You are on page 1of 353

IAMON EHOV

,g BUTUN OYKULED 1887

H-
O
Cem
yaynevi
B TN YKLER
( 1887)

A
D U N Y A K L A SK LE R

BTN YKLER
(1887)
Anton chov
Tilrkesi: M ehmet zgl
1. Basm: Haziran 1997
ISBN: 975-406-629-9
Dizgi: Cem Yaynevi
Bask: U m ut Matbaaclk
(0212) 637 09 34
Cem Yaynevi: Kkparmakkap pek Soka No: 11
80060 Beyolu - stanbul
Tel: 243 05 50 / 243 20 23 - Faks: 244 15 33
ANTON EHOV

B t n ykler
( 1887)
Trkesi
Mehmet zgl

cem^n
yayney v /
i in d e k il e r

KRL i 7
EVDE 13
TFS 23
GZ 31
MEKTUP 36
BR OLAY 49
SORGU YARGICI 56
VOLODYA 62
GM (HAZNE) 77
YAMURLU HAVALAR 89
ACL YARDIM 95
P 101
SNRL BR ADAMIN ANILARINDAN
O DALDAN BU DALA 119
BABA 137
MUTLU SON 146
ARABALIKTA 152
ZNOKA 160
KAVAL 168
ALMA 178
POSTACI 184
DN 191
KAI 199
BR SORUN 208
ENTRKA, DZENBAZLIK, KARALAMA 217
ESK EV 223
UMURSAMAZLIK 231
PAHALIYA GELEN DERSLER 251
ASLAN VE GNE 259
KIRLARDA BR GN 265
YAPACAK BR EY OLMAYINCA 273
DERMENDE 280
FELAKET 288
PSKLL BELA 293
PCK 301
OLAN OCUKLARI 323
K1ZILTY 331
KRL

K im var orada?
Yant yok. Beki bir ey grm yor ama rzgarn, aalarn
uultusu arasndan yolda birinin ayak seslerini iitiyor. Bulutlu,
sisli bir m art gecesi sarm h er yeri. Beki yerin, gn ve d
nceler iinde kendisinin kocam an, gz gz grm ez bir ka
ranlk iinde birletiini hissediyor. nsan bu havada ancak el
yordamyla yryebilir.
Kim var orada? Kimsiniz? diye baryor bir daha,
karanlkla biri fsldayarak ks ks glyormu gibi geliyor.
Yal bir adam n sesi duyuluyor:
Benim, arkada.
Siz kimsiniz?
Ben mi?.. B uradan geen biri.
K orkusunu barm akla yattrm aya alan beki;
Kim yani? diye fkeyle baryor. K t ruhlar m getirdi
seni buraya? G ece vakti gm tlkte ne iin var?
Ne, gm tlk m buras?
Baka neresi olacakt ya! G m tlk, grm yor m usun?
A dam i geiriyor.
A h, aman am an, sen bizi koru, M eryem ana! G zlerim
de bir ey semiyor. K aranlktan gz gz grm yor ki. Nasl
bir karanlk bu?
K im lerden oluyorsun?
G elip geen bir yabancym, arkada.
Yabancym! G ece gezgincisi sen de. iniz-gcnz
eytanlk!
Y abancnn i ekm eleri, ses to n u bekiyi rahatlatm t.
nsan gnaha sokarsnz! diye srdryor konumasn.
G ndzleri kafay eker, geceleri de eytana uyarsnz. T ek ba
na deilsin gibime geliyor, bir-iki kii daha varsnz buralarda.
A rkada, ben yalnz bamaym. Am an am an, bala g
nahm z Tanrm !
Tam o srada beki yabancyla burun buruna gelince;
Nasl girdin buraya? diye soruyor.
Y olum u ardm, arkada. M itriyevin deirm enine gi
diyordum, baka yola sapmm.
Am m a da yaptn! D eirm ene yol buradan m geer?
Belli, kafan pek almyor. M itriyev deirm enine gitm ek iin
k e n tte n knca devlet yolundan yryecek, sonra sola
sapacaktn. Sarholuun cezas ite, bou bouna fersah yol
yrdn. K e n tte kafay ekmisin anlalan.
ektim ya... O gnah iledim. Doruyu saklayacak
deilim. Peki, bundan sonra nasl gideceim?
Bu gm tlk yolunun bitimine dek dm dz yr,
karna bir duvar gelince sola sap. O radan da yrynce nne
bir kap kacak. Kapy atktan sonra hadi yolun ak olsun!
A m a h e n d e k le karlaacaksn, sakn dm e iine! H ep ta r
lalardan yr, yr, bylece g e n e devlet yoluna karsn.
Allah senden raz olsun, arkada. M eryem anamz koru
yup esirgesin. Bir iyilik daha yapp bana biraz yol gsterseydin
ya! Kapya d ek geir beni! Bu iyiliini unutm am !
K endin git, benim hi vaktim yok.
N e olur, yardm et, arkada; duacn olurum . Bu karan
lkta bir ey grmyorum. Biraz nm e d, beyciim!
Yol gsterecek vaktim yok, dedim! E er herkesin iste
diini yapsak kendi iimizi gremeyiz.
Isa adna yalvarrm. Gzlerim bir ey grmyor, ayrca
gm tlkte yalnz yrm ekten korkuyorum . Belli, iyi bir insa
na benziyorsun. ok korkuyorum .
Beki iini ekiyor.
Bama bela oldun. H adi bakalm, gidelim!
Bekiyle yabanc yryorlar. Yan yana, om uzlar birbirine
deiyor, ikisi de susuyorlar. liklere ileyen nemli bir rzgar
kardan yzlerine arpyor; hrdayan, grnm ez aalardan
zerlerine iri su damlalar dklyor. Y ol su birikintileriyle
kapl.
U zun sessizlikten sonra beki;
Anlamadm bir ey var, yolun buraya nasl dt? diye
soruyor. G m tlk kaps kilitlidir. Y oksa duvardan m atla
dn? D uvardan atlamak bu yata bir insan iin yaplacak son i.
Bilmiyorum, arkada, bilmiyorum. Buraya nasl geldii
mi bilmiyorum. Saptm olmalym. T anrm cezam verdi. Belki
de iblisin iidir bu, beni zorla yoldan kard. Dem ek, sen g
m tlk bekisi oluyorsun?
Evet, burann bekisiyim.
Btn gm tle tek bana m bakyorsun?
iddetli rzgarn etkisiyle ikisi birden duruyorlar. Frt
nann kesilmesini bekleyen-beki;
Hayr, kiiyiz, diyor. A rkadalardan biri ateler iinde
yatyor, kalan ikimiz srayla n b et tutuyoruz.
D em ek yle, arkada... u rzgarn iddetine bak. l
ler yattklar yerden dinliyor olmallar. A zgn bir hayvan gibi
uluyor durm adan... Oh, am an aman!
Peki, sen nered en gelip nereye gidiyorsun?
ok uzaklardan, arkadam. Vologdalym. Kutsal yer
leri gezer, iyi insanlar iin dua ederim . Tanrm , sen koru, esirge
bizi!
Beki piposunu yakmak iin duruyor. Y abancy siper alp
o tu rarak st ste birka kibrit akyor. Birinci kibrit yolun
sanda, bir gm tn stndeki m elek heykeli ile kararm
ha aydnlatp snm tr. kincisi, rzgarda imek gibi par
layp snerek soldaki bir parm akln kesini aydnlatyor. -
nc kibrit ise yolun iki yanndaki beyaz melei, koyu ha,
ocuk gm tn evreleyen parmakl aydnlatyor.
Y abanc derin derin i geiriyor.
G ryorsun, btn ller, canlarm uyuyorlar! Zengin
ler de zrtler de, zekiler de aptallar da, iyiler de ktler de
bir arada yatyorlar. Burada hepsinin deeri bir. Kyamet
borusu alana dein uyuyacaklar. T opraklar bol olsun, Tanrm
rahm et eylesin!
Beki;
Bir gn gelecek, biz de son uykumuzu uyuyacaz, diyor.
Oras yle... Btn lm l varlklarn sonu bu. Ah, a-
man aman! imiz-gcmz ktlk yapmak, kurnazlk dn
mek! D urm adan gnah iliyoruz! Lanetlenm i, doym ak bil
mez, a gzl bir ruh tayorum ben! Ulu T anry kzdrdm,
bana ne bu dnyada, ne br dnyada huzur var. Solucanlarn
topraa gmlmesi gibi boazma dek gnaha gmlmm.
Evet, hepimizin sonu lm.
yle, bundan kurtulu yok.
Senin gibi gezginci derviler iin lm bizlerden daha
kolaydr, sanrm.
D erviten dervie fark var. G erek derviler T an r yo
lunda ruhlarn yceltirler, bir de yleleri var ki, gm tlkte
yollarn arp eytanlar bile gldrrler. nsan bylelerinin
eline dm eyegrsn, baltayla kelleni uururlar vallahi!
N e diye sylyorsun bunlar?
yle ile... H ah, kapya geldik, sanrm . Evet, kap... u
nu a bakalm, iki gzm.
Beki el yordamyla kapy bulup ayor, yabancy kolun
dan tutarak dar karyor.
Buras gm tln sonu. imdi bir yere sapm adan ta r
lalardan yr, sonunda devlet yoluna kacaksn. Am a snr
hendei var, oraya dm e sakn. D evlet yoluna yr yr, sol
da deirm eni grrsn.
Y abanc derin derin gs geiriyor.
A aah! Ah! D nyorum da M itriyevin deirm enine
gidip ne yapacam? E n iyisi, beyciim, seninle burada dura
ym.
Burada iin ne benim le?
Bir iim yok da birlikte neeli olur.
Tam neeli adam buldun! Dervi baba, bakyorum da
akay pek seviyorsun!
Beriki ks ks glyor.
Oras yle, severim akay. Sen- de dostum , ok ho bir
adam sn. Bu dervi babay uzun sre unutmayacaksn.
N eden unutm ayacak mm?
Seni bir gzel kandrdm da ondan... Benim nerem d er
vi? Hi dervie benziyor muyum?
Kimsin yleyse!
Bir l. T ab u tu n d a az n c e dirilm i bir l!.. ilingir
G ubarevi'tanr msn? Hani byk perhizde kendini asmt.
te ilingir G ubarevin ta kendisiyim.
Y alanlar kvr bakalm!
B eki inanm az grnrse de btn bedenini yle bir r
perti basar ki, yerinde duram az, abuk abuk elleriyle kapy
yoklamaya balar.
Y abanc koluna yapr bekinin.
D ur bakalm, nereye gidiyorsun? N e biim adamsn
sen? Beni nasl brakp gidersin?
Beki kolunu kurtarm ak iin urar.
Brak, brak beni! diye barr.
Dur, dedim se duracaksn! rpnp durm a, kpek enii!
Cann kurtarm ak istiyorsan dediklerim i aynen yap. Kan
aktm ak niyetinde deilim, yoksa imdiye d ek oktan gebert-
mitim seni. Y erinden kprdama!
Bekinin bacaklar geviyor. Korku iinde gzlerini kapa
yp titreyerek duvara yaslanyor. Y ardm istem ek iin olanca
gcyle barsa beki kulbesinden iitm eyeceklerini bildii
iin sesini de karam yor. Y abanc onu kolundan tutarak, ko
num adan birka dakika dikiliyorlar.
Biri ateler iinde yatyor, biri uyuyor, biri d e dervilere
yol gsteriyor. Am an ne iyi beki bunlar! Aylk almaya gelince
en bata koarsnz. Yam a yok, arkada, hrszlar her zaman
sizden atik kmtr! D ur, kprdanma, diyorum sana!
Suskunluk iinde be-on dakika kadar daha geiyor. D e r
ken, rzgarda bir slk sesi iitiliyor.
Tam am , imdi gidebilirsin. H ayatta kaldn iin kret!
diyor yabanc.
Isla slkla karlk veriyor, kapdan koarak uzak
latktan sonra hendein zerinden atlad duyuluyur.
Titrem esi hl gem eyen beki kt eyler sezerek k arar
szca kapy ayor, gzleri sk sk kapal, gerisin geriye ko
maya balyor. G m tln ana yoluna sapm adan aceleci ayak
sesleri geliyor kulaklarna. Birisi;
Timofey, sen misin? M itka n erede? diye soruyor.
A na yolu koa koa geince karanln iinde lgn bir k
arpyor gzne. Ia yaklatka korkusu artyor, kt eyler
olup bittii konusundaki sezgisi.gleniyor.
Kiliseden geliyor bu k. Kilisede niin k olsun ki?
Tanrm , sen bizi koru! Tam dndm gibi! diye geiriyor
iinden.
Krlm pencerenin nnde bir dakika kadar dikilip
korkuyla m im bere bakyor... Hrszlarn sndrm eyi u n uttuk
lar kk bir mum alevi pencereden giren rzgarn etkisiyle
sallanyor, yerlere salm cppelerin, devrilmi dolabn, kr
snn ve ba kutusunun evresindeki am urlu ayak izlerinin
zerine fersiz krmz lekeler brakyor...
Bir s re daha geince uluyan rzgarn datt, gm t
ln h er yerinden duyulan aceleci, kesik kesik tehlike an
sesleri yaylyor...
EVDE

G rigoryevlcrin ua kitap alm ak iin geldi, ama ben,


sizin evde olmadnz syleyerek verm edim . Postac gazete
ile iki m ektup getirdi. ey, Yevgeni Petrovi, size nem li bir
ey syleyeceim. Seryojayla biraz ilgilenseniz.... gn nce,
bir de bugn sigara itiini grdm. K endisine t verm eye
kalknca her zamanki gibi kulaklarn tkayp yksek sesle ark
sylemeye balyor.
Blge m ahkem esi savcs Yevgeni Petrovi Bkovski m ah
kem edeki durum adan eve yeni dnm t. alm a odasnda
eldivenlerini karken olunun zel eiticisi kadnn anlat
tklarn dinledi, om uzlarn silkerek glmeye balad.
Siz ne diyorsunuz? Seryoja sigara m iiyor? Bakn u
yumurcaa! Ka yanda bu velet?
Yedi. Belki size aka gelebilir, ama bu yata sigaraya
balarsa zararn kendi eker. Bu gibi alkanlklar iin ta ba
nda nlenm elidir.
Doru sylyorsunuz. Peki, t t n n e re d e n buluyor
mu?
Sizin ekm ecenizden.
Ya! G nderin yleyse onu buraya!
Eitm en kadn uzaklanca Bkovski yaz m asasnn -
nndeki koltua oturdu, dncelere dald. H e r nedense k
k olunu aznda bir arn boyunda bir sigarayla, dum an b u
lutu iinde gznn n n e getirdi. Bu gln g r n t onu
glm setirken eitm en kadnn kaygl yz ok eskilerde
kalp yar yarya unutulm u anlara alp gtrd onu. Kendisi
okula gittii sralar ocuklarn okulda ya da ev d e sigara
imeleri retm enleri, ana-babalar garip, anlalmas zor kor
kulara srklerdi. Evet, gerekten dehete kaplrlard. o
cuklara acm adan sopa ekerler, okuldan atarak geleceklerini
karartrlard. Oysa eiticilerden, babalardan biri bile sigara
imenin nasl bir su olduunu, ne gibi zararlar dourduunu
bilmezdi. E n aklllardan birisi ksa da ocuklarn bu kusu
ruyla m cadele etm eye kalksa, o da yaplmazd. Yevgeni Pct-
roviin lise m dr ok kltrl, iyi yrekli bir insan olduu
halde rencilerden birini sigara ierken yakalaynca eli-aya
kesilir, korkudan beti benzi atar, hem en disiplin kurulunu
toplayarak ocua okuldan uzaklatrm a cezas verdirirdi.
Toplum yaamnn kurallar byleydi herhalde, bir ktln
kkeni ne kadar anlalmaz olursa onunla bouma yntem i de
o d e re c e kat, acmasz oluyordu.
Savc okuldan atlm birka arkadann daha sonraki
yaamn grm; onlarn iledikleri sutan dolay grdkleri
zararn, verilen cezann sonucundan daha kt olamayacan
dnm t ou zaman. Canl varlklarn her ortam a abucak
uyum salama, alma, kendiniyeni durumlara uydurarak raha
ta erm e gibi bir zellii vardr; byle bir zellii olmasa in
sanolu mantksal, dnsel etkinliinin ou kez mantk d
sonular douracan hissederek rahat kaard. Byk so
rum luluk isteyen eitim, hukuk, edebiyat gibi alanlarda etkin
liklerimizle amaladmz sonularn gvenilirlilii ok azdr,
ou kez tersine sonular elde ederiz.
Yalnzca yorgun, dinlenm ekte olan beyne gelen bu gibi u-
ucu, dank dnceler Yevgeni Petroviin kafasna da do
lumaya balad. Bu dncelerin nereden, niin geldii bilin
mez; ancak fazla derin e inm eden beynin yzeyinde dolap
dururlar. Saatler, hatta gnler boyu devlet ilerinde, resmi
grevlerde ayn y n d e dnm eye alm insanlar iin byle
zgr, evcil dnceler bir eit rahatlam a, ho bir huzur
salar.
Akam saat 9 sularyd. Y ukarda apartm ann ikinci ka
tnda birisi bir keden brne habire tu r atyor, nc
katnda ise drt elle piyano alyorlard. Sinirli sinirli yrmesi
ac dnceler iinde olduunu ya da di arsndan kvran
dn dndren adam n adm atlar ile iki kiinin tekdze
gam yapmas akam sessizliine insan geveten, uyku getirici
bir hava veriyordu. Kendi dairesinin iki oda tesin d e ise kadn
eitm en ile olu Seryoja konuuyorlard:
Babam m geldi? Ya! Ba-bam gcl-mi! Ba-bam gel-mi!
diyordu ocuk.
Eitm en rkek kular gibi bir lk att:
Votrepere vousappelle, allez v'teZ1 Size sylyorum!
Peki, ben imdi ocua ne diyeceim? diye dnd
Yevgeni Petrovi.
Daha bir ey dnm eye frsat kalm adan yedi yandaki
olu Seryoja girdi ieriye. Cinsiyeti ancak giyindii eylerden
belli olan bir ocuktu bu. elimsiz, solgun yzl, sska, sera bit
kileri gibi nazik... Yalnz yaps deil, hareketleri, kvrck sa
lar, bak, kadife ceketi de yumuaklk, narinlik anlatyordu.
Babasnn dizine trm anp boynuna bir pck konduran
ocuk yum uak bir sesle;
M erhaba, baba! Beni mi ardn? dedi.
Savc olan yanndan uzaklatrd.
Bir dakika izin verin, Sergey Yevgenyi! pm eden
nce iki adam gibi o turup ciddi ciddi konumalyz. Sana
kzgnm, artk sevmiyorum seni. Bundan byle bilmelisin: Seni
sevmiyorum, artk benim olum deilsin!
ocuk babasna dik dik bakt, sonra baklarn masaya
kaydrd, om uz silkti. G zlerini krptrarak;
Sana ne yaptm ki? diye sordu. Bugn ne odana girdim,
ne de bir eyciine elimi srdm.

1 Babanz sizi aryor, abuk gidin! (Fr.)


Natalya Semyonovna az nce senden yaknd. Sigara
iiyormusun. D oru mu bu?
Evet, doru sylyor, bir kerecik itim.
Savc gldn gsterm em ek iin suratn ast.
G rdn m? Bir de yalan sylyorsun! Natalya Sem
yonovna iki kez sigara itiini grm. D em ek oluyor ki,
yanl hareket yapm bulunuyorsun: Sigara iiyorsun, baka
snn ttnn alyorsun, yalan sylyorsun. su birden!..
ocuun gzlerinin ii gld.
D oru ya! ki kez sigara itim; biri dn, biri de daha n
ce.
Grdn m? iki kez sigara imisin. Senden hi m em
nun deilim. Eskiden iyi bir ocuktun, oysa imdi bozuldun, k
t biri oldun.
Yevgeni Petrovi olunun gm lek yakasn dzeltirken,
Ona daha ne sylesem? diye dnyordu.
Evet, yaptklarn hi houm a gitmiyor. Senden bunu
beklem ezdim . E n bata, bakasnn ttnn alma hakkna
sahip deilsin. H erkes yalnz kendine ait olan eyden yarar
lanmaldr. E e r bakasnn maln alrsa kt bir insan olur.
(Ona sylem em gerek en eyler bunlar deil. diye dnd
Yevgeni Petrovi.) rnein Natalya Sem yonovnann allarn
koyduu bir sandk var. N e sen, ne de ben sanda el srm e-
meliyiz, nk bizim deil. D oru sylemiyor muyum? Senin
de oyuncak atlarn, resimlerin var. O nlar alyor muyum ben?
Belki almak isterdim ama benim deil onlar, senin!
Seryoja kalarn kaldrd.
E er istiyorsan al, dedi. L tfen sklma, baba, hepsini a-
labilirsin. Senin masann stnde duran sar kpek benim , ama
ben sesim i karyor muyum? Brak, dursun orada.
Sana nasl anlatsam, bilmem ki! O kpei kendin bana
arm aan e ttin , o imdi benim oldu, istediimi yapabilirim. Oysa
t tn benim dir, onu sana verm edim . (Hay, Tanrm! ocua
gerei gibi aklayamyorum! D em ek istediim bunlar deil!
diye geirdi iinden.) Bakasnn t t n n im ek istiyorsam
nce ondan izin almam gerekm ez mi?
Tm celeri beceriksizce bir araya getirerek syleyecek
lerini ocuk diline evirmeye alan Bkovski oluna mlkiyet
kavramn aklamaya alt. Seryoja onu tm dikkatiyle din
liyordu (babasyla akam lar tatl tatl syleirlerdi). ocuk
sonra m asann kenarna yasland, miyop gzlerini katlara,
m rekkep hokkasna dikti. Baklar masada gezinirken zamk
iesi zerinde durdu. ieyi alp gzlerine yaklatrd.
Baba, zamk neyden yaparlar? diye sordu.
Bkovski ieyi ald, yerin e koydu.
kincisi u sigara imen... Bu da ok kt. E er ben ii
yorsam bundan sen de iebilirsin anlam kmaz. Ben iiyorum,
bunun kt bir ey olduunu biliyorum, bu yzden kendimi
ayplyorum, kendim den hi holanm yorum. (Ah, ne kurnaz
bir eitimcisin sen! diye dnd.) T t n n sala byk
zarar vardr, sigara ienler im eyenlerden daha erken lrler.
zellikle senin gibi kklere ok zarar dokunur. Senin
gsn zayftr, tam gelimemitir, o yzden t t n dum an ve
rem gibi hastalklar dourur. Ignati amcan da verem den l
medi mi? E e r sigara im ese bugne dek yaayabilirdi.
Seryoja dnceli dnceli lambaya bakt, parmayla
abajura dokundu, iini ekti.
Ignati amcam gzel kem an alard. imdi keman G ri-
goryevlerde duruyor...
Byle diyerek masaya yasland, dncelere dald. Soluk
yznde babasn dikkatle dinliyormu ya da kafasndaki
dncelere kendini kaptrm gibi bir anlatm donup kalmt.
K rpm adan bakan iri gzlerinde hzn, korku benzeri bir
anlam vard. Belki d e bir sre nce annesini, amcas Ignatiyi
onlardan alan lm dnyordu. lm anneleri, amcalar
br dnyaya gtryor; ocuklar, kem anlar ise bu dnyada
kalyordu. ller yldzlara yakn yayorlar, oradan bizlere
bakyorlard. Bu ayrla dayanabiliyorlar myd acaba?
Yevgeni Petrovi, Ona nasl anlatsam ? Beni dinlemi
yor. diye dnd. D avranlarna da, benim sylediklerime
d e aldrd yok. Kafasna nasl sokmal bu ocuun?
Kalkt, odasnda dolamaya balad. Bir yandan da yle
dnyordu: Eskiden, benim zamanm da bu gibi sorunlar
kolayca zlrd. ocuun sigara itii grlnce bir gzel
sopa ekilirdi. Zayf iradeliler, korkaklar sigara imeyi hemen
brakrlar, ama gz pekler, zeki ocuklar ttn oraplarnn
iinde saklarlar, sam anlkta filan ierlerdi. Samanlkta ierken
grlp sopay yerlerse bu sefer rm ak kysnda devam ed er
lerdi. Byynceye dek bu byle srer giderdi. Annem bana
sigara imeyeyim diye para, bonbon verirdi. imdi bu gibi yn
tem ler geersiz saylyor, hatta ahlak bozucu grlyor. a
mzn eitimcisi bugnn m antna dayanarak ocuun ya
amdaki ynn korku ve baskyla ya da aferinlerle, dllen
dirm elerle deil, kendi isteiyle, bilinli olarak almas iin u
rayorlar.
Savc odada gezinip bunlar dnrken Seryoja da yan
daki sandalyeye basp masaya trmanm, resim yapyordu. T e
miz dosya katlarn karalam asn, m rekkebe dokunm asn di
ye masann ucuna onun iin drde kesilmi katlar ile bir mavi
kalem konulm utu.
K k bir ev yapan Seryoja kalarn oynatarak;
Bugn a kadn lahana dorarken parman kesti,
dedi. yle bir lk att ki, hepim iz korkuyla m utfaa kotuk.
N e aptal kadn! Natalya Sem yonovna parman souk suya
sokmasn sylyor, o ise durm adan emiyordu. Kirli parm a
nasl azna sokar, bilmem ki! Bu kt bir ey deil mi, baba?
D aha sonra avluya kk bir kz ocuuyla birlikte bir
laternacnn geldiini, laterna alarken kzn ark syleyip
oynadn anlatmaya balad.
K afasnda kendi dnceleri var ocuun. K endine gre
bir dnya kurmu; neyin nemli, neyin nem siz olduuna ona
gre karar veriyor. O nun dikkatini ekm ek, bilincine ulam ak
iin ocuk diline yknm ek (taklit etm ek) yetmiyor; ayn
zamanda onun tarznda dnm ek gerekiyor. T tne gerek
ten acsam, o yzden zlp alasam beni m kem m el anlard
herhalde. ocuk eitim inde annelerin yeri doldurulam az, n
k ocuklarla birlikte ayn eyi hissederler, onlarla birlikle gz
ya dkp kahkaha atarlar. M antk yoluyla, ahlaksal tlerle
bir yere varamazsn. imdi n e syleyeceim ben ona? Ne
syleyebilirim?
Bir d aha sigara im em ek konusunda e re f sz ver ba
na! dedi.
Yapt resm in zerine eilerek kalemini kada serte
bastran Seryoja oyun oynar gibi;
e-eref sz! e-e-ercf sz--! diye babasnn syle
diklerini stclem eye balad.
Bkovski ocuk e re f sznn n e anlama geldiini bili
yor mu bakalm? Hayr, t verm esini bile becerem iyorum .
Eitim cilerden ya da bizim yarglardan biri beynimin iini
okusa oluma kar ok gevek davrandm anlar, ii aprak
aklamalarla yokua srdm sylerdi. Ama ne olursa
olsun, okulda, m ahkem ede bu gibi sorunlar evde olduundan
daha kolay zlm ektedir. nk evde lgncasna sevdiimiz
kiilerledir iimiz, sevgi sorunlar her zam an etrefilletirir.
E er Seryoja olum deil de rencim ya da bir sank olsa
bylesine korkmazdm , dncelerim dalmazd. diye geirdi
iinden.
Yevgeni Petrovi masaya oturdu, olunun yapt resim
lerden birini nne ekti. Seryoja eri atl bir ev izmiti,
dum an bacadan zigzaglar izerek kadn st kysna dek
ykseliyordu. Evin yannda gz yerine iki nokta konm u bir
asker, askerin 4 rakam biim inde bir sngs vard.
Savc;
nsan evden daha byk olur mu? Senin resm inde ev as
kerin omzuna ancak geliyor, dedi.
ocuk resm e bakt.
Ama, baba, askeri kk izsem gzlerini gremezdik.
Hadi, imdi kalk da onunla tartmaya gir bakalm! Oluyla
ilgili gzlem lerinden elde ettii sonuca gre ilkel insanlarda
olduu gibi ocuklarn da kendilerine gre sanat anlaylar,
yaratc grleri vard. Bunu byklerin kavramas olanak
szd. D ikkatle gzlem lenecek olursa Seryojann yaklam biz
byklere norm al gzkmeyebilirdi. Insanlarevlerdenyksek
izmek, bylece yalnz cisimleri deil, izlenimlerini de anlat
mak ona gre mantkl bir yoldu. O rkestrann sesini noktalarla
doldurduu kre biim inde gsteriyor, sl ise kvrm kvrm
bir ip biiminde anlatyordu. ocuun anlayna gre sesler
biim ve renklerle sk skya balantlyd; o bakm dan harfleri
renklerle boyarken, her zaman, diyelim, L sesi iin sary, M
sesi iin krmzy, A sesi iin karay seiyordu...
Resim yapmay brakan Seryoja bir daha kprdand, o tu
ruunu deitirerek babasnn kucana reklendi, sakalyla
oynamaya balad. nce sakal zenle svazlad, sonra ikiye
ayrd, akaklara doru favori gibi tarad.
imdi Ivan Stepanovie benziyorsun, imdi d e bizim
kapcya, diye mrldanyordu. Baba, kapclar niin apartm ann
kapsnda beklerler? Hrszlar ieri sokm am ak iin mi?
Savc olunun soluunu yznde hissetti, arada bir yana
onun salarna deiyordu. Sonunda bir geveme, bir scaklk
yayld bedenine; yalnz elleri deil btn ruhu Seryojann
kadife ceketinin yumuaklna gmlm gibi geldi. ocuun
koyu iri gzlerinin iine bakt, kocam an gzbebeklerinden an
nesi, kars, bir zam anlar sevdii btn varlklar ona bakyor
mu gibi bir duyguya kapld.
unlar geiriyordu iinden: Hadi, imdi gel de dv u o
cuu! D vem ezsen baka bir ceza bul! Bu durum da biz kendi
ocuumuzu eitemeyiz. insanlar ilkelken bu gibi eylere daha
az kafa yoruyorlar, o nedenle sorunlar daha cesurca z
yorlard. imdi bizler gereinden fazla dnyoruz, m an
tmz bizi kem irip bitiriyor... nsanlar gelitike, daha ince
dnp ayrntlara girdike daha kararsz, daha kukucu olu
yorlar, daha ok ekinerek ilere el atyorlar. G erekten ko
nuyu iyice dnrsek, ocua eitim vermek, bir suluyu yar
glamak, kaln bir kitap yazmak iin byk bir cesarete sahip ol
mak, kendine ok inanm ak gerekiyor...
Saat 10u vurdu.
Hadi, olum, yatm a zamann geldi. Hoa kal de
bana, yatana git.
Seryoja yzn buruturdu.
Babacm, biraz daha oturalm . Bana bir masal anlat.
ii olmad akam lar Yevgeni Petrovi, Seryojaya masal
anlatrd. Youn alan birok kii gibi o da ezbere iir bilmez,
bilinen masallar anlatam azd, her seferinde masal kendisinin
uydurmas gerekirdi. H er masala evvel zam an iinde, kalbur
saman iinde deim ez kalbyla balar, ardndan birbiri ar
dndan zararsz sam alklar sralard. Masal uydurmaya bala
dnda ortasnn nasl geleceini, sonunun nasl biteceini
kesinlikle bilmezdi. izdii tablolar, durum lar, yaratt kiiler
rasgele, doalam a ortaya kar; masaln konusu, olaylar, ve
recei ahlak dersi anlatcnn iradesi dnda geliirdi. Seryoja
babasnn doalam alarn ok severdi. Savc bir eyin farkna
varmt: M asaln konusu ne denli sade, alak gnll olursa
ocuu o derece ok etkiliyordu.
Baklarn tavana dikerek;
Dinle, dedi. Evvel zaman iinde, kalbur sam an iinde
ok yal, uzun kr sakall, yle kocam an bykl bir kral ya
arm. Bu kral gnete duru bir buz gibi l l parlayan cam
dan bir sarayda otururm u. Saray portakallarn, beyarm ut-
larnn, vine aalarnn yetitii; lale, gl, inci ieklerinin a
t; eit eit kularn tt byk bir bahenin iindeymi.
Evet... Aalarda cam dan ngraklar aslym, yle bir rzgar
esti mi, insan bu ngraklarn sesine, n n t n e dalar gi
dermi. Cam, m adenlerden daha yumuak, ince bir ses verir...
Ya... D aha n e le r n e le r varm... B ahede fskiyelerden sular
akarm... Sonya halann yazlndaki fskiyeyi anmsyorsun,
deil mi? Kraln bahesindeki fskiyeler de byleymi ite. Ama
onlar daha bykm, sular kavaklarn boyundan daha
yksee pskrrm .
Yevgeni Petrovi biraz dndkten sonra;
Kraln senin gibi kk bir olu varm, kraldan sonra
tahta bu ocuk kacakm. Bu, iyi bir ocukm u. Babasna hi
naz yapmaz, erkenden yatp uyur, ekm ecelerden filan bir ey
almazm. Ksacas sz dinleyen, akll bir ocukmu. Yalnz bir
kusuru varm, o da sigara imesiymi.
Seryoja tm dikkatiyle dinliyor, babasnn gznn iine
bakyordu. Savc anlatrken bir yandan da Sonunu nasl ge
tireceim? diye dnyordu. Laf epey uzattktan sonra
yle bitirdi:
Sigara itii iin kraln olu yirm i yama dek yaam
yaamam, gen yanda lvermi. iyice kocayp hastalanan
kral ise yardmcsz kalm. N e lkeyi ynetecek, ne de saray
koruyacak bir yakn bulunuyorm u. ok gem eden dm anlar
gelmiler, yal kral ldrm ler, saray yerle bir etm iler,
bahede kiraz, ku, ngrak brakmayp hepsini yakp ykm
lar. te byle sevgili olum...
Byle bir son Pevgeni Petrovi iin olduka saf, gln bir
eydi; ancak ocuu son derece etkiledi. Baklarna korkuyla
kark bir hzn kt, bir dakika kadar karanlk pencereye
dalgn dalgn bakt, sonra titreyerek, alak sesle;
Ben de bir daha sigara imeyeceim, dedi.
Seryoja yanndan ayrlp yatmaya gittikten sonra savc
odasnda sakin sakin bir sre daha dolat, kendi kendine gld
durdu...
TFS

G e n c e c ik bir tem en olan Klimov, Petersburg-M oskova


posta treninin sigara ienler kom partm annda yolculuk yap
maktayd, karsnda ise sinek kayd tral, yalca bir adam
vard. Ya Finli, ya isveli, grnnden hayli varlkl olduu
anlalan bu kaptan suratl yolcu durm adan piposunu tt
tryor, dnp dolap ayn konular ayordu:
Ya!.. D em ek subaysnz. Benim kardeim d e subay, ama
o denizcidir. D enizci olduu iin K rontadda grev yapyor.
M oskovaya niin gidiyorsunuz?
G rev yerim oras.
Ya!.. Evli misiniz?
Deilim. Kz kardeim ile teyzem var, onlarla birlikte
oturuyorum .
Kardeim deniz subay evlidir, kars ile d e ocuu
var. Ya...
Bu akn, aptal suratl adam h e r Ya! deyiinde az
kulaklarna vararak srtyor, sonra da pis pis kokan piposun
dan bir soluk ekiyordu. Rahatszlk geiren, stelik birbirinin
ayns sorulara yant bulm akta zorlanan tem en karsndakin-
den olabildiince tiksinm eye balamt. u ts ts ed en pipoyu
adam n elinden alp kanepenin altna frlatsa, FinlandiyalIy da
yakasndan tuttuu gibi p encereden dar atsa ne gzel olur
du!
u Finliler n e iren yaratklar! Y unanllar da yle... Tik
sinti verici, gereksiz insanlar... Y eryznde bou bouna yer
kaplyorlar. Bir ie yarasalar bari... diye dnd.
Finlilerle, Y unanllarla ilgili dnceler iinde garip bir
rt kaldrd. Bu insanlarla Franszlar, talyanlar karla
trmak istedi. A ncak laterna alan erkeklerden, rlplak
kadnlardan, teyzesinin evinde konsolun stnde asl duran
Avrupa gravrlerinden bakas gelmedi gznn nne.
Kendini pek iyi hissetmiyordu zaten. O turduu kanepe
tmyle kendinin olmasna karn elini-kolunu rahata
uzatamyor, susuzluktan dili damana yapyordu. Kafasnda
da koyu bir sis vard sanki; dnceleri yalnz beyninin iinde
deil, gecenin karanlna brnp her yerde gezip dola
yorlard. Bu kafa bulankl yznden mrldanmalar, tek er
takrtlar, alp kapanan kaplarn arpmalar dteymi gibi
gelirken kam pana sesleri, kondktrlerin ddkleri, yolcu
larn platform da kouturm alar daha bir sk duyuluyordu.
Zam an da farkna varlamayacak denli abuk geiyordu, o
yzden dakikada bir tren yeni bir istasyonda duruyorm uasna
dardan Posta hazr m? - Hazr! haykrlar iitiliyordu.
Vagonlarn ssn ayarlayan grevli sanki ikide birde
vagona girip kyor, term om etreye bakyor; adm ba kar
ynden gelen trenlerin bouk uultusu arpyordu kulana.
Btn bu grltler, ddk sesleri, Finlinin ttn kokusu
salkl bir kiinin bile zelliklerini alglayamayaca tehdit
edici, gz krpan birsis bulutuna dnp dayanlmaz bir kabus
halinde Klimovun zerine kyordu. K orkun bir sknt
iinde ban zorlukla kaldryor, glgelerin, sisli lekelerinin fr
fr dnd fener na bakyor, su istemeye yelteniyor,
ancak kuruyan dili aznda glkle kmldanyor, Finlinin
sorularn yantlamaya yeliemiyordu. yle rahata uzanp
uyumaya alt halde bunu da baaramyordu. Oysa Finli
birka kez uyuyup uyanm, piposunu tttrm , Ya!
Ya!laryla kafasn arttktan sonra gene uykuya dalmt.
Tem enin bacaklar uzand kanepeye smyor, tehdit edici
biimler gznn n n d en gitmiyordu bir trl.
T ren Spirova varnca su imek iin istasyona indi. Bazlar
lokantada m asalara oturm ular, abuk abuk attryorlard.
Kzarm et kokusu sinmi havay solumamaya, yem ek ine
yen azlara bakmam aya alrken -ikisi d e kusacak kadar
iren geliyordu- Bu adam lar nasl yem ek yiyebiliyorlar?
diye dnd.
G zel bir bayan krmz kasketli bir bir subayla yksek
sesle konuuyor, glm seyerek beyaz dilerini gsteriyordu.
Bu glm sem eler, beyaz diler, bayann kendisi Klimov zerin
de dom uz sucuu ve kzarm kfteler gibi kt bir etki brakt.
Nasl oluyor da krmz kasketli subay kadnn yannda rahata
oturuyor, onun salkl, glmseyen yzne bakm ak cann
skmyor, cannn skldn anlayamyordu?
Su iip vagona dndnde Finliyi piposunu tttrrken
buldu. Pipo slak havada delik lastik ayakkablar gibi tslyor,
crk crk sesler karyordu.
Ya! dedi Finli. Hangi istasyon bu?
Klimov kanepeye uzand, keskin ttn kokusunu iine
ekm em ek iin azn kapatrken;
Bilmiyorum, dedi.
T vere n e zam an varrz?
Bilmiyorum. Balayn... yant verecek durum da
deilim. Hastaym, souk almm.
Finli piposunu pencerenin kenarna v u rarak temizledi,
yeniden denizci kardeinden sz at.
Klimov artk adam dinlemiyor, rahat, yum uak yatan,
su dolu srahisini, yatarken o n a hizm et etm ek, suyunu verm ek,
onu yattrm ak hnerini iyi bilen kz kardei K atyay d
nyordu. K om utannn ar, skan izm elerini ekip karan,
srahiyi doldurup getiren em ir eri Pavel hatrna gelince g
lmsedi bile. Y atana yle bir uzansa, doya doya su ise her
ey geecekti. O zam an kabus, yerini salkl, derin bir uykuya
brakrd.
U zaktan bouk bir ses;
Posta tam am m? diye sordu.
P encerenin dibinden baka bir ses;
Tam am ! diye karlk verdi.
Spirovdan sonra ikinci ya da nc istasyonda olm a
lydlar. Z am an uarcasna geiyor; kam panalar, ddk sesleri
birbirini kovalyordu. Klimov kayg iinde ban kanepenin
kenarna dayad, sonra elleri arasna ald, gene kz kardei ile
em ir eri Pavcl geldi gznn nne. Ama zamanla kz kardei
de, em ir eri de karm an orm an birbirine kart; fr fr dnerek
yok olup gitti. K anepenin arkalna arpp geri gelen scak
soluu yzn yakyor, ayaklarn uzatam ad iin rahatsz
oluyor, p e n c ere d en e n se sin e d o ru rzgar esiyor, ama ne olur
sa olsun yatn deitirm ek gelmiyor iinden... Ar, kabuslu
bir uyuukluk onu tepeden trnaa sarm, btn bedenini zin
cire vurm utur.
Ban kaldrd zaman vagonun ii aydnlktr. Yolcular
krklerini giymiler, aaya iniyorlar. T ren durm utur. G s
lerinde tun plakalar, beyaz nlkl tayclar yolcularn ev
resinde fr dnp bavullarn ellerinden kapyorlar. Klimov da
krkn giyiyor, n e yaptnn ayrmna varm adan teki yol
cularn ardndan yryor. Sanki yryen o deil, bir bakasdr;
susuzluu, atei, btn gece uyumasn engelleyen o korkutu
cu biimler d e onunla birlikte dar km gibidirler. N e
yaptn bilm eden valizini alyor, bir kzak aryor. Src
Povarski sokana dek bir ruble 2 kapik istiyor ondan. Klimov
um ursam adan, bir ey sylem eden kzaa oturuyor. Rakam lar
arasndaki ayrm anlyor ama parann onun iin bir deeri yok
tu r artk.
Klim ovu ev d e teyzesi ile on sekiz yandaki kz kardei
Katya karlyor. K atyann elinde defter, kalem vardr. Bunlar
grnce kardeinin retm en olm ak iin snava gireceini
anmsyor Klimov. Ho geldinlere, sorulan sorulara aldrma
dan, ateten t r sk sk soluk alarak hi amasz odadan
odaya dolayor, kendi odasna varnca yatan stne dev
riliyor. Finli kaptan, krmz kasket, beyaz dili bayan, kzarm
et kokusu, gzlerinin nnde uuan benekler btn bilincini
kaplyor; artk ne nerede olduunu biliyor, ne d e rahatsz edici
sesleri iitiyor.
K endine geldiinde soyunmu olarak yataktadr, elinde
bir srahi su ile P avcli gryor, ama bunlardan dolay ne ra
hatladn hissediyor, ne yatan yumuakln, ne serinle
diini... Ayaklarn da, ellerini de gene eskisi gibi bir trl
rahata koyacak yer bulamyor, dili damana yapyor. Fin
linin piposunun fosurtusu geliyor kulana... Y atann ya
nnda, salam yapl, kara sakall bir d o k to r geni srtyla Pavcli
iterek, urap durm aktadr.
Bir cyciin yok, bir eyciin yok, delikanl. M kemmel,
m kemmel... Byle ite, byle, diye m rldanyor doktor.
Klimova hep delikanl diyor, szckleri tuhaf, deiik
bir tarzda sylyor.
Evet, evet, evet! yle, yle. M kem m el, delikanl,
zlm e sakn!
D o k to ru n szlerine fazla dikkat etm eden hzl hzl
konumas, dolgun yz, ona delikanl deyii sinirlerini
bozduu iin Klimov inleyerek kar kyor:
Niin bana delikanl diyorsunuz? Ah! Bu ne senliben-
lilik? Allah kahretsin!
Klimov kendi sesinden rkyor. Bu ses ylesine ksk,
lgn, mzmz kmtr ki, tanm ak olanaksz. D oktor hi krl
myor.
M kem m el, mkemmel! Kzmayn! Byle ite! yi, iyi...
Z am an, tre n d e olduu gibi evde d e inanlm ayacak bir hzla
uuyor. Y atak odasnda birka kez gn yerini gecenin
karanlna brakyor. Klimova yle geliyor ki, doktor ban
dan hi ayrlmamtr, her dakika evet, evet! diyerek evre
sinde dnp duruyor. O dasndan o kadar ok insan gelip ge
iyor ki! Pavel, Finli, yzba Yaroevi, gedikli baavu M ak-
sim enko, krmz kasketli subay, beyaz dili gzel bayan, d o k
tor... G elenler boyuna konuuyorlar, ellerini sallyorlar, pipo
iiyorlar, yem ek yiyorlar...G ndzlerden birinde grev yapt
alayn papaz A leksandr bile geliyor. P ed er cbbesini giymi,
dua kitab elinde, daha nce hi grmedii ciddi bir yzle
baucunda dikilerek bir eyler mrldanyor. Klimov pederin
katolik subaylara aka yollu Lehli diye takldn, onu gl
drm ek iin;
Yaa, yzba Yarovi ehli bir Lehlidir! Ehli Lehlilerden
hi korkma! dediini anmsyor.
ite bu akac, neeli papaz A leksandr hi glmyor, tam
tersine iyice ciddileerek istavroz karyor, onu kutsuyor.
G eceleri iki glge bandan hi eksilmiyorlar: Teysezi ile kz
kardei. Kz kardei diz kyor, dua ediyor, sonra kalkp k u t
sal tasvirlerin n n d e eiliyor. O nunla birlikte duvardaki
glgesi de eilip selam veriyor. Aralksz kzarm et kokusu ile
Finlinin piposunun dum an geliyor Klimovun burnuna. Bir ara
keskin bir gnlk kokusu duyunca midesi bulanyor, barmaya
balyor:
Gnlk kokusu da ne oluyor! G trn unu!
Kimse karlk vermiyor. O dalardan birinde papazlarn
alak sesle ilahi okuduklarn, binlerinin m erdivenlerden
koarak ktn iitiyor, hepsi o kadar.
Klimov tmyle kendine geldiinde odasnda kimse yok
tu. Sabah gnei pencereden, indirilmi perdenin arkasndan
szyor; bak az gibi keskin, ho, ince bir k dem eti sra
hinin zerinde ldyordu. D ardan te k e r grltleri geldi-
in eg re karlar erimi olmalyd. Tem en srahiye vuran a,
tand mobilyalara, kapya bakt; gnlerdir ilk kez iinden
glm e istei geldi. Gs, karn tatl, neeli, i gcklayan bir
glle titredi. Tm varln tepeden trnaa sonsuz bir m ut
luluk, byk bir yaama sevinci kaplad. lk insan da yaratld,
dnyay ilk grd zam an ancak bylesine m utlu olm utur
herhalde. Klimov durm adan devinmek, insanlarla grm ek,
konumak istiyordu. Fakat dee serilmi yatan bedenini
kmldatamyordu bir trl, h arek et eden yalnz elleriydi. G en e
de o buna aldrmyor, ufak tefek eylere dikkat ediyordu. Soluk
alp veriyor, glyordu ya... M asadaki srahiye, zerinde oy
naan a, tavana, perdelerin eritlerine bakp m utlu oluyor
du ya, bunlar ona yeterliydi. Y atak odas gibi kck bir yerde
dnyann btn gzelliklerini, renkliliini, olaanstln
duyum suyordu. D o k to r geldii zaman tbbn ne kadar yararl,
doktorun ne kadar ho, sevimli, genelde insanlarn ne kadar iyi,
ilgin olduklarn dnyordu.
D o k to r g e n e sralamaya balad:
Evet, evet... M kem m el, m kem mel... A rtk iyiletik,
deil mi?.. Byle ite, byle...
Tem en onu dinlerken neeyle gld. Finliyi, beyaz dili
kadn, dom uz sucuunu anmsad; can sigara imek, yemek
yem ek istedi.
Doktorcuum , syleyin de bana tuzla birlikte bir para
avdar ekmei... sardalye getirsinler, dedi.
D oktor onun isteini yerine getirm edii gibi Pavcl de
szn dinlemeyip ekm ek getirm eye gitm edi. B unun zerine
tem en nazl ocuklar gibi alamaya balad.
D oktor glmeye balad.
Ah, anasnn kuzusu! Anneciim , mama ver bana...
Klimov da gld, d o ktorun gidiinden sonra derin bir
uykuya dald. Uyandnda iinde ayn sevin, ayn m utluluk
vard. Teyzesi baucunda oturuyordu.
Teyzeciim, dedi. Neyim vard benim ?
Tifs atlattn.
Ya, dem ek, yle! imdi iyiyim, ok iyiyim. K atya n e
rede?
E vde deil. Snavdan sonra bir y ere uram olmal.
Yal kadn bunu syledikten sonra rd orabn ze
rine eildi, dudaklar titredi, yzn br yana evirdi, ala
maya balad. O zntyle, d o ktorun yasaklamasn unutarak;
Ah, Katya, Katya! G itti bizim meleimiz! Y ok artk,
yok! diye mrldand.
D en orab almak iin eildi, o srada bandaki rt
kayd. D urum u hl kavrayamayan tem en kz kardei iin
duyduu korkuyla soruyordu:
Katya nerede, teyze? N erede?
Senden tifs kapm, ld, iki gn nce gmdk.
Bu korkun, beklenm edik haber Klimovun ta iine iledi.
G en e d e ne denli korkun, etkileyici olursa olsun, sala
kavum aktan dolay yreini dolduran o hayvansal mutluluu
bastram ad. H ep kendi havasnda alyor, glyor, yem ek ver
m ediler diye svmeye balyordu.
A ncak bir hafta srtnda sabahl, P av elin desteiyle p e n
cereye yaklap bahar mevsiminin kapal gkyzne bakarken,
penceresinin hem en nnden geen eski raylarn akard
kulak trmalayc takrtlar dinlerken yrei acyla burkuldu,
alamaya balad, ba pencere pervazna dt.
N e kadar mutsuzum! Tanrm , ne kadar mutsuzum! diye
mrldand.
Duyduu o sevin yerini her zamanki can skntsna, geri
gelm eyecek byk kaybn acsna brakt.
GZ

Paskalyann ilk gnnn akam sayg ziyaretlerinden


dnen bakanlk mstear Navagin, kendini ziyaret edenlerin
braktklar imza listesini alp alma odasna ekildi. stn
kardktan, bir bardak soda itikten sonra rahat koltuuna
kuruldu, ziyareti izelgesini incelem eye koyuldu. U zun imza
dizisinin ortalarna gelince birden irkildi, yznde byk bir
aknlk belirerek parm aklarn tlatt, elini dizine vurdu.
G e n e ayn imza! Nasl olur! Fedyukov denen T an rnn
belas adam kimin nesiyse gene imzasn kondurmu! Bu nasl
itir?
Sra sra imzalar arasnda tanmad Fedyukovun imsaz
da vard. Kimdi Fedyukov denen bu adam, Navagin gerekten
bilmiyordu. Tm tandklarn, akrabalarn, buyruu altnda
alanlar zihninden geirdi, uzun gemiini anmsamaya a
lt, ama Fedyukov adna b en zer birini bulam ad. En garibi,
kesinlikle tanmad bu Fedyukovun son on yldr her
N oelde, Paskalyada adn ziyareti d efterine yazmasyd. Nasl
bir adamd, kim lerdendi, bunu kars ile kapc da bilmiyorlard.
alma odasn arnlarken;
alacak bir durum ! diye sylendi. Anlayana, iin iin
den kana ak olsun! Kapcy buraya arn! Byle eylere
ancak eytanlar karr! G e n e d e kim olduunu karacam!
eri giren kapcya;
Bak, Grigori! dedi. Fedyukov den en adam gene defteri
imzalam! Kim olduunu grdn m?
Hayr, efendim.
nsaf et, yahu, adam ieri girip d efteri imzalam! Byle
biri girm edi mi?
Kesinlikle girmedi.
Girmediyse imzasn nasl att?
Bilemem, beyefendi.
Sen bilm ezsen kim bilecek? G revini yapmyorsun y
leyse. Anmsamaya al, bakalm, belki tanmadn biridir, iyi
dn!
Hayr, efendim, buraya yabanc biri gelmedi. G elenlerin
hepsi m em ur. O nlarn dnda tandnz barones, hanm e
fendiyi ziyaret etti, bir de ha tayan papazlar...
imzasn atan bu adam grnm eyen biri mi yoksa?
Orasn bilemem, ancak Fedyukov diye biri gelmedi,
isterseniz kutsal tasvir nnde yemin edeyim.
ok garip! Akl almaz bir i! a--la-cakdu-rum ! H atta
insann glesi geliyor! A dam on yldr rahat rahat imzasn
atyor da hikimse onun kim olduunu bilmiyor... Y oksa biri
nin akas m? M em urlardan biri kendi adn yazdktan sonra
m erak uyandrm ak iin Fedyukov diye bakasnn adna da
imza m atyor?
Navagin byle dedikten sonra Fedyukovun imzasn in
celem eye koyuldu. Geni harflerle irice atlm, eski tarzda
ssl, harf ular kvrml, engelli, tekilerden hem en ayrlan
bir imzayd bu. rkek, iine kapank bir adam olan il sekreteri
tukinin imzasndan hem en sonra geliyordu. tukin byle
bir aka yapmaya kalksa korkusundan lrd herhalde.
Navagin karsnn yanna giderek;
u gizemli Fedyukov gene imzasn atm ziyareti def
terine, dedi. Ama kim olduunu karamadm.
Bayan Navagin ispiritizmayla ilgilenirdi, o nedenle doa
bilim lerinin aklayabildii ya da aklayamad olaylar ayn
kolaylkla kendine gre zmlerdi.
Bunda alacak ne var? dedi. Sana her zaman sylemez
miyim, doada yle olaanst eyler oluyor ki, zayf zekamzla
bunlar kavram am z olanaksz. Em inim, bu kii sana yaknlk
duyan birinin ruhudur... Y erinde olsam Fedyukovun ruhunu
arr, n e istediini sorardm.
Sama! Sama!
M stear kr m alardan uzak bir insand, bununla birlikte
kafasn kurcalayan konu ylesine gizemli bir durum almt ki,
ister istem ez her trl cin-eytan iine akl yatmaya balad.
B tn akam tanmad Fedyukovun ok nceleri len, Na-
vaginin dedelerinden birinin iten att, imdi onun to ru n
larndan almaya alan bir m em urun ruhu olduunu dn
d. Belki d e Fedyukov, onun kendisinin yannda alrken
grevden kovduu bir m em urun yakn ya da batan kard
bir kzn akrabasyd...
O gece dnde ypranm bir m em ur niform as giyen,
yz lim on gibi sar, salar dank, gzleri sulu, yal, sska bir
kalem efendisiyle urat durdu. Kalem efendisi m ezar ka
knlarnn bouk sesiyle, kemikli parm an sallayarak onu te h
dit ediyordu.
Navagin dne dne az kald beyni sulanyordu... Tam
iki hafta kimseyle bir ey konum ad, surat ast, odasnda d o
lat, kendi kendine dnd. Am a en sonunda kukularnn
kayna gururunu yenerek karsna bavurdu.
Zina, Fedyukovun ruhunu ar!
Ispiritizmac kadn sevindi, hizm etilerden bir karton
paras ile tabak istedi, kocasn yanna o tu rttu , ruh arma
iine koyuldu. Fedyukovun ruhu kendini fazla bekletmedi...
Benden istediin nedir! diye sordu Navagin.
Pimanlk getir... dedi tabak.
Dnyada yaptn i neydi?
H ep yanlmakt benim iim...
Navaginin kars;
G rdn m? diye fsldad. Bir de inanm yordun.
Navagin Fedyukovla uzun uzun konutuktan sonra Na-
polyonu, A nibal, A skoenskiyi, teyzesi Klavdiya Zaharov-
n a y ard. Sorulanlara hepsi de ksa ksa, ama anlam dolu,
derin yantlar verdiler. Bylece tabakla tam drt saat oyaland;
kendisi iin yeni olan, gizemli bir dnya ile tanm aktan dolay
rahatlam, m utlu olarak uyudu. O gnden sonra her gn ruh
arma iiyle urat, m em urlarna yapt aklam alarda do
ada olaanst, mucizevi birok ey yaandn, bilim adam
larnn buna oktan ilgi gsterm eleri gerektiini syledi. H ip
notizma, medyumluk, dnce okum a, ispiritizma, drdnc
boyut gibi zihin bulandrc daha birok ey akln ylesine eldi
ki, gnler boyunca ispiritizma kitaplar okumaya, tabak-masa
dndrm eye, doad olaylar yorumlamaya verdi kendini.
Karsnn bunlara ok sevindiini belirtm eye gerek var m, bil
mem... Beyefendinin uurlu eliyle buyruunda alan tm
m em urlar ispiritizmayla ilgilenmeye baladlar, stelik ken
dilerini bu ie yle kaptrdlar ki, yal maliyeci akln oynatt,
zel ulakla yle bir telgraf gnderm eye kalkt: C ehennem e,
H azine D airesine. eytana dnm eye baladm hissedi
yorum. N e yapacam bildirin. dem elidir. Vasili Krinolin-
ski.
spiritizma zerine yazlm bir sr kitapk okuduktan
sonra Navagin kendisi d e bir tane yazmak iin byk bir istek
duydu. Be ay o turup alt, sonunda Benim D ndk
lerim adn verdii makalesini tamamlad. Yaymlanmas iin
yazy bir ispritizma dergisine gnderm ek niyetindeydi.
M akalesini gnderm eye karar verdii gn hi unutmaz.
O gn odasnda yazsn tem ize eken yazman ile bir i iin
arlan blge kilisesinin zangocu vard. Navaginin yz m ut
luluktan l ld. Yaptn byk bir sevgiyle szd, parm ak
larnn arasna alp okad, neeyle glm sedikten sonra yaz
mana;
Filipp Sergeyi, yle sanyorum ki, makaleyi en iyisi
taahhtl grderm ek. Bylesi daha doru olur, dedi.
Sonra ban zangoca evirdi.
Azizim, sizi u i iin armtm. Kk olumu okula
gndereceim den nfus kayd gerekli. Bir an n ce kartabilir
misiniz?
Zango saygyla eildi.
Hem en, beyefendi. Anladm, bir an nce karrz.
Y arna hazrlayabilir miydiniz?
Bastne, beyefendi. O konuda iiniz rahat etsin.
Akam duasndan nce birini kiliseye gnderip aldrn, ltfen.
O rada olacam. Fedyukov diye sorsunlar, hep oradaymdr...
G enel m drn beti benzi att.
Nasl?
Fedyukov desinler, efendim .
G eneralin gzleri falta gibi ald.
Siz... siz Fedyukov m usunuz?
Evet, beyefendi.
Y ortu ziyaretlerinde bizim evde deftere imza atan siz
misiniz?
Z ango ezilip bzld.
Benim, efendim . Hala birlikte devlet byklerinin ev
lerine gittiimizde ziyaret defterin e imza atarm ... Bunu pek
severim... Girite, balayn, defteri grnce dayanamam, im
zam atm ak iin byk bir istek duyarm.
Akl karp sersem leyen, hibir ey iitip anlayamaz hale
gelen Navagin odasnda fr fr dnm eye balad. Kapnn
rtsne elini dokundurdu, sevgilisini g ren bale ba oyun
cusu gibi sa elini kez sallad, slk ald, anlam sz anlamsz
glmsedi, parm an havaya uzatt...
Yazman;
Beyefendi, yaznz hem en gnderiyorum , dedi.
te N avagini sersem likten kurtaran bu szler oldu. Y az
man ile zangocu bn bn szd, birden akl bana geldi,
fkeyle ayaklarn yere vurarak atlak ince sesiyle haykrmaya
balad:
Beni rah at brakn! B enden n e istiyorsunuz? R a-hat b
rakn be-ni!
MEKTUP

E lli yalarnda, etine dolgun, her zam anki gibi sert du-
rulu, oturakl, sayg uyandrc, yznden gurur okunan, ama
son d e re c e yorgun grnl bapapaz peder Fiodor O rlov
kk hcresinde bir aa bir yukar dolayor; yanndaki
konuun kalkp gidecei an gzlyordu. O nun tek dncesi
buydu imdi, yalnz buna kafa yoruyordu. Yanndaki adam,
yakn kylerden birinin papaz olan ped er Anastasi saat k a
dar n ce can skc, tatsz bir i dolaysyla gelip oraya rek
lenmi; dirseini masadaki kaln kitaba dayayarak otururken
saat akam n dokuzu olmasna karn kalkp gitmeyi aklna ge
tirmiyordu.
Z am annda susmay, kalkp gitmeyi herkes becerem ez.
T oplum um uz iinde iyi eitim grm, siyasete atlm insanlar
bile ziyaretlerini uzatm alarnn yorgun ya da ii bandan akn
ev sahibi zerinde nefrete benzer bir duygu uyandrdn; ama
bunun gsterilmeyip yalanla rtldn ou kez fark etm ez
ler. P ed er Anastasi ise orada bulunuunun artk bezdirici, yer
siz katn, bapapazn sabah Paskalya ayininden sonra bir de
uzun le ayini yaparak iyice yorgun dtn, dinlenm ek
istediini bile bile oturuyordu. G eri birka kez kalkp gitm eye
davranm, ama her seferinde bir ey beklercesine yeniden
oturm utu. Peder Anastasi altmn gekin, vaktinden nce
km, iri kemikli, kam burum su, kara kuru, kk avurtlu,
gz kapaklar kzarm, srt balklarnki gibi dar, uzun bir
adamd. O yata biri iin olduka atafatl kaan, ak mor
renkli, bol bir cppe giymiti (geenlerde len gen bir papazn
dul ei arm aan etmiti bu cppeyi ona). C ppenin altnda
belinden geni bir kem erle skl kuma kaftan, ayaklarnda ise
kocam an izm eler vard. izm elerin bykl, rengi peder
A nastasinin bunun stne lastik ayakkab giymediini gste
riyordu. Papazlk rtbesine, sayg uyandran yana karn ada
mn kzarm, bulank gzlerinden, ensesinde toplad, yeile
kaan krlam salarndan, zayf srtnn iri k rek kem iklerin
den bir zavalllk, eziklik, bayalk akyordu. K prdam adan
o tu ru rk en yle temkinli, korka korka ksryordu ki, sanki
bapapaz varln u n u tu p onu fark etm esin...
Evet, bir i iin gelm iti bapapazn yanna. ki ay kadar
nce papazlk grevinden el ektirilip hakknda kovuturm a
almt. ledii gnahlarn bini bir parayd. Sarho gezmesi,
iftiler birliiyle, kilisesinin cem aatiyle geinem em esi, do-
um-lm kaytlarn, kilise kasa hesabn dzgn tutm am as
(resm en bu sutan yarglanyordu), epeyden beri sregelen
dedikodulara gre para karlnda, evlenm em esi gereken
lerin nikahn kymas, k en tten gelip ona bavuran m em urlara,
subaylara oru tuttuklar konusunda belge verm esi balca
sularyd. Bu dedikodularn dayana da yok deildi. nk
pederin ailesi son d e re c e yoksuldu; bakm n stlendii, onun
gibi baarsz do k u z ta n e ocuu vard. O lanlar okum am t,
m arkt, haylazd; kzlarn ise hepsi de irkindi, evlenmeyip
evde kalmlard.
D obra dobra konumay gze almayan bapapaz bir ke
den brne yryor, susuyor ya da dokundurarak konuuyor
du. K aranlk pencerenin n n d e durup kafesinde uyuyan
kabark tyl kanaryaya parm an uzatarak;
Dem ek, artk kye dnm yorsunuz? dedi.
P e d e r A nastasi irkildi, ekine ekine ksrd.
Kye mi! Niin gideyim, gitmeyeceim, Fiodor lyi.
Kendiniz de biliyorsunuz, alma hakkm elim den alnd. Bu
durum da n e yapaym orada? Kilisede grevim in banda bu
lunam adktan sonra insanlarn y zne bakam am ki! O yzden
ayrldm kyden. Ayrca burada yaplacak iler var. Y arn p e r
hizi (orucu) bozduktan sonra sorgulamay yrten papazla
uzun uzun konum ak istiyorum.
Bapapaz esnedi.
Ya, dem ek, yle... lede n ered e kalyorsunuz?
Ziyavkinin evinde.
P eder Afanasi iki saat sonra bapapazn Paskalya ayini
yaptracan anm sayarak ziyaretini bktrc biimde uzat
m asndan dolay ylesine utand ki, hem en kalkmaya karar ver
di. Adamcaz biraz dinlensindi. G itm ek zere kalkt, veda
lamadan nce birka kez ksrd, bir yandan da m erakla,
kararsz bir bekleyi ierisinde gzlerini bapapazn srtna
dikti. Y znde hem utanm ayla kark bir rkeklik, hem de
acnas, zoraki bir glm sem e vard. A ncak kendilerine saygs
olmayan insanlar byle glm serler. Sonra kararn vererek
elini sallad, hrdayan sesiyle atlak atlak glerek;
P eder Fiodor, son bir ikramda bulunun, dedi. Ayrlrken
bana... bir kadeh votka verir misiniz?
imdi votka ime zam an deil. nsan biraz utanm al,
deil mi?..
Bapapazn bu sert k karsnda p ed er A nastasi afal
lad, akn akn gld, gitme kararn unutarak sandalyeye
kt. B apapaz onun arm yzne, kam burum su srtna
bakp adam a acyarak, se rt kn biraz yum uatm ak iin;
T anrnn izniyle yarn ieriz. H er ey zam annda gzel
dir, dedi.
G enelde insanlarn doru yola getirilebileceine inanrd,
ama iinde kabaran acma duygusunun etkisiyle olacak,
hakknda kouturm a alm, gnah s n e g n ah ilemi, tm
direncini yitirmi bu ayya ihtiyarn artk insanlk iin yiti-
rildiini; hibir gcn onun belini dorultup baklarna aklk
getirem eyeceini; tatsz, zoraki, rkek glmsemesini durdu
ramayacan; insanlar zerinde brakt itici izlenimi biraz
olsun silemeyeceini dnd. O nun gznde yal adam artk
bir sulu, bir gnahkar deil; aalanp horlanm bir zaval
lyd. P ed er A nastasinin yal karsn, dokuz ocuunu, Ziyav-
kinin altlarna verdii pis berbat kerevetleri, papazlarn sar
holuk yapp am irlerin su ilem esinden kvan duyan insanlar
gznn n n e getirdi ve onun yapaca en iyi eyin bir an
n ce lm ek, bu dnyadan ekip gitm ek olduunu dnd.
Tam o srada ayak sesleri duyuldu. Evin giriinde biri;
P eder Fiodor, yatyor m usunuz? diye sordu.
Hayr, zango efendi, gel ieri.
Peder F iodorla birlikte alan, ya hayli ilerlemi zango
Liubim ovdu gelen. Liubimov tepesi tm yle dazlak, ama
salar krlamam, grcler gibi kara kal, kara gzl, salam
yapl bir adamd, ieri girince p e d e r A fanasiye selam verip
oturdu.
Bapapaz;
yi haberlerle mi geldin? diye sordu.
Zango biraz sustuktan sonra glmsedi.
N erede o gnler? ocuklarn kk m, derdin de k
k, ama onlar byynce derdin de byyor. P eder Fiodor,
yle bir durumdaym ki, aklm bamda deil, insanlk gld
rs (komedisi) m desem , ne desem ?
Bir sre konumad, glmsemesi tm yzne yayld,
sonra unlar syledi:
Bugn Nikolay Matveyi, H arkovdan dnd. O rada
benim olanla, P io trla konum u, konum alarn anlatt bana.
ki kez grm ler.
N eler anlatt, bakalm ?
Ah, aklm bam dan gitti!.. Szde beni sevindirm ek is
tedi, ama yle bir dnnce bunda sevinilecek bir ey yok.
Sevinm ek deil, zlm ek gerek... Senin Piotr yle bir yaam
sryor ki, bizim gibilerin gc yetm ez. diye balad. krler
olsun, dedim . Evinde yem ek yedim, nasl yaadn grdm.
Bir eli yada, bir eli balda; bundan iyisi can sal. Babas
olarak ok m erak ettiim iin yem ekte neler verdiini sordum.
nce orbaya b en zer bir balk yemei, ardndan dilli bezelye,
bunun peinden de hindi kzartmas. demez mi? P erhiz ayn
da hindi, olacak ey mi? Bizim olann yapt ie bak, dedim,
byk perhizde hindi yiyor.
Bapapaz gzlerini alayl alayl kst.
Bunda alacak n e var?
Bunu syledikten sonra iri parm aklarn kem erinin a r
kasnda birletirdi, gvdesini dikletirdi, kilisede vaaz verir ya
da ile okulunda rencilere din dersi anlatr gibi;
O ru tutm ayanlar ikiye ayrlrlar. Bir blm uar
lklarndan dolay, bir blm de inanmadklar iin. Senin
olan inanmad iin tutm ayanlardan, dedi.
Zango pederin sert yzne korkarak baktktan sonra
konumasn yle srdrd.
Hepsi bu kadarla kalsa gene iyi... Konum amz sonunda
anladm ki, meer benim inansz olum bir kadnla, bakasnn
karsyla yayormu. Sanki nikahl kars gibi konuklarn kar
lyor, ayn, yemeini veriyor, gereken her eyi yapyormu
bu kadn. Tam yldr ana fine yapyorlarm. Buna gldr
denm ez de ne denir? yldr birlikte yayorlarm ama
ocuklar yokmu.
P ed er Anastasi hrtl sesiyle gld.
D em ek ki birbirlerine el srmemiler, dedi. Azizim,
onlarn ocuklar vardr da evde tutm uyorlardr. Yuvaya filan
verm ilerdir belki. K eh-keh-keh! (G lerken ksrm eye
balad.)
Bapapaz;
Peder A nastasi, siz karmayn! diye serte kt.
Zango, p e d e r A nastasinin kam bur srtna ters ters baka
rak anlatmasn srdrd:
Nikolay M atveyi dayanamayp Sofrada orba koyan
kadn kimin nesi? diye sormu. Bizimki Karm demi. Ni
kahlanal ok oldu m u? Evet, ekerci K ulikovun dkka
nnda nikahlandk. karln verm i bizim olan.
Bapapazn gzlerinde kvlcmlar akt, akaklar kpkr
mz oldu. Z ango Liubim ovun olu P io tru, gnahkarlklar
dnda insan olarak da hi beenm ezdi. Eskiden beri bu
ocua kar di bilerdi. imdi ok iyi anmsyordu da, daha ile
okulunda okuduu sralar btn davranlar anorm al gz
krd ona. nk krsde vaaz verirken yardm etm ekten
utanr, sen denm esine kzar, papazlarn odasna girerken is
tavroz karmaz, en nemlisi d e durm adan ateli ateli konu
urdu. P ed er Fiodora g re ok konum ak ocuklar iin ayp
bir eydi, zararlyd. Ayrca gerek kendisinin, gerekse babasnn
ok sevdii balk avna kar hor gren, eletirici bir tavr vard.
D aha renciliinde kiliseden ayan kesmiti. G e vakte
dein uyur, insanlara tepeden bakar, birtakm izin verilmeyen,
titizlik gsterilmesi gereken konular am aktan zevk alrd.
Btn bunlar anm sayarak fke dolu gzlerle zangoca
yaklat.
Baka n e bekliyordun? Sylesen e, n e bekliyordun?
Senin olunun akl banda bir adam olmayacan biliyordum.
O zam an da syledim, imdi d e sylyorum. O n d an adam o l
maz! N eektiysen onu biersin! Tam am m?
Z ango rke rk e ban kaldrp bapapaza bakt.
Ne ekmiim ki, p e d e r Fiodor?
Peki, su senin deilse kimin? Babas sensin, o da senin
ocuun. Onu iyi eitmeliydin, yreine T anr korkusu ala-
malydn. Dnyaya getirm esine getiriyorsunuz, am a dogru-d-
rst yetitirm iyorsunuz. Byk gnahtr! Ayptr! irkin bir
eydir!
Bapapaz yorgunluunu unutm u, hcresinde durm adan
yryerek konuuyordu. Z angoun plak tepesinde, alnnda
te rle r tom urcukland. G zlerini sulu sulu kaldrarak;
O na gereken tleri verip eitm edim m i sanyorsunuz,
P e d e r F iodor? ocuum a kar babalk grevim i yaptm. Siz
de biliyorsunuz, h er ocuk gibi eitim almas iin hibir ey
esirgem edim , alp abaladm , T an rya dualar ettim . Lisede
okurken zel retm enler tuttum , niversiteyi bitirttim . Peder
Fiodor, eer olumun akln bana toplam asnda baarl
olam amsam buna gcmn yetm ediindendir. niversitede
okurken buraya geldiklerinde ben bir ey telkin etm ek istiyor
dum, o beni dinlemiyordu. Kiliseye git, olum! diyorum. O
Niin gideyim? diyor. Aklamaya kalkyorum, Neden?
Niin? sorularyla karlk veriyor. Y a da srtm taplayp
Bak, babacm. Y eryznde birok ey grecelidir, kesin
deildir, koullara baldr... Ne ben hibir ey bilmeyen bir
adamm, ne de sen her eyi bilen birisin.
P eder Anastasi bir ey sylem ek istiyormu gibi ks ks
gld, ksrd, parman kaldrd. Bapapaz ona ters ters
bakarak;
Siz karmayn, p ed er Anastasi! diye azarlad.
Yal papaz zangocu dinlerken glyor, yz needen
parlyor, yeryznde kendisinden baka gnahkarlarn bulun
duu iin seviniyordu sanki. Z ango oluyla ilgili olaylar ok
iten anlatmt; yle ki, zntsnden gzlerinde yalar belir
di. Sonunda Peder Fiodor ona acd. Sesini yum uatarak;
Btn bunlarn sulusu sensin, dedi. M adem dnyaya
getirdin, iyi yetitireceksin. D aha ocukken t vermeliydin,
kocam an adam olunca szn dinler mi?
O rtala bir sessizlik kt. Az sonra zango elini sallad,
i geirerek;
Evet, babas olarak ben sorumluyum, onun hesab ben
den sorulacak, dedi.
Ha unu bileydin ya!..
Ksa bir sessizlikten sonra bapapaz ayn anda esneyip iini
ekerek sordu:
Bugn ayinde H avarilerin ileri duasn kim okuya
cak? diye sordu.
Y evstrat. H er zaman Y evstrat okur.
Zango ayaa kalkt, bapapaza yalvarrcasna bakt.
Peder Fiodor, imdi benim ne yapmam gerekiyor, syler
misiniz?
Ne istiyorsan onu yap. Babas ben deilim, sensin; daha
iyisini bilmen gerekir.
Ben bir ey bilmiyorum, peder Fiodor! Bir iyilik yapn
bana, yardm edin! nanr msnz, canm dan bezdim, aresizim.
Ne rahat uyuyabiliyorum, ne oturabiliyor, ne de bayram dan lal
alyorum. N e olur, bir akl verin!
Kendisine bir m ektup yaz.
Ne yazacam ben ona?
Byle yaayamayacan bildir. Ksa olsun m ektup, ama
se rt ve anlaml yaz, sularn azmsayp yumuatmaya kalkma!
Byle bir m ektup yazarsan grevini yerine getirmi olur,
rahatlarsn.
Dedikleriniz doru, ancak nasl yazacam? Ayrca her
zamanki gibi neden, niin, neresi gnah bunun sorularyla
beni bunaltrsa ne yaparm?
P ed er A nastasi hrtl sesiyle g en e glmeye, parm aklarn
oynatm aya balad. S onra ince sesiyle unlar syledi:
H ep neden, niin, neresi gnah bunun diye sorarlar
zaten? Bir gn gnah kartrken adamn birine T a n rnn
ltuflarna fazla umul balamamasn sylediimde Niin?
diye sorm az m? Adam a yant verm ek isliyorum, am a urada -
byle diyerek alnna v u rd u - ama urada bir ey yok! K eh-keh-
keh!
P ed er A nastasinin syledikleri, ciddi bir konu gr
lrken hrtl, atlak sesiyle glmesi bapapaz ile zango
zerinde olum suz bir etki brakt. Bapapaz Siz karmayn!
diyecekti am a yzn buruturm akla yetindi.
Hayr, m ektup yazamam, dedi zango.
Sen yazamazsan kim yazar?
Z ango ban yana edi, elini gsnn zerine bastrd.
P eder Fiodor, ben doru-drst renim grmemi,
akl kt bir adamm. Size ise T anr byk akl, bilgelik ba
lam. Siz her eyi bilir, h er eyden anlarsnz; aklnzn erm e
dii ey yoktur. Oysa ben iki sz yan yana getirmeyi bece
rem em . Bir yce gnlllk yapn, m ektubu nasl yazacam
retin! Olana neler syleyeceimi bilmiyorum.
B urada renecek bir ey yok ki. O turun, yazn...
Y ce p eder, ltfunuzu esirgemeyin benden, yalvar
rm... Adm gibi biliyorum, m ektubunuzu okuyunca korkacak,
sizi dinleyecektir, nk onun gibi okum u bir insansnz. Bana
byk bir iyilik yapm olacaksnz. uraya oturaym, bana yaz
drn. Y arn yazsam ge kalrm, bugn tam srasdr. Bylece
rahatlarm ben de...
Bapapaz zangocun yalvaran yzne bakt, sevimsiz olu
P io tru anmsad, m ektubu yazdrmaya raz oldu. Zangocu
m asasna o tu rttuktan sonra yle balad.
Y az bakalm... Ulu T an rnn adyla, sevgili olum... n
lem iareti. Baban olarak kulama geldiine gre... parantez
a... hangi kaynaktan iittiim seni ilgilendirmez... parantezi
kapat... yazdn m?., ne T anrnn, ne de insanolunun yasa
larna uymayan bir yaam srdryorm usun. Seni insanlarn
gznden gizleyen rahat yaamn da, gsterili giyim-kuamn
da, okum uluun da gerek yzn, putpereste davranlarn
rtm eye yetm eyecektir. Sen adnla Hristiyansn, oysa ruha,
btn tek i putatapanlar gibi zavall, hatta onlardan daha
zavall bir putataparsn. nk teki putataparlar Isay
tanm adklar iin, bilgisizlikleri yznden mahvolacaklar, sen
ise byle bir hzineye sahip olduun halde onu kk gr
dn iin mahvolacaksn. Sularn, gnahlarn burada sra
layacak deilim, sen onlar ok iyi biliyorsun; yalnz unu belir
teyim ki, mahvna inanszln neden olacak. Sen kendini bir
ey sanyor, bilgilerinle vnyorsun. Oysa anlam an gerekir ki,
inansz bilim insan yceltmedii gibi en aalk bir hayvan
dan daha aa klar. nk...
M ektubun genel havas byleydi. Yazmay bitirince zan
go m ektubu okudu, sevincinden havaya srad. Gzlerini
hayran hayran bapapaza dikerek ellerini rpt.
Y etenek, byk bir yetenek! T anr insanoluna neler
balam! kr sana M eryem Ana! Y zyl urasam byle
bir ey yazamazdm! Tanr sizden raz olsun!
P ed er A naslasi d e heyecanlanm t. Ayaa kalkp parm ak
larn oynatarak;
Y eten ek olmadan yaplmaz bunlar! Kesinlikle yapl
maz! dedi. yle bir sz gcnz var ki, filozoflara ta kartr.
Zeka! Parlak bir zeka! P eder Fiodor, evlenm em i olsaydnz
daha st rtbelere, patriklie kadar ykselirdiniz.
Bapapaz fkesini m ektuba dk t k ten sonra bir rahat
lama duydu; tm yorgunluu, bitkinlii zerine kt sanki.
Zango yabancs deildi, sklmadan ona dedi ki:
Hadi, zango efendi, salkla git evine. Ben de yarm
saat kadar kestirip dinleneyim.
Zango giderken A nastasiyi de yannda gtrd.
Paskalya yortusunda her zaman olduu gibi ortalk henz
karanlk olduu halde gkyz parlak yldzlarla prl prl
aydnlanmt. D urgun, sessiz havada baharn, bayram n koku
su hissediliyordu.
Z angocun aknl hl gememiti.
Ka dakikada yazdrd m ektubu? dedi. O n dakikay
gememitir. Bakas olsa bir ayda altndan kalkam azd. Deil
mi? Z eka derim buna ben! alas, hayran olunas bir zeka!
am urlu bir sokaktan geerlerken cppesinin eteklerini
em reyip kaldran Anastasi;
yi renim grd, ne olacak! diyerek iini ekti. O n u n
la kyaslanacak deiliz ya... Biz zangoluktan geldik, o bilim
okudu. Evet, gerek bir papaz, sz yok!
Bir d e bugn ayinde L atince ncil okuyuunu dinleyin!
Hem Latince, hem Y unanca biliyor. -B ird e n aklna geldi.- Ah,
Piotr, Piotr! imdi gnn grdn, aslanm! Bakalm, aklna
eseni yapm ak neymi! Bir daha niin diye sorabilecek misin?
Dinsizin hakkndan imansz gelirmi derler! Kah-kah-kah!
O luna m ektup yazldktan sonra zangocun neesi yerine
gelmi, gevrek gevrek gl yordu. Babalk grevini yerine gelir
mi olmas, m ektubun gcne inanmas onu babacan, keyifli
bir adam yapmt birdenbire. Eve yaklayorlard.
P io trun anlam L atincede tatr. A m a bizim Piolr
paavrann teki kt, dedi. O engerek ylan delikanlnn en
sesine reklenm i, ocuk silkip atmay becerem iyor. Th!
Byle karlar oktur! N e ulanm alar vardr, n e arlanmalar!
O lan ak en g ersak z gibi yapt,T anr bilir, eteinin dibinden
ayrmyordur! Bylelerini eek cennetine yollamal!
Belki kadn onu deil, delikanl kadn zorla yannda
tutuyordur.
G ene de kadn utanm azn biri dem ektir. Ama olumu
savunuyor deilim... Bulsun cezasn! M ektubu okuyunca dn
yasn aracaktr. Ben utanacam a o utansn!
Evet, m ektuba bir diyecek yok, ancak ey... zango
efendi, onu gnderm eseniz nasl olur? ocua yazk!
Z ango korktu.
Nasl? Gnderm eyeyim mi?
yle... gnderm eyin ya. G nderip d e ne olacak? G n
dereceksin, okuyacak, sonra ne olacak sanki? zldyle
kalacak. Bala gitsin!
Zango, A nastasinin karanlk yzne, kanat gibi iki yana
alm cppesine bakt, om uz silkti.
Nasl balarm? Tanr nnde onun adna hesap v e
receim.
O ras yle de sen g en e bala. yi yrekliliin iin T anr
seni ho grr.
Ama o benim olum. O nun terbiyesini verm ek benim
boynum un borcu deil mi?
Terbiyesini ver verm esine d e p u tatap ar diye adlan
drm ak neye yarar? Zango efendi, gcendirirsin sonra ocu
u!
Kars len zango kk bir evde kalyor, ev ilerini yal
bir kz olan ablas ekip eviriyordu. O da yl kadar nce k
trm olup yataa aklmt. Ama zango ablasndan ekinir,
bir dediini iki etm ezdi.
Eve zangola birlikte Anastasi de girdi. Boyal yum ur
talarn, sim itlerin ssledii sofray grnce, herhalde kendi evi
aklna geldiinden olacak, alamaya balad; ancak akadan
aladn gsterm ek iin hrtl sesiyle gld.
ey... Perhiz bozmamza az kald, zango efendi, dedi.
imdi bile birer kadeh isek bir ey olmaz... iebilir miyiz?
Hadi, ben bir kadeh alaym. -B yle diyerek bitiik odaya yan
yan b ak t.- Sakn senin m oruk iitmesin!..
Zango sessizce srahiyi papazn n n e srd, m ektubu
ap yksek sesle okum aya balad. M ektubu yazld zamanki
gibi g en e ok beendi. Lezzetli bir yem ein tadna bakyormu
gibi yz kvantan aydnlanarak;
M ektup diye ben buna derim! dedi. P etru a bunu
alnca, bakalm, ne yapacak! O na byle bir ey gerekliydi zaten,
okur okum az atei burnundan ksn!
U nutm u gibi yaparak ikinci kadehi dolduran Anastasi;
Bir ey syleyeyim mi, zango efendi? dedi. G el sen bu
m ektubu gnderm e! Bala gitsin olunu! Ben sana... size
vicdanmn sesini sylyorum. nsan z babas balamazsa
kim balar? Yani imdi babasnn lanetiyle mi yaayacak bu
ocuk? Onun iin, zango efendi, iyi dn! Cezalandrm ak is
teyenler her zaman bulunur, sen olunu balayacaklar ara!
Ben... ben, azizim, bir kadeh daha ieceim. Bu, son olsun... En
iyisi, baladn yaz gitsin! Hissedip anlayacaktr. Duygusuz
insan olur mu? Ben kendim anlamyor muyum sanyorsun?..
Bir zam anlar ben d e herkes gibiydim, derdim -zntm yoktu.
imdi insana benzer tarafm kalmaynca en ok istediim, beni
balamalar... Sonra bir ey daha var: D oru yolda olanlar
herkes balar, m arifet gnahkarlar balamak! G nah ile
memise yal ablan balamak neye yarar? nsan bylelerini
deil, beenm ediklerini, acdklarn balamal... Ya!
A nastasi byle dedikten sonra ban yum ruuna dayad,
dncelere dald. V otka ime isteine kar koym ak zor oldu
undan iini ekerek;
Felaket, zango baba! A nam beni gnahkar dourmu,
gnahkar yaadm, gnahkar leceim!.. Tanr ben gnahkar
kulunu balasn! Yolum u arm bir insanm ben, zango e-
fendi. K urtuluum yok! G enliim de deil stelik, yallk
gnlerim de, lm e doru ardm yolumu... Ben...
Yal adam byle diyerek elini sallad, bir kadeh daha iti,
kalkarak baka bir y ere oturdu. Z ango ise m ektubu elinden
brakm akszn odada dolamaya balad. O anda tek dncesi
oluydu. O ndan honutsuzluu, zntleri, korkular m ek
tubun iine kilitlenmiti. P io tru gzlerinin n n e getiriyor,
yzn canlandryor, bayramlar geirm ek iin baba evine
geldii gnleri anmsyordu. H atrna gelenler yalnz gzel,
scak, hznl anlard; bunlar yaam boyu dnse bkmazd.
Oluna kar duyduu byk zlem le m ektubu bir daha
okudu, A nastasinin yzne sorarcasna bakt.
Beriki elini sallad.
G nderm e diyorum sana!
Hmm... yle ey olur mu? Kim ne derse desin... biraz
akln bana getirecektir. M ektubun bir zarar olmaz...
ekm eceden bir zarf kard, m ektubu bunun iine koy
m adan nce masaya oturdu, yzne bir glm sem e yayld,
kendinden u birka satr ekledi: Blgem ize eskisinin yerine
yeni bir deneti geldi. G idenden daha atik, becerikli, canl...
G zel dans ediyor, gzel konuuyor; belli, G ovorovun kz
larnn akl bandan gidecek. Askerlik ubesi bakan Kostrev
de em ekli olacakm, ite byle...
Y apt eklem eyle m ektubun sert havasn bozduundan
habersiz, zarfn zerine adresi yazd, sevinerek m ektubu m a
sann en gze arp an yerine koydu.
BR OLAY

