Professional Documents
Culture Documents
KLER
ALEKSANDR VLADMROV SEREBRYAKOV (Emekli profesr)
YELENA ANDREYEVNA (Serebryakov'un kars, 27 yanda)
SOFYA ALEKSANDROVNA - SONYA (Serebryakov'un ilk evliliinden kz)
MARYA VASLYEVNA VOYNTSKAYA (Serebryakov'un ilk karsnn annesi, merhum bir devlet
danmannn dul ei)
VAN PETROV VOYNTSK - VANYA (Mariya Vasilyevna'nn olu, Sonya'nn days)
MHAL LVOV ASTROV (Doktor)
LYA LY TELYEGN (Yoksullam bir toprak aas)
MARNA (Yal dad)
BR
Olay Serebryakov'un yurtluunda geer.
BRNC PERDE
Bahe. Evin teras grnyor. Aalarn arasndaki yolda, bir kavak aacnn altna konulmu bir ay
masas. Sralar, sandalyeler. Sralardan birinde bir gitar var. Masadan az uzakta bir salncak. Saat
leden sonra sular. Hava kapanktr.
Marina (ufak tefek, tknaz, ar hareketli bir kocakar, semaverin banda oturmu orap
ryor) ile Astrov (gezinmekte.)
MARNA (bardaa ay koyarak) : yavrucuum.
ASTROV (isteksizce alr) : Nedense canm istemiyor.
MARNA: Belki votka imek isterdin, ha?
ASTROV: Yok. Her gn imem. Hava da ok skntl zaten. (Bir sessizlik) Dad, seninle tanal ne
kadar oldu?
MARNA (dnr): Ne kadar m? Dur bakaym... Sen bizim buraya ilk ne zaman gelmitin?.. Vera
Petrovna, Sonya-c-n annesi sad daha. Onun salnda iki k geldin bize... Eh, demek on bir yl
olmu... (Biraz dnerek) Belki de daha fazla...
ASTROV: ok deitim mi o zamandan bu yana?
MARNA: ok. O zamanlar gentin, yakklydn, yalandn imdi. Yine yakklsn
yakkl olmasna ama o zaman bakayd ne de olsa. Sonracma, imdi votka da iiyorsun.
ASTROV: yle... On yl iinde baka biri olup ktm. Neden, biliyor musun? ok altm dad.
Sabahtan akama kadar
durup dinlenmeden, btn gn ayaktaym.. Geceleri de, imdi gelip hastaya aracaklar korkusuyla
uyuyabilirsen uyu. Seninle tantmzdan bu yana bir tek zgr gnm olmad. Yalanmaz m insan?
Zaten yaam dediimiz eyin kendisi de ylesine skc, aptalca ve kirli ki... Yutuyor insan. evren
tuhaf kiilerle dolu, batan aa tuhaf kiilerle. Onlarla birka yl birlikte yaaynca da, farkna varmadan tuhaflayorsun sen de. Kanlmaz bir yazg bu. (Kaytan byklarn burarak) u pala byklara
bak. Ancak bir ahmak byle byk brakabilir. Dad, tuhaf bir adam olup ktm ben de... Geri
bunamasna bunamadm daha, Tanrya kr, aklm yerinde, ama gel gr ki duygularm kreldi sanki.
Canm hibir ey ekmiyor, hibir eye gereksinim duymuyorum, kimseyi sevmiyorum... Sevdiim bir
sensin belki. (Alnna bir pck kondurarak) ocukluumda tpk sana benzeyen bir dadm vard.
MARNA : Belki de bir eyler yemek istersin, ha?
ASTROV: Yok. Byk Perhiz'in nc haftasnda Malitskoye' ye gittim, tifs salgn varm... Halk
kulbelerde serilip kalm... Pislik, koku, duman; danalar da yerde hastalarla birlikte yatyor. Domuz
yavrular ortalkta... Gn boyunca, oturmadan, azma bir lokma koymadan oradan oraya koup
durdum. Eve geldim, orada da dinlenmek yok; demiryolundan bir makas getirdiler, tren arpm.
Adamcaz masaya yatrdm ameliyat etmek iin, kloroform verirken lmesin mi... te o zaman, hi
de sras deilken, adam sanki kasten ldrmm gibi, duygularm altst oldu, vicdanm szlad...
Oturdum, gzlerimi kapadm, dnmeye koyuldum. Bizden yz, iki yz yl sonra yaayacak olanlar
kendileri iin yol amakta olduklarmz, bizi hayrla anacaklar m acaba? Yok dad, anmayacaklar.
MARNA: nsanlar anmazsa, Tanr anar.
ASTROV: Saolasn. ok iyi syledin bunu.
(Voynitski girer.)
VOYNTSK (evden kmtr; dank grnnden, kahvalt sonrasnda uyuduu bellidir. Sraya
oturur, cakal boyunban dzeltir) : Evet... (Sessizlik) Evet...
YELENA ANDREYEVNA: Yorgun, sinirli bir yz var bu doktorun. lgin bir yz. Sonya'nn ondan
holand apak. k ona. Ve anlyorum duygularn onun. Burada bulunduum srada, ite nc
keredir geliyor. Ama yle dalgnm ki, bir kez bile gerektiince konuamadm onunla, yaknlk
gsteremedim. Kt yrekli biri olduumu dnmtr. Bana yle geliyor ki van Petrovi, ikimiz de
usan verici, can skc insanlar olduumuz iin byle dostuz sizinle! Usan verici! Bana byle
bakmayn, holanmyorum bundan.
VOYNTSK: Sizi seviyorsam eer, nasl baka trl bakabilirim? Benim iin mutluluk demeksiniz;
yaam, genlik demeksiniz! Biliyorum, duygularmn karlk grme ans hi yok, sfra eit. Ama
zaten gzlerinize bakmama, sesinizi iitmeme izin vermenizden baka bir ey istediim yok...
YELENA ANDREYEVNA: Yava, duyabilirler sesinizi! (Eve doru yrrler).
VOYNTSK (onu izleyerek) : Akmdan sz etmeme izin verin. beni yannzdan kovmayn, benim
iin en byk mutluluk olacaktr bu...
YELENA ANDREYEVNA: Artk ikenceye dnt... (Birlikte eve girerler.)
(Telyegin gitarn tellerini tmbrdatr, bir polka alar; Mariya Vasilyevna okumakta olduu brorn
sayfa yanlarndaki boluklara bir eyler not etmektedir.)
PERDE
KNC PERDE
Serebryakovlar'n yemek salonu, gece. Baheden bekinin sopa vurular iitilmektedir.
Serebryakov (ak bir pencere nnde bir koltua oturmu, uyuklamaktadr) ve Yelena Andreyevna
(onun yannda oturmakta ve o da uyuklamaktadr.)
SEREBRYAKOV (uyanarak) : Kim var burada? Sonya, sen misin?
YELENA ANDREYEVNA: Hayr, benim.
SEREBRYAKOV: Lenoka, sen misin... Of, dayanlmaz bir ar bu!
YELENA ANDREYEVNA : Battaniyen yere dm. (Kaldrarak bacaklarna sarar yeniden)
Pencereyi kapataym bari Aleksandr.
SEREBRYAKOV: Yok, bountu geliyor... Uyuklamm az nce. Bir d grdm... Gya sol bacam
benim deilmi. Dayanlmaz bir acyla uyandm. Yok, damla hastal deil bu, daha ok romatizmaya
benziyor. Saat ka olmu?
YELENA ANDREYEVNA : On ikiyi yirmi geiyor. (Bir sessizlik.)
SEREBRYAKOV: Sabahleyin kitaplkta Batyukov'un kitabn arayver. Bizde olmas gerek.
YELENA ANDREYEVNA: Ha?
SEREBRYAKOV: Sabahleyin Batyukov'un kitabn arayver kitaplkta. Bizde olduunu
anmsyorum. Fakat soluk alrken ne diye zorlanyorum byle...
YELENA ANDREYEVNA: Yoruldun. ki gecedir uyumuyorsun.
SEREBRYAKOV: Turgenyev'in damla illeti yznden angina pectoris'e yakaland sylenir. Benim
bama da gelmesin... ren bir ey bu yallk. Allah kahretsin. Kocaynca kendi kendimden irenir
oldum. Sizler de tiksiniyorsunuzdur bana bakarken.
YELENA ANDREYEVNA : Yallndan yle bir ses tonuyla sz ediyorsun ki, sanki senin
yalanmandan tr hepimiz suluyuz.
