HayvanHaydar’ın Doğuşu

İçimde koskocaman bir boşalma anı büyüyordu. Belki de bu beni doğuran yasaklı
kelimelerin mucizesiydi. Nasıl bir doğum gerçekleşmişti ki ben bu büyütücü duyguya
erişebilmiştim. İçimde sendeleyen bu azgın hazzın sırrını bulmak istiyordum. Bir
sırrın çözülebilmesi için mutlaka çıplak güneşe ihtiyaç vardır. Bunu en iyi bilen ben,
yine de kendi doğumumu araştırmaktan geri duramıyordum. Çünkü on beş bıyıklı
amcanın ortaya attıkları yasak kelimeler vesilesiyle doğduğuma inanıyordum. Bu
sonsuz inancın beni çıplak güneşe götürmesi imkânsızdı. Gerçekten de çıplak güneş
asla o on beş bıyıklı amcanın yanına uğramazdı. Koruyarak büyüttüğüm içimdeki bu
boşalma anı sadece bir fantezi olamazdı. Bir doğum nasıl bir insanın nefesini
kesebiliyorsa, insanın içinde büyüyen bir boşalma anı da aslında o kadar gerçekti. Bir
o kadar da aslında bu yasak kelimeler etrafımdayken saçma görünmekteydim.

Gerçekten dönüp baktığımda kendi siklamen gözlerime, gördüğüm sadece bu

büyültücü boşaltma anıydı. Aslında yasak olan kelimeyi yazmak bile bir orgazm
anıydı. Yoksa adım adım ulaşabiliyor muydum, içimde büyüyen bu koskocaman
boşalma anına? Yasağı tadan herkes bilmez mi aslında sıcak şehvet en olgun
olan arzudur. Tıpkı yasak bir öpüşme anı arzusu gibidir. Kim bunun önüne geçebilir
ki? Zayıf, inceden inceye bütün geciktirici dürtüleriyle benim olan
bu boşalma anının büyümesi bundan değil miydi zaten? Ağır geliyordu ama şişman
göğsümde büyüyen bu boşalma anı.

Biraz peşinden gitmem mi gerekiyordu, kendi doğumumun? Madem bütün bu

kudurtan sorgulamanın başlangıç safhasıydı kendi doğumumun, bu on beş bıyıklı
amca nasıl bir oda da baştan yarattılar beni? Belki de baştan cenabet doğdum. Peki bu
benim suçum mu? Hikaye ya da gerçek arasında ki bu saçmasallık içinde oturan bu on
beş bıyıklı amcanın suçu mu? Zannımca her bedene kendiliğinden etek giydiren
zihniyetin doğrusu bu ve bu doğru içinde doğan benin saçmalayışı bu.  Gerçekten de
yüklemsiz bir sevişmenin tezahürü bu, anlaşılmayan, anlaşılamayacak olan. Bu
boşalma anını kavrayabilmek için keşke bütün yasak kelimeleri bir fantezide
harcamak yetseydi. Mümkün değil, yasaklayan ile yasaklanan arasındaki bu
kaçınılmaz hayvansı duygu tek başına yaşanabilir ancak.

Kavranacak olan ise sapkın bir boşluktan ibarettir. Bu duygular yerli yerinde olmasa
da bizim hayali on beş bıyıklı amcada, bu hikayede tüm yasaklar kullanılmayacaktır.
Madem yasaklar başka yasakların doğumuna sebebiyet veriyor, ben HayvanHaydar,
kendi büyüttüğüm boşalma anını arayacağım.