Bir arabacnn anlattklar

B u orm anda, baym, ite u yarn arkasnda yle bir olay


gemiti. T opra bol olas babacm toprak aas beyefendiye
be yz ruble para gtryorm u. O zam anlar bizim kyn, bir
de cpclcvski kynn renperleri aann topran yarc
olarak ilerlermi, babam alt aylk kiray gtryorm u. Baba
cm dini btn, yreinde Tanr korkusu tayan, kutsal kitap
okum u bir adamd. Birinin parasn eksik verm ek, hakkn
yem ek, T anr esirgeye, aldatm ak aklnn ucundan gemezdi;
kyller kendisine byk sayg gsterirlerdi. leye bir adam
m savlacak, birine para m gnderilecek, hem en o gelirdi akla.
Bakalarndan ayrlan pek ok nitelikleri vard babacmn,
ama, T an rfn n gcne gitmesin, iradesi zayft biraz, kafa
ekmeyi pek severdi. Bir m ayhanenin nnden mi geiyor,
dayanamayp ieri girer, bir kadeh iip keder datrd. te bu
zayf yann bildiinden, bir yere toplu bir para gtrdnde
m eyhanede szp kalm am ak, paray drm em ek iin yanna ya
beni, ya da kk bacm A nyutay alrd.
D orusunu niin gizlemeli, bizim aile btncek votkaya
pek dkndr. Ben m rekkep yalam bir adamm, k e n tte
ttnc dkkannda alt yl altm; okum u insanlarla konu
ur, akll-uslu laflar ederim . A ncak bir kitapta votkann eyta
nn kan olduunu okuduum da tm yle inandm, ite gr
yorsunuz, votkadan suratm kararm tr, insana benzer bir g
rnm yoktur. imdi okum a yazma bilmeyen, cahil kyller
gibi arabaclk yapyorum .
Ben ne anlatyordum! Ha, evet, babacm toprak aasnn
parasn gtryordu, yanna da bacm A nyutay almt.
Anyuta o zam an sekizinde ya da dokuzunda, bir eye akl
erm ez, bacak kadar bir ocuklu. Kalanike kadar balarna bir
ey gelm eden gitmiler, Kalanike varnca babacmn iki
cilik hastal deprem i, M oiseyin m eyhanesine atm ken
dini. bardak votka yuvarladktan sonra balam orada-
kilere vnm eye:
G rdnz gibi ben nemsiz, basit bir adamm, ama
cebim de tam be yz ru b le var. stersem tm meyhaneyi iin
deki kab kaa, meyhaneci ft M oiseyi, karsn, pi kurusu
veletleriyle birlikte hepsini satn alrm.
Bu tarzda aka yollu bbrlendikten sonra balam iini
dkmeye:
O rtodoks kardeler, tccar m, ne mi, zengin olmak
derttir insann bana. Paran yok mu, derdin de yok dem ektir.
Paran varsa hrszlar almasnlar diye hep cebini kollarsn.
Zengin adam n bu dnyada yaamas zor...
M eyhanedeki sarholar bir yandan dinliyorlar, bir yandan
da sinsi sinsi byklarn buruyorlarm. O zam anlar Kalanike
demiryolu deniyordu. Bir sr it-kopuk, baldr plak
ekirge gibi h e ry e ri doldurm utu. Babacm daha sonra akln
bana toplam sa da i iten gemi. Sz blbl deil ki kafas-
ten katktan sonra yakalayasn. ite byle... O rm anda gider
lerken arkalarndan atllarn izlediini fark etm iler. Babam
korkan biri deildi, ona byle bir eyi yaktramam . Am a bir
den kukuya dm: O rm an herkesin srekli gelip getii bir
yer deil, yalnz kuru ot, odun tarken geersin oradan,
insanlar ilerinde-glerindeyken bu atllar orm anda ne arar
lar? H erhalde kt bir ama iin gelmilerdir, diye dnyor.
A nyutaya diyor ki:
Byle hzl hzl at srdklerine gre bize yetimek
istiyorlardr. Ah, kzm, dilim kopsayd da m eyhanede konu-
masaydm. Korkarm , bamza kt eyler gelecek.
iinde bulunduklar tehlikeyi yle bir dndkten sonra
babacm bacma demi ki:
D urum u hi de iyi grmyorum, kzm, bunlarn bizi iz
ledikleri kesin. Sen en iyisi, Annukacm , u paralar al, etek
cebine koyup allarn arasna saklan. Bu kahrolaslarn ne
yapaca hi belli olmaz, bana saldrrlarsa sen koa koa gidip
paray an n en e ver, o da m uhtara teslim etsin. Sakn ola ki
adamlarn gzne gzkmeyesin, orm an arasndan, yarlardan
geip kye ula. H em ko, hem de T anrya dua et. Isa yar
dmcn olsun!
Babacm para knn A nyutaya vermi, o da orm ann
gzlerden rak bir yerini seip oraya saklanm. Az sonra atl
babacma yetimiler. Biri iri-yar, kocam an suratl bir
adamm. Srtnda krmz kum atan bir gmlek, ayaklarnda
bol izm eler varm. ki tanesi de yrtk prtk giysileriyle belli
ki dem iryolu iisiymi. Tam tamna babamn tahm inleri doru
km. Krmz gmlekli, gl-kuvvetli adam arabay durdur
mu, birden babamn stne atlmlar.
D ur bakalm! P aralar nerede?
Ne paras? D efolun karmdan!
Tarla kiras olarak beye gtrdn paray istiyoruz. Y a
onu verirsin, ya da duan bitirm eye frsat kalm adan cann
cehennem e yollarz.
Bylece babam a h e r trl alakl yapmaya balamlar;
babacm ise alayaca, onlara dil dkecei yerde azna
geleni sylyormu:
Kahrolaslar, hangi eytan kard sizi karma? U ta n
mazlar! B ela msnz? iinizde T anr korkusu yok mu? Size
para deil sopa ekm ek gerekir ki, yl srtnz kansn!
H em en ekip gitm ezseniz kendim i korum ak zorunda kalaca
m. Koynum da altpatlarm var, gebertirim hepinizi!
Bu szler zerine haydutlar ellerine ne geirdilerse o n u n
la daha ok dvmeye balamlar babacm.
A rabay batan baa aramlar, izmesini bile kartp
babam n her yerini elden geirmiler. Bakmlar ki babam es
kisinden daha ok svp sayyor, ona etm ediklerini brak
mamlar. O srada A nyutack allarn arasnda saklanyor,
cancazm olanlar ii paralanarak seyrediyormu. Babac
mn yerde serilip yattn, hrltl sesler kardn grnce
yerinden frlad gibi olanca gcyle kye doru komaya
balam. Akl erm ez bir kzcaz, yol-iz bilmez; orm ann sk
yerlerinden, yarlardan aarak burnunun dorusuna kouyor
mu. B uradan bizim ky tam dokuz fersahtr. Bakas olsa bir
sa attev a rr kye. A m a kck kz, bir adm ileri, iki adm yana
atarm. Ayrca dikenli orm an yollarndan kom ak kolay m?
Alkn olm ak gerekir... Oysa bizim kzlar frnn stnde
scack yerd e yatarlar, avluda oynayp orm ana filan gitmezler.
Akama doru A nyuta bir ev e gelmi ama, bakm ki,
bakasnn evi. Suhorukovo kynn orada odun km r ya
pan tccarlarn kiralad devlet orm annn bekisinin kulbe
siymi buras. Kzcaz alm kapy. O rm ancnn kars km
karsna. A nyutack iki gz iki eme, olanlar tm ayrn
tlaryla anlatm, paradan da sz etmi. Bekinin kars acm
szmona. Demi ki:
Ah, benim anacm , yavrum, iki gzm! T anrm acm
da seni korumu. Hadi ieri gir de karnn doyuraym.
Bylece A nyulkay tavlayp kendine yaklatrm, yedirip
iirmi, hatta onunla birlikte alayp iyice gnlne girmi, iler
byle olunca kzcaz para knn kadna teslim edivermi.
Bekinin kars;
Ah, kuzum, kn saklar, yarn sana geri veririm . H atta
sabahleyin seni evine dek geiririm, demi.
Paray alr almaz A nyutkay sprgeleri kuruttuu frnn
st n e yatrm. O rad a A nyutka gibi yumuk yum uk bir kz olan
kendi kz sprgeler zerinde uyuyormu. A nyutkann sonra
anlattna gre sprgelerden bal tadnda bir koku yayl
yormu. A nyutkack yatm yatm asna da gzn uyku tu t
mam; babasna acr, korkar, gizli gizli gzya dkerm i. te
beyim, aradan iki saat gem eden kulbeye babacma ikence
haydut girmiler. Koca suratl, krmz gmlekli nderleri
demi ki:
Dinle, hanm, biz bir adamn bo y e re cann aldk. A n
lyor m usun, az nce birini ldrdk biz. ldrdk ya... bir ku
ru paras kmad.
D em ek oluyor ki, krmz gm lekli adam o kadnn koca
sym. br iki kii de;
Bouna canna kydk adamcazn. D urup dururken bir
sr gnaha girdik, demiler.
O rm ancnn kars kiiye bakp glyormu.
N eden glp duruyorsun, aptal kar? demi kocas.
undan dolay glyorum ki, sizin gibi kimsenin canna
kymadm, gnaha da girmedim, ama paray ele geirdim.
Hangi paray? N e ktrlar atyorsun?
Bak bakalm, ktr m atyormuum?
kn zm, paralar gstermi kahrolas kadn;
A nyutkann geliini, sylediklerini, her eyi bir bir anlatm...
Cana kyclar sevinmiler, paray blm ler, bu srada az
kald kiivga kayazm aralarnda, sonra oturup zkkm lan
maya balam lar. Anyutkack o srada haydutlarn konutuk
larn dinler, tavada kzartlan balk gibi kvranr dururm u.
Baka ne yapabilir ki? A nlatlanlardan babacmn ldrlp
yolun ortasna atldn renince kendi kendine yle k u r
maya balam. Babacm kurtlar, kpekler yiyordur imdi.
Atmz da uzaklara, ormana kamtr, onu da kurtlar yiyordur.
Beni de paray saklayamadm iin hapse atarlar, dverler...
H aydutlar zkkm lanrlarken kadn iki almaya gnder
miler. Tam be rublelik votka, tatl arap smarlamlar. kiler
gelince bakasnn parasyla elence, arklar-trkler yeniden
balam. miler, imiler, kpekler, kadn bir daha gnder
miler. A lem lerinin sonu gelm ek bilmiyormu.
Sabaha dek ielim! Param z bol nasl olsa, acmayalm!
elim am a aklmz yitirmeyelim! diye baryorlarm.
Geceyars olup kadn iki almaya nc kez gnder
diklerinde orm an bekisi ayaa kalkp kulbenin ortasnda sal
lanarak yle birka kez dolam.
Bakn, kardeler, demi. Bizim, kk kz da ldr
memiz gerekiyor. Onu sa brakrsak yaptklarmza ilkin o ta
nklk eder.
Tartmlar, konumular, karar vermiler: Anyula sa
kalmayacak, kellesini kesecekler. M asum bir yavrunun ld
rlmesi kolay m, byle bir ie ancak sarholar ile kafadan
sakatlar kalkrlar. Kim ldrecek diye bir saat kadar tar
tmlar, ii birbirlerinin zerine almlar, az kald gene kavga
kyormu aralarnda. Kimse ldrm eye raz gelmeyince kura
ekm eye karar verm iler. K ura sonunda bu i bekinin k en
disine dm. A dam dolu bir bardak volka daha imi,
ksrp boazn temizlemi, balla almak iin i odaya gilmi.
A nyulka kz karr m bunu? A plal m aplal diyoruz ama
yle bir i becermi ki, okum ularn bile akl erm ez. Ya Ulu
Tanrm acyp ona dnce gnderm i, ya da korkudan akln
bana devirmi; sonunda h erk esten daha alik davranm.
Yall yerde yavaa dorulmu, dua elmi, bekinin
karsnn n l gocuu zerinden alm... Hani onunla bir
likle yalan ayn yalaki evin kz vard ya, ile onun stndeki
kadn bluzunu ekip yerine gocuu nm , ikisini deitirmi,
anlayacanz... Ban o bluzla rlp kulbenin ortasndan
geerken haydutlar bekinin kz sanarak bakmam lar bile.
B erekel versin, bekinin kars iki getirm eye gittii yerden
dnm em i daha, dnse bizim bacnn kellesi bahadan
kurtulam azd. Kadn gz atm acadan daha keskindir, derler.
D orudur, ok keskindir kadnlarn gz...
Anyula kulbeden kar km az ko koabildiin kadar.
G eceleyin orm anda yolunu yitirmi, sabaha doru aklk bir
y e re varm, oradan sonra yoldan komaya balam. Topra
bol olas yazc Y egor Danil km karsna. M eer oltalarn
alm, balk avlamaya gidiyormu. A nyulka h er eyi olduu gibi
anlatm ona. Danil gerisin geriye hem en kye evirmi
ynn. Byle bir durum da baln sz m olur? K ye varnca
kylleri toplam, haydi orm ancnn kulbesine!
O raya varnca bir de ne grsnler? C ana kyclarn her
biri b iry e re serilmi yatmyor mu? Kadn da sarhom u onlarla
birlikte. nce zerlerini arayp paraya el koymular. Sonra fr
nn stne bakmlar ki. aman am an! Bekinin kz spr
gelerin stnde ba kesik, kanlar iinde yatyormu. Adamlar,
kadn uyandrp ellerini balamlar, doruca bucak m erke
zine gtrm ler. Kadn lk atyor, kocas ban sallayarak
iki istiyormu.
Bam ok aryor, kardeler, biraz iki verin!
S onra her biri yntem ine uygun yarglanm, gereken en
sert cezay almlar...
te, baym, bir zam anlar bu orm anda, u yarn arkasnda
byle bir olay geti. imdi balan gnein kzllnda baksanz
da tam grem ezsiniz. Eh, fazla lafa daldk biz de, sanki atlar
bizi dinlerm iesine kulaklar diktiler. Hey, aslanlarm , tosun
larm, koun bakalm! yi koun da beyimiz belki bahiini esir
gemez! Haydi yryn, kolarm!
SORGU YARGICI

G z e l bir bahar gnnn le vakti ile d o k toru ile sorgu


yargc arabayla otopsi yapmaya gidiyorlard. O tuz-otuz be
yalarndaki sorgu yargc dnceli baklarn atlara dikerek;
Dnyamzda pek ok bilmeccmsi, karanlk olgu var;
gnlk yaantmzda aklanmas zor olaylara Taslyoruz, dedi.
Yaadm srece yle garip lm lerle karlatm ki, nedenini
ancak ispiritizmaclar, gizem ciler aklamaya kalkrlar; akl
banda, zihni duru kiiler ise ellerini iki yana ap aakalrlar.
rnek mi istiyorsunuz... Aydn, okum u bir hanm tanrdm . Bu
kadnn lm durup dururken, tam nceden syledii gn
gerekleti. u tarih te leceim, dedi, tam o ta rih te ld.
Nedensiz olay olmaz, dedi doktor. O rtada bir lm o l
duuna gre bir de nedeni vardr. Kadnn falclna gelince,
bunda fazla alacak bir ey grmyorum. nk bizim kadn
larmz, kyls, kentlisiyle peygam ber yeteneine, gl bir
nseziye sahiptirler.
Benim szn ettiim bayann durum u tm yle dei
iktir. O nun lm n nceden bilm esinde ise kadnlarn bu
zellii aranm am al. K adnlara benzer bir taraf varsa o da
gzelliiydi. Boylu poslu, grdnz u kayn aac gibi ince,
salar ipek gibi, gzel... Anlalmadk bir ey kalmasn diye
unu da ekleyeyim ki, neesine, aklna, civelekliine, uar
lna diyecek yoktu. O nun tasaszl ancak salkl dnen,
keyifli, ak gnll insanlarda grlebilirdi. Gizemcilik, ru h
lara inanm a, nsezileriyle hareket etm e diye bir ey yoktu
onda. B yle eylerle hep alay ederdi.
A raba bir kuyunun banda durdu. Sorgu yargc ile doktor
kana kana su ililer, latl tatl gerinerek arabacnn atlar
suvarm asn beklediler. A raba yeniden h a re k e t edince d oktor
sordu:
Sizin bu bayan neden ld?
N edeni yok. lm ok gariptir. Kocas bir gn, B a
hara doru kupa arabasn satalm da, yle hafif, yeni bir ey
alalm. Sonra sola koulu at da deitirelim. Bobinskiyi ise
(l allan birinin ad byleymi) ortaya alalm. demi.
Kadn onu dinledikten sonra u karl vermi:
Nasl istersen yle yap. Yaza ben zaten yokum, le
ceim...
A dam glmsemi, om uzlarn silkmi.
aka etm iyorum , demi kars. ok gem eden leceimi
bildiriyorum sana. ok ciddiyim.
Nasl ok gem eden yani?
Yapacam doum dan sonra. D oum yapp leceim.
Bu szler adamn bir kulandan girip brnden km.
Adam n kendisi d e nsezilere inanmazd; ayrca kadnlarn
gebelik aylarnda naz yapmay sevdiini, karam sarla kapl
dklarn bilirdi. Ertesi gn gene ayn szler... O ndan so n ra gn
gemiyormu ki, kadn doum yaptktan sonra leceini
sylemesin. Kocas ise glyor; onu kyl kars, falc, saral di
ye adlandnyorm u. Ksacas, yakn bir tarih le lecek olmas
bir saplant olmu kadnda. Kocas kulak asmazsa m utfaa
gider; dadsna, ah kadna leceinden sz ederm i.
lm em e ok kalmad, dad, derm i. D oum yapar yap
maz leceim . Byle gen yata lm ek istem ezdim ama, ne
yapalm, yazgm byleymi...
D ad, ah kadn alamaya balarlarm . E v e papazn ka
rs, to p ra k aasnn kars filan urarlarsa onlara da ayn ey...
H em en bir keye eker, yakn tarihteki lm nden sz e d e r
mi. B unlan ciddi bir yzle, tatsz bir glmsemeyle, kimsenin
itirazn dinlem eden sylermi. Son m odaya uygun, iki dirhem
bir ek ird ek giyinen kadn yaknda leceine inanm aya ba
ladktan sonra her eyi brakt; pasaklnn biri olup kt. Kitap
okum alar, kahkahalar, hayallerinden sz etm eler de kalmad...
iittiim e gre teyzesiyle gm tle gitmiler, kendisi iin
gm t yeri beenm i; doum a be gn kala da vasiyetini yaz
m. G znzn nne getirebiliyor musunuz, btn bunlar
son derece salkl bir durum dayken, bir hastal, baka bir
tehlike filan yokken oluyor. D oum zor bir olaydr, bazan -
lmlc sonulanr; oysa bu kadnda her ey normaldi, kor
kulacak bir ey yoktu. Sonunda her gn, her gn lm lallar
kocasnn canna tak ediyor. Bir gn yem ek yerlerken diyor ki:
Dinle beni, Nataa! Bu sam alklara ne zaman son
vereceksin?
Bunlar samalk deil, ciddi sylyorum.
Sen iyice azttn artk! Bu aptallklar kesm ezsen bir gn
kendin de utanacaksn.
D erken doum gn gelip atyor. Kocas kentten en iyi
ebeyi bulup getiriyor. Kadnn ilk doumuydu, ama en salkl
biim de sonulanyor. H er ey bitince kadn yavrusunu grm ek
istiyor. G rdkten sonra diyor ki:
Eh, artk lebilirim.
H erkesle vedalayor, gzlerini kapyor, yarm saat sonra
ruhunu teslim ediyor. Son ana dein bilinci yerindeymi. Su
imek istediinde st verilince alak sesle;
Su yerine niin st veriyorsunuz? demi.
te btn yk bu. Tam syledii zamanda lyor ka
dncaz.
Sorgu yargc sustu, bir sre derin derin i geirdikten
sonra;
imdi kadnn niin ldn aklayn, bakaym, dedi.
nann ki, anlattklarm uydurm a deil, tm yle gerek.
D oktor gkyzne bakarak dnd. Sonra;
C esedine otopsi yapm ak gerekirdi, dedi.
N eden?
lm nedenini akla kavuturm ak iin. nceden
sezinledii iin lm em itir kadn. Byk bir olaslkla kendini
zehirlem itir.
Sorgu yargc hzla doktora dnp sordu:
Kendini zehirlediini d e nereden karyorsunuz?
Byle bir ey kardm yok, yalnzca tahm in benimkisi.
Kocasyla iyi geinirler miydi?
Hmm... Tam deil. Evlendikleri ilk gnlerde balam
anlamazlk. D urum lar bu sonuca gtrm . Topra bol olas,
bir gn kocasn baka bir bayanla bastrm. B ununla birlikte
onu balam hem encecik.
Peki, hangisi ncedir; kocann kadna ihaneti mi, yoksa
lm dnm eye balamas m?
Byle sorular sorm asnn nedenini renm ek istercesine
sorgu yargc doktora dik dik bakt.
izin verin d e biraz dneyim.
Sorgu yargc byle diyerek apkasn kard, alnndaki
teri sildi.
Evet, evet... Kadnn lm den sz etm eye balamas o
olaydan hem en sonraya raslyor.
G rdnz m? Byk bir olaslkla lm eye daha o
zam an karar vermi, ama kendisiyle birlikte ocuun da canna
kymak istem ediinden kendini ldrm e ilemini douma
kadar ertelem i.
Onu da n ered en karyorsunuz? Hi sanmam! Olacak
ey deil. D aha o zaman balamt kocasn.
H em en baladna gre, dem ek oluyor ki, daha o
srada kt dnceler geiyormu kafasndan. G en kadnlar
byle eyleri kolay kolay balamazlar.
Sorgu yargcnn yznde zoraki bir glm sem e belirdi,
iindeki byk heyecan bastrm ak iin bir sigara yakt.
Hi sanmam, hi sanmam, dedi bir daha. Byle bir
olaslk aklmn ucundan bile gemedi. Ayrca belirteyim ki,
adam sanld kadar sulu saylmamal. T u h a f bir biimde,
kendisi istemedii halde ihanet etm i karsna. Bir gece ge
vakit eve keyifli dnyor, can karsn okam ak istiyor;
ilgintir, kadn hani u... ey durum undadr. eytann iine
bakn ki, birka gnlne kalmaya gelen, kafasnn ii
bombo, salak, irkin bir kadn varm o srada evde; o kyor
karsna. Byle bir olay ihanet saylr m, bilmem... Kadn da
ayn gzle bakyor olmal ki, hem en balyor kocasn. Sonra
bir daha bunun lafn etm iyorlar.
insanlar durup dururken lmezler.
Oras yle ama g e n e de... kendini zehirlem esini olas
grmyorum. N e tuhaftr, bugne dein byle bir lm
olasl aklma hi gelmedi! Y alnz ben deil kim se dn
medi. Kadnn tahm ininin gereklem esine hcpim izardkda
kendini ldrdn aklmza getirm edik. Yok, yok, kendini
zehirlem i olamaz!
Sorgu yargc d erin dncelere dald. G arip bir biimde
ien kadnn durum u otopsi boyunca da kmad aklndan.
D oktorun otopsiyle ilgili sylediklerini kaydederken kalarn
atyor, sk sk alnn ovalyordu.
D oktor lnn kafatasn at srada;
eyrek saatte, ac ektirm eden, yava yava ldren
zehir var m, doktor? diye sordu.
Vardr. M orfin bunlardan biri.
Hmm, ok tuhaf... Kadnn buna benzer bir nesneyi
evinde bulundurduunu anmsyorum. G ene de hi sanm am
ya...
D n yolculuunda sorgu yargcnn bitkin bir hali vard;
byklarn sinirli sinirli geveliyor, keyifsiz konuuyordu.
D oktorcuum , gelin biraz yryelim, dedi. O turm aktan
bktm.
D aha yz adm bile atm am lard ki, doktor sorgu yar
gcnn yksek bir daa trm anm gibi yorgun dtn fark
etti. A dam durmu, sarholarn tu h a f bakyla bakyordu ona.
Am an Tanrm , dedi. Sizin tahm ininiz doruysa insanla
aykr, acmasz bir durum kyor ortaya. Bakasn cezalan
drm ak iin kendini zehirlem i olabilir mi? lenen gnah o
kadar byk myd sanki?.. Ah, Tanrm ! N ereden bu dn
ceyi zihnime soktunuz?
U m utsuzluk iinde ban ellerinin arasna ald, unlar ek
ledi:
Size anlattm bu yk aslnda z karm la benim aram
da geti, doktor. A m an Tanrm ! Evet, suluyum ben, krdm
onu; ama kendini ldrm ek balam aktan daha m kolayd?
Kadn mant ite bu; acmasz, balamak bilm ez bir mantk!
Karm yaarken de byle acmaszd zaten. imdi anmsyorum
hepsini! H er ey tm yle aydnland benim iin...
Sorgu yargc durm adan konuuyor, bazan om uz silkiyor,
bazan ban ellerinin arasna alp dnyordu. B tn bun
lara, sk sk arabadan inip yrm esine, sonra yeniden bin
m esine baklrsa d o k to ru n kafasna soktuu yeni dnce onu
zehirlemi, akln bandan alm gibiydi. H em bedence, hem
d e ruha km t iyice. K e n te varr varm az doktorla veda
lat, bir gn nce ona sz verdii halde birlikte yem ek yemeyi
reddetti.
VOLODYA

Y a z mevsiminin bir pazar akam saat be sularnda


m uhinlcrin yazlk evinin kam eriyesinde o tu ra n Volodya s
kntdan patlyordu. Volodya on yedi yalarnda, sklgan,
irkin, hastalkl bir delikanlyd. R uhundaki skntnn
nedeni vard. Birincisi, ertesi gn, yani pazartesi gn, m ate
m atikten snava girmesi gerektiiydi. Biliyordu ki, yazl snav
geem ezse okuldan atlacakt. nk altnc snfta st ste iki
yl kalmt, bu yl da cebirden ald notlarn ortalamas 2 tam
3/4t. Skntsnn ikinci nedeni, soylulua zenen, zengin
m uhin ailesinin evlerine gidip gelm esinin h er an onurunu
yaralamasyd. Sezinlediine gre bayan m uhina ile yeenleri
V olodyaya, annesine yoksul bir akraba, bir snt gzyle
bakyorlar; annesine gereken saygy gsterm ek yle dursun,
onunla ak ak alay ediyorlard. Bir keresin d e raslant sonucu
bayan m uhina ile kuzeni A nna Fedorovna arasnda geen
konum aya tank olmutu. muhina, V olodyann annesinden
sz e d erk en onun hl gen grnm ek istediini, sslenip
pslendiini, kat oynarken tld p aralan hibir zam an
dem ediini, bakalarnn pabularna, itikleri ttnlere gz
dikliini sylemiti. Volodya her gn annesine m uhinlere git
m em esi iin yalvaryor, szn dinletem eyince onun orada
onur krc bir durum da olduunu bildirerek saygszlk yap
yordu. A m a akl bir kar havada, mark, kendisinin de, koca
snn da servetini sap savuran, yksek sosyete dkn kadn
onu anlamyor; bu yzden Volodya haftada iki kez, bu nefret
ettii yazlk eve gitm ek zere annesine elik etm ek zorunda
kalyordu.
nc neden ise uydu: Volodya daha n ce hi tatmad
tuhaf, hoa gitmeyen bir duygudan bir an olsun kurtara-
m yordu kendini. O na yle geliyordu ki, bayan m uhinann
evinde kalan A nna Fiodorovnaya akt.
A nna Fiodorovna otuz yalarnda, salam yapl, salkl,
yuvarlak omuzlu, tom bul gerdanl, ince dudaklarndan glm
sem esi hi eksik olmayan, pem be yanakl, gr sesli, civelek bir
kadnd. Aslnda ne gzel saylrd, ne de ona gre gen... V o
lodya bunlar pek gzel biliyordu ama g en e de dnm eden
edem iyordu kadn. A nna Fiodorovna kriket oynad zaman
lar yuvarlak omuzlarn kvryor, dzgn srtn oynatyor, ya
da uzun bir kahkahadan, m erdivenlerde koutan sonra ken
dini bir koltua atp gzlerini kapatarak derin derin soluyordu.
Kadnn gsnn tkandn, soluk alamadn sanan
Valodya ona bakm adan duram yordu. A nna Fiodorovna ev
liydi; arbal bir mimar olan kocas haf tada bir yazla geliyor,
rahat bir uyku ektikten sonra gene k e n te dnyordu. Vo-
lodyada garip bir duygu uyanmt m im ara kar; hibir neden
yokken ondan nefret ediyor, adam kente giderken iin iin
seviniyordu.
imdi de kam eriyede olurm u, e rte si gnk snav, alaya
alnan annesini dnrken N iyutay (m uhinler, Anna Fio-
dorovnay bu adla arrlard) grm ek, entarisinin hrtsn
duym ak iin gl bir istek vard iinde. Bu istek rom anlardan
tand, her g ece yatanda yatarken dnd o airane sev
gilere benzem iyordu... G arip, anlalm az bir duyguydu. K t,
irkin bir ey olduunu bildii, kendisine bile itiraftan e
kindii bu duygudan utanyor, korkuyordu.
K endi kendine, Ak deil bu... nsan o tu z yandaki evli
bir kadna ak olmaz. D pedz serven yaama istei... Evet,
e v e t serven istei bu... diyordu.
Bu k k serveni dnrken yenem edii sklganln,
bykszln, illerini, ekik gzlerini hayalinde canlandryor;
Niyuta ile kendisini yan yana koyuyor, bu iki kii ona ekilmez
bir ift olarak gzkyordu. O zaman kendisini yakkl, atak,
ince zekal, son m oda giyinmi bir erkek olarak gzlerinin
n n e getiriyordu.
Tam bu dncelere dalp kam eriyenin karanlk bir
kesinde bzlerek gzlerini yere diktii srada hafif ayak ses
leri duydu. Birisi ar ar bahe yolundan yryordu. ok
gem eden ayak sesleri kesildi, kam eriyenin kapsnda bir
grnt belirdi. Ayn anda da bir kadn sesi;
erde kim se var m? diye sordu.
V olodya sesi tand, korkuyla ban kaldrd. N iyutayd
gelen. K am eriyeye girerken bir daha sordu:
Kim v ar burada? Aa! Siz misiniz V olodya? N e yapyor
sunuz? N eler dnyorsunuz, bakalm? Byle durm adan
dnlr m? D n, dn, dn... insan ldrr vallahi!
Volodya ayaa kalkt, kadna akn akn bakt. Banyo
dan yeni kmt. O m uzlarnda bir petem al ile slak, tyl bir
havlu vard; bandaki ipekli rtnn altndan alnna yapm
slak salar gzkyordu. Tm bedeninden ald banyonun
slakl, serinlii, badem sabunu kokusu yaylyordu. Hzl
yrd iin soluk solua kalmt. Bluzunun st dmesi
zkt; yle ki, V olodya kadnn boynunu, gsn grebi
liyordu.
V olodyay szerek;
Niye susuyorsunuz? dedi. Bir bayan sizinle konuurken
susmak nezaketsizliktir. Amma da sm sksnz ha! Tpk fok
balna benziyorsunuz. H ep oturur, susar, dnrsnz. Fi
lozof m usunuz, nedir? iinizde yaam yok, ate yok. Vallahi in
sann iini karartyorsunuz. Sizin yanzda bir gen yaamal,
zplamal, gevezelik etm eli, kadnlara kur yapmal, ak ol
mal...
Delikanl kadnn beyaz, tom bul eliyle tuttuu petem ala
bakyor, dnyordu. Niyuta aknlk iinde;
Bakn, hl susuyor! Bu kadar da fazla, dorusu!.. Beni
dinleyin, biraz erkeklein! Glm seyin bari!... Of! Siz d e ne
sevimsiz bir filozofmusunuz! diyerek gld. Ama niin byle
mymntnn biri olduunuzu biliyor musunuz, V olodya? Ka
dnlara kur yapm yorsunuz da ondan. Niin kur yapmyor
sunuz? D oru, burada gen kz yok. Ama bayanlara kur yap
m aktan sizi kim alkoyuyor ki_. Niin rnein bana kur yap
myorsunuz?
Volodya kadnn sylediklerini dinliyor; ar, gergin bir
suskunluk ierisinde akan kayordu. Niyuta onun elini
akandan ekerek;
ok gururlu insanlar yalnzl severler, byle susarlar,
dedi. Siz pek gururlusunuz, Volodya. Niin bana byle som ur
tuyorsunuz? Y zm e baksanz a! Hadi, canlann biraz, fok
bal!
Sonunda Volodya konumaya karar verdi. G lm sem ek
isteiyle alt dudan kprdatt, gzlerini krpt, gene elini
akana gtrrken;
Ben... ben... sizi seviyorum! dedi.
Niyuta ararak kalarn kaldrd, bir kahkaha att. O pera
artistlerinin korkun bir ey duyduklar zam an yaptklar gibi
ark sylercesinc;
A, neler iitiyorum! diye bard. N e dediniz? N e dedi
niz? Bir daha syler misiniz?
Volodya bir daha;
Ben... bizi seviyorum, dedi.
Artk kendi iradesi dnda, bir ey anlam adan, dn
m eden N iyutaya doru bir adm att; eliyle bileinin stnden
yakalad. G zleri karard, yalarla doldu. Btn dnya banyo
kokan byk, tyl bir havlu oluverm iti. Ayn anda neeli
kahkahalar arasndan;
Bravo! Bravo! szlerini duydu. N iin susuyorsunuz?
Konum anz istiyorum. H adi, konuun!
Volodya, N iyutann kendisine engel olmadn grerek
onun yzne bakt, iki eliyle birden beceriksizce belinden
yakalad. O anda kadnn arkasnda elleri birbirine kenetlendi.
imdi Niyuta kollarnn arasndayd. Ellerini ensesine atm,
dirseklerinin ukurlarn gstere gstere bartsnn altnda
salarn dzeltiyordu.
Sakin bir sesle;
Volodya, insan becerikli, sevimli, gler yzl olmal,
dedi. Bu da ancak kadnlarn arasnda bulunarak elde edile
bilir. una bakn, yznz nasl da kzgn, sinirli!.. Yoksa umac
msnz siz? Biraz gln, konuun, canm! D aha gensiniz, fel
sefe yapmaya bol bol vaktiniz olacak. Haydi, brakn beni, git
mem gerek. Braksanz a, hadi!
Z orluk ekm eden belini kurtard, bir trk tutturarak
kam eriyeden kt. Volodya ierde tek bana kalmt. Sa
larn dzeltti, glmsedi. Bir keden tekine birka kez gidip
geldi. Sonra sraya oturdu, bir kez daha glmsedi. Dayanlmaz
bir utan iindeydi; utanm a duygusununn bylesine keskin,
bylesine gl olabileceine ayordu, ite o utanla glm
syor, sama sapan szler sylyor, elleriyle garip hareketler
yapyordu...
Biraz nce kendisine kar bir ocuk gibi davranld,
sklgan olduu, ama daha ok nam uslu, evli bir kadn belin
den yakalad iin utan duyuyordu. Evet, ne ya, ne d
grn, ne de toplum sal durum u byle bir h a re k e tte bulun
mak iin hak veriyordu ona.
Y erinden frlad, kam eriyeden kt, arkasna bakm adan
bahenin evden uzak derinliklerine dald. Ban elleri arasna
alarak, Tanrm, bir an n ce gitsek buradan! diye dnd.
Volodyann annesiyle birlikte gidecekleri tren 8.45te
kalkyordu. D em ek ki, saat daha beklem eleri gerekecekti.
Ama o annesini beklem eden seve seve istasyona gitmeye
hazrd.
Saat sekize doru eve yaklat. Kesin kararn verm i bir
duruu vard. Ne olursa olsundu artk! Hibir eye aldrmadan
cesurca ieri girecek, kim seden ekinm eden yzlerine baka
cak, sesini ykselterek konuacakt.
Teras, sofay geip salona vard. Soluklanm ak iin biraz
durdu. Buradan, yem ek odasnda evdekilerin ay itiklerini
duyabiliyordu. Bayan muhina, annesi, Niyuta konuuyor,
glyorlard. Volodya kulak kabartt. Niyuta;
Sizi tem in ederim , gzlerim e inanamadm! diyordu.
Bana ilan ak etti, hatta gznzn nne getirebiliyor m usu
nuz, beni belim den tuttuu zaman kendisini tanyamadm.
Biliyor musunuz, kendine zg tavrlar var! Bana ak oldu
unu sylerken yz vahi erkezlerinki gibiydi.
A nnesi uzun bir kahkaha atl.
Ne diyorsunuz? Tpk babas da byleydi, aklma onu
getirdiniz!
Volodya koar admlarla geri dnd, kendini dar att.
Ellerini ovuturuyor, dehet iinde gkyzne bakarak;
Bu konu zerinde nasl byle yksek sesle konuabiliyor
lar? Soukkanl, vurdumduym az oluyorlar? A nnem de gl
yor... H em de annem! Tanrm , bana niin byle bir anne ver
din! Niin? diyor, zntden ne yapacan bilemiyordu.
Ama ne olursa olsun, sonunda eve dnm esi gerekiyordu.
Bahe yollarnda birka kez gidip geldi, biraz sakinletik
ten sonra eve girdi. Bayan m uhina sert sir sesle:
Niin vaktinde ay imeye gelmiyorsunuz? dedi.
Volodya gzlerini yerden kaldrmadan.
Balayn...Vakit geldi, gitmemiz gerek, diye m rldan
d. A nne, saat sekiz.
Sen yalnz git, yavrum, ben geceyi Lilide geireceim.
Yolun ak olsun! Dur, kutsayaym seni.
Bunlar syleyen annesinin sesi baygnd, istavroz kard,
Niyutaya Franszca olarak;
Biraz L erm ontova benziyor, deil mi? dedi.
Volodya hi kimsenin yzne bakmakszn yarm yamalak
veda etti, yem ek odasndan kt. O n dakika sonra istasyon
yolunda yryor, bundan dolay m utluluk duyuyordu. A rtk ne
korku, ne de utan vard yreinde; rahat, serbest soluk alyor
du.
istasyona yarm fersah kala bir taa oturdu, demiryolu set-
tinin arkasna kaymakla olan gnei seyre koyuldu, istasyonda
tek tk klar yanmt, yeil bir k pr pr ipildiyordu, gr
nrlerde tren filan yoktu. O rada kmldamadan oturm ak,
akamn yava yava inmesini seyretm ek ok houna gitti.
Kameriyenin loluu, ayak sesleri, banyo kokusu, kahkahalar,
Niyutann beli... btn bunlar alacak bir aklkla canland
zihninde. A ncak hibiri eskisi denli irkiltici, eskisi denli
korkun deildi artk.
Ben de samalyorum... Belinden tutarken elimi itm edi
ine, neeyle gldne gre holand bundan. Holanmasayd
kzard. diye dnd.
Kameriyede yeter d erecede atak davranmad iin pi
manlk duyuyordu imdi. Byle budalaca ayrlp gitmek an
lamsz bir eydi. Ayn frsat bir daha ksa, olaya daha yreklice,
daha basit bir biimde yaklaacandan emindi.
Frsat yaratm ak zor bir i deildi. m uhinlerde akam
yemeinden sonra bahede uzun gezintiler yaplrd. Volodya
da N iyulann yannda dolamaya ksa, ite sana frsat!
B en en iyisi geriye dneyim , yarn sabah treniyle gide
rim... T ren e ge kaldm sylerim onlara. diye dnd.
D ediini de yapt... Bayan m uhina, annesi, Niyuta, ye
enlerden biri terasta oturm u, iskambil oynuyorlard. Vo
lodya treni kardm diye bir yalan kvrd zam an ertesi gn
snava ge kalaca dncesiyle kayglandlar, sabahleyin
erkenden kalkmasn sylediler. O nlar kat oynarlarken V o
lodya bir kenarda oturuyor, N iyutaya yiyecekmi gibi bakyor,
bir eyler bekliyordu. Kafasnda plan hazrd. K aranlkta
N iyutaya yaklaacak, elinden tutacak, sonra kucaklayacakt.
Bir eyler sylemeye gerek yoktu, nk ikisi de konum adan
her eyi anlayacaklard.
A ncak yem ekten sonra bayanlar baheye gezmeye km a
dlar, kat oynamay srdrdler. Oyun gece saat bire dein
srd, sonra da yatm ak zere daldlar.
Volodya yatana yattktan sonra can sklarak, Btn
bunlar ne sama! Neyse, yarn bekleyeyim. Y arn gene
kameriyede... Neyse, neyse... diye geirdi iinden.
Uyumaya almyor; ellerini dizlerinin stnde kavutu
rarak yatakta oturm u, dnyordu. Snav anmsaynca can
skld. A rtk okuldan kovulacam iyice akl kesmiti. Ama
aslnda kovulmann sand gibi pek korkun bir yan yoktu...
Belki bylesi daha iyiydi. Bir gn sonra bir ku gibi zgr kalr,
srtndan rencilik niform asn atar, herkesin yannda siga
rasn ier, buraya gelip istedii zaman N iyutaya kur yapar,
rencilii brakp bir delikanl olurdu. G eriye geleceini
salama alma, bir m eslek edinm e kaygs kalyordu ki, bunun
da yollar vard: G nll askerlik, telgraflk iin bavurur,
daha olmazsa bir eczaneye girerek eczane iletm eye bile
balard. Bu dnyada m eslek ktl m vard? Bylece bir-iki
saat geti, o hep dnyordu.
Saat e doru, afak skerken kaps hafife gcrdad,
odaya annesi girdi. Esneyerek;
Uyuyor m usun? diye sordu. Uyu, uyu, ben bir dakika
lna geldim. Damla alacaktm da...
Dam la m? N e damlas?
Zavall Liliyi g e n e sinir bunalm tuttu. H adi, sen uyu,
yavrum, yarn snava gireceksin!
A nnesi dolaptan bir ie kard. Pencereye yaklat,
zerindeki etiketi okudu. Bir dakika sonra V olodya bir kadn
sesi iitti:
Mariya Leontyevna, istediimiz damla bu deil. iek-
suyu getirmisiniz, Lili m orfin istiyor. O lunuz uyuyor mu?
Syleyin d e o bulsun...
N iyutann sesiydi bu. V olodya rperdi. abucak p an
tolonunu giydi, paltosunu om uzlarna att, kapya yrd. Ni-
yuta fsldayarak annesine anlatyordu:
M orfin, anladnz m? zerinde Latince yazldr. Vo-
lodyay uyandrn, o bulur.
A nnesi kapy ap ieri girerken Volodya, Niyutay
grd. zerinde banyoya gittii gnlk bluzu vard. Dank
salar om uzlarna dklm t. Uykulu yz alaca karanlkta
esm ere alyordu.
Hah! te Volodya uyand! dedi. Volodya, kuzum,
dolapta m orfin arar msnz? Bu Lili bamza dert... H er zaman
bir eyi tutar.
A nnesi bir eyler mrldand, esnedi, kt. Niyuta;
Hadi, arasanz a, ne duruyorsunuz? dedi.
Volodya dolaba yaklat. Diz kt, ila dolu ieleri,
kutular kartrmaya balad. Elleri titriyor; sanki souk dal
galar dolayormu gibi gsnde, karnnda bir eyler oluyor
du. E ter, asitfenik kokusundan, hibir neden yokken titreyen
elleriyle tuttuu ielerden dklen otlarn kokusundan ba
dnyor; boulur gibi oluyordu.
Galiba annem dar kt. yi, iyi... diye dnd.
Niyuta uzata uzata
Ee... Buldunuz mu? diye sordu.
Volodya bir etiketin stnde morf... yazsn okudu.
imdi... u ie m orfin, sanrm, buyurun!
Niyuta kap aralnda duruyordu; bir aya koridorda, bir
aya odadayd. Salarn toplam ak istiyor; salar uzun, gr
olduu iin dzeltem iyor, V olodyaya dalgn dalgn bakyordu.
Aarm ama gnein tam olarak aydnlatamad gkyzn
den odaya vuran zayf k altnda, geni bluzu iinde, uykulu,
salar dank duran Niyuta, Volodyaya pek ekici, etkileyici
grnd. Bylenmi gibiydi, tm bedeni titriyordu. K am eri
yede bu latif vcudu kucakladn zevkle anm sayarak morfini
uzatrken;
Siz... ne kadar, diyebildi.
Ne dediniz?
Niyuta odaya girdi, glm seyerek bir daha sordu:
Ne, ne dediniz?
Volodya suskun bakt kadna, kam eriyedeki gibi elini tu t
tu. Niyuta onu szyor, glmsyor, bakalm daha ne olacak
gibisinden bekliyordu. Volodya fsltyla;
Sizi seviyorum, dedi.
Niyuta glmsemeyi brakarak durgunlat..
D urun, galiba biri geliyor. Ah, u renciler yok mu?
Byle diyerek kapya yaklap ban uzatt, koridora bakt.
S onra geriye dnd.
Hayr, kimse yokmu...
Volodya bir anda odann, Niyutann, gnn aydnlnn,
hatta kendisinin keskin, olaanst, grlm em i bir m utluluk
duygusu iinde kaynatn hissetti. nsann tm yaamn ve
rebilecei, urunda sonsuz aclara katlanabilecei bir duy
guydu bu... Ama yarm dakika geti gemedi, btn bunlar bir
den yok oldu. Tom bul, irkin, irenm e ifadesiyle arplm bir
yz grd karsnda. Kendisi de ayn anda bu yze kar tiksin
ti duydu. Niyuta, V olodyay irenerek szdkten sonra;
A rtk gitm em gerek, dedi. f, ne kadar irkin, zaval
lsn! Pis rdek yavrusu!
O nun uzun salar, geni bluzu, sesi de V olodyaya irkin
gzkyordu imdi.
Niyuta gittikten sonra, Pis rd ek yavrusu! diye dnd
kendi kendine. G erekten pisim. H er ey pis...
D arda gne douyor, kular yksek sesle cvlda
yordu.. B aheden bahvann el arabasnn tek e r gcrtlar
geldi. A z sonra inek brtleriyle birlikte obann kaval sesi
duyuldu. G ne , bu sesler dnyada temiz, ince, iir dolu bir
yaamn varln bildiriyordu. Am a neredeydi bu yaam? B un
dan Volodyaya ne annesi, ne de evresinde bulunan bir
bakas sz etm em iti.
Sabah trenine yetimesi iin uak onu uyandrm aya gel
diinde uyuyormu gibi yapt. Aman, hepsinin can cehen
nem e! diye dnyordu.
Y ataktan saat 11de kalkt. Aynada salarn tararken
uykusuzluktan solgunlaan, irkin yzne bakarak; G erek
ten doru... irkin bir rdek yavrusuyum. diye dnd.
A nnesi onu g r n ce snava yetiemeyecei kaygsyla
telaland. Volodya;
Uyuyakalmm, anne, dedi. Ama siz merak etmeyin,
doktordan rapor alp gtreceim .
Bayan m uhina ile Niyuta saat bire doru uyandlar. V o
lodya uyanan m uhinann pencereyi grltyle atn, onun
kaba sesine Niyutann kahkahayla karlk verdiini iitti. Bu
arada oturm a odasnn kaps ald, Volodya yeenlerle bir
likte bir sr sntnn (bunlarn arasnda annesi de vard)
yem ek odasna yrdn grd. O nlarn iinde tertem iz
ykanm, en-akrak Niyuta ile eve yeni gelen kara kal, kara
sakall mimar da vard. Niyuta, ona hi yakmayan, belki daha
hantal gsteren bir U krayna takm giymiti. Kocas ise yersiz,
baya nkteler yapyordu.
Kahvaltda verilen k ftelere ya fazla soan konulm utu,
ya-da Volodyaya yle geldi. Ayrca N iyutann mahsus kah
kahayla gldn, srekli ondan yana baktn dnd.
Belki de bylece geen geceye ait anlarn onu hi rahatsz
etm ediini, pis rdek yavrusunun sofrada bulunuuna aldr
madn anlatm ak istiyordu.
Saat d rd e doru Volodya annesiyle birlikte istasyona
yolland. Kt anlar, uykusuz geen gece, okuldan kovulma
dncesi, vicdan szs... btn bunlar yreinde ar bir
duygu, derin bir fke uyandryordu. A nnesinin zayf yzne,
kk burnuna, N iyutann arm aan ellii pardssne baka
rak hom urdanm aya balad:
Niye pudra sryorsunuz? Yanza uygun mu hi?
Y znz-gznz boyuyorsunuz ama oyunda ttrd
nz paralar dem iyorsunuz. stelik bakalarnn ttnn
iiyorsunuz. ff! N e iren eyler bunlar! Sizi sevmiyorum,
sevmiyorum!
Volodya annesine en ar szleri sylyor, annesi ise
gzlerini korkuyla ap ellerini ovuturarak yle m rldanyor
du:
N e oluyor, olum? A m an Tanrm , arabac duyacak! Sus,
sus, duyacak sonra! O radan her eyi iitiyor.
Volodya soluk solua;
Sizi sevmiyorum, sevmiyorum! diyordu. A hlaksz bir
kadnsnz, vicdanszsnz. Srtnzdaki u pardsy giymeye
ceksiniz! iittiniz mi? Yoksa para para ederim!
A nnesi alamaya balad.
K endine gel, olum! Arabac duyacak.
Hani babam n mal-mlk nerede? Kendi servetiniz ne
oldu? Hepsini har vurup harman savurdunuz, deil mi? Ben
yoksulluumdan utanm yorum , ama byle bir annem olduu i-
in utanyorum . Arkadalarm bana sizi sorduklarnda her
zaman yzm kzaryor.
T renle kente varabilm ek iin iki istasyon gem ek g ere
kiyordu. Yolculuk boyunca Volodya sahanlkta dikildi, titredi
durdu. V agona girm ek istemiyordu, nk orada nefret ettii
annesi vard. Y alnz annesinden deil, kendisinden de, kon
dktrlerden de, lokom otif dum anndan da, titrem esine n e
den olan souktan da n efret ediyordu, ii byle karardka bu
dnyann kim bilir neresinde, bilmem hangi insanlarn sevgi,
sevecenlik, nee, canlklk dolu, temiz, soylu, scak, zarif bir
yaam srm ekte olduklarn daha bir gl hissediyordu. Bunu
ta derinden duyuyor, duyduka yle dehetli zlyordu ki, bir
yolcu yzne dik k atle bakarak;
Diiniz mi aryor? diye sordu.
A nnesi ile Volodya soylu bir aileden gelme, Mariya
Petrovnann evinde oturm aktaydlar. Bu bayan byk bir
daire tutm utu, oda oda kiraya veriyordu. O nlarn iki odas
vard. Duvarlarnda yaldzl ereveler iinde iki tablo asl olan
pencereli odada annesi; karanlk, kk odada ise Volodya
kalyordu. B urada yatt kanepe vard; bunun dnda iine
giysiler tklm sepetler, apka kutular, annesinin niin
saklad belli olmayan bir sr vr zvrla doluydu. Volodya
derslerine annesinin odasnda ya da btn kiraclarn yemek
yedii, akam lar topland ortak oda denilen salonda
alrd.
Eve d n er dnm ez Volodya odasna kapand, titrem esini
durdurm ak iin battaniyeyle rtnd. apka kutular, sepetler,
br vr zvr ona kendine ait bir odas; annesinden, annesinin
konuklarndan, imdi o rtak odadan gelen seslerden saklana
bilecei bir sna olmadn anm satyordu. urada-burada
dank bir halde duran okul antasn, kitaplarn grnce
girmedii snav geldi aklna. Hi neden yokken, yedi yalarnda
rahm etli babasyla birlikte kaldklar M antona kentini dnd
nedense. Sonra Biarritstc kumsalda yan yana kotuklar iki
kk Ingiliz kzn anmsad. Hayalinde o gnk gn ren
gini, okyanusu, dalgalarn ykseliini, ruhsal durum unu can
landrmaya altysa da baarl olamad. Yalnz Ingiliz kzlar
tm canllyla gzlerinin nne geldi; geri kalan eyler ise bir
birine karp dzensizce daldlar.
Volodya Hayr, buras ok souk. diye geirdi iinden,
paltosunu giyip ortak odaya gitti.
O rtak odada ay iiliyordu. Sem averin evresine kii
oturm utu: Annesi; baa ereveli kelebek gzlk takan,
mzik retm eni yal bir bayan; bir de triyat fabrikasnda
ala-n, ya hayli ilerlemi, ok iman, Avgustin Mihaylovi
adl bir Fransz.
Annesi;
Bugn azma tek lokma koymadm. Hizmetiyi ekm ek
almaya gnderm eli, diyordu.
Fransz;
Dunyaa! diye seslendi.
Ama ev sahibinin hizmetiyi bir yere gnderm i olduu
anlald.
Fransz;
nem i yok. Ben kendim giderim, dedi.
Sert, kt bir koku saan purosunu grnr bir yere koy
du, apkasn giyerek dar kt. O ndan sonra annesi mzik
retm enine m uhinlerde nasl konuk kaldn, kendisine
orada iyi kabul gsterdiklerini anlatmaya balad.
Lili m uhina akrabam dr, diyordu. M erhum kocas ge
neral m uhin kocamla karde ocuuydular. Lilinin kzlk
soyad ailesinden dolay barones K olbdur.
Volodya birden sinirlendi.
A nne, syledikleriniz doru deil, dedi. Yalan syl
yorsunuz.
Oysa annesinin doru sylediini bal gibi biliyordu. G e n e
ral muhin ve barones K olbla ilgili anlattklarnda geree
aykr bir ey yoktu. Ama gene de yalan sylediini dn
yordu. Y alan onun konum a tarznda, yznn anlatm nda,
baknda, her eyindeydi...
Volodya bir daha;
Y alan sylyorsunuz! diyerek masaya yle bir yum ruk
indirdi ki, masann stndeki kap kacak yerinden oynad, an
nesinin bardandan ay dkld.
Ne diye durm adan generallerden, baroneslerden sz
ediyorsunuz? Btn bunlar yalan!
M zik retm eni ard, genzine ay kam gibi m endi
lini karp ksrm eye balad. A nnesi ise alyordu.
Volodya, N ereye gitsem de kurtulsam bu kadndan! di
ye dnyordu. Sokaktan yeni gelmiti. A rkadalarna git
m ekten utanyordu. G ene iki Ingiliz kzn anmsad nedense.
O rtak odada birka tur attktan sonra Avgustin Mihay-
loviin odasna girdi. Buras keskin e te r ve gliserinli sabun
kokuyordu. M asann stnde, p encere kenarlarnda ileri
renk renk svlarla dolu birok ie, bardak, kadeh vard. V o
lodya m asann stnden bir gazete ald, adn okudu: Figaro.
G azeted en gl, ho bir koku geliyordu. Sonra orada duran
tabancay ald.
Yandaki odada mzik retm eni annesini yattrmaya a
lyordu:
Brakn canm, onu! N e nem i var? Aldr etmeyin! O-
nun yandaki delikanllar hep byle densizlik yaparlar. Biraz
katlanm ak gerek.
A nnesi uzala uzala;
Hayr, Yevgenya A ndreyevna, diyordu, fazla m ard da
ondan. Banda by yok... B ense kadnm, gcm yetmiyor.
Ah, ylesine m utsuzum ki!
Volodya tabancann nam lusunu azna soktu. T etik ya da
horoza benzeyen bir eyi yoklad, parmayla bast... S onra bir
knl daha buldu, ona da bastrd parmayla. O ndan sonra
namluyu azndan kard, paltosunun eteine sildi. T aban
cann kundan gzden geirdi. O gne dek yaamnda eline
silah almamt.
H elhalde unu yukar kaldrm ak gerek. Evet, yle ol
mal... diye dnd.
Avgustin Mihaylovi ortak odaya girmi, kahkahayla gle
rek bir eyler anlatyordu. Volodya gene namluyu azna sok
tu. Dileriyle skt, sonra tabancann bir yerini parmayla ek
ti. Bir patlam a duyuldu... Bir ey korkun bir gle ensesini ge
riye etti. Volodya zerinde ieler bulunan m asann stne
yzkoyun kapakland. Sonra rahm etli babas, M en to n aday-
ken bir bayan iin yas tuttuu srada giydii silindir apkas
zerindeki geni siyah kurdele ile birdenbire karsna kt,
onu kucaklad, sonra ikisi birlikte karanlk, derin bir bolua
doru utular...
Sonra h er ey karard, gzden silindi.
GM (HAZNE)

Y. P. P o lo m k iy e adanmtr.

B y k ose denilen geni bozkr yolunun kysnda bir


koyun srs geceliyordu. Banda da iki o b an vard. oban
lardan biri seksen yalarnda, yz srekli seriyen, disiz bir
adamd. D irseklerini ebegm elcrinin tozlu yapraklar zerine
dayam, yzkoyun yatyordu. teki ise kaln kara kal,
byksz bir delikanlyd. Srtndaki giysi uval dikilen ucuz bir
kum atan yaplmt. Ellerini bann altna koymu, srt st
yatarken tepesinde, gkyznde uzayp giden sam anyoluna,
orada epildeyen yldzlara bakyordu.
obanlar yalnz deillerdi, iki m etre ilerde yolu kaplayan
alacakaranln iinde eyerli bir at vard; onun yannda ise
kocaman izmeli, ksa cepkenli bir adam atnn eyerine yas
lanm, duruyordu. G rne gre toprak aalarndan birinin
gzetisiydi. G ergin, kprtsz bedenine, obanlar ile atna
kar davranna, konum asna baklacak olursa ciddi, kendi
deerini bilen, akll, oturakl bir adamd. A skerce duruu bey
lerle, kahyalarla sk sk grm ekten elde ellii belli olan, a lt
tan alc-kafa tutucu tavrlarn karanlkla bile insann gzne
sokuyor gibiydi.
Koyunlar uyuyorlard. G kyznn dou blm n kap
lamaya balayan tanyerinin aartsnda uyumayan koyunlarn
karaltlar burada gze arpyordu: Balarn nlerine e e re k
ayakta dikilmi, d erin dncelere dalmlard. Engin b ozkr
larn, sonsuz gkyznn yaratt bu duraan, uzayp giden,
bitmez gecclerle-gndzlerle ilgili dnceler onlar c an la
rndan bezdirmi olmalyd; ite byle yere aklm gibi d u ru r
larken ne yabanc birinin orada bulunuuna, ne de omarlarn
hrlam alarna aldryorlard.
Uykulu, durgun bozkrn yaz geceleri hi eksik olmayan
biteviye curcunas vard havada; ekirgeler hi ara verm eden
crldyor, bldrcnlar tyor, srden bir fersah kadar uzakta,
kylarnda st aalar byyen derenin akt yatakta bl
bller tem bel tem bel iliyordu.
Aa gzetisi ubuunu yakmak iin ate istem ek zere
elenmiti srnn yannda. Suskunluk iinde ubuunu yakt,
iip bitirdikten sonra eyere dayand, dncelere dald. G en
oban ona hi aldrmyor, gkyzne bakarak yatmasn srd
ryordu. Yal oban gzetiyi uzun uzadya inceledikten son
ra sordu
Sen M akarovun iftliinden Pantelcy olmayasn?
Gzcti;
Ta kendisi! diye yantlad.
Ben de kim acaba, diye m erak ediyordum. Tanyam a
dm, bu durum da zengin olacaksn dem ektir. N ereden gelip
nereye gidersin?
Kovlideki iftlie gitmitim de oradan geliyorum...
Epeyce uzak. Tarlalar yarcya m veriyorsunuz?
H er trls var. Yarcya da, kiraya da, bostan yapmak
iin verdiimiz de oluyor. D ah a dorusu, deirm ene bakmak
iin gitmitim oraya.
Kirli ak renkli, kabark tyl, gzleriyle burnunun ev
resinden keelemi kl dem etleri sarkan iri, kocam bir oban
kpei yabancya kar kaytsz grnm eye alarak birka kez
atn evresinde doland; sonra birdenbire kzgn, kart sesiyle
hrlayarak gzetiye arkadan saldrd; teki kpekler de ken
dilerini tutamayp yerlerinden frladlar.
Yal oban dirseine dayanarak doruldu.
Hot, edepsiz! Hay, geberesice hayvan!
K pekler yatnca yal oban eski duruunu ald, sakin
bir sesle;
G een V osnesenye gn Kovlide Yelim Jm enya diye
biri ld. Tanyor m usun? Geceleyin adn anm ak uursuzluk
getirir, berbat bir adamd.
Hayr, tanmam.
Dem irci Stepkann babas Ycfim Jmenya, canm.
Kyde onu herkes bilir. Am an hnzrn tekiydi! Franszlar
kovan ar A leksandr T aganrogdan M oskovaya arabalarla
gtrdkleri zam andan beri tanrdm onu. arn cenazesini
karlamaya birlikle gitmitik, o zam anlar byk ose Bah-
m uta gitmez, Y esaulovkadan G orodieye geerdi. Kovili-
nin bulunduu yerde ise keklik yuvalar vard, adm ba bir
keklik yuvas. D aha o zam an Jm enyann ruhunu eytana sat
tn, iine cinler yerletiini anlamtm. Benim dndm
u: Kyl ksm az konuursa, kocakar ileriyle urarsa, iine
kapanp tek bana yaarsa bil ki. sonu ktdr. Yefimka
genliinde hep susard. una-buna yan gzle bakar, hindi gibi
kabarr dururdu. Kiliseye gitmek, genlerle birlikte sokakta,
m eyhanede elenm ek gibi alkanlklar yoktu. H ep yalnz
bana oturur, kocakarlarla fsldard. G en adamn arc
lkta, bostanclkta ne ii var? Bunlar yapard. Boslanm a va
ranlar yetitirdii karpuzlarla kavunlarn slk aldn iit
miler. Bir keresinde de herkesin nnde bir turna bal ya
kalam; balk birdenbire, H o-ho-ho! diye glm.
Panteley;
Bunlar olaan eylerdir, dedi.
G en oban dnp yan yatt, kara kalarn kaldrarakyal
adama gzlerini dikli.
Sen kendin karpuzlarn slk aldn duydun mu?
Adam iini ekti.
Duymasna duymadm, Tanr korudu beni. Bakalar
sylediler. H em akln almayaca bir ey deil bu. eytan
isterse tan iinde bile slk alar. Kyllerin toprak klelii
kaldrlmadan nce gn- gece kayalar uuldamt. Kendi
kulaklarmla iittim. T urna balnn kahkaha atm asna gelin
ce, Jm enya balk yerine eytan yakalamt da ondan...
Yal oban bir ey anm sar gibi oldu, birdenbire diz st
doruldu, yormu gibi ellerini sinirli sinirli yenlerine soktu,
geveze kadnlarn abukluuyla burnundan yle mrldand:
Ulu T anr sen bizi koru, gnahlarmz bala! Bir gn
d ere kysndan Novopavlovkaya gidiyordum. Saanak boan
mak zereydi, yle bir frtna kmt ki, Tanr gstermeye!
Var gcmle komaya baladm, yoldan yaban alc aalar
arasndan (tam allar iek amt) beyaz bir kz gidiyordu.
Dndm : Bu kz kimin acaba? Burada ne ii var? kz
hem yryor, hem kuyruunu sallyor, hem de B-! diye
bryordu. te, kardeler, hayvann peinden yetiip yanna
yaklatm ki, b ird e ne greyim, beyaz kz Jm cnyann kendisi
deil mi? Tanrm , sen byksn! H em en istavroz stne istav
roz kardm, seninki ise bana bakp gzlerini belerterek bir
eyler hom urdanyor. Nasl korktuum u anlatam am . Yan yana
yrm eye baladk, ben korkum dan tek sz syleyemiyorum.
Bora-frtna, im ekler akyor, st dallar krlacakm gibi
yerlere eiliyor. te tam o srada, yalan sylyorsam Tanr ce
zam versin, tvbe etm eden leyim, bir tavan kardan karya
yolu geiyor... Kotu, kotu, sonra durup insan sesiyle, M er
haba mujikler! dem ez mi?
Hot, kahrolas! G eberesi hayvan!
Bu szleri gene atn evresinde dolanm aya balayan tyl
om ara sylemiti.
Eyere dayanarak kprtsz duran gzeti;
Olmayacak ey deil, dedi.
D ncelere dalan insanlar gibi bouk, alak bir sesle
sylemiti bunlar. Sonra ciddi, kendinden emin bir sesle;
Olmayacak ey deil! diye yineledi.
Yal oban eski canlln yitirmiti.
Ah, o hnzr bilmezsiniz siz, dedi. T oprak kleliinden
kurtulduktan be yl sonra kyller ona m eydan daya a t
mlard da alm ak iin btn Kovliye boaz illeti gnderdi.
Bilinen-bilinmeyen yzlerce insan ld o zam an, tpk kolera
salgn gibi...
G en oban bir s re sustuktan sonra;
Peki, boaz illetini nasl yollam? diye sordu.
Nasl olacak, basbaya! Bundan kolay ne var? Y e te r ki
insan istesin. Jm enya insanlar ylan yayla bouyordu. Bu yle
bir nesne ki, kokusu bile bir sr halkn canna kymaya yeter.
Gzeti;
Doru, diye onaylad.
Adam ldrm ek istediler de kyn kocalar engel ol
dular. O nu ldrm eye gelmezdi, nk gizli gm lerin (d e
rm elerin) yerini tek o biliyordu, ondan baka bilen yoktu. Bu
radaki gm ler tlsmldr, bulmasna bulursun da gremezsin,
Jm enya ise gryordu. Irm ak kysndan ya da orm andan gider;
allar, kayalklar arasndan klar gzkr gzne. H ani
k krt parlts var ya, tpk ona benzer... K endim de grdm.
H erkes Jm enyann gm lerin sakl olduu yeri gstereceini
ya da bunlar kendisinin karacan um uyordu, oysa kpolu
kpek ne kendisi yedi, ne de bakasna yedirdi. Kendisi kar
m adan, bakasna da koklatm adan geberdi gitti.
G zeti ubuunu yakt, kocaman byklar ile uzun, in
sanda sayg uyandran iri burnu bir an aydnland. Fersiz k
halkalar elinden apkasna srad, oradan eyerin stnden a t
layarak atn srtnda kotu, kulaklarna doru yelesinde kaybol
du.
Gzeti;
Buralarda ok gm var, dedi.
Y ava yava gerinerek evresine baknd, baklarn
aaran tanyerine dikti.
Evet, ok gm vardr muhakkak.
Yal oban iini ekti.
E lbette. B tn belirtiler bunu gsteriyor, gelgelelim
kazp karacak adam bulamazsn. G erek yerlerini bilen yok
ki. Anladm kadaryla tlsmldr hepsi de. Gm y bulup
karm ak iin nce tlsm zm ek gerekir, oul, ite Jm en-
yada tlsm zc m uskalar vard, ama iblisin elinden alabilir
sen al! Kim senin eline gemesin diye hi yanndan ayrmazd.
G en oban yerde srnerek yal adama biraz daha so
kuldu, ban yum ruklarna dayayp baklarn onun yzne
dikti. Kara gzleri ocuka bir m erak ve korkuyla doluydu. Bu
iki duygu sanki alaca karanlkta kaba yznn iri izgilerini
uzatp yayarak inceltmiti. Adamn anlattklarn byk bir dik
katle dinliyordu.
Buralarda gm bulunduu kutsal kitaplarda bile
yazldr. B unun byle olduu gn gibi ortada. Novopavlosklu
eski bir askere Ivanovkaya gittiinde yrtk bir pusula gs
term iler, adam pusulada gm nn yerini, ka batm an altn
olduunu, hatta nasl bir kabn iinde bulunduunu tek tek
okumu. Pusulaya bakarak gm y oktan karrlard ama
tlsmlym, yanna yaklaamamlar...
G en oban sordu:
N eden yaklaamyorlar, dede?
Bir nedeni var, anlalan, eski e r bunu sylemedi. nce
tlsm zm ek gerekir...
Yal oban okuyla, iini yabanc adam a dkm ek ister
cesine hevesle konuuyordu. Ama srekli, abuk konumaya
alkn olm adndan hm hm ediyor, kekeliyor, konumadaki
eksiklii kendisi d e hissettii iin szlerini el, kol, ba h a re k e t
leriyle, zayf om uzlarn silkerek sslyor; srtndaki kaba k e
ten gm lek ikide birde arkaya syrlarak kayyor, gneten. Ko-
camlktan kararan tenini ortaya karyordu. Gm leini eliyle
ekitiriyor, ama gmlek o dakika gene kayyordu. Sonunda
yal oban gm leinin kar koymas yznden ileden km
gibi yerinden frlad, ac bir sesle sylendi:
Bu dnyada her yerde servet yatyor ama yerin altna
gm l olduktan so n ra neye yarar? Bylece bunca servet har
man elentisi ya da koyun gbresi gibi kimseye bir yarar d o k u n
m adan yok olup gidiyor. Servet o kadar ok ki, oul, btn il
halkna yeter de artar bile. N e yazk ki onu gren gz yok! Bir
gn gelecek, beyler kazp karacaklar ya da hkm et el atacak
bu ie. Beyler eski gm tleri (m ezarlar) kazmaya baladlar
bile.... Kokuyu aldlar. Kylnn servetine g~ dikiyorlar!
H km et de az kurnazlardan deil, hani! K yllerden biri
gm bulursa yetkililere teslim etsin, diye yazlym yasada. E,
affetmisin, yama yok! Kapp da kaar msn?
Yal adam km seyen bir tavrla gld, sonra yere o tu r
du. G zcti byk bir dikkatle dinliyor, her eyi olduu gibi
kabul ediyordu; te yandan duruuna, tek sz sylemeyiine
baklrsa yal obann anlattklar onun iin yeni eyler deildi.
B unlar zerinde oktan beridir dnd, ihtiyarn bildik
lerinden daha k ey bildii belli oluyordu.
Yal oban utanga utanga kanarak;
Ne yalan sylemeli, ben de zam annda be-on kez gm
aradm, dedi. Tam yerlerinde aradm, ama, anlalan, hep tl
sml gm lere rasladm. Babam da arad, kardeim de arad, a-
ma zrnk bulam adlar, servete kavuam adan lp gittiler.
Kardeim Ilyaya, Tanr rahm et eylesin, keiin biri Taganrog
kalesinde bir yerde tan altnda tlsml bir gm bulun
duunu sylemi, iittiim e gre o zamanlar, 1838 ylnda
myd neydi, M atveyev kynde otu ran bir Erm eni tlsm yazp
satyormu. Ilya da bir tane yazdrm, yanna iki arkadan alp
T aganroga yolland. Am a kaledeki tam o yere yaklatklarnda
bir tfekli nbetinin dikildiini grmler.
Bir ses durgun havada yanklanarak btn bozkra yayld.
U zaklarda bir ey iddetle atrdad sanki, kayaya arpm-
asna tak-tak-tak sesleri patlad ard ardna... atrt kesil
diinde yal adam kaytsz bir biimde, kprdam adan dikilen
Panteleye sorarcasna bakt.
K m r ocaklarnda alan m akinenin kovas kopm u
olacak, diye aklad beriki.
A rtk ortalk aydnlanyordu. Samanyolu gitgide soluk
layor, eski izgilerini yitirerek kar gibi yava yava eriyordu.
G kyz bulank, som urtkan bir hal almt. Byle zam anlarda
havann ak m, kapal m olduunu bilemezsiniz; ancak dou
da grlen saydam, parlak eride, urada-burada parldayan
yldzlara baknca durum u anlarsnz.
Sabahn ilk esintisi kt; stleenler ile geen yldan kalma
kararm otlar hi hrdatm adan, hafife kprdatarak yolun
kysndan geti gitti.
G zeti dncelerinden syrlarak ban sallad, iki e-
liyle birden eyeri tutup sarst, kolan yoklad, ata binm eye ce
saret edem iyorm u gibi gene dnceli dnceli durdu.
Evet, dedi, insann dirsei kendisine ok yakndr ama
sramaz. S ervet urackta duruyor, hani onu arayacak akl
bizde?
Bunu sylerken yzn obanlara evirmiti. Hayal krk
lna uram gibi, sert yznden hem hznl, hem de alayc
bir anlam okunuyordu.
Sol ayan zengiye gtrrken te k tek;
Sonunda servetin nasl bir ey olduunu grm eden lr
gidersin, dedi. G enler belki de grrler; bize gelince, artk
unutalm gitsin.
ile kapl uzun byklarn svazlayarak ar ar atna
bindi, bir ey unutm u ya da sylem ek istediklerini tam syle
yememi gibi gzlerini ksarak uzaklara bakt. G rnen son
tepeciin sisle kart bozum su enginlerde her ey kprt
szd; usuz-bucaksz bozkrda ufka kadar urada-burada yk
selen cansz kurganlar, tepecikler ise insana sert sert bakyor
du. T epelerin kprtszlnda, sessizliinde yzyllarn arl
ile insanlara kar kaytszlk hissediliyordu. G ene binlerce yl
geecek, milyarlarca insan lecek, onlarsa lenlere hi acm a
dan, yaayanlarla ilgilenm eden gene bylece duracaklar; kimse
onlarn burada niin durduklarn, altlarnda bozkrn hangi
gizlerini sakladklarn bilmeyecek...
U yanan kargalar sessizlik iinde, tek tek yerin zerinden
szlerek uuyordu. Ne bu uzun mrl kularn tem bel tem
bel uularnda, ne her gn amadan yinelenen sabahla, ne
bozkrn sonsuzluunda, hibirinde anlam aram ak olanakszd.
Gzeli glmsedi.
Am an Tanrm , u enginlie bakn! dedi. Git de serveti
bul bakalm.
Sonra sesini alaltp yzne ciddi bir anlam vererek;
Burada iki gm nn yer altnda gizlendii kesin, diye
ekledi. Ama beylerin bundan haberi yok; yal kyller, daha
dorusu eski askerler iyi bilirler, ile u tepenin bulunduu
yerde (kamsyla yan taraf gsterdi) bir zam anlar haydutlar
bir kervana baskn yapmlar. K ervana ykl altnlar Voro-
nejde donanm asna gemi yaptran Byk P e lro ya P eters
burgdan gnderilmi. Haydutlar kervanclar ldrp altnlar
topraa gm mler, sonra onu o yeri bir daha bulamamlar.
teki gmy de bizim D on Kazaklar saklamlar. 1812
ylnda Franszlardan bir sr mal, gm, altn ele geirmiler;
evlerine dn erlerk en yetkililerin bu altnlarla gm leri zorla
ellerinden alacaklarn renince mal onlara verm ektense
ocuklarmza kalsn diye gmmler, ama nereye gm dk
lerini kimse bilmiyor.
Yal adam som urttu.
yle, bu gm leri ben de iittim.
P anteley gene dncelere dald.
Evet, duymusundur...
O rtala bir sessizlik kt. G zeli dnceli dnceli
uzaklara bakp glmsedi. Y znde hep o, bir eyi unulm uya
da sylemek istediklerini tam syleyememi gibi anlam la yular
ekti. A t isteksiz isteksiz yola koyuldu. Panteley yz adm
kadar ilerledikten sonra ban serte silkeledi, dncelerin
den syrld, atn kamlayarak trsa kaldrd.
obanlar yalnz balarna kalmlard.
Yals;
Bu adam M akarov iftliinden Panteleydir, dedi. Ye-
mek-im ek iin efendilerden, ylda yz elli ruble alyor. O ku
mu adamdr.
U yanan koyunlar - bin kadar v a rd -y ap a c a k baka bir
ey olmad iin ksack, yar yarya inenmi ollar koparp
gevelemeye baladlar. G ne daha domamt, ama bozkrn
btn tepecikleri, uzaklan buluta benzeyen sivri tepeli Savur
Hyk aka seiliyordu. Bu hye trm anp evreye baksa
nz gkyz gibi ucu-buca bulunmayan bozkr, enginlere
serpitirilmi bey konaklarn, Alman, M olakan iftliklerini,
kyleri grrsnz. K eskin gzl Kalmk ise ta kenti, dem ir
yolunda giden trenleri seer. A ncak bu tepeden grlen
dnyada suskun bozkrdan, yzlerce yllk hyklerden baka,
yere gml servetlerle, koyunlarn dnceleriyle hi ilgisi ol
mayan bir yaam serilir gzlerinizin nne.
Yal oban yanbanda duran kancal sopasn eliyle
bulup ayaa kalkt. Suskun, dnceliydi. G en obann y
zndeki ocuka korku, m erak ise henz silinmemiti. D in
ledii eylerin etkisindeydi hl, sabrszlkla yeni ykler bek
liyordu.
O da kendi kancal sopasn alarak;
D ede, dedi. K ardein Ilya nbetiyle karlanca ne
yapm?
Yal adam soruyu duymamt. Dalgn gzlerle delikan
lnn yzne bakt, dudaklarn aprdatarak;
Sanka, ben hep Ivanovkada ere gsterilen pusulay
dnyorum , dedi. Panlelcye sylemedim, neme gerek, oysa
pusulada yle bir yer belirtilmi ki, ocuk gitse bulabilir. Biliyor
musun, neresi? Bogalaya Balokada, hani sel yata, kaz aya
gibi e ayrlyor ya, ile gm sel yatann ortasnda.
E, peki, kazacak msn?
ansm deneyeceim...
D ede, bulunca ne yapacaksn?
Yal adam glmsedi.
Ben mi? Hmm... H ele bir bulaym. O nlara gsterece
im dnyann ka bucak olduunu. N e yapacan ben bilirim.
Yal oban gmy bulursa ne yapacan anlatmad.
Yaad srece byle bir soru belki ona ilk kez soruluyordu;
yzndeki uar, um ursamaz anlatm a baklrsa bu konu pek -
ncmli, zerinde durulmaya deer bir ey deildi. Sankann
kafasnda anlamad bir ey daha kprdanp duruyordu:
N eden yalnzyal adam lar gm aryorlard, para-pul her gn
lebilecek bu insanlarn nesine gerekli? Am a m erakn soruya
dntrp sormad, sorsa bile yal obann buna yanl
verecei kukuluydu.
H afif bir pusla rtl, kocam an, krmz bir gne ykseldi
doudan. H enz snmam n dem etleri ollarn ileri iinde
ykanarak, ldamaktan bkm adklann gslcrirccsine gerine
rek neeyle bozkrn drl bir yanna yayldlar. Gm renkli
pelinler, mavi mavi dom uz ollar, sar kolzalar, peygamber
iekleri gnein nlarn kendi glm sem elerine bir karlk
gibi kabul ederek sevinle parladlar.
Yal oban ile Sanka ayrlp srnn iki yannda dikil
diler. ikisi de dalgn dalgn y e re bakyorlard. Birisi servet
dncesinin etkisinden kurtulam yor, leki ise geceleyin
anlatlanlar dnyordu. Gen oban asl ilgilendiren, ken
disine hi gerei olmayan, aklnn fazla ermedii, yer altnda
yalan servet deil; insana m utluluk g e tiren servetin bylesine
hayallerle ssl, masalms olmasyd.
K oyunlarnyzlercesi bir anda rkerek, sanki bir yerden
emir almasna, srden kopup hepsi bir yana savruldular.
Ayn anda da Sanka, koyunlarn bezdirici, bilm ez tkenm ez
dnceleri ona gemi gibi, anlalmaz, hayvanlara zg bir
korkuyla yana alld; ama h em en kendini toparlad, bard:
Th, m endeburlar! K udurdunuz mu? Y e re balascalar!
G ne kar konulmaz, srekli, boucu bir scaklk vade-
d erek yeryzn kavurmaya balaynca geceleyin kpr kpr
kprdayan, trl sesler karan canllar yar uykuya daldlar.
Yal oban ile Sanka ellerinde sopalaryla srnn iki yannda
dua eden Hintli fakirler gibi kmldam adan duruyorlar, derin
derin dnyorlard. A rtk birbirlerini grdkleri yoktu, her
biri kendi dnyasna gm lm t. Koyunlar da sonsuz dn
celer iindeydi.
YAMURLU HAVALAR

i r i iri yamur damlalar karanlk camlar dvyordu. Bu


yamur, bir kere baladktan sonra, souklan donan yazlklar
en sonunda pes edip aldrmaz oluncaya dein gnlerce, haf
talarca srp giden o berbat yaz yam urlarndan biriydi. D o n
durucu havada keskin, hoa gitm eyen bir rulubel kokusu vard.
Avukat Kvainin kaynanas ile kars yam urluklarna, alla
rna sarnmlar; yem ek odasnda masada oturuyorlard. Yal
kadnn yznde, ok kr, karnm tok, salm yerinde,
biricik kzm da iyi bir erkee verdim. imdi artk rah a t bir vic
danla iskambil fal amaya hakkm var. gibisinden bir anlam
okunuyordu. Y irm iyalarnda, to m b u l,o rta boylu, uysal yzl,
solgun benizli bir hatun olan kz, dirseklerini masaya dayam;
kitap okuyordu. Am a gzlerine baklrsa kitapla deil, kitapta
yazl olm ayan kendi dnceleriyle daha ok ilgilendii anla
labilirdi. A na-kz susuyorlard. Y am urun grlts ile m ut
faktan, derinden gelen a kadnn sesi birbirine karyordu.
Kvain evde yoktu. A vukat yamurlu havalarda yazla
gelmez, k en tte kalrd, nk rutubetli yazlk havas bronitini
azdrp almasn zorlatryordu. Ayrca kurun rengi hava
nn souk grn ile cam lardaki gzyan andran yamur
damlalar gcn eksiltiyor, iini karartyordu. Oysa k e n tte y a -
am ak rah atl, insanyam urlu havalarn bile farkna varmazd.
Yal kadn iki kez fal atktan sonra iskambil katlarn
kartrd, kzna;
Y arn hava aacak m, Alekscy Stepan gelecek mi, di
ye fal atm, dedi. Gelm eyeli tam be gn oluyor. N e hava, a-
man Tanrm !
N adejda Filippovna kaytsz baklarla annesini szerek
yerinden kalkt, odada bir keden brne gidip gelmeye ba
lad. Dnceliydi.
Anne, barom etre dn ykseliyordu, dediklerine baklr
sa bugn gene dyormu.
Annesi katlar gene sra dizdi, ban sallayarak kzma;
Kocan grecein geldi mi? diye sordu.
E lbette.
yle ya, nasl grecein gelmez! Yazla uramayal be
gn oluyor. Mays ayndayken k en tte kalmas en ok iki, bazan
gn srerdi; imdiyse dile kolay, tam be gn! Kars olmad
m halde benim bile gresim geldi. D n bana barom etre d
yor, dediler; ben de Alekscy Stepan iin pili kestirdim, kefal
bal temizlettim. Pilici, bal sever. Oysa rahm etli baban ba
l grmeye katlanam azd, ama Aleksey Stepan seviyor, -
nne her gn koysan, yer...
Kz;
O nu dndke yreim szlyor, dedi. Bizim bile can
mz sklyor, onun daha ok sklr, elbette.
Sklmaz olur mu? Btn gnn m ahkem ede geirsin,
ondan sonra da bo evde bayku gibi yalnz otursun.
Beni en ok zen nedir, biliyor musun, anneciim? Ev
de hizmetisiz kalmas; sem aver koyacak, bir bardak su vere
cek kim senin olmamas. Yaz aylar neden bir uak tutm uyo
ruz? Sonra madem yazl sevmiyor, niin buraya geliyoruz!
Ona ok syledim ama dinletem edim . Senin saln iin.
diyor. Benim salmn bununla ne ilgisi var? Asl onun bu
eziyetlere katlanmas salm bozuyor.
A nnesinin om zunun stnden bakan Nadejda Filippovna
alan falda bir yanllk grd, m asann stne eilerek d
zeltm eye balad. Bu arada bir sessizlik kt. H er ikisi de k a
tlara bakarken sevgili Aleksey Stepanm u dakikada k en t
te karanlk, ssz alma odasnda yapayalnz oturduunu; a,
yorgun bir halde, aile zlemiyle yanp tutuarak masas banda
altn dnyorlard.
N adejda Filippovnann birdenbire gzleri parlad.
N e dersin, anneciim? Y arn hava gene kapal olursa sa
bah ireniyle kente, onu grm eye gideceim . Hi olmazsa salk
durum unu renir, yzne doya doya bakar, nne ayn
koyarm.
Bylcsine basil, yerine getirilmesi kolay bir dncenin o
ana dek akllarna gclmcyiine ikisi de aakaldlar. K ent yaz
lktan yarm saat uzaklayd, tren d en indikten sonra arabayla on
dakika daha gitm ek gerekiyordu. A na-kz biraz daha konu
tuktan sonra ikisi de kvanl, ayn odada yattlar.
G ece saat ikiyi vurduunda yal kadn iini ekerek;
Ah, ah! dedi. Tanrm, gnahlarmz bala! dedi. Bir
trl uyku tutmuyor!
Kz fsltyla sordu:
Niin uyuyamyorsun, anne? B en de Alyoay dn
yorum hep. K entte sal bozulm asa bari. Kim bilir, ne biim
lokantalarda, a dkkanlarnda yem ek yiyordun..
Yal kadn gs geirdi.
Ben de bunlar dnyorum . Tanrm , sen onu esirge,
hastalklardan koru! u yamur da kesilmek bilmiyor ki!
Sabahleyin yamur arlk pencereleri dvm yordu, ama
gkyz bir gn nceki gibi kurun rengiydi. Aalar hznl
hznl duruyor, rzgarn her esiinde yapraklarda biriken
yam ur damlalar yerlere salyordu. am urlu yollarda insan
larn ayak izleri, araba tekerlerinin at oyuklar, hendekler
suyla dolmutu. N adejda Filippovna kmaya karar verdi.
Kzn bir gzel sarp sarm alayan anne o giderken;
Benden ok selam gtr, dedi. H em ona syle, pek
m ahkem e m ahkem e dolamasn. Biraz da dinlenm ek gerek.
Sokaa karken boynuna atk sarmay unutm asn, havann
durum u belli. Tanr korusun! Pilici de al, ev yemei souk da
olsa alarn piirdiklerinden daha iyidir.
Kz ya akam treniyle, ya da ertesi sabah belki birlikte d
neceklerini syleyerek gitti.
Am a sylediinden ok daha erken, le yem eine doru
geri dnd. O geldii srada yal kadn kendi odasnda,
sandn stnde o tu rarak uyuklarken akam yemei iin da
mat beye ne kzarlsam, diye dnyordu.
Kz solgun bir yzle, darm adank salarla odasna girdi;
hibir ey sylem eden, apkasn karm adan yataa yld,
ban yastklara dayad.
Yal kadn arp kalmt.
Ne oldu, kzm? Niin byle abuk dndn? Alekscy
Stepan nerede?
Nadejda Filippovna ban kaldrd; kuru, yalvaran gz
lerle annesine bakt. Sonunda;
Anneciim, kocam bizi aldatyor, diyebildi.
Yal kadnn hotozu bandan kayd, korku dolu bir sesle;
Ne diyorsun? Azndan yel alsn! dedi. Bizi aldatmaya
niin kalksn ki! Tanrm , sen bizi koru!
Kz;
A nne, bizi aldatyor, derken enesi titriyordu.
Yal kadn sarard.
Bunu da n e re d e n kardn? diye bard.
K ente gidince evi kapal buldum. Kapc, Alyoann be
gn iinde bir kez bile uramadn syledi. Evde kalmyor!
Kalmyor, kalmyor!
Nadejda Filippovna ellerini sallad, hkrarak alamaya
balad. H em alyor, hem de;
Evde kalmyor, kalmyor! diye steliyordu.
Sinir bunalm lar balamt. Yal kadn iyice korkuya
kapld.
Bu nasl ey? Daha gn n ce gnderdii m ektupta
evden dar kmadn yazyordu. Peki, geceleri nerede
yatar-kalkar bu adam? Tanrm , sen bilirsin!
N adejda Filippovna ylesine halsiz dm t ki, apkasn
bile karam yordu. Afyon yutmu gibi anlam sz gzlerle
evresine baknyor, ikide birde annesinin eline sarlyordu.
Kznn yannda drl dnen anne alayarak;
Tam da inanacak adam buldun! dedi. nsan kapcnn
szlerine inanr m? N e kskan eymisin! O bizi aldatmaz. Al
datm aya kalksn da greyim! .Biz rasgele insanlar deiliz ki!
Tccar snfndan gelsek bile byle bir ey yapmaya hakk yok
tur. Sen onun nikahl karsn, gereken yere ikayet ederiz.
Sonra sen ona drahom asz varmadn. Tam yirmi bin altn say
dm eyizine.
Bunlar syledikten sonra alamasn iyice artrd. Kendisi
de halsiz dm t, elini sallayarak sandn stne uzand. Bu
srada gkyznde bulutlar seyrekleip aradan mavi lekeler
gzkm, bahenin slak ollarna ilk rkek gne klar d
m, hzla kayp giden bulutlarn yansd su birikintilerinde
neeli sereler zplamaya balamt. A ncak ana-kz bunlarn
farknda deildi.
Akam a doru Kvain kt geldi. K en tten ayrlmadan
nce evine uradndan, kendisi yokken karsnn oraya
geldiini kapcdan renmi bulunuyordu.
Neeli neeli kaynanasnn odasna girdi, onlarn ya dolu
gzlerini, som urtkan suratlarn grm yorm u gibi davrana
rak;
ite ben de geldim! dedi. Tam be g ndr grmedik!
Aceleyle karsnn, kaynanasnn ellerini pt; ar bir i
baard iin kvan bir insan tavryla kendisini koltua all.
C ierlerindeki b t n havay dar pskrerek;
Of! dedi. O kadar bitkinim ki, sormayn, urada zor
oturuyorum ! N eredeyse be gndr... geceli-gndzl diken
stnde gibiydim! Bu zaman ierisinde eve bir k e re bile u-
rayamadm. H ep ipunov ile Ivanikovun yar iiyle uratm.
Eh, bu durum da m aazasnn stndeki G aldeyevin brosun
da almak zorunda kaldk. N e yemek, n e imek, ne bir ey...
D ondum , ldm -bittim vallahi! nsann bo vakti olmaynca
eve bile urayamyor, onun iin Nadyacam, eve hi gidem e
dim.
Bu szleri syledikten sonra fazla almaktan beli ar-
yormu gibi ellerini kalasna dayad; yalannn ya da kendi
deyiiyle diplomatlnn nasl bir etki braktn anlam ak iin
yan gzle kaynanasnn, karsnn yzlerine bakt. Kaynanas
ile kars yitirdikleri deerli bir eyi hi beklem edikleri, umma
dklar bir zam anda bulan insanlar gibi sevin dolu bir a
knlkla birbirlerine baktlar. Yzleri aydnland, gzleri par
lad.
Kaynanas yerinden frlad.
Ah, iki gzm! diye bard. Ben de ne diye oturup d u
ruyorum ? abuk ay yapsnlar! Belki karnn da ackmtr!
Kars sirkeyle slatlan mendili bandan ekip att.
E lb ette atr! A nne, ubuk arapla m ezeleri getir! Na-
talya, sofray hazrla! Am an, Tanrm , hibir ey hazr deil!
ikisi de kaygl, mutlu, odalarda telala kouturmaya ba
ladlar.
Biraz sonra masa donand. Ii-d M adera arab, likr
kokan, tok oluu yznden glkle soluk alan Kvain dur
m adan alktan yakmyor, yem ekleri zorla iniyor, durm adan
ipunov ile Ivanikovun yarmalarndan sz ediyordu. Kars
ile kaynanas ise gzlerini ondan ayrmakszm yle dn
yorlard:
Ne zeki, ne sevimli bir erkek! stelik ok da yakkl!
Y em ekten sonra kocaman, yumuack ku ty yatana
uzanan Kvain ise;
ite bu ok nemlidir! Geri tccar soyundan, yabanilik
leri yzlerinden okunan insanlar, ama kendilerine gre ayr bir
gzellikleri olduu yadsnamaz. H aftann bir-iki gn burada
zevkle geirilebilir. diye dnyordu.
ACL YARDIM

H e y , arkadalar, yol an! M uhtar ile yazc geliyorlar.


