You are on page 1of 441

YKLER (1891-1893)

ANTON EHOV
BTN YKLER 1891-1893

O
C em
y a y n e v i
BTN
A. EHOV
ON
BTN YKLER
( 189 1 - 1893 )

6
DNYA KLASKLER

BTN YKLER
(1891 -1893)
Anton ehov
Tiirkesi: Mehmet zgl
1. Basm, Kasm 1997
Dizgi: Cem Yaynevi
Bask: Umut Matbaclk
ISBN: 975-406-644-2
Cem Yaynevi: Kkpamakkap pek Soka No:l 1
80060 Beyolu - stanbul
ANTON EHOV

B tn ykler
(1891 - 1893)
Trkesi
Mehmet zgl

cem (n
yaynevi v #
i i n d e k i l e r

DELLO 7

K A R IM 136

GELGE G NLL 192

SRG NDE 223

K O M ULA R 235

A L T IN C I K O U 259

KORKU 329

K M L N S A K L A Y A N A D A M I N Y K S 344
DELLO

Sabahn Sydi. Subaylarn, memurlarn, buraya gezmeye


gelen yabanclarn boucu, scak bir gnden sonra erkenden
denize girip serinledikleri, sonra ay, kahve imek zere gazi
nolara gittikleri bir saatli.
Banda Maliye Bakanlnn kasketi, ayaklar lerlikli, 28
yalarnda, zayf, sarn bir gen olan van Andreyi Layevski
denize girmeye geldii zaman sahilde birok tandna, bunlar
arasnda da dostu askeri doktor Samoylankoya raslad.
G r siyah salar dibinden kesilmi gibi ksa, koca kafal,
boyunsuz, krmz yzl, iri burunlu, krl favorili, iman, g
bekli bir adam olan Samoylenkonun askerlere yaraan tok,
atlak bir sesi vard. Oraya yeni gelenler zerinde ilk anda ka
ba, yaygarac biriymi gibi bir izlenim brakmakla birlikte
tankln zerinden iki- gn geince yz son derece
yumuak, sevimli, halta gzel grnmeye balard. Hantall
na, ses tonundaki sertlie karn uysal, temiz yrekli, inanl
maz derecede iyi bir adamd. Herkesin yardmna koard,
kasabada senli-benli olmad kii yok gibiydi. Arkadalarna
dn para verir, hastalnda tedavi eder, evlendirir, bartrr,
kr gezileri dzenler, i kebaplan kzartr, nefis kefal orbas
piirir, kimin ne istei varsa yerine getirmeye alr, yapama
dklar iin bakalarna ricada bulunurdu. Arkadalarnn nee
kayna saylrd, genel kanya gre kusursuz bir adamd. A n
cak kahramanmzn iki zaaf vard, bunlardan biri yumuak bir
adam oluundan utanarak sert baklaryla, yapmack kabal
yla bunu rtmeye almas; kincisi ise yalnzca beinci dere
ceden bir devlet memuru olduu halde buyruu altndaki
hastabakclarn, erlerin ona beyefendi demelerini isteme
siydi.
kisi de boazlarna dek suya girdikleri srada Layevski s
ze balad:
Benim u soruma yant ver, Aleksandr David. Diye
lim, bir kadn sevdin, onunla bir araya geldin, iki yldan fazla
birlikte yaadnz varsayalm. Sonra da, olur ya, birdenbire
souyuverdin, onu kendine yabanc hissetmeye baladn. Byle
bir durumda olsan ne yapardn?
ok basit. Hadi yavrum, cannn istedii yere ek git,
derdim.
Sylemesi kolay! Ama snaca bir yer yoksa? Yalnz,
kimsesiz bir kadnsa, be paraszsa, alamazsa?..
O da i mi canm! Eline be yz ruble tututururum ya
da yirmi be ruble aylk balarm, olur biter.
Diyelim, be yz ruble deyecek, yirmi be ruble aylk
balayacak gcn var; ama szn ettiim kadn aydn, gururlu
biri. Ona para vermeye cesaret edebilir misin? stelik nasl bir
yol bulacaksn?
Samoylenko yant vermek istedi, bu srada kocaman bir
dalga ikisinin birden tepesinden at, sonra kyya arpt, akl
talar zerinden arldayarak geriye doru kayd gitti. A h
baplar kyya ktlar, giyinmeye baladlar.
Samoylenko izmesinin iindeki kumlar silkeleyerek;
Elbette, sevmediin bir kadnla mr tketmek kolay
deildir. Ama nce insanca dnmeli, Vanka. Ben olsam so
uduumu hi sezdirmem, lnceye dek onunla yaarm.
Birdenbire syledii szden utand, hemen kendini topar
layarak;
Bana gre hava ho, isterse kadnlar hi olmasn, dedi.
Topunun birden soyuna kibrit suyu!
Giyindiler, gazinoya gittiler. Orada Samoylenko kendi
evinde gibiydi, onun iin zel yemek takm bile ayrlmt. Ona
her sabah tepsiyle bir fincan kahve, kristal uzun bir bardak
iinde buzla kark su ve bir kadeh konyak getirirlerdi. lk n
ce konya, sonra kahveyi, sonra da buzlu suyu ierdi. Bunlar
ok nefis eyler olmal ki, itikten sonra gzleri parlar, ucu a
tall sakaln svazlayarak denize bakar;
Ah, denizin grnts ne gzel! derdi.
Skntl geen uzun bir geceden, insana uyku uyutmayan
boucu scaktan, sanki gecenin karanln katmerletiren ge
reksiz dncelerden sonra Layevski kendini bitkin, gsz
hissediyordu. Denizde ykanmak, kahve imek onu kendine
getirememiti.
Deminki konumamza dnelim, dedi. Senden saklaya
cak deilim ya, bir dost olarak her eyi anlatacam. Nadejda
Fiyodorovna ile bam dertte... hem de nasl! Gizimi sana at
m iin beni bala. Anlatmadan edemeyeceim.
Szn nereye varacan sezen Samoylenko gzlerini sz
d, parmayla masay tkrdatmaya balad.
Onunla birlikte iki ylm geti, ama artk kendisini sev
miyorum. Daha dorusu, aramzda sevgi mevgi olmadn an
ladm. Bu iki yl aldanmadan baka bir ey deildi.
Konuurken pembe avularn szmek, trnaklarn kemir
mek ya da gmleinin kolunu parmaklaryla buruturmak gibi
bir alkanl vard. imdi gene ayn eyleri yapyordu.
Bana bir yardmn dokunmayacan biliyorum, gene de
hepsini anlatacam, nk bizim gibi bahtsz, gereksiz insan
lar iin konumaktan baka avuntu yoktur. H er hareketimi
genel bir insanlk davran gibi gstermeliyim, anlamsz yaan
tma bakalarnn kuramlarnda (nazariyelerinde), edebiyat
tiplerinde Biz aydnlar yozlamaya baladk... trnden bir
aklama, balanma yolu bulmalym. rnein geen gece,
Ah Tolstoy ne kadar hakl, yerden ge kadar hakl! diye
dnerek kendimi avuttum, bylece biraz ferahladm. G er
ekten, dostum, Tolstoy byk yazar! Kim ne derse desin yle!
Tolstoyu hi okumam olan, ama her gn okumaya niyet
lenen Samoylenko utana skala;
Evet, dedi, yazarlar aslnda kafadan uydurup yazarlar,
ama o dorudan doruya doadan alr rneklerini.
Samoylenko iini ekti.
Aman Tanrm, uygarlk bizi ne kadar yozlatrm! Evli
bir kadn sevdim, o da bana gnl verdi. nceleri pck
lerimiz, sessiz gecelerimiz, inanlarmz, Spencerlerimiz, lk
lerimiz, ortak amalarmz vard. Meer hepsi yanlgym bun
larn! G erekte onun kocasndan kayorduk, ama okumu in
sann i boluundan kayoruz diye kandryorduk kendimizi.
Gzlerimizin nnde yle bir gelecek canlanyordu: nce
Kafkaslara gideceiz, o blgeye, insanlara alncaya dek ben
resmi niforma giyerek memurluk edeceim; sonra ky ye
rinde kendimize toprak satn alacaz, ba, bahe, tarla edi
nerek aln terimizle geineceiz. Benim yerimde sen olsan ya
da senin u zoolog von K oren olsa, Nadejda Fiyodorovna ile
oluz yl t karmadan yaar, miraslarnza en azndan bin
dnmlk msr tarlas brakrdnz. Ama ben daha ilk gnde
kendimi bataa saplanm hissettim. Kentte dayanlmaz bir
scaklk, can sknts, sszlk... Kra gidersin her alnn, her
tan altnda brt bcek, akrepler, ylanlar kar. Krlarn
lesi dalar ile bozkr... insanlar yabanc, doa yabanc, clz bir
kltr... Btn bunlar bakentte krkl palto giyip Nadejda
Fiyodorovna ile Nevski caddesinde kol kola gezmeye, kn
ortasnda scak lkeleri dlemeye benzemiyor. Burada zor
luklarla lesiye savamak gerekir. Oysa benim gibi adamdan
nasl bir sava kar? Zavall bir sinir hastas, bir muhallebi
ocuuyum ben!.. Daha ilk gnden i yaam, ba-baheyle il
gili tasarlarmn be para etmediini anladm. Ak konusuna
gelince, sana unu syleyeyim ki, Spencer okumu, sevdii u
runa dnyann br ucuna giden bir kadnla yaamak basit
kyl karlar Anfisa ya da Akulina ileyaamak kadar tatsz bir
olaydr. Evinde ayn t masas, pudralar, ila kokular, her
sabah sa kvrma bigudileri, kendi kendini aldat...
Layevskinin tandk bir kadn iin bylesine ak konu
mas karsnda yz kzaran Samoylenko;
Ev tsz olmaz, dedi. Vanya, bana kalrsa bugn senin
keyfin yerinde deil. Benim bildiim Nadejda Fiyodorovna bil
gili, mkemmel bir kadnar, sen de ok akll bir adamsn.
Komu masalara gz gezdirerek konumasn srdrd:
Onunla evlenmemi olmandan dolay seni sulayacak
deilim. Evlilik konusunda pein yargl olmamak, ada d
nmek gerekir. G ene de ben nikahl yaama yandaym. Ama
madem birliktesiniz, lnceye dek birlikte yaamalsnz.
Sevmeden mi?
Sana aklamam gereken bir durum var. Sekiz.yl nce
burada yal bir acenta temsilcisi vard, ok kalal bir adamd.
Bu adam derdi ki, aile yaamnda esas olan'katlanmadr, iiti
yor musun, Vanya, sevgi deil, katlanma! Sevgi biteviye srp
gidemez, iki yl severek yaadnz, ama imdi srdrdn bu
aile yaants yle bir dneme girdi ki, dengeyi korumak iin
btn sabrn, dayanma gcn kullanman gerekiyor...
Sen gene yal acenta temsilcisinin dediklerine inan,
ama bence onun tleri sama sapan eyler! Senin ihtiyar iki
yzllk edebilir, sabr idman yapabilir, sevmeyen bir adam
yaptraca idmanlar iin kobay gibi grebilir... unu iyi bil ki,
ben o kadar dmedim. Eer kendim dayankllk idman yap
mak istersem evime jimnastik aletleri alrm ya da huysuz bir at
edinirim. nsanlar rahat braksnlar, canm!
Samoylenko buzlu beyaz arap smarlad. Birer kadeh i
tikten sonra Layevski birdenbire sordu:
Beyin gevemesi nedir, syler misin?
Sana nasl anlatsam, bilmem ki... Bu yle bir hastalk ki,
beyin zamanla yumuayp sulanr.
Tedavisi var m?
Hastalk kendi haline braklmamsa evet. Souk du
lar, pehlivan yaks, ierden alnacak kimi ilalarla iyiletiri
lebilir.
te ben de o durumdaym. O kadnla daha fazla yaaya
mam, benim dayanma gcmn stndedir. Senin yannday-
ken gzel gzel dnyor, glmsyorum, ama evdeyken tm
cesaretim krlyor. Canma tak etti artk, birisi onunla yle bir
ay daha yaamak zorunda olduumu sylese alnmn ortasna
bir kurun skarm daha iyi. te yandan kadn tek bana
brakm akda olmaz. Kimi kimsesi yok, almay beceremez, ne
bende para var, ne onda... Kime snsn, nereye gitsin? nsan
bir are dnp bulamyor. E, syle bakalm, ne yapaym?
Samoylenko ne syleyeceini bilemeyerek;
ey... O seni seviyor mu bari? diye homurdand.
O yata, o yapda bir kadnn bir erkee gereksinmesi ol
duu kadar. Benden ayrlmak onun iin pudralarndan, bigu
dilerinden ayrlmak kadar zor olsa gerek. Onun tuvalet masa
snn ayrlmaz bir parasym ben.
Samoylenko utand.
Bugn baya keyifsizsin, Vanya. Gece uykunu almam
olmalsn.
Evet, iyi uyumadm. Genelde kendimi pek iyi hisset
miyorum. Bam ar kovan gibi, iim sklyor, zerimde bir hal
sizlik var... Bir yerlere kap gitmeli.
Nereye?
yle kuzeye. am aalarna, mantarlara, yeni insan
lara, dncenin bulunduu yerlere... imdi Moskova, Tula il
lerinden birinde buz gibi bir rmaa girip ykanmak, anlyor
musun, sonra en sradan bir niversite rencisiyle karlap
birka saat ene almak iin mrmn yarsn verirdim. O bi
ilmi otlar nasl kokar, bilir misin? Geceleri bahede gezer
ken evden piyano sesleri gelir, uzaktan trenin geii duyulur...
Duygulanda iin gzlerinden yalar geldi. Bir yandan
glmserken bir yandansa gzlerinden szlen yalar gster
memek iin yerinden kalkmadan yandaki masaya dnd, bir
kibrit istedi.
Samoylenko;
On sekiz yl var ki Rusyaya gitmedim, dedi. Orasnn
nasl bir yer olduunu unuttum. Bence Kafkasyadan daha g
zel bir memleket yoktur.
Vereagin yle bir tablo yapm: Derin bir kuyunun
dibinde lm mahkumlar ile doldururlar. Senin u gzel Kaf-
kasyan da bence bu dipsiz kuyudan farkl deil. Bana Peters-
burgda baca temizleyicisi ya da burada prens olmaktan birini
se deseler ben hemen baca temizleyiciliini seerdim.
Layevski byle diyerek dncelere dald. Samoylenko
onun eik duran bedenine, bir noktaya dikili gzlerine, solgun,
terli yzne, kk akaklarna, kemirilmi trnaklarna, yama
l oraplarna, ayann ucunda sarkan terliine bakarak arka
dana kar yreinde bir acma duydu. Layevski gzlerine
aresiz bir ocuk gibi gzkmt.
Annen sa m? diye sordu.
Evet ama aramz ak. Bu birlikteliimizi balamad.
Samoylenko dostunu severdi. Layevskiyi birlikte iki ii
lir. aka edilir, ili-dl konuulur iyi bir ocuk, bir niversiteli,
temiz bir insan olarak grrd. te yandan onun anlayla
karlad lalsz yanlar vard. En bala zamanl-zamansz ok
ierdi. Sonra kumar oynar, grevine aldrmaz, kazancna gre
harcamaz, konuurken sk sk irkin laflar eder, sokakta terlik
le gezer, bakalarnn yannda Nadejda Fiyodorovna ile tart
rd. Bunlardan hi holanmazd. te yandan dostunun es
kiden edebiyat fakltesinde okumas, imdi kaln iki dergiye
abone olmas, ou zaman pek az kiinin anlayaca trden ko
numalar yapmas, kltrl bir kadnla yaamas pek akl er
dirdii eyler deilse de houna giderdi. Bu yzden Layevskiyi
kendinden stn grr, ona sayg duyard.
Layevski ban silkerek;
Bir nokta daha var, dedi. Yalnz aramzda kalsn. im
dilik Nadejda Fiyodorovnadan saklyorum. O nun yannda
sakn azndan karaym deme! gn nce kocasnn beyin
gevemesinden ldn bildiren bir mektup aldm.
Samoylenko iini ekti.
Topra bol olsun... Ondan niin gizliyorsun?
Bu mektubu ona gstermek nikah iin kilisenin yolunu
tutmakla ayn anlama gelir de ondan. nce ilikilerimizin t
rn belirlemeliyiz. Birlikte yaayamayacamz iyice ortaya
knca mektubu kendisine gsteririm. O zaman tehlike kalmaz.
Bak, beni dinle, Vanya.
Byk bir tatllkla dilekte bulunmak istiyormu, ama di
leinin geri evrilmesinden korkuyormu gibi Samoylenkonun
yznde birden hznl, yalvaran bir anlatm belirdi.
Evlen onunla, kuzum.
Neden?
Bu olaanst kadna kar borcunu yerine gelir. Koca
s ld, bununla yazgnz sana nasl davranman gerektiini gs
termi oluyor.
Sen ne tuhaf adamsn! Dnemiyor musun, buna ola
nak yok! Sevmeden evlenmek inanmadan dua etm ek gibi bir
eydir. Bylesine alaklk insan olana yakmaz!
Ama evlenmek zorundasn.
Layevski fkeyle sordu:
Neden evlenmek zorundaymm?
nk-kocasnn elinden aldn onu. Btn sorumluluk
arlk senin zerinde demektir.
Sana Rusa sylyorum, onu sevmiyorum diye!
Sevmiyorsan sayg gster, gnln ho tut onun.
Sayg gster, gnln ho tut!.. Sanki karmda barahi
be var. Seni kt bir ruhbilimci, ie yaramaz bir fizyologsun. Bir
kadna sayg gstererek, gnln ho tutarak ilerin yrye
ceini sanyorsan yanlyorsun. Kadn her eyden nce yatak
ister.
Samoylenko utancndan yerin dibine geli.
Vanya, Vanya!
Sen kocam bir ocuk, bir kuramcsn, bense ii gemi
bir gen, bir eylemciyim. kimiz birbirimizi anlayamayz. En iyi
si konumay burada keselim. Mustafa, borcumuz ne kadar?
D oktor rkerek Layevskinin elini tuttu.
Hayr, hayr, ben deyeceim... nk smarlayan be
nim.
G arsona bard.
Mustafa, masraf benim hesabma yaz!
Kalktlar, sessizce rhtm boyunca yrdler. Bulvara gi
rerken durup ayrlmak zere el sktlar. Samoylenko iini
ekti.
Buna marklk denir, beyim! Yazg sana gen, gzel,
bilgili bir kadn gnderdi, ama sen onu geri eviriyorsun. Tanr
nme sevecen, iyi yrekli bir kadn karsn da isterse arpk
bir kocakar olsun. Bylesine dnden razym. zm bamz
da ikimiz gzel gzel geinirdik...
Samoylenko ayn anda toparland.
Kocakar ay iin semaver koysun yeter...
Layevskiden ayrlnca bulvardan yrd. Heybetli bir ta
vrla, ar ar, yznde sert bir anlatm, srtnda kar gibi beyaz
ceketi, ayanda boyal izmeleri olduu halde gsnde kur
deleli Vladimir nianyla gsn kabarla kabarta bulvardan
geerken kendini ok beenir; herkes onu hayranlkla izliyor
sanrd. Ban evirmeden iki yana bakt, bulvarn dzenlen
mesini beendi, iki yanda sra sra gen selviler, okaliptsler,
clz olsa da gzne gzel gzken palmiyeler diziliydi. Zaman
la bu aalardan geni glgeler decekti. erkezler onuruna
dkn, konuksever bir halkt.
iinden; Garip, Layevski Kafkaslar sevmiyor! diye ge
irdi.
Kardan be silahl er geliyordu. Askerler ona selam ver
diler. Bulvarn sandaki yaya kaldrmndan bir memur kars
yannda oluyla geiyordu. Samoylenko nazik bir glmse
meyle seslendi:
iyi gnler, Marya Konstantinovna! Yzmekten mi d
nyorsunuz? Kah-kah-kahL Nikodim Aleksandrovie ok
selamlar.
Nazike glmsemesini srdrerek yrd. Ama kardan
gelen bir salk memurunu grnce birden kalarn att, onu
durdurarak sordu:
Hastanede kim var, kim yok?
Kimse yok, beyefendi?
Nasl?
Kimse yok, efendim.
Peki, git.
alml alml salnarak limonata bfesine doru yrd.
Orada kendine Grc ss veren iri gsl bir Yahudi kadn
oturuyordu. Sanki alaya komuta verircesine yksek sesle;
Ltfen bana bir bardak soda veriniz! dedi.

