hakknda bir tantm yazsnda onu sava dnemi kuann en
ilgin zihinlerinden biri olarak tantmaktadr.1064
1059

Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 848.


Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 64, dip. 22.
1061
Paola Pisi; I tradizionalisti e la formazione del pensiero di Eliade, s. 85-86, dip. 22.
1062
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 64.
1063
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 64.
1064
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 849.
1060

242

1951 ylnda Evolay ziyareti srasnda birok konunun yannnda ada Bat
kltrlerinin kokumuluu hakknda konumulardr. Eliade, tarihi olmayan rnek
gelenek asndan Evolay hakl bulmaktadr. Ancak Eliade, ona katlmad noktay
u ekilde ifade etmektedir: Fakat beni ilgilendiren mesele bakayd: insan zihninin
yaratclna inandm takdirde mitsiz olamam; kltr, alacakaranlk bir dnemde
bile baz deerleri iletmenin ve belli bir manevi mesaj nakletmenin tek aracdr.1065
Hatra defterine yazd 11 Kasm 1966 tarihli notta Eliaden Gunonun yaklamn
Marx ve Freudunkilere benzeterek bunlar bilimsel nitelii bulunmayan speklasyonlar
olarak kabul ettiini az nce belirtmitik. Bu kez Eliade, Evolann yaklamn da Marx
ve Freudunkilere benzetmektedir. Ancak Eliade, bu kez bu benzetmesinin nedenini
daha ak bir ifadeyle dile getirmektedir. Batya ait manevi kreasyonlarn
hermentiini yalnzca bunlarn batni anlamyla snrlandrmak, Marx ve Freud
tarafndan parlak bir biimde sergilenen materyalist trden bir indirgemeyi ters ynde
tekrar etmektedir.1066
Bu alnt Eliaden Gelenekselcilii materyalist yaklamlarn kar kutbunda grmekle
beraber bunun da sonunda bir indirgemeci yaklam olarak grdnn ak bir
ifadesidir. Hatra defterindeki notta Eliaden bu yaklamlar neden bilimsel
bulmad daha iyi anlalmaktadr.
1937 ylnda yaymlanan Bir Bilgi Arac Olarak Folklor adl makalesinin hemen
banda Eliade, etnografik ve folklorik dokmanlarn bilgi arac olup olmayaca,
olacaksa da bunun hangi lde olaca sorusunu sormakta ve iki tr aratrma trnden
bahsetmektedir. Eliadea gre bir tarafta Rumen filozof ve kltr tarihisi Lucian
Blagann metodu dier tarafta ise yine folklorik ve etnografik dokmanlardan hareketle
Vedalar gibi baz nemli metinlere ve Asyadaki klasik dneme ait arkaik mimari
yaplara dayanarak yegne bir manevi gelenein varln ispat etmeye alanlar
bulunmaktadr. Eliade, bu ikinci gruba Ren Gunon, Julius Evola, Ananda
Coomaraswamy, Asur uzman arkeolog Ernst Walter Andrae, oryantalist ve arkelog
Paul Mus ve Asur ve Smer uzman Alfred Jeremias gibi bilim adamlarn dhil

1065
1066

Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 154.


Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 154.

243

etmektedir.1067 Eliade, belirli bir topluluun kltr zerine younlaarak onun tarzn
ve zelliini ortaya koymaya alan yntemle, modernlik ncesinde tm insanln
itirak ettii ortak bir dnya grn ispat etme amacnda olan bir metot arasnda net
bir ayrmn varlndan sz etmektedir.1068 Eliaden Revista Fundaiilor Regale (1937)
dergisinin drdnc saysnda yazd bu yazdan sonra ayn derginin dokuzuncu
saysnda yazd Barabudur, templul simbolic (Barabudur, Sembolik Tapnak)
balkl makalesinde kendisinin takip ettii metot hakknda verdii bilgilerden onun da
ilk makalesinde zikrettii ikinci gruba ait aratrmaclarn takip ettikleri metodu
benimsedii grlmektedir. Daha nce belirtildii zere Eliade, Symbole, Mythe,
Culture balkl bir kitap yazma planndan sz etmektedir. Bu kitapta kullanlacak metot
hakknda verdii bilgiler konuya aklk kazandrmas bakmndan nemlidir:
Bu eser [Symbole, Mythe, Culture], kltr felsefesiyle ilgili modern kitaplar serisine dhil
olmayacaktr; zira bu kitap, belirli bir kltrn morfolojik incelemesinden hareket etmeyip
metafizik geleneklerin evrenselliini ve insanln ilk medeniyetlerindeki sembolizmin
birliini ispat etmeye alacaktr. 1069

Eliade, birinci yazsnda Gelenekselci okulun nde gelen isimlerinden Gunon, Evola
ve Coomaraswamyyi ayn kategori altnda deerlendirirken ikinci makalede kendisinin
de Blaga gibi belirli bir kltrn morfolojik incelemesi yerine Gunon, Evola ve
Coomaraswamy gibi metafizik geleneklerin evrenselliini ve insanln ilk
medeniyetlerindeki sembolizmin birliini ispat etmeyi amalayan metodu takip
edeceini

bildirmektedir.

Dolaysyla

Eliade,

Gelenekselcilerin

benimsedii

metodolojik ynelimi daha cazip bularak bu ynelimden yana tercihini kullanmaktadr.


Eliaden bu tutumunun sebebine 17 Ekim 1937 tarihinde Vremea (Rumence: Zaman)
dergisinde kan Protoistorie sau Ev Mediu (Proto-Tarih veya Ortaa) balkl
yazsnda aklk kazandrmaktadr.

Bu yazsnda Eliade, din, mitoloji ve sembolizm

gibi fenomenleri irrasyonel olduu gerekesiyle reddeden on dokuzuncu yzylda


Batdaki tm bilim alanlarna hkim olan tarihselci yaklamn yava yava aldn
belirtmekte ve artk bir bilgi arac olarak semboln yeniden kabul greceini ifade
etmektedir.1070 Eliaden kinci Dnya Sava ncesindeki yazlarnda Gunon, Evola ve
Coomaraswamynin almalarn referans gstermesi, tarihselci diye nitelendirdii
1067

Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 29-30.


Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 852.
1069
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 57.
1070
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 854.
1068

244

evrimci pozitivist yaklam karsnda yep yeni bir yaklam tarz sergileyen bir akm
temsil etmeleri bakmndan ilgi ekici bulduundan dolaydr.1071 Gelenekselcileri dier
birok dnce akmndan ayran temel duru, bunlarn gerekliin mahiyeti konusunda
benimsedikleri grten iler gelmektedir. Gelenekselcilik, Avrupaya Ortaadan sonra
yerleen rasyonalizm ve deneyselcilie dayanan ve bugn Bat dnyasndaki bilim
evrelerinin birounda hkim gereklik grn reddetmektedir.1072 Gerekten de
gereklii fiziksel ya da tarihi gereklie indirgeyen bilimselci dncenin aksine
gelenekselciler, dini, zamana ve dnyevi alana indirgemeyi reddetmilerdir.1073 Daha
sonra ayrntlaryla zerinde duracamz bir mesele de Eliaden din bilimi teorisini
ekillendiren temel yaklamlardan biri olan indirgemecilie kar tutumu ile
rtmektedir. Ancak Eliade, daha sonra kaleme ald din bilimi almalarnda
Gelenekselci okulun nde gelen isimlerinden Gunon ile Evolaya atfta bulunmazken
bu okulun dier bir nemli ismi olan Ananda Coomaraswamyye kar farkl bir tutum
sergiledii aka grlmektedir. Bir Bilgi Arac Olarak Folklor balkl makalesinde
szn ettii iki aratrma trnden bahsettikten hemen sonra Eliade, yle bir ifade
kullanmaktadr: Bize gelince, biz kltr felsefesinin elde ettii sonular kadar Ananda
Coomaraswamy ile Carl Hentze gibi [aratrmaclarn] arkeolojik, folklorik ve
etnografik dokmanlara dayanan cumnique [evrensel] incelemelerini de deerli
buluyoruz1074
Eliaden bu ifadesi, onun Coomaraswamyyi dier gelenekselcilerden farkl grd
izlenimini uyandrmaktadr. Eliaden Coomaraswamyye gsterdii bu ayrcaln
sebebi acaba nedir? Coomaraswamyyi Gunon ile Evoladan farkl klan ey nedir?
Coomaraswamy, Gunon ve Evoladan farkl m dnyordu? Yoksa Coomaraswamy
ayn dnceleri farkl bir tarzda, yani bilimsel formata uygun bir biimde sunduu iin
mi Eliade onu referans gstermeyi tercih etmitir?
2.5.2.1.2. Ananda Coomaraswamy

1071

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 11. Kr. Paola Pisi; I
tradizionalisti e la formazione del pensiero di Eliade, s. 47; Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The
Romanian Roots, s. 854.
1072
Seyyed Hossein Nasr; The Traditionalist Approach to Religion, s. 22.
1073
Seyyed Hossein Nasr; The Need for a Sacred Science, s. 56.
1074
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 30.

245

Coomaraswamy, kendisiyle bizzat hi grmemi olsa da Gunonun fikirlerine katlan


ve hatta ona hayranlk duyan biriydi. Gunon gibi Coomaraswamy de ilk Gelenee yani
Philosophia Perennise inanyor ve modern dnyadaki sanat, edebiyat ve kltr
nemsemiyordu. Ancak Gunonun aksine Coomaraswamy, akademik camiadan hibir
zaman uzaklamamtr. kinci Dnya Sava sonrasnda yazdklarnda Eliaden Ren
Gunon ve dier batnilerin aksine Filoloji, Arkeoloji, Sanat Tarihi, Etnoloji, Folklor ve
Dinler Tarihi ara ve yntemlerini elden brakmadan kendi yorum tarzn gelitiren
Coomaraswamyye daha yakn olduu hissedilmektedir.1075 1937 ylnda Revista
Fundatiilor Regale dergisinde Ananda Coomaraswamy1076 baln tayan yazsnda
Coomaraswamyden amzn en byk bilginlerinden biri ve olaanst bir
dnr 1077 diye bahsetmesi Eliaden ona duyduu hayranln bir ifadesi olsa gerek.
1926 ylndan itibaren Ananda K. Coomaraswamynin almalaryla tanan Eliade,
1930lu yllarn sonlarna doru da onunla yazmaya balamtr.1078 Eliade, 1939
ylnda ilk says kan Zalmoxis. Revue des tudes Religieuses adyla kurduu Dinler
Tarihi dergisi iin makale toplamak zere Raffaele Pettazzoni, Carl Hentze, Jean
Przyluski, Benjamin Rowland gibi birok bilim adamyla yazm ve bunlardan
makaleler toplamtr.1079 Bu balamda Eliade, Coomaraswamy ile de mektuplamaya
balam ve bu mektuplamalar tek tk de olsa Coomaraswamynin ld 1947 ylna
kadar devam etmitir.1080 ki bilim adam arasndaki mektuplama faaliyeti kinci Dnya
Sava esnasnda sekteye urasa da savatan sonra tekrar balamtr. Nitekim
gncesinin 12 Ekim 1946 tarihine dt notta Eliade, 1940dan beri Ananda
Coomaraswamyden

ilk

kez

bir

mektup

aldn

bildirmektedir.1081

Bu

mektuplamalarn ierii sadece bilimsel konularla snrl kalmamtr. Eliade,


Amerikan niversitelerinde kendisine bir i bulmas iin Coomaraswamyden yardm
istemitir. Ancak sava nedeniyle Almanyadan ABDye snan ok sayda bilim
adamnn niversite kadrolarn doldurduu iin Coomaraswamy Eliadea ancak
Arizonada bulunan The Verde Valley Schoolda Franszca retmenlii grevi
1075

Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 77.


Bu yaz, 1943 ylnda baslan Insula lui Ethanasius (s. 265-275) adl kitapta yeniden yaymlanmtr.
Franszca evirisi: Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 97-106
1077
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, LHerne, Paris 2001, s. 101.
1078
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 65-66.
1079
Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 21.
1080
William W. Quinn, Jr.; Mircea Eliade and the Sacred Tradition (A Personal Account), s. 5-6.
1081
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 42.
1076

246

bulabilmitir. Ekonomik ynden sknt eken Eliade, hayal ettii konumdan ve asl
ura alanndan ok uzak olan bu grevi kabul etmek zorunda kalm; fakat 19 Eyll
1947 tarihinde Coomaraswamynin lmesiyle birlikte Eliaden bu beklentisi de boa
kmtr.1082
Eliaden Coomaraswamyye, Gunon ile Evolaya duyduu yaknlk ve aralarndaki
scak ilikiden dolay baz aratrmaclar, Eliaden Geleneksel okula mensup olduu
ynnde bir sonuca varmaktadrlar. rnein 1995 ylnda yaymlanan Mircea Eliaden
Hayret Verici Batnilii1083 balkl makalesini Dubuisson, Eliaden Gunon ile
Evolaya sempati duymasndan hareketle onun dnce biiminin temel zelliinin
batni (sotrique) bir nitelik tad tezi erevesinde kaleme almtr.1084 Dubuisson,
Batnilik uzman olan Fransz aratrmac Antoine Faivrein ortaya koymu olduu
kriterler erevesinde Eliaden din bilimi almalarnda ortaya koymu olduu
dncelerini karlatrarak onun

bu

almalarnn

batni

zellik tadn

savunmaktadr. Faivre, bir almann batni diye nitelendirebilmesi iin drt zellii
tamas gerektiini belirtmektedir: 1) Evrenin eitli birok unsurunu birbirine ve
bunlar da vahyedilmi byk kitaplara balayan kapal tekabliyetlerin varlna inan;
2) Doann, deifre edilmesi gereken bir kitap olarak deerlendirilmesi; 3) Tanrsal
olanla yaratlm dnyay birbirinden ayran srlara nfuz edebilmek iin imgeler,
semboller, riteller, ruhlar gibi muhayyile tarafndan kullanlabilen araclarn var
olmas; 4) kinci bir doum, bilgi tarafndan bireyin metamorfoza uramas. Bunlarn
dnda tercihe bal iki lt daha bulunmaktadr: 1) nsanln btn dini
geleneklerinde iz brakm olan kadim gelenee inan; 2) stattan tilmize bilgilerin
nakledilmesi.

Eliaden

din

bilimi

almalarndan

pasajlar

aktararak

tezini

desteklemeye alan Dubuisson, btn dini geleneklerin bir ilk gelenein takipileri
olduklar ynndeki kriter dnda onun yukarda saylan kriterleri tad ve
dolaysyla da onun din anlaynn ada batni gelenekte yer alan temalardan mlhem
olduu sonucuna varmaktadr.1085 Ancak Spinetonun da belirttii gibi her eyden nce

1082

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 70; Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 53, 108.
Daniel Dubuisson; L'sotrismes fascisant de Mircea Eliade, Actes de la recherche en sciences
sociales, 106107, 1995, s. 42-51. Bu makale, daha sonra yeniden yaymlanmtr: Daniel Dubuisson;
Impostures et pseudo-science, s. 111-128.
1084
Daniel Dubuisson; Impostures et pseudo-science, s. 111.
1085
Daniel Dubuisson; Impostures et pseudo-science, s. 115-120. Kr. Antoine Faivre & Karen-Claire
Voss; Western Esotericism and the Science of Religions, Numen, Vol. 42, No. 1 (January 1995), s. 601083

247

Gelenekselcilik ve ilk/asli Gelenek (primordial Tradition) gibi ana kavramlar, Eliaden


yazlarnda grnmemektedir.1086 stelik daha nce belirttiimiz gibi Eliade, aka
byle bir gelenein varlna inanmadn ifade etmitir. Faivren sralad hususlarn
bir ksmn Eliaden almalarnda bulmak mmkndr. Ancak bu hususlarn Eliaden
kendi kiisel kanaatinden ziyade aratrma konusu yapt dini fenomenlerin yapsndan
kaynaklandn dnyoruz. Bu durum da sk sk tekrar ettiimiz bir yaklamdan
kaynaklanmaktadr: Eliaden din bilim almalarnda genel bir metodoloji olarak
benimsemi olduu fenomenolojik yaklam. Dolaysyla Eliaden din bilimi
almalarnda tasvir ettii fenomenler kendi i dnyasn deil, o fenomenlere inanan
ve bunlar tecrbe edenlerin dnyasn yanstma amacn gtmektedir. Bu bakmdan
Eliaden inceledei fenomenlerin bir ksm gerekten de Faivrein anlad biimde
batni kabul edilebilecek bir nitelie sahip olabilir. Ancak Eliaden bu tr
fenomenleri inceleme konusu yapmas onun da batni olduu sonucunu kesinlikle
dourmaz. Spinetonun verdii rnei tekrar edecek olursak, nasl ki cinayet vakalarn
inceleyen kriminologlarn katil olmad gibi ahlaklarn da ahlaki ynden kusursuz
olmas beklenemez ve ayn ekilde batnilii inceleyen kiinin de batni olarak
vasflandrlmas uygun olmaz.1087
Bir dnce tarznn batni kabul edilebilmesi iin gereken artlar sralayan Faivrein
ileri srd yukardaki son kritere dayanarak Eliaden Amerikada bulunduu
dnemde rencisi olan ve Coomaraswamy zerine bir doktora tezi hazrlayan William
W. Quinn Jr., Coomaraswamy ile Eliade arasndaki ilikilerin stat-tilmiz ilikisine
benzedii tezinden hareketle Eliaden Geleneksel okula mensup olduunu iddia
etmektedir.1088
Eliaden din bilimi almalarnda kutsal gelenein nde geldiini ifade eden Quinn,1089
Kutsal gelenein dayand temel dnceyi yle aklamaktadr:

63 [Trke evirisi: Antoine Faivre & Karen-Claire Voss; Bat Ezoterizmi ve Dinler Bilimi, Cogito,
Say 46, Bahar 2006, s. 153-155].
1086
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 69.
1087
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 81.
1088
Quinnin bu Doktora almas daha sonra kitap eklinde yaymlanmtr: William W. Quinn; The
Only Tradition: Philosophia perennis and culture in the writings of Ananda K. Coomaraswamy and Ren
Gunon State University of New York Press, Albany 1997.
1089
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 77.

248

Ananda Coomaraswamy, Ren Gunon ve Frithjof Schuon gibi kutsal Gelenek


dnrlerini a priori ve deimeyen, metafizik mahiyetli, her zaman gerekliini koruyan,
her dnem ve her ada aklayanlar olan ilk prensiplere dayanan batni ilk Gelenein
varlna inanmaktadrlar. Bu aklayclarn baz durumlarda yeni dinleri ortaya koyanlar
olduuna inanlmaktadr. Bunlar var olan sembolleri ve istiareleri kullanarak btn dnya
dinlerinde ve modernlik ncesi felsefelerde yer alan bu ilk prensipleri aa karmak iin
kullanmlardr.1090

Quinn, Eliaden da bu dnceye katldn ispat etmek zere ne srd


argmanlardan ilki Coomaraswamy ile Eliade arasndaki ilikinin stat-tilmiz
arasndaki ilikiye benzedii ynndedir. Bu balamda Coomaraswamynin lmnden
sadece birka hafta nce Eliaden kendisine yazd 26 Austos 1947 tarihli mektupta
benimsedii slubu Quinn dikkat ekici bulmaktadr. Zira Eliade bu mektupta
Coomaraswamyye Cher Matre (Sayn Hocam) eklinde hitap etmi ve ona takdir
ve minnettarlk duygularn ifade ederek mektubunu sona erdirmitir.1091
Quinn, Eliaden History of Religions dergisinde kan Some Notes on Theosophia
Perennis: Ananda K. Coomaraswamy and Henry Corbin balkl yazsnda Hi phe
yok ki Ananda Coomaraswamy, bu yzyln en bilgili ve yaratc bilim adamlarndan
biriydi1092 eklindeki ifadesine dikkat ekmektedir.1093 Quinne gre Eliaden bu vg
dolu ifadesi onun Coomaraswamynin kabul ettii ezeli/kadim hikmet (sophia perennis)
fikrine katldn gsteren dier bir argmandr.
Eliaden kutsal Gelenek izgisinde yer aldndan bylece emin olan Quinne gre
Eliade, hem niversite hem de Dinler Tarihi camiasnda Philosophia Perennisin (kadim
hikmet) geerliliini reddedenler tarafndan batnilik ya da baka bir etiketle
nitelendirilmekten ekindii iin bu konudaki grlerini aklamamtr. Kutsal
Gelenein szcln aka stlenerek din incelemeleri alannda itibarn riske atmak
istemeyen Eliade, Quinne gre bu gelenein gereklii hususunda bakalarn ikna
etmeye alm ve bu konuda da baarl olmutur.1094

1090

William W. Quinn, Jr.; Mircea Eliade and the Sacred Tradition (A Personal Account), Nova
Religio, Vol. 3, No. 1 (October 1999), s. 147.
1091
William W. Quinn, Jr.; Mircea Eliade and the Sacred Tradition (A Personal Account), s. 151.
1092
Mircea Eliade; Some Notes on Theosophia Perennis: Ananda K. Coomaraswamy and Henry
Corbin, History of Religions, Vol. 19, No. 2 (1979), s. 171.
1093
William W. Quinn, Jr.; Mircea Eliade and the Sacred Tradition (A Personal Account), s. 151-152.
1094
William W. Quinn, Jr.; Mircea Eliade and the Sacred Tradition (A Personal Account), s. 152.

249

Spineto, bu konuda Quinnin argmanlarn salam bulmamaktadr. Zira Spinetoya


gre Eliaden Coomaraswamyye yazd mektuplarda ona cher Matre eklinde
hitap etmesi gelenekselci anlamda stad-tilmiz ilikisinin bulunduunu ve dolaysyla
da Eliaden Coomaraswamyye intisap ettiini gstermez. Zaten Eliade, bu terimi
niversiteden hocas olan Nae Ionescu iin kulland gibi,1095 Raffaele Pettazzoni,
Vittorio Macchioro ve Giuseppe Tucci gibilere hitap ederken de kullanmtr.1096 Dier
taraftan yukarda belirtildii zere Eliaden hatratnda ilk gelenein varlna
inanmadn aka yazmas karsnda bunun aksine inandn savunmak onun ya
yalanc ya da takiyyeci olduu anlamna gelir. Quinn, gerekten de Eliaden baz
korkularndan dolay takiyye yaptn ima etmektedir. Quinn gibi Eliaden bunu iyi
niyetle yaptn dnenlerin yannda onu bu konuda sert eletirilere tabi tutanlar da
olmutur. rnein Daniel Dubuisson, kinci Dnya Savandan sonra Eliaden Gunon
ile Evoladan uzak durmasndaki amacn akademik camiaya dhil olmak olduunu iddia
etmektedir. Dubuissona gre Eliade, niversitede bir kadro elde edebilmek iin truva
at stratejisini kullanmtr.1097
Konuya baka bir adan yaklaan Claudio Mutti, Eliaden Avrupay yeniden gelenek
yoluna sokabilmek iin Dou hikmetine bavurmak gerektiini ileri sren Gunonun
teorisini kabul ettii kanaatindedir. Spinetoya gre Gelenek terimini bir sreliine
parantez iine alacak olursak bu teori, Eliaden almalarnda srekli yer alan ana
temalardan bir tanesidir. Ancak bu kanaat Eliadeda Gunonun kitaplarn
okumasndan nce yani dinler tarihi ve Douya kar tutku derecesine varan bir ilginin
1095

Le yoga. Immortalit et libert adl kitabn Eliade, kendisinin Hindistana gitmesini salayan
Manindra Chandra Nandi ile Kalkta niversitesinde Felsefe hocal yapan Surendranath Dasguptaya
ve Nae Ionescuya ithaf etmektedir. Ancak Eliaden Nandi iin hamim (mon protecteur), Dasgupta iin
gurum (mon guru) ve Ionescu iin Hocam (mon matre) ifadelerini kullanmas dikkat ekicidir
(Mircea Eliade; Le yoga. Immortalit et libert, Payot, Paris 1972, s. 3).
1096
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 78. Pettazzoni ile Eliaden birbirlerine
yazdklar mektuplar derleyerek yaymlayan Spinetonun L'histoire des religions a-t-elle un sens?
Correspondance 1926-1959 balkl almas bu konuda birok rnek tamaktadr. rnein Eliade,
Pettazzoniye yazd mektuplarda Illustre Matre (nl Hocam) (s. 98), Cher Matre (Kymetli
Hocam) (s. 134), Mon Cher Matre (Benim Kymetli Hocam) (s. 134) eklinde hitap etmektedir. 23
Haziran 1936 tarihinde Pettazzoniye yazd mektupta Eliade Aslnda Siz benim din incelemeleri
konusunda ilk ve en deerli Hocamsnz (mon premier et le plus prcieux Matre) (s. 113) 10 ubat 1949
tarihli mektupta ise Tarihi-dini incelemelerimin ta bandan beri sizi tek Hocam (mon seul Matre)
olarak grdm (s. 200) eklindeki ifadelerini kullanmaktadr. Michel Meslinin ad geen esere
yazd nszde belirttii gibi bu ifadeler de hoca-renci ilikilerini andrmaktadr (Michel Meslin;
Preface, Natale Spineto (ed.); L'histoire des religions a-t-elle un sens? (s. 8). Dolayysla Eliaden
Coomaraswamyye Hocam eklinde hitap etmesi ona ayrcalk tand anlamna gelmez. Bu ifade tarz
daha ziyade Eliaden almalarndan etkilendii bu bilim adamlarna duyduu saygy gstermektedir.
1097
Daniel Dubuisson; Impostures et pseudo-science, s. 182, dip. 103.

250

gelimeye

balad

ileli

lise

yllarnda

inceledii

teozofi

yazlarndan

kaynaklanmaktadr.1098
Eliade soft (hafif) bir Gelenekselci olarak nitelendiren Sedgwick de Mutti gibi
dnmektedir. Fakat Sedgwicke gre Eliaden Gelenekselcilikle ilikisini onun
kulland kavramlardan ziyade amalarnda ve dolaysyla da metodunda aramak
gerektii kanaatindedir. Sedgwick, Eliaden projesinin evrensel mitlerde ve
sembollerde ifade edildii ekliyle insan dindarlnn genel bir modelini ina ederek
insann kendisini anlamas ve dolaysyla da kltrel yenilenmeye araclk etmek
olduunu ve bu giriimin de Gunonun Orient et Occident adl kitabnda yazdklarna
ok yakn bulduunu ifade ederek aslnda Eliaden betimlemi olduu dindarln bu
genel modelinin, sekler elbiselerle giydirilmi Perennial Felsefe olduu sonucuna
varmaktadr. Buna gre Eliade, tm kariyeri boyunca verileri bir araya getirmeye
ynelik Gelenekselci aratrma projesini daha bilimsel metotlarla devam ettirmitir.
Dolaysyla Eliaden ele ald konu, Gelenkeselcilerinki ile ayndr. Fakat Eliade buna
gelenek demek yerine arkaik din demitir.1099
Daha nce ifade edildii zere dini ve manevi konularda kendi kiisel dncesini
aklamaktan kanan ve bu konularda olduka ketum davranan Eliaden gerekten de
Gelenekselci okula mensup olduunu ya da olmadn kesin bir dille sylemek
imknszdr. Ancak her ne kadar Quinn, Sedgwick veya Dubuisson gibi aratrmaclar
byle bir ilikinin varln iddia etse ve Eliade da bunu aka reddetse de onun din
bilimi almalarnda kulland terim ve kavramlar, ele ald konular ve yaklam tarz
bakmndan Gelenekselci okula mensup ad geen bilginlerin almalarndan
etkilendii hususunda aratrmaclar arasnda ittifak bulunmaktadr.
Din

bilimi

almalarnda

yer

alan

temel

kavramlarn

bazlarn

Eliaden

gelenekselcileri okumas sonucunda elde ettii bylece kesinlik kazanmaktadr. Bu


durum zellikle antropo-kozmik mtekabiliyet, sembol, kutsal merkez, geleneksel
zamann dairesel nitelii, kozmogoninin tekrar olarak insanlarn ina ettii yaplar,

1098
1099

Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 68.


Mark J. Sedgwick; Against the Modern World, s. 112, 191

251

reentegrasyon (yeniden dahil olma) olarak kurban, erdilik ve arketip gibi kavramlar
iin geerlidir.1100
2.5.2.2. Eliaden Geleneksecilerden Ald Kavramlar ve Dnceler
Dubuisson, Eliaden din bilimi incelemelerinde yer alan merkez sembolizmi, kozmik
aa, merdiven, labirent, kpr, k, dm, su ve giri treni gibi temel kavram ve
sembollerin, Gunonun 1925 ile 1950 yllar arasnda deiik dergilerde kan
yazlarnn derlemesinden oluan Symboles de la science sacre adl kitabnn konusunu
oluturduuna dikkat ekmektedir.1101 Gerekten de Gunonun ad geen eserde ele
ald baz konu balklar ile Eliaden inceleme konusu yapt baz dini sembolleri
karlatrnca karya ilgin bir tablo kmaktadr.
Tablo 1.4. Gunon le Eliaden Ele Ald Baz Ortak Semboller

Gunonun iledii konular (Symboles de la

Eliaden iledii konular

science sacre adl kitapta toplanan)


L'Arbre du Monde (Dnya Aac) (1939)

Liens et noeuds (Balar ve Dmler) (1950)


Le symbolisme de l'chelle (Merdiven
Sembolizmi) (1939)
L'ide du Centre dans les traditions antiques (Antik
Geleneklerde Merkez Fikri) (1926)

La Caverne et le Labyrinthe (Labirent ve Maara)


(1937)

1100
1101

Symbolisme de l'Arbre cosmique (Kozmik Aa


Sembolizmi) (Le sacr et le profane, s. 127-131)
Arbre cosmique (Kozmik Aa) (Trait dhistoire
des religions, s. 236-237)
Le Dieu lieur et le symbolisme des noeuds
(Balayan Tanr ve Dmler Sembolizmi)
(Images et symboles, s. 120-163)
Symbolisme de l'ascension (Ykseli
Sembolizmi) (Images et symboles, s. 61-62;
Trait dhistoire des religions, s. 98-99)
Symbolisme du Centre (Merkez Sembolizmi)
(Images et symboles, s. 33-72)
L'espace sacr et la sacralisation du Monde
(Kutsal Mekn ve Dnyann Kutsallamas) (Le
sacr et le profane, s. 25-62)
Le Centre du Monde(Dnyann Merkezi)
(Trait dhistoire des religions, s. 316-319)
Le symbolisme du Centre (Merkez
Sembolizmi) (Le mythe de lternel retour, s. 2429; Trait dhistoire des religions, s. 320-322)3
Labyrinthes (Labirentler) (Mythes, rves et
mystres, p. 211)
Terra Genetrix (Mythes, rves et mystres, s.
192-194)

Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 68.


Daniel Dubuisson; Impostures et pseudo-science, s. 146-147.

252

Bu tabloda grld zere Gunonun inceleme konusu yapt sembolleri Eliaden


tekrar ele almas bir tesadf mdr? Dubuissona gre Gunonun aksine Eliade bu
sembolleri ilk gelenek ile ilikilendirmese de Gunonun bu sembollere ilikin
yorumlarn alarak kendi pespektifinden sistematize etmeye almtr.1102
Pisi, Gunonun yazlarnda en sk rastlanan motiflerden biri olan merkez sembolizmi
konusunda onunla Eliade arasndaki ortak noktalarn olduka fazla olmasnn bir tesadf
olamayacana dikkat ekmektedir. Pisi, Gunonun yazlar ile Eliaden merkez
sembolizmini etraflca iledii Cosmologie i alchimie babilonian (1937) balkl
almasn karlatrp bu ortak dnceleri tek tek tespit ederek yaratln merkezde
balad, merkezin yeryz ile gkyznn birletii yer olduu, kutsal da ile
dnyann ekseninin (axis mundi) merkez ile ede olduu, insann merkeze dnmek
suretiyle gereklie yeniden dhil olduu ve dolaysyla da kurtulua erdii,
Hristiyanlardaki han bir dnya eksenini (axis mundi) temsil ettii ynndeki
dnceleri Eliaden Gunondan aldn kantlamaya almaktadr. Dier taraftan
Eliade da tpk Gunon gibi semboln ok anlaml olma niteliine sahip olduu
dncesindedir. Eliade zellikle ad geen eserinde ele ald beeri yaplarla semavi
modeller arasndaki tekabliyet konusunda da Gunondan ilham alm gibi
grnmektedir.1103 Ancak merkez sembolizmi konusunda Uno Holmberg ve Paul
Musun etkileri gz ard edilmemelidir. Rickettse gre axis mundi sembolizmini
Eliade, Coomaraswamy ve Mustan almtr.1104 Fakat Ricketts, Coomaraswamy ve
Musun da bu konuda byk bir ihtimalle Gunondan etkilenmi olabileceine dikkat
ekmektedir.1105 Dolaysyla sembolizm konusunda Eliaden benimsemi olduu
dncelerin ounda her ne kadar dorudan Gunon referans gsterilmese de dolayl
olarak da olsa ondan kaynaklanmaktadr. Ancak Pisinin hakl olarak belirttii gibi her
ne kadar Gunon ile Eliaden sembolizm hakknda syledikleri eylerin birounda
benzerlik bulunsa da bu iki aratrmacnn bu konudaki yaklam arasndaki nemli
farkllk gz ard edilmemelidir. Gunona gre hakiki bir ontolojik temele sahip olan
sembol, gerekliin yapsn yani farkllamam temel Birlikin yansmas olan varln
eitli dzeyleri arasndaki ahengi tezahr ettirmektedir. Oysa Eliadea gre sembolik

1102

Daniel Dubuisson; Impostures et pseudo-science, s. 147.


Paola Pisi; I tradizionalisti e la formazione del pensiero di Eliade, s. 51-52.
1104
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 824.
1105
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 1376-1377.
1103

253

dnce, insann evrene birlik kazandrma, blnmemi bir btnlk ierisine dhil
olma arzusunu ifade etmektedir. Dolaysyla Eliade, Gunon ile Evola gibi
gelenekselcilerin dncesinden treyen kavramlarn normatif deerini ortadan
kaldrarak srf morfolojik bir anlamda, yani arkaik metafizii anlamak iin
kullanmaktadr. Bundan dolay sembollerin evrenselliini izah etmek zere ilk gelenei
ne sren gelenekselcilerin aksine Eliade, din bilimi almalarnda ne byle bir
gelenekten bahsetmekte ne de batni bir marifetten. Ayrca Eliade, Gunon ile
Evolann aksine tarihin geriye doru ilerleyen devrelerden olutuu grne
katlmamaktadr.1106 Tarihin dairesel bir yn takip ettiini ve insanln u anda ini
safhasnda olduu ynndeki Evola ile Gunonn bu ktmser diyebileceimiz tarih
bakna karn Eliade, iyimser bir tarih anlay gelitirmitir. Zira Eliadea gre daha
nce sylediimiz gibi her yeni byk keif, her yeni medeniyet, yeni bir kutsallk
tecrbesi kazandrmaktadr insana.
Eliaden din bilimi almalarnda konu edilen yeniden btnleme (rintgration)
olarak kurban ve ritel konular Coomaraswamyde de grlmektedir. Rupture de
niveau (dzey kopuu) deyimi ise Paul Mustan alnmtr. Pisi, Eliaden Comentarii
la legenda Meterului Manole ve Fragmentarium adl eserlerinde yer alan folklor
kavramnn Evola ile Coomaraswamyninkiyle benzerlik arz ettiini ve bunlarn da bu
kavram Gunondan aldklarn tespit etmitir.1107
Buraya kadar anlatlanlara bakldnda Eliaden Gelenekselci okul mensuplarnn
almalarndan tamamen etkilendii izlenimi uyanabilir. Ancak derin bir analiz,
Eliaden gelenekselcilere ait kavram ve terimleri farkl bir kavramsal ereveye dhil
ederek kullandn gsterecektir. Bylece Eliade, birtakm gelenekselci temalar farkl
bir balama dhil etmek zere almaktadr. Kullanlan terminoloji ve ele alnan inceleme
konular bakmdan Eliade ile

gelenekselciler arasnda nemli

benzerliklerin

bulunmasna ramen birok ynden o, bu dnce akmndan ayrlmaktadr. rnein,


arketip kavram, gelenekselcilere gre srf metafizik bir deere sahip olduu halde
Eliadea gre eitli anlamlara sahiptir.1108 1937 ylnda kaleme ald bir yazda Eliade,
semboln yeniden kefinden bahsetmekte ve bu yeniden keifte gelenekselci
1106

Paola Pisi; I tradizionalisti e la formazione del pensiero di Eliade, s. 52.


Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 67.
1108
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 70.
1107

254

dnceden daha geni bir kltrel fenomenin var olduuna inanmaktadr.1109 Yine
Eliade, gelenekselcilerin kullandklar temel kavramlardan biri olan metafizik
kavramn deitirerek yerine kozmik terimini kullanmay tercih etmitir. nk
Eliade, Kozmosu, akn bir mutlaklktan ziyade insann kendisiyle btnlemek istedii
metafizik bir gereklik olarak tanmlamaktadr.1110
Eliaden gelenekselcilerden ayrld en nemli noktalardan bir dieri de onun dini
fenomenlerin ayrt edici zellii olarak grd kutsal/profan kartldr. Eliaden
aksine Coomaraswamynin eserlerinde kutsal kavram, isim olarak deil, sfat olarak
kullanlmaktadr. Coomaraswamy de Gunon gibi modernliin karakteristik zellii
olmas dnda kutsal/profan ayrmnn geleneksel uygarlklar iin geerli olmayaca
kanaatindedir. Gunona gre geleneksel medeniyetlerde her ey kutsal bir karaktere
sahiptir ve bundan dolay kutsal/profan ayrm sz konusu deildir. Gunon, bu tr
ayrmn ortaya kn geleneksel medeniyetin dejenere oluuna balamaktadr.1111
Eliade, din bilimi almalarn kutsal/profan kartl balamnda ele alrken
gelenekselciler daha ziyade geleneksel toplumla modern toplum kartl zerinde
durmaktadrlar. Gelenekselcilerin arkaik olanla modern olan arasnda grdkleri kat
kartln aksine Eliade, arketiplerin modern insan zerinde etki etmeye devam
ettiinin altn izmektedir.1112
talyan dinler tarihisi Enrico Montanariye gre Gunon ile Eliaden perspektifleri
zellikle iki ynden byk farkllk gstermektedir.
Birincisi; gelenekselci ynelime gre gnmz uygarl zamansal devrenin (Kaliyuga) son safhasnda bulunmaktadr. Fakat genlik yllarnda dahi bu tr dnceleri
benimsemeyen Eliade 1957de yazd Das Heilige und das Profane adl eserinde Kaliyuga doktrininin Hint rahip snf tarafndan retilen versiyondan trediini ifade
etmektedir. Eliade, kozmik devreler doktrinini kozmik dindarlk duygusunun
kaybedildiinde (lorsque le sens de la religiosit cosmique sobscurcit, Le sacr et le
profane, p. 95) neler olduunu gstermesi bakmndan bir rnek olarak kullanmaktadr.
Dier bir deyimle Eliade, Gunonun hakikaten geleneksel ve objektif olarak
1109

Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 72.


Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 857.
1111
Paola Pisi; I tradizionalisti e la formazione del pensiero di Eliade, s. 106, dip. 93.
1112
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 71.
1110

255

deerlendirdii bu doktrini, gelenekten uzaklald zaman nelerin olacan gsteren


bir rnek olarak zikretmektedir.
kincisi; Eliade iptidai kltrn deerini methetmekte ve aman homo religiosusun
arketipi olarak deerlendirmektedir. Dolaysyla o, bu konuda da amanizmi dejenere
olmu bir fenomen olarak gren Gunonunkine zt bir gr benimsemektedir.1113
Spinetonun belirttii gibi yukarda aktarlanlar gz nnde bulundurulduunda
Eliaden Evola ve Gunondan ald bilgilerle daha sonra oluturduu teorik yapy
akademik ve bilimsel referanslarla desteklediini savunanlarn grlerinin bir
geerlilii kalmad kendiliinden ortaya kmaktadr.1114
Daha nce de ifade ettiimiz gibi Eliade tek dnce akmna balamak mmkn
deildir. O, hibir okul ya da bilginin dncelerini batan sona olduu gibi kabul
ederek kendi almalarna dhil etmemitir. Eliaden din bilimi almalarnda birok
dncenin kendi perspektifinde sentezlendii grlmektedir. Din bilimine ilikin
teorisini meydana getiren kavramlar olutururken Eliade, birok

kaynaktan

yararlanmtr. O, kutsal kavramn olutururken Fransz Sosyoloji okulu mensubu


Roger Cailloisdan, Henri Hubert ve Marcel Mausstan, g/kratofani, homo religiosus
kavramlarn kullanrken Gerardus van der Leeuwden, sembol, arketip kavramlarn
gelitirirken gelenekselci okuldan, mitin ontolojik boyutu konusunda Bronislaw
Malinowski ve Raffaele Pettazzoni gibi birok bilim adamnn dncelerinden
yararlanmtr. Dolaysyla Eliaden din bilimi almalarnda ele ald konular ve
kulland kavramlarn ad geen bilim adamlar ve dnce okullarndan izleri tamas
gayet doaldr. Ancak daha nce ifade ettiimiz gibi Eliade, bu dnceleri kendine has
bir perspektif ierisine dhil ederek sentezlemitir.
2.5.3. Mircea Eliadea Gre Modern Dnyadaki Krizin Mahiyeti
Evola ile Gunon gibi Eliade da Bat medeniyetinin sona yaklat kanaatini
paylamaktadr.1115 On dokuzuncu yzyldan itibaren Batda Hristiyanlk deerlerine
dayal toplumun yerini sanayi toplumuna dayal ve modern diye tabir edilen dnya
1113

Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 75.


Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 76.
1115
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 357.
1114

256

almtr. Dier bir ifadeyle dini deerlere dayal bir medeniyetin yerine rasyonel
dnceye dayal bir medeniyet gemitir.1116 Modern dnyann aslnda yeni bir
medeniyet trn oluturduunu ifade eden Eliade, bu sreci, ziraatn kefiyle birlikte
ortaya kan srele kyaslamaktadr. Ziraatn kefiyle birlikte gebe avclarn dinleri,
mitolojileri ve ahlaki tasavvurlarndan oluan bir dnya yok olmu ve yerine yeni bir
dnya meydana gelmitir. Bu durum, byk manevi bunalmlara yol am ve ziraatn
lme mahkm ettii eski dnyay temsil edenlerin feryatlarnn sona ermesi iin
binlerce yl gemitir.1117 Eliadea gre Hristiyan Bat medeniyetinden sonra da yeni
bir dnya meydana gelecektir. Modern dnyadaki krizin nedeni budur.
Eliade bu tr bir dnceye sevk eden etkenlerin banda Birinci Dnya Savann
meydana gelmesi olmutur. Zira savala birlikte sonsuz ilerleme efsanesi, bilim ve
tekniin umumi bar ve sosyal adaleti salayaca ynndeki inan, rasyonalizmin
hkimiyeti ve agnostisizme ynelim byk bir yara almt. Dolaysyla bu sava Eliade
asndan bir dnm noktas olarak alglanmtr. Eliadea gre Batnn yaad kriz,
sava ncesindeki kuaklara ait dncelerin artk geersiz olduunun bir deliliydi.
Artk yeni varolu nedenleri bulmak yeni kuaa dyordu.1118 Bu amala henz bir
niversite rencisi olan Eliade, 1927 ylnda Cuvntul (Sz) gazetesinde Itinerariu
spiritual balkl on iki blmden oluan bir yaz disizi kaleme almtr. Yeni kuak n
bir temsilcisi olan Eliaden bu yaz dizisinde benimsemi olduu yaklama dikkat
eken Rickettsin bu tespiti son derece nemlidir. Zira Eliade, bu yaz dizisinde
grld zere nasl ki kendi kuann manevi yapsn ve kaderini tayin etmeye
alyorsa, yllar sonra bir dinler tarihisi olarak dinler tarihi disiplininin btnnn
eklini ve amalarn tayin etmeye almtr.1119 Bu dizide yer alan Intre catedra i
laborator (Snf ile Laboratuar Arasnda) alt balkl yazda Eliade, belirli alanlarda
uzmanlaan bilim adamlarnn dier gereklik dzeylerinden habersiz olduklar iin
yeni kuan bilimsel alma ile snrl kalmayp bilimsel bak asn baka ilevlerin
sonularyla tamamlamas gerektiini savunmaktadr. Rickettsin dikkat ektii dier
bir nemli husus, Eliaden bilime kar bu yazda sergiledii tavrn mrnn sonuna
kadar devam etmesidir. Eliade, her ne kadar Din Bilimi alanndaki almalarn

1116

Bkz. Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 23, 28.


Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 157.
1118
Mircea Eliade; Les promesses de lquinoxe, s. 189-191.
1119
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 246.
1117

257

bilimsel olarak nitelendirse de o, bununla snrl kalmam ve elde ettii sonular


yorum ilemine (hermentik) tabi tutarak daha geni bir kltrel balam ierisine dhil
etmeye almtr.1120
Henz yirmi yandayken Batnn ierisinde bulunduu kriz konusunda kafa yorarak bu
durumdan kurtulmann yollarn arayan Eliaden daha sonralar bu sreci beeriyet
tarihi leinde deerlendirerek daha geni bir perspektiften ele alm olmas ve
yukardaki tarihi karlatrmaya dayanarak bu krizlerin alaca sonucuna varmas onu
bu krizin almas konusunda mitvar olmasna sevk etmitir.1121 Gncesine dt 25
Kasm 1959 tarihli notta, Pariste oturduu daireye dnnde her akam sokan her
iki tarafnda park hlindeki arabalar grnce sanayi toplumunda ezilen, bunalan insan
sorununu hatrlayan Eliade, Bat toplumunun maruz kald krizin asl boyutunun
manevi olduunu tespit edip bu duruma nasl gelindiini izah etmekte; fakat bu konuda
son noktay koymamaktadr.1122 Sadece problemin tespitiyle yetinmeyen Eliade, bunun
zm iin kendince bir k yolu sunmaktadr. Dolaysyla Eliaden bu tavr, onun,
bu problemin zlebilir bir nitelikte olduu inancn yanstmaktadr. rnein
almann seklerlemesinin modern toplumlarda derin yaralar atn ifade ettikten
sonra Eliade hemen yle bir ilavede bulunmaktadr: [] fakat hibir ey gelecekte
yeniden kutsallamann meydana gelmeyeceini gstermez.1123 Bu ifadeden Eliaden
manevi krizden nceki safhaya geriye dn konusunda mitvar olduunu anlyoruz.
Dolaysyla Eliade, modern dnyann iinde bulunduu manevi krizden kurtulmasnn
mmkn ve hatta gerekli olduunu dnmektedir. Daha da nemlisi Eliade, bu tespiti
yapmakla yetinmeyip, ayn zamanda bu kurtuluun gerekleebilmesi iin bir reete, bir
zm yolu da teklif etmektedir. Bu bakmdan Eliaden almalarn sadece teorik bir
erevede deerlendirmenin yanl olaca kanaatindeyiz. Gncesine dt 12 Mays
1953 tarihli notta Eliade, o gnk Bat dncesinin yaad kriz ile kendi teorik
almalar arasndaki gizli balantlardan bahsetmesi onun bu konudaki tutumu

1120

Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 251-252.


Gncesine dt 1 Mart 1961 tarihli notta Eliade unlar yazmaktadr: Dn akam Loyola
Universityde bir konferans sundum: Mitin Doas ve lev. Heyecanl bir tartma. Buna ramen her
eyin ok ge, neredeyse hibir eyin artk kurtarlamaz hle geldiinden endie ediyorum. Keke Bat
dnyas ve Hristiyanlk bu eyleri mit, sembol, kozmik din- yarm asr nce anlam olsalard
Keke (Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s.). Bu alnt Eliaden Batnn manevi krizi amas
konusunda zaman zaman karamsarla dtn aka ortaya koymaktadr.
1122
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 312.
1123
Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 157.
1121

258

hakknda nemli bir ipucu vermektedir.1124 Eliaden bilimsel almalarnda ele ald
konularn seimi ve bunlar ileyi tarz, bilim iin bilim yapmak yerine pratik bir
amaca ynelik olduu aklk kazanmaktadr. Eliaden Romanyada bulunduu yllarda
kaleme ald yazlar inceleyen Mac Linscott Ricketts de ayn sonuca ulamaktadr.
Mircea Eliaden Romanyada yazd yazlar incelediimizde, onun almalarnda her
zaman sakl bir amac olduunu, verileri meraktan ya da tarihe ilgi duyduu iin
toplayan ve tasnif eden objektif bir bilim adamndan ziyade modern insann hayatnn
zenginlemesine ve Bat kltrnn yenilenmesine katk salayan mistik bir hmanist
olduunu aka gryoruz. Balangta o, sadece kendi kua ve Romanya kltryle
ilgiliyken zamanla ufkunu genileterek tm modern dnyay ilgi alan ierisine dhil
etmitir. Bir adan kiisel ve kltrel sentezleri manevi tecrbelere dayanarak oluturma
amac, Eliaden tm almalarndaki birletirici ilke olarak grlebilir.1125

Eliade, Avrupada yaanan krizi Avrupal olmayanlarn bak asyla deerlendirerek


onu dini bir perspektife yerletirdiini aka ifade etmektedir.1126 Portekizde ikamet
ettii yllarda tuttuu gnle 2 ubat 1944 tarihinde yazd not Eliaden bu konudaki
dncesini net bir biimde ortaya koymaktadr.
[] [b]ilim camiasnda kendimi bir Truva at olarak gryorum ve misyonum, Bilim ile
Felsefe arasnda ok uzun zamandr devam edegelen Truva Savana kesin bir son
vermektir. Arkaik hayatn metafizik anlamn bilimsel olarak geerli klmak, yani
incelemelerimin geleneksel kltrlerdeki insan doru biimde deerlendirerek ve
dzgnce anlayarak amacna ulat ynnde sosyologlar, karlatrmac dinler
tarihilerini, etnograflar ve folkloristleri ikna etmek istiyorum. Etno-tarihi bilimlerin bugn
ierisinde bulunduklar kmazdan kurtulmalarnn tek yolunun bu olduuna
inanyorum.1127

Modern dnyann geirdii krizin manevi nitelikli bir kriz olduu kanaatine varan
Eliade,1128 Dinler Tarihi disiplinini, bu problemi zme kavuturmada araclk
edebilecek tek vasta olarak grmektedir. Eliadea gre modern insan iinde bulunduu
bunalmdan kurtaracak, ona bir k yolu gsterecek olan nihilizm veya Marksizm gibi
indirgemeci ideolojiler deil, bu bilimdir. nk Eliadea gre varoluun kutsal
boyutu nasl yeniden elde edilecektir?1129 sorusuna ancak Dinler Tarihi cevap sunabilir.
Zira hem sonsuz defa tekrar edilebilmesi hem de ayn zamanda akn kkenli kabul
edilmesi ve dolaysyla da beer st baka bir dnyadan alnan vahiy olarak
deerlendirilmesi dolaysyla her varolusal krizin rnek zm dindir. Takip edilecek
1124

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 209.


Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 1208-1209.
1126
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 216.
1127
Mircea Eliade; Fragments from Portuguese Journal, Studia Philosophia - Ediia nr.1 din 2006,
http://hiphi.ubbcluj.ro/studia/?page=art.php&an=2006&nr=1&art=09&lang=en, 03.04.2008.
1128
Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 157-158.
1129
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 312. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et
modes culturelles, s. 28.
1125

259

rnek modeller sunan dini zm, krizi hallettii gibi ayn zamanda varoluu ne olaan
ne de ahsi olmayan yani evrensel deerlere ak hle getirerek insana bylece kiisel
durumlar ama ve sonuta da ruh lemine erime imkn vermektedir.1130 Burada
Eliade ile gelenekselci okul arasndaki fark kendini aka gstermektedir. Evola gibi
Eliade da modern kltrn bozulduunu dnmekte; fakat o, yinde de yeise
dmemektedir. Eliade, Asyann tarih sahnesine girmesi ve arkaik toplumlarn
maneviyatlarnn kefinin etkili olacan ngrerek hermentik araclyla profan alan
ierisinde gizlenen kutsaln yeniden gn yzne kacana inanmaktadr.1131
Manevi krizin zmnn dinden getiini belirten Eliadea dine bigane olan insana
dinin nasl bir fayda salayaca sorusu sorulabilir? Yani din karsnda hermetik kalan
ve hatta antipatik bir tavrla onu kkten reddetme eilimindeki bir insan, hasta olduu
zaman ilacnn din olduunu bilmese ya da bildii hlde bunu kullanmay reddetse o
ila ona fayda salayabilir mi? Eliadea gre bilinalt, dinin roln stlendii iin
kiisel iradenin dnda bir ileve sahiptir. Defalarca sylendii gibi dini dnce
insann yapsal bir zellii olduu iin ya da baka bir deyimle kutsal, bilincin bir yaps
olduu iin kiinin bilin dzeyinde yer almasa bile onun ruhsal hayat zerinde etki
etmektedir. Zira tam anlamyla dini bir tecrbe ve dnya grne sahip olmasa da
modern toplumlardaki dinsiz insan bilinalt beslemekte ve ona yardm etmektedir.1132

1130

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 178-179; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 16-17.
Natale Spineto; Mircea Eliade and Traditionalism, s. 76.
1132
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 180.
1131

KNC BLM
DNLER TARHNN KURTARICI FONKSYONU

1.

ndirgemeci Yaklamlarn Eletirisi

Mircea Eliaden din bilimi almalarnda aada ayrntlaryla ele alnacak olan
dnce akmlarn eletirmesi de bir bakma onun Batl zihniyetini aa vurmaktadr.
Zira Batda zellikle de Felsefe alannda yeni bir gr ya da teori ortaya atlmadan
nce nceki teoriler eletirilerek kertilmeye allr. Bu yeni teorinin gc de eski
teorileri ne derece etkin bir biimde ortadan kaldrdna baldr.
1.1.

Tarihselcilik

Eliade tarihselcilik dncesini Alman filozof Georg W. F. Hegel ile balatmaktadr.


1947 ylnda Hegelin Leon sur la philosophie de lhistoire adl kitabn okuyan Eliade,
bu kitabn doru olmayan bilgiler ve yanllarla dolu olduunu ve Hegelin sk sk
yanldn ama evrensel tarihi, bir btn olarak deerlendirdii iin ona sayg
duyduunu ifade ettikten sonra onun tarihsel bakna var gcyle kar ktn dile
getirmektedir.1133 Eliadea gre tarihi olaylara tarih tesi bir anlam ve gereke bulma
anlayna, tarihi olaya bizatihi bir deer atfeden Hegel itiraz etmi ve bu dnceyi
Marksizm ile Varoluuluk gibi dnce akmlar, daha da ileriye gtrerek devam
ettirmilerdir.1134 Spinetonun hakl olarak belirttii gibi tarihselcilik kavram ile
aslnda Eliade, tarihi olaylarn akn bir anlam olabileceini reddeden btn dnce
tarzlarn

kastetmektedir.1135

Bylece

Eliade,

historicisme,

Historicismus,

storicismonun, Marksizmin ve baz varoluu akmlarn ayn tarih felsefesine sahip


olduklarn iddia etmektedir.1136 Hatta Eliade, kltr ve manevi hayat, cinsellik,
ekonomi, tarih vs. gibi bir alt kategoriye indirgeyerek izah etmeye alan tm
yaklamlar tarihselcilik kategorisi altnda deerlendirmektedir. Bu balamda, Eliade,
dini, cinsellik araclyla tanmlamaya alan ve dini tutumu nevrotik bir tavr olarak
gren Freud de bir tarihselci olarak grmektedir.1137 Eliadein kurduu denkleme
1133

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 64-65.


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 165.
1135
Natale Spineto (ed.); L'histoire des religions a-t-elle un sens? s. 258, dip. 5.
1136
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 63.
1137
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 378
1134

261

gre Fransz tarihselcilii (historicisme), Benedetto Croce (18661952), Ernesto de


Martino (19081965) ile Giovanni Gentilein (18751944) ortaya koyduu talyan
tarihselcilii (storicismo), Heinrich John Rickert (18631936), Ernst Troeltsch, Georg
Simmel (18581918), Karl Mannheim (18931947) ile Heideggerin temsil ettii
Alman tarihselcilii (Historicismus) ve Ortega y Gassetnin (18831955) temsil ettii
spanyol tarihselcii bir birine denktir.1138 Eliaden bu farkl dnce okullarnn tarih
dncesi arasndaki nemli farkllklar gz ard ederek bunlarn hepsini tarihselcilik
kategorisi altnda deerlendirmesi ve bunlara kar kmas,1139 bunlarn hepsinin
indirgemeci bir yaklam benimseyerek insan beeri boyuta mnhasr klmalarndan
dolaydr.
Eliadea gre arketipik ve tarih d (anhistorique) bir nitelik arz eden arkaik tasavvur ile
Hegelden sonra ortaya kan tarihi yaklam bir birinin kartdr.1140 Eliade, Le mythe
de lternel retour adl eserinde Hegelin tarihselcilik anlayna kar k nedenlerini
uzun uzadya sergilemektedir. Hegele gre tarihi olay, Evrensel Ruhun bir
tezahryd. Bu anlay, her tarihi olay tanrsal iradenin bir tezahr olarak gren
Yahudi peygamberlerin tutumuna benzeten Eliade, bunun yine de tarih tesi bir anlam
tadnn alt izmektedir. Marx, bu anlay daha da ileri gtrerek tarihi, tamamiyle
akn anlamdan boaltm ve onu snf atmalarnn bir epifanisi hline getirmitir.1141
Hegele kar ynelttii eletiriyi Le sacr et le profane adl eserinde daha ak bir
biimde ifade eden Eliadea gre Hegel, Yahudi-Hristiyan ideolojisini alp evrensel
tarihin btnne uygulamtr: Hegele gre Evrensel Ruh, srekli olarak tarihi
olaylarda tezahr etmektedir. Tarih boyunca vuku bulan her ey, Evrensel Ruhun istei
dorultusunda gereklemitir. Tarihselcilii Hristiyanln paralanmasnn bir rn
olarak gren Eliaden temel itiraz, bu anlayn tarihi olay adeta kendi snrlar
ierisine hapsederek soteriolojik/kurtarc, tarih tesi herhangi bir anlam ifade etme
imknn yok etmesinedir.1142

1138

Bkz. Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 168.


Mircea Eliade; Images et symboles, s. 226.
1140
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 159.
1141
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 166-167.
1142
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 99-100.
1139

262

Eliaden tarihselcilii aslnda modern insann zaman ve tarih felsefesi olarak


dnd anlalmaktadr.1143 Tarihi olayn tarih tesi boyutuna olan inancn yok
olmas sonucunda oluan tarihselcilii, Hristiyanln bozulmasnn/gerilemesinin bir
rn olarak gren Eliadea gre devr zaman tasavvuruna son vermeye devam eden
Hristiyanlk, say tarihselletirmesine ramen insan selamete ulatrmak zere tarih
tesi bir hedef gtt iin felsefi deil, teolojik bir tasavvura sahiptir.1144 Felsefi bir
yap arzeden tarihselcilik ise tarih tesi boyutu yitirmi dier bir ifadeyle herhangi
soteriolojik bir ama tamayan ve herhangi bir tarih tesi mesaj iletmeyen bir dnce
tarz olarak ortaya kmtr. Eliaden tarihselcilii, Hristiyanln tarih tasavvuru
bakmndan seklerlemi hli olarak grd aklk kazanmaktadr. Temel hareket
noktas, Hristiyanlktaki tarih tasavvurunun tarih tesi boyutunu ortadan kaldran
tarihselcilik, insann sadece kkeni tarafndan deil, ayn zamanda kendi tarihi ve tm
insanlk tarihi tarafndan meydana getirildiini varsayarak zaman seklerletirmitir.
Kendisini bidayette meydana gelen olaylarn rn olarak gren arkaik insann
inancnn tersi olan bu anlay ayn zamanda baz tarihi olaylarn ve ahsiyetlerin
ayrcalkl konumunu ortadan kaldrarak tm olaylar ve ahsiyetleri tek dzeye
indirgemitir.1145 Tarihi fenomenleri sosyo-ekonomik etkenler gibi alt dzeydeki
artlanmalara indirgemenin bu fenomenlerin sahip olduklar rnek anlamlar yok
etmek anlamna geldiini belirten Eliade bu durumun, objektif olarak tanmak ve ona
hkim olmak amacyla Batl modern insann evrendeki doast tm anlamlar tasfiye
ederek dnyay sistematik biimde bayalatrlmaya balad 19. yzylda doruk
noktasna ulaan pozitivist ve materyalist dncenin bir sonucu olduu kanaatindedir.
Artk bu tarihi gereke bir anlam ifade etmedii iin Eliade, tarihi fenomenleri sosyoekonomik nedenlere indirgeyerek izah edenlerin tutumunu son derece basit
bulmaktadr.1146
Eliaden tarihselcilik kategorisi altnda toplad bu dnce akmlarnn bir dier ortak
zellii de hepsinin insan ayn sonuca yani ktmserlie, karamsarla ve nihilizme
sevk etmesidir.1147 Dier tabirle tarihselcilik, insan tarihin terrne/dehetine
1143

Bkz. Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 175, dip. 8.


Mircea Eliade; Images et symboles, s. 224; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 99.
1145
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 59.
1146
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 287. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Mphistophls et
l'androgyne, s. 228-229.
1147
Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 28.
1144

263

sevkettii iin Eliade tarafndan serte eletirilmitir. nk tarihselci perspektif,


zaman, kanlmaz olarak lme yani yoklua gtren bir sre hline indirgedii iin
tarihi olaylara tahamml etme imknn, straplara gs germe gcn ve bunlardan
kurtulma midini ortadan kaldrmakta ve dolaysyla da bu manevi kuraklk, insann
tarih ve zaman karsnda dehete kaplmasna neden olmaktadr.1148
Eliaden din bilimi almalarnda sk sk Marksizmi eletirmesinin ayr bir neme
sahip olduu kanaatindeyiz. Zira Eliaden kaderini deitiren en nemli etkenlerden
biri Marksizm olmutur. kinci Dnya Savandan sonra Romanya Kzl Ordu tarafndan
igal edilmi, 1947 ylnda ise komnist Romanya Halk Cumhuriyeti ilan edilmitir.
1989 ylnda yaplan devrim avuesku iktidar ile birlikte komnist rejime son vererek
demokrasiye gemesini salamtr. Eliade srgn durumuna drerek bir daha
lkesine geri dnmesini imknsz hle getiren ite bu tarihi gelimedir. Eliade,
kendisinin vatanndan, ailesinden, sevdiklerinden ve mazisinden ayr dmesine sebep
olan bu durum karsnda sessiz kalmam ve kendi usulnce bu dnceye kar km
ve lkesinin bu talihsizlikten kurtulmas iin gizlice mcadele etmitir. Eliaden
hermentik

projesi

deerlendirilirken

onun

deerlendirmesini

yapan

hibir

aratrmacnn dikkat etmedii bu noktann da hesaba katlmasnn son derece nemli


olduu dncesindeyiz.
Rocquet ile yapt syleide Eliaden verdii bilgiler onun lkesindeki komnist
rejime kar nasl bir tavr taknd hakknda nemli aklamalar getirmektedir. Eliade,
Romanyann iine dt bu trajik durum karsnda bir eyler yapmann gerektiine
karar verdikten sonra elinden gelen tek eyin kltrel alanda faaliyet gstermek
olduunu fark etmitir. Bylece Eliade, Emil Cioran gibi Pariste bulunan birok
Romen srgn ile birlikte manifesto imzalamann ya da gazetelerde protesto yazlar
yaymlamann ve dolaysyla politik faaliyetlerin bir fayda salamayaca, herkesin
kendi alannda bir eyler yapmas gerektii kanaatine varmtr. Bu balamda Pariste
Romanya Aratrma Merkezi kurulmu ve bir de edebiyat ve kltr cemiyeti
oluturulmutur. Bu cemiyet, Luceafarul (Sabah Yldz) adnda bir dergi yaymlam,
zgr bir Romanya dncesini yaygnlatrmak amacyla Romanyada yaymlanmayan

1148

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 168, 169-170; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s.
100.

264

edebiyat, tarih ve Felsefe kitaplar neretmitir.1149 Grld zere siyasi deiimin


kltrel dnm araclyla gerekleeceine inanan Eliaden Marksizmi, dinler
tarihi perspektifinden ele alarak analiz etmesi ve onu sert eletirilere tabi tutmas bu
tarihi dnemin bir sonucudur. Eliaden Marksizm zerinde arlkl olarak durmas da
szn ettiimiz bu kltrel mcadelenin bir kolu olarak grnmektedir.
Eliaden

din

bilimi

almalarnda

Marksizm

hakkndaki

analizleri

gzden

geirildiinde onun dier tarihselci yaklamlar gibi Marksizmin de modern insan


ierisinde bulunduu bunalmdan kurtarmak bakmndan geer ake olmadn ima
ettii aka grlmektedir. Daha nce de ifade edildii zere her ne kadar ateist bir
doktrini savunsa da Eliadea gre Marksizm de mitolojik bir karakter arzetmektedir.
Zira Marksizm, arkaik bir mit olan Altn a mitini srf beeri bir boyutta yeniden ele
alarak onu tarihin balangcna/bidayete koyaca yerde tarihin sonuna koymutur.1150
Eliade, kozmogonik miti eskatolojik bir mit hline dntrerek onu tarihin terrne
kar

bir

reete

olarak

sunan

Marksizmin

asl

yanlgsnn

ve

hatta

anlamszlnn/samalnn bu noktada olduunu dnmektedir. Zira Cennetin


gelecekte yer alacan savunan Marksizm, ileride snfsz bir toplumun meydana
gelmesiyle cennetvari bir dzenin ortaya kacan vaad etmek suretiyle tarihin ac
olaylarn ve insanlarn ektikleri btn skntlar tahamml edilebilir hle getirmeye
almaktadr. Eliade, Marksizmin vaat ettii bu komnist eskaton (dnya sonu) vuku
bulmadan dnya yok olacak olsa btn tarihin ve insanln ektii tm aclarn hibir
anlam kalmayacana dikkat ekmektedir.1151 Aslnda Marksizmin bu vaadinin bo
olduunu grmek iin dnyann yok olmasna gerek bile kalmamtr. 1989 ylnda
Marksizmin kalesi olan Sovyetler Birliinin yklmasyla birlikte bu ideoloji de tarihin
derinliklerine gmlmtr. Fakat ne yazk ki bu tarihi andan yl nce dnyaya
gzlerini yuman Eliade, hasmnn yok oluuna tanklk edememitir.
1.2.

Dinin Kkeniyle lgili Teoriler

Auguste Comte ile Herbert Spencerden Edward B. Tylor ile James Frazere kadar
birok aratrmac, 19. yzylda bilim camiasnda temel paradigma olarak kabul edilen
evrimcilii (ng.: evolutionism, Fr.: volutionisme, Alm.: evolutionismus, Osm.:
1149

Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 79-80.


Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 168.
1151
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 304.
1150

265

tekmliyet) beeri bilimler alanna uygulmaya almlardr. Bu bilim adamlarnn


temel hedefi dinin nasl meydana geldiini tespit etmek yani dinin ilk eklini belirlemek
olmutur. Evrimcilere gre tpk canllarn basitten karmaa doru ilerleyerek
bugnk hle geldikleri gibi din de ayn sreci takip etmitir. Bu dnceye gre dinin
geliimi politeizm, monoteizm ve sonunda da bilim safhalarndan oluan bir sreci takip
etmektedir. Bu gre kar kan Andrew Lang ile Wilhelm Schmidte gre ise
politeizm, monoteizmin bozulmu hliydi. Dolaysyla dinin geliiminde bir
ilerlemeden, bir evrimden deil bir gerilemeden, bir bozulmadan sz etmek
gerekiyordu. Evrimciliin tersini savunduu iin Eliade bu ikinci yaklam
gerilemecilik (dcadentisme) diye nitelendirmektedir.
1.2.1. Anglo-Sakson Antropoloji Ve Evrimcilik
lk kez 1924 ylnda adn duyduu James Frazeri okuyabilmek iin ngilizce
rendiini syleyen Eliade,1152 onun The Golden Bough (Altn Dal) ile Folklore in the
Old Testament (Eski Ahitte Folklor) adl eserlerini 1927de okumutur. Bu iki eser
sayesinde ilkel dinlerin ve folklorun bitmek tkenmek bilmeyen zenginliinin farkna
vardn beyan eden Eliade,1153 1937 ylnda yazd bir yazda Folklore in the Old
Testamentin ikinci cildinde dnyann her yerinden ve her dneme ait onlarca kaynaa
atfta bulunan Frazeri yorulmak bilmeyen biri olarak nitelendirerek ondan vgyle
bahsetmektedir.1154 1939da kaleme ald kutsal aa sembolizmiyle ilgili yazsnda
Eliade, 19. yzyln sonunda doa bilimlerinde olduu gibi beeri bilimlerde de revata
olan evrimci anlay dorultusunda ileri srlen ilkel ahmaklk fikrinin etnografi,
arkeoloji ve dinler tarihi gibi birok alanda yaplan incelemeler tarafndan
sorgulandn ifade etmektedir. Bu dnceye gre balangta ahmak olan insan tarih
ierisinde evrime urayarak daha olgun, daha zeki, daha ahlakl ve daha gl hle
gelmitir. Eliade, geen zamann yani tarihin bir inancn ya da bir kurumun zn
mutlaka zenginletirmediini, balangta yer alan her eyin (fikirler, adetler vs.)
bugnk durumun ya da yz yl sonraki durumun gerisinde olduunu sylemenin
mmkn olmadn belirterek bu evrimci anlaya itiraz etmektedir.1155 Evrimcilerin
ilkel ahmak diye nitelendirdikleri insan tipinin aslnda homo religiosus olduuna
1152

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 317, 451; Mircea Eliade; Les promesses de lquinoxe, s.
136.
1153
Mircea Eliade; Les promesses de lquinoxe, s. 124.
1154
Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, s. 39.
1155
Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, s. 44.