M uhtarn geliiyle birlikle kalabalkla bir uultu ykselir:
Gerasim Alpal, bayram nz kullu olsun! T an rnn is
tedii gibi m uhtarm z herkesin hakkn gzetecektir!
M uhtar akrkeyiftir, kendisini karlayanlara birka sz
sylemek ister ama becerem ez. Parm aklarn belirsiz bir an
lamda oynatr, gzlerini belertir, boruyla en ince notay kar
mak istiyormuasna krmz, iik avurtlarn daha bir iirir.
Krmz burunlu, jokey apkal, ufak tefek bir adam olan yazc
acar tavrlaryla kalabaln nne frlar.
Hani n e re d e rmaa den adam? Boulan kyl n e
rede?
te urada!
Srtnda mavi gmlei, ayaklar arkl, sska, srk gibi bir
adam dr gsterdikleri. Srlsklamdr; rm ak kysnda, su biri
kintisinin ortasnda kollarn, bacaklarn yaym, oturm ak
tadr. Bir yandan da kendi kendine mrldanr:
O rtodoks kardeler... Ben R iyazan ili, Zaraysk ilesin-
denim... ki olumu evlendirip ayrdm, kendim d e Prohor Ser-
geyevin yannda... svaclk yaparm. G eenlerde... ey... elime
yedi ruble tututurdu, Fedya, dedi, bana babanmm gibi sayg
gsterm ek zorundasn. Hay, seni kpekler yesin, e mi!
Nerelisin, hemerim ? diye sorar yazc.
Babam yerine koyacakmm onu. Hay, seni kpekler
yesin!.. Y edi ruble iin, ha?
Olayn heyecann henz zerinden atam ayan, yar beline
kadar slanm beki Anisim;
ite hep byle sylenip duruyor, kendisi de ne dediini
bilmiyor! diye barr. Y egor M akar, en iyisi, durum u size ben
aklayaym! A rkadalar, susun, grlt etmeyin! Adam Kur-
nevden mi geliyor ne... A rkadalar, gevezelii brakn artk!
imi, akl banda deil... G eit yerinden bu yakaya gemeyi
nereden kardysa suya dalyor. D erken, birden aya kayyor
herhalde.? Irm ak da onu yonga paras gibi dndre dndre
srklem eye balyor. O ndan sonra basyor l! Biz de
A leksandr ile yaknlardaydk. Kim haykryor, neler oluyor,
diye ardk. Bir de baktk, biri bouluyor! Sen olsan ne
yaparsn? Aman, elindeki akordeonu brak da adam kur
taralm, dedim A leksandra. zerim izdekilerle ylecene suya
daldk. Amann, deli bir su, evirip dndryor, evirip dn
dryor!.. Bamza belay almtk. Neyse, ben gm leinden
tuttum , A leksandr salarndan yakalad... Bu arada bizi gren
ler kyda toplamaya, barmaya baladlar. H erkes yardm
etm ek istiyordu... ikim iz de ldk ldk dirildik, Y egor Ma-
kar! Z am annda yetimeseydik bayram gn lp gidecekti
zavall.
Yazc, adama;
Adn ne senin? Necisin! diye sorar.
Beriki bn bn bakp oturduu y erd e susar.
iyice sersem ledi, diye aklar Anisim. Sersemlemeyip de
ne yapsn? Kapn su doludur, kim bilir! Arkadam , adn ne
senin?.. G rdnz gibi, susuyor hep... G rnte yayor
ama yar yarya can kmtr. Bayram gn ne felaket, deil
mi? E , n e yapacaz imdi? A dam durup dururken lecek!
Bakn, yz moraryor!
Yazc suya den adam om zundan tutup sarsar.
Hey, sorduklarm za yant versen e! Nerelisin, kimler
densin? Th, beynini sular basm gibi suskun oturuyor! Hey,
sen!
Y edi ruble iin mi? diye mrldanr teki. Hay, seni
kpekler yiyesi! Biz o kiilerden deiliz...
Adam caz sesini keser; ayn anda da titrem eye, dileri bir
birine vurmaya balar.
Ky bekisi Anisim;
G rnte canl gibi, gelgelelim, insana b e n z er yan
kalmam, der. Damla m versek, ne yapsak?
Yazc;
Damla versekm i? una bakn! Adam boulma te h
likesi allatm, o damla verm eye kalkyor! O nu karga tulum ba
yapm am z gerekir. itmediniz mi? Duygusuz musunuz, be
adamlar? Bucak m erkezine koun da bir hasr getirin!
Birka kii frlayp kyden hasr getirm eye koarlar. Bu
arada yazc bir eye hazrlanyorm u gibi kollarn svar, av-
cunun iiyle kalalarn ovalar, habire kprdanr, enerji
fazlalndan yerinde duram az.
Toplanmayn! Toplanmayn! d er bir yandan da. i ol
mayanlar kalmasn burada! Jandarm a avuuna adam gnder
diniz mi? G erasim Alpal, fazla imie benziyorsunuz, yeriniz
de olsam ev e gider yatardm.
M uhtar elleriyle gene belirsin h arek etler yapar, bir eyler
sylemek iin avurdunu iirir. Sanrsnz ki, patlayp paralara
ayrlacak.
H asr gelince yazc;
O nu hasrn stne yatrn! diye barr. Ellerinden,
kollarndan smsk tutun! Hadi, gelirin uraya!
Hi kar koymayan, onu kaldrp hasrn stne yatr
dklarn fark etm em i gibi yapan adam sylenir kendi kendine:
Seni kpekler kovalasn, dedim, istediini yapmam ben.
Yazc szde onu yattrmaya alr:
Korkma, dostum , bir ey olmaz. Seni biraz havaya atp
tutacaz, T a n rnn yardmyla kendini toparlayacaksn. M e
rak etm e, nerdeyse jandarm a avuu da gelir, yasalara uygun
olarak bir tu tan ak dzenler. Hadi, havaya atyoruz! Tanr
yardmcmz olsun!
am yarmas gibi sekiz kyl, bu arada beki Anisim has
rn kelerinden tutarlar, nce becereceklerine pek inanm a
dklar iin kararsz bir biimde adam havaya atmaya balarlar.
Sonra bu ilen gittike daha ok zevk alarak, yzlerinde hay
vans bir anlatm la, coku iinde, kendilerinden geercesine
alp tutm a iine koyulurlar. nce gerilip dikelirler, ayak
ularnda ykselirler, sonra hep birlikte srarlar. Onlar byle
grnce hasrn stndeki adamla birlikle havaya uacaklarn
sanrsnz.
Bir! ki! ! Haydi frlat!
G dk yazc tekilere yetimeye alr, hasrn bir ucun
dan yakalayabilmek iin var gcyle yukar uzanr, avaz avaz
barr:
D aha hzl! Daha hzl! Hadi, hep birlikte! Bir-iki-!
Anisim, ge kalma, rica ederim! Frlat!
Havaya frlatma iinin ksa aralklarnda hasrn stndeki
adamn ba ile soluk yz bir anlna grnp kaybolur.
Zavallnn aknl, korkusu, bedensel ac ektii yznden
aka bellidir. Ancak hasr yeniden sola doru hzla yukar
kalkar, az sonra aa iner, sonra atrtlar kararak saa doru
kalkar. Kalabalk hep bir azdan barr, karga lumlumba
yapanlar destekler:
Ha, aslanlarm! yi aln! K urlarn adam!
Y egor M akar, aferin sana! K urlar adam! yi al
yorsun!
nce kendine gelsin hele, elim izden kolay kurtulamaz!
Bir kova iki smarlayacak!
Sen ok yaa e mi! Hey, bakn, arkadalar, m elevli ha
nm efendi geliyor arabasyla. Y annda da kahyas var! H em de
la kendisi! Kahyann apkasn tandm.
Az sonra kalabaln yaknnda bir araba durur. inde
burun gzl, alacal emsiyesi ile tombul, yalca bir hanm
oturm aktadr. Hasr apka giymi, gen kayhas ise hem en a r
kasnda, arabacnn yanndadr. H anm efendinin yznden
korku okunur.
Nedir bu kalabalk? N eler oluyor? diye sorar.
Suda boulan bir adam karga tulum ba yapyoruz. Bay
ramnz kullu olsun! Az nce kyden hal yry geli. Bay
ram olsun! Biz de biraz kafay eklik.
Kadn daha bir korkar.
A m an Tanrm! Boulmu bir adam karga tulum ba yap
lr m? Arkasndaki kahyaya dner E lyen, bu ne biim
itir? Tanr akna gidin de unlara syleyin, yapm asnlar bunu!
ldrecekler adam! Suda boulanlar havaya frlatlmaz, kr
inan bunlarnki! Ovsunlar, yapay solunum yaptrsnlar. Gidin
de syleyin unlara!
E lyen arabann nnden frlad gibi soluu karga tulum
ba yapanlan n yannda alr. Y z fkelidir.
Ne yapyorsunuz? diye barr serte. Brakn adam!
Yazc ileri allr.
Baka ne yapabiliriz ki! Suda boulmu.
Suda boulduysa ne olmu? Suda boulanlar havaya fr
latlmaz, gs ovulur. Siz hi takvim yapra okum adnz m?
H epsinde yazar. Hadi, brakn adam!
Bozulan yazc om uz silkerek bir kenara ekilir. Adam
havaya frlatanlar ise hasr yere brakp hanm efendi ile
E lyene akn akn bakarlar. Boulan adam gzleri kapal
yatm akla, ar ar soluk alm akladr.
Sarho herifler! diye barr Elyen.
Tkanacakm gibi soluk alan beki Anisim ellerini g
snn stne bastrarak;
Kahya efendi, Slcpan Ivan, bu szlerin gerei var m?
d er. D om uz muyuz biz? Baka trl de anlarz.
Adam havaya frlatmay brakn! Hadi, soyun unu!
G sn, her yerini ovacaksnz!
Adam soyarlar, E lyenin sylediklerine lek lek uyarak o-
valamaya balarlar. plak adam grm ek islem eyen hanm
efendi arabasyla biraz uzaklar.
Elyen! diye inler. Elyen! Buraya gelin! Y apay solunu
m un nasl yapldn biliyor m usunuz? Bir yanndan br ya
nna evirsinler, gsne, karnna bastrsnlar.
Y eniden kalabaln yanna dnen Etyen;
Bir yanndan br yanna dndrn! K arnna bastrn,
sert olmasn! diye barr.
Kpr kpr yazc bunca koturm acadan sonra biraz tuhaf
olur, boulan adam n yanna giderek oyalayanlara katlr.
Elinizi abuk tutun, arkadalar, hepinizden rica edi
yorum! diye barmaya balar.
H anm efendi yeniden seslenir:
Etyen! Buraya gelin! Adam a yanm ty koklatn, g
dklayn!.. Syleyin de gdklasnlar. abuk olun!
Be dakika, on dakika geer... Kalabaln ortasnda hayli
bir hareketlilik yaanmakta, E tyenin, yazcnn buyruklar
duyulm aktadr. Bir ara yanm ty ile ispirto kokusu yaylr. Bir
on dakika daha getii halde hareketlilik srer gider. Sonunda
kalabalk dalmaya balar; terlem i, yz kzarm Etyen sy
rlr aradan. O nun arkasndan da Anisim...
Ta balangta ovm ak gerekirdi, der Etyen. Bundan
sonra ne yapsan yararsz.
Anisim sk sk soluk alm aktadr.
Elimizden baka bir ey gelmez, Stepan Ivan! ok ge
kaldk!
H anm efendi sabrszlk iinde sorar:
E, ne oldu? Dirildi mi adam?
Anisim istavroz karr, iini eker.
Topra bol olsun, ld. Sudan kardmzda canlyd,
gzleri de akt. imdi kaskat kesildi.
Ah, ne yazk!
D em ek ki yazgs byleymi. K arada deil, suda can
verecekm i. Biraz bahi ltfetseniz!
E tyen arabacnn yanna kurulur, src ise lnn ya
nndan uzaklaan kalabala yle bir gz attktan sonra atlar
kamlar. A raba yrr.
P

H e r akamki gezintisine kan 8. d ereceden devlet m e


m uru Miguyev telgraf direinin yannda durarak derin derin i
geirdi. Bir hafta nce akam gezintisinden evine dnerken
gene ayn yerde eski hizm etileri Agniya yolunu kesmi,
fkeyle unlar sylemiti:
Sana gstereceim ! Yuvan yapaym da masum kzlar
balan karmann ne dem ek olduunu anla! Bebei de ka
pnn nne brakacam, seni de m ahkem eye vereceim , kar
na da her eyi anlatacam!..
Hizmeti bu tehdit dolu szlerin ardndan ondan kendi
adna bankaya be bin ruble yatrmasn istemiti. Miguyev
bunlar anmsad, bir daha iini ekli. Bunca derde, zntye
mal olan u bir dakikalk zevke kapld iin kendi kendine
lm yreiyle ilem elti.
Yazla varnca dinlenm ek zere m erdivene oturdu. Saat
tam 10du, bulutlar arasndan ayn bir ucu gzkyordu. So
kakla, yazlklarn evresinde kimsecikler yoktu. Yallar uyu
m ak zereydiler, genler ise fundala gezm eye gitmilerdi.
Miguyev oturduu yerde sigarasn yakmak iin ceplerinde
kibrit ararken dirsei yum uak bir eye arpt, m erak ed erek
dirseinin altna bakt. B irdenbire yz arpld, ylan grm
gibi korkuyla srad. M erdiven banda, tam kapnn nnde
bir boha duruyordu. U zunca bir nesneydi bu, M iguyev eliyle
yoklaynca kck bir yorgana sarlm olduunu anlad. Bir
ucu da almt. O raya elini soktu; biraz slak, scack bir eye
dokundu. Evet, bir ocuk kundayd. Miguyev korku iinde
yerinden frlayarak kam aya hazrlanan bir sulu gibi evresine
baknd. Yum ruklarn skarak dileri arasndan hrsla mrl
dand:
Dediini yapt ha, brakt bebei! te burada pi k uru
su... kundanda yatyor! A m an Tanrm!
Korkudan, fkeden, utantan ta kesildi. imdi ne yapm a
lyd? Kars bunu renince ne diyecekti? M em ur arkadalar
ne syleyeceklerdi? G enel m dr beyefendi elinin tersiyle
Miguyevin karnna vurarak; Kullarm! K ch-keh-keh! Krkn
dan sonra azan teneir paklar! Sen ne apkn eymisin,
Semyon Eraslovi! diyecekti. B tn yazlklar gizini re
necekler, belki saygdeer aile kadnlar onu evlerine bile
sokmayacaklard. Sonra gazeteler kap n n e braklm piten
sz ed erek kendi halinde bir adam olan Kiguyevin adn tm
Rusyaya yayacaklard...
Yazlk evlerinin orta penceresi akt, kars A nna Filip-
povnann akam sofras kurduu grlyordu. Avlu kapsnn
arkasnda ise kapc Y erm olay ackl ackl balalaykasn tm-
brdatyordu... te durum un anlalmas iin ocuun yle bir
viyaklamas yeterdi. Miguyev elini abuk tutm ak iin kar
konulmaz bir istek duydu.
abuk abuk! diye mrldand. Bebei kimseye gster
meden birisinin kapsnn nne brakmalym!
Miguyev kunda ald, kukulu gzkm em ekiinyavaya
va, dzgn admlarla yrm eye balad. Kaytsz bir tavr
taknmaya alrken yle dnyordu:
Ne berbat b ir durum ! Koskoca devlet m em uru yannda
bir bebekle sokakla dolayor! A m an Tanrm , biri g r rd e iin
asln anlarsa m ahvoldum dem ektir! u kapnn nne bra
kaym bari... Am a hayr, evin penceresi ak, bir gren olur.
N ereye gtrsem acaba? Hah, aklma geldi, tccar M elkinin
yazlnn nne brakaym... Tccarlar hem zengindirler, hem
de ocuklara acrlar. Belki de ok sevinerek yetitirm ek iin
bebei evlerinde alkoyarlar...
Tccarn evi hayli uzakta, yazlk sem tin arka sokakla
rndan birinde, la rman kysnda olduu halde ocuu oraya
brakm aya karar verdi. Bir yandan da unlar dnyordu:
Allah v e re de zrlamaya balamasa. Ya pal diye kundak
lan derse? Dorusu, teekkr ederim , hi beklem iyordum...
Canl bir yarat anla tar gibi kolluum un altnda ta
yorum. Oysa onun da bir can, ruhu, duygular var. Hi belli
olmaz, M clkinlcr ocua gerekli eilimi verirlerse belki bir
profesr, kom utan, yazar filan kar... u dnyada nelerle
karlamyoruz ki! imdi onu kolluum un altnda nem siz bir
yaratk gibi tadma bakma, oluz-krkyl sonra karsnda el
p en e divan durmayacam kim syleyebilir?
Miguycv dar, ssz sokakla uzun illerin yanndan, kavak
aalarnn koyu glgeleri arasnda yrrken birdenbire ken
dini kl, ar bir su iliyormu gibi hissetti.
Evet, benim yaptm dpedz alaklk! diye geirdi
iinden. Bundan daha alaka bir davran dnlebilir mi?
Zavall yavruyu kap n n d en kap n n e frlatm ak kim e ya
kr? Dnyaya gelm ek su m u? Biz ne alak yaratklarz! Sefa
sn biz sryoruz, cefasn ocuklar ekiyor! Bu konuyu iyi
dnm ek gerekir. apknlk ellik diye ocuun gelecei mi
kararsn? Ben M elkinlere alaym, onlar ocuk bakm evine
gndersinler... O radaysa herkes yabanc, her ey beylik... Ne
sevecenlik var, ne okama, ne martma... Sonra bir kundura
cnn yanna rak verirler... ikicilie alr, az bozulur,
alktan nefesi kokar... 8. d e re c e d en devlet m em urunun olu,
soylu kandan gelm e bir ocuk kundurac ra, olacak ey
deil! Bu ocuk kanyla, teniyle benden...
Miguyev kavaklarn glgesinden ay na kt, kunda
aarak ocuun yzne bakl.
Uyuyor, diye fsldad. Vay velet! B urnu da tpk baba-
snnki gibi kemerli. Ml ml uyuyor; babasnn, yzne bak
tnn farknda bile deil... ite byle, arkada, ben ne yapa
bilirim, durum un hi de i ac deil! Beni bala, ama gerek
bu! D aha doutan alnna byle yazlm...
8. dereceden devlet m em uru gzlerini krptrd, karnca
benzeri eylerin yanaklarndan aa kpr kpr indiini hisset
ti... Bebei gene kundaa sard, koltuunun altna kstrarak
yrmesini srdrd. M elkinin yazlna varncaya dein
kafasnda toplum sal sorunlar durm adan kaynat, vicdan onu
ilen ie kemirdi. Bu srada unlar dnyordu:
Ben ahlakl, drst bir adam olsam hibir eye aldrmaz,
u yavrucakla A nna Filippovnann yanna gider, nnde diz
kerdim. Ben ellim, sen etm e! Bala! Suluyum! Beni par
a para et ama u masum ocua kymayalm! Kendi ocuu
muz yok, onu yanmza alp yetitirelim derdim , iyi kadndr,
raz olurdu... O zam an olum da yanmda kalrd. Hey, gidi
hey!
M elkinin yazlna varnca kararszlk iinde durdu. O
srada hayalinde u canl grnt vard: Salonda olurm u,
gazete okuyor. Yannda da burnu kem erli bir olan. ocuk
sokularak ona srnyor, sabahlnn psklleriyle oynuyor...
le yandan gz krpan m em ur arkadalarn, kkr kkr glen,
elinin tersiyle karnna vuran daire bakann dnm eden
edem iyordu. Y reinde ise vicdan szsnn yannda sevindirici,
lk, hzn verici bir duygu...
Miguyev yavruyu yavaa terasn basam ana koydu, Eh,
ne yapalm? dercesine elini sallad. G ene yanaklarndan aa
karncalar szld.
Bu ala bala, dostum . Hakkn helal et! dedi.
Bir adm geriye yrd, ayn anda da kesin kararn vere
rek ksrd.
Eh, ne olursa olsun! Dnya um urum da deil! Yavru-
caz burada brakamam! Kim ne sylerse sylesin!
ocuu oradan alarak hzl adm larla uzaklat.
V arsn istediklerini sylesinler! diye dnyordu.
imdi gidip n n d e diz kerek Anna Filippovnaya yalva
rrm. yi yrekli bir kadndr, beni anlar. Bylece ocuu kendi
elimizle yetitiririz. E rkekse adn Vladimir, kzsa A nna ko
ruz... Hi olmazsa yallmzda bizi oyalar, avutur...
Dedii gibi de yapt. G zlerinden yalar boanyordu.
K orkudan, utantan titreyerek, um utla, belirsiz bir vnm e
duygusuyla ev e girdi, karsnn yanna vard, nnde diz kt.
H krklar iinde ocuu yere brakt.
Anna Filippovna! dedi. Boynum kldan ince, ama nce
beni dinle! Suluyum... A gnukay anmsarsn, ile oldu bir
kere... eytana uydum...
Sonra korkusundan, utancndan ne yapacan bilmeye
rek, yant beklem eksizin yerinden frlad; dayak yemi kediler
gibi kendini sokaa alt.
Kendisi arncaya dein burada dururum . Biraz to p ar
lansn, dnsn. diye geirdi iinden.
Kapc Yerm olay elinde balalaykasyla yanndan geti,
yzne bakt, om uzlarn silkti. Bir dakika sonra gene oradan
geti, gene om uzlarn silkti. E n sonunda glmseyerek;
Bu ne itir, anlayamadm, dedi. Sem yon Irast, dem in
buraya amarc Aksinya gelmiti. Budala kadn, ocuunu
m erdiven banda brakm, kendisi ierde yanm da o tururken
birisi ocuu alp gtrm ... G rdnz m bamza gelen
leri?
M iguyev avaz kt kadar bard:
Ne? Ne dedin sen?
Yerm olay efendisinin kzmasn baka trl yorum layarak
ensesini kad, iini ekti.
Beni balayn, Sem yon Erast! Ama zatnzn da
bildii gibi imdi yazlk mevsimindeyiz... Bu olm adan da ol
muyor... Kadnsz dem ek istiyorum yani...
Efendisinin aknlktan, fkeden bym gzlerine
bakt, sulu sulu ksrd, szlerini srdrd:
Biliyorum, gnah, am a ne yaparsn? Y abanc kadnlar
ieri almamamz buyurm utunuz, ok doru da kendimizin-
kini n e re d e n bulalm? E skiden Agnuka buradayken yabanc
lar ieri almyordum, nk o burada alyordu. imdiyse
kendiniz de gryorsunuz, yabanc kadn getirm eden olmuyor.
H em Agnuka buradayken, dorusunu sylemeli, hibir d
zensizlik olmuyordu, nk...
Miguyev kapcya;
Defol karmdan! diye bararak ieriye kotu.
A nna Filippovna aknlk, fke iinde oturuyor, ala
m aktan kzarm gzlerini ocuktan ayramyordu...
Yz sapsar kesilen Miguyev duda glm sem ekten ar
plarak;
Hadi, hadi, diye mrldand. aka ettim... Bu benim de
il. amarc Aksinyann ocuu. Ben... ben aka yaptm... O-
nu al gtr, kapcya ver.
SNRL BR ADAMIN ANILARINDAN

B e n ciddi bir adamm, beynim felsefe alannda iyi alr.


Mesleim maliyecilik olup maliye hukuku renim i grm ek
teyim, hazrlam akla olduum tez K pek Vergisinin Gemii
ve Gelecei adn tar. Benim gibi bir adamn kzlarla, rom an
tizmle. ayla, bu tr aptallklarla bir ilgisi olmadn anlam
snzdr, sanrm.
Sabah. Saatin 10u... A nnem bana bir fincan kahve veriyor.
Kahvemi iip tez almalarm iin kk balkonum uza kyo
rum. Tem iz bir kat alyor, divitimi m rekkebe banyor, tezi
min baln alyorum: Kpek Vergisinin Gemii ve G e le
cei. Biraz dndkten sonra ekliyorum: Ksa Bir Tarihe.
H eradot ve Ksenefon yaptlarnda belirttiklerine gre kpek
vergisi tarihle ilk kez falanca falanca yllarda alnmaya balan
mtr...
Tam bunlar yazarken son d erece kukulu ayak sesleri
iitiyorum. Balkondan aa baknca gzlerim uzun sal, uzun
belli bir kza taklyor. Ad Nadenka myd, V arenka myd ne;
aslnda benim iin pek fark etm ez. G en kz birini aryormu
gibi yapyor, yukarda beni grm yor. D udaklarnda yle bir
ark:
M tllk dolu szler ne abuk unutuldu?
Yazdklarm okuyorum , devam etm ek istiyorum, tam o
srada kz beni grp hznl bir sesle;
M erhaba, Nikolay Andreyi, diyor. N e kadar canm
sklyor, bir bilseniz! D n bileziimin kann ss dm.
Tezim in balangcn yeni batan okuyorum, K harfinin
engelini dzeltiyorum , almam srdrm ek istiyorum, ama
aadaki kz durm ak bilmiyor.
Nikolay Andreyi, beni eve kadar geirir misiniz? Ka-
relyinlerin yle iri bir kpei var ki, yalnz gitmeye korku
yorum, diyor.
Baka ne yapabilirim ki? Diviti masaya brakp aaya in
iyorum. N adenka ya da V arenka, ad h er neyse, kolum a giriyor;
onlarn oturduu yazla yneliyoruz.
N e zam an bir kadnla ya da gen kzla kol kola yrm ek
grevi bana dse kendimi kocam an bir kadn krknn
asld engel gibi hissederim . L af aramzda, N adenka ya da
V aren k a (dedesinin E rm eni olmas dolaysyla) ateli bir kz
olup, insann koluna btn arlyla aslr, brnze de
slk gibi yapr. te byle yan yana yryoruz... Karelinlerin
yazlnn nnden geerken iri kpei gryorum , aklma
hem en k p e k vergisi geliyor. Baladm almay anmsaya
rak iimi ekiyorum.
N adenka ya da V arenka da gs geirerek;
Niin iinizi ekiyorsunuz? diye soruyor.
sler istemez bir yalan kvryorum. N adenka ya da V aren
ka (imdi ok iyi anmsayamyorum, ad M aenkayd galiba)
benim kendisine ak olduum u n ered en kardysa yzm e
acmakl bir bak frlattktan sonra yrek yaram szle iyiletir
meyi bir insanlk borcu biliyor.
Bir an duraklayarak;
Beni dinleyin, niin iinizi ektiinizi ok iyi biliyorum,
diyor. Birini seviyorsunuz! A ram zdaki dostluk adna unu
belirteyim ki, sevdiiniz kz size kar byk bir sayg beslem ek
tedir. Sevginize kar sevgiyle karlk verem edii bir gerek,
ancak yreinin bir bakas iin arpm asndan t r onu
sulamamalsnz.
M aen kann burnu kzarp kabaryor; gzleri yalarla
doluyor... Belli ki, b en d en bir yant beklem ektedir, ancak,
b erek et versin, evlerine gelm i bulunuyoruz. T erasta M aen-
k ann annesi oturm aktadr, kendisi iyi yrekli, ama kr inan
larla dolu bir kadndr. Kznn heyecandan kzarm yzne
baktktan sonra beni uzun uzun szyor. B ununla Ah, siz
genler! Duygularnz gizlemeyi bile bilm iyorsunuz! der
gibidir. Y annda birka cicili bicili kz ile son savata sol aka
ile sa kalasndan yara alm, eski bir tem en vardr. T em en
le komuyuz. Bu talihsiz adam da btn yaz mevsimini benim
gibi birtakm (yazn) edebiyat almalarna adamtr, Bir A s
kerin Anlar adnda bir kitap yazm aktadr. Tpk o da benim
gibi h er sabah saygdeer almas iin kollarn svar, ama
daha Filanca ylda dodum... diye balar balam az balkonu
nun altnda bir V arenka ya da M acnka karak T a n rfn n bu
yaral kuluna korum aclk grevi ykler.
T e rasta oturanlarn topu birden reel iin b erb at bir yemi
ayklamaktadrlar. Ben selam verip eve dnm ek zereyken
cicili bicili kzlar bir alk at p apkam elim den kapyorlar,
oturm am iin srar ediyorlar. ster istem ez oturuyorum . Bana
da bir tabak yemi ile bir cmbz veriyorlar, ayklama iine koyu
luyorum.
Cicili bicili kzlarn konum a konusu erkekler. Bilmem u
erkek pek yakklym, u da sevimli, u ise irkinmi, ama
sevimliymi, bir drdncs ise burnu minicik olm asa kt
saylmazm vbg., vbg...
M aenkann annesi bana dnyor.
Msy Nicolas, siz irkinsiniz ama sevimlisiniz, diyor...
Y znzn ilgin bir grn var... B ununla birlikte -iini
ekiyor- e rk e k te nlemli olan akldr.
Kzlar da ilerini ekip gzlerini yere indiriyorlar. E rk ek
lerde akln gzellikten nce geldiini kabul ettikleri belli. N e
kadar sevimli olduum a kendim d e inanm ak iin yan gzle
aynaya bakyorum . Saak saak bir kafa, sakall bir yz, bir ift
byk, yanaklarm da, gzlerim in altnda kllar, koruluk iinden
kale bucu gibi ykselen ham etli bir burun gryorum aynada.
Eh, bundan iyisi can sal!
N adenkann annesi zihnindeki gizli bir dnceyi peki
tirm ek istercesine;
Msy Nicolas, diyor, ruhsal zelliklerinizle stnlk
saladnz bilin.
H er ne kadar N adenka benim iin ac ekiyorsa da
karsnda ona ak baka bir erkein oturm asndan byk zevk
alm akladr. E rkekler konusu bitince ak konusu alyor. U zun
sren konum alardan sonra kzlardan biri kalkp gidiyor. G e
ride kalanlar gidenin kirli amarlarn ortala dkm ekle bir-
birlcriylc yaryorlar. M eer kzcaz aptaln biriymi, ekil
mezmi, irkinin irkiniymi, krek kemikleri bile yerinde d e
ilmi...
ite en sonunda annem in benim iin gnderdii hizmeti
kz geliyor, beni le yemeine aryor. u can skc top
luluu brakp tez almam srdrebileceim iin sevinliyim.
Ayaa kalkp herkesi selamlyorum. Varcnka, V arcn k ann an
nesi, cicili bicili kzlar yerlerinden frlayp evremi saryor; bir
gn nce hep birlikte le yemei yiyip m antar toplamaya
gitme konusunda onlara eref sz verdiimi anmsatyorlar.
Selam verip oturuyorum ... Yreim de fokur fokur bir nefret
kaynyor, bir dakika daha gese patlamayacam konusunda
kimseye gvence verem em ; ancak kibarlm, terasn gzel
havasn bozma korkusu beni bayanlarn isteklerine uymaya
zorluyor. sler islem ez yapyorum islediklerini.
Sofraya oturuyoruz. akandan yara alm aktan lr
enesinde kaslmalar olan eski tem en yem ek yerken azna
gem vurulmu, dilerinin arasnda kantarm a varm gibi i
niyor lokmalar. Ben, can skntsndan ekm ek iinden topak
yapyor, kpek vergisini dnyor, sinirli yaratlm bildiim
iin susmay yeliyorum. N adenka bana bakp acyor. nm de
cack, bezelyeli dil, tavuk kzartmas, kom posto tabaklar dizili.
Hi itahm yok, ama nezaket gerei yiyorum. Y em ekten sonra
tek bama terasta dikilip sigaram ierken yanma M aen-
k a nn annesi sokuluyor, elimi sktktan sonra soluk solua
diyor ki:
U m udunuzu yitirmeyin, Nicolas... yle seven bir yrek
ki, anlatamam...
M an tar toplamaya gidiyoruz. V arenka kolum a aslp bana
iyice yapyor. Dayanlamayacak derecede ac ekiyorum, ama
katlanyorum isler islemez.
O rm ana giriyoruz.
Syler misiniz, msy Nicolas, diyor N adenka. Niye
byle zgn duruyorsunuz? Srekli susmanzn bir nedeni mi
var?
Ne tu h af bir kz, deil mi? O nunla ne konuabiliriz ki?
O rtak bir eyimiz yok ki...
Hadi, bir eyler syleyin! diye srar ediyor.
O nun anlayabilecei, herkesi ilgilendiren bir konu d
nyorum: aklma geliyor birden.
O rm an kym Rusyaya byk zarar verm ektedir, diyo
rum.
Nikolas! diye gs geiriyor V arenka, burnu kzaryor.
Grdm kadaryla iten konum alardan kanyorsu
nuz... Suskunluunuzla amacnz beni cezalandrm ak m?
Doru, duygularnza karlk verem iyorum , am a suskunluk i-
indc, tek basna ac ekm ek niye? K orkun bir ey bu, Nico
las!
Byle haykrarak hzla elimi yakalyor, burnunun kabar
maya baladn gryorum .
Sevdiiniz kz size sonsuz dostluunu sunsa ona ne
karlk verirdiniz? diye srdryor konumasn.
Ne diyeceimi kesinlikle bilmediim iin sam a sapan bir
eyler hom urdanyorum ... nsaf edin, dostlar, birincisi, hibir
kz sevmemekleyim: kincisi, sonsuz dostluk ne iime yarar?
ncs ise ok sinirli bir adamm ben. M aenka ya da V a
renka eliyle yzn kapatyor, kendi kendine konuur gibi
alak sesle;
G ene susuyor... B enden bir zveri bekledii belli, diyor.
Bir bakasn sevdiime gre onu sevemem herhalde. Bununla
birlikte bir dneyim, bakaym... Evet, bunu dneceim!
B tn gcm kullanp belki de kendi m utluluum pahasna
bu adam zntlerinden kurtarm aya alacam!..
Bir ey anlamyorum. N e karm akark iler bunlar! D aha
ilerlere yryor, m anlar topluyoruz. Konum uyoruz arlk. Na-
d en k ann yznden derin aclar ektii anlalyor. D erken,
bir kpek havlamas duyuluyor, bu bana tezimi anmsatt iin
gs geiriyorum. Aa gvdeleri arasndan yaral tem en
grlyor o srada. Zavallck bir saa topallyor, bir sola... Sa
kalasnda kurun yaras, solunda ise cicili bicili kzlardan biri
var. Yz kara talihine boyun ediini anlatm akla...
O rm andan gerisin geriye yazla, ay imeye gidiyoruz;
sonra krokel oynuyoruz. Cicili bicili kzlardan biri bir ark tu t
turuyor: Hayr, sevmiyorsun beni! Hayr! Hayr!.. Hayr
derken az kulaklarna varyor.
br kzlar;
C hannant! Charm antZ1 diye baryorlar.
Akam oluyor. Fundalklarn stnden berbat bir ay
ykseliyor. H avada bir sessizlik var, taze biilmi kuru otlar pis
pis kokuyor. apkam alp gitmeye hazrlanyorum.
M aenka kulama;
Size syleyeceklerim var. Gitmeyin! diye fsldyar.
Tatsz bir eyler sezinliyorsam da nezaket gerei kal
yorum . M aenka koluma giriyor, bahe yollarnda yrm eye
balyoruz. Tm benliiyle bana kar savamaya karar verdii
belli. Y z soluk, derin derin soluyor, sa kolum u kopara
cakm gibi bir asl var. N e oluyor bu kza?
Dinleyin beni! diye mrldanyor. Hayr, daha fazla
dayanamayacam! Hayr! Hayr!
Bir eyler sylemeye hazrlanyor, ama karar veremiyor.
Am a sonunda karar verdiini yzne baknca anlyorum. G z

1 Olaanst! (Fr.)
lerinden parltlar sap burun kanallar alarak beni elim den
tutuyor, abuk abuk unlan sylyor:
Nikolas, ben size aitim! Sizi sevmeyi vaat edem em , ama
sonsuza dek bal kalacama sz veririm.
yice sokuluyor, ayn anda da geriye sryor.
D urun, biri geliyor. Hoa kaln!.. Yarn saat l l de ka
m eriyede... H oa kaln!
Bylece gzden kayboluyor. Bu iten p ek bir ey anla-
m akszn, yreim kt kt ata rak eve dnyorum . Beni terasta
K pek Vergisinin Vemii ve Gelecei karlyorsa da bu
durum da alabilene a k olsun! Sinirden deli gibiyim, hatta
kudurduum u syleyebilirim. H epsinin can cehennem e, b e
nimle bir ocuk gibi oynam alarna izin verm eyeceim! Ben
sinirli bir adamm, aka yapm aya gelmem! H izm eti kz beni
akam yem eine armaya geldiinde, D efolon karmdan!
diye baryorum. Sinirliliin bu kadarnn sonu iyi deildir.
E rtesi gnn sabah... Tam yazlk zaman, baka bir deyile
s sfrn altnda, souk bir rzgar bak gibi kesiyor, ortalk
yamur-amur, annem sandktan klk giyecekleri kard
iin h er yer naftalin kokuyor. Ksacas, iblislere yarar bir
sabah. G nn tarihini verirsek, 7 A ustos 1887. T am gnein
tutulduu gn. unu da belirteyim ki, astronom olmasak bile
h er birimiz gnein tutulm asndan byk yararlar salaya
biliriz. N e gibi yararlar, diyeceksiniz. l)G n ein ve ayn ap
larn saptam ak, 2)gne yuvarlann resm ini izmek, 3)byle
bir gnde havann ssn lm ek, 4)tutulm a srasnda hayvanlar
ile bitkileri gzlem ek, 5)kendi izlenimlerimizi kaydetm ek vbg.,
vbg... Bu ylesine nem li bir itir ki, K pek V ergisinin G e
mii ve G eleceini bir kenara brakp gne tutulm asn gz
lem lem eye karar veriyorum. Bizimkilerle birlikte erkenden
kalkyoruz. Yapacam z iler aram zda paylalyor. Ben gne
ile ayn aplarn saptayacak, yaral tem en gne yuvarlan
izecek, geriye kalan almalar da M aenka ile cicili bicili
kzlar yrtecekler. Hepim iz bir araya gelip beklem eye koyu
luyoruz.
M aenka;
G ne tutulm as neden olur? diye bir soru yneltiyor.
Ben de diyorum ki:
A ydede kendi yrngesinde dnerken gnein ve dn
yann m erkezlerini birleteren dorunun zerine gelirse gne
tutulm as gerekleir.
Y rnge ne demek? diye soruyor bu sefer.
Aklyorum. Beni dikkatle dinleyen M aenka bir soru
daha yaptryor:
G nein ve ayn m erkezlerini birletiren doru, sisli
camla baklnca grlebilir mi?
O na byle bir izginin gemediini, bunu aklmzdan d
ndm z sylyorum.
M aenka gene anlamam ki;
izgiyi aklmzdan dndm ze gre ay bunun
zerine nasl gelir? diye soruyor.
Buna ne buyrulur? O nun saf saf sorularndan karaci
erimin bydn hissediyorum. Bu sefer M aenkann an
nesi ie karyor:
Hepsi sama! nsan ilerde neler olacan bilemez. Ay
rca siz gkyzne kmadnza gre ayda, gnete neler olup
bittiini nasl bilebilirsiniz? Hayal rn bunlar!
Biz byle tartrken gnein yzeyine kara bir leke yap
yor. Ayn anda da genel bir kargaa balyor. nekler, koyun
lar, atlar kuyruklarn dikip her biri kendince haykrarak kor
kuyla krlara kayorlar. K pekler bir ulum a tutturuyor. T ah
takurular gecenin bastrdn sanp yarklarndan karak u-
yuyanlar sryorlar. Bahesinden evine hyar getiren zango
efendi korkuyla kendini arabadan aa atp kprnn altna
saklanyor, bu srada at baka birinin evine girdii iin dom uz
lar btn hyi rlar yiyorlar. G eceyi kendi evinde deil, yazlk
kadnlardan biriyle geiren tekel m em uru don-gm lek dar
frlyor, avaz ktnca barmaya balyor:
Cann kurtarabilen kurtarsn!
Y azlkta o tu ran bayanlardan gen ve gzel olanlarn
birou bu amatay duyup iskarpinlerini bile giymeden k e n
dilerini sokaa atyorlar, ite byle, daha anlatam ayacam bir
sr olay yaanyor.
Cicili bicili kzlarn her biri;
Ah, ne korkun! A m an dm patlyor! diye l
basyor.
Ben de onlara baryorum:
M csdam es, gzlem lerinizi srdrn! Byle bir zaman
bir daha ele gemez!
Elimi abuk tutup ayn, gnein aplarn saptam aya a
lyorum. Tam o srada gne yuvarlann rcsm edilmesi geli
yor hatrm a, gzlerim le yaral tem eni aryorum. Aa! O da ne
si? Bizimki ayakta dikilmi, bir ey yapt yok!
D aha ne duruyorsunuz? diye haykryorum. G ne
yuvarla ne olacak?
Beriki om uz silkiyor, gzleriyle kollarn gsteriyor. Zaval
lnn iki koluna birden cicili bicili kzlar aslmlar, adam a kor
kudan smsk sarldklar iin almasn nlyorlar. Kalemi
alyorum, geen zaman saniye saniye kaydediyorum. Bu ok
nem lidir. G zlem e noktasnn corafi durum unu belirliyo
rum. Bu da ok nem lidir. Tam aplar leceim srada M a-
enka kolum a g irerek diyor ki:
Unutm ayn sakn, bugn saat 11de!
Kolum u ekip kurtaryorum , geen her saniyenin deerini
bildiim iin gzlemlerimi srdrm eye alyorum. Gelgelelim
V arenka izin vermiyor; el abukluuyla gene kolum a giriyor,
bana smsk sarlyor. Kalemler, izimler, sisli camlar, elimde
ne varsa hepsi yere salyor. Eh, bu kadar da fazla! Sinirli bir
adam olduum u, tep e m atarsa elim den bir kaza kacan bu
kzn artk anlam as gerekir!
G en e almama dnyorum , ama tutulm a son buluyor.
M aenka sevecen bir sesle;
Y zm e bak! diye fsldyor.
Eh, alay etm enin tesinde bir ey bu! Kabul edin ki,
insann sabryla oynam ak kt bitebilir. Sonunda korkun bir
ey olursa sulusu ben deilim. Kim senin aka yapmasna, b e
nim le ayal etm esine izin verem em ! Kahrolas berb at bir huyum
var, sinirlendiim zam an sakn kimse yanma yaklamasn!
n k ne yapacam belli olmaz!
Kzlardan biri, yzm den iyice tepem in attn anlam
olacak ki, beni yattrm ak amacyla;
Nikolay Andreyi, bana verdiiniz grevi yerine getir
dim! dedi. Kk m em elileri inceledim. Gne tutulm adan
n ce boz kpek tek ir kediyi kovalamaya balad, arkasndan
yetiince kuyruunu sallad.
Bylece gne tutulm asndan elim ize bir ey gemedi. Eve
dnyorum . Yam ur engel olduu iin balkona almaya ka
myorum. Yaral tem en tehlikeyi gze alp kendi balkonuna
kyor, hatta Falanca ylda dodum... diye yazmay baa
ryor. Bununla birlikte cicili bicili kzlardan birinin onu kolun
dan tu tu p kendi yazlklarna srklediini gryorum. G ene
canm almak istemiyor, nk kudurm u durumdaym, yre
im kt kt atyor. K am eriyeyede gitmiyorum. Yaptm d p e
dz kabalk, bununla birlikte kabul edin ki, bu yam urda bir
yere gidemem. Saat 12de M aenkadan bir m ektup alyorum.
M ektupta sitem ler, kameriyeye gelm em iin dil dkm eler, ilk
kez sen diye hitap etm eler... Saat birde ikinci m ektubu, ikide
ncsn alyorum... Bu durum da gitm em ek olmaz. A ncak
gitm eden nce nelerden sz edeceimizi dnmem gerek.
O rada akl banda bir adam gibi davranacam. H er eyden
nce kendisini sevdiimi d urup dururken kardn syleye
ceim. K adnlara byle eyler sylenm ez ya, her neyse... Bir
kadna sizi sevmiyorum dem ek bir yazara iyi yazmyor
sunuz dem ek kadar uygunsuz kaar. Ben, en iyisi, V arenkaya
evlilikle ilgili kendi dncelerim i aarm. Paltom u giyip, em
siyemi alp kameriyeye gidiyorum. Sinirli yaratlm bildiim
den gereksiz bir ey sylem ekten korkuyorum , enem i tu t
maya alyorum.
K am eriyede bekleyen biri var. N ad en k ann yz solgun,
gzleri yal. Beni grr grm ez bir sevin l atyor,
boynum a sarlyor.
Sonunda gelebildin! diyor. Sabrmla oynuyorsun. Bili
yor m usun, btn gece uyumadm, hep seni dndm . yle
sanyorum ki... seni daha yakndan tanynca sevebileceim.
Y anna oturuyorum , evlilikle ilgili dncelerim i akl
yorum. ilkin, ii fazla uzatm am ak, konumay ksa tutm ak iin
evliliin tarihsel zetini iziyorum. H intlilerin, Msrllarn
geleneklerinden sz edip son zam anlarn, opcnhaurun
grne yer veriyorum. M aenka tm dikkatiyle dinliyor
beni, ancak dncelerin kopuk kopuk aklanm asndan
olacak, tam orta yerde szm keserek;
Nicolas, p beni! diyor.
yle utanyorum ki, ne diyeceimi bilemiyorum. O, iste
ini yineliyor. Baka yapacak bir ey yok... Ayaa kalkyorum,
uzun yzne doru uzanyorum. unu da belirteyim ki, nine
min cenaze t re n in d e onu pm eye zorladklar srada tattm
ayn duygular tadyorum . V arenka bununla yetinmeyip ayaa
frlyor, beni sk sk kucaklyor. te tam o anda kam eriyenin
kapsnda M aenkann annesi beliriyor. Kadncazn yz
korkudan arplyor, birine Suss! dedikten sonra M efisto-
felin gemi sintinesinde kayboluu gibi ortadan kayboluyor.
Utanm , lgna dnm olarak yazlmza geliyorum. A,
bir de bakyorum , V aren k ann annesi de bizde! ki gz iki
eme, annem i kucaklyor; annem se alayarak yle sylyor:
Benim istediim de buydu.
Sonra -h o u n u za gidecek mi, bilm em - N adenkann an
nesi yanma geliyor, beni kucaklayarak;
Tanr sizleri kutsasn! D ikkat et, sev onu... Senin iin ne
zverilere katlandn unutma! diyor.
imdi de beni evlendiriyorlar. Tam bu satrlar izik-
tirdiim srada sadlarm ensem de boza piiriyor, iki ayam
bir pabuca sokuyorlar. Bu insanlarn benim yapm bilm edik
leri kesinlikle ortada! Sinirli, ters bir adamm ben, elim den her
an bir kaza kabilir. yle bir ey yaparm ki, ondan sonra
aykla pirincin tan! Sinirli, tepesi atm bir adam nikah
masasna oturtm ak, kudurm u bir kaplann kafesine elini sok
mak kadar tehlikelidir.
Bylece evlendim ite... H erkes evliliimizi kutluyor,
V arenka bana iyice sokulup yle sylyor:
A rtk benimsin sen, benimsin! Syle, seviyor musun
beni? Seviyor musun?
Bu srada burnu kabaryor, byyor...
Sadlardan rendiime g re yaral tem en becerikli bir
almla H im cncyd c n 1 yakasn syrm. Cicili bicili kzlardan
birine akandaki yaradan dolay aklca normal olmad, o
nedenle yasal olarak cvlencmeyccci konusunda doktor ra
poru gsterm i, iyi bir dnce, deil mi? Aklma gelse ben de
gsterirdim . Benim ailemde neler yok ki! Amcalarmdan biri
gece-gndz iki ierdi, baka bir amcam ok dalgnd (bir
keresinde apkasn giyecei yerde, kafasna kadnlarn krk
kolluunu geirmi), bir teyzem de durm adan piyano alar,
erkekleri grnce dilini karrm. stne stlk bir de benim
ileri derecede sinirliliim var, bu da kuku uyandrc bir belirti
saylmaz m? Ama nedense iyi dnceler hep ge geliyor
insann aklna. N eden dersiniz!

1 Evlilik Tanrs.
O DALDAN BU DALA

Bir gezi ans

G e c e ayininden dnyordum . M anastrn kulesinden


nce gzel, ezgili, yumuak bir mzik yayld, ardndan saat
12yi vurdu. Kutsal D a n eteklerinde D o n els rmann k
ysnda kurulm u bir m anastrd buras. Y atakhane binalaryla
evrili geni avlu, yalnz lgn fenerlerle, pencerelerden den
klarla, yldzlarn parltsyla aydnlanrken barmalardan,
kouturm alardan, grlm em i bir dzensizlikten oluan bir
karmaay yayordu. O koca avlu akla gelebilecek her trl
arabalarla, yayllarla, faytonlarla, kanlarla tklm tklm
doluydu. A rabalarn, kanlarn yanlarnda her dondan atlar,
m andalar duruyor, insanlar kouturuyor, karalara brnm ,
uzun etekli kei m ezleri saa-sola nfekik dokuyordu. P en
cerelerden den glgelerle klar arabalarn stnde, insan
larn, atlarn, m andalarn kafalarnda kprdanyor; gecenin
karanl ortasnda trl trl hayal rn biimler yarat
yordu. urada yukar kalkm araba oklar ge doru ykse
liyor, orada atlardan birinin suratnda ateli gzler beliriyor,
ilerde m ezlerden birinin cppesinden bir ift kanat frl
yordu... Konum alar, at pofurtular, gevi sesleri, ocuk
lklar, teker gcrtlar grla gidiyordu. Avlu kapsndan ise hl
b e k bek insanlar, ge kalm arabalar giriyordu ieriye...
Irman sarp yamacnda st ste ykselen am aalar
yatakhane binalarnn atsnn zerine eilirken avluya derin
bir ukura bakar gibi bakyor, bu curcunay aknlk iinde
izliyorlard sanki. am larn arasnda art arda guguk kular
ryor, blbller tyordu... Bu kargaaya bakp grlt
lerin her eidini dinlerken kimsenin kimseyi anlamad, h e r
kesin bir eyler arad, ama aradn bulamad, bu araba
ynnn bir daha dalamayaca gibi bir dnce yerleiyordu
insann aklna.
Y uan B ogoslovvcN ikolay udotvorets gnlerinde Kutsal
D aa on binden fazla insan akn etmiti. Y alnz yatakhaneler
deil, ekm ek frn, terzihane, m arangoz ilii, araba ambar da
insan kaynyordu. Gelileri geceye kalanlar gz sinekleri gibi
duvar diplerine, kuyu kenarlarna, darack koridorlara sin
miler; kendilerine yat yeri verilmesini bekliyorlard. H er ya
ta kei m ezleri dur durak bilmeyen bir devinim ierisin
deydiler. G erek gndzleri, gerekse gecenin ge vaktinde
srekli kouturuyor, bir yerlere gidip geliyorlard; son derece
yorgun grnm elerine karn din, gler yzlydler; h arek et
leri hzl, sesleri okaycyd. K endilerine her ba vurana
yatacak yer gsterm ek, yiyecek yemek, iecek bir eyler ver
mek zorundaydlar. Sarlara, dilsizlere, bol soru soranlara
bkp usanm adan yatacak bo yer kalmadn anlatyor; ayin
lerin yaplaca saatleri, kutsal ekm ein satld yerleri
aklyorlard. Bunca koturm a, gitme-gclme, bir eyler getirip
gtrm e yannda herkese kar nazik, ll olmalar; rahatna
dkn M ariupol Rum larnn, UkraynalIlarla deil de kendi
soydalarnn yannda kalmasn salamalar; soylular gibi
giyinmi Bahm utlu ya da Lisianl bir esnaf karsn yatak
hanede kyllerle ayn kouta yatrm am alar gerekiyordu.
kide bir Peder, biraz kvas bulabilir misiniz? A ta biraz
kuru ot verseniz ya da G nah kardktan sonra biraz su
iebilir miyim? gibi sorular alnyordu kulama. m ezler
her isteyene kvas, kuru ot yetitiriyor; su ime konusunda ise
G hah karan papaza sorun. Bizim yetkimiz yok! dedik
lerinde, bu sefer G nah karan papaz nerede? sorusuyla
karlayorlard. O ndan sonra iin yoksa gnah karan
papazn kald hcreyi gster adamlara... B tn bu kotur
m aca arasnda gene de kilisede dualara katlm ak, soylular
blm nde ayin ilerini yrtrken dindar aydnlarn ynelt
tii yerli-ycrsiz bir sr soruya yant verm ek zorundaydlar.
Gn boyunca onlar izledikten sonra bu kara cppeli kei a-
daylarnn ne zaman oturup dinlendiklerini, geceleri ne zaman
yattklarn m erak e d er dururdunuz.
Ayin dn kaldm yatakhane binasna yaklarken
kapnn nnde, m erdivenlerde dzgn giyimli, erkckli-kadnl
bir kalabalk grdm. Grevli m ez beni durdurdu.
Beyefendi, izin verirseniz u gen bay geceyi sizin o-
danzda geirsin. Ltfen! yle ok insan geldi ki, kalacak ye
rimiz yetmiyor!
Bunlar sylerken ince bir pards giymi, hasr apkal,
ksa boylu bir genci gsteriyordu. Raz oldum, talihli oda ar
kadamla birlikte ieri girdik. Asma kilidi aarken kap p e r
vazna yz hizasnda asl resm e ister istem ez bakm ak z o
rundaydm . lmle yz yze adn tayan bu resim de yere
diz km bir kei tabut iindeki bir iskelete bakyordu,
keiin arkasnda ise elinde trpan tu tan iri bir iskelet daha
vard.
iri iskeletin leen kemiini parmayla g steren oda arka
dam;
Leen kemii byle olmaz, dedi. Biliyor m usunuz, bizde
genelde halkn ruhsal eitimi istenen dzeyde yaplmyor.
Byle sylerken burnundan soluyarak, hznle, uzun
uzun iini ekti. Bununla herhalde ruhsal eitim konusunda
epeyce bilgili olduunu gsterm ek istiyordu.
Ben m um u yakmak iin kibrit ararken bir kere daha iini
ekti.
H arkovda birka kez anatom i m zesine gitmitim, ke
mikleri tanrm . H atta m orgu da gezdim... ey, sizi rahatsz
ettim galiba...
Odam masas, sandalyesi olm ayan kck bir yerdi. K
ede soba, p en cere n n d e kom odin, duvar diplerinde ise
aralarnda darack bir geit bulunan iki aa divan vard. D i
vanlara, stne eyalarm koyduum, incecik, rengi solmu iki
ilte serilmiti. O daya iki divan konulduuna gre iki kiilik
dem ekti, bunu oda arkadam a syledim.
Arkadam;
ok gem eden sabah ayinine aracaklar. Sizi fazla
rahatsz etm em , dedi.
Beni rahatsz ettii dncesinden kurtulam am olacak
ki, sulu sulu, kendine ayrlan divana yrd, iini ekerek
oturdu. Ya kandilinin lgn alevi tem bel tem bel yalpalayarak
odann iini aydnlatrken arkadam incelem e frsat buldum.
Yirm i yalarnda, yuvarlak, sevimli yzl, ocuksu kara gzl,
kentli havasnda ucuz, boz renkli eyler giymi, yznn
solukluu ile dar om uzlarndan anladm kadaryla bedensel
alma nedir bilmeyen bir genti bu. Ancak ne tr bir ile
urat hem en kcstirilem iyordu. niversite rencisi desem,
deil, ticaret yapan biri desem, deil, hele ii hi deil... Sevim
li yzne, ocuksu ho gzlerine baktka bu gen adan,
beleten yat yeri verilen, yeme-ime bedava beylik yurtlarda,
m anastrlarda yzlcrccsine, binlercesine Tasladmz, gezgin
serserilerden biri mi yoksa, diye dnm ek geti iimden.
Beylik yurtlarda bylcleri kendilerini bir gerek uruna papaz
okulundan kovulm u renci ya da sesini yitirmi eski kilise
ilahicisi olarak tantrlard... G en e de yznde, ok iyi ta
ndm, ama bir trl anmsayp karamadm, tipik, ayr bir
zellik tayan bir hava vard.
Suskun oturuyor, dnyordu. skeletle, morgla ilgili
szlerine kzdm, odam a geliinden m em nun kalmadm
sanyordu herhalde. C ebinden bir kangal sucuk kardktan
sonra elinde evirip evirdi, kararszlk iinde;
Balayn, sizi rahatsz ediyorum, dedi. aknz bulunur
mu acaba?
aky verdim. Sucuktan bir dilim kesti, yzn buru
turarak;
Berbat bir ey, dedi. uradaki dkkanda satlyor, s
telik insan iyi kazklyorlar... Size de bir dilim verirdim , ama
yem ek ister misiniz, bilmem...
Kulland szlerde de yznn havasyla o rtak , ayn
zellikleri tayan bir ey vard, ama bir trl akaram yordum .
Kendisine gven verm ek, kzmadm gsterm ek iin bir dilim
sucuk da ben aldm. Sucuk gerekten berbatt. inediim lok
mayla ba etm em iin zincire vurulm u iri bir kpein dilerine
sahip olmam gerekiyordu. te byle azmzdaki sucuk para
larn geveleye geveleye konumamz srdrdk. En bata m a
nastrdaki ayinlerin uzunluundan yakndk.
Burann ayin dzeni A fondakini aratmyor, dedim . A-
fonda norm al pazar ayini on saat srer, byk yortularda ise
on drt saati bulur. Bir de orada ayinlere katlsaydnz
grrdnz..
O da arkadam ban sallad.
yle, dorudur... Ben haftadr buradaym. Biliyor
musunuz, her gn ayin var, her gn... Norm al gnlerde saat
12de sabah ayini, saat 5te erk en akam ayini, 9 da da ge a k
am ayini... Uyumaya vakit bulabilirseniz uyuyun... Ayrca
gndzleri eitli dualar... Perhiz gnleri bitkin dyorum .
iini ekti Kiliseye gitm em ek olmaz. Y atacak yer verm iler,
yem e-im e ylesine, gitm ezseniz ayp kaar. Bir-iki gn olsa
g ene neyse, ama tam hafta, ekilir mi? ok zor... Siz uzun
sre mi kalacaksnz burada?
Hayr, yarn akam gidiyorum.
Ben iki hafta daha buradaym.
iittiim e gre uzun sre kalnamyormu.
D oru. Kalma srelerini uzatp keilerin srtndan
geinm eye kalkanlar hem en gnderiliyor. yle bir dnn,
bir sr isiz-gsz insan burada istedikleri kadar kalsalar
bakalarna yatacak yer bulunm az, m anastrn btn kazancn
yer bitirirler. Ama keiler bana ayrcalk tandlar, hem en a t
mazlar, sanyorum . Y eni din deitirdim de...
Nasl yani?
Musevilikten dnm eyim ben. Bir sre n c e O rtodoks-
luku kabul ettim.
Y znden karamadm o tandk zelliklerin nedenini
hem en anladm. Kaln dudaklar, konuurken aznn sa
kesi ile sa kan yukar kaldrmas, yalnz Sami rkna zg,
l l parlayan gzleri ile kulland szckler... D aha sonraki
konum alarm zdan, eskiden Isaak iken adnn A leksandr
Ivan olduunu, M ogilevde doduunu, N ovoerkaskla H-
rsliyanlk kabul etlik ten so n ra Kutsal D a m anastrna
yerletiini rendim .
Sucukla hayli diditikten sonra A leksandr Ivan ayaa
kalkt, sa kan oynatarak kutsal tasvirin nnde dua elti.
Y eniden divana o tu ru p uzun gemiini ksa tm celerle anla
trken sa ka hep yle havada kald.
Sanki kendisinden deil de len, nl bir kiiden sz eder
gb;
Ta ocukluum dan beri renm eye byk tutkum var
d, dedi. Yoksul insanlar olan anam-babam basit bir han
ileterek geinirler, dilenciler gibi kir-pas iinde yaarlar.
Halkm z genelde yoksuldur, boazlarna dek kr inanlara
batm tr, okumay sevm ezler, nk renim onlara gre in
san dinden uzaklatrr. K orkun banazdrlar hepsi de... O
yzden annem -babam benim okum am istem ediler. Kendileri
gibi hanclkla uraacak, T alm uttan baka bir ey ren-
meyecektim... Eh, kabul edesiniz ki, bir lokma ekm ek iin kir-
pas iinde, yaam boyu didinm eye, Talm ut ezberlem eye herkes
katlanam az. Babam n ilettii hana urayan subaylar, toprak
aalar bana dlerim de bile grmediim eyler anlatyorlard;
ister istem ez etkileniyor, yle bir yaantya imreniyordum.
Babam a beni d e okula grderm esi iin yalvarp birok kez gz
ya dktm halde Y ahudice renm ekten baka bir ey
gem edi elime. Bir keresinde uurtm a yapm ak iin eve Rusa
bir gazete getirmitim, okumasn bile bilmiyordum, ama onlar
bana bir gzel sopa ektiler. E lb ette her topluluk kendi b en
liini korum ak iin ister istem ez banazla kaar, ama ben o
zaman bunu bilmiyordum, ok kzycrdum...
B unu syledikten so n ra eski Isaak sa kam daha da
yukar kaldrd, horozun yem e bakt gibi yan yan bana bakt.
Bununla, imdi benim n e akll bir adam olduum a inandnz
herhalde d e r gibiydi.
Y ahudilerin banazl, kendisinin renim grm ek iin
duyduu kar konulm az istek zerine bir sre d ah a konutuk
tan sonra;
Baka yapacak bir ey kalmaynca tuttum , Sm olenska
kalm, dedi. O rada tenekecilik, kalayclk yapan amcamn
olu vard. Anlayacanz, yanna rak girdim. stm-bam
dklyordu, baka k yolu yoktu. G ndzleri alacak;
geceleri, cum artesi gnleri okula gidecektim ... Ben de yle
yaptm. G elgeldim , nfus kadm olmad iin polis ksa s
rede durum u renip beni tutuklu kafilesiyle babam n yanna
gnderdi...
Byle dedikten sonra om zunu silkti, gs geirdi. Eski
gnleri anmsadka konum asnda Yahudi aksam daha belir
gin oluyordu.
E h, elden n e gelir?.. A nam -babam beni cezalandrm ak
iin dedem in yanna verdiler. D edem yobazn yobaz bir
Y ahudiydi, szde beni ancak o yola getirirdi. A m a bir gece
klova katm. Am cam orada beni e le geirince soluu Mogi-
levd e aldm. M ogilevde bir arkadam da iki gn kaldktan
sonra S troduba gittim.
D aha sonra srayla G om el, Kiyev, Belaya Tserkov, Um an,
Balla, B ender kentlerini dolap so n u n d a O dessa'ya vardn
anlatt.
O dessada tam bir hafta a, sefil dolatm . Eskicilikle u
raan gezgin Y ahudiler beni tanyp yanlarna alana dek... Bu
arada okum a yazma renm itim , aritmetik, baya kesir bili
yordum, bir frsatn bulsam d a h a o k okuyacaktm . O dessada
bizimkilerle birlikte dolaarak alt ay eski giyim alp sattm,
ancak dzenbaz Y ahudiler param verm eyince onlara kzp
vapurla P erek o p a getim.
P erek o p ta ne iiniz vard?
Hi... Tandk bir Rum , yannda i vereceini sylemiti
de. ite byle on alt yl isiz-gsz, dayanaksz srttm du r
dum. Sonunda Poltavada Y ahudi bir niversite rencisi
elime bir m ektup tututurdu. Bu m ektubu H arkovda tand
niversite rencilerine verirsem niversiteye girmem iin
altracaklarn syledi. Gittim oraya. renciler bir araya
gelip teknik yksek okula girm em iin altrmaya baladlar.
Size unu syleyeyim ki, m rm n sonunda dek unutam aya
cam kiilerdir bunlar. Yalnz yatacak yer, yiyecek verm ekle
kalmadlar; gerek yaam yoluna ynelttiler beni, dnmeyi
rettiler, yaamn amacn gsterdiler. imdi hepsi nl olan
akll, olaanst insanlarvard aralarnda. rnein G rum aher
diye birini iittiniz mi?
Hayr, tanmyorum.
itmediniz, demek... Harkov gazetelerinde ok derin
yazlar kard, profesrle hazrlanyordu. Neyse... Ben ok
okuyor, btn renci toplantlarna katlyordum. B uralarda
kltc eylerle karlamazsnz kesinlikle. Byle alt ay
alp hazrlandm . T eknik yksek okula girm ek iin lise
m atem atik derslerinin tmn bilmek gerektiinden G rum a
her, lisenin daha alt snflarndan renci alan veteriner fa
kltesine hazrlanm am salk verdi. almaya baladm. As
lnda v eteriner olm ak istemiyordum, buray bitirince tp fa
kltesinin nc snfna snavsz girileceini iitmitim. K-
n e ri ezberleyip yuttum , K orneli N e p o tun kitaplarna daldm,
Y unan dilinden neredeyse btn K ursiusu getim... u-bu
derken birtakm belirsizlikler ba gsterdi, renciler dal
dlar, bu arada annem in H arkova gelip her yerde beni a ra
dn duydum . H em en oradan tabanlar yaladm. Baka ne
yapabilirdim ki? B ereket versin, D o n ets yolu zerinde bir
madencilik yksek okulu bulunduunu renm itim . Niin
oraya girm eyecektim ? Biliyorsunuz, m adencilik yksek okul
larndan m adenci ustalar yetiir, ylda bin be yz ruble geer
ellerine. Bylece oraya girdim.
A leksandr Ivan yznde sayg, korku ladesiyle m aden
cilik okullarnda gsterilen on iki kadar etrefilli ders ad sayd,
okulun kendisini, m aden ocaklarn, iilerin durum unu uzun
uzun anlatt. S onra gerekten ok uydurmaya benzeyen bir
olay anlatt. A ncak ses tonu ylesine iten, Sam ilere zg
yzndeki korku anlatm ylesine yapmackszd ki, anlatt
ykye inanm azlk edem ezdim .
H er iki kan birden kaldrarak;
Uygulamal derslerden birinde bama korkun bir olay
geldi, dedi. D onets blgesindeki m aden ocaklarndan birinde
alyorduk, iilerin ocan dibine nasl inip ktklarn
grm snzdr, sanrm. Koulu at srp dolab dndr
meye baladklarnda zincire bal kepelerden biri aa in
erken tek i yukar kar. Birini aadan yukarya karrken
br kepe kendiliinden aaya iner. Bir gn ocan dibine
inecektim . Tam kepeye bindim, aa in erk en trrr diye bir
ses duymayaym m? Z incir kopm utu, kepe ve kopan zincirin
bir parasyla birlikle paldr kldr aa yuvarlanyordum.
D rt kula derinliindeki kuyunun dibine gsm n, karnm n
stne pat diye dtm . M adeni kepe b e n d e n daha ar
olduu iin nceden dibe vurmutu, u omzum o n u n kenarna
arpt. Belki inanmayacaksnz, sersemlemi olarak orada yatp
leceim i dnrken ikinci bir felaketle yz yze gelmeyeyim
mi? Yukar doru kan kepe kar arln yitirdii iin
gm brtyle zerim e doru geliyordu. Siz olsanz ne yapar
snz? Bu durum u grnce iyice duvara sindim, kepenin te p e
me inmesini bekledim . O srada anam -babam , M ogilev kenti,
G rum aher geldiler aklma. T an ry a yakardm... Neyse ansm
varm, k e p e tepem e inmedi. imdi dndke tylerim
diken diken oluyor.
Z o rla glm sedi,.alnndaki terleri sildi.
K t diye yanma dt; redingotum u, gmleimi, derimi
u yanmdan syrd biraz. N e korkun bir eydi! O rackta ba
ylmm, beni ocaktan karp hastaneye kaldrmlar. A ncak
drt ayda toparlanabildim , doktorlar verem olacam syle
diler. imdi bile ksryorum , gsm aryor, m thi ruhsal
bozukluklar geiriyorum... te o yzden odada yalnz kaldm
zaman ok korkarm . Eh, bu durum da madenci ustas olunur
mu? O kulu brakm ak zorunda kaldm.
Peki, imdi ne i yapyorsunuz?
Tarm okulu snavlarna girdim. O rtodoks olduum a
gre retm enlik yapabilirdim. V aftiz edildiim Novoerkask
kentinde b an a byk yaknlk gsterdiler, kilisenin destek
ledii bir okula girme sz aldm. ki hafta sonra oraya gidip
okula kaydetm elerini isteyeceim.
P altosunu kard, yakas R us tarz gmlei ve kum a
kua vard srtnda.
P alto su n u baucuna koyup esneyerek;
Uyuma zaman geldi, dedi. nanr msnz, son birka aya
dek Tanr nedir tanmazdm. A teisttim yani. H astanede yat
tm srada dinsel konular aklma geldi, uzun uzun bunlar
dndm . Bana kalrsa dnen insan iin yalnz bir din var
dr, o da Hristiyanlktr. Eer saya inanm azsanz inanacak
baka bir ey kalmyor. D oru sylemiyor muyum? M usevilik
an doldurm utur, Y ahudi halknn zellikleri dolaysyla
imdilik ayakta durabiliyor. Bir gn uygarlk Yahudi halkna da
ularsa kimse o n u tutam az, gider... D ikkatinizi ekerim , gen
Y ahudilerin hepsi de tanrtanm azdr. Yeni Ahit, Eski A hitin
doal bir devam dr. Siz yle dnm yor m usunuz?
Din deitirm e gibi ciddi, cesaret isteyen bir adm atmasn
gerektiren nedenleri renm ek istediysem de bakasndan a-

1 Eski Ahit: Tevrat, Yeni Ahit: ncil. (.N.)


lnd belli, din deitirm esinin nedenini aklamayan Yeni
Ahit, Eski A hitin doal bir devamdr. tm cesini yinelem ek
ten baka bir ey yapmad. N e kadar uratysam, kurnazlkla
azndan laf almaya altysam da btn abalarm boa kt.
O rtodoksluku, kendisinin ileri srd gibi kanlarnn do
ruluuna inand iin kabul ettiyse bu dorularn neler ol
duu, hangi kanlara dayanarak O rtodoksluku kabul ettii o-
nun sylediklerinden anlalmyordu. Yeni dini, karna uy
gun bulduu iin kabul etm itir gibi bir varsaym ortaya atsak
bile srtndaki ucuz, ypranm giysileri, yararland m anastr
olanaklarn ve belirsiz geleceini kar olarak grm ek olanak
szd. G eriye bir dnceye raz olm ak kalyordu, o da onu bir
yaprak gibi ken tten k en te savuran tedirgin ruhunun, yani
basma kalp bir dey ile okuyup renm e tutkusunun onu din
deitirm eye ittiiydi.
Y atm adan nce su imek iin koridora kmtm. G eriye
dndm de onu odann ortasnda dikiliyor, korkulu gzlerle
bana bakyor buldum. Y z kl rengine dnm , alnna ter
basmt.
Hastalkl bir glmsemeyle; ,
Sinirlerim son derece bozuk! dedi. Neyse aldrmayn siz
bana.
O ndan sonra gene Y eni A hitin Eski A hitin devam ol
duunu, M usevilikin an doldurduunu yineledi. Syle
yecei szleri seerken kanlarnn doruluunu pekitirm e,
yreindeki tedirginlii bastrm a, ata dinini deitirm ekle hi
de korkun, aykr bir i yapmadn, dnen, bo inanlardan
kurtulm u bir insan gibi davrandn kantlam a, btn bu
nedenlerden dolay bo bir odada vicdanyla ba baa kala
bileceini gsterm e abas iindeydi. Kendini kanlarnn do
ruluuna inandrmaya alrken bir yandan da benden yardm
istiyor gibiydi.
Bu arada ya kandilinin koca fitili yanp bitmiti. O rtalk a-
arm ak zereydi. Bozaran, som urtkan pencereden D o n e tsin
her kys ile rman te yakasndaki amlk gzkyordu.
Uyumalydk artk.
O da arkadam kandili sndrp uyumaya hazrlanrken:
Yarn ok ilgin bir gn olacak, dedi. Sabah ayininden
sonra m anastrdan balayan ha yry sandallarla kk
m anastra kadar uzanacak.
Sa kan yukar kaldrp ban yana e erek kutsal tasvir
nnde dua etti, sonra soyunm adan divana uzand. Yatt
yerde br yanna dnerken;
Evet. dedi.
N edir o evet? diye sordum.
Ben N ovocrkaskta din deitirirken annem de beni
R ostov'da aryormu. Sanki din deitireceim iine domu.
Byle diyerek gs geirdi. Tam alt yldr M ogileve git
miyorum. Kz kardeim evlenmi olmal.
Biraz suskun bekledikten, uyumadmdan emin olduktan
sonra alak sesle konumasn srdrd. Sylediine gre ok
gemeden kendisine bir grev vereceklerdi; bylece kendi evi,
geim kayna, her gn belli bir yiyecei, iecei olacakt.
Bense uykuya dalarken bu gencin hibir zaman kendi evi, belli
bir grevi, geim kayna olamayacan dnyordum . K o
numalar yksek sesle hayal kurmaya benziyordu. retm en
lii, vaat edilmi toprak gzyle grd kesindi. Birok insan
gibi o da hibir baltaya sap olmadan gezmeye nyargyla baka
rak bunun anorm al, geleneklere aykr, sk Taslanmayan bir
olgu, bir hastalk olduunu kabul ediyor; kurtuluunu sradan
gnlk yaamda aryordu. Bu yzden sesinden durum unun
anorm alliini bildii, kendine acd hissediliyordu. Kendi
kendini hakl karmaya alrken benden zr diler gibiydi.
urada, bir arn tem de bir bo gezenin bo kalfas ya
tyordu. Darda avluda, arabalarn evresinde, dindar d er
vilerin arasnda ise bunun gibi bo gezenin yzlercesi sabahn
gelm esini beklem ekteydi. Btn Rusyay gz nne alrsak
sabahn gelm esini bekleyen daha nice serserinin kent ve ky
yollarn arnladn; hanlarda, m eyhanelerde, otellerde, ak
havada otlar zerinde pineklediini dnebilirdik. Uykuya
dalarken aklma u geldi: Biri mantn, keskin dilini kul
lanarak bu adam lara yalnz onlarn deil, hi kim senin yaama
tarznn hakl karlmak gibi bir abaya gereksinm esi bulun
madn kanllasa ne kadar arrlar, hatta sevinirlerdi!
Uyku arasnda ackl gz yalar dkcrccsinc bir zilin n
layn iittim. A rdndan m ezlerden biri birka kez yle
bard:
Peygamberim iz Isa hazretleri bizlcri esirgesin! H erkes
sabah duasna ltfen!
Uyandm zam an o d a arkadam yatanda yoktu. O rtalk
gnlk gnelikti, dardaki kalabaln grlts duyuluyor
du. Avluya ktmda sabah ayininin oktan bittiini, hal
yrynn kk kiliseye doru yola dzldn ren
dim. Irm ak kysnda kme km e insanlar dolayor, kendile
rini neyle oyalayacaklarn bilemiyorlard. Kk m anastrda
yaplacak ayin bitm edii iin yem ek-im ek yasakt; dindarlarn,
nlerinde toplap al veri yapmay sevdikleri m anastr dk
kanlar henz almamt. Biroklar, canlar skld iin, yor
gunluklarna aldrm adan kk m anastra doru yryorlard.
Ben de onlara katldm. Byk m anastrdan kne giden
kei yolu mee ve am aalarnn evresini dolaarak dik ky
boyunca kvrla kvrla, bir ykselerek, bir alalarak ilerliyordu.
Aada parldayan D onets rmann sular keskin gne
nlarn yanstyor, yukarda tebeirli dik yam alar beyaz beyaz
aaryordu. Bu dik yamalardaki gen m eeler ile am fidanlar
yaln kayalar arasndan fkrarak daha ykseklere trm an
m akta neredeyse birbirlcriylc yaryor gibiydiler.
K endilerini T anr yoluna adayanlar dizi dizi yryorlard
kei yolundan. ounluu evre ilelerden gelm e U kraynallar
olmakla birlikte ta Kursk, O rlov illerinden yaya gelerek yr
ye katlan birok insan vard. Alacal bulacal kalabalk
arasnda M ariupoll R um lara da Taslanyordu. Bunlar gl-
kuvvetli, arbal, gler yzl iftlik sahipleri olup, gney
sahillerindeki kentlerimizi dolduran sska, yozlam soyda
larna hi benzem iyorlard. Pantolonlar krmz zhl D onets-
liler ile T avra ilinden gelenler de dindarlar arasna katlmt.
Bu arada bizim A leksandr Ivan tipinde olanlara da Taslan
yordu ki, ne yzlerinden, ne giyim lerinden, ne de konum a
larndan neyin nesi olduklar pek kestirilemiyordu.
Kei yolu rmak kysndaki kk bir iskelede son bulu
yordu. iskelenin solundan kk m anastra doru dar bir ose
gidiyordu, iskelede ise Julcs V e rn c in kitaplarnda grd
mz trden, Yeni Zelanda kanolar benzeri dar gvdeli, ar,
hantal iki sandal vard. Sandallardan oturacak yerleri hallarla
deli olan ruhban snf ile ilahicilcr, halszolan ise sade halk
iindi. Ha yry gerisin geriye byk m anastra yneldii
zaman ben ikinci sandala smaya alan sekinler arasn-
daydm. Biz, sade halk tk tk dolum utuk; sandal glkle
hareket ediyor, apkalarmz ezilmesin diye ayakta kmlda
m adan zor duruyorduk. Gidi-geli yolumuz grlm eye d e
erdi dorusu. Biri, beyaz beyaz aaran, m ee ve am aa
larnn, kayalarn yukarlardan sarkt, kk m anastrdan
dnen insanlarn dar kei yolunda sra sra yrd dik;
br, yeil ayrlarla, m ee aalaryla rtl, gne nlaryla
prl prl aydnlanm dz, iki sahil ylesine neeli, grkem li bir
grntye sahipti ki, u mays sabah gzelliini bu iki sahile
borluydu sanki. Hzla akan rm an yanstt gne nlar
suyun yzeyinde ipil ipil oynayor, drt bir yana yaylarak
keilerin cppelerinde, ellerindeki sancaklarda, kreklerden
den damlacklarda ldyordu. Sylenen paskalya ilahileri,
an sesleri, kreklerin p p sulara vurmas, ku tleri hepsi
birbirine kararak uyumlu, ho bir ezgiye dnyordu. R uh
ban snfndakilerin bindii sandal, sancaklar rzgarda dal
galanarak nde gitm ekteydi. Sandaln knda heykel gibi
ayakta dimdik duran, karalara brnm bir m ez vard.
H a yry byk m anastra yaklat srada biz se
kinler arasnda A leksandr van da grdm. E n nde dikil
mi, kvantan azn kocam an ap sa kan havaya kald
rarak resmi geidi izliyordu. Y z prl prl parladna gre
evresini bunca insann doldurduu, gnein ldad byle
bir gnde kendinden, deitirdii dininden m em nun olmalyd;
vicdan da rahatt herhalde.
Bir sre sonra odam zda aymz yudum larken A leksandr
Ivann yz hl m utluluktan parlyordu. Y znden anla
ldna g re arkadalmzdan honuttu, benim gibi aydn bir
kiinin deerini takdir ediyordu, konum alarm zda gene ayn
konular alrsa yznn kara km ayacandan emindi.
B urnunun derisini buruturarak;
Syler misiniz, ltfen, dedi, hangi ruhbilim kitaplarn
okuyaym?
N e yapacaksnz ruhbilim kitaplarn?
Ruhbilim dcn anlam ayan, retm en olam az da ondan...
ocuklar okutm aya balam adan nce ruhsal yaplarn ren
meliyim.
Kendisine, ocuun ruhsal yapsn renm ek iin tek
bana ruhbilimin yetm eyeceini, kald ki, okuma-yazmay,
m atem atii retm e yntem lerini zm sem em i retm enler
iin ruhbilim bilm enin yksek m atem atik bilm ek gibi lks
kaacan syledim. Bu szlerim zerine hem en benim gr
me katld. Ona gre retm enlik sorum luluk isteyen, zor bir
meslekti. ocuun ktle, bo inanlara eilimini engel
lem ek; bamsz, drste dnm esini salamak; gerek din
sel konular, kiilik, zgrlk gibi dnceleri onlara alamak
son d e re c e gt. Bunun zerine kendisine bir eyler daha
syledim. H em en buna da raz oldu. G enelde bakasnn d
ncesini kolaylkla kabul ediyordu. Anlald kadaryla d
nmeyi gerektiren eyler zihninde salamca yer etmemiti.
Benim yola kma saatime dek m anastr yresinde dola
arak uzun, scak gn birlikte geirdik. Y anm dan bir adm
uzaklamyordu. Bana ok mu balanmt, yoksa tek bana
kalm aktan m korkuyordu, orasn bilemem.
imdi ok iyi anmsyorum, dan yam acna b ek bek
yaylm bahelerde sar iekli akasyalarn altnda oturuyor
duk.
iki hafta sonra buradan gideceim. A rtk zaman geldi,
dedi.
Yaya m gideceksiniz?
Buradan Slovianska yaya giderim, sonra Nikitovkaya
trenle... D onets yolu Nikitovkada ikiye ayrlr. O radan
H atsepctovkaya yryerek gideceim, daha sonra tandm
bir kondktr beni trenle gtrecek.
Nikitovka ile H atsepctovka arasndaki ssz, le b e n
zeyen bozkr yolunu; bu yolda kukular, m em leket zlemi,
yalnzlk korkusu iinde yayan yapldak yryen A leksandr
Ivan gzm n nne getirdim... O da benim yzmdeki
sknty okum u olacak ki;
Kz kardeim bugne dek evlenm itir herhalde, diyerek
derin derin iini ekti.
Sonra, hznl dncelerden kurtulmay istediinden
olacak, tepedeki kayala bakt.
u tepeden Izm kasabas gzkr, dedi.
Gezintim iz srasnda bir tatszlk oldu, A leksandr Ivan
tkezleyerek yere dt. Terslik bu ya, ince pamuklu pan
tolonu yrtlm, ayakkabsnn da taban kopm utu.
Ayakkabsn ayandan karp orapsz ayan gstere
rek;
Th! dedi. Ne terslik! Biliyor m usunuz, bu durum yle
i aacak ki bama!
Ayakkaby elinde evirip eviriyor, tabannn ktna bir
t rl inanam ayarak yzn buruturuyor, iini ekiyor, dur
m adan ck ck ediyordu. Valizimde sivri burunlu, backl,
eskiden beri kullandm, ama modaya uygun iskarpinler vard.
N e olur, ne olmaz diye yanma alm, yamurlu havalarda
giymitim. Kaldmz odaya dner dnm ez iskarpinleri kar
dm, diplom ata bir dil kullanarak kendisine verdim . Ayak
kaby alnca cakal bir tavr taknd.
Size tee k k r etm ek isterdim, ama biliyorum, teekkr
etmeyi bo bir hareket sayyorsunuz, dedi.
skarpinlerin sivri ular, backlar bir ocuk gibi duygu
landrd onu, ileriye dnk planlarn bile deitirdi.
N ovocrkaska iki halta deil, bir hafta sonra giderim,
dem eye balad. Vaftiz babam n yanna eski ayakkablarla v ar
maktan utanyordum . Buradan ayrlmak istemeyiimin bir
nedeni de uygun bir klmn olmayyd.
Arabac valizimi dar karrken iyicil, gle yzl bir
kei mezi ierisini sprm ek iin odaya geldi. A lcksandr
van birdenbire telaa kaplarak, utanga bir yzle, ekine
ekine;
Ben burada m kalacam, yoksa baka bir odaya m ge
m em gerekiyor? diye sordu.
Oday tek bana kullanm aktan ekindii, m anastrda
beleten geinm ek istemedii belliydi.
Benden ayrlmak zor geldii iin, yalnzlk sresini ksalt
mak amacyla benden kendisini geirmem iin izin istedi.
Arabayla ktk. M anastrdan balayan yol tebeir kat
m anlarndan oluan yam ata kvrla kvr ykseliyor; dik
yam atan aa sarkan som urtkan amlar, bunlarn kklerini,
daha bir sr engeli aarak ilerliyordu. nce D onets rma
silindi gzden, sonra insanlarn tklm tklm doldurduu
m anastr avlusu, sonra yeilllikler iindeki atlar... Biz dur
madan yukarlara trmandmz iin her ey ukura gmlm
gibi gzkyordu. G erid e yalnz am ve m ee aalar ile
tebeirli yol kalmt. Sonunda arabam dz yolda ilerlem eye
balaynca bunlar da gzden silindi. AJeksandr ivan burada
aaya atlad, hznl hznl glmsedi, ocuksu gzleriyle
son kez yzm e bakt, gerisin geriye yryerek benim iin
tm yle gzden kayboldu.
Kutsal Da izlenimleri birer anya dnm eye balad
yava yava, nm de artk yeni grntler vard. D z bir ova,
bozaran aart iinde engin ufuklar, yolun kysnda bir
fundalk, fundaln ardnda bir yeldeirmeni... Yeldeirm eni
kprtsz duruyor, bayram gn kanatlarn sallamasna izin
verm edikleri iin sanki skntdan patlyordu...
BABA

N e yalan syleyeyim, biraz ikiliyim. K usurum a bakma.