II

Layevskinin Nadejda Fiyodorovnaya kar hnc en ok


u noktada kendini belli ediyordu: Bu gen kadnn btn
szleri, btn davranlar yalan ya da yalana yakn gzkyor,
kadnlar ve ak konusunda btn okuduklarnn kendisinden,
Nadejda Fiyodorovnadan, kocasndan daha iyi bir rnei
olamayacan dnyordu.
Eve dnd zaman Nadejda Fiyodorovnay giyinip
kuanm, salarn gzelce taram olarak pencerenin nnde
buldu. Kaygl bir yzle kahvesini iiyor, kaln bir dergiyi ka
rtryordu. Layevski kahve imenin yze kaygl bir anlatm
verecek kadar olaanst bir olay olmadn dnd. Bunun
tesinde odada houna gitmeye alt bir adam bulunma
dna gre Nadejda Fiyodorovnann son moda sa tuvaleti
yapmas bouna bir abayd. Dergikartrmas da yapmack bir
hareketti. Giyinip taranmay gzel, dergi okumay ise bilgili
grnmek iin yapt ortadayd.
Kadn;
Bugn yzmeye gitsem bir sakncas var m? diye sordu.
Neden olsun, canm? Sen yzmeye gittin diye yer yerin
den oynayacak deil ya...
D oktor kzar diye dndm de onun iin soruyorum.
O zaman doktorun kendisine sor, ben doktor deilim.
Layevskinin o gn Nadejda Fiyodorovnada en ok hou
na gitmeyen ey onun beyaz, plak boynu ile ensesindeki sa
kvrmlaryd. Anna Kareninann, kocasndan souduktan
sonra en ok kulaklarnn houna gitmemesi geldi hatrna.
Ne kadardoru bu! Ne kadar doru! diye geirdi iinden.
Bedeninde bir krklk, kafasnn iinde bir boluk his
sederek alma odasna gitti, kanepeye uzand. Sinekler
rahatsz etmesin diye yzn mendille rtt. H ep ayn tembel,
yapkan dnceler yamurlu bir gz akam uzayp giden
araba kervan gibi zihninde sralanyordu. O eziklik iinde
skntl, yar uykulu ruhsal durumuna teslim oldu.
Nadejda Fiyodorovnann kocasna kar sulu olduunu,
adamcazn onun yznden ldn dnyordu. Bozup
datt zel yaam, yce fikirler, bilgi ve alma alemi kar
snda da gene kendisi suluydu. Deerini sonradan anlad bu
ialemin burada, a Trkler ile aylak Abazalarn dolat bu
sahillerde deil, operann, tiyatrolarn, gazetelerin, her trl
dnsel etkinliklerin varolduu kuzeyde bulunduuna, bun
lara ancak orada eriilebileceine inanyordu, insan ancak
orada onurlu, bilgili, yce ve temiz olabilirdi. Kendini lkleri,
yaamna yn veren dnceleri olmamakla suluyordu. Geri
bunlarn ne menem ey olduklar da kafasnda net deildi, iki
yl nce Nadejda Fiyodorovnay sevmi, yaamn bayal
ndan, anlamszlndan kurtulmann yalnz onunla birle
meye, birlikte Kafkaslara gitmeye bal olduunu sanmt.
imdi de una inanyordu ki, kendisine gerekli her eyi elde
etm ek ancak Nadejda Fiyodorovnay brakmaya, Petersburga
gitmeye baldr.
Kanepede dorulup oturdu, trnaklarn kemirirken;
Her eyi brakp kamal! Bir an nce kamal! diye
mrldand.
Hayal gc yle bir tablo iziyordu: sabah erkenden va
pura biniyor, kahvaltsn orada ediyor, souk bira iiyor, g
vertede kadnlarla konuuyor, Sivastopole varnca kendini ilk
trene alyor. V erd in i zgrlk! Sonra birbiri ardnca sralanan
istasyonlar, gitgide souyup sertleen havalar, kaynaalar,
amlar... le Kursk, Moskova! stasyon bfelerinde lahana
orbas, lapal koyun eli, mersinbal, bira... Ksacas buras
arlk Asya deil, Rusya, anayurt Rusya! Trende yolcular yeni
arkclardan, Fransz-Rus dostluundan sz ediyorlar; her
yerde canllk; uygar, aydn, taptaze bir yaam gze arpyor...
Daha hzl, daha hzl! En sonunda ile Nevki caddesi, Bolaya
Morskaya, ile bir zamanlar niversiteli arkadalaryla birlikle
oturduu Koven soka, ile gm rengi, irin gkyz,
iseleyen yamur, slak arabaclar...
Bitiik odadan birisi seslendi:
Ivan Andreyi! Evde misiniz?
Layevski yant verdi:
Buradaym. Ne isliyorsunuz?
imzalanacak evraklar var.
Ba dnmesiyle tembel tembel kalkt, esnedi, terliklerini
yere srte srle bitiik odaya gili. Sokakta, ak pencerenin
nnde gen grev arkadalarndan biri dikiliyor, evraklar
pencerenin nne yayyordu.
Layevski yumuak bir sesle;
imdi, kuzum, diyerek mrekkep hokkasn getirmeye
gitti.
Yeniden pencerenin yanna gelince katlar okumadan
imzalarken;
Hava ok scak, deil mi? dedi.
Evet, efendim. Bugn daireye gelecek misiniz!
Sanmam... Biraz keyifsizim de... ekovskiye syler mi
siniz, leden sonra ona uramak istiyorum.
M emur gitti. Bunun zerine Layevski yine kanepeye u-
zand, dncelere dald.
Evet, iinde bulunduum durumu eni konu dnmeli,
bir karara varmalym. Buradan ayrlmadan nce btn bor
larm denmeli. ki bin rubleye yakn borcum var, ama metelik
yok cepte. Aslnda bu nemli bir ey deil. Ne yapar-eder,
bunun bir blmn burada derim, bir blmn de sonra
Petersburgdan gnderirim. Asl sorun Nadejda Fiyodorovna-
da... nce ilikilerimizi belirlemeliyiz. Asl nemlisi bu!
Biraz durduktan sonra Samoylenkoya gidip akl dan
mann en uygun yol olmayacan dnd.
En iyisi ona gitmek, ama yarar ne? Gereksiz yere ona yi
ne tuvalet masasndan, kadnlardan, namustan, namuzsuzluk-
lan dem vuracam. Hemen bamn aresine bakmam gerekir
ken, bu kahrolas tutsaklkta debelenirken, kendimi bou
bouna mahvederken namusun, namussuzluun sz m olur?
unu anlamadan bir ey yapamazsn: Byle bir yaam srdr
mek alaklktr, kendine acmamaktr; bunun yannda her ey
kk, nemsiz kalr!
Dorulup oturarak mrldand:
Evet, kamal, bir an nce kamal!
Issz deniz sahili, kavurucu scak, srekli suskun, srekli
yalnz duran ba dumanl mor dalarn tekdzelii iine sknt
veriyor, sanki onu her ynden kuatarak uyuturuyordu. Belki
kendisi yetenekli, zeki, namuslu bir adamd, eer burada u
deniz ile dalar arasnda kapal kalmasa iyi bir devlet adam, iyi
bir gazeteci, iyi bir konumac, zverili bir eylemci olurdu. Kim
bilebilir! Bu durumda namustan, namussuzluktan sz etmek
sama deil mi! Tanr vergisi yetenei olan, topluma yararl bir
adam, diyelim bir mzisyen ya da ressam onu kuatan tutsak
lktan kurtulmak iin duvarlar ykar, zindanclarn atlatrsa
bunun ad namussuzluk mu olur? yleyse bu durumdaki bir
adam iin her ey drstedir.
Saat ikide Layevski ile Nadejda Fiyodorovna yemee
oturdular. A domatesli pirin orbas getirince Layevski
sordu:
H er gn ayn ey. Niin lahana orbas piirmiyorsun?
Lahana yok.
Nasl yok? Samoylenkonun evinde lahana orbas
pier, Mariya Konstantinovada her gn ayn orba bulunur,
ama her nedense yalnz ben u tatlms bulak suyunu imek
zorunda kalyorum. Olmaz byle ey, kuzum!
ou ailede olduu gibi, nceleri Layevski ile Nadejda
Fiyodorovnann da hibir sofras kavgasz, grltsz gemez
di, ancak Layevski yanndaki kadn sevmediini anlayal beri
her eyine katlanmaya, onunla tatl dille, nezaketle glerek
konumaya alyor, kuzum, iki gzm szleriyle havay yu
muatyordu.
G ene glmseyerek;
orba sanki meyan kk suyuna benzemi, dedi.
Gler yzl grnmeye alt halde daha fazla dayana
mad.
nk ev ilerina bakan yok. Madem sen hastasn, ken
dini boyuna okumaya veriyorsun, yleyse mutfak ilerini brak
da ben zerime alaym! dedi.
Daha nceleri olsa Nadejda Fiyodorovna Peki al. ya da
Bakyorum, beni a yapmak isliyorsun. gibi bir karlk
verirdi. Ama imdi adama rkek rkek bakmakla, yz kzar
makla kald.
Layevski gene de sevecence sordu:
E, bugn kendini nasl hissediyorsun?
Kt saylmaz, zerimde biraz dermanszlk var.
Kendine iyi bak, iki gzm. Senin iin baya kayglan
yorum.
Nadejda Fiyodorovnann bir hastal olduu kesindi.
Samoylenko bunun stma nbetleri olduunu syleyerek boyu
na kinin veriyordu. Baka bir doktor, Ustinovi ise onda kadn
hastal bularak scak pansuman tavsiye etmiti. Ustimovi
uzun boylu, kuru, zayf, insan kakn, gndzleri evde oturan,
geceleri ise ellerini arkasna balayp, kam bastonunu srtn
dan yukar doru uzattktan sonra rhtmda yalnz bana
ksrerek dolaan bir adamd.
Layevski eskiden, Nadejda Fiyodorovnay sevdii zaman
lar hastal onda acma duygusu ile kayg uyandrrd. Ama
imdi bunda bir yapmacklk buluyordu. Kadncazn stma
nbetlerinden sonraki sar, uykulu yz, baygn baklar, es
nemeleri, nbet geldii zaman battaniyenin altna girip yat
mas, bu srada yetikin bir kadndan ok bir ocua benzemesi,
odann scak olmas, havasnn kt kokmas, bu gibi eyler ev
lilikle ilgili hayallerini zedeliyor, onda evlilik karl bir duygu
uyandryordu.
kinci tabak olarak Layevskiye yumurtal spanak, N adej
da Fiyodorovnaya ise hasta olmas dolaysyla stl pelte getir
diler. Kadncaz tasal bir yzle nce kan pelteye dokun
durup st ierek yemee, ardndan azn aprlmaya balad
zaman Layevski yle bir fkeye kapld ki. bann kandn
hissetti. Byle bir duygunun kpeklere kar bile bir aalama
olduunu kabul ediyordu, ama bu durumda kendisine deil,
onda byle bir his uyandrd iin Nadejda Fiyodorovnaya
ierliyordu. Sevenlerin sevgililerini bazan neden ldrdk
lerini imdi daha iyi anlamaklayd. Kendisi elbette kimseyi l-
dremezdi, ama o anda yarg yerinde olsa byle bir su ile
yeni temize karrd.
Yemek bitince;
Mersi, iki gzm, diyerek kadn alnndan pt.
almaodasna gittikten sonraoradabir keden tekine
birka dakika gidip geldi, yan gzle izmelerine bakt, sonra
kanepeye oturarak yle mrldand:
Kamal, kamal! ilikilerimizin trn ortaya koyduk
tan sonra kap gitmeli!
Kanepeye uzand, Nadejda Fiyodorovnann kocasnn
bel-ki onun yznden ld geldi aklna. Srt st yatp
izmelerini giymek iin ayaklarn havaya dikerken unlar
dnyordu: Bir insan birini sevdii ya da ondan souduu
iin sulamak samalktr. nk sevmek ya da nefret etmek
bizim elimizde deildir. Nadejda Fiyodorovnann kocasna
gelince, belki de onun lmnden dolayl olarak suluyumdur.
Karsn sevdim diye, kars bana gnl verdi diye kimse beni,
dorudan doruya sulayamaz.
Sonra kalkt, kasketini arayp buldu. Memurlarn her gn
toplanarak vint oynadklar, souk bira ilikleri yere, daire
arkada ekovskinin evine yolland.
Yolda giderken unlar dnyordu: Bu kararszlmla
tpk Hamlete benziyorum. Shakespeare ne kadar doru gr
m, nasl da doru dnm!

