Professional Documents
Culture Documents
E N G N M E
AHMED- DCI
Published at
The Department of Near Eastern Languages and Civilizations
Harvard University
1992
E N G N M E
AHMED- DCI
Yaynland yer
Harvard niversitesi
Yakndou Dilleri ve Medeniyetleri Blm
1992
Cover by
Nan Freeman and Feridun zgren
Library of Congress Catalog Card Number 70-131003
Eim
inasi TEKNe
ve
Olum
brahim Hakk Durali Satlm TEKNe
sevgilerimle !
NDEKLER
IV. engnmedeki insan ve varlk anlay ile ana tema zerinde baz dnceler
(207-295)
A. Eskiada Mezopotamyada gelien ilkbahar, hayat, lm ve deiim
hakkndaki inanlarn ve mersimlerin, engnmenin varlk
anlaynda, temasnda ve konusunda grlen izleri (209-252):
a. engnme ve ilkbahar festivalleri (209)
b. lkadan hristiyanln ilk devirlerine kadar engin din inanlar
ve mersimlerdeki yeri, anlam, beraber bulunduu semboller (221)
1. Arkeoloji aratrmalarnn neticelerine gre eng
2. Smer, Akat, Bbil ve Asur tabletlerinde eng
D. engnme (304-411)
VI. Aklamalar (413-482)
VII. Bibliyografya ve Ksaltmalar (483-502)
(299-303):
NSZ
XV. yzyl Trk edebiyat irlerinden Ahmed-i Danin engnme adl mesnevisi
zerinde almaya 1972-1974 yllar arasnda Ankarada Hacettepe niversitesinde
retim grevlisi olarak bulunduum srada balamtm. O zamanlar bu mesnevinin
sadece metin tesbitini, edeb tahlilini ve edebiyat deerini, Ahmed-i Danin tarih
kiiliini, ir ve yazar olarak deerini ieren bu alma iki kere doentlik tezi olarak
sunulmu ve geri evrilmitir.
D a h a s o n r a a l m a la r m a A m e r ik a d a H a r v a r d n iv e r s ite s in d e
grevlendirildiim zaman devam ettim. Daha Trkiyede iken, engnmenin kltr
kkenlerinin eskiliini grdm hlde bu konu zerinde muhitimizde yeteri derecede
ilgili eser bulunmad iin, hi bir aratrma yapamamtm. Harvard niversitesinin,
her bakm dan zengin ve her zaman hizmete ak ktphanesi, bana engnmenin
kltrel adan tarihselliini ortaya koymak iin byk bir destek oldu. Basm uzun
yllar geciken engnme, en nihayet imdiki kapsamyla yaynlanm bulunuyor.
Bu eseri hazrlarken almalarmn ilk metin tesbiti safhasnda, zellikle Arapa
ibareleri zmekte bana yardm etmi olan deerli arkadam Mustafa Canpolata;
metni benimle birlikte batan sona kadar okuyan, baz beyitlerin aklanmasnda
deerli bilgilerini esirgemeyen, divan edebiyatna girmi bulunan slm dinine, din ve
tarih efsanelere, geleneklere it btn bilgilerini zevkle ve mutlulukla bana bir hazine
devreder gibi devreden ve daima sevgiyle, saygyla andm muhterem rahmetli hocam
Ali Nihad Tarlana; eserin kompozisyon devresinde ve dier hususlarnda bana yardm
eden, kalbimde daima byk bir yeri olan muhterem hocam Hasibe Mazoluna; ve
nihayet bu eseri Amerikada tamamlarken, bana istediim kitap ve makaleleri, olmadk
yerlerden bulup getiren, dncelerimin billrlamasnda, yapt lm mnakaalarla
y a rd m la rn e sirg em ey en sevgili hayat a rk a d am , dostum inasi T e k in e
minnettarlklarm ve teekkrlerimi sunarm.
Duxbury,
1 Haziran 1992
I. BLM
I.
AHMED- DADEN NCEK
ANADOLUNUN KLTR HAYATI
VE AHMED- DA
A. XIII. ve XIV. y z y l d a A n a d o l ud a K l t r H a y a t
Anadoluda XIII.yzyla nazaran XIV.yzyl, daha ok Trke eserlerin yazlmaa
balad bir devirdir. Bu devirde ran edebiyatnn karsnda Trk edebiyatnn
k en dini byle kuvvetle duyurm as bir bakm a A n a d o lu daki siyas durum un
deimesiyle yakndan ilgilidir. nk daha Kse Da savandan (1243) sonra
Anadolu Seluk devleti kmeye balam ve bu yenilgiyi izleyen yllarda lhanl
devletinin bir uydusu haline gelmiti. Ayrca 1285 ylna kadar Tebrizdeki Mool
hkmeti tarafndan ayn anda tayin edilen birden fazla Seluk sultan ve vezirleri
arasnda kuvvet ekimeleri srp gitmi;1 bu da lke iipdeki skn ve asayiin daha
ok bozulmasna ve halkn huzursuzluuna yol am t/B u arada 1277de Moollara
kar Anadoluda hazrlanan ayaklanma ve bu ayaklanmaya katlan Memlk Sultan
Baybars (1260-1277)m Anadoluya kadar gelerek Moollarla savamas, Moollarn
Erzurum-Kayseri arasndaki blgede korkun bir katliama girimeleriyle sonulanm
ve A nadolu halk M oollardan bsbtn nefret etm iti.2 1285 ylndan itibaren
Anadolu Seluk devletini tek bana idare eden II.Mesd (1284-1296 ve 1302-1308)un
ise bu devletin banda ismen var olduu grlr. Z ira A nadolu Seluk devleti
II.Mesdun hkmdarl srasnda Tebrizdeki lhanllarm gnderdii Mool beyleri
tarafndan idare edilmee baland.3 Bu durum lhanl hkmdar Eb Said Hann
1355de lmne kadar bylece devam etti.4
te XIII.yzyln ikinci yarsndan itibaren Anadolu Seluk devletinin dt bu
zayf durumdan faydalanan u Trkmen beyleri, Seluk devletini tanmamaya, kendi
balarna hareket etmeye, lhanl devletine kendi zel hzinelerinden vergi deyerek
varlklarn tek balarna korumaya baladlar. Ayrca Bizans imparatorluunun bu
sradaki zayf durumundan da yararlanarak, bat Anadoluya doru yayldlar.5 Bundan
baka Moollara verdikleri ar vergiler altnda ezilmi ve hele 1277deki katliamdan
sonra Moollardan iyice nefret etmi olan Anadolunun i kesimlerindeki halk, hem
gaza ve fthat idealleriyle hem de daha rahat ve daha refah bir hayat bulmak
m idiyle batdaki bu u beyliklerine akn ettik lerin d en , bu beylikler daha da
glendiler.
Seluk devletini artk tanm ayan ve onun bu zayf durum undan yararlanan
Anadolu beylerini lhanllarm Anadolu valisi Emir obanolu Demirta, kendi idaresi
altna almak istediyse de, bu beyliklerden ancak Erefolu ve Hamidolu beyliklerini
12M esel M entee beyi O rhan (. 1344den nce)n bat ile yaplan ticarete verdii nem, srf bu i
iin kullanlan bat tipinde paralar bastrmasndan anlalabilir, bk. P. Wittek, ayn eser, ayn yer.
13F. Kprl, Anadolu Beylikleri tarihine ait notlar, TM (stanbul 1926), C.II, s.8.
14Balat limanndan yaplan ithalat ve ihracat iin bk. P. Wittek, ayn eser, s.122-123.
15. H. Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.252; , Ktahya ehri, s.69; P. Wittek, ayn eser, ayn yer.
16. H. Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.247-248.
17. H. Uzunarl, ayn eser, s.245-256.
18P. Wittek, ayn eser, s.119-120.
19ayn eser, s.120.
20F. Kprl, Osmanl mparatorluunun Kuruluu, s.79-83.
21C andaroullarndan smail Bey, Kastomonuda on odal bir medrese, imaret, trbe ve ktphane
tesis etmitir. Bilime byk bir deer veren smail Bey, ayn zamanda kendisi de bir bilgin olup, Hulviyyt h adl fkha dair bir eser yazmtr. Devrinin nl bilgin ve airlerini toplamtr. H atta Hmidnin
divannda onun iin yazlm kasideler bulunmaktadr, bk. . H. Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.138-139;
. H. Ertaylan, Klliyyt- Dvn- M evln Hm id, s.40-41, tpk basm , s.310-311, 317, Hulviyyt-
hnin nshalar iin bk. F. E. Karatay, Topkap Saray Mzesi Ktp. Trke Yazmalar Katalogu, C.I-II;
H. 223-226, H.S. 3020, s.76-77, 367-368; E. Rossi, Elenco dei Manoscritti turchi della Biblioteca Vaticana,
(Citta del Vaticana 1953) Turco No.21, s.16; No.126, s.106.
22Kendisi de bir bilgin olan Aydnoullarndan sa Bey, hangi din ve m ezhepten olursa olsun btn
bilim ve sanat adam larn korum u bir beydir. M esel Bizans tarihisi D ukasn bir bilgin olan babas
Bizanstan kaarak sa Beye snm ve onun tarafndan ok iyi karlanmtr. Ayrca Hac Paann ifl eskm ve dev-l lm adl eseri ile bir H srev irin evirisi onun adna yazlm tr, bk. . H.
Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.113. Ayrca bk. not 67.
23 Sivasta hkmet kurmu olan Kad Burhaneddinin 1395 tarihli ksir-s-sadt l esrr-il ibdt
adl hikmet ve felsefeye ve 1397 tarihli Terch-t-tavzh adl fkha dir iki mensur eseri ve Trke bir
divan vardr. Gazel, rubiyyat ve tuyuglardan ibaret olan Trke divan, Trk Dil Kurumu tarafndan tpk
basm halinde 1943 ylnda yaynlanmtr. Bu eserin tek nshas, Londra British Librarydedir. Hem bir
lim hem de kuvvetli bir ir olan Kad Burhaneddin, ayrca Aziz E strabadye kendi hkmdarlnn
tarihini yazdrmtr. XIV.yzyl iin ok nemli tarih bir kaynak olan bu eserin ad Bezm Rezm dir.
E ser, F u at K prl tara fn d an 1928 ylnda, eser ve yazar hakknda bir m ukaddim e ile birlikte
yaynlanmtr. Ayrca bk. . H. Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.166-167; Kad Burhaneddin Divan,
nsz, s.V-VI; Mirza Bala, Kad Burhaneddin, A (1952), 55. cz, s.46.
24H. nalck, Osmanl m paratorluunun kurulu ve inkiaf devrinde Trkiyenin ktisad vaziyeti
zerinde bir tetkik mnasabetiyle, Belleten (1951), C.XV, say 60, s.629-684; Ayrca bu yzylda Osmanl
devletinin zenginlii ve ktisad durumu hakknda bk. H. nalck, 15. Asr Trkiye ktisad ve tima tarihi
kaynaklan, EFM (1953-1954), No. 1-4, s.51-67.
25M esel Yldrm Bayezid (1389-1402) daha 1390da Germ iyan, Aydn ve Saruhan beyliklerini
Osmanl devletinin idaresi altna almt. Karesi beylii ise 1357den sonra Osmanl devletine katlmt,
bk. . Hakk Uzunarl, Osmanl Tarihi, C.I, s.262-263; - , Anadolu Beylikleri, s. 100.
kaderini ktye doru tayin eden bir takm sebepler vard. Bir kere utaki beylikler
zellikle gney ve bat Anadolu beylikleri Akdeniz ve Ege denizine dayandkdan sonra
deniz dolaysiyle gaza imknlarn nisbeten yitirdikleri iin, kara yolu gibi bambaka bir
artla gaza ve fthat kaps aan Osmanl devleti ile yaracak durumda deillerdi.
Bundan baka gerek kendi aralarnda gerekse O sm anlIlarla yaptklar savalar
yznden ypranmaktaydlar. Mesel Germiyan beyliinin gelimesine engel olan
sebeplerden birisi komusu Karaman beylii ile yapt mcadelelerdir.2^ Bu durumda,
bu beyliklerin btn anslar artk hkmdarlarn kuvvetli kiiliklerine kalmt. te
beyliklerin eitli sebeplerle gerilemesine karlk gittike gelien Osmanl devletinde
ise m edreselerin oalmas, bu medreselerin n, mderrislere denen cret, dier
beyliklerdeki bilginleri Osmanl ehirlerine ekmekteydi. Mesel Mentee beyliinde
bu durum yle anlatlyor: Bu Kad-i Balatn olu Molla Hzrah, tahsiline vatan
olan M enteede balad ve onu sonra Msrda bitirdi; nihayet vatanna dnerek,
II.M uradn Bursadaki medresesine nakletmesi hususundaki cazip davetine ramen
lm ne kadar (853) B a la ttaki tedris vazifesine sdk kald. N eticede tabi
m em leketin m eydana getirdii ehliyetler stanbul, E dirne, ve B ursann byk
m edreselerine gittiler; bu suretle eski beyler tarafndan tesis edilmi olan tedris
m esseseleri sndler. te ad geen H zrahn keram et gsteren olu Molla
Muhyiddin Dervi Mehmedi, II.Mehmed zamannda Bursadaki Sultan medresesinde
mderris buluyoruz.27 Ayrca ir ve sanatlara gelince, Osmanl devletinin idaresi
altna ald beyliklerdeki sanatlar iin intisap edilecek hkmdar saray, vezir ya da
paa gibi yksek mevkideki kimselerin konaklar artk sadece Osmanl devletinin
m erkezlerinde bulunabilirdi.28 H atta Germ iyan beylii gibi henz varlklarn
korumakta olan beyliklerdeki sanatlar bile Osmanl saray cezbetmee balamt.
Mesel daha Germiyanolu II.Yakup (1387-1390, 1402-1428) zam annda Ahmed,
eyholu, Ahmed-i Da gibi Germiyan irlerinin Emir Sleyman (1402-1422)a intisap
ettikleri grlr. Btn bunlar Osmanl devletinin zenginlemesi ve bylece sanatlar
iin daha elverili bir duruma gelmi olmasyla izah edilebilir. Grlyor ki ancak
Yldrm Bayezid (1389-1402) zamannda Anadoluda iire itibar edilmee baland
ve Timur (1370-1405) ile birlikte Anadoluya gelen baz ran irlerinin bunda rolleri
olduu eklindeki Alnin ifadesinin sadece Osmanl beylii iin bir dereceye kadar
doru olduu, teki beylikleri, yani btn Anadoluyu iine almad kesindir. nk
T im urdan nce A nadoluda yazlm pek ok esere rastlanm aktadr.29 Ancak o
zamana kadar Osmanl saraynda, Timurun Anadolu igali srasnda, Farsa ve Trke
divanlar kaybolmu olan ir Niyaz ile Yldrm Bayezid zamannda divan- hmayun
imam olan Mevlid-i nebevnin nl yazar Sleyman elebi bulunm aktayd.30
Hkmda rlarm Ivi^lnn bu gibi faaliyetlerde nemli bir rol oynad inkr edilmezse
de, Osmanl beyliinin iir ve sanatla olan bu ksr ve verimsiz ilgisini, sadece ilk
Osmanl hkm darlarnn chil kimseler olmalar ve sanatlar ile bilginleri elde
etmekte aba gstermemeleriyle de izah etmek doru olmaz. nk bu durum sadece
hkmdarlarla ilgili olmayp, bu beyliin kuruluundaki artlarla ve Yldrm Bayezid
zamannda gelien ktisad ve siyas durumla da yakndan ilgilidir. Yldrm Bayezid
devrinde artk ganimet askeri, asker tccar ve iftiyi zengin etmektedir. Bu sosyal
olaylara bal olarak yeni mlk ve adl kanunlar douyordu. Dier taraftan da
Osmanl beyliinde artk din ve tasavvuf! duygulardan uzaklalarak gnlk hayat daha
debdebeli ve tantanal olmaya balyordu.31 Yldrm Bayezid zamannda balyan bu
eit zengin hayat, Emir Sleyman ve Sadrazam Ali Paa (.1406) zamannda daha da
fazlalamt.32 Mesel Yldrm Bayezid ve Emir Sleyman zamamnda sarayda musik
n plana gemi bulunmaktayd. Onlarn saraynda her soydan gzel sesli arkclar
grmek mmknd.33 Musik ile birlikte dzenlenen iki ve elence meclisleri sarayn
bu debdebeli gnlk yaay ile paralel olarak nem kazanmaktayd. Bu tip bir yaant
da hi phesiz Osmanl devletinde kendi artlarnn getirdii bir baka edebiyat
balatacak ve yeni yeni sanatlar kendine ekecekti.
Anadolu Seluk devletinin resm dili ve sanat dili Farsa olmasna ramen, ayn
kltr devam ettiren Anadolu beyliklerinde hem resm dil hem de sanat ve bilim dili
Trke olmutur. Bu durumu sadece beyliklerde hkm sren beylerin Farsay
bilm em elerine balamak zayf bir aklama olur. Bu olsa olsa Seluk devletinin
yklm asyla yeni gelien m erkezlerde ounluu T rk olan etnik guruplarn,
Konyadaki merkezin eski yazma geleneinden zlmesi ve tabi bir eilimle kendi
dillerinde yazmaya balamalaryla ilgilidir. Ayrca gerek Bat Rom anm k ve
gerekse OsmanlIlarn XlX.yiizyilda hzla Balkanlardan ekilmesiyle oluan deiik
etnik gruplara dayal siyas birliklerde grld gibi tarihte buna paralel durumlarla
karlalmas, bu olayn ayn zamanda evrensel bir olay olduunu gsterir.
Ancak bu dnemde beyler adna Arapa ve Farsa eserlerin yazldna ve bu
dillerin bsbtn nemini kaybetmediine de burada iaret etmek gerekir. H atta
Bursa ve znik m edreseleri iin yazlm kitaplarn Arapa olmas, m edreselerde
A rap an n nem li yeri olduunu g ste rir.34 Ayrca yine bu dnem de Kad
Burhaneddin devletinin tarihini anlatan ve Kad Burhaneddine sunulmu olan Bezm
31F. Kprl ve ehabeddin Sleyman, ilk Osmanl hkm darlarnn tasavvuf ehline fazla rabet
gsterdiklerini, onlar iin zaviyeler ina ettirdiklerini, Sultan O rhann bunlar savalara itirak ettirdiini,
Sultan l.M urad (1362-1389)n derviler iin Y eniehirde tekye ina ettirip tahsisat baladn ve bu
sultann yaz yazmasn bilmediini, mhrn parma ile bastn, bu yzden de dardan gelenlerin ilkin
baka beyliklere iltica ettiini, Kadzde-i Rum, Riyz-i ehrin Sem erkanda Molla C em leddinin
K aram ana, Ahm ed Burhaneddinin Kayseriye daha sonra da Erzincana gittiklerini; bu durumun Sultan
Yldrm Bayezid zam annda biraz deitiini sylem ektedirler. Bk. F. K prl, . Sleyman, Yeni
Osmanl Tarih-i Edebiyat, s.181-182.
32F. Kprl; . Sleyman, ayn eser, s.183-185.
33ayn eser, s. 187.
-^A. Advar, Osmanl Trklerinde lim, s.13.
35F. Kprl, Anadolu Seluklular tarihinin yerli kaynaklar, Belleten (1943), C.VII, say 27, s.399,
421-425.
36A. Advar, ayn eser, s .11-24; Osm anl devletinde ilk kurulan m edreseler hakknda bk. . H.
Uzunarl, Osmanl Tarihi, C.I, s.522-525.
37A. Advar, ayn eser, s.12-18.
38P. Wittek, ayn eser, s. 117.
39A. Ate, Hicr VI-VIII. (XII-XIV) asrlarda Anadoluda Farsa eserler, TM, (1945), C.VII-VIII,
cz 11, s.134.
40A. Advar, ayn eser, s. 13.
41A. Advar, ayn eser, ayn yer; . H. Uzunarl, Osmanh Tarihi, C.I, s.533.
42Bu konu hakknda bk. P. Witlek, ayn eser, s.59-66; . H. Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.72; ,
Ktahya ehri, s.35-37; F. Kprl, Anadolu Seluklular tarihinin yerli kaynaklar, Belleten, (1943),
C.VII, say 27, s.421-425.
43F. Kprl, ayn eser, s.423-424.
44F. Kprl, Trk Edebiyatmda lk Mutasavvflar, s.180-184.
45AhIik ve ilk Ftvvetnme hakknda bk. F. Taeschner, slm orta anda Futuvva (Ftvvet
Tekilat), FM (1953-1954), C.XV, s.3-32; A. Glpmarl, Burgaz ve Ftvvet-Nrrvesi, FM (19531954), C.XV, s.76-153; , slm ve Trk illerinde Ftvvet tekilt ve kaynaklan, FM (1949-1950),
C.II, s.6-354.
46F. K prl, Divan- T rk-i Sultan V eled, TM (stanbul 1926), C.II, s.475-481; ---, T rk
Edebiyatnda lk Mutasavvflar, s.201-204; M. Mansurolu, A nadoluda Trk dili ve edebiyatnn ilk
m ahsulleri, T D ED (stanbul 1946), C.I, say 1, s. 10-14; M. Mansurolu, Anadolu metinleri, XIII.asr,
TM (stanbul 1940-1942), C.VI1-VIII, cz 1, s.104.
47Ahmed Fakih, arhname, yaynlayan: M. Mansurolu, s.1-3; M. Mansurolu, Anadoluda Trk
dili ve edebiyatnn ilk m ahsulleri, T D ED (stanbul 1946), C.I, say 1, s.15; H. Mazolu, Anadoluda
XIII. yzyl rnlerinden yeni bir eser, BB 1963 (Ankara 1964), say 233, s.75-79.
48Yunus Em re, R islat al-Nushiyya ve Dvn, yaynlayan: A. Glpnarl, nsz, s.XVII; A. Erzi,
Yunus E m renin hayat hakknda bir vesika, Notlar ve vesikalar, Belleten (Ankara 1950), C.XIV, say 53,
s.85-89; F. Kprl, Trk Edcbiyatnda lk Mutasavvflar, s.219-288.
49F. Kprl, T rk Edebiyatnda lk MulasavvHar, s.204-206; H. Arasl, G lehr ve Genceli
Nizam, BB 1966 (1968), say 270, s.29-37; F. Taeschner, Das F utuw et Kapitel in G. s altosmanischer
B earb eitun g von cA ttars M antiq ut-Tayr, Berlin 1932; ---, G u lsch ch rs M esnev auf A chi Evran,
W iesbaden 1955; A. S. Levend, Glehr, M antk-ut-tayr (tpkbasm), Ankara 1957; TS, s.XXXIX; M.
Cunbur, Glehri ile Kaygusuz Abdaln iirlerini kapsayan, XV.yzyldan kalan bir mecmua, BB 1963
(Ankara 1964), s.23-30.
50F. Kprl, ayn eser, s.206, 291; , Ak Paa, A, 9.cz, s.701-706; A. Glpnarl, Ak Paann
iirleri, TM (stanbul 1935), C.V, s.87-100; A. Alparslan, Ak P aada tasavvuf, T D E D (stanbul
1962), C.XII, s.143-156; F. Babinger, cyq Paas G harbnm e, MSOS (1928), II. Abt., s.91-97; A. S.
Levend, Ak Paann bilinmeyen iki mesnevisi, TD A Y (Ankara 1953), s.205-255; S. N. Ergun, Trk
airleri, C.I, s.144-142; TS, s.XXV.
51A. N. Tarlan, Kad Burhaneddinde tasavvuf I-IV, TD ED (stanbul 1958-1961), C.VIII-XI, s.816, 27-33, 1-5, 19-24; Mirza Bala, Kad Brhaneddin, A (1952), 55.cz, s.46-48; TS, S.XXX1II.
52H. Ritter, Philologika, Ferddudn A ttar II, Oriens (1958), C. XI, s.70-76; F. z, ETENes. s.195,
200; M. N. Haceminolu, Salebnin Ksasul-enbiysnn tercmesi zerinde bir gram er denemesi,
T D ED (stanbul 1961), C .X I, s.47; TS, s.XXXVI.
53A. S. Levend, Trk Dilinde Gelime ve Sadeleme Safhalar, s.23.
54F. Ethem Karatay, Topkap Saray Mzesi Ktp. Trke Yazm alar Katolou, C.I, s.7; TS, S.XVII,
burada belirtilen Nuruosmaniye No.278deki yazma Cevhir-l esdafn birinci cildidir. Bu eserin dier bir
nshas A n kara G enel K tp. No. 315dedir, b ir dier eksik nshas, A rk eo lo ji M zesi, N o.64de
bulunmaktadr.
55A. Ate, Burdur-Anatalya ve havalisi ktphanelerinde bulunan Trke, A rapa ve Farsa baz
mhim eserler, TD ED (stanbul 1948), C.II, say 3-4, s.176; A. S. Levend, ayn eser, s.23, not 4.
56F. K prl, A nadolu Beylikleri tarihine ait n o tla r, TM (stanbul 1926), C .II, s.13; . H.
U z u n a r l, A n a d o lu B ey lik leri, s.56; A. S. L evend, ayn ese r, s.23; Z. V. T ogan, T rkiye
Ktphanelerindeki baz yazmalar, TED (stanbul 1956-57), C.II, s.86; P. Wittek, ayn eser, s.116, not
392; TS, s.X XI-X XII. Son olarak bk. M. Esad Coan, " XV. asr T rk yazarlarndan M uslihud-din,
H am idoullar ve Hzr Bey", Vakflar Dergisi (1981), C.13, s. 101-112. [M akalenin balndaki "XV.
asr..." yanl olup "XIV. asr" olarak dzeltilmelidir!]
57A. Ate, ayn eser, s.171-172; A. S. Levend, ayn eser, ayn yer; F. z, ETENes. s.4; TS, LVIII; Z. V.
Togan, ayn eser, ayn yer. Bu son iki eserde eserin sunulduu kii I.M urad ve O rhan Gazinin olu
Sleyman Paa olarak gsterilmitir. Son aratrmalara gre bu srenin tefsiri ayn yazarn kaleminden
km olup muhtelif yer ve zamanlarda m uhtelif beylere sunulmutur, bk. 56. notta zikredilen M. Esad
Coann makalesi.
58. H. Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.60.
59Bu eserin bir nshas Manisa l-Halk Ktp. No. 8375/Tde lb-92a varaklar arasndadr. 95b-121a
varaklan arasnda da Ali bin H alilin Kssa-i Yusuf u Zleyhas yer alm aktadr. Bu ve dier Kssa-
Yusuflar hakknda bk. Halide C. Dolu, Yusuf Hikyesi hakknda birka sz ve baz trke nshalar,
T D ED (stanbul 1952), C.IV, say 4, s.420-445. Ysufi-i Meddahn bu ve dier eserleri, Varaka ve Glah
(yazl 1368/69), Farsa Hm unm c (yazl 1299) ve Dsitan- blis Aleyillane adl eserleri hakknda
bk. . H. Erlaylan, Ysuf-i M eddah, T D ED (stanbul 1946), C.I, say 2, s.105-121; . H. Uzunarl,
Anadolu Beylikleri, s.125, 143; F. z, ETENes. C.II, s.606-609; A. Ate, Farsa Eski bir Varka ve Glah
m esnevisi, T D E D (stan b u l 1953), C.V, s.33-50; V araka ve G lah, . H. E rtaylan tarafndan
yaynlanmtr: Trk Edebiyat rnekleri I Varaka ve Glah, Edebiyat Fakltesi, Trk Dili ve Edebiyat
Dal No. 1, stanbul 1945. Son zamanlarda bu eser Grace Martin Smith tarafndan yaynlanmtr: Yusuf-i
Meddah, Varqa ve Glah, A Fourteenth Century Anatolian Turkish Mesnev, Leiden 1976.
0R islet-l slm n bir nshas kendi ktphanem izde bulunmaktadr. Bilinen dier bir nshas
T opkap Saray M zesi K tp., H .2 0 lde kaytldr. Bk. Fehm i E. K aratay, T opkap Saray M zesi
Ktphanesi Trke Yazmalar Katalogu, C.I, s.125. Son devir Seluk ve beylikler dnemi Anadolusunda
din eitimi konusunda ok nemli ip ular ihtiva eden bu eser hk. bk. . Tekin, "XIVnc yzyla ait bir
lm ih l: Rislel0l-Islm" WZKM (Viyana 1986), C.76 s.279-292. Hulviyyt- h iin bk. not 21.
61. H. Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.143, not 5.
62 Bk. bu Aratrmada not 47.
63 Neri iin bk. . Tekin, The Turkish Translation of Bedvl-Am l in Q uatrains, Journal of
Turkish Studies (1980),C. IV, s. 157-206.
64 Bk. not 59.
65 Bk. not 59.
10
66A. S. Levend, ayn eser, s.22; C. Brockelm ann, Kelile ve D im ne, A 61.cz, s.55; F. Kprl,
Anadolu Beylikleri tarihine ait notlar, TM (stanbul 1926), C.1I, s.7-8; F. z, ETENes, s.361. Bu eserin
en eski yazma nshas Sleymaniye Lleli Ktp. N. 1897de kaytldr. Bu eser doktora tezi olarak Dr. Zehra
Toska tarafndan Boazii niversitesinde 1989-1990 ylnda hazrlanm tr; bu tez baslmak zeredir.
imdilik bk. Zehra Toska, Kelile ve Dimnenin Trke evirileri/' Journal of Turkish Studies (1991), C.
XV, s. 355-380
67F. Tim urta, eyh, A, 115.cz, s.477; . H . Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.113. Fahrnin
Hsrev rni yaynlanmtr: Barbara Flemming, Faiufs H usrev u rn. E ine trkische Dichlng von
1367 (Wiesbaden 1974), VII-486 s. metin ve 168 s. tpk basm.
8. F. Akn, eyh-olu, A, ll.cz, s.483.
69H oca M esudun Kelile ve Dim neyi eviren Kul Mesud olmad ve bu eserler hakknda bilgi iin
bk. F. B abinger, O L Z (1925), C.46, stun 352 vd.; K. Ssheim , O L Z (1927), C.30, stun 507 vd.; F.
Kprl, T rk Dili ve Edebiyat Hakknda A ratrm alar, s.174-191; Kilisli Rifat, Sheyl Nevbahara
dair, Vesikalar ve N otlar, TM (stanbul 1926), C.II, s.401-410; P. Wittek, ayn eser, s.116; erif Hulusi,
Ferhengnme-i Sad, TM (stanbul 1934), C.IV, s.295-303; Sheyl Nevbahar zerindeki almalar ve
yaynlar iin bk. T. Banguolu, Altosmanische Sprachstudien zu Sheyl Nevbahar (Breslau 1938); J. H.
Mordtmann, Suheil und Nevbehar, Romantisches Gedicht des Mcsud b. Ahm ed (Hannover 1925); Veled
elebi - Kilisli Rifat, Ferhengnme-i Sad (stanbul 1940). Ve nihayet filolojik almalarn mkemmel bir
rnei olarak eserin son neri: Cem Dilin, M escd bin A hm ed, Sheyl Nevbahar. nceleme-M etinSzlk, Atatrk Kltr Merkezi Yayn, No. 51 (Ankara 1991).
70Enver, D strnm e-i Enver, yaynlayan: M. Halil Ynan, s.17-71; F. Kprl, "Aydnoullar
tarihine ait notlar," TM (stanbul 1926), C.II, s.418.
71P. W ittek, ayn eser, s.115-116; bu eserin M ilanodaki tek nshas, A lm anca evirisi ile birlikte
Ham m er tarafndan 1840da Budapetede yaynlanmtr, bk. F. Kprl, Anadolu Beylikleri tarihine ait
notlar, TM (stanbul 1926), C.II, s.11.
11
72l, Knh-l ahbar, C.V, s.114; A. Advar, Osmanl Trklerinde ilim, s.18-20; F. Kprl, Anadolu
Beylikleri tarihine ait notlar, TM (stanbul 1926), C.II, s.7-8; . H. Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.113;
if-l eskm n yazarnn el yazsyle yazlm bir nshas Topkap Saray, III. Ahm ed Ktp. No. 2070de
bulunm aktadr. M ntehab--if ve Teshl--if nn nshalar iin ayrca bk. F. Ethem Karatay,
T opkap Saray M zesi Ktp. Trke Y azm alar Katalogu, C.I, H.545, s.569; E. Blochet, C atalogue des
M anuscrits Turcs, Bibliotheque Nationale, Ancien fonds, S.69, No. 169, 170; Supplement, C.I, s.386, No.
533; C.II, s.217-218, No. 1271, s.238; No. 1340; M. Ergin, Bursa K itaplklarndaki Trke yazmalar
arasnda, TD ED (stanbul 1950), C.IV, say 1-2, s.112, 121. Teshlin Veliyyddin Ef. No. 2490da bir
nshas daha vardr.
73Bu eserin nshalar iin bk. Fehmi E. Karatay, ayn eser, R. 1660, A.2113, s.571-572; Sleymaniye
Fatih, No. 3635. Hsrev Paa, No. 476 (940 H. tarihli), Hamidiye, No. 1016 (1084 H. tarihli), M. Hafid
Efendi, No. 262 (916 H. tarihli), Bursa l-Halk, Haraolu, No. 1119. Sonu eksik olan bu nsha harekeli
nesihle yazlmtr; A. Advar, ayn eser, s.13. Bu devirde yazlan dier tp eserleri hakknda bk. . H.
Uzunarl, A nadolu Beylikleri, s.80, 90, 144, 221-222; A. Advar, ayn eser, 16-23; Vecihe Klcolu,
C errhiye-i lhniye, s.15, 17, 19-25; P. W ittek, ayn eser, s.114-116; brahim Gken, elebi Sultan
M ehmed zamannda yazlan bir Osmanl hkmdarlar vefiyyat listesi, Z. V. Togan Armaan, s.109-116;
A. A te, ayn eser, T D E D (stanbul 1948), C.II, say 3-4, s.112, 175-176; B edi N. ehsuvarolu,
A nadoluda Trkelem e cereyanlar ve Trke ilk tp yazmalarndaki terim ler, BB 1957, s.25-27; N.
Uzluk, XIV.yzyldaki Trke tp kitaplarndan rnekler, BB 1957, s.77-81.
74. H . Uzunarl, O s m anl Tarihi, C.I, s.537-539, 544-545; A. Advar, ayn eser, s.22.
75P. Wittek, ayn eser, s. 120.
76. H. Uzunarl, Osmanl Tarihi, C.I, s.537-539, Tabm m e iin bk. bu aratrm ada M ensur eserler
blm, Risle-i mnciyenin Topkap K.543de bir nshas vardr, bk. F. E. Karatay, ayn eser, C.I, s.2; .
12
Malkaral Bahaeddinin Ayaslug (Seluk)da 827 H./1423-24de yazd Arapa-FarsaTrke 400 beyitlik manzum lgat gibi lgatler, nasihat ve db- mueret vadisinde
yazlm Kabusnme ve Marzubannme gibi eserlerle de Anadolunun kltr dnyas
donatlmtr.77
B. A h m e d - i D a ve G e r m i y a n
beylii
te XIV.yzyln ikinci yarsnda byle bir kltr ve sanat evresi iine doan
Ahmed-i Da, bu evrenin yle etkisinde kalmtr ki hem slm bilimler ve din
konularda, hem klsik ran edebiyatnn etkisinde edeb alanda, hem de tp alannda
eserler verdii gibi tabirnme ve ilm-i ncuma it eserlerden eviriler yapm, musik
ile de yakndan ilgilenm itir. Ahm ed-i Da, Aydnoular, Candaroullar gibi
A nadoluda bir kltr ve sanat merkezi haline gelmi olan Germiyan beyliinde
yetimitir.
XIV.
yzylda Germiyan beyliinin kltr ve sanat durumuna baklacak olursa,
700 H./1300-1301de Sle Fakihin yazd Yusuf ve Zleyha,78 Hoca Mesudun 751
H ./ 1350-51 tarihli Sheyl Nevbahar, 755 H./1365 tarihli Ferhengnme-i Sadsi,
H. Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.144. lk musik risalesi iin bk. Rauf Yekta, Trk sazlar, MTM,
C.II, say 4, s.131-141; say 5, s.233-239.
77Ucbet-l garibin bir nshas Bayezid Ktp. No. 948dedir. Feriteolu lgatinin ise Avrupa ve
stan bu l k t p h an elerin d e yazm alarna rastlam ak m m kndr. Kabusnme evirisinin en eskisi
XIV.yzyln ilk yarsna ait olup eldeki tek nshann istinsah 1370-1386 yllar arasnda yaplmtr.
eviricisi bilinmiyen bu nsha, E. Birnbaum tarafndan hazrlanm ve tarafmzdan neredilmitir: The
Book of Advice by King Kay Kaus ibn Iskander. The earliest Old Ottoman Turkish Version of his
Kabusname, Sources of Oriental Languages and Literatures (edited by inasi Tekin . Gnl A. Tekin),
Volume 6, Cambridge MA 1981. Bu evirinin tek nshas eskiden kitap merhum Raif Yelkenciye it idi;
imdi E. Birnbaum n ktphnesinde bulunmaktadr. Bu devre it dier Kabusnme evirileri unlardr:
eyholu M ustafann m uhtem elen 1380-1387 yllar arasnda yapt eviri; Akkadolunun 1403-1410
yllar arasnda Em ir Sleyman iin yapt eviri; Bugn British Libraryde bulunan mellifi mehul
XIV.yzyln ikinci yarsna it olan eviri. Eserin, II. M urad devrine it mehur tercmesi bilindii gibi, O.
. Gkyay tarafndan sadeletirilm i ekliyle M .E.Bakanlnn klsikler serisinde neredilmi ve daha
sonra m teaddit basklar yaplmtr. Ayn konuda eyholu Mustafann yapt Marzubannme evirisi
de 1380 tarihlidir. Bu hususta daha fazla bilgi iin bk. E. Birnbaum, A Lifemanship M an u a l. .
Journal
of Turkish Studies (1977), C.I, s.4, 5, 7-11. Ayrca bk. bir de Z. Korkmaz, Kbus-nme ve M arzubnnm e evirileri kimindir? TDAY (1966), s.257-278. adrud-dn eyholu, Marzubn-Nme Tercmesi
(Ankara 1973) adl metin neri m aalesef gvenilir bir neir olmaktan ok uzaktr. Bu nerin tenkitleri ve
tenkitlere nirin verdii cevaplar iin bk. "Marzubn-Nme Tercm esi zerine", TDAY 1977 (A nkara
1978), s.413-431; "Bir T antm a Yazs zerine", Trkoloji (A nkara 1979), C. V III, s. 459-478; ve
mtemmim tenkitleri iin bk. "Suyun Dibindeki Deveci", Trk Dili, Mart 1980, say 342, s. 146-150.
[Bu neirde saylmakla bitmeyen ve Trkiyyat ilminin en ufak kidesine dahi sdrlamayan yanllar
dizisine bir de unu eklemek istiyoruz: s. 400de muf maddesinde unlar okuyoruz:" < a. muhaf: kitap,
sahife haline getirilmi kitap fal- m. pil 50b-6". imdi pil fil dem ek olduuna gre m etnin burasn
fillerin sahife haline getirilmi kitab diye anlam amz gerekiyor; tabi ki byle bir ey olam az, nk
kelime muf deil maf yani sava meydannda ordu kadem elerinin sra sra dizilii, harp dzeni
dem ektir. Ve muhaf ile de hi bir ilgisi yoktur. M etin, fillerle arslanlarn sava hazrlndan sz
etmektedir yoksa filler ellerinde kitap tutmuyorlar!].
78Z. Korkmaz, Eski Anadolu Trkesinin iki rn, BB 1966, s.25.
13
Ysuf-i M eddahm 770 H./1368 Tarihli Varaka ve Glah, Erzurumlu Daririn 768
H ./ 1366-67 tarihli Ysuf ve Zelihas, Aydmolu Umur Bey adna evrilen Kelile ve
Dimne ile Aydmolu sa Bey adna evrilen Hiisrev irin mesnevisi gibi biraz daha
eski bir devreye it eserler bir yana braklacak olursa,79 XIV.yzyhn ikinci yarsnda
klsik ran edebiyatnn etkisinde yazlan edeb eserlerin, daha ok Germiyan
beyliinde yazlmas dikkat ekicidir. Kald ki Germiyan saraynn irlerinden olan
eyholu Mustafa (1340-?) ilk yetime yllarn Germiyanda geirdiine ve ancak orta
yalarndan sonra Em ir Sleymana intisap ettiine ve Hoca M esudun rencisi
olduuna gre,80 Hoca M esudun da Germiyan beylii ile uzaktan yakndan ilgisi
olmaldr. Ayrca Germiyan beyliinin bir kltr merkezi olan Aydn beylii ile olan
ilgisi ve ilk T ezkiret-l evliy ile Ksas-l enbiy evirilerinin sunulduu Aydn
beyliinin kurucusu Mehmed Beyin bir Germiyan emiri olduu da unutulmamaldr.81
Germiyan beylii daha kurucusu Yakup Bey (1302-1340dan sonra) zamannda
olduka byk bir beyliktir. Batya, yani fthata ak, kymetli madenler bakmndna
zengin bir lkedir. Daha sonralar ularda gelien Aydn, Denizli, Saruhan, Karesi
beylikleri, Germ iyana bal emirlerin idaresi altnda batya giden aknc kuvvetler
tarafndan kurulm utur. D aha sonraki devirlerde de bu beylikler ile Germiyan
beyliinin yakn ilikileri olmutur. Batya, ftuhat ve gazaya ak, topraklan zengin,
ticaret hayat hareketli olmas dolaysiyle, bu beylik daha kuruluunda Anadolu
beyliklerinin en kuvvetlilerinden biri olmu; doudaki snrlarn A nkaraya kadar
geniletmi, Karahisardaki Sahip Ata Oullar ile, Psidyadaki Hamid Oullarn da
hakimiyeti altna almt.82
te daha balangta her bakmdan zengin bir lke olduu iin gaza ruhu ile
h arek et eden derviler, daha iyi im knlar bulm a midiyle dolu eyhler, eitli
tarikatlara mensup kiiler ve zellikle mevlevlik tarikatn yaymaya alan Ulu Arif
elebi gibi kimseler Germiyan beyliine akmaya baladlar.83Bylece tasavvuf ve din
dncelerle iyice beslenm i olan bu beylik, kltr ve sanat dnyasna kaplarn
amaya hazr bir duruma gelmiti. Hem ktisad hem de dnce bakmndan elverili
topraklar zerinde kurulmu ve gelimi olan bu beylikte, ayrca hkm darlarn
kiilikleri de kltr ve sanatn gelimesinde nemli rol oynam; bu yzden Germiyan
lkesinden pek ok sanat ve bilim adam yetimitir.84
Germiyan beyliinde edebiyat hareketleri zellikle Sleyman ah bin Mehmed
(1368den nce-1387den az nce) ve olu II.Yakup (1387den nce-1390 ve 1402-1428)
zamannda en yksek noktasna ulumtr. Sleyman ahn saraynda, ir eyholu
M ustafa (1340-?) sarayn en nemli mevkilerinden olan nianclk ve defterdarla
kadar ykselmi; ayrca Sleyman ahn en yakn musahibi olmutur. eyholu 1387de
tamamlad Hurdnm e adl eserini Sleyman ah adna balamsa da, 1387de
14
Ahmed-i
D a n i n h a y a t
15
16
kelim elerdir. Fakat btn bunlar yeteri kadar bir delil tekil edemiyeceinden,
imdilik bu dncenin bir tahminden daha ileri gitmiyecei burada belirtilmelidir.
Eserlerinin pek ok yerinde grld iin, Ahmed-i D anin asl adnn Ahmed,
mahlsnn da Da olduu hakknda en ufak bir phe yoktur.100 Ayrca Ahmed-i Da,
Tbb- nebev adl eserinin mukaddimesinde kendinden Ahmed ibn-i brahim ibn-i
M uham med el-m acrf bid-Dac diye sz ederek, dedesinin adnn Muhammed,
babasmnkinin brhim, kendi adnn Ahmed ve mahlsnn da Da olduunu aka
ortaya koyar.101
Yine . H. Ertaylann eserinde, Sheyl Nevbaharn ilk bin ksurluk beytini
yazan Hoca M esudun yeeni zzeddin A hm edin Ahm ed-i Da olabilecei ileri
srlyor; Aydnolu Um ur Bey (1340-1348)in emri zerine Kelile ve D im neyi
Trkeye eviren Kul Mesud ile Hoca M esudun ayn kii olduu kabul edilerek,
Ahmed-i Da ya da zzeddin Ahmedin Aydn beyliinden Germiyana geldii ihtimali
zerinde duruluyor.102 Btn bu tahmin ve dnceler, Sleymannme adl eserindeki
mukaddimede, Uzun Firdevs (1453-?)nin, Ahmed-i Dayi Sheyl Nevbahar yazan
ir olarak gstermesine dayandrlyor. Fakat Uzun Firdevsnin Ahmed-i Da ile
zzeddin Ahm edi birbirine kartrd, ayrca Hoca Mesud ile Kul Mesudun ayr
kiiler olduklar bugn bilinmektedir.103 Bu durumda Sheyl Nevbaharn nerede
yazlm olduu henz tartm al bir konu olduu gibi, Ahmed-i D anin zzeddin
Ahmed ile ayn kii olduu ve onun Germiyana Aydn taraflarndan geldii de imdiki
durumda tartmaya ve aratrmaya ak bir konu olarak durmaktadr. Bundan baka
Hoca M esuddan ve eserlerinden sk sk sz eden ve Ahmed-i Da gibi Germiyan
sarayna mensup olan eyholu Mustafann Hoca Mesudun yeeni zzeddin Ahmedi
tanm am asna imkn yoktur. Bu durum da Hoca Mesudun yeeni olarak Ahmed-i
D aden eyholunun hi sz etmemesi dikkat ekicidir. te bu yzden bugnk
bilgilere dayanarak, imdilik zzeddin Ahmed ile Ahmed-i D ayi ayr kiiler olarak
kabul etm ek yerinde olur. Hele . . . Aydmoullar, nihayet, yerlerini brakm ak
zorunda kalnca, miyetlerindeki ulem ve uarnn da mstakil beyliklere dalmalar
kadar tabi bir hl olamaz. te, Ahmed-i D a ^ nin de, byle bir tarih hadise zerine
G e rm iy a n o u lla r h izm etin e girm i olm as ih tim l d h ilin d e d ir. N itekim ,
G erm iyanoullar da, ayni kibete urayp, elleri O sm anlIlarn ellerine geince
Ahmed, Hamzav, eyholu, eyh (Sinan) gibi . . . Ahmed-i D a0! de Osmanllara
snmtr. 104 gibi bir tahminde bulunmak imknszdr. nk Yldrm Bayezid
1390da Aydn, Saruhan beyliklerini ele geirdii srada Germiyan beylii de ayn
kibete uram t.105 Fakat 1402 Ankara savandan sonra bu beyliklerin hepsi
yeniden canlanmlardr. Bu arada Aydmoullar beylii, sa Beyin oullar Musa Bey
17
ve Il.Umura kalm; daha sonra Il.Umurun 1405de lmnden sonra, araya faslalar
girmekle beraber, 1426 ylma kadar Aydn beyliinde Cneyd Bey, Aydnolu Mustafa
Bey gibi beyler hkmdar olmulardr.106 Bu durum Aydn beyliinin hemen dalp
ortadan kalkmadn aka gstermektedir. Ayrca, byle bir olayn doruluu kabul
edilse bile, Aydn beyliinin dalmasndan sonra burada bulunan bilgin ve sanatlarn
Germiyan hizmetine girmeleri ihtimali tarih aka uymayacaktr. nk 1402 Ankara
savandan sonra, hatta ondan nce de Germiyan beyliindeki sanatlar bile, Emir
Sleymann, yani Osmanl saraynn, hizmetinde bulunmaktadrlar. O halde, Aydn
beyliindeki sanatlar ve bilginlerin byle bir durum karsnda, olsa olsa Osmanl
sarayna intisap etm eleri akla daha yakn gelm ekte ve tarih aka daha uygun
grnmektedir. u halde Ahmed-i D anin Aydn beyliinden Germiyana geldii
ihtimali, bugnk belge ve tarih bilgilerine gre ihtiyatla dnlmesi, hatta imdilik
bir kenara braklmas gereken bir konudur. Oysa bu olayn tam aksi bir durumu
A hm ed-i Da iin dnm ekte im dilik bir saknca yoktur. Tpk A hm ednin
Germiyandan ayrlp bir sre Aydn beyliinde bulunmas gibi,107 Ahmed-i Da de
G erm iyandan ayrldktan sonra, m uhtem elen Em ir Sleyman ile birlikte Bat
Anadoluya gemi olabilir.
Germiyan beyi Sleyman ah, kzn 1378de Yldrm Bayezide verirken, cihaz
olarak Ktahya, Simav, Erigz ve Tavanly Osmanl beyliine hediye etmi ve bu
blgeye Yldrm Bayezid vli olmutu.108 te bu srada Ahmed-i Danin, Ahmed ve
kardei Hamzav gibi Yldrm Bayezide intisap ettii ve onun 1389da tahta getii
srada da olu Emir Sleymann hizmetinde bulunmu olaca ihtimali . H. Ertaylan
tarafndan ne srlmektedir.109 Ayrca yine . H. Ertaylan, eserinin bir baka yerinde
yle sylemektedir: Yukarda da, sylediimiz gibi, Yldrm, Germiyan beyinin
kzn alarak, Ktahyaya vli gnderildii zaman m OsmanlIlarla tant! Yoksa,
Yldrm 792de btn Anadoluyu zapt altna ald zaman m! Yldrm tahta kt
srada D ac nerede idi? Yldrmn yannda m? Buras tamamiyle karanlktr. 110
Grlyor ki . H. Ertaylan, Ahmed-i Danin OsmanlIlarla olan ilk ilikileri hakknda
ok kukulu davranm aktadr. G erekden de Ahmed-i D anin Emir Sleymana
intisabndan nceki hayat olduka karanlk olup, bu hususda sylenecek her ey bir
tahminden teye gitmiyecektir.
Fakat yine de Ahmed-i Danin hayatnn bu karanlk devresi hakknda da baz ip
ular yakalamak mmkndr. Her eyden nce Ahmed-i Danin Germiyanda iken
bir sre kadlk makamnda bulunmu olduu kesindir ve bu bilgi Al tarafndan
aklkla verilmektedir.111 Esasen, 1402den sonra hep Emir Sleymann evresinde
grlen Ahmed-i Da, Osmanl devletinde byle bir grevi zerine alm olsayd,
18
19
Sleymann 1399-1400 arasndaki bir yllk Sivas vlilii srasnda Ahmed-i Danin
nerede bulunduu karanlk olduu gibi, 1402 Ankara sava srasnda da onun nerede
olduu ve ne yapt belli deildir. Fakat 1400de Sivas terkeden Emir Sleymann
tekrar Aydn, Saruhan, Karesi sancaklarna vli olarak tayin edildii, onun 1402de
Ankara savana bu sfatla katlmasndan anlalmaktadr. Bu arada Emir Sleymann
bu 1400-1402 yllar arasndaki ikinci vlilii srasnda Ahmed-i Danin onun yannda
bulunup bulunmad da zlmemi bir soru olarak kalmaktadr. imdilik bu yllarda
da onun Emir Sleyman ile beraber Bat Anadoluda bulunduu kabul edilebilir.
1402de Ankara savanda Osmanl ordusunun bozguna uramas zerine, Emir
Sleyman, Sadrazam Ali Paa (. 1406) ile birlikte sava meydann terk ederek, nce
Bursaya, sonra Geliboludan Rumeliye gemi ve Edirnede tahta kmtr.119 te
onun 1402de tahta kndan sonra Ahmed-i Danin Edirnede saraya intisap ettii
grlmektedir. Kaynaklarda, ikiye elenceye, rahat hayata dkn, ayn zamanda
edebiyata merakl, ir ve bilginleri koruyan cmert bir kii olduu, hatta kendisinin de
iirler yazd120 sylenen Emir Sleyman ile onun kadar iki ve elenceye dkn,
fakat iyi bir siyaset adam, tedbirli bir vezir olan Sadrazam Ali Paa121 zamannda
Osmanl saray daha renkli bir havaya brnm; tantanal ve debdebeli bir saray
hayat balam ve bu hayatn tabi bir sonucu olarak da, sanat ve edebiyat eskisinden
daha byk bir nem kazanmtr. te bu yzden Edirnede Emir Sleymann saray,
dier beyliklerdeki sanatlar cezbetmee balamtr. Emir Sleymann saraynda
A hm ed-i D a den baka G erm iy an dan g elen A hm ed, H am za ve eyh de
bulunm utur.122 Bu irler onun adna eserler yazmlar veya onun meclislerinde
karlkl iirler sylemilerdir.123 Ahmed-i Da de engnme adl mesnevisini Emir
Sleymana sunmu; gazel eklindeki pek ok iirinde onu vm ve ona hitap etmitir.
Bir de onun Sadrazam Ali Paann lm zerine Emir Sleymana sunduu bir
kasidesi daha vardr.124 Bu kasideden anlaldna gre, Emir Sleyman 1406 ylnda
kardei elebi M ehmedin daha fazla kuvvetlenmesine engel olmak iin, Anadolu
tarafna getii zaman Ahmed-i Da ona refakat etmemi; Emir Sleymann Anadolu
tarafndan Rum eliye dnnde, ona bu kasideyi sunmu; onun yokluunda nasl
strap ektiini belirtm i ve bu sefer srasnda len Ali Paa iin de ba sal
dilemitir. Gerek engnmenin 808 H ./ 1406 yazl tarihinden, gerekse bu eserde Ali
Paa yerine, Mehmed Paann vlmesinden, Ahmed-i Danin engnmeyi de Emir
Sleymann Edirnede olmad bu srada yazd anlalmaktadr.125
20
Emir Sleyman saraynn esprisini en iyi ekilde yanstm olan Ahmed-i Da, onun
813 H./1411de lmnden sonra bir sre yalmz kalmtr. elebi Musa (1411-1413)
zam anna rastlayan bu srede onun ne yapt bilinm em ektedir. Ancak Trke
divannda bulunan iki uzun kaside, onun elebi Mehmed (1413-1421)e intisap ettiini
gsterm ektedir.126 elebi Mehmedin 1413deki clsu srasnda da Ahmed-i Da,
Farsa divannn kendi eliyle yazd tezhipli bir nshasn, o srada vezir-i zam olan
Halil Paaya sunmutur.127 Bu hareketi, Ahmed-i Danin Emir Sleymandan sonra
kendisine yeni bir koruyucu aramakta olduunu ve elebi Mehmedin clsu ile Halil
Paann vezir-i zam olmasn vesile yaparak, yeni bir eserle saraya yaklam ak
istediini gsterir. Nitekim bu divanda irlerin ve hner shiplerinin artk kymetinin
bilinmediinden yaknan ir, o sralarda gerekten ok yalnz olduunu da aka
belirtir. Nihayet Ahmed-i D anin istei gereklemi; elebi Mehmed tarafndan
hsn kabul grm; hatta onun olu ehzde M uradm retmeni olarak sarayda
grevlendirilm itir. Ahmed-i Da, bu grevinde iken ehzde M urada A rapa
kelimelerin Farsa karlklarn retmek iin Ukd-l cevahir adl manzum bir lgat
yazmtr.
Ahmed-i D anin elebi Mehmed ve II.M urad zam annda daha ok m ensur
eserler yazm olduu, yani irin yalandka nesre ve bilim eserlerine olan ilgisinin
artt dnlebilir. Bu dnceyi onun mensup olduu saray ve evresindeki mevkii
de kuvvetlendirmektedir. nk bu dnemde, saraydaki grevi ile ilgili olarak istenen
ve beklenen eserlerin de iir dnda eserler olmas tabidir.
Ahmed-i Danin kesinlikle kendisine it olduu bilinen dokuz mensur eserinden
T abirnm e Germiyan beyi II.Yakuba, Tim urta Paa olu Um ur Beyin iaretiyle
yazlm olan E b-l-Leys-i Sem erkand tefsiri Emir Sleymana sunulm utur.128
Veslet-l mlk adl eserinin ise Eb-l-Leys-i Semerkand tefsiri evirisinden nce
yazld tahmin edilmektedir.129 Geri kalan alt eserinden Tbb- nebevnin de Emir
Sleyman iin yazld dnlebilir. nk bu eserin mukaddimesinde, Ahmed-i Da
bu eserini de Timurta Paa olu Umur Beyin emri ile hdvendigr iin yazdn
sylemektedir; engnmede Duca-y Hdvendigr blmnde, Emir Sleymana bu
nvanla hitap etmi olan Ahmed-i Danin Tbb- nebevde de ayn hkmdar, bu
sfatla anm olabilecei dnlebilirse de, bu benzerliin yeter bir delil olamyaca
kesindir.130 Fakat engnme, E b-l Leys-i Sem erkand tefsiri evirisi, Trke
divanndaki iirlerin byk bir ksm, M utayebt ve belki de divandaki kk
mesneviler, onun iiri ok seven Emir Sleyman devrindeki zamann yeteri kadar
21
131bk. Bu aratrm ada Ahmed-i Danin mensur eserleri: Miftah-l cennet, Tercme-i risle-i s-fasl,
Teressl, T ezkiret-l evliy, Yz H adis evirisi. Fakat Ll Paa hakknda kaynaklarda hi bir bilgiye
rastlanmamtr. Ll Paa ve Karaca Bey iin bk. l, ayn eser, C.V, s. 121-123; . H. Ertaylan, ayn eser,
s.22; . H. Uzunarl, Osmanl Tarihi, C.I, s.338; Abdlkadir, Bursa Tarihi Klavuz, s.152.
132Ktip elebi, Kef-z-znun, C.I, stun 789.
133Hammer, Geschichte der Osmanischen Dichtkunst, C.I, s.72; F. Babinger, Geschichtsschreiber der
O sm anen und ihre W erke (1927), s.14; Haan elebi, Tezkire, niv. Ktp. TY 1628, v.35a ; M. Sreyya,
Sicill-i Osmani^ C.I, s. 190.
134E. J. W. Gibb, A History of Ottom an Poetry, C.I, s.256, not 5.
135. H. Ertaylan, ayn eser, s.25-26.
13. H. Uzunarl, Ktahya ehri, s.213.
137. H. Ertaylan, ayn eser, Tbb- nebev, tpk basm, s.389. Burada yle bir kayt vardr: tercme
olnsa sultnDI-islm veDl-msIimn sultnum uz hdvendigr hazretlerin . . . Bu ifade, eserin hangi
sultan iin yazldn aka gstermemektedir.
22
A h m e d - i D a n i n e d e b k i i l i i
Ahmed-i D anin edeb kiiliini en iyi bir ekilde ortaya koyan kaynak Seh Bey
Tezkiresidir. Seh Bey (.1548) hakknda Ho tabc u suhan-dn rind nzk latif u
erb-zeban zarif bu fennn kmili ve bu cilmn myili olup ehl-i cilm ksmndan her
fenden haber-dr kadlk itmi kiidr ve mesnevi ve kayid azeliyt dimekde
mahir ve her nevci gftr ve ecr vfir, hib-dlvn, divn m tecrif ve diyr-
R m da ebyt toptoludur ve Mir Sleyman ism ine eng-nm e nm bir kitb
yazmdur. Anda ok eml-i Cacyib ve letyif aryib dere eylem idr. . . . cArab
ve Pars ve Trkl dilde ecr var. Fzl u kmil tamm- itihar bulm kimesnedr ve
kend ih trctndan bu gazel anundur. bu ulbda vilyet-i Rum da kimse icr
dimemidr,142 demektedir. Bylece Ahmed-i Daden sz eden bu en eski kaynakta
onun dil bildii, hem bir bilgin hem de iyi bir ir olduu, hretinin btn
A n ad o lu ya yayld, onun tarznda o zam ana kadar kim senin iir yazmad
belirtilerek, ksa ve z bir ekilde bilgi verilir. Seh Bey, grld gibi, Ahmed-i
Danin slbu hakknda nazik ince ltif kulaa ho gelen, akc, zarif kabalktan
uzak, anlam bakm ndan sekin, erb-zebn anlalr gibi kelim eler kullanr.
23
Bylece onun bir sanat olarak kelimeyi semeyi ve yerinde kullanmay bilen bir kii
olduunu belirtmek ister. Ayrca onun mesnevi, gazel, kaside demekteki ustaln da
bu deerlendirm esine katar. te nce mesnevi, sonra gazel, en sonra da kasideyi
sralamakla, Seh Bey, Ahmed-i D anin bu alanlardaki ustaln doru bir ekilde
derecelendirm i olur. Ancak Seh Beyden sonraki kaytlarn artk Ahmed-i Da
hakknda yeterli bir bilgiye ship olmadklar grlmektedir. Esasen Latifi (.1585) bir
tarafa braklrsa, ne Haan elebi (.1546-1607) ne de l (1541-1606), Ahmed-i Da
hakknda tam ve doru bir bilgi verirler, tarz- gazeli tavr- sabk143 szleriyle Latifi
onun gazeldeki slbunun eski tarzda olduunu belirtir ve fitne kelimesini rnek
vererek Ahmed-i Danin, anlamlarnn gerektirdii yerlerde kelimeleri kullanmadna
iaret eder; yle syler: Amma Caceb budur ki bu kadar fazl u macrifetle szlerinn
macn-y ihmlsinden gafil olup ebyatnda olan lafzmn ne kadar macnya amil idgin
fehm itmezler imi. Zira m atlac- merkmun mrac- ansinde Benm yarum gibi
fitn e dimi. Lafz- fitne bu m ahalde zmml m ecar- iham ve bir lafz- kablhi
mutazammn turfe kelmdur. crf-i nsda fitne ecns- kilbdan ol seg-i aire ve
cins-i ktm lre dirler. Lafz- mezkur ucara-i zam an ekseriya rakib zikr olndu
mevkiclerde Trad iderler.144 Latifinin yukarda grlen iki yargsndan ilkinde tavr-
sabk eski usl szleriyle ne demek istedii, . H. Ertaylann da belirttii gibi,145
mphem kalmtr. nk Ahmed, eyh, hatta k Paann da slbu ayn slp
deil miydi? kinci yargsnda ise Latifnin kendi yzylndaki (XVI.yy.) bir slp
anlaynn etkisinde kald ve anlatm gc hakknda dncelerinin snrl olduu
grlmektedir. Gibb, Latifnin bu grne kar kmakta; Latifnin zamannda
kpee fitn e denilm i olabileceini, fakat kendisinin, kelim enin bu ekildeki
kullanlna hi bir yerde rastlamadn, imdi de byle bir anlamn bilinmediini
syler.146 Gibbin dncelerine katlan . H. Ertaylan ise kelimelerin ilk ve hakik
mnlarndan baka mecz, istimal baz mnlar da vardr ki bunlardan bazlar tarih
boyunca unutulm akta, dier m nlar unutulanlarn yerlerini alm akta ve kuvveti
rchn kesbetm ektedirler. 147 diyerek, fitne kelimesinin esas anlamndan baka bir
anlamda kullanlmasnn bir hata olamyacan belirtmektedir. Esesen fitne (A.)
deneme, imtihan, cezbetme, sihir, kavga, karklk, fesad, Allaha saygszlk, gnah,
cnb, iret; (Kamus-i Trk): azdrma, batan karma, karklk, ara bozma, bis-i
fitne ve fesad olan hsn letfet-i dilber anlam larna gelm ektedir. Eski Trk
edebiyatnda yerine gre hem rakip hem de sevgili ya da onun ldrc gzleri ve yan
bak iin kullanlm olan bu kelime, kendi esas anlamna bal kalarak, iinde bu
anlamlan tayan nesnelere mecazen atfedilmitir. Bu durumda bir kelimeyi u yerde
ya da bu yerde kullanmaldr gibi belli bir devre it snrl bir dnceyle hareket
ederek, Ahmed-i Da hakknda kelimeleri yerli yerinde kullanmaz diye verilen bir
yargnn objektif olaca dnlemez. Fakat Latifi, Ahmed-i Da hakknda tammen
24
25
baka sonulara varr. Ona gre, bu iirde artk ran edebiyatnn etkisi kuvvetle
hkim dir; tabiliin hi bir izine rastlanam yan bu iirde, Trk dehasn ezerek
yzyldan yzyla geecek olan bu yabanc etkinin son halkas da tamamlanmtr; fakat
Ahm ed-i Da, iirdeki kafiye sistem ini artk Trk edebiyatnda hi bir stadn
gtremiyecei bir noktaya ulatrm tr.159 Bylece Gibb, Ahmed-i D anin ran
edebiyat etkisinde kaldna, fakat bu edebiyatn geleneklerini adalar arasnda en
baarl ekilde aktaran ir olduuna, .yani bir bakma onun yeni, ama Trk iiri iin
hi de olumlu olmayan bir akm balattna iaret eder.
Seh Beyin deerlendirm elerine katlan . H. Ertaylan ise, dier kaynaklarn
yazarlar ile Ahm ed-i Da hakknda aratrm alar yapanlarn, onun eserlerini iyi
tanm adklar iin Ahmed-i D anin edeb kiiliini doru deerlendirmediklerini
syledikten sonra,160 her eyden nce onun iir tekniinde, yani onun vezin, cinas, leff
neir, tenasp, telm ih gibi edeb sanatlar kullanm aktaki ve kafiye bulm aktaki
ustaln belirtir; ifadesindeki akcl ver; kolay anlatm gc zerinde nemle durur
ve Ahmed-i D ayi asl sanat yapan zelliklerin bunlar olduunu ileri srer. 161
Gibbin yukarda belirtilen yargsna katlmayarak, Ahmed-i Danin ifadesinin bazen
ok ssl, sanatkrane olmakla beraber, ou kere sade ve samim olduuna deinir;
rnek olarak verilen gazelin bir kaside havas tadn, kasidenin de sanat gayesi
gzettii iin z bakm ndan tabi olandan ok sun olann, yani ideal gzelin ve
fantazinin, peinden kotuunu, bu yzden Ahmed-i Danin bu iiri byle bir slpla
yazdn, stelik devrin dier irlerinin de ayn yola ba vurduunu, ama onlar
Ahmed-i Dadeki kabiliyete sahip olmadklar iin, Ahmed-i Danin bu alanda tek
kalm gibi grndn anlatr. te yandan da Ahmed-i D anin ran iirinin
geleneklerini ve Selman Savec (.1376), Kemal Hocend (.1390 veya 1405) gibi ran
irlerini izlediini de sylemekten geri kalmaz.162 Btn bu ifadelerden anlalaca
zere, . H. E rtaylan Ahm ed-i Da ve devrin dier irlerinin ran edebiyatnn
geleneklerine uyarak iir yazdklarm kabul etmi olur. Bu yzden onun yukarda
Ahmed-i Da iin yapt savunma, Gibbin ne srd yargy rtmez.
. H. Ertaylan, bundan baka, ansiklopedik bilgisi fazla olduu iin, Ahmed-i
D anin iirlerinde fal ve tabirlere, efsanelere, inanlara, Kuran, hadis ve tefsire,
musikye kadar her tr bilgi dalndaki motifler ve deyimlerden faydalandn, bunun
iin de iirinin muhtevasnn zengin olduunu syler.163 Ahmed-i D anin iirlerine
ak, hasret, dostluk, gibi konular setiini, iirlerin d e bazan rindane, bazan
m utasavvfane, bazan da kne bir havayla grndn, iirlerindeki tem el
dncenin ise n yaam a, frsat deerledirm e gerektii gr olduunu
belirttikten sonra, 164 onun asl irliinin dil ve slbunda belirdiini, birer sehl-i
mmteni olan iirlerinde slup ve ifadenin yerine gre azametli ve ihtiaml, yerine
26
gre hznl ve rikkatli olduunu, bu yzden de onda bazan Fuzl (.l556)yi, bazan
N ef (.1636)yi ve Bak (.1600)yi hatrlatan msralara rastlandn165 syler ve onun
iyi bir ir olduu kadar iyi bir hattat olduunu da szlerine ekler.166
imdiye kadar Ahmed-i D anin edeb kiilii hakknda verilen bilgiler u
ekilde toparlanabilir:
1. Ahmed-i Da kendi ada irlerden her bakmdan stn bir irdir.
2. Kuvvetli bir slm kltryle yetimitir. Trkenin yan sra Arapa ve Farsay
da bilir. zellikle Farsas iir yazacak kadar iyidir.
3. Hem nesir hem nazm alannda eserler vermitir.
4. ran edebiyatnn ve irlerinin zellikle Selman Savec ve Kemal Hocendnin
kuvvetle etkisinde kalm ve adalarndan daha kabiliyetli olduu iin, bu etki altnda
yazd iirleriyle devrinde saray edebiyat denilen edebiyat balatm; aym zamanda
gelecek nesillere bu trde mkemmel bir rnek olmutur.
5. Eserlerinde yaad saray evresinin psikolojisini yanstmtr.
6. zellikle iir syleme tekniinde, yani kolayca kafiye bulmada, aruz veznini
mhirane bir ekilde iire uygulamada ve edeb sanatlar kullanmada ustadr.
7. slbu adalarnnkinden farkl, kendine has bir slptur. Seh Beyin
szleriyle ak ve anlalr, akc ve mzikal, zarif ve ince, yani konuya gre en uygun ve
sekin kelimelerle donatlmtr. Ayn zamanda da anlam en iyi ekilde verebilecek
kelimeleri semekle, adalarndan daha stn bir baar gstermi; kelimeler onun
kaleminden kolayca ve przsz bir ekilde akmtr. Nesir yazlar ise ok sade ve
herkesin anlayaca bir dille yazlmtr.
8. ran edebiyatnn etkisiyle yazd iirlerinin bazlar sun, yani ok sanatkrane
olm akla beraber, byk bir ksm ok samim, iten gelen duygulan ifade eden
iirlerdir.
9. Geni kltr ve bilgisi dolaysyle iirindeki motifler, yani malzeme son derece
zengindir.
10. D aha ok ak, dostluk elence ve iki m eclislerinin konu olduu iirleri
duygusaldr ve bu iirler, ad geen yaantlar iine alan her trl insan duygularla
doludur. Bu yzden de iirlerindeki hava bazan mutasavvfane, bazan rindane, bazan
da kanedir.
11. G em ekte olan fan dnyada n deerlendirip yaayabilmek, onun temel
dncesi, ya da bir eit hayat grdr.
Yukarda saylan maddelerden ilki zerinde . H. Ertaylan nemle durmakta ve
zellikle l, Latif ve H am m erin verdii bilgilerle, Ahm edden ald bir gazele
dayanarak, Ahmed-i Danin Ahmedden daha kabiliyetli ve daha iyi bir ir olduunu
ileri srmektedir.167 Fakat bu konuda gerekten doru bir deerlendirme yapabilmek
iin, btn kaynaklarn tesinde, Ahmed-i Danin btn eserleriyle, adalarnn ve
Ahmednin btn eserlerini karlatrmak, tarafsz ve dikkatli bir inceleme ile onun
27
168F. Kprl, A hm ed, A. 3.cz, s.216; N. S. Banarl, Dsitan- Tevrh-i Mlk-i l-i Osman ve
Cemd ve Hurd Mesnevisi, s.4-5.
19E. J. W. Gibb, ayn eser, C.I, s.258.
170I. H. Ertaylan, ayn eser, s.49. Burada sadece Selman Savec ve Kemal Hocendnin Ahmed-i Da
zerindeki etkileri sz konusu olmutur.
171engnme, sebeb-i nazm- kitb, Bl.VIII.
172kr. Ahmed-i Da, engnme, Bol.IX, X, XX; Sad, Klliyat, der-vaf- bahar, s.454-456.
173I. H. Ertaylan, ayn eser, Trke divan, tpk basm, s.51.
174ayn eser, s.92.
28
29
30
31
32
33
balar eklinde
Kald ki, Ahmed-i Da, sadece evresinin dncelerini ve hayat tarzn deil,
devrinin btn kltr, sanat ve bilim havatn da vanstmstr. Bu vanstma. ifadesini,
dncenin yazda ifade edilm esinden ok, dncenin eylem eklinde ortaya
km asnda bulm utur. slm bilim lere, tbba it eviriler yapma, klsik ran
edebiyatnn sanatlarn izleme ve kendinden bir eyler katarak, bu edebiyatta
yazlm eserleri Trkeye evirme devri olan XIV.yzyln bu kltr faaliyetlerini
Ahmed-i Da ad geen alanlarda v6rdii eserleriyle temsil etmi; baka bir deyile
Ahmed-i Da, bu eylemleriyle devrinin kk bir nshas olmutur. Btn bunlar
Ahmed-i Danin hem evresindeki dnyayla ban bir trl kesmeyen, bu dnyay her
trl ekilde yanstan, hem de iinde bulunduu evrenin isteklerine cevap verme
zorunluluunu duyan bir sanat olduunu gsterir.
D anin edeb kiiliini btnleyen dier ynleri zerinde de burada durmak
gerekir. nce onun eserlerindeki mukaddimelerine gz atlrsa, grlr ki Ahmed-i
Da, bu eserleri son derece m etotlu ve belli bir dzen iinde yazmtr. O, her
mukaddimesinde eserini ne iin, kime ve nasl bir dzene gre yazdn hemen belirtir
ve kendi adn hi amadan her eserinde ayn kalp ierisinde bende-i scT ahmed-i
dc alah3l-lhu nehu ve nehu camm nehu eklinde verir. yle denebilir ki,
mukaddimede bu klie ifadenin bulunmad eser Ahmed-i Danin deildir. Ayrca o,
eserini hangi eserd en Trkeye evirdiini, ya da hangi eseri kaynak olarak
kullandn m ukaddim esinde b elirterek , o konuda daha fazla bilgi edinm ek
isteyenlerin gsterilen esas kaynaklara bakabileceklerini syler.194
Bu ifadeler Ahmed-i Danin bugnk anlamda bilimsel bir zihniyetle alan, titiz
bir filolog olduunu gsterir. Bir de, Ahmed-i Da, eserlerini belli bir ama ile yazar.
M ensur eserlerinin hemen her m ukaddimesinde belirttii bu ama, halka yararl
olabilme, yani halka faydal bir takm bilgileri aktarabilme dncesidir. Devrinde
k tip le rin e lleri a ltn d a b u lu n d u rd u k lar, hem halkn hem de aydn snfn,
yazmalarda daima ba vurduklar Teressiil adl eseri buna en iyi rnektir.195 te bu
yzden Ahmed-i Da, mensur eserlerini son derece sade bir dille yazm; hatta daha iyi
anlalsn diye bu evirilere kendisi de baz aklamalar eklemitir. Bu ama manzum
eserlerinde aka belli deildir. Fakat ileride engnm enin tenkidi yaplrken
grlecei zere bu ama, mutlaka Ahmed-i D anin insanlara sylemek istedii
dncenin ta kendisi olur.
Geri, halka yararl olma ve halka bilmediklerini retme o devrin sanat ve bilim
adamlarnn genel bir eilimidir. Fakat byle olsa bile, yine de bir ama gzeterek ve
bilimsel bir zihniyetle eser yazmak zere yola kan bir sanatnn sadece n yaama,
gn gn etme gibi bir hayat grne ship olmas imknszdr. Ahmed-i Da, eitli
sebeplerle iirlerinde bu eitten dnceleri ilem i veya gnlk yaantsnn
getirdikleri ile dolup tam olabilir. Ama bu d sebeplerin iirine soktuu gnlk
hayatn tesinde, Ahmed-i Da gibi cidd ve bilgin bir kiinin hi koparmadan devam
ettirdii bir dnce izgisi daha vardr. Bu da onun bir btn olarak insan zerindeki
dnceleridir.
*
-i
34
w>
'
'
35
36
198Ahmed-i D anin insan hakkndaki grleri ileride engnme blmnde daha geni bir ekilde
ele alnacaktr.
199I. H. Ertaylan, ayn eser, Trke divan, tpk basm, s.41.
200ayn eser, s. 126.
201ayn eser, s. 124-125.
202ayn eser, s.125.
203ayn eser, ayn yer.
204ayn eser, s. 126.
37
E. A h m e d - i D a n i n E s e r l e r i
a. Mensur eserleri:
Ahmed-i Danin mensur eserlerinden Teressl adl eseri kaynaklarda ad geen
tek eseridir.205 Yalnz Osmanl Mellifleri onun Miftah-l cennet, Tbb- nebev,
Tefsir-i Ebl Leys adl eserleri de olduunu bildirmitir.206 Ahmed-i Danin btn
eserleri zerinde uzun ve teferruatl bilgiler veren I. H. Ertaylan bir yana braklacak
olursa, Ahmed-i Da hakknda bilgi veren dier aratrclardan . H. Uzunarl,
Miftah-l cennet, Tbb- nebev ve Tefsir-i Ebl Leysden, A. S. Levend, Miftah-l
cennet ve Tbb- nebev den, F. z, Tezkiret-l evliy ve Tefsir-i E bl Leysden,
Teressln yan sra bahsetmilerdir.207
Grlyor ki Teressl, Ahmed-i Danin mensur eserleri arasnda en ok tannan
eseri olmu; Miftah-l cennet, Tefsir-i Ebl Leys ve Tbb- nebev adl eserleri de
tannmakta ikinci sray tekil etmilerdir.
1. Ebl Ley-i Semerkand Tefsirinin evirisi:
Nasr ibn-i Muhammed el-fakih el-Semerkand el-Hanefnin208 tefsirinin Trkeye ilk
evirisi A hm ed-i D a tarafn d an yaplm tr. Kaynak olarak sadece Osm anl
M ellifleri, Ahmed-i D anin byle bir eseri olduundan bahsetm ekte ve bu eser
hakknda . H. Ertaylan olduka geni bir bilgi verm ektedir.209 . H. Ertaylan, bu
eserin nshalarna Anadolu ve stanbul kitaplklarnda rastlandn bildirmekte; ayrca
bu eserin, ondan ksa bir zaman sonra Trkeye evrilmi olan bn Arabah (.854
H ./1450)m, ve onun ada Ebl Fazl Musa ibn Hac Hseyin ibn-i sa el-znik
(.833 H./1429-30)nin tefsirleriyle kartrldna, bu tefsir evirilerinden sadece bn
A rabahnkinin Ebl Leysin eserinin evirisi olduuna, Ebl Fazl Musann ise
Hzin-i Badadnin Lbab fl-maani et-tenzT adl tefsirini evirdiine ve bu evirinin
adnn Enfes-l cevahir olduuna deinmektedir.
Ahmed-i Danin bu eseri iki ksm olup, ilk ksm manzum bir mukaddimeyi ihtiva
etmektedir. Bu mukaddime, dorudan doruya Ahmed-i Da tarafndan yazlarak, esas
evirinin bana eklenmitir. Mukaddimede tevhid ve nt ksmlarndan sonra beyan-
sebeb-i tercme-i kitab bal altnda Ahmed-i Da, eserini Tanrnn iaretiyle ve bir
ok kimselerin mkllerini zmek iin yazdn sylemekte; bu sebeplere bir nc
sebep daha ekleyerek yle devam etmektedir:
205Seh Bey, Tezkire, s.56-57; Latifi, Tezkire, s.85; l, ayn eser, C.V, s.130; Haan elebi, Tezkire,
niv. Ktp. TY 1628, v.35a.
206M. Tahir, Osmanl Mellifleri, s.172.
207I. H. Uzunarl, Ktahya ehri, s.212; A. S. Levend, ayn eser, s.27, not 1 ve 3; F. z, Da0!,
Encyclopaedia of Islam (1965), C.II s.99; I. H. Ertaylan, ayn eser, s.134-192.
28lm tarihi kesin deildir: 373 H./983-84 veya 375 H./985-986; Ktip elebiye gre ise 383 H ./
994-95
209M. Tahir, ayn eser, ayn yer; . H. Ertaylan, ayn eser, s.140-149.
38
39
mukaddimenin bulunduu ikinci nsha Sleymaniye, Fatih, No. 631dedir. 128 varaklk
ve nesihle yazlm olan bu nsha da yine eserin ilk cildini ihtiva etmektedir.216
Bu nshalarn dnda, bu eserin stanbul niversite K tphnesinde,217
N uruosm aniyede,218 Bayezit K tphanesinde,219 Ktahya220 ve Konya Mzesi
Kitaplnda221 nshalar bulunduu bilinmektedir. Bu esere, stanbul niversite
Ktphnesi, TY 1190daki nshada Enfes-l cevhir, Ktahya Ktphnesindeki
n sh a n n b a n d a D re r-i l a t f ,' so n u n d a E n fes- l cevhir, Konya M zesi
K tphnesinde bulunan nshada ise D rer-l cevhir ad v e rilm e k ted ir.222
Grlyor ki Ahmed-i Danin bu tefsir evirisi Ebul Fazl Musa el-zniknin eseri olan
Enfes-l cevhir ile kartrlmtr. Bu durum gz nne alnarak, Konya Mzesi
Ktphnesindeki nshada Drer-l cevhir adnn, bu karklk sonucunda, Drer-i
latf adndan deitirilmi olabilecei dnlebilir ve eserin asl adnn Drer-i latf
olmasnn kuvvetli bir ihtimal olduu ne srlebilir.
2. Mifthl-cennet
Arapadan Trkeye Ll Paann emriyle evrilmitir. Ad geen Ll Paann
kim olduu hakknda tarih kaynaklarda hi bir bilgiye rastlanmad iin, bu eserin
Emir Sleyman, elebi Mehmed, yoksa II. Murad zamannda m yazlm olduu
hakknda kesin hi bir ey sylenemez.223
E serin m ukaddim esinde Ahm ed-i Da kendinden bahsettikten sonra, eseri
hakknda u bilgiyi verir: Amma bacd bu zaclf kul ducc Hak Tacalanun rahmetine
racl ve mafiretine sacTAhmed-i Da0! alahal-lahu anehu ve anehu camm anehu
eydr bu kitb mtemildr tefsir ahadl emsal letayif hikayat. Bunun tercme
ve te lifin e sebeb baci olan mahdm- mucazzam mkerrem m uhterem velyy3!abadi ve3n-nicam sahibl-hayrat vafiyl-mberrat marzTyy0l-ahlak vefyy3l-efak
menbaciI-eltaf macdenI-actaf L^3 Paa
adam a3l-Iahu tevfikahu bu b-are
duc-gydan iltimas eyledi kim bu kitab cArab dilinden Trk diline dndrem.224
Tefsir, hadis, ltifeler ve konuya uygun hikyelerle geniletilmi olan bu eseri Ahmed-i
Da, sekiz blm zerine dzenlediini yle anlatr:
Nite kim umak sekizdr bu kitab dahi sekiz meclis zerine tertb eyledm. md
oldur kim bu kitab okyanlar, yazanlar ve anunla camel idenler Hak Tacala fazlyla ve
40
225. H. Ertaylan, ayn eser, ayn yer; Sl. Esad Ef. No. 1726, ayn yer.
226aynca bk. . H. Ertaylan, ayn eser, s.186.
227M. Tahir, ayn eser, C.II, s. 172.
228A. S. Levend, ayn eser, s.17, not 2; . H. Uzunarl, Ktahya ehri, s.213; M iftah-l cennet,
T aram a Szl iin T. D. K. uzm anlarndan D ehri Dilin tarafndan taranm tr. Taranan bu nsha
Dehri Dilinin zel kitaplar arasndadr, bk. TS, s.XLI.
229. H. Ertaylan, ayn eser, s.184-187; Miftah-l cennet, tpk basm, s.405-421.
230Sl. Tasavvuf K. No. 2853. bk. . H. Ertaylan, ayn eser, s.185. Bugn bu eser Sl. Fatih ksmnda
ayn numara ile kaytldr.
231Bursa Genel Ktp., Em ir Buhar ksm, Fkh kitaplar, No. 236. bk. . H. Ertaylan, ayn eser, ayn
yer.
232A nkara Dil ve Tarih-Corafya Fakltesi Ktp., M ustafa Can kitaplar, No. 44928, seri A5; A. S.
Levend, ayn eser, s.27, not 2.
233. . Ed. Fak. Trkoloji Bl. Seminer Ktp. No. 4028.
234Miftah-l cennet, Belediye, M. C. K. 483.
235ayn eser, Sl. Badatl Vehbi Ef. No. 1565; Sl. Esad Ef. No. 1726; Manisa, l-Halk Ktp. No. 4869.
41
eden bu hikye yarm kalmtr. Yazmann ba tarafnda 27-45. sahifeler arasnda ise
engnm enin tevhid, m ncat, Nt blm leri yer alm aktadr. En bataki 1-27.
sahifelerde ise kime it olduu anlalamayan eksik, baka bir Miftah-l cennet yer
almtr. Bu, Ahmed-i Danin ayn adl eserinden ok farkl bir eserdir. Yazmann
btn gz nne alnarak, bataki Miftah-l cennet balkl eksik eser ile sondaki
Musa Peygamberin mncat adl eserin de Ahmed-i Daye it olabilecei, yani onun
henz elde bulunmayan ya da mevcut eserlerinden kopmu paralar olabilecekleri
dnlebilir ve bu eski nshann Ahmed-i D anin, zam an iinde paralanm
klliyatndan kalan bir ksm olduu ihtiyatla ne srlebilir.
3. Kitbt-tacbirnme evirisi
Rya yormak iin yazlm olan bu eserin asl Arapadr. Yazar Eb Bekr bin
Abdullah el-Vstdir. Ahmed-i Da her eserinde olduu gibi, Tabirnm enin de
mukaddimesinde bu eserini Germiyan beyi II.Yakubun emriyle Farsadan Trkeye
evirdiini, faka eserin aslnn Arapa olduunu ve daha nce bakalar tarafndan
Farsaya evrildiini syleyerek, kendinden "kemter duac"236 diye sz eder ve Trke
divannda bulunmayan 15 beyitlik bir kasideyi II.Yakuba sunarak, 14. beyitte kendi
mahlasn verir:237
Benem Daci v devlet-han duca-gyem sana dyim
cAta lutf u kerem senden ki sendendr bu fahr u ferr
Kaynaklarda bu eserden sz edilmemitir. . H. Ertaylan dnda sadece . H.
U zunarl T abirnm e hakknda ksa bir bilgi verm ektedir.238 . H. Ertaylan,
Tabirnm e hakknda bilgi verirken, Ahmed-i D anin Germiyan Beyi II.Yakup iin
yazd kasdeyi aynen alm239 ve Belediye Ktphnesindeki yazmann batan sekiz
sahifesini,240 imdi Sleymaniye Ktphnesine nakledilmi olan Millet Ktphnesi,
Hekimolu Ali Paa blmndeki nshann da batan sahifesini241 tpk basm
olarak yaynlamtr. Grld gibi Tabirnmenin iki yazmas bilinmektedir. Bugn
bu yazmalardan birisi Sleymaniye, dieri Belediye Ktphnesinde bulunmaktadr.242
Bu yazmalardan ilki 295 varak olup, harekeli bir nesihle yazlmtr. Eserde istinsah
tarihi ve mstensih ad yoktur. Ba taraftaki fihristin bir ksm ile sonu eksik olan
Belediye Ktphnesindeki ikinci yazma v j b de balar. 260 varaktr. O da harekeli bir
nesihle yazlmtr. Onda da istinsah tarihi ve mstensihin ad bulunmamaktadr.
Tabirnme, Ahmed-i Danin divannda bulunmayan bir kasideyi ihtiva etmesi ve
onun G erm iyan Beyi II.Y akubun saraynda bir sre bulunduunu gsterm esi
bakmndan, ayrca tarih bir nem de tamaktadr.
236Sl. Hekimolu Ali Paa, No. 588, v.2^1; Belediye, M.C. No. 0.26, v .ll^ ; .H. Ertaylan, ayn eser, s.
162, Kitab-t-tabimme, tpk basm, s. 332.
237Sl. Hekimolu Ali Paa. No. 588, var. 3a; Belediye, M. C. No. 0.26, var,13a; . H. Ertaylan, ayn
eser, s.163; Kitab-t-tabirnme, tpk basm, s.335.
238. H. Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s.88.
239. H. Ertaylan, ayn eser, s.162-164.
^ B eled iy e, M. C. No. 0.26. bk. . H. Ertaylan, ayn eser, Kitab-t-tabirnme, tpk basm, s.331-338
241Sl. Hekimolu Ali Paa, No. 588. bk. . H. Ertaylan, ayn eser, s.165-168.
242Sl. Hekimolu Ali Paa, No 588; Belediye M. C. No. 0.26.
42
243Sl. Lleli, No. 2735, v .lb; . H. Ertaylan, ayn eser, tpk basm, s. 314.
244. H. E rtaylan, bu nshalarn Bayezid G enel Ktp. No. 1604de ve Avukat Halil Ethem Beyin
ktphanesinde bulunduunu sylemektedir; bk. ayn eser, s.153.
245I. H. Ertaylan, ayn eser, Tercme-i ekl-i Nasr-i Tus, tpk basm, s.313-321.
246Sl. Lleli, No. 2735; Sl. Hac Mahmud, No. 5715 ve 5716; Sl. Badadl Vehbi Ef. No. 2130/4
(201b-220b ); Sl. Esad Ef. No. 3569/5 (65b -81b ); Sl. Trnoval, No. 1852/2 (14a-27a, Teshl-i takvim
adyla); Sl. zmir, No. 496 ve 501.
247Nuruosmaniye. No. 4912/3 (19a-47a)248Belediye, M. C. No. 0.118. ok yeni bir nsha olup, defter kadna yazlmtr.
249st. niv. Ktp. TY 9807.
250. H. E rtaylan, ayn eser, s.159. B urada zikredilen eksiktir ifadesi ak deildir. Eldeki tek
nshann varak says verilm em itir; fakat m ektup nm nelerini ihtiva eden ikinci ksmn varlndan
bahsedildiine gre Teressl, tpkbasm verilen (bk. ayn eser, s. 325-328) drt sahifeden fazla olmaldr.
251. H. Ertaylan, ayn eser, s.159.
252. H. Ertaylan, ayn eser, Teressl, tpk basm, s.325.
43
44
cizzuhu
kim tarikat eyhlerimin muhibbi ve hakikat serverlerinh ckdur bildi
kim evliyamn ahvlini ve menakbm iitmekde ve okmakda fide-i dnyevi ve uhrevl
hal olur . .. diledi kim . . . Sultn Murd Hn b. Mehmed Hn in . . . mezkr kitb-
erifi Farslden Trkiye tercm e itdre.264 Ahmed-i Da, A ttarm T ezkiret-l
evliysn evirdiini de yle belirtir: H vace cA ttr Ferldd-dln kaddesl-lahu
srrahul-cazlz cemc eyleyp Frsl dilince bir kitb- dil-g ve mecmuca-i rh-efz
te3llf klup adm TezkiretiPl-evliy maclm klm . . . .265 Daha sonra mukaddimede,
Ahmed-i Da, bu mehur eseri kendinin de pek beendiini ve onu Trkeye evirme
isteini yenemediini belirtir ve kendisini sadece mahlasyla tantr.266
Eser Anadolu sahasnda daha nceden baka Tezkiret-l-evliy evirilerinin
yapldn gsterm ek bakm ndan da nemlidir. Ahmed-i Da, bu durumu yine
m ukaddim ede yle anlatr: Egeri Tezkiret3l-evliynun tercmesi m aclm ve
mehurdur amma anlardan bu nshay. . . ,267 Muhtemelen Ahmed-i Da, o sralarda
yazlm baz anonim Tezkiret-l evliylara ve Candarolu sfendiyar Bey (1392-1440)
namna yazlm olan Tezkiret-l evliyya deinmekteydi.268 Bu eser ayrca Ahmed-i
Danin II.M uradn cls tarihi 1421den sonraki bir ylda ldn ortaya koyduu
iin de ayr bir nem tamaktadr.
Tezkiret-l evliy hakknda kaynaklarda herhangi bir bilgi bulunmamaktadr. . H.
Ertaylan ise Ahmed-i Danin eserleri hakknda bilgi verirken, Tezkiret-l evliyya da
yer vermi ve ondan uzun uzun bahsetmise 269 de, eserine Tezkiret-l evliydan tpk
basm olarak rnekler almamtr.
7. Tbb- nebevi evirisi
Sal koruma ve hastalklar hakknda Hz. Muhammedin syledii hadisleri ihtiva
etmektedir. ki blmdr. lk blmde saln nasl korunaca anlatlr. Bu arada
yiyecek ve ieceklerin, meyvalarm, eitli otlarn fayda ve zararlar zerinde durulur.
Su ve havann iyisi ve kts hakknda bilgi verilir. kinci blm tp bilimine it olup,
hastalklarn sebeplerinden, belirtilerinden ve nasl tedavi edileceinden sz eder.
Eser Osmanl Mellifleri ve Ktahya ehrinde iaret edildii gibi Eb Nam Hafz-
Isfahannin Kitb3-if fl-ahdip-l Mustafa adl eserinin tam bir evirisi deildir.270
Tbb- Nebev nin mukaddim esine dayanarak, . H. E rtaylanm aklkla ortaya
koyduu gibi, Ahmed-i Da, okumak ve yazmak bakmndan fazla uzun ve zor bulduu
Kitb--ify ksaltmay dnm ve bu konuda ayn dnceyle hareket ederek, bu
45
eserin Farsa bir muhtasarn meydana getirmi olan mam Ahmed b. Ysuf et-Tifyi
kendisine rnek edinmitir.271 Ahmed-i Da, mukaddimede ol tarik zre ittibac idp
ihtisar itdkleri kacide zerine tercme klduk272 dediine gre, mam Ahmed b.