M eyhanenin n nden geiyordum, urayverdim. N e yapaym,
hava scakt. ki kk ie yuvarlamm. ok scakt, olum.
htiyar M usatov cebinden bir bez paras kard, bununla
baygn baygn bakan gzlerini, tral yzn sildi. O luna bak
m adan nce unlar syledi:
Yavrucuum , bir dakikalna uradm sana. P ek nem
li bir i iin. K usura kalma, belki seni rahatsz ediyorum . Sal
gnne dek bana on ruble verir misin? Anlyorsun, deil mi?
Dn ev kirasn dem em gerekiyordu da... Am a param yok.
Kellemi kesseler yok!
G en M usatov bir ey sylem eden darya kt, kald
yazln sahibi ve birlikte oturduklar arkadalaryla kap arka
snda fsldatlar. dakika sonra geriye d n erek babasna bir
o n rublelik uzatt. Yal adam kat paraya bakm adan alp ce
bine soktu.
M ersi. E, naslsn, bakalm ? o k tan d r grem edik,
deil mi?
Evet, ok oluyor. Paskalyadan beri...
D rt-be kez sana gelm eye niyetlendim, ama bir trl
frsat olm ad, iim bam dan akn... Bak, oul, aslnda bu sy
lediklerim doru deil. H epsi yalan. Sal gnne dek d e
diime bakm a, o da yalan. Bana inanm a, Borenka, hibirine in
anma! Benim gibi bir adamn ne ii olabilir ki? Haylazlk, ay
yalk benimkisi... Sonra bu klkla sokaa km ak da ayp
oluyor. B orenka, bala beni. Sana kk bir kzla ackl m ek
tuplar gnderip para istediim iin kzma bana. Paraya te
ekkr ederim , yalnz m ektuplara inanm a, hepsi yaland. Seni
soymaktan da sklmyor deilim, yavrucuum. Biliyorum, se
nin de iki yakan bir araya gelmiyor, karnn zor doyuruyorsun.
A m a bende bu yzszlk varken baka ne yapabilirim? yle
bir yzszm ki, eim -benzerim yok! Bala beni, Borenka,
sana gerekleri gizlem eden sylyorum. nk u melek y
zne bakarken iim szlyor.
Bir dakika sessizlik iinde geti. Sonra yal adam derin
derin gs geirdi.
Ah, bana bir bardak bira sm arlar msn?
Olu dar kt. Kap arkasnda yeniden fsldamalar
balad. Biraz sonra biray getirdikleri zaman adam birden
canland, tavrlar deiti, gzleri falta gibi ald.
G eenlerde at yarlarna gitmitik, dedi. kiiydik,
birer ruble koyup ustry zerine oynadk. Allah raz olsun
ustrydan, bir rubleye otuz iki ruble aldk. N e yapaym kar
deim, yara gitmeden edemiyorum! Hem kibar bir zevktir. Bi
zim hatun yarlara her gidiimde bana adamakll kr, ama
ben gene giderim. Kim ne derse desin, seviyorum!
Sar sal, szgn yzl bir gen olan Boris odada bir k
eden brne gidip geliyor, azndan tek sz kmadan baba
sn dinliyordu. Yal adam ksrm ek iin konumasn kesince
ona yaklaarak dedi ki:
Babacm, geenlerde bir ift potin almtm, ayama
biraz dar geliyor, istersen onlar sana vereyim. Ucuza brak
rm.
Adam yzn ekitti.
Tamam, dedi. Yalnz indirim filan kabul etm em . Aldn
fiyata olsun.
Peki, veresiye veriyorum onu sana.
Boris karyolann altna uzand, oradan yeni potinleri
kard. Yal baba ise kendisinin olmad belli izmelerini ayak
larndan syrarak yeni potinleri giymeye balad.
Ayama tam uydu. Peki, bende kalsn. Sal gn emekli
aylm alnca parasn gnderirim .
Sonra gene alamakl bir sesle;
Yalan sylyorum; at yarlar da, emekli ayl da yalan!
dem eye balad. Sen de beni kandryorsun, B orenka... G l
ln cmert siyaseti anlamyor deilim. Beyninin iini oku
yorum ben senin. Potinler ayana niin dar geldi, biliyor mu
sun? R uhun geni, zengin de ondan. Ah, Borya, Borya! H er
eyi anlyorum, her eyi gryorum .
Borya konuyu deitirmek iin;
Yeni bir daireye tandnz? diye sordu.
Evet, olum, tandk. H er ay yeni bir yere tanyoruz.
Bizim hatunun huyu byle, ayn yerde uzun sre kalamaz.
G eenlerde eski evinize gitmitim. Sizi yazla armak
istiyordum. Salnz iin biraz tem iz havada yaamak kt
olmaz.
Yal adam elini silkti.
Olmaz! Bizim hatun istemez!' Kendim de istem em ya...
Y z kere beni uurum dan karmaya altnz. B en de al
tm. Ama bouna. Brakn artk yakam! Uurum un dibinde ka
lp gebereyim. te urada seninle oturuyorum , m elek yzne
bakyorum, ama gene de bir ey beni eve, o uurum a ekiyor.
Alnyazm byleymi, dem ek ki... G bre bceini gl yap
rana allramazsn. Hayr, olum, olm ayacak bir i bu! Eh,
gitm e zam anm geldi. H ava kararyor.
yleyse bir dakika bekleyin, sizi geireyim. Benim de
k en te gitm em gerekiyor.
Yal adam ile gen paltolarn giyip dar ktlar. Biraz
sonra arabayla yola koyulduklarnda hava iyice kararmt,
pencerelerde klar yanyordu.
Baba;
Seni soyup soana evirdim, B orenka, diye mrldand.
Zavall, zavall ocuklar! nsann byle bir babas olmas h er
halde byk bir felakettir. Y zne kar yalan syleyemi
yorum. Bala beni... Tanrm , yzszlm nereye kadar va
racak? Seni soydum, arkadalarnn yannda utandrdm; k ar
delerini de byle soyup utandryorum . D n iine dtm
durum u grmeliydin. B orenka, senden gizleyecek deilim ya.
Bizim eve hatunun tandklar, birtakm vr zvr insanlar
gelmiti. Birlikte o turup kafay ektik. Szlere yle bir verip
veritirdim ki, hi sorma! Beni te rk ettiler, bakmyorlar, diye
demediimi brakmadm. G z yalarmla szde kadnlar k en
dime acndracaktm. Kendimi zavall bir baba gibi grm ek is
tedim. A detim kurusun! Kusurlarm gizlemek istediim suu
masum ocuklarm a atarm . Ama, B orenka, yzne kar yalan
syleyemem, senden hibir ey saklayamam. Buraya gelince
gene atp tutacaktm ; seninle karlap uysalln, iyi yrek
liliini grnce dilim tutuldu. V icdanm alt-st oldu, birden
bire deitim.
Neyse, babacm, brakn bunlar da baka eylerden
sz edelim.
A ncak yal adam onu dinlemiyordu.
Tanrm , bana ne gzel ocuklar verdin! dedi. kr sa
na, altn gibi ocuklarm var. Bunlar benim gibi yoldan k
m lara deil, iyi yrekli, duygular olanlara vermeliydin. Ben
onlara layk deilim.
T epesi dmeli kasketini bandan syrd, birka kez istav
roz kard. Sanki evresinde kutsal tasvir aryormuasna
evresine baknarak;
kr sana, Tanrm ! diye iini ekti. M kemm el, ei bu
lunmaz ocuklar. olum var, de birbirinden iyi. Hibiri
azna iki koymaz, hepsi de arbal, i bilir, akll insanlar,
iitiyor m usun, arabac, de birbirinden kafal! G riay ele
alalm, yle zeki bir ocuk ki, on kiiye bedel. Franszca, A l
m anca bilir. O nun yannda beri b e n z er avukatlar halt etsin.
Konum asn dinlerken dalar gidersin. Yavrularm benim,
inanam yorum, ben mi dnyaya getirdim szleri! Sen, Borenka,
ok ile eken bir ocuksun. D urm adan soyuyorum seni, daha
da soyacam. Bana boyuna para veriyorsun. Bir ie yara
madn bile bile... G een lerd e bana acman dileyen bir m ek
tup gnderm itim . H astalm dan dem vuruyordum . Aslnda
hepsi yalan. R om imek iindi senden istediim para. Sen de
verm eyince beni kracan d n erek gnderiyorsun du r
m adan. Btn bunlar biliyorum, farkndaym. G ria da ile
kein biri. Yavrucuum , perem be gn onun alt dai
resine gitmitim. Sarhotum , stm -bam dklyordu, pislik
iindeydim, azm le gibi kokuyordu... Birtakm kaba saba
szlerle doruca m asasna yaklatm. Oysa evresinde ark a
dalar vard: m dr, i iin gelenler bulunuyordu. O na ba
kalarnn yannda, yaam boyu silem eyccei bir leke srdm .
A m a yavrucak tnm ad bile-. Birazck yz sarard, o kadar.
Sonra glmsedi. Bir ey olmam gibi bana yaklat, hatta beni
arkadalaryla tantrd, sonra evim e kadar gtrd. Bir ke-
recik szlanmad, azn ap tek sz sylem edi. O ysa zavally
senden daha ok soyuyorum. Ya kardein Saaya ne demeli?
O da ileke... Biliyorsun, soylu bir ailenin, bir albayn kzyla
evlendi. D rahom as iyi. Sanrsn ki bana aldrmayacak, oysa
dnden sonra ilk benim ziyaretim e geldi. Hem de o ukura...
Y em in ederim...
Yal adam hkrmaya balad, ardndan hem en gld.
O srada sanki mahsus yapyorm u gibi kvas ile birlikle
rendelenm i turp yiyorduk, balk kzartm tk. Evde yle bir
koku vard ki, eytan bile feleini arrd, ikili olduum iin
yan gelip uzanmtm. Bizim h atu n yz kpkrmz, genleri
karlamaya kt. Ksaca, rezaletin daniskas!.. aa gene de
her eyi ho karlad.
Evet, bizim aa iyi ocuktur, dedi Boris.
Evet, zerine yoktur. H epiniz altn gibi ocuklarsnz.
Sen de, aa da, Sonya da... H epinize neler ektiriyorum !
Benim yzm den utanyorsunuz, zlyorsunuz, soyup soa
na eviriyorum sizi... imdiye dek hibirinizin szlandn iit
medim, bana hibir zaman kt gzle bakm adnz. yi bir baba
olsaydm gene neyse, ama ne gezer! Benden ktlkten baka
bir ey grmediniz. Ben yolunu arm, ahlaksz bir adamm...
imdi, T a n ry a kr, eski azgnlm kalmad, bsbtn
snepenin biri olup ktm. Oysa siz daha kkken kendim e
m thi gvenirdim. O zaman ne yapsam, ne sylesem bana
ylesi gerekiyorm u gibi gelirdi. G eceleri kulpten ev e dn
dm de fazla m asraf yapyor diye rahm etli annenize kr
dururdum . Btn gece zavallnn bann etini yer, stelik
byle yapm ak gerektiine inanrdm. Kimi zam an sabahlar
kardelerinle sen kalkp okula giderdiniz, ben hl dr dr e d e r
dim. O kuldan dndnzde ben hl uyuyor olurdum , ben
kalkm adan yem ee oturm aya cesaret edem ezdiniz. Y em ekte
gene ayn teraneler... Unulm am sndr herhalde. Tanrm kim
seye byle baba vermesin! Beni, byklnz belli olsun diye
gnderm i Ulu Tanr. Tam dediim gibidir. te durum budur,
ocuklar, sonuna dek dayann! Babanz sayarsanz m rnz
uzun olur. Gsterdiiniz bu ilekelik karlnda Tanrm
m rnz artracaktr. Arabac dur!
Yal adam arabadan indi, g e n e bir ayakst m eyhanesine
girdi. Y arm saat sonra geri dndnde sarho sarho
ksrerek olunun yanna oturdu.
E, Sonya nerede? Hl yatl okulda m? diye sordu.
Hayr, maysta oray bitirdi. imdi Saann kaynanasyla
birlikte oturuyor.
Beriki ard.
una bakn! O da aabeylerinin yolunda gidiyor, desen
e! A ferin kza! A h, Borcnka, kzcazn annesi yok ki sevinsin!
Peki, benim nasl yaadm, u durum larm biliyor mu?
Boris karlk verm edi. Be dakika kadar d erin bir ses
sizlie gm ldler. O srada yal adam alamaya balayarak
gzlerini bez parasyla sildi.
Severim onu, Borenka, severim, dedi. Biricik kzm, in
san yallnda en iyi avutacak kzdr. Onu bir grebilsem. O-
lur mu, dersin, B orenka, grebilir miyim?
E lbette, istediiniz zaman.
G erekten mi? Buna kar km az m?
Yok, canm! Kendisi d e grm ek iin sizi aram t.
D oru mu sylyorsun? Am an, benim ocuklarm ne
iyi! iitiyor musun, arabac? B orcnka, ne olur, u ii dzenle!
Sonya arlk gen kz olm utur. Byle tatl bir hanm a, bir m at
m azele u kt klmla ben de grnm ek istemem . G el, bu ii
yle dzenleyelim. Borcnka! Ben birka gn m eyhaneden cl-
ayak ekerim, u m elun suratm biraz kendini toparlar. Sonra
sana gelirim, sen giysilerinden birini bir sreliine bana verir
sin. Tr olurum , salarm kestiririm. Sen gider, onu kendi
evine getirirsin. O lur mu?
Hay, hay!
Arabac, dur!
Yal adam gen e arabadan inip m eyhaneye kotu. Borisle
birlikte eve gelinceye dek byle birka kez arabadan indi. Olu
onu hep sessiz, sabrla bekledi. Arabay savp uzun, pis sokakta
birlikte yasad kadnn evine doru yrrlerken yz utan
tan kpkrmzyd, sulu bir grn vard. ekingen ekingen
ksrrp dudaklarn aplatarak;
B orcnka, dedi, e er bizim hatun surat asp ileri-geri
konuursa sen ona aldrma. E lden geldiince iyi davran. Cahil
ve kstahtr ama iyi bir kadndr. G snde yumuak, scak bir
yrek tar.
Uzun bir avludan getiler. nlerinde karanlk bir sofa
vard. G crdatarak atklar kapnn ardndan m utfak kokusu,
sem aver dum an, birtakm keskin kadn sesleri geldi. Sofadan
sonra m utfaktan geerlerken Boris koyu bir dum andan, ze
rine am ar asl ipten, deliklerinden kvlcm saan sem aver
borusundan baka bir ey grmedi. Baba, m utfaa yakn oldu
u iin havasbozulm u, alak tavanl, kk birodaya eilerek
girerken;
ite bizim hcre, dedi.
ie rd e, masa banda kadn oturm u, kahvalt ediyor
lard. Yeni gelen konuu grnce birbiriyle baktlar, yem ek
yemeyi braktlar.
Yal adamn kars olmas gereken hatun sert bir sesle;
E, istediini elde ettin mi? diyesordu.
Ettim , ettim ... Boris, buyur, o tu r bakalm. Bak, deli
kanl, bizim burada h er ey basittir... Y aantm z byledir hep.
Adam anlam sz bir telaa kaplm gibiydi. Bir yandan
olundan utanrken, bir yandan da kadnlarn yannda kostak
lanm ak, braklm, m utsuz bir baba roln oynam ak istiyordu.
Evet, delikanl, biz burada basit, gsterisiz bir yaam
sreriz, diye mrldand, iimiz dmz birdir, sizin gibi gz
boyamay sevmeyiz. Y a ite! N e dersin, votka ier miyiz?
Kadnlardan biri (yabancnn yannda im ekten skld
ndan olacak) iini ekerek;
Ben de m antarla biraz daha votka ierim, dedi. N e m an
tarlar, ya, yem e de yannda yat! van Gerasim , beyefendiye
srar edin, belki o da bizimle imek ister!
Kadn kibar olmaya alyor, ama konum a tarzndan ca
hillik akyordu.
Yal baba olunun yzne bakmakszn;
Hadi, delikanl, i, i! dedi. Bizde gzel araplar, likrler
bulunm az. N e yaparsn, basittir bizim yaantmz.
H atun kii iini ekti.
Evimizden holanm am alardr.
Yok, canm. er ier...
Boris babasn incitm em ek iin kadehini ald, sessizce
ikisini yudumlad. Sem aver geldii zam an da gene sesini
karm adan, yznde ayn hznle, babasnn houna gitsin diye
berbat aydan iki fincan iti. Bu arada hatun kiinin bu d n
yada ana-babalarn brakan, dinsiz, kat yrekli ocuklar ko
nusunda yapt ineli konumay sessizlik iinde dinledi. Hayli
kalay bulmu olan baba her zamanki cokulu, sarho havasna
girerek;
imdi senin aklndan neler getiini biliyorum, gen
adam, dedi. Benim bataa saplanm, dkn, zavall bir adam
olduum u dnyorsundur. Oysa benim yaantm seninkin-
den daha norm aldir. H i kimseye gereksinm em yok benim...
Ve... ve kendim i kim senin n n d e alaltm ak niyetinde d e
ilim. B ana acyarak bakan ocuklara kzacam iyi bil!
aydan sonra sardalya baln temizleyip zerine en
tilmi soan serpelem ek yle houna gitti ki, duygulanarak
gzleri doldu.
Y eniden at yarlarndan, kazand paralardan, bir gn
n ce 16 ruble verip satn ald panam a apkadan sz at. Sar
dalya yiyip votka itii ayn itahla yalan sylyordu. Boris bir
saat kadar sesini karm adan oturdu, sonra gitm ek zere ayaa
kalkt. Yal adam ona tepeden bakarcasna, gururla;
Sizi daha fazla tutacak deilim, dedi. Bakn delikanl, si
zin hounuza gidecek biimde yaamyorsam kusura bakmayn.
yle bir kabard, bbrlenircesine puflad, kadnlara gz
krpt. O lunu d kapya doru geirirken;
G le gle, beyefendi, dedi. Hoa kaln!
K aranlk sofaya varnca da yzn olunun yenine dayad,
hkrmaya balad.
Sonyay bir grebilsem! N e olur, bu ii dzenle, Bo-
renka, yavrucuum! Tra olur, verecein giysiyi giyerim... Cid
di bir yz taknrm . Kzmn yannda sessizce dururum . Vallahi
hi sesim i karmam!
A rdndan, kadn sesleri gelen kapya rkek rkek bakt,
hkrklarn kesti, yksek sesle;
G le gle, beyefendi, dedi. Hoa kaln!
MUTLU SON

T r e n d e grevli olmad bir gn bakondktr Stikinin


evine Liubov G rigorycvna adnda bir bayan geldi. Bu, krk ya
larnda. gsterili, iri kym bir kadnd. Bayan Grigoryevna
patanlk gibi genelde insanlar arasnda fsltyla sz edilen
iler yapard. O turakl, arbal, sert grnl bir adam olan
Slkin kadnn karsnda biraz ulanarak, aznda purosuyla
dolarken yle konutu:
Tantmza ok m em nun oldum, Liubov Grigoryev
na. Arkadam Scmyon Ivanovi benim iin ok nemli olan,
nazik bir konuda bana yardm edebileceinizi syleyerek
grmemizi tavsiye etti. Bu i mutluluum la yakndan ilgilidir.
Sizin de grdnz gibi, biroklarnn yetikin ocuklara sa
hip olduu bir yataym, elli ikisini doldurdum . Epeyce nemli
bir grevde bulunmaktaym. H er ne kadar m alm -m lkm ok
deilse de sevdiim bir kadn ile birka ocua rahatlkla ba
kabilecek durumdaym. Y eri gelm iken belirteyim , dzenli ay
lmn yannda, srdrdm yaam tarz sonunda bankada
birikmi hayli param var. Dzenli yaayan, akl banda, uyum
lu, biroklarna rnek olabilecek biri saylrm. Azma iki
koymam. B tn bunlarn yannda tek eksiim, scak bir yuvam
ile yaam arkadam n bulunmamas... D zenli bir yaam sr
m ekteysem de ne gideciim doru-drst bir yerim, ne gr
ecek ahbaplarm , ne de hastalmda bir bardak su verecek bir
yaknm var. Byle yaam aktan tad alnr mi, sizsyleyin! .Bir de
u var, Liubov Grigoryevna, evli bir adam a toplum iinde
bekardan daha ok d e e r verilir. Evet, ben okum u, kltrl
bir adamm, oh, varlkl biri saylrm. G elgelelim bir bakm a da
kimim ki ben? Yalnz bana yaayan keiten farkm ne? te
o nedenle G im cney1 bayla balanmak, baka bir deyile sayg
duyulacak bir kadnn nikahl karm olm asn istiyorum.
patan kadn iini ekti.
Hayrls olsun!
Bu k en tle yalnz yaayan bir adam m , kimsecikleri
tanmyorum. Kimseyle dostluk bam olm adna gre kimin
yanna gider, derdim i kim e aabilirim? te o n ed en le Semyon
Ivanovi meslei insanlar m utlu etm ek olan, bu alann uzman
birine bavurm am tavsiye etti. Sizden zellikle rica edeceim,
Liubov G rigorycvna, byk desteklerinizle m utluluum u kur
mama yardm edin! K entte evlilik andaki btn bayanlar
tanyorsunuzdur, bu konuda bana yardm elinizi uzatn, ltfen!
Hay! Hay! Yaparz...
Buyurunuz, m ezelerden alnz!
patan kadn alk bir h a re k e tle kadehi azna g
trd, yzn buruturm adan ikisini bitirdi.
Evet, bizim iimiz bu. Peki, Nikolay Nikolayi, nasl bir
hanm istersiniz?
Ben mi? A rtk yazg hangisini karmza karrsa...
G erekte bu bir yazg konusuysa da herkesin kendine
gre bir zevki vardr. Birileri esm er ister, bir bakas da
sarndan holanr.
Stkin gsn kabartarak iini ekti.
unu iyi biliniz ki, Liubov G rigoryevna, ben olaylara
olum lu yaklaan, iradesi gl bir adamm. Benim iin
gzelliin, yz grnnn fazla bir nem i yoktur, hani nasl
derler, yz gzellii insana su iirmez... Ayrca gzel kadn
insann bana d e rtler aar. Benim bu konudaki inancm,
nem li olan kadnn d grn deil, asl i yaps, baka bir
deyile gnl zenginlii, ruhsal deerleridir. ekinmeyin,
m ezelerden buyurun... G ene de diyeceim u ki, kadn biraz

1 Y unan sylencesine gre evlilik tanrs.


gzel, bedence de topluca olmal. Aslnda elerin m utluluu
iin asl nem lisi bu deil, akldr... Am a unu da aka belir
teyim ki, kadnn fazla akll olmas da fazla bir ie yaramaz,
nk akll, zeki kadn kafasnda trl trl dnceler tar,
deiik lklerin peine taklr. G nm zde kltrsz olun
mazsa da okum uluun, kltrn trls-eitlisi vardr. Bir
erkek karsnn Franszca, Alm anca gibi yabanc diller konu
m asndan holanr elbet; gelgelelim bunun yannda, diyelim,
dm e dikmesini bilmiyorsa btn bu bilgiler neye yarar? Ben
kendimi rahata okum ular snfna sokarm, prens Kanite-
linlc imdi sizinle konutuum uz gibi ahbaplk ederim , te
yandan sade yaratlta bir insanimdir. O bakm dan sade bir kz
isterim. Beni saysn, kendisini m utlu etm eye altm bilsin,
yeter.
Eh, bilinen bir ey bu...
imdi gelelim iin asl can alc noktasna... Zengin bir
kz kesinlikle istemem. Paras iin evlenmi dedirtm em ken
dime! Ben onun deil, o benim ekmeimi yemeli, bunu da bil
meli. te yandan zrt bir kzla da evlenm ek istemem. K en
dim mall-mlkl bir adam olmakla, bir kzla paras iin deil,
severek evlenm ek istem ekle birlikte niin yoksul birini alaym?
Biliyorsunuz, imdi yaamak kolay deil, sonra ocuklarm z da
olacak.
sterseniz drahom as olan birini buluruz size.
Buyurun, buyurun, ok rica edeceim...
Bira dakika sessizlik iinde geti. Bir ara patan kadn
iini ek erek kondktr yan gzle szd.
ey, azizim, istersen bekar keyfi iin bir eyler bulalm
sana. Elim de gzel m allar var. Biri Fransz, bir tan e d e R um
asll. kisi d e deerli paradr.
K ondktr biraz dndkten sonra kestirip att.
T eekkr ederim , ylesini istemem . Sizin bu iyi niyetli
yaklamnz karsnda size bir soru sorabilir miyim? Ev
lenecek kz bulma abalarnz karlnda bizden ne alacak
snz.
Fazla bir ey almam. Entarilik kuma ile yirmi be ruble
verin, yeter... Drahomal kz isterseniz onun hesab ayrdr.
Stkin kollarn gsnde kavuturarak bir sre sessizce
dnd. Sonra;
ok istiyorsunuz, dedi.
Hi de ok deil. Nikolay Nikolayi! Eskiden, evlen
melerin bol olduu zam anlar daha azna da razydk, oysa imdi
ahm ahm bir gelirimiz yok. yle aylar geiyor ki, iki yirmi
bei zor denkletiriyoruz. B unun da hepsi evlenm elerden
deil.
Stkin anlam azcasna kadna bakt, om uz silkti.
Hmm! iki yirmi belii az m buluyorsunuz?
Az saylr. Eskiden ayda yz papel kazandm z olurdu.
Ya! Bu ilerden bunca para kazanldn bilmiyordum.
Elli ruble az p ara m? B eri benzer erkek bu paray kazanam az!
Buyurun, yiyin, ltfen, ekinmeyin!
patan kadn yzn buruturm adan bir kadeh daha
yuvarlad. Stkin o srada kadn tepeden trnaa szyordu.
Elli ruble, ha? Bu, ylda all yz ruble eder... Buyurun,
buyurun, ekinm eyin! Biliyor musunuz, bu gelirle kendinize iyi
bir yaam salayabilirsiniz.
patan kadn gld.
Ben mi? A rtk yalandm . Bundan sonra ne yapabilirim ?
Hi de yle deil, efendim... Boyunuz pounuz yerinde,
yznz aka paka, grnnz gz doldurucu...
patan kadn kzarp bozard. Stkin de utanarak
kadnn yanna iliti.
Siz bu durum unuzla ok erkein houna gidersiniz.
Karnza hesabn, ne istediini bilen, arbal bir koca
akarsa on u n kendi ayl, sizin de bu gelirinizle birbirinize ok
uygun dersiniz ve gnl birlii iinde yaarsnz.
N eler sylediinizi kendiniz de bilmiyorsunuz, Nikolay
Nikolayi.
Ne olmu, canm! Aklma geldi de syleyiverdim.
O rtala bir sessizlik kt. Stkin yksek sesle mendiline
sm krm eye balad, kpkrkz kesilen patan kadn ise
adama utanarak bakarken u soruyu sordu:
Nikolay Nikolayi, ayda ka para geiyor elinize?
Benim mi? kram iyeler dnda yetm i be ruble. Bun
dan baka stearin m um larndan ve tavanlardan ayrca
gelirimiz olur.
Avclnz da m var sizin?
Yok, canm... Biletsiz yolcuya tavan d erler bizde.
Bir dakika kadar sessizlik iinde geti. Bu srada Stkin
ayaa kalkarak heyecan iinde odada dolamaya balad.
Anlayacanz zere gen bir karm olmasn istemi
yorum. Kendim de ya hayli ilerlemi bir adamm, bu durum a
gre... sizin gibi... oturakl, arbal... sizin grnnzde bir
kadn olsa...
Kadn kzarm yzn mendiliyle kapatarak kkr kkr
gld.
Am an Tanrm , siz neler sylyorsunuz?
Bunda fazla dnecek ne var, canm? Siz h er eyinizle
gnlme gresiniz, bana da ok uygunsunuz. Ben olaylara
olumlu yaklaan, iki imeyen bir adamm. Bu durum um la ho
unuza gidiyorsam daha n e istersiniz? Size evlenm e teklifi
yapabilir miyim?
patan kadnn gzleri dolarak glm eye balad, raz
olduunu bildirm ek iin kadehini adam nkiyle tokuturdu.
K ondktrn m utluluuna diyecek yoktu.
yleyse imdi bana kar nasl davranacanza, nasl bir
yaam srm em iz gerektiine gelelim, dedi. B en sert yaratlt,
arbal, olum lu bir adamm, her konuda soyluca dnrm ,
karm n da benim gibi kararl, se rt olmasn, benim kendisi iin
bir velinim et ve ailede birinci kii olduum u anlamasn iste
rim.
Stkin koltua oturdu: derin derin iini ekerek, nian
lsna, aile yaamyla, karsnn sorum luluklaryla ilgili gr
lerini aklamaya balad.
ARABALIKTA

A kam saat 10 sularyd. Arabac Stcpan ile kyden ona


konuk gelen torunu Alyoka, kapc Mihaylo, her akam avluya
tuzlu ringa satm ak iin urayan yetmilik ihtiyar N ikandr
byk arabalkta bir fenerin evresinde toplanm lar, kral1
oyunu oynuyorlard. A rdna kadar ak duran kapdan btn
avlu, avlu kaps, ev sahiplerinin oturduu konak, kilerler,
kapc kulbesi gzkyordu; ancak gecenin karanl k
mt zerlerine. K aranlkta l l parlayan bir yer vard, o da
iinde kiraclarn oturduu, konan yan blmesinin drt pen-
cercsiydi. A rabalarn, kzaklarn havaya kalkk oklarnn gl
geleri duvarlardan am barn kapsna doru uzanyor; orada fe
ner ile oyuncularn glgeleriyle kararak titreip duruyordu.
Arabal ahrdan ayran ince ara duvarn arkasnda beygirler
vard. O yzden arabaln ii at kokusuyla doluydu, ihtiyar
N ikandr da evresine berbat bir balk kokusu sayordu.
Kapc kral olm utu. K endince krallara yarar bir tavr
taknarak, kareli, krmz m endiline grltyle haprdktan
sonra;
imdi istersem birinizin kellesini uurabilirim! dedi.
Sekiz yalarnda, salar oktandr makas yz grmemi
bir ocuk olan Alyoka kskanlkla, sert sert bakt kapcya.
Kral olmas iin iki el iskambil daha alsa yeterliydi. O yzden
byle som urtarak oturuyordu.
Elindeki katlara uzun uzun baktktan sonra;
Dede, senden sonra ben oynayacam. Biliyorum, elin
de kupa kz var, dedi.

1 iskambil oyununda papaz.


Hadi, hadi, salak! Fazla dnm e de oyna artk!
Alyoka ekine ekine kupa valesini oynad, o srada av
ludan ngrak sesi duyuldu. Kapc ayaa kalkarak;
Th, kahrolaslar! diye hom urdand. Kral, hadi kalk ta
kapy a bakalm!
Kral az sonra geri dndnde Alyoka prens, balk sa
tcs asker, arabac da kyl olm utu.
Kapc yeniden oyuna oturarak;
D urum kt, dedi. D oktorlar gittiler. K urunu kara
mamlar.
karm ak kolay m? Beynini didik etm ilerdir, o kadar.
Kurun kafaya girmise ne yapsalar botur.
Kapc anlatm asn srdrd:
K endinden gemi, yatyor. lm den kurtulam az.
Alyoka, il olu it, katlarm a bakma, yoksa ekerim kulan!
Evet, doktorlar giderken anncsi-babas da ieriye girdiler. D u
rumu renir renm ez gelmiler. yle bara bara alyor
lar ki, yrekler acs! Sylediklerine gre tek ocuklarym.
Yazk!
Oyuna iyice dalm olan Alyoka dnda hepsi konan
yan blm esinin aydnlk pencerelerine baktlar.
Yarn karakola gidecekmiim. fadem i alacaklarm.
Ben ne syleyebilirim mi? Hibir ey grm edim . Bu sabah beni
armt, bir m ektup uzatp Bunu posta kutusuna atar m
sn? dedi. Alam olduu gzlerinden belliydi. Kars, ocuk
lar evde yoktu, gezm eye gitmilerdi... ite ben m uktubu a t
maya ktm da tabancayla akana bir kurun skm. G eldi
im zam an a kadn avluda koturarak av azav az baryordu.
R inga satcs ban iki yana sallad, ksk bir sesle;
Byk gnah, dedi. Byk gnah!
Kapc kazand katlar n n e ekerken anlatyordu:
Fazla okum uluundan, ar akll olduundan btn
bunlar. Kimi geceler oturur, boyuna yazard... Hey, kyl,
oynama sras sende! iyi bir beyefendiydi, dorusu. Ka-gz
kapkara, beyaz tenli, uzun boylu. Sonra kirac olarak da stne
yoktu.
A rabac dokuzlu kozla kupa papazn alarak;
H ep u kadn milleti yznden diyorlar, dedi. Baka
birisinin karsna gnl vermi, kendi karsna ise aldrd yok
mu. O lur byle eyler...
Kapc;
Kral kzmaya balyor ha! diye sesini ykseltti.
T am o srada avludan g e n e ngrak sesi geldi. Kapc can
sklarak y e re tkrd, avlu kapsn amaya kotu. Yan bl
m enin aydnlanm pencerelerinde dans eden il'llcre benze
yen glgeler belirdi. Ayn anda da avludan heyecanl sesler,
acele ayak patrtlar duyuldu.
Arabac;
G ene doktorlar gelmi olmal. Y orulacak bugn Mihay-
lo, dedi.
Bir an iin ulumay andran garip bir ses ykseldi. Alyoka
korkuyla dedesine, sonra pencerelere bakt.
D ede, beyefendi dn kapnn yannda bam okamt.
ocuk, nerelisin sen, diye sordu... Kimdi demin uluyan?
D ede yant verm edi, fenerin fitilini dzeltm ekle yetindi.
Az sonra;
Adamcaz pisi pisine gitti, diyerek esnedi. Hem ken
disini m ahvetti, hem de ocuklarn. Y aam lar boyunca bu
ocuklar utantan kurtulam ayacaklar.
Az sonra geriye dnen kapc fenerin yanna otururken;
Adam caz lm, dedi. htiyar kadnlar gelip dua oku
sunlar diye huzur evine birini gnderdiler.
A rabac istavroz kard.
Topra bol olsun!
Alyoka da dedesine bakarak istavroz kard.
Ringa satcs onlar gibi dnm yordu.
O nun gibilere dua edilmez.
Niin edilmesin?
G nah da ondan.
Arabac adamn sylediklerini kabul etti.
Doru, imdi ruhu dorudan doruya ceh en n em e gide
cek. O nun yeri eytann yandr.
Balk satcs;
G nahtr, diye steledi. Bylclcri ne gm tle
gm lr, ne de onlar iin dua okunur. llerinin leten fark
yoktur, hibir tren yaplmaz.
Kasketini bana koydu, ayaa kalkt.
Bizim general karsnn bana da byle bir olay gelmiti.
Byle diyerek kasketini aa ekti O zam an toprak klc-
siydik daha. G eneral karsnn kk olu, o da ok okum u
luundan olacak, azna bir kurun skt. Dinsel yasalara gre
olan papazsz, ayinsiz, gm tln dna gm memiz gereki
yordu. Ama hanm efendi clc-gnc kar ayp olmasn diye
polislere, doktorlara para yedirmi, olu bu ii kendini bilmez
durum da iledi diye rap o r alm. Parayla her ey yaplyor.
Bylccc olan papazlarla, bandoyla, yani nasl gerekiyorsa y
le gm drd. H em de kilisenin altna gmdler. nk rah
metli general bu kiliseyi kendi parasyla yaptrmt, tm aile
sinin oraya gmlmesi iin... Ancak, kardeler, aradan bir ay
geli, bir ey yok, iki ay geli, gene bir ey yok, ama nc ay
gelince kilise bekileri general karsnn evine gelerek k en
disiyle grm ek istediklerini bildiriyorlar. H anm efendinin
huzuruna knca ayaklarna kapanyorlar, Aman, hanm
efendi, bizi bala, biz bu kilisede daha fazla kalm ak iste-mi-
yoruz. Baka birilerini bulun, bizi ltfen serbest brakn. diye
yalvaryorlar. H anm efendi Niin? diye soruyor. Bekiler
D aha fazla dayanamayacaz. Olunuz yatt gm tte btn
gece inleyip duruyor. diyorlar.
Alyoka rperdi, pencereleri grm em ek iin yzn d e
desinin srtna yaptrd. Yal balk satcs anlatm asn sr
drd:
G eneral kars n ce buna inanm ak istemiyor, Btn
bunlar siz cahillerin bo inanlar. diyor. Bir sre sonra bek
iler gene geliyorlar, bu sefer yanlarnda kilisenin zangocu da
varm. Z ango da olunun inlediini duymu. G eneral kars
ilerin ktye gittiini grnce bekilerle birlikte odasna ka
panyor, onlara diyor ki: ite dostlarm , size yirmi be ruble.
Bu g ece usulca talihsiz olumu gm ld yerden karn,
uzakta bir y ere gmn. H er halde onlara birer kadeh d e votka
ikram etti. Bekiler de dediini yaptlar. st yaztl gmt ta
hl kilisenin altnda durur. G en eral olu ise gm tln
dnda bir y erd e gm ldr... O h, Tanrm , biz gnahkar kul
larn bala! Ylda ancak bir gn bylelcri iin dua edilir, o da
lem e yortusunun kutland cum artesidir. O nlarn ruhlar
iin yoksullara sadaka bile verilmez, gnahtr. A ncak kulara
yem atabilirsiniz. G eneral kars her gnde bir drtyol
azna kar, kulara yem atard. Bir keresinde gene oraya
gittiinde ortaya kara bir kpek kyor, kulara verecei ek
mei elinden kapveriyor. Bu kpein ne biim bir kpek ol
duu besbelli... O ndan sonra general kars be gn ne yiyor, ne
iiyor, yar deli gibi ortalkta dolayor. O nun arada bir bahede
yere diz ktn, uzun uzun dua ettiini anlatrlard... Eh,
hoa kaln, kardeler, T anr yardmcnz olsun. Gel, Mihaylo,
u kapy bana aver.
R inga satcs ile kapc arabalktan dar ktlar. A rka
larndan da arabac ile Alyoka. O rada yalnz balarna kalmak
istemiyorlard. G lgelerin hl kprdanp durduu p e n
cerelere bakan arabac;
Pisi pisine ld gitti, dedi. Bu sabah avluda geziyordu,
imdi ise l yatyor.
n d en yryen kapc ise;
Bir gn gelip hepimiz leceiz, karln verdi.
K aranlkta o da, yal balk satcs da gzkmyorlard.
A rabac, arkasndan da Alyoka ekine ekine aydnlk
pen cerelere yaklatlar. ri gzleri alam aktan kzarm, soluk
yzl bir bayan ile kr sal, h o grnl bir bay iki oyun
masasn odann ortasnda bir araya getirm eye alyorlard.
H erhalde ly bunlarn stne koyacaklard. M asalarn yeil
uha rts zerinde hl tebeirle yazlm rakam lar vard.
Sabahleyin avluda koturarak avaz avaz haykran a kadn bir
sandalyeye kmt, elini ileri uzatarak aynann nne bir
araf germ eye alyordu.
Alyoka fsltyla;
D ede, bunlar ne yapyor? diye sordu.
ly iki m asann stne yatracaklar. H adi gidelim,
olum, yatma zam an geldi.
Arabac ile Alyoka arabala dndler, dualarn ettikten
sonra ayakkablarn kardlar. S tepan bir keye uzand,
Alyoka ise kzan nne. Arabaln kaps kapandndan,
sndrlen fenerin fitili pis pis kokuyordu. Biraz sonra Al
yoka ban kaldrd, evresine baknd. Kap aralndan drt
pencerenin klar gzkyordu.
Dedeciim, korkuyorum , diye szland.
Hadi, uyu, uyu...
Korkuyorum, dedeciim.
K orkulacak ne var? Am m a da mardn!
kisi d e sustular.
Az sonra Alyoka kzaktan aa atlad, hkra hkra a
layarak dedesinin yanna kotu. A rabac da doruldu. K ork
m utu.
Ne var? N e oluyor?
nliyor, dede.
Kim inliyor?
Korkuyorum , dedeciim . D inle, bak!
A rabac kulak kabartt.
Evdekiler alyorlar. H adi, git d e yat, budala. A clan
var, alyorlar.
T orun hkrklar arasnda tir tir titreyerek;
Kye gitm ek istiyorum! diye tu ttu rd u . Beni kye gtr,
annem in yanna gitm ek istiyorum. Gidelim, canm dedeciim,
sevaba girersin.
Hay seni, aptal! Sus, diyorum sana, sus! Alamay kes,
imdi feneri yakarm. Sen ne budalaymsn!
Arabac el yordamyla kibriti bulup akt, ama fenerin
yanmas ocuu yattrmaya yetmedi.
Dedeciim, kye gidelim! diye mzldanyordu dur
madan. B uradan korkuyorum . Iii... ok korkuyorum ! K ahro
las, beni niin kyden buraya getirttin?
Kahrolas, ha! nsan z dedesine byle biimsiz szler
syler mi? imdi sana bir sopa ekersem grrsn!
Dv. dv! stediin kadar dv, am a beni d e annem in
yanna gtr! N e olur, beni kye gtr, dedeciim!
Arabac yumuad.
Hadi, alama, yavrucuum. K orkacak bir ey yok. A s
lnda ben de korkuyorum ama ne yaparsn? D ua edersen kor
kun geer...
O srada arabaln kaps gcrdad, aralktan kapcnn
ba gzkt. eri girerek;
Stcpan, uyumuyor m usun? diye sordu. Btn gece ka
py a, kapy kapa. Bu gidile uyku yz grmeyeceiz, anla
lan... Alyoa, niin alyorsun, bakaym?
Korkuyormu, diye torununun yerine yant verdi ara
bac.
D arda yeniden alama sesleri, iniltiler duyuldu. Kapc;
D urm adan alyorlar, dedi. Annesi inanm ak istemedi.
Nasl dvnp durduunu bir grseydiniz!
Babas da geldi mi?
Evet, geldi. O n u n bir ey yapt yok. Bir kede ses
sizce oturuyor. lenin ocuklarn akrabalarna gtrdler...
ey, Stepan! Seninle biraz iskambil oynar myz, ne dersin?
Arabac ban kad.
O lur, oynayalm. Alyoka, hadi, sen yat da uyu! Ev-
lcnecek yaa geldin, hl zrlam aktan geri durm uyorsun, kera
ta! Hadi, git de yat!
Kapcnn arabala gelii ocuu biraz yattrmt. G en e
de korkusunu zerinden alam ad, ekine ekine kzaa yak
lat, yatt. Uykusunun arasnda yle fsldamalar duyuyordu:
Senin kadn krp aldm, diye fsldyordu dedesi.
imdi de ben senin kadn krdm, diye fsldyordu
kapc.
A vludan gene ngrak sesi ykselip kap gcrdad za
m an kapnn gcrts Kadn krdm d er gibi geldi ocua.
D nde beyefendiyi grd, onun baklarndan rkp kor
kuyla ayaa frladnda oktan sabah olm utu. Dedesi yatt
yerde horluyor, ama arabalk artk ona eskisi gibi korkun gel
miyordu.
ZNOKA

B irk a avc bir ky kulbesinde, yeni toplanm kuru


otlarn stne uzanm, geceyi geirmeye hazrlanyordu. P en
cere d e n ieri ay vuruyor, ky sokaklarndan ise hznl
bir arm onik sesi duyuluyordu. K ulbenin tabanna serili kuru
ollardan tatl, hafif, i gcklayc bir koku yaylyordu evreye.
Avclar kpeklerden, yaban rdeklerinden, kadnlardan, ilk
aklarndan sz aarak syleiyi gitgide koyulatrdlar. Tandk
kadnlarn btn zellikleri inceden inceye sergilendikten,
yz akn fkra anlatldktan sonra sz kaln, gr sesli, da
gibi iri, iman bir avc ald. A dam grltyle esnedikten sonra;
Aslnda sevilmek pek yle nemli bir ey deildir, dedi.
Kadnlarn grevi biz erkekleri sevmektir. Peki, imdi size so
raym, aranzda bir kadnn nefretini kazanan, kadnn kudur
gan nefretiyle yz yze gelen biri var m? N efretin uyandrd
kadn duygularn incelediniz mi hi?
Y ant ve re n kmad.
A dam yksek rtbeli subaylara zg gr sesiyle;
ncelem ediniz, dem ek, dedi. Bana gelince, bir zam anlar
gzel bir kz b en d en n efret etm iti, bu nefretin ilk belirtilerini
yreim de duyarak yaadm. lk ak gibi ilk n e fre t diye d e bir
e y vardr. imdi anlatacam olay daha ne ilk aktan, ne de
n e fre t denilen duygudan anlam adm bir ada geti. O za
m anlar sekiz yandaydm, ama bunun nem i yok, baylar, n
k zerinde durulacak kii ben deil, karm daki kadnd. im
di dikkatle dinlem enizi rica edeceim.
G zel bir yaz akam, gne batarken, enstity yeni
bitirip bizdeki grevine balam, gencecik, sevimli, iir gibi bir
kzla, eiticim Zinoka ile ben odam da ders yapyorduk. Zi-
noka dalgn dalgn pencereden bakarak;
Evet, soluk alrken iimize oksijen ekeriz, diye o gnn
dersini anlatyordu. imdi de siz syleyin, Petya, soluk verirken
darya ne veririz?
Karbondioksit, diye karlk verdim .
Doru. B itkiler ise bunun tersini yaparlar. K arbondiok
sit alp oksijen karrlar. K arbondioksit gazozda, sem averin
kard dum anda bulunur. ok zararl bir gazdr. N apoliye
yakn bir blgede kpek maaras denilen bir m aara vardr,
ii karbondioksitle dolu olduu iin oraya kpek filan girerse
hem en lr.
Napoli yaknlarndaki bu tekinsiz m aara kimya biliminin
son snrdr, hibir eitici ondan bir adm teye geem ez. Bi
zim Z in o k ann da doa bilim lerinin yararlarn ve v e gk
lere karm akla birlikte kimya konusunda bu m aaradan te
bir ey bildiini sanmyorum.
te byle ders yaparken Z inoka bana rettiklerini yine
lememi istedi, ben de syledim. A rdndan U fuk nedir? diye
sordu. Ona da yant verdim. Biz m aara ile ufuk hakkndaki bil
gileri geveleyip dururken babam avluda ava gitm e hazrl
yapyordu. K p ek ler havlyorlar, atlar sabrszlk iinde kpr
danrken srclere cilve yapyorlar, uaklar arabaya torba
torba yiyecek, baka teberi tayorlard. Ava kacak arabann
yannda bir de fayton vard. A nnem ile kz kardelerim buna
binip Ivanitskilere birya gnn kutlam aya gideceklerdi. Ev
de ben, Zinoka, di ars eken aabeyim kalyorduk. A abe
yim niversite rencisiydi. Bu durum da bendeki can sknt
sn, znty gznzn n n e getirm enizi isterim.
Z inoka pencereden avluya bakarak;
imdi syleyiniz, bakaym, soluk alrken n eyutarz? diye
sordu.
Oksijen...
Doru. Topran gkle birletiini sandmz yere de
ufuk derler...
te babam n arabas, ardndan fayton yola koyuldular. Bir
aralk Z inokann cebinden buruturulm u bir kat kard
n, bunu akana bastrdn grdm . D aha sonra birden
bire kzararak saatine bakt.
Unutm ayn, dedi, Napoli yaknlarnda kpek m aara
s denilen bir m aara vardr.
Saatine bakp anlatmasn srdrd:
Topran gkle birletiini sandmz yere...
Zavallck byk bir tela, heyecan iindeodada dolayor,
ikide birde saatine bakyordu. D ersin bitm esine daha yarm
saatten fazla zaman vard. Soluk alm ada glk ekerek
titreyen elleriyle aritm etik kitabn kartrmaya balad.
imdi de aritm etie geiyoruz, dedi. uradaki 325 n u
m aral problem i znz. Ben... o k gem eden gelirim.
O dadan dar frlad. M erdivenlerden aa uar gibi ko
tuunu duydum, az sonra da mavi entarisi avluda savrularak
bahe kapsndan hzla dar ktn grdm. H areketlerinin
abukluu, yznn kzarmas, gsterdii tela merakm uyan
drmt. Nereye, niin gidiyordu? Ben yataki bir ocuktan
umulm ayacak bir kavraym olduu iin her eyi bir anda anla
dm: Zinoka se rt yaratlt annem ile babam n yokluundan
yararlanarak baheye kom utu. Y a ahududu toplayacakt, ya
da kiraz koparp yiyecekti. O gider de ben durur muyum? Ki
raz, ahududu yem ek benim de hakkmd!.. A ritm etik kitabn
bir yana frlattm, kendim i baheye attm , kiraz aalarna
trmandm. Am a Z inoka ortalkta yoktu. A hududu, brtlen
allarn, beki kulbesini getim. Az sonra onun en hafif
grltden irkilerek, heyecandan yz sararp solarak bostan-
dan glete doru ilerlediini grdm . Peini brakr mym?
Biraz daha gidince u grntyle karlatm: G letin ky
sndaki iki yal st aacnn kaln gvdeleri arasnda
aabeyim aa bekliyordu. Y znde, diinin ardn belirten
hibir iz yoktu. O rada yle dikilirken Z inokaya bakyor, yz
byk bir m utluluk iinde, gnele aydnlanmasna parlyor
du. Z inoka ise sanki onu kpek m aarasna zorla sokup
karbondioksitten boulmasn istiyorlarm gibi, ban arkaya
atp glkle soluk alarak ar ar aabeyime doru ilerliyor
du. Btn b u n lar o n u n yaam nda ilk kez byle bir bulumaya
gittiini gsterm ekteydi. Sonunda aabeyimin yanna vard.
Yarm dakika sessizce baktlar, sanki gzlerine inanam yor-
lard. G rnm eyen bir g Z inokay ileriye illi. Ellerini Sa-
ann om uzlarna koydu, ban gsne dayad. Aabeyim
glyor, bir eyler mrldanyor, srlsklam aklarn tavryla iki
eliyle birden beceriksizce kzn yzn okuyordu. H ava da
ylesine gzeldi ki, baylar!.. Arkasnda gnein saklanm aya
hazrland tepe, iki st aac, mavi gkyz, aa ile Zi-
nokann grntleri gletin ayna gibi dzgn yzeyine yan
smt. H e r y e rd e derin bir sessizlik vard. Kavak aacnn ev
resinde uzun bykl milyonlarca pervane gnete altn gibi
parldayarak dnyor, bir davar srs ala dnyordu. Szn
ksas, eline fray al, resim yap.
aa ile Z inoka'nn durularndan ptklerini anladm.
Nasl olurdu byle bir ey? Ay, ne kadar aypt! A nnem
renirse ikisi de grrlerdi gnlerini! O nlarn yaptklarndan
byk bir u tan duydum , bulum ann sonunu beklem eden
odam a dndm . Sonra aritm etik kitabn elim e aldm, kendi
kendim e dnm eye, kafam altrmaya baladm. Y zm de
utku dolu bir glm sem e dolatn hissediyordum . Bakalar
na ait bir gizi bilm ek houm a gidiyor, aa ile Z inoka gibi b e n
den bykleri e d e b e aykr davranlarndan dolay her an
utandracam akl etm ek koltuklarm kabartyordu. A rtk
ikisinin d e yakas elimdeydi, huzurlarn karm ak benim iyi
yrekliliime kalm bir eydi, istediim zam an canlarna o kur
dum. H em d e nasl yapacaktm bu ii!
Ben yatmaya hazrlanrken Z inoka her zam anki gibi giy
silerimi karm adan yatp yatmadm, dua edip etmediimi
anlam ak iin odama geldi. O nun o gzel, m utluluktan parlayan
yzne baktm, glmsedim. rendiim giz beni iin iin dr
tyor, dar kmak iiyordu. Konuyu yle bir tlatp yapaca
etkinin tadn duymak geldi iimden.
Glm seyerek;
Ama ben biliyorum! dedim. Kh-kh!
Neyi biliyorsunuz?
Kh-kh! aa ile stlerin altnda ptnz gr
dm . Peinizden gelmitim, her eyi biliyorum.
Zinoka sarsld, yz kpkmz oldu. Sylediklerim onu
yldrm gibi arpm t. Ayakta duracak gc kalmad iin, s
t n d e su dolu srahi ile am dan bulunan sandalyeye ylca
sna kt, iim den gldm, onun aknlndan zevk duyu
yordum.
ptnz grdm, dedim bir daha. A nnem e sy
lersem grrsnz!
rkek yaratlt bir kz olan Z inoka beni uzun uzun sz
d, durum u bildiimi anlaynca um utsuzluk iinde ellerimi
kavrad. Fsltyla, titreyerek;
Petka, bu alaklk olur! dedi. Yalvarrm... Tanr ak
na... erkeklie smaz... N e olur, kimseye sylemeyin! Soylu in
sanlar mzevirlik etmezler... Bu, en byk alaklktr... Yalva
rrm size...
Zavall Zinoka! Erdemli ve s e rt bir kadn olan annem den
a te ten korkar gibi ekinirdi. Bu bir. kincisi de benim pimi
kelle gibi srtan suratm onun bu ilk, temiz, siirsel akn kirlet-
m em ezlik edem ezdi, ite bu yzden onun ne hallere dt
n gznzn nne getirebilirsiniz.
Benim yzm den btn g ece gzne uyku girmemi ol
malyd. Sabah ayna geldiinde gzlerinin altnda koyu hal
kalar vard...
aydan sonra aabeyimle karlatmda kendim i srt
maktan, bbrlenm ekten alamadm.
Am a ben biliyorum. D n Z inoka ile ptnz
grdm , dedim .
O, Z inoka gibi korkak deildi, bu n edenle beklediim e t
kiyi grem edim . Ama bu beni daha ok kkrttt. M adem aa
kormamt, dem ek oluyor ki, her eyi grdm e, bildiime
inanm yordu. yleyse sk diini, sana her eyi bildiimi kant
layacam!
Z inoka leden nce bana ders verirken yzm e bak
myor, konuurken kekeliyordu. Beni eskisi gibi halayacak
yerde her frsatta gzm e girmeye alyor, snavlarda hep be
num ara veriyor, yaramazlklarm babam a sylemiyordu. Ben
de yam dan umulmayacak denli zeki olduum dan, gizini bil
mekliimi hep ktye kullanyordum. D e rs yapmay filan b
rakmtm; snfta ellerimin stnde yryor, kzcaza kar
saygszca davranyordum . Szn ksas, bugne dein ayn ey
srp gelseydi, bilirim bir antajc olup kardm.
Bylece aradan bir hafta geti. B akalarnn gizi beni
drt p duruyor, ruhum a batan bir diken gibi rahatsz ediyordu.
N e olursa olsun onu aa vurmal, n e gibi bir etki yapacan
grmeliydim. te bir le yem einde, birok konuun bulun
duu bir srada sofrada alk alk srttm; eytanlk dolu gzlerle
Zinokay szerek;
ey... ben bir ey biliyorum... Kh-kh! Hepsini grdm,
dedim.
Annem ;
N e biliyorsun? diye sordu.
D aha byk bir eytanlkla Z inokaya, sonra Saaya bak
tm. Kzcazn kzarn, aabeyimin fk e dolu baklarn
grmeliydiniz. Dilimi srdm, sustum . Z in o k annyz sararp
soldu, dilerini skt, yiyip imeyi brakt. Ayn gn, akam
dersleri srasnda yz tm yle deimiti. H e r zam ankinden
daha sert, acmasz, m erm er soukluunda bir duruu vard.
T u h af baklar ise yzme ivilenmi gibiydi. Tm onurum la
yemin ederim ki, bir kurdun peine den, dilerini onun grt
lana geirip paralamaya alan kpeklerde bile by-lesine
ezici, yok edici gzler grmedim. D ers srasnda Zinoka di
lerini skarak unlar fsldad:
Sizden nefret ediyorum! irkin, iren yaratk! Sizden
n e kadar n efret ettiimi, ksa kesilmi salarnzdan, kepe
kulaklarnzdan nasl irendiimi bilemezsiniz!
te o zam an baklarnn ne anlam a geldiini daha iyi an
ladm. A ncak ayn anda sylediklerinden kendisi de korkarak;
Bunlar size sylemiyorum. Rolm ezberliyorum da...
dedi.
D aha sonra, baylar, o gece yars yatam a yaklatn,
gzlerini yzm den ayrmadan uzun uzun baktn grdm.
Kzn ruhu bana kar duyduu n e retle doluydu, benim le
uram adan edemiyordu. ren suratm grm ek onun iin bir
gereksinm e olmutu.
G zel bir yaz akamyd, hi unutm am ... H er yer kuru ot
kokuyordu, ortalkta t yoktu. D arda ay vard. Bahe
mizin aal yollarnda dolarken vine reeli dnyordum
nedense. Birden Zinoka kt karma, gzel yz soluktu.
Yanm a yaklap kolum u yakalayarak boulurcasna unlar
fsldad:
Senden o kadar n efret ediyorum ki!.. Sana dilediim k
tl baka hi kimseye dilemedim! Bunu anladn m? Anla
man isterim!
te baylar, dardaki ay , karmdaki tutkulu soluk yz,
evredeki sessizlik benim gibi bir hergelenin bile houna
gidecek cinstendi. G en kzn sesini zevkle dinliyor, parlayan
gzlerine bakyordum . lk anlarda bu, benim iin ho, yeni bir
eydi ama sonra iimi bir korku sard. Haykrarak, bastm yeri
grm eyerek eve doru komaya baladm.
Yaadm skntlar annem e anlatm aktan baka kar yol
kalmamt. Dndm gibi de yaptm. Bunu yaparken aa
beyim ile Z inokann ptklerini sylemeyi de unutm a
dm... Ah, ne aptallk etmiim! Bunun douraca sonular bil
seydim azm bile amazdm. A nnem beni dinledikten sonra
fkeden kzard.
Byle eyleri sylem ek sana dmez. Senin yan kk
daha, dedi. G en e d e ocuklar iin n e gzel bir rnek!
A nnem erdem li olduu kadar yol yordam bilen bir k a
dnd. Bir rezalete m eydan verm em ek iin, Z inokay birden
bire deil, yava yava, sistemli bir biimde evden uzaklatrd.
Hani, akl banda olmakla birlikte istenm eyen birini nasl
uzaklatrrlar, yle... Hi unutm am , Zinoka evden ayrlrken
evimize evirdii baklar benim bulunduum odann pen
ceresine aklm gibiydi. Sizi temin ederim , bu baklar imdi
bile gzlerimin nndedir.
Z inoka bir sre sonra aabeyimle evlendi. H epinizin
tand Zinaida N ikolayevnann ta kendisidir. H arp okuluna
giderken onunla ilk karlam am zda bykl bir harbiyeli ile
yaram az Petya arasnda benzerlik bulm a abalar bo km a
sna karn g en e de bana pek akrabaca davranm ad... H atta
imdi bile, artk uslandma tanklk eden dazlak kafam a, g
beime, uysal grnm e karn, aabeyimi grm eye gitti
imde bana yan yan bakar, orada bulunuum rahatn karr.
Anlalan, nefret de ak gibi kolay kolay unutulm uyor... D u
run, bakaym! G aliba horozlar tyor. H epinize iyi geceler!
M aylord, kendinize yer sein!
KAVAL

D e m e n ty e v iftliinin kahyas M eliton ikin sk kknar


koruluunun nemli havasndan bunalm, stne-bana rm
cek alar, am yapraklar yapm olarak, elinde silahyla a-
alar arasndan aklk yere doru yrd. Z aar ile setler
melezi, son d erece sska, ayn zam anda gebe kpei D am ka ise
burnuna diken batmamas iin yzn saknp kuyruunu ba
caklar arasna ksarak efendisinin arkasndan tin tin kouyor
du.
lerde, sk aalarn bittii yerde kayn aalar balyor;
kayn gvdeleri, dallar arasndan uzaklarda sisli hava gz
kyordu. Kayn aalarnn ilerisinden birinin elde yapma ka
val ald duyuluyordu. Kaval alan kii be-alt notadan
fazlasn karamyor, ayn notalarla oynayp duruyor, bunlar
dan doru-drst bir ezgi elde edem em ekle birlikte gene de in
sana sknt veren, ilikli sert havalar alyordu.
K oruluun iyice seyrekleip kknar fidanlarnn gen
kaynlarla i ie girdii yerde M eliton bir hayvan srs grd.
Birbirine karm atlar, inekler, koyunlar dallar atr utur
krarak aalar arasnda dolayor; yerdeki o tla r yiyorlard.
Kaval alan, slak bir kayn gvdesine yaslanm, ba apkasz,
yal, yrtk m intanl, clz m clz bir oband. Adam hep nne
bakyor, derin derin dnyor, belli ki kavaln bir m akine
tekdzeliiyle alyordu.
Kahya M eliton iri gvdesine, etli, ablak suratna hi git
m eyen ince, ksk sesiyle;
M erhaba, dede. Kolay gelsin! dedi. G zel kaval alyor
sun dorusu. G ttn sr kimin?
oban almay brakarak kaval cebine sokarken, isteksiz
ce;
A rtom onovlarn srs, yantn verdi.
M eliton evresine baknd.
Bu durum a gre koruluk da A rtom onovlarn olmal.
Baka kimin olabilir ki? Biliyor m usun, yolumu iyice ardm.
Sk korulukta allar yzm syrk iinde brakt.
Byle diyerek slak topraa otu rd u , gazete kadndan
kendine bir sigara sarmaya balad.
Y alnz sesinin incelii deil, baka eyleri de bu adamn iri
gvdesine, uzun boyuna, ablak suratna uygun dm yordu.
Glm sem esi, gzleri, ceketinin dm eleri, tral kocaman
kafasndaki kasketi hepsi incecik, minicik eylerdi. K onuur
ken, glm serken tral, tom bul yanaklarnda kadns, rkek,
uysal bir anlam beliriyordu.
Ban iki yana sallayarak;
Havay dersen, Tanrm b eterin d en saklasn! dedi. T ar
lalardan daha yulaf kalkmad, ama yam ur skn etti. G rd
n gibi...
oban gkyzne bakt, bir ey sylemedi. Y am ur ise
liyor; aalara, kahyann slak giysilerine ince zerreler d yor
du.
B tn yaz byle geti, dedi M eliton. B undan n e kyl
lere bir yarar var, ne de toprak aalarna...
oban bir daha bakt gkyzne, biraz dnd, sonra
szckleri gevelercesine;
G n gnden beter. Bundan sonra ne iyilik bekleyecek
sin? dedi.
Kahya sard sigarasn yakt.
Sizin buralar av bakm ndan nasldr? A rtom onov orm a
nnda al horozu yavrusuna rasladn m hi?
obandan yant hem en gelmedi. A dam nce gkyzne,
sonra evresine baknd, dnd, gzlerini krptrd... A nla
ld kadaryla syleyeceklerine byk nem veriyor, szle
rinin deerini artrm ak iin ardan alyor, sesine grkemli bir
hava verm eye alyordu. Ciddi grnl, yal, sivri bir yz
vard; ancak yzn enlem esine derin bir izgi kestiinden
burun delikleri havaya kalkk gibiydi. Bu yzden yznn
duruu da alayc, gln bir havaya brnm t.
Hayr, grm edim , dedi bir sre daha sustuktan sonra.
Bizim buralarn avcs geenlerde Pustoka blgesinde bir al
horozu yavrusu kaldrdn sylyorsa da inanm a ona. Ku ok
az bu yl.
Doru, her yerde azald. yle bir bir dnlrse av
clk iinin be para etm edii anlalr. Ama biz av peinde
kouyoruz, o baka. Kular btn btne azald gibi yavrular
da kld gitgide... Elini bulatrmaya demez, yavrulara
baktka vurmaya kyamazsn.
M elilon elini sallad, ac ac glerek konumasn srdr
d:
Bu dnyann iine akl erm ez. nsan dndke bazan
glesi geliyor. Kular neye byle yaparlar, bilmem ki... K u
lukaya bile ge oturm aya baladlar. Petrov yortusu gelip
geti, hl yum urtann zerinde pinekleyip duranlar var. inan
bana!
oban yzn yukar kaldrd.
Dedim ya, gn gnden beter. Bldr kular azd zaten, bu
yl daha da azald, aradan be yl geince hi kalmayacak. A n
ladm kadaryla ok gem eden brak av kuunu, kmes hay
van bulamayacaz evlerde.
Oras yle. D oru sylyorsun.
oban ac ac gld, ban sallad.
Benim bu ie hi aklm ermiyor. Peki, nereye gidiyor bu
hayvanlar? D a h a yirmi yl nce buralarda yaban kaz, turna,
rdek, al horozu srsnden geilmezdi. E fendiler ava
ktklarnda tfekler bum bum patlar dururdu. Su ulluk
larnn her trlsyle doluydu bu yre; bartlak, ulluk yav
rusu gibi kk kular dersen, srck, sere trnden eylerdi
avclar iin. N ereye kayboldu bu hayvanlar? A rtk yrtc ku
lara da Taslanmyor. Kartallar, ahinler, puhu kular nerede
hani? D rt ayakl hayvanlar da yle. Brak ayy, bizonu; kurt
lar, tilkiler bile seyrek grlm eye balad. Oysa gemi yllarda
mus geyikleri dolard orm anlarda. Son krk yldr T an rnn
ilerinin gnden gne sarpa sardn gryorum.
Bence de yle.
H er ey ktye gidiyor. Bunun sonu felaket. G zel dn
yamzn ykm gn yakn.
Yal oban apkasn giydi, gkyzne bakt. Bir sre ses
sizlikten sonra;
Yazk! H em de ne yazk! diye inledi. Bu dnyay biz
kurmadk, T anr nasl isterse yle olur, oras yle ama acnas
bir durum! Bir aa kuruyunca ya da urada bir inek lnce iin
szlarsa dnyann yok olup gitm esine gnln nasl raz olur?
Oysa epeevre yle ok gzellik var ki! Bak u gnee, gky
zne, orm ana, rmaa, trl trl yarata! B tn bunlar bir
arada yaratlm, birbirine atlm, bir btn oluturulm u!
H er ey yerli yerinde, h er eyin bir anlam var. imdi btn bu
gzellikler yok olacak, yle mi?
Y znde hznl bir glmseme belirdi, gz kapaklar
krp krp etli.
M eliton adamn szlerine kar unlar syledi:
Sana kalsa dnyann sonu geldi. B elki dediin doru
dur, ama bunu kularn durum una bakarak sylem ek zor.
Yalnz ku dnyasyla byle bir karara varlr m?
Yalnz kular deil, br hayvanlar, arlar, balklar da
yle.
Szlerim e inanm yorsan git de benden yallara sor. H epsi
de az birlii etm iesine eski balklarn kalm adn syle
yeceklerdir. D enizlerde, gllerde, rm aklarda balk yldan yla
tkeniyor. Hi unutm am , Pesanka rm anda kol gibi turna
balklaryzerdi; lotalar, apakbalklar, aynal sazanlar gezer
di adm ba. O iri apaklar, levrekler n ered e imdi? Bir kar
byne raslarsan yat-kalk dua et! Kaya bal soyuna bile
ktlk girdi. Y ldan yla azaldklarna gre bir gn gelecek,
tm yle yok olacaklar. u rm aklar ele alalm. O nlar da ok
gem eden kuruyacak!
Doru sylyorsun, hepsi kuruyacak.
G receksin, dediim kmazsa tkr yzme!... Baksan
a, sular ekildi iyice, hani n ered e o eski derin yunaklar,
burgalar?
Y andaki allar gsterdi.
Bakar msn uraya! Irm an eski yata buradan geer,
babam saken Pesanka bu yerden akard. Ama bir de imdiki
durum unu gr, eytan ta nerelere alp gtrm ! r yldan
yla yer deitirirken bir gn tm yle kuruyup gidecek. Kusgar
tepesinin ardnda bataklklar, bentler vard. Git imdi, bir
tanesini bulamazsn! Ya o eski aylar, dereler nereye gitti? u
orm andan eskiden yle bir dere akard ki, kyller sepet koyup
turna bal tutarlard. K m evsiminde yaban rdekleri
klard. Ama imdi yam urlar yadnda bile doru-drst su
akmyor. H e r yerde byle, felaket bastrd dnyamz.
O rtala bir sessizlik kt. M elilon susarak gzlerini bir
noktaya dikti. D oann iinde yle bir yer gelsindi ki aklna, bu
genel yok olu oraya elini srm em i olsun. Havadaki sisin,
yam urun oluturduu donuk p e rd e zerin e cama vururcasna
arada bir parlak lekeler vuruyor, ama az sonra snp gidiyor
du. Doan gnein bulutlar delip yeryzne inmeye alan
nlaryd bunlar.
Evet, orm anlar da yok oluyor, diye mrldand M eliton.
yle, orm anlar da yok oluyor. Bir yandan kesiyorlar, bir
yandan yakyorlar, bir yandan kuruyor, ama yenisi yetimiyor.
urada bir fidan ykselm eyegrsn, hem en dayyorlar baltay
gvdesine! B ugn byyen ne varsa yarn yok ediyorlar. Bu
gidile orm an m orm an kalmayacak. Bak, delikanl! T oprak
kleliinden kurtulal beri kyn srsn gdyorum , kle
lik zam annda da beyin obanydm, ayn yerlerde sr otla-
tirdim; o bakm dan buralarda bulunm adm yaz geme-m itir
hi. Yaadm s rece T anrnn ilerini gzlerim, ite m r
boyu yaptm gzlem lere dayanarak syleyebilirim ki, h er
trl bitkinin sonu ktye gidiyor. avdar yle, sebzeler yle,
iekler yle... Hepsi gnden gne daha beter.
B ereket versin, halkmz eskiye gre daha iyi.
N e bakm dan iyi?
D aha akll dem ek istiyorum...
Akll olm asna akll da, bunun kime yarar ne? nsan
larn akl yok oluu nleyebiliyor m u? Hadi bakalm, sen akll
bir avcsn, hani av bulabiliyor m usun? Benim dncem e gre
T anr insana akl vermi ama verdii gc de geri alm. nsan
lar zayfladlar, hi gleri kalmad. Bu konuda ben iyi bir
rn ek olabilirim. nsanlar bana pe paralk deer verm ezler,
kyn en sonuncu adam saylrm, gelgelelim, aslanm, gcm
tastam am yerinde... Bak ite, yetmi yam sryorum , gece
dem em , gndz demem , sr otlatrm , stelik yirmi kapik
karlnda gece bekilii yaparm, gzm e uyku girmez,
m e nedir, bilmem. Oysa benden akll olum u getirip benim
yerim e dikseler, ya e rtesi gn zam ister ya da hastaln ileri
srp tyer. Evet, efendim ... Ben k uru ek m ekten baka bir ey
istem em , nk ekm ek bizim balca besinimizdir; babam da
e k m e k ten baka bir ey yemezdi, dedem de... Oysa imdiki
kyller taze som un yanna ay isterler, votka isterler, gn
batm ndan doum una uyum ak isterler, hastalk uydurup trl
trl m arklk yaparlar... N edendir btn bunlar? Clzladlar
da ondan, dayanacak gleri kalmad. G re v banda kim
uyum ak ister, oysa gz kapaklan kendiliinden dnce ne
gelir ellerinden?
D oru sylyorsun, bugnn kyls dayanksz.
G nahm z niin saklamal, yldan yla snp gidiyoruz.
imdi de efendileri alalm ele... O nlar kylden bin beter.
B ugnn beyzadeleri her konuda ilerde, bilm edikleri yok gibi
dir, te yandan bunun kimseye bir yarar dokunm uyor, insan
onlara baktka ii szlar... H epsi de zayf, sska birer varlk
olmu; sanrsn ki karndaki M acar ya da Fransz... Adlar bey
ama ne gsterileri var, ne grkem leri... Y rekleri kurum u
m bareklerin; sanlarn unutm ular, isledikleri belli bir eyleri
yoktur. Kimisi eline oltay alp balk avlamaya kar, kimisi srt
sl yalp kilap okur, kimisi kyl ksmnn arasnda bobo
azlk eder, kimisi de acndan yazcla dm... Bo eylerle
uratklar iin iyi bir i lulm ak gelmez akllarna. Eski beyle
rin yars generallerden oluurdu, imdikiler ise sprnt...
Oras yle, iyice yoksullatlar.
Tanr glerini ald, zrtlkleri ondan... T an rnn
ileine kim kar koyabilir ki?
M elilon gene gzlerini ayn noktaya dikli. Bir sre
dndkten sonra kendini toparlam , gveni artm insanlar
gibi iini ekli, ban sallad.
Nedendir, dersin, bln bunlar? ok gnah iliyoruz,
T an ry bsbtn unulluk, onun iin... Byle giderse elbelle
kl son gelir. Kendimizi bilmenin, aklmz bamza to p ar
lam ann zaman imdi.
oban iini ekli, bu lalsz konumaya bir son verm ek
istercesine yasland kayn aacndan uzaklat, gzleriyle
srdeki hayvanlar saymaya balad.
Heeeey! T anr cannz alsn, e mi! allarn arasna
girip de ne yapacaksnz? Oha! kn, bakaym, oradan!
uraln asl, sry toplam ak iin allarn arasna dald.
M elilon oturduu yerden dorulup orm an boluuna doru
yrd. Y rrken ayaklarnn ucuna bakyor, lm n elini
srmedii bir eyi bulup zihninde karmaya alyordu. Eik
den yamur perdesi zerine yeniden parlak lekeler vurdu,
parlaklk aalarn tepesine sradktan sonra slak yapraklar
arasnda snp gilli. Dam ka allarn altnda bir kirpi bul
m utu, sahibinin dikkatini oraya ekm ek iin havlayp duruyor
du.
oban alln arkasndan;
Sizin orada da ay tutuldu mu? diye sordu.
Tutuldu ya.
D em ek, yle... Bu da gsteriyor ki, gkyznn bile
dzeni bozulmu. B tn bunlar bouna deil... Heeey! Heey!..
Sry orm an boluuna kardktan so n ra oban yeniden
bir kayn aacna yasland, gkyzn bakt, koynundan ka
valn kard, almaya balad. Sanki kaval ilk kez eline gemi
gibi gene m akine tekdzeliiyle alyor, bc-alt nota-dan
fazlasn karamyor, kararsz uuan seslerden dzgn ezgiler
olumuyor; bununla birlikte dnyann yok oluunu kafaya
takan M eliton hi holanmad bu seslerden skntl, irkiltici
duygulara kaplyordu. En tiz rtkan sesler titreyip ikide bir
koparken kaval hastaym, ok korkmu gibi alamakl bir hava
kyor; en pes sesler ise insana sisi, hznl aalar, kl rengi
gkyzn dndryordu. Byle bir mzik tam da skc
havaya, yal adam n grnne, onun sylediklerine uygun
du.
M eliton iini dkm ek isteiyle yanyordu. Bu istekle yal
adama yaklat, onun kederli, gln yzne, kavalna bakarak
mrldanmaya balad:
D ede, yaantmz gitgide sarpa saryor, yaam ak gnden
gne zorlayor. Tarlada rn azald, yoksulluk diz boyu... hay
vanlarm z lyor, hastalklar artyor... Eksiklerim iz bitmiyor
bir trl...
Kahyann tom bul yanaklar kzard, yznde kadnlara
zg bir sknt belirdi. K arsndakine iletm ek istedii, belirsiz
duygularn anlataca szleri ararken parm aklar kpr kpr
oynuyordu.
Sekiz ocuum var, bir de karm... stelik annem de sa.
Ayda topu topu on ruble gelirle m asraflara yetim eye al
yorum. Y oksulluk karm lgna evirdi... bense ikiye verdim
kendimi. O ysa akl banda bir adamm, renim im var, dee
rimi bilirim. H uzur iinde evde oturm ak varken elde tfek,
kpek gibi da-bayr dolayorum. Baka ne yapabilirim? N ef
ret ediyorum evden!
Dilinin onun istediinden baka eyler sylediini his
seden kahya elini sallad, zntyle;
Batacaksa bu dnya bir an nce batsn! dedi. Bo yere
uzatm ann, insanlara eziyet etm enin bir anlam yok!
Yal adam kaval dudaklarndan ald, bir gzn ksarak
kk deliine bakt. Y znde derin bir hzn vard, yanak
larn gzya benzeri damlalar kaplamt. Glm seyerek;
Ackl bir durum , arkada! dedi. N e kadar zldm
bilemezsin! Yeryz, orm an, gk... btn u varlklar bir u-
yum, dzen iinde yaratlm, bu ite byk bir akl var. G el
g eldim hepsi de bo yere yok olup gidecekler. E n ok da insan
lara acyorum.
O rm an boluuna yaklatklar srada iri damlal bir saa
nak boand. M eliton o yana bakt, pardssnn btn d
m elerini iliklerken;
Ben kye dneyim bari, dedi. Hadi, hoa kal, dede.
Adn balar msn?
Adm Luka Bedny.
Eh, salkla kal, Luka. T atl szlerin iin teekkrler.
D am ka, fyt!
obandan ayrldktan sonra orm an boluunu geti, ya
kndaki ayrlktan batakla doru yrd. Sular ayaklarnn
altnda v v diye sesler karyordu, ile rd e yana yatm bir
karakavak vard; gvdesi yar yarya rm ekle birlikte yap
raklar gr, koyu yeildi. Gelip geenlerin onu inem elerin
den korkuyor gibiydi. Batakln arkasnda, obann szn
ettii Pesanka rmann kysnda st aalar ykseliyor
du; st aacnn arkasnda ise sisler iinde bey iftliinin ot
ynlar vard. B tn bu grnt gitgide yaklaan, nlenm esi
olanaksz, m utsuzluk verici bir mevsimi artryordu insana.
Kla birlikte tarlalar daha bir kararacak, toprak souyup a
m urla rtlecek, alayan stler daha bir hznlenerek gv
delerinden yalar szlecekti. Bu genel felaket ortam ndan
uzaklamay baaran turnalar duyduklar m utluluktan doa
gcenm esin diye gkyznden szlrken lklarna hzn
l, skntl bir hava vereceklerdi.
M cliton rmaa doru yrdke arkasndaki kaval se
sinin lgnletiini hissetti. G en e hep iini dkm e isteiyle
yanp tutuuyordu. Byk bir hznle evresine baknd; ge,
yeryzne, gnee, orm ana, kpei D am kaya kar yreinde
bir szlama duydu. Kavaln tiz sesi bir daha ykselip, alayan bir
adam n hngrtleri gibi titreyerek uzaynca duyduu hzn
daha bir artt, doadaki dzen bozukluu karsnda sonsuz bir
gceniklik duydu.
Tiz ses bir daha titredi, koptu, kaval sustu.
ALMA

K a rsn sust yakalamasnn hem en ardndan Fiodor


Fiodorovi Sigaycv kendini muks ve Oullar silah dkka
nnda buldu. Am aca uygun bir tabanca seerken yznden f
ke, kalksz bir keder, kar konulm az bir kararllk okunuyor
du.
N e yapacam o k iyi biliyorum. diye geiriyordu iin
den. Aile onurum uzincnip be paralkoldu, alnma k a ra b ir
leke srld. lkem in erefli bir yurtta olarak bunun cn
almalym. nce kalta gebertirim , ardndan an ldr
rm, sonra kendi canma kyarm...
H enz ne tabancay semi, ne birini ldrm t, ama
hayal gc kana bulanm, kafatas paralanp beyni dalm
cesedi, ortalktaki kargaay, app kalan seyircileri, otopsi
sahnelerini canlandryordu zihninde. O nuru inenmi bir
adamn duyaca sinsi sevinle akrabalarnn, kalabaln kapl
d deheti, ihanet eden karsnn can ekimesini gznn
n n e getiriyor; ailenin tem elinin gevediini irdeleyen gazete
bayazlarn im diden okur gibi oluyordu.
Tavrlar Fransz satclarna benzeyen, hafif gbekli, b e
yaz yelekli, kpr kpr tezgahtar nne bir sr tabanca diz
miti. Saygyla glmseyip ayaklarn birbirine vurarak;
u enfes tabancay almanz nerirdim , msy, dedi.
Smith- W esson sistemiyle yaplmtr. A teli silahlar teknolo
jisinin en gelimi rndr. Alt yz adm uzaktan on ikiden
vurursunuz, l bir etkisi vardr. u, kabzasndaki ilemenin
gzelliine bakn! E n m oda m arkadr, msy... Haydutlara,
kurtlara, aklara kar her gn on tane satyoruz. amaz, g
l bir vuruu vardr, uzaktan hedefini bulur, isterse insan bir
atta hem karsn, hem onun an ldrebilir. B ununla in
tihara gelince, msy, daha iyisini dnemiyorum ...
T ezgahtar tabancalarn horozlarn kaldrp kaldrp in
diriyor, nam lularna flyor, ikide birde nian alyor, heyecan
dan tkanm gibi soluyordu. A dam n hayranlk dolu yzne
baknca insan onun da Sm ith-W esson m arka bir tabancas olsa
seve seve alnna bir kurun skacan dnrd.
Sigayev;
Bunun fiyat nedir? diye sordu.
K rk be ruble, msy.
Ya!.. Benim iin biraz pahal.
Msy, yleyse size baka m arka bir tabanca neririm .
te bakn, u tabanca daha ucuz. Bizim maazada byk se
me ans vardr, her keseye uygun tabanca bulunur.... rnein
L cfochet m arka bu tabanca yalnzca on sekiz ruble. Ancak...
(tezgahtar byle derken yzn buruturdu) msy, bu sistem
artk eskimitir. Bylelerini imdi kendini akll sanan p roleter
ler ile ruh hastalar alyorlar. Akl banda bir adam n Lefochet
m arka tabancayla intihar etm esi ya da karsn ldrm esi
ktye yorumlanr. Sm ith-W essona gelince, onunla byle bir
i yapm ak yceltir insan.
Sigayev suratn asarak;
Benim ne intihar etm ek, n e d e birini ldrm ek gibi bir
niyetim yok, diye bir yalan kvrd. Yazlk evim iin bir tane
alaym diyorum da... Hrszlar korkutm ak iin...
T ezgahtar saygyla ban n n e edi, glm seyerek;
Sizin hangi amala tabanca aldnz bizi ilgilendirmez,
msy, dedi. Eer her m terim izin niin tabanca aldn
aratrmaya kalksak, oktan maazay kapam am z gerekirdi.
M sy, dorusunu sylem ek gerekirse L efochet hrszlar
korkutm ak iin elverili deildir, nk bouk bir patlama sesi
karr, o kadar... Ben size en iyisi dello tabancas diye bilinen
kapsll M ortim er salk veririm.
Sigayevin zihninde bir dnce akt: Yoksa o herifi
delloya m arsam? Peki, ona fazla deer verm i olmaz m
ym? Bylelerini kpek gibi gebertm ek gerekir...
Bir yandan gevezelik edip tatl tatl glmseyen tezgahtar
kk, zarif adm larla saa-sola dnerek m terisinin nne
bir yn tabanca koymutu. Bunlarn arasnda en etkileyici
grnen Sm ilh-W essondu. Sigayev bunlardan birini eline ald,
tabancaya bn bn bakarak derin dncelere dald. Hayal
gc g en e datt kafalaslann, halnn, parkelerin stne
salan kanlar, bacaklarn titre tere k can veren karsn res
mediyordu. G elgeldim byle korkun kanl sahneler, seyre
denlerin lklar onun fkesini dindirm ek iin yeterli deildi.
D aha korku verici eyler bulmalyd.
Ben en iyisi a ile kendim i ldrrm . Srtk, sa kalp
vicdan azabndan kvransn, kendisine kar duyulan nefretten
yerin dibine gesin. O nun gibi sinirli yaratklar iin bylesi
lm den beter... diye dnd.
Bu arada kendi cenaze trenini canlandrd zihninde.
G cenik yznde uysal bir glmseme, ls tabutun idinde
yatyor olacak; kars ise vicdan azabndan sapsar, N iobe gibi
arkasndan gelecekti. fkeli insanlarn aalayc, yok edici
baklarndan ne yapacan bilem eyecekti kaltak!
T ezgahtar hayallerini yanda kesti.
Msy, gryorum ki, Sm ith-W essonu beendiniz.
Fiyat fazla geldiyse be ruble indirebilirim... sterseniz baka
m arkalarm z var, onlar da gstereyim...
Fransz tezgahtarlar gibi z arif bir h a rek etle dnd, raflar
dan klflar iinde bir dzine tabanca daha indirdi.
ite, msy, unun fiyat otuz rubledir. Yabanc dviz
lere kar param zn deeri ok dk, gm rk vergisi ise sa a t
ten saate artyor, g e n e de, msy, bu tabanca pahal saylmaz.