266

dikkat etmek gerekmektedir. Dolaysyla evrim srecinin en banda yer alan homo
religiosus evrimcilere gre zamann ilerlemesiyle yok olacakt. rnein Auguste
Comte, birbirini srasyla takip edecek olan teolojik, metafizik ve pozitif alardan
geileceini ve son aamada yani pozitif ada bilimin hkim olmasyla birlikte
irrasyonel ve dolasyla da metafizik ve dini dncenin yok olacan varsaymtr.
Comteun hl kanunudan esinlenen Frazer ise insanln evrim srecinin bysel,
dini ve bilimsel olmak zere safhay takip edeceini dnyordu. Daha nce
belirttiimiz gibi Eliade inanma duygusunun insan bilincinin yapsal bir zellii
olduuna inanmakta ve insan trnn birlii,1156 beeri zihnin tarihinin derin ve
blnmez btnl, insanln manevi tarihinin birlii,1157 insan zihninin ve
ruhunun ve tarihinin birlii1158 konusundaki dncelerini dile getirerek insan zihninin
her yerde ayn aamalardan getiini savunmaktadr.1159 Dolaysyla Eliade, homo
religiosusun tarihin ilk safhalarnda deil insann iinde olduunu dnmekte ve bu
yzden evrimci yaklamlar batan yanl bulmaktadr. En ilkel ve arkaik toplumlar
incelerken bile bu kltrlere sempatik bir biimde yaklamasn Eliade bu
dncesine balamaktadr. Zira ona gre bir Romanyal olarak inceleme konusu
yapt Avusturalya yerlisinden ya da bir Eskimodan kendisinin de binlerce yl nce
fark yoktu.1160
Eliadea gre 19. yzylda arkaik dnceyi anlayan ok az kii kmtr.
Emperyalizmin doruk noktasna ulat bu ada hkim olan tarihselcilik ve bilimcilik
yaklamlar yannda Batllarn gururlarndan dolay zellikle Asya kltrlerini kk
grmeleri geleneksel dnceyi anlamaya engel olmutur. Bu balamda Kzlderililerin
kltlerinde yer alan bir putun ilevini yani Kzlderililerin tatan ya da kilden yapl bu
puta deil, onda mevcut olduuna inandklar gce taptklarn anlamak iin onlarca
yln gemesi gerekmitir.1161 Spencer ve Frazer gibi Batl bilginlerin stnlk
komplekslerinden dolay anlayamadklar bir baka rnek ise Avusturalya yerlileridir.
Toplamaclk ve deiricilikle geinen bu halklarn en eski hayat tarzn temsil ettii
varsaylarak bunlar incelemek suretiyle dini ve sosyal kurumlarn kkeninin
1156

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 120.


Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 10.
1158
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 137.
1159
Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, s. 34.
1160
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 137.
1161
Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, s. 46.
1157

267

kefedilebileceine inanlyordu.1162 Bu aratrmaclara gre ta ana ait ilkel bir


topluluk olarak grdkleri Avusturalya yerlilerinin zihinsel ve ruhsal dzeylerinin
dkl dolaysyla bir tanr inancna sahip olmalar mmkn deildi. Zira bu
aratrmalara gre tanr fikri, dini evrimin tepesinde yer almaktayd. Oysa bu yerliler,
daha evrimin henz ilk safhalarndayd.1163 Eliadea gre bu yanl deerlendirmelerin
temelinde evrimci dnrlerin antropolojik tasavvurlar bulunmaktadr. lk insanlarn
hayvana yakn bir tarzda dndkleri iin evrimciler, bunlarn psikolojilerinin ve
davranlarnn da bu hallerine uygun olduunu kabul etmilerdir.1164 Dolaysyla
Avusturalyal yerli halklar incelemekle dindarln ilk biimini tespit etmek bo bir
hayalden ibaretti. Zira bu yerli halklarn incelenmesi olsa olsa arkaik bir medeniyetin
yapsn ve anlamn anlamaya yarayabilirdi. Ancak bu durum, insanln kkeni ya da
ilk safhalar hakknda bir tahminde bulunmak iin bile yeterli deildi.1165
Comentarii la legenda Meterului Manole (1943) adl kitabnda Eliade, Frazer ile Tylor
gibi yazarlarn kitaplarnn halk dindarlna ilikin materyal sunmalar bakmndan bir
deere sahip olduklarn, fakat bu materyali aklamak iin ileri srdkleri teorilerin
artk geersiz olduunu ifade ederek eletirmektedir.1166 Ancak Eliade, insan ruhunun
benzer koullarda benzer ekilde davrandn savunarak tarihi hesaba katmayan Frazer
ile Tylorun yanl metot kullandklarn ifade ettikten sonra bunlar gibi kendisinin de
hangi tarihi dnemlere ait olduklarn dikkate almadan ok deiik dokmanlara
bavuracan bildirmektedir.1167 Frazer ile Tylor gibi evrimci bir yaklamla dini
verileri yorumlayan ngiliz Antropologlar genlik yllarnda ilgi ve merakla okurken
zamanla Eliaden bu konudaki gr deierek bunlarn almalarnn hibir manevi
deer tamad ekline brnmtr.1168 Peki, ne olmu da Eliaden bu konudaki
grleri zaman ierisinde olumludan tamamen olumsuza dnmtr? Bu soruya
cevap verebilmek iin ncellikle Eliaden evrimci antropologlara ynelttii eletirileri
ayrntlaryla ele almak gerekmektedir.

1162

Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 184.


Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 27.
1164
Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 19.
1165
Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 186.
1166
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 10.
1167
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 35.
1168
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 34.
1163

268

almamzn birinci blmnde evrimci yaklamlarn din bilimleri alannda nasl


ortaya kt konusunu ayrntlaryla incelediimiz iin tekrar dnmek istemiyoruz.
Ancak konuyla ilgili bir zet olmas bakmndan ad geen aratrmaclarn ileri
srdkleri teorileri ksaca hatrlatmann faydal olaca kanaatindeyiz. 1871 ylnda
yaymlanan Primitive Culture (lkel Kltr) adl eserinde Tylor, dinin ilk ekli olarak
animizmi, yani doann canl olduu, bir ruh tad ynndeki inanc Frazer ise 1890
ylnda iki cilt hlinde yaymlanan The Golden Bough: A Study in Magic and Religion
(Altn Dal: By le Din Hakknda Bir nceleme) balkl kitabnda byy ileri
srmtr.1169 Pozitivist dnceye sahip olan Tylor ve Frazere gre kadim insanln
dini hayat, atalar korkusuna dayanan ya da ilkel ahmaklktan kaynaklanan birtakm
hurafelerden (superstitions) ibaretti.1170 O dnemin pozitivist iklimi ierisinde yetien
bu bilim adamlar, dier kltrleri kk grdkleri iin bak alar da nyarglarnn
tesine geememitir.1171 Eliade, dini tasavvurlarn anlalmas ynnde bu tr
yaklamlarla bir adm dahi atlamayacana dikkat ekmektedir.1172 Arkaik
kltrlerdeki kutsall anlamak her eyden nce bu tr nyarglarn tasfiye edilmesine
baldr.1173
Animist teoriye kar kan Robert R. Marett, 1900 ylnda yaymlad Preanimistic
Religion balkl makalesinde animizm ncesinde mana diye isimlendirdii belirsiz ve
gayri ahsi bir gcn varl inancna dayanan bir dini safhann bulunduunu ve bu
tecrbenin ruh mefhumu iermedii iin Tylorun tanmlad animizm safhasndan
daha eski olduunu savunmutur.1174 Tylor ile Frazer, dinin mutlak balangcn
kefettiklerini savunurken daha nce de ifade edildii zere evrim (evolution) ile
ilerleme (progress) dncelerini birbirinden ayran Marett, dinin genel geliimiyle ilgili
bir teori ina etmeyi dnmemitir.1175
Eliade, Marettin teorisinin de birka nedenden dolay yanl olduunu ifade etmektedir.
Birinci husus, mana olgusu dinlerin hepsinde yer almad iin evrensel bir nitelik arz
1169

Bkz. Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 36, 76; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s.
159.
1170
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 232.
1171
Bkz. Mircea Eliade; Le yoga. Immortalit et libert, s. 6.
1172
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 175.
1173
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 23.
1174
Bkz. Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 30; Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s.
35, 84-85.
1175
Bkz. Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 85.

269

etmemektedir. Dolaysyla ilkel dine ilikin genel bir teoriyi gayri ahsi bysel bir g
olduu dorulanmayan mana kavram zerine ina etmek hem yanl hem de aldatcdr.
Mana olgusuna sahip olan iptidai topluklarda bile bu tecrbe tek bana bulunmayp
bununla birlikte Yce Varlk kltnn izlerine rastlamak mmkndr. Hatta Eliadea
gre mana fikrinden ziyade iptidai toplumlarn hemen hepsinde deus otiosus tarznda bir
tanr inancna rastlanmaktadr.1176 Eliaden eletirdii ikinci nokta ise mana kavramn
tanmlarken Marettin ahsiyet kategorisine bavurarak manaya gayri ahsi bir nitelik
atfetmesine ilikindir. Eliadea gre iptidailerin bilincinde ahsi-gayri ahsi, cismanigayri cismani tarznda kategoriler bulunmad iin arkaik maneviyat dzeyinde bir
anlam ifade etmeyen bu kavram, gayri ahsi bir g olarak tanmlamak yanltr.
Marettin arkaik dine ilikin meseleyi uygunsuz bir zeminde deerlendirmesinin
yanlln ortaya koymakla yetinmeyen Eliade, iin dorusuna da iaret etmektedir.
Eliadea gre mesele ontolojik dzeyde ele alnarak var olan/gerek ve var olmayan
kategorileri erevesinde deerlendirilmelidir.1177 Eliaden din bilimi almalarna
bakldnda gerekten de kendisinin tm dini fenomenleri bu temel iki kategori
erevesinde yorumlad grlmektedir. rnein kutsal, mit, kutsal zaman, kutsal
mekn vb. gereklikle ilikilendirilirken, profan, efsane/masal, profan zaman, profan
mekn vb. kavramlarn gereklikten yoksun bir nitelikte olduklar belirtilmektedir.
1.2.2. Andrew Lang, Wilhelm Schmidt ve Gerilemecilik
1898 ylnda Modern Mythology adl eseri yaymlandktan bir yl sonra piyasa kan The
Making of Religion balkl kitabnda Andrew Lang, dinin ilk eklinin animizm
olduunu savunan Tylorun teorisini reddederek Avustralya yerlileri ya da Andaman
adalarnda yaayanlar gibi en ilkel baz halklarda yce tanrlarn varlna inanldn
savunuyordu.1178 Ancak eski yazarlarn ya yeterli bilimsel formasyona sahip olmadklar
ya da inceledikleri konular dini bir nyargyla yaklatklarn dnen Lang gibi
rencisi olan Wilhelm Schmidt de birer rasyonalisttiler.1179 Dolaysyla Eliadea gre
bu ikisi de dier evrimci dnrler gibi ayn metodolojik hataya dm ve
nyarglaryla hareket etmilerdir. rnein Lang, mitolojik dnceyi bir bozulma
alameti olarak alglyor ve Avusturalya yerlilerinin dinini incelemesi sonucunda
1176

Bkz. Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 32-34.


Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 162.
1178
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 82-84.
1179
Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 23-24
1177

270

Avusturalyal evrensel babalarla ilgili ok az sayda mite rastlad iin mitin irrasyonel
olduunu ve dolaysyla da yksek seviyede ahlaki olan dini deerlerle badamaz
olduunu dnyordu.1180 Dier taraftan Tylor, Avusturalya yerlilerinin dinlerinde yer
alan yce tanrlara ilikin inanlar Hristiyan misyonerlerin faaliyetlerinin etkisine
dayandrrken Lang, tam tersini yaparak bu tanrlar adeta Hristiyanln tanr
tasavvuruna benzetiyordu.1181 Oysa Avustralyann gney-dousunda yaayan yerlilerin
gkyznde bulunan yce bir tanrya inandklar ve bu inancn ok eskilere dayand
tespit edilmiti.1182
Katolik bir din adam olan Wilhelm Schmidtin arkaik toplumlarda tanr tasavvurunu
inceledii ve 1912 ylnda ilk cildi yaymlanan Der Ursprung der Gottesidee adl
eserinin on ikinci cildi, yazarn lmnden sonra 1955te piyasaya kmtr. Kat bir
rasyonalist olan Schmidt, bu eserde, Urmonotheismus diye adlandrd bir asli
monoteizmin varln savunuyordu. Langdan da ileri giderek Schmidt, Batllarn
tanr tasavvurunun aynsn iptidailerde de bulmaya alarak bu tanrnn tek, yaratc,
limi-kl ve kdiri-mutlak olma zelliklerine sahip olduunu ispat etmeyi amalyordu.
Schmidte gre bu yce Varlk inanc, mitolojik dncenin olumasndan nce bulunan
dini geliim safhasna ait olduu iin mit ile ilikisi bulunmamaktayd. Eliaden
Schmidte ynelttii en nemli itiraz bu noktadan kaynaklanmaktadr. Zira Eliade, her
tr dinin kkeninde mitik bir yapnn yer aldn dnmektedir. Eliadea gre din ile
miti birbirinden ayrarak bu rasyonel unsurlarla irrasyonel unsurlar arasndaki
ayrm tarihi aratrmann doruladn ilan etmek, tipik bir rasyonalist Batl
tavrdr.1183 Schmidt, bir nedenin mantksal ynden aratrlmasnn ilkel insan tanr
kavramn bulmaya sevk ettiini dnyordu. Schmidte gre dindeki irrasyonel
unsurlar, ilk hakiki dinin dejenere olmas sonucunda ortaya kmt. Bu teorisini tarihi
olarak ispat etmek zere Schmidt, Tarihi Etnoloji disiplinini kurmutur. Oysa Eliaden
belirttii gibi bu asli dinin tarihini yazmak, kaynak yokluundan dolay imknszdr.
Zira eldeki en eski tarihi kaynaklar yontma ta devrinin (paleolitik) tesine
gememektedir. Bundan dolaydr ki, bu devirden nce yzbinlerce yl boyunca
insanlarn
1180

neler

dndkleri,

nelere

inandklar

hakknda

hibir

ey

Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 22, 27-28.


Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 22.
1182
Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 20-21.
1183
Bkz. Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 28-30. Wilhelm Schmidtin teorisi hakknda bkz.
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 37, 50-52.
1181

271

bilinmemektedir.1184 Dier taraftan Eliadea gre din, insann kutsalla karlamas


sonucunda meydana gelen sui generis (nevi ahsna mnhasr) bir tecrbedir.1185
Dolaysyla bu tr tecrbeyi rasyonel boyuta indirgemekle Schmidt hata etmitir.
Eliaden Schmidti eletirdii bir dier nokta ise Urmonotheismustaki yce Varln
mahiyetiyle ilgilidir. Eliade, arkaik insann dini tasavvurunda bir yce varlk inancnn
bulunmasn muhtemel; fakat arkaik insann dini ufkunda yer alan bu yce Varln 18.
yzyldaki teist anlayn tanrs gibi telakki edilmesini yanl bulmaktadr. Eliadea
gre sembolik dncenin hkim olduu insanln bu arkaik safhasnda yce Varlk,
semavi tanr karakterini kaybetmeksizin hayvan eklinde tezahr edebilen bir tanr
olduu eklinde bir hipotez ilere srmek daha isabetlidir. Bu tr yce Varklklara
inancn yannda baka dini inanlar da bulunuyordu. Mevcut kaynaklara gre bu
safhada saf din deil, baskn hle gelmeye meyilli belirli bir dini biim vard.1186
Eliade, evrimcilikle gerilemecilik dncesini savunanlarn ayn metodolojik hatalar
iledikleri kanaatindedir. Her iki ideoloji de dinlerin kkeni ve balangc meselesine
saplanmt. Her ikisi de bu balangcn basit ve saf olduu varsaymn paylayordu.
Ancak evrimciliin ve gerilemeciliin savunucular balangtaki bu basitlie tamamen
farkl anlamlar yklyorlard. Evrimcilere gre basit (simple), temel (lmentaire)
yani hayvan davranna ok yakn anlamna geliyordu. Gerilemecilere gre ise iptidai
basitlik ya bir tr saadet ve manevi mkemmellik (Andrew Lang ile Wilhelm Schmidt)
ya da medeniyetin bozulmasna ve gerilemesine neden olmasndan nce yi Vahinin
(Bon Sauvage) doal basitlii (Jean-Jacques Rousseau).1187 Bu iki ideolojinin ortak
noktas her ikisinin de arkaik dinlerin izgisel ynde yani basitten karmaa doru
ilerlediklerini iddia etmeleriydi. Ancak birine gre (evrimciler) bu ilerleme aadan
yukarya doru gerekleirken dierine gre (gerilemeciler) yukardan aaya doru
gereklemiti.1188

1184

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 52-53. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Briser le toit de la
maison, s. 276. Bu konuda Pettazzoni de Yce Varlk dncesinin Schmidtin iddia ettii gibi mantksalnedensel dncenin rn deil, mitsel dncenin bir rn olduunu ve bu dncenin insann
zihinsel/entelektel ihtiyacndan ziyade varolusal ihtiyatan kaynaklandn savunmaktadr (Raffaele
Pettazzoni; Yce Tanr nancnn Fenomenolojik Yaps ve Tarihsel Geliimi, s. 74; Yce Varlk:
Fenomenolojik Yap ve Tarihsel Geliim; Raffaele Pettazzoni; Tanrya Dair, s. 28).
1185
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 52.
1186
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 217-218; Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 53.
1187
Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 8.
1188
Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 9.

272

Eliade, Tylor, Frazer, Marett, Lang ve Schmidtin bu teorileri tarttklar an oktan


kapandn biliyordu.1189 Fakat buna ramen onun bu aratrmaclardan sk sk sz
etmesinin nedeni bizce Eliaden kendi metodolojisini ifade etme eklidir. almamzn
ilk sayfalarnda belirttiimiz gibi Eliade kendi metodolojisini net ve ak bir biimde
sistematik olarak ortaya koymamtr. Buna ramen Eliaden dini incelemelerde nasl
bir yol takip edilmesi gerektiine ilikin dnclerinin birounu, bu alanda yaplan
yanllarn neler olduunu yani nelerin yaplmamas gerektiini bildirdii hususlardan
renmek mmkn olmaktadr.
1.2.3. Freudizm
Eliaden din bilimi almalarna bakldnda en ok eletirilenlerden birinin de
Sigmund Freud olduu grlmektedir. Ancak Eliaden Freuda kar tutumu biraz
farkldr. Zira imge konusunu ilerken ifade ettiimiz gibi bir taraftan Eliade, Freudun
bilinaltn kefetmesinden dolay ona byk hayranlk duyarken, dier taraftan da ona
imge, sembol ve dinin kkeni gibi konularda sert eletiriler yneltmektedir. Eliade,
Freudun bilinaltna ilikin teorisi ile birok pozitivist ideolojilerden sadece bir tanesi
olan Freudcu ideolojiyi bir birinden ayrmak gerektiine dikkat ekmektedir.1190
Eliaden Freuda ynelik eletirileri onun ortaya koymu olduu ideoloji yani Freudizm
ile alakaldr.
Eliadea gre Freudun bilime en byk katks Psikanaliz bilimini gelitirerek insan
bilinaltn kefi ve dolaysyla da sembollerin ve imgelerin kaynakland yer olan
muhayyilenin rasyonaliteden bamsz bir alan oluturduunu ve daha da nemlisi
muhayyilenin ontolojik bir boyuta sahip olduunu, yani gerek d olmadn ortaya
koymasdr. Bu kefe bal olarak daha nceleri ryalarn tamamen ifreli bir dil
oluturduunu Freudun ispat etmesini Eliade dhiyane bir bulu olarak grmektedir.1191
Eliade, mitolojilerle ryalar arasnda semboller, imgeler ve figrler noktasnda
paralelliklerin varlndan sz etmektedir.1192 Eliade, ryalarda zaman ve mekn
kategorilerinin deiime uramasnn bir bakma mitlerde zaman ve meknn yok
oluunu hatrlattna dikkat ekmektedir. Bilinaltnn zel bir mitolojinin yapsna
1189

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 57. Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 111.
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 89.
1191
Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 90. Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 131.
1192
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 12-13.
1190

273

sahip olduunu savunan Eliade, bilinaltnn mitolojik olduunu sylemektedir. Daha


da nemlisi Eliadea gre modern insann yani bilin dzeyindeki kutsal deerleri
tasfiye eden profan insann kozmik kutsallkla gerek temas yalnzca bilinalt
araclyla salanmaktadr.1193 Freudun birey farknda olmasa da imgelerin ve
sembollerin tadklar mesaj ilettiklerini ispat etmesine dikkat eken Eliade,
sembolizmle ilgili metodolojik prensiplerinden birini dorudan bilinaltnn bu
zelliine dayandrmaktadr. Eliade, bilinaltnn bu zellii sayesinde dinler
tarihisinin bir sembol yorumlarken belirli bir tarihi dnemde, belirli bir toplumda ka
kiinin o semboln anlamlarn ve sonularn anladn renmesine gerek kalmadn
dnmektedir.1194 Ayn ekilde bilinaltnn yapsndan dolay baz temayller ve
varolusal kararlar bilinle deil, bilinaltyla ilikilidir.1195 Ancak Eliade, Freudun
bilinaltnn anlamn ve ilevini libido gibi rasyonalist gerekelere indirgemesini doru
bulmamakta ve bunu metodolojik bir yanl olarak grmektedir. Eliadea gre beeri
durumun alabilmesi iin bilinalt gerekli olabilir ama bilinaltnn nihai amac bir
srdan ibarettir.1196
Psikanalizi Eliade nazarnda dier beeri disiplinlerden farkl klan dier bir nokta ise bu
disiplinin insann balangcna ilikin yaklamdr. Zira dier beeri bilimler insann
balngcnn/bidayetinin/aslnn kusurlu olduunu ve bu durumun evrimle dzeldiini
iddia ederken Psikanaliz, her insann bidayetinin mutluluk dolu ve bir tr Cennetten
olutuunu savunmaktadr. Psikanalize gre insann bidayeti, gerek balangc, ilk
ocukluk adr. Bu ada ocuk cennetvari mitik bir zaman ierisinde yaamaktadr.
Psikanalizin gelitirdii tekniklerle geriye dnlerek bu ilk ocukluk anda yaanlan
baz travmatik kazalar yeniden yaanlabilmektedir.1197 Freudun bu buluu Eliade iin
son derece ufuk ac olmutur. Zira Freudun bu tespitleri Eliadea bir taraftan mitik
zamannda balangcnda cennetvari bir durumun yer ald dncesini dier taraftan
da mitik zamann insan o ilk aa periodik olarak geri dndrme zelliini teorik
adan izah etme imkn veren aralar sunmutur. Dier bir ifadeyle rk ya da tarihi
evreden bamsz olarak btn insanlarn sembolik ve mitik dnceye sahip
1193

Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 100, dip. 1.


Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 47.
1195
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 205.
1196
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 328.
1197
Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 100-101. Ayrca bkz. Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres,
s. 57.
1194

274

olduklarn ileri sren Freud, Eliaden bu

konudaki tereddtlerini ortadan

kaldrmtr.1198 Psikanalizin varsaymlaryla mitolojik dnce arasnda paralellik


gren Eliaden bu dncesi aadaki tabloda karlatrlmaktadr.1199
Tablo 2.1. Mitolojik Dnce le Psikanalitik Varsaymlar Arasndaki Paralellikler
Psikanalitik Varsaymlar

Mitik Dnce

nsann balangcn ilk ocukluk a oluturur

nsann balangcn/bidayetini mitin anlatt altn


a olutur

lk ocukluk anda mutluluk durumu mevcuttur

Bidayette insan cennetvari bir durum ierisindedir

Psikanalitik teknikler araclyla ilk ocukluk

Mitlerin sylenmesiyle bunlarn bidayete ilikin

ana dnlerek baz anlar yeniden yaanlabilir

anlattklar olaylar yeniden gncel hle getirilebilir


yani yeniden yaanlabilir

psikolojik

Sembolik olarak kozmogoninin gerekletii ana

hastalklara neden olan kriz tespit edilir ve bylece

dnlerek var olmaya balanlr ve bylece daha

de bu hastalk iyiletirilebilir

sonra meydana gelmi olan hastalk tedavi edilmi

lk

ocukluk

ana

dnlerek

olur

Bir materyalist ve bir pozitivist olan Freudun dinin kkeni ve ilevi hakkndaki
teorisini ve dini tecrbelerle dier manevi faaliyetler hakkndaki yorumlarn ise Eliade
tartmal, basit ve hatta aptalca bulmaktadr.1200 Psikanaliz sayesinde Freud da kendini
kkenleri bulma akmna kaptrarak medeniyetin ve dinin ilk safhasna ulatn
dnyordu. Freuda gre dinin ve kltrn balangc, ilk cinayete dayanyordu ve
Tanr aslnda kabiledeki btn kadnlar kendine ayrdktan sonra, kovduu oullarnn
kendisini kskanmalar sonucunda bunlar tarafndan ldrlen babann yceltilmi
hlinden ibaretti.1201 Bylece Freud, dinin ilk baba cinayetiyle baladna inanmakla
dini, cinsel drtlerden kaynaklanan tarihi bir olaya bal klm oluyordu. Ona gre bu
facia, ayn zamanda insanlar arasndaki benzerlikleri izah etmi oluyordu. Bylece
Freud, teorisini Darwin ile Frazer gibi insanln biyolojik dzlemdeki birlii zerine
deil, psiik dzlemdeki birlik zerine dayandrm oluyordu.1202 Eliade, olduka ok
sayda psikanalistin ve Batlnn Freudun bu izahnn bilimsel adan doru olduuna
inanm olmalarn ve hl da inanmaya devam etmelerini artc bulmaktadr.1203 Zira
1198

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 43.


Bkz. Mircea Eliade; Aspects du mythe, s. 102; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 56-57.
1200
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 298, 206.
1201
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 90; Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes
culturelles, s. 14. Kr. Mircea Eliade; Images et symboles, s. 27, dip. 1.
1202
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 453.
1203
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 91.
1199

275

Psikanaliz, insan 19. yzyldaki materyalist ideoloji tarafndan artlandrlm bir bilim
adamnn inand bir eyi gerek olarak grmeye zorlamaktadr.1204 Freudun
betimledii ldrlen baba mitini mehur eseri Totem und Tabuda1205 kendisinin
uydurduuna dikkat eken Eliade, iptidai dinlerin ya da mitolojilerin hibirinde byle
bir olaya rastlanlmad iin entelektel elitler tarafndan byle gln bir hipotezin
ciddi bir bilimsel teori olarak kabul edilmesinin anlalmaz olduunu bir kez daha dile
getirmektedir.1206 stelik Freudun teorisini zerine ina ettii Oedipus kompleksi,
toplumlarn hepsinde bulunmamakta ve dolaysyla bu, psikolojik bir olgu olduu kadar
sosyolojik bir olgudur.1207 Freudun Ben, tam bir bilim adam deilim szn
hatrlatmakla Eliade, Freudun ideolojik ynne bir kez daha vurgu yapmaktadr.1208
Erich Frommun Freud ile ilgili analizi, onun Psikanalizi sadece bir bilimsel disiplin
olarak tasarlamadn ayn zamanda bunu bir harekete dntrmeye altn ok
ak bir biimde ortaya koymaktadr. Sosyolog ve iktisat olan Karl Marx gibi bir tp
olan Freudun bilim adaml yannda baka bir amac daha vard: Dnyay
dntrmek. Bir terapist ve bir bilim adam grnts altnda Freud, Psikanalazi yar
siyasal bir yapya kavuturarak bir reform gerekletirmeyi amalamatr.1209 Fromm
daha da ileri giderek Psikanaliz hareketinin dini bir yapya sahip olduunu
savunmaktadr.1210 Gerein kendisinin sahip olduuna inanan Freudun laik ve bilimsel
dini, insann akla aykr tutkularnn akl yoluyla denetim altna alnmak suretiyle Batl
insann sahte tanrlar terk etmesini ve bylece de yanlsamalardan kurtulmasn
amalyordu.1211 Frommun dikkat ektii dier bir husus ise rasyonalizmin doruk
noktasn temsil eden Freudun ayn zamanda rasyonalizme ldrc darbeye vuran kii
olmasdr. Freud, insan davranlarnn kaynann bilinaltnda yattn ve bireyin
1204

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 507.


Eliaden Freudun bu kitabn roman noir anthropologique (antropolojik bir roman noir) (Mircea
Eliade; Fragments dun journal I, s. 529), roman noir frntique (lgnca bir roman noir), extravagant
roman gothique (sama bir gotik roman) (Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s.
15) eklinde nitelendirmesi dikkat ekicidir. Franszcada ngilizcedeki gotik noveln karl olarak
kullanlan roman noir, genelde maddi skntlar olan bir detektifin stlendii davay konu edinen bir
edebi trdr. Dolaysyla Eliade, bu kitapta anlatlanlarn birer hayal rn hikyeden/masaldan ibaret
olduu gibi ayn zamanda bunlarn lgnca ve sama olduunu da ilave edererek bu kitabn hibir
bilimsel deeri bulunmadn ima etmektedir.
1206
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 350-351; Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes
culturelles, s. 15-16.
1207
Bkz. Sophie Moreaux-Carr; Jung critique de Freud. La question du symbolisme, Res Publica, n
22 (1999).
1208
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 472.
1209
Erich Fromm; Sigmund Freudun Misyonu, (ev.: Emre Ak), teki Yaynevi, Ankara 1998, s. 84-85.
1210
Erich Fromm; Sigmund Freudun Misyonu, s. 106, 109.
1211
Erich Fromm; Sigmund Freudun Misyonu, s. 106, 114, 116.
1205

276

bilinli dncelerinin davranlarn sadece nemsiz derecede etkilediini gstermekle


akln insan hayatndaki roln ikinci plana itmi oluyordu.1212 Freudun bu elikisini
yakalayan Eliade, aslnda Freudun teorisini bu adan deerlendirerek nemli
bulmaktadr.
Freud hakknda Eliaden ona gre cinsellik her eydi1213 ifadesini kullanmas
Freudun indirgemeciliinin niteliini aklamas bakmndan nemlidir. Freudn bu
indirgemeci tutumunu Eliade, onun en iyi rencilerinden biri olan Jungun yaklam
ile karlatrarak daha belirgin hle getirmektedir. Bilindii gibi Jung, 1912 ylnda ilk
basks

yaplan

Wandlungen

und

Symbole

der

Libido:

Beitrage

zur

Entwicklungsgeschichte des Denkens (Libidonun Dnm Ve Sembolleri: Dnce


Geliiminin Tarihine Bir Katk) adl kitabnn yaymlanmas zerine Freud ile ipleri
koparm ve Freudun Psikanaliz okuluna kar Analitik Psikoloji okulunu kurmutur.
Asconada dzenlenen Eranos toplantlarna ilk kez 1950 ylnda katlan Eliade, bu
toplantlara 1932den beri katlan Jung ile birok konuda uzun uzun konuma frsat
bulmu ve bylece onu ve onun dncelerini yakndan tanma frsatn elde etmitir.
Jungu Eliaden nazarnda stn klan ey, onun Freudn Psikanaliz okulunun tad
bilimci ve pozitivist nyarglardan erken bir vakitte kurtulmu olmasdr. Freudun
aksine Jung, hem aratrmalarnda tarihi hesaba katmakta hem de manevi hayat ve
kltr

ocukluk
1214

indirgememektedir.

ana

ait

cinsel

komplekslerin

epifenomenlerine

Bu balamda Freudun Oedipus kompleksine ilikin yorumunu

reddeden Jung, annenin, ensest arzusunun konusu deil, besleyen ve koruyan bir figr
olduunu savunmaktadr.1215 Jungu Eliadea cazip klan asl noktann onun yklendii
misyon olduu anlalmaktadr.
Jung basit bir bilgin olarak kalamazd: O, keiflerinin ufkunu srekli geniletmeli ve
manevi krizinden kmas iin modern insana bir yol amalyd. Zira dier birok kii gibi
Junga gre de modern dnya bir kriz ierisinde bulunmaktayd ve bu kriz, ruhun
derinliklerinde yer alan henz zmlenmemi bir atmadan ileri gelmektedir.1216

1212

Erich Fromm; Sigmund Freudun Misyonu, s. 115.


Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 558.
1214
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 46.
1215
R. Andrew Paskauskas; Freuds Break With Jung. The Crucial Role of Ernest Jones, Renos K.
Papadopoulos (ed.); Carl Gustav Jung: Critical Assessments, Routledge, London & New York 1992, s.
266.
1216
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 46.
1213

277

1952 ylnda Jung ile yapt grmeyi Eliade, Pariste kan Combat dergisinde
yaymlamtr.1217 Bu yaz, Eliade ile Jungun dnceleri arasndaki paralellikleri
ortaya koymas bakmndan olduka nemlidir. Dini tecrbenin gereklii konusunda
Jungun gr u ekildedir:
Bana gre dini tecrbe gerektir, hakikidir: Bu tr tecrbelerin ruhu kurtarabileceini,
onun btnln hzlandrabileceini ve manevi dengeyi salayabileceini dnyorum.
[] Tanrnn varlnn bir coincdentia oppositorum olarak ruhun derin tecrbesinde
tezahr ettiini gryorum ve tm dinler tarihi, btn teolojiler Tanrnn gerekliini ifade
etmek iin en eski ve en ok kullanlan formllerden biri olduunu teyit etmektedir. Rudolf
Ottonun syledii gibi dini tecrbe numinoustur ve bir psikolog olarak benim nazarmda
bu tecrbe gndelik zaman, mekn ve nedensellik kategorilerini amas bakmndan
dierlerinden farkldr.1218

Jungun modern insann yaad krizin kayna hakkndaki dncesi ile Eliaden bu
konudaki tespitinin ayn ynde olduu dikkat ekmektedir. Junga gre;
Mminin iman byk bir manevi gtr; ruhsal btnlnn garantisidir. Fakat ben bir
hekimim: hemcinslerimin iyilemesiyle/kurtulmasyla ilgilenirim. Maalesef, imann tek
bana baz varlklar iyiletirme gc kalmamtr. Modern dnyada kutsallk tasfiye
edilmitir: bundan dolay da krizdedir. nsan, kendi manevi hayatnn daha derin bir
kaynan yeniden kefetmelidir.1219

Daha nce ifade edildii zere henz rencilik yllarnda Batnn manevi bir kriz
geirdii tehisini koyan Eliaden bu fikrini pekitirmesinde ve bu probleme bir zm
yolu bulma giriimine girmesinde Gelenekselci okulun nemli etkisi olmutur. Ancak
bu problemin zm bakmndan Gelenekselcilerin sunduu ilk gelenee yeniden
dn fikrinden ziyade Eliaden Jungun yaklamn daha yakn bulduu
anlalmaktadr. Dier taraftan yalnzca metafizik gerekliin evrensel ve otonom
olduunu, psikanaliz, tarihi materyalizm vb. yaklamlarn baz gereklikleri izah
ettikleri hlde her eye bir aklama getirebilecekleri iddiasnda bulunarak indirgemeci
bir tavr segilediklerini dnen Eliaden neden Junga yaknlk duyduu daha iyi
anlalmaktadr.1220 Dier bir nemli husus ise Eranos toplantsna katld 1950
ylndan itibaren Jungun dnceleriyle yakndan ilgilenen Eliaden zellikle
sembollerin varlklarna srdrdkleri konusunda oluturduu teorinin alt yapsn Jung
psikolojisi sayesinde ina etmi olmasdr. Trait dhistoire des religions adl eserinde
Eliade, ayn sembolik motiflerin tarih boyunca dnyann eitli

yerlerinde

grldklerini rnekleriyle sunmakta fakat bunlarn nasl ortaya ktklarn izah


1217

Mircea Eliade; Rencontre avec C.G. Jung, Combat, 9 octobre 1952.


Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 50.
1219
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 51.
1220
Bkz. Mircea Eliade; La bibliothque du maharadjah suivi de Soliloques, s. 189-190.
1218

278

etmemektedir. Bir taraftan bu durumun sadece yaylmaclk olgusuyla izah


edilemeyeceini fark eden Eliade, dier taraftan da bir semboln ya da bir mitin yeni bir
kltr tarafndan neden kabul edildii sorusuna da cevap bulmaya alyordu. Jungun
teorisinde Eliade temel sembol ve imgelerin evrensel olularna ilikin kendi teorisinin
eksik kalan ksmn tamamlamak iin gerekli destei bulmutur.1221 1950 ylnda
katld ilk Eranos toplantsnda sunduu konferansta Eliade, Derinlikler Psikolojisinin
Dinler Tarihine nasl bir katk saladn u kelimelerle ifade etmektedir:
Sembollerin ve mitik temalarn modern insann psiesinde yaamaya devam ettikleri
hususuna dikkat ekerek ve arkaik sembolizmin arketiplerinin kendiliinden yeniden
kefedilmesinin rk veya tarihi balam fark etmeksizin tm insanlarda ortak bir olgu
olduunu gstermek suretiyle derinlikler psikolojisi dinler tarihisinin son tereddtlerini
ortadan kaldrmtr.1222

Jung ile Eliade birok konuda ortak gre sahip olsalar da aralarnda nemli
farkllklarn bulunduu da gz ard edilmemelidir. Hem Jung hem de Eliade mitin
konusunun insann gndelik hayatta karlat gereklikten daha derin bir gereklik
olduunu dnmektedir. Mitin ilevi insana daha derin bir gereklikle temasa
geirmektedir. Eliade ile Jung arasndaki en nmeli fark, bu derin gerekliin yeri
konusuyla ilgilidir. Eliadea gre bu derin gereklik insann dnda bulunurken Jung
bunun insann iinde bulunduunu savunur. Eliadea gre bu derin gereklik kutsal
dnyadan oluurken Junga gre bu, insann bilinaltdr. Dier taraftan Eliadea gre
kutsal sadece bir derin gereklik deil ayn zamanda da nihai bir gerekliktir.1223 Daha
sonra greceimiz zere kutsal bilinaltnn derinliklerinden kararak tekrar bilin
dzeyine getirmeyi hedefleyen Eliaden hermentik projesi asndan bu nokta ok
nemlidir.
Daha nce de belirtildii zere Jungu Freuddan ayran en nemli ynlerden biri onun
metafizik gereklii kabul etmesidir. Eliaden tarihselcilik, Marksizm, varoluuluk ve
Freudizm gibi dnce akmlarn indirgemeci olarak nitelendirdirmesi son tahlilde
bunlarn insan varoluunu metafizik/manevi/dini adan deerlendirmemelerinden
dolaydr.1224 Ksaca bu materyalist akmlar/ideolojiler insann manevi boyutunu ya
grmezden gelmi ya da tamamen inkr etmitir. Dolaysyla Eliadea gre bir insan-
1221

Mac Linscott Ricketts; In Defence of Eliade, s. 26.


Mircea Eliade; Images et symboles, s. 43.
1223
Robert A. Segal; The Poimandres as Myth: Scholarly Theory and Gnostic Meaning, Walter de
Gruyter & Co., Berlin 1986, s. 91-92.
1224
Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 12.
1222

279

kmil (homme total) olan insan tek boyuta indirgeyen bu yaklamlarn onu anlamas
mmkn deildir. stelik bu tarihselci yaklamlarn hibirisi insan tarihin terrnden
koruyacak nitelie sahip deildir.1225

2.

Din Bilimleri Arasnda Dinler Tarihinin Ayrcalkl Yeri

Gemite dini fenomenleri ve daha genel olarak dindarl aklamaya alan pozitivist,
evrimci veya gerilemeci teorilerin modas artk gemitir. Gnmzde dini fenomenler,
Din bilimleri ats altnda toplanan Dinler Tarihi, Din Psikolojisi, Din Sosyolojisi, Din
Etnolojisi, Din Felsefesi ya da Teoloji gibi disiplinler tarafndan konu edinilerek her
birinin kendi metodu ve perspektifi dorultusunda incelenmektedir. Ancak Eliadea
gre bu disiplinler arasnda Dinler Tarihinin farkl bir yeri bulunmaktadr. Zira dini
olguyu, psikolojik, sosyal, etnik, felsefi ya da telolojik bir olgu olarak deil, dini bir
olgu olarak ele ald iin bu konuda en fazla sz syleme imknna sahip olan disiplin
Dinler Tarihidir.1226 Ancak burada Eliaden kastettii Dinler Tarihi disiplini bugn
niversitelerde krsleri bulunan bilim dalndan daha farkl olduuna dikkat etmek
gerekmektedir. almamzn banda Eliaden Dinler Tarihi terimiyle (histoire des
religions) sadece tarihi deil, dini morfoloji ve dini fenomenolojiyi de iine alan bir
disiplini kastettiine dikkat ekmitik. Hatta biraz sonra grlecei zere bu disipline
Eliade hermentik yaklam da katarak felsefi bir boyut kazandrmak istemektedir.
Eliaden kulland dier birok kavram gibi dinler tarihi kavramnn da snrlar tam
belirtilmedii iin mulk kalmaktadr. Eliaden kafasnda tasarlad disiplini ifade
etmek iin ou zaman kulland dinler tarihi teriminin dnda ayn disiplini
kastederek Din Bilimi1227 (la science des religions) ifadesini kullanmas ve bu
disiplinin kltr felsefesi1228 (une philosophie de la culture), felsefi antropoloji1229
(une anthropologie philosophique), tarih felsefesi1230 (une philosophie de lhistoire)

1225

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 178.


Mircea Eliade; Le chamanisme et les techniques archaques de lextase, s. 12. Ayrca bkz. Mircea
Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 280.
1227
rnein bkz. Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 19.
1228
rnein bkz. Mircea Eliade; Images et symboles, s. 228; Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende
du matre Manole, s. 8-9; Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 245; Mircea Eliade; Fragments dun
journal II, s. 7; Mircea Eliade; Les promesses de lquinoxe, s. 426.
1229
rnein bkz. Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 323.
1230
rnein bkz. Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 164.
1226

280

ve hatta din felsefesi1231 (philosophie des religions) gibi alanlar da kapsadn


belirtmesi onun klasik anlamda bir Dinler Tarihi dnmediini ak bir biimde
gstermektedir. Dolaysyla Eliaden sz konusu terimlerle, Dinler Tarihini hem Tarihi
hem Din Fenomenolojisini hem de Din Felsefesini iine alan geni bir disiplin olarak
tasarlad anlalmaktadr.
Eliaden temel hedeflerinden biri, kuruluundan bu yana Antropoloji, Etnoloji,
Sosyoloji, Din Psikolojisi ve hatta Oryantalizm ile birbirine kartrlan Dinler Tarihi
disiplininin bamsz bir disiplin hline gelmesidir.1232 Eliade, sadece Dinler Tarihinin
dini konular inceleyen dier disiplinlerden farkl olduu ifade etmekle yetinmemekte,
din bilimi almalarnn birounda bu farkllklarn neler olduunu da izah etmektedir.
Eliaden Dinler Tarihi disiplini ile dier disiplinler arasnda yapt karlatrmalara
bir gz atalm.
Eliadea gre Etnoloji sadece ilkel diye isimlendirilen toplumlarla ilgelenirken Dinler
Tarihi gelmi gemi btn dini olgular, aratrma alanna dhil etmektedir.1233
Dolaysyla Etnoloji veya Antropoloji gibi snrl bir alan aratran disiplinlerin genel
bir din teorisini ulamas mmkn deildir. Dolaysyla insann dini davran hakknda
genel deerlendirmeleri en iyi dinler tarihileri yapabilir.1234 Dinler Tarihi, ilkel
dinleri bir kenara brakarak Yahudilik, Hristiyanlk ve slam gibi monoteist dinler
zerinde younlat iin yine snrl bir kapsama sahip olan Teolojiden de farkldr.
Bunun yannda dinler tarihisinin yaklam, teologun yaklamndan da farkldr. Her
Teoloji, yaratc Tanr ile yaratt insan arasndaki ilikilerin derinlemesini ve
aydnla kavumasn hedefleyen dini tecrbenin ierikleri hakknda sistematik bir
dnceyi gerektirmektedir. Oysa dinler tarihisi, anlamak ve bakalar iin anlalr
hle getirmek amacyla ele ald tarihi-dini olgulara ampirik bir tarzda yaklaarak dini
olgunun hem anlam hem de tarihi zerinde durmaktadr. Bu aamadan sonra dinler
tarihisinin de aratrmalarnn sonularn sistematize ederek dini olgularn yaps

1231

Mircea Eliade; Les promesses de lquinoxe, s. 382


Mircea Eliade; Images et symboles, s. 35.
1233
Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 23-24. Ayrca bkz. Mircea Eliade; La nostalgie des
origines, s. 102.
1234
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 280.
1232

281

zerinde dnmesi gerektiine dikkat eken Eliadea gre dinler tarihisi iini bir
fenomenolog ya da bir din felsefecisi gibi tamamlamaldr.1235
Eliadea gre Dinler Tarihi disiplininin dier beeri bilimlerden ayrcalkl konumu ele
ald konunun mahiyetinden kaynaklanmaktadr. Yontma ta devrinden gnmze
kadar insanlk tarihinin tamamn inceleme konusu yaparak insann zihninin temel ve
derin birliini dinler tarihisi dier aratrmaclardan daha iyi grebilmektedir.1236
Dolaysyla insan zihninin evrensel tarihini ortaya koyabilecek tek disiplin Dinler
Tarihidir.1237 Dier taraftan Dinler Tarihi, inceleme konusu yapt bu bol miktarda
materyali kendi yaklamyla ele almakta ve folklorcular, etnologlar ya da filologlar gibi
eski inanlarn ya da kuramlarn kalntlarn belirtmekle ya da bunlarn eitli tarihi
tabakalarn zmlemekle yetinmemektedir.1238 Beeri bilimlerin sentez yapmaktan
ekinmelerini eletiren Eliade, dinler tarihisinin (tarih ncesi uzmanndan folkloriste
kadar) eitli disiplinlerin uzmanlar tarafndan ortaya konulan sonular felsefi bir
perspektifte sentezlemesi gerektiini dnmektedir.1239 Eliaden Dinler Tarihi
disiplinin nihai amacn bu felsefi perspektife balamas, kendisinin modern dnyann
bir kriz hlinde olduu ynndeki problematiin felsefi bir nitelikte olmasndan
kaynaklanmaktadr. Zira Eliadea gre modern Bat dnyasndaki krizin mahiyeti
insann varoluuyla ilgilidir yani varolusaldr.
Dinler tarihi aaya ulayor ve temelde insani olanla temas kuruyor: insann kutsalla olan
ilikisi. inde bulunduumuz krizde Dinler Tarihi son derece nemli bir rol oynayabilir.
Modern insann krizleri anlam yokluu karsnda bilinci uyand srece byk lde dini
[nitelikte] olmaktadr. nsan varoluunun anahtarn kaybettiini hissettiinde, hayatn
anlamnn ne olduunu bilmez hle geldiinde bu kukusuz, dini bir problemdir. Zira din
tam da Varoluun anlam nedir? ynndeki soruya bir cevaptr. Byle bir kriz annda,
byle bir kafa karklnda en azndan Dinler Tarihi, dnyann mitik ve dini gelenekleriyle
ykl Nuhun Gemisi yerine geebilir. Bundan dolay da bu btncl disiplinin (total
discipline) baat bir ileve sahip olacan dnyorum.1240

Eliaden felsefi formasyonlu bir Dinler Tarihisi olduu bu pasajda kendini aka
hissettirmektedir. 1938 ylnda yazd bir yazda Eliade, doru soruyu sormann nemi
zerinde durarak varoluunun anlam hakknda soru sormay reddeden insann iflas

1235

Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 280-282.


Mircea Eliade; L'preuve du labyrinthe, s. 140.
1237
Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 91.
1238
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 146, 200.
1239
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 143, 253; Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s.
254.
1240
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 148-149.
1236

282

ettiinden bahsetmektedir.1241 Grld gibi Eliaden Dinler Tarihi problematiini


felsefi bir perspektifte ele alma dncesi erken bir dnemde olumutur. Temel soruyu
Felsefe sorduu iin Eliade, felsefi admn mutlaka atlmas gerektiine inanmaktadr.
Bilindii zere Felsefenin bir dal olan Metafizik de iki alt dala ayrlmaktadr:
Kozmoloji ve Ontoloji. Kozmoloji, evrenin btnn ve insann evren ierisindeki
yerini incelerken Ontoloji u temel sorulara cevap bulmaya alr: Gerekten var olan
nedir? Varolu nedir? Varoluun anlam nedir? Eliaden felsefi yaklam zaruri
grmesi insan bu sorular sormaya sevk etmesinden dolaydr. Sonuta Eliade, Dinler
Tarihi yaklam ile felsefi yaklamn bir birini tamamladn dnd iin bu iki
yaklam birletirmek istemektedir. Zira Eliade nazarnda biri doru soruyu sorarken
dieri buna cevap sunmaktadr. Soru sorulmadan cevap meydana gelmeyecei gibi
cevapsz bir soru da herhangi bir meselenin zme kavumas ynnde bir katk
salayamaz. Eliaden sisteminin temel hareket noktasnn modern insann ierisinde
bulunduu manevi kriz olduunu bir kez daha hatrlatalm. Bu problemin zm ise
yukardaki soruyu sormak suretiyle anlam yokluunu ortadan kaldrmaktan gemekte ve
din de bu soruya cevap verdii iin dini incelemek gerekmektedir. Dier taraftan din,
insann kutsalla olan ilikisini ifade ettiine gre Dinler Tarihi, kutsal konusu zerine
eilerek tarih boyunca kutsal karsnda insanlarn nasl bir duru ierisinde
bulunduklarn tespit edebilir. Bylece Dinler Tarihini dier beeri bilimlerden stn
klan en nemli husus, evrensel bir boyut olan kutsal kendine konu edinerek felsefi bir
antropolojinin olumasn salamasndan ileri gelmektedir.1242
2.1. Dinler Tarihine zg Konu: Kutsal Ve Bambaka Olanla Karlamann
Douraca Uyan
Eliade, Dinler Tarihi disiplinin dier beeri bilimler arasnda stn bir konuma sahip
olmasnn

temel

nedenlerinden birinin

inceleme

konusundan

kaynaklandn

savunmaktadr.
Eliade, Fransz matematiki ve bilim felsefecisi Henri Poincarnin (18541912) Bir
fili yalnzca mikroskopla inceleyen bir doabilimcinin bu hayvan yeterince tandn
dnebilir mi? sorusundan hareketle fenomeni meydana getiren ey lektir
prensibini ileri srmektedir. Bu prensibe gre nasl ki filin mikroskopla incelenmesi
1241
1242

Bkz. Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 190-192.


Bkz. Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 29-30.

283

onun hcresel zelliklerinin tesinde bir anlam tamyorsa dini fenomen de dini lekte
incelenmedii zaman anlamn kavramak mmkn olmaz. Yani dini fenomeni fizyoloji,
Sosyoloji, Ekonomi, Dilbilim, Sanat vs. araclyla kavramaya almak, onun kutsal
karakterini gzden karmak anlamna gelir. Ancak Eliade, saf dini yani sadece dini
bir boyuta sahip fenomen bulunmadna dikkat ekerek ad geen yaklamlarn da dini
fenomeni farkl alardan incelemelerine itiraz etmemektedir.1243 Eliaden itiraz, her
bir yaklamn tekelci bir anlayla yalnzca kendi aklamasn geerli grmesinedir.
Hatta Eliade, dinler tarihisinin yanl ve eksik karlatrmalar yapmamas iin eitli
alanlardaki uzmanlarla ibirlii yapmas ve disiplinleraras bir diyalogun kurulmas
gerektiine inanmaktadr. nk Dinler Tarihinin kulland materyalleri Tarih,
Filoloji, Arkeoloji, Etnoloji, Folklor gibi disiplinler sunmaktadr.1244
Dinin zn oluturan kutsal kavram zerine eilen Dinler Tarihi disiplini, insann
kutsallk tecrbelerini konu edinmekte, tarih boyunca insanlarn kutsal nasl tasavvur
ettikleri ve onunla nasl ve ne trden ilikiler gelitirdiklerini incelemektedir. Aratrma
konusu itibariyle dinin zn inceleyen bu disiplinin dini ve dini tecrbeyi dier
disiplinlerden daha iyi anlamasn Eliade gayet doal bulmaktadr. Bu almann ilk
blmnde belirtildii zere Eliade, kutsal kavramn sadece dini diye nitelendirilen
tecrbelerle de snrlandrmamaktadr. Rudolf Ottonun dini tecrbeye ilikin
teorisinden hareketle Eliade kutsal bambaka olan eklinde tanmlamakta ve bylece
insann gndelik, alelade tecrbelerini aan yani onu sembolik veya hayal olarak farkl
zamansal ve meknsal boyutlara tayan tecrbelerin tamamn kapsayacak biimde
geni ve esnek tutmaktadr.
19331940 yllar arasnda yazd yazlarda Eliade, Hindistann bamszln elde
edecei ve bununla beraber Asyann tarih sahnesine geri dnecei ynnde
tahminlerde bulunuyor ve bu olayn sadece siyasi bir anlam tamadn dnyordu.
Eliade, Dou maneviyat ile Bat maneviyat arasnda eit dzeyde yeni bir
karlamann meydana geleceini ve bu diyalogun gerekleebilmesinin de gerek
Dou maneviyatnn Batda doru biimde anlalmas artna bal olduunu
1243

Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 11; Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 27;
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 105.
1244
Bkz. Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 165-166; Mircea Eliade; Mphistophls et
l'androgyne, s. 283-285; Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 152-153, 487; Mircea Eliade;
Fragments dun journal II, s. 172.

284

ngryor ve bu diyalog iin en uygun zemini Dinler Tarihi disiplininin salayacan


savunuyordu.1245 Hem Asyann tarih sahnesine dnnn hem de iptidai halklarn
kefinin mutlaka bir sonu douracana inanan Eliadea gre kinci Dnya Savandan
sonra bakalar ve bilinmeyenler ile karlamak Batllar iin tarihi bir zorunluluk
hline gelmiti.1246 Eliade, bu tarihi olayn kltr ve maneviyat alannda nemli
yansmalar olacan ve evrensel normlar olarak kabul edilen Avrupal deerlerin
imtiyazl konumunu kaybedeceini dnyordu. Avrupa kltr, taral hle gelmek
istemiyor idiyse de gelecein kltrel deerlerini yaratacak olan bu Asyal ve arkaik
kltrlerle diyalog kurmak zorundayd.1247 Eliaden bu karlamann Avrupann
manevi yenilenmesi asndan olduka nemli sonular douracana kesin gzyle
bakt anlalmaktadr. lk kez 1927 ylnn Nisan aynda grt Giovanni Papiniyi
Eliade 17 Mays 1952 tarihinde Floransadaki evinde ikinci kez ziyaret etmitir. saat
sren bu grmede birok konunun yannda Dou ile Bat arasndaki ilikiler de
konuulmutur.1248 Bu mlakat, Asyann tarih sahnesinde yeniden grlmesine ilikin
Eliaden grleri hakknda nemli bilgiler ihtiva etmektedir. Eliade, bu olayn
Batnn byk bir i kriz yaad bir dneme tekabl etmesinin Avrupa maneviyatnn
gelecei asndan nemli sonular douracana inanmaktadr. Materyalizmin gelecei
olduuna inanmadn belirten Eliade, Asyann da Batllamakta olduunu ve
dolaysyla Dounun Batya fazla bir ey veremeyecei kanaatinde olan Papininin bu
karamsar grne katlmadn ifade etmektedir.1249 Dolaysyla Eliade, Dou ile Bat
karlamasn, Batnn manevi bunalmnn giderilmesi bakmndan bir k yolu
olarak gryor ve btn mitlerini tamamen farkl dnya telakkileri olan bu iki kltr
arasnda gerekleecek olan diyaloga balyordu. Eliadea gre gerek diyalog, her bir
kltrn merkezi deerleri zerine dayanmalyd. Zira bu deerleri dzgnce
anlayabilmek iin bunlarn dini kaynaklarn tanmak gerekiyordu.1250 Bunun nedeni ise

1245

Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 92.


Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 13; Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 154.
1247
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 61; Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 265;
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 11.
1248
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 176, 178. Eliade, Papini ile yapt bu syleiyi birka ay
sonra yaymlatmtr: Mircea Eliade; Florence, chez Giovanni Papini ; Les Nouvelles littraires, 5
mars 1953. Bu yaznn yeniden yaymland yer: Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 57-66.
1249
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 64-65.
1250
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 19.
1246

285

btn kltrlerin dnyann ve insan varoluunun dini adan birer deerlendirmesi


olarak ortaya kp bu ekilde olutuklar iin dini bir yapya sahip olmalardr.1251
Eliaden bu dncelere sahip olmasnda Hindistandaki kal ve Hint maneviyatn
yakndan incelemesinin byk etkisi olduu aktr.
Kadim Hindistan, [] dier kltrlerden daha iyi bir ekilde dnyada bol miktarda
grnen arkaik bir temann eitli dzeylerde yeniden ele alnarak yaratc bir vaziyette
yeniden yorumlanmasn ortaya koymaktadr. Beeri varoluun derin boyutunu aa
karmay hedefleyen temel bir semboln her zaman ak olduunun farkna
Hindistandaki olgular incelenidii zaman varlmaktadr. Baka bir deyile Hindistan, byle
bir semboln insann Kozmos ierisindeki durumunu plak vaziyette ortaya koyan her
tecrbenin zincirleme sembollemesi olarak nitelendirilebilecek eyi balatabileceini
rnek biimde sergilemekte ve bylece de ilk sonular ifade ederek sistematik ncesi
dnceye tevik etmektedir.1252

Eliaden kafasnda Hindistan ve daha genel anlamda Dou kltrleri ile ilkel denilen
arkaik kltrler, Avrupallarn kaybettikleri eyi bnyelerinde hl tayorlard.
Batl insann varoluun kutsal boyutunu yitirmi olmas Eliaden sk sk vurgu yapt
bir husustur. Eliade, bu boyuta yeniden kavumann yolunun ona sahip olan bu
bambaka kltrlerle temastan getiini dnyordu. Bu bambaka olanla
karlamay formle ederken Eliaden Rudolf Ottonun das ganz andere (bambaka
olan) olarak tanmlad kutsal kavramna atfta bulunduunu bir kez daha hatrlatalm.
Farknda olunmasa bile dini yapda bir tecrbe meydana getirdikleri iin Eliade, bu tr
tecrbeleri dinimsi (parareligieux) kabul etmektedir.1253 Eliade, eitli trden arkaik
toplumlara ait insanlarla kalamann Batl insann kendi durumuna aklk getirerek
modern dnyann manevi krizine bir zm sunabilecei iin kltrel adan yaratc
olacan dnmektedir.1254 Dier bir deyile bu karlamalar insan varoluuna ilikin
felsefi problematii yani metafizik problemleri yenileyebilecek niteliktedir.1255 Bu
konuda Eliade nasl bir yaklam sergilenecei hususunda yol gsterici bilgiler de
vermektedir. Eliadea gre Batllar kendilerini bakalarnn gznde nasl grndkleri
ekliyle grmeye yani kendilerini doulu ve arkaik toplumlarn perspektifine
yerletirmeye almaldrlar. Bu karlatrmann ve bu perspektif deiikliinin Dinler
1251

Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 62.


Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 260-261.
1253
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 21; Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 1415.
1254
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 20, 22; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 63.
1255
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 18. Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s.
13.
1252

286

Tarihi disiplini tarafndan mmkn hle getirildii iin Eliade bir kez daha bu disiplinin
dier beeri bilimler arasndaki imtiyazl konumuna vurgu yapmaktadr.1256 nk
Eliadea gre dier kltrlerin temsilcileri tarafndan nasl grldkleri ve nasl
deerlendirildiklerini bilmek iin bunlarla diyaloga geilmelidir ve bu da ancak onlarn
dini ufkundaki perspektife yerleilebilirse mmkn olur. Karlama ancak bu
perspektifte geerli ve yararl olur.1257 Eliade, pek yaknda gerekleeceini tahmin
ettii bu diyaloga olduka nem vermekte ve bu manevi perspektif deiikliinin dnya
apnda yeni bir hmanizme yol aacan dnmektedir.1258 Ancak Eliade, bu yeni
hmanizmin, Rnesansn ortaya koyduu hmanizmden tamamen farkl olacana
dikkat ekmektedir. nsan sadece rasyonel tarafna indirgeyen Rnesansn aksine
Eliaden tasarlad Dinler Tarihi disiplini, btncl/klli bir disiplin (une discipline
totale) hline gelerek insann btnnn bilgisine ulamay salayacaktr. Zira dinler
tarihilerinin inceledikleri dokmanlarn ifade ettikleri varolusal durumlar anlamak
insan daha derinden bilmemizi salayacaktr.1259

Bu yeni hmanizm de bu bilgi

zerine kurulacaktr. Daha ak bir anlatmla Eliade, dinler tarihisinden Batl insann
aina olmad birok durumu bulup akla kavuturmasn beklemektedir.1260 Dier
bir ifadeyle dinler tarihisi, homo religiosusun davrann/tutumunu anlayarak
bakalarna aklamaldr.1261 Dinler tarihisinin anlam ortaya karma ilemine Eliade
hermentik adn vermekte ve Doudaki zellikle de Hint dinlerindeki manevi
tecrbelerin hermentii araclyla yeni bir hmanizmin ortaya kacan
savunmaktadr.
Oybirlii ile Dou, kendisi de bir tr varolutan (yani strapn tespitinden) sz etse de
var olann ontolojik indirgenemezlii fikrini reddetmektedir. Ancak Dou, insan varlnn
kaderini nihai ve indirgenemez olarak kabul etmemektedir. Doulu teknikler her eyden
nce beeri durumu iptal etmeye ya da amaya almaktadr. Bu bakmdan (pozitif
anlamda) zgrlkten ya da (negatif anlamda) zgrlemeden bahsedilebilecei gibi gerek
anlamda bir yaratmadan da sz edilebilir; zira sz konusu olan gerekten de yeni bir insan
yaratmak ve tarihsel insann tasavvurunda asla meydana getirmedii bu tanr-insan
insanst bir dzlemde yaratmaktr.1262

1256

Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 62-63; Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s.
300-301.
1257
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 62.
1258
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 77; Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 20.
1259
Bkz. Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s.14-17.
1260
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 20.
1261
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 138.
1262
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 177-178.

287

nsan maddi dzeye indirgeyen Rnesans hmanizmine karlk Eliaden tasarlad


yeni

hmanizmin

amac,

insan

varoluuna

insanst

boyutunu

yeniden

kazandrmaktadr. Nitekim modern insan iin dnyadaki varoluun kutsal boyutunu


yeniden bulmann imknn1263 sorgulamas Eliaden bu kaygsnn en ak ifadesidir.
Eliaden tasarlad bu yeni hmanizmin aslnda bir kar hmanizm niteliinde
olduunu syleyebiliriz. Yani Eliade, Rnesans ile balayan sreci tersine evirerek
insan bilincinin blnmesinden nceki hline dntrmeyi amalamaktadr. Bylece
bilinaltna indirgenen kutsal, tekrar bilin dzeyine kma ansn elde edecektir.
Bunun sonucunda da kutsal alglama bakmndan naks bir konumda olan modern Bat
insannn zihni, yeni bir boyut kazanarak btncl hle gelecektir. te bu yeni insan,
bilinci blnmemi insan, yani btncl insandr (homme total).
2.2.

Dinler Tarihine zg Ama: Yeni bir Hmanizm Yaratmak

1950li yllarn sonunda Amerikan niversitelerinin sadece birkanda Dinler Tarihi


krss bulunuyordu. Teoloji ve Din Sosyolojisi ile ilgili birok dergi bulunuyor fakat
Dinler Tarihi konusuna hasredilen bir dergi yoktu. Eliade, bu eksiklii fark ederek 1960
ylnn k aylarnda Chicago niversitesi lahiyat Fakltesinden meslektalar olan
Joseph Kitagawa ve Charles Long ile birlikte History of Religions dergisini neretmeye
balamtr.1264 Bu derginin ilk saysna yazd History of Religions and a New
Humanism1265 (Dinler Tarihi Ve Yeni Hmanizm) balkl makalesinde kafasnda
tasarlad Dinler Tarihi disiplinin amacn imal yolla dile getirmektedir. Zaten
makalenin bal bile bu izlenimi uyandrmak iin yeterlidir. Bu yazda, dinler
tarihisinin, dini bir formun tarihini yani kronolojik geliimini ortaya koymakla ya da
onun sosyolojik, ekonomik veya politik balamn izah etmekle iinin tamamlanm
olmayacana dikkat eken Eliadea gre Din Bilimi ancak dini dokmanlarn anlamn
modern insann zihninde anlalr hle getirdii zaman gerek kltrel ilevini yerine
getirmi olacaktr.1266 Son tahlilde Eliade, dinler tarihisinin amacnn yeni bir

1263

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 50.


Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 232-233
1265
Mircea Eliade; History of Religions and a New Humanism, History of Religions, Vol. 1, No. 1
(Summer 1961), s. 1-8. Bu makale geniletilerek A New Humanism bal ile yedi makalenin daha
bulunduu u eserin ilk blm olarak yeniden yaymlanmtr: Mircea Eliade; The Quest, s. 1-11. Bu
makalenin Franszca evirideki yeri: Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 17-32. Ad geen
makalenin Trke evirideki yeri: Mircea Eliade; Dinin Anlam ve Sosyal Fonsiyonu, s. 7-17.
1266
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 18-19.
1264

288

hmanizmin douunu salamak olduu dncesindedir.1267 lmnden bir buuk yl


nce hatra defterine yazd 13 Ekim 1984 tarihli notta Eliade, genel dnce
sisteminin dinler tarihinin hermentiine dayal kresel yeni hmanizmden
olutuunu aka ifade etmesi onun din bilimi almalarndaki hem amacnn ne
olduunu hem de bu amac gerekletirmek iin hangi metodu kullandn ak ve net
bir biimde ortaya koymaktadr.1268
Eliaden yeni bir hmanizm kavramn aslnda ok daha erken bir dnemde
kulland grlmektedir. Harvard niversitesi hocalarndan bilim tarihisi George
Sartonun 1927 ylnda yaymlanan Introduction to the History of Science adl kitab
hakknda Cuvantul dergisinde bir deerlendirme yazs yazan ve Sartonun kulland
ayn kavram kullanan Eliade, yeni hmanizmi filolojiye dayanan hmanizmin
anlad gibi deil, bilimin ilerlemesinden grlen insan aratrp deerlendirecek bir
dizi metot olarak tanmlamaktadr.1269 1939 ylnda yazd Romanyada Tp
Tarihi1270 balkl yazsnda Eliade, bilim tarihi zellikle de tp tarihi araclyla yeni
bir hmanizmin gerekleebilecei dncesini tekrar etmektedir.1271 Rickettsin hakl
olarak belirttii gibi bu dnemde yeni hmanizmin bilim tarihi araclyla
gerekleeceini dnen Eliade, daha sonra bu grevi en iyi Dinler Tarihi disiplininin
stleneceine karar vermitir.
David Cave, Johann Wolfgang von Goethenin (17491832) Urpflanzesine (kk bitki)
atfta bulunarak yeni hmanizm kavramnn Eliaden hayatnn, bilimsel ve edebi
almalarnn zn oluturduunu iddia etmektedir.1272 Ziolkowski gibi biz de
Cavein meseleyi abarttn ve aslnda Eliaden din bilim almalarnda yer alan dier
kavramlar gibi yeni hmanizm kavramnn da zamanla gelierek olutuunu
dnyoruz.1273 Dier taraftan, Eliaden Romanyadayken gelimeye balayan yeni
teorik perspektiflerine entelektel adan Hindistann hibir katk salamadn ifade

1267

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 25-26.


Mircea Eliade; Fragments dun journal III : 19791985, Gallimard, Paris 1991, s. 170.
1269
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 316-317.
1270
Mircea Eliade; Istoria medicinii n Romnia, Revista Fundaiilor Regale (1936) 3, no. 6, s. 664669. Bu yaz, 1943 ylnda baslan Insula lui Ethanasius adl kitapta yeniden yaymlanmtr (s. 162-169).
Franszcas evirisi: Mircea Eliade; Lle dEthanasius, s. 145-152.
1271
Mircea Eliade; Lle dEthanasius, s. 148-149.
1272
David Cave; Mircea Eliades Vision for a New Humanism, s. 140.
1273
Bkz. Eric J. Ziolkowski; Mircea Eliade's Vision for a New Humanism by David Cave, History of
Religions, Vol. 36, No. 2 (Nov., 1996), s. 173.
1268

289

eden Cavei, almamzn birinci blmnde inceledeimiz Hindistann


Dersinden sz eden Eliaden bizzat kendisi yalanlamaktadr.1274 zellikle kutsallkla
hayatn yeni bir grnm kazanaca hususunu Hindistanda kefettiini belirten
Eliaden ad geen makalesinde bahsettii yeni hmanizmin bu temel kaideye
dayand gz nnde bulundurulursa onun yeni hmanizm kavramnn radikal bir
deiime urad kesinlik kazanr. Yine Eliaden dncelerinin douunu belirli
dnemlere balamann yanl ve verimsiz olacan ve onun dncelerinin ve hayatnn
evrime uramaktan ziyade akla kavutuunu savunan Cavein bu grnn tam
tersini dnyoruz.1275 Zira aka grld zere Sartondan etkilenerek yeni
hmanizmin yeni kurulmakta olan Bilim Tarihi disiplininin salad sistematik bilgi
araclyla kltrel deiimin gerekleeceine inanan 1927deki Eliade ile Hindistan
tecrbesinden sonra gerekliin kutsallkla zde olduunu ve dolaysyla da varolusal
dnmn

kutsal

araclyla

gerekleeceine

inanan

1961deki

Eliaden

dncelerinin deimediini sylemek kesinlikle mmkn grnmemektedir.