SEREBRYAKOV: Zaten benden en ok tiksinen de sensin.
(Yelena Andreyevna kalkp daha uzaa oturur.)
SEREBRYAKOV: Haklsn tabii. Aptal deilim ya, anlyorum. Gensin, salklsn, gzelsin, yaamak
istiyorsun. Bense moruun tekiyim, cesetten farkszm. Ne sanyorsun? Anlamyor muyum sanki?
Bugne kadar hayatta kalm olmamn aptalca bir ey olduunu kabul ediyorum. Ama az daha bekleyin, ok gemeden zgr kalacaksnz... Yalnz sre birazck daha uzayacak, hepsi bu.
YELENA ANDREYEVNA: ldrp tketiyorsun beni. Sus allah akna.
SEREBRYAKOV: Sayende herkesin lp tkendii, canlarnn skld, genliklerinin yok olup
gittii, hayattan sadece benim zevk aldm, honut olduum sonucu kyor bundan. Evet, tabii,
kukusuz!
YELENA ANDREYEVNA : Sus! Canma okudun artk!
SEREBRYAKOV: Herkesin canna okudum. Kukusuz.
YELENA ANDREYEVNA (gzyalar arasndan) : Of, dayanamayacam artk! Syle, ne istiyorsun
benden?
SEREBRYAKOV: Hibir ey..
YELENA ANDREYEVNA: Sus yleyse. Rica ediyorum.
SEREBRYAKOV: Tuhaf ey, van Petrovi, hatta yal bunak Marya Vasilyevna konutuunda bir
ey olduu yok, ama ben tek bir sz sylemeye greyim, herkes kendini mutsuz hissetmeye balyor.
Hatta sesimin tonu bile tiksindiriyor onlar, peki, bir an iin tiksin, bencil, despot biri olduumu
varsayalm; acaba u yallk yllarmda da biraz bencil olmaya hakkm yok mu? Acaba hak etmedim
mi bunu? Soruyorum, huzurlu bir yalla, insanlarn ilgisine hakkm yok mu?
YELENA ANDREYEVNA: Hi kimse haklarna itiraz etmiyor senin. (Pencere rzgrda arpar.) Rzgr kt, kapataym u pencereyi. (Kapar.) Yamur yaacak
birazdan. Kimse haklarna itiraz etmiyor senin.
(Bir sessizlik; bekinin bahede sopasn vurarak dolat ve bir trk syledii iitilir.)
SEREBRYAKOV: Hayatn boyunca bilim iin al; alma odana, krsne, saygdeer arkadalarna
al; sonra birdenbire, hibir nedeni yokken bu kabirde bul kendini, her gn aptalca suratlar gr
karnda, deersiz konumalar dinle... Ben yaamak istiyorum; baary, n, evremde grlt patrt
olmasn seviyorum... Burdaysa srgnde gibiyim. Her an gemiin zlemini ekmek, bakalarnn
baarlarn izlemek, lmden korkmak... Dayanamyorum! Gcm yetmiyor! Ve burada da yallm
bama kakyorlar.
YELENA ANDREYEVNA: Bekle biraz, sabret, be alt yl sonra ben de yalanm olacam.
(Sonya girer.)
SONYA: Baba, doktor Astrov'u kendin arttn, imdi de grmek istemiyorsun. Nazik bir davran
deil bu. Adam bo yere rahatsz edildi.
SEREBRYAKOV: Ne yapaym Astrov'unu senin? Ben astronomiden ne kadar anlarsam o da tptan o
kadar anlyor.
SONYA: Senin damla hastalnn tedavisi iin btn tp fakltesi buraya getirtilecek deildi ya.
SEREBRYAKOV: Konumayacam bu kakla.
SONYA: Nasl isterseniz, (Oturur) Benim iin hepsi bir.
SEREBRYAKOV: Saat ka oldu?
YELENA ANDREYEVNA: Bir.
SEREBRYAKOV : Bouluyorum... Sonya, masadan ilacm versene bana.
SONYA: Hemen. (lac verir.)
SEREBRYAKOV (sinirli) : Of, bu deil! Bir ey de istenmiyor ki!
SONYA: Ltfen kapris yapma! Belki holananlar olabilir bundan, ama benden rak olsun, rica ederim!
Ben holanmyorum. Zaten vaktim de yok. Yarn erken kalkacam. Ot biilecek.
(stnde robdambrla Voynitski girer. Elinde bir kandil vardr.)
VOYNTSK: Darda frtna kopmak zere. (Bir imek akar.)
Grdnz m! Helene ve Sonya gidip yatn hadi, sizden nbeti almaya geldim.
SEREBRYAKOV (rkm) : Hayr, hayr! Onunla yalnz brakmayn beni! Hayr! enesiyle ldrr
beni!
VOYNTSK: Ama onlarn da dinlenmesi gerek! ki gecedir uyumuyorlar.
SEREBRYAKOV : Gidip uyusunlar, ama sen de git. Teekkr ederim. Yalvarrm. Bir zamanlarki
dostluumuz adna, dediimi yap. Sonra konuuruz.
VOYNTSK: Bir zamanlarki dostluumuz... Bir zamanlarki...
SONYA: Vanya day, sus.
SEREBRYAKOV (karsna) : Canmn ii, beni onunla yalnz brakma! enesiyle ldrr beni.
VOYNTSK: Gln kamaya balad artk.
(Marina bir kandille girer.)
SONYA: Dad, sen yatsaydn bari. ok ge oldu.
MARNA : Semaver masadan kalkmad daha. Nasl gidip yataym.
SEREBRYAKOV: Kimse uyumuyor, herkes yorgunluktan bitkin dm, sadece ben mutluluk
iindeyim.
MARNA (Serebryakov'a yaklar; tatllkla) : Nasl oldun cancazm? Arn var m hl? Benim de
bacam bir szldyor, bir szldyor ki... (Battaniyeyi dzeltir) Eskiden beri size dirlik vermedi bu
hastalk. Rahmetli Vera Petrovna, Sonyacmn annesi, zaman olur, geceleri ayakta, zntler iinde
kvranr, rpnr, didinirdi. ok severdi sizi, ok... (Bir sessizlik) Yalannca ocuklar insan,
kendisine acn sn ister, gel gr ki yallara kimsenin acd yok. (Serebryakov'un omuzuna bir pck
kondurur) Gel cancazm, yatana yatraym seni. Gel, canmn ii... Ihlamur iireyim sana,
ayaklarn staym... Senin iin Tanr'ya dua edeyim...
biri, bir hi! Bir sabun kp! Ve aldatldm ben... Apak gryorum bunu, bir ahmak gibi
aldatldm...
(Srtnda redingotu, yeleksiz ve boyunbasz, Astrov girer. akrkeyiftir. Telyegin gitaryla arkasndan
gelmektedir.)
ASTROV: al!
TELYEGN: Herkes uyuyor efendim.
ASTROV: al!
(Telyegin hafiften tmbrdatr.)
ASTKOV (Voynitski'ye) : Yalnz msn? Hanmlar yok mu? (Elleri brnde, hafiften trk syler.)
Kulbe dansetsin, soba horan tepsin; yatacak yeri yok ev sahibinin... Frtna uyandrd beni. Yamur
yaman yayor. Saat ka imdi?
VOYNTSK: eytan bilir.
ASTROV: Yelena Andreyevna'nn sesini duydum gibi geldi bana.
VOYNTSK : Az nce buradayd.
ASTROV: Grkemli kadn. (Masadaki ila ielerini gzden geirerek) lalar! Nerelerden reete
alnmam ki! Markov... Moskova... Tula... Damla illetiyle btn kentlerde kafa tlemi. Hasta m
gerekten, yoksa numara m yapyor?
VOYNTSK: Hasta.
(Bir sessizlik)
ASTROV: Bugn niye zgnsn byle? Profesre mi zlyorsun yoksa?
VOYNTSK: Brak beni.
ASTROV: Belki de profesrn hanmna ksn, ha?..
VOYNTSK: Onunla arkadaz .
ASTROV: Ha, demek arkadasnz artk?
VOYNTSK: Ne demek oluyor bu artk?
ASTROV: Bir kadn bir erkein ancak u sra iinde arkada olabilir: nce tand, sonra sevgilisi,
ve daha sonra artk arkada...
VOYNTSK: Felsefenin en yavan ve bayas...
ASTROV: Ha? Evet... Bayalamakta olduumu itiraf etmeliyim. Grdn gibi ben de sarhoum.