Yusufun sadece m etodunu benimsemi ve onun eserini de olduu gibi Trkeye
evirmemitir. Nitekim bu eserden sadece ekil ve metot bakmndan faydalanmasna
ramen, Ahmed-i Da, Hfz- Ifahnnin eserini esas olarak aldn ve buradan
hangi ksmlar ksalttn yle anlatr: ve her hadln evvelinde rvllerden bir
m ehur kiinn adn zikr eyledk t rivayet ol kiiye m ensb ola ve baksin ol
kitablarun shhatine ictimad idp hazf eyledk.273 Grlyor ki Ahmed-i Da, Kitb-ifda btn hadis kitaplarndan toplanm rivayetlerin ravleri, statlar, tarkleri
ve ihtilflar hakknda verilen bilgileri bir kenara brakarak, bu eseri Trkeye
evirmitir.
Ahmed-i Da, Tbb- nebevnin mukaddimesinde kendi ad ile birlikte babasnn
ve dedesin adlarn u ekilde verir: amma bacde bu kitabun mtercimi huvelcabdu3l-faklru ila:)l-lahi3l-aniyyu3l-keblr Ahmed bin brahim bin Mehmed el-macrf
bid-dacT .274 Ayrca eserinin adnn Tbb- nebev olduunu, Kitb--if ya ayn
zamanda bu adn verildiini bildirir ve bu eseri Timurta Paa olu Umur Beyin275
emri ile Hdvendigr iin Arapadan Trkeye evirdiini szlerine ekler.276 Bu eser
hakknda bilgi verirken, . H. Ertaylan Hdvendigr sznden II.Murad anlam olan
. H. Uzunarlnm yargsna deinir; fakat bu yargya katlmayarak, eserin yazl
tarihinin kesin olmadm belirtir.277 . H. Ertaylan, eserin imdiye kadar bilinen tek
yazm asndan 16 sahifeyi tpk basm halinde yaynlam tr.278 F akat yaplan
aratrmalar sonucunda, Tbb- nebevnin Sleymaniye Ktphnesinde , Topkap
Saray Mzesi Ktphnesinde de iki nshas daha bulunmutur.279 Bunlardan 895 H.
tarihinde istinsah edilmi olan S. Hsn Paadaki en eski ve en iyi olandr.
Tbb- nebev, Ahmed-i Danin tam knyesini vermesi ve onun gerek bir bilim
adam anlay ile eser yazdn gsterm esi bakm ndan da byk bir nem
tamaktadr. Eserin mukaddimesindeki u ifadeler onun bu ynn en iyi ekilde
ortaya koyar: her kim ziyade m acrifet ve vukuf taleb ider ol zikr olman mucteber
kitblara nazar eylesn . . . . Bu kitabun kcidesi on maklet zerine mrettebdr ve
her maklet on faldur ve her faslda bir asl beyn ider ve klli yz olup bu mecmcn
271. H. Ertaylan, ayn eser, s.181-182; Tbb- nebev, tpk basm, s.390
272Tbb- nebev, tpk basm, s.391.
273ayn eser, ayn yer.
274ayn eser, s.388.
275Um ur Bey iin bk. not 128 ve 212.
276. H. Ertaylan, ayn eser, Tbb- nebev, tpk basm, s.388-389.
277. H. Ertaylan, ayn eser, s.26, 181-184; Tbb- nebevden sz eden dier eserler unlardr: M.
Tahir, Osmanl Mellifleri, ayn yer; . H. Uzunarl, Ktahya ehri, ayn yer; F. z, ayn eser, ayn yer; A.
S. Levend, ayn eser, s.27, not 3.
278. H. Ertaylan, ayn eser, Tbb- nebev, tpk basm, s.387-402. Bu yazma Tp Tarihi Enstits Ktp.
No. 90da bulunmaktadr.
279Sleymaniye, Fatih, No. 3540; Sl. Hsn Paa, No. 1364; Sl. Kadzade M ehmed Efendi, No. 349.
Topkap Revan, No. 1689; Topkap Yazmalar, No. 3541. Ayrca bk, Fethi E. Karatay. ayn eser, s.351. 353.
46
kitabm evvelinde ebt eyledk. Bes her kime mes0ele ihtiy olsa fihriste nazar ide ve
kanc m akletn kank falndadur bile t ol meseleyi kitb iinde bulm ak genez
ola.280
8. Veslletl-mQk li-ehlPs-slk
47
ki dem-be-dem m tlaca idevz, gnlmz nn arta didi. Bu zaclf kul dahi ol iretile
tuhfe-i MekkT hadislerinden yz hads ve yz hikayet yazd. m lddr ki kabl gziyle
bakla ve ihtiyar diliyle oknla."
D ier eserlerin in m ukaddim elerinde grld gibi, A hm ed-i D a, bu eserin
m u kaddim esinde de eserin in konusu hakknda bilgi verm i, fak at T ab irn m e ve
Veslet-l mlkda olduu gibi sadece mahlasyla kendini tantmtr. Yine Veslet-l
m lkda yapt gibi eserini sunduu devletl ve yce him m etl diye zikrettii
ahsn kim olduunu belirtm em itir. Bu yzden de Ahmed-i D anin bu eseri kimin
em riyle ve hangi ta rih te yazd an lalam am aktadr. zerin d e iyi bir incelem e
yaplm as g erek en bu eseri, stanbu niversitesi, E debiyat F akltesi, T rkoloji
Blm, Sem iner K itaplndaki287 M ifth-l cennetin bandaki eksik M ifth-lc e n n e t ve so n u n d ak i M usa P ey g am b erin M n acat, H ek im o lu Ali P aa d a k i
T a b ir n m e n in 288 so n u n d a b u lu n a n V e f t- P e y g a m b e r ve h til c n m e ile
karlatrmak belki baz meselelere aklk kazandracaktr.
Buraya kadar saylan dokuz eserden baka Ahmed-i D anin olduu ileri srlen
C inan- cenan ve Sirc-l-kulb adl iki eser daha b ulunm aktadr.289A ncak bu iki
eserin Ahm ed-i D aye it olduklar olduka phelidir. . H. E rtaylan bilinen drt
C inan-i C en a n b u lu n d u u n u , birisinin, P rof. M undy ta ra fn d a n satn aln a ra k
Londraya gtrldn syler ve bu eserin sonunda cabd- can hakiri dcl-i fakiri
eklinde yazarn kendisinden bahsetm esine dayanlarak eserin Eref-zde Abdullah
E fendiye izfe edildiini, ayrca Yusuf ibn-i cA bdullah adl biri tarafndan 836 H ./
1432de istinsah edildiine gre, bu tarih ten nce bu eserin yazlmas gerektiini
belirtir.290 kinci Cinan- cenan Muhammed ibn-i Hac vaz el-Mfessire ittir diyen .
H. E rtaylan, bu eserin tek nshasnn Ragp Paa K tphnesinde bulunduunu
yazar.291 Bu yazmada, yazarn ad yine eserin sonunda cabd- fakir M uhamm ed bin
el-merhm el-Hac cvz el-mfessir eklinde gemektedir.292 Belediye Ktphnesi,
M uallim Cevdet yazmalar arasnda bulunan nc Cinan- cenan yazmas, Ahmed-i
D a nin eseri o larak g ste rilm e k te d ir.293 B u rad a yazarn ad tpk E ref-zde
nshasndaki gibi, yine eserin sonunda cabd- can- hakiri ve D acl-i fakiri eklinde
gemekte ve D acT kelimesine dayanlarak bu nshann Ahmed-i D aye it olabilecei
gibi, kelimenin duac anlamnda bir sfat olabileceine de deinilmektedir.294 Ahmed-i
D a ye it olduu ileri srlen drdnc yazm a R aif Y elkenci yazm alar arasnda
b ulunm aktadr.295 . H. Ertaylan bu yazm adan on yedi sahifeyi tpk basm olarak
48
yaynlam tr.296 Saylan ilk nshada yazar adlarndaki deiiklikler bir kenara
b ra k lacak olursa, balanglar ve b itiler ayndr. S adece drdnc yazm ann
balangc farkldr. Fakat eserin sonunda yazar ad yine cabd- can- hakir va dacl-i
fakir eklinde gemektedir.297
Y ukarda saylan yazmalardan sadece Prof. Mundy ve R aif Yelkencideki yazmalar
grlmemitir. . H. Ertaylanm verdii bilgiye baklarak, Raif Yelkencideki yazmann
da dierleriyle ayn olduu tahm in edilebilirse de,298 balangc farkl olan bu eserin
d ik k atli b ir in ce le m e d en geirilm esi g e rek m ek ted ir. D ier n sh alarn gzden
geirilm esi srasnda, C inan- cenan zerine yaplan tezler de incelenm itir. Bu
tezlerden biri Ahmed-i D a ^ nin Cinan- cenan zerinde dil almas,299 dieri de
sadece C inan-l c e n a n 300 adn tam ak tad r. Bu tezlerd en ilkinde B elediye
K tphnesi, M uallim Cevdet yazm alar arasndaki Ahm ed-i D aye it olduu ileri
srlen yazm a ile M uham m ed ibn-i el-H ac vaz el-M fessirin olduu sylenen
Sleymaniye, Yahya Tevfik blmndeki yazma karlatrlmtr. Baz nsha farklar
olmasna ramen her iki metin de batan sona kadar ayndr. Ancak yukarda belirtilen
yazar ad farklar vardr. kinci tezde, Sleymaniye Ktphnesinde bulunan Cinan cenan nshasyla, Belediye K tphnesindeki M uallim Cevdet yazmalar arasnda
bulunan Cinan- cenan kalatrlmtr.301 Bu tezden de anlalmaktadr ki ad geen
b t n yazm alar ayn eserin deiik nshalardr. Y azm alarn sonunda deiik bir
ek ild e g sterild i i iin, eserin yazar cabd k elim esin e d ay an larak E ref-zde
A bdullah, D a ci kelim esine dayanlarak Ahm ed-i D a zannedilm itir. Oysa dier
nshalarda yazarn ad aka cabd- fakr M uhammed bin el-merhm el-Hc cvaz elM fessir ek lin d e gem ektedi ve d ac ve cabd k elim elerin in dnda, ad geen
yazmalarn bu yazarlara it olduunu gsterecek hi bir delil bulunmamaktadr. Kald
ki, Ahmed-i Da, kendi adn ya da mahlasn hep eserlerinin m ukaddim elerinde zikr
eder. Ahmed-i D anin bu zellii deta onun bilimsel kiiliinin bir damgas gibidir.
Bu durum da E. Coanm makalesinde de belirttii gibi bu eserin M uhamm ed bin elH ac vaz e l-M fessire it olduu kesindir. A yrca Sleym aniye, P ertevniyal
b l m n d ek i n sh a, y azarn kendi el yazsyla yazlm b ir n sh ad an istinsah
ed ilm itir.302 B u rad a yazar, adn M uham m ed bin el-m erhum el-H ac cvaz el-
49
Mfessir eklinde verdikten sonra, bu eseri 835 H .de yazdn303 syler ki bu Erefzd eye izafe edilen nshann 836 H .de istinsah edildiini dnerek, eserin bu
ta r ih te n n ce y a zlm o ld u u n u ile ri s re n . H. E r ta y la n m y a rg sn a da
uymaktadr.304
Cinan- cenanm stanbul ktphnelerinden Sleymaniye,305 Belediye,306 stanbul
n iv ersite K t p h n esin d e ve E debiyat F akltesi, T rkoloji B lm , Sem iner
Kitaplinda307 nshalar bulunmaktadr.
Ahmed-i D aye it olduu ileri srlen ikinci eser Sirc-l kulba gelince, zaten .
H. E rla y ta n m b an d a n rn ek ler verdii hem R aif Y elkencideki hem de zzet
Koyunolu K tphnesindeki yazm alarda A hm ed-i D anin ad gem ektedir. Bu
yazmalarn nasl bittii ise gsterilmemitir.308 Ayrca stanbul niversite Ktphnesi
ve T o p k a p , R e v a n b l m n d e b u lu n a n anonim S irc - l k u l b y a z m a la rn n
balanglar da ad geen yazm alarm kine az ok benzem ektedir.309 Bir de anonim
Sirc-l kulblarn yine Topkap, Koular blm nde bulunan aatayca Sirc-l
kulbdan serbest bir ekilde Anadolu Trkesine evrilmi olduklarn dndrecek
b en z erlik le r b u lu n m ak ta d r.310 te bu yzden, ancak ok dikkatli incelem eler
yaptktan sonra, bu eserler hakknda kesin bir bilgi ortaya konabilir ve Ahm ed-i
D anin bu adda bir eseri olup olmad kesinlikle sylenebilir. Ayrca yine Ahmed-i
D aye isnad edilen Konya, zzet Koyunolu Ktp., No. 13622de kaytl 905 H .de
istinsah edilmi, harekeli nesihle yazlm Cmi-l frs adl Farsa lgat ile yine ayn
k t p h n ed e 11758 nu m arad a kaytl olan bir M u htarnm e erhi de dikkatli bir
incelemeyi beklemektedirler,
b. Manzum eserleri
. H. E rtaylan, A hm ed-i D anin m anzum eserlerini sayarken, bunlar arasnda
Esrar-nm e ve M ansur-nme adl iki eserden bahsetmekte; elde nshalar bulunmayan
bu e se rle rin v a rlk la rn rivayet ek lin d e iittiini sylem ekte; ne yazk ki bu
rivayetlerin kaynan belirtm em ektedir.311 Ne yaplan aratrm alar, ne de kaynaklar
bu konuda bir bilginin ortaya konmasna yardmc olmadklar iin, imdilik bu iki eser
bir tarafa braklarak, burada Ahmed-i D anin olduu kesin olarak bilinen manzum
eserler hakknda bilgi verilecektir.
I. EbsPl-Leys-i Semerkand tefsirinin manzum mukaddimesi.312
50
2. Trke divan
engnm e, M u tay eb t ve Vasiyyet-i N irvn- dil adl m esnevleriyle b erab er
Ahmed-i D afn in Trke divan, ilk defa A. Ate tarafndan Burdur, Vakf ve Halkevi
Kitaplnda bulunarak bilim dnyasna tantlmtr.313 Kaynaklarda Ahmed-i D anin
iirleri olduu bildirilmekte, fakat bir divandan bahsedilmeyerek, bir gazeli ile bir beyti
rnek olarak verilm ektedir.314 Ayrca Cmi-n-nezir ile M ecma-n-nezirde bir ka
gazeli ve bir kasidesi bulunm aktadr.315 Osmanl M elliflerinde ise, Farsa divan ile
kartrlarak, Ahm ed-i D anin Trke divannn Bursa, Orhangazi Ktphnesinde
bulunduu b ildirilm ektedir.316 A hm et A tein m akalesinden sonra, . H. Ertaylan,
A hm ed-i D anin T rke divan hakknda ilk bilgiyi verm i ve sahifeleri birbirine
karm o lan bu yazm adaki T rke divan, engnm e, M u tay eb t ve Vasiyyet-
Nirvn- dil mesnevilerini yeniden dzenliyerek tpk basm halinde yaynlamtr.317
Ayrca Ahmed-i D anin Trke divan zerinde bir ka tez de yaplmtr.318
Ahmed-i D anin Trke divannn bu tek nshas, byk bir ihtimalle, onun btn
iirlerini iine alan bir nsha olmayp, eksik bir nshadr; ya da onun dzenledii bir
baka Trke divan daha vardr. nk bu divanda sadece Osmanl hkm darlarna
sunulmu kasideler yer almtr. Oysa Ahmed-i Da, Germ iyan beyliinde bulunduu
srada da iirler yazm olmaldr. Bunun en iyi delili, onun Germ iyan Beyi II.Yakup
adna yazd T abirnm e adl eserinin banda bulunan kasidedir ki bu kaside onun
Trke divannda bulunm am aktadr.319 Ayrca divanda bulunm ayan bir ka gazel ve
bir kasidenin C m i-n-nezir ve M ecm a-n-nezirde bulunm as da onun bir baka
divan daha dzenlediini, ya da Osmanl hkm darlarna intisap etm eden nce yazd
iirlerini bu yazmaya almadn, yahut Ahmed-i D anin btn iirlerinin, belki btn
e se rle rin in b ir araya to p lan d b ir klliyatnn bulu n d u u n u ve bugn elde bu
klliyattan bir para kalm olabileceini dndryor.320
A hm ed-i D a nin bugn elde bulunan Trke divannda, b ata elebi Sultan
M ehm ede hitap eden 33 ve 62 beyitlik iki kaside, sonra kime yazld belli olmayan 7
beyitlik kk bir kaside, yine kime sunulduu belirtilm eyen 23 beyitlik, gicesi redifli
bir kaside ve m ahdum diye hitap ettii bir beyin ya da hkm darn ina ettirdii bir
bina hakknda yazlm 10 beyitlik bir kaside yer alm aktadr.321 D ivann geri kalan
313A. A te, Burdur-Antalya ve havalisi Ktphanelerinde bulunan Trke, Arapa ve Farsa baz
mhim eserler, T D E D (1948), C.II, say 3-4, s.172.
314Seh Bey, Tezkire, s.56-57; Latif, Tezkire, s.85-86; Haan elebi, Tezkire, niv. Ktp. TY 1628,
v.35a; l, Knh-l ahbar, C.V, s.130; M. Sreyya, Sicill-i Osman, C.I, s.190.
315. H. Ertaylan, ayn eser, s.72; Emir Sleymana sunulmu-olan kaside, tpk basm, s.142.
316M. Tahir, Osmanl Mellifleri, C.I, s.172.
317. H. Ertaylan, ayn eser, Trke divan, tpk basm, s.13-144.
318AyseI Brngz, D anin Trke Divan (1959-1960) . . Ed. Fak., G enel Ktp., THT 47; Kadriye
Ezer, Ahm ed-i D afn in Trke Divamnm tetkiki ve metnin transkripsiyonu (1950-1951), Trkiyat, Tez No.
363; H seyin Bilgen, A hm ed-i D anin Trke Divam nda tabiat, eya ve renk unsurlar, deyim ler ve
ataszleri (1967), . . Ed. Fak. Genel Ktp. THT 263; Gndem Zeki, Ahm ed-i D anin Trke Divannda
insan gzelliine ait benzetmeler (1966), . . Ed. Fak. Genel Ktp. THT 256.
319I. H. Ertaylan, ayn eser, s.161-164.
320bk. Ahmed-i D anin mensur eserleri blm, Miftah-l cennet.
321. H. Ertaylan, ayn eser, Trke divan, tpk basm, s.13-24.
51
52
Ahmed-i Da, eserin sonunda hem kendi adn ve mahlasn verir hem de Nasr-
Tsnin Cam sbnm esini olduu gibi Trkeye evirdiini yle anlatr:
An kldum u Trkiye tercme
Ziyade szi srmedm harcuma
Bu szler nie kim dne rzigar
Ola Ahmed-i D aclden yadigr328
. H. E rtaylan C am sbnm enin iki eksik yazm as olduunu ve bunlarn R aif
Yelkenci Beydeki M iftah-l cennet ve Sirc-l kulb yazm alar iinde bulunduunu
bildirmektedir.329 lk 23 beytini Miftah-l cennetten, geride kalan 50 beytini de Sircl kulbdan alarak tamamlad bu eseri, . H. Ertaylan tpk basm olarak yaynlam
ve eser hakknda bilgi vermitir.330 Fakat bu eserin eksik bir nshas daha vordr. Bu
n sha, sta n b u l n iv e rsitesi, E d e b iy a t F ak ltesi, T rk o lo ji B lm , S em iner
K ita p l n d a k i A h m ed -i D a nin M iftah - l c e n n e tini de iin e a la n yazm ad a
bulunm aktadr.331 Yalnz bu nshada da iki yerde olmak zere 26 beyit atlanmtr,
Cam sbnm enin bir dier nshas ise Konya, zzet Koyunolu Ktp., 11396 num arada
kaytl bulunmaktadr.
6. cUkfld-l cevahir
Ahmed-i D anin Farsa divan dnda yazd ikinci Farsa eseridir. Eser Arapa
kelim elerin Farsa karlklarn veren manzum bir lgattir. Baz nshalarnda, satr
altlarnda kelim elerin Trkesi de yazlmtr. 650 beyit ve 51 kta olan bu manzum
l g ati, A h m ed -i D a, e h z d e M u ra d m re tm e n li in i y ap t sra d a , onun
yararlanm as iin yazmtr. Ahmed-i Da, Farsa ve A rapa kelim eleri retirken,
Trkede kullanlan arzun bahirlerini de gstermek iin, ktalar eitli bahirlere gre
yazm ve her ktann sonunda, o ktann veznini gstermitir.
Yine bu eserinin mukaddimesinde, Ahmed-i Da, kendi adn verdikten sonra, bu
eseri R eid d d in V atv at (.573 H ./1 1 7 7 -1 1 7 8 )m eserin d en ksaltarak , ehzde
M uradm Farsay renmesi iin yazdn syler.332 Bu eser, Reidddin V atvatm
A rap ad a n F arsaya evirdii N ukd3z-zevhir ve Cukdl-cevahir adl eseri
olm aldr. R eidddin V atvatn bir de drt halifenin her birinden yz sz ktalar
halinde Farsaya evirdii cUkHd3l- cevahir ve ncm z-zevhir adl bir eseri daha
vardr.333 Bu iki eser birbirine kartrlmamaldr.
Bu eserden ilk bahseden kaynak Latifi Tezkiresidir. Latif Ulb- teresslde
tasn ifi v a rd u r. cU k d - l cev ah ir tesm iye o ln u r cib a ra t- F a ris i ile m erh-
cA rab iy td an b ir lgati ve en v ac- b u h r zere nazm olnm vafir m u k a tta cat
53
vardur.334 dem ektedir. . H. Ertaylan, Latifi gibi onu izleyen Yeni Osm anl Tarih-i
E d eb iy at da yanlarak bu eseri T eressl ile kartrm lardr, dem ekte ise335 de,
g rld gibi L a tifnin v erd i i bilgi d o rudur. F ak a t Y eni O sm an l T a rih -i
Edebiyatnda gerekten Latifnin verdii bilgi yanl anlalmtr. nk bu eserde,
U k d-l cev h ir yaz yazm ak istey en lere klavuz bir eser o larak gsterilm i ve
Latifnin cmlesinde olm ur kelim esinden sonraki ksm ayr bir cmle gibi alnarak,
Ahmed-i D anin ayrca cibarat- Faris birle merh- cA rabiyatdan bir lgat yazd
da belirtilmitir.336 Osmanl M elliflerinde ise Ahmed-i D anin Reidddin Vatvatn
lgatini taklit ed erek bu e se n yazd yle belirtilir: U kud-l cevahir nam nda
Reidddin V atvatn lgat manzumesini taklden Arab ve Faris elfazdan mrekkep
bir manzumesi vardr ki bir nshas Halis Efendi Ktphnesindedir.337 Yani, eserin
Reidddin Varvatn eserinden ksaltlarak yaplm bir eviri deil de ona benzer bir
m anzume olduu sylenmek istenmitir. Ukd-l cevhirden baka, Ahmed-i D anin
bir de Reidddin Vatvata izafe edilen bir gramer eserini nazmen Trkeye evirdiini
b ild ire n H a m m e rin bu k o n u d a b sb t n y an ld n . H. E rta y la n zellik le
b e lirtm e k te d ir .338 p h esiz bu eser h ak k n d a en doru bilgiyi K tip elebi
verm ektedir: luat m anzum a m tem ilet cal 51 ktca fi 650 beyten evveluhu elham du lil-lahi m ebdecuDl-bedaic ilh alah fih m3ellifih Ahmed D acl el-Germiyan
m uhtaaran mevsmen bi-ham din ve sena m ensben ilar-Rald el-Vatvat bi-nazmin
selis ve zabt cid ve ihdahu li-s-sultan Murad bin Mehmed Han f enin ta callumhu.339
Bu eserin iki yazmas bulunduunu syleyen . H. Ertaylan, eser hakknda bilgi
vermi, U kd-l cevhirdeki 51 ktann srasyla kaar beyit olduunu gsterm i ve
ktalarn son m sralar ile vezinlerini belirtm itir.340 Ayrca yazm alarn hangisinden
aldn belirtmedii 7 sahifenin tpk basmn yaynlamtr.341 Bu eserin Sleymaniye
K t p h n e sin d e yazm as d ah a b u lu n m a k ta d r.342 A ncak b u n la rd a n M urad
Buharde bulunan yazmann sonu eksiktir ve dier iki yazmadan farkldr. Bu yzden
dikkatle gzden geirilmesi gerekmektedir.
7. Farsa Divan
Seh Bey, A hm ed-i D a nin cA rab l ve P ars ve T rk l dilde ecar v a r 343
d em ek tey se de, o n u n F arsa b ir divan o ld u u n d an sz etm e m e k te d ir. D ier
kaynaklarda da byle bir esere deinilmemitir. Yalnz Osmanl Melliflerinde Bursa,
54
55
vezir-i zam lkta bulund uu iin, Farsa divannn sunulduu vezir olamaz. Bu iki
H alil Paa a r a s n d a , s r a s y la a n d a r h K ara H a lil P aann olu Ali Paa (.808
H . / 1 4 0 6 ) , O s m a n c k l m am -zde H alil Bey (1413-1414),355 Bayezid Paa (1415?1422), 356 andarl brahim Paa (1 4 2 1 -1 4 2 9 ), 357 Amasyal Hzr Danimendolu Koca
Nizam ddin Paa (832-842 H ./1429-1438)358 ve nihayet andarl H alil Paa (14391453) vezir-i zam olmulardr. Grlyor ki 1406-1413 yllar arasnda kimin vezir-i
azam olduu kesinlikle belli deildir. Fakat 1406da Ali Paann lm nden sonra, ve
elebi M eh m ed in veziri O sm anckl m am -zde H alil Bey arasn d a G iyasddin
M eh m ed P aa ad l b irin in E m ir S ley m an n v eziri olduu A hm ed-i D a nin
engnmesindeki 'methiyeden anlalmaktadr.359
te 1411de Emir Sleymann lmnden sonra Musa elebi zamannda Ahmed-i
D a, F arsa divanndaki m ukaddim eden ve iirlerd en anlaldna gre, olduka
skntl bir devir geirmi ve 1413de elebi M ahm edin clsunu frsat bilerek, onun
vezirine bu divan sunm utur. Bu durum u gz nne alarak ve . H. E rtay lan m
grne katlp bu divanda ad geen Hac Halil Beyin, elebi M ehmedin veziri olan
Osmanckl mam-zde Halil Bey olabileceini ihtiyatla ne srebiliriz.
Bir baka teklif olarak A. S. E rzinin . H. U zunarldan, bu konuda szl
olarak ald u bilgiyi zikretmekle yetineceim: ... Konumak imknn bulduum ... .
H. U zunarl, A. D acl nin 816da divann ith af ettii H alil H ayreddin Paann
B u rg o slu H alil H ay re d d in P aa o lduu h u su su n d a beni ikaz e tm e k lu tfu n d a
bulundular...360
Ahm ed-i D anin Farsa divannda, hkm dara tler veren, sanatnn artk
deeri kalm adndan ve zam andan ikyet eden iirlerinin yan sra ak, arap gibi
konular ileyen, sevgilinin gzelliini anlatan, bazan da tasavvuf bir havaya brnen
iirleri yer almaktadr.
Bu eser hakknda . H. Ertaylan olduka geni bilgi vermi; eserin bandan ve
sonundan ald 13 sahifenin tpk basmn yaynlamtr.361
8.engnme
Ahmed-i D anin bu mesnevsi, bu eserin bundan sonra gelen blm lerinde geni
ve te fe rru a tl bir ek ild e ele aln aca iin b u ra d a sad ece ism ini zik retm e k le
yetiniyoruz.
56
U. BLM
hakknda
bilgiler
57
herhalde daha doru olacaktr. nk Ktip elebi (1609-1656)den nce l (15421599) bu eseri e n g n m e ile kartrd, Latifi ve H aan elebinin ise eserin savaa
it olup olmad hakknda hi bir bilgi vermedikleri grlm ektedir. Bu durum, lyi
yanlln asl kayna yapm aktadr. F e tre t devrindeki ehzdeler kavgas ile ve
A hm ednin Tevrih-i l-i O sm an adl eseri, . H. E rtaylanm iaret ettii gibi btn
ta rih iler, te z k ire c ile r ve a r a t m a la r n deil, belki de sadece lnin byle bir
dnceye saplanm asna sebep olm utur.7 Ancak K tip elebi hari olmak zere
ld en so n ra g e le n le r e se ri g rm e d ik le ri gibi, o n u n v erdii bilgiyi de ten k it
szgecinden g eirm em ilerdir. Bu k anaati K tip e le b inin m phem ifadesi de
etkilemitir.
N itek im ld en fay d a lan a n M. T a h ir E m ir S leym an n m n a engnm e
m akam nda F erh n m e ismiyle yine rezm cenge id bir m anzm e takdim ettii
Knh-l ahbar sahibi l rivyet ediyor" dem ektedir.8 H am m er, bu yanll daha da
ileri gt rerek , A hm ed-i D a nin F erhnm e ve engnm e adl iki eser yazdn
bildirm ekte; . H. U zunarl ve F. Kprl ile . Sleym an bu konuda H am m eri
takip e tm e k te d ir.9 G ibb ve F. B abinger de A hm ed-i D a nin E m ir Sleym ann
kardeleriyle yapt savalar an latan bir eser yazdn syleyerek ayn yanlla
dm ektedirler.10 Ancak F. Babinger, H am m erin bir baka eserinde, bu eserin eng
ad l m u sik le tin i a n la ta n b ir e s e r o la b ile c e i ih tim a lin i ile ri s rd n
bildirm ektedir.11 F akat yukarda grld gibi, H am m er de dier eserlerinde ayn
yanlla dmtr.
K aynaklarn ve tetkiklerin bu kadar zerinde durduu ve ou kere grm eden
hakknda bilgi verdikleri A hm ed-i D anin bu eseri, B u rd u r l K tphanesindeki
klliyatn iinde bulunduktan12 ve daha sonra dier nshas da ortaya kdktan sonra,
bu eserin Em ir Sleyman ve kardeleri arasndaki savaa it olmayp, eng adl bir
m usik le tin in serg ze tin i a n la ta n bir hikye o lduu bugn artk anlalm
b u lu n m a k ta d r. B u rd u rda b u lu n a n y azm ad ak i e n g n m e nin tam am , . H.
7. H. Ertaylan, a.e., s.81.
8Osmanlx Mellifleri, C.II, s.171.
9 Ham m er, D evlet-i O sm aniye Tarihi, ev. M. Ata, C.II, s .106; G eschichte der Osm anischen
Dichtkunst, s.72; . H. Uzunarl, Ktahya ehri, s.213; F. Kprl, . Sleyman, Yeni Osmanl Tarih-i
Edebiyat, s.190.
10E. J. W. Gibb, A History o f Ottoman Poetry, C.I, s.256, not 6; F. Babinger, Geschichtsschreiber der
Osmancn und ihre Werke (1927), s.14 not 1.
n F. Babinger, a.e., ayn yer ve ayn notta u ifade vardr; D iese Angabe ist, wie ber nahezu alles
sein Leben berichtete, recht zweifelhaft, da nach H. Ch. 4219 in diesem Gedicht von Kampfe zwischen
Selim I und seinem Vater (nicht Bruder) Bayezid die Rede ist. J. V on H am m er deutete in G O D ,I. 72
genknme in engnm e, also etwa Buch der Laute, anderes freilich GOR,III,VII. Anm . ["Bu veri de,
hayat hakkndakiler gibi olduka phelidir; zira H .Ch.4219a gre bu m anzum e I. Selim ile babas
(kardeiyle deil) Bayezid arasndaki savadan bahsetmektedir.J. von H am m er G O D , 1.72de enknmeyi
engnme olarak yani ut kitab olarak yorumlamtr. GOR, III,VII. notda durum baka tabi.]
12Bu klliyat A . A te tarafn dan bulunm utu r, bk. A . A te , B u rd u r-A n talya ve h avalisi
ktphanelerinde bulunan Trke, Arapa ve Farsa baz mhim eserler, T D E D (1948), C.II, say 3-4,
s.192.
58
59
stad bir ir olarak tantm aktadr.19 engnmenin didaktik-romantik bir eser olduu
hkm dnda eserin konusundan ok Ahmed-i D anin edeb ahsiyeti ile ilgili olan bu
malmat mteakip, . H. Ertaylan, ilk blm olan tevhidden balayarak engnmenin
blm lerini srasyla sayar. Ancak tpk basm yaplan nsha eksik olduu iin . H.
E rtaylan kanlm az bir ekilde baz hatalara der. M esel: Eserin D er medh-i
M ehm ed P aa balkl blm nn ba ksm tpk basm yaplan nshada eksik
olduu iin, bu blm den hi bahsedilm edii gibi, M ehm ed Paay ven kk bir
para 88. sayfada Em ir Sleym an ven ksm gibi gsterilmitir. 85. sahifede, Sera z- d e s ta n b a lk l X III. b l m esas h ik y e n in b a la d b l m o la ra k
g sterilm itir. H alb u k i asl hikye IX. blm de balam olup, X III. blm de
hiky en in ikinci ksm na girilir. E serin son blm o larak b e lirtile n blm at
kllarndan yaplm perdenin sergzetini anlatt XXII. blm (eksik nshada XVI.
blm) olup, ondan sonra XXIII ve XXIV. blmler gelmektedir. Ayrca tpk basmn
yapld nsh ad a Sebeb-i nazm - k itab balkl VIII. blm bulunm ad iin,
eserinin 89. sahifesinde . H. E rtaylan engnm enin hkm dara arm aan olarak
sunulduu A rza dat ve czr k e rd en balkl VII. blm de (eksik nshada VI.
blm), Ahmed-i D anin eserini ne maksatla yazdn u beyitlerde belirttiini syler:
Dil elmsiyle m acnl gevherini
Delp sz silkine dzdm varn
Letaifdr garaz ger dastndan
Veli m edhndrr maksudum andan
ve u cmleyi ilve eder: szleriyle, engnm e adl eserini ne m aksatla yazm
olduunu anlatyor ki, bununla da eserin hakikaten orijinal olduunu, D a ^ nin kendi
karihasndan ktn, kendi ilhm ve icadnn . . . . Bu ekilde . H. Ertaylan VIII.
blm n eksik olm as dolaysiyle yanl bir hkm e v arm ak tad r. nk aslnda
Ahmed-i Da, ileride grlecei gibi Sadnin ayn adl eserini okumu, onu Trkler de
okuyup zevk alsnlar diye bir ok ilvelerle Farsadan Trkeye evirmitir. Yukarda
zikredilen beyitlerin getii blm de ise, Ahmed-i Da eserini ne iin yazdn izah
etm ey ip ak a g r ld gibi en g n m e yi h k m d ara su n m ak tad r. B tn
bunlardan baka, M edhs-sultn3l-aczam Em ir Sleyman . . . balkl IV. blmde
tpk basm yaynlanan nshada nazm balkl bir para bulunm aktadr.20 Bu para
iin . H. Ertaylan 84. sahifede u bilgiyi verir: .. . mesnev ile alkal grlmeyen ve
bir kk sahife k ad ar yer tu tan nazm balkl, divn krm asiyle, yazlm olduu
anlalan bir Farsa gelir. Ancak bu para bir sahife deil iki sahifedir; ayrca Farsa
deil T rk ed ir. Bu ifad eler, . H. E rtay lan n, en g n m eyi ok acele o larak
incelediini gstermektedir.
en g n m edeki b l m leri bu ekilde sralad k tan sonra, . H. E rtaylan, 85.
sahifede eserin muhtevasn anlatmaya balar. nce tevhid blm zerinde durarak
bu tevhidde Eski irlerimiz arasnda mutasavvf olmayan ilk (poete de la cour) saray
60
iri olarak grlen ve gsterilen D ac, yer yer tasavvuf fikirler, serd eder, . . der ve
86. sahifede u beyitleri rnek olarak verir:
Bu derya ire anlar kim yzerler
Denizden katre dr ol kim szerler
M nezzehdr zat her sfattan
An bilmek ne mmkin m acrifetten
Bilen bilmez an bilmez ne bilsn
idrk itmez an gz ne klsun
Bu beyitlerde tasavvuf fikirlerden ok akln idrak edemeyecei Allahn birliine ve her
eyin stnde oluuna iman etm enin gerektii islam bir inan ilenmektedir. Esasen
bu ksm K urandaki baz yetlere telm ihlerle dolu bir ksmdr. Bu ksmda tasavvuf
fikirlerle, slm inan ve dnceleri birbirine kartrd iin eserin btn hakknda
yanl yorum lara srklenen . H. Ertaylan, engnm enin muhtevasn blm blm
anlatm aya devam eder ve 86. sahifede m ncat blm hakknda bilgi verirken, onu
sadece ili bir yakar olarak yorumlar; fakat bu blmde m ncatm muhtevasn yani
A h m ed -i D a nin A llah ve in san h ak k m d ak i d n c e le rin i an latm az. E sasen,
en g n m enin b t n b l m lerin d e m uhtevann anlatl srasnda ayn tutum la
karlalr.
Tevhid ve m ncat ksmlarnda grld ekilde, . H, Ertaylan her blm bir
btn olarak kabul eder ve her blm n muhtevas iinde, o blm n tahlilini ve ok
sath bir ekilde baka eserlerle mukayesesini yapar. M esel 86. sahifede m ncat
blm n Sinan Paann T a z am at ile yle karlatrr: Onun yle ili yakarlar
vardr ki, insan onlar okurken T azarru at airi Sinan P aay okuyorum sanr. .88.
sahifede Em ir Sleyman medh eden IV. blm, . H. Ertaylan Kemal Paazadenin
Yavuz Mersiyesiyle u ekilde kar karya getirir: nsan D cfn in bu medhiyyesini
okurken de Kemal Paazadenin Yavuz M ersiyesinden bir para okuyorum sanyor.
B urada . H. E rtay lan n rnek olarak verdii bu paralarn E m ir Sleyman deil
M ehmed P aay ven beyitler olduunu belirtm eden geemiyeceiz. Ayrca yukarda
gsterilen bu iki m ukayese iin sadece birer cmle ile yetinilerek ne rneklerle bu
fikirler tem ellendirilir ne de daha derin bir tahlile gidilir. engnmenin XV. blm
olan icr-i T e rci0 ise 92. sahifede N. K em alin S kinm esiyle karlatrlrken
sad ece u ifad ey le y etin ilir: . . . zarif, duru sk in m e sin i o k u rk en insan son
zam anlarn diliyle yazlm bir m anzum e okuyormu, K em alin Ziya Paaya kudreti
airanesini takdir ettirm ek iin zene bezene yazd skinm esini dinliyormu gibi
oluyor. 96. sahifede servi aacnn sergzetinin anlatld XX. blm deki (eksik
nshada XIV. blm) tasvirlerle W alt Disneyin rengreng, o hayali tabiat tablolar
arasnda ilgi kurulur ve 98. sahifede hunun sergzetini anlatt XXI. blm (eksik
nshada XV. blm) anlatlrken ayn konuya tekrar dnlerek . . . bu nzenin tasviri
okurken insan D aclnin muasr olan airlerin hem de ran Edebiyatm takliden yazm
olduklar mesnevilerde deil, bugn yirminci asrn en sanatkr dahlerinden biri olan
W alt D isneyin Bamby adl o, nefis bir aheser-i sanat olan . . . eserinin filmindeki
gzellikleri seyreder gibi oluyor. denilir. Grld gibi W. Disneyin Bamby filmini
61
A hm ed-i D anin bu eseriyle m ukayese etm eye kalkm ak, ilm ciddiyetle uzaktan
yakndan nasl badatrlr, bilemiyorum. Ayrca 98. sahifede yine ayn blmde bu
sefer eserin btn, eyh G a lib in H sn Ak m esnevsiyle m ukayese edilerek,
Ahmed-i Da daha nce yaad iin reng, hayal, fsun bakmndan eyh Galibden
stn tutulur.
A ncak btn bu hkm lerin tem ellendirilm esi hususunda gereken m ahhas
karlatrm a ve tenkitler yaplmad iin, varlan bu hkm lerin, . H. Ertaylanm
eseri okurken edindii intihalardan doan sbjektif hkmler olduu grlyor. Baka
bir deyile, yaplan m ukayeseler cidd olm aktan uzaktr. nk ayr trden ve ayr
ru h ta n bir ok eser, en g n m enin yazarda uyandrd gelii gzel arm lar
neticesinde, sbjektif balarla birbirine balanm tr. . H. Ertaylan, 100. sahifede
hunun sergzetini, eserin en canl ksm olarak vasflandrrken de ayn ruh durumun
ierisindedir. Z ira an latlan drt hikyede de lm ayn hzn, samim iyet ve ve
hisslikle dile gelmitir. M esel bir bakas karak, atn yakalanp ldrlnn daha
canl anlatldn syleyebilir. Ancak . H. Ertaylan, bu ksmn neden en gzel ve en
canl blm olduunu, dier ksmla karlatrarak ortaya koysayd, hi kimse byle
bir iddiada bulunmazd.
. H. Ertaylan, engnm enin muhtevasn anlatt srada onu sk sk bir kenara
brakarak, bir taraftan byle sath bir ekilde onu baka eserlerle karlatrr, dier
taraftan o anda m uhtevasn verm ekte olduu her bir blm n slbu ve Ahm ed-i
D anin irlii hakknda da bilgi verir. Bylece eserde muhteva anlatld srece, her
blm kendi bana ayr bir btn kabul edildii iin, her blm deki bilgiler ve
hkm ler, engnm enin muhtevas arasnda sktrlm para para, blk prk
bir grnm verm ekte, m uhtevann btnnde bir yama gibi durm akta ve bir tahlil
olma vasfn yitirmektedirler. Ayrca, yine her blme ayr bir btnm gibi bakld
iin slp ve Ahm ed-i D anin ahsiyeti hakknda birbirine benzer ifadeler sk sk
te k ra rla n m a k ta d r. B ir evvelki b lm deki h k m ler ile sonraki b lm lerdeki
hkmler bir araya getirilmedii ve bir sentez yaplmad iin, bunlarn hem en hemen
ayn veya bir birine zt hkm ler olduu gzden kam aktadr. imdi engnm enin
slbu ve Ahmed-i D anin edeb ahsiyeti hakknda sksk tekrar eden hkmlere baz
rnekler verelim. ncelem enin 88. sahifesinde Em ir Sleyman m eth eden blmde
irin slbu hakknda yle bir hkm e varlr: D ac her mevzua gre edasn
deitirmeyi pek iyi bilen meddaya, muhtevaya gre, uygun vezni, en elverili kafiyeyi
bulm akta bir m aharet-i m ahsusa gsteren kabiliyet ve sanat sahibi stadlardandr.
Onda his ve fikrin ahengiyle vezin ve kafiyenin ahengi arpmaz. Aralarnda ok tabi
bir uzlama, ok yerinde bir badama vardr. Ancak byle bir hkme varlmas iin
g e rek en incelem eye eserd e yer verilm em itir. Y ine engnm enin ne m aksatla
yazld belirtilen blm zannedildii, fakat aslnda eserin hkm dara sunulduu
blm hakknda bilgi verilirken, 89. sahifede u satrlar bulunm aktadr: Lafz ve
kelime oyuncaklarndan, fikir sanatlarna, telmih tevriylelere, tr ve mbalaalara,
nihayet m aruf ve m ehur olan rivayet, grenek ve atalar szlerine varncaya kadar,
btn bu makbul ve m teber saylan sanatlere yer veriyor. Ve bunlar yaparken de en
kk bir skntya, en kk bir gayr- tabiilie de dm eyor. Ayn ekilde bu
sanatlar ve ifadeler hakknda rnekler verilmedii iin Ahmed-i D anin onlar nasl
62
kulland, ne gibi irane tasarruflar yapt hakknda hi bir bilgimiz olamyor. 93.
sahifede Ahmed-i D anin enge sual sorduu blmn muhtevas verilirken".. . iinde
hakikaten ok ince, ok zarif ve ok gzel tasvirler, tavsifler ve tahayyller vardr.
denilir ve byle ok yuvarlak bir ifadeyle A hm ed-i D a nin slbu hakknda baz
hkm lere varlr. 96. sahifede servi aacnn sergzetini anlatt blm n slbu
hakknda ise Bu ok pittoresque ve ok gzel tasvir btn, tasvirlerinde olduu gibi,
slm efsanelerin, m asallarda yaayan ve ruhlarda ocukluum uzdan beri canl ve
ekici akisler ve izler brakan motifleriyle dalgalana dalgalana uzanp gider gibi bir
ifadeyle yukarda b elirtilen hkm e ok yakn bir hkm e varlr. Ayn ekilde 97.
sahifede hunun sergzetini anlatt blm n m uhtevas verilirken, daha evvel de
hem en hem en ayn ekilde tekrar edilmi u ifadelerle karlalr: beyitleriyle yeni ve
enfes bir tasvir-i hayalyle balar ki batanbaa bir his, hayl ve fikir gzelliiyle dolu
bir iirdir. Batan aa taze ve pittoresque dir. Bir aratrmacnn bu gibi hkmlere
varabilm esi iin bir tahlil yapmas, her slp unsurunu ak bir ekilde gsterdikten
sonra bu neticeye ulam as gerekirken, . H. Ertaylan birdenbire, byle bir uraya
lzum grm eden m uhtelif yerlerde biraz deiik ekillerde defalarca tekrarlanan bir
neticeyle karmza kar. Mesel 89. sahifede gsterilen slp zellikleri hakknda 98.
sayfada ayn eyler tek rarlan rk en , kullanlan u ifade onun byle bir incelem eye
girimediini aka gstermektedir: airin bu eseri yazarken sarf ettii mazmunlar,
cinaslar, tebih ve istire, telmih ve tevriyeleri, tenasb ve hsn-i taclilleri gstermeye
lzum bile grmyoruz. Bu ifadeyi mteakip, baz ok yuvarlak methiyeler u ekilde
sonulandrlyor: O nda zoraki hi bir ey yok gibidir . . . . slubu gibi sanat da bir
sehl-i m m tenidir. Be yzyl nce, Osm anl E debiyatnda, bu gzellikte bir eser
yaratlm olduunu grmek, insanda dorusu hakl bir iftihar hissi uyandryor. Veya
yine 98. sahifedeki O safvet-i ifde, o sadeg-i ed iinde gzellik elem anlarna icr
hayl m otiflerine baknz. tipindeki ifadelerle Ahm ed-i D anin slbu hakknda
m edihlerle dolu hkmleri, . H. Ertaylann incelem esinde saylamyacak kadar fazla
m ik ta rd a bulm ak m m kndr. Biz konuyu u zatm am ak iin b u rad a verdiim iz
rneklerle yetinmek mecburiyetini duyuyoruz.
A hm ed-i D anin edeb ahsiyeti hakknda ise yine engnm enin her blm
a n la tlrk e n hem b irb irin e yakn hem zt h k m lere v arlr. . H. E rta y la n n
incelenm esinde bol bol bulunan bu hkm lerden buraya sadece bir ka tanesini
alm akla yetineceiz. M esel incelem enin 91. sahifesinde: D acl bu m nasebet ve
muvafakatleri pek iyi bilen ve yerinde tatbik eden ruh inas meclis in bir staddr,
92. sahifede D a0! Nevy erganunu dzmeyi ve arb- erguvan szmei pek iyi bilen
rind m ereb, lbali miza bir epicuriyendir. Bununla berab er M cisteri bildii gibi
Uklldisleri, A ristolarm da yazlarn okumu, zam ann Yunan ilimlerine de nsan ve
islam ilim leri kadar nfuz etmi bir alim ve cihaninastr. gibi im l bozukluklar ile
dolu ifadelerle A hm ed-i D anin bu eserleri okuyup okumadn tesbit etm eden ulu
orta hkm lere varlr. 96. sahifede: Grlyor ki D a0!, btn eski edebiyatmzn en
yksek ir sanat stadlaryla mukayese edilmee hak ve deer tayan eserler vermi
staddr. O nda fikir, hayal ve hs inceliklerini, ondaki rikkat, zarafet ve kudreti pek az
irim izde b u lab ilece iz. gibi ifad elerd e, irin hibir byk irle m ukayesesi
yaplm adan ve eserler kelimesiyle hangi eserlerin kasdedildii belirtilm eden ortadan
63
21. H. Ertaylann bu ifadesinden mlhem olarak . . Edebiyat Fakltesinde yaplan iki tezde de bu
kelime gnl eklinde okunmutur.
64
Y ukarda iaret edilen aratrm ann dnda, engnm e zerinde yaplan tez
almasna gelince,22 bu tezlerde ortaya konan engnm enin transkripsiyonlu metni
sadece . H. Ertaylann eksik yaynna ve tek nshaya dayanm aktadr. Bu yzden bu
m etinlerde, yirmi drt blm den meydana gelmi olan engnm enin yedi blm
eksiktir. G erid e kalan on yedi blm de ise baz okum a h ata la r bulunm aktadr.
B u n lard an A yhan K urdolu tarafn d a n yaplm olan tezde engnm enin XIX.
b lm nn pek ok yerinde geen ggl kelim esi, . H. E rtaylann okum asna
d ay an larak g n l eklinde gsterilm itir. A nkara niversitesi D il ve T arihCorafya Fakltesinde bulunduu iin daha yakndan tetkik frsatn bulduum Musa
A hm etin tezine gelince, ilk tetkikte bu tezde yze yakn hatal okuyu tesbit ettim.
imdi burada bu hatal okuyulara beyit srasn takip ederek birka misl verelim:
1. beyit 187
Egeri Rm taht in senndr
Kadem ur in ile Mn senndr
lk m iralardaki in bizim hazrladmz engnm ede (213. beyit) n eklinde
dzeltilmitir. nk ir n doru kelimesinin yazl benzerliinden faydalanarak
iham sanat yapmaktadr. Ayrca ir ikinci msrada in kelimesini kulland iin,
bu kelimeyi iki kere ayn beyitte tekrarlamas imknszdr.
2. beyit 200
Gle blbl hat yakm deldr
rak pervaneyi yakm deldr
ki m srada da yakm kelim esinin tekrarlanm as beyitte kafiye m eydana getirecek
b aka kelim e b u lunm ad iin im knszdr. H azrladm z engnm enin 226.
beytinde ilk m sradakiyakm kelim esinin m stensihlerin yanl noktalam asndan
doduu ak olduu iin bu kelime bakm olarak dzeltilmitir.
3. beyit 206
Mdam olsun afa v cay bak
cU trid hadim olsun Zhre sk
cay ve baki kelimeleri arasna konulan atf edat beytin manasn bozmaktadr. Biz bu
atf edatn esasen ikinci nshada da bulunmad iin engnmenin metnine almadk
(bk. beyit 233).
4. beyit 213
sensin macden-i incm- cdun
Cihanda mstedam olsun vcdun
H er iki nshada da kark olarak yanllkla yy- izfet yerine atf edat, atf edat
yerine yy- izfet kullanlm aktadr. B urada da ilk m srada m annn tamamlanmas
iin bu ifadeyi incam u cdun eklinde okumalyz, (bk. bizim metnimizde beyit 240)
22R este Tucu, engnam enin transkripsiyonu ve edeb tahlili (1949-1950), Trkiyat, T ez No. 344;
Ayhan Kurdolu, engnme, Gramer incelem eleri ve m elin (1962), . . Ed. Fak. G enel Ktp. THT 94;
Musa Ahmet, Ahmed-i D Tnin eng-nme Mesnevisinin transkripsiyonu (tarihsiz), DTC Fak. Mezuniyet
Tezi No. 50.
65
5. beyit 253
Gne kim talcat- envr- H ak3dur
Katnda zerrenn mikdr yokdur
H er iki nshada da taFat envr okdur eklinde yazlan ilk msradaki ifade nedense
yanl yorum lanarak yukardaki ekilde okunmutur. Halbuki Ahmed-i Da eserlerinin
pek ok yerinde ok-yok kelimelerini kafiye olarak kullanmaktadr. Biz engnm ede
bu okunuu nshalardaki ekline bal kalarak dzelttik (bk. beyit 280).
6. beyit 302
Sevindi racda urd tabi bahar
Burkm bindi berk-i eh-svr
Beytinin ilk msran, . H. Ertaylan nshas racd tabi urd eklinde, V. M. K. nshas
racd u tabi urd eklinde gsterm ektedir. kinci msra ise her iki nshada da yanl
olarak berk- eh-svari eklindedir. Biz ilk msra Sevindi ra cd u tabi urd bahar
eklinde okuyarak ilk msraa gk grlts sevindi ve baharda ald davulu vurmaya
balad mansn verdik. kinci m srada ise berkin (yldrmn) ehsvari Burakna
bindi m ansnn ak olduunu dnerek u dzeltmeyi yaptk: Berk < n > ehsvr (bk. beyit 353).
7. beyit 365
Nesimi cnlara rahat balar
Hevas abr ya shhat balar
kinci m sradaki sabr ya kelimesi hazrladmz metinde ayruya eklinde doru
olarak okunmutur (bk. beyit 418).
8. beyit 392
O meclis kim iittik vasfn anun
Kamu Dnyacasdur dasitanun
Bu beyitin ilk m srandaki iittik m annn geliine gre iitd n eklinde bir
hitaptr. kinci msrandaki Dnyacasdur kelimesi ise aslnda dibcesidr eklinde
okunmaldr (bk. beyit 599).
9. beyit 420
Ne vaktin kim nevaht eyler rehavi
Dierler terk iderler szi sav
lk msradaki rehv bir musik makam rehav ye iaret etm ektedir. Sondaki ses
akkuzatif olmayp Farsa yy- nisbettir. kinci m sradaki dierler ise, d in erler
kelimesidir (bk. beyit 619).
10. beyit 889
Libs- heft rengi grse gzler
Kalurd Caciz anda reng-i zerler
Beytinde gzler ve zerler kafiye olamayaca gibi, beyitte renklerden bahsedilmesi
de reng-i z e r kelim esinin, reng-rez renk verenler, boya v uranlar, ressam lar
m nsnda olduunu gsterm ektedir. Hazrladmz m etinde byle okunmutur (bk.
beyit 1107).
66
dum r (tef) kum n; 1018ab deki yalu balu; 1025a^ deki glgn-i eb-dz lgn
ii eb-dz ve h- Perviz ah Pervz; 1069a^ deki "kmtan" kamtan; 1077a o deki
o lak holuk; 1 1 3 4 a b deki ilm ez alm az ekillerinde okunm aldr. Bu trden
yanllara bu tezde ve dier iki tezde saylamyacak kadar ok misl verilebilir. Ancak
yukardaki misllerin, metnin muhtelif yerlerde yanl okunduu hususunda okuyucuya
yeteri kadar fikir vereceini dnerek ve incelememizin hacmini de gznne alarak,
daha fazla misl vermeyi gereksiz bulduk.
Ayrca eksik bir m etin olan . H. E rtaylan yaynna dayanarak hazrlanan bu
te z le rd e n A yhan K u rd o lu n a a it o lan , e n g n m e n in sad ece dil ve g ram er
zelliklerini incelemektedir. engnmenin edeb tahlilinin yapld Reste Tucunun
tezinde, tahlil yaplrken, sadece hikyenin konusu anlatlm; metinde geen yetlerin
bir ksm ile k u m alarn , yiyeceklerin, a tla rn ve bu a tla ra ship olan m ehur
ahsiyetlerin isim leri verilm i; um m izgileriyle engnm enin slbu zerinde
durulm utur. M usa A hm ete ait olan tezde ise, IV. sahifede engnm enin konusu
a n la tlm ; V -X I. s a h ife le r a ra sn d a da e n g n m e nin e d e b d e eri zerin d e
durulm utur. Alt sahifelik bir tahlil iinde Musa Ahmet, . H. Ertaylann engnme
h a k k n d a n e s rd ve bizim d a h a nce z e rin d e d u rd u u m u z u fik irle ri
tek rarlam tr: engnm e tavavvufi fikirlerle doludur; onun drt unsuru eriat,
tarikat, hakikat ve m arifeti karlar; engnm edeki ili yakarlar, Sinan P aamn
Tazarru-nm esini hatrlatr. Bir aktarm adan teye gitmeyen bu ifadelerden sonra,
engnm ede geen baz edeb sanatlara dokuz misl verilmi ve ksaca eserin vezninin
fazla imleli olduu belirtilmitir.
G rlyor ki imdiye kadar iki nshas karlatrlm ak suretiyle engnm enin
tam ve doru bir m etni ortaya konm ad gibi, onun m uhteva zellikleri zerinde
yaplan incelem elerde de sanat bakm ndan deerlendirilmesi yaplmamtr. Yani ne
engnm enin hikye yaps, ana tem as ve bu tem ayla Ahm ed-i D anin belirtm ek
istedii ana fikir ortaya konmu; ne de onun dil ve slp zellikleri incelenirken bu
zelliklerin btn gz nnde tutulmutur. Ya sadece Ahmed-i D anin eserde im
ettii yetlerin bir ksmnn ve eitli kltr kelim elerinin listesi verilmi, ya da onun
e d e b s a n a tla r ve vezni z e rin d e y etersiz b ir ek ild e d u ru lm u tu r. H alb u k i
engnm ede zengin bir haylin dourduu orijinal imajlar ve ifadeler, devrin din ve
efsanev inanlarn aksettiren kelim eler ve tabirler, musik, tp, ilm-i kimya, ilm-i
ncm vs. gibi eitli ilim lerden m lhem zengin bir malzeme, bir edeb eserin hayl
sistemi ve i dokusunu ortaya koyan edeb sanatlarn en tesirli olanlar yer almaktadr.
Ayrca eser, ok zengin mzikal bir yapya sahiptir.
te bu durum u gz nne alarak, biz bu incelem ede yukarda bahsedilen eksik
nsha ile, V. M. K ocatrke ait olan tam nshay karlatrm ak suretiyle, hem eserin
eksiksiz bir m etnini m eydana getirdik, hem de engnm enin m uhteva, dil ve slp
zelliklerini btn cepheleriyle ileyerek, eserin edeb deerini ortaya koyduk.
68
69
70
71
B. e n g n m e n i n
muhteva
zelikleri
a. engnme'nin kayna:
Ahmed-i Da Sebeb-i nazm- kitb balkl VIII. blm de,33 ran iri Sad (.
1292)nin 70 beyitlik bir mesnevde engin hikyesini anlattn, kendisinin de Sadnin
bu eserini T rkler okuyup, zevk alsnlar diye Treye evirdiini anlatr. Fakat bu
eseri aynen evirmediini, ona baz ilveler yaptn da belirtir:
Meer pir-i tarikat eyh SacdT
Ki hikmet gencinn ol idi nakdi
Bakuban enge ol cibret gzinden
cbret eylemi macnl yzinden
Ki bir ka beyt mesel dzmi komdur
Ne kim gelmi gnlden sylemidr
Anun her bir nefes haletlerini
Anun her macnden suretlerini
Ki yitmi beyt olayd artuk eksk
Buyurm Prslce hb u nzk
Veli her kavm ile dill dilinden
G erek kim hail ideler mkilinden
G araz n fehm olmaz tercmansuz
M ecaniden ne anlansun beynsuz
Benm n lfetmdr Parisiyle
Getrdm Trkiye Hak varisiyle
Dahi bunca letyif drl esrar
Sancat birle hem ebyt u ecr
cAcyib nkteler ok drl eml
Mnasibdr ana her demde bir hal
Kamusn nazm idp kldum ziyade
Ki ta ferzin ola ubu piyade (b. 297, 299-300, 309-312, 315-318)
Ne yazk ki y ap lan b t n a ra trm a la ra ram en S adnin eserleri arasn d a
engnm eye tesadf edilm em itir. Fakat bugn kaybolmu olan veya belki de bir
kt p h an e kesinde kendisinin yeniden bulunm asn bekliyen bu eser hakknda
D evletah Tezkiresinde u bilgi bulunm aktadr: ve ez gftha-yi M evlana Eb shak.
Mesnevi ki der cevab- eyh Sacdl der m nazara ve su3al ve cevb-i engi ve edevat-
eng gfte, der bab-i engll gfte est.34 Bu ifadeden anlalyor ki Ebu shak,
K e n z l- i|tih 35 a d l y e m e k le rd e n b a h s e d e n e s e r le r in i y a z a rk e n , S a d n in
33engnme, beyit 295-339.
^D evletah, Tezkiret3-ucar (Yaynlayan: M. Abbas, Tahran, tarihsiz), s. 409.
35KenzI-itih, Mirza Habib-i Isfahan tarafndan dzeltilerek ve bir lgate ile birlikte 1303 ylnda
stanbulda tabasmas olarak baslmtr. Ayrca bk. E. G. Brown, A Literary History o f Persia, C.III.
72
engnm esini rnek alm; Sad nasl engin ne ekilde yapldn m nazara tarznda
anlatmsa, o da irazda hkmet sren skender bin m er eyh Mirza (1409-1415)ya
sunduu bu eserinde yemeklerin nelerden ve nasl yapldn nkteli ve zarif bir eda
ile anlatmtr. Yine Nizamddin Mahmud Kar de Kenz-l itihnn tesiriyle Divan-
e lb ise ad l e s e rin d e k u m a la rn ve e lb is e le rin n e le rd e n ve n asl y ap ld n
a n la tm tr.36 B tn b u n lard an anlalyor ki Sadnin engnm esi yazl tarz
(m n azara) ve b ir btn (m usik letini) m eydana getiren unsurlarn bir araya
geliinin hikyesini anlatm as bakm ndan ran edebiyatnda olduka yank brakm;
onun bu yndeki tesiri T rk edebiyatnda da nem li bir rol oynam ve Ahmed-i
D anin engnmeyi yazmasna sebep olmutur.
Ayrca K enz-l itih ile A hm ed-i D anin eseri karlatrlacak olursa, ikisi
arasn d a baz anlat ben zerlik leri olduu grlr; bu, her ikisinin de esinlendii
Sadnin eserinde hi olm azsa slp ve olaylarn nasl ele alnd hakknda bir para
bilgi v e re b ilir. M esel K enz-l itih da bir ta tln n n e le rd e n yapld, yle
anlatlyor:37
jZ j L j -
Vjl
o-jl: j
c if
jltT
jL o d j, y>.
A -*
Co J
...
j
s . L , 31
JV (*^> j z j j J Jjl
Jl5C>
jl * Ob
S-
JJ3A
SJ^~
s.346-347; nshalar iin bk. A. Ate, stanbul Ktphanelerinde Farsa Manzum Eserler, I, s.319-322.
36B u eser de yine M irza H abib-i sfahan tarafndan 1303de stanbulda ta basm as olarak
baslmtr. Ayrca bk. E. G. Browne, a.e., C.III, s.351-352; A. Ate, a.e., s.379-382.
37Devletah, ayn eser, s. 410-411 (Bu, Kenz-l itihdan alnm bir paradr).
73
38Nitekim bu aratrmann yazlmasndan 8-9 yl sonra daha bol imknlarla almamn mmkn
olduu Amerikada, Harvard niversitesi Ktphanesinde yaptm aratrma beni hakl karmtr. Bu
konuda sonradan eklenen aratrma iin bu kitabn IV. Blmne baknz.
39engnme, beyit 315-318.
74
iin de onun m m eti m m etlerin en hayrlsdr. O nun duas Allah katnda daim a
k ab u l edilir._ O, bir hadisi kutside belirtildii gibi, lem lere ra h m e t oisun diye
gnderilm itir. Peygambere ve drt halifeye dua ile bu blm bitirdikten sonra IV.
blmde, Ahmed-i Da Emir Sleyman ver: Em ir Sleyman, adalette Hz. Sleyman
ve Cemid gibidir. Tedbirde skendere benzer. Aristo ve Efltun gibi akll, D r gibi
siyasdir. C m ertlik te N irevn ile yarr. Eli ak, m elek gibi iyi huylu, alak
gnlldr. Sava m eydanlarnda B ehrm ve R ustem gibidir. slm dini onunla
vnr. Bu blmn sonunda ir, Em ir Sleyman Hz. Sleymana, vezirim de, onun
veziri A s f a benzeterek, V. blm e geer ve vezir M ehm ed Paay ver: M ehm ed
Paa akll ve bilime deer veren, tedbirli bir vezirdir, hem de iyi bir askerdir. Uzak
grl bir kiidir. M ehm ed Paa H tem gibi cmert, Cemid gibi hikm et sahibidir.
Ahm ed-i D a cihann m killerini zen bu vezire devlet ve bahtnn yar olm asn
dileyerek, VI. blm e geer ve Du-y h davendigar bal altn d a yine E m ir
S leym an ver ve d u a eder: O nun dnyada bir ben zeri yoktur. O bugn bir
Sleym andr. Btn insanlar ve cinler onun kuludur. A dleti bntn dnyaya n
salm tr. M eclisleri n eeli e le n c e le rle sslenm itir. C ihan k u m an d an lar ve
hkm darlar onun hizm etinde bir kuldur. Hangi lkeyi alm ak isterse alabilir. Rum
lkesi onundur, F akat in ile M aini de alm aldr. nk zaten onlar da onundur.
Btn bu baht, taht ve talihi ezelde Allah ona bahetmitir. Aklca ihtiyar, yaa gen
bir delikanldr. Bu yzden de tedbir ettii her eyi gerekletirir, H er trl dilden
insanlar ona can u gnlden alk tutarlar.40 Sleymanlk ona teslim edileliden beri bir
karnca gnl dahi incinmemitir. Btn dm anlar birbiriyle dost olmulardr. Em ir
S ley m an n v a sfla rn gk k tib in in (U t rid ) bile y azm ak tan ciz k alaca n
bildirerek, Ahmed-i D a Em ir Sleyman iin duaya balar: Ay ve safasmn, devlet ve
ikbalinin devam etmesini, elinden Cemidin kadehini hi bir zaman eksik etmemesini,
ordusunun dmanlarn yenmesini, dm anlarnn ve onu kskananlarn yok olmasm,
b t n d n celerin in ve gittii yolun doru ve yznn ak olm asn diler. V II.
blm nde h k m d ara eserini sunar. H e r kulun kendi kudretince bir arm aan
h k m d a ra su n d u u n u , n itek im H z. S ley m an a k a rn c a n n b ir ekirge budu
getirdiini, kendisi de kulluk nianesi olarak hkm dar vdn, bir ho hikyeyi
nazma dzdn, dnce dalgc ile anlam denizinden bir inci (eser) kardn, onu
hkm darnn huzuruna getirip sunduunu belirtir. Sanattan anlayan hkm darnn,
eserinin kusurlarn balamasn diler. nk bir eserin beenilmesiyle btn eksik
ve k u su rlarn n gzden silineceini, fa k a t beenilm eyen kusursuz bir eserin ise
b atan b aa kusur kesileceini syler. V II. blm de Sebeb-i nazm- kitab bal
altnda, Ahmed-i Da, Sadnin 70 beyitlik bir mesnevide engin hikyesini anlattn
syler. Kendisi de bu eseri Trkler de okuyup, zevk alsnlar diye Trkeye evirmi,
ona baz ilveler yapmtr:
40Emir Sleyman (1402-1411) zamannda hatta I.Murad (1362-1389), Yldrm Bayezid (1389-1402)
zamanlarnda Osmanl idaresinde Trke, Rum ca gibi deiik dillerde konuan, hem mslman hem
hrstyan. h3.11cn. top landma ve bu kark halkn idareden memnun olduuna iaret edilmektedir.
76
tanklk etm ektedirler. Bu m anzara ile yrei dolup taan ir, sabah vakti cennet gibi
gzel bir baa gider. Bu ba gl, meneke, reyhan ve snblle doludur. imenlikteki
aalarn diplerinden sular akmaktadr. Toprak mk ve anber kokmaktadr. Bu baa
giren zntl kimseler, zntlerini unuturlar. Bu yzden cihan halk oray elence
yeri yapmtr.
ir bu bada dzenlenmi bir elence meclisini anlatmaya balar: Gen, zarif bir
arkada topluluu aalarn diplerinde oturmutur. Bu genlerin hepsi peri yzl, huri
vasfl, terbiyeli, ak ateiyle yrekleri yanan, sa nefesli, Davud seslidir. Zarif, nzik,
gzel, tatl dillidirler. Sanki sz yerine sihir ve efsun okurlar ve iitenleri bylerler.
stelik hepsi uh, cm ert ve vefaldr. Dudaklar ll gibi krmz, tenleri effaf billr,
yzleri gl, alnlan kfur beyazlnda, benleri karanfil danesi gibidir. Boylar uzun,
b e lle ri ince, te n le ri beyaz, gzleri, kalar, salar siyahdr. G ler yzldrler,
gneden d ah a gzel, aydan daha aydndrlar. G z onlarn yzne yz yl baksa
usanm az. Peri onlar grse insan olu sanmaz. O kadar bycdrler ki sihir ile
gkten ay yere in d irirler; zencinin yznden gece ben alarlar; srm eyi cinlerin
gzlerinden kaparlar. G nl avlam akta o kadar abukturlar ki bir bakta bin kiiyi
ald atrlar. te bu cennet gibi bahede, bu huri gibi gzeller zevk ve safa iinde
e len m ek ted irler. Bir elence m eclisi iin gereken her ey o rad a hazrlanm tr.
Skler kadehleri dndrm ekte; srahiden her an gulgul sesleri gelmektedir. O rada
b u lu n a n la rn hepsinin gzleri sarh o lu k la szlm , arab n etkisiyle yanaklar
k zarm tr. B irb irlerin e k ad eh ler sunar; b irb iri ad n a iki ierler. K adehlerin
crlarndan o bahenin iindeki su ate renkli bir rmak gibi akmaktadr. Kimi henz
sarholuktan uyanm, kimi kendinden gemi, sarho yatmaktadr. Kimi ise bir kede
sevgilisini kucaklam , zevkle sohbet etm ektedir. Kimi sevgilisinin san boynuna
dolam; ak ateine doru su gibi akm; kimi sevgililer birbirlerine o kadar yakndr ki
aralarn d an su szm am aktadr. Bu gzeller bazen yle elenir, iki ier, bazen de
bahede salnarak dolarlar. Bu baheyi ve bu meclisi grenler aa kalr. nk
orada yok olan hi bir ey yoktur.
Bundan sonra ir kendi dncelerini hikyeye sokar: Ne garip bir devirmi bu
genlik devri! O nun kadrini ne yazk ki hi kimse bilmedi. Bu elence devri ebed
olm aldr. nk cennette ebed elence, zevk ve safa vardr. stelik insan, yaps
icab n erede gzel bir ey grse hem en ona meyi eder. Fakat, mademki, bu genlik
devri geicidir, u halde onu iyi bir ekilde geirmek gerekir.
X III. b l m d e Ser-z- d sta n bal altnda m nlar dile g etiren ir
kendisine hitap ederek engin hikyesine bir giri yapar. XIV. blm de yukarda
anlatlan mecliste bir algcnn eng almakta olduunu belirterek, btn dikkati eng
zerinde toplar: O, yirmi drt ube, alt vz ve on iki perdede41 btn srlar syler.
B tn m akam lar iinde seyir yaparak bazan yum uak bazen tz bir henkle inler.
Btn musik inceliklerini bilir. O iki bklm eng figana balad zaman, herkes
susarak onu dinler. Kavi ve gazelleriyle42 etrafa nee saar. O, sanki ezel kadehi ile
78
sarhotur. Ned, savt, terkp, terne, bast43 musik ekilleriyle kane nam eler
dzer. Nevrz- acem, dgh nihvend, hseyn, pencgh, hicz, mye nevrz, kek,
rekp, zvul, uzzl, selmek gibi makam, ube, vzeierin ve savt gibi ekillerin usl ve
darb44 ile birlikte hepsini kendinde saklar. O ne zaman klarn45 (uak) namelerini
sylemee balasa, iitenlerin takatim keser. H er ne zam an zr-ke m akam nda bem
tu ta rs a ,46 b t n k la r sevince b o ar. G e rd n iy e d e v za47 b ala rsa gnl
neelendirir; can tazelendirir. Irak hatrlaynca siphan iinde ok feryad eder.48
Bzrg hengini bulsa, arks uan kular havadan yere indirir. Onu dinleyen kiilerin
akl banda kalmaz. Bazan sarho olur, bazan baylrlar; ya da onun yaratt vecd ile
raks etm ee b ala rlar ve takn bir denizin d alg alarn d a kaybolm u, batp kan
kayklar gibi olurlar. Bir anda bin kiinin cann yakan engin gnl ise akndr.
G arip garip szler syler. Onun sznn anlamn ancak rifler anlar. Bilgisizler ise
hayran olur, aar kalrlar. O sevinirse btn gnller de sevinir; onun verdii zevkle
coarlar; ta barllar onu iitince yum uarlar. nsanlar gnllerinin srlarn ona
aarlar. nk btn gizlilikleri ortaya karan odur. Onun terennm yle srahi
ban eer; kadeh da onunla birlikte kan alar. O alayarak yaral klara arkadalk
eder. Herkes neeli, o derdlidir. Fakat onun derdini iiten de onun derdiyle inlemee
balar. O garip bir iltr. nsan idrkini yok eder. nsan gnlnde ate yakarak kan
atele coturur. Gnle brakt korla insann cann almaa niyetlenir ki bunu ne gz
grm ne de kulak duymutur. Fakat onu gren bir daha gzn ondan ayramaz. O,
garip, eker yiyen bir papaandr.49 Ya da taze gl yapra yiyen bir blbldr. Onun
arklar Z h reyi gkten yere indirir. Onun her fitnesinde H arut sihri vardr. M arut
ise sihri ondan renmitir. H er namede trl iir okur, her beytinde ise bir bardak
arap tesiri vardr.
Bu gibi szlerle ir, engin nce yapsndan, sonra musikdeki hnerinden, daha
sonra da insanlar zerinde brakt etkilerden sz ettikten sonra, engin azndan
Em ir Sleyman ven terci-i bend eklinde ve sknme havasnda bir iir syleyerek,
engin iki ve elence m eclislerinde neler terennm ettiine bir rnek verir. H er
bendin sonunda tekrarlanan
Yi i h ge ki sultan devridr bu
eheneh mir Slmn devridr bu (667, 675, 683, 691, 699, 707,
715)
79
beyti bu terci-i bendin btn anlam n ve havasn iinde tam aktadr, ite engin
alnd bu mecliste herkes bir iir syliyerek, iki ierek elenmektedir. Dnyada ne
kadar alg leti varsa bu mecliste hazr olup, enge elik etmektedir. et ve ut onun
dostudur. Rbab onunla birlikte inlemektedir. Bu srada meclistekilerin bir ksm def
almakta; bir ksm ark sylemekte; bir ksm da bu henge uyarak azlar alm ve
boyunlar eilmi bir ekilde oyunlar oynamaktadrlar.
Bu ak n lk ve h ay ran lk verici enlii g ren ir h a y re tte n d o n a k alr ve
dncelere dalar. engin bir baka hli olduunu anlayarak ona yle seslenir: Ey
seven ve sevilene srda olan ho sesli saz! Sen nasl bir oyunsun ki cihanda bir
benzerin yoktur. Seni byle kim terbiye etti; sana bu ku dilini kim retti; asln
kimlerdir; hangi lkeden geliyorsun; cihanda bir istek ve maksadn var mdr? Sonia
da engde kendisini hayrette brakan ztlklar bir bir sayar: engin bir ba, fakat yz
bin dili vardr. z esirdir, fak at hr insana benzer. G rn dilencidir, am a
ehzde gibi durur. Dili abuk, sz akc, yaratt ey nee, fakat kendisi gamldr.
Eer nee ehliyse niin gaml duruyor; eer gaml ise bu yaratt nee ve enlik de ne
oluyor; eer gaza ehliyse bu nee ve sevin ve tedbirsizlik n ered en geliyor; eer
ihtiyarsa ne iin gen bir delikanl gibi fettanlk yapmaktadr; eer gen bir delikanlysa
niin ihtiyar grnl ve beli iki kattr? ir bir trl bu ztlklarn srrn zemiyor
ve bu mkl zmesi iin enge yalvaryor. O zam an eng yirmi drt trl dilden50
figan ve nle ederek, hikyesini anlatmaya balar Onun derdi ok, hikyesi uzundur.
Geri onun i dnyasn, yapt eyler dile getirir ve ayrca sylemek gerekmez. Ama
mademki ir sormutur, anlatacaktr:
eng d rt iklim den gelmi, drt ayr dostun bir btn hline gelmi eklidir.
Bunlarn biri drt, drd birdir. u ince ve kaln ipek kllar alnnca vza balarlar.
u servi aacnn zerine hu derisi yaklm; at klndan da p erd eler taklm tr.
H akikat kaps engin vstasyla alr. Bu yzden tarikat adam lar enge uymutur.
O nun m eclisinde hem rif, hem rind, hem zhid, hem beng, hem sarho, hem de
klar bulunur. O her meclise nee verir; hastalar ve derdlileri iyiletirir.51 O hem
sultanlarn, hem beylerin, hem de kadnlarn huzurunda alnr. Ayakta iken omuza,
oturulduunda kucaa alnr. Kulan bkp, zlfn (at klndan olan perdelerini)
ekerek akort ederler. Ne zam an sznde yanlsa, kulan bkerler. O na elik eden
btn alglar, onun crsyla sarho olurlar. Kula halkal def eski dostudur. Rbab,
kl daima ona refakat ederler. et ve ut onun hengine uyar; onun gsterdii yola
giderler. Ney iki gzn drt edip belini onun hizm etinde balam tr.52 Ny-i
Iraknin ayrlk acs enge duyduu sevgiden trdr. Tabi ve duhul onun karsnda
durup, onu verler ve gslerini dverler. Mun onun perdesiyle ayn henkte alar.
K nun her trl m akam ve seyirleri yapm akta m hirse de db ve kanunu ondan
renir. Bilgi sahibi filozof, erganunu onun akyla dzm tr.53 Geri kem ane54
50nk engin yirmi drt teli vardr. Ayrca musikde yirmi drt ube vardr, bk. aklama 299a,
595ab.
51Eskiler, hastalar musikyle tedvi ederlerdi, bk. Abdiilmmin bin Safyeddin, a.e., s.29-30.
52Neyin delikleri ve boumlarna iaret edilmitir bk. aklama 798ab.
53Filozof ile burada Efltun kasdedilmektedir. bk. Abdlmmin bin Safyeddin, a.e., s.26-27, 90; ve
aklama 804ab.
54XV. yyda A hm ed adl bir aatay irinin yazd Sazlar Mnzarasnda da kemanenin benzeri
80
olan gcak by ile ilgili gsterilmitir. Ayrca bk. aklama 805a; Sazlar Mnazaras iin bk. Gnl Alpay,
X V . yzyln ilk yarsnda yazlm bir Mnzara: Sazlar M nazaras, Aratrma, C.X, D il ve TarihCorafya Fakltesi, Felsefe Aratrmalar Enstits Dergisi, (Ankara 1976), s.99-132.
Bundan onbir yl sonra Kemal Eraslan, bu neirden haberi yokm u gibi davranp ayn m etni,
tasavvuru imknsz yanllarla yeniden neretmitir: Ahmed Mnazara (Telli Sazlar Atm as), stanbul
niversitesi, Trk Dili ve Edebiyat Dergisi (stanbul 1986), C.XXIV-XXV, 1980-1986, s.129 vd.
55Bk. Aklama 1034a, 1038a, 1040a.
81
gneden bir tc olurdu. Btn kular onun stnde meclis dzerlerdi; arklar
sylerlerdi. Yaz zaman dallar yemilerle dolard. Ayva, nar gibi dnyadaki her trl
yemi onda vard. Dnya halk onun glgesinde rah at eder, dinlenirdi; elenceler
dzenlerdi. Gz geldii vakit zerindeki elbisesini karr; bir aba giyerdi. Rengi sar,
krmz, yeile boyanrd. K geldiinde acayip bir ekil alr; zam an ile ayn renge
brnrd. Anadan doma plak olur; zerine gmten ekirgeler gibi karlar r
ve bu ekirgeler gnei grdkte eriyerek iine ilerlerdi. B azan da beyaz renkli
kkum dan bir krk giyer; bana m cevherlerle ssl bir tc koyard. Bu ekilde
holuk ierisinde m rn geirm ekte iken, bir gn kaza-i ngehnden o bahenin
sahibi ka geldi. Elinde keser ve bk vard. B altasn belinden karp, ayana
vurmaya balad. Bylece onu zorla z varlndan ayrd. Bir sre kurusun diye, o
aac bir tarafa braktlar. Nihayet m arangoz onu alp, ondan eitli eyalar yapt.
K im isinden m ihrap, m inber, kim isinden kitap altl, kim isinden kalem , sandk,
kimisinden de ut, et gibi alg letleri dzdler. Nihayet bu tahtalardan bir ksm da
enginin eline geti. O da onlar yondu, att; bir eng yapt. te imdi servi aac o
eski sergzeti hatrlayarak alamaktadr.
Bu sefer, ir hu derisinden hikyesini anlatmasn ister. XXI. blmde hu derisi
sergzetini yle anlatr:
O, yeri hep ba ve bostanlar olan bir hu idi. Htayda klar; inde yaz geirirdi.
Btn dnya sahralarn grm; Yem enden ine kadar komu, yrmt. Geyik
g rd n d e ku gibi u ar; in sa n la rd a n p eri gibi kaard. Aya hi bir vakit
balanmamt. Bir ekite yz kemendi koparrd. Onun ad, gzleri srmeli hu idi.
Gzellerin gzlerini gzellikte ona benzetirlerdi. Kim grse, bir daha onun gzelliini
unutamazd. hreti Htaydan Rum iline kadar varmt. ok gzel olduu iin btn
dnya halk, onu grmeye can atard. Hkm darlar hep onu avlamak isterlerdi. Btn
ehlerin ve beylerin hedefi, gayesi o idi. Fakat ondan kimseye fayda gelmedi. Halbuki
nice B ehrm lar, K eyhusrevler onun akyla asker eker; sah ralar gezerdi. Onun
yznden nice yaylar kurulup, oklar yaard. Bu kadar avlamak istemelerine ramen,
hi kimse onu ele geirememiti. Bylece rahat ve mutlu bir ekilde sahralarda yaar
giderdi. Bir gn kaza-i ngehnden bir ka atl bir taraftan grnd. Terkelerinden
oklarn karp, yaylarn doldurdular ve huya attlar. Bylece mr tkendi; akl
bandan gitti; ii yand ve yrei dar frlad. K em end attlar; onu yakaladlar.
Boazlayp, derisini yzdler. Bir su kenarnda oturup, ate yaktlar. Kaba etlerinden
kebap yaptlar. Ban, yreini, dalan ayr ayr yiyip bitirdiler. Derisini getirip, bir
tabaa sattlar. T abak o nzik derinin stnde nice ince iler yapt. Kimisini alp,
zerine Tevrat, ncil, tefsir yazdlar; kimisine dular yazp yaldzlarla sslediler.56
K im inin zerin e in nakka resim ler yapt. Bu resim lerin kimi kiliseye, kimi
bthneye kondu. Kimini def em berine gerdiler. Sonunda, nihayet, bir enginin
eline geti. O da, o deriyi ekip gerdi ve enge takt. imdi engin aacn sk tutan ve
engin sadsm veren odur.
ir hu derisinden sonra engin kldan perdesine seslenerek, srrm sylemesi iin
rica eder. XXII. blmde at kllarndan olan perde hikyesini yle anlatr:
82
Bu perde bir atn kuyruundan yaplmtr ki byle bir at daha cihana gelmemitir.
nsan olundan nce cihan tutan, dalar ap denizler geen, yedi iklimi gezip, batan
baa cihan dolaan atlardan biri bu at idi. Btn beylerin arad, atlarn beyi o idi.
H am za nn A k ar, A linin D ld l, H u srev in G lg n u ve eb d zi, sh ak n,
R stem in, Behrm ve Keykubatn at o idi. Yedi iklimde kotururdu. O kadar hzl
koard ki uan kuu geerdi. Rzgrla yarsa onu arkada brakrd. Dnyada hi bir
at msr, tz, idi, rum at da olsa onu geemezdi. imek okundan daha hzl idi. Bir
n efeste R u m dan am a, H a le p ten M sra giderdi. N rasn d an aslan kaard.
Grn bir ejderha gibiydi. Btn beyler onunla ava giderlerdi. Btn kahram anlar
onunla vnrd. B tn sultanlar sultan eden oydu. D em irden elbiseleri, altn,
gm, m cevher ilemeli eerleri vard. Balaban, doan, hin, yannca yrrlerdi.
E m ir-i ah u r daim a onu b eslem ek iin h azr beklerdi. te bu ekilde, dnyann
ktlklerinden habersiz, mutlu bir hayat srerken, anszn bir gn kaza-y sumnden
uzaktan tatarlar grnd. Onu izliyerek ardna dtler. Kemend atp, yakaladlar. O
efkati yok, hm ok zlim ler onu boazlayp, etini yediler. Yelesini ve kuyruunu
kestiler. O at kllar bir hner shibinin eline geti. O nlarn kimini urgan, kimini
sancak, kimini alem banda tu yapt. Sonunda, nihayet, bir enginin eline dt. O
da at k llarn enge tak p , p e rd e yapt. te b t n nam elerin p erd esi ondan
dzlm tr. pek kllarn balar ona skca balanm tr. O kllar ekip, smsk
tutan odur. E er at kllaryla srda olm azlarsa, bu ipek kllar birbiriyle asla ayn
henkte olamazlar.
Bylece eng kendini tantm , neden alayp inlediini ire anlatm olur.
B undan so n ra hikyede v atanndan ayrlan insanlarn nasl ac ektii uzun uzun
an latlr; v atan ile dile getirilen yerin sevgilinin bulunduu yer olduu belirtilir.
nsanlar heva (heves, istek) atm a binmi, sevgiliyi bulmak iin dolam aktadrlar. Bu
a ra n la r sra sn d a o n lar avutacak, d e rtle rin e deva b u lacak kim seleri yoktur.
Yalnzdrlar.
H atim et3l-kitb balkl XXIII. blmde, bir eserde anlamn nemli olduu, sz
analr olm azsa zorluklar kaca; kendine gvenen kiinin szden anlam yanlarn
tenkitlerine aldr etmiyecei, burada grnte gerek bir hikye anlatlmad, fakat
bu yalan suretin iinde gerek bir anlam n var olduu belirtilir, eserin yazld tarih
verildikten sonra; ir, Em ir Sleyman ver ve onun iin dua eder.
XXIV. mncat blmnde, ir kendisini ve btn insanlar doru yola iletmesi,
kendisine ve btn insanlara m erham et etmesi iin Allaha yakarr ve eserini u beyitle
bitirir:
Bizi sn demde im ndan ayrma
Anun hakk bizi andan ayrma (1446)
c. engnmenin hikye yaps
engnme mesnevi tarznda, arz vezninin heze bahriyle (m efa^ln/ m ef^ln/
fecln) yazlm manzum bir hikyedir; hikyesi anlatlan engin yirmi drt teline ve
dou musuksindeki yirmi drt m akama paralel olarak yirmi drt blm e ayrlmtr.
en g n m ede tevhid, m ncat, n a ct, M edh0s-sultan0l-aczam Em ir Sleym an,
83
iirlerin alglar eliinde terennm edildiine de zm nen iret etm ek istem itir.
N itekim bu konuda tarih lerin verdii bilgiler de A hm ed-i D a nin izdii bu iki
meclisiyle uyumaktadr.
F a k a t b u rad a u hususu belirtm eliyiz: engin asl sergzetini an latan asl
hikyenin iinde bulunm asna ramen, bu hikyenin dndaki bir ahs iin yazlm
olan bu terci-i bend, ilk bakta gerekten ana hikye ile ilgisiz grnm ekte ve ana
hikyenin kompozisyon btnln bozm aktadr. F akat ana hikyeye hkim olan
varlk ve hayat anlayna ve dolaysiyle hikyenin tem asna baklrsa, onun bu iir ile
yakndan ilgili olduu hem en ortaya kar. Z ira yukarda da belirttiim iz gibi n
yaamak, ne gemii ne gelecei dnm em ek gerekir; nk gemi kaybolmutur,
gelecekse henz ortada yoktur; en iyisi iinde bulunduumuz nn kymetini bilmektir;
esasen hayatta her ey geicidir ve lm ldr (673, 674-684, 690, 698)
eklinde
zetlenebilen terci-i bendin bu tem as, varln btn kaderini doum-lm zinciri
dolaysiyle ebed deiimde gren bir varlk anlayn ve bu deiime kar koymak,
deimez ve lmez olana ulamak iin duyulan zlemi tema olarak ileyen ana hikye
ile bir bakm a uyum iinde bulunm aktadr. Z ira Em ir Sleyman iin yazlm iirde
ortaya konan geicilik ile ilgili duygular ve dncelere bir tepki olarak ana hikyede
lm ezlie ve deim ezlie duyulan zlem, hkim tem a olarak ilenmitir. u halde
hikyenin birinci blmndeki baharn, iki meclisinin, bu mecliste elenen insanlarn
ak sak davranlarnn teferruatl ve realistik tasvirleri, Ahm ed-i D anin, realist
tutum unun bir neticesi olduu kadar, engnm edeki varlk anlay ve onunla ilgili
olarak btn hikyeye hkim olan tem a ile de yakndan ilgilidir.57
H ikyenin arlk noktasn tekil eden ikinci ksm da ana hikyenin btnne
yerletirilm i drt kk hikye bulunm aktadr. A na hikye, engin eng oluncaya
kadar geirdii sergzetini, yani onun nasl yapldn, nerelerde ve kimler tarafndan
alndn, musik im knlarnn neler olduunu dile getirir; dolaysiyle bir musik
meclisini de tasvir eder. Dier drt hikye engin telleri, ana, derisi ve perdelerinin
nasl yapldn anlatr. Hikyenin esas kahram an engdir. Aslnda douda byle i
ie hikye etme tarz bir gelenek halinde eskiden beri mevcuttur. Kelile ve Dim nede,
M esnevde ve benzeri eserlerde bu usl bol bol kullanlm tr. N itekim Sadnin
e n g n m e s in in de b y le y a z ld n A h m e d -i D a ve D e v le t a h a k a
belirtm ektedir.58
Ahm ed-i D a ipek tellerin, engin anann, anan zerindeki derinin ve at
k ln d a n p e rd e le rin serg zetin i; ipek b ceinin, servi aacnn, hunun, atn
hikyelerini anlatm akla ortaya koyar. lk bakta ipek bcei, servi aac, hu ve at ile
eng arasnda yakn bir ba kurulamazsa da ikinci srada anlatlanlarn vstasiyle bu
hikyelerin kahram anlarnn eng ile olan ilikileri gsterilmi olur. Yani, ipek bcei
ipek tellere, servi aac tah tad an anaa, hu, deriye, at ise at kuyruu kllarndan
yaplm perdeye balanr; ipek teller, tahta anak, deri ve perdelerin engi meydana
getirmesiyle de kk hikyeler btnleyici bir mhiyet kazanrlar.
57Bk. bu aratrmann engnmedeki varlk anlay ve ana tema adl IV. blm.
58engnme, 301-310; bk. bir de dip notu 34-37.
85
Ayrca, A hm ed-i D a, eserinin bir musik letini, yani engi anlattn hi bir
ekild e u n u tm ay a rak , e s e rin d e ifad e b ak m n d an da b t n l k salam ak zere,
m usikden apayr konular anlatan bu kk hikyelere, m utlaka musik ile ilgili ve
engin terennm ettii beyitlerle balar; her kk hikyedeki kahram ann sergzetini
eng ile bulutuu yere kadar getirerek hikyeyi bitirir. te hem kompozisyondaki bu
trl balang ve biti balantlaryla, hem de kom posizyonda konu btnln
salam akla, A hm ed-i D a esas konu olan musik ve engden ne kadar uzaklarsa
uzaklasn hikyenin aknda btnl korumu olur. Yani hikyenin hikye olma
zellii bir bakm a kompozisyon ve anlatm zerine kurulmu olur.
Dikkat edilecek olursa, hikyede kahram anlarn belli bir kiilii yoktur. Baka bir
deyile, musik leti eng, englerden bir eng, hu, servi ve at da kendi trlerini temsil
etm ek zere bir hu, bir servi, bir at olarak eserde yer alrlar. pek bcekleri ise oul
olm ak bakm ndan aslnda belirsizdirler ve trlerini temsil etm ektedirler. Btn bu
kahram anlar birer kavram dan ibrettirler. Kahram anlarn balarndan geen olay ise,
herhangi bir belirlilie ship olmayp, btn varlklarn bana gelen genel bir olaydr.
