You are on page 1of 154

SINIF RGTNDE YABANCILAMA

Arif Mesut PARSIL

Cumhuriyet niversitesi
Sosyal Bilimler Enstits

Lisansst Eitim, retim ve Snav Ynetmeliinin Eitim Bilimleri Anabilim Dal


Eitim Programlar ve retim Bilim Dal in ngrd

YKSEK LSANS TEZ


olarak hazrlanmtr.

TEZ DANIMANI
Do. Dr. Erdal TOPRAKI

SVAS
EYLL 2007

Sosyal Bilimler Enstits Mdrlne


Arif Mesut PARSILn hazrlam olduu bu alma, jrimiz tarafndan Eitim
Bilimleri Anabilim Dal Eitim Programlar ve retimi Bilim Dalnda YKSEK
LSANS TEZ olarak kabul edilmitir.

Bakan Do. Dr. Erdal TOPRAKI

ye

Yard. Do. Dr. Ahmet OBAN

ye

Yard. Do. Dr. Hakk KIZILOLUK

Onay
Yukardaki imzalarn, ad geen retim yelerine ait olduunu onaylarm.
05/09/2007

Prof. Dr. Zafer CRHNLOLU


Enstit Mdr

ZET

Toplumsal yapnn iinde yer alan her rgtte olduu gibi snf rgtnde de
yabanclama vardr ve tamamen ortadan kaldrlmas olanakl deildir. nemli olan
yaanlan/hissedilen yabanclamann dzeyidir. Yksek dzeyde yaanmas, snf
rgtnn ieyiini tehdit etmekte; salkl biimde ilevini yerine getirmesini
engellemektedir. Gemite pek ok dnrn, bilim adamnn zerinde durduu
yabanclama olgusu; gerek yapsnn karmak ve deiken oluu, gerekse her
aratrmacnn ona ykledii anlamn farkllk gstermesi gibi nedenlerle ortak bir
anlay erevesine yerletirilememitir. Dolaysyla zerinde konsensus salanm
bir yabanclama tanm yoktur. Ayn durum, yabanclama olgusunun snf rgt
dzleminde ele alnmasnda da sz konusudur. Tanm konusunda ortak bir anlayn
gelitirilememesi; snf rgtnde yabanclama sorunsalnn kaynaklar, yansmalar
ve zm nerileri noktalarnda bir belirsizlik dourmutur. Btn bunlara, snf
belli bir srede derslerin ilendii, efraf duvarlarla evrili bir yap olarak ele alan
grn yanllklar da eklenince sorun daha da bymektedir. Byle bir fotoraf,
durumu iinden klmaz, karmak bir hle sokmutur. Bu aratrma ile bu kayglar
elden geldiince azaltmak, belirsizlikleri gidermek zere; snf rgtnde
yabanclama olgusunun tanm ve kapsam, nedenleri, yaanma biimleri ve nasl
nlenebilecei/azaltlabilecei konularn akla kavuturmak amalanmtr.

Snf rgtnde yabanclama olgusu, bireysel ve psikolojik bir olgu olmakla


beraber ayn zamanda toplumsal bir olgudur. Bu balamda snf rgtnde
yabanclama, snf yneticisinin/retmenin veya igrenin/rencinin kendi
znden, rettiklerinden, doal ve toplumsal evresinden koparak onlarn egemenlii
altna girmesi; kendini yalnz, zayf ve aresiz hissederek snftan soyutlanmas
hlidir.
Yabanclama, rgtsel bir yap olarak snfta i ve d olmak zere pek ok
faktrden etkilenmektedir. D (evresel) faktrler brokratik yap (genel ynetim ve
merkez rgt, eitim mdrl, okul ynetimi), aile, kitle iletiim aralar ve

II

akran gruplardr. (rgtsel faktrler ise snf ynetimi anlay, snfn fiziksel
yeterlii ve alma koullar (snfn bykl, estetik, grlt, yerleim dzeni,
aydnlatma), bilgi ak-iletiim, iblm, ekonomik-teknolojik ve kltrel yapdr.
Btn bu faktrlerin nicelii ve nitelii, snf rgtnde yabanclamay ve dzeyini
belirlemektedir.

Snf rgtnde yabanclamann gszlk, anlamszlk, anomi, yaltlmlk


ve kendine yabanclama olmak zere be temel yaanma biimi vardr. Bu boyutlar,
snf rgt yelerinin psiko-sosyal zelliklerine gre, her yede farkllklar
gsterebilmektedir. Baz boyutlar kimi rencilerde youn biimde yaanrken, kimi
rencilerde daha alt dzeyde yaanabilmektedir.

Yabanclamann nlenmesine ilikin literatr incelendiinde bunun olanakl


olmad, ancak hafifletilebilecei vurgular ile karlalmaktadr. Her snf
rgtnde var olabilecek yabanclamann, ancak azaltlmas veya kontrol altna
alnmas sz konusu olabilir. Bunun iin eitli yol ve tekniklerle birlikte, snf
rgtnde ynetim sreci aamalarnn etkili biimde iletilmesi de bir baka yol
olabilir.

ABSTRACT
There is alienation in class organization, just like all the structures within society. And this
problem is hardly possible to eliminate. The most important aspect in this sense is the level of
the felt or endured alienation. Having a life of high rank threatens the functioning class
organization, thus preventing it from operating healthily. The phenomenon of alienation, on
which many thinkers and scientists focused in the past, has not been settled within a certain
framework due to many reasons such as having a complex and varying structure and the
investigators imposing different meaning to this phenomenon. Therefore there is no
consensus about the definition of alienation. The same situation is also valid while handling
the mentioned phenomenon at the class level. That a common insight of alienation does not
exist has brought about vagueness in its reflections and solution proposals. The problem even
gets bigger when the misconceptions of the view that deals with class as a four wall structure
in which lessons are covered are added. Such a picture indicates a subtle, complex situation
which cannot be solved easily. With this study, in order to eliminate the vagueness and reduce
worries about it; the definition, scope, causes of the phenomenon how it is gone through and
how it can be reduced or prevented are aimed to be clarified.
The phenomenon of alienation in class organization is individual and psychological. In
addition to this, it is social. In this context, alienation in class organization is some kind of an
abstraction that emerges when the class manager/ teacher or worker/student get away from
their natural and social environment, his/her essence and his/her productions. The ones getting
out of this class body feel isolated and poor.
Alienation in organizational class structure is affected by many exterior and interior factors.
Exterior (environmental) factors are bureaucratic structure (general management and central
organization, ministry of education, school management), family, mass communication
devices and fellow groups. Interior (organizational) ones are the physical capability of the
class, working conditions (the size of the class, aesthetics, noise, settlement style,
illumination), flow of information and communication, cooperation and cultural structure. All
these features quality and quantity determine the alienation in class organization and its level.
There are five types of enduring alienation in class organization. These are powerlessness,
nothingness, anonymity, isolation and estrangement to ones own self. These situations may
differ in every individual according to the psychosocial characteristics of every individual.
Some are observed to be intensely affected by these, while others are affected in lower levels.
When the literature about the prevention of alienation is examined, it is seen that this is not
possible but it can be relieved. The possible alienation in every class organization can only be
reduced and controlled. For this, in addition to various methods and techniques, another way
can be the effective management of administrative processes in class organization.

III

NDEKLER
TRKE ZET.

NGLZCE ZET.

III

NDEKLER.

NSZ.

VIII

I. GR 1
1. PROBLEM 1
1.1. PROBLEM CMLES..

1.2. ALT PROBLEMLER

2. ARATIMANIN AMACI

3. ARATIRMANIN NEM.. 7
4. SAYILTILAR... 7
5. SINIRLILIKLAR.. 8
6. TANIMLAR.

II. LGL ARATIRMALAR.

1. TRKYEDE YAPILMI ALIMALAR.......

2. YURT DIINDA YAPILMI BAZI ALIMALAR....

15

III. YNTEM

18

IV. BULGULAR VE YORUM

22

1. BRNC ALT PROBLEME LKN BULGULAR VE YORUM

22

1.1. YABANCILAMA KAVRAMI...............

22

1.2. YABANCILAMA YAKLAIMLARI 27


1.2.1. G. W. FRIEDRICH HEGEL VE YABANCILAMA...

28

1.2.2. LUDWIG A. FEUERBACH VE YABANCILAMA...

31

1.2.3. KARL MARX VE YABANCILAMA.

32

1.2.4. HERBERT MARCUSE VE YABANCILAMA..

37

1.2.5. ERICH FROMM VE YABANCILAMA.

38

1.2.6. MELVIN SEEMAN VE YABANCILAMA

41

1.2.7. GEORGE SIMMEL VE YABANCILAMA

43

1.2.8. C. WRIGHT MILLS VE YABANCILAMA...

44

IV

2. KNC ALT PROBLEME LKN BULGULAR VE YORUM..

46

2.1. DI (EVRESEL) FAKTRLER. 46


2.1.1. GENEL YNETM VE MERKEZ RGT..

47

2.1.2. ETM MDRL...

49

2.1.3. OKUL YNETM. 50


2.1.4. ALE...

52

2.1.5. KTLE LETM ARALARI

54

2.1.6. AKRAN GRUPLARI

56

2.2. (RGTSEL) FAKTRLER.

58

2.2.1. SINIF YNETM ANLAYII..

58

2.2.2. SINIFIN FZKSEL YETERL-ALIMA KOULLARI...

60

2.2.2.1. SINIFIN BYKL... 60


2.2.2.2. ESTETK...........

62

2.2.2.3. GRLT........

67

2.2.2.4. YERLEM DZEN 63


2.2.2.5. AYDINLATMA....

64

2.2.3. BLG AKII..

69

2.2.4. BLM 68
2.2.5. NAN VE TUTUMLAR......

69

2.2.6. SINIFIN EKONOMK ZELLKLER

70

2.2.7. SINIFIN TEKNOLOJK ZELLKLER .

74

2.2.8. SINIFIN KLTR .

78

3. NC ALT PROBLEME LKN BULGULAR VE YORUM..

80

3.1. SINIF RGTNDE YABANCILAMANIN YAANMA


BMLER (BOYUTLARI) .

80

3.1.1. GSZLK

82

3.1.2. ANLAMSIZLIK.

83

3.1.3. ANOM-NORMSUZLUK.

84

3.1.4. YALITILMILIK...

86

3.1.5. KENDNE YABANCILAMA.

86

4. DRDNC ALT PROBLEME LKN BULGULAR VE YORUM.

87

4.1. SINIF RGTNDE YABANCILAMANIN AZALTILMASI

87

4.1.1. SINIF RGT BALAMINDA YABANCILAMAYI


AZALTMAYA DNK GELTRLEN BAZI YAKLAIMLAR...

92

4.1.2. SINIF RGT BALAMINDA YABANCILAMAYI


AZALTMAYA DNK GELTRLEN BAZI TEKNKLER..

95

4.2. YNETM SREC BALAMINDA SINIF RGTNDE


YABANCILAMANIN AZALTILMASI.....

97

4.2.1. KARAR VERME SREC VE YABANCILAMANIN


AZALTILMASI.. 98
4.2.2. PLNLAMA SREC VE YABANCILAMANIN
AZALTILMASI.. 103
4.2.3. RGTLEME SREC VE YABANCILAMANIN
AZALTILMASI

105

4.2.4. LETM SREC VE YABANCILAMANIN


AZALTILMASI... 106
4.2.5. EGDMLEME SREC VE YABANCILAMANIN
AZALTILMASI.. 108
4.2.6. ETKLEME SREC VE YABANCILAMANIN
AZALTILMASI.. 110
4.2.7. DEERLENDRME SREC VE YABANCILAMANIN
AZALTILMASI... 111
4.2.8. LDERLK SREC VE YABANCILAMANIN
AZALTILMASI... 113
V. SONU VE NERLER

115

KAYNAKA 127

VI

NSZ

Bireysel ve toplumsal dourgular olan yabanclama olgusu, sanayileme ve


kentleme ile balayan srete her zamankinden daha youn biimde grlmektedir.
zellikle amzda; yaratcln yok olmasna, bireysel ve ynsal yalnzla,
zihinsel bozuklua ve ruhsal yorgunlua srkleyen gelerin saysndaki art,
azmsanmayacak boyutlara ulamtr. Bireyselliinin yan sra toplumsal bir nitelii
de olan yabanclamadan en fazla etkilenenler ise yetimekte olan yeni kuaklardr.
Her

toplum,

bireylerini,

salkl

bir

toplumsallama

sreci

sayesinde

yabanclamann olumsuz etkilerinden uzak tutmaya alr. Bu srete, toplumun en


nemli arac eitimdir. yle olmakla beraber, eitimin kendisi de yabanclama
tehdidi ile kar karyadr.

Toplumsallama sreci ile yabanclamann azaltlmasnda/kontrol altna


alnmasnda kullanlan en nemli toplumsal kurum okuldur. Okulun bir alt sistemi
olan snf rgt ise toplumsallama ilevinin yerine getirildii asl yerdir. Konuya
baka bir perspektiften bakldnda, snf, yabanclamann grlme riskinin en fazla
olduu yapdr. Byle olmasna ramen, gnmzn snf rgtnde, yabanclama
sorunsalnn neminin tam olarak kavrandn sylemek gtr. Yabanclama
belirtilerinin gzlendii rencilerin ou, yaadklarnn yabanclama olduunun
farknda deildir. Dolaysyla yabanclamann azaltlmas ya da kontrol edilmesi
bsbtn glemektedir. Dier yandan lkemizde, snf rgt zerinde nemli ve
derin sonular olan yabanclama olgusuna ilikin yaplm almalarn says
olduka yetersizdir.

Bu almayla snf rgtnde yabanclama olgusu eitli ynleriyle ele


alnarak snf ynetimi alan yaznna bir katk getirilmek istenmitir. Bu temelde;
yabanclama sorunsalna snf rgt penceresinden baklarak zm nerileri
gelitirilmeye allmtr.

VII

Aratrmann gereklemesinde, pek ok insann dorudan ve dolayl olarak


pek ok emei oldu. ncelikle dolayl emeklerinden ve bilisel ve duyusal dnyama
saladklar katklardan tr Yard. Do. Dr. Ahmet OBAN, Yard. Do. Dr. Hakk
KIZILOLUK, Yard. Do. Dr. Ali ESGN, Yard. Do. Dr. Recep ERCAN ve
Cumhuriyet niversitesi Eitim Fakltesindeki tm hocalarma teekkr bor
bilirim. zellikle gerek lisans gerekse lisanst renimim boyunca desteini
grdm, aratrmaya dorudan katklar olan saygdeer bilim adam ve
retmenim Do. Dr. Erdal TOPRAKIya yer ile gk arasn dolduracak okluktaki
kranlarm sunarm.

SVAS
Eyll, 2007

Arif Mesut PARSIL

I. BLM

GR

Bu

blmde,

aratrmann problemi tanmlanm, ama ve

nemi

vurgulanm, aratrmaya ilikin sayltlar, snrllklar ve tanmlar verilmitir.

1. PROBLEM

nsan, toplumda yaamaya kar olan eilimi ve gereksiniminden dolay


toplumsal bir varlk olarak tanmlanabilir. Hemen hemen her insan, bir toplum iinde
doar, yaar ve lr. Hangi toplumda doup bymse, o toplumun deer
yarglarn, kltrn ve yaam alglama biimini benimseme yoluyla da
sosyalleme srecine dahil olur. Pek ok deneyim yaar. Doutan getirdikleri ile
yaad toplumsal deneyimlere ilikin kazanmlarn iselletirmesiyle toplumsal bir
kiilie sahip olur. te bireyi toplum iinde var eden en nemli karakteristik
nitelii, onun toplumsal kiilii ve bu kiiliin toplum yaamna olan katklardr.
Birey ve rettikleri, toplum iin devamllk ve geliim bakmndan gz ard
edilemeyecek bir neme sahiptir. Bireyin toplumla olan etkileimi sonucunda
edinilen yeni kazanmlarla yeni deer yarglar retilir ve bylece toplumun
geliimi/devamll salanr. Bu ilevi yerine getiren bireylerin toplumdan
beklentileri vardr. Beklentilerinin toplum tarafndan karlanmas, birey asndan
ok nemlidir. Birey, o topluma kar aidiyet duygusunu, ancak beklentilerinin
karlk bulmas orannda edinir. Toplum ise bireyin toplumsal, psikolojik, kltrel,
siyasal ve ekonomik beklentilerine dengeli biimde karlk vermek durumundadr.
Eer toplum, iinde yaayan bireylerin uyumu iin gerekli olan davran kalplarn
biimlendirmez, her bireyin kendine zg bir toplumsal kiilik kazanmasna
yardmc olmaz ve yeni deer yarglarna / kltr gelerine kar konversiyonalist bir
tutum gelitirirse o noktada tkanma olur. Bireyin toplumsal, kltrel ve doal

evresine olan uyumu azalr ve sonu olarak btn bunlar ve baka birok benzer
faktr, bireyin yabanclamasna yol aar.

nsann kendi znden, rnnden, doal ve toplumsal evresinden koparak


onlarn egemenlii altna girmesi eklinde tanmlanabilecek yabanclama kavram;
ayn zamanda sosyal bilimlerde bir moda kavram olduu kadar insan makinalatran,
metalatran ve sonunda kleletiren rasyonalist ve teknokratik bir uygarlk biimine
kar oluan bakaldrnn bir simgesi hline gelmi bulunmaktadr. Bu dorultuda
yabanclama hem sosyolojik, hem psikolojik, hem de siyasal ve felsefi bir anlam
tamaktadr (Tolan 1981: 3). Felsefe literatrnde yabanclama szc,
kendisine ait olan kiisel nitelikleri, kendisi dndaki bir varla tanyarak, bizzat
kendisinden kopmu olan bilin durumunu gsterir (Kl 1984: 24). Sosyolojik
aklamalarda ise yabanclama, bir tr eytanla anlama olarak tanmlanmaktadr.
Bu erevede de insan emeinin, iinin ve eylemlerinin yapld andan itibaren
nesnellemesi, insann inisiyatifinin dna kmas, insann denetiminden kurtularak
bir bakma kapitalistin eline dmesidir (Gka 1990: 94).

Yabanclama kavramnn, bilimsel dnceye yansmasndan ok nce


dinsel yaznda ilendii grlmektedir (Ergil 1980: 19). Kavram, ilk kez Eski
Ahidde puta tapma ile ilgili olarak ortaya kmaktadr. Puta tapma, insan tarafndan
yaratlm olan nesnelerin yine ayn inasanlarca kutsal saylmas olgusudur.
nsanolu, kendi yaam ile ilgili zel nitelikleri nesnelere aktarmakta ve kendisini
gerekletirecek ama yerine kendi varl ile ancak puta tapma yoluyla iliki
kurabilmektedir. nsan, bylece kendi gcne ve kendisinde var olan potansiyelin
zenginliine yabanc kalmakta ve kendi varlnn zelliklerine, ancak putlara
boyun eerek dolayl yoldan ulaabilmektedir. nsan kendi yaratc gcn putlarn
varlna aktard lde zavalllar ve onlara giderek daha da baml olur. Putlar,
insana, balangtaki varlnn ancak kk bir blmn zgnletirmesine ve
gerekletirmesine izin verirler. Zaman ierisinde bir tanr, devlet, din, kii veya
herhangi bir eya biimine brnebilen putlar yalnzca dinsel bir anlam olan
biimler ierisinde bulunmaz puta tapma; insanolunun yaratc gcyle kendini

verdii ve sonra da kaytsz artsz boyun edii herhangi bir eye ibadettir (Tolan
1983: 283). Putlar yapanlar, putlara benzerler; onlara inananlarn hepsi de yledir.
Boyun eerek tapnma eylemleri bu anlamda birer yabanclama, birer puta tapma
olaydr. Tek Tanrclk ile ok Tanrclk arasndaki temel ayrm, tanr saysnda
deil kendine yabanclama gereinde yatar. nsan, enerjisini ve sanatsal
yeteneklerini bir put yapmak iin harcar. Sonra da kendi insanca abasnn
sonucunda baka bir ey olmayan puta tapar. nsann yaam gleri bir nesneye
aktarlmtr; bu nesne, artk bir put olduundan, insann kendi yaratc abalarnn
sonunda ortaya km bir ey deil de sanki ondan kopuk, onun stnde, ona kar
olan, insann tapp boyun edii bir ey olarak alglanr (Fromm 1996: 117-138).

Kierkegaarda gre yabanclama yaants; hilikle karlama, hiliin


bilincine varma sonucunda duyulan yaant trdr (Kl 1984: 27). Biranda gre
yabanclama, birden bire kendisini hi tanmad bir yerde tek bana bulan bir
insann ruh durumuna benzeyen bir yaantdr. Hi tanmad iaretsiz ve anlamsz
bir dnyada birden bire klavuzsuz olarak tek bana kalan bir insann duyaca
korku ve aknlk duygusu, yabanclama yaantsna benzeyen bir histir.
Garaudyye gre ise yabanclama, kurmu olduu semboller ve messeseleri, artk
kendi etkinliinin rnleri olarak tanmayan, onlar insanlndan bamsz ve kendi
faaliyetine duyarsz olarak mtal eden insann blnmesidir. Bu tanm, insanla
nesnenin ayn karakterli varlk alanlarnda deerlendirilmesi gibi, aslnda insann
bilisel yannda var olan bir paralanmaya iaret etmektedir. bn-i Haldun,
yabanclamay, kii iradesinin, mal ve servet karsnda yanl bir tercihi olarak
deerlendirirken doyum bilmeyen arzularn peinde, ypratc bir alana doru
kaydrc grr (Kl 1984: 25-34). Kl (1984: 76) da yabanclamann, ruhun
fonksiyonel boyutlarndan olan sevgi realitesini olumsuz biimde etkilediini
belirtmektedir.

Yabanclama

gereinin

insanlk

tarihiyle

yat

olmasna

ramen,

yabanclama konusunda yeterince ak ve genel kabul grm bir anlay birlii


yoktur. Bunun olmamasnn belki de nemli bir nedeni, yabanclaann yabanclat

eyin (insann vb.) yabanclamaya kendince verdii anlam olabilir. Ayrca her
ideoloji, her kar grubu ve her kltr olguyu kendi varolu gerekesine hakllk
kazandracak boyutta deerlendirebilmektedir. Dier bir neden olarak da,
yabanclamann teknolojik ve sosyal yaamdaki deimeye bal olarak biim ve
nitelik asndan farkllamas gsterilebilir (Yenieri 1991: 91). Anlamnda birlik
salansn salanmasn, yabanclamann her toplum ya da topluluk iin zme
kavuturulmas gereken karmak bir sorun olduu sylenebilir.

Konuya ilikin nemli olan bir dier nokta ise, yabanclama kavramnn,
incelenen olgu ile birlikte anlddr. Bunlar: Dilsel yabanclama, kltrel
yabanclama, dini yabanclama, mesleki yabanclama, ekonomik yabanclama,
brokratik yabanclama, rgtsel yabanclama, teknolojik yabanclama ve
benzerleridir. Bazen de allan alann alt alanlarna gre; rnein cinsiyete gre
yabanclamada

kadnlarn

yabanclamas,

erkeklerin

yabanclamas

gibi

kavramsallatrmalara rastlamak olanakldr (Sanberk 2003: 5). Vurgulamak gerekir


ki, tm yabanclama biimleri farkl alanlarda farkl isimler alsa da z itibaryla
ayn anlam ve zelliklere sahiptir (Teber 1990: 142).

Toplum, yabanclama gibi olumsuzluklara maruz kalmamak iin birtakm


savunma mekanizmalar gelitirmitir. Burada ama, bireylerin toplumsallamas
yoluyla

yabanclamay

nlemek

ve

toplumun

salkl

biimde

geliimini/devamlln salamaktr. Toplumsallama, bireyin iinde bulunduu


toplumun deer ve normlarn renerek-benimseyerek o toplumda kendisine den
toplumsal rolleri yeterince yerine getirmesini salayacak bilgi, grg, beceri ve
alkanlklara sahip olmasna; dolaysyla ait olduu toplumun fonksiyonel bir yesi
hline gelmesi srecidir (Erdomu 1978: 102). Toplumca arzu edilen durum,
bireyin toplumun deer sistemlerine ve ideallerine uyum salamasdr. Baka bir
deyile hedef, bireyin toplumsallamasdr. ok eitli biimlerde tanmlanan
toplumsallama, bir bakma bireyin eitilmesidir. Toplum, eitim sayesinde deer
yarglarn, rf ve adetlerini, kltrn ve ideal davran kalplarn bireye aktarr. Bu
aktarm ilevinin yerine getirilmesi, formal ve informal olmak zere iki biimde

gerekletirilir. nformal ksmn byk lde aile stlenirken, formal ksmn okul
stlenmitir.

Akyz (1992: 223-225)e gre bireyin toplumsallamasnda en nemli ve


etkili organ ailedir. Ailenin sosyal, ekonomik ve kltrel durumu, bireyin
sosyallemesini belirlemektedir. Her ynyle salkl bir ailenin salad ortam,
bireyin sosyallemesi iin en uygun ortamdr. yle olmakla beraber, ailede meydana
getirilmeye allan toplumsallama olayn tamamlamak zere, formal bir kurum
olan okul devreye girmektedir. Okul, ailenin eitli sebeplerle eksik brakt
toplumsallama faaliyetini, rgtl bir biimde tamamlamaya almaktadr.

Okul, eitim rgtnn toplum yeleriyle bulutuu yer olarak dnlebilir,


fakat yine de tam bir bulumann burada saland sylenemez. Gerekte okul
bulumann alt yapsnn hazrland yerdir. nk, davranlarnda deiiklik
yaplacak bireylerle yz yze gelinen yer snflardr. Eitim-retim etkinliinin
retim yeri snflardr. Bir baka deyile snflar, eitimin amalarnn ocuklar
zerinde deiiklikler olarak somutlat yerdir. Btn bir okulun insan ve madde
kayna, snfta yaplacak ilemlerin destekleyicisi konumundadr (Toprak 2004:
19). Burada snftan kastedilen derslerin ilendii, etraf duvarlarla kapl olan bir
derslik deil, rgt olarak snftr. Toprak (2004: 19-21), snfn bir rgt olarak
grlmesi gerekliliinin birtakm dayanaklara sahip olduunu belirtir ve snfn bir
rgt olup olmadn anlayabilmek iin btn rgtlerde geerli kabul edilen ortak
kavramlara bakmak gerektiine vurgu yapar. Daha sonra ise bu kavramlarn amalar,
teknoloji, evre ve dzenleyici mekanizma olduunu syler ve sz geen
kavramlarn hepsinin snfn bnyesinde var olduunu akc ve ikna edici bir slpla
aklar. Buna gre, rgtsel yabanclama kavram temelinde incelenebilecek nemli
bir kavram da snfta yabanclamadr.

rencinin toplumsallat biricik yer olan snflar, okulun toplumsallamay


tamamlayc/yabanclamay nleyici fonksiyonunu yerine getirmesinde en nemli
gesidir. Toplumsallama asndan okulun gerekletirdiine inanlan pek ok

ilevin, aslnda snf rgt tarafndan gerekletirildiini sylemek olanakldr.


Denilebilir ki, snf rgt, bireyin topluma uyumunu gl bir nitelie kavuturarak
yabanclamann nlenmesinde/azaltlmasnda en nemli savunma mekanizmasdr.

yle olmakla beraber, snf rgtnn kendisi de yabanclama tehdidi ile


kar karyadr. Snf rgtnn, bu tehlikenin zmne ynelik doru ve kabul
edilebilir bir neri gelitirmesi, ilevini tam olarak yerine getirebilmesi iin arttr.
Aksi takdirde snf rgt, yabanclamay nleyici/azaltc bir yap olmaktan kp;
yabanclamayla baa kamayan ve hatta yabanclamaya yol aan bir toplumsal
yap olabilecektir.

1.1. PROBLEM CMLES

Snf rgtnde yabanclama nedir, etkileyen faktrler, yaanma biimleri


nelerdir ve nasl nlenebilir/azaltlabilir?

1.2. ALT PROBLEMLER

1.

Snf rgtnde yabanclama nedir?

2.

Snf rgtnde yabanclamay etkileyen i ve d faktrler nelerdir?

3.

Snf rgtnde yabanclamann yaanma biimleri (sonular)


nelerdir?

4.

Snf rgtnde yabanclamay nlemek/azaltmak iin yaplmas


gerekenler nelerdir?

2. ARATIRMANIN AMACI

Bu aratrma ile snf rgtnde yabanclama olgusunun tanm-kapsam,


meydana gelme nedenleri, nasl yaand ve nasl nlenebilecei/azaltlabilecei
konularn akla kavuturmak amalanmtr.

3. ARATIRMANIN NEM

Aratrma sonucunda zellikle:

1.

Yabanclama kavramnn snf ynetimi literatrne giriine katk


salayaca,

2.

Snfta karlalan birok sorunsaln (devamszlk, uyuturucu, iddet


vb.) zm abalarna kuramsal bir katkda bulunaca,

3.

Snf ynetiminde yabanclamaya ilikin yeni aratrmalara alt yap


salayaca,

4.

Snf ynetimi uygulamasna, yabanclamann nlenebilmesi veya


azaltlabilmesi konularnda nemli bir katk salayaca umulmaktadr.

4. SAYILTILAR

1.

Her rgtte yabanclama vardr ve o rgt iin bu bir sorundur.

2.

Snf rgtnde de yabanclama vardr ve sorundur.

3.

Snf rgtnde yabanclama olgusunu douran birtakm nedenler


vardr.

4.

Snfta yabanclamay kontrol etmek/azaltmak olanakldr.

5. SINIRLILIKLAR

1. Bu aratrma, eitim rgtnn alt sistemi olan snf rgt ile snrldr.
2. Bu aratrma, incelenen dkmanlar ile snrldr.

6. TANIMLAR

Bu aratrmada geen baz kavramlarn tanm aada verilmitir.

renci: Snfn bir igreni olarak ele alnmtr.

retmen: Snf yneticisi olarak ele alnmtr.

Snf rgt: Snfn eitsel amalar dorultusunda bir araya gelen


retmen, renci ve dier ara-gerelerden meydana gelen bir yap veya bir
sre olarak (Toprak 2004: 21) ele alnmtr.

II. BLM

LGL ARATIRMALAR

Bu blmde aratrmaya ilikin yurt iinde ve yurt dnda yaplm


almalara yer verilmitir.

1. TRKYEDE YAPILMI ALIMALAR

lkemizde yabanclama ile ilgili aratrmalarn tarihsel serveni olduka


yenidir ve olduka snrldr. Konuya ilikin ilk aratrma Ergil (1979)e ait olmakla
beraber, yabanclama olgusu, lkemizde daha ok sosyolojinin ilgi alanna girmitir.
Bunun bir nedeni, yabanclama olgusunun daha ok sosyolojik bir olgu olarak
dnlmesi olabilir. Ancak kavramla yakndan ilikili kabul edilebilecek bir bilim
alan olarak Eitim Bilimlerinde, yabanclama kavram zerinde pek durulmad
anlalmaktadr. Kavramla ilgili hem Eitim Bilimlerinde yaplan almaya ve
hem de sosyal bilimlerin dier dallarnda yaplm almalara aada yer
verilmitir.

Ergil (1980), Yabanclama ve Siyasal Katlma adn tayan almasnda,


yabanclama olgusu ile siyasal katlm arasndaki ilikiyi ortaya koymaya
almtr. Aratrma evreni olarak, 1977 genel seimleri sonularna gre hi oy
vermemi ve semenlerinin sadece %10unun oy verdii kyler seilmitir. Ayrca
Ergilin almas, btnc ve aklayc bir yabanclama kuramn da ortaya koyma
abas nedeniyle nemlidir. Bu almada, sonu olarak u bulgular elde edilmitir:
Siyasal yabanclamann, eski yaklamlarda olduu gibi sadece toplumsal-ekonomik
deikenlerle aklanmasnn yeterli olmayaca, nk toplumsal ve ekonomik
deikenlerin siyasal yabanclamayla dorudan ve gl bir ilikisinin olmad;
seimlere katlan ve katlmayan kylerde, 4 ana deikenin (alglanan deer

10

atmas, alglanan normsuzluk, alglanan bireysel gszlk ve alglanan sistemsel


yetersizlik) siyasal yabanclamada meydana gelen deimenin byk bir blmn
aklad; doal toplumsal gruplarnn yabanclaan bireyler zerindeki etkisinin
srmesi, gruplarn siyasal yabanclamay aklayan deikenleri etkileyerek
bireylerin balln kendilerine ynelik tuttuu; siyasal yabanclamann, bilgihaber edinme sreciyle ilikili olduu saptanmtr. Ergil, bu almasnda bir zm
nerisi de getirir. Sosyal deimenin bireysel ve toplumsal dzeyde dourduu yeni
istemler, siyasal (alt) sistemin ve onun bal bulunduu toplumsal-ekonomik
sistemin yant verecei yeterlilie/etkinlie kavumasdr.

Tolan (1981)n ada Toplumun Bunalm Anomi ve Yabanclama adn


tayan almas, yabanclama olgusu ile ilgili Trkiyede yaplm almalar
arasnda nemli bir yere sahiptir. Tolan, bu almasnda u tespitlerde
bulunmaktadr: Toplumsal farkllama sreci ve bu farkllamay oluturan ekonomik
ve toplumsal sistemin zellikleri ile yabanclama olaylar arasnda sk bir iliki
vardr; yabanclama, her toplumu derinden etkileyen ve ortadan kaldrlmas
olanakl olmayan bir olgudur; her varln eyletii ve srenin sresizlik olaca bu
uygarlk trnde, doal olarak kuralszlk temel norm olacak ve anomi ve
yabanclama giderek younlaacaktr.

Aldemir (1983), Yneticilerin G Tipleri ile e Yabanclama ve


Doyumu Arasndaki likiler adl almasnda, akademik yneticilerin etkileme
arac olarak kullandklar g tiplerini belirlemeyi ve bu tiplerin ie yabanclama ve
iten doyum zerindeki etkilerini ortaya koymay ama edinmitir. Sonu olarak,
iten doyum salayan ve yabanclamay azaltan g tipleri olarak, uzmanlk ve
ekicilik gleri olduu saptanmtr. dl ve ceza glerinin iten doyum ve ie
yabanclama ile nemli lde ilikili olmad yargsna varlmtr.

Kl (1984), Yabanclama adl yaptnda, yabanclama kavramna


sosyolojik ve felsef balamda aklk getirmeyi ama edinmitir. Sonu olarak,

11

toplumsal deerlerin deiiminin yabanclamaya yol aan en nemli neden olduu


yargsna varlmtr.

Yenieri (1987), rgtlerde Yabanclama Sorunlar ve Yabanclamann


nlenmesinde Ynetime Katlmann Rol adl almasnda, yabanclama
olgusunun sosyo-ekonomik ve evresel koullardan nasl etkilendiini vurguladktan
sonra, rgtteki yabanclama sorunlarn ele almtr. Sonuta yabanclamann
insana zg bir sorun olduunu ve insann bulunduu her yerde yabanclama
tehlikesinin de bulunduunu sylemitir. zm olarak ise ynetime katlmay
nermitir.

olak (1991), Siyasal Katlma ve Yabanclama adl almasnda, betimsel


yntemi kullanarak siyasal katlma ve yabanclama olgusunun gnmzdeki
anlamn ve ieriini, hangi nedenlerle ortaya ktn lk adan rnekler sunarak
incelemeye almtr. Sonuta u bulgular elde edilmitir: zel mlkiyetin ortaya
kmas ile ilk alarda var olan toprak sahipleri kendi topraklarnda altrdklar
aa snflara mensup insanlara ve klelere kar fiziksel zor kullanmlar ve bunu
devlet olgusuyla pekitirmilerdir. Topraklarda ar rn reten kleler ve dier
snflar, rettikleri rnlerden yararlanamyor ve dolayl olarak yabanclayorlard.
Ayrca zel mlkiyetin ortaya kmas ile kadnn da kleletiine vurgu yapmtr.
Ksaca olak, yabanclamann ortaya kn zel mlkiyetin ortaya kna
balamtr. olak, almasnda soruna zm getirmekten ok sorunun ortaya k
nedenleri zerinde durmakla yetinmitir.

Yenieri (1991), rgtlerde atma ve Yabanclama Sorunlarnn


Ynetiminde Etkili Bir Ara Olarak Ynetime Katlma ve Bir Uygulama adl
aratrmasnda/doktora tezinde, rgtlerde meydana gelen atma ve yabanclama
sorunlarn kavramlatrmak, bu olgularn rasyonel ynetim olanaklarn aratrmak
ve ynetime katlmann bu konudaki belirleyici rol ve etkisinin ne olabileceini
tespit etmek amalanmtr. almann sonunda, rgtlerde meydana gelen atma
ve yabanclama sorunlarnn ynetilmesinde, ynetime katlmann en etkili ve en

12

demokratik ara olduu; Trk kamu ve zel sektr rgtlerinde geleneksel atma
ve yabanclama anlaynn egemen olduu, buna bal olarak da atma ve
yabanaclama sorunlarnn ynetiminde g, yetki ve bask gesinin kullanld;
rgtlerin ynetilme biimlerinin atma ve yabanclama sorunlarnn younluunu
ve niteliini belirledii; rgtlerde atma ve yabanclamann, byk lde,
alanlarn kendi kaderlerini etkileyen kararlara katlma olanana sahip
olamamalarndan kaynaklanmakta olduklar bulgular elde edilmitir. atma ve
yabanclama sorunlarnn zmne ilikin ise ynetime katlmaya vurgu
yaplmtr. yle olmakla beraber, ynetime katlmann btn rgtsel sorunlar
kknden zen bir sihirli forml olmad, baarsnn zelde rgtsel, genelde ise
sosyal, siyasal ve ekonomik bir gelimilik dzeyi gerektirdii belirtilmitir.

Aybar (1995), Yabanclama ve Yabanclamann Tatmini zerine


Etkileri adl aratrmasnda, yabanclama olgusunun i doyumu zerindeki
etkilerini kuramsal olarak ortaya koymaya almtr. alma, literatre dayal
betimsel yntemle gerekletirilmitir. u bulgular elde edilmitir; yabanclamann
byk lde ada teknolojinin, iblmnn ve rgtsel yaplanmalarn bir
sonucudur. Yabanclam insan, Mc Gregorun X tipi insan ile benzemektedir.
Yabanclam insan tipinin rgtleri rahatsz etmesi veya etmemesi, yabanclam
insann tipik kiilik yapsnn yannda yabanclama, rgtn retim biimi, ynetim
felsefesi, rgtteki iblm ve uzmanlama derecesi, rgt yaps ve rgtn
byklne baldr. Yaratcln yok olmas, zihinsel bozukluk, toplumsal
yaltlmlk, dzensiz yaam, sapkn ilikiler, itaatkrlk ve ar bencillik bu
almada tespit edilen yabanclam insann kiilik zellikleridir. Ayrca
gecekondulama, aile, eitim, evre, toplumsal deerlerin deiimi, normsuzluk,
bilimdeki kat pozitivist ve rasyonalist yaklamlar faktrlerinin de yabanclamaya
yol at sonucuna da vurgu yaplmtr.

Bayhan (1995)n niversite Genliinde Anomi ve Yabanclama adl


aratrmas, niversite genliinde grlen anomik ve yabanclam davranlarn
toplumsal nedenlerini analiz etmeyi ama edinmitir. 1993-1994 retim ylnda,

13

nn niversitesinin Eitim, Fen-Edebiyat, ktisdi ve dri Bilimler, Mhendislik


ve Tp Fakltelerinde kaytl bulunan 294 erkek, 156s kz olmak zere 450
renciye; bireysel yabanclama ve normsuzluk lei ile toplumsal normsuzluk ve
yabanclama leini uygulamtr. Cinsiyet, aile tipi, sosyal tabaka seviyesi,
hayatlarn uzun sre geirdikleri yerleim merkezleri, yaadklar ortam, renim
grlen faklte, madd ihtiyalar karlama durumu, ailelerinin yaad blge,
ideolojik gruplama olup olmamas durumu, dinsel ibadetleri yerine getirme eilimi,
sosyal deimede radikal grleri, sosyal deimede muhafazakr grleri,
siyasetle ilgilenme istei, iddet eilimi, sr olup olmama eilimi, en nemli sorun,
dnya lkemizin gelecekte nasl olacana ilikin gr, kiisel gelecek hakknda
yarg aratrmann temel deikenlerini oluturmaktadr. Sonuta, sosyal ve kltrel
evrenin, birey ve niversite genlii zerinde etkisinin nemli olduu yargsna
varlmtr.