Genellikle ayda bir ierim. ince de ar lde kstah ve yzsz oluyorum. Her ey vz geliyor! En
g ameliyatlara giriiyor, stesinden de geliyorum. Gelecek stne en geni tasarmlar kuruyor, artk
kendimi acayip bir adam olarak grmyor, insanla ok byk yarar saladma inanyorum! Ve
byle zamanlarda kendi kiisel felsefe sistemime sahip oluyorum, ve de hepiniz, kardeler, bcek gibi,
mikrop gibi grnyorsunuz gzme. (Telyegin'e) Vaflya, al!
TELYEGN: Sevgili dostum, senin iin btn ruhumla almak istiyorum, ama evde uyuyanlar var!
ASTROV: al!
(Telyegin hafiften alar.)
ASTROV: imdi bir eyler imek pek gzel olurdu. Gidip bakalm, bizim orada konyak kalm olacak.
afakla birlikte de bana gideriz. Tamam m? Bir salk memurum var, hibir zaman tamam m
demez, tamam mi der... Korkun bir dzenbazdr... Ha, tamam mi? (eri giren Sonya'y grr) zr
dilerim, boyunbam karmtm.
(Hzla kar, Telyegin de onun ard sra gider.)
SONYA: Vanya day, doktorla itiniz yine deil mi? Tencere yuvarland, kapan buldu. Hadi teki
artk hep byle zaten diyelim, ya sana ne oluyor? Yana bana yakyor mu?
VOYNTSK: Yala ilgisi yok bunun. Gerekten yaamaynca insan, seraplarla avunur. Ne de olsa,
tam bir hilikten daha iyidir.
SONYA: Kuru otlar oktan biildi. Her gn yamur yayor, her ey ryor. Sen ise seraplarla
urayorsun. iftlik ilerini tmyle braktn... Her ey benim stme kald, takatim bitti, tkendi
artk... (Korkuyla) Day, gzlerinde ya var.
VOYNTSK: Ne ya? Ya filan yok... sama... imdi rahmetli annen gibi baktn bana... Canm benim
(Ellerini, yzn pcklere boar) Kzkardeim benim... canm krkardeim benim... nerede imdi?
Bilseydi eer! Ah, eer bilseydi!
SONYA: Neyi? Day, neyi bilseydi?
VOYNTSK: Zor eyler bunlar... Kt eyler... Neyse... Neyse... sonra... Neyse... gideyim ben.
(kar.)
SONYA (kapy alar) : Mihail Lvovi! Uyumuyorsunuz ya? Bir dakika gelir miydiniz!
ASTROV (kapnn arkasndan) : Hemen! (Az sonra gelir. Yeleini giymi, boyunban takmtr)
Emrinizdeyim.
SONYA : Size iren gelmiyorsa eer, kendiniz istediiniz kadar iin, ama yalvarrm dayma
iirmeyin. Ona ok zararl bu.
ASTROV: Peki. Bir daha imeyiz. (Bir sessizlik) Zaten hemen eve dnyorum. Karar verildi
onayland bile... Atlar koarlarken afak da skm olur.
SONYA: Yamur yayor. Bekleyin sabah olsun.
ASTROV: Frtna yaknmzdan geiyor, bizi ucu yakalad. Gideyim ben. Ltfen bir daha da babanz
iin armayn beni. Ben ona hastalnz damladr diyorum, o romatizma diye diretiyor. Ben
yatmasn rica ediyorum, o oturuyor. Zaten bugn hi konumad benimle.
SONYA: martlm. (Bfeyi aratrr) Bir eyler yemek istermiydiniz?
ASTROV : ok iyi olurdu.
SONYA: Geceleri attrmay severim. Bfede bir eyler var sanrm. Dediklerine gre, kadnlar
stnde byk baarlar kazanm hep, kadnlar martm onu.
(Bfenin nne oturur, yemeye balarlar.)
ASTROV: Bugn hibir ey yemedim, itim sadece.. Babanz g bir adam. (Bir ie alr bfeden)
Mmkn m? (Kadehini doldurup ier) Bakn, kimse yok u anda, dosdoru syleyeyim: Sizin bu
evde bir ay bile yaayamazdm gibi geliyor, bu atmosfer board beni. Damla illetine ve kitaplarna
gmlm babanz, ii skntl Vanya daynz, byk anneniz, ve bir de vey anneniz...
SONYA: Ne olmu vey anneme?
ASTROV: Bir insann her eyi gzel olmaldr: Yz, giyimi, i dnyas, dnceleri... ok gzel bir
kadn, kuku yok bunda. Fakat... yemekten, uyumaktan, evrede dolanmaktan ve gzelliiyle hepimizi
bylemekten baka yapt bir ey yok... Hibir ykmll yok. Bakalar alyor onun iin...
yle deil mi? Ama bence aylak bir yaam temiz olamaz. (Bir sessizlik) Bununla birlikte, belki de
fazla kat davranyorum. Honut deilim bu yaamdan, tpk Vanya
daynz gibi. Bu yzden ikimiz de homurdanp duruyoruz.
SONYA: Yaamdan honut deilsiniz demek?
ASTROV: Aslnda, seviyorum yaamay. Ama bizim bu taral, Rus, yerli yaammza
dayanamyorum, tm benliimle nefret ediyorum ondan. Kendi kiisel yaamma gelince, Tanr hakk
iin, hibir iyi ey yok benim yaammda. Bilir misiniz, karanlk gecede ormanda yrrken, uzakta
bir kn parladn grdnzde, artk ne yorgunluu, ne karanlklar, ne de yznze arpan
dallar hissedersiniz... Bu blgede benim kadar alan kimse yok, biliyorsunuz. Yazgm beni yerden
yere vurmaktan vazgemiyor hi. Dayanlmaz aclar ekiyorum kimi zaman ve uzakta bir
km yok... Kendim iin bir ey beklediim yok artk, insanlar da sevmiyorum... oktandr
sevmiyorum hi kimseyi...
SONYA: Hi kimseyi mi?
ASTROV: Hi kimseyi. Eski anlarmzn hatrna, dadnza biraz yaknlk duyuyorum sadece.
Kyller ok tekdze, gelimemiler, pislik iinde yzyorlar... Aydnlarla da iyi geinmek ok g.
Yoruyorlar insan. Btn o sevimli tandklarmz, ok s dnyorlar, duygular ok yzeysel,
burunlarndan tesini grdkleri yok, tek szckle aptal hepsi. Kafa yetenekleri biraz daha gelimi
olanlar ise dpedz isterikler. gzlem ve abes beyin etkinlikleriyle rmler. Alayp szlarlar
bunlar, nefret kusarlar, hezeyan halinde iftira yadrrlar; insana yan yan yaklar, ka altndan bakar
ve yaftay yaptrrlar: Hm, bir psikopat! Ya da, Bir laf ebesi bu! Alnna nasl bir yafta
yaptracaklarn bilemedikleri kiileri de, Tuhaf bir adam bu, tuhaf! diye nitelerler. Orman
seviyorsam, tuhaflktr bu. Et yemiyorsam, bu da tuhaflktr... Doaya, insana, dolaysz, temiz, zgr
bir yaklam kalmam artk... Kalmam, vesselam! (mek ister.)
SONYA (engel olur) : Durun, rica ederim, yalvarrm imeyin artk.
ASTROV: Neden?
SONYA: Size hi yakmyor bu, hi! Zarif bir insansnz, sesiniz yle tatl ki... Hatta, tandm hi
kimsenin olmad kadar yakklsnz. Neden, iki ien, kt oynayan, sradan insanlara benzemek
istiyorsunuz? Hayr, yalvarrm byle davranmayn. nsanlarn bir ey yaratacak yerde kendilerine yukardan verileni, Tanr'nn verdiini
de ykp yok ettiklerini sylersiniz hep. yleyse neden, neden ykp yok ediyorsunuz kendinizi?
Yalvarrm, yapmayn bunu. Byle davranmayn, ne olur,..
cezalandrmaktan vazgemedin.
SON YA: Tamam, bartk artk! Unutalm.
YELENA ANDREYEVNA: nsanlara yle bakma, yakmyor sana. Herkese inanmal, baka
trl yaanmaz.
(Bir sessizlik.)
SONYA: Bir dost gibi, yrekten syle bana... Mutlu musun?
YELENA ANDREYEVNA: Hayr.