1 Lidya Kral Tantalosun kz. 12 ocuu olduu iin Apollon ve A rtem isin
anas Letodan kendini stn grd ve bu yzden cezalandrld.
Devletim izi elctirm cm ekle birlikte, msy, inann, ben bile
isyan ediyorum . Param zn deerini drp gm rk vergile
rini ylesine artrdlar ki, imdi tabanca almak yalnz zengin
lerin harc! Yoksullara fosforlu kibritler ile Tula silahlar kald.
Tula silahlar derseniz, ba belas! B ununla karnz vurmaya
kalksanz kurun dnp srtnza saplanr.
Sigayev birden, kendisi lnce karsnn ekecei aclar
grem eyeceini dnerek byk bir zntye kapld.
almann tad uradayd ki, yaptn iin meyvelerini grrdn.
Sen tabut iinde yatarken bir ey grp bilmezsen almann
ne anlam kalrd?
Y eni planlar yapmaya balad:
B en en iyisi adam ldrp cenaze trenine katlrm;
durum a bakar, sonra da kendimi ldrrm ... Ama... ama o
zam ana kadar beni tutuklar, tabancay da elim den alrlar. Bu
durum a gre adam ldrp kary sa brakm ak daha iyi, beni
tutuklarlarsa tutuklasnlar. Nasl olsa kendim i h er zaman
ldrebilirim . Tutuklanm am u bakm dan da iyi ki, n sorgu
lam ada srtk karnn yaptklarn anlatrm , m ahkem e ve top
lum karsnda kirli amarlarn ortaya dkerim . Eer ken
dimi ldrecek olursam kaltak her zam anki yzszl, ya
lanclyla btn suu benim zerim e atarak kendini tem ize
karr. T oplum un maskaras olurum o zaman. Kendim sa
kalacak olursam...
Bir dakika sonra yle dnyordu:
Evet, kendim i ldrecek olursam b en i fazla duygusal
davranm akla sulayabilirler. stelik kendim i niin ldreyim
ki? yle ya, intihar etm ek korkaklk saylr. Bu durum a gre
adam ldrrm , kary sa brakrm, kendim m ahkem eye
derim . Ben yarglanrken kar tanklk etm ek zorunda kalr.
Avukatm onu sorguya ekerken nasl utanp bozguna ura
yacan gzm n nne getiriyorum da... G erek mahkem e,
gerek halk, gerekse basn beni destekleyecektir...
O byle hayal kuradursun tezgahtar bir yandan nne
yeni yeni tabancalar koyuyor, bir yandan da gevezelikleriyle
onu oyalyordu:
unlar da m aazamza yeni gelen Ingiliz tabancala
rdr... A ncak sizi uyaryorum, msy, Sm ith-W esson yannda
hibirinin ad gemez. Belki okum usunuzdur, geenlerde bir
subay bizden bir Sm ith-W esson almt. Bununla karsnn
ana ate edince n e le r olduunu tahm in edebiliyor m usu
nuz? Kurun adam delip gemi, srayla tun bir lambay, ora
daki piyanoyu paraladktan sonra sekip ss kpeini ldr
m, ardndan karsn sakatlam. Bu son derece etkili bir al
olup irketim ize o n u r kazandrm tr. Subay imdi tulukludur.
Sonuta yarglanarak k re e m ahkum edilecektir. Bundan
kurtulu yok! nk yasalarmz son derece anm durum da.
kincisi, msy, m ahkem e hep bakasnn karsn batan
karanlar tular. N eden mi, msy? ok basit... Yarg da, jri
yeleri de, savc da, savunm an da bakalarnn karlanyla ya
arlar; Rusyada bir kocann eksik olmas onlarn iini kolay
latrr. H km et btn kocalar Sahalin adasna srse keyif
leri daha bir yerine gelecek. Ah, msy, zamanmzdaki ahlak
bozukluu beni nasl fkelendiriyor, bir bilseniz! Bakasnn
karsn sevmek kendinin olmayan sigaray imek ya da baka
snn kitabn okum ak gibi sradan bir ey oldu imdi. Yldan
yla m aazamzn sat dyor, bunun nedeni batan karc
erkeklerin azalmas deil, kocalarn m ahkem eden, krek ceza
sndan korkarak durum a katlanm alardr.
T ezgahtar evresine bakarak yle fsldad:
Btn bunda su kimin?.. Hkm etin!
Sigayev imdi de yle dnyordu:
Bir dom uz yznden Sahaline srlm ek akl kr deil.
K ree m ahkum edilirsem bizim karya ikinci kez evlenm e
frsat verip ikinci kocasn da aldatm asna yol aarm. Ah, kal
tak, o zaman gel keyfim gel! Bu durum a g re onu kesinlikle
ldrm eyeceim , kendim e kymama da gerek yok, o adam a da
elimi srmem! D aha m anta uygun, etkileyici b ir yol bulm a
lym. En iyisi onlar nefretim le cezalandrm ak, boanm a davas1
amak...
R aflardan deiik m arka bir dzine daha tabanca indiren
tezgahlar gevezeliklerini srdryordu:
Msy, ile size baka sistem tabancalarm z! D ikkati
nizi zgn m ekanizm asna ekerim...
Son kararna g re arlk Sigayevin tabanca saln almasna
g erek kalmyordu. O ysa tezgahlar daha byk bir heyecanla
raflardan baka m allar indirip nne dizmekleydi. O nun bou
bouna bunca zahm ete girmesi, heyecanlanm as, glmsemesi,
zaman yitirmesi de iine sinm ediinden Sigaycv ulanyordu.
Peki, peki, diye mrldand. Ben daha sonra urarm ya
da birini gnderip aldrrm...
O srada tezgahlarn yzn grm em ekle birlikle duydu
u utanc birazck olsun azaltm ak iin baka bir ey almaya
karar verdi. Ama ne almalyd? D aha ucuz bir eyler bulmak
amacyla m aaznn duvarlarna gz gezdirdi, kapnn yannda
asl duran yeil bir aa bakmaya balad.
ey... Bu nedir acaba?
Bldrcn yakalam ak iin a...
Ka para?
Sekiz ruble, msy.
O nu bana sarverin.
G cendirilen koca sekiz rubleyi dedi, a ald, kendisini
daha bir gcendirilmi hissederek m aazadan kl.
POSTACI

G e c e n in saat ... Postac yola kmak zere hazrd.


Paltosunu, kasketini giymi, eline pasl klcn alm, postane
kapsnn nnde dikiliyor; yeni koulm u all arabaya
postann yklenm esini bekliyordu. G zlerinden uyku akan
posta m em uru tezgah andran bir m asada resmi belgeleri dol
durmaklayd.
M em ur, postacya seslenerek;
Bak, Ignalycv, dedi. niversite rencisi yeenim ara
banla istasyona kadar gitm ek isliyor. Onu da yanma alp g-
lrvcr. Geri posta arabasna yabanclar alm ak yasak, ama
baka ne yapabiliriz? O nun iin ayrca arab a kiralam aklansa
bedava gitsin, daha iyi.
Avludan bir ses ykseldi:
A raba hazr!
M em ur;
Y olun ak olsun! dedi. Hangi src kullanacak ara
bay?
Semyon Glazin.
Peki, imzala uray!
Postac imzasn att, dar kt. D kapnn nnde, ka
ranlklar iinde bir troyka duruyordu. A tlar kprtszd. Yalnz
yana koulu allardan biri sinirli sinirli ayak deitiriyor, ban
sallyor, boynundaki ngraklar n n tyordu. T epesine
dein ykl araba uzaklan baknca kara bir leke gibiydi; ya
nnda da tem bel tem bel iki hayal kmldanyordu. Bunlardan
biri araba srcs, teki ise niversite rencisiydi. A raba-
cinin aznda yanan bir pipo vard. Piponun kvlcm karanlk
iinde kprdanp duruyor, kah snp kah parlyor, arada bir
adamn ceketinin yenini, bakr krmzs burnu ile pos byk
larn, ular aa sarkan, atk kalarn aydnlatyordu.
Postac elleriyle denkleri yle bir tartaklad, nce klcn
koyarak arabaya trmand. renci ise kararszlk iinde onun
arkasndan yukar kt, bu arada istem eyerek dirseiyle adama
dokunduu iin utanga, nazik bir tavrla;
Balayn, dedi.
Posta m em uru stne bir ey giymeden, yeleiyle, ayak
larnda terlikle dar kt; gecenin nemli havasndan bz
erek arabay doland, yeenine;
Hadi, yolun ak olsun, Mihaylo! dedi. A nnene selam
syle. H erkese selam. Ignatyev, sakn Bstretsova paketi ver
meyi unutma! Hadi, iyi yolculuklar!
Src dizginleri bir eline toplad, burnunu temizledi,
oturduu yeri dzelterek atlar ckcklad.
Posta m em uru bir daha;
Selam syle, dedi.
ngraklarn irileri ile ufaklar kendi aralarnda ngr
ngr bireyler mrldandlar. Sanki irileri alyor, ufaklar k
krdyordu. Src dorularak tedirgin yan kouluya kam
syla iki kez yaptrd, araba tozlu yolda bouk bir grltyle
ilerlem eye balad. Kasaba derin bir uykuya dalmt. Geni
caddenin iki yannda kara kara aalar ile evler sralanyor,
hibir pencerede k gzkmyordu. Yldzlarn serpitirildii
gkyznde yer yer darack bulutlar uzanyor, ok gem eden
tanyerinin aaraca yerde ayn incecik ora duruyordu. Ama
ne saysz yldzlar, ne da beyazms hilal gecenin karanln
aydnlatmaya yetmiyordu. Hava souk ve nemliydi, ortalkta
gz kokuyordu.
Kendisini yanna almay kabul eden bir adam la konumay
bir nezaket borcu sayan renci sze yle balad:
Yazn bu saatte hava aydnlk olur, oysa imdi tanyeri
bile aarmad. Yaz geirdik artk.
G kyzne bakt, konumasn srdrd:
Sonbaharn geldii gkyznden bile belli oluyor. Sa
da sra sra duran u yldz gryor m usunuz? B unlar Orion
takm yldzdr, bizim yarm krem izde yalnz eyll aynda
gzkrler.
Ellerini paltosunun kollarna sokmu, ban burnuna de
in yakasnn iine gmm olan postac kprdam ad bile, gk
yzne de bakmad. O rion km esinin onu hi ilgilendirmedii
belliydi. oktandr gryordu bu yldzlar, gre gre de bk
mt. renci bir sre sessizlikten sonra;
Hava souk, dedi. Tanyeri bir aarsa. G nein kata
doduunu biliyor m usunuz?
Ne? N e dediniz?
G ne kata douyor, diyorum.
Altda.
A raba kasabadan kt, iki yanda sebze bahelerinin,
bostanlarn itleri ile tek tk st aalar gzkyordu. D a
ha telerde ise her eyi rten karanlk vard. Bu genilikte
yarm ay ile yldzlar daha bir byk, daha bir parlak gibiydi. Bir
ara nemli bir rzgar esti, postac yakasnn iinde iyice bzld;
renci ise nce bacaklarndan, sonra posta denklerinin stn
den, ellerinden, yznden hoa gitm eyen bir rpertinin geti
ini hissetti. Troyka yavalad, ngraklar m esine sustu.
Ayn anda bir su aprts iitildi; atlarn ayaklarnn altnda,
arabann tekerleklerinin dibinde yldzlarn suya den yans
mas oynamaya balad.
O n dakika kadar sonra hava ylesine karard ki, artk ne
yldzlar gzkyordu, ne de yarm ay. nk araba orm ana
girmiti. K knar aalarnn ine yaprakl dallar ikide birde
gencin kasketine arpyor, yzne rm cek alar yapyordu.
T ekerler, atlarn toynaklar aa kklerine vurduka araba
sarho gibi iki yana yalpalamaya balamt.
Postac arabacya fkeyle;
H am yerlerden niin gidiyorsun? Yola ksan a! diye
bard. Dallar suratm trmalad. Saa al, saa!
Tam o srada bir felaketle burun buruna geldiler. Araba
anszn, sanki irkilerek sarsld, havaya hoplad, mthi bir g
crtyla bir saa, bir sola yalpalad, sonra ba dndrc bir hz
la darack bir bolua dald. Sarsntdan rken atlar balarn
alp kamaya baladlar. A rabac korku iinde Tprr! Tprr!
N ereye gidiyorsunuz, iblisler! diye baryordu.
O turduu yerde durm adan zplayan niversiteli dengesini
yitirip arabadan aa yuvarlanm am ak iin n e eildi, tu tu
nacak bir eyler arad. Ama mein denkler elinden kayyordu,
o srada arabacnn kem erine yaptysa da adamcaz boyuna
zplad iin her an yere debilirdi. T e k e r grltleri, araba
gcrtlar arasnda klcn ngrdayarak yere arpt, bunun
ardndan arabann arka yerinde birtakm bouk patrtlarn
koptuu iitildi. Arkaya doru eilen src avaz ktnca
haykrmaya balad:
^ T p r r ! Dur, namussuz!!
Ayn anda niversiteli ne kayklarak yzn arabac
oturana arpt, yeniden geriye kaykld, hoplayp havaya
frlad, sonra tm gcyle srtn arabann arkasna vurdu.
renci Dyorum ! korkusuna kapld srada araba aa
larn arasndan frlayarak geni yola kt. Serte saa dn
dkten sonra tekerlerinin tahta kprde takrtlar iitildi, ayn
anda da yerinde akld kald. Bu sert durula birlikte renci
arkadan kayarak ndeki yerine geldi.
niversiteli de, arabac da soluk solua kalmlard. Pos
tac ise arabada yoklu. Zavallck klcn dt srada yere
yuvarlanmt, yere denler arasnda niversitelinin valizi ile
bir de to rb a vard. A rkadan adam;
D ur, namussuz herif! N ereye gidiyorsun? diye hayk
rarak kouyordu.
fkeli, gcenik bir sesi vard. Arabaya yaklanca yukar
trmand, yum ruunu sallayarak bard:
Kahrolas! G eber, e mi!
Arabac eilerek atlarn koum larn dzeltirken sulu
sulu hom urdanyordu:
Tanrm , nedir bu bamza gelenler! H e p u yan koulu
yznden. G eberesi, koum a gireli bir hafta oluyor. G encecik
tay daha, ne olacak? Y ola gitmesi iyi, ho da yoku aa ba be
las! Suratna birka kam daha yerse akl bana gelir. Dur,
iblisin dl!
Arabac allar dzene sokup bavulu, klc, torbay almaya
gittii srada postac vzldayan alamakl sesiyle ona durm adan
svyordu. Arabac arabadan denleri yerletirdikten sonra
higereiyokken allar yz adm k adaryedekle gtrd, sinirli
yan kouluya biraz d ah a svand, kp yerine olurdu.
K orkusu geen renci ise ncelcnm ili, glmeye balad.
Bu, onun posta arabasyla ilk gece yolculuuydu. Geirdii
sarsntlar, postacnn yere yuvarlanmas, srlndaki ar ona
ilgin bir serven gibi geliyordu. Bir sigara yaktktan sonra
kahkahay bast.
insann byle durum larda boynunu krmas ilen bile
deildir! dedi alayl alayl. Az kalsn aaya yuvarlanyordum.
Sizin ne zam an dtnz grm edim bile. K t havalarda
byle bir yolculuun nasl geeceini gzm n n n e getiri
yorum da...
Postacdan ses kmyordu. niversiteli sordu:
Ka yldr postada alyorsunuz?
On bir.
Ya! stelik her gn, yle mi?
Evet, h e r gn. Postay gtrr, ayn gn geri dnerim .
N e var bunda?
D ile kolay, on bir yl! H er gn yaplan bu yolculukta pos
tacnn bana ilgin bir sr olay gelmeliydi. Y azn aydnlk,
gzn berbat gecelerinde ya da kn am ansz kar frtnas
bastrp arabann evresinde burgalar dnm eye baladnda
korkudan, skntdan insann can kard herhalde. A tlar gemi
azya alp kaarlar, ok kere araba am ura saplanr, haydut
larn saldrsna urar, tipi yznden yolunu arrd...
Bu on birylda, kim bilir, banza nelergelm itir? Byle
durm adan yolculuk etm ek korkun bir ey olsa gerek.
niversiteli konuuyor, postacnn kendisine bir eyler an
latmasn bekliyordu. A m a postac suratn asm, susuyor;
yakasnn iinde bzldke bzlyordu. Bu arada tanyeri
aarmaya balamt. G kyznn renk deitirdii belli ol
mamakla, hava hep karanlk gzkm ekle birlikte atlar, ara
bac, yol gitgide belirginleti. Bu arada yarm ay da durm adan
aaryor; aasnda, kundakl topu andran bir bulut alt k
ysndan hafif hafif sararyordu. ok gem eden postacnn
yz grnm eye balad. iden pslakt, llerinki gibi de
kprtsz, soluktu. Arabacya duyduu fke donup kalm
gibiydi bu yzde. Sanki hl ac duyuyor, arabacya hnc ge
miyordu. renci postacnn fkeli, m yzne bakarak;
ok kr, artk hava aydnlanyor, dedi. Ben souktan
neredeyse buz kestim. Bu eyll aylar geceler hep byle so
uktur, am a gne doar dom az souktan eser kalmaz. stas
yona varmamz daha ok s rer mi?
Postac yzn buruturdu, almakl bir tavr taknd.
Siz de konumay ne ok seviyorsunuz! nsan konu
madan, sessiz sessiz gidem ez mi, canm?
renci utand, yolculuk boyunca ona bir daha soru
sorm ad. Sabah hzla yaklayordu. Y arm ay donuklat; kl
rengi, boz bulank gkle ayn rengi ald. Bu arada bulutlar iyice
sararm, yldzlar teker te k e r snm t. G kyznn dou k
ys ise tpk br yerler gibi souktu, burann arkasnda g
nein sakl olduuna kimse inanmazd.
Sabahn donduruculuu, postacnn suratszl yava
yava renciye de geti. G nein bir an nce kp stmasn
b ek lerk en evresindeki doaya kaytsz bakyordu. O srada
dnd tek ey, zavall aalarn, otlarn bu souk geceleri
nasl k orku iinde, rpere rpere geirdikleriydi. D erken,
gne dodu: Bulank, uykulu, souk bir grn vard. Ne
rom anlarda yazld gibi aalarn ular yaldzland, ne her
y ere altn klar sald, ne uykulu kular sevinle utular.
G ecenin souu da deim eden kald.
renci, nnden getikleri bycek bir evin inik perdeli
p en cerelerin e surat bir kar ask, uykulu uykulu bakt. Bu
p encerelerin arkasnda insanlar pek tatl bir sabah uykusu
uyuyorlar; ne posta ngraklarn iitiyor, ne souu duyuyor,
ne de postacnn fkeli suratn gryorlardr diye d
nyordu herhalde. K k hanm ngrak sesiyle uyansa bile
gene br yanna dnp, yatann scaklndan, rahatlndan
keyiflenerek glmser; bacaklarn toplayp elini yanana
koyarak daha derin bir uykuya dalard.
iftlik evinin nnde ldayan su bendine bakt; souk
suyun iinde yaamasn beceren turna balklarn, aynal
sazanlar dnd.
Postac birdenbire;
Posta arabasnda yabanc tam ak yasaktr, dedi. y
leyse ne diye bindiriyorlar? G eri buna fazla aldrdm yok,
ama byle eylerden ne holanrm, ne de isterim.
M adem ki hounuza gitmiyor, niin daha nce syle
mediniz?
Postac yant verm ediyse de fkeli, dosta olmayan
baklarla bakmay srdrd. Biraz sonra araba istasyonun
nnde durunca niversiteli teekkr edip aa indi. Posta
treni henz gelmemiti. Y edek yolda uzun bir yk katar
duruyordu. T enderin iinde yzleri iden slanm m akinist ile
yardmcs kirli bir aydanlktan bardaklarna ay doldurup
iiyorlard. B tn vagonlar, peron, istasyon sralar iyden p
slakt. Hava ok souk olduu iin, tren gelene dein niver
siteli bfenin nnde dikilip ay iti. Postac ise ellerini yenine
sokmu, ban nne emi, yz hl fkeli; tek bana bir
aa, bir yukar gidip geliyordu.
Kimeydi kzgnl? insanlara m, yoksulluuna m, gz
gecelerine mi?
DN

S ilin d ir apkal, beyaz eldivenli sad evin giriinde soluk


solua paltosunu karyor; korkun bir ey haber verm ek is
tiyormu gibi hzla salona dalyor:
abuk olun, gvey kilisede, bekliyor!
Sessizlikle birlikte bir hzn kyor herkesin stne.
Gelinin babas, zayf yzl, ikili em ekli yarbay darack
pantolonlu dar subay niformas iindeki gdelekliinin, gs
terisizliinin farknda olmal ki, masann zerinde d uran kut
sal aziz tasvirini eline alyor, duruunu dikletiriyor. Banda
geni kurdeleli ipekli bal, ufack bir kadn olan gelinin an
nesi tuz-ekm ei k ap p 1 kocasnn yannda duruyor. Kutsam a
treni balyor bylece.
Gelin Liuboka bir glge gibi sessizce babasnn nnde
diz kyor, bu srada bandaki gelin tl uuarak gelinliin
zerine serpitirdi ieklere taklyor, sa tokalarndan birka
dar frlyor. Gelin, babasnn tuttuu kutsal tasvir nnde
eildikten, avurtlarn daha bir iirip som urtan babasyla p
tkten sonra annesinin nnde diz kyor. Bu srada tl ba
l gene havalanyor; heyecanlanan iki gen kz koup tl d
zeltiyorlar, toplu inelerle tutturuyorlar...
O rtalk sepsessiz, herkes suskun, kimse yerinden kmlda
myor. Yalnz gelinin yardmclar, her an ileri atlmaya hazr,
m ahkem e jrisi yeleri gibi hepsi bir arada, yerlerinde ayak
deitirip duruyorlar.
Telal bir fst iitiliyor o srada:

1 Bolluu, bereketi simgeliyor. (.N.)


Kutsal tasviri kim tayacak? Spira, gel ocuum? Hey,
nereye gittin, bakaym?
Evin giriinden bir ocuk sesi duyuluyor:
Sey... Simdi, simdi...
Gelinin annesi yzn kznn om zuna dayayp hngr-
dem eye balaynca biri onu alak sesle yattrmaya alyor:
A, D arya Danilovna, byle bir gnde alanr m? A
lanacak deil, tam sevinilecek zaman!
Kutsam a treni bitiyor. Y z soluk, ama sert, grkemli
duruuyla Liuboka kz arkadalarna sarlp hepsiyle p
yor; bunun ardndan kalabalk grltyle, birbirini itip k a
k arak kapya doru yryor. G elin yardmclar byk bir tela
iinde, gerekli-gereksiz pardon diyerek geline m antosunu
giydiriyorlar.
Yal anne;
G el Liubacm, gel, yzn bir daha greyim! diye in
liyor.
Darya Danilovna, bunu da nereden kardnz? Sevi
necek yerde unun yaptklarna bak! diyor biri oradan.
Spira! N eredesin, be ocuk? Seninle bamz belada!
n d e yr, bakaym!
Simdi... Simdi...
Gelin yardm clarndan biri L iubokann y erd e srnen
eteini topluyor, yry balyor... M erdiven korkuluklarna,
sokak kaplarna kom ularn hizm etileri, dadlar yor;
hepsi gzlerini geline dikip yercesine bakyorlar; onu be en
diklerini gsteren fkrdamalar, nlem ler ykseliyor. G eride
kalanlarda ise bir telatr yaanm aktadr: Birisi bir ey yapmay
unutm utur, gelin buketi birinin elinde kalmtr, uursuzluk
getirir diye kadnlar birbirlerine bilmem ne yapmam alarn
sylerler...
Evin giriinde oktandr bir kupa arabas ile bir fayton
beklem ektedir. A tlarn yeleleri kattan yapma ieklerle ss
lenmi, arabaclarn om uz balarna ren k renk m endiller ta
klmtr. K upa arabasnda yeni bir kaftan giyen, kocaman
deirmi sakall bir babayiit oturm akta. O nun src yerinde
talam oturuu, olaand geni omuzlar, ileri uzatt e l
lerini yum ruk yap, ban arkaya at insann zerinde cansz
bir yaratk izlenimi brakm aktadr.
A dan ince bir sesle;
T prrr! dedikten sonra kaln sesiyle;
Yaramazl brak! diye kr atlarna.
iki ayr grtla varm gibi iki ayr sesle bir daha;
T prrr! Yaramazl brak! diye barr.
Sokan iki yann kalabalk tutm utur. G elin arabas hazr
bekledii halde gelin yardmclar;
Kupa arabasn verin! diye barrlar.
Elinde tasvir tayan Spira, gelin, iki kz arkada kupa a-
rabasna kurulurlar. Kaplar kapanr, kupa grltyle yola
koyulur.
G elin yardmclarna faytonu verin!
Yardm clar faytona atlarlar, araba yrdkten sonra
hepsi ayaa kalkp, eile-dorula paltolarn dzeltirler. Fay
tonun ardndan br arabalar sraya dizilir.
Sofya Denisovna, binin! diye seslenirler sadan-soldan.
Nikolay M iron, sizde, ltfen! Tprrr! K k hanm, acele e t
meyin! H epinize yer var. G eri durun!
G elinin babas araba srcsn uyarr:
M akar, kiliseden sakn gittiin yoldan dnm e! U ursuz
luk getirir.
A raba grltleri soka doldurur, bir rma, amata
s re r gider... Az sonra arabalar uzaklanca ortala bir sessiz
lik ker.
U aklar salonda yemek masasn dzene sokmaya al
rlar, ad gei odas olan, bitiikteki karanlk bolukta m
zisyenler ikide birde m endillerine sm krrler, telal kotur
malar bitm ek bilmez, ama eve dnen gelinin babas iin bom
botur evin ii.
A sker m zisyenler darack karanlk odada kendileri k
prdanacak yer bulam azken bir yandan da kocam an nota seh
palarn, alglarn yerletirm ek iin urar dururlar. Eve yeni
gelmilerdir, ama gei odasnn havas im diden ylesine
bozulm utur ki, soluk alm ak olanakszdr, ileri yandan tr
byklar, akaklarndaki salar keeleen ef Osipov kendi
sehpasnn n n d e dikilerek fkeyle bakar notalara.
Yarbay ona;
Y alanm ak bilmez bir adamsn, be Osipov! der. Ka
yldr tanyoruz birbirimizi? Yirmi yldan beri mi?
Daha ok, kom utanm! E er hatrnzdan kmadysa si
zin dnnzde de almtm.
Yarbay iini eker, dncelere dalar.
Doru... Yalanp duruyoruz ite. Eh, olanlar evlen
dirdik, ok kr, imdi de kz gelin ediyoruz. Edi ile bdyz
artk evde. ocuklar yuvadan utu, cascavlak kaldk, grdn
gibi...
Kim bilebilir, Yefim Pctrovi? Belki U lu Tanr yenisini
gnderir.
Yefim Pctrovi akn akn bakar efin yzne, elini
yum ruk yapp kahkahay basar.
Yenisini mi dedin? Neyin yenisini? ouun mu? Bu
yata hem de?
G lm ekten kasklarn tutar, gzlerinden yalar gelir.
N ezaket gerei m zisyenler de glerler. O sipovun syledik
lerini aktarm ak iin yarbay gzleriyle karsn arar; ama tam o
srada yal kadn alamakl bir sesle, fkeden kudurm u, onun
zerine atlr.
T an rdan da m korkun yok, Yefim Petrovi? Hepimiz
ayaklandk, rom iesini aryoruz, oysa sen burada keyfinden
ene alyorsun! Hani rom nerede? Nikolay M iron rom suz
bir i yapamaz! Senin u gamszlna ayorum! Git de Ignata
rom u nereye koyduunu sor!
Yefim Petrovi, m utfan bulunduu bodrum kata iner.
Yardmc kadnlar, uaklar kirli m erdivenlerden bir aa, bir
yukar inip inip km aktadrlar. C eketini bir om zuna atan bir er
dizini m erdiven basamana dayam, bir kap iindeki d o n
durmay kartrp durm aktadr; delikanlnn kzaran yznden
te r boanmtr. Darack, isten kararm m utfakta orduevinden
getirilen ahlar dum an iinde almaktadr. Biri kestii
horozun i organlarn ayklar, br havutan yldz yapar,
yz pancar gibi kzarm ncs ise ocaa sa srer... Bak
akrtlar, kap kacak angrtlar, ya czrtlar birbirine kar
mtr. Byle bir karm aann iine den Yefim Pctrovi kar
snn ne sylediini oktan unuttuu iin;
Burada tk tk nasl alyorsunuz? diye sorar.
Siz bize bakmayn, Yefim Petrovi! Yerimiz dar ama
ikayeti deiliz.
Peki, peki, aln, ocuklar!
K aranlk bir keden orduevinin bfe sorum lusu kar
karsna.
iiniz rahat etsin, Yefim Petrovi, der o da. H er ey iste
diinizden daha iyi olacak. D ondurm ay romlu mu yapalm, va-
nilyal m, yoksa sade mi?
Yukarya dnen Yefim Petrovi odadan odaya dolar
durur, sonra gei odasnn kapsnda dikilir, O sipovla yeni
den konumaya dalar.
te byle, arakada, der. Kar-koca yalnz bamza
kaldk. Y eni evleri bitene dek genler bizimle birlikte o tu ra
caklar. O ndan sonra kodunsa yerinde bul!
kisi ilerini ekerler. N ezaket gerei mzisyenler d e i
lerini ekerler, ar bir hava ker hepsinin stne. Yefim P e t
rovi isteksiz isteksiz;
te bir kzmz vard, onu da kocaya verdik, diye sr
dr r konumasn. Gvey okum u bir gen, Franszca bilir.
T ek kusuru var, o da imesi. Ho, bu dnem de kim imiyor ki?
H e rk e s iiyor...
Osipov;
mesi nem li deil, karln verir. Y e te r ki onurlu
biri olsun, yapt ii bilsin. ki imek de ne ki? H epim iz ii
yoruz.
Evet, evet, iiyoruz.
O srada ierden hkrk sesleri gelir. Darya Danilovna
yal kadnlardan birine dert yanm aktadr:
Olan duygusuzun biri, anacm. Eline kapii kapiine
tam on bin ruble saydk, kzmza bir ev yaptrdk, yz
dnm toprak verdik. Dile kolay! Nasl bizlerin deerini bil
mez? Bugnn genleri bylcsine duygusuz mu?
M eyve masas donanm durum da, ik i tepsiye dizi dizi ka
dehler konulm u, am panya ieleri peetelere sarlm, sem a
verlerin suyu fokur fokur kaynamakta... Byksz, favorili bir
garson sofrada adlarn syleyip afiyet dileyecei konuklarn
adlarn bir kada yazyor, ezberlem eye alr gibi yksek ses
le okuyor. eri dalan bir kpei kovalayp karyorlar. H erkes
gergin bir bekleyi iinde. te tedirgin bir ses haykryor:
Geliyorlar! Geliyorlar! Yefim Petrovi, kiliseden d n
yorlar!
Yal an n e afallam, ne yapacam bilm ez bir halde tuz-
ekm ee sarlyor, Yefim Petrovi avurtlarm iiriyor, kar-ko
ca evin giriine kouyor. M zisyenler stillerini bozm adan al
glarn akord ediyorlar. O srada sokaktan araba grltleri
duyuluyor. D erken, ayn kpek bir daha ieri dalyor, hayvan
c n le te enletc kovalyorlar... Bir dakika bekleyi iinde ge
iyor. A rdndan gei odasndan canhra bir yaygara, yaban
s bir grlt, byk bir amata kopuyor. H avada -lklar
ykseliyor, pm eler duyuluyor, am panyalarn m an-tarlar
patlyor... G arsonlar dimdik, yzleri sert...
Liuboka ile alm ndan yanna varlmayan, gzlkl ko
cas neye uradklarn aryorlar. Kulaklar sar eden mzik,
parlak klar, herkesin canl ilgisi, onlar kuatan kalabalk
ikisini de allak bullak ediyor. Bn bn evrelerine bakyorlar;
ne bir ey gryor, ne de anlayabiliyorlar...
ampanyalar, aylar iiliyor; her ey anna uygun, dep-
debeyle yaplyor. Bir sr akraba, daha nce kimselerin gr
medii dedeler, nineler, ru hban snf yeleri, kaln enseli asker
emeklileri, gveyin annesi ile babas, vaftiz analar, vaftiz baba
lar sofrann evresinde sralanm, bir yandan ay ierlerken
bir yandan da Bulgaristan zerine konuuyorlar. G en kzlar
duvar diplerine sinmiler. G elin yardmclar bile tedirginlik
lerini zerlerinden atm, kapnn dibinde sakin sakin duruyor
lar.
A radan bir-iki saat getii halde mziin, dans edenlerin
grlts dinm ek bilmiyor. Gelin yardmclar zincirden bo
anmlar gibi hoplayp zplyorlar. U biiminde dizilmi m eze
m asalarnda ounlukla yallar ile dans etm eyen genler var.
Bunlarn arasnda o tu ran Yefim Petrovi beinci, altnc
kadehi yuvarlam, parm aklarn tlatp yanndakilere gz
krparken kahkahadan krlyor. N ereden aklna takldysa,
gelin yardmclarn da evlendirm ek gerektii dncesi
saplanm zihnine; bu elenceli konuyu aka dile getirm ek
yerine katla katla glyor... G elinin annesi ise sabahtan beri
azna tek lokma koymad iin, bir kadeh am panyadan a
krkeyif olmu; m utluluktan glm seyerek konuklara unlar
sylyor:
Aman gznz seveyim, yalak odasna kimse girme
sin! G elinin yatak odasna girmek yakk almaz. Kimsenin git
tiini grmeyeyim ha!
Bu dem ektir ki, gidin de gznz yatak odas grsn!
B tn em ekleri, annelik gurur kayna kznn yatak odasnda
toplanm tr. G erekte koltuklarn kabartacak ok ey vardr
orada.
O dann ortasnda kabark dekli iki karyola durm aktadr.
Y astk klflar dantelli, zerlerine anlalmaz harfler ilenmi
ipek yorganlarla rtl yataklardan birinde L iubokann
pem be eritli gecelik bal, brnde ise gveyin mavi ps
kll, boz renk robdeam br konulm utur. Y atak odasna yle
bir gz atan konuklar anlaml anlaml gz krparak Vay be!
demeyi bor biliyorlar. Yal annenin m utluluktan yz par
lyor, fsltyla unlar sylyor:
aka deil, yalnz yatak odasna yz ruble harcand.
Eh, bu kadar yeter, erkeklerin buraya bakmas uygun olmaz!
G ecenin nde akam yem ei veriliyor. Favorili garson
adlarn okuyup herkesi sofraya ardktan sonra kadehler
kalkyor, orkestra atafatl bir mzik alyor. Yefim Pctrovi
im ekten kpe dnm , kimseyi tand yok artk. O na sorar
sanz kendi evinde filan deil, baka bir yerdedir; onu gcen-
dirci bir ey yapmlardr. Hole gidip paltosunu, lastik ayak
kablarn giyerken ksk sesiyle barr durur:
A rtk burada daha fazla kalamam! Hepiniz alaksnz,
anladnz m, alak! istersem hepinizi suya gtrr, susuz geti
ririm!
Y annda duran kars ona yle kr:
K endine gel, be dinsiz-imansz! Bamn belas, kafasz
yaratk, git de otur yerine!
KAI

U z u n bir sretir bu. nce Paka annesiyle yamur al


tnda biilmi tarlalardan, orm an yollarndan geti; bu srada
ayaklarna sar gz yapraklar yapt. Sabah ortalk aydn
lanncaya dek yrdler, yrdler... Sonra kaplarn al
masn beklerlerken karanlk bir giriin nnde iki saat kadar
beklediler. Binann girii tpk dars gibi souk ve rutubet
liydi, rzgar estii zaman uuan yamur damlalar buraya
kadar geliyordu. Biriken kalabalk epeyce artnca skklktan
Paka yzn birinin gocuunun eteine dayamak zorunda
kald, burnuna arpan balk kokusuyla uyuklamaya balad.
D erken, kaplar ald, annesiyle Paka binann holne girdi
ler. Buradaki bekleyi de uzun srd. H astalar sralarda otu ru
yorlar, konumuyorlar, kprdamyorlard. evresine baknan
Paka da konum uyordu, oysa yle ilgin, glnecek eyler g
ryordu ki!., ieriye tek aya zerinde sekerek yryen bir
delikanl girince annesini drtt, yzn koluyla kapatarak
gld;
Anne, bak, sere!
Sus, olum, konuma!
Duvardaki kk pencerede hastabakcnn yz gzkt
en sonunda. Adam bekleyenlere seslendi:
Kaydolmak iin sraya girin!
H erkes, bu arada seken delikanl pencerenin nne dizil
diler. Sras gelene hastabakc adn, baba adn, yan, nerede
oturduunu, ne zam andan beri hasta olduunu soruyordu. A n
nesinin verdii yantlardan Paka asl adnn Pavel G alak
tionov olduunu rendi. Olu yedi yana girdii halde okula
gitmiyordu, paskalyadan beri hastayd.
Kayt ileri bittikten sonra m uayenenin balamas uzun
srm edi. Beyaz nlkl, beline bir havlu dolayan doktor g
zkt az sonra. Srayarak yryen delikanlnn nnden ge
erken gz ona takld, durup sordu:
Syle bakalm, sen aptal msn, deil misin? Ben sana
pazartesi gn gel, dem em i miydim? Sen kalkm, cuma gn
gelmisin! Senin gibi budalalar hi yrm esin daha iyi!
D elikanlnn yz acmakl bir hal ald, sadaka dilenir gibi
gzlerini krptrarak;
van Mikolayi, kzmayn, yardm edin bana, ne olur!
dedi.
van Mikolayi! van Mikolayi! Baka bir ey bilmez
misin? Pazartesi gn gel dem isek o gn gel! A h, u aptallar!
M uayene balad. D o k to r odasnda oturuyor, sras gelen
leri aryordu. A rada bir odadan tiz lklar, ocuk ala
malar, doktorun azarlam alar duyuluyordu.
N e baryorsun? Bir yerini mi kesiyorum? Sesini
karm adan o lu r uraya!
P akann sras gelince onu ard:
Pavel Galaklionov!
O lunun arlmasn bcklem iyorm u gibi anne bir an
apt kald, sonra ocuu elinden tuttu, odadan ieri soktu.
D o k to r masasnda oturuyor, ekile kaln bir kitaba vurup du
ruyordu. eri girenlere bakmakszn;
N eren aryor? diye sordu.
K n dirsei aryor, d o k to r efendi.
Bunu syleyen anne yzn buruturm utu, olunun
arsn asl kendisi ekiyordu sanki.
Soy ocuu!
Paka tslayarak boynundaki atky zd, burnunu yenine
sildi, sonra acele etm eksizin gocuunu karmaya balad.
D oktor kzd birden.
Kadn! Buraya oturm aya gelmediniz! Sizden baka bir
sr hastaya bakacam! Elini abuk tut!
Paka gocuu karp yere frlatt, annesinin yardmyla
srtndan gmleini syrd.
O oo, Paka, bu ne gbek byle?.. Dirseini gster, ba
kaym!
O srada P akann gz kan dolu bir tasa takld, doktorun
nlne bakarak alamaya balad. D oktor;
! ! diye kzdrd onu. una bak, evlenecek
aa gelmi, bir de utanm adan alyor! Seni yaramaz, seni!
P aka alamasn keserek annesine bakt. Bu bakta
H astanede aladm kimseye sylemezsin, deil mi! diyen
bir yalvar vard.
D oktor dirsei inceledi, eliyle skt, iini ekti, ck ck etti,
bir daha skt.
Kadn, sana birisi tem iz bir sopa ekmeli, anladn m?
ocuu daha nce niye getirm edin? G rm yor m usun, kolu
mahvolmu! Eklem yerine ilemi yara.
Bizim aklmz erm ez, d o k to r efendi.
D oktor efendi! D oktor efendi! Baka ey bilmezsin!
ocuun kolu ryene dek neredeydin? Kolu giderse by
ynce nasl i yapar? Yaam boyu ekecek, sen de ona baka
caksn! B urnunda bir sivilce ksa koar hastaneye gelirsin,
ama ocuun dirsei bclgan yara iinde, aldrdn yok!
H epiniz bylesiniz!
D oktor byle diyerek bir sigara yakt. Sigarann dum an
ttedursun, bir yandan kyl kadnn paylyor, bir yandan da
iinden ark sylyormuasna bayla tem po tu tarak d
nyordu. Soyunuk duran Paka ise kulaklar onda, sigarann
dum anna bakyordu. Sigara yanp bitince do k to r bir an irkildi,
sesini alaltarak unlar syledi:
Kadn, dinle beni! Bu yara m erhem lerle, damlalarla
gemez. O nu hastaneye yatracaz.
yle gerekiyorsa yatsn.
Kolunu ameliyat edeceiz. (Pakann om zunu tapla
d) Bak, Paka, sen burada kalyorsun. A nnen gitsin, sen
bizimle otur! Buras ok houna gidecek. leri yoluna kor ko-
maz seninle iskete kuu tutar, tilki yakalarz. Birlikte gezmeye
karz. Tam am m? Yarn da annen seni grmeye gelir.
Paka sorarcasna annesine bakt. Beriki;
Kal, olum, dedi.
D oktor neeliydi.
Kalyor, kalyor! Baka trls olmaz! O na canl tilki
gstereceim . Birlikte panayra gideriz, akide ekeri alrm.
M arya D enisovna, ocuu yukar gtrn!
Sokulgan, neeli bir adam olan d o k to r onunla arkadalk
etm eye can atyor gibiydi. Paka byle bir adam kramazd;
ayrca hi panayra gitmemi, canl tilki grmemiti. Peki, an
nesi olm adan nasl yapacakt bunlar? Bir an dnp an
nesinin de onunla birlikle kalmasn syleyecekti ki, hasta
bakc kadn kolundan tuttuu gibi onu m erdivenden yukar
srkledi. Az bir kar ak, evresine baka baka kadnla bir
likle yrd. M erdiven basamaklar, kap kasalar kocamand,
koridorlar birbirini dimdik kesiyordu. H er yer sar bir boyayla
prl prl boyanmt, paskalya rei gibi kokuyordu. Tavan
lardan lam balar sarkyor, yerlerde dimdik dem e tahtalar
uzanyordu; duvarlarda sra sra sar pirin m usluklar vard.
Ama en ok houna, onu zerine oturttuklar kocam an kar
yola ile kllar tenini dalayan battaniye gitti. Elini yasta, bat
taniyeye srd, kouu gzden geirdi, doktorun ok gzel bir
evi olduuna karar verdi.
Fazla byk olmayan bir koutu buras, ierde topu topu
karyola vard. K aryolalardan biri botu, birini Pakaya v e r
milerdi, ncsnde ise boyuna ksrp duran, ikide birde
elindeki m aparaya tkren eki suratl bir ihtiyar oturuyordu.
Paka kapdan baknca bitiik kouun bir blm n grd,
orada da iki karyola vard. B unlardan birinde, alnnda koca
m an bir ur bulunan, solgun yzl, sska bir adam uyuyordu;
brne ise ba sargl, bu duruuyla kyl karlarna b e n
zeyen bir adam bacaklarn iki yana aarak oturm utu.
H astabakc Pakay karyolaya o tu rttuktan sonra dar
kt, az sonra kucanda bir yn giyecekle geri dnd. Paka
gmlei, pantolonu, sabahl stne geirdi, kendini yle bir
inceledi, bu giysiyle ky sokaklarnda yrmenin ne iyi ola
can dnd. H ayalinde annesinin onu rm ak kysna
dom uzlar iin lahana yapra yolmaya gnderdiini canlan
drd. Kyn kzlar, olanlar onu epeevre kuatyorlar, ks
kanarak sabahln seyrediyorlard.
Az sonra hastabakc geldi, kalayl iki kase ile iki dilim
ekm ek gelirdi. K aselerden birinin yal adam n, b r n Pa-
kann nne koydu.
Hadi, ye yemeini!
Kasede lahana orbas ile iinde bir el paras vard. Paa
bunu grnce doktorun ok iyi yaadn dnd bir kez
daha, iyi adamd, dorusu, balangla gzkt gibi de sinirli
biri deildi. H er seferinde kan yalayarak uzun srede iip
bilirdi orbasn, kasede yalnz el paras kalnca yal adama
yan gzle bakl. Beriki hl bilirem em ili, onu kskanlkla
szd. imdi sra e le gelmiti. Paa bu ii elden geldiince uzat
mak istediyse de lm abas boa gilli, az sonra ondan da eser
kalmad. Bir para ekm ek duruyordu elinde. Ekm ei kalksz
yem ek pek ho bir ey deilse de yapacak bir ey yoklu. Paka
bir an dndkten sonra onu da yedi. O srada hastabakc
elinde iki kaseyle geldi. Bunlarda scak elli palales vard.
Ekmein nerede? diye sordu kadn.
Yanl verm eye alan Paka iik avurtlaryla zorlukla
soluk alyordu. Beriki ocuun bana kakarcasna;
B ln ekmei tkndn, yle mi? dedi. imdi elli patatesi
nasl yiyeceksin?
Dar kp bir para ekm ek daha gelirdi. m rnde elli
palales grmemi olan Paka yemein tadna baknca p ek lez
zetli buldu. Az sonra yemein yerinde yeller esiyordu, geride
orbadan sonra artandan daha byk bir ekm ek paras
kalmt. Yal adamn kalan ekm eini ekm eceye koyduunu
gren Paka ayn eyi kendisi de yapm ak istedi, am a dayana
mayp onu da yedi.
imdi sra biraz dolamaya- gelmiti. Bitiik kouta kap
dan grdnden baka drt kii daha vard. A ncak bunlardan
yalnzca biri dikkatini ekti. Bu, son d e re c e sska, yz kllarla
kapl, karyolasnda o tu ru rk en saat sarkac gibi boyuna ban,
sa elini sallayan bir adamd. Paka adam dan gzlerini uzun
sre ayramad. O nun saat sarkac gibi elini sallayp durmas
nce m erakn ekip onu elendirdiyse de yzne iyice baknca
baya hasta olduunu g rere k ok korktu.
nc koua girince yzleri koyu krmz am urla svan
m gibi grnen iki kylyle karlat. Y ataklarnda o turan bu
adam lar hatlar belli olmayan yzleriyle tpk puta tapanlarn
tanrlarna benziyorlard.
Paka;
Teyze, bu adam larn niin yzleri byle? diye sordu
hastabakc kadna.
iek hastalna yakalanmlar.
Kendi kouuna dnen Paka iskete yakalamaya ya da
panayra gtrm esi iin doktoru beklem eye balad. A ncak
d oktor hem en gelmedi. Bu srada komu kouun kapsnda
bir hastabakc gzkt. Adam banda kocam an buz torbasyla
yatan hastaya yaklat;
Mihaylo! diye bard.
Beriki uyuyordu anlalan, karlk bile verm edi. Bunun
zerine hastabakc elini sallayarak uzaklat. D oktorun gel
mesini bekleyen Paka kendi kouundaki yal hastay in
celem eye koyuldu. D urm adan ksren, elindeki m arapaya
tkren sskack adam n ksrkleri yle uzun sryordu ki,
boazndan deiik perdelerden sesler, slklar kmaya ba
lyordu. Bu da Pakann pek houna gidiyordu.
P aka ona;
D ede, boazndan niin slk sesleri kyor? diye sordu.
Adam dan yant gelmedi. B unun zerine biraz daha bek
leyip ikinci bir soru sordu:
Dede, tilki nerede?
Hangi tilki?
Canl tilki.
N erede olacak, orm andadr...
A radan uzun zaman getii halde ne d o k to r geliyordu, ne
bir ey. N eden sonra hastabakc bir fincan ay getirdi, gene
ekm eini bitirdi diye Pakay azarlad. Onun ardndan koua
giren erkek hastabakc, M ihayloyu uyandrmak iin hayli
urat.
Darda gittike hava bozard, kouun klar yand, d o k
tordan gene haber yoktu. Panayra gitmek, iskete avlamak iin
zaman kalmamt. Paka yatana uzanarak dnm eye ba
lad. D oktorun sz verdii akide ekerleri, annesinin yz, sesi
geldi hatrna; kydeki evlerinin karanln, zerinde yatt
frn, drdrc ninesi Y egorovnay dnd; iine can skn
tsyla birlikte bir hzn kt. Neyse ki ertesi gn annesinin
geleceini anmsayarak glmsedi, gzlerini yumdu.
Bir hrtyla uyand. Bitiik kouta birilcri yryor, ara
larnda fsldayorlard. G ece lambalarnn donuk aydnlnda
Paka, M ihaylonun yatann yannda kiinin urap d u r
duunu grd. Bunlardan biri;
Karyolasyla birlikte mi gtrsek, ne yapsak? dedi.
Karyola kapya smaz. Topra bol olas ok zamansz
ld.
Biri om uzlarndan, tek i bacaklarndan tutup M ihayloyu
kaldrdlar, bu srada zavallnn kollar ile sabahlnn etekleri
aa sarkt. Kyl karsna benzeyen nc kii istavroz
kard. Bylece kii paldr kldr sesler kararak, Mihoy-
lonun eteine basarak koutan dar yrdler.
Uyuyan yal hastann gsnden hrtlar, eit eit
tonda slklar koptu. Btn bunlara kulak kabartan Paka
karanlk pencerelere gzlerini dikerek yatandan frlad,
korkuyla haykrmaya balad:
A nnece! A nnece!
Sonra, kimsenin gelmesini beklem eden bitiik koua
frlad. O rada, gece lam balarnn belli belirsiz aydnlnda nes
nelerle glgeler birbirine karm gibiydi. M ihaylonun l
m nden tedirginleen hastalar yataklarna oturm ulard. H er
biri olduundan daha iri gzkyor, karanlk kedeki hasta
elini, ban sallayp duruyordu.
N ereye gittiini bile dnem eyen Paka kendini iek
hastalarnn yatt koua att, oradan koridora kp geni bir
koua girdi. Burada dev yapl, uzun sal kocakarlarn kimisi
oturm u, kimisi yatmt. K adnlar kouundan koarak geen
Paka yeniden koridora, oradan tandk m erdiven korku
luklarna geldi. Koa koa m erdivenden aa inince sabah
leyin annesiyle birlikte oturduklar hasta odasn grd, k
kapsn aramaya balad.
Srg atrdayarak ald, souk bir hava esti. Bir an
tkezleyen P aka avluya att kendini. T ek dncesi vard
imdi: Komak, durm adan komak! Yol-iz bilmiyordu, ama
hep koarsa annesinin yanna varacandan emindi. Hava
kapal olm akla birlikte bulutlarn arasndan ay gzkyordu.
Paka binann n m erdivenlerinden aa kotu, oradaki o-
dunluun evresini dolannnca pssz bir fundalkla karlat.
Bir an durup dndkten sonra gene hastaneye yneldi,
koarak arkaya doland, ama kararszlk iinde aklp kald:
Beyaz beyaz gm t halar duruyordu karsnda.
Anneciiiim! diye bararak geriye atld.
Birtakm karanlk, ask suratl binalarn yanndan geer
ken gzne aydnlk bir pencere arpt.
K aranlklar ortasndaki bu krmz leke ok korkun g-
zktyse de zaten korkudan lgna dnen Paka ister istemez
oraya yneldi. Aydnlk pencerenin bitiiinde binann m er
divenli girii vard, beyaz levhal bir de kap... Paka basam ak
lardan yukar kotu, pencereden ieri bakt; yreini keskin,
tm varln saran bir sevin kaplad. Neeli, canayakn dok
toru masaya oturm u, kitap okuyordu. M utluluktan uan
Paka elini ona uzatp barm ak istediyse de bilmedii bir g
soluunu kesti, bacaklarna vurdu. Zavall ocuk bir an sal
landktan sonra duygusuz, basam aklara yuvarland.
K endine geldiinde ortalk aydnlanmt; onu panayra
gtreceini, iskete, tilki yakalayacan syleyen tandk ses
yanbanda konuup duruyordu:
Sen ne aptal ocukm usun, Paka! Sana baka ne
diyeyim? G zel bir sopa ekmeli en iyisi!
BR SORUN

U sk o v larn aile gizinin (srrnn) evden dar kmamas i-


in en sk nlem ler alnmt. H izm etilerin yars tiyatroya,
sirke gnderilmi; geri kalanlar ise m utfaa tklm t.Vcrilen
buyrua gre yabanclar eve sokulm ayacakt. Albay amcann
kars, kz kardei ile eitici bu gizi bildikleri halde bilmez gr
nyorlar; salona, konuk odasna filan km adan yem ek odasn
da oturuyorlard.
Btn bu kargaaya yol aan 25 yalarndaki aa Uskov
eve geleli ok olmutu. Delikanl, destekisi, iyi yrekli van
M arkovi daynn tavsiyesi zerine salonda, alma odasna
alan kapnn nnde sessizce oturuyor; iten bir itirafa ha
zrlanyordu.
Kapnn arkasnda, alma odasnda bir aile toplants s
rp gitm ekteydi. Hayli tatsz, nazik bir sorun zerinde tart
yorlard. aa Uskov bankerlerden birinde sahte bir se-net
krdrmt. stelik senedin vadesi geeli tam gn oluyor
du... ite imdi iki amcas ile days Ivan M arkovi bu sorunu
zmeye urayorlard.
Senedi deyip ailenin nam usunu mu kurtaracaklard,
yoksa ellerini bu iten ekip konunun m ahkem ede zlmesini
mi bekleyeceklerdi? Y abanc olup da bu gibi ilerle ilgilen
m eyenler iin zm kolay gibi gzkebilir. Ama byle sorun
lara are bulm ak felaketine den insanlar iin durum pek
ciddi ve zordur. Am calar ile day oktandr gryorlard, ama
sorunun zm nde bir adm bile ilerlem e salanamamt.
Albay olan am calardan biri;
Baylar, aile nam usunu k r inan saydm kimse syle
yemez! dedi. (Y orgun sesinde bir aclk vard.) Benim
azm dan byle bir sz kmad. Ben, yalnz, sizi yanl bir
gre saplanm am anz iin uyaryorum. Sakn onarlm az bir
yanla dmeyin! ayorum, nasl olup da beni anlam yor
sunuz? Sizinle ince deil, Rusa konuuyorum .
Ivan M arkovi yum uak bir sesle;
Anlyoruz, azizim, anlyoruz, diye karlk verdi.
Benim aile nam usunu kabul elmediimi ileri srd
nze gre, dem ek ki, anlam yorsunuz. G en e vurguluyorum,
yanl anlaldm.
Bir daha belirliyorum, yan-l an-lam ve-ri-len aile namusu
kavram dr kr inan olan. Yan-l an-lam -lar ve-ri-len, di
yorum, dikkat edin! Birtakm gdlerle bir dolandrcy savun
mak, onu grecei cezadan kurtarm ak, bu dolandrc kim
olursa olsun, yasalara kar gelmektir; akl banda insanlara
yakmaz! Bu, aile namusunu kurtarm ak deil, m edeni cesaret
sizliktir. Bakn, isterseniz ordudan rnek alalm... O rdunun
onuru bizim iin tm onurlardan daha stndr. Am a biz gene
de sulu olan mensuplarmz saklamyor, sularn rtbas e t
miyoruz. O nlar m ahkem eye veriyoruz. Peki, bundan bir ey
kyor m u? O rdunun onuru mu eksiliyor? Hi d e deil, tam
lersine!
D efterdarlkla alan teki am ca sessiz, p ek uzak grl
olmayan, romatizmal bir zatl. Y a hi konum uyor ya da dava
alrsa Uskovlarn gazetelerin diline decei konusunda kem
km ediyordu. Ona baklrsa bu ii batan kapatm ak, evreye
yaylmasna engel olm ak en iyisiydi. G azetelerin diline dmek
korkusundan baka ileri srd bir dnce yoktu.
Saann days iyi yrekli Ivan M arkoviin sesinde bir
titrem eyle dzgn, tatl bir konum as vard. O, ii baka bir
ynden ele alyordu. G enliin hakk vardr diyordu. K en
dini kaptrm as onun bir zelliidir, hangimiz gen olmadk,
hangim iz kaptrm adk? Sradan insanlar brakn bir yana,
byk adam lar bile genliklerinde yanl hareketlerden,
birtakm ktlklere kaplm aktan kurtaram am lardr ken
dilerini. nl yazarlarn yaam larn ele alalm, hangisi gen
ken kum arda para kaybetm em i, imemi, m antkl dnen
insanlarn kzgnlklarn zerlerine ekm em itir? E er Saa-
nn kendini kapp koyverm esi bir su saylyorsa, unutm am ak
g erekir ki, aa doru-drst renim grmem itir. Annesini,
babasn kkken kaybeden bu ocuk lisenin ikinci snfnda
da okuldan ayrlnca en nazik yalarnda yolunu bulamad,
yararl etkilerden uzak kald. aa ok sinirli, kolaylkla fe
veran ed e n bir gentir, salam bir tem ele oturtulam am tr,
talihsizliinin kurbandr. Suluysa bile herhalde hogrye,
yufka yrekli yaknlarnn sevgisine hakk vardr. O nu ce
zalandrm ak gerektiine inanyorum, ama zaten o, vicdan aza
b duyarak, bizlerin kararn beklerken tatt aclarla yeterince
cezasn ekmitir. Albayn ordu ile yapt karlatrma pek
gzeldir, bu onun zekasnn yksekliini gsterm ektedir. T o p
lumsal ykm llkten sz etm esi ise onun ruhundaki soylulu
un gstergesidir. te yandan unutmayalm ki, her bireyin
iinde yurttalk sorum luluu ile birlikte bir de Hristiyanlk
duygusu vardr....
Ivan M arkovi cokuyla;
Sulu bir genci cezalandrm ak yerine ona yardm elimizi
uzatsak yurttalk sorum luluum uzu inem i mi oluruz? diye
bard.
Bundan sonra aile namusu kavram ndan sz etti. Kendisi
geri U skovsoyuna m ensup olm ak gibi bir onura sahip deildi,
ama bu nl soyun XIII. yzyldan beri srp geldiini ok iyi
biliyor, ayrca ansn unutam ad kz kardeinin, bu soyun
tem silcilerinden birinin kars olduunu bir dakika bile hatrn
dan akarm yordu. Ksacas, bu soy eitli nedenlerle kendisi
iin byk de er tamaktayd. 1500 ruble gibi bir para iin bu,
h er deerin stndeki soyaacna glge drlm esine izin
verem ezdi. G en e de btn sayp dkt nedenler yeterli g
rlm ezse, Iv n M arkovi, onu dinleyenlerin son olarak kendi
kendilerine u soruyu sorm alarn nerdi: Su denen olgu
aslnda nasl bir eydi? Su, kt niyetle yaplm ahlakszca bir
davrant. Yalnz, su ileyen insan kendi iradesinde zgr
myd? Bu soruya bilim olufmlu biryantverem em ekteydi. Bil
ginlerin bu konuda her birinin gr deiikti. Sz gelii, yeni
L om brozzo1 okulu iradenin zgrln kabul etm iyor, suu
bireyin yapsal zelliklerinin bir rn sayyordu.
Albay yalvarrcasna;
van Markovi, biz burada ciddi, nem li bir iten sz
ediyoruz, siz tutm u, Lom rozzodan, undan-bundan dem v u
ruyorsunuz, dedi. Kltrl bir insan olduunuzdan kuku yok,
ama ii byle kurcalam ann ne gerei var? Bu cafcafl szlerin,
gzel konum anzn sorunu zeceini mi sanyorsunuz?
aa U skov kapnn n n d e btn bunlar dinliyordu ite,
iinde ne korku, ne utan, ne de sknt vard; yalnz yorgunluk
ile ruhsal boluk duyuyordu. O na gre balansa da, balan-
masa da hepsi birdi... Buraya yalnzca verilecek karar din
lem ek, gerekirse aklamada bulunm akzerearIm t.B una
da iyi yrekli van M arkoviin isteine uyarak raz olm utu.
Bana ne gelirse gelsindi. H a u ev, ha hapishane, ha Sibirya...
Sibiryaysa Sibirya! N e olmu yani? diye sylendi.
Bkmt yaam aktan, yaam ak ona yk geliyordu. G rtla
na kadar bor iindeydi, cebinde m etelii kalmamt, akra
balaryla aras akt, arkadalardan, kadnlardan e r ya da ge
ayrlmas gerekecekti, nk bakasnn srtndan geinm esin
den dolay onu kk dryorlard. Dorusu, gelecei pek
parlak deildi.
H er eye bo verm ekle birlikte onu ierd e ie yaram az bir
gen, bir sulu olarak adlandrm alar kanna dokunuyordu.
H er an yerinden frlamak, odaya dalm ak, albayn m adeni, bet
sesine karlk;

1 Cesare Lom brozzo (1835-1909) talyan antropologu.


Y alan sylyorsunuz? diye barm am ak iin kendini zor
tutuyordu.
Sulu nitelem esi korkun bir eydi. Bu szck ancak ca
niler, hrszlar, haydutlar iin kullanlabilirdi. G enelde ahlak
sz, kt insanlar iin. aa ise o gibi insanlardan uzakt. Evet,
bor iindeydi, stelik deyecek durum da da deildi. Bu devir
de borcu olm ayan insan var myd? Albay ile van M arkovi de
bakalarna borluydular.
aa, Benim gnahm ne? diye dnd. S ahte senet
krdrm aktan baka bir ey yapmam t. Tand btn ark a
dalar ayn yolla para buluyorlard. rnein H andrikov ile V on
Burst ne zaman parasz kalsalar, akrabalar ya da dostlar ad
na sa h te bono dzenleyip krdrrlar; sonra evlerinden para
gelir gelm ez bu bonolar vadesi dolm adan geri alrlard.
Saann yapt da ayn eydi. Am a H andrikov sz verdii pa
ray dem eyince imzalad bonoyu geri alam am t. K abahati
Saada deil, ters raslantlarda aram ak gerekirdi. Bakasnn
imzasn kullanm ak iyi bir h a re k e t saylmazd, gene de ona
sulu denm em eliydi. H erkesin kulland bir yntem , irkin bir
ilemdi bu, te yandan kimseye bir zarar yoktu. nk aa
albay am casnn imzasn taklit e d e rk e n ona bir k t l k gele
ceini, onu zarara sokacan h atrna bile getirm em iti. aa
Hayr, bu benim sulu olduum u gsterm ez. B enim karak
terim su ilem eye uygun deil, duygulu, iyi yrekli bir insanm.
P aram olunca yoksullara yardm ederim . diye dnd. O
byle d n rk en kapnn arkasnda konum alar s r p gidi
yordu.
A lbay gittike fk elen erek ;
Baylar, bu iin sonu yoktur, diye bard. D n n bir
k e re : Diyelim ki onu balayp senedi dedik. O zam an aa
gen e ayn yolsuz yaam s rd r r. Y eni yeni b orlar alr, p a
rasn sap savurur, bizim terzilerim ize gider, bizim adm za
kendisine giysiler sm arlar. Y apt bu iin son dzenbazl
olaca konusunda gvence verebilir misiniz? Bana gelince,
ben onun dzeleceine hi inanmyorum.
D efterdarlk m em uru amcas bu szlere karlk bir eyler
hom urdand, sonra da Ivan M arkovi rahat bir sesle, tatl tatl
konumaya balad. Albay sandalyesini oradan oraya ekiyor,
m adeni sesiyle Ivan M akroviin konumasn bastryordu. En
sonunda kap ald, Ivan M arkovi dar kt. Zayf, sakalsz
yz yer yer kzarmt. Saay kolundan tutarak;
Gidelim, dedi. H er eyi olduu gibi anlat. Fazla guru r
lanm adan, saygyla, itenlikle...
aa alma odasna girdi. D efterdarlkta grevli amcas
oturuyor, albay ellerini cebine sokmu, bir dizini sandalyeye
dayam, m asann nnde dikiliyordu. Oda sigara dumanyla
dolu ve havaszd. aa am calarnn ikisine de bakm ad. Bir
denbire yrei utanla doldu, ii skld. Kaygyla daysna
dnerek;
deyeceim ... V ereceim , diye mrldand.
M adeni ses;
Senedi krdrrken sonunu dnm edin mi? diye sordu.
Ben... bana... o zam an H an d rik o v p ara getireceine sz
vermiti.
aa bundan baka bir ey sylem edi. O dadan kt,
yeniden kapnn nndeki iskem leye oturdu.
O anda ekip gitmeyi ok isterdi. A m a iinden taan n efret
onu bouyor; albayn konum asn azna tkm ak, onu aa
lam ak iin orada kalmas gerektiine inanyordu. N efret e t
tii am casna sylenecek yle adam akll, ar bir sz arark en
karanlkta kalan konuk odasnn kapsndan biri kt. Albayn
karsyd bu. Kadn Saay yanna ard. Parm aklarn tla
tarak, iki gz iki em e;
A leksandr, biliyorum , beni sevm iyorsunuz, dedi. A m a
rica ederim , beni dinleyin! D ostum , bu nasl oldu? Sizin bu

1 aa, A leksandrn kldk addr. (.N.)


yaptnz korkun bir ey! Tanr akna onlara rica edin, yal
varn, kendinizi tem ize karn!
aa onun kalkp kalkp inen om uzlarna, yanaklarndan
szlen iri gz yalarna bakyor; kapnn arkasndan gelen,
yorgun, bitkin insanlarn sinirli, bouk seslerine kulak kabar
trken um ursam azca omuz silkiyordu. aa soylu akrabalarnn
1500 ruble yznden bunca am ata koparacan aklnn
kesinden bile geirmezdi. N e gz yalarna, ne de onlarn
seslerinin titrem esine bir anlam verebiliyordu.
Bir saat sonra albayn kendi dncesini kabul ettirdiini
iitti. ki amca ile days ii m ahkem eye brakm aya karar ver
milerdi. Albay iini ekerek;
K arar verilmitir! dedi. D aha fazla tartm aya gerek
yok!
Bu karardan sonra herkeste, hatta albayda bile hissedilir
bir zlm e balad. Odaya bir sessizlik kt. Days ah eke
rek;
Aman Tanrm ! dedi. Ah, zavall kz kardeim!
O ndan sonra kz kardeinin m utlaka odann iinde bir
yerde bulunduunu anlatmaya balad. H erhalde o saygdeer,
bahtsz, zavall kadn imdi alyor; olu iin yalvaryordu.
O nun br dnyadaki huzuru iin Saann balanmas
gerekirdi.
H krklar duyuluyordu. Ivan M arkovi alyor, kapnn
arkasndan iitilmesi olanaksz birtakm szler mrldanyordu.
Albay ise ikide birde ayaa kalkyor, odada bir aa, bir yukar
dolayor, yeniden uzun konum alar balyordu.
T am o srada konuk odasnda saat ikiyi vurdu. Aile to p
lants son bulm utu. Albay sinirlerini bylesine altst eden
kiiyi gz grm esin diye salona girm eden holden geip gitti.
Ivan M arkovi ise salona geldi. ok heyecanlyd; ellerini
ovuturuyor, dudaklarnda glckler oynayordu. Alamakl
gzleri neeliydi. Saaya;
D urum iyi, dedi. T anrya kr!.. A rtk evine gidip
rahata uyuyabilirsin. Senedi biz demeyi kararlatrdk. Fakat
u koulla ki, pimanlk getireceksin; yarndan tezi yok, kye
gelip benim yanmda almaya balayacaksn.
Bir dakika sonra van M arkovi ile aa paltolarn, ap
kalarn giymiler; m erdivenden iniyorlard. Day durm adan
t veriyor, bu tler bir kulandan girip br kulandan
kan aa ise om uzlarndan ar bir ykn yava yava
kalktn hissediyordu. Balanmt! Artk zgrd! N ee bir
rzgar gibi gsn dolduruyor, yreinde lall bir rperm e
duyuyordu. D erin derin solumak, komak, tm hazyla yaa
mak istei vard iinde. Kararm gkyzne, sokak fener
lerine bakt; Von B urstun bugn Ay lokantasnda doum
gnn kutlayacan anmsad. Y eniden nee kaplad yre
ini.
Ben de giderim! diye kararn verdi.
Fakat ayn anda cebinde tek metelik kalmad geldi ha
trna. Y anlarna gidecei arkadalar paraszlndan tr
zaten onu hor gryorlard. N e olursa olsun para bulmalyd.
van M arkovie;
Day, bana yz ruble dn versen e! dedi.
Days onun yzne akn akn bakt, fener direine
doru geriledi. aa arln bir ayandan brne vererek,
soluk solua; '
Day, ok rica ediyorum , yz rubleyi ver! dedi.
Surat bir anda deiti, titrem eye balad, yal adam n s
tne yrd. O nun hl durum u anlamadn, hep yleakn
akn dikildiini grerek;
Vermiyor m usun? diye sordu. yleyse dinle, yarn h e
men gidip polise durum u bildiririm, senedi dem enize frsat
verm em , istersem baka bir sahte senet daha imzalarm.
Afallayan ivan M arkovi dehet iinde, anlalmaz laflar
m rldanarak antasndan yz rublelik bir kat para kard;
Saaya uzatt. aa paray kapt gibi ondan uzaklat...
A rabaya binen aa birden dinginleerek neesinin yerine
geldiini hissetti, iyi yrekli Ivan M arkoviin aile meclisinde
szn ettii o genlik h ak lan yreinde uyanm, yeniden
sesini duyurmaya balamt. Az sonra katlaca iki alemini
zihninde canlandryor; kafasndaki ieler, kadnlar, dostlar
arasnda u minicik dnce dnp dolayordu:
imdi anlyorum ki, suluyum ben. Evet, suluyum...
ENTRKA, DZENBAZLIK, KARALAMA

a) T a b ip le r Odas Bakam nn seimi.


b) 2 ekim deki olayn grlmesi.
c) Y netim kurulu yesi Dr. M.N. B ronun raporunun
tartlmas.
) Y aplan ilerin grlmesi.
2 Ekim tarihindeki olayn sulusu D o k to r clcstov yukar
daki gndem in grlecei genel kurul toplantsna katlmak
niyetiyle, ep e y zam andr aynann karsnda dikilerek yzne
um ursamaz bir ifade verm eye alyordu. Eer oraya heye
canl, gergin, kzarm ya da fazlasyla soluk bir yz ifadesiyle
giderse dm anlar onun, kendisine kar evirdikleri e n tri
kalara nem verdiini dnebilirlerdi. Ama eer yz souk,
kaytsz, durgun grnr; yaamla didim ekten yorgun, to plu
mun stnde birinin yz ifadesini tarsa dm anlar onun
yzne bakarak byk bir sayg duyarlard. H ani ozan nasl
der:
isyankar ban dikletiip ykselterek
Napolyon antndan daha yukar kalkn.
D m anlarnn entrikalaryla, kavgalaryla ilgilenmeyen
birisinin tavryla en sonuncu katlacakt toplantya. Salona ses
sizce girecek, ar ar salarn dzeltecek, kimsenin yzne
bakmakszn gidip masann bir ucuna oturacakt. O turduktan
sonra dinledii konum alardan sklmasna, kimseye sezdir-
memeye alr gibi esneyecek, n n e bir gazete e k ere k o k u -
maya balayacakt... Brak toplantda tartsnlar, canlarnn
istedii kadar konusunlar, heyecanla barp arsnlar; o
hibirine aldrmayp gazetesini okumay srdrecekti. Ama ad
sk sk gemeye baladktan, tartlan konu kzp akkor h a
line geldikten sonra skntl, yorgun baklarn m eslektala
rna evirecek; en sonunda konum ak zorunda kalm birinin
skntsyla unlar syleyecekti:
Sonunda beni konum ak zorunda braktnz... H azrlk
sz geldiim iin derli-toplu bir konum a yapamayacam, o
bakm dan hepinizden zr dilerim. Konuya batan balayarak
girmek istiyorum. G een genel kurulda kimi deerli m eslek
talarm konsltasyonlarda takndm tavrlar beenm edik
lerini ileri srerek benden aklama istediler. B ense aklama
yapmay gereksiz, onlarn sulamasn yersiz bulduum iin
Tabipler Odas yeliinden karlmam syleyerek toplant
dan ayrldm. imdi gryorum ki, bana yeni yeni sulam alar
yklenm ektedir, bu durum da kendi ynm den bir aklama
yapmam kanlmaz olm utur, bunu da zlerek belirtiyorum,
ite aklamalarm...
D oktor elestov elindeki kalem le, saatinin ksteiyle oy
nayarak konsltasyonlarda gerekten sesini ykselttiini, o ra
da yabanclarn bulunm asna aldrmakszn m eslektalarnn
szn kestiini syleyecekti. G ene bir konsltasyon srasnda
doktorlarn, hasta yaknlarnn yannda hastaya, Size afyon
inesini hangi salak yazd? diye bir soru yneltmiti. Konsl
tasyonlarn olaysz gemedii doruydu. Ama sebebi neydi
btn bunlarn? ok basit... K onsltasyonlarda m eslektala
rnn bilgi dzeyinin dkl onu artyordu. Kentin
tabipler odasnda tam 32 doktor vard, bunlarn ounun bilgisi
tbbiye birinci snf rencisininkinden daha azd. rnek iin
uzaa gitm eye gerek yoktu. E lb ette nonina sunt odiosa} an
cak kurula katlanlarn hepsi kendi meslektalaryd, o bakm
dan desteksiz atm olmamak iin adn aklam ak gerekecek
ti. rnein herkes ok iyi biliyordu ki, saygdeer V on Bron

1 Adn anm adan geelim.(Lat.)


kadn m em urlardan Seryojkinann yemek borusunu sonda ya
parken delmiti.
V on B ron ayaa frlayp ellerini rp arak yaygaray basa
cakt:
Sayn m eslektam , yem ek borusunu sondayla delen sz
siniz, ben deilim! Size bunu kantlayabilirim!
elestov ona aldrm adan konumasn srdrecekti:
G ene herkes biliyor ki, saygdeer d oktor Jila, tiyatro
oyuncusu Sem iram idinann bbreini ur sanp biyopsi yapt,
bunun sonucunda ok gem eden kadnda exilus lelalis] ortaya
kt. D eerli m eslektam z Bcsstrunko bir hastann sol aya
nn hastalkl trnan ekecek yerde sa ayann salam tr
nan ekmitir. Sayn meslektamz T crharyantsn, asker
kars Ivanovann staki borusuna sonda sokarken h er iki
kulak zarn patlattn belirtm eden geemeyeceim. Ayn
meslektamzn, diini ektii bir hastasnn alt enesini yerin
den oynattn, adam be ruble dem eye raz olm adan ene
sini yerine oturtm adn belirtm enin tam zamandr. Sayn
doktor Kuritsn eczac G rum m erin yeeniyle evli olup onunla
ibirlii iindedir. G e n e herkes ok iyi biliyor ki, T abipler
dasnn gen yazman Skoropalitclniy saydeer O da ba-
kanmz G stav G stanovi P reh telin karsyla yaamaktadr...
Bilgi dzeyinin dklnden ahlak dklne gemi
bulunduum iin beni ho grn. Bence bylesi daha iyidir,
nk ahlak konusu bizim bam telimizdir. Kantsz konum a
m olm ak iin adn anm adan geemeyeceim, deerli arkada
mz Puzrkov alay kom utannn kars bayan Treinkska-
yann ya gn toplantsna katldnda O da bakanmzn
karsyla yaayann Skoropalitelm y deil, ben olduum u ileri
srm. Bunu sylem ek cretinde bulunan Puzrkov geen yl
deerli arkadam z Z n o b iin karsyla seviirken stlerine ben
varmtm. Sz Z n o b iten almken belirteyim: Kadnlarn

1 Son kant. (Lat.)


kendilerini tehlikeye atm adan tedaviye gittikleri tabip unva
nn kazanan kimdir? Znobi... Salt drahom a alm ak iin tccar
kzyla evlilik yapan kimdir? Znobi... H erkesin byk sayg
duyduu Oda bakanmza gelince, kendisi h o m eopati1 ile
uram akta olup casusluk yapt iin PrusyalIlardan para
alm aktadr. Prusya casusu olm ak, ite ltima ratio!2
D oktorlar bilgili, gzel konuuyor gzkm ek iin iki
L atince deyimi sk sk kullanrlar: nom ina snt odiosa, ultum a
ratio. elestov yalnz L atinceyle yetinmeyip Franszca, A lm an
ca da konuacakt. D oktorlar su y ag t r p susuz getirecek bir
adamd o, isterse hepsinin foyasn yzlerine vurabilirdi. O nun
bu klar karsnda olurum bakan ikide birde zile basacak,
meslektalar yerlerinden frlayacak, barp aracak, ellerini,
kollarn sallayacaklard... Y ahudi soyundan gelenler bir araya
km elenip;
Gal! Gal! Gal! diye uuldamaya balayacaklard.
elestov kimseye aldrm adan konumasn srdrecekti:
T abipler O dasna gelince, imdiki yaps ve dzeni iin
de yok edilm esi gereken bir kurum dur. nk bu kurum da
h e r ey entrikaya dayanm aktadr. H er yerde en trik a, d zen
bazlk, karalam a! Bu entrika gayyasnn bir kurban olarak
unlar sylemeyi bor bilirim...
Byle diyerek srayla herkesin suunu yzne alacakt.
O nu destekleyenler alk tu tu p ellerini outuracaklard. Bu
inanlmaz am ata, grlt-patrt arasnda bakanlk seim ine
geilecekti. V on Bron ile yandalar P rehtel lehine oy verir
lerken salkl dnen doktorlar onlara yuh ekip barmaya
balayacaklard:
P rehtel, defol! elestovu isteriz, elestovu!
elestov, P re h te l ile V o n B ronun 2 ekim deki olaydan

1 ok miktarda verilince hastalk yapan ilacn azyla iyiletirme yntemi.