Eliaden kulland yeni hmanizm kavramnn bandaki yeni sfat aslnda bu
kavramn hem douu hem de ierii hakknda nemli ipucu vermektedir. Zira bu
kavram, hmanizm teriminden tretilmitir ve dolaysyla ona atfta bulunmaktadr. Bu
bakmdan yeni hmanizm, (eski) hmanizmin zerine kurulduuna iaret etmektedir.
Dolaysyla Eliaden (eski/klasik) hmanizmi nasl deerlendirdii konusuna ksaca da
olsa tekrar dnmek, onun yeni hmanizminin daha iyi anlalmasn salayacaktr.
Daha nce belirtildii zere hmanizm, Rnesans dneminde insann evrenin merkezine
yerletirerek onu her eyin ls hline getirmitir. Zaten Bat dillerine Latince
humanus kelimesinden (Fr.: humain, ng.: human, t.: umano, s.: humanos, Rom.:
umane) geen hmanizm kelimesinin etimolojisi de bu durumu ak bir ekilde
yanstmaktadr. Hmanizm, Tanr/kutsal merkezli (thocentrique/hirocentrique) bir

1274

Dini sembolizm hakkndaki grlerinin byk lde Hindistan tecrbesi sayesinde gelitiini ifade
eden Eliade bu kltrlere karlamasnn kendi almalar zerinde nemli etkiler braktn dile
getirmektedir (Mircea Eliade; Foreword, Douglas Allen; Structure and Creativity in Religion, s. xi).
Ayrca bkz. Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 143; Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 214.
Kripala gre Eliade, belirleyici tecrbeleri Hindistanda yaamtr. zellikle kartlarn birlemesi
(coincidentia oppositorum) kavramnn en bariz rneklerini Hindistanda grm ve bu konudaki
dncelerini bu kiisel tecrbesine dayanarak gelitirmitir (Jeffrey J. Kripal; The Visitation of the
Stranger: On Some Mystical Dimensions of the History of Religions, Cross Current, Vol. 49, No. 3
(Fall 1999), s. 374).
1275
David Cave; Mircea Eliades Vision for a New Humanism, s. 21.

290

evreni insan merkezli (anthropocentrique) bir evrene dntrmtr. Eliadea gre


Batya has olan bu tutum, ayn zamanda dncenin kendi iine kapanarak taral
hle gelmesine neden olmutur.1276 Eliaden tasarlad yeni hmanizmi kar
hmanizm olarak nitelendirmemiz, onun bu sreci tersine evirme dncesiyle
ilikilidir. Eliaden amac aslnda bu merkez kaymasn dzeltmek yani modern
dnyann insan merkezli anlayn kutsal merkezli anlaya dntrmektir. Dier bir
deyile Eliaden amac, Bat insanna baka dnyalara alan pencereler sunarak
manevi bir uyan meydana getirmektir.1277 Bu uyan gerekletirebilecek tek
disiplinin Dinler Tarihi olduuna inanan Eliadea gre ayn zamanda bir manevi
teknik1278 olan Dinler Tarihi disiplini yeni bir insan dourabilir.1279
Yeni hmanizm hakkndaki Eliaden dncesinin kronolojik geliim seyri takip
edildiinde onun ta bandan beri bu yeni hmanizmin bilgi zerine dayal olduu ve
bilgi araclyla gerekleecei kanaatinin mevcut olduu fakat bu bilginin kaynann
ne olaca hususunda zamanla deiiklie gidildii grlmektedir. Yeni bir insan
telakkisinin bilgi araclyla elde edilebileceini ifade eden Eliade,1280 bu nitelikteki
bilginin bilim tarihi ve zellikle de tp tarihi tarafndan salanacan dnrken daha
sonra bu konuda fikir deiikliine giderek yeni hmanizmi ancak Dinler Tarihi
disiplininin aktaraca bilginin meydana getireceine kanaat getirmitir. Ancak bu son
gre varmadan nce Eliaden baka bir grten daha getii grlmektedir.
1952 ve 1953 yllarnda Nobel Bar dlne layk grlen Amerikal Evangelist pastr
Frank Buchmann (18781961) liderliini yapt Oxford Group Movement (Oxford
Grubu Hareketi) ile ile ilgilenen Romanya kral II. Carol, bu grubun dzenledei
kongreye gzlemci olarak 1936 ylnda Eliaden gnderilmesini emretmitir. Eliade
zerinde nemli bir etki brakan bu tecrbe onu kutsallktan uzak olan modern insann
ilgisini dini gerekliklere ekme ans konusunda dnmeye sevk etmitir.1281

1276

Mircea Eliade; Le mythe de lternel retour, s. 12.


Bkz. Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 63; Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 414.
1278
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 12.
1279
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 44.
1280
Mircea Eliade; Lle dEthanasius, s. 148.
1281
Mircea Eliade; Les promesses de lquinoxe, s. 434.
1277

291

Oxforddan dnnde yazd Devrim Niteliinde Yeni Bir Edebiyat Tr1282


balkl yazsnda Eliade, yalnzca Hristiyan Devrimi ile modern dnyann
kurtulacan savunan bu hareketten okuyla bahsetmektedir.
Bu grubun vd yeni, manevi/ruhsal, Hristiyan insan modern dnyann paradoksalaryla
ba edebilecek tek kiidir. O, kltrn ve ruhun stnln kurtararak ayn zamanda
Avrupay da kurtarabilecek tek kiidir. Frank Buchmann saduyusu, yeni, devrimci bir
insan gerekletirmeden yeni hibir eyden sz edilemeyeceini anlamasna imkn
vermitir. nsan her eyin bandadr. It starts a revolution, by starting one in you.
Devrim, insann kendi iinde balamasyla balar-.1283

Eliaden sac politikac Corneliu Zelea Codreanunun (18991938) kurduu Demir


Muhafzlar hareketine ayn yllarda sempati duymas bir tesadf deildir. Eliaden bu
sempatisi 1970lerin sonundan itibaren onun faist eilimli ve hatta antisemit olduu
ynndeki sert ve ou zaman da maksatl eletirilere yol amtr.1284 Fakat olaylar
tarihi balamlar ierisinde deerlendirildii zaman anlaml olmaktadr. Eliade, yeni
bir insan gerekletirmeyi hedefleyen Codreanunun hareketini siyasi bir nitelikte deil
etik ve dini nitelikte olduu iin cazip bulduunu ifade etmektedir.1285 Eliadea gre her
byk devrim, askeri ya da siyasi hareketten ziyade maneviyatn stnlk kazanmasyla
balamaktadr.1286

Eliaden

bu

dncesi

de

Hindistan

ikameti

esnasnda

olumutur.1287 Eyll 1932de yapt bir radyo konumasnda Eliade Zerdtn,


Buddann, Muhammed veya Martin Lutherin birer devrimci olduunu ileri srerek
manevi devrimin evrensel tarihin deimez deeri olduunu dile getirmitir.1288 Tpki
Buchmann yeni insan gibi Codreanunun hayalini kurduu yeni insan da Hristiyani
deerlerin yeniden canlanmasyla ortaya kacakt. Fakat Codreanu, Protestanlk
retisini temel alan Buchmann aksine Ortodoksluu savunuyordu. Eliaden her iki
hareketi de methetmesi onun yeni insannn nasl bir zellikte olaca hususunda
ziyade byle bir devrimin gereklemesi hususundaki kesin kanaatini yanstmaktadr.
Eliaden din bilimi almalarnda, dini fenomenlerin birounda (hastalk, gei
1282

Mircea Eliade; Un nou fel de literatur revoluionar, Revista Fundaiilor Regale (1936) 3, no. 11,
s. 431-36. Bu yaz, 1943 ylnda baslan Insula lui Ethanasius adl kitapta yeniden yaymlanmtr (s. 170179). Franszcas evirisi: Mircea Eliade; Lle dEthanasius, s. 153-161.
1283
Mircea Eliade; Lle dEthanasius, s. 160.
1284
Gncesine yazd 4 Temmuz 1979 tarihli notta Eliade, faist olduu gerekesiyle eletirilerilmesi ve
kendisine saldrlmas ynnde srailden ak talimatlarn geldiinden bahsetmektedir (Mircea Eliade;
Fragments dun journal III, s. 39).
1285
Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 35.
1286
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 600; Florin Turcanu; Mircea Eliade:
Le prisonnier de lhistoire, s. 210.
1287
Florin Turcanu; Mircea Eliade: Le prisonnier de lhistoire, s. 156
1288
Florin Turcanu; Mircea Eliade: Le prisonnier de lhistoire, s. 211.

292

trenleri, lm vb.) grnen motiflerden birinin yeni bir eyin veya insann ortaya
kabilmesi iin eskisinin yok edilmesi gerektii, dier ifadeyle bir kozmosun meydana
gelebilmesi iin nce kaos safhasna dnlmesi

gerektii hususu

zerinde

durulmaktadr. Eliaden 1930lu yllarda yeni hmanizm ile ilgili dncesinin kaos
safhasna dnlmesi yani mevcut insanlk durumunun yetersizlii ve dolaysyla da
ortadan kaldrlarak yenisine yer verilmesi konusundaki kesinlii ifade etmektedir.
Ancak kaos safhasnn gereklilii hakknda kesin bir kanaata varan Eliade, kozmosun
nasl meydana gelecei hususunda bir aray ierisindedir. Bundan dolay da yeni bir
insan modeli sunan akmlar ayrm gzetmeden adeta alklamaktadr. Eliaden bu
aray, ileride ayrntlaryla grlecei zere kendi modelini bulana kadar devam
edecektir.
Yeni bir hmanizmin gereklilii dncesine erken bir dnemde sahip olduu gibi
Eliade bu yeni hmanizmin son tahlilde epistemolojik bir zemine dayand konusunda
da henz genlik yllarnda kanaat sahibi olmutur. Bat insannn ierisinde bulunduu
manevi krizin halli iin bilgiden balamak gerektiini dnen Gunonun bu krizinin
epistemolojik bir nedene dayand ynndeki dncesini bir kez daha hatrlayalm.
niversite yllarnda Gunonun almalaryla tanan Eliaden ondan etkilenmi
olmas muhtemel grnmektedir. Ancak her iki dnrn tehisi ayn ynde olsa da
daha nce de belirttiimiz gibi zm yollar farkldr.
Buraya kadar anlatlanlardan Eliaden din bilimi almalarndaki temel yapnn
bilimsel metodolojinin genel mantna uygun nitelikte olduu grlmektedir. ncelikle
Eliade, Bat medeniyetinin manevi bir kriz ierisinde bulunduu ynndeki problemi
tespit etmekte ve daha sonra bu problemin zmne ynelik bir giriimde
bulunmaktadr. Bu problemin halline ynelik olarak Dinler Tarihinin amac modern
insann zihninde bir uyann meydana gelmesini salamaktr. Son aama ise bunun
nasl gerekleecei ile yani amaca nasl ulalaca meselesiyle, ksaca metotla ilgilidir.
2.3.

Dinler Tarihine zg Bir Metot Olarak Yaratc Hermentik

Eliade, dini fenomenleri yeni bir metotla inceleme ihtiyacn erken bir dnemde
hissetmitir. Eliade, Alchimia Asiatica (1935) adl kitabnda Hint ve in simyalarnn ne
birer tecrbi bilim ne de birer n kimya deil, mistik ve soteriolojik teknikler olduunu

293

yeni ve devrimci bir metot araclyla ispat etmeye almaktadr.1289 ki yl sonra


yaymlanan Cosmologie i alchimie babilonian (1937) adl kitabnda Eliade, kimyann,
kozmolojik bir bilim ve bir kurtulu/selamet teknii olduu konusuna tekrar
deinmektedir.1290 Comentarii la legenda Meterului Manole (1943) adl eserinde
Manole usta efsanesinin birok dilbilimci ve halkbilimci tarafndan incelendiini
belirttikten sonra Eliade, ayn problematik zerine ayn metotlarla eilmenin ok yeni
bir ey kazandrmayacan ifade etmektedir.1291 Daha nce de belirtildii zere
Eliaden Gelenekselcilere ilgi duymasnn banda bu metot aray gelmektedir. Ancak
Eliaden hermentikten bir metot olarak bahsetmesi ge bir dneme rastlamaktadr.
Techniques du Yoga (1948) balkl kitapta hermentik kavram, yorum anlamnda bir
kere gemektedir (s. 149). Her ne kadar Eliade, 1949 ylnda yaymlanan Trait
dhistoire des religions balkl almasnda hermentik (s. 36, 37, 38, 132) kavramna
drt kez yer verse de bu terimi yorum (interprtation) anlamnda kullanmaktadr. Ayn
yl piyasaya kan Le mythe de lternel retourda ise bu terim hi gememektedir. Le
Chamanismede de bu kavrama rastlanlmamaktadr. 1952 ylnda yaymlanan Images
et symboles adl kitabna yazd nsznde sembollerin yorumunun geerlilii
balamnda zikrettii hermentik (s. 29-30) kavramn, Eliade yine yorum anlamnda
kullanmaktadr. Almanca versiyonu, 1957 ylnda yaymlanan Le sacr et le profaneda
hermentik terimi grlmemektedir. Bu rnekler, Eliaden hermentik kavramn ge
bir dnemde kullanmaya baladn gstermektedir. Dier taraftan, onun bu kavramdan
Dinler Tarihi disiplininin metodu olarak dile getirmesi daha da ok ge bir dneme
rastlamaktadr.1292 1961 ylnda yazd History of Religions and a New Humanism
balkl makalesinde Eliade, ilk kez bu konudaki dncelerine aklk kazandrarak
hermentii bir metot olarak deerlendirmeye balamaktadr. Drt yl sonra ayn
dergide yazd Crisis and Renewal in History of Religions1293 balkl yazsnda
Eliade, yaratc hermentiki Dinler Tarihi disiplininin metodolojisi olarak ilan
etmektedir. Bu konuyu ayrntlaryla ele almadan nce tpk mit ve profan kavramlar
1289

Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 8.


Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 113.
1291
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 27
1292
Krs. Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 1206.
1293
Mircea Eliade; Crisis and Renewal in History of Religions, History of Religions, Vol. 5, No. 1
(Summer 1965), s. 1-17. Bu makalenin Crisis and Renewal bal ile yeniden yaymland yer: Mircea
Eliade; The Quest, s. 54-71. Bu makalenin Franszca evirideki yeri: Mircea Eliade; La nostalgie des
origines, s. 97-123. Ad geen makalenin Trke evirideki yeri: Mircea Eliade; Dinin Anlam ve Sosyal
Fonsiyonu, s. 65-82.
1290

294

gibi hermentik kavramnn da Eliaden dilimize aktarlan evirilerinde farkl anlamlar


yklenmi olmas hem bu kavramn spesifik anlamn ortadan kaldrdna hem de
Eliaden sistemini anlalmaz hle soktuuna dikkat ekmek istiyoruz.
Eliaden dilimize evrilen almalarnn birounda hermentik teriminin, yorum
eklinde evrildii grlmektedir. Az sonra grlecei zere Eliaden zellikle
kulland bu kavram, anlam itibariyle baz ynlerden interprtation, commentaire,
exgse, explication terimleriyle rtmektedir. Franszcada bu kelimeler eanlaml
olarak kullanlabilmektedir.1294 Din Bilimi alannda dilimizde yorum kelimesi
karlnda genelde kullanlan interprtation szc yerine Eliaden zellikle
hermentik kavramn kullanmas dikkat ekicidir. Eliaden din bilimi almalarnn
nihai amacnn anlalmas bakmndan temel bir yere sahip olan bu kavramn dilimize
yorum eklinde evrilmesi, hem neden Eliaden bu kavram tercih ettii hususunu, hem
onun bu kavrama ykledii anlam hem de onun din teorisi ierisinde bu kavramn sahip
olduu yerin anlalmas asndan nemli bir engel tekil etmektedir. Batda
Schleiermacher ile balayan modern hermentik teorisi ile ilgili grler ve tartmalar
gz nnde bulundurulmadan Eliaden hermentik teorisi balamndan koparlarak
anlalamaz. Bu dncemizin nedenleri aadaki analizlerden sonra daha iyi
anlalacaktr.
2.3.1. Hermentik Kavramnn Etimolojisi
Bat dillerindeki hermentik terimi (Alm.: hermeneutik, Fr.: hermneutique, ng.:
hermeneutics) Latincedeki hermeneutica kelimesinden tremektedir.1295 Bu terim de
Yunancadaki (hermeneuein) fiilinden tremitir. Bu fiil, eski Yunancada,
temel anlama iaret etmektedir: ifade etmek (dile getirmek, sylemek, konumak),
yorumlamak (aklamak, izah etmek) ve tercme etmek/evirmek. Son iki anlam
birbirleriyle rtmektedir. Zira tercman/evirmen, yabanc bir anlamn ne ifade
ettiini anlalr hle getirmekte yani izah etmektedir.1296 Nitekim tercman/evirmen
anlamnda Franszcada hem traducteur hem de interprte kelimelerinin kullanlmas bir
dilden baka bir dile aktarmann bir yorum (interprtation) ii olduuna vurgu

1294

rnein bkz. Henri Bertaud du Chazaud; Nouveau Dictionnaire des synonymes, Hachette-Tchou,
Paris 1971, s. 257.
1295
Richard E. Palmer; Hermentik, (ev.: brahim Grener), Anka Yaynlar, stanbul 2002, s. 20.
1296
Jean Grondin; Luniversalit de lhermneutique, Presses Universitaires de France, Paris 1993, s. 6-7.

295

yapmaktadr. Sonuta hermeneuein fiili iki temel anlam tamaktadr: ifade etmek ve
yorumlamak.
Martin Heidegger gibi birok filozof ve aratrmac hermentii Yunan mitolojisinde
yer alan Hermes ile ilikilendirmektedir.1297 Hermes, Zeus'un emirlerini lmllere ve
tanrlara ileten ve Olymposlu dier tanrlar arasnda da haberlemeyi salayan bir
tanrdr. Dolaysyla tanrlarla insanlar arasnda haber getirip gtren bir eli
konumunda olan Hermes, anlalmaz olan, insanlarn anlayaca bir sz kalbna
dkerek ya da baka bir ifadeyle akn ifadeleri ikin ifadelere yani anlalr kelimelere
dntren bir nevi tercmanlk/evirmenlik yapm oluyordu.1298 Dolaysyla
insanlarn tarihsel durumlarn, snrllklarn yani fani olularn, anlama ve kavrama
dzeylerini gz nnde bulundurarak akn mesaj, tanrlarn gizemli mesajn Hermes
insanlara lfzen deil, ierik olarak yani bu mesajn anlamn aktaryordu.
2.3.2. Hermentik Kavramnn Tarihi Geliimi
Tarih boyunca eitli dnrler tarafndan yeni anlamlar yklenen hermentik
kavramnn az nce ifade edilen etimolojik anlamlarna yenileri eklenmitir. Tarihi
geliim sreci ierisinde farkl ekillerde anlald iin tarih boyunca bu terim belli bir
ilmi disiplini deil alt farkl disiplini ifade etmek zere kullanlmtr. Hermentik
kavramnn modern dnemde, daha dorusu Protestan Reformasyonundan sonraki
dnemde kullanld ekliye alt modern tanmn Richard E. Palmer, u ekilde
sralamaktadr: (1) Kutsal Kitapn tefsirine ilikin teori; (2) genel filolojik metodoloji;
(3) lenguistik anlama bilimlerinin hepsi; (4) nsan bilimlerinin (Geisteswissenschaften)
metodolojik temeli; (5) varolu ve varolusal anlama fenomenolojisi; ve (6) insanlarn
mit ve sembollerin arkasnda yatan mnlar anlamlandrma metodolojisi.1299 Bu
tanmlamalarn hepsinin ortak noktasna baklrsa hepsinin anlam meselesiyle ilgili
olduu grlecektir.
18. yzyla kadar hermentik kavram, Kutsal yazy aklama kural1300 olarak
tanmlamtr. Bu balamda hermentik, Kutsal Kitaptaki murad- ilahiyi belirlemek
1297

Bkz. Richard E. Palmer; Hermentik, s. 40.


Bkz. Osman Bilen; ada Yorumbilim Kuramlar: Romantik, Felsefi ve Eletirel Hermeneutik,,
Kitbiyt, Ankara 2002, s. 22.
1299
Richard E. Palmer; Hermentik, s. 63.
1300
Ain Bescherelle; Hermneutique, Dictionnaire National ou Dictionnaire Universel de la Langue
Franaise, s. 128.
1298

296

amacyla takip edilmesi gereken yolu ifade eden bir tefsir usul olarak anlalmtr. 18.
yzylda rasyonalizmin ve buna bal olarak da klasik filolojinin gelimesi sonucunda
Kutsal Kitapa uygulanacak yorumlama metotlarnn dier kitaplara uygulanan
metotlarla tamamen ayn olduu savunularak hermentik daire, laik metinleri de iine
alan bir yorum teorisi biiminde geniletilmitir. Hermeneutica sacra ile hermeneutica
profana arasndaki ayrmn kaldrlmas konusunda Kilisenin tekelci otoritesine kar
balatt Protestanlk hareketinin lideri olan Martin Lutherin (14831546), Kutsal
Kitapa bak asn ve dolaysyla da hermentik anlayn yani Kutsal Kitap tefsir
etme usuln deitirme noktasnda olduka nemli bir yere sahip olduunu sylemek
gerekmektedir. Nitekim Diltheyin hermentik biliminin Protestanlkla baladn ifade
etmesi de bundan dolaydr.1301 Protestanln gelenein otoritesine kar karak
yerine metnin otoritesini koymasyla birlikte kutsal metinlerin yazldklar tarihi
artlarn ve yazarlarn niyetlerinin/maksatlarnn de/a dikkate alnmas sonucunu
dourmutur.1302
Hem modern hermentiin hem de modern Protestan teolojinin babas kabul edilen ve
Protestan bir teolog olan Friedrich Schleiermacher, Martin Lutherin at yoldan
devam ederek o gne kadar Hristiyanln kutsal metinlerini tefsir etme arac olarak
grlen hermentii dogmatik unsurlardan ayklayarak genel bir anlama teorisine
dntrmeye almtr. Schleiermacherin hareket noktas, hermentik srecin,
sylemin anlalmad hususuna dayanmasdr. Yorum sanat diye nitelendirdii
hermentik, anlama ulamak iin tm artlara sahip olmaldr.1303 Schleiermachere gre
kutsal metinleri anladmz iin bunlarn kutsal olduunu biliyoruz. Kutsal kitaplar zel
bir hermentik gerektirir; fakat zel olan evrensel olan araclyla anlalabilir.
Dolaysyla genel bir hermentik gerekir.1304 Schleiermacherin Kilise gelenei iinde
gelien tefsir anlayna yenilik kazandrmas u ifadesinde net bir biimde
grlmektedir: [Kutsal] Yazlar da ayn ekilde yorumlanmaldr; zira Ruhl-Kuds
yazarlar araclyla onlarn bizzat konutuklarndan farkl sylemde bulunamazd.1305
Kutsal Kitap hermentiinin/tefsirinin ne dil ne de tr bakmndan zel bir yere sahip

1301

Jean Grondin; Luniversalit de lhermneutique, s. 42.


Osman Bilen; ada Yorumbilim Kuramlar, s. 39.
1303
Friedrich D. E. Schleiermacher; Hermneutique, Les ditions du Cerf, Paris 1987, s. 73.
1304
Friedrich D. E. Schleiermacher; Hermneutique, s. 32.
1305
Friedrich D. E. Schleiermacher; Hermneutique, s. 121.
1302

297

olmadn dile getiren Schleiermacher,1306 bylece tm metinleri eit dzeyde ele


alarak genel bir hermentik teori ya da kendi ifadesiyle bir anlama sanat oluturmay
tasarlamtr. Schleiermachere gre yorumun iki hareket noktas bulunmaktadr: hem
dilin kendisini hem de o dili konuan anlamak. Birbirini tamamlayan bu ift ynl
giriim nedeniyle yorum bir sanattr. Yorumun birinci ksmna ilikin ilemi
Schleiermacher, gramatikal anlama diye adlandrmaktadr. Dieri ise teknik anlamadan
ibarettir. Gramatikal yorum, metnin dili ile ilgilenirken psikolojik boyuta sahip olan
teknik yorum, yazarn gerekten ne demek isteini yani niyetini, maksat ve dncesini
ortaya koymaya alr.1307 Schleiermacherin ne srd dier bir hermentik ilke ise
zel olann evrensel olan araclyla ve evrensel olann da zel olan araclyla tam bir
anlamann gerekleei hususudur. Yani para btn ierisinde ve btn de paralar
araclyla kavranmaldr. Dier bir ifadeyle ayrnt ancak btnden hareketle
anlalabilir. Bu ilkeye hermentik daire ad verilmektedir.1308 Schleiermacher, temel
ilke olarak belirledii Yazar kadar ve hatta yazardan daha iyi anlamalyz1309
eklindeki ifadesiyle hermentiin amacn belirlemektedir.1310 Schleiermacherin metni
en az yazar kadar anlamalyz demesi yazarn metni ortaya koyarken baz eylerin
bilincinde olmadn dndnden dolaydr.1311 Bilinalt teorisinin henz formle
edilmedii bir dnemde Schleiermacherin yazarn bilinaltnda olan bilin dzeyine
karma ilemini hermentiin ilevi hline getirmesi nemli bir ilerleme olarak
kaydedilmelidir.
On dokuzuncu yzyln ilk yarsnda Almanyada beeri bilimler Alman dealiziminin
belirledii bilimsellik kavram erevesinde gelimeye balamtr.1312 Wilhelm Dilthey
(18331911), insan bilimlerini doa bilimlerinin metotlaryla anlamann mmkn
olmadn fark edererek Natura (doa) ile Culturann (kltr) iki farkl dnyay
1306

Friedrich D. E. Schleiermacher; Hermneutique, s. 191.


Friedrich D. E. Schleiermacher; Hermneutique, s. 33-37.
1308
Friedrich D. E. Schleiermacher; Hermneutique, s. 125, 185.
1309
Friedrich D. E. Schleiermacher; Hermneutique, s. 34.
1310
Schleiermacher, bu dncesini deiik ifadelerle birok defa dile getirmektedir: yazar kendisini
anladndan daha iyi anlamak (s. 72); mkemmel anlay, sylemde bulunan kendisini anladndan
daha iyi anlamaktr (s. 108); ncelikle sylemi, mellifinin anlad kadar iyi anlamalyz ve
sonrasnda da ondan daha iyi anlamalayz (s. 124); Yazar, kendisini anladndan daha iyi anlamalyz
nk bizde bilinli hale gelmesi gereken birok ey onda [yazarda] bilinsiz durumdadr (s. 128); []
bir yazar kendisini ifade ettiinden daha iyi anlamak (s. 170). Hatta bir yerde Schleiermacher,
hermentii bir yazarn dncelerini bulma sanat olarak tanmlamaktadr (s. 160).
1311
Bkz. Friedrich D. E. Schleiermacher; Hermneutique, s. 76, 108.
1312
Andrus Tool; Wilhelm Dilthey on the Objectivity of Knowledge in Human Sciences, Trames, Vol.
11, No. 1 (2007), s. 3.
1307

298

oluturduklar iin ayn metotlarla incelenemeyecekleri sonucuna varmtr. Bunun


sonucunda

da

Dilthey,

bu

iki

farkl

alan

(Geisteswissenschaften

ve

Naturewissenschaften) inceleyen iki farkl metodolojinin bulunmas gerektiini savunur


ve hermentii insan bilimlerinin (Geisteswissenschaften) metodolojisi olarak takdim
eder. Aklama (erklren), gzlem ve deneye dayal olan doabilimsel metodolojiye
karlk insan bilimlerinin metodolojisi olan hermentik, anlamaya (verstehen) dayanr.
nsan bilimleri olaylar maksat/niyet/ama ve anlam kategorileri erevesinde
doabilimleri ise olaylar neden ve sonu balamnda deerlendirmelidir. Diltheyin bu
yaklamnn altndaki temel neden, filolojik ve yorumsal problematii tarih
problematiinin hizmetine sunmak istemesinden ileri gelmektedir. Diltheyin yaad
dnemde deney yoluyla elde edilen bilgi makbul sayld iin o da gemiten gelen bir
metin nasl anlarz? ya baka bir ifadeyle tarihi bilgi nasl mmkn olur?, beeri
bilimlerin imkn nedir? gibi sorulardan hareketle tarihi bilgiye doa bilimlerinin elde
ettikleri bilgiye benzer bir ekilde bilimsel bir boyut kazandrmay dnmtr.
Dolaysyla Diltheyin beeri bilimleri doa bilimlerininki kadar saygn bir metodoloji
ve epistemolojiye kavuturma giriimi pozitivizme bir karlk olarak gelimitir.1313
Diltheyin doann aklanmasna (erklren) karlk tarihin anlalmas (verstehen)
dncesini getirmesi Ricure gre onun anlama olayn psikoloji dairesi ierisinde
zmek istemesinin bir rndr.1314
Bir eyi anlamak ne demektir? Kendimi anlamamn neyi ifade ettiini kendimize soralm.
Birine kar tiksinti duyuyorum. Tiksinti duyma fenomenine ainaym ama bunun nedenini
yeniden meydana getiremiyorum (re-create). Gemii dndmde bu daha da aikrdr.
Gemi eylemlerimin motiflerini yeniden meydana getiremiyorum. Baka birini
anlamadm zaman bu dierinin durumunu kendi iimde yeniden yaayamyorum.
Dolaysyla her anlama psiemde [zihnimde] bir yeniden meydana gelii iermektedir.
nsann yeniden meydana getirme kapasitesi nerede aranmaldr? Somut dnce
kapasitesinde deil, muhayyileyle ilgili bir srete. Bilimsel ilemlerin temeli yaratc
muhayyileye dayanmaktadr.1315

Yukardaki pasajda aka grld zere Dilthey, her insann kendisini bakalarnn
zihinsel hayatna tama kapasitesine sahip olduunu varsaymaktadr. Diltheyin bu
empatik anlama teorisi tecrbenin zihinsel/ruhsal olarak yeniden yaanlmas
(Erlebnis) dncesine dayanmaktadr. Dolaysyla beeri bilimler, toplum ve tarih

1313

Paul Ricur; Hermeneutics and the Human Sciences, Cambridge University Press, Cambridge 1981,
s. 48-49.
1314
Paul Ricur; Hermeneutics and the Human Sciences, s. 50.
1315
Wilhelm Dilthey; Selected Works - Volume IV: Hermeneutics and the Study of History, Princeton
University Press, Princeton 1996, s. 229.

299

ierisinde eylemde bulunan bireyin bilimi olan psikolojiye dier bir ifadeyle
ruhbilimine dayanmaladr. Bylece Dilthey, hermentie psikolojik bir yn tayin
etmitir.1316 Dier taraftan Dilthey, anlamay tecrbe edilen bir sre olarak dnmekte
ve hem anlamn objektifletiini hem de tecrbi yolla objektif nesne hline gelen bu
bilginin yeniden meydana geleceini savunmaktadr. Aklamaya/izaha (erklren)
dayal olan doabilimlerinin temel kriterlerinden objektiflik ve deney yoluyla bilginin
yeniden retilmesi prensiplerinin anlamay (verstehen) amalayan beeri bilimler
tarafndan da yerine getirildii iin Dilthey, bu bilimlerin de kendilerine has bir
metodolojiye sahip olduunu ve dolaysyla da doabilimleri kadar bilimsel olduunu
gstermeye almaktadr.
Ancak Diltheyin anlamay yeniden yaamakla zdeletirmesi onun beeri bilimlerin
metodolojisi olarak takdim ettii hermentik teorisini zor duruma sokmaktadr. Duygu,
dnce ve inanlar bilinmeyen insanlarn tecrbeleri nasl yaanacak? Dier taraftan
kitabnda yazdklar dnda kendisi hakknda hibir ey bilinmeyen bir yazarn
kastettii eyleri nasl anlarz? Metni anlamak yazarla empati yapmaktan geiyorsa o
halde yazar bilinmeyen metinleri anlamak mmkn olmayacak mdr? Bu ve buna
benzer sorular Diltheyin hermentik teorisinin ok salam bir zemine oturmadn ve
birok zayf ynnn bulunduunu ve daha sonraki gelimeler de insan bilimlerine
uygun bir metodoloji bulma giriimi nitelii tayan bu hermentik projenin kabul
grmediini gstermektedir.
Diltheyden sonraki adm beeri bilimlerin epistemolojisini mkemmelletirmek yerine
onun temel iddiasn yani kendilerine ait bir metodoloji sayesinde doabilimleriyle
rekabet edip edemeyecekleri problemi tartlmaya balanmtr. Bu balamda nasl
biliriz? sorusu yerine yeni bir soru ortaya kmtr: Yalnzca anlam ierisinde varolan
bu varln varlk tarz nedir?.1317
Martin Heidegger, hocas Edmund Husserlin fenomenolojik metodunu kullanarak
anlamann ontolojik boyutu zerine younlamaktadr. Heideggere gre hermentik, ne
metin

yorum

bilimini

ne

de

Geisteswissenschaftenin

metodolojisini

deil,

fenomenolojik adan varoluun (Dasein) aklanmasn ifade etmektedir. Dolaysyla


1316
1317

Paul Ricur; Hermeneutics and the Human Sciences, s. 51.


Paul Ricur; Hermeneutics and the Human Sciences, s. 53-54.

300

hermentik, anlamann ontolojik boyutunu tekil etmektedir. Hermentik, beeri


bilimler zerinde dnmez, bu bilimlerin zerine ina edilecekleri zeminin ontolojik
aklamasn/izahn yapmaya alr.1318
Hermentik terimini sfat olarak ilk kullanan Hans-Georg Gadamer (19002002),
Diltheyden devrald Geisteswissenschaften ile ilgili teorisini yeniden ele alarak
lenguistik, ontolojik ve estetik bakmdan yeni ve ok daha geni bir zemine
yerletirmeye almtr.1319 Gadamer, hermentik felsefeyi hem bilim ve teknikler
araclyla insanla doann birbirinden ayrlmasn hem de beeri bilimler araclyla
insann kendi iinde blnmesini betimleyen ve ayn zamanda bu kltrel ve tarihi
gereklikten kn tek yolunun btn insanlar iin ortak bir birletirici zemin olan dilin
n

plana

karlmasndan

getiini

gstermeye

alan

bir

giriim

olarak

tasarlamaktadr. Gadamer, dnyann ve insann yanl tannmasna sebep olan bilim


ve tekniklerin dourduu bu modern beeri durumu amak, hakiki bir bilgiye,
otantik bir tecrbeyi ifade eden bir hermentik tecrbeye bir an nce ihtiya olduunu
dnmektedir.

Gadamere

gre

gnmzde

dnyadan

bahsetme

biimimiz

(doabilimi), kendimizden bahsetme biimimiz (beeri bilimler) ve tarihimizden


bahsetme biimimiz (tarih bilimi) bilimin otoritesi altnda gereklemektedir. Felsefe
yapma biimi de bilimsel metodun ve teknik bilginin tek tarafl gr ierisine
hapsedilmitir. Dolaysyla bizi kendimizden uzaklatrarak hayatlarmz faydal
olana mahkm eden metotlar ve teknikler yznden kendimizden kopmu yani kendi
kendimize yabanclam durumdayz. Bundan dolay da modern bilim kavram ve ona
bal olan metot kavramyla yetinemeyiz. Pozitivizmin idealindeki metot dncesi,
evrensel bir bilimsellik kriteri hline dntrlmek istenmitir. Tm aratrma
alanlarna tek bir alma tarzn empoze etmeyi amalayan bu yaklam mekanik
nedensellii ve tekrar edilebilirlii n plana kararak yaratcl yok etmitir. Modern
varoluun problematiini bu ekilde ortaya koyan Gadamer, insanlarn bu yabanclama
durumuna son vererek hem insanlarn kendileriyle hem de birbirleriyle tekrar
birlemesini salayacak ban dil olduunu savunmakta ve bilimsel metodun karsna
dnyann ve insanlarn tekrar edilmez biimde anlalmasn salayan bir hermentik

1318

Paul Ricur; Hermeneutics and the Human Sciences, s. 55.


Hans-Georg Gadamer; Hermeneutik Refleksiyonun Kapsam ve Fonksiyonu, Hsamettin Arslan
(Der. ve ev.); Retorik, Hermeneutik ve Sosyal Bilimler: nsan Bilimlerinde Retorie Dn, Paradigma
Yaynlar, stanbul 2002, s. 1.

1319

301

ideali getirmektedir.1320 almamzn banda da ifade ettiimiz gibi Gadamer,


objektiflik ve dorulanabilirlik gibi bililimsellik ilkelerine btn bilgilerin tabi
tutulmasnn ideal bir durum olduunu ve bu ideale ok nadiren ulaldn ve de bu
ideale en ok yaklamaya alan aratrmaclarn da ou zaman bize syleyecek
gerekten nemli bir eylerin olmadn belirtmektedir.1321 Gadamere gre teknik bir
hakimiyet empoze eden bir metodoloji anlay anlamaya engel bile olabilmektedir.1322
Bundan dolay da bilimsel metodoloji hakikati elde etmeyi garanti etmemektedir.
Gadamerin mehur eserine Wahrheit und Methode (Hakikat ve Metot) adn koymas
bir kinayeden trdr. 1960 ylnda yaymlanan bu eser aslnda 19. yzyl megul
eden objektif gerek ve doru metot anlayna kar giriilen bir polemik
niteliindedir.1323
1960 ylnda yaymlanan Philosophie de la volont. Finitude et culpabilit. II : La
symbolique du mal adl kitabnda hermentii sembolleri yorumlayan genel bir metot
olarak tanmlayan Fransz filozof Paul Ricur (19132005), bu kavramn snrlarn
genileterek her tr sylemi (discours) yorumlayan bir teoriye dntrmeyi
amalamtr.1324 Ricur, hermentii, belirli bir metnin veya bir metin olarak kabul
edilebilecek iaretler btnnn tefsirini yani yorumunu dzenleyen kurallar teorisi1325
eklinde tanmlamaktadr. Ricur, sylemi de bir metin olarak deerlendirmektedir.1326
Ya da daha dorusu metin, yaz tarafndan sabitlenen bir sylemdir.1327 Tpk
Heiddeger ve Gadamer gibi Ricurn hermentik abas da modernlie kar bir cevap
nitelii tamaktadr. Zira Ricure gre modernlik, hierofanileri, kutsaln alametlerini
ve insann kutsalla ilikilerini yok etmitir.1328 Ricurn hermentik tasarm da
kendinden nce gelen filozoflarn grlerinin eletirisi ile balar. Psikolojik zemine
dayanarak gerek anlamn yazarn niyetine/amacna ya da metnin arkasndaki hayata
indirgenebilecei dncesi Schleiermacher ile balayp Diltheye kadar devam etmitir.
1320

Christian Ruby; Hans-Georg Gadamer. L'hermneutique : description, fondation et thique,


EspacesTemps.net, http://www.espacestemps.net/document355.html, 23.06.2008.
1321
Hans-Georg Gadamer; Lart de comprendre, Aubier, Paris 1991, s. 47.
1322
Jean Grondin; Introduction Hans-Georg Gadamer, CERF, Paris 1999, s. 36.
1323
E. D. Hirsch; Gadamerin Yorum Teorisi, (ev.: Ramazan Ertrk), slm Aratrmalar, Cilt 16,
Say 3 (2003), s. 405.
1324
Karl Simms; Paul Ricur, Routledge, New York 2002, s. 31.
1325
Paul Ricur; De linterprtation. Essai sur Freud, ditions du Seuil, Paris 1965, s. 18.
1326
Paul Ricur; Hermeneutics and the Human Sciences, s. 45.
1327
Paul Ricur; Du texte laction. Essais dhermneutique II, ditions du Seuil, Paris 1986, s. 154.
1328
Paul Ricur; Le conflit des interprtations. Essais dhermneutique, ditions du Seuil, Paris 1969, s.
284.

302

Ricur, bu nyargy ortadan kaldrmak istemektedir. Konuan kii muhatap olarak


karmzda bulunduu zaman bu konuan kiinin niyeti/amac ile dile getirtii szl
mesajn anlamlar birbirleriyle o derece rtmekte ki konuann neyi kastettiini
anlamakla onun szl mesajnn anlamn kavramak ayn ey hline gelmektedir. Fakat
mesele szl mesajn yazya dkld anda ortaya kmaktadr. Zira bu sre yazarn
niyeti ile metnin anlam arasndaki zdelii ortadan kaldrarak bir ayrmay meydana
getirir. Bu durum ayn zamanda metne zerklik kazandrr. Metin artk yazarn onu
ortaya koyduu zaman kastettii anlam emberini krarak kendini yeni ve ok daha
geni semantik alan ierisinde bulur. Grld gibi Ricur, metnin anlamn yazarn
niyeti/amac ile snrl tutmaya alan ya da en azndan onunla ilikilendirilmesini
zaruri gren Schleiermacherin bu grne metnin semantik zerklii kavram ile
kar

kmaktadr.

Ancak

Ricur,

hermentiin

bu

ekilde

psikolojiden

soyutlanmasnn yazarn kastettii anlam kavramnn tm anlam ve nemini yitirdii


sonucuna gtrmemesi gerektiine dikkat ekmektedir. Bu balamda Ricur, iki ar
uta bulunan iki yanl yaklamdan bahsetmektedir: niyet yanll ve mutlak metin
yanll. lkinde metnin geerli herhangi bir yorumu iin yazarn niyetini kriter kabul
ederken ikincisinde ise metnin yazar tamamen gz ard edilerek metin, yazarsz bir
varlk veya nesne olarak grlmektedir. Peki, mademki bu iki yaklam da yanlsa o
zaman metni ya da dier bir deyile sabitlenen sz/sylemi anlamak iin nasl bir
hermentik yaklam gereklemektedir? Ricure gre metnin semantik zerkliinden
dolay burada bir diyalektik iliki sz konusudur. Yani yazarn kastettii anlam ile
metnin ortaya koyduu anlam birbirlerinin diyalektik tamamlayclar olduklar iin
bunlar ancak birbirlerinin yardmlaryla anlalmak durumundadrlar.1329
Szn yazya dklmesi sonucunda ortaya kan dier bir nemli problem de metnin
ortaya kt zaman, mekn ve hedef kitlesinin deimesiyle birlikte ortaya kan
uzaklama (distanciation) ve yabanclama (alination) sorunudur. Gadamerin
Ricur etkileyen en nemli dncelerinden bir tanesi bu uzaklama kavramyla
ilgilidir. Gadamer gibi Ricur de her metnin tarihsel bir rn olmas hasebiyle yazarla
okuru zaman ve mekn asndan ayrdn kabul etmektedir. Ancak bu durumu
yabanclatrc bulan Gadamerin aksine Ricur, bunu pozitif ve retici

1329

Paul Ricur; Edebi Eletiri ve Felsefi Hermeneutiin Bir Problemi Olarak Yazmak, (ev.:
Ramazan Ertrk), Dou Bat, Yl 6, Say 22 (ubat, Mart, Nisan 2003), s. 181-182.

303

bulmaktadr.1330 Hatta Ricure gre beeri bilimlerin ihtiya duyduu nesnellik


zeminini sunduu iin bu yabanclatrc uzaklaama gereklidir.1331 Gadamer, bir metin
yorumunu konuma srecine benzetmektedir. Ona gre konuma, dil araclyla iki
kiinin bir konu zerinde anlamalarn ifade etmektedir. Dolaysyla bir metni
yorumlamak da onunla konumak anlamna gelmektedir. Ancak yaz iaretleriyle kayt
altna alnan bir konuma olduu iin her metin yabanclam bir konumadr.
Gadamere gre hermentik aba metni yaz kalbndan kararak tekrar konuma hline
dntrmesini salayarak yabanclama durumuna son vermektir. Dier bir ifadeyle
yorumda sz konusu olan, uzaklamay ortadan kaldrmaktr.1332 Metnin bireyler aras
iletiimin zel bir durumundan ok daha fazlasn oluturduunu savunan Ricur,
yorumu konuma srecine benzeten Gadamerin modelini reddetmektedir.1333 Ricur,
Gadamerin hermentik faaliyetin amac olarak gsterdii uzaklamay ortadan
kaldrmaya vurgu yapmak yerine benimseme (appropriation) kavramna vurgu
yaplmas gerektiini dnmektedir. Zira yorum, yabanc olan yaknlatryor,
eitliyor, ada ve benzer hle getiriyor ve bylece de yabanc olan, benimsenir
hle geliyor.1334 Bu yabanclama sorununun yaratc bir hermentik araclyla
zlecei kanaatinde olan Ricur, bunun reetesini de vermektedir: okumak. Zira
okuma, uzaklamadan dolay yabanclaan metni bu durumdan kurtararak yeni bir
yaknla

yerletirir. Son

tahlilde

Ricur, hermentik abay

yazma-okuma

diyalektiiyle ilikilendirir. Bir taraftan yazmak, mesaj uzaklatryor ve dolaysyla da


yabanclatryorsa dier taraftan okumak da mesaj yaknlatryor ve yabanc olan
benim olan yapyor (appropriation), dier bir ifadeyle dier oluu kendi olu
hline

getiriyor.

Dolaysyla

Ricur

nazarnda

hermentik,

uzaklama

ve

yabanclamay yaratc/retken hle getirme abasndan baka bir ey deildir.1335


2.3.3. Mircea Eliaden Yaratc Hermentii
Bu blmn banda bahsedildii zere Eliade, erken bir dnemde dini fenomenleri ele
alan aratrmaclarn kullandklar metotlarn yetersizlii ve hatta yanll hakknda bir
1330

Karl Simms; Paul Ricur, s. 39.


Paul Ricur; The Hermeneutical Function of Distanciation, Philisophy Today, Vol. 17, No. 2
(Summer 1973), s. 129.
1332
Barry D. Smith; Distanciation and Textual Interpretation, Laval Thologique et Philosofique, Vol.
43, n 2 (juin 1987), s. 208.
1333
Paul Ricur; The Hermeneutical Function of Distanciation, s. 130.
1334
Barry D. Smith; Distanciation and Textual Interpretation, s. 212.
1335
Paul Ricur; Edebi Eletiri ve Felsefi Hermeneutiin Bir Problemi Olarak Yazmak, s. 194.
1331

304

kanaate varm ve bu konuda kendi metodunu gelitirmeye balamtr. Hindistandan


lkesine dndkten sonra yaymlanan ilk kitab olan Soliloquii1336 adl eser, Eliaden o
dnemde sahip olduu kiisel dnceleri hakknda nemli bilgiler ihtiva etmektedir.
Yirmi yan henz yeni am olan Eliaden yeni bir metodoloji arayna girdii
grlmektedir.
Bir dnce sistemi, eletiri veya tartma ile deil yenisinin ortaya kmasyla yok olur.
[] Yeni sonularn domas eski metotlarn eletirilmesiyle deil, ancak yeni bir metot ve
yeni bir yaratmla gerekleebilir. [] Modern bilimlerin ve kltrn metodolojisinin
yetersizliklerini ve elikilerini gzler nne seren bir eletiri onu reforme etmez. ayet
reform gerekleecekse bu, grme ve anlama bakmndan hibir yardm olmayan mevcut
sistemlerden daha geni ve daha doru yeni bir metot araclyla olacaktr.1337

Otuz yandayken yazd Cosmologie i alchimie babilonian (1937) adl eserinde


Eliade, yukarda szn ettii bu yeni metot konusunda somut bir adm atmaktadr.
Kltr felsefesine bir giri1338 mahiyetinde tasarlad ad geen eserde doa
bilimleri ile ilgili Babil ve Asura ait dokmanlar deerlendiren bilim tarihilerinin
yanl metot kullandklarn savunan Eliadea gre Avrupallarn bilimsel paradigmalar,
baka kltrleri anlamak iin yeterli ve hatta uygun deildir. Dolaysyla bu tr
kltrleri incelerken baka kriterlere yani yeni bir metoda bavurmak gerekmektedir.
Babil simyasn ve kozomolojisini inceledii bu eserde Eliade, kendisinden nce hi
kimsenin kullanmad bu yeni metotun insanln zihinsel geliimin evrimini
anlamak bakmndan bir devrim gerekletireceini ileri srmektedir.1339 Peki
Eliaden heyecan ve gururla icat ettiini savunduu bu metot nedir? Aslnda ad geen
eserde Eliade, bu konuda ok fazla bir aklk getirmemektedir. Kadim Mezopotamya
kltrlerinin oluturduklar ekliyle doa bilimleri zerine eilirken, onlarn Dnya
tasavvurlarn, kozmolojilerini zihnimizde srekli canl tutmazsak bunlardan hibir ey
anlamama tehlikesiyle karlarz.1340 Bu ksa cmle Eliaden yeni metodu ve baka
kriterler hakknda nemli bir ipucu vermektedir. Burada Eliade, bilim adamnn kendi
dnya gryle yani kendi paradigmalaryla deil, inceledii kltrn sahip olduu
paradigmayla meseleye yaklamasn salk vermektedir. Eliadea gre Babil ve Asur

1336

Mircea Eliade; Soliloquii, Carte cu Semne, Bucharest 1932. Seksen sayfalk bu kitap, Eliaden
1928 ve 1929 ylnda Hindistandan Cuvntul dergisine gnderdii on sekiz yaz ile birlikte Alain Paruit
tarafndan Franszcaya tercme edilerek u eser ierisinde yaymlanmtr: Mircea Eliade; La bibliothque
du maharadjah suivi de Soliloques.
1337
Mircea Eliade; La bibliothque du maharadjah suivi de Soliloques, s. 187.
1338
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 426.
1339
Bkz. Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 14-24.
1340
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 24.

305

medeniyetlerindeki simya ve metalrji gibi olgular inceleyen Batl bilim tarihilerinin


bilimsel hakikatler aramasnn yanl bir metot olmas, sz konusu olgularn bu
kltrlerde byle bir deere sahip olmamasndan dolaydr. Bu kltrler, bu tr olgular
ortaya koyarken bilimsel hakikati elde etme peinde deildiler. Bunlarn amac ve
maksad farklyd. Eliade, daha nce de ifade ettiimiz gibi bu devrimci metotla
konuyu yeniden ele alm ve simyann soteriolojik bir teknik olduunu gz nnde
bulundurarak bunun metafizik deeri zerine odaklanmtr.1341 Eliade, tpk metalrji
gibi kimyann da aslnda bir tr ilkel kimya ya da n kimya olmayp insan dnme
uratan manevi ve soteriolojik bir teknik olduunu ispat ettiini dnerek bu yanl
giderdii kanaatindedir. Objektif inceleme ve deerlendirme kriterleri bulmaya alan
Eliade,1342 olgularn bunlar meydana getiren zihinsel evren balamnda incelenmesi
gerektiini dnmektedir.1343 Yani olaylara inanan perspektifinden bakmak, dnyay
onun gzyle grmek gerekmektedir. Eliaden bu metodolojik ilkesine bu alma
boyunca fenomenolojik yaklam eklinde sk sk vurgu yaptk. Ancak Eliaden
metodolojisinin olaylara inanan gzyle bakmaktan da teye giderek sbjektif
deerlendirmelerden objektif ilkelere ulamaya altn da hemen belirtelim. imdi
Eliaden dini tecrbeyi fenomenolojik adan nasl inceledii konusu zerinde
ayrntlaryla duralm.
2.3.3.1. Fenomenolojik Yaklam
Julien Ris, Eliaden din bilimi almalarnda kulland metodolojinin aamadan
olutuunu ifade etmektedir: tarihi, fenomenolojik ve hermentik. Tarihi yntem, her
dini fenomenin ayn zamanda bir tarihi fenomen olduunu ve dolaysyla da bu
fenomenlerin tarihi sre ierisinde nasl meydana geldiklerini ve nasl gelitiklerini
ortaya koyabilmek iin ncelikle bunlarn sosyal, ekonomik ve siyasi balamlarnn
akla kavuturulmasn gerektirmektedir.1344 Gerekten de Eliaden din bilimi
almalarnda kulland verilerin

kayna

metinler,

yaplar,

yaztlar, szl

rivayetlerden oluan tarihi materyallere dayanmaktadr. Daha nce Dinler Tarihinin


1341

Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 258.


Bkz. Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 22-23; Mircea Eliade; Mythes, rves et
mystres, s. 94.
1343
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 10.
1344
Julien Ris; Histoire des religions, phnomnologie, hermneutique, s. 81-82. Julien Ris; liade
Mircea, s. 514.
1342

306

ayrcalkl yeri konusu ilenirken teologla dinler tarihisi arasndaki temel farklardan
bahsederken Eliaden dinler tarihisinin tarihi-dini olgular ele alarak tecrbi bir
yaklam metodu kulland hususu zerinde durduunu dile getirmitik.1345 Ancak
Eliade, yine daha nce belirtildii zere dini fenomenlerin arketipik ve dolaysyla da
tarih d niteliklerini yani evrensel ve deimez olan unsurlar/yaplar ortaya koymay
amalad iin bunlarn tarihi balamlarn, dier bir ifadeyle deiken ynlerini
dikkate almamaktadr.1346 Studstillin deyimiyle Eliade, tarihi analiz safhasna
girmemektedir.1347 Eliaden metodolojisinin birinci aamasn tarihi yaklamn
oluturduu ynndeki Risin gr bizce pek isabetli grnmemektedir.1348 Bir
sonraki blmde grlecei zere zaten Eliadea yneltilen en nemli eletirlerden biri
de onun din bilimi almalarnda inceledii dini fenomenlerin tarihi balamn hesaba
katmad eklindedir. Eliaden en nemli yorumcularndan biri olan Douglas Allen ise
Risin sralamasndaki birinci noktay (tarihi yaklam) atlayarak Eliaden
metodolojisindeki ilk aamay fenomenolojik yaklamn oluturduunu ifade
etmektedir ki bizce bu zmleme daha isabetlidir. Allene gre Eliade ncelikle
fenomenolojik poch ilkesini ve homo religiosusun tecrbesine katlma ynndeki
abay ieren kutsaln indirgenemezlii hususu zerinde durmakta, daha sonra kutsaln
tezahrnn koullarn hayali olarak yeniden oluturmaya ve kutsaln diyalektii
bakmndan kutsaln tezahrnn maksadn kavramaya almakta ve son olarak da
kutsaln tezahrn hermentik araclyla anlamay amalamaktadr.1349

1345

Bkz. Mircea Eliade; Methodological remarks on the study of religious symbolism, Mircea Eliade;
Joseph M. Kitagawa (eds); The History of Religions: Essays in Methodology, University of Chicago
Press, Chicago 1959, s. 88.
1346
Trait dhistoire des religions adl kitabnda tarihi perspektifi dikkate almadn ifade eden Eliade
(Trait dhistoire des religions, s. 387), bir almann vakanvisliin kronolojik perspektifinde
gereklemese de dinler tarihi baln hak ettiini savunmaktadr (Le chamanisme et les techniques
archaques de lextase, s. 13).
1347
Randall Studstill; Eliade, Phenomenology and the Sacred, Religious Studies, Vol. 36, No.2 (2000),
s. 179.
1348
Risin daha sonra bu konudaki dncesini deitirdii grlmektedir. 1990 ylnda kaleme ald
yazsnda Ris, Tarih, Fenomenoloji ve Hermentiin Dinler Tarihinin yolu olduundan sz
etmektir. Fakat Eliaden din bilimi almalarnda tarihi safhann bulunduunu ifade eden Ris burada
fenomenlerin tarihi sre ierisinde nasl meydana geldiklerini ve nasl gelitiklerini ortaya koyabilme
meselesinden bahsetmeyerek, bu aamann incelenen materyallerin (metinler, yaplar, riteller, kyafetler,
szl rivayetler, mitler, ritler, gezi notlar, ilahiler, dualar, misyoner raporlar vs.) tarihi nitelikte oluunu
dikkate almay gerektirdiini belirtmektedir (Julien Ris; La mthode compare en histoire des religions
selon Georges Dumzil et Mircea Eliade, Ugo Bianchi (ed.); The Notion of Religion in Comparative
Research: Selected Proceedings of the XVI IAHR Congress, 38 September 1990, L'Erma di
Bretschneider, Roma 1994, s. 716)
1349
Douglas Allen; Mircea Eliade's Phenomenological Analysis of Religious Experience, s. 170-171.

307

Eliade, fenomenolojik yaklamnn hareket noktasn u ekilde ifade etmektedir:


Fenomenleri meydana getiren ey, lektir.1350 Dier bir deyile Bir fenomeni
gzlemlerken benimsenen perspektif, bu fenomenin olumasnda ok nemli bir rol
oynamaktadr.1351 Bir fenomenin gereklii ya da hakikilii hakknda hkm
verirken dini deerler lei temel alnmaldr. Zira dini olmayan bir perspektiften
baklrsa ayn fenomen, yanl, hayali yada bir yanlsama olarak grlebilir.1352
Eliaden

indirgemeci

yaklamlar

eletirmesi

ve

bunlarn

dini

fenomenleri

anlamamalarnn temel nedenini bu ilkeye baladn daha nce ifade etmitik. Bir
asrdan beri dini olgularn dilbilimsel, ekonomik, sosyolojik, fizyolojik, psikiatrik ve
hatta erotik lekte deerlendirilmeye alldn belirttikten sonra Eliade, sitemvari
bir ekilde Bir kez de olsa neden tam anlamyla dini lei denemiyoruz? diyerek
gemite uygulanan metotlarn yetersiz ve hatta geersiz olduunu ve dolaysyla da
yeni bir metoda bavurmak gerektiine iaret etmektedir.1353 Eliadea gre en gvenilir
metot, her fenomeni kendi atf dzeyinde incelemektir.1354 Yani dini bir fenomenin
derin anlam bunun ikincil ynlerine ya da balamlarna indirgendiinde deil kendi atf
dzeyinde deerlendirildiinde ortaya kmaktadr.1355 Fenomenolojik yaklamn, dini
teolojik ve indirgemeci yaklamlarla incelenmesine kar gelitirildiine dikkat eken
Barbosa da Silvann bu tespitinin yukarda verilen bilgiler gz nnde bulundurulursa
Eliade iin de geerli olduu apaktr. Normatif olan teolojik yaklam gerek din
olarak kabul edilen bir dinin yanl olduklarna hkm verilen dier btn dinlerle
karlatrlmasn iermektedir. 20. yzyln balarnda bata Protestan teologlar olmak
zere Hristiyan bilim adamlar arasndaki yaygn yaklam buydu.1356 almamzn en
banda Din Biliminin (Religionswissenschaft) kurucusu saylan Max Mllerin bu yeni
bilim daln normatif deerlere dayanan Din Felesefesinden ve Teolojiden ayrmaya
almasna ramen kendisinin de teolojik varsaymlardan tamamen kurtulamadna
dikkat ekmitik. Dini fenomeni sadece sosyal (Durkheim), ekonomik (Marx) veya
psikolojik (Freud) bir olgu olarak sunmaya alan aratrmaclarn benimsedii
indirgemeci yaklamlar iddetle eletiren Eliaden Din Fenomenolojisinin bu iki
1350

Mircea Eliade; Forgerons et alchimistes, s. 118; Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 274 ;
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 27.
1351
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 164.
1352
Douglas Allen; Mircea Eliade et le phnomne religieux, s. 216.
1353
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 274.
1354
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 12.
1355
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 25.
1356
Antonio Barbosa da Silva; The Phenomenology of Religion as a Philosophical Problem, s. 73.

308

kriterini

yerine

getirmesi

dolaysyla

din

fenomenologu

kategorisi

altnda

deerlendilmesi iin yeterlidir.1357


Fenomenolojik yaklamn poch ilkesi ile ncelikli olarak hedeflenen nokta bir
tecrbeyi, o tecrbeyi yaayan kii gibi anlamaya almaktr.1358 Kendi inanlarn ve
nkabullerini askya alan aratrmac, inceledii dini fenomenin gerek ya da meru
olup olmad meselesiyle ilgilenmez. Ancak burada Barbosa da Silvann dikkat ektii
bir hususun nemini vurgulamak gerekmektedir. Hibir aratrmacnn ister farknda
olsun ister olmasn yabanc bir dine normatif olmayan ve teolojik ynden ntr bir
ekilde yani nkabullerinden tamamen soyutlanm bir vaziyette yaklamas mmkn
deildir. Dolaysyla aratrmacdan beklenmesi gereken ey, normatiflikten tamamen
yoksun olmas deil, kendi nkabullerinin farknda olmasdr. Bu farknda olu, yabanc
dinleri incelerken onun nkabullerinin nyarglara dnmesini engelleyecektir. nanan
kiinin inancn olduu gibi betimleme kriteri de fenomenolojik analiz iin tek bana
yeterli deildir. Zira sadece bu kritere dayanlarak inananlarn kendi tecrbeleri
hakkndaki

ifadelerine

ve

yorumlarna

gvenilirse

inananlarn

dini

diye

nitelendirdikleri fenomenlerin hepsini dini fenomen olarak kabul etmek gerekecektir ki


bu da sama ve iinden klmaz bir durumun ortaya kmasna neden olur.1359
Paul Ricure gre;
Din Fenomenolojisinin amac aklamak deil betimlemektir. Aklamak demek, dini
fenomenleri onu [meydana getiren] nedenleriyle, kkeniyle ya da ister psikolojik,
sosyolojik veya baka olsun onu ileviyle ilikilendirmek anlamna gelmektedir.
Betimlemek, dini fenomeni klt ve inan ierisinde, rit ve mit ierisinde ortaya kan ve
amalanan nesnesiyle ilikilendirmektir.1360

Paul Ricurn bu ifadesi Eliaden Byle bir fenomenin zn Fizyoloji, Psikoloji,


Sosyoloji, Ekonomi, Dilbilim, Sanat vs. araclyla kavramaya almak, ona ihanet
etmektir; indirgenemez ve sadece onda olan yani onun kutsal karakterini gzden
karmak anlamna gelmektedir1361 eklindeki ifadesi ile karlatrldnda her
ikisinin de temel fenomenolojik ilkelerden biri olan indirgenemezlik presibini dile
1357

Barbosa da Silva, Eliaden benimsedii metodolojiden hareketle onun bir din fenomenologu
olduunu ve dolaysyla da dar anlamda bir dinler tarihisi olmadn savunmaktadr (Antonio Barbosa
da Silva; The Phenomenology of Religion as a Philosophical Problem, s. 109, 124).
1358
Douglas Allen; Mircea Eliade's Phenomenological Analysis of Religious Experience, s. 173.
1359
Antonio Barbosa da Silva; The Phenomenology of Religion as a Philosophical Problem, s. 75.
1360
Paul Ricur; Le conflit des interprtations, s. 314.
1361
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 11.

309

getirdii grlr. Dini fenomeni, sosyolojik, psikolojik, teolojik, ekonomik vs. bir
fenomen olarak deil, dini bir fenomen olarak ele almak ve onu dini bir perspektiften
deerlendirmeyi morfolojik yaklamn bir gerei olarak gren Eliaden ayn
dncesini Ricur, fenomenolojik bir ilke olarak sunmaktadr.
Bylece Eliaden Trait dhistoire des religions adl eserinde morfolojik1362 inceleme
ile ifade ettii eyin aslnda fenomenolojik yaklam olduu aklk kazanmaktadr.1363
Eliaden tarihi bak asnn karsna (point de vue historique) morfolojik bak asn
(point

de

vue

morphologique)

getirmesi,

dini

fenomenlerin

iki

adan

deerlendirilebileceini gstermektedir.1364 Eliaden tarihi bak as ile kastettii ey


hususunda ilk bakta bir problem yok gibidir. Asl problem, onun morfolojik bak
as dedii eyle tam olarak neyi kastettii ile ilgilidir.
Herhangi bir tasnif yapabilmek iin fenomenolojik yaklam, inceleme konusu
yaplacak fenomenlere ad koymakla, daha geni anlamda bu fenomenleri tanmlamakla
ie balar.1365 Bu aamada ortaya kan problem dini nitelikte olan fenomenlerle dier
fenomenlerin birbirinden nasl ayrlaca hususuyla ilgilidir. Dini fenomenleri
belirlemek iin hangi kriter/ler kullanlmaldr? Bir fenomenin dini olup olmadn
aratrmac nasl bilecektir? Homo religiosusun zihinsel dnyasn tanmay amalayan
Eliade,1366 inanan kii iin dini bir anlam tayan tm olaylar ve nesneleri dini
fenomen kategorisi altnda deerlendirmektedir. Eliadea gre bysel uu ile ilgili
her inan, her ykseli riti, yeryz ile gkyz arasndaki bir iletiim motifini tayan
her mit dinler tarihisi asndan gerektir.1367 na Ritelleri blmnde bu konu
zerinde yeterince durduk. Bir rnek olmas bakmnda Eliaden mitleri efsane ve
masallardan ayrrken kulland kriterin inananlarn bu anlatlar ne ekilde
deerlendirmi olduunu hatrlayalm. nananlar iin gerek kabul edilen anlatlar
mit kategorisine dhil olurken dierleri efsane ya da masal olarak kabul edilmektedir.
1362

morphologie du sacr (Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 9, 13, 15); morphologie
religieuse (Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 202, 209);
1363
Geo Widengrene gre Eliaden Trait dhistoire des religions adl kitabndaki metot tamamen
fenomenolojiktir (Geo Widengren; Mircea Eliade Sixty Years Old, Numen, Vol. 14, No. 3 (November
1967), s. 165.
1364
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 14.
1365
Gerardus van der Leeuw; Religion in Essence and Manifestation, s. 674. Ayrca bkz. Carsten Colpe;
Phenomenology of Religion, Erwin Fahlbusch et al. (eds); The Encyclopedia of Christianity, Volume 4,
Eerdmans, Michigan 2005, s. 177.
1366
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 140.
1367
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 114.

310

Dier bir rnek ise Dnyann Merkezinde bulunma inancyla ilgilidir. Kylerinin
veya evlerinin dnyannn merkezinde yer aldna inanan birok iptidai topluluun bu
inanlarn reddederek byle bir eyin mmkn olmayacan savunmann bu insanlarn
dnyasn anlama adna hibir ey kazandrmayacana dikkat eken Eliadea gre
dnyann merkeziyle ilgili sembolizm ancak bu inan kabul edildii takdirde
anlalabilir.1368 nemli olan ey, dinler tarihisinin kendisine neden bu insanlarn
dnyann merkezinde yaadklarna inandklarn sormasdr.1369
Ancak her ne kadar Eliade, dini fenomenleri inananlarn inanlar dorultusunda ele
almay kabul etse de incelemelerini bu aamayla snrl tutmamaktadr. Bu durum
aratrmann ilk safhas iin geerlidir. Bir sonraki aamada Eliade, aratrmacnn
sadece inceledii fenomenleri inananlarn nasl anladn betimlemekle yetinmesi
gerektii, aksi takdirde normatiflikten kurtulunamayacan savunan Norveli dinler
tarihisi ve din fenomenologu W. Brede Kristensenin betimleyeci fenomenolojisinin
tesine gemektedir.1370 Bunun nedeni, daha nce belirtildii zere inanan kiilerin
kutsal olarak kabul ettikleri fenomenlerin birounun bilinaltlarndan kaynaklanmas
ve dolaysyla da akli/mantksal yolla bunlar izah etmelerinin mmkn olmamasdr.
Bundan dolay da Eliade, dini fenomenin yapsna ulamak iin inananlarn inandklar
eyler hakknda dile getirdikleri hususlar kadar bunlarn dile getiremedikleri hususlar
da hesaba katmak gerektiine inanmaktadr.1371
Fakat hibir normal insan bilinli ve rasyonel faaliyetine indirgenemez. Zira modern insan,
rya grmeye, k olmaya, mzik dinlemeye, tiyatroya gitmeye, film izlemeye ve kitap
okumaya hl devam etmektedir. Ksaca o, sadece tarihi ve doal bir dnyada deil, ayn
zamanda varolusal, zel bir dnyada ve muhayyel bir evrende yaamaktadr. Bu zel
dnyalarn ya da muhayyel evrenlerin dini yap ve anlamlarn tanmak ve aydnla
kavuturmak ncelikle ve her eyden nce dinler tarihisi ve fenomeloguna
dmektedir.1372

Bu alntdan anlald zere Eliade, insann bilin dzeyindeki dini tecrbeden ziyade
bilinaltndaki dini yap ve anlamlarn gn yzne karlmasn salk vermektedir.
Hatta Segalin belirttii gibi Eliade, kiilerin bilinli ifadeleri ve kanaatlerinin tesinde
1368

Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 9.


Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 135.
1370
Kristensene gre her din kendi perspektifinden yani mntesiplerinin anlad ekilde anlalmaldr
(W. Brede Kristensen; On the Study of Religious Phenomena, Jaques Waardenburg; Classical
Approaches to the Study of Religion, s. 391. Ayrca bkz. Richard J. Plantinga; W. B. Kristensen and the
Study of Religion, Numen, Vol. 36, No. 2 (December 1989), s. 176-177).
1371
Sembolleri kullananlar, bunlarn teorik sonularnn farknda mdrlar? (Mircea Eliade; Images et
symboles, s. 28)
1372
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 13-14.
1369

311

yer alan anlamlar elde etmeye alt gibi bazen bunlarn tam tersi bir sonuca
ulamaktadr.1373 Eliaden kendilerini ate, ateist ya da agnostik olarak nitelendirenlerin
z tanmlamalar gz ard ettiini daha nce sylemitik. Eliadea gre kkten
seklerleen modern insan her ne kadar kendisini ate ya da dinsiz olarak tanmlasa veya
din karsnda kaytsz olduunu sylese de yanlmaktadr. Zira o, iindeki homo
religiosusu yok edememitir.1374 Grld zere kutsallk duygusunun ftri olduu
iin insann bunun farknda olup olmamasn nemsiz bulan Eliaden yaklam
bireylerin bilinsel boyutunun tesine ulamay amalamaktadr. Dier bir ifadeyle
Eliade, dini fenomenlerin znel ynn yanstan inananlar iin ifade ettii anlamlardan
ziyade bunlarn nesnel ynn yani yaplarn ortaya koymaya almaktadr. Bu
noktada Eliaden znellii aarak dini fenomenleri nesnelletirmeyi amalad iin
daha nce ifade edilen objektif inceleme ve deerlendirme kriterleri ile neyin
kastedildii daha iyi anlalmaktadr.
Bu kitapta, dini fenomenleri tarihi perspektifleri ierisinde incelemekten kanarak bunlar
olduklar gibi yani birer hierofani olarak ele almakla yetindik. Bylece su hierofanilerinin
yapsn aklamak zere bir taraftan Hristiyanlktaki vaftizi dier taraftan da
Okyanusyadaki, Amerikadaki ya da Yunan-ark antik andaki mitleri ve ritleri yan
yana getirerek bunlar birbirinden ayran hereyi, ksacas tarihi gz ard ettik. Dikkatimizi
dorudan dini probleme yneltmeyi amaladmz iin tarihi perspektifin gz ard edilmesi
kendiliinden dorulanm oluyordu.1375

Bu pasaj Eliaden metodolojisi hakknda nemli ipular vermektedir. Trait dhistoire


des religions adl eserinin sonu blmnde bulunan bu alnt ayn kitabn giri
ksmnda morfolojik bak as diye nitelendirilen yaklamn tarihi gz ard ettiini,
dini fenomeni inanan kii perspektifinden ele almay ierdiini ve dini fenomenin genel
yapsn aa karmak iin karlatrmann nemini ortaya koymaktadr. Eliadea gre
dini fenomenlerin genel yapsn ve her birinin zel anlamlarn kavrayabilmek her
eyden nce bu fenomenleri karlatrmakla mmkn olmaktadr.1376 1957 ylnda

1373

Robert A. Segal; How Historical Is the History of Religions?, s. 13; Robert Segal; Eliade, Mircea,
Neil J. Smelser & Paul B. Baltes, International Encyclopedia of the Social Behavioral Sciences, Volume
7, Elsevier, Amsterdam 2001, s. 4407; Robert A. Segal; Between a Rock and a Hard Spot, Journal for
the Scientific Study of Religion, Vol. 17, No. 4 (December 1978), s. 468.
1374
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 400.
1375
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 387. Orijinal versiyonda problme religieux (dini
problem) tabiri ngilizce versiyonda the religious significance for the believer (inanan kii iin dini
anlam) eklinde aktarlmtr (Mircea Eliade; Patterns in Comparative Religion, Sheed & Ward, London
1971, s. 461. Kr. Mircea Eliade; Dinler Tarihi. nanlar ve badetlerin Morfolojisi, (ev.: Mustafa nal),
s. 540).
1376
Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 125.

312

Eranos toplantsnda sunduu Inn Anlamlar1377 balkl uzun bildirisinde


Eliade, morfolojik yaklam kullandn ifade etmektedir. Eliaden bu yaklamn
daha iyi anlayabilmek iin bu yazya bir gz atalm. Eliade ncelikle u varsaymla
incelemesine balamaktadr: Tm doast k tecrbelerinin ortak paydas udur:
Byle bir tecrbeyi yaayan kii ontolojik bir dnme uramaktadr. Bu kii, ruh
lemine girmesini mmkn klan baka bir varlk tarzna kavumaktadr.1378 Daha
sonra Eliade konuyla ilgili rnekleri zikretmektedir: mysterium tremendum olarak
deerlendirilen imek, Eskimo amanlarn hissettii gizemli k (quamanek), Hint
dinleri ve felsefelerindeki k tecrbeleri. Hint kltr ile Hint-Tibet Budizmindeki
mistik k tecrbeleriyle ilgili rnekleri sunduktan sonra Eliade, k tecrbesinin
mutlak gereklikle karlamay ifade ettii eklinde bir senteze ulamaktadr. Hint
dncesinde mistik yolla alglanan k, bu profan dnyann alarak baka bir varolu
dzlemine ulaldnn iaretidir. Bu dzlem, saf varln, tanrsal olann, en yksek
bilgi ve mutlak hrriyet dzlemidir.1379 Bu tespitlerden sonra Eliade, mistik k
tecrbesine ilikin rnekler sunmaya devam etmektedir. Zerdtlk ve gnostisizmde
a ilikin inanlar sralandktan sonra Eski Ahit ile Yahudilikteki, ilk dnem
Hristiyanlndaki, Hristiyan ve slam mistisizmindeki i k tecrbelerinden rnekler
verilmektedir. Son olarak W. L. Wilmhurstun bir ky kilisesinde yaad k tecrbesi
aktarldktan sonra sonu blmnde buraya kadar aktarlan olgularn genel bir
sentezine gidilmektedir.
Ik tecrbesinin mahiyeti ve iddeti her ne olursa olsun her zaman dini bir tecrbe olarak
gelitiinin altn izmek nemlidir. Szn ettiimiz k tecrbesi eitlerinin hepsinin
ortak paydas udur: Bunlar insan iinde bulunduu profan Evrenden ya da tarihi
durumdan kartarak akn ve kutsal bambaka bir lem olan farkl bir nitelikteki Evrene
tamaktadr. Bu akn ve kutsal Evrenin yaps kltrden kltre deimektedir []. Fakat
yine de u ortak nokta mevcuttur: Ikla karlama sonucunda karlalan Evren, manevi
bir mahiyete sahip olmas nedeniyle profan Evrene kardr ya da onu amaktadr- yani
sadece Ruhun/Manann varlna inananlara aktr. Ik tecrbesinin Ruh/Mana lemine
ak hle getirerek znenin ontolojik statsn kkten deitirdiine birok defa dikkat
ekmitik. [] nceki ideolojik balam her ne olursa olsun Ik ile karlamak znenin
varoluu ierisinde bir kopuu meydana getirmekte, Ruh/Mana, kutsallk ve zgrlk
lemini ksaca ilahi bir eser olarak varoluu ya da Tanrnn mevcudiyetiyle kutsallaan
dnyay gzler nne sermekte ya da ncesinden daha net bir ekilde aklamaktadr-.1380

1377

Mircea Eliade; Significations de la Lumire Intrieure, Eranos-Jahrbuch 1957, Band 25: Mensch
und Sinn, Rhein-Vlg., Zrich 1958, s. 189-242. Bu bildiri, Expriences de la lumire mystique bal
ile ilavelerle u eser ierisinde yeniden yaymlanmtr: Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s.
21-110.
1378
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 24.
1379
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 59-60.
1380
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 109-110.

313

1971 ylnda History of Religions dergisinde yaymlanan Spirit, Light, and Seed1381
balkl makalesinde Eliade ayn konuya tekrar dnmektedir. O, bu makalesini
Inn Anlamlar balkl yazsnn yukarda aktardmz sonu ksmndan uzun bir
alntyla balatmaktadr. 313 Austos 1978 tarihleri arasnda Romen asll yazar
Eugne Ionesco (19091994) ile ilgili dzenlenen kolokyumda sunduu Eugne
Ionesconun Eserlerinde Ik ve Aknlk1382 konulu bildiride Eliade yukardaki alnty
bu kez de yazsnn sonunda aktararak u ifadeyi kullanmaktadr: Bir dinler tarihisinin
ilkellerden balayp daha sonra Hindular, Budistleri, ran dinlerini, Eski Ahiti,
Hiristiyanl ve zellikle de irade d tecrbeleri ele alp her tr tecrbeyi gzden
geirdikten sonra syleyebilecei ey budur.1383 Ik tecrbesinin genel yapsn ifade
ettii 1957 ylndaki tespitini 1971 ylnda ve daha sonra da 1978 ylnda tekrar etmesi
Eliaden bu konuda vard sonucun isabetli olduu ynndeki inancnn ak bir
gstergesidir. Yukarda arz edilen verilerden ortaya kan dier bir husus ise Eliaden
morfolojik yaklamnn temel metodolojik ilkesinin karlatrma tekniine
dayanddr. Antropoloji ve Folklorda olduu kadar Dinler Tarihinde de
karlatrmann ilevi, yerel ve taral bir aratrmaya evrensel unsuru dhil
etmektir.1384 Bu tr karlatrmal analizlerin baz dini tecrbelerin temel birliini ve
farkl gelenekler ierisinde kazandklar anlamlarn eitliliini ortaya koyduu iin
Eliade bunlara ilgi duyduunu ifade etmektedir.1385 Hatratnda yer alan bu ifade ile dini
fenomenlerin genel yapsna ulamak iin karlatrmaya bavurduu ynndeki
ifadesi birlikte dnldnde Eliaden yap dedii eyin belli kategorideki dini
fenomenlerin ortaklaa paylatklar zellik, ortak payda ve bir birleme noktas olduu
ortaya kmaktadr.
Eliaden hatratnda verdii bilgiler onun yap kavramndan ne kastettiini biraz daha
netletirmektedir. Hatratnda mistik k tecrbesine yeniden deinen Eliade, bu
fenomenin hem tarihi hem de corafi adan ok farkl kltrlerde ayn yapya sahip

1381

Mircea Eliade; Spirit, Light, and Seed, History of Religions, Vol. 11, No. 1 (August 1971), s. 1-30.
Bibliyografik notlar eklenilen bu yaz Esprit, lumire et semence bal ile u eser ierisinde yeniden
yaymlanmtr: Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 125-166.
1382
Lumire et transcendance dans loeuvre dEugne Ionesco balkl bu yaz, u eser ierisinde
yeniden yaymlanmtr: Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 31-41.
1383
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 40.
1384
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 539.
1385
Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 206.

314

olduunu, fakat bir dini gelenekten dierine bunun deerinin ve anlamnn deitiini
ifade etmektedir.1386
Bu noktada Eliaden sk sk vurgulad hususlardan biri olan dini fenomenlerin ayn
zamanda birer tarihi fenomen olduu, yani tarihi artlar tarafndan ekillendirilmi
olduu dncesi daha netlemektedir. Eliaden inceledii fenomenin deeri ve
anlamndan ziyade yapsn elde etmeye alt iin tarihi balam hesaba katmay
lzumlu grmedii anlalmaktadr. Eliadea gre tarihi balam, dini fenomenin yapsn
deil deer ve anlamn etkilemektedir. Yap, fenomenin evrensel, sabit ve objektif
ynn temsil ettii hlde deer ve anlamlar ayn fenomenin yerel, greceli ve sbjektif
ynn temsil etmektedir. Claude-Henri Rocquet ile yapt syleide verdii bilgiler
Eliaden bu konudaki dncelerini daha da netletirmektedir. Burada Eliade, LviStraussun yapsalcln reddettiini fakat Goethenin savunduu yapsalcl kabul
ettiini bildirdikten sonra kendisinin kabul ettii bu yapsalcln bir dizi fenomenin
zn aramakla ilgili olduuna dikkat ekmektedir. Pratikte bu yaklam, kutsal
fenomenin asli anlamn (original meaning) kavramay amalamaktadr.1387 Peki, asli
anlam kavram ile Eliade tam olarak neyi kastetmektedir? Aadaki alnt bu soruyu
cevaplamaktadr.
htiyalarnn ilhamna gre insann kutsal tecrbe ettii andan itibaren tarih devreye
girmektedir. Hierofanilerin yer deitirmeleri ve nakledilmeleri bunlarn tarihilemesini
daha da artrmaktadr. Ancak bunlarn yaps yine de olduu gibi kalmaya devam
etmektedir. Hierofanileri tanmamz mmkn klan ey de ite yaplarn bu kalc
oluudur.1388

Eliadea gre temel dini tutumlar, insann evren ierisindeki varolusal durumunun
bilincine vard andan itibaren ortaya kmtr.1389 Aknlk ve Mutlak zgrlk
Arzusu balkl blmde Eliaden evrendeki/kozmosdaki konumunun bilincine
varmas ile insann bir eyden ayrldn hissetmesini kastettiini sylemitik.
Eliadea gre insan bu durumun farkna vardktan sonra tek eyi amalamtr: Bu
ayrl yok etmek, balangtaki birlii yeniden tesis etmek, (ister dolayl bir g, bir
Tanr ya da baka bir ey olarak tasavvur edilsin) btnn iine yeniden dhil olmak.
Kutsaln Bilinten Bilinaltna D balkl blmde ise Eliaden insann kozmos
ierisindeki yerinin bilincine vard zaman kefettii arketipik sezgiler ve balangtaki
1386

Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 206.


Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 142.
1388
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 387.
1389
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 389.
1387

315

evrensel imgelerden bahsettiini ve bunlar da Cennet zlemiyle yani dten nceki


insanlk hliyle ilikilendirdiini belirtmitik. Dini fenomenin asli anlam ile temel dini
tutumlarn ayn eyi ifade ettii anlalmaktadr. Grld zere Eliaden szn
ettii asli anlam ve yap kavramlar kronolojik bir nitelie sahip olmaktan ziyade
mitolojik bir deere sahiptir. Yani bunlar zaman ddr.1390 Eliaden bu konuyla ilgili
teorisi tamamen kozmogonik mite dayand iin onun bu miti dier mitlerden stn
grmesinin nedeni tam anlamyla ortaya kmaktadr. Hierofaniler de dhil olmak zere
Eliade tm dini fenomenlerin ortak yapsnn yani asli anlamnn insan kutsal boyuta,
yani dten nceki Cennetteki duruma yeniden kavuturmak ya da baka bir tabirle
yaratlla paralanan gereklii yeniden birletirmek olduunu ima etmektedir. Her
semboln, her mitin ve her kltrn altnda yaratltan nceki birlie yeniden dhil
olma ynndeki davrann bulunduunu savunan Eliaden1391 nsanln din tarihinin
banda olduu gibi sonunda da ayn Cennet zlemi bulunmaktadr1392 eklindeki
ifadesi bu tespiti dorulamaktadr. Konunun daha iyi anlalmas bakmndan daha nce
zerinde durulan bir rnek verelim. Her dinde kutsal bir da, kutsal bir aa, ya da
kutsal bir merdiven gibi fenomenlere rastlamak mmkndr. Saylan tm bu unsurlar
birer hierofanidir. Tm bu fenomenler ortak bir yapya sahiptir: dten sonra
kutsallkla irtibat kesildii iin bu irtibat yeniden tesis etmek. Tm bu fenomenlerin
ortak yaps, asli anlam budur. Bu temel yapnn farkl kltr ve farkl tarihi
dnemlerde deiik ekillere brnmesini Eliade tarihileme diye nitelendirmektedir.
Kutsallkla irtibat yeniden kurma olgusunu kimi din bir aala salamaya alrken,
dieri bunu bir merdivenle ya da bir da araclyla gerekletirme yoluna gitmitir.
Dolaysyla Eliaden temel yaklam farkl grnm ve ekiller altnda gnmze
kadar intikal eden dini fenomenlerin bu grnrdeki farkllnn altnda yatan ortak
yapy, asli anlam ve z, bu fenomenleri buluturan ortak inanc tespit etme
amacndadr.
Din Fenomenolojisinin amacnn da dini fenomenin zn, ya da baka bir ifadeyle
temel yapsn kavramak olduunu bir kez daha hatrlar1393 ve Eliaden din bilimi
incelemelerinde temel amacnn dini fenomenlerin zn elde etmek olduunu gz

1390

Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 219.


Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 16-17.
1392
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 92.
1393
Bkz. Douglas Allen; Phenomenology of Religion, s. 282.
1391

316

nnde bulundurursak,1394 onun morfolojik bak as ile kastettii eyin aslnda


fenomenolojik yaklam olduu kesinlik kazanmaktadr.
amanizm ile ilgili tm mnferit almalar sentezleyerek bu karmak fenomenin ayn
zamanda hem bir morfolojisi hem de tarihi olacak ekilde genel bir bak as sunma ii
nihayetinde dinler tarihisine dmektedir. Ancak bu tr incelemelerde tarihe verilmesi
gereken dikkat zerinde anlalmas gerekir. Baka yerlerde daha nce dikkat ektiimiz
zere [] her ne kadar son derece nemli olsa da bir dini fenomenin
artlandrlmas/ekillendirilmesi (son tahlilde her beeri fenomen tarihi bir olgudur) o
fenomeni tamamyla izah etmez.1395

Hem bu alntda hem Images et symboles adl kitabnn nsznde tarihi aratrma ile
morfolojik analizin birbirini tamamladn belirtmesine ramen Eliade,1396 dini
fenomenleri tarihi perspektiften ele almann o fenomenleri anlamak bakmndan pek
fazla bir ey kazandrmayaca dncesindedir.
Her dini fenomenin bir tarihi olduunun ve belirli bir kltrel kompleks ile ilikili
olduunun farkna varmak dinler tarihisinin iini sona erdirmez. Ona bir de dini
fenomenin anlamn, maksadn ve mesajn anlamak ve akla kavuturmak der. []
Avusturalyallardan balayarak Yunan-ark gizemlerine ya da Tantrizme giri trenlerini
alp sosyal ve kltrel ieriklerini, yaylmalarn, dnmlerini veya bozulmalarn ortaya
koyarak bunlarn tarihini meydana getirmek, bu trenlerin derin anlamlarnn aydnlatld
anlamna gelmez. Tm bu giri trenlerinde insann manevi tavr grnmektedir.1397

Eliade, 1955 ylnda yazlan bu satrlarda ifade edilen dncelerini 1943 ylnda
yaymlanan Comentarii la legenda Meterului Manole adl kitabnda inceledii Manole
Usta efsanesini incelerken de u veciz ifade ile dile getirmektedir: Ne ekilde
yayldnn tarihini bilmek onun anlamndan daha az ilgilendirmektedir bizi.1398
ncelenen olgularn nedenlerini ve kkenlerini akla kavuturmay temel hedefi
olarak belirleyen tarihi yaklamn bu teebbsn bo bir gayret olarak gren Eliadea
gre1399 Ksaca u nemli husus ihmal edilmitir: Dinler Tarihi ifadesinde vurgu tarih
kelimesi zerine deil, din kelimesi zerine yaplmaldr.1400
Sosyolaga gre din her eyden nce sosyal bir olgudur; hatta baz sosyologlarla gre en
stn sosyal olgudur. Tarihiye gre din, tarihi bir olgudur, psikologa gre ise psiik bir
olgu. Bunlarn tm ksmen dorudur. Zira ayn anda hem sosyal, hem psiik hem de tarihi
(ve tabii ki hem de dilbilimsel, ekonomik, biolojik, cinsel vs.) bir olgu olmayan beeri olgu
yoktur. Fakat sz konusu olan dini bir olgunun bize dini bir olgu olarak ne gsterdiini
yakalamaktr.1401
1394

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 94.


Mircea Eliade; Le chamanisme et les techniques archaques de lextase, s. 11.
1396
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 26; Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 219.
1397
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 146.
1398
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 176.
1399
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 274.
1400
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 36. Kr. Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 220.
1401
Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 273-274.
1395

317

Eliade, bu dncesini daha veciz bir biimde yle aktarmaktadr: Her dini tecrbe
zel bir tarihi balam ierisinde ifade edilmekte ve aktarlmaktadr. Fakat dini
tecrbelerin tarihiliini kabul etmek bunlarn dini olmayan davran biimlerine
indirgenebilecei anlamna gelmez.1402 Bu ifadeler, Eliaden din bilimi almalarnda
benimsemi olduu temel duruunu yanstmaktadr. Daha nce de ifade edildii zere
Eliaden temel kayglarndan bir tanesi, Dinler Tarihi disiplininin mstakil bir bilim
dal hline gelmesini salamaktr. Dinler Tarihi disiplininde din konusuna arlk
verilmesini Eliade bu disiplinin zerkliine kavumas bakmndan elzem grmektedir.
Eliadea gre dinler tarihisi kendisini salt tarihiliin snrlar ierisine hapsederse
kendi yerinin bir gn tarihiler tarafndan alnmasna engel olamaz ve bu anlay da
Dinler Tarihinin bamszlnn yok olmasna yol aar.1403
Eliade, tarihi yaklam terimiyle Joachim Wachn Belirli tarihi geliim dnemleri
ierisinde dini dncelerin ve kurumlarn kkenini ve gelimelerini ortaya koymaya ve
bu dnemlerde dinin kar kt glerin etkisini belirtmeye almak1404 eklinde
tanmlad tarihi yaklam kastetmedii kesindir.
Dinler tarihisine gre bir mitin ya da ritelin her zaman tarih tarafndan
artlandrlm/ekillendirilmi olmas bu mitin ya da ritelin varln aklamamaktadr.
Dier bir deyile dini tecrbenin tarihilii son tahlilde bir dini tecrbenin ne olduunu bize
sylememektedir. Kutsal, her zaman tarih tarafndan artlandrlm/ekillendirilmi
tezahrler araclyla ancak kavrayabileceimizi biliyoruz. Fakat bu tezahrlerin
incelenmesi ne kutsaln ne olduunu ne de bir dini tecrbenin gerekten ne anlama
geldiini bize sylememektedir. [] Dinler tarihisi yalnzca tarihi dokmanlarla
almaya mahkm olduunu bilmektedir. O, ayn zamanda bu dokmanlarn sadece tarihi
durumlar yanstmalar olgusu dnda kendisine daha fazla ey sylediini hissetmektedir.
Dinler tarihisi bu dokmanlarn kendisine insan ve insann kutsalla olan ilikisi hakknda
nemli hakikatler belirttiini inceden hissetmekte fakat bu hakikatleri nasl kavrayacan
bilmemektedir.1405

Bu alntda Eliade, dinler tarihisinin kulland materyallerin ister istemez tarihi


nitelikte olduunu kabul etmektedir.1406 Fakat bunlarn sadece bu nitelie sahip
olmadna da zellikle dikkat ekmektedir. Eliadea gre din, Kuds ya da stanbulun

1402

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 26-27.


Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 154-155.
1404
Joachim Wach; The Comparative Study of Religions, Columbia University Press, New York 1961, s.
21. Douglas Allen; Structure and Creativity in Religion, s. 71den alnt.
1405
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 95.
1406
rnein bkz. Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 16, 17.
1403

318

fethi gibi salt bir tarihi fenomen deildir.1407 Dinler tarihisi dini bir davrann btn
tarihi durumlarn inceleyerek bu davrann yapsna ulamaldr.1408
Metodolojisi hakknda nemli bilgiler aktard Le chamanisme et les techniques
archaques de lextase adl kitabnn nsznde Eliaden dini bir fenomenin, psikolojik,
sosyal, etnik, felsefi ya da teolojik bir olgu olarak deil, dini bir fenomen olarak
incelenmesi gerektii hususunun altn izerek indirgemeci yaklamlarn dini
fenomenlerin derin anlamlarn gn yzne karmak iin uygun olmadn ve bu ii en
iyi dinler tarihilerinin yapabileceini ifade ettikten sonra fenomenolog ile dinler
tarihisi arasnda ayrm gzetmesi dikkat ekmektedir.
Bu noktada dinler tarihisi fenomenologdan da ayrlmaktadr. Zira fenomenolog prensip
olarak karlatrma ilemine yanamaktan kanmakta ve u ya da bu dini fenomen
karsnda ona yaklamak ve anlamn bulmakla yetinmektedir. Hlbuki dinler tarihisi,
bir fenomenin anlamna ancak benzer ya da farkl binlerce fenomeni ki bunlar hem zaman
hem de mekn bakmndan birbirlerinden ayrdrlar- gereince karlatrdktan ve bunlarn
ierisinde o anlam tespit ettikten sonra ulamaktadr. Benzer bir nedenle dinler tarihisi,
sadece dini olgularn tipolojisi ya da morfolojisi ile yetinmeyecektir. Dinler tarihisi,
tarihin bir dini olgunun ieriini tketmediini bilmekte fakat bir dini olgunun her zaman
terimin geni anlamyla- Tarih ierisinde btn ynlerini gelitirdiini ve tm anlamlarn
aa kardn da unutmamaktadr. Dier bir tabirle dinler tarihisi, dini fenomenin ne
demek istediini kefetmek iin byle bir fenomenin btn tarihi tezahrlerini
kullanmaktadr. Bir taraftan dinler tarihisi, somut tarihi ynle ilgilenmekte dier taraftan
da tarih boyunca bir dini olgunun aa kard tarih tesi yn deifre etmeye gayret
etmektedir.1409

Eliade, fenomenolojik yaklam bir taraftan karlatrma yapmad iin dier taraftan
da kltrel ve tarihi artlar sonucunda kutsaln deiimlerini ve bozulmalarn
dikkate almad iin eletirmektedir.1410 Ancak burada bir kavram kargaasnn sz
konusu

olduu

aktr.

20.

yzyln

balarnda

ekillenmeye

balayan

Din

Fenomenolojisi henz yeni bir disiplin olduu iin birok bilim adam tarafndan farkl
anlamlarda kullanlmtr. Mustafa Alcnn deyimiyle klasik dnemden gnmze
kadar tek bir Din Fenomenolojisi bulunmaz aksine pek ok din fenomenolojisi
mevcuttur.1411 Mustafa naln Din Fenomenolojisini dokuz kategori altnda
deerlendirmesi, Alcnn ifadesini rnekleriyle gzler nne sermektedir.1412 Barbosa
1407

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 94.


Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 288.
1409
Mircea Eliade; Le chamanisme et les techniques archaques de lextase, s. 12.
1410
Jonathan Z. Smith; Acknowledgments: Morphology and History in Mircea Eliades Patterns in
Comparative Religion (19491999), Part 2: The Texture of the Work, History of Religions, Vol. 39, No.
4 (May 2000), s. 333.
1411
Mustafa Alc; Kutsala Giden Yol, s. 74.
1412
Bkz. Mustafa nal; Din Fenomenolojisi, s. 98-146.
1408

319

da Silva, Din Fenomenolojisi ad altnda uygulanan bu eitli yaklamlar daha geni


kategoriler ierisinde deerlendirerek iki tr din fenomenolojisinden bahsetmektedir: 1)
Betimleyici fenomenoloji, 2) morfolojik, esas, yapsal veya tipolojik trden
olan. kinci trden fenomenolojide eitli dini fenomenlerin betimlenmesi ile ie
balanlmakta, daha sonra esaslarna, yaplarna veya biimlerine gre dini
fenomenlerin tipolojik tasnifini oluturmak zere bunlar birbirleriyle mukayese
edilmektedir.1413 Dinleri morfolojik tasnife tabi tutan Hollandal teolog Cornelis Petrus
Tieleden (18301902) Nathan Sderblom, Gerardus van der Leeuw gibi Eliade da
etkilenerek bu tr fenomenolojik yaklam benimsemitir.1414 Allen ise bugne kadar
Din Fenomenolojisi terimi ile bilim adamlarnn drt farkl anlam kastettiini
savunmaktadr.
1) ou zaman bu terimle din fenomeninin incelenmesi kastedilmektedir.
2) P. D. Chantepie de la Saussaye, Geo Widengren ve Ake Hulktrantz gibi dinler
tarihilerine gre Din Fenomenolojisi eitli trden dini fenomenlerin karlatrmal
olarak incelenmesi ve tasnifi ile ilgilenmektedir.
3) W. Brede Kristensen, Gerardus van der Leeuw, Joachim Wach, C. Jouco Bleeker ve
Jacques Waardenburg gibi bilim adamlarna gre Din Fenomenolojisi, Din Biliminin
zel bir dal, disiplini ya da metodudur.
4) Max Scheler ve Paul Ricur gibi baz bilim adamlarnn kulland Din
Fenomenolojisi terimi ise felsefi fenomenolojinin izlerini tamaktadr. Allen, Eliade
nc grupta saymakla beraber onun felsefi fenomenolojiden de etkilendiine dikkat
ekmektedir.1415
Eliaden yukardaki alntda dinler tarihisini fenomenologtan ayrmasnn bir
terminoloji probleminden kaynakland kesinlik kazanmaktadr. Tarihi yaklam ve
morfolojik yaklam ile tam olarak neyi kastettiini bildirmedii gibi fenomenolog
ve fenomenoloji terimlerini de izah etmedii iin Eliaden dncelerini kavramak
son derece zorlamakta ve bu kavramlar onun din bilimi almalarnn btn
erevesinde deerlendirmeden anlamay imknszlatrmaktadr.

Eliaden burada

kastettii fenomenologun, din fenomenologu deil Husserlin felsefi fenomenoloji


yaklamn benimseyen aratrmac olduu anlalmaktadr. Aslnda Eliaden somut
1413

Antonio Barbosa da Silva; The Phenomenology of Religion as a Philosophical Problem, s. 77.


Antonio Barbosa da Silva; The Phenomenology of Religion as a Philosophical Problem, s. 68, 90.
1415
Douglas Allen; Phenomenology of Religion, s. 273.
1414

320

verileri dikkate almakszn speklatif biimde din fenomenini anlamay hedefleyen


yaklam eletirdii anlalmaktadr.1416 Din Fenomenolojisi ise hem somut verilerden
hareket etmekte hem de deiik balamlara ait verileri birbirleriyle kalatrarak
bunlarn ortak ynn, dier bir ifadeyle zn (eidos) bulmaya almaktadr.
Dolaysyla Eliade, dini fenomenlerin gnmzde kabul grd anlamdaki Din
Fenomenolojisi yaklamyla incelenmesine deil, felsefi fenomenoloji yaklam ile ele
alnmasna kar kmaktadr. 1950li yllarn banda dile getirdii yukardaki
eletirilerle 1958 ylnda yazd bir yazda tarihi yaklamla fenomenolojik yaklamn
bir birini tamamlad dncesini dile getirmesi Eliaden bu konudaki fikirlerini analiz
ettiimiz ekilde gelitiini aka gstermektedir.1417 1959 ylnda kaleme ald bir
yaznn dipnotunda Eliade, fenomenoloji ve tarih arasndaki fark konusunda ilk kez
tatmin edici bir tanm yapmaktadr. Eliadea gre fenomenoloji, dini fenomenlerin
yaplarn ve anlamlarn incelemeyi amalayan bilim adamlarn temsil etmekte, tarih
ise bu fenomenleri tarihi balamlar ierisinde anlamaya alanlar.1418 Eliaden bu
ayrmndan hareketle kendisinin zikrettii birinci kategoriden deerlendirilmesi
gerektii konusunda hibir kuku brakmamaktadr.
Bir taraftan Eliaden hem tarihi yaklamla fenomenolojik yaklamn bir birini
tamamladn belirtmesi dier taraftan da inceledii dini fenomenlerin tarihi
balamlarn hesaba katmamas elikili bir durum gibi gzkebilir. Bu problemin
zm Eliaden tarih kavram ile ne kastettiinin aklk kazanmasna baldr.
Werblowskynin deyimiyle ifade edecek olursak Eliaden tarih kavram ne derece
tarihidir?1419 1965 ylnda kaleme ald bir makalesinde Eliade yle yazmaktadr:
Dier birok beeri disiplinlerde olduu gibi dinler tarihisi iin de analiz,
filolojiden ibarettir. Bir filolojiye (bu terimle buradaki kast, dini incelenen toplumlarn
dilinin, tarihinin ve kltrnn bilinmesidir) hkim olunmakszn yetkin bilgin
olunamaz.1420
1416

Eliaden fenomenolojik yaklamnn Husserlinkini hatrlattn ifade eden Studstille gre


Eliaden bu yaklamnn temel amac inananlarn zihnindeki dini yaplar tespit etmek ve bunlar
betimlemektir (Randall Studstill; Eliade, Phenomenology and the Sacred, s. 179). Hem Eliaden
buradaki eletirisi hem de bilinaltna yapt vurgu dikkate alndnda Studstillin bu yorumunun
tamamen yanl olduu ortaya kmaktadr.
1417
Bkz. Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 281.
1418
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 28, dip. 1.
1419
R. J. Zwi Werblowsky; In Nostro Tempore: On Mircea Eliade, Religion, Vol. 19, No. 2 (1989), s.
130.
1420
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 105.

321

Bu alntda aka ifade edildii zere Eliaden kastettii tarihi yaklam, dini
fenomenlerin tarihi sre ierisinde nasl meydana geldikleri, hangi geliim ve deiim
aamalarndan getiklerini tespit etmekten ziyade dini incelenen toplumlarn dilinin,
tarihinin ve kltrnn bilinmesinden ibarettir. Dini fenomenin tarihilii ile Eliade
genelde

bu

fenomenlerin

saf

hlde

bulunmayp

tarihi

artlar

tarafndan

ekillendirildiini kastetmektedir.1421 Saf bir dini fenomen yoktur. Dini olgu ayn
zamada tarihi, sosyolojik, kltrel ve psikolojik bir olgudur da.1422 Somut olan ey,
tarih ierisinde ve tarih araclyla tezahr eden dini fenomendir. Tarih ierisinde
tezahr

etmesi

dini

fenomenin

tarih

tarafndan

snrlanmas

ve

artlandrlmas/ekillendirilmesi iin yeterlidir.1423 Tarih ve zaman dnda saf bir


dini olgu yoktur.1424
Eliaden tarihi yaklam deyiminin mulk ve hatta yanltc oluu gibi buna bal
olarak dinler tarihisi kavram da yanlgya sebep olabilmektedir. Zira Eliade hem
bugn bu kavramla kastedilen anlamn dndaki bir manada kullanmakta hem de bu
kavramn artrd ieriin tersine bir anlam kastetmektedir. Konumu bir dinler
tarihisi olarak yani balamlar, psikolojik, sosyolojik veya politik anlamlar ya da
ilevleri tartmadan ileyeceim1425 eklinde bir ifade kullanmas, dinler tarihine
genel bir giri mahiyetinde tasarlad Le Sacr et le profane adl kitabnda zikredilen
rneklerin tarihi-kltrel balamlarnn dikkate alnmayacan bildirmesi Eliaden
dinler tarihilii hakknda nemli bir ipuu vermektedir.1426 Eliaden iine dt
bu kavram kargaas Dinler Tarihi disiplininin amacn ve metodololojisini belirlemeye
alt ve hatta ad hakknda dahi bir uzlamaya varlmad ilk dnemdeki karkl
yanstmaktadr. Giri blmnde belirttiimiz zere 19. yzyln sonlarnda Dinler
Tarihi disiplini, Max Mllerin tasarlad Religionswissenschaft modeline gre
gelimeye balamt. Arvind Sharmaya gre Dinler Tarihi kavram en geni anlamda
Almanca Religionswissenschaft teriminin eanlamls olarak kullanlm ve bununla
dinlerin salt tarihi incelemesini deil, dinlerin karlatrmal incelenmesini, din

1421

Bkz. Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 94.


Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 43.
1423
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 38.
1424
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 39.
1425
Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 65.
1426
Bkz. Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 22, 23.
1422

322

morfolojisini ve din fenomenolojisini de ihtiva eden bir disiplin dnlmtr.1427 Yine


daha nce belirttiimiz gibi klasik anlamda bir Dinler Tarihi dnmeyen Eliade, bu
kavram Religionswissenschaft anlamnda kullanmaktadr.1428 stelik Eliade,
Sharmann tanmna ilave olarak bir de felsefi boyutu hesaba katan bir disiplin
tasarlamaktadr. Bizce szn ettiimiz terminolojik kargaaya neden olan ey Eliaden
kullanmay tercih ettii Dinler Tarihi (lhistoire des religions) kavramndan
kaynaklanmaktadr. Bunun yerine o, Religionswissenschaft teriminin tam karl
olan Din Bilimi (la science des religions) terimi kullanlm olsayd hem bu kadar
karkla neden olmaz hem de onun tarih ve tarihilik anlayna yneltilen
eletirilerin birou nlenmi olurdu diye dnyoruz.1429 Ancak Eliaden bu konuda
inat ettii ve yanlgya sebep olduunu bildii hlde Dinler Tarihi tabirini kullanmaya
devam ettii anlalmaktadr. 1955 ylnda Romada dzenlenen Dinler Tarihi
kongresinde karlat Roger Caillois, Eliade bu konuda uyarmtr.
Bir akam drdmz bir lokantada yemek yerken [Caillois], benim Dinler Tarihi ve
Fenomenolojisi terimini kullanmaktaki inadmn kendisini ok arttn syledi.
Fransadaki niversite evrelerinde karlatrmal olsa da olmasa da- Dinler Tarihi
deyiminin kt bir arm yaptn sylyordu. Din Sosyolojisi ya da Dini
Antropoloji gibi baka terimler kullansaymm nmde birok kaplar alm
olurmu.1430

Daha nce ifade edildii zere Eliade, din bilimi almalarn Dinler Tarihi ad
altnda deerlendirmekte ve bu kavram yerine din bilimi (la science des religions)
ifadesini de kullanmakta ve bu disiplinin kltr felsefesi (une philosophie de la
culture), felsefi antropoloji (une anthropologie philosophique), tarih felsefesi (une
philosophie de lhistoire) ve hatta din felsefesi (philosophie de la religion) gibi
alanlar da kapsadn belirtmektedir. Grld gibi Eliaden kafasndaki Dinler
Tarihi, tarihi bir disiplin olmaktan daha ok felsefi bir disiplin olma temaylndedir.
Zaten Eliaden bu konudaki tutumunu aka dile getirmesi herhangi kukuya mahal
1427

Arvind Sharma; An Inquiry into the Nature of the Distinction Between the History of Religion and
the Phenomenology of Religion, s. 81.
1428
Eliaden Franszca yazlarnda histoire des religions (dinler tarihi) eklinde kulland terimin
ngilizcedeki History of Religions kavramndan ziyade Comparative Religion (Mukayeseli Din)
anlamnda kulland anlalmaktadr (Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 97).
1429
Ayn problemi fark eden Ricketts, Eliaden Dinler Tarihi diye adlandrd disipline tarihsel dini
fenomenin karlatrmal hermentik fenomenelojisi ve morfolojisi balnn daha uygun decei
grndedir (Mac Linscott Ricketts; In Defence of Eliade, s. 22). Allan W. Larsena gre de Eliaden
din bilimi almalarn Dinler Tarihi yerine Din Fenomenoloji eklinde adlandrmann daha doru
olaca kanaatindedir (Allan W. Larsen; The Phenomenology of Mircea Eliade, Bryan Rennie (ed.),
Changing Religious Worlds, s. 56.).
1430
Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 430.

323

brakmamaktadr. imdiden bir ey belirtmek isitiyorum: Bilimsel olarak


deerlendirilebilecek inceleme ve almalarm ben daha ziyade felsefi olarak
deerlendiriyorum.1431 Eliade, bu arpc szlerini birka paragraf sonra u ekilde
izah etmektedir:
Ancak ben hibir zaman srf bilimsel bir etnografik veya folklorik eser yazabileceimi
hissetmedim. Beni, etnologlar, folkloristler ve sosyologlarn yaymladklar kitaplar
ynnn altnda yatan manevi belgeler ilgilendiriyordu sadece. nsann Kozmos
ierisindeki durumunu anlayabilmek iin bu yz binlerce sayfa ierisinde yaamaya devam
eden mitler ve semboller lemini bilmek ve anlamak gerektiine inanyordum. Oysa bunun
[nsann Kozmos ierisindeki durumu] bir metafizik oluturduu malumdur. Bunu bilmek
ve anlamak iin sarf edilen gayretler bilimden ziyade felsefeyle ilgildir [].1432

Srf bilimsel olmayandan ne kastettii konusunda Eliaden gncesine dt 25


Mays 1949 tarihli notta aklk getirmektedir. Eliade, burada inceledii fenomenlerin
ekonomik, sosyal, tarihi vb. gibi maddi ve da bakan ynlerinden ziyade bunlarn
manevi yn zerinde durmay tercih ettiini ifade etmektedir.1433 nceledii
materyallerin manevi ynn gn yzne karma ilemini Eliade benim felsefi
metodum diye nitlendirmektedir.1434
Eliaden inceledii dini fenomenleri felsefi bir perspektife yerletirmesinin en nemli
etkenlerinden biri, onun Felsefe formasyonlu olmasndan kaynaklanmaktadr diye
dnyoruz. [] Alchimia Asiatica (1935), Yoga (1936), Cosmologie si Alchimie
babiloniana (1937), Zalmoxis, I (1938) [] bu Felsefe kitaplarn dipnotlar ve atflar
gz ard ederek okursanz felsefenin problematii ile karlarsnz.1435 Eliade, Dinler
Tarihi ad altnda felsefe mi yapmakta? Aka felsefe yaptn ifade eden Eliade,
dinler tarihisi sfatn felsefeci ynn kamufle etmek iin mi kullanmaktadr?
Eliadedan az nce aktardmz ifadeler bu sorular ister istemez gndeme
getirmektedir? Eliaden yine hatratnda aktard bir anekdot bu sorulara net bir cevap
sunmaktadr.
Mendoza Felsefe Enstits Mdr olan A. Vasques [] bana Arjantinli hayranlarmdan
bahsetti. Felsefi dncem hakknda bir kitap yazmak istiyordu. Aslnda yeteneini ihmal
eden bir filozof olduumu ve derin bilgelik maskesi altnda kiisel dncemi kamufle
ettiimi tekrar dile getiriyordu. Fakat Arjantinde kimsenin artk bu kamuflaja kanmadn
da ilave ediyordu. Elimden geldiince kendimi savunmaya alyordum. Ona, u an iin
bilimsel eserlerimi tamamlamam gerektiini ve bunlarn felsefi yararnn ve orijinalliinin
1431

Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 258.


Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 259.
1433
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 105.
1434
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 193.
1435
Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 260, 263.
1432

324

daha sonra grleceini syledim. Ve ona bu kamuflajn Bat Felsefe geleneinin bir
paras olduunu hatrlattm (szm desteklemek zere de birka Ortaa yazarn
zikrettim).1436

Hatratnda yer alan bu bilgiler hem bu alma boyunca Eliaden din bilimi
almalarnda ortaya kan problemlerin kayna hakknda nemli bir alm
salamakta hem de az sonra grlecei zere Eliaden hermentik projesinin felsefi bir
giriim olduunu aka gstermektedir. Dier taraftan bu bilgiler, Eliaden yapt ii
Dinler Tarihi olarak nitelendirmesinin ne derece yanltc olduunu ortaya
karmaktadr. Eliaden din bilimi almalarnda kulland kavramlarn ounun
mulk oluu ve zaman ierisinde gelimi olmasnn temel nedenlerinden birinin
faaliyet

gsterdii

alann

snrlarn

net

bir

biimde

izmemi

olmasndan

kaynaklandn dnyoruz.1437 Alan belli olmaynca metot da belirlenememektedir.


Ancak daha nce belirttiimiz gibi Eliade, problemi erken bir dnemde ortaya
koymutur. Fakat bu problemin hangi disiplin araclyla zlecei hususunda
Eliaden uzun bir aray srecinden getii grlmektedir. Bundan dolay Eliade ilk
dnemlerinde kulland yaklama daha sonralar Dinler Tarihi disiplininin tamamlayc
yn olarak grd fenomenolojik yaklam yerine morfolojik yaklam demitir.
Arketip ve hierofani kavramlar gibi morfolojik bak as kavramn da Eliade
sonraki din bilimi almalarnda kullanmaktan vazgemi ve bunun yerine
fenomenoloji kavramn tercih etmitir.1438 Eliaden balangta morfoloji kavramn
kullanmas Johann Wolfgang von Goetheden etkilenmesinden dolay olmutur.
Gncesine dt 5 Nisan 1951 tarihli notta Eliade, morfoloji kavramn Goethenin

1436

Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 234.


Eliaden kulland kavramlarn mglak oluunu birok aratrmac fark etmi ve eletirmitir.
rnein Hugh B. Urbana gre Eliaden din bilimi almalar karmak ve mulktr (Hugh B. Urban;
Tantra: Sex, Secrecy, Politics, and Power in the Study of Religion, University of California Press,
Berkeley 2003, s. 179). Robert D. Baird gibi Randall Studstill de Eliaden kutsal ve din hakknda ifade
ettikleri eylerin mulk olduunu ifade etmektedir (Robert D. Baird; Category Formation and the
History of Religions, Second Edition, Mouton de Gruyter, Berlin & New York 1991, s. 74; Randall
Studstill; Eliade, Phenomenology and the Sacred, s. 182). Ayn ekilde Thomas Ryba da Eliaden
kullanl bir kutsal tanm yapmadn dnmektedir (Thomas Ryba; Manifestation, Willi Braun and
Russell T. McCutcheon (eds); Guide to the Study of Religion, Continuum, London 2000, s. 182). Hans H.
Penner ise Eliaden kutsal kavramn skntl bulmaktadr (Hans H. Penner; Structural Analysis as a
Method for the Study of Religion, Witold Tyloch (ed.); Current Progress in the Methodology of the
Science of Religions, s. 176). K. Rudolph, Eliaden kulland sembol kavram mulk bulmaktadr (K.
Rudolph; Mircea Eliade and the History of Religions, Religion, Vol. 19, No. 2 (April 1989), s. 112).
Douglas Allene gre Eliaden kulland arketip kavram mulk (Douglas Allen; Myth and Religion in
Mircea Eliade, s. 130, 162; Douglas Allen; Structure and Creativity in Religion, s. 145).
1438
rnein bkz. Mircea Eliade; The Sacred in the Secular World, David Rasmussen (ed.); Cultural
Hermeneutics I, s. 104; Mircea Eliade; Briser le toit de la maison, s. 274.
1437

325

belirledii anlamda kullandna iaret etmektedir.1439 Eliaden bir Goethe hayran


olduunu ve onu kendisine model olarak setii ahsiyetlerden biri olduu gz nnde
bulundurulursa sz konusu etkinin nedeni daha iyi anlalr.1440
Bitkilerin morfolojisini incelemesi sonucunda Goethe, btn bitkisel biimlerin asli

bitki dedii eyden tredii ve Urpflanzen da yapraktan ibaret olduu kanaatine


varmt. Eliade da belli bir dneme kadar Goethenin bu yaklamn rnek alarak
dinler tarihisinin de kendi alannda asli/kk bitkiyi yani insann kutsalla
karlatnda nelerin olup bittiini aratrmas gerektiini dnmtr.1441 Mistik k
tecrbesiyle ilgili analizleri sonucunda Eliaden bu fenomenin insan akn bir boyuta
tad eklinde bir yapya sahip olduu kanaatine ulam olduunu sylemitik. Bu
somut rnekten hareketle neden Eliaden kendi yaklamn Goetheninkine
benzettiini tartabiliriz. Nasl ki Goethe btn bitkisel biimlerin asli bitkiden
trediini dnyorsa, Eliade da btn mistik k tecrbelerinin insan akn bir
boyuta tad inancndan trediini dnmektedir. Mistik k fenomeninin yaps,
z budur. Tarihi sre ierisinde bu yapya farkl anlam ve deerler yklenerek farkl
dini gelenekler ierisinde yaamaya devam etmitir. Dinler tarihisinin en deerli yn
tarihi an ve dnemin kltr tarafndan iyice ekillendirilen bir olgu ierisindeki onun
meydana gelmesine imkn veren varolusal durumu aa rkarma ynnde gsterdii
gayretten kaynaklanmaktadr.1442 Bu alnt, Eliaden yap ve z kavramlaryla aslnda
bir dini fenomenin meydana gelmesine sebep olan varolusal durumu kastettii
aklk kazanmaktadr. Tekrar mistik k fenomenine dnerek konuyu somutlatralm.
Eliade, bu fenomenin genel yapsnn insann ierisinde bulunduu profan ortamdan
kopararak akn boyuta dhil olmasn salamak olduunu sylemektedir. Dolaysyla
Eliadea gre mistik k tecrbesindeki temel yap yani varolusal durum, insann
profanlktan kurtularak aknla ulama arzusunu yanstmaktadr. Bu konuyla ilgili bir
baka rnek olarak uu fenomenini gsterebiliriz. Anlamlarn anlalmasnn yaplarn
bilinmesine bal olduunu ifade eden Eliadea gre uu sembolizminin yaps ortaya
konulduktan sonra ilk anlam ortaya kmaktadr. Bu fenomeni incelemesi sonucunda
Eliaden vard sonu u: [] her kltr dzeyinde tarihi ve dini balamlarn nemli

1439

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 143.


Bkz. Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 11.
1441
Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 142.
1442
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 282.
1440

326

derecede farkllk gstermesine ramen uu sembolizmi her zaman beeri hlin


ortadan kaldrlmasn, aknl ve zgrl ifade etmektedir.1443

Buraya kadar

anlatlanlara dayanarak Eliaden yap kavramyla ilgili dncelerini zet bir ekilde
formle edecek olursak yle bir denklem kmaktadr karmza: yap (structure)= z
(essence)= asli anlam (original meaning)= varolusal durumun ifadesi.
1937 ylnda yazd Barabudur, templul simbolic balkl makalesinde Eliade,
kendisinin belirli bir kltrn morfolojik incelemesi yerine Gunon, Evola ve
Coomaraswamy gibi metafizik geleneklerin evrenselliini ve insanln ilk
medeniyetlerindeki sembolizmin birliini ispat etmeyi amalayan metodu takip
edeceini bildirdiini ifade etmitik. Grld zere nce morfolojik incelemeyi
benimsemeyen Eliade, Trait dhistoire des religions (1949) ve Le chamanisme et les
techniques archaques de lextase (1951) adl kitaplarnda kendisinin tarihi yaklam
bir kenara brakarak morfolojik analiz yaptn ve sonraki yllarda da din bilimi
almalarnda morfoloji kavramn terk ederek yerine fenomenoloji kavramn
kullanmas onun dier konularda olduu gibi metodoloji konusundaki dncelerinin de
zamanla olgunlatn gstermektedir.
1978 ylnda Rocquetin metodunuz nedir? sorusu zerine Eliade, ilk nce en iyi
kaynaklara gitmek, en iyi tercmelere ve en iyi yorumlara bavurmak gerektiini ifade
etmektedir. Arkaik ya da geleneksel dinleri incelerken takip edilmesi gereken ikinci
husus ise balangtan balamak yani kozmogonik mitle balamak gerekmektedir.1444
Eliaden metodolojisinin birinci ksm tarihi yaklama ya da baka bir deyimle
analiz safhasna tekabl etmektedir. Hakiki bilimsel almann analizden ibaret olduu
ynndeki hurafeden kurtulmak gerektiine dikkat eken Eliade, genellemeye ya da
baka bir ifadeyle senteze gidilmesi gerektii dncesindedir. Dinler tarihisini senteze
gtren yol ise hermentikten gemektedir.1445 Hatta Eliadea gre dinler tarihisi
hermentikten asla vazgememelidir.1446 Peki, byle olmazsa ne olur?
Dinler tarihileri aratrmalarn ada kltrn canl ak ierisine dhil etme cesaretini
gsteremezlerse genellemeleri ve sentezleri acemiler, amatrler ve gazeteciler
yapacaktr. Ya da Dinler Tarihi perspektifinden yaratc bir hermentik yerine
psikologlarn, sosyologlarn ya da eitli indirgemeci ideolojilerin savunucularnn dini
1443

Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 139.


Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 144.
1445
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 105-106.
1446
Mircea Eliade; Religion australiennes, s. 197
1444

327

gereklikler hakknda yaptklar cretkr yorumlarla karlamaya devam ederiz ve belki


daha bir iki kuak boyunca dini gereklikleri ocuk a travmalar, toplumsal rgtlenme,
snf atmas vs. eklinde izah eden kitaplar okuruz.1447

Kendi din bilimi almalarnda nemli bir yere sahip olan yaratc hermentik
anlaynn Dinler Tarihi disiplini ierisinde bir gn baat konuma geleceine kesin
gzle bakan Eliaden1448 bu konudaki dncelerini ayrtlaryla ele alalm.
2.3.3.2. Hermentik Yaklam
Romen asll edebiyat tarihisi ve eletirmeni Adrian Marino (19212005), Eliaden
konuyla ilgili

Schleiermacherin Hermeneutik

balkl

mehur

eserine atfta

bulunmad gibi Diltheyden de sz etmediini, Bultmanndan Das Problem der


Hermeneutik olarak deil de bir teolog olarak bahsettiini, Hans-Georg Gadameri zel
bir vurgu yapmadan zikrettiini belirttikten sonra Eliaden birtakm geleneksel ve temel
hermentik ilemleri sadece sezgi yoluyla kendiliinden kefettiini ve hermentik
dnceye metinlerle gerek bir temas sonucunda ulatn iddia etmektedir.1449
Mircea Eliaden Bkre niversitesinde Felsefe Fakltesinden mezun olduu ve birka
yl sonra ayn niversiteden Felsefe doktoru unvan ald, Hindistana giderek Kalkta
niversitesinde Hint Felsefesi okuduu, Romanyaya dndkten sonra Mantk ve
Metafizik Profesr olan Nae Ionesconun asistan olarak greve balayarak ilk ders
konusu olarak Hint Felsefesinde Ktlk Problemini setii hususlar gz nnde
bulundurulursa Marinonun bu ok temelsiz iddiasnn geersizlii kendiliinden ortaya
kar. Eliaden yazlarnda baz ahslar ve bunlarn eserlerini zikretmemesi onun
bunlar okumadn ya da bunlardan haberdar olmadn kesinlikle gstermez.
Eliaden Gelenekselcilerle ilikileri konusu ilenirken ayn konuya temas etmi ve
Eliaden zellikle kinci Dnya Savandan sonra yaymlanan eserlerinde Ren Gunon
veya Julius Evola gibi isimlere atfta bulunmaynn kastl olduunu ifade etmitik.
Dolaysyla Eliaden hermentik teorinin olumasna ve gelimesine katkda bulunan
dnrlere atfta bulunmamas da kastl bir tutum olmaldr diye dnyoruz. Bu
tutumun en nemli nedenlerinden birinin, Eliaden Dinler Tarihini zerk bir bilim dal
hline getirme abasndan kaynakland kansndayz. Bu zerklii elde edebilmesi iin
1447

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 120-121.


Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 18, 109-110; Mircea Eliade; Religion australiennes, s. 14.
1449
Adrian Marino; Mircea Eliades Hermeneutics, Norman Girardot & Mac Linscott Ricketts (eds.);
Imagination and Meaning: The Scholarly and Literary Worlds of Mircea Eliade, The Seabury Press, New
York 1982, s. 19.
1448

328

de bu disiplinin kendine has bir konusu, kendine has bir amac ve kendine has bir
metodu olmas gerekiyordu. Yukardaki analizlerde belirtildii zere konu ve ama
bakmndan Dinler Tarihi disiplinine rekabet edebilecek baka disiplinler de
bulunuyordu. rnein din konusunu ya da daha genel anlamda dini fenomenleri
inceleyen Sosyoloji, Etnoloji, Antropoloji, Psikoloji ve Felsefe gibi birok disiplin
bulunuyordu. Yine Eliaden ama olarak belirledii modern insann varolusal krizini
zmek adna Teozofi, Gelenekselcilik vb. gibi hareketler ortaya kmt. Dolaysyla
Eliadea gre Dinler Tarihini tamamen farkl klacak olan husus, metot noktasnda yer
almalyd. Eliade bu metoda yaratc hermentik adn vermitir. Ancak yukarda
ayrntlaryla sergilendii zere hermentik teorisinin uzun bir gemii vard ve son
hliyle de felsefi bir zemine oturmutu. Dolaysyla Eliade, hermentik kavramn
kullandnda Felsefeden alnm bir kavram Dinler Tarihi disiplinine enjekte ettii
izlenimi uyandrarak bu disiplini baka bir disipline baml klm olmaktan ve son
tahlilde de bu disiplinin zerkliinin yok olacandan endie duyuyordu. Bizce
Eliaden hermentik kavramnn bana yaratc sfatn getirmesi onu felsefi
balamdan koparmak istemesinin bir rndr.
Eliaden dncelerini neden aka ortaya koy(a)madn ve zellikle hermentik
konusunda neden ekimser kald konularn 15 Ekim 1959 tarihli notta aka dile
getirilmektedir.
Paul Ricurn Le Symbole donne penser (Sembol Dndryor) (Esprit, juilletaot, 1959) balkl makalesi ok heyecan verici. Ricur, dini sembollerden hareketle nasl
dnlebilecei meselesini sorguluyor. rneklerini benim Trait [adl eserim]den semi.
[Dini sembollerin] lk tefsirine ben de giritim. Felsefeci olduu iin Ricur, ben kendimin
Traitde kullanmaya cesaret edemediim bir hermentie bavuruyor. Akl yrtmelerimi
speklasyonlar zerine deil dokmanlara dayandrdm konusunda ilk nce bilginleri
yani oryantalistleri, sosyologlar ve filozoflar ikna etmem gerekiyordu. Daha sonra birka
makalede (sonuncusu Chicago University Press iin Wachn ansna Kitagawa ile birlikte
hazrladmz ciltte yaymlanacak) sembol hakkndaki dncelerimi systematize etmeye
altm. Ancak modern insann dini fenomene nfuz edebilmesi bakmndan hl kilit
konumda olan bu problem hakkndaki btn dncemi sylemeye vaktim olmad. Bu ayn
zamanda ada felsefenin problematiini yenileyebilecek bir yoldur.1450

Son yarm asrdaki filozoflarn sonuncusu ve belki de en yeteneklilerinden biri diye


nitelendirdii Ricur, Eliaden samimi dostuydu.1451 1970den itibaren Ricur
Chicago niversitesi lahiyat Fakltesinde ders vermeye balamt. Ricur ile Eliade
1450

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 298-299.


Paul Ricur; Critique and Conviction: Conversations with Franois Azouvi and Marc de Launay,
Columbia University Press, New York 1998, s. 32.

1451

329

ailecek sk sk gryorlard.1452 Dier taraftan Ricur ile Eliade, Felsefede ve Dinler


Tarihinde Hermentik konulu birleik seminerler dzenliyorlard.1453 Eliade, 5 ubat
1968 tarihli hatra notunda kendi hermentik abasn Ricurnkine benzetmektedir.
Corbinin bir metninde (Eyll 1966daki Cenevre Kongresindeki bildirisi) u alntlar
buluyorum: Kuran srf senin iin vahyedilmi gibi oku (Shreverdi). Kurann anlam
vahyedildii andaki olaylar ve kiilerle snrl olsayd oktandr yok olup giderdi (Bakir
man [Dorusu: mam], 8. yzyl). Sadece bu iki metin bizlerden bazlarnn (Corbin, ben,
Ricur ve daha kim bilir kimler?) denedii tarihi-dini hermentii dorulamak iin yeterli
olabilir. Hareket noktas: iyice belirlenmi tarihi bir anda gereklemi olsa da bir vahiy her
zaman tarih tesidir, evrenseldir ve kiisel yorumlara [interprtations] aktr. Aslnda
yorumlar terimi yeterince ak ve net deildir: sz konusu olan vahyi alan, yorumlayan
ve kavrayan kiinin dnme uramasdr.
ahsen ben daha da ileri gidiyorum: yeni yaplan incelemelerimin ounda szn ettiim
yaratc hermentik, Kuran tr bir vahiy ile deil de egzotik (Hindistan vs.) ya da
arkaik (iptidai) trden dini biimlerle karlatmzda bile benzer dnmleri
meydana getirmektedir.1454

Bu alntdan hem Eliaden yorum terimi yerine hermentik kavramn kastl olarak
kulland hem de onun yaratc hermentiinin amac ortaya kmaktadr. Daha da
nemlisi kendisi gibi tarihi-dini hermentik yaklam uygulayan Corbin ile Ricurn
Eliadedan hangi ynden ayrldklar netlik kazanmaktadr. Corbin ile Ricur
hermentiklerini slamn (Corbin) ve Hristiyanln (Ricur) yazl metinlerine
dayandrdklar hlde Eliade materyalini daha geni tutarak aratrma sahasna yazs
olmayan halklardaki dini fenomenleri de dhil etmektedir.
Eliaden

hermentik

projesini

ayrntlaryla

ortaya

koymak

asndan

onun

gncelerinde verdii son derece nemli bilgilere gz atmaya devam edelim. 7 Temmuz
1947 tarihli notta Eliade, Revue dHistoire des Religion dergisi iin yazd Le Dieu
lieur et le symbolisme des noeuds1455 (Balayc Tanr ve Dm Sembolizmi)
balkl makalenin aslnda gvenilir ve iyi bilinen dokmanlara dayanarak hermentik
metodunu sergilemek iin bir bahane olduunu belirtmektedir.1456 Eliaden
1452

Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 220, 231, 238, 361, 377. 1976 ylnn Eyll aynda Paul
Ricur, ei Simone, Mircea Eliade ve ei Christinel hep birlikte Msra tatile gidiyorlar (Bkz. Mircea
Eliade; Fragments dun journal II, s. 284-301). 1978in Aralk aynda ise hep beraber Guatemalaya
gidiyorlar (Bkz. Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 401).
1453
Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 152; Paul Ricur; Mircea Eliade Constantin Tacou
(dir.); Mircea Eliade, s. 272.
1454
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 547-548.
1455
Mircea Eliade; Le Dieu lieur et le symbolisme des noeuds, Revue de l'histoire des religions, 134
(1947-1948), s. 5-36. Bu yaz daha sonra Images et symboles adl kitabn nc blm olarak 1952
ylnda yeniden yaymlanmtr (s. 120-163). Trke eviri iindeki yeri: Mircea Eliade; mgeler ve
Simgeler, s. 95-141.
1456
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 67.

330

hermentik metodunu ortaya koyma bakmndan bu makaleyi zmlemek yararl


olacaktr. Eliaden ad geen bu yazs dokuz alt balktan olumaktadr: Le Souverain
Terrible (Korkun Hkmdar);

Le symbolisme de Varuna (Varuna Sembolizmi);

Dieux lieurs dans l'Inde ancienne (Kadim Hindistanda Balayc Tanrlar);


Thraces, Germains, Caucasien (Traklar, Germenler ve Kafkasyallar); ran; Parallles
ethnographiques (Etnografik Paralellikler); Magie des nuds (Dm Bys); Magie
et religion (By ve din); Symbolisme des situations-limites (U-Durumlar
Sembolizmi); Symbolisme et Histoire (Sembolizm Ve Tarih). Georges Dumzilin
almalarna dayanarak Eliade, sava silahlaryla mcadele eden dier tanrlarn aksine
Varunann silahnn dm ve ba olduunu ve bunlarn da bysel nitelikte olduunu
belirterek yazsna balamaktadr. Daha sonra Eliade, amacnn Dumzilinkinden
tamamen farkl olduunu, balayc tanr ve balama yoluyla by motiflerini daha
geni bir karlatrma dzlemi zerinde srdrerek bunlarn anlamlarn aa
kartmay ve ayn zamanda bunlarn Hint-Avrupa sihirsel hkmdarlnn dndaki
dier dini motifler iindeki ilevlerini belirlemek olduunu ifade etmekte ve makalenin
ele ald problemin iki adan ele alnacan bildirerek asl konuya girmektedir: 1)
Balayc hkmdar kavram hangi anlamda Hint-Avrupa dini sistemine zgdr? 2)
Balama motifini merkez alan tm mit, rit ve hurafelerin bysel-dini ierii nedir?
Makalenin problematiini bu ekilde belirledikten sonra Eliade, tekrar Varuna motifine
dnerek hem Hinduizmin kutsal metinleri Vedalara hem etimolojik verilere ve hem de
bu tanrnn elinde bir iple temsil edildii ynndeki ikonografik bilgilere dayanarak
onun insanlar uzaktan balama ve tekrar zme eklinde bysel bir gce sahip
olduuna vurgu yapmaktadr. Daha sonra Varunann her eyi bilme ve kadir-i mutlak
niteliklerine sahip olmasyla gk tanrlara zg zellikleri tadna dikkat
ekilmektedir. Etimolojik ve ritellere ilikin verilere dayanlarak Traklarn,
Germenlerin ve Kafkasyallarn tanrlarnn da balama motifiyle ilikili olduu ve bu
balama sembolizminin inanan kiinin kendisini efendisinin huzurunda gren bir kle
gibi tasavvur ettiinin bir ifadesi olduu sonucuna varlmaktadr. Dier taraftan
balama motifiyle ilikili grlen ip sembol de lm fenomeniyle balantl
bulunmaktadr. rnein Germenlerdeki lm tanralar lleri iple ekmektedir.
randa lecek kiiyi eytan Astovidhotush iple balamaktadr. ehnmenin baz
blmlerinde Ahriman elinde ip tutar vaziyette betimlenmektedir. lm fenomeniyle
balama motifinin sadece ad geen kltrlerle snrl kalmadn ve de evrensel bir

331

olgu olduunu gstermek amacyla Eliade etnografik verilere dayanarak bu olgunun


Avustralyann yerli halklarndan Arandalarda, Danger adalarnda, Hervey adalarnda,
San Cristobalda, Salomon adalarnda da mahede edildiini ortaya koyduktan sonra
Sami dinlerine dnerek her tr bysel ban tanrlara has bir olgu olduunu
belirtmektedir. Dm Bys balkl alt blmde Eliade, by pratiklerinde
balarn ve dmlerin ilevlerini analiz etmektedir. Eliadea gre dm ve balarla
by yapma pratii iki kategoriye ayrlmaktadr:
1) nsan trnden hasmlara kar (savata, byclkte) kullanlan sihirsel balar ve
bunun tersi olan balarn kopartlmas ilemi. Buna rnek olarak hasmlara kar
evrilen sihirli alar, prens tarafndan dman ordularnn yolu zerine atlan ipler, bir
dmann evinin yaknnda gmlen ip veya batmas iin kaynn iine saklanan ip ve
her tr belay getiren dmler saylabilir. Doum, evlilik ve lm gibi anlarda
insanlarn zerlerinde hibir dm tamamalar gerektii inanc da bu tasavvurla
ilgilidir.
2) Vahi hayvanlara, hastalklara, bylere, eytanlara ve lme kar faydal dm ve
balar. Dmler ve balarla tedavi, eytanlara kar savunma, hayati gc koruma
ilevi atfeden tm uygulamalar bu kategori ierisinde yer almaktadr. Bu tr pratiklere
rnek olarak vcudun hasta blmn iyiletirmek zere balanmas, hastalklardan ve
zellikle doum esnasnda eytanlardan dmler ve ipler veya iplikler yardmyla
korunmak, nazarlk niyetine dmler tamak, evlilik treni srasnda, gen evlileri korumak zere dm ve ipliklerin kullanlmas vs. gsterilebilir.
Bu noktada Eliade, balarn ve dmlerin bysel-dini kullanmlarnn ift ynl
olduuna dikkat ekmektedir. rnein bir taraftan dmler hastala yol aarken dier
taraftan da hastal defetmekte veya hastay iyiletirmektedir. Alar ve dmler ise bir
taraftan bylerken ayn zamanda byye kar korumaktadr. Alar ve dmler
dourmay hem engellemekte hem de onu kolaylatrmaktadr, yeni doan bebekleri
korumakta ve dier taraftan da onlar hasta etmektedir, lm getirmekte hem de dier
taraftan lm uzaklatrmaktadr. Sonu olarak, Eliade, btn bu pratiklerdeki temel
hususun herhangi bir balama eyleminin iinde bulunan gce verilen yn/istikamet
olduunu dnmektedir. ster faydal ve zararl, ister savunma ve saldr
anlamnda olsun bu ynlendirme pozitif veya negatif olabilir.

332

Ba ve dm motiflerinin nce dindeki ilevini daha sonra da bysel pratiklerdeki


yerini belirledikten sonra Eliade, By ve Din balkl alt blmde Btn bu inanlar
ve btn bu ayinler bizi hi kukusuz, bysel zihniyet alanna gtrmektedir. Fakat bu
popler uygulamalarn by ile ilgili olmalar acaba genel balama sembolizmini srf
bysel zihniyetin bir icad olarak deerlendirmeye hakkmz var mdr?1457 sorusunu
sormakta ve akabinde Sanmyorum cevabn vererek bu konuda bir senteze ulamaya
almaktadr. Buraya kadar konuyu yazl kaynaklara, etimolojik ve etnografik verilere
dayanarak karlatrmal tarzda inceleyerek Dinler Tarihi perspektifinden deerlendiren
Eliaden hermentik metodu bu noktadan sonra balamaktadr. Eliade, ister bysel
ister dini olsun ip, ba, a ve balamayla ilgili tm tasavvurlarn aslnda insann
dnyadaki durumunu tm karmakl iinde ifade ettii ynnde genel bir prensibe
ulamaktadr. Eliadea gre;
[] hangi perspektiften incelenirse incelensin, insann dnyadaki durumu her zaman
balanma, zincirlenme, ballk vs. fikirlerini ieren kilit kavramlarla ifade edilmektedir.
Bysel planda insan eytanlarn ve byclerin balarna kar kendini korumak iin
dm-muskalar kullanmakta, dini planda kendini Tanr tarafndan balanm, onun
ana yakalanm hissetmekte; ama lm de somut (ceset iple balamaktadr) veya
mecazi olarak (eytanlar lnn ruhunu balamaktadrlar) balamaktadr. Dahas, hayatn
bizzat kendisi bir dokudur (bazen kozmik boyutlarda sihirsel bir doku, maya) veya
lmllerin her birinin hayatn tutan bir ipliktir. Bu eitli perspektiflerin baz ortak
noktalar bulunmaktadr: her yerde insann nihai amac balardan kurtulmaktr.1458

Bysel ve dini balamlarda ip, ba, a ve balanmaya ilikin sembolizm ve


tasavvurlardaki ortak yapy ortaya koyduktan sonra Eliade bir adm ileri giderek bu
yapy felsefi antropolojin perspektiften ele alarak varolusal dzeyde deerlendirmeye
tabi tutmaktadr.
Bala(n)ma kompleksinin -kozmolojik, bysel, dini, inisyatik, metafizik, soteriolojik
planlarda gzlemlediimiz- bu okdeerli oluu [multivalence] muhtemelen insann bu
kompleks iinde, kendisinin dnyadaki durumunun bir tr arketipini buluyor olmasndan
1459
kaynaklanmaktadr.