SONYA : Biliyordum bunu. Bir soru daha; ama itenlikle yantla: Gen bir kocan olsun ister miydin?
YELENA ANDREYEVNA: Nasl da kk bir kz gibisin hl. Tabii isterdim. (Gler) Hadi, bir ey
daha sor bakaym, bekliyorum...
SONYA: Doktordan holanyor musun?
YELENA ANDREYEVNA: Evet, ok..
SONYA (gler) : Suratmda salaka bir ifade var deil mi? Gitti o, ama ben hl sesini, admlarn
iitiyorum sanki... Karanlk pencereye baktmda yzn gryorum... Dur da anlataym bunu... Ama
byle yksek sesle konumamalym, utanyorum... Benim odama gidelim, orada konuuruz. Beni ok
salak buluyorsun, deil mi? tiraf et... Onun hakknda bir eyler sylesene bana...
YELENA ANDREYEVNA: Ne syleyeyim istiyorsun?
SONYA: Akll bir insan... Her eyi baaryor, her eyin stesinden gelebilir... Hem hastalar
iyiletiriyor, hem ormanlar yetitiriyor...
YELENA ANDREYEVNA: ormanda, ya da doktorlukta deil... Canmn ii, yetenek konusu bu,
anlasana! Ama sen yetenein ne olduunu bilir misin? Gzpeklik, zgr bir kafa, geni grllk
demektir yetenek... Bir aa dikiyor ve bin yl sonra neler olacan gryor imdiden, insanln
mutluluunu grr gibi oluyor. Byle insanlar azdr, onlar sevmek gerekir... iyor, kabalk yapt
oluyor, ama ne kar? Rusya'da yetenekli insan temiz kalamaz ki. Dnsene, ne biim bir yaam var
bu doktorun! amurdan geilmez yollar, ayazlar, kar frtnalar, amak zorunda olduu uzak
mesafeler... Halk kaba, yabanl; yoksulluk, hastalk alm yrm... Byle bir ortamda her gn
alan, didinen
insann, temiz ve ayk olarak krk yalarna ulamas gtr. (per Sonya'y) Senin mutlu olman
yrekten dilerim, mutlulua layksn... (Kalkar) Bense bkknlk verici, ikinci snf bir insanm hep...
Mzik almalarmda, kocamn evinde, tm romantik ilikilerde, her yerde tek szckle, nemsiz bir
kii oldum. Gerekten de Sonya, mutsuzum, ok mutsuzum! (i kabarm yrr sahnede.) Bu
dnyada mutluluk yok bana. Yok! Niye glyorsun?
SONYA (yzn gizleyerek gler) : Ben yle mutluyum... yle mutluyum ki!
YELENA ANDREYEVNA: Bir eyler almak istiyorum... imdi bir eyler almak isterdim.
SONYA: al. (Kucaklar onu.) Uyuyamam artk... al hadi!
YELENA ANDREYEVNA: Hemen. Baban uyumuyor ama. Hastayken mzikten rahatsz oluyor. Git
de sor. Bir ey demezse alarm. Hadi, git.
SONYA: Gidiyorum. (kar.)
(Baheden bekinin sopa vurular iitilir.)
YELNENA ANDREYEVNA: oktandr almadm. alp alayacam, aptallar gibi. (Pencereye
doru) Sen misin takrdayan Yefim?
BEKNN SES: Benim!
YELENA ANDREYEVNA : Takrdama, bey hasta..
BEKNN SES: Hemen gidiyorum! (Islk alar.) Hey, Karaba, omar, gelin buraya!
(Bir sessizlik)
SONYA (.dner) : Olamazm!
PERDE
NC PERDE
Serebryahovlar'n konuk salonu. Sada, solda ve ortada olmak zere kap vardr. Gndz.
Voynitski, Sonya (oturmakta) ve Yelena Andreyevna (bir eyler dnerek sahnede gezinmekte.)
VOYNTSK: Herr profesr bugn bu salonda leden sonra saat te toplu olarak bulunmamz
konusunda emir buyurdular. (Saatine bakar) Bire eyrek var. Herhalde bir konuda dnyaya aklamak
istedii bir bildirisi var.
YELENA ANDREYEVNA: Bir i konusu olmal.
VOYNTSK: Ne ii olacak... Btn yapt, zrvalar yazmak, homurdanmak ve bakalarn
kskanmak.
SONYA (sitemli) : Day!
VOYNTSK : Peki, peki, zr dilerim. (Yelena Andreyevna'y gstererek) una bakn, yrrken
uyuukluktan sendeliyor. Pek tatl! Pek ho!
YELENA ANDREYEVNA: Gn boyunca vzldyorsunuz, yorulmadnz m daha! (Tasal) Can
skntsndan bouluyorum, Ne yapacam bilmiyorum.
SONYA (omuzlarn silkerek) : mi yok? Yeter ki iste.
YELENA ANDREYEVNA: rnein?
SONYA: Yurtluun ileriyle ura, kyl ocuklarn eit, hastalar iyiletir. Az i mi bunlar? Biliyor
musun, babamla sen burada yokken, Vanya dayyla ben pazara gidip un satardk.
YELENA ANDREYEVNA: Beceremem bunlar. Hem de ilgin deil. Benim bildiim, kyller bir
takm romanlarda eitilir, hasta olanlar iyiletirilir. Gerek yaamda durup dururken gidip de nasl
eiteyim, iyiletireyim onlar?
SONYA: Niye eitemeyecekmisin, ben de bunu anlamyorum. Belki azck alrsan sen de.
(Kucaklar onu) Sklma, canmn ii. (Gler) Cann sklyor, yerinde duramyorsun. Can skntsyla
tembellik bulacdr. Bak, Vanya day, senin arkanda glge gibi dolamaktan baka bir ey yapmaz
oldu. Ben ii gc yzst braktm, koup sana geliyorum ene almak iin. Tembelletim, elimi ie
sremiyorum! Doktor Mihail Lvovi eskiden ok seyrek gelirdi buraya, en ok ayda bir kez; imdi her
gn burada, ormanlarn da, deirmenini de unuttu... Byc olmalsn sen...
VOYNTSK: Ne diye byle yiyip bitiriyorsunuz kendinizi? (Canl) Esiz, grkemli kadn, aklnz
banza devirsenize! Bir denizkz kan dolayor damarlarnzda, ama niin denizkz gibi
davranmyorsunuz? mrnzde bir kez olsun koyverin kendinizi! Bir su cinine abay yakp balklama
daln girdaba... yle ki, bata Herr Profesr, azmz bir kar ak, donup kalalm hepimiz...
YELENA ANDREYEVNA (fkeli): Beni rahat brakn! Ne insafszlk bu! (kmak ister.)
VOYNTSK (engel olur) : Peki, peki, iki gzm, balayn beni... zr dilerim. (Elini per)
Baralm.
YELENA ANDREYEVNA : Sabr ta olsa atlar bu kadarna, kabul edin.
VOYNTSK: Barma ve uzlamamzn simgesi olarak size bir demet gl getireceim imdi, sabahtan
hazrlamtm. Sonbahar glleri. Gnl ekici, hznl gller... (kar.)
SONYA : Sonbahar glleri, gnl ekici, hznl gller...
(kisi birden pencereye bakarlar.)
YELENA ANDREYEVNA: te gz geldi bile. K nasl geireceiz burada! (Bir sessizlik) Doktor
nerede?
SONYA: Vanya daynn odasnda. Bir eyler yazyor. Vanya daynn gittiine sevindim, seninle
konumak istiyorum.
YELENA ANDREYEVNA : Ne hakknda?
SONYA: Ne hakknda olabilir!.. (Ban Yelena'nn gsne yaslar.)
YELENA ANDREYEVNA: Peki, yeter, yeter... (Salarn okar Sonya'nn.) Yeter.
SONYA: irkinim ben.
YELENA ANDREYEVNA: ok gzel salarn var.
SONYA: Hayr! (Kendini aynada grmek iin ban evirip bakar.) Hayr. Bir kadn gzel deilse,
ok gzel gzleriniz var, ok gzel salarnz var... derler. Alt yldr tutkunum ona, annemi
sevdiimden daha ok seviyorum onu. Her an sesini iitiyor, ellerimde ellerinin scakln
hissediyorum; her an ieri giriverecekmi gibi gzm kapda. u sra her gn buralarda, ama beni
grmyor bile... Bilsen nasl ac veriyor bana bu! Hibir umudum yok, hibir! (mitsizlik iinde) Ey
Tanrm, g ver bana... Btn gece dua ettim... Her frsatta yaklayorum ona, bir sz bulup
konumaya balyorum, gzlerine bakyorum. Artk ne gururum, ne kendimi tutma gcm kald... Dn
akam dayanamayp Vanya dayya syledim k olduumu... Hizmetiler de biliyor onu sevdiimi,
bilmeyen kalmad...