Yani, genel izgilerin dnda bir hikyede yer alacak, kendine m ahsus bir zellii
tayan bir olay eserde anlatlm am tr. Halbuki hikye ve rom anlarda genel olarak
varlklarn doum ve lm izgisi arasnda hayatlarnda cereyan eden ok zel bir olay,
onlarn hayatnn veya kiiliklerinin belirgin bir yn, ya da belli bir kiinin baka
kiilerle olan ilikisindeki ok zel durum lar ve kiilerin etik kii olarak im knlar
an latlr. T am tersin e, bu hikyeye konu olan olay lara b ak lrsa, b u ra d a geni
izgileriyle trlerin hayat ve deiim e uram alarnn bir olay gibi anlatld aka
grlr. Baka bir deyile, engin ve bilhassa drt hikyedeki kahram anlarn kendi
trlerinin yaad tarzda bir hayat yaamalar, tr olarak zellikleri ve lmeleri dile
gelm itir: pek b cek leri dut y ap raklaryla beslenir; koza balarlar; kozalardan
in san lar ipek elde ed er; bu ip e k te n de kadife, kem ha, atlas, brd-i yem an gibi
kumalar dokunur. Servi aac em ende btn mevsimleri rahatlkla geiren herhangi
bir aatr; sonra insanlar onu keser; ondan sandk, rahle, m inber, u t ve et gibi
musik letleri yaparlar. hu sahralar dolaan gzel bir hayvandr. Btn hular gibi
bir hayat srer; bir gn anszn avclarn elinde can verir; insanlar onun etlerinden
eitli yem ekler yaparlar; derisini eitli yerlerde kullanrlar; kimisini def enberine
gererler; kimisinin zerine ncil, Tevrat ve tefsir yazarlar; kimisine ise nakkalar resim
yaparlar. At hzl kom asyla n yapm tr; btn atlar gibi yaar; onlarn grd
hizmetleri grr; fakat zlim insanlar bir gn onu da yakalayp ldrrler, kuyruunun
kllarndan urgan, kem end, sancak iin tu, tuzak iin a yaparlar. u halde bu drt
hikyede varln eitli t rlerin d e ortak olan hayat-lm ve deiim konu olarak
ilenmitir.
Byle bir varlk anlayn, bir hikye konusu yapan unsur ise, yukarda belirtildii
gibi kom pozisyondaki m antk konu btnl ve bu btnl salayan hikyenin
ifade edili tarzdr. Ayrca Ahmed-i Da, eserde konu ve konunun arkasndaki tem a
ile dil ve slp arasnda da ok dikkat ekici bir ba kurar. Bu ba, insamn konuma
yetenei olan dildir. Bylece, hikyenin lm-hayat, ebed deiim etrafnda dnen
tem as ancak insana m ahsus ifade edebilm e, konum a yetenei ile engin azndan
aktarlm tr. nk hikye etme, olan nakletm e yalnz insana mahsustur. Hikyeyi
86
yalnz insan yaratabilir. te insan dier canllardan ayran en byk yap zellii
hikye edebilm e, nakletm e zelliidir. Bunu bilen eski ustalar, hayvanlar ve dier
varlklar insan gibi konuturm a ve onlar insan tekleri, kiiler olarak sunma tekniini
dima kullanmlardr. Ahmed-i Da de bu ustalardan biridir. te bu teknii kullanan
A h m ed -i D a, en g i, ip ek te lle rin i, servi a acn , huyu, a t, d ile g e tirm i,
konuturmutur. Ana hikye dnda, teki hikyelerin arlk merkezine ancak insann
idrk edebilecei lm olgusunu kesif bir ekilde yerletirmitir. Bu yle bir lmdr
ki, tpk insanlarda olduu gibi bu varlklar da kendi isteklerinin dnda anszn gelip
bulur. te bu duygu drt hikyede hem en hem en ayn ifadelerle ve nemle belirtilir.
Servi aac lmn yle anlatr.
Meer bir gn kaza-y n-gehnl
ka geldi u bun bubn
Keserden bkudan yat yara
Bilesinde Eb Mslim naca
Kanrd zrile kesdi brakd
Cef od bile cnum yakd
Tekin ayrlmadum kkl kkmden
Ol ayrd beni z zdegmden (1125-1126, 1128, 1131)
Ayn ekilde hu avclar tarafndan ldrln, yukardaki ifadelere benzer bir
ekilde dile getirir.
Yrrken n-gehan bir gn kazadan
Grndi bir ka atlu bir yanadan
Meer bir ka kii km ikare
Beni grdi segirtdi bir svre
kard bir dmkl yy elinde
Kayn aac ok terke belinde
ekp yyn okn toldurup atd
An grdm ki ok arkam da batd
Dkendi cmr mddet baa geldi
m yand yregm taa geldi
Bilm gitdi v caklum cmle ad
Ayakdan ddm i n badan ad (1191-1196)
Bu ifadelerde anszn gelen lm karsnda duyulan resizlik, strap ve derin hzn
apak bir ekilde hissedilir. Ayn ekilde at da anszn gelen lm den ve ona kar
koyamamann resizliinden sz eder:
Meer bir gn kaz-y asuman!
Yrrdm na-gehn kim grdm an
Iraktan bir nie zlim tatarlar
Donuz uretller itden beterler
Beni der-pey klup arduma ddi
Kemend atd dahi evreme di
87
devaml olarak kendi kendisiyle atma hlindedir. te Ahmed-i Da, insandaki ruh
ve nefsin ebed atm asn anlatarak insan karm ak bir varlk olarak grdn
ortaya koyar. Ayrca Ahmed-i Daye gre insan bu atmann farkndadr;
Yolum tor veli fikrm gavldr
Tenm kahil vel nefsm kavidr
Zebn oldum heva kaydnda mabn
Heves ardnca yilmekden ciger-hn
Giceler gedi gaflet uykusmda
Bu hd nefsn tabicatdur hsmda
Bana eytn iderdi fika telbTs
Benem eytan iinde imdi iblis
lah her nefes bin ah u feryad
Bana nefsm elinden dd u bdad (49-50, 52-53, 58)
Bir tarafdan Ahmed-i Da, eserin mncat blmnde byle kendisinde zt ynleri
birletiriren insan anlatrken, te yandan esas hikyede, bu insann yapsna paralel
olarak kendisinde zt zellikleri tayan engi tasvir eder ve engin ztlklarla dolu
yaps karsnda hayrete der:
G rben fikre taldum tana kaldum
Cehan bir yana ben bir yana kaldum
Didm vardur bunun bir drl hali
Degl m acn her retde hli (725-726)
Bu aknlk ve hayret ierisinde, ir, bu zt zellikleri saymaya ve nasl olup da bu
ynlerin bir araya geldiini engden sormaya balar:
cAceb cinnl misin y-hd ferite
Ki szun sz ile olm sirite
Seni tanlar gren erkek diiden
Ki deng olmdur vzun iiden
Baun birdr vel yz bin diln var
cAceb glsin ne nzk blbln var
Ayaun baludur boynun mukayyed
Biln bgri kara saun mucacced
zn bende veli azade benzer
G eda-ret veli eh-zde benzer
Diln yrk szn de st al k
n ad zndr nie am-nak
Tarab ehliyisen am-gn oturma
Sebk-rh ola gr sengln oturma
89
engin ana olan tahta, insann madd yapm (vct), anan stne gerilmi deri
ve dolaysiyle hu, insann d grnn, endm m (sret, gzellik); ipek teller
insann dil ile ifade etm e gcn (konum a yetenei); at kuyruunun kllarndan
yaplm p erd eler de insann vcdunu idare etm e gcn (dnm e ve irade) dile
getirm ektedir:59
Dzilr cmlesinn saz benden
Aarlar perdeler raz benden
pek kllar ki vardur cmle hem-dem
Kamu ser-riteleri bende muhkem
ekp ol kllar muhkem dutan ben
Kimin geh zr idp geh bem dutan ben
u kllardan eger bir kl boana
Yiridr enge ger boyn uana (1316-1319)
Bu beyitlerde konuma, tenennm etme, duygular ve dnceleri ifade etmenin ancak
idrk ve dnm e ile (eng iin at klndan p erd eler ile) m m kn olabilecei dile
gelmektedir. Esasen akl- evvele arm yaplarak, idrk ve dnmenin yani atlarn
insann maddesinden evvel yaratld atm azndan yle dile gelir:
59Bylece burada aa insan vcdunun maddesini yani ansr- arbaadan (drt unsur) topra, deri,
insann gzelliini, tazeliini , yani ansr- arbaadan suyu, insann dncesi, havay temsil etmektedir.
Tasavvufa gre toprak ve su, insann ilk yaradlnda onun madd yapsn meydana getirmilerdir. Zira
toprak ve su, ilk yaradl srasnda, arlklarndan tr varln en aa kadem elerinde kalmlardr.
Btn varlk kategorileri iinde seyreden evrensel ruh, "Nr- Muhammedi" ise yaradl esnasnda
Allahdan (lah nur) koparak aaya doru bir hareketle btn varlk kategorilerini gemi, toprak ve suya
ulam, fakat orada kalmayarak asl kayna olan lah nura doru tekrar ykselmitir. nk o, hafif ve
hareketlidir. Bu esnada hava (rzgr) da hafif ve hareketli olduu iin lah nurdan gelen ve bir kvlcm
gibi olan evrensel ruhla birlikte toprak ve sudan ayrlarak yukarya doru ykselmitir. Bylece yaradl
srasnda hava, yeryz ile gkyz arasnda asl kalm, ateten daha kesif olduu iin bir ate kvlcm
olan ruhu takip ederek daha yukarlara kamamtr. te A llah insan yaratrken, bu aalarda kalm
olan toprak ve sudan onun amurunu kendi eliyle yourmu; fakat ayrca kendi nefsinden de fleyerek ona
can ve ruh kazandrmtr.te hava, insann uuru, dncesi ve onlara bal olan istekleri ve arzulardr.
lah nur yani ate ile yeryz arasnda, yani vcutla ruh arasnda yer almtr. Bir bakma insandaki ilah
ruh kvlcmna indr. Onunla bilitir; ama insann lah kaynaa varabilmesi iin yeterli deildir. Bu
yzden aklla hakikate varlamayacan sufler sk sk tekrarlar.
engnmede engi yneten at klndan teller, insann heva ve isteklerini ynelten akl dolaysiyle heva
ve isteklerini tem sil ederler. Bu heva ve istekler ise "hava"dan baka bir ey deildirler. Yani engin at
klndan telleri havaya tekbl eder. pek tellerle konuan eng lah kaynaktan ayr dmenin strabn,
tekrar geldii yere geri dnme arzusunu sadece ipek tellerle dile getirdii iin, ipek teller insan ruhunu
temsil etmekte, dolaysiyle ansr- arbaadan atee tekbl etmektedirler.
Ayrca gnostik dncede engin zerine gerilen derinin insan m addesine it bir unsur olduuna
dir bk. A. Mingana, The Odes and Psalms o f Salomon (1920), s.26-27.
Yukarda verilen bilgiler Necmeddn-i Dyenin Mird:>l-Cibd adl eserinden edinilmitir: The Path
o f G ods Bondsm en from Origin to Return, A Sufi Compendium by Najm al-Dn Rz, known as Daya,
Translated from Persian with introduction and annotation by Hamid Algar (Caravan Books, Delmar, New
York 1982, 538 s.), s. 88 vd. Karahisrnin, N. D yeden aktard ve II. M urada sunduu Trkesinin
h em en her yazm a ktphanesinde birka tane nshas mevcuttur; bilinen en eski nshas da ahs
ktphanemizde bulunmaktadr. Bu tercmenin tenkidli bir nerini hazrlamaktayz.
91
beldr. Bu esir insanlar, bo yere asllarn bulm ak ve geldikleri yere dnmek iin
dolaan vrelerdir:
Hev atm a binmiz yilerz
Heves kamsn yindek alaruz (1368)
Yani insan kaynandan uzaklara frlatlm, uzaklarda yersiz yurtsuz kalm, devaml
dolamakta olan bir gezgindir, bu dnyada yabancdr.60 nsan yle bir gezgindir ki bu
dnyada nereye gittiini bilm eden dolar durur ve asl vatann arar. Tpk engin
asln aray gibi. hu derisi vatan rem bahesi olan gzleri srmeli huyu, at kllar
bir zam anlar atlarn beyi olan at, engin ana bir zamanlar rem bahesinin en gzel
aac olan serviyi bo yere aram akta ve bir daha dnem iyecekleri eski halleri iin
alayp inlem ektedirler. te bu dnyaya frlatlm olan insan da deiime uram
btn varlklar gibi hi bir vakit dnemeyecei asln aramaktadr. nsan bu yeryzne
frlatlml ve aran iinde yalnzdr, resizdir:
Bize hem-derd olan bir hem-nefes yok
Zir her bada bu cak u heves yok
Kimesne perdemzde mahrem olmaz
Bize hi kimse bir dem hem-dem olmaz
Bu derdn aresi n girmez ele
Gezerz uda n-ar ilden ile
Kimesne hail idemez mkilmz
cAceb blbl ki almaz glmz (1369-1372)
Bu arann sonu gelmez. nsan ebediyyen bitmeyen bir aran ierisindedir ve ayn
zam anda bu durum un farkndadr. Bu yzden de strap ekm ektedir. Eserdeki u
beyit insann strabn dile getiren hznl ifadelerden biridir:
Dokund slnemze bir Caceb ok
Kim anun zahmnun hi merhemi yok (1332)
engin can elinden bir haber61 olan bu strap dolu feryatlar ve iniltileri o kadar
evrensel ve bu yzden o kadar byleyicidir ki onu her trl meclisde her trl insan
60 Maniheizm ve Gnostik doktrinler ile yakndan ilgisi olan bu tip insan imaj, tasavvufi dnceleri
bu ynyle Maniheizme ve Gnostik dncelere balyor. Bk. Hans Jonas, The Gnostic Religion, (2. bask
1970), s. 112-128 [= nci arks'* Pehlevce bir metin olup tasavvuf dncelerin daha iyi anlalmas
bakmndan son derece mhim bir kaynaktr; izahl Trke tercmesi tarafmzdan hazrlanmaktadr],
61engnme, b. 882:
nildm hep haberdr can elinde
Bugn Ysuf benem Kencn elinde
Ayrca eng, "can elinden bir haber almak" bakmndan Maniheizmde ve Gnostik dncede bulunan,
bu dnyaya ruhlar uyandrmak iin indirilen haberciye benzemektedir (bk. H. Jonas, a.y.). Hatta burada
biraz daha ileri giderek engnmeye hkim olan sual ve cevap tarznn da gnostiklerdeki "davet ve davete
cevap" m eselesini hatrlattn syleyebiliriz. Fakat bu incelem ede bizim gayemiz, engnmenin gnostik
dncelerle iligisi zerinde uzun uzadya durmak olmad iin, burada bu hususa sadece deinmekle
iktifa ediyoruz.
93
dinler. O, sultanlar, beyleri, btn dnya halkn cezbetm itir. Fakat kendisi onlarn
hepsinden farkldr:
Cehan halk beni can ile ister
Nazrm grdgn var ise gster
Selatn ohbetinn hem -dem i ben
Havatin perdesinn m ahrem i ben
Kamu begler bana iczaz iderler
Beni halvetlere hem -rz iderler
Egeri cavret olan hem-seriyem
Veli cavretden olandan berlyem
(783-786)
(825)
(885-88)63
B uraya k ad ar an latlan lar zetlersek, hikyenin ana tem as iinde Ahm ed-i
D anin kendi ideal insan anlayn dile getirdiini belirttik. Yapca ideal insan byle
anlayan irin, hikyede insanlar arasnda bir ayrm yapt dikkati ekmektedir. Zira
bir yandan engnm enin birinci blm nde kendilerini sadece heva ve heveslerinin
elin e brakm , nefsin hkim olduu in san lar tasvir ed ilirk en , te yandan ikinci
blm de deimeyi, lm dolaysiyle ayrl ve strab idrk etm e yn olan ruhun
h k im o ld u u in s a n la r e le a ln r, Bu in s a n la r d e im e z li e , l m s zl e,
m k em m e lli e u la m a k is te rle r; bylece a s lla rn a d u y d u k lar ak ve zlem
duygulariyle dolup taarlar.; bu imknsz istekleri yznden strap ekerler. Ancak
ister nefsi ister ruhu galip gelen insan olsun, bu insanlar z bakm ndan ayn eliik
yapya sahiptir ve bu eliik yapnn srr ise m add veya manev bir mhiyeti olan
62 Yani Maniheist ve Gnostik grlerde grld gibi eng ile k birbirlerinin aynasdrlar. kiz
karde gibidirler. eng kendi ikizini kurtarmak iin gelmi bir tabipdir, bir kurtarcdr.
63Ayrca bk. engnme, b. 807-810, 814-815, 830-835.
95
aktr. Yani insanlar m utlaka severler bu duygunun sebebi olan eye zlem duyarlar;
dolaysiyle strap ekerler. Ak, zlem, strap insan yapsnn znde vardr.
G erek madd, gerekse lah, yee bir akla dolup taan bu iki trl insan engi
dinler; onun sadlariyle kendinden geer. nk eng bazan bir unutkanlk iinde
kendini kapp koyuvererek nefsine uyar; bazan da deimez, ve lmsz olana duyduu
zlemle dolar taar; bu resi bulunmaz ayrlk strbiyle yanar yaklr. Bylece eng,
her trl insan cezbeder; sultan, bey, rif, rind, mest, kall, zevk ehli , tarikat ehli,
beng, k gibi en iyisinden ve bynden en ktsne ve kne kadar her
kadem edeki ve tipteki insan engte kendisinden bir para bulur. F akat engi en iyi
anlayan rifler, enge en ok dost olanlar ise klardr. B unlar tekilerden farkl,
sekin, seilmi insanlardr.64 rifler, nefsin veya ruhun ya da zam an zam an birinin
dierine hkim olduu insann kompleks yapsn ve bu yapnn srrn bildikleri iin
engin neden hem nefs ve heva ile hem de lah duygularla dolup tatn anlarlar.
klar ise batan baa insan yapsnn z olan ak , zlem ve strapla dolu olduklar
iin ayn ze ship engi kendilerine srda edinirler (872-874).
te burada rif tarafndan en iyi ekilde anlalan, n da dostu olan eng kimdir
so ru su k e n d ili in d en te k r a r k arm za kar. E se rin b t n n d e engin n ele re
benzetildii gzden geirilirse , yle bir durum la karlalr: eng eser boyunca
blble, papaana, Dvd sesli bir kua, pervneye benzetilmitir.
ads nazk avazesi ter
anasn bag iinde blbl ter
cAceb ttldr ol turm eker yir
Ya blbldr meer gl-berg-i ter yir
cAceb pervnedr yanar yaklur
G eh feryad ider geh nale klur
cAceb kusn tersin Davd elhan
Diln bilmez senn illa Sleyman (597, 647, 651, 897)
Bazan da engin kendisi gl, dili yani sads blbldr:
Baun birdr veli yz bin diln var
cAceb glsin ne nazk blbln var
Beni kim grdn u ben ol gglven
Dilm blbl zm bir taze glven (739, 1029)
te yandan ir, kendisini m n bann blblne, engnm eyi gl bahesine
benzetmektedir:
sensin blbl- bag- m ecani
Teferrc kl bu zba gl-sitan
(296)
u beyitlerde ise irin gnl papaana, dili blble, m n ise gle benzetilmitir:
^ B k. engnme, b. 628, 783-786, 857, 890-891. Bu seilmi olma dncesi de Gnostik dncelerle
yakndan iligilidir; bk. H. Jonas, a.y.
96
(582)
(583)
(1405)
(327)
(328)
97
(1372)
Byle ebed bir aran iinde olan karam sar bir insan anlayyla, Ahmed-i Da
ksmen insann bu dnyadaki anlamnn ne olduu sorusuna cevap vererek olumlu bir
sonuca ular. O na gre, insan anlaml klan onun lah ycelii ebediyen aramasdr;
bu yzden strap ekmesidir. G eri insan hi bir vakit asl kaynan bulamaz; ou
defa da aram nn hedefini kesinlikte bilemez. Fakat insan eserleri, bu aranm ve
geldii kaynaa duyduu ak ve evkin bir sonucu olarak m eydana gelirler; bylece
insan eserleri, hem anlam l klar; hem de onu lm ezlie ulatrr. Ayn zam anda
eserler, insann yaratcsna en yakn olan gnlnn (ruhunun, idrkinin) eseridir.
nsan gnlnde saklad m nlar, duygular ancak eseriyle ortaya karabilir. Bu
yzden de b ir ese rin en nem li yn d tak i grnm deil, iinde saklad
mnsdr. Nitekim eserinin sonunda Ahmed-i Da yle der:
ek yokdur m ecm geregine
Bu retde yalan geregi ne
Yalan olsun eer ret ya gerek
G erek m acni ola retde gerek
Bize m acnl gerek szden zaruret
Kayurmaz ger yalan olursa ret (1397-1399)
nsann eseriyle lmszleecei de yle dile gelir:
Garaz m acndr ol ret niane
Szi sylemee oldur bahane
Cehnun nki yokdur ictibar
Szi kalur kiinn yadigr
ZihI devletl can ol kim yokald
Vellkin yir yzinde ad kald
Ana ldi diyen hakka yanlur
Ki szi oknur ad anlur (334-337)
98
III.
BLM
bozulmaz; hatta anlatlanlara uygun olarak, bazen bu durum bir kusur saylamyacak
kadar selis bir henk temin eder ve hoa gider:
Gzm yan silp baum sgal
Ganisin rahm etn ok yarlgal
cnyet iesinden am irgil
Ne kim geti hatlardan gergil (70-71)
Yegindr devleti v nureti gey
Uludur mlketi v evketi gey (136)
Birisinn kzl glden yana
cAkk lacl ekkerden tuta (466)
adef az dii ll-yi terden
Toludur drci ykt u gherden
Benem ck aleti eng-i ciger-sz
M ahabbet micmerinde cd- ter-sz (872)
engnm ede vezin dolaysiyle baz yabanc kelim elerdeki uzun hecelerin ksa
okunduu yerler de vardr. F ak at bunlar, eserdeki im lelere nisbeten sayca daha
azdr. Mesel:
Ol A hm edden ki nn sermedldr
Ayrma D aciyi kim Ahmedidr (93)
ecacat ikliminn ehriyar
Felek meydanmn abk-svr (123)
Dokmd slnemze bir Caceb ok
Kim anun zahmnun hi merhemi yok (1332)
Y u k a rd a k i m is lle rin d n d a e n g n m e de sa d e c e sek iz b e y itte zih a f
bulunmaktadr. Burada bu sekiz beytin num aralarn vermekle yetineceiz: 180, 332,
495, 683, 1165, 1302, 1337, 1370.
A yrca e n g n m e de b az b e y itle rin vezni b o z u k tu r. S aylar az o lan bu
beyitlerdeki vezin b o zu k lu k larn n byk bir ih tim alle m sten sih ler tarafn d a n
yapldn dnerek, burada bu beyitlerin sadece num aralarn vermekle yetineceiz:
135, 237, 822, 444, 1444, 1445.
Btn bunlardan baka, engnmede vezin dolaysiyle Trke kelimelerde 1. ve 2.
ahs iyelik eklerinden sonra genetif ve akkuzatif eklerinin dt ve 3. ahs iyelik
ekinden sonra gelen -ni akkuzatif eki yerine daha arkaik bir ek olan -n getirildii
grlr:
lahi rahm etn deryas tad
Elm dut yogise u badan ad (46)
Zam lrm emesini h-gvr it
Cehnda szlermi yadigar it (80)
cAceb kusn tersin Davd elhan
Diln bilmez senn illa Sleyman (897)
100
101
b.
Kafiye: Mesnev trnn kafiye bakmndan kaside, gazel gibi tek kafiye esasna
bal edeb t rlerd en daha ok ser.besti.ye ship olmas, Ahm ed-i D aye byk bir
kolaylk salamtr. Nitekim Ahmed-i Da, bir taraftan ayn cinsten Arapa ve Farsa
kelim elerle bol bol kafiye yaparken, dier taraftan Trke bir kelimeyi Arapa veya
Farsa bir kelimeyle, ya da iki Trke kelimeyi birbiriyle kafiyelendirmitir. Bylece
Ahmed-i Da hem sadece yabanc kelim elerle yaplm kafiyelerin meydana getirdii
m onotonluktan eserini kurtarm , hem de klsik kafiyelem e tarznn sk ve kaideli
enberini krmtr.
D ikkat edilirse, engnm ede Trke kelim elerle yaplm kafiyeler daha ok
gnlk hayatla ilgili hususlarn ya da Ahmed-i D anin kendi yaad hayat tarzyla
ilgili olan blm lerin anlatld yerlerde daha ok kullanlm tr. M esel bir iki
meclisinde elenen insanlarn tasvir edildii XIII. blmde Trke kelimelerin veya bir
Trke kelimeyle bir yabanc kelimenin kafiyelendirildii beyitlerin says birden bire
artar. H atta 504-539. beyitler arasnda sadece on iki beyitte yabanc kelimelerle kafiye
yaplr. Ayrca aacn kesilm esi, hunun ldrlm esi ve etinden eitli yem ekler
yaplmas gibi gnlk hayatla ilgili hususlar anlatlrken de ayn durumla karlalr:
(1128)
ba / ya
brakd / yakd
(1129)
rakdan / ayakdan
(1130)
kkmden /
taa
zdegmden (1131)
baa
(1195)
/
ad
zd
/
ad
(1132)
ad
(1196)
/
urd
gezerdi
/
dzerdi
kanurd
(1198)
(1186)
/
elini
dilini
uand
/
boand
(1187)
(1199)
/
alur
/
drir
peykermi
derim
(1188)
(1200)
/
elinde
/
bilinde
oturd
turd
(1193)
(1201)
/
atd
/
batd
barlar
arlar
(1194)
(1202)
/
talam
kulan
ierdi
/
geerdi
(1133)
(1203)
/
H lbuki slm kltrnun ve slm edebiyat ananesinin daha ok nfuz ettii
tevhid, nt, Em ir Sleyman ve Mehmed Paay meth eden blmlerde, klsik bahe ve
b a h a r ta sv irle rin d e d a h a ok yab anc k e lim e le rle kafiye y ap lr. M esel, nt
blm nde 94-124. beyitler arasnda Trke kelim elerin birbiriyle kafiyeli olduu
sadece iki beyit bulunm aktadr. Yine engin musikdeki hneri anlatlrken, klsik
kltrle yakndan ilgili olan bu ksmda Trke kelim elerle yaplm kafiyelere oz az
rastlanr.
Ahmed-i Da Trke kelimelerle kafiye yaparken isimleri isimlerle, fiilleri fiillerle,
ndiren de isim ve fiil cinsinden kelimeleri birbiriyle kafiyelendirmitir:
iridr
/
idr
(63)
egrge
/
rke
(1111)
diiden
/
iiden
(739)
barlar
/
arlar
(1202)
Kafiye, engnm enin musik yapsn m eydana getiren en nem li unsurlardan
biridir. engnm ede tam, zengin, mukayyet ve cinasl kafiyelerin bulunduu beyitler
arka arkaya sralanr. H atta bir ok beyitler zl-kafiyeteyn ve zl-kavaf beyitlerdir.
Bylece musik leti engin hikyesi olan konuya paralel olarak, engnmede zengin
bir musik ve henk de temin edilmi olur. engnmede bilhassa mukayyet ve cinasl
102
kafiyeler dikkati ekmektedir. Hepsi gsterilemiyecek kadar fazla sayda olan bu tip
kariyelere burada bir ka misl vermekle yetineceiz. Mukayyet kafiyeler:
sine
(1226)
perdesine
/
m ecrif
(923)
carif
/
m
(1351)
/
ayru
(927)
ayn
/ aham
Glh
ahi
(1362)
(938)
ayaa
/
yaa
/
mln
cemalin
/
kuvvetini
(1359)
etini
(939)
/
talic
metlic
(1408)
rm
/
rm
(1189)
/
M etinlerde pek ok rastlanan cinasl kafiyelere bir ka misl verelim:
crcasndan /
crca senden (761)
{ulunur
/
tolu nr
(236)
/
yimii
kemne
kem ane
(805)
yimii
(329)
/
yz
yz
(904)
rahm et
/
rahm et
(339)
/
esrar
asrar
(906)
dilden
/
dilden
(405)
/
srmeldr /
Srmelidr (1171)
kara
/
kar a
(453)
ya
(1181)
kann
/
knun
ya
(803)
/
Farahd
ferah ad
(874)
(1363)
erhe
/
erha
/
engnm ede zl-kafiyeteyn ve zl-kavaf kafiyelerin bulunduu beyitler de az
deildir. Mesel:
Yegindr devleti v nureti gey
Uludur mlketi v evketi gey (136)
Ulu devlet yce himmet ar ba
k nicm et kat heybet uzun ya (138)
Gne bir zerrece yok rifcatinde
Denizler katrece yok himmetinde (143)
ab gl goncamn am nikbn
Seher gl yzine sam gl-abm (379)
M nacat ehli benden zevk vecdi
H arabat ire benven eyh-i Necdi (866)
Bell bildm seni bir gene erisin
Vel gster o gencn kancarsn (912)
Egeri abr ider ck cefa-ke
Vel m acukdan lutf u vefa-hva (948)
Mucallak Krsl v cArun hakyn
M utabbak yirdeki fern hakyn (957)
Nebi H dun halas furatyn
Dahi Ltun necat nuratn (966)
Nebiler hanun hs hakyn
Veliler dk ihlas hakyn (986)
G etrd cakibet bu enge dakd
Vellkin bl-caceb cenge brakd (1050)
M utarr yapraum berg-i semenden
M rekkeb topraum mg-i H utenden (1062)
103
Ahmed-i Da, engnmede Trk halk edebiyatnda ok yaygn olan yarm kafiyeyi
ok sk kullanm aktadr. Dier kafiye tiplerinde olduu gibi, bu tipte kafiyelenmi
beyitler de engnmede saylamyacak kadar oktur. Onun iin biz burada sadece bir
ka misl vermekle yetineceiz: simlerle yaplm yarm kafiyeler:
/
kamdan
(1804)
yimiden
Yem endr
revandur
(491)
/
/
reng-rezler
(1102)
gzler
b
(559)
ho
/
(1234)
kefenler
anlar
(1022)
birisi
/
kars
/
yzinden
/
tozmdan
(1279)
lden
(1026)
uludan
/
Fiillerle yaplm yarm kafiyeler:
(1434)
dutarsn
alur
drir
(1188)
/
yitersin
/
(1442)
/
karmaz
aurd
(1305)
irimez
dirdi
/
(1443)
yilerz
alaruz
bilrsin
/
klursn
(1368)
/
Yarm kafiyenin yan sra eski yazdaki yazl eklinin byk bir nem kazand
gz kafiyesine engnmede rastlamak mmkndr:
sancan
revnakn
yaknden
/ sarakndan (332)
(159)yund
fitnesiydi
/sevndi
/grmesiydi
(1003)
(1178)
uyhusnda
prislyle
irller
/
husnda
/yarisiyle
/
periler
(52)
(315)
(511)
likadan
zemne
kazadan
/
/
/
yakadan
yabne
yanadan
(528)
(1135)
(1191)
(1033)
107
edilm itir. leride bu sanatdan da bahsedeceim iz iin bu hususta bir fikir verm ek
zere aadaki beyitleri misl olarak gsterelim:
Kemal-i kudretinde ok bedayic
Celal-i hikmetinde ok anayic
(23)
Benem ck ehlinn derdine derm an
Benem zevk ehlihn hkmine ferman(891)
M nacat ehlinn ol secde-gah
H arabat ehlinn ol vacde-gah (1098)
Cinas ve tars sanatlarnn dnda m sra balarnda, ortalarn d a veya beyitlerin
m uhtelif yerlerinde sadece kelim eleri tekrarlam akla engnm ede yaratlan henge
aadaki beyitleri misl olarak gsterebiliriz:
adefde dr dzendr kanda gevher
Kayadan u sudan ney neyde ekker(18)
Bilen bilmez an bilmez ne bilsn
idrak itmez an gz ne klsun (38)
zn bende veli azade benzer
G eda ret veli eh-zade benzer (741)
cAceb saz u Caceb sz Caceb yeng
An her kim grr hayran olur deng(724)
Egeri cavret olan hem-seriyem
Veli cavretden olandan beriyem (786)
Z ira anda af var candan artuk
G her var kymeti bin kandan artuk(869)
af ehli bilr zevkin afnun
Nite cak bilr kadrin vefnun (871)
Yaum sahralar derya klupdur
Odum deryalar sahra klupdur (873)
Kimine yazdlar Tevrat u ncil
Kimine yazdlar tefsir te^Vll (1210)
Bulut derya uyn yamur dzerdi
Deniz yamur uymdan dr dzerdi(1411)
T ek rar eden kelim eler bazan bir beytin birinci veya ikinci m sram daki kafiyeyi
tekil eden kelime veya onun cinas- naks ekli olup kafiyeden nce yer alr ve beyitte
yeni bir henk tem in eder:
her bir perdeden yz gsterrsin
u bir yzdr ki bin yz gsterrsin(904)
U m aram re ben b-re senden
ifa shhat kamu bimre senden (954)
Dahi ok drl nzk iler iler
Dmk! yay in Mr kiriler (1047)
110
112
zellikleri1
ilgili
motifler
*Bu blm de genel olarak A. S. Levend, Divan Edebiyat, Kelim eler ve Remizler, Mazmunlar ve
M efhum lar (2. Bask stanbul 1943) ve A li N. Tarlan, eyhi Divanm Tedkik adl eserlerden ve A. N.
Tarlandan ifh olarak renilen bilgilerden istifade edilmitir.
2Allah, Hz. Muhammed ile ilgili zel deyimler ve ifadeler Kurandaki yetlere ve hadslere yaplan
telmihler iin bk. Aklama, beyit lab, 2a, 3a, 4a, 6ab, 7ab, 8a, lOab, la , 12ab, 13ab, 15ab, 16ab, 22a, 25ab,
33b, 38ab, 44ab, 47ab, 53ab, 61ab, 63ab, 69ab, 82ab, 88ab, 90ab, 92ab, 94ab, 95ab, 97ab, 99ab, lOOab,
lOlab, 102ab, 105ab, 106ab, 107, 108ab, l l l a b , 114ab, 115ab, 117ab, 237, 347ab, 405ab, 407ab, 409ab,
670ab, 932ab, 973ab, 995ab, 999ab, 1040ab. Tevhit ve nt blmlerinde Ahmed-i Da, u sre ve yetlere
dayanmaktadr: II 87, 89, 97-98, 143, 146, 253; III 2, 3, 32, 132; IV 69; V 44, 110; VI 103; VII 157-158; X
260; XI 15; XII 53; X V 55-56; XVI 2, 93; XVII 1, 80, 97; XXI 107; XXIII 40, 71; XXIV 35; XXV 14-15;
X X V I 193; XLVIII 28; LIII 5, 9,13-18; LVII 3; LXI 6; XCI; X C II1-2; X C III1-2; XCVII; CXII.
113
3Bk.
4Bk.
5Bk.
Bk.
Aklama,
Aklama,
Aklama,
Aklama,
6ab 7ab.
l l ab, 25ab.
38ab, 44ab.
61ab.
114
115
n Bk.
12Bk.
13Bk.
14Bk.
Aklama,
Aklama,
Aklama,
Aklama,
116
117
118
19H z. Sleymann hakknda daha fazla bilgi iin bk. bu eserde Blm IV, 6. Ayrca Hz. Sleymana
it Kurandaki yetler ve Ahd-i Atkdeki bilgiler iin bk. Abdlbaki Glpnarl, Mesnevi ve erhi, C. I, s.
286-287, b.961, s. 365-366, b. 1587, s. 505, b. 2750. C. II, s. 261-264, b. 1601-1604. C. III, s. 380, b. 3104.
119
Hz. Sleyman arasnda mukayeseler yapmak imknm vermitir. Ayrca Hz. Sleyman,
peygam berler arasnda Hz. Dvud dnda, kudret ve kuvvet sahibi hem peygam ber
hem padiah olan tek peygamberdir. Bu bakm dan da Ahmed-i Da, Emir Sleyman
Hz. Sleymana, veziri Mehmed Paay da Hz. Sleymann idaresi ve tedbiriyle mehur
veziri saf bin Berahyya benzetmitir:
Eer Keyhusrevn devran gedi
Sleymansn bu gn devrn senndr(698)
D urur begler ninde karusmda
Sleymndur zi af yannda (175)20
ir, Em ir Sleymanla kendisinin mnasebetini Hz. Sleymanla karnca arasnda
geen kssaya telm ihde bulunarak anlatr. Em ir Sleym ana eserini sunan ir, Hz.
Sleymana bir ekirge budunu armaan eden karnca gibidir:
Sleymansn eh ben bir karnca
Kulundur her kii varlu varnca (258)
Sleymana karnca armaan
ekirge buddur kim iltr an
(283)
Em ir Sleyman, btn ins cine, hayvanlara, kulara hkm eden ku dilini bilen
Hz. Sleyman gibi kudretli bir hkmdardr:
Sleymansn bu gn calem kulundur
Bu ins cin beni adem kulundur (204)
Hz. S leym ann kularla ilgisi ve ku dilini bilm esi, ire bir ok arm lar
yaptrr. Bir taraftan ir, bir kua benzettii engin dilini ancak Hz. Sleymann
bileceini sylerken; engin sesinin gzellii, ona Hz. Sleymann gzel sesiyle mehur
b ab a s H z. D v u d u h a tr la tr .21 D i er ta ra fta n b ir b a k a y erd e k u la rn dili
(mantkuttayr) sz, A ttarn Mantkut-tayr adl mehur eserine ve bu eserde kulara
rehberlik eden, ayn zamanda Hz. Sleymann elisi olan H dhde arm yaptrr:
Klursn clemi Hdhd gibi seyr
Sleymansn okursn Mantkut-tayr (730)
cAceb kusn tersin Dvd elhan
Diln bilmez senn illa Sleyman (897)22
Sergzetini anlatt blm de, servi aac zerine kular konduunu grnce,
kendini Hz. Sleymann mehur tahtna benzetir:
Kamu kular benm stmde, sayvan
D utar ankim benem taht- Sleymn(1076)
120
121
diriltm esine tem as edilm itir.29 Divan edebiyatnda sevgilinin duda hastalar iyi
ettii, klara can ve hayat balad iin, sevgililer bu zellikleri bakmndan Hz.
Isaya benzetilirler.30 Ahmed-i Da de engnmede ayn m nasebetleri kurmutur:
Kamu csi-nefes ck u hevesde
ller dirgrrler her nefesde
(330)
Yrei ck odndan hep dikenl
Kamu cIsl nefesl Dvd nl
(440)
Ayrca Ahmed-i Da, bahar ve bahar rzgrn k ile birlikte lm olan varla yeni
hayat getirdii iin ldkten sonra tekrar dirilerek gk yzne ktna inanldndan
Hz. sann nefesine benzetir:
Sab dem urd n csi deminden
H aber virdi haytun caleminden (346)
E m ir S leym an da k u lla rn a b a lad ih s a n la r la o n la ra h ay at verm esi
bakmndan Hz. sa gibidir. Ayn zamanda onun yceliinin m ertebesi, Allah tarafnda
gn drdnc katnda bulunan gnee ykseltilmi olan Hz. sann m ertebesine,
dolaysiyle gnee, benzetilir:
Mesih - enfs u hem cIsi - kademdr
Vel Ysuf-ceml Hzr-demdr (132)
Bu gn lutf ile ol cs-nefesdr
Kime kim bir nazar kldysa besdr (152)
engnm ede H zrn31 b- hayat (b- Hayvan, b- Z indegn ve bengisu
lmszlk suyu) aram aya kan skenderle birlikte yola ktna, ancak zulm et
diyarnda b- hayat Hzrn bularak itii ve lmszle kavutuuna dir telmihler
vardr. Ahmed-i Da, Divan edebiyatndaki ananeye uyarak, kane hisleri anlatrken
sevgiliyi Hzra, klara lmszlk balayan dudan b- hayata, kesrette ve
karanlklar iinde brakan siyah san da zulmet karanlklar diyarna benzetir:
zidr Hzr zulmet zlf geys
Lebi can emesinden gsterr u (492)
A hm ed-i D a, hkm dar Em ir Sleym an da lm szlk suyunu imi olan
H zra benzetir. kiye olan dknl dolaysiyle, b u ra d a lm szlk suyunun
zmnen arab iaret ettii de dnlebilir:
Sikendersin a ol b- hayt
Hzrsn eme-i hayvan senndr (697)
122
Hzr ve skender ile yakndan ilgisi olan b- hayat, engnmede ok daha geni
bir alanda kullanld iin., onun zerinde burada biraz daha durmak yerinde olacaktr.
b- hayatn kayna G lgam efsanesine, h a tta bu efsanenin de tem elinde
bulunan bir Sm er mitolojisindeki daha eski bir motife dayanr. Y er alt dnyasna
inen tanra nannay lmden geri evirmek iin nedimesi Ninubur tanr Enkiden
teslim ald hayat suyunu ve hayat yiyeceini tayan G alatur ve K urgarra adl iki
ruhun refkatinde yer altna iner ve nannanm cesedi zerine bu iki maddeyi saarak
onu yeniden h ay ata d n d r r.32 D ah a so n ra G lgam efsan esin d e eb ed hayat
balayan bitkiyi Glgamdan bir ylan karr;33 benzeri bir hikyede daha sonra
skender ile as ve Hz. H zr aram aya kan Hz. Musa ile ona refkat eden Yac
b in N n un b an d a n geer: Y em ek zere h azrlad k la r baln d irilerek suya
atladn grrler34
slm edebiyatnda ise skender hikyelerinde skender ile Hz. H zrn hayat
suyunu karanlklar lkesinde aram ak zere yola kt, fakat bu hayat suyunu Hzrn
bulup itii, skenderin ise iemeden geri dnd anlatlr35. Ayrca gen arkada ile
Hz. M usann da lm bala hayat suyunun dem esiyle onun dirilm esine hit
olduklar Kuranda Kehf sresinde (xviii) anlatlmaktadr.36
Burada ksaca verilen bilgilerden anlalyor ki b- hayat (hayat suyu veya hayat
bitkisi) mitolojiden efsaneye geildikden sonra, efsanelerdeki kahram anlarn bir trl
ele geirem edikleri bir nesne olm utur. Oysa hayat suyu veya hayat bitkisi eski
Smer ve Bbil mitolojilerinde tanrlarn elde edebilecei bir eydir. ou zam an o,
tanrlarn yerine geip, onun sembol olur. te hayat aac gibi, tanrlarn mal olan
lmszlk suyu, yakn dou edebiyatlarnda hep tanrlarn mal olarak kalm, yani
insann eline hi bir zam an gem em itir. Bu yzden ab- hayat skender, o kadar
aram asna ramen bulamamtr. Eski mitolojik bir tanr figrnn kalnts olan ve bu
yzden tanrsal bir hviyyete ship olan H zrn ise b- hayat bulmu, imi olmas
ok tabiidir. nk Hzr insan cinsinden deildir. b- Hayatn, engnmede Hzr ve
skender ile beraber gemedii pek ok beyit vardr. Bu beyitlerde hayat hassasndan
tr su, il yerine getii iin arap, syleyene ve dinleyene iyi ve gzel duygular
alad, ebediyen kulaktan kulaa yaad iin sz, dolaysiyle edeb eser, b- hayata
benzetilir:
ular ab- hayat olm afadan
Tabayic muctedil ab u hevadan
(363)
Bnarlar evresi yal glistan
Zeberced ar iinde ab- hayvan (374)
123
37Ysuf hikyesi hakknda daha fazla bilgi ve Ahd-i Atikde ve Kuranda getii yerler iin bk. A.
Glpnarl, a.e, C.I, s.84-87
124
peygam berler sadece b irer beyitte bahsedildikleri hlde, M usa peygam bere drt
beyitte iaret edilm ektedir. Bu beyitlerde M usann asasnn ylan olmas ve yedd-i
b eyza m u cizeleri, onun T r- S in ada A lla h la konum as, bu yzden kazand
Kelim ullah lkab, Kzl D enizden geerken, asasn yere vurmas sonucunda denizin
ikiye ayrlm as, kavm i ile b irlik te M usann kar ta ra fa gem esi, onu takip eden
Firavun ve askerinin, o anda denizin birlemesiyle boulm alar hdiselerine telmihler
vardr:38
Halile od bustan eyleyen sen
uy Fircavn in kan eyleyen sen (952)
M nact itdgi Turun hakiyn
Yed-i beyzada nurun hakiyn (965)
Y ukarda ad geen peygam berler dnda sadece XIX. blm nde m ncat
srasnda Hz. E ybn zikrettii A llahn huzurunda htr yksek peygam berlerin
K u ra n a d ay an an h ik y eleri u seb ep le rle sz konusu o lm ak tad r: Hz. A dem ,
dolaysiyle Havva, Allahn yaratt ilk insan ve cennette yaamasna izin verdii tek
peygamber olarak zikredilir:
lah dem Havva hakyn
lah CennetiPl-me^v hakiyn
(962)
Hz. drse39 gklerin esrar almtr. lk defa yaz yazan ve elbise diken odur.
365 yanda Allah tarafndan ge ykseltilmi; A llaha yakn klnmtr. Hz. Nuh40
kavminden ok mukavemet grm, ok strap ekmi, ok alam bir peygamberdir:
Nebi drs kurb rifcatiyn
R islet birle N uhun dacvetiyn (963)
ahsiyeti olduka karanlk olan Hz. drsin gerek kimlii Smer-Akat zamanna
uzatlabilir. yle ki islm gelenei, Kuranda gk yzne karldna dir bulunan
ifadeye dayanarak, onu Ahd-i A tkdeki (Tevrat) E nochun gk yzne kmasiyle
b irletirm itir (bk. Tekvin 5:24). E noch ise M usev m itolojisindeki M itatro n dur.
M itatronun Bbil dilindeki ad ise Enochdur (= Enki-Ea) [bk. Ginzberg, The Legend
of the Jews, C. V (Philadelphia 1968), s. 163, not 161]. Ayrca drs adna dayanarak,
islm gelenei bu kelimenin d-r-s kknden geldiini, bu yzden ok lim, retmen
mnsn tadn kabul etmitir. te bu zelliklerinden tr, ayn zellikleri tayan
E noch ile ve H erm es T rim egistosla ayn kii olduunu ileri srm lerdir. D aha
dorusu H erm es kelimesi bir lkap olduu ve lim m nsna geldiinden bu lkap
38 Hz. M usann Kuranda zikredildii yerler iin bk. A. Glpmarl, ayn eser, C.I, s.120-121, b.278279, s.229-230, b.869; C.II, s.92, beyit 356; Kuran vii, 107-108, 117, 103, 143, 164; xx, 18-66; xxvii, 7-14;
xxviii, 31-32; xxvi, 40-67; ii,46- 66,253; iv 153-156, 164; x, 75-93; xx, 9-97
39 Ahm ed Cevdet, Ksas-i Enbiya (6 cilt, Milli Eitim Bakanl Kltr Yaynlar, stanbul 1972), C.I,
s.4; Taber Tarihi, elimizdeki yazma nsha, vr. 32b-33a; Kuran xix, 55-56, xxi, 85
40 Kuran, xi 36-48, xxix 14, xxxiii 7, Lxxi (Nuh sresi)
125
drse ve E nocha ittir. Q abas al-qabls fi tadblr H arm as al-H artnis [A. Siggel,
Das Sendschreiben des Lichts ber das Verfahren des Herm es der Herm esse dem,
der es begehrt, D er slam 24 (1937): s. 259-293]de yle bir ifade vardr: Hermes
E nochdur, bu da drs... H erm es Srynicedir ve lim m nsna gelir; H erm es
Trim egistos ise lim lerin lim i dem ek olur... Fakat drs ad aslnda A rapa bir
k elim e d e ild ir. Bu yab an c kelim eyi, A ra p la r A ra p a d a k i d-r-s k k n e m l
etmilerdir. Bu kkle ayn kaynakdan gelen branice bir kelime K um randaki belgeler
arasnda ortaya kan Damascus C o v e n a n t . adl bir belgedeki D re ha-Torahdr.
Yani A rapadaki d-r-s kk, branicede d-r- kkne tekbl etm ektedir. D re
yorumcu, tefsirci mnsna gelmektedir. fade btnyle D re ha-Torah Tevrat
yorumlayan , tefsir ed en m nsndadr. Y ukarda ad geen Damascus Covenant
adl belgede D re ha-Torah iin yle bir ifade bulunm aktadr: ...The star is the
Interp reter of the Torah who came (or shall come) to Damascus as it is written: A
Star shall step out of Jacob and a scepter shall rise out of Israel (Num. 24:17) [bk.
D am ascus Covenant (CD) 7:13-20]. Bu yldz ad Yunanca H erm es, A rapa U trid,
L tin ce M ercury olan yldzdr. U t rid in B bil dilindeki ad N ab olup, tan r
M ardukun oludur ve onun ktibidir. M arduk gne tanrs olduuna gre Nab
gnein ktibidir. Ayn ekilde Mercury yani Utrid ve Enoch da tanrnn ktibidirler.
Zira hem Utrid, hem Enoch ellerinde kalem tutarlar ve bu kalemle tanrnn szlerini
yani lh kanunlar hakkederler ve slm gelenekte de drs kalem le ilk yaz yazan
peygam berdir. N abnun am blem i de bir kalemdir. Enoch da Hz. drs gibi 365 yl
yaamtr... u hlde drs ve onun etrafnda rlm tasavvurlarn islmiyete nasl
getii sorusu, K um ran y azm alarn d a b u lu n an D am ascus C o v en an t sayesinde
cevaplandrlabilir.
Bbildeki ve Musev geleneindeki drs-Herm es figr H arranler ve Yem ene
g etm i olan Y em enli M usevler ve Y em ende gelien M aniehizm in etkileriyle
islmiyete gemitir. Ancak islmiyette drs, tanr ve yldz hviyetini kaybetmi ve
bir peygamber kimliine brnmtr. Fakat islmiyette bile onun tanrsallndan bir
takm izlerin kalm olduu grlm ektedir. Btn bu bilgiler Y oram E rd e rin u
yazsndan alnm tr: The Origin of the nam e drs in the Qurn: A study of the
influence of Qum ran Literature, JNES, C.49, say 4 (Chicago 1990), s. 339-350.
A ncak Y oram E rd e r d rs /T re h a -T o ra h /H e rm e s /M e rc u ry /E n o c h /N a b
ilikisini ortaya koymakla yetinmitir. Hlbuki George A. Barton daha da ileri giderek
Enoch kelim esinin aslnda Sm er yer alt ve yer yz sular tanrs olan E nkinin
branice karl olduunu belirtm ektedir [bk. Archaeology and the Bible, ksm II, s.
266]. Enki ayn zam anda S m ere m edeniyet g etiren tan rd r. Tpk E noch gibi
retm endir, yorum cudur. Ayn ekilde drs de insanlara yaz yazm asn ve diki
dikmesini retmitir. Bu durum da Enki ile Nab arasndaki ilikiye bakmak gerekir.
Nab gne tanrs M ardukun olu olup, M arduk Enkinin oludur. Smerde tanrlar
yalandka yani aradan uzun zam an devreleri getike, daha enerjik ve daha gen
tanrlar babalarnn yerini ve gcn alrlar. slm devrede henz varln korumakta
olan H arran daki bu eski inanta Enkinin yerini Nabnun alm olmas hi alacak
bir ey deildir. Sonra Bbil Yaradl E fsanesinde
E nkinin yerini ve nem ini
M ardukun btn hametiyle aldn biliyoruz. Bbilin son zamanlarnda yaplan yeni
126
yl festivallerinde M ardukun yan sra N ab nun da byk bir nem kazanm aya
balad yeni yl festivallerine it metinlerden anlalmaktadr.
te Hz. drsin kimliini bu ekilde tarihin ok telerine gtrm eye m uktedir
o lm ak la, im di n m zd e yeni b ir yol am oluyoruz. Z ira bu ekilde slm
m ito lo jis in in m p h e m ve k a r a n lk la r d a k alm , a n la m v e rile m e y e n e itli
kahram anlarn ve hikyelerini daha iyi anlam ak ve yorum lam ak iin, onlar zaman
iinde takip ederek asl kaynaklarna doru gtrmemiz mmkn olabileceinden, eski
Trk edebiyatyla uraanlarmza, filologlarmza ve kltr tarihilerimize imdi byk
bir vazife dm ektedir. Son olarak bu konudaki nem li baz kaynaklar sralam ak
istiyorum:
E n o c h - M e ta tr o n a r a s n d a k i ilik i iin bk. A n g e lo lo g y , T h e Je w ish
Encyclopaedia, C. I, s. 583-597.
E n k i/E n o c h ilikisi iin bk. G eorge A. B arton, A rchaeology and the Bible
(Philadelphia 1916), ksm II, s. 266.
L a m e c h /L u m h a ile ta p n a k m u sik iin aslarn n p a tro n u o la ra k E n k i (E a )
arasndaki iliki iin ve bir de E nki/E noch ilikisi iin bk. S. Langdon, Sumerian Epic
of Paradise (Philadelphia 1915), s. 52, not 1 ve 6.
Hz. b rah im 41 p u tp erest Bbil hkm dar N em rud ta rafn d an atee atld
zam an, o ate gl bahesi hline gelmitir. Hz. brahim in bir ad da A llahn hlis
dostu mnsna gelen Halilullahdr:
Halile od bustn eyleyen sen
uy fircavn in kan eyleyen sen (952)
u brahim H allln hulletiyn
Dahi Ms Kellmn kurbetiyn (964)
Sadom Gomore halk Hz. Lta iman etmeyip, sefih bir hayat yaamaya balaynca,
A llah bu ehri helk etti. Ta stnde ta koymad; kars hri Hz. Lt ve dier
yaknlar kurtuldular. Ayn ekilde Allah, Hz. H da inanmayan Ad kavmini helk etti,
Hz. H du kurtard42
Nebi H dun hals furatyn
Dahi Ltun nect nuratyn
(966)
Hz. lyasa K u ra n d a43 b ildirildiine gre peygam berlik verilm itir. Enbiya
kssalarnda lyasn Baal adl puta kar gnderilm i olduu sylenir. B aala tapan
halk im ana getirm eye m uvaffak olam ad iin, A llaha yalvarm ve onun katm a
ykselm itir. cA c3ib3l-M ahlktta Allahn kendisine gnderdii ateten bir ata
binerek gk yzne ykseldii belirtilir. B aalin frtna, yldrm tannlariyle ilgisini
bildiim ize gre, Hz. lyasn daha sonraki m itolojik alar takip eden destan!
127
alarda Baalin insan eklindeki tasavvuru olduunu ve islmiyette Hz. drs gibi bir
peygamber ekline dnm bulunduunu dnebiliriz. Nitekim Hz. lyasm eski bir
mitolojik figr olduu baz mslman limlerin onu Hz. drs ile kartrm alarndan da
anlalabilir.44
Aadaki beyitte Hz. lyasm Baale tapan halk imana davet etmi olduuna iaret
edilir:
Hzr n itdgi erbet hakyn
u lys itdgi dacvet hakiyn
(971)
A surlulara, Ninova ehrine peygam ber olarak gnderilen Hz. Yunus, kavmine
kzp onlar terkettikten sonra, bir gemiye binmi; bu gemiden suya atld zaman onu
bir balk yutmutu. Hz. Yunus bu baln karnnda iken, kavmine yapt hakszlktan
tr tvbe ettii iin balk onu sahile brakmt45
Denizde Ynusun vahdetleriyn
Balk karnmda vahetleriyn (968)
Hz. Meryem, Hz. sann annesi olmas dolaysiyle ve Nefh-i Cebril ile hmile
kaldndan ismeti zikredilmek sretiyle Hz. sa ile birlikte iki yerde gem ektedir-.46
Liva-y hamd anun adiyle muclem
Anun avudur csabni Meryem (106)
Meslhn cilmiyile hikmetiyn
Anas Meryemn hem cimetiyn(970)47
3.
Efsanev ve tarih ahsiyetler: engnm ede IV.-V., VI. blm lerde Em ir
Sleyman ile veziri M ehm ed Paa medh edilirken, XXII. blm de de at hikyesini
anlatrken, rann efsanev tarihindeki hkmdar ve kahram anlara, M akedonya kral
skendere, eski Yunan filozoflarndan Aristo ile Efltuna islm edebiyatnda yer alm
dier tarih ve din ahsiyetlere iaret edilmitir. Yalnz rann efsanev tarihindeki
44
Bk. Yoram Erder, a. m., JNES (1990), s.340, not 11; A. Cevdet, Ksas-i Enbiya, C.I s.31; Ts, ayn
eser, s.415-416; Taber Tarihi, ktphnemizdeki yazma nshas, vr. 151a^, 183b-184at|.
te Hz. Ilyas gk yznde yeri Mteri yldz olan Baal-Ninurta-Ningirsu gibi frtna, yamur ve
im ek tanrlarna ularken, Hz. drs de yer alt ve yeryz sular tanrs Enki [EaJye uzanmaktadr.
Bahar zamannda gk yznden yaan yamurlarla yer yzndeki sular birlemekte ve bylece bu iki tanr
ylda bir defa bir araya gelmektedir. Bunlarn birlemesi srasnda ise yer yznn bitki ve hayat enerjisinin
tanrs olan Temmuz yani Hzr yeniden hayat bulmaktadr. Btn bu tabiat olaylarnn mitolojik izahlar
ve tanr figrleriyle bugn dnyann her tarafnda olduu gibi bizim de Anadoluda her yl kutladmz
Hdrellez (< Hdr lyas) gnnn ok yakndan ilgisi vardr. Bu konuda ayrca bk. bu eserde IV. blm.
45Kuran x (Y unus sresi), xxxvii 138-148, xxi 87-88. Hz. Yunus hakknda Kuranda ve Ahd-i
Atikdeki hikyeler iin bk. A. Glpnarh, ayn eser, C. II, s.480-483, b.3139-3141
46 Kuran xix, 16-21; Meryem hakknda Kurana ve Ahd-i Cedde yani nciPe dayanan hikyeler iin
bk. A. Glpnarh, ayn eser, C.I, s.411-412, b.1942, C.II, s.53-54, b.99
47Bu blmde Ahmed-i D anin neden zellikle Hz. Sleyman, Hz. Eyp, Hz. sa ve Hzr Peygamber
ile b- hayat zerinde durduu, bu eserin IV. blm okunursa daha da aklk kazanr.
128
129
(149)
(134)
H em Hsrev-i Pervze iret eden hem de ayn zam anda hkm dar m nsna
gelen h u srev kelim esi zerin d e aadaki bey itte cins- nks sanatyla oyun
yaplarak, Em ir Sleyman Keyhusrevden ve Hsrevden stn tutulur:
Ne husrev kim eger Key husrev olsa
Yaraur hizmetinde peyrev olsa (172)
A rtk K e y h u s re v in d e v ra n g e m itir, im di k u d r e t ve h k m d a rlk E m ir
Sleymanndr:
Eger Keyhusrevn devran gedi
Sleymansn bugn devrn senndr(698)
Mehmed Paa da Keyhusrev gibi bilgi sahibi ve hnerlidir:
Sikender-ferr Keyhusrev-hnerdr
Zamiri ren hib nazardur
(186)
88-123.
H. Lewynin [The Babylonian Background of the Kay Ks Legend", Archiv Orientalni, C. XVII
(1949), s. 29-109] adl aratrmasndan anlaldna gre Keykubd rann Keyniyan hnedanmn ilk
hkmdardr. Zira D enkartn 4. kitabnda ilk Keyniyan hkmdarlarnn yerli hkmdarlar olmayp
Irakda oturan Bbil hkmdarlar olduu sylenir. Nitekim Keykubd hakknda el-Dnawar de tarihinde
onun bir Bbil hkmdar olduunu syler (bk. Kitb al-ahbr al-tiwl, nereden Guirgass, Leiden 1888, s.
14,1,3: Bbil lkesinin kral idi). Keykubadn olu olup, ondan sonra tahta km olan Key Ks da hi
ph esiz yine bir Bbil hkm dardr. Key Ks D an iyel (2-4) kitabnda N abukadnezzar olarak
gsterilirken, slm tarihileri onu Nimrud ve Buhtunnasr ile ayniletirirler. Birun Kitb al-thr albaqiyya (nereden Sachau, Leipzig 1878, s. 110) adl kitabnda rann Keyaniyan hanedanna mensup
btn hkmdarlarnn aslnda Keldani diye bilinen Bbil hkmdarlar olduunu belirtir. Btn bu
izahlara ramen gerek Keykubdm gerekse Keykvsun kesin olarak hangi Bbil hkmdarlar olduklar,
yukarda zikredilen Lewynin m akalesine kadar karanlkta kalmt. Lewy bu makalesinde Keykubdn
henz karanlklar iinde olmasna ramen Keykvsun son Bbil hkmdar Nabnaid (d. m.. 590, 556539) olduunu ve Cyrus tarafndan m. . 539da yenilgiye uratldkdan sonra ahsnn etrafnda byyen
efsaneler sonunda adnn, yerli bir ranl prens ile kartrldn bildirmektedir.
130
At kendisini tantrken, gemiteki mehur atlar arasnda Husrev-i Pervzin iki mehur
atn yle dile getirir:
Ben idm Husrevn Glgn u ebdz
Binp pervz iderdi ah Pervlz (1241)
Ayrca engnm ede Husrev, irin ile arasnda geen mehur ak maceras dolaysiyle
de zikr edilir:
Husrev grmeye rn cemalin
Pula almaz cehanun gene maln(1359)
rann estir (mitolojik) tarihine gre Sm bin Nerm nm kars ve kendisi beyaz
renkli olduklar hlde doan oullan siyah renkli idi ve beyaz tylerle kaplyd. Sm
bin N erm n, bu ocuun dv soyundan olduunu dnerek onu deniz kenarna
brakt. Tesdfen oradan geen Simurg onu buldu Elburz dandaki yuvasna getirdi
ve onu bytt. D aha sonra olunu bulan Sm ona D estn diye hitbetti. te Rstem,
D estn bin Sm bin N erm nm oludur. D estnn dier ad Z ldir. Z l ihtiyar,
aksal, ak sakall demektir. Rstem in babasnn tyleri beyaz olduu iin ona bu ad
verilmitir.52
engnm ede ran n efsanev kahram anlarndan biri olarak ehnm ede geen
Z lolu R stem e geni bir yer verilm itir. Rstem , kahram anl, gl, kuvvetli
olmas bakm ndan Em ir Sleymanla mukayese edilmi; bu srada R stem in gl,
kuvvetli, iri vctlu m nsna gelen tehem ten, aslan m nsna gelen G azanfer
lkaplarna iaret edilmitir. Ayrca dedesi, Z le nisbeten Zlolu Rstem , babas
D est n a izfeten ise R stem -i D estn diye de arlan R stem in ad etrafnda,
destn kelimesinin dier mnlar dolaysiyle eitli oyunlar yaplmtr.
Ne Rustem Rustem-i Destan olursa
Yaraur hkmine ferman olursa (173)
Rstem , ayrca alaca renkli rah adl atyla da tannr. Ahm ed-i Da, atm azndan
Rustem in atn anlatrken destn kelimesinde ihm- tensp sanat yapmtr:
Dkeli ehleri sultan iden ben
Cehanda Rustem i destan iden ben(1284)
At bir baka beyitte kendini Rstem in atyla yle mukayese eder:
Ben idm Rustem-i Z aln semendi
Ben idm merkeb-i Kaydar- hindl(1240)53
52A . Glpnarl, ayn eser, C.I, s.496, b.2436; Tus, 'Ac^ib al-makhlqt, s.418-419; ayrca bk. Elburz;
A. N. Tarlan, eyh Divanm Tedkik (1964), s.234-238
53Bu beyitteki Kaydrn kim olduu tesbit edilememitir. Ancak Kamamek-i Artakatr-i Papakanda
Kayd (veya Kayt) adl bir Hind hkmdar zikredilmektedir. Bk. E. G. Brown, A Literary History of
Persia, C.I, s. 138.
131
R stem at ile olduu kadar yay ile de m ehurdur. Ahm ed-i Da R ustem in fizik
kuvveti ve yayndan arm yaparak gzel bir imaj yaratm; engnmede baharla
birlikte balayan yamur, gk grlts ve imei yle anlatmtr:
Rustem yayn kurd felekler
A tarlar yldrm okn melekler
(355)
132
(131)
eng musikde o kadar m hirdir ki A ristoyu dahi aknla drr; onu kendisine
hayran eder. Aadaki u ifadesiyle Ahmed-i Da, A ristonun ierisinde engi de ele
alan Problem ata adl eserine de dolaysiyle iaret etm ektedir:57
M akmat ire n seyran ider ol
Arest caklm hayran ider ol
(596)
Ahmed-i Da, arab verken Aristoya gre arap insan iin ikinci bir ruhdur der ve
bylece kendi fikrim Aristonun fikriyle desteklemek ister:
Gnl aylnesi rhun gdas
Arest mezhebince rh- anl
(661)
slm dnyasnda E fltunun musik leti erganunu icad ettii dncesi de umum
olarak kabul edilm ektedir58. Ahmed-i Da, engnm enin bir beytinde bu kabule
yle bir telmihte bulunur:
itdn feylesf- z-fnm
Benm ckumda dzdi ergann (804)
Divan edebiyatnda irler, ya kendi bilgilerini gsterm ek ya da m em duhlarm
yceltmek iin bazan da gerekten konularnn gsterdii gereklilik dolaysiyle Aristo
ve Efltunun yan sra eitli ilim shalarna mensup eski Yunan limlerini eserlerinde
zikrederler. Ahmed-i Da bu sonuncular arasndadr. Ahmed-i Da de engnmede
M ehm ed P aay verken heyet, riyziye ve corafya limi B atlam yusu (Batlimls,
B a ta im u s) yani C lau d iu s P to le m a e u s u (P to lem y ) [100-178], onun E l-M icestI
(A lm agest) adl astronom i kitabn ve m ehur Y unan riyziyecisi skenderiyede
Ptolemy I (m.. 306-283) devrinde yaam olan klidisi (Eucleides) zikretmektedir:59
Makedonya kral Philipin kars Olympia ile birlemitir. skender bu birlemenin mahsldr (bk. A.
Glpmarl, ayn eser, C.II, s.29-34, b.45; Iskandarnamah, A Persian Medieval Alexander-Romance, trans.
Minoo S. Southgate [New York: Columbia University Press, 1978], Introduction s .l ve s.196-201).
57Bk. Aklama 596a^
58BehcetDr-Rhta erganunu Efltunun icadettii bildirilmektedir. Belki de bu beyitteki feylesf-i
Zfnn ile Efltun kastedilmektedir. Bk.
cAbd3l-Kdir Mer, Mekid3l-Elhn, s.135-136; cAbdlM cmin, BehcetV-Rh, s.90; H. Usbeck, ayn eser, s.71.
59nk astronomi ve matematik mzikteki eski harmoni gryle yakndan ilgilidir. Ayrca
Eukleides, Kitb al-Naghm veya al-M sk adl (Introduciton harmonica) ve Kitb al-Knn (Section
canonis) adl musikye it eserleriyle de slm dnyasnda tannmtr. Ptolemynin de ayrca Harmonica
adl musik rislesi Arapaya evrilmitir: G. H. Farmer, The M usic of Islam, Ancient and Orientlal
133
(192)
Btn klsik slm ve divan edebiyat irleri, Araplarn Tay boyundan ve mehur
Arap iri ve reislerinden olan Hatem-i Tayin cmertliini bir darb- mesel hkmnde
kullanrlar ve onun cm ertliini m em duhlarm n cm ertlii ile m ukayese ederler.
Ahmed-i Da de Mehmed Paay verken ayn mukayeseyi yapar60:
Sehsmdan utanur Hatem-i Tay
Gzi nli anrdr himmeti bay (187)
Nazarda M teri talcatda hurd
Keremde H tem hikmetde Cemd(193)
Divan edebiyatnda irlerimiz, iirde Sad (. 1292), Selman- Savec (. 1376),
H fz (. 1389) gibi ran ed eb iy atnn byk, klsik airlerin i kendilerine stad
edinm ilerdir. Sz sanatna dir fikirleri, kendilerinin veya bir baka irin edeb
deeri sz konusu olduu zaman onlar iin mukayese ls bu byk ran irleridir.
Ahmed-i Da de engnmede iirin stad olarak Sad ve Selman zikr eder:
Dkeli ehl-i fazl u ehl-i cirfan
Olara rek ider Sacdl v Selman
Szn ancatda mikdarn bilrler
Ne hacet ben diyem varn bilrler(275-276)61
Meer plr-i tarikat eyh Sacd
Ki hikmet gencinn ol idi nakdi (297)
leride grlecei gibi, Ahmed-i Da, engnmede musik leti engin hikyesini
anlatt iin, musik ilm in in terim lerini eitli sz oyunlar ve sanatlarla kullanm;
ayrca slm dnyasnda bu ilmin en byk stadlarndan olan Abdlmmin el-Urmev
el-B adad (. 1294) ve A bdlkadir el-M erag (. 1435)yi de engi ver ve tarif
ederken yle zikr etmitir:
Ne kim musiki vardur mmkin anda
Kamu tanlf-i cAbd-l-Mmin anda
Ne kim disen degldr nadir andan
l grene cAbd-l-Kdir andan(599-600)62
Klasik islm edebiyat ve Divan edebiyatnn efsaneleri arasna mehur efsanev inli
nakka Mani de girmitir. Mani, aslnda M ezopotamyann gneyindendir. Mild 14
134
63Kurt Rudolph, Gnosis (Translation edited by R. Mclachlan Wilson, San Francisco 1983), s.329-334
vd.; Brown, A Literary History o f Persia, C.I, s.154-166; H-J. Klimkeit, Manichaean Art and Calligraphy
(Leiden: E. J. Brill 1982), s .14-16 hayat ve akideleri iin bk. s.4-13. Bu kaynaklarda verilen tarihler
birbirini tutmamaktadr. Fakat Maninin lm tarihini kesin olarak tesbit eden Uygurca bir ketebe kayd
iin bk. A. von Le Coq, Trkische M anichaica aus Chotscho.I. (Berlin 1912), s. 12, 39: ... lah Mani
peygamberin k lkesine gnn 522. ylnda, domuz y l n d a . M a n i m. s. 274 ylnda idam edildiine
gre sz edilen Uygurca metin de 796 tarihinde istinsah edilmitir. Yukarda zikredilen kaynaklarda
biribirini tutmayan tarihleri bu Uygurca ketebe kaydnn nda yeniden gzden geirmek gerekmektedir.
135
MKaf da hakknda ayrca bk. Muhammed ibn Mahmud Tus, 'Aja'lb aI-Makhluqt ve Ghar^ib alMawjudat (ed. M. Sotoodeh, Tehran 1966), s.125-126; QazwInT, cA geb al Makhlqt wa Ghareb alMawjdt (ed. by Farouk Saad, Beirut-Lebanon 1977), s.215-216.
65 Hudd al-cAlm (ngilizceye evirisi V. Minorsky, ed. C. E. Bosworth, London 1970), s.445
66 H istorical and P olitical G azetteer of A fghanistan, C.4, M azar-i Sharif and N orth-C entral
Afghanistan, ed. Ludwig W. Adamec, Graz, Austria, 1979, s.2070.
67 Tus, ayn eser, s.418-419
68 Tus, $.512-514
69 Anka A, C.I, (stanbul 1950), s.437
136
Tanra nannaya it bir sembol olan mdugut kuu ile ayn vasfta grnyorsa da bu
sembol Smer-Akad devirlerinden sonra yamur, frtna tanrlarnn gne tanrsiyle
zdelem eleri sonucunda gnee sembol olmu olabilir. Bu yzden atele olan ilgisi
dolaysiyle gnei temsil ettiini de dnebiliriz. Bilhassa yokluu temsil ettii vakit,
gnein yer yznden ekildii geceye bir iaret bulunm aktadr70. Buna paralel olarak
Anka, gece ve gndz, ilkbahar ve ka da sembol olm akta, dolaysiyle b ereket ve
yamur tanrlaryla ilgili grnmektedir. Belki de bu ilikisi dolaysiyle bu ku yamur
bulutlarm sembolletiriyordu. Kaf danda yaad sylenen efsanev mevhum bir ku
olan Anka, Divan edebiyatnda yokluun ve kanaatin timsali olarak geer. Ahmed-i
Da, engnm ede M ehm ed Paann ilmini verken hner ve m arifetin kalmadn
yle anlatr:
H ner cAnka sfat olmd macdm
Anun ztndadur mevcad maclm (189)
hu da gzelliini, bir bakma maddesinin fam oluunu anlatmak iin kendini A nkaya
benzetir:
zm cAnka sfat benzer Hm ya
ki boynuzum ikki ejdehya
(1179)
H m : M enei M ezo p o tam y adaki dah a eski d e v relere u zan m ak la birlikte,
bilhassa Asur devrinden beri frtna ve gk grlts, yamur, ayn zam anda bitki ve
bereketlilik tanrsnn yerini alan gne tanrsnn, dolaysiyle tanrnn yer yzndeki
temsilcisi olan hkm darn da sembol olur. Bu sembol bir dire iinde kanatl bir
insan figrdr. Veya sadece bir kuun kanatlar ve kuyruu ile ssl bir disktir. Bu
sem bol A surda kabartm alarda sava srasnda veya savatan zaferle dnerken Asur
kiralnn ba zerinde grlr. K iraln daha aa seviyesinde bulunanlarn ba
zerinde ise hi bir vakit resm edilm em itir. Ayn sembol, ran llard a H rm zn
sembolne benzemektedir.
slmiyette devlet ve iktidarla, baht ve talihle birletirilmi ve slm edebiyatnda
Hm a kuu, devlet kuu, talih ve baht kuu olarak kabul edilmitir71
Efsaneye gre devlet kuu diye adlandrlan ve ok ykseklerden uan bu kuun
k anadnn glgesi kim in bana derse, o padiah olurm u. A hm ed-i D a, Em ir
Sleymann baht ve devletinin yceliini anlatrken, bu motife ba vurarak bu kuun
kanadnn glgesinin devlet ve baht getirdiine yle iaret eder:
Hm a devlet kudur sayesi ol
Secdet gencdr sermayesi ol
(148)
70Bu ku iin ayrca bk. Angelo D e Gubernatis, Zoological Mythology, (London 1872), C.II, s.200-202
71 Layard, Nineveh and its Remains (New York 1856), C.II, s.339-341; Tus, cA jaib al-Makhluqat,
s.516-517
137
138
k elim eler etrafn d a eitli kelim e oyunlar ve san atlar yaplr. A hm ed-i D a de
en g n m ede m g ayni m n asebetler iersinde ele ald gibi, ahunun kendi
hikyesinden bahsettii blmde misk ve elde ediliine dair yukarda anlatlan rivayeti
de aynen nakleder:
H utende seyr idp ok yllar aylar
Htay ilinde klar inde yaylar (1156)
Sanemler zlfi hep benden mucanber
Dima rayihamdan h mucattar
Tenmden her ne kan kim hk olurd
Gbegmde gelrdi mg olurd
Gzm esrkligi nergis humar
Gbegm nafe-i mg-i tatar
H tdan Rum iline vard avum
Kya baksam olur aslanlar avum( 1173-1175)
Ud- Kum an: Tusde kamr ekliyle geen Hindistandaki Kumar ehri, islm ve
Divan edebiyatnda d aac, am ber ve tavus kular ile mehurdur. Ahmed-i Da, bu
motifi bir beyitte zikreder:76
Buhur itmi saba cd-i KumrI
cAbir laden mg-i tatar
(364)
Fll-i Mengels: Mengelus adl yerde hametli ve byk beyaz filler yetitirilirmi.
A hm ed-i D a, atn heybetli g r n n d ah a iyi can lan d rm ak iin, onu beyaz
Mengelus filleriyle mukayese eder:
albetde fll-i Mengels
Depinsem rkdrdm Engersi(1260)
Y em en akiki: Y em ende kan akik ta Sheyl adl yldzdan rengini ald iin
btn akiklerden renke daha parlakm ve ruhtaki sknty datrm 77. Ahm ed-i
Da, u beyitte bu yldza ve Yemen akikine telmihte bulunur
H rm n kameti serv-i revndur
cAkkT lebleri rek-i Yemendr (491)
rem ba: Efsaneye gre d kavminin hkm dar eddadm cenneti takliden
yaptrd K uranda (LXXXIX,6-8) da zikredilen bu ba edebiyatmzda gzel bahe
timsli olarak geer. Aslnda bu tasavvur M ezopotamyada her byk ehrin tanrs ve
tanras iin yaplan tapnaklarn ve hkm dar saraylarnn etrafn d a in edilen
zengin bahelerden gelitirilmitir. Bu bahelerin en nls, Bbilde Nabukadnezar II
(m.. 605-562) tarafndan yaptrlan m ehur asm a baheleridir. E sasen cennet de
bakml bahe, park dem ektir78. Bu baheleri takliden amda daha sonra kurulan
7Qazwn, sriTl-Bild ve A hbri-Cibd (Beirut 1969), s.105; Tus, cAjib aI-Makhlqt, s.290.
77 Tus, ayn eser, s.149
78 O. C. W. G arden, Encyclopaedia Biblica. s .1640-1644; G. Roux, A ncient Iraq, s.362-363; H.
Frankfort, Kingship and the Gods, s.329-330.
139
rem Z t l-m ad adl ehir veya kasrn etrafnda da baheler tanzim edilm itir79.
D aha sonra amn kendisi olduu ileri srlen rem e benzer bir ehir de skenderden
nce skeneriyyenin yerinde yaplmtr. rem cennetin tpks bir ehir olup, talan
altn ve gmten idi. Duvarlar kymetli talarla rlm ve safranla kapl idi. eddad
bin d, bu ehrin inas bitince, Hz. H dun itirazlarn hie sayarak, onu grmek iin
yola kt. Ancak rem e bir gnlk mesfede maiyeti ile birlikte kasrgada mahvoldu80
Bu motifi Ahmed-i Da, engnmenin pek ok yerinde kullanmtr:
Eyitdi ben dahi bir serv-i azad
dm ba- rem de hurrem d(1057)
akayk cmlesi etfalm idi
rem servi benm bir talum idi (1064)
rem banda bir ahyidm ben
cAceb bir lcubet-i cdyidm ben(1154)
Beyt-i macmr: Kuranda da bulunan inana gre, dem in yaradlndan iki bin
sene evvel, m elekler tarafndan ina edilmi ve Nuh Tfanm da ge ekilmi olan bu
m abet, im di gk yznde ve tam K b enin zerin d e b u lu n m a k ta d r81. D rr-i
M eknnda Ahmed-i Bcn u bilgiyi vermektedir: Beyt-i M acmr yedinci kat gktedir;
uzunluu ve eni be yz yllk yoldur. H er gn yetmi bin melek onu ziyarete gelir; bir
g ele n m ele e b ir d a h a g elm ek iin sra gelm ez. R u h d e d ik le ri m elek onun
mvekkilidir82. Kutslii dolaysiyle Divan edebiyatnda irlerin sk sk bahsettikleri
bu mabedi, Ahmed-i Da de ayn sebeple ele alr:
Felekde Beyt-i m acmrun hakiyn
Sekiz umakda hrn hakiyn (961)
K u b b e t ^ - a h r ve M e sc id 3l-a k : K u d s te (B e y t l-m u k a d d e s) H z.
Sleymann ina ettirdii m abedin harabesi yannda islmiyetin ilk devirlerinde ina
edilen iki camidir. Bunlardan Kubbet-s-sahr Emev hkm darlarndan Abdlmelik
ta ra fn d a n H. 70 (6 9 1 )de ina ed ilm itir. Bu b in a zellik le Hz. S leym ann
tapnann "en m ukaddes" (Holy of H olies) ksmna yakn bir yere ina edilmitir.
Oysa Mescid-i aks en uzakta olan mescid, tad anlam da aka gsterdii gibi,
eski m abedin gneyinde ina edilm itir. M escid-i ak sy A bdlm elikin olu ve
veliahdi Veld (705-715) yaptrm tr83. Mekke alnm adan ve Kbe kble yaplmadan
nce, mslmanlar yzlerini Kudse yani Mescid-i aksya dnerek namaz klmlard.
Gelenee gre ise Hz. M uhammed Mira gecesi yars insan yars at olan Burak adl
79M escud, MurucuDz-Zeheb, yeni neir, C.II, s.544; eski neir, C.IV, s.87-88
80 A. J. Wensinck, rem Ztl-md, A (stanbul 1950), C.V. s.1058-1059.
81Kuran LII,4
82Drr-i Meknn, kendi ktphnemizdeki nsha, vr. l l a
83Daha fazla bilgi iin bk. Meir Ben-Dou, In the Shadow o f the Temple, The Discovery of Ancient
Jerusalem (New York 1982), s.279-280 vd.
140
bir binek zerinde nce Mescid-i aksya gelmi ve ayan Kubbet-s-sahrya basarak
oradan Cebrailin klavuzluu altnda gklere ykselmitir84.
K acbe: M ekkedeki Mescid-i h arem in bir parasdr. D rt ke olup, M ekke
civarndaki siyah talardan yaplmtr. Kbenin stnde siyah ipekli rt rtlmtr.
D ou kesin d e y erd en bir buuk m etre ykseklikte ve kapya yakn bir yerde
H a c e r 3l-esved y erletirilm itir. slm iyetten nce de kutsal saylan bir yerdi.
slmiyetten sonra namaz klarken btn mslmanlara kble olmutur. Ahmed-i Da
bu kutsall ve zellii dolaysiyle eserinde sk sk K beyi zikreder85.
Eyvn-i Mrl: Bu ifade u beyitte gemektedir:
M ucallak ftesi n Tak- Kisri
Mdevver sars eyvn-i Mr (1287)
Yukardaki beyitte eyvn-i Mrl ifadesi ilk msradaki Tk-i Kisrnin paralelinde
bulunm aktadr. A zam et ve ham etin bir sem bol olan bu beyitteki Tak- KisrInin
tarih bir yer olduunu kesinlikle bildiimize gre eyvn-i Mrl de onun gibi Msrda
bulunan tarih bir yer olmaldr. Bu yer, hreti tarifin tesinde olan Msr ehram lar
olabilir. zellikle atn iki yanndaki iki sars bykl bakm ndan iki ehram a
benzetilmitir ki bu durum bize bu bidelerin Msrda Haremeyn ad ile mehur Fustat
yaknndaki dan tepesinde bulunan iki ehram dndrmektedir86.
T k- K isrl (veya K isr): H alk ara sn d a Tk-i K isr diye anlan M edayin
ehrindkei yvan saraynn kalntsdr. ok yksek olan bu tkn zerinde H srevin
ebdz zerinde bir resm inin yan sra ayrca tek bana ebdzin bir resmi de taa
oyulmutur. bnl Fakih ve Yakuta gre bu resim o kadar gzeldir ki yer yznde ona
benzer bir resim daha grlmemitir87.
Sekiz cennet ve iindekiler: Kuranda bulunan inana gre, cennet i ie girmi
sekiz tabakadan yaplmtr. inde Selsebil rma, ba aa duran Tb aac, ii tatl
su ile d o lu K e v se r h av u zu , n u rd a n y a r a tlm g z e l h u r ile r ve g lm a n la r
bulunm aktadr 88
Divan edebiyatnda irlerimiz, safl ve berrakl, tadnn lezzeti bakm ndan
yeryznn rm aklarn, sularn Selsebile ve K evsere, aalarn T bya, ba ve
84 Kuran VII,1; Ernst Diez, Mescid, K. Camiin mimar tarihi, A (s.89-101), s.92; A. J. Wensinck,
M escid-i A ks, A, s.118-119; Mevln, Mesnevi, Trke tercmesi: A. Glpnarl, C.IV, V; Aklama,
s.315, beyit 387; s.384, beyit 3608.
85A. J. Wensinck, Kbe, A (C.VI), s.6-15; A. J. Wensinck, M escid-i Harm A (C.VIII), s.11912.
141
bahelerini cennete, gzellikleri bakm kndan sevgilileri veya gzel insanlar hurilere
ve glm anlara benzetirler. Ahmed-i Da de bu m nasebetlere sdk kalmtr. Ancak
engnm ede sekiz cennetten bahsettii hlde, bunlardan yalnz Firdevsin ve Cennetl-m evanm adn zikr etmitir:
Fezas Cennet-l Mevaya benzer
Aalar kamu Tubaya'benzer
(412)
Dkeli meclisn anda yara
Sanasn ol durur Firdevs b
(436)
engnm ede daha ok genel ismiyle geen, sk sk da yerine umak kelimesi ikame
edilen cennet, gzel bahenin, huri ve glmanlar da gzel insanlarn timsalidir:
Olur gzler grrse cakl hayran
u ba umakdur anlar hr u lman(561)
M elekler: Din inana gre, Allahn nurdan yaratt melekler dama ona ibadet
eder; tebih ekerler. Nefisleri yani addeleri olmad iin, gnah ilemezler. Bu iyi ve
kuts ynlerinden tr, Divan edebiyatnda irler, sevgililerinin veya memduhlarnm
huy ve m izclarm onlara benzetirler. Nitekim Ahm ed-i Da, engnm ede Em ir
Sleyman yle ver:
Ferite hludur adem fatlu
Tevazu0 pleldr szi tatlu
(144)
O n lar kuts o lu lar dolaysiyle, A llah ile in san lar ara sn d a bir arac unsur
gibidirler. M esel Ahm ed-i Da, Em ir Sleyman iin ettii duaya m eleklerin amin
dediini syler:
Sana n yarc Hakdur her ide
D uc ben eylerem amin ferite
(230)
Yine Hz. Eyp, kendisinin duar olduu dertten kurtarlm as iin dua ettii zaman,
gkte melekler onun duasn kabul etmesi hususunda Allaha yalvarrlar:
Melyik n iitdiler ducasm
Hakun der-ghma hamd senasn
kar her dem gge zar v ahi
M nct itdiler kim y ilahi (996-997)
T abiatta olup biten hadiseleri, Allah, melekleri vastasiyle yapm aktadr. Mesel
Ahmed-i Da yldrmlarn ve imeklerin akmasn yle anlatr:
Rustem yyn kurd felekler
A tarlar yldrm okn melekler
(355)
89 M. Plessner, Melik, A. C.VII (stanbul 1957), s.664-665; ayrca bk. D. B. Macdonald, M elike,
ayn eser, s.661-664.
90 John Gray, The D esert God cAttr and the Literature and Religion of Canaan," JNES (C.VIII,
Nisan 1949), no. 2, s.72-83, s.79-80
91Kazvn, ad geen eser, s.90
92A. J. Wensinck, "srafil" A (C. V, 1950), s.1127 vd.
93
A hm ed-i Bcn, Drr-i Meknn, vr. 9a; A. Bcn, cA cDib3l-Mahlkt, vr. 10'3-12ada da ayn
bilgiler mevcuttur. Bu iki yazma kendi ktphanemizde bulunmaktadr.
143
144
(sidretlm nteha) ile ilgisi hem lutfedici hem de kahredici karakteri ve ku eklini
m uhafaza etmesi, onu eski an yamur ve frtna tanrlarna balayabilir.
Ahmed-i Da eserinde onu ar tayan drt byk m elekten birisi ve Allah ile Hz.
M uhammed arasnda bir eli olarak ele alr:
Anun Rh3l-kudsdr am-gsar
Anun Rhl-emmdr perde-dr (102)
eytan veya bls: A teten yaratlm ve cin tifesinden olan eytan98am urdan
yaratlm olan dem e secde etm edii, A llaha kar geldii ve dem ile Havvay
kandrp cennetten kovulm alarna sebep olduu iin Allah tarafndan lanetlenm i ve
korkun bir blis ekline sokulmutur. Kuranda d a " bulunan dem, Havva ve eytan
arasndaki bu hikyeye Divan edebiyatnda dim a telm ihler yaplr ve bu kavram
ekseriya b erab er kullanlr100. Ahmed-i Da, engnm ede dem, Havva ve eytam
aka yan yana getirmemitir. Sadece bir beyitte zimmen eytann bu olayda oynad
role telm ihte bulunmutur:
Bana eytan iderdi fska telbls
Benem eytn iinde imdi iblis
(53)
Ahmed-i Da, eytan daha ok insan azdran, ktle srkleyen kt bir ruh
oluu ve iblis eklinden tr, irkin ve korkun grnn sem bol olarak ele alr.
nsan ile bu kt ruh arasnda mukayese yaparak, insann ondan daha kt olduunu
belirtir. N itekim M evlna da M esnevde insan yzl iblislerden bahseder. Bunlar
Kuran da insan eytanlar olarak tarif edilirler101.
Kalur cibretde eytn her neemden
Azar ibls yolda vesvesemden
(54)
At, heybetli duruyuuyla, herkesi korkutan irkin ve korkun grnl eytam dahi
korkutur:
itse nacram aslan kaard
Haylm grsedi eytn kaard (1257)
G l veya G lyaban: eytan gibi cin tifesine m ensub olan gl de irkin ve
korkun grnn ve ktln semboldr. Smer mitolojisinde galla adiyla anlan
ve tanra n an n ay yer alt dnyasndan dnyaya geri gelirken takip eden ve tanr
Temm uzu yer alt dnyasna zorla srkleyerek indiren korkun grnl kt ruhlar
ile slm kltrndeki gllerin arasnda bu kelim e benzerliinin tesinde bir iliki
b u lu n ab ilir mi? Bunu h erh ald e ilerideki a ra trm a la r akla karacaktr. A.
145
Glpnarl, gllerin Chiliyye devrinde A raplarn inandklar bir eit eytan tifesi
olduklarn bildirm ektedir102. Ahmed-i Da. engnmede gl ayn anlay iersinde
ele alr:
Nie bir gl ile hem-rh olam ben
Nie bir yol azup gm-rh olam ben(56)
Periler: Canl varlklarn melek, insan, cin (melek, ins cin) eklinde olduklarna
inanan eskilerce, p erile r de cin tifesinin bir koludur. A ncak p e rile r, ekilleri
bakmndan gl ve dier cinler gibi irkin olmayp aksine ok gzeldirler. Yine inana
gre, insana grnmezler; insandan kaarlar; su, pm ar ve eme balarnda mesken
tutarlar; insanlar buralarda arparlar. Divan edebiyatnda perilerin ok nemli bir
yeri vardr; onlar hakknda sylenen bu eitli rivayetlere dayanlarak yaplan kelime
oyunlar ve dier edeb sanatlarla irler, duygu ve dncelerini ifade etmek imknn
bulurlar. Ahmed-i Da de engnmede ayn yoldan yrmtr. M esel Ahmed-i Da
gzelleri perilere benzetir:
Kara gzl gzel yzl periler
zi Zhre cemli Mteriler
(447)
Yzine baksa yz yl gz usanmaz
Peri grse beerden tod sanmaz (456)
Sze balar kaan kim ol periler
adefden dr dkerler cevherller (496)
P erilerin in san lard an kat ve o n lara grnm edii in an n a d ay an larak ,
insanlardan kamas ve gzellii dolaysiyle hu periye benzetilir:
Geyik grdkde ku gibi uardum
Peri-ve ademi grsem kaardum(1164)
Elde edilm ezlik ve gzellik bakm ndan, hu ile peri arasnda u m nasebet
kurulur:
Perl hayli haylm fitnesiydi
Haylm hd kimesne grmesiydi(1178)
Perilerin insan arparak deli ettikleri inanndan hareket ederek, delilik ve peri
arasnda mnasebet kuran eng, inann aksine kendisinin periyi deli ettiini syler:
Perl dlvnedr vzum ile
Ferite gkden iner szum ile
(842)
146
G ece olunca ra gibi yanar; fakat yaknna gelince kaybolur. Birisi bu otu koparsa
bu ot yle bir ah eder ki onu iiten hem en lr. O nun iin bir ipin bir ucunu bir
kpee bir ucunu da bu ota balarlar. U zaktan kpee ekm ek gsterirle; kpek
kounca ot kknden kopar. Bu kpek hikyesi Tusde de yer alm aktadr103. Bu otun
kk insana benzer, kalar gzleri, elleri ve ayaklar vardr. Az ve burnu, kadn gibi
salar vardr. Onu tayan erkekse kadnlar, kadnsa erkekler k olur; bir evde bu ot
bulunursa, o evde m uhabbet, bereket ve nimet bolluu olur. Tus ise bu ot hakknda
ksaca u bilgiyi verir: yebrh eklinde yazlr. Bu ot bfdir. nsan gibi salar vardr.
O nun erbeti ldrcdr. H er kim onu koparrsa lr. H er kim bu otu zerinde
tarsa gler; eer ondan ayrlrsa alar104.
A hm ed-i D a, bu otu aadaki beyitte sevgi ve m uhabbeti oaltm as ve il
olmas bakmndan ele almtr:
Tudan emdrr kim derde emdr
G ren anur ki yebrhu:)-anemdr(533)
Bu saylan motiflerin dnda, engnmede pek ok yerde ejderha, bir iki yerde de
dev ve ifrit, heybet, korku, k u d ret ve kuvvetin sem bol olarak geerler. B unlar
ara sn d a e jd e rh a ve dev m o tiflerinin ilm-i sihir ile ilgili ifadelerini daha ileride
bahsedeceim iz iin bu rad a bir kenara brakarak, engnm ede korku, kuvvet ve
kudretin bu motiflerle nasl dile geldiine bir ka misl verelim:
Dokunsam hm ile cifnt dive
Derdi halk avya irive
Sanasn heybet ire ejdehadur
Yrisem kar durmaz yz bahdur(1258-1259)
Kopard kalb-i lekerden irller
Kaard ejdeha-y hef-serller
(1267)
5.