(.N.)
2 Son kant! (Lat.)
tr kendisinden zr dilem eleri kouluyla onlarla anla
maya raz oluyordu. Y eniden inanlm az bir grlt kopuyor,
Yahudi soyundan gelenler bir araya toplanp gal-gallarna
balyorlard. P rehtel ile V on B ron dayanamayp T abipler O-
das yeliinden istifa ediyorlard en sonunda, iyi de yap
yorlard...
te elestov bakan. imdi yaplacak ilk i, gzel bir te
mizlie gemek. Znobi gidecekti. T erharyantsev gidecekti.
Yahudi soyundan gelen saygdeer tabiplerin hepsi gidecekti.
elestov, onu destekleyenlerle birlikte ocak ayna dek
Tabipler O dasnda tek bir entrikacnn kalmamasn salaya
cakt. Tabipler Odas salk oca poliklinik blm batan
baa boyanp duvarlara Sigara im ek kesinlikle yasaktr!
levhalar aslacak, hastabakc ile hem ire yardmcs iten
kovulacak, bundan byle ilalar eczas G rum m erden deil,
H riaabmjitskiden alnacak, doktorlardan kendisi hazr bu
lunm adan ameliyat yapmam alar islenecekti. E n nem lisi d e
X . kenti T abipler Odas Bakan... diye bir kartvizit bast
racakt.
Aynann karsnda dikilirken elestov bunlar hayal
ediyordu ite... D erken, saat 7 yi vuruyor. Toplantya katlma
zaman gelm itir. Tatl hayallerinden ayrlp yzne um ur
sam az bir ifade verm eye alyor elestov. Ama heyhat! Y
zne um ursamaz, kaytsz bir anlam verm eye altka surat
m bir zaar eniinki gibi eki, bn bir grnm alyor;
saygdeer bir adam n yz ifadesini taknm aya altka surat
iyice uzayarak kpek eniininkinden d e te, akn bir kazn
grnne brnyordu. G z kapaklarn aa indirip gz
szyor, avurtlarn iiriyor, alnn buruturuyor, am a istersen
tkr, bir trl arzulad grn elde edemiyor. Bu suratn
yaratl zellikleri byle olsa gerek, ne yaparsan yap bouna!
D arack bir aln, kurnaz satc kadnlarnki gibi fr fr dnen
kck gzler, aptallarnki gibi ne frlam bir ene, yanak
lar ile salar ise az n ce bilardo salonundan apar topar dar
kovulmu saygdeer bir yurttan grnm nde...
elestov bu surata bakp bakp kplere biniyor, yznn
kendisine oyun oynadn dnm eye balyor. H ole gidip
stn giyiniyor; orada da krknn, lastik ayakkablarnn,
apkasnn kendisine kar entrika evirdiini geiriyor iin
den.
A rabac, salk ocana! diye sesleniyor sokaa knca.
Adam lara yirmi kapik verdii halde dzenbaz herifler krk
kapikten aasna raz olmuyorlar. Neyse, faytonlardan birine
kurulup yola kyor. Y zne buz gibi bir rzgar arpyor, slak
karlar yapyor, allar yrm ek nedir bilmiyor... Hepsi szle
miler sanki, el birliiyle entrika eviriyorlar. H ep entrika,
dzenbazlk, oyun!
ESK EV

Bir ev sahibinin anlattklar

E s k i evimi yktrp yerine yenisini yaptrm am gerekiyor


du. M im ara bo odalar gezdirirken her birinde yaanm eitli
olaylar anlatyordum . Y er yer kopup sarkm duvar katlar,
donuk p encere camlar, kararm tula ocaklar, daha birok
ey eski evde pek yaknda insanlarn yaadna tanklk ediyor;
onlarla ilgili anlarm canlandryordu.
te, szn gelii, bir gn sarho adam lar u m erdivenden
cenaze indirirlerken ayaklar kaym, tabutla birlikte aa
yuvarlanmlard. Canl adam lar yara b ere iinde kaldlar, l
ise bir ey olmam gibi istifini bozmad, yerden kaldrp tabuta
koyduklarnda ciddi ciddi ban sallad. te yan yana u
kap... Bu odalarda, erkek konuklar eksikolm ayan, bu yzden
herkesten iyi giyinip ev kirasn da zam annda deyen kz
o tururdu. K oridorun sonundaki u kap am arhaneye alr.
O rada gndz amar ykarlar, geceleri ise grlt-patrt e-
derek bira ierlerdi. u odal kk dairede ise her yer basil
lerle, bakterilerle doludur. B erbat bir yerdir buras, nice ki
racnn kanna girmitir. Kesin kanm a g re birisinin lanetine
uram bir dairedir, burada kiraclarla birlikte grnm eyen
birinin yaadndan eminim. Burada o tu ran kirac bir ailenin
sonunu ok iyi anmsyorum.
Anas, kars, drt ocuu olan, baka bir zelliiyle gze
arpm ayan bir adam gznzn n n e getirin. Ad Potu-
h indi. Z rdn biriydi; bir noterin yannda alr, ayda 35
ruble kazanrd. Azna iki koymaz, dinine dkn, arbal
bir insand sizin anlayacanz. Bana ev kirasn getirdii zaman
st-ba dzgn olmad, dem eyi be gn geciktirdii iin
zr stne zr dilerdi. Kiray aldn^ konusunda bir alnd
imzalayp verdiim de saf saf glm ser, Amma da yaptnz,
sevm em byle eyleri! derdi. Y oksuldu ama nam uslu yayor
du. O rtadaki u odada drt ocukla birlikte yal ham inne
otururdu. B urada yatp uyurlar, yem ek piirirler, konuklarn
arlarlar, h a tta dans bile ederlerdi. u odada Patuhin kalrd.
Bakalarnn yazlarn tem ize ektii bir d e masas vard.
Raporlar, piyeslerdeki rolleri tertem iz yazard. urada, sa
daki odada kiraclar tesfiyeci Y egorov otururdu. Arbal,
ama iki imeyi seven bir adamd. Scaktan pek holanmad
iin evin iinde yalnayak, srtnda yalnz mintanyla dolard.
Y egor kilit, tabanca, ocuk bisikletleri onarr; ucuz duvar
saati filan getirirlerse onlara da bir eyler yapard. Yirmi be
kapie ocuk patenleri yaptn grenler vard, gelgelelim
byle eylerden nefret eder, asl sanatnn mzik aletleri o n a r
m ak olduunu sylerdi. M asasnn stnde hurda dem ir
paralar arasnda h er zaman tularndan biri eksik bir a k o r
deon ya da yanlardan ezilmi bir trom pet grm ek olasyd.
P atuhine oda kiras olarak iki buuk ruble derdi. Sobada
kzdraca dem ir paralarn almak iin odasndan kmak
dnda hep tezgahnn banda urar dururdu.
Baz akam lar, ki bu ok seyrek olurdu, ieriye girdiim
zam an u grntyle karlardm: Potuhin masasnn banda
bir yazy tem ize ekm ekte, annesi ile zayf, yorgun yzl kars
lam bann n n d e diki dikm ekte, Y egor ise eesiyle gcr
gcr alm aktadr. Y eniden odun atlm am akla birlikte soba
evreye boucu bir scak sayordur. Ar havaya tuzlu lahana
orbas ile sasm kundak bezi kokusu, Y egorn kendine
zg kokusu sinmitir. Boucu hava iinde de olsa alan
insanlarn yzleri, sobann yanna sralanm ocuk donlar,
Y egorn dem ir paralar tm yoksullua karn evde huzur,
sevgi, m utluluk bulunduunu gsterm ektedir. Kapnn arka
snda, koridorda salar taranm, neeli ocuklar kouturup
dururlar. O nlar bu dnyada her eyin iyi gittiinden, sabah
leyin, bir de yatarlarken T anrya dua ettik ten sonra sonsuza
dein byle srp gideceinden em in gibidirler...
imdi de bu odann ortasnda, sobadan bir-iki adm tede
bir tabut, tabutun iinde ise P o tu h in in karsn gzlerinizin
nne getirin. Kars sonsuza dek yaayan bir koca yoktur, ama
lm n bu eve girmesi bam baka bir eydir.
Ayin yapld srada P o tu h in in ciddi yzne, sertlik
okunan gzlerine bakarak;
Ah, be kardeim! diye dndm .
Bu dairede yaayan grnm ez kiinin P otuhini, ocuk
larn, nineyi, Y cgor zellikle semi olduunu sanyordum.
Ben bo inanlar olan bir insanm; bu, belki ev sahibi olduum,
krk yldr kiraclarla ilgilendiim iin byledir. rnein iskam
bil oyununda en bata ansnz yoksa sonuna dein tle-
ccinizc inanrm. K r yazg sizi ve ailenizi yeryznden silip
atm ak istiyorsa insafszca peinize der, ilk bahtszlk uzun bir
ktlk zincirinin yalnzca balangcdr. Bahtszlk st ste
ylm talara benzer, yksek rmak kysndaki talardan biri
dm eyegrsn, hem en arkasndakiler de yuvarlanacaktr.
Szn ksas, ayinden sonra P o tu h in in dairesinden ayrlrken
onun da, ailesinin de kendilerini bekleyen sonutan k u rtu
lam ayacaklarna inanyordum.
G erek ten de iki hafta gemi-gememiti ki, yannda
alt n o ter adamcazn iine son vermi, yerine bir kz
oturtm utu. Peki, una ne dersiniz? P o tu h in in asl krld ey,
iinden olm aktan ok, yerine bir erkek deil, bir kzn alnm
olmasyd. N eden bir kz alnmt? O nuruna yle dokundu ki,
eve gelince ocuklarn hepsini sopadan geirdi, anasna svp
sayd, zil-zurna sarho oluncaya dek iti. Ona Y egor da ka
tlmt.
Bana o ayn kirasn getirdii zaman 18 gn geciktii halde
zr dilemedi, ben alndy verirken d e hi sesini karmad. Bir
sonraki ay paray annesi getirdi, ancak kirann yarsyd bu.
G eriye kalan bir hafta sonra deyeceklerini bildirdi. nc
ay tek m etelik dem ediler. Kapc, num aras 23 olan bu dai
rede oturanlarn yakk almayacak davranlarda bulun
duklarn syleyerek yaknmaya balad. B unlar kt belirtiler
di.
G znzn n n e yle bir m anzara gelirin: Som urtkan
yzl P etersburg sabah u donuk pencerelerden ieriye ba
kyor. K ocakar sobann yannda ocuklara ay iirmekte.
Yalnz byk torun Vasya bardaktan iiyor, tekiler ise ay
dorudan doruya aydanlktan bardaklara dkyorlar. Soba
nn nnde Y egor melmi oturuyor, elindeki demiri atee
sokmaya alyor. Bir gn nceki ikiden tr ba kurun
gibi arlam, baklar donuk, oflayp pufluyor, titriyor, du r
m adan ksryor...
Beni de batan kard, eytann dl! Kendisi zk
kmland yetmiyormu gibi, bakalarn da gnaha sokuyor!
diye hom urdanyor.
P oluhin kendi odasnda, stnde artk ne yorgan, ne de
yastk bulunm ayan karyolasnda oturuyor; parm aklarn sala
rna geirmi, donuk gzlerle ayaklarnn ucuna bakyor. st-
ba yrtk, salar hayli zam andr tarak yz grmemi, stelik
hasta...
K ocakar Vasyaya a cele etm esini sylyor:
, abuk i! Y oksa okula ge kalacaksn. Ben de ft
lara tahta silmeye gideceim.
B tn evde um utsuzlua kaplmayan tek kii kocakardr.
Genliini anm sayarak gndelik ilere gidiyor. Cuma gnleri
tefeci Yahudilerin brosunda dem e silm ekte, cum artesileri
tccar evlerine amara gitm ekte, pazarlar ise sokak sokak
dolaarak sadaka verecek hayrsever aram aktadr. almad
gn yok gibidir. am ar da ykyor, tahta da siliyor, doum lara
da gidiyor, grclk de yapyor, dileniyor da... Elverdii
lde im ekten de geri kalmyor, gelgelelim ikiliyken bile
iini unutm uyor. Rusyada byle salam kocakarlar oktur,
hem de birok m utlu yuvann tem el direkleridir bunlar.
ayn bitiren V asya kitaplarn antasna yerletirerek
sobann arkasna gidiyor, orada ninesinin giyeceklerinin
yannda paltosu asl durur. Bir dakika sonra oradan karak
soruyor.
Benim paltom nereye gitti?
Nine ile teki ocuklar hep birlikle paltoyu aramaya
koyuluyorlar, uzun sre aryorlar, ama palto sanki yer yarlm
da yerin dibine gemi. N ereye gider bu palto? Ninenin, Vas-
yann beti benzi atyor, yzlerinden korku okunuyor. Yegor
bile aknlk iinde. Yalnz Potuhin kprdam adan, sessiz
duruyor. Baka zaman her eyi hem en fark ederken imdi bir
ey grmyor, bir ey iitmiyor. Eh, kuku verici bir durum.
Yegor;
Paltoyu satp imitir! diye onu gsteriyor.
P otkuhinden ses yok; dem ek ki, Yegor hakl. Vasya
dehet iinde kalyor. R ahm etli annesinin uha giysisinden
bozulup dikilen, gzelim saten astarl paltosu satlarak m eyha
n ed e ikiye yatrlm. nanlacak gibi deil! Paltoyla birlikte,
yan cebinde kalan mavi kalem ile kabnda altn harflerle N ota
B ene yazl d efter d e m eyhane yoluna kurban edilmiti.
D efterin iinde ucu silgili baka bir kalem, ayrca kartm alar
vard...
Vasyann iinden doya doya alam ak gelir, ama olm az ki!
Ba aryan babas aladn duyarsa barr, tepinir, dayak a t
maya balar; hele akam dan kald zam anlar pestilini karr.
Nine Vasyay korur, bunun zerine babas ona da vurur. So
nunda kavgaya Yegor karr, babasnn boazna sarlr, ikisi
birden y e re derler. Y e rd e yuvarlanr, tepinir, sarho insan
larn hayvansal hrsyla birbirlerine saldrrlar. Nine alamaya
balar, ocuklar barrlar, kom ular kapcy arrlar. Hayr,
en iyisi alamamak!
Alamak, yksek sesle fkesini belirtm ek m m kn olm a
dndan Vasya hom urdanr, ellerini actasya skar, havay tek
m eler ya da ceketinin yenini srarak kpein tavan tartak
lad gibi, uzun sre kendi kolunu tartaklar. G zleri deli
gzleri gibidir, yz um utsuzluktan gerilip arplm tr. O nun
bu durum unu gren nine birdenbire bandaki al ekip alr,
gzlerini bir noktaya dikerek elleriyle, ayaklaryla tu h af h are
ketler yapmaya balar. O anda, yle sanyorum ki, ocuk da,
kocakar da yaam larnn sndn, gelecek iin artk umut
kalmadn anlamlardr.
Potuhin kim senin aladn iitmez, ama olup bitenleri
odasndan grr. Yarm saat sonra ninesinin alna brnen
Vasya okula gidince, adam size anlatm ak iin sz bulamadm
bir yzle sokaa frlayarak olunun peinden koar. ocuuna
seslenm ek, o n u n gnln almak, zr dilemek, rahm etli an
nesinin zerine yemin ederek namus sz verm ek ister, ama
gsnden hkrktan baka bir ey kmaz. Sabahleyin hava
nemli, souktur. Okula yaklaan Vasya, arkadalar, kadna
benziyor, dem esinler diye, al karp yalnz ceketle okulun
kapsndan ieri girer. Potuhin eve dnnce hkra hkra
alar, abuk sabuk bir eyler mrldanr; annesinin, Y egorn,
onun tezgahnn nnde yerlere kadar eilir. Sonra biraz ken
dini toparlaynca koarak benim yanma gelir; soluk solua,
kendisine bir i verm em iin yalvarr. Gelin d e adamcaz
umutsuz brakn!
Potuhin;
Sonunda kendim e gelebildim! diye m rldanr. A rtk
aklm bama toparlamalym. Bu rezillie bir son vereceim!
Sevinir, bana teekkr eder. B en de ev sahibi olduum dan
beri bu kirac baylar inceden inceye irdelediim , onlarn i
yzlerini bildiim iin, ona bakarken;
ok ge, arkada! Sen artk bir lsn! dem ek gelir
iimden.
Yanmdan ayrlan Potuhin doruca okulun yolunu tutar.
O rad a bir aa, bir yukar dolaarak ocuunun okuldan k
masn bekler.
Olan okuldan knca;
Bana bak, Vasya, olum! der. Az nce sz verdiler, bana
i bulacaklar. S abret, sana m kem m el bir krk alacam. Seni
lisede okutacam . Anlamyor musun, lisede! Seni soylu bir
insan yapacam. Bir daha iki koymayacam azm a. N am u
sum zerine sz veriyorum ki, imeyeceim!
Bunlar sylerken tm yreiyle aydnlk gelecee inan
m aktadr. A m a ite akam olur. ftlardan ald yirmi kapikle
yorgun argn eve dnen kocakar ocuklarn amarlarn y
kamaya koyulur. Vasya bir keye ekilmitir, m atem atik
problem leriyle urar. Y egor almaz, P otuhinin abasyla
kendini bsbtn ikiye vermitir; yenilm ez bir iki ime iste
iyle kvranr durur. Odalar scak, hava boucudur. K ocaka
rnn am ar ykad tek n ed en ortala buhar yaylr.
Y egor som urtkan bir yzle;
N e dersin? Gidelim mi? diye sorar.
Benim kirac susar. O luna verdii szden dolay can
skkndr. m ek isteiyle, yreini saran can skntsyla bou
ur... ve elbette sknts stn gelecektir. O ndan sonras belli...
G e c e yars Y egor ile P otuhin kp gelirler, sabahleyin
Vasya ninesinin alnn yerinde yeller estiini grr...
te anlattm olay bu dairede gemitir. aln parasn
ikiye yatran P otuhin o gnden sonra bir daha e v e dnm edi.
N ereye gittiini bilmiyorum. O nun kayplara karm asndan
sonra nine bsbtn imeye balad, sonra yataa dt.
Kocakary hastaneye kaldrdlar, kk ocuklar akrabala
rndan birisi alp gtrd. V asya da ite u am arhaneye gir
di. G ndzleri tlere ate yetitirir, geceleri ise bira tard.
am arhaneden kovulunca u odalarda kalan kzdan biri
nin yanna girdi. V erilen grevleri yerine getirm ek iin btn
gece sokaklar dolayordu. Kabadaylk m yapyormu, ney
mi?.. D ah a sonra nereye gittiini bilmiyorum.
u odada da dilencilik yapan bir algc on yl kadar o tu r
m utu. ld zam an deinin iinden tam yirmi bin ruble
kt.
UMURSAMAZLIK

U z u n yk ireni oktan beridir istasyonda bekliyor. L oko


m otiften ise ts kmyor, sanki atei snm . T renin evre
sinde, istasyonda kim secikler gzkmyor.
V agonlardan birinden szlen soluk bir k dem eti yedek
yolun raylar zerine dm. V agonun iinde, yere serilmi bir
kee zerinde o turan iki kii var: Biri, deirmi kr sakall,
kalpa andran, uzun bir krk apka ile ii krkl palto giymi
yal bir adam; teki ise by yeni terlem i bir gen. G encin
srtnda ynl kum atan, lime lime olm u bir ceket, ayaklarn
da amurlu izm eler var. kisi m arandizle hayvan gtryor
lar. Yal adam ayaklarn ileri uzatm, suskun otururken derin
derin dnyor. G en ise yar uzanm, elindeki klstr ar
monikayla bir eyler almaya alyor. Y anlarnda bir fener
asl, fenerin iinde mum yanm akta.
V agon tka-basa dolu. Fenerin soluk nda dikkatlice
bakacak olursanz ilk azda gznzp nnde canl olduu
belli, am a acayip, biimsiz nesneler belirir. V agonun kaygan
duvarlarnda kskalaryla, dokungalaryla aa-yukar oy
nap duran, iliip kakan dev yengeler benzeri eylerdir bun
lar. A ncak biraz daha dikkatle baknca karanlk iinde n c e
boynuzlar, boynuzlarn duvara vuran grntleri, so n ra k e
mikleri km upuzun srtlar, pis kll deriler, kuyruklar, gzler
iyice belirginleir. kzler ve duvara vuran glgeleridir bunlar.
V agonda sekiz-on hayvan var. Bazlar balarn evirip vagon
daki iki kiiye bakar, kuyruklarn sallar; bazlar da yatmaya ya
da ayakta daha rah at durm aya alr. Hayvanlar vagona zor
sarlar. Bazlar yatarsa tek iler ayakta durm ak, daha bir s
kmak zorunda kalr. N e yem tekneleri, ne yularlar, ne alt
larnda saman dekleri, ne de nlerinde bir tutam ot var...
U zun bir sessizlikten sonra yal adam kapakl cep saatini
karp bakar: kiyi eyrek geiyor.
Aa-yukar iki saattir bekleyip duruyoruz. Gidip biraz
drtklm eli adamlar. Y oksa sabaha dek burada kalrz. Uy
kuya m daldlar, nedir?
Yal adam ayaa kalkar, daha bir uzayan glgesiyle aa
ya, karanln iine iner. K atar boyunca baa doru yrr, yir
mi kadar vagon getikten sonra lokom otifin krmz ateini g
rr. Kaps ak ocan nnde bir adam kmldanm adan o tu r
m akta; kasketinin siperi, burnu, dizleri kpkrmz aydnlan
m. K aranlkta baka bir yeri gzkmez.
Yal celep;
ok bekleyecek miyiz daha? diye sorar.
B erikinden ses yok. Hi kprdam adna gre uyuyor ol
mal. Yal celep ksrerek grtlan tem izler. Sabrszland
belli. Hava yle souk ki, iine iler insann. Adam caz bz
erek lokomotifin evresini dolar. Bu srada iki fenerin gl
bir an gzlerini kamatrr, gece daha bir karanlk gelmeye
balar. O radan kk istasyon binasna doru yrr. P eron
basam aklar slak slak. Y eni dm, eriyen karlar urada-
burada beyaz beyaz, km e km e birikmi.
stasyon binasnn ii aydnlk, hamam gibi de scak. G az
kokusu sinmi salon bir baskl, stne kondktr niformas
konulm u bir kanepe dnda bombo. A ncak buraya alan iki
kap daha var. Bunlardan birinden telgraf masas ile yeil kal
pakl bir lamba gzkm ekte. br ise koyu ren g e boyal k o
caman bir dolabn yar yarya doldurduu baka bir odaya a
lyor. erde bakondktr ile makinist p encere boluuna o-
turm ular; ikisinin elinde bir apka, bunu evirip evirerek tar
tyorlar.
M akinist;
G erek kunduz deil, Polonya kunduzu, diyor. G erek
kunduz byle olmaz. Ka para ettiini soracak olursanz, ta
atlasa be ruble.
B akondktr ikelelenir.
Bu ilerden pek d e anlarsnz ya! Be ruble olur mu?
D urun, u celebe soralm. (Yal adam a dner.) Bay M alahin,
sizce u apka gerek kunduz mu, yoksa L ehistan kunduzu
mu?
Yal M alahin apkay alr, tam b ir uzm an tavryla krkn
eller, tylerine fler, koklar, fkeli yznde birden km
seyen bir glm sem e belirir.
Lehistan kunduzu bu, Lehistan kunduzu.
G en e bir tartm adr balar. B akondktr apkann ger
ek kunduz olduunda direnir, makinist ile M alahin ise onu
byle olmadna inandrm aya alrlar. Tartm a srasnda
yal celep birdenbire buraya niin geldiini anmsar.
apka gerek kunduz ya da baka bir ey, ama tren de
duruyor, baylar! D aha ne bekliyoruz? G ideceksek gidelim!
Bakondktr;
Gideceiz, der. Birer sigara daha ielim de gidelim. A n
cak aceleye gerek var m? Nasl olsa ilerdeki istasyonda bekle
tecekler.
Anlamadm, niin bekletiyorlar?
yle ite... Bir istasyonda ge kalnca br istasyonlarda
da bekletirler. Kardan gelen tren lere zam annda yol verm ek
iin. imdi gitsek de bir, sabaha kalsak da... N e yapsak artk 14
numaray verm ezler, 23 num aray alacaz.
N eden yle oluyorm u?
Oluyor ile...
M alahin bakondklr dikkatle szer. Kendi kendine
konuuyorm u gibi, dnceli dnceli mrldanr:
Y alan sylyorsam T anr cezam versin! H esap ettim,
not defterim e de yazdm: Yol boyunca tam otuz d rt saat kay
betmiiz. Bu gidile ya kzler geberecek ya da yerine varnca
etleri iki ruble bile etm eyecek. leri bu dereceye vardrdnz.
Amacnz beni batrm ak.m ?
B akondktr kalarn kaldrp derin derin i eker.
B unun, ok zgnm , arkada. Hakl sze ne denir?-gibi bir
anlam vardr. M akinist ise susar, dnceli dnceli apkasn
inceler. kisinin yznde de gizli bir dnce okunm aktadr.
Adam lar aa vurm azlar dncelerini. Sessizliin szden da
ha etkili olduunu bildikleri iin susarlar. G erek ten de yal
celep onlarn ne dndn anlar. Elini cebine atar, bir 10
rublelik karr; baklarn, yznn duruunu deitirm eden,
rvet alp verirken yalnz Ruslarda grlen bir kendine gven
ve dobralkla paray bakondktre uzatr. Beriki sessizce alr,
paray d rd e katlar, ar ar cebine sokar. A rdndan bir
likte odadan karlar, uyuyan kondktr yanndan geerken
uyandrrlar, perona yrrler. B akondktr om zunu silkerek;
f, amma da hava! G z gz grmyor, yahu! diye
sylenir.
Tam kurt havas...
M alahin p en cered en ieri baknca yeil kalpakl lamba ile
telg raf masasnn yannda duran telgrafnn sar sal ban
grr. A z sonra odada baka biri daha belirir. stasyon efidir
bu. Sakall, kzl sal istasyon efi masaya eilir, nndeki mavi
kad okur, bir yandan da sigaral parmayla satrlar abuk
abuk izler... M alahin kendi vagonuna doru yrr.
Yol arkada gen, eskisi gibi yar uzanmtr; elindeki ar
m onikadan zor iitilir sesler karr. Y eni terlem i byklanyla
ocuk denecek yatadr. Dolgun, beyaz yznde, geni
akaklarnda bir ocuksuluk okunur; baklar da byklerin
bakna benzem ez, ama uysal ve tasaldr. O da yal celep gibi
iri kym, salam yapl, ar, kaba saba olduundan, iri bedenini
kmldatmaya gc yetm iyorm u gibi oturuunu hi bozma-
mtr. Biraz km ldanacak olsa Gm! diye patlayacak, bu
grltden hem kendisi, hem kzler rkecekmi gibi gelir in
sana. A rm onikann tularna, dm elerine kaln, kt parm ak
laryla beceriksizce bastka aletten clz, tiz sesler kar. Bu
seslerin oluturduu tekdze, basit ezgiden pek holand,
kulak kesilerek dinlem esinden bellidir.
Bir kam pana sesi iitilir, bu ses ylesine ksktr ki, ta uzak
lardan geliyor sanrsnz. A rkasndan ikinci, nc kam
panalar duyulur, sonra bakondktrn ddk sesi nlar. Bir
dakika kadar derin bir sessizlik olur. V agon h arek et etmedii,
yerinde durduu halde tekerlerin altndan birtakm belirsiz
sesler, ayaklar altnda inenen karn ktrtlar duyulur. D er
ken, vagon irkilir, p diye ktrtlar kesilir. Yeni bir sessizlik
ker ortala. A rdndan vagon yerinden sramasna gl
bir sarsnt olur, kzler birbiri zerine der. Yal celep itili
srasnda ensesine kayan apkasn dzelterek;
Dilerim, br dnyada da senin bana ayn eyler gelir!
diye hom urdanr. Btn hayvanlar sakatlayacak, namussuz!
G en celep Y aa uzand yerden dorulur, yere yklan
kzlerden birinin boynuzlarndan tu tarak ayaa kalkmasna
yardm e d er. Bu sarsntnn ardndan bir sessizlik daha ker.
T ekerler altndan gene kar gcrtlar iitilir, insana yle gelir
ki, tren hafife geriye doru kaymtr. Yal celep;
imdi gene ileriye ekecek, der.
G ereklen btn tren rpnrcasna titrer, atrtlar
duyulur, vagonun sarslmasyla birlikte kzler g en e st sle
derler. Y aa kulak kabartr.
ileri zor! H erhalde tren pek ykl, lokom otifin ek
m eye gc yetmiyor.
nceden ykl deildi de imdi mi ykl? Yok, aslanm,
bu dem ektir ki, bakondktr verdiim paradan m akiniste pay
ayrmam. Git d e unu gtr, yoksa sabaha dek treni ekitirir
durur.
Y aa yal celepten ruble alr, aaya atlar. Ar adm
lar vagonun dnda tok sesler karr, sonra sesler yava yava
azalmaya balar. Bir suskunluk ker her yere... Bitiik vagon
da bir kz ark sylyormu gibi alak p erdeden uzun uzun
brr. Y aa geriye dner, ieri girerken vagonun kapsn
dan nemli, souk bir rzgar akn e d er. Yal celep;
Kapy skca kapa da yatalm, der. M um bouna yan
masn.
Y aa ar kapy yava yava kapatr... Lokom otifin d
d iitilir, tren h arek et eder. Yal celep keenin zerine
uzanr, ban knna koyarak;
Souk, diye sylenir, insann kendi evi baka. H er ey
scack, tertem iz, yumuacktr. D ua edecek yer de vardr. Oysa
urada dom uzdan daha kt durumdayz. D rt gndr iz
melerimizi karmyoruz.
Yaa vagonun sallantsndan saa-sola yalpalayarak fe
nerin kapan aar, slak parmayla fitile bastrr, mum bir an
parlar, tava gibi czrt kardktan sonra sner.
Mala hin, Y aann yattn, geni srtyla arkasna dayan
dn hissederek;
Ya, aslanm, der. H er aralktan buz gibi bir rzgar fl
yor. A nnen ya da kz kardein burada bir gece kalsalar sabaha
dek kakrdarlard. Byle ite, olum, sen kardelerin gibi oku
mak istem ediin iin babanla birlikte kz gtrrsn. K aba
hat sende, kendi derdine yan. K ardelerin imdi rahat yalak
larnda yatyorlar, zerleri yorganla rtl. Sense okulunu
savsakladn, haylazlk yaptn. imdi kzlerden bir farkn yok.
T renin grltsnden yal adam n konum alar iitil-
m em ektedir, g en e d e uzun sre bir eyler mrldanr, iini e
ker, hom urdanr. V agonun souk havas gitgide bozulup ar
lar. T aze gbre kokusu ile m um un isi havaya ylesine sin
mitir ki, uykuya dalm ak zere olan Y aann boaz gcklanr,
gs boluu yanar. ok gem eden ksrm eye, haprmaya
balar. Byle kokulara oktan alm bulunan yal adam bir
ey olmam gibi, derin derin soluk alarak hom urdanm asn
srdrr.
V agonun sallanmasna, tekerlerin vuruuna baklrsa tren
dzgn olm ayan bir hzla ilerlem ektedir. L okom otifin ar ar
soluk almas, dar hava pskrrken tslamas s re r gider.
T ekerlerin takrtsyla ayn ritimde olm am akla birlikte genel
bir uultu sarm tr btn katar. kzler bir o yana, bir bu
yana savrulurlar, boynuzlar duvarlara arpar.
Yal celep uyandnda vagonun yarklarndan, ak du
ran kk p encereden sabahn mavi gkyzn grr. Daya
nlmaz bir souk vardr; insann en ok srt, ayaklar r. Bir
ara tren durunca uykulu uykulu yerinden kalkan Yaa, surat
bir kar ask, kzlerin yanna gider. Babasnn keyfi d e ye
rinde deildir. Suratn asm, kalarn atm tr. fkeyle ho
m urdanr, oluna ters ters bakar. Yaa kocam an om zunu bir -
kzn karnna dayam, hayvan hafife kaldrarak ayaklarna
dolaan ipi zmeye almaktadr.
Yal adam;
D n ipler uzun. demitim. S en de Yok, yok, baba, u-
zun deil! diye tu tturdun. Sana nasl sz dinleteceiz, bilmem
ki! H ep kendi bildiini okuyorsun, serseri! diye kr.
Kapy hrsla ilip aar, vagonun iine birden k dolar.
Kapnn tam nnde bir yolcu treni durm aktadr. A rkada da
n n d e sundurm as bulunan krmz bir bina vardr. Buras
bfeli byk bir istasyondur.V agonlarn damlar, sahanlklar,
yerler, traversler, her ey un ufak, yeni dm bir karla rt
ldr. V agonlar arasndaki boluklardan peronda gidip gelen
yolcular, orada gezinen krmz yzl, kzl sal bir jandarm a
eri grnr. Frakl, kar gibi beyaz eldivenli bir uak tepsi
zerinde iki simitle bir bardak ay koarak gtrm ektedir.
Uan uykusunu almad, d, yaam ndan hi de m em
nun olmad bellidir.
Yal celep yzn douya dn erek dua etm eye koyulur.
kzle iini bitirmi olan Y aa da elindeki krei keye da
yadktan sonra babasnn yannda dikilir, duaya balar. G en
celep yalnzca dudaklarn kprdatp istavroz karm aktadr,
babas ise yksek sesle fsr fsr dua okur, her duann ardndan;
T anr hepim ize uzun m rler versin! Amin! der.
D erin derin soluk aldktan sonra yeni bir duaya balar. H er
ey bitince son szlere basa basa:
M ihrabna yzm z srelim! diyerek iini eker.
D uasnn ardndan Y aa babasna;
Bana be kapik v e rir misin? der.
Be kapii aldktan sonra krmz bakr aydanl kapar,
scak su getirm ek iin istasyona koar. Traversler, raylar ze
rinden geni adm larla atlayarak, taze karlar zerinde iri iri
izler brakarak, dnden kalm a ay getii yerlere dkerek b
feye ular; elindeki paray aydanla at at vurmaya balar.
Vagondan, bfecinin eliyle kocaman aydanl ittii, sem a
verinin yarsn be kapie boaltmaya raz olmad, ama Ya-
ann musluu kendi eliyle at, iine engel olmamalar iin
dirseklerini gerdii, scak suyla aydanl iyice doldurduu
grlr. Koa koa vagona dnerken bfeci arkasndan;
Seni drz! Tanr cezan versin, e mi? diye barr.
ay ierlerken yal celep hom urdanr:
D urm adan tknrz ama i yapmaya gelince yan izeriz!
Dn de akama dein yedik itik, ama n e m asraf ettiimizi yaz
may unuttuk. Bizde de kafa m var?
Yal adam bir nceki gnn masraflarn sylenerek a-
nmsamaya alr; kullanla kullanla ypranm not defterine
kondktre, m akiniste, yacya ne kadar para verdiini yazar.
Bu arada yolcu treni oktan gitmitir, bir servis lokomotifi
boalan yolda sanki am asz amasz, zgrlne seviniyor-
mu gibi gidip gelm ektedir. Y kselen gne karlar zerinde
ldar; sundurm ann saandan, vagonlarn dam larndan duru
su damlacklar der.
Yal celep ayn bitirdikten sonra tem bel tem bel is
tasyona doru yrr. Birinci m evki beklem e salonunda bizim
bakondktr ile istasyon m dr ayakta durm aktadrlar.
G encecik m dr irin, kk bir sakal brakm; pek k, hr
hr bir palto giymitir. H erhalde hep ayn y erd e durmaya
alk olmadndan, iyi bir yar at gibi zarif devinm elerle
boyuna ayak deitirir, evresini szer, yanndan geenleri as
kerce selamlar, gzlerini ksar, glmser... Krmz yanakl, sa
lkl, canl, neeli, esin dolu bir adamdr; kan fkran yanakla
rna baknca onun, taze karla birlikte az nce gkten dt
n sanrsnz.
B akondklr, M alahini grnce sulu sulu i geirir, el
lerini iki yana aar.
Ah, azizim, 14 num arayla gidemeyeceiz artk! Pek ge
ciktik. Baka bir katara bu num arayla yol verm iler.
istasyon el'i elindeki katlar abuk abuk gzden geirir,
gk mavisi gzlerini M alahine diker, glm seyerek, yznn
btn tazeliini onun zerine fleyerek, heyecanla sorular
sorm aya balar:
Bay M alahin szsiniz, dem ek? M arandizde kzleriniz
var, deil mi? Sekiz vagon, ha? N e yapacaz imdi? ok ge
kaldnz iin 14 numaray geceleyin baka bir katara verdik.
Sizi nasl yollasak, bilmem ki?
Pem bem si parm aklaryla M alahinin krkl gocuunun
nn tutarak, boyuna ayak deitirerek, hangi katarlarn
gittiini, hangilerini yeni gndereceklerini aklar. Okayc
sesiyle onu kandrmaya alr gibidir. Bu arada M alahine elin
den gelen her kolayl gstereceini syler. G erek ten de y
znden yalnz M alahine deil, btn dnyaya yardm etm eye
hazr olduu okunur. M utlu, neeli bir grn vardr, yaa
m ndan ok m em nundur. M alahin karmak num aralam a sis
tem inden bir ey anlamad halde onu can kulayla dinler,
onaylarcasna ban sallar, iki parmayla adam n hrtl pal
tosunun yum uack tylerine dokunur. Kibar, gler yzl bir
genci dinlem ek houna gitmitir. Kendisi de ondan holan
dn gsterm ek iin cebinden bir on rublelik karr, bir an
dnp buna iki ruble daha ekler, hepsini istasyon m drne
verir. teki onu askerce selam lar, zarif bir h arek etle paray
cebine koyar. Kafasnda anszn parlak bir dnce dom u
tur:
Baylar! der. yle bir ey yapsak m acaba? Askeri tre n 1
ge kald. Bakn, hl grnrlerde yok. Sizi u askeri trenin
numarasyla gnderelim . O nu da 28 num arayla yola koyarz.
Ha, ne dersiniz?
Bakondktr;
Olabilir, diye kabul eder.
stasyon m dr ok m utlu olmutur.
M kemmel! yleyse burada beklem enize gerek
kalmad. Sizi hem en yolluyorum. ok iyi oldu!
M alahine selam verir, elindeki kada gz gezdirerek
odasna koar. Yal celep konum alardan honut kalmtr.
G lm seyerek, sanki Burada baka ho bir eyyok m u? diye
aranrcasna evresine baknr; bakondktr kolundan tutar.
Hadi, gidelim de bir eyler ielim!
m ek iin biraz erken deil mi?
Yok, dostluum uza dayanarak sizi arlam ak istiyorum.
Birlikte bfeye giderler. Bir kadeh itikten sonra
bakondktr yiyecei eyleri uzun uzun seer. G ekin yata,
iman m iman bir adamdr; yumru yumru yz rengini atp
sapsar olm utur. E tleri lp... lp sarkan hantal gvdesi,
derisinin hastalkl rengi onun ok ien, vaktinde uyum ayan bir
adam olduunu gsterm ektedir.
M alahin;
Hadi, ikinci kadehleri d e ielim, der. S ouk havada
imek gnah saylmaz. M ezelerden de buyurun, ltfen. Evet,
dem ek ki bakondktr bey, artk size gvenebilirim ? Dilerim,
yolda bir tatszlk, terslik olmaz. Biliyorsunuz, bizim sr ta
maclnda bir saatin bile nem i vardr. Bugn bir bakarsn
baka, yarn baka... Bir-iki gn ge kaldn m, fiyatlar deiir,
balayn ama, eve pantolonsuz dnersiniz. D aha bir eyler
alr msnz? Ltfen! A rtk size gveniyorum, beyim, ikram a

1 Askeri birlik tamada kullanlan, bo zamanlarnda yk tatlan, m aran


dizlerden daha hzl katar. (A. ehov)
gelince ya da baka bir isteiniz varsa, her zam an em rinize h a
zrm.
B akondktr arladktan sonra M alahin vagona dner.
imdi bir askeri num ara aldk, artk abuk gideriz. K o n
d ktr hep bu num arayla gidersek yarn akam sekizde vara
camz syledi. nsan almazsa bir ey elde edem ez. G r de
ibret al.
Birinci kam panadan sonra vagonun kapsna st-ba
kapkara, is-pas iinde, gmlei, pantolonu lime lime bir adam
yaklar. Bu adam biraz nce vagonlarn altna giren, ekiciyle
tekerlere vuran yacdr.
Baylar, bu k z vagonlar sizin mi?
Evet, ne olacak?
V agonlardan ikisi arzal. Y ola kamaz. O narm gr
mesi gerekir.
Hadi, sen de, uydurma! Bahi istiyorsun, anlalan. K a
fay ekeceksin. unu aka sylesen e!
M alahin hi fkelenm eden, itiraz etm eden, gayet sakin,
sanki iinden gelmi gibi cebinden yirmi kapik karr, yacya
verir. O da sessizce alr, yal adam a uysal uysal bakarak konu
maya balar.
D em ek, e t ii iin gidiyorsunuz. Kazancnz yerinde olsa
gerek.
M alahin iini eker, yacnn kapkara yzne sakin sakin
bakar, kz ticaretinin bir zam anlar gerekten karl bir i
olduunu syler. Am a imdi tehlikelidir, insan zarar bile e d e
bilir, bunlar da ekler.
Yac onun szn keser:
Benim bir arkadam daha var, tccarlar. O na da bir
eyler verseniz...
M alahin arkada iin de bir eyler verir. A skeri tre n abuk
yola koyulur, istasyonlarda da olduka az kalr. Yal celep bu
durum dan m em nundur. k paltolu gen m dr onun ze
rinde byleyici bir etki brakm tr, itii votka ban hafife
dndrm tr, hava pek gzeldir. Ksacas, iler tkrnda
gidiyor dem ektir. V r vr konuur durur, trenin her istasyona
varnda bfeye koar, kendisini dinletecek birini aradndan
kimi zaman bakondktr, kimi zaman makinisti arr, i e r
ken de birden imez, uzun uzun kadeh tokuturur, erefe sz
ler syler, tatl tatl glm seyerek;
Sizin iiniz baka, bizimki baka, der. Tanrm size de,
bize de ksmetimizi versin. H erkesin gnlne gre deil, Tan-
rnn istedii gibi olsun...
V otkann etkisiyle cotuka coar, kendini iinin heye
canna kaptrr. alp didinm ek, her eyi zam anndan nce
bitirm ek, bilgi verm ek, durm adan konum ak isteiyle dop-
doludur. Kah ceplerinde, knnda bir evrak arar, kah bir ey
ler anmsamaya alr, ama bir trl anmsayamaz, kah cz
dann kartp hi gerei yokken parasn sayar. rpnr, ah
eker, gereksiz yere kayglanr, ellerini aplatr... Bakentin et
tccarlarnn m ektuplarn, telgraflarn, faturalar, posta ve
telgraf alndlarn, resmi belgeleri, not defterini nne koya
rak yksek sesle dnr, sylediklerini Y aann da din
lem esini ister.
Belgeleri incelem ekten, fiyatlardan szetlm ek ten bknca
istasyonlarda kz vagonlarna girip kar, bouna tasalanm ak
tan, ellerini rpm aktan baka bir ey yapmaz. Szlanan bir
sesle;
Hey, Tanrm! der. Hey, erenler, aziz Vlasi! Doru,
srdr, hayvandr, ama onlar da insanlar gibi yiyip imek ister.
Tam d rt gndr boazlarndan bir ey gemedi. Hey, Tanrm ,
Ulu Tanrm !
Uysal bir olan olan Y aa h e r yerde onun arkasndan
giderek buyruklarn yerine getirir. Babasnn ikide bir bfeye
komas houna gitmez, ondan ekinm ekle birlikte fkesini
belirtm ekten geri durmaz. Babasn se rt sert szerek;
Ah, baladnz gene! der. D urup dururken kafa ekm ek
nereden kt ? D oum gn filan m?
Sen babana dil uzatm a, bakalm!
Y eni moda kard...
Babasnn arkasndan gitmeye hi g e re k yoksa keenin
stne uzanp arm onikasn viyaklatr. Bazan vagondan iner,
katar boyunca tem bel tem bel dolar, lokom otifin n n d e di
kilip kprtsz, uzun baklarla tekerleri, ten d e re odun atan i
ileri seyreder. Scak saan lokom otif tslar, km r vagonuna
atlan aa paralar ya odunlarn tok ktrtlcrini karr.
P ek soukkanl, vurdum duym az adam lar olan makinist ile yar
dmcs birtakm anlalm az hareketler yaparlar, hep ardan
alrlar. Y aa lokom otifin n n d e bir sre dikildikten sonra sar
sak sarsak istasyona yrr, bfenin dolabnda duran m ezelere
bakar, m erak edilecek bir yan bulunm ayan bir duyuruyu yk
sek sesle okur, sonra yava yava vagona dner. Y znden ne
can sknts okunur, ne de herhangi bir istek. Onun iin evde
bulunm ak da birdir, vagonun, lokom otifin yannda bulunm ak
da...
Akam a doru tren byk bir garda durur. T ren hatlar -
zerinde klar yeni yanmtr; klar duru, ak havann mavim
si zemini zerinde yldzlar gibi soluk grnrse de aka
seilirler. K aranlkta kalan saaklar altndaki lam balar ise
kpkrmz, prl prldr. B tn yollar vagonlarla doludur; in
sana, yeni bir tre n g elsey er bulam ayacak gibi gelir. Y aa akam
ay iin scak su almak zere gara koar. G zel giyimli bayan
lar, renciler gezinm ektedir peronlarda. Sundurm ann altn
dan baknca garn iki yannda, akam karanl iinde, uzaklar
da klar gzkr. G rnenler kentin lam balardr. A m a hangi
kent? Y aa hi m erak etm ez. G zleri yalnz donuk klar,
garn arkasndaki zavall binalar grr, arabaclarn seslerini
iitir, yznde souk, keskin rzgar hisseder, kentin can skc,
rahatsz edici, hoa gitm eyen bir yer olduunu dnr.
ay ierlerken, karanlk kp vagonun duvarna feneri
astklar srada tren hafif bir itile sarslr, yava yava geriye
kayar, az sonra durur. Birtakm belirsiz sesler gelm eye balar.
Birisi vagonlar birbirine balamaya alr, Tamam! diye
barr. T ren h arek et eder, ileri doru yrr. O n dakika sonra
geri geri eski yerine dner.
M alahin vagondan ktnda kendi trenini tanyamaz.
kz dolu sekiz vagon nceden katarda bulunm ayan dz va
gonlarla birlikte ayn dizide durm aktadr. Dz vagonlardan
birkanda yap talar yldr, brleri ise botur. K atar
boyunca tanmad kondktrler dolam aktadr. Adam lar
onun sorularna isteksiz isteksiz karlk verirler, M alahinle
uraacak vakitleri yoktur. T reni bir an n c e hazrlayp scak
kelerine ekilmek istedikleri bellidir.
M alahin;
Bu katarn num aras ka? diye sorar.
18.
Peki, askeri tren nerede? Bizi ne diye askeri trenden
ayrdlar?
Yant alamaynca gara ynelir, ilk tand bakondktr
arar, bulamaynca gar m drnn odasna koar. M dr m asa
sna oturm u, parm aklaryla birtakm belgeleri kartrm akta
dr, ok ii vardr, ieri gireni fark etm em i gibi yapar. Adam n
grn pek heybetlidir. Kesik siyah sal, kepe kulakldr.
Kemerli, uzun bir burnu vardr. Birisi ona hakaret etm i gibi
surat asktr. M alahin szlanmaya, uzun uzun yaknmaya bala
ynca;
Ne? N e diyorsun? diye kr.
Sandalyesinin arkasna yaslanr, fkeli fkeli;
N e diye 18 num arayla gidemezmisiniz? A k ak ko
nuun, sylediklerinizden bir ey anlamyorum. Ne dediniz?
Sizler iin bin para m olacam?
Bu tarzda kar sorular sorar, hi n ed en yokken sertle
tike sertleir. M alahin czdann karmak iin davranp elini
i cebine atar; tam o srada, neye kzp gcendii anlalmayan
mdr, sandalyesinden frlad gibi dar atlr. M alahin om uz
silkerek odadan kar, iini dkecei birini arar.
Cannn skntsndan m, derili bana yeni bir i karmak
islediinden mi, yoksa bir pencerenin stnde telgraf yaz
sn okuduundan m, bilinmez, o pencereye yaklap telgraf
ekm ek islediini syler. Kalemi eline aldktan sonra dnr,
mavi kal zerine u szleri yazar: ivedi, H a re k et M drl
ne. Sekiz vagon canl mal. H er istasyonda bekletiyorlar. S
ratle gidecek bir num ara verm enizi dilerim. Yantl. M alahin.
Telgraf gnderince yeniden gar m drnn odasna y
nelir. Burada, kurun rengi kumala kapl kanepenin zerinde
yakkl, favorili, krk apkal, gzlkl bir adam oturm ak
ladr. Srlnda kadn krklerine benzer, acayip bir krk vardr,
yenleri yrtmaldr, kenar kordonlar da krklen olup her yeri
eritlerle ssldr. Karsna da kontrolr niform as giymi,
kuru yzl, iri kemikli biri kurulm utur. K ontrolr acayip
krkl baya dner:
Bakn, size yle bir olay anlatacam ki, ap kala
caksnz. X demiryolu irketi Y demiryolu irketinden 300
m arandiz vagonunu kala gz arasnda arr. Y em in ederim ,
olmu bu. Vagonlar kendi hatlna eker, boyar, stlerine
kendi markasn kor. Buyurun ile! O lacak ey mi? Y irketi
her yere adam larn salar, sorar, soruturur... G nlerden bi
rinde iliklerine X irketinin arzal bir vagonu gelir. O na
rrlarken birden tekerlerin ekseninde kendi m arkalarn g
rrler. E, buna ne dersiniz? Byle bir ey yapsam beni Sibir
yaya srerlerdi. Ama demiryolu irketi yapnca psss!
Kltrl, aydn kiilerle konum aktan holanan M alahin
sakaln yavaa svazlar, arbal bir tavrla konum aya katlr:
Benim bamda da yle bir olay var. Y k en tin e 8 v a
gon canl hayvan gtryorum . B enden h er vagon iin 10 lon
arlk varm gibi crel alyorlar. Alsnlar ama bir vagondaki
sekiz kz 10 lon ekm ez ki! Arlk daha dk olmakla bir
likle demiryollar byle eylere hi aldrmyor.
Tam o srada babasn arayan Yaa girer ieriye. K onu
malar dinlem ek iin bir iskemleye oturm ak ister, ama arln
gz nne alm olamal ki, gidip bir pencere boluuna yer
leir.
M alahin srdrr konumasn:
Byle eylere dikkat etm ezler nedense. stelik olumla
benden, kzlerle birlikte yolculuk ettiim iz halde 42 ruble
nc mevki bilet creti alrlar. Bu, olum Y akovdur; evde
iki olum daha var, ama onlar bilim yolunu tuttular. Bu gidile
demiryollar celeplerin kkne kibrit suyu ekecek. Eskiden
srlarmz kendim iz srer gtrrdk, o zam anlar daha iyiy
di.
Yal c elep laf uzataraktan, yava yava konuur. Bir yan
dan da Bak, ben akll insanlarla nasl konuuyorum ! der-
cesine oluna bakar. K ontrolr onun szn keserek;
Hi dndnz m, neden bu ileri bir eletiren kp
dzeltm eye kalkm az? der. Ha, neden? Nedeni ok basit. n
k kepazelik, kurulu dzeni bozup bir raslant sonucu gze
arparsa o zam an fke uyandrr. Oysa, dikkatinize sunarm,
bizim verdiimiz rneklerde rezalet oktan beri program a
girmi, dzenin ta kendisi olmu. H er travers yaplan kepa
zeliin izini tar, onun kokusunu verir. Byle eyler btn
lkede bir alkanlk haline gelmitir! Evet, yledir!
ikinci kam pana alar, acayip krkl adam ayaa kalkar.
K o n tro l rd e onun koluna girip ateli konumasn srdrerek
ikisi birlikte perona karlar. A ncak nc kam panadan
sonra gar m dr koa koa girer odasna. M asasna oturur
oturm az M alahin sorar:
Syler misiniz, ben hangi num arayla gideceim?
M dr belgelere bakar, fkeli fkeli;
Siz M alahin misiniz? der. Sekiz vagon, yle mi? V agon
bana bir, pullar iin de alt ruble yirmi kapik deyeceksiniz.
Pulunuz bulunm adna g re toplam on d rt ruble yirmi kapik
verm eniz gerekiyor.
Paray aldktan sonra belgeye bir eyler yazar, stne kum
serper. M asadan bir tom ar belgeyi kapmasyla hzla dar k
mas bir olur.
G ecenin saat 10unda hareket m drnden yant gelir:
Kendisine ncelik verilsin! Telgraf okuduktan sonra yal
celep anlaml anlaml gz krpar, byk bir kvanla cebine k o
yar.
G zn a da ren! der Y aaya da.
T ren ancak gece yars yola koyulur. K aranlk gece gene
souktur, istasyonlarda beklem eler uzar da uzar... Yaa k e
enin zerinde otururken armonikasn sabrla alar, yal baba
ise yeni iler peinde kotuu iin rahat nedir, bilmez, istas
yonlardan birinde bir tutanak yazdrmak gereini duymutur.
Dilei zerine jandarm a oturup unlar yazar: 188... ylnn 18
Kasm gn Dem iryollar Z blgesi jandarm a kom utan
lndan astsubay Ilya ercd, 18 Mays 1871 tarihli yasann 11.
maddesi gereince ibu tutana dzenlemitir...
Astsubay;
Syleyin, daha ne yazaym? diye sorar.
M alahin onun nne birtakm belgeler, posta, telgraf
alndlar, faturalar kor. Jandarm adan ne islediini kendisi de
pek bilmez. T utanakla belirli bir olay deil, btn yolculu
unu, urad zararlar, istasyon efleriyle konum alarn an
latmak, hem de uzun uzun, ineli bir dille anlatm ak ister.
X istasyonu iin ltfen unlar yazn, istasyon efi su
ratm beenm edii iin vagonlarm askeri k atard an ayrmtr.
zellikle surat konusunun tutanaa gemesi iin steler.
Astsubay onu dinler ama yorgundur, berikinin sz bitm eden
yazmay srdrr. Tutana yle bitirir: Y ukarda belirtilen
eyleri ben astsubay ered yazp tutana Z blgesi kom u
tanlna verm ek zere imzaladm, bir suretini de tccar Gav-
rila M alahine verdim. Yal celep kopyay alr, yan cebini dol
duran belgeler arasna ekler, pek m emnun olarak vagonuna
dner.
Sabahleyin M alahin gene keyifsiz uyanr, ama bu sefer f
kesini Y aadan deil, kzlerden karr.
M ahvoldu bu kzler, m ahvoldu, diye hom urdanr.
Tanr cezalarn versin, hepsi geberecek, hepsi! Pff!
oktandr su imeyen kzler duvarlardaki kralar ya
lam aktadr. M alahin yaklanca onun buz tutm u gocuunu da
yalamaya balarlar. Yaaran, parlak gzlerinden susuzluun,
sarsntnn onlar bitkin drd, alktan dkldkleri bel
lidir.
M alahin durm adan hom urdanr:
u kahrolaslarla daha ne kadar uraacaz? G eber-
sclcr de kurtulsak bari! Baktka iim paralanyor!
leyin tren byk bir istasyonda durur. Orada, ynet
melik gereince M alahinin kzlerine su verilir. A ncak hay
vanlar suyu imez, nk ok souk gelmitir.

A radan iki gn, iki gece daha geer. Sonunda uzakta, koyu
sisler iinde bakent gzkr. Yolculuk sona ermitir. Tren
kent m erkezine varm adan yk istasyonunda durur. V agonlar
dan braklan hayvanlar tkezleyerek, buz stnde yrr gibi
saa sola yalpalayarak yrrler.
M alahin ile Yaa kzlerin indirilip veteriner muaye
nesinden gem esinden sonra kentin kysnda pis mi pis, ucuz
bir hana yerleirler. H an hayvan pazarna tep e d e n bakm ak
tadr. B urada her ey pistir, yiyip itikleri evdekilere hi ben
zemez, gece-gndz hann altndaki m eyhanede alan uy
duruk orkestrann rtkan m zik sesleri arasnda uyurlar.
Yal baba sabah erkenden kalkp alc aram aya gider, Yaa ise
btn gn odasnda kalr ya da kp kenti yle bir dolar.
am ur, gbre iindeki hayvan pazarn, m eyhane tabelalarn,
ta uzaklardaki, sise gmlm m anastrn mazgall duvarlarn
grr. A rada bir sokaktan koarak geip bir bakkaln vitrinini
seyre koyulur. R enk renk kuru pasta dolu kavanozlar alk alk
szer, can skntsndan esner, sonra tem bel tem bel odasna
dner. Bakent onun ilgisini ekmemitir.
Sonunda kzler bir tccara satlr. M alahin birka src
tutup kzleri onar onar km elere ayrdktan so n ra kentin
br ucuna gnderir. kzler balarn nlerine eerler,
grltl caddelerde yorgun argn yrrler, yaam larnda ilk
ve son kez grdkleri eylere bn bn bakarlar. stleri-balar
dklen srcler de balar nde yrrler, dalgnlk iinde
hibir eyle ilgilenmezler. Bunlardan biri arada bir dn
celerinden syrlp nnde kendisine teslim edilmi hayvan
larn bulunduunu anmsar, i yapan bir adam olduunu gs
term ek iin var gcyle bir kze patlatr. Zavall hayvan a-
cdan sendeler, on adm kadar kotuktan sonra, yabanclarn
yannda dvlm eklen utanm asna iki yanna baknr.
M alahin ile Yaa kzleri satp, evdekiler iin kendi kasa
balarnda da bulabilecekleri eyleri aldktan sonra dnm eye
hazrlanrlar.
T renin h areketine saat kala yal celep oluyla birlikte
hann m eyhanesine yem ek yemeye iner. D ah a nce maln sat
t adamla bir eyler imitir. Btn tarallar gibi o da yalnz
yiyip im ekten holanm az, o nedenle kendisi gibi tez canl,
konumay seven arkada ister. G arsona;
Hadi git de patronunu ar. A rkadaa kendisine ay
smarlayacam syle.
M eyhane sahibi epey semirmi bir adamdr, m terilerine
kar da ilgisizdir. G en e de gelip masaya oturur. M alahin g
lerek;
Eh, az buuk bir i yaptk da, der. Senin anlayacan,
sermayeyi kediye ykledik. Biz yoldayken etin fiyat 3.90d, bir
de geldik ki, 3.25e dm. Gecikmiiz, gn nce gelsey-
miiz yetiirmiiz. Aziz Filip perhizi dolaysyla et srm
azalm. O lur ey deil! kz bana tam 14 ruble zararm var.
Bir kzn tanmas kaa gelir, artk siz dnn! Tarife 15
ruble. Ayrca h e r kz iin rvet, ikramlar, t rl trl dala
vere. Bu da 6 ruble. D em ek ki...
M eyhane sahibi nezaket gerei dinler, ayn isteksiz is
teksiz ier. M alahin ise ahlar-oflar ekerek ellerini aplatr,
baarszlyla alay eder. Am a zararnn onu pek zmedii bel
lidir. O nun iin kr da, zarar da birdir; y eter ki hep urap di
dinsin, karsnda onu dinleyen biri olsun, bir de treni ka
rmasn...
Bir saat sonra M alahin ile Y aa bavullarn, uvallarn
srtlayarak odalarndan inerler. Kzaa binip istasyona gide
ceklerdir. H an sahibi, garsonlar, birtakm kadnlar onlarla bir
likte darya karlar. Yal celep ok heyecanldr. nne ge
lenin eline be-on kapik tututurur. Szleri uzata uzata;
Allahasmarladk, d er Hoa kaln! Ulu T anrm hepinizi
esirgesin! Sa kalrsak Byk Perhizde gene geliriz. Esenlik
ler!..
Yal adam kzaa kurulduktan sonra apkasn bandan
alr, sisler iindeki m anastra kar uzun uzun istavroz karr.
Yaa onun nnde, kzak srcsnn yanndadr. Ayaklarn
yana sarktmtr. Y z eskisi gibi heyecanszdr; ne can s
knts, ne de bir istek belirtir. A ncak ev e gittikleri iin yre
inde, bir sevin vardr iinde, bakenti gezem em ekten t r
pim anlk duymaz.
Tam am , sr!
Kzak srcs laar beygirini krbalar, ban arkaya e
virerek, ar, havaleli ykten dolay sylenir...
PAHALIYA GELEN DERSLER

A y d n bir insan iin yabanc dil bilm em ek byk sknt


yaratr. niversiteden bilim doktoru derecesi aldktan sonra
kk bir bilimsel alma balatan V orotov da ayn sknty
duydu. Yann 26 olmasna karn imanlayp kilo almt, as
tm da vard, o yzden soluk alm akta glk ekerek;
Yabanc dil bilm em ek korkun bir ey, dedi. Kanatsz
bir kutan farkn yok. almam srdrm ekte zorlanyorum.
H er ne pahasna olursa olsun, ocukluktan beri yabanc dil
renm ekteki tembelliini yenecek, Franszca ve Almanca
alacakt; bu kararla retm en aram aya balad.
Bir k gn le vakti odasnda alrken ua ieri girdi,
gen bir bayann kendisini aradn syledi.
Buyursun, gelsin, dedi V orotov.
M odaya gre son derece k giyimli, gen bir bayan girdi
ieriye. Franszca retm eniydi bu; adnn Alisa Osipovna A n
ket olduunu, kendisini V orotovun arkadalarndan birinin
gnderdiini syledi.
V orotov, gecelik gmleinin gsn eliyle kapatp g
lkle soluk alarak (Soluk almakta kolaylk salasn diye alr
ken gecelik giyerdi);
ok m em nun oldum , dedi. Sizi P iotr Sergeyi mi gn
derdi, yle mi? Evet, evet, kendisinden rica etmitim. ok
m em nun oldum.
M atm azel A n k etle konuurken kza m erakla, biraz da
utanarak bakyordu. Karsndaki zarif bayan gerek bir F ran
szd, ya da baya genti. Solgun, szgn yzne, ksa k
vrck salarna, olaand ince beline bakarak ona olsa olsa 18
ya verirdiniz, ama V orotov gen hanm n geni om uzlarn, ge
limi gslerini, sert baklarn grnce yann 23ten, hatta
25ten aa olmadn dnd. S onra gen kz ona yeniden
18nde gelmeye balad. Y z ise para ve i grm eye gelmi
bir insann kuruluunu, ciddiliini tayordu. Bir kcrecik olsun
glmsemedii gibi kalarn da atmamt; ancak kendisini
ocuklara deil, karsndaki yetikin, iman adama ders ver
mek zere ardklarn renince yznde bir an aknlk
belirmiti.
Vorotov;
Bu durum a gre, Alisa Osipovna, akamlar 7dcn 8e
dek alyoruz, dedi. Saat ba bir ruble ders cretine de bir
itirazm yok.. Bir ruble dediyseniz yle olsun.
Sonra gen kza ay ya da kahve iip imeyeceini, darda
havann nasl olduunu; uysalca glmseyip masasnn uha r
tsne elini srerek, dosta, hangi okulu bitirdiini, yaamn
nasl kazandn sordu.
Alisa Osipovna, yznn, o i kadnlarna zg souk an
latmyla yatl zel bir kz okulunu bitirdiini syledi; bylece
evlerde retm enlik yapma hakkn elde etmi. Babas yakn
larda kzldan lm, annesi sam, yapma iek iiyle ura
yormu, kendisi de leye dek yatl zel bir kz okulunda a
lyor, akamlar ise iyi ailelerin evlerinde ders veriyormu.
A rkasnda kadn giysilerinin ho, hafif kokusunu braka
rak V orotovun evinden ayrld. V orotov o gittikten sonra
uzun sre alamad, m asasnn uha rtsne elini srerek
dncelere dald.
Geim iin gen kzlarn altn grm ek ok gzel bir
ey. diyordu kendi kendine. te yandan yaam koullarnn
Alisa Osipovna gibi zarif, alml hanm lar bile almaya zor
lamas, bylelerinin yaamak iin zorluklarla boumas ne k a
d ar kt!..
O gne dein iffetli bir Fransz kadnyla karlamayan
V o ro to v gsleri gelikin, zarif giyimli, stelik incecik belli
Alisa Osipovna gibi bir kzn ders verm enin dnda baka ey
lerle de uraacan aklna getirdi.
E rtesi akam tam 7ye 5 kala e v e geldiinde Alisa Osipov-
n a nn yz souktan pem be pem be olm utu. Y annda getir
dii M argonun kitabn aarak, baka bir giri yapm adan;
Fransz abecesi 26 harften oluur. Birinci h a rf A , kin
cisi B, diye dorudan doruya d e rs e girdi.
V orolov glm seyerek;
Beni balayn, m atm azel, dedi. D erse balam adan n
ce sizi uyarmam gerekirdi. B enim le baka bir yntem uygu-
lasanz iyi olur. nk ana dilim den baka Latince ve Y urian-
cay, genel dilbilimi iyi bilirim. O bakm dan M argoyu brakp
bir yazarn kitabn okum ay denem ek be n c e en uygunudur.
Sonra da yetikin insanlarn yabanc dil renm e yollarn
anlatt.
Tandklarm dan biri Incilin Franszca, A lm anca, La
tince evirilerini n n e koydu, her szck zerinde titizlikle
durarak n birlikte okumay srdrd. nanr msnz, bir yl
gem eden amacna ulap ada iki dili yeterince rendi. Biz
de yle yapalm. Fransz yazarlarndan birinin kitabn alp bir
likte evire evire okuyalm.
G en bayan ona ararak bakt. V o ro to v un nerisini saf
a, hatta sama bulduu anlalyordu. Byle tu h af bir neriyi
kk bir ocuk yapsa fkelenip barabilirdi, ama bunu, ba
ramayaca yata, stelik iman bir adam syledii iin hafife
om uz silkti;
Siz bilirsiniz, dem ek le yetindi.
Ktphanesinin altn stne getiren V orotov oradan
ypranm, Franszca bir kitap bulup kard.
Bu, iimize yarar m?
Benim iin fark etm ez.
Balayalm yleyse. Haydi, kolay gelsin... Baln evi
relim: Mmoires.
Anlar.
Evet, anlar...
Y znde yum uak bir glmseme, glkle soluk alan
V o ro to v o n be dakika kadar memoires szcyle uratktan
sonra bir o kadar da d e szcne harcad. Alisa Osipovna yor
gun dm t. A dam n sorularna isteksizce yant veriyor,
yalan yanl eyler sylyor, onu anlamyor, en kts, a n
lamaya almyordu. te yandan gen kza soru ynelten
V o ro to v o n u n sar salarna bakarken yle d nyordu:
Salar doutan kvrck deil, kendisi kvryor. a
lacak ey! H em sabahtan ge vakitlere dek alsn, hem de
salarn kvrmaya vakit bulabilsin!..
Bayan retm en saat tam sekizde m asadan kalkt, V oro-
tova kuru bir au revoir, mons'eur* dedikten sonra kp gitti.
A rkasnda gene o ince, ba dndrc, ho koku kalmt.
rencisi ise uzun sre masasnda oturdu, bir ey yapm adan d
ncelere dald.
V orotov daha sonraki gnlerde retm eninin sevimli,
ciddi, ok dzenli olm akla birlikte byklere ders vermeyi b e
cerem eyen, kltrsz biri olduuna karar verdi. Bou bouna
onunla vakit yitirm eden bu ii burada kesmeli, baka bir
retm en bulmalyd. Kzn yedinci geliinde iine yedi ruble
koyduu zarf cebinden kard, bunu elinde tutarak, utana-
skla;
Ltfen beni balayn, Alisa Osipovna, dedi. Size unu
sylem ek zorundaym... ey, beni g durum da braktnz...
G en retm en zarfa bakar bakm az durum u kavrad, yz
ilk kez titreyerek o souk, ciddi anlamn yitirdi. A rdndan ha
fife kzard, gzlerini nne indirdi, parm aklarnn arasnda
saatinin ince zinciriyle oynamaya balad. O zaman V orotov bir
rublenin bile bu ezilip bzlen kz iin ne denli nem li o l
duunu, byle bir kazantan yoksun kalm ann ona ok zo r ge
leceini anlad.

1 Hoa kaln, baym.


U tancndan ne diyeceini armt.
Size unu sylem ek zorundaym ki... diye aznn iinde
bir eyler geveledi..
Y rei cz e d e re k zarf hem en cebine soktu.
Balayn... sizi be-on dakika yalnz brakacam.
Bu szlerle niyeti, onun derslere gelmemesini istem ek d e
il, birka dakikalna yanndan ayrlmakm gibi yandaki oda
ya geti, orada on dakika kadar oturdu. A ncak geri dnd
nde utanm as daha da artm t. Ksa bir sreliine de olsa k
zn yanndan ayrlmasn onun baka trl yorumlamasndan
korkuyordu.
Bylece dersler yeniden balad.
V orotov arlk isteksiz srdryordu dersleri. Birlikte a
lmadan bir ey kmayaca inancyla retm eni tmyle ser
best brakmt. O na bir daha ne bir ey sordu, ne de okum asn
kesti. Beriki ise isledii gibi, gnde 10 sayfa okuyup geiyor,
ama V orotov onu dinlemiyordu. Baka yapaca bir ey olm a
dndan, yalnzca soluk almada zorlanarak, kzn kvrck sa
larn, boynunu, incecik beyaz ellerini seyrediyor; giysisinin ho
kokusunu iine ekiyordu.
A rada bir kendini kafasndan kt dnceler geerken
yakalyor, bundan dolay ok utanyordu. Bazan da duygusal
layordu. Kzn, V orotovun dokunm asndan korkuyorm ua-
sna, glmsemesini bile esirgeyerek, karsnda kk bir
renci varm gibi ona ll, ciddi davranm asndan tr zn
t duyuyordu. T e k dncesi retm eninin kendisine gven
duymasn salamak, onu daha yakndan tanyarak yardm
etm ek, ders veriindeki aksaklklar giderm ekti.
Alisa Osipovna bir gn derse n ak, k, pem be bir giy
siyle geldi. evresine yle gzel bir koku sayordu ki, onu ho
bir buluta brnm sanrdnz. yle fleyiverseniz gen kz
havaya uacak ya da sis gibi dalp gidecekti. V orotova yarm
saat kadar alacaklarn, d ersten kar kmaz baloya yetie
ceini syleyerek zr diledi.
D ers srasnda V orotov kzn boynundan srtna doru
inen plaklndan gzlerini ayramyor, Fransz kadnlarnn
niin hafifmerep, abuk den kadn hreti kazandklarn
anladn dnyordu. Bylece gzel kokular, gzellik ve
plaklk bulutu iinde kendini unutup gitmiti Oysa gen
retm en onun neler duyup dndnden habersiz, pek ola
sdr ki, onunla hi ilgilenm eden sayfalar abuk abuk evire
rek okumay srdryordu.
Sokakta giderken onun tandk bayna raslad. O na
dedi: Siz byle nereye ynelmisin? Y zn sapsar grm ek
beni hasta ediyor.
Mmoires oktan bitmi, Alisa baka bir kitabn evirisine
balamt.
Bir keresinde derse bir saat erken gelerek saat 7de ti
yatroya gideceini syledi. Kz uurladktan sonra V orotov da
hem en giyindi, ayn tiyatroya yolland. Amac szde biraz ho
vakit geirip oyalanm akt, Alisa kesinlikle aklnda yoktu. O nun
gibi hareketleri ar-aksak, bilimsel bir almaya girmi, ciddi
bir adamn iini-gcn brakp, yeterince tanmad, fazla
zeki ve kltrl bulmad bir bayann peine dmesi kabul
edilemezdi.
Ama nedense perde aralarnda kalbi kt kt atyor, k en
disi de farkna varm adan bir ocuk gibi fuayede, koridorlarda
koturarak sanki birilcrini aryordu. A ra paydosu bittiinde ise
can sklyordu. Bir ara tand pem be giysiyi, tl altndaki g
zel om uzlar grverince, bir m utluluk beklentisi iinde yrei
skt, byk bir'sevinle glmsedi, yrei ilk kez kskanlk
benzeri bir duyguyla burkuldu.
Alisa irkin iki niversite rencisi ve bir subayla birlik
teydi. K ahkaha stne kahkaha atyor, yksek sesle konuu
yor, belli ki, yanndakilere ive yapyordu. V orotov onu byle
hi grmemiti. D uruuna gre ok mutluydu, iten kahkaha
lar atark en yaamn zevkini karyor gibiydi. Niin? N eden
byleydi? Belki de yanndakiler ona ok yaknd, onunla ayn
evredendiler. V orotov o zaman kendisi ile bu evre arasnda
bir uurum bulunduunu hissetti. retm enine eilerek selam
verdi, gen kz ise onu bayla hafife selam layarak nnden
geti gitti. G rne baklrsa yanndaki baylarn onun, bir
rencisi olduunu, gereksinm e yznden d ers verdiini bil
m elerini islemiyordu.
V o ro to v tiyatrodaki o karlam adan sonra anlad ki, kza
akt. Daha sonraki derslerde gzel retm enini gzleriyle
yerken hayallerine engel olmad, temiz ya da irkin dnce
lerini doal akna brakt. O ysa Alisa'nn yz srekli buz
gibiydi, h er akam tam saat 8de souka ou revoir, monsieur
diyerek ayrlyordu. V orotov onun kendisine ilgisiz olduunu,
gelecekte de ilgisiz kalacan, ilerisi iin umut beslem em esi
gerektiini anlyordu.
Bazan ders srasnda hayal kurmaya, um uda kaplmaya,
planlar yapmaya, zihninde ak sahneleri canlandrm aya, F ran
sz bayanlarnn uar, verici olduklarn dnm eye balyor
du, ama retm eninin yzne yle bir bakmas bu dncele
rinin dalmasna yetiyordu. Hava rzgarlyken terasa kld
zaman eldeki mum nasl snerse tpk yle... iyice sarho olup
kendini unuttuu bir gn, kz alma odasndan m antosunu
giymek zere hole ktnda sanrdaym gibi nn kesti ve
zorlukla soluk alarak, kekeleyerek onu sevdiini sylemeye
balad:
Benim iin ok deerlisiniz. Sizi... sevi... seviyorum. zin
verin konuaym...
Alisa sapsar kesildi - b u ak ilanndan so n ra buraya bir
daha gelem eyeceini, ders bana bir ruble alam ayacan d
np korkm asndan olacak-, gzlerini kocam an kocam an a-
arak yle fsldad:
Ah, yapmayn! Yapmayn! Byle eyler sylemeyin, lt
fen! Olmaz!
O ndan sonra V orotov btn gece uyuyamad, utancndan
kendi kendini yedi, svd-sayd, koyu koyu dnd. Syle
diklerinden dolay kzn gcendiini, bir daha evine admn
atmayacan sanyordu.
E rtesi sabah adres brosundan retm enin adresini
renerek kendisine zr m ektubu yazmaya karar verdi. A ncak
kz m ektuba gerek kalm adan geldi. lk dakikalarda biraz tedir
ginlik duyduysa da kitab at, h er zamanki gibi abuk abuk, is
tekle evirisini yapmaya balad:
Ey, gen bay, bahem deki bu iekleri koparma! Ben
onu hasta kzma vericem...
Franszca retm eni bugne dein derslerini srdryor.
Bu arada tam drt kitap okunup evrildi, V orolov ise me-
noires szc dnda bir ey renem em i durum da. Y ap
t bilimsel almas sorulduunda elini sallyor, sz baka
konulara getiriyor.
ASLAN VE GNE

U r a l dalarnn bat yakasndaki kentlerden birinde yle


bir haber yayld: Iran devlet adam larndan R ahat Kelam ge
enlerde kente gelip Japonya oteline yerleti. Sokaktaki a-
dam iin byle bir haberin deeri yoktu. N e olmu yani, Iran-
lnn biri gelmi, otele yerlemi? A ncak kentin belediye ba
kan S tepan Ivanovi Kutsin bunu yazm anndan (sekreterin
den) renince heyecanland.
Niin gelmitir, dersiniz?
Y a Parise gidiyordur, ya L ondraya. Yolu bizim b u ra
dan geer.
nem li biri olmal!
Orasn bilmem artk...
Belediyeden evine gelip le yemeini yedi, o gn akama
dein kafasn bu dnce kurcalad. Iranl bir kodamann
kentlerine uray onu son d erece ilgilendiriyordu. Byle biri
nin kentlerine gelm esinden daha byk bir ans olamazd, ok
tan beridir dlerini kurduu amacna bu devlet adam sayesin
de ulaabilirdi.
D urum uydu: K utsnn birok madalyas, nian, baar
rozeti bulunuyordu. ki madalyas yannda III. dereceden Sta
nislav nian, Kzl Ha ve C ankurtaran rozetleri ve daha ba
kalar... Ayrca niformasnn yakasna ilitirdii, apraz tfek
ile gitardan oluan, kendi clcciziylc yapt altn bir arm a vard
ki, uzaktan baklnca tpk stn Hizmet madalyasna benzer
di. nsann ne kadar ok madalyas olsa gene gz doymaz.
yle deil midir? te belediye bakan da Iranllarn kulland
Aslan ve G ne niann almak iin yanp tutuuyordu. Beri
yandan bu nian elde etm ek iin savaa katlm ak, anayurt u
runa byk zveride bulunm ak, seim lerde baar kazanm ak
gerekm ediini de biliyordu. O nu elde etm ede uygun bir frsa
tn kmas yeterliydi. te imdi bu frsat kendiliinden ayana
gelmiti.
E rtesi gn le vakti btn madalyalarn, zincirlerini ta
karak Japonya otelinin yolunu tuttu. ans ona yardm edi
yordu. Deerli konuun otel odasna girdiinde Iranl devlet
adam yalnzd, bakasyla grmesi yoktu. Suulluu gagas
gibi uzun burunlu, patlak gzl, ba fesli, dev yapl bir adam
olan R ahat Kelam yere serilen m indere kurulm u, valizinde bir
eyler aryordu.
Kutsin yznde bir glmsemeyle;
Rahatsz ettiim iin zr dilerim, dedi. Kendimi tanta
ym: R usyann kkl bir slalesinden gelme, valye ve bele
diye bakan Stcpan vanovi Kutsin! ahsnzda yurdum un
dost ve komu bir lkesinin sayn temsilcisini selamlamay bor
bilirim! Kentim ize ho geldiniz!
Iranl yzn ona evirdi, bir odun parasnn tahtaya vur
m asndan kan takrtya benzer Franszcasyla bir eyler ho
m urdand.
Kutsin nceden ezberledii szleri art arda sralyordu:
rann snrlar geni lkemizin snrlaryla yan yanadr,
ite bu yaknlk iki lkenin ilikilerinde en iyi dileklerimi b e
lirtmemi gerekli klmaktadr...
Bunun zerine Asyal kodam an da ayaa kalkt, takr tu
kur Franszcasyla ge n e bir eyler hom urdand. Kutsin onu a n
lamadn gsterm ek iin ban arkaya doru sallad, nk
R usadan baka dil bilmiyordu.
Bu adamla nasl anlasak acaba? diye geirdi iinden.
evirmen bulup konusak zel durum lar dolaysyla saknca
dourur. G rm enin tan gevezelik edip sylediklerimi b
tn k e n te yayarsa ne yaparz?
G azetelerden rendiiyabanc szckleriyan yana getir
meye balad:
Ben bu kentin belediye bakanym. Y ani lord-mer...
mnisipiale... Vui? K o m p ren e?1
Toplum sal konum unu szlerle ya da m im iklerle anlatm ak
isliyor, bunu nasl yapacan bilmiyordu. D uvarda asl duran
iri yazl V enedik resm i onun yardmna yetiti. Parmayla
nce kenti, sonra kendi kafasn iaret etti. D ncesine gre:
Ben belediye bakanym. dem ek istiyordu. A ncak Iranl
g ene bir ey anlam ad, glm seyerek,
Ey, begim, ey, dedi.
A radan yarm saat getii halde belediye bakan dosta
bir tavrla durm adan Iranlnn dizini, om zunu taplyor, d er
dini anlatm aya alyordu:
K om prene? Vui? Ben lord-m er, mnisiple... Sizinle
kk bir prom cnad yapm ak istiyorum K om prene? Prom e-
nad...
Kutsin parmayla gene V en ed ik i gsterdi, iki parm an
adm atyormu gibi oynatt. R ahat Kelam bakann gsn
deki m adalyalardan gzlerini ayramyordu. O nun ken tte en
nem li kii olduunu anlayp prom enad szcn de duyun
ca keyifli keyifli srtt. Paltolarn giydiler, aaya indiler. Alt
katla otelin lokantasna giden kapnn nnden geerlerken
Kutsin bu adam arlam ann iyi bir ey olacan dnd.
D urdu, m asalar gsterdi.
Rus geleneklerine gre ey... pre, antrekot... am
panya... kom prene?
Evet, hatrl konuk anlamt. Lokantann e n iyi blm esine
geip yem ek smarladlar, am panya getirttiler.
Kutsin;
rann geliip kalknmas o n u ru n a kadehim i kaldryo
rum! dedi. Biz R uslar Iranllar severiz. Geri dinlerim iz ay
rdr ama lkelerimizin karlkl karlar, dostluu var olsun!
Asya pazarlar, bar iinde kalknm a, bunlar ok nemlidir...

1 Franszca Tamam m? Anladnz m? anlamnda.


Hatrl konuk byk bir itahla yiyor, iiyordu. atalyla
tabandaki kurutulm u bal gsterdi, beeniyle ban salla
d.
Ey, begim . Biyen!1
Belediye bakan sevindi.
Beendiniz mi? Biyen mi? ok gzel!
G arsona dnd.
Luka, bak, olum, en iyisinden iki kuru balk ayr, beye
fendinin odasna gnder, oldu mu?
Sonra belediye bakan ile ranl devlet adam hayvanat
bahesini gezm eye ktlar. K ent sakinleri am panyadan kzar
m, neeli, keyifli bakanlarnn Iranly ana caddelerde, pazar
da, kentin grlecek yerlerinde dolatrdn grdler. Bu
arada yangn kulesi gezildi. Aslanl kapnn nne vardk
larnda bakan durdu; nce aslan, sonra gnei, ardndan
gsn, sonra gene aslan, gnei iaret etti, iranl ban sal
lad, beyaz dierini gstererek srtt. O nun ne dem ek istedi
ini anlamt. Akam leyin London otelinin salonunda
oturup harp alan kzlar dinlediler, geceyi nered e geirdik
lerini ise burada belirtmeyelim.
E rtesi sabah grevinin bandayd. Belediye m em urlar
durum u biliyorlard, bakanlarnn kafasndan geenleri de
sezdikleri iin yazman ekinm eden;
ranllarn bir gelenei vardr, dedi. E er hatrl bir kii
size konuk gelm ise ona bir kou kendi elinizle kurban kesm e
niz gerekir.
Bir saat sonra postadan gelen bir paket tututurdular
eline. Bakan paketi at, iinden bir karikatr kt. K arika
t rde R ahat Kelam ile onun nnde diz km, ellerini ona
uzatan bakan gsteriliyordu. A ltnda da bir yaz:
Karlkl dostlua uruna,
Rusya ile Ira n u%
O layun ben kurbann!..
Ey, deerli eli
O lm ak isterdim geri,
Sizin iin bir ko
A m a ben degd eek
Bir hiim hi!...