YELENA ANDREYEVNA: Ya o?
SONYA: O benim farkmda bile deil..
YELENA ANDREYEVNA (dnceli) : Tuhaf bir insan... Biliyor musun, ne geldi aklma? zin ver,
konuaym onunla. htiyatl konuurum, ima ederim... (Bir sessizlik) yle ya, daha ne kadar srecek
bu bilinmezlik... Ha? zin ver, konuaym onunla! (Sonya bayla onaylar.)
YELENA ANDREYEVNA: yi. Sevip sevmediini renmek g deil. Sen hi utanma, tedirgin
olma canmn ii... ok dikkat ederim azn ararken, farkna bile varmaz. Tek bir ey reneceiz:
Evet ya da hayr. (Bir sessizlik) Eer hayrsa, gelmesin buraya. Tamam m?
(Sonya bayla onaylar.)
YELENA ANDREYEVNA: Gz grmeyince gnl katlanr derler... Ertelemeyelim bu ii, hemen
soralm. Bana birtakm krokiler gstermek istediini sylyordu. Git, syle kendisini beklediimi.
SONYA (byk bir heyecan iinde) : Bana gerei olduu gibi syleyeceksin ama...
YELENA ANDREYEVNA: Elbette. Bence gerek, nitelii ne olursa olsun, belirsizlik kadar korkun
deildir. Gven bana yavrucuum.
SONYA: Peki, peki. Krokilerini grmek istediini syleyeceim ona. (karken kapnn yannda bir
an durur) Yok, belirsizlik daha iyi... Ne de olsa, umuttur...
YELENA ANDREYEVNA: Ne oldu?
SONYA: Hi. (kar.)
YELENA ANDREYEVNA (yalnz) : Bakasnn srrn bilip de yardm edememek ne kt
(Dnceli) Sonya'ya k deil, bu belli bir ey, ama neden evlenmesinler? Gzel bir kz deil, ama o
yataki bir ky doktoruna ne kadar uygun bir e olurdu. Akll, altn gibi yrei var, tertemiz!.. Yok,
yok, bu deil sorun... (Bir sessizlik) Bu zavall kzcaz anlyorum. Btn bildikleri yemek, imek ve
uyumak olan birtakm snk glgelerin insan diye dolat, bayalktan baka bir eyin iitilmedii
bir evrede can skntsndan boulurken, arada bir o geliyor... tekilere benzemeyen; yakkl, ilgin,
ekici bir adam, ve sanki karanlklarda ay domu gibi oluyor. Byle bir adamn ekiciliine
kaplmak, bir an unutmak kendini... Galiba ben de kapldm biraz. Evet, onsuz canm sklyor; ve evet,
onu dndm iin glmsyorum ite... u Vanya Day, szm ona, damarlarmda bir denizkz
kannn dolatn sylyor... mrnzde bir kez olsun koyverin kendinizi... Kimbilir, belki
gerekten de yapmam gereken budur... zgr bir ku gibi uup uzaklaabilseydim hepinizden, miskin
suratlarnzdan, konumalarnzdan; dnyada var olduunuzu unutsaydm... Ama korkan biriyim ben,
ekingenim... Vicdan azabndan da kurtulamam sonra... Sanki bilmiyor muyum her gn neden
geldiini buraya... Kendimi sulu hissetmeye baladm bile. Sonya'nn dizlerine kapanmak, zr
dilemek, alamak istiyorum...
ASTROV (bir krokiyle girer) : yi gnler! (Elini skar.) Yaptm resmi grmek istemisiniz?
YELENA ANDREYEVNA: Dn akam bana almalarnz gstermeyi vaadettiniz... iniz yok ya?
ASTROV: Ne demek! (Krokiyi oyun masasna serer ve raptiyeyle sabitletirir.) Nerede dodunuz?
YELENA ANDREYEVNA (ona yardm ederken) : Petersburg'da.
ASTROV. Nerede renim grdnz?
YELENA ANDREYEVNA: Konservatuvarda.
ASTROV: O zaman bu size ilgin gelmeyecektir belki. YELENA ANDREYEVNA : Neden? Dorusu,
taray, ky iyi bilmem pek; ama ok okudum.
ASTROV: Bu evde bana ayrlm bir alma masas var. van Petrovi'in odasnda. Yorgunluktan
bitkin dtmde, iyice alklanca yani, her eyi olduu gibi brakr buraya koarm, ve ite, u
grdnz eyle elenirim bir iki saat. van Petrovi'le Sofya Aleksandrovna hesap tahtasnn boncuklarn akrdatrlarken onlarn yanbandaki masamda oturur iziktirip dururum; ve bir scaklk, bir
huzur hissederim iimde ve crcr bceinin tn dinlerim. Ama ok sk deil, ayda bir kez bu
mutluluu hak grrm kendimde. (Krokiyi gstererek) Bakn imdi. lemizin elli yl nceki
durumunun haritasdr bu. Koyu ve ak yeiller ormanlar gsterir; grdnz gibi blgenin yars
ormanla kapl. Yeillerin zerindeki krmz taramalar, oralarda ok sayda mus geyii ve yaban keisi
bulunduu anlamna geliyor. Bitki rtsn de, hayvanlar da gsteriyorum burada. Bir zamanlar u
glde kuular, kazlar, rdekler yayordu. Eskilerin dedii gibi, her kuun hkm okunurdu; bulut gibi
uuurlard. Bucaklarn ve kylerin dnda grdnz gibi, uraya buraya kk kyckler,
iftlikler, manastrlar serpitirilmi... Sr davar ve at pek oktu o sralar. Mavi renk bunu gsteriyor.
Szgelimi, u bucan bulunduu yrede mavi renk ok koyu; nk ok sayda ylk vard burada, her
haneye at dyordu. (Bir sessizlik) Daha aaya, uraya bakn imdi. Buras yirmi be yl nceyi
gsteriyor. Ormanlar, toplam alann te biri kadar artk. Yaban keisi kalmam. Mus geyii hl var.
Yeil ve mavi renklerin koyuluu azalyor. Vesaire, vesaire... nc blme geelim: lenin
bugnk durumunu gsteren haritaya. urda burda yeile rastlyoruz, ama kesintisiz deil artk,
birbirinden ayr lekeler halinde. Ne mus geyii, ne kuu, ne yaban horozu kalm. Eski kk
kycklerden, iftliklerden, manastrlardan, deirmenlerden eser yok. Genelde, ar ar ilerleyen,
kukuya yer brakmayan ve yle grnyor ki gelecekteki on on be yl iinde tamamlanacak bir
yozlamann tablosu bu. imdi, bunun olaan bir sre, eski yaamn, eski kltrn yerini kanlmaz
olarak yenilerine brakmas olduunu syleyebilirsiniz. Evet, yok edilen ormanlarn bulunduu yerlere oseler,
demiryollar yaplm olsa, btn bu alanlar ilikler, fabrikalar, okullar kaplasa, halk daha salkl,
daha zengin, daha akll olsayd, kabul ederdim bunu. Ama buralarda yok byle bir ey! Tm blgede
ayn bataklklar, sivrisinekler, ayn yolsuzluk, yoksulluk, tifo, dizanteri, yangnlar... nnde durulmaz
bir varolu mcadelesinin sonucunda ortaya kan bir yozlamann tablosudur bu; gerilikten,
bilgisizlikten, bilinsizlikten ileri gelen bir yozlamann... O zaman, m, a, hasta insan, yaamn
son krntlarn kurtarmak, ocuklarn korumak iin, igdsel olarak, bilinsizce, elinin altna gelen
her eye sarlmakta, aln gidermek, snabilmek iin, yarnn dnmeden, her eyi yok
etmektedir... Hemen hemen her ey yok edilmi, ama yerlerine henz hibir ey yaplmam. (Souk)
Yznzdeki ifade, bunlarn sizi pek ilgilendirmediini gsteriyor.
YELENA ANDREYEVNA: Ama yle az anlyorum ki bunlardan.
ASTROV: Bunda anlalmayacak bir ey yok ki. lginizi ekmiyor, hepsi bu.