Sonuta Eliade, bala(n)ma fenomeninin insann dnyadaki durumundan


kaynaklanan bir arketip olduu hkmne vararak makalesini sonlandrmaktadr.
Bu yazsnda Eliade, ele ald fenomenleri tarihi tasnife deil morfolojik tasnife tabi
tutmaktadr. Daha nce belirtildii zere dini fenomenlerin tarihi sre ierisinde

1457

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 148.


Mircea Eliade; Images et symboles, s. 154.
1459
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 155.
1458

333

basitten karmaa doru evrilerek ekil aldn savunan evrimci anlaya kar olan
Eliade, fenomenleri morfolojik yolla yani biimsel ynden deerlendirerek tasnif
etmektedir. Bu yzden bala(n)ma olgusu ilenirken bu fenomenle ilgili veriler, farkl
tarihi dnemlere ve farkl kltrel evrelere ait olduklar gzetilmeksizin ele alnarak
karlatrlmtr. Bu bakmdan Eliaden aratrmasnn artzamanl (diakronik) deil
ezamanl (senkronik) olduu aka grlmektedir. Eliade, bir fenomeni alp tarih
boyunca geliim safhalarn incelememekte, bir fenomenin eitli tarihi ve kltrel
katmanlardaki varyantlarn karlatrarak ortak yapy bulmaya almaktadr. Farkl
kltrlere ve farkl zaman dilimlerine ait dokmanlar karlatrmasnn nedeni bu dini
olgularn bir sisteme dhil olmalardr.1460 svireli dilbilimci Ferdinand de Saussuren
(18571913) dil teorisi ile Eliaden metodolojisi arasnda benzerlik gren David
Rasmussen, Eliaden hermentiinin yapsal nitelikli olduunu savunmaktadr. Cours
de linguistique gnrale adl eserinde Saussure, dilbilimi incelenmesinin iki trnden
bahsetmektedir: diakronik dilbilim, bir dil ierisindeki dnm ve tarihi geliime
younlarken senkronik dilbilim, dili genel bir ilikiler sistemi olarak ele almaktadr.
Rasmussene gre Eliade yapsal yani senkronik modeli tercih etmitir.1461
Rasmussenin bu grn Eliaden gncesinde yer alan 13 Haziran 1978 tarihli not
dorulamaktadr. Bu notta Eliade, din morfolojisi ile dinler tarihi arasndaki farkn de
Saussuren senkronik bir yapya sahip olan dil (langue) ile diakronik nitelikli olan sz
(parole) arasndaki ayrma benzediini ifade etmektedir.1462 Bu aamada Eliaden
kutsal-profan diyalektiine ilikin teorisi tam olarak olumad iin o bu konuyu kutsal
ve profan kategorilerine bavurmadan zmlemeye almaktadr.
Eliade, hermentik kavramn ak bir ekilde tanmlamaktadr; daha dorusu ok ge
bir dnemde tanmlamaktadr. 1977 ylnda yetmi yandayken Claude-Henri Rocquet
ile yapt syleide Eliade, hermnetii zaman ierisinde herhangi bir dncenin ya
da dini fenomenin anlamnn veya anlamlarnn aratrlmas eklinde tanmlamakta ve
bunu neden yaratc biiminde nitelendirdiini izah etmektedir. Eliade, hermentiin
nedenden dolay yaratc olduu dncesindedir:

1460

Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 128.


David Rasmussen; Mircea Eliade: Structural Hermeneutics and Philosophy, Philosophy Today,
Vol. 12, No. 2 (Summer 1968), s. 143.
1462
Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 375.
1461

334

1) Dini bir fenomen ierisindeki metafizik deeri ortaya koyabilmek iin sarfedilen aba
aratrmacnn bilincini ve hayatn zenginletirmektedir.
2) Hermentiin yaratc vasf gndelik tecrbe dzeyinde aikr olmayan baz deerleri
aa vurmasndan da kaynaklanmaktadr.
3) Hermentiin yaratc olma zelliinin bir dier kayna ise okuyucu zerinde
meydana getirdii etkidir. rnein kozmik aa sembolizmini anlayan okuyucu yaam
asndan nemli bir keif yapmaktadr. Artk o, bir aaca bakt zaman kozmik ritmin
gizeminin ifadesini grebilecektir.1463
Dinler Tarihinin dier beeri bilimler arasndaki ayrcalkl yerinin bu disiplinin ele
ald konudan ve setii amatan kaynakland hususu zerinde uzunca durmutuk.
Her bilimsel disiplin gibi konusu ve amac yannda bu disiplinin bir de metodu
olacaktr. Eliadea gre Dinler Tarihinin metodunun yaratc hermentik olduunu ifade
etmitik. Eliade, Dinler Tarihinin hem konusu hem de amac itibariyle dini fenomenleri
inceleme konusu yapan dier disiplinlerden stn olduunu savunmaktadr. Amaca
ulamak son tahlilde kullanlan metoda bal olduu iin kullanlan metodun isabetli
olmas arttr. Eliade, yaratc hermentii Dinler Tarihini amacna ulatracak tek metot
olarak dnmektedir.
Hermentik srecin temel hareket noktas, inceleme konusu yaplan dini fenomenlerin
ierisinde akla kavuturulmay ve anlalr hle gelmeyi bekleyen bir dizi mesajn
bulunduu varsaymdr.1464 Dinler tarihisinin eli altnda bulunan malzemeler,
zmlenmeyi ve anlalmay bekleyen birtakm mesajlar tamaktadr. Bu mesajlar
sadece gemiten bahsetmeyip modern insan iin byk nem tayan varolusal
durumlar aa karmaktadr.1465 Eliadea gre bakalarnn gr(e)medii anlamlar
ve maksatlar ancak dinler tarihisi aa karabilir.1466 nk inceledii dokmanlar
anlayabilecek ve bunlarn semantik karmakln deerlendirebilecek tek kii dinler
tarihisidir.1467 Dolaysyla inceledii dokmanlarda bulunan mesajlar bakalarna
aktarabilmesi iin ncelikle dinler tarihisinin kendisi bunlar anlamaldr.1468 Dinler
tarihisi iledii materyalleri anlayarak bunlarda saklann mesajlar, manevi mesajlara
1463

Mircea Eliade; L'preuve du labyrinthe, s. 147-149.


Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 11.
1465
Mircea Eliade; Foreword, Douglas Allen; Structure and Creativity in Religion, s. viii.
1466
Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 11, 12, 59.
1467
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 110.
1468
Bkz. Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 19
1464

335

dntrd lde ada kltr ierisindeki roln tamamlam olacaktr.1469


Eliaden yukardaki hermentik tanmnda hermentiin yaratc vasfnn gndelik
tecrbe dzeyinde aikr olmayan baz deerleri aa vurmas hususunun ikinci sradan
ziyade ilk sraya yerletirilmesi gerekir. Eliade, hermentik sreci bilimsel ya da teknik
bir kefe benzetmektedir. Keiften nce de kefedilen gereklik mevcuttu; fakat ya
kimse onu grmyordu ya anlamyordu ya da onu kullanmasn bilmiyordu.1470
Mesajlarn kefi ncelikle aratrmac zerinde bir etki meydana getirmekte ve onu
deiime uratmaktadr.1471 Dinler Tarihisinin dini fenomenlerde saklanan varolusal
anlamlar karlatrma ve yorum araclyla ortaya karaca eklinde ok genel
ifadeler kullanan Eliade,1472 birka ipucu haricinde konuyla ilgili daha aydnlatc bilgi
vermemektedir. Eliadea gre dinler tarihisi, mitleri ve ritleri anlamaya alrken
okunmay bekleyen bir kitabe ya da incelenecek bir kurum karndaym gibi
davranamaz. O, dnyay ierden anlayabilmek iin dinler tarihisi onu yaamaldr.1473
Hermentik abayla dinler tarihisi birok varolusal durumu yeniden yaamak ve
sistematik ncesi ok sayda ontolojiyi ortaya karmak zorundadr.1474 Eliaden bu
gr, kltrel ve tarihi bakmndan uzak olan insanlar anlamann yolunun onlarn
yaadklar tecrbeleri yeniden yaamakla (Nacherleben) mmkn olacan iler srn
Diltheyin hermentik anlayn andrmaktadr. Olsonun belirttii gibi bu durumda
hermentik sre bakalarnn hlini anlayabilmek iin kiinin kendisini o duruma
sokmasn gerektirmektedir.1475 Ancak 1927 ylnda yazd bir yazda Eliade, mistik
tecrbeden tamamen yoksun olanlarn dini anlayamayacan savunarak isteyen
herkesin yabanc manevi dnyalarn iine girmesinin mmkn olmadn ima
etmektedir. 1936da kaleme ald baka bir yazda ise Eliade, dini ya da metafizik bir
fenomeni deerlendirebilmek iin dini ya da metafizik dzlemlerin varlna inanlmas
gerektiini ifade etmektedir.1476 Dini duygu hissetmeyen okuyucunun kitabn
okumamasn salk veren Rudolf Ottonun etkisi henz yirmi yanda olan Eliaden

1469

Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 70.


Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 108.
1471
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 11.
1472
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 398.
1473
Mircea Eliade; L'preuve du labyrinthe, s. 139.
1474
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 30.
1475
Carl Olson; The Fore-Structure of Eliade's Hermeneutics, Philosophy Today; Vol. 32, No. 1
(Spring 1988), s. 47.
1476
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 866.
1470

336

zerinde aka grlmektedir.1477 Eliaden aratrmacdan bekledii ey, onun


inceledii konunun gerekliine inanmasdr.1478 Eliade, nce manevi tecrbeleri
anlayabilmesi iin aratrmacnn inanan bir kii olmasn zorunlu grrken daha sonra
bu kriteri esneterek aratrmacdan sadece inceledii konu karsnda sempatik bir
yaklam sergilemesini gerekli grmtr. Ancak Eliade, inanan kii olsa bile
aratrmacnn kendi kltrne yabanc bir tecrbeyi nasl yeniden yaayaca
hususunda ayrntl bilgi vermemektedir. Eliaden yazlarna baktmzda farkl dini
tecrbeleri anlamak asndan sezginin ve muhayyilenin nemli bir rol oynad ortaya
kmaktadr. Eliaden kavramsal dnceyi (la pense discursive) insann akli ynyle
ilikilendirirken sembolik dnceyi (la pense symbolique) insann muhayyile
(limagination) diye adlandrlan esas ve daimi yn ile ilgili grdn ve gereklik
tarzlarn anlalr ve tutarl bir biimde ortaya kard iin muhayyileyi bir bilgi arac
kabul ettiini Semboln Mant balkl blmde belirtmitik. Eliade kendi
hermentik abasn slami dini metinlerin batni, gizli anlamn zebilen hermentii
gelitiren1479 Henri Corbininkine benzettiini de az nce ifade ettik. Adriana Bergere
gre muhayyile kavramn bir fantezi olarak ele alan Romantik dnem dnrlerinin
aksine Corbin ile Eliade, bunu baka dnyalarla karlamann gerekletii alan olarak
deerlendirmilerdir. Bergere gre bu iki dnrn metotlarndaki benzerlik bu ortak
noktadan meydana gelmektedir.1480 Bergerin analizlerine dayanarak Corbinin
hermentik yaklamnn aydnlatlmas Eliaden hermentik yaklam daha iyi
anlalmasn salayacaktr. Heideggeri Franszcaya ilk eviren ve ran slam
felsefesini Fransada ilk tantan kii olan Henry Corbin, hermentn iini felsefecinin
iine benzetmektedir. Corbine gre bir fenomenin z, yalnzca sbjektif bir bak
asyla kavranabilir. Yani bu fenomenin zn kavrayabilmek iin onunla ilk kez
karlaan kiinin bak asyla bakmak gerekmektedir. Dolaysyla anlama ulaabilmek
iin yorumcu, muhayyilesi araclyla inceledii nesnenin durumunu, mekn ve
zamann yaamaldr.1481 Shreverdinin Kuran sana vahyedilmi gibi oku szn
Corbin gibi Eliade da bir hermentik ilke olarak kabul etmektedir. almamzn en

1477

Bkz. Rudolf Otto; Le sacr, s. 22.


Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 868.
1479
Mircea Eliade; Henry Corbin, History of Religions, Vol. 18, No. 4 (May 1979), s. 295.
1480
Adriana Berger; Cultural Hermeneutics: The Concept of Imagination in the Phenomenological
Approaches of Henry Corbin and Mircea Eliade, The Journal of Religion, Vol. 66, No. 2. (April1986), s.
141.
1481
Adriana Berger; Cultural Hermeneutics, s. 144-145.
1478

337

banda Kitagawann

verdii akvaryumdaki

balk

rneine

tekrar dnelim.

Aratrmacnn konuyu objektif/nesnel olarak incelemesi baln zihinsel dnyasnn


dndaki unsurlar hakknda bilgi salayacaktr ama baln dnyay nasl grd
konusunda herhangi bir yardmda bulunmayacaktr. Corbinin aratrmacdan sbjektif
bak asyla konuya yaklamasn beklemesi, onun kendi grlerini ya da
nyarglarn ve deer yarglarn kullanmas anlamna gelmemektedir. Tam aksine
buradaki sbjektiflikten kast, aratrmacnn inceledii konuyu incelenen nesne/obje
gzyle grmesi yani bir bakma o kii yani sje/zne hline gelmesi anlamna
gelmektedir. Fen bilimlerinin metodolojik ilkelerinden biri olan objektiflik kriterini
beeri bilimlere uygulamasna Eliaden kar kmas ve hatta bunu sama bulmas da
bu dnceye dayanmaktadr. Ancak tm mesele bir kiinin baka bir kiinin zihin
dnyasna nasl nfuz edecei, kendisini onun perspektifine yerletirerek dnyay nasl
onun gzyle grecei ile ilgilidir.
Her eyden nce Eliade, homo religiosusun dini tecrbelerinin sezgiye dayandn yani
dindar insann kutsal akl yoluyla deil sezgileriyle algladn dnmektedir.
Eliaden u ifadeleri bu durumu net bir biimde ortaya koymaktadr: sezgi yoluyla
hissedilen mutlak bir gereklik,1482 gkyznn aknln sezilmesi,1483 tek mutlak
gereklik olarak Tanrnn gcnn sezilmesi,1484 ritmik deiimin ve verimliliin
normu olarak ayn sezilmesi,1485 topraan dini bir biim olarak ilk kez
sezilmesi,1486 Kozmosun aa olarak sezilmesi,1487 kutsalln, hayatn ve lmn
bir merkezde yer aldna ilikin sezgi,1488 kozmik ritmin ve yenilenmenin
sezilmesi,1489 gerekliin btnyle sezilmesi,1490 kozmik bir btnln
sezgisi,1491 canl ve cinsiyetli bir Kozmos sezgisi,1492 insan-ev-kozmos arasndaki
benzeimin sezilmesi,1493 kozmik birliin ilk sezilmeleri,1494 balangtaki Kozmos

1482

Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 55.


Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 72.
1484
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 89.
1485
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 139.
1486
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 210.
1487
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 236.
1488
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 246.
1489
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 303.
1490
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s.74.
1491
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 77.
1492
Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 107.
1493
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 205.
1494
Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, s. 13.
1483

338

sezgisi,1495

insanln

temel

sezgileri.1496

rnein

homo

religiosus,

ayn

erdemlerini rasyonel analiz yoluyla deil sezgi ile kefetmektedir.1497 Eliade dini
tecrbeyi yaayan kii ile aratrmac arasndaki paradigma farkna u ekilde dikkat
ekmektedir: Bir btn olarak sezgisel yolla alglanan bir eyi biz niin sebep sonu
ilikisi ile aklyoruz.1498 Eliadea gre dini semboller ve dini tecrbeler, akldan
ziyade sezgi yolu ile algland iin bunlar anlamak da ayn yolla mmkn olmaktadr.
Bu konuyla ilgili olarak Eliaden genlik yllarnda yazd bir yaz ok nemli bir
aklama getirmektedir: Dnmekle anlama elde edilemez. Zira dnce kendi iine
kapanmaktadr. Dnce, kendi i dnyasna dalmtr ve statiktir. Anlam, dnce ile
kavranlmaz ve bize bizim iimizde ya da bizim dmzda bulunan biri tarafndan
verilir.1499 Marinonun belirttii gibi Eliade, bylece anlamann dnceden ziyade
sezgi ve ifa/vahiy (rvlation) yoluyla elde edilecei grndedir. Lle dEuthanasius
adl eserinde Eliade, bu dncesini biraz daha amaktadr: Her byk yaratc daha
nce haberdar olmad sembolleri yeniden kefetmektedir. Bu temel semboller
kukusuz ifa/vahy edilmektedir. Bunlar rasyonel dzlemin tesinde bulunan ve
bilinalt diye adlndarabileceimiz bir alandan gelmektedir.1500 Konuyla ilgili dier
bir husus ise daha nce belirttiimiz arketipik sezgiler ile ilgilidir. Eliade, modern
insann bile arketipik sezgilerinden kurtalamayacan dnmektedir.1501 Bu sezgisel
arketipler, insann balangtaki birliin yok olduunu, kutsal alanla arasna bir
ayrln girdiini fark etmesini ifade etmektedir. nsann bu durumunun (la condition
humaine) farkna varmasn Eliade, insann Kozmosdaki konumunun bilincine
varmas

eklinde

ifade

etmektedir.

Yukardaki

analizler

gz

nnde

bulundurulduunda Eliaden dini fenomenleri anlama srecini sezgiye balad aka


grlmektedir. Eliade, aratrmacdan bakalarnn dini tecrbesini anlamasn isterken
aslnda o aratrmacnn o tecrbeyi yaayan kiilerin o tecrbeleri yaamalarn
salayan sezgiye ulamasn beklemektedir. Bu konuda da Eliade sistematik bilgi
vermemektedir. Ancak Eliaden byle bir eyin mmkn olduuna inand kesindir.
Daha da nemlisi Eliade kendisinin bunu baard kanaatindedir. Bunu nasl baard
1495

Mircea Eliade; Une nouvelle philosophie de la lune, s. 14.


Mircea Eliade; Cosmologie et alchimie babylonienne, s. 21-22.
1497
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 141.
1498
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 141.
1499
Mircea Eliade; La bibliothque du maharadjah suivi de Soliloques, s. 180.
1500
Mircea Eliade; Lle dEuthanasius, s. 18-19.
1501
Mircea Eliade; Commentaires sur la lgende du matre Manole, s. 244; Mircea Eliade; Trait
dhistoire des religions, s. 363.
1496

339

konusu ise mphemdir. Eliadea gre bir stadn yapt i, o ii nasl yaptndan ok
daha nemlidir.1502 Bir sonraki aamada ise bu mesajlarn okuyucuya aktarlmasyla o
da dnme urayabilmektedir.
Sonuta yaratc hermentik, insan deitirmektedir. Yaratc hermentik, bir
bilgilendirmeden ziyade varoluun niteliini deitirebilecek manevi bir tekniktir. Bu
durum zellikle tarihi-dini hermentik iin geerlidir. yi bir Dinler Tarihi kitab okuyucu
zerinde bir uyan etkisi meydana getirmelidir1503

Eliadea gre yaratc hermentik sayesinde Dinler Tarihi insan deitirebilecek bir
nitelie sahip olduu iin hem bir pedagoji hem de yeni kltrel deerlerin meydana
gelmesi iin bir kaynaktr.1504 Eliadea gre balangta her kltrel yaratm (alet,
kurum, sanat, ideoloji vs.) dini bir ifadeydi ya da dini bir gereke veya kkene
sahipti.1505 Dolaysyla tm bunlar, kutsal bir boyuta sahipti. Seklerleme sreci
sonucunda kltrel yaratmlardaki kutsal boyut tasfiye edilmitir. Hermentiin ikinci
yn bu beeri fenomenlerdeki kutsal boyutu yeniden ortaya koymaktr. Eliaden
tasarlad yaratc hermentik srecin bu ikinci ynne rnek olarak svireli sanat ve
kltr tarihisi Jakob Burckhardtn (18181897) 1860 ylnda yazd Die Kultur der
Renaissance in Italien adl kitab gsterilebilir. Eliadea gre bu eser, talyan
Rnesansnn Burkchardttan nce grnmeyen bir boyutunu ortaya koymak suretiyle
Bat kltrne yeni bir deer kazandrmtr.1506 Bunun gibi Eliade da dinler
tarihisinden nceki kuaklarn sahip olduu eskimi deerlerin yerini alacak yeni bir
dnya grnn meydana gelmesini salayacak eserler retmesini beklemektedir.1507
Yaratc hermentiin birinci yn, kaybolan, unutulan ya da bilinmeyen anlamlar gn
yzne kararak insann bilgisini ilerletmektir.1508 nsann deiim ve dnm de bu
bilgi edinme srecine baldr. Eliaden Dinler Tarihine ama olarak tayin ettii yeni
bir hmanizm dncesinin epistemolojik bir temele dayandn sylemitik. Dier
taraftan metodun da amaca uygun olmas gerektiini belirtmitik. Dolaysyla
epistemolojik bir nedene dayanan bir problemin zm de epistemolojik bir etkiye
sahip metotla gerekleebilicektir. nsan dnme uratacak olan bilgiyi yaratc

1502

Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 214.


Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 109.
1504
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 115.
1505
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 117.
1506
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 108.
1507
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 245; Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 110.
1508
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 111.
1503

340

hermentik salayacaktr. Peki, ama insann deiim ve dnme uramasndan kast


nedir? Bu sre nasl gereklemektedir? nsan dnme uratacak olan bilginin
mahiyeti tam olarak nedir? En nemli husus da bu deiime kim/ler urayacaktr?
ncelikle unu belirtelim ki, insann dnmesini Eliade, zihinsel dzlemde
dnmektedir. Yaratc hermentik sre ierisinde fiziki olarak insan deimemekte,
fiziki olarak dnya da deimemektedir. Deien ey, insann ierisinde bulunduu
dnyaya bak as ve onu alglama biimidir. Dier taraftan insann kendi varoluuna
bak kendi hayatna verdii anlam da bu sre ierisinde deimektedir. nsann
dnyaya ve hayata farkl ekilde bakmas bir deiimin ifadesidir. Fakat bu deiimin
sadece zihinsel dzlemde gerekletiine bir kez daha dikkat ekelim.
Genlik yllarnda Sartondan etkilenerek yeni Hmanizmin bilim tarihinin ve zellikle
de tp tarihinin ortaya koyduu bilgilere dayanacan dnen Eliaden fikir
deitirerek deiimi salayacak olan bilginin de sradan bir bilgi olmayp kutsal ya da
daha geni anlamda metafizik bir bilgi olmas gerektii kanaatine sonradan vard
anlalmaktadr. Eliaden yeni Hmanizmin modern Bat insann bilinmeyen ya da
aina olunmayan anlam dnyalaryla karlamas sonucunda meydana gelecei
eklindeki dncesine daha nce iaret etmitik.1509 Eliade, bu anlam dnyalarnn
varoluu anlamszlaan modern insann problemine bir zm sunacana inanmaktadr.
[] medeniyetimizin ve iinde bulunduumuz tarihi ann dna yerleerek bunlar dier
kltrlerin ve dier dinlerin perspektifinden yarglamak istiyoruz. [] Sz konusu olan
Avrupa dnda yer alan bir medeniyete mensup akll ve sempatik bir gzlemcinin bize
nasl bakaca ve bizi nasl yarglayaca gibi kendimize bakmaktr. Daha da ak olarak
baka bir medeniyete itirak eden bir gzlemcinin bizi kendi deerleri leinde
yarglamasn kastediyoruz.1510

Eliaden daha nce zerinde ayrntlaryla durduumuz Dinler Tarihi problematiini


zmlerken modern insann dnyay ve bilincini kutsallktan arndrdn ve bunun
sonucunda da anlamsz hle gelen doa ve varolu karsnda bunalma girdiini ifade
etmitik. Dolaysyla Eliaden dnme uramasn bekledii kitle Batdaki modern
insandr. Kutsal/metafizik bilgiye ihtiyac olan bu profan insandr. nsann bir homo
religiosus olmas nedeniyle tamamen profanlamadn ve kutsaln bilinaltna
indirgenerek var olmaya devam ettiini savunan Eliade, hermentik araclyla

1509
1510

Bkz. Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 14-15.


Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 61

341

bilinaltna den kutsallk duygusunu bilin seviyesine karmay hedeflemektedir.


Eliaden bu dncelerinin gzler nnde canlanmas iin konuyu ematik olarak u
ekilde zetleyebiliriz:

ekil 2.1. Yaratc Hermentik Sonucunda Dnme Urayan Bilin


Bu genel bilgileri verdikten sonra insann nasl dnme urayaca ve bu sre
ierisinde hermentiin nasl bir rol oynad konularn biraz daha aalm. Bilindii
zere dilin temel ilevlerinden bir tanesi, konuan kiinin karsndaki muhatabna bir
anlam iletmesidir. Eer iletilen bu anlam muhatap iin bir eyler ifade ediyorsa bu
durumda bir mesajdan bahsedilir. Eer iletilen ya da iletilmeye allan anlam kar
taraf anla(ya)myorsa o hlde bir ifreden sz edilir. Bu durumda ortada bir mesaj var
ama muhatap bunun anlamn alglayamamaktadr. Dolaysyla ifre, kapal bir
mesajdr. Daha nce belirtildii zere Eliade, baka bir dnyaya ait varlklarn ve
glerin izlerini tad iin bu dnyann ak olma niteliine sahip olduu
kanaatindedir. Dier bir deyile Kozmos kendini aan baka bir dzeyle yukardan
iletiim hlindedir. Bu akl idrak etmek evrendeki sembollerin okunabilmesine ya da
Eliaden tabiriyle bunlarn deifre edilebilmesine baldr. Yaplar, biimleri ve
mevsimleri araclyla bu Kozmos mesajlar sunmakta, yani konumaktadr. nsan bu

342

mesajlar dinlemekte ya da okumakta ve bunun sonucunda da Kozmos karsnda


tutarl bir anlamlar sistemi karsndaki gibi davranmaktadr. Dnya insana konuuyor
ve bu dili anlamak iin mitleri bilmek ve sembolleri deifre etmek yeterlidir. Fakat
kutsal alglayamayan modern/profan insan da Kozmosun dilini anlamamakta,
sembolleri grememekte ve onlar deifre edememektedir. Nihai gereklie iaret eden
semboller ancak bunlarn mesajn deifre eden insan iin varolusal ifalar oluturarak
insan hayatna bir anlam katmaktadr. Dier bir ifadeyle akn boyuta alan pencereler,
insann sembollerin mesajn idrak etmesiyle mmkn olmaktadr. Sonu olarak bu
kozmik boyutu yok eden modern insan iin kozmos, saydam, hareketsiz ve sessiz hle
gelmitir. Artk gizemi kaybolan kozmos hibir mesaj vermez ve hibir ifre tamaz
olmutur.
Hermentik kavramnn tanmlamasn yaparken, bu terimin kkeni hakkndaki
grlerden birinin de bunun Yunan tanrs Hermesten tremi olduu ynndedir
demi ve Hermesin temel grevinin sembolik dilden oluan tanrlarn dilini insanlarn
anlayaca dile dntrmek olduunu ifade etmitik. Eliaden yukardaki analizlerine
baktmz zaman onun hermentik abasnn da tam bu ynde olduu grlmektedir.
Yani Eliaden yaratc hermentik srecinin amac, evrenin sembolik dil araclyla
sunduu mesaj anlamayan modern insann bilincinde anlalr hle getirmektir. Bu
durumda hermentik, bir anahtar konumundadr. Dinler tarihisi ifreyi zecek ve
bylece kapal mesaj aarak ierisindeki anlamn gn yzne kmasn salayacaktr.
Bu ekilde insan, sembollerin mesajn yeniden idrak edebilir duruma gelecektir.
Sonuta baka bir dnyaya ait varlklarn ve glerin izlerini tad iin bu dnyann
ak olma niteliine sahip olduu grlecektir. Bu da son tahlilde insann kutsalla
yeniden irtibat kurduu anlamna gelmektedir.
Eliaden Platonun anamnesis kuramna atfta bulunmas onun hermenotik teorisini
daha da netletirmeyi mmkn klmaktadr. Platona gre renmek, hatrlamaktan
ibarettir. Fiziki nesneler ruhun kendine dnerek bir tr geriye dnle kendini
yeniden kefetmeye ve dnya tesi durumdayken sahip olduu bilgiye yeniden
kavumay salamaktadr.1511 ekil 2.1de bu durum net bir ekilde grlmektedir.
Eliadea gre yaratc hermentik insan zihninde kutsallk duygusu meydana

1511

Mircea Eliade; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, s. 12.

343

getirmemekte, sadece o duyguya ulamay salamaktadr. Tm bu veriler modern


insanda bile var olmaya devam etmektedir;

sz konusu olan bunlar yeniden

canlandrmak ve bilincin eiine getirmektir.1512 Yaratc hermentik, evrende grlen


dini sembollerin ve kutsallklarn alglanmasn engelleyen bilin tabakasn metafizik
bilgi araclyla delip kutsallk duygusunun bilinaltndan fkrarak bilin dzeyine
kmasn salamaktr. Bylece homo religiosusun profan insan hline dnt
zamandan beri kopmu olan iletiim yeniden salanacaktr. Eliaden hermentik
teorisinin son tahlilde onun antropolojik tasavvuruna dayand grlmektedir. Yaratc
hermentik teorisi bu alma boyuncu zerinde ska durulan u varsaymlara
dayanmaktadr: 1) Kutsallk duygusu ftridir, 2) nsan, balangta meydana gelen bir
kopuun, bir ayrln, balangtaki Birlikin blnmesinin bir rndr ya da dier bir
ifadeyle beeri durum, balangtaki kutsal bir tarihin neticesidir.1513 Aslnda birinci
maddeyi de ikincisi ierisinde deerlendirmek mmkndr. Burada yine kozmogonik
mitin yani yaratln nasl meydana geldiin ifade eden anlatnn nemi ortaya
kmaktadr.
Eliaden atfta bulunduu bir baka filozof ise lk a Yunan filozofu Sokratestir.
Eliade, kendi hermentik projesini Sokratesin dourmak anlamna gelen maia
kknden treyen maieutik teorisine benzetmektedir. Sokrates, kendisini gerei her
insann ruhundaki hazineden kararak onu uykusundan uyandran bir tr ebe olarak
grr. Sokratesin pedagoji anlay, retmenin renciye yalnzca bilgi aktard her
trden retimbilgisi yntemine kukuyla yaklar. Sokratesin retimden anlad,
rencide zaten var olan cevheri gn na karmaktan ibarettir.1514 Yaratc
hermentiin bir pedagoji olduunu ifade eden Eliaden gn yzne karmaya alt
cevher kutsallk duygusudur. Hermentik araclyla Eliade yeni bir insann
domasn yani profan insann manevi hayata dnmesini salamaktadr.1515 Yaratc
hermentikle Eliaden yeni bir hmanizmin meydana gelmesini amaladn daha
nce ifade etmitik.

1512

Mircea Eliade; Images et symboles, s. 45.


Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 30.
1514
rnein bkz. Dourtma (yntemi), A. Baki Gl et al.; Felsefe Szl, Bilim ve Sanat Yaynlar,
Ankara 2002.
1515
Bkz. Mircea Eliade; Initiation, rites, socits secrtes, s. 247.
1513

344

nsann iinde yaad dnyadaki kutsallklar ve kendi bilincindeki kutsallk/dindarlk


duygusunu tasfiye ederek insan zihninin blnme srecini balatan Hmanizme kar
Yeni Hmanizm balamnda konuyu daha bir ekilde ele aldmzda karmza yle
bir tablo kmaktadr.

HMANZM
Blnm Bilin

YEN HMANZM
Btnlemi Bilin

Profan
Kutsal

Bilinlenme

Kutsal

Btnleme
ekil 2.2. Yaratc Hermentikle Hmanizmden Yeni Hmanizme Gei Sreci
Homo religiosusun profan insana dnme sreciyle ilgili ekil 1.2 ile karlatrlrsa
Eliaden yaratc hermentiinin tam aksi ynde bir sreci oluturmay amalad
aka grlr. Dier bir ifadeyle yaratc hermentik, Hmanizm dncesiyle ortaya
kan sreci tersine evirmeyi amalamaktadr. ekil 1.2 ile ekil 2.2 bir birini takip
eden iki sreci ifade etmektedir. Bu iki sreci sentezleyerek tablonun tamamn u
ekilde resmedebiliriz:

345

Modernlik

e
Homo religiosus:
Btn bilin
Kutsal, bilin
dzeyinde

Profan insan:
Bilin blnm
Kutsal, bilinaltna
indirgenmi.

Hermentik

ekil 2.2. Yaratc Hermentiin Yeni Hmanizmi Oluturma Sreci


Az nce ifade edildii zere Eliaden din bilimi almalarndaki analizlerinin
dayand temel dnce beeri durumla ilgilidir. Eliadea gre her seferinde sz konusu
olan insan ve onun dnyadaki durumunu anlamaktr.1516 Eliade, beeri durumun en
iyi ifadesinin ve en uygun tanmnn bir dizi gei (initiation) snavndan yani lm ve
yeniden dirilmeden olutuunu dnmektedir.1517 Dier taraftan Eliade, Sokratesin
maieutik teorisininin de gei ritine benzediine dikkat ekmektedir.1518 Eliaden
geiten kast, birtakm rit ve szl eitim araclyla gei trenine konu olan kiinin
dini ve sosyal statsnn kkten deiime uramasdr. Felsefi adan gei, varolusal
tarznn ontolojik dnm ile edeerdir. Gei trenindeki snavlardan sonra
namzet, geiten ncekinden tamamen farkl bir varolua sahiptir; artk o baka biri
olmutur. 1519 Geiin ilevi Eliadea gre her yeni kuaa beer stne doru alan bir
dnyay yani akn bir dnyay ifa etmektir.1520 Eliade, hermentik sreci de bir
gei trenine benzetmektedir. Gei, felsefeye edeerdir. Gei, profan tecrbe
dzeyinde lmeyi ve dini tecrbe dzeyinde dirilmeyi (rsurrection) yani metafizik
bilgiye ulamay temsil etmektedir. Felsefe benzer bir icraatta bulunmaktadr: cehaletin
1516

Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 280.


Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 89.
1518
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 204.
1519
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 185.
1520
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 190.
1517

346

lm ve bilgi ile yeniden domak (renaissance).1521 Eliaden bu dncesiyle


niversiteden hocas olan Nae Ionescunun u dncesi arasndaki benzerlie dikkat
ekmek istiyoruz: Filozofun araynn amac bilgidir; dini arayn amac ise
kurtulutur.1522 Hocasndan ilham alan Eliaden yaratc hermentii felsefi yaklamla
dini yaklam bulutarmaktadr. Hermentiin nihai amac, metafizik bilgi ile insann
kurtuluunu salamaktr. Hermentik, lmn bir yok olu olmayp yeni bir varolu
tarzna gei olduunu kabul ettirerek modern insan iinde bulunduu manevi krizden
kurtaracaktr.
3. Bir Soterioloji Olarak Dinler Tarihi
1927 ylnda niversite son snf rencisiyken bitirme tezi ile ilgili aratrmalarn
tamamlamak zere talyaya giden Eliade, genlik yllarndan beri hayran olduu ve
kendisine rnek ald birka kiiden biri olan1523 talyan yazar Giovanni Papini (1881
1956)yi Floransadaki evinde ziyaret etmi1524 ve niversite dergisi iin onunla bir
mlakat yapmtr.1525 ada bilincin mistik bir tecrbeye ihtiyac olduunu dnen
Eliaden Mistisizm sizce nedir? sorusuna Papininin cevab u olmutur:
Tanr ile birleme... te bu! Mistik tecrbe, nsann Tanrya dnmesidir. Balangta
indirgenemez bir dalizm vard: Tanr-nsan. sa Mesihin nzulu, insan tanrya
dntrecek ekilde biimlendirmek amacyla iki Prensibi uzlatrma teebbsyd ama
bu baarl olamad. nsanlar behimelikten kurtulamadlar. Tek mit, iimizdeki Mesihin
yeniden domasn salamak yani kendimizin birer Tanr olmasdr. Ama bu zor bir i1526

Hindistan tecrbesinden sonra Eliaden arkaik ontoloji diye nitelendirdii eyin de


ayn yapda olduunu yani mistik bir yapda olduunu fark ettii anlalmaktadr.
nk arkaik insann her eylemi, balangtaki btnln yeniden elde etmektir.
Nihai ama insanlk hlinden kurtularak aknlk boyutuna kavumaktr. Kurtulu
retisini en iyi ifade eden dnce sistemlerinden biri de Yogadr. Hint maneviyatna
zg mistik bir boyut1527 olan Yoga felsefesine gre mahiyeti her ne olursa olsun beeri
tecrbe straba yol amaktadr. Beden acnn meydana geldii yer olduu iin kendisi
de bir ac kaynadr. Istraba sebep olduklar iin duygular, nesneler ve alglar da birer
1521

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 222.


Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 100.
1523
Bkz. Florin Turcanu; Mircea Eliade: Le prisonnier de lhistoire, s. 219.
1524
Mircea Eliade; Contributions l'tude de la philosophie de la Renaissance, s. 80.
1525
Alain Paruitnin bildirdiine gre bu mlakat, 7 Mays 1927 tarihli Universul littrar adl dergide
yaymlanmtr (Mircea Eliade; Contributions l'tude de la philosophie de la Renaissance, s. 80 dip.).
1526
Mircea Eliade; Contributions l'tude de la philosophie de la Renaissance, s. 84-85.
1527
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 140.
1522

347

straptr. Hatta zevk de bir straptr nk onu strap takip etmektedir.1528 Tm Hint
felsefelerinin ve mistik akmlarnn amac ite bu strab ortadan kaldrmaktr.1529 Hint
metafizik dncesine gre insann yaad bu strap, tanrsal bir cezadan ya da asli bir
gnahtan kaynaklanmamaktadr. Bu strabn asl ve tek kayna cehalettir. nsan
ierisinde bulunduu evreni gerek, fani olan ebedi zannetmektedir, oysa her ey bir
yanlsamadan (Maya) ibarettir. Dolaysyla insann strabna neden olan bu cehaletin
ortadan kalkmas ve bylece de kurtuluun gereklemesi metafizik bilgi sayesinde
olacaktr. Bundan dolaydr ki Hint dncesinde metafizik bilgi her zaman soteriolojik
bir amaca yneliktir.1530
Metafizik doktrinler gibi soteriolojik teknikler de [] insan acdan kurtardklar lde
anlam ifade etmektedirler. Hangi mahiyette olursa olsun beeri tecrbe straba neden
olmaktadr. Acnn mahalli olduu iin beden de ac vermektedir; duygular, nesneler,
duyular da straptr nk bunlar da straba neden olmaktadr; hatta zevk bile straptr
nk ondan sonra strap gelmektedir. [] Tm Hint felsefelerinin ve mistik akmlarnn
amac bu straptan kurtulmaktr. [] nsan selametini hedeflemeyen hibir bilimin
deeri yoktur. [] nsan hayatnn sefaleti, tanrsal bir cezann ya da asli bir suun neticesi
deil cehaletin sonucudur. Bu, herhangi bir cehalet deil, metafizik dzeyde bir cehalettir.
Dolaysyla metafizik bir bilginin gelip bu cehalete son vermesi doaldr.1531

Hint dncesindeki metafizik bilginin nihai amac aslnda btn dinlerin nihai
amacyla ayndr. Din ile ilgili herkes tarafndan kabul edilen yeterli bir tanmlama
yaplamadna dikkat eken Joseph M. Kitagawa, Dinler Tarihi disiplini ierisindeki
aratrmaclarn paylatklar baz varsaymlardan sz etmektedir. Din ile ilgili
varsaymlardan bir tanesi de dinin soteriolojik ynne iaret etmektedir.
[] din, inan, ibadet ve ahlaktan oluan bir sistemden daha fazla bir eydir. Din,
aydnlanmay, zgrlemeyi veya kurtuluu hedefleyen tam bir ynelim ve bir hayat
tarzdr. Dier bir tabirle dinin odak noktas soteriolojiden baka bir ey deildir. Din, hayat
ve dnya hakknda bilgi deil varoluun nasl olmas gerektiiyle ilgili anlay
dorultusunda insann dnmesi iin pratik bir yol salamaktadr. Yani din, hayatn
sosyal, politik, ekonomik ve dier btn ynlerine soteriolojik adan bakmaktadr. Bu
bakmdan din, genellikle dini boyutlar olarak grlen eylerle deil sadece, hayatn ve
dnyann tamamyla ilgilidir.1532

Eliade bir adm ileri giderek dinlere has bu kurtulu retisinin Dinler Tarihi iin de
geerli olduunu savunmaktadr. Gncesine yazd 2 Mart 1967 tarihli notta Eliade, u
aklamada bulunmaktadr: Benim anladm ekliyle Dinler Tarihi, kurtarc bir
1528

Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 36.


Mircea Eliade; Techniques du Yoga, s. 37.
1530
Mircea Eliade; Techniques du Yoga, pp 38-40 vd.
1531
Mircea Eliade; Patanjali et le yoga, ditions du Seuil, Paris 1962, s. 17-21.
1532
Joseph M. Kitagawa; Primitive, Classical, and Modern Religions: A Perspective on Understanding
the History of Religions, Joseph M. Kitagawa (ed.); The History of Religions: Essays on the Problem of
Understanding, The University of Chicago Press, Chicago 1967, s. 41
1529

348

disiplindir (a saving discipline).1533 Eliadea gre mit, ritel, sembol, tanrsal figr vs.
gibi dini olgular anlamak insan deitirmekte ve bakalatrmaktadr. Bu deiim de
kurtulu yolunda bir adm ileri gitmeye edeerdir. Mevcut hlini deiimden nceki
hliyle karlatrdnda insan, bir ykten, bir yanlsamadan ve bir engelden
kurtulduunu ve bylece daha zgr olduunu fark etmektedir.1534 Bu ifade Eliaden
Dinler Tarihini dinimsi bir yapya sahip olarak grdn ortaya koymaktadr.

1533
1534

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 537.


Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 552.

NC BLM
ELADEIN SSTEMNE YNELTLEN ELETRLER

Din bilimi almalarnda kulland metodoloji konusunda hibir zaman geni bir
teorik ereve izmeyen Mircea Eliade, kiisel ve felsefi dncelerini de hibir zaman
tam ve net olarak aklamamtr. Bu durum, onun dnceleri hakknda birbirine
tamamen zt grlerin ortaya kmasna neden olmutur.1535 Eliadea yneltilen
eletiriler onun lmnden sonra hem younlam hem de sertlemitir. Ancak Eliade,
henz hayattayken de kendisine yneltilen eletirilere karlk vermemeyi tercih
etmitir.1536 Eliaden bu tavr, onun almalar hakknda ileri srlen speklasyonlar
artrm ve kendisine yneltilen eletirilerin devam etmesine neden olmutur. 1977
ylnda Douglas Allenn kitabna yazd nszde Eliade, baz eletirmenler tarafndan
kendisine yneltilen itirazlar cevaplandrmak zere bir kitap yazmay planladn
belirtmektedir.1537 Yaklak on yl sonra, lmnden birka ay nce hatra defterine
yazd nottan anlald zere her ne kadar Eliade, bu ihmalinin farkna varmsa da
artk i iten gemitir.
[] benim dinler tarihi telakkime yneltilen metodolojik eletiriler, birka yldr
artmtr. Bu durumdan ksmen ben sorumluyum: Yapmam gerektii hlde bu tr
eletirilere hibir zaman cevap vermedim. Bir gn kendi kendime devam etmekte olan
almalarmdan kurtulduumda bana atfedilen karklklar ve yanllar aklayacam
ksa bir teorik monografi yazarm diyordum... Korkarm ki bunu yapabilmek iin yeterli
vaktim kalmad.1538

Amerikaya gitmeden nce Eliaden ngilizceye evrilen tek kitab The Myth of the
Eternal Returndr. Bu kitab, 1954te W. R. Trask tercme etmitir. 1956 ylnda
Chicago niversitesinde greve balayan Eliaden dier nemli kitaplar ksa zamanda
ngilizceye evrilmitir. Chicago niversitesinde 1956 ylnda verdii Patterns of
Initiations konulu konferanslar Birth and Rebirth: The Religious Meaning of Initiation
in Human Culture adl kitapta 1958 ylnda yaymlanmtr. Ayn yl, R. Sheedin
evirdii Patterns in Comparative Religion ve W. R. Traskn evirdii Yoga:
Immortality and Freedom; 1959 ylnda yine W. R. Traskn evirdii The Sacred and
1535

Bryan S. Rennie; Eliade, Mircea, Edward Craig; Routledge Encyclopedia of Philosophy, Volume 3,
Routledge, London & New York 1998, s. 261.
1536
Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 263. Ayrca bkz Mircea Eliade; Fragments dun journal I,
s. 439.
1537
Mircea Eliade; Foreword, Douglas Allen; Structure and Creativity in Religion, s. vii.
1538
Mircea Eliade; Fragments dun journal III, s. 227.

350

the Profane ve P. Mairetin evirdii Myths, Dreams and Mysteries: The Encounter
between Contemporary Faiths and Archaic Realities; 1961 ylnda yine P. Mairetin
evirdii Images and Symbols: Studies in Religious Symbolism; 1963 ylnda W. R.
Traskn evirdii Myth and Reality; 1964te yine W. R. Traskn evirdii Shamanism:
Archaic Techniques of Ecstasy; 1965 ylnda J. M. Cohenin tercme ettii
Mephistopheles and the Androgyne: Studies in Myth and Symbol adl kitaplar, ngilizce
olarak piyasaya kmtr. Bu kitaplarn yaymlanmasyla birlikte Eliadea yneltilen
eletiriler de yava yava ortaya kmaya balamtr.
Bu dnemdeki eletirilerin ounun Amerikal antropologlardan geldii dikkat
ekmektedir. Birth and Rebirth deerlendiren antropolog Dorothy Libby, kullanlan
verilerin ok dank ve zellikle seilmi olduunu, modern ve Batl olmayan
kltrlerin arkaik, ilkel ya da geleneksel eklinde adlandrlan birimlere dhil
edildiini belirterek Eliade antropolojik saflkla eletirmekte ve bu kitabn uzman
olmayan okuyucuya bile nerilemeyecei sonucuna varmaktadr.1539 Hlbuki ayn
kitab deerlendiren teolog Thomas J. J. Altizer, Eliaden almalaryla henz
tanmam olanlar iin bu kitabn mkemmel bir giri olacan, Eliaden
fenomenolojik metodun ustas olarak dnyann ilkel dinlerindeki gei motiflerinin
yapsnn fenomenolojik analizini parlak bir ekilde yazmay baardn dile getirerek
sanki

Libbynin

uyandrmaktadr.

bahsettei

kitaptan

baka

bir

kitap

tantyormu

hissi

1540

Patterns adl kitab deerlendiren Amerikal antropolog William A. Lessa (19081997),


bu kitabn ngiliz antropolog James G. Frazerin tarznda kaleme alndn belirttikten
sonra Eliade tarih yapmaktan ziyade genellemeler yapmakla eletirmektedir. Lessaya
gre Eliaden genellemelerinin ou, felsefi niteliktedir ve karlatrlan verilerin
olduka ok olmasna ramen bu genellemeler delillere deil kiisel kanaate
dayanmaktadr. Lessa, birok provokatif dncenin bulunduu bu kitapta, Eliaden
sentezlerinin tarafl olduunu savunmaktadr. Lessaya gre din alannda uzman olanlar

1539

Dorothy Libby; Birth and Rebirth: The Religious Meaning of Initiation in Human Culture,
American Anthropologist, New Series, Vol. 61, No. 4 (August 1959), s. 689.
1540
Thomas J. J. Altizer; Birth and Rebirth: The Religious Meaning of Initiation in Human Culture, The
Journal of Religion, Vol. 40, No. 2 (April 1960), s. 131-132.

351

dndakiler iin bu kitabn yarar ok snrl olacaktr.1541 Lessann tam aksini dnen
Kutsal Kitap uzman ve ngiliz dinler tarihisi S. H. Hooke (18741968), genel olarak
Patternsi ilgin ve orijinal bulmaktadr.1542
in dinleri uzman ve ngiliz misyoner David Howard Smith (19001987) ise Eliaden
Patterns adl eserinde grd baz yanllklara deinmektedir. Smithe gre ilkel
insanlarn

cinsel

ilikinin

ocuklarn

meydana

gelmesine

neden

olduunu

bilmediklerine dair hibir delil yoktur. Howardn zayf grd dier bir husus ise
kadnla ylan arasndaki ilikiyle ilgilidir. Howard, ylanla kadnlar arasndaki ilikiyle
ilgili bir yn folklorik bilgi ile mitin bir araya getirilmesi, Dounun her tarafnda
kadnn ergenlik anda ya da adet hlindeyken ilk cinsel ilikisinin ylanla olduu
ynndeki inanc ispat etmediine dikkat ekmektedir. Howardn son eletirisi ise dini
fenomenlerin tarihi balamlarna atfta bulunulmakszn incelenmi olmasdr.1543
ngiliz asilzade Lord Raglann (18851964) eletirilerinin Amerikan antropologlarnki
ile paralellik arz ettii grlmektedir. Raglan, eletirisine Patternsde ska geen
hierofani ve ilk sezgi kavramlarnn yeterli tanmnn yaplmadn belirterek
balamaktadr. Eliaden arkaik kltrlerde yce tanrnn gk tanr eklinde telakki
edildii ve bunun da zamanla uzaklaarak yerini baka dini motiflere brakt
ynndeki dncesine kar kan Raglana gre bunu ispat etmek mmkn deildir.
Eliaden verileri Frazer tarznda bir araya getirdiini belirten Raglan, onun kulland
kaynaklarn birounun misyonerler tarafndan yazld iin gvenilir olmadn
savunmaktadr. Raglan, Patternsdeki bilgilerin okuyucuyu aydnlatmak yerine kafasn
daha ok kartraca sonucuna varmaktadr.1544
Eliaden The Sacred and the Profane adl eserinin de deerlendirmesini yapan Lessa,
bunu tuhaf bir kitap olarak nitelendirmektedir. Eliaden parlak speklasyonlarn
olumsuzlayacak da ya elikiye drecek etnografik ve tarihi verileri gz ard ettii ve
bu yzden de anokronizme dt eklindeki eleterilerini dile getiren Lessa, bu

1541

William A. Lessa; Patterns in Comparative Religion, American Anthropologist, New Series, Vol.
61, No. 1 (February 1959), s. 122-123.
1542
S. H. Hooke; Patterns in Comparative Religion, Journal of Theological Studies, Vol. 10 (1959), s.
218.
1543
D. Howard Smith; Patterns in Comparative Religion, Comparative Studies in Society and History,
Vol. 1, No. 3 (March 1959), s. 291-292.
1544
Raglan; Patterns in Comparative Religion, Man, Vol. 59 (March 1959), s. 53-54.

352

kitabn bilimsel ya da tarihi bir alma olmaktan ziyade edebi bir alma olduu
sonucuna varmaktadr.1545
Ayn kitab deerlendiren Robert E. Fitchin eletirileri ise ok daha serttir. Fitche gre
The Sacred and the Profane, bilim adamn oke edecek ve felsefeciyi rencide edecek
nitelikte bir kitaptr. Eliaden bu kitabn Frazern Altn Dalna benzeten Fitch, ok
farkl kltrel ortamlardan alnan dini fenomenlerin farkllklar gz nnde
bulundurulmadan aralarnda benzerlie odaklanld ve bu yntemin de antropolojik
ynteme aykr olduunu savunmaktadr. Yukarda zikredilen antropologlarn dile
getirdikleri eletirilerin bir tekrar niteliinde olan bu kitap deerlendirmesinde Fitch,
Eliaden niyetinin tarihi dinlerin hepsini yok etmek olduu ynnde ok ciddi bir
sulamada bulunmaktadr.1546
Eliaden be yazsndan oluan Mephistopheles and the Androgyne: Studies in Myth
and Symbol adl kitabn deerlendiren Amerikal antropolog Benson Saler, Eliaden
metodu meselesine dikkat ekerek onun metonunun kesinlikle sbjektif olduu
sonucuna varmaktadr.
Ayn derecede kiisel olan farkl yorumlar arasnda nasl seim yapabiliriz? ou zaman
daha iyisi bulunmadnda insann temel doas hakkndaki metafizik varsaymlara
bavurarak. Ancak din biliminden sz edilmeye balanldnda daha fazlasna ihtiya
duyulmaktadr. Anladm ekliyle bilim test edilebilir hipotezler gerektirmektedir.
Kamuya bilgi olarak sunulan teorileri gelitirmek iin sempati ve sezgi nemli olsa da
bunlar bu teorileri test etmek iin hi uygun deildir. Tabii ki metafizik varsaymlar da
dorudan rtmek mmkn deildir.1547

Eliaden din bilimi teorilerinin metafizik varsaymlara dayal olduu iin test edilemez
olduunu ve dolaysyla da bilimsel bir karakter arz etmediini savunan Salerin
deerlendirdii bu kitab ngiliz antropolog Edmund Leach de deerlendirmitir.
Leachin Sermons by a Man on a Ladder (Merdiven zerindeki Adamdan Vaazlar)
balkl bu yazs o gne kadar Eliadea yneltilen eletirilerin en arlarn
iermektedir. Leachin eletirilerini birka madde hlinde zetlemek mmkndr:
1) Eliaden baz kitaplarnn (The Myth of the Eternal Return, Yoga ve Shamanism)
ngilizceye evrilmesi iin Jung psikolojisinin destekisi olan Bollingen Foundation
1545

William A. Lessa; The Sacred and the Profane, American Anthropologist, New Series, Vol. 61, No.
6 (December 1959), s. 1146-1147.
1546
Robert E. Fitch; The Sacred and the Profane, Commentary: A Jewish Review, Vol. 27 (1959), s.
356-357.
1547
Benson Saler; Mephistopheles and the Androgyne: Studies en Religious Myth and Symbol,
American Anthropologist, New Series, Vol. 69, No. 2 (April 1967), s. 263.

353

sponsorluunu stlenmi, kitab da (Patterns in Comparative Religion, Images and


Symbols ve Mephistopheles and the Androgyne) Katolik bir yaynevi olan Sheed and
Ward yaymlamtr. Dolaysyla Eliadedan objektif olmas beklenemez.
2) Eliaden o gne kadar ngilizceye evrilen kitaplar, Rumence ya da kt bir
Franszca ile yaymlanan Asian alchemy (1935), Yoga (1938), and Babylonian
cosmology (1937) balkl almalarnn yeniden dzenlenmi versiyonlarndan
ibarettir. Satlar artrmak iin birok kitap, yeni adlarla piyasaya srlmtr. Cosmos
and History (1959) ile The Myth of the Eternal Return (1954), Rites and Symbols of
Initiation (1965) ile Birth and Rebirth (1958) ve Mephistopheles and the Androgyne
(1966) ile The Two and the One (1965) ayn kitaptan ibarettir.
3) On be yl ierisinde on iki kitap yazmas ve yzlerce kaynaa atfta bulunmas
Eliaden gsterdii kaynaklar okumadn gstermektedir. Dier taraftan Antropoloji
alanndaki bilgisi ok kt olan Eliade, Marcel Mauss, Robert Hertz ve Arnold Van
Gennep gibi temel kaynaklar kullanmamtr; Lvi-Strauss adn ise hi duymam
gibidir. Frazer gibi Eliade da bir masa ba bilim adam olarak kendi dncelerini
desteklemek iin bakalarnn yazdklarn kullanmaktadr.
Leach, ayn zamanda hem bir bilim adam hem de inanan bir kii olarak grd
Eliade Cizvit bir papaza benzetmektedir. Leach, ge kmak iin merdiven kullanan
aman gibi Eliaden da derin bir bilgiye sahip olduu izlenimi vererek insanlar
bylediini ima etmektedir. Son olarak Leach, Eliade arkaik insana benzetmektedir.
Zira Leache gre arkaik insan, sadece daha nce bakalar tarafndan meydana getirilen
eylemleri kabul ettii iin onun hayat bakalarnn gerekletirdii davranlarn
tekrarndan ibarettir.1548
Stig Wikandere yazd bir mektupta bu olay ok pis bir saldr olarak nitelendiren
Eliade,1549 daha nce ifade edildii zere eletirilere cevap vermeme kararndan dolay
Leachin bu sert eletirileri karsnda da sessiz kalmay tercih etmi ve onun yerine eski
rencilerinden Mac Linscott Ricketts, 1973 ylnda yaymlanan In Defence of Eliade:
Toward Bridging the Communication Gap between Anthropology and the History of
Religions (Eliade Savunmak: Antropoloji le Dinler Tarihi Arasndaki letiim
1548

Edmund R. Leach; Sermons by a Man on a Ladder, The New York Review of Books, Vol. 7, No. 6
(October 20, 1966), s. 28-31.
1549
Florin Turcanu; Mircea Eliade, s. 462.

354

Kopukluunun Giderilmesine Doru) balkl makalesinde hem Leachin iddialarnn


temelsiz olduunu hem de Eliaden teorilerinin modern Antropoloji iin bilimsel bir
deer oluturduunu gstermeye almtr.
1976 ylnda yaymlanan Homo Religiosus in Mircea Eliade: An Anthropological
Evaluation adl kitabnda John A. Saliba, yukarda ad geen Amerikal antropologlarn
grlerine dayanarak Eliaden metodunun bilimsel ve deneysel olmadn, Eliaden
deneysel yoldan dorulanmas mmkn olmayan ve metafizik iddialara dayanan dini
konularla ilgilendiini savunmaktadr.1550 Rickettsin Eliade savunmasnn akademik
evrelerde ho karlanmayacan ifade eden Saliba, bu durumu atalar kltne
benzetmektedir.1551 Saliba, Eliaden iptidai insana ilikin grleri hakknda birka
itiraz yneltmektedir. lk olarak Saliba, ilkel insann yalnzca dini planda yaamadn
etnografik kaynaklarn bildirdiine dikkat ekmektedir.1552 Eliade, iptidai hayat dini
yne indirgemitir. Oysa antropolojik aratrmalar dinin, iptidai hayatn sadece bir
boyutunu oluturduunu ve bunun tam olarak anlalabilmesi iin sosyolojik, psikolojik
ve dier ynlere de eit derecede ar vermek gerektiini gstermektedir.1553 kinci
husus ise ilkel insanlar, sadece kken meselesiyle ilgilenmemektedirler.1554 Sonuta
Saliba, Eliaden ilkel insan ve zihniyeti hakknda ar genellemeler yapt ynndeki
daha nce yneltilen eletiriyi yinelemektedir.
Felsefeci Robert Luystere gre Amerikal antropologlarn Eliade eletirmelerinin
temel nedeni, onun inceledii dini fenomenleri sistematize ederek genellemeye
gitmesinden

kaynaklanmaktadr.1555

Yukardaki

deerlendirmelere

bakldnda

gerekten de btn antropologlar Eliade Frazere benzeterek farkl kltrel katmanlara


ait verileri karlatrarak bir senteze ulamaya almakla sulamaktadrlar. Eliaden
hemehrisi ve eski asistan olan Ion P. Culianu ise Eliade eletiren antropologlar iki
kategori altnda deerlendirmektedir: Edmund Leach ve John A. Saliba gibi klasik
Anglo-Sakson Antropolojinin temsilcileri ve bunlara karlk anarist antropologlar
diye nitelendirdii yeni antropoloji akmnn Terry Alliband ve Hans Peter Duerr gibi
1550

John A. Saliba; Homo Religiosus in Mircea Eliade: An Anthropological Evaluation, E. J. Brill,


Leiden 1976, s. 115.
1551
John A. Saliba; Eliade's View of Primitive Man: Some Anthropological Reflections,
Religion, Vol. 6, No. 2 (Autumn 1976), s. 151.
1552
John A. Saliba; Eliade's View of Primitive Man: Some Anthropological Reflections, s. 162.
1553
John A. Saliba; Eliade's View of Primitive Man: Some Anthropological Reflections, s. 165.
1554
John A. Saliba; Eliade's View of Primitive Man: Some Anthropological Reflections, s. 162.
1555
Robert Luyster; The Study of Myth: Two Approaches, s. 241.

355

mensuplar. Culianuya gre Eliaden sembol ve sembolizm teorisi, sembolizmin


evrensel ve doal olduu ynndeki varsaym reddeden klasik antropologlar
tarafndan eletirilmitir. Bu ve buna benzer nedenlerden dolay bunlar Eliade mistik
biri olarak deerlendirerek onunla daha fazla diyaloga girmek istememilerdir.
Anarist antropologlar ise Eliade amanlk tecrbesine sadece sembolik bir deer
atfedip bunun gibi sra d tecrbelere yeterince yer vermemekle eletirmektedirler.
Ancak bu eletirmenlerin, dini sembolizmin eitli ynlerini zmlemeye alan
Eliaden bu faaliyeti hakknda yeterince bilgi sahibi olmad grnde olan Culianu,
bu eletirilere katlmamaktadr. Culianuya gre zellikle yeni nesil antropologlarn bu
hataya dmeleri Eliaden 1937 ylnda yazd ve sra d tecrbeler konusundaki
grlerini ortaya koyan ok nemli bir makaleden hi haberleri olmamasndan
kaynaklanmaktadr.1556 Culianuya gre Eliaden teorileri felsefi ve de ne yazk ki
metafizik speklasyonlara ok yakn olduu iin klasik antropologlar tarafndan kabul
grmemi ve bu adan da Eliade, sert eletirilere tabi tutulmutur.1557
Meseleye farkl bir adan yaklaan Robert A. Segala gre her ne kadar ayn inceleme
konular zerine eilseler de genel itibariyle antropologlarn Eliade grmezden
gelmeye almalarnn altnda sakl bir husumet bulunmaktadr. Bunun nedenini ise
Segal u ekilde izah etmektedir:
Byk lde inansz ve saf olmasalar da kesinlikle kararl birer deneyselci olan
antropologlar, dini genellikle ya dpedz yanl ya da kavranlamayan yani gerek
olduuna inanldnda psikolojik veya sosyal bir ilevi yerine getiren bir olgu olarak ele
almlardr. Bunun aksine sklkla inan sahibi olan dinler tarihileri, dini ya dpedz doru
ya da kavranabilir yani inananlar iin anlamlar tayan bir olgu olarak ele almlardr.
Antropologlar, bu yaklamlarndan dolay dinler tarihilerine gvenmemiler ve dinler
tarihileri de ounlukla antropologlarn yaklamndan kuku duymulardr yani ya
dorudan ya da Psikoloji veya Sosyolojiye indirgeyerek dini bir yanlsamaya
indirgemelerinden kuku duymulardr.1558

skoyal dinler tarihisi Ninian Smart (19272001), 1978 ylnda yazd Beyond
Eliade: The Future of Theory in Religion (Eliaden tesinde: Dinde Teorinin
Gelecei) balkl makalesine Eliade ve arkadalarnn Din Biliminin ihtiya duyduu

1556

Ion P. Culianu; Mircea Eliade at the Crossroad of Anthropology, Neue Zeitschrift fr systematische
Theologie und Religionsphilosophie, 27 (1985), s. 126-127. Culianunun szn ettii Eliaden bu
yazs, daha nce zerinde durduumuz Bir Bilgi Arac Olarak Folklor balkl makaledir.
1557
Ion P. Culianu; Mircea Eliade at the Crossroad of Anthropology, s. 129.
1558
Robert A. Segal; Not All Differences Can Be Reconciled, Journal for the Scientific Study of
Religion, Vol. 17, Issue 1 (March 1978), s. 76.

356

bir zamanda tevik edici etkilerinin bulunduu kabul ederek balamaktadr.1559 Eliaden
teorisinin felsefi ve speklatif olduunu ifade eden Smart, dinler tarihisinin agnostik
olmas yani dini tecrbenin ve inanlarn konusu olan eyleri var olup olmadklar ya da
gerek olup olmadklar kriterlerine bal olmadan ele almas gerektiini savunmaktadr.
Dier taraftan din incelemesinde kutsal-profan ayrmna gerek olmadn ifade eden
Smarta gre Eliaden dinin antropolojik, sosyolojik, ekonomik vs. ynlerini gz ard
etmesi onun yaklamnn eksikliini yanstmaktadr.1560
Sonuta Smart, Eliaden Din Bilimi alanndaki metodolojisini bir aratrma program
olarak deerlendiren Guilford Dudleyin teklifinin Eliaden tesinde atlmas gereken
adm iin yeterli olmadn belirtmektedir.1561 Eliaden lmnden sonra Smart, 1988
ylnda yazd bir kitap deerlendirmesinde bu dncesini daha ak bir biimde ifade
etmektedir: Muhtemelen Eliade dneminin sonuna geldik. Ona katklarndan dolay
minnettar olmakla beraber, yeni meselelere ve yeni konulara gemeliyiz.1562 Eliaden
din bilimi teorisinin artk geerli bir tarafnn kalmadn ve dolaysyla da Eliade
dneminin kapanmas gerektii ynndeki Smartn ars, sonraki yllarda eitli
aratrmaclar tarafndan daha eletirel bir biimde yanklandrlmtr. rnein Eliade
Dinler Tarihinin son peygamberi olarak nitelendiren dinler tarihisi Roger Corless
(19382007), din(ler) kavram ile neyin kastedildii meselesi ve bunu/bunlar
incelerken ne yaptmz tamamiyle yeniden dnmemiz gerektiini savunmaktadr.
Corlesse gre Eliaden dinler tarihilii muhteem ve paha biilmez bir
baarszlktan ibarettir.1563 Bundan dolay da Eliade dnemi arballkla kapatlmal
ve baka meselelere geilmelidir.1564 Dini, sui generis bir kategori olarak ele alan
Eliaden kutsal bilincin unsuru olarak kabul etmesini Tim Murphy, temel bir
hermentik ilke olarak grmektedir.1565 Eliaden bu yaklam sjeyi merkeze
almaktadr. Oysa Murphyye gre postmodern ada, din bilimleri de postsje ana
1559

Ninian Smart; Beyond Eliade: The Future of Theory in Religion, Numen, Vol. 25, No. 2 (August
1978), s. 172.
1560
Ninian Smart; Beyond Eliade, s. 176, 182-183.
1561
Ninian Smart; Beyond Eliade, s. 183.
1562
Ninian Smart; Encyclopedia of Religion, Religious Studies Review, Vol. 14, No. 3 (July 1988), s.
197. Roger Corless; After Eliade, What?, Religion, Vol. 23, No. 4 (1993), s. 373den alnt.
1563
Roger Corless; After Eliade, What?, s. 373.
1564
Roger Corless; After Eliade, What?, s. 377; Roger Corless; Building on Eliades Magnificent
Failure, Bryan Rennie (ed.), Changing Religious Worlds: The Meaning and End of Mircea Eliade, State
University of New York Press, New York 2001, s. 9.
1565
Tim Murphy; Eliade, Subjectivity and Hermeneutics, Bryan Rennie (ed.), Changing Religious
Worlds, s. 38-39.

357

gemeli yani sjeyi amaldr. Sje a aldna gre Murphy, Eliade ann da
almas gerektiini dnmektedir.1566
Eliade dnemini kapatmay iddetle savunanlardan bir dieri de Kanada asll dinler
tarihisi Russell McCutcheondur.1567 McCutcheon, Doktora tezi olarak hazrlad ve
ayn balk altnda yaymlatt Manufacturing Religion: The Discourse on Sui Generis
Religion and the Politics of Nostalgia balkl kitabnda sui generis din kategorisinin
A.B.D.de Dinler Tarihi diye bilinen disiplini zerk bir bilim dal olarak
kurumsallatrmak ve baz sosyo-politik taleplerde bulunmak zere gelitirilen bir
strateji olduunu savunmaktadr. McCutcheona gre mit kavram gibi sui generis din
kavram da ideolojik bir icattan ibarettir. Dinin sui generis olduu ynndeki bilimsel
sylem, hkimiyet kurmak iin ileri srlen stratejilerden bir tanesidir. Bu tr sylemi
gelitiren bilim adamlarna rnek olarak McCutcheon, Mircea Eliade gstermektedir.
McCutcheona gre Eliaden Yeni Hmanizmi politik bir programdr.1568 Bilim
adamlarnn dini, insani arzularn, eylemlerin ve ilikilerin bir rn olarak izah
etmemesine teolojik ve felsefi etkenler kadar politik ve sosyal faktrler de etki ettiini
dnen McCutcheon,1569 din duygusunu ftri bir zellik olarak kabul eden Eliade
eletirdii gibi onun bu grn destekleyen savuncularn da eletirmektedir.1570
Carl Olsonun The Thelogy and Philosophy of Mircea Eliade (1992) adl eserini, David
Cavein Mircea Eliades Vision for a New Humanism (1993) balkl kitabn ve Bryan
S. Rennienin Reconstructing Eliade: Making Sense of Religion (1996) isimli eserini
deerlendiren McCutcheon, bunlar analiz ve eletiriden ziyade sempatik tevil ve yorum
yapan birer alma olarak grmektedir. McCutcheona gre Eliaden bu savunucular
onun kutsal, hierofani, coincidentia oppositorum ve homo religiosus gibi
kategorilerini ve varolusal yarglarn eletiriye tabi tutmadan kullanmaktadrlar.1571
McCutcheonun temel itiraz, tpk Eliade gibi bu aratrmaclarn da zerk,
1566

Tim Murphy; Eliade, Subjectivity and Hermeneutics, s. 47.