Efsanev ak hikyeleri:
Ahm ed-i Da, Gl Blbl, em Pervane gibi
sem b o lik o la n la r da d ah il olm ak zere, hem en h em en a rk ta ve bizim D ivan
edebiyatm zda ilenen btn ak hikyelerinden, duygu ve dncelerini ifade etmek
iin faydalanr ve bu hikyelerin kahram anlar etrafnda kurduu kelim e ve hayal
oyunlaryla istediklerini daha tesirli bir ekilde okuyucuya aktarr. Btn hikye
boyunca, kendisine telmih edilen veya bizzat zikredilen Gl Blbl, em Pervane
ve Leyl v Mecnun hikyelerinin yan sra, engnmenin Cevb- my- esb balkl
X X II. blm nde Leyl v M ecnun, H usrev irin, Y usuf ve Z elih a, Sheyl
Nevbahar, Hurd Ferahad, Vamuk u Azra, Varaka ve Glah, em Pervane, Gl
Blbl hikyeleri toplu bir ekilde zikr edilir. Bu blm de, bu hikyelerdeki
kahram anlarn birbirinden ayrldklarnda nasl strap ektikleri birer beyit iinde
anlatlarak, onlarn bu strab, aslndan ayr den ve geldii yerin zlemiyle yaayan
engin dolaysiyle insann strabna benzetilir. Bylece bu m ukayeseler yardmyla
103Kendi ktphanemizdeki ad geen yazma, vr. 143a^. Tus, ayn eser, s.326
104Tus, ayn eser, s.326; ayrca bk. Adama 533a^
147
A hm ed-i D a, asln arayan ve ona ulam ak isteyen insann strab n n nem ini
belirtmeye alr ve insann en derin strab ayrlkla tattm ok mahhas bir ekilde
ifade eder. imdi bu ak hikyeleri ve kahram anlar etrafnda kurulan mazmunlar ve
kelime oyunlaryla irin kendi duygu ve dncelerini nasl ifade ettiine bir ka misl
verelim:
Meer bir cddur kim okur efsun
Nie Leyli anun ckmda mecnun (634)
Beytinde Leyl ve M ecnun hikyesine telmihle, M ecnunun Leylya k olduuna,
fakat ok m ahir bir sihirbaz olan engin bu ak tersine evirip, Leyly M ecnun
ettiine deinirken, ayn zam anda Leyl adl bir musik m akam nn da kasdedildii
anlalr.
Yine u beyitte gl ile blbl arasndaki m nsebete dayanlarak, blbl ile ir,
glistan ile edeb eser kasdedilmektedir:
sensin blbl-i ba- mecanl
Teferrc kl bu zib gl-sitan
(296)
hayal sistem leriyle kendi hislerini ve dncelerini anlatm aya alr. Bylece klie
hayal sistemlerini ifade edi tarznda gsterilecek m aharet ve incelik onlar iin byk
bir ehemmiyet tar. te Ahmed-i Da bu klie hayal sistem lerinden ve bunlar ifade
edide incelik ve m a h a re t olm as g erektii g rnden h a re k e t ed erek , engin
hikyesini anlatr; hikyenin getii yerleri tasvir eder; kahram anlarn dnyadaki
yerlerine yerletirir; bu arada da dnyay nasl grdn ortaya koyar.
1.
Kozmorafy a, ilm-i z, ilm-i ncm: Eski kozmorafy acil arn grlerine
gre, muhit ad verilen denizin sard yeryz kresinde, sularn ekildii ksmlarn
sadece drtte biri mmurdur. Bu ksma nb3- meskn ad verilir. Rub- meskn da her
b irin d e 7 seyyreden birisinin hkim olduu yedi ksm a blnm tr. Bylece
yeryznde yedi iklim meydana gelmitir. Ahmed-i Da de yeryzn yedi iklim olarak
tasavvur eder ve bu ksmlara rub- meskn adn verir. engnmede at btn dnyay
dolatn ve dnyadaki byk ahlar tarafndan sevildiini yle anlatr:
Baha meydn bist- rubc- meskun
Hnerde yrk yorga v ekn(1275)
Baha ck yidi iklim ah
Benmle fahr ider cndl sipahi (1285)
Bu yedi iklimin ve yeryznn mmur olmayan ksmlarn epevre Kaf da sarmtr:
Yidi iklim gezp afk u etrf
Cehn seyr idenler Kaf-t-Kaf (1233)
Kozmorafy ad aki bu yedi iklim gr, yedi felek veya yedi yldz kavram ile
y ak n d an ilg ilidir. Bu ilm e gre dnya k in a tn m erk ezid ir. Y edi seyyarenin
bulunduu yedi felek onun etrafn d a dner. H er bir felekte srasiyle Ay, U trid,
Z h re , ems, M irrih, M teri, Z h al y ld zlar b u lu n m ak tad r. O n iki burcun
bulunduu sekizinci felek ise bu yedi felei her taraftan sarmtr. Sbiteler g ad
da verilen bu gkteki sbit yldzlara, bir arada kmelenerek aldklar on iki ekle gre
isim verilmitir. Bu ge, ayrca mfessirler Krs, ilm-i ncm ehli ise Felek-i bur
adn verir. Bir taraftan dnya, bir taraftan da on iki burcu seyr eden bu yedi yldz,
dnyada b ir iklim e, F elek -i b u r ta da iki burca hkim olur. M ilttan nceki
devirlerde eski Bbil ve Msrda gelien bu ilmin yedi kat yer, yedi kat gk gibi baz
kabulleri Kurana da girmitir. Zira Kuranda yedi kat gk ve ona paralel olarak yedi
kat yer yaratld sylenir
Bu dnya ve kinat anlayna engnmenin u beyitinde rastlamak mmkndr:
Yidi kat gk yidi kat yir hakiyn
abh u m gi ir hakyn (958)105
Bu ekilde, giderek kinata paralel olarak baka n esn elerin ve insann da yedi
ksmdan meydana geldii dncesi domutur. nk yedi yldzdan herbirisi ayn
zamanda insann belli bir uzvuna hkimdir.
105 Burada ayn zamanda Kurandaki LXV. srenin 12. yetine de telmih vardr.
149
(959)
H er burcu bir ayda, on iki burcu da b ir ylda devrederken, dier feleklerle birlikte
dnyann da etrafnda dnen gne, H am el burcuna girdii zaman, yeryz kresini
batdan douya doru ikiye blm olduu kabul edilen mevhum hatt- istivada rasat
balar.106 Bylece on iki burcun alts kuzey kutupta, alts ise gney kutupta kalr;
gece ve gndz b erab er olur; ilkbahar balar. Bu bilgilere dayanarak, Ahmed-i Da
engnm ede ilkbahar yle anlatr:
Gne caksi eer kld hevda
Raad balad hatt- istivada
Gice gndz beraber olm idi
Cehn yzi mnevver olm idi
(345)
(1409)
Bir elence meclisini tasvir ettii u beyitte, Ahmed-i Da, ilm-i heyet ve ilm-i zte
ay ile gnein bir araya gelm esine itim a denm esinden faydalanarak, bu kelim enin
uzak ve yakn anlamlarn bir arada kullanr; bylece tevriye ve istire sanatyla elence
meclisinde bulumu gzel insanlar bu tabi hdiseye benzetir:
G renler tanlar ol zevk u semac
Sanasn ay ile gn ictimac
(543)107
lm-i heyet ve ilm-i zten faydalanarak, yldzlarn ve burlarn yeryzndeki
coraf artlara, iklimlere, insanlara, hayvanlara, bitkilere, m adenlere tesir ettiini ileri
sren, bu prensibe dayanarak feleklerin yardmyla gelecekten haber veren Keldanler
ve N ebatlerden islmiyete geen ilm-i ncm, dou edebiyatna ve Divan edebiyatna
ok fazla tesir etmitir. irler, bu ilmin ortaya att btl inanlara dayanarak, bir
takm armlar yapmlar; tebihler ve mazmunlar yaratmlar; bylece fikirlerini, his
ve hayallerini ortaya koymulardr. Ahmed-i Da de engnmede ayn ananeye sadk
kalmtr.
Ahmed-i Da, engnm ede balca iki burcun adn zikr etm ektedir. Bunlardan
birisi. H am el b u rcu d u r.108 G nein bir yllk devrini bitirerek, M art aynda Ham el
burcuna geri geliine eref-i ems denir. nk bu burta gne en kuvvetli ve en
p arlak d u ru m u n a ular. G n ein H am el b u rcu n d ak i bu durum u dnlerek,
ilkbaharn gelii u ekilde ifade edilmitir:
Gne cirmi Ham el burcunda talic
erefde nur alurd her metali0 (1408)
u beyitlerde bir taraftan rengi ve kokusu dolaysiyle snbl saa benzetilirken, te
y an d an telffuz, im l ve ekil bak m ndan snbl ve he b aak kelim elerinin
150
(342)
151
(229)
Aadaki beyitte ise kd-i felek veya htib-i felek de denilen M terinin tedbiri
ve dnceyi tem sil etti in e ve sa cd- ek b er en uurlu yldz olduuna telm ih
bulunmaktadr:
Nazarda M teri talcatda hurid
Keremde H atem hikmetde Cemd(193)
Z hre ile M terinin bir araya gelmesine krn- sadeyn denir ki, gzellerin bir
araya toplantm grnce, ir bu topluluun uurlu oluunu bu iki uurlu yldzn bir
araya geliine telmihle anlatmtr:
Kara gzl gzel yzl periler
zi Zhre cemali M teriler (447)114
lm-i ncm a gre, hizm etkrlar, kadnlar, algclar, iret ve elenceye dkn
ehl-i heva Z h reye m ensuptur. Bu yzden Divan edebiyatnda Zhre, elinde eng
alan bir szende olarak tahayyl edilir; Zhre ile birlikte iret ve elence meclisi, eng
ve musik etrafnda bir takm mazmunlar, tebihler yaratlr ve btn bu mnasebetler
irin zihninde eitli arm lara sebep olur. M esel engnm ede eng kendini
yle anlatr:
Felekde imdi kim var Zhre ylduz
Benem saz anun her gice gndz (847)
Yine ilm-i ncm a gre, ay n gneten alr. Kendisi aslnda kszdr. ir
anlatt gzellerin ay gibi ksz olmadn, bu gzellerden yldzlarn nur aldklarm
syleyerek belirtm ek ister; bylece bu inana telmihte bulunur:
Yzi aydan ar kend eker-leb
Ol aydan nr alur her dnle kevkeb(476)
Kendisine ayn zam anda Keyvan denilen Zhal, K am ere gre en yksek felekte
b u lu n u r. A h m ed -i D a, bu y ld za te lm ih e n M ehm ed P aan n m e rte b e sin in
yksekliine iaret eder:
152
153
da urat ilimlerden olmu; bu sahaya it bir takm eserler, mslm anlar tarafndan
tercm e ve telif edilmitir. M slmanlar arasnda yaylan bu ilimlerin tesiriyle irler,
sihir ve tlsma it bir ok tbirleri ve ifadeleri iirlerinde kullanm; bu ilim lere it
efsane ve btl inanlara telm ihen bir ok m azm unlar ve teb ih ler yaratm lardr.
B unlar arasnda H ru t ve M rut adl iki m elekle Z hre yldzna it bir efsane ok
mehurdur. Kuranda bu iki melein, Bbilde sihir rettikleri anlatlm aktadr. Bu
iki melek, "biz ancak bir im tihan ve tecrbe iin Allah tarafndan gnderildik, sakn
sihir yapmay ciz grp de kfir olma!" dem eden kimseye sihir retm ezlerd i.118
Efsaneye gre, melekler, insanlarn iledikleri gnahlardan ikyet etmiler. Allah, "siz
de onlar gibi yaratlsaydmz, ayn ekilde hareket ederdiniz" diyince, m elekler itiraz
etmi ve Allahn kendilerini snamas iin gvendikleri iki melei, H rut ve M rutu,
temsilci olarak semiler. B bilde sihir rettikleri K uran da zikr edilen H rut ve
M rutu Allah o srada sihrin en yaygn olduu Bbile indirmi. Bu iki melek gndz
bu e h ird e kad o larak vazife g r r, gece sih irli b ir dua oku y arak gk yzne
karlarm. Bir gn Zhre adl bir kadn kocasndan boanmak iin onlara m racaat
etmi. H rut ve M rut ona k olmu, onun yznden batan km, arap imi, puta
tapmlar. Nihayet Zhre, bu iki melein okuduu sihirli duay da ustalkla onlardan
ren erek ge km. A llah onu gk yznde Z h re yldz yapm . H ru t ve
M rutu ise B bilde bir kuyuda kyam ete kadar kalm ak zere, ba aa bir ekilde
asarak cezalandrm.119 Bu efsane engnm ede u ekilde anlatlmtr:
Kaan kim Zhre engin enge urd
Bakp H rt u M rt an grdi
itdiler derdm ma-cersn
Odum dan yakdlar ckun rasn
Gidp cakl bandan kend gden
Ben indrdm yire sihr ile gkden
Beni efsun idp cilm hnerden
Benmle kd gge Z hre yirden
Felekde imdi kim var Z hre ylduz
Benem saz anun her gice gndz(843-847)
Yine bu efsaneye dayanarak, Ahmed-i Da, engi sihirbazlkta H rut ve M rutla yle
karlatrr:
Anun her fitnesinde sihr-i H rt
Anun sihrinden alm fitne M rt (654)
eng, o kadar sihirbazdr ki insanlar deli eden periyi deli etmi, melei gkten yere
indirmitir:
Perl dlvnedr vazum ile
154
(842)
kinci m sradaki ferite kelimesiyle eng, H rut ve M ruta telmih etm ekte, kendisini
de Z hrenin ald engle ayn tutmaktadr.
Hz. Sleym ana da sihir isnat o lu n m u tu r120. A hm ed-i D a, E m ir Sleym an
vd u b e y itte , m u sa h h a r alnm , z ap t o lu n m u m u sa h h a r b y len m i
kelimelerinin yazl benzerliinden faydalanarak, Hz. Sleymana sihir isnat edildiine
iaret eder:
Katnda padiehler bende ferman
Musahhar hkmine mlk-i Sleymn(157)
Eskiden yere gmlen hazineler bakalarnn eline gemesin diye tlsm yaplrm.
Bu tlsm n e tic e s in d e o ra y a kim y a k la rs a , g z n e b ir y la n veya e jd e rh a
grndnden korkarak kaarm. Dou edebiyatnda ve Divan edebiyatnda irler,
bu efsaneye dayanarak, hazine ve d efineleri dim a ylan ve ejd e rh a la rla birlikte
zikretmilerdir. Nitekim engnmede eng tlsma benzetilirken yle denmektedir:
Ne lucbetsin ki miln yok cehnda
Eyitgil bu tlsmun genci kanda (728)
A hu kendisini hzineye boynuzlarn ejd erh ay a b en zetirk en , yine ayn efsaneye
dayanmaktadr:
zm cAnka sfat benzer H m ya
ki boynuzum ikki ejdehya
Meer bir gene idm gizl bahasuz
Cehnda gene olur m ejdehsuz(l 179-1180)
lm-i sihirle uraanlar, baz dualar okuyarak cin ve peri davet eder; sonra gelen
peri veya cini bir ieye koyup kapan kaparlarm . engnm ede atn heybet ve
azam eti tasvir edilirken, onu gren devin korkudan ieye girdii, Zalolu Rustem in
dam ad G iv ile eski ran k ah ram an larn d an B ehm enin 121 de kork arak katklar
anlatlr. Behmen ayn zamanda bir cinin veya bir devin ad olduuna gre, A. D anin
y u k a rd a a n la tla n sih ir y apm a ekline b u ra d a telm ih y a p a rk e n ayni zam an d a
Behm en kelimesiyle ihm- tensp sanat yapmaktadr:
Kaard heybetmden Behmen Giv
Girrdi korkusndan ieye dv (1282)
120 Kendi ktphnemizdeki Taber Tarihi yazmas, vr.204^-208^; Kuran X XXIV 10,12; XXXVIII,36
121T ab erde K eyniyn hkm darlarndan lkab E rdeir, ad B ehm en olan bir hkm dar
zikredilm ekte ve bu hkmdar byk D rnn babas olarak gsterilm ektedir. Bugn Erdeir yani
Artakserkses adl Ahamenid devrinde tane hkmdar olduunu biliyoruz. Bunlardan Ardar-i DirzD estin olunun III. Dr olduu tesbit edilmitir. Tabernin bahsettii Dr ile III. Drmn ayn olduu
ikisinin de annelerinin adnn Hmay olmasndan anlalmaktadr. (Bk. Taber, ktphnemizdeki yazma
nsha vr. 232a-233a^; Brown, A Literary History o f Persia, C.I, s.117).
155
Sihir veya tlsm yoluyla sihirbazlar eyann eklini deitirirler. Eyay olduu gibi
hdiseleri de baka trl gsterirler. eng de yle bir sihirbazdr ki sihirle Kays yerine
Leyly mecnun eder:
Meer bir cddur kim okur efsn
Nie Leyli anun Cknda;mecnn (634)
ir, engin kendini baka trl gsterdiini syleyerek onun bir sihirbaz olduunu
belirtir:
Nie efsane kim kldun fsna
Bu nacli gsterrsin baz-gne
(914)
(154)122
158
Bir tr m acun olup, insana kuvvet ve kudret veren m ferrih ve iine konduu
hokkas, engnm ede ya sevgilinin szleri ve klara can balayan duda ile ya da
engin nameleri ile mukayese edilir:
M ferrih szleri can hokkasndan
Saarlar inc mercan hokkasmdan(442)
Kaan kim sz ile her sz kim eydr
Ya ykt- m ferrihdr ya meydr(655)
Az iildii zaman arabn insan salna faydal olduuna yle telmih edilir:
Dimaun kuvveti caklun afs
Meslha milletinn tende can
(662)
Sci erbetdr ol rn azdan
Diken gldr yzi gl-zar elinden (678)
5.
ilm -i fl, satran ve kumar: Ahmed-i Da halk arasnda ok yaygn bir ekilde
kullanlan fal amak, fal almak, kutlu fal, baht, talih, saadet saati gibi ilm-i fala,
tm ek, oynam ak, girev reh in gibi kum ara it kelim e ve tbirleri kulland gibi,
satran oyununa it kelimeler ve tbirler etrafnda da eitli sanatlar ve oyunlar yapar.
Kar tarafn ahn elde etm ek satran oyununda ana gayedir. Savata dm ann
hkm darn veya bakum andan ele geirmek, sava kazanm ak dem ek olduundan,
edebiyatta hkm dar satran oyunundaki ha, hkm darn veziri, askeri, atlar da
satran oyunun figrleri olan vezir, at, fil ve piyadeye benzetilir veya satrancn bu
figrleri etrafn d a eitli vesilelerle trl hayaller ve m azm unlar kurulur. M esel
Ahmed-i Da Em ir Sleyman ha, hizmetindeki hkmdar ve emirleri de piyadelere
benzetir; onun saadet atm a bindiini syleyerek satrantaki ata telmih yapar:
zn ferzanedr atun sacade
Rikabunda yrr ehler piyade
(207)
letleri, musik m akam lar ve ekillerine it kelim e ve tb irler hem en hem en ayn
gay eler iin k u lla n lm tr. D ivan e d e b iy atn d a irle r bu ekilde dnce ve
duygularn ifade ederken, musik letlerinin bilhassa ekilleri, eitli hususiyetleri ve
isim le rin in y aratt a rm lard an h a re k e t e d e re k veya m usik m akam lar ve
ekillerine it kelimelerin ve tbirlerin ayrca lgat mnlarndan faydalanarak, bir ok
kelime oyunlar ve sanatlar yapmlardr.
K onusu bir m usik letinin sergzeti olan engnm ede de Ahm ed-i D a ayn
im k n lard an faydalanm tr. engi m erkez yaparak, dier musik letlerini onun
etrafnda toplayan ir, bir yandan engin onlara olan stnln anlatr ve bir musik
fasln tasvir ederken, te yandan islmiyetten nce de var olan bir gelenee uyarak123
bu m usik letlerin in ekillerini, eitli hussiyetlerini, birden fazla m na tayan
isim lerini gz nne alm ve onlarn etrafnda, tebihler, istireler ve m azm unlar
yaratm tr. M esel engin ibriim telleri ve bu tellerden kan sesi dil ve lisana, eri
gvdesi ve bu gvdeye balanan yirmi drt ibriim teli dolaysiyle kendisi aya ve
boynundan bal, beli iki bklm bir insana, at klndan perdesi ise saa benzetilmitir:
Yigirmi drt ebrTim kl var
Veli her klmn yz bin dili var (592)
Figana baladuka ol kadi ham
iden kiiler olurlar epsem
(601)
Ayaun baludur boynun mukayyed
Biln bgri kara saun mucacced (741)
Sznden anlanur ok cilm cirfn
Mselseldr aun zlfn perian (743)
n san z e rin d e b ra k t te sirle ri b akm ndan engin e tra fn d a u teb ih ler
toplanmtr: eng insanlar sesiyle coturduu, kendilerinden geirdii, byledii iin
her eyi sihirle deitiren bir cad, bir sihirbazdr. Akl hastalarnn musikyle tedavi
edilebileceine inanan eskilerin bu dncesinden hareket edilince, eng bir iltr.
ok hznl, gzel ve tatl bir sese sahip olduu iin blbldr; eker yiyen bir
papaandr; yanan yaklan bir pervanedir.
eklinden hareket edilerek, def kula halkal bir insana benzetilir:
Kula halkalu def eski yarum
Rebab klk yanumca destiyrum (796)
Boum boum ekli ve y ak larak alm delikleriyle ney, belini balam ,
gzlerini dikkatle am, hizmet etmei bekleyen hizmetkr gibidir:
ki gzini drt idp katumda
Bilini balam ney hizmetmde
(798)
160
161
(615)
A adaki beyitte nhfte gizlenm i kelim esiyle nhft adl m usikdeki bir
ubeye iaret edilerek tevriye sanat yaplmtr. Ayrca musikde bir ubenin ad olan,
ayn zam anda rtlm mnsna gelen m berka kelimesinin bu iki mns ve yine
b ir m usik m akam nn ad olan eh-nz kelim esinin eh ve nz eklinde ayr ayr
okunabilm e imkn dolaysiyle beyitte ihm- tensp sanat yer almtr:
M berka0 yz dutar eh-nz iinde
Nhfte perdesi var saz iinde
(610)
engnm enin konusuyla yakn ilgisi yznden musik letleri ve tbirleri hikyede
byk bir nem kazanm; bilhassa eserin XIV., XVI., XVII. blmlerinde sanatkrane
ifad en in asl m alzem esi hline gelm ilerdir. engnm ede byle sanatkrane bir
ifadeye vasta olarak ele alman musikye it kelime ve tbirler burada gsterilmiyecek
kadar oktur. Ancak yukardaki m isllerde gsterilen bu ifadenin belli bal ekilleri,
A hm ed-i D a nin musikye it kelim e ve tbirleri Divan edebiyatndaki belli hayal
sistemi ve kelime mnasebetleri iinde ele aldn ortaya koymaktadr.
2.
E debiyata it kelime ve tbirler: Musik sahasndaki kelime ve tbirler kadar
ok olm asa bile, edebiyat, hat, nak ve tezhip sanatna it kelim e ve tb irlere de
engnm ede rastlam ak mmkndr. Bunlar arasnda kelime ve tbirlerinin fazlal
b ak m n d an edebiyat b ata gelir. D ivan edebiyatnda sz, kelim e, m n, dil gibi
edebiyatn onlarsz olam yaca kelim eler ve kavram lar etrafnda klielem i belli
h ay aller, m azm un ve teb ih ler kurulur. engnm ede de bu belli m azm unlara,
te b ih lere ve hayal sistem ine rastlanr. M esel engnm ede yer alan en nem li
tebihlerden birisi sz veya m nnn inciye benzetilm esidir. Nazm etm ek dizmek,
sraya koymak sznn kelime mnsndan hareket edilerek, beyit veya msra bir inci
dizisi gibi tasavvur edilmitir. te bu ekilde belli tasavvurlar etrafnda yaplan trl
armlar ve tebihlerle pek ok deiik ifadeler meydana getirilmitir. engnmede
belli tasavvurlarn getirdii armlar ve onlarla birlikte doan tebihleri u ekilde
sralayabiliriz: szee ve m nya ve ayn zamanda sevgilinin diine benzetilen inci
d en izd en elde edildii iin, deniz ve onun etrafnda toplanan kavram larla yaplan
te b ih ler ve m azm unlara engnm ede ok sk rastlanr. M esel u beyitte ir,
mny bir denize benzetir; kendisi de bu denizde yzmektedir:
162
(267)
Veya u beyitte sz deniz, bu denizden elde edilen inciler kelim eler beyit veya
iir de ipliktir:
ular kim sz denizinde yzerler
Mecan silkine drler dzerler
(330)
Sz bir yandan inci tahayyl ile deniz ve suya, bir yandan da dudaktan kmas
dolaysiyle dudaa ba lan arak , b- hayata, arab a, h a tta sh h at ve ebed olm a
k av ram larn a k ad ar u zandndan bu kavram lar etra fn d a to p lan an tebihler ve
m azm unlar da engnm ede bulunm aktadr. Aadaki beyitlerde ir sz kadehe,
kadehdeki arab da mnya veya bir beyitteki mny bir kadeh araba benzetmitir:
Gmn fark iden cilmel-yaknden
en m acn meyin sz sarakmdan(332)
Okur her namede yz drl ecar
Ki her beytinde bir sarak sci var(656)
A
Ab- hayat ve onun lmszlkle olan ilgisinden engnm ede din, efsanev ve
tarih inanlarla ilgili m otifler blm nde bahsettiimiz iin burada tekrara lzm
grmyoruz.
Szn dudak ve dil, konuma, tatl ve ac kavram lar ile olan ilgileri yznden
Divan edebiyatnda bu kelimelerin arm yaptrd papaan, gnl, ku, blbl ve
gl k e lim e le ri e tr a f n d a to p la n a n m a z m u n la r ve te b ih le rin de b u lu n d u u
e n g n m ede ir, irin dili ve gnl ile sz, m n ve ed eb eser arasn d ak i
m nsebetleri gl ile blbl arasndaki m nsebetlere benzetir. Bazan da papaan,
irin dilini temsil eder. engnmedeki ana tem a ve insan anlay zerinde dururken
bu hususta pek ok misl verdiimiz iin, burada misl vermeyerek, edebiyatn bu ana
kelim e ve k avram larnn belli bir hayal sistem iyle gl, blbl ve pap a an a nasl
balandna iaret etmekle yetindik.
163
Bu ekilde kurulan hayaller, tebihler ve m azm unlarn yan sra engnm ede
beyit, er, terc, dibce, dstn, kssa, hikyt, sanat, mn, suret, beyan etmek, nazm
etmek, tercman, dvan ve defter, nkte, emsl gibi edebiyatn teknik kelimelerine ve
tb irlerin e de ok rastlanr. Ayrca A hm ed-i Da, bir beyitde Sekkknin yazd
gram er, sentaks ve ilm-i beyna it M iftah adl esere iaret etm ekte; dier bir beyitte
de yine ayn esere kinaye yapmaktadr:
Diln m ifthdur genc-i ftoha
Balar ab- hayvan cisme ruha (580)
Kilid a hikmettin gencinesinden
Ki hhatdur gnl rencine senden(763)
3.
H attatl a it kelim e ve tbirler: Divan edebiyatnda irler, hat kelimesini
yaz ve sevgilinin yzndeki ince tyler m nsnda kullanrlar; ayrca yz Kurana
benzeterek, yzdeki siyah veya koyu renkli tyleri mushafn sahifelerindeki yazlar ile
yzdeki benleri ise noktalarla mukayese ederlerdi. Ayrca bu edebiyatta yzdeki bu
koyu renkli tylere siyaha yakn yeil ren k m nsna gelen sebz ad da verilir;
b y lece yz gl b a h e sin e , t y ler koyu yeil ren k li im ene, y a n ak lar da gle
benzetilirdi. Bu birbiri iine girmi klie hayaller ve tebihler Divan irleri tarafndan
deiik ifadeler iinde yzyllarca kullanlmakta devam etmitir. Ahmed-i Da de ayn
hayal ve mazmun sisteminden hareket ederek, engnmenin u sanatkrane beytinde
bir yaz eidi olan reyhan hatt, bir gzelin yzndeki ince tylere benzetirken, bu
tylerin sebz ile olan ilgisini gznnde bulundurm akta, ve reyhan adl kokulu bir
bitkiye de iaret ederek ihm- tensp sanat yapmaktadr. Ayrca bu gzelin haha
gibi benleri haha tan elerin in ekli dolaysiyle, noktaya benzetilm ekte; m uha
haiyelenmi kelimesi de yzn kitapla mukayese edildiini ortaya koymaktadr. Bu
kitabn kenarlarna reyhan hat ile haiye konmutur:
Muha crz reyhan hatdur
M uhaha benleri mgln nukatdur(485)
Aada verdiimiz beyit ise bir yandan aac tarif ederken, te yandan servi
aacndan yaplm engin anan da ok sanatkrane bir ekilde tasvir etmi olur.
H e r eyden evvel ilk b e y itte k i sah n kelim esi hem m ey d an hem byk k se
m nlarna; reyhin hem kokulu yeil bitki m nsna gelmekte hem de reyhan yaz
eidine iaret etmekte, bylece engin ksesini ve musik perdelerini temsil eden eski
yaznn harflerini hatrlam am za sebep olm aktadr. kinci beyitteki n atc deri, rt,
zeberced zmrde benzer kymetli ta dolaysiyle yeil renk kelim elerinden yaplan
terkip ile bir taraftan aacn bulunduu imenlik anlatlrken, te yandan engin tahtas
zerine yaptrlan deriye, ve engin anann iine tutkalla svanan sraya telmih
yaplm, levh-i ebced terkibiyle hem aacn yapraklar zerindeki tabi dam ar ekilleri
ta rif edilm i, hem de yine m usik p erd elerin in ebced harfleriyle hesaplanm ve
gsterilmi olmas gz nnde tutulmutur. nc beyitteki H uten kelimesiyle enge
yaptrlan derinin kt yerine de kullanldna mrekkep, yaprak, toprak ve mk
kelim eleriyle iaret edilm itir. Bylece parlak bir sahife zerine yazlm yazlarla,
164
165
Nak ve resim lerle ssl in kseleri, porselenleri veya ayna ile gnl ya da can
arasnda m nsebet kurularak yaplan tebihler ve mazmunlar, engnm e:de olduka
fazla olup bu tip ifadeler d eta birbirinin tekrar gibidir. M esel alsun kelim esi
zerinde tevriye yaparak, Ahmed-i Da, Emir Sleymandan yzn gstermesini ister.
Bylece yz kendisini gsterince hayali aynaya benziyen irin gnlne resmedilmi,
aksetmi olacak. Ayn zam anda onun bir gonca gibi olan gen yz gld zaman bir
gl gibi alacak ve o, bu ekliyle, bir aynaya benzetilen irin cannda in kseleri
zerine izilmi gl naklar gibi yer edecek:
Cemln oncadur gl kim alsun
Hayln nak kalsun can iinde (704)
C an tasv ir etm ek iin engin n akka olduu u beytin ark a sn d a yine in
vazosunun veya porseleninin tahayyl yani mazmunu bulunmaktadr:
Bu esrar sana kim fa idpdr
Ki can tasvirine nakka idpdr (748)
G erisinde bir porselen veya vazo tasavvurunun (m azm ununun) bulunduu u
beyitte servinin can (porselen vazo) zerine nakedilmi resmi, tpk onun hayat suyuna
aksetmi glgesi gibidir. nk Divan edebiyatnda serviler hi hareket edemedikleri
iin ayaklarndan bal olarak dim a su kenarlarnda tasavvur edilirler ve servinin
glgesi bu suya der. Bylece ebed hayat suyu (ayna) ve can (porselen vazo) beyitte
birbirine paralel bir durum da daha dorusu ayn anlam da ele alnrlar. te can-suayna armlar nakkala birleinde, bu ayna artk ayna olmaktan kar ve porselen
bir vazoy a arm yapar. E bed hayat suyu gizli olduu iin beyitte cann da
gizliliine de iaret edilmi olur. Bunun gibi suda yani aynada veya porselen vazoda
akseden servi ve ondan meydana gelen eng de bylece esrrengiz bir varlk olarak
grnrler.
M nakkadur hayalm can iinde
Ayaum eme-i hayvan iinde (1063)
Nak resim, sret, musikde bir ekil ve nigr ss, sevgili, musikde bir makam
gibi nak sanatna it kelimelerin teki mnlar da gz nne alnarak tevriye, ihm
ve ten s p sa n a tla r ile sslenm i ifa d elere de en g n m ede sk sk rastlam ak
mmkndr. Mesel u beyitte nak ve nigr kelimelerinin hem resim ve ss mnlar
hem de musikdeki m nlar kasdedilmi, ayrca nigr ve nigrn kelim eleri arasnda
cinas san at yaplm ve nigr k elim esinin sevgili m nsna geldiine de iaret
edilmitir:
Anun beste-nigrndan nigarln
Uurlar remz ile nak nigarn
(613)
Bu beyit dnda 779, 826, 1222 numaral beyitlerde de nak kelimesi hem resim,
ekil hem de musikde bir eklin ad olarak kullanlmaktadr.
Bunlarn dnda engnm ede dorudan doruya nak sanatna it reng, nak,
mnakka. reng-rez, eitli renk adlar gibi kelime ve tbirlerle, ssl ve renkli kuma
166
(1044)
u bey itlerd e ise so n b ah ard a ren g ren k olm u y ap rak lary la bir aa tasvir
edilirken, aa bir nakkaa benzetilm ekte, ya da onun yedi renkli elbisesi karsnda
ressamlar kendilerini ciz hissetmektedirler:
Kaan olsayidi fal- bahar
Dzeydm b3l-caceb nak u nigar(1067)
Libs- heft rengi grse gzler
Kalurd Cciz anda reng-rezler (1102)
u b e y itle rd e ise k ita p la r veya m u h telif ib a d e th a n e le ri ssleyen tezhip ve
naklarla minyatrlerden yle bahsedilir:
Kimin tasvir idp nakk- ini
Mzehheb nak zengrl zemini
Kod bt-hanede dzdi kelis
Ana karu mul ve gebr ters( 1213-1214)
d. e n g n m ede A r a p ve r a n e d e b i y a t n n
etkileri
125Aklama 1040a.
167
126Bk. Aklama 9b, 184ab, 281 ab, 929b 932b 936a 1355b.
168
127B u ve yukardaki beyitlerde geen Farsa ifadeler iin bk. A. Glpmarl, M esnevi erhi, C.I, s.548,
b.3207; C.IV, s.306; b.2118; C.V, s.391; b.1865
169
(61)
2.
Klsik slm iirinde dolaysiyle Divan iirinde klielemi slp zellikleri:
M azm unlar ve edeb sanatlar:
aa. Klie ifadeler ve mazmunlar:
F akat A rapa ve Farsa kelim eler ve onlarla birlikte bu dillere it baz gram er
ekillerinin yansra, engnm ede, Divan edebiyatnn dier eserlerinde de grld
gibi, slm kltrnden ve bu kltrn dayand eski Bbil, Msr, ran kltrlerinden
gelen unsurlarn etrafnda kurulmu klie hlindeki hayal ve mazmun sistem leri ok
daha nemli bir yer igal ederler. Nitekim buraya kadar incelenen engnmedeki dil
ve kltr m alzem esi, tam am en bu k lt rlerd en gelen tesirlerin ynetim i altnda
yaratlm belli hayal ve m azm un sistem inin dourduu tebihler, istirelerle dolu
mecaz bir ifade iersinde esere yerletirilmitir.
slm dinini kabul etm enin bir neticesi olarak, slm kltrn ve onun kendisine
mal ettii eski kltrleri, slm edebiyatnn ananesine sadk kalarak aksettiren Divan
edebiyat, coraf, tarih ve siyas artlar yznden ayn kltr dairesinde gelien ran
edebiyatnn daha fazla tesirinde kalmtr. Bylece siyas artlarn ve slm dininin
kabul neticesinde Arap edebiyatyla ayn potada erimesine ramen, slm ncesi eski
ran edebiyatndan gelme kendine mahsus zelliklere sahip ran edebiyatndaki hayal
ve mazm un sistemleri ve bu sistem lerden doan kelime ve tabirler Divan edebiyatna
a k ta rlm ve a rtk A h m ed -i D a nin z a m a n n d a k lie h lin d e k u lla n lm a a
balanmtr. Kayna ne olursa olsun, bu klie ifadeler, Divan edebiyatnda yazlm
dier eserlerde olduu gibi engnm ede de balca sahaya hkimdir: Bunlardan
birisi tabiat olaylar ve tabiat tasvirlerini anlatan ifadeler; a ve sevgiliye it gzellik
unsurlarn tasvir eden klie ifadeler; ncs de bir objeyi bir obje veya bir dnce
ile temsil eden ifadelerdir.
1.
engnm ede tabiat olaylarm ve tabiat tasvirlerini ifade eden klie ifadeler:
Ahmed-i Da, engnmede tabiat olaylarn ve tabiat tasvirlerini insann dnda kalan
canllar (hayvanlar ve bitkileri) Divan edebiyatnda irlerin onlar alglad ve
telkki ettii ekilde ele alr; bu alglar ve telkkileri belli m azm unlar ve tebihler
ierisin d e an latr. D ah a dorusu cansz varlk dnyas hem de hayvanlar onun
kalem inde insana mahsus zellikler tamaya balarlar. Bu yzden merkezinde tebih
ile birlikte tehis ve intak sanatnn bulunduu bu ifadelerde btn cansz varlk deta
bir sihirli denek ile birden bire canlanr. Fakat Ahm ed-i Da, Divan edebiyatm n
btn tebihlerini ve onlarn dayand m azm unlar gelenee bal olarak kullanm
olmakla birlikte, engnmede baz ifade zellikleri gsterir:
engnm ede ana hayal ve telkkilerin ayn kald, fakat olduka deiik tebih,
mecaz ve istirelerin bulunduu beyitler vardr. Mesel u beyitte klsik bir tasavvurla
bahar bir hkm dara benzetildii hlde aka belirtilmemi bir mazmun olarak beytin
iinde saklanmtr. Bylece bahedeki aalar hkm dara it yeil bayraklar hlinde
tasavvur edilmi; muhteem kelimesiyle yaplan mecaz- mrsel ile hkm dar adrlar
kasdedilmitir:
170
128AkIama 385a^
171
129Aklama 368ab.
172
Ahmed-i Da, engnmede tabiat ve tabi varlklar yine tehis ve intak sanatiyle
canlandrarak gz nne sererken bazan ark halka kadar inmi en yaygn ve halk
tarafndan en ok bilinen tebihleri ve m azm unlar ve konum a diline it ifadeleri
kullanr. Sanatkrane olanlara nisbetle zellii samimiyet ve sadelik olan bu ifadeler,
esere daha fazla hkim dir. M esel kym eti tak d ir edilm eyen bir kim se iin halk
arasnda onu takdir eden birisine dm edi m nsnda bir ifadenin kullanld u
beyitte tavus tyn onun kym etini bilm eyen kargaya verm ek gibi bir h arek ette
bulunarak hunun derisini tavus tyne taba da kargaya benzeterek, karlatrr.
Bylece Divan edebiyatnda bahelerde salnarak dolaan bir gzelin sembol olan
tavus ile irkinliin sembol olan karga tasavvuru, konuma dilinden gelen bir ifade
biiminden yararlanlarak bir araya getirilerek tezat sanat da yaplm olur:
Meer tavus ynini zaa virdi
Derisini alup tabba virdi
(1207)
(434)
173
ve bunlara dayanlarak yaplan m azm unlar klie hlinde btn Divan iirinde grlen
ifadeler olup, boy rzgrla iki yanna salnan serviye; gz cadya, huya, geyie, nergise;
bak oka, huya; ka yaya veya hilal eklindeki aya; di ve dudak beraberce inci ile
sadefe veya inci m ercan hokkasna; yz gle, gl bahesine, dolun aya benzetilir.
Dudak krmz rengi yznden akik, ll ve arap; tatll, a can vermesi bakmndan
eker, bal, erbet, b- hayat gibi kavramlar, zlf (sa) ise snbl, meneke, zincir, misk,
rzgr, karanlk, kfr gibi kavram lar etrafnda kurulan m nsebetler ve tasavvurlar
iinde geerler.
Ancak Ahm ed-i Da, engnm ede m ebbeh ve m ebbehnbihler arasndaki
m nsebetlerin, klie tebihlerin ve onlara dayanan m azm unlarn ok ak ve en az
kom pleks o lan larn yine ok kolay anlalan bir ifade ekli iinde ortaya koyar.
B eyitlerdeki san atlar da m ebbeh ve m ebbehnbih arasndaki m nsebetlerin
aklk kazanmasn salayacak ekilde yaplrlar ve kolayca anlalrlar. M esel yzn
dolun aya, san b u lu ta benzetildii aadaki beyitte leff neir sanatyla ikinci
msrada tekrar sa ile kfr, yz ile iman arasnda kurulan mnsebet san siyah renkli
olmas ve kesreti okluk temsil etmesi, yzn aydnl da im ana iaret etmesi gibi ok
ak bir tasav v u ra b aldr. nk yz aydnlk olduu iin im an, sa ise siyah
olduundan dim a kfirdir, kfrdr. Gizli ve pinhan kelim eleri ise bir yandan siyah
sala rtl yz dile getirirlken, te yandan da bulutla kapl aya, kesret ve karanlkta
kalm , yolunu bulam ayan m m in bir insana arm yapar. A ncak bu kavram lar
arasndaki m nsebetleri aka ortaya koyan sade bir ifadeden tr, beyitteki btn
bu tasavvurlar hemen yakalamak mmkndr:
Yzi bedri sa ebrinde pinhan
anasm kfr iinde gizl m n
(461)
174
(451)
Aadaki beyitte ise mumun bizzat kendisi bir pervne gibi tasavvur edilmitir.
nk mum, gzelin gzelliine duyduu evkle yanm aktadr. Byle bir hsn-i talil
sanatyla mum pervneye, sevgilinin yz ise m um a benzetilm ektedir. Bylece bir
pervne hline gelen mum, sevgili iin yanmaktadr. ir burada Divan edebiyatnda
p erv n en in m um e tra fn d a d n erek kendini yakm asn, p erv n en in m um a olan
sevgisine balayan anlaya bal kalm aktadr. Yzn m um a benzeyii ise yledir.
Yz bu mumun parlak ateiyse, salar da mumdan ykselen siyah dumanlardr. Siyah
rengi tem sil eden sa, siyah temsil eden H indistana dolaysiyle hintliye, yine siyah
rengi tem sil eden gz Kimir lkesine, parlak yz de beyaz rengi tem sil eden Rum
(Anadolu) lkesine arm yaparak, deta gzel btnyle bir dnya olunca, beytin
gizli imaj, yani m azm unu, gne de onun etrafnda dnen bir pervne, yani mum
175
olm utur; baka bir deyile mu m ve onun altnda gizli olan gne, sevgilinin aydnlk
yz karsnda hitirler:
a hindo gzi Kimir zi Rm
Cemali em cine pervnedr mum (460)
Ayn ekilde kvrlarak akan akarsu-zlf-zincir-m uhabbet kelim eleri arkasnda
M ecnun, z lf-siyah-m uhabbet kelim eleri ark asn d a L eylnn gizlendii yani bu
bahedeki k iftlerin her birinin bir Leyl ve M ecnun olduu anlatlan ok sade ve
ak ifadeli u beyit de bu hussa misl olabilir:
Mselsel zlfini boynma dakm
M ahabbet odma u gibi akm
(524)
Ahmed-i D anin gzellere it klie ifadeleri kullanm aktaki dier bir zellii de
gzele ve onun gzellik unsurlarna it klie m ebbehn bihleri baka hi bir ifade
biim ine ve san at ekline ihtiya duym adan, olduu gibi beyitlerde ark a arkaya
sralamasdr. u beyitlerde olduu gibi:
Gler yzl kamu gl-gn yanaklu
D rer dil vel laclln tutaklu
(458)
Birisimin kzl glden yana
cAkik lacl ekkerden tuta
(466)
adef az dii ll-yi terden
Toludur drci yakut u gherden (467)
Birinn gzleri nergis yzi gl
Yana eravandur zlfi snbl (469)
Yzi glden yana nesterenden
Teni nazklgi berg-i semenden (473)
e n g n m enin baz b e y itle rin d e A hm ed-i D a, D ivan edebiyatnn gzellik
telkkisini ve bu telkkiye bal olarak tasavvur edilmi mebbehn bihleri tamamen
konuma dilinin ifade zellikleri iersinde verdii gibi, baz beyitlerde m ebbehn bih
yerine sadece sevgilinin gzellik unsurlarn sfatlarla veya sfat yerine kullanlan
isim lerle anlatr; bu esnda dilin im knlaryla beyitlerde yaratt ses hengi, beytin
btn bir estetik deeri olur. Mesel bel sadece ince, gz ve ka sadece kara, yz ay,
dudak eker olarak vasflandrlr:
Bili ince durur yarn yass
M cerred bakmadur cana a (489)
Kamu syledgn kavi gazelden
Kara kadan kara gzden gzelden(472)
Etegmi dutan komaz ilinden
Nite kim hblar ince bilinden
(793)
Yzi aydan ar kend eker leb
Ol aydan nur alur her dnle kevkeb(476)
176
177
178
179
180
181
182
yaratm; irin enge hitap ettii uzun blm lerin yan sra m uhtelif yerlerde yapt
iltifa t ve nida san atlary la eserini tasvir ve hikye slbunun m onotonluundan
kurtarmtr.
imdi yukarda zikr edilen bu sanatlara burada baz misller verelim:
Tevriye:
H ezr destan okur her bir nevada
idp raks urur kular hevada
(400)
Ne yirde var benm sazum gibi sz
Ki gsterde hazn faslnda nevruz(808)
Dilmdr PrsT v Trk v Taz
cIrak seyr iderven hem Hicaz
(813)
ham- Tensp:
urahT halini bir or azdan
Ki ne kanlar yudar huyar elinden (680)
Eger cadl eylemez olursa saki
Aya alma sakn zinhar elinden (682)
cIrk ahengini n yd ider ol
Sipahn ire ok feryad ider ol
(615)
Gel imdi lutf kl iy saz- dil-sz
Bu gn cuaka gster rast nevrz (749)
Tezat:
urahT kululinden cam ierler
Herf-i puhtelerdr ham ierler (509)
Eridr dinleyen ahun diman
Uyarur istimc cn irn
(620)
ular kim hazz alur her dem sciden
u zevki tatludan tacm acdan
(827)
Tensp:
Eline zevrak alsa cabhar anda
Denize ark olur nilfer anda
(397)
Anun beste-nigrndan nigarr
Uurlar remz ile nak u nigrn (613)
Od yile uy topraa karan
Dem r nacl ile tadan od karan(1278)
Cinas:
eh-i ferruh-ruh u ferhunde server
Tehem ten-ten azanfer-fer hner-ver(128)
Sleymn-mn u Husrev-rev cehan-glr
Sikender-der mucdil-dil be-tedblr(130)
Gnle kor braur cana kor kz
Ne iitdi kulak grdi ne hd gz (641)
Kadeh devr eylesn devrnde sak
urah sylesn gulul hemle
(711)
183
184
131Bk. zellikle musik, edebiyat, hattatlk ve nakkalk gibi gzel sanatlarla ilgili ifadelerden ve slp
zelliklerinden bahsettiimiz bu eserin I.B.c ve d.2 blmleri
185
da m iradr! Btn malzeme klsik kltrden geldii hlde, irin beyitte yldzlarla
birlikte btn g yani felekleri, Hz. M uhammedin mutfandan ykselen bir duman
gibi tahayyl ediiyle, onun geceleyin gk yzne kna arm yapmas orijinaldir.
Ayrca ir yldzlar Hz. M uham m edin mutfana, ay ve gn de m eclisine lyk
grm ektedir132.
Aadaki beyitte ise, "sabah, atlas gk em berine altn bir gerdanlk takt ve
bana mcevher ilemeli bir ta koydu" derken, ir sabahla birlikte gk yzn kla
dolduran daire eklindeki gnei ve onun dnyay saran k emberini altn bir kordon
ve onun ucuna taklm sallanan yuvarlak bir altn para gibi tasavvur etmitir. Ayn
zam anda gn stnde ykselen, klar ve aydnl m cevherden bir ta gibi
tahayyl etm itir. Bylece hkm darlk sembol olarak gnee arm yapan bir
hayal sistemi kurulmutur:
Geyrdi arh- atlas enberine
Muraac tc u altun canberlne (341)
186
187
133Tezhipilere zer-kub altn dven, altn toz haline getiren kimse kelimsiyle iaret edilmitir.
188
189
190
191
k im se, hid g zel, iki ien ler ve e sra r ek en ler aadaki bey itlerd e zikr
edilmektedirler:
Nedimm mutrib gyende engi
Herifm ser-h u mahmur bengi
Gzel olanlara cy- mucayyen
Sefalar meclisi anda mzeyyen
arb u hid ile kavi iderler
Alurlar uydurup anda giderler( 1093-1094)
u beyitde eng, byle bir m ecliste szende ve gyendelerin kendisine refakat
ettiklerini belirtmektedir:
Ne kim sazende v gyendelerdr
Ana kullukdur hep bendelerdr (658)
A ncak dikkat edilirse, Divan edebiyatna da hayattan aktarlan ve klsik dilin
belirli ifade kalplarna dklerek tasvir edilen bu meclisleri anlatrken bile Ahmed-i
Da, yine Trke kelim elere olduka yer vermitir. nk bir ok defalar katld ve
onlar bizzat yaayarak grd iin, bu iret ve elence meclislerini tasvir ederken,
A hm ed-i D a, ta b i b ir itilm eyle gnlk konum a dilini tercih etm itir. H a tta
engnm enin baz yerlerinde iret ve elence meclislerine it Trke kelim elerin ve
h arek et ifade eden fiillerin kullanld ok gzel tasvirler bulunm aktadr. Mesel
aadaki beyitlerde musik eliinde oynanan oyunlar ok hareketli bir Trke ile
ifade edilmektedir:
Yannca cd u eta destiyar
Rebb eyler fign u nle zr
Kimi heng ider kimi dutar def
Kimi gyendedr kimi urur kef
Anun sazna oynarlar oyunlar
Az am egilmidr boyunlar(719-720)
Byle meclislerde alman eng de Trke kelimeler ve hareket ifade eden fiillerle
tasvir edilmektedir:
Gidersem gtrrler omuzna
Oturursam oturdurlar dizine
Kulaum burup zlfm ekerler
nme nukl in ekker dkerler
Gzel olan gibi aldap dzerler
Virrler hilcat ile sim zerler(790-792)
O turdur dizine ohar u aldar
Dzer yz naz ile ol h- dil-dar (1147)
Ayn ekilde avclar, avladklar hunun etinden kendilerine ziyafet ekmek zre,
ak havada bir su kenarnda toplanm; bir iret meclisi kurmulardr. te bu mecliste
192
193
194
(307)
Bir byn veya hkm darn karsnda el balayarak durm ak, yerlere kadar
eilmek, onu alklamak gibi detleri ifade eden tbirlere u beyitler misl olabilirler:
Cehn serverleri yz yire korlar
D uc al iderler medh okurlar
Gelrler yidi yirde ba ururlar
Varup kol kavurup karu dururlar(165-166)
engnm edeki tbirler ekil zellikleri bakm ndan incelenecek olursa, yle bir
durumla karlalr:
Bir isim cmlesi eklinde bulunan tbirler:
A ha bahi idpdr cmlesin H ak
Eli stn velkin gn alak
(139)
Nereye cazm iderse feth ider ol
Gzi tok gn bay u himmeti bol (142)
ki badem ii bir kab iinde
Ya ekkerdr arb- nab iinde (529)
Karm teni tene cam cna
Gs ggse v gnlek yabana (541)
Kaan kim szumun sz belrr
D eller ulanur uslu delrr
(859)
195
196
197
turdugunca ad turmak, yolda kalmak, yol toru, yce dalar asmak, yrei c klmak,
yrekde od yakmak, yrek yakmak, yrek taa gelmek, yz yire komak, yzi ak
zlim tatarlar, zlfini salmak
G rld gibi, konum a dilinden gelen ifad eler ve tbirler, engnm enin
btnne, hem en hem en az veya ok her sahifesine serpitirilmitir. Fakat hikyenin
k o n u su ile ilg ili o la ra k , e n g n m e de d ev rin g n l k h a y a tn d a n , k lt r ve
m ed e n iy e tin e it h u su slard a n b a h sed ile n ksm larda, k o n u m a d ilin d en gelen
ifadelerin, tb irlerin ve ataszlerinin dikkati ekecek kadar fazlalatna hem en
burada iaret edelim. Esasen ipekten, tahtadan, deriden, at kuyruundan eyalarn
iml edilmesi gibi eylemleri, hunun ve atn yakalanp ldrlmesi, aacn kesilmesi
gibi h arek etli olaylar ve on larla ilgili olarak heyecan, sevin, hzn, strap, gibi
duygulan ileyen bu ksmlarda Ahmed-i Da bu konulara ve duygulara uygun olduu
iin, T rke kelim eler ve fiillerle dolu hareketli ve heyecanl bir dili kullanm ay
setiinden, konuma diline it zelliklerin, tbirlerin ve ataszlerinin engnm enin
dier blm lerine nisbetle bu blm lerde daha ok bulunmas pek tabidir. Nitekim
hu, bugnk konuma dilinde hl yaayan i batan amak, elden ayaktan dmek,
yrei azna gelmek gibi tbirlere ok yakn ifadelerle nasl yakalandn anlatr:
Dkendi cmr mddet baa geldi
m yand yregm taa geldi (1195)
Bilm gitdi v caklum cmle ad
Ayakdan ddm i n badan ad(1196)
hi kelimesi dnda dili tam am en Trke kelim eler ve tbirlerle donatlm u
beyitlerde ise at kendini yle anlatmaktadr:
Geyik tavan dutar idm ygrsem
Uar kudan geer idm segirsem
Yilisem yil ile yolda kalurd
Depeye ksam ol kolda kalurd
Nite kim kat yaydan ok kard
Benm ile gidemezdi bakard( 1247-1249)
Benm ile bir adm adamazd
Bana hi at segirdp yitemezdi (1251)
3.
Ataszleri: pek bceklerinin koza hline gelmesini anlatan aadaki drt
bey itte pek ok T rke kelim enin yan sra tane de atas z n n ark a arkaya
sralanm as engnm edeki ataszlerinin de gnlk hayatla, sosyal dzeni ve hayat
aksettiren blmlerde birden bire fazlalatn aka gsterir:
Toynca yidiler ol tut aacn
tokla ayru yig lmekden acn
kfe dkdiler cmle be-yek-br
Akm ok yise sinmez mesel var
Yiyesi sinmese ilta iderler
om genszin istifr iderler
198
199
134Abu ataszleri iin bk. engnme, beyit 327, 335, 690, 764, 893, 903, 928, 930, 1024, 1043, 1195,
1128, 1134, 1298, 1299, 1336, 1340,1341, 1360,1400, 1401.
200
(355)
(916)
(901)
201
135Bk. engnme, b. 263, 272, 572, 573, 945, 947, 1016, 1017, 1019, 1023, 1339,1387, 1389.
202
dier, yabanc, aynks farkl, baka trl, azmak (yol az-) yolu armak, sapmak,
azuk erzak, yol yiyecei
bar hepsi, ba yara, bay zengin, bayk ak, gerek, phesiz, belik sadak,
ok ve yay kuburu, bile ile, beraber, birle ile, bouzlamak boazlamak
alap A llah, alm ak koum ak, av n, h re t, ezginm ek dnm ek,
dolamak, eri asker, n doru, mratmak nlatmak, ngrdatmak
dem e biri her biri, dek degl bo deil, beyhude deil, dek durm ak uslu,
sessiz, skin d u rm ak , delim ok, dirgrm ek diriltm ek, dirm ek toplam ak,
dirilm ek toplanm ak, dirlig hayat, dirnek toplant, dkeli hepsi, drim ek
almak, uramak
esrm ek (esrim ek) sarho olm ak, esrk sarho, esrklik sarholuk, egn
ak admlarla hzl yryen at evlelik bir uzunluk ls birimi
genszin istemiyerek, gey pek, ok, gkek gzel, sevimli, gnlek gmlek,
grk gzel, gynk ac, yank, yanm, gynkl bar yank, gzg ayna, ggl
ipek kozas
ra uzak, rmak ayrmak k mifer, irgrmek ulatrmak, issi sahip, iti
keskin, ivmek acele etm ek
kabak gz kapa, kafa arka, kafa-dr arkada koruyan, kaan ne zam an
kakm ak (el) el ile itmek, kalkmak sramak, ayaa kalmak, kam u hepsi, kanda
nerede, kandan nereden, kancan neresi, nereye, kam hani, kank hangi,
kanurm ak (kanrm ak) ayrrcasma bkm ek, karak bak, karak haram, hrsz,
yamac, karaklam ak yamalamak, k an ihtiyar, yal, kat sert, sk, ok, pek,
kavurm ak (kol) el balam ak, kaygu znt, kayurm ak (kayrm ak) zlm ek,
klamak k geirmek, kya sert, hain, kimesne kii, koca ihtiyar, kol kenar,
taraf, kol, kolda kalmak kenarda, yan tarafta kalmak
od ate, g akl, uur, k ok, ndin nce, evvel, iptida nrdi nce,
evvel, z nefs, zt, kendi, zdek esas, kk, temel, zge baka, gayri.
sav hikye, kssa, szi sav dedikodu, lkrd, sayru hasta, segirdm hcum,
a k n , sd a m a k k rm a k , s am ak sv am ak , o k a m a k , sn m ak k rlm a k
paralanm ak, smuk krk, sovuk souk, suvarmak sulam ak, sglme kebap,
sglmek kebap etmek, kebab edilmek, sci arap, sn sng, mzrak, snk
kemik
emek (imek) amak, zmek
tanlam ak amak, hayret etm ek, tansuk acayip, tuhaf, tapu huzur, makam,
zt- l, taratm ak datm ak, ta d, tekin beyhude, bo, tolu iki ile dolu
k ad e h , tolunm ak b ed ir hline gelm ek, dolun ay olm ak, to n elbise, kyafet,
tulnnm ak batmak, kaybolmak, tuynak (tuynag) trnak
um ak (um a) cennet, ur hrsz, urlam ak (uurlam ak) alm ak, uslu
akll, uanmak krlmak, utm ak kumarda kazanmak, hile ile elde etm ek
tm ek ttslemek, zmek koparm ak
ya dman, yann srt, srtn yukar ksm, yaka taraf, kenar, yaln plak,
ryan, yoksul, a, yalnuz yalnz, yanuk yank, kederli, yarak yakkl, yar
yardm , yarc yardmc, yank k, yarlgamak affetm ek, yat yarak techizt,
sava levzm , yavlak ok, yavuz k t, yaylam ak yaz geirm ek, yazm ak
203
amak, yaz ova, oba, yazuk gnah, yig iyi, yirek daha iyi, yilmek komak,
yilmek ygrmek durmadan kouturmak, yi mek yarmak, yindek daima, hep.
yiylenmek koklanm ak, yokalm ak yok olmak, yorga rahvan, yrk hzl giden
at, yn ty, ku ty
imdi de eski A nadolu T rkesinin gram er zelliklerinden olm akla beraber,
engnm ede ok az kullanlan veya zel durumlar dolaysiyle dikkati eken eklerden
ve baz kelime gvdelerinden bahsedelim. Bylece, imdiye kadar yaplan aratrm alar
vastasyla btn gram er zellikleri ortaya konm u olan eski A nadolu Trkesinin
h angi g ra m e r e k ille rin i A hm ed-i D a nin en g n m ede d ah a az kullan d n
gstererek, engnmedeki Trkenin gramer yaps hakknda bir fikir vermi olacaz.
1. engnmede ikinci ahs emir kipinin -d / -gil eki sk sk kullanlr: kll (66),
gergil / irgil (71) al (74)
2. Sfat derecelem e eki -rak / -rek ekine engnm ede ara sra rastlanr: yigrek
(32) halvetlrek (1095), gklrek (454)
3. Eger kalplam bir ekle ship olan ndin nce (1230) bir tarafa braklrsa,
-dan / -den ablatif ekinin eski ekli -din / -din eserde bir yerde gemektedir: sakalum
bitm edin (1120).136 Ayrca ablatif ekinin engnm ede ayr bir alma gerektirecek
baz semantik zellikler gsterdiini de burada belirtelim.
4. engnm ede bugnk (-al + dan / eli + den beri) bileim i b eri kelimesi
atlmak suretiyle (-al + dan) eklinde ve sadece bir yerde gemektedir : dny turaldan
(1306)
5. Zam an bildiren bir zarf grubu olan andn on engnm ede iki yerde andan
on eklinde g em ektedir (1032, 1136). M etinde daha ok an d an so n ra ekli
bulunm akta ve sonra yerine eserde olduka sk on ekli kullanlmaktadr. Ayrca
eserde baz ed atlar da deiik ekillerde bulunm aktadr. M esel ire ve iinde
eserde ayni derecede sk kullanlm akta; ara edat ise u ekillerde bulunm aktadr:
u smaz araya (530), sglme aras (1204), bir menzilm ara (1274)
6. engnm ede isim ekim eklerinden datif eki yerine lokatif ekinin kullanld
yerler vardr: anda giderler (1094), varurlar anda (1095), kod b thanede (1214),
benm ckumda dzdi eranum (804)
7. Eski bir vasta hli eki olan + n ekine engnm enin bir ka yerinde rastlamr:
acm (1016, 1019), dnn (1252), gndzin (1158), vaktin (411, 619, 1079).
8. Bir zarf olduu hlde kancar n eresi kelim esi sadece bir yerde isim gibi
nc ahs iyelik eki ile + n akkuzatif ekini almtr: kancarsn (912)
9. aret zam irlerinden olun anlarun, anlardan gibi ekimli ekillerinin yerine
daha eski ekim li ekilleri bir iki yerde kullanlm tr: o lara (275), olarun (824),
olard an (854). Ayrca iaret sfat ol yerine kere o ekli eserde gem ekedir: o
gzler (32), o ba (437), o meclisde (718).
10. engnmede grlmeyen gemi zamann -nn / -mi eki ok fazla, -updur / pdr ona nisbetle daha az, bu eklin birinci ahs ekim eki ekli -upven / -pven ise
136Tabi bilindii gibi buradaki -madn ekinin iinde aslen bir ablatif eki mevcut olmam, sonradan
buradaki ekin asl unutulunca ses benzerlii dolaysiyle ablatif telkk olunmutur. Ekin asl, -ip ekinin
olumsuzu olan -matinin +n ile geniletilmi eklidir.
204
bir iki yerde kullanlmtr: dpdr (1337), idpdr (874), klupdur (873), idpven
(839).
11. G e n i zam an n b irin ci ahs ekim eki o la ra k -ven eki n isb e te n ok
kullanlm asna ram en, grlm eyen gemi zam an -m ekinden ve isim fiilin geni
zamanl eklinden sonra ok az grlmekte; isim fiilin ekim eki olarak da ounlukla
ben zamirine eklenmektedir: Susam ven (900), benven (886,1148).
12. engnm edeki Farsa kelim elerden bahsederken de belirttiimiz gibi arada
srada geni zamann ve isim fiilin geni zaman eklinin birinci ahs ekim eki -am / em eklinde grlmektedir; yine geni zamann nc ahs ekiminde de olduka sk
olark ol zamiri kullanlm tr: um aram / koram (850), oluram (851), tercm nem /
hem zebnem (825), benem (826, 829, 832 v.b.), dutar ol (612), ider ol (611, 615), klur
ol (637).
13. engnm ede isim fiilin nc ahs bildirm e eki -dur / -dr yerine her
zaman deilse bile, bunun asl ekli olan dunr / turur kullanlmtr.
14. Eski bir gelecek zam an eki olan -sar / -iser ekine engnm ede bir yerde
rastlanr: geliser / nolsar (572).
15. -an / -en partisip eki yerine -ar / -er geni zam an eki yalnz u ifadede
kullanlmtr: uar ku (616, 1068, 1247).
16. -as / -esi partisip eki de sadece bir iki yerde gemektedir: gelsei / olas (573),
terk idesi / gelmez gidesi (643), yiyesi (1018).
17. -nca / -ince zarf-fiil eki yerine bir iki yerde -cak / -icek ekli bulunmaktadr:
alcak (775), salmcak (1074), olcak (1351).
18. -sa / -se a rt eki g erek kelim esi ile b irlik te en g n m enin b ir yerinde
kullanlm ve gereklilik yerine gelecek zam an ifade etm itir: yksa gerek (994).
205
IV. BLM
A hm ed-i D a nin grne gre, engnm ede varlk devaml deim ektedir.
Canl cansz her ey hlden hle girm ekte; hi bir ey ayn kalm am aktadr. Doumlm zinciri iinde her lm yeni bir varln doumu takip etm ekte ve bu deiim
sonsuza uzanan halkalar eklinde devam etm ektedir. Ahm ed-i Da, hem eserinin
kompozisyonunu kurarken, yani hikyenin dzeninde ve plnnda, hem de hikyeyi
an latrken ifadesinde, slbunda bu varlk anlayn gz nnde tutm utur. te
engnme, devrinin okuyucularna, hatta bu yzylda bizlere bu dnceyi yanstan bir
ayna vazifesini grmektedir. Eer biz, okuyucu olarak eserdeki bu temel dnceyi bir
tarafa brakrsak, engnm enin kompozisyonundaki baz boluklar ve birbirinden
kopm u gibi grnen iki ana blm n birbirine balam akta zorluk ekeriz. H atta
engnm enin ana temas olan nsann kaynana, deimeyene, ebedlie duyduu
zlem i de Ahmed-i D anin devrindeki insan gibi duymamz bir tarafa, belki de bu
duygunun anlamn bile hakkyla kavrayamayz.
imdi A hm ed-i D anin bu dnceyi ve duyguyu eserinde nasl gelitirdiini
inceliyelim:
E serin giri blm lerinden sonra balksz olan 9. blm nden balyarak 16.
b l m n e k a d a r devam ed en I. ksm nda, A hm ed-i D a nin ilk b ah arn geliini
selmladn daha nce belirtmitik. G erekten de zaman, ilkbaharn ba, hereyin
yeniden canlanmaya yz tuttuu bir zamandr:
Hamel burcna tahvil itdi hurld
Sanasn tahta gedi ah Cemid (342)
Beliirdi h rebiiin ictidali
af geldi kiidret gitdi hli
Gne caksi eer kld hevada
Raad balad hatt-i istivada
aba dem urd n cIsT deminden
H aber virdi hayatun cleminden (344-346)
Nebatn har old sr uruld
lenler ol nefesden hep dirildi
xBu yazm zda belirtilen varlk anlay engnm enin fikir rgsn meydana getirm ektedir.
Tem a da bu anlaya bal olarak engnmede gelien duygulardr.
207
208
kiriinin kayna olan aaca, huya ve ata insan uuru ve konuma yetenei atfedilerek
hikyede bu deiim e ve lm e kar duyulan duygular ifade edilir. M esela eng
aacn azndan yle syler:
Tekin ayrlmadum kkl kkmden
Ol ayrd beni z zdegiimden (1131)
hu duygularn yle belirtir:
ekiip yayn okn toldurup atd
An grdm ki ok arkam dan batd
Dkendi cmr mddet baa geldi
m yand yregm taa geldi (1194-1195)
At ise kandini ldrenlerden nefretle bahseder:
Irakdan bir nie zlim tatarlar
Donuz uretller itden beterler
Diyanet terk idp dinden geenler
Etm yiyp kara kanum ienler (1301-1302)
te hayat-lm ve deime zerinde srarla durulan bu ikinci blmde hikyenin
kahram an engin nasl meydana geldii anlatlrken, bu dnce ile ilgili ilgi ekici bir
durum ortaya kar: D rt tal hikyede, hikyedeki kahram anlarn, srasyla ipek
bceinin, servi aacnn, hunun ve atn lm anlatlmtr. Oysa, asl ana hikyede
bu lm lerin sonucunda ortaya kan yeni bir varln yani engin douu - meydana
getirilii - sz konusudur. Tpk birinci blm de grdm z kn len tabiatn
ilkbaharda yeniden canlan gibi II. blmde de lm, doum takip etmektedir. u
hlde Ahmed-i Danin birinci blmde zaman olarak bahar semi olmas ve baharn
geliini kutlayan insanlar ve onlarn ikili-musikli elence m eclislerini uzun uzun
anlatm as kesinlikle tesadfi deildir. kinci blm deki ana dnce ve tem a ile
yakndan ilgilidir. Yani, birinci blmdeki kn len tabiatn ilkbaharda yeniden
canlanna, yani douuna, paralel olarak, ikinci blm de de drt varln lmn
m tekip engin douu anlatlm aktadr. Ksacas bu eserde hem tabiatta, hem de
canl varlkta m iihede edilen doum-lm zinciri ve dolaysiyle hayatn devamll
sz konusudur.
A. E sk ia d a M ezo p o tam y ada g elien ilk b a h a r, hayat, lm ve deiim
hakkmdaki inanlarn ve merasimlerin, engnmenin varlk anlaynda, temasnda ve
konusunda grlen izleri
a. engnme ve ilkbahar festivalleri
M ezopotam ya ve civarnda ok eski alardan m ilt yllarna kadar, hayatn
devamlln salamak iin her yl bitkilerin canland ve mahsul verdii ilkbaharda,
veya iklim b a k m n d an iki kere m ahsul aln an y e rle rd e hem ilk b a h a rd a hem
sonbaharda olm ak zere, din yeni yl festivallerinin yapld bilinm ektedir.2 Bu
209
festivallerin, tpk A hm ed-i D anin anlatt gibi ziyafetle, iki, m usik ve raksla
kutlandn, hatta bu trenlere, yine Ahmed- D ade grdmz gibi cinsel ilikilerin
de dhil edildiini biliyoruz.
ok gerilere giden bu trenlere ilk defa Smerde rastlanmaktadr. Bereket ve ak
tanras nanna (Smi dilde: tar) ile bitki dnyasnn enerji gcn temsil eden tanr
Dum uzinin (Smi dilde: Temmuz) ilkbaharda birlem eleri sonucunda len tabiatn
yeniden dirildiine inanan Smer halk, tabiatta bu olay vuku bulurken, ona paralel
olarak, tap n ak lard a t re n le rle bu olay kutlarlar ve bylece hayatn devam n ve
lkede refah, bolluu salayacaklarna inanrlard. Bu gelenein balangcnda Smer
kral Dumuzi, nannanm kutsal ehri U ruktaki nannann tapma E annada nanna
ile evlenmek suretiyle tanrsallk vasfn kazanmtr. U rukta balayan bu mahall din
yin daha sonraki yzyllarda daha yaygn bir gelenek hline gelmitir. Bylece Smer,
Akat, Bbil, Asur krallar tanr Tem m uzu ahslarnda canlandrarak her yeni yln
b a n d a le n ve y e n id e n d irile n ta n r T e m m u z o la ra k , ta n r a n a n n a ile
evlenmilerdir.3 Bu kutsal evlilik trenlerinde genellikle tanra nannay, ona hizmet
eden rhibelerden biri temsil etmi ve tapm akta bir geceyi kralla birlikte geirmitir.4
Kutsal evlilikle ilgili ilk iki yazl belge M.. 3. binin sonlarnda hkmdarlk eden U r
ehrinin kral ulgi (2094-2047)ye ve Ur-N am nu (2112-2095)ya ittir. Bunlar sin
devrinin hkm darlar ddin-Dagan (1974-1954), me-Dagan (1953-1935), Lipit-tar
(1934-1924) ve u-Sin adl h k m d arla rn takip etti in i ve bu h km darlarn,
Tem m uzu ahslarnda temsil ederek tanra nanna ile evlendiklerini, bu yzden de
ilhlik kazandklarn yazl belgeler sayesinde biliyoruz.^
Sm erde ilkbaharda dirilen tanrnn, yaz scaklarnda btn tabiatla, zellikle
bitki dnyasyla birlikte ldne inanlrd. Bu yzden Smer, Akat, Asur ve Bbil
krallklar zam annda T em m uzun lm iin yas tutulm u ve yinler yaplm tr.
Bilhassa, hayatn kendi neslinde devam etmesini gerekletirm ek isteyen insan iin,
tabiattaki hayatn devamll ile ilgili bu trenler ve onlarla ilgili inanlar, tadklar
byleyici m esajlarndan tr, zam an iinde M ezopotam yadan balayarak btn
Yakm douya popler bir inanlar ve gelenekler btn hlinde yaylm; Suriyeye,
Lbnana ve Filistine atlamtr. M.. 2. binin sonlarna doru Fenikelilerin yaptklar
deniz tic areti dolaysiyle ve Kbrs, Sicilya, S ardunya ve K a rta c a da k u rd u k lar
m stem lek eler vastasiyle Y u n an istana, Ege denizi shillerine, Ege denizindeki
adalara yaylmtr. Ayn batya doru yaylma, karadan H ititler ve U garitler yoluyla
gereklemi; A nadoluda ve Y unanistandaki benzeri mahall kltleri, ak ve bereket
tanras nanna ile Tem m uza it klt, kendi bnyesi iinde eritmitir. H atta bu klt
brnler arasnda da yaylmtr. Z ira T evratta Ezekiel, Musev kadnlarn Kuds
tapmanda tanr Temmuz iin aladklarn belirtm ektedir.6
2Henri Frankfort, Kingship and the Gods (Chicago, London 1978), s. 313-314
3S. N. Kramer, History begins at Sumer (Philadelphia: University of Pennsylvania Press, 1981), s.331.
4S. N. Kramer, a.e., s.318; J. G. Frazer, The Golden Bough, C.I (ksaltlm neir, New York, 1942),
s.331.
5S. N. Kramer, a.e., s.311-314, 317-320; H. Frankfort, a.e., s.295-299.
6Kitabi Mukkades (Istanbul, 1949), s.794 (8:14); H. Frankfort, a.e., s.288; S. N. Kramer, a.e., s.323.
210
211
Akitu yeni yl festivali evi adn tayan tapm aa gelerek burada musik eliinde
enlikler yaparlar, byk bir ziyafet sofras hazr ederler; tanra tara koyun ve dier
hayvanlardan kurbanlar sunarlar.10
Tem m uza, Suriye, Lbnan, Kbrs ve Yunanistanda Adonis adyla hitap edilir.11
Tpk Bbilde olduu gibi Fenikelilerin kutsal ehri Biblosdaki Astarte yani Afrodit
tapm anda nce A donisin lm iin yas tutulur, halk gslerini dverek alar.
Alama sona erince len bir insann arkasndan yaplmas det olduu gibi, Adonis iin
de kurban sunulur; ertesi gn ise yeniden dirildiine inanlan tanrnn, kendisine
tapanlarn huzurunda gkyzne ykseldiine inanlr ve bu olay kutlam ak zere
enlikler yaplrd.12 Bu tapnan hemen yaknndan geen ve Biblosun gneyinde
denize kavuan Nehr brahim in eski ad ise Adonistir. Efsaneye gre, Adonis Lbnan
danda bir domuz tarafndan ldrlm ve Adonis nehrinin sular kzl renkte akt
ve civarda Adonisin kanyla beslenip yeeren ve aan krmz gelincik iekleri topra
ssledii zaman, Suriyede Adonis iin yas tutulmu, festivaller dzenlenm itir.13 Bu
bilgiler gsteriyor ki, Adonis festivalleri de yamur sularnn nehirleri bulandrd ve
gelincik ieklerinin at zamana, yani ilkbahara rastlam aktadr. Bilhassa Suriyede
yine b ir A sta rte tap n a n a ship baka bir F enike ehri o lan H eliap o lis yani
Baalbekte yaplan Adonis festivalleri ok ilgi ekicidir. Bu festivallere, Suriyeden ve
civar lkelerden binlerce insan akn akn gelerek katlrlar. H eliapolisteki Adonis
festivalleri de yine ilkbaharda yaplr. alman davullarn, inleyen fltlerin etkisinde
kendinden geen tanra A starte (tar, A frodit)nin hadm rhipleri, heyecanlarnn
fazlalndan, kendilerini tutam yarak, ellerindeki baklar vctlarnn m uhtelif
yerlerine saplarlar. Ayn ekilde heyecan, festivali seyretmeye gelen halka da sirayet
ederek, halk arasnda vecde gelenler ortaya atlrlar; kendilerinden gemi bir hlde,
bu i iin o rad a bulundurulan ilerden veya kllardan birini ellerine geirerek,
v c tla rn a s a p la rla r; h a tta o heyecanla kendi ten s l uzuvlarn k ese rle r ve
vctlarndan akan kan seyrederek, Baalbekin sokaklarnda koarlar. Bu A starteye
rhip olmann balangcdr.14
Ayn ekilde asl vatan Firigya olmakla birlikte, Romallarn da M. . 204 ylndan
itibaren benimsedii bereket tanras Kibele ve onun hem olu hem de sevgilisi olarak
tasavvur edilen bitki ve aa tanrs Attis iin yaplan festivallerde, nce len Attise
yas tutulur, sonra tanrnn dirildii haberi zerine R o m ada enlikler yaplrd.15
R om adaki Attis festivalleri daim a 22 m artta balard. Kibele tapnana o gn iin
212
kesilmi bir am aac gvdesi getirilir; bu aa, bir ly kefenle sarar gibi kumularla
sarlr; zerin e m enekeler konurdu. nk bir am aacnn altn d a bir boa
tarafndan ldrld, dier bir rivayete gre ise, yine bir am aac altnda kendisini
erk ek lik ten m ahrum b rakarak ld sylenen A ttisin dam layan kanndan, am
aalar altnda, ilkbaharda m enekelerin atna inanlrd. Ayrca bu aaca A ttisi
temsil eden kk gen bir erkek heykelcii de balanrd. A ttise tutulan yasn bir
belirtisi olarak ve A ttisin yeniden dirilmesini salamak iin kan gn ad verilen 24
m artta ba rhip kollarndan kan aktrd ve bu kan Attise sunard. Dier rhipler de
zil, def, flt, davul eliinde dnerek, A startenin rhipleri gibi raksederler; bu raks ile
kendilerinden geerler; vctlar artk acy duymayacak bir hle gelince, ellerindeki
baklarla kendi vctlarna darbeler indirirler; m ukaddes aac ve tapm a kanlar
ierisinde brakrlard. Ayn ekilde, yani rhip olanlar da bu gnde, yine Adonis
rhipleri gibi, bu heyecan ve vecd iinde kendi tensl uzuvlarn keserlerdi. Tpk
mild X. yzylda H arran da Temm uz iin yas tutan kadnlar gibi, bu yas boyunca
Attise ve Kibeleye tapanlar da oru tutarlar ve ekmek yem ezlerdi.16 Bu yasn ertesi
gn, yani Lucian takvimine gre, gece ile gndzn eit olduu 25 martta, ba rhip,
rhiplerin kulana tanrnn yeniden hayata dnd haberini fsldar, bu haber zerine
znt birden sevince dnrd. R o m ada bir karnaval eklinde k u tlan an bu
festivallere, asil veya halktan olan, fakir, zengin herkes katlr ve herkes istedii ekilde
elenirdi. 26 m art dinlenme gndr. 27 m artta tanra Kibelenin heykeli bir kz
arabasna konarak, toplu hlde R om ann duvarlar altnda Tiber nehrine kavuan
Alma nehrine gidilir. H erkes plak ayakla, musik eliinde yava yava yrr. Ba
rhip nehirde nce K ibelenin heykelini, arabay ve kutsal eyalar ykar. D nte
araba ve kzler ieklerle sslenirdi.17
Bat Anadolunun bereket tanras Kibeleye ve onun hem sevgilisi hem olu, aa
ve bitki tanrs A ttise tapnm a M.. 204 ylndan itibaren Rom a m paratorluunda
benim senm i; bu tarih ten sonra K ibelenin heykelinin R o m ada zafer tapnana
yerletirilmesi ve onunla beraber onun Attis nvanl hadm rhiplerinin de R om ada
grlmeye balamasyla, bu inanlar ve din yinler sadece Rom aya mahsus kalmam,
spanya, Portekiz, Fransa, Almanya, Bulgaristan ve Kuzey A frikaya da yani Rom a
m paratorluuna bal dier lkelere de yaylmtr.18 Bylece Kibele ve A ttise it
din t re n le r, yinler ve d e tle r M.s. 392de R om a im p a ra to ru T h eo d o siu s I,
hristiyanl resm devlet dini olarak kabul ettik ten sonra bile etk ilerin e devam
etm ilerdir.19 te Roma mparatorluundaki bu pagan inanlar ok popler olduun
iin, ilk devirlerinde, klie, hristiyanl byk halk kitlelerine kabul ettirebilmek iin,
b u n larla ilgili m ersim ve gelenekleri kendi bnyesi iine alm ak zorunluluunu
duymutur. Nasl ki ran meneli gne tanrs M itrann, 25 aralkta karanla glip
gelmesini temsil eden doumu, Hz. sann da doum tarihi olarak M.s. 375 yllarnda
213
kesinlikle kabul edilm ise, yine Hz. sa nn arm ha g erilerek lm esi ve tek rar
dirilmesiyle ilgili trenler de Y akndoudan gelen len ve dirilen tanr, bitki ve aa
tanrs A ttisin lm ve yeniden dirilii ile ilgili din yinlerin yapld 22 m art ile
Julian takvimine gre gece ile gndzn eit olduu 25 mart arasna,20 yani ilkbaharn
resmen balad zamana rastlatlmtr.
Geri Hz. sann lm ve yeniden diriliini kutlayan ve Musevlerin Hamrsz
bayram (= p asso v e r) ile yakndan ilgisi olan paskalya t ren lerin in zam an, dou
ortodoks ve bat katolik klieleri arasnda pek ok mnakaalara sebep olmusa da, bu
tren genellikle, yln ilk aynda, yani m art aynda gece ile gndz eitliinin vuku
bulm asndan hem en sonraki bir zam anda yaplr. bran takvim ine gre yln ilk ay
nisan olup, nisan aynda, ayn ondrdne rastlayan bu gece ve gndz eitlii, Ltin
takviminde yln ilk ay olan m art aynda 18 mart ile m art aynn sonuna kadar devam
ed en s re d e k i b ir tarih a ra sn d a d r. te dou ve b a t k lielerin in arasn d ak i
m nakaalarn sebebi, bran takvimindeki yln ilk ay olan nisann ondrdne, yani
dolunaya tekabl eden bu zamann her yl deimesi olduu gibi, dou klisesince Hz.
sann son yemeinin ayn ondrdnde yedii ve 15 nisanda ld, bat klisesince ise
Hz. sann ayn o ndrdnde ld grnn savunulm asndan dom utur. Bu
deiimi genellikle romallar yani Ltinler 18 mart - 21 nisan, dou klisesine uyanlar ise
21 m art - 18 nisan olarak almlardr.21 Bu tarihe uyarak douda paskalya gn 22-25
nisan arasndadr. M.s. 195te C aesarea konsl bu karkl nlem ek iin bran
takviminde 14 nisandaki dolunay zamannn snrlarn Ltinler iin 22 m art ile 21 nisan
olarak kabul etm itir. D aha sonra bu m ddet tam am en dou klisesinin takvimine
uyarak 25 nisana kadar uzatlm tr.22 Dem ek ki Hz. sann da lm ve dirilerek
gkyzne k teki len ve d irilen ta n rla r iin seilen ilk b ah arn ilk ayna
rastlamaktadr.
imdi de daha nce anlatlan len ve dirilen tanrlara it ilkbahar festivalleri ile
Hz. sa iin yaplan paskalya yinleri arasndaki ekil benzerliine ksaca deinelim:
B ilhassa orto d o k s klisesinde yaplan m ersim ve yinler ile eski a festivalleri
arasnda ok ilgi ekici benzerlikler bulunm aktadr.23 Hz. sann arm ha gerildii
cuma gn, onun mumdan bir heykeli halkn ziyareti iin Yunan ortodoks klisesinin
ortasna yerletirilir. Kalabalk ynlar hlinde halk klieye gelerek, bu heykeli per;
bu esnada klieyi, l arkasndan okunan melankolik lhilerin sadas doldurur. Ge
akam vaktinde, tpk menekelerle sslenmi aa zerindeki Attis heykelcii gibi Hz.
sann m um dan heykeli, limon, gl, yasemin ve dier ieklerle sslenm i bir lhit
zerine konur ve halkn ynlar hlinde topland bir caddeye getirilir. Halk lhdin
20Bu tarih bazan 25 mart ile 28 marl arasna der. J. G. Frazer, a.e., s.360-361.
21L. H., Easter, A Dictionary of Christian Antiquities (Boston, 1875), C. I, s. 586-587, 589, 593; J. S.
Clemens, Passover, Dictionary of the Apostolic Church, ed. J. Hastings (New York, 1918), C.II, s.131135.
22L.H., Easter, s.594.
23J. G. Frazer, a.e., s.345; E.V., Easter, Ceremonies of, A Dictionary o f Christian Antiquities, C. I,
s.595-597. Hz. sa ile dier len ve dirilen tanrlar arasndaki ilikiler iin bk. H. Frankfort, a.e., s.281-286;
Kramer, History Begins at Sumer, s.323-324.
214
arkasnda, sralar m eydana getirerek dzenli bir alay hlinde yava yava yrmeye
balar. Bu byk kalabalk, tpk Tem m uz festivalinde F rat nehrini geerek Bit
A kituya, veya Attis festivalinde Alma nehrine giden topluluk gibi, byk bir sessizlik
iinde btn ehri veya kasabay dolar. H erkes elinde bir mum tu tar24 ve zam an
zam an h k rk la ra b o u lu r. A layn getii s o k a k la rd a k i e v lerd en , e lle rin d e
buhurdanlar, kadnlar karak yrmekte olan kalabal ttslerler. Btn topluluk,
sanki Hz. sa o gn lm gibi yas tu tar. N ihayet tek rar klieye geri d nlerek
m um dan sa heykeli, yerine yerletirilir; yine kliede zntl lhiler okunur. Bu
alama ve yas ile birlikte halk yemekten imtina ederek cumartesi gece yarsna kadar
oru tu tar. C um artesi gece yars saat onikiyi vurduunda, ba rhip Hz. sann
dirilerek gkyzne ykseldiini haber verir. Bu haber zerine btn ehir nee ve
sevin lklar ile dolar, gkyzne fiekler atlr, herkes orucunu bozarak yemeye ve
imeye koyulur. zellikle her evde paskalya iin kesilen koyun veya kuzu yenir, arap
iilir.25
Y ukardan beri, len ve dirilen tanrlar hakknda verilen bilgilerin altnda u
sonuca varyoruz: Bir kere sz konusu btn festivaller ekil bakm ndan birbirine
benzem ektedir. Ayrca hepsinin kutlanm a zaman hem en hem en ayndr. yle ki
A sur ve Bbil kratlklarnda Tem m uza (M arduk ve A sur) it yeni yl festivalleri,
ilk b ah ard a yln ilk ay olan 4-12 nisan arasnda (bizim takvim im ize gre m artta)
yaplmtr. Ayn ekilde Fenikelilerin kutsal ehri Biblosta ve Heliapoliste (Baalbek)
A donis iin yaplan festivaller de ilk b ah arn bana rastlam ak tad r. Y ine A ttis
festivalleri R om ada 22 mart ile Lucian takvimine gre gece ve gndzn eit olduu
25 m art arasnda kutlanm tr. u hlde btn bu festivallerin ilkbahar ile, gnein
hatt- stvada bulunmas ile, gece ile gndzn eit olduu zamanla, yamurla, suyla
ve nihayet tabiatta hayatn yeniden canlanmas ile ok yakn ilgisi vardr. ok eski
alardan itibaren insanl etkileyen bu dnceler, ou defa ok az deiik ekillerle
am a ayr anlam l mistik ve sem bolik yinler, m ersim ler iinde tek tanrl dinlerin
gelitii d ev irle re kadar uzanm tr. N itekim Hz. sa nn paskalya t re n le ri ve
M usevlerin H am rsz bayram da yln ilk aynda ya gece ile gndzn eit olduu
zam anda veya ondan hemen sonraya rastlatlmtr. Ayrca bu dncelere Tevratta,
Incilde ve daha sonra Kuranda, ilkbahara, bu mevsimde yaan yamurlara, yamursu-hayat a rasn d ak i ilik ilere d ir ifa d e le rd e de kendisini gsterm i ve devam
etmitir.26
H ristiyanlk ve M usevlike benim sendiini grdm z27 yeni yl, ilkbahar
festivalleri, Temm uz (Adonis, Attis) klt, ayn coraf blgelerde, yani Yakmdouda
24lkbaharada yaplan Adonis Festivaline ate festivali veya lmba festivali dendiine dikkati
ekelim, bk. Lucian, a.e., s.53.
25BabiIde Bit Akituda Tanr Mardukun dirilii erefine koyun, kei ve kz gibi hayvanlarn kurban
edildiini ve tanrlara iki sunulduunu burada belirtelim. Ayrca bk. J. G. Frazer, a.e., s.345.
26B u mnakaalar iin bk. H. Frankfort, a.e., s.322. Ayrca bk. Kuran 11,19,20; XVI,65-68; XXII,56,63; XXIII,18-20; X X V ,40-43; XXV,45-50; XXX,46-50; X XXV ,9,27-28; XLV,5 vs.
27Musevliin eski putperest tanrlar ve onlara it inanlar, mersimler ve detlerle olan mnsebeti
burada ilenem eyecek ve belirtilemeyecek kadar geni bir konudur. Ancak Musevlerin tanrs Yahve ile
Sm er ve B bil devirlerinin frtna, gkgrlts ve bereket tanrs arasnda ok yakn ilikiler
bulunduunu ve birok putperest detinin musevlik iinde varln srdrdn, hatta H am rsz
215
gelien islmiyetin iine de balca iki kanaldan girmitir. Daha islmiyetin ilk yayld
zam anlardan itibaren Gney Anadolu blgesinde, yani Bizans snrlarnda balayarak,
B izan s m p a ra to rlu u ile y akn ilik ile rd e b u lu n an A b b a sile r z a m a n n d a ve
Seluklularn A n adoluda yerleip bir devlet kurm asndan sonraki XI.-XIV. yylar
arasndaki devrede, msliimanlar Bizans kltr ve medeniyetiyle ok yakndan temasa
gelmiler ve bu temasn etkilerinden biri olarak, Temmuz klt ve ilkbaharda yaplan
yeni yl festivallerine it detler ve mersimler hristiyanln szgecinden gemi, eski
e k ille rin i az ok k ay b etm i o la ra k m sl m a n la n n h a y a tn d a ve k lt r n d e
yerlem ilerdir. te yandan ise, zten slmiyet bu eski a dininin ve kltrnn
kt ve yayld topraklarda doduu ve gelitii iin de, artk ounluu mslman
olan bu topraklardaki halk arasnda, bu eski din inanlar, d etler ve m ersim ler,
popler halk inanlar olarak varlklarn srdrm lerdir. N itekim m slm anlar
arasnda kk bir topluluk olarak yaayan Sbiler28 gibi mrik toplumlar arasnda
da gerek mhiyetlerini az ok muhafaza ederek var olmaya devam etmilerdir.
Bu dncelerimizi tem ellendiren slm kaynaklardan biri bn el-Nedmin (9351047) Kitab el-Fihrist (yazl 933/989) adl eseridir. bn el-Nedm bu eserde, mild
X. yyda H arranda yani Urfa ve civarnda yerlemi putperest halkn arasnda temmuz
aynn o rta la rn d a T z (T em m uz)29 iin al-b u q at adl bir m ersim yapldn
bildirmektedir. Onun anlattna gre bu mersimde kadnlar Tz iin alarlar ve bu
ayda T em m uzun kem ikleri deirm ende tld ve rzgrda savrulduu iin,
deirmende tlm yiyecekleri yemezler.30
slm dnyasnda halk arasnda Temmuz ile ilgili kltn yaamakta devam ettiini
gsteren eski eserlerden biri de bn Vahiyya el-K aldanlnin31 eski Bbil dilinden
A rapaya evirdii K itb al-F alhat al-N abatiyya32 adl eseridir. M ild X. yyda
Arapaya evrilmi olan bu eserin asl yazar mild V. yyda yaam Kaideli Kuthml
el-Bbili adl bir yazardr. Kuthml, BbiPde gne tapnanda, her m em leketten
gelen tanr temsilcilerinin toplanp Temmuz iin aladklarn yazmaktadr. Bu kitab
A rapaya eviren bn Vahiyya da KthmT el-B bilnin szlerine ilveten, kendi
bayramnn bile bunlardan biri oluduuu burada belirtelim. Bu konuda bir fikir edinmek iin bk. David
Neiman, The Supercaelian Sea, JNES 28, No. 4 (October 1969) 243-249; Shalom M. Paul, Heavenly
Tablets and the Book of Life, Journal o f A ncicnl Near Eastern Society of Columbia University, C. V
(1973), s.345-353; W aller Gerhardl, Jr., The H ebrew /Israelite W eather-D eity, Num en XIII, cz 2
(August 1966), s. 128-141; John Gray, The Desert God cAUr, JNES 8, No. 2 (April 1949), s. 72-83;
Moshe Weinfeld, Rider of the Clouds and Gatherer of the Clouds, JANES V (1973) 421-426.
28Sbiler hk. bk. D. Chwolsohn, Die Ssabier und der Ssabismus (St. Petersburg, 1856).