YELENA ANDREYEVNA: Dorusunu sylemek gerekirse u anda zihnim baka bir eyle megul.
zr dilerim. Sizi kk bir sorgudan geirmem gerekiyor, ama utanyorum, sze nasl balayacam
bilemiyorum.
ASTROV: Sorgu mu dediniz?
YELENA ANDREYEVNA: Evet, sorgu, fakat... pek masum... Oturalm. (Otururlar.) Konu, gen bir
insanla ilgili! Drst iki insan, iki dost gibi konuacaz imdi, akyreklilikle konuacak ve
unutacaz konutuklarmz. Tamam m?
ASTROV: Tamam.
YELENA ANDREYEVNA: Konu, vey kzm Sonya'yla ilgili. Holanyor musunuz ondan?
ASTROV : Evet, kendisine saygm var...
YELENA ANDREYEVNA: Kadn olarak hounuza gidiyor mu?
ASTROV (ksa bir sessizlikten sonra): Hayr.
YELENA ANDREYEVNA: Birka sz daha, ve bitireceiz. Farkettiiniz bir ey olmad m?
ASTROV: Hibir ey.
YELENA ANDREYEVNA (elini tutarak) : Onu sevmiyorsunuz,
gzlerinizden okuyorum bunu... Ama ac ekiyor o... Anlayn bunu, ve... buraya gelmeyin artk.
ASTROV (ayaa kalkar) : Benim o am geti... Ve zaten zamanm da yok... (Omuzlarn silkerek)
Nasl zaman bulaym? (Sklm ve akndr.)
YELENA ANDREYEVNA: f, ne tatsz konuma. Srtmda bir ton yk varm gibi skntlym. Eh,
ok kr bitti bu da. Unutalm, hi konumamz gibi, ve... ltfen gidin. Akll bir adamsnz,
anlamanz gerek... (Bir sessizlik) Kpkrmz kesildiimi hissediyorum...
ASTROV: Bir iki ay nce syleseydiniz bunu belki dnrdm, ama imdi... (Omuzlarn silkerek)
Madem o ac ekiyor, yleyse, tabii... Fakat anlamadm bir ey var: Ne gerek vard bu sorguya?
(Yelena Andreyevna'nn gzlerinin iine bahar ve iaret parman sallar) Sizi kurnaz sizi!
YELENA ANDREYEVNA: Ne demek oluyor bu?
ASTROV (glerek) : Kurnazsnz! Sonya'nn ac ektiini varsayalm, olabilir bu, fakat bu sorgunun
anlam ne? (Yelena Andreyevna'nn konumasna engel olarak, canl) Ltfen arm gibi yapmayn.
Buraya her gn neden geldiimi pekl biliyorsunuz... Neden ve kimin iin, ok iyi biliyorsunuz
bunu... Tatl, yrtc dii ku sizi! Bana yle bakmayn, felein emberinden gemi, yal bir sereyim
ben...
YELENA ANDREYEVNA (arm) : Yrtc dii ku! Hibir ey anlayamyorum!
ASTROV: Tatl, yumuak tyl gelincik sizi! Kurbanlar gerekli size! te bir aydr hibir ey yaptm
yok. Her eyi yzst braktm, gzlerim hep sizi aryor, ve bu korkun hounuza gidiyor sizin,
korkun... Eh, elden ne gelir? Yenik dtm. Sorgudan nce de biliyordunuz bunu. (Kollarn kavuturup ban eer) te boyun eiyorum. Yiyin beni!
YELENA ANDREYEVNA: Aklnz yitirmisiniz siz!
ASTROV (srtarak) : Sklgansnz...
YELENA ANDREYEVNA: Yoo, sizin sandnzdan ok daha yksekteyim ben! Yemin ederim.
(kmak ister.)
ASTROV (yolunu keserek) : Bugnden tezi yok gidiyorum ve bir daha da adm atmayacam buraya,
fakat... (Elini tutar, evreye baknr) Sizinle nerede grelim? abuk syleyin, nerede? Gelen olur
imdi, hadi syleyin... (Tutkulu) Ne kadar olaanst, ne kadar gz alcsnz... Bir pck... O gzel kokulu salarnz bir peyim yeter...
YELENA ANDREYEVNA: Size yemin ederim ki...
ASTROV (konumasna engel olarak) : Ne diye yemin edecek misiniz? Yemine ne gerek var... Fazla
sze ne gerek var... Oh, nasl da gzelsiniz. Bunlar ne gzel eller. (Ellerini per.)
YELENA ANDREYEVNA: Yeter artk ama... Gidin buradan... (Ellerini eker.) Kendinizi kaybettiniz.
ASTROV: Syleyin, syleyin yleyse, yarn nerede gryoruz? (Kollarn beline dolar)
Gryorsunuz ite, kanlmaz bir ey bu, grmeliyiz. (per. Tam bu srada elinde bir gl demetiyle
Voynitski girer ve kapda durur.)
YELENA ANDREYEVNA (Voynitski'yi grmemitir.): Kymayn bana... brakn... (Ban Astrov'un
gsne koyar.) Hayr! (Gitmek ister.)
ASTROV (beline sarlp durdurarak) : Yarn fidanla geliyorsun... Saat ikide... Tamam m? Evet mi?
Geleceksin deil mi?
YELENA ANDREYEVNA (Voynitski'yi grerek) : Brakn! (Byk bir utan ve aknlk iinde
pencereye doru gider) Korkun bir ey bu!
VOYNTSK (gl demetini bir sandalyenin zerine koyar; heyecanldr; mendiliyle yzn ve
boynunu kurular) nemli deil... Evet... nemli deil...
ASTROV (kabadayca) : Bugn, muhterem van Petrovi, hava pek fena saylmaz. Sabahleyin
kapankt, yamur yaacak gibiydi ama, imdi at... Dorusunu sylemek gerekirse, gz ok iyi
geliyor, klk ekin ok iyi sonu verecek... (Krokiyi drer.) Sadece gnler ksald... (kar.)
YELENA ANDREYEVNA (hzla Voynitski'ye giderek) : aba gsterin, tm etkinizi kullann,
kocamla bugnden tezi yok gidelim buradan! Duyuyor musunuz? Bugnden tezi yok!
VOYNTSK (yznn terini kurulayarak) : Ha? Ya, evet... yi... Helene, her eyi grdm, her eyi...
YELENA ANDREYEVNA (sinirli) : Duyuyor musunuz? Bugnden tezi yok gitmeliyim buradan!
(Serebryakov, Sonya, Telyegin ve Marina girerler.)
TELYEGN: Bendenizin de, efendimiz, salm yerinde deil
pek. ki gndr rahatszm... Kafam bir tuhaf...
SEREBRYAKOV: tekiler nerede? Hi holanmyorum bu evden. Labirente benziyor. Yirmi alt
kocaman oda, herkes bir yere svyor, koydunsa bul. (Zile basar.) Marya Vasilyevna'yla Yelena
Andreyevna'y arn buraya!
YELENA ANDREYEVNA: Ben buradaym.
SEREBRYAKOV: Ltfen oturun dostlarm.
SONYA (Yelena Andreyevna'ya yaklar, sabrszlkla) : Ne dedi?
YELENA ANDREYEVNA: Sonra sylerim.
SONYA: Titriyorsun? zntlsn? (Yzne merakla, anlamaya alarak bakar) Anlyorum...
Buraya bir daha hi gelmeyeceini syledi... deil mi? (Bir sessizlik) Syle hadi! yle deil mi?
(Yelena Andreyevna bayla onaylar.)
SEREBRYAKOV (Telyegin'e) : Salkszla eninde sonunda katlanyor insan. Fakat u ky
yaamnn dzenine alamadm gitti. imde dnyadan baka bir gezegene yuvarlanmm gibi bir
duygu var. Evet, oturun dostlarm, ltfen. Sonya! (Sonya ba kederle ne eik durmaktadr. itmez.)
Sonya! (Bir sessizlik) itmiyor. (Marina'ya) Dad, sen de otur. (Dad oturur, orap rmeye koyulur.)
Dostlarm, ok rica ediyorum. Hani, derler ya, kulak kesilin imdi! (Gler.)
VOYNTSK (gergin ve skntl) : Bana... belki de gerek yoktur? Gidebilir miyim?
SEREBRYAKOV: Hayr, sana herkesten daha ok gerek var imdi.
VOYNTSK: Size ne gibi bir yararm dokunabilir?