Soysal (1995), Tanzimattan Gnmze Yabanclama adl almasnda;


Tanzimatn olumlu ve olumsuz ynlerini, toplumumuza getirdii kltrel deiim
sonucunda yaanan yabanclamalar tarihsel seyri iinde incelemeye almtr.
almann yntemi betimsel olup, probleme zm getirmekten ok problemin
tehisine ynelik bir alma olduu sylenebilir. Soysal almasnda, yabanclama
nedenleri olarak; kltrel yozlama, sanayide geri kal, eitim sisteminin bozukluu
ve bilimde geri kal faktrlerini gstermitir. Sonuta bu olgunun alabilmesi iin,
yabanclamay salayan faktrlerin dikkatle ele alnarak bu konular zerinde
hassasiyetle durulmas gerektiini nerir.

Eltugay

(1999),

Popler

Kltr

ve

Yabanclama

adn

tayan

almasnda, gnmz insannn genel anlamda enformasyonla, zelde de kitle


iletiim aralarnn hzl ve youn bir biimde sunduu popler kltrel rnlerle
olan ilikisi zerinde durmutur. Bu almada literatr aratrmasna dayal betimsel
yntem seilmi olup; popler kltrn, onu kitle iletiim aralaryla tketenler
zerindeki etkilerini yabanclama kavram ekseninde aklamak amalanmtr.
Sonuta ise, deien toplumsal tasarmlar ve retim-tketim ilikileri gibi kitle

14

iletiim aralar tarafndan yaylan popler kltrn yabanclama olgusunu reten ve


bu anlamda da merulatran pek ok etkiyi barndrd anlalmtr.

Bayndr

(2002),

Ortaretim

Dal

retmenlerinin

Meslee

Yabanclamalar ile retme-renme Srecindeki Davranlar Arasndaki liki


adn tayan almasnda, ortaretim okullarnda grev yapmakta olan dal
retmenlerinin

meslee

yabanclamalar

ile

retme-renme

srecindeki

davranlar arasndaki ilikiyi ortaya koymay ama edinmitir. Aratrma, Eskiehir


il merkezindeki genel liseler, Anadolu Liseleri, Fen Lisesi ve Gzel Sanatlar
Lisesinde grev yapmakta olan 460 dal retmeni zerinde yaplmtr. Sonu
olarak, retmenlerin meslee yabanclamalarnn, retme-renme srecindeki
davranlarn olumsuz ynde etkileyen etmenlerden biri olduu anlalmtr. Ayrca
meslee yabanclaan bir retmenin, iini kendi dnda bir etkinlik olarak
alglamakta olduu ve enerjisini iinde harcamad kansna varlmtr. Bu
durumun, okuldaki retme-renme srecinin etkililiini ve verimliliini azaltt
ortaya kmtr.

Sanberk (2003), lise rencilerinin okula ilikin yabanclamalarn lmeye


ynelik bir lme arac gelitirmek amacyla, renci Yabanclama lei (Bir
Geerlik ve Gvenirlik almas) adl almay yapmtr. almada incelenmeye
allan konu; okul balamnda bir renci olarak ergenin yabanclamasdr. Madde
havuzu oluturulurken yabanclamann okul kaynakl olmasna dikkat edilmitir.
Okuldan kaynaklanan yabanclama duygusu veya okul balam ierisindeki ergen
rencide yabanclama tutumu llmeye allmtr. Bu alma, okulun zgl
koullarnda renci yabanclamasna ynelik bir lek gelitirme almas olarak,
lkemizde yaplm ilk almadr.

Baaran (1997) Eitim Psikolojisi ve Tezcan (1997a) Eitim Sosyolojisi adl


almalarnda okul ve yabanclama olgularn ksaca alt balk dzeyinde
incelemilerdir. Baaran, yabanclamann okuldan kaynaklanan nedenleri, sonular
ve okuldan souma olgusundan fark zerinde durmutur. Sonuta Baaran

15

yabanclamann renciye kt davranlmas; okul ynetiminin yetkeci ve okulun


havasnn bunaltc olmas ve rencinin okulda saldrlma, d krkl, engellenme,
zorlanma gibi onu snftan karc bir yaantsnn olmas gibi nedenlerden
kaynaklandn bulgulamtr. Tezcan ise daha ok yabanclamann nlenmesi iin
yaplmas gerekenler zerinde durmutur. Sonu olarak Tezcan toplumda sosyoekonomik reformlarn gerekletirilmesi, plnl kalknma, brokrasinin azaltlmas,
genlie sorumluluk verilmesi, iletiimin younlatrlmas; kitle iletiim aralaryla
gelen yabanc kltrn etkisine karlk, genlie ulusal kltr geni lde
alamak, retmek ve benimsetmek; yeni kuaklarn doru ve haka olana
ynlendirilmesinin yabanclamay belirli llerde azaltacan vurgulamtr.

2. YURT DIINDA YAPILMI BAZI ALIMALAR

Yurt dnda yabanclamaya ilikin yaplan almalarda; yabanclamann


rgtsel iklim, rgtsel ballk, baar gereksinmesi, g tipleri, rgtsel yap,
kiilik zellikleri, ynetime katlma, rgtsel kontrol, iten doyum ve alma
ortamnn zerklii gibi konular zerinde durulduu grlmektedir. Vurgulamak
gerekir ki, yurt dnda da eitim, okul ve zellikle snfta yabanclama ile ilgili
almalarn lkemizde olduu gibi yetersiz olduu anlalmaktadr.

Denhardt (1972), Yabanclama ve Katlma Sorunu adl almasnda,


ynetim biimleriyle katlma ilikisini incelemitir. Denhardt, aratrmasnn sonunda
u noktalara vurgu yapmaktadr:

Katlma isteine yol aan, yabanclamann

yaratt gszlk deil, yabanclamann krkledii hareket ihtiyacdr.


Yabanclatklarn hisseden igrenler, sistemden baz isteklerde bulunur ve buna
karlk, amalarna erimek iin yetkiye ihtiyalar vardr. Yabanclama
varsaymnn belirttii gibi, yetkiye kendisi iin deil, sistemi duyarl klmak iin
gerek duyulmaktadr.

16

Isherwood ve Hoy (1973) brokrasi, yabanclamann bir boyutu olarak


gszlk ve retmenlerin alma deerleri zerine bir alma yapmlardr. Yetki
ve uzmanlk derecesi asndan oluturulan okulun brokratik yapsn Weberist,
otoriter, ibirliki ve kaotik olmak zere drt temel yap biiminde ele almlardr.
retmenlerin alma deerleri ise mesleksel alma deerleri, rgtsel alma
deerleri ve toplumsal alma deerleri biiminde ele alnmtr. Sonuta okulun
brokratik yaps ile retmenlerin gszlk duygusu arasnda gl bir iliki
olduu belirlenmitir. Gszlk duygusunun dzeyinin, baskc yapdaki okullara
gre ibirliki yapdaki okullarda daha dk dzeyde olduu anlalmtr.

Forsyth ve Hoy (1978), eitim rgtlerinde ie yabanclama ve yaltlmlk


ile ilgili bir aratrma gerekletirmilerdir. Sonuta formal denetim ile alglanan
yaltlmlk ile ie yabanclama arasnda iliki olmadn belirlemilerdir. Ayrca
retmenlerin alma arkadalarndan ya da yakn arkadalarndan kendilerini
soyutlamalarnn, ie yabanclamay nemli lde artrdn belirlemilerdir.

Warley (1984), A.B.D.nin Georgia eyaletindeki devlet okullarnda grev


yapan retmenlerin baar gereksinmesi ile meslek yabanclama arasndaki ilikiyi
belirlemeyi amalamtr. Aratrma sonucunda yabanclama boyutlarnn birbiriyle
ilikili olduunu saptamtr. Yabanclamann aamalar arasnda anlaml farkllklar
bulmutur.

Case (1985), alkantl rgt evresi ile brokratikleme ve yabanclama


arasndaki ilikiyi belirlemeyi amalamtr. Sonuta brokratikleme deikenleri ile
kontrol dzeyi arasnda anlaml ilikiler bulunmutur. Ayrca kontrol dzeyi ile ie
yabanclama dzeyi arasnda da anlaml bir iliki saptanmtr. Brokratikleme
dzeyiyle evrenin alkant dzeyi arasnda ise herhangi bir iliki bulunamamtr.

Thomson (1994) ise, okul iklimi ile bireyin kiilik yapsnn yabanclama
dzeyi zerindeki etkisini belirlemeyi amalamtr. Sonuta zorlu kiilik yapsna

17

sahip retmen adaylarnn yabanclama dzeyleri daha dk kmtr. Ayrca


desteki okul ikliminin zorlu kiilik yaps zerinde olumlu etki yaratt ve
yabanclama dzeyinin azalmasna katkda bulunduunu belirlemitir.

Sikkink

(1999)

kaynaklarn inceledii

ise

devlet

aratrmada,

okullarnda

yabanclamann

A.B.D.deki

Protestan ve

toplumsal
Katoliklerin

yabanclamaya ilikin yaklamlarn belirlemeyi amalamtr. Kentlilik, rksal


heterojenlik ve dinsel grler arasndaki ilikiyi kltrel yabanclama asndan
aratrmtr.

18

III. BLM

YNTEM

Toplumsal gerein nicel bir biimde ifade edilmesine verilen deer ve


arlk, son yllarda byk bir nem kazanm ve btn sosyal bilimler, sanki
yaamlarn srdrebilmek iin zorunluymu gibi toplumsal gerei istatistik ve
matematik modellerde simgeletirme yolunu semilerdir. Bunun sonucu olarak,
toplumsal gerein, baarl ya da baarsz olarak simgeletirilebilen blm ve
kesitleri giderek btnsel toplumsal gerei ikame eder grnm, istatistik ve
matematiksel bir biimde nicele dntrlemeyen toplumsal geler, nemi ve
dzeyi ne olursa olsun bir kenara itilmitir. Bylece toplumsal gerein btnl
ikinci kez bir baka dzeyde paralanmaya ve soyutlanmaya tabi tutulmutur (Tolan
1981: 6). Benzer durum, toplumsal bir zorunluluk olan eitim alannda da szkonusu
olmutur. Uzun yllar nicel aratrmalar yaplmtr. Ancak, son yllarda yaplan
birok aratrmann giderek daha nitel bir zellikte yaplmas, eitimde nicelden
nitele dnn bir gstergesi olarak deerlendirilebilir. Gerek bu kayg gerekse bu
aratrmann probleminin zellikleri, aratrmacda nitel bir aratrmann daha yararl
olabilecei dncesinin olumasna yol amtr.

Snf rgtnde Yabanclama adn tayan bu aratrmada, betimsel bir


yol izlenmitir. Buna dayal olarak, nitel bir aratrma yaplmtr. Aratrmann
deseni, durum almas; veri toplama yolu ise dokman analizi eklindedir.
ncelikle ilgili literatr taranm ve konuya ilikin veriler toplanmtr. Burada,
aratrmaya katks olacak ve farkl bak alar kazandracak antropoloji, felsefe,
sosyoloji,

psikoloji,

dilbilim

ve

sosyal

psikoloji

gibi

disiplinlerden

de

yararlanlmtr. Bu srete kendi zgn anlamyla ilgili yabanclama kavram


almlar snfa transfer

edilmitir. rnein ulpan (1978)n rgt iin idealolan

rgt yesinin her zaman rgtsel amalara uygun tepkide bulunmasdreklindeki


vurgusunda rgt szc yerine snf, rgt yesi szc yerine ise retmen

19

ve/veya renci yerletirilerek kullanlmtr. Yntem bakmndan bilimsel bir temele


oturtulmam, daha ok deneme biimindeki eitli dergi ve gazete makaleleri bu
aratrmann kapsam dnda braklmtr.

Aratrmann evreni, yabanclamann be temel yaanma biimi/boyutudur.


rneklem ise bu be boyutun snf rgtndeki yansmalardr. Aslnda Yldrm ve
imek (2005: 102)in de belirttii gibi nitel aratrmalarda birka yl ncesine kadar
rneklemeye gereksinim duyulmamaktayd. Fakat nitel aratrmalarda rneklem
sorununun kuramsal bir kayg kayna olmad konusu; gnmz toplumlarnn
katmanlamas ve her katmann kendi bana bir evren olarak allmasnn gl;
bulunan sonularn belirli oranlarda ve olduka snrlandrlm tarzda sadece ilgili
durumlara genellenmesi ihtiyac gibi nedenlerle nitel aratrmalarda baz rneklem
yntemleri kullanlmaya balanmtr. Bu nedenle aratrmada, rneklem noktasnda,
kritik durum rneklemesi tercih edilmitir.

Aratrmada, birincisi Snf rgtnde yabanclama nedir?; ikincisi Snf


rgtnde yabanclamay etkileyen d ve i faktrler nelerdir?; ncs Snf
rgtnde yabanclamann yaanma biimleri (sonular) nelerdir?; drdncs
ise Snf rgtnde yabanclamay nlemek iin yaplmas gerekenler nelerdir?
olmak zere drt alt probleme yant aranmaya allmtr. Her bir alt problemde
izlenen yollar ve aamalar aada belirtilmitir.

ncelikle

yabanclama

olgusunun

tanm

ve

kapsam

zerinde

durulmutur. Kavramn bulank ve deiken bir anlam tamas, pek ok dnr ve


bilim insannn kavrama farkl yaklam bu sreci gletirmitir. Buna ramen
yabanclama olgusu, rgtsel erevedeki belirtileriyle ele alnarak snf rgt
zeminine oturtulmutur.

Yabanclama

kavramnn

anlamna

snf

rgt

asndan

aklk

kazandrldktan sonra, kavramn kimler tarafndan ve nasl algland yani

20

yabanclama yaklamlar zerinde durularak kavramn nasl evrildii irdelenmitir.


Bunun iin yabanclama yaklamlar ele alnrken kronolojik bir sra takip
edilmitir. Yabanclama literatrnde klsiklemi veya onunla en ok anlanlardan
olarak Hegel, Feuerbach, Marx, Marcuse, Fromm, Seeman, Simmel ve Millsin
yabanclama yaklamlar ele alnrken, bunlarn dourgular snfa genellenmitir.

Daha sonra, snfta yabanclamay etkileyen d ve i faktrler zerinde


durulmutur. Burada d (evresel) faktrleri belirtilirken, byk lde Toprak
(2004)nn belirledii snf ynetimini etkileyen d faktrleri temel alnmtr. D
faktrler; brokratik yap (genel ynetim ve merkez rgt, eitim mdrl, okul
ynetimi), aile, kitle iletiim aralar ve akran gruplar balklar altnda ele
alnmtr. Snfta yabanclamay etkileyen rgt ii faktrler ise snf ynetimi
anlay, snfn fiziksel yeterlii ve alma koullar (snfn bykl, estetik,
grlt, yerleim dzeni, aydnlatma), bilgi ak-iletiim, iblm, ekonomik yap,
teknolojik yap ve kltrel yap balklarnda ele alnmtr. Btn bu faktrlerin
hangi niteliklerinin, snf rgtnde yabanclamay dourduu-hzlandrd ve snf
rgtndeki yansmalarnn neler olduu irdelenmitir.

Daha sonra snfta rgtnde yabanclama olgusunun yaanma biimleri


(boyutlar-sonular) zerinde durulmutur. Bu konuda Seemann snflamas
benimsenmi ve yabanclamann boyutlar gszlk, anlamszlk, normsuzluk,
yaltlmlk ve kendine yabanclama olmak zere be boyutta ele alnmtr.
Burada, yabanclaan bir rencinin kiilik zellikleri belirtilmi; tutum ve
davranlar/duygu ve dnceleri ortaya konulmaya allmtr. Btn bunlar,
neden-sonu ilikisi ierisinde ve yabanclamann, daha ok renci olmak zere,
renci ve retmen zerindeki etkisi verilmeye allmtr.

Son olarak snfta yabanclamann nlenmesinde ya da azaltlmasnda nasl


bir yol izlenecei zerinde durulmutur. ncelikle yabanclamann nlenmesinin
nemi

vurgulanm,

karlalabilecek

glkler

aklanmtr.

Ardndan

yabanclamay nlemeye dnk gelitirilmi yaklamlar ve teknikler ele alnmtr.

21

Burada, Toprak (2004)dan snf ynetimini gerekletirmek zere ileri srd


ynetim sreci aamalarnn (karar verme, plnlama, rgtleme, iletiim,
egdmleme, etkileme, deerlendirme ve liderlik) yabanclamay azaltmada bir yol
olarak kullanlmas deneyimlenmeye allmtr.

22

IV. BLM

BULGULAR VE YORUM

Bu blmde, aratrma sonucunda elde edilen problem ve alt problemlere


bal olarak sistematize edilmi bilgilere ve bu bilgilerin aratrmann amalar
dorultusunda yorumlanmasna yer verilmitir.

1. BRNC ALT PROBLEME LKN BULGULAR VE YORUM

Bu blmde, Snf rgtnde yabanclama nedir? eklinde ifade edilen


birinci alt probleme yant verilmeye allmtr.

1.1. YABANCILAMA KAVRAMI

TDK Szl (1998: 2358)nde; Belli tarih artlarda insan ve toplum


etkinlikleri rnlerinin, bu etkinliklerden bamsz ve bunlara egemen olan
unsurlarn deiik biimde kavranmas; yabanclamak ii eklinde tanmlanan
yabanclama kavramnn etimolojik yks, ksaca u ekildedir: Yabanclama
szc, eskiden akl hastalarn tanmlamak iin kullanlyordu. Franszcadaki
alin, spanyolcadaki alinada szckleri eskiden psikozu, yani btnyle
kesinlikle kendisinden kopmu insanlar tanmlyordu (Fromm 1996: 116).
Latincede bakas, yabanc anlamlarn gsteren alienus kelimesi, zihinsel
hastalklarla ilgili klndnda, tad toplumsal ierie k tutacak biimde,
kiinin, ksmen veya tamamen kiilik aidiyetini kaybederek bizzat kendi kendine ve
insanlarn oluturduu topluma yabanclap, kendi z etkinliklerinin kontrol ve
gdmn yitirerek eylemlerinden sorumluluunun sona ermesini ifade eder (Kl
1984: 13). Latincede bu kavramn en az deiik anlamyla kullanld
bilinmektedir. Hukuksal anlam, devretme, elden kartma, zilliyet-mlkiyet hakkn

23

bakasna verme iken; Toplumbilimsel anlam, ayrlmak; dier insanlardan,


yurdundan ve Tanrlardan ayr dmek, kopmak olup son olarak tp-psikolojik
anlam, lgnlk, tinsel aknlk vb. gibi bir tr bunama ya da psiik bozukluklar
demeti, ruh hastaldr (Teber 1990: 136). ngilizcede bugn bile akl hastalarna
bakan doktorlara alienist denmektedir (Fromm 1996: 116). Kanungo (1982),
yabanclama kavramnn, Latincedeki alienatio adlndan ve alienaner fiilinden
tretildiini belirtmitir. Birinci kullanmda kavram, bir eyin sahipliini bir
bakasna brakmak anlamndadr; ikinci kullanmda ise iki eleman arasndaki
zlme ya da ayrlmadr (Elma 2003: 11). Yabanclama kavram, gnmzde ise
dinsel dilde gnah olarak nitelenen bir olgunun lik dildeki eanlam oluyor; yani
birey, bir yanda kendi iinde Tanrnn varln reddetme, br yanda da kendi
varln reddetme gerei ile kar karyadr (Tolan 1981: 144145).

Yabanclama, kavram olarak bireysel psikolojik bir durumdur. Yani bireyin


yesi olduu toplumdan uzaklatrlm, o topluma ve kltre dman olan, reddeden
kii demektir. Bu ynyle de toplumsal bir ierie sahiptir (Tezcan 1995: 241).
Belirtmek gerekir ki, yabanclama olgusunun kapsamnn geni ve ideolojik
alglamalara uygun nitelii ile her toplumdaki yansmalarnn farkl oluu gibi
nedenlerle tanmlanmasnda farkllklar sz konusudur. Baz yabanclama
tanmlar yledir: Weisskopf (1996: 11)a gre, insan doasnn belli ynlerinin
bastrlmas; Marx (2000: 11)a gre, insan, kendi etkinliinin rnlerine, retken
etkinliin kendisine, iinde yaad doaya, kendine, kendi zsel doasna,
insanlna ve teki insanlara yabanclatran eylem; Hanerliolu (1980: 397)na
gre, kendinden bakada belirerek kendine kart bir duruma geme;

Fromm

(1996: 137138)a gre, peygamberlerin puta tapma dedikleri eydir. Levin (1994:
391)e gre ise yabanclama, bireyin toplumsal rollerinin anlamn yitirmesiyle
ortaya kan toplumsal belirsizlik durumudur. Baka bir tanma gre ise,
yabanclama; gerek insansal ve sosyal eylemlerin rnlerinin (emek rnleri, para,
sosyal ilikiler vs.) deiimini ve gerekse insanlarn zellik ve yeteneklerinin onlarda
bamsz ve onlara hkmeder hle geliinin sre ve sorunlarnn betimleyen bir
kavram; ayn zamanda, baz fenomenlerin ve ilikilerin, aslnda olduklarnda farkl

24

bir ey hline dnmesi, insanlarn yaam iindeki gerek ilikilerinin onlarn


zihinlerinde deformasyona uramasdr (Rosenthal ve Yudin 1980: 530). Keniston
(1972) ise yabanclamann tanmlanmasndan nce Neye yabanclama? Yitirilen
bir ilikinin yerine yenisi yerletirildiyse bu nedir? Yabanclamann kayna
nedir? Yabanclama nasl ortaya kar? gibi nemli drt soruya yant verilmesi
gerektiini vurgular (Elma 2003: 1213).

Yabanclama olgusuna ilikin btn tanmlarda yabanclamann; bireyin


toplumsal, kltrel ve doal evresine olan uyumun azalmas, zellikle evresi
zerindeki denetiminin azalmas ve bu denetim ve uyum azalmasnn giderek, bireyin
yalnzlna ve aresizliine yol amas biiminde algland (Kongar 1979: 464)
grlmektedir. Bu balamda, yabanclamay, ortaya kan ya da olagelen durumlara
bir anlam verememe, bu durum karsnda kendisini yalnz ve gsz hissetme, yeni
durumu daarcndaki norm ve kavramlarla deerlendirememe ve bu srecin sonucu
olarak deitirmeye cesaret edemedii eylemsel olguyu oldubitti olarak kabul
etmek zorunda kalmann ortaya kard i doyumsuzluk hli (Yenieri 1991: 28)
biiminde tanmlamak olanakldr.

Schein (1978) rgt, i ve ilev blm yaplarak, bir otorite ve sorumluluk


hiyerarisi ierisinde, ortak ve ak bir amacn gerekletirilmesi iin bir grup insann
etkinliklerinin ussal egdm olarak tanmlamaktadr (Toprak 2004: 14). Bu
tanmn glgesinde; amac, yeleri, teknolojisi, evresi ve dzenleyici mekanizmas
bulunan snf da bir rgttr (Toprak 2004: 2021). Levent (1990)in de
vurgulad gibi, genelde tm insanlar yaamlarnn te ikisini rgtlerde geirirler
(Demir 1999: 30). Birey, geliiminin zellikle yetikinlie kadar olan blmn
snflarda (Okul ncesi, ilkretim, ortaretim, yksekretim, meslek retim
snflar gibi) geirmektedir. Bu durum gz nnde bulundurulduunda snf rgt,
herhangi bir bireyin salkl bir geliim sreci asndan yaamsal bir neme sahiptir.
yle olmakla beraber, snf rgt, ileyii boyunca kk byk sorunlarla kar
karya kalr. Bu sorunlar zlmeden snfn amalarn gerekletirmesi, plnlanan
dzeye ulaamaz (Baaran 1996: 29). Kuku yok ki, yabanclama olgusu da snf

25

rgtnn ileyiini tehdit eden ve zme kavuturulmas gereken sorunlardan


biridir.

Snfa yabanclama, renci okula baladktan sonra ortaya kar. renci


ilkin snfta kendine yer edinmeye (snf yerimsemeye) alr. Bu giriiminde
baarl olamaz ise giderek snf umursamaz, snftan sour ve sonunda snfa
yabanclar. rencinin snfa yabanclama srecinin okuldan/snftan kaynaklanan
nedenlerinin nemlileri unlardr (Baaran 1997: 180):

renciye kt davranlmas,

Okul/snf ynetiminin yetkeci ve okulun/snfn havasnn bunaltc


olmas,

rencinin herhangi bir kmeye ye olamamas; rencilerce dlanmas,


aalanmas, yalnzla gmlmesi,

rencinin srekli baarszlk iinde olmas, kendine baarszln


yenmede klavuzluk edenin olmamas,

Geliim gerilii ya da zr yznden rencinin savsaklanmas,

rencinin okulda/snfta saldrlma, d krkl, engellenme, zorlanma


gibi onu snftan karc bir yaantsnn olmas,

Okulun/snfn renciye anlamsz gelmesi; alma, hastalk gibi deiik


nedenler yznden snfa devam edememesi.

Snf

rgtnn

etkinlii,

amalarna

ulama

derecesiyle

llr.

grenin/rencinin doyum ve mutluluk derecesi ise kendisini bireysel amalarna

26

ulatracak aralara sahip olma olanayla llebilir. Snf rgtnn ilerlii


asndan ideal olan, rencinin kendi amalarn baarmada, snf amacna katk
salamann bir ara olacan dnmesini salamaktr (Baysal ve Tekarslan 1987:
188). renci, snfn bir yesi olarak eitli uyarlar (buyruk ve istemler) alr ve bu
uyarlara kar birtakm tepkilerde bulunur. rencinin tepkileri, snfn beklentisi
dorultusunda olup olmamasna gre deiiklik gsterir. Snf iin ideal olan,
rencinin her zaman rgtsel amalara uygun tepkide bulunmasdr (ulpan 1978:
13).

Dier

yandan

renci,

snf

rgtne

katlrken kendi

amalarna

ulaabilecei beklentisi iindedir. renci, ancak snf rgtne girdikten sonra,


rgtn amalar hakknda gereki grlere sahip olur. Bu iki grup grn
birbirine uygunluu, hem snf iin hem de renci iin istenilen bir durumdur
(Tekok, Bumin ve Aytek 1978: 22). rencinin madd ve moral gereksinimlerinin
doyumu hlinde, daha iyi ve olumlu davranlar gelitirdii gzlenmitir (Adal
1986: 6). Arzu ve gereksinimlerinin snf tarafndan tatmin edilmediine inanan
renciler, snfla btnleme srecine girmezler ve olumsuz tutumlara sahip olurlar.
Doyumsuzluk hli uyumazlklarn, yabanclamann ana nedenlerini meydana getirir
(Eren 1989: 185). Belirtmek gerekir ki, tatmin edilmi rencilere sahip olamayan
bir snf rgt, hibir zaman yeterli gelime ve etkinlik iinde olamayacaktr
(Yenieri 1991: 14). Eer Bat toplumu btnyle incelenir ve Maslowun
tanmlad birey gereksinimleriyle karlatrlrsa insanlarn s, yiyecek ve
korunma gibi alt dzey gereksinmelerinin ounlukla karland grlr. Bu
gereksinimler yeterince karlandnda insanlar daha yksek dzeyde gereksinimler
duyarlar. te bu gereksinimler karlanmad takdirde yabanclama grlr (Drake
ve Peter 1978: 34). rencilerin, snf amalarn gerekletirmeye alrken ayn
zamanda kendi bireysel amalarna hizmet ettikleri dncesine sahip olmalar,
onlar daha verimli ve anlaml almaya yneltir (Yenieri 1991: 13).

Snf rgtnde gerek dzen ve disiplin salanmaz, gerekse snf


yneticisi/retmen

ve

igren/renci

beklentileri

gereklemezse,

snfta

27

huzursuzluklar ortaya kar. Bu huzursuzluklar, retmen ve rencilerin baz


davranlarn etkiler ve olumsuzluklarn ortaya kmasna neden olur (Bingl 1990:
176). Snfn amalarna yardmc olmayan ve doyumsuzluktan kaynaklanan verimsiz
davranlardan bazlar unlardr: Geveklik, yabanclk, kendini ie vermemek,
keyfilik, gvensizlik, yeni fikirleri kabul etmemek ve risk almamak yalnzca
bunlardan birkadr (Adal 1986: 6).

Btn bu bilgilerin nda, snf rgtnde yabanclama olgusu u ekilde


tanmlanabilir: Snf yneticisinin/retmenin veya igrenin/rencinin kendi
znden, rettiklerinden (retmen iin retme, renci iin renme), doal ve
toplumsal evresinden koparak onlarn egemenlii altna girmesi; kendini yalnz,
zayf ve aresiz hissederek snftan soyutlanmas hlidir.

1.2. YABANCILAMA YAKLAIMLARI

Yabanclama kavram dnya yaznnda birka yzyldr yer almaktadr.


zellikle din bilim yaptlarnda ilenen yabanclama kavram, lik felsefeye Hegel
ile ekonomi ve siyaset alanna Marx ile girmitir. Bu dnrlerin etkisiyle de, sosyal
bilimlerin pek ok disiplininde temel konulardan biri olmutur. Hele Bat ve zellikle
ABD kaynakl ada bilimsel aratrmalarda, en fazla kullanlan kavramlar
arasndadr yabanclama (Ergil 1980: 31). Sosyal Bilimlerin birok disiplininin bu
kadar ilgisini eken yabanclama kavramnn, kimler tarafndan ve nasl
tanmlandn/alglandn belirtmek, kavramn nasl bir evrim izlediini grmek
bakmndan nemli olacaktr.

Yabanclamaya ilikin yaklamlar ayn zamanda kronolojik olarak iki balk


altnda incelenebilir. Birincisi Hegel, Marx ve Feuerbachn grlerini kapsayan
Klsik Yaklam; ikincisi ise daha ok 1950 sonrasn kapsayan Marcuse, Fromm,
Seeman, Simmel ve Millsin grlerini iine alan ada Yaklamdr (Ergil

28

1980; Tolan 1981; Elma 2003). Ayrca bu blmde yabanclamaya ilikin btn
yaklamlar, snfa da genellenmitir.

1.2.1. G. W. FRIEDRICH HEGEL VE YABANCILAMA

nsann kaytsz ve hatta dman bir evrende kendi bana, yalnz olduu
anlamnda yabanclama, neredeyse tm insan ve toplum bilimlerinde iki yzyldr
nemli bir tema olmakla birlikte, yabanclama kavramn ilk kez felsefi bir kavram
hline getiren Hegeldir (Marx 2000: 10). Hegelin bu alandaki en nemli katks,
yabanclamay dnceyi aan ve teyle birletiren bir durum olmaktan kartarak
yeniden

dnce

alanna,

dolaysyla

insan

alanna

tamasdr.

Hegel,

yabanclamay insann bilgi alanndaki zenginlemesini salayacak geici bir evre


olarak tanmlamaktadr (Demirer ve zbudun 1998: 1112). Ona gre insanlk tarihi,
ayn zamanda insanolunun yabanclamasnn tarihidir (Lefebvre 1990: 45). Hegel
insansal etkinliklerin bir sonucu olarak, yabanclamay diyalektik bir yntemle ele
alrken varlk sorununa da deinmektedir (Kzltan 1986: 19):

Var olan ancak bakal iinde, baka olmay, yabanclamay ve


bu yabanclamann almasn gerekletirdiinde somut gereine
varmaktadr. nk o, kartlarn barmas ile kendi kendine eit
olur.
zellikle 1808de yaynlanan Fenomenoloji adl olgunluk a yaptna kadar
yabanclama, Hegelin dnce sisteminde merkez bir yer tutmaz. Bu yaptnn
giri blmlerinde Hegel, saduyu hakkndaki yaygn kanlara ve doa bilimlerinin
dnyann insan bilincinin dnda birbirinden kopuk nesnelerden olutuu
biimindeki basitletirmelerine kar kmtr. Ona gre, dnen zne(ler) olarak
oluum hlindeki insanla ilikili olmayan hibir gerek olamaz. Gerek, insann
gereidir. Doa dnyasnn szde nesnellii, aslnda, bir yabanclamadr (Ergil
1980: 32).

29

Hegelde yabanclama kendinin bilincinde varolan zgrln, kendi


kendine gereklik kazandrma yolundaki hareketinde ortaya kan bir kavram ve
durumdur (Kzltan 1986: 11). Ona gre; insan doal ve sosyal evresi ile
yabanclamakta, kendisini seven, hisseden ve dnen bir yaratk olarak deil, fakat
yaratt ve rettii mal ve eya dolaysyla hatrlanr hle geldiini grmektedir.
Birey, kendi anlamn ve deerini yitirdii dncesine sahip olmaktadr.
Yabanclama kavram; fiziksel anlamda insan var oluu ile ruhsal anlamda varl
arasndaki uzakla dayanmaktadr (Erkal 1984a: 126).

Hegele gre, insan snrsz gereksinimlerini karlayabilmek iin srekli


olarak daha ok etkinlikte bulunmak zorundadr. nsan bu youn etkinlii srasnda
kendisini, tasarmlarn, yani zn fiziksel nesnelerde, toplumsal kurumlarda,
kltrel rnlerde dsallatrmaktadr. nsan emeinin bu dsallamas, Hegel
asndan emein yabanclamas olmaktadr (Tolan 1983: 284285).

Hegelde bilisel bir durum olarak analiz edilen yabanclama, yabanc


doay, kendi oluunun bir ura olarak koyan Mutlak Tinin kendine zg
etkinliidir. Aslnda, doa, zne ve nesnenin zdelii olan Tinin kendine dn
aamasnda baka bir ey olmadndan, Hegelde yabanclama, kendi iinde, kendi
ortadan kaldrln ierir. Yabanclama teki varlktr, bilincin ve zbilincin,
nesnenin ve znenin kartldr. Dolaysyla yabanclamann almas gereken z,
insan-varln, kendisi tarafndan, Tinden ayr olarak, nesneletirilmesidir (Marx
2003: 1011). Hegel her nesnellemeyi, zellikle de doann ve eyler dnyasnn
nesnellemesini, bir eit yabanclama sayyordu; sanki bizler bir ey yaratrken,
yaptmz eyde kendimizi yitiriyorduk (Lewis 1987: 6061). Hegele gre, ruh
amacna ulamak isterken amac ruhun nne geer. Baka bir deyile ruh (tin,
mutlak ide), kendi dnda bir dnya yaratr ve fakat yaratt bu dnyann kendi
rn olduunun farkna bir sre iin- varamaz ve kendine yabanclar (Kzltan
1986: 11). Dnce, evrensel bir temel olma bakmndan saltktr. Yeniden kendisine
dnmek ve sonsuza kadar saltk kalmak zere bir maceraya kmtr. Bylece
dnce (ruh, bilin), kendisine yabanclaarak doallamtr. nsan bilincinde

30

kendisini

tanyarak

bu

yabanclamay

am

ve

macerasn

tamamlam

bulunmaktadr (Hanerliolu 1980: 157).

Hegele gre, Hz. brahim (Yahudiliin simgesi olarak) yabanclamtr.


nk karsnda kendisini aan tanr vardr. Tanr efendi, brahim ise kle dir.
Kle efendisinin irade ve isteklerine boyun emekte, ona baml olmakla yoksuldur,
deersizdir. Buna karlk eski Yunan sitesinin yurttalar tanrlar gklerin tiran
olarak grmez, sitenin btnln, ahengini bilir. Demek ki panteist antikitenin
insan yabanclam deildir (zel 1992: 69). Yabanclama kavramnn ait olduu
dnceye getirdii ne srlen bu hmanist boyut iinde Tanr imgesi
yabanclamann en byk engeli olarak sunulmaktadr (Doan 1998: 30).
Dolaysyla; insan gerek kendini evreleyen ve onu btnsel insan olmaktan alkoyan
madd koullarn stesinden gelmedike, gerekse kendini gerein yegne ve gerek
temsilcisi olmaktan alkoyan Tanr dncesini yaamndan karmadka hmanist
olamaz, yabanclam bir insan olarak varln srdrr (zel 1992: 72). Onun
retisinde ruh, kendini gelitiren gerektir. Ruh nceleri, kendi dnda olduuna
inand bir dnya yaratmtr. Ama daha sonra bu dnyann kendi rn olduunu
anlamtr. Dnya, yalnzca onun eyleminin iinde ve sonucunda vardr. Bu srecin
balangcnda ruh, kendini dladnn ya da yabanclatrdnn farknda deildir
(Ergil 1980: 32).

Hegel yabanclama srecini, bireyin kendisiyle tekrar btnlemek zere


toplumsal btnden ayrlmas olarak tanmlar ve yabanclama srecinin alabilmesi
iin, bireyin yabanclama srecinin farkna varmas gerektiini savunur (Demirer ve
zbudun 1998: 13). Hegel (1961)e gre yabanclama, ancak insanlar tmyle zbilinlerine kavutuklar, kendi evrelerinin ve kltrlerinin Ruhtan kaynaklandn
anladklar zaman son bulacaktr. zgrlk bu anlayta yatmaktadr ve zgrlk
tarihin amacdr (Ergil 1980: 33).

Hegelin grleri snfa genellendiinde, unlar sylemek olanakldr:


gren/renci balangta (snfa geldii ilk gnler) snfa yabancdr ve bunun

31

farknda deildir. retmen ise tanr konumundadr. renci, bu tanr retmen


karsnda kul-kle renci modelini temsil eder. retmenin her syledii doru,
her davran kusursuzdur. Doru ve geerli bilginin kayna retmendir. Derslerin
ileniinde de retmen aktif, renci edilgendir. renci, retmenin uygun
grd her bilgiyi kaytsz artsz kabul etmek durumundadr. retmen asndan
ise okul ynetimi tanrnn yerini almtr. Okul ynetimi karsnda retmen, zayf
ve aresizdir. Okul ynetimince alnan btn kararlara boyun emek durumundadr.
Bu srecin alabilmesi iin retmen ya da rencinin z bilinlerine kavumalar
gerekir. retmen ya da renci, bu yabanclama srecinin farkna varmadka
yabanclam bir insan olarak yaamn devam ettirir.

1.2.2. LUDWIG A. FEUERBACH VE YABANCILAMA

Feuerbach, 1839dan itibaren dnceyi madd dnyann varolu nedeni


yapan Hegelin idealist grn eletirmektedir. Ona gre, Hegelin felsefesi;
gerei, somut varl, yani insan aklamak yerine mutlak varlk (tanr) zerine
kurulmu yeni bir teolojidir. Oysa Feuerbacha gre insan yaratan tanr deil, tanry
yaratan insandr (Sezgin 1989: 32). Feuerbach, Hegelin felsefesinin dinsel
yabanclamay meru gstermeye yarayan bir sistem olarak nitelendirmektedir
(Sezgin 1989: 35). Feuerbach, yabanclama srecini dine dayandrarak aklamtr.
Ona gre din, insann temel istek ve glerinin yansmasndan baka bir ey deildir.
Tanrya atfedilenler, aslnda insann kendi nitelikleri olduundan, insan kendisinden
uzaklam ve sonunda yabanclamtr (Ergil 1980: 33). Kendi zlerine ve
glerine yabanclaan insanlardaki ahlki yozlamann da kayna, dinin
(dolaysyla Tanrnn) bu yabanclatrc zelliidir (Bilgi 1987: 41). nsan Tanry
yaratarak ve onun karsnda kle durumuna derek yabanclar.

Baka bir deyile Feuerbacha gre, yabanclama, insann zn kendi


dna yanstma hlidir. Tine oluturucu bir kudret atfederek nesnel tarih alann ve
dsal doa alann kuran yabanclamann gerek olduunu savunan Hegelin
aksine, Feuerbach, onun imgesel olduunu belirtir. nsann Tanr olarak sunulan

32

kurmaca bir z imal etmesidir. Ona gre yabanclamann sahip olabilecei tek
olumlu yn, insan zn dnda aramasndan sonra iinde aramaya ynelten bir
ara evre oluturmasdr. u durumda, Feuerbach iin bir yabanclama olan din ve
Tanr imgesi, insana bir bytme aynas grevi grmektedir. Feuerbach, Din insann
ocuksu zdr demektedir (Demirer ve zbudun 1998: 1516).