29T zun Tem m uz ile aynilii hk, bk. A. H. Sayce, Tam m uz, A Dictionary o f the Bible (ed. J.
Hastings, New York 1902), C. IV, s.676-677.
30The Fihrist of al-Nadm (ed. and tr. Bayard Dodge, 2 cill. New York/London: Columbia University
Press, 1970), C. II, s.758-759. Burada bitki lanrs olarak Temmuz, buday ve arpa gibi bitkileri temsil
etmektedir. Temmuz aynn sca ile oluan buday ve arpa biilir, harman edilir ve deirmende un hline
getirilir. Dolaysiyle temmuz aynn scayla birlikle bitki tanrs Temmuz da lr.
31The Fihrist of al-Nadm, C. II, s.731, 863-865.
32M. Ernest Renan, An Essay on the A ge and Antiquity of the Book o f Nabathaean Agriculture
(London, 1862), s.6; S. Baring-Gould, Curious Myths of the Middle Ages (2 cilt, second series, Rivingtons,
1868), C. II, s.12-13.
216
33S. Baring-Gould, a.e., C. II, s .12-18. S. G eorge efsanesinin tamam iin bk. a.e., s.2-12; Ayrca
Temmuz iin bk. A. H. Sayce, a.e., ayn yer. slmiyelle bu tanrnn, Sar Saltukun ahsnda da efsanev bir
kahramana dntn gryoruz.
^Kasm Kufral, Circis, A (stanbul, 1945).
35S. Barin-Gould, a.e., C. II, s.11-12.
36Frazer, a.e., s.343-345.
37Hzrn kim olduu hakknda pek ok grler mevcuttur. Ancak bunlarn hep sonradan yaplm
yorumlar olduu aktr, bk. A. J. Wensinck, Hzr, A (stanbul, 1950), C.V, s.457-462.
217
Hzrn Temmuz olduunu aka belirtmemi ise de, onun eski bir bereket ve bahar
tanrsyla ilgili olabileceini yle ima etmitir: Bu izah, Hzra bir ok inanlarda ve
detlerde izafe edilen bahar ve bereket Tanrl vasfnn bir ifadesidir.38 Veya
H erhlde Hzr, b-i hayat efsanesinden balayarak, sular, kaynaklar, nehirler veya
denizlere sk skya bal bir tanr hviyeti ile, ark mitolojisinde yer alm ve bu vasf
ile gelimi bir varlktr.39
Tpk tanra nanna ve Temmuz ile ilgili ilkbaharda kutlanan yeni yl festivalleri
veya hristiyanlkta, bahara rastlayan paskalya festivali gibi bugn hl A nadoluda
mslm anlar arasnda Hdrellez (Hzr-lyas) gn, baharla ilgili bir gn olarak 6
maysta kutlanr. Nitekim P. N. Boratav da Hdrellez gnn mevcdtn yeniden
can bulmas ile yakndan ilgili grmektedir. Yine bugn Anadoluda alevler arasnda
kutlanan Hzr bayramnda beyaz renk, un ve ekmek motifleri, koyun ve kei kurban
etme detleri nemli bir yer tutmaktadr. Bir de bu Hzr bayram, mutlaka yeni yln
balangcnda, ubat aynn ortalarnda kutlanmaktadr. Btn bu tipik zellikleri
dolaysiyle alevlerin kutlad Hzr bayramn ve buradaki Hzrn ahsiyetini yeni yl
festivallerine, bitki ve bereket tanrsna balamak mmkn grnmektedir.40
Trk halk inanna gre, Hzr ve lyas ylda bir kere bu gnde bulutuklar iin bu
gne Hdrellez ad verilmitir. Aslnda Hzr-lyas ad yine Temmuz-Adonis ile ilgili
bir mersimden domu olabilir. Zira sakslarda ve bahelerde sulanmayan bitkilerin
lm ekte olduu dile getirilen bir Tem m uz lhisinde, Adonis bahelerine it ilk
im a la rn b u lu n d u u n u g r y o ru z;41 ayrca belli bir m ersim e re fa k a t ed erek
sylenmekte olan bir dier Temmuz lhisine gre de Temmuz ylda bir kere sedir
aacndan yaplm bir sandk iinde nehrin sularna atlmakta, nehirde batmakta yani
lmekte olan Temmuz bu bahe iekleriyle zdeletirilmektedir 42 Bat Asyada yani
Suriye, Anadolu ve Yunanistanda bu mersimin bir devam olan ve Adonis baheleri43
ad verilen mersimlerde ise, her yl ilkbaharda, sakslara dikilen buday, arpa gibi
bitkilerin ve ieklerin yanma kk bir Adonis heykeli de konarak, bu sakslar suya
atlr; bylece len tanrnn ardndan alanarak yas tutulur ve tanrnn yeniden gelecei
inancn belirten lhiler okunurdu. Yani bu durumda Adonis (Temmuz) ylda bir kere
suyla buluur; bu buluma sonucu, btn dnyann bereket iinda olacana inanlr ve
tpk suya atlan Temm uzun, ilkbaharda, yamur sularnn topra srlsklam yapt
bir zam anda yeniden dirilmesi gibi Adonisin de dirilecei mit edilirdi. Dem ek ki
eskiden ylda bir kere, bitki dnyas ve toprakla ilgili olan tanrnn yani Temmuzun
(Adonis), su, ilkbahar yamuru, gk grlts ve frtna tanrsyla birletii, bir araya
38Pertev N. Boratav, Trkerede Hzr, A (stanbul, 1950), C.V, s.462 vd. (zellikte s.465).
39P. N. Boratav, a.e., s.465-466.
40P. N. Boratav, a.e., s.464. I. Melikoff, Recherches sur les composantes du syncr6tisme BektachiAlevi, Studia Turcologica Memoriae Alexii Bombac Dicata (Napoli 1982), s.379-395, bilhass s.388 vd.
41S. Langdon, Sumerian and Babylonian Psalms (Paris 1909) s.299-301; benzeri bir lhi iin bk. s.333335. Bu son iir iin ayrca bk. T. Jacobsen, T he Treasures o f D arkness (N ew H aven/London: Y ale
University Press 1974), s.68-69.
42S. Langdon, a.e., s.326-327, 335; ayn iir iin ayrca bk. T. Jacobsen, a.e., s.69-70.
43Benzeri gelenekler, ilkbahar veya yaz ortasnda Sardunya ve Sicilya bata olmak zere Avrupada,
hatta Hindistanda bugn hl devam etmektedir, bk. Frazer, a.e., s.341-347.
218
44Gne ve frtna tanrlar ile Temmuz arasndaki ilgi iin bk. H. Frankfort, Cylinder Seals (London
1939), s.108-144. Tanr Asurun bereket ve bitki tanrs olarak kutsal aa (sedir aac) ile temsil edildii
hk. bk. H. Frankfort, a.e., s.205-206 ve T. Jacobsen, a.e., s.68, 72-73; David Neiman, Supercaellan Sea,
JNES 28, No. 4 (October 1969), s.243-249.
45Hzr ve lyasn baka yorumlar iin bk. P. N. Boratav, a.e., s.465-466. Nitekim Hdrellez gecesi,
gece yarsndan sonra, halkn hi konumadan, toplu halde su kenarlarna giderek dua edip, dileklerini
yazdklar ktlar suya atmalar veya su kenarlarndaki kumlar zerine dileklerinin resimlerini izmeleri
gibi d e tle r, m uhakkak ki eski A d o n is b a h eleri ad v erilen m e r sim le rle yakndan ilgilid ir.
ocukluumda, Aydnda bizzat yaadm yukardaki det ve dier Hdrellez mersimleri iin ayrca bk.
P. N. Boratav, a.e., s469-470. smail Eren, Kiril harfleriyle yaynlanm skp manileri, Sesler (Ekim
1984), s.95-102. Ayrca H drellez gnnde ate zerinden atlama deti de herhalde yaz gneinin
yakcl ve bitkilerin bu ate altnda lm ile ilgili olmaldr.
46A. Srr Levend, Divan Edebiyat. Kelimeler ve Remizler. Mazmunlar ve Mefhumlar (stanbul 1943,
ikinci bask), s.123; Mohammad ibn Mahmd Tsi, 'Aj^ib aI-Makhlqt wa Gharaib-al-Mawjudat, (ed.
Manoochehr Sotoodeh, Tehran 1966), s.415-416.
47The Fihrist of al-Nadm , A Tenlh-Cenlury Survey o f M uslim Culture, (tr. B. D odge, Columbia
University Press 1970), C. 2, s.745, 922
219
48M esel bu yazarlar arasnda unlar sayabiliriz: Eb el-cAbbs Ahmed b. Muhammed b. Mervn b.
el-Tayyib el-Serahs (.287/898), Eb Bekir Muhammed b. Zekeriyy el-R z (320/932), bn el-Nedlm
(385/995), Eb^l-Felh Muhammed el-ehrislnT (548/1153), CAIT b. cOmer el-Hatb (675/1276), emsMDln Muhammed b. Eb Tlib Dmk! (727/1327), M escdl (345/956), Hamza b. el-Hassan fahn (970
m.), Eb3l-Fid (731/1331), bn Hallikn (1282 m.), bn Kesir (738/1338), Frz A bdl (1411 m .), Eb
cAbdullah ibni Ahm ed el-H rezm l, Ykl, Eb el-Ferec (1286 m.), Eb shak el-Frs el-stahr (mild
951 ylnda hayatla) ve Ktib elebi (1658 m.) balcalar arasndadr. Ayrca bk. D. Chwolson, D ie
Ssabier und der Ssabismus (St. Petersburg 1856).
49Chwolson, a.e., s.397, 618.
50Chwolson, a.e., s.660.
220
bitki tanrsn tem silen m utlaka bir hkm dar hazr olmu ve festivale m utlaka
katlm tr, Bylece tanrnn yeniden dirilmesiyle ta b ia tta g r len canlanmay
festivallerle kutlayan eski a hkmdarlarna paralel olarak imdi de slm! dnemde
Hzrn geliiyle canlanan tabiat, zamann hkmdar Emir Sleyman kutlamaktadr;
tpk bitki tanrsn ahslarnda temsil eden eski an hkmdarlarnn bu festivallere
katlmalar mecbur olduu gibi, Emir Sleymann da bu bahar bayramna katlmas
deta mecburdir. Bylece nasl yeni yl festivalleri, l tabiatn baharla birlikte
canlanmas, dolaysiyle len ve dirilen bitki tanrs tasavvurundan hareket eden ebed
hayat isteinin eyleme dnm ekilleri ise, engnme de bu ebed hayat isteinin
eyleme dnm bir eklidir.51 Bu yzden engnm ede bulduumuz: gelin gibi
sslenen bahelerde ilkbahar, yeni yl kutlayan insanlar, bunun iin kurulan elence
meclisleri ve musik fasllar da Mezopotamyadaki yeni yl festivallerinin safhalarna
aynen tekabl etmektedir. Yine bu yzden yeni yl festivallerine dhil olan btn
unsurlar engnm ede de aynen yer alm olur. Bunlar, hkmdar, trene katlan
insanlar, ziyafet, iki, musik, raks ve en bata eng olmak zere musik letleridir.
b. lkadan h ristiyan ln ilk d ev irlerin e kadar en g in din in a n la r ve
merasimlerdeki yeri, anlam, beraber bulunduu semboller
engnm enin ilk bliimii, yeni yln iyi gemesini dileyen ve yeni yl kutlayan
insanlarn kurduklar elence ve iki meclisi bu meclisteki ziyafet, toplu hlde alman
her trden musik letleri, onlar eliinde yaplan raks ve okunan arklar, iki ve
musik ile kendinden geen insanlar teferruatl bir ekilde tasvir edilerek sona erer.
kinci blmde, bu tasvirler birden bire arkada bir dekor hline gelir; musik leti eng
51Bu ifadelerin Kuranda da yer aldn biliyoruz (bk. burada dipnotu 26). Fakat Kurandaki bu
ifadelerin benzerleri Kitab Mukaddesle de bulunmakta ve bunlar sonuta eski Bbil ve Smer inanlarna
uzanmaktadrlar, bk. H. Frankfort, a.e., s.322. J. A. Wensinck, The Semitic New Year and the Origin of
Eschatology, Acta Orienlalia I (1922) 169-170.
Bu eski putperest dinin yeni yl festivallerine it tasavvur ve geleneklerinin slm dnem e de
uzandn bize kantlayan bir eser de Sad ile Ahmed-i D a arasndaki devrede yaam Emir Hsrev
Dihlev (1253-1325)nin Nuh Sipihr veya Sultn-Nme adyla bilinen nesnev eklinde yazd bir eseridir.
Bu eser, H indistanda Kutbeddin Mbarek h zamanna ait (H. 718) tarih olaylar anlatan ve ayn
zamanda Hindistann corafyasna ve sosyal hayatna dir bilgiler veren bir eserdir ve dokuz felee paralel
olarak dokuz blm zerine tertip edilmitir. Eser dokuzuncu gk (sipihr) olan felekl-eflk diye de
adlandrlan ardan balayarak krsi (felekl-burc), zuhl, mteri, mirrih, mihr (gne), zhre, utrid ve
ay olarak en aaki ge doru sralanmtr. Her blm ayr vezinle yazlp, her blm sonunda it
olduu yldza dir zellikler verildii gibi, her blm ilgili olduu yldz hakkndaki konulan, kavramlar ve
tasavvurlar ilemektedir. Yine her blm, sonunda bir Skinme ve it olduu yldza ithaf edilmi bir
gazelle sona ermektedir. (Daha fazla bilgi iin bk. Amir Khusraw, The Nuh Sipihr, ed. Mohammad Wahid
Mirza [Calcutta/M adras 1950], s.XXVII-XXXV.) Bizi bu eserde ilgilendiren blm, zhreye it olan 7.
blmdr. Zira bu blm de ilkbahar, yeni yln ilk gn yaplan festivaller ve ehzde M uhammedin
douu anlatlmtr. Yani yine bir hkmdar, yeni yl festivali, musik, raks ve ziyafet, artk zhre adyla
adlandrlan fakat eskiden bereket ve ak tanras nannann timsli olan yldzn hkim olduu gkten
bahsedilen blm de bir araya getirilmitir. Eer her yeni yl festivalinde, hayatn canlanmasn yani
yeniden douu temin iin bereket ve ak tanrasnn tanry temsil eden hkmdarla evlendiinin gz
nne alrsak, Emir Hsrev D ihlevnin bu blm de ok eski bir gelenee uyduunu ve bu yldza it
zellikleri tesadfen bir araya getirmediini aklkla gryoruz.
221
52Geri eski Sm erde engin yan sra dier musik letlerinin kutsal tasavvur edildiine de hit
oluyoruz. Fakat kutsall zerinde en ok srarla durulan musik leti engtir. yle ki Ur I (2500-2350)
dnemine it metinlerden anlaldna gre balag eng bir tapnak musik letidir; tanr tapmaklarndaki
din mersim let ve edevt arasnda saylmaktadr. Bu yzden de lh bir sayg grm, hatta Lagan
U r I dnemindeki kratlarndan Lugalanda ve Urugakina adl krallarnn zamannda bu musik letine
hayvan kurban edilm itir. Bazan bu hayvan tek bana, bazan da kk heykelcikler vs. ile beraber
sunulmutur. Bu lete dima gal-balag byk eng diye hitbedilmitir. Hartmanna gre bu, letin fizik
byklnden ok din m ersim lerdeki yerinin bykl ile ilgili bir hitaptr. Ayn ekilde Ur III
devrinde (2050-1950) de balag leti kutsal saylm ve kendisine hayvanlar, eitli yiyecekler sunu olarak
sunulmutur. zellikle Um m a ve Laga ehirlerinde bulunmu sunu listelerinde bu kelimenin ivi yazl
eklinin nnde tanr determinatifi bulunmaktadr (bk. Henrike Hartmann, D ie Musik der Smerischen
Kultur [Frankfurt 1960], s.53-54, 61). Ancak Ur III devrinde balag kelimesinin eng dnda baka musik
letlerine de alem olduunu burada gz nnde tutmalyz.
53Hatta A frikada m ahall kadn doktorlar wom li adl sekiz telli engin aracl ile kendi fizik
varlklarn, insan st, ruhn leme aktarabilir ve orada hastalarn tedavi edecek olan otlarn ve kklerin
hangisi olduunu grebilirler. Afrikal iin eng cinlerin ve perilerin gcn insanlara geiren bir vasta,
bir let deil, fakat cin ve perilerin ve onlarn gcnn tecessm etmi bir eklidir, bir timslidir.
Ayrca bugn hl A frikada Bahumbu kabilesinin erkeklerine mahsus gizli cemiyetin ormanda
(yeillik ve aalk yerde) yaptklar toplantlarnda kutsal eng iin okunan vgl bir destann yani szl
bir gelenein mevcut olmas ok dikkat ekicidir. eng eliinde okunan bu destan ile engnmedeki
engin hikyesinin ok gerilere uzanan ortak bir kayna olabileceini dnmemizde bizi hakl karacak
baz hususlar da bulunmaktadr, zira Bahumbu kabilesine timsahn gcn ve akln bukuka aacnn
aracl ile bahetm esi iin bu engi m elek buyenga ile gk tanrs, budringa odunundan ve bukuka
aacndan bir gecede yontmulardr. Bk. Francis Bebey, African Music, A Peoples Art (tr. J. Bennet, New
York, Lawrence Hill and Co. 1975), s.50-52.
54Bu kelimenin anlam zerinde filologlar ve mzikologlar arasnda pek ok mnakaalar olmutur.
M esel F. W. Galpin (The Music of the Sumerians and Their Immediate Successors. The Babylonians and
Assyrians [Strassburg University Press 1955] s.2, 3, 5) balag kelimesini davul olarak evirdii hlde, S.
Langdon, balag, balag-di veya balag a-nir ekline lir (Sumerian and Babylonain Psalms [Paris 1909],
s.132-133, 166-167; Sumerian Liturgies and Psalms [Philadelphia 1915-1919], s.250, 252-254, 262, 288, 307),
balag-al ekline ise lir ve eng (Sumerian Liturgies and Psalms, s.276) anlamn vermitir. Yine S.
Langdon, A Hymn to Ishtar as the Planet Venus and to Idin-Dagan as Tam muz, JRAS [1926] 22de
balag-kug kelimesini aana, alpara anlamnda almtr, k u g kutsal anlamna gelmektedir. Yazar bu
makalesinde balag kelimesini niin aana, alpara eklinde evirdiini izah etmemitir. Oysa yine ayn
222
grlyor.55 Bu yazl biim, dikine telli ve kayk biiminde ses ana olan bir engi
gstermektedir. Djemdet-Nasr (M.. 2800-2600) ve Mesilim (M.. 2600-2500) ama
it rliyeflerde grlen eng tasvirleri de bu yazl ekle tekabl etmektedir. te bu
yaz biimi ile talar zerinde grlen eng tasvirlerinin b irb irlerin e uym asna
dayanarak H artm ann u neticeye ulayor: . . . E n azndan Smer kltrnn en
yksek zirvesine ulat aa k adar balag enge tek ab l ediyordu. 56 Ayrca
H artm an n a gre balagn determinant Ur I devrinde (2500-2350) gi aa, odun
olarak gemektedir ve bundan da anlaldna gre bu devirde de balag vurmal bir
saza deil bir telli saza iaret etmektedir. Ancak Ur III (2050-1950) devrinde balag
sadece eng mnsna deil, baka musik letlerine de ad olmutur. Bunlar arasnda
davul da vardr.57 Zira Akat devrinde eng musik leti nem bakmndan davulla yer
d e itirm itir. J. R im m e r in verdii bilgiler, H. H a r t m a n n n bu ifa d e le rin i
d e s te k le m e k te d ir. Z ira J .R im m e r de M.. 3-2 bin arasnd a S m erdeki musik
letlerinin sadece lir, eng ve flt cinsinden musik letleri bulunduunu davul gibi
vurmal musik letlerinin ancak 2000 ylndan sonra ortaya ktn bildirmektedir.58
Eski metinlerde eng anlamna gelen dier bir musik leti de algardr. Bu leti
Galpin lir olarak evirmi ve din mersimlerde alman bir let olduunu, Eriduda
Enki (Ea) tapm anda algar alnd gibi, Laga tapnandaki tanr Ningirsu ve
tanra Babamn gelin odasnda yine kutsal algar alndn belirtmitir.59 algar S.
Landon, bir yerde soru iaretiyle beraber eng harp olarak evirmi, baka yerlerde
dorudan doruya algar olarak vermitir.60 S. N. Kramer de dorudan doruya algar
kelimesini kendi ngilizce tercmesine almayi tercih etm itir.61 H. H artm ann ise
m etinde s.25 ve 40ta nar-balag veya balag-nar kelim esini kaval, flt diye evirmitir. Ayrca bk. S.
Langdon, Sumerian Liturgies, s.251de de nar-balag kaval, flt anlamndadr. Bu durumdan anlalyor ki
S. Langdon, balag kelimesini daha sonraki yllarda genel anlamda bir musik leti olarak kabul etmi ve bu
kelimenin balag a-nir, balag-di ekliyle lir anlamna geldiini dnmtr. Buna ramen bir yerde balag
tek bana lir karlndadr (Sumerian and Babylonian Psalms, s.166-167). Fakat 1968 ylnda neredilen
The Exaltation o f Inanna (New H aven/London 1968) adl eserde William W. Hallo ve J. J. A. Van Dijk,
balag a-nir kelimesini eng olarak evirmilerdir (bk. s.19, 27). Esasen Farmer daha nce Galpinin ileri
srd davul karlna mukabil, bu kelimenin eng anlamna gelebileceini ne srmtr (Farmer,
The M usical Instruments of the Sumerians and Assyrians, Oriental Studies, mainly musical (London
1953) s.17-18. H. Hartmann, Cemdet-Nasr, Mesilim ve Ur devirlerinde balag kelimesinin mutlak enge
tekabl ettiini, Akat devrinde engin yerini davulun aldn fakat Ur III ve sin devirlerinde hem eng
hem de bazan davul anlamnda kullanlm olabileceini bildiriyor. Bu kelimenin eitli mnlar hakknda
bk. H. Hartmann, D ie Musik, s.56-57. Falkenslein da bu kelimeyi bazan eng bazan lir olarak evirmitir
(bk. H. Hartmann, a.e., s.56, not 2-5; s.57, not 1; s.246, not 2).
55Hartmann, a.e., s.52.
56a.e., s.53.
57a.e., s.54, 55.
58J. Rimmer, Ancient Musical Instruments o f Western Asia in the British Musuem (London 1969),
s. 12, 20.
59Galpin, a.e., s.33. Ayrca bk. Farmer, Music of Ancient M esopotam ia, N ew Oxford History of
Music (London 1957), s.238.
60S. Langdon, A Hymn to Ishlar as the Planet Venus and to din-Dagan as Tammuz, JRAS (1926),
s.21: algar harp? eklinde yani pheli olarak eng diye evrilmitir, fakat ayn metinde s.24 ve 39.da bu
kelimeyi algar olarak, mnsn vermeden, ngilizce tercmeye almtr.
61D. Wolkstein and S. N. Kramer, inanna, Queen of Heaven and Earth (New York 1983), s.109.
223
algarm resimlerinden ald izlenimlere dayanarak onun bir lir olmasnn imknsz
olduu, olsa olsa elde tanabilen bir eng, d ef yahut da sistrum olabilecei kanaatine
varmtr.62 M. Duchesne ise algar hakknda ksaca unlar sylemektedir:
. . ki
dilli Sm er-Akat metinlerindeki uzun telli sazlar listesinde algar, gi aa, odun
d e te rm in a n t ile g em ek ted ir. Yani bu durum a lg a rn bir telli saz olduunu
g sterm ektedir. Fakat Witzel, bir Smer lhisindeki algar tah tad an tokmakla
vurulan bir musik leti olarak dnm ve bu yzden onu tokmakla vurulan byk
bir d e f diye tercm e etmitir. Ayn ekilde Chicagoda hazrlanm akta olan Asur
lgatinde yine ift dilli listelerde algarm Akata karlnda alu aatan yaplm d ef
kelimesi gsterilmitir, algar-surru kelimesi de ayn lgatte davul tokm a veya
mzrap karlmdadr. Fakat M. Duchesneye gre, Mezopotamyada davullarn veya
deflerin hi biri tokmakla alnmyor. Hatta Asur devrinde bile bu durum byledir.
M zraba gelince, bunun kullanlna M ezopotamyada rastlanm aktadr. W itzelin
metninden de bilindiine gre algar mzrapla vurularak alnyor. Ayn ekilde udun
(lavta), lirin ve engin bir eidinin de mzrapla alndn biliyoruz. Fakat biz yine
biliyoruz ki Smerde lir, parmakla alnmaktayd. Oysa Yunanllar ve Bbilliler liri
mzrapla alarlard. Mzrapl uda gelince, o da Smer ve Akat asll deildir. Zira
bunun resimlerini daha sonra, daha muahhar devrede, M.. XV. yyda veya hemen
nce Susda bulunmu belgelerde buluyoruz. yleyse son olarak Smerde mzrapla
alman musik letinin eng olduu ihtimli kalyor. Bu da yatay bir engdir. Daha
sonraki devirlere it resimleri bulunmakla beraber en eski resmi Bismaya vazosu
zerindedir.63 Bu engin ses ana, musikiinasn sa kolu altndadr, ve ufk vaziyette
tutulmutur. Tellerin baland engin kolu ne dorudur ve i bkey eklinde olan
ksm alcya doru dnktr. Dikey olan teller ise aaya doru sallanrlar. Mzrap
ta h ta d a n kk bir baston biim indedir ve sol elde tu tu lm a k ta d r.64 u hlde
Duchesneye gre, Smer ve Elam da mzrapla alnan telli bir musik leti vardr ve
bu letin ad iin S m erced e her eyden nce algar ve alg ar-su rru kelim eleri
bu lu nm aktad r. Bu grn Sm er-A kat listelerindeki algar-alu karln izah
edemiyeceini kabul eden Duchesne, bir an iin algarn davul (alu) olabilecei
ihtimlini kabul ederek, bunun imknszln kuvvetli delillerle ortaya koymaktadr.
Bunlar arasnda bir kere algar kelimesinin telli sazlar listesinde zikredilmesi yer alyor.
Ayrca Duchesne, Eridudaki Enki (Ea) tapnann alna ithaf edilen iirde letin
sesinin yumuak ve tatl olduunun belirtilmesi zerinde de duruyor. Bilhassa bu son
vasfn, def iin sylenemiyeceinin ikrlna dikkati ekiyor. Ayrca Eski Bbil
musik nazariyyesine gre, her bir nota teli, bir tan r adn tam ak tad r. Bu
nazariyyeye gre, E aya (Enki) yani bir tanrya ithaf edilmi olan bir musik letinin bir
62Ayrca algar kelimesine verilen dier anlamlar iin bk. Hartmann, a.e., s.70.
3M. Duchesne-Guillemin, La Harpe pleclre Iranienne son Origine et sa diffusion, JNES 28, No.
2 (April 1969) 109-115, 109-111. Bismaya vazosu zerindeki resim iin bk. a.e., plate III, fig. 8. Daha
muahhar resim leri iin bk. plate IV, fig. 9, 10; plate V, fig. 11, 13. Ayrca bk. W. Stauder, H arfe,
Reallexikon der Assyrologie und Vordcrasialischen Archaologie 4 (Berlin, New York, 1972-1975), s. 117118, Abb. 8, 9, 11, 13.
^ B u yatay engin tavsifi ve teki yay biimi englen farkll hakknda bk. M. Duchesne, a.e., s.112.
224
deften ziyade bir telli saz olmas ihtimli daha kuvvetli grnmektedir. Son olarak da
U.3011 num aral Oxford tabletinde okunan (Nabnitu XXXII) ifadesi, A L (G A R )
a l g a r n k o lu m n s n d a d r . Bir d e fin k o lu n d a n b a h s e d ilm e s i n e im k n
olamayacandan bu kelime ile belirtilmek istenen musik leti engdir.65
Bir baka tipteki enge (belki de dikey) iaret ettiini kabul etm em iz gereken
nc kelime zamidir. H. Hartmann bu musik letinin determinatifinin gi olduunu
bu yzden onun da bir telli saz, bir eng veya lir olabileceini sylemektedir.66 zami
eski metinlerde zagsal okunmu olmasna ramen, son zamanlardaki deiik okunuu
z a ( g )- m i(n ) d ir.67 Bugn zam i adl musik le tin in 9 telli b ir eng olduunu
bilmekteyiz.68 Zira kesinlikle bir engin nasl akort edileceini anlatan bu Smer
metnindeki musik letinin ad zami olarak tesbit edilmitir. Nitekim J. Rimmer de
M.. 1800den itibaren Smer lirinin tarih sahnesinden ekildiini ve Kassitler devrine
(1600-1100) it dokuz telli bir musik letinin akorduna dir edeb metnin bir lire deil
de bir enge it olduunu bildirmektedir.69
Bu kelimenin dnda70 enge iaret etmesi muhtemel olan al kelimesi vardr.
G alpine gre, zagsal adl eng iin ayn zamanda al kelimesi de kullanlmaktayd.71
Fakat zagsal ile al arasnda hi bir ilgi olmad bugn artk bilinmektedir.72 Kald ki
Galpinin dayand S. Langdon tarafndan neredilen Smerce metnin izahnda al ile
zagsal arasnda deil, fakat al ile algar arasnda bir ilgi kurulmutur.73 S. Langdon bu
65a.e., s.112-113.
66H. Hartmann, a.e., s.71.
67H. Hartmann, a.e., a.y. ve not 2; Trkiyede yaplan almalarda zagsal ekli kabul edilmitir. Bk.
Hedwig Usbek, Trklerde Musik letleri (stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat
Blm, G enel Ktp., T ez No. 221), s.36; Ylm az ztuna, Trk M usikisi Ansiklopedisi (stanbul 1969),
s. 142: eng . . . Sm erlerde (21 telli zagsal), Eski M srllarda, A surlularda, brnlerde, (zakkal,
akkal), B b illile r de (zaggal) . . . . Bu yanl bilgi byk bir ih tim lle G a lp in den veya onu
takibedenlerden gelmektedir. Bk. Galpin, a.e., s.26-30. Farmer, Music of Ancient Mesopotamia, s.242243.
Aslnda zagsal, S. Langdonun belirttiine gre Smer ve Bbil tapnaklarnda musikyle okunmak
zere yazlm din-dstan iirlere verilen addr. Bunlar Smerler zamannda tapnaklarda okunan veya
terennm edilen kutsal edebiyat klliyatnn bir ksmn meydana getirmilerdir, zagsal kelimesinin asl
anlam vme, vg olup, din edebiyata it iirlerin sonunda, mesel nidaba zagsal kam tanrasna
vg gibi, bir htime eklinde bulunur ve bu iirleri teki edeb trlere gre yazlm iirlerden ayrr.
Ayrca bu iirlerin, erem m a veya kiub iir trlerinde olduu gibi zntl bir melodiyle deil nee ve
sevin dolu bir m elodiyle sylendiine iaret eder. Bk. S. Langdon, Sumerian Liturgies (Philadelphia
1917), s. 103-104.
68D . Wolkstein, The Tuning of the Babylonian Harp, Iraq, XXX, Part 2 (Autumn 1968) 215-229;
O. R. Gurney, An Old Babylonian Treatise on the Tuning of the Harp, Iraq, a.y., 229-234.
69J. Rimmer, a.e., s.17.
70Ayrca eng veya lir olmas yahul da genel olarak musik leti anlamna gelmesi muhtemel olan gudi
ile, hakknda ok az ey bilinen miritum eng ve sabitum lir kelimeleri iin bk. H. Hartmann, a.e., s.7478. Determinatifleri gi olan bu letler de mutlaka telli sazlar ilesine dhil idiler.
71Galpin, a.e., s.27-28; Farmer, M usic of Ancient M esopotam ia, N ew Oxford History o f Music
(London 1957), s.242-244.
72H. Hartmann, a.e., s.71.
73S. Langdon, Sumerian Liturgical Texts, s.187-188. Ayrca S. Langdon, A Hymn to Ishtar, s.24,
msra 34te gi al soru iaretiyle algar olarak kabul etmitir.
225
Smer iirinde zikredilen al adl letin tanr Enlile it, varln kaderini dzenleyen
ilh bir musik leti olduunu bildirmektedir. Ancak bu metnin kenarna mstensihin
dt nota gre bu let ne algar ne de zami (zagsal) olup, bir flttr.74 S.N.
Kram ere gre ise bu metindeki al bir ziraat letine iaret etmektedir; bu son okunu
T. Jacobsen tarafndan da kabul edilmitir.75 Her ne kadar tanr Enlile ve onun olu
frtna tanrs Ningirsuya it lh engin efsanesi bizim konumuz iin ok ekici,
dncemizi elen ve byleyen bir belge olarak karmzda durm aktaysa da bu
sahann uzmanlarnca hakknda deiik anlamlar verildii iin, biz burada al kelimesini
tamamen bir kenara brakmak zorundayz.
Bu trl engin (kayk veya yay biiminde eng, yatay eng ve dikey eng-balag,
algar, zamihem eski an yeni yl festivalleri, Temmuz klt hem de ak ve bereket
tanras ile yakn ilikileri vardr. imdi bunlardan balag musik letiyle balayarak bu
ilikileri teker teker gsterelim.
balag ad verilen musik leti Mezopotamyada biribirine bal iki durum iinde
grlr: Bir taraftan Mar nvanl rhip musikiinaslarn elinde herhlde ilkbaharn
gelii ve kutsal evlilik treniyle ilgili olarak algar ve zami gibi nee ve sevinci terennm
ederken, te yandan gala (kal) adl rhiplerin ve tapnaklardaki ba rhibelerin elinde
mtem havas alar; zira o, ayn zamanda tanr Temmuzun lmne alayan nanna
(tar)nn kederini dile getirir.76 Bu son durumdan genileyerek balag musik leti her
eit at ve mtem musiksinde ba yeri alan bir let olur. Bu at ve mtemlerin
muhtevasn H. Hartmann yle sralyor: 1. ehirlerin eitli felketlerle yklmas, 2.
ta p n a k la rn yklmas, 3. Sm er lkesine dm anlarn hcumu, 4. T e m m u zun
kaybolmas, yani yeralt dnyasna ekilmesi zerine tutulan mtemler.77 te bu son
m tem dolaysiyle, balag Temm uzun hem annesi, hem sevgilisi (yeni gelini)78 olan
nannann, dolaysiyle onun kiiliini benimseyen, eitli sebeplerle alayan, mtem
tutan Smerin dier tanralarnn ayrlmaz bir paras hline gelmitir.79 Geri balag,
226
Enlil, Enki (Ea), eme gibi tanrlara medhiyeler sylenirken de alnm ve tanr
tapm aklarnda dier musik letleri arasnda da yer almtr.80 Ancak btn bunlar
onun Temmuz klt ve atlar ile olan ilikisini sarsmad gibi zellikle tanralara it
bir musik leti olmasn da nlemez.
Biz bu iddiamz, yani engin bereket ve ak tanrasnn algs olduunu, daha ok
kadnlar tarafndan alndn T em m uzun lmne ve yeniden diriliine paralel
olarak hem nee hem de m tem le ilgili bir musik leti olduunu, kendisine ok
benzeyen lirle de mukayese ederek, iki trl belge ile tesbit edebiliriz:
1. Arkeolojik aratrmalar sonucunda bulunan hakik eng kalntlar, eng ile ilgili
rliyefler, silindir mhrler, kk toprak figrler ve daha sonraki devrelere it sanat
tarihinin aratrma konusu olan dier belgeler.
2. Bata din metinler olmak zere Smer, Akat, Bbil ve Asur dillerinde yazlm
tabletler ve daha sonraki devrelere it metinler.
1.
Ur I. dneminin (M.. 2500-2350) sonuna kadar Smer sanatnda grlen ve
toplant sahneleri ad verilen rliyeflerde yeni yl festivaline it iki nemli motif
nakedilm itir: a. evlilik sahnesi, b. iki sahnesi. Birinci m otif D jem det-N asr
dneminden sonra rliyef sanatndan tamamen kaybolduu hlde iki sahnesi motifi
daha sonraki devirlerde daha da gelitirilmitir. te H artm anna gre, Djemdet-Nasr
dneminden kalma eng, dima bu iki motifi tasvir eden rliyeflerde yer almaktadr.
Bylece bu devrede eng yeni yl festivallerinin tek musik leti olarak grlmektedir.
Ayrca yine D jem d et-N asr d nem in e it bir ka silindir m hrde de ayn klt
eylemlerinde, yani elence, iki ve zifaf sahnelerinde musik letlerinin hepsinin eng
olduu tesbit edilmektedir.81 Her ne kadar Hartmann, arkeolojik kazlarda, tesdfen
engin resmedildii mhrlerin ortaya ktn, teki musik letlerini ihtiv eden
mhrlerin ise henz ele gememi olabileceini syleyerek, bu durumun tesadfliini
ortaya koymak istiyorsa da, biz aksine, eer mevcut idiylerse, teki musik letlerinin
tasvirlerini ihtiva eden mhrlerin kazlarda bulunmam olmalar iin hi bir sebep
olmayacan dnmekteyiz. Eer dier musik letlerini ihtiva eden ve yeni yl
fe s tiv a lin i tasv ir e d e n silin d ir m h rle rin saylar az o ld u u iin ta m a m e n
ileri srmektedir (s.62). Arkeoloji kazlarnda elde edilen eng kalntlarndan ve rliyeflerin bazlarndan,
engin de yere oturtulmu olanlarnn varln tesbit edebildiimize gre, burada sz konusu olan balag
letinin de, tanralar iin zellikle iml edilen englerden biri olduunu kolaylkla dnebiliriz. Kald ki
Ur ehrinin yksek rhibesi, Akat kral Sargonun kz, ir Enheduannann tanra nanna iin syledii
bir iirde, nanna iin alman balag leti eng yere oturtulmutur (bk. The exaltation of nanna, a.1-2, 17,
m sra 97: Oh Lady, the [harp o f mourning] is placed on the ground). Yine H. Hartm anndan
rendiimize gre, bir rahibe tanra Ningali temsil ederek, Ur atn okurken ona balag leti refakat
etmitir. Yine bir eramna arksnda tanra Gula, kendi tapnann tahribi iin mtem tutarken benim
mukaddes balag letim yanmda yok demektedir (s.246). irnamursanga adl bir edeb trde nanna iin
bir balag arks sylendiini de yine H. Hartmanndan reniyoruz (s.232). Ayrca baz metinler, balag
musik letinin nanna ve Ningal gibi tanralarn elinde bulunduunu bildirirler (s.67).
80H. Hartmann, a.e., s.59, 72; S. Langdon, Sumerian and Babylonian Psalms, s.69-71; S. Langdon,
Sumerian Liturgies and Psalms, s.307.
81H. Hartmann, a.e., s.259-260.
227
82L. Legrain, Ur Excavations, Archaic Seal Impressions, C. Ill (1936) 34, No. 372, pi. 19.
83a.e., s.9, 12, No. 169, 369, 371, 372, 373, 384, pi. 8, 13, 19, 20.
84a.e., pi. 8, No. 169; bu mhr iin ayrca bk. H. Frankfort, Cylinder Seals, s.41, fig. 19.
85L. Legrain, a.e., fig. 18, No. 369; ayrca bk. .1. Rimmer, a.e., s.19.
8B u mhrlerin sadece erotik anlam tad hk. bk. J. Rimmer, a.e., s.19, Not 13.
87Pu-Abi (eski okunuu ile u3bat) Ur ehrinin kraliesi olabilecei gibi ba rahibesi de olabilir.
Yani Pu-Abi Ur ehrinin kraliesi olarak tanrann ba rahibesi olma grevini yklenmi olabilir. Bk. D.
W olkstein and S. N. Kramer, Inanna, s.182, No. 14-15. Ayrca Pu-Abi de mhrnde tanralar ve onlar
temsil eden ba rahibelerin nvan olan nin hanmefendi unvann tamaktadr. Bilindii gibi iirlerde
tanralara zellikle nannaya kralie diye hitabedilmektedir.
88H. Frankfort, Cylinder Seals, s. 130.
89L. Legrain, a.e., a.y.; H. Hartmann, a.e., s.260.
228
levhalarda grlen eng alclar artk kadn deil erk ek tir.90 nk bu takdis
levhalarnn yeni yl festivalleri ve kutsal evlilik ile ilgisi yoktur. H artm ann a gre,
bunlar, ya tapmaklar ina edildii srada duvarlara aslmak zere hazrlanm htra
kitbeleridir yahut da ebed efaate nil olmak zere kral ve tanr iin hazrlanm
sunu sahnelerini ihtiva eden levhalar olup, ortalarna alm deliklerden tapm ak
duvarlarna aslmlardr.91
M.. 3 binlerde ve U r I dnem indeki tanra-kadn algc ve eng ilikisini
zamanmza kadar gelmi eng kalntlarndan da izlemek mmkndr. H er eyden
n ce U r k ra liy e t m e z a rl n d a ve kitle h lin d e k i m e z a rla rd a b u lu n a n eng
kalntlarnn kadnlar tarafndan alndn grmekteyiz.
Bu duruma bakarak Hartmann, Ur I dneminde cenaze merasimlerinde musik
letinin kadnlar tarafndan alnd sonucuna varyor.92 Fakat biz musik letlerinden
sadece lir, eng, ses ubuklar ve kaval cinsinden musik letlerini tesbit edebildiimiz
bu devrede93 tanra nannann sz konusu olduu mersimlerde de kadn algclarn
eng veya lir alarak lhi sylediklerini dnmekte bir saknca grmyoruz. yle ki
her ne kadar tapm aklarda eng de alan ba muganni gala (Akatas: kal) nvanl
rhipler ile hem din hem de dnyev musik icr eden ve ayn zamanda koroba da
olan nar nvanl rhiplerin vazifelendirildiini biliyorsak da94 tapm ak musiksinde
kadnlardan oluan bir koronun da yer aldn kral Naram-Sin zamanna (M.. 2280)
ulaan belgeler vastasiyle reniyoruz.95 Ayrca M.. 3 binin ilk yarsnda yayan Mari
eh ri k ra l b lu l-Iin kad n arkcs r - N a n e nin ta r ta p m a n d a k i din
m e r sim le rd e telli bir saz alarak ark o kuduunu bu ta p n a k ta b u lu n an bir
heykelinden anlamaktayz. Maalesef heykelin almakta olduu telli sazn ne olduu
anlalamayacak bir durumdadr.96 Yine M.. 3 binin ikinci yarsnda yaayan Akat
kral Sargonun kz Ur ehrinin ve ay tanrs Nannamn ba rhibesi Enheduanna bir
iirinde tan ra nanna iin ark sylediinin zikretm ekted ir; E n h e d u a n n a m n
lhilerine elik eden sazn eng olduunu da yine onun iirlerinden anlamaktayz:
97. Oh lady, the (harp) of mourning is placed on the ground
98. One had verily beached your ship of mourning on a hostile shore
99. At (the sound of) my sacred song they are ready to die
138.1 have given birth, oh exalted lady (to this song) for you
139. That which I recited to you at (mid)night
May the singer repeat it to you at noon97
229
27. sayfadaki iirde Sargon devrinin biraz ncesinde grlen kral veya kralienin maiyyetiyle birlikte
gm ld Ur kraliyet mezarlklarn hatrlatan bir ifade bulunmaktadr. Bu mezarlardan karlan
musik letleri de (eng veya lir), musikiinaslarn, onlar alarken'ldklerine iaret edecek bir durumda
bulunmulardr (R. D. Barnett, New Facts, s.98, not 3) Enheduanna burada belki de btn maiyyetiyle
birlikte gmlm olan kralienin huzurunda. nanna iin kutsal lhinin okunduuna iaret etmektedir,
bk. W. W. Hallo, 1.1. A. van Dijk, The Exaltation o f inanna, s.58.
Eski Msrda da hkmdar veya rahiplerin kzlar veya eleri tapnak hizmetine girmekten byk bir
gurur duyarlar ve M ezopotam yada olduu gibi tanrlar memnun etmek iin musik tahsili yaparlar ve
m usik letlerini alarlard. yle ki bu det m usevlere de gemitir. Harunun (Aaron) kzkardei
Meryem (Miriam) de def almtr. Ham onun kz da meslekten musikiinas idiler. Neideler 9da
ise tapnakta lhi okuyan gen kadnlardan kurulmu bir koronun mevcut olduu anlalyor (Wilkinson,
Manners and Customs o f the Ancient Egyptians [3 cilt, London 1837], C. II, s.244, 319-322).
98R. D. Barnett, a.e., s.98-100; Canon Galpin, The Sumerian Harp of Ur, c. 3500 B.C., Music and
LettersX , No. 2 (April 1929) 111.
99C. L. Woolley, The Sumerians (1928), s.28; a.ml., Ur Excavations, The Royal Cemetery (New York
1934), C. II, pi. 38ab, pi. 108-110, s.74-77 ve 249-252; Galpin, a.e., a.y.; J. Rimmer, a.e., s.15-16,19.
100C. L. W oolley, a.e., s.38, 337, No. 16-18. NN kralie unvan, hem tanraya veya onu temsil
eden rhibeye hem de kiraln karsna, kralieye verilen bir unvandr. Nitekim Ninsuna, Nina, Ningal gibi
tanra adlarnda bu kelimeyi hemen farkediyoruz. C. L. Woolley, U r Excavation II, s.312, not 3te Ur
kraliesinin ayn zamanda ba rhibe olduunu da belirtiyor. Esasen Pu-Abinin ayn zamanda ba rhibe
olduu mezarndan karlan ak ve bereket tanras inanna ile ilgili sem bolik anlaml eyalardan da
anlalyor. Pu-Abinin engi, enginin resmi bulunan mhrnn yan sra, iekler, dallar, yapraklar ve
gl kabartm alar ile s slen m i elenk eklindeki ta onun bitki dnyas ile ilikisine aka iaret
etmektedir. Ayrca yannda tad tlsm muskalarndan lcivert tandan ve altndan iki ceylan, sakall iki
kz, oturan bir buza ve balk figrleri de tanrann timslleri olduklar gibi, Pu-A binin arabasn
ssleyen altndan ve gm den aslan ve kz balan da yine ona it sem bollerdir. Y ine Pu-A binin
tacndan aslan altndan hurma salkm ok eskiden beri nannaya mahsus bir amblem olduu gibi (T.
230
fazla ziynet eyasnn yan sra bir eng kalnts bulunmutur. Oysa PG 1151 numaral
bir erk e e it olan m e zard a ise bir lir k a ln tsn a ra stla n m tr. D i e r kral
mezarlarnn hepsinde yine lir kalntlarna rastlanmtr.101 Bu durum bize, M.. 3
binlerde Mezopotamyada engin zellikle tanra nanna, ba rhibeler ve kadnlarla,
lirin ise daha ziyade krallar, tan rlarla ilikili102 birer musik leti olduklarn
dndryor. Fakat bunu sylerken hi bir ekilde bu durum un tam bir kesinlik
arzettiini de ileri srmyoruz. Bizim burada sylemek istediimiz ey, elde edilen
belgelerin altnda engin, dier din mersimler arasnda daha ok tanra nanna
iin yaplanlarnda m utlaka alndn, yeni yl festivallerinin ve kutsal evlilik
mersimlerinin en belli bal algs olduunu belirtmekten ibarettir.
Bu durum daha sonraki yzyllarda da pek fazla deim eden devam etmitir.
Nitekim 2000-1600 yllar arasnda bulunan eski Bbil devrine it tula levhalar ve
kk figrler arasnda hem A nadoluda 17. yya kadar yaam olan gen eklinde
keli dikey eng103 hem de yay veya kayk biiminde englere rastlanm aktadr.
Mesel Larsa devrinden (2025-1763) ve Enunnadan gelme dikey bir eng, oturan bir
kadm tarafndan alnmaktadr.104 Yine M.. 2 binin sonlarna it Kbrs, Curiumdan
gelme bir dier dikey engin de yine bir kadn tarafndan alnd grlmektedir.105
Nitekim J. Rim m er de 2000-1600 yllar arasndaki tula figrlerde ve levhalardaki
eng alclarnn kadn, ud alanlarn ise erkek olduunu belirtm ektedir.106 Geri
Akat devrinden itibaren ok sk grlen davul ve defin de bereket tanras ve onunla
ilgili din festivallerle ilgisi bilinmekte ve bu musik letlerinin de ounlukla kadnlar
ta ra fn d a n alnd iz le n m e k te d ir.107 A ncak bu bilgi, engin b e re k e t ve ak
tanrasna it bir musik leti olduu durumunu deitiremiyecei gibi, davulun her
zaman kadnlara it bir musik leti olmadn, bilhassa Asur devrinde asker bandoda
nemli bir yeri olduunu ve erkekler tarafndan da alndn bilmekteyiz.108
Dnyev baarlara ve asker zaferlere daha ok nem veren Asur devrinde (1350612), hem din hem de din d mersimlerde engin hem dikey hem de yatay ekillerini
Jacobsen, Treasures, s.32, 40, 135), altndan narlar ve altndan msr koanlar kesinlikle Pu-Abiyi bereket
ve ak tanrsna balayan bitki dnyasnn ve Tem m uz kltnn sembolleridir bk. C. L. W ooley, U r
Excavation II, s.87,88, 300; pl. 122-124, Pu-Abinin arabasndaki aslan ve kz balar iin bk. pl. 125,127;
Pu-Abinini tac iin bk. pl. 128; ayrca bk. not 87.
101R. D. Barnett, a.e., s.96-97; C. L. Woolley, Ur Excavation II, s.165-167 ve 169-170.
102Nitekim lirlerin n ksmn ssleyen kz balarna ilve edilen sakallar da hem tanrlarn sakallar
gibi hem de tanrlarla zd eletirilen , daha dorusu tanrsal vasflarla beraber dnlen Smer
krallarnn sakallar gibi lcivert talarla sslenmitir (bk. not 125, 146). Lir de, kur, Ramman, Adad gibi
eitli adlarla anlan ve sembol boa olan frtna tanrlar ile zdeletirilmi, sesi, onlarn lah sesinin bir
yanks olarak tasavvur edilmitir. Bu konuda ilerideki sahifelerde daha ok bilgi verilecektir.
103G. Farmer, Turkish Instruments of Music in the Seventeenth Century, JRAS (1936) 14-43.
104J. Rimmer, a.e., s.21, pl Va.
105a.e., s.22, figr 4.
10a.e., s.22-23.
107a.e., s.23.
108a.e., s.24, 26, pl. Vb, Vlb, def alan erkek resmi iin bk. E. Douglas van Buren, Clay Figurines of
Babylonia and Assyria (Yale University Press 1930) s.241, No. 1184.
231
232
eden bir erkek figr M.. ilk binlerin sonuna ittir; M.. 300 yllarna it bir maymun
figr de ayn tipten bir lir alm aktadr.118 nc lir ise V arkadan gelme ba
kopmu bir figrn elinde bulunan dik drtken eklindeki lirdir.119 M.s. ilk yzyla it
Gney Arabistandan gelen oturan bir kadn figr de yine yuvarlak ses anakl bir lir
almaktadr.120 Ayrca M.. 6. yya it Boazkyde bulunmu Firigyanm ana tanras
Kibele figrnn bir tarafnda bir kaval alcs, te tarafnda ise bir kadn lir alcs
yer almaktadr.121 Bu son figr lirin tanr Apollonun yansra ana tanra ile de hl
balarn koparmadn gsterdii gibi, enge pek itibar etmiyen Yunanllarda ve
Egedenizi shillerinde engin yerini lirin aldn gsteriyor.122 Oysa Mezopotamyada
mildn ilk yzylna it ve Boazkydeki Kibele figrn andran seramik figrde
kadn musikiinasn lir yerine eng aldn gryoruz. Milttan sonraki yzyllarda,
zellikle slm dnyasndaki minyatrlerde ise lir hi bulunmamaktadr; onun yerini
ayn ileden ud, kemane, gcak gibi baka telli sazlar almtr.
Pek ok eksii olmakla birlikte M.. 3 binlerden milt sonrasna kadar bir araya
getirdiimiz eng ve lire it arkeolojik belgeler bizi baz sonulara ulatrabiliyor:
eng, yzyllar boyunca baz deiik durumlar iinde grlmesine ramen, mnhasran
ak ve bereket tanras, bitki tanrs, yeni yl festivalleri ve kadn musikiinaslar ile
ilikisini muhafaza etmitir. Buna mukabil lir hem tanraya, hem de tanrlara ve
hkmdarlara it, hem kadn hem erkek musikiinaslar tarafndan alman bir musik
leti olmu; faka M.. ilk binlerin ikinci yarsndan itibaren Y unan tanrlarndan lir
almakla m ehur A pollonun ve lirin mucidi saylan H erm esin Utrid (Mercury)
etkisiyle eski ilikilerinden tanrlarla ve hkmdarlarla olann devam ettirmi ve daha
ok, b a z a n A p o llo yu tem sil eden, e rk e k m u sik iin aslarn elin d e grlm eye
balamtr.123 Ancak lirin Yakndouda tanra ile ve kadn musikiinaslarla ilikisi
zayflamakla birlikte tamamen kaybolmam olduuna bu arada iaret etmeliyiz.
engin tanralara, lirin ise hem tanralara hem de tanrlara it bir musik leti
olduunu tesbit ettikten sonra, imdi, Ur kraliyet mezarlndan kan lirlerin n
118J. Rim mer, a.e., s.43, pi. XXIVb; E. D ouglas van Buren, a.e., s.181, No. 903. M.. 1800den
itibaren kaybolan Smer lirlerinin yerinde Mezopotamyada bir taraftan Fenike ve Suriyeden gelme, yatay
alman asimetrik lirler ortaya kmtr. te yandan ran aracl ile Anadolu, Girit ve Ege shillerinde
yaygn bir ekilde grlen yuvarlak ses anakl simetrik ve dikey alman lirler de m.. 2 binlerden itibaren
Mezopotamyada mevcut olmulardr. J. Rimmer a.e., s.18, 21, 26, 27, 28, 34.
119a.e., s.43.
120a .e , s.43, Not 50, pi. XXVa.
121a.e., s.44.
122a.e., s.33; Wilkinson, a.e., C. fi, s.272-273, 305te de lir, eng ve kavaln Yunanistana Anadoludan
geldiini ve Asya meneli olduunu sylyor.
123Belki de lirin Apollo ve Hermes ile olan ilikisini bile ok eski alardan beri devam etmekte olan
lirin Smer tanrlarnn timsli olduu olgusunda aramak lzmdr. Zira bu iliki zaman iinde m.. 3
binlerin sonundan ilk binlere kadar, bir yandan Asur ve Bbil kratlklarnn ok yakn ticar ve siyas
ilikiler kurduklar U garitler ve H ititler dolaysiyle Anadolu yolu ile, te yandan da Fenikeliler ve
Kbrstaki Fenike kolonileri aracl ile Yunanistana ulamas sonucunda teekkl etmi olabilir ve m..
ilk binlerin sonlarnda tekrar Yunanistandan gelerek Yakndouda lir, A p o llo nun elinde grnm
olabilir, bk. C.H. Gordon, Before the Bible (London 1962), s.9-61; A. H. Layard, Nineveh and Its Remains
(2 cilt, New York 1849), C. II, s.348-349.
233
124C. L. Wooley, Ur Excavalion, C.II, pl. 107, 111, 114-119, s.70, 74, 126, 252-258; R. D . Barnett, a.e.,
s.96-98, pl Xlab, XII, XIII, XVI, XVII; Galpin, The Sumerian Harp of U r, s.109-111, pl. I.
125S. Langdon, Sumerian and Babylonian Psalms, s.65: Boaya benzetilen tanr em ein sakalnn,
aadaki iirde lcivert talarla sslendii belirtilmektedir:
Bull of Ebabbar hero
Bearded son of Ningal hero
Thou whose beard is sprinkled with lazuli hero
Ayrca bk. Jastroy, A spects o f Religious B elief and Practice in Babylonia and Assyria (New York 1911),
s.113-114; R. D. Barnett, a.e., s.96; C. L. Woolley, Ur Excavations II, s.114, 115, pl. 107, s.257.
126J. Rimmer, a.e., s. 14-17, fig. 2-3, pl II; T. Jacobsen, Tammuz, s.26-29, 35.
127T. Jacobsen, a.a., s.25-26; a. ml., Treasures, s.124-125.
128Canon Galpin, Sumerian Harp of Ur, s . l l l .
129T. Jacobsen, Tammuz, s.26, 29; a. ml., Treasures, s .134-135. Ayrca bk. D. W olkstein and S. N.
Kramer, a.e., X (nannann eceresi).
130T. Jacobsen, Tammuz, s.26-27; D. Wolkslein and S. N. Kramer, a.e., X (Inannanm eceresi), 157,
Not 24.
131Temmuzun frtna tanrlaryla zdelemesi hk. bk. Hugo Radau, Sumerian Hymns and Prayers to
God Dumu-zi or Babylonian Lenten Songs (Mnchen 1913), Introduction, s.1-7; ayrca bk. Not 44.
234
132H. Frankfort, Sylinder Seals, s.97-114; C. O. M uller, A ncient A rt (London 1958), s.481-487;
Wilkinson, C.II, s.229-230, Bilhassa Apollo-lir figrlerinin grld m.. 350-300 yllar arasnda gelien
ve devlet kuran Nebatler zamannda gne tanrs ile Apollo arasnda ilikiler kurulmutur. Bu yzden bu
devrede Yakndoudaki milletler arasnda gne tanrs, Helios-Apollo, Mitra, Serapis, Jihribol adlaryla
anlmtr. Bk. Nelson Glueck, Deities and Dolphins (New York 1965), s.454-464. Hermes-Utrid iin bk.
a.e., s.465-470. Lir ile birlikte Hermes heykeli iin bk. 323, pl. 146a, ayrca s.228.
133Canon Galpin, Sumerian Harp of" Ur, s.110; R. D. Barnett, a.e., s.97, pl. Xlab; C. L. Woolley, a.e.,
s.253, pl. III. Bir de Ur kraliyet mezarlnda, nnde gmten bir ceyln heykeli olan, ses ana yay
biimindeki enge, kollar lire benzeyen eng-lir karm bir musik leti daha bulunmutur. Ayrca C. L.
Boolley, bakrdan iki ceyln heykelinin bulunduu bir lirden de bahsetmektedir. Bk. . L. W oolley, U r
Excavations n , s.255-256, pl. 112. Lirlerde byle ceyln heykeli bulunmas belki de bu hayvanlarn tanr ve
tanralara sunu sunulan hayvanlardan olmasyla izah edilebilir. Belki onlar da sunu hayvan olarak kutsal
tasavvur ediliyorlard. nk tanr ve tanralarla olan balantlar yznden musik letleri bu arada eng
ve lir kutsal olarak kabul edilmiler ve kendilerine trl hayvanlar kurban olarak sunulmutur. Belki de
ceyln, bu musik letlerine sunulan kurbanlar arasnda da bulunmutur. stelik A hm ed-i D a nin
engnmesinde engin ses anann zerine gerilen deri, ceyln deriiydi. Belki bu ok eski alarda da
byle olup engin ses ana zerine gerilen bir deri cinsi de ceyln deriiydi. Bu son durumu bilmemize
imkn yoksa da ceylnn tanr ve tanralara sunulan bir hayvan olduunu, hatta tanr Am urrunun
sembol olduunu rliyefler ve silindir mhrler vastasyla kesinlikle biliyoruz (H. Frankfort, Cylinder
Seals, s.70, 164-165, 177, 178). Ceyln iin bk. H. Frankfort, S. Lloyd, T. Jacobsen, The Gimilsin Temple
and the Palace o f the Rulers at Tell Asmar (Chicago 1940), s.211; H. Frankfort, More Sculpture from the
D iyala R egion (C hicago 1943), s.15; O. E. Ravn, A C atalogue o f O riental Cylinder Seals and Seal
Impressions (Kobenhaven 1960), s.52, No. 48, s.51, No. 47. Daha sonraki devirler iin bk. Barbara Parker,
Excavations at Nimrud, Iraq VIII (Autumn 1955) 104, pl. X V I,1, s.107, pl. XVIII,4, s.100, pl. LXX,1,
s.116, pl. X X IV ,4; Barnett, a.e, s.97, 101; C. L. Woolley, Excavations at Ur, s.64, 73-74. Daha sonralar da
mildn ikinci yzyl srasnda Iran kltrnn, zellikle Zerdt dininin ok etkili olduu Bat Anadoluda
tarn bir devam olan rann ak ve sava tanras Anahit ve onunla zdeletirilen Yunan tanras
A rtem isin sem bolleri arasnda da geyik/ceyln bulunmutur. Bu yzylda Efesli Artem ise it olan bu
geyii Efes bata olmak zere dier Bat Anadolu ehirlerinde bulunan paralarda grmek mmkn oluyor.
Ancak tar-Anahit-Artemise it geyiin musik leti eng ile ilikisi aka bilinmemektedir. Ama nasl
nanna (tar) gne tans U tunun kz kardei ise, Anahit, rann gne tanrs Mitramn, Artemis de
gne tanrs A pollonun kz kardeidir ve Apollonun lirle ilikili olduu yaygn olarak bilinmektedir. Belki
bitki dnyas ile yakndan ilgili olan Anahit-Artem isin de mildn ilk yllarnda lir veya engle de ilgisi
olabilir. Bu bilgiler iin bk. Mary Boyce, Frantz Grenet, A History o f Zoroastrianism, Handbuch der
Orientalistik, Zoroastrianism under Macedonian and Roman Rule (Leiden 1991), s. 227-233 vd.
Bilhassa yukarda sz konusu gm ceylnn n aya ok gibi dik yapraklar olan bakrdan yaplm
bir bitki (belki de selvi veya am aac) gvdesinde dinlenmekte olmas, bize bu hayvann tabi olarak bitki
dnyasyla, aala, dolaysiyle Tem m uz kltyle ilgili olabileceini dndryor. stelik bu hayvann
bulunduu musik leti tam bir lir deildir. Lir ile engin bir karmdr. Bylece aac servi aac, derisi
hu derisi olan engnmedeki eng ile mterek benzerlikler tamaktadr. nk engnmedeki engin
derisi hu derisi olduu gibi, ses anan oluturan ksm, servi aacndan yaplmtr. Zira engnmede
ipek bceklerini beslem esine baklrsa dut aac olmas gereken aa konuurken kendisini servi aac
olarak takdim eder. Bugn bile telli sazlarn yuvarlak kselerinin d ksm iin dut, i ksm iin ise
yumuak kaliteli servi gibi, am trnden aalarn kullanldn, hlen Amerikada yayan Trk musiksi
retm en i ve m usik letleri im lts m uhterem Feridun zg ren den ifah olarak renm i
235
zellikle tanra nanna ile ilgili olmaldr.134 nk nanna, ay tanrs Nannamn kz,
frtna ve yamur tanrlarndan Ninhar ve kurun kardeidir. Ayrca iftiler, byk
ba ve kk ba hayvanclar ve meyvaclar gibi deiik ekonomik topluluklarda deiik
ekonomik deerlere paralel olarak st, aa, buday gibi deiik mahsullerdeki hayat
gcnn ve enerjisinin tanrs olan vahi boa, Temmuzun eidir.135 Ayrca nanna
ve onun ahsiyetiyle zdeleen btn Smer tanralarnn genel olarak unvan inek,
bayan vahi inek tir. M esel aadaki u iirde nanna, Tem m uz iin alarken
kendisinden yle bahseder:
1.
Like a cow I will raise the sound of lament, and unto the field (of Arallu) I
will go.136
Gilgam destanna it bir parada, Gilgamn annesi tanra Ninsunna hakknda
yle sylenir:
29. She the wild cow of the cattle stalls
30. Ninsunna.137
Tanr Enlile it E-lum gud-sun adl bir iirde tanradan yle bahsedilir:
37. How long shall the child-bearing mother, the wild cow, queen, reject her
son?138
Akat kral Sargonun kz rahibe Enheduanna ise nannaya yle hitabeden
58. Impetuous wild cow, Great daughter of Suen
59. Lady supreme over An who has (ever) denied (you) homage?139
Yine nanna ile T e m m u zu ahslandran kral ddin D ag an n dnne it
metinde nanna yle tasvir edilir:
bulunuyorum.
134Burada tpk Eridu ehrinin tanrs Enkiden medeniyetin unsurlarn (m e) ve onlarn arasnda
musikyi de teslim alarak insanla getiren inek unvanl inanna gibi, M srn da musik ve bereket
tanras ve gne tanrs H orusun annesi H athorn bir inek olarak tasavvur edildiini belirterek
Yakndouda ve Msrda musik ile bereket tanralar arasndaki iliikinin benzerliine ksaca dikkati
ekelim. Bruce mezar diye bilinen me/.ardaki Tanr Ao iin iki rahibin ald ok ssl ve tanr balar
bulunan iki eng iin bk. Wilkinson, C. II, s.278 ve Rosellini, Monumenti, DclPEgitto della Nubia, Pisa
Presso Niccolo Capurro E.G. (1834) No. XCVI1. Hathor iin bk. A. Erman, Life in Ancient Egypt (New
York 1971), s.256; P. Montet, Everyday Life in Egypt (Philadelphia 1981), s.95-96; H. Frankfort, Kingship
and the G ods, s.171-175. Ayrca M srda tapnak ve mezar duvarlarnn ok ssl resimlerinde gne
tanrs Horusun veya Khumun balar (Francis W. Galpin, The Music o f the Sumerians, s.59-60) veyahut
da tanr Month ve A m enin sembolleri olan kartal ve kaz balarnn eng veya liri sslediini grdmz
gibi (H.G. Farmer, The Music of Ancient Egypl, s.257-258), raks, musik ve bereket tanras Hathorun
nnde eng ve lir alndn, Denderada Hathor iin yaplan merasimi gsteren duvar tezyinatnda ise iki
tanradan birinin eng, dierinin def aldn (Wilkinson, II, s.316), engin din mersimlerde en bata
gelen musik leti olduunu, tanralarn huzurunda olduu kadar tanrlarn huzurunda da alndn
(W ilkinson, II, s.278, 318), ayrca bazan da englerin, hkmdarlarn balaryla veya heykelleriyle
sslendiini biliyoruz (W ilkinson, 11, s.271). Faka! M srda engin daha ok tanrlarla ilikili olup,
tanralarla olan balarnn teekklnde M ezopotam yann tesiri olduunu engi ssleyen tanr ve
hkmdar balar ve heykellerinden anlyoruz.
135T. Jacobsen, Tammuz, s.24-25, 27-29, 73-89; a. ml., Treasures of Darkness: "Dying gods of fertility",
s.25-73.
136S. Langdon, Sumerian Liturgies and Psalms, s.192, 219, 295.
137Langdon, a.y.
138Langdon, a.y.
139The Exaltation of inanna, s.23. Ayrca bk. T. Jacobsen, Treasures of Darkness, s.138, 159.
236
237
olan bir delil de lirlerin banda grlen bu kz balarnda altnla veya lcivert
talarla sslenmi sakallarn bulunm asdr.146 Zira biz biliyoruz ki ay ile Vens
yldznn ilikilerine bal olarak nanna belli zam anlarda sakall olarak tasavvur
edilmitir. Mesel Vensn ok parlak bir grne ship olduu zam anlarda onu
sakall, parlaklndaki canllk kaybolunca da sakalsz tasavvur etmilerdir. Bu trden
tasavvurlar Asur ve Bbil krallklarmda M.. 6. yya kadar devam etmitir.147 Burada
acaba bu tasavvurun, Asur ve Bbilden nceki devirlere yani Ur kraliyet mezarlarnn
it olduu M.. 2500 yllarna kadar uzanp uzanmad akla gelebilir. Fakat Henry
Frankfort, Asur ve Bbilden daha nceki devirlere it de sakall bir inek figrnn
Khafajahda Nintu tapnanda bulunduunu ve tpk Ur mezarlklarndaki lirlerde
grlen balarda olduu gibi bazan bu sakall figrlerde cinsiyeti tesbit etm enin
m m kn olm adn sylem ekte ve bu tip figrlerin bir tapn m a arac olup bir
m inb erde m uhafaza edildiini b elirtm ek ted ir.148 H a tta H. Frankfort, ok eski
zam anlara it, baz din mersimlerde bir inee gerekten sakal taklp taklmad
zerin d e de d urm ak tad r. te bu deliller sakall n a n n a -ta r tasavvuruyla n
ksmlarnda sakall kz ve inek ba bulunan lirler arasnda belli bir ilgi bulunduunu
her ne kadar bize dndryorsa da bu lirlerin ve kz balarnn kesinlikle ve
tamamiyle tanra nannaya it olduunu syliyemiyoruz. nk bu kz timsllerinin
dolaysiyle sesi gney rzgrlarnn sesiyle mukayese edilen lirlerin ayn zam anda
frtna tanrsn temsil ettiini de biliyoruz.149 Fakat n ksmnda bir inek ba tayan
W o o lley in b a h setti i gm lirin b e re k e t ve ak ta n r a la rn a it o lduunu
dnmemize yol aan bir delilimiz daha vardr. Bu delil, Nane lhisi adl, Laga
hkm dar G u d ea (M.. 2141-2122) veya Ur Ningirsu (U r III devri) zam annda
yazlm olmas muhtemel olan yeni yl festivali ile ilgili bir metindir.150 Bu metinde
yeni yl festivalinde tanra Nanenin nnde alnan musik letleri arasnda engin
yan sra bereketli inek Cow Abundance adl bir lir de zikredilmektedir:
Gudea, the governor of Lagash, | placed Cow Abundance among the drums, |
placed the sacred harp beside it.151
Gryoruz ki belki de n ksmnda bir inek ban tayan bu lir, kesinlikle bir
tanrya deil, tanra Naneye it bir lirdir. Bylece hi olmazsa en azndan inek bal
lirlerin tanralarla ilgili olduunu kesinlikle syliyebiliyoruz. Ne yazk ki eng de
tanra nannaya ve yeni yl festivallerine it bir musik leti olmasna ramen, eski
146C. L. Woolley, Ur Excavation II, pl. 107de lcivert talarla sslenmi sakal olan altndan bir kz
ba lirin ses ananda grlmektedir. Pl. 115te yine bir lirde grlen altndan kz bann altndan
sakal vardr. Ayrca pl. 120de st ksmnda grlen figrn kesinlikle bir inee it olduunu H. Frankfort
bildirmektedir, bk. not 148. M.. 800e it, iine sakall bir tar oyulmu bir silindir mhr iin bk. O. E.
Ravin, a.e., s.115-116, No. 147.
147M. Jastrow, a.e., s.220-221.
148H. Frankfort, More Sculpture from the Diyala Region (University of Chicago Press 1943), s.9-10,
Not 8-10, pl. 46-48.
149Nitekim C. L. W ooley, bir lirden kopmu olabileceini ileri srd bakrdan boynuzlu bir tanr
ba heykelinin fotorafn vermektedir, bk. C.L. Woolley, Ur Excavation 13, s.301, pl. 121.
150W. Heimpel, The Nanshe Hymn, Journal of Cuneiform Studies 3 3 /2 (April 1981) 66.
151a. ml., a.e., s.8 5 ,103, 104.
238
239
240
241
Bu figre benzer ayaklarnn iki yannda iki ku bulunan M.. 2500-2400 yllarna it
tanra tar figr daha vardr.168 Ayrca tar ile daha sonra zdeleen tanra
G u iann sol elinde bir kartal tutan figr M.. 2700 yllarna .aittir.169 Ayn kaderi
paylaan tanra Baunun M.. 2400 yllarna it bir figr de, uzun bacakl bir ku
zerinde oturm aktad.170 Bbilde bulunmu M.. 2700e it bir tanra figr ise
yukarya doru uzatt sa elinde bir ku tutmaktadr.171 Ayn ekilde M.. 2400-2350
yllarna it U rda bulunmu bir tanra figr sa tarafa doru dnk bir kaz zerine
oturtulmutur. Arkada bir hill ve yldz temsil eden bir kabartma gl bulunmaktadr.
Bu tanra figr sol elinde iki tarafndan su akan bir vazo tutmaktadr.172 Yine sa
ta r a f a doru dnk bir kaz zerin d e o tu ra n tan r a Bau, sa elinde bir vazo
tutmaktadr. Kazn boynu tanrann ayaklarnn nnde uzanmtr. U rda bulunan
bu figr de M.. 2300e ittir.173 Buna benzer yine M.. 2300 ylna it, muhtemelen
kaz olan byk bir ku zerindeki bir tanra figrnn ayaklarnn dibinde bir baka
ku figr daha vardr.174 Yine oval bir rliyefte tar sola dnk olarak bir sandalye
zerinde oturmaktadr. Sandalyenin yannda kuuya benzer bir ku bulunmaktadr.
Bu figr ise M.. 2200 ylna ittir.175 Bir de tanra Ninmakhn tapma, E-makhda
bulunan iki kapsln birisinden toprak bir gvercin figr kmtr. Bu figr M.. 650
ylna ittir.176 M.. 2800 tarihli eski bir tar tapnann muhtelif odalarnda bulunan
ev modelleri de tar ile ku, byk bir ihtimlle gvercin, arasndaki ilikiyi gstermek
bakmndan ok ilgi ekicidir. Zira bu evlerin odalarnn tavanlarna atlan kiriler bir
sra gvercine benzeyen kularla sslenmitir.177
Tarih akm iinde, bir taraftan tanr ve tanralara it hayvan timsllerininin
yerlerini nsan ekillerin almasna doru ynelen geliime paralel olarak.178 mdukut
kuu, yerini arabas aslanlarla ekilen sava tanrasna brakrken, te yandan
tanrann kartal, kaz, kuu kuu gibi herhangi bir ku olan timsli giderek zayflam,
bu kular arasndan gvercin zellikle n plna gemitir.179 Luciann (M.s. 2. yy) bize
verdii bilgiye gre Heliapolis yani Baalbek ehrinde Suriyeliler btn kular yedikleri
hlde gvercini kutsal sayar, ona kesinlikle dokunm azlar ve yemezlerdi. nk
H elapolisteki A starte tapnan bir Suriye tanras olan annesi balk amblemli
D e r k e to iin A sur kraliesi S e m ira m is in 180 (M.. 810-806) y a p trd n a ve
242
181Lucian, The Syrian Goddess, s.21-23; A. H. Layard, a.e., C. II, s.357, Not 2, 350, 362.
182Lucian, a.e., s.57.
183a.e., s.49.
184Georges Roux, a.e., a.y.
185Nelson Glueck, The Story of the Nabataeans, s.7, 291-292, 382-384, 471-472; Nebatlerin kurduklar
devletin tarih cedveli iin bk. a.e., s.539-544.
186a.e s.535-537.
187S. R. Driver, Ashtoreth, Dictionary of the Bible (New York 1898), s.168-169, 167-171.
188a.e., s.170.
189a.e., a.y.
243
ynlerinin yan sra bir ok ynyle de hi phesiz ondan daha nceki tarihlerde
varl tesbit edilen Smerin ak ve bereket tanras nannaya uzanmaktadr. Bu
tanrann da banda veya om uzlarnda gvercin bulunmaktadr. Nasl Kbrsta
Paphosun tanras gvercini gsnde tutmakta ise, Giritte Rnossosun tanras da
onu banda tamaktadr.190 Btn bunlara ilve olarak yunanllarn ak ve gzellik
tanras Afrodit, esas vatan, yani doduu yer Kbrs olduu iin, muhakkak ki Astarte
ile yakndan ilgili bir tanradr. Nitekim'Afroditin en eski ve kutsal yeri olan Yunan
adalarndan Cytheradaki tanra da asln fenikeli tanra Astarteye borludur.191 Bir
ok kaynaklardan biz biliyoruz ki ne Afrodit ne de romallarm ak ve gzellik tanras
V ens gvercinle ilikilerini k ayb etm em ilerdir;192 nitekim V en sn arabasn
gvercinler ekm ek tedir;193 akn, A frodite yardm ettii iin kzarak gvercine
evirdii nymph p e ris te ra y A frodit himyesi altna almtr. Ayrca bir Y unan
efsanesinde Semiramis (Astarte) ile Afrodit arasnda ilgi ekici bir benzerlik, zellikle
A froditin menei bakmndan nemli bir bilgi buluyoruz: Bu efsaneye gre, gk
yznden F rata den bir yumurtann zerinde iki gvercinin kulukaya yatmas
sonucunda Afrodit dnyaya gelmitir.194
Btn bu bilgiler sonucunda Bizans devrine kadar uzandn tesbit ettiimiz
tanrann ku, zellikle gvercin ile beraber bulunan imaj yani kendisi hristiyanlkta
ve slm devirde o rtad an kaybolunca, zellikle Yakndou m slm an milletleri
arasnda hl sevilmekte ve alnmakta olan tanrann engi, yine bu tanrann
kuunu hemen benimsemi ve kendisine mletmitir. Bylece ikisi bir aradaeng ve
ku-bir zamanlar kendilerinin it olduklar efsanev yaratcy gizlice yaatan iki arac
o la r a k b irb ir in e k e n e tle n m i le r d ir. G id e r e k d i er m usik le tle r i de kua
benzetilmitir; ku ile onlar arasnda paralellikler kurulmutur. Bylece klsik islm
edebiyatnda ku ve musik letleri arasnda gizli, artk mslmanlara gre esrarengiz,
mistik fakat ok ynl anlam lar tayan bir ba kurulmutur. Dolaysiyle tasavvuf
edebiyatnda hl ehri veya tapma yklan tanrann atlarn yanstan iniltiye
benzer hu-hularyla gvercin ve kumru Allah armaya ve O nu zikretmeye devam
etmitir.
Fakat, imdi, biz tanra-ku ilikisini bir tarafa brakp asl konumuza dnerek
eng ve onunla aym ileden olan lirin tanra ile ilikisinin, eski Smer, Bbil, Asur
tabletlerin in ve daha sonraki dier yazl m etinlere nasl aksettiini gstermeye
alalm.
2.
imdiye kadar tanra-eng ve lir ilikisini arkeolojik buluntularda tesbit ettik.
imdi eski metinlere dndmzde yle bir durumla karlarz:
Eski Sm er lhileri arasnda Nippur ehri iin m e-D agan n (1895-1876)
azndan sylenen bir atta, m e-D agan, genellikle ehirlerinin bana gelen
190G. Glotz, The Aegean Civilization (London 1968), s.246-247, fig. 42.
19JAshtore(h, s .169.
192Ashtoreth, s.170-171; A. Henry Layard, Nineveh and Its Remains, s.472-473, 475.
I93A ngelo D e Gubernatis, Z oological M ythology or hc Legends o f Anim als (London 1879), X.
Blm: gvercin, rdek, kaz ve kuu, s.305.
194A. D e Gubernatis, a.e., a.y.; A. H. Layard, Nineveh and Its Remains, C.II, s.347.
244
felketler iin yas tutan tanralarn yerini almtr; ve tanrann roln yklenen bu
kiraln atna eng elik etmektedir. iirin bir iki yerinde engin, atlar syleyenlere
refak at ettii ayrca b elirtilm ek ted ir.15 Ayrca in a n n a ya it dier bir lhide
nannann insanlara verdii strabn engle dile geldiini gryoruz.196 Yine Erek
ehrinin ve halknn bana gelen felketler zerine alayan tanra nannaya it bir
atta, tanray vmek iin eng ve lir alnmas istenir.197 sin hanedan zamannda
(sin-Larsa devri 1959-1735) N ippurdaki din m ersim ler iin yazlm Tem m uz
kltne it bir lhide tanra nannann Temmuz iin tuttuu mteme de eng refakat
e tm e k te d ir.198 Ayn ekilde daha sonraki Asur ve Bbil devrine it tabletlerde
zellikle nanna ve onunla zdeletirilmi tanralarn azndan trl ehirler iin
yaklm atlar yine eng (Langdonun bir tercmesine gre ir) eliinde sylenmitir.
Bu tesbit edilen tabletler esasen Selevkler devrine it olmalarna ramen daha eski
devirlere it daha uzun tabletlerden istinsah edilmilerdir. Bu da gsteriyor ki eng,
tanraya it bir musik leti olarak daha ok rliyeflerde, kutsal dn sahnelerinde
bir nee leti resmedilmesine ramen, ok eski devirlerden Selevkler devrine kadar
uzanan din m etinlerde tanra ile beraber znt ve strab teren n m etmitir.
Mesel M.. 97 ylnda yazlm Muten-nu-nunuz gim doum tanras adl bir lhi
serisinde, tanra, sin ehrinin dmesi zerine yakt atta yle syler:
enge refakat eden inleyilerle benim meknm yabanclara teslim edildi.199
A sur ve Bbil dillerinde nshalar b u lu n a n 200 bu serinin beinci tabletind e
tan rann B bildeki Egalm ak adl tapnann tam ir edilmesi iin sylenen bir
mncata eng refakat etmektedir.201 Alt tabletten ibaret, ikinci bir seri olan Ungul-a-ge ehri harabedilen tanra adl iir dizisindeki ilk iki tablet sin tanras
Bauya, son iki tablet ise Nanna (nanna)ya attr. Ortadaki 3. ve 4. tablet kayptr.
Bu tabletlerde dier tanralarn, Nannann kiiliinde eridiini gryoruz.202 M.. 91
ylnda istinsah edilmi ikinci tablette engin (balag) at sylemekte kullanld ve
tanra Baunun musik leti olduu u ifadelerle belirtiliyor:
195S. Langdon, Sumerian Liturgies, s.245-247. Burada S. Langdonun balag kelim esini lir olarak
evirdiine iaret etmeliyiz: bk. s.250: Oh sing to the lyre! The w ailers-like a child nursing motherwho
cries in w oe; s.243: Oh sing to the lyre, he that-speaks the songs of wailing. Ayrca bk. s.254, msra 2426.
19Hallo and van Dijk, The Exaltation of Inanna, s.19, msra 31-32-33:
With all the evil winds
You snort
Your feet are filled
with restlessness
To (the accompaniment of)
you give vent to a dirge
the harp of sighs
Ayrca bk. S. Langdon, a.e., s.262, msra 32-33.
197S. Langdon, a.e., s.276, msra 34-36: may their hosts attend (?) theeand proclaim to thee on lyre
/ and harp (?) / Oh Innini, I will rehearse thy valor.
198S. Langdon, a.e., s.288, msra 2-3: Oh sing to the lyre, I weary / with heart woe, where shall I
rest? Mother of the chief city, queen / who gives life to the dead am I.
l" S . Langdom, Sumerian and Babylonian Psalms, s.130-131 ve 133, msra 17.
200a.e., s.131.
201a.e., s.167, satr 65-66.
202a.e., s.180-182.
245
246
srasnda nanna ile ilgili musikli m ersim ler yaplr. Bu m erasim ler zellikle
tanrann yer alt seyahati ile ilgilidir. Nitekim tanrann ykanmas, giyinmesinden ve
sslenmesinden nce, yani mersimin banda musikiinaslar yeralt evine girerler,
algar yatay eng, balag yay eklinde eng, ubu dvmeli saz, lilis dvmeli saz ve tigi
flemeli saz alarlar. Bundan sonra tanrann heykeli veya bir rhibe, onu temsilen
sslenir, kurban kabui eder. Bu olaylara yine ub, ala ve tigi refakat eder. Buradan
anlalyor ki hi olmazsa bu dnemde, tanra, festivalin balad zamana kadar yer
alt dnyasndan dnmemi olarak tasavvur edilmektedir. nk festivalin banda
icraclar, musik letleri alarak onu lm uykusundan uyandrrlar. Bu durumda daha
sin devrinde tanrann, T em m uzun yerini almaya, onu ikinci plnda brakmaya
baladna da hit oluyoruz. Bu musik ile uyandrlan tanraya rhip, rhibeler ve
tapmak bandosu refakat eder; onu tapnaa getirirler; evlenme tapmakta vuku bulur.
Evlenmenin arkasndan gelen ziyafette nar musikiinaslan kalbin neesi arksn gudi
bir telli saz, algar yatay eng alarak sylerler.209 Kramerin ngilizceye The Joy of
Smer adyla evirdii bu arknn son bulduu sahifeye (s.109) bir dikey bir de yatay
eng ve alcsnn rliyeflerini gsteren iki fotoraf konmutur.210 Bu rliyefler sinLarsa (1950-1700) devrine ittirler. Bu arkda Temmuzu canlandran ddin-Dagan da
bir sin hkmdar olup 1916-1896 yllar arasnda yaamtr. u hlde ayn dneme
it bu rliyeflerde grlen yatay ve dikey engler, byk bir ihtimlle, kalbin sesi
arksnda adlar geen ve ddin-Dagann dnnde alman algar ve zami adl musik
letleri olmaldrlar.
Yukardaki bilgilerin altnda, K aram erin From the G reat Above to the
Great Below adyla ngilizceye evirdii211 tanra nannann yer alt dnyasna inii
h a k k m d a k i m itolojik m etnin yeni yl festiv allerin d e tem sil edilm i olduunu
dnebiliriz. Bu temsil srasnda ya nannann heykeli ya da n an n ay ahsnda
canlandran bir rhibe yer alt dnyasndan yukarya ykselirken bu iir, eng veya lirin
veya ikisinin eliinde okunmu olmaldr. J. Rimmer, bu iirde yer alan u ifadelerde
n an n a ile gm ve lcivert talarla sslenmi Smer lirinin212 zdeletirilmi
olduunu ne srmekte, D. Wolkstein ise bu ifadelerle n an n anm yine gm ve
lcivert talarla sslenmi ve imir aacndan yontulmu heykeline iaret edildiini
belirtmektedir:
O Father Enlil, do not let your daughter
Be put to death in the underworld
Do not let your bright silver
Be covered with dust of the underworld.
247
213Wolkstein and Kramer, a.e., s.54, 61, 62, s.157; Rimmer, a.e., s.17.
214S. Langdon, Sumerian and Babylonian Psalms, tanr Enlil iin kaval (flt), s.279, 295; tanr
Ramman iin kaval, s.283; Temmuz iin kaval, s.317, 321, 325, ayrca bk. S. Langdon, Sumerian Liturgical
Texts, Temmuz iin kaval, s.279; kral Dungi iin sylenen lhide kaval, s.140. Ayrca eski Msrda kavaln
daha ok erkekler tarafndan alndn da biliyoruz (Wilkinson, C. II, s.253). Temmuz yani Adonis ile
kaval arasndaki iliki iin bk. H. G. Farmer, The Music of Ancient Mesopotamia, New Oxford History
of Music. Ancient and Oriental Music, ed. E. Wellesz (London 1957) s.,251.
215H. Hartmann, a.e., s.245.
248
din at m etinlerinde ub ve ala (dvmeli saz), IiLis (davul) ve gi-irra (nefesli saz)
kullanldn; cenaze m ersim lerindeki at iin ise sadece gi-irra alndn H.
Hartmanndan reniyoruz.216
Yukarda metinleri verilen rnekler engin, Smer, Akat, Bbil (ykl M.. 539)
ve Asur (ykl M.. 614) devirlerinde tanra nanna ve Tem m uz kltyle ok
yakndan ilgili bir musik leti olduunu gsteriyor.
Bylece M.. ilk binlere kadar metinlerde izlediimiz ak ve bereket tanras ile
eng arasndaki bu ba daha M.. iki binlerde sadece Asur ve Bbil krallklarmm
snrlar iinde kalmayp Mezopotamya ile eitli mhiyette siyas ve kltrel ilikiler
kuran branler ve fenikelilerin yerletii Suriye, Lbnan ve Filistine doru yaylmtr.
Bir farkla ki bu sahalarda yerleen Fenikeliler ve srailliler arasnda Sami rka mahsus
bir musik leti olan lir, ok tabi olarak engin yerini alm tr.217 Suriyede,
Lbnanda, Filistinde ve Fenikelilerin koloni kurduklar Kbrs, Sicilya ve Kartacada
gk yznn prensesi, tanrlarn kraliesi, sabah ve akam yldz (Vens), ak ve sava
tanras tar yani nanna, mahall bereket ve ak tanralarn kendi hviyetlerinde
birletirmi ve bu memleketlerde kendisi iin ina edilen tapmaklarda kendisine ibadet
edilmi. Beltis, Astarte, Ashthoret, Ashtart, Mylitta, Anath, Atorgatis gibi adlarla
anlmtr.218 Bylece Fenikeliler vastasyla Kbrsta yerleen Astarte, A frodite
tamamen kendi vasflarn vermi ve Kbrs ile yakn ilikileri olan Yunanllar Afroditi
zellikle ak, cinsiyet ve gzellik tanras olarak kendilerine mletmilerdir. te
yandan M.. nc ve ikinci binlerde Akat, Asur ve Bbil krallklarmm, Hititler,
Ugaritler ile kurduklar ticari, ktisad ve siyas mnsebetler sonucunda219 tar ve
Temmuz kltyle ilgili inanlar ve gelenekler Anadoluya ve Yunanistana gemitir.220
Bu klt, A nadoluda ve Yunanistanda mahall bereket tanralaryla ilgili klt ile
birlemitir. Nitekim Kibele-Attis ve Afrodit-Adonis kltleri Temmuz-tar kltnn
bir devamndan baka bir ey deildir. zellikle Asur imparatorluunun M.. 612
ylnda yklndan ve Bbilin de ran hkmdar Kiru (Cyrus) II (553-530) tarafndan
M.. 539 ylnda zaptedilmesinden sonra Yakndouda Ekniyan sllesinin kurduu
byk ran im paratorluunun aracl ile Yunan, Anadolu, Mezopotamya ve ran
kltrleri karlkl olarak Anadoluda, Yunanistanda ve Mezopotamyada birbirlerini
etkilemeye devam etmi; zellikle M.. 331 ylnda Byk skenderin Yakndouyu
istils ve daha sonra R om ann Yakndouyu im paratorluunun bir eyaleti hline
getirmesi sonucunda ise btn Dou Akdeniz lkelerinde deiik kltrler birbirleriyle
216a.e., s.245-246.
217engin Sami rka halta Girit ve Anadoluya it bir musik leti olmad, Sami rkn zel musik
letinin lir olduu hk. bk. Bathya Bayer, The Biblical Nebel, Yuval Studies of the Jewish Music Research
Center, ed. Israel Adler in Collaboration with H. Avenary and B. Bayer (Jerusalem 1968), s. 89, 97, 125,
130.
218S. R. Driver, Ashtoreth, s.167-171; Astarte, Ashtoreth, Ashtart arasndaki ilgiler ve yorum iin
bk. a.e., s .169, 171; Jastrow, a.e., s.31, not 3; Astarte ve star yldz ve sitrenin Tevratta geen Ester
ismiyle ilgisi hakkndaki yorum iin bk. Layard, Nineveh and Its Remains, s.345-347 ve bir de burada not
145, 166.
219C. H. Gordon, Before the Bible (London 1962), s.22-60, 128-131.
220a.e., s.60. Ayrca bk. H. Frankfort, Ishtar at Troy, JNES 8, N o.3 (July 1949), s.194-200.
249
mezcolmulardr. Nitekim M.. ilk binler ile M.s. 300 arasnda siyas bir varlk olarak
tannan Nebatlerin kltr byle bir bileimin sonucunda teekkl etmitir. te bu
kltr bileiminin sonucunda tanra inanna, Lbnanda, Kbrsta ve Yunanistanda
Afrodit, Rom ada Vens, Hera, Rea ile zdeletirilmitir. Bulunduu coraf blgeye
gre kendisinin karakteristiklerinden biri dierlerine gre daha n plna alnm veya
ona yeni zellikler atfedilmitir.221
Bu sylediklerimizi temellendirmek zere nce bir Ugarit metnini ele alalm.222
Din bir mersimi anlatan bu metin, yeni yl festivalinde tanr Baal ile tanra Anathn
evliliinden ve tanra Anathtan yle bahsemektedir:
[She washes] her hands, the Virgin Anath,
[her] fingers [the sister-in-law] of the nations.
She takes her lyre in her hands;
[she places] (her) corals on her breast;
she sings to the beloved,
to Al[iyon] Baal (whom) she loved.223
Bu m e tin d e de kutsal engi a lm a d a n n ce e lle rin i ykayan eski S m er
musikiinaslan gibi, tanra Anath da lirini almak iin nce ellerini ykamaktadr.
Ayrca mukaddes dn ncesinde tanrann ykanp, sslenip mcevherlerini taktm
gryoruz. Y kanm a, giyinme, sslenm e ve m cevherleri taknm a eski Smer
metinlerinde de kutsal evlilik trenlerinin en banda yer alan eylemlerdir. Mesel
nanna da Temmuz ile birlemeden nce ayn hazrlklar yapar:224
250
When
When
When
When
When
for the wild bull, for the lord, I shall have bathed
for the Shepherd Dumuzi, I shall have bathed
with ointment (?) my sides I shall have adorned
with amber my mouth I shall have coated
with coal my eyes I shall have painted
With the drum (?) whose speech is louder then the South
Wind,
The sweet-voiced algar-lyre (?), the ornament of the palace.