SEREBRYAKOV: Size... Ne gerei var bu hrnln? (Bir sessizlik) Sana kar bir kabahatim
olduysa, bala ltfen.
VOYNTSK: Brak bu eday... Sadede gelelim... Ne istiyorsun?
(Mariya Vasilyevna girer.)
SEREBRYAKOV: te, maman da geldi. imdi balyorum. (Bir sessizlik) Sizi, efendiler, buraya
armamn nedeni, bir mfettiin geleceini bildirmektir* Neyse, akay bir yana brakalm. ciddi.
Ben dostlarm, sizi buraya, yardmnz ve tlerinizi rica etmek iin ardm ve her zamanki ltuf* Gogol'n "Mfetti"inde geen bir cmle. (ev.)
karlnza gvenerek bunlar elde edebileceimi umuyorum! Ben bir akademisyenim, kitaplarn
adamym, pratik yaama her zaman yabanc kalmmdr. Bu nedenle, bu konuda bilgi sahibi kiilerin
klavuzluu olmadan bir ey yapamam. te bu yzden, van Petrovi, lya lyi, maman, sizlere danmak istiyorum... Sorun u, manet omnis una nox, yani hepimiz lmlyz... Yalandm artk.
Hastaym. Bu nedenlerle, mal mlk ilikilerime ailemin yarar bakmndan bir ekidzen vermenin
tam zaman olduunu dnyorum. Benim yaamm bitti artk, kendimi dnmyorum... Fakat gen
bir karm, yetikin bir kzm var. (Bir sessizlik) Ky yaamn srdrmek benim iin olanaksz. Bizler
ky iin yaratlmamz. Yurtluktan gelen gelir de kentte yaamaya yetmez. Szgelimi orman satacak
olsak, bir daha yararlanamayacamz geici bir are olur bu. yle bir are bulmal ki her yl az ok
belirli bir geliri gvence altna alsn. Ben byle bir are buldum ve imdi onu grnze sunmakla
eref duyacam. Ayrntlar geerek, ana hatlaryla aklayacam dncemi. Yurtluumuz yllk gelir
olarak, deerinin, ortalama bir hesapla, yzde ikisinden fazla getirmiyor. Onu satmay neriyorum.
Bylece elde ettiimiz paray hisse senedi ve tahvillere yatracak olursak yzde drt, yzde be faiz
alrz ve sanyorum birka bin ruble de Finlandiya'da kk bir yazlk satn almaya ayrabiliriz .
VOYNTSK : Dur... Yaln iitmi olmalym. Tekrar et, ne dedin?
SEREBRYAKOV: Paray hisse senedi ve tahvile yatrp ayrdmz birka bin rubleyle de
Finlandiya'da bir yazlk satn alrz, dedim.
VOYNTSK: Yok, Finlandiya deil... Baka bir ey daha syledin.
SEREBRYAKOV: Yurtluu satmay neriyorum..
VOYNTSK: Hah, buydu ite. Demek yurtluu satacaksn, ok gzel. Harika bir fikir... Fakat yal
annem ve u grdn Sonya'yla birlikte nereye kaybolmamz emrediyorsun?
SEREBRYAKOV: Btn bunlar zaman geldike konuacaz. Acelesi yok.
VOYNTSK: Dur. u ana kadar bir ahmaktan baka bir ey olmadm ortaya kyor. u ana kadar
bu yurtluun Sonya'
ya ait olduunu sanmak aptalln gstermiim. Rahmetli babam kzkardeime eyiz olarak satn
almt onu. u ana kadar, tam bir ahmak gibi, yasa gereince, yurtluun kzkardeimden Sonya'ya
gemi olduunu sanyordum.
SEREBRYAKOV: Doru, yurtluk Sonya'nndr. Bunu tartan m var? Sonya'nn rzas olmadan onu
satacak deilim. Zaten bu ii Sonya'nn iyilii iin yapmay tasarlyorum.
VOYNTSK: Akl almaz bir ey bu! Akl almaz bir ey! Ya ben aklm kardm, ya da... ya da...
MARYA VASLYEVNA: Jan, Aleksandr'a kar kma. nan bana, neyin iyi neyin kt olduunu o
bizden iyi bilir!
SEREBRYAKOV: Neden telalandn anlamyorum. Tasarnn ideal olduunu sylemiyorum.
Eer herkes onu yararsz bulacak olursa, srar edecek deilim..
(Bir sessizlik)
TELYEGN (skntl ve akn): Ben, efendimiz, bilime kar sadece derin bir sayg deil, ayn
zamanda, ailesel, akrabasal duygular beslemekteyim. Kardeim Grigori lyi'in karsnn kardei,
yksek malumlarnzdr, Konstantin Trifimovi Lakedemonov, yksek ihtisas sahibiydi...
VOYNTSK: Dur, Vaflya, i konuuyoruz imdi... Bekle biraz, sonra devam edersin...
(Serebryakov'a) Tamam, ona sor ite. Bu yurtluk onun amcasndan satn alnd.
SEREBRYAKOV: Ah, neden soraym? Niin?
VOYNTSK: Bu yurtluk, o zaman doksan be bin rubleye alnmt. Babam yetmi bin demi, yirmi
be bin bor kalmt. imdi dinleyin beni... Eer ben canm gibi sevdiim kz-kardeimin yararna
mirastan vazgememi olsaydm bu yurtluk satn alnamazd. Onunla da yetinmeyip, tam on yl kz
gibi altm, borcun tmn dedim.
SEREBRYAKOV: Bu tartmay balattma piman oldum.
VOYNTSK: Yurtluk borlardan temizlendi ve bugnk durumuna geldiyse bu benim kiisel
abalarnm sonucudur. Ve imdi, yalandm ve paamdan tutup atyorlar beni buradan.
SEREBRYAKOV: Anlamyorum, nereye varmaya alyorsun!
VOYNTSK: Tam yirmi be yl ynettim bu yurtluu, alp didindim, sana en vicdan sahibi bir
khya gibi para gnderdim; ama btn bu sre boyunca bir kere bile teekkr etmedin bana. Btn bu sre boyunca genlik yllarmdan bu gne kadar ylda be yz ruble aldm.
Sadaka paras! Bu paray bir ruble bile arttrmak hibir zaman gemedi aklndan.
SEREBRYAKOV: van Petrovi, bunu ben nasl bilebilirdim? Pratikten hibir ey anlamayan bir
adamm ben. Kendin istediin kadar arttrabilirdin bu paray.
VOYNTSK: Neden almadm sanki? Neden hepiniz birden horlamyorsunuz beni hrszlk
yapmadm iin? Adalete en uygun ey olurdu bu, imdi de byle yoksul dmezdim. MARYA
SONYA: Dadcm!
MARNA (san okar): Ayazda kalm gibi titriyorsun! Hadi, hadi, kk kszm benim, Tanr
kullarna acr. imdi bir hlamur kaynatrm sana, ya da scak ahududu erbeti yaparm, geer... zme
kendini, kk kszm... (Orta kapya fkeyle bakar) Coup tatnz erkek kazlar, Tanr cezanz versin!
(Sahne gerisinden bir silah sesi ve Yelena Andereyevna'nn lklar kopard iitilir.)
MARNA: Uf, Tanr cezanz versin!
SEREBRYAKOV (koarak girer, korkuyla sendelemektedir): Tutun onu! Tutun! ldrd!
(Yelena Andreyevna ile Voynitski kapda boumaktadrlar.)
YELENA ANDREYEVNA (Voynitski'nin elinden tabancay almaya alarak): Verin onu! Verin
diyorum size!
VOYNTSK: Brakn, Helene! Brakn beni! (Kurtulur, koarak girer, baklaryla Serebryakov'u,
arar) Nerede o? Hah, orada ite! (Ate eder.) Mum! (Bir sessizlik) sabet etmedi mi? Yine mi ska?
(fkeyle) Ah, eytan... eytan gtrsn...
(Tabancay yere alar, bir sandalyeye bitkin ylr. Serebryakov donup kalmtr. Yelena Andreyevna
duvara dayanm, baylacak gibidir.)
YELENA ANDREYEVNA: Gtrn beni buradan! Gtrn, ldrn... Ama... Burada kalamam...
kalamam...
VOYNTSK (mitsizlik iinde) : Oh, ne yaptm ben! Ne yapyorum?
SONYA (usulca) : Dadcm! Dadcm!