Feuerbachn grleri snfa genellendiinde, unlar sylemek olanakldr:


renci, tanr imgesinin yerine retmeni koymutur. retmenin her sylediinin
doru, her davrannn kusursuz olduunu kabul eder. Kendi oluturduu tanr
retmen modeli karsnda yine kendisini zayf, aresiz, kle gibi hisseder. Onun
sylediklerini yapmakla ykml olduunu; aksi takdirde baarsz olacan,
cezalandrlacan ve derin bir sululuk duygusu iinde yaayacan dnr.
Derslerin ileniinde ise retmen istedii kadar demokratik olsun renci onu tanr
olarak grmeye devam eder. Feuerbach ve Hegelin yabanclama yaklamlarnda,
retmenin tanr, rencinin kul-kle modelini simgelemesi ortak nokta gibi
grlmektedir. Farkllk, Hegelin bu modelleri bir oldubitti, var olan bir durum
olarak ilemesi; Feuerbachn ise bu imajlar, rencinin yaratt gerei zerinde
durmasdr.

1.2.3. KARL MARX VE YABANCILAMA

Marxta yabanclama, byk lde retim aralar, retim ilikileri ve


kapitalist rgtlenme biimiyle ilgili bir sorundur. Ona gre yabanclama nsann
kendi eylemleri, onun tarafndan ynetilmek yerine, onun stnde, ona kar ileyen
yabanc bir g olur kar (Fromm 1996: 135) biiminde zetlenebilir.

Marx kendisinden ncekilerden farkl olarak, soyut insan anlayn eletirmi


ve onun yerine somut insan koymak gerektiini birok kez yinelemitir. Bu somut
insan nasl tanmlanabilir? Marx asndan insan, hem doal hem de toplumsal yani
trsel bir varlktr. Doal bir varlk olarak insan, gereksinmelerini karlamak iin

33

retimde bulunmakta, evresini emek aracl ile deitirmektedir. Toplumsal bir


varlk olarak insan, kendi tryle iliki iine girmekte, retim sreci iinde bir
yandan evresini deitirirken, dier yandan da kendisini deitirmektedir. nsandoa ve insan-toplum ilikisi bakmndan byle bir karlkl etkileim sonucunda
Marx, evrensel bir insan yerine somut koullar iinde biimlenmi insan ele
almaktadr. Marx kavramn, evrensel, deimez bir insan doas zerinde deil,
evresini deitirirken, ayn zamanda evresiyle birlikte deien bir insan kavram
zerine temellendirmitir (Tolan 1993: 287).

nsan, kendi faaliyetinin rn olan eylerden, kendisini bir kle, gsz ve


baml bir varlk olarak iliki kurduu, ayr, bamsz ve gl bir nesneler dnyas
meydana getirmekle kendi kendine eitli ekillerde yabanclar (Cevizci 1997:
517). nsann kendi yaratt eylerden kopmas, bunlar kendi dnda birer soyut
varlk, stn birer g gibi grmesi, bunlarn karsnda kiiliinden, insanlndan
olmas, bunlarn boyunduruu altna girmesi, Marxn dilinde yabanclama
(alination) kelimesi ile dile getiriliyor. Btn yabanclamalarn temelinde
ekonomik yabanclama vardr. Dinler, daha genel deyimle egemen snflarn
ideolojisi aslnda bu yabanclamaya hizmet etmektedir. Snfl bir toplum olarak,
kapitalist burjuva dzeninde hkm sren yabanclamann ortadan kaldrlmas
ancak devrimle olasdr. Bu devrimi gerekletirmek grevi de ii snfna
dmektedir. i snfnn kuraca komnist toplumda bireyin zellikle snfl
toplumlarda grlen kstl, kusurlu, eksik ve sakat yaamn yerini tam gelimi,
toplum yaamna egemen ve zgn insan yaam alacaktr. Marxist dncede de bu
duruma btnsel insana varmak denir. Bu hliyle yabanclama kavram Tanilli
tarafndan Marksist dncenin bir hmanizm olmasn salayan bir kavram olarak
sunulur (Doan 1998: 30).

Marxa gre yabanclama yle tanmlanabilir: Yabanclama, retici olarak


insan ki Marxa gre ii, emeki- ile onun aktivitesinin rnleri arasndaki
farkllamadr. Sre iinde rnler giderek retenlerin iradesi dnda gelien
otonom (zerk) bir yetenee ularlar. Bunun en karakteristik rnei bilim adam ile

34

rnleri arasndaki ilikide grlebilir. Atom, bilim adamnn buluudur. Hayat


deitiren bu bulu karsnda insanolu gsz kalmakta (Hiroima ve Nagazakinin
bombalanmas), srekli bu rnn tehdidini zerinde hissetmektedir. Bu olay,
rnlerin onlar retenlerin iradelerine bal olmayan apayr bir ilev ve etkiye sahip
olabileceini gsteren bir rnektir (Doan 1998: 29).

Marxizmde yabanclama sreci, felsefi ya da metafizik bakmndan


kanlmaz bir sre olmak yerine, sosyolojik bir srecin anlatm hline gelmektedir.
Yabanclama sosyolojik olarak yorumlandnda, var olan toplumsal dzenin
tarihsel, ahlki ve sosyolojik bir eletirisini ifade etmektedir. Bu balamda, Marxa
gre kapitalist rejimde insanlar yabanclamtr, toplulukta kaybolmulardr (Aron
1986: 172). Kapitalizmde, her insan, bir bakasnda onu yeni bir zveriye zorlamak,
yeni bir bamllk iine sokmak ve bir yeni haz tr ile kandrp bylece ekonomik
bakmdan ykmak iin yeni yeni gereksinimler bulmak konusu zerinde durur.
Herkes, bakalar zerinde yabanc bir otorite kurmak ister. Kendi kiisel gereksinimi
iin bu yolla tatmin olmaya alr. te bu yzden, nesnelerin oalmasyla birlikte
insann karlat yabanc varlklar alan da geniler. Her yeni rn, yeni bir
karlkl aldatma ile hrszlk olana hazrlar. nsan, insan olarak gittike artan bir
ekilde yoksullar. Gerekte dman durumuna gelen varl ele geirmek iin,
daha fazla paraya gereksinim duyar. yleyse ekonominin balca grevi, paraya olan
gereksinimi oaltmaya almaktr. Oysaki yaammzn amac, bizi kuatan zorunlu
ilikiler emberini aarak insansal faziletlerimizi gelitirmek olmal; dolaysyla meta
bolluunun, yaamn i zenginliini glgelendirdiini grmeliyiz. Ne kadar azsan,
yaamn ne kadar az grkemli kurmusan, o kadar ok eyin var demektir ve
grkemsiz yaamn o denli byktr Ekonomi, senin yaamn ve insanlndan
ald eylerin yerine, sana para ve zenginlik verir. Bylece insan daha ok
zenginleirken, dtaki eyaya ball ve tutsakl fazlalar. Bu ballk onu,
insansal gerekleri karsnda kltrken, kendi yaamnn anlamn anlamaktan
gittike uzaklar. Daha ok sahip olduka, daha az var olur, daha ok
yabanclar (Kl 1984: 1819).

35

Marxn kulland anlamda, bir eylem (veya iinde bulunulan bir durum)
araclyla, bir kii, bir grup, kurum veya toplum, (1) kendi zgn etkinliinin
sonularna ya da rnlerine (yahut etkinliin kendisine) ve/veya (2) iinde yaad
doaya ve/veya (3) dier insanlara ve buna ek olarak (1) ile (3) arasnda belirtilenlere
ve bu belirtilenler yoluyla ayn zamanda (4) kendi kendisine (kendi zgn tarihsel
olarak oluturulmu insan kapasitelerine) yabanc duruma gelir (veya byle bir
durumda

kalr).

Byle

kavrandnda

yabanclama,

her

zaman

kendine

yabanclamadr, yani insann (z benliinin) kendisinden (kendi zgn etkinlii


araclyla)

yabanclamasdr.

Ve

kendine

yabanclama,

yabanclama

biimlerinden biri deil, fakat yabanclamann temel yapsdr (Marxist Dnce


Szl 2002: 621).

Marxn yabanclama teorisinde dier bir kavram fetiizmdir. Fetiin szlk


anlam taplacak nesnedir. lkellerde feti, ou kez insan rndr; puttur,
totemdir. Feti, insann kendi gcnn ve olanaklarnn tesindeki yararlar elde
etmeyi umduu nesne ya da varlktr. Marx, insann bakalamas durumunu dile
getirmek iin, yabanclama kavramnn yerine feti-meta kavramna nem
vermektedir. Kapitalizmde insan, yalnzca kendisi iin deil, ayn zamanda bakalar
iin de almaktadr ve emei toplumsal bir biim almtr. Bylece rn de, varlk
artn pazarda dolamakta bulmu, reticisinin bilin ve iradesinden bamszlap,
ona hkmeden bir nitelik kazanmtr (ubuku 1993: 6). Kapitalist pazarda feti,
ilkel dnyann fetiinin tad btn ilgin ve saygdeer zelliklerini yitirmi,
insann kendine yabanclamasnn kendisi olarak dolamaktadr. lkel feti, rtk bir
biimde de olsa, bir g gsterisini, bir bbrlenmeyi ve gururu, insann kendisine
saygsn ierirken; meta hline gelmi feti, drlml, aalk duygusunu,
izofrenik blnmeyi temsil etmektedir. lkel feti araclyla insan, doann
kendisine kart glerini etkileyebileceine, onun araclyla dnyay kendine
yararl bir biimde deitirebileceine inanyordu. Ancak, meta hline getirilen
ada btn fetiler araclyla insan, kendisine kar olan btn gleri barna
basmakta ve dnyann deitirilemez olduuna kant olarak bu putlar gstermektedir
(ubuku 1993: 8).

36

Marxa yneltilen eletirilerden biri, yabanclama kavramn ekonomipolitiin ve felsefenin temel kavramlar arasna koymas ve gereinden fazla
kullanmasdr. Pek ideolojik bir kelime olduu sylenen yabanclamann, Marxn
sonraki yaptlarnda kullanlmam olmasnn da, Marxn kendisinin yabanclama
kavramnn bu zelliinin farkna varmasndan kaynakland belirtilmektedir. Marx
da kapsaml almas olan ve ge dnemde yazd Kapital (1986)de yabanclama
kavramn kullanmam, onun yerine gelebilecek meta fetiizmi kavramn
kullanmtr. Ne var ki, son dnemlerinde bu szc kullanmamay tercih etmi olsa
da, kavram insanbilimlerinde yaylarak tartlmaya devam etmitir (apar 1996: 11).

Marxn grleri snfa genellendiinde, unlar sylemek olanakldr:


Balangta, pek ok etkinlie istekli olarak katlan renci, snfta ortaya koyduu
rnlere git gide yabanclamaktadr. O rn deil, rn onu kontrol eder hle
gelmektedir. Ayn durum, snfta kullanlan ara-gereler iin sylenebilir. Bir
projeksiyon makinesi buna rnek verilebilir. Balangta renci makineyi
kullanmay ve onu kontrol etmeyi renir, eitli etkinliklerde bulunur. Bir sre
sonra, projeksiyon makinesinin ilevini yerine getirirken karlalan problemler,
arzalar gsterir ki; aslnda renci makineyi deil, makine renciyi kontrol
etmektedir. Daha teye gidilerek artk dersin rengi bile projeksiyona uygun olan
ynyle snfa getirilir. renci kendini makine karsnda gsz hisseder. Dier
ders ara-gereleri ve bilgi iin de ayn durum sz konusudur. renci, eitimretim sreci boyunca pek ok yeni bilgi ile yzleir. renci, bilgiyi kontrol eder
gibi grnse de aslnda bilgi renciyi ynetir durumdadr. Bunun ileri evresi,
rencinin kendini ara-gereler ve bilgi karsnda aresiz hissetmesidir. Ayrca
Marxa gre renci, yalnzca kendisi iin deil, ayn zamanda bakalar iin de
almaktadr. rencinin, baarl olmann bir gstergesi olarak karne notlarnn
yksek olmas, snfnn birincisi, ikincisi ya da ncs olmas, pek ok sosyal
etkinlikte en nde yer almas; onun salkl, mutlu ve huzurlu bir renim
yaamndan daha nemli duruma gelmitir. Sonu olarak renci yabanclar.

37

1.2.4. HERBERT MARCUSE VE YABANCILAMA

Herbert Marcuse, Yabanclama kavramnn snrlar Marxtaki esas


anlamsal ierik yitirilecek kadar geniletilmi; bu kavram her trl psikolojik
sorunlar anlatmak iin kullanlmaya balanmtr. diyerek anlamnn gittike
genilediini

ve

belirsizletiini

vurgulamakta,

eski

anlamsal

erevesine

kavuturulmas gerektiini belirtmektedir (Magee 1985: 67). Marxn toplumdaki


yabanclaan snfn iiler olduunu ve iilerin bundan kurtulmas gerektii
iddiasna karlk; ileri sanayi toplumunu irdeleyen Marcuse, toplumun tek
boyutlulama sreci olarak nitelendirdii yabanclamay, toplumun tm temel
snflar iin geerli saymaktadr (Bayhan 1995: 32).

Marcuse, ada iletiim aralarndaki gelimenin ve ada kapitalist srecin


bugnk boyutlarnn, insan tmyle tutsak ettiini; smrgeletirdiini; tavr ve
davrannn bilincinde olmayan, ama toplumu ynetenlerin istedii eyleri, istedii
lde, istedii yer ve zamanda tketen bir robot hline getirdiini ileri srmtr
(Tuna ve Ekin 1970: 139).

Marcuse, ii snfnn Marxn bekledii dorultuda yabanclamay sona


erdirebilecek

gten

artk

uzaklam

olduunu

vurgular.

zel

olarak

yabanclamann ve genel olarak ileri derecede sanayilemi kapitalist toplumun


sorunlarnn almasnda, ii snfndan ok toplumdaki marjinal kesimlere arlk
verir. Bu balamda zellikle rencilerin, etnik aznlklarn ve toplum d kesimlerin
toplumsal deimedeki nemini vurgulayan Marcusea gre, ileri derecede
sanayilemi kapitalist toplumlarda, sistemle ar lde btnlemi iilerden bir
ey beklemek olanakl deildir (Tolan 1981: 159).

Marcusen grleri snfa genellendiinde, unlar sylemek olanakldr:


ada iletiim aralarndaki gelime ve ada kapitalist srecin bugnk boyutlar,
renciyi tmyle tutsak etmi; onlar tavr ve davranlarnn bilincinde olmayan

38

birer robot hline getirdiini ileri srmtr. Televizyon buna bir rnek olabilir. Bu
ara, yaamn iine girerek yle bir ynlendirici g olmutur ki, artk ona kar
konulamaz olmutur. renciler televizyonda seyrettikleri reklamlardan, haberlerden
vs.

kadar

etkilenmektedirler

ki;

tutum

ve

davranlarn

ona

gre

gelitirmektedirler. Toplumu ynetenlerin haberdar olunmasn istedikleri eylerden


haberdardrlar, ama ynetenlerin haberdar olunmasn istemedikleri eylerden
haberdar deildirler. Setikleri idoller bile, artk renkli camn iindekilerden
olumaktadr. Televizyon dndaki dnya, onlar iin ikincil (yabanc) bir dnyadr.

1.2.5. ERICH FROMM VE YABANCILAMA

Gnmzde yabanclama, felsef-sosyolojik bazdan ok sosyal psikoloji ve


giderek de psikoloji dzeyine kaydrlmtr (Teber 1990: 163). Yabanclamay
psikolojik ynden ele alan dnrlerin en banda Frommun geldiini sylemek
yanl olmayacaktr. Marxizmi psikolojiye uyarlayan Fromm, birok yaptnda
yabanclama olgusunu ilemitir.

Fromm iin yabanclama; peygamberlerin puta tapma dedikleri eydir. Puta


tapan insan, kendi elleriyle yapt eyin nnde eilir. Puta tapanlarn putlar
gmtr, altndr ve insan eliyle yaplmtr. Putlar yapanlar, putlarna benzerler ve
onlara inananlarn hepsi de yledir. Boyun eerek tapnma eylemleri bu anlamda
birer yabanclama, birer puta tapma olaydr (Fromm 1996: 137138). nsann kendi
yaptna tapnmas, yabanclamann nesnel bir boyutuyken ayn zamanda
zihinlerdeki putlam dnceler de dier bir yabanclamay ifade eder. Bu durumu
dnce yabanclamas olarak nitelendiren Fromma gre, insan ou kez bir ey
araclyla dnm olduuna, dncelerinin kendi dnce etkinliinin sonucu
olduuna inanr. Gerekte ise, beynini kamuoyuna, putlara, gazetelere, iktidara ya da
siyasal bir lidere aktarmtr. Onlarn kendi dncelerini dile getirdiklerine
inanmaktadr. Oysa gerekte onlara ait dnceleri kendi dnceleriymi gibi
benimsemektedir. nk onlar, putlar, bilgelik ve bilgi tanrlar olarak semitir.
Putlarna kesinlikle bu nedenden bamldr ve onlara tapnmaktan bir trl

39

vazgeemez. O, bu putlarn klesidir. nk beynini onlara emanet etmitir (Fromm


1989: 68).

Bu balamda Fromma gre, endstri toplumunun ada insan ile bir puta
tapar arasnda bu bakmdan ve zde hibir ayrm yoktur. Ancak, ada insan
putlarn biimini deitirmi ve onlara kendi hayatnda daha geni bir yer vermeye
balamtr. O, kendi yaamn yneten kr ekonomik glerin bir nesnesi olmutur.
O, kendi ellerinin rnlerine tapar ve bylece kendisini bir eye dntrr.
(Kzltan 1986: 55). Dolaysyla Frommun szleriyle; toplum, idari brokratlar ve
profesyonel politikaclar tarafndan ynetiliyor, insanlar kitle telkiniyle gdleniyor,
amalar, kendi iinde ama olarak daha ok retmek ve daha ok tketmektir. Btn
etkinlikler ekonomik hedeflere tabidir, aralar ama olmutur; insan, iyi beslenen, iyi
giyinen ama zgn insan niteliine ve ilevine hibir nihai ilgi duymayan bir robota
dnmtr. nsan sevebilecekse buna en byk nemi vermesi gerekir. Onun
ekonomi makinesine deil, ekonomi makinesinin ona hizmet etmesi gerekir
(Fromm 1993: 112).

Fromm asndan yabanclama, bireyin kendisine bir yabanc gibi duyduu


deneyim biimidir. nsan, kendisine yabanc birisi olmutur. Kendisini, dnyasnn
merkezi,

hareketlerinin

yaratcs

olarak

grmez,

tersine,

hareketleri

ve

davranlarnn sonular, onun boyun edii, hatta tapt efendileri olmutur.


Yabanclam insan, baka herhangi bir kiiden koptuu gibi, kendisinden de
kopmutur (Fromm 1996: 134). Herkes gibi o da, kendisini nesneleri alglad gibi
be duyusu ve saduyusuyla alglar; ama bunu yaparken kendisiyle ve d dnyayla
retici bir iliki iinde deildir (Fromm 1996: 16). Yani Fromm (1955: 120) iin
birey artk deyim yerinde ise, kendinden uzaklamtr. O, kendini artk kendi
dnyasnn merkezi, kendi hareketlerinin yaratcs olarak alglamaz (Ergil 1980: 71).

ada toplumdaki durumuyla yabanclama, hemen hemen her yeri


kaplamtr; insann iiyle, tkettii eylerle, devletle, bakalaryla ve kendisiyle
ilikilerini belirler. nsan ilk kez, btnyle insan elinden kma nesnelerden oluan

40

bir dnya yaratmtr; yaratt teknik ark ynetsin diye karmak bir toplumsal
ark kurmutur. Ne var ki kendi eliyle yaratt btn bu eyler onun stne
kmtr; ondan yksektedir. Kendisini bir yaratc, bir merkez olarak deil de
elleriyle yaratt bir Golemin (robot, otomat) klesi olarak alglar. Babo brakt
gler ne lde gl ve bykse insan olarak kendisini o lde gsz duyar.
Yaratt eylerde kendi glerinin, nesnelemi, kendisinden kopmu biimiyle yz
yze gelir. Yarattklar ona sahip olmutur; o artk kendi kendisinin sahibi deildir
(Fromm 1996: 138139). Fromm, yaam alanlarmzdaki nesnelemeyi u biimde
betimlemektedir: Mlk edinmek iin mlk edinmek 19. yzylda yaygnd,
gnmzde insanlar doyumu, elde tutulacak nesnelerden ok, kullanlan nesnelere
sahip olmakta buluyorlar. Ne var ki bu, kullanlan nesnelerden alnan zevkte,
stnln getirdii doyumun ok baskn olduunu gzlerden silemez. Araba,
buzdolab, televizyon gerek ilevleri dnda gsteri iin de kullanlr. Sahiplerinin
toplum iindeki stn yerlerini belirler. Damamz, bedenimiz aslnda kendilerini
ilgilendiren yeme eyleminin dnda braklmtr. Markalardr itiimiz. Bir ie
Coca-Cola ierken, Coca-Cola reklmndaki sylemiyle Hayatn gerek tadn
ieriz; Amerikallarn o byk tiryakiliini ieriz; bu semede damamzn yeri en
sonda gelir Nesnelerle herhangi bir somut iliki kuramadan, rettiimiz gibi
tketiriz onlar; nesnelerden oluan bir dnyada yaarz; onlarla tek ilikimiz de
onlar nasl kullanacamz, nasl tketeceimizi bilmektir (Fromm 1996:147
148). Bizim ahlk problemimiz, insann kendisine kar duyduu kaytszlkla
ilgilidir. Bunun temelinde, bireyin nemi ve biriciklii duygusunu yitirmi olmamz,
kendimizi kendi dmzdaki amalar iin ara hline getirmemiz, kendimizi pazarda
satlacak bir mal olarak grmemiz ve bu ekilde ele almamz ve kendi gcmzn
kendimize yabanclam olmas gerei yatmaktadr. Nesneler hline gelmiiz, bize
yakn olan insanlar da birer nesneden baka bir ey deil. Bunun sonucu olarak,
kendimizi gsz hissediyoruz ve gszlmzden tr de kendimizi kk
gryoruz. Kendi gcmze gvenmediimiz iindir ki, insana da inanmyoruz,
kendimize de inanmyoruz, glerimizin yaratabilecei eylere de inanmyoruz.
Hmanist anlamda vicdanmz yok bizim, nk verdiimiz yarglara gvenme
cesaretini gsteremiyoruz. Tuttuumuz yolun sonunda bir gayenin var olmas

41

gerektiine inanan bir srden baka bir ey deiliz, nk herkesin ayn yolu
tuttuunu gryoruz. (Fromm 1994: 282).

Frommun grleri snfa genellendiinde, unlar sylemek olanakldr:


renci, genellikle dncelerinin kendi dnce etkinliinin sonucu olduuna
inanr.

Gerekte

ise

retmene

veya

bakalarna

ait

dnceleri,

kendi

dnceleriymi gibi benimsemitir. Bir eit bilgi tanrlar yaratma abas


gtmektedir. Snfta retmeninden veya darda bir bakasndan dinledii grleri
ya da bir kitapta okuduu dnceleri, artk kendine ml etmitir. Baka ortamlarda,
aslnda kendisine ait olmayan bu dnceleri, kendisininmi gibi savunabilmektedir.
Kendisini, davranlarnn yaratcs olarak grmez; tersine, davranlarnn sonular,
onun boyun edii efendileri oluvermitir. Herhangi bir dersin snavndan kt not
alan bir renci, bunun kendisinin yeteri kadar almamasndan ileri geldiini
dnmez. Kt not ald iin almamas gerektiine inanr. Ayrca rencinin
btn etkinlikleri, ekonomik hedeflere gre programlanmtr. Aralar, artk ama
olmutur. renci, iyi beslenen, iyi giyinen, ama zgn insan niteliine ve ilevine
hibir ilgi duymayan bir robota dnmtr. Onun iin pahal elbiseler, son model
arabalar, lks bir yaam her insan deerin stndedir.

1.2.6. MELVIN SEEMAN VE YABANCILAMA

Seemann aratrmalarnn odak noktasn, yabanclam emek, alann i


srecindeki

katlm/denetimi/sradanlamas

ile

ynetimden

uzaklamas

oluturmutur. Melvin Seeman, yabanclamann belirledii be ayr boyutu yle


belirtmitir (Ergil 1980: 77; Alkan ve Ergil 1980: 254; Tolan 1983: 302-303;
Trkdoan 1985: 59; Baaran 1992: 229; Demirer ve zbudun 1998: 39-41):

Gszlk: Bu duygu bireyin yalnz bana bir ey yapamayaca

baaramayaca

duygusu

olarak

da

tanmlanabilir.

Seemana

gre,

yabanclamann bu gesi iinin kapitalist toplumdaki durumuna ilikin

42

Marx grte ortaya kt biimiyle yabanclama nosyonunu verir.


Burada, ii karar ayrcal ve aralar ynetici iletmeciler tarafndan
sahiplenilecek lde yabanclamtr. Seemana gre yabanclamann bu
varyant, bireyin kendi davrannn arad sonular ya da destekleri
belirlemeyecei beklentisi ya da olasl olarak kavranabilir.

Anlamszlk: Bireyin davran sonularn yorumlayan ve yargda

bulunmasn salayan kesin bir inan sisteminin eksiklii olarak tanmlanr.


Bireyin neye inanmas gerektii konusunda net olmad, bireyin karar
almada

minimum

aklk

standartlarnn

karlanmad

durumlarda

anlamszlk anlamnda yabanclamadan sz edilebilir. Seemana gre, birey


alternatif

yorumlar

konusunda

seim

yapamamakta; nk

ilevsel

akclktaki art ve uzmanlama ve retim zerindeki vurgusu bylesi bir


seimi olanakszlatrmaktadr.

Normsuzluk: Toplumca belirlenen amalara varmak iin bireylerin

toplum tarafndan yasaklanan yntemlere ve davranlara bavurmalarndan


kaynaklanan durumdur. Seeman, yabanclamaya getirdii bu lt,
Durkheimn anomi kavramna dayandrr. Seman, kolektif standartlarn
disipline edici etkisi zaafa uradnda ve kltrel olarak ngrlm
hedeflerin elde edilebilmeleri iin gerekli amalarla rtmedii durumlarda
anomi ve normsuzluun kltrel bakmdan meru olsun olmasn, teknik
bakmdan en etkili ilemin kurumsal olarak ngrlen davrann yerini
alaca lde gelieceini syler.

Yaltlmlk: Genel olarak yaltlmlk duygusu, temel yerleik deer ve

kurallar benimsememi ya da ksmen benimsemi insanlarca duyulur.


Yaltlm anlamndaki yabanclaml, verili bir toplumda tipik olarak
yksek saylan inan ya da hedeflere dk dl deeri vermeyle tanmlayan
Seeman; bunun genelde aydnlarn durumunu betimlemede kullanldn,
aydnlarn popler kltrel standartlardan kopukluuna iaret ettiini belirtir.

43

Kendine Yabanclama: Kiinin davranlarnn kendinin gelitirdii

gerek deer, dzg, gereksinme ve isteklerine dayanmamas hlidir. Yani


bireyin kendi yetenek ve z glerini kendisi dnda, kendine yabanc
grmesi olarak betimlenebilir.

Seemann grleri snfa genellendiinde, unlar sylemek olanakldr:


renci, yalnz bana bir ey yapamayacan dnr. Kendi yeteneklerini, kendine
yabanc grmektedir. En basit eylemleri bile tek bana gerekletiremeyeceine olan
inanc ok gldr. retmenin verecei herhangi bir sorumluluu, ancak
arkadalar veya retmeni yannda olursa baarabileceine inanr. renci, ayn
zamanda davranlarnn sonularn yorumlamasn salayan bir inan sisteminden
de yoksundur. Neyin iyi ve doru, neyin kt ve yanl olduuna karar vermekte
glk yaar. Dolaysyla amalarna ulamak iin toplumca yasaklanm
uygulamalara eilimli bir profil izer. Hippilik ve benzeri illegal kimliklere brnme
isteindedir. Toplumdan uzaklama abas iindedir.

1.2.7. GEORGE SIMMEL VE YABANCILAMA

Simmel (1964) iin yabanclamann kkeninde, metropoliten (kalabalk


kentteki) yaama biimi yatar. Byk kent yaam, bireysel benliin sradan (rutin)
rollere brnmesine, kiinin kendisini ve dierlerini tanma yeteneinin krlemesine
yol ayor (Sanberk 2003: 30). Onun iin metropol; kalbin deil, akln kltrnn
rndr. Ona gre cemaat olgusu bir yanda, yabanclama dier yanda, insann
dsal kimliinin iki kutbunu olutururlar (Ergil 1980: 67).

Simmele gre, retim srecinde yaanan iblmnde etkili olan sre


vardr: (1) retimin eitli dallarndaki farkllama, (2) malat srecindeki
yabanclama, (3) Uzmanlama yani kafa ve kol emeinin ayrmas. inin retim
aralarndan kopmas, Simmele gre, nesnel ve znel alma koullar arasnda bir

44

farka yol amaktadr. Meta retim srecinde iinin yapt ile retim aralar ve
rn birbirinden kopmutur. inin igcne ise bir meta karakteri yklenmitir.
gc metalatnda, kiiliin blmlerinde farkllama yaanr; bunlar kiilikten
bamszlaarak

bamsz

nesneler

hline

gelirler.

Makine-insan

ilikisine

bakldnda, makinenin giderek insann iinin artan blmn stlendiini ve


btnletiini grrz. nsan btnln yitirerek makinenin bir aksamna
indirgenir, kiiliiyle hibir ilgisi olmayan iler gerekletirir. Bu da, insann
nesnelere, yani kltrn ieriine yabanclamasn getirir. Nesneleen kltr
genilerken bireyin kltr yoksullamaktadr. Kitlesel retim hem okluu hem de
karkl ve hzl deiim nedeniyle eyleri bireye yabanclatrr. Yine Simmele
gre, modadaki hzl deiim nesnenin kiiliin bir paras hline geliini olanaksz
klyor (Demirer ve zbudun 1998: 17).

Simmelin grleri snfa genellendiinde, unlar sylemek olanakldr:


Simmel, snfta yabanclamann kayna olarak byk ve karmak kent yaamn
gsterir. Kent yaamnn yaps gerei, insanlar aras ilikilerin yerini nesneler aras
ilikilerin almtr. Bu da rencilerin yabanclama srelerini hzlandrmaktadr.
Kalabalk okullar, kalabalk snflar rencilerin birbiriyle olan ilikilerini
zayflatm; eitim-retim srecine olan ilgilerini azaltmtr. Deyim yerindeyse
snflar snf olmaktan km, birer yn hline gelmitir. Nasl insanlar kent
yaamnda kaybolarak yabanclayorsa, snflarda da renci says arttka renci
de yabanclamaktadr.

1.2.8. C. WRIGHT MILLS VE YABANCILAMA

C. W. Mills, ada kapitalist toplumun, siyasal eylemde bulunabilecek


yeteneklere sahip bireylerden oluan etkin bir kamu yerine; bilgisiz, gdlen,
rgtsz ve bireyci kiilerden oluan bir kitle toplumu yarattna dikkati
ekmektedir (Tolan 1991: 85). Beyaz yakallar zerindeki incelemesinde Mills,
hizmetler sektrnde alan, saylar giderek artmasna ramen oluturduklar
toplumsal gcn bilincinde olmayan cretlilerin, yani bro memurlar, satclar vb.

45

gruplarn zellikle yabanclama koullar zerinde durmaktadr. Bu yabanclama


srecinin styapsal niteliklerini Mills yle betimlemektedir (Tolan 1981: 162163):

Beyaz yakallar tehdit eden tehlikeler aslnda yirminci yzyln


btn insanlar iin ortak bir nitelik tayan tehlikelerdir. amz
bunalmnn nedenleri temel bir olguda yatmaktadr: Politikada ve
ekonomide, aile yaamnda ve dinsel yaamda ve yaammzn tm
alan ve blmlerinde, 18. ve 19. yzyllarn sarslmaz gerekleri ya
yklm, ya da zlm bulunmakta; buna karlk ada yaam
ereveleyen grenekleri belirginletiren yeni toplumsal deerler
grlmemektedir. Bylece ne kabul etme, ne de reddetme olanana
sahibiz; ne isyan, ne de umut etmek iin bir evk ve heyecanmz
kald. Yaammz yn gsterici bir izgiden yoksun bulunuyor.
Beyaz yakallarda bu bunalm daha da byk; zira belirli bir inan
sisteminin yokluu onlar bireysel dzeyde silhsz brakm ve
kollektif dzeyde gsz klm bulunuyor. Vahi bir an olduka
yeni bir rn olan beyaz yakal, kendisini douran ve kendisine
kar gittike daha fazla yabanclatrmak iin aba sarf eden kitle
uygarln saymazsak, kendine zg bir kltre de sahip deildir.
Kendisini gvenlik ierisinde hissetmek iin balar aramakta, ancak
hibir topluluk, hibir rgt onun bu gereksinmesine cevap
verebilmek iin olutuu izlenimini vermemektedir. Bu yalnzl
onu, basn, sinema, radyo ve televizyon gibi ucuz halk kltrnn
yapay rnleri iin, bulunmaz bir mteri hline getirmektedir.
Genellikle kentlerde oturduundan, onu prefabrike elencelerin
gelenekilii ve tutuculuu iinde tutmak kolay olmaktadr. Beyaz
yakal, yaratmad bir dnyada yaamaktadr. Beyaz yakalnn
iinde yaad dnyada, iinin kendi emeinin rnlerine gre
yabanclamas, Kafkavari bir mkemmeliyet ierisinde doruuna
erimektedir.
Mills, kitle toplumu olarak niteledii Amerikan toplumunda grnrde
demokratik bir nitelik tayan mekanizmann, sosyolojik anlamda hibir geerlilii
ve ilerlii olmadn iddia eder. Bugnk artlarda zerk, etkin ve sz sahibi gibi
grnen kitle rgtlerinin, meslek kurulularnn, derneklerin ve dier kamu
kurulularnn toplumsal karar almada ve uygulamada sz sahibi olmadn
vurgular; nk Amerikada bir kamu toplumunun varlndan sz etmek artk
mmkn deildir. Bunun yerini siyasal ve toplumsal adan yabanclam bireylerin
oluturduu kitle toplumu almtr (Tolan 1981: 163).

46

Sradan insanlar, yaadklar gndelik hayatn dnyasn aacak gte


deildirler. Kald ki, i, aile ve komuluk ilikilerinden oluan bu yaam, sradan
insanlarn ne ynetebilecekleri ne de kavrayabilecekleri nitelikteki gler
biimlendirmektedir. Byk deiimler onlarn denetimi dndadr, ama bu
deiimler onlarn edimlerini ve dnyaya bak tarzlarn etkilemekten geri
kalmamaktadr. Modern toplumun biimlendii bu ayn erevenin baskc zoruyla,
sradan insanlar kitle toplumunun zerine reklenen bu deiimlerden bakasn
dnememekte; dolaysyla, kendilerini gsz ve amasz brakan bir an
insanlar saymaya itilmektedir (Mills 1974: 385).

Millsin grleri snfa genellendiinde, unlar sylemek olanakldr: Mills


de Marx ve Marcuse gibi yabanclamann kaynann, ada kapitalist toplumun
kendine zg yaps olduunu ne srmektedir. ada kapitalist toplum; bilgisiz,
kolay ynlendirilebilen ve bireyci renciler yetitirmektedir. Kltrnn olmay,
davranlarn yorumlayacak bir inan sisteminin yokluu ve rencinin kendi
yaratmad bir dnyada yaamak; rencilerin kendilerini gsz ve amasz
saymalarna ve bylece yabanclamalarna yol amaktadr.

2. KNC ALT PROBLEME LKN BULGULAR VE YORUM

Bu blmde, Snf rgtnde yabanclamay etkileyen d ve i faktrler


nelerdir? eklinde ifade edilen ikinci alt probleme yant verilmeye allmtr.
Bunun iin snf etkileyen faktrler i ve d faktrler eklinde iki balkta
incelenmitir.

2.1. DI (EVRESEL) FAKTRLER

evre, snf rgtnn iinde yaad ortamdr. Bu ortam elverili olduunda


rgt yaamn srdrebilir. Snf rgtnn evresi, kontrol edilmesi ve etkilenmesi

47

zor olan, fakat buna karlk rgt yapsn, etkinliklerini ve ynetimini etkileyebilen
d faktrlerin tmdr (Hicks 1979: 106107). Snf rgt gelitike evresi ile
ilikileri daha karmak, daha youn ve daha ok ynl olarak artar. Snf
rgtlerinin yaamlarn srdrebilmeleri, evre ile olan ilikilerindeki dzene ve bu
konuda gsterdikleri zene baldr. Devaml deien aktif evreye ayak uydurmak
zorunda olan snf rgtleri, bunu baaramadklar takdirde etkisizleirler. te bu
bakmdan snf rgtleri, evreye direkt olarak baldrlar (imek 1975: 2030).
Snf rgt, evresine iki biimde tepkide bulunabilir (Hicks 1979: 307): (1) evre
koullarna pasif tepkide bulunarak uyum salamaya kendini zorlar, (2) evreyi
kendi amalar dorultusunda deitirme abas verir. Dinamik bir paras olarak
aktif bir iliki iinde olur.

Toprak (2004)nn belirttii ve snf rgtnn ynetimini etkileyen genel


ynetim ve merkez rgt, eitim mdrl, okul ynetimi, aile, kitle iletiim
aralar ve akran gruplar gibi d faktrler, ayn zamanda snf rgtnde
yabanclamay etkileyen d (evresel) faktrlerdir.

2.1.1. GENEL YNETM VE MERKEZ RGT

Eitim rgtlerinin ynetiminde iki trl rgtlenme ve alma vardr.


Bunlardan birincisi merkezden ynetim, ikincisi yerinden ynetimdir. Merkezden
ynetilen rgtlerde politikalar ve plnlar merkezde gelitirilir ve kararlar alnarak
bal ve tara birimlerine direktifler verilir. Yrtme hizmetleri ile grevli tara
birimleri, merkezin emir ve aklamalar dorultusunda etkinlikte bulunurlar.
Uygulamalar srasnda ortaya kan yeni durum hakknda nelerin nasl yaplaca
merkezden sorulur ve alnan talimatlara gre almalar yrtlr (Kalkandelen
1986: 19). Okul ve snf asndan bu merkeziyetilik,
Merkez rgt Snf

48

eklinde dorudan olabilmekte, bazen okulu bile devreden karabilmektedir. yle


ki, bakanlktan gelen bir ube mdrnn, herhangi bir okula ve snfa uramas ve
resm olmasa da birtakm sz veya davranlarnn yaptrm eklinde alglanmas
doal bir olay olarak grlmektedir (Toprak 2004: 36).

Genel ynetimin, genel bteden eitime ayrd payn bile snf zerinde bir
etkisi vardr (Toprak 2004: 36). rnein mal yetersizlik sonucu snfta eitimretim iin gerekli ara-gerelerin hazr olmay, eitim-retimi aksatr. Bu
durum yabanclama srecini hzlandrr.

lke genelinde yeni okul binalarnn yapm ve snflarn modern bir


grnme kavumas, genel ynetim ve merkez rgtnn devleri arasndadr.
Yeteri kadar okulun olmay, var olan snflardaki renci saysn artracaktr.
Kalabalk bir snfta, salkl bir eitim-retimin yaplmas neredeyse olanakszdr.
Soru sorulamaz, her renciye yeteri kadar ilgi gsterilemez. Byle bir ortamda
bulunan renciler; dersleri, snf ve okulu anlamsz ve gereksiz bulabilirler.
renci, byle bir snftan olabildii kadar uzak durmak isteyecek, soyutlanacak ve
en sonunda snfa yabanclaacaktr.