Yazy okuyunca gsnn iinde bir ey cz ettiyse d e bu


znt fazla srmedi.
O gn le vakti gene Iranlm n oteline urad, ona iki s
marlad, sonra kp kentin grlecek yerlerini dolatlar. A s
lanl kapnn nnden geerlerken bakan gene aslan, gnei,
kendi gsn iaret etti. le yemeini Japonya otelinin
lokantasnda yediler. Yem ein ardndan purolar dileri ara
snda, ikisi de akrkeyif, m em nun, yangn kulesine ktlar. B e
lediye bakan burada deerli konuuna eine az raslanr bir
gsteri sunm ak amacyla aada gezinen nbetiye seslendi:
Hey, sen, alarm kam panasn al!
A ncakalarm kam panasna kim sckm ad, nk btn it
faiye erleri o srada hamama gitmilerdi.
Akam yem ei London otelinde yendi. Y em ekten son
ra da hatrl Iranl yolcu edildi. Belediye bakan onu uur
larken yanaklarndan R us usul kez pt, hatta gzleri ya
ard. T ren hareket edince de yle bard:
Bizden rana selam! Halknza lkenizi sevdiimizi
syleyin!
A rada n b i r yl d rt a y geti.
O gn dondurucu bir ayaz kmt, s -35ti, keskin bir
poyraz esiyordu. Stepan vano paltosunun nn am,
sokakta gsn gere g e re yryor, ama terslik bu ya, kimse
kmyordu karsna. C eketinin gsnde nal gibi Aslan ve
G ne madalyas vard. B akan akam a dein sokaklarda
byle, paltosunun n ak gezip tozdu, souktan dondu, gece
leyin ise bir o yana, bir bu yana dnd durdu. G zne bir trl
uyku girmiyordu, iinde byk bir sknt vard. Tm bedeni
ateten kavruluyor, yrei duracakm gibi kt kt atyordu.
Am a o anda kafasndaki tek dnce, ne pahasna olursa olsun
Srp m adalyas Takovay almakt.
Bakan bu istekle yanp tutuuyordu.
KIRLARDA BR GN

(Bir sahne)

S a b a h n dokuzu.
G kte gnee doru kurun rengi bir bulut yn hzla i-
lerliyor. Koyu ktlenin urasnda burasnda krmz izgiler h a
linde im ekler akyor, uzaklardan gk grltleri duyuluyor.
D erken, lk bir rzgar esiyor otlar yalayarak, aalar yana
yatyor, tozlar uuuyor... Belli ki, az sonra mays saana bo
anp gerek bir frtna kopacak.
Alt yalarnda dilenci bir kz olan Fiokla ky yollarnda
koarak kundurac T e re n tiyi aryor. Ak sar sal, solgun yz
l, yalnayaktr. G zlerini kocam an kocam an am, dudaklar
titriyor. H er Tasladna;
Amcacm, T e re n tiyi grdn m? diye soruyor.
Ama kim senin ona aldr ettii yok. Y aklaan frtnay
dnerek kendilerini bir an n c e evlerine atm aya alyorlar.
E n sonunda kk kzn karsna kilise ancs, T e re n tinin
yakn arkada Silanti Sil kyor. R zgarda sallana sallana
yrm ektedir.
Amcacm, T e re n tiyi grdn m?
Silanti;
Evet, diyor, bostanlarda grdm.
K k dilenci kyn arkasndaki bostanlara kouyor.
K undurac T erenti oradadr gerekten. U zun boyu, rp gibi
bacaklar, iekbozuu zayf yzyle yal m yal bir adamdr.
O da yalnayaktr, srtna karsnn yrtk prtk bluzunu g e
irmitir. Karklarn yannda dikilerek sarho, baygn gzlerle
kapkara bulutlara bakm aktadr. O nu uzun, leylek bacaklar -
zerinde dururken rzgarda sallanan kamlara benzetebilir
diniz...
Altn sal kk dilenci;
T erenti amca, sevgili amcacm! diye onun yanna ko
uyor.
T erenti kk kzn zerine eiliyor; sarho, ask yzne
tatl bir glm sem e yaylyor, insanlar kk, budala, gln,
ama ok sevilen birini grdklerinde byle glm serler.
A, diyor, T a n rnn sevgili kulu Fiokla, sen de nereden
ktn?
Fiokla hkrarak kunduracnn pantolonuna sarlyor.
T eren ti amca, diyor. Yardm et, ne olur! Kardeim Da-
nilkann bana kt bir ey geldi. H em en gidelim!
Ne ii? Uf, amma da grlyor! Tanrm , sen bizi koru,
sen bizi koru! Neymi bana gelen?
K ontun orm annda elini bir aacn kovuuna sokmutu,
imdi karamyor. Am an amcacm, ku rtar onu!
Nasl oldu da soktu? Niye soktu?
Bana bir guguk kuu yum urtas alverecekti.
T erenti ban sallyor, yere tkryor.
Sabah sabah nereden de aklnza geldi? N e yapacaz
imdi? E ee, ister istemez gideceiz... Sizin gibi haylazlar k u rt
lar yesin, e mi? Hadi, d nm e, kk kszm!
Byle diyerek bostandan kyor, leylek bacaklarn uzun
uzun aarak yrm eye balyor. Sanki arkasndan kovalayan
biri var ya da onu ileri doru itiyorlar. Ne bir an duruyor, ne
sana-soluna bakyor. K k Fiokla glk ekiyor ona ye
tim ekte.
Kyden kp tozlu yollara dalyorlar, uzaktan mavi mavi
gzken kontun orm anna doru ilerliyorlar. O raya en azn
dan iki fersah yol vardr. Bu arada bulutlar gnei kaplamtr,
az sonra gkyznde tek mavilik gzkm ez oluyor. O rtalk
karardka kararyor.
D ilenci kz, T e ren tinin arkasndan yetimeye alrken;
Tanrm , sen bizi koru! Tanrm , bizi koru! diye m rldan
yor.
ilk iri dam lalar koyu noktalar halinde tozlu yola patr patr
dklm eye balyor. Bunlardan biri Fioklann yanana d
yor, iri bir gzya damlas gibi yznden aa szlyor. K un
durac plak, kemikli ayaklaryla yolda toz kaldrarak yrr
ken;
Yam ur balad, diyor. T a n ry a bin kr, Fiokla, yav
rum. Bizim karnmz ekm ekle nasl doyuyorsa, otlarla aalarn
karn da yamurdan doyar. G k grltsne gelince, hi
korkm a, kszm, senin gibi bir k niye ldrsn ki?
Y am ur balar balamaz rzgar yatyor. Yeil avdarla
rn, tozlu yolun zerine kk sam alar gibi dklen yamu
run uultusundan baka bir ey iitilmiyor artk.
Kundurac;
iyice slanacaz, Fiokla, diyor. Srlsklam olacaz.
Huh hu, kz! Yam ur boynum dan aa akyor! Am a sakn
korkm a, kk budala! O tlar kuruyacak, to p ra k kuruyacak,
bizler kuruyacaz. G ne hepim iz iindir.
Biraz ilerde balarnn stnde uzun bir imek akyor,
m thi bir gk grlts duyuluyor. Fioklaya yle geliyor ki,
sanki kocam an, ar, to p arlak bir ey tam tepesinde yuvarla
nyor; gkyzn yrta yrta geiyor.
T eren ti istavroz karyor.
Tanrm , sen bizi koru! Sen bizi koru! Sakn korkma,
kszm! G k grltsnn kimseye ktl dokunm az.
Kundurac ile kk kzn plak ayaklarna am urlar s
vanyor; am urun arlndan, yerin kayganlndan yrm ek
zorlayor, ama kundurac hzn hi kesmiyor. Kk, zayf di
lenci kz ise ona yetieyim derken soluk solua kalyor, n e re
deyse dt decek...
E n sonunda kontun orm anna giriyorlar. R zgar estike
slak aalardan T erenti ile Fioklann stne yamur damla-
lan serpiliyor. kide bir kesik aa gvdelerine tkezleyen Te-
renti yryn yavalatyor.
Hani, Danilka nerede? Beni oraya gtr.
Fiokla onu sk aalarn arasndan geiriyor, eyrek fersah
daha yrdkten sonra kardei D anilkay gsteriyor.
D anilka sekiz-on yalarnda, salar toprak boyasyla bo
yanmasna kpkzl, soluk yzl, hastalkl, sska bir ocuk
tur. A aca yaslanarak durm akta, ban yana eerek gkyz
n e bakm aktadr. Bir elinde eski bir apka vadr, br eli ise
yal bir hlam ur aacnn gvdesine sokuludur. G rleyen gk
yzne bakakald iin bana gelen felaketten haberi yok gi
bidir. A yak seslerini duyup sonra kunduracy grnce marazl
marazl glmsyor.
Gk amma da grlyor. T erenti, m rm de bylesini
grm edim , diyor.
Elini nereye soktun byle?
Aacn kovuuna. N e olur, karm am a yardm e t, T e
renti!
Kovuun az yle paralanm ki, elini ieri sokuyorsun a-
ma karmaya gelince karam yorsun. T erenti kesik paralar
koparyor; morarm, ezilip bzlm kk eli karyor.
ocuk elini kayarak;
Nasl grldyor! diyor. T erenti, gk neden grler?
Bulut bulut stne biner da ondan.
birlikte orm ann kysndan yryorlar, tarlalarn a ra
snda kopkoyu gzken yola kyorlar. G k grltleri gitgide
azalarak kyn stne doru ilerliyor. D anilka hl elini ovu
turm aktadr.
T erenti, geenlerde burada yaban rdekleri grdm, di
yor. Gnilye Zaymia bataklna konsalar gerek. Fiokla, sana
istersen blbl yuvas gstereyim.
T eren ti kasketinin suyunu skarak;
ite bu olmaz, diye kar kyor. Tedirgin etm e zavally.
Blbl gzel ten, zararsz bir kutur. T anry vsn, insanlar
neelendirsin diye yaratld. O nu tedirgin etm ek gnahtr.
Ya sere, T erenti amca?
O olur, bak. Sinsi, kt bir kutur sere. Kafasnda hep
kt dnceler dolar, insanlarn iyiliini istem ez hi. sa
babamz arm ha gererlerken ftlara durm adan ivi tad, bir
yandan da Sa daha, sa! lmedi! diye bard.
G kyznde mavi bir aklk beliriyor. T erenti;
Bakn, karnca yuvasn su basm. Zavallcklar boul
mu, diyerek yere eiliyor.
ocuklar da eiliyor. K arncalar yaan yam urdan bozu
lan yuvalar evresinde am urlar iinde d eb elen erek sersem
leyen kardelerini tamaya alyorlar. K undurac glm se
yerek;
Hadi, hadi, geberm ezsiniz, diyor. G ne yle bir g
zksn, hem en kendinize gelirsiniz. Budalalar, bu size ders
olsun, bir daha ukur yerde yuva kurmayn!
G ene yryorlar. Danilka gen bir m ee aacn gstere
rek;
Bakn, ar oul yapm, diyor.
G erekten dalda birbirine tutunup souktan bzm
binlerce slak ar gryorlar. O kadar oklar ki, ne daln ka
buu gzkyor, ne de yapraklar. Biroklar da st ste ya
pmlar.
T erenti;
Evet, bu bir ar ouludur, diye anlatyor. Y am ur ya
maya balaynca gelip bu aaca konm ular. Z a te n oulu ya
kalam ak iin slatmak yeterlidir. imdi bu arlar gtrm ek is
tiyorsan bir uval getir, konduklar daln zerinden geir, dal
yle bir silkele, hepsi uvala derler.
K k Fiokla birden yzn buruturup boynunu ka
maya balyor. Aabeyi ocuun boynuna bakyor, byk bir su
kabarc gryor. Kundurac;
Hi-hi! diye glyor. Fiokla kz, niin km o kabarck,
biliyor m usun? A alarda al sinekler bulunur. Bundan biri
nin zerinden den bir su damlas boynuna gelmi, sen ka
ynca da kabarm.
G ne bulutlarn arasndan syrlyor; orman, tarlalar,
dostlarmz stmaya balyor. O kapkara, korkutucu bulut
oktan uzaklara gitmi, frtnay da birlikte gtrm . Hava
gittike snyor, toprak kokusuyla kark inci ieklerinin, ak
dikenlerin, siyelerin kokusu dolduruyor havay. T erenti tyl
bir iek gstererek;
B urun kanamas iin birebirdir, diyor.
Uzaktan bir ddk sesi, ardndan bir grlt iitiliyor.
Biraz nce bulutlarn gtrd grlt deildir bu. D erken,
bir m arandiz geiyor nlerinden. L okom otif koyu dum anla
rn savura savura, uflayp puflayarak en azndan yirmi vagon
srklyor. Belli ki, ok gl. Canl olmadna, atlar da ek
m ediine gre, ocuklar lokom otifin kendiliinden nasl git
tiine, bu kadar yk nasl tadna ayorlar. T erenti bunu
da aklyor:
B tn i buharda, ocuklar, diyor. Buhar gryor bunca
ii. T ekerleklerin yannda bir ey var ya, ite onu itiyor; o ya-
nndakini, o da brn, bylece yryor tren.
Bizimkiler demiryolunu geiyorlar, setten aa inerek r
maa doru ilerliyorlar. D ere-tepe, nlerine neresi ksa y
ryorlar. D anilka hep soruyor, T erenti yantlyor...
T e re n tinin doada bilmedii ey yok gibidir. O nun a-
klamakla glk ekecei giz bulam azsnz yeryznde. Akl
her eye eriyor. Btn kr bitkilerinin, hayvanlarn, talarn
adn saiyar. H angi hastalklarn hangi otlarla iyileeceini bilir,
atlarn, ineklerin yan p diye syler. G nee, aya, kulara
bakarak ertesi gn havann nasl olacan anlar. stelik yalnz
T e re n ti deildir kyde bilge geinen. Silanti Sil, meyhaneci,
bahvan, oban, kyde yaayan herkes en azndan onun kadar
byle eylerden anlar. Bu insanlar btn bunlar kitaplardan
deil, tarlalarda, orm anlarda, rmak kylarnda yaayarak
renm ilerdir. arksn syleyen kulardan, arkasnda erguvani
bir renk brakp batan gneten, aalardan, otlardan kaparlar
bu bilgileri.
Danilka. T e re n tiyi can kulayla dinlerken azndan kan
hibir sz karmyor. Ilk havalarn bunaltmad, tekdze
yeilin henz gzleri yormad, her eyin taptaze ve mis
kokulu olduu bahar gnlerinde altn sars mays bcekle
rinin, baak balamaya yz tutm u ekinlerin, alayarak akan
derelerin anlatld ykleri kim dinlem ez ki?..
Kundurac T erenti ile ksz olan tarlalar boyunca y
ryor, bir trl yorulm ak bilmiyorlar. Braksanz btn dnyay
dolaacaklar. Byle yryerek dnyann gzellikleri zerinde
konuurlarken arkalarndan gelen, zavall, dilenci kzn onlara
yetim ekte glk ektiinin farknda bile deiller. Kk kz
ar ar yryor, soluu tkanyor, gzlerinden yalar boa
nyor. Bu yorulm ak bilmez yolcularn arkasn oktan brakrd
ama, neylesin, ne ban sokaca bir dam, ne de hsm-akrabas
var. istem esen de yr bakalm! K onuulanlar dinle!
le zeri birden bir suyun kenarna oturuyorlar. D a
nilka torbasndan ham ura dnm ekmeini karyor, bunu
paylap yemeye balyorlar. T erenti ekmeini bitirdikten son
ra dua ediyor, kum larn zerine uzanp derin bir uykuya dal
yor. O uyuyunca D anilka suya bakarak derin derin dnyor.
Kafasnda neler yok ki? G elirken frtnay, arlar, karnca
yuvasn, treni grd. imdi ise az tesinde balklar oynayor.
Kimi parm ak boyunda, kimi trnak kadar kk... Ban suyun
stne kararak bir kydan brne bir e n g erek ylan yz
yor.
Yolcularm z ancak akama doru kye varyorlar. ocuk
lar geceyi geirm ek zere, imdi terkedilmi, vaktiyle kylnn
budayn koyduklar am bara doru yryorlar. T erenti ise
m eyhanenin yolunu tutuyor, iki karde birbirine sarlp sa
m anlarn zerine yatyorlar. D anilkay hem en uyku tutm uyor.
G zlerini karanla dikince gndzn grd eyleri, b u
lutlar, parlak gnei, kular, balklar, uzun boylu T e ren tiyi
grr gibi oluyor, izlenim lerin okluu, yorgunluk, alk hepsi
birden bastryor. Bedenini bir ate saryor, bir yanndan br
yanna dnp duruyor. K aranlkta gzne gzken, onu
heyecanlandran ne varsa hepsini birilerine anlatm ak istiyor
ama kim e anlatsn? Fiokla daha kk, byle eylere akl
ermez. Y arn sabah T e ren tiye anlatrm. diye dnyor.
ocuklar evi bark olmayan kunduracy dnerek uyku
ya dalyorlar. G ece olunca T erenti usulcack ocuklarn yanna
geliyor, istavroz karyor, balarnn altna ekm eklerini koyu
yor. Ancak bu sevgiyi gren kimse yok. Belki gren biri var, o
da gkyznde szlrken, terkedilm i samanln delik da
mndan glm seyerek bakan aydededir.
YAPACAK BR EY OLMAYINCA

(Bir yazlk yks)

N o t e r Nikolay Andreyi K apitanov le yemeini yedi,


purosunu iti, dinlenm ek zere yatak odasna ekildi. Y ata
na uzanp sivrisineklere kar cibinlii ektikten sonra gz
lerini kapadysa da bir trl uyuyamad. le yem einde yedii
cacn iine doranm soan midesini yle kazyordu ki, sor
ma gitsin!
Bir yanndan br yanna en az be kez dndkten sonra;
Bugn gzm uyku tutm uyor, kalkaym da bari biraz
gazete okuyaym, dedi.
Y atandan doruldu, srtna sabahln geirdi, terlikle
rini bile giymeden plak ayakla alma odasna yolland. A n
cak alma odasnda onu mide yanm asndan da, gazeteden de
daha ilgin bir sahnenin beklediini bilmiyordu.
O dann eiinden admn atar atm az u grntyle kar
lat: O tuz yalarndaki kars A nna Sem yonovna bacaklarn
sehpann zerine sarklarak kadife koltuk zerine yar uzan
mt. U m ursam az, uh duruuyla tpk ressam lara poz veren
K leopatraya benziyordu. H ani u, kendini ylanlara zehirleten
Msrl K leopatrann ta kendisi! K apitanov ailesinin ocuk
larna ders altran, teknik niversite I. snf rencisi Vanya
upaltsev ise karsnn baucuna diz km t. Yirmi ya-la-
rndaki pem be yanakl, byklar yeni terlem i delikanl ile kar
snn oluturduu bu canl tablonun anlam ok akt. D u
dak lar birlemi, bitm ek bilmez ateli bir p c k n oterin gz
leri n n d e uzayp gidiyordu...
Nikolay Andreyevi aknlktan dondu kald, soluunu
tuttu, bundan sonra neler olacan beklem eye niyet ettiyse de
daha fazla dayanamayp yksek sesle ksrd. te bu ksrk
zerine teknik niversitesi rencisi ban evirdi, noteri g
rerek bir an duralad, sonra yerinden frlad gibi kendini o d a
dan dar att. A nna Sem yonovna aalad.
N oter eilerek selam verdikten sonra ellerini iki yana at.
Oh, oh! Am an ne gzel! Am an ne gzel! Kutlarm seni,
yaptn ok beendim!
Kars kendini toparlam aya alarak;
Senin yaptn da pek ho, dorusu, dedi. Gizli gizli din
liyorsun.
N oter az kulaklarna vararak gld.
Mersi. Harika! Byle bir sahneyi yeniden seyretm ek i-
in seve seve yz ruble veririm!
Hi de sandn gibi deil! Sana yle geldi... A ptallk
senin bu tavrlarn!
Peki, ak ak pen kimdi?
Evet, ptk, ama hepsi o kadar! A klndan geenleri
anlamyorum.
Nikolay Andreyi karsnn utantan kzaran yzne bakt,
ban sallad. ark syler gibi bir sesle;
leri yanda taze hyarlardan tatm ak istedin, anlalan.
K art m ersinbalndan bktn, k rp e sardalyelere saldryorsun.
Ah, seni utanm az! Ho, b en de bo konuuyorum . Tam Balzak
kadnlarnn ya! nsann bu yata elinden bakas gelm ez ki!
Anlyorum! Anlyorum v e sana katlyorum!
Nikolay Andreyi pencerenin nne oturdu, eliyle tram
pet almaya balad.
ilerde ayn eyleri gene yaparsnz, dedi esneyerek.
Seninki de salaklk!
Of, hava da ok scak! insan souk lim onata getirdirdi
hi olmazsa.. te byle, hanm efendi, seni anlyor, destekli
yorum. Btn bu pm eler, ahlar, oflar ok gzel de -a m a n
m idem !-ocukaz utandrm asaydnbari! Evet, iyi bir ocuk,
kafasnn ii aydnlk, onu parlak bir gelecek bekliyor. O ba
kmdan ocua acmalsn.
Sen byle eylerden ne anlarsn ki! Bana srlsklam
ak, houna gitsin diye tutup kendim i ptrdm .
Srlsklam akm! ocukaz sana ak olsun diye,
kim bilir ne tuzaklar kurm usundur!
N oter esnedi, gerindi. Pencereden dar bakarken;
Seninki de alacak i, dorusu! dedi. imdi kt bir ni
yetim olm adan tutup ben de bir gen kz psem ne apkn-l-
n kalrd, ne zalimliim, ne de ahlakszlm! O ysa siz Balzak
kadnlarna her ey serbest! Bak, bir daha cack yaparken iine
soan doram ak yok ha! M ide sancsndan geberiyorum ! A r
kasna bakm adan hzl hzl giden senin u budala an g
ryor m usun? T epesinden kaynar su dklm gibi nasl da ko
uyor! Byle deerli bir hazine iin kendisiyle dello e d e
ceimi sanyordur. Kedi gibi sinsi, ama tavan gibi de rkek!
D ur sen hele, anasnn kuzusu, gsteririm ben sana! Bakalm o
zam an byle koabilecek misin!
Sakn ha, o n a b ir ey syleyeyim dem e! ocuu azar
lama, onun bunda suu yok!
Y ok, canm! Azarlayacak filan deilim. akadan takla
cam biraz...
N o ter uykulu uykulu esnedi, gazetelerini ald, sabahlnn
eteini toplayarak yatak odasna gitti. O rada bir buuk saat
kadar uzanp g a z ete okuduktan so n ra giyindi, sokaa kt.
Parkta bastonunu sallaya sallaya neeyle bir sre dolat, ancak
uzaktan upaltsevi grnce ellerini gsnn zerinde ka
vuturdu, rakibiyle karlamaya hazrlanan bir tara trajedi
oyuncusu gibi suratn asarak yrd. upaltsev bir kanepeye
oturm utu; tir tir titriyor, zorlu bir aklamaya hazr, bekliyor
du. K endine cesaret verm eye alt iin yz ciddiydi, ancak
hani nasl derler, zntden kvrand da belliydi. U zaktan
n oterin geldiini grnceyz daha bir sarard, derin bir soluk
ald, bacaklarn saygyla kanepenin altna toplad. Nikolay
Andreyi delikanlya yan yan sokuldu, bir sre dikildi, ona ses
sizce baktktan sonra;
Beyefendi, e lb e tte sizinle neler konuacam biliyor
sunuz, diye sze balad. G rdklerim den sonra eski iyi ili
kilerim iz daha fazla srem ez! H e r ne kadar heyecanm konu
mam engelliyorsa da... ben bir ey sylem eden artk ayn at
altnda olamayacamz anlyorsunuzdur. Y a siz, ya ben!
upallsev iini ekti.
Anlyorum, diye hom urdand.
Yazlk ev karma aittir, bu durum a g re orada siz kalr
snz, bense en ksa zam anda ayrlrm. Size sitem de bulunmaya
gelmedim. Sitem lerle, gz yalaryla yitirdiinizi geri dnd-
remezsiniz. Buraya niyetinizi renm ek iin geldim. (Bir ses
sizlik) E lbette sizin ilerinize karacak deilim, ancak, deli gibi
sevdiim bir kadnn bundan byle nasl yaayacan bilmek
hakkm dr. B ununla birlikte ikinizin iine karacak deilim.
Karmla cidden yaamak niyetinde misiniz?
niversite rencisi utancndan bacaklarn daha bir
kanepenin altna soktu.
Anlam adm , nasl yani? ok tuhaf, dorusu! N e diye
ceimi bilemiyorum.
N oterin surat iyice asld.
Niin aka yant verm ekten kanyorsunuz? Size
dobra dobra sylyorum: Y a batan kardnz bu kadn alp
geimini salarsnz, ya da sizinle vuruuruz. Bir erkein, sevdi
i kadna kar sorum luluklar vardr, onurlu bir insan olarak
bunu anlam anz gerekir, beyefendi! Bir hafta sonra ben ekip
gidiyorum, A nna ile ocuklarm sizin gzetim iniz altnda kala
caktr. K kler iin belirli bir nafaka derim .
niversite rencisi aznn iinde bir eyler gevelemeye
balad:
A nna Sem yonovna yle istiyorsa... onurlu bir insan
olarak... onu alrm. A ncak yoksul biriyim ben... geri... ey...
N oter gencin elini skt.
Soylu bir insan olduunuz ak! ok teek k r ederim!
G e n e de size bir hafta dnm e frsat brakyorum, iyi d
nn!
N oter ocuklarnn retm eninin yanna oturdu, elleriyle
yzn kapad.
N e yaptnz bana, n e yaptnz? diye inledi. Yaamm
toz-dum an ettiniz, delicesine sevdiim kadn elim den aldnz!
Hayr, bu darbeyi kaldram am artk!
Delikanl n o tere skntyla bakt, alnn kad. D ehet
iindeydi.
Bunda kendiniz sulusunuz, diye i geirdi. Kelle elden
gittikten sonra salara acnmaz. Ne abuk unuttunuz, A n n a yla
paras iin evlenmisiniz. stelik birlikte yaadnz srece
onu anlamayp zorbalk yapmsnz, en temiz, en soylu duy
gularna aldr etmemisiniz.
Nikolay Andreyi o anda ellerini yznden ekti.
Ne? Bunlar size kendisi mi syledi?
Evet. Btn yaantsn at bana. nann, onu yalnz bir
kadn olarak deil, ac ek en bir insan olarak da sevdim.
N oter iini ekerek ayaa kalkt.
Siz gerekten soylu bir gensiniz. imdilik hoa kaln
ve mutlu olun. Umarm, btn bu konutuklarm z aram zda
kalr.
Byle dedikten sonra bir daha i geirdi, evinin yolunu
tuttu.
Yar yolda karsyla karlatlar. O na dedi ki:
N e o, gzarn m aryorsun? imdi git d e onu nasl
terlettiim i gr!.. Anlyorum, ana epeyce iini dkm e frsat
bulmusun. u Balzak kadnlarnn tavrn anlyorsam kr
olaym! A rtk gzelliinizle, tazeliinizle elde edem eyince
dertlerinizi aarak, kendinize andrarak genlere yaklayor
sunuz. O kvrdn yalanlar neyin nesi yle? Bilmem, seninle
paran iin evlenmiim, seni anlamamm, zorbalk etmiim...
Karm akark eytan ileri!
A nna Semyonovna kzd.
Ben yle eyler sylemedim.
Ya!... Seni anlamyor deilim, iinde bulunduun du
rum u tmyle kavryorum. Korkma, azarlam adm delikanly.
Acdm daha ok. yi niyetli, m ert, iten bir ocuk...
Akam olup her y e re gecenin karanl knce noter ye
niden gezintiye kt. Olaand bir akam havas vard. A-
alar ylesine derin bir uykuya dalmt ki, ne bora, ne kasrga
onlar bu. tatl, taze bahar uykusundan uyandramazd. G k
yznde yldzlar uykuya kar koyarcasna ldyordu. Parkn
arkasnda bir kurbaa vraklyor, bir guguk kuu kendi garip
arksn sylyordu, ili ili ten bir blbln sesi iitiliyordu
uzaklardan.
Karanlkta kocam an bir hlam ur aacnn altndan geen
n o ter upaltsevle burun buruna geldi.
Oo! Burada ne aryorsunuz?
niversite rencisi heyecandan titreyen bir sesle;
Nikolay Andreyi! diye balad, ileri srdnz ko
ullar kabul ediyorum. A ncak durum gene de tuhaf, dorusu!
Hi beklem ediim halde m utsuzluktan sz ettiniz, yaamnz
bozup dattm sylediniz. ok mu ac ekiyorsunuz?
Ac ekmisem bundan size ne?
Sizi bunca gcendirdiysem, geri dello gibi bir eyi
kabul etm iyorum , ama buna da hazrm.
N oter gld, gen adam belinden tuttu.
Brakn imdi bunlar! Sizinle aka yaptm, dostum!
Byle samalklara bo verin! Cieri be p ara etm ez bir kadn
iin kendinizi zm enize, gzel zihninizi yorm anza gerek yok.
Bunlar unutun da birlikte dolaalm.
Ben... ben sizi anlamyorum.
Anlayp da n e yapacaksnz? Diyorum ya, cieri be para
etm ez, deersiz bir kadn! Sizde de ne zevk varm, be kar
deim! Niye yle duraladnz? Karm iin byle szler syle
diim iin ok ardnz, deil mi? Sizinle byle konum am am
gerekirdi, ama durum unuz bizimle yakndan ilgili olduu iin
sizden gerekleri gizlemeyeceim. Bakn, aka sylyorum,
bo verin bu kadna! Y aptnz i rkttnz kurbaaya
demez. Size bir sr ktr atm. ektiini syledii aclarn
hepsi yalan! Karnzda bir Balzak kadn, bir ruh hastas var. O
budalann sylediklerine nasl inanrsnz? D ediklerim doru,
iki gzm! aka filan yapmyorum.
Ama o sizin karnz! Nasl bir ey bu?
Karmsa karm , ne olm u yani? Bir zam anlar ben de
sizin gibiydim, severek evlendim, ama imdi gle-oynaya boa
nrm. Eh, bo verin, canm! Aram zda ne sevgi kald, ne bir ey,
yalnzca can sknts. G nlnz elendirm ek istiyorsanz ite
kardan Nastya geliyor. Hey, Nastya nereye byle?
Kvas alacam, beyefendi.
N o te r gence dnd.
Dedim ya, durum unuzu ok iyi anlyorum. O nun gibi
ruh hastalarna, yalandan ac ekenlere bo verin. H epsinin
can cehennem e! Nastya aptaldr m aptaldr ama hi olmazsa
dzenbazl yoktur... Nasl ileri doru yryor muyuz?
N oter ile niversite rencisi parktan ktlar, evrelerine
bakndlar, ikisi birden ayn anda oh ekerek krlara daldlar.
DERMENDE

O r t a yal, am yarmas gibi bir adam olan deirm enci


Aleksey Biryukov kulbesinin eiinde oturm u, oktandr s
nen piposunu tem bel tembel ekitirip duruyordu. H ani Julcs
V ern e rom anlarn okuduktan sonra ocuklarn dlerine
giren o gl-kuvvetli, kaln derili, y ere tm arlyla basarak
sallana sallana yryen hantal gemiciler var ya, deirm enci de
yzyle, iri gvdesiyle tpk onlara benziyordu. K aba asker
kum andan boz bir pantolon ile ar izm eler giymiti; darda
insann iliklerine ileyen gerek bir gz souu olduu halde
ceketsiz, apkaszd. Buz gibi hava n ak yeleinden ieri
giriyordu girm esine, ancak belli ki, her yan nasr balam koca
bedeni bu soua bana msn? demiyordu. Etli, krmz yz
her zam anki gibi kaytsz, sanki uykudan yeni kalkm gibi i
iti. ukura kam minik gzleri atk kalarnn altndan
fldr fldr kh deirm enin su bendine, kh n sundurmal
am barlara, kh yal, eri br stlere bakyordu.
A m barlarn n n d e m anastrdan yeni gelmi iki kei te
lala bir oraya, bir buraya koturup duruyorlard. Bunlardan
Kliopa, papaz bal yamal, latas amur iinde, uzun boylu,
kr sal, ya gekince bir adamd. G rc asll olmas gereken
D iodor ise kara sakal, esm er yz, srlndaki baya kyl
gocuuyla genten biriydi, ikisi, tlm ek zere getirdikleri
avdar dolu uvallar arabadan indirip deirm ene tayorlard.
O nlardan biraz ilerde, am ura bulanm kirli ayrlarn
zerinde darack gocuu tiftimi, byksz, gen rgat Yevsey
oturm aktayd. Fitil gibi sarho olan Yevsey elinde, szmona,
onarm aya alt bir balk a tutuyordu.
evresine sessizce, uzun uzun bakan deirm enci sonunda
gzlerini uval tayan keilere dikti. Kaln, gr sesiyle;
Hey, keiler, ne diye ayda balk avlyorsunuz? Benden
izin aldnz m? diye hom urdand.
K eiler yant verm ediler, deirm enciye dnp bakm ad
lar bile.
Beriki sustu, biraz bekledikten sonra piposunu em erek
hom urdanm asn srdrd:
Kendiniz avlandnz yetm em i gibi bir de bakalarna
izin veriyorsunuz. Ben rma sizden kiraladm, bunun iin a-
vu avu para dyorum. Bu durum a gre balklar da benim
dir. Hi kimse burada istedii gibi balk tutam az. Bir yandan
T an ry a dua edersiniz, bir yandan da hrszl mbah sayar
snz.
D eirm enci esnedi, yeniden hom urdanm asn srdrd:
B unlar da yeni icat karyorlar. Kei olmu, erenlie
adayln komular, ama kimseyi tndklar yok. M ahkem eye
verirsem grrsnz gnnz. Yarg cppe m ppe tanmaz,
tkar delie. O yapm asa bile ben yapacam biliyorum E er bi
rinize ay/la raslarsam tem iz bir sopa ekerim . Kyam ete kadar
bir daha balk yiyemezsiniz.
Kliopa alak, ince sesiyle;
B unlar ne biim sz, A lcksey Dorofcyi! dedi. Kpein
n n e atsanz yemez. Y reinde Tanr korkusu tayanlar by
le eyleri azlarna almazlar, bizler keiiz.
D eirm enci kzd.
Keiseniz keiliinizi bilin! M adem cannz balk is
temi, parasn verip benden alsanz a! Niye hrszlk ediyor
sunuz?
K leopa yzn buruturdu.
Hey, Tanrm , biz hrszlk m yapyoruz! N e diye byle
eyler sylyorsun? Bizim m ezlerin balk tuttuklar doru.
Am a bunun iin bapapazdan izin aldlar. Bapapazn syle
diine gre sizden ald para b tn rm ak iin deil, yalnz
bizim m anastrn kysnda a germ eniz iindir. Yoksa rman
hepsi size verilmi deil. Irmak ne szindir, ne bizim, TarnT-
nndr.
D eirm enci piposunu izm esine vurarak temizledi.
Sizin bapapazn da senden farkyok. Kazk atmay yle
seviyor ki! Ama ben ince eleyip sk dokuman. Benim iin ba
papaz da bir, sen de bir, u Yesey de bir... Irm akta hanginize
raslarsam kzlck sopasn yersiniz. Bunu byle bilin!
Keileri dvm ek sizin bileceiniz i. b r dnyada b u
nun hesab grlr. Siz z a te n V issarionu, A ntipiyi dvm
snz. tekileri de dvn...
D iodor yal keii kolundan ekti.
Sus! Onu kkrtma!
Kliopa kendine gelip sustu, uvallar tamaya koyuldu,
deirm enci ise bir sre daha svp sayd. Tem bel tem bel ho
m urdanyor, arada bir piposunu emiyor, yere tkryordu.
Balk konusu bitince sra keilerin bir zam anlar kendisinden
dolandrdklar iki uvala geldi. B unun iin de aip tutm aya
balad. Tam o srada Yevseyin kafay bulup almadn fark
edince keileri rahat brakt, yakas almadk svglerle
kendi rgadna ulland.
Keiler nceleri kendilerini tutuyor, derin derin i
geirm ekle yetiniyorlard, ama K liopa daha fazla dayanamad,
ellerini silkeleyerek, alamakl bir sesle;
Ulu Tanrm! dedi. Benim iin deirm ene gelm ekten da
ha byk ceza yok! Burada ektiklerim cehennem azab, ger
ek cehennem azab!
D eirm enci bu sefer ona emkirdi:
G elm e yleyse! Sana gel, diyen mi var?
Ah, Tanrm , sem tine uram azdk ama baka deirm en
nered e bulalm? Sen de biliyorsun ki, buradan baka yer yok.
Y a alktan lmeli, ya da tlm em i buday yemeli.
D eirm enci yatmak bilmiyor, durm adan saa-solasata-
yordu. Belli ki, hom urdanm alar, svp saymalar onun iin
piposunu ekm ek trnden bir alkanlkt.
Kliopa akn akn gzlerini krparak, yalvarrcasna;
Brak artk svp saymay! Sesini keser misin? dedi.
A radan ok gem eden deirm enci sustu, ancak bunu
Kliopa istedii iin yapmamt... Bendin ilerisinden kk,
tostoparlak, yznden iyilik akan yal bir kadn geliyordu.
Om uzlarna, bcek srtna benzer, izgili bir yeldirm e atmt.
Elinde kk bir kn vard, ksa bir bastona dayana dayana
yryordu. Kocakar onlara yaklanca yerlere kadar eilerek
keilere selam verdi.
M erhaba, kei efendiler, kolay gelsin! M erhaba, Alyo-
inka! M erhaba, Ycvseyuka!
Deirm enci yal kadna bakm adan, ask suratla;
M erhaba, anneciim, diye mrldand.
Yal anne glmsedi, olunun yzne sevecenlikle bakt.
Oulcuum, sana konuk geldim. Grm eyeli ok olu
yor. Galiba Uspenyev yortusundan beri... G eliim e sevindin
mi, sevinmedin mi, bilmiyorum, ama anana katlanacaksn. Bi
raz zayflam msn ne?
K adn deirm encinin yanna oturdu, bu dev gibi adamn
yannda yeldirmesiyle daha da ok bcee benzem eye balad.
Yal ana konumasn;
Evet, seni U spenyev yortusundan beri grm edim , diye
srdrd. ok zledim, hep gelmek istedim, am a ya yamur
yad ya da hastalandm .
Deirm enci can sklarak sordu:
imdi ta kyden mi geliyorsunuz?
Kyden, yaa... Evimizden...
Hastalnza, keyifsizliinize baklrsa evinizden kma
yp oturm anz gerekirdi. Hem ne diye bunca yolu teptiniz?
Pabucunuza yazk deil mi?
Seni grm eden duram adm .
Keilere dnd.
Biliyor musunuz, benim iki olum var. Biri bu, biri de
kyde o tu ran Vasili... H epsi iki tane. Ben yayor muyum, ya
amyor muyum, um urlarnda deil, ama ikisi de benim z o
cuum, tek avuntum onlar... Oullarm bensiz yaarlar, ama
o nlar olm adan ben bir gn bile yaayamam. Aziz keiler, artk
kocadm da ocuklarn ayaklarna gitm ek bana zo r geliyor.
Ortaya bir sessizlik kt. R ahipler am bara son uval da
tadlar, biraz soluklanm ak iin arabaya oturdular.
Sarho Yevsey hl elleriyle a didikliyor, mncklyor,
ba ikide bir gsne dyordu.
Deirm enci;
iyi zam anda gelmediniz, anneciim, dedi. Benim hem en
K aryajinoya gitmem gerekiyor.
Kocakar iini ekti.
Git ya, git. Y olun ak olsun. Benim yzm den iini-
gcn brakacak deilsin. Ben bir saat kadar dinlenir, sonra
kye dnerim. Vasya ile ocuklarn sana selam var, Alyoinka.
Vasya gene votka ekiyor mu?
Eh, pek fazla deilse de iiyor... G nah gizlemeye ne
g e re k var? Sen de bilirsin ya, zaten ok im eye kesesi el ver
mez. ite arasra teki-beriki, dostlar aryorlar. Geim
durum u ok kt, yavrum. G rdke zlyorum. Yiyecek
ekm ei zor buluyorlar. Ne stlerinde var, ne balarnda. K en
disi sokaa kmaya utanyor. Pantolonu delik, ayanda pabu
yok. Evde alt kiiyiz, hepim iz bir odada yatp kalkyoruz. yle
bir sefillik ki, sorma gitsin!.. te biraz yardm edersin diye gel
dim sana. Alyoinka, ben yal anan krma, Vasiliye yardm et.
N e de olsa kardein...
Vasili suskun, baka tarafa bakyordu.
O, yoksul, seninse, Tanrya kr, durum un iyi. D e
irmen senin, sebze bahelerin var, balklk yapyorsun. Eh,
Tanrm sana akl verdi, karnn doyurdu, seni herkesin iinde
sivriltti. stelik yalnz bana yayorsun, V asyann ise drt
ocuu var. Bir de benim , bahtsz anasnn ykn tayor.
Ayda ald yedi ruble, bu parayla o kadar can nasl besler?
O na yardm elini uzatam az msn?
D eirm enci susuyor, piposunu zenle dolduruyordu.
Biraz para v erecek misin! diye sordu yal kadn.
D eirm enci sanki az suyla doluymu gibi susuyordu.
O n u n yanln beklem eden yal ana bir ah ekti, baklarn
keilerin, Yevseyin zerinde gezdirdi. Sonra ayaa kalkarak;
V erm ezsen verm e, zaten verm eyeceini biliyordum, de
di. N azar Andreyi istem ese buraya hi gelmezdim. Al-yoin-
ka, N azar Andreyi durm adan alyor. Elimi pt, gelip sen
d en rica etm em iin bir sr dil dkt..
Neymi onun istedii?
Borcunu dem eni istiyor. O na tm esi iin avdar
gnderdim , geri vermedi, diyor.
Deirm enci;
Anneciim, siz bakasnn iine karmayn, dedi. Sizin
iiniz T an rya dua etm ektir.
Dua ediyorum , olum, ediyorum, ama nedense Tanrm
dualarm dinlemiyor. Vasili yoksul, ben nerdeyse dilencilik
yapyorum. Bak, bakasnn yeldirmesiyle geldim ta buralara.
Sense bir elin yada, bir elin balda, gelgelelim ne biim bir
ruhun olduunu Tanrm bilir. Ah, Alyoinka, gz dedirdiler
sana! H e r eyin var, akllsn, yakklsn, tccarlkla zerine
yok. le yandan unca insanln kalmam. Y zn glmez,
atk kalsn, tatl bir sz bilmezsin, kim selere acman yok...
Sanki bir canavar gibisin. u suratna bak bir kere! Ya senin
hakknda n e le r anlatyorlar, am an aman, bir bilsen! Kei e fe n
dilere sor, istersen. Ah, neler uyduruyorlar! H alkn kann
emiyormusun, geceleri o haydut klkl rgatlarnla gelene-
geeni soyuyormusun, at alyormusun. Bu deirm enin sanki
uursuzlar yeriymi. Kzlar-kzanlar deirm ene yaklamaya
korkuyorlar, tm canl varlklar senden saknyorlarmu... Sana
Kaabil, yezit diyorlar.
Samalyorsunuz, anneciim!
Ayan bastn toprakta ot bitmezmi, soluk aldn
yerde sinek umazm. N ereye gitsem duyduum laf u: Ah,
onu biri ksa da gebertse, ya da kodese tksalar! Bir ana iin
bunlar dinlem ek ne ac, biliyor musun? Sen benim z ocu
umsun, benim kanmdansn...
D eirm enci ayaa kalkt.
Eh, artk gideyim ben. H oa kaln, anneciim!
Zorla eke eke bir at ile bir araba kard ahrdan. At
arabann oklar arasna kk bir kpei iter gibi itti, koum
larn takm aya balad. Yal ana onun evresinde dnyor,
yzne bakyor, alar gibi gzlerini krptryordu.
Olu kaftann abuk abuk giyerken;
iyi yleyse, yolun ak olsun, dedi. T anr seni korusun.
Bizleri unutm a.
Sonra sesini alaltp elindeki kn zmeye balad.
Dur, dur... Sana arm aan getirdim. Dn zangocun kar
sna uram tm de orada ikram ettiler. Ben de sana vereyim
diye sakladm.
Yal kadn oluna naneli bir kurabiye uzatt. Deirm enci;
Brakn beni! diye bard, anasnn elini itti.
Yal kadn utancndan yerin dibine geti, kurabiyeyi elin
den drd, dnp yava yava bende doru yrd... Bu
sahne oradakilere ok dokunm utu. aknlk iinde haykran,
dehetle ellerini aan keileri bir yana brakn, sarho Yevsey
bile ta gibi dondu kald, efendisine korkuyla bakt. D eir
menci keiler ile rgadn yzlerindeki rknty m anlam
t, yoksa gsnde oktan beri uyuklayan bir duygu mu uyan
mt, bilinmez, ama yznde korkuya benzer bir ey belirdi.
Anneciim! diye bard.
Yal kadn irkildi, ban evirdi. D eirm enci abuk abuk
elini cebine soktu; kocaman, kabark bir czdan kard,
iindeki kat ve gm paralar avcuna boaltt.
Al ite! dedi.
E lindeki paralar evirip evirdi, katlar buruturdu,
nedense dnp keilere bakt. Sonra kat paralar topak
yapt, gm m angrlarla birlikte bunlar parm aklar arasndan
kayarak art arda czdannn iine dt. Elinde yalnz bir 20
kapiklik gm bir m etelik kalmt. D eirm enci bu paraya bir
daha bakt, parm aklaryla silip parlatt, sonra yz kpkrmz,
bouk bir ses kararak annesine uzatt.
FELAKET

N ik o la y M aksim P u to h in in bana yle bir felaket geldi


ki, hi sormayn! Bu, hapislik, yoksulluk trnden yle bir
felakettir ki, akl kt, gnl zengin hibir Rus bin kez tvbe else
bile bundan kurtulam az. D urum u aklayaym: Adamcaz bir
gn istem eden krktk sarho oldu, ondan sonra da aile
ocan, grevini unu tarak tam be gn, be gece iret sofra
larnda vakit ldrd. Y olunu ard bu be gn ierisinde
belleinde kalan ey, sarho suratlarn, renkli eteklerin, iki
ielerinin, oynayan bacaklarn oluturduu karm akark bir
grntyd. Zihnini zorladnda niin byle yaptnn tek
aklamas ise sokak fenerlerinin yand bir akam saatinde i
iin bir arkadana uram as, onun da kendisine bira ikram e t
mesiydi... Putohin st ste birka bardak bira yuvarlad...
Altnc ieyi devirdiklerinde arkadayla birlikte Pavel Sem-
yonovi adnda birinin evine gittiler, o da kendilerini isli som
bal ve m adera arabyla arlad. D aha sonra n eler oldu,
diyeceksiniz. B undan sonras bir sis bulutuna brnyor, P u
tohinin bululun arasndan seebildii de b en zer eyler:
Yz eflatun rengi alm isveli bir kzn Yakklm, bana
porto arab smarla! diye barmas; sigara dumanyla, garson
suratlaryla dolu, alak tavanl, uzun bir dans salonu; ba
parm aklarn yelek ceplerine sokup bacaklaryla garip figrler
yaparak dans etmesiydi. Ayrca dte gr r gibi kk bir oda
ile odann duvarlarna asl aa basmas gravrleri, kadn e te k
lerini seebiliyordu. Bardaklara doldurulan p o rto arabnn,
iek kolonyasnn, gliserin sabununun kokusunu da biraz
anmsyordu... Bu karm an orm an olaylardan belirgin biimde
aklnda kalan baka bir ey de ar, berbat bir aylma sahne
siydi. insana, byle sarholuklardan aylrken gne bile
tiksindirici gelir.
Cebinde saatini, m adalyalarn bulam adan, boynunda
bakasnn kravatyla, ba atlarcasna aryarak grevine git
tiini anmsyor. Y z utantan kpkrmz, sarholuun ver
dii gszlkle tir tir titreyerek amirinin karna dikildi. D aire
bakan yzne bakm adan ona;
Kendinizi tem ize karmaya hi almayn! dedi. Bu
raya kadar niin zahm et edip geldiniz, anlamyorum. H ak
knzda verilen kesin karar, artk bizimle almayacanz!
Byle m em ur iimize yaramaz, akl banda bir adam olarak bi
ze hak verirsiniz, umarm...
Am irinin um ursam az ses tonu, gzlerini ksarak bak, i
arkadalarnn nazike susuu zihnindeki bulankl burgu gibi
oyuyor, bu olanlar kesinlikle de benzem iyordu.
D aire bakannn aklam asndan sonra eve dnerken
yle hom urdanyordu:
Benimkisi alakln daniskas! Ben n e salam be! Hem
herkesin nnde rezil oldum, hem de iimden kovuldum!
M idesindeki iren yanm adan dolay tm bedeni sar
slyor, bacaklar titriyordu. Bir tabur asker tepiniyordu sanki
gvdesinin orta yerinde. Mide yanmasnn yannda, tiksinti,
utan, korku duyuyordu.
imdi tam beynim e bir kurun skm ann zaman! U tan
tan kahroluyorum ! Hayr, eve gidem em ben!
O nunla birlikte yryen grev arkada Fiodor Yeliseyi;
Evet, berbat bir durum , dedi. inden atlm olm an en
kts, tesine bo ver sen! ntihar etm enin tam zaman g e r
ekten.
P utohin alnn buruturdu.
Ah, bam!.. Bam!.. atlayacak gibi, nasl da aryor!
Sen ne dersen de, ben m eyhaneye gidip kafay bulacam! H a
di, gel!
Birlikte m eyhaneye girdiler, ikinci kadehi imilerdi ki,
P utohin korkuyla;
Nasl oldu da yeniden ikiye baladm, aklm ermiyor!
dedi. ki yldr azma damlasn koymuyordum, kutsal tasvir
n n d e karm tvbe ettirm iti. Sarholarla alay ederken... tut,
kendin ayn halt ye! A rtk huzur yok bana! T anrm , korkun
bir ey! (Ban sallad) imdi ev e lm gidiyor sanki... Ne
saatim e, ne madalyalarma, ne param a, n e d e kaybettiim iime
acyorum. B tn yitirdiklerime, bam n arsna, bakann a-
zarlam alarna eyvallah, am a karm a ne diyeceim ben? Be
gndr ev e uramyorum, param n hepsini ikiye harcadm,
iimden kovuldum, ona nasl karlk vereceim ?
Aldrma sen ona, sver-sayar, sonra brakr...
Beni karsnda iren, acnacak bir adam olarak gr
mesini istemiyorum. Sarholardan nefret eder, iki ienler o-
nun gznde en aalk yaratktr. Hakldr da byle d
nm ekte... Benim yaptm gibi geim parasn ikiye yatr
mak, sarholuk yznden iinden kovulmak alaklk deil de
nedir?
Putohin kadehinden bir yudum ald, mersinbaln erez
yapt, dncelere dald. Bir sre suskunluktan sonra;
Bu durum a gre yarn yardmlama sandna gidip bor
almam gerekiyor, dedi. Kolay kolay i bulamayacam iin alk
tm grkem iyle karmza dikilecek... Biliyor musun, kadnlar
kocalarnn sarholuunu, ihanet etm esini, dvmesini, ileri
yan balarlar da yoksullua dmesini ho karlamazlar.
Onlarn kafasna g re yoksulluk e n byk kusurdur. Karm
M aa h er gn n yem ek yemeye alt, istersen hrszlk
yap, am a o n a yiyeceini getir. Alk ekm ekten korktuum
dan deil, hizmetiye ayp olaca iin yem ek yem eden olmaz!
diye kestirip atar. yledir, arkadam, kadn milletini tandm
artk... Be gndr kafay ekm em i balar da paraszl
balamaz.
Evet, dostum , sk bir azar iitecein belli.
Kadn ilerisini-gerisini dnm ez... Benim suum u bil
diimi, utantan yerin dibine getiimi anlam ak istem ez. Bun
dan ona ne ki? O kafasn bir eye takm tr. Sen ac eki-yor-
musun, utancndan kahroluyorm usun. kafana bir kurun sk
may tasarlyorm usun, o yalnz senin sululuunu, gnaha b at
tn dnerek seni cezalandrm ak ister. Cezalandrm as da
bir eye benzese bari! Seni byk bir sessizlik iinde, kaytszca
dinler; bir hafta boyunca aalayc suskunluu, alaycl,
mzmzlyla canndan bezdirir... Tam bir engizisyon cezas,
anlayacan!
Fiodor Ycliseyi;
Sen de zr dile, olsun-bilsin, dedi.
Bouna eneni yorduunla kalrsn... Kadnlar ylesine
erdem li, iffetlidir ki, suunu balamay gnah sayarlar.
Yol boyunca yrrken Nikolay Maksim karsnn soru
larna verecei yantlar tasarlyordu. Karsnn solgun, fkeli
yzn, alamakl gzlerini, sralayaca ineleyici szleri zih
ninde canlandrd ve kk bir okullu gibi yrei korkuyla
doldu.
Kapsnn ngrak ipini ekerken;
Bo ver! N e olacaksa olsun! diye dnd. D ayana
mazsam brakr giderim. Canmn ektii yere giderim!
Eve girdiinde Maa holde dikiliyor, ona sorarcasna
bakyordu. Karsnn solgun yzne gzlerini dikip kararszca
lastik ayakkablarn karrken;
imdi balar. Balasn, bakalm. diye geirdi iinden.
A ncak kars balam ad....Oturm a odasna girdi, oradan
yem ek odasna geti, hep yle sessiz, sorarcasna bakt koca
sna.
Duyduu utantan kahrolan Nikolay Maksim;
Alnma bir kurun skmak en iyisi! D aha fazlasna katla
namayacan! G cm kalmad! dedi kendi kendine.
Be dakika kadar odann iinde d rt dnd, bir trl sze
balayamad, sonunda eline bir kalem alp gazetenin bir ke
sine unlar yazd: Y eniden ikiye baladm, sonunda iimden
atldm. Kars yazdn okudu, kendisi de unlar yazd:
Kendini brakm a sakn! Bunlar okuyan Putohin hzla kt...
doruca alma odasna gitti.
Biraz sonra kars dizinin dibinde oturuyor, onu avutmaya
alyordu:
Sabrla koruk zm olur. E rkek olduunu unutm a, ken
dini salverme... T anrnn yardmyla bu felaketi de atlatr,
daha iyi bir i buluruz.
P utohin karsnn sylediklerini kulaklarna inanam adan
dinledi, ona nasl karlk vereceini bilmedii iin kk bir
ocuk gibi neeli bir kahkaha att. M aa nne ikisini koydu,
karnn bir gzel doyurdu, sonra da gtrp yatrd.
Ertesi gn eskisinden daha din ve neeli kalkarak i
aramaya koyuldu, bir hafta sonra da buldu... Yaad felaket
ok ey deitirdi onda. A rtk sarho dilencileri grdnde
alay etmiyor, eskisi gibi ayplamaya kalkmyor. H atta onlara
sadaka bile veriyor.
Bizim kusurum uz sarholuk etm ek deil, sarholarn
elinden tutm am ak, diyor.
Kim bilir, belki de hakldr.
PSKLL BELA

K e n t bankas m dr P io tr Semyon, bankann sayman


ile sayman yardmcs, iki ynetim kurulu yesi geceleyin tu
tuklanp hapse konulm utu. Bu karm aann ertesi gn banka
denetlem e kurulu yesi tccar Avdeyev dostlaryla birlikte
dkkanda oturm ular, konuuyorlard.
Anlalan, U lu T a n rnn istei byleymi, diyordu Av
deyev. nsan kendi yazgsndan kaamaz, ite imdi hepim iz
oturm u havyar yiyoruz, ama yarn bir de bakmsn, hapse,
yoksullua dm z ya da br dnyay boylamz...
Baygn gzlerini szerek bunlar sylerken arkadalar
havyar yiyip ikilerini yudumluyor, onu dinliyorlard. D aha bir
gn nce herkesin sayd, gcnn doruundaki banka
m dr Piotr Sem yonn imdi iine yuvarland utanc,
aresizlii vurguladktan sonra Avdeyev gs geirdi.
Masumun ahm alma! dedi. Soyguncular, yaptklarnn
cezasn eksinler! D rzler milleti soyup soana evirdiler,
bunun karln grm eyecekler miydi?
A rkadalarndan biri onu uyard.
Ivan Danil, dileyelim sana da bir leke bulatrm asnlar.
O nlarn yedii haltla benim ne ilgim var, canm ?
Adam lar el birliiyle soygun yaptlar, senin denetlem e
kurulu yesi olarak bundan haberin yok muydu, diye sorm azlar
m? Bilanolarn, hesaplarn altna sen de imza koymuyor m u
sun?
Ne yani? H esaplar bizim dkkana getiriyorlar, b e n de
imzam basyorum. Aklmn erecei bir i deil ki... B ana ne ge
tirirlerse onaylyorum. imdi sen bana benim birini ktr ktr
kestiimi yazsan, altn imzalarm. H esap inceleyecek vaktim
yok, ayrca gzlksz gremiyorum.
K ent bankasnn iflas, m dr Piotr Semyonn gelecei
konusunda byle konuup tarttktan sonra dostlar, karsnn
doum gn kutlanan bir tandklarnn evine b rek yemeye
gittiler. Yagn toplantsnda gene hep bankann iflasndan
sz edildi. H erkesten ok Avdeyev heyecanlanyordu. Epey-
den beridir bankann batacan sezdiini syledi, iki yl nce
sinden beri bankada kirli ilerin dndn biliyormu. B rek
lerini yerlerken tan olduu 10 kadar yasad ilemi rnek
gsterdi.
Doum gn partisinde bulunan bir subay;
M adem biliyordunuz, ne diye rap o r etm ediniz? diye
sordu.
Avdeyev alayl alayl gld.
Bilen yalnz ben deilim ki. K e n tte herkesin kulana
gitti. Ayrca byle eylere vaktim mi var? Bana ne?
B rekten sonra evinde bir sre dinlendi, sonra le ye
mei yiyip yan geldi yatt, sonra ba kayymln yapt kilisede
ayine katld, ardndan baka bir ya gn toplantsna giderek
gece ge vakitlere dein prafa oynad. H er ey tkrnda gidi
yordu.
G ece yarsndan so n ra evine dndnde a kadn
sapsar bir yzle karlad onu. Kadncaz titreyen sesiyle bir
eyler anlatmaya alt. Etli-butlu bir kadn olan kars Leliza-
veta Trofim ovna, krlam salar darm adank, salonda ka
nepede otururken zangr zangr titriyor, bir yandan da sarho
baklarla evresini szyordu. Liseye giden byk olu Vasili
ise annesine bardakla su getirmi, yz sapsar, korku iinde
annesine yardm etm eye alyordu, ieri giren Avdeyev f
keyle sobaya bakt. (Evlerinde sk sk dum andan boulm a teh
likesi yaanrd)
Ne var? Bir ey mi oldu? diye sordu.
Olu;
Baba, az nce savc bir polisle birlikte buradayd, dedi.
H e r yeri aradlar.
Avdeyev ancak o zaman uyand. D olaplar, kom odinler,
ekm eceler, her ey az nce yaplan aram ann izlerini tayor
du. Kprdam adan ylece bir sre ayakta dikildi. O lanlardan
bir ey anlam yordu. Az sonra karnnn iindeki btn organlar
arlap titrem eye balad, sol baca uyutu. Titrem eyi d u r
duram ad iin kanepeye yzkoyun uzand. O rada yatt
srece i organlar hep sarsld, ayaklar kanepenin arkalna
arpt durdu.
Birka dakika ierisinde bankadaki gemiini gznn -
nnden geiren Avdeyev kendinde adalete taklacak bir su
grem iyordu.
Dorularak;
Sama! dedi. Bana iftira etmi olam azlar m? Yarn
gider bir dileke veririm; bir daha byle eye kalkmazlar.
Uykusuz geirdii o gecenin sabah kalkar kalkmaz dk
kana gitti.
M teriler banka m drnn yakn bir arkada ile b an
kann kayt m em urunun o gece hapse atldklarn h ab er ver
diler. Bu haber Avdeycvi gene hi etkilem edi. Kendisine iftira
edildiinden ylesine emindi ki, yetkililerin, onun dilekesini
alr alm az yapt aram adan dolay savc hakknda ilem yapa
caklarna inanyordu.
Saat 10da hkm et konana kotu, kentin en akl ban
da adam olan vali yazmanyla grt. G en yazmann kula
na eilerek;
Vladimir Stepan! dedi Yeni m oda m karyor bu
adam lar? Birileri hrszlk yapmsa bundan bana ne? Bakn, iki
gzm, dn geceleyin bizim evde arama yapmlar. Akllarn
m kardlar savclar? N e diye beni iin iine kartryorlar?
Yazm an sakin bir sesle;
Siz de koyun gibi harek et etmisiniz, dedi, im zalam adan
nce neyin altna imza koyduunuza bakm ak gerekm ez miydi?
Bakp da ne yapacam? G etirdikleri hesaplara bin yl
baksam gene anlamam. Ben sayman mym, hesap ilerinden
anlayaym? nm e getirdiler, imzaladm.
D urun bakalm. Ayrca siz ve denetlem e kurulu yeleri
baka bir ilemden daha sulanyorsunuz. Salam bir gvence
verm eden bankadan on dokuz bin ruble bor almsnz.
A vdeyev ard.
Tanrm , sen bana sabr ver! dedi. Bor alan yalnz ben
miyim? Birok insan bankadan bor ald. Faizini tkr lkr d e
diim gibi zam annda ana paray da deyeceim. Ulu Tanrm
korusun! G erei sylem ek gerekirse bu paray almak isteyen
aslnda ben deilim. P iotr Semyon zorla verdi. Al, al! Al da
babana bir deirm en kur! diye zerim e o kadar dt ki, onu
kramadm. Bor almazsam kendisine gvenmediim, onu des
teklem ediim anlam akarm...
G rdnz m? Koyun gibi hareket etmisiniz. Yalnz
ocuklarbylcyaparlar. G en e de, baym, fazla heyecanlanacak
bir durum yok ortada. Nasl olsa yarglanacaksnz, m ah
k em ede kendinizi tem ize kartrsnz..
V alilik yazmannn kaytszl, olaya sakin bak onu da
yattrd. D kkanna dnp o rad a dostlarn bekler bulunca
hep birlikte gene kafay ektiler, havyar yiyip felsefe yaptlar.
Onlarla konuurken evindeki aramay bile unutm utu n e re
deyse. Yalnz onu rahatsz eden bir ey vard, o da sol bacann
tuhaf bir biimde uyumas, midesinin yediklerini tam olarak
sindirmemesiydi.
O gnn akam felek ona acmasz bir darbe daha vurdu..
K ent meclisinin olaanst toplants sonunda Avdcyevin de
iinde bulunduu btn banka yetkilileri, haklarnda kovu
turm a ald gerekesiyle grevlerinden el ektirildiler. E r
tesi sabah kilise bakayymln bakasna brakmas konusun
da bir yaz ald.
O ndan sonraki gnler Avdeyev felein ona vurduu d ar
belerin saysn ard. Gn gemiyordu ki, yeni bir srprizle
karlamasn, tuhaf tuhaf, ac olaylar yaamasn... Bu arada
sorgu yarglndan ifadesini verm esi iin bir duyuru geldi. Av-
deyev m ahkem eden dndnde yz kpkrmzyd, sanki
dnyasna ksm t. O lanlar yle anlatyordu:
Ba boazma dayam, niin imza attn, diye sorup
duruyor, imzaladm ite, ben ne bileyim? D kkana getirdiler,
istediklerini yaptm. N eler yazldn doru-drst anlayacak
adam mym ben?
Birtakm gen insanlar geldiler, dkkann m hrlediler,
evindeki eyalar sayp kayt tuttular. Btn bunlarn altnda
dalavere sezen Avdeyev eskisi gibi sululuunu kabul etmiyor,
yetkili m ercilerden birini brakp tekine kouyordu. Saatler
boyu kabul odalarnda sra bekledi, uzun uzun dilekeler
dendi, alad, szlad, grd anlayszla svd... O nun
grm e istei, szlanmalar karsnda sorgu yargc ile savc
vurdumduym az, souk bir tavrla yle sylediler:
arlnca gelirsiniz. imdi vaktimiz yok...
Bakalar ise;
istediiniz bizimle ilgili deil, diyorlard.
Akl banda sayd valilik yazman ise ona yardm edecei
yerde om uzlarn silkip;
Su kendinizde. Koyun gibi davranmamalydnz, diye
kestirip atyordu.
Yal t ccar o rad an oraya koturdu durdu, bu arada b a
cann uyuukluu gitgide artt, midesi iyice sindirm ez oldu,
isizlik canna tak edip para sknts ekm eye balaynca b ab a
snn deirm enine ya da kardeinin dkkanna gidip un iiyle
uram ak istediyse de bu sefer onu kentten dar brakm a
dlar. O zaman ailesi babasnn yanna tand, kendisi evde tek
bana kald.
G nler gnleri kovalad. Evde yalnz, isiz, parasz kalan,
bir zam anlarn saygdeer kilise bakayym, kentin saygn tc
car sabahtan akama dek arkadalarnn dkkanlarn dola
yor, oralarda yiyip iiyor, verilen tleri dinlediiyle kal
yordu. V akit ldrm ek amacyla sabah, akam kiliseye gitmeye
balamt. O rada kutsal tasvirlere bakarak dua etti, durm adan
dnd. Vicdan temizdi; iine dt durumu bir yanl
lkla, kimsenin onu anlamamasyla aklyordu. Onun dnce
sine gre sorgu yarglarnn toylpu, gen m em urlarn d en e
yimsizlii sonucu geliyordu btn bu iler bana. Eski bir
yargla karlap h er eyi itenlikle, ayrntlaryla konusa
iler dzene girecekti. N e kendisi gen yarglar anlyor, n e d e
berikiler onun iin yeterince kafa yoruyorlard.
Bylece aradan uzun gnler geti, bktrc bir srnce
menin sonunda durum a saati gelip att. Elli ruble bor bulan
Avdeyev bacaklarnn uyumasna kar alkol, m idesi iin de
ifal otlar satn alarak davann grlecei kentin blge m ah
kem esine yolland.
D avann grlmesi bir buuk hafta srd. D urum a sra
snda Avdeyev saygdeer, susuz yere yarglanan bir adamn
arbal, onurlu tavryla yazg arkadalar arasnda oturuyor,
ama konuulanlardan bir ey anlamyordu. Ruhsal durum una
gelince, onu hi sormayn! o k keyifsizdi. D urum alarn bit
m ek bilmedii, adliyede perhiz yemei bulamad, savun
mannn (avukatnn) kendisini anlamad, sanki gereksiz
eyler syledii iin fkeden kpryordu. Yarglarn yarg
lama yntemleri de bekledii trden deil gibiydi. Adam lar
ona aldr bile etm iyorlar, ancak birka gnde bir ey soruyor
lar, ona yneltikleri sorular da yle tu h af eyler oluyordu ki,
Avdeyev yantlamaya kalknca m ahkem e salonunu dolduran
kalabalk kahkahayla glyordu. Kayplarn, urad zarar
lar, m ahkem e m asraflarn deteceini sylemeye alt bir
konumas srasnda savunm an yzn ona evirip yle anla
lmaz, garip im arlar yapmt ki, kalabalk g en e glm ekten
krlm, sorgu yargc bunlarn kendileriyle bir ilgisi olmadn
bildirmiti. K endisine son sz verildiinde ise savunm ann
rettii eyleri deil, baka szler syleyince durum a salonu
bir kez daha kahkahadan nlad.
Karn ackan Avdeyev oradaki bir garsona en ucuzundan,
p erhizini1 bozm ayacak bir yem ek getirm esini syledi. G arson
krk kapik karlnda havulu balk pilakisi getirdi. A ncak
Avdeyevin yedii balk ta gibi o tu rd u m idesine. A rdndan
geirm eler, yanmalar, kaznm alar balad.
M ahkem e bakan grlen davann tartmal noktalarn
aklarken Avdeyev i organlarnn sancsndan kvranyor,
souk terler dkyordu. G en e sol baca uyumutu. Bakann
aklam alarn dinleyemedii iin ne dem ek istediini de an
lam yordu. Acaba otursa ya da yatsa ne derlerdi? En sonunda
ona, br sanklara oturm alar bildirildi. Ayaa kalkan savc
o nun anlayamad bir eyler daha syledi. Ayn anda yerden
bitm iesine kll jandarm alar kt ortala, sanklar epe
evre kuattlar. Avdeycvi teki sulularla birlikte kaldrp
gtrdler.
Sulu bulunduunu, gzetim altna alndn anlamt,
ancak buna ne aryor, ne de korku duyuyordu. Karnnn
ars ylesine iddetlenm iti ki, hapislik artk ona vz geliyor
du.
Yazg arkadalarndan birine;
Bizi bir daha otelim ize grderm eyecekler mi? diye sor
du. O dam da ruble ile almam bir ay paketi kald.
Avdeyev o geceyi bir evde geirdi. Yedii balktan dolay
midesi allak bullakt; otelde brakt rublesini, ay paketini
dnyordu. Sabahleyin erkenden, ortalk aarm aya yz
tutarken kalkp giyinmesini sylediler. Sngl iki askerle bir
likte hapishaneye doru yrm eye balad. O gne dein k en
tin sokaklar bylesine uzun, bitm ez-tkenm ez grnmem iti.
Avdeyev yaya kaldrmndan deil, erimi, am urlu karlar
ineyerek sokan ortasndan yryordu. I organlar yedi
i balkla cebelleiyor, sol baca tutm uyordu. Lastik ayak

1 Sebze yemekleri, balk eti perhizi (orucu) bozmuyor.(.N.)


kablarn geceyi geirdii evde unuttuu iin d e ayaklar buz
gibiydi.
Be gn sonra btn sanklar m ahkem enin hkm n bil
dirm ek iin yeniden m ahkem eye gtrdler. Avdeyev. To-
bolsk iline srgn edildiini bylece rendi. Ancak buna
armad gibi, korku da duymad. O na hep yarglama aamas
henz bitmemi, gerek karar verilmemi, ilemler devam
ediyor gibi geliyordu. H apishanede kald srece hep verile
cek karar bekledi.
A ncak alt ay sonra kars ile olu Vasili ona veda etm ek
iin geldiklerinde karsna dikilen yoksul giyimli kadnda eski
iman, oturakl kars Yelizaveta Tim ofeyevnay grnce
kararn oktan verilmi olduunu, gemiin bir daha geri
dnm eyeceini anlad. O lunun stnde de liseli renci ni
formas yerine ypranm bir ceket ile en ucuzundan bir pan
tolon vard.
D urum alar boyunca, hapishanede yatarken yznden si
linmeyen fke ilk kez kayboldu, Avdeyev ac ac alamaya ba
lad.
PCK

A raziye kan yedek topu tugaynn alt bataryas geceyi


geirm ek zere 20 mays akam saat 8dc M esteki kynde
mola vermiti. Subaylarn kimisi toplarnn banda urayor;
kimisi kilisenin n n d e toplanarak, onlara gece kalacaklar
yeri ayarlayan grevliyi dinliyordu. Tam o srada sivil giyimli bir
bay garip bir atn zerinde kilisenin arkasndan gzkt. Ak
sar donlu, dzgn yeleli, gdk kuyruklu ufack at dm dz on
lara doru gelmiyor; binicisi krbala bacaklarna vuruyorm u
gibi, danscdcrccsinc, yan yan yryordu. Subaylara iyice yak
lanca binici apkasn karp herkesi selamlad.
Bu blgenin to p ra k aalarndan, tm general von Rab-
bek beyefendi btn subaylar evinde ay imeye aryor.
Fazla vakit geirm eden buyursunlar, efendim! dedi.
Midilli de selam verircesine ban sallad, danseder gibi
geri geri gitti. Binicisi ise bir daha apkasn kard, atyla bir
likte geldikleri gibi kilisenin arkasnda gzden silindiler.
Subaylardan birka hom urdanm aya balad:
Bu da neyin nesi? Tam uyumaya hazrlanyorduk, von
R abbekin ay kt karmza. Biliriz biz byle aylar!
Alt bataryann subaylar bir yl nce gene byle bir ma
nevra srasnda bir K azak alaynn subaylaryla birlikte geir
dikleri geceyi hi unutm uyorlard. Eski bir asker olan, konuk
sever, neeli bir toprak aas kont onlara iltifatlar yadrm,
yedirip iirmi, subaylar kyde bulduklar yat yerlerine
brakmayp, geceyi kendi konanda geirm elerini istemiti.
H e r ey enfesti, daha iyisi olamazd elbette, ancak eski asker,
gen subaylarn geliinden dolay iyice coarak ii rndan
karmt. O gece afaa dek gemi gzel gnlerini anlatm,
onlara tek tek konann odalarn gezdirmi, deerli tablola
rn, eski gravrlerini, ei az bulunur silahlarn gstermi, st
dzey yetkililerin kendisine yazd m ektuplar okum utu.
Canlar burunlarna gelen yorgun subaylar ister istemez onu
dinlemiler, yataklarn zleyerek gizli gizli esnem iler, sonun
da ev sahibi onlar serbest braktnda artk tm uykular
kamt.
Bu von R abbek de onun gibi biri olmasnd? yle ya da
byle, yapacak baka bir ey yoktu. Subaylar tem izlendiler,
giyinip kuandlar, topluca kontun konan aramaya koyul
dular. Kilisenin nndeki alanda aa iftliinin kilisenin
arkasndaki dzlkte olduu sylendi. Y ayagiderlersedm dz
rmaa inecekler, ky boyunca ilerleyip bir baheye vara
caklard. Bahenin iindeki aal yol onlar konaa gtrrd.
Atla gitm ek isterlerse kilisenin arkasndaki ana yoldan yarm
fersah kadar ilerleyince bey am barlarn grrlerdi. Subaylar
atlaryla gitmeye karar verdiler.
Yolda;
V on R abbek, Plevne savanda N. svari tm enine
kom uta ed en u nl R abbek olmasn! diye konuuyorlard.
Hayr, yalnzca R abbekdir o, adnn nnde von yok
tur.
H ava da ne gzel bugn!
ilk am bara varnca atllar ikiye ayrldlar. Bir blm
dm dz ilerleyip karanlk iinde kayboldular, kinciler ise saa
sapnca az ilerde bey konan buldular. Saa sapar sapmaz
herkes sesini alaltp yle konumaya balad. Y olun iki
yannda krmz atl ta am barlar vard, bunlar hantallklar,
sevimsiz grnleriyle tpa tp iledeki asker klalarna b en
ziyordu. nlerinde pencereleri aydnlk bey konan grdler.
Subaylardan biri;
Beyler, bakn, iyiye iaret! A v kpeim iz hepim izin
nnde gittiine gre bizleri gzel paralar bekliyor, dedi.
G erekten de uzun boylu, henz byklar kmam (ya
yirmi bei bulduu halde yznde tek kl bitm em iti), srm gibi
bir subay olan tem en L obtko en ilerde gidiyordu. Sezgileriy
le ta uzaktan kadnlarn varln anlayan, bu becerisinden
tr tugayda av kpei diye n yapan tem en geriye dn
d;
Evet, bolca kadn bulacaksnz, dedi. Sezgilerim bana
yle sylyor.
D kapda onlar sivil giyimli, altm-altm be yalarnda,
ho grnl bir bey karlad. Konuklarnn ellerini skarken
gelilerinden dolay son derece mutlu olduunu syledi, ancak
gece yatsna brakamayaca iin zr diledi. K onakta ocuk
laryla birlikte iki kz kardei, erkek kardeleri, kom ular var
d; tek bo oda kalmamt.
T ek tek herkesin elini skyor, zr diliyor, glmsyordu.
A ncak yznn duruuna baklrsa geen ylki konta benzedii
sylenem ezdi. Subaylar, evine salt ayp olmasn diye ard
belliydi. Subaylar da kum a rtl basam aklardan karken, ev
sahibini dinlerken konaa nezaket gerei arldklarn hisset
tiler. Konan giriinde, yukardaki holde lambalar yakmak iin
kouturan uaklarn grnnden ise bu ev e tedirginlik,
hatta biraz korku getirdiklerini anladlar. Ailenin grkem li bir
gnnde kz ve erkek kardelerin, bunlarn ocuklarnn, kom
ularn bir araya geldii bir yerde yabanc on dokuz subayn
arlanmas hoa gidecek bir ey miydi?
st katta, salona girerken uzun boylu, uzun yzl, kara
ka, kara gzl, endam l, tpk im paratorie Yevgeniyaya ben
zeyen yalca bir bayan tarafndan karlandlar. Kadn atafatl
bir tavrla, yznde irin glcklerle subaylar evinde gr
m ekten byk kvan duyduunu sylyor, onlar gece kal
maya aramad iin balamalarn rica ediyordu. Y zn
konuklarndan baka bir yne evirdiinde hem en kaybolan
gsterili, irin glcklerden onun zam annda ok subayla
karlatn, onlara fazla aldr etm ediini, eer kendilerini
evine armsa bunu grgsnden, toplum iindeki konu
m undan dolay yapmak zorunda kaldn anlardnz.
Subaylarn buyur edildii byk yem ek odasnda uzun ay
masasnn bir kysnda on kadar her yatan baylar, bayanlar
oturm utu. O nlarn sandalyelerinin gerisinde, ince bir sigara
dum an iinde koyu giysili bir bek bay ayakta dikilmekteydi.
Bunlarn arasnda kzl favorili, genten, zayf bir adam peltek
konumasyla ngilizce bir eyler sylyordu. O nlarn arkasn
da ise ak kapdan mavi mobilyal aydnlk bir oda gzkm ek
teydi.
Ev sahibi general neeli grnm eye alarak;
Baylar, sayca okluunuz nedeniyle hepinizi tek tek
tantm ak olanaksz, dedi. O bakm dan kendiniz tanmak iin
bir yolunu bulursunuz.
Kimisi ciddi, hatta sert grnl, kimisi zorla glmseyen
subaylar ayn sknt iinde saa-sola selam verdiler, hep bir
likte masaya oturdular.
En byk sknty, gzlkl, kam burca, favorileri tarla
sanlarnn byklar gibi seyrek, ufak tefek, kk rtbeli bir
subay olan Riyabovi duyuyordu. A rkadalarndan kimisi
som urtur, kimisi zoraki glm serken onun illi1 yz, seyrek
favorileri, gzlkleri yle sylyor gibiydi: Baylar, biliniz ki,
ben tugayn en ekingen, en renksiz subayym. lkin, gerek
yem ek odasna girerken, gerekse ay masasnda otururken ba
klarn kesinlikle belirli bir yz ya da nesne zerinde tu ta
mad. Y zler, giysiler, kanyakla dolu kristal srahiler, ay b ar
daklarndan ykselen buular, al korniler hepsi bir araya
gelip karm an orm an bir btnlk oluturuyor; onun ruhunda
panik yaratarak ban bir y ere sokup saklanma istei dou
ruyordu. lk kez toplum karsna kan bir konumac gibi kar

1 Riyabovi soyad illi, illiolu... anlamna gelmektedir. (-N.)


sndaki kiileri gryor, am a bundan bir ey anlam yordu.
(Fizyologlar kiinin nndekini grp bir ey anlam am asn
ruhsal krlk olarak adlandrrlar.) Biraz zam an geince
evresini benim seyip toparlanan Riyabovi gzlem yapmaya
balad. ekingen, iine kapank biri olarak ilk gzlemi yeni
tandklarnn olaanst atak insanlar olmasyd. V on Rab-
bck, kars, yalca iki bayan, m or giysili gen bir bayan, von
R ab b ck in kk olu olduunu sonradan rendii, kzl
favorili delikanl, sanki nceden provasn yapmlar gibi,
hem en subaylarla kaynatlar, onlarn da katld ateli bir
tartm a balattlar. M or giysili bayan topularn svari ve
piyade subaylarna gre daha rahat yaadn srarla savunu
yor, yal iki bayan ise buna kart gr ileri sryorlard.
Bylece ok ynl bir tartma uzad gitti. Riyabovi m or giysili
bayana bakarken gen kadnn yabancs olduu, kendisini hi
ilgilendirm eyen bir konuda ateli konum alarna ap kalyor,
yznde itenliksiz bir glm sem enin belirip kaybolduunu
gzlemliyordu.
V on R abbek ile ailesi subaylar kztrp tartm aya s
rklerken bir yandan da Kim ne iiyor, itiklerini beeniyor
lar m, hangisi bskvilerden yemiyor, konyak imeyen var
m? gibisinden onlarn bardaklarn, azlarn titizlikle iz
lem ekteydiler. Riyabovi konum alar byle dikkatle din
lerken bu itenliksiz, ama disiplinli aileye hayranlk duyuyordu.
ayn ardndan byk salona girildi. Sezgisi L obtkoyu
yanltmamt. erde pek ok gen kz, gen hanm vard. Av
kpei tem en, siyah giyimli ok gen bir sarnn tepesine
im diden dikilmi; grnm ez klcna dayanyormu gibi, atak
delikanl tavrlaryla eilerek, apkn glcklerle om uzlarn
oynatyordu. ok ilgin sam alklar dktryor olmal ki, gen
sarn, tem enin dolgun yzne bakarak um ursam az bir
edayla Ya, yle mi? diyordu durm adan. Sarn bayann bu
kaytsz Ya, yle mi? deyileri karsnda av kpei tem en
kimsenin ona Yakala! diye barmayacan anlamalyd.
D erken, bir m zik sesi grledi. H znl bir vals salondan
tap ardna dein ak kaplardan baheye yayld, ite o zaman
herkes baharn geldiini, darda gzel bir mays akamnn
baladn anlad. K rp e kavak yapraklarnn kokusu, gl,
leylak kokular doldurdu havay, itii konyan esriklii m
zikle birlikle oalan Riyabovi pencerelere bakt, glmsedi,
kadnlarn hareketlerini izlemeye koyuldu; ayn anda da gl,
leylak, kavak yapra kokular baheden deil, kadnlarn giy
silerinden, yzlerinden geliyormu gibi bir izlenim e kapld.
R ab b ek 'in olu incecik bir kz dansa kaldrp onunla bir
likte iki tur dnd. Lobtko ise p ark eler zerinde kayarak m or
giysili bayana uarcasna yaklat, birlikte hzla uzaklatlar.
D ans balamt... Riyabovi dans etm eyenler arasnda, salo
nun kapsnda dikiliyor, evresini seyrediyordu. Y aam boyu
bir kez olsun dansa kalkmam, yzne baklr bir bayann be
line sarlmamt. H erkesin gznn nnde bir erkein, tan
mad bir gen kzn belinden kavramas, kz elini koysun diye
om zunu ona yaklatrmas ok houna gidiyordu, gelgelelim
kendini kesinlikle o erkein yerinde tasavvur edem iyordu.
A rkadalarnn atakln, kvrakln kskand zam anlar
kam burum su, uzun belli, san by favorili, renksiz, rkek bir
adam olduu bilinciyle ii iine smazd. A ncak yllar getike
bu duyguya almt, ondan dolay imdi dansedenleri ya da
yksek sesle konuanlar seyrederken kskanlk filan duymu
yordu, yalnzca ince bir hzn vard iinde...
Kadril dans baladnda gen von R abbek dansetm eyen-
lerin yanna geldi, iki subay bilardo oynamaya ard. S u
baylar kabul edip onunla birliktesalondan ktlar. O rad a yete
rince dikildiini anlayan Riyabovi arkadalarnn katlaca bu
oyunla biraz ilgilendii iin onlarn peine takld. Salondan
kp oturm a odasndan, sonra bir yan cam larla kapl dar bir
koridordan getiler. A rdndan baka bir odaya girdiklerinde
onlar gren uykulu uak oturduklar k an ep ed en ayaa
frladlar. Byle birbiri peinden birka oday daha getikten
sonra bilardo masasnn bulunduu kk bir odaya geldiler.
O yun balad.
skambil oyunundan bakasn bilmeyen Riyabovi bilardo
m asasnn arkasnda dikiliyor; ceketlerinin n ak, ellerin
deki sopalarla ileri-geri yryen, n k te savuran, onun anlam a
d birtakm szleri bara bara syleyen oyuncular kayt
szca izliyordu. Oyuncular ise onun farknda bile deillerdi.
A rada bir dirsekleri ya da bilardo sopalaryla ona istem eden
dokunduklarnda dnp Pardon! diyorlard. D ah a ilk parti
bitm eden Riyabovi skld; orada fazla biriymi, oyunlarna
engel oluyorm u gibi hissetm eye balad. Salona dnm ek
isteiyle odadan ayrld.
D nte kk bir serven yaad.
Daha yolu yarlam adan gerek en y ere gitmediini anla
mt. H ep birlikte gelirlerken uykulu uaklara Tasladklar bir
oda anmsyordu, oysa be-alt o d adan getii halde uaklarn
bulunduu o yeri grm edi. Yapt yanl dzeltm ek iin biraz
geriye gitti, saa dnd, kendisini yar karanlk bir odada
buldu. Bilardo odasna gelirlerken byle bir yerden gem e
miti. B urada yarm dakika kadar dikildi, gz karanla al
nca ilk grd kapy ap kapkaranlk baka bir odaya dald.
nnde, parlak bir n szd bir kap aral vard, kapnn
arkasndan hznl bir m azurka sesi duyuluyordu. B urada da,
tpk salonda olduu gibi, pencereler ardna dein akt.
eriye ise k rp e kavak yapra, leylak, gl kokular geliyordu...
Riyabovi aknlk iinde dikildi kald. Ayn anda da hi
beklem edii telal ayak sesleri ile bir kadn eteinin hrts
iitildi. A rdndan bir kadnn i ekip Sonunda gelebildin!
dediini duydu, yumuak, mis gibi kokan iki kadn kolu boy
nuna doland, scak bir yanak yanana dayand, ateli bir
pckle sarsld. B unun ardndan onu pen kadn hafif bir
lk att, ayn anda nefretle irkilmi gibi o n u n yanndan uzak
lat. Riyaboviin de lk atm asna ram ak kald. O akn
lkla, arasndan k szan kapya atld...
Salona dndnde yrei kt kt ediyor, elleri titriyor
du. Zavall Riyabovi titrediini kim seler grmesin diye el
lerini arkasna saklad. lk dakikalarda bir kadnn ona sarlp
ptn salonda herkes biliyormu sansyla utan ve kor
kudan ezilip bzlyor, rkek rkek evresine baknyordu,
ama herkesin eskisi gibi dansedip konutuunu grnce onun
iin yesyeni, daha n ce tatmad bir duygunun egem enliine
brakt kendini. Tuhaf hisler ierisindeydi. Az nce yumuak,
mis kokulu kollarn sard boynu yakc bir m erhem srlm
gibiydi; yabanc kadnn pck kondurduu yananda, sol
bynn ucunda nane z damlasnn brakt souk, ho bir
rperti vard. Riyabovi bu yeri ovaladka soukluu daha ok
hissediyor, gittike artan tuhaf duygular tepeden trnaa tm
benliini saryordu. D ans etm ek, birilcriyle konumak, bahe
ye komak, kahkahayla glmek isteiyle yanyordu imdi...
K am burum su, renksiz, (istem eden dinledii bir kadnn konu
masnda syledii gibi) belirsiz grnl bir adam oldu
unu, favorilerinin geleni byklarna benzediini unutm utu.
V on R a b b e k in kars nnden geerken yayvan yayvan yle
bir srtt ki, kadn duraklayarak, sorarcasna bakt yzne.
Riyabovi gzlklerini dzelterek;
Ah, eviniz yle houma gitti ki!., dedi.
G eneralin kars glmsedi, evin hl babasna ait oldu
unu syledikten sonra Riyabovie anasnn-babasnn sa
olup olmadn, ne zam andr orduda bulunduunu, niin bu
kadar sska olduunu... vb. sordu. Sorularna yant aldktan
sonra da ekti gitti. Riyabovi ise konum ann zerinde
brakt etkiyle tatl tatl glmsedi, onu kuatan bu insanlarn
olaanstln dnd.
Akam yem einde Riyabovi nne ne konulursa m akine
gibi yiyip iti, konuulanlarn hibirini dinlem eden yaad
serveni kendi kendine aklamaya alt. Bu gizemli, duygu
dolu pcn ona gre kolay bir aklamas vard: Bir gen
kz ya da hanm karanlk odada bir erkee randevu vermi,
uzun bekleyi sonunda duyduu heyecanla Riyabovii gn
lnn kahram an sanmt. Karanlk odadan geerken Riya-
boviin kararszlk iinde bir an durup dnm esi de birini
bekleyen bir adam izlenimi verdii iin onu yanltm olm a
lyd...
Salondaki kadn yzlerini inceleyerek;
Hangisi acaba? diye dnyordu. Yal kadnlar ran
devuya gitm eyeceine gre genten biri olmal. Giysisinin h
rtsndan, kokusundan, sesinden anlald kadaryla okum u
bir hanmd...
ok houna giden, mor giysili hanm a gzlerini dikti. G
zel omuzlar, elleri, zeki yz, tatl bir sesi vard. O nu byle dik
katle szerken karanlkta karlat yabanc kadnn o Olma
sn istiyordu. A ncak m or giysili kadn yapmack bir kahkahayla
gld, yal kadnlarnki gibi uzun burnunun derisi krt. O za
man siyah giyimli sarna evirdi baklarn. kincisi daha
gen, iten, sade grnlyd. Y anaklarna dklen salar
ok gzeldi, kadehinden ikisini yudumlayn beenmiti.
imdi de gizemli kadnn o olmasn istiyordu. A ncak ok ge
m eden onun yzn fazlaca dz buldu, baklarn hem en
yanndaki kadna dndrd.
Tahmin yrtm ek ylesine zor ki... M or giysilinin om uz
lar, elleri, sarnn yanaklarna dklen salar, L o b tk o nun
solunda o turan bayann gzleri alnp birletirilse... diye d
kuruyordu.
Bu birlemeyi zihninde yapt, bylece onu pen bayann
grnts tam am land, ancak byle birini sofrada oturanlar
arasnda grem iyordu.
Yem ein bitim inde karnlar doyup kafay bulan subaylar
konaktan ayrlmadan n ce teekkr etm eye baladlar. Ev
sahipleri gene zr dilediler, gece yatsna brakam adklar iin
zntlerini bildirdiler. G eneral itenlikle (konuklan gei
rirken insanlar herhalde karlama srasndakinden daha iten,
daha iyicil olduklar iin);
Tantmza ok, ok m em nun oldum , baylar! diyordu.
M anevradan dnte sizleri gene beklerim. ekinm eden ge
liniz! H angi yoldan gideceksiniz? Atlarnza binerek mi? G e
rek yok, baheden geerseniz daha kolay varrsnz.
Subaylar bahedeki aal yola saptlar. Parlak klardan,
grltden sonra bahe onlara pek karanlk, pek sessiz g
zkt. k kapsna dein suskun yrdler. H epsi de a
krkeyif, neeli, m utlu olduklar halde bahenin karanl, ses
sizlii onlar bir sreliine dncelere evketti. Riyabovi gibi
imdi her birinin zihninde benzer bir istek vard: Ne zam an von
R abbek gibi byk bir konaklar, aileleri, baheleri olacak; ne
zam an zoraki de olsa insanlarn gnllerini ho tutup karn
larn doyuracak, onlar sarho, m utlu edeceklerdi?
Bahe kapsndan dar karken h e p bir azdan konu
maya baladlar, durup dururken grltl bir kahkaha koy-
verdiler. Irm aa doru inen clga boyunca yrdkten sonra
rmak kysn izlediler; fundalarn, sel oyuklarnn, suyun ze
rine sarkan stlerin yanndan dolandlar. Irmak kysndan
kvrla kvrla giden clga belli belirsiz gzkyordu, kar ky
ise tm yle karanla gm lm t. Suyun karanlk yzeyinde
yldzlar yansyordu, bu grntlerin titrem esi, yaylp dal
mas rman hzla aktnn tek kantyd. t kmyordu ev
rede. Yalnz kar sahilde su ulluklar uykulu uykulu inliyor,
bu sahilde allarn birine gizlenen bir blbl ise subay toplu
luuna aldrmakszn neeyle akyordu. Subaylar alnn ya
nnda durdular, dallara dokundular, ama blbl tmesini kes
medi.
Vay, canna? dedi birisi. Hepim iz yannda dikiliyoruz da
bana msn demiyor! Seni yaramaz!
Clga rmak kysndan uzaklaarak kiliseye doru yksel
di, orada ana yola kavutu. Subaylar yrm ekten yorulm u
olarak kilisenin itinin dibinde biraz oturdular, birer sigara
tttrdler. O srada kar kyda donuk krmz bir k belirdi.
Y apacak baka bir ey olmad iin subaylar bunun kr atei
mi, bir pencereden gelen k m, yoksa baka bir ey mi olduu
konusunda bir sre karar verem ediler... Ia Riyabovi de
bakyor; sanki onun bir hanm la gizlice ptn biliyormu
gibi glmsediini, kendisine gz krptn dnyordu.
K endilerine ayrlan ev e gelir gelm ez Riyabovi soyunup
yatt. Lobtko ile tem en M erzliyakov onunla birlikte kal
yorlard. M erzliyakov sessiz, az konuan, evresinde hayli kl
trl saylan, yannda tad V estnik Y evrop1 adl dergiyi
her frsatta karp okuyan gen bir subayd. Lobtko da so
yunduu halde hem en yatmad, odada bir aa-bir yukar hayli
dolat, kolay m em nun olmayan bir insan tavryla emirerini bi
ra almaya gnderdi. M erzliyakov ise mumu baucuna dikerek
dergisini okum aya koyuldu.
isli tavana gzlerini diken Riyabovi; Kimdi acaba o
kadn? diye dncelere dald. Boynu hl m erhem srl-
m esine yanyor, dudann yanndaki o yer nane z dam
las demi gibi rperiyordu. H ayalinde m or giysili bayann
omuzlar ile ellerini, siyahl arnn akaklarna dklen
salarn, iten baklarn, salondaki br kadnlarn bellerini,
hrtl giysilerini, brolarn canlandrd. Bu grntlerin zih
ninde srekli kalmasn istiyor, ama bunlar srayp dalyor
lar, sanki uzaktan ona gz krpyorlard. G zlerini kapayan her
insann grd o kopkoyu zemin zerindeki grntler sili
nip gidince bu sefer hzl ayak patrtlarn, giysi hrtsn, p
ck sesini duyuyor; yreine sebepsiz, gl bir sevin dolu
yordu. Bu sevince kendini kaptrd srada em ireri gelerek
bira bulam adn syledi. Lobtko buna yle kzd ki, kalkp
yeniden dolamaya balad. Bazan Riyaboviin, bazan M erz-
liyakovun n n d e durarak;