McCutcheonun Methods, Theories, and the Terrors of History: Closing the Eliadean Era With Some
Dignity balkl makalesi yazarn bu konudaki dncesini net bir biimde ortaya koymaktadr. Bkz.
Russell T. McCutcheon; Methods, Theories, and the Terrors of History: Closing the Eliadean Era With
Some Dignity, Bryan Rennie (ed.), Changing Religious Worlds, s. 11-23. Ayn makale geniletilerek
yeniden yaymlanmtr: Russell T. McCutcheon; The Discipline of Religion: Structure, Meaning,
Rhetoric, Routledge, London 2003, s. 191-212
1568
Russell T. McCutcheon; The Discipline of Religion, s. 27.
1569
Russell T. McCutcheon; The Discipline of Religion, s. 73.
1570
Russell T. McCutcheon; The Discipline of Religion, s. 74 vd.
1571
Russell T. McCutcheon; Methods, Theories, and the Terrors of History, s. 14, 21.
1567

358

indirgenemez ve saf bir sbjektiflie dayanan kiisel bir alan oluturmaya devam
etmeleridir.1572 Daha ak bir ifadeyle McCutcheon, dini, var olmayan bir alana
anlamsz bir atf olarak grmekte ve birok eletirmenin dile getirdii gibi Eliaden
almalarnda teolojik bir etki deil sosyal ve politik bir etkinin bulunduunu
savunmaktadr.1573 Donald Wiebe, bir taraftan dini, ina edilmi bir gereklik yani bir
ideoloji olarak deerlendiren McCutcheonun din incelemesinin bilimsel bir zemine
oturturtulmas gerektiini savunmas dier taraftan dini politik bir teoriye indirgeyerek
izah etme abas arasndaki elikiye dikkat ekmektedir.1574 McCutcheonun ideolojik
olarak grd tarih kart ve antimateryalist yaklamlarn kaldrlmas gerektiini
savunurak bunun yerine teklif ettii tarihselci ve materyalist yaklam da en az eskisi
kadar ideolojiktir.1575 Bilisel bilimin insann beyin sisteminde ve biyolojik yapsnda
kutsala ilikin herhangi bir bulgaya ulaamadn ve dolaysyla da Eliaden kutsal
insan

bilincinin

bir

unsuru

olarak

grmesinin

temelsiz

olduunu

savunan

McCutcheon,1576 dini fenomenlerin metafizik boyutunu yok sayarak tekrar on


dokuzuncu asrn bilimci anlayn adeta yeniden canlandrmaya almaktadr. Pierre
Pasquiernin dikkat ektii zere bilim alannda Pozitivizmin hkim olduu bir
dnemde ortaya kan Dinler Tarihi disiplini metodunun zelliinden ve konusunun
gerekliinden kuku duyan tek bilimsel disiplindi. Eliade gibi bilim adamlarnn
gayretleri sonucunda bu durum byk lde almtr. Ancak dinler tarihilerinin
ou, dini tecrbenin maddi olmaynn onun gerek d olmasn gerektirmedii
hususunda birleseler de pozitivist kukunun tamamen yok olduu sylenemez. Dini
olgunun fiil karakterini inkr edemeyen eletirel perspektif, bu sefer bunun
zglln yani dinin sui generis olduu dncesini rtmeye almaktadr.1577
Rennienin de belirttii gibi din incelemelerinde McCutcheonun yaklamnn
kullanlmasnn yanl bir taraf yoktur. Yanl olan bu yaklamn problemi belli adan
ele aldn kabul etmek yerine bunun tek geerli yaklam olduunu iddia etmektir.
1572

Russell T. McCutcheon; The Discipline of Religion, s. 194.


Russell T. McCutcheon; Reconstructing Eliade: Making Sense of Religion, Religion, Vol. 28, No. 1
(January 1998), s. 96.
1574
Donald Wiebe; The Reinvention or Degradation of Religious Studies? Tales from the Tuscaloosa
Woods, Reviews in Religion and Theology, Vol. 11, No. 1 (2004), s. 9-12.
1575
Bryan Rennie; Manufacturing the Sui Generis Discourse: A Response to Russell McCutcheon,
Religion, Vol. 28, No. 4 (October 1998), s. 414.
1576
Russell T. McCutcheon; Of Straw Men and Humanists: A Reply to Bryan Rennie, Religion, Vol.
29, No. 1 (January 1999), s. 91.
1577
Pierre Pasquier; Lamer festin ou Histoire des religions et Spiritualit, Constantin Tacou (dir.);
Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978, s. 213.
1573

359

Kutsal, dinler tarihilerinin bir icad deil1578 diyen Julien Ries gibi aratrmaclarn
aksine dinin din bilimciler tarafndan uydurulan bir kategori olduunu savunan
McCutcheon, kendi yaklamn dierlerinden stn gstermeye alarak kendi
otoritesini kurmay amalamaktadr. McCutcheon, kendi yaklamnn eletirel
olduunu, dier yaklamlarn eletirel olmadn, kullandklar tasniflerin, kriter ve
kategorilerin skntl olduunu savunmakta ve bylece kendisini bir otorite
konumunda grerek Eliade dneminin kapatlmasn nermektedir. Oysa grld gibi
McCutcheonun yaklam eletirdii yaklamlardan daha da problemlidir.1579 Eliaden
din bilimi almalarn deerlendirmek bakmndan onun kiisel, siyasi ve dini
dncelerini bilmenin son derece nemli olduunun altn izen Allenin ifade ettii
gibi Eliaden bilimsel katksnn maksadnn, nem ve anlamnn sadece onun hayatn
ve hatta bilimsel almalarn etkilemi olabilecek faizm ve dier siyasi faktrler
araclyla kavranabileceini iddia etmek psikolojizm, tarihselcilik ve dier
indirgeme biimleri ile ayn dorultudadr.1580
Aslnda din bilimi almalarn dinin sui generis bir fenomen olduu prensibine
dayanarak yrten Gerardus van der Leeuw, W. B. Kristensen, Joachim Wach, C. J.
Bleeker ve Mircea Eliade gibi fenomenolojik yaklam benimseyen bilim adamlarnn
bu anlay ta 1970li yllarn bandan itibaren eletirilmeye balanmtr.1581 1972
ylnda yazdklar makalede Hans H. Penner ile Edward A. Yonan, dinin sui generis bir
kategori olarak tanmlanmasnn bilimsel gelimenin nne getiini savunmaktadrlar.
Bunlara gre bir teoriyi mutlak hle getirmek, yeni din teorilerinin ileri srlmesini
imknszlatrmakta ve bylece de Din Bilimi gereksiz duruma dmektedir.1582
Penner ile Yonnann bu grlerini paylaan Dudleye gre kendi paradigmalarnn
gerekliini ve dierlerinin yanlln gerektiren sui generis din teorisini Eliade ve
dierleri ya ortadan kaldrmal ya da kkten deitirmelidir.1583 Jonathan Z. Smith de
dini fenomenin indirgenemez ve sui generis nitelikte olduunu kabul etmenin
1578

Julien Ris; Introduction, Julien Ris (dir.); Trait d'anthropologie du sacr - Tome 1 : Les origines
et le problme de l'homo religiosus, disud, Paris 1992, s. 19
1579
Bkz. Bryan Rennie; The Meaning and End of Eliade, Bryan Rennie (ed.), Changing Religious
Worlds, s. 267.
1580
Douglas Allen; Recent Defenders of Eliade, s. 346.
1581
Bkz. Daniel L. Pals; Is Religion a Sui Generis Phenomenon?, Journal of the American Academy of
Religion, Vol. 55, No. 2. (Summer 1987), s. 259-282.
1582
Hans H. Penner; Edward A. Yonan; Is a Science of Religion Possible?, The Journal of Religion,
Vol. 52, No. 2 (April 1972), s. 130.
1583
Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 132

360

yanll zerinde durmaktadr.1584 Teoloji ve sosyal/beeri bilimler arasnda yer alan


zel ve zerk bir Din Bilimi disiplini diye bir eyin bulunmadn savunan Wiebe,
dini

fenomenlerin

de

dier

sosyal/beeri

fenomenler

gibi

incelenmesini

nermektedir.1585 Ayn ekilde Timothy Fitzgerald, din incelemesinin farkl bir disiplin
ierisinde yrtlmesine gerek olmadn dnmektedir. Fitzgerald, dinin her kltrde
bulunan

evrensel

bir

fenomen

olduunu

varsayan

Dinler

Tarihi

ve

Din

Fenomenolojisinin dayand bu temel varsaym geerli bulmamaktadr. nk


Fitzgeralda gre din, sui generis veya hakiki bir kategori olmad iin geerli bir
analitik kategori de deildir. Bundan dolay da din, modern Bat ideolojisinin bir
versiyonu olarak yani ideolojik bir kategori olarak ele alnmaldr.1586 Dini, Teolojinin
modern bir biimi olarak gren Fitzgerald, Din Biliminin aslnda bir liberal ekmenik
Teolojiden ibaret olduunu savunmaktadr.1587 Fitzgeralda gre din ve dinlerin
genel bir inceleme konusu olarak inas, Bat emperyalizmi, smrgecilii ve neosmrgecilii srecinin bir parasdr.1588 Din Bilimi de Bat emperyalizminin
karlarn destekleyen bir tr bilgi emperyalizmini devam ettirmektedir.1589
Meseleyi dier bir adan ele alan Fransz antropolog ve dinler tarihisi Michel Meslin,
Eliaden din bilimi almalarndaki temel inceleme konusu olan homo religiosus
kavramnn geerliliini sorgulamaktadr. Meslin, sorgulamasna Dindar olmak ne
demektir? sorusuyla balamakta daha sonra da durumun doal ve ftri bir zellik mi
yoksa sonradan kazanlan bir davran biimi mi olduu meselesi zerine eilmektedir.
Mesline gre insann dindar olmas, doas gerei olan bir ey deildir. Yani dindarlk,
insann ftri bir zellii deildir.1590 Mesline gre Eliaden homo religiosus kavram
zerinde srarla durmas, onu bilimsel bir objektiflik grnts kazandrmtr. Oysa
mite ya da vahye dayal bir gelenein aktarlmas ve sembolik anlamlarla ritlerin
renilmesi iin her din bir eitim srecinden gemeyi gerektirmektedir.1591
Dolaysyla Meslin, dindarln insann sonradan kazand bir zellik olduunu
1584

Jonathan Z. Smith; Imagining Religion, The University of Chicago Press, Chicago 1982, s. 41.
Donald Wiebe; Theory in the Study of Religion, Religion, Vol. 13, No. 4 (1983), s. 303.
1586
Timothy Fitzgerald; The Ideology of Religious Studies, Oxford University Press, New York 2000, s.
3-4.
1587
Timothy Fitzgerald; The Ideology of Religious Studies, s. 6.
1588
Timothy Fitzgerald; The Ideology of Religious Studies, s. 8.
1589
Timothy Fitzgerald; The Ideology of Religious Studies, s. 13.
1590
Michel Meslin; Lhomo religiosus existe-t-il ?, Cahiers danthropologie religieuse I, Presses de
l'Universit de Paris-Sorbonne, Paris 1992, s. 114.
1591
Michel Meslin; Le champ de lanthropologie religieuse, Chemins de Dialogue, n 3 (1994), s. 3031.
1585

361

dnmektedir: Aklna bir tek dini dnce gelmeksizin insan on binlerce sene
yaamad m, uyumad m, rya grmedi mi, sevmedi mi?1592
Amerikal antropologlar Eliade din bilimi almalarn kiisel bir mistisizmi
dorulamaya alt ynnde eletirken1593 Daniel Dubuisson ve James B. Jordan gibi
baz aratrmaclar, Eliade amzn en derin pagan zihinlerinden biri olarak
grerek onun paganizmi savunduunu iddia etmektedirler.1594 Ivan Strenski, Leon
Volovici, Adriana Berger, Alexandra Laignel-Lavastine gibi dier baz aratrmaclar,
Eliaden Romanyada gazete ve dergilerde kaleme ald yazlarna dayanarak onun din
bilimi almalarnda antisemitizm propagandas yapldn iddia etmektedirler.1595
Konuya temkinli yaklaan Douglas Allene gre ise Eliaden Romanyada yazd
yazlarda aklanan kiisel hayat ve dnceleri ile daha sonra kaleme ald din bilimi
almalar arasnda iliki kurarken dikkatli davranmak gerekmektedir.1596 Kiisel
grlerle bilimsel faaliyetler arasnda keskin bir ayrm gzetmenin yanllna deinen
Allenin belirttii gibi bir kiinin siyasi gr ve kiilii hakknda bilgilere sahip
olmak o kiinin bilimsel katksnn nitelii ve niceliini tespit etmek yeterli deildir.
faist, antisemit, rk, cinsiyeti, ekonomik istismar savunucusu ve diktatrlk
taraftar olabilirsiniz ama ayn zamanda duygulu mzik besteleyebilir, etkileyici

1592

Michel Meslin; Le champ de lanthropologie religieuse, s. 31.


David J. Levy; Eliade, Mircea, Justine Wintle (ed.); Makers of Nineteenth Century Culture:
Volume I, Routledge & Kegan Paul, London 1982, s. 153.
1594
rnein Geneva Divinity School tarafndan yaymlanan The Geneva Review adl dergide Eliaden
paganizm propagandas yapt savunulmaktadr: James B. Jordan; Ordeal by Labyrinth: Conversations
with Claude-Henri Rocquet by Mircea Eliade . . ., The Geneva Review, No. 1 (February 1983), s. 1.
Eliaden The Old Man and the Bureaucrats adl kitabn deerlendirirken Jordan, onu Hristiyan bir bak
asna sahip olmamakla eletirmektedir (James B. Jordan; Mircea Eliade, The Old Man and the
Bureaucrats, The Geneva Review, No. 5 (October 1983), s. 1). Dier bir yazsnda Kalvinist teolog
Jordan, Eliaden kitaplarnn ounda zellikle de The Myth of the Eternal Return adl kitabnda pagan
dnce tarzlarnn sergilendiini iddia etmektedir (James B. Jordan; Studies in Genesis One: An
Infinity of Time, The Geneva Review, No. 24 (November1985), s. 7). Daniel Dubuisson ise Eliade
neo-paganizm ile sulamaktadr (Daniel Dubuisson; Impostures et pseudo-science, s. 49, 66).
1595
rnein Laignel-Lavastinein kitab Eliade ile Ciorann antisemit olduklar tezi zerine ina
edilmitir: Alexandra Laignel-Lavastine; Cioran, Eliade, Ionesco; loubli du fascisme, Presses
Universitaires de France, Paris 2002. Bu ynde eletiriler ynelten yazlarn ayrntl bibliyografyas iin
bkz. Douglas Allen; Myth and Religion in Mircea Eliade, s. 328-329. Ayrca bkz. Philippe Borgeaud;
Karlama Karlatrma, s. 124-126. Eliaden siyasi gemiine ilikin eletirileri inceleyen Byan S.
Rennie ad geen aratrmaclarn iddialarn tek tek ele alarak bunlar tartmaktadr. Bu konuyla ilgili
ayrntl bilgi iin bkz. Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 143-177. Yukarda ada geen
eletirmenlerin konuyu tarihi balamndan kopararak deerlendirmeye altklar grlmektedir. Doru
bir deerlendirme yapabilmek iin konuya objektif bir ekilde yaklaan Turcanunun kitabnn zellikle
12. blmne baklmaldr: Florin Turcanu; Mircea Eliade, s. 251-302.
1596
Douglas Allen; Recent Defenders of Eliade: A Critical Evaluation, Religion, Vol. 24 (December
1994), s. 337.
1593

362

romanlar yazabilir, bilimsel teori retmede nde gidebilir ya da amanizmin veya


iftilerin mitlerinin ve ritellerinin anlamn ortaya koyan analizler yapabilirsiniz.1597
Grld zere Eliade birok bakmdan eletirilmitir. Fakat yukarda saylan
eletiriler de dhil olmak zere Rennienin belirttii gibi Eliadea yneltilen eletirilerin
ou yanl anlalmalara ve yanl yorumlara dayanmaktadr.1598 rnein Lucien LvyBruhl gibi rasyonel dnceden tamamen farkl mantk ncesi arkaik bir zihniyetin
varln Eliaden da kabul ettiini iddia eden Leachin bu gr tamamen
yanltr.1599 Sadece bu husus bile Leachin Eliaden eserlerini okumadan ezbere
konutuunu gstermektedir.1600 Leachin deerlendirmesini yapt Mephistopheles
and the Androgyne gibi birok kitabnda Eliade, gnmz insannn mantkl
zihniyetinden tamamen farkl ilkel bir zihniyet bulunduu hususunda Lvy-Bruhle
kesinlikle katlmadn belirtmektedir.1601 Daha da nemlisi Eliade, Lvy-Bruhln
hayatnn

sonlarna
1602

vurgulamaktadr.

doru bu

gr

kendisinin

de

terk

ettiini

zellikle

lkel insann zihniyeti konusunda Eliaden Lvy-Bruhl ile ayn

dncede olduunu iddia eden Salibann yllar sonra Leach ile ayn hataya dm
olmas dikkat ekicidir.1603 Eliaden kulland kavramlarn yanl yorumlanmasna
rnek olarak Glen R. Gillin Northrop Frye and the Phenomenology of Myth adl
doktora almasnda mit kavram ile ilgili yapt yorum verilebilir. Gill, Eliaden
Platonik bir temele dayanan mit teorisinin birka problem dourduunu savunmaktadr.
Bu teoride kutsal, a priori, objektif ve akn bir gereklik olarak tanmland iin kutsal
kavram sonuta hipotetik ve speklatif hle gelmektedir.1604 Eliaden mitin douuna
ve ilevine ilikin teorisinin reddedilmesi gerektiini savunan Glenin bu teoriye
ynelttii dier bir eletiri ise bu teoride monoteistik dinlerdeki Cehennem, Yunan
1597

Douglas Allen; Recent Defenders of Eliade, s. 345.


Bkz. Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 179. Ayrca bkz. Lawrence E. Sullivan;
LHermeneutique de Mircea Eliade, The Journal of Religion, Vol. 62, No. 3 (July 1982), s. 326.
1599
Bkz. Edmund R. Leach; Sermons by a Man on a Ladder, s. 29.
1600
Allene gre Leach kiisel ve deersiz eletirilerde bulunmakta ve zellikle de aikr hatalar
yapmaktadr (Douglas Allen; Mircea Eliade et le phnomne religieux, s. 197, dip. 15).
1601
Mircea Eliade; Mphistophls et l'androgyne, s. 12; Mircea Eliade; Religions australiennes, s. 33-34.
Kr. Douglas Allen; Mircea Eliade et le phnomne religieux, s. 43.
1602
Mircea Eliade; La nostalgie des origines, s. 39-40.
1603
Bkz. John A. Saliba; Homo Religiosus in Mircea Eliade, s. 121-122. Peter L. Bergere gre bu kitap
din aratrmaclar iin Eliaden teorileri hakknda genel bir bak as salayabilir. Fakat Eliaden
eletirisi olarak bu kitabn ok az deeri vardr (Peter L. Berger; Homo Religiosus in Mircea Eliade:
An Anthropological Evaluation, Theological Studies, Vol. 39, Issue 1 (March 1978), s. 186).
1604
Glen R. Gill; Northrop Frye and the Phenomenology of Myth, Doctoral Dissertation, McMaster
University, 2003, s. 31-32.
1598

363

mitolojisindeki Hades, Dantenin Infernosu ya da Budizmdeki Bardo durumu gibi


ktlkle ilgili herhangi bir dnceye yer verilmemesidir.1605 Glene gre bunun
nedeni, Eliaden ktl kaos ve zdraptan oluan profan dnya ile yani beeri alanla
ilikilendirmesinden ve bu durumu ortadan kaldracak eyin arketipik aknlk olarak
dnmesidir.1606 Ancak Glenin bu konuda homo religiosus perspektifinden
anakronizme derek Eliaden mit teorisini yanl bir zeminde deerlendirdii
grlmektedir. Zira Eliaden zerinde durduu kozmogonik mitler, insann
balangtaki (in illo tempore) durumuyla ya da Eliaden ifadesiyle cennetvari durumla
ilgilidir.

Bu

aamada

henz

ktlk

ve

dolaysyla

Cehennem

dncesi

bulunmamaktadr. Balangta yaplan bir hata/gnah sonucunda insann bu varolu


tarz (mode dtre) sona ermi ve bu dten sonra insan bugnk beeri duruma
(condition humaine), yani fani hle gelmitir. Bundan sonra da ktlk ve Cehennem
fikri ortaya kmtr. Dolaysyla iyilik/ktlk, Cennet/Cehennem dikotomileri de bu
dn bir sonucudur. Eliade, mitlerin, zellikle de kozmogonik mitlerin varolusal
boyutunu ortaya koymak amacyla incelemesi sonucunda bunlarn insann balangtaki
durumunu (la condition primordiale de lhomme) ifade ettii kanaatine varmtr.
Kozmogonik mitlerin naklettii dier bir nemli husus da insann Cennetvari hayat
kaybetmesi (d) sonucunda kendisine dnyevi hayat verilmesidir. Dolaysyla
bidayetteki hata/gnah/su/ktlk insann Cennetten alnp dnyaya srklenmesine
neden olmutur. Dikkat edilirse Cennetin kart Cehennem deil, dnyadr. Ancak unu
da hatrlatalm ki Eliade, insann dnyevi hayatndan sonra vuku bulacak hadiseler
hakknda bilgi veren eskatolojik mitleri de incelememi deildir.
Glenn gibi yanl yorum yapanlarn ya da Leach gibi saldr amacyla eletiri
yneltenlerin yannda Dubuisson ve Laignel-Lavastine gibi ideolojik nitelikte eletiride
bulunanlarn Eliadea ynelttikleri bu eletirilerin ne derece bilimsel olduu tartma
konusudur. Dier taraftan onlarca din bilimi almasna imza atan Eliaden baz
konularda spesifik hatalar yapm ve yanl yorumlamalarda bulunmu olmas bilimsel
faaliyetin doasnn bir gereidir. Fakat bu eksiklikler Eliaden dncesinin btnne
glge drecek nitelikte deildir.1607 Eliade yneltilen eletirilerin hepsini tek tek ele
almak yerine biz, konumuz balamnda Eliaden din bilimi almalarnda kulland
1605

Glen R. Gill; Northrop Frye and the Phenomenology of Myth, s. 51-52.


Glen R. Gill; Northrop Frye and the Phenomenology of Myth, s. 45.
1607
Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 190.
1606

364

metodolojinin tartlmasna katk salayacak eletirileri dikkate alarak konumuza


devam etmek istiyoruz. Bu balamda Eliadea yneltilen en nemli eletirilerden biri,
onun din bilimi almalarnn objektif bir karakter arzetmedii iin bilimsel bir nitelikte
olmad ynndedir. Yukarda zikredilen eletirilere bakldnda ounun paylat
ortak nokta, Eliaden din bilimi almalarnda tarafsz bir tavr yerine normatif
davrand hususuyla ilgilidir. Eliadea yneltilen en nemli eletirilerin birisi onun din
teorisinin altnda akn bir geeklikle ilgili teolojik ve ontolojik varsaymlarn yatt
ynndedir.1608 Bylece Eliaden din bilimi almalarnda kutsaln ontolojik boyutuna
ilikin ifadelerden hareketle onun normatif bir tutum sergiledii iddia edilmektedir.
rnein John A. Saliba, Eliaden dini, tanrsal ya da kutsal olann tezahr eklinde
gren bir inanan gibi yazdn iddia etmektedir.1609 Ansgar Pausa gre ise Eliade,
Bizans Hristiyanlnn seklerlemi bir mistiidir.1610 Baz eletirmenler Eliaden
tavrn apolejetik bulmaktadr. Bu durumda Eliaden neyi savunduunu tespit etmek
nem arz etmektedir. Madem Eliade, normatif ve sbjektif bir yaklam sergiliyorsa o
hlde onun kiisel kanaatleri, inan ve grelerini ortaya koymak gerekir.
1. Eliade Teoloji mi Yapyor?
Eliade Cizvit bir papaza benzeten Leachin eletirisini az nce ifade etmitik. Images
et symboles adl eserinde teolog sfatyla konumadna vurgu yapan Eliade,1611
Thomas N. Munsonun 1968 ylnda yaymlanan Reflective Theology: Philosophical
Orientations in Religion adl eserine yazd nszde kendisinin bir teolog olmadna
bir kez daha dikkat ekmektedir.1612 Dier taraftan Din Bilimleri Arasnda Dinler
Tarihinin Ayrcalkl Yeri balkl blmde Eliaden dinler tarihisinin yaklamn
teologun yaklamndan farkl grd konusu zerinde ayrntlaryla durmutuk. Tm
bu hususlara ramen Thomas J. J. Altizer, Kenneth Hamilton, Hans H. Penner ve
Stepen J. Reno gibi birok aratrmac Eliaden teolojik iddialarda bulunduunu

1608

Ion Cordodeanu; Experience and Hermeneutics in the History of Religions: A Hypothesis on Mircea
Eliades Work, Journal for the Study of Religions and Ideologies, No. 16 (Spring 2007), s. 41.
1609
John A. Saliba; Homo Religiosus in Mircea Eliade, s. 2.
1610
Ansgar Paus; The Secret Nostalgia of Mircea Eliade for Paradise: Observations on the Method of the
History of Religions, Religion, Vol. 19, No. 2 (1989), s. 146.
1611
Mircea Eliade; Images et symboles, s. 208.
1612
Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 191.

365

savunmaktadrlar.1613 Eliaden yazlarndaki mulklk aratrmaclar byle bir sonuca


gtren nemli nedenlerden biri olarak karmza kmaktadr. Onun din bilimi
almalar bir btn olarak deerlendirilmeden bu almalardaki sadece baz pasajlar
gz nnde bulundurulduunda onun Hristiyanl en stn din olarak grd sonucu
kabilmektedir.

Hristiyan inancna gre Tanrnn Mesih sada tecessm etmesi

olayn en stn hierofani olarak grd pasajlar buna rnek gsterilebilir.1614


Hatta tm hierofanilerin, Tanrnn sadaki tecessm mucizesinin habercileri olduunu,
her hierofaninin insan-Tanr birlemesi srrn ortaya karmaya ynelik eksik bir aba
olduu sylenebilir. [] Dolaysyla illkel hierofanilerin morfolojisi Hristiyan teolojisi
perspektifinden hi de sama grnmemektedir: Tanrnn sahip olduu zgrlk ona
istedii her biime, hatta ta veya tahta biimine bile girebilme imkn vermektedir.
imdilik Tanr terimini kullanmaktan kanyor ve bu durumu u ekilde ifade ediyoruz:
Kutsal, her biimde hatta en garip biimlerde bile tezahr etmektedir. zetle paradoksal
yani anlalmaz olan, kutsaln talarda ya da aalarda tezahr etmesi deil, kutsaln
bizatihi tezahr etmesi ve sonu olarak kendini snrlanmas ve greceli hle gelmesidir.1615

Eliaden bu pasajda Hristiyanlk balamnda kutsal Tanr ile zdeletirdiine dikkat


ekelim. Mutlak bir nitelie sahip olan Tanrnn dnyevi alanda belirgin hle gelerek
ister istemez kendini snrlandrmasn Eliade, kutsaln diyalektiinin bir gerei olarak
grmektedir.
Hristiyanlk asndan sadaki tecessm mucizesinden nce meydana gelen hierofaniler,
bu mucizenin bir dizi habercisi olarak deerlendirerek kurtarlmaya allabilir.
Dolaysyla -kutsaln pagan tarzlarn (fetiler, putlar vs.) gnaha den insanln dini
duygusunun sapkn ve yozlam aamalar olarak deerlendirmekten uzak durarak- bunlar,
tecessm mucizesini haber vermeye ynelik mitsiz giriimler olarak deerlendirilebilir.
nsanl tm dini hayat hierofanilerin diyalektii ile ifade edilen dini hayat- bu adan
bakldnda Mesihin beklentisinden ibaret olur.1616

Eliaden tecessm paradoksuyla ilgili bu pasajlardan hareketle Stephen J. Reno,


Eliaden hierofanileri ta, aa vb. gibi en basitinden en gelimii olan Tanrnn
sadaki tecessm mucizesine kadar hiyerarik bir dzene soktuunu ve bunu da
teolojik nedenlerden dolay yaptn savunmaktadr.1617
Gncesine yazd 8 Kasm 1959 tarihli not Eliaden teolojik bir ama gtt
ynndeki eletirilere neden olan temel argmanlardan bir dieri olarak ileri
srlmektedir. Eliade bu notta unlar yazmaktadr:
1613

Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 191, dip. 5. Kr. Douglas Allen; Myth and Religion in
Mircea Eliade, s. 114-115.
1614
Mircea Eliade; Mythes, rves et mystres, s. 155-156; Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 17.
1615
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 38.
1616
Mircea Eliade; Trait dhistoire des religions, s. 38, dip. 1.
1617
Stephen J. Reno; Hirophanie, symbole et expriences, s. 121.

366

Bugn, Trait dhistoire des religions adl kitabmn sayflarn kartryor ve zellikle gk
tanrlaryla ilgili uzun blm zerinde duruyorum; kitabn gizli mesaj yani benim deifre
ettiim ve yorumladm ekliyle dinler tarihinin ierdii teoloji anlald m diye kendi
kendime soruyorum. Hlbuki bunun anlam yeterince ak bir vaziyette ortaya kmaktadr:
eitlilikleri ierisinde mitler ve dinler, Tanrnn ekilmek yani deus otiosusa dnp
dini gndemden kaybolmak suretiyle dnyada brakt boluun neticesidir. Tanr daha
dorusu yce Varlk- iptidai beeriyetin dini tecrbesinde hibir rol oynamamaktadr. O,
baka tanrsal biimler aktif, verimlik salayan, dramatik vs. ilahlar- tarafndan saf d
braklmtr. Baka incelemelerde de bu konu zerinde durdum. Fakat hakiki dinin ancak
Tanrnn dnyadan ekilmesinden sonra balad ve onun aknl, kendisinin ortadan
yok olmas ile kart ve rtt anlald m acaba? Dindar insann akn olana doru
atlm, bazen bana dnyada tek bana kalm kszn mitsizce hareket etmesini
hatrlatyor.1618

Hem Eliaden bu alntdaki ifadelerinden hem de onun din bilimi almalarnda


zerinde durulan nemli konulardan biri olan Cennet zlemi meselesinden hareketle
Carl Olson, Eliaden almalarnda her ne kadar klasik anlamda olmasa da kamufle
edilmi bir teolojinin bulunduunu iddia etmektedir.1619
Eliaden din karsndaki kiisel tutumu olduka mphemdir.1620 19271928 yllarnda
kaleme ald Gaudeamus adl otobiyografik romanda Tanrya inanmamama ramen
bir Hristiyandm1621 diye yazan gen Eliaden ilk etapta ate olduu izlenimi
uyanmaktadr. 1960l yllarda kendisine en yakn olan rencilerden biri olan Norman
Girardotnun ifadesine gre Eliade,

kendi dini kanaatleri hakknda konumaktan

zellikle ekinirdi. Onun Chicagoda fakltedeki en yakn i arkadalaryla bu tr zel


dini konular hakknda konumad grnmektedir. Eliaden bu tutumundan dolay
Girardot, onun allagelmi herhangi bir teistik anlamda Tanrya inanmad sonucuna
varmaktadr.1622 Rickettsin aktard bilgiye dayanan Rennie de ayn kanaati
tamaktadr.1623 Hatta Eliaden en yakn dostlarndan biri olan ve Pariste ikamet ettii
srede hep beraber olan Emil Cioranun kanaati de Eliaden dini inanca sahip olmad
yndedir.1624 Eliaden din konusundaki kiisel kanaatleri hakknda bu kadar
tereddtlerin bulunmas onun bu konudaki tutumundan kaynaklanmaktadr. Nitekim
1618

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 305.


Carl Olson; Theology of Nostalgia: Reflections on the Theological Aspects of Eliade's Work,
Numen, Vol. 36, No. 1. (June 1989), s. 99.
1620
Mac Linscott Ricketts; In Defence of Eliade, s. 27.
1621
Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 123.
1622
Norman Girardot; Smiles and Whispers: Nostalgie Reflections on Mircea Eliade's Significance for
the Study of Religion, Bryan Rennie (ed.), Changing Religious Worlds, s. 152.
1623
Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 194.
1624
Emil M. Cioran; Hommages, Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 253; Emil M. Cioran;
Beginnings of a Friendship, Joseph M. Kitagawa & Charles H. Long; Myths and Symbols: Studies in
Honor of Mircea Eliade; University of Chicago Press; Chicago 1969, s. 413.
1619

367

Ciorann kendisine dindar bir ruha sahip olmad hlde, dinlerle ilgilendii eklinde
ynelttii eletiriyi de Eliade karlksz brakmtr. Claude-Henri Rocquetye verdii
mlakatta Kiisel olarak inandm ya da inanmadm eyler hakknda bir tr gizli
sessizlii koruma kararn ok eskiden verdim1625 eklindeki ifadesi, Eliaden bu
konudaki sessizliinin kastl olduunu gstermektedir. Eliaden bu sessizlii Cioran
gibi biroklarn onun ate olduu kanaatine sevk etmitir. Ancak Eliaden gncelerine
bakldnda yukardaki kanaatleri kkten olumsuzlayan ifadeler karmza kmaktadr.
Portekizde ikamet ettii yllarda kaleme ald ve kendisi hayattayken yaymlanmasn
vasiyet ettii Portekiz Gncesine1626 yazd 12 Mart 1944 tarihli notunda kinci Dnya
Savann sonunda lkesi Romanyann kaderi hakknda karamsarla drek
depresyon geiren Eliade, zntsn dile getirdikten sonra yle bir dua ile
bitirmektedir: Ruhum mahzun. Rabbim, bana merhamet et ve beni selamete eritir!1627
Madem Eliade, herhangi bir tanrya inanmyorsa neden ondan yardm dilemektedir?
talyann Florance kentinde geirdii tatil esnasnda hatra defterine Eyll 1957 ylnda
yazd not, Eliaden kiisel inanc hakknda bir baka ipucu vermesi bakmndan
olduka nemlidir:
Bu geceki rya. Her biri kendi kesinde tek bana len iki ihtiyar. (Benim bildiim)
mthi bir tarih geriye hibir ahit ve hibir iz brakmadan onlarla birlikte ebediyen
kaybolup gidiyordu. Korkun bir znt. mitsizlik. Yan tarafta bulunan bir odaya
ekildim ve dua ettim. Kendi kendime yle sylyordum: Eer Tanr yoksa her ey
bitmitir, her ey samadr.1628

Bu alntdan anlalan o ki Eliade, insan varoluunun bir anlam tamas iin Tanr
inancnn gerekliliine inanmaktadr. Rocquet ile 1977 ylnda yapt syleide Eliade,
yirmi yl nce grd bu ryay yeniden hatrlayarak bu dncesini biraz daha
amaktadr: Eer varoluumuza anlam verecek ve deer katacak bir mutlaklk olmazsa

1625

Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 132.


Eliaden bu gncesi ilk nce 2001 ylnda Joachn Garrigsun evirdii spanyolca versiyonu
(Mircea Eliade; Diario portugus (19411945), Kairs, Barcelona 2001) daha sonra da Rumence olan asl
versiyonu yaymlanmtr (Humanitas Publishing House, Bucharest 2006). Eliaden 19451985 yllarn
kapsayan gncelerinin fragmanlar yaymlanmtr. Bu durum bu gncelerin cilt hlindeki Franszca
evirinin balnda aka grlmektedir: Fragments dun journal (Bir Gncenin Fragmanlar). Oysa
Portekizde yazd bu gncesi, hibir sansre uramadan olduu gibi yaymlanmtr. Bu bakmdan
Eliaden din karsndaki kiisel tutum ve davranlarna dair en kapsaml bilgiler bu eserde yer
almaktadr.
1627
Mircea Eliade; Fragments from Portuguese Journal, Studia Philosophia - Ediia nr.1 din 2006,
http://hiphi.ubbcluj.ro/studia/?page=art.php&an=2006&nr=1&art=09&lang=en, 03.04.2008.
1628
Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 255.
1626

368

o zaman varoluun bir anlam olmad anlamna gelir.1629 Bylece Eliade, hem
kendisinin de bir Tanr inancna sahip olduunu hem de insann varoluunun bir anlam
tamasnn byle bir inanca sahip olmasna bal olduunu ima etmektedir. Ancak
Eliade bu meselenin bir inan meselesi olduunu ve dolaysyla da bu konuda
tartmann bir anlam tamadna da dikkat ekmektedir. Gncesine dt 23
Temmuz 1965 tarihli notta Eliade, yle yazmaktadr:
Daha geenlerde Tanr meselesi hakkndaki modern incelemelerin (19201940) bana ne
kadar can skc ve yararsz geldiini sylemitim. Sanki Aristodan yz ya da iki yz yl
sonra Sokrates ncesine ait ontolojik bir argman bulmu gibiyim. Byk bir ihtimalle
(mehur bir astronomun beyanlarnda okuduum gibi) meskn bir milyon gezegen ieren
milyarlarca galaksiden oluan bir dnyada Tanrnn varlna ilikin lehteki veya
aleyhteki tm klasik argmanlar bana naif ve hatta ocuksu geliyor. imdilik felsefi
adan tartma hakkmzn olduunu dnmyorum. Problem olduu gibi askda
braklmaldr. Kiisel inanlar, ryalar zerine kurulan iddialar, kehanetler, vecdler ve
estetik duygularla yetinmemiz gerekecektir. Bu da bir bilme tarzdr; fakat (mantksal,
kozmolojik, ontolojik vs. nitelikte) argmanlar olmakszn.1630

Bu satrlar da Eliaden Tanrnn ontolojik bir deere sahip olduu konusunda kuku
duymadn net bir biimde gstermektedir.
Eliaden Portekizin bakenti Lizbondaki Romanya eliliinde kltr maviri olarak
grev yaparken 20 Kasm 1944 tarihinde kanser sonucu hayatn kaybeden ei Nina
Marein baucunda ona Yuhanna ncilinden ayetler okuduunu reniyoruz. Ninann
lmnden bir ay sonra Eliade, gncesine u satrlar yazmaktadr: Bu aclar kefaret
olmayacak m? Buna inanmyorum. Nina, benim gnahlarm yznden ve kendi
kurtuluu iin benden alnd. Beni, imdilik hakknda hibir ey bilmediim bir hayata
atmak iin Tanr onu ald.1631 Eliaden bu dramatik dnemden sonra da aclarn
dindirmek amacyla Kutsal Kitap okuyarak tefekkr ettiini bildirmesi, onun Tanr
inanc tamadn yani ate olduu sonucuna varmann imknszlatn gstermez mi?
lmden sonraki hayatn varlna inandn bu satrlarda ifade eden Eliaden hocas
Nae Ionescunun 1940 ylnda lmnden bir hafta sonra yazd yazda daha ak bir
biimde grlmektedir.
lmn sadece kalanlar iin hayattan ayrlma olarak grndn ok iyi anlyorum.
nk len kii iin lm yeni bir douu, ruhun ilk anl durumuna yeniden dhil
olmasnn ilk admn ifade etmektedir. lm vastasyla ierisinde rpnd geici

1629

Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 67.


Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 505.
1631
Florin Turcanu; Mircea Eliade, s. 339.
1630

369

biimden kurtularak kozmik devreye yeniden girdii iin beden de yeni ve daha byk bir
saygnla sahip olmaktadr.1632

Eliaden yakn dostalarndan biri olan Fransz felsefeci Paul Ricurn ifadesiyle
Kendisi genliinde dini kkenlerinden gayet uzak bir zppeydi; onu Rumen ve
Ortodoks Hristiyan kklerine dndren ey Hinduizm olmutur; ama senkretik bir
biimde.1633 Ricurn bu tankl, meselenin daha iyi anlalmasn salamaktadr.
Zira Eliaden dine bigane kald yllar genlik yllardr. Dolaysyla bu yllardaki
Eliade iin bir atelik durumundan ya da en azndan bir agnostiklikten bahsedilebilir.
Ama Ricurn de belirttii ve daha nce ifade ettiimiz gibi Hindistan tecrbesinin
Eliade birok ynden etkiledii gibi onun din konusundaki ahsi kanaati hakknda da
nemli deiikliklere sebep olduu kesinlik kazanmaktadr. Dolaysyla Eliaden
Hindistan ikametini kendi kiisel kanaatleri bakmndan bir dnm noktas olarak kabul
ederek Eliaden hayatn iki safhada deerlendirmek mmkndr. Girardot ve Rennie
gibi aratrmaclarn Eliaden ateist olduu ynndeki iddialar, onun hayatnn bu
birinci safhas iin geerli olabilir. Ancak ikinci safha iin byle bir ey sylemek
kanaatimizce mmkn deildir.
Eliade yakndan tanyanlarn tanklklar da bu gr desteklemektedir. rnein
Rumen yazar Stefan J. Ray, Eliaden btn dinleri inceleyen bir tarihi olduu iin
bazlarnn onu ate kabul ettiini, fakat onun Ortodoks bir Hristiyan olarak ldn
ifade etmektedir.1634 Eliaden lmnden nceki son anlar anlatan hemerisi ve
asistan olan Ioan Petru Coulianonun verdii bilgilere gre Eliade, kutsal yalama
ayininin Nathan Scott tarafndan yaplmasn vasiyet etmitir.1635 Nitekim Scott 19
Nisan 1986 tarihinde Eliaden yatt Chicagodaki hastaneye gelerek kutsal yalama
ayinini yerine getirmi ve ruhunun selameti iin ona dua etmitir.1636 22 Nisan tarihinde
hayata gzlerini yuman Eliade iin Chicago niversitesinin kampsndeki Hyde
Parkda bulunan Rockefeller Chapel kilisesinde ayin dzenlendii gibi ayrca ABDdeki
btn Ortodoks kiliselerinde de cenaze merasimleri dzenlenmitir.1637 Buraya kadar

1632

Mac Linscott Ricketts; Mircea Eliade: The Romanian Roots, s. 1092.


Paul Ricur; Critique and Conviction, s. 32.
1634
Stefan J. Fay; Mircea Eliade : La dernire lettre, http://signes-et-symboles.org/dossierssymbole/index.php/2007/12/14/153-eliade-esoterisme-symbolisme, 02.04.2008
1635
Ioan Petru Couliano; Les derniers jours de Mircea Eliade Mahparinirvna, Mircea Eliade; Les
moissons du solstice, s. 246.
1636
Ioan Petru Couliano; Les derniers jours de Mircea Eliade Mahparinirvna, s. 249.
1637
Ioan Petru Couliano; Les derniers jours de Mircea Eliade Mahparinirvna, s. 251.
1633

370

aktarm olduumuz bu bilgiler de Eliaden ate olarak lmediini kesinlikle destekler


mahiyettedir.
Elbette Eliade, bir ate deildi, ama tam anlamyla dindar biri de deildi. Onun
dindarl, klasik d diyebileceimiz bir biimdeydi. Bu konu hakknda Eliaden 1949
ylnda yaymlanacak olan Trait dhistoire des religions balkl eseri balamnda 23
Aralk1942 tarihinde ifade ettii dnceleri net bir fikir vermektedir:
Ben, normal bir dini tecrbeye sahip bir insan deilim; agnostik ya da din kart biri de
deilim. Bir Hintli, bir iptidai, bir Yunan ya da bir Ortaa insan gibi benim iin de din
vardr. lahi mevcudiyeti ancak byk mitsizlik anlarmda biliyorum; fakat dier tm
zamanlarda bu mevcudiyeti her beeri eylemde yokluyorum. Daha ak bir ifadeyle benim
iin din, gerek, mutlak olann sezgisi ve buna duyulan susamlktr.
Bundan dolay ileride yazacam dinler tarihi [kitabnn] girii, devrim yaratc bir deere
sahip olacaktr; nk kadim fiiller ve ritlerdeki szde metafiziin srekliliini
gstereceim.1638

Eliaden bu ifadeleri din karsndaki kiisel tutumu hakknda kesin bilgiler vermekte
ve kendisinin Hristiyanlk ya da paganizm gibi herhangi bir dini sistemi deil metafizik
gereklii n plana kardn gstermektedir. Daha nce belirttiimiz gibi Eliaden
din bilimi almalarna yn veren temel problematik, metafizik gerekliklerin tasfiyesi
sonucunda ortaya kan varolusal krizin zmyle ilgilidir. Eliaden hermentik
projesi de tamamen bu ama dorultusunda ina edilmitir. Hermentiin nihai
amacnn metafizik bilgi araclyla bilin dzeyinde insan dnme uratmak ve
bunun sonucunda da varolusal krizin almas yani kurtuluun gereklemesi olduunu
bir kez daha hatrlayalm. Bu metafizik bilginin kaynan ise Eliade hl kutsallk
duygusu bilin dzeyinde yer alan arkaik ve Dou dinlerinin salayaca kanaatindedir.
1930lu yllarda yazd yazlarda Eliade, Asya lkelerinin, zellikle de Hindistann
Bat smrgesinden kurtulup bamszlklarn elde ederek tarih sahnesinde yerlerini
alacaklarn ve bu bambaka kltrlerle karlamann Bat insann zihninde yeni bir
dnya telakkisi ve yeni bir antropolojik tasavvur meydana getireceini dnyordu. Bu
ngrsnn gereklemeyeceini gren Eliade, daha sonralar kozmik dindarlk
modeline ynelmi ve almalarnda dini fenomenlerin sembolik ynlerini, zellikle de
zaman ve meknn homo religiosus nazarnda nasl kutsal bir karaktere sahip olduu
konularn inceleyerek evrenin kutsallk boyutunun yeniden kazanlmasn amalamtr.
1638

Mac Linscott Ricketts; Eliades Secrets as Revealed in the Portuguese Journal, Studia Philosophia Ediia nr.1 din 2006, http://hiphi.ubbcluj.ro/studia/?page=art.php&an=2006&nr=1&art=09&lang=en,
03.04.2008.

371

Gncesine yazd 1 Haziran 1960 tarihli notta Eliaden bu dncesi aka


grlmektedir:
Goetheden bu yana Doadaki kutsallklar git gide tasfiye edilerek onun kltrel ve
sonuta da felsefi anlamlar boaltlmtr. Kendimi hierofanilerin diyalektiini ve kozmik
dindarln yapsn kefederek Doaya yeniden deer kazandrmay baaran nadir
Avrupallardan biri olarak sayabileceimi dnyorum. [] Romanyal ya da Bengalli
iftilerin her gnk tecrbesini dnerek kozmik kutsallklara ulatm. Dolaysyla
ada tarihi durumlardan ve canl kltrel deerlerden hareket ettim.
Zannediyorum ki modern insan, kitaplarmda ne lirik bir yaratm ne de felsefi bir icat olan
kozmik dindarln bir boyutunu yeniden buldu. nk ben her zaman olgular ve bunlarn
yorumunu hl Hristiyanlk ncesi bir dnyada bulunanlardan elde etmeye gayret
ettim.1639

Bu alntdan anlald zere Eliade, modern dnyann krizini zmesi bakmndan


Hristiyanln herhangi bir katk salamayacan ima etmektedir. Zaten Modern
nsann D balkl blmde ayrntlaryla zerinde durulan hususlardan biri de
modern insann bugnk duruma dmesine neden olan etkenlerin birinin Hristiyanlk
olduu vurgulanmt. Dolaysyla Eliaden modern insan krize srkleyen bir sistemin
onu bu krizden kurtarmasn beklemesi elbette dnlemezdi.

3 Kasm 1959 tarihli

notta Eliade yle yazmaktadr:


[] Kozmostan kutsal tasfiye ederek onu ntr ve alelade hle getiren YahudiHristiyanlk olmadan modern bilimin mmkn olmayacan anladm. Kutsallklarn
giderildii ve tanrlarn yok edildii bir Doa olmadan bilim mmkn olmazd.
Hristiyanlk ite bunu yapt. Hristiyanlk, kiisel dini tecrbeye vurgu yapt, ama bunu
yapmak zorunda deildi. nk Hristiyanla gre Kozmos yine de Tanr eseri olmaya
devam etmektedir. Fakat tarihi zaman ve geri dn olmayan sre [dncesi] hkim
olmaya balad andan itibaren Kozmosun dini cazibesi yok olmutur. Bir baka ey
daha olmutur: Doa, Hristiyanln eytanlara dntrd pagan tanrlarla doluydu. Bu
ekliyle Doa, varolusal olarak artk Hristiyanlarn ilgisini ekemezdi. Yalnzca Dou
Avrupadaki iftiler Hristiyanln kozmik boyutunu muhafaza etmilerdir.1640

Eliade, burada Hristiyanln kozmostan kutsallklar kaldrdn ak ve net olarak


ifade etmektedir. Hristiyanln kozmik boyutundan bahseden Eliaden bu konudaki
dncesi onun hermentik projesinin temel dayanaklarndan birini oluturmaktadr.
Eliaden Din Bilimi alanndaki dncelerine Hindistann bir dier etkisi de tam bu
noktada olmutur. Eliade, Hindistanda kozmik dini duygu diye nitelendirdii olguyu
kefetmitir. Politeizm ya da paganizm diye adlandrlan bu dindarlk trn
Hindistandaki yerli halkn arasnda yaayarak yakndan tanma frsat bulan Eliade, bu
kozmik dini duygu olgusunun genel dinler tarihi asndan ne derece nemli olduunu
kavramtr. Bundan dolay da Eliade, paganizm diye adlandrlan eyin nemini ve
1639
1640

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 334.


Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 302.

372

manevi deerini ortaya koymay amalamtr.1641 Daha sonra lkesine dnen Eliade,
Hindistanda kefettii ve kozmik dindarlk diye nitelendirdii bu olgunun aslnda
inden Portekize kadar ziraatn salad cilal ta devrinden miras kalan kltrel
zemini paylaan tm zirai toplumlarda mevcut olduunun farkna varmtr.
Daha nce belirtildii zere bu dindarlk anlaynn temel karakteristii, kutsaln tarihi
olaylar vastasyla deil, bereketin srr ve kozmik yenilenme yollaryla kendini
dorudan gsterdii inancna dayanmasdr.
Zirai kltrler, kozmik din diyebileceimiz olguyu gelitirir; zira dini faaliyet, merkezi
srrn etrafnda younlamaktadr: Dnyann periyodik olarak yenilenmesi. Tpk insan
varoluu gibi kozmik ritimler de bitkisel hayattan alnm terimlerle ifade edilmektedir.
Kozmik kutsalln srr, Dnya Aac ile sembolize edilmektedir. Evren, periyodik olarak
dier bir ifadeyle her yl yenilenmesi gereken bir organizma eklinde tasavvur edilmektedir.
Baz imtiyazl kiiler, bir meyve ya da bir aa yaknndaki bir kaynak araclyla mutlak
gereklie, genlie ve lmszle kavuabilirler. Kozmik Aacn kkleri Cehenneme
uzanp tepesi Gkyzne dedii iin Dnyann Merkezinde yer alarak kozmik blgeyi
birletirdii kabul edilmektedir. Madem ki dnya periyodik olarak yenilenmesi gerekiyor, o
hlde her Yeni Ylda kozmoloji, ritel eklinde tekrar edilecektir.1642

Dnyann periyodik olarak yenilenmesi dncesi her ne kadar ziraatn kefinden sonra
gelimise de bu kozmik dindarlk kutsaln diyalektiinin bir devam niteliindedir.
nk zirai toplumlarn inancna gre tanrsal olan yani kutsal, kozmik ritim ve
nesnelerde tezahr etmektedir.1643 Eliadea gre Dou Avrupa iftilerinin devam
ettirdikleri kozmik Hristiyanlk da bu niteliktedir. Yani Eliaden szn ettii bu din
biimi ziraatn kefinden sonra ortaya kan kozmik dindarln devamdr.
Avrupann krsal toplumlarn incelemek Ta Devrideki ziraatlarn din dnyasn anlama
ans sunabilir. Birok durumda Avrupal ifilerin adet ve inanlar, klasik Yunan
mitolojisinin sahip olduu kltrel durumdan daha eskisini temsil etmektedir. Bin yldan
fazla bir zamandan beri Avrupann krsal halkarnn Hristiyanlatrld dorudur. Fakat
bunlar, Hristiyanlklar ierisine hatrlanamayacak kadar eskilere dayanan Hristiyanlk
ncesi dini miraslarnn byk blm dhil etmeyi baarmlardr. Bu nedenden tr
Avrupal iftilerin Hristiyan olmadklarn sylemek doru olmaz. Ancak bunlarn
dindarlklarnn Hristiyanln tarihi biimiyle snrl kalmadn ve ehirlerde yaayan
Hristiyanlarn tecrbelerinde neredeyse bulunmayan kozmik bir yapya sahip olduunu
kabul etmek gerekir. lksel ve tarihi olmayan bir Hristiyanlktan bahsedilebilir. Avrupal
ziraatlar Hristiyanlarken tarih ncesinden bu yana muhafaza ettikleri kozmik dini yeni
imanlarna dhil etmilerdir.1644

Bu alntda Eliaden szn ettii bu din biimi ziraatn kefinden sonra ortaya kan
kozmik dindarln devam olduu bir kez daha ifade edilmektedir. Bundan dolay
1641

Mircea Eliade; Ordeal by Labyrinth, s. 56-57.


Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 53.
1643
Mircea Eliade; Histoire des croyances et des ides religieuses I, s. 368.
1644
Mircea Eliade; Le sacr et le profane, s. 139.
1642

373

kozmik Hristiyanlkta tarihi unsur gz ard edilmekte, dogmatik unsur ise belli
belirsiz hldedir.1645 Gncesine dt 6 Mart 1965 tarihli bu notun devamnda
Eliade yle yazmaktadr: genel olarak Hristiyanlk, zel olarak da Hristiyan
felsefesi Rumen halknn ierisinde olgunlat kozmik Hristiyanl gelitirirlerse
bir yenilenmeyi meydana getirebilirler.
Bu bilgilerden hareketle ekil 2.1e yeniden bir gz atalm ve Eliaden bu konudaki
dncelerini netletirmeye alalm. Hermentik sre, metafizik bilgi araclyla
kutsallk

duygusunun

bilinaltndan

fkrarak

bilin

dzeyine

kmasn

amalamaktadr. Bir sonraki aamada ise artk kutsal bilincinde hissedebilen insan
kozmostaki akn boyutun sembollerini okuyabilir, idrak edebilir hle gelecektir. imdi
ekil 2.2ye bir gz atarsak Yeni Hmanizmi meydana getirecek olan hermentik sre,
profan insan sbjektif ynden tekrar homme total (btncl/klli insan/insan- kmil)
hline getirmektedir.
Homo religiosusun arketipi, kutsal bilincinin btnnde idrak eden arkaik
toplumlardaki insandr. Bundan dolay Eliaden temel hedefi arkaik, Doulu ve
geleneksel dini yaplardaki anlam ve manevi deerleri kutsallktan uzaklam modern
insann gzleri nne serecek hermentik metodu oluturmak olmutur. Batl bilim
adamlarnn yzyllar boyu hakir grd, aalad, ilkel bulduu bu yabanc manevi
dnyalara Eliaden sempatiyle yaklamas bazlar tarafndan pheyle karlanmtr.
Yukarda ifade edildii zere bazlar Eliade paganizm propagandas yapmakla, arkaik
bir ontolojiyi savunmakla sulamlardr. Alman dinler tarihisi K. Rudolph, bunlardan
biridir. Rudolpha gre Eliaden din bilimi almalar Dinler Tarihi disiplininin
belirlenmi

snrlarn

birok

ynden

amaktadr.1646

Dinler

Tarihi

ve

Din

Fenomenolojisinin deneysel inceleme snrlar ierisinde bulunmas gerektiini belirten


Rudolph, Eliaden din bilimi almalarnda felsefi antropoloji ve ontoloji bulunduunu
savunmaktadr.1647 rnein Eliaden hibir zaman net olarak aklamad arkaik
zaman, tarihi bir kategori olduu gibi yapsal ve hatta felsefi ve ontolojik bir
kategoridir de.1648 Rudolph, Eliaden din teorisinin ve hermentik projesinin temelini
oluturan arkaik-modern dikotomisini de eletirmektedir. Eliade, arkaik terimini
1645

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 499.


K. Rudolph; Mircea Eliade and the History of Religions, s. 106.
1647
K. Rudolph; Mircea Eliade and the History of Religions, s. 117.
1648
K. Rudolph; Mircea Eliade and the History of Religions, s. 113.
1646

374

modern kavramnn ontolojik kart olarak da kullanmaktadr. Modern insan,


arkaik insan gibi bir ideal tipten ibarettir. Eliadea gre bu ikisi diyalektik bir
gerilim ierisinde birlikte var olmakta ve beeri varln karlkl olarak birbirini
dlayan iki temel tarzn ifade etmektedir. Bu ikisi arasndaki geii Eliade, ayrntl
olarak izah etmemektedir.1649 Bu noktada tpk Alitzerin kutsal-profan kartl
hakknda hataya dt gibi modern-profan insan hakknda Rudolphun da hataya
dt grlmektedir. Zira zellikle Modern nsann D balkl blmde
zerinde durulduu zere Eliade arkaik insan ile modern insan birbirinden tamamen
kopuk iki varlk tr olarak grmemektedir. Bilakis modern insan arkaik insann bir
devam olarak grmektedir. Hatta Eliadea gre homo religiosusun prototipi olan arkaik
insan, modern insann iinde yaamaya devam etmektedir. Bu ikisi arasndaki gei ya
da daha dorusu ortak noktay kutsallk duygusu ya da daha geni anlamda inanma
yetisi oluturmaktadr. Rudolpha gre Eliade, arkaik olandan yana tavr almakta ve
modern olan anlam kaybna gtren yanl ve kanlmaz bir yol gibi grmektedir.
Bu yoldan ancak arkaik olana dnmekle kurtulmak mmkndr.1650 Genellike Eliaden
Dinler Tarihi, nceden var olan bir ontolojiyi, bir antropolojiyi ve bir soteriolojiyi
aklamay amalamaktadr. Sbjektif yarglar, kiisel tecrbeler ve kiisel itiraflar
Eliaden verilerini etkileyerek kendisinin de kar kt bir tr indirgemeye
gtrmektedir.1651 Rudolpha gre Eliaden din bilimi almalarndaki temel ama,
arkasnda bir soterioloji gizlenen yeni bir dini-felsefi antropoloji oluturmaktr.1652
Kozmik dindarlkla ilgili Eliaden yukardaki dnceleri her ne kadar onun paganizmi
savunduu ynnde bir izlenim uyandrsa da onun byle bir eyi savunmad
anlalmaktadr. Birok yazsnda Eliade, arkaik din zerine younlamasnn byle bir
dini eilimi onaylad anlamna gelmediini belirtmektedir. Eliade, u hususa dikkat
ekmektedir:
Byle bir sempati arkaik yaratmlar kabul ettiim ya da bunlara kar bir zlem
duyduum anlamna gelmez. Birok nl antropologun, sosyologun ve psikologun
yaptklar nceki yorumlarn ilkel dinlere hakkn vermedii iin bu dinlere vurgu
yaptm.1653

1649

K. Rudolph; Mircea Eliade and the History of Religions, s. 114.


K. Rudolph; Mircea Eliade and the History of Religions, s. 115.
1651
K. Rudolph; Mircea Eliade and the History of Religions, s. 117.
1652
K. Rudolph; Mircea Eliade and the History of Religions, s. 117.
1653
Mircea Eliade; Notes for a Dialogue, s. 237-238.
1650

375

Eliaden bu tutumunun sebebini hatra defterine yazd u nottan daha iyi anlyoruz:
Dante veya Matre Eckhart yorumlarken gsterdiimiz itina ve sempatinin aynsn
bu ilkel ve arkaik yaratmlar incelerken gsterdiimde beni idealizm ile neden
suluyorlar?1654
Yukardaki analizlerden kan sonu, Eliaden din bilimi almalarnda Hristiyanlk
propagandas yapma eiliminde olmadn bir kez daha ortaya koymaktadr. ekil 2.1e
bir kez daha gz atldnda grlecektir ki Eliaden hermentik projesi, modern
insann ncelikle kutsal alglama kapasitesini uyandrarak kozmik dzeydeki
kutsallklarla temas salamasna imkn vermektedir. Charles H. Longun deyimiyle
Eliade, insan kozmosa yeniden ynlendirmeye almaktadr.1655 Bu proje, daha
teye gitmemektedir. Yani kutsal yanstan kozmostaki sembollere ak hle gelen
insann kutsala nasl ulaaca hakknda herhangi bir bilgi verilmemektedir. Eliaden
bu noktada durmas bizce onu teolojik varsaymlara bavurmama kararnn en belirgin
ifadesidir. Eliaden hermentik sreci, insan hibir dini sisteme ynlendirmemektedir.
Eliaden bir dinler tarihisi olarak her tr nyargdan uzak bir biimde dini fenomenleri
objektif olarak incelediini belirtmesi de bundandr.1656 Eliaden hermentik projesinin
amac, insanda bir dnmn meydana gelmesini salamaktr. Peki, ama bu sre
sonucunda insan neye dnecektir? imdi ekil 2.2ye bakldnda bunun cevab ak
bir biimde grlecektir. Eliadea gre hermentik sre sonucunda insan aslna
dnecektir. nk iinde yaad doaya yabanclaan insan ayn zamanda kendi
doasna da yabanclamtr.1657 Modern insan artk kendisini bir mikrokozmos olarak
alglamamaktadr. Daha nce ifade edildii zere her dini fenomenin arketipine dnme
eiliminde olduunu ifade eden Eliaden bu dncesi ayn ekilde modern insan iin
de geerlidir. Yani modern insan da insanln prototipi olan insan arketipine yani
homme totala, insan- kmile dnecektir.
2. Eliade Tarih Kart M?

1654

Mircea Eliade; Fragments dun journal I, s. 355.


Charles H. Long; Le sens de l'oeuvre de Mircea Eliade pour l'homme moderne, Constantin Tacou
(dir.); Mircea Eliade, s. 225.
1656
Mircea Eliade; Fragments dun journal II, s. 190.
1657
Douglas Allen; Myth and Religion in Mircea Eliade, s. 105.
1655

376

Eliaden din bilimi teorisine yneltilen eletiriler zetle onun keyfi, sbjektif ve
normatif deerlere dayandn yndedir. Eliade, tutarl bir metodolojik ereve
belirlemedii iin de modern dinler tarihilerinin bazlar onun dikkate alnmamas
gerektiini dnmektedirler. Eliadea yneltilen bu eletiriler, onun tarih kart
olduu eklinde genel bir ifadeye dnmtr. Bylece Eliaden metodolojik adan
eletirel deil sbjektif olduu ynndeki iddialar, onun verileri somut, zel ve tarihi
karakterini dikkate almad biimini almtr.1658
Tarihi ynelimli deneyselci Robert D. Bairde gre Dinler Tarihi disiplini ierisinde iki
farkl metodolojik yaklam bulunmaktadr: Din Fenomenolojisi diye adlandrlan
sistematik yaklam ve tarihi yaklam. Birinci yaklam benimseyenler arasnda Van
der Leeuw, W. Brede Kristensen, C. J. Bleeker ve Mircea Eliade gibi bilim adamlar
bulunurken dier yaklam, G. F. Moore, Raffaele Pettazzoni ve Joseph M. Kitagawa
gibi dinler tarihileri tarafndan temsil edilmektedir. Dini olgular incelerken bu iki
yaklam, farkl kategorilere bavurmakta, olgular farkl ekilde tasnif etmektedir.
Fenomenolojik yaklam, dini olgular, kurban, mit, ibadet vs. gibi kategoriler atland
incelerken tarihi yaklam, Hinduizm, Budizm, Yahudilik ve slam gibi
snflara ayrarak incelemektedir. Bu kategorilerin daha iyisi bulunmad iin
kullanldn savunan Baird, tarihi yaklam zerine younlaarak Hinduizm,
Budizm vs. gibi kategoriler ierisinde incelenen dini olgularn doru biimde
anlalmadn ileri smektedir. Bairde gre Dinler Tarihi disiplini, dinin tanmn
yapmakla ie balamaldr.1659 Din incelemesinin hareket noktasnda iki seenek
bulunmaktadr. Biri tanmsal dier ise sezgiseldir. Tanmsal yaklam, dini ayin, nesne
ve ideolojiyi tespit edebilmek iin ncelikli olarak ak bir din tanm ile balamaktadr.
Sezgisel yaklam ise tanmlama ile balamaktan ekinmektedir. Bu yaklam, din ile
neyin kastedildiini herkesin bildiini ve tek zorluun tm rnekleri ierecek bir tanm
sunmakla ilgili olduunu varsaymaktadr. Bairde gre Eliade, tanmsal yaklamdan
ziyade sezgisel yaklam benimsemitir.1660 Sezgisel yaklam tercih ettii iin
Eliaden ak bir din tanm yapmaktan ekindiini savunan Baird, onun din bilimi

1658

Douglas Allen; Eliade and History, The Journal of Religion, Vol. 68, No. 4 (October 1988), s. 545547.
1659
Robert D. Baird; Interpretative Categories and the History of Religions, History and Theory, Vol. 8,
Beiheft 8: On Method in the History of Religions (1968), s. 17-18.
1660
Robert D. Baird; Essays in the History of Religions, Peter Lang, New York 1991, s. 27-28.

377

almalarnda drt normatif unsurun bulunduunu ileri srmektedir: kutsal,1661


sembolik yaplarn ontolojik stats,1662 hakiki varolu modeli olarak arkaik insann
gsterilmesi,1663 dinler tarihilerinin felsefe yapmas ve teori gelitirmesi ynndeki
iddia.1664 Bairdin normatiflikten kast ise bir disiplinin gereklik hakkndaki grleri
betimlemekten ziyade bizzat gerekliin kendisini betimlemeye almasdr. Teolojinin
normatif olmas, insann mahiyeti, doa ve Mutlak Gereklik gibi konular hakknda
insanlarn ne dndn aklamasndan dolay deil, bu konularn varlklar
hakknda beyanlarda bulunmasndan dolaydr.1665 Bairde gre kutsal ile dini
ontolojik bir gereklik olarak deerlendirdii iin Eliade da normatiflik kategorisine
girmektedir.1666
Guilford Dudleyin yorumu ise Allenin deyimiyle sra ddr.1667 Zira Dudley,
Eliaden din bilimi almalarnn tarih kart normatif bir zemine dayandn kabul
etmekle beraber bu tarih kartlnn olumlu ynde deerlendirilebilecei sonucuna
varmaktadr. ada Dinler Tarihi disiplini ierisinde herkes tarafndan kabul edilen bir
metodoloji bulunmadna ve bu disiplinin ciddi bir kriz ve karklk dneminden
getiine dikkat eken Dudley, Eliaden din teorisini bu disipline birlik ve btnlk
salayacak bir zm yolu olarak grmektedir.1668 Dudleye gre Eliaden din bilimi
almalarnn metodolojik adan zayf noktas bulunmaktadr: 1) Sembollerin,
hierofanilerin ve arketiplerin bilin dndaki anlamlarna ilikin teori deneysel teste
aykrdr. 2) Yeterince snrl etnografik alan ierisinde kalnmad iin Eliaden
sylediklerini deneysel testle kontrol etmek imknszdr. 3) Eliaden Yeni Hmanizm
projesi, deerden yoksun deildir.1669 Eliade, kariyerini Aydnlanma ruhunda
bilimsel metoda bal bir deneyselci olarak deil, Rnesans ruhunda bir hmanist olarak
balatm ve bu ekilde de devam ettirmitir.1670 Bundan dolay Marburg bildirisine
imza atan Eliaden tutumunu Dudley elikili bulmaktadr. Zira Dinler Tarihinin her tr
felsefi ve teolojik kayglardan temizlenmesi gereken bir bilim dal olarak tanmlayan
1661

Robert D. Baird; Essays in the History of Religions, s. 30.