Okutulan derslerin retim programlarn hazrlamak, genel ynetim ve


merkez rgtnn bir baka grevidir. Hazrlanan programn program gelitirme
ilkelerine uygun, toplumsal deer ve yarglara saygl, bilimsel gereklere gre
hazrlanmas ok nemlidir. Bu ltlere uymayan bir program, rencilerin, eitimretim srecine, snfa ve okula anlamszlk yklemesine neden olabilir. Neyi, niin
renmesi

gerektiini

anlamlandramayan

bir

rencinin

yabanclamas

kanlmazdr.

Ayrca merkez rgtnn patolojileri, snf yneticilerini eitli yollardan


etkiler. Deiik ve hatta birbiriyle eliik politika kararlar, farkl iletiim engelleri,
merkezden ynetimin ar eilimleri, yetki-sorumluluk dengesizlikleri genellikle bu

49

patolojilerin sonulardr (Bursalolu 2005: 71). rnein bir eitim-retim yl dik


temel harflerle, bir eitim-retim yl bitiik eik yaz ile ilk okuma-yazma eitimi
verilmesi gibi elikili kararlar, retmenlerde yabanclamann anlamszlk ve
anomi boyutlarnn domasna neden olabilmektedir.

Merkez eitim rgt karar yetkilerini ar derecede toplad zaman, snf


yneticilerinin

karar

yetkileri

de

yorumlama

eylemlerinden

biraz

teye

geebilecektir. Hlbuki snf yneticisinin evreye yapmasn beklediimiz etki,


ynetici olarak yarataca imajn bir rndr. Kendi apnda bamsz karar ve
yrtme yetkileri olmadan, sadece yorumlama ve bunun gerektirdii uygulama
yoluyla byle gl bir imaj yaratabilmesi beklenmemelidir (Bursalolu 2005: 96
97).

2.1.2. ETM MDRL

Merkez rgt, uygulamada ortaya kabilecek aksaklklar yerel dzeyde


zme kavuturmak zere eitim mdrlklerini kurmutur. Eitim mdrl,
okul ve snf zerinde anlaml bir g merkezi olarak deerlendirilebilir. Snf ve
okul ynetimi ou zaman alaca en sradan kararlarda bile mdrlne danmak
zorunda kalmakta ve mdrlk de okul ve snflardaki en kk gelimelere dahi
mdahale edebilmektedir (Toprak 2004: 3738). Bu mdahaleler, retmen ve
renciler zerinde snftan uzaklatrc etkiler yapabilir. rnein renciler
tarafndan sevilen bir retmenin, eitim mdrl tarafndan baka bir okulda
grevlendirilmesi rencileri snftan uzaklatrabilmektedir. Eitim mdrlnn,
okulun ya da snfn fiziksel grntsnde tepkiyle karlanabilecek deiiklikler
yapma karar almas da rencileri snftan soyutlayabilir. rencilerin alt snf
ortamnn bir anda deimesi, onlar boluk ve anlamszla itecektir.

Eitim mdrlnn snf zerindeki etkisine bir dier rnek de, eitim
mdrl

grevlilerince

snfa

gerekletirilen

ziyaretlerdeki

tutum

ve

50

davranlardr. Ziyarete gelen grevlinin, renci ya da rencilere ynelik olumsuz


tutum ve davranlar, rencilerin snfa olan balarn zayflatabilir. renci
kendisinin bir ie yaramad, snftaki varlnn hibir neminin olmad
dncesine kaplp snf rgtne yabanclar.

2.1.3. OKUL YNETM

Snfn en yakn fiziksel evresini okul oluturmaktadr. Sosyal bir sistem


olarak okul, renciyi toplumdan alr ve yetitirerek tekrar topluma sunar. renci,
teneffs aralarnda ve ders d bo zamanlarnda, okul ortam iinde kalmak
zorundadr. Okulun kantin ve kafeterya meknlar, spor salonu ve okul bahesindeki
oyun alanlar rencinin zamannn en fazla getii alanlardr. renci bo
zamanlarnda okulun ktphanesinden ve varsa bilgisayar laboratuarlarndan
yararlanabilir. Okul, fiziksel olarak renciye ne kadar fazla seenek sunarsa,
renci davranlar zerinde o kadar etkili olmaktadr (elik 2003: 30).

Okul ynetimi, eitim ynetiminin snrl bir alana uygulanmasdr. Bu alann


snrlarn eitim sisteminin amalar ve yaps belirler. Okul ynetiminin grevi
okuldaki tm insan ve madde kaynaklarn en verimli biimde kullanarak, okulu
amalarna uygun olarak yaatmaktr. Bir okulun ynetiminde rol oynayan nemli
geler vardr. Bu geler i ve d olmak zere yledir: geler yneticiler,
retmenler, uzmanlar, eitici olmayan dier personel; d geler ise merkez
yneticileri, veliler, bask gruplar, gnll kurulular veya meslek kurulular,
endstri temsilcileridir. Okul yneticisinin bu grevi baar ile yerine getirebilmesi,
okulu bir roller sistemi olarak grmesine, davranlarn her zaman ilikili olduu
retmenler ve dier personelin rol ve beklentilerini de gz nnde tutarak
ayarlamasna baldr (Bursalolu 1978: 636).

51

Okul yneticisi tarafndan biimlendirilen okulun ynetim anlay dorudan


renci davrann etkiler (elik 2003: 30). Yetkeci ynetim anlayyla ynetilen
bir okulda, eitim-retime ilikin kararlar okul ynetimince verilir ve bu kararlarn
koulsuz olarak retmen ve rencilerce uygulanmas istenir. Okulun ynetimine
ilikin ilkeler, kurallar sorgulanamaz. Byle bir okulda renciler zerinde mthi
bir mdr korkusu esip durur (Baaran 1997: 242). Bu korku rencileri okuldan
ve snftan soutup, onlar okula/snfa yabanclatrabilir. Ayrca okul yneticisi ile
snf yneticisi arasnda doabilecek bir gerginlik, anlamazlk rencileri dorudan
etkiler. Bu istenmeyen durumun uzun sreli olmas, rencileri snftan uzaklatrc,
onlar yabanclatrc bir nitelik tar.

Okul ynetiminde demokrasinin olmas, snfta demokratik ynetim


biiminin uygulanmasn da kolaylatracaktr. Demokratik okul ynetiminde
retmenlerin yannda renciler de kendilerini ilgilendiren konularda karar verme
srecine katlr. Demokratik ynetim biimine sahip olan okullarda rencinin
kiiliine sayg gsterilir ve renci deerli bir varlk olarak grlr. Ayrca
demokratik okullarda renci katlmnn zendirildii sosyal ve kltrel etkinliklere
nem verilir (elik 2003: 31).

Akaln (1994: 111), snf etkileyen nemli bir faktr olarak okul
ynetiminin, tm ynleriyle istikrarl bir nitelik gstermesi gerektiini ve okul
ynetimindeki bir kadro deiikliinin okuldaki dengeleri bozacan belirtir
(Toprak 2004: 39). ok sevilen bir retmenin, okul ynetimi ile yaad bir
anlamazlk nedeniyle grev yerinin deitirilmesi, rencilerin okul ynetimine
kar gvensizlik duymasna yol aar. Bunun sonucunda snf, renci iin
ekiciliini kaybedip, itici bir g olur kar.

Ayrca okul ynetimi, rencilerin gereksinimleri arasndaki farkllklar gz


nnde bulundurarak gerekli yaplar oluturmak durumundadr. rnein ailesinin
ekonomik durumu iyi olmayan ve kitap okumay ok seven kimi renciler
dnldnde; bunlarn kitap alacak paralar olmayabilir. Okul ynetimi, bu

52

rencilerin kitap okuma gereksinimlerini karlayacak yapy (ktphane, kitaplk


vs.) oluturmak zorundadr. Aksi takdirde bu renciler, byk bir eziklik, zayflk
ve dlanmlk hissedebilirler.
2.1.4. ALE

Aile, kiilerin birbirlerini tamamlamak, birbirlerine yardm etmek ve


oalmak iin bir araya geldikleri bir yer veya eitli ahlki ve hukuksal kurallarla
bir araya geldikleri iin, bu rollerin icra edildii bir yap olarak tanmlanabilir
(Akyz 1992: 237). Aile, yz yze ve iten ilikilerin en gl olduu birincil
gruplardandr. Bu nedenle, bireyin tutum ve deerlerinin oluumunda birincil
etkileimi salamas ynnden ayr bir neme sahiptir (Tezcan 1997: 142). Ayrca
aile yaps, snf rgtnde yabanclama olgusu asndan nemli bir d faktrdr.

Aile, rencinin temel kiilik zelliklerini ekillendiren en nemli kurumdur.


ocuk, okula balamadan nce temel eitimini aileden alr. Bu dnemde kiilik
geliiminin nemli evrelerini ailede tamamlar. Aile ortamnda kazanlan tutum ve
davranlar, rencinin snf ortamndaki davranlarn etkiler (elik 2003: 160).
Bruner (1960) e gre rencinin hzl geliiminin olduu ve kiilik zelliklerini
yerletirdii ilk ocukluk evresinde aile ortam, eitim asndan ok nemlidir.
Ailenin eitsel ortam, rencinin okulda rendiklerini pekitirebilir; ya da
kreltebilir (Baaran 1997: 226). Olumsuz aile ortamndan gelen ocuklar, snf
ortamnda daha fazla istenmeyen davranlar gsterirler (elik 2003: 160).

Ailenin yaps kadar, bu yapnn ynetim biimi de ocuklar etkiler.


Demokratik bir aile ynetimi kiilikli ocuklar yetitirmeye ounlukla elverilidir.
Yetkeci bir aile ynetimi altnda yetien ocuklar yetkeye sayg ile deil korkuyla
boyun eerler (Baaran 1997: 228230). Byle bir aileden gelen renciler, dier
rencilerle ve snf yneticisi ile salkl iletiim kurmakta glk yaarlar. Snf
yneticisinin isteklerini birer emir olarak alglayp ona gre davranabilir ve sonuta
gszlk, anlamszlk ve kendine yabanclama yaayabilirler.

53

Ailenin renci zerinde etkili olduu dier bir nokta da toplumsal


konumdur. renciler birbiriyle etkileirken, kmeleirken ailelerinin toplumsal
konumuna gre davranlarn biimlendirirler. Bu durum, snf ortamna da yansr.
Yksek katmandan bir rencinin snftaki davran ve snfa kar tutumu, orta ya
da alt katmandan bir rencininkinden ayrlk gsterir. Yksek katmandan olan
ailelerin

bazlar

da,

ocuklarna

zenginlikleriyle

iyi

bir

gelecek

hazrlayabileceklerini dnerek, snf pek umursamayabilirler (Baaran 1997: 225).


Yksek katmandan gelen rencilerin ounlukta olduu bir snf dnldnde;
orta ya da alt tabakadan gelen bir renci, arkada edinmekte ve snfa uyum
salamakta zorlanabilir; kendini yalnz ve gsz hissedebilir. Bu durum o renciyi
snftan uzaklatrarak yabanclatrabilir.

lm, boanma ya da ayr yaama yznden anann, babann ya da her


ikisinin aileden ayrlmas da rencilerin yetimesini tehlikeye drr. rencilerin
yzst braklma, reddedilme yznden gelitirdikleri duygular, onlarn ruh
saln olumsuz ynde etkiler (Baaran 1997: 227). Bu durumdaki bir renci
snfa uyum salamakta ok byk glkler yaayacaktr. Ana-babas bir arada olan
arkadalarnn arasnda kendini yalnz ve gsz hissedebilecektir. Sonuta ise
kendini arkadalarndan ve snftan soyutlayacaktr.

Ayrca ailenin ekonomik durumu ve ana-babann eitim dzeyi de ocuun


snftaki davranlar zerinde etkilidir. Ailesinin ekonomik durumu kt olan bir
renci, gereksinimlerini karlamada glk ekebilir. Bu tip renciler, madd
olanaklar daha iyi olan rencilere kar kin duyabilirler. Bunun yan sra eitim
dzeyi yksek olan ana babalar, ocuklarnn eitimine kar daha duyarl
olmaktadrlar (elik 2003: 27). Byle ebeveyne sahip renciler, snftaki
arkadalarndan aykr bir davran grdklerinde onlar dlarlar ve bu da bu iki tip
renciyi de ayr ayr yalnzla iter.

54

ocuun snftaki davranlar zerinde etkisi olan gelerden biri de ana-baba


ve retmen ilikisinin niteliidir. Ana-baba genellikle retmen hakknda iyi niyet
besler. Unutmamak gerekir ki, ana-baba ocuklar gibi geirmi olduklar
yaantlarn rndr. Eer retmen, ana-babadaki davran bozukluklarn bu
yaantlara kadar izleyebilir ve bu bozukluklarn nedenlerini bulabilirse daha tarafsz
kalabilir ve onlara kar uyanacak olumsuz duygularn kontrol altna alabilir
(Bursalolu 2005: 50). Ana-baba ve retmen arasnda oluabilecek herhangi bir
anlamazlk, snftaki yabanclama olgusu zerinde dorudan bir etkisi sz
konusudur. Bu anlamazlk durumu, renciyi ev ile snf arasnda, ana-baba ile
retmen arasnda elikiye srkler ve rencinin snftan ve evden soumasna
neden olur. Bu anlamazlklarn uzun sreli olmas ise renciyi yabanclatrr.

Ana-baba ve retmen arasndaki anlamazlk nedenlerinden biri, her iki


tarafn ocuktan olan beklentilerindeki farkllktr. Bazen, bunlardan birinin ocua
alamak istedii fikir veya davran dieri silmek ister. Ana-baba ile retmen
arasndaki anlamazlk nedenlerinden bir dieri, ocua ayr alardan bakma
eilimleridir. retmen snfndaki ocuklarn tek tip olmadn, ana-baba ise kendi
ocuklarnn snftaki tek ocuk olmadn unutmamaldr. Bu yzden, ana-baba ile
retmen arasndaki kurulacak anten, her iki tarafn ocuk kadar kendilerini tanmas
ile alabilir. evrenin retmen ve zel hayat zerindeki basklar, retmenin
uyumunu engeller (Bursalolu 2005: 5051).

2.1.5. KTLE LETM ARALARI

Birtakm bilgilerin, sembollerin, birtakm hedefler tarafndan retilmesi,


geni insan topluluklarna iletilmesi ve insanlar tarafndan yorumlanmas srecine
kitle iletiimi; kitle iletiiminde kaynak ile hedef arasndaki kanallara ise kitle
iletiim aralar ad verilir (Dkmen 1994: 31). Kitle iletiim aralaryla snf
arasnda karlkl etkileim vardr. Kitle iletiim aralar, haberleriyle snf
ynlendirme gcne sahiptir (Dkmen 1994: 36). Televizyondaki bir belgeseli
izleyen bir rencinin yeni bir elementin daha bulunduunu renmesi, ertesi gn

55

ilgili derste element saysnn bir arttn duyurmasna yol aabilir. Son zamanlarda,
Pokemon adl izgi filmin ocuklar zerinde yaratt olumsuz etki de bir baka
rnek olarak deerlendirilebilir (Toprak 2004: 47).
Kitle iletiim aralar, bazen snftaki rencilerin i atmalarna neden olur,
bazen de atmalar azaltabilir. rnein, snftaki bir renci beendii, rnek ald
yneticisi veya arkada hakknda kitle iletiim aralarnda kan olumsuz eletiriler
karsnda bilisel elikiye debilir. renciler btn elikilerden kurtulabilmek
iin, seici alglamaya ynelebilirler, savunma mekanizmalarn kullanabilirler.
Btn bunlar snftaki rencilerle onlarn rnek ald kiiler arasndaki olumsuz n
koullanmalara yol aabilir; buna yol aan kitle iletiim aralar da bu konuda
yardmc olan birer yabanclatrc ge olarak grlebilir (Dkmen 1994: 33).

Gnmzde alabildiine gelimekte olan iletiim teknikleri sayesinde her


trl bilgi hzla ok geni insan kitlelerine ulatrlabilmekte, bylelikle bir anlamda
da dnya klmektedir (Erdoan 1990: 82). Bilgi ve onun getirdii yeni deerler ve
davran kalplar, snf rgtn zorlamakta; yeni toplumsal deerlerin kavranma,
alglanma ve zmlenmesi yaanamadan yeni deer ve davran kalplar gndeme
gelmekte ve rencilere sunulmaktadr (Berkay 1990: 44). Durkheime gre, bunun
sonucu olarak anomik durum ortaya kmtr (Avc 1990: 59). Medyann sunduu
bilgisel bombardman, snfta yabanclamaya neden olmaktadr (Bayhan 1995: 64).
zellikle TVnin sunduu imajlarn rol ile giyimden, yiyecee; rencinin
selamlama, aka ve mizah anlayna kadar yaamnn her alannda yabanclama
grlmektedir (Bayhan 1993: 30). Yaad hayatn ekonomik, toplumsal ve
psikolojik bunalmna medyann mesajlaryla daha da bunalm eklenen renciler,
yabanclamaktadrlar (Bayhan 1995: 70).

letiim ve bilgi-ilem teknikleri araclyla enformasyonun snr tanmadan


iletilmesi, retmen ve rencilerin zel yaamlarna ilikin zel bilgilerin bakalar
tarafndan elde edilmesini gndeme getirmektedir (Bayhan 1992: 205). Kt amal
birisinin bilgisayar programlarna girerek, bir renci ya da retmen hakknda btn
gizli kalmas gereken mahrem bilgileri renmesi, zel yaamn gizliliini tehlikeye

56

drmektedir (Bayhan 1995: 131). zel yaamna tecavz edilen retmen ya da


renci, utan, nefret, aalk gibi duygularn etkisiyle snftan uzaklamak, kendini
snftan ve toplumdan soyutlamak isteyecektir. retmen ve renciler hakkndaki
btn bilgilerin bilgisayarlara filenmesi, devletin eitim, salk, hukuk ve gvenlik
hizmetleri iin fonksiyonel olmaktadr. yle olmakla beraber byle bir durumda
bireyler birbirlerine, devlete ve topluma kukuyla bakabilmekte, gvensizlik
duyabilmekte, dolaysyla yabanclama meydana gelebilmektedir (Bayhan 1995:
131). Bunun nlenmesi iin zel yaam gizlilii kanunlar, ABDden balayarak
dier lkelerde de kartlmaktadr. Ancak bu konuda tam anlamyla doyum salayc
nlemler alnamamtr (Bayhan 1992: 205).

2.1.6. AKRAN GRUPLARI

Akran gruplar, ocuun yakn evresini oluturan ve onun kiiliinin


oluumunda nemli rol olan gruplardr (Tezcan 1997a: 167). Akran gruplar, her
yataki ocuklar ve genler arasnda kurulabilir (Toprak 2004: 45). ocuk,
birbirinden farkl iki toplumsal evrede byr. Birincisi, ana-babas, retmenleri,
akraba ve komularnn oluturduu yetikinler evresi; ikincisi ise akranlarndan
oluan evredir. Yetikinler evresinde ikincil statde olan gen, akran grubunda
yatlaryla eit konumdadr (Tezcan 1997a: 167). Akran gruplarnda yz yze
ilikilerde samimiyet sz konusudur. Grubun amac, bireyin amacdr anlay
egemendir.
Akran gruplarnn, yabanclama asndan olumlu ynlerini ylece
sralamak olanakldr (Tezcan 1997: 170172):

rencinin toplumsallamasn salar. renciye eitli renme frsat ve


etkinlikleri hazrlar.

Akran grubu ballk, cesaret ve katlma duygularn besler ve glendirir.

57

renciye eitlik tipindeki ilikilerde deneyim olanaklar salar.

renci, yetikin yaamnda retilmesinden kanlan yasak (tabu)


konularn burada zgrce tartlmas ve konuulmas olanan bulur.
rnein seks konusu gibi. zellikle toplumumuzda akran grubu, cinsel
eitimini salayan bir gruptur. Birey, akran grubunda rahat bir ortam
bulur. Evde yapamad uralar grupta yapar. Evde eitli sz ve
hareketleri eletirilen ve direnile karlanan birey, bu ortam zler ve ona
katlr. Yetikinleri kendi aralarnda karlatrp deerlendirirler. Kendi
tutumlarn, yarglarn ksmen zgr biimde ifade eder.

yeleri elendirir, hoa vakit geirmesini salar.

Normlara uymak, normlara balanmak ve onlar benimsemek, yine akran


gruplarnda kazanlan davranlardr.

Liderlik yetenei olanlara akran gruplar, liderlik deneyimi salar.

Akran grubu, renciye kiisel olmayan otoriteyi retir.

Birok durumda, toplumsal hareketlilie yardmc olur.

birlii ve takm ruhunu renim, akran grubunda geliir.

rencinin meru biimdeki macera gereksinimi akran grubunda


karlanr.

Akran gruplarnn olumlu ilevlerinin yannda olumsuz ilevleri de vardr. Bu


ilevlerden biri de yabanclamay dourma ya da yabanclama srecini
hzlandrmadr. Akran grubuna olmas gerekenden fazla balanan bir renci,

58

snftaki ilikilerden doyum salayamayacana olan inancnn sonucu olarak,


kendini snfta yalnz hissedecek ve sonunda snftan uzaklamak isteyecektir.

Akran grubunun, yabanclama bakmndan olumsuz ilevlerinden biri de


gruptakilerin illegal ya da anti-sosyal eylemleridir. Birey, bu nitelikteki eylemlere
katlmas ile toplumsallama srecinin dna kabilir. Snftaki arkadalarnn ve
retmenlerinin tepkisiyle karlaarak onlarla atabilir, yabanclaabilir.

2.2. FAKTRLER

faktrler snfn fiziksel yeterlii ( snfn bykl, estetik, grlt,


yerleim dzeni, aydnlatma) (Toprak, 2004); snf ynetimi anlay, bilgi akiletiim, iblm, ekonomik yap, teknolojik yap ve kltrel yapdr.

2.2.1. SINIF YNETM ANLAYII

Snf ynetimi literatr incelendiinde, ynetim anlayna ilikin temel


olarak iki bak grlmektedir. Birincisi, yneticisinin dersin retmeni olduu
klsik bak (Celep 2000; Baar 2001; Halis 2001; Aydn 2002; elik 2003; Erdoan
2004; Erden 2005); ikincisi ise snf bir rgt olarak grp, retmeni de kapsayan
bir yneticinin olduu yeni bak/snfa rgtsel bak (Toprak 2002, 2004)tr.
Topraknn getirmeye alt bu yeni anlayta retmen yine retmendir. Ancak
snf yneticisi, iinde o snfn derslerine giren retmenlerin de bulunduu snf
rgtn ynetme grevinde olan kimsedir. Bu anlayta, artk retim etkinlii,
ynetsel bir ierie brnmektedir. retmen/snf yneticisi, bu iki baktan
hangisini temele alyorsa, snf ynetimi anlayn da ona gre belirleyecektir.

Bir snf yneticisinin ynetim biimi, rencilerini gdlemek ve yetkilerini


kullanmak iin taknd tutuma, snfa ya da renciye ynelik olmasna gre nitelik
kazanr (Budak 1991: 237). Plnlama, organize etme, koordine etme, yrtme,

59

denetleme vb. konularda bu farkllklar ortaya kar. Her snf yneticisinin kendine
zg bir ynetim tarz bulunmaktadr. renciler yneticinin bu ynetim stilini her
zaman benimsemeyebilirler

(Ertrk 1994: 135). Bu da snf rgtnde

yabanclamann ortaya kmasna neden olabilir. Szgelimi, otoriter bir ynetim


anlayn arzu etmeyen renciler; etkinliklere katlma noktasnda ve amalar doru
alglama konusunda anlamszlk yaabilirler. Klsik bakta etkinlikler, rencilerin
byk bir blmnn katlm olmakszn plnlanmakta, rgtlenmekte ve
ynetilmektedir. yi renci, dnen/sorgulayan renci deil de talimatlara tam
olarak uyan rencidir. renci srekli olarak dardan ynetilir bir duruma
gelmitir. renci etkinliklere kendi kiiliiyle katlamamaktadr. nk alma
etkinliinin anlam hakknda bir fikre sahip deildir ve bu yzden de bu etkinlie
gerek bir ilgi duyamamakta, dolaysyla yabanclamaktadr (Pars 1982: 109110).
Denilebilir ki, snf ynetimini 40 dakikalk bir dersin ynetimi eklinde yorumlayan
her anlay yabanclamay artracaktr.

Gnagey (1965)a gre, yetkeci ynetimi uygulayan retmen, rencilerinden


tam bir sessizlik iinde almalarn; ok dzenli olmalarn; anlattklarna srekli
dikkat kesilmelerini; verdii buyruklara kesin kes uymalarn; kesinlikle baarl
olmalarn ister. rencilerine, onlarn yeterlilikleri stnde devler verir ve
onlardan bu devleri zamannda ve stn dzeyde yapmalarn ister. Byle bir snf
rgtnde rencilerin retmene boyun emesi ve yabanclamann tm boyutlarn
yaamas kanlmazdr. Babo ynetim, rencilerin snfa belirlenmi ilke ve
kurallara gre deil, kendi istek ve eilimlerine gre davranmasna izin verir. Byle
bir snf rgtndeki rencilerde anlamszlk ve anomi egemen olur. Koruyucu
ynetim biiminde ise renciler, retmence srekli ve ar dzeyde korunur.
retmen rencilerin her isteini kolayca yerine getirir. Byle bir snfta, renciler
amaszlk, ilgisizlik ve kuralszlk duygularn youn biimde yaarlar (Baaran
1997: 249). rencilerin; retmenin tutumlarndan, davranlarndan, ilgilerinden,
ihtiyalarndan, deerlerinden ve benzeri kiilik zelliklerinden etkilendiini gsterir
hayli fazla alma vardr. Bu almalar retmenin bu zelliklerinden, rencinin
yalnzca bilgi dzeyinin deil, tm kiiliinin etkilendiini ortaya koymaktadr

60

(Kkahmet 2003: 26). Ksacas retmenin sergileyebilecei her olumsuz tutum ve


davran, rencinin yabanclamasn kolaylatrc nitelikte olabilir. Bu balamda
retmenin snfta renmeyi kolaylatrc ortam ve koullar salamamas,
rencinin etkileecei evreyi dzenlememesi (Tekin 1991: 78), snf rgtnde
yabanclama srecinin hzlanmasna neden olabilir.

2.2.2. SINIFIN FZKSEL YETERL VE ALIMA KOULLARI

Snf rgtnn fiziksel yapsnn, snf rgtnde yabanclamay olumlu ya


da olumsuz ynde etkileyici bir ilevi vardr. retmen ya da renciyi fiziksel
gerilime ve dolaysyla yabanclamaya iten fiziksel faktrleri yle sralanabilir:
Snfn bykl, grlt, estetik, yerleim dzeni ve aydnlatma (Toprak 2004:
4857). Burada belirtilmesi gereken nokta, bu gelerin niteliinin, snf rgtnde
yabanclama olgusunun oluumu ve derecesini ortaya karan nemli etkenler
olduudur. Snftaki retmen ve renci, eitim-retim srecinin hangi
aamasnda grev yaparsa yapsn, yukarda sraladmz koullardan kendini
soyutlayamaz (Yenieri 1991: 106107). Dolaysyla retmen ve renci, snf
rgtnde, byk lde koullarn rn olan davran biimleri gelitirmek
zorunda kalmaktadrlar. Bu ortama uymak iin ortaya konan fizyolojik refleksler,
retmen ve rencilerin kendi bilin orijinlerinden uzaklamalarna neden
olmaktadr (Demir 1999: 75).

Bireylerin yaplarnn farkll, yaad, alt ve ilikilerde bulunduu


ortamdan etkilenme orann da farkl klmaktadr. Bununla birlikte, snfn fiziksel
yeterliinin ve alma koullarnn btn retmen ve rencileri eitli derecelerde
etkiledii bir gerektir. Snfn fiziksel yeterliinin ve alma koullarnn olumsuz
ynnn ezdii, susturduu, tkettii ve nihayet yabanclatrd binlerce retmen
ve renciden sz etmek olanakldr (Yenieri 1991: 105107).

61

2.2.2.1. SINIFIN BYKL

Byme, snfn eski amalarnn daha etkin biimde elde edilmesini


salayacak teknik ve ynetsel gelimeyi kapsar (Hicks 1979: 123). Burada
kastedilen, snfn hem hacim ve alan bakmndan bykl hem de renci says
asndan bykldr.

Snf kalabalklatka amalarda aklk azalr, denetim zorlar ve ilikiler


(zorunlu olarak) daha formal bir nitelik kazanr (Toprak 2004: 186); iblm
geniler (Soysal 1995: 63) ve grlt artar. renci saysnn fazlal, snfta
renci-renci ve renci-retmen etkileimine izin vermemektedir (Toprak
2004: 52). retmen, her bir renciyle yeteri kadar ilgilenemez, her rencinin
etkinliklere katlm salanamaz. Sonuta retmende yorgunluk, bkknlk ve
gszlk; rencilerde ise anlamszlk, yaltlmlk ve kendine yabanclama
gzlenir. Bu durum, snfn ileyii asndan istenmeyen ve yabanclamay
pekitirici bir ierik tar. Bununla birlikte kalabalk nedeniyle oluan grlt, snf
yelerinin snfa ve eitim-retim srecine anlamszlk yklemelerine neden
olabilir. Ayn zamanda snfn alan ve hacim bakmndan kkl-bykl veya
genilii-darl da snfta yabanclamay etkiler. Hacmi byk, alan geni
snflarda iletiim salkl ilemeyecek; retmen ve renciler arasnda gerekli bilgi
ak tam ve etkili biimde salanamayacaktr.

Ayrca byk snflarda renciler arasnda da etkili iletiimin salanmas


ok zordur. Byklk nedeniyle etkinliklere tam olarak katlamayan renciler;
katlan rencilere kar dmanlk besleyebilir, kendilerinin bir ie yaramad
dncesine kaplarak gszlk duyabilirler. Byk snflarn temizlii de sorundur.
Kirli bir snfla karlaan retmen ve rencilerde, snfa kar ho olmayan
tutumlar gelimesine neden olabilmektedir. Btn bunlar, retmen ve rencilerin
snftan

soumasna,

uzaklama

isteklerinin

artmasna,

en

sonunda

yabanclamalarna neden olacaktr. deal olan kk snflardr. Kk snflar,


retmen ve renci asndan rahatl salamaktadr. Kk snf, retmen

62

bakmndan daha az snav kd okumas, daha az test uygulamas, daha az dev


incelemesi, daha az renciyle etkili iletiim, snf daha rahat denetimde
bulundurmak; renci asndan ise etkinliklere katlm, eitim-retim srecinden
zevk al, etkili iletiim demektir (Tezcan 1997a: 254).
2.2.2.2. ESTETK

Demir ve Acar (1997), estetii; bir gereksinimin giderilmesinde kullanm


gerekliliklerinden te uyum, i dzen, insan alglarna ekici grnme gibi
zelliklere sahip olma durumu olarak tanmlamaktadr. Snf ii dzenin rencilerin
zelliklerine paralel biimde oluturulmas; kullanlan ara-gerelerin ve duvarlarn
renginin renci estetiine hitap eder zellikte olmas, snfta yabanclama asndan
nemlidir (Toprak 2004: 51). Okul ve snfn duvarlarnda kullanlan renklerin
tamamnn souk ve koyu renkler olmas, snf rgtnde karamsar bir havann etkili
olmas sonucunu dourur. Bu karamsarlk, snf yelerinin snfa kar olumsuz
tutum ve davranlar gelitirmelerine neden olabilir. Snfn i dzeninin renci
estetiine aykr biimde olmas da rencilerde anomi, anlamszlk ve eitimretim srecine ilgisizlik gibi olumsuz duygularn gelimesine yol aabilir. Yine
ayn ekilde snfta bulunan ara-gerecin renci estetiine uygun olmayan biimde
tasarlanmas, yabanclama asndan olumsuz bir durumdur. karartc bir snfla
karlaan rencilerin yabanclama sreci, hzl ileyecektir.

2.2.2.3. GRLT

Yaplan ok saydaki deney, bireyin sal asndan grltnn nemli


sorunlar yarattn ortaya koymutur. Grltnn bir etkisi de iletiim konusunda
ortaya kmaktadr. retmen ve renciler, grlt yznden iliki kurmakta,
anlamakta ve konumakta byk skntlar ekmektedirler. Bu durum, iletiimi
azaltmak ve zorunluluk durumlaryla snrlandrmaktadr. Sonuta retmen ve
renci, iliki kurma olanaklar ortadan kaldrlm olarak yalnzlamakta,
yabanclamaktadrlar (Yates 1986: 51). zellikle monoton ilerin yapld ve

63

retmen-renci ya da renci-renci arasndaki iletiimin az olduu alma


ortamlarnda, grltnn snf yeleri zerindeki bu etkisinin daha ok olduu
anlalmaktadr (BT 1993: 66). Singer ve Glass, grlt ve ar kalabalk gibi
evresel gerilim kaynaklarnn birey zerinde sahip olduu etkileri drt grupta
toplamaktadr. Birincisi evresel grlt kaynann genelde ani fiziksel zarar
yaratacak kadar youn olmamas durumudur. Bu durumda rahatszlk hemen
hissedilmemesine ramen gerilimin fiziksel etkisi uzun vadeli ve birikimsel
olmaktadr. kincisi, grltnn sosyal ve duygusal yaps, gerilime sebep olan
fiziksel zellikler kadar nemlidir. ncs, insanlar grltye genelde uyum
gsterirler. Drdncs ise, baz psikolojik ve sosyal etkenler grltnn etkilerini
artrabilirler (Yates 1986: 52).

Grlt, bireyin iletiim kurma olanan azaltarak bireylerin sosyal


uzaklklarnn almasna neden olabildii gibi kiilerin dnme, bilin ve zihinsel
yaplarnn da daralmasna neden olabilmektedir. Bu ynyle de grlt bireyin
rgtle zdelemesini nler onu i ve d evreye yabanclatran bir fonksiyon
grevini otomatik olarak stlenmi olur (Yenieri 1991: 108).

2.2.2.4. YERLEM DZEN

Snfta etkili bir renme ve retme ortam oluturabilmenin en nemli


deikenlerinden biri de snfn yerleim dzenidir (Toprak 2004: 52). Bugn
dnyann pek ok yerinde bulunan snflardaki yerleim dzeni, klsiklemi bir
yerleim dzenidir: retmen masasnn karsnda, arka arkaya dizilmi renci
sralar. Toprak (2004: 53), byle bir yerleim dzeninin eitim-retimde ne kadar
etkili olduunun tartlmas gereken, nemli bir ayrnt olduunu belirtmektedir.

Klsik yerleim dzeninde arka sralara oturmak zorunda kalan bir renci,
kendisinin eitim-retim srecinden ve arkadalarndan soyutland hissine
kaplarak snfta bir yabanc gibi davranabilmektedir. Ayn ekilde, arka sralara

64

oturmak isteyen bir rencinin n sralara oturtulmas, o rencide derse kar


ilgisizlik ve kuralszlk duygusunun domasna yol aabilir. renciler, yerleim
dzeni konusunda serbest brakldklarnda ise, snfta kargaa doabilmektedir.
nk bir rencinin oturmak istedii yere baka bir renci de oturmak isteyebilir
ve her ikisini de tatmin etmek g olabilir.

Klsik yerleim dzeninin bir dier skntl yan da retmen-renci ve


renci-renci iletiimini engelleyici niteliidir. Byle bir yerleimde, retmen ve
rencilerin birbirine ulamas glemektedir. Bu da eitim-retim sreci
bakmndan sknt dourmaktadr. letiimin tam ve etkili biimde olmay,
yabanclama srecini hzlandrr.

2.2.2.5. AYDINLATMA

Snfta yabanclamay etkileyen etmenlerden biri de, retme ve renmeyi


en iyi koullarda yapmay salatacak olan aydnlatmadr. Aydnlatma iki adan
byk nem tar. Birincisi okulun mimarisi ile ilgili olup; snflarn gn ndan en
fazla yararlanacak ekilde yerleim plnna girip girmemesine ilikindir. kincisi ise
yapay aydnlatma olup; k dalmnn, iddetinin ve dalga boyunun llerek
gerekletirilmesine ilikindir (Toprak 2004: 48). Gerek mimari gerekse yapay
aydnlatma ile ilgili olsun; aydnlatmann eitim-retim srecini engelleyici
zellikte oluu ve rencilerin geliim dzeylerine uygun olmamas, snf rgtnde
yabanclamay hzlandrc bir ileve sahiptir. rnein yeterli aydnlatmas olmayan
bir snfta, renci tahtaya yazlanlar veya yaplan etkinlikleri salkl biimde
gzlemleyemedii gibi snf yneticisinin gerekletirdii pek ok etkinlii de tam
olarak takip edemez. Bu durum, rencinin snftan soumasna ve yabanclamasna
yol aar.

65

2.2.3. BLG AKII

Snf asndan rgtsel iletiim; snfn ileyiini salamak ve hedeflerini


gerekletirmek amacyla gerek snf meydana getiren eitli gelerle, gerekse
evresi ile gerekli ilikilerin kurulmasna olanak salayan toplumsal bir sretir
(Toprak 2004: 203). letiim srecinin olmad herhangi bir snf dnmek
olanakl deildir. Snf rgtlerinde kararlar verilmekte, uygulanmak zere
rencilere iletilmekte, sonular deerlendirilmekte, cezalar ve dller verilmekte,
bunun iin yazlar yazlmakta, konumalar yaplmakta ya da mimiklerle tepkilerin
olumlu ve olumsuz olduu belirtilmektedir. Bunlarn tm bir eit iletiimdir (Yac
1995: 4).

nsanlar

ortak

bir

dile

sahip

olmadklar

zamanlar,

birbirleriyle

haberleebilme yeteneinden yoksun kalrlar ve birlikte alamayacak duruma


gelirler. rgtler belirli amalar gerekletirebilmek iin almak zere kurulurlar.
Bu kuruluta yneticiler, ynetilenler, ayn dzeyde grevli kiiler ve dsal evrenin
rgtn iletiim sreci ile birbirlerine kenetlenmesi kanlmaz bir zorunluluktur.
Bundan baka, amalara ulaabilmek iin rgtlerde liderliin uygulanmas,
insanlarn motive edilmesi, kararlarn uygulanmas, abalarda egdm salanmas
ve etkinliklerin kontrol edilmesi gerekir. Bu fonksiyonlarn her birisi kiiler aras
etkileimi ve dolaysyla iletiimi gerekli klar (Hicks 1979: 249).

u durumda iletiim, retmen ve rencileri birbirine balayan ve onlarn


ahenkli bir ekilde almalarn salayan bir badr. Bu ban, retmen ve
rencileri ya da iki renciyi, bazen yaklatrc bazen de uzaklatrc rol
oynadn ifade etmek yanl olmayacaktr (Yac 1995: 5). retmen ve
rencilerin, bulunduklar snfta honut olmalar ve bu honutluun derecesi geni
lde iletiim sistemin istenilen biimde ileyip ilememesine baldr (Yac 1995:
61). letiim sreci iin nemli olan nokta; ifti ynl ak, eitim-retim sreci iin
de nemlidir. yi bir retim, ancak yz yze ilikinin olduu snf atmosferinde
oluur. ift ynl, yz yze ilikinin olduu bir snf atmosferi, renci ve retmen

66

asndan da nemlidir (Kkahmet 2003: 2627). Gordon (1999: 7480), snftaki


iletiimi engelleyebilecek faktrleri emir vermek, uyarmak, gzda vermek, ahlk
dersi vermek, t vermek, nutuk ekmek, yarglamak, eletirmek, sulamak, ad
takmak, alay etmek, avutmak, apraz sorgulamak, sznden dnmek, oyalamak,
konuyu saptrmak gibi durumlar olduunu ne srerken; snftaki iletiimi
kolaylatran faktrleri ise edilgin dinleme, kabul tepkileri, etkin dinleme,
konumaya ar olarak belirtmektedir.