Asl nemlisi bu metinde de ak ve bereket tanras yeni yl festivalinde yaplan
kutsal dn mersiminde lir ile beraber grlmektedir. Tanrann lirle beraber
grld bir dier yazl belge de Tevrattr. aya 23:15-16da Fenike ehri Surun
(Tyre) yklp harabolacan M.. 586-587 haber veren kehnette yle bir ifade vardr:
Yetmi yl bitince, fahie trksnde naslsa, Sura yle olacaktr. Bir eng al, ehri
dola, ey sen, unutulmu fhie; seni hatrlasnlar diye iyi al, ok trkler syle.225
Tevratta zikredilen Surun (Tyre) fhiesi alelde bir kadn olmayp Fenikelilerin Sur,
Byblos (Gebal), Baalbek (Hierapolis) ve Sidon gibi bir ok ehirlerinde tapmaklar
olan ak tanras A startedir (Afrodit). Zira Astarte ve onunla ayn paralelde olan
nanna ayn zamanda btn fhielerin tanrasdrlar. Yani nanna fhielik kltn
balatan tanradr. Bunu tanr Enkinin kendisine teslim ettii medeniyet unsurlarn
bir bir sayarken aka yle belirtir:
He gave me the art of love making
He gave me the art of prostitution
He gave me the cult prostitute
He gave me the holy tavern.226
Ayrca Vens olarak gkyznde bazan akamlar domas dolaysiyle akam
yldzn temsil ettiinden bizzat kendisi zellikle geceye mahsus olan elence ve
sevimenin timslidir, yani kendisi bir fhiedir.227 Hatta Temmuz iin syledii bir
225Bu kehnet Sur ehrinin Bbil hkmdar Nabukadnezar tarafndan M.. 586da alnmasndan
nce, Kudsn M.. 587de dmesi srasnda veya hemen sonra yaplmtr. Bu hususta bk. Hezekiel 2627: T he O xford A nnotated B ible, ed. by H .G .M ay, B.M. M etzger, (N ew York 1962), s. 1000-1032
(Trkesi iin bk. Kitab- Mukaddes (stanbul 1949), s. 689-813.
226Wolkstein and Kramer, Inanna, s.17.
227T. Jacobsen, The Treasures of Darkness, s.139-140
251
228S. Langdon, Sumerian Liturgical Texts, s. 192. Tanrann kendisini veya rahibelerini fhie olarak
zikreden Smer-Bbil metinleri iin bk. a.e., s.293; a.ml., Sumerian and Babylonian Psalms, s.145.
229Herodotus, The Histories (Penguin Books 1974), s.120-121; The Geography o f Strabo (Harvard
University Press, Loeb Classical Library 1969), C. VII, s.227 ,16.1.20. Ayrca bk. Frazer, a.e., s.330-331.
230Lucian, The Syrian Goddess [dc D ea Syria] (tr. H. W. Attridge and R. A. Oden, ed. E. N. O Neil
and H. D. Betz, Missoula, Montana: Scholars Press 1976), s.14-15. Yakndoudaki bu sa kesme gelenei
daha sonra hristiyanlkta rahibelerin tanryla evlenme merasiminde devam eder, zira bu tren srasnda
katolik mezhebindeki rahibelerin salar kesilirdi, bylece bu ziynetten yani ss ve dnyadan tanr uruna
vazgeilirdi.
231The Geography o f Strabo (II, 14. 15-16), C. V, s.341.
232a.e., a.y. Herodotus, a.e.
233ngil7xe tercmelerinde harp eng diye verilen branice Tavrattaki kinnor kelimesinin nasl bir
musik letine iaret ettii bilinem em ektedir. Hz. Davudun de ald bu musik letinin bugn baz
limler lir, bazlar ise eng olduunu ileri srmektedirler. Hatla Ortaa boyunca, Avrupada Hz. Davud
bir eng alcs olarak kabul edilmitir. Fakat bugn ounluun kabul ettiine gre kinnor Sami rka
mahsus telli musik leti olduu bilinen lirin bir eididir. Harp, The New Grow Dictionary o f Music
and Musicians (5. ed. by S. Sodie, 20 cilt, 1980), s.194; Music, Encyclopaedia Biblica (ed. The Rev. T. K.
Cheyne and J. Sutherland Black), C. Ill, s.3232-3237. Yunanllarn lir ve kitara adl iki trl liri vardr.
engin yunanca ad kiniradr. te branlerin kinnoru ile Yunanllarn kiniras arasndaki benzerlik
kinnorun eng olarak tasavvuruna yol am olabilir, bk. Cari Engel, A Descriptive Catalogue o f the
M usical Instrum ents in the South K ensington M useum (2. ed. London 1874), s.27-29, 35-36. Oysa
Tevratta nebel adyla geen musik letinin byk bir ihtimlle eng olduu kabul edilmektedir.
252
devam etmi olmaldr. Nitekim ilk milt ylnn bana yetien Lucian (l. 25),
Baalbekteki (Heliopolis) Astarte tapnanda Hera iin yaplan din yinlerde, eng
veya liri zikretmemekle birlikte, musiknin yer aldn, kaval ve zil alndn, oysa
Zes iin yaplan din yinlerin tamamen sessizlik iinde getiini bildiriyor.234
Bu ekilde tanrayla ilgili musikli din mersimlerin slm devirde XIII.-XIV.
yya kadar eski Bbil ve Asur devrindeki inanlar devam ettiren Sabiler arasnda
varln m uhafaza ettiini CAT bin Eb Tlib DmkTnin (1265-1327) verdii
bilgilerden de anlyoruz. Onun an lattklarna gre Sabiler H a r r a n daki Vens
tapnanda Vens yldznn eref burcuna girdii ayn son cuma gnnde toplanrlar,
rhib eler beyaz giyerler ve musik letleri alarlar; ellerinde herhlde tanrann
bitkilerle ve bitki tanrs ile ilikisini ima etmek zere bir aa tarlar ve Vens putunu
gezdirirler.235
Y uk ard an beri anlatlan bilgilerin altnda ak ve b erek et tanrasnn,
Smerlerden itibaren mildn ilk yllarna kadar eng veya lir ile beraber mhrlerde,
rliyeflerde, kk toprak figrlerde, Smer, Bbil-Asur, Ugarit ve bran veya Aram
dillerinde yazlm metinlerde bulunduunu, ilk milt yllarndan itibaren ise eski a
devam ettiren toplum lar arasnda eng ve lir zikredilmemi olsa bile XIII.-XIV.
yzyllara kadar musikyle, dansla ve Vens yldzyla ilgisini devam ettirdiini
gryoruz.
B. Hristiyanlkta pagan devrinden gelen eng ile ilgili semboller ve grler:
Hristiyanln Roma imparatorluunda resm din olarak kabul edilmesi ve M.s.
III. ve IV. yzyllarda Roma imparatorluunun idaresinde bulunan Anadolu da dhil
btn Yakndouda hristiyanlm yerlemesi sonucunda, bu lkelerdeki kkleri ok
g erilere uzanan eski an inanlar ve gelenekleri hristiyanlm iine szmaa
balam, bu arada olu ve sevgilisi Temmzun lmne alyan, kutsal ebed bkire,
ak ve bereket tanras, kendisi gibi olu Hz. sann lmne alyan kutsal bkire Hz.
Meryeme yerini vererek yava yava zihinlerden ve gerek olarak yaanan hayattan
ekilmi, fakat ona it klt, hristiyanlk ve mslmanlk iinde yeni anlamlar ve
biimler ile eski varlndan gelen bir yank gibi zamanmza kadar gelebilmitir. Bu
arada onun iin alndn bildiimiz eng ve lir, onsuz olarak varlklarn, bu yeni ve
deien dnyann iinde devam ettirmilerdir. yle ki btn bir orta a boyunca
hristiyanlkta Tanrnn Hz. sada tecelli ettii inancndan hareket edilerek Tanrnn
insanda teceli ettii gr benimsenmitir. Bu gre paralel olarak eskiden de tanr
ve tanralara mahsus olan bu iki musik leti, eng ve lir, insann ruh ve vct olarak
btnn temsil etmilerdir. Bylece bu iki musik letinin eski aa it musik
grlerine ballklar devam etmitir. Ayrca bilindii gibi eski ada yedi seyyareyi
temsil eden yedi nemli tanrnn her biri telli musik letinin her bir teline yani bir
notaya shiptir. te eski ada ve daha sonra Pisagorun araclyla Yunanda, gk
253
236David Wulston, The Tuning of the Babylonian Harp, Iraq, (XXX, Part 2, Autumn 1968), s.225226; H. G. Farmer, T he M usic of A ncient M esopotam ia, s.250-254; Helm ut G iesel, Studicn zur
Symbolik der Musikinslxumenle im Schrifltum dor alien und mittclalterlichen Kirche (Von den Anfaengen
bis zum 13. Jahrhundert, Regensburg 1978), s.25-29.
237H. Giesel, a.e., s.39-40.
238a.e., s.125.
239a.e., s.123. Bugn bile hakknda kesin bilgiye sahip olunmayan kinnorun ne bir eng ne de bir ud
olm ayp Y u nanllarn m usik leti olan kitara ile benzerlii olduu ve bazan k eli eng ile
kartrlmasna ramen bir eit lir olduu bugn genellikle kabul edilmektedir. Bk. not 233.
240Temmuzun unvanlarndan birinin oban olduunu burada belirtmeliyiz. Fhieler ve kadnlarn
da ak ve bereket tanrsyla ilgisi aktr. Ayrca bk. H. Giesel, a.e., s.124-125.
254
255
melodileri yukardan alr; oysa kitara ve lirde mzrabn yardm ile sesler musik
letinin alt ksmndan alnr.244 Bylece Basiliusun bu alt-st ztlna dayanan
yorumundan sonra gelen yorumculara sonsuz din tefsir imknlar hazrlanm olur.
Sonu olarak orta ada da psalterium teki musik letlerinden ayrlr. Kendisine eski
ada bahedilen kutsallk vasf da bylece aynen devam eder, psalterium a kilise
babalarnn atfettikleri balca vasflar unlardr: 1. O, btn musik letlerinin en
drst olandr, onda ters ve eri hi bir ey yoktur.245 2. Sesini, aadan deil
yukardan alnmakla verir. 3. nsann vcduna gre biimlendirilmi, hi bir erilik,
brlk olmakszn tanzim edilmitir. 4. Hepsinden nemlisi, yksek ve lh dzeni
terennm etmek iin ruhlandrlmtr. Dnyadaki dier musik letleri gibi ad ve
dnyev ruh ile almaz.246
psalteriumun kitaradan farkl yorumlanmasna ve bu iki musik letinin, biribirine
zt olarak kar karya getirilemelerine ramen kilise babalar, d grnlerinden ve
onlar iin kullanlan m alzem eden hareket ederek, bu iki musik letini de insan
ruhunun ve vcdunun imaj olarak tasavvur etmekle, onlar yine de biribirine
yaklatrmlardr. Nitekim, kitarann da maddeden ok ruhla ilgili olduu onun en
belli bal yorumlarndan biri olan etin ldrlmesi (mortificatio carnis) yorumunda
grlr. Bu yorum ilk defa skenderiyeli Athanasius (295-373) tarafndan yaplmtr.
Bu yorumla, Athanasius, bu musik letinin zerine gerilmi olan barsaktan teller
d o la y siy le v c d u n ld r lm o ld u u n u ile ri s r e r e k bu g r n
temellendirmitir.247 Bu deyim ve yorum btn Yakndouya yaylm ve standart bir
deyim olmu; orta a edebiyatnda XV. yya kadar muntazam bir ekilde devam
etmitir.248
C.
Hristiyanln aracl ile islm dnyasndaki musik rislelerine geen eng ve
musik ile ilgili bilgiler:
IX. yyn ortasndan itibaren musik hakknda yazlm btn mehur Yunanca
eserler Yunancadan veya Sryaniceden Arapaya evrildiinden, kilise babalarnn bu
yorumlar mslman kltrne de gemitir.249 Bylece islam devirde yazlm musik
256
rislelerinde insan duygulan ve vcduyla telli sazlar, bilhassa ud arasnda bir ilgi
kurulduunu XV. yya it Kitb KefiPl-Humam adl bir musik rislesinde gryoruz.
Burada verilen bilgiye gre, on telli udu icadeden El-Farab, bir mezarlktan geerken
bir cesedin bacaklarndaki alm damarlar grerek, onlar sayar; on tane olduunu
tesbit ederek icadettii uduna on tane tel gerer.250 Fakat bu rislenin yazar, en iyi
udun oniki teli olduunu, nk insan vc du nd a 360 tan e sinir, yani d am ar
b u lu n d u u n u , ud un da oniki ta n e teli olup her bir tel otuz tan e ince ipliin
bklmesiyle meydana geldiini bylece 12 x 30 = 360 rakamnn elde edildiini ve
insann fizik yapsyla, udun telleri arasnda karlkl bir uyum bulunduunu syler.
nk bir kimse eliyle tutup udu ald zaman insan vcdunun btn sinirleri, udun
kard melodilerle tam bir uygunluk iinde olacaktr.251
Yine bn Salamann (IX. yyn ikinci yars) anlatt bir baka efsaneye gre, Hz.
Adem in olu Kbilin oullarndan Lamek, yaland srada bir oul shibi olur. Ne
yazk ki bu olan ocuu be yandayken lr. Olunu ok seven Lamek bu olaydan o
kadar ok znt duyar ki bu ceset para para oluncaya kadar veya kendisi lnceye
kadar olu gzlerinin nnde bulunsun diyerek onun cesedini bir aaca asar. Zamanla
ocuun cesedinden sadece bir bacak, ayak ve ayak parm ak lan aata asl kalr.
Lam ek bir odun paras alr; ondan kala eklinde ses ana, bacak eklinde ve
u zunluunda boyun, ayak byklnde akort kutusu (ibzlm), ayak p arm aklar
byklnde akort kulaklar (malavl) yapar ve sinirler eklinde de ses telleri takar;
alp alamaya balar. yle ki gzleri kr oluncaya kadar bu musik letini alar.
Onun yapt bu let, bir aa parasndan yapld iin cd adn alr.252
slm musik rislelerindeki bu izahlar, insanla telli saz arasnda ba kuran kilise
babalarnn syledikleriyle uyumaktadr. Ayrca kitarann yorumlarndan biri olan
etin ldrlmesi grnn akislerini de l adamn damarlarnn saylmasnda veya
L am ek in olunun lm nde yansd muhakkaktr. te ayn insan-musik leti
ilikisinin en g n m ede de yer aldn grmekteyiz. Z ira engnm enin ikinci
blm nde anlatlan engin maceras hem kilise babalarnn kitara ve psalterium
hakkm daki yorum laryla hem de slm devrede yazlm musik rislelerindeki
bilgilerle uyumaktadr. Kilise babalar, kitara ve psalteriumu, bizzat insan imaj
olarak yorumlarken, bu musik letlerinin d grnm lerinden yani ekillerinden,
yapldklar malzemeden, letlerin rettikleri seslerin etkisinden hareket etmilerdir.
engnm ede de eng, d grn bakmndan insana benzetilmitir. Ayrca ona,
insana it btn duygular ve dnceler yklenmitir. Bir de eserde eng ile insan
arasnda yaplar bakmndan mecaz paralellikler kurulmu ve her ikisinin de asl
maddesi olan ansr- erb aaya indirilmitir. yle ki engin ses anan meydana
getiren aa, insann vcdunu, maddesini (toprak), ses anann zerine gerilen hu
derisi insann gzelliini (su), ipek tellerden yaplm ses telleri, insann sesini, ruhunu
(ate), at klndan yaplm perdeleri ise insann iradesini, dnme gcn (hava, ruh)
250a.ml., Structure of the Arabian and Persian Lute in the Middle A ges, JRAS (1939) 50.
251a.e., s.51.
252H. G. Farmer, The Kitb al-Malhi of Abu Tlib al-Mufaddal ibn Salama, JRAS (1938), C. 39
257
temsil etm ektedir. stelik eng nm ede de engi meydana getiren m alzem enin
kaynaklar olan atn, aacn, ipek bceklerinin ve hunun sonuta lm leriyle
neticelenen hikyelerini de yine kilise, babalarnn yorumlarna balamak mmkndr.
Z ir a bizim h iky em izd e de A th a n a s iu s un k itaras gibi etin yani m a d d e n in
ldrlmesi sonucunda engin unsurlar olan ipek telleri, deri, perdeler ve ses ana
meydana gelmitir. Btn bunlarn yan sra, eski an grlerine dayanarak kilise
babalarnn psalterium hakknda yaptklar yoruma benzer bir yorumun, engnmede
eng iin yapldn gryoruz. Nasl eski ada kutsal evlilik treninde Temmuz, bir
insanda, mesel sin hkmdar ddin-Daganda, tanra nanna ise tanraya hizmet
eden bir yksek rhibenin ahsnda canlandrlmakta, eng ve lir, bu hem gerek hem
sem bolik tanr ve tanraya it musiki leti olarak kutsal telkki edilm ekte ve
dolaysiyle onlarla zdelemekte, hristiyanlkta Allahn tecelli ettii say temsil
etmekte ise, engnmede de Allah ile bir olmak isteyen insanla aynlemektedir. te
bu yzden engin te re n n m le ri ok etkilidir. O, tpk eski ada olduu gibi
engnmede de aladnda herkesi alatr; gldnde herkesi kendisiyle beraber
neelendirir, gldrr. Tanry arayan her trl insan onun peinden gider; hatta
m addiyta ve bu dnyaya bal insanlar da onda kendilerinin anlayamayaca bir
byl hava bulurlar, bu havayla bylenirler. te bu yzden orta ada, Tanrnn
(ruhulkuds) melodilerini terennm ettii sylenen kilise babalarnn engi nasl teki
musik letlerinden stn tasavvur edilmise, engnm enin engi de btn dier
musik letlerinin stnde tutulmutur. engnmede tasvir edilen musik faslnda
teki musik letlerinin hepsi onun emrinde sraya girmilerdir.253
Bylece kilise babalarnn eski a kltrne bal olarak gelitirdikleri bu
d n celeri, hem szl g e le n e k le hem de m usik ris le le ri ve d i er b en zeri
ansiklopedik eserlerle btn Yakndouya yaylm ve zaman iinde engnm eye
doru uzanmlardr.
D.
Smer, Akat, Bbil ve ran kltrlerinde Milt ncesi yllarda yazlm baz
eserlerin eng ve engnme ile ilgileri:
Fakat eski a Mezopotamya musik ve kltrnn dolayl yollardan mirass olan
mslman yazarlar, telli musik letini sadece insanla zdeletirmekle kalmam; daha
da ileri giderek onu aala, kula, ipek bcei ile birletirmi; bylece telli musik
letini eski an aa ve bitki tanrsna ve sembollerinden biri ku olan ak ve bereket
tanrasna balamlardr. yle ki, miisliiman bilginler ve yazarlar Yakn dou
milletleri arasnda nem bakmndan lirin yerini alm olan udun melodilerinin neden
gzel olduunu izah eden efsanev hikyeler anlatm lardr. B unlardan biri u
hikyedir: Udun anan meydana getiren aa bir zamanlar kendi zerine konan
kularn tn, yani melodilerini ve arklarn iine sindirdii iin byle gzel ses
karmaktadr; veya udun ses anan meydana getiren aa ile uda gerilen ipek teller
arasnda bir uyum vardr. nk ipek telleri meydana getiren ipek bcekleri, aacn
yapraklarn yiyerek beslenmi ve yaamlardr. Yani ipek bcekleri maddeyi temsil
258
254H. G. Farmer, Structure of the Arabian and Persian Lute in the Middle A ges, JRAS (1939),
s.50. Kuun eski ada ve islm iyette zellik le ruhun sem bol olduuna dir bk. G. W idengren,
Mesopotamian Elements in Manichaeism, s. 150, 151 nol 1. Kelebek iin bk. S. Langdon, Sumerian Epic o f
Paradise, s. 31, nol 2. Divan edebiyatnda ise ruh dima kafes olarak dnlen vct zindannda haps
olmu bir ruh olarak tasavvur edilir. Kelebein de ruhla ilgisi islm musik rislelerinde aka ortaya
konuyor. Bu kelebek tasavvurunu eski Yunan diinccsinde de gryoruz. Bk. bu Aratrmada not 252 ve
ilgili yer
259
255B u aacn daha sonra Tevratta (Tekvin III 5,22,23) iyilik ve ktlk bilgisinin aac, Kuranda ise
Tuba diye adlandrlan cen netteki aala ilikileri olduu muhakkaktr. Bu konunun aratrlmas
gerekmektedir. Ayrca bk. D. Wolkstein and S. N. Kramer, inanna, s.144-145.
256a.e., s.5-7; ayrca bk. s.137-146.
257a.e., s.9.
260
258a.e., s.142. Lililh adna Musev mitolojisinde de rastlanr. Bu mitolojide Lilith A dem in ilk karsdr
ve ktl temsil eder. Ayrca bk. 'lAngelology, The Jewish Encyclopaedia (New York-London), C.I, s.
595
^ a .e ., s.9. pek bcei, kk kurtuk, kelebek ve pervane hakknda bk. Gnl A. Tekin, FeyzFnin
emc Pervanesi, T U B A 15 (1991)
261
sadece pukku veya m ikkudan birisinin veya ikisinin de bir musik leti olabilme
ihtimlini belirtm ekle yetineceiz; bu meselenin aklk kazanmasn bekliyeceiz.
Btn bu benzerliklere ramen engnme ve slm musik rislelerindeki bu aa-ipek
b cei ve aa-ku h ak k nd ak i hiky elerin d o ru d an doruya H u lu p p u aac
hikyesinden kaynaklandn tabi ki syleyemeyiz, ama engnmedeki kutsal aa ile
Smerde cennet gibi bahede kk salm Huluppu aacn Hayat aacna balayacak
z e llik le r b u lab iliriz. F a k a t bu iki eser arasn d ak i geni zam an iinde szl
geleneklerden ve dier yazl kaynaklardan olumu bir zincirin varln da kabul
etmemiz lzmdr. Nitekim bu zincirin halkalarndan bir tanesi M.. 1. yy ile Milt
arasndaki bir zamanda yazlm Pehlevce Draht-i Asrig adl bir hikyedir.260 Zira
bu eser (H uluppu aac, Draht-i AsrTg ve engnme) iki hususta benzerlikler
gstermektedir: 1. Hem Huluppu aac, hem de Draht-i Asurig, hem de engnme ve
slm musik rislelerinde aa, bceklere, insanlara bir gda, yiyecek kaynadr ve
kular iin yuvadr. 2. Yine bu eserde aatan yaplan letler ve objeler n plnda
yer almaktadr. Nitekim Huluppu aacndan nannaya taht ve yatak, pukku ve mikku
adl iki let yaplmtr. Diraht-i Asrig ve engnmede ise aatan yaplan letler
n e m li b ir y e r t u t m a k t a d r . B u n la r b ir a z il e r i d e , bu iki e s e r b irb ir iy le
karlatrldnda gsterilecektir.
Asl Draht-i Asrig hikyesini, Huluppu aac hikyesiyle engnme arasnda
bugn kopmu grnen zincirin bir halkas yapan nemli bir zellik daha vardr:
Draht-i A srigde aa, kandisinden musik leti yapldn sylemezse de, bu
hikyenin teki kahraman kei, kendisinden eng ve eng ilesine mensup musik
letleri yapldn belirtir. engnm ede ise hem aa, hem de hikyenin teki
kahram anlarndan keinin paralelinde bulunan hu, kendisinden yaplan letlerin
arasnda engi de sayarlar ve engin yapmnda kullanldklarn uzun uzun anlatrlar.
Bylece:
Huluppu aac hikyesinde: aa-ku-trtl (ipek bcei)-aacn yiyecek kayna
olmas-aatan yaplan letler.
D raht-i A s n g de: aa-ku-aacn yiyecek kayna o lm a s-a a ta n yaplan
letler / / kei-keiden yaplan yiyecekler-keiden yaplan eyalar-musik letleri.
en g n m ede: aa-ipek bcei (k)aacn gda kayna o lm as-a atan
yaplan letler-eng / / hu-hudan yaplan yem ekler-hudan yaplan eyalar-musik
letlerinden def ve eng,
eklinde bir em a yaparsak, en g n m enin aa, ipek bcei ve ku ilikisi
bakmndan Huluppu aacnn hikyesine, aatan veya hudan musik leti eng ve
def yaplmas bakmndan ise Draht-i Asrlge yaklatn, aacn gda kayna olmas,
260C. J. Brunner, The Fable of the Babylonian Tree, Part I and Part II, JNES No. 3-4 (JulyOctober 1980), s. 191-203, 291-303. Ayrca Huluppu aac ile Hayat aac ve bunlarn musev geleneine
geii iin bk. G. Widengren The King and the Tree o f Life in Ancient Near Eastern Religion (Uppsala
1951), s. 5,10 vd.
262
aatan eya ve letler yapma zelliinin ise eserde aynen devam ettiini grrz.
D em ek ki H uluppu aac hikyesi, sadece aacn musik letleri ile olan ilikisi
bakmndan dier iki eserden ayrlmaktadr, dier zellikleri ve motifleri ise engnme
ve Draht-i Asrlg ile paylamaktadr. Belki de Huluppu aacnn hikyesi ile Draht-i
Asrlg arasndaki geni zaman aamasnda eitli versiyonlar ile szl ve yazl olarak
devam eden hikyeler zincirinin bir yerinde halkalarndan bir tanesine musik letleri
de eklenmi olmaldr. Zira geni zaman aralklar ile birbirinden ayrlan bu eserlerin
arasnda daha bir ok kopuk halkalarn bulunmas tabidir. Nitekim Draht-i AsrTgin
kaynaklarndan birisi olan eski Bbil dilinde yazlmIlgn-Hurma mnzarasmda
sadece iki aacn hikyesi bulunmakta olup, hikyedeki lgnn yerini keinin almas
daha sonraki bir zamana rastlamaktadr. imdi bu sylediklerimizi tevsik etmek iin
Draht-i Asrlg ile onun kaynaklar zerinde durmak, sonra da Draht-i Asrlg ile
engnmeyi karlatrmak gerekiyor.
D raht-i Asrlg Pehlev alfabesiyle yazlm bir O rta Farsa m ecm ua iinde
bulunmaktadr.261 Pehlev edebiyatnn mahsllerinden olmakla birlikte, orijinalinin
eski Bbil ve Asur edebiyatna indii hem metne verilen Asur yani Bbil aac
adndan, hem de bu metne benzeyen eski Bbil dilinde yazlm lgn ve hurma, ve
Akata yazlm st ve defne
arasndaki birer m nzara olan iki m etnin daha
bulunmasndan anlalmaktadr.262 Draht-i AsrTgin hi deilse bir ksmnn kayna
olan bu iki metin, eski Bbil ve Akat devrelerine it olup, eski Bbil diliyle olan bu
dilin ok az bilinen bir lehesiyle, m uhtem elen Enunna lehesi ile yazlmtr.263
Fakat bu Bbil metni de, daha eski bir edebiyata, yani mitolojik bir giri, mnzara ve
sonu olarak ksm zerine kurulm u Smer m nzara edebiyat geleneine
b a l a n a b i l m e k t e d i r ki bu nu da A k a t a y a z lm o la n S t ve D e f n e
m nzarasm dan anlamaktayz.264 Nitekim C. J. Brunner de S trabonun zikrettii
ran da Mildn ilk yllarna it bir halk arks olan hurm a aac arksnn ifti ile
oban (Enkidu-Dumuzi) arasndaki bir Smer mnzarasm dan etkilenerek Pehlev
edebiyatndaki son eklini alm olduunu sylemektedir.265 Esasen Brunnerden 20 yl
nce Lambert de Pehlevce Draht-i Asrlg yazarnn sadece eski Bbil dilinde yazlm
olan lgn ve hurma arasndaki mnzaradan faydalanmadn, baka kaynaklar da
kullandn belirtmektedir.266
Ahikar hikyesinden anladmza gre, Smerde balayan mnzara geleneine
uyarak Bbilde ilk ekillerini alan bu aa ile keinin mnzaras (Draht-i Asrlg),
daha sonralar bat ran a oradan da btn Yakndou lkelerine yaylmtr. Bu
261Buradaki Asurg kelimesi Bbil lkesine iaret etmektedir. Bu konu iin bk. C. J. Brunner, a.e.,
Part I, s .191, not 1. Draht-i A srlgin metninin neri, Farsa ve Franszca tercm eleri iin bk. C. J.
Brunner, a.e., Part I, s.191-193; ngilizce tercmesi iin bk. a.e., Part II, s.291-313.
262W. G. Lambert, Babylonian Wisdom Literature (Oxford 1960), s. 150-154, 164-165.
263a.e., s.151.
264a.e., s.154.
265C. J. Brunner, a.e., s.196, bk. not 272-273.
266W. G. Lambert, a.e., s.154; Ilgn ve Hurma (Tamarisk and Palm) adl mnazarann eski Babil ve
Asur dillerindeki metinlerinin neri ve ngilizce tercmeleri iin bk. a.e., s.155-164.
263
yaylta bilinen en eski nshas, Aram diliyle yazlm M.. 5. yya it A hikar
hikyesinin byk bir rol olmutur. Zira daha A kam enitler zam annda Ahikar
hikyesinin iinde Kei ve boya kk hikyesi yer almtr.267 Kaynann Bbil
metinleri olduunu bildiimiz Ahikar hikyesi, iinde tad ata szleri ve nasihatler
dolaysiyle btn Yakndou lkelerine ok erken devirlerden itibaren yaylmtr.
H atta Draht-i Asrlg, Yahudilerin Tobit ve byk bir ihtimalle Daniel hikyeleri ve
K uranda geen Lokman hikyesi, Ahikardaki bir ok hikyelerle ilgilidir.268 te
gerek randa szl gelenekteki hurma arks ekliyle, gerekse Ahikar hikyesi iindeki
kei ile aa arasnda geen m nzara ekliyle konu, Pehlevce Draht-i Asrlgin
yazlmasndan ok nceki yzyllarda btn Yakmdouda tannmtr. Nitekim M.. 4.
yyda Theophrastus, hikyeyi Yunan din trenlerine gre deitirerek Acichams adiyle
kalem e almtr. O nun hikyesini M.. 3. yyn balarnda Tarentum lu Leonidasm
nazma ektii Acicharus takip etmitir. Romallar arasnda da bilindii, hatta popler
olduu, P o m p e ide re s im le r le ve yazyla bu hikyeye te lm ih y a p lm a sn d a n
anlalmaktadr. Ayrca imparator Domitian (M.s. 79-96), asma bahelerinin saysn
sralarken szleri arasnda bu hikyeyi iktibas etmitir. Nihyet Babrius, mild 1. yyda
bu hikyeyi nazma ekerek, ona klsik eklini kazandrmtr. Bylece Ezop hikyeleri
arasna dhil olmutur.269 u hlde hem szl hem de yazl kaynaklarda deiik
biimlerde var olan bu hikye, Pehlev edebiyatnda M.. 2. yy ile Mildn ilk yllar
arasndaki bir zamanda yazld tahmin edilen Draht-i Asrtgde son eklini almtr.
F ak at bu hikyenin yaylma gc ve devam etmedeki srar o kadar kuvvetlidir ki
Yakmdouda, islmiyetten sonraki devrelerde de u veya bu ekilde kendisini devam
ettirdiini gryoruz. N itekim bu hikyenin izlerine XV. yym T rk e D ivan
edebiyatna it eserlerinden engnm ede rastladmz gibi, ondan nce XIII. yy
sonlarnda randa Sadnin kaleme ald; fakat bugn kaybolan engnmesinde de
rastlamaktayz. Nihyet son olarak 1843 ylnda istinsah edilmi ra n daki Musev
cemaatine it bir Farsa el yazmas mecmuasnda da ayn hikyenin Mi u Rez kei ve
asm a adiyle yer aldn grmekteyiz. C. J. B run nerin bildirdiine gre bu son
h ik y e n in d e P e h l e v c e D r a h t - i A s rlg ile p e k ok m t e r e k n o k t a l a r
bulunmaktadr.270
Biz de kei ile hurma aac arasnda bir m nazara olan D raht-i Asrlg ile
engnm e arasnda baz benzerliklerin hemen gze arptn grmekteyiz. H er
eyden nce engnm enin ikinci yars, eng ile ir arasnda geen konumalara
dayand ve hikye kahram anlar kendilerini m iinzaralarda grld vehiyle
vmekte olduklarndan, eserin bu ksm, mnazara trnn slp zellii olan vg ve
diyalog zerine kurulm utur. D raht-i Asrlg ise kesinlikle m n zara tr nd e
yazlmtr. Yani eserde biribirine kar olan iki kahramandan hangisinin daha stn
olduu ispat edilmek zere, bu iki kahramann kendi vglerini ihtiva eden karlkl
264
konum alariyle hikye yrtlm ektedir. Buna ilve olarak D raht-i A srgden
anlaldna gre bu eser, ark eklinde tilvetle okunm ak zere yazlmtr.271
Nitekim S trabo (M.s. 45) hurm a aacnn Bbil lkesine it bir aa olduunu
belirtirken, hurma aacndan 360 tane nesnenin yapldn anlatan Farsa bir ark da
dinlediini sylediine gre272 her hlde Draht-i AsrTg, Strabonun bahsettii Hurma
aac arks gibi toplantlarda ve din m ersim lerde tilvetle okunm aktayd273 ve
m etnin aralarnda musik letlerinin melodileri yer almaktayd. engnmenin de
hikyesi, musik leti engin etrafnda rlmtr. Yani engnme btnyle musik
ile ilgili bir m etin olduu gibi, eng kendi dilinden kendi hikyesini an latm ak ta
olduuna gre btn metin bir arkdr. Fakat asl benzerlikler bu mterek noktalar
da aan, her iki metindeki ifadeye ve malzemeye it benzerliklerdir. yle ki Draht-i
Asrtgin biri dierinden daha stn olduunu ispat etmeye alan iki kahram an
vardr. Bunlar, hurma aac ve keidir. engnmedeki drt hikye kahramanndan
ikisi ise servi aac ve hudur. Yani her iki hikyede de aa cinsinden birer
kahraman, servi ve hurma aac ile kk ba hayvan topluluundan, yani ayn hayvan
ilesinden gelen birer kahraman, kei ve hu, yer almaktadr. ki hikye arasndaki
kompozisyon ve ifade benzerliini daha iyi gsterebilmek iin nce bu iki aacn, bu iki
eserde ne ekilde ele alndn yakndan incelemek gerekmektedir. Bunun iin de iki
metindeki ilgili blmleri aada aynen kaydetmek her hlde en iyi yol olacaktr:
Draht-i Asrlgde, aa kendisinin ne gibi ilere yaradn gstermek iin kendisinden
retilen eyalar birer birer yle sralar:
9.
10.
home
11.
12.
13.
14.
15.
16.
265
266
...]
276W. G. Lambert, Babylonian Wisdom Literature (Oxford 1960), s.159, ayrca bunun baka nshalar
iin bk. a.e., s.153-162.
277Brunner, a,e., Part II, s.291-292.
267
268
269
270
288Lambert, a.e., lgn ve hurma, s.154, 157: 7. I have no rival among the gods. s.157, 161'. 9. While I
am not (present) the king does nol libate.
289Brunner, a.e., Part II, s.293.
271
SO.
81.
82.
mine
83.
290a.e s.293.
291a.e., s.293.
272
(1202-1206)
292a.e., s.294.
293S. N. Kramer, H istory Begins at Sumer, s.132-140; ayrca bk. a.e., s.108-110: Lahar ve Ashnan
mnazaras [Srlerin tanrs ile hububat tanrasnn mnazaras]; Brunner, Part II, s.300, not 94-98; s.301,
not 115.
294Brunner, a.e., Part I, s.197-198, Part II, s.154-158, 300, not 25.
273
ramen, Pehlevce metinde olayn, I. Hiisrev Kubd (531-579) zamannda yer ald
sylenmektedir.295 mtihan etme, ata szleri vs ile nasihat etmek ve retmek iin
kk hikyeler anlatma gibi Ahikar hikyesinin geleneiyle ilgili grnen bu hikye
bizi hunun etinden yaplan yemekler ve musik letleri bakmndan ilgilendirmektedir;
ok iyi bir ileden gelmi olan gen bir delikanl, ilesinin fakir dmesi dolaysiyle
ran hkmdar Hsrev Kubdm (531-579) hizmetine girer. Hikye, Hsrev Kubdn,
bu genci imtihan etmek maksadya sorduu suller ve ald cevaplardan ibrettir. Bu
sorular arasn d a en iyi yem eklerin neler olduu sorusu da bulu nm ak ta, verilen
cevaptaki nefis yemekler arasnda hu etinden yaplm baharatl et ve ceviz yanda
kzartlm hu olmak zere iki yemek de yer almaktadr.296
Bu kk hikyede yemekler kadar elbiselerin de sz konusu edildiini grdkten
sonra, bu kk eserin, ilk defa Sadnin (l. 1292) kaleme ald engnmenin yan
sra yemeklerden bahseden Eb shakn skender b. mer eyh Mirza (1409-1415)ya
sunduu KenziPl-tiha adl eserine ve ondan sonra Nizmddin M ahmud Krnin
kumalarn ve elbiselerin nelerden ve nasl yapldn anlatan Dlvn-i Elbise adl297
eserine kaynaklk etmi olabileceini dnmemek imknszdr. zellikle, Hsrev ve
G en H izmetkrnn konumalar srasnda en iyi musik letinin hangi musik leti
olduu sorusunu, gen delikanlnn gzel kadnlarn elinde alnan engdir eklinde
c e v a p l a n d r m a s bu k k h iky ey i e n g n m e ye b a l a m a k t a d r . T p k
engnmedeki gibi bu eserde de vin ud, ts byk davul, tambur, zil, vanjak ud
veya kamtan kaval, andarvy az harmonikas, zeng an, Tk drt telli rebap,
kapk yayl saz(?) gibi bir ok musik leti saylmasna ramen bunlar arasnda hi
birisinin eng ile yanamad yle belirtilir: Fakat haremde gzel bir kzn ald
eng ile hi bir musik yanamaz. Kzn ald engin sesi en gzelidir; sesi yksek
p e rd e d e d ir ve h en k lid ir. 298 zellikle bu hikyelerdeki engin b t n musik
letlerinden stn olduunu belirten ifadeler, M.s. 3. ve 4. yydan itibaren Anadolu
dhil btn Yakndouya yaylan kilise babalarnn eng hakkndaki grlerinin bir
aksi gibi grnmektedirler. Bylece Hsrev ve Gen Hizmetkr hakkndaki bu kk
Pehlevce hikye de, Sadnin ve Ahmed-i Danin engnmelerine uzanan bu uzun ve
bugn kopmu olan hikyeler zincirinin bir halkasn oluturmaktadr.
Ayn ekilde D raht-i Asrlg ile engnm edeki kei ve hunun hikyelerini
birbirinden ayran bir husus daha vardr. O da, hu engnmede kendisinin cin ve
perilerle ilikisini belirttii hlde (b. 1165 ve 1178), kei bu konuya hi deinmez. Oysa
Draht-i Asrigde aacn bir dev olduu aka belirtilmitir. Belki de Zerdt dininde
kei ve o ileden gelen hayvanlarn kutsal saylmasyla ilgili olarak Draht-i Asrlg
yazan, keiyi byle bir ilikiden tenzih etmitir. Fakat engnmede hu, btn slm
295H. Zotenberg tarafndan yaynlanm Arapa lercme iin bk. H. Zotenberg, Histoire de rois des
Perses par Abo M ansor al-Thalibi (Texle arabe publ. el trad, par H. Zotenberg, Paris 1900), s.705711. Pehlevce metin iin bk. Jamshcdji Manechji Unvali, Der Knig Husrev und sein Knabe (Wien 1917)
44s.
296Unvala, D er Knig Husrev, s.23, 35; 39.
297Bu eserler iin bk. burada: II. engnmenin Tahlili, A. engnme hakknda bilgiler.
298Unvala, a.e., 63.
274
halk masallarnda da grld gibi aka perilerle ilikili grnmektedir. Bu huperi ilikisi, slm edebiyatna Bbil-Asur edebiyatlarndan, dorudan doruya olmasa
bile Keldanler, Musevler ve Nebatler ve hatta ran vastasiyle dolayl yollardan
gemi olmaldr. Zira eski Bbil devrinden slm devreye kadar geen byk zaman
aamasnda byk deimelerin olduunu ve eski Mezopotamya tanr ve tanralarna
ve dier insan st glere it btn sembollerin, bu arada hayvan sembollerinin ve
bunlar arasnda da kei ve hunun ekillerini birer imaj-sembol olarak m uhafaza
etmelerine ramen i anlamlarn deitirebileceklerini dnmemizde hi bir saknca
yoktur. Nitekim slm kltr diresinde teekkl eden, klsik slm edebiyatnda gzel
kadnla, insan st bir varlk olarak eski ak ve gzellik tanrasnn silik bir kopyas
olan peri ve bu tanraya mahsus sunu hayvan olan hu arasnda gzellie dayanan
geleneksel bir iliki kurulmutur. Bylece engnmede hu, kendisini perilerle ilikili
grrken, arka plnda kendisinin gzel kadnlarla olan mnsebetini dnmekte ve
kendisiyle birlikte gzel kadn imajn da periye balamaktadr.
Ayrca, kadn gzellii sz konusu olduunda da bu iki metinde, aradan geen
uzun bir zamana bal olarak deiik telkkilerin meydana geldii gze arpmaktadr.
Nitekim Pehlevce metinde yani Draht-i Asrlgde kadnn boynu ve gs, kadn
gzelliinin en nemli bir unsuru telkki edilmekte ve bu gzelliin ls de keinin
b oy nu ve gs o lm a k ta d r. H lb u k i klsik slm e d e b iy a tn d a , dolaysiyle
engnmede kadnn gzleri, gzelliinin en nemli bir unsuru telkki edilmekte ve
bu srmeli gzel gzlerin gzellik ls de hunun srmeli gzleri olm aktadr.
D raht-i Asrlgde kei, kadnlarn gslerini ve boyunlarn, kendi boynuna ve
gsne benzeterek gzellikleriyle vndklerini yle belirtmektedir:299
84 That beauty of mine maidens praise on breast and neck
engnmede ise hu kendi gzleriyle gzel kadnlarn gzleri arasndaki ilikiyi
yle anlatr:
Mkehhal gzlerm mahmur u cd
Ben idm gzleri srmelii h
Gzeller gzlerini der-letfet
Bana tebih ider ehl-i zerfet
Gzel yzler ki gzi srmeldr
Aya toz gze srmelidr
(1169-1171)
Fakat iki ayr medeniyet diresini temsil eden Draht-i Asrig ile engnmede
kadn gzellii hakkndaki telkkiler, byle birbirinden farkl bir grnm gsterseler
bile bu telkkilerin, cins olarak kei ilesinden iki ferdin yani kei ve hunun
gzelliine balanmakta ortak bir zellik gsterdiklerini de gryoruz.300
Draht-i Asrigde kei, engnm ede hu, gzelliklerinin yan sra kendilerini
kendileri yapan dier zellikleriyle de vnrler. Bu iki eserde keinin ve hunun, baz
275
276
dolamaktadr. engnmede ise hu, keinin dolat yerleri de iine alan daha geni
bir sahada gezinmektedir. Bu yerin snrlar douda in ve Htay, batda Yemendir:
Hotende seyr idiip ok yllar aylar
Hty ilinde klar fnde yaylar
Cehn sahralarn seyrinde grmi
Yemenden rne dek yilmi ygiirmi
(1156-1157)
Hem kei, hem de hu kendilerinin tabiat ile olan ilikilerini anlatrken farkl
ifade ve slplara ramen ayn unsurlardan su, taze ot ve gzel kokulu yerlerden
bahsederler.305
Mesel kei, yle syler:
114 I travel the m ountain pastures to the sweet-smelling
mountains
115 I eat fresh grass, drink cold water from springs.306
hu ise bu durumu yle dile getirir:
Benefe otlar idm gl yir idm
Semen kohlar idm siinbl yir idm
Yanaum yadu yal emenden
Degm tze gl berg-i semenden
Duraum ravza-i rdvn iinde
Sulaum eme-i hayvan iinde
(1160-1162)
Geri her iki metinde de sz konusu kei ve hu olduuna gre, taze ot, su ve
otlan onlarla birlikte zikredilmesi gayet tabiidir. F akat her iki m etinde de bu
muhtevann, ifadede biim alnda, renk, koku ve dokunma ile ilgili imajlarda birbirine
paralel benzerlikler iinde grlmesi dikkat ekicidir. Mesel kei, da yaylaklarm
dolatn ve bu yerlerin giizel-tatl kokulu yerler olduunu syler ki, bu aynen,
hunun dolat meneke, gl, yasemin, smbl gibi gzel kokulu ieklerle dolu
yerlere paraleldir. engnm ede hunun neden meneke otladn, gl yediini,
yasemin kokladn ve smbl yediini keinin tatl kokulu dalarda dolatm
sylemesi ile birletirince daha anlaml bulmuyor muyuz? Veya keinin dolatn
syledii tatl-giizel kokulu yerlerin daha irne bir tasviri, hunun bu syleyiinde
yer almyor mu? Ayn ekilde taze ot yediini ve souk pnarlardan su itiini syleyen
keinin ifadesine paralel olarak hu, yeil imenlerle dolu cennet gibi bir bahede
oturm akta ve hayat suyu pnarndan su imektedir. Grlyor ki hu klsik islm
edebiyatnn geleneksel syleme biimleri iinde aynen keinin kulland renk (yeil),
305B u trden bir ifade benzerliinin abbasler devrinde yaam bir abbas irinin iirinde de
grld dnlrse, bu ifadelerin kei ailesi hakkndaki eserlerde kalplam geleneksel ifadeler
olduunu, bylece hem engnmedeki hem de Drahl-i Asrlgdeki bu ifadelerin geleneksel szl ve yazl
eski eserlere dayandn dnebiliriz. Bk. Brunner, a.e., s.301, not 114 ve 115.
306Brunner, a.e., part II, s.294.
277
koku (meneke, gl, yasemin ve smbl kokusu) ve dokunmaya, tadalmaya (souk su)
it imajlar kullanmaktadr.
Hem kei hem de hu, bu hikyenin yazldklar devirlerde ve lkelerde hkim
olan dinlerin din mersimleri ve detleri ile ilgili grnmektedirler. Nitekim kei,
Zerdt dinindeki yerini ve vazifelerini yle anlatmaktadr:
48 for the pu re'relig io n of the M azdeans which kind of
Ohrmazd thought
49 one cannot worship without me, who am the goat
50 for from me they make milk offerings; in the rites of the
gods
51 of Gosurwan, god of all four-footed creatures,
52 and that mighty Hm) the efficacy is from me
100 The Mazdeans perform ablution on my skin.307
engnmede de hu ile deiik dinler ve din gelenekler arasnda zel bir iliki
olduu grlmektedir:
Kimine yazdlar Tevrat u ncil
Kimine yazdlar tefsir u teVl
Benem Kur3n iinde rakk- menar
Kitb-i asuman! bende mestr (1210-1211)
Kimin tasvir idp nakk-i ini
Miizehheb nak zengr zemini
Kod biit-hanede dzdi kells
Ana kar mual u gebr ii ters
Dzp taczim ile bin resm-i ayin
Ana tapd Htay u in ii MaIn (1213-1215)
Son olarak Draht-i Asflg ile engnmedeki kei ve hu hikyelerinde konumuz
bakmndan ok nemli olduu iin en sona braklan bir benzerlie daha deinmek
istiyorum. yle ki her iki eserde hem kei hem de hu kendi derilerinden zellikle
eng adl musik letinin yapldn belirtmektedirler. Geri kei, engin yan sra
k en di d erisin in, kanun, ud, lir ve kem an (kl) yap m n d a da k ullanldn
belirtmekteyse de, bu musik letlerinin hepsi telli sazlar ilesine mensup olup eng ile
a k r a b a d rla r . Kei musik letleriy le ilikisini D rah t-i A s rg de yle dile
getirmektedir:
101 Harp and vina and lyre / and lute and zither,
102 Everything they play
they sound upon me308
278
Nasl ki Draht-i AsrTgde alnan her musik letinin sesi kei derisinin vastasyla
kyorsa engnmede de enge sesini veren hu desiridir:
oh el-ka bu engiye diidm
Bt-i ini idm zenglye ddm
ekp zdi evrdi gerdi yakd
Getrdi cakbet engine dakd
Aacn anun muhkem dutan ben
Ana aheng idiip hem-dem dutan ben
Anun bendendr avz adas
addur dem dutan zlr-i nevas
Anun nakna drl reng iden ben
tp kumri gibi aheng iden ben
Beni kim grdn u rakk-i rakkem
Yolmda sadk u kavli hakikem
(1218-1223)
Bylece kei ve hu, kendilerinin engin yapmnda kullanldn belirtmekle,
b irb irle rin d e n ok ayr zam an a a m a la rn d a yazlm olan D ra h t-i A srlg ile
engnmenin hi olmazsa baz blmlerini belli bir yazl gelenee balamaktadrlar.
u hlde, en azndan engnmenin ikinci ksmnda aa, hu ve ipek tellerin musik
leti enge balanan hikyelerini Pehlevce Draht-i Asrlge ve onun benzeri, bugn
kaybolmu daha eski m etinlere ve bu m etinlere paralel olarak varln srdren
kuvvetli bir szl gelenee balayabiliyoruz. Ayrca engnmedeki aa-ku, aaipek bcei ilikisi ile Draht-i Asrlg ve engnmedeki aacn gda kayna olmas ve
aatan yaplan letleri sayma zellikleri ve birer mnzara olmalar bakmndan ise
bu eserlerin daha eski kaynaklarna, eski Bbil ve Akat metinlerine (St ve Defne
ile Ilgn ve Hurma) ve Smer mnzara edebiyatnn geleneine ve Smerce Huluppu
aac hikyesine kadar inebiliyoruz.
Fakat Draht-i Asrlg ve bu aratrmada gsterilen dier eski metinlerin yan sra
engnmeye baka bir koldan kaynaklk eden bir eski gr daha biliyoruz. Zira
engin eski ada tanrlara ve zellikle tanralara it bir musik leti olduunu, bu
yzden kutsallk kazandn ve tanr ve tanralarn deta bir sembol hline geldiini
grdk. Ayrca Draht-i Asrlgin yazld zamandan hem en bir iki yz yl sonra,
zellikle telli musik letlerinden lir ve engin, insann btnn temsil ettiine ve
zellikle engin kutsal olduuna dir kilise babalarnn yine eski an grlerinin
etkisinde gelitirdikleri yorumlarnn da Yakndoudaki hikyelerin, mesel M.s. 6.
yyda yazlm olan Hsrev ve Gen Hizmetkr adl Pehlevce hikyenin olduu kadar
engnmenin de temelinde bulunduunu gryoruz.
Sonu olarak unu syliyebiliriz ki engnme, ilk nceleri bahar festivalleri
srasnda musik eliinde okunan ve tanrann yer altna iniini onlatan efsaneler,
Lahar-Anan, Dumuzi-Enkidu arasndaki miinzaralar gibi mnzaralar ve Smerin
Neesi gibi yeni yl festivallerine it lhiler ile balam; ok geni bir zamanda ok
deiik kompozisyon ve biimler iinde, fakat hep ya ilkbahar ve yeniden hayata
dn yahut da ebed deiimi, bir varlktan bir varla dnm dolaysiyle
279
ebediyyen devam eden hayat anlatmak zere meydana getirilmi szl yahut da yazl
olarak devirden devire aktarlm saysz hikyelerin son halkasdr.
E.
engnm eyi putperest inanlara, m erasim lere ve bunlarla ilgili imajlara
balayan slp zellikleri:
Eski an ve kilise babalarnn engi nasl kutsal bir eng ise Ahmed-i D anin
engi de kutsal bir engdir. engnmeriin bir ok yerinde engin kutsalln belirten
ifadeleri yakalamak mmkndr: engin ses anann yapld aa, tasavvuf gre
gre d m d z boyu ile teklii yani Tanry temsl ed en servi aac olup, tanr
Tem m uzun annesini yani bereket ve ak tanrasn ana olarak temsl eden, veya
Temmuzun iinde byd tasavvur edilen, sedir aac ile ayn iledendir. Mesel
Temmuzu arayan tanra bir Smer iirinde kendisinden yle bahseder: My sides are
cedar, my breast is cypress.309 Yine ayn iirde kendisini Tilmun adasndaki siyah
ormandan gelme bir sedir aac olarak tanmlar: O nurse, my limbs are sappy cedar,/
are sappy c e d a r,/ are of the H ashur (m o u n tain s),/ are black woody (the island)
Tilmun.
Tilmun, T e v ra ta kadar uzanan eski bir Sm er inancna gre cen net olarak
tasavvur edilmitir.310 engnm ede engin ses anan oluturan servi aac da
alelde bir aa olmayp cennetten gelen bir aatr:
Eyitdi ben dahi bir serv-i zd
dm b-i remde hurrem ad
Bana cennetde Tb dirler idi
Diraht-i nahl-i zlb dirler idi311 (1057-1059)
en g n m ede engin zerine gerilen deri, bir ceyln derisidir. Klsik slm
edebiyatnda gzlerinin gzellii dolaysiyle dima sevgiliye benzetilen, yani kadnlarla
arasnda bir iliki kurulan, bazan da. bir av hayvan olarak zavalll ve resizlii
dolaysiyle ele alman ceyln ok eski devirlerden beri Smerde tanr ve tanralara
adak olarak sunulan bir hayvandr. Hatta Ur kraliyet mezarlklarndan karlan lireng karm telli bir musik letinin n ksmnda tahta zerine kaplama bir gm
ceyln heykeli bulunmakta ve bu heykelin bir aya bakrdan sivri yapraklar olan bir
bitkinin zerinde durmaktadr.312 Bugne kadar niin bu musik letinin banda bir
309Jacobsen, T he T reasures, s.69. Bir kere daha tanra, ve onu tem sil eden eng m addeleri
bakmndan (sedir aac) ayn iliki iinde grnyorlar, bk. not 212-214 ve ilgili blmler.
310S. Langdon, Sumerian Epic o f Paradise, The Flood and ihe Fal] of Man (Philadelphia 1915), s.8 13; Kramer, History Begins al Sumer, s.143-145.
311engnmede aa, yaz, k, sonbahar ve ilkbahar mevsimlerinde hlini anlatrken bir yandan insan
hayatnn drt dnem ine (ocukluk, genlik, olgunluk ve yallk) telmihlerde bulunur; te yandan engin
ses ana olduu iin belki de bu drt mevsim le Keldanlerin nota aras yani perde farklar ile drt
m evsim i birletirm elerine de iaret etmektedir. Bu bilgiyi Plutarch, Eflatunun Tim aeus adl eserine
yapt bir erhte nakletm ektedir. Bk. H. G. Farmer, The M usic of A ncient M esopotam ia, The
Heritage, Ancient and Oriental Music, s.253.
31-Woolley, Ur Excavation II, s.255, pi. 112, ayrca bk. not 133.
280
(1154)
313Bk. not 133. Ayrca bk. Ras Shamra, Ugaritlen gelen bereket ve ak tanrasnn timslleri olan
bir aslan, iki gazel, iki ylanla birlikte resmedildii M.. 1450-1365 yllarna it altn bir gerdanlk. B.
Mundkur, The Cult of the Serpent, s.185, figr L, s.187, figr 81, 8 6 .
281
ekmeliyiz. Zira Hz. Eyyib Kuran ve Tevrat aarak, tarihin daha gerilerine ulaan
ok eski bir Smer hikyesinin kahramandr.314
engin at klndan perdelerinin kayna olan at da alelde bir at olmayp, dnyada
var olan ilk atlardandr. Ya 1770tir. M.. 935 ylnda ldn bildiimiz Hz.
Sleymann en mehur en gzel atlarmdandr. Hz. Alinin Dldl, Rstem-i Zlin,
Hz. Hamzann atlar gibi nl atlar zaman iinde tekrar tekrar onu varlklarnda
canlandrmlardr. O yle bir attr ki, gnele yarr; btn dnyay dolar. Gece gibi,
sabaha doru hzla koan m-i edhemdir. Yani bir bakma geceleyin yeralt dyasnn
altna giden ve sabaha tekrar doacak olan gnetir; nk o, ayn zam anda btn
dnyann alaca aydnla boyand sabah vakti, yani sabah vaktindeki gne gibi
ablak-i ubhdur.315 Bu at yle bir attr ki gnele, gkyzyle, frtna ve imekle
yakndan ilikilidir.316 yle ki bitki tanrsyla zdelemi frtna ve gne (Ninurta,
eme) tanrlar gibi, bu at da ebed geceyi ve aydnl, douu ve lm temsil
etmektedir; o da gne gibi dnyaya hayat ve adleti getiren bir hkm dar, bir
kahramandr. Btn bu sembolik ifadelerin eski an gne tanrs (Utu, eme) ile
ve dah sonra rann gne tanrsyla ilgili olduunu hemen anlyoruz. Zira Zerdt
dinine it bir metin olan Avestada gnein hzl koan at eklinde tasvir edildiini
gryoruz. Nitekim Zatspram gecenin sona eriini yle anlatr; Gne kendi yerine
dnd ve bir dn tamamlad.317 Gne hakkndaki ayn tasavvurun, Musev kinat
grlerini de etkiledii, rann bu kavramlar ile uygunluk iinde grnen Esdrasm
ilk kitabnn (4.34) u ifadelerinden anlalyor: The earth is vast, and heaven is high,
and the sun is swift in his course, for he circles about the heavens and hastens back to
his own starting point in a single day.318 Ayn kavramn islmiyete getiini ve
Kuranda yer aldn gryoruz: XXI, 33; XXXVI, 40.
te gnele kendisini zdeletiren engnmenin at, alelde bir at olmadn
daha iyi ortaya koymak iin slm dnyasnda daha iyi bilinen ve daha yakn bir tarihe
it olan ve K uranda zikredilen Hz. Slemann atlar arasnda kendini takdim eder.
hk. bk.M.H. Farbridge, Studies in Biblical and Semitic Symbolism (New York 1970), s. 176-177.
318a.e., s.195; The Apocrypha, trans. E. J. Goodspeed with an Introduction by M. Hadas (New York
1959), the First Book of Esdras, 4.34, s.13.
282
Bylece biz hi olmazsa bu atn, slm dininde bir peygamber olarak kabul edilen ve
ta r ih te a tla r ile m eh u r olan Hz. S le y m a n a it o ld u u nu r e n ir iz 319 ve
engnmedeki at kuyruunun kllarndan yaplm engin perdelerini de kutsal bir
kaynaa kolaylkla balayabiliriz.
Ayrca en g n m enin slbunda da engi Tem m uz kltne, ak ve b erek et
tanrasna balayan belirgin imaj sistemi bulunmaktadr.
1.
B u n la rd a n birisi D ivan ed eb iy atn n olduu k ad ar b t n klsik slm
edebiyatnn geleneksel slbundaki ve klielemi hayal sistemindeki Zhre ve onun
enginin etrafnda kurulan sembolik ifade tarzdr. Divan edebiyatnda Zhre (Vens)
yldz daima byleyici bir etkisi olan gzel bir kadn eklinde tasavvur edilmi, bu
yzden de k, sevgili, sevgilinin gzellii, sihirle yaratlan fantastik dnya beyitlerde
bazan iie uzanan hayallerle, armlarla Z hre yldznn etrafnda rlmtr.
Ayrca gzel bir kadn olarak tasavvur edilen Z hrenin, eng veya, slm dnyasnda
eski an lir adl musik letinin yerini alan ud, kemene gibi bir telli saz ald kabul
edilmi; bylece gece, yldzlar ve gkyz, elence ve iki lemleri, musik letleri ve
musikiinaslar etrafnda dnen hayaller ve armlar da yine Zhre yldzna veya
gzel kadn olarak Zhreye ve onun musik leti enge balanmlardr. Artk klsik
islm ed ebiy atnn klie ifadeleri hline gelmi olan bu iie girmi hayaller,
armlar, pek tabi olarak temellerinde yatan eski an din anlamndan tamamen
kopmulardr. Fakat biz, bugn bu benzetme, hayal ve armlarn en son ucunda
eski aa uzanan bir gerek inan yaantsnn ve din deerlerin sembolizminin
bulunduunu gryoruz. Yazl ve szl kaynaklarla orta aa ve yeni aa ulaan bu
anlamn yitirmi deerler ve yaantlarn, sembol Zhre (Vens) yldz olan ok
ynl ak ve b e re k e t tan rasna ve onun musik letin e ulatn grm em ek
imknszdr. Btn bu ilikileri engnm ede eng, hi bir girift ifadeye lzum
grmeden en basit bir ifadeyle dile getirir:
Beni efsn idiip cilm hnerden
Benmle kd gge Zhre yirden
Felekde imdi kim var Zhre ylduz
Benem saz anun her gice gndz.
(846-847)
Bu beyitlerin ilkinden, bir zamanlar bir tanra heykeli yani putu olarak yer
yznde dolaan yani insanlar arasn da bir yeri olan Z h r e nin, ilim ve hner
vastasyla gk yzne sonradan kt anlalyor. Gerekten de hristayanlk ve
islmiyetten sonra edebiyat eserleri hri tutulmak artyla, tanra nanna bir daha yer
yzne inmemitir,320 o dima gece gndz yani sabah ve akam yldz olarak elinde
engi ile gk yznde oturmaktadr.
Fakat tanra nanna kendisine mahsus eng alan gzel kadn imajn yalnz klsik
islm edeb iy atn d a srdrm ez. O, bilakis bu edebiyat besleyen kozmografya,
320Orta ada hristiyanlk dnyasnda, edebiyat eserlerinde tanrann yaadna dir bk. George D.
Economou, The Goddess Natura in Medieval Literature (Harvard University Press 1972).
283
astronom i gibi islm kltrne it eserlerde Z hre yldz olarak akla, musik ve
elence ile ilikili gzel bir kadn eklinde temsil edilir.321 Ayn ekilde slm
kozmografya ve astronomiye it eserlerin dayand kaynaklardan biri olan Msrl
Ptolemynin (M.s. 100-178) eserlerinde de Zhre yldzn kadnlar, musik, dans, gzel
sanatlar, ak, gzel koku, gzellik gibi konularla ilikili grrz.322
slm kozmografya ve astronomi eserlerindeki bilgileri resimleyen minyatrlerde
ise Z hre yldz elinde eng, ud veya beizeri bir musik leti tutan gzel bir kadn
eklinde nakedilmitir. zellikle bu minyatrler, bize T evratta engi veya liri ile
b erab er zikredilen, gk yznn kraliesini hatrlatm akta ve minyatrlerdeki bu
imajn bir taraftan eski Bbilin astronom isine ulaan eserlerden, bir yandan da
T e v ra ttan ak tarlan rivayetlerden esinlen erek yaratldn d n d rm ek ted ir.
Astronomi ve kozmografyaya it eserlerde grlen Zhre ve onun musik letine it
minyatrlerinin eski ak ve bereket tanrasna uzandn gstermek iin burada bir
ka misl vermekle yetineceiz:
1.
British Libraryde bulunan Farsa yazmalardaki minyatrlarin katalogunda,
Zekeriyy bin M uham m ed Kazvinlnin cA cr)ib:)l-M ahlkat adl eserinin a) 965
H /1558 tarihli, b) Kaar devrine it 1250 H/1834 tarihli nshalarnda Zhre, eng
alan bir kadn eklinde tasvir edilmitir.323 2. Yine ayn eserin a) Timur devrine it
845 H/1441 tarihli, b) Deccan slbunda 1205 H/1790 tarihli, c) Bijapurda yaplm
1640 tarihli nshalarnda Zhre, ud alan bir kadn eklinde gsterilmitir.324 Ud,
kullanm bakmndan islm devresinin ilk yzyllarnda daha ok arap larm elinde
grdmz mPzafa adl lirin325 yerini ald iin, biz tanrann eng veya lir ile olan
eski ilikisinin ud ile nakedilmi Zhre minyatrlerinde de devan ettii kansndayz.
3. Ayn ekilde XVII. yya it, Mool slbundaki bir minyatrl yazmada da Zhre
yldz, ekilce lirden gelimi olduunu bildiimiz rebb cinsinden kemene adl bir
musik letini alm aktadr.326 4. zellikle Tim ur dnemi, H e ra t slbunda 909
H/1503-4 tarihli minyatrl bir yazmada (12a) sahifenin ortasnda Zhre, ud alan bir
kadn eklinde resm edilm itir. Sahifenin alt ksmnda aka davetkr Z h r e nin
nnde, diz kerek oturm u bir erkek (k) resmi bulunm aktadr. Bylece bu
minyatrde Zhrenin hem musik ve telli sazla, hem de eski ak tanras ile ilgisi daha
belirgin bir ekilde ortaya konm aktadr.327 5. 1212 H /1797-8 tarihli bir Risle-i
321Zekeriyy al-KazvInl, cAjeb al-MakhIqt wa Ghareb al Mawjudat (ed. Farouk Saad, Beirut
1977), s.53-54; Mohammad ibn Mahmd TsT, A ja ib al-Makhlqt va GharPib-al-MawjOdat (ed. M.
Stoodeh, Tehran 1966), s.62-63.
322Ptolemy, Tetrabiblos (Harvard University Press 1980), s.349, 357, 371, 375.
323Norah M. Titley, Miniatures from Persian Manuscripts, Catalogue and Subjcct Index o f Paintings
from Persia, India and Turkey in the British Library and the British Museum (1977), s.84 No. 237.6, s.102
No. 242.3.
324a .e, s.87 No. 238.6, s.91 No. 239.3, s.98 No. 241.9.
325H. G. Farmer, A MagribT Work on Musical Instruments, JRAS (1935) 345-346, 348-349 ve a.ml.,
Kitb al-M alahl of Ab Tlib al-Mufaddal ibn Salama, JRAS (1938) 235, Not 2; a.ml., The.M usic of
Islam, Ancient and Oriental Music (ed. E. Wellesz, London 1957), s.444.
326Titley, a.e., s.108, No. 244.3. Kemane ve rebab iin bk. H. G. Farmer, The Origin of the Arabian
Lute and R ebec, JRAS (1930) 775-783; a.ml., The Music of Islam, s.445-446.
327Titley, a.e., s .I ll No. 246.7.
284
Ncmda da Zhre yldz yine ud alan bir kadn olarak tasvir edilmitir; J. Rylands
ktphanesinde Kazvinlnin cAc3ib3l-Mahlkatnn minyatrl bir nshasnda da
yine Zhre, ud alan bir kadn, 1029 H/1619 tarihli bir dier nshasnda ise eng alan
bir kadn figriyle temsil edilm itir.328 Yine British Libraryde bulunan Trke
yazmalardaki minyatrlere bakacak olursak, onlarda da Zhre yldznn ayn ekilde
resmedildiini grrz: 1. 1075 H/1654-5 tarihli Farsa bir cAcaib3l-Mahlktn
Osmanl minyatrleriyle sslenmi bir nshasnda Zhre yldz banda takke bulunan
ve eng alan bir kadm eklinde temsl edilmektedir.329 2. Ayn ekilde Sirced-dln
m er b. H atlb ^ -R m l, SurrTnin A rapadan evirdii cAca0ib;:)l-M ahlkat adl
Trke eserin XVI. yya it bir nshasnda, Zhre yldz banda ta tayan, melmi
bir vaziyette eng alan bir kadn olarak tasvir edilmitir.330 Bu minyatrdeki ta ile
bir nceki m inyatrde grlen takke banda dim a takke eklinde zel bir ta
bulunan, bazan da takke eklini hatrlatan sa tuvaletiyle heykelleri olan tanra nanna
ile slm m in y at rlerin d ek i Z h re yani V ens arasn d a kesin o la ra k bir iliki
bulunduuna bir iarettir.
Bu vesileyle, tanra nannann slm minyatrlerine sadece engiyle girmediini
onu dier grnmleriyle ve sembolleriyle de bu minyatrlerde bulmann mmkn
olduunu belirtelim. Mesel ran minyatrleri arasnda bir yerde Zhre yldz bir
erkek eklinde, bir baka yerde ise bir erkek ve bir kadn olarak resmedilmitir.331
Osmanl minyatrleri arasnda da bir Zhre talisman bir kadnla, elinde bir kl tutan
erkek eklinde yaplmtr.332 Btn bunlar, ok ynl tanrann, frtna tanrsyla
zdelemi ynnn bir devamn gstermektedir. zellikle Asur ve BbiFin ak
tanras olduu kadar sava tanrs da olan tarn erkeksi, ykc ve kinci yn bylece
dile gelmi olabilir. imdi Zhre minyatrleri arasnda gerekten nanna/tara kadar
uzanan bir minyatre daha deinelim; British Libraryde bulunan Sultan Muhammed
b. Dervi M uhammed el-Belhlye it 1110/1698 tarihli M ecm ac3l-araib adl bir
yazma nshada Zhre beyaz bir inee binmi bir kadm eklinde tasvir edilmitir.333
nanna, tar, Astarte gibi deiik adlarla bildiimiz ak ve bereket tanrasnn eski
Sm erden beri bir sembolnn inek olduunu ve kendisine Smer, Akat, Bbil ve
Asur metinlerinde inek, iyi inek, Vahi inek gibi nvanlarla hitabedildiini biliyoruz.
Ayrca Luciandan ve Dmikden de onun rhibe ve rhiplerinin beyazlar giydiini
renmi bulunuyoruz.334 Btn bu bilgiler yukardaki minyatrde grlen beyaz bir
inee binmi kadn ile birleince, slm devreye it bu minyatrn temelinde deyine
eski ak ve bereket tanrasnn klt bulunduunu, tanrann engi ve ku amblemine
nazaran daha sonraki yzyllarda daha az hatrlanm bu sem bolnn dahi slm
328a.e., s.32 No. 80.37; B. W. Robinson, Persian Paintings in the John Ryland Library (1980), s.36 No.
20, s.280 No. 831.
329N. M. Titley, Miniatures from Turkish Manuscripts (British Library 1981), s.52 No. 43A.9.
330a.e., s.69 No. 60.8.
331Titley, Miniatures from Persian Manuscripts, s.25 No. 65.5, s.107 No. 243.79.
332Titley, Miniatures from Turkish Manuscripts, s.54 No. 43A.156.
333Titley, Persian Manuscripts, s.157 No. 374.9.
334Lucian, The Syrian Goddess, s.51; bk. burada not 137-141.
285
335Aym ekilde sem bol kz olan ay tanrs (sin-nanna) dahi islm dnyasnda hl htralardan
silinmemitir. Mesel British Librarydeki bir ay talismann gsteren minyatrde, eli denekli bir oban iki
kz gtmektedir (bk. Turkish Manuscripts, s.54 No. 43A.158 ve Persian Manuscripts, s.107 No. 243.81,
244.1, s.108). John Ryland Ktphanesindeki yine Kazvlnfye it 1029/1615 tarihli ^c^ibl-Mahlkt
nshasnda da ay talismam iki inei gden bir gen olarak tasvir edilmitir (B. W. Robinson, a.e., s.290 No.
993). Yine ayn ktphanede 1041/1632 tarihli bir 'Acibl-Mahlkt nshasnda, ay talismam bu sefer
elinde bir kam tutan ve iki inek gden bir kadn figryle resmedilmitir (bk. Robinson, a.e., s.312 ve 316
No. 1324). Bu minyatrler, hi phe yok ki gkyznde yldzlardan oluan inek srsnn oban olarak
ve hayvan eklinde tasavvuru yani sembol kz olan ay tanrs Nanna ile ilikilidir. Hatta son minyatrde
deiik etkilerle kadn eklinde tasavvur edilmi bile olsa, ay tanrs Nanna kendini hissettirmektedir (bk.
T. Jacobsen, The Treasures o f Darkness, s .124-127; Tam muz, s.25-26). Buna ilveten gkyznde
serilmi bulutlar temsil eden Imdugut kuu timsli olduunu bildiimiz frtna ve gk grlts tanrs
Ninurta (Ningursu)y bile Mteri (Jpiter/Zeus) yldznn talismam olan byk bir kuun zerine binmi
gen adam figrnde bulmamz ok tabidir (bk. Robinson, a.e., s.312 N o 1319: 1632 tarihli ^ c ibMMahlkt nshasnda).
33Robinson, a.e., s.291 No. 1019. Hz. Sleyman iin bk. not 357 ve eserdeki ilgili ksm
337B. Mundkur, The Cult of the Serpent, s.252-253.
286
287
erkekten kama deti ok yaygn ve kkl bir det olmasna ramen bir ok erkek
toplantlarnda dahi bazan eng alclarnn kadn olduunu tesbit etmemizdir.343
te bu son durum, engin srarla kadnlarn eline tevdi edildiini gsterm ek
bakmndan nemlidir. Daha Sasanler zamanna it (M.s. 590-628) Tk-i Bustndaki
rliyefte bulunan iki musik faslnda eng alclar kadn olduu gibi,344 ayn devrede
yani M.s. 6. yyda Hsrev ve Gen Hizmetkr adl Pehlevce hikyede engin gzel
kadnlar tarafndan alnd ve engin, musik letleri arasnda en iyi musik leti
olduu belirtilmektedir.345
eng sarkl erkek icraclar tarafndan alnyor. eng alan icracnn sakal ve by olduu grlyor.
c. Resim 87. Surnme-i Hmayun, 1582 enlii: Al Meydannda algclar. Sarkl ve sakall bir erkek ud,
sakall ve sarkl bir erkek def, sarkl ve sakalsz bir erkek def, iki sarkl erkek az armonikas, sakalsz,
sarkl bir erkek eng alyor.
d. Resim 96, 17. yyda M askeli Curcunabazlar (Topkap B 408). eng ve def alan icraclar sarkl,
sakalsz, kadns tipli erkekler, erkek mi kadn m olduklar keslirilemiyor.
Edwin Binney 3rd, Turkish Treasures (Portland 1979), s.96, Resim 59: Bahede bir asilzade eleniyor.
Btn icraclar erkek. Bunlardan biri eng alyor. Rubiyyt of Omar Khayym and Persian Miniatures
(rendered into English by E. Fitzgerald, Milano 1979), s.38-39: Hsrev, irinin saray nnde, yannda bir
erkek eng alyor.
B. W. Robinson, Persian Paintings:
a. s.72, No. 406: 1445 tarihli. ehzde bir bahede eleniyor. eng, def ve ud sarkl gen erkekler
tarafndan alnyor
b. s.345, No. 650, Hsrev avlanyor. Bykl bir erkek def, byksz, sakalsz, zlfl bir erkek eng alyor.
343S. C. Welch, Persian Paintings, Five Royal Safavid Manuscripts o f the Sixteenth Century (New
York 1976), Resim 58: Behrm-i Gr A zdenin nnde avlanyor. A zde avlanan guruba refakat
etmekte ve at stnde engini almakta.
B.W Robinson, Persian Drawings, s.119: Safav mektebi, Timurun tahta k kutlanyor. Erkek
topluluu iinde bir kadn eng alyor.
E. Atl, Turkish Art (New York 1980):
a. R esim 64: ah N evruzun elendirilm esi (Bedi al-Din al-Tebrlz, D ilsiz-N m e, 1455-56, Oxford
Bodleian Library, Ms. Ouseley 133, v.80b). Erkek topuluu iinde banda takke giymi bir kadn eng,
sarkl bir erkek def alyor, s.138.
b. Resim 16. Bir ehzadenin elendirilmesi (Klib, Kiillcyyt, 1460-1480, stanbul Topkap R. 989, v.
93a). Klah biiminde takke giyen ve yandan uzun salar grnen bir kadn eng alyor. Ba rtl,
salar grnen bir kadn, defle ona itirk ediyor. Dier def alan ile ney alanlardan biri erkek.
Toplantda erkek ve kadn kark olarak bulunuyorlar, s.141.
Yanni Petsopoulos, Tulips, Arabesques and Turbans. Decorative Arts from the Ottoman Empire (London
1982), Resim 188: Behrm-i Gfir Sandal aac renkli kkle eleniyor (Emr Hsrev Dihlev, Hamse,
Topkap H. 799, v. 186b), bir kadn eng, bir erkek ud alyor, s.194.
B.W. Robinson, Persian Paintings:
a. (16. yy.) Behrm -i Gr avda, A zde at slnde eng alyor. ki erkek refakati de arka planda
bulunmakta, s.2 0 1 .
b. No. 749 (16. yy) Behrm-i Grun tahta k, bir kadn eng, bir kadn da def alyor, s.259.
F. aman ve Z. Tannd, a.e., Resim 17: Hsrev ve irinin syleyii, 1463 tarihli. Bir zenci, bir beyaz
erkek hizmet ediyor. Bir kadn eng, bir kadn da def alyor. Fakat buradaki erkeklerin hizmetkr
olduunu dnerek bu minyatr, kadnlar topluluunda alnan eng minyatrleri arasna da alabiliriz.
N. M. Titley, M iniatures from Persian Manuscripts, No. 111.53: Behrm-i Gr avda. Azde ona eng
alyor (891/1486 tarihli) s.45.
344 bk. burada not 113
^ b k .U n vala, a.e., 63
288
slm devrenin musik rislelerinde ise engi icadedenin de D ell binti Lamk
(Lamek) adl bir kadn olduu belirtilmektedir. Lamek, Tevratta (Tekvin, I V / 19) ad
geen Hz. dem in torunlarndandr. slm gelenek'Lamekin kz Dillin telli musik
letlerini, dolaysiyle eng ve liri, olu T u b a ln ise davulu icdettiini kabul
etm ektedir. Fakat bn Salama iki kzndan Sla adlsnn hem telli sazlar hem de
davulu icdettiini bildirmektedir.346 Bu her iki versiyonda da telli sazlar icdeden bir
kadndr. Bu telli sazlar da eng ve lir olmaldr. nk ud ve ud cinsinden telli sazlar
bizzat Lamek icdetmitir.347 Ayrca engin l.yyda bile hl kadnlara mahsus bir
alg olduunu Gelibolulu clfnin u szleri de teyitetmektedir: nki bu didgimiz
sazlar rculiyyetle mmtazdr. Zenleri dahi vardr ki anlara rabet idenler gya ki
zenbazdr. Ve ol nigar- hoavazlarn biri enk dedikleridir ki ekseriye mhadderat-
ehl-i hevamn yridir. Gya ki ar pare ol yar-i irinkarm pur sitaridir. Yani ki her ne
emir itse ferman berdardr. Biri dahi Kemanedir ekseriya enkle hemrazdr. Zira ki
hem mezheb ve hem avazdr. leri neva-y uaka ser aazdr, gleri alakdan evce
pervazdr. G arab et bundadr ki D ef didikleri pir her yerde bunlara hem perde ve
zahirdir. Gya ki dayire-i ittihdda birbirlerine hem-bezm-i dil-pezirdr.348
Bu son ifadeyi okudukdan sonra, en eski rliyeflerde eng ile birlikte resmedilmi
ses ubuklar ile lnin eng ve ondan ayrlmayan r-presi arasnda ne byk bir
benzerlik olduunu dnmemek imknszdr. Buna ilveten yani lnin bildirdiine
gre eng, lirden gelimi olan kemene ve onlara refkat eden def kompozisyonunu349
da yine hi deitirmeden Siimerlere kadar gtrebilme imkn 20. yym insanna,
kltr tarihinin nasl bir btn olduunu bir kere daha teyit ediyor. Ahmed-i Danin,
engin azndan syledii u beyiti de bu bakmdan ok ilgi ekici grnyor:
Kula halkalu def eski yrum
Rebb klk yanumca destiyrum (796)
2.
engnmedeki engi ak ve bereket tanrasna balayan ikinci sembolik ifade
yine Divan edebiyatnda kendine kesin bir yer yapm ve klie bir ifade hline gelmi
b en zetm elere dayanm aktadr. Bu b enzetm eler musik letinin sesiyle kuun sesi
arasnda kurulan paralellie dayanmaktadr. Ayrca metinlerde engin ses anann
eri olan u ksm srarla bir ku gagasna benzetilmitir.350
Nitekim eng, en g n m ede kendisini sk sk blblle, kumruyla veya genel
anlamda bir kula mukayese etmektedir:
^ H .G . Farmer, The Kitab al-Malah of Abu Talib al-Mufaddal ibn Salama, JRAS (1938) 239, not
2,3,4.
347D illim engi adl Trk m asalndaki eng alan, insan st gce sahip kadn kahraman ile
Tevratta tanr Eann (Enki) karlnda olan Lamekin kz Dilal arasnda bir iliki olup olmad bir soru
olarak nmzde duruyor. Lamek iin bk. not 252 ve ilgili metin; Ea [Enki] ile Lamek-Enoch arasndaki
iliki iin bk. S. Langdon, Sumerian Epic of Paradise, s. 52, not 6 . Bu eserimizde ise III. blm, B.a.2 drs.
348M. and, Osmanl enliklerinde Trk Sanatlar, s. 168, 170 (yazarn naklettikleri, deitirilmeden
aynen alnmtr]; bk. bir de O..Gkyay, Ziyfct Sofralar
^ M . And, a.e., s.168-169. Bk. bir de burada not 83, 88 ve eserde ilgili ksmlar.
350H U sbeck, Trklerde M usik A letleri (slanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve
Edebiyat Blm, Genel Ktp. Tez No. 221), s.36-37
289
290
ku ba bulunan bir eng ile temsil edilmitir.355 Ayrca cAc3ib3l-Mahlkatn XV.XIX. yy arasndaki minyatrl nshalarnn ounda lir yldz kmesinin ounlukla
sadece bir papaan kuu eklinde temsil edildiini gryoruz.356 te XIX. yya kadar
slm minyatrlerinde devam edegelen kuun, zellikle papaann lir takm yldzn
temsil etmesi, belki de lir yldz kmesini temsil eden engin, yerini zamanla bandaki
kua brakmasiyle olumutur. Bylece eng ile ku arasndaki bu ilikinin eski an
tanrlar ve tanralarnn hkimiyetinde olan yldz dnyasna kadar uzandn ve
ayrca kuun ve engin ta n r a n a n n a ya it o ld u k larn ve ikisinin b e r a b e r
bulunmalarnn bellli bir anlam olduunu tesbit ettikten sonra, slm edebiyatnda
grdmz eng ile ku arasndaki ilikinin artk kesinlikle tesdfe bal olmadn
syleyebiliriz.
3.
engnm ede tanra ve eng arasndaki ban hl devam ettiini gsteren
nc slp zellii ise Hz. Sleyman etrafnda rlen armlara, zellikle eng,
ku ve Hz. Sleyman arasnda kurulan ilikilere dayanmaktadr. Mesel rnek olarak
u iki beyiti verebiliriz:
Klursn clemi Hdhiid gibi seyr
Sleymansn okursn Mantku3t-tayr
cAceb kusn tersin Dvd elhn
Diln bilmez senn ill Sleyman (730-897)
Geri her iki beyitte de isim benzerlii dolaysiyle Emir Sleymana ve ilk beyitte
F. cAttrn Mantku^t-tayr adl eserine ve eng almas sebebiyle Hz. Davuda telmih
yaplmsa da, beyitlerde asl iliki Hz. Sleyman, eng ve ku arasnda kurulmutur.
zellikle ikinci beyitte ir bir taraftan Tevratdaki nedeleri eng (lir) alarak gzel
sesiyle okuduunu bildiimiz Hz. Davudun sesine, te yandan ku sesine arm
yaparak engin sesini hem Hz. Davudun sesine hem de ku sesine benzetmekte ve bu
melodileri ancak Hz. Sleymann hakkyla anlayabileceini belirtmektedir. Biz bu iki
beyitte de Hz. Davudun olu Hz. Sleymann ilkbahar festivalleriyle, kutsal evlilikle,
ak ve bereket tanras (Astarte) ile ilgisinin silik izlerini gryoruz. Zira ku-tanraHz. Sleyman arasnda ok gerilere uzanan bu eski ba, tarih kaynaklardan ve bu
konuda yaplan aratrmalardan olduu kadar, Smerdeki tanr Temmuz ve tanra
n a n n a nm ak arklaryla arasnda hem slp hem de tem a bakm nda tam bir
p a r a le llik b u lu n a n ve M.. 3. yyda son eklini alm o lan Hz. S le y m a n n
n edelerind e de (arklarn arks) yakalayabiliyoruz.357 Bu n edelerd e Hz.
(X V III.yy. linpap aan); s.87, N o.238.14 (845 H /1441 linpapaan); s.91, N o.239.14 (1205 H /1790,
linpapaan); s.98, No. 241.24 (1061 H /1 6 50 ), linpapaan); s. 95, No. 240.14 (XVII. yy ortas Iinkse);
s.102, No. 242.11 (1250 H /1834 linpapaan); s.110, No. 245.12 (lintavuk); s .I ll, No.246.19 (linpapaan).
357Temmuz-Inannaya it ak arklariyle Hz. Sleymann nedeleri arasndaki ilikiler iin bk. S.N.
Kramer, History Begins at Sumer, s. 315-316; T.J. Meek, Canticles and the Tammuz Cult," AJSL XXXIX
(1922-1923) 1-14; a.ml., The Song of Songs and the Fertility Cult, in the Song of Songs: a Symposium,
ed. W.H. Schaff (1924), s.48-79; Babylonian Parallels to the Song of Songs ,'1 JBL XLIII (1924), s.245-252
ve bk. bu dncelerin karsnda olan H.N. Royley, The Song of Songs: an Examination of Recent
291
Sleymann tanra Astarteye tapan, belki de onu ahsnda canlandran bir prensesle
ilkbahardak i yeni yl festivalin d e evlenm esi a n la tlm a k ta d r . T e v r a t n baka
yerlerindeki ifadelerden de Hz. Sleyman zamannda yeni yl festivallerinin bir din
klt olarak kutland grlm ektedir. M esel Siondan g etirilen R A B B in ahit
sandnm, Hz. Sleymann yaptrd tapnaa ithaf mersimini, terin (eyll-ekim)
aynda yaplan sonbahardaki yeni yl festivallerine rastlatabilmek iin, kudsllerin
onbir ay beklediini biliyoruz.358 Yine Hz. Sleymann Tanrnn emrine kar gelerek
baka dinden prenseslerle evlendiini ve onlarn dinine hrmet ettiini yine Tevrattan
okuyoruz: Ve kral Sleyman Firavunun kz ile beraber M oabler, Ammonler,
Edomler, Saydallar ve Hittlerden ok ecnebi kadnlar sevdi... ve babas Davudun
yrei Allah RABB ile btn olduu gibi onun yrei btn deildi. Ve Sleyman
Saydallarn ilhesi A startenin ardnca ve Am m onlerin m ekruh eyi M ilkom un
ardnca gitti. Ve Sleyman RABBn gznde kt olan yapt ve tam am en RABBn
ardnca yryen babas Davud gibi yrmedi. O zaman Sleyman Yerualimin nnde
olan danda, Moabn mekruh eyi Kemo iin ve Ammon oullarnn mekruh eyi
Molek iin bir yksek yer yapt. Ve kendi ilhlarna buhur yakan ve kurbanlar kesen
btn ecnebi karlar iin byle yapt.359 Buna gre Hz. Sleym ann hanmlar
arasnda tanra Astarteye tapan Saydal, tanr Milkoma tapan Ammonlu ve Kemoa
tapan Moabitli prensesler vardr. Bu tanrlardan Molek ve Kemo ile ok eski Gney
Arabistan tanrlarndan hs ve Sim adlaryla sabah ve akam yldz ve Vens ile temsil
edilen tanr cAttrn aynlii ve daha sonra Ugaritler zamannda bu tanr cAttrn ak ve
sava tanras A starte ile zdeletii bugn tesbit edilm itir.360 u hlde Hz.
Sleymann evlendii kadnlar u veya bu ekilde Vens yldz, ak ve bereket
tanras Astarte ve ona it klt ile ilgilidir. zellikle Hz. Sleymann nedeleri yani
arklarn arksnda anlatlan sevgili, Lbnan dalarndan ve tanra A startenin
tapnaklarnn bulunduu Amona, Hermon ve Senir tepelerinden gelmitir ve bu sevgili
tanra Astartenin timsli olan gvercine benzemektedir: Kayann kovuklarnda,
uurumun kenarlarndaki gvercinim! Endamn bana gster, sesini bana iittir... Ah
negzelsin sevgilim, ah, sen ne gzelsin. Peen arakasndan gzlerin gvercinler... Bana
a l, kzkardeim, sevgilim, benim esiz gvercinim!... Birdir benim esiz gvercinim;
biricik yavrusudur anasnn."361
Geri gvercine benzeyen sevgili ile beraberce yeni yl festivalini kutlayan Hz.
Sleymann huzurunda eng vey lir alnd, hatta herhangi bir musik letinin
alnd, Hz. Sleymann nedelerinde aka ifade edilmiyorsa da bu festivalde
Theory," JRAS (April 1938), s.251-276); Ashioreth, A Diclionary o f Lhe Bible, s.167; Josephus, Jewish
Antiquities, C.V, s.675; J. Gray, The DeserL God Auar in the Literature and the Religion of Canaan,"
JNES VIII, No.2 9April 1949), s.72-83. Ayrca bk. yukarda not 336 ve metinde ilgili yerler.
358Kitab Mukaddes (stanbul 1949), s.345; The Oxford A nnotated Bible, T he H oly Bible (1962),
Kings, 8:1-8.
359Kitab Mukaddes, s. 350; The Holy Bible, Kings, 11:1-8.
360J. Gray, a.e., s.77-79.
31Kitab Mukaddes, s.669,2.14; s.669,4.1; s.679,5.2; s.671,6.9; The H oly Bible, The Song o f Songs,
2:14,4:1,5:2,6:9.
292
sevgilinin dans ettiine362 ve bir yerde de ilkbaharn geldiine ve bunun ark syleme
zam an dem ek olduuna iaret eden ifadeler, ilkbahardaki bu dn mersimine
musiknin katldn gstermeye kfidir.363 branlerin din! mersimlerinde eng ve
lirin zel bir yeri olduunu bildiimize gre bu mersimde de bu musik letlerinin de
bulunduunu kolaylkla tahmin edebiliriz.364
imdi bu bilgilerle kendi beytimize dnecek olursak, Davud sesli, tanraya it bu
kuun (eng) dilini, tanraya tapan, belki de onu ahsnda canlandran bir kadnla
evlenmi olan Hz. Sleymandan baka kimsenin anlayamayacan biz de ancak
farketmi oluruz. Geri ku, ak ve bereket tanras ve Hz. Sleyman arasndaki bu
iliki islmiyete ulat zaman temelindeki realiteden ve gerek deerinden tamamen
kopmu ve klsik islm edebiyatnda Hz. Sleymann btn hayvanlarn dilini bildii,
a n la d gibi k u la rn da d ilin d en a n la d 41 ek lin d e m itolo jik bir hikyeye
dnm tr. Ancak btn bu deiik ehresine ramen biz ku, tanra ve Hz.
Sleyman arasndaki bu eski ban farkna varabiliyoruz.
Hz. Sleyman, ku, eng etrafnda rlen armlarn ve imajlarn yaratt slp
tarznn yan sra, engnmenin kompozisyonunda geleneksel biimden ayrlan bir
biim zellii de engin hikyesini Temmuz kltne, ak ve bereket tanrasna balar.
yle ki daha nce de bahsettiimiz engnm ede ir, mncat, nt blmlerini
takibederek Emir Sleyman medhettikten ve eserini ona ithaf ettikten sonra esas
hikyeyi anlatmaya balar. nce baharn geliiyle canlanan tabiat, sonra ilkbaharla
yeermi bir bahe iinde baharn geliini kutlayan bir topluluk tasvir edilir. Bu
bahedeki insanlar sevin ve neeyle serho, yemekte, imekte, gzel erkekler ve
kadnlar birbirleriyle sevimekte, bazlar musik letleri eliinde arklar sylemekte,
dansetmektedir. eng de btn musik letlerini etrafna toplayarak ald melodilerle
bu toplulua nee katmaktadr. Bu ksmda ir dier mesnevilerde grlmeyen ve hi
de geleneksel olmayan bir tutumla hikyeyi bir tarafa brakr ve enge refkat eden bir
gyende azndan E m ir Sleyman iin bir terci-i b en d syler. Divan iirinde,
mesnevilerde bu trden ithaflar dima mesnevilerin ba ksmnda mncat ve nt
b l m le rin d e n so n ra esas hikyeye b a la m a d a n evvel yer alrlar. Esas konu
b a la d k ta n so n ra ancak hikyenin sonunda, eserin ith a f edildii h k m dara,
ehzdeye veya bir baka nfzlu hmiye tekrar dnlerek, onun iin uzun veya ksa
olabilen dua, medih ve zr blmleri ayrlr. Esasen Ahmed-i Da, engnmede bu
gelenee uymu ve eserinin banda ve sonunda Emir Sleyman zikretmitir. Ama
ayrca yukarda zikrettiimiz gibi, bu gelenein dna karak engnm enin esas
hikyesi iine de Emir Sleymana ithaf edilen bir terci-i bend koymutur. Bunun
ancak bir tek anlam olabilir: Ahmed-i D anin en gn m ede tasvir ettii bahar
enliinde Emir Sleyman ahsen hazr bulunmu olmaldr. Bu yeni yl festivali yani
bahar enlii eng eliinde musik letleri alnarak, dansla, ikiyle ve ziyafetle onun
293
35yle ki Asurlular zamannda ilhlik kazanm bir hkmdar, yeni yl festivallerine itirk etmezse,
festival merasimlerinin bazlar o yl yaplmazd. Bir belgede yle bir ifade vardr: (that year) the king did
not come to Babylon. Marduk did not go forlh; the Akitu festival did not take place; sacrifices were (only)
made in Esagila and Ezida. (H. Frankfort, Kingship and Gods, s.328).
366J. Gray, a.e.,s.83.