Robert D. Baird; Essays in the History of Religions, s. 34.
1663
Robert D. Baird; Essays in the History of Religions, s. 55.
1664
Robert D. Baird; Essays in the History of Religions, s. 36.
1665
Robert D. Baird; Essays in the History of Religions, s. 27.
1666
Robert D. Baird; Category Formation and the History of Religions, s. 87.
1667
Douglas Allen; Myth and Religion in Mircea Eliade, s. 228.
1668
Douglas Allen; Eliade and History, s. 550; Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 3.
1669
Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 36.
1670
Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 48.
1662

378

Marburg bildirisinin altna imza atm olmasna ramen Eliade, bu disipline hmanist
bir misyon tayin etmektedir.1671 Eliade, arkaik ontolojinin sunduu kurtulu
retisinin/soteriolojinin apolojisini yapmaktadr. Baz dinlerin, zellikle de Hint
dinlerinin tad soteriolojiyi benimseyip dier dinlerdeki soteriolojik inanlar
eletirmesi Eliaden Marburg bilidirisi ile elitiini gstermektedir. Dudleye gre
birok yazsnda dinler tarihisini felsefe yapmaya tevik eden Eliaden bu tutumu,
dinler tarihisinin teolojik ve felsefi meselelerden uzak durarak tarafsz bir konumda
bulunmasn ngren bu bildirideki hkmleri inemektedir.1672 Eliaden normatif bir
yaklam sergilediini bildiren Dudley, onu metodolojisindeki temel farklln tmden
gelime dayanm olmasndan kaynaklandn dnmektedir. Dudleye gre dini
tecrbeye ilikin verilerden hareket etmek yerine Eliaden teorileri homo religiosus ve
dindar insann tecrbe ettii evrenle ilgili varsaymlardan hareketle sonuca varmaktadr.
Bundan dolay da Eliade, teorisini desteklemeyen verileri dikkate almamaktadr.1673
Tmdengelim metodunu benimseyen Eliaden yaklam deneyselcilerin onun
metodolojisini btnyle reddetmeleri iin tek bana yeterli bir nedendir.1674
Antropoloji alannda da metodolojik adan iki yaklamn bulunduuna Dudley dikkat
ekmektedir. Bir tarafta ham verilerden ie balayarak sonunda salama yapmak iin
tekrar bunlara dnen Anglo-Amerikan tmevarmc deneyselci geleneinin doa
bilimlerinden ald metot bulunurken dier tarafta ise bir model ya da paradigma ile ie
balayarak tmdengelim akl yrtme yoluyla son salama kriteri olarak orijinal
paradigma ierisinde verilere doru ilerleyen Fransz gelenei bulunmaktadr.
Tmevarm yaklam, gzlemlenebilen davrana ncelik verirken tmdengelim
yaklam, zihin ile dilin temel kategorilerine ve yaplarna ncelik tanmaktadr.
Tmevarm yaklam, insann hayat ve dncesinin bilinli ynyle snrl kald
hlde tmdengelim yaklam, bilinaltnda bulunan evrensel ve deimeyen yaplarla
ilgilenmektedir. Tmevarm yaklam, sorularn artzamanl/diyakronik-nedensel
aklamalar eklinde ifade edip buna gre de cevaplandrrken tmdengelim yaklam,
sorularn

ve

bunlarn

cevaplarn

bir

paradigmadan

tretilen

verilerin

senkronik/ezamanl analizi asndan ifade etmektedir.1675 Dudleye gre her ne kadar


1671

Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 84.


Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 91-93.
1673
Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 117.
1674
Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 118.
1675
Guilford Dudley III; Mircea Eliade as the "Anti-Historian" of Religions, Journal of the American
Academy of Religion, Vol. 44, No. 2 (June 1976), s. 358-359.
1672

379

Eliade yapsalc olarak nitelendirmek doru olmasa da Yapsalclk gibi onun da


paradigmalara ve tmdengelimsel akl yrtmeye dayal Fransz geleneinden treyen
bir epistemolojiyi benimsediini sylemek mmkndr.1676
Dudleyin Eliaden din teorisini Allenin ifadesiyle sempatik deerlendirmesinde
doa bilimlerinin dayand tmevarm metodunun tek geerli metot olduu ve
dolaysyla da beeri bilimler iin de bu metodun geerli olaca ynndeki anlaya
baz itirazlarn ykselmesinin etkili olduu anlalmaktadr. 1950lerden itibaren
bilimsel teorilerin gzlemlenebilen verilerden hareketle tmevarmsal bir akl yrtme
sonucunda ortaya kt ynndeki anlaya itirazlar ykselmeye balamtr. Bu
gr benimseyenlere gre bilimsel ilerlemeler yeni verilerin kefedilmesiyle deil,
eski verilere yeni bir bak as getirmekle gereklemektedir. 1960l yllarda
tmevarm yaklamn benimseyen deneyselci yaklam, Thomas Kuhn, Norwood R.
Hanson, Michael Polanyi, Paul K. Feyerabend ve Stephen E. Toulmin gibi bilim
felsefecileri tarafndan daha sert bir biimde eletirilmeye balamtr. Doa bilimlerinin
klasik anlayna gre elde edilen veriler tmevarm metoduyla ilenerek bu veriler
arasndaki korelsyonu tespit etmeye ynelik bir teori oluturuluyordu yani ksaca
teoriyi veriler meydana getiriyordu. Yeni bilim felsefesi ise bu tek tarafl ilikinin
yanll zerinde durarak sadece verilerin teoriyi meydana getirmediini, ayn
zamanda teorinin gzlemlenebilen verilerin yorumunu ekillendirdiini savunmaktadr.
Dolaysyla verilerle teori arasndaki iliki, zannedildii gibi tek tarafl deil
diyalektiktir. Aratrmac teoriyi ortaya koyduu gibi teori de aratrmacnn
olaylara/nesnelere bakn belirlemektedir ya da en azndan etkilemektedir.1677 Bu
dorultuda Dudley, teori ile yorum arasnda diyalektik bir ilikinin bulunduunu ifade
etmektedir. Birer aklama tarz olan teoriler, verileri yorumlamay salad gibi
verilerin yorumlanmas da teoriyi desteklemektedir.1678 Bu sre her ne kadar
tmevarm metodunu tek metot olarak kabul eden deneyselcilerin bu iddialar kuku
gtrr hle getirmi olsa da Eliaden metodolojisine yneltilen en nemli
eletirilerden biri, bunun tmdengelime dayand eklindedir. Bu eletirmenlere gre
Eliade akl yrtmelerini bak birisinin tekrarlayamayacan ve ayn verilerden

1676

Guilford Dudley III; Mircea Eliade as the "Anti-Historian" of Religions, Journal of the American
Academy of Religion, Vol. 44, No. 2 (June 1976), s. 359.
1677
Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 122.
1678
Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 134.

380

hareketle Eliaden kefettii dini tecrbenin derin evrensel yaplarn elde


edemeyeceklerini iddia etmektedirler. Eliaden tmdengelim yaklamna itiraz edenler
onun metodunun ne tarihi ne de deneysel olduunu ileri srerek tm metodolojisini
geersiz kabul etmektedirler.1679 Bu ynde eletiri yneltenlere rnek olarak Hans
Penner ve Robert D. Baird gsterilebilir. Hans Penner ve Robert D. Baird gibi
deneyselci dinler tarihileri Eliaden teorilerinin dorulanamaz olduu iin betimsel
olmaktan ziyade normatif olduunu ve dolaysyla da Eliaden metodunun Din
Bilimine model olarak tamamen terk edilmesini savunmaktadrlar.1680 Normatiften
kastlar, teorinin teolojik, metafizik varsaymlar ya da deer yarglar ieriyor olmasdr.
Bunlara gre bilimsellik statsn talep edebilmek iin Dinler Tarihi disiplini, normatif
yaklamn kart olan betimsel yaklama sarlmaldr.1681 Dudleye gre dorulanamaz
teorileri normatif teorilerle zdeletirmek iki ynden yanltr: 1) Bir teorinin
dorulanamaz olmas onun mutlaka normatif diye nitelendirilmesini gerektirmez.
rnein Einsteinn izafiyet teorisi deneysel olarak dorulanmasa da buna normatif
denilemez. Ayn ekilde toplumun bir ibadet nesnesi hline geldii ynndeki
Durkheimin teorisi de dorulanamaz olmakla birlikte normatif de deildir. 2) Bilimsel
teorilerle normatif teorilerin her seferinde birbirlerini dladklar dncesi de yanltr.
En saygn bilimsel teorilerin de ontolojik, metafizik veya deer yarglarna dayal bir
iliki ierdiklerini gstermek mmkndr.1682 Dinler tarihilerinin Eliaden yaklamn
normatif diye nitelendirmelerinin temel gerekelerinden biri onun kutsala ilikin
teorisinin sbjektif olduu ynndedir.1683 Eliade, tm dini davran ve dnceyi
aklayan anlalr bir sistem sunmutur. Dinler tarihileri ve antropologlar, onun
metodunun sezgisel olduu ve teorilerinin deneysel dorulama testini karlamad
ynnde eletirmektedirler. Dudley, eletirmenlerin Eliaden metodolojisini bilimsel
olmayan, normatif ve hatta mistik diye eletirirken benimsedikleri standartlarn ve
yaklamlarn doa bilimlerinden alndna dikkat ekmektedir.1684 Dudleye gr dinler
tarihileri Eliaden teorisini reddederken daha dikkatli olmaldrlar. nk deneysel
dorulama kriteri, bir metodolojiyi geersiz klmak iin yeterli deildir.1685
1679

Douglas Allen; Mircea Eliade et le phnomne religieux, s. 176.


Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 39.
1681
Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 135-136.
1682
Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 136.
1683
Guilford Dudley III; Religion on Trial: Mircea Eliade & His Critics, Temple University Press,
Philadelphia 19-77, s. 138.
1684
Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 158-159.
1685
Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 142.
1680

381

Dudleye gre bir teorinin deeri, daha geni bir teorik sisteme salad katk ile
llr. Teorik sistemin deeri ise daha nce grlmeyen olgular retmesine ve daha
nce aklanlamam eski olgulara yeni aklamalar getirmesine baldr. Dolaysyla
teorik sistemin retken gc daha nce anlalmaz olan ya da az anlalr olan anlalr
hle getirme kapasitesine baldr. Eliade, anlalr bir teorik sistem sunmutur.1686
Eliaden din bilimi teorisine deneysel dorulama testi uygulanamad iin Eliaden
tm teorik sistemini yanl, sezgisel veya sbjektif eklinde nitelendirerek
rtmeye almak bir kuruntudan ibarettir.1687 Sonu olarak Dudley, deneyselci
antropologlarn eletirilerine ramen Eliaden sisteminin geerliliini koruduununun
altn izmektedir.1688
Eliaden din bilimi almalarnda tarih kart bir yaklam benimsediini; fakat buna
ramen onun teorik sisteminin dini fenomenleri aydnlatmak bakmndan geerliliini
koruduunu savunan Dudleyin bu yorumunun aksine Rennie tartmann batan yanl
bir zemine oturtulduunu yani Eliaden tarih kart olmadn ve dolaysyla
eletirilerin haksz olduunu savunarak Eliaden din teorisinin geerliliini srarla
savunmaktadr. Douglas Allenin yorumu ise Dudley ile Renniein yorumu arasnda
saylabilir. Allene gre Eliade, din bilimi almalarnda insan doas, insann
dnyadaki yeri ve beeri durum, ada insan, Bat toplumu ve insanln gelecei gibi
konularda normatif deerlendirmelerde bulunuyor izlenimi vermektedir.1689 Rudolph
gibi Eliaden betimsel fenomenoloji ve Dinler Tarihinin snrlarnn dna karak
felsefi antropoloji alanna girdiini ifade eden Allene gre mesele buradan
kaynaklanmaktadr. Dini fenomenlerin yorumunu yaparken Eliade, bu tecrbeleri
yaayanlarn kendileri hakkndaki kanaatleriyle elimediinde bile ou zaman bunlar
hie saymaktadr. Homo religiosusun ifadeleriyle snrl kalnd takdirde betimsel ve
objektif analiz snrlar ierisinde kalnm olmaktadr. Fakat bakalarnn tecrbelerini
hesaba katmadan verilerden elde edildii dnlen anlam, Eliaden anlad anlam
olduu iin sbjektif ve normatif bir temele dayanmakta ve sadece onun zihninde var

1686

Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 159.


Guilford Dudley III; Religion on Trial, s. 161.
1688
Guilford Dudley III; Mircea Eliade as the "Anti-Historian" of Religions, Journal of the American
Academy of Religion, Vol. 44, No. 2 (June 1976), s. 346.
1689
Douglas Allen; Mircea Eliade et le phnomne religieux, s. 185, 216, 223.
1687

382

olma tehlikesiyle kar karyadr.1690 Eliaden bilimsel almalarnda kendi kiisel


tecrbeleri sonucunda elde ettii kanaatlerin izleri bulunduu iin normatif ve ontolojik
deerlendirmelerde bulunduunu dnen Douglas Allene gre Eliaden homo
religiosusun ontolojisini tarih kart olarak yorumladn ya da normatif bir tutum
ierisine girdiini ortaya koymak yine de onun fenomenolojik metodunun tamamen
tarih kart olaca anlamna gelmez. Eliaden fenomenolojik yaklam ve
hermentii, dini verilerin tarihi boyutuna byk lde deer vermektedir.1691Allenin
bu grne itiraz eden Rennie, Eliaden tarih kart deil tarihselcilik kart
olduunu savunmaktadr.1692
Blmn banda belirttiimiz gibi her ne kadar Eliade, kendisine yneltilen eletirilere
dorudan cevap vermese de gncelerinde ve hatratnda baz konulara deinmektedir.
rnein hatratnn ikinci cildinde Eliade, yapt yorumlarn kiisel olduu yani
kendisinin sbjektif olduu ynndeki eletirilere u ekilde cevap vermektedir:
Rumen folklorunun bir temasnn ya da Doulu bir semboln hermentiini sunduum
zaman her eyden nce hangi olgulardan hareket ettiimi belirtmek zorundaydm. Olgular
oul kipindedir, zira byk bir airin ya da yazarn yapmaya hakk olduu gibi kiisel bir
yorum yapmay asla iddia etmiyordum. Her ne kadar yorumum yeni olsa da onu kiisel
kabul etmiyordum. Bu yorum arkaik ve geleneksel dnce sisteminin bir ynn anlalr
vaziyette ifade ediyordu sadece.1693

Eliaden kendisini Frazere benzeterek onun ok farkl kltr ve tarihlere ait verileri bir
araya getirmekle sulayan eletirmenlere u itirazda bulunduunu grmekteyiz:
Baz filozoflarn benim metodum hakknda hemfikir olmadklar belli aralklarla bana
iletilmektedir. Onlara gre hepsini derinlemesine kuatabilmemin mmkn olmad sayda
alan inceliyordum. Bu argman ikna edici gzkse de bir yanl anlalmaya dayanyordu.
Bu durum, bceklerin biyolojisini inceleyen bir bilim adamna koleopterlerin,
himenopterlerin ve hemipterlerin tm trlerini bilmedii iin kusurlu grmeye
benzemektedir. (Bu tr itirazlar daha sonra da devam etti ve ben de bir dizi makalede
metodolojik duruumu dorulamaya altm ama beni eletirenleri her zaman ikna
ettiimden emin deilim).1694

Benson Salerin hakl olarak belirttii gibi Eliade, insann temel doas hakkndaki
metafizik varsaymlara bavurmaktadr. Bilim test edilebilir hipotezler gerektirmektedir.
Tabii ki metafizik varsaymlar da dorudan rtmek mmkn deildir. Salerin bu
1690

Douglas Allen; Mircea Eliade et le phnomne religieux, s. 193. Ayrca bkz. Douglas Allen; Mircea
Eliade's View of the Study of Religion as the Basis for Cultural and Spiritual Renewal, Bryan Rennie
(ed.), Changing Religious Worlds, s. 219.
1691
Douglas Allen; Eliade and History, s. 565.
1692
Bryan S. Rennie; Reconstructing Eliade, s. 102-103.
1693
Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 262.
1694
Mircea Eliade; Les moissons du solstice, s. 235.

383

tespiti,

Eliadea

yneltilen

eletirilerin

ounun

meselenin

yanl

zeminde

tartlmasndan kaynaklanmaktadr. Eliaden metodolojik kriterlerinden biri de bir


fenomeni doru anlayabilmek iin uygun bir lek kullanmak gerektii eklinde
olduunu ifade etmitik. Dier taraftan Eliaden hermentik projesinin metafizik bir
problemi dini zmle ortadan kaldrmay hedeflediini de belirtmitik. Oysa Eliadea
yneltilen eleterilere bakldnda bunlarn neredeyse tamam doa bilimlerinde kabul
gren lein Eliaden din bilimi almalarna uymamasndan kaynakland
grlecektir. Bu eletirlerin ou, yzyllar boyunca dini gereklikleri bilimsel kriterlere
ispat edemedikleri iin bunlar inkr eden bilimselci ve materyalist dnrlerin
tartmalarn hatrlatmaktadr. rnein bugne kadar Tanrnn var olmadn bilimsel
kriterlere dayanarak hibir ateist ispat edememitir. Ayn ekilde hibir din limi, doa
bilimlerinin benimsedii kriterlere dayanarak aksini de ispat edememitir. Eer byle
olmu olsayd ya herkes Tanrnn varln kabul edecek ya da herkes inkr edecekti.
Daha nce belirtildii zere Eliade, Din Biliminin, Doa Biliminin benimsedii
metodolojiyi rnek almasnn son derece yanl ve faydasz olacana dikkat
ekmektedir. nk doa bilimleri, gzlemlenebilen, laboratuar ortamnda tekrar
edilebilen, llebilen ve tekrar edilebilen olgularla ilgilenmektedir. Oysa Din
Biliminde bunlarn hibirisi mmkn deildir. Eliaden zellikle vurgulad gibi
kendisinin ele ald konular metafizik alana aittir. Dolaysyla Din Biliminin inceleme
konusu yapt bilgi tr doa bilimlerinin iledii bilgi trnden farkldr. Eliade, Din
Bilimini ou zaman Sanata benzetmekte ve Fransz yazar Gustave Flaubertin Madame
Bovarysi

veya

Dantenin

lahi

Komedyas

gibi

edebiyat

eserlerini

rnek

gstermektedir. Zira her iki alanda da anlatlanlar fiziki dnyaya paralel bir dnyada
yani muhayyile de gereklemektedir. Hi kimse tutup da Madame Bovary meydana
gelen olaylarn gerek olmadn iddia edebilir mi? ayet byle bir ey yapacak bir kii
ksa kim onu ciddiye alacaktr? Dolaysyla tpk romandaki bilgi gibi dini bilgi de
fiziki dnyada deil insan zihninde cereyan etmektedir. Fiziki bilgi ile metafizik bilgi
tamamen farkl kategorilere aittir. Bu yzden Eliade eletirenlerin fizik alanna ait
argmanlar ne srerek onun sistemini kertebilmeleri imknsz gibi gzkmektedir.
Eliaden din bilimi almalaryla ilgili Philippe Borgeaudnun u ifadesi bu durumu
gayet gzel bir ekilde dile getirmektedir: Bu yapt, bir bilim adamnn laboratuarndan
ok bir sanatnn atlyesinden kma benzer.1695
1695

Philippe Borgeaud; Karlama Karlatrma, s. 113.

384

Dier taraftan Eliaden modern insann bugnk hle gelmesinin en nemli


etkenlerinden birinin modern bilim olduunu dnd unutulmamaldr. Modern
bilim, tm bilgi eitlerini alglanabilir alana indirgeyerek evreni ve insan fiziki boyut
ierisine hapsetmi, daha da nemlisi bu yaklam tek geerli yaklam olarak ilan
etmitir. Eliaden itiraz ite bu hegemonik anlayadr. Kanserden lecek hastaya
verilen bilimsel cevap rneini hatrlayalm. lm gibi metafizik meseleler karsnda
aciz kalan bilime Eliaden en nemli itiraz metafizik alan inkr etmesinden dolaydr.
Bilim, fiziki ve maddi boyutla alakal aklamalar getirebilir ama hibir zaman
metafizik alan anlatamaz ve dolaysyla da insan varoluuna anlam katamaz. Eliaden
indirgemeci yaklamlar eletirmesinin temel nedeni, bunlarn hepsinin insan maddi
ynne indirgemesinden dolaydr. nsan anlamak adna yola kan tarihselcilik,
evrimcilik, Freudizm ve varoluuluk vs. gibi yaklamlar, insan maddeye indirgeyerek
onun varoluunu anlamsz hle getirmitir. Eliaden hermentik projesinin amac, bu
anlamszlk durumuna son vermek, varoluu yeniden anlaml hle getirmektir.
Dolaysyla modern insannn varoluunu yeniden anlaml hle getirme sreci Fizik gibi
doa bilimlerinden alnan modellerle deil metafizik bilgiyi salayacak aralar
vastasyla gerekleecektir.
Eliade eletirenlerin ou, onun din bilimi almalarnn hermentik bir proje
olduunu gzden karm grnmektedir. Eliade, yapt iin felsefi yn
bulunmadn sylemedii gibi tam bunun aksini ifade etmekte ve hatta dinler
tarihilerinin incelemelerini felsefi bir sonuca balamalarn salk vermektedir. O hlde
Eliaden din bilimi almalarnda normatiflik ve sbjektiflik bulunmas kanlmazdr.
Fakat betimsellik ve objektifliin kart olarak kabul edilen normatiflik ve
sbjektiflikle keyfilik arasnda nemli bir farklln bulunduu da hibir zaman gzden
karlmamaldr. Keyfilik hibir mesnede dayanmadan ileri srlen bir fikri ifade ettii
hlde normatif ve sbjektif ynleri bulunan Eliaden hermentik projesi somut
verilerden hareket ederek homo religiosusun din dnyasnn derin yapsn kefetmeye
almakta ve buradan hareketle de bu modeli modern insann iinde bulunduu manevi
bunalmn zmne katkda bulunmas amacyla pratie dkmeyi amalamaktadr.
Olsonun belirttii gibi Eliade, Tylor ve Frazerin aksine iptidai dinin Hristiyanla
gre aa seviyede olduunu ya da iptidailerin mantk ncesi bir zihniyete sahip
olduunu ispta etmeye almamtr. Eliade, karlatrmal metodu Rudolf Otto ya da

385

Max Mllerin aksine hangi dinin daha iyi olduunu tespit etmek iin de
kullanmamtr.1696

1696

Carl Olson; Eliade, the Comparative Method, Historical Context, and Difference, Bryan Rennie
(ed.), Changing Religious Worlds, s. 71-72.

SONU
Mircea Eliaden din bilimi almalar bir btn olarak ele alndnda onun hayat
tecrbesi ile din bilimi almalarnda ele ald konular ve bunlar ileyi tarz
arasndaki iliki apak biimde grlmektedir. Osmanl mparatorluu snrlar
ierisinde bulunan ve 1878 Berlin Antlamas ile bamszlna kavuan bir lke olarak
varln srdrmeye alan ve tarih boyunca hep baka devletlerin ynetimi altnda
bulunan Romanyada dnyaya gelen Mircea Eliade, henz dokuz yandayken Birinci
Dnya Sava ile tanmtr. Romanyann savaa girdii 1916 ylnda ilkokul drdnc
snfa giden kk bir ocuun zihninde byle byk bir felaket elbette nemli izler
brakm olmaldr. Nitekim hatratnn birinci cildinde Eliaden Dokuz Yanda
Sava balkl bir blm koymas da bu trajik olayn nemini vurgulamaktadr. Bu
blmde Eliade, Karadeniz kysnda bulunan Tekirgl kasabasnda yaz tatillerini
geirdiini ve babasnn satn ald yazln sava sonunda harap olduunu zlem ve
hzn ile nakletmektedir. Almanlarn igal ettii Bkrete yaayan ve hli vakti
yerinde olan Eliade ailesi, savala birlikte sadece Tekirgldeki evlerini deil,
servetlerini de kaybetmi ve muhta duruma dmlerdi. ocuklarnn okul
masraflarn karlayabilmek iin Eliaden babas Gheorghe, oturduklar evin bir
blm kiraya vermek zorunda kalmt. Savan meydana getirdii travmay atlatmak
iin kk Eliade, hayalinde bir kk ordu kurmakta ve bu ordusuyla dman
askerlerini lkesinden kovmaktadr.
Henz be yandayken kendi bana okumay renen Eliaden okuma tutkusu
mrnn sonuna kadar devam etmitir. Eliaden yazma tutkusu da adeta saplant
derecesindedir. On sekiz yana bastnda Eliade yznc makalesini yazmt. Eliade,
sadece bilimsel yazlar deil, edebi eserler de meydana getirmitir. Hatta o, Romanyada
ilk nce yazd romanlaryla n kazanmtr. Eliaden bu yazma istei bir mr boyu
srmtr. mrnn sonlarna doru eklem romatizmasna yakalanan ve el parmaklar
bzlen Eliaden tm aclara ve zorluklara ramen yazmaya inatla devam etme arzusu,
gncelerinin nc cildinde apak grlmektedir. ocukluk yllarnda doa
bilimlerine zellikle de bcek bilimine merak saran Eliaden ilgi alan zamanla
deimitir. Lise yllarnda Eliade, dini ve felsefi konulara ilgi duymaya balam ve
bunun sonucunda da Bkre niversitesi Felsefe blmnde okumaya karar vermitir.
Bitirme tezi olarak Rnesans dnemindeki talyan filozoflar ile ilgili yapt alma

387

sonucunda Hmanizm dncesini yakndan tanma frsat bulan Eliade, bu hareketin


Avrupa deerlerine dayand iin taral yani yerel olduunu ve tm insanl
kuatacak evrensel deerlere dayal yeni bir anlay gelitirmek gerektii kanaatine
ulamtr. Birinci dnya sava, Batda Rnesans ile balayarak 19. yzylda doruk
noktasna ulaan rasyonalist ve buna bal olan evrimci ve materyalist teorilerin ne
derece geerli olduu hususunda byk kukular uyandrmtr. Bu tarihi facia, sonsuz
ilerleme dncesi, bilim ve tekniin genel bar ve sosyal adaleti salayaca
ynndeki beklentileri boa karm ve bunun neticesinde de Batnn ileriye doru
deil, geriye doru gittii tespiti yank bularak Batl deerlerin yeniden gzden
geirilmesi fikrini dourmutur.
Ren Gunonun 1921 ylnda yaymlanan Le thosophisme. Histoire dune pseudoreligion, 1924 ylnda yaymlanan Orient et Occident, 1925te yaymlanan L'Homme et
son devenir selon le Vdnta ve 1927de piyasaya kan La crise du monde moderne
adl eserlerinin Eliade zerinde nemli etkisi bulunmaktadr. Batdaki bunalm,
Rnesansn Hmanizm ad altnda insanst dzeyi yok sayarak insan her eyin ls
hline getirmesi srecinin bir sonucu olarak gren Gunon, bu krizin temel niteliinin
manevi olduu ynndedir. Gunon gibi Eliade da Rnesansn meydana getirmeye
alt bu hmanizmin manevi deerlerden tamamen yoksun olduu grndedir.
1927 ylnda yazd on iki makalelik bir yaz dizisinde henz yirmi yanda olan
Eliade, Romanyal yeni kuan manevi gzerghn belirlemeye almaktadr.
Eliadea gre artk gemi kuaklarn savunduklar deerlerin bir anlam kalmamtr.
Bu bakmdan yeni kuak, varoluuna yeni bir anlam kazandrmaldr. Eliaden daha
sonraki din bilimi almalarna yn veren temel problematik, bu dnemde
ekillenmitir. Bu problematik, metafizik gerekliklerin tasfiyesi sonucunda ortaya
kan varolusal krizle ilgilidir. Eliaden Dinler Tarihi disiplinin nihai amacn bu
felsefi perspektife balamas, kendisinin modern dnyann bir kriz hlinde olduu
ynndeki problematiin felsefi bir nitelikte olmasndan kaynaklanmaktadr. Zira
Eliadea gre modern Bat dnyasndaki krizin mahiyeti insann varoluuyla ilgilidir
yani varolusaldr. Bu problematik, felsefi nitelikte olduu iin Eliade, Dinler Tarihi
disiplininin nihai amacnn da felsefi bir perspektifte ele alnmas gerektiini
dnmektedir. Eliaden erken bir dnemde tespit ettii bu problematik her ne kadar
ak olarak dile getirilmese de onun din bilimi almalarnn arka plannda yer almtr.

388

Eliaden konu edindii bu problemin sabit oluuna karlk bunun nasl halledilecei
hususu yani metodoloji zaman ierisinde gelimitir. Eliade, inceledii dini verileri
nceden oluturulmu bir metoda tabi tutmamaktadr. Bu durumda sz konusu olan bir
metodun planl ve programl bir biimde sk skya uygulanmas deil, aratrma
esnasnda metodun kefedilmesi ve oluturulmasdr. Eliaden dini bilim almalarnn
teorik yapsn oluturan kutsal-profan diyalektii, hierofani, kratofani, arketip vb. gibi
kavramlarn zaman ierisinde olumas, bu durumu ak bir vaziyette yanstmaktadr.
Bu kavramlarn bazlarnn semantik alann zamanla oluturan Eliade, baz kavramlara
farkl anlamlar yklemi ve bazlarn da kullanmaktan vazgemitir.
Eliaden dini fenomenleri yeni metotla inceleme ihtiyac, eski metotlar yeterli
grmemesinden ve hatta yanl bulmasndan ileri gelmektedir. Max Mller, Dinler
Tarihi disiplininin temelini Charles Darwinin evrim teorisinden birka yl sonra
atmtr. Bu gelime, pozitivist dncenin dorukta olduu bir dnemde dini
fenomenleri metafizik prensiplere dayanmakszn izah etmeye alan bilim adamlar
iin teorik bir zemin hazrlamt. On dokuzuncu yzylda Tylor, Mller ve Frazer vs.
gibi Din Bilimi alannda faaliyet gsteren bilim adamlar da rasyonel dnceyi yegne
kriter olarak kabul edip evrimci yaklam din alanna uygulayarak dinin insanln
rasyonel dnceye sahip olmadan nceki safhasn, dolaysyla da insanlk tarihinin
geici bir aamasn oluturduunu savunmulardr. Yirminci yzylda ise Freudizm,
Varoluuluk, Marksizm vb. akmlar, ayn ekilde dini ve metafizik gerekliin
varln reddederek insan maddi ynne indirgemilerdir. Eliadea gre bu
yaklamlarn hibirisi insann varolusal krizine cevap sunamayaca gibi bilakis bu
krizi daha da mzminletirmektedir. Bylece Eliaden temel yaklam, dini ve
metafizik alan ontolojik bir gereklik olarak kabul etmek ve dini fenomenleri de bu
erevede deerlendirmek olmutur.
Hint felsefesi okumak zere 1927 ylnda gittii Hindistanda Eliade birok bakmdan
etkilenmitir. Hindistan tecrbesi Eliadea kutsallk tecrbesiyle hayatn yeni bir
grnm kazanabileceini, geleneksel kltrlerde sembolizmin nemini ve ziraatn
kefiyle ortaya kan kozmolojik anlayn bugn de devam ettii gibi ziraatla geinen
btn toplumlarn bu ortak kltrel mirasa sahip olduklarn retmitir. Eliaden
Cilal ta medeniyeti diye nitelendirdii bu kltrn temel zellii doal dnyay,
hayat, lm ve yeniden dou eklindeki kesintisiz bir devir olarak grmektir. Bitkilerin

389

yaamna has olan bu devir insann yaamna da hkimdir ve ayn zamanda manevi
hayat iin bir model oluturmaktadr.
Eliade, hocas Dasguptann kz ile duygusal ilikisi zerine kan kavgadan dolay
1931 ylnda lkesine dnmtr. Hindistandan dndkten sonra kaleme ald
Alchimia Asiatica Cosmologie i alchimie babilonian (1937), Comentarii la legenda
Meterului Manole (1943), Insula lui Ethanasius (1943) adl eserlerinde Eliaden yeni
bir metot araynda olduu net bir ekilde grlmektedir. Eliade, R. Gunon, J. Evola
ve A. Coomaraswamy gibi metafizik geleneklerin evrenselliini ve insanln ilk
medeniyetlerindeki sembolizmin birliini ispat etmeyi amalayan metodu takip
edeceini bildirmektedir. Fakat kinci Dnya Savandan sonra kaleme ald
yazlarnda Eliaden Gelenekselci okuldan zellikle de Gunon ile Evoladan
uzaklaarak kendi metodunu oluturmaya alt grlmektedir. Eliaden teorik
planda kkten bir deiime gitmesinin onun zel yaamndaki deiikliklerle de
yakndan alakal olduu kanaatindeyiz.
1940 ylnda Romanyann Londra Bykeliliinde kltr ataesi olarak grev yapt
esnada Alman uaklarnn frlatt bombalarla lmle burun buruna gelen Eliade,
modern dnyann en feci tarihi krizi diye nitelendirdii kinci Dnya Sava ile
birlikte, Bat medeniyetinin ierisinde bulunduu bunalmn niteliine ilikin daha
nceki tespitinin doruluunu bir kez daha grmtr. Trait d'histoire des religions
adl kitabn byle skntl bir dnemde yazdn hatrlamakta fayda vardr. 1944ta ei
Nina Marein lm, Eliade derinden sarsmtr. Bu tarihi ve kiisel felaketler
Eliade varoluun anlam zerinde derinden dnmeye sevk etmi ve bu tr
skntlarn ancak anlaml hle getirilmesiyle tahamml edilebilecei kanaatini
dourmutur. 1941 ylnn Ocak aynda Portekizin bakenti Lizbondaki Romanya
Bykeliliine kltr maviri olarak atanan Eliade, Eyll 1945e kadar Lizbonda
ikamet etmitir. 1945 ylnda Romanya, Kzl Ordu tarafndan igal edilmi, 1947
ylnda ise komnist Romanya Halk Cumhuriyeti ilan edilmitir. kinci Dnya
Savandan sonra srgn durumuna den Eliade, bir daha lkesine geri dnmemitir.
Parise tanan Eliade, 1956 ylnda Chicago niversitesinde greve balayncaya dek
Fransada ikamet etmitir. Amerikaya gidene kadar dzenli bir ii olmayan Eliade,
maddi ynden sknt ierisindedir.

390

Eliaden srgn durumuna derek maddi ve manevi ynden zor anlar yaamasna
neden olan kinci Dnya Sava, ayn zamanda onun dnsel ufkunda nemli
deiikliklere neden olmutur. Bu bakmdan kinci Dnya Sava, Eliaden bilimsel
yaklam asndan bir dnm noktas olarak kabul edilebilir. Eliaden Romanyada
kaleme ald din bilimi almalar daha ziyade Romen halkna ynelik olduu hlde
1945ten sonra yazd yazlar evrensel bir nitelik tama amacn tamaktadr. Bundan
dolaydr ki Eliade, ilk dnemde almalarn ana dili olan Romencede yazd hlde
1945ten sonra kaleme ald din bilimi yazlarnn tamamna yakn Franszcadr.
Roman, hikye vb. gibi edebi yazlarn ise Eliade, srgnden sonra da Romence
yazmaya devam etmitir.
1949 ylnda yaymlanan Trait dhistoire des religions adl eserinde Eliade, kendine
has bir metodolojiyi ilk kez sergilemektedir. Dini fenomenlerin ortaklaa paylatklar
bir unsur olan kutsaln tezahr etme olgusunu Eliade, kendisinin icat ettii hierofani
kavram ile ifade etmektedir. Bu kitap, Eliaden kutsal kavramn dini fenomenlerin
incelenmesinde temel bir analiz objesi olarak belirledii ve onu tanmlad ilk ve en
nemli almasdr. Her ne kadar bu kitaba bakldnda ilk bakta Eliaden E.
Durkheimn kutsalla ilgili teorisini tekrar ettii sanlabilse de aslnda bu iki
aratrmacnn

kutsal

tanmlamas

arasnda

nemli

farkllklarn

bulunduu

grlmektedir. Bu konudaki en nemli farkllklardan biri, profan bireyle ve bunun


kart olan kutsal da toplumla ilikilendiren ve zdeletiren Durkheim, kutsal ve
profan iki antitetik kavram olarak tanmlarken Eliade, bunlarn diyalektik bir iliki
ierisinde olduklarn savunmaktadr. Durkheimn Les formes lmentaires de la vie
religieuse adl mehur kitabndan otuz be yl sonra, antropologlarn yararllndan
kuku duymaya baladklar bir dnemde Eliade, kutsal kavramn sosyal olgular
sahasnda deil de dini olgular sahasnda yeniden tanmlamak amacyla ad geen
eserinde kutsal ile profan ayrmn yeniden ele almtr. Traitde kutsal-profan
diyalektii kavramn olgunlatran Eliade, daha sonraki almalarnda da bu temelden
hareketle dini fenomenleri analize girimitir. Bu kitapta kullanlan kavramlara ve ele
alnan konulara bakldnda Eliaden birok kiiden ilham ald grlmektedir.
Eliaden zellikle kutsal kavramn gelitirmesinde R. Ottonun Das Heilige adl kitab
nemli bir etkiye sahiptir. Le Sacr et le profane adl kitabnda Eliade, Ottonun bu
etkisini aka dile getirmektedir. Ottonun tezi, insann kendisini yaratanna baml

391

hisseden bir yaratlmn duygusunu betimlemeye almaktadr. Ottoya gre bu insan,


yaratlm yani baka birinin eseri olduunu hissetmekte ve onun varl, duruma gre
farkl duygular meydana getirmektedir. Ottonun bu hareket tarz Eliade iin ufuk ac
olmutur. Ottonun dini tecrbeye ilikin teorisinden hareketle Eliade kutsal bambaka
olan eklinde tanmlamakta ve bylece insann gndelik, alelade tecrbelerini aan
yani onu sembolik veya hayal olarak farkl zamansal ve meknsal boyutlara tayan
tecrbelerin tamamn kapsayacak biimde geni ve esnek tutmaktadr. Eliaden
bambaka ve kutsal terimlerini kullanmas, onun dncelerinin Rudolf
Ottonunkilerleriyle ayn olduu ynnde bir izlenim uyandrmtr. Oysa Otto ile
Eliaden hem ele aldklar konular hem de bunlar deerlendirirken benimsedikleri
yaklamlar bakmndan tamamen farkldr. Hristiyanl temel alarak zmlemeler
yapan ve onu dier btn dnya dinlerinden stn gren Ottonun teolojik yneliminin
aksine Eliade, kutsal ok daha geni adan ele alarak arkaik toplumlardaki dini
tecrbeler zerinde younlam ve bunlar fenomenolojik adan yani bu dini
tecrbeleri yaayanlarn gzyle deerlendirmeye almtr. Ottoyu Eliaden
nazarnda cazip klan ey, onun genel yaklamndan ziyade kutsal kavramna getirdii
almdr. Otto, kutsal a priori bir kategori yani baka faktrlere indirgenemez bir
kategori olarak kabul etmektedir. Eliaden din bilimi almalarnda klasik hle gelen
Kutsal, bilin tarihinin bir safhas deil, bu bilincin yapsndaki bir unsurdur
eklindeki ifadesi bu durumu yanstmaktadr. Kutsal bilincin bir yaps olarak
tanmlayan

Eliade,

dini

kutsal=gereklik=ebedilik=lmszlk

eklindeki

fenomenleri
denkleme

zmlerken
dayanarak

kutsallk

duygusunu varlnn en derininde tad iin her insann ebedilik arzusu tad
sonucuna varmaktadr. Eliaden din bilimi almalarn zerine oturttuu temel
varsaymlardan biri, kutsaln indirgenemez bir kategori olduu hususudur. Eliade, dinin
animizm, naturizm, atalar klt, ilk baba cinayeti vs. gibi teorilerin rasyonel bak
asyla harici faktrlere dayandrlarak izah edilmeye alld bir dnemde Ottonun
kp dini duyguyu insann iinde var olan bir unsur olarak savunmasn takdir
etmektedir. Eliaden din bilimi almalarnda ekonomik, sosyolojik, psikolojik vs. bir
kategoriye indirgeyen yaklamlar sert bir biimde eletirmesi de bu anlaytan ileri
gelmektedir.

392

Eliaden kratofani kavramn kullanmas, g kavramn dini fenomenlerin ortak unsuru


olarak gren G. van der Leeuwun etkisini yanstmaktadr. Eliade, dini fenomenlerin
izah ve anlalmas bakmndan Van der Leeuwun temel ald g kavramn
kullanmakla birlikte kutsal kavramn n plana karm ve kutsaln tezahrn ifade
etmek iin de az nce ifade ettiimiz gibi hierofani terimini icat etmitir. Kutsal mekn
ve mitik zaman konularnda da Van der Leeuwun Eliade etkiledii grlmektedir.
Daha da nemlisi Eliaden fenomenolojik metodu benimsemesinde, dinleri morfolojik
tasnife tabi tutan Hollandal teolog C. P. Tiele ve N. Sderblomun yannda Van der
Leeuwun da nemli etkisi olmutur.
Eliaden temel yaklam, dini fenomenlerin ne zaman ortaya ktklarn ve tarihi
geliim seyirlerini ortaya koymaktan ziyade rit, mit, kurban, kutsal mekn ve kutsal
zaman gibi fenomenlerin yaplarn aa karmay amalamaktadr. Dini fenomenin
genel yapsn aa karmak iin karlatrmaya dayanan bu yaklam, tarihi gz ard
ederek dini fenomeni inanan kii perspektifinden ele almay iermekte ve nemini
ortaya koymaktadr.
Ayn yl piyasaya kan Le mythe de lternel retour adl kitabnda Eliade, arkaik
ontolojiyi aa karmaya almakta ve geleneksel dindarlk asndan zaman
kavramn zmleyerek modern Bat toplumundaki manevi krizin temel nedenlerinden
birinin nihilist dnce sonucunda zamann soteriolojik ynnn yok edildii iin insan
dehete dren bir unsur hline geldiini vurgulamaktadr. Bu kitapta Eliaden
zerinde durduu konulardan bir dieri de geleneksel kltrlerdeki insanlarn dini
davranlarn belirlemeleri bakmndn arketip diye nitelendirdii rnek modellerin
nemidir. Bu toplumlarda bir nesne ya da bir eylem, ancak bir arketipi taklit veya tekrar
ettii lde gereklik kazanmaktadr. Ayn ekilde tapnak ve ehirlerin de tanrsal
prototipleri bulunmaktadr. Ksaca dnyay anlaml klan onun dnya tesi bir prototipe
itirak etmesidir. Bu dnya tesi prototipleri ya da dier bir deyile arketipleri nakleden
kozmogonik mitler, Eliaden din bilimi almalarnn zerine dayand temel
olgulardan bir tanesidir. Eliade, kozmogonik mitlerin yani dnyann nasl meydana
geldiini anlatan mitlerin btn dinlerde merkezi bir neme sahip olduunu ve insanlar
iin birer arketip yani rnek model oluturduklarn savunmaktadr. Eliadea gre
yaratl mitleri, dnyann, insann, hayvanlarn, bitkilerin vs. nasl ortaya ktn
anlatmakla ayn zamanda bunlarn kim/ler tarafndan hangi koullar altnda ve niin

393

ortaya konulduunu da aa karmakta ve bylece de etiolojik bir nitelik tamaktadr.


Bu suretle de dnya ve insan hayat anlaml hle gelmi olmaktadr. Bu durum sadece
iptidai topluluklarda yaayan insanlar iin deil, bir Yahudi, bir Hristiyan ya da bir
Mslman iin de ayn derecede geerlidir. Zira Eliaden homo religiosus kavram
altnda toplad btn bu insanlar iin mitler bidayette gerekleen olaylar anlatmak
suretiyle insann bugnk hle neden ve nasl geldiini izah etmektedir. Bundan dolay
da homo religiosus iin gerek, otantik varolu, balangta gerekleen bu tarihin
kendisine intikal ettii ve bunun sonularn stlendii andan itibaren balamaktadr.
Eliade, inceledii btn kozmogonik mitlerde ortak bir yapnn bulunduunu
kefetmitir: Zamann balangcnda sk bir btnlk mevcuttu. Bu btnlk Dnyann
ya da insanln meydana gelebilmesi iin blnd ya da krld. Dolaysyla yaratlla
birlikte Kozmos da blnd. Birok arkaik din, bir da, bir aa, bir merdiven ya da bir
sarmaan vb. araclyla gkyz ile bidayette btn insanlarn iletiim hlinde
olduunu; fakat daha sonra bu iletiimin kesildiini anlatan bir mite sahiptir. Bu mitler,
belli bir mitik olay (ritel bir hata) sonucunda gkyznn birden yeryznden
ayrldn, aa ya da sarmaann kesildiini, tepesi gkyzne deen dan
dzletiini anlatmaktadr. Yeryz ile gkyz arasndaki iletiimin kesilmesi
sonucunda tanrlar uzaklaarak birer deus otiosus hline geldiler. Eliaden, mitlerin dile
getirdii bu hatay Yahudi-Hristiyan geleneindeki dem ve Havvann Cennetten
atlmasn ifade etmek iin kullanlan d (la chute) kavramyla ifade etmeyi tercih
ettii grlmektedir. Balangtaki cennetvari hayatn yitirilmesini sembolize eden bu
d sonucunda insanlar da bugnk insanlk durumunu karakterize eden lmllk,
strap ve zamanllk durumuna geldiler. O zamandan beri kahramanlar, amanlar,
hekim adamlar, mistikler, hkmdarlar ya da sihirbazlar gibi sadece baz imtiyazl
varlklar

gkyzne karak akn varlklarla

grebilmekte,

yani zamann

balangcnda kopmu olan iletiimi yeniden kurabilmektedirler.


1951 ylnda yaymlanan ve metodolojisi hakknda nemli ipular veren Le
Chamanisme et les Techniques archaques de l'extase balkl kitabnn nsznde
Eliade, dini bir fenomenin, psikolojik, sosyal, etnik, felsefi ya da teolojik bir olgu olarak
deil dini bir fenomen olarak incelenmesi gerektii hususunun altn izerek
indirgemeci yaklamlarn dini fenomenlerin derin anlamlarn gn yzne karmak
iin uygun olmadn ve bu ii en iyi dinler tarihilerinin yapabileceini ifade

394

etmektedir. Burada Eliade, dini fenomenleri diakronik ynyle deil senkronik ynyle
ilgilendiini bir kez daha hatrlatmaktadr.
1952 ylnda yaymlanan Images et symboles adl kitabnn nsznde sembol ve
sembolizm kavramlarnn neminin ortaya konulmasnda Psikanaliz akmnn byk bir
rol oynadn belirttikten sonra Eliade, sembollerin grnm deitirseler bile insan
ruhunun gndeminden kaybolmayarak ayn ilevi yerine getirmeye devam edeceklerini
ifade etmektedir. Eliadea gre insann sembolik boyutu onun inanma zellii ili
ilgilidir. nsan sadece rasyonel boyuta sahip bir varlk deildir. O, ayn zamanda eitli
duygulara sahip, hayal gren ve hayal kuran bir varlktr da. Dolaysyla insan bir
boyutuyla maddi dnyaya aitken dier boyutu ile muhayyel ya da daha geni anlamda
metafizik leme aittir. nsann homo religiosus ve homo symbolicus olma zellii onun
duyularyla alglad varlk leminin dnda bir varlk alannn var olduuna
inanmasn ifade etmektedir. mgeler ve semboller araclyla insan, fiziki boyutta yani
alglanabilir alanda mevcut olmayan bir varlk alanna ait nesneleri alglayabilmektedir.
Eliade, ilk kez Alamanca olarak 1957de yaymlanan Das Heilige und das Profane
(ng.: The Sacred and the Profane (1958); Fr.: Le sacr et le profane (1965)) adl
eserinde kutsal ve profann diyalektik kartln en geni ekilde sunmaktadr. Dinler
Tarihine genel bir giri mahiyetinde tasarlad bu kitapta kutsal zaman ve kutsal mekn
fenomenlerini kutsal/profan diyalektii asndan ele alan Eliade, kutsal mekn ve
kutsal zaman fenomenlerine ilikin teorik dncelerine bu eserde nihai eklini
vermitir. Kutsal ve profann insanlarn tarih boyunca benimsedikleri iki var olu
tarzna, yani dnyada var olmann iki tarzna tekabl ettii varsaymndan hareketle
Eliade, tipolojik adan insanlar iki temel kategoriye, iki ideal tipe ayrmaktadr: homo
religiosus ve profan insan. Homo religiosus ile herhangi bir akn dzeyin varln
reddeden modernlik dnemi sonrasnda Batda treyen bireyi temsil eden profan insan
arasndaki farklarn en belirgin ekilde zaman ve mekn tasavvurlarnda grndn
dnen Eliade, zellikle bu iki insan kategorisi arasnda bu alardan karlatrma
yapmaktadr. Bu iki insan trnn kartlklar tpk kutsal ile profan kartlna
benzemektedir. Yani buradaki kartlk antitetik deil diyalektiktir. Bu nemli husus
Eliaden seklerleme teorisini de belirlemektedir. Zira Eliade, daha nce ifade edildii
zere kutsallk duygusunu insann ayrlmaz bir zellii olarak grmekte ve bundan
dolay da bir insann ne kadar profan olursa olsun iinde bir homo religiosus tadn

395

dnmektedir. Eliade, bu dncesini izah etmek iin Derinlikler Psikolojisinin


verilerinden, zellikle de C. G. Jungun grlerinden son derece yararlanmtr. Eliade,
modern insan tarihi sre ierisinde kutsallk duygusu bilin seviyesinden bilinalt
dzeyine den bir homo religiosus olarak izah etmektedir. Eliade bu durumu bir d,
hatta ikinci bir d olarak nitelendirmektedir. Birinci dte insan, asli btnln
kaybederken ikinci d sonucunda bilin dzeyindeki kutsall kaybetmitir. lk
aamada insan, kutsalla dorudan temas kuruyordu. Birinci dten sonra insann
kutsalla irtibat sembolik dzeye indirgenmitir. kinci dten sonra ise insan farknda
olmadan ve hatta kabullenmedii hlde kutsal bir boyutla iletiim ierisindedir. Eliade,
d olgusunu Cennet zlemi olgusuyla ilikilendirmektedir. Bu zlem, monoteist
dinler asndan bakldnda ilk insann iledii asli gnah/hata sonucunda meydana
gelen dnden yani Cennetten atlmasndan nceki durumuna yeniden kavuma
zlemidir. Hierofaniler de dhil olmak zere Eliade, tm dini fenomenlerin ortak
yapsnn yani asli anlamnn insan kutsal boyuta, yani dten nceki Cennetteki
duruma yeniden kavuturmak ya da baka bir tabirle yaratlla paralanan gereklii
yeniden birletirmek olduunu ima etmektedir. Eliade, her semboln, her mitin ve her
kltrn altnda yaratltan nceki birlie yeniden dhil olma ynndeki davrann
bulunduunu savunmaktadr. Dier bir ifadeyle bu olgularn hepsi ortak bir yapya
sahiptir: Dten sonra kutsallkla kesilen irtibat yeniden salamak.
1956 ylnda Chicago niversitesindeki Divinity Schoolda Joachim Wachn lm
zerine bo kalan Dinler Tarihi krssne getirilen Eliaden kitaplar, bu tarihten sonra
birka yl ierisinde ngilizceye evrilmitir. Bu eviri faaliyetlerinin sonucunda
Amerikal Antropologlar tarafndan Eliadea zellikle metodoloji konusunda sert
eletiriler yneltilmeye balamtr. Eletirilere dorudan cevap vermemeyi tercih eden
Eliaden Joseph Kitagawa ve Charles Long ile birlikte nerettikleri History of Religions
dergisinin 1961 ylnda yaymlanan ilk saysnda kan History of Religions and a New
Humanism balkl makalesi, metodoloji asndan son derece nemli aklklar
getirmektedir.

Dinler Tarihi disiplininin amacnn Yeni Hmanizm meydana

getirmek olduunu vurgulad bu yazsnda Eliade, hermentii bir metot olarak


deerlendirmeye balamaktadr. Drt yl sonra ayn dergide yazd Crisis and
Renewal in History of Religions balkl yazsnda Eliade, yaratc hermentiki
Dinler Tarihi disiplininin metodolojisi olarak ilan etmektedir. Grld zere Eliade,

396

ncelikle Dinler Tarihi disiplininin amacn belirlemekte daha sonra da bu amaca


ulamak iin takip edilmesi gereken yolu, yani metodu tespit etmektedir. Bylece
Eliade, Dinler Tarihinin amacnn Yeni Hmanizmi gerekletirmek olduunu ve
metodunun da yaratc hermentik olduunu ifade etmektedir.
Batan beri Eliaden din bilimi almalarna yn veren temel problematik, metafizik
gerekliklerin tasfiyesi sonucunda ortaya kan varolusal krizin zmyle ilgilidir.
Eliaden hermentik projesi de tamamen bu ama dorultusunda ina edilmitir.
Hermentiin nihai amac, metafizik bilgi araclyla bilin dzeyinde insan dnme
uratmak ve bunun sonucunda da varolusal krizin almas yani kurtuluun
gereklemesidir. Bu metafizik bilginin kaynan ise Eliade hl kutsallk duygusu
bilin dzeyinde bulunan arkaik ve Dou dinlerinin salayaca kanaatindedir. 1930lu
yllarda yazd yazlarda Eliade, Asya lkelerinin, zellikle de Hindistann Bat
smrgesinden kurtularak bamszlklarn elde ederek tarih sahnesinde yerlerini
alacaklarn ve bu bambaka kltrlerle karlamann Batl insann zihninde yeni bir
dnya telakkisi ve yeni bir antropolojik tasavvur meydana getireceini dnyordu. Bu
ngrsnn gereklemeyeceini gren Eliade, daha sonralar kozmik dindarlk
modeline ynelmi ve almalarnda dini fenomenlerin sembolik ynlerini, zellikle de
zaman ve meknn homo religiosus nazarnda nasl kutsal bir karaktere sahip olduu
konularn inceleyerek evrenin kutsallk boyutunun yeniden kazanlmasn amalamtr.
Homo religiosusun tarih boyunca yaad dini tecrbeler ierisinde kefettii
gerekliklerin insann varolusal boyutuyla alakal olduunu tespit eden Eliade, bu
keiflerin modern dnyada pratik alana dklmesi gerektiini dnmektedir. Bylece
o, kendi dnemine kadar bulgular hep teorik planda kalan Dinler Tarihini son tahlilde
uygulamal, yani pratik bir disiplin olarak tasarlamaktadr. Eliade, git gide seklerleen
Bat insannn iinde bulunduu bunalmn temel sebebinin manevi olduu
kanaatindedir. Eliade, Dinler Tarihinin yaratc hermentii araclyla Bat insanlna
yeni bir hviyet kazandrarak onu bu bunalmdan kurtarmak istemektedir.
Dinler Tarihinin bilimsel bir disiplin olduu iin objektiflik, dorulanabilirlik gibi Doa
bilimlerinde geerli olan ilkelere uymas gerektii noktasndan hareketle birok
aratrmac Eiladen yaklamn eletirmitir. Aslnda Eliade, bilimsel aratrmalarn
bu ynne itiraz etmemektedir. Bilakis, din bilimi almalarnn ilk safhasnda
fenomenolojik yaklam kullanarak dini fenomenlerin yapsn ortaya koyarken kendisi

397

de kulland verilerin bilimsel nitelikte olmas gerektii hususunu gz nnde


bulundurmaktadr. Fakat Eliaden itiraz, aratrmacnn bu safhayla yetinerek elde
ettii sonular felsefi bir perspektifte deerlendirmemesinedir. Eliadea gre her din
bilimi incelemesine hermentik ilke uygulanmaldr. Fenomenleri betimlemekle yetinen
bir aratrmac, bunlarn anlamn ortaya koymu olmaz. Konuyu somutlatrmak
bakmndan bu balamda mzik rnei verilebilir. Bir partisyonu inceleyen aratrmac
bu mzik eserinin kim tarafndan ne zaman ve nerede yazldn tespit edebilir; bu
mzik parasnn ka notadan olutuunu, hangi kt zerine yazldn, hangi
mrekkep kullanldn da belirtebilir. Fakat mzikten anlamayan biri iin bu bilgiler
ok fazla bir ey ifade etmeyecektir. Bu bakmndan aratrmacnn incelemesini bu
noktada brakmas nemli bir eksiklik tayacaktr. O hlde ne yaplmaldr? Mzik
aratrmacs bir mzisyen hline gelmelidir. Zira mzikten anlamayan bir kii iin
hibir anlam ifade etmeyen notalar dizisini mzisyen seslere ve ritimlere dntrerek
anlaml bir para haline getirmektedir. Tpk bu mzik parasnn anlaml hale gelmesi
gibi hermentik sre de kendi balarna hibir ey ifade etmeyen dank olgular
tutarl ve anlaml bir btn halinde ina etmeyi amalamaktadr. Bu mzik paras
seslendirildiinde dinleyici zerinde bir etki meydana getirmekte, eitli duygularn
ortaya kmasna araclk etmekte ve bazen de dinleyiciyi zaman ve mekn boyutunda
farkl yerlere tamaktadr. Beeri bilimlerle doa bilimleri arasndaki en nemli
farkllklardan biri de tam bu noktada yer almaktadr. rnein bir ta parasn
inceleyen bir jeolog hibir ekilde inceledii bu nesneyi dnme uratmamaktadr.
Bundan dolay obje hep obje olmaya devam etmektedir. Oysa beeri bilimlerde hele de
Dinler Tarihi sz konusu olduunda durum tamamen farkldr.
Dnyay aratrmac, kendi gerekliinden hareketle, kendi bulunduu yerden hareketle,
gelitirmeyi rendii bak asndan hareketle yorumlamaktadr. Dolaysyla yorum,
doas gerei sbjektif olduu iin hermentik sre de tekelcilik iddiasnda
bulunamaz. Her yorum, meseleye yorumcu perspektifinden bakmakta, yorumcunun
takt gzlkle dnyay farkl biimde grmektedir. Her gzlk, dnyay sadece tek bir
biimde grmeyi mmkn kldn hibir yorum gerekliin tm ynlerini ortaya
koyamaz. Her bir yorum, gerekliin aklamaya alan btn yorumlarn yannda bir
yorum olarak varln srdrr. Bu adan Eliade da kendi yorumunun tek geerli
yorum olmadn aka ifade etmektedir.

398

Sonu olarak Eliaden din bilimi almalar bir btn olarak deerlendirdii zaman
bilimsel metodolojik sreci oluturan problem-ama-metot safhalar ierisinde
vurgunun birinci ve ikinci noktaya yapldn ve nc noktann her ne kadar arka
planda bulunsa da zellikle kinci Dnya Savandan sonra yaymlanan ilk almalarda
pek dile getirilmedii grlmektedir. Bu durum, Eliaden bir ara konumunda olan
metodu ama hline getirmeme dncesinden kaynakland anlalmaktadr. Metot,
amaca gtren ve dolaysyla da problemin ortadan kalkmasn salayan bir aratr.
Eliaden Dinler Tarihinin metodu olarak belirledii yarac hermentik de Bat insann
manevi bir kriz ierisinde bulunduu ynndeki problemi halletmeye ynelik bir aratr.
Tpk Sosyoloji sayesinde insanln yeniden oluturulmasn mmkn klan forml
bulduunu ve bununla da kltrel ve sosyal alanda deiiklikler yaplabileceini
dnen Auguste Comte, gibi Eliade da Dinler Tarihi disiplinini bir yeni Hmanizm
meydana getireceine inanyordu. Aka grld zere Eliaden hedefledii yeni
Hmanizm Bat medeniyetine ilikin bir projedir. Bu bakmdan Eliaden hermentik
projesi de Bat merkezlidir.
Eliaden Batya has bir fenomen olarak tanmlad modern insan, yani dnyasn
kutsallklardan soyutlam insan kategorisinin git gide globalleen ve dolaysyla da
Batl deerlerin hkim olduu bir dnyada yaygnlk kazanmasna paralel olarak onun
din bilimi almalarn ekillendiren temel problematik de geerlilik alann
geniletecektir. Yani Batl deerlerin yaygnlamasyla birlikte Batnn yaad
problemler ve zellikle de manevi problemler de yaygnlamaktadr. Eliaden sunduu
mesaj Batda ne kadar etkili ve etkin olmusa dnyann dier yerlerinde de o lde
kabul grme ansna sahiptir.

KAYNAKA
1. MIRCEA ELIADEIN ALIMALARI
Eliade, Mircea; Crisis an Renewal in History of Religions, History of Religions, Vol.
5, No. 1 (Summer 1965).
Eliade, Mircea; Din, Mit, iir zerine, ktisat ve Dnyas, Say 11 (Mays 1993).
Eliade, Mircea; Foreword, Douglas Allen; Structure and Creativity in Religion:
Hermeneutics in Mircea Eliades Phenomenology and New Directions, Mouton
Publishers, The Hague 1978.
Eliade, Mircea; Fragments from Portuguese Journal, Studia Philosophia - Ediia nr.1
din

2006,

http://hiphi.ubbcluj.ro/studia/?page=art.php&an=2006&nr=1&art=09&lang=en,
03.04.2008.
Eliade, Mircea; Henry Corbin, History of Religions, Vol. 18, No. 4 (May 1979).
Eliade, Mircea; Jade, Constantin Tacou (dir.); Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978.
Eliade, Mircea; Myth in the Nineteenth and Twentieth Centuries, Philip P. Wiener
(ed.); Dictionary of the History of Ideas, Volume 3, Charles Scribners Sons, New
York 1973.
Eliade, Mircea; Myths and Mythical Thought, Alexander Eliot; Myths, Meridian
Books, New York 1990.
Eliade, Mircea; Notes about Genius (from Fragmentarium), Norman J. Girardot; Mac
Linscott Ricketts; Imagination an Meaning: The Scholarly and Literary Worlds of
Mircea Eliade, The Seabury Press, New York 1982.
Eliade, Mircea; Notes for a Dialogue, John B. Cobb (ed.); The Theology of Altizer:
Critique and Response, Westminister Press, Philadelphia 1972.
Eliade, Mircea; Prface, Douglas Allen; Mircea Eliade et le phnomne religieux,
Payot, Paris 1982.
Eliade, Mircea; Religions, International Social Science Journal, Vol. 29, No. 4 (1977).
Eliade, Mircea; Some Notes on Theosophia Perennis: Ananda K. Coomaraswamy
and Henry Corbin, History of Religions, Vol. 19, No. 2 (1979).
Eliade, Mircea; Symbolisme du vol magique, Numen, Vol. 3, No. 1 (1956).
Eliade, Mircea; The Quest for the Origins of Religion, History of Religions, Vol. 4,
No. 1 (Summer 1964).

400

Eliade, Mircea; Zalmoxis, History of Religions, Vol. 11, No. 3 (1972).


Eliade, Mircea; Aspects du mythe, Gallimard, Paris 1963. [Trke evirisi: Mitlerin
zellikleri, (ev.: Sema Rifat), Birinci Bask, Simavi Yaynlar, stanbul 1993;
kinci Bask, Om Yaynlar, stanbul 2001].
Eliade, Mircea; Briser le toit de la maison. La crativit et ses symboles, Gallimard,
Paris 1986.
Eliade, Mircea; Commentaires sur la lgende du matre Manole, LHerne, Paris 1994.
Eliade, Mircea; Contributions l'tude de la philosophie de la Renaissance suivi
dItinraire italien, Gallimard, Paris 1992.
Eliade, Mircea; Cosmologie et alchimie babylonienne, Gallimard, Paris 1991. [Trke
evirisi: Babil Simyas ve Kozmolojisi, (ev.: Mehmet Emin zcan), Kabalc
Yaynlar, stanbul 2002].
Eliade, Mircea; Forgerons et alchimistes, Flammarion, Paris 1977. [Trke evirisi:
Demirciler ve Simyaclar, (ev.: Mehmet Emin zcan), Kabalc Yaynlar,
stanbul 2003].
Eliade, Mircea; Fragments dun journal I : 19451969, Gallimard, Paris 1973.
Eliade, Mircea; Fragments dun journal II : 19701978, Gallimard, Paris 1981.
Eliade, Mircea; Fragments dun journal III : 19791985, Gallimard, Paris 1991.
Eliade, Mircea; Histoire des croyances et des ides religieuses I : De lge de la pierre
aux mystres dleusis, rd., Payot, Paris 1980. [Trke evirisi: Dinsel nanlar
ve Dnceler Tarihi Cilt 1, (ev.: Ali Berktay), Kabalc Yaynlar, stanbul.
2003].
Eliade, Mircea; Histoire des croyances et des ides religieuses II : De Gautama Bouddha
au triomphe du Christianisme, rd., Payot, Paris 1983. [Trke evirisi: Dinsel
nanlar ve Dnceler Tarihi Cilt 2, (ev.: Ali Berktay), Kabalc Yaynlar,
stanbul. 2003].
Eliade, Mircea; Histoire des croyances et des ides religieuses III : De Mahomet l'ge
des rformes, Payot, Paris 1983. [Trke evirisi: Dinsel nanlar ve Dnceler
Tarihi Cilt 3, (ev.: Ali Berktay), Kabalc Yaynlar, stanbul. 2003].
Eliade, Mircea; Images et symboles, Gallimard, Paris 1952. [Trke evirisi: mgeler ve
Simgeler, (ev.: Mehmet Ali Klbay), Gece Yaynlar, Ankara 1992].
Eliade, Mircea; Initiation, rites, socits secrtes, Gallimard, Paris 1959.
Eliade, Mircea; Ion P. Culianu; Dictionnaire des Religions, Plon, Paris 1990. [Trke

401

evirisi: Dinler Tarihi Szl, (ev.: Ali Erba), nsan Yaynlar, stanbul 1997].
Eliade, Mircea; Joseph Kitagawa; Dinler Tarihinde Metodoloji Denemeleri, (Ed.:
Mehmet Aydn), Din Bilimleri Yaynlar, Konya 2003.
Eliade, Mircea; Lle dEuthanasius, LHerne, Paris 2001.
Eliade, Mircea; Le chamanisme et les techniques archaques de lextase, rd. Payot,
Paris 1983. [Trke evirisi: amanizm. lkel Esrime Teknikleri, (ev.: smet
Birkan) mge Kitabevi Yaynlar, Ankara 2000].
Eliade, Mircea; Le mythe de lternel retour. Archtypes et rptitions, Nouvelle dition
revue et augmente, Gallimard, Paris 1969 [ngilizce evirisi: Mircea Eliade;
Cosmos and History: The Myth of the Eternal Return, 9th Edition, Princeton
University Press, Princeton 1991. Trke evirisi: Ebed Dn Mitosu, (ev.:
mit Altu), mge Kitabevi Yaynlar, Ankara 1994].
Eliade, Mircea; Le sacr et le profane, Gallimard, Paris 1965. [Trke evirisi: Kutsal
ve Dind, (ev.: Mehmet Ali Klbay), Gece Yaynlar, Ankara 1991].
Eliade, Mircea; Le yoga. Immortalit et libert, Payot, Paris 1972.
Eliade, Mircea; Le Yoga. Immortalit et libert, rd., Payot, Paris 1972.
Eliade, Mircea; L'preuve du labyrinthe. Entretiens avec Claude-Henri Rocquet, 2e d.,
Pierre Belfond, Paris, 1985 [ngilizce evirisi: Mircea Eliade; Ordeal by
Labyrinth. Conversations with Claude-Henri Rocquet, The University of Chicago
Press, Chicago-London 1982].
Eliade, Mircea; Les moissons du solstice. Mmoire II, 19371960, Gallimard, Paris
1988.
Eliade, Mircea; Les promesses de lquinoxe. Mmoire I, 1907-1937, Gallimard, Paris
1980.
Eliade, Mircea; Mphistophls et l'androgyne, Gallimard, Paris 1962.
Eliade, Mircea; Mythes, rves et mystres, Gallimard, Paris 1957.
Eliade, Mircea; Occultisme, sorcellerie et modes culturelles, Gallimard, Paris 1978.
Eliade, Mircea; Patanjali et le yoga, ditions du Seuil, Paris 1962.
Eliade, Mircea; Religion australiennes, 2nd Ed., Payot & Rivages, Paris 1998.
Eliade, Mircea; Sullivan, Lawrence E.; Hierophany, Lindsay Jones (ed.);
Encyclopedia of Religion, Second Edition, Volume 6, Macmillan Reference USA,
New York 2005.
Eliade, Mircea; Symbolism, the Sacred, and the Arts, edited by Diane Apostolos-

402

Cappadona, The Crossroad Publishing Company, New York 1986.