Bir snfta, bilgi ak olmakszn, bir arada ve rgtlenmi bir etkinlik sz


konusu olamaz (Hicks 1979: 350). rgt yeleri, bilgi ak yoluyla hareket
serbestisi snrlarn, hangi kurallara uyacaklarn ve hangi durumlarda ne ekilde
davranacaklarn renirler (Bingl 1990: 9293). Eer renci, snf yneticisi ile
olduu kadar rgtteki arkadalaryla da biimsel ya da doal ilikiler kurmakta
glk ekiyorsa byle bir durumda insancl ilikilerin iyi olduu sylenemez
(Sabuncuolu 1987: 101).

letiim teknik ve uygulamalarndaki olumsuzluklar, gerek retmenler ve


gerekse renciler asndan i yrtm ve i doyumu ynnden de aksaklklar
ortaya karr. Bir snf rgt ierisinde, renciler, yeterince bilgi alamadklar
durumlarda kendi hllerine terk edildikleri, kendilerine nem verilmedii kansna
kaplrlar.

Byle

durumlarda

snfn

almalar

hakknda

yeterince

bilgi

alamadklarn ve kendi katklarn sunamadklarn sylerler (Yac 1995: 28).


Duygu dnyalarnda anlamszlk, normsuzluk ve yalnzlk egemen olur ve en
sonunda yabanclarlar.

Deiik kltrlerden gelen renciler iin iletiim kurma daha da gleir.


Bireylere belirli bir topluluun alglama ve davran biimlerini, kltrel zdelii
kazandran kltr, iletiim biiminin bir toplamdr. Toplumlar ile kltrler gerekte
iletiim araclyla var olmu ve geliebilmilerdir; paylalan deneyimlerle,
alkanlklar dizisiyle belirli bir konuma oturmulardr. Paylalmayan deneyimler ya
da alkanlklar ise zdelemeyi salamayaca iin deiik kltr ya da topluluktan

67

rencilerle etkili bir iletiime girme olasl da azalr. Kald ki, bugn dnyadaki
deiim hz ve karmakl bireyleri kendi toplumlarna ya da kltrlerine bile
yabanc yapabilecek ldedir (Yac 1995: 29). Dier bir nemli konu da,
rencinin iinde bulunduu grubun ya da daha geni sosyal oluumun haberleme
sisteminin birey zerindeki etkisidir. Eer bilgi edinme srecinde yakn evrenin
etkisi geni evreden daha fazlaysa, renciyi evreden koullara gre deien bir
lde tecrit eder (Alkan ve Ergil 1980: 283).

Snfta bulunan renciyi dierine balayan en nemli ba, rgt kardr.


Bu karn zarara uramamas ve dolaysyla onu salamakla grevli rencinin
bundan kaybnn olmamas iin ilikiler kurulur. Bu ilikiler de szcn tam
anlamyla modler ilikilerdir (Yenieri 1991: 134). Gnmzde, sosyolojik ve
psikolojik literatrn geni bir blm, ilikilerin paralanmas sonucu doan
yabanclamaya ayrlmtr (Toffler 1981: 90).

Kentlerin geni ve kozmopolit olduu ve burada rencilerin temaslarnn;


kiiliklerinin btn ynleriyle deil, sadece uzmanlam rolleriyle mmkn
olabildii ska belirtilmektedir (Kahl 1981: 204). Bir rencinin evdeki sorunlar ya
da umutlar, dleri ve skntlaryla ilgilenilmedii srece o, ayn yeterlikteki baka
bir renciyle dei toku edilebilecek bir rencidir. Elden karlabilir,
deitirilebilir ve vazgeilebilir renci bylece yaratlm olur. Bu renci, bir eit
modler rencidir (Toffler 1981: 89). Modler renci ilikileri, gelip geici sreler
iinde olmakta, balamakta fakat bir sonu verecek kadar srmeden kesintiye
uramaktadr. likiden ilikiye gei ok ksa, ok sk ve ok hzldr. Yaanan snf
ii ilikiler, kalplam davran dzenlemeleri iinde olmaktadr. likiler orijinal ve
bireysel deildir; derinlik ve younluktan yoksundur (Oskay 1990: 52).

Fizyolojik gereksinimlerin giderilmesi zorunluluuna bir de snf rgt


yelerinin kesik, kopuk, balad yerde biten, kalclk zellii olmayan ve modler
iliki biimi eklenince, renciler rgtte ksz tutsaklar hline gelmekte ve
yabanclamaktadrlar (Yenieri 1991: 136).

68

2.2.4. BLM

blm, toplu bir abay gerektiren bir iin, eitli renciler tarafndan
yrtlebilecek bir biimde ussal olarak kendi gelerine ayrlmasdr (Toprak
2004: 184). blmnn, snf rgtnn ayrlmaz bir paras olduunda herkes
birlemektedir. Ancak snf yeleri asndan, nemli sorunlar ortaya kard da bir
gerektir (Edmund ve Sproat 1977: 8).

Balc (1996)ya gre; verimlilii artraca dnlerek gelitirilen ar


iblm sonucunda renciler, eitim-retim srecinde srekli olarak iin tek bir
parasn yapmakta ve bylece yapt ie yabanclamaktadr. rencilerin hep ayn
etkinlii tekrarlamalarnn yol at monotonluk yznden uzun dnemde strese,
doyumsuzlua, yabanclamaya ve performans dkl gibi sorunlara neden
olduu grlmtr (Demir 1999: 26). blm dolaysyla etkinliklerin sadece
belirli blmne katlan renciler, eski gurur ve doyumlarn da kaybederek
gszleirler (Ekin 1987: 10). Yaplan etkinlikler, sosyal anlamlarn yitirmeye
balar. renciler, emada nerede yer aldklarn gremez duruma gelirler ve
abalarnn deerini kavrayamazlar. Gszlk ve yaplanlarn anlamsz olduu
duygusu younlanca, rencide psikolojik sorunlar ortaya kabilir (Davis 1984:
297). Pek ok bilim adam, ar iblmnn renciyi monoton, tekdze hareket
eden bir robot yaptn ileri srmektedirler. blmnn bu doasnn da renciyi
yabanclatrc bir fonksiyonu vardr (Dicle 1980: 40).

Ar iblmnn, ou kere rencinin yaptklarnn neye yaradn


anlayamamasna ve amacn kaybolmasna yol at bilinmektedir. Amasz olarak

69

yaplan bir etkinlik, onu yapan iin btn anlamn yitirmi olmaktadr. Dier yandan
yaplan etkinliin gerek nemine ve deerine ar zellik yklemek de bir baka
yabanclama biimi olarak nmze kmaktadr. Yani rencinin kendisini gsz
hissetmesi kadar ar gl hissetmesi de yabanclama belirtisidir. Yine rencinin
yaptklarn nemsiz grmesi kadar ar nemli grmesi de yabanclama asndan
nemli bir durumu ifade eder. Ayrca iblmyle birlikte ortaya kan uzmanlama
da snf rgtnde yabanclama asndan olduka nemli durumlar meydana
getirebilir (Tannenbaum 1978: 3). rgt yapsnda farkl konumlarda bulunan
rencilerin farkl biimlerde dllendirilmeleri, iblm olgusunun kanlmaz bir
sonucu (Toprak 2004: 184) olup; ayn zamanda, snf rgtnde yabanclama
srecini hzlandrc bir zellie sahiptir.

2.2.5. NAN VE TUTUMLAR

nanlar, bireylerin kendi dnyalarnn bir yn ile ilgili alglarn ve


tanmlarn meydana getirdii srekli duygular adr. nanlar; bilgi, kanaat ve iman
kapsayan psikolojik bir olaydr. nanlar, ou durumlarda bireysel ilkelerin kayna
hline gelirler. nsanlar bilgi, kanaat ve inanlarn aa vurmak istedikleri zaman,
bunu davran ve tutumlar ile belli etmeye alrlar (Eren 2006: 173). Tutum ise,
bireylerin belirli objelere kar, geirdii eitli deneyimler sonucu dzenli bir tavr
allar, davran biimleridir. Bireysel tutumlar, bireyin yetime tarz ve yaam boyu
geirilen deneyimler sonucu olumakta ve bireyi dier bireylerden ayran zellikler
arasnda yer almaktadr (zkalp ve Krel 1996: 93).

Ana-baba, rencilerin oluturduklar tutumlarn ilk kaynadr. Arkada


evresi de ayn ekilde tutum oluumuna etki eder. Mzie, giyim ve sa biimine,
davran tarzna ve bunun gibi birok tutum objesine ynelik tutumlar, arkada
evresinden etkilenir (Katba 2004: 120). nan ve tutumlarn birbirlerinden
ayrlan nemli bir yn vardr. Tutumlar renci davranlarnda lehte veya aleyhte
olarak yorumlanabildikleri hlde; inanlar hakknda byle bir yarglama yaplamaz.
Yani inanlar yansz ve ntrdrler. Tutumlar dayandklar inan ve deer yarglar

70

devam ettike, devamllklarn srdrrler. Btn tutumlarda, ilgili konu hakknda


gerekli inanlar da bulunur; bununla beraber, belirli bir tutum iinde mutlaka btn
inanlarn varl sylenemez (Eren 2006: 174).

Sosyal bilimcilerin paylatklar kanya gre, toplumsal birliin ve


btnlemenin gereklemesi deerler ve inanlarda ortak birlik ve uyuma dayanr.
renciler, kendi deerleri ile rgtsel sistemin temsil ettii deerler arasndaki
atmay gidermek amacyla sistemi deitirecek kadar kendilerini yeterli
hissediyorlarsa, yabanclamalar uzak bir olaslktr. Fakat bireysel dzeyde, bu
ortak deer ve inanlar paylamayanlarn yabanclaacaklar ne srlebilir.
rencilerin kendi deerleriyle snf rgtnn ileri srd deerler arasnda kkl
bir eliki varsa ve renciler hem kendilerini, hem de rgtsel sistemi bu elikiyi
giderecek ya da azaltacak yeterlikte ya da gte grmyorlarsa yabanclamann
gszlk, anlamszlk ve kendine yabanclama boyutlarn yaamalar olasdr
(Alkan ve Ergil 1980: 272273).

2.2.6. SINIFIN EKONOMK ZELLKLER

eitli kurulularn, belirli kurallarn altnda retim, datm mal ve


servislerin kullanm ile ilgili davran biimlerini belirleyen ekonomi, sistem
ierisinde yer alan rgtlerin neyi, nasl yapaca ile retilenlerin nasl bir dalm
gstereceini belirleyen evre, rgtn ekonomik evresini oluturur (Tosun 1990:
1). Russell, ekonomik etkenlerin eitim-retime etkisini u noktalar etrafnda
toplamtr (Tezcan 1997a: 7778):

Bir lkenin ekonomik koullarna gre eitime ayrabilecei para miktar


deiiktir. rnein, Bat uluslar sanayi devrimi ile varlkl duruma
gelmeseydi, herkes iin zorunlu eitim olmazd.

71

Eitimin amalarndan birisi verimin artrlmasdr. Verimi en yksek


dzeye karma istei, teknik eitim, bilimsel retim ve aratrmay
gelitirmitir. Eitilmi bir iinin daha verimli, becerikli olduu aktr.

Datm dzeninin de eitim zerine etkisi var. Datm dzeni, toplumun


tabakalara blnmesini ortaya karr. Tabakal bir toplumda her tabaka
ayr eitimi grecektir.

Kiiler tarafndan yaplan balar da eitimi etkiler. Bat lkelerine baz


eski niversiteler balarla kurulmulardr. Kiiler servetlerini byle
amalara brakabilir. rnein ABDde balar sekin varlkllardan gelir.
Bunlar tutucu ve rgn eitimden gememi kimseler olabilmektedirler.
Bu nedenle eitimde ilerici hareketleri geciktirir, eitimi tutucu yaparlar.

Snf ii ekonomik koullarn gelime yn ve eilimleri, ok eitli nedenlerle


oluan ekonomik deiimler snf rgtlerinin yaps zerinde nemli etkiler
yapabilmektedir (lgen 1993: 130). Yaplan birok aratrma, temel gereksinimlerini
karlamaktan yoksun braklan rencilerin saldrgan ve uyumsuz davranlar iine
girdiklerini bulgulamtr (Toprak 2004: 58). Adlere gre, rencinin ailesinin
ekonomik sorunlar onu dorudan etkilemektedir. Evinde snf ve dersleriyle ilgili
ileri yapacak zel bir odasnn olmamas, ara-gerelere ayracak parasnn
olmamas onun snf iindeki performansn etkileyebilmektedir. Aile yaamnda
yoksulluk ve sknt yaayan, baka ilerin peinden komaktan dolay okula ayracak
vakitleri olmayan ocuklarn cesaretlerini yitirmeleri sz konusu olmaktadr
(Toprak 2004: 59). Ailelerin ekonomik durumu ok iyi olan renciler iin de
birtakm skntlar sz konusudur. Ailesi tarafndan hafta ii gndz snfa devam
etmenin yannda, hafta sonu dershaneye ve akamlar zel ders almaya; arta kalan
zamanda sportif veya sosyal etkinliklere katlmaya zorlanan bir renci dnelim.
Bu renci, gl bir olaslkla ksa bir sre sonra bedensel ve zihinsel bakmdan
yorgun decektir. Dolaysyla snf iindeki dikkati dalacak; etkinliklere
katlmnda d yaanacak; snftan uzaklamak isteyecektir. rencinin kendi

72

kendini uyarlamas olanaklar oktur, ne var ki temel gereklilikleri tatmin etmeyen


olanaklar yabanclamaya yol amaktadr (Pars 1982: 104).

Ayn durum retmen iin de sz konusudur. Chidolueye gre; ekonomik


yeterliin bir gstergesi olarak retmen maa, retmenin tutumunu etkilediinden
(Toprak 2004: 58) retmen maa ile snfta yabanclama arasnda nemli bir
iliki vardr. Maann dkl nedeniyle temel gereksinimlerini karlayamayan
ve bu nedenle hafta ii snfta, hafta sonu ve akamlar zel ders ya da dershane ile
uramak zorunda kalan bir retmen, bir sre sonra yorgun decektir. Bu
yorgunluun snf iindeki yansmas, verimliliin azalmas ve snftan ve
rencilerden souma eklinde olacaktr; retmenin performansnda d
gzlenecektir.

Schweitzer (1976)e gre ekonominin seyrini ve sistemin yapsn etkileyen


retmen ya da rencinin kendini gsz hissetmesi veya baskya maruz kaldn;
etkinliklerinin yeteneksizlik olarak anlaldn hissetmesi; sistemin kendini haksz
grmesi veya onlar mantkl, mantksz ideolojik herhangi bir sebep yznden sistem
tarafndan kart veya yumuak olarak grlmesi durumlar yabanclama olduunun
kantlardr (Demir 1999: 33).

Snf rgtnde yabanclamann kaynann deerlendirilmesinde, dier bir


boyut da ekonomik yapnn iinde yer alan kentleme srecidir. Kentleme,
ekonomik gelimeye kout olarak kent saysnn artmas ve bugnk kentlerin
bymesi sonucunu douran, toplum yapsnda artan oranda rgtleme, iblm ve
uzmanlama oluturan, insan davran ve ilikilerinde kentlere zg deiikliklere
yol aan bir nfus birikimi srecidir (Kele 1993: 19-42). Kentlemenin ortaya
kard tecrit ve gszlk duygusu, renciyi yabanclatrr.(Trkdoan 1988a:
124).

73

Bata ulam sistemindeki gelime olmak zere, kitle iletiim aralarnn


yaygnlamas, ky yerleme birimlerinden ok farkl grnm ve yaam tarz
sergileyen kentlere doru bir psikolojik ekilim ortam yaratmaktadr. Dolaysyla
deimesi bir insann mrn aacak olan staty, kentteki olanaklarla annda
deitirebilme umudu ve beklentisi, bu aralarn da yardm ile bsbtn
glenmekte ve kitleleri kent dorultusunda yerinden oynatmaktadr (Berkay 1981:
81). Krsal alandan kentlere g, bireylere yeni olanaklar getirmekle birlikte, sosyal
ve kltrel sorunlar da katlayarak bytmektedir. nsanlar, kalabalk iinde
yalnzlklara itilerek yabanclamaktadrlar (Grdoan 1993: 31).

Bu erevede krsal alanlardan gelenlerin kent yaamna uyum problemleri


snf yapsnda rol ve stat deimelerini de artrmaktadr (Korkmaz 1988: 111).
Gke (1973: 251)ye gre, krsal blgeden kendi kltryle kente gelen birinci
kuak renciler kentin kltryle uyum salayamamaktadr. Krdan kente g eden
herhangi bir ailenin mensubu olan renci, hem bir btn olarak toplumun yaad
yabanclama ve anominin etkisi altnda bulunmakta, hem de bizzat kendisi kapsaml
derin bir anomi ve yabanclama ortam iinde bulunan ve bu dorultuda hzla
dnen byk kentin yeni bir yesi olmaktadr (Tolan 1981: 256). Bu nedenle
kentin sosyal ve kltrel yapsna uyum salamak, zellikle kyden kente g eden
rencilerde problemli olmaktadr (Trkdoan 1988: 194). Bu renciler, iki yaam
tarz arasnda bocalamaktadrlar. Bu ikilem yabanclama ve anomik durumu
beraberinde getirmektedir (Bayhan 1995: 84). Bu anlamda kentleme, renciyi
kendi yalnzl iine eker; dost ve yaknlaryla olan iten balln yitirir. Tm
toplumsal temaslar yklr; renci gsz ve dayanksz kalr. Byle bir srete
renciler, bastklar zeminde kayarlar, tutunamayarak kenarlara doru itilirler
(Trkdoan 1988: 194). Kalabalk iinde duyulan yalnzlk renciyi soyutlamakta
ve kent, rencinin duygu dnyasnda bazen bir tr hapishane duygusu meydana
getirmektedir (Tosun 1990: 778).

Dier taraftan, aralarnda duygu ve heyecan ba olmayan rencilerin, yine


nfus younluunun etkisiyle, mekn zerinde birbirlerine yakn olarak yaamalar,

74

onlarda yarma, sivrilme arzusu, karlkl olarak birbirini istismar etme, birbirinden
uzaklama veya ekingenlik gibi davran zellikleri meydana getirmitir. Pek ok
sayda rencinin dar bir mekn ierisinde olmalar; ayn zamanda, sinir
gerginliklerine veya sinir hastalklarna, paral bir kiilik yapsnn gelimesine
neden olmutur (Yrkan 1968: 5758). Kentlerin yksek dzeydeki fiziksel ve
duygusal korumaszl, rencinin snf yelerine kar kapal olmasna neden
olmaktadr (Akyldz 1989: 138).

rencilerin says arttka, renciler arasndaki farkllama da artm;


ekonomik ve sosyal statye, zevklere ve deerlere gre birbirinden ayrlm olan
gruplar ortaya kmtr. Dier yandan, say bakmndan art snf ii ilikilerin
karakterini deitirmitir. renciler arasndaki ilikiler gitgide yzeysel, geici, ksa
sreli ve paral olmaya balamtr. Ayrca kentin kalabalk topluluu iinde
yaam olma, rencinin, bir yandan aile, komuluk gruplar, ky cemaati gibi
birinci dereceden gruplarn bask ve kontrolnden kurtulmasna, bylece
bireyselliini ve kiiliini kazanmasna yol aarken; dier yandan anomik duruma ve
kararszlk hli ierisinde kalmas gibi bir sonu dourmutur (Yrkan 1968: 57) ve
kent, deyim geerli olduu oranda ruhunu yitirmitir (Tolan 1981: 259).

2.2.7. SINIFIN TEKNOLOJK ZELLKLER

Teknoloji, bir rgtn girdilerini ktlarn dntrmede kulland temel


teknikler veya sreler (imek 1994: 186) olup; snfta yabanclamay ve kiisel
eylemlerin bireysel kontroln etkilemektedir (Aldemir 1985: 163). Bunun yannda
teknolojinin snf yaamna giren karmak bir g olarak, retmen ve rencinin
bilisel yetenekleri ile anlama hlinde olduu da tam olarak sylenemez (zel 1992:
148).

Teknolojinin en gze arpan yan olan makineler, snf yelerini kendi


hzlarna uymalar iin pelerinden sonu gelmez bir yara itmi durumdadr.

75

Teknolojinin snf rgt zerindeki gc byrken, gizli ve ak tehlikeleri de hzla


artmaktadr (Grdoan 1993: 44). Barnet ve Mler (1976), teknoloji karsnda snf
yelerinin; hayranlkla balayan, aalk duygusu ile gelien ve tkenile sona erme
olasl olan bir srece girdiklerini belirtmektedirler (Yenieri 1991: 113).
Gelien teknoloji, snfta bulunanlar yan yana olmaktan uzaklatrmtr.
retmen ve renciler, retimi btn ile gerekletirebilen bireyler olmaktan
km; retim sreci iinde, teki bireylerle retim ilikisi olan bir btnn
paras hline dnmlerdir (Glerman 1983: 55). Teknolojinin doal sonucu
olarak bkknlk, tik ve ba ars gibi baz hastalklar, retmen ve rencinin
bilisel ve duyusal varln kemirmesine neden olmutur (Turan 1973: 16).
retimde kullanlan ara gereler de birer teknolojik rndr. Ara-gere, snf
ortamnda olmas gereken ve renme retme srecinin vazgeilmez gelerini
oluturan malzemelerden, daha etkili bir renme-retme srecinin yaratlmasna
katkda bulunan teknolojik rnlere kadar kullanlan her trl materyali kapsar. Bu
anlamda en basit veya klsik olarak adlandrlan kara tahta ve tebeirden bilgisayara,
kullanlan ara ve gerelerin kullanlma an geldiinde snfta olup olmamas
renme ve retmenin etkililiini belirler (Toprak 2004: 56-57). Szgelimi
ilkretim okulunda bir snfta fen ve teknoloji konularndan biri ile ilgili deney
yaplmas plnland. Fakat deney iin gerekli ara-gerelerden biri ya da birka yok.
Bu durumda deney yaplamayacak, renme-retme sreci sekteye urayacaktr.
Dolaysyla renci aresizlik iinde kalacak ve snfa kar ilgisizlik duygular
besleyecektir. Konuya ilikin nemli olan bir baka nokta da rencilerin ara-gereci
kullanma yeterliidir. Eer snf yneticisi, var olan ara-gerecin doru kullanmna
ilikin gerekli bilgiyi vermemi ise rencide gszlk, kendini aa grme ve
anlamszlk duygularnn domas kanlmaz olacaktr.

retmenlerin bu ara gereleri kullanma yeterliindeki dklk (Toprak


2004: 57) de snf rgtnn yabanclamas asndan nemli bir sorundur.
Teknolojik ilerlemenin gerisinde kalan ve yeni ara gereleri kullanamayan bir
retmen, kendini zayf ve aresiz hissedip, yetersiz grebilir.

76

Byle bir ortamda bulunan renci ya da snf yneticisi seme yetenei


olmayan, iinden gelen ve kendisinin ynlendirdii etkinliklerde bulunamayan; olsa
olsa sabrl, yumuak bal, tekdze i grmeye neredeyse acnas bir biimde
altrlm; ama semeleri azaldka sorumsuzluu da artan bir insann zelliklerine
sahip olmutur. Sonuta ise yalnz koullu tepkileriyle ynetilen yaratk. Byle
yabanclam birisi iin sylenecek en gzel vg sz udur: Sorun karmyor.
(Fromm 1996: 243).

Snf rgtnde yabanclamann kaynann deerlendirilmesinde, dier bir


boyut da temelinde teknolojik gelimelerin olduu sanayileme srecidir. 19.
yzylda buhar makinesinin icad ile simgelenen sanayi devrimi, makineli fabrika
retimi ile seri hlde retimi getirmitir. retimin niteliinin deimesi toplumsal
yapy kkten deitirmitir. retim merkezi evden fabrikalara aktarlm; eitim ve
retimin nemi artarak, eitimle stat elde edilmesi nem kazanm; orta
tabakalama bym; ulam ve haberleme aralar gelimi, dolaysyla sosyal
hareketlilik hzlanmtr. Sanayi devriminin arka-plnnda Rnesans, Reform ve
Aydnlanma Felsefesi, temelinde ise bilimsel ve teknolojik gelimeler vardr (Bayhan
1995: 76). Sanayi toplumlar, iblmnn gelitii, nfusun artt, bunlarn sonucu
olarak da mekanik ilikilerin egemenliinin grld toplumlardr. Bu toplumlar,
karmak yapsnn, yzyze ilikilerin snrllnn biz duygusunu ortadan
kaldrmas ve benzer nitelikleri ile gnmz insann epeevre kuatmtr (Atalay
1984: 6).

Snf rgtnde gerekletirilen etkinliklerde kullanlan ara ve gerelerin


retmen ya da rencilerin psikolojik ve bilisel yaplarna etkisi; sanayi
toplumlarnda ihmal edilmi ya da gelimelerin gerisinde kalmtr (Carrel 1970:
251). Bu dzende eyalar insanlardan daha kolay ynlendirildii iin, insanlara eya
gibi davranlr. nemli olan kii deil, stlenilen roldr (Bell 1976: 147). Bu durum,
insansal zelliklerden olan esneklii de ortadan kaldrmtr (Russel ve Russel 1979:
32).

77

Sanayi toplumundaki retmen ve renci, geleneksel toplumlardaki


retmen ve rencilere oranla evre basksndan daha az etkilenir ve bu anlamda
daha zgrdr. Ne var ki, tad amatan emin deildir. Hzl bir sosyal deime
geiren toplumlarn bireylerine zg olan kimlik yitirmenin yani yabanclamann
anlam ite budur (Trkdoan 1988: 44). Btn sanayi toplumlar belli baz ortak
deerleri aynen paylarlar. Bu ortak deerler u ekilde belirtilebilir (Kerr, Dunlop,
Harbison ve Myers 1991: 93): Sanayi toplumunda bilime ve teknik bilgiye nem
verilir; dolaysyla bilim adamlarnn ve teknologlarn prestijleri ve madd kazanlar
yksektir. Teknik deimeye kar olan tabular yklmtr. Eitim, sosyal
hareketliliin bir koulu olduu iin ve bilime verilen nemden tr en ok istenen
eydir. Sanayileme, esneklii ve rekabeti art klar; dolaysyla da aile, snf, din, rk
ve kast temellerine oturtulmu stat kalplarn reddeder. Sanayi toplumu, oulcu
olup bnyesinde eitli dernekler, gruplar, birlikler ve byk lekli iletmeleri
barndrr. Dolaysyla sanayi toplumundaki retmen ve renciler eitli gruplara
ve rgtlere girerler; ilikilerde bulunurlar. Bu durum, snf rgt yelerinde
etkilerde bulunabilir. rnein snfn sonlarda gelen bir tercih yaamas
yabanclamay hzlandrabilir.

Endstrilemenin balangcndan beri her snfta sz konusu olabilen


huzursuzluklar, zaman zaman younluk kazanm, fakat gereksinmelerinin doyumu
orannda bu huzursuzluklar en aza indirilmitir. Ancak retmen ve renci
gereksinmelerinin sosyal ve ekonomik yaamdaki deiimler dorultusunda farkllk
gstermesi, doyumsuzluklarn daha deiik trde ve boyutlarda devam etmesine
neden olmaktadr. Dolaysyla snfta mkemmel bir uyum salanmas olanakl
olmamakta ve bunun sonucu olarak da snf ii huzuru tehdit eden devamszlklar,
ge kalmalar, ikyetler, moral bozukluklar, kavgalar, eitli ypranmalar gibi
hareketler meydana gelmektedir (Bingl 1990: 179). Levent (1990), bu yabanclama
ilikisinin; renci ve snf rgt iin, snf ortamndan balayarak arkadalk ve aile
ilikilerine kadar, toplumla btnleme ve yaama balanmaya kadar pek ok alana

78

yansdn, her dzeydeki insan ilikilerini etkileyen bir iliki biimi olarak
gereklik kazandn vurgulamtr (Demir 1999: 4748).

2.2.8. SINIFIN KLTR

Tylora gre kltr; bilgiyi, inanc, sanat, ahlk, rf ve detleri, bireyin bal
olduu toplumun bir organ olmas nedeniyle kazand alkanlklarn ve dier
btn hnerlerini ieren gayet karmak bir btndr (Turhan 1994: 36). Snftaki
renciler, hem kendi yararlar hem de grevleri iin birlikte davranmak
zorundadrlar. Birlikte davranmak, rencilerin ayn dili kullanmalarn; ayn inan
ve ilkede birlemelerini; ayn kurallar, grleri uygulamalarn gerektirir. Birlikte
davranan renciler, bu eylemlerini yceltici, hakl gsterici, yarglayc ller
gelitirirler. Bylece snf iinde kltrel bir yap oluur (Baaran 1991: 241). O
hlde snf rgt bakmndan rgt kltr, retmen ve renciler tarafndan
paylalan inanlar ve beklentiler btn olarak tanmlanabilir (imek 1994: 180).
Smircisch ise rgt kltrn, snf yelerince paylalan alglar, anlamlar, inanlar
ve deerler btn (iman 1994: 58) biiminde tanmlar. Baka bir deyile bir
rgtn temel deerlerini ve inanlar ile bunlar alanlara ileten simge, tren ve
mitolojilerin tm (elik 1993: 137) olan rgtsel kltr; Moran ve Volkwein n
vurgulad gibi eylemlerde sreklilik ve davranlarda uyum salar (elik 1993:
143); rgte dierlerinden farkl zellikler veren biimleri, artlm deerleri, sanat
biimlerini, giyim ve stilleri ve daha birok standartlar birbirine balar. Bunlara ek
olarak, bir snf rgtne kimliini vermekten dolay da rgt kltr, o renciye
kendisini tantma ve uyum salama olanaklar verir. Eer renci, snftaki
pozisyonundan honut ise gven duyacak, kabul edecek ve anlayl davranacaktr
(Hicks 1979: 210).

79

Bir snftaki renci, tm kiilik nitelikleriyle birlikte kltrel deer sistemini


de beraberinde getirir ve karar ve davranlarn bu sisteme gre oluturur. Ancak her
snfn da kendine zg bir kltr vardr. Bu nedenle rgt yelerinin kltr ile
kendi oluturduu kltr arasnda bir temas ve atma alan oluabilir. Snf, kendi
amalarna en etkili ve en verimli bir biimde hizmet edecek kltrel sistemin gerekli
kld bir uygulama dzenini yelerine kabul ettirmeye alrken, yeler de kendi
deer sistemine uygun bir dzeni uygulamaya aba harcayarak ona kar direnerek ve
bylece, mikro anlamda bir atma mekanizmas harekete geecektir (Tosun 1990:
147). Buradan yola karak denilebilir ki, snftaki rencilerin rgtsel
davranlarnda, o snf rgtnde baskn olan deerler, normlar, inanlar, gelenek ve
treler, trenler ve toplantlar ve rgtle ilgili semboller nemli rol oynamaktadr
(Arslan, Kuru ve Satc 2005: 450).

Konuya ilikin nemli olan bir baka nokta ise snf yapsndaki kltrel
deiimdir. Ogburna gre, kltrn birbiriyle ilikili iki parasndan birisi, dieri
deimeden deiirse veya ondan fazla deiir ve aralarnda uyumsuzluk olursa
kltrel gecikme (Cultural lag) meydana gelmektedir (Appelbaum tarihsiz: 57).
Snf rgt kltrnn deimesinde en ideal olan, serbest kltr deimesine gre
deiimin meydana gelmesidir. nk serbest kltr deimesinde kltrn
seicilii vardr. Kltr, yeni karlat kltr gelerini, gereksinimine yant
verdii erevede fonksiyonlarna gre semektedir. Dolaysyla kltr deimesi
srecinde yeni kltrel geleri zmseme ve uyum kendiliinden olduundan
yabanclama daha az olmaktadr (Bayhan 1995: 101).

Deiim zellikle de kkl deiimler, her zaman sancl olur ve sosyal


bunalmlar dourur (Bayhan 1995: 50). Bu kkl dnm ierisinde renciler,
byk bir uyumsuzluk bunalm ve giderek kargaa iine srklenmilerdir.
renciler, hangi norm ve deerleri davranlarna yanstacaklarn bilemez hle
gelmilerdir (Tolan 1981: 249). Snfn rgtnn yapsnn nitelii, deime
srecinde yeniden btnleme ve uyum dzeyine baldr. rencilerin, snf
rgtnn kltrne uyum salamas gereklidir. rencilerin, rgt kltrndeki

80

deiimi, toplumsal ve kltrel yapnn gereksinimi orannda zmsemesi


btnlemeye; deimenin benimsenmemesi ve var olan yapyla atmas ise,
zlmeye neden olmaktadr (Bayhan 1995: 111112).

Btnleme olmakszn renciler, davran model ve rollerini yeterince


gerekletiremezler. Dolaysyla snf egdmn yitirir ve sonuta snf rgt
zlr (Fichter tarihsiz: 205). zlme, snftaki rgtsel ilikilerin btnl
zecek ekilde zlmesidir (Bilgiseven 1986: 297298). Baka bir deyile snftaki
dengenin bozularak dzensizliin ve kararszln ba gstermesine snf rgtnn
yaps asndan zlme denir (Erolu 1995: 128). zlme sonucunda snf yeleri
arasnda su, iddet, alkolizm, zihinsel hastalklar ve intihar gibi baz problemler
gzlenebilir (Kzlelik ve Erjem 1992: 371).

Snf

rgtnde

gerekleebilecek

bir

zlme,

renciyi

referans

evresinden koparr. Bu zlme bir yandan rencinin kiiliinin saydamlamas ve


belirginlemesi sonucunu dourabilir; ama dier yandan da, kendini evreleyen
insanlar karsnda bir dsallk, yalnzlk duygusuna kaplmasna yol aabilir. Bu
durumda yabanclama sz konusudur (Tolan 1981: 308). Illich (1998: 43), kltrn
etkisiyle gerekleen yabanclamann, ekonomi kaynakl yabanclamaya oranla
daha kt olduunu vurgulamaktadr.

3. NC ALT PROBLEME LKN BULGULAR VE YORUM

Bu

blmde,

Snf

rgtnde

yabanclamann yaanma

biimleri

(sonular) nelerdir? eklinde ifade edilen nc alt probleme yant verilmeye


allmtr.

3.1. SINIF RGTNDE YABANCILAMANIN YAANMA


BMLER (BOYUTLARI)

81

Nefe gre, yabanclamann snf rgtnde dourduu genel sonular;


doyumsuzluk, iletiim sorunu, sorumluluk ve karar almadan ka, brokrasi
sempatisi, yenilik korkusu, srekli ikyet durumu, yakn iletiimi yk olarak
alglama eklinde sralanabilir. Nef, buna bal olarak yabanclam snf yelerinde
gzlenen balca kiilik zelliklerini ise yaratcln yok olmas, zihinsel
bozukluklar, toplumsal ilikilerden kanma, yaama kar ilgisizlik, uyuturucu ve
intihar eilimi, dzensiz yaam ve kt ilikiler, snfn ve toplumun deer
yarglarna-normlarna ilgisizlik ya da kartlk, ar bencillik, boyun eme,
teslimiyetilik, sorgulamakszn kabullenme ve kadercilik olarak sralamtr (Nef
1980: 86). renci, yabanclama sonucunda sklmakta, yapt etkinliklerden zevk
alamamakta ve bu ksr dng onu tketmektedir. Yabanclama sonucunda renci;
kendini kendi glerinin, kendi zenginliinin etkin yaratcs olarak deil de,
dndaki glere baml, canl zn bu glere yanstm, yoksunlam bir nesne
olarak alglar. (Fromm 1996: 119). Bir snftaki renciler, rgtlerinin kurallarn
yeniden dzenlemek veya gzden geirmek istediklerinde ve bu sonuca ulamada
kendi davranlarnn hi veya ok az saylabilecek dzeyde etkili olacan
dndklerinde, onlarn bulunduklar snfa yabanclatklar sylenebilir (Aldemir
1983: 67). Yabanclaan renci bir sre sonra a) Eitim-retim srecini ilgisiz
baka amalara ulama yolu olarak deerlendirmeye balayabilir. Bir baka deyile,
o snf ve eitim-retim sreci onun iin birincil nemini yitirmitir, b) Rolne
gre, kendine verdii deer bakmndan, kendi yeterliliine gvenemez hle
gelebilmitir, c) rgtsel amalara ball azalr ya da yok olabilir. O zaman o
snfn adna deer vererek, verimliliiyle ilgilenme gibi bir duygu, kayg veya
davrantan da uzaklaabilir (Varol 1993: 101). Kendine verdii rgtsel ve
toplumsal konumu, saygnl reddeder. Snfn ynetimine, toplumsal etkinliklerine,
grevi dndaki ilere arkasn dnmtr. Snf ile gurur duymaz. Kendine snf
rgt dnda doyum kaynaklar arar (Baaran 1991: 208).

Yabanclam

rencide

gzlemlenen

belirgin

zelliklerden

birisi,

yaratclnn yok olmasdr. Yaratcl yok olmu rencinin, snfn verimliliini


olumsuz ynde etkileyebilmesi iin snf rgtnn renciden yaratclk beklemesi

82

gerekir. Snf, youn etkinliklerde bulunuyorsa rencilerin ie kendilerinden bir


eyler katp, bir rn ortaya koymasna, rencinin potansiyel gcn ve
yaratcln kullanmasna, snfn byk gereksinmesi olacaktr. Yabanclam
rencide gzlemlenen dier bir belirgin zellikse zihinsel bozukluktur. Zihinsel
bozukluklar, daha ok rencinin snfla uyum iinde olmamasndan, insan
ilikilerin azlndan; yalnzlk, gszlk ve aresizlik iinde bulunmasndan
kaynaklanr

(Aybar

1995:

137138).

Yabanclam

renci

kendisini

arkadalarndan ayrlm, devaml onlarla bir iliki iinde bulunmayan ve onlara


bal olmayan bir yalnz ada gibi grebilmekte ve bir tr tecrit olgusunu kabul
etmi grnmektedir. rencinin ilgisi zayf, yaamn anlamsz buluyor, kendisini
dier insanlara gre herhangi bir ey yapmayan biri olarak gryor ve Ben kimim?
sorusuna cevap vermek iin zor geliyorsa; bu durumda bireysel bakmdan izole
olmuluk ve yabanclama domu demektir (imek, Akgemci ve elik 2001: 205).

Modern yaamn yabanclaan rencisinde, iddetli biimde tank olunan bir


baka eyin bireysel ve ynsal yalnzlk, scak ilikiler yoksunluu ve diyalog
kopukluu olduu sylenebilir (Kl 1984: 2829). Makinenin klesi olan birey,
ksa bir sre sonra, kendisi de makine olur kar (Guenon 1990: 77). Buradan,
snfta yabanclama ya da yabanclatrlma oluumuna her kar kn, snf
yelerini birbirine kenetleyici bir esprityi ilk srada olmak zere bnyesinde
tanmas zorunluluu kmaktadr (Kl 1984: 29).

Seeman, yapt aratrmalar sonucunda, yabanclamann be boyutu


olduunu vurgulamtr. Bunlar gszlk, anlamszlk, normsuzluk, yaltlmlk ve
kendine yabanclamadr (Ergil 1980; Tolan 1981; Demirer ve zbudun 1998).
imdi bunlar daha yakndan irdeleyelim.

3.1.1. GSZLK (POWERLESSNESS)

83

rencinin, kendi davrannn istedii sonular elde edemeyeceine ya da


arad destei bulamayacana ilikin olumsuz alglamasndan, beklentisinden
kaynaklanan duygudur (Ergil 1980: 77). Gszlk, rencilerin kendi kaderlerini
kontrol etmekte karlatklar baarszlk derecesi ile yakn bir iliki iindedir
(imek, Akgemci ve elik 2001: 205). Bu duygu rencinin yalnz bana bir ey
yapamayaca, baaramayaca duygusu olarak da tanmlanabilir (Tolan 1983: 302).
Mau (1992)ya gre ise gszlk, rencinin belli hedeflere ok fazla deer
yklemesini, ama bu hedefleri baarabilme konusunda beklentilerinin az olmas
durumunu ifade etmektedir. rnein yksek not almaya fazla deer ykleyip, baar
notlar zayf olan renciler gszlk hissederler. Kendini gsz hisseden
renciler ise dersi blmek veya kar gelmek gibi davranlar gstermektedir
(Sanberk 2003: 34).