III

Hem kendisi can skntsndan kurtulmak, hem de kente


yeni gelen bekar memurlarn yemek yiyecekleri bir yer bu
lunmad iin Samoylenko evinde bir eit tabldot kar
maklayd. Sz edilen zaman diliminde yalnzca iki kiiye ye
mek veriyordu. Bunlar, denizanalarnn ambriyolojisini ince
lemek amacyla yazn Karadeniz kysna gelmi bulunan gen
zoolog von K oren ile tedaviye gnderilen yal zangoun
yerine atanan zango yama Pobedovdu. Pobedov ruhban
okulunu bitirir bitirmez buraya gnderilmiti. H er ikisi de
len ve akam yemekleri iin ayda on ikierruble dyorlard.
Samoylenko le yemeine tam ikide gelecekleri konusunda
onlardan sz almt.
H er zaman ilk olarak von Koren gelirdi. Konuk odasnda
sessizce oturur, sehpadan bir albm alarak geni pantolonlu,
silindir apkal, yabanc birtakm erkeklerin; ilen ember
takld iin elekleri an gibi alan, ba hotozlu kadnlarn
siliklemi fotoraflarn dikkatle gzden geirirdi. Samoy-
lenko fotoraf sahiplerinin pek azn anmsar, adn unuttuk
larndan sz ederken;
Ah, bilmezsiniz, ne kafal bir adamd! diyerek iini
ekerdi.
Von Koren albme bakmay bitirince etajerdeki tabancay
elinde smsk tular, sol gzn ksarak uzun sre prens V o
rontsovun portresine nian alr ya da aynann karsna gee
rek esmer yzn, geni alnn, zencilerinki gibi kvrck siyah
salarn, Acem halsna benzeyen iri iekli, rengini atm
basma gmleini, belini yelek gibi saran geni mein kemerini
uzun uzun seyrederdi. Kendi kendini seyredii ona albmdeki
fotoraflara, sap kakmal tabancaya bakmaktan daha byk
bir zevk veriyor olmalyd. Yakkl yznden, dzgn kesilmi
sakalndan, salkl, salam beden yapsnn ak kanl olan
geni omuzlarndan ok honuttu anlalan. Yalnz bunlardan
deil, zerine kalp gibi oturan lakm giysisinden, gmleinin
rengine uygun den boyunbagndan sar ayakkablarna
varncaya degin her eyinden memnundu.
Zoolog albme bakarken ya da aynada kendini seyreder
ken Samoylenko mutfakta, mutfan yanndaki sofada ceket
siz, yeleksiz, ggs-bagr ak, telal telal, ter dkerek salata
ya da yemeklere terbiye hazrlar, sebze cac iin et, hyar, so
an dorar, masalarn evresinde drt dner, hizmet eden e-
mirerine ikide bir gzlerini belertir, kah bakla, kah kakla
ona gzda verirdi.
Sirkeyi ver! Sirkeyi deil, canm, zeytinyan ite...
Nereye gittin hayvan! diye fkeyle tepinirdi.
Sersemleyen em ireri titrek sesiyle ona yle yanl verirdi:
Yag getirecektim, beyefendicigim...
abuk, dolaptaki ya grmyor musun? Daryaya sy
le, hyar kavanozuna dereotu koysun! Anladn m, dereotu!
Kremann stn kapat, salak, iine sinekler girecek!
Barmalarndan btn ev inlerdi.
Saat ikiye on ya da eyrek kala zango yama gelirdi.
Yirmi iki yalarnda, sska, uzun sal, sakalsz, byklar henz
terleyen bir delikanlyd. O gn konuk odasna girince kutsal
tasvir nnde istavroz kard, glmseyerek elini von K orene
uzatt.
Zoolog souk bir tavrla;
Merhaba, dedi. Nerelerdeydiniz bakalm?
Rhtmda kaya bal avladm.
yle ya... Zango efendi, grdm kadaryla siz hibir
zaman asl grevinizle uramayacaksnz.
Zango yama gld, elini beyaz latasnn derin cebine
daldrd.
Neden? G rev dediiniz kap gitmez ki! Bir gn nasl
olsa onu da yaparz.
Zoolog iini ekti.
Size gzel bir sopa ekmeli!
Aradan 20-25 dakika getii halde onlar kimse yemee
armyordu. Emirerinin mutfaktan sofaya, sofadan mutfaa
koturmalar, Samoylenkonun barp armalar bitmek bil
miyordu:
Oraya deil, masann stne koy! nce yka da getir
unu!
Karnlar ackan zango yama ile von Koren kelerini
demeye vurmaya, bylece tiyatro balkonundaki seyirciler
gibi sabrszlklarn gstermeye baladlar.
En sonunda yemek odasnn kaps ald, bitkin emireri
yemein hazr olduunu bildirdi.
Yemek odasnda onlar mutfan boucu scandan
kpkrmz olmu, kan-ter iine batm bir durumda, fkeli bir
yzle Samoylenko karlad. nce ikisine sert sert bakt, orba
tenceresinin kapan kaldrarak tabaklarna orba doldurdu.
Ancak onlarn itahla yediklerini, orbann holarna gittiini
grdkten sonra hafife iini ekerek derin koltuuna gml
d. Yz yorgundu, terden ldyordu. Ar ar kendine bir
kadeh votka doldurarak;
Gen kuan erefine! dedi.
Layevski ile aralarnda geen konumadan sonra neesi
yerinde olmakla birlikte sabahtan beri ruhunun derinlikle
rinde bir arlk hissediyordu, iinde Layevskiye kar bir
acma duygusu vard, ona yardm etmeliydi, ama nasl?
orbadan nce doldurduu kadehi tepesine diktikten
sonra derin derin iini ekerek dedi ki:
Bugn Vanya Layevskiyi grdm. Maddi ynden du
rumu berbat, hele ruhsal bakmdan iyice km. Acnacak
durumda.
Von Koren;
Tam da acnacak adam buldun! diye karlk verdi. Bu
sevimli delikanly denizde boulurken grsem bastonumla
daha dibe iterdim. Boul, hadi, cann cehenneme! diye.
Yok canm, sen byle bir ey yapamazsn!
Zoolog om uz silkti.
Niin! Ben de senin gibi hayrl iler yapacak durum
daym.
Zango yama gld.
insan bile bile denize batrmak hayrl bir i mi?
Layevski gibilerini evet.
Samoylenko konuyu deitirmek isteiyle;
Sebze cacnn bir eksii var galiba, dedi.
Von Koren konumasn srdrd:
Layevski kuku yok ki, toplum iin kolera mikrobu gibi
zararl, hatta tehlikeli bir yaratk. Onu yok etmeyi insanlk
uruna bir hizmet sayarm.
Yakndan tandn bir adam, bir arkadan hakknda
byle szler sylemek sana onur kazandrmaz. Onunla ne alp
veremeyecein var?
Samalamay brak, doktor! Bir mikropla ne alp vere
ceim olabilir ki! Hele her nme geleni arkadam saymak, iz
ninizle belirteyim ki, insanlarla iliki kurarken doruyu yan
ltan ayrmamak, dnmemek, daha akassuya-sabuna do
kunmamak demektir. Layevski denen bu adam ben alan
teki sayyorum. unu gizlemeden syleyeyim: Ona kar al
akm gibi davranrken vicdanm bile szlamyor! Ama sen onu
yaknn sayyormusun; istersen onunla p, kokla, bundan
bana ne? le yandan onu kendine yakn bulduuna, zangola
ikimizi onunla ayn kaba koyduuna gre demek ki, biz senin
yannda birer hiiz. Senin insanlara kar ilgin bu kadarm!
Sanoylenko yzn tiksintiyle buruturarak mrldand:
insana alak demek! Bu o kadar kt bir ey ki, an
latamam!
V on Korcn konumasn yle srdrd:
Bir insan hakknda onun yapt ilere, davranlarna
baklarak hkm verilir. Zango efendi, beni iyi dinleyin ve
hkmnz verin! Bay Laycvskinin bugne dein yaptklar
in hkmdarnn ferman gibi apak nnze serilmitir,
bandan sonuna dek okuyabilirsiniz.
Burada yaad iki yl ierisinde neler yapt bu adam? Par
makla sayalm: Birincisi, kent halkn vinl oynamaya altrd.
ki yl nce bu oyun burada bilinmezdi, halbuki imdi sabahtan
gece yarlarna dein herkes, hatta kadnlar, delikanllar bile
vint oynuyorlar. kincisi, halka bira imeyi retti, bu da bura
da bilinmeyen bir eydi. Bu kentte yaayanlar eit eit vot
kalar hakkndaki bilgilerini ona borludurlar; yle ki, Koelov
votkasn 21 numaral Smirnov votkasndan gz kapal ayrt
edebilirler... ncs. nceleri burada bakalarnn karlary
la dp kalkmak, hrszlarn gz gre gre deil de gizlice
almalar gibi, kimseye gstermeden yaplrd. Oysa Layevski
bu ite nclk grevi stlenip aklan aa bakasnn kar
syla yayor. Drdncs...
Von Koren sebze cacn arabuk bitirerek kaseyi e-
mirerine verdi, sonra zango mezine dnerek konumasn
srdrd:
Layevkiyi tanmamzn daha ilk gnlerinde anladm,
ikimiz de buraya ayn zamanda gelmitik. Onun gibiler
dostluu, arkadal, dayanmay falan ok severler, nk
vinl oynamak, iki imek, keyifle yemek yemek iin her zaman
arkadaa gereksinmeleri vardr. Bunun iin gevezedirler, ken
dilerini dinletecek adam ararlar. Onunla ahbap olmutuk; yani
her gn kapm andryor, almama engel oluyor, kapat
masndan ulu orta sz ediyordu. Daha ilk gnlerde mthi
yalanclyla beni hayrete drm, liksindirmili. Niin ok
iiyor, niin kazancna gre harcamyor da borlanyor, niin
hibir ey yapmyor, okumuyor, niin kltr kt, bilgisi az diye
bir dost olarak ona krdm. Bu sorularm karsnda ac ac
gler, iini ekerek, Ben bahtsz, ie yaramaz bir adamm. ya
da, Biz, klelik arlklarndan ne istiyorsunuz, kuzum? yahut
da, Biz gitgide yozlayoruz... bu da olmazsa, Oneginle 1,
Peorinle , Byronun Kabiliyle, Bazarovla3 ilgili bir sr
abuk sabuk aklamalar sralayarak, Bunlar bizim kan bayla
da bal olduumuz manevi babalarmz. derdi. Devletin so
rumluluundaki paketlerin haftalarca almadan bekletil
mesinde, her gn kafay ekip bakalarna da iirmesinde sanki
kendisi deil de Onegin, Peorin, Bazarov sulu sanrsnz.
Ar iki dknlnn, kepazeliinin kayna kendisi deil
sanki; dardan, bolukta bir yerden geliyor. stelik ak gze
bakn, sefih, yalanc, rezil olan biz hepimizmiiz gibi, biz 1880
yllarnn insanlar..., biz klelik dneminin uyuuk, sinirleri
lakalam kua..., uygarlk bizleri yozlatrd... gibi de
yimler kullanarak bizleri de su ortaklna katmaya alr.
Ksacas, unu anlamamz gerekir ki, Layevski gibi byk bir
adamn d de byktr, onun dkl, kltrszl,
ahlakszl doal ve tarihsel bir olaydr, doal afet gibi bir ey-

1 Pukinin Yevgcni Onegin adl iir-romannn kahraman.


2 Lermontovun Zamanmzn Kahraman adl romannn ba kiisi.
3 Turgenyev'in Babalar ve ocuklar adl romannn ba kiisi. Kabille bir
likte bu 4 kahramann ortak zellii toplumda gz doldurmalar, beenil
melerine karlk hibir ie yaramamalar, birer O blom ov olmalardr.
(-N.)
dir, ortaya kmasn kimse nleyemezdi. Sanki kutsal bir ki
iymi gibi Layevskinin nne kandil dikmek gerekir, nk
amzn, toplumsal akmlarn, kaltmn vbg. kurbandr. Onu
dinleyen memurlar, bayanlar ah-of ekerek zavallya acrlar.
Ben nceleri bir kstahn m, yoksa akgz bir dolandrcnn
m, kimin karsndaym, anlayamadm. Onun gibi aydn gr
nl, biraz mrekkep yalam, durmadan soyluluundan dem
vuran herifler kendilerini olaanst karmak bir yaratkm
gibi satmasn iyi bilirler.
Samoylenko birden parlad:
Y eter artk! O nun gibi ok soylu bir insan iin byle
laflar edilmesine izin veremem!
Von Koren souk bir tavrla;
Szm kesme, Aleksandr David, imdi bitiyor, dedi.
Layevski olduka anlalmas kolay bir yaratktr. te size onun
ahlak iskeleti: Sabahleyin terlikle gezme, deniz banyosu, ay;
sonra leye dein gene terlikler, gezinti, ene almalar; saat
2de terlikler, le yemei ve arap; saat bete deniz banyosu
ay ve arap; bunun ardndan vint ve palavra; saat 10da akam
yemei, arap; geceyarsndan sonra da la fem m eV e uyku... O-
nu btn varl kabuunun iindeki yumurta gibi bu izlence
nin (programn) iine sktrlmtr. Yrmesi, oturup kalk
mas, kzmas, okuyup yazmas, sevinmesi, her eyi arapla, ku
marla, kadnlarla snrldr. Onun yaamnda kadnlar uursuz,
ezici bir rol oynar. D aha 13 yandayken ak olduunu kendi
azndan duyduk. niversitenin birinci snfndayken zerinde
olumlu etkiler brakan bir kadnla dp kalkmtr, mzik bil
gisini o kadna borludur, ikinci snftayken genelevden pa
rayla bir orospu karp onu kendi dzeyine ykseltmi, yani
metres tutmu. Ancak kadn onunla alt ay kadar yaadktan
sonra gerisin geriye mamasnn yanna kam. Bu kan La-
yevskiye verdii strap az deildir. Ne yazk, bundan dolay

1 Kadn (Fr.).
ylesine zlm ki, niversiteyi brakm, iki yl elini bir eye
srmemi. Ama iyi de olmu. Evde otururken dul bir kadnla ii
piirmi, kadn ona hukuk fakltesini brakp edebiyat fakl
tesine girmesini tavsiye etmi, o da yle yapm. renimini
bitirince de imdiki sevgilisi... neydi ad... biliyorsunuz... u evli
karya tutuldu, onunla buraya, szmona bir lk peinde Kaf-
kaslara kamak zorunda kald. Bugn-yarn ondan da bkacak,
yeni bir lk peinde gerisin geriye Petersburgda alacak
soluu...
Samoylenko zooloa sert sert bakarak;
N ereden biliyorsun? Sen yemeini yesen e! dedi.
Masaya Leh salasyla piirilmi kefal geldi o srada. Sa
moylenko iki mterisinin tabana birer btn kefal koydu,
kendi eliyle zerlerine sala dkt, iki dakika kadar sessizlik
iinde geti.
Zango yama;
Kadn her insann yaamnda nemli bir rol oynar, bu
kanlmazdr, dedi.
Ama bunun bir derecesi yok mu? Biz erkekler iin ka
dn bir ana, bir kz karde, bir e, bir dosttur, ama Layevski iin
yavukludan bakas deildir. Kadnla bir arada olma onun
mutluluu, yaamnn tek amacdr; neesi, hzn, can skints,
moral bozukluu hep kadndan kaynaklanr. Yaamasnn bir
anlam m kalmad, sulu kadndr; yeni bir yaam afa m
skt, yeni bir lkyle mi aydnland, arkasnda bir kadn ara
mak gerekir. Yalnz kadnlarla ilgili yaptlar, kadn tablolar
houna gider. Ona gre kendimizden geercesine akn sar
holuuna, tutkusuna kaplmay beceremediimiz iin ki, iin
de bulunduumuz yllar 1840lardan, 1860lardan daha kt
dr. Bu ehvet dknlerinin kafataslarnn iinde sarkom
trnden bir ur, bir yumru olmal, nk beyinlerini sktrp
ruhlarn arptyor. Bir topluluk iinde otururken Layevskiyi
inceleyin, greceksiniz ki, yannda genel konulardan, diyelim
hcr yapsndan, igdlerden sz edilirken bir kenarda
durur, suspus oturur, kimseyi dinlemez; ylesine durgun ve il
gisizdir ki, aarsnz. Ona sorarsanz bunlar sradan konu
lardr, onun iin bir deeri yoktur, nemsizdir. Ama siz diiler
den, erkeklerden sz aar, rnein rmceklerde iftlemeden
sonra diilerin erkeklerini yediini sylediniz mi, gzleri falla
gibi alr, meraklan yz parlar, ksacas, herif birden canlanr.
Ne kadar yce ya da sradan olursa olsun btn dncelerinin
her zaman lek bir orlak noktas vardr. Yolda giderken diyelim
bir eek karnza ksa; Sylesen e, dii eekle deveyi iftle-
lirscler acaba ne doar? diye sorar. Ya ryalar? Size dle
rinden sz elli mi hi? Ah, hi sormayn, hepsi olaanstdr.
Adam dlerinde kah ayla evlendirildiini, kah polis karako
luna arlp gitar ile birlikle yaamaya zorlandn grmtr.
Zango yama nlayan bir kahkaha koyverdi. Samoylen-
ko kalarn atl, glmemek iin fkeyle yzn buruturdu.
Ama kendini tutamad, kahkahay bast.
Gzlerindeki ya silerken;
Yalan sylyor, vallahi yalan sylyor! diyordu.

IV

Zango yama her eye glerdi; olur olmaz eylere gl


mekten kasklarn tular, sanki atlayacak sanrdnz. Sanki in
sanlar arasna onlarda glnecek laraf bulduu, birilerine ad
takabilecei iin girerdi. Samoylenkoya zehirli rmcek, emir-
erine de rdek adn koymutu. Bir gn Layevski ile Nadejda
Fiyodorovnadan aa maymunu diye sz edince von Koren
glmekten krld, insann yzne ycrcesine bakar, gz krp-
makszn dinlerdi; gzlerinin ii kahkahalarla dolduu, maka
ralar koyverecei, glmekten katlaca an beklerken yz
nn gerildiini grrdnz.
Zoolog konumasn bitirmemiti. Von K oren gzlerini
onun yzne dikmi, gln bir ey sylemesini bekliyordu.
Bylesine ahlak dkn, soysuzlam bir adam arasa-
mz bulamazsnz. Bedence uyuuk, miskin, mymnt bir adam
dr; zeka derecesine gelince, durmadan yiyip ien, ku ty
yatakta yalan, arabacsyla oynaan iko bir tccar karsndan
fark yoktur.
Zango yardmcs makaralar koyverdi. Von Koren;
Zango efendi, glmeyi brakn, bu kadar da budalalk
tr! dedi.
Berikinin glmesinin bilmesini bekledikten sonra yle
konulu:
H erif bylesine zararl, tehlikeli biri olmasa ona aldr
etmez, yaptklarn grmezlikten gelirdim. En byk korkum
kadnlar arasnda baar salamas, bundan dolay bir dzine
kadar kendisi gibi miskin, ahlaki dk Layevskiyi insanln
bana bela etmesidir. Ayrca hastal son derece bulacdr.
Demin vinl ve bira dknlnden sz etmitim, iki yl daha
gesin bu iki tutku btn Kafkasya sahillerini saracaktr. H al
kn, zellikle orta tabakann aydnlara, niversite renimine,
soylu davranlara, dilde edebilie ne kadar sayg gsterdiini
bilirsiniz. Layevski ne kadar bayalk ederse etsin herkes onun
iyi yaptna, bakalarnn da byle yapmas gerektiine ina
nacaktr, nk aydndr, zgr dncelidir, niversite bitir
mitir. Sinir zayfln, bahtsz, gereksiz, an-kurban bir a-
dam oluunu da bunun stne eklediniz mi, ne yapsa kimse
onu sulu bulmayacaktr. ylesine sevimli, cana yakn bir
adamdr ki, deme gitsin! Herkese kar hogrldr, uysaldr,
konukandr, yumuak baldr, alakgnlldr. sleyen her
kes onunla oturup iki iebilir, kaba saba konuabilir, dedi
kodu edebilir...
Halk dinde ve ahlakta antropom orfizm e1 yaknlk duyar.
Kendi zaaflar hangi tanrlarda varsa onlar daha ok sever. Bu
duruma gre Layevskiyi gznzn nne getirin, onun hay