367Kitab Mukaddes, s.6 6 8 , 1 -6,3-4; s.671, 6-13; The Holy Bible,
294
295
V. BLM
yok
Mstensihi
yok
Kitap ls
233x155 (210x122)
Cildi
Varak says
54
Satr says
1.3
Yazs
harekeli nesih
Kd
sar, aharl
Ba
Sonu
Beyit says
1154
XA . A te. "Antalya ve havalisi ktphanelerinde bulunan Trke, Arapa ve Farsa baz mhim
eserler", T D E D (stanbul 1948), C. II, say 3-4, s.172-173; M. Ergin, "Trkoloji Blm almalar I",
T D E D (stanbul 1959), C.IX, s.138
2 Bk. M. Ergin, a. e., s.138-139
297
divan krmasiyle yazlm 21 beyitlik bir para dikkati ekm ektedir. Bir sava
sahnesinin anlatld bu para Trke olup, daha evvel de belirttiimiz gibi engnme
ile hi bir ilgisi yoktur.
2.
VMK: Vasfi Mahir Kocatrkn husus ktphanesinde. Nshann fotoraf . .
Edebiyat Fakltesi Trkoloji Blm Seminer Ktp. No. 9998de bulunmaktadr.
Metin hazrlanrken, stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi, Trkoloji Blm
Seminer Ktphanesine V. Mahir Kocatrkn ktphanesindeki yazmadan ekilerek
getirtilen3 fotoraftan faydalanld iin bu nsha VMK eklinde ksaltlmtr.
Ancak almalarmz srasnda, bu nshann imdi Konyada zzet Koyunolunun
Ktphanesinde (Konya Belediye Ktphanesi) bulunduunu renerek, Konyaya
gidip nshay bizzat grdmz iin zzet Koyunolu Ktphanesinde bulunan bu
nshann tavsifini aada veriyoruz:
engnme, Konya, zzet Koyunolu Ktp. No. 14546
stinsah tarihi
yok
Mstensihi
yok
Kitap ls
230x150 (150x95) mm
Cildi
Varak says
55
Satr says
13
Yazs
harekeli nesih
Kd
bad
Ba
Sonu
Beyit says
lk varaktaki balk koyu lcivert zemin zerine altn yaldzla tezyin edilmi; dier
btn balk yazlar yaldzla yazlm ve btn varaklar yaldz ereve iine alnmtr.
B. Nshalardaki iml zellikleri:
stinsah tarihi ve mstensihi belli olmayan H E ve VMK nshalar, iml zellikleri
bakmndan karlatrldnda, Burdurdakinin daha eski olduu gze arpar. Bu
yazmann, XV. yzylda (IX. yy. H.) ve VMK nshasndan dah a nce yazldn
belirten iml zelliklerinin belli ballar unlardr:
1. Son sesteki a ve e sesleri hemen dima (gzel he) yerine (elif) ile yazlmtr.
2. lk hecede bulunan i sesi kendisini korumu; buna karlk VMK nshasnda
ounlukla e ye evrilmitir, bil, gice, yig, yidi, il, vir-, iri-,yi-, it- bu kelim eler
arasndadr.
3. -Uk eki ile tretilmi kelimeler, VMK nshasna gre eski yuvarlak ekillerini
298
daha ok korumulardr, snuk, yazuk, azuk, tauk kelimelerinden yalnz snuk VMK
nshasnda yuvarlakln devam ettirir.
4. Az da olsa H E n sh asn da baz kelim elerin arkaik ekilleriyle yeni
ekillerinin kark bir ekilde yazld grlr: get-/git-, gil-/gel-, gi-/ge-> gey-/giy-,
esrii-/esri-, bigi/gibi; u kelimelerin de sadece arkaik ekilleri bulunmaktadr:bouzla-,
asra-, yalnuz. Oysa bu kelimeler VMK nshasnda git-, gel-, ge-, giy-, boazla-, esri-,
sakla-, gibi, yaluz olarak bir tek ekilleriyle gemektedir.
5. Zarf-fiil eki -Ip, Osmanlcadaki -up, -p yuvarlak ekliyle deil, bazan da ses
uyumuna uyarak drt ekliyle de grlr: alp, idip, yonup gibi. Bu durum VMK
nshasnda ok azdr.
H E nshasnda da imlnn byle kark bir grnm kazanmas, yazda bir iml
kalplamasna doru gidildiini gsterir. Fakat kalplamann VM K nshasnda daha
ok belirlendii kesindir. Yani kalplam Osmanlca imlda grld gibi zarf-fiil
ekinin (-Ip) yuvarlaklaarak -u p /- p eklini alp bunun her yerde byle yazld,
kelimelerin ilk hecesindeki i > e deiikliiyle sk sk karlald ve baz kelimelerin
eski ekillerinin unutulduu VMK nshasnda aka bir iml kalplamasna doru
gidilmi; hatta bu durum bazan kesinlemitir. Yazda byle bir iml kalplamas
eilimi, bu nshadaki dier baz zellikler incelenerek de izlenebilir. Mesel -II-, -I-, Ir-, -It-, -In- gibi yapm eklerinde, yapsnda yuvarlak nl bulunan fiillerden sonra,
yuvarlakszlama iin bir sebep olmad hlde, gr-/gri-, grn-/grin-, tolun/toln-, dokun-/dokm-, dkl-/dkil-, rkt-/rkit- vb. gibi kelimelerde ikili ekiller
grlmektedir.
Bu durum H E nshasnda ok daha azdr. Ayrca isimden isim yapma eki -lk da
bu n sh ad a bir kalplam aya doru gitm ektedir. nk yapsnda yuvarlak nl
bulunan kelim elerden sonra, bu ek dz ekilleriyle kelimelere eklenmitir: Hlk,
konuklk, fuzlk, kullk gibi.
Eskiden beri drt ekli olduu bilinen bu eklerin byle bazan yersiz bir ekilde bir
tek ekilleriyle yazlmalarnn sebebi ancak bir iml kalplamasna balanabilir. Yani
bu, bir ek iin drt trl telffuz eklinden biri esas alnmak sretiyle yazda tasarruf
etmi olm aktan domu olabilir. Byle bir iml kalplamasnn ise, ancak yaznn
gelimesiyle ilgili olduunu dnmek ve bu nshalarn XV. yzyln ikinci yarsnda
veya sonlarnda yazldn sylemek bir hata olmaz. Ancak VMK nshasna nazaran
daha az da olsa H E nshasnda da bu tip iml karklklarna rastland iin, bu iki
n shann a ra la rn d a k i zam an farkna ram en, iml b ak m n d an eski A n ad o lu
Trkesinden, klsik Osmanlcaya gei devresinin deiik zamanlarnda yazld ileri
srlebilir.
C. Metin tesbitinde gz nnde bulundurulan hususlar:
Her ne kadar, nshalardaki kelimelerin farkl ekillerde yazlmasn mstensihlerin
kendi m ahall ivelerine veya dalgnlklarna atfederek, m etin tesbitinde ayn
kelimelerin farkl yazllarn gstermenin gereksiz olduunu ileri sren grler varsa
da, biz her iki nshann harekeli olduunu ve farkl zamanlarda olsa bile XV. yzyl
iinde yazldklarn gz nnde tutarak, m stensihlere it olsa bile, baz iml
299
10.
EHE nshasndaki eksik ksmlarn evri yazs yaplrken, ibu/ubu kelimesi
ile ilk hecedeki i ve e nllerinin durumu dndaki hllerde yukardaki prensipler
uygulanmayarak, VMK nshasna bal kalnmtr.
c. Yabanc kelimelerde gz nnde bulundurulan hususlar:
1. H E nshasnda cihan, mlk, cay, VMK nshasnda ise cehn, milk, cy
o larak okunm u olan kelim elerd en cehn ve cy asllarna uyduu iin m etne
alnmtr. H er iki ekli de doru olan milk/mlk kelimesinde ise, bu kelimenin iki
eklinden herhangi birisi kabul edilerek, metinde mlk yazlmtr. Bu kelime iki
n sh ad a da btn m etin boyunca hi deimedii ve ok sk getii iin nsha
farklarnn gsterilmesi gerekli grlmemitir.
2. Yukardaki kelimelerin dnda kalan yabanc kelimeler tesbit edilirken iki
nshada ayr ayr harekelenmi, iki trl okunmas da mmkn olanlardan herhangi
birisi metne alnm, tekisi nsha fark olarak gsterilmitir.
3. Yine bir nshada doru dierinde yanl harekelenmi yabanc kelimelerin
doru, yani aslna uygun harekelenmi olan metne alnm; dieri nsha fark olarak
gsterilmitir, glistn/glstan mislinde olduu gibi. Bu durumda glstn nsha
fark olarak aaya alnmtr.
4. H er iki nshada da Trkenin ya da mtistensihin konutuu azn etkisine
gre harekelenmi olduu dnlen yabanc kelimeler, metne mdhale etmemek
iin aynen korunmutur. Esasen metindeki bu kelimelerin says azdr ve belli ballar
unlardr:
hiridr (290^, 1376a ), firet (319b), arre (339a ), pste (504^), Sil (515^), kenar
(530^, 552a, 67ob)5 der (1032a), cmeyz (1183^), cebe-hane (1115^), tabba
(1204a ), dibaat ve tibat (1205a ), ifte (1261a), hicr (1354^), Bu kelimelerin asllar
harldar, feret ya da fret, urre, piste, seyl, kinar, ter, cemiz, cbe-hne, dabbag,
dabat, fte, hecrdir.
5. Sadece 239a da nit eklinde okunan net kelimesi, her iki nshada da bu
beytin dnda kalan yerlerde asl ekliyle okunduu iin, metin iinde dzeltilmemitir.
6. H E nshasnda bulunmayp da VMK nshasnda bulunan ksmlardaki
yabanc kelimeler tesbit edilirken iki ayrm gz nnde bulundurulmutur:
i. Sadece VM K nshasnda bulunan ksmlarda bir yabanc kelimenin
hem asl hem de miistensihin telffuzuna gre okunuu kark bir ekilde yan yana
b u lu n u y o rsa, m etin d e uygunluk salam ak am ac ile, kelim e asl ekline gre
d z e l t i l m i ; d i e r i n s h a f a r k o l a r a k g s t e r i l m i t i r . o k sk g e e n
m ahabbet/m uhabbet ile effaf (450a) / ifaf (487a) bu kelimelerdendir.
ii. M etin tesbit edilirken, eksik ksma kadar k elim enin dim a asl
okunuu metinde esas olarak alnm tekisi nsha fark olarak gsterilmise ve bu
kelim eye V M K nshasnda bir iki yerde asl okunuu ile rastlanm sa, m etinde
d z e ltm e yaplm ; m ste n s ih e a tfe d ile n d u rum nsha fark o la r a k aa d a
belirtilmitir. Mesel neterin, nerges niisha fark olarak gsterilmi; nesteren, nergis
metne alnmtr.
7. K e lim e m sten sih ta r a fn d a n yanl an lalm ve bu y zden yanl
h a r e k e le n m i veya yanl yazlm sa, m e tin d e d z e ltm e yaplm ve aada
302
belirtilmitir. Bu kelimeler u beyitlerdedir: 36, 172, 173, 178, 448, 485, 504, 519, 522,
526, 533, 559, 655, 994, 1038, 1042, 1163, 1212, 1260.
8.
zellikle, VMK nshasnda Farsa tamlamalar, ou zaman yanl anlalm;
izfet iareti yerine u / ya da vu/v balama edat yazlmtr. Mesel ebr-i nisan
yerine ebr nisan (132^), ravzt- cennt yerine ravzat u cennat (117^) gibi. Bu
nshada bu durumun tersine de rastlamak mmkn olmakta, "ve" edatnn bulunmas
gereken yerlerde Farsa tamlamann yer ald gze arpmaktadr: zevk ferah yerine
zevk-i ferah (350^), makbl-i der-gh yerine makbul der-gh (294^), tenzll- Kuran
yerine tenzll-i Kur3n (106a) gibi. ok daha az olmakla beraber IH E nshasnda da
Farsa tamlamadaki yy- izfet yerine u/, vu/v balama edatnn, ya da bu edatn
yerine yy- izfetin yazld grlr: ba u cennet (361a) gibi. Btn bu yazl
ek illerin in m sten sih lerin dalg n lk larn d an doduu dnlm ; bu t rd e n
yanllarn nsha fark olarak gsterilmeleri gerekli grlmemitir.
d. ekil bakmndan gz nnde tutulan hususlar:
1. nl uyumuna uyularak, Farsa tamlamalarda yy- izfet, nszlerle biten
kelimelerden sonra -/-i, uzun nlyle biten kelimelerden sonra bazan iki nshada da
hemze ile yazlmsa da -y/-yi ile yazlm, nsha farklarna iaret edilmemitir, "ve"
balama edat ise ayn durumlarda u/, vu/v eklinde gsterilmitir.
2. Farsa bileik isim ve sfatlarda kelimeler arasna, kelime bana ve sonuna
ekler ekleme durumunda kelime ile ek arasna bir izgi konmutur.
3. N sh a la rd a atlan m kelim elerin yerleri d o ld u ru lm u ve ilve edilen
kelimeler < > iaretiyle gsterilmitir.
4. Eski yazda belirtilen uzun nller , O, T olarak; vv- madle ile yazlanlar
ise hvab, hvr kelimelerinde olduu gibi gsterilmitir.
5. Bir kelimenin nshalarda bulunmadn belirtmek iin bir izgi (-) iareti
kullanlmtr.
6. Nsha farklar birbirinden / iareti ile ayrlmtr.
7. Baz beyitlerin veya baz beyitlerin iindeki bir iki kelimenin aklanmas
eserin sonundaki Aklamalar" blmnde yaplm; bylece her hangi bir ekilde
aklanmas yaplan beyitlerin nne bir yldz iareti konmak suretiyle ana metin ile
Aklamalar'1arasnda irtibat salanmtr.
8.
M etin tesbit edilirken slm Ansiklopedisi ile Trk lm Transkripsiyon
Klavuzundaki evri yaz usl kullanlmtr.
303
D.
ENGNM E4
Mecmacat3l-Letyif
H E 157
VMK lb
H E 158
HE 159
10
11
12
304
14
17
HE 160
VMK 2^
H E 161
305
H E 162
34
H E 163
VM K3a
40
16 28 a uretde: sretden H E /
17 30a Hak: ger H E /
18 3 ^ab degldr: degildr V M K /
19 32^ z gerekdr: yigrekdr V M K /
20 33a gele: gelir V M K /
21 34a beli: veli V M K /
22 35a^: 37a^-38a^ arasnda yer almtr. V M K / 35^ grrler: bilrler V M K / 35a^ beytinden sonra
306
41
44
II
H E 164
VM KS^
*A in I y iy e 3l-mstaTTn
E cirn l y mucTre3l-mstecTrTn29
51
54
26 II: Mnct VM K /
27 45^ hvrem: hrem V M K /
28 46b dut: tut V M K /
29 47^ ecirn y ccTre3l-mstatTbn VM K/
30 50^ yilmekden: yilmekte V M K /
31 5 2 a g iceler: g e c e le r HE, VMK; uyhusnda: uykusnda VM K /
307
H E 165
VMK 4a
60
61
64
67
308
73
HE 166
VMK 4b
75
79
80
42 6 8 a ficlm: faclm V M K /
43 6 8 ^ fazlun: lutfun HE; lutf: fazl H E /
44 69a eksklgm: eksiklgm V M K /
309
83
86
H E 167
VMK 5a
89
90
93
Ol Ahmedden ki nr sermedldiir
Ayrma D aclyi kim Ahmedfdr
ILI
310
H E 168
VMK 5^
99
102
105
311
108
109
H E 169
VMK 6a
112
115
118
119
63
64
65
66
67
68
69
312
IV
Bi-hamdPl-lh bu gn ahib-secde
ehenehdiir71 eh ol h-zade
122
VMK 6^
124
HE 170
125
128
131
313
Enirvn-fatlu ad mehr
Sehs cad79 cadli dad mehr
Bu car iinde bir dev'letl hndur
Yasa muhkem < > hkmi revndur
Yegindr devleti v nureti gey
Uludur mlketi80 v evketi gey
H E 171
VMK 7a
137
138
141
144
314
H E 172
VMK 7^
154
157
158
315
161
VMK 8a
H E 173
167
170
173
316
176
179
182
185
VMK 9a
188
317
197
VMK 9^
VI
Duc-y Hudvendigr110
200
104
105
106
107
108
109
1 9 2 b;
199a u : . h e /
318
206
209
212
VMK 10a
215
119 214a ch u: ch H E /
120 215a virmi: vermi V M K / 215*3 yidi: yiddi V M K /
319
221
224
VMK lOb
227
HE 178
230
233
236
239
VMK l l a
242
321
248
251
254
VMK 11^
322
H E 180
257
260
263
266
VMK 12a
323
H E 181
269
272
275
278
VMK 12^
HE 182
324
287
290
293
VMK 13a
vm
325
296
299
301
304
13b
307
310
326
316
319
VMK 14a
322
325
327
328
331
VMK 14^
337
nshasnda 23b-24a arasnda yer alan 571ab-582ab bej'itleri bulunduu iin bu ksm s. 193-194
328
HE 185
IX181
340
343
VMK 15a
345
348
351
arasna yerletirilm itir (bk. aada nsha fark nolu 2 6 9 ). s. 185 ise tekrar 3 4 0 ab ile
balamaktadr. H E /
181IX:IHEde 339ab ile balayan s. 185 ise sanki 571ab-582abnin bir devam imi gibi grnmektedir;
bu balk H Eda yoktur./
182 342a hurid: hrld H E / 342b sanasn: sanasn V M K /
183 344b gitdi: geldi H E /
184 345b istivada: stevda V M K /
185 347b dutd: tutd V M K /
186 3 4 9 a b : 3 5 oa h ile yer d eitirm itir. V M K /
187 351b goncalar: onalar V M K /
329
357
H E 187
VMK 15^
360
363
188 354a tabi urd: urd labl H E / 354b berk < un > eh-svr: berk-i ehsvrl HE, V M K /
189 356a (onand: tonatd H E /
190 357abden sonra s .l 8 6 da bo yer braklmtr. H E /
191 358b, 361a su: su V M K /
192 3 5 9 ab: 360ab ile yer deitirm itir. V M K / 359a, 361b talar: talar H E / 359a balarnda:
kalarnda H E /
193 361b bandan: kandan H E /
194 3 6 2 b b-: ba u H E /
195 363b b u: b- V M K /
196 364a KumrT: KmrT H E /
330
369
H E 188
VMK 16a
375
331
378
381
HE 189
VMK 16^
384
387
H E 190
332
390
393
396
VMK 17a
402
333
H E 191
408
411
VMK 17b
*Fezs ce n n et ^ l^ -m e^ ay a benzer
Aalar kamu tbya benzer
Kamu sahralar gldr benefe
Tolu reyhan u stinbldr benefe
414
H E 192
334
416
419
422
425
VMK 18a
H E 193
428
335
434
435
XI
fat- b- meclis242
437
VMK 18^
VM K/
244 438b crif bk: crif bk H E/
245 440ab - 572a HE nshasnda atlanmtr. Bu nshada s. 193, 439ab ile son bulur; s. 194, 583ab ile
336
442
445
448
VMK 19a
451
454
yirine; yerine V M K /
j-Qt
ger > ; ttr V M K /
dirilmi: derilm i V M K /
perin: pr-n V M K /
bili: beli V M K /
337
457
460
463
VMK 19^
466
469
338
472
475
VMK 20a
481
484
339
487
VMK 20^
490
493
496
499
XH
501
340
507
510
513
VM K2lb
516
341
522
525
VMK 22a
528
531
342
537
540
VMK 22b
543
546
343
549
552
VMK 23a
558
561
564
344
567
570
H E 184
573
xm
Ser-agaz- dastan
Gel iy macnilere ret dzen yar
M ecanl bahrna talup yzen yar
576
269 572ab . 583ab; s. 184de yer ald iin bu sahife, 584ab ile balayan s. 194n nne yerletirildi.
345
VMK 24a
579
582
HE 194
588
VMK 24^
XIV
591
273 5 7 9 3 ^5 gga
digil VM K/ 579b bazarumuz: hazarmz VM K/
274 5 g-ja sznden: szinden V M K /
m terisin,
593
H E 195
596
599
602
*
H E 196
VMK 25a
605
mahbb VMK/
281 598^ mucirdr: mecirdr VMK/
282 600a degldr: deildir VMK/
283 601ab : atlanmtr HE/
284 602ab : atlanmtr VMK/
285 603b basit: bad VMK/
286 604a, 605a si: se VMK/ 604a ar darb u: r darb H E / 604b nevrz-: nev-rz u VM K/
287 605b nihvend: nhvend VMK/
347
611
614
H E 197
617
VM K/
292 614a vze eyler: vz ider ol VMK/; 614a ve 615a: atlanmtr VM K/
293 615b: 614b yerine yazlmtr VMK; siphn: sifhn VM K/
294 617a bir: kim VMK/
295 618b snk ire ilikden: slk ire iligden H E/
348
VMK 25^
623
626
629
H E 198
349
632
635
638
641
H E 199
350
VMK 26b
H E 200
650
653
656
VMK 27a
314 649a^den sonra s. 199da bo yer braklmtr. H E/ 649^ namesine: namesinde VMK/
315 65lb geh nle klur: geh yaklur VMK/
316 654a fitnesinde: fitnesidr VM K/ 654 sihrinden: sihrinde VM K/
317 655a kaan kim sz ile: sanasn derd ile H E / 655^ ya: ki HE, VM K/
318 657a ter dutar: ter durur VMK/
319 658^ kullukdur: kullkdur VMK/
351
659
XV
icr-i Terci0320
664
667
Yi i h ge ki sultan devridr bu
eheneh mir Slman325 devridr bu
Bu gn kim cay ile ciret demidr
arab u ahid sohbet326 demidr
VMK 27^
321 662ab: 663a ile yer deitirmitir. HE/ 662a afas: afasn H E /
322 664a idelm: idelim VM K/
323 665a erbetinden: merebinden H E /
324 666a kayurma: kayrma H E /
c .
_
325 667a ge: gi HE, VM K/ 667b eheneh mr Slman: ehenah han Suleyman VMK./
326 668a kim: - H E / 668b sohbet: ciret VM K/
327 5 5 9 b scati: scat V M K /
676
679
VMK 28a
353
H E 203
685
688
691
Yi i h ge ki sultan devridr bu
eheneh mir Slman342 devridr bu
Gel iy can paresi kim can senndr
Hired ck gnl hayran senndr343
VMK 28^
H E 204
697
354
703
VMK 29a
709
712
715
Yi i h ge ki sultan devridr bu
eheneh mir Slman354 devridr bu
VMK 29^
H E 205
721
H E 206
724
727
VM K 30a
733
H E 207
736
357
H E 208
VMK 30^
745
748
751
V M K 31a
757
760
763
ocn
XVH
H E 210
766
VMK 31^
771
774
777
38 7 X V I I : - H E /
388 7 6 gb gher sen: gherdiir V M K /
2L
.H E / 772b W m de :
VMK;
y i *
HE, birim,
H E 211
783
H E 212
789
394 77ga birmz-, birimz H E / 778b gnlde: gnlden VMK; derdmz: drdmz H E /
395 779a benem: benm H E / 779b tasvirine: takririne VMK/
396 780a hakikat: tarikat H E /
_
_
,
397 7 8 i ab ile 782ab arasnda s. 211de bo yer braklmtr. H E / 781a katumda: katmda VM K/ 781
szmden: szmde VM K/
398 784 ab beytinden sonra s. 211de bo yer braklmtr. H E /
399 737 b nmde: nimde VMK/
400 7 g8 a katumda: katmda VMK/
401 789b ser-h u: ser-h VM K/
792
VMK 32^
H E 213
798
801
804
362
807
810
H E 214
813
816
412 gQ5 b nam ein en kem-ter kem ane: namemn kem-ter kemne VMK/
363
819
VMK 33^
H E 215
828
831
364
H E 216
837
840
843
365
846
VMK 34^
H E 217
852
855
H E 218
858
366
861
864
867
870
H E 219
449 860a geden: gede VMK/ 860a u: - VMK; tacaccben: tacaccbde HE; u: - H E /
450 861a cakl u h: cakl h VM K/
451 862a vzumun: vzemn VMK/
452 863b bulursn: klursn VMK/
453 864a yirde kim: bir dem kim VMK; h-sz: h-vz VM K/
454 865b ck ile: ck ola VM K/
455 867b andan: anda VMK/
456 869a zir: zire VMK/
457 870b gevher durur: gevherdr oi H E/
367
VMK 35b
879
882
H E 220
368
888
891
H E 221
894
XVIII
895
896
369
VMK 36^
899
902
905
908
H E 222
911
370
VMK 37a
917
920
H E 223
XIX
Cevb- meftl486
922
VMK 37^
925
371
930
936
VMK 38a
372
945
948
951
VMK 38^
373
954
957
960
963
VMK 39a
374
H E 227
972
975
978
VMK 39^
511 973a Bert Kadri Micrc: Bert u Kadri Micrcun VM K/ 973^ tahtnun: tahtna H E/
512 9 7 4 a nz u: n 21 H E /
513 975ab 976ab . atlanmtr. VMK/
514 9 l efkat : efkati H E/
375
HE 228
981
987
990
993
376
VMK 40a
H E 229
1002
H E 230
1005
9 9 4 a . atlanm tr. H E / 994b : 995b yerine yazlm tr. H E / 994b yksa : ykma HE, yaksa
VMK/
528 995a zahmetde: mihnetde H E / 995b: atlanmtr.HE/
529 998ab beyitinden evvel s. 229un banda bo yer braklmtr; sonradan yaplmas dnlen
minyatre it olmas muhtemel olan bir beyit, talik bir yazyla yazlmtr. H E /
530 100l b ilisi: elisi VMK; grdi: gridi HE/
531 1003a : udan idi v usl itdi v yund VMK/ 1003b ok kr idp: kr idben VMK/
532 1004ab beytinden sonra s. 229da bo yer braklmtr. H E/
533 1005a irdi: verdi VM K/ I005b dkldi: dkildi VMK/
527
377
VMK 40^
1011
1014
1017
H E 231
378
V M K 41a
1020
1023
1026
1029
H E 232
543 1020b : - VM K/
544 i021b geyer : giyer VM K/
379
VMK 4 lb
1038
1041
H E 233
1044
VMK 42a
380
1047
1050
1053
H E 234
XX
1056
VMK 42^
H E 235
560 1048a alup : alp H E / 1048b k : nie VMK; yengi: bengi VMK/
561 1049a bkdi: bkti H E / 1049b gsterp : gsterip H E/
562 1051b dzer : durur VMK/
563 10 53 a enge : engi H E / 1053b inildesem : inilesem VMK/ I053ab beytinden sonra s. 233de iki
381
H E 236
1065
1068
VMK 43a
1071
Hutenden : Hutinden H E /
572 1063ab haylm, ayaum : haylim, ayam VMK/
573 1065a haylm bendesiydi : haylm bendesidr HE, haylim bendiyidi VMK; serv-i : nahl-i
382
1077
H E 237
1080
1083
VMK 43^
VM K/
58 o 7 7 a kanadlarm : kanatlarn VMK; gerben : grben H E /
yalistn H E /
585 1082a elvan u : elvn- H E/
586 1084a budaklarum : budaklarm VMK; yimiden : yemiden VM K/
383
1086
1089
H E 238
1095
VMK 44a
1098
590 1090b ho ; - H E /
591 o91b koyu : koy H E /
592 1092a macklarun : mackanun H E / 1092b irir: erir VMK/
593 1095b halvetlrekdr : halvet gerekdr VMK/
594 1096b bengllern : yigitlern VMK/
595 1097b ehlinn : kavminn VMK/
596 1098a o l : hem VM K/
384
H E 239
1104
1107
1110
VMK 44b
385
1113
1116
H E 240
1119
1122
H E 241
VMK 45a
386
1131
1134
H E 242
1137
VMK 45^
u ^ a b . a tla n m tr. H E /
387
1143
1146
1149
H E 243
VMK 46a
388
XXI
1152
1154
H E 244
1160
VMK 46^
1163
389
H E 245
1169
1172
1175
VMK 47a
390
1178
1181
H E 246
1184
1187
VMK 47^
1179b
ejdehya : ecdehya V M K /
391
H E 247
1199
H E 248
VM K/
664 1201a kenarnda : krannda H E / 1201b akmak akup : kmak akp H E /
665 1202b arak : ara VM K/
392
VMK 48a
1208
1211
HE 249
1214
666 1203a yrein, talan, kulan : yreim, talam, kulam V M K / 1203b nrd : enirdi V M K /
667 1205b ban td i: ban birdi V M K /
668 1206a h : hb V M K /
669 1208a dibat: tibat V M K / nzk : zlb V M K /
670 1209a baczlsm : baczsn V M K / 1209b cilm : cilm-i V M K / fenn db : fenn-i db H E /
671 1212a kimine : kiminden HE, VMK; leti zer : metinde let-i zer eklinde de okunabilir/
672 1213b mzehheb nak zengrT: mnakka nak u jengr u zemni V M K /
673 1214a kels : kils H E /
674 1215a yn : cdet H E /
393
1220
1223
HE 252
1226
XX
675 1217a semac u : sem a0! H E / 1217b urup bulurlar: idp bulurlar HE, urup iderler V M K /
676 1219a ekp : ekip HE; z d i: - HE; gerdi yakd: grdi bakd H E / 1219b d ak d : yakd H E /
677 1220ab ve 1222ab atlanmtr. V M K /
678 1221b bem : ben HE; dutan : tutan VMK; z r -i: zri HE, zlr V M K /
679 1224a muhakkakdur nm : muhakkikven zm H E / 1224b rakkam : rikkam V M K /
680 1225a d e r isi: dirisi H E / 1225b kl klin : vaf- hlin V M K /
681 X X I I : Perde cevb itdgi H E /
682 1227b perdesinde d u td : perdesinden kld V M K /
394
1229
VMK 49a
1232
1234
H E 251
1237
1240
683
684
685
686
687
688
689
395
1243
HE 252
1246
1249
1252
396
1258
HE 253
1264
701 1255a tuynagum : tynam V M K / 1255b dokunsa : doknsa VMK; naclm : nacIim V M K /
397
1267
VM K 50^
H E 254
1273
1276
398
1282
1285
H E 255
1288
1291
722
723
724
725
726
727
399
1294
VMK 51^
1300
1303
400
VMK 52a
1309
1312
1315
735
736
737
738
739
740
741
742
743
744
401
1318
HE 258
VMK 52^
1324
1327
1330
402
1333
VMK 53a
H E 260
1339
1342
753
754
755
756
H E /
1336a yirinden : yerinden V M K / 1336b sadur : a HE; ayrudur : ayndur V M K /
1337b dpdr : dipdr H E /
1338a esrdk : esridk V M K / 1338b esrkle : esrikle VMK; yk : yol H E /
1341ab : 1337ab - 1338ab arasnda yazlm ve bu beyitten sonra s. 259da tekrar bo yer
braklmtr. H E / 1341b a ta s: anas H E /
761 1342ab-1345ab : atlanmtr. H E /
757
758
759
760
403
VMK 53^
1348
1351
1354
H E 261
404
1357
1360
VMK 54a
1363
1366
HE 262
405
VMK 54^
XXm
HtimertPl-kitab784
1376
1377
1380
779 1370b
"780 13 7 1 b
781 1373b
782 1374b
783 1375a
olmaz : (silik) H E /
gezerz : gizerz HE; uda : ide HE; ilden : elden V M K /
var :(silik) H E /
ser-gzeti : (silik) H E /
hlmz : hlimz V M K / 1375b ser-gzet: ser-gzeti HE ; ahvalmz bu : (silik) H E /
784X X III ve ondan sonraki blm H E nshasnda bulunm am aktadr. 1375abden sonra eser,
temmet 3l-kitb be-cavnil-lhi ve hsni tevffkih szleriyle bitmektedir. H E /
785 1376b irid i: eridi VMK; ilinden : elinden V M K /
406
1383
VMK 55a
1386
1389
1392
1395
1398
VMK 55b
1404
1407
1410
VMK 56a
1413
408
1419
1422
VMK 56b
Mnct
1425
1428
409
1430
1433
VMK 57a
1436
1439
1442
410
792 1445 a
m aksad-i: bizi sen makad- VMK; "sen" vezne uymad iin metne alnmad.
Metin temme kelimesi ile son buluyor.
411
VI. BLM
AIKLAMALAR
VI. AIKLAMALAR
l a hayy dana
ebed canl ve bilici Hayy, Tanr sfatlarndan olup Kuranda geer.1 Farsa bir
kelime olan dana ise Kuranda yer yer geen ve Tanrnn gizli ve ak her eyi bilen
yani alm olduunu belirten isim ve sfatlarna iaret etmektedir2
lb kadim kadir ferd tvna
kadim, Tanrnn her eyden nce var olduunu belirtir; O (her eyden nce mevcud
olan) evveldir, ve (her ey helk oldukdan sonra geriye kalacak) hrdr. 3 kadir,
K ura n da geen Tanrnn sfatlarndandr.4 ferd, Tanrnn tekliini anlatm akta ve
Kuran da trl yerlerde geen el-vhid sfatna iaret etmektedir, tvana, Tanrnn
mrd irdeli sfatna karlk olarak kullanlm olmaldr. Bylece bu ilk beyitde
Tanrnn be zt ad zikredilmi olur: diri, ezel, irdeli, kudretli, tek.5
2a callm
pek ok bilen Kuranda trl yerlerde el-calim eklinde geen Tanr sfatlarndandr.
3a cazlm
ulu Kuranda trl yerlerde el-cazim eklinde geen Tanr sfatlarndandr.
4a kerim
asil, cmert Kuranda trl yerlerde el-kerlm eklinde geen Tanr sfatlarndandr.
El-Hikem3l-Catiyyeye gre kelime u anlamlar kapsar: Hakikatte Allahtan gayri
Kerim yoktur. Kerim sfat hakknda ok szler sylenmitir. Cneyd-i Badad:
Kerim, seni hibir dilekte brakmayandr diyor. Hris-i Muhasib, Kerim, verdiine hi
ehemmiyet vermiyen kimse olduunu sylyor. Bu szlerin toplusu udur: Kerim:
Umulduundan ziyade veren ve ne kadar verdiini ve kime verdiini dnmiyen ve
bakasna bir dilek iin mracaat edilirse raz olmayan ve kendine sman sndran
zta denir. Demilerdir ki bu gzel sfatlara lyk olan ancak Allahu Taldr. Bu
sfatlara lyk ve mstahak olacak Allahtan gayri bir kimse yoktur.6
6ab
Mnezzeh birlii ire cadedden
Mukaddes hazreti valid veledden
XK. 11,255; 111,2. Kurann sre ve yetlerinin evirisi iin u eserlerden yararlanlmtr: A.Fikri
Yavuz, Kuran- Kerim ve zahl M eali A lisi (stanbul 1967). Hanna E. Kassis, A Concordance o f the
Quran (University of California Press 1983, s.XXXIX, 1444).
2K. 11,27; VI,59; VIII,42,43.49; XXII,52,59; XLI,12; XLVIII,4,26.
3K. LVII.3.
4K. VI,37,65; XVII,99; XXXVI,81.
5Tanrinin vhid, ahad, hayy, kadir, mrid, alm ve dier sfatlar iin bk. N. Keklik, Allah, Kinat ve
nsan, s. 60-70, 73-78; D. B. MacDonald, Allah A, C. I (1959), s.360-375.
6Bk. T. Atullah-i skenderan, El-Hikem-l-Atiyye, eviren: Saffet Yetkin, s.31.
413
Bir olduu iin saydan (okluktan) tenzih edilmitir. Baba ve oul kavramlarndan
da kutsal varl (hazreti) yine tenzih edilmitir. Yani, Tanr dourmamtr (valid
b a b a deildir); domamtr (veled oul deildir). Burada Kuran daki hls
sresine (CXII) ve XXIII,91 ile X X V ,le iaret edilir; ayrca hristiyan Tanr anlayna
bir telmih yaplr; ve bu anlay yerilir. nk hristiyanlk, Tanry Ruh-l-kuds
(kudret), Baba (hayat), Oul (kelm) diye l bir kavram birlii olarak anlar.7 Bu
kavrama ikinci msrada mukaddes, vlid, veled kelimeleriyle iaret edilir ve Tanrnn
bunlardan da mnezzeh olduu belirtilir. Bylece mukaddes kelimesi ile Tanrnn
Kuranda, LIX, 23 yetinde geen el-meliku3l-kudds sfatna telmih yaplr ve onun
yceliine, her eyden mnezzeh olduuna deinilirken, ayn zam anda mukaddes
kelimesiyle islmiyette Cebrilin ad rhu^-kuds hristiyanlkta Tanrnn kudret sfat
olan Ruh-l kuds arasndaki balantya arm yaplr.8 Kuranda Ruh-l kuds ile
hem Cebrile hem de Hz. saya telmih edilmitir.9
7ab
Hakim nic ferd ameddr
Sfat kul hval-lahu ahaddur
h a k im b i l g e K u r a n da t r l y e r l e r d e e l - h a k i m e k li n d e g e e n T a n r
sfatlarndandr.10 anic yapc, yaratc K u ra n da gememekle beraber, burada
Kuranda geen el-halik yaratc yerine kullanlmaktadr.11 ferd tek.12 amed
ebed, ancak kendi kendisinde nihayet bulan, eksiksiz, amed ile ikinci msradaki kul
hval-lhu ahad de ki O Allahdr, tekdir ifadeleri hls sresinin birinci yetini
tekil etmektedirler (CXII,1). Bylece beytin btnnde Tanrnn bilici, tek, yaratc,
ebed, eksiksiz olduu Kurana dayanlarak anlatlmaktadr.
8a Ia-mekan
meknszlk Bu lem Tanr bilgisindeki hakikatlerin tecellsi olduu iin gerekte
var deildir. Bir grnten ibaret olup, varm gibi grnr. te Allah mekn iinde
olmad hlde bu mekn ondan domutur. Bu lemin asl varl Tanr bilgisinde
bulunmaktadr.13
9^ cats cmdur
onun balar (nim etleri) h e rk esed ir anlam na gelen arap a genel bir szn
trkeletirilmi bir eklidir.
7bk. Mevlna, M esnevi (V eled zbudak tarafndan tercme edilmi, Abdlbaki Glpnarl Alama
ilve etmitir, 6 cilt, M ill Eitim Bakanl, ark slm Klsikleri, stanbul 1946), C. III, Alama s.480,
b. 1298-1299.
8Tanrmn el-kudds sfat iin bk. D. B. MacDonald, a.e., s.363.
9bk. Abdlbaki Glpnarl, M esnev erhi (6 cilt, Mill Eitim Basmevi, stanbul 1973), C. III, s.511,
b.3584.
10K 11,220; XXII,52; X X IV ,18,58; X X X ,27; XLIII,84.
n K X,4; VI,102;XIII,16; X X X V ,3 vs.
12Bk. Aklama l b
13K. XXX ,64; ayrca daha fazla bilgi iin bk. Mevlna, Mesnevi, C.II, Alama, s.306, b.612.
414
lOab
Kaan kim mevce geldi bahr- cd
cAdemden kld Tcd ol vucd
Onun cmertlik denizi dalgalanmaya balad zaman bu varlk lemini yokluktan var
kld. Mutasavvflarn Hazarat- hams (be hazretler) dedikleri lemin btnnde be
kademe vardr. Bunlardan lem-i lhut (lh lem), lem-i cebert (veya akl- evvel),
lem-i m elekt ve lem-i ehdet olan ilk drd ezel ve ebed deniz gibi tasavvur
edildi. lk lem olan lem-i lhut, zt Tanrnn kendisi denizinin dalgalanmasiyle
lem -i ceb er t ilk akl, onun dalgalanm asyla lem-i m elek t (ilk ruh), onun
dalgalanmasiyle lem-i ehdet misller, ilk ekiller meydana geldi. Burada mevce
gelme dalgalanma ile dile getirilmek istenen ey Tanrnn isteidir. Tanrnn istei
ise Tanryla (ztyla) birlikte bulunur. Buradaki cd cmertlik kelimesi ise Tanrnn
ztnda, yani denizde gizli olanlarn (cmertlik) hi bir karlk beklemeksizin Tanrnn
isteiyle ortaya kdr. u hlde, cmertlik, aslnda var olan bir eyi verme eklinde
ortaya kar. Bu anlaya gre cadem den yokluktan varln m eydana gelmesi
dncesi, aslnda varln yokluktan meydana gelmesi anlamnda deildir. nk o
zaman Tanrnn karsna, tek var olann karsna, birde yokluk konmu olur ki bu
Tanrnn teklii ve ebed-ezelliini imknsz klar. Bu da slm anlayna uygun
dmez. Buna gre burada u dnce dile gelmitir: Tanrnn ztnda gizli olanlar,
Tanrnn istei ile zuhra gelmitir. Varlk lemi, lhut lem inin bir zuhrudur.
Yoktan hi bir ey var edilmi deildir.
Bu beyitteki dalga her an olmakta olan, her an yaratlmakta olan, geici varl,
deniz ise kalc olan Tanry dile getirmektedir. Bu denizin neden bir cmertlik denizi
olduu ise en iyi ekilde ebsternin dilinden anlalabilir: Birlik bir denizdir ki
k an larla dolu. O denizden binlerce dalga, delicesine coup durm akta. Bir bak
hele...denizden kopan bir katre nasl oldu da bunca ekillere brnd, bunca adla
adland. Buu, bulut, yamur, topran slakl...nebat, canl m ahlkat, kmil
insan...Hepsi de nce bir katreydi...btn bu varlklar, o bir katredan meydana geldi.14
u hlde cmertlik, Tanrnn ztnda var olanlarn ortaya kmasdr.15
l l a kayym
kendi kendisiyle kim Kuranda geen Tanr sfatlarndandr.16 Beytin btn
ise, varlklarn zt ve kemal sfatlar ile her eye hkim olan Tanryla kim olduklarm
bildiren III. srenin 2. yetini aynen anlatmaktadr: Allah O Allahdr ki, kendinden
baka hi bir ilh yoktur! Ezel ve ebed hayat ile bkdir, zt ve kemal sfatlar ile her
eye hkim olup btn varlklar onunla kimdir.
l 2ab
15Tanrnn zt, lemler hakknda daha fazla bilgi iin bk. A. N. Tarlan, eyhi Divanm Tedkik, s.227;
A. Glpnarl, Glen-i R z erhi, s.67; Mevlna, Mesnevi, C.II, Alama, s.313, b.1103, s.318, b.1790; N.
Keklik, a. e., s.93-104.
16K. II 225; III 2.
415
416
Btn illetler (sebepler zinciri) ona giden yolun klavuzudur. Fakat o btn
sebeplerin tesindedir. Bu beyit ue bir nceki beyit gibi islm felsefesi ile ilgilidir.
Tanr yolunun klavuzu sebepler zinciridir. Her olu ve varln varlk sebebi bir nceki
olu ya da varlktr. Bylece varlk sebepleri, biztihi kendileri olmayan eylerin varlk
sebepleri, kendilerinin stnde, biztihi kendi kendine var olan Tanrda bulunacaktr.
Yani sebepler zincirinin dayand bir son halka bulunmaldr; teki sebeplerin ondan
kaca ilk sebep, ilk hareket ettirici olmaldr. Bylece, btn sebepler, dnen
insan Tanrya gtrecektir. Bu yzden de ilk sebep, ilk hareket ettirici olan Tanrnn
sebeplerin (illetlerin) tesinde olduuna iaret edilir.19
15ab
Anun tebihini tekrar iderler
Anun birliine ikrar iderler
(Evrendeki btn varlklar) Tanry btn eksiklerden tenzih ederler; Onun
birliini (ondan baka hi bir tanrnn olmadn) sylerler
Bu beyitte, Kuranda bu hususlar bildiren yetlere telmih vardr: XVII 44; XXIV
41; XL 7; LIX 1; LXI 1.
16ab
Keml-i kudretini zerrelerde
Tefferc kl catasn katrelerde
Onun kudretinin mkemmelliini zerrelerde, cmertliini ise damlalarda seyret
Tanr kudretinin en ak grn yarattr. Bu beyitten 24ab beytine kadar Tanr
kudretinin yarat hlinde ortaya k anlatlmaktadr. Nitekim XIII. srenin 2.
yetinde Allah, gkleri, grdnz ekilde direksiz olarak ykseltendir, sonra,
kudretiyle ar istil etti... ve XVIII.suresinin 39.yetinde kendi bana girdiin
zam an; bu A llahdandr, benim kuvvetimle deil, A llahn kuvveti ile olm utur
deseydin ya! den m ek ted ir ki bu, insan yaratlan her eyde Tanr kudretini
grmee gtrmektedir.20 Bu beyitte ayrca en byk varlkla (Allah) en kk varlk
(zerre, katre, varlk) bir araya getirilerek tezat sanat yaplmtr.
22a tulnur
tul- (Kagar) tapa vurmak ve burada gsterilen teki kaynaklarda seddedilmi
olmak, kapamak. Ayrca bk. tolun- (TTS) ay, gn batmak Kelime, tolun- biiminde
de telffuz edilmi olabilir; buna gre, ir ikinci msradaki tolun- dolunmak, dolun ay
hline gelmek kelimesiyle cinas yapmaktadr.21 Yine beyitte Tanr kudretinin yarat
olarak ortaya kmas gne ve ayn domas ve batmas ile anlatlmaktadr. Gne ve
ayn domas ve batmasndaki yararlar ve ince hesaplar zerine K uranda yetler
vardr: XXII 18; XIV 33; XVII 12; XXVIII 71-73.
19Aynca bk. A. Weber, Felsefe Tarihi, eviren: H. V. Eralp, s.62-63; Nicolai Hartman, Einfhrung in
die Philosophie, s.16-17, s.14-21; A. Glpmarl, Glen-i Rz erhi, s.18-19.
20Ayrca cat cmertlik, ihsan, katre damla ilikileri iin bk. Aklama 4a, 9b, I0ab
21 Kr. Aklama 236a
417
25 ab
ZihI evvel kamu ahrdan hr
Zihl btn kim ol her yirde zahir
Bu beyit LX V II.srenin 3.yetindeki btn anlam kapsam aktadr: O, (her
eyden nce mevcud olan) evveldir, ve (her ey helk olduktan sonra geriye kalacak)
hirdir. (Varl saysz delillerle) zhirdir ve (akllarn idrk edemiyecei zt ise)
btndr. O, her eyi bilendir.
33b cayn- manzur
Bir hads-i kudsye iaret etmektedir: Bir dostunu aalatan, benimle dmanla
girimi, savaa kalkm olur. demolu, benim katm daki ltuflara, ancak ona
farzettiim eyleri yapm akla ular. Kulum nfilere devam ettike boyuna ban a
yaklar durur; sonunda onu severim de (det) duyduu kulak, grd gz, syledii
dil, dnd gnl olurum; beni arnca icabet ederim; benden bir ey dilerse
veririm; yardm isterse yardm ederim ona.22 cAyn- manzr ve insann Tanryla
beraber grmesi anlay, ebster tarafndan yle anlatlr: Yokluk aynadr, lem o
aynadaki akis; insan da o aksin gz gibidir. Ayna karsndakiyse o gz iinde
gizlenmitir. Sen aynadaki aksin gzsn. Tanr o gzn nuru, gz bebei. Tanr, bu
gzle o gz bebei olan nuru...bu gzle kendi kendisini grr.23
Beyitte, bylece, gzleri T anr nuruyla n u rlan m k im selerin T an rn n
gzleriyle grdkleri ya da byle kimselerin Tanryla beraber olduklar sylenmektedir.
36b sezerler
VMK nshasnda szerler (vav ile) olarak yazlan bu kelime, H E nshasnda
m iz e rle r biim in de o k u n a b ilm e k te d ir. A ncak s zerler bey itte tam bir anlam
vermemektedir. nk insan iin, dnya iinde Tanr bilgisinden bir paray, yani bir
katreyi szmek deil, sezmek mmkn olabileceinden, H E nshasndaki sezerler
kelimesinin, eski yazdaki yazl zellii dnlerek, mstensihin dalgnl dolaysiyle
mizerler eklinde yazlm olabilecei dnld ve metne kelimenin doru ekli olan
sezerler alnd.
38ab
Bilen bilmez an bilmez ne bilsn
idrk itmez an gz ne klsun
Bu beyit Kuran n VI.sresinin 103.yetindeki anlam kapsamaktadr: Hi bir
gz onu dnyada ihata ve idrk edemez. Fakat O, (ilmiyle) btn gzleri (varlklar)
ihata eder. O btn incelikleri bilir, hereyden haberdardr. Baka bir deyile beyitte,
23a . e., s.43; ayrca daha fazla bilgi iin bk. a. e., s.21, Shihbuddn Suhrawerdl Maqtl, Three
Treatises on Mysticism, ed. and trans. Otto Spies, S. K. Khatak, s.25-26.
418
24kutup ve gavs iin bk. Mevlna, Mesnevi, C.I, C.II, Alama, C.I, s.329-330, b.296; C.II, s.308, b.815;
A. Glpnarl, Mesnevi erhi, C.II, s. 143-146, b.817-828.
25K. 11,36; X X ,116-121.
419
yokdur ki kendisine refakat etmek zere bir eytanla bir melek verilmi olmasn.26
Hadsine de arm yapmaktadr. Peygamberin bu szleri, insann yapsnda iyi ve
ktnn beraberce bulunduunu dnme imknn salamaktadr. Mesel Vridtta
yle denmektedir: Seni yce Tanrya ynelten yeteneklerin, meleklerdir; vcdunun
isteklerine, zevklerine ynelten yeteneklerin de eytanlar....Sen melekler ve eytanlarla
dolusun... ve daha ileride nk melekut lemi, varln gizli yndr. Bunlarn
iyilik sebebi olanlarna melekler, ktlk sebebi olanlarna da eytanlar ve iblisler
d e n ir. 27 Bu yzden gerek K u ra n da ve hadslerde, gerekse islm ilhiyat ve
felsefesinde eytan anlaynn yeniden gzden geirilmesi gerekmektedir.28
6iab
Bilrem ben bana taksir iderem
Koyup toru yol eri giderem
Bu beyitte insann eylem lerinde ve seimlerinde sadece kendisinin dahli olduu
b e lirtilm e k te d ir . Bir de ok uzak da olsa, yine d em ve H a v v a ya te lm ih te
bulunulmaktadr. raf sresinin (VII) 23. yetinde yle denmektedir: dem ve
Havva Ey Rabbimiz, kendimize zulmettik, eer bizi balamaz ve bize merham et
etmezsen muhakkak ziyan edenlerden oluruz dediler. Yani insan ktl kendisi
yapar; bu yzden de kendi kendisine zulm etmi olur.
63ab
Bana tevfikni yolda iridr
rimezse im gey mkil idr
Bu b ey te k a d a r, in sa n n k t l k le r i k en d isi b ile bile, s e e r e k yapt dile
getirilmekteydi. Yukardaki beyitte ise insann kt eylemlerinden ve ktlklerinden
a n c a k T a n rn n yardm ile syrlabilecei b e lirtilm e k te d ir. Y ani, dnyadaki
ktlklerin kayna Tanr deildir. Ktln sorumlusu insandr. Bu dnce ire
zg olmayp, Kuran da kaynan bulmaktadr. nk Kuranda Ysuf sresinin
(XII) 53. yetinde, insan nefsinin ktle eilimli olduundan Kyme sresinin 14. ve
15. yetlerinde insann kendi nefsini murakabe etme hrriyetinden sz edilmektedir.
Yapp ettiklerini seerken, her eyin farknda olan insan, bir sorum luluu da yklenmi
olur, kt ilerinden bylece sorumlu olan insann kurtuluu ve iyi olabilmesi ise kolay
bir ey olmayp, Tanrnn yardmn gerektirmektedir. Fakat yardm ve ltfunu (tevfik)
Tanr, Kurann belirtiine gre29 ancak dilediine vereceinden, ir ikinci msrada
irim ezse kelim esini k u llan m ak ta ve aksi tak dirde zor bir du ru m d a kalacan
b elirtm ek ted ir. Beyitdeki bu ifadeler ile birlikte 61a b , K u rann V II.sresinin
23.yetini aynen tekrarlamaktadr.
irin Tanrnn ancak dilediine yardm edeceini bildii hlde, yine Tanrya
snmas ve Tanrnn dilediine verecei ifadesini kullanmas, onun yle bir yorum
420
yaptn gsterir: Tanrnn dilediine iyilik dilediine ktlk yapmas keyf deildir.
Tanr ancak ktlklerinden oiman
olan ve bunu b elirten insana svardm eder;>
i
K u ra n da ad geen ebed k a ra n lk la rd a k a la n la r ise k t l k le rin in fark nd a
olmayanlardr. Baka bir deyile kurtulu yine insana baldr. Aksi takdirde irin, hi
bir ktlk Tanrya it olmaz dncesiyle bu dncesi bir elime meydana getirirdi.
te bu dncelerle, ir Tanrnn yardmn dilemektedir.
Esasen bu blmde 45ab-63ab beyitleri arasnda, batan baa insanolunun yer
yznde akn, yolunu arm ve kendi yaps gerei gnah ilemee eilimli olduu
dile geldii gibi, irin bu bakmlardan kendinden memnun olmad da anlatlmakta
ve ir tarafndan zellikle belirtilmektedir. Bylece kendi kendisiyle hesaplaan ir,
kendi istek ve tutkularndan (nefs) kurtulmak iin 63ab-75ab beyitleri arasnda Tanrya
snmaktadr.
Fakat kulun felketinin kendi nefsinden memnun olmasyla balad sadece ire
zg bir dnce olmayp slm inanta mevcuttur.30 te bu inantan hareket ederek,
irler, eserlerinin ba tarafnda kendileriyle byle bir hesaplama yapmay gelenek
hline getirmilerdir. Bu yzden de Ahmed-i D anin bu beyitlerdeki tutum unun
samimiyetini lmek olduka gtr. Yani ir gerekten kendini sulu grd ve
nefsinin zorlamalarndan utan ve pimanlk duyduu iin mi yoksa gelenein getirdii
alkanlklarla m byle konumaktadr, bilinemez. Ancak bu beyitler belli bir insan
anlayn ortaya koymak bakmndan nemlidirler. Yani, yapsnda iyi ile kty (ruhnefs, kutsal yn-istek ve tutku ynn) birletirmi olan insan, kendisine verilen
m urakabe hrriyeti vastasyle nefsiyle atr; ayn zam anda nefsinin kendisini ittii
ktlklerden sorumlu olur. Byle bir atma ve strab yaayan insan kurtuluu
murakabe hrriyeti ile bulabilir; nk ancak onun vastasyle ktln farkna varr;
bu farkna var da ona Tanrnn yardmn balar. Ksaca bu insan tanrsal olanla
eytan olann bir karm olup iki ynl bir btndr.
69ab
Benm eksklm ok hazretiinde
Vellkin kimseye redd yok katunda
Yapsnda ktlk bulunan insan, bu yzden mkemmel deildir; Tanr katnda
eksik bir varlktr. Nitekim ir, Geri senin huzurunda benim pek ok eksiklerim
vardr; amma sen, senin huzuruna geleni reddetmezsin demektedir.
Ancak K u ra n da bulunan Tanrnn dilediine doru yolu gstereceine dir
yetler gereince (bk. Aklama 63ab ). Tanrnn bu eksik olan insana yardm etme
imkn insan iin her zaman vardr. Ancak byle bir Tanr tevecchn kazanmann
bir ls olduu da yer yer Kuranda belirtilmektedir. te bu beytin ikinci msra,
B ana dua ediniz size karln vereyim ve O n la r Seni hak ve gereekle
mjdeledik, onun iin Allahn rahmetini midini kesenlerden olma dediler. brahim
dedi ki: Sapklardan baka kim Rabbinin rahmetinden mid keser? gibi yetlere31
421
ve u hads-i kutsye dayanmaktadr: Kulum sen bana ibadet ettike, benden mitte
bulunduka ve bir eyi bana ortak komadka, ben senden kan gnahtan dolay seni
balarm. Beni dnya dolusu hata ve gnahlarla karlaan da, ben seni, o kadar
balama ile karlar ve seni balarm, kimseyi kayrmam.32
78a e
z Kelime Kagarde (Atalay yayn) e nlsyle gsterildii iin, eski Anadolu
Trkesinde de i nlsyle okunamyaca dnld. Bu yzden VMK nshasndaki
i ekli mstensihe atfedildi.
8 2 ab
cilme3l-yakln, caynel-yakin
32E1-Kueyr, a. y., s.255; ayn zamanda bu hususta bk. a. e., rcca blm, s.254-266.
33Bk. El-Kueyr, a. e., s. 184-185; Mevlna, Mesnevi I, Alama, s.367, b.3493; A. Glpnarl, M esnev
422
36lk yaratlan ruhun Hz. M uhammedin ruhu olduu hakknda bk. A. N. Tarlan, eyh D ivanm
Tetkik, s.223-229; eyh Bedreddin, Vridt, eviren: C. Yener, s.68, not 3; A. Glpnarh, a. e., s.101.
37A. Glpnarh, Glen-i Rz erhi, s.26, b.19.
38Bk. A. Glpnarh, a. e., s.26, b.19.
39Bk. a. e., s.26; ayrca ahad ve ahadiycl hakknda bilgi iin bk. N. Keklik, AUah-Kinat ve nsan, s.7475.
423
92ab
Ezel sensin ebed sen sermedi sen
efc it Ahmede ol Ahmedi sen
Bu beytin ikinci msranda, Hz. M uham m edin kyamet gnnde mmeti iin efaat
edecei ve onun bu efaatinin kabul edileceini bildiren yetlere ve bu hususta
sylenmi hadslere telmih vardr.40 kinci msradaki ilk Ahmed ise Ahmed-i D anin
kendisidir. ir kendi ad Ahmed ile Hz. M uham m edin dier ad A hm edi beraber
kullanarak cinas sanat yapmaktadr.
94ab
Ol Ahmed kim kamudan Mutafdur
Muhammeddr ki fahr- enbiyadur
A hm ed herkesin iinden seilm itir, p ey g am b erlerin varl ile vnd
M uhammeddir. Bu beyitte Hz. Muhammedin bir ad olan mutafa kelimesinin ayn
zamanda kelime anlam olan tasfiye edilmi, seilmi anlamlar da kasdedilmektedir.
Kuranda 111,33; XXVII,59da Hz. Muhammed seilmilerden kabul edilmekde XXI, 10.
yette ise lemlere rahm et olarak gnderildii ifade edilmektedir. Kendisinin de
Tanr tarafndan seildiini bildiren hadsler bulunm aktadr. te bu yzden Hz.
M uham m ede mutafa seilmi ad verilmitir.41 kinci msradaki fahr- enbiya
peygamberlerin vnd deyimi ise onu btn peygamberlerin vd, bir baka
deyile, btn peygam berlerin, onun k en d ilerin d e n daha stn olduunu kabul
ettiklerini belirtmek iin kullanlmtr. Hz. M uham m edin btn peygamberlerden
stn olduu islmiyette genel bir inantr. Bu inan Kuranda geen baz yetlere
dayandrlabilir. Mesel II. srenin 143. yetinde onun mmetinin en stn mmet,
onun da bu mmetin peygamberi olmakla en stn peygamber olduunu belirten ifade
ile XXXIII. srenin 40. yetinde onun son peygamber olduu, yani peygamberliin
onunla kemle ermi olduunun bildirilmesi bu inana temel olmu olabilir. Ayrca
LXI. srenin 6. yetine gre Hz. sa kendinden sonra Ahmed adl bir peygamberin
geleceini mjdelemitir. Hz. sa, byle, slm inana gre, Hz. M u ham m edin
p e y g a m b e rli in i tasd ik etm i ve k e n d in i ta m a m la d n k a b u l e d e re k , o nu n
stnln de belirtmi olur.42 Kuranda tem ellendirilebilen Hz. M uham m edin
b t n m k e m m e l v a s fla r k e n d i s i n d e t o p l a m o lm a s d o lay siy le, b t n
peygamberlerin seyyidi olduu dncesi, baz hadslere de dayandrlmtr: Hi bir
n e b y o k tu r ki d em olsun, o n d an b a k a s olsun, b e n im b ay ra m n a ltn d a
b u lu n m a s n 43 h a d s in d e ve M usa p e y g a m b e r in Y a r a b b i b e n i M u h a m m e d
mmetinden et diye dua ettii rivayetinde grld gibi.44
40K. 11,143; 111,31,32,132; XVII,80; XXXIII,71. Hadsler iin bk. A. Glpnarl, Glen-i Rz erhi,
s.26,120, b.399; A. Glpnarl, Mesnevi erhi, C. VI, s.32, bl67-168.
41A. Glpnarl, Mesnevi erhi C.VI, s.175-176, b.1082.
42Bu konuda bk. Aklama 95a
43Bk. A. Glpnarl, Glen-i Rz erhi, s.27.
^M evlna, Mesnevi, C.II Alama, s.303, b.356-357 bu konuda ayrca bk. A. Glpnarl, Glen-i Rz
erhi, s.111-112, b.366; Mevlna Mesnevi, I, Alama s.329-330, b.296; Hz. Muhammedin yaratln gayesi
olduu dncesi ile Hz. Muhammedin stnl inann kr. Aklama 88 ab, 95ab.
424
95 ab
47Doruluu hakknda: K. IV 69, VII 157-158; adleti hakknda: II 143; lem lere rahmet olduu
hakknda: XXI 107; islm bln dinlere stn klmak iin gnderildii hakknda: X LVIII 28. Ayrca kr.
Aklama 9 4 ^ .
48A. Glpnarl, Glen-i Rz erhi, s.101.
49A. N. Tarlan, eyhi Divann Tedkik, s.233-234; ayrca bk. Sahh-i Buhr Muhtasar Tecrd-i Sarih
Tercemesi ve erhi, ev. ve erheden: K. Miras, C.IV, s.545-550.
425
97ab
Anun kasrnda bir eyvndur eflak
Anun tevklcidr menr-i Levlk
Menur, padiah tarafndan vezirlik, beylerbeyilik gibi mansabn verilmesi iin
yazlan ferman (bk. Aklama 184ab). Levlake lem halaktu3l-eflk sen olmasaydn
felekleri yaratmazdm hads-i kudssinie telmih vardr. Zira beyitte bir mansaba tayin
iin verilen bu menuru yazan Tanrdr. Menurda yazl olan da yukardaki hadstir.
M en u ru n tevkii yani turas levlke olm aktadr. T u ralar nian olm ak zere
fermanlarn balarna konurlar; levlake de bu hads-i kudsnin badr. Hadsin levlke
ksm beyitte Hz. Muhammedin Tanr katndaki derecesi ve rtbesini belirtmek zere
kullanlmaktadr. Yani bir eyin ba olmaynca, sonu olamayacandan varln, var
olmasnn n art Hz. M u ham m ed dir. yle ki Tanrnn yaratt bu m ahlkat
lem inde yani kinatta felekler sdece bir eyvandr. Fakat eyvan, yapnn yle bir
yeridir ki bina olmazsa onlar da olmaz ker. Bylece eyvan yani felekler de yine
H z. M u h a m m e d in y z n d e n m ey d an a g e tirilm i o lan b in a ( k i n a t ) n m b ir
parasdrlar. Buna paralel olarak akl- kll, yani Hakkat-i Muhammediyye feleklerin
(lem-i melekt) viicd bulmasna sebep olmakta, felekler de (lem-i melekt) lem-i
fennn yani bu lem in zu h u ru n a sebep o lm ak tad rlar.51 B tn beyit yukarda
zikredilen hadse telmihtir.
98ab
ra meclisinde ay u gndr
Felekler matbahnda bir diitiindr
Onun (Hz. Muhammedin) meclislerini ay ve gne aydnlatmaktadr. Yani ay ve
gne onun dnyasn aydnlatmak iin yani onun iin yaratlmtr. Felekler de yine
onun mutfandaki ocakdan ykselen ttnden ibarettir. Yani felekler de ancak
onunla var olabilmilerdir. Bu beyit de yine 97ab beytindeki sen olmasaydn felekleri
yaratm azdm hads-i kudssine dayanmaktadr. Ayrca ikinci msrada felekleri bir
duman olarak tasavvur eden ir, bu tasavvurunu yine K uramn XLI, 11. yetinden
alm aktadr. Bu yet yledir: Sonra Allah, dum an hlinde (duhn) olan g
yaratm ay kasdetti de ona ve arza: ikiniz de isteyerek veya istem eyerek gelin,
meydana kn dedi. Onlar da: biz istiyerek geldik, dediler.52
ab
Ana pervane hurid-i ceban-sz
Anun nacleynidr cAra kleh-dz
426
Cihan yakan (aydnlatan) gne ona pervnedir; Onun nalnlar arn bana tac
olmutur.
car bir eyin stne rtlen ey, ardak, dokuzuncu kat gk Bu gk yedi
gezegen yldz (Ay, Utrid, Zhre, Gne, Merh, Mteri, Zhal) ile burlarn (Hamel
ko, Sevr kz, Cevza ikizler, Seratan yenge, Esed arslan Snble baak
M izan te ra z i, A krep, Kavs yay, Cedi o lak, Delv kova, H t b alk )
bulunduu sekizinci kat meydana getiren g ihata eder.. Kurann eitli yerlerinde
de byle gem ektedir. slm iyette ar T anrn n k u d ret ve rahm etiyle her eyi
kaplamas, bilgisiyle kavramas eklinde de anlalr. Bu ge ayn zamanda atlas da
denirdi.53
Bu beytin ilk msranda gn drdnc kat olan gne kat dolaysiyle Hz. saya
telmih vardr. nk Hz. sa ancak 4. kata kadar ykselebilmi ve orada kalmtr.
Oysa Hz. Muhammed, Hz. sann gkteki dura olan gneten daha yukarya ara
kmtr.54
Ayrca pervne kelimesiyle gnein dnya etrafnda dnne iaret edildei gibi,
zmnen nasl pervne mumun etrafnda dnerse, kendisi bir pervne hline gelen gne
dolaysiyle Hz. sa da Hz. M u h a m m e d in etrafn d a dnm ektedir. Bylece Hz.
M uhamm edin nurunun gneden daha parlak olduu ve kendisinin Hz. sadan daha
yce bir m akam da bulunduu belirtilm ektedir. Beytin ikinci m sranda ise, Hz.
M uhamm edin miracna bir telmih yapld gibi nacleyn iki naln kelimesiyle onun
Hz. Musadan daha ulu bir mertebeye ship olduuna da iaret edilmektedir. nk
Hz. M uhammed ara gelince nalnlarn karmak istedi. Fakat Tanr ona karma
sen bana o dereceden ulusun dedi. Oysa Hz. Musa, Tur danda Tanr huzuruna
girdii zaman, ona papularn karmas bildirilmiti.55
Ayrca bu beytin, eyhnin Anda ol kld cizz ile micrac . Old nacleyni fark-
caleme tc beytiyle olan benzerlii de dikkat ekicidir.56
100ab
Anun emridr kfre kefen-baf
Anun fahriyle C ebrail urur lf
Onun klc kfre kefen dokuyucudur. Cebril ancak (Hz. Muhammedi) vmek iin
konuur. Birinci msrada kfr imanszlk, karanlk kelimesi kullanldktan sonra,
ikinci msrada Cebrilin adnn gemesi beytin hristiyanla bir tariz olduunu ortaya
koymaktadr. nk islmiyette, Cebril, Tanr katnda dereceleri en yksek olan drt
melekten birisi ve onlarn en ulusudur, Tanr izniyle Cebril, K uran peygamberin
gnlne indirmitir; peygambere Kuran reten kuvvetli ve gl melektir.57 Bu
yetlerden anlaldna gre, beyitteki Cebrilin konumas ifadesiyle, onun Hz.
53A. Glpnarl, Glen-i Rz erhi, s.84-85; Mevlna, Mesnevi, I, Alama s.338, b.755.
54K. IV, 157-158; Mevln, Mesnevi, C.II, Alama s.310, b.920.
55K. XX 12; A. N. Tarlan, eyh Divann Tetkik, s.215.
56Bk. F. K. Timurta, eyhnin Harnamesi, s.22
57K. L X X X I19-20; II 97-98; LIII 4-5.
427
M uhammede Kuran indirmesine telmih yaplmaktadr, yani Cebril byle bir kutsal
vazifey i y ap t iin v n m e k te d ir. B y lece ( l f u r u r) h e m C e b r i l in H z.
M uhamm edle vgl konumasna, hem de kendi kendini vmesine iaret ettii iin
bu msrada tevriye sanat vardr.
Ancak Kuran da Cebril, hem Hz. sa ile hem de Hz. M uhammed ve Kuranla
birlikte, Ruh-l Kuds, Ruh ve Ruh-l Emn adlariyle zikredilir.58 Kuranla ve Hz.
Muhammed ile birlikte geen Ruh-l Kuds!den murad, kesinlikle Cebraildir. Ancak
ayn kelimenin Hz. sa ile getii yerlerde Cebrile iaret ettii Kurandaki dier
ifadelerden anlalmaktaysa da hristiyanlkta mukaddes ruh bir m elek olmayp
Tanrnn grnmnden biridir. Byle bir dnce ise slmiyet iin kfrdr. Bu
yzden ir ancak islmiyetin, Hz. Muhammed ve Kuran ile byle bir dnceye son
verdiini bildirmekte ve Hz. M uham m edin klc yani K uran ile kfrn kefeninin
dokunduunu belirtmektedir. Ayrca emir ile, Hz. Muhammedin islmiyeti yaymak
iin yapt gazalara ve Hz. M uhammedin gazalarna it syledii hadslere de iaret
edilmektedir. Mesel emir kl ile ilgili hadslerden biri udur: Ben seyf ile irsl
olundum ve gazalarm sanatmdr.59 Bylece emir kelimesi zerinde kinaye sanat
yaplarak, hem emirin kelime anlam kl kullanlm, hem de msradaki Cebril
ve lf ur- kelimelerinden tr Kurana kinaye yolu ile arm yaplmtr.
lOiab
Giceler halvetidr Kadr Micrc
Aya topra cAr zrediir tc
kadir ve mira onun srrn tayan gecelerdir. O gecelerde ayann topra ar
zerine tac olm utur. K adr ile Kuran n indirildii geceye iaret edilmektedir.60
Kadir gecesi ramazan aynn son gnlerine rastlar. Kurann, abann 15. gecesi olan
berat gecesinde indii sylenirse de, ramazan aynda ve kadir gecesinde inmi olma
ihtimli daha kuvvetlidir (bk. Aklama, 973a). Mira ise, Hz. M uhammedin bir an
iinde M ekkeden (Mescid-i H aram dan) Kudse (Mescid-i Aksaya) gitmesi, oradan
da gklere kmasna ve oradan cenneti, cehennemi seyretmesine ve peygamberlerin
r u h l a r i y l e k o n u m a s n a d e n i r . Bu g e c e Hz. M u h a m m e d s n r a a c n n
(Sidretlmnteh) yannda Cebrili kendi ekliyle grmtr.61 Ayamn toprann
ar zerine tac olmas ise mira srasndaki u durumla ilgili olarak sylenmitir: Hz.
Muhammed, ara vard zaman nalnlarn karmak istedi, Cenb- Hak, karma,
sen b an a o d ereced en daha u lusun dedi. Bu d urum d a Hz. M u h a m m e d in ara
nainlariyle basmas, ar iin bir eref ve gurur vesilesi olmutur.62 Bu iki olay da gece
58K. II 87, 253; V, 110 (rh'Jl-kuds); XVI 2 (ruh); XXVI 193 (rhDl-emTn).
59B u hads ve dier hadsler iin bk. A. Karahan, sl m Trk Edebiyatnda Krk H adis (stanbul
1954), s.187-191. Ayrca bk. A. Glpnarl, Glen-i Rz erhi, s.55-56, 216-217, b.916; Mevln, Mesnevi,
III, Alama, s.480, b.1298-1299. Ayrca lf urur konuur deyimi Farsa lafz zedenden evrilmitir.
60K. 11,185; XCVII.
61K. XVII, 1 ; LIII,5-18. Bk. bir de A. Glpnarl, Mesnev erhi, C.I, s.366-367, b.1589; A. N. Tarlan,
eyh Divanm Tetkik, s.213-215.
62Bk. A. N. Tarlan, a. e., s.215
428
ve hi bir kimsenin grmedii bir zamanda olduu ve bu srada Hz. M uhammed ile
Tanr arasnda baka bir ey kalmad iin, ir halvet srllk, tenha, yalnzlk, birisiyle
yalnz kalmak kelimesini kullanmaktadr.63
102ab Rhu3l-kuds, Rhu3l-emm (bk. Aklama 100ab).
105ab
Anun cd bile mevcd kevneyn
Anun edna makam Kabe kavseyn
Dnya ve ahret (kevneyn) onun cmertlii ile var olmutur. Onun en aa makam
Kabe kavseyndir. Birinci msrada iki dnyann var olu sebebi Hz. M uham m ed
olarak gsteriliyor. Burada cud cmertlik, Kurandaki biz seni lemlere rahmet
o larak g n d e rd ik yetine (X X I,107) ve sen olm asaydn cenn et yaratlm azd,
cehennem yaratlmazd; sen olmasaydn, dnyay yaratmazdm veya sen olmasaydn
felekleri yaratmazdm gibi hadslere de telmihtir.64
kinci msrada Hz. M uham m edin mira gecesi Cebrile olan yaknl anlatlr.
O, mira gecesi, ge kt vakit Cebraili yksek bir ufukta grd. Aralarnda iki yay
aral, hatta ondan da az bir aralk vard. Bu yaknlk K uran da, LIII,9. yetinde
fekne kbe kavseyn ev edna iki yay aral, yahut daha yakn ekliyle geer.
Beyitteki ed n a daha yakn, daha aa, en aa ile kelim enin hem K u ran da
kastedilen daha yakn ifadesine, hem de aa anlamna iaret edilmitir. Bylece
Hz. M u h am m ed in Tanryla arasndaki m esafenin en uza yani onun en alttaki
makamnn Cebrilin Tanrya olan yaknlk makamna eit olduu anlatlr. nk
Hz. Muhammed, Cebril ile SidrePI-mntehaya (snr aac) geldii zaman, Cebril
bir parmak ileri gidersem yanarm diyerek geri, ekilmi Hz. Muhammed ara doru
ilerlemiti.65 Yani Hz. Muhammedin makam, Cebrilinkinden daha yukardadr.66
106ab
Liv-y hamd anun adiyle muclem
Anun avudur cs3bni Meryem
Hamd bayra onun adiyle bilinmektedir; Meryemin olu sa onun avuudur (onun
habercisidir).
Liv-y hamd kr ve vg sanca bu kelime ile Kurana iaret edilmekte ve
Kura n a vg sanca (bayra) denilmektedir. Btn K urannn z olan Ftiha
sresi bu srenin ilk kelimesi olan el-ham dnn m azm unundan doar; K uran da
btnyle Ftiha sresini tefsir eder; u hlde Kuran bu kelimenin tefsiri durumunda
olduu iin, Hz. M uhamm edin hidyetine liv-y hamd vg sanca denilmekte;
slm dnyasnda bu sancan altnda birleme yani Kuranm gsterdii yoldan gitme
429
emeli bulunm aktadr.67 Bu liva-y hamd olan Kuran yznden Hz. M uhamm ede,
XVII,79. yetine gre efaat m akam veya makam- m ahm ud verilmitir. H atta
rnakam- mahmudun, Hz. Muhammede liva-y hamdn verilmesi olduunu syleyenler
de vardr.68 Nitekim baz hadsler Kuranm efaati zellii zerine sylenmitir.69
Ayrca liv a ^ -h am d efaatle ilgili hadslerde de gem ektedir: K ym et gn
livlhamd benim elimde olacak, fakat vnmem; kymet gn ilk efaat edenim ve
ilk efaati kabul edilenim fakat vnm em../ veya livlhamd benim elimde olacak,
fakat vnmem; dem de dhil, o gn hi bir peygamber yoktur ki bayramn altnda
olmasn...70
Bu bilgilere gre, beytin birinci msra, el-hamd kelimesi dolaysiyle Ftiha
sresi ve btn Kuran, ancak Hz. Muhammedin adiyle bilindi anlamn tamakta ve
bylece K uranm Hz. M uham m ede Cebrail vastasiyle indirildii belirtilmektedir.
Livlham d ayrca beyitte makam- m ahm uda arm yaptryor. M ahm ud Hz.
M u h a m m e d in bir ismi olduundan, livlhamd, onun M ahm ud adyla bilinmi
olduuna da telmih etmi oluyor.
Beytin ikinci msrandaki avu haberci, nden giden Hz. sann kendinden
sonra Ahmed adnda bir peygamber daha geleceini mutuladna iaret etmektedir.71
Ayrca Hz. sa, Hz.Muhammedden nce dnyaya geldii iin nden giden yani avu
oluyor.
107a Tenzil Kurn
u yette tenzil kelimesi K uran ile e anlam dadr: tenzTle3l-cazTzPr-rahm
Kuran, azz, rahm olan Allahn indirdii bir kitapdr.72
108ab
Anun Tevrat iinde nact vasf
Yzi ems3d-duha veI-Ieyli zlfi
O nu n vasf ve vgs T evrat iinde (bu lu nu r); yz e-ems ve ed-duh
(sreleri), zlf ise el-leyl (sresi) gibidir. Yani yz kuluk vaktinin gnei gibi
parlak, sa ise gece gibi siyahtr. Beytin birinci msra, Hz. Muhammedden Tevratta
bahsedildiine iaret etmektedir. slm inana gre, daha nceki mukaddes kitaplar
K uran ve Hz. M u ham m ed i tandklarn bildirirler. Bu inan da yine temelini
K u ra n da b u lu r.73 K ura n daki bu ifadeleri, islm tefsircileri T e v rattaki aya
K itabnn 40.babndaki 9,10,22. blmlere ve 41. babn 2.blmne dayandrrlar.
430
74Bk. Kitab Mukaddes, Eski ve yeni Ahit, s.702-703, Bab 40; s.703-704, Bab 41; ayrca bk. a. e., aya
Kitab, s.679-681, Bab 9-10; M. S. Evrin, Kurn- Kerm Aklam as, s.18, not 2, s.26, not 1; Mirza
Berddin Mahmud Ahmed, Kurn- Kermin Tetkikine Giri, ev. S. Siber, s.65-98.
75K. XCI,1; X C IU -2; XCIII.1-2.
76Kr. Aklama 95ab; ayrca zamanlar iin bk. Sahih-i Buhr Muhtasar, C.IV, s.37-38.
77Kt. Aklama 88 ab; ayrca bk. A. Nihal Tarlan, eyhi Divann Tedkik, s.225-227; N. Keklik, Allah
Kinat ve nsan, s.83-104
78A. Nihad Tarlan, a. e., s.240. Ayrca bk. N. Dye, Mirdiff-^bd (II. Murada sunulan Karahir
tercmesi, ahs ktphnemizdeki nsha 13a^, 27a*3. Ayrca H. Algarn ngilizceye yapt tercme, s.
88 ve bu son derece mhim eser hakknda genel olarak bk. bu aratrmada engnmenin Tahlili" adl
II. blm, not 59).
431
79A. Glpnarl, Glen-i Rz erhi, s .16-17, 67; A. N. Tarlan, a. e., s.226; ey Bedreddin, Varidat,
ev. C. Yener, s.68 ; A. Glpnarl, Mesnevi erhi, C.IV, s.308-309, b.2179. Ayrca kr. Aklama 88ab. Bu
fikirlerin dayand tasavvuf! eserlerden birisi de udur: N. Dye, Mirsadir1-Cibad. Teferruat iin bk. bu
eserde engnmenin Tahlili" adl II. blm, not 59.
432
117ab
alt u hem selm u hem tahiyyat
Kim andan tzedr ravzt- cennt
Salt, selm ve tahiyyat ile cennet baheleri yeermitir. Beyitte salt ve selm
namaza iaret etmektedir. Tahiyyat ise namazn son ve ikinci rektlarndan sonra diz
st o r tu r u l a r a k T a n rn n tek ve Hz. M u h a m m e d in o n u n elisi o ld u u n u n
sylenmesidir. Beyit namazn inananlar iin dima yeermi cennetler salayacan,
yani inananlar cennete kavuturacan gstermekte ve ikinci msradaki ifade de ayrca
bu inanc Kurana ve namaz hakkndaki hadslere balamaktadr: Bir kul Allah rzs
iin bir kere secde edince Cenab- Hak muhakkak o secde sebebiyle bir hasene yazar,
yine secde sebebiyle bir gnah affeder, onu bir derece daha ykseltir. Binenaleyh
Ashabma secde ediniz! gibi hadslerin yan sra K uranda da nam az vastasiyle
inananlarn mkfatlandraca anlatlr.80
145ab
Bu gn oldur secdet birle Behrm
Bir elinde kl dutar biri cm
Bugn saadet ile Behrm olmutur; bir elinde kl tutar; bir elinde kadeh. Behrm
eski ran krallarndan Keyhusrevin komutanlarndan Guderzin oludur; bir ka ran
hkm darnn addr. Ayn zam anda kahram an kimseye bu ad verilir; Mirrih ad
verilen gezegen yldzn addr.81
Bu beyitte kelime hem yldz adna hem de kahraman Behrma iaret etmekte;
Em ir Sleym ann kahram anl ve cesareti vlmektedir. Ancak ikinci m srada
Behrm sadece bir insan olarak deil fakat Mirrih yldz olarak da dnlmekte ve
d olaysiyle B e h r m , M irrih yldz ve E m ir S ley m an a r a s n d a da b ir iliki
kurulm aktadr. Z ira bu durum da Emir Sleyman hem sevin, hayat hem de lm
datan bir hkm dar oluyor. Eski ran da Behrm diye anlan 5.felekteki Mirrih
yldzna ayn zamanda uzun ok (tr-i pertb) denir. Mirrih ok hzl hareket etii iin
bu ad almtr; bu kelime ayn zamanda yolcular ve garipleri koruyan melek anlamna
da geliyordu. Sabilerin yedi byk tanrsndan biri olan bu tanrnn Yunanllardaki
karl Ares, Romallarda Mars olup, sava tanrsn temsil etmekteydi. Bu durumda
bu yldz ile kahraman Behrm arasndaki ilgi aka grlmektedir. Bu yldzn rengi
ate krmzs, hararetli ve kuru tabiatldr. nsanlardan prensler, asker snfa mensup
insanlar, Trkler; madenlerden demir bu yldza ittir. Dou minyatrlerinde sa
elinde knsz bir kl veya mzrak, sol elinde ise bir insan ba bulunan krmz
parmakl gzel bir delikanl eklinde tasvir edilirdi. Baz minyatrlerde banda bir
miferle tasvir edilmitir82
80Sahh-i Buhr Muhtasan, C.IV, s.59; K. XXV,64-65; X X X II,15-16; LI,15,18; A. Glpnarl, Mesnevi
erhi, C.II, s.305, b.2123.
81Ayrca bk. Firdevs, ehname, ev. N. Lugal, C.III, s.308-323, 335-337; Mevln, Mesnevi, C.IV,
Alama, Behrm, s.439.
82Bk. A. Glpnarl, Glen-i Rz erhi, s.72-73; A. Glpnarl, Mesnevi erhi, C.I, s.222-225 ve b.758.
433
Aslnda yedi gezegen ile eski Yunan tanrlarnn ve eski Bbil, Kaide tanrlarnn
arasnda bulunan yakn ilikiyi de gzden karmamak gerekir. Sabilerde bu tanrnn
lmle olan ilikisi ok belirgindir. Zira lm cezalar, bu tanrnn bulunduu tapnan
caddesinde infaz edilir, sulular iin hapishaneler de yine bu caddede bulunurdu.83
1 5 3 ab
83Bu yldz hk. bilgi iin bk. Tus, a. e., s.62; Kazvin, a. e., s.57; Chwolsohn, Ssabier und der Ssabismus
(St. Petersburg 1856), s.388-389, 679; Ptolemy, Telrabiblos, s.353-357, 375 vd. Bu beyit ayrca bu eserin III.
blm, B.b. ksmnda ele alnmtr.
84Bk. A. Glpnarl, Glen-i R z erhi, s.71; Mevln, Mesnevi, C.V, Alama, s.376-377, b.25852586; El-Brn, a. e., s.253; Ptolemy, Telrabiblos, s.383. A. Glpnarl, M esnevi erhi, C.II, s.259-261,
b.1598.
85C hw olsohn, a. e., s .394, 6 8 6 ; T us ise yeil rengin ona it olduunu, dinlerden nasranliin,
m adenlerden m ercan ve cvann ona it olduunu, peygam berlik, ilim ler, gzel sanatlarn onun etki
sahasnda olduunu syler, s.63.
86T us, a. e., s.62-63.
87Al-Birun, The Book o f Instruction in the Art o f Astrology (London 1934), s.253).
434
ve onun musik leti olan eng (ud) ile ilikisini devam ettirdiini gstermektedir. Bu
yldzn tab iat souk ve k urudur. Yeil renk ile ve musik ile ilgilidir. Fakat
Dmknin verdii bilgiler onun beyaz renk ile de ilgili olduunu gstermektedir. Zira
D m k , S a b ile rin V ens yani Z h r e ta p n a n d a eitli m usik le tle r in in
bulunduundan, Ziihreye it bkire rhibelerin beyazlar giyindiinden ve musik
letleri aldklarndan sz eder. Debistanda Nahid yani Z hre tapmann dnn
beyaz mermerden, iinin kristalden olduu belirtilmekte, rhip ve rhibelerin beyazlar
giyindiklerinden, balarnda inci hakkedilmi ta, p arm ak larnd a elmas, prlanta
yzkler tadklarndan sz edilmekte olduuna gre beyaz rengin yan sra inci,
prlanta ve kristal Zhreye it olmaldr.88
N itek im A hm ed-i D a de iir le rin d e inci k p e ve Z h r e a r a s n d a iliki
kurmaktadr. Zhrenin musik ile olan ilikisi ise yukardaki beyitte onu hkmdarn
nedimi yapmaktadr. Ayrca musik ve musik letleriyle olan yakn ilikisi dolaysiyle
dou minyatrlerinde iki eliyle bir kopuz, eng, ud veya kemane tutan bir gen kadn
eklinde de tasvir edilmitir.89 Veya yeil ya da sar elbiseli, bileklerinde bilezik,
parm anda yzk ayaklarnda halhali ar bulunan bir kz eklindedir. Dou slm
edebiyatnda da dima engle, sazla, musik ile ve nameyle gemektedir.90
ir bu iki yldz, Emir Sleymann yanna vermekle, onun elenceye ve sanata
dkn olduu kadar ilme ve hikmete de dkn olduunu ortaya koymak ister. Onun
bu iki nemli yn hakkndaki bilgi ise bir rzgr gibi btn dnyaya yaylmtr. Tabi
ki bu rzgr (haber), Emir Sleymann klesi rzgr hzl postac Utrid ile dnyaya
yaylr
Onun karakteri hakkndaki haberin (bilginin) rzgrla ilikisi, eski edebiyatta
rzgrn dima haber gtren, haberci, postac y temsil etm esinden dolaydr.
Bylece eski edebiyatm zdaki bu rzgr tasavv uru nu n U t r i d e ve eski Bbil
mitolojisine kadar uzand grlr.
154ab
Aya topra canlar devas
Nazar ehli gzinn ttiys
O n u n a y a n n to p ra c a n l a r a d ev, d n e n k i ile r in g z le r in e de
tutiydr.ttiy: Farsaya Rumcadan gemi bir kelimedir, gk renginde bir tatr.
Dvlr, toz hline getirilerek bir mille gze ekilir. A. N. Tarlan bu ta hakknda u
bilgileri veriyor: Burma sedef adndaki taa tutiya-yi ekber denir. Bunu toz hline
getirip, srme ekerler, ite bu toza ttiy denir.91 Ayrca il olarak da kullanlrd;
gzn grme gcn arttrd sylenir.92 Bu yzden ir, Emir Sleymann bast
yerden kaldrd tozu tutiyya benzetmekte ve bu tozun tutiy gibi insanlara salk ve
435
ferahlk veren bir il olduunu; ayn zam anda bakmasn bilen (nazar ehli) yani
dnen kimselerin bilgi edinme vastalar olan gzlerine ise srme (ss) olduunu
sylemektedir. Baka bir deyile, onun bir yere gitmesiyle, oradaki insanlarn salk ve
refaha kavutuu, o lkedeki bilginlerin ise ondan evk ve destek aldklar belirtilmek
istenmitir.
165b al
alk- m ek (Kagar) fiilinden yaplm bir isim olduu iin asl alkdr.
Nitekim VMK nshasnda 221b de bu kelime asl ekliyle yazlmtr.
168b meaz
gazalar, savalar, kahramanca iler, yiitlik; Hz. Muhammedin gazalarn anlatan
kitaplar.93 Ancak anlam bakmndan bu kelimenin mzl yiit, kahraman, gazi
olmas gerekirdi. Fakat metinde aka megazl eklinde harekelendii iin, metne
mdahele edilmemitir.
l 73ab
Ne Rustem Rustem-i Destan olursa
Yaraur hkmine ferman olursa
"ster her hangi bir kahraman isterse Destnn olu kahraman Rstem olsun, onun
h k m n e b e n d e o lm a s g e r e k ir ." R s t e m " e h n m e d e g e e n n l r a n
kahram anlarndan birinin addr".94 Babasnn ad Zl olduu hlde, D estn diye
arld iin ona ayn zamanda Rstem-i Destn da denir.95 Burada ilk Rstem ile
R stem in kendisi dile geldii gibi kelime kahram an anlamna da geliyor, yani o
(Emir Sleyman) yle bir Rstem ki ... ve Ne kahraman... (sadece kahraman bir
adam deil, hatta Rstem-i Destn olsa da) anlamlarn tayor.
175ab
Durur begler ninde karusnda
Sleymndur zi af yannda
Anlam ak olan beyitte, Emir Sleyman adndan hareket edilerek, Kuranda ve
T e v r a t ta Hz. M u sa nn dinini retti i ve yayd a n la tla n Hz. S ley m an a
benzetilmektedir. Bylece beyitte Emir Sleyman, Hz. Sleymann adleti, ilmi, insan
ve hayvanlar zerin d ek i k u d ret ve nfuzuna da ship gsterilir. saf ise Hz.
Sleymann veziridir. kinci msrada saf a benzetilen kii, Emir Sleymann veziri
M ehmed Paadr. nk bu beyitten sonra, ir D er medh-i Mehmed Paa adl
blme geer bylece bu beyiti bir gei olarak kullanr.
184ab
436
437
91
l01A. G lpnarl, G len -i R z erhi, s.73-74; A. G lpnarl, M esn evi erhi, C.II, s.251-253, b.1549;
438
Al-Brn, T h e B ook o f Instruction in the E lem en ts o f the A rt o f A strology (London 1934), s.240-255
102Bk. Chwolsohn, a. e., s.677.
103Chwolsohn, a. e., s.385-387.
104T u s , a. e ., s . 61; M t e r iy e it en iyi b ilg i, AI-BTrnTn in A s t r o n o m iy e it e s e r in d e
bulunm aktadr:bk.T he B o o k o f Instruction in the E lem en ts o f the A rt o f A s trology, s.240-255 vd. Bk.
439
karmdr. Eski ada Zhal yldz, bu tanrnn sembol, bulunduu, tezahr ettii
yer olarak kabul edilmitir. D aha sonralar kendi ocuklarn yiyen zam an tanrs
olarak tasavvur edilmitir.105
Z halin hkim rengi siyahtr. En kutsuz (nahs-i ekber) yldzdr. Eski binalar,
ssz yollar, kuyular, yeralt sular, nehirler, gller, ekilen araziler, eekler ve develer
iin yaplan ahrlar, fil evleri ona aittir. Memleketlerden Hindistan, Zenzibar, Msr,
H a b e is t a n , Y e m e n , A r a b is ta n , N a b t le r i n lk e si o n u n e tk isi a ltn d a d r .
Hayvanlardan kzler, keiler, atlar, koyunlar, kediler, byk siyah ylanlar, akrepler;
aalardan zeytin, bdem, ceviz aalan, susam bitkisi onundur. Yallk, melankoli,
bencillik, gizli bilgisizlik, ktlkler, ters huyluluk, ask suratllk, cimrilik ona it
olduu gibi, srgn, fakirlik, hile ile edinilmi zenginlik, hilekrlk, halk zulmile
ldrme, kt devlet idaresi, hastalklar, lm, yas tutma ve alama da onun hkmiyle
meydana gelir. Bu yzden hrszlar, kt ve ters huylu insanlar, sulular, eitli dinlere
mensup insanlar, zengin toprak shipleri, krallar, bycler, devler, gller, zenciler,
kleler ona mensupturlar. Yahudiler ve siyah elbise giyenler de ona ittir.
Dou m inyatrlerinde ve dier eserlerd e bir kurda binmi ihtiyar bir adam
eklinde tasvir edilmitir. Sa elinde bir adam ba, sol elinde bir insan eli vardr. Bir
dier tasvirde ise doru bir ata binmitir; banda mifer, sol elinde kalkan, sa elinde
bir kl vardr. Dostlar Zhre ve Utrid, dmanlar gnele aydr.106
Dmk!, Sabilerin Zhal tapnan yle anlatr: 6 Kelidir. K ara tatan
yaplmtr. Zhal putu, yal, siyah renkli (hind) bir adamdr. Elinde bir pala tutuyor.