Seemana gre, yabanclamann bu gesi, rencinin kapitalist toplumdaki


durumuna ilikin Marxist grte ortaya kt hliyle yabanclama nosyonunu
verir. Burada, renci karar ayrcal ve aralar snf yneticisi tarafndan
sahiplenilecek lde yabanclamtr. Yabanclamann bu varyant, rencinin
kendi davrannn arad sonular ya da destekleri belirlemeyecei beklentisi ya da
olasl olarak dnlebilir (Demirer ve zbudun 1998: 39). Pearlin uygulad
yabanclama

almasnda,

gszln

yabanclamada

etkili

olduunu

gzlemlemi; bunun nedeninin ise, ynetsel kurallardaki eksiklikten veya ynetim


alannn byklnden kaynakland sonucuna ulamtr (imek, Akgemci ve
elik 2001: 205).

3.1.2. ANLAMSIZLIK (MEANINGLESSNESS)

rencinin davran sonularn yorumlayan ve yargda bulunmasn salayan


kesin bir inan sisteminin eksiklii olarak tanmlanr (Trkdoan 1985: 59). Yani
bireysel ve toplumsal olaylar anlayamama duygusudur (Baaran 1992: 229).

84

G. Victora gre, snfta, karar vermek iin gerekli lnn ak olmad


(imek, Akgemci ve elik 2001: 205) ve rencinin neye inanmas gerektii
konusunda net bulunmad durumlarda anlamszlk boyutunda yabanclamadan sz
edilebilir.

Seemana

gre,

renci

alternatif

yorumlar

konusunda

seim

yapamamakta; nk ilevsel akclktaki art ve uzmanlama ve eitim-retim


sreci zerindeki vurgusu bylesi bir seimi olanakszlatrmaktadr (Demirer ve
zbudun 1998: 3940).

Mau (1992)ya gre yabanclamann bu boyutunda, renciler, baz derslerin


ieriklerinin gelecek asndan hibir ie yaramayacan dnmektedirler. On be
yandaki bir renci Okulun sama olduunu, nk eski a tarihi gibi eylerin
hibir ie yaramayacan sylemitir. Dahas, snftaki etkinlikleri gelecekteki
etkinliklerle ilikilendiremeyen renci, daha ok anlamszlk hissetmektedir
(Sanberk 2003: 35).

3.1.3. ANOM-NORMSUZLUK (NORMLESSNESS)

Anomi (anomie) kavramn ilk defa Greke aslndan alp kullanan Emile
Durkheim olmutur (Sezal 1991: 22). Durkheim dhil btn sosyologlar anomi yi
bir grup ya da toplum yelerinin nerede, nasl ve ne ekilde hareket etmelerini
belirleyen normlarn veya sosyal kurallarn saygnlk ve etkinliklerinin azalmas;
normlara olan balln zayflamas sonucu bireylerin bir eit baboluk,
dzensizlik, kargaa, kararszlk, karamsarlk ve belirsizlik iine dmelerini ifade
eden bir kavram olarak grmektedirler (Erdomu 1985: 163).

Kelime anlam,

normsuzluk ya da kuralszlk olan anomi; birey ve toplum yaamndaki


bunalml bir durumu ifade eder. Dolaysyla, anomi toplumda ya da bireyde l
ve deerlerin kmesi ya da ama ve lk yoksunluu sonucunda oluan dengesizlik
durumudur (AnaBritannica 1993: 324). Seeman; kolektif standartlarn disipline edici
etkisi zaafa uradnda ve kltrel olarak ngrlm hedeflerin elde edilebilmeleri
iin gerekli amalarla rtmedii durumlarda, anomi ve normsuzluun, kltrel
bakmdan meru olsun olmasn, teknik bakmdan en etkili ilemin kurumsal olarak

85

ngrlen davrann yerini alaca lde gelieceini syler (Demirer ve zbudun


1998: 4041).

Normsuzluk, bireysel davran zerindeki sosyal normlarn gcn


dzenlemede beliren bozulmalardr. Yani snf rgtnde bulunan rencilerin,
rgtn

belirledii

kurallara

ve

normlara

kar

ilgisiz

kalmalar,

onlar

benimsememeleri hlidir. Bylece kabul edilmi kurallardan rencilerin soumas,


ilgisiz kalmas yabanclamann bir anlamn gsterir (Urick 1970: 8). Mau (1992)ya
gre; snf balamnda normsuzluk, rencilerin snf yneticisinin kendileri yerine
karar vermesine kar kma eklindedir. Not verme ile renciler akademik
farklln gz nnde tutulduu bir snflama ierisine sokuluyorlar. Toplumsal
karlatrma sreci ile kenarda kalan renciler, snf yapsna ve btnne kar
balanma duygusu gelitiremiyorlar. Bu rencilerin ou, snf kurallarn izlemek
olan rencilik rolleriyle derslere katlma ve verilen devleri yerine getirme gibi
kurallar kabul etmemektedirler. Okul ve snf kurallarn nemsiz, gereksiz olarak
grmektedirler (Sanberk 2003: 36).

Cohene gre, ynetim duygusundaki eksiklik ya da davranlara egemen


olan toplumsal standartlardaki bozulma, anomiyi oluturur (Mutlu 1984: 82).
Mertona gre, anomi, kltrel amalar ve bu amalara ulamay salayacak
kurumsal aralar arasndaki kopukluun bir sonucudur (Poloma 1993: 38). Parsonsa
gre ise, toplumun bireye nerdii amalar (deerler) ile bireyin sahip olduu aralar
(kurallar) arasndaki uyumsuzluk anomiye neden olmaktadr. Deer-kural atmas
balamnda ama-ara atmasnn meydana getirdii anominin en olas biimi,
bireylerin ulamay arzuladklar amalara uygun aralara sahip olmamas
durumudur. Bir baka olaslk ise, belli amalarn hakl kard aralarn bireyin
gznde akla kavumam olmasdr. Anominin bir nc biimi de asl
amalarla, kurumsal amalar arasndaki uyumsuzluun bireylerin gznde ak bir
duruma gelmesidir (zkk 1985: 92). Baka bir deyile anomi, hzl toplumsal
dnm dnemlerinde deerler sistemi ve normatif yapnn; toplumsal yap ile iliki
ve uyumunun bozulmas ve snf yelerinin davran, dnce ve eylemleri

86

zerindeki belirleyici ve ynlendirici niteliinin yitirilmesi (Tolan 1981: 171);


toplumsal ilikileri dzenleyen kural ve deerlerin anmasnn dourduu karmaa
ve kuralszlk (Demir ve Acar 1993: 30) durumudur. Kuralszl ise toplumsal
normlarn belirledii baar hedeflerine ulaabilmek iin toplum d davranlara
ynelinmesi olgusu dourmaktadr (imek, Akgemci ve elik 2001: 205).

3.1.4. YALITILMILIK (ISOLATION)

Jong ve Gierveld (1987)a gre yaltlmlk olgusu; snf rgtlerindeki


iblm, uzmanlama ve belirlenen yerde belirli bir ii belirli bir srede tamamlama
zorunluluunun ortaya kard doal bir sonutur. ki trl yaltlmlk sz konusu
olur. Birincisi, rencinin dier rencilerden ayr ve fiziksel olarak uzak bir yerde
bulunmas durumudur. kincisi ise, renci snf ierisindedir, kalabalk arasnda
bulunmaktadr; ancak iletiim kurmaya ve ilikide bulunmaya olanak ya da zaman
bulamamaktadr (Yenieri 1991: 108109).

Genel olarak yaltlmlk duygusu, temel yerleik deer ve kurallar


benimsememi ya da ksmen benimsemi olan rencilerce duyulur (Alkan ve Ergil
1980: 254). Baka bir deyile, toplum tarafndan zellikle yksek deer verilen
eylere, rencilerin dk dl deeri vermelerinden doan sonutur (Ergil 1980:
77). Seeman, yaltlm anlamdaki yabanclaml, verili bir toplumda tipik olarak
yksek saylan inan ya da hedeflere dk dl deeri vermeyle tanmlar (Demirer
ve zbudun 1998: 41). Yaltlmlk durumu, ortaya yalnzlk duygusunu
karmaktadr. Bu koullarda renciler, snfla btnleme salayamamakta, pasif
bir kiilik gelitirmekte ve yabanclatrmaktadrlar. Kendilerini sosyal adan
yaltm renciler, yalnzl severler ve etkinliklere katlmazlar. Fakat Mau
(1992)ya gre, derslere dzenli bir ekilde katlm gsterdiklerinden, genelde snf
yneticisi onlar yabanclam olarak kabul etmez. Ksaca, sosyal uzaklam

87

renciler, snf karmak ve hogrsz, hayal krklklarna uradklar bir mekn


olarak alglamaktadrlar. Birou evde kalmay, sahile gitmeyi ya da arkadalaryla
darda olmay tercih etmektedir (Yenieri 1991: 108-109; Sanberk 2003: 36).

3.1.5.KENDNE YABANCILAMA (SELF-ESTRANGEMENT)

Geyer ve Schweitzer (1976)a gre modern yaamdaki snf rgtnde,


sadece

gszlk,

anlamszlk,

kuralszlk ve

yaltlmlk deil; kendine

yabanclama da snfta yabanclamann balca boyutlarndandr (Demir 1999: 38).


rencinin davranlarnn, kendinin gelitirdii gerek deer, dzg, gereksinme ve
isteklerine dayanmamas hlidir (Baaran 1992: 229). Yani rencinin kendi yetenek
ve zglerini kendisi dnda, kendine yabanc grmesi olarak betimlenebilir (Tolan
1983: 303). Baka bir deyile kendine yabanclama, rencinin imdiki durumunun,
rgtsel koullarn daha elverili olaca ideal bir durumdan daha kt olduuna
inanmasndan kaynaklanan duygu (Ergil 1980: 77); son tahlilde snf rgtnn
koullarnn farkl olmas durumunda, olabileceinden daha az bir ey olmaktr
(Demirer ve zbudun 1998: 41). Snf rgt balamnda kendine yabanclama,
rencinin bir sre iinde z benliine soumas ile ilgili olup, yaamn kendine
tatsz klacak ve uyum zorluklar dourabilecek bir yapya brnmesidir (imek,
Akgemci ve elik 2001: 206).

4. DRDNC ALT PROBLEME LKN BULGULAR VE YORUM

Bu blmde, Snf rgtnde yabanclamay nlemek iin yaplmas


gerekenler nelerdir? eklinde ifade edilen drdnc alt probleme yant verilmeye
allmtr.

4.1. SINIF RGTNDE YABANCILAMANIN AZALTILMASI

88

Yabanclama, her toplumda ve her ada vardr. nk her dnemde


durumlarndan honut olmayan birey ve gruplar vardr ve olacaktr. Dolaysyla, bu
gruplar var olduka tartma, yabanclamann varl ve yokluu alannda deil,
derecesi veya younluu ve toplum katlar arasnda nasl dald alannda olmaldr
(Ergil 1979: 253). Yabanclama olgusunu, J. J. Rousseaunun insan doal
evresinden kopmu olarak gstermesi fikrine kadar gtrmek olanakldr (Sezal
1991: 135). 19. yzyln ikinci yarlarna doru Kierkegaard (18131855), 20. yy.
medeniyetinin temel zelliklerinin yabanclama ve insana souma olacan, bir
sismograf duyarllyla haber veriyor; dahas, elikili bir dnyann bunalmn
kendinde yaayarak, kendisine, bir evin at katnda oturan, stelik evin kmesinin
yakn olduunu bilen bir insan diyordu (Kl 1984: 31). Pappenheim (2002) ise
yabanclamann daha batan modern yaamn btn alanlarnda kendini belli
ettiini, varlnn sadece yakn tarihin baz rastlantlar sonucu olmayp, amzn
temel ynelimlerinden birini rneklediini gsteren nemli gelimeleri gz ard
etmemize neden olacan belirtmektedir (Sanberk 2003: 3).

Lewise gre, yabanclama kavram, yle bulank bir anlamda kullanlyor


ki, neredeyse herkesin dilinden dmeyen basit bir szck olup kmtr ve bu bir
ansszlktr. nk szck, ok anlaml bir snf yaantsna gnderme yapmaktadr.
Bu yaant, bir hzn, bir zihin perianl; bir aknlk ve bir youn yalnzlk
duygusudur, stelik kanlmaz bir olgudur da. Terim sonradan gelse de, yanl
kullanlm olsa da, gsterdii ey yine olduu gibi durmaktadr (1987: 59).
Gnmzde sosyolojik ve psikolojik literatrn geni bir blm, ilikilerin
paralanmalar sonucu doan yabanclamaya ayrlmtr. Varoluulukta ve renci
ayaklanmalarnn temelinde, bu paralanmalar yatmaktadr (Toffler 1981: 90; Meri
2006: 515516). Kitle hareketlerinin taraftar ekmesi ve bu taraftarlar elinde tutmas
onun ortaya koyduu doktrinin gcnden deil; fakat endieler, olanakszlklar ve
anlamszlklar iindeki yaamndan kurtulmak isteyen rencilere snacak bir yer
teklif etmesinden dolaydr (Hoffer 1993: 6263). Yabanclamann var olduu bir
snfta, renciler, hem onlar birletiren hem de ayran ortak bir dnyadan yoksun,

89

ya umutsuz bir terk edilmilik iinde ayr dm ya da bir araya getirilmi


insanlardan oluan bir yn sz konusudur (Arendt 1996: 235).

Bugn, snfn amacna ulaabilmesinde ve rencilerin verimliliinin


artrlabilmesinde, yabanclama olgusunun kontrol altna alnarak amalar
dorultusunda nlenmesinin/azaltlmasnn yaamsal nemi olduu konusu artk
tartlmamaktadr. Tartmalar, bu olguyu, en uygun ekilde ynetmenin nasl
olmas gerektii noktasnda younlam bulunmaktadr. Aslnda denilebilir ki, bu
olgu denetim altna alnmaz ve belirli snrlar ierisinde nlenmez/azaltlmaz ise,
snfn dier hibir sorununa zm getirilemez (Yenieri 1991: 2).
Yabanclamann zne ilikin grn farkl olmasna bal olarak,
yabanclamann stesinden gelmek iin nerilen aralar da farkllamaktadr.
Yabanclamay psikolojik bir olgu olarak grenler, koullardaki herhangi bir
dsal deiimin nemini ve hatta sorunla ilgisini tartma konusu yapmaktadrlar ve
rencinin moral abasnn z benlik iindeki bir devrimin tek tedavi yolu olduunu
ne srmektedirler. Yabanclamay nevrotik bir fenomen olarak kabul edenler de
psikanalitik bir tedavi nermekte olduka tutarldrlar (Marksist Dnce Szl
2002: 626). Yabanclama ile mcadelenin baar ans, insan doas ve insan
z gibi tarih d soyut kavramlarla deil, devaml evrimleen gerek toplumsal
koullarn biimlendirdii insan varlnn olanaklaryla llebilir (Tolan 1981:
209).

Mandel ve Novack (1975: 125)a gre, yabanclama, insann yapt her ey


gibi yine insan tarafndan yklabilir. Lefebvre (1986: 810) ise, yabanclamann
kaynann din olduunu belirttikten sonra yabanclamann yklmasnn, dinin
ortadan kaldrlmasyla mmkn olabileceini savunmaktadr. Amerikal sosyolog
Whitea gre ise yabanclama, farkllamadan doan kopma, blnme ve
paralanmann

kontrol

altna

alnmasna

ynelik

toplumsal

btnleme

mekanizmalarnn gelimesiyle ortadan kalkacak olan geici bir olaydr (Tolan 1981:
208). yle olmakla beraber Weisskopfa gre gerek, yabanclamann tam olarak
ortadan kaldrlamayacadr. nsan olmak demek yabanclamak demektir. Hibir

90

koul altnda insan, potansiyellerinin tamamn gerekletirebilecei bir varoluu


baaramaz (1996: 22).

Tezcana gre, toplumda sosyo-ekonomik reformlarn gerekletirilmesi,


plnl kalknma, brokrasinin azaltlmas, genlie sorumluluk verilmesi, iletiimin
younlatrlmas; kitle iletiim aralaryla gelen yabanc kltrn etkisine karlk,
genlie ulusal kltr geni lde alamak, retmek ve benimsetmek; yeni
kuaklarn doru ve haka olana ynlendirilmesi snfta yabanclamay da belirli
llerde azaltacaktr (1991: 230231). Bayhana gre ise yabanclama boyutlarnn
nlenebilmesi, bilimin insanlatrlmasyla olanakl olabilir. Bilimi yaratan insan ve
insan akldr. Dolaysyla bilimi bir idol hline getirip, ayr bir nesne imi gibi btn
yk bilime yklemek bir paradokstur. Bilimi ve teknolojiyi reten insan olduu iin
insann bilimi kendisi, toplum ve dnya iin olumlu gelimeler salamak
erevesinde gelitirilmesi ve kullanmas, insann var kalmas iin gerekli olan ve
olmas gereken ama olmaldr (1995: 59). Erkala gre ise, toplumlar retim
srecinde yer alan retim arac olmasnn stnde insan insan olarak grrlerse,
yabanclama ve onun dourduu toplumsal hastalklardan da korunabilirler (1984:
130)

Tolan ise konuya ilikin unlar sylemektedir: Bir kez yabanclamann


belirmesini nlemek iin, gelimenin getirdiklerinden vazgemenin salkl ve
gerek bir zm olmad aktr. Gelimeyi yabanclamaya balayan diyalektik
ban bilincinde olmak kaydyla, en az yabanclamayla en fazla ilerlemeyi denemek
zorundayz, bu da ancak, toplumsal plnlamann gelitirilmesi, anarinin de
minimum bir dzeye indirilmesi yoluyla gerekletirilebilir. (1981: 208).

Btn

bu

bilgilerin

nda,

snfta

yabanclamann

nlenmesi,

zmlenmesi veya ilevsel hle getirilmesinde alnabilecek balca nlemler


aadaki gibi sralanabilir (Toffler 1989; Reward 1989; Aybar 1995):

91

Yabanclamaya ilikin program ve stratejik politikalar retilmelidir.

rencileri birbirine balayan ortak deerleri gelitirmek, toplumsal


ibirlii ve dayanmay gerekletirmek,

Yabanclamaya yol aabilecek evresel ve rgtsel etmenler bir ekip


tarafndan srekli analiz edilmelidir.

renci ya da retmeni yabanclatran toplumsal deerler ve evresel


faktrleri ortadan kaldrmaya gayret etmek,

Bireysel amalarla toplumsal amalar arasnda uyum salamak,

Salam yapl aileler oluturmak,

nsann zgnln, farklln yok etmeyen, onu taklitilie itmeyen,


dnmeye, kendini gelitirmeye ve gerekletirmeye ynelten bir eitim
sistemi oluturmak,

Toplumsal deimeleri, zellikle kltrel deimeleri doal seyrinde


yapmak veya hzl deiimler gerekiyorsa toplumu hazrlayarak ve
toplumsal katlm salayarak deiimleri gerekletirmek,

Hzl, salksz ve alt yapsz kentlemenin nne gemek,

Adil bir disiplin anlay sergilemek,

Yabanclamaya ilikin bir erken uyar sistemi kurulmaldr. Grsel his ve


n sezi sahibi olan bir rgt yneticisi, yabanclamaya ilikin erken uyar
sinyallerini rahata alp, bu ynde etkinlik salayacak sistemler
gelitirmelidir.

92

blmnde ii ar blme yerine anlaml paralara ayrma,

Gerektiinde i rotasyonu yapma,

nsanlara kendilerini gelitirme ve gerekletirme olana salama,


yeteneklerini ve potansiyel glerini kullanma, ii tamamlama ve anlaml
bir yapt ortaya koyma olana verme,

Snfta etkin bir haberleme a kurarak insanlar yapacaklar iler


hakknda ve rgt hakknda bilgili klmak. Snf iinde insan ilikilerini
artrmak,

Demokratik bir snf ynetimi anlay,

rencilerin de ynetime katlmalarn salamak,

Snfn fiziksel donanmn insanca almaya olanak verir hle getirmek,

Snfta alma kalitesi artrlmaldr.

4.1.1.

SINIF

RGT

BALAMINDA

YABANCILAMAYI

AZALTMAYA DNK GELTRLEN BAZI YAKLAIMLAR

Snf rgtnde yabanclamay azaltmaya dnk yaklamlar, iki grupta


toplanabilir. Birincisi klsik yaklamdr. Baz nemli klsik yaklam sahiplerinin
yabanclamann nlenmesine/azaltlmasna ilikin dnceleri, snf rgtne
genellendiinde, birtakm farkllklarla karlalr. Hegele gre yabanclamann
nlenmesi olanakldr. Snfta yabanclama srecinin alabilmesi iin, ncelikle
rencinin bu srecin farknda olmas gerekir. Ona gre bu sre, ancak renciler
z bilinlerine kavutuklar zaman son bulabilir. Feuerbach da yabanclamann

93

nlenebilecei konusunda, Hegel ile ayn grtedir. Ancak Feuerbach, bunun


rencinin zn kendi dna yanstmayp, tersine iine yanstarak olanakl
olabileceini savunmutur. Yabanclamay retim dzleminde deerlendiren Marx,
yabanclamann almasnn, kapitalist eitim-retim anlaynn yerini sosyalist bir
eitim-retim anlaynn almasna ve snf yelerine bal olduunu vurgular;
devrimi art koar.

kinci yaklam ise temelde klsik yaklamlardan beslenen ada


yaklamdr. yle olmakla beraber bu yaklamlar, modern yaamn zellikleri de
dikkate alnarak gelitirilmitir. rnein Marcuseun yabanclamaya ilikin birok
gr, Marxn grleriyle rtmekle beraber; o, Marxn aksine, snfta
yabanclamann almasnn snf yelerine deil; snf dndaki marjinal yaplara
bal olduunu savunur. Yabanclamann be boyutunu (gszlk, anlamszlk,
kuralszlk, yaltlmlk ve kendine yabanclama) sistematik biimde ortaya koyan
Seeman ise, yabanclamann nlenmesini bu be boyut dzleminde ele almtr. Ona
gre bu boyutlar ortaya karan faktrler kontrol altna alnrsa yabanclama bir
lde nlenmi olacaktr. Marcuse ve Seemann dnda, yabanclamann
nlenmesini ada toplum dzleminde ve sistematik biimde ele alan baka
yaklamlar da vardr.

Likert,

bireyler

zerinde

emir-komuta

yoluyla

kurulan

denetim

mekanizmasnn ne bir ara ne de ama olduu, bu konuda yaplan birok


aratrmann; sk denetimin yararl sonular douracak bir yol olmadn ortaya
kardn iddia etmitir. renciler zerinde bask, tehdit ve sk gzetimin ksa
vadede verim art salasa bile uzun vadede moral bozukluu, snftan ayrlma,
rgt yavalatma, direnmeler ve yabanclama gibi eitim-retim srecini fel
eden sonular douracan ifade etmitir. rencinin, yapt iten sorumluluk
duymasnn doal bir olgu olduunu ve rencilerin yeteneklerine gvenerek
yaptklar iten dolay sorumluluk yklemenin snf rgtn baarl ve salkl
klacan savunmu, yabanclamay en az dzeye indireceini vurgulamtr
(Sabuncuolu 1987: 18). Likert, rgtlerin ynetim sistemlerini 1den 4e kadar

94

uzanan bir sreklilik iinde olduunu ileri srerek aadaki ekilde aklamaktadr
(Erdoan 2004a:1516): Sistem 1 (Smrc): rencilerin karar verme srecine
ender olarak katlma olana verilmekte ve onlara gvenilmemekte; renciler daha
ok korku, tehdit ve ceza yntemleriyle altrlmaktadr. renci ve snf yneticisi
arasndaki ilikiler, az olduu kadar korku ve gvensizlie dayaldr. Bu sistemi
grev eilimli, otoriter ve biimsel bir ynetim ekli olarak nitelenebilir. Sistem 2
(Tatl-Sert): rencilere gvenilmektedir. Kararlarn nemli bir ksm, st
dzeylerde alnrken; birou da baz snrlamalar erevesinde rencilere
devredilmektedir. renciler hem dller hem de cezalar yoluyla gdlenmektedir.
Sistem 3 (Danmacl): rencilere, tam olmamakla birlikte nemli lde gven
duyulmaktadr. Kararlar geni lde st dzeyde verilmekle birlikte, renciler
teknik konularda karar verebilmektedir. Gdleme arac olarak dller, renci
sorunlaryla ilgilenmeler ve ender olarak da cezalar kullanlmaktadr. Ayrca
rencilere sorumluluklar da verilmektedir. Sistem 4 (Katlmc-takm): rencilere
duyulan gven tamdr. Karar verme, dengeli bir ekilde btn snfta geni lde
datlr. rencilere amalar saptama gibi olanaklar verilmektedir. rgt ii
iletiim, sadece tek ynl deil ayn zamanda yatay olarak da gereklemektedir. Bu
sistem, grup almasna ve karlkl gvene dayanan ilikilere sahiptir. Likert,
ynetim anlaynn Sistem 4e yakn olmas lsnde verimli ve etkili olacana,
yabanclamay nleyeceine inanmaktadr.

Argyris ise, bireylerin gelitike olgun olmayan zelliklerinden olgun


(mature) olan zelliklere doru deitiklerini ileri srmtr. Argyris, olgun ve olgun
olmayan kiilik durumlarnn iki ayr ucu oluturduunu, her bireyin bu iki u
arasnda bir yerde bulunduunu ileri srmtr (Koel 1989: 88). Olgunlaabilmek
iin ise ykselme ve yetki kullanma olanaklarnn olmas gerektiini ileri srer. Bu
ekilde renci, hem kendisi hem de snf rgt iin yararl olabilir (Erdoan 2004a:
17). Dier yandan Argyris, otoriter ynetim biimlerinin kiiliin geliiminin temel
zellikleriyle uyumadn da srarla belirtmitir. Otoriter ynetim biiminin
bamsz ve aktif bir renci yerine; pasif ve baml bir renci tipi ortaya
kardn belirtmitir. Bu ekilde dmanca muamele gren rencilerin snfa ters

95

decek ekilde bakaldrmalarn ve yabanclamalarn doal karlamaktadr.


Argyris, bu glkleri yenebilmek iin rencinin kendi kiiliini bulmasna olanak
verilmesinin zorunlu olduunu ortaya koymu; bunun en kestirme yolunun da
ynetime katlma olduunu ifade etmitir (Denhardt 1972: 9495).

McGregor ise, snf yneticilerinin, rencileri alglama, deerlendirme ve


onlarla ilgili tutumlar bakmndan iki grupta incelenebileceini ileri srmtr.
McGregora gre, X grubuna giren yneticilerin renci davranlar hakkndaki
dnceleri yledir: Tipik olarak renci almaktan holanmaz, sorumluluktan
kanr, en ok arad ey gvenliinin teminidir. renci altrlmak iin
zorlanmal, denetlenmeli ve cezalandrlmaldr. Zira renci, etkinlikten kanmak
iin o kadar gl bir arzu duyar ki yalnz dllerle yeterli alma elde edilemez
(Davis 1984: 15). McGregor, Y grubuna giren yneticilerin renci davranlar
hakkndaki dncelerini ise yle ifade etmitir: Tipik bir renci iin almak
elenmek kadar doaldr. renciler, normalde tembel deildirler. Onlar tembel
yapan, rgtlerde geirdikleri kt deneyimlerdir. renciler, sorumluluk almaya ve
amalar dorultusunda kendilerini ynetmeye uygundurlar ve potansiyel olarak
gldrler. rencilerin, eitim-retim srecine uygulanabilecek hayal gleri,
zek ve yaratclklar vardr. McGregor, etkin ve baarl ynetimin Y tipi bir
ynetim anlayyla olanakl olabileceini belirtmitir (Yenieri 1991: 33). Y
anlayna sahip olan snf yneticisi; rencileri alkan, kapasiteli, gvenilir ve
potansiyel yeteneklere sahip olarak grmektedir. Bu durum ynetime katlma
anlaynn gerekesini meydana getirir (Yenieri 1991: 33).

4.1.2.

SINIF

RGT

BALAMINDA

YABANCILAMAYI

AZALTMAYA DNK GELTRLEN BAZI TEKNKLER

Yabanclamay azaltmaya dnk gelitirilen tekniklerden ilki yerinden


ynetimdir. Merkezden yaplan ynetimlerin ortak zellikleri, yetkinin yalnzca
belirli el veya ellerde toplanmasnda grlr. Genelde yetkinin topland el veya
elleri, hiyerarik yapda st kademede bulunanlar meydana getirmektedir. Yerinden

96

ynetim ise, her eyden nce yetki devrini esas alr. Sorumluluk kimde ise yetkinin
de onda olmas gerektii mantndan hareket eder. Alt kademelere serbeste karar
verme ve hareket etme yetenei tanr (zgen 1988: 2728). Yerinden ynetim,
yabanclama balamnda, ynetim alann derinden etkileyen bir ilkedir.

Ynetimin yerine gre dzenlenmesi, yalnz ynetim alann deil, ayn


zamanda yneticilerin ve rgt yaps iindeki dzeylerin saysn da etkiler. Bylece
otorite devrinin, olanaklar lsnde, en alt dzeye kadar indirilmesi tmyle rgt
etkileyici sonular dourur (Kazmier 1979: 145). Bu tablo, en bata snfta
yabanclama olgusunun ilevsel duruma getirilmesinde nemli bir rol oynar.
Yerinden ynetim ilkesinin motive edici yan dikkate alnrsa, kiiyi ynetime
yaklatrmas, aktif duruma getirmesi, ilgili kii yapmas dolaysyla demokrasi
ilkesinin bizatihi kendisidir. Denilebilir ki yerinden ynetim, btn katlma
modellerinin kaynadr. Konuma, tartma ve danma ile desteklendii takdirde,
en evkli ve olaylara en yakn rencilerin alnacak kararlara katlmn salar (Adal
1986: 25).

Yabanclamay nlemeye dnk gelitirilen tekniklerden bir dieri de Ouchi


tarafndan gelitirilen kalite kontrol emberleridir. Kalite kontrol emberleri, ayn
snf rgt iinde yer alan, be ile on kii arasnda deien gnll rencilerin
oluturduklar kk bir gruptur (Efil 1988: 4). Ouchi (1987), bunlarn grevinin,
koordinasyon ve eitim-retim sreci sorunlarnn yneticilerle birlikte ekip olarak
belirlemek ve zmlemede ayn sorumluluklar paylamak (Yenieri 1991: 36)
olduunu vurgulamtr. Yine Ouchi (1987), rencilerin sayg grdkleri, yaptklar
iin anlaml olduunu hissettikleri bir snfta etkinliklerde bulunmalarnn ok daha
gzel olduunu; yabanclamay azaltc etkisinin olduunu; kalite kontrol
emberlerinin tam olarak bunu baarmaya altn sylemektedir (Yenieri 1991:
36).

Yabanclama sorununun zmnde yararl olacana inanlan tekniklerden


biri de rotasyon (i deitirme) dur. deitirme yoluyla yaplan eitim-retim,

97

zellikle yabanclamann boyutlarn azaltmak iin kullanlan etkili bir tekniktir.


Teknolojik gelimelerin doruuna ulam lkelerdeki snf rgtlerinde, renciler
ok kk alan kapsayan belirli ii her gn tekrarlamaktan bkknlk ve isteksizlik
duymaktadrlar (Sabuncuolu 1987: 149). Bu ekilde ortaya kan yabanclama
sorunlarna kar getirilen en etkili zm olarak i deitirme teknii
uygulanmaktadr (Yenieri 1991: 39). Snfta gerekletirilen etkinliklerde, srekli
olarak benzer grevler verilen rencinin, bu tekdzelikten kurtulmas salanr.
4.2. YNETM SREC BALAMINDA SINIF RGTNDE
YABANCILAMANIN AZALTILMASI

Snf rgtnde yabanclama olgusu, somut biimde ynetim srecinde


gzlenebilecek bir olgudur. nk yabanclama, herhangi bir snfta youn biimde
yaanyorsa, ynetim srecinin bir ya da birka aamasnda yanl ve yersiz
uygulamalar gerekletiriliyor olabilir. Ayrca Toprak (2004)nn da vurgulad
gibi, ynetim srecinin her gesi birbirinin tamamlaycsdr. Dolaysyla bu gelerin
herhangi

birinde

gerekleebilecek

aksama,

dierlerini

de

etkileyecektir.

Yabanclama sorunsalnn nereden kaynaklandn bulmak, snfn rgtsel yaam


bakmndan ok nemlidir. Snfta yabanclamann kaynan bulmak kadar, bu
sorunsal gidermek/azaltmak veya ilevsel hle getirmek de yaamsal bir neme
sahiptir. Bunun iin, ynetim srecinin gelerinden hareket edilmelidir. nk
ynetim srecinin her bir aamasnn etkili gerekletirilmesi, ayn oranda snf
rgtnde yabanclamay azaltacaktr.

Efil (1995)e gre ynetim sreci, belirlenen amalara bakalar aracl ile
ulama veya bakalarna i grdrme etkinliklerinin toplamdr (Erdoan 2004a: 43).
Buna gre, bir snf yneticisi snf ynetirken eitli durumlarda kararlar vermekte,
bir karar verdikten sonra plnlama yapmakta, pln uygulayabilmek iin alanlar
rgtlemekte, rgtlenen bireyleri birbirinden haberdar etmek iin iletiimi tesis
etmekte, bireylerin eylemlerini egdmlemekte, onlarn en etkin rn ortaya
koymalar ynnde davranlarn etkilemekte, btn bu yaplanlarda son durumu
renmek ve daha baarl olmak iin de deerlendirme yapmaktadr. Her bir srete

98

en fazla baary salamak iin de liderlii ie komaktadr (Toprak 2004: 153


154).

4.2.1. KARAR VERME SREC VE YABANCILAMANIN


AZALTILMASI

Karar verme, bir sorunun zmne ilikin olas yollardan en uygun olann
seilmesi (Erdoan 2004a: 49) olup, ayn zamanda nemli bir kontrol kaynadr ve
yaplacak eylemi belirlemektedir (Toprak 2004: 155). Karar verme, olay veya
sorun ile ilgili bilgileri yorumlayarak ve karlatrma yaparak bir yargya varma
srecidir (Taymaz 2003: 28).

Karar sreci, snf rgtnde deiiklik yapmak, bir atmay nlemek veya
zmek,

rencileri

etkilemek

(Erdoan

2004a:

49)

ve

yabanclamay

nlemek/azaltmak amacyla kullanlr. rgtn yaamas ve yabanclamann


olumsuz etkilerinden korunabilmesi, alnan kararlarn doruluuna baldr. Snf
yneticisinin doru ve verimli karar alabilmesiyse her eyden nce, karar modelleri
ve aamalar hakknda bilgili olmasn gerektirir (Grsel 2006: 64).

Snf yneticisinin karar sreci bakmndan yapaca ilk giriim, snf


ynetimini etkileyen gelerin her birini birer karar organ olarak grebilmek ve kabul
edebilmektir. kinci olarak, karar srecine katlma ilkesinin nemini kavramal ve bu
ilkeyi uygulamaldr. Bir kararn etkileyecei renci veya gruplar, o kararn
alnmasna ne kadar ok katlrsa, uygulamaya da o kadar katlr. Bu olanak
kendilerinden ne kadar esirgenirse, uygulamaya da o kadar kar karlar
(Bursalolu 2005: 82).

99

Kararlara katlma, rencinin kendi benliinin doyumu iin nemli olanaklar


salar. rencinin ruhunda, sorunlar bulmak ve onlara baarl zmler salamak
konusunda bir arzu vardr. Bu arzunun kararlara katlma ile giderilmesi, renciye
kmsenemeyecek bir doyum salayacaktr (Eren 1989: 335). Bu koullar iinde
rencideki

gvensizlik

hissinin

azalmas

olanakldr.

Bylece

snftaki

yabanclama bertaraf edilmi, hi deilse azaltlm olacaktr (Ekin 1987: 166).


Aydn (1991)a gre; bir snf rgtnde alnan kararlara, bu kararlardan etkilenecek
olan rencilerin katlmas demokrasinin gereidir (Toprak 2004: 155). Snf, insan
ilikilerinin youn olduu veya olmas gerektii bir rgt olduundan, alnacak
herhangi bir karardan etkilenecek olan rencilerin, bu kararda sz sahibi olmak
istemeleri doal bir sonu olarak grlebilir. Yaplan bir aratrmada, karar srecine
katlan rencilerin problem karmadklar bulgulanmtr (Toprak 2004: 155
156). Bununla birlikte katlmann dzeyi, olduka nemlidir. Katlmada dzey,
snflarn gelimilikleriyle olduu kadar demokratik birikimlerinin ve artlarnn
uygunluuna ve snf rgtn yapsna da bal olarak deiiklik gstermektedir
(Kaldrmc 1981: 88).

rencilerin snfn kaderine katldn duymaya gereksinimleri vardr.


Dnlmek gven alar. Bilgili klnmak, fikirlerini sylemek olanana sahip
olmak, iyiletirme etkinliklerine katlmak, sonuta snfn hi olmazsa bir ksmnn
yaamna katlmak suretiyle ona etkide bulunmak, snfa ait olmak duygusunu artrr.
(Sabuncuolu 1987: 150). Ayrca yabanclamann temelinde bulunan korku,
anlamszlk, gszlk, suskun kalma zorunluluu, stres ve nefret gibi oluumlar da
katlma ile nemli lde nitelik deitirir (Yenieri 1991: 178). Ayrca katlma,
denetim ve gzetimi de kolaylatrr. nk kararlara katlan renciler, katldklar
kararlarn yrtlmesinden sorumluluk duyacaktr. renci kendini kararlara ne
kadar ok katlm hissederse snftaki g farkllamasnn da o lde azaldn
hissedecektir. Bunun doal sonucu da rencinin kendisini snftaki otoritenin bir
paras olarak alglamasdr. renciler kararlara ne kadar ok katldklarn

100

hissederlerse, alternatif oluumlar zerinde de o kadar ok denetim ve egemenlik


kurarlar (Onaran 1971: 167).

Kararlara katlma, bir snftaki rencilerin, o snfta alnan tm kararlara sz


ya da oy hakkyla katlmalardr (Dicle 1980: 11). Kararlara katlma, retmenrenci arasnda daha fazla etkileim ve iletiimi gerekli klacak; yneten ve
ynetilen belirlilik artlar altnda, eit durumda ve kiiliklerinin tm ynleriyle iliki
kuracaklar (Yenieri 1991: 175); daha kuvvetli bir ibirlii ve uyumlu olma bilincini
gelitireceklerdir. Btn bunlar verimlilii artrr, takm almas ruhunu gelitirir ve
uyumazlklar azaltabilir (Turan 1973: 34). Bylece birbirlerini daha iyi tanma
frsat bulurlar ve yabanclamay en aza indirebilirler (Adal 1986: 61). Bize ve
Milhaud (1990), herhangi bir rencinin snfta bir dosya, bir sicil numaras olarak
deil nitelikli ve saygdeer bir birey olarak grldn ve deerlendirildiini
bilmesinin olduka nemli olduunu belirtip; bu algy salamann en ksa yolunun
da kararlara katlma olduunu vurgularlar. Zira renci, bir amacn tayin edilmesine
katldn alglad veya hi olmazsa bu amacn ne olduunu bildii, onun ok
karmak ve ok uzak olduunu rendii zaman kendini daha gl, daha
emniyette, daha deerli ve nemli grr (Yenieri 1991: 175).