1 nsana benzerlik; animizmde insan zelliklerinin doa varlklarnda aran


mas, tannlann insan suretinde dnlmesi. ( .N.)
ranlar zerindeki etki alannn geniliini hesap edin! Adam
stelik usta bir aktr, yaman bir dalaverecidir. Ah, o ne hinolu
hindir, siz bilmezsiniz! Kvrtmalarn, hokkabazlklarn, rne
in uygarla kar taknd tavrlar ele alalm. Uygarlktan
haberi yoktur, ama siz bir de onu dinleyin. Uygarlk bizleri
yozlatrd. Uygarlk nedir bilmeyen ilkel insanlara, doann
sade ocuklarna yle imreniyorum ki! laflar azndan d
mez. Sanrsnz ki, beyefendi bir zamanlar kendini uygarla
adam, ona byk hizmette bulunmu, uygarl eksiksiz -
zmsemi, ancak sonunda uygarlk bizimkini aldatp d k
rklna uratm, hazred canndan bezdirmi. O, bir Fausttur,
ikinci bir Tolstoydur. Schopenhauere, Spencere dnk o
cuk gzyle bakar, omuzlarn babacan bir tavrla tapala-
yarak, E, dostlarm, ne var, ne yok? diye kk grr. S-
penceri okumu deildir, gelgeldim evindeki hanm iin, S-
p enceri okumutur! diyerek kendine gre onu alaya almas
pek hotur. Gelin grn ki, herifi can kulayla dinlerler. Hi
kimse bu arlatann, deil Spencerden bu ses tonuyla sz e t
meye, onun pabucunun altn pmeye bile layk olmadn
aklna getirmez. T ek amac kendi sln, ahlak dkln
rtmek, kendini temize karmak olan insanlar uygarla, oto
ritelere, deerini kantlam insanlara amur atar, onlar kt
gstermeye alr, pis pis alay ederler. Byleleri en bencil, en
aalk, en iren yaratklardr.
Zoologa artk fkeyle deil, onu hakl bulurcasna bakan
Samoylenko;
Bilmem ki, ne istiyorsun ondan, Kolya? dedi. O da her
kes gibi insan, bir sr zayf yanlar var. Ama ann dnce
dzeyini korumasn beceriyor, grevini yapyor, yurduna yarar
salyor. Bundan on yl nce burada acenta temsilcii yapan
yal bir bey vard. O derdi ki...
Zoolog onun szn kesti.
Yeter, yeter! Grevini yapyor, ama nasl? Buraya geldi
geleli iler dzene mi girdi? Memurlar daha insafl, daha
drst, daha nazik mi oldular? Tam tersine, niversite bitirmi,
aydn bir kii olma otoritesiyle onlarn ahlakszlklarna bir
eit yasallk kazandrd. Ancak aylklarn dendii gn olan
ayn 20sinde iine ballk gsterir, br zamanlar evinde te r
liklerini srterek dolar, Kafkaslarda grev yapmakla Rus
hkmetine byk bir ltufta bulunuyormu gibi tavr taknr.
Aleksandr David, sakn onu savunmaya kalkma! Seni kesin
likle iten bulmuyorum. Onu gerekten sevseydin, dostu ol
saydn zayf yanlarna kar en bata sen kaytsz kalmazdn,
onu ho grmezdin. Yine kendi yarar iin onu zararsz-
latrmaya alrdn.
Nasl yani?
Zararszlatrmak ite... Madem adam dzeltilcmiyor,
yleyse tek kar yol zararsz hale getirmektir.
Von Korcn byle diyerek parman boynunun evresinde
dolatrd.
Bomak da olabilir. nsanln genel yarar iin, hem de
kendi karlar iin byleleri ldrlmeli. M utlaka ldrlmeli.
Samoylenko ayaa kalkt;,zoologun durgun, souk yzne
akn akn bakt.
Sen ne diyorsun? Zango efendi, ne diyor bu? Akln m
oynatm ne!
Yok canm, ille idam edilsin diye srar etmem. Zararl
olduu kantlanrsa baka yollar da dnlebilir. Madem or
tadan kaldrlmas istenmiyor, yleyse toplumdan soyutlansn,
haklar elinden alnarak zorunlu almaya verilsin.
Samoylenko irkildi.
Sen neler sylyorsun, Tanr akna!
Zango yardmcsnn kabak dolmasn bibersiz yediini
grerek;
Biber ekin de yiyin, kuzum! diye uyard.
Zoologa dnd.
Ha, ne diyordum? Senin gibi akll bir adama yakr m
bu sylediklerin? Dostumuzu, gururlu, aydn bir adam zorun
lu almaya gndermek, yle mi?
Gururluysa, kar gelirse prangaya vurulsun!
Samoylenko artk bir ey sylemiyor, parmaklarn kpr
datmakla yetiniyorrdu. Zango yama onun akn, gln
yzne bakarak glmeye balad.
Zoolog;
Artk bu konuyu kapatalm, dedi. Yalnz unu unutma
ki, Aleksandr David, ilkel insan topluluklar yaam savayla,
doal ayklama yoluyla Layevski gibilerden korunurdu. Bizim
imdiki kltrmz yaam sava, doal ayklama alannda za
yf kald, s adamlar, ktleri yok etme iiyle bizler tek tek il
gilenmek zorundayz. Yoksa Layevskiler oald m, uygarlk
ortadan kalkar, insanlk bslln soysuzlar, bunun suu da
bizlerin stnde kalr.
Eer bu uurda baz kiileri bomak, asmak gerekiyorsa
uygarlk, insanlk yerin dibine batsn! Sana bir ey syleyeyim
mi, sen ok bilgili, ok akll bir adamsn, lkemiz seninle vn
duyuyor, ama Almanlar seni bozmular. Evet, Almanlar! Al
manlar!
Samoylenko, D erp tte tp fakltesini bitirdiinden beri
seyrek olarak Alman grm, Almanca tek kitap okumamt.
Bunca yldr vard kanya gre siyasette, bilimde btn k
tlkler Alnanlardan gelmekteydi. Bu dncenin nereden
kaynaklandn kendisi de bilmiyordu, gene de edindii kanya
sk skya balyd.
Evet, Almanlar! diye steledi. Hadi, gidelim de ay
ielim!
birden kalktlar, apkalarn giyerek baheye ktlar;
sararm akaaalarn, armutlarn, kestanelerin glgesine o-
turdular. Zoolog ile zango yama kk masann yanndaki
sraya yerletiler, Samoylenko ise geni arkal geriye doru
eik, hasrdan rme koltua kt. Emireri ay, reel, bir ie
urup getirdi.
Hava ok scakt, s glgede en azndan 30 derece vard.
Kavurucu scak donup kalm gibiydi, kestane aacndan sar
kan bir rmcek a o durgun havada kprdamadan duruyor
du.
Zango yardmcs masann yannda yerde duran gitar
eline ald, tellerini akort ederek ince sesiyle alaktan bir ark
tutturdu: Ruhban okulunun mezleri meyhane nnde di
kilir...
Ama scan etkisiyle hemen sustu, alnnn terini sildi,
mavi, kzgn gkyzne bakt.
Samoylcnko uyuklamaya balad. Bir anda tm uzuvlarn
saran le uykusu, scaklk, sessizlik onu sarho elmi gibiydi;
iyice yumuayp gevemiti. Yava yava gzleri bzld, elleri
sarkt, ba gsne dt. Uyumadan nce duygulu, alamakl
bir sesle;
Ey, gen kuak, dedi. Sen bilimin yldz, sen kilisenin
... Bir gn birde bakmsnz, uzun cppelilerden biri mel-
ropolillie ykselmi. O zaman onun elini pmek gerekir. Di
leyelim, yle olsun...
Az sonra horlamalar duyuldu. Von Koren ile zango ya
ma aylarn ierek sokaa ktlar.
Zoolog sordu:
Gene rhtmda kayabal avlamaya m?
Yok, hava ok scak.
yleyse bize gidelim. Postaya verilecek eyleri paketler,
bir eyler kopye edersiniz. Bu arada nelerle ilgilenebileceinizi
konuuruz. almak gerek, azizim. Byle olmaz.
Zango yama;
Szleriniz doru, ok mantkl, dedi: Ama bugn bu
lunduum yaam koullar iinde tembelliimi ho grnz. Siz
de bilirsiniz ki, durumun belirsizlii, kararszlk tembellie yol
aar. Beni buraya belirli bir sre iin mi, yoksa temelli mi
gnderdiler! Ulu T anrdan baka kimse bilmiyor. Burada b e
lirsizlik iinde yayorum. Karm da babamn yannda yalnz
bana yor, zlem ekiyor. Neredeyse bunaltc scaktan
beynim uyutu.
Sama! insan scaa da alr, yannda kars olmadan
yaamaya da... marmamak, kendinize dgemen olmalsnz!

Sabahleyin Nadejda Fiyodorovna deniz banyosuna gi


diyordu, arkasndan da elinde bir testi, bir bakr tas, havlular ve
sngerle ah kadn Olga geliyordu. Limann aklarnda kirli-
beyaz bacal iki gemi vard, bunlar yabanc yk gemileri
olmalyd. Rhtmda beyaz giysili, beyaz iskarpinli birtakm
adamlar dolayor, bara-ara Franszca konuuyorlard;
vapurdan da onlara yant veriyorlard. Kentin kk kilise
sinde durmadan an alyordu. Nadejda Fiyodorovna birden
sevinerek anmsad;
A, bugn pazar!
Bugn keyfi yerindeydi, neesine diyecek yoktu. Kaba
kyl uhasndan bol bir giysi ile kenarlar iyice aa sarkm
geni bir hasr apka giymiti. Bu apkann altnda yz bir
kutunun iindeymi gibi gzkyor, kendini ok zarif buluyor
du. Dncesine gre btn kentte gen, gzel ve aydn tek bir
kadn vard, o da kendisiydi. Ucuz, k, zevkli giyinmesini bilen
de yalnz oydu. rnein stndeki giysiyi 22 rubleye almt,
ama ona ne kadar yakyordu! Btn k en tte beenilen tek
kadn oydu, halbuki evresinde bir sr kltrl erkek vard ve
ister istemez Layevskiyi kskanyorlard.
Son zamanlarda Layevskinin ona kar ll, zorlamal
bir nezaketle, hatta zaman zaman kstah, kaba davranma
sndan dolay memnundu. Eskiden olsa onun btn tutuk
tavrlarna, kmseyici, souk ya da tuhaf, anlamsz bak
larna gz yalaryla, serzenilerle, ondan ayrlmak ya da ken
dini ldrmek tehditleriyle karlk verirdi. imdiyse byle ya
pacak yerde yalnzca kzaryor, sulu sulu bakyor, onun ken-
diine uzak durmasndan tr seviniyordu. Layevski onu a-
zarlasa, kt davransa daha ok houna gidecekti, nk ken
dini ona kar tmyle sulu hissediyordu.
yle sanyordu ki, birinci suu, Layevskiye Petersburgu
terkettiren, onu Kafkaslara srkleyen iftlik yaam dlerine
nem vermemesiydi. Kendine son zamanlarda en ok bu yz
den kzdndan emindi. Nadejda Fiyodorovna Kafkasya'ya ge
lirken burada deniz kysnda kuytu bir ke, iekler iinde,
sebze yititirebilecei, rdekler, tavuklar besleyecei, glge
likleri, kular, akarsuyu bol bir bahe, komularla grp
yoksul kylleri tedavi edecei, onlara kitap databilecei bir
ev bulacan sanmt. Oysa Kafkaslar plak dalardan, o r
manlardan, kocaman vadilerden oluan bir yerdi. Uygun bir
arsa bulmak, alp abalamak, evini-barkn kendi elinle kur
mak gerekiyordu. Ne grlecek bir komu vard, ne bir ey.
Hava scakt, ortalk soyguncularla doluydu. Layevski arsa al
makta hi acele etmiyor, Nadejda Fiyodorovna da bundan
dolay memnunluk duyuyordu. alma yaamndan sz e t
memekte aralarnda szlemi gibiydiler. Layevs :inin sesini
karmamasndan dolay kzm gibi bir anlam karyor, ken
dini sulu hissediyordu.
Sulu hissetmesinin ikinci nedeni de Layevskiye haber
vermeden Amiyanovun maazasndan yz rublelik bir
sr alveri yapmasyd. Bir gn gidip kuma alm, baka gn
ipek, emsiye... derken, iki yl ierisinde yz ruble bor
toplanmt.
Bugn ona sylerim... diye karar verdi, hem en arka
sndan Layevskiye bu ruhsal durumunda bortan sz amann
uygun kamayacan dnd.
nc suu Layevskinin yokluunda emniyet amiri
Kirilini iki kezeve almasyd. Bir keresinde sabahleyin Layevs
ki deniz banyosuna gittii srada, ikinci keresinde de gece
yarsna dek kumar oynad bir akam. Nadejda Fiyodorovna

"M
aklna bunlar gelince yz kpkrmz kesildi, dndklerini
anlamasndan korkuyormu gibi a kadna bakt.
Can skntsndan patlad, dayanlmaz derecede scak,
bilmek bilmez gndzler, insan bunaltan gzel akamlar, bo
ucu geceler, sabahtan akama dek bo zamann nasl doldu
racan bilemedii bu anlamsz yaam srp giderken kentin
en gzel, en alml kadn olduu, genliinin bou bouna
harcand, Laycvskinin drst, bilgili, ama yaam tekdze,
terliklerini srtmekten baka bir ie yaramayan, hep trnak
larn kemiren, kaprisleriyle kabak tad veren bir adam olduu
konusunda zihninde yer eden dnceler onda yava yava
birtakm istekler, tutkular uyandrmaya balamt. lgn gibi
gece-gndz hep ayn eyi dnyordu. Soluk allarnda, ba
klarnda, sesinin tonunda, yrynde hep ayn istek vard.
Denizin grlts, gecenin karanl, ssz dalar ona sevmek
gerekliini dndryordu. Sevmek, birini sevmek! le bu
srada Kirilin ona kur yapmaya balad; o da kendisinde ona
kar koyacak gc bulamad, bunu yapamad, yapmak iste
medii iin teslim oldu.
ile imdi yrrken vapurlar, beyaz giysili adamlar ne
dense kocaman bir salonu aklna gelirdiler. Kulaklarnda
Franszca konumalar, vals sesleri nlyordu. Yrei nedensiz
bir sevinle hoplad. O da dans etmek, Franszca konumak is
liyordu.
Layevskiye ihanet etmesinde korkulacak bir ey olmad
n sevinle dnd, nk ihaneti ruhunda duymamt,
Layevskiyi eskisi gibi seviyordu. Onu kskanmas, acmas, eve
gelmedii zamanlar zlemesi bunu gstermiyor muydu? Kiri-
line gelince; geri yakklyd, ama kaba saba bir adamd, o-
nunla her ey bitmiti, bir daha grecek deildi. Olanlar olup
gemiti, kimseyi ilgilendirmezdi, Layevski duysa bile inan
mazd.
Sahilde tek bir yunak (deniz hamam) vard, o da kadnlar
iindi; erkekler ak yerde yzyorlard. Nadejda Fiyodorovna
yunaa girdii zaman yalca bir memur hanm olan Mariya
Konstantinovna Bityugova ve lisede okuyan 15-16 yalarndaki
kz Katyayla karlat. Srann zerine oturmu, soyunu
yorlard.
Mariya Konstantinovna szckleri uzatarak, yksek per
deden konuan, heyecanl, iyi yrekli, yumuak huylu bir ka
dnd. 32 yana dek evlerde eitmenlik yapm, sonra dazlak
kafal, salar akaklarna doru taral, ufak tefek, uysal, kendi
halinde bir memura, bay Bilyugova varmt. Hl kocasna
tutkundu, onu kskanrd; ak szcn duyunca yz kza
rr, herkese mutlu olduunu sylerdi.
Nadejda Fiyodorovnay grnce heyecanland, onu
tanyanlarn deyimiyle tatl, itenlikli bir tavrla;
Ah, ekerim, ne iyi eltiniz de geldiniz! imdi birlikte de
nize gireriz. Sizi grdme ne kadar sevindim, bilemezsiniz!
dedi.
A kadn Olga arabuk stnden eteini, gmleini atp
hanmn soymaya koyuldu. Nadejda Fiyodorova plak yar
dmcsnn kabaca dokunmalarndan huylanarak;
Bugn hava dnk kadar scak deil, ne dersiniz? dedi.
Oysa dn boucu scakl.
Evet, canm, dn ben de ok bunaldm. nann, st ste
kez denize girdim... dnebiliyor musunuz, kuzum, tam
kez! Nikodim Aleksandrovi bile telaa dt.
Nadejda Fiyodorovna bir Olgaya, bir memur karsna ba
karak iinden, Aman Tanrm, bir kadn bu kadar irkin ola
bilir! diye geirdi, sonra Kalyay szd. Oysa kz baya g
zel!
Einiz Nikodim Aleksandrovi ok sevimli bir adam,
ona baylyorum, dedi.
Mariya Konstalinovna yapmackl bir kahkaha att.
Evet, ei bulunmaz bir insandr.
Giysilerinden kurtulan Nadejda Fiyodorovna iinde uma
istei duydu birdenbire. yle geliyordu ki, kollarn yle bir
rpsa havalanp gidecekti.
plak beyaz bedenine Olgann tiksintiyle baktn fark-
etti. Olga bir asker karsyd, gene de nikahl kocasyla yaayan
bir kadn olarak hanmna kar bir eit stnlk duyuyordu.
Nadejda Fiyodorovna, Mariya Konstantinovna ile Katyann
da kendisine fazla bir sayg gstermediklerini, ondan kork
tuklarn sezmiti. Bunlar ho eyler deildi. Kendini onlarn
gznde ykseltmek iin;
imdi bizim orada, Petersburgda yazlk yaantsnn en
civcivli zamandr, dedi. Kocamla bizim geni bir evremiz var
dr. Oraya gidip onlarla grmeyi yle istiyorum ki!
Mariya Konstantinovna ekinerek;
Kocanz mhendisti galiba? diye sordu.
Ben Layevskiden sz ediyorum. G erekten birok dos
tumuz vardr ikimizin de. Ne yazk ki, annesi dar grl bir
aristokrat, kibrinden yanna varlmyor...
Szlerini bitirmeden suya atld, ardndan Mariya
Konstantinovna ile Katya da denize girdiler.
Nadejda Fiyodorovna konumasn yzerken srdrd:
Bizim kibarlar evresinde sama inanlardan geilmi
yor. Yaamak sanld gibi kolay deildir.
Soylu ailelerde eitmenlik yapm olan, kibarlar evresini
iyi bilen Mariya Konstantinovna da dedi ki:
Ah, evet! inanr msnz, kuzum, Garatnskilerin evinde
kahvalt ve le yemeklerinde bile tuvalet aranrd, yle ki ben
aylmdan baka artistler gibi bir de gardrop paras alrdm!
Kzn N adejda Fiyodorovnay ykayan sulardan korumak
istercesine ikisinin arasnda duruyordu.
Yunan denize alan kapsndan yz m etre kadar ilerde
birinin yzd grlmekteydi. Katya;
Anneciim, bu bizim Kostya! dedi.
Mariya Konstantinovna korkuyla rpnarak barmaya
balad:
Ah, ah, Kostya, geri dn! Kostya, geri dn!
14-15 yalarnda bir erkek ocuk olan Kostya annesi ile
ablasna gsteri yapmak iin ban suya daldrarak yzmesini
srdrd, ama az sonra yorularak geriye dnd. Kendine
gvenemedii ciddi yznn gerilmesinden belliydi.
Mariya Konstantinovna;
Ah, ekerim, bu olanlarla bamz dertte, dedi. Kol
lamazsan her an bir belaya girecekler. Ah, anne olmak ne ho,
ama ayn zamanda ne kadar ar bir ey! Korkudan kurtula
myorsunuz.
Nadejda Fiyodorovna bana hasr apkasn geirdi,
yunan dna, ak denize doru yzd, birka kula gittikten
sonra srt st yatt. Ta ufka kadar denizi, vapurlar, kenti,
kydaki insanlar gryordu. Btn bunlar yakc scak, tenini
okayan duru dalgalarla birlikte onu kkrtyor; kulana sanki
yle fsldyordu: Yaamak, yaamak gerek! Yelkenli bir san
dal suyu ve havay yararak yanndan hzla syrlp geti.
Dmende oturan adam ona bakmt, erkeklerin ona bakmala
r houna gidiyordu.
Banyodan sonra giyinip hep birlikte ktlar. Nadejda
Fiyodorovna deniz suyundan tuzlanan dudaklarn yalayp
tandklarnn selamlarna glmsemeyle karlk vererek;
Bana gn ar stma nbetleri geliyor, gene de zayfla-
yamyorum, dedi. H er zaman topluyumdur, imde daha ok ki
lo aldm, sanyorum.
Yapya bal bir ey, ekerim. Eer insanlar imanla
maya yatkn deilse, benim gibi, ne yeseniz yaramaz. ey, ap
kanz slatmsnz, bir tanem.
Ziyan yok, kurur.
Nadejda Fiyodorovna gene rhtmda gezen beyaz giysili,
Franszca konuan insanlar grd; yreinde bir sevin dalgas
kabard. Bir zamanlar dans ettii, belki de dnde grd
byk bir salonu bulank bir biimde anmsad. Ruhunun
derinliklerinde bir ey, belli belirsiz, bouk bir sesle onun
kk, aalk, kirli, baya bir kadn olduunu fsldad.
Mariya Konstantinovnann evine vardklarnda kadn
avlu kapsnn nnde durarak Nadejda Fiyodorovnay ie
riye, oturmaya ard.
Yalvaran bir sesle;
Buyurunuz, dedi.
Ayn zamanda belki de kabul etmez diye dnerek skn
tyla, umutla yzne bakt.
G en kadn;
Kvanla. Sizde oturmay ne kadar sevdiimi bilirsiniz,
diyerek neriyi kabul elli.
Eve girdiler. Mariya Konslanlinovna ona yer gsterdi,
kahve ile yumurtal pasta ikram etti. Sonra, eskiden rencisi
olup imdi kocaya varm bulunan, Garatnskilerin kznn
fotoraflarn gsterdi. Katya ile Kostyann snav notlarn
gelirdi. Notlar baya yksekti, gene de daha iyi gzksnler
diye, iini ekerek imdiki liselerde renimin ne kadar zor
olduundan yaknd.
Bir yandan konuuna hizmet ediyor, bir yandan da onun
evde bulunuuyla Kostya ile Katyann ahlak zerinde kt
etki brakaca dncesinden tedirginlik duyarak ac ekiyor
du. Nikodim Aleksandroviin evde olmamasndan dolay da
sevinliydi. Dncesine gre btn erkekler ylelerinden
holandklar iin bu kadn kocasnn akln elebilirdi.
Mariya Konslanlinovna onunla konuurken ikide bir bu
akam kr elencesi dzenleneceini, von Korenin maymun
lara, yani Laycvski ile Nadejda Fiyodorovnaya bu konuda bir
ey sylememesini rica ediini dnyordu. Ama dalgnlkla
azndan karverdi. Utancndan yz kpkrmz kesildi, iyice
ararak;
Umarm, siz de gelirsiniz, dedi.
Gney yoluyla kentten yedi fersah uzaa gitmek, Sar ve
Kara rmaklarn kesitikleri yerdeki kr duhannda1 konak
layarak balk orbas piirmek zere szlemilerdi.
Saat be sularnda yola koyuldular. En nde, st ak bir
arabada Laycvski ile Samoylenko gidiyordu. O nlarn arkasn
daki atl arabaya Mariya Konstantinova, Nadejda Fiyo-
dorovna, Katya ve Kostya binmiti. Yanlarnda kap kacak ve
yiyecek sepeti vard. Daha arkadaki arabada emniyet amiri Ki
rilin ile Nadejda Fiyodorovnann yz ruble borland
tccar Amiyanovun olu gen Amiyanov bulunuyordu. ki
sinin karsndaki kk iskemleye ise titizce giyinip salarn
akaklarna doru taram, ayaklarn altna toplayarak oturan,
ufak tefek Nikodim Aleksandrovi bzlmt. Von K oren ile
zango yardmcs en arkadaki arabayla gidiyorlard, zango
yama ayaklarnn dibine bir sepet balk koymutu.
Araba dizisinin karsna bir kyl arabas ya da eee
binmi bir Abaza kt zaman Samoylenko boazn yrtarca-
sna;
Saa ekil, saa! diye baryordu.
Von Koren zango yardmcsna bir eyler anlatyordu:
ki yl sonra yeterince param, adamlarm olunca in
celeme gezisi ne kacam. Vladivostoktan sahil boyunca iler
leyip Bering boazn geeceim, oradan Yeniseyin dkl
d yere varacam. O blgenin haritasn kardktan sonra
bitey ve direyi (flora ve faunay) inceleyeceim; yerbilim, in-
sanbilim, budunbilimle (jeoloji, antropoloji, etnolojiyle) il
gilenme frsat bulacam. Sizin de benimle birlikte gelmenizi
isterim.
Kesinlikle gelemem.