Z h a lin baka tasvirleri de tapnan duv arlarn da bu lunm aktadr. B u n lard an
birisinde elindeki bir halatla kuyudan su ekmektedir. Bir dierinde odun yaran bir
ii, bir bakasnda bir fil zerinde oturan bir hkm dar olarak tasvir edilmitir.
Etrafnda srlar, inekler, boalar yer almtr. Tapnan ortasnda yukardan aaya
doru genileyen d okuz ta n e basam akl k aid en in z e rin d e t a h tta Z h a l putu
bulunmaktadr. Bu put Zhale it maddelerden, kurun ve kara tatan yaplmtr.
M esud, M ek k edeki tapna (K be) Sabilerin Z hal tapm a olarak zikreder.
Rivayete gre Hz. drs insanlarn ilk defa bu tapmaa ha yapmalarn tavsiye etmi.
Sabiler cumartesi gnleri Ziihal tapnana gelirler, siyahlar giyinirler ve ellerinde bol
yaprakl zeytin dallar ve zeytin ekirdeinden yaplm tebihler tutarlar.107
D e b is ta n da ise A h ta r is ta n dan naklen ranllarn Z h a l yldz (Keyvn)
h a k k n d a u bilgiler vardr: Z hal siyah tatan y o n tulm utur. V cd u insan
eklindedir. Ba maymun ba gibidir; domuzunkine benziyen bir kuyruu vardr. Sa
elinde bir elek, sol elinde bir ylan, banda bir ta vardr. Tapma siyah tatandr.
Rhipleri zencidir, habedir veya siyah renkli insanlardr. Bu rhipler mavi renkli
elbiseler giyerler. Parmaklarna demir yzkler takarlar. M emleketinden ayrlm
iftiler, aristokratlar, doktorlar, matematikiler, falclar, bycler Zhal tapnann
A klam a, 447ab
105 Bk. G. ve J.Jobes,O uter Space, s.83-85
106 Al-BTrn, a. e., s. 244-253; A. Glpnarl, GiUcn-i R z erhi, s/7 4 ; A . Glpnarl, Mesnevi erhi,
C.II, 76-78, b.175
107 Chwolson, a.e., s.381-385, 671,675
440
108Chwolsohn, a.e., s.675-676; Tus, a. e., s.60; dou ve batda orta a sonuna kadar sren devrede
Zuhal hk. bilgi iin bk. R. Klibansky, E. Panafsky ve F. Saxl, Saturn and M elancholy, Studies in the H istory
o f Natural Philosophy, R eligion and Art (London 1964), s.121-214.
109T u s , Z h a lin her burcu iki buuk se n e d e , yani 12 burcu 30 se n e d e d ev retti in i s y ler, bk.
Acaiblm ahlkat, s.60.
110Chwolsohn, a.e., s.687-688.
m Bk. M. Z. Pakaln, O sm anl Tarih D eyim leri ve T erim leri Szl 1 (1971), 9. fasikl s.866-867;
Firdevs, ehnam e (ev. N. Lugal), C.I, A lam a, s.429.
441
442
116H akknda bilgi iin bk. A . A te, stanbul K tphanelerinde Farsa M anzum Eserler, I, s.168-169;
R za-zade afak, Tarih-i Edebiyat- ran, s.263-279; E. G. Browne, Literary H istory o f Persia, C.II, s.327537; . Rypka, Iranische Literaturgcschichte, s.241-248.
117H akknda bilgi iin bk. A . A te, a. e., s.279-285; T. Yazc,"Selmn", A (stanbul 1965), 105. cz,
s.458-460; E. G. Brown, a. e., C. Ill, s.260-270; I. Rypka, a. e., s.254-255; R za-zade afak, a. e., s.324-328;
ayrca her iki ir iin bk. D evletah- Sem erkand, Tezkiretuara, hazrlayan: M. A bbas, s.223-232, 286296.
118MevIn, M esnevi, C.I, A lam a, s. 360, b.3195; A. Glpnarl, M esnevi erhi, C.I, s. 348, b. 3207
443
says 33 veya 34e kar.119 Ayrca engin ne kadar uzun olursa o kadar makbul olan
on iki tane at kl her bir harekin her bir deliinden er kere geirilerek balanr. Bu
at klndan yaplm perdeler kirilere balanmtr. Bu kllar gerilirse ses tizleir;
gevetilirse ses pesleir. Bu at kllarna da perde ad verilir120
eng alnrken, sol koltua alnr. Kllar sol elle, perdelerinin ipleri ise sa elle
dzenlenir. Parmakla alnr.121
307a perde
pee, bir yeri dierinden ayrmak veya grnmesine engel olmak iin aslan rt,
paravana, blme, namus, iffet, musik letlerinin kol ksmnda bulunan dolaplardaki
barsaktan yaplm her bir telin ve blmenin ad ki eskiden buna destan ad verilirdi;
her bir notadan kan ses ki eskiden buna name ad verilirdi.122 Bu beyitte perde en
son anlamda kullanlmtr. ou kere makam adlariyle her bir notaya verilen perde
adlar, dou musiksinde ayndr. Mesel hseyn, perde olarak mi sesidir; fakat ayn
zam an d a bir m akam addr. Dou musiksinde bir sekizli iindeki p e rd e says
deiiktir. Baz Edvarda on yedi, bazsnda yirmi olarak gsterilmitir. Fakat bat
musiksinde bir okatav (sekizli) 12 yarm arala blnmtr. Bunlarn hepsi birbirine
eittir. Bu musiknin rnek saz piyanodur. Kaln dodan ince doya kadar bir sekizli
iinde (mi-fa) ve (si-do) ses aralklar aslnda yarmar sestir. Bunu piyanonun siyah
tularnda grmek mmkndr. teki tam seslerin aralarna birer yarm ses eklenince
bir sekizli iinde 12 aralk meydana gelmi olur. Bu yarm sesler, solda bulunan (kaim
tarafta) sesin yarm ses incesi, yani diyezi (# ) olur; sada (ince tarafta) bulunan sesin
ise yarm ses kaln, yani bemol (b) olur. Trk musiksinde ise bir sekizli birbirine eit
olmayan 24 arala blnr. nk trk musiksinde bir tam ses (do-re aras) dokuz
kk paraya blnr. Bunlarn her birine bugn koma denmektedir. Bylece bir
tam sesin 4., 5., 8., ve 9. komasnda birer ses vardr:
119Bk. H zr b. cA b d u =llh, T efh lm :l-m akm t, T op kap H . N o. 1793, vr. 2 2 ada bir en g resm i
yannda bu dahi en g didkleri kadim ii m ucteber szdur ki otu z veterd en cib ret... denm ektedir.
Fakat bu kirilerin otuzbe tane olduu hakknda bk. M. Zeki Pakaln, a. e., I (1971), 4. fasikl, s.347-348.
120 Kr engnm enin m etni, b.591 vd.
121D ah a fazla bilgi iin bk. R. Y ekta, Trk S a zla n 3 , M T M , C.II, say 5, s.235-236; A bdlkadir
M erag, M akid^l-elhn (hazrlayan: T. B in i), s .131; H . U sbeck , T rklerde M u sik letleri, s.36-38;
engin alm hakknda bk. SeydT, Edvar (el-M atlac), Topkap, III A hm et, N o. 3459, vr. 34b .
122Bk. Abdlkadir Merag, a. e., 14-19.
444
adlar
diyezi
komas
Koma
Bakiyye
Kk mcenneb
Byk mcenneb
Tanin
bemol sembol
4
*
$
%
F
B
S
K
T
Bat musiksinde yarm ses olan (mi-fa), (si-do) aralklar, Trk musiksinde drt
komalktr, yani bakiyyedir. Bu durumda tam sesin (tanin) arasndaki sesler gz
nnde alnacak olursa, Trk musiksinde perdeler genel olarak 24 bazan da 25 tane
olur. Fakat Hzr b. Abdullah XV. yzylda yazd Tefhm3l-makmat adl eserinde
15 ve dugh (l) sesinin tzde tekrarlanmasiyle 16 ana perdeden (mmhat- perde) sz
eder. Bu perdeler srasyla unlardr: Yegh (re), airan (mi), rak (fa), rast (sol)
dugh (l), segh (si), argh (do), nev (re), hseyn (mi), eve (fa), gerdniye (sol), tz
dugh (l), tz segh (si), tz argh (do), tz nev (re).123 Oysa Abdlkadir Meragde
bu perdelerin says 17 olarak gsterilmitir.124 Fakat S. Arel Fatih devrinde yazlm
Nekvet-l edvr adl esere dayanarak perdelerin tpk M eragnin syledii gibi on
yedi tane olduunu syler: Bu perdeler notalarn karl olan eski yazyla yle
sralanmlardr: 1. yegh (re), 2. kaba nm hisar (re diyez), 3. kaba dik hisar (byk
mcenneb re diyez), 4. hseyn airan (mi), 5. acem-airan (fa), 6. rak (fa diyez), 7.
gevet (kk mcenneb fa diyez), 8. rast (sol), 9. nm zirgule (sol diyez), 10. dik
zirgule (byk mcenneb sol diyez), 11. dugh (l), 12. krd (l diyez), 13. segah
(byk mcenneb l diyez), 14. puselik (si), 15. argh (do), 16. nm hicaz (do diyez),
17. dik hicaz (byk mcenneb do diyez), 18. nev (re).125 Ancak S. Arel bugn Trk
445
446
447
132k. v,o
133 K.LV1,89
448
449
da verilir.134
134ahs ktphanem izdeki yazma nsha, vr. ll^ - 1 2 a; ayrca daha fazla bilgi iin bk. S. ibay,
Cennet, A (C.III, 1945), s .102-104; A. Glpnarl, Mesnevi erhi, C.I, s.601-609, b.3548, C.VI, s.524,
b.3508,3509.
135 Bk. S. Langdon, Sumerian Epic of Paradise, the Flood and Fall of Man (Philadelphia 1915), s. 590. Tevratta ve Bbil mitolojisindeki drt rmak hakknda bk. s. 10-13,16 ve not 1.
136XXXII,19; LIII,14,15
137 Bk. M. Sadettin Evrin, amzn Kuran Bilgisi, II, s.431. Ayrca bk. A. N. Tarlan, a. e., s.217; A.
Glpnarl, Mesnevi erhi, C.I, s.412-413, b.1965; K. XIII,29.
138 A. Glpnarl, Mesnevi erhi, C.I, s.375, b.1909.
139K. X V III,107; kr. bir de yukardaki Aklam a, b.412a^
450
451
485a muha
haiyelenmi, kenarna yazlm
K elim e m etin d e m uhai eklinde okunuyor. Ancak anlam bakm ndan bu
kelim enin m uha olmas gerekiyor. nk beyitteki reyhan h at szyle sakal
kasdedilm ekle birlikte reyhan denilen bir yaz eidine de iaret edilmekte ve yz de
bir kitap sahifesine benzetilm ektedir. u hlde bu kitabn kenarlar reyhn hatla
hiyelenmitir" anlam metne uygundur.
49()b kya
Eski A nadolu T rkesi ve a. iin bk. Senglah, Lgat- aatay ve T rk-i
Osm an, TS: sert hain, keskin ; kya g r - , kyk (K agar) yan bakm ak, arkaya
bakm ak, cayma, caymak, irilik, iri olan, szde durm am a. Ayrca kr. Aklama
549b.
4 92ab
509b ham
Bu kelim eyle arab- ham denilen bir eit araba iaret edilm ektedir. F akat ayn
zam anda ir puhte ve ham arasnda bir tezat ve ihm- tensp sanat yapmaktadr.
512^ ierler
i4-B u hususta daha fazla bilgi iin bk. M. Ann Mills, Exploring an Archetype, M evln Gldestesi
(Ankara 1971), s.43-60; bk. bu eserde IV. blm.
452
"D erde iltr diye dudan em dirir; gren onu dem otu sanr". D udak eski
edebiyatta pek ok anlama gelen ve pek ok kavram ifade eden bir kelimedir. Bunlar
arasnda onun, hayat verici vasf da vardr. Dolaysiyle sevgilinin duda ve nefesi tpk
Hz. sann nefesi gibi hastalar iyiletirir (kr. Aklama, 365a^, 492ab). te sevgilinin
duda il olduu iin sevgili, ak derdiyle hasta olan a dudan emdirir. Ayrca
em drr em dirir ve em dr iltr kelimeleri arasnda ir bir cins- nks sanat da
y ap m ak tad r. kinci m sradaki yebrh^-anem dem o tu kelim esi m stensih
tarafndan rhu3-anem eklinde okunmutur. Bu ekilde okuyu beyte hi bir anlam
vermedii iin dzeltilmitir. dem otu diye anlan bu bitki insan eklinde bir bitkidir.
Bu bitki koparld zaman yle feryad edermi ki bu feryad duyan lrm. Onun iin
onu kesecekleri zam an sesinin gelmeyecei kadar uzak bir yer uzunluundaki ipi ona
ve bir keinin kuyruuna balarlar; sonra keiyi ekerlermi. Bu bitki ayn zamanda ak
tlsm yapmakta kullanlrm. u halde beytin anlam yledir:
l olan duda emen kii, eer ondan ayrlrsa dem otunun feryatlar, nasl
duyanlar ldryorsa, o dudaktan ayrlanlar da yle leceklerdir. Fakat : Sevgilinin
duda yebruhussanem gibi ak ilcdr; klar onun dudan onun iin perler.143
543ab
G renler tanlar ol zevk ii semc
Sanasn ay ile gn ictimac
O zevk ve musik meclisini grenler arr; (sen de) grsen ay ile gn bir araya
gelmi sanrsn.
semac yar din mahiyette algl ve arkl ziyafet, raks, ark, name.144
sem ac kelim esinin raks anlam na, ikinci m srada devaml birbirini takip eden,
doup batan ay ve gnein zikredilmesiyle iaret edilmi olur. ir, ictim c bir araya
gelme, toplanma, toplant kelimesinin hem kelime anlam na iaret etm ektedir; hem
de astronomide kullanlan bir deyimi dile getirmektedir. nk astronomi ilminde ay
ve gnein bir araya geliine ictimc denirdi.145
Beyitte ictim ac toplant, toplanm a anlam iyle alndnda ay ve gne mecaz
anlam lariyle gzel insanlara iaret ederler. A stronom ideki anlam iyle itim a0 ile
453
beraber bulunan gne ve ay ise hakik anlam larn muhafaza ederler. Bu durumda
itim 0 beyit e iki anlam iyle, iki ayr m n verm ekte ve bylece tevriye sanat
yaplmaktadr.
549b laya, karaklar (kr. Aklama 490b ).
karakla- (Kagari) yol kesip mal alm ak (TS) yama etm ek karak haram,
hrsz iin bk. Senglah, Lgat- aatay ve Trk-i Osman (Sir G. Clauson neri).
587ab
Bu cevher cinsine n mterisin
Taleb kl bulm iken cevherisin
Bu mcevher cinsine mademki mterisin, (hazr) mcevhercisini bulmuken, onu
iste.
Beyitte ir cevher m cevher ve cevher kuyumcu, mcevherci kelimeleriyle
bir itikak sanat yapm aktadr. Ayn zam anda ikinci msra iki trl okum a imkn
bulunm aktadr: Bunlardan ilki yukarda yaplan eviridir. kincisinde ise mademki
bu cevher cinsine mterisin, cevheri sen bulmuken iste eklinde anlam verilebilir.
nk cevherisin eski yazda cevheri sen eklinde de okunabilir. te bu yzden VMK
nshasnda bu beyit yanl okunarak mterisin yerine mleriysen, cevherisin yerine
cevheri sen yazlmtr.
592a yigirmi drt ebrlim kl
engin yirmi drt kiriine iaret eder (kr. Aklama 299a).
593ab
Aadan saz ipek kllar daklm
D eriden stine yaku yaklm
Aatan ana (sazn gvdesi) var; ona ipek kllar taklm; (anan) stne yak
yaklarak deri (gerilm i) engin aatan anana, yirmi drt ipek klma ve anak
zerine yaptrlan deriye iaret ediliyor (kr. Aklama 299a).
594a at klndan perdesi
engin yirmi drt kiriinin baland on iki tane at klna iaret edilmektedir. Bu
at kllarna engin perdesi denir (kr. Aklama 299a, ayrca perde iin bk. Aklama
307a ).
595ab
Yigirmi drt ucbe alt avaz
On iki perdeden syler kamu rz
eng yirmi drt ube, alt avaz ve on iki makamdan btn srlar syler
ube bran, aa dal, patika yol, kk k abileler. F akat m usikde zel bir
anlam vardr: XIX.yzyldan beri tm ne "makam" denilen kurallarn belli bir
takm na XV. XVI. yzyllarda verilen ad. Saylar kimi edvarda (rnein Krehirli
454
Y usuf ta) drt, kiminde ise (rnein) Sultan II.M ehemmed iin yazlan edvarda yirmi
drt olarak g sterilird i. 146 Musik ile uraan bilginler, tab iatn drt unsuruna
(anasr- erb aa) p aralel olarak ve sazlarn d rt teline g re 147 sesleri drt ksm a
ayrm lardr. Bu ayrma ube denm itir.148 B unlar srasyla yegh, dugh, sigh,
arghdr. H er bir ube edvarlarda deiik olarak bir burca, bir mevsime, bir mizaca
ve anasr- erbaadan birine tekabl eder. Mesel, yegh: Hamel burcuna, atee, scak
ve kuru mizaca, yaz mevsimine; dugh: Seratan burcuna, souk ve neme, suya, gz
mevsimine; sigh: Akreb burcuna, k mevsimine, scak ve rutubete, havaya; argh:
Delv (kova) burcuna, ilk bahara, souk ve kurulua, topraa tekabl etm ektedir.149
Abdlm m inin Kitb- edvrn Trkeye eviren Abdlkadir M eragnin, bu evirisi
olduu sylenilen Leidendeki150 Kitb- edvrda ise bu drt ubenin adlar unlardr:
dugh, sigh, argh, pengh.151 Fakat yine ayn eserde bu drt ubenin gnn yirmi
drt saatm a uyularak yirmi drde karld sylenir.152 M eksid-l elh n da ise
ubelerin yirmi drt tane olduu belirtilir. Bunlarn adlar unlardr: dugh, sigh,
ahrgh, pengh, nevrz- arak, ar, mhur, nevrz- hr, hisar, beyat, nhft,
uzzl, eve, mberka, sab, zavul, hmyun, sfahanek, ruy- rak, beste-nigr, nihvend,
hseyn, hz, m uhayyer.153 Ancak baka bir yerde bu ubelerden beste nigr ve
hseynnin yerini rekib ve neyriz tutm utur.154 Safiyeddin Abdlmm in ise ubeleri
yle sralam tr: eve, beyat, ihrgh, dyek (dugh), pengh, sigh, ruy- rak,
hisar, hmyun, malub, m hur, m berka, muhayyer, nevrz- acem, nevrz- arak,
nevrz- hr, nevrz- sab, neyriz, niabrek, uzzl, zabl, airn, rekip, nhft.155
M ergdeki nihvend, hz ve sfahanekin yerini bu listede nevrz- acem, niabrek
ve malub almtr. ubelerin yapllar anlatlrken, her makamdan tiz ve bem olmak
zere iki ubenin meydana geldii ve on iki m akam dan bylece yirmi drt ubenin
teekkl ettii belirtilir.156 Mesel N ekvet3l-edvrda hicaz m akam ndan uzzl ve
nhft adl iki ubenin meydana geldii sylenir.
F a k a t b u ra d a k i m a k a m la rd a n m eydana gelen u b e le r B e h e t- r-ru h taki
ubelerden farkldrlar. M esel hicaz m akam ndan B ehet-r-ruhta segh ve hisar
ubelerinin meydana geldii sylenir.157 Bu durum da ubeler, bir m akam da beli ve
455
d rtl dizilerin iki ayr ekilde, baka trl, dizilmesiyle ya da ikiye blnm esiyle
m eydana gelen melodi kalplardr. Bu beyitte ir, ayn zam anda yirmi drt ube ile
engin yirmi drt teline de iaret etm ektedir (kr. Aklama 299a, 592a).
Alt avaz alt ses, sada Fakat musikde zel bir terim dir.158 Leidendeki Or. 1175
num aral Kitb- edvarda yle denm ektedir: F zikr-i vziha. vze asl altdur ve
ill yidi ylduza muvafk olman yidi eylediler. Ol yidi budur: Evvel gevet, ikinci
nevrz, inci selmek, drdinci ehnaz, beinci may e, altnc gerdaniye yedinci hisar
(bk. vr. 5b ). Abdlkadir Merag de alt avaz sayar: nevrz, selmek, gerdniye, gevet,
ehnz, m y e.159 T efhm -l m ak a m tta ise yedi gezegen yldza p aralel olarak
avazelerin yedi olduu sylenir: gevet, nevrz, selmek, ehnz, hisar, segh-mye,
g erd n iy e (bk. vr. 4 a ). B eh et- r-ruhta da alt avaz bulunm aktadr. A ncak bu
avazlardan m yenin yerini neva alm tr (bk. s. 110). G rlyor ki avaz aslnda alt
olu p , s o n ra d a n yediye y k selm itir. Avaz o larak h isa rn so n ra d a n k atld ,
A b d lm m in in ve A b d lk a d ir in onu u b e o la r a k g s te r m e le r in d e n de
anlalm aktadr.160 Bu alt avazn meydana geli ekline gelince, dou musiksinde yedi
trl mlyim drtl ve on trl mlyim beli dizisi kabul edilmitir. Bu yedi trl
drtl ile, on trl beli eitli ekillerde birletirildiinde doksan bir tane dire
hsl olm utur (dire: bir diziye, mesel yegh ta balayp yine yegha dnen diziye
den ir). Bu d irelerin bazlar mlyim (kulaa ho gelen), bazlar ise m tenfir
(kulaa kt gelen) direlerdir. Bu doksan bir direden en mlyim olan on iki tane
direye m akam ad verilm itir. Bu on iki m akam dan da alt tan e avaze m eydana
getirilmitir.161 Eskilerce makamlar birer ehir ise, avazlar birer vilyettir.162 Behetr-ruhta iki makam karlndaki avazlar yler sralanyor: gerdaniye: rst ve uak,
gevet: nev ve hicz, mye (nev): haek ve rak, nevrz: buselik ve hseyn, selmek:
zengle ve sfahan, ehnz: rehav ve bzrg.163 Bu durumda, avazlar iki makamdaki
seslerin bazlarnn birletirilmesiyle meydana gelmi melodi kalplardr; it olduklar
m akam larn tonuna shiptirler.
te A h m e d -i D a n in yedi av az y e rin e a lt av az k a b u l e tm e s i, o n u n ,
A bdlm m inin ve A bdlkadirin geleneini, eserlerinde devam ettirdiini gsterir.
Ayrca Ahm ed-i Da, oniki m akam ve 24 ube ile 6 saysnn oranm da gz nnde
tutm utur.164
On iki perde: (perde anlam iin bk. Aklama 307a ) Fakat bu beyitte perdenin
anlam deiiktir. Perde szyle ir, genellikle iki eyi dile getirmitir: 1) engin at
k ln d an yaplm on iki perdesi (kr. A klam a 299a, 594a ); 2) O n iki m akam .
B uradaki p erd e szyle m akam kasdedilm ektedir. A slnda M eksid-l elh n da
456
makam a perde, idd, idd da d en ilm ek ted ir.^ Bu durumda eskiden perde, makam
anlam nda kullanldna gre, bu beyitteki perde kelimesinin bugnk anlamyla bir
ilg isi b u lu n m a m a k ta d r; e s a se n b u g n k a n la m a g re b ey it de b ir a n la m
kazanam am aktadr.166
Dou m usiksinde belli sesler (perdeler) dizisi olan m akam larn on iki olduu
zerinde btn musik eseleri birlem ektedirler. Eskiler bu on iki makamn, gkteki
on iki burca gre meydana getirildiini, bu yzden on iki makamn, on iki bur ve on
iki ay ile ilgisi olduunu sylemektedirler. Dolaysiyle insan kaderinin burlarla ilgili
olduuna inandklarndan, insanlar musik ile tedavi ederlerdi.167 Ancak makamlarn
karladklar burlar, aylar, makam larn sras ve adlar edvarlarda deiik bir ekilde
gsterilm ektedir. M esel M eksid-l elhnda: uak, nev, buselik, rst, hseyn,
hicaz, rehav, zengle, rak, sfahan, zrefkend, bzrg (bk. s. 55); Behet-r-ruhta:
sipahan, zengle, uak, rst, buselik, hseyn, hicz, nev, rak, bzrg, kek, rehav
(bk. s. 91-92); Tefhm-l m akam tta: rst, rak, sfahan, kek, bzrg, zrgle, rehav,
hseyn, hicz, buselik, nev, uak (bk. vr. 3b) eklinde sralanmtr. Bu durum da
zrefkendin yerini son iki eserde kekin aldn gryoruz. Leidendeki Kitb-
E d v rda ise rst (ham el), rak (sevr), sfahan (cevz), zrefkende (seratan), uak
(esed), bzrg (snble), buselik (mizan), hicaz (akreb), zrgle (kavs), hseyn (ced),
nev (delv), rehav (hut).168 Eskiler bu makamlarn kaynan yani meydana getiriliini
Efltuna kadar gtrrler.169
596ab
M akmt ire n seyrn ider ol
Arist cakln hayran ider ol
eng m akam lar iinde dolamaya (bir m akam dan dierine gemeye) balad
vakit Aristoyu hayran eder.
m akam bir dizinin sesleri arasnda yaplan melodik seyir ve hareketin meydana
getirdii karekter; bir melodi kalb.
dizi ve seyr: her hangi bir sesten ister yukarya ister aaya doru hi kopmadan
en az sekiz sesin sralanm asna dizi denir. Bu seslerin aldklar ve kimisinin diyezli
bemoll oluu makam kurallarna baldr. Trk musiksinde dizi altta bir tam beli ve
stte bir tam drtlnn ya da altta tam bir drtl stte tam bir belinin (tam drtl ve
tam belinin) birbirine eklenmesiyle yaplr. H er dizinin seslerine derece ad verilir.
Eer dizi altta bir drtl ile stte bir beliden yaplm ise drdnc derece ek yerine
rastlar. Bu 4. dereceye gl ad verilir. Bu derece, dizinin ilk sesi olan duraktan sonra
165Bk. A. Merg, a. e., s.55,59,67, ayrca bk. a. e., tlikt, makam: s.185-186, d: s.165; ayrca bk.
Behet-r-ruh, erh-i stlahat, s.116
166Perde ile on iki makamn kasdedilmesi hususunda ayrca bk. Seyd, Edvr, Topkap, III.Ahmed,
No. 3459, vr.20b.
167Meksid-l elhn, s.186; Behet-r-ruh, s.29-32
168Bk. var. 4b-5a; Tefhm-l makamttaki deiik sral burlar iin bk. var. 3b.
169Bk. Meksid-l elhn, tlikl, s .186; Behet-r-ruh, s.27; Makamlarn dizilii, notalar hakknda bk.
S. Arel, a. e., s.73-74; yaplar hakknda bk. Aklama 596ab
457
dizinin en nemli sesidir. Bu dizi ile yaplm seslerde seyrin yarsnda, bu ses stnde
ksaca durulur. Yani dizinin hangi yerinden balanrsa balansn durum yledir:
tz durak
gl
Eer dizinin altnda be ses, st tarafnda drt ses varsa, 5.derece gl olur. Bu
dizilerden ilkine uak, kincisine hseyn dizisi rnek olarak verilebilir:
Uak dizisi:
Yerinde uak drtls
re stnde buselik belisi
'i
J o f
f f:
ek yeri (gl)
H seyn dizisi:
r
*
- f
ek yeri (gl)
7.
derecenin ad yeden bir eyi alp bir tarafa evirendir. Bu ses de nameleri
alr sekizinci dereceye gtrr. Yani 7.ci derecenin 8. dereceye gitmek arzusu ekimi
vardr. 8.derecenin ad tiz duraktr.
te makam, imdiye kadar anlatlan bu dizi yapsna dayanr. Bir dizinin sesleri
teorik olarak ayn deerde gsterilir. Ancak makam yaplaca zaman seslerin dizideki
yerleri bir kurala gre kartrlr. Dizinin her sesine zel grevler verilir, gl, yeden
ve durak sesleri yukarda gsterildii gibi makam iinde nemli roller oynarlar. H er
eserin bir makam vardr. Bir eserin bandan sonuna kadar dinlediimiz nam eler
makamn kendisidir. Bir de makamla dima birlikte kullanlan ve engnmede de sk
sk geen seyir gezinti kelimesi vardr. Seyir, musikde bir makam iinde gezinmek
dem ektir. Bir anlam da m akam ile seyir ayn ey dem ektir. Yani m akam kurallarn
topland bir kalp, seyir de bu kalbn canlanm asdr. Bir m akam iinde seyir
yaplaca zam an dizideki sekiz ses ve bu arad a gl, yeden, d u rak gibi sesler
kendilerine den grevi yerine getirirler. Bir eser hangi makam da bestelenmise o
m akam n dizisinin balarnda biraz gezindikten sonra m utlaka o dizinin glsnde
ksa bir an duru yapar; sonra btn dizide kark bir ekilde gezinerek en sonunda
458
durak perdesinde seyir bitirilir. u hlde makam, seyrin her hangi bir yerinde balayp,
giilye gidi, sonra seyir btnnde gezinip duraa giditir. Seyirlerin de kc-inici,
inici-kc seyirler gibi eitleri v ard r.170 G rld gibi, ilk m sradaki seyrn
kelim esi ile ir, ayn zam anda bir musik terim i olan ve m akam lar iinde yaplan
seyir kelimesine de iaret etmektedir.
599b tanlf-i cAbd3l-m3nin Abdlmminin tasnifi
cA bd3l-m3min: afiyu^-dln cA bdu3l-m:)min b. Yusuf b. Fahir el-Urmavl elBaddl (. 1294). Musik nazariyesi ile uraan ve bu konuda eserler yazm olan bir
musik bilginidir. Son Abbas halifesi el-M utacsm (l. 1258/ H.656) ve daha sonra
1258de Badad alan Hleg (1256-1265)nn hizmetinde bulunmutur. U t almakla
da n kazanmtr. RisletiP-erefyye, K itb3]-edvr, F i c lm Pl-carz vel-kavf
vel-bedl0 adl eserleri vardr.171
tasnif takm takm ayrmak, ayrlmak, yapmak, yaplm ak . M usikde zel bir
terim dir, nevbe, savt, bast, ned, nak ve am el gibi belli ekillerle musik eserleri
meydana getirmee tasnif ad verilir.172
Meksid-l elhnda tasnif eitleri yle sralanr:173
1. nevbe (veya nevbet)
D rt ktadr, a. kavi (Arapa iir), b. gazel (Farsa iir), c. terane (rb vezninde), d.
fr-dat veya bz-get (kavle benzer). Bir beinci kta eklenebilir; bu beinci kta
mstezad eklinde olup A. Merag tarafndan eklenmitir.
2. bast
Bir kta Arapa iirdir, tarka, savt, teyiadan ibarettir.
3. kll-l durb
tarika ve teyiadan ibarettir.
4. kll-l negam
ki trldr: a. oniki perde alt avaz ve 24 ube bir tasnifte toplanr; b. bir ktada 17
trl negam at yani perde vardr.
5. ned-i Arap ve ned-i Acem
ki beyti musik leti eliinde, iki beyti ise musik leti olmadan okunan Arapa veya
Farsa bir nazmdr.
6. savt
miyanhane ve teyia yoktur. Bir gazel okunur.
7. prev nde giden, bugn perev eklinde telffuz edilmektedir.
iirsizdir (bk. Aklama 617ab).
8. zahme
Bazan iirle sylenir; bir hanelik perev gibidir.
170 Bu bilgi, stanbul B eled iy esi K onservetuar, M usik N azariyat D ersleri retm eni efik
Grmeriin ders notlarndan elde edilmitir.
171Daha fazla bilgi iin bk. H. G. Farmer Safiy-ed-Dn, A (1964), 100.cz s.63; Meksid-l elhn,
tlikt, s.158-163.
172 amel dndaki ekiller iin bk. Aklama 602a, 603ab, 6173*3
173Bk. Meksid-l elhn, s. 103, 104
459
9. amel
nevbe kad ar nem li bir tasnif eklidir. D aha ok hafif ve abuk giden usllerde
sylenir (m uham m es, remel, hezec gibi). D rt ksmdan ibarettir. H er ksmda bir
veya iki tan e Farsa beyit sylenir. Am elin blm leri yledir: 1. tarka giri, 2.
cedvel, 3. savtl-vasat (miyanhane), 4. ide, 5. teyia (bz-get). Savt baka bir tasnife
de ittir. F akat m iyanhane savta benzedii iin bu ad alr. M iyanhane bugn de
kullanlr. M akam deiiklii yaplan blmlerdir.
B t n bu tasn iflerd en an laldna gre, bir tasn if eklinde ta rk a giri,
m iyanhane o rta beyit ve teyia (bz-get) dnm ksm ad verilen blm ler
nem li bir yer tutar. Bunlarn bazan da bir ksm bir ekilde bulunabilir. Bazan da
savt eklinde olduu gibi sadece bir gazel sylenebilir. Baz ekillerde ise prevde
olduu gibi gfte hi bulunmaz. H er tasnif ayrca belli usllerle yaplr.174
600b cAbdl-kadir
cAbdl-kadir b. Gaybi al-hfz al-Meri (l. 1435)
M usik nazariyt zerine eserler yazm bir m usikinasdr. 1393 ylna kadar
C elirlerden Ahm ed Celir (1382-14l0)nin hnendesi olmutur. 1399da Tebrizde
Tim urun oullarndan M irnahn nedimleri arasnda yer alm, Tim urun lmnden
so n ra H alil S ultan (1405-1409) ve ahruh (1409-1447) saraylarnda byk itibar
grm tr. E serleri: CmTc0l-elhn, M akid3l-elhn, Kenzl-elhn, erhle d v rdr. Ayrca Safiyeddin A bdlm m inin F arsa K itbl-edvr adl eserini
Trkeye evirmitir.175
602a kavi gazel.
kavi sz, lkrd; gazel slm edebiyatlarnda bir nazm ekli; Trk musiksinde ses
ile yaplan taksim ; ses taksim lerinde gfte hem en dim a gazel eklindeki iirden
seilir. 176 Tasniflerden birinin ad nevbe-i m retteptir. Bu tr nevbe drt ktadan
yaplrd. Bu ktalarn ilki kavi ad verilen Arapa bir iirdir. kincisi Farsa bir iirdir.
Bu ksma gazel ad da verilir. iincs terne ad verilen ruba vezninde yazlm bir
iirdir. D rdncs fr-dat adn tar; kavle benzer. Fakat M erag bu nevbeye bir
beinci k ta eklem itir. Bu m stezad eklinde F arsa alt beyitlik bir iirdir. Bu
blm lerden gazel ve fr-dat mutlaka bir nevbe de bulunmaldr. Nevbe devr-i sakl-i
evvel, devr-i sakl-i sni ya da sakl-i remel lleri (usulleri) ile yaplrd Merag devr-i
Trk-i asi ve devr-i fhte ile de nevbe yapm tr.177 Bu beyitte kasdedilen gazel ve
kavlin bir musik eliinde sylenen Farsa ve Arapa iirler olduu anlalyor.178
460
603ab
Neid ii avt u terklb terane
Basit ire nev-y ckne
461
Tizde ve pete vuru, drt vuru ile nevrz- Acem (ubesinde) Arap tasnifi (ile
bir iir syler).
ir A rap tasnifi ile m uhtem elen netd-i A rabi kasdetm ektedir (kr. Aklama,
589ab ve 603ab).
nev-rz- Cacem bir ubenin ad1(bk. Aklama, 595ab).
darb vuru Musikde uslle yakndan ilgisi vardr.
usl bir musik parasnn bandan sonuna kadar geen zaman iinde muntazam
olarak tekrarlanan belli say gruplarndan yaplm ksmlara usl denir. Veyahut da
bir say gurubunun eserin devamnca muntazam olarak tekrarlanm asna denir. Usln
iinde tek rar edilen say gurubu onun ka zamanl olduunu gsterir. nem li olan
dier bir ey de her zaman iin alnacak kymetledir. Bu iki ey belli olursa usl aka
belirm i olur. H er bir zam an iin alnacak kymete zaman birimi yani zam an vhid-i
kysisi denir. te usl bu iki hususu belirterek s ste konmu iki say ile eserin ba
tarafn a an ah tard an sonra yazlarak gsterilebilir. ( ^ 8 ) gibi. B unlardan alttaki
zaman, stteki ise notann ne kadar tekrarlanacan gsterir. Mesel bu on sekizliktir;
yani bir usul iersinde on tane sekizlik tutarnda nota bulunacak demektir. Baka bir
deyimle bir eserde on says gurup hlinde dima tekrar edilecek ve her say iin de bir
sekizlik okunacak demektir.
Bir zamanl usl olamaz. nk tekrar edilecek bir gurup yoktur. Onun iin en az
iki zam anl usl vardr. Birincisinde usl balar kincisinde biter. A rkadan gelen
birden sonraki usl balar ve bylece devam eder. D im a usl banda en kuvvetli
vuru gelir. kinci vuru ise hafif olur. Bu hafiften sonran tekrar gelen kuvvetli zaman
ikinci usln ba olur. Bataki kuvvetli ile sondaki zayf vuru (zam an) arasnda
derece derece farkl bir ka zaman daha bulunabilir. Bunlar iin yar kuvvetli diye bir
ad kabul edilebilir. ki ve zamanl usller basit, drt ve daha fazla zamanl usller
ise birleik usllerdir. te st ste konmu iki saydan alttakinin, zaman birimi olduu
grlr. Ancak bu vsta ile bir eserin bir zaman iin alnacak kymeti bilinse bile bu
kym etin uzunluunu kesin olarak tayin etm ek kolay deildir. Bu yzden eskiler
m ertebe bulmulardr: yrk, orta, ar. H er m ertebe yle adlandrlmtr: hafif-i
evvel, hafif-i san, sakl. Hafif-i evvel yle tayin edilmitir: Skin bir syleyile ten
denirse ve bu bir tutulursa, bu gidi hafif-i e w e ldir. Eger bir zam an iin iki te n
denilirse, bu m ertebe hafif-i sn olur. Drt ten denirse sakl olur.185
te usldeki bir zaman biriminin balnda olan bir says bir vuru olur. Fakat
beyitteki r-darb ve si-darb drt vuru, vuru zam an birim lerini deil fakat
bunlarn belli bir terkibinden meydana gelen usl adlarna iaret etm ektedir. Bu iki
usl, hafif ad verilen vurutan meydana gelen ekillerdir.186 Ayrca Y. ztuna, rdarbn sakl ad verilen usl olduunu bildirm ektedir.187 Ancak edvrlarda sakl ad
185Trk musiksindeki zaman, vuru ve usl hakkndaki bilgiler . Grmeriin stanbul Belediyesi
Konservatuvarndaki 1965-66 ylnn Trk Musiksi Nazariyt Derslerine it notlardan alnmtr.
186Bk. Seyd, Edvar, var.28a; Leidendeki Edvar, var,15a.
187Bk. Trk Musikisi Ansiklopedisi, C.I, s.138.
462
190Kr. Aklama 307a, 595a^; Tefhm-l makmt, vr. 10^; el-Matlac, vr. 11^
91Kr. Aklama 595a. Ayrca makam olduklar hakknda bk. K. Uz, Musiki Istlahat, s.15,20,54,61;
Y. ztuna, Trk Musikisi Ansiklopedisi, C.I, s. 138, 174.
192Kt. Aklama 595s *3. Leidendeki Edvrda ve Tefhm-l makmtta da bir perde ve makam
ad olan hseyn de terkip olarak geer (bk. vr.ll^1,12^-13a ve kr. Aklama 307a, 595a^).
463
464
465
beste-nigr bir ube ya da terkip ad (bk. Aklama 595a^). Fakat Merag dahi
bir baka yerde onu rekb diye gsterdiine gre, daha ziyade bir terkip olmaldr.196
nignn tasvir gibi gzel sevgili, dilber,
nigar sevgili, gzel, bir terkip ad.197
nak ss, resim, bir melodinin gazelin sonuna kadar devam eden blmleri. Bu
blm ler, ayr ve deiik olabilir. M esel gazelin birinci msran bir blm, ikinci
m sran da dier bir blm tekil ederek, iki nak m eydana getirilebilir. Fakat
m usikde baka bir anlam daha vardr: nak bir ktadan ib aret arkdr. H er iki
m sran bir terennm izler. Ylmaz ztunanm verdii bilgiye gre, beste ve semi
kalplarnn husus bir ekline verilen isimdir. Beste ve semi 4 hne deil de 2 hne
olu rsa N ak B este ve Nak S em ai adm alr. S em ilerin ou naktr. Bu
durum da gftenin drt msrann ilk ikisi bestelendikten sonra terennm gelir. nc
m sra meyan olur, fakat tek rar 4. m sraa geilerek tekrar terennm ksm na gelinir.
Bylece bu parada iki terennm ve iki hne bulunur. Bu durum da eserin ok ksa
olmamas iin terennm ksm uzatlr, para uzun uzun sslenir; bundan dolay nak
denmitir.198
Bylece nak, beytlvasat ve teyia ksmlar bulunmayan amelin tarka ve cedvel
ksm larna benzer. Nakta eer bir gazel sylenirse, o zaman gazelin btn beyitleri
ayn kurala gre batan sona kadar sylenir. Bir melodi bir veya iki msra kaplar ve bu
melodi btn gazel beyitleri boyunca tekrar eder. Hezec, remel gibi usllerle sylenir
(bk. Aklama 599^).
Bylece beyitte ir, nak ile hem ss hem belli bir kompozisyon eklini, nigr ile
hem ss, gzellik anlam larn hem bir terkibi dile getirmi olur. Yani gzel (nigrn)
gzelliini (nak ve nigrn) dahi engin ald beste-nigr terkibinden gizlice
almakla elde edebilir, denilirken ayn zamanda beste-nigr kelimesinin nigr ve beste
kelim elerin d en yapld belirtilm ekte, nigr kelim esi b este-n ig r kelim esinden
alnarak yeni bir terkip olan nigr meydana getirilmektedir, beste ise bir kompozisyon
ekli olan naka tekabl eder. nk beste bir iirin musik eklinde sylenmesidir ve
nak, bestenin huss bir eklidir. Bugnk ekliyle beste yukarda anlatlan naka ok
b e n z e m e k te d ir. efik G rm eri besteyi yle ta rif etm e k te d ir: B este, Trk
musiksinin krdan sonra szl, dinle ilgisi olmayan en byk formasdr. Bestelerde
szler kesin olarak d rt m sradr. A rapa m urab b a d rtl , d rtlem e, d rtg en
karldr. Bu yzden edebiyatta drt msral iirlere genel olarak m urabba denir, bu
sebeble bestelerim ize m urabba beste veya filn bestekrn u makamda m urabba da
derler. Bestelerde terennm diye ayr bir blk daha vardr. Bu musikmizde beste,
kr ve sema gibi byk form alara eklenen bir bln addr. Terennm szleri ir
tarafn d an deil, besteci tarafndan sylenir. Besteci bunlar istedii gibi hazrlar.
Terennm szleri iki trldr: 1. Anlaml terennmler. Bunlar, ka kemnm, tende
196 Bk. Aklama 595a^; terkip olduu hakknda bk. Seyd, Edvar, vr. 12a; Leidendeki Edvr, vr. 11^;
Tefhm-l makmat. vr. l l a-l]b ; Behcet-r-ruh, s. 112-129.
197Bk. Seyd, Edvr, vr,12ada nigrinek ya da nigr adyla; Leidendeki Edvr, vr.l2a
198Bk. Y. ztuna, Trk Musikisi Ansiklopedisi (stanbul 1974), C.II, s. 62-63; K. Uz, Musiki Istlha,
s.47.
466
canm , serv-i hrm nm , sensin efendim gibi szlerdir. H a tta byk besteci
Sadullah Aa bir teren n m d e sevgilisinin adnn bile sylem i M ihribnm sen
benimsin, ben senin demitir. 2. Anlamsz terennm ler. Bunlar anlam olmayan bir
takm hecelerdir: le lel li, ya re lel li, ten nen ni, yar el li gibi heceler. Bylece bir
terennm sadece anlaml szlerden yaplabildii gibi sadece anlamsz hecelerden de
yaplabilir. Kimi kere bunlarn karm ile de terennm yaplabilir.
Bir terennm bir bestede bir tane olur ve olduu gibi hi deim eden her satrn
sonuna eklenir. Pek az bestelerde baz m sralar iin deiik baka terennm vardr.
H er msra terennm ile bir btn meydana getirir. Bu btne hne denir. Bylece bir
bestede drt hne bulunur. Birinci msra ile terennm toplam na zemin-hne, ikinci
m sra ile terennm toplam na nakarat-hne, nc m sra ile terennm toplam na
meyan-hne, drdnc msra ile terennm toplamna yine nakarat-hne denir. Meyn
veya miyn bel, o rta m nsnda Farsa bir kelim edir. Bu sebeple iki nakarat
arasnda kalan nc msraa miyan ad verilmitir.
Besteler oklukla en byk, byk, orta usllerle llmlerdir. Kk usllerle,
hele aksak usllerle beste yaplmamtr.
B estelerde birinci msran zel ezgisi (ark, name) vardr. kinci m sran zel
ezgisi olmaz. kinci msran szleri, birinci msran ezgisiyle yani namesiyle okunur.
nc msran yani meynn zel ezgisi vardr. Hem bu ezgi ok ssl ve sanatldr.
Besteci bu blkte baka makama geki yapar. Bu bln yaplmasnda besteci btn
ustaln ve zevkini gsterir. D rdnc msran da zel ezgisi yoktur. Bu szler de
birinci msran ezgisiyle okunurlar. Eskiden de durum byle imi. Fakat son yzyllarda
ikinci ve drdnc m sralarn zel ezgileri yok diye ve terennm ler o rtaktr diye
besteler sadece birinci ve nc m sralar ve terennmleriyle okunmaya balanmtr.
Bugn de bu durum srp gitmektedir. Bu yzden bir ka bestenin ikinci ve drdnc
msralar unutulmutur. 1"
Grld gibi besteler son ekilleriyle iki hneli naklara ok benzemektedirler.
Ve bu durumun Ahmed-i Da zamannda da ayn olduunu, onun yukardaki beytinde
b este ile nakn ayn tu tulm asndan anlam aktayz. Z ira A hm ed-i D a yukardaki
beyitte beste-nigr terkibini meydana getiren kelim eleri ayrarak musikde bir terkip
olan nign ve bir forma olan nak onun karsna koyar. Bylece nak aka birinci
msradaki beste kelimesine tekabl eder. Bu durumda gzel (sevgili) nak ve nigr
alm akla btn bir beste-nigr terkibini alm olur. Yani uurlam ak alm ak
anlam na geldiine gre burada ayn zam anda eng alm ak anlam na da uzaktan
iaret etm ektedir. Bylece Ahmed-i Da tevriye, ihm- tenasp ve cinas sanatlariyle
ssl en azndan iki anlam ieren bir beyit sylemitir. Cinas sanatnn beyitte nigar
ve nigann kelimeleri arasnda yapld aktr.
614a kaan gerdaniye avze eyler
Ne zaman gerdniye (avaz) ile seslenmeye balarsa
gerdaniye bir perde ve avaz ad.200
467
468
617ab
469
dncesi yanm akta olan bir muma benzetilm itir. Mum tabi! olarak yandka erir.
Bylece engi dinleyen insanlarn vecd ile kendilerinden getii dile getirilmek istenir.
nk m um un yani beynin y a n arak erim esi so n u cu n d a a rtk dnce o rta d a
kalm am tr. F akat bu eng, ateiyle dnce mumunu byle yakp eritirken ayn
insandaki can (ruh) n alevlendirmektedir. Bu da pek tabidir. Mum yanarken bir
taraftan erir, te yandan da bu erimeye paralel olarak parlak bir k verir. te bu
benzetm ede parlak k insann ruhudur. Bylece eng gzel sesiyle insanlar dnce
ve akln sn rlarn d an u zak latrp ruh zevklere, zenginliklere u latrr denm ek
isteniyor, ir kelim esiyle mecz-i m rsel sanat yaplarak bununla sadece
k a s te d ilm e k te d ir. Ayn z a m a n d a e rit- ve uyar- y a k m a k ve u y an d rm ak ,
canlandrm ak kelim elerinin mecaz anlam lar dolaysiyle beyitte tezat sanat da
y a p lm a k ta d r. Z ira e rit- k e n d in d e n geirm ek, canll yok e tm e k uyar uyandrm ak, canllk v erm ek an lam larnda birbirlerinin kartdrlar.
Ayrca
kelim e anlam lariyle erit- ve ir uyar- fiilleri strap ile ilgili imi gibi grnmesine
ram en, beytin anlam nda strap yerine evk ile kendinden gemi, ruhen ycelmi
in san lara iaret etm ek ted irler. Bu yzden de erit- ve ir, uyar- kelim elerinde
y ak m ak yani ld rm ek anlam yzeysel o larak b u lu n m ak ta, aslnda ir
uyandrm ak, canlandrm ak, alevlendirm ek anlam larn tam akta olduklarndan
burada irin ihm- tezat yaptn da belirtelim.
634^ nie leyli anun cknda mecnun
anlam ak olan bu msra, Ahm ednin Sazlar Mnazaras adl eserinde de aynen
tekrarlanm as bakmndan dikkat ekicidir, leyli burada bir makam ad da olabilir.207
655^ ya
Bu kelim e h er iki m etinde de ke eklindedir. F akat elif yerine gzel he ile
yazlm , ksa heceli ya kelim esiyle ki kelim esinin eski yazdaki yazl benzerlii
dnlerek, anlam bakmndan daha doru olan ya kabul edildi.
67()b bahnn fal hd rahm et demidr
B ah ar zam an (A llah n ca n llara) rah m et ettii an d r ya da b ah a r zam an
yamurlarn yad zam andr eklinde evrilebilir.208
717ab
G ehl terclc geh ecr- mevzn
Ki her beyti deer bin drr-i meknn
Bu beyit 609a b nin aynen te k ra rd r. Y alnz 609a b m stensih tarafn d an yanl
okunmutur; dorusu 717b gibi olmaldr (bk. Aklama 609ab).
207Bk. G nl Alpay, "XV. yzyln ilk yarsnda yazlm bir Mnzara: Szlar Mnzaras",
Aratrma, Dil ve Tarih Corafya Fakltesi Felsefe Aratrmalar Enstits Dergisi (Ankara 1972), C. X, s.
99-132: var.324a (s. 116, 128); ayrca kr. burada 1181 ve 1335 numaral beyitler.
208B u beyitte iaret edilen yet iin bk. Aklam a 347a^.
470
730ab
Klursn clemi Hdlriid gibi seyr
Sleymnsn okursn M antku3t-tayr
Btn lemi H dhd (kuu) gibi dolarsn; (sen) Sleymansn, M antk-ut-tayr
okursun (veya kularn dilini bilirsin).
M antku3t-tayr ku dili
K uran da ku dilinin Hz. Sleym ana retildii sylenir (X X V II,16). Fakat
M antku3t-tayr ayn zam anda ran iri cA ttr (. 1221)n tasavvufa dir yazd bir
eseridir. Bu beytin ikinci m sranda kelim e her iki anlam a da iaret etm ektedir.
Birinci msradaki Hdhd ise Hz. Sleymann emrinde bulunan kulardan biridir; Hz.
Sleyman, onun vstasiyle Belks bulmu, miislman etmi ve onunla evlenmiti.209
te yandan H dhd, M an tk -ut-tayr adl eserd e de nem li ro lle rd e n birini
yklenmi olan kutur; btn kular onun rehberliinde Simurgu aram ak zere yola
karlar. Bylece ir, Hdhd ve Mantk-ut-tayrn iki anlamna deinirken, Sleyman
kelim esiyle de hem Hz. Sleym an, hem de E m ir Sleym an kasdeder. B eytin
btnne, grld gibi ihm- tensp sanat hkimdir.
798ab
ki gzini drt idp katumda
Bilini balam ney hizmetmde
Benim huzurum da iki gzn drt ederek (byk bir dikkatle) bana hizm et
etm ek iin ney belini balam. ki gz drt etmek, Trke bir deyimdir; dikkatli
olm ak anlamndadr; ayrca gz kelimesiyle ney zerinde sadnn kmas iin alm
deliklere iaret edilm ektedir; ikinci m sradaki hizm et iin beli balam ak hizm ete
hazrlanm ak da Trke bir deyimdir; fakat ayrca neyin zerindeki boum lara bir
telmihtir. nk ney dokuz boumlu, ii oyulmu kam veya boynuzdan yaplan ve 6
delii stte, bir delii alt tarafta olmak zere 7 delikli bir sazdr. Bazan sekiz delikli de
olabilir.210 Beyitte iki imaj birden vardr: Ney imaj ve hizmetkr (insan) imaj.
802ab
Benm perdem de bir avze munT
Kulum gyende girdm muganni
471
212British Library, Or. Add.7914, var. 326^*; bu eser tarafmdan yaynlanm bulunmaktadr, bk. Gnl
Alpay, a. e., s. 119, beyit 89 vd. Bu yaynla ilgili husus iin bk. burada II. Blm: engnmenin Tahlili,
s.80, not 54
213Bk. H. Usbeck, ayn eser, s.75-76, 92; M. Gazimihal, Ikl, s.15, 21-22, 31-32.
214Bk. Meksid-l elhn, s. 132; tlikat, s.206-207
215Bk. bu eserde IV. blm.
21Beyitteki darb, l, kavi ve trne iin bk. Aklama 602a^, 603a^ ve
604ab
217Bk. M. Gazimihal, Ikl, s.49.
472
ksenin gs zerinde iki ses delii almtr. Arka tarafnda da bir ses delii vardr.
Burgular, alttan burgulua geirilmitir. Eri bir yay vardr; uzunluu 680-780 mm.
dir. Kemaneye yani kla benzer.218
Zilli maa da randan gelen bir sazdr. 3. yzyldan beri bilinmektedir. Trkiyede
XV. yzylda biliniyordu. M ehterhanelerde evgn ad altnda kullanlr; iki ucunda
birer ufak zil bulunan maden bir denektir; veya iki byk kak yz yze getirilerek,
oyuklarna ziller ve ngraklar sralanarak yaplr. El kapannca zillerin birbirine
vurmasndan ses kar.219 Bu beyitte egne darb ve l kelimeleri ile geldiine gre
zilli maa anlamnda kullanlmaktadr.
807a perde
Bu beyitte engin at klndan perdelerine iaret edilm ektedir (bk. Aklama 299a,
594a).
808ab
Ne yirde var benm sazum gibi sz
Ki gsterde hazan faslnda nev-rz
Sonbaharda nevrzu (ilkbaharn scakln) gsteren, benim yakc sazm gibi saz
n ered e v ar? saz, alg leti olm akla beraber burada ayn zam anda alg letinin
kard sadya, terennm e de iaret etm ektedir. kinci msradaki nevrz ise, m art
aynn 22. gn, yani ilkbaharn balad gn anlam ndadr. Beyitte sonbahar ile
ilkbaharn kar karya konmasiyle bir tezat sanat yaplmaktadr. Fakat ayrca nevrz
m usikdeki alt avazdan birisi olup buselik ve hseyn m akam lar ona baldr.
Avazlardan nevrz, eskilerce mteri yldzna bal olup tabiat scaktr; bu yzden ir
sz kelimesini kullanmtr. Ayrca nevrz ilkbaharda alnan bir makamdr 220
hazn sonbahar, bir terkip addr (ge). Neyrz adl ubeye baldr. Neyrz ise
sfahan makamndan domutur. Isfahan ile zengle makamlar ise selmek adl avaza
baldr. Bu izahlardan da anlalyor ki beyitte tam bir tezat sanat yaplm aktadr:
eng yle bir bycdr ki sonbaharda ilkbaharn balangcn gstermektedir. Aym
zam anda selmek avazna dayanan hazan (terkip) melodilerinde, selmek yerine nevrz
adl avazn m elodilerini alm aktadr. Ayrca ilkbaharda alnmas gereken nevrz
m elodilerini sonbaharda alm aktadr.221 Fal kelimesi de burada hem mevsim hem
de musik terimi olarak kullanlm ve beyit iki anlam kazanm, bylece ir tevriye
sanat yapm; saz ile eski yazdaki sz kelim elerinin yazlndan da istifade ederek
ihm- tensp sanat yapmtr.
836ab
Semac raks ururlar evk iderler
Semacumdan af v zevk iderler
473
D ans ve raks ed erek evke gelirler; terennm m den (arklarm dan) safa ve
zevke dalarlar.
lk msaradaki sem kelimesi dans, ikinci msradaki ise ark, terennm anlamnda
kullanlarak cinas sanat yaplmaktadr.222.
838a pl-rev (bk. Aklama 617a ).
617a b beytinde p-rev kelimesi, bu beyitte olduu gibi ikinci m srada yine girev
rehin kelimesi ile kafiyelendirilmitir.
841ab
Kaan tasnif idem kavi terane
kar glbangm evc-i sumane
Ben kavi ve terne tasnif ettiim zaman, sadam gkyznn en yksek noktasna
ular (bk. Aklama 599^, 602a^, 603a^).
glbank bir grup tarafndan bir azdan m akam la sylenen dua, ark, henk,
tekbir, Bekta musiksinde bir form, Bektalerde savt eklinin ald ad, Mevlevler
glbank yerine sem derler; Osmanllar mziksiz olarak glbank ekerlerdi. Yenieri
glbanki, esnaf glbanki, tulum baclarn yangna giderken syledikleri secli szler de
bir eit glbanktr.223
Musikde eskiden bang kelimesi ise tam bir oktava verilen ad idi. H er bir makam
deiik sayda bangden ya da yarm bangden meydana gelirdi. M esel kek, nev,
bzrg, sfahan, hicaz, uk yarm bang, hseyn iki bang, rst bang, buselik drt
bang, rehav iki bang, rak bir buuk bang, zengle bir bang. M akamlar gibi ubeler ve
terkipler de bu banglerden meydana gelirdi.224
H erhalde ir, glbang kelimesiyle bang anlamna da iaret ederek eve makamnda
bulunan bangleri kastetmi olabilir, eve gkyznn en yksek noktas, musikde bir
ube ve bir perde ad. Fakat bugn bir makam addr.225
Ancak ir, bu beytin ikinci m sranda kelimeyi gkyznn en yksek noktas
anlam nda kullanm akta ve m usikdeki eve perdesine de iaret etm ekte olduu iin
ihm-i tensp sanat yapmaktadr.
887ab
Benem emm renh fknda let
Benem levvmeniin zhdinde halet
emmare, levvame:
Suflere gre yedi nefs ve bu yedi nefs iin yedi tavr vardr. Nefsin ilk derecesine
nefs-i em m are ad verilir. Bu nefis insan dima ktle ve madd eylere srkler.
F a k a t insan kendini d zeltm e e b alar ve m anev ynn bir d erece yukarya
474
karabilirse nefs-i levvmeye ship olur. Bu nefis de ktlk yaptrr; ama insan bu
d ereced e yaptna pim an olur; yaptklarnn bilincindedir. Bu iki nefsi en st
dereceye, yani insann tanrlad ve kendinden hi bir iz brakmad dereceye kadar
u n efisler takip eder: nefs-i m lhim e, nefs-i m utm ainne, nefs-i rziyye, nefs-i
marziyye, nefs-i sfiyye ya da nefs-i zekiyye. Beytin ikinci m sranda levvme, zhd
ibadet, her eyden geme, terk etm e, perhiz etm e kelim esiyle kullanlm aktadr.
Bylece insana pim anlk duyurarak ktlk yaptran bir nefsin terkedilm esi hlini
insana verenin yine eng olduu syleniyor. Bu durumda, insan, nefs-i em m renin
ktlne hem d'e, ktlkten tr pimanlk duymaya srkleyenin eng olduu
grlm ektedir. Bylece ir hem tezat sanat yapmakta, hem de engin insana hem
iyilii hem de ktl yaptrabileceini dile getirmektedir.226
897ab
cAceb kusn tersin Dvd elhan
Diln bilmez senn ill Sleyman
Dvud gibi nam eler syleyen gzel bir kusun; senin dilini Hz. Sleymandan
baka kimse bilmez.227
Fakat bu beyitte Hz. Sleyman kastedildii gibi Emir Sleyman da kastedilmi ve
engin dilindan ancak onun anlad belirtilm ek istenmitir. eng de istire yolu ile
kua benzetilm itir. F akat bu ku yani eng Hz. D vudun sesine shiptir. engin
Dvud ile olan ilgisi muhakkak ki Hz. D vudun eng (lr) almakla n salmasndan
trdr. Hz. Dvud, Kuranda ad geen ve sril oullarna gelen peygamberlerden
biri olup Hz. Sleymann babasdr. Gzel sesi ile mehurdur. eng alp mezmir
ad verilen lhileri okuduu rivayeti vardr.228 Bu yzden engin sesi, nameleri Hz.
D vudun nam elerine ve sesine benzetilm i; Hz. Sleyman, babas Hz. D vudun
nam elerini en iyi anlayan kii olaca dncesine ise Hz. Sleym ana ku dilinin
retildii efsanesinden hareket edilerek varlmtr. Bu durum da Dvud sesli, kua
benzeyen engi ancak ku dilini bilen Hz. Sleyman anlayabilir; dolaysyla Hz.
Sleymann ada Em ir Sleyman da anlayabilir, anlamn beyitten karabiliyoruz.
924^ ka-i Eyyb
Hz. Eyp A llah ta ra fn d a n sn an p , pek ok b ely a u ratlm ; s o n ra da
hastalanm . Btn vcdu yara iinde kalm; sonra A llah onun sabrn grerek
m em nun kalm ; ayan yere vur demi; Hz. Eyp bu hareketi yapnca yerden su
fkrm; o sudan ien ve sonra ykanan Hz. Eyp iyilemi. Bu hikye K uran da
xxxviii.srenin 41-44. yetleri arasnda anlatlr. Burada da ir bu beyitle bu hikyeyi
226B u konuda daha fazla bilgi iin bk. Mcvln, Mesnevi, C.V, Alama, s.354-355, b.556; Ayrca bk.
El-Kueyr, Risale I, (ev. T. Yazc), zhd bb, s.229-236, 366; A. Glpnarl, M esnevi erhi, C.I, s.174175, 506-507, b.2768; K. XXI,53; LXXV,2; XCI,7; LXXXIX,27-30.
227Hz. Sleyman ile kular arasndaki iigi iin bk. Aklama 730a^; ve bu eserin IV. Blm.
228A. Glpnarl, Mesnevi, C.II, Alama, s.304, b.493,494; Mesnevi erhi, C. II, s.106-107, b.494; Ahdi Atkde Hz. Davuda it eng eliinde sylenen nedeler bulunmaktadr, bk. Ahd-i Atk, Mlk-i sn
XXII.bab; K. X X V II,15-16; X X X IV ,10-14; XXXVIII,17-26,30.
475
229Bu hikyenin Smer dilindeki rivayeti iin bk. S. N. Kramer, History Begins at Sumer, s.111-115
(Philadelphia 1981); ayrca bk. Holy Bible, The Book of Job, s.613-655; A. Glpnarl, M esnevi erhi, C.I,
s.418-419, b.2105. Bbilli Eyp ile Tevrattaki Eybn mukayesesi iin bk. G. A. Barton, Archaeology and
The Bible, Part II (Philadelphia 1916), s. 392; S. N. Kramer, History Begins at Sumer, The First Job, s.
111-115. Ayrca bk. C.J. Ball, Book of Job (Oxford 1922)
230A. Glpnarl, Mesnevi, C.II, Alama, s.305, b.516; C.II, s.520, b.3882. Bu sze benzer Trke
ataszleri iin bk. Durb-i Emsal, s.216.
231Trkesi iin bk. Durb-i Eml, s.180: laamn eysi hzr.
332K: 11,255; bk. bir de A. Glpnarl, Glen-i R z erhi, s.85; A. Glpnarl, M esnevi erhi, C.I,
s.101-103, b.241-2.44, C.II, s.514-515, b.3769.
476
bert, aban aynn onbeinci gecesidir; kadir gecesi gibi kutsal bir gecedir.
K urann bu gece yani Bert gecesi indirildii, Kuranm XLIV. sresinin ilk yetine
dayanlarak sylenirse de Kurann ramazan aynda ve kadir gecesinde indirildii, daha
m m kndr. A ncak h alk arasn d ak i bir in an ca gre ab an n onbeinci gecesi
kaderlerin tayin olduu gecedir. Yani abann 15. gecesi herkese bert verilir, o yl
insanlarn bandan geecek olan her eyin yazl kd o gece hazrlanr; mr de o
gece takdir edilir. H atta bu gece hakknda bir hads de vardr: Gerekden de Allah,
abann onbeinci gecesi, kendisine irk koanla ktlk edenden baka btn halka
m erham et eder.233
993ab mahzenidr
lk msradaki son kelime de m ahzenidr eklinde okunmutur. kinci msradaki
m ah zen id r kelim esinin, birinciyle ayn olamyaca iin, m stensih tarafndan
yanllk ve dalgnlkla yazld dnld. nk bu durum da bu iki kelim e redif
olduundan, beyitte kafiye bulunm am aktadr. kinci kelim enin m acdenidr veya
benzeri bir kelim e olmas ihtim ali diinldyse de, bu kelim e m etinde aka ve
harekeli bir ekilde yazld iin mdahale edilmedi.
994b yksa
V ucdu hastalkl fakat huyu giizel, kalbi tem iz (olan) Hz. Eyp kullarn en
iyisidir.
Bu beyit bir hadse iaret etm ekte ise de tesbiti mmkn olmad.
1025ab
U andan sonra bir ka dzd-i nebba
Kefen urlar cimri v kall
233A. Glpnarl, Mesnevi erhi, C.II, s.477, b.2988; Mevlna, Mesnevi, C.II, Alama, s.328, b.2984;
A. J. Wensinck, aban A (1968), 113.cz, s.264; kadir ve micrc iin bk. Aklama OI3^.
477
234 O. Turan, Trkiye Seluklar Hakknda Resm Vesikalar (TTK Yaynlar Ankara 1958), s. 7, 1011, 150-153.
235Bk. F. Steingass, A Comprehensive Persian-English Dictionary (6. bask, London 1977), s. 744b:
shushtar Susa, (famous for cloths); etr iin bk. Reat Ekrem Kou, Trk Giyim Kuam ve Sslenme
Szl (Smerbank Kltr Yaynlar, Ankara 1967), s.218-219.
236K. XVIII 31; XLIV 5; LXXVI 21; ayrca bk. M. Z. Pakaln, a. e. (1972), 21.fasikl, s.294.
237 K. XVIII, 31; XLIV, 5; LV, 54; LXXVI, 21.
478
238Bk. TS, s.517: berki-, -g- okunuu daha doru olsa gerek.
239Ayrca bk. bu eserin III. blm.
479
1138b Frkan
Kurana, doru ile btl ayrd iin, Frkan ad verilir. Kurandaki XXV.srenin
ad da Frkndr. Ayrca Kuranda eitli yerlerde geer.240
1208ab
Dibagat kld ol nzk dermi
Dzp h-yi lnden rakk-i Rml
(bk. Aklama 121 l ab)
121l ab
Benem Kurn iinde rakk- menur
Kitb- sumnl bende mestur
rakk ince deri, permen, kitap, sahife; menur ferman, yarlk, yaylm, rakk-i
menr alm sahife; mestur yazlm. Bu Kuranda yle geer Kasem olsun o
Tr dana....Alm sahifelere yazl olan Kurana....241 Bu yzden bu terkip birinci
msrada Kuran ile gemekte ve bu kutsal kitabn nceleri ince ceyln derisine yazld
belirtilm ektedir (1208ab).
Bu durum da, K uran, lh kitap (kitb- sum an) ceyln derisi zerine yazl
o ld u u n a gre, ceyln d erisin in b,1208de ve 1211de lh b ir vasf kazand
sylenmek isteniyor.242
1212ab
Kimine dzdi zer-kb leti zer
Kimine yazdlar divan u defter
Kuyumcu leti kimine altn dzd (kimini altnla ssledi, tezhip yapt); kimine
divan yazdlar; kimini defter (yaptlar).
Beytin ilk m srandaki kim ine kelim esi, aslnda her iki nshada da kim inden
eklinde yazlm tr ve m sra yle okum ak m m kndr: K im inden dzdi zer-kb
let-i zer kiminden kuyumcu altn leti dzd (yapt). Buradaki altn leti belki de
kuyum cularn tezh ib y ap ark en k u llan d k lar d eri to rb a d r. F ak at beytin ikinci
m sranda bulunan kim ine kelimesi ile ilk m sradaki kim inden kelimesi arasnda bir
paralellik bulunmas gerektii dnld; ayrca kimi yapraa tezhip yaplm olmas
ikinci msradaki anlam a daha uygun olduundan, ilk msradaki okunu dzeltildi.
1237ab
itdn ka-i vel-cdiyt
Sleyman -1 neblnn fit
Atlarn hikyesini ve Sleyman peygamberin atlarn iitdin mi?
480
481
1260b engerus
engers M acaristan
engersl Macaristanl, M acar
Bu k elim e H E n sh asn d a engellisi, VM K n sh asn d a v n g el sl eklinde
yazlm tr. A ncak bu yazllarn hi bir anlam yoktur. K elim e ilk m sradaki
mengels beyaz fillerle mehur yer kelim esinden nisbet yas ile yaplan mengelsi
kelim esi ile kafiye olduu iin m stensih engersl yerine engelsi yazm olabilir.
nk telffuzda 1 ve rnin k yerleri ayn olduu iin r kolaylkla lye dnmtr.
K elim enin engersl olduu kesindir. Z ira Em ir Sleyman zam annda (1402-1411)
O sm anllarm A vrupa yakasna getii ve A vrupalIlarla pek ok savalar yaptklar;
OsmanlIlarn M acarlara bu ad verdikleri dnlerek bu kelime metne alnd.
1273b evlelik
evlek eski b ir yz lm birim i; 400 arn k a re .245 K elim enin *evleklik
eklinden kt aka grlmektedir.246
1355b zira hubbl-vatandur czv-i mn
nk v atan sevgisi m a n d a n d r A rapa bir hadsin T rkeye evirisidir.
hubbu3r-resl m in3I-mn eklinde de bir hads bulunm aktadr. Fakat A. Glpnarl,
V atan sevgisi m andandr eklinde bir hadsin var olduunu bildiriyor. M irsdltbdda da hads olarak verilmitir.247
1430ab rahm et
Bu kelimenin ikinci msrada kafiye olmas gereken kelime de rahmetdir. Beyitteki
a n la m a g re ilk ra h m e t k e lim e sin in n icm et veya b e n z e ri b ir k elim e olm as
gerekm ektedir. Ancak m etinde itina ile ve harekeli olarak yazld iin m dahale
edilmemitir.
245Bk. A. Kiper, Trkede ller ve l Aletleri (1963), ..Ed.Fak.Genel Ktp. Tez No. 343
246Buna benzer deimeler iin kr. kkk yerine kck, kabakk yerine kaback vb. gibi.
247A. J. W ensinck, Concordance et Indices de la Tradition M usulmane, C.I, s.409; A. Glpna1
M esnevi erhi, C.IV, s.326-327, b.2211. AhdT-i Mesnevi (hazrlayan: BedicuDz-Zamn Firznfer, Tah
334 .), s. 97
482
VII. BLM
BBLYOGRAFYA VE KISALTMALAR
BBLYOGRAFYA V KISALTMALAR
483
XIV, s.217-230
DANMEND, . H., zahl Osmanl Tarihi Kronolojisi, 6 cilt, stanbul 1947-1961
DANKOFF, R., bk. el-Karl
DYE, bk. Necme3d-dln-i Daye
D e GUBERNATIS, Angelo, Zoological Mythology or the Legends of Animals, 2
cilt, London 1872
D e VAUX, B. Carra, Cevher A
DENNY, W alter B., bk. Edwin Binney, 3rd.
DEV LET H - Semerkand, Tezkiret-ucara, Yaynlayan M. Abbas, Tehran,
tarihsiz
DIJK, van J.J. A. bk. Hallo, W.W.
D IEZ, Ernst, Mescid: Camiin mimar tarihi, A
D LN, C., M escd bin Ahm ed, Sheyl Nevbahar, ncelem e-M etin-Szlk ,
A tatrk Kltr Merkezi Yayn, No. 51, A nkara 1991, VIII-676 s. metin ve 14
s. tpk basm rnekleri
Divn- Elbise, bk. Nizam Kar
DOLU, Halide C., Yusuf Hikyesi hakknda birka sz ve baz Trke nshalar,
TD ED (stanbul 1952), C.IV, say 4, s.420-445
D UCHESNE-GUILLEM IN, M., La H arpe plectre Iranienne son Origine et sa
Diffusion, JNES (1969), s.109-115
Zurub-i Emsal, stanbul, tarihsiz
D rr-i Meknn, Ahmed-i Blcan (kendi ktphanemizdeki yazma nsha)
EB U shak, Kenz-l-tiha, Yaynlayan Mirza Habib-i Isfahan, stanbul 1303
EC K M A N N , Jn o s, D ie T sch ag h ataisch e L ite ra t r, P h ilo lo g iae T urcicae
Fundam enta II, W iesbaden 1963, s. 304-402
A C o n te st in V erse B etw een S trin g ed In stru m e n ts from th e C hagatay
Literature of the 15th Century, Aspects of Altaic Civilization, Proceedings
of the Fifth M eeting of the P erm anent International A ltaistic Conference
H eld at Indiana University, June 4-9, 1962; U ralic and Altaic Series, C. 23,
Bloomington 1963, s. 119-122
EC O N O M O U , G eorge D., The Goddes N atura in M edieval Literature, H arvard
University Press 1972
E M R , Yusuf, Beng ar, British Library, Or. Add. 7914; Yayn iin bk.
Gnl ALPAY
EN V E R , D sturnam e-i Enver, Yaynlayan: M. H alil Yman, stanbul Evkaf
M atbaas 1929
E R D E R , Yoram , The Origin of the Name Idris in the Quran: A Study of the
Influence of Q um ran Literature on Early Islam, JNES (1990), C. 49, say 4,
s.339-350
E R E N , smail, Kiril harfleriyle yaynlanm skp m anileri, Sesler ( Pritine,
Ekim 1984), s. 95-102
E R G N , M., B ursa K ita p lk la rn d a k i T rk e y azm alar a ra s n d a , T D E D
(stanbul 1950), C.IV, say 1-2, s.107-132
, Trkoloji Blm alm alar/1TD ED (stanbul 1959), C.IX, s. 119-151
487
M AZIOLU, H., Anadoluda XIII. yzyl rnlerinden Yeni Bir Eser, BB 1963
(Ankara 1964), s.75-79
M ecmca, Nuruosmaniye, No. 4959
MEEK, T.J., Canticles and the Tammuz Cult, AJSL (1922-1923), C.XXXIX, s.l14
, The Song of Songs and the Fertility Cult, Song of Songs: A Symposium,
W.H. Schoff (1924), s. 48-79
, Babylonian Parallels to the Song of Songs, JBL (1925), C.XLIII, s. 245-252
M E L IK O F F , ., R echerches sur les com posantes du syncretism e B ektachiA levi, Studia Turcologica M em oriae Alexii Bombaci Dicata, Napoli 1982,
s.379-395.
M ERA I, cAbdDl-kadir, Mekaidl-Elhn, tellf-i cAbd3l-kdir b. Gaybl Hafiz
Merl, be-ihtimam-i Tak Bini, Tehran 1344 . [Maqased al-alhan by cAbd
al-Qader Gheybi Maraghi edited by Taqi Binesh. Persian Text Series, No. 26.
G eneral Editor E. Yar-Shater, Tehran 1966]
el-M EScD, E b3l-H asan cAli b. el-Huseyin, M urcuz-Zeheb ve m ecdin3lcevher [19. yydaki m uhtelif basklarndan sonra kanlarn en m him leri
unlardr: 2. bask, K ahire 1948; Beyrut 1973. Ch. Pellat, geen asrdaki
F ranszca tercm eyi yeniden gzden geirip asl ve dizinleriyle birlikte
yay nlam tr: 5 cilt B eyrut 1966-74, 2 cilt A rap a dizin, B eyrut 1979;
Franszcas 3 cilt, Paris 1962-1971]
M EV L N , C. Rum i, M esnevi, V. zbudak T ercm esi ve A. G lp m arlnm
Alamas; 6 cilt, 4. bask, Mill Eitim Basmevi, stanbul 1966
MILLS, M. A., Exploring an Archetype, Mevln Gldestesi, A nkara 1971
MNGANA, A., R. Harris, The Odes and Psalms of Solomon, 1920
MirdI-cibd, bk. Necmed-din-i Dye
M R ZA Berddin, M. Ahmed, Bk. Kuran
M ONTET, P., Everyday Life in Egypt, Philadelphia 1981
M ORDTMANN, .H., Suheil und Nevbehar, Romantisches Gedicht des Mescud b.
Ahmed, Hannover 1925 (tpkbasm) [Bk. bir de C. DLN]
MORAN, W.L., bk. Th. JACOBSEN
M UH A M M ED ibn-i Hac vaz el-Mfessir, Cinn- Cenan, S. Yahya Ef. No. 189
, , Belediye, M.C., No. K372
, , S. Pertevniyal, No. 438
, , S. Hac Mahmud Ef. No. 1692
, , .. Ed. Fak. Trkoloji Blm Seminer Ktp. No. 4022
M U H A M M E D M ah d i Xn, Sanglax, with an Introduction and Indices by Sir
G erard Clauson, London 1960
M ULLER, C.O., Ancient Art, London 1958
M U N D K U R, Balaji, The Cult of the Serpent, An Interdisciplinary Survey of its
M anifestations and Origins, State University of New Y ork Press, Albany
1983
M um cu3z-Zeheb, bk. el-MEScUDI
NSIR- Ts, bk. Ts
494
PIET, John, An Old Babylonian Crystal Seal, JANES (1969), C.VI, s.30-36
PTO LEM Y , T etrab ib lo s, L oeb C lassical Library, ngilizcesi: F.E. R obbins;
Harvard University Press 1980
RA D A U , Hugo, Sum erian Hymns and Prayers to G od Dum u-zi or Babylonian
Lenten Songs, Mnchen 1913
RASONYI, L. Feridddin A ttar Tezkiret l-Evliyasnm Budapete Yazmas, BB
1966 [yaznn devamnda A.Bodrogligetinin m talaalar var]
RA VN, O .E., A C atalogue of O riental C ylinder Seals and Seal Im pressions,
Kobenhaven 1960
RED H O U SE, Sir James W., Trkeden ngilizceye Lgat Kitab / A Turkish and
English Lexicon, 2. bask, stanbul 1921
R E N A N , M. E rn e st, A n Essay on th e A ge and A ntiquity of th e B ook of
N abathaean Agricultur, London 1862
RIEU , Ch., Catalogue of the Turkish Manuscripts in the British Museum, London
1888
R M M E R , J., A n cien t M usical In stru m en ts of W estern A sia in th e B ritish
Museum, London 1969
RITTER, H., Philologika, Feriduddin cA ttar II, Oriens (1958), C.XI, s.1-76
R IZA ZA D E, ., Tarih-i Edebiyat- ran, ntiarat- emir-i kebir, 1341 (.)
ROBINSON, B. W., Persian Paintings in the John Ryland Library, 1980
, Persian Drawings, Boston 1965
ROSELLINI, M onumenti, D ellEgitto della Nubia, Pisa Presso Niccolo Capurro
E.G., 1834
ROSSI, E., Elenco dei M anoscritti Turchi della B iblioteca V aticana, C itta del
Vaticana 1953
ROUX, G., Ancient Iraq, Penguin Books, 2. bask, 1980
RO W LEY, H.N., The Song of Songs: an Examination of Recent Theory, JRAS
(1938), s. 251-276
RYPKA, I., Iranische Literaturgeschichte, Leipzig 1959
SADEDDN Mehmed Efendi, Tact-Tevrih, 2 cilt, Tbhne-i mire 1279 [Yeni
yayn: smet Parmakszolu, 5 cilt, Ankara 1974]
Sahh-i Buhr Muhtasar, Bk. Z E Y N D-DlN
SAcDl, Klliyt- Sacdl, Yaynlayan: Muhammed cA1t Ferri, Szman- intiart cvidn (tarihsiz)
SAclD Nefisi, Trih-i Nazm u Ner der Iran ve der Zebn- Farisi, 3 cilt, Tehran
1344 ()
SANDERS, N.K., The Epic of Gilgamesh, Penguin Books, 1972
SAYCE, A.H., Tam m uz, Dictionary of the Bible, Yaynlayan: J. Hastings, New
York 1902
S E H l Beg, H et Bihit, stanbul 1325 [Yeni yayn: Gnay Kut, The Tezkire by
Seh Beg. An Analysis of the First Biographical work on Ottom an Poets with
a Critical Edition base on Ms. Sleymaniye Library, Ayasofya, 0.3544 by
Gnay Kut, SOLL, C.5, Harvard niversitesi 1978]
SEYDl, Edvar (el-M atlac), Topkapi, III.Ahmed, No. 3459
496
SHALOM , M. Paul, Heavenly Tablets and the Book of Life, JANES, (1973),
C.V, s.345-353
Sicill-i Osman, bk. SREYYA, M.
SiraPl-kulb (anonim y.), .. Ktp. TY 503 (150a-184a)
, Topkap, Revan, No. 622
, Topkap, Koular, No. 1057
SM ITH , G race M., Yusuf-i M eddah, V arqa ve G lah, A F ourteenth Century
Anatolian Turkish Mesnev, Leiden 1976 [bk. bir de .H. Ertaylan]
SO UTHGATE, Minoo S., bk. Iskandarnamah.
S T A U D E R , W., H a rfe ,, R eallexikon der Assyrologie un V orderasiatischen
Archologie, 4 cilt, Berlin, New York 1972-1975
STEINGASS, F., A Comprehensive Persian-English Dictionary, 6. bask, London
1977
SU H R A W ER D I, Shihabuddln MaqtQl, T hree T reatise on Mysticism, Tercm e:
Otto Spies, S. K. Khatak, 1935
S R E Y Y A , M., Sicill-i O sm n yahut T ezkire-i M ehr-i Osm aniye, 4 cilt,
M atbaa-i mire, stanbul 1308
EH SU V A R O LU , B. N., A nadoluda Trkelem e cereyanlar ve Trke ilk
tp yazmalarndaki terim ler, BB 1957, Ankara 1960, s.25-35
EM SEDDN Sam, Kamus-i Trk, Dersaadet 1317
ERF Hulusi, Ferhengnme-i Sad, TM (stanbul 1934), C.IV, s.295-303
BAY, H. S., C e b r ^ r A
, C ennet A
el-TABERI, Tarih-i Taber Tercemesi, Eb Cafer Muhammed b. Cerr et-Taber,
3 cilt, stanbul 1980 [Trke T ab ernin 1292 ve 1327 tarihli iki stanbul
basks esas aln arak bugnk T rkeye ak tarlm tr. B unun yan sra
ktphanemizdeki yazma aslna da atflar yaplmtr. 14. yya it olan bu ilk
tercm enin bir an nce yaynlanmas gerekmektedir.]
, The Commentary on the Q u ran by Ab Ja far M uhammad b. Jarir al-Tabarl.
Being an Abridged Translation of Jm ic al-bayn can ta^wil y al-Qurn.
W ith an In tro d u ctio n and N otes by J. C ooper. G e n e ra l E d ito rs W.F.
M adleung and A. Jones. Volume 1, Oxford University Press 1987, XLIV, 492
s.
T A E S C H N E R , F., slam o rta anda F utuvva (F tvvet T e k il t)/1 FM
(stanbul 1953-1954), C.XV, s.3-32
, Das Futuvvet Kapitel in G ulschehrs altosmanischer Bearbeitung von cAttars
M antiq ut-Tayr, Berlin 1932
, Gulschehrs Mesnev auf Achi Evran, W iesbaden 1955
TA HR, Bursal M., Osmanl Mellifleri, 3 cilt, stanbul, M atbaa-i mire 1333
TANINDI, Zeren, bk. AMAN, Filiz
T aram a Szl, XIII. yzyldan beri Trkiye Trkesiyle yazlm kitaplardan
toplanan tanklariyle Taram a Szl, 7 cilt, Ankara 1963-1974 (TS)
TA RLA N , A.N., Kad B urhaneddinde tasavvuf I-IV , T D E D (stanbul 19581961), C.VIII-XI
497
TU CU, Reste, enknam enin transkripsiyonu ve edeb tahlili. Trkiyat, Tez No.
344, 1949-1950
TU R A N , O., Trkiye Seluklular H akknda Resm V esikalar, TTK Yaynlan,
A nkara 1958
TU RG U T, A.M., znik ve Bursa Tarihi, Bursa Vilyet Matbaas, Bursa 1935
T S, M oham m ad b. M ahmud, cA ja3ib al-M akhluqat ve Gharaib al-Mawjudat,
Yaynlayan: M. Sotoodeh, Tehran 1966
, Camasbname, S. Ayasofya, No. 4795
U LU A Y , M. aatay, Saruhanoullar ve E serlerine D air Vesikalar, M anisa
Halkevi yaynlarndan, stanbul 1940, say 6
UNVALA, Jamshedji Manechji, D er Knig Husrev und sein Knabe, W ien 1917
USBECK, H., Trklerde Musik letleri, .. Edebiyat Fakltesi Genel Ktp., Tez
No. 221
UZ, K., Musik Istlhat, Ankara 1964
U Z L U K , F.N., XIV.yzyldaki Trke tp kitaplarndan rn ek ler, BB 1957,
A nkara 1960
UZUNARILI, .H., Osmanl Tarihi, C.I, 3. bask, TTK yayn, A nkara 1972
, Anadolu Beylikleri, 2. bask, TTK yaym, Ankara 1969
, Ktahya ehri, stanbul 1932
V ELED elebi, KLSL Rifat, Ferhengnme-i Sad, stanbul 1940
W EIN FELD , M oshe, R eider of the Clouds and G ath erer of the Cloudes,
JANES (1973), C.V, s.421-426
WELCH, S.C., Persian Paintings, Five Royal Safavid Manuscripts of the Sixteenth
Century, New York 1976
WENSINCK, A. J., The Semitic New Year and the Origin of Eschatology, Acta
Orientalia (1922), C.I
, Concordance et Indices de la Tradition Musulmane, 7 cilt, Leiden 1936 vd.
, Hzr, A [ayrca bk. BORATAV, P.N.)
, rem Z tl-md A.
, srfil A
, Kab e A
, Mescid-i Aks A
, Mescid-i H aram A
, H dhd A
, ban A
W ID E N G R E N , G ., M e so p o tam ian E lem en ts in M an ich aeism , S tudies in
Manichaean, Mandaean, and Syrian-Gnostic Religion, Uppsala, Leipzig 1946
, The King and the Tree of Life in Ancient Near Eastern Religion, Uppsala 1951
W ILKINSON, M anners and Customs of the A ncient Egyptians, 3 cilt, London
1837
WILSON, J.A., bk. Th. Jacobsen
WITTEK, P., Mentee Beylii, eviren: O.. Gkyay, TTK Yayn, Ankara 1944
WOLKSTEIN, Diane, bk. S.N. Kramer
WOLSTAN, David The Tuning of the Babylonian H arp, Iraq (1968), C.XXX,
499
s.215-229
W OOLLEY, C.L., The Sumerians, 1928
, U r Excavations, The Royal Cemetery, New York 1934
Y A H Y bin Mehmed el-Katib, Menhicl-n, Yaynlayan: inasi Tekin, SOLL,
C.2, Roxbury 1972
YAKUT, A., M u^em Pl-Bldn, 5 cilt, Beyrut 1955
YALTKAYA, M. erefeddin, Araz A
YAVUZ, A. F bk. K U RAN
YAZICI, T., Selman A
, Sem A
YEKT, R., Trk Sazlar 3, MTM (stanbul 1915), C.II, say 4-5, s.131-141, 233239, 457-463
YUNUS Emre, bk. A. Glpnarl
YUSUF, bk. Emir ve G. ALPAY
YSUF-i Meddah, bk. .H. Ertaylan ve G. Smith
ZEBH U LLA H Saf, Genc-i Suhan, 4. bask, 3 cilt, Tahran 1339 ()
ZEK, G., Ahmed-i D anin Trke Divamnda insan gzelliine it benzetmeler,
.. Ed. Fak., Genel Ktp. Tez No. 256, 1966
Z E Y N D -D lN , A hm ed b. A hm ed b. A b d il-L a tiz-Z ebd, S ahh-i B uhr
M uhtasar Tecrd-i Sarh Tercem esi ve erhi, eviren ve erheden: K.
Miras, 2. bask, C. IV, A nkara 1968, C.VIII, 1970
Z O T E N B E R G , H., H isoire de rois des Perses par Abo M ansor al-Thaalibi,
Arapa metin ve Franszcas, Paris 1900
KISALTMALAR
* engnm enin Tenkidli M etni olan V. Blmde beyitlerin banda grlen bu
y ld z , o b e y tin ta m a m n n veya b e y it i in d e b ir iki k e lim e n in ,
Aklamalara ayrlm olan VI. Blmdeki izahlarn gsterir.
ab yazma varak numaralar stndeki n ve arka yzleri ifade eder
a.e. ayn eser
a.g.e. ad geen eser
AJSL American Journal of Semitic Languages
a.ml(f). ayn mellif
500
tb tabasmas
TDAY Trk dili Aratrmalar Yll-Belleten (Ankara)
TD ED stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Dergisi
TDK Trk Dil Kurumu (Ankara)
TM Trkiyat Mecmuas (stanbul)
TS Taram a Szl (Trk Dil Kurumu, Ankara)
TTK Trk Tarih Kurumu (Ankara)
T U B A T rklk Bilgisi A ratrm alar (Journal of T urkish Studies) [H arvard
niversitesinde inasi Tekin ve G nl A. Tekin tarafndan 1977 ylndan
beri yaynlanmaktadr. lk kuruculardan biri de Fahir zdir]
TY Trke yazmalar
v(r). varak
vd. ve devam
VMK engnmenin Vasfi M ahir Kocatrk nshas
W ZKM W iener Zeitschrift fr die Kunde des Morgenlandes
y yazma
502
S O U R C E S OF O R I E N T A L L A N G U A G E S &
LITERATURES
Edited by inasi Tekin & Gnl A. Tekin
m i]
3-AHM ED-i D CI and his engnme, by Gnl Alpay [58 pages, 1973] < See also # 16 >
4.ALTUK-NM E. The Legend of ar altuk; Facsimile with critical Analysis and Index, by F. z &
Gnl Alpay Tekin [7 parts, 1287 pages, 1973-1984]
5.HET BHT, The Tezkire by Seh Beg, by Gnay Kut [423 pages, 1978]
6.T H E BO O K O F A D V IC E , The Earliest Old O ttom an V ersion o f K A B U SN A M E . Text in
Facsimile from the unique 14th Century MSS by Eleazar Birnbaum [264 pages, 1981]
7.M A H M U D el-KAGAR, Compendium of the Turkic Dialects (Dvn Lgat-it-Trk). Edited &
translated with Introduction and Indices by Robert D ankoff in coll. with J. Kelly [Part I,
xxii + 416 pages, 1982; Part II, iv + 381 pages, 1984; Part III, 337 pages, 1985]
8.SH A IK H JA M A LI D IH L A V I, M asnawl M irtul M acn (Persian text), by H am eed-ud D in
[Edition has been prepared by Gnl A. Tekin, 30 + LXXIX pages, 1984]
9.KANN-NM E- SULTN li CA ZZ EFEND, by Rhoads Murphy [x+82 pages, 1985]
10.CAL 3U D D A W LA SIMNN, Opera Minora (Persian & Arabic texts) W.M. THACKSTON,Jr.
[xxxi+263 pages, 1988]
11.THE SEY A H A TN A M E of EVLYA ELEB, Facsimile of TS Badat 304. Part l , l a-106a, by
Fahir z [14 + 216 pages, 1989]
12.THE SE Y A H A T N A M E of EVLYA ELEB, Index, by inasi Tekin & Gnl A . Tekin [241
pages, 1989]
1 3.M U N Y A T IP L -G H U Z A T , A 14th Century Mamluk-Kiptchak Military Treatise, by Kurtulu
ztopu [iv+ 223 pages, 1989]
14.AN EV LY A ELEB GLOSSARY, Unusual, Dialectal and Foreign Words in the Seyahat
name by Robert Dankoff [131 pages, 1991]
15.EMC PER V A N E, Feyzi elebi. A Seventeenth Century Ottoman M esnev in Syllabic Meter,
Text, Interpretation and Facsimile by Gnl A. Tekin [175 pages, 1991]
16.ENGNM E, Ahmed-i D a0!, Critical Edition and Textual Analysis by Gnl A . Tekin [iv + 502
pages, 1992] < See also # 3 >
Forthcoming volumes:
VAHIDIs H vCE-i CEHN by A.Karamustafa
BA BU R N A M E by W.M.Thackston,Jr. and H.Inalcks KEFE DEFTER etc.