Karar verme srecine dhil edilmeyen rencilerin, snf ii kurallara ve


birtakm etkinliklere katlmak istememeleri doal bir davrantr. Bu tip rencilerin,
zamanla snftan soyutlanarak kendilerini yalnz hissedecekleri ve en sonunda
yabanclaacaklar sylenebilir. yle olmakla beraber snf yneticisi gizlilik,
nemsememe, gvenmeme ve ekinme gibi nedenler sz konusu olduunda,
rencileri karar srecine katmayabilir (Taymaz 2003: 33).

rencilerin kararlara katlmalar, ynetim srecinde etkin olmalaryla ilgili


bir sorundur. rencilerin ynetim srecini etkileyip deitirebilecek nitelikte
olmayan biimsel (gstermelik) sz veya oy haklarnn olmas, onlarn gerek
anlamda katldklarn gstermez. Katlma, her trl formelliin ve snrlandrmalarn
tesinde dnlmesi gereken bir kavramdr (Adal 1986: 76). Katlmann amalarn

101

rencilerin etkinliklerinin plnlanmasna, uygulamaya ve denetime katlmasn


salamak (Turan 1973: 54); rencilere sorumluluk ve otorite vererek, onlara iin bir
paras olduklarn hissettirmek (Krel 1993: 165) ; rencilerin mutlu olabilecei bir
ortam yaratmak (Dicle 1980: 4647); verimlilii artrmak, retmen ve rencilerin
yabanclamasn nlemek (Akayl 1984: 19) eklinde sralamak olanakldr.

rencinin, katlmn salamann basit ve tek bir yolu yoktur. Bu, ok ynl
bir sretir. Bu nedenle, rencinin katlmn salamak iin bir deil bir dizi nlem
alnmas gerekir (zelik 1998: 178). Katlma ekilleri snfa uyarlanm olarak- ise
tip olup yle sralanabilir (Turan 1973; Kaldrmc 1981; zkalp 1983; Yenieri
1991):

Eit Sayda Katlma: Yasal olarak, ynetici ve renci temsilcilerinin eit

sayda katldklar bir ynetime katlma biimidir. Ynetime katlma


uygulamalar iinde en etkini olduu ileri srlmektedir. Chauvey (1970)ye
gre bu tip katlma; basit bir haber alma hakk ile en ar bir veto hakk
arasnda yer alan, fikir beyan etme, danlma, kontrolde bulunma vb. haklar
da ieren bir seri farkl durumun bileimidir.

Temsili Katlma: Hukuksal olarak, renci ve ynetici temsilcilerinin

ortaklaa oluturduklar okul komitelerinin ynetime katlma biimidir.


Sistemin temel ilkesi; okulun ynetim fonksiyonu zerinde etkili olabilecek
yetkilerle donatlm bir konsey veya komite kurulmasdr.

Gnll Katlma: Gnll katlma, renci ve ynetici temsilcilerinin

karlkl

grmeleriyle

kararlatrlan

ekilde

uygulamaya

konulur.

Genellikle katlma kurulan ortak komiteler araclyla gerekletirilir.

Yabanclama

kavram,

katlma

sorununun

tartlmasnda

yardmc

olmaktadr; zira snf rgtlerine yeni bir yap kazandrma abalar, ou kez insann

102

mevcut

kurumlardan

yabanclam

olduu

varsaymna

dayanmaktadr.

Yabanclamann varl kabul edilince, katlmaya ilikin istekler, bu durumun (yani


yabanclama olgusunun) ortadan kaldrlmas abalar olarak aklanabilir (Denhardt
1972: 93). Mhcolu (1966)na gre; kararlara katlmann, yabanclamay dorudan
renciler ve snf lehine zmleyebilecei veya istenilen dzey ve nitelie
ulatrabilecei gibi yabanclamaya neden olan koullar, durumlar ve olaylar
etkilemek suretiyle dolayl katklar da sz konusu olabilecektir (Yenieri 1991:
156). Yabanclamann, rencileri bolua ve bunalma srkledii, katlmann ise
adeta bu psiko-sosyal hastala kar il gibi kullanlabilecei yolundaki grler
hi de az deildir (Sabuncuolu 1987: 156).

Dier yandan da katlma, zellikle yabanclamann nemli unsurlarndan


olan gszlk durumunu tedavi eden bir ila olarak grlmektedir (Fiek 1972:
75). rencilerin bizatihi verdikleri veya verilmesine katldklar kararlara kolayca
uyduklar, doruluu denenmi gereklerdendir. O hlde rencinin kararlara
katlmas, ynetici tarafndan alnacak kararlara kar onda doabilecek olumsuz
tepkileri nlemenin ve onun ibirliini salamann en etkili aralarndan birisidir
(Yenieri 1991: 159).

Kararlara katlma, dinamik ve radikal birtakm iliki ve zellikleri de


beraberinde getirir. Bu da srekli diyalog, danma, anlama, anlatmay gerekli klar.
rencilerin psikolojik dnyalar, kiilii, tutum ve davranlar bakalaryla
kurduklar ilikilerle geliir. ine kapank, bakalaryla grmekten kanan
renci, kendi z dnyasnda da denge kurmakta glk eker (Sabuncuolu 1987:
101).

Karar verme sreci balamnda, snf rgtnde yabanclamay azaltmak iin


snf yneticisinin u ilkelere dikkat etmesi gereklidir (Bursalolu 2005: 96; Taymaz
2003: 31; Erdoan 2004a: 5153): (1) rgtte karlalan her sorun, hakknda karar
vermeyi gerektirir; (2) Karar vermenin etkili olabilmesi iin ncelikle rgtsel
yapnn doru karar vermeyi ve peinden etkili eylemin gereklemesini salayacak

103

ekilde olmas gerekir; (3) Kararn etkileyecei rencilere katlma olana


verilmelidir. Bylece daha salkl kararlar verilebilir. Katlm, verilen kararlarn
anlalmasnda, benimsenmesinde ve etkili bir ekilde uygulamaya konulmasnda da
nemli rol oynar. Katlm olduu zaman rencilerin yeniliklere kar direnmesi de
nlenmi olur; (4) Karar verirken pragmatik olmak yani yaant ve deneyimleri gz
nnde bulundurmak gerekir; (5) Byk bir karar verme durumu ile kar karya
kalnd zaman, kararn kk kararlara blnerek alnmasnda yarar vardr; (6)
Karar verilecek konuya ilikin bilimsel almalardan haberdar olunmaldr; (7)
Snfta demokratik bir hava yaratlmaldr; (8) Gdleyen, uzlatran ve koordine
eden bir eylem gsterilmelidir; (9) Karar vermede zamanlama ok nemlidir.
Zamanndan nce verilen kararlar kacak frsatlar kaybettirir, sonra verilecek
kararlarn da yarar olmaz; (10) Ama, sorun, neden ak olarak ortaya konmaldr;
(11) Karar verirken ortaya kabilecek riskler de gze alnabilmelidir; (12) Karar
vermeyi gerektiren sorunla ilgili yeterli bilgi salanmal, sylenti karar vermede esas
olarak alnmamaldr; (13) Alternatiflerin en iyisi deil, en uygun ve uygulanabilir
olan seilmelidir; (14) Karlalan sorunla ilgili baka are yok yargs kabul
edilemez; (15) Verilen her karar deerlendirilerek uygunluu hakknda yargya
varlr; (16) Snf deer ve davranlar dikkate alnmaldr; (17) Verilen karar zaman
geirilmeden uygulamaya konulmaldr.

4.2.2. PLNLAMA SREC VE YABANCILAMANIN


AZALTILMASI

Plnlama, snfn eitsel, rgtsel ve ynetsel amalarn gerekletirmek iin


gereken girdilerin salanma ve kullanma yollarnn kararlatrlma srecidir (Baaran
1996: 43). Podola gre plnlama; ne yaplmas gerektiini, nasl yaplacan, ne
zaman harekete geileceini ve bu sorumluluu kimin zerine alacan belirtmek ve
saptamaktr (Tortop, sbir ve Ayka 1999: 51). Plnlamann amac yararl bilgi ile
koordine edilmi eylem arasnda bir kpr kurmak; gelecein kontroln imdiden
eylemlerle salamak (Erdoan 2004a: 71) ve olas yabanclama tehlikesini en aza
indirmektir. Bir snfta plnlama, snfn insan ve madde kaynaklarnn etkili ve

104

verimli ekilde kullanlarak amalara ulamak zere yaplr (Taymaz 2003: 38).
Ayrca neyi, nerede, ne zaman, nasl ve niin yapacan bilmeyen bir retmen ya
da renci eitim-retim srecinin tamamnda

anlamszlk ve kuralszlk

yaayabilir. Dolaysyla iyi bir plnlama sreci hem renci hem de retmen
asndan yabanclamay nleyici bir nitelie sahiptir.

Bu srete snf yneticisinin ncelikle snfnn amalarn belirlemesi


gerekmektedir. Doal olarak bu amalar eitimin ve okulun amalaryla kout
olmaldr. Bu amalardan biri, eitilen kii saysn artrmak; ikincisi, rencileri
eitim amalarna uygun olarak en iyi biimde eitmektir. Bu ama, nicel ve nitel
plnlamay gerektirir. Bu zorunluluk, snf rgtnn girdilerini salama ve kullanma
yollarnn kararlatrlmasn ierir (Toprak 1994: 101; Toprak 2004: 165).
Amalarn belirlenmemesi durumunda, rencilerde, ama kargaas ierisinde
anlamszlk, kuralszlk ve gszlk duygular geliebilir.

Plnlamadan beklenen, en yksek verimin alnmas ve taraflara doyum


salayarak yabanclamann olas yaanma biimlerini en alt dzeye indirmektir.
Buna bal olarak plnlama, almalarda ibirlii ve gereksinimlerin nceden
bilinmesini salar (Grsel 2006: 70). Ayrca plnlar, birtakm teknik alma ve
bilgilere dayand iin daha sonra gelenler tarafndan da kolaylkla benimsenir
(Tortop-sbir ve Ayka 1999: 55). Bylece gelecekte de yabanclama ve yaanma
biimlerinin en az dzeyde yaanmas salanm olur.

Plnlama sreci ile ilgili nemli iki kavram, plnlama ilkeleri ve plnlama
sreci aamalardr. Plnlama ilkeleri, plnlama srecinde mutlaka olmas gereken
ilkeler olarak dnlr (Toprak 1994: 102). Bu ilkelere dikkat edilmesi, snfta
yabanclama kaynaklarnn anlalmas ve azaltlmas bakmndan da yaamsal
neme sahiptir. Bu ilkeler yle sralanabilir (Baaran 1996: 4446): Ynetim pln,
snfn eitsel, rgtsel ve ynetsel amalarndan sapma gstermemelidir. Bylece
yabanclamann anlamszlk ve gszlk boyutlar en alt dzeye indirgenmi
olacaktr. Bu amalarn dnda baka amalar edinen ve bu amalara kaynak ayran

105

bir ynetim pln, savurganla yol aarak rencilerin saysn ve niteliini


drmeye ynelebilir. Ayrca ynetim pln, rencilerin gereksinmelerini
karlamay ve iten doyumlarn ykseltmeyi gvenceye almaldr. rencilerin
kendine yabanclamalarn azaltmak iin bu arttr. Plnlama sreci, snfn hem tm
rencilerini kapsamal hem de bunlar birbirine uyumlu klarak btnletirmelidir.
Ynetimin amalarn gerekletirmek iin plna konan hedeflere ne oranda
ulaabildiinin bilinmesi zorunludur. Ayrca hedeflere ulama abalarnn ne oranda
hedef dorultusunda yapldnn; ne oranda bu dorultudan sapldnn bilinmesine
de gereklilik vardr. Ynetim pln, zamanla ortaya kan kusurlarn gidermek ve
yeniliklere kapsn amak iin gelitirilmeye elverili olmaldr. Ama plnn bu
esneklii, hedeflerinden saptracak boyutlara ulamamaldr. Plnn uygulanmas
srasnda, hedeflere ulamay daha iyi salayacak ya da ynetimin amalarnn
gerekletirilmesinde ynetimi daha etkili klacak yeni gelimeler ortaya kabilir.
Pln, bu yeni gelimelere ve yeniliklere ak bir yapda hazrlanmaldr. Snf ak
kald srece, snf ynetimi de ynetim plnn yapmay srdrmelidir. Ynetim
plnna

gvenilebilmelidir.

Plnn

gvenilebilirliinin

ykseklii,

plnlama

srecinde kullanlan yntem ve bilgilerin doru olmasna baldr. Pln iin gerekli
bilgiler, bilimsel yntemlerle toplanmaldr. Ynetim pln, amalar, ierii,
kulland yntemleri, uygulama koullar, denetim yntemleri, deerlendirme
lekleri ile yaln olmaldr. Btn bu ilkelere uyulmas durumunda, rencilerin
yabanclamann yaanma biimleri azaltlm olacaktr.

4.2.3. RGTLEME SREC VE YABANCILAMANIN


AZALTILMASI

rgtleme, ortak bir abay gerektiren bir amacn gerekletirilebilmesi iin


gerekli yapnn oluturulmasna ynelik olarak yaplan eylemlerdir. rgtleme,
dzensizlikten bir dzen yaratma srecidir. rgtleme sreci sonunda oluan yap
sayesinde deiik yararlar salanr. ncelikle rgtleme ile amalara ulamak
kolaylar. Elde bulunan kaynaklarn kullanm etkinleir. Bu ekilde verimlilik de
ykselir. Ayrca snftaki rencilerin sorumluluklarn daha iyi bir biimde yerine

106

getirmeleri salanr. rencilerin grevleri ve sorumluluklar daha belirginleir ve bu


da yabanclamann azalmasn salar (Erdoan 2004a: 6566). rgtleme sreci,
zellikle yabanclamann kuralszlk ve anlamszlk boyutlarnn nlenmesinde,
nemli bir sretir.

rgtlemenin deimeyen (statik) ve bir de deien (dinamik) yn vardr.


Statik yn rgtn yapsnn, rgtn asl amacna uygun biimde ayarlanmasdr.
Dinamik yn ise, sosyal, ekonomik ve siyasal koullar, malzeme, insan gc ve
usuller karsnda rgte yeni bir yn verme aamasdr. Bu aamada rgt, srekli
bir deiiklikle kar karyadr. Snf rgt kurulduktan sonra, beklenen grevlerin
srekli olarak yerine getirilmesi iin, deien koullara uymas ve denetlenmesi
zorunludur (Tortop, sbir ve Ayka 1999: 7374).

Snf rgtnde yabanclamann azaltlabilmesi bakmndan etkili bir


rgtleme arttr. Etkili bir rgtlemenin gereklemesi iin ise ncelikle, retmen
ve renciler arasnda amacn ne olduu konusunda ortak bir bilin olumaldr. Her
grevin, yeni yaplacak iin ne olduu ak bir ekilde belirlenmelidir. Ayn
dorultuda,

snftaki

rencilerin

sahip

olduklar

yetki

ve

sorumluluklar

belirlenmelidir. Her rencinin kimden ve kime kar sorumlu olduunu gsteren


hiyerarik bir yap belirlenmelidir. Ancak yetki ve sorumluluklar eit ve dengeli bir
ekilde datlmaldr. Grevler, rencilerin yeterlilik durumuna gre verilmelidir.
rgtlemenin merkezileme derecesi iyi ayarlanmaldr (Erdoan 2004a: 68).
rgtleme srecinde, yabanclama ve yaanma biimlerinin azaltlmas ya da
kontrol altna alnabilmesi iin temel olarak unlar gerekletirilmek durumundadr
(Toprak 2004: 181): Yetki ve sorumluluklar aka belirlenmeli ve tanmlanmal;
yetki-sorumluluk dengesi gzetilmeli; snf yapsnn iindeki ilikiler aka
belirlenmeli ve tanmlanmaldr; ibirlii salanmal ve gerekli ara-gere ve
malzeme zamannda temin edilmelidir.

4.2.4. LETM SREC VE YABANCILAMANIN


AZALTILMASI

107

Snf asndan rgtsel iletiim, snfn ileyiini salamak ve hedeflerini


gerekletirmek amacyla gerek snf oluturan eitli blm ve geler, gerekse snf
ile evresi arasnda gerekli ilikilerin kurulmasna olanak salayan toplumsal bir
sretir. letiim sreci, tm iletiim gelerinin katld bir sretir (Toprak 1994:
117). Snf yneticisi, kurulan bu ilikileri rgtn amacna doru ynlendirmek
durumundadr. Bu ynyle iletiim, snf ynetimi srecinin vazgeilmez bir gesi
olmaktadr (Toprak 2004: 203).

Yabanclamay ortaya karan ve belirginletiren en nemli nedenlerden


birisi de iletiim eksikliidir (Sabuncuolu 1987: 122). Snfta, retmenle renciler
genellikle birbirlerini olduklarndan farkl grmekte, bu yzden de birbirlerinin
davrann alglamalar pek geree uymamaktadr. Bundan baka zellikle,
rencilerin retmenlerine kendilerini tantmak konusunda ekingen davrandklar
da bilinmektedir (Onaran 1971: 225). letiim olmadan anlalm ve benimsenmi
bir ortak ama, byle bir amaca katkda bulunmak isteyenlerin egdmlenmi bir
abas sz konusu olamaz. Dolaysyla iletiimi, snflarda oluan sorunlarla
zellikle yabanclama sorunsal- ba edebilmek iin bavurulan bir ara (Erdoan
2004a: 56) ve demokratlamay salama yolunda etkili bir ge olarak grmek
olanakldr (Bursalolu 2005: 111). Snf iinde retmen-renci ve rencirenci ilikileri yle ya da byle kurulur. Burada nemli olan nokta, kurulan bu
ilikilerin niteliidir. nk snf rgtnde yabanclamann hzn, ayn zamanda
bu ilikilerin nitelii belirlemektedir. Dolaysyla snfta etkili bir iletiim srecinin
olmas gerekir. letiimin salkl olmasnda ideal olan iliki biimi, hem kaynan
hem de alcnn etkin olmasdr. Bu iletiim biiminde zmn kim tarafndan
getirildii deil, her iki tarafa da benimsenmesi nemlidir (Erdoan 2004: 87).
retmen kendisini hep mesaj gnderen kii olarak alglamamal, rencinin de
kendisine mesaj gnderebileceini kabul etmelidir (Erdoan 2004: 85). Bylece
rencinin iliki kurmakta sorunlu ve snrl olmas, sorunlarn bakalaryla
paylama sonucunda ortadan kalkar (Sabuncuolu 1987: 122). Tam ve serbest bilgi
aknn gelitirilmesi, snf iindekiler iin olduu kadar snfn daha geni toplumsal

108

sistemle ilikilerindeki sorunlar iin de salkl bir ileri admdr (Katz ve Kahn 1977:
246). Snf rgtnde yukardan aaya, aadan yukarya bilgi ak yoluyla
rencilere bilgi verilmesi, onlarn bilgi ve grlerinin alnmas; rencilerde ruhsal
bir

rahatlk

salayacak

ve

buna

bal

olarak

davranlarnda

iyileme,

yabanclamann yaanma biimlerinde bir azalma olacaktr (Bingl 1990: 93).

Snf yneticisinin, snfta yabanclamay azaltmak/kontrol altna almak iin


izleyecei iletiim stratejisi ve ilkeleri ise yle zetlenebilir (Erdoan 2004a: 62
65):

Gnderilen mesaj cevap vermeyi salayacak kadar gdleyici olmaldr.

Etkisiz olan iletiim eylemlerini gzden geirmek, dzenlemek ve


gerekirse ayklamak gerekir.

Mesaj alan ve gnderen kiilerin ortak yaant alannn geni tutulmas


gerekir. Ortak yaant alan ne kadar byk olursa iletiim o kadar salkl
olur.

letiimi gerekletirecek kii ncelikle kendisini tanmal, bunun dnda


kendisini bakalarnn nasl tandn da bilmelidir.

Hem kaynak hem de alc aktif olmaldr.

Kardaki kiiler yarglanmamal ve ar bir ekilde denetlenmemelidir.


Gnderilecek mesajlarda kullanlacak terimler, ilkeler, semboller ve dilde
birlik salanmal.

Snfn yapsna uygun bir iletiim modeli gelitirilmelidir.

Mesajn ulamas iin birok yntem kullanlmaldr.

109

Mesaj gnderen, mesajn alcya ne kadarnn ne biimde ulatn


deerlendirmelidir.

4.2.5. EGDMLEME SREC VE YABANCILAMANIN


AZALTILMASI

Aydn (1991), egdmlemeyi, belli bir amac gerekletirme dorultusunda


eldeki insan ve madde kaynaklarnn katklarn btnletirme sreci olarak
(Toprak 2004: 211) tanmlamaktadr. Snfta yabanclamann nlenebilmesi iin
grev blmnn yaplmas ve insan abalarnn yeterli dzeyde egdmlenmesi
gerekir (Baaran 1992: 265).

Snf asndan egdmleme; renci katklarnn snf, sra, bilgisayar, kitap


vb. ara ve gerelerin katklaryla btnletirilmesini ifade eder (Toprak 2004:
211212). Egdm, bir etkinlie katlan rencilerin birbirlerinin eylemlerinden
haberli olmalarn ngrr. Bir orkestra efinin hareketleri, nasl ki eitli
enstrmanlar alanlar arasnda bir ahenk yaratyorsa, koordinasyonun kullanlmas
da, snfta bir uyum yaratmaktadr (Grsel 2006: 81). Bylece retmen ve
rencinin eitim-retim srecinden zevk almas, rencilerin etkinliklere katlm
salanm; yabanclama ve yaanma biimleri azaltlm olur.

rencilere kazandrlacak herhangi bir yeterlik iin, renciye dersi olan


tm retmenlerin, bu yeterlii oluturmada gereken eylemleri zamannda ve yeterli
etkileimle egdm iinde yapmalar zorunludur (Baaran 1996: 53). Egdmleme
be evrede gerekleen bir sre olarak deerlendirilebilir. Bu evreler ortak bir
davran pln oluturma, rencilerin bu pln anlamalarn salama, rencileri
plna uygun davranmaya zendirme, ierii uygulama ve deerlendirme olarak
adlandrlabilir (Toprak 2004: 212213).

110

Egdmleme srecinin iyi ilemesi, sistemin amalarnn renciler


tarafndan iyi anlalmas ve benimsenmesine baldr. Snfta, rencilerin amalar
anlamas ya da farkl amalar iinde olmalar onlarn eylemlerinin egdmlenmesini
zorlatracaktr. rencilerin snfn amalarn alglamalar, onlarn paylarna den
grev ve sorumluluu aka anlamalarna yardmc olabilir; anlamszlk, gszlk
ve yaltlmlk duygularnn olumamasna katk salayabilir (Toprak 2004: 212213). Snftaki grev ve sorumluluklarn anlayamam ya da benimsememi bir
renci; kendini bir bolukta bulacak, snf ie yaramaz olarak nitelendirecektir.
Kendine ve snfa ykledii anlamszlk onu yabanclatracaktr.

4.2.6. ETKLEME SREC VE YABANCILAMANIN


AZALTILMASI

Etki, A kiisinin Bnin tutum ve davranlarn deitirme sreci olarak


tanmlanabilir. A kiisinin sz konusu deiimi salayabilmesi iin, gce sahip
olmas gerekmektedir. Buna gre g, Ann deiimi salamasn mmkn klan
eydir. Snf yneticisi, rgtn amacna ulamas dorultusunda snf ile ilgili btn
deikenleri kontrol etmek durumundadr. Bu nedenle snf yneticisinin etkilenmeyi
salayacak gce sahip olmas gerekmektedir. Sz konusu g, eitli etkileme yollar
ile salanabilir. Etkinin d yollar yetki, bilgi ve hizmet-ii eitim; i yollar ise
bireysel gereksinmelerin karlanmas, snf rgtnn rencilere benimsetilmesi ve
ortak eylem oluturmadr (Toprak 2004: 228229). Etkinin d yollarndaki
arln ya da i yollarndaki boluun, snfta yabanclamay tetikleyici bir nitelii
vardr. Szgelimi yetkiyi gereinden fazla kullanan bir snf yneticisi, renciler
tarafndan acmasz, skc, souk bir kiilik olarak grlebilir. Sevilmeyen bir snf
yneticisinin, snf ynetmesi de gleecektir. Sonuta ise retmen-renci
atmalarnn yaanmas; retmen ya da rencinin birbirlerine, snfa ve okula
yabanclamalar kanlmaz olacaktr.

Bir snf sadece yetki ile ynetilemez (Bursalolu 2005: 121). Bir snf
yneticisi, zorunlu kalmadka rencileri etkilemek iin yetkiye bavurmamaldr.

111

Bir ynetici deiik etki yollarn deneyip, istenilen sonucu alamazsa, son are olarak
yetkiyi kullanmaldr (Grsel 2006: 80). Sadece yetki ile ynetilen bir snf
rgtnde,

renciler

kendilerini

gsz,

yaltlm

hissederek

snftan

soyutlayabilirler. Yneltme ya da kontrol terimlerinin yerine etki teriminin seimine


neden, birinci ve ikincinin sadece yetkiye dayal eylemler olmas, ncnn ise
eitli yollar araclyla almasdr. Zaten snfta yabanclamay etkileyen d
gelere, yetki yoluyla yn verilebilmesi olanakl deildir. Snf iindeki
rencilerden bekledii davranlar, onlar zendirici durumlar yaratmakla
salayabilir (Bursalolu 2005: 120-121).

4.2.7. DEERLENDRME SREC VE YABANCILAMANIN


AZALTILMASI

Deerlendirme, herhangi bir programn veya etkinliin belirlenen ama


dorultusunda ne lde ya da ne kadar iyi gerekletirildiinin saptanmas;
standartlara ulama derecesinin belirlenmesidir (Erdoan 2004: 142). Snf
yneticisi, rgt amacna ulatracak almalara giritikten ve bylece sonular
adm adm elde ettikten sonra; bunlarn gerei gibi yaplp yaplmad, amaca
ulalp ulalmad, hangi lde ulalp hangi lde ulalmad gibi konular
belirlemek durumundadr. Bu belirleme, deimeyen tek eyin deiim olduu bir
ortamda yneticinin snf rgtn bu deiime ne oranda uyumlatrd ile ilgilidir.
Sz konusu uyum, snf rgtnde gerekletirilmesi gereken i ve eylemlerin yerine
getirilebilmesi iin harekete geirilen ynetim sreci geleri ile salanabilir. Her biri
bal bana bir sre olarak kabul edilen ynetim sreci gelerinin ayr ayr ve bir
btn olarak deerlendirilmesi bu abay kolaylatrr (Toprak 2004: 249). Ayrca
deerlendirme, snf rgtnde grlen yabanclamann, ynetimin hangi sre ya
da srelerinden kaynaklandn anlamak bakmndan da nemlidir.

Deerlendirme,

bir

adan

bakldnda,

yabanclama

balamnda

yetersizliklerin ortadan kaldrlmas iin bavurulan bir aratr. Deerlendirmenin


amac genel olarak rgtsel etkililik derecesini artrmak ve bylece snf rgtnde

112

yabanclamann

grlme

riskini

azaltmaktr.

Deerlendirme

yolu

ile

yabanclamann kaynaklar ve etkileri saptanr, vurgulanr; yetersizlikler belirlenir,


azaltlr ya da giderilir (Erdoan 2004a: 75). Yabanclama olgusunun da snfn
etkililiini olumsuz ynde etkileyen bir ge olmas, ynetim srecinin yabanclama
asndan

da

deerlendirilmesini

gerekli

klar.

Deerlendirme

sonucunda,

yabanclamaya yol aan faktrlerin nitelii saptanr; yabanclamann nasl


giderilebilecei ya da azaltlabileceine ilikin zm nerileri gelitirilir. yle
olmakla beraber deerlendirme srecinde, dikkat edilmesi gereken ilkelere
uyulmamas durumunda, sorun daha da byyebilir. Bu ilkeleri yle sralamak
olanakldr (Erdoan 2004a: 7879):

Deerlendirme amal olmaldr. Amalar ak olmaldr. Ak


standartlara

bal

olarak

yaplan

deerlendirmeler,

yabanclama

kaynaklarnn anlalmasn salayabilir.

Deerlendirme plnl olmaldr. Bylece yabanclama nedeni tam olarak


saptanabilir.

Deerlendirme srecine genel bir katlm zendirilmelidir. Bylece


rencilerin tutum ve davranlar da ayrca gzlenebilir.

Deerlendirme sreklilik iinde olmaldr. Hzla deien dnya ve insan


doas, deerlendirme yarglarnn uzun dnem geerli olmasn
zorlatrmaktadr. Bu yzden deerlendirme gemii, bugn ve gelecei
yanstmaldr (Baaran 1996).

Deerlendirme

srecinde

tek

gzetilmelidir.

Deerlendirme

tek

eylemlerle

yaparken

evre

birlikte

btn

de

deikenleri

de

gzetilmelidir.

Deerlendirme yaparken kullanlan lt says mmkn olduunca


birden fazla olmaldr.

113

Deerlendirme srecinde, yabanclama ile ilgili verilerin doru


yorumlanmasna dikkat edilmelidir.

Deerlendirme korkutucu deil zendirici olmaldr. Bu ekilde renci


kendisinin deerlendirilmesinden korkmaz ve daha rahat bir ekilde
alr. Deerlendirmenin korkutucu olmas rencilerin verimliliklerini
ve yabanclamalarn olumsuz ynde etkiler.

Snf yneticisinin deerlendirme ilkelerine uymasnn, yabanclama


nedenlerinin ortaya konmas ve sorunun giderilmesi bakmndan yaamsal bir nemi
vardr. rnein not vermede yanl olup olmama konusunu ele alalm. Eer bir
rencinin, retmenin not verirken yanl davranarak, bir arkadana hak ettiinden
fazla ya da eksik not verdiine olan inanc ok gl ise o renci iin yabanclama
sreci hzl ileyecektir. O renci arkadandan ve retmeninden soumakla
kalmayp eitim-retim srecine, snfa da souyacak, uzaklamak isteyecektir.
Kendini zayf ve yalnz hissedecektir. Kurallara olan ballnda zayflama sz
konusu olacaktr. Btn bunlar, o rencinin yabanclamas demektir. Yabanclama
sreci balamnda deerlendirme sreci, ayn zamanda, dier ynetim srelerinin
deerlendirilmesi bakmndan da nemlidir. Bu sre sayesinde, snftaki olas bir
yabanclamann nedenleri saptanabilir ve gerekli nlemler alnabilir.

4.2.8. LDERLK SREC VE YABANCILAMANIN


AZALTILMASI

Liderin deiik alardan deiik tanmlar yaplmtr. Grup birlii ve kiilii


asndan lider, zerinde gze grlebilen etkiler yapan kimsedir. Lider ayn
zamanda grubun yaantlarn deerlendirip dzenleyen ve bu yaantlar yoluyla
grubun gcnden yararlanan kimsedir. Lider, byk plnlarn yaratcs ve

114

balatcsdr. Bu plnlarn gereklemesini ise yneticiler salar (Bursalolu 2005:


204). Ynetici, bir rgtn amalarn gerekletirmek iin var olan rgt yapsn ve
prosedr kullanan kiidir. Lider ise rgtsel yol gstericilere mekanik olarak
uymann stnde ve tesinde bir etkileme gcne sahip olan kiidir. Bu anlamda
liderlik, bir rgtn amalarn gerekletirme ya da bu amalar deitirmek iin
yeni bir yap ve prosedr balatma olarak tanmlanabilir. Buna gre bir ynetici,
ynettii personelin dncelerini, duygularn, deer yarglarn, inanlarn ve
davranlarn etkilemede ve ynlendirmede, allm uygulamalar ve belirli otorite
kaynaklarn aabilmise liderlik zelliini de sergilemi olur (Erdoan 2004a: 35).

Liderlik davran, ynetim srecinin her gesine yansyabilir her genin daha
etkili olmasnda nemli rol oynayabilir (Toprak 1994: 144). nk liderlik sreci,
btn ynetim sreci aamalarnn mayasnda vardr. Bylece balangta
belirttiimiz gibi yabanclamann nlenmesi veya azaltlmasnda sarg bezi grevi
grebilir.

retmen, ayn zamanda yasal gcn kullanarak grevini yerine getirmeye


alr. retmenin ar ekilde yasal gc kullanmas, rencileri rahatsz edebilir
ve retmen ile renciler arasnda deiik atmalarn kmasna yol aabilir.
renciler, ar olarak yasal gc kullanan retmene kar dk dzeyde bir itaat
duygusu gelitirebilirler (elik 2003: 205206). Bu ise yabanclamann yaanma
biimlerinden normsuzluk ve anlamszln yaanmasna neden olabilir.

Snf ynetme grevi stlenen retmenin etki alan, snf ortamyla snrl
deildir. retmen, snf iinde ve snf dnda etkili bir liderlik davran
gsterebilmelidir. retmene ynelik geleneksel bak as, retmenin liderliinin
daha ok snfn dnda olmas gerektiini vurgulamaktadr. retmen snfn
dnda bir evre lideri ve snfn iinde de snf lideri olmak zorundadr. retmen,
ok deiik beklentilere sahip olan rencileri, ortak bir amaca ynlendirmek
zorundadr. Bylece yabanclama boyutlarndan anlamszlk ve kuralszln en alt
dzeyde yaanmas salanr. retmenin liderlii, renme ve retim zerinde

115

olduu kadar, rencilerin davranlarn ynlendirme asndan da byk nem


tamaktadr. Liderliin doasnda etkileme vardr. retmen snf iinde rencileri
etkileme gcn kullanarak; renciler zerinde etkili liderlik davranlar
gsterebilir. Her retmen snfn yneticisidir; ancak her retmen bir snf lideri
deildir. Buna karlk her retmen snf lideri olabilir. retmenler, renciler
zerinde g ve otoritelerini kullanmaya alrken rencileri olumsuz ynde
etkileyebilirler. Ar otorite, renciyi bkknla, nefrete ve kural tanmazla
srkleyebilir. Bu nedenle otoritenin yerinde kullanlmas byk nem tamaktadr
(elik 2003: 200204).

116

V. BLM

SONU VE NERLER

Bu blmde, aratrmann bulgularna dayal sonulara ve gelitirilen


nerilere yer verilmitir.

SONULAR

Her rgtte u ya bu ekilde yabanclama vardr. Snf da bir rgttr.


Dolaysyla snfta da yabanclama vardr ve snfn ileyiini tehdit eden
ve zme kavuturulmas gereken bir sorundur.

Snf rgtnde yabanclama; snf yneticisinin veya rencinin kendi


znden, rettiklerinden, doal ve toplumsal evresinden koparak onlarn
egemenlii altna girmesi; kendini yalnz, zayf ve aresiz hissederek
snftan soyutlanmas hlidir.

Yabanclama olgusunun kapsamnn geni, deiken ve ideolojik


alglamalara uygun nitelii; her toplumdaki yansmalarnn farkl oluu ve
birok sosyal bilim disiplininin ilgi alanna girmesi gibi nedenlerle
yabanclamann kaynaklar, sonular ve nlenmesine ilikin farkl
yaklamlar sz konusudur.

Snf rgtnde yabanclama olgusu, i (rgtsel) ve d (evresel)


olmak zere pek ok faktrden etkilenir.
o Snfta yabanclamay etkileyen evresel faktrler brokratik yap
(genel ynetim ve merkez rgt, eitim mdrl, okul ynetimi),
aile, kitle iletiim aralar ve akran gruplardr.

117

o Snfta yabanclamay etkileyen i (rgtsel) faktrler ise snf


ynetimi anlay, snfn fiziksel yeterlii ve alma koullar (snfn
bykl, estetik, grlt, yerleim dzeni, aydnlatma), bilgi akiletiim, iblm, inan ve tutumlar, ekonomik-teknolojik ve kltrel
yapdr.

Brokratik yapnn rutin kurallara kskanlk lsnde ballk,


esnekliin kurallara feda edilmesi, inisiyatif ve yeniliin reddi, yava
deiim; brokratlarn nitelii, hiyerari, snf rgtne bak, gayri
ahslik ve brokratik slup ile resm dil gibi zellikleri snfta
yabanclama srecini etkilemektedir.
o Eitim rgtlerinin merkezden ya da yerinden ynetilmesi, snfta
yabanclamay etkileyen nemli bir gedir. Merkez ynetimde
yabanclamann grlme riski, yerinden ynetimdekinden kat be kat
fazladr.
o Genel ynetim ve merkez rgt tarafndan hazrlanan retim
programlar veya program geleri yabanclamaya yol aabilmektedir.
Bilimsel gerekler, toplumsal deer ve yarglar ile program hazrlama
ilkeleri gz ard edilerek hazrlanm bir program veya program
geleri, yabanclamay tetikleyici nitelik tar.
o Eitim mdrl tarafndan alnan bir karar ile okullarda ve
snflarda meydana gelen byk ve ani aptaki deimeler,
yabanclama kaynadr.
o Yabanclamay etkileyen dier bir ge ise okul yneticisinin ynetim
anlaydr. Yetkeci bir ynetim anlay, okulun binasnn her yerinde
bir korku estirir. renciler, okul yneticisi korkusu nedeniyle
kurallara uymaz, boyun eerler. Oysaki istenen ey, rencilerin
kurallar iselletirerek uyma davran sergilemeleridir. Ayrca

118

okulda, rencilerin ilgi alanlar dorultusunda gereksinimlerini


karlayacak yaplarn olmamas, rencilerde dlanmlk duygusu
ve beklentilerine deer verilmedii dncesinin domasna neden
olur. Bu da yabanclamay tetikler.
o Okul yneticisi ile snf yneticisi arasndaki olas bir anlamazlk,
snfta yabanclamaya yol aan dier bir gedir. ki ynetici
arasndaki gerilim, rencileri olumsuz etkileyecektir. renciler,
snf yneticisine ve okul yneticisinden birine ya da ikisine birden
kar tavr gelitirebilir. Bunun sonucunda okuldan veya snftan
souyabilirler.

Ailenin yaps, ynetim biimi, ekonomik durumu, toplumsal konumu,


ocuk yetitirme biimi, retmen ve okul yneticisi ile ilikilerinin
nitelii; ana-babann renim durumu, eitim-retime bak gibi
etkenler de snfta yabanclamay etkileyen d faktrlerden biridir.

Kitle iletiim aralar, d faktr olarak snfta yabanclamay etkileyici


bir gce sahiptir. Anlalr olmayan ve hzl ilemeyen, mesajn biimini
ve zn deitirerek iletebilen ve bilgi akn zorlatrc zelliklere
sahip kitle iletiim aralar snfta yabanclamay younlatrc bir
gedir. Ayrca retmen ya da rencinin bu aralarn kullanmna ilikin
bilgisizlii, kitle iletiim aralarnn yabanclatrc niteliini glendirir.

Akran gruplarnn nitelii, snfta yabanclamay dourabilecek bir d


faktrdr. llegal ya da anti-sosyal eylemler ierisinde olan, renciyi
ailesinden ve snfndan ok kendisine balayan bir akran grubu snfta
yabanclama srecini hzlandrr.

Snf ynetimi anlay, snfta yabanclamaya yol aan i faktrlerden


biridir. Snf yneticisinin ynetim biiminin renciler tarafndan

119

benimsenmemesi, bir yabanclama nedenidir. Yetkeci, koruyucu ya da


desteki bir ynetim anlaynn egemen olduu bir snf rgtnde,
yabanclama kanlmazdr.

Snfn

fiziksel

yeterlii

ve

alma

koullar,

snf

rgtnde

yabanclamay etkileyen bir dier i faktrdr.


o Snfn bykl, yabanclama asndan nemli bir faktrdr.
renci saysnn fazla olduu bir snfta, renci-renci ve
retmen-renci etkileimi kstl oranda gerekleecektir. Kalabalk
snflar, yabanclamaya yol aabilmektedir. Byle bir snfta her bir
renciye gerekli ilgi gsterilemez, soru sorulamaz. Dolaysyla
renci, kalabalk snf anlamsz ve gereksiz bularak dikkatini snf
d gelere younlatrabilir. Ayn durum, snfn alansal olarak geni
olduu durumlar iin de sz konusudur. letiim ve etkileimin
salkl ilemedii bir snfta, yabanclamann grlme riski ok
byktr.
o Estetik bakmdan retmen ve renciye hitap etmeyen, i karartc
snflarn yabanclama srecini hzlandrc etkileri vardr.
o Grltnn snf rgtnde yabanclama srecini hzlandrc bir
nitelii vardr.
o Snftaki yerleim dzeni, yabanclamay tetikleyen bir dier
faktrdr. Klsik yerleim dzeninde arka sralara oturmak zorunda
kalan bir renci, kendisinin eitim-retim ve arkadalarndan
soyutland

hissine

davranabilmektedir.

kaplarak

snfta

bir

yabanc

gibi

120

o Snf ortamnn rencilerin geliim dzeylerine uygun ve doru


biimde aydnlatlmamas, snfta yabanclamaya yol aabilen baka
bir faktrdr.