1 Kafkaslarda aevi, kk lokanta, dkkan (.N.).


Niin?
Ben evli bir adamm, bal olduum biri var.
Karnz bir engel karmaz herhalde. Kolay, geimini
salarz. Eer onu kandrabilirseniz toplumun yarar iin ma
nastra girip rahibe olur, ayrca manastr sizin byle bir bilimsel
geziye grevli olarak katlmanza izin verir. Bu konularda size
yardm edebilirim.
Zango yama susuyordu. Zoolog;
ilahiyat bilginiz nasl? diye sordu.
yi saylmaz.
Hmmm... Bu konuda size yardmda bulunamayacam,
nk ilahiyat ben de az bilirim. Ancak gerekli kitaplarn i
zelgesini verirseniz kn size onlar Petersburgdan gnderi
rim. Gezgin din adamlarnn yaptlarn okumalsnz. Bunlar
arasnda budunbilimcilere, dou dilleri uzmanlarna raslanr.
Onlarn yaz tarzn rendikten sonra ie balamak kolaylar
sizin iin. imdi elinizde kitap olmadna gre bouna vakit
yitirmeyin, bize gelin, pusulayla, meteorolojiyle urarz. B
tn bunlar ok gerekli.
Zango yama glerek yle mrldand:
Oras yle de ben O rta Rusyada grev istedim, ba
papaz amcam yardm edecek. imdi sizinle gelirsem onlar
bouna rahatsz etmi olurum.
Anlayamyorum, niin karar veremiyorsunuz? Bayram
dan bayrama dini grevini yapan, bunun dnda srt st yatan
sradan bir zango olarak kaldnz srece on yl sonra da
bugn neyseniz yle kalrsnz. Belki sakalnz, bynz biraz
daha uzar. Oysa inceleme gezisinden dndkten sonra, ayn
sre ierisinde bsbtn baka bir adam olacaksnz. Bir eyler
yapm olmann bilinciyle zenginleeceksiniz.
Kadnlarn bindii arabadan korku, heyecan lklar gel
meye balad. Arabalar o srada deniz kysnda yaln kaya
lklara oyulmu bir yoldan gemekteydi. Btn gidenlerde yle
bir duygu vard ki, sanki darack bir dzlkte ilerliyorlar, her an
uurumun dibine yuvarlanabilirler. Sada engin deniz uza
nyor; solda ise koyu benekli, krmz damarl, boydan boya
kklerin sard girintili-kntl bir duvar ykseliyordu. D u
varn tepelerinde aa dmekten korkuyormu gibi merakla
bakan ine yaprakl aalar vard.
Bir dakika sonra gene lklar, kahkahalar ykseldi. T e
pelerinde, aa doru sarkm koca bir kayann altndan ge
meleri gerekiyordu.
Layevski;
Anlamyorum, ne akla hizmetle sizinle geliyorum? dedi.
Benimkisi sersemlik, ahmaklk! Kuzeye gitmek, btn bunlar
dan kap kurtulmak gerekirken byle aptalca bir kr elen
tisinde kuyruunuza takldm.
Arabalar sola kvrlmlar, Sar rman yala ortaya k
mt. Sar, bulank, azgn sular gzlerinin nnde ldayarak
akyordu.
Samoylenko;
u manzaraya bak, ne kadar gzel! dedi.
Ben bunda bir gzellik gremiyorum, aa. nsann do
a karsnda srekli coku duymas onun d gcnn z
rdn gsterir. Btn bu rmaklar, kayalar hayalimin bana
verebilecei eylerin yannda hi kalr.
Arabalar rmak kysnda ilerliyorlard imdi. ki yanda
yksek dalarn birleip boaz grnm ald bir yerdi
buras. Dalar sanki doann paralayp birbirinin stne bin
dirdii yle iri kayalardan oluuyordu ki, Samoylenko onlara
bakarken heyecandan ister istemez gs geiriyordu. O so
murtkan, gsterili dalar araba yolcularnn zerine rutubet,
gizemlilik saan yarklarla, geitlerle yer yer yarlyor; aradaki
boluklardan esmer, pembe, meneke rengi ba dumanl ya da
klar iinde baka tepeler, dalar gzkyordu. Boazn i-
inden geerlerken arada bir sularn ykseklerden dp ka
yalardan yanklandn iitiyorlard.
Layevski iini ekerek;
Ah, kahrolas dalar! Bktm, usandm szlerden! dedi.
Kara rman Sar rmakla kart, mrekkebi andran
koyu sularn sar sular kirleterek boyad yerde, yolun
kysnda Tatar Kerbalayn duhan vard. Duhann damnda bir
Rus bayra ile tebeirle yazlm Gzel Duhan levhas gze
arpyordu. Duhann nnde evresi ille kuatlm bir bahe,
bahede masalar, alml, iskemleler vard. Baheyi bryen di
kenler arasndan tek bana koyu yaprakl bir selvi ykseli
yordu.
Mavi gmlekli, beyaz nlkl, ufak tefek, atik bir adam o-
lan Kerbalay yolun stnde dikiliyor; elleri gbeinin stnde,
yerlere dek eilerek gelenleri karlyor, glmseyip beyaz di
lerini gsteriyordu.
Samoylcnko;
Merhaba, Kerbalaycm! Biz biraz ilerde yemek yiye
ceiz. Semaveri, iskemleleri oraya ta! abuk! diye bard.
Kerbalay kaznm ban sallad, bir eyler mrldand, ne
sylediini ancak arka arabada oturanlar duyabildiler: Alaba
lk var, beyefendi.
Von Koren;
Getir, getir! dedi.
Arabalar duhandan be yz adm kadar ilerde durdular.
Samoylenko imenlik bir yer seti. urada-burada oturmaya
elvirili talar ile frtnann devirdii, saakl kkleri ve kuru
mu ine yapraklaryla yerde yatan bir am aac vard. Hemen
orackta rman zerinden derme-atma aa bir kpr
uzanyordu. Irman br yakasnda, tam karlarnda masal
lardaki tahta bacakl kulbeleri andran, drt ksa kazk ze
rine oturtulmu bir msr kurutma ambar grdler. Ambarn
kapsndan aa kk bir merdiven iniyordu.
Geldikleri yerin herkesin zerinde brakt ilk izlenim
buradan artk bir daha kurtulamayacaklaryd. Nereye baksan
drt bir yanda birbirinin stne binen dalar ykseliyor,
dkkan ile koyu selvi ynnden zerlerine akamn glgeleri
yryor, bu grntlerin etkisiyle Kara rman dnemeli
vadisi iyice daralrken dalar daha bir geilmez gzkyordu.
Irman alts ile austos bceklerinin dinmeyen crlts
duyuluyordu bir yandan da...
Mariya Konstantinovna heyecandan derin derin gs
geirerek;
Aman, ne kadar gzel! ocuklar baksanz a, ne etki
leyici! dedi.
Manzaray beenen, nce gkyzne, sonra duhann
bacasndan kan mavimsi dumana bakarak nedense birden
bire hznlenen Layevski;
Evet, ok gzel! G erekten gzel! diyerek kadn onay
lad.
Ivan Andrcyi, bu grnty betimlemek sana der.
Bunu syleyen Mariya Konstantinovna'nn sesi alamak
lyd.
Niin betimleyecekmiim? nsann byle grntlerden
edindii izlenim btn betimlemelerin stndedir. Herkesin
izlenim yoluyla ald bu renk, ses zenginliini yazarlar irkin
letirerek tannmaz bir biime sokuyorlar.
Von Koren suyun yannda gzne kestirdii en byk ta
n stne kp oturmaya alrken;
Acaba? dedi.
Gzlerini Layevskiye dikmiti.
Acaba doru mu sylyorsunuz? Ya Rom eo ile Jlyet?
Ya, szn gelii, Pukinin Ukrayna geceleri?ne ne buyu
rulur? Doa anamz byle ozanlarn nnde saygyla eilme
lidir.
Dnmeye, karsndakinin grlerine itiraz etmeye -
enen Layevski;
Doru olabilir... dedi.
Biraz bekledikten sonra;
Bununla birlikte Romeo ile Jlyet gerekte nedir ki?
diye ekledi. Ozanlarn ssleyip psledii kutsal ak, altnda pis-
lklerin gizlendii gzel bir iekten baka bir ey deildir.
R om eonun da herkes gibi hayvans bir yan var.
Sizinle hangi konu zerinde konuulsa sz her zaman
eye getirirsiniz...
Katyaya bir gz atan von Koren konumasn tamamla
yamad.
Layevski sordu:
Sz neye getiriyormuum?
Lafn gelii, Ne gzel bir zm salkm! desek, he
men, Oras yle de inenip midede sindirildikten sonra neye
dnr? diye karlk verirsiniz. Bu tutumunuz yeni deil...
garip bir ey.
Layevski, von K orenin kendisini sevmediini bilir, ondan
ekinirdi. Onun yanndayken arkasnda biri duruyormu gibi
bir tedirginlik duyard. O yzden zooloa karlk vermedi, bir
kenara sindi, geldiine bin piman oldu.
Samoylenko;
Bayanlar, baylar, mar mar al rp toplamaya! diye
komut verdi.
H er biri rasgele bir yne daldlar. Orada yalnz Krilin,
Amiyanov ile Nikodim Aleksandrvi kalmt. Kerbalay san
dalyeleri getirdi, yere bir hal serdi, birka ie arap brakt.
H er mevsimde ceketinin stne kaput giyen, uzun boylu, er
kek gzeli emniyet amiri Krilin gururlu tavrlar, cakal yr
y, gr ve atlak sesiyle tpatp genten taral bir emniyet
mdrne benziyordu. stemedii halde uyandrlm gibi
uykulu, hznl bir grn vard.
H er szce arln vererek Kerbalaya;
Bu getirdiin nedir, hayvan? dedi. Ben sana kvareli a
rab getirmeni buyurmutum. Oysa sen ne getirmisin, Tatar
suratl!
Nikodim Aleksandrvi ekine ekine, nazike araya
girdi:
Bizim arabmz ok, Yegor Alekseyi.
Ha? Ama ben istiyorum ki, benim katkm da olsun. Kr
elencesine katlnca kendi paym getirmeye hakkm var,
sanyorum. y-le de-il mi! Hemen on ie kvareli getir, baka
lm!
Krilinin parasnn olmadn bilen Nikodim Aleksand-
rovi;
Niin bu kadar ok? diyerek aknln belirtti.
Krilin;
Yirmi ie! O tuz ie! diye bard.
Amiyanov, Nikodim Aleksandroviin kulana eildi.
Zarar yok, getirsin. Ben derim.
Nadejda Fiyodorovnann neeli, delimen bir hali vard.
Hoplayp zplamak, kahkahalarla glmek, haykrmak, binleri
ne atmak, oynap cilve yapmak istiyordu. Mavi benekli, ucuz
basmadan entarisi, krmz iskarpinleri, o bilinen hasr apka
syla kendini ufack, sade, hafif, iekten iee konan uar bir
kelebek gibi gryordu. Tahtalar aralanm kprden kotu,
ba dnsn diye durup sulara bakt, orada bir lk att, kah
kaha atarak msr kurutma ambarna doru seirtti. Btn er
kekler, halta Kerbalay ona hayran hayran bakyormu gibi his
sediyordu. Hzla ken alacakaranlkta aalar dalarla, araba
lar atlarla birbirine karp duhann pencerelerinde k yann
ca Nadejda Fiyodorovna talar, dikenli allar arasndan kvr
lan lgadan (patikadan) daa trmanarak bir kayann stne
oturdu.
Aada kr atei yanmt. Zango yama sval kollaryla
atein evresinde dnyor, uzun kara glgesi alevlerin ev
resinde izdii emberin yarapym gibi gzkyordu. Atee
arasra al rp atyor, uzun bir sopann ucuna bal kakla
tencereyi kartryordu.
Samoylenko bakr kzlna alan yzyle atein yannda
kendi mutfanda alr gibi didinip rpnyor, fkeli fkeli
baryordu:
Tuz nerede, bayanlar? Sakn unutulmu olmasn?
Neden hepiniz aalar gibi yan gelip yatmsnz? alp ura
an yalnz benim!
Layevski ile Nikodim Aleksandrovi devrilmi aacn s
tnde yan yana oturmular, dalgn dalgn atee bakyorlard.
Mariya Konstantinovna, Katya, Kostya sepetten ay takmla
rn, tabaklar karyorlard. Von Koren kollarn aprazlama
kavuturmu, bir ayan tan stne koymu, rman kysn
da, ta suyun kenarnda ayakta dikiliyor, bir eyler dn
yordu. Atein kzl lekeleri glgelerle kararak imenlerin
zerinde, insan karaltlarnn yannda geziniyor; dan, aa
larn, kprnn, kurutma ambarnn zerinde titreiyordu.
Kar kynn sarp, sularn oyduu kayalk yamac aydnlk iin
deydi. Irmaa vuran bu aydnlk hzla akan kpkl sularda
paralanp yok oluyordu.
Kerbalayn rmak kysnda ayklayp temizledii balklar
almak giden zango yardmcs yar yolda durarak evresine
baknd. Aman Tanrm, bu ne gzellik! Yalnz insanlar, kaya
lar, ate, karanlk, yere devrilmi bir aa, ama gzellie diye
cek yok! diye geirdi iinden.
Kar kyda, kurutma ambarnn yannda birtakm yabanc
adamlar peydah olmutu. Alevler parlayp snd, atein
duman o yana doru gittii iin hepsi bir btn olarak sei-
lemiyordu. Ama arada bir tyl bir papak, beyaz bir sakal, mavi
bir gmlek gze arpyor; yrtk, yamal bir giysinin omuzdan
dize kadar blm, gbek stnde aprazlama duran bir kama,
tpk kmrle izilmiesine koyu, sk, atk kal, gen, yank
bir yz aydnlkta beliriyordu. Bunlardan be kadar halka olup
yere oturdular, geri kalan be-alts da kurutma ambarna gir
diler. Sonunculardan biri srtn atee dnp kapda durdu, el
lerini arkasna balayp bir eyler anlatmaya koyuldu. H er
halde ok ilgin eyler anlatyordu, nk Samoylenko atei
allarla yeniden harlandrp alevler, kvlcmlar saarak kurut
ma ambarn parlak bir kla aydnlatnca, dikkat kesilmi iki
yzn kapdan bakt, halka olup oturanlarn dnp nlal-
lanlara kulak kabarttklar aka gzkt.
O turanlar biraz sonra usul usul, ezgili, byk pe'z
ilahilerine benzer bir hava tutturdular. Zango yama onlar
dinlerken on yl sonra inceleme gezisinden dnecei zaman
dnd: G en bir misyoner papaz, zengin birikimi olan nlu,
saygn bir aratrmac olmutur. Onu bapapazla, sonra
piskoposlua getiriyorlar, katedralde ayin yneliyor, banda
mitra , boynunda panageya2 olduu halde krsye kyor.
Elindeki iki mumlu, mumlu amdanlarla kalabal kut
sayarak haykryor: Gklerden bak, Ulu Tanrm! Kendi elinle
diktiin zm asmalarn gr! O srada melek sesli ocuklar
bir ilahi okurlar: Ulu Tanrm kutsa bizi!
Hayaller arasnda Samoylenkonun sesinin grledii
duyuldu:
Zango efendi, balk nerede?
Zango yama atein yanna yrd, bu srada scak bir
temmuz gn dini tren alaynn tozlu yollardan geiini
dledi: nde kyller sanca, onlarn ardnda kadnlar ile
kzlar kutsal aziz tasvirlerini tayorlar. Sonra ilahi okuyan
ocuklar, yz sargl salarna saman yapm kilise korucu
su, sonra srayla kendi onun arkasnda banda bal, elinde
hayla kilisenin papaz... Geriden de bir kyl kalabal, ka
dnlar, erkek ocuklar izliyor... Geriden gelenlerin arasnda
ba rtl kendi kars ile papazn kars da var. Ilahiciler ilahi
okuyor, ocuklar alayor, bldrcnlar, ayr kuylar tyor.
Tren alay bir ara duruyor, papaz karlarna kan bir koyun
srsnn stne kutsal su serpiyor. Sonra yeniden yryor
lar, dizleri zerinde yere kerek Tanrdan yamur yadrmas
iin dua ediyorlar. En sonra da geri geliyorlar, yemekler yeni-
yor, svleiler srp gidiyor...