PERDE
DRDNC PERDE
van Petrovi'in yatak odas. Ayn zamanda yurtluun ilerinin yrtld alma odas olarak
kullanlmaktadr. Pencere kysnda stnde gelir, gider defterleri ve her trden kadn durduu
byk bir masa, bir yaz masas, kasalar, teraziler. Astrov iin konulmu bir kk masann zerinde,
resim gereleri, boyalar, bir evrak antas durmaktadr. Bir kafes, iinde bir srck. Duvarda, kimseye gerekli olmad belli bir Afrika haritas. Muamba kapl ok byk bir divan. Solda, baka odalara
alan bir kap; sada, salona alan kap. Sadaki kapnn nne, kyller yeri kirletmesin diye bir
yolluk serilmitir. Bir gz akam. Sessizlik.
Telyegin ve Marina kar karya oturmu, yn sarmaktadrlar.
TELYEGN : Elinizi tez tutun Marina Timofeyevna, birazdan vedalamaya arrlar. Atlarn
koulmas iin emir verdiler bile
MARNA: (daha abuk sarmaya alarak) : Az bir ey kald.
TELYEGN : Harkov'a gidiyorlar. Oraya yerleeceklermi.
MARNA: Bylesi ok daha iyi.
TELYEGN: rktler... Yelena Andreyevna, Bir saat bile burada kalamam artk... diyor da baka bir
ey demiyor... Gidelim de gidelim... Harkov'da bir sre oturur, duruma bakar, sonra da eyalarmz
aldrrz diyor. Eyasz gidecekler.
Demek, Marina Timofeyevna, burada oturmalar ksmet deilmi... Ne denir, alnyazs...
MARNA : Bylesi ok daha iyi. Sabah karttklar patrt yetmiyormu gibi bir de ate ettiler...
Yazklar olsun!
TELYEGN: yle. Tam Ayvazovski'nin* frasna deecek bir konu.
MARNA: Gzlerim kr olsa da grmeseydim. (Bir sessizlik) Eskiden nasl yayorduysak, yine yle
yaayacaz artk. Sabah sekizde ay, saat birde le yemei, akam olunca da akam yemeine
oturulacak. Her eyin bir dzeni olmal... Adam gibi, hristiyan gibi yaamal... (ini eker.) Ben gnahkr, oktandr erite yemedim...
TELYEGN: Ya, oktandr erite yenmedi bu evde. (Bir sessizlik) oktandr... Bu sabah, Marina
Timofeyevna, kyde yryorum, bakkal arkamdan, Hey seni asalak, anak yalayc! diye
barmasn m? yle bir ac geldi ki...
MARNA: Sen de aldrma anacm. Hepimiz Tanrnn asalayz. yapmadan oturduumuz mu var?
Sen, Sonya, van Petrovi hepimiz, alp didiniyoruz! Hepimiz... Sonya nerede?
TELYEGN: Bahede. Doktorla birlikte van Petrovi'i aryorlar, Canna kyar diye korkuyorlar.
MARNA : Ya o tabanca nerede?
TELYEGN (fsltyla) : Bodruma sakladm.
MARNA (alayl bir glmsemeyle) : Vay bamza gelenler!
ASTROV: la antasndan morfin iesini aldn. (Bir sessizlik) Dinle, eer ne pahasna olursa olsun
kendini ldrmek niyetindeysen, git ormana, orada vur kendini. Ama morfini geri ver. Laf kar sonra,
onu sana benim verdiimden kukulanrlar... Oysa bana senin otopsini yapmak yeter de artar bile...
Byle bir eyi ilgin bulacam m sanyorsun?
(Sonya girer.)
VOYNTSK : Beni rahat brak.
ASTROV (Sonya'ya) : Sofya Aleksandrovna daynz ila antamdan bir ie morfin alm, geri vermiyor. Syleyin, akllca bir ey deil bu, tadnda braksn.
Zamanm da yok, gitmeliyim.
SONYA : Vanya Day, morfini aldn m?
(Bir sessizlik.)
ASTROV:. Ald. Eminim...
SONYA: Geri ver onu. Neden korkutuyorsun bizi? (Tatllkla) Ver, daycm. Ben sanki senden daha
ok mu mutluyum. Ama yine de umutsuzlua kaptrmyorum kendimi, sabrediyorum, hayatm kendi
kendine bitene kadar da sabredececeim... Sen de sabret. (Bir sessizlik) Ver onu! (Elini per.)
Kymetli, yiit daym! Canm, biricik daycm, ver hadi! (Alar) yi yreklisin sen, bize acyp
vereceksin onu! Sabret daycm! Sabret!
VOYNTSK (ieyi masada koyduu yerden alp, Astrov'a verir) : Peki, al! (Sonya'ya) Ama bir an
nce almaya balayalm, bir eyler yapalm, dayanamayacam yoksa... Dayanamayacam ...
SONYA : Evet, evet, alacaz. Bizimkileri uurlar uurlamaz almaya koyulacaz... (Masadaki
katlar sinirli biimde kartrr) Her eyi yzst braktk.
ASTROV (ieyi il antasna koyar ve kaylar sklatrr) : Artk yola koyulabilirim.
YELENA ANDREYEVNA (girer) : van Petrovi, siz burada msnz? Az sonra yola kyoruz. Gidip
Aleksandr' grn, size bir ey sylemek istiyor.
SONYA: Git, Vanya Day. (Voynitski'nin koluna girer) Gidelim. Babamla barmalsnz.
Mutlaka.
(Sonya ve Voynitski karlar.)
YELENA ANDREYEVNA : Gidiyorum. (Elini Astrov'a uzatr) Elveda.
ASTROV: Demek gidiyorsunuz artk?
YELENA ANDREYEVNA : Atlar arabaya kouldu bile.
ASTROV: Elveda.
YELENA ANDREYEVNA: Bugn buradan gideceinizi vaadetmitiniz bana.
ASTROV : Biliyorum. Birazdan yola kyorum. (Bir sessizlik.) Korktunuz mu? (Elini tutar)
Gerekten, o kadar korkutucu mu bu?
YELENA ANDREYEVNA: Evet.
ASTROV : Belki her eye ramen, kalrdnz. Ha? Yarn, fidanlkta...
YELENA ANDREYEVNA: Hayr... Karar verildi artk. Size byle cesaretle bakabiliyorsam, gitme
kararnn verilmesindendir... Bir tek ey dileyeceim sizden: Benim hakkmda iyi dnn. Bana sayg
duyasnz istiyorum.
ASTROV: Eeh! (Bir sabrszlk hareketi yapar.) Gitmeyin, ok rica ediyorum. Anlasanza, bu dnyada
yapacak hibir eyiniz yok. Sizin, yaamnzn hibir amac yok, sizi oyalayacak hibir ey yok, ve
eninde sonunda, duygularnza teslim olacaksnz. Kanlmaz bir ey bu. Ne olur, Harkov'da, Kursk'ta,
ne bileyim bir baka yerde deil de, burada, doann koynunda olsun bu... Hem de iirsel olur, ok
gzel olur dorusu... Buralarda fidanlklar, tam Turgenyev zevkine uygun, yar harap iftlikler vardr...
YELENA ANDREYEVNA: Ne glnsnz... Size kzgnm, ama yine de tatl duygularla anacam
sizi... lgi ekici, zgn bir kiisiniz. Bir daha hibir zaman grmeyeceiz, yleyse niye saklamal:
Size kapldm da biraz... Hadi, el skalm, dosta ayrlalm. Beni kemlikle anmayn.
ASTROV (elini skar) : Evet, gitmeniz daha iyi... (Dnceli) yi yrekli, iten bir insansnz sanki...
ama yine de tm varlnza sinmi tuhaf bir ey var. Kocanzla kp geldiniz; burada alan,
abalayan, bir eyler yaratmaya uraan kim varsa ilerimizi brakp btn yaz kocanzn damla illeti
ve sizinle uramak zorunda kaldk. kiniz, o ve siz, hepimize tembelliinizi baboluunuzu
bulatrdnz. Kendimi size kaptrdm ve btn bir ay boyunca elimi ie srmedim. Oysa bu zaman
sresince insanlar hastaland; ormanlarma gen fidanlklara hayvan srleri sokuldu!.. Yani siz ve
kocanz nereye ayak basarsanz kurutuyorsunuz oray... aka ediyorum tabii, ama yine de... tuhaf. Ve
eminim, eer kalsaydnz ok byk ykmlar olacakt burada. Ben de yklacaktm... ve sizin