Snf rgtndeki bilgi ak ve iletiimin niteliinin yabanclama olgusu


zerinde etkisi vardr.

blmnn

nitelii,

snf

rgtnde

yabanclama

srecini

etkilemektedir. Ar iblm rencinin yaptklarnn neye yaradn


anlayamamasna ve amacn kaybolmasna ya da tam tersi rencinin
yapt ie ar nem vermesine yol aabilmektedir. Bu her iki yansma
da yabanclamann birer gstergesidir.

Snf rgtnn ekonomik koullar, snf rgtnde yabanclama


asndan nemli bir etkendir.

Teknolojinin nitelii ve
yabanclamay

etkileyen

onu kullanma
bir

faktrdr.

biimi,

snf rgtnde

Gnmzde

teknolojik

gelimeler, hi olmad kadar hzl ilemektedir. Bu durum, teknolojinin


insan yaamndaki yerini de salamlatrmaktadr. Artk teknoloji
yaamn vazgeilmezi olmutur. Fakat teknolojinin yanl ya da kt
amalar iin kullanm, teknolojinin olumlu olan btn ynlerini
olumsuza evirebilmektedir. nsann teknolojiyi deil teknolojinin insan
kontrol etmesi sz konusudur. Gnmzde, teknolojinin egemenlii, her
yerde ve her alanda hissedilmektedir. nsan, kendini teknoloji karsnda
gsz, tkenmi ve aa grmektedir.

Snf yelerinin ve snf rgtnn kltrel zellikleri, snf rgtnde


yabanclama zerinde belirleyici rol oynamaktadr.

121

Snf rgtnde yabanclamann yaanma biimleri (boyutlar), ana


hatlar ile gszlk, anlamszlk, anomi, yaltlmlk ve kendine
yabanclama olarak gzlemlenmektedir.
o Yabanclama sonucu, snf rgt yelerinde snf yelerinde;
yaratcln yok olmas, rgtsel ilikilerden kanma, snfn deer
yarglarna ilgisizlik ya da kartlk, uyuturucu ve intihar eilimi,
bencillik ve boyun eme gibi kiilik zellikleri gzlenebilmektedir.
o Yabanclaan bir rencide, gszlk duygusu gelimitir. Bunun
sonucunda

ise

renci;

kendisinin

hibir

ie

yaramadn,

bakalarnn yardm olmadan asla bir eyleri baaramayacan,


retmensiz

ve

arkadasz

hibir

etkinlii

baarl

biimde

bitiremeyeceini sanr. Aalk duygusunu derinden hisseder.


Gszlk duygusunu youn biimde hisseden bir renci, eitimretim srecini blmeye alabilir, hatta bu srece btn olarak
kar kabilir.
o Yabanclaan retmen ya da rencide, anlamszlk duygusu da
iddetli biimde hissedilir. Byle bir birey, yapp ettiklerinin
sonucunu yarglayacak bir inan sisteminden yoksundur. nne
konan alternatifler arasnda seim yapmakta glk eker; kararszlk
iindedir. Snf iindeki yaamna anlamszlk ykler. Onun iin
ilenen dersler, yaplan etkinlikler, ders ara-gereleri, retmenler,
renciler, baarl ya da baarsz olmak; ksacas her ey gereksizdir.
Btn bunlarn hibir anlam yoktur.
o Herhangi bir toplum iin en byk tehlikelerden biri olan anomi
(normsuzluk), yabanclam rencilerde gzlemlenir. retmen ya
da rencilerin kendi gereksinimlerine kar olan ilgisizlikleri, hilik
duygusu, gelecee ilikin umutsuzluk duygular anomiyi tetikler. Bu
tip rencilerin toplumsal ve rgtsel normlara olan ball

122

zayflamtr. renciler bir amaszlk, kargaa, kararszlk ve


belirsizlik iine dmlerdir. Okul ve snf kurallarn gereksiz ve
nemsiz bularak bunlara kar karlar, saldrgan bir tutum taknrlar.
o Yabanclam renci, kendini snftan soyutlar ve dier bireylerle
diyalog kurmaktan saknan bir grnt sergiler. Bylece snfta
gerekletirilen etkinliklere katlmaya, eitim-retim srecinin aktif
bir gesi olmaya kar kar. Snfta yaplanlara ve yaplacaklara kar
kaytszdr. Snf dnda, aile ya da yakn arkadalaryla yapabilecei
etkinlikleri, snfta yapabileceklerine tercih eder. Onun iin darda
top oynamak, snfa gelmekten daha fazla doyum salar.
o Yabanclaan bir renci, kendi yeteneklerini, gcn kendi dnda
grr. Snfta, imdiki durumundan honut deildir. renci z
benliine yabanclam olup, kendi yaptklarn bir anlam veremez.
Kendine olan gvenini kaybetmitir. Bu nedenle kendine verilecek bir
grevden ve sorumluluklardan kanr. Yani giriimcilii yok
olmutur.
o Yabanclaan

renci,

snf

yneticisine

ve

gelecee

ilikin

gvensizlik iindedir. Yine yabanclaan retmen ya da rencinin


bireysel ilikilerinde doyumsuzluk egemendir.

Snfta yabanclama olgusu yaps karmakl ve deikenlii nedeniyle


nlenemez. yle olmakla beraber azaltlabilir, kontrol altna alnabilir bir
olgudur.

Snf rgtnde yabanclama olgusu, somut biimde ynetim srecinde


gzlenebilecek bir olgudur. nk yabanclama, herhangi bir snfta
youn biimde yaanyorsa, ynetim srecinin bir ya da birka
aamasnda yanl ve yersiz uygulamalar gerekletiriliyor demektir.

123

NERLER
Aratrma bulgularna dayanlarak hazrlanm neriler, aada verilmitir.

Snfta yabanclama olgusunun azaltlabilmesi ya da kontrol altna


alnabilmesi, ncelikle sorunun hissedilmesini ve doru biimde
alglanmasn gerekli klar. Bunun iin belirli bir bilin dzeyine
gereksinim

vardr.

rencilerin

ou,

yabanclamann

ayrdna

varamayabilir. Dolaysyla burada ykmllk, snf yneticisine


dmektedir. Snf yneticisi, yabanclamann olas yansmalarna kar,
srekli olarak dikkatli olmal ve nitelikli gzlemler yapmaldr. Ayrca
snf yneticisi, yabanclama olgusu hakknda yeterince bilgiye sahip
olmaldr. Aksi takdirde, gzlemledii tutum ve davranlarn hangisinin
yabanclama belirtisi, sonucu ve nedeni olduunu anlayamaz.

Snfta yabanclamann azaltlabilmesi iin, renci yabanclamasndan


nce snf yneticisi yabanclamas zerinde durulmaldr. Snf
yneticisinin

yabanclamasna

yol

aan

faktrlerin

nitelii

dzeltilmelidir. Bu noktada yaplabilecekleri yle sralamak olanakldr:


retmenlerin maalar artrlmal; retmenlik mesleinin toplumsal
statsnn daha saygn hle gelmesi iin gerekenler yaplmal; zlk
haklarndaki eksiklikler giderilmelidir.

retmen yetitiren kurumlarda, yabanclama eitimi de verilmelidir.


Yabanclamann tanm ve kapsam, nedenleri, yaanma biimleri,
azaltma yntemleri gibi konular, gelecein retmenlerine tam ve doru
biimde retilmelidir.

Gelitirilen retim programlar, program gelitirme ilkelerine uygun,


toplumsal

deer ve

yarglara

saygl,

hazrlanmasnda titizlik gsterilmelidir.

bilimsel gereklere

gre

124

Genel ynetim ve merkez rgt, kimi kararlarda, snf ynetimine


esneklik salayabilmelidir.

Genel ynetim, merkez rgt ve eitim mdrl, snf rgtn de


ilgilendiren konularn tamamnda ani deiikliklerden kanmaldr.

Snf, 40 dakikalk derslerin ilendii bir yer olarak gren anlay deil;
bir rgt olarak gren anlay snf rgtlerinde egemen klnmaldr.

Okulun ve snfn bykl azaltlmaldr. renci says 25in altnda


olan, kalabalk olmayan snflarda rencinin derse daha fazla katlm
salanacak ve yabanclama kaynaklar azalacaktr.

Okul ve snf seiminde, renci ve ana-baba gnll bir seim


yapmaldr. Zorlamalar ya da zorunluluklar olmamaldr.

rencilerin, retmenle srekli iletiim ve etkileim ierisinde olmalar


salanmaldr. Bunun saland rencilerde gven duygusu geliir, ya
da birlikte bo zaman etkinlikleri, yemek yeme, spor yapma, satran
oynama gibi etkinliklere katlrlarsa geniletilmi roller fazlalar.
Bylece yabanclama, byk lde azaltlm olacaktr.

retmen-veli ibirliinin glendirilmesi; ev ziyaretleri, ana-babalar iin


sosyal etkinlikler dzenlenmesi snfta yabanclamann azaltlmas
bakmndan ok yararl olacaktr. Snf yneticisi ile aile arasnda etkili
bir iletiim kurulmaldr. rencinin aile yaam hakknda yeterli bilgiye
sahip bir snf yneticisi, yabanclamann zmnde daha baarl
olabilecektir.

renci, ana-baba ve retmen tarafndan akran gruplarna katlmaya


denetimli ve ll biimde tevik edilmelidir. Ayrca snf yneticisi ve

125

aile, rencinin olumsuz amalar tayan akran gruplarna katlmn


engelleyici uyarlarda bulunmaldrlar.

Aile ii ilikiler dengeli ve dzenli olmaldr. Salam, ideal bir aile


yapsnn, yabanclamann azaltlmas ya da kontrol altna alnmas
asndan yaamsal bir nemi vardr. Bunun iin eitim rgtnn eitli
yaplar araclyla ana-baba eitimi yaygnlatrlmaldr. Ailelere
yabanclama ve onun yansmalar hakknda bilgi verilmelidir.

Snf

rgtnn

dzeni,

renci

estetiine

uygun

biimde

hazrlanmaldr. Okul ve snfn duvarlarnn boyanmasnda kullanlan


renkler, rencinin geliim dzeyine uygun olmaldr. Koyu, souk
renklerin kullanmndan olabildiince kanlmaldr.

Okul binalar, ya grltden olabildiince uzak yerlere yaplmal ya da


okulun d duvar ve snflar birbirinden ayran duvarlarn ses yaltm iyi
yaplmaldr.

Snftaki aydnlatmann rencilerin geliim dzeylerine uygun biimde


dzenlenmesi gerekir.

Okulun ve snfn, fiziksel ve psikolojik anlamda, gvenli birer ortam


olmalar iin gerekli nlemler alnmaldr.

Snfn amalarndaki byk aklk ve uygunluk, yabanclamann


nlenmesinde etkili bir yoldur.

Snf yneticisi, snf rgtn iklimini olabildiince insancllatrmaldr.

rencileri brokrasinin yabanclatrc etkisinden uzak tutacak nlemler


alnmaldr. Okul ve snf ynetimine renci katlm salanmaldr.

126

Kitle iletiim aralarndan iletilen mesajlarn denetiminde, yabanclama


olgusu da gz nnde bulundurulmaldr.

Snftaki yerleim dzeni, gerekletirilecek etkinliklerin nitelii ve


renci beklentileri gz nnde bulundurularak ayarlanmaldr.

Snfta etkili bir iletiim sreci gerekletirilmelidir. ift ynl, yz yze


ilikinin olduu bir snf atmosferi, yabanclamann azaltlmas
bakmndan ok nemlidir.

Snf yneticisi, deiik kltrlerden gelen rencilerin uyumunu


kolaylatrc uygulamalarda bulunmaldr.

Snf yneticisi, rgtn kltr ile renci kltr arasnda uyumu


kolaylatrc uygulamalar gerekletirmelidir.

Ar iblm ve uzmanlamadan kanlmaldr.

Snf yneticisi tarafndan snf rgtnde, farkl inan ve tutumlara


saygy ngren bir anlay egemen klnmaldr.

Snfn ve snf yelerinin ekonomik koullar ve teknolojik yeterlikleri


iyiletirilmeli, gelitirilmelidir.

Snf rgtnn ynetimi srecinde, sanayileme ve kentleme srecinin


renciler zerindeki etkileri gz nnde bulundurulmaldr.

Yabanclamann

azaltlmas,

kontrol

altna

alnabilmesi

iin

uygulanabilecek en etkili yol, ynetim srecinin doru ve tam biimde


gerekletirilmesidir. Etkili bir karar verme, plnlama, rgtleme,

127

iletiim, etkileme, egdmleme, deerlendirme ve liderlik sreci snf


rgtnde yabanclamay azaltacak/kontrol altna alacaktr.

Snf rgtnn ynetimi uzmanlk isteyen bir itir. Bu nedenle


niversitelerin eitim fakltelerinde snf yneticilii blm almal ve
snf yneticileri yetitirilmelidir.

Snf rgt ve yabanclama ilikisini aratran almalarn says


artmaldr.

128

KAYNAKA

ADALI, Sacid (1986): Daha yi Hizmet Grme Asndan Katlmal Ynetim.


stanbul: Trk Dnyas Aratrma Vakf Yaynlar.
ADLER, Alfred (1997): Okulda G Eitilebilir ocuklar. (ev. Kmuran ipal).
stanbul: Cem Yaynlar.
AKAYLI, Nurhan (1984): Ynetime Katlma ve zynetim. Bursa: Uluda
niversitesi Yaynlar.
AKTUNA, Yldrm (1988): Genlik Dneminde Toplumsallama ve Kuak
atmas. Konya: II. Mill Genlik Kongresi (Tebliler, 6-8 Kasm 1986).
Seluk niversitesi Yaynlar.
AKYILDIZ,

Hayrettin

(1989):

Davran

Kayna

Olarak

Kent.

zmir:D.E....B.F.
Dergisi. Cilt: 4. Say: 1-2.
AKYZ, Hseyin (1992): Eitim Sosyolojisinin Temel Kavram ve Alanlar zerine
Bir Aratrma. stanbul: M.E.B. Yaynlar.
ALDEMR, M. Ceyhan (1983): Yneticilerin G Tipleri ile e Yabanclama ve
Doyumu Arasndaki likiler. Ankara: Amme daresi Dergisi. Cilt: 16.
Say: 1.
ALDEMR, M. Ceyhan (1985): rgtler ve Ynetimi. zmir: Bilgehan Basmevi.
ALKAN, Trker ve D. ERGL (1980): Siyaset Psikolojisi. Ankara: Turhan Kitabevi.
ANABRITANNICA (1993): stanbul: Cilt: 2.

129

APPELBAUM, Richard P. (Tarihsiz): Toplumsal Deiim Kurallar. Ankara:


Trkiye Bankas Yaynlar.
ARENDT, Hannah (1996): Gemile Gelecek Arasnda. (ev. Bahadr Sina ener).
stanbul: letiim Yaynlar.
ARON, Raymond (1986): Sosyolojik Dncenin Evreleri. (ev. Korkmaz
Alemdar).
Ankara: Trkiye Bankas Yaynlar.
ARSLAN, H., M.KURU ve A.SATICI (2005): lkretim ve Ortaretim
Okullarndaki rgt Kltrnn Karlatrlmas. Ankara: Kuram ve
Uygulamada Eitim Ynetimi Dergisi. Say: 44.
ATALAY, Beir (1984): Sanayileme ve Geleneksel Yap. Ankara: DPT Sosyal Plan
Yaynlar.
AVCI, Nabi (1990): Kitle Kltr Enformatik Cehalet. Ankara: Rehber Yaynlar.
AYBAR, akir (1995): Yabanclama ve Yabanclamann Tatmini zerine
Etkileri (Yaymlanmam Yksek Lisans Tezi). Erzurum: Atatrk
niversitesi, Sosyal Bilimler Enstits.
AYDIN, Ayhan (2002): Snf Ynetimi. stanbul: Alfa Yaynlar.
BAAR, Hseyin (2001): Snf Ynetimi. Ankara: Pegem A Yaynclk.
BAARAN, . E (1991): rgtsel Davran. Ankara: Gl Yaynevi.
BAARAN, . E (1992): Ynetimde nsan likileri. Ankara: Gl Yaynevi.

130

BAARAN, .E. (1996): Eitim Ynetimi. Ankara: Yargc Matbaas.


BAARAN, . E (1997): Eitim Psikolojisi. Ankara: zkan Matbaaclk.
BAYHAN, Vehbi (1992): Enformasyon Toplumunda Kltr. 21. Yzyla Girerken
Kltrel Dnmlerin Baz Belirtileri. (Baslmam Bilim Uzmanl Tezi).
Malatya: nn niversitesi, Sosyal Bilimler Enstits.
BAYHAN, Vehbi (1993). Toplum ve Dil. Malatya: Logos Dergisi. Say: 1.
BAYHAN, Vehbi (1995): niversite Genliinde Anomi ve Yabanclama.
(Yaymlanmam Doktora Tezi). Malatya: nn niversitesi Sosyal
Bilimler Enstits.
BAYINDIR, Birkan (2002): Ortaretim Dal retmenlerinin Meslee
Yabanclamalar ile retme-renme Srecindeki Davranlar Arasndaki
liki. (Yaymlanmam Yksek Lisans Tezi). Eskiehir: Anadolu
niversitesi Eitim Bilimleri Enstits.
BAYSAL, Can ve E. TEKARSLAN (1987): Davran Bilimleri. stanbul: . .
letme Fakltesi Yaynlar.
BELL, Daniel (1976): The Cultural Contradictions of Capitalism. New York.
BERKAY, Fgen (1981): Ky-ehir likileri ve Bu likilerin lkemizdeki
Grnm. (Baslmam Doentlik Tezi). stanbul: stanbul niversitesi.
BERKAY, Fgen (1990): 20. Yzylda Sosyal Deime ve Mill Kltr
Varlmz. II. Milli Kltr ras Bildirileri, 5-8 Aralk 1989. Ankara:
Kltr Bakanl APK Kurulu Bakanl Yaynlar, I. Cilt.
BLG, Alaattin (1987): Yabanclam Emek. stanbul: Bilim ve Sanat Dergisi.

131

Say: 84.
BLGSEVEN, A. Kurtkan (1986): Genel Sosyoloji. stanbul: Filiz Kitabevi.
BNGL, Dursun (1990): yeri Disiplini ve alma Bar. stanbul: zgn
Matbaaclk.
BT (1993): alma Yaamndaki Psiko-Sosyal Etmenler ve Bu Etmenlerin
alanlarn Fiziksel ve Ussal Salna Etkileri. (ev. Glten ncir).
Ankara: MPM Yaynlar.
BUDAK, Glay (1991): Kk ve Sanayi letmelerinde Ynetim Biimleri,
rgtsel Yap Arasndaki likilerin ncelenmesi. zmir: D.E....B.F.
Dergisi. Cilt: 6. Say: 1.
BURSALIOLU, Ziya (1978): Eitim Yneticisinin Yeterlikleri. Ankara: A..
Eitim Fakltesi Yaynlar.
BURSALIOLU, Ziya (2005): Okul Ynetiminde Yeni Yap ve Davran. Ankara:
Pegem A Yaynclk.
CARREL, Alexis (1970): nsan Denen Mehul. stanbul: Yamur Yaynlar.
CELEP, Cevat (2000): Snf Ynetimi ve Disiplini. Ankara: An Yaynclk.
CELKAN, H.Yldrm (1993): Eitim Sosyolojisi. Erzurum: Atatrk niversitesi
Yaynlar.
CEVZC, A (1997): Felsefe Szl. Ankara: Ekin Yaynlar.
APAR, Mustafa (1996): Kltrel Yabanclama Olgusu ve Trkiyedeki
Yansmalar. (Yaymlanmam Yksek Lisans Tezi). Ankara: Hacettepe

132

niversitesi Sosyal Bilimler Enstits.


ELK, Vehbi (1993). Eitim Ynetiminde rgtsel Kltr ve nemi. Ankara:
Amme daresi Dergisi. Cilt: 26, Say: 2.
ELK, Vehbi (2003): Snf Ynetimi. Ankara: Nobel Yayn Datm.
UBUKU, Aydn (1993): Fetiin Meta Karakteri. stanbul: Evrensel Kltr
Dergisi. Say: 24.
ULPAN, Refik (1978): Bireysel ve rgtsel Davran: Beklentiler Dengesi
Modeli.Ankara: Amme daresi Dergisi. Cilt: 11, Say:1.
DAVIS, Keith (1984): letmede Davran, rgtsel Davran. (ev. K. Tosun ve
dierleri). stanbul: . . letme Fakltesi Yaynlar.
DEMR, . ve M. ACAR (1993): Sosyal Bilimler Szl. stanbul: Aa
Yaynlar.
DEMR, Taner (1999): Marxta ve Marcusede Praxs ve Yabanclama.
(Yaymlanmam Yksek Lisans Tezi). Ankara: Ankara niversitesi Sosyal
Bilimler Enstits.
DEMRER, Temel ve S. ZBUDUN (1998): Yabanclama. Ankara: teki
Yaynevi.
DENHARDT, Robert B. (1972): Yabanclama ve Katlma Sorunu. (ev. Emine
rs). Ankara: Amme daresi Dergisi. Cilt: 5. Say: 2.
DCLE, . Attila (1980): Endstriyel Demokrasi ve Ynetime Katlma. Ankara:
ODT Yaynlar.

133

DOAN, smail (1998): letiim ve Yabanclama. stanbul: Sistem Yaynclk.


DKMEN,stn (1994): letiim atmalar ve Empati. stanbul: Sistem
Yaynclk.
DRAKE, . Richard ve J.S. PETER (1978): Sanayide Davran Bilimleri. (ev.
Kemal Tosun) stanbul: stanbul niversitesi Yaynlar.
EDMUND, Leonard ve A.T. SPROAT (1977): rgt Kuram ve Politikas. Ankara:
TODAE Yaynlar.
EFL, smail (1988): letmelerde Ynetim ve Organizasyon. Bursa: Sidre Yaynlar.
EKN, Nusret (1987): Endstriyel likiler. stanbul: stanbul niversitesi Yaynlar.
ELMA, Cevat (2003): lkretim Okulu retmenlerinin e Yabanclamas.
(Yaymlanmam Doktora Tezi). Ankara: A.. Eitim Bilimleri Enstits.
ERDEN, Mnire (2005): Snf Ynetimi. stanbul: Epsilon Yaynclk.
ERDOAN, Mustafa (1990): Bilgi anda Yaamak. Ankara: Milli Kltr
Dergisi. Say: 76.
ERDOAN, rfan (2004): Snf Ynetimi. stanbul: Sistem Yaynclk.
ERDOAN, rfan (2004a): Okul Ynetimi ve retim Liderlii. stanbul: Sistem
Yaynclk.
ERDOMU, Zeki (1977-1978): Sosyalizasyon. Ankara: Sosyoloji Dergisi.
ERDOMU, Zeki (6-8 Kasm 1985): Trkiyede Sanayileme ve Kentlemenin
Birlikte Etkiledii Baz Sosyal Problemler. Eskiehir: 9. Dnya

134

ehircilik Gn Kolokyumu.

EREN, Erol (1989): Ynetim Psikolojisi. stanbul: .. letme ktisad Enstits


Yaynlar.
EREN, Erol (2006): rgtsel Davran ve Ynetim Psikolojisi. stanbul: Beta Yay.
ERGL, Dou (1979): Yabanclama ve Siyasal Eylem: Siyasal Eylemcilerin
Toplumsal Nitelikleri. Ankara: A.. S.B.F. Basn ve Yayn Yksekokulu
Yllk.
ERGL, Dou (1980): Yabanclama ve Siyasal Katlma. Ankara: Olga Matbaas.
ERKAL, Mustafa E. (1984): Sanayileme ve Yabanclama likisi. stanbul:
Sosyoloji Konferanslar. XX. Kitap, . . Yaynlar.
ERKAL, Mustafa E. (1984a): Sosyal Meselelerimiz ve Sosyal Deime. Ankara:
Maya Yaynlar.
EROLU, Feyzullah (1995): Davran Bilimleri. stanbul: Beta Yaynclk.
ERTRK, Mmin (1994): Organizasyonlarda atma, atma Nedenleri,
atmann Ynetimi ve Erciyes niversitesinde Bir Anket Uygulamas.
Kayseri: Erciyes niversitesi ..B.F. Dergisi. Say: 11.
FICHTER, Joseph (Tarihsiz): Sosyoloji Nedir? (ev. Nilgn elebi). Konya:
Toplum Yaynlar.
FEK, Kurthan (1972): Ynetime Katlma. Ankara: T.O.D.A..E. Yaynlar.
FROMM, E. (1989): Yeni Bir nsan Yeni Bir Toplum. (eviren: N. Arat). stanbul:

135

Say Yaynclk.

FROMM, E. (1993): Sevme Sanat. (ev. Seluk Budak). Ankara: teki Yaynevi.
FROMM, E. (1994): Erdem ve Mutluluk. (ev. Ayda Yrkan). Ankara: Trkiye
Bankas Yaynlar.
FROMM, E. (1996): Salkl Toplum. (ev. Y. Salman ve Z. Tanrsever). stanbul:
Payel Yaynevi.
GORDON, Thomas (1999): Etkili retmenlik Eitimi. (ev. Emel Aksoy).
stanbul:
Sistem Yaynclk.
GKA, Erol (1990): Baudrillardda Yabanclama ve Cinsel Kimlik. stanbul:
Trkiye Gnl Dergisi, No:10.
GKE, Birsen (1973): ehirleme Srecinin Genlik zerindeki Etkileri.
(Doentlik Tezi). Ankara: Hacettepe niversitesi, 1973.
GUENON, Rene (1990): Niceliin Egemenlii ve an Alametleri. (ev. Mahmut
Kank). stanbul: z Yaynclk.
GLERMAN, Adnan (1983): Endstrilemenin letme i ve letme D nsan
likilerine Etkisi. zmir: D.E....B.F. Dergisi. Yl: 1. Say: 1-2.
GRDOAN, Ersin (1993): Kirlenmenin Boyutlar. stanbul: z Yaynlar.
GRSEL, Musa (2006): Okul Ynetimi. Konya: Eitim Kitabevi.
HALS, sa (2001): Snf Ynetimi. Konya: Mikro Basn Yaym Datm.

136

HANERLOLU, Orhan (1980): Felsefe Ansiklopedisi. stanbul: Remzi Kitabevi.

HICKS, G. Herbert (1979): rgtlerin Ynetimi. (ev. O. Tekok. ve B. Aytek).


Ankara: Turhan Kitabevi.
HOFFER, Eric (1993): Kesin nanllar. Kitle Hareketlerinin Anatomisi. (ev. E.
Gnr). stanbul: Akran Yaynlar.
ILLICH, I. (1998): Okulsuz Toplum. (ev. M. zay). stanbul: ule Yaynlar.
KAITIBAI, idem (2004): Yeni nsan ve nsanlar. stanbul: Evrim Yaynevi.
KAHL, Joseph A. (1981): Endstrileme ve ehirlemenin Baz sosyal Sonular.
(ev. Beir Atalay). Ankara: Ankara niversitesi letme Fakltesi Dergisi.
Cilt: 5. Say: 2.
KALDIRIMCI, Nurettin. (1981): letmelerde Ynetimin Etkinlii Asndan
ilerin Ynetime Katlmas ve Bir Uygulama. (Yaymlanmam Doktora
Tezi). Erzurum: Atatrk niversitesi letme Fakltesi.
KALKANDELEN, Hayrettin. (1986): Hedeflere Ynelik Sevk ve dare. Ankara: M
Eitim Aratrma Yayn ve Danmanlk A..
KATZ, Daniel ve R. L. KAHN (1977): rgtlerin Toplumsal Psikolojisi. (ev. H.
Can ve Y. Bayer). Ankara: TODAE Yaynlar.
KAZMIER, Leonard J. (1979): letme Ynetimi lkeleri. Ankara: TODAE
Yaynlar.
KELE, Ruen (1970): Trkiyede ehirleme Eilimleri. Ankara: A.. Siyasal

137

Bilgiler Fakltesi Dergisi. Cilt: 25.


KELE, Ruen (1993): Kentleme Politikas. Ankara: mge Kitabevi.
KENISTON, K. (1972): The Varieties of Alienation: An Attempt at Definition.
Alienation and The Social System (Ed. A.W. Finifter). New York: John
Wiley and Sons Inc.
KERR-DUNLOP-HARBISON-MYERS (1991): Sanayilemenin Mant.
Sosyoloji Yazlar. (Derleyen: hsan Sezal). stanbul: Aa Yaynlar.
KILI, Sadk (1984): Yabanclama. stanbul: Rahmet Yaynclk, 1984.
KIREL, idem (1993): rgtsel Stres Ynetimi. Ankara: Ankara niversitesi
ktisadi dari Bilimler Fakltesi Dergisi. Cilt: 11. Say: 1.
KIZILELK, S. ve Y. ERJEM (1992): Aklamal Sosyoloji Terimleri Szl.
Konya.
KIZILTAN, G. Sava (1986): amzda Yabanclama Sorunu. stanbul: Metis
Yaynlar.
KOEL, Tamer (1989): letme Yneticilii. stanbul: . . letme Fakltesi
Yaynlar.
KONGAR, Emre (1979): Toplumsal Deiim Kuramlar ve Trkiye Gerei.
Ankara:
Bilgi Yaynevi.
KORKMAZ,Abdullah (1988): ehirleme ve Su-Malatya Aratrmas 1981-1985.
(Baslmam Doktora Tezi). stanbul: stanbul niversitesi.

138

KKAHMET, Leyla (2003): retimde Planlama ve Deerlendirme. Ankara:


Nobel Yayn Datm.
KKAHMET, Leyla (2004): Snf Ynetimi. Ankara: Nobel Yayn Datm.
LEFEBVRE, Henri (1986): Marxn Sosyolojisi. (ev. Selahattin Hilav). stanbul:
nc Yaynlar.
LEFEBVRE, Henri (1990): Marksizm. (ev. Vedat Gnyol). stanbul: Alan
Yaynclk.
LEVIN, W. L. (1994): Sociological Ideas: Concepts and Applications. California:
Wadsworth Publishing Company.
LEWIS, John (1987): Yabanclama. ( ev. Yakup ahan). Felsefe Dergisi. Say:
3.
MANDEL, Ernest ve G. NOVACK (1975): Marksist Yabanclama Kuram. (ev.
Olcay Gmen). stanbul: Ycel Yaynlar.
MAGEE, Bryan (1985): Rportajlar-Yeni Dn Adamlar. (ev. Mete Tunay ve
dierleri). Ankara: Birey ve Toplum Yaynlar.
MARKSST DNCE SZL (2002): (ev. Mete Tunay). stanbul: letiim
Yaynlar.
MARX, Karl (2000): Yabanclama. (ev. Kenan Somer ve dierleri). Ankara: Sol
Yaynlar.
MER, Cemil (2006): Krk Ambar 2. stanbul: letiim Yaynlar.
MILLS, C. Wright (1974): ktidar Sekinleri. (ev. nsal Oskay). Ankara: Bilgi

139

Yaynevi.
MUTLU, Kayhan (1984): Anomie and Normative Reactions to Normlessness.
Journal of Human Sciences.

NEF, John (1980): Sanayilemenin Kltrel Temelleri. (ev. Erol Gngr). stanbul:
Kalem Yaynlar.
ONARAN, Ouz (1971): rgtlerde Karar Verme. Ankara: A. . SBF Yaynlar.
OSKAY, nsal (1990): Gnmz Anlama Asndan Viyana Baroku. Trkiye
Gnl Dergisi. Say: 10.
ZELK, D. Ali (1998): Eitim Programlar ve retim. Ankara: SYM
Yaynlar.
ZEL, smet (1992): Mesele: Teknik-Medeniyet-Yabanclama. stanbul: dam
Yaynlar.
ZGEN, Hseyin (1988): Yneticiliin Gnmzdeki Anlam, Nitelikleri ve
Karlat Balca Organizasyon Sorunlar. Ynetici Gelitirme Bildiriler.
Adana: . . ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi Yaynlar.
ZKALP, Enver (1983): Endstriyel Bask Gruplar ve Ynetime Katlma.
Eskiehir: Anadolu niversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi Dergisi.
Cilt: 1, Say: 2.
ZKALP, E. ve . KIREL (1996): rgtsel Davran. Eskiehir: Anadolu
niversitesi Yaynlar.

140

ZKK, Erturul (1985): letiim Kuramlar Asndan Kitlelerin zl.


Ankara:
Tan Yaynclk.
PARS, Esin (1982): blm Yabanclama ve Sosyal Politika. Ankara: Siyasal
Bilgiler Fakltesi Yaynlar.
POLOMA, Margaret (1993): ada Sosyoloji Kuramlar. (ev. Hayriye Erba).
Ankara: Gndoan Yaynclk.
ROGERS, Dorothy (1987): Ergenlikte Kltr ve Yabanclama. (ev. pek
Grkaynak). Ergenlik Psikolojisi (Derleyen: Bekir Onur). Ankara:
Hacettepe Ta Kitaplk Yaynclk.
ROSENTHAL, M. ve P. YUDIN (1980): Materyalist Felsefe Szl. (ev. Aziz
allar). stanbul: Sosyal Yaynlar.
RUSSEL, Dora ve Bertrand RUSSEL (1979): Endstri Toplumunun Gelecei.
Ankara: Bilgi Yaynevi.
SABUNCUOLU, Zeyyat (1987): alma Psikolojisi. Bursa: Uluda niversitesi
ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi Yaynlar Basmevi.
SANBERK, smail (2003): renci Yabanclama lei. (Yaymlanmam
Yksek Lisans Tezi). Adana: ukurova niversitesi Sosyal Bilimler
Enstits.
SEZAL, hsan (1991): Sosyal Bilimlerde Temel Kavramlar. Ankara: Aka
Yaynlar.
SEZGN, . (1989): Marx, Kapital ve Diyalektik Materyalizm. Ankara: Verso
Yaynclk.

141

SOYSAL, Murat (1995): Tanzimattan Gnmze Yabanclama. (Yaymlanmam


Yksek Lisans Tezi). stanbul: .. Sosyal Bilimler Enstits.
SOYSAL, Abdullah (1997): rgtlerde Yabanclamaya likin Teorik ve
Uygulamal Bir alma. (Yaymlanmam Yksek Lisans Tezi). Konya:
Seluk niversitesi Sosyal Bilimler Enstits.
MEK, M. erif (1975): Teknolojik Deiim ve Ynetim Sorunlar. Erzurum:
Atatrk niversitesi letme Fakltesi Yaynlar.
MEK, M. erif (1994): Ynetim ve Organizasyon. Konya: Atlas Basm
Yaymevi.
MEK, M.., T. AKGEMC ve A. ELK (2001): Davran Bilimlerine Giri ve
rgtlerde Davran. Ankara: Nobel Yayn Datm.
MAN, Mehmet (1994): rgt Kltr. Eskiehir: Anadolu niversitesi
Yaynlar.
TANNENBAUM, Arnold S. (1978): letmede Sosyal Psikoloji. (ev. N. Satrk).
Ankara: MEB Yaynlar.
TAYMAZ, Haydar (2003): lkretim ve Ortaretim Okul Mdrleri in Okul
Ynetimi. Ankara: Pegem A Yaynclk.
TEBER, Serol (1990): Politik Psikoloji Notlar. stanbul: Ara Yaynclk.
TEKN, Halil (1991): Eitimde lme ve Deerlendirme. Ankara: Yarg Yaynevi.
TEKOK, Osman, B. BUMN ve B. AYTEK (1978): letme Ders Notlar. Ankara:
A..T..A. Yaynlar.
TEZCAN, Mahmut (1991): Genlik Sosyolojisi Yazlar. Ankara: Gndoan

142

Yaynclk.
TEZCAN, Mahmut (1995): Sosyolojiye Giri. Ankara: afak Matbaaclk.
TEZCAN, Mahmut (1997): Genlik Sosyolojisi ve Antropolojisi Aratrmalar.
Ankara:Ankara niversitesi Eitim Bilimleri Fakltesi Yaynlar.
TEZCAN, Mahmut (1997a): Eitim Sosyolojisi. Ankara: Zirve Ofset.
TDK SZL (1998): Ankara: Trk Tarih Kurumu Basm Evi.
TOFFLER, Alvin (1981): Gelecek Korkusu. ok. (ev. Selami Sargut). stanbul:
Altn Kitaplar Yaynevi.
TOFFLER, Alvin (1981a): nc Dalga. (ev. A. Seden). stanbul: Altn Kitaplar
Yaynevi.
TOLAN, Barlas (1981): ada Toplumun Bunalm Anomi ve Yabanclama.
Ankara: A..T..A. Yaynlar.
TOLAN, Barlas (1983): Toplum Bilimlerine Giri. Ankara: Sava Yaynclk.
TOLAN, Barlas (1993): Sosyoloji. Ankara: Adm Yaynclk.
TOPRAKI, Erdal (1994): Okul Ynetiminin Kendine zg Ynleri. (Baslmam
Bilim Uzmanl Tezi). Malatya: nn niversitesi Sosyal Bilimler
Enstits.
TOPRAKI, Erdal (2004): Snf rgtnn Ynetimi. Ankara: topya Yaynevi.
TORTOP, N., E. G. SBR ve B. AYKA (1999): Ynetim Bilimi. Ankara:Yarg
Yaynevi.

143

TOSUN, Kemal (1990): Ynetim ve letme Politikas. stanbul: stanbul


niversitesi letme Fakltesi Yaynlar.
TUNA, Orhan ve N. EKN (1970): Otomasyon ve Sosyal Meseleler. stanbul:
stanbul niversitesi Yaynlar.
TURAN, Kamil (1973): ilerin Ynetime Katlmas ve Trkiye Uygulamas.
Ankara: A..T..A. Yaynlar.

TURHAN, Mmtaz (1994): Kltr Deimeleri. stanbul: Marmara niversitesi


lahiyat Fakltesi Vakf Yaynlar.
TRKDOAN, Orhan (1985): Sosyal iddet ve Trkiye Gerei. Ankara: Maya
Yaynclk.
TRKDOAN, Orhan (1988): Deime-Kltr ve Sosyal zlme. stanbul: Trk
Dnyas Aratrmalar Vakf.
TRKDOAN, Orhan (1988a): Ziya Gkalp Sosyolojisinde Baz Kavramlarn
Deerlendirilmesi. Ankara: Kltr ve Turizm Bakanl Yaynlar.
URICK, Ronald V. (1970): Alienation. New Jersey: Prentice-Hall Inc.
LGEN, Hayri (1993): letmelerde Organizasyon lkeleri ve Uygulamas. stanbul:
.. letme Fakltesi Yaynlar, 1993.
VAROL, Muharrem (1993): Halkla likiler Asndan rgt Sosyolojisine Giri.
Ankara: Ankara niversitesi letiim Fakltesi Yaynlar.
WEISSKOPF, Walter (1996): Yabanclama ve ktisat. (Yayna hazrlayan: Prof.Dr.

144

Oya Kymen. evirenler: . Ko, Y. Marda, D. Eryar, K. Erel, C. zseluk,


A. nder, K. Badur). stanbul: Anahtar Kitaplar Yaynevi.
YATES, Jere E. (1986): Gerilim Altndaki Ynetici. stanbul: lgi Yaynlar.
YACI, Tevfik (1995): Kresellemenin Getirdii Yeni Oluumlar Karsnda
letme Ynetiminde letiimin nemi ve Etkinlii. (Yaymlanmam
Yksek Lisans Tezi). K. Mara: K. Mara St mam niversitesi Sosyal
Bilimler Enstits.

YENER, zcan (1987): rgtlerde Yabanclama Sorunlar ve Yabanclamann


nlenmesinde Ynetime Katlmann Rol. (Yaymlanmam Yksek
Lisans Tezi). Bursa: Uluda niversitesi Sosyal Bilimler Enstits.
YENER, zcan (1991): rgtlerde atma ve Yabanclama Sorunlarnn
Ynetiminde Etkili Bir Ara Olarak Ynetime Katlma ve Bir Uygulama.
Kayseri: Erciyes niversitesi, Sosyal Bilimler Enstits.
YRKAN, Ayda (1968): ehir Sosyolojisinin Teorik Temelleri. Ankara: mar ve
skn Bakanl Yaynlar.

You might also like