] Papaz bal, hotoz.


2 M eryem Ana tasviri asl hamayil.
Zango yama, Eh, ne gzel eyler! diye geirdi iin
den.

VII

Krilin ile Amiyanov lgadan yamaca trmanmaya bala


dlar. Amiyanov emniyet amirine yetiemeyince durdu.
Kiri-lin, Nadejda Fiyodorovnaya yaklaarak askerce selam
verdi.
yi akamlar!
yi akamlar.
Eh, durumlar byle...
Krilin bunlar syledikten sonra gkyzne bakt, dn
celere dald. Nadejda Fiyodorovna bir sre sustu, sonra Ami-
yanovun kendilerini gzlediini farkederek;
Neymi byle olan? diye sordu.
Ya!.. Demek oluyor ki, akmzn iei amadan soldu.
Byle mi kabul edeceiz? Sizin yaptnz bir eit frldaklk.
Yoksa beni cannz istedii gibi davranacanz bir serseri mi
sandnz?
Yaptmz bir hatayd. Brakn artk yakam!
Nadejda Fiyodorevna byle olaanst gzellikte bir ak
am vakti karsna kveren adamdan korkarak akn akn
yzne bakt. Gerekten holandm, yanma yaklatrdm
adam bu mu? diye sordu kendi kendine.
Kirilin;
Demek yle, dedi.
Bir sre suskun durduktan sonra;
Eh, ne yapalm? diye ekledi. Biz de iyi bir annz bek
leriz. Yalnz unu belirteyim ki, ben namuslu bir adamm, bun
dan kimsenin kukulanmasna izin vermem. Benimle elenme
ye kalkmayn sakn! imdilik izninizle...
Gene askerce selam verdi, yana saparak allarn arasn
dan yrd.
Az sonra kararsz admlarla Amiyonov yaklat Nadejda
Fiyodorovnann yanna. Belli belirsiz bir Ermeni ivesiyle;
Bugn hava gzel, deil mi? dedi.
Oldukayakkl, modaya uygun giyinmi bir genti. Dav
ranlarndan iyi eitim grd anlalyordu. Ama Nadejda
Fiyodorovna babasna yz ruble borlu olduu iin ondan
holanmazd. Bir dkkan sahibinin byle bir kr elentisine
arlmasnn ona ters gelmesinden baka, iinde bulunduu
cokulu, tertemiz ruh halinde onunla yz yze gelmek de ho
una gitmemiti. Amiyanov bir sre sessizlikten sonra;
Kr elencemiz iyi geiyor saylr, dedi.
Nadejda Fiyodorovna;
Evet, diye onu onayladktan sonra borcu aklna gelmi
gibi kaytszca ekledi;
Maazanza syleyiniz, Layevskibugnlerde urayacak,
yz ruble miydi neydi, imdi pek hatrmda kalmam, bor
cum ne kadarsa deyecek.
yz ruble daha vermeye hazrm, yeter ki borcunu
zun olduunu her gn anmsatmayn bana. Byle eylere gerek
var m?
Nadejda Fiyodorovna gld, o srada aklna gln bir ey
gelmiti. Ahlaktan yoksun bir kadn olsa ve istese bir dakikada
bu bortan kurtulabilirdi. Bu gen budalay batan karmak
iten bile deildi. Ancak ne gln, ne anlamsz, ne tuhaf bir
ey olurdu! Can birdenbire birinin gnln elmek, adam
soyup soana evirmek, sonra onu yz st brakarak ne
olacak diye durup bakmak istedi.
Amiyanov ekine ekine;
izninizle size bir tavsiyede bulunacam, dedi. Krilin-
den kesinlikle saknnz. ok rica edeceim. tede beride
sizinle ilgili kt eyler sylyor.
Nadejda Fiyorodovna souk bir tavrla;
Bir sersemin hakkmda aeler syledii benim iin merak
konusu deil, karln verdi.
Ayn anda da iini bir tedirginlik kaplad; gen, yakkl
Amiyanov ile oynamak dncesi ekiciliini birden yitirdi.
Aa inelim, dedi. aryorlar.
Balk orbas hazrd, tabaklara konularak herkese da
tld, yalnz piknie gidenlere zg bir tren havas iinde i
tahla iildi. Hepsi de orbann nefis bir ey olduunu, evlerinde
byle lezzetli bir yemek yemediklerini sylyorlard. Btn kr
elencelerinde olduu gibi peete, yalanm kat paralar,
daha bir su vr zvr rzgarda uuarak, ekmeklerini, ay
bardaklarn birbirlerinkiyle kartrarak, hallarn stne, diz
lerine arap dkerek, ellerindeki tuzu ortala saarak yemek
lerini yediler. Hava da iyice kararm, yerlerinden kalkp al
rp atmaya endikleri iin ate eski harn yitirmiti. arap
imeyen yok gibiydi, Kostya ile Katyaya bile birer bardak
vermilerdi. nce bir bardak, ardndan bir bardak daha ien
Nadejda Fiyodorovna sarho olmu, Krilini unutmutu.
arabn etkisiyle neesini bulan Layevski;
Zengin bir kr elencesi, ei bulunmaz bir akam! dedi.
Gene de ben gzel bir k bunlara yelerim. Paltosunun kun
duz krkl yakas ayazda kra zerreleriyle gmleniyor...1
Von Koren;
Herkesin zevki kendine gre! dedi.
Layevski skntl bir duruma girdi: Srtna atein scakl,
gsne, yzne ise von K orenin ona kar duyduu fke vu
ruyordu... Karsndaki namuslu, akll adamn belki de esasl
bir nedene bal olarak duyduu bu fke onu eziyor, aa
lyordu. Kendini savunacak gc bulamad iin yaltaklanan
bir sesle;

1 Pukinin bir iirinden.


Doay ok severim. Doabilimci olmadm iin zl
yor, size imreniyorum, dedi.
Nadejda Fiyodorovna:
Benim ne byle bir zntm, ne de byle kiilere im
rendiim var. Halk ac ekerken insan bceklerle, hayvan
cklarla nasl uraabilir, anlamyorum!
Layevski de ayn kandayd. Doabilimlerinden anlama
yan bir kii olarak karnca dokungalar, hamambcei bacak
laryla uraan inalarn otoriter tavrlar, bilgince, filozofa
grnleriyle ba hi ho deildi. Bu insanlarn bcek do-
kungalarna, bacaklarna, canllarn protoplazmasna dayana
rak (protoplazmay her nedense istiridye biiminde dnr
d) insann kkenini, yaamsal sorunlarn zmeye kalk
malar her zaman cann skard. Ancak Nadejda Fiyodorov-
na'nn szlerinde sahtecilik sezdii iin itiraz etli:
Bceklerle uramak deil, elde edilen sonulardr -
nemli olan!

VIII

Gece ge vakit, saatin l l inde evlerine dnmek zere


arabalara binmeye baladlar. Herkes bindi; geriye rman -
br yakasnda kovalamaca oynayan, glen Nadejda Fiyo
dorovna ile Amiyanov kaldlar.
Samoylenko onlara seslendi:
Bayanlar, baylar! abuk olun, gecikiyoruz!
Von Koren alak sesle;
Kadnlara arap vermemek gerekirdi, dedi.
Kr elencesinden, von K orenin nefretinden, kendi d
ncelerinden yorgun den Layevski, Nadejda Fiyodo-
rovnaya doru yrd. Gen kadn keyifli, neeliydi; kendini
ty gibi yeni hissediyordu. Hzl hzl soluyarak, glerek
Layevskinin iki elini birden yakalad, ban onun gsne
koydu. Layevski bir adm gerileyerek serte;
Gryorum... srtkler gibi davranyorsun! dedi.
Bu sz ok kaba kamt, azndan kanlardan tr
kadna acd. Nadejda Fiyodorovna ise onun fkeli, yorgun
yznde kendisine kar nefret ve kin karm bir acma oku
yarak tm neesini yitirdi, iin tadn kardn, fazla ileri
gittiini anlad; zgn bir yzle, kendini ar, iman, sarho
hissederek nne kan ilk bo arabaya, Amiyanovun yanna,
koltua kt. Layevski ile Krilin ayn arabaya binmilerdi;
zoologla Samoylenko, zango yama ile bayanlar da baka
arabalara... Kervan bu dzenle hareket etti.
Pardssne sarnp gzlerini kapayan von Koren;
Bizim maymunlarn sylediklerini iittin, deil mi? dedi.
Nadejda Fiyodorovna halk ac ekerken bceklerle, minik ya
ratklarla uralmasn uygun grmyor. Maymunlarn bizim
gibiler hakkndaki dncesi hep ayndr. On kuaktr krba
lar, yumruklar altnda korkutulan bir sinsi kle slalesidir bun
lar; yalnz zor karsnda titrer, yalvarr, boyun eerler; ama
maymunu kimsenin yakasna yapmayaca bo bir alana
brak, hemen kabak iei gibi alarak kendini ortaya koyar.
Grmyor musun, resim sergilerinde, mzede, tiyatroda ya da
bilimden sz edilirken nasl cesurlar, nasl birden bbrlen
meye balarlar, salar dimdik ayaa kalkarak dikleirler, hep
eletirirler! Bakalarn eletirmek klelik alametidir. Dinle,
bak, dalaverecilerden ok serbest meslek sahiplerine svp
sayarlar, nk toplumumuzun drtte bunlar gibi kle
ruhlulardan, maymunlardan oluur. Onlardan alp retiyor
sun diye ellerini uzatp yrekten teekkr etmelerini bekleme!
Samoylenko esneyerek;
Bu insanlardan ne istiyorsun, bilmiyorum! dedi. Kadn
caz itenlikle seninle bilimsel bir konu zerinde konumak
istedi, sen hemen bundan bir sonu karyorsun. Belli, Layevs-
kiye fkelenmenin bir nedeni var, kadna da kr elentisine
katld iin kzgnsn. Oysa iyi bir kadndr.
Brak sen de! Baya bir kapatma, ahlak dkn,
aalk bir yaratk! Dinle beni, Aleksandr David! Kocasn
brakm, aylak gezen, kah-kah-kah, kih-kih-kihlen baka bir
ey bilmeyen sradan bir kyl karsn grdn zaman Hadi,
bakalm almaya! dersin. Peki, niin Nadejda Fiyodorov-
naya ses karmyorsun? Korkuyor musun? Bir tayfaya deil
de memura metreslik ellii iin mi?
Samoylenko kzd.
Peki, ne yapaym? Dveyim mi onu?
Ayba aypln bildir! Bizler kusurluyu arkasndan k
tleriz. Seninki hrsza yumruu cebinde gstermeye benziyor.
Ben zoolog ya da toplumbilimciyim, hepsi bir. Sen dc doktor
sun. Toplum bizlere inanyor, bizler Nadejda Ivanovna gibi
kadnlarn yalnz toplumu deil, gelecek kuaklar da tehdit
eden korkun varlklar olduunu anlatmalyz.
Samoylenko;
Ivanovna deil, Fiyodorovna, diye dzeltti. Peki, top
lum bylelerinin karsnda ne yapacak?
Toplum mu? Bu, onun bilecei i. Bence en kestirme,
en doru yol zor kullanmadr. Nadejda Fiyodorovnay manu
miliiai1kocasnn yanna gndermek gerekir. Kocas kabul et
mezse zorunlu almaya, ya da slah evine gndermeli.
Samoylenko;
-Of! diye iini ekli.
Bir sre sustuktan sonra yavaa;
G eenlerde Layevski gibileri yok etm ek gerek, demi
tin. Syler misin, devlet ya da toplum bu ii sana havale else
yapar msn?
Gzm bile krpmazdm.