Eliade, Mircea; Techniques du Yoga, Gallimard, Paris 1975.
Eliade, Mircea; The Quest: History and Meaning in Religion, University of Chicago
Press, Chicago-London 1969 [Franszca evirisi: Eliade, Mircea; La nostalgie des
origines. Mthodologie et histoire des religions, Gallimard, Paris 1971. Trke
evirisi: Dinin Anlam ve Sosyal Fonksiyonu; (ev.: Mehmet Aydn), Birinci
Bask, Kltr Bakanl Yaynlar, Ankara 1990, kinci Bask, Din Bilimler
Yaynlar, Konya 1995.]
Eliade, Mircea; Trait dhistoire des religions, Payot, Paris 1949 [ngilizce evirisi:
Mircea Eliade; Patterns in Comparative Religion, Sheed & Ward, London 1971.
Trke evirisi: Mircea Eliade; Dinler Tarihine Giri, (ev.: Lale Arslan), Kabalc
Yaynlar, stanbul 2003 ve Mircea Eliade; Dinler Tarihi. nanlar ve badetlerin
Morfolojisi, (ev.: Mustafa nal), Serhat Kitabevi, Konya 2005].
Eliade, Mircea; Une nouvelle philosophie de la lune, LHerne, Paris 2001.
2. DER KAYNAKLAR
Accart, Xavier; Ren Gunon et l'cole traditionnelle, Cogito, Say 46 (Bahar 2006).
Adbelli, Ramazan; XIX. Uluslararas Dinler Tarihi Kongresi, Bilimname, Say VI,
2004/3.
Algan, Refik; Ezoterizme Genel Bir Giri, Cogito, Say 46 (Bahar 2006).
Alc, Mustafa; Dinler Tarihinde ada Metodolojik Problemler, slm limlerde
Metodoloji (Usl) Meselesi, Cilt II, Ensar Neriyat, stanbul 2005.
Alc, Mustafa; Kutsala Giden Yol: Dinler Tarihinde Bir Metodolojik Yaklam Veya
Bir Bilim Olarak Din Fenomenolojisi, Dinbilimleri, Cilt 5, Say 3 (TemmuzAustos-Eyll 2005).
Alc, Mustafa; Kutsaln Peindeki Adam: lmnn 19. Ylnda Mircea Eliade in
Ksa Bir Rehber, EKEV Akademi Dergisi, Yl 9, Say 24 (2005).
Alc, Mustafa; Dinler Tarihinin Batl ncleri, z Yaynclk, stanbul 2007.
Allen, Douglas; Eliade and History, The Journal of Religion, Vol. 68, No. 4 (October
1988).
Allen, Douglas; Mircea Eliade's Phenomenological Analysis of Religious Experience,
The Journal of Religion, Vol. 52, No. 2 (April 1972). [Franszca evirisi: Douglas
Allen; Lanalyse phnomnologique de lexprience religieuse, Constantin

403

Tacou (dir.); Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978. Trke evirisi: Douglas Allen;
Din Tecrbenin Fenomenolojik Tahlili, Constantin Tacou (Yayna Hazrlayan);
Din ve Fenomenoloji. Mircea Eliadeen Eserlerine Toplu Bak, (ev.: Havva
Kser), z Yaynclk, stanbul 2000].
Allen, Douglas; Mircea Eliade's View of the Study of Religion as the Basis for
Cultural and Spiritual Renewal, Bryan Rennie (ed.); Changing Religious Worlds:
The Meaning and End of Mircea Eliade, State University of New York Press,
New York 2001.
Allen, Douglas; Phenomenological Method and the Dialectic of the Sacred, Norman
J. Girardot; Mac Linscott Ricketts (eds.); Imagination an Meaning: The Scholarly
and Literary Worlds of Mircea Eliade, The Seabury Press, New York 1982.
Allen, Douglas; Phenomenology of Religion, Mircea Eliade (ed.); The Encyclopedia
of Religion, Volume 11, Macmillan, New York 1987.
Allen, Douglas; Recent Defenders of Eliade: A Critical Evaluation, Religion, Vol. 24
(December 1994).
Allen, Douglas; Dennis Doeing; Mircea Eliade: An Annotated Bibliography, Garland
Publishing, New York & London 1980.
Allen, Douglas; Mircea Eliade et le phnomne religieux, Payot, Paris 1982.
Allen, Douglas; Myth and Religion in Mircea Eliade, Routledge, New Yord and London
2002.
Allen, Douglas; Structure and Creativity in Religion: Hermeneutics in Mircea Eliades
Phenomenology and New Directions, Mouton Publishers, The Hague 1978.
Alles, Gregory D.; Homo Religiosus, Lindsay Jones (ed.); Encyclopedia of Religion,
Second Edition, Volume 6, Macmillan Reference USA, New York 2005.
Anttonen, Veikko; Rethinking the Sacred: The Notions of 'Human Body' and
'Territory' in Conceptualizing Religion, Thomas A. Idinopulos;

Edward A.

Yonan (eds.); The Sacred and Its Scholars: Comparative Methodologies for the
Study of Primary Religious Data, Brill, Leiden 1996.
Anttonen, Veikko; What is it that we call 'religion'? Analyzing the epistemological
status of the sacred as a scholarly category in comparative religion, Armin W.
Geertz; Russell T. McCutcheon (eds.); Perspectives on Method and Theory in the
Study of Religion, Brill, Leiden 2000.
Arcella, Luciano; Paola Pisi; Roberto Scagno (eds.); Confronto con Mircea Eliade:

404

Archetipi mitici e identit storica, Jaca Book, Milano 1998.


Arslantrk, Zeki; Sosyal Bilimciler in Aratrma Metod ve Teknikleri, FAV
Yaynlar, stanbul 1999.
Atasaun, Galip; Sembol ve Sembolizm, Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi
Dergisi, Say 7, Yl 1997.
Auffarth, Christoph; Hubert Mohr; Introduction: The Academic Study of Religion
Historical and Contemporary Issues, Kocku von Stuckrad (ed.), The Brill
Dictionary of Religion, Volume I, Brill, Leiden - Boston 2006.
Aydn (ed.), Mehmet; Dinler Tarihinde Metodoloji Denemeleri, Din Bilimleri Yaynlar,
Konya 2003.
Aydn, Mehmet; Dinler Tarihinde Metodoloji Tartmalarna Bir Bak, slm
limlerde Metodoloji (Usl) Meselesi, Cilt II, Ensar Neriyat, stanbul 2005.
Aydn, Mehmet; Mircea Eliadeda Hermentik ve Metodoloji, Seluk niversitesi
lahiyat Fakltesi Dergisi, Say 7, 1997 ve Dinler Tarihi Aratrmalar I, Ankara
1998.
Aydn, Mehmet; Ansiklopedik Dinler Szl, Din Bilimleri Yaynlar, Konya 2005.
Baird, Robert D.; Interpretative Categories and the History of Religions, History and
Theory, Vol. 8, Beiheft 8: On Method in the History of Religions (1968).
Baird, Robert D.; Category Formation and the History of Religions, Second Edition,
Mouton de Gruyter, Berlin & New York 1991.
Baird, Robert D.; Essays in the History of Religions, Peter Lang, New York 1991.
Barbosa da Silva, Antonio; The Phenomenology of Religion as a Philosophical
Problem: An Analysis of the Theoretical Background of the Phenomenology of
Religion, in General, and of M. Eliades Phenomenological Approach, in
Particular, CWK Gleerup, Uppsala 1982.
Bengtson, Dale R.; R. R. Marrett and the Study of Religion, Journal of the American
Academy of Religion, Vol. 47, No. 4 (December 1979).
Berger, Adriana; Cultural Hermeneutics: The Concept of Imagination in the
Phenomenological Approaches of Henry Corbin and Mircea Eliade, The Journal
of Religion, Vol. 66, No. 2. (April1986).
Bertaud du Chazaud, Henri; Mthode, Nouveau Dictionnaire des Synonymes,
Hachette-Tchou, Paris 1971.

405

Bertaud du Chazaud, Henri; Nouveau Dictionnaire des synonymes, Hachette-Tchou,


Paris 1971.
Bescherelle, Ain; Mthode, Dictionnaire National ou Dictionnaire Universel de la
Langue Franaise, Volume 2, Quatrime dition, Garnier Frres, Paris 1856.
Bianchi, Ugo; Aprs Marbourg (Petit discours sur la mthode), Numen, Vol. 8, No. 1
(January 1961).
Bianchi, Ugo; History of Religions, Mircea Eliade (ed.); The Encyclopedia of
Religion, Volume 6, Macmillan, New York 1987.
Bianchi, Ugo; The History of Religions, E. J. Brill, Leiden 1975.
Bihler, Hugh J.; Patterns in Comparative Religion, Theological Studies, Vol. 19
(1958).
Bilen, Osman; ada Yorumbilim Kuramlar: Romantik, Felsefi ve Eletirel
Hermeneutik, Kitbiyt, Ankara 2002.
Bleeker (eds.), Jouco Claas; Geo Widengren,; Eric J. Sharpe; Proceedings of the XIIth
International Congress of the International Association for the History of
Religions: Held with the Support of Unesco and Under the Auspices of the
International Council for Philosophy and Humanistic Studies, at Stockholm,
Sweden, August 1622, 1970, E. J. Brill, Leiden 1975.
Bleeker, C. J.; The Relation of the History of Religions to Kindred Religious
Sciences, Numen, Vol. 1, No. 2 (May 1954).
Borella, Jean; Ren Gunon et la crise du monde moderne, Ren Gunon (18861951): Colloque du centenaire Domus Medica, Le cercle de lumire, Paris 1993.
Borgeaud, Philippe; Karlama Karlatrma. Dinler Tarihi Aratrmalar, (ev.:
Mehmet Emin zcan), Dost Kitabevi, Ankara 1999.
Braga, Corin; Imagination, imaginaire, imaginal: Three concepts of defining
creativity, JSRI, No. 16 (Spring 2007).
Brandon, Samuel G. F.; Origins of Religion, Philip P. Wiener (ed.); The Dictionary of
the History of Ideas, Volume 4, Charles Scribners Sons, New York 1973.
Burckhardt, Titus; slam Tasavvuf Doktrinine Giri, (ev.: Fahreddin Arslan), 2. Bask,
Kitabevi, stanbul 1995.
Caillois, Roger; Lhomme et le sacr, Gallimard, Paris 1950.
Carl Olson; The Fore-Structure of Eliade's Hermeneutics, Philosophy Today; Vol. 32,
No. 1 (Spring 1988).

406

Carpenter, J. Estlin; Comparative Religion, Oxford University Press, London 1944.


Cave, David; Mircea Eliades Vision for a New Humanism, Oxford University Press,
New York 1993.
Cazenave, Michel; Introduction, Encyclopdie des symboles, Librairie Gnrale
Franaise, Paris 1996.
Cevizci, Ahmet; Paradigma Felsefe Terimleri Szl, Paradigma Yaynlar, stanbul
2000.
Cheung, Chan-fai; Human Nature and Human Existence - On the Problem of the
Distinction Between Man and Animal, New Asia Academic Bulletin, Volume 17
(2001).
Cioran, Emil M.; Beginnings of a Friendship, Joseph M. Kitagawa & Charles H.
Long; Myths and Symbols: Studies in Honor of Mircea Eliade; University of
Chicago Press; Chicago 1969.
Cioran, Emil M.; Hommages, Mircea Eliade; Les moissons du solstice. Mmoire II,
19371960, Gallimard, Paris 1988.
Cirlot, Juan Eduardo; A Dictionary of Symbols, Second Edition, Routledge, London
1983.
Clavier, H.; Rsurgences dun problme de mthode en histoire des religions, Numen,
Vol. 15, No. 2, (May 1968).
Cohen, Percy S.; Theories of Myth, Man, New Series, Vol. 4, No. 3 (September
1969).
Colpe, Carsten; Sacred and the Profane, The, Lindsay Jones (ed.); Encyclopedia of
Religion, Second Edition, Volume 12, Macmillan Reference USA, New York
2005.
Cordodeanu, Ion; Experience and Hermeneutics in the History of Religions: A
Hypothesis on Mircea Eliades Work, Journal for the Study of Religions and
Ideologies, No. 16 (Spring 2007).
Corless, Roger; After Eliade, What?, Religion, Vol. 23, No. 4 (1993).
Corless, Roger; Building on Eliades Magnificent Failure, Bryan Rennie (ed.);
Changing Religious Worlds: The Meaning and End of Mircea Eliade, State
University of New York Press, New York 2001.
Culianu, Ion P.; Mircea Eliade at the Crossroad of Anthropology, Neue Zeitschrift fr
systematische Theologie und Religionsphilosophie, 27 (1985).

407

Davidson, Robert F.; Rudolf Ottos Interpretation of Religion, Princeton University


Press, Princeton 1947
De Sauvigny, G. de Bertier; Liberalism, Nationalism and Socialism: The Birth of
Three Words, The Review of Politics, Vol. 32, No. 2 (April 1970).
Demirci, Krad; Eliade, Mircea, TDV slm Ansiklopedisi, Cilt 11, TDV Yaynlar,
stanbul 1995.
Dhavamony, Mariasusai; Phenomenology of Religion, Gregorian University Press,
Rome 1973.
Dictionnaire de la langue franaise, Hachette, Paris 1993.
Dictionnaire national ou Dictionnaire de lAcadmie Franaise, Tome second, Septime
dition, Paris 1798.
Dictionnaire national ou Dictionnaire universel de la langue franaise, Tome deuxime,
Quatrime dition, Paris 1856.
Dilthey, Wilhelm; Selected Works - Volume IV: Hermeneutics and the Study of
History, Princeton University Press, Princeton 1996.
Doche, Louis; Mthode, Nouveau Dictionnaire de la Langue Franaise, Librairie
Ecclsiastique et Classique de Ch. Fouraut, Paris 1860.
Dubuisson, Daniel; Impostures et pseudo-science : Loeuvre de Mircea Eliade, Presses
Universitaires du Septentrion, Villeneuve-d'Ascq 2005.
Dudley III, Guilford; Mircea Eliade as the "Anti-Historian" of Religions, Journal of
the American Academy of Religion, Vol. 44, No. 2 (June 1976).
Dudley III, Guilford; Religion on Trial: Mircea Eliade & His Critics, Temple University
Press, Philadelphia 1977.
Dundes (ed.); Alan; Sacred Narrative: Readings in the Theory of Myth, University of
California Press, Berkeley-Los Angeles-London 1984.
Durkheim, Emile; De la dfinition des phnomnes religieux, LAnne Sociologique
II, 1899.
Durkheim, Emile; De la division du travail social, 2e dition, Quadrige/PUF, Paris 1991.
Durkheim, Emile; Les rgles de la mthode sociologique, Paris 1895.
Edmund R. Leach; Sermons by a Man on a Ladder, The New York Review of
Books, Vol. 7, No. 6 (October 20, 1966).
Edwin, O. James; Robert Ranulph Marett, Folklore, Vol. 54, No. 1 (March1943).
Edwin, O. James; The Threshold of Religion. The Marett Lecture, 19581, Folklore,

408

Vol. 69, No. 3 (September 1958).


El-Cl, Abdlkerm; nsn- Kmil, (ev.: Abdlaziz Mecdi Tolun), z Yaynclk,
stanbul 2002.
Eliot, Alexander; The Universal Myths: Heroes, Gods, Tricksters and others, Meridian
Books, New York 1990.
Erba, Ali; Mzakereler, slm limlerde Metodoloji (Usl) Meselesi, Cilt II, Ensar
Neriyat, stanbul 2005.
Ernout, A.; Meillet, A.; Dictionnaire tymologique de la langue latine. Histoire des
mots, Troisime dition, Librairie C. Klincksieck, Paris 1951.
Ertrk, Ahmet etin; Bilge Szlk, stanbul 1995.
Evans-Pritchard, Edward E.; Des Thories sur la religion des primitifs, Payot &
Rivages, Paris 2001.
Evola, Julius; Modern Dnyaya Bakaldr, (ev.: Fevzi Topaolu), nsan Yaynlar,
stanbul 1994.
Faivre, Antoine; Karen-Claire Voss; Western Esotericism and the Science of
Religions, Numen, Vol. 42, No. 1 (January 1995), s. 60-63 [Trke evirisi:
Faivre, Antoine & Voss, Karen-Claire; Bat Ezoterizmi ve Dinler Bilimi,
Cogito, Say 46 (Bahar 2006)].
Fay,

Stefan

J.;

Mircea

Eliade

La

dernire

lettre,

http://signes-et-

symboles.org/dossiers-symbole/index.php/2007/12/14/153-eliade-esoterismesymbolisme, 02.04.2008.
Fitch, Robert E.; The Sacred and the Profane, Commentary: A Jewish Review, Vol.
27 (1959).
Fitzgerald, Timothy; The Ideology of Religious Studies, Oxford University Press, New
York 2000.
Freud, Sigmund; The Origins of Religion: Totem and Taboo, Moses and Monotheism
and other works, Penguin Books, London 1990.
Fromm, Erich; Sigmund Freudun Misyonu, (ev.: Emre Ak), teki Yaynevi, Ankara
1998.
Gadamer, Hans-Georg; Hermeneutik Refleksiyonun Kapsam ve Fonksiyonu,
Hsamettin Arslan (Der. ve ev.); Retorik, Hermeneutik ve Sosyal Bilimler:
nsan Bilimlerinde Retorie Dn, Paradigma Yaynlar, stanbul 2002.
Gadamer, Hans-Georg; Lart de comprendre, Aubier, Paris 1991.

409

Gadamer, Hans-Georg; Vrit et mthode, Seuil, Paris 1996.


Gill, Glen R.; Northrop Frye and the Phenomenology of Myth, Doctoral Dissertation,
McMaster University, 2003.
Girardot, Norman J.; Mac Linscott Ricketts (eds.); Imagination an Meaning: The
Scholarly and Literary Worlds of Mircea Eliade, The Seabury Press, New York
1982.
Girardot, Norman; Smiles and Whispers: Nostalgie Reflections on Mircea Eliade's
Significance for the Study of Religion, Bryan Rennie (ed.), Changing Religious
Worlds: The Meaning and End of Mircea Eliade, State University of New York
Press, New York 2001.
Gontier, Thierry; De l'homme l'animal. Montaigne et Descartes ou les paradoxes de la
philosophie moderne sur la nature des animaux, J. Vrin, Paris 1998.
Grand Larousse Encyclopdique, Volume 1, Paris 1960.
Grondin, Jean; Introduction Hans-Georg Gadamer, Cerf, Paris 1999.
Grondin, Jean; Luniversalit de lhermneutique, Presses Universitaires de France,
Paris 1993.
Gunon, Ren; Dou ve Bat, (ev.: Fahrettin Arslan), Aa Yaynclk, stanbul 1991.
Gunon, Ren; La crise du monde moderne, Gallimard, Paris 1946.
Gnay, nver; Din Sosyolojisi, 5. Bask, nsan Yaynlar, stanbul 2002.
Gnay, nver; Gngr, Harun; Balangtan Gnmze Trklerin Dini Tarihi, Rabet
Yaynlar, stanbul 2007.
Gngr, Harun; Mzakereler, slm limlerde Metodoloji (Usl) Meselesi, Cilt II,
Ensar Neriyat, stanbul 2005.
Gven, Sami; Toplumbiliminde Aratrma Yntemleri, Ezgi Kitabevi Yaynlar, Bursa
2001.
Hammerton (ed.), John Alexander; Harmsworth's Universal Encyclopedia, Volume 9,
The Educational Book, London 1922.
Heisig, James W.; Symbolism, Mircea Eliade (ed.); The Encyclopedia of Religion,
Volume 14, Macmillan, New York 1987.
Hinnells (ed.), John R.; A New Dictionary of Religions, Blackwell Publishers, Oxford
1995.
Honko (ed.), Lauri; Science of Religion. Studies in Methodology, Mouton Publishers,
The Hague 1979.

410

Hooke, S. H.; Patterns in Comparative Religion, Journal of Theological Studies, Vol.


10 (1959).
Huxley, Aldous; Kalc Felsefe, (ev.: Latif Boyac), nsan Yaynlar, stanbul 1996.
Ingram, Paul O.; Method in the History of Religions, Theology Today, Vol. 32, No. 4
(January 1976).
Ioan Petru Couliano; Les derniers jours de Mircea Eliade Mahparinirvna, Mircea
Eliade; Les moissons du solstice. Mmoire II, 19371960, Gallimard, Paris 1988.
Isambert, Franois-A.; Llaboration de la notion de sacr dans l'cole
durkheimienne, Archives des sciences sociales des religions, Vol. 42, n 1
(1976).
James, E. O.; The Threshold of Religion. The Marett Lecture, 19581, Folklore, Vol.
69, No. 3 (September 1958).
Jones, Constance A.; James D. Ryan (eds.); Encyclopedia of Hinduism, Facts On File,
New York 2007.
Jones, Robert Alun; Durkheim, Frazer, and Smith: The Role of Analogies and
Exemplars in the Development of Durkheims Sociology of Religion, The
American Journal of Sociology, Vol. 92, No. 3 (November 1986).
Jordan, James B.; Mircea Eliade, The Old Man and the Bureaucrats, The Geneva
Review, No. 5 (October 1983).
Jordan, James B.; Ordeal by Labyrinth: Conversations with Claude-Henri Rocquet by
Mircea Eliade . . ., The Geneva Review, No. 1 (February 1983).
Jordan, James B.; Studies in Genesis One: An Infinity of Time, The Geneva Review,
No. 24 (November1985).
Joy, Morny; Images: Images and Imagination, Mircea Eliade (ed.); The Encyclopedia
of Religion, Volume 7, Macmillan, New York 1987.
Jung, Carl Gustav; Kernyi; Charles; Introduction lessence de la mythologie, Payot &
Rivages, Paris 2001.
Karasar, Niyazi; Bilimsel Aratrma Yntemi, Beinci Bask, Ankara 1994.
Kartal, Abdullah; Abdlkerm Cl. Hayat, Eserleri, Tasavvuf Felsefesi, nsan
Yaynlar, stanbul 2003.
Kippenberg, Hans G.; Sacred and Profane, Erwin Fahlbusch et al. (eds); The
Encyclopedia of Christianity, Volume 4, Eerdmans, Michigan 2005.

411

Kitagawa, Joseph M.; Amerikada Dinler Tarihi, (ev. Mehmet ahin), Mehmet
Aydn (ed.); Dinler Tarihinde Metodoloji Denemeleri, Din Bilimleri Yaynlar,
Konya 2003.
Kitagawa, Joseph M.; Primitive, Classical, and Modern Religions: A Perspective on
Understanding the History of Religions, Joseph M. Kitagawa (ed.); The History
of Religions: Essays on the Problem of Understanding, The University of Chicago
Press, Chicago 1967.
Kripal, Jeffrey J.; The Visitation of the Stranger: On Some Mystical Dimensions of
the History of Religions, Cross Current, Vol. 49, No. 3 (Fall 1999).
Kk, Abdurrahman; Mzakereler, slm limlerde Metodoloji (Usl) Meselesi,
Cilt II, Ensar Neriyat, stanbul 2005.
Lambert, Yves; La "Tour de Babel" des dfinitions de la religion, Social Compass,
Vol. 38, No. 1 (1991).
Lapointe, Roger; Le pouvoir spirituel de la sociologie religieuse, Religiologiques, No.
9 (printemps 1994), http://www.unites.uqam.ca/religiologiques/no9/lapoint.pdf,
04.05.2004.
Larousse, Pierre; Mthode, Petit Larousse Illustr, Librairie Larousse, Paris 1907.
Larsen, Allan W.; The Phenomenology of Mircea Eliade, Bryan Rennie (ed.),
Changing Religious Worlds: The Meaning and End of Mircea Eliade, State
University of New York Press, New York 2001.
Launay, Robert; Sacred and Profane, New Dictionary of the History of Ideas, Volume
4, Charles Scribner's Sons, New York 2005.
Laurant, Jean-Pierre; Lsotrisme au XIXe sicle, Cogito, Say 46 (Bahar 2006).
Le Petit Robert, Dictionnaire Le Robert, Paris 1984.
Leeming, David Adams; Leeming, Margaret Adams; Encyclopedia of creation myths,
ABC-CLIO, Santa Barbara 1994.
Lessa, William A.; Patterns in Comparative Religion, American Anthropologist, New
Series, Vol. 61, No. 1 (February 1959).
Lessa, William A.; The Sacred and the Profane, American Anthropologist, New
Series, Vol. 61, No. 6 (December 1959).
Levy; David J.; Eliade, Mircea, Justine Wintle (ed.); Makers of Nineteenth Century
Culture: Volume I, Routledge & Kegan Paul, London 1982.

412

Libby, Dorothy; Birth and Rebirth: The Religious Meaning of Initiation in Human
Culture, American Anthropologist, New Series, Vol. 61, No. 4 (August 1959).
Lichtenberger, Frdric; Symbole, symbolique, Frdric Lichtenberger (dir.);
Encyclopdie des sciences religieuses, Tome XI, Paris 1881.
Loemker, Leroy E.; Perennial Philosophy, Philip P. Wiener (ed.); The Dictionary of
the History of Ideas, Volume 3, Charles Scribners Sons, New York 1973.
Long, Charles H.; Le sens de l'oeuvre de Mircea Eliade pour l'homme moderne,
Constantin Tacou (dir.); Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978.
Luyster, Robert; The Study of Myth: Two Approaches, Journal of Bible and Religion,
Vol. 34, No. 3 (July 1966).
Malinowski, Bronislaw; The Role of Myth in Life, Alan Dundes (ed.); Sacred
Narrative: Readings in the Theory of Myth, University of California Press,
Berkeley-Los Angeles-London 1984.
Malinowski, Bronislaw; lkel Toplum, (ev.: Hsen Portakal), teki Yaynevi, Ankara
1998.
Marett, Robert R.; Magic (Introductory), James Hastings; Encyclopaedia of Religion
and Ethics, Volume VIII, T. & T. Clark, Edinburgh 1915.
Marett, Robert R.; Pre-Animistic Religion; Folklore, Vol. 11, No. 2 (June1900).
Marett, Robert R.; Religion (Primitive), The Encyclopaedia Britannica, Eleventh
Edition, Volume XXIII, Cambridge University Press, New York 1911
Marett, Robert R.; The Tabu-Mana Formula as a Minimum Definition of Religion,
Jaques Waardenburg; Classical Approaches to the Study of Religion. Aims,
Methods and Theories of Research. Volume 1: Introduction and Anthology,
Mouton, The Hague - Paris 1973.
Marett, Robert R.; The Threshold of Religion, Second Edition, Methuen & Co., London
1914.
McCutcheon, Russell T.; Methods, Theories, and the Terrors of History: Closing the
Eliadean Era With Some Dignity, Bryan Rennie (ed.), Changing Religious
Worlds: The Meaning and End of Mircea Eliade, State University of New York
Press, New York 2001.
McCutcheon, Russell T.; Reconstructing Eliade: Making Sense of Religion, Religion,
Vol. 28, No. 1 (January 1998).

413

McCutcheon, Russell T.; Manufacturing Religion. The Discourse on Sui Generis


Religion and the Politics of Nostalgia, Oxford University Press, New York 2003.
McCutcheon, Russell T.; The Discipline of Religion: Structure, Meaning, Rhetoric,
Routledge, London 2003.
Mensching, Gustav; Histoire de la science des religions, Lamarre, Paris 1955.
Meslin, Michel; Lhomo religiosus existe-t-il ?, Cahiers danthropologie religieuse I,
Presses de l'Universit de Paris-Sorbonne, Paris 1992.
Meslin, Michel; Le champ de lanthropologie religieuse, Chemins de Dialogue, n 3
(1994).
Meslin, Michel; Preface, Natale Spineto (ed.); L'histoire des religions a-t-elle un
sens? Correspondance 19261959, Cerf, Paris 1994.
Miller, Alan L.; Power, Lindsay Jones (ed.); Encyclopedia of Religion, Second
Edition, Volume 12, Macmillan Reference USA, New York 2005.
Moon, Beverly; Archetypes, Mircea Eliade (ed.), The Encyclopedia of Religion,
Volume 1, New York 1987.
Moreaux-Carr, Sophie; Jung critique de Freud. La question du symbolisme, Res
Publica, n 22 (1999).
Murphy, Tim; Eliade, Subjectivity and Hermeneutics, Bryan Rennie (ed.), Changing
Religious Worlds: The Meaning and End of Mircea Eliade, State University of
New York Press, New York 2001.
Mller, Max; Chips from a German Workshop, London 1867.
Mller, Max; Introduction to the Science of Religion, London 1899.
Nasr, Seyyed Hossein; The Traditionalist Approach to Religion, Willam C. Chittick;
The Essential Seyyed Hossein Nasr, World Wisdom, Bloomington 2007,
Nasr, Seyyed Hossein; Knowledge and the Sacred, State University of New York Press,
New York 1989.
Nasr, Seyyed Hossein; The Need for a Sacred Science, State University of New York
Press, New York 1993.
Nasr, Seyyid Hseyin; Bir Kutsal Bilim htiyac, (ev.: ehabeddin Yaln), nsan
Yaynlar, stanbul 1995.
Nouveau dictionnaire universel, Tome second, Paris 1870.
Olson, Carl; Eliade, the Comparative Method, Historical Context, and Difference,
Bryan Rennie (ed.), Changing Religious Worlds: The Meaning and End of Mircea

414

Eliade, State University of New York Press, New York 2001.


Olson, Carl; Theology of Nostalgia: Reflections on the Theological Aspects of Eliade's
Work, Numen, Vol. 36, No. 1. (June 1989).
Oskay, nsal; Yntembilim le lgili Baz Dncelerin Eletirisi, Ruen Kele (ed.);
Toplum Bilimlerinde Aratrma ve Yntem, T.O.D.A..E. Yaynlar, Ankara 1976.
Otto, Rudolf; Le sacr. L'lment non-rationnel dans l'ide du divin et sa relation avec
le rationnel, Payot, Paris 1949.
Oxtoby, Willard Gurdon; Holy (The Sacred), Philip P. Wiener (ed.); Dictionary of the
History of Ideas, Volume 2, Charles Scribners Sons, New York 1973.
t, Eker; Ekici Glin, Ouz Metin, M. cal ve Dierleri (ed.); Halkbiliminde
Kuramlar ve Yaklamlar, Milli Folklor, Ankara 2003.
Paden, William E.; Before the Sacred Became Theological: Rereading the
Durkheimian Legacy, Thomas A. Idinopolus; Edward A. Yonan (eds.); Religion
and Reductionism: Essays on Eliade, Segal, and the Challenge of the Social
Science for the Study of Religion, E. J. Brill, Leiden 1994.
Palmer, Richard E.; Hermentik, (ev.: brahim Grener), Anka Yaynlar, stanbul
2002.
Pals, Daniel L.; Is Religion a Sui Generis Phenomenon?, Journal of the American
Academy of Religion, Vol. 55, No. 2 (Summer 1987).
Pals, Daniel L.; Seven Theories of Religion, Oxford University Press, New York 1996.
Paskauskas, R. Andrew; Freuds Break With Jung. The Crucial Role of Ernest Jones,
Renos K. Papadopoulos (ed.); Carl Gustav Jung: Critical Assessments, Routledge,
London & New York 1992.
Pasquier, Pierre;Lamer festin ou Histoire des religions et Spiritualit, Constantin
Tacou (dir.); Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978.
Paus, Ansgar; The Secret Nostalgia of Mircea Eliade for Paradise: Observations on the
Method of the History of Religions, Religion, Vol. 19, No. 2 (1989).
Penner, Hans H.; Structural Analysis as a Method for the Study of Religion, Witold
Tyloch (ed.); Current Progress in the Methodology of the Science of Religions,
Polish Scientific Publishers, Warsaw 1984.
Penner, Hans H.; Yonan, Edward A.; Is a Science of Religion Possible?, The Journal
of Religion, Vol. 52, No. 2 (April 1972).
Pettazzoni, Raffaele; Aperu Introductif, Numen, Vol. 1, No. 1 (January 1954).

415

Pettazzoni, Raffaele; The Truth of Myth, Alan Dundes (ed.); Sacred Narrative:
Readings in the Theory of Myth, University of California Press, Berkeley-Los
Angeles-London 1984 [Trke evirisi: Raffaele Pettazzoni; Mitin Gereklii,
(ev.: M. Mete Talova), Mill Folklor, Yl 14, Say 53 (2002). Yeniden
yaymland yer: Glin t Eker; Metin Ekici; M. cal Ouz ve Dierleri (ed.);
Halkbiliminde Kuramlar ve Yaklamlar, Milli Folklor, Ankara 2003; Rafaella
[Dorusu: Raffaele] Pettazzoni; Mitin Hakikati, Rafaella [Dorusu: Raffaele]
Pettazzoni; Tanrya Dair, (ev.: Fuat Aydn), z Yaynclk, stanbul 2002].
Pettazzoni, Raffaele; Yce Tanr nancnn Fenomenolojik Yaps ve Tarihsel
Geliimi , (ev. Mehmet ahin), Mehmet Aydn (ed.), Dinler Tarihinde
Metodoloji Denemeleri, Din Bilimleri Yaynlar, Konya 2003.
Pettazzoni; Rafaella [Dorusu: Raffaele], Tanrya Dair, (ev.: Fuat Aydn), z
Yaynclk, stanbul 2002.
Pisi, Paola; I tradizionalisti e la formazione del pensiero di Eliade, Luciano Arcella;
Paola Pisi; Roberto Scagno (eds.); Confronto con Mircea Eliade: Archetipi mitici
e identit storica, Jaca Book, Milano 1998.
Plantinga, Richard J.; W. B. Kristensen and the Study of Religion, Numen, Vol. 36,
No. 2 (December 1989).
Poupard (dir.), Paul; Dictionnaire des religions, 2e dition corrige, Presses
Universitaires de France, Paris 1985.
Pummer, Reinhard; Religionswissenschaft or Religiology ?, Numen, Vol. 19, No. 2/3
(August/December 1972).
Quinn, Jr., William W.; Mircea Eliade and the Sacred Tradition (A Personal
Account), Nova Religio, Vol. 3, No. 1 (October 1999).
Rasmussen, David; Mircea Eliade: Structural Hermeneutics and Philosophy,
Philosophy Today, Vol. 12, No. 2 (Summer 1968).
Raulx (ed.), M.; uvres compltes de Saint Augustin, Tome V, Bar-le-Duc 1867.
Rennie (ed.), Bryan; Changing Religious Worlds: The Meaning and End of Mircea
Eliade, State University of New York Press, New York 2001.
Rennie (ed.), Bryan; Changing Religious Worlds: The Meaning and End of Mircea
Eliade, State University of New York Press, New York 2001.
Rennie, Bryan S.; Eliade, Mircea, Edward Craig; Routledge Encyclopedia of
Philosophy, Volume 3, Routledge, London & New York 1998.

416

Rennie, Bryan S.; Manufacturing the Sui Generis Discourse: A Response to Russell
McCutcheon, Religion, Vol. 28, No. 4 (October 1998).
Rennie, Bryan S.; Reconstructing Eliade: Making Sense of Religion, State University of
New York Press, Albany 1996.
Rennie, Bryan; The Meaning and End of Eliade, Bryan Rennie (ed.), Changing
Religious Worlds: The Meaning and End of Mircea Eliade, State University of
New York Press, New York 2001.
Reno, Stephen J.; Hirophanie, symbole et exprience, Constantin Tacou (dir.);
Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978 [Trke evirisi: Reno, Stepen J.; Hierofani,
Sembol ve Tecrbeler, Constantin Tacou (Yayna Hazrlayan); Din ve
Fenomenoloji: Mircea Eliaden Eserlerine Toplu Bak, (ev.: Havva Kser), z
Yaynclk, stanbul 2000].
Reno, Stephen J.; Religious Symbolism: A Plea for a Comparative Approach,
Folklore, Vol. 88, No. 1 (1977).
Ricketts, Mac Linscott; Eliades Secrets as Revealed in the Portuguese Journal, Studia
Philosophia

Ediia

nr.1

din

2006,

http://hiphi.ubbcluj.ro/studia/?page=art.php&an=2006&nr=1&art=09&lang=en,
03.04.2008.
Ricketts, Mac Linscott; In Defence of Eliade: Toward Bridging the Communication
Gap between Anthropology and the History of Religions, Religion: Journal of
Religious and Religions, 3 (Spring 1973).
Ricketts, Mac Linscott; Mircea Eliade et la mort de Dieu, Constantin Tacou (dir.);
Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978.
Ricketts, Mac Linscott; Mircea Eliade: The Romanian Roots, 1907-1945, 2 Volumes,
Columbia University Press, New York 1988.
Ricur, Paul; Edebi Eletiri ve Felsefi Hermeneutiin Bir Problemi Olarak Yazmak,
(ev.: Ramazan Ertrk), Dou Bat, Yl 6, Say 22 (ubat, Mart, Nisan 2003).
Ricur, Paul; The Hermeneutical Function of Distanciation, Philisophy Today, Vol.
17, No. 2 (Summer 1973).
Ricur, Paul; Critique and Conviction: Conversations with Franois Azouvi and Marc
de Launay, Columbia University Press, New York 1998.
Ricur, Paul; De linterprtation. Essai sur Freud, ditions du Seuil, Paris 1965.
Ricur, Paul; Du texte laction. Essais dhermneutique II, ditions du Seuil, Paris

417

1986.
Ricur, Paul; Hermeneutics and the Human Sciences, Cambridge University Press,
Cambridge 1981.
Ricur, Paul; Le conflit des interprtations. Essais dhermneutique, ditions du Seuil,
Paris 1969.
Ris, Julien; liade Mircea, Paul Poupard (dir.); Dictionnaire des religions, 2e dition
corrige, Presses Universitaires de France, Paris 1985.
Ris, Julien; Histoire compare des religions, Paul Poupard (ed.); Dictionnaire des
religions, 2e dition corrige, Presses Universitaires de France, Paris 1985.
Ris, Julien; Histoire des religions, phnomnologie, hermneutique. Un regard sur
loeuvre de Mircea Eliade, Constantin Tacou (dir.); Mircea Eliade, LHerne,
Paris 1978 [Trke evirisi: Ris, Julien; Dinler Tarihi, Fenomenoloji ve
Hermentik. Mircea Eliaden Yaptna bir Bak, Constantin Tacou (Yayna
Hazrlayan); Din ve Fenomenoloji. Mircea Eliadeen Eserlerine Toplu Bak,
(ev.: Havva Kser), z Yaynclk, stanbul 2000].
Ris, Julien; Homo Religiosus, Paul Poupard (dir.); Dictionnaire des religions, 2e
dition corrige, Presses Universitaires de France, Paris 1985.
Ris, Julien; Introduction, Julien Ris (dir.); Trait d'anthropologie du sacr - Tome 1
: Les origines et le problme de l'homo religiosus, disud, Paris 1992.
Ris, Julien; La mthode compare en histoire des religions selon Georges Dumzil et
Mircea Eliade, Ugo Bianchi (ed.); The Notion of Religion in Comparative
Research: Selected Proceedings of the XVI IAHR Congress, 38 September 1990,
L'Erma di Bretschneider, Roma 1994.
Ris, Julien; Sacr, Paul Poupard (dir.); Dictionnaire des religions, 2e dition corrige,
Presses Universitaires de France, Paris 1985.
Robert, Paul; Mthode, Petit Robert Dictionnaire de la Langue Franaise,
Dictionnaire Le Robert, Paris 1984.
Robinson, James B.; Hinduism, Chelsea House Publishers, Philadelphia 2004.
Rosen, Steven J.; Essential Hinduism, Praeger Publishers, Westport 2006.
Rousseau, Jean Jacques; Discours sur l'origine et les fondements de l'ingalit parmi les
hommes, Amsterdam 1755.

418

Ruby, Christian; Hans-Georg Gadamer. L'hermneutique : description, fondation et


thique, EspacesTemps.net,

http://www.espacestemps.net/document355.html,

23.06.2008.
Ryba, Thomas; Manifestation, Willi Braun and Russell T. McCutcheon (eds); Guide
to the Study of Religion, Continuum, London 2000.
Saliba, John A.; Homo Religiosus in Mircea Eliade: An Anthropological Evaluation,
E. J. Brill, Leiden 1976.
Sara, Tahsin; Byk Franszca Trke Szlk, Sekizinci Basm, Adam Yaynlar,
stanbul 1999.
Schimmel, Annemarie; Dinde Semboln Fonksiyonu Nedir?, Ankara niversitesi
lahiyat Fakltesi Dergisi, Cilt III, Say: 34, Ankara 1968.
Schimmel, Annemarie; Summary of the Discussion, Numen, Vol. 7, No. 2-3 (1960).
Schleiermacher, Friedrich D. E.; Hermneutique, Les ditions du Cerf, Paris 1987.
Schmitt, Charles B.; Perrenial Philosophy: From Agostino Steuco to Leibniz, Journal
of the History of Ideas, Vol. 27, No. 4 (October-December 1966).
Segal, Robert A.; Between a Rock and a Hard Spot, Journal for the Scientific Study of
Religion, Vol. 17, No. 4 (December 1978).
Segal, Robert A.; Eliade, Mircea, Neil J. Smelser & Paul B. Baltes (eds.),
International Encyclopedia of the Social Behavioral Sciences, Volume 7, Elsevier,
Amsterdam 2001.
Segal, Robert A.; How Historical Is the History of Religions?, Method & Theory in
the Study of Religion, Vol. 1, No. 1 (1989).
Segal, Robert A.; Jung's very twentieth-century view of myth, Journal of Analytical
Psychology, Vol. 48, No. 5 (November 2003).
Segal, Robert A.; Myth in Religion, Neil J. Smelser; Paul B. Baltes (eds.);
International Encyclopedia of the Social and Behavioral Sciences, Volume 15,
Elsevier, Amsterdam 2001.
Segal, Robert A.; Myth, Maryanne Cline Horowitz (ed.); New Dictionary of the
History of Ideas, Volume 4, Charles Scribner's Sons, New York 2005.
Segal, Robert A.; Not All Differences Can Be Reconciled, Journal for the Scientific
Study of Religion, Vol. 17, Issue 1 (March 1978).
Segal, Robert A.; Myth: A Very Short Introduction, Oxford University Press, New York
2004.

419

Segal, Robert A.; The Poimandres as Myth: Scholarly Theory and Gnostic Meaning,
Walter de Gruyter & Co., Berlin 1986.
Sharma, Arvind; An Inquiry into the Nature of the Distinction Between the History of
Religion and the Phenomenology of Religion, Numen, Vol. 22, No. 2, (August
1975).
Sharp, Daryl; C. J. Jung Lexicon: A Primer of Terms & Concepts, Inner City Books,
Toronto 1991.
Sharpe, Eric J.; Some Problems of Method in the Study of Religion, Religion, Vol. 1,
No. 1 (1971).
Sharpe, Eric J.; Comparative Religion: A History, Second Edition, Duckworth, London
1986.
Sharpe, Eric J.; Dinler Tarihinde 50 Anahtar Kavram, (ev.: Ahmet G), Arasta
Yaynlar, Bursa 2000.
Simms, Karl; Paul Ricur, Routledge, New York 2002.
Smart, Ninian; Beyond Eliade: The Future of Theory in Religion, Numen, Vol. 25,
No. 2 (August 1978).
Smith, Barry D.; Distanciation and Textual Interpretation, Laval Thologique et
Philosofique, Vol. 43, n 2 (juin 1987).
Smith, D. Howard; Patterns in Comparative Religion, Comparative Studies in Society
and History, Vol. 1, No. 3 (March 1959).
Smith, Jonathan Z.; Acknowledgments: Morphology and History in Mircea Eliades
Patterns in Comparative Religion (19491999), Part 2: The Texture of the Work,
History of Religions, Vol. 39, No. 4 (May 2000).
Smith, Jonathan Z.; Imagining Religion, The University of Chicago Press, Chicago
1982.
Sderblom, Nathan; Holiness (General and Primitive), James Hastings (ed.);
Encyclopaedia of Religion and Ethics, Volume VI, Reprint, Edinburgh 1981.
Spengler, Oswald; Batnn k, (ev.: Giovanni Scognamillo; Nuray Sengeli),
kinci Bask, Dergh Yaynlar, stanbul 1997.
Spicer, Andrew; Hamilton, Sarah; Defining the Holy: The Delineation of Sacred
Space, Andrew Spicer; Sarah Hamilton (eds.); Defining the Holy: Sacred Space
in Medieval and Early Modern Europe, Ashgate, Aldershot 2006.
Spineto (ed.), Natale; L'histoire des religions a-t-elle un sens? Correspondance 1926

420

1959, Cerf, Paris 1994.


Spineto, Natale; Mircea Eliade and Traditionalism, Aries, Vol. I, No. 1 (2001).
Spineto; Natale, Mircea Eliade le Raffaele Pettazzoni Arasndaki likiler, (ev.:
Huzeyfe Saym), Dinler Tarihi Aratrmalar I. Sempozyum: 0809 kasm 1996,
Ankara, Dinler Tarihi Dernei Yaynlar, Ankara 1998.
Stonge, Paul; In the Name of All is Holy: Classification and the Sacred, eSharp, No. 7
(Spring 2006).
Strathern, Andrew; Stewart, Pamela J.; Ritual Studies and Cognitive Science:
Anthropologys Shifting Boundaries, Harvey Whitehouse; James Laidlaw (eds.);
Religion, anthropology, and cognitive science, Carolina Academic Press, Durham
2007.
Streng, Frederick J.; Sacred, Encyclopdia Britannica, Encyclopdia Britannica 2007
Ultimate Reference Suite, Chicago 2007.
Studstill, Randall; Eliade, Phenomenology and the Sacred, Religious Studies, Vol. 36,
No.2 (2000).
Sullivan, Francis P.; Book Reviews, Theological Studies, Vol. 40, No. 1 (March
1979).
Sullivan, Lawrence E.; LHermeneutique de Mircea Eliade, The Journal of Religion,
Vol. 62, No. 3 (July 1982).
Tacou (dir.), Constantin; Mircea Eliade, LHerne, Paris 1978.
Tatar, Buhranettin; Mircea Eliadeda Tarihsel Bilin Sorunu, Milel ve Nihal, Yl 1,
Say 1 (Aralk 2003).
Tatar, Buhranettin; Mircea Eliaden Moden Rasyonel Dnceyi Eletirisi,
Bilimname, Yl 1, Say 2 (2003).
The Columbia Encyclopedia, Sixth Edition, Columbia University Press, 2004.
The Penguin English Dictionary, 2nd Edition, Penguin Books, London 2003.
Thomas J. J. Altizer; Birth and Rebirth: The Religious Meaning of Initiation in Human
Culture, The Journal of Religion, Vol. 40, No. 2 (April 1960).
Thomas, Northcote W.; Magic, The Encyclopaedia Britannica, Eleventh Edition,
Volume XVII, Cambridge University Press, New York 1911.
Tool, Andrus; Wilhelm Dilthey on the Objectivity of Knowledge in Human Sciences,
Trames, Vol. 11, No. 1 (2007).
Turcanu, Florin; Mircea Eliade: Le prisonnier de lhistoire, La Dcouverte, Paris 2003.

421

Tmer, Gnay; Batda Din Bilimleri Kavram ve Dinler Tarihi almalarnda


Metodoloji, Gnmz Din Bilimleri Aratrmalar Ve Problemleri Sempozyumu
(2730 Haziran 1989), Samsun 1989.
Trke Szlk, 10. Bask, Trk Dil Kurumu, Ankara 2005.
Trkdoan, Orhan; Bilimsel Deerlendirme ve Aratrma Metodolojisi, M.E.B.
Yaynlar, stanbul 1995.
Tyloch (ed.), Witold; Current Progress in the Methodology of the Science of Religions,
Polish Scientific Publishers, Warsaw 1984.
Tylor, Edward B.; Animism, Jaques Waardenburg; Classical Approaches to the Study
of Religion. Aims, Methods and Theories of Research. Volume 1: Introduction
and Anthology, Mouton, The Hague - Paris 1973.
Tylor, Edward B.; Primitive Culture, Volume II, Second Edition, London 1873.
Urban, Hugh B.; Tantra: Sex, Secrecy, Politics, and Power in the Study of Religion,
University of California Press, Berkeley 2003.
Urquhat, W. S.; Profanity, James Hastings (ed.), Encyclopaedia of Religion and
Ethics, Volume X, Reprint, Edinburgh, 1980.
nal, Mustafa; Din Fenomenolojisi. Tarihe, Yntem, Uygulama, Geit Yaynevi,
Kayseri 1999.
Van der Leeuw, Gerardus; Confession Scientifique, Numen, Vol. 1, No. 1 (January
1954).
Van der Leeuw, Gerardus; Religion in Essence and Manifestation, Georg Allen &
Unwin Ltd., London 1938.
Varenne, Jean; Hinduizm, Mehmet Aydn (ev. ve ed.); Din Fenomeni, 2. Bask, Din
Bilimleri Yaynlar, Konya 1995.
Waardenburg, Jacques; Din Bilimlerinin Tarihesi, (ev.: Ramazan Adbelli), Erciyes
niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Dergisi, Say 16, Yl 2004/1.
Waardenburg, Jaques; Classical Approaches to the Study of Religion. Aims, Methods
and Theories of Research. Volume 1: Introduction and Anthology, Mouton, The
Hague - Paris 1973.
Wasserstrom, Steven M; Religion after Religion: Gershom Scholem, Mircea Eliade, and
Henry Corbin at Eranos, Princeton University Press, Princeton 1999.
Websters New Encyclopedic Dictionary, Revised Edition, Black Dog & Leventhal
Publishers, New York 1995.

422

Werblowsky, R. J. Zwi; In Nostro Tempore: On Mircea Eliade, Religion, Vol. 19, No.
2 (1989).
Werblowsky, R. J. Zwi; Marburg And After?, Numen, Vol. 7, No. 2 (1960).
Widengren, Geo; Mircea Eliade Sixty Years Old, Numen, Vol. 14, No. 3 (November
1967.
Wiebe, Donald; The Reinvention or Degradation of Religious Studies? Tales from the
Tuscaloosa Woods, Reviews in Religion and Theology, Vol. 11, No. 1 (2004).
Wiebe, Donald; Theory in the Study of Religion, Religion, Vol. 13, No. 4 (1983).
Yksek,

zcan;

mge

mparatorluu,

http://www.kesfetmekicinbak.com/atlasdan/atlasname/01034/, 27.11.2007.
Ziolkowski, Eric J.; Mircea Eliade's Vision for a New Humanism by David Cave,
History of Religions, Vol. 36, No. 2 (November1996).

EK: Mircea Eliaden Hayatnn ve Din Bilimi almalarnn Kronolojik Seyri


1907, 9 Mart: Gheorge Eliade ve Joana Stoenescou iftinin ikinci ocuu olarak
Mircea Eliade Romanyann bakenti Bkrete dnyaya geldi.
1913 Ekim: lkokula balar.
19171925: Spiru-Haret lisesinde orta renim yllar.
1921: lk makalesi yaymlanr: Cum am descoperit piatra filozofal(Felsefe Tan
Nasl Kefettim), Ziarul tiinelor Populare, 25, 1921, 52, s. 588589).
19211923: Ziarul tiinelor populare, Orizontul, Foaia Tinerimii, Lumea, Universul
Literar, Adevrul Literar, vs. gibi gazete ve dergilerde genel halkn anlayabilecei
dilden bilimsel yazlar (bcekbilim ve dinler tarihi), gezi notlar, hikyeler ve
edebi tenkit denemeleri yazar.
19231925: Giovanni Papini ve Vittorio Macchieronun eserlerini okuyabilmek iin
talyanca ve Max Mller ile James Frazerin kitaplarn okuyabilmek iin ngilizce
renir. Mihalcescunun klavuzluunda branice ve talo Pizzinin grameriyle de
Fara renmeye balar.
1924: Pettazzoninin I Misteri adl kitabn okur.
19241925: Otobiyografik bir roman yazar: Romanul adolescentului miop (Gen bir
Miyobun Roman).
1925 Ekim: Bkre niversitesi Edebiyat ve Felsefe Fakltesine kaydn yaptrr.
1926 Ocak: Revista universitar adl dergiyi kurar. nl Romen tarihi Nicolae
Iorgann Evrensel Tarih Denemesi adl kitabn ynelttii sert eletirilerden dolay
bu dergi nc saydan sonra kapatlr.
Kasm: Cuvntul (Sz) adl gazetede yazlar yazmaya balar.
1927 Ocak-ubat: talyan dinler tarihisi Raffaele Pettazzoniye ilk mektubunu yazar.
Mart-Nisan: lk talya seyahati. Eliade burada Giovanni Papini, Ernesto
Buonaiuti, Alfredo Panzini, Giovanni Gentile, Vittorio Macchiero ile grr.
Temmuz-Austos: Avusturya ve svireye seyahat.
1928 Ocak: Gaudeamus adl romann yazmn bitirir.
Nisan-Haziran: Marsile Ficinden Giordano Brunoya kadar talyan Felsefesi
konulu lisans tezini tamamlamak zere Romada aratrmalar yapar.

424

Eliade, kendisini talebesi olarak kabul etmesi iin Hint Felsefe tarihisi
Surendranath Dasguptaya ve kendisine renim bursu tahsis etmesi iin de
Kassimbazardaki maharaja Manindra Chandra Nandyye mektup yazar.
Haziran: Napoli, Atina ve stanbuldan geerek Bkree dner.
Eyll: Dasgupta ile Manindra Chandra Nandynin olumlu cevaplar gelir.
Ekim: Bitirme tezi olarak sunduu Rnesans Felsefesine Katklar (Franszcas:
Mircea Eliade;

Contributions l'tude de la philosophie de la Renaissance,

Gallimard, Paris 1992) adl almas jri yeleri tarafndan kabul edilir ve
bylece Eliade, Felsefe lisans derecesini kazanm olur.
20 Kasm: Hindistana gitmek zere yola kar.
25 Kasm5 Aralk: Msr seyahati.
1720 Aralk: Colomboda gemiden iner ve Seylan seyahat eder.
21 Aralk: Madrasa gelir ve burada Profesr Dasgupta ile buluur.
26 Aralk: Kalktada bir pansiyona yerleir.
1929 Ocak-Haziran: Dasguptann verdii dersleri takip eder ve Sanskrite renir.
Mart: Benares, Allahabad, Agra ve Jaipuru gezer.
Temmuz: Darjeeling gezisi ve Sikkime seyahat.
Austos: Isabel si Apele Diavolului adl roman bitirir.
1930, Ocak-Eyll: Dasguptann evinde kalyor ve her sabah metin tahlili dersi alr.
Eliade burada yoga tekniklerinin karlatrmal tarihi zerine bir tez yapmaya
karar verir.
ubat: Doktora tezinin konusunu kararlatrr: Yoga Tekniklerinin Karlatrmal
Tarihi.
Haziran-Temmuz: Revista de Filozofie (Bkre) ve Ricerche Religiose (Roma)
adl dergilerde Hint felsefesi ve dinleri hakknda ilk makaleleri yaymlanr.
Eyll: Dasguptann kz Maitreyi ile aralarndaki duygusal ilikiden dolay hocas
ile aralar alr. Bu acl olay zerine Eliade, Maitreyi (Cultura naional, Bucarest
1933;

Franszca

Gallimard,

ev.:

A.

Guillermou,

La

Nuit

bengali,

Paris 1950; Trke ev.: A. Nvit Bingl, Bengal Geceleri, thaki

Yaynlar, stanbul 2000) adl roman yazar.


Ekim1931, Mart: Swamy Shivanandann gzetiminde bir kutiarda Yoga icra
eder.
1931, Nisan: Kalktaya dn

425

Aralk: Askelik grevini yerine getirmek zere Bkree dner.


1932 Ocak-Kasm: Askerlik grevi.
Yoga ile ilgili tezinin ngilizce metnini Romenceye evirmeye balar.
1933 Ocak: Yaynlanmam en iyi roman yarmasna Maitreyi adl romannn el
yazmasn sunar.
Mart: Maitreyi en iyi roman dln kazanr ve Mays aynda yaymlanarak
byk ilgi uyandrr.
Haziran: Bkre niversitesinde Doktora tezini savunur. Jri komisyonu, tezini
Franszca yaymlamas ynnde neride bulunur ve bunun zerine Eliade, hem
ngilizce hem Romence hem de biraz Sanskrite bilen bir evirmen aramaya
balar.
1933 Kasm: Mantk ve Metafizik Profesr olan Nae Ionesconun asistan olarak
greve balar ve Hint Felsefesinde Ktlk Problemi konulu ilk dersini balatr.
1934 Ocak: Nina Mare ile evlenir.
Maddi skntlara gs gerebilmek iin birok dergide yaz yazar ve drt tane
kitab yaymlanr: iki roman (Intoarcerea din Rai; Lumina ce se stinge), bir
makaleler derlemesi (Oceanografie) ve bir de gezi notu (India).
Austos: Teziyle ilgili eksikleri gidermek zere Berline gider.
Kasm: Dou Dinlerinde Kurtulu konulu dersi vermeye balar.
1935 K: Nicolas de Cuseun Docta ignorantia adl eseri zerine seminer verir.
Bahar: Alchimia Asiatica (Editura cultura poporului, Bucarest) ve antier adl
kitaplar yaymlanr.
Austos: Babil kozmolojisi ve simyas konulu kitabn tamamlamak zere
Berline gider.
Kasm: Upaniadlar ve Budizm konulu dersi vermeye balar.
1936 K: Aristonun Metafizik adl eserinin 10. kitab konulu seminer verir.
Haziran: B. P. Hasdeuden seme eserlerin edisyon kritii zerinde alr. Yoga:
Essai sur l'origine de la mystique indienne adl kitab yaymlanr (P. Geuthner ve
Fundatia regala Carol I, Paris-Bucarest).
Temmuz-Austos: Londra, Oxford ve Berlin seyahati.
1937: Dini Sembolizm konulu ders verir.
Cosmologie i alchimie babilonian adl kitab yaymlanr.
Yaz: talya seyahati.

426

1938: Budizm Tarihi konulu ders verir.


Kasm: Nunta n Cer adl roman yaymlanr.
1939 Bahar: Zalmoxis adl derginin birinci says yaymlanr.
Gz: 1932-1939 yllar arasnda yaymlanan makalelerin derlemesinden oluan
Fragmentarium adl kitab piyasaya kar.
1940 Mart: Londradaki Romanya eliliine kltr ataesi olarak tayin edilir. Zalmoxis
dergisinin ikinci says yaymlanr.
1941 Ocak: Portekizin bakenti Lizbondaki Romanya Bykeliliine kltr maviri
olarak atanr ve 10 ubat 1941 tarihinden Eyll 1945e kadar Lizbonda ikamet
eder.
1942: Zalmoxis dergisinin nc says yaymlanr.
Salazar i revoluion n Portugalia, (Gujan, Bucharest) adl kitab yaymlanr.
1943: Comentarii la legenda Meterului Manole ve Insula lui Ethanasius adl kitaplar
yaymlanr.
1944 Kasm: Ei Nina Marein lm.
1945 Eyll: Ninann kz Adalgiza ile birlikte Parise geli.
Kasm: Georges Dumzilin daveti zerine cole pratique des hautes tudesde
birka konferans verir.
Aralk: Socit asiatique cemiyeti yeliine kabul edilir.
19461949: Eliade Paristeki Vaneau sokanda bulunan Htel de Sudede ikamet
eder. Revue de l'histoire des religions ve Critique adl dergilere yazlar yazyor.
Emil Cioran, Eugne Ionesco ve Nicolas Herescu gibi Romen arkadalaryla sk
sk grr.
1948 Bahar: Techniques du Yoga (Gallimard, Paris) adl kitab yaymlanr.
Haziran: Pariste dzenlenen Uluslararas arkiyatlar Kongresine katlr.
Gz: Srgndeki Romen yazarlarn dergisi hline gelen Luceafrul adl dergiyi
kurar.
1949, 3 Nisan: Pettazzoni ile Pariste gryor.
K: Trait dhistoire des religions (Rumenceden ev.: Mme Carciu, Jean
Gouillard, Alphonse Juilland, Mihai Sora ve Jacques Soucasse, Payot, Paris) adl
kitab yaymlanr.
18 Mays: Le mythe de lternel retour. Archtypes et rptition (Rumenceden
ev.: Jean Gouillard ve Jacques Soucasse, Gallimard, Paris) adl kitab

427

yaymlanr. Bu kitaba Cosmos et histoire baln koyan Eliade daha sonra bu


bal Archtypes et rptitions eklinde deitirmitir. Fakat sonunda kitap
piyasaya Le Mythe de lternel Retour bal ile km Archtypes et rptitions
da altbalk olarak yerini almtr.
Yaz: Capri seyahati. Eliade Romada Ernesto de Martino ile tanr ve Pettazzoni
ile grr.
1950, 9 Ocak: Christinel Cottesco ile evlilik.
Bahar: Kars Christinel ile talya seyahati.
Mart: Pettazzoninin daveti zerine Roma niversitesinde bir konferans ve
Tuccinin daveti zerine de l'Istituto italiano per il Medio ed Estremo Oriente
(IsMEO)de bir konferans verir.
Austos: svirenin Ascona kentinde ilk kez Eranos konferansna katlr ve
burada Carl Gustav Jung, Gerardus van der Leeuw, Louis Matignon vs. ile
grr.
Eyll: Amsterdamda Dinler Tarihi Kongresine katlr.
1951: Chamanisme et les Techniques archaques de l'extase (Payot, Paris) adl kitab
yaymlanr.
Bollingen Foundation, Eliadea aratrma bursu verir.
Bahar: talyaya seyahat. 25 Martta Eliade, Pettazzoni ile grr.
1952: Images et symboles. Essais sur le symbolisme magico-religieux (Gallimard, Paris)
adl kitab yaymlanr.
Mays: Tuccinin daveti zerine IsMEOde bir konferans verir.
1953 4 Eyll: Rencontres internationales de Genvee (Uluslararas Cenevre
Bulumalar) katlarak Le symbolisme religieux et la valorisation de l'angoisse
balkl bildiriyi sunar.
1954: Le Yoga. Immortalit et libert (Payot, Paris) adl kitab yaymlanr. Le mythe de
lternel retour. Archtypes et rptition adl kitabnn ngilizcesi evirisi
yaymlanr: The Myth of the Eternal Return (Pantheon Books, New York).
1955 Bahar: Romada Dinler Tarihi Kongresine katlr. IsMEOde ve Padoue
niversitesinde birer konferans verir.
1956 Eyll: ABDye gidi.

428

Ekim-Kasm: Haskell Lectures erevesinde Patterns of Initiation balkl


konferans sunar. Forgerons et alchimistes (Flammarion, Paris) adl kitab
yaymlanr.
Ekim- 1957 Haziran: Eliade, Chicago niversitesinde Visiting Professor (Misafir
profesr).
1957 Mart: Eliade, Chicago niversitesinin teklif ettii asil profesrlk kadrosunu
kabul eder. 1959dan sonra Eliade yln alt aynda Chicago niversitesinde ders
verir ve yaz tatillerini Avrupada geirir.

Das Heilige und das Profane. Vom

Wesen des Religisen (Rowohlt, Hambourg) (Franszca ev.: Le Sacr et le


Profane, Gallimard, Paris 1965); Mythes, rves et mystres (Gallimard, Paris) adl
kitaplar yaymlanr.
1958 Ocak: Chicago niversitesinde derselere girmeye balar.
Haziran: Parise dn.
Birth and Rebirth. The Religious Meaning of Initiation in Human Culture (HarperHarvill, New York - London) (Franszca ev.: Naissances mystiques. Essai sur
quelques types d'initiation, Gallimard, Paris 1959) adl kitab yaymlanr.
Austos-Eyll: Tokyoda dzenlenen Dinler Tarihi Kongresine ei ile birlikte
katlr.
Ekim: Hawaii ve San Franciscodan geerek Chicagoya dner.
Drt tane kitabnn ngilizce evirisi yaymlanr: Patterns in Comparative
Religion; Yoga; Birth and Rebirth; The Sacred and the Profane.
1959: Naissances mystiques. Essai sur quelques types d'initiation (Gallimard, Paris) adl
kitab yaymlanr.
Eliade, Kitagawa ile birlikte The History of Religions. Essays in Methodology,
(University of Chicago Press, Chicago) adl kolektif almay yaymlar.
Techniques du yoga Gallimard, Paris) adl kitab yaymlanr.
12 Eyll: Eliaden Pettazzoniyi son kez ziyareti.
1960 Eyll: Marburgda dzenlenen Dinler Tarihi Kongresine katlr. 1960, 1961, 1962
ve 1963 yllarnda Eliade talyaya seyahat eder.
1961: Ernst Jnger ile birlikte Antaios, Kitagawa ve Long ile birlikte de History of
Religions adl dergileri kurar.
1962: Mphistophls et l'Androgyne (Gallimard, Paris) adl kitab yaymlanr.
1963: Aspects du mythe (Gallimard, Paris) adl kitab yaymlanr.

429

Thomas J. Altizerin Mircea Eliade and the Dialectic of the Sacred (The
Westminster Press, Philadelphia) adl eseri yaymlanr.
1965 ubat-Mart: Meksika seyahati. Collegio de Mexicoda Hint dinleri zerine
dersler verir.
1966 Mays: The American Academy of Arts and Sciencesa ye kabul edilir.
Abano ve Roma seyahati.
Amerikan vatandalna geer.
1967: From Primitives to Zen. A Thematic Sourcebook of the History of Religions (Harper and Row-Collins, New York-Londra) adl kitab yaymlanr. Venedik seyahati.
1969: Joseph M. Kitagawa ve Charles H. Longun editrln yapt Myth and
Symbols. Studies in Honor of Mircea Eliade (University of Chicago Press,
Chicago) adl eser yaymlanr. Eliaden The Quest. History and Meaning in
Religion (University of Chicago Press, Chicago) (Franszca ev.: La nostalgie des
origines. Mthodologie et histoire des religions, Gallimard, Paris) adl kitab
yaymlanr.
Nisan-Mays: Arjantin seyahati. La Plata niversitesinde konferans verir.
1970 Austos-Eyll: sve ve Norve seyahati. Stockholmda dzenlenen Dinler Tarihi
Kongresine katlr.
De Zalmoxis Gengis-Khan. Etudes comparatives sur les religions et le folklore
de la Dacie et de l'Europe centrale (Payot, Paris) adl kitab yaymlanr.
1972: Religions australiennes. I., Religions primitives (ngilizceden ev.: L. Jospin,
Payot, Paris) adl kitab yaymlanr..
1973 Austos: Finlandiya seyahati. Turkuda dzenlenen Dinler Tarihi Kolokyumuna
katlr.
Gz: Fragments d'un journal I (1945-1969) (Rumenceden ev.: L.

Badesco,

Gallimard, Paris) adl kitab yaymlanr.


19651975: Yale ve La Plata niversiteleri,

Ripon College, Chicagodaki Loyola

University, le Boston College, Philadelphiedeki La Salle College, Oberlin


College ve Lancaster niversitesi, Eliadea doktor honoris causa (fahri doktorluk)
payesini takdim eder.
1974: Histoire des croyances et des ides religieuses: de lge de la pierre aux mystres
dEleusis adl kitab tamamlar.

430

1976, 14 ubat: Paris-Sorbonne niversitesi Eliadea doktor honoris causa (fahri


doktorluk) payesini takdim eder.
Occultism, Witchcraft, and Cultural Fashions. Essays in Comparative Religion
(University of Chicago Press, Chicago) ve Histoire des croyances et des ides
religieuses I: De l'ge de la pierre aux mystres d'Eleusis (Payot, Paris) adl
kitaplar yaymlanr.
1978: Histoire des croyances et des ides religieuses II: De Gautama Bouddha au
triomphe du christianisme (Payot, Paris), L'Epreuve du labyrinthe ve Entretiens
avec Claude-Henri Racquet (Belfond, Paris) adl kitaplar yaymlanr. Ayrca C.
Tacounun editrln yapt

Mircea Eliade balkl zel says Herne

yaynevi tarafndan piyasaya srlr.


1979, 15 Eyll: Eliade, 1987de yaymlanacak olan The Encyclopedia of Religionun
(Macmillan Publishing Co., New York, ve Collier Macmillan Publishers Londra)
genel yayn ynetmenlii grevini kabul eder.
1980:

Les Promesses de l'quinoxe (19071937). Mmoire I (Rumenceden ev.: C.

Grigoresco, Gallimard, Paris) adl kitab yaymlanr.


1981: Fragments d'un journal II (1970-1978) (Rumenceden ev.: C. Grigoresco,
Gallimard, Paris) adl kitab yaymlanr.
Eyll: talya seyahati esnasnda son kez Tucci ile grr.
1983: Histoire des croyances et des ides religieuses III: De Mahomet l'ge des
Rformes (Payot, Paris) adl kitab yaymlanr.
1984

Haziran:

talya

seyahati.

Cassentinese

Akademisi

Eliadea

Dante

Alighieri dln takdim eder.


Eyll-Ekim: talyaya bu yl ierisindeki ikinci seyahat. Eliade, Isola d'Elba
dlne layk grlr.
1985 Eyll-Ekim: Eliaden son talya ziyareti.
1986: Briser le toit de la maison (Gallimard, Paris) adl kitab yaymlanr.
Genel yayn ynetmenliini yapt ve toplam on alt ciltten oluacak olan
Encyclopedia of religionun birinci cildi (Macmillan, New York) yaymlanr.
22 Nisan: Eliaden Chicagoda lm.
1988: Les Moissons du solstice (19371960). Mmoire II (Rumenceden ev.: Alain
Paruit, Gallimard, Paris) adl kitab yaymlanr.
L'Inde (Rumenceden ev.: Alain Paruit, Gallimard, Paris) adl kitab yaymlanr.

431

1989: Fragmentarium (Rumenceden ev.: Alain Paruit, LHerne, Paris) adl kitab
yaymlanr.
1990: Ioan P. Couliano ile birlikte yazd Dictionnaire des religions, (Plon, Paris) adl
kitab yaymlanr.
1991: Fragments d'un journal III (Rumenceden ev.: Alain Paruit, LHerne, Paris) adl
kitab yaymlanr.
2001: Portekizde yaad 19411945 yllarn kaysayan gncesinin spanyolcaya
evirisi yaymlanr: Diario portugus (Rumenceden eviren: Joachn Garrigs,
Kairs, Barcelona 2001). Bu kitabn Rumence asl versiyonu ise 2006 ylnda
yaymlanr

(Humanitas

Publishing

House,

Bucharest).

ZGEM
10.10.1973 tarihinde ayralanda dodu. 1994 ylnda Seluk niversitesi lahiyat
Fakltesine girdi ve buradan 1999da mezun oldu. Ayn yl Seluk niversitesi Sosyal
Bilim Enstitsne kaydn yaptrd. 2001 ylnda Erciyes niversitesi Felsefe ve Din
Bilimleri Blm Dinler Tarihi Anabilim Dalnda Aratrma Grevlisi kadrosuna
atand. 2002 ylnda Kapadokya Blgesindeki Hristiyanlk Tarihi konulu Yksek Lisans
almasn tamamlad ve Doktora eitimi yapmak zere Erciyes niversitesi Sosyal
Bilim Enstitsne kaydoldu.
Adres : Erciyes niversitesi lahiyat Fakltesi
Tel.

: 352 437 49 01 311 52

E-mail : adibelli@erciyes.edu.tr

You might also like