1 Avrupa Belleteni, ehov dneminin nl yazn dergisi. (.N.)


Aptal bu ocuk! diye hom urdanyordu. nsann bira
bulamamas iin ya salak ya da sersem olmas gerekir! Bu
hayvan ne yapmal?
Gzlerini okuduu dergiden ayrmayan Merzliyakov;
Kyde biray nasl bulsun, canm? dedi.
Lobtko bu sefer ona att.
D em ek, siz de yle dnyorsunuz? A m an Tanrm,
beni ayn zerine braksalar size istediiniz kadar bira, kadn
bulurum! imdi gidip getireyim de grn! G etirm ezsem dn
yann en alak adamym!
U zun uzun giyindi, izm elerini ekti, sigarasn tttrd,
odadan kt. D arda dikilirken;
Rabbck, G rabbek, Labbek... diye sylendi birka kez.
T ek bana gitmeyi hi de canm istemiyor. Riyabovi, benim le
bir gezinti yapm ak ister misiniz?
Y ant alamaynca geriye dnd, yava yava soyundu,
yatt. Bunun zerine M erzliyakov iini ekti, dergisini bir yana
koydu, mumu sndrd. K aranlkta sigarasn ekitiren
Lobtko hom urdanyordu:
Bu iler byle, arkada!
Battaniyesini bana eken Riyabovi yatanda kvrlp
yatarken zihninde uuan grntleri bir btn olarak to p
lamaya alyordu. A ncak bunda pek baar salad syle
nemez. k gem eden uyuduunda zihnindeki son dnce
birisinin onu sevip okad, yaamnda biraz sama, ama son
derece ho, sevindirici, olaanst bir eyin gerekletiiydi.
Bu dnce onu dlerinde de brakmad.
E rtesi sabah uyandnda boynundaki yanma ile dudann
ucundaki soukluk gemiti, ama iinde duyduu sevin tpks
tpksna dnknn aynyd. Hayli ykselen gnein aydn
latt pencerelere okuyla bakt, oktandr soka dolduran
grltlere kulak kabartt. Tugayn arkasndan yeni yetimi
bulunan, Riyaboviin batarya kom utan Lebedetski, alak
sesle konumay becerem edii iin batarya gediklisiyle bara
bara konumaktayd:
Baka neler oldu, anlat bakalm?
Kom utanm, bizim G olupiki gzelce nalladk, baytar
toynana sirkeli kil srd. Y ularndan tutarak yanmzda g
tryoruz. U sta er A rtcm ycv ikiyi fazla kard iin tem e
nim onu yedek topun kundana balamamz buyurdular.
G edikli baavu bunlardan baka K arpovun boru kor
donlarn, adr kazklarn almay unuttuunu, tugaydaki su
baylarn von R ab b ck adnda bir general tarafndan akam
ayna arldn anlatt. Bu konum alar .srasnda L ebedcts-
kinin ba, kzl sakal pencereden gzkt, batarya kom utan
miyop gzlerini ksarak, ierde uyuyan subaylaryla selm la
tktan sonra;
Nasl, her ey iyi gidiyor mu? diye sordu.
Lobtko esneyerek;
O rtada koulu atn boynunu yeni hom ut vurmu, kom u
tanm, dedi.
Kom utan iini ekti, dnd.
D em ek, yle... Benim bayan A leksandra Ycvgrafv-
naya uramam gerekiyor. O nu yoklam adan gitm ek olmaz. Eh,
hadi, hoa kaln! Akam a grrz.
eyrek saat sonra tugay yola kt. Yry kolu bey
am barlarnn yaknndan geerken Riyabovi gzlerini
ayrm adan sadaki konaa bakyordu. P en cerelere jaluzi
ekilmiti. Anlalan, evde herkes uyuyordu, Riyabovii pen
kadn da... Tem en onu uyurken gzlerinin nne getirm eye
alt. Y atak odasnn ardna dein ak pencereleri, ieri
uzanan yeil dallar, havadaki sabah serinlii, k rp e kavak
yapraklarnn, gllerin, leylaklarn kokusu, kadnn zerinde
yatt karyola, dnk entarisini zerine koyduu iskemle,
dem ede terlikler, masada tik-tak eden saat... Hepsini, h e p
sini ak, net bir biimde zihninde canlandryor, ama kadnn
yz hatlar, uykulu ho glm sem esi, ite asl nem li olan bu
eyler parm aklar arasndan kayan cva gibi kap gidiyordu
hayalinden. Yarm fersah ilerledikten sonra Riyabovi geriye
dnp bakt. Sarya boyal kilise, konak, rmak, bahe tmyle
gnein altn klar altndayd; ak yeil kylarn ortasnda
akp giden, mavi gkyzn yanstan, arada bir gm
parlaklyla ldayan rmak gerekten ok gzeldi. Riyabovi
son bir kez M esteki kyne baktnda ok yakn, sevdii
birinden ayrlyormu gibi bir hzne kapld.
Yry boyunca evresindeki grntler oktandr
bildii, ilgin olmayan eylerden oluuyordu. Sanda-solunda
uzanan avdar ve karabuday tarlalar, bunlarn zerinde
hoplayarak uan ekin kargalar... leriye baknca toz bulutlar,
insan enseleri; geriye baknca gene toz bulutlar, insan
yzleri... En nde eli kll drt asker yryordu, ncyd
bunlar. A rkalarnda mar syleyiciler, onlarn arkasnda da
atlarn zerinde borazanlar. ncler ile mar syleyiciler
cenaze trenlerindeki meale tayclar gibi, aradaki uzakl
koruyam adklar iin bazan ta ilerilere gidiyorlard. Riyabovi
beinci bataryann ilk topunun yanndayd, o bakm dan
nnde bulunan drt bataryay grebiliyordu. A sker olmayan
bir kii iin tugay arlnn oluturduu bu upuzun yry
kolu aprak, anlalmas zor bir karmaa gibi gzkebilir. Bir
to p u n evresinde bunca insann bulunmas, iriliiyle insana
rknt veren toplar garip koumlu bir sr atn ekm esi akl
alacak gibi deildi. Riyabovi iin ise bunlar kolay anlalack
cinstendi, o bakm dan hi ilgisini ekmiyordu. H e r bataryann
nnde gsterili bir astsubayla birlikte bir subayn gittii, bu
astsubaya niin n koulu dendii, onun arkasnda topa
nden ve ortadan koulu iki atn zerinde niin binicilerin
bulunduu ona g re hepsi bilinen eylerdi. T opun sol yannda
bulunup da subaylarn bindii atlara niin eyerli, sa yanda
bulunanlara da yedek dendiini btn topular bilirlerdi.
T opun en nnde koulu atn arkasndaki asl koulu atlardan
birinin zerine bir asker bindirilmiti. A skerin srtnda dnden
kalma toz, sa ayanda ise klstr bir aa paras vard.
Riyabovi bu aa parasnn askerin bacana ned en sarl
dn biliyor, o bakm dan bunu garip karlamyordu. A tlara
binili askerler durm adan krbalarn aklatp arada bir ba
ryorlard...
Riyaboviin topu irkin mi irkin bir eydi. Kundana,
zeri brandayla rtl yulaf uvallar konm u; namlusuna,
urasna-burasna aydanlklar, asker antalar, torbalar, kn
lar aslmt. T o p bu grnyle evresini insanlarn, atlarn
kuatt zararsz bir hayvana benzetilebilirdi. T opun, rzgarn
estii ynnde kollarn sallayarak alt tane hizmet askeri yr
yordu. Riyaboviin arkasndan ise gene zerlerinde binici
leriyle birlikte nde, yanda, ortada koulu atlarn ektii baka
bir irkin top daha geliyordu. kincinin arkasnda nc,
onun arkasnda drdnc, bunun yannda ise bir subay...
Tugayn alt bataryas vard, her bataryada da drt top. Top
dizisinin uzunluu yarm fersah kadard. En sonda tugayn
arlklarn tayan araba dizisi geliyordu. A rabalarn yak
nnda ise kafasn, uzun kulaklarn sarktarak yryen M agar
adndaki eek vard. H erkesin sevgilisi bu eei batarya ko
m utanlarndan biri T rkiyeden getirmiti.
Riyabovi nne, arkasna baknca ya enseler ya da yzler
gryor; bu bakm dan hibirine aldrmyordu. Baka bir zaman
olsa uyuklamaya balard, oysa imdi yesyeni, ho dnceler
iinde dalp gidiyordu... Balangta, tugay arl yola yeni
koyulduunda pckle ilgili olay kk, gizemli bir serven
olarak ilgisini ekmi, buna gereinden fazla nem verm enin
aptallk olacan dnm t. A ncak ok gem eden bu
mantkl dncelere bo verdi, kendini hayallere brakt.
Bazan kendini von R ab b ek in konann oturm a odasnda m or
giysili bayana, siyahl sarna b en zer bir kzla yan yana d
nyor; bazan gzlerini kapatnca yz hatlarn bile seemedii
baka bir kzla birlikte oturduunu gryordu. Hayalindeki
kz zerine eilerek okuyor, onunla konuuyor, kavga edip
ayrlyorlar, sonra yeniden birleip ocuklaryla birlikte yemek
yiyorlard...
H er yoku aa inite;
T ekerleri balayn! diye bir buyruk duyuluyordu.
Bunun zerine kendisi de Tekerleri balayn! diye ba
ryor, bir yandan da bu haykrn hayallerini kesm esinden, onu
geree dndrm esinden korkuyordu.
Bir bey konann nnden geerlerken Riyabovi demir
parm aklklar arasndan konan bahesine bakt, iki yan gen
kayn aalaryla sral, ortas sar kum deli geni, dz ana yol
arpt gzne. Hayallere dalan bir adamn agzllyle zih
ninde sar kum lar zerinde yryen kk kadn ayaklar
canlandrd; onu karanlk odada pen, bir akam nceycm ekte
hayal edem edii kadn anszn, capcanl grd karsnda. Bu
grnt bir daha brakmad onu, her gittii yerde kovalad.
le vakti arabalarn bulunduu yerden bir haykr
ykseldi:
Dikkat! Subaylar, sola bak!
Bir ift beyaz atn ektii kupa arabasnn iinde tugay
kom utan arkadan gelerek onlar geti. A raba nde, ikinci b a
taryann hizasnda durunca kom utan kimsenin anlamad bir
eyler barmaya balad. Bunun zerine aralarnda Riyabo-
viin de bulunduu subaylar kotular yanna.
K om utan kzarm gzlerini krptrarak;
E, neler oluyor, bakalm! H asta var m? diye soruyordu.
G erekli yant alnca ufak tefek, sska general sanki gevi
getirerek biraz dnd, subaylardan birine dnd:
Sizin nc topunuzun o rta koulu binicisi, diz
balarn karp topun nne asm. O keratay cezalandrn!
G een eral gzlerini Riyabovie dikti.
Sizin ok kaylarnz da gevemi gzkyor.
Byle birka skc uyarda bulunduktan sonra Lobtkoya
sevecenlikle bakt, glmsedi.
T em en Lobtko, bugn hznl bir grnnz var.
N eden yle? Yoksa bayan L opuhovay m zlediniz? Baylar,
tem en bayan L opuhovay ok zlemi!
Lopuhova krkn oktan devirmi, uzun boylu, etine dol
gun bir kadnd. Ya ne olursa olsun, iri-yar kadnlara byk
dknlk gsteren general subaylarnda da ayn eilimi g
rrd. Subaylar saygyla glm sediler. Tugay kom utan ok
gldrc, ineleyici bir ey sylediinden em in olarak bir
kahkaha patlatt, srcsnn srtna d okunduktan sonra elini
apkasnn siperine gtrd. Kupa arabas yrd.
G eneralin arabasnn arkasndaki toz bulutuna bakan Ri-
yabovi; Hayalini kurduum , bana ok yce, olm az gibi gz
ken btn bu eyler aslnda ok sradan... diye dnyordu.
Evet, herkesin bana gelebilecek trden eyler. rnein bi
zim general de bir zamanlar sevmi, sonra evlenip oluk ocua
karm... Yzba V ah ter de yle, kars tarafndan seviliyor;
oysa krmz bir ensesi var, bel diye bir ey kalmam adamda,
ktk gibi... Salm anovu ele alrsak, yznden Tatarl oku
nuyor, ama onun bandan da evlilikle sonulanan ak serveni
gemi. Benim onlardan ne farkm var! E r ya da ge ben de on
larn yaptn yapacam...
Kendisinin de norm al bir insan olduu, yaantsnda h e r
hangi bir olaanstlk bulunmad dncesi onu rahatlatp
sevindirdi. imdi, dnd kadn istedii biimde hayal edip
zihninde canlandryor, bundan dolay sklma filan duym uyor
du.
Akam leyin tugay arlklar kam p yerine ulap da subay
lar adrlarnda dinlenm eye ekildiklerinde Riyabovi, Merzli-
yakovve L obtko bir sandn evresine toplanm , yem ekleri
ni yiyorlard. M erzliyakov yemeini yerken bir yandan da dizin
de tuttuu V estnik Yevrop dergisini okuyordu. Lobtko
durm adan konuuyor, bardana st ste bira dolduyor; Riya
bovi ise gn boyunca hayal kurm aktan dolay kafasnn ii
karm akark, sessizce ikisini yudum luyordu. nc barda
bitirince ba dum anland, zerine bir geveklik kt, yaad
olayn izlenimlerini arkadalaryla paylamak iin byk bir is
te k duydu. Sesine umursamaz, biraz alayc bir anlatm v ere
rek;
Hani u R abbeklere gitmitik ya, onlarda garip bir olay
geti bam dan, dedi. Arkadalarla bilardo odasn gidiyor
duk...
pck olayn tm ayrntlaryla anlatm aya koyuldu,
ancak bir dadika sonra anlatacaklarn bitirerek sustu. ok
armt. Hepsi bu kadar myd? Oysa bir bayann kendisini
nasl ptn sabaha dek anlatsa bitirem eyeceini sanyordu.
Onu dinleyen Lobtko, bu gibi konularda srekli yalan
syledii iin, Riyaboviin yzne inanm am gibi bakt, alayl
alayl gld. M erzliyakov ise kalarn oynatt, gzlerini d e r
giden ayrmakszn;
Bylelerini anlamak zor! diye mrldand. Kim olduunu
sorm adan adam n boynuna atlrlar. R u h hastasnn biri olmal.
Riyabovi de;
M utlaka ruh hastasdr, dedi.
Az sonra da gzlerini korkm u gibi belerterek kendisi an
latmaya balad:
Bir keresinde benzer bir olay da benim bam dan geti.
G een yl Kovnoya gidiyorum... Biletim ikinci mevki... T ren
yle kalabalk ki, adam gibi yatp uyumak olanaksz. H em en
kondktr buldum, eline yarm ruble sktrrdm. Adam va
lizimi ald, beni doruca bir kom partm ana gtrd. Y ataa
uzandm hem en. Oh! Battaniyeyi de ektim bama. K om par
tm ann ii dersen, zindan gibi karanlk. A z sonra ne olsa b e e
nirsiniz? Biri omzuma dokunm uyor m u? Soluunu da yzm
de hissediyorum. Kolumu yle bir oynatnca bir dirsek geldi
elime. Bir de gzlerim i atm ki, ne greyim? Bir kadn! K ap
kara gzler, kiraz dudaklar, ihtirastan kabarm burun kanat
lar! M em eler, dersen, nah yle!
M erzliyakov apkn tem enin szn kesti:
Ne dedin, ne dedin, pek anlamadm! M em eler neyse de
karanlkta kadnn gzlerini, dudaklarn nasl grdn?
L obtko laf eveleyip gevelemeye, M erzliyakovu anlay
ktlyla sulam aya balad. Bu durum dan gocunan Riyabovi
bir daha azn amamaya karar verip sandn yanndan e
kildi, yatana uzand.
K am p yaants balamt... B irbirine benzer gnler hzla
akp gidiyordu. Bu gnler boyunca Riyabovi hep ak gibi his
setti kendini, onu p en kadn dnd. E m ireri her sabah
ykanm as iin leen getirip souk suyu bandan aa boca
ettii zam an yaamnda gzel, scak bir eyin olduunu anm
sayp m utlu oluyordu.
Akam lar arkadalar toplanp kadndan, kzdan sz
aldnda Riyabovi yanlarna iyice sokuluyor; askerlerin
kendilerinin de katld sava yklerini dinlerken takn
dklar yz anlatmyla konuulanlar can kulayla dinliyordu.
Balarnda av kpei Lobtko olmak zere ileye apknlk
basknna kan subaylara katld zam anlar ise iinde hznle
birlikte byk bir sululuk duyuyor, byle bir halt iledii iin
gizli gizli ondan zr diliyordu. Y apacak bir i olmad ya da
geceleri uykusu kat zam anlar ocukluunu, annesini-baba-
sn, akrabalarn, yaknlarn dnrken m uhakkak M esteki
kyn, garip midilliyi, general R ab b ek i, generalin im parato-
rie Yevgeniyaya benzeyen karsn, karanlk oday, araln
dan k szan kapy anm sam adan edem iyordu.
31 austosta tugayn ou kam pta kald, Riyabovi iki ba
taryayla birlikte dn hazrlna balad. Sanki m em leketine
gidiyormu gibi byk bir heyecan iindeydi. G arip midilliyi,
kiliseyi, R a b b e k in itenlikten uzak ailesini, karanlk oday bir
daha grm ek iin yanp tutuuyor; aklar ou kez yanltan
iinden gelen ses o kadnla yzde yz karlaacan fsld
yordu. Sevin iinde onunla nasl karlaacan dnrken
kadnn pc unutup unutm adn m erak ediyordu. Sev
diiyle karlaamasa bile karanlk odada bir sre gezinerek
onunla ilgili ansn tazelem ek yetecekti ona.
A kam a doru ufukta tand kilise ile beyaz am barlar
gzkt. A m barlarn gzkmesiyle birlikte yrei kt kt at
maya balad. Y annda atyla giden subayn anlattklarn bile
dinlemiyordu. Byk bir dalgnlk iinde, gzlerini d rt am,
uzakta parldayan rmaa, beykonann atsna, gvercinlie,
gvercinliin tepesinde dnerken gnein kzl klarnda
ykanan gvercinlere bakyordu.
Kilise alanna vardktan sonra yatacak yer ayarlayan g
revliyi dinlerken gz her an kilise itinin arkasndan kacak
habercideydi. Atl haberci hem en geliverecek, subaylar aya
aracakt. Ama grevlinin aklam alar bitti, subaylar vakit
yitirm eden kye daldlar, bu arada ne gelen oldu, ne giden...
K endine ayrlan ky evine girerken; R abbek kyllerden
bizim geldiimizi renir, habercisini salar... diye dn
yordu. Bu yzden oda arkadann niin mum yaktn, emire-
rinin niin sem aver koyduunu bir trl anlayamad.
iinde byk bir tedirginlik vard. Y atana uzand, az
sonra kalkp haberci geliyor mu, diye pencereden bakt. G ene
ne gelen vard, ne giden... Y atana yeniden uzanp yarm saat
kadar bekledi, ama daha fazla dayanamayp sokaa kt,
kiliseye doru yrd. O rtalk zindan gibi karanlk, itin
nndeki alan bom botu. Kilisenin yanndaki yokuun banda
er konumakszn dikiliyorlard. A skerler Riyabovii g
rnce toparlandlar, selam verdiler. Riyabovi d e selam verdi,
ok iyi tand yokutan aa yrm eye balad.
Kar kyda gkyz koyu bir kzlla brnm t.
A ydede usul usul ykseliyor, bararak konuan iki kyl ka
dn bostandan lahana yapra koparyordu. B ostann ark a
snda ise kara kara gzken birka ky evi vard.. Bu yakada
her ey tpk mays ayndaki gibiydi: D arack clga, allklar,
suyun zerine eilen st aalar... Yalnz srekli ten bl
bl yoktu artk, hava krpe kavak yapra ve taze ot kokm uyor
du.
Baheye yaklarken Riyabovi kapdan ieriye bakt.
Bahe ssz ve karanlkt. Y akndaki kayn aalarnn beyaz
gvdeleri ile yolun bir paras dnda her ey koyu bir ktlenin
iinde kaybolmu gibiydi. Riyabovi byk bir dikkatle ses
sizlie kulak kabartp karanla gzn diktii halde eyrek
saat kadar ne bir ses iitti, ne d e bir k grd; bunun zerine
gerisin geriye yrd.
D n yolunda rm aa yaklat. G eneralin ailesinin yunak
yerinin evresine, kk kprnn parm aklklar arasna be
yaz araflar gerilmiti. Riyabovi kprnn stne kt, bir
sre orada dikildi, hi gerei yokken araflara elini srd.
araflar ptrl, souklu. Aaya eilip suya bakt. Irm ak
hzla akyor, yunan kazklarnn arasndan rltlar geliyordu.
Krmz bir ay sol sahile doru suya vurm utu. Kk kk
dalgajar ayn grnts zerinde koturuyor, sanki ay akn
tyla birlikle alp gtrm ek istercesine, onu eip bkerek para
para ediyordu.
Riyabovi hzla akan suya bakt; ok sama! ok sama!
Ne kadar akl alm az eyler! diye sylendi.
A rlk bir sonu beklem edii o pcn yks, onun
sabrszlanmalar, belli belirsiz um utlar, d krklklar ayn
aydnlnda bir kez daha gznn n n e geldi. G eneralin
habercisinin onlar ortaya kmamas, bakasnn yerine onu
p e n kadn bir daha grem eyecei gerei artk tu h af
gzkm yordu. T am tersine, o kadn grse garibine gidecekti.
Sular akyor, durm adan akyordu. M aysta da byle ak
yordu ite. Maysta dered en akp rmaa karm, oradan b
yk bir nehre, oradan da denize dklm t. D enizde buhar
lap yam ur olduktan sonra belki ayn sular Riyaboviin gz
lerinin nnde yeniden akm aktayd. Niin akyordu? Ne gibi
bir amac vard?
B tn dnya, btn yaam Riyabovie sama, amasz bir
aka gibi geldi. G zlerini sulardan alp gkyzne evirdiinde
yazgsnn tanmad bir kadnn araclyla onun gnln
okadn dnd. Y az mevsimi boyunca kurduu hayalleri
anmsad, ite o zam an kendi yaam son derece ksr, zavall,
renksiz gzkt gzne.
Kald ky evine dndnde orada hibir arkadan
bulamad. E m irerinden Fontriyapkin1 adnda bir generalin
haberci gnderip onlar aya arttn rendi. Bir an iin
yreini byk bir sevin doldurdu. A ncak ayn anda sevincini
grm ezlikten geldi, yatana uzand, yazgsna zt gitm ek ister
cesine generalin arsna bo verdi.

1 E r dili dnmedii iin Alman asll von Rabbekin adn byle sylyor.
(.N.)
OLAN OCUKLARI

B iri avludan;
Volodya geldi! Volodya geldi! diye bard.
Hizmeti kz Natalya koa koa yem ek odasna girerek;
Volodya gelmi! dedi sevinle. Aman Tanrm!
Oullar V olodyay her saat bekleyen K orolev ailesi p e n
cerelere t. D kapnn nnde byk bir kzak duruyor,
kzaa koulu kr atn srtndan youn buular ykseliyordu.
Kzak bombotu. V olodya oktan sofaya girmi, souktan
yen krmz parm aklaryla baln zmekteydi. ocuun
renci paltosu, kasketi, lastik ayakkablar, akandaki salar
kra balamt. T ep ed en trnaa yle tatl bir ayaz kokusu
yaylyordu ki zerinden, insan ona baktka byk bir me
istei duyuyor, Vuuu! diye haykras geliyordu.
Annesi, teyzesi, ocuu kucaklamaya, pm eye baladlar.
Natalya da bir yandan diz kp kee izm elerini karmaya
alyordu. Kz kardeleri hep bir azdan bir lk kopardlar.
Kaplar gcrdyor, alp kapanyor, srtnda yalnz yelek, elin
de bir makasla koarak sofaya gelen, V olodyann babas h e
yecanl bir sesle;
Seni dn bekliyorduk. R ahat geldin mi bari? Y ol
culuun iyi geti mi? A m an Tanrm, brakn, ocuk babasna
bir m erhaba desin! Y oksa ben babas deil miyim? diye sy
leniyordu.
Kocam an siyah kpek M aylord havlyor, kuyruuyla du
var, eyalar dvyordu. H e r ey iki dakika kadar sren bir se
vin kargaas iinde birbirine kart, ilk sevin frtnas g e
ince K orolev ailesi sofada V olodyadan baka ba al, balk
ve atkyla sarl, kralar iinde ufak tefek bir ocuk daha gr
dler. ocuk duvara asl kocam an bir tilki postunun altnda
kprtsz duruyordu.
A nnesi yavaa;
Bu da kim? diye sordu.
Volodya kendisine gelerek;
Ah, tantaym, arkadam eevitsn! dedi. O rta iki
rencisi. Noeli bizimle geirmesi iin ardm, konuum uz ola
cak.
Babas sevinle;
ok m em nun oldum! H o geldiniz! dedi. Klm m a
zur grn! Ne yaparsnz, ev durum u... Hadi, Natalya! Bay e-
evitsnn paltosunu karmasna yardm et! Ah, Tanrm , u
kpei kovsanz a! Ne yapkan hayvan bu!
Biraz sonra Volodya ile arkada eevitsn, bu amatac
karlam ann aknl iinde, yanaklar souktan pem be pem
be, masaya oturup aylarn imeye koyuldular. K gnei p en
cerelerdeki karlarn, kra naklarnn arasndan geerek
semaver zerinde parldyor, duru klarn sem averin yannda
duran, kasedeki el durulam a suyunun iinde bir daha yk
yordu.
O da scackt. ocuklar m bedenlerinde, birbirine
yenilmek istem eyen scak ile souun gdklamalarn hisse
diyorlard. Baba bakr rengi ttnden bir sigara sararak;
Ece, ite N oelin de eli kulanda, dedi. Anmsyorsun,
deil mi, yazn annenle seni geirmeye istasyona gittiimizde
ne kadar alamt! Bak, imdi gene evimizdesin. Zam an yle
hzl geiyor ki!.. Bir gn bakmsn, yalanvermiiz... Bay e-
evitsn, niin bir ey yemiyorsunuz? Sklmayn, buras eviniz
saylr.
V olodyann kz kardeleri Katya, Sonya, M aa - e n b
y 11 yandayd- gzlerini dikmiler, yeni tandklar olana
bakyorlard. eevitsn, Volodya ile yatt, boyu da aynyd.
Gelgelelim onun gibi etine dolgun, beyaz tenli deildi; yz
zayf, esm er, illiydi. Salar sert, gzleri ekik, dudaklar kaln,
ksacas irkin bir oland. stnde okul giysisi olm asa a
kadnn olu sanrdnz. Suratn bir kar asmt; boyuna
susuyor, kimseye glmsemiyordu. Gzlerini ocuun yzn
den ayrm ayan kzjar onun ok zeki, bilgili biri olduunda karar
kldlar. O lan kendi dnceleri iine gmlm olmal ki, hi
sesini karmyor, kendisine bir ey sorulduunda irkilerek
ban silkeliyor, soruyu yinelem elerini istiyordu.
Volodya da aa yukar yleydi. Kzlar aabeylerinin biraz
durgunlatna, hi glmsemediine, sanki evine gelm ekten
m emnun deilmi gibi davrandna dikkat ettiler. ay masa
snda otu ru rk en kz kardeleriyle ancak bir kerecik konutu.
Hem de pek garip eyler syledi. Semaveri parmayla gste
rerek dedi ki:
Kaliforniyada ay yerine cin iiyorlar...
O da arkada gibi dalgnd, eevitsn ile zam an zaman
baktklarna gre ikisinin kafasnda da ayn dnceler o l
malyd.
aydan sonra hepsi ocuk odasna gittiler. Baba ile kzlar
olanlarn gelmesiyle yarda kalan ilerinin bana dndler.
N oel aac iin renk renk katlardan iekler yapyorlard. Bu
hem ho, hem de amatal bir iti. Yaplan her yeni iei kzlar
sanki gkten dm gibi coku, hatta dehet lklaryla kar
lyorlard. Baba ise kzlarn sevincine katlmakla birlikte za
man zaman makas yere atarak;
Bu makas amma da kr! diye baryordu.
A nneleri de arada bir koarak ocuk odasna giriyor, ho
mur hom ur hom urdanyordu:
Makasm kim ald? G en e sen mi, Ivan Nikolayi?
van Nikolayi alamakl bir sesle;
Tanrm , insana makas bile vermiyorlar, diyor, sandal
yesinin arkasna yaslanarak kskn bir tavr taknyor, ama bir
dakika bile gem eden cokunluklarna yeniden balyordu.
D aha nceki gelilerinde Volodya da N oel aac ssle
m elerine katlr ya da avluya koup arabac ile obann karlar
krekm elerini seyrederdi. O ysa bu sefer arkadayla birlikte
renkli katlara aldr bile etm edi, bir kerecik olsun avluya
kmad. eevitsn ile ikisi pencerenin dibine sinmi, fsr fsr
bir eyler konuuyorlard. Az sonra corafya atlasn ap harita
incelem eye koyuldular.
eevitsn alak sesle;
nce P erm e varrz, diyordu. O radan T m en e, sonra
Tom ska, oradan da Kam atka ya... Eskim olar bizi sandallarla
Bering boazndan geirirler. Bylece A m erikaya ulam
oluruz. G etiim iz yerlerde krkleri deerli p e k ok hayvan
bulunur.
Volodya;
Peki, Kaliforniya n erede? diye sordu.
Kaliforniya daha gneyde. Y e le r ki nce A m erikaya
varalm, ondan sonras kolay. Karnmz avlanarak, haydutluk
yaparak doyururuz.
eevitsn btn gn kzlardan uzak durdu, onlara yan
yan bakt. Akam ayndan sonra be dakika kzlarla yalnz
bana braktlar onu. ocukcaz ne yapacan ard, sert
sert ksrd, ellerini birbirinin iinde ovuturarak Katyaya
ask suratla bakt, sonra;
M ayne R e a d i1 okudunuz mu? diye sordu.
Hayr, okumadm. Peki, siz patenle kaymasn bilir mi
siniz?
D ncelere dalm bulunan eevitsn soruya yant ver
medi. Y alnz avurtlarn iirdi, scak basm gibi iini ekti,
sonra gzlerini Katyaya dikerek dedi ki:
Pam palarda bizon srleri koarkan yer yerinden
oynar, rken yaban allar korku iinde kinerler, drt bir yana
ifte atarlar...

1 Tbomas Mayne Read (1818-1883); serven romanlarnda Amerikan ya


antsn konu alan ngiliz yazan.
ocuk hznle glmsedi, aklamasn srdrd:
O rada kzlderililer tre n lere saldrrlar, am a en kts
sivrisinekler ile term itlerdir.
Neymi o term it denen ey?
Tpk karncaya benzerler. K anatlar da vardr. Isr
dklar yeri koparrlar. Benim kim olduum u biliyor m usunuz?
Bay eevilsn deil misiniz?
Hayr. Ben yenilmezlerin ba, M ontigom o Atm aca
Penesiyim.
Kzlarn en k olan M aa ona yle bir bakt, akam
karanlnn kt pencereye bir gz attktan sonra;
B iz d e dn akam m ercim ek1 yemitik, dedi.
eevilsnn anlalmayan szleri, Volodya ile fsldaarak
konumas, V olodyann oyunlara katlmayp hep derin derin
dnmesi... Btn bunlar son d erece garip, gizemli eylerdi.
B unun zerine iki byk kz, Katya ile Sonya olan ocuklarn
yakndan izlemeye karar verdiler. Olanlar geceleyin yatar
larken usulca kaplarna sokulup konum alarn dinliyorlard.
Ah, neler, neler rendiler ki! A nlattklarna gre altn aram ak
zere Kaliforniyaya kaacaklard. Yol iin btn hazrlklar
tamamd. T abanca, iki bak, peksim et, gneli havada ate
yakmak iin byte, pusula, para olarak da drt ruble... Kzlar
olanlarn birka bin fersah yol yrmeleri gerektiini, yollar
da kaplanlarla, ilkel insanlarla boumak zorunda kalacakla
rn, sonra altn ve fildii elde edeceklerini, dmanlarn l
dreceklerini, bir sre korsanlkla geineceklerini, cin iecek
lerini, en sonunda gzel kzlarla evlenip iftilikle uraacak
larn rendiler. Birbirlerinin szn keserek yle hararetle
tartyorlard ki, aar kalrdnz. eevitsn kendini M on
tigom o A tm aca Penesi, V olodyay da Soluk Yzl K ar
de diye adlandryordu.
Katya yatm aya giderlerken Sonyaya;

1 eevitsn Rusa mercimekgil, mercimek olu... anlamnda.(.N.)


Sakn iittiklerini annem e syleme! dedi. Volodya bize
A m erikadan altn, fildii getirir, sylersen onu bir yere brak
mazlar!
N oelden bir gn n ce eevitsn btn gn Asya harita
sna bakt, kendine g re notlar ald. Volodya ise ask suratl,
szgn, yz ar sokm u gibi i, odada bir aa bir yukar
dolayor, yem ek bile yemiyordu. H atta bir ara ocuk odasn
daki kutsal tasvirin karsna geti, istavroz kard.
Tanrm , gnahlarm bala! Zavall, bahtsz annem i
koru!
Akam a doru da alamaya balad. Yatm aya giderken ba
basn, annesini, kz kardelerini uzun uzun kucaklad.
Katya ile Sonya durumu biliyorlard, M aann ise hibir
eyden anlad yoklu. Kk kz eevitsna bakarak dn
celere dalyor, iini ekerek yle syleniyordu:
Dadm diyor ki, o ru ay gelince nohutla m ercim ek ye
meliymiiz.
N oel sabah Kalya ile Sonya usulcack kalktlar, aabey
lerinin arkadayla birlikte A n e rik a ya kan grmeye git
tiler. O nlarn kapsna yaklatklar srada eevilsnn yle
bardn duydular:
Nasl, gitm ek istemiyor m usun? Bu da n ered en kt?
Volodya alak sesle alyordu.
Tanrm , nasl giderim? A n e m e acyorum.
Soluk yzl kardeim, gitm em ek olmaz, gideceiz! Asl
gitmeyi isteyen sen deil miydin? Beni bile kandrdn. imdi de
tam yola kacamz srada korku duyuyorsun.
K orktuum filan yok. A n e m e acyorum...
G idecek misin, gitm eyecek misin, aka syle!
Gideceim, gideceim, ancak biraz bekle. Evde bir sre
daha kalmak istiyorum.
eevitsn azimli bir yzle kararn bildirdi:
yleyse ben de tek bam a giderim B u i is e n s iz d e ya
pacam greceksin! Bir de kaplan avlamak, savaa katlm ak
istiyordun. Fieklerim i geri ver yleyse!
V olodya yle ac ac alamaya balad ki, kz kardeleri
dayanam adlar, onlar da aladlar. Ortala bir sessizlik kt.
eevitsn;
Gidip gitmeyeceini syle! dedi.
Gi... gideceim...
yleyse hem en giyin!
eevitsn, V olodyay kandrm ak iin A m erikay vyor,
kaplanlar gibi kkryor, vapur taklidi yapyor, svp sayyor,
e le geirecei btn fildilerini, aslan postlarn ona vereceini
sylyordu. Sert sal, illi yzl bu kk esm er ocuk kzlarn
gznde olaanst, m thi bir adam olup kt. Bir k ah ra
mand o; kararl, korkusuz bir erkekti. yle de kkryordu ki,
kapnn arkasnda duranlar odada gerekten bir kaplan bulun
duunu sandlar.
Kzlar odalarna dnp giyinmeye baladklar srada Kat-
ya, gzleri yala dolu;
A h, ok korkuyorum! dedi.
Saat ikide le yem eine oturuncaya dein her ey st
limand. A m a herkes sofraya o tu ru n c a olanlarn evde olm a
dklar anlald. U aklarn tarafna, ahra, kahyann evine
adam lar gnderildi. Y er yarlp yerin dibine girmilerdi sanki...
K yde aradlar, orada da bulam adlar, ikindi ay onlarsz
iildi. A kam yemei iin sofraya oturduklarnda anne iyice
telaa dt, hatta alamaya balad. K ye yeniden adam
saldlar. H e r y er arand, fenerlerle de aratrld, yok olu yok!
E rtesi gn karakol kom iseri geldi. Y em ek odasnda bir
kat yazp imzaladlar. A n n e alyordu.
Tam o srada evin nnde byk bir kzak durdu. Kza
eken kr atn srtndan buular ykseliyordu. Avludan birisi
bard:
Volodya geldi! Volodya geldi!
Natalya;
Volodeka gelmi! diyerek yem ek odasna kotu.
M aylord kaln sesiyle havlad. Sonradan anlaldna gre
ocuklar kentteki handa yakalanmlard. (H anda dolayor,
barut n ered e satlr, diye soruyorlarm .) Volodya sofaya girer
girmez alamaya balad, annesinin boynuna sarld. Kzlar
titreyerek, imdi ne olacak? diye dnyorlard. Babalar
nn Volodya ile eevitsn alma odasna gtrp onlarla
uzun uzun konutuunu, annelerinin de bir eyler syleyip
aladn iittiler. Baba kandrc bir sesle;
Byle eyler yaplr m, canm? diyordu. T anr saklaya,
okuldan duyarlarsa ikinizi de kovarlar. Ayp size, bay e-
evilsn, hi yaktramadm! Bu isizin banzn altndan k
m. A nnenizin-babanzn sizi cezalandracan umarm. Byle
eyler olur mu hi? Geceyi nerede geirdiniz?
eevitsn bbrlenerek;
istasyonda! dedi.
Volodya yataa dt, bana sirkeyle slatlm havlu
koydular. H em en telgraf ekildi, ertesi gn eevitsnn an
nesi geldi, olunu alp gtrd.
G iderken eevitsnn yz ciddi, vakarlyd. Kzlardan
ayrlrken tek szck sylemedi, yalnz K atyann defterini alp
an olarak M ontigom o Atm aca Penesi diye yazdktan sonra
bir imza att.
KIZILTY

i
U Y G U N S U Z B R D A V R A N I

S u ra t tilkiye benzeyen, av kpeiyl fino krmas, kzl


tyl gen bir kpek, kaldrm larda saa-sola koturuyor; te
dirgin baklarla bir oraya, bir buraya bakp duruyordu. Buralar
nercsiydi, nasl olmu da yitirmiti yolunu? A rada bir durup in
ce ince szlanyor, yen ayaklarndan kh birini, kh tekini
havaya kaldryordu. A caba nerelerdeydi imdi?
G n nasl geirdiini, sonunda dnp dolap bu tanm a
d kaldrm lara nasl dtn bir trl unutam yordu.
G n, efendisiyle birlikte evden kmakla balamt. E fen
disi m arangoz Luka, apkasn bana geirmi, krmz beze sa
rl tahtadan bir nesneyi koltuuna sktrdktan sonra:
H adi Kzlty! gidiyoruz! diye seslenmiti.
Tezghn altndaki yongalara uzanm uyuyan kk k
pek durur mu hi? Adn iitir iitmez ayaa frlad, yle bir g e
rindi, sonra tin tin komaya balad.
L ukann m terileri birbirinden ne kadar da uzakta o tu
rurlarm m eer! Birinden tek in e varm adan nce efendisi,
m eyhaneye uruyor, ikiyle kendine kuvvet verm eye alyor
du. Bu dolam alar srasnda Kzlty pek de terbiyeli davran
madn anmsad. Efendisi onu gezmeye gtrd iin pek
sevinliydi. Y ollardan havlayarak atl tram vaylara m saldrm a
d, evlerin avlularna girip baka kpekleri mi kovalamad...
N eler, neler! E fendisi ne yapsn, kpei gzden uzaklanca
duruyor, kzarak aryordu onu. H ele bir keresinde yle f
kelendi ki, tilki kulana benzeyen kulan actarak ekti:
Ulan kpekolusu! G ebertirim seni! diye azarlad.
M terilerle ii bitince Luka, kz kardeine urad, yine bir
eyler yiyip-iti. O radan, tand bir ciltiye gitti, ciltiden
m eyhaneye, m eyhaneden bacanana, bacanandan da baka
yerlere... Ksacas, Kzlty bu yabanc sokaa geldiinde hava
kararm aya yz tutm u, efendisi ise krktk sarho olmutu.
Adam, yumruklar skl bir halde, derin derin iini ekiyor, y
le mrldanyordu:
Anam beni gnahkr dourmu! Of, ok gnahm var!
imdi biz sokaklarda gezinip fenerleri zevkle seyrediyoruz ama
br dnyada tr tr yanacaz.
Bazen de sesi birden yumuuyor, Kzlty yanna ara
rak:
Bak, Kzlty, sen deersiz bir yaratksn. Bir srngen
sin sen. D lger, m arangozun yannda neyse, sen de insanolu
nun yannda osun ile, diyordu.
Bu konum alardan birini dinlerken anszn bir grltdr
koptu. Kzlty bir de geriye dnp bakt ki, ne grsn! Bir ta
bur asker zerlerine doru yrm yor mu! Deliye dnd ban
do sesinden; tir tir titrem eye; korkudan kvranm aya balad.
alacak ey; m arangoz rkmek, havlamak, alam ak yle
dursun, sevincinden az kulaklarnda, elini apkasnn siperi
ne koymu, dimdik selam duruyordu. Efendisinin bu davran
karsnda Kzlty iyice ileden kt, havlaya havlaya soka
geip kar kaldrma att kendini.
T oparlanp akl bana geldii zaman ne bando vard o rta
da, ne de askerler. Efendisini brakt y erd e bulmak iin gitti
inde onun da yerinde yeller esiyordu, ileri kotu, geri kotu,
yeniden kar kaldrma geti: Yok, yok, yok... M arangoz, yer
yarlmt da yerin dibine gemiti sanki... Zavall Kzlty, e-
fendisini ayak izlerinden bulm ak umuduyla kaldrm koklam a
ya balad. Fakat ok yazk! Hangi insafszlar yeni lastik ayak
kablaryla oradan geliyse, btn hafif kokular keskin kauuk
kokusuna karm gitmiti. Hadi imdi ara da bul marangozu!
Kzlty onu bulaym diye saa-sola kotururken akam
oldu, hava karard. Sokan iki yanndaki fenerleri yaktlar, ev
lerin pencereleri aydnland. Bir yandan da lapa lapa kar ya
yordu. Kaldrmlara, atlarn srtlarna, arabaclarn apkalarna
den iri kar tanecikleri bunlar beyaza boyarken havay daha
bir karartyordu sanki. Soka dolduran bir sr m terinin,
Kzlly itip-kakarak nn grm esini zorlatrm as da caba.
Kzlly insanlar, birbirine eit olm ayan iki km eye ayrr
d; efendiler ve m teriler. Bu iki km enin e n belirgin ayrm
uydu: Birinciler onu dvm e hakkna sahiptiler, kincileri ise
bacaklarndan diledii zaman srabilirdi.
Sokaktaki bu yabanc m teriler hzl hzl yrdklerin
den kpein farknda bile deildiler.
Hava iyice kararnca bir korku dt iine, derin bir um ut
suzlua kapld Kzlly. O zam an evlerden birinin kapsna s
nd, acsndan alamaya balad. Luka ile birlikte gn boyu
dolam alar sonunda olduka yorulmu, kulaklar, ayaklar -
m, stelik karn d a ackmt. Nasl ackmasn, sab ah tan b e-
ri lopu lopu iki ey girmiti m idesine. Bunlar, cilli dkknn
dan ard bir topak irile, m eyhanelerden birinin tezgh di
binde bulduu sucuk deriiydi. Kzlly, bir insan olsa:
Byle bir yaam yerin dibine balsn! K endim i ldr
m ekten baka are yok, diye dnrd herhalde.

II

G Z E M L Y A BA N C I
O ysa Kzlly byle eyler dnm yor, yalnz alamakla
yetiniyordu. D urm adan yaan yumuak kar, ban, srtn iyice
rtnce yorgunluktan gzleri kapand, uykuya dald. Bir ara e-
vin kapsnn gcrdayarak brne arpmasyla al gzlerini.
Saniyesinde ayakla buldu kendini. K apdan kan, Kzllyn
m teriler snfna soktuu insanlardan biriydi. Adam , ac ac
havlayan bir kpein hele ayaklarna dolam asndan sonra, o-
nu grmezlik edem ezdi. Durdu, zerine eildi:
Hey, kk kpek, n ered en ktn sen byle? Y oksa bir
yerini mi acttm? V ah zavall. Peki, peki, kzma n olur. Seni
krdmsa zr dilerim.
Kzlty kirpiklerine yapan karlar arasnda yabancy a
kn akn szd. Bu, yeni tra olmu, krmz yanakl, iman,
bodur bir adamd. Banda silindir apkas, srtnda n ak bir
krk vard.
Adam, Kzltyn stndeki karlar fiske vurarak tem izle
di.
Alayp durm a canm! Sahibin yok mu senin? Yoksa
yolunu mu yitirdin? Ah zavall kpecik! imdi ne yapacaz ba
kalm?
Yabancnn sesinde iini stan bir yumuaklk sezince K-
zlty onun elini yalad, daha ackl bir lk koyverdi.
Ne ne gzel, ne yaram az eysin byle! Tpk da tilkiye
benziyorsun. Eh. ne yapalm, benim le gel bari! Kim bilir, belki
bir iime yararsn. Gel kuu kuu!..
Adamn dudak aprdatm asndan, eliyle yapt iaretten,
arldn anlayan Kzlty, ardna dt.
Aradan yarm saat geti-gem edi, Kzlty geni, aydnlk
bir odada oturuyor; masada yem ek yiyen yabancy, ban yere
eerek, ilgiyle, hayranlkla seyrediyordu. O nun payna da bir
eyler dm yor deildi hani. Adam ona n ce ekm ek verdi,
sonra kaar peynirinin kll kabuunu, bunun ardndan da bir
para et, yarm brek, tavuk kemikleri.. Kzlty bunlar yle
sine abuk yedi ki, tatlarn bile anlamad. Y edike al art
yordu.
Kpein, nne atlan paralar oburca yutuverdiini g
ren yabanc:
Anlalan sahibin sana hi iyi bakmam, dedi. una bak,
zayflktan bir deri, bir kem ik kalmsn.
Kzlty durm adan yedii halde doym ak nedir bilmiyordu.
Yalnz bu kadar ok yem ekten sonra ba dnd, ayaklarn y e
re serip odann ortasna uzand, bedeninde ho bir geveklik
duyarak kuyruunu sallamaya balad. Y eni efendisi koltukta
purosunu tttredursun; o bir yandan kuyruunu sallyor, bir
yandan da bu yabancnn evinde mi, yoksa m arangozun yann
da m daha rahat ettiini dnyordu. D orusunu sylem ek
gerekirse yabancnn evinde pek gz alc bir eya yoktu. Kol
tuklar, bir divan, lambalar, hallar; hepsi o kadar. Yoksul, irkin
bir grn vard odann. Oysa m arangozun evi yle miydi
ya? Tklm tklm doluydu her yer. Masa, tezgh, tezghn al
tnda yongalar, stnde rendeler, testereler, planyalar, kafes i-
in d e b irk u , bir leen... Y abancnn evinin kokusu bile yoktu.
M arangozun evinde dum an hi eksik olmazd; ayrca tutkal,
vernik, tala kokard her zaman. Buna karlk yabancnn tar
tlmaz bir stnl vard; adam bol bol yem ek vermiti ona.
stelik karsnda oturup efendisini hayran hayran seyreder
ken onu ne dvm, ne de ayaklarn patrdatarak, Defol, k
buradan! diye kovmutu.
Yeni efendisi purosunu bitirince dar kt, az sonra elin
de bir m inderle geri dnd. M inderi divann bir kesine koya
rak:
Kuu kuu, gel! Y at buraya da, uyu, eddi.
Sonra lambay sndrp odadan kt. Kzlty m inderin
stne uzand, gzlerini yumdu. Tam uyumak zereyken bir
kpek havlamas iitti sokaktan. Kzlty ona karlk verm ek
istediyse de duyduu znt buna engel oldu. Eski efendisi
Luka, olu Fcdyuka, sonra tezghn altndaki yuvas gelmiti
aklna. U zun k geceleri babas aa rendelerken ya da yksek
sesle gazete okurken, Fcdyuka onunla oyunlar oynard. N eler
yapmazd ona, neler!.. Zavall kpein gzlerinin n kararr,
eklemleri szm szm szlard yorgunluktan.
Feyduka onu arka ayaklarndan tutup tezghn altndan
karmakla balard ie. A rka ayaklar zerinde yrtr, enfiye
ektirir, an yapard onu. an yapmas kuyruunu serte ek
mesi dem ekti. Hayvancazn yle can yanard ki, havlamaya,
barmaya balard. H ele Fedyukann yapt bir num ara var
d, Kzlty hi holanmazd. ocuk bir ipliin ucuna balad
et parasn Kzltyn nne atar, o bunu yutuvcrince, kah
kahalar arasnda m idesinden ekip karrd. Oh, o gnler! A-
nlar canlandka Kzltyn hrlamas iddetlendi, zgn bir
hal ald.
ok gem eden yorgunlua, odann scaklna yenildi; u-
yumaya balad Kzlty. D nde eit eit kpekler grd.
O gn sokakta rastlad, gzlerinde beyaz leke, alnnda bir tu
tam ty bulunan, uzun kll, yal fino da bunlarn arasndayd.
Elinde bir delgiyle Fedyuka finonun ardna dm t; sonra
Fedyuka da tylendi, neeyle havlayarak Kzltyn yanna
geldi, ikisi dosta koklatlar, sokakta komaya baladlar.

III
Y E N , H O T A N IM A LA R
Kzlty uyandnda ortalk olduka aarmt, ancak gn
dzleri duyulan bir grlt yaylyordu sokaktan. O dada kim
secikler yoktu. Kzlty gerindi, esnedi, neesiz, fkeli bir su
ratla oday dolamaya balad. Kyy-kcyi, mobilyalar kok
lad nce. H ole yle bir gz attysa da ilgi ekici bir ey g re
medi. H ole alan kapdan baka bir kap daha vard. Kzlty
bir an dnd, sonra n ayaklaryla bu kapy trmalad, ikinci
odaya girdi. Y atakta, battaniyenin altnda biri yatyordu. Kzl-
ty onu hem en tand; evinde kald yabancyd bu.
Rrrrrr! diye hrladysa da akamki yemei anmsayarak
kuyruunu sallad. A dam koklamaya balad. izm elerine, giy
silerine keskin bir at kokusu sinmiti.
Y atak odasna alan kapal bir kap grd o srada. H e
men bu kapy trmalad, gsyle yaslanp at. Anca da tu
haf, kuku verici bir koku duydu. Tatsz bir karlama sezisi
vard iinde. Bu yzden evresine baknarak, hom urdana ho-
m urdana, bu duvarlar kirlenmi, kk odaya girdi. G irer gir
m ez de korkuyla geriye ekildi. Hi beklemedii korkun bir
yaratkla burun buruna gelmiti. Kafas, boynu yere doru e-
ik, bacaklar iki yana dk boz bir kaz, tslayarak doruca -
zerin e doru geliyordu. Y anda, m inderin stnde de beyaz bir
kedi vard. Kpei grr grm ez kedi de ayaa frlam, srtn
kaldrm, kuyruunu dikletirip tylerini kabartarak tslamaya
balamt. Kzltyn az kalsn d patlyordu. Fakat k o rktu
unu hi belli etm edi. O da havlad, kedinin stne atld. Kedi
srtn iyice tm sekletirdi, tslamasn artrd, Kzltyn sura
tna bir pene att. Bunu hi beklem iyordu Kzlty; geriye e
kilip drt ayak stne oturdu, kafasn ileri uzatp lgnca hav
lamaya balad. Bu srada kaz arkasndan sokulmu, srtn ga
gasyla ac bir darbe indirmiti. Kzlty bu kez geriye srayp
kazn stne'saldrd.
O anda fkeli bir ses nlad odann iinde:
Ne dem ek bu? N eler oluyor burada? Hadi, herkes yerine!
Srtnda gecelii, aznda purosuyla dnk yabancyd bu.
Yabanc, kediye yaklat, kabark srtna bir fiske vurdu.
Fyodor, yakr m bu sana? Kavga karrsn ha! Seni
kart haylaz! Y at yerine, abuk!
S onra kaza dnd:
Ivan, hadi sen de yerine!
Kedi saygyla m indere dnd, gzlerini kapad. Srtna, b
yklarna baklrsa birdenbire sinirlenerek kavgaya tututuu i-
in kendisinin de zld belliydi. Kzlty gcenik bir sesle
szland. Kaz, boynunu ileri uzatt; ateli, ak-seik bir vakla-
mayla, abuk abuk bir eyler syledi. Fakat ne syledii pek
anlalmyordu.
Peki, peki! dedi adam esneyerek. Dosta, bar iinde
yaayacaksnz, anlald m?
Kzltye dnd, srtn svazlad.
K orkacak bir ey yok, sar kz. Bunlar iyi hayvanlardr,
kimseye ktlkleri dokunm az. D ur bakalm, sana da bir ad
koyalm. H erkesin bir ad olmal.
Bir sre dnd.
H ah, buldum... Sen de Teyzecik ol. A nladn m,
Teyzecik.
Teyzecik szcn birka kez tekrarladktan sonra o-
dadan kt.
Kzlty yere oturdu, evresini gzlem eye balad.
M inderinde km ldam adan yatan kedi uyuyorm u gibi ya
pyordu.
Kaz, olduu yerde tepinerek, boynunu uzatm, ateli a-
teli konumasn srdrm ekteydi. ok akll bir kaz olmalyd
bu. nk uzun, ateli bir sylevden sonra akn bir tavrla ge
ri geri ekiliyor, sylediklerine kendisi de hayran kalmasna
kurum lanyordu.
Onu bir sre dinleyen Kzlty hrlad, sonra ky-ke
koklamaya balad, iinde nohutla avdar ekm ei kabuu sla
tlm kk bir tek n e duruyordu kede. Kzlty nohutlar
koklad, beenm edi. E km ek kabuklarn koklad ve yemeye
koyuldu. Tanmad bir kpein gelip yemini armasndan hi
alnmad boz kaz. Tam tersine, kpee olan gvenini gsterir -
cesine daha yksek bir sesle vaklad, kendisi de tekneye yakla
arak birka nohut tanesi yuttu.

IV

Y A R A T IL A N H A R K A L A R
Az sonra yabanc, yeniden ieriye girdi: Elinde kap perva
zna benzeyen garip bir nesne vard. Bu kabaca yontulm u ta h
ta erevenin dar kenarlarndan birine bir anla bir de tabanca
aslmt. ann diline ve tabancann tetiine iki iplik balyd.
Yabanc, ereveyi yere diklem esine koydu; iplikleri yeniden
zp baladktan sonra kaza seslendi:
Buyurun Ivan!
Kaz, adama yaklat; bekleyi iinde durdu.
E n batan balayalm. nce eilip herk ese selam ver.
D aha canl!
Kaz, boynunu uzatp ayaklarn y e re vurarak d rt bir yana
eildi.
Aferin. imdi de l!
Kaz, srt st yere yatt, ayaklarn havaya dikti. Byle -
nemsiz birka num aradan sonra, yabanc, birdenbire ban el
lerinin arasnr ald, korkulu bir yzle haykrmaya balad:
Y e ti il! Yangn var! Yanyorum!
Kaz, erevenin yanna kotu, ipliklerden birini ekerek
an ald.
Y abancnn keyfine diyecek yoktu, kazn boynunu okad.
A ferin Ivan. Hadi imdi de kuyumcu rol yap. Altnlar,
prlantalar alp-satan bir adamsn imdi sen. D kknna geldi
in gn bir de bakyorsun, hrsz girmi ieriye. N e yaparsn o
zam an?
Kaz, br iplii yakalad gagasyla, eker ekm ez kulak
nlatan bir patlam a duyuldu. T abanca sesi p ek houna gitmiti
Kzllyn. erevenin dolaynda hoplayp zplayarak havla
maya balad.
Teyze, imdi yerine o tu r ve rahat dur!
T abancann patlamasyla Ivann ii bitm em iti daha. Y a
banc, boynuna ip balad kaz elinde bir krbala evresinde
bir saat kadar koturdu durdu. Bu srada kaz bir engelin ze
rinden amak, bir em berin iinden gemek, aha kalkmak, ya
ni kuyruunun zerinde oturup ayaklarn oynatm ak gibi nu
m aralar yapmt. Onlar byle urarken Kzlty gzlerini I-
vandan bir an olsun ayrmad. G steriler yle hotu ki, bazen
dayanam ayp n n len bir havlamayla kendisi de katlyordu
kouya. Kaz da, yabanc da yorgun dnce oyun durdu; adam
terini silerken bard:
Marya, abuk Havranyay ar buraya!
Bir dakika bile gem eden bir hom urtu iitildi dardan.
G zpek bir tavr taknan Kzlty, dilerini gsterdi"; fakat ne
olur ne olm az diye de yabancnn yanna sokuldu. T am o srada
kap ald, yal bir kadn ba grnd aralktan. Kadn bir ey
ler syledi, hem en ardndan da irkin mi irkin bir dom uz sald
ieriye. Kzltyn hrlam alarna dom uz aldrmad bile, bir a-
yan havaya kaldrarak neeli hom urtusunu srdrd. O nun
byle keyfe geliine baklrsa efendisini, kediyi, Iv an grm ek
ten dolay pek m em nun olduu anlalyordu. D om uz, kedinin
yanna varnca karnn ayayla hafife drtt, sonra kazla bir
eyler konutu. Hayvann hareketlerinden, sesinden, kuyruu
nu titretm esinden hibir kt niyet tamad belliydi. Kzlty
bu gibi yaratklara dilerini gsterip durm ann gereksizliini
kavram akta gecikmedi.
E v sahibi, tahta ereveyi alp gtrrken:
Fyodor, buyurun! diye seslendi.
K edi doruldu, isteksiz isteksiz gerindi, sanki byk bir i-
yilik yapyormu gibi dom uza cakayla yaklat.
Msr piram idinden balayalm nce.
Birka aklam adan sonra adam: Bir... iki... ! diye b a
rd. szcn iitir iitm ez kaz, kanat rpt, dom uzun
srtna srad. K azn kanallarn, boynunu oynatarak dengesini
bulmasn bekleyen kedi, tem bel tem bel yrd, nce dom u
zun srtna trmand, oradan da gnlsz gnlsz kazn srlna
kl, arka ayaklarnn zerin e dikildi. O nun bu isteksizliini, a-
rdan aln grenler yapt ii hi beenmediini, gsterdii
ustala m etelik verm ediini anlayabilirlerdi. hayvan, e fe n
dilerinin Msr piramidi dedii num aray tamamlaynca Kzlty
bundan ylesine holand ki, bir sevin l att. Tam bu sra
da yal kedi dengesini yitirdi, kazn srtndan aaya kayd. O-
nun ardndan sendeleyerek kaz dt. Adam ok kzmt; b a
rp armalar, el hareketleri arasnda birtakm aklam alar
da daha bulundu. Piram itle bir saat kadar uraan bu yorulm ak
bilmez adam , daha sonra kaza kedinin srtna binmesini ret
ti. Sonra kediye sigara iirmeye alt. Daha sonra da baka
num aralar denedi.
Bu retm e ii, yabancnn terini silip odadan kmasyla
son buldu. Kedi, tiksintiyle tslayp m indere gitti, gzlerini ka
pad. Kaz, paytak paytak tekneye kotu. Yal kadn geldi, d o
muzu gtrd.
Bir sr yeni izlenim ler arasnda gn, Kzlty iin abucak
gemiti.
A kam olunca kedi ve kazla birlikte duvarlar kirli kk
odaya yerleti, m inderine kvrld Kzlty.
NE B Y K Y E T E N E K
A radan bir ay geti.
Kzlty, akamlar n n e doyumsuz yem ekler koym alar
na, onu Teyze diye armalarna almt. Yabancyla, yeni
arkadalaryla skfk dosttu artk. Yaam przsz akp gi
diyordu.
G n n balamas hep aynyd. van genellikle herkesten
daha nce uyanyor, boynunu uzatp Tcyzeye ya da Fyodora
yaklaarak ateli ve inandrc, ama yine eskisi gibi anlalm az
eyler sylyordu. Bazen ban havaya d ikerek uzun sylevler
ektii de oluyordu. Tanm alarnm ilk gnlerinde Kzlty, ka
zn ok konum asna bakarak onu pek akll bir hayvan sanm
t. Fakat ok gem eden ona kar duyduu btn saygsn yi
tirdi. A rtk kaz, sonu gelm ez konumasyla yanna yaklanca,
ona kuyruunu sallamyor, ona arszca hrlad bile oluyordu.
Bu kaz, onun iin can skc drdrcnn biri, uyku bile uyutm a
yan gevezenin tekiydi.
Oysa Fyodor yle miydi ya? Sabahleyin uyannca hi g
rlt etm ez, yerinden kprdam ak yle dursun, gzlerini a
maya bile enirdi bu kedi. Onu kendi haline braksalar yatt
yerden kalkm ak bile istemezdi herhalde. nk Fyodor, yaa
m aktan holanm ayan bir kediydi, ilgi duyduu hibir ey yok
gibiydi u dnyada. O ndan istenen her ii isteksizce, lgn l
gn yapyor, nne konan esiz yem ekleri tiksintiyle, irene
rek, tslayarak yiyordu.
Kzltyn kalkar kalkm az yapt ilk i, odalar dolap
k e-buck koklam ak olurdu. B tn evde gezm e hakk yalnz
kediyle ikisine verilmiti. Kaz, duvarlar kirli odacn eiin
den darya admn atam azd. D om uz Havronya ise avlunun
kesindeki bir ahrda yaar, ancak dersten derse odaya getiri
lirdi.
G e vakit uyanan ev sahibi, ayn itikten sonra hem en
ders verm eye koyulurdu. erevenin, krbacn, em berlerin
getirilip benzer num aralarn tekrarlanm as gnn amaz olay
laryd. - d rt saat sren dersler sonunda zavall kediciin a-
yakta duracak hali kalmaz, yorgunluktan soluu kesilen kazn
gagas sarkar, yz kpkrmz kesilen efendileri ise terini sil
m eye zor yetiirdi.
D erslerle len yemei gnn en ilgin saatleriydi. A k
am lar ise pek enlikli geiyor saylmazd. nk akamlar o
u zaman, ev sahibi, kediyle kaz alarak evden giderdi. M inde
rinde tek bana kalan Kzltyn hznl saatleri balard o
zaman. Yalnzln znts yava yava, oday dolduran ak
am karanlnn grnmezliiyle kerdi. Havlamak, yem ek
yemek, odada dolamak istei kalmazd. G zn amak bile
gelm ezdi iinden. Ardndan, iyice seem edii iki yaratk canla
nrd gznn nnde. Bu sevimli yaratklar insana m, yoksa
hayvana m benzeteceini pek bilmezdi. O nlar gznn nne
gelir-gelm ez kuyruunu sallamaya balar, bu yzleri bir yerde
grp sevdiini anmsard. Tam uykuya dalaca srada bu sev
gili yaratklarn zerlerine sinmi olan tutkal, tala ve vernik
kokusu alnrd burnuna.
A rtk bu yeni yaama iyice almt, kem ikleri grnen, c
lz bir av kpei grnnden kmt, bakml, grbz bir k
p ek olmutu artk. Bir gn, derslere balam azdan nce sahibi
ona yle dedi:
Ee, Teyzecik, ie girimek zam an geldi. Aylak aylak d o
lamaya bir son vermeliyiz. Seni artist yapm ak istiyorum. Ne
dersin, bir deneyelim mi?
Bylece, yeni sahibi ona eit eit hnerler retm eye
balad. Kzlty birinci derste nce arka ayaklar stnde salta
d urmay, sonra da bylece yrmeyi rendi, ikinci d e rste arka
ayaklar stnde srayarak retm eninin bann stnde tu t
tuu ekeri kapmaya alt. Sonraki derslerde dans etm eye,
boynundaki iple komaya, m zik eliinde ulumaya, an alp
tabancay atelem eye balad. Bir ay sonra Msr piram idinde
Fyodorun yerine gem iti bile. Kzlty, byk bir istekle ve
baaryla reniyordu dersleri. Boynunda iple dilini kararak
komas, em berden atlamas, yal Fyodorun srtna binip
gezmesi, dorusu grlm eye deerdi. stelik bunlar yaparken
de byk bir zevk alyordu. Kzlty, her baarl num aradan
sonra sevin lklar atyordu, akna dnen yetitiricisi, elle
rini ovuturarak:
N e byk yetenek! N e byk yetenek! Sen bu ii baa
racaksn! diye haykryordu.
Kpekcik, yetenek szne ylesine almt ki, sahibi
bunu h er syleyiinde, ad arlmasna sryor, dnp ona
bakyordu.
VI

R A H A T S IZ B R G E C E
Teyzecik, grd bir kpek dnn etkisiyle uyand.
ok korkm utu. D nde kapc, sprgeyle kovalyordu onu.
O da sessiz, karanlk ve boucu scakt. P ireler, ha bire s
ryordu. D aha n c e karanlktan hi korkmad halde bu kez
dehete kapld. H avlam ak istedi. Komu odadan efendisinin i
ekilerini duydu. Az sonra avludan dom uzun hom urtusu geldi
ve sonra her ey yeniden sessizleti. K pekler yiyecek d
nrlerse neeleri gelirmi. Teyzecik de yle yapt. O gn Fyo-
d o rdan ald, sonra g t rp konuk odasna, dolapla duvar a-
rasndaki rm cekli, tozlu yere saklad tavuk budunu aklna
getirdi. G idip yal budun yerind durup durm adna baksa
nasl olurdu? Belki d e efendisi bulup yemiti bile onu. Fakat
sabah olm adan kamazd odadan. nk evdeki kural byley-
di. B unun zerine gzlerini kapad, uyumaya alt. E rk en yat
makla sabaha daha erk e n ulaacan, deneylerinden biliyordu.
Fakat hem en yaknnda iittii garip bir lkla yerinden sra
d. D rt ayak stnde buldu kendini. Bu lk, kaz Ivandan
geliyordu. Yalnz, her zam anki inandrc, geveze lk yerine,
alan bir kapnn gcrtsna benzeyen, olaanst yabanl bir
haykrt bu. K aranlkta gzleri bir ey grmedii, stelik du
rumu hi anlamad iin, Teyzecik byk bir rkntye kapl
d, havlamaya balad.
A radan uzunca bir zaman geti, iri bir kemiin kem irilm e
sine y etecek kadar bir zamand bu. Haykr bir daha stelen-
memiti. Teyzecik yatt, yava yava uykuya dald. Kalalarn
da, brlerinde bir yl ncesinin kllar duran iri siyah iki k
pek girdi bu kez dne. K pekler, iinden ho kokulu beyaz
buular ykselen, geni bir leenden bulak suyunu iiyorlar
d. Bir yandan da ona bakarak, Yaa, sana verir miyiz hi! der-
cesine hrlyorlar, dilerini gsteriyorlard. D erken evden
krkl, eli krbal bir adam kt, kpekleri kovalad. Teyzecik
tam leene yanap bulak suyundan imeye koyulmutu ki,
krbal adamn gittiini gren iki kpek em kirerek zerine
saldrdlar, o anda ka kulak trmalayc bir haykr duyuldu:
G a ga ga!
Evet, kazn, vann lyd bu. Teyzecik, irkilerek gz
lerini at, m inderin zerinden inm eden havlad, havlad. Ba
ran, Ivan deil de bir yabancyd sanki. N edense dom uz da ah
rnda hom urdanm aya balamt.
Terlik krtlarnn ardndan kap araland. Elinde mumla
efendisi girdi ieriye. M um un titrek , kirli duvarlarda, ta
vanda gezindi, karanl dar kovdu. Yabanc filan yoktu ier
de. Ivan, dem ede gzleri ak oturm aktayd. Yalnz, kanatla
r dm, gagas aa sarkm t. O nun bu duruunu grenler
susuzluktan bitkin dtn sanrlard. lklardan iyice ra
hat kam olacak ki, Fyodor da uyankt.
Ivan, ne oldu sana? N eden yle baryorsun? H asta
msn yoksa? diye sordu adam.
Kazda ts yoktu. Adam kazn boynunu okad, srtn s
vazlad.
Tuhafsn dorusu! N e kendin uyuyorsun, ne de baka
sna rahat veriyorsun!
Adam elinde mumla dar knca oday yeniden karanlk
doldurdu. G ene bir k orku ald Teyzecikin yreini. Kazn
l kesilmiti ama odada sanki bir yabanc geziniyor gibiydi. En
kts Teyzecikin bu yabancy sramamasyd. nk ne bir
biimi vard, n e d e gze grnyordu. Bu yzden o gece bala-
rina kt bir ey geleceini dnm eye balad. Fyodor da ok
tedirgindi, btn rahat kamt zavallnn. Teyzecik onun,
yatt m inderde kmldann, sk sk esnem esini, kafasn sil
kelem esini dinledi durdu.
Sokakta bir evin kaps alnd. Sonra dom uzun ahrda ho
m urdand duyuldu, inlem eye balayan Teyzecik, ileri uzatt
n ayaklarnn zerine ban koydu. Kapnn alnmasndan,
her nedense gzne bir trl uyku girm eyen dom uzun hom ur
danm asndan, evin sessizliinden, karanlndan iine rperti
veren bir korku duyuyordu. Belki Ivann haykrlar veriyordu
bu rpertiyi. Evin iinde bir tehlike kokusu, bir tedirginlik var
d ama nedeni belli deildi. Ne biim eydi bu gze grnm e
yen, biimsiz yabanc?
Teyzecik bir ift donuk yeil prltnn hem en yannda s
np yandn grd. Arkadalklarnn balangcndan beri ilk
kez yanna sokulan Fyodorun gzleriydi bu. Kedi ondan ne is
tiyordu acaba? Teyzecik bir ey sorm adan onun ayan yaka
lad. Sesinin tonunu deitire deitire, inceden inceye inledi.
Tam o srada, Ivan Ivani:
G a ga ga! diye, bir daha haykrd.
Kap ald, elinde mumla efendileri girdi ieriye. Kaz, o-
turuunu hi deitirmemiti. G en e gagas ayrk, kanatlar iki
yanna dk duruyordu. Gzleriyse kapalyd.
Ivan!
Efendisinin seslenii srasnda kaz kprdanm ad bile. Bu
nun zerine adam yere, kazn yanna oturdu, onu bir sre ko
num adan seyretti.
Ivan, ne oluyor kuzum ? lyor musun yoksa? A h ah
imdi hatrladm ! N eden byle yaptn anlyorum. Bugn seni
at inem iti ya! Ah, talihsiz bam!
Teyzecik, ba ellerinin arasnda dvnen efendisinin n e
ler sylediini pek anlam ad ama yznn deim esinden o-
nun da korkun bir eyler beklediini grd. Y abancnn bak
tna inand karanlk pencereye ban uzatt, ulumaya ba
lad.
Sahibi iyice telalanmt.
Kaz lyor, Teyzecik! Elimizden gidiyor zavall! O d a
mza lm girdi. Th, th!
K orkudan b eti-benzi atan adam ah ekerek, ban sallaya
sallaya odasna dnd. K aranlkta kalmaktan ok korktuu i-
in Teyzecik de onun arkasndan yrd. Adam karyolasna o-
turunca birka kez daha:
Th! Th! imdi ne yapacaz! diye sylendi.
Duyduu zntnn nedenini, evresinde grd tedir
ginlii bir trl anlayamayan Teyzecik, sahibinin davranlarn
ilgiyle izleyerek dizinin dibine oturdu. M inderinden kolay k o
lay ayrlmayan Fyodor bile oraya gelmi, efendisinin ayaklarna
srnyordu. Yal kedi kafasndaki kt dnceleri kovmak
istercesine ban silkeledi, karyolann altna kukulu kukulu
bakt.
A dam biraybardana m utfaktan su doldurarak bunu k a
zn yanna gtrd.
Al, i Ivan. Hadi i. iki gzm.
Efendisi tatl sesiyle taba ta gagasnn dibine yaklatrd
halde Ivan ne kprdad, ne de gzlerini at. B unun stne
adam kazn ban tutup tabaktaki suya batrd. Kaz suyu im e
di, kanatlar iyice yayld, ba taban iinde kald.
Yok, yapacak bir ey kalmad artk. Bitti her ey! Y itir
dik van.
Yamur yaarken cam lardan szlen dam lalar gibi, ada
mn yanaklarndan1prl prl gzyalar dklyordu. D urum u
anlam adklar halde Teyzecik ile Fyodor, efendilerine iyice so
kuldular. len kaza korkuyla baktlar.
Zavall Ivan! B aharda yazlk eve ktmzda seninle
yeil ayrlarda dolaacamz gnleri dlyordum. Sevgili ku
um, en yakn arkadam, sen yoksun artk! imdi sensiz nasl e-
deceim ben?
Teyzecik ayn eyin kendi bana da gelebilecei dnce
siyle irkildi. O da byle yere serilip yatacak; ak kalan azn,
kapanm gzlerini byle korkuyla seyredeceklerdi. Ayn kay
glar, Fyodorun kafasnda da dolayor olmal ki, kedinin yz
bir kar askt.
O rtalk aarmaya baladnda Teyzecikin yreine kor
ku salan grnm ez yabanc yoktu artk. Oda iyice aydnlannca
kapc geldi, kaz ayaklarndan tutup gtrd. Kazn teknesini
de az sonra yal kadn ald.
Teyzecikin ilk ii konuk odasna girip dolabn arkasna
bakm ak oldu. Hayr, efendisi tavuk budunu yememiti. But, o-
rada, tozlar ve rm cek alar arasnda duruyordu. Teyzecikin
iine hzn kt. Alamak isei duydu. Tavuk buduna azn
bile srm eden divann altna girdi; ince, dokunakl sesiyle:
H i-hi! H i-hi! diye enlem eye balad.

V II
SO N U S U Z K A L A N G ST E R
Bir akam duvarlar kirli odaya giren efendisi, m rldana
rak gerisin-geri kt odadan. Adam n bir eyler sylem ek iste
dii, fakat k arar verem edii belliydi. D ersler srasnda yznn
kprdanndan, sesinin tonundan sahibinin her halini anlayan
Teyzecik, onun heyecanl, taasal, fkeli olduunu sezm ekte ge
cikmedi.
Biraz sonra adam gene geldi.
Teyzecik, dinle, Fyodor sen de dinle; bugn ikinizi de
gtreceim . Teyzecik, sen, Msr piram idinde rahm etli Ivan-
n yerini alacaksn. Ah, bilmem nasl olacak! Ne doru-drst
hazrlandk, ne de dersleri rendik. Y eterince prova bile ya
pamadk. M ahvolacaz bu gidile, yerin dibine geeceiz.
Bunlar syledikten sonra dar kt, bir dakika gem e
den geri geldi. Srtnda krk, banda silindir apkas vard. A-
dam kediyi n ayaklarndan tu tu p koynuna soktu. Efendisinin
yaptklarna sesini karmayan Fyodor, bu srada gzn ama
abasnda bile bulunmamt. nk artk hibir eye aldrd
yoktu! Onun iin ayaklarndan tutulup kaldrlmak da birdi,
m inderde yuvarlanm ak da, sahibinin koynunda uyumak da...
Hadi, Teyzecik, gidelim!
Teyzecik durum u kavrayamad halde kuyruunu sallaya
sallaya efendisinin arkasna takld. Bir sre sonra kzaktayd
lar. Efendisinin dizlerinin dibine oturan Teyzecik, onun souk
tan, heyecandan bzldn:
Mahvolacaz! Yerin dibine geeceiz! dediini iitiyordu.
Kzak, ters dnm orba tasn andran garip, byk bir e-
vin nnde d rdu. Evin darya kntl, caml kaps, sra s
ra klarla aydnlanmt. Kaplar nlayarak alyor, nlerinde
toplanm insanlar koca bir az gibi yutuyordu. yle de ok
insan vard ki! Buraya sk sk atlar yanayor, fakat hi kpek
gelmiyordu.
Adam, Tcyzcciki de yakalad, Fyodorun bulunduu yere,
krknn altna soktu. Buras karanlk, havasz, ama scak bir
yerdi. D onuk yeil bir ift parlt, bir anlna yanp snd. K
pein souk, sert ayaklar kediyi rahatsz etm iti herhalde. Tey
zecik kedinin kulan yalad. D aha rahat yerlem ek niyetiyle
biraz kprdanaym derken yen ayaklaryla arkadan ol
duka hrpalad. Bu srada krkn ;r- andan darya kan
ban sinirlenerek ieriye ekti. Nasl sinirlenmesin, kt ay
dnlatlm, canavarlarla dolu kocam an bir oda vard darda.
Odann iki yann eviren parm aklklarn ardnda korkun su
ratlar grnyordu. At suratlar m dersiniz, boynuzlu, uzun
kulakl kafalar m... H ele bir tanesi vard ki, burun yerine alnn
dan iri uzun bir kuyruk kmt; aznn iinden de eli kerttiril
mi iki kem ik uzanyordu.
Teyzecikin altnda ezilen kedi bouk bouk miyavlamaya
balad. Tam bu srada efendileri H op diye bard, ikisi bir
den y ere atladlar. K urun rengine boyanm tahta duvarl k
k bir odadaydlar imdi. stne ayna konulm u kk bir
m asadan, bir tabureden, kelere gerilm i bezlerden baka tek
eya yoktu odada. Lam ba ya da mum yerine, duvara akl bir
boruya oturtulm u, yelpaze biiminde parlak klar vard. Fyo
dor, Teyzecikin hrpalad tylerini yalad, dzeltti; sonra ta
burenin altna kvrlp yatt. Heyecan yatmad iin srekli
ellerini ovut uran efendileri de soyunmaya balad. Y ataa yat
maya hazrlanyor gibiydi. amarlar dnda nesi varsa h ep
sini kard, taburenin stne o turup kendisine tu h a f tuhaf
eyler yapmaya balad. n ce kafasna, o rta d a n ikiye ayrlm
bir takma sa geirdi. Takm a san iki yannda boynuza b enze
yen perem ler vard. Sonra yzn beyaz bir eyler bolca sva
d. Bu beyazln stne ka, byk izdi, yanaklarna allk sr
d. M askaralk bununla da bitmiyordu. Y znn, boynunun
boyanmas tam am lannca, Teyzecikin o zamana k a d a r ne so
kaklarda, ne de evlerde grd, insan olana yakmayacak
giysiler geirdi stne. Kentlilerin evlerinde grlebilecek
cinsten iri iri iekli, perdelik ya da dem elik basm adan bol
paal bir pantolon getirin gznzn nne. Bir paas kah
verengi, br paas ak sar, basm adan dikilmi, koltuk altla
rna kadar gelen koca bir pantolon! A dam bu pantolonun iine
girdikten sonra geni, yakas gedik gedik, srt srma yldzl,
basma bir ceket giydi; ayaklarna da cicili-bicili oraplarla yeil
bir pabu geirdi.
Efendisini bu klkta gren Teyzecikin gzlerinin n ka
rard. G eri uvala girmi boyal adam dan sahibinin kokusunu
alyor, alt sesi duyuyordu ama, alacal-bulacal giysilerin
den kukuya kaplarak, yanndan havlaya-havlaya kam ak isti
yordu. G eldikleri bu yeni yer, yelpazeye benzeyen klar, ya
banc kokular, efendisinin geirdii deiiklik onda nedenini

bulunan koca kafal canavar cinsinden bir yaratkla karlaa


ca nsezisi vard iinde. Btn bunlar yetm iyorm u gibi du
varn arkasndan, hi holanmad bir m zik sesi geliyor, o ra
dan birtakm uultular iitiliyordu. Onu avunduran tek ey,
Fyodorun hi istifini bozm adan taburenin altnda yatmasyd.
Yal kedi ylesine vurdum duym azd ki, tabure oynad halde
gzlerini bile amyordu.
Frakl, beyaz gmlekli bir adam kapdan ban uzatt:
imdi Bayan A rabellinin gsterisi balyor. Sonra da siz
kacaksnz.
Teyzecikin efendisi hibir ey sylemedi. M asann altn
dan kard bir bavulun stne o tu ru p beklem eye koyuldu.
Dudaklarnn, ellerinin titrem esinden, sk sk solum asndan
heyecanl olduu anlalyordu.
Kapnn arkasndan bir ses ykseldi:
Evet baym, buyurun!
Teyzecikin efendisi doruldu, k e re ha kard, kediyi
taburenin altndan alarak bavula kapad. Ona da:
G el Teyzecik, dedi yavaa.
Bundan pek bir ey anlam ayan Teyzecik, adam n uzatt
ellere yaklat, o da onu bavula, kedinin yanna soktu. Sonra
karanlk bastrd. Teyzecik, bu darack yerde ister istemez ke
dinin stne basyor, bavulun duvarlarn trmalyor, fakat kor
kudan t karam yordu. Bavul da ne bavuldu ya! D urm adan
titriyor, denizde sallanyor gibi sallanyordu.
te ben geldim!
Teyzecik, efendisinin bu haykrndan sonra bavulun sert
bir yere arparak sallantsnn kesildiini hissetti. aklam alar
dan oluan tok bir grlt ykseldi birden. B urnunun yerinde
kuyruu bulunan o koca kafal canavar kahkahayla grlemi
olmalyd. nk bavulun kilitleri bile zangr zangr titremiti.
Bu grleyie karlk, efendisinin, imdiye kadar iitmedii, ku
laklar nlatan bir lk ykseldi. G rlty bastrm ak ister
cesine yle baryordu:
Saygdeer izleyiciler! imdi istasyondan geliyorum! -
len ninem den bir miras kald! Bavul da n e kadar ar! iinde al
tn m var ne? Bir de bakmsnz m ilyoner oluvermiim! H e
m en ap grelim unu!..
Bavulun kilidi trdad, parlak bir k vurdu Teyzecikin
gzlerine. Kulaklar sar ed en grltnn etkisiyle bavuldan
srad gibi efendisinin evresinde fr fr dnm eye, tiz sesiyle
havlamaya balad.
H a-a! Fyodor Day! Deerli Teyzecik! Sevgili akraba
larm! Boyunuz devrilsin e mi?
A dam oradaki kum larn zerine yzkoyun uzand. K e
diyle kpei smsk yakalayp barna bast. Efendisinin kuca
nda debelenen Teyzecik, alnyazsnn onu srkledii bu
dnyaya dnp bakt. evresindeki evrenin bykl onu y
le artt ki, heyecandan ta kesildi. aknl biraz geince i
indeki duygularn etkisiyle efendisinin kucandan frlad. O l
duu y e rd e topa gibi fr fr dnm eye balad. Prl prl k d o
lu kocam an bir evrendi bu. Y erden tavana kadar nereye bak
sanz insan yzleri, yzler, yzler...
Teyzeciim, rica ediyorum, yerinize oturun!
Bu szlerin ne anlam a geldiini anmsayan Teyzecik, san
dalyenin stne zplad, oturdu. O radan efendisine dikti gz
lerini. Efendisinin baklar her zam anki gibi arbalyd, yu
m uakt. Fakat yznde, zellikle dileriyle dudaklarnda ir
kin bir glm sem e donup kalmt. Adam durm adan kahkaha
atyor, sryor, om uzlarn oynatyor, sanki binlerce insana n e
esini, cokunluunu gsterm eye alyordu. Efendisinin n e
esinden etkilenen Teyzecik, zerinde binlerce insann bak
n da hissedince o tilkiyi andran suratn havaya dikti, sevinle
ulumaya balad.
Teyzecik, yerinizden kalkmayn. Biz daymla biraz dans
edeceiz.
Efendisinin yaptraca eylere her zaman hazrd kedi. A-
yakta beklerken bir yandan da evresini kaytsz kaytsz seyre
diyordu. B irlikte cansz, neesiz, batan savma bir dans yaptlar.
Fyodorun lgn hareketleri, kuyruu, byklar onun kalaba
lktan, parlak ktan, efendisinden, belki kendisinden bile i
rendiini gsteriyordu. D anslar b iter bitm ez esneyerek h e
men yerine yatt.
Ee, Teyzeciim. Sizinle nce bir ark syleyelim. Sonra
da dans ederiz, oldu mu?
C ebinden bir ddk karan adam, bunu almaya balad.
Mzik, Teyzeciki yle sinirlendirdi ki, yerinde rahat duram a
d iin bir ulumadr tutturdu. D rt biryandan haykrm alar, al
k sesleri koptu bir anda. Efendisi yerlere kadar eildi. Alk
sesleri kesilince ddk almasn srdrd. arknn tiz bir no
tasna geldikleri srada kalabalk arasndan bjr ocuk sesi, k u
laklar yrtarcasna nlad:
Baba! Bu bizim Kzlty!
Sarho, atlak bir e rk e k sesi de onu onaylad:
Kzlty ya, Fedyuka, gzm ksn ki Kzlty bu! Fyt!
Balkondan ykselen bu slktan sonra biri ocuk, teki e r
kek, iki kii:
Kzlty! Kzlty! diye barmaya baladlar.
Teyzecik irkildi.. Seslerin geldii yne bakt. D aha nce
gzne vuran sahne klar gibi, yayk yayk glmseyen, sar
ho, kll bir yz ile rkek bak, toparlak, krmz bir ocuk y
z o anda gzne iliti. Teyzecik anszn h er eyi anmsad. S an
dalyenin stnden kum lara srad. Sonra yerinden frlayarak,
delice bir sevinle bu yzlere doru atld. Kulaklar sar eden
uultular arasndan slk sesleri, bir ocuun lklar geliyor
du.
Kzlty! Kzlty!..
Teyzecik, aradaki engeli bir anda at. Birinin om uzu ze
rinden atlaynca kendini bir locada buldu. Gidecei yere vara
bilmek iin yksek bir duvar daha amas gerekiyordu. O hzla
ileri frlad ama yeterince ykselem edii iin duvardan gerisin
geriye kayd. Sonra elden ele geti. Birtakm elleri, yzleri ya
lad. G ittike ykselerek balkona ulat.
Yarm saat sonra sokaktayd Kzlty. Tutkal, vernik k o
kan iki kiinin arkasnda tin tin kouyor; iki yana yalpalanan
m arangoz L uka ise, bir nice deneyden sonra, igdsel olarak,
yolun kysndaki hendekten uzak durmaya alyordu.
M arangoz gene yle mrldanmaktayd:
Ben T an rnn gnahkr kuluyum, sen ise aknn biri
sin Kzlty. D lger, m arangozun yannda neyse, sen de insa
nolunun yannda osun.
Fedyukann banda babasnn apkas vard. Kzlty o n
lara arkadan baktka byk bir sevin duyuyordu. Sanki ok
tandr eski efendilerinin ardndan gidiyormu, yaants hi k o
puklua uramam gibi bir duygu vard iinde.
D uvarlar kirli kk oday, kaz, kediyi, yedii lezzetli ye
mekleri, dersleri, sirki anmsad. Fakat btn bunlar uzun, kar
makark, korkulu bir d gibi gelip geti gzlerinin n n
den...
Anton ehovun yklerinde lke sorunlarn
tartan aydnlarla karlarz. 19. yzylda R u sy a'
nn toplum sal sorunlarnn okluu dnen insan
larn zm yollar aram aya zorlar. G elim e
biim in i ileri B at to p iu m larn a benzetm ekte
arayanlar olduu gibi, zm kendi gelenek ve
greneklerine bal kalm akta ngrenler (Slavclar.
dinciler), toplum cu grleri benim seyenler, her
gr red deden anaristler, n ih ilistle r vardr.
1700lerde balayp 1990da Sovyetler B irliim in
dalm asna kadar Rus toplum unun geirdii aa
m alar ile Trk toplum unun geliim izgisi byk
bir koutluk gsterm ektedir. im di bile...
A nton ehovun Btn ykleri Pravda Ya-
ynevinin M oskova 1970 basm l 8 ciltlik Anton
Pavlovi ehovun Btn Yaptlar adl yayn
esas alnarak evrilmitir. T rkeye yeniden ka
zandrlan bu yklerin te ikisi ilk kez Trk oku
runun karsna km aktadr. ehovun tm ykle
rinin y a y m l a n m a s Cem Yaynevi iin bir vn
k ay ^ olacaktr. C um huriyetim izin yetm i yllk
kltr birikim ine byleine nem li bir katkda bu
lunm ak kanlm azd. T rk emiz srekli gelim ek
te, eitli engellem elere karn ulusal dil kim
liini kazanm aktadr. M ehm et zgln evirisi
T rkedeki bu zenginlem eyi baaryla yanstyor.
Ar Trke kullanrken arlklardan, tam yerle
m em i szcklerin kullanlm asndan kanlmtr.

You might also like