IX

Layevski ile Nadejda Fiyodorovna evlerine gelince karan

1 Kolluk gcyle, yakapaa.


lk, scak, bunaltc yatak odasna kapandlar. Layevski bir mum
yakt; Nadejda Fiyodorovna ise mantosunu, apkasn kar
madan bir iskemleye kt, sulu sulu bakan, hznl gzle
rini adama dikti.
Layevski onun kendisinden bir aklama beklediini bi!
yordu. Ancak byle bir aklama yapmak can skc, yorucu, s
telik yararsz olacakt. Kendini tutamayp kadna kar kabalk
etlii iin vicdan szs duyuyordu. H er gn okumaya hazr
land mektup bir ara cebinde eline deince bunu ona gster
menin dikkatini baka yne ekeceini dnd.
M ektubu karp verirken, ilikilerimizi belirlemenin za
man geldi. Kendisine vereyim de ne olacaksa olsun. diye ge
irdi iinden.
Al, oku. Seninle ilgili.
Bunu syledikten sonra alma odasna geti, karanlkta
bann altna yaslk koymadan kanepeye uzand.
Nadejda Fiyodorovna mektubu okudu. Ayn anda da tava
nn tepesine ktn, duvarlarn drt bir yandan kendisine
yaklatn, odann daralp korkun, kapkaranlk bir biim al
dn hissetti. abuk abuk kez istavroz kard.
Bana dayanma gc ver, Tanrm. Dayanma gc ver!
Hngr hngr alyordu.
Vanya! Ivan Andreyi! diye seslendi.
Yant gelmedi. Layevskinin ieri girdiini, oturduu sis-
kemlenin arkasnda dikildiini sanarak ocuklar gibi hkr
yordu.
Onun ldn niin sylemedin? Syleseydin kr e
lencesine gelmez, yle kahkahalar atmazdm. Erkekler bana
bayaca szler sylediler. Gnaha girdim, byk gnaha gir
dim! Beni kurtar, Vanya, beni kurtar! Aklm oynatyorum...
Artk mahvolmu bir kadnm ben...
Layevski onun hkrklarn duyuyordu. Hava dayanlmaz
derecede scak geliyor, skntdan yrei arpyordu. i skla
rak kanepeden kalkt, odann ortasnda dikildi, karanlkta el
yordamyla masann yanndaki koltuu bularak oturdu.
Kendi kendine, Buras zindan. Bir an nce kp gitmeli...
dayanamayacam... diyordu.
Kumar oynamak iin vakit gemiti, kentte gidecek lokan
ta filan yoktu. Yeniden kanepeye uzand, hkrklar duyma
mak iin kulaklarn tkad, ayn anda Samoylenkoya gidebi-
leceigeldi aklna. Nadejda Fiyodorovnann nnden geme
mek iin pencereden aa allad, bahe duvarn aarak soka
a kt.
Karanlkl, limana yeni bir vapur gelmiti. Iklarna bak
lrsa byk bir yolcu vapuruydu, apa zinciri grltyle inliyor
du. Layevski sahilden krmz bir n hzla vapura doru iler
lediini grd. Bu, gmrk kayyd.
imdi yolcular kamaralarnda uyuyorlardr. diye d
ryor, onlarn rahatna imreniyordu.
Samoylenkonun evinde pencereler akt. Layevski pen
cerelerin birinden, sonra tekinden ieri bakt; odalar karan
lk, sessizdi.
Aleksandr David, uyuyor musun? Aleksandr David!
Kim o? Bu saatte hangi iblis gelir?
Benim, Aleksandr David, kusura bakma!
Biraz sonra pencere ald, kandilin lgn parlad;
batan aa beyazlar giyinmi, banda beyaz takkesi, iri gv
desiyle Samoylenko karanlkta gzkt.
Glkle, uykulu uykulu soluyarak, kanarak sordu:
Ne var? Dur, kapy aaym.
Zahmet etme. Pencereden girerim.
Layevski byle diyerek pencereye trmand, Samoylenko
da yaklap elinden tuttu.
Aleksandr David, beni kurtar! Yalvarrm sana, anla
beni! Durumum dayanlacak gibi deil. Eer bir iki gn daha
byle srerse kendimi boacam. K pek gibi gebereceim.
Hele dur, bakalm. Sen nelerden sz ediyorsun?
Bir mum yak.
Samoylenko mumu yakarak iini ekti.
Ohooo! Vay canna! Saat ikiye gelmi, yahu!
Ik ve Samoylenkonun bulunmas Layevskiyi ferahlat
mt.
Beni bala, evde duramadm, Aleksandr David. Sen
benim biricik dostumsun. Btn umudum sende. Istesen de, is
temesen de Tanr akna elini uzat bana! Ne olursa olsun bura
dan gitmeliyim. Bana bor para ver!
Samoylenko kanarak derin bir soluk ald.
Aman Tanrm! Dalmtm, uykumun arasnda ddk
sesleri duyuyordum. Demek, vapur gelmi, sonra da sen... ok
mu para gerekli?
Hi olmazsa yz ruble... Nadejda Fiyodorovnaya yz
rublesini brakrm, geri kalan da bana yol paras olur. Sana
zaten drt yz ruble kadar borcum. Hepsini birlikte gnde
ririm... hepsini... Samoylenko akaklarn avcunun iine ald,
bacaklarn gererek dnmeye balad.
yz ruble ha... yz... Ama bende o kadar yok ki...
Birinden bor bulmak gerekecek.
Layevski, Samoylenkonun yznden kendisine para ver
mek istediini, yzde yz vereceini anlad.
Tanr akna bul! Muhakkak gnderirim, Petersburga
gider gitmez gnderirim. Hi merak etme!
Sonra canlanarak;
aa, hadi arap ielim! diye ekledi.
Tamam, ieriz...
Birlikte yemek odasna gittiler. Samoylenko masaya
ie arap, bir tabak eftali koyarken sordu.
Peki, Nadejda Fiyodorovna ya ne olacak? O kalyor
mu?
Layevski iine anszn bir sevin doduunu hissettti.
Ben her eyi yoluna koyacam,' her eyi!.. Kendisine
sonra para gnderirim, yanma gelir. O zaman ilikilerimizin
tr iyice belli olur. Salnza, dostum!
Dur, nce undan i. Benim ban zmnden. Bu ie
Navaridzenin, u da Ahatulovun bann zmnden. e
idi de tattktan sonra bana dorusunu syle... Benimkisi ek
imsi gibi. Ha, yle deil mi?
ime biraz su serptin, Aleksandr David. Teekkrler.
Rahatladm...
arap ekimsi deil mi?
Brak onu canm, ben nereden bileyim! Sen ei bulun
maz, olaanst bir adamsn, biliyor musun?
Samoylenko arkadann solgun, tedirgin, iyicil yzne
bakt; von K orenin onun iin Yok edilmesi gerekli bir a-
dam! deyiini anmsad. Layevski gzne herkesin incite
bilecei, zayf, savunmasz bir ocuk gibi gzkt.
Petersburga varr varmaz annenle bar. Senin yaptn
ok kt, dedi.
Evet, mutlaka baracam.
kisi de bir sre sustular. Birinci ie bitince Samoylenko
dedi ki:
Von K orenle de barsan iyi olurdu. kiniz de ok iyi,
akl banda adamlarsnz, ama birbirinizi kurtlar gibi kemiri
yorsunuz.
O anda herkesi beenmeye, balamaya hazr olan La
yevski arkadana hak verdi.
Evet, ok akll, mkemmel bir insan. Bylesine az ras-
lanr, gene de yldzlarmz barmyor. Yaratlmz ok farkl.
B.en yumuak bal, zayf, uysal bir adamm, iyi bir zamanmda
ona elimi uzatabilirim. Ama o, kmseyerek benden yzn
evirecektir.
Layevski arabndan bir yudum ald, keden keye gidip
geldi, sonra odann ortasnda durarak;
Von K oreni avcumun ii gibi bilirim. Metin, gl, zor
ba yaratll bir adamdr. Srekli inceleme gezisinden sz
ettiini iitmisindir, bunlar bo szler deil. O nun ii llerle,
ay kl gecelerledir. Yanna ald, oradan oraya tanmaktan
bitkin den, a, hasta Kazak klavuzlar, yk tayclar, grubun
doktoru, papaz adrlarda, ak havada yatp uyurlar. Uyu
mayan yalnz odur; Stanley gibi krma sandalyesinde oturur,
kendini ln hkmdar, bu adamlarn efendisi grr. Bir y
ne doru tutturur gider, adamlar arkasnda sapr sapr dklr
ler, lrler o gene durmadan gider. Sonunda o da lr, ancak
yine ln despotu, hkmdar olarak kalr. nk gmt
30-40 fersah uzaktan parlar, ln tepesinde kervanlara yol
gsterir. Bu adamn asker olmayna acrm. Ne yiit bir kum u-
tan, aslan yrekli bir general kard ondan! Atllarn rmaa
srp boar, onlarn cesetlerinden kpr yapard. Savata
byle bir gz peklik her trl tahkimattan, en akllca taktik
ten daha stndr. Onu yle iyi anlyorum ki! Peki, byle bir
adamn buralarda ii ne? Kafkasyada ne aryor?
Deniz direyini (faunasn, hayvanlarn) inceliyo.
Layevski iini ekti.
Hayr, hayr, hayr, azizim! Vapurla gelirken bir bilgin
bana Karadenizin hayvan bakmndan yoksul olduunu, suyun
derinliklerindeki slfr oksit yznden canllarn barnama-
dan sylemiti. Btn ciddi hayvanbilimciler (zoologlar)
Napoli ya da Villefranchedeki biyoloji istasyonlarnda alr-
lam. Ama bizim von Koren dik kafaldr, kimseyle ibirlii
yapmak islemez. Bakalar Karadenize gelmeyi dnme
diinden o buraya demir att, niversite ile balarn kopard.
Arkadalarn, br bilim adamlarn tanmaya yanamyor.
nk nce zorbann ta kendisidir, sonra da hayvanbilimci.
Greceksin, bir gn ad efsaneleecektir. Daha imdiden in
celeme gezisinden dnnce niversitelerimizden entrikay,
lakal kaldrmay, bilginleri salam kaza balamay dle
mektedir. Zorbalk savata olduu kadar bilimde de geirlidir.
ki yldr bu pis kasabada mr rtyor, nk kyde birinci
olmak kentte ikinci olmaktan daha iyidir. Adam dpedz
burann kral, kartal. Kasabann ileri gelenlerini demir yum
ruunun altnda ezip tir tir titretiyor. Herkesin iplerini elinde
toplam; her eye karr, herkesin iine burnunu sokar. Bura
da ondan korkmayan var m? Yalnz ben yakam ele vermiyo
rum. Bunun farknda, o yzden benden nefret ediyor. Beni yok
etmek, zorunlu almaya gndermek gerektiini sylemedi mi
sana?
Samoylenko gld.
Evet, syledi.
Layevski de gld. arabn bitirip stne bir kays yiye
rek;
Onun lkleri de zorbala dayanr, dedi. Sradan
lmller eer toplumun yararna alp abalyorlarsa bunu
kendi yaknlarn, yani seni, beni, insan gz nnde bulun
durduklar iin yapyorlar. Oysa von Koren iin insanlar kpek
yavrusundan, bir hiten baka bir ey deildir. nsanlar iin
yaamaya, almaya demez. Eer inceleme gezisine kp ge
beresiye almak istiyorsa, bu, yaknlarna duyduu sevgiden
dolay deil, insanlk, gelecek kuaklar, lksel insan soyu gibi
soyut kavramlar urunadr. Szde insan soyunun dzelmesi
iin didinip rpnyor, bu ite biz onun gznde kleden,
amac uruna kullanaca aratan, yk hayvanndan baka bir
ey deiliz. stediini kree vuracak, yok edecek, bir bl
mn sk disiplin altna alacak, Arakeyevin1yapt gibi bo
ruyla yatrp boruyla kaldracak, iffetimizi, ahlakmz korumak
amacyla bamza harem aalar dikecek, dar, tutucu ahlak an
laynn dna kanlar acmadan vurduracak... Btn bunlar
insan soyunun dzelmesi adna yapmak isterdi. Peki, insan
soyu nedir? Hayal, serap!.. Zorbalar her zaman hayalcidir.
Bak, azizim, ben onu pek gzel anlyorum. Onun deerini
biliyor, nemini yadsmyorum (inkar etmiyorum). Bu dnya
onun gibilerin abasyla ayakta duruyor. Yalnz bize kalsa
btn iyi yrekliliimize, iyi niyetimize karn dnyaya biz ite

1 mparator Aleksandr dneminin tutucu, zorba devlet adam, sava bakan,


1815-1825 aras lkenin gerek yneticisi (1769-1834).
u sineklerin yaptndan bakasn yapmazdk. Evet yle...
Gelip Samoylenkonun .yanna oturdu, artan bir heyecanla
konumasn srdrd:
Ben kof, ii bo, deersiz bir adamm. Soluduum hava
yalnz arap ve ak kokar. Yaamm imdiye dek yalan, tembel
lik, dleklik zerine kurdum. Bugne dein hem kendimi, hem
bakalarn kandrdm; ektiimi sylediim aclar ucuz, aa
lk eylerdi. Von K orenin nefreti karsnda korkaka boynu
mu bkmsem zaman zaman kendimi aa grdmden,
kendimden tiksindiimdendir.
Yeniden ayaa kalkt, odada bir aa bir yukar dolamaya
balad.
Kusurlarm grp kabul ettiim iin gene de kvan
lym. Bu, benim dirilmeme, baka bir adam olmama yardm
edecektir. Aklm bama toplamay yle tutkuyla istiyorum ki,
anlatamam! Sana yemin ederim, adam olacam! Evet, adam
olacam! arap m bana bunlar syletiyor, yoksa gerekten
byle mi, bilmiyorum. Ama bana yle geliyor ki, yaadm u
aydnlk, temiz dakikalar oktan beridir tatmadm.
Yatma zaman geldi, arkada, dedi Samoylenko.
Evet, evet... Bala, hemen gideceim.
Layevski apkasn ararken pencerenin yannda, koltukla
rn arasnda dolat.
Sana teekkr ederim, dedi iini ekerek. ok teek
krler. Tatl sz, gler yz nice batan iyidir. Bana yeniden
yaama istei verdin.
apkasn buldu, odann ortasnda dikildi, Samoylenkoya
yalvarrcasna bakarak;
Aleksandr David! dedi.
Ne istiyorsun?
izin verirsen geceyi burada geireceim.
Aa, onur verirsin... O da ne demek?
Layevski divna uzand, doktorla daha uzun sre konu
tular.
Piknikten gn sonra Mariya Konstantinovna anszn
Nadejda Fiyodorovnay ziyarete geldi.
Selam vermeden, apkasn karmadan gen kadnn el
lerini tuttu, gsne bastrarak heyecanl ber sesle;
Aziz dostum, ok zldm, beynimden vurulmua dn
dm, dedi. Sevimli, cana yakn doktorumuz dn akam Niko
dim Alcksandrovie szde kocanzn ldn sylyordu.
Doru mu, kuzum?
Evet, doru. ld...
Ne korkun felaket, ne korkun felaket, aziz dostum!
Ama her iin sonu hayrdr, derler. Kocanz muhakkak iyi, m
kemmel, manevi deerleri olan bir insand. O nun gibiler yer
yznden ok gkyzne gereklidir.
Mariya Konstantinovnann yznde btn izgiler,
noktacklar titriyor, sanki derisinin altnda minicik inecikler
dolayordu. Tatl bir glmsemeyle glmsedi, iini ekerek
heyecanla dedi ki:
Bylece zgrlnz kazanm oldunuz, ekerim.
Artk banz dik tutabilir, insanlarn gzne cesaretle baka
bilirsiniz. Bundan byle Ulu Tanr, Ivan Andreyi ile birlik
teliinizi kutsar, insanlar bu evlilii uygun grrler. Ne kadar
iyi! Sevincimden titriyor, syleyecek sz bulamyorum. D n
rnz ben olacam, iki gzm. Nikodim Aleksandrovi ile iki
miz sizi yle ok severiz ki, izin verin de yasal, temiz birlik
teliinizi kutlayalm. Ne zaman nikahlanmay dnyorsu
nuz?
Nadejda Fiyodorovna elini kurtararak;
Benim yle bir niyetim yok, dedi.
Nasl olmaz, ekerim? Vardr, niyetiniz vardr.
Nadejda Fiyodorovna gld.
Yemin ederim, yok. Ne d iye evlenelim ki? Ben b una hi
gerek grmyorum. imdiye dek nasj yaadksa gene yle ya
arz.
Mariya Konstantinovna ararak bard:
Siz neler sylyorsunuz, Tanr akna! Byle ey olur
mu?
Nikahlanrsak daha iyi olacan dnmeyin. Tersine,
kt olur, ikimiz de zgrlmz yitiririz.
Ellerini rparak bir adm gerileyen Mariya Konstantinov
na;
Bunlar ne biim szler? diyerek bir lk att. Siz l
drdnz galiba! Kendinize gelin! Uslann!
Uslanmak da ne demek? Ben daha yaamadm, yaam
yeterince grmedim, siz Uslann! diyorsunuz!
Nadcjda Fiyodorovna yaam gerekten grmediini d
nd. Enstity bitirdikten sonra sevmedii bir adama var
mt. Sonra da Laycvski ile bir araya gelmiler, onunla iyi ey
ler bekleyerek hep bu can skc yerde yaamlard. Buna ya
am m denirdi?
Nikahlansak iyi olurdu... diye dnd, ancak Krilini,
Amiyanovu aklna getirince yz kzard.
Hayr, olanak yok! Ivan Andreyi bunu benden ayakla-
Yma kapanarak istese gene reddederim.
Mariya Konstantinovna kanepede bir dakika sessizce
oturdu; ciddi, hznl baklarn bir noktaya dikti. Sonra yaa
kalkarak souk bir tavrla;
Hoa kaim, kzm! dedi. Sizi rahatsz ettiim iin ba
layn. Geri benim iin zc olacak, ama, unu size syle
mem gerekiyor ki, bundan byle aramzda her ey bitmitir.
Ivan Andreyie derin sayg duymama karn evimin kaps sz
lere kapaldr.
Bunu yksek perdeden sylemi, sesinin tonundan kendisi
de rkmt. Yz gene titremeye balad; yumuak, tatl bir
durum ald. ki elini birden rkek, akn bir tavrla Nadejda
Fiyodorovnaya uzatarak, yalvaran bir sesle;
ekerim, dedi, izin verirseniz hi olmazsa bir an iin an
neniz, ablanz olaym; sizinle annenizmi gibi candan konua
ym.
Nadejda Fiyodorovna byk bir scaklk, byk bir sevin
duydu. Sanki annesi gereklen dirilmiti, karsnda duruyor
du. Mariya Konstanlinovnay smsk kucaklad, yzn om
zuna dayad. kisi birden alamaya baladlar.
Kanepeye oturdlar. Tek bir sz syleyecek gleri
kalmamt, birbirinin yzne bakmakszn birka dakika hk-
ra hkra aladlar.
Konumaya nce Mariya Konstalinovna balad:
Yuvrucuum, ocuum. ok ac da gelse size baz ger
ekleri syleyeceim.
Syleyin. Tanr askna syleyin!
Bana inannz, yavrum. H er eyden nce buradaki ba
yanlar arasnda sizi evine yalnz benim kabul ettiimi hi ak
lnzdan karmayn. Beni daha ilk gnden korkutmutunuz,
ama ben size kar herkes gibi ilgisiz davranamazdm. Sevimii,
iyi yrekli Ivan Andreyi iin kendi ocuklarm gibi ac
duydum. Yabanc bir memlekette deneyimsiz, zayf, anasz-
babasz bir gen. Ne kadar ac ektim, ne kadar! Kocam onunla
grmemizi istemiyordu. Ama ben bizimkini yola getirdim,
kandrdm... Ivan Andreyii evimize kabul etmeye baladk,
doallkla onunla birlikte sizi de... Yoksa gcenirdi. Bir kz
mz, bir de olumuz var... temiz ruhlarn, nazik yreklerini bi
lirsiniz. Ya birisi onlar balan karrsa diye zerlerine tit
riyoruz. Sizi kabul ederken ocuklarm adna korkuyordum.
Ah, bu korkumu anne olunca anlayacaksnz. Sizi kabul edi
ime herkes at. Balayn... sizi namuslu bir kadn yerine
koyduum iin durmadan bana laf dokundurdular. Kukusuz
hepsi dedikodu, birer varsaym... Ruhumun derinliklerinde sizi
ayplyordum, te yandan siz benim gzmde bahtsz, zavall,
lgn bir kadndnz. Size acyordum.
Nadejda Fiyodorovna zangr zangr titreyerek sordu:
Ama niin? Niin? Ben kime ne yaptm?
Gnahkar bir kadnsnz. Kilise mihrab nnde koca
nza verdiiniz namus szn bozdunuz. Gzelim bir delikan
ly batan kardnz. Sizinle karlamasa o da belki kendi ev
resinden bir kzla yasal bir evlilik kurar, imdi herkes gibi ya
ard. Onun genliini mahvettiniz. Konumaynz, kuzum,
konumaynz! ilediiniz gnahlarda suun karnzdaki er
kekte olduuna inanmyorum. H er zaman kadnlar kusur
ludur. Erkekler bu ilerde uar davranrlar, yrekleriyle deil,
kafalaryla yaarlar, birok konuda anlaylar kttr. Oysa
kadnlar kat kat anlayldrlar. ok ey onlarn elindedir. Ken
dilerine bu zenginlik verildii iin onlardan beklenen de
oktur. Ah, canm, kadn bu bakmdan erkekten daha kaim
kafal, daha zayf olayd, Tanr ocuklarn eitimini onlara
brakmazd.
Sonra, kzm, siz utanmay bsbtn ortadan kaldrdnz,
ayp yolunu tuttunuz. Sizin yerinizde baka bir kadn olsa in
sanlardan gizlenir, evine kapanp otururdu, insanlar onu
Tanrnn evinde solgun, karalar giymi, alarken grr; byk
bir znt iinde, Ulu Tanrm, gnah ileyen bir melek sana
yeniden dnyor... derlerdi. Halbuki siz, sevgili kzm, utan
may braktnz, aktan aa, lgnca yaadnz. akalap
glyordunuz, gnahlarnzla vnyor gibiydiniz. Size bakp,
bakp aknlktan titriyordum, bizde olduunuz zamanlar
bamza yldrm decek diye korkuyordum.
Nadejda Fiyodorovnann konumak istediini sezerek
bard:
Tek sz sylemeyiniz! inannz bana, ben sizi aldatmam,
hibir gerei ruhunuzun gznden saklamam. Dinleyiniz
beni, yavrum. Tanr byk gnahkarlara iaret koyar, siz de
iaratlenmitiniz. Giysileriniz ne rezaletti, bir dnn!
Giydikleri konusunda iyi fikirler besleyen Nadejda Fiyo-
dorovna alamay keserek kadna akn akn bakt. Mariya
Konstantinovna konumasn srdrd:
Evet, korkun eylerdi stnzdekiler. Tuvaletleriniz
deki incelikten, farfaralktan herkes sizin gidiinizi kefede-
bilirdi. Size bakarken herkes glyor, omuz silkiyordu. Oysa
ben yalnz ac ekiyordum. Beni balayn ama, kuzum, siz
pasakl bir kadnsnz. Deniz hamamnda karlatmz zaman
yreimi yerinden oynattnz. Dtan giydikleriniz gene neyse
de eteinizi, fanilanz grnce yzm kzard. Zavall Ivan
Andreyiin boyunba da doru-drst balanmyor, srtnda
ki gmlee, ayaklarnda izmelere baknca ona evde kimsenin
aldr etmedii hemen anlalyor. Belli ki, evinizde adamcaz
yar tok, yar a. Semaverle, kahveyle ilgilenecek kimse yoksa,
ister islemez aylnn yarsn pansiyonda harcayacaktr.
Evinizin durumu berbat, perian! Bizim burada kimsenin evin
de sinek yok, oysa sizin evinizde pis hayvanlardan geilmiyor.
Btn yemek takmlar, tabaklar, fincanlar kapkara. u pen
cerelerin nne, masalarn stne bakn: Tozlar, lm sinek
ler, bardaklar... Bardaklarn oralarda ii ne? Masanz hl silin
memi, kuzum. Y atak odanza girmeye insan utanr. ama
rlar uraya-buraya salm, kullandnz birtakm lastikler,
kauuklar duvarlarda asl, yerde kapkacak... Aman kuzum!-
Koca byle eyleri grmemeli, kar onun karsnda melekler
gibi temiz olmaldr. Ben her sabah ortalk aarmadan uyanr,
bizim Nikodim Aleksandrovi uykulu olduumun farkna
varmasn diye yzm souk suyla ykarm.
Nadejda Fiyodorovna alayarak;
Eer mutlu olsaydm btn bunlar benim de kolaylkla
stesinden geleceim eylerdi. Ama yle mutsuzum ki!
Mariya Konstantinovna da alamamak iin kendini zor
tuttu, iini ekerek;
Doru, ok mutsuzsunuz, dedi. G elecekte de sizi byk
aclar, zntler bekliyor. Tek banza geecek yallk gn
leri, hastalk, sonra da yce mahkemede hesap verme... Kor
kun, ok korkun! imdi talih size yardm elini uzatyor, buna
karlk siz bu eli dnmeden itiyorsunuz. Nikahlannz, he
men nikahlannz!
Evet, dediinizi yapmak gerek ama yapamam, elimde
deil.
Niin elinizde deil?
Yapamam! Ah, bir bilseniz!
Ona Krilinden, bir akam nce iskelede karlat gen,
yakkl Amiyanovdan, yz ruble bortan kurtulmak iin
aklna gelen lgnca, gln dnceden, ge vakit eve d
nerken kendini dm, satlk bir kadn olarak hissediinden
sz amak istedi. Btn bunlar nasl olmutu, kendisi de bil
miyordu. i-mdi Mariya Konstantinovnann nnde borcunu
deyecei konusunda yemin etmek istiyor, ama hkrklar,
utan duygusu ona engel oluyordu.
Ben ekip gideceim. Ivan Andreyi burada kalsn, al
drdm bile yok, dedi.
Nereye gideceksiniz?
Rusyaya.
Peki, nasl geineceksiniz? Bir geliriniz yok.
eviriyle urarm... ya da bir ktphane aarm.
Bo kuruntuyu brakn, kuzum. K tphane iin para
ister. Heyse, ben sizi yalnz brakaym. Sakin olun, dnn-
tann, yarn da neeli neeli bize gelin. Greceksiniz, gzel bir
karlama olacak! Hadi, hoa kaln, kk meleim. Durun,
sizi bir peyim.
Mariya Konstantinovna, Nadejda Fiyodorovnay alnn-
dann pt, onu istavroz kararak kutsad, sessizce kp gitti.
Artk ortalk kararm, Olga mutfakta yakmt. A
lamas dinmeyen Nadejda Fiyodorovna odasna geerek ya
tan stne uzand. iddetli bir stma nbeti balad o srada.
Yatt yerde stndekileri ayak ularna doru iterek kard,
kendisi de bir topak olup yorgann altna kvrld. Su imek is
tiyordu, ama ona verecek kimse yoktu.
Borcumu deyeceim! diye sylendi.
Yar uyku arasnda bir hastann yannda durduunu grr
gibi oldu, o hastada kendini tand.
Evet, gndereceim! Para yznden byle davran
dm dnmek aptallk. Petersburga varr varmaz gnde
ririm. nce yz, sonra yz, sonra yz daha...
Ge vakit Layevski geldi. Nadejda Fiyodorovna ona da
ayn eyi syledi:
nce yz, sonra yz daha...
Layevski;
Bir kinin alsaydn, dedi; iinden de, Yarn aramba,
vapur geliyor. Demek ki cumartesine kadar burada kalmam
gerekecek. diye geirdi.
Nadejda Fiyodorovna yatann iinde toparlanp diz
lerinin stne oturdu. Mum ndan gzlerini krptrp
glmseyerek;
Ben imdi bir ey syledim mi? diye sordu.
Yok, hibir ey sylemedin. Yarn sabah doktor ara
lm. imdi yat da uyu.
Eline bir yastk ald, kapya doru yrd.
Nadejda Fiyodorovnay brakp gitmeye karar vereli beri
kadncaz onda acma, sululuk duygusu uyandrmaya bala
mt. Onun yanndayken ldrlmesine kararverilen hasta ya
da kocanu bir at karsndaym gibi ii szlyordu. Kapda
durarak kadna bakt.
Kr elencesinde sinirliydim, sana sama sapan eyler
syledim. Beni bala, ne olur.
Bunlar syledikten sonra alma odasna gitti, divana u-
zand, ama uzun sre uyuyamad.
Ertesi sabah resmi bayram dolaysyla apoletleri, madal
yalaryla tam tren niformas giymi bulunan Samoylenko,
Nadejda Fiyodorovnan nabzn yoklayp diline baktktan
sonra yatak odasndan karken eikte duran Layevski sordu:
Ee, ne haber? Sonu nedir?
Yznden ayn anda korku, tedirginlik, umut okunuyor
du. Samoylenko;
Merak etme, tehlikeli bir durum yok. Basit bir stma, de
di.
Layevski sabrszlkla kalarn att.
Ben onu sormuyorum. Para buldun mu, para?..
Samoylenko kapya doru bakarak kzard, fsltl bir ses-
le;
Bala, dostum, dedi. Tanr akna bala. Hi kimsede
para yok. Be ondan, on bundan derken topu topu yz on ruble
toplamm. Bugn birisiyle daha konuacam. Biraz diini sk.
Layevski sabrszlktan titreyerek;
Ama cumartesi son gn, diye mrldand. Erenler ak
na, cumartesiye kadar bul! Cumartesi gn buradan ayrlmaz
sam artk bir ey istemem... Hibir ey! Anlamyorum, bir dok
torun nasl paras olmaz!
Samoylenko;
Tanrm, sen bilirsin! diye abuk abuk fsldad. Bu sra
da boazndan slk gibi bir ses kt.
Elimde avucumda ne varsa hepsini aldlar, yedi bin
ruble alacam var, ben de boazma dein borluyum. Bunda
benim suum ne?
Demek, cumartesiye kadar bulacaksnz, yle mi?
alacam.
Yalvarrm, kuzum. Cuma gn elimde olsun!
Samoylenko oturdu, kalii bromati, infusion de rhubarbe,
tincturae genitianae, aquae foeniculi eriyii iinde kinin
reetesi yazd, acl gidermek iin de gl urubu ekleyerek
kt gitti.

XI

V on Koren odasna tren giysisiyle giren Samoylenkoyu


grnce;
yle bir grnn var ki, sanki beni yakalamaya geldin
sandm, dedi.
Samoylenko zoologun basit tahtalardan kendi eliyle akp
yapt byk masaya oturdu.
Evinin nnden geiyordum. Hadi, urayaym da u
zoologu greyim dedim.
Pencerenin nnde oturarak bir eyler karalayan zango
yamana bakt.
Merhaba, kutsal peder! urada birka dakika oturaym,
sonra le yemei hazrlamak zere eve gideceim. Vakit
geldi... Sizi rahatsz etmiyorum ya?
ince ince yazlm katlar masann stne yayan zoolog;
Yok, yok, yazlar temize ekiyoruz, dedi.
Samoylenko;
Ya, demek yle, dedi. Vay canna, una bakn!
Byle syleyerek zerinde l, kurumu bir ylan bulunan,
tozla kapl bir kitab nne ekti.
Gznzn nne getirebiliyor musunuz, yeil bir
bcek kendi yolunda giderken anszn karsna byle bir bela
kyor. Dnn bir kez, ne korkun, deil mi?
Evet, yle, korkun bir ey.
Dmanlarndan korunmak iin zehiri de vardr her
halde.
Hem dmanlarndan korunmak iin, hem de kendisi
saldrmak iin.
Samoylenko derin bir soluk ald.
Ya, ya, evet... Doada her ey bir amaca uygundur, ken
di iinde aklamas var. Yalnz burada bir eyi anlamyorum.
Sen bilgili bir adamsn, bunu bana aklar msn? irilii bir
san gemeyen yrtc havyanlar vardr, grnte olduka
gzeldirler, ama son derece... size nasl syleyeyim, aalk,
irkiltici yaratklardr. Byle bir hayvan, diyelim, ormanda gi
diyor, yolda diine gre bir ku gryor, onu hemen paralayp
yiyor. Sonra yoluna devam ederken otlarn arasnda yumurta
dolu bur yuvaya raslyor, artk can yemek istemiyor, nk
karn toktur. Byleyken gene yumurtalardan birini kryor,
brlerini yuvadan frlatp atyor. Ardndan bir kurbaayla
karlayor, onunla oynamaya balyor, cann karana dek
hrpaladktan sonra yalanarak geip gidiyor. Bu sefer bir bcek
kyor karsna. Ona bir pene atyor. Bylece yoluna kan
her eyi bozup datyor. Hayvancklarn gizlendikleri oyuklar
deiyor, karnca yuvalarn kartryor, smkl bceklerin
kabuklarn kryor... Bir sana raslasa onunla da kavgaya gi
riyor. Bir ylan yavrusu, geleni mi grd, ldrmeden ge
miyor. Btn gn hep byle... imdi syler misin, byle bir
yaratn ne gerei var? Niin yaratlm olabilir?
Von Koren;
Hangi hayvandan sz ettiini bilmiyorum, dedi. Olasdr
ki, bcek yiyen bir hayvan... Peki ama bunlar yapmsa ne
olmu? Karsna ku ktysa tedbirsizliindendir. iinde yu
murta bulunan yuvay bozmas yuvay yapann beceriksiz
liinden, nk yeterince gizleyememi. Kurbaann renginde
bir kusur olmal, yoksa onu grmeyecekti. Hepsi bunun gibi...
Szn ettiin yrtc hayvan ancak doann dl brakmasn
gerekli grmedii zayflar, tedbirsizleri, szn ksas, kusur
lular yok eder. Yalnz en becerikliler, tedbirliler, gller, ge
limiler yaamda kalrlar. Bylece senin yrtc hayvann, ken
disi bile farkna varmadan, gelimenin ulu amacna hizmet
etmi olur.
Evet, evet, doru... Ha, aklma gelmiken, arkada, bana
yz ruble versen e!
Olur... Bcek yiyici hayvanlar arasnda ok ilgi ekici
trler bulunur. rnein kstebek... Zararl bcekleri yok ettii
iin onu yararl sayarz. Anlattklarna gre, szde Almann
biri imparator I.Wilhelme kstebek derilerinden bir krk
gndermi, imparator da szde bu yararl hayvann ka tanesini
ldrd diye adama azarlama cezas verilmesini buyurmu.
Gelgelelim kstebek yrtclkta senin hayvancktan geri kal
maz, aynca ayrlara, imenlere korkun zarar verir.
Von Koren ekmeceden bir yz rublelik banknot kard.
Kstebein gskafesi yarasannki gibi gldr,
diyerek ekmeceyi kapatt. Kemikleri, kaslar korkun dere
cede gelimitir. Aznn oluumu da olaanstdr. Eer
kstebek fil iriliinde bir hayvan olayd mthi, kar konulmaz
bir canavar kesilirdi. lgintir, iki kstebek yer altnda kar
latklarnda ikisi de anlamlar gibi genie bir boluk kaz
maya balarlar. Bu alan onlarn rahata kavga etm eleri iin
gereklidir. Alan atktan sonra etin bir atmaya girerler,
zayf olan devrilinceye dein bouurlar. Al u yz rubleyi,
bakalm, ama u koulla ki, sakn Layevskiye vermeyesin!
Samoylenko kzard.
Layevski iin alsam ne kar? Bundan sana ne?
Layevski iinse vermem. Bilirim, bor datmay sever
sin. Haydut Kerim de gelse kskanmazsm Ama kusura bakma,
bu bakmdan sana yardm edemem.
Samoylenko yerinden kalkt, sa elini yana doru savurdu.
Layevskiye vermek iin alyorum. Evet, onun iin...
Hibir iblisin,' hibir ifritin param nasl kullanacam bana
retm eye hakk yoktur. Vermek iine gelmiyor mu? Sen onu
syle!
Zango yama bir kahkaha att. Zoolog;
Kzmadan nce biraz dn, dedi. Bay Layevskiye iyilik
etm ek bence zararl otlar sulamak ya da ekirgeleri beslemek
gibi gereksiz bir abadr.
Bence de yaknlarmza yardm etm ek bizim balca
grevimizdir.
yleyse sundurma altnda yatan su T rkn karnn
doyur. O bir iidir; senin Layevskinden daha gerekli, ie yarar
bir adamdr. Hadi, yz rubleyi ona gtr. Y ada inceleme gezim
iin bana yz ruble bata bulun.
Paray verecek misin, vermeyecek misin?
nce bu paray ne yapacan syle bana!
Gizlenecek bir durum yok. Cumartesi gn Peters-
burga gidiyor. Onun iin...
Von Koren szleri uzatarak;
Ya! Demek, yle! dedi. Anladm... Peki, kapatmasn da
yannda gtrecek mi?
O imdilik burada kalyor. Layevski Petersburgda ile
rini yola koyduktan sonra kadna para gnderecek, o da
gidecek.
Zoolog;
Ustaca! Ustaca! Kurnazca hazrlanm bir plan! diyerek
kesik kesik gld.
Hzla Samoylenkoya yaklat, yzne doru iyice sokuldu,
gzlerinin iine bakarak sordu:
Doru syle, bu kadndan soudu, deil mi? yle deil
mi? Syle, soudu, deil mi? Ha?
Samoylenko;
Evet, diyerek karlk verdi.
Hayli terlemiti. Von Koren duyduu tiksintiyi yznden
belli ederek;
Ne iren ey! dedi. Aleksandr David, ya sen onun su
ortasn ya da salan birisin. Seni bir ocuk gibi, insafszca
smrdn nasl anlamyorsun? Kadndan ayrlmak, onu
burada brakmak istedii gn gibi ortada. Bu kadn burada
senin bana ekiyecek, gene gn gibi o ak ki, onu kendi ce
binden Petersburga gndermen gerekecek. Bu candan dostun
erdemleriyle seni ylesine kr etti ki, en basit gerekleri gr
myorsun.
Samoylenko oturdu.
Bunlar birer varsaym...
Varsaym m? yleyse niin yannda gtrmyor da tek
bana gidiyor? Ona sor: Neden nce kadn, sonra kendisi git
miyor? Kurnaz it!
Zoologun belirttii kukularn, kuruntularn altnda ezi
len Samoylenko yumuad, sesinin tonunu alaltt. Layevski-
nin kendi evinde geirdii geceyi anmsayarak;
Bu olanaksz, yle de zlyor ki! dedi.
Brak, canm! Hrszlar, kundaklar da yaptklarndan
dolay ac ekerler.
Samoylenko dalgn dalgn;
Diyelim ki, sen haklsn, dedi. Diyelim ki, yle... Ama o
yaban ellerde kalm bir gen. niversitede okumu. Biz de
niversite grdk. O nun burada bizden baka yardm edecek
kimi var?
Ayr ayr zamanlarda da olsa seninle o niversitede
srttnz, orada bir ey yapmadnz diye imdi onun bayalk
etmesine destekte bulunmak..! Akl alr ey deil!
Samoylenko parmaklarn oynatarak u dnceyi ileri
srd:
Dur, soukkanlca kafay altralm. yle bir i yap
labilir, sanyorum: Ben ona paray veririm, anlyor musun? A-
ma bir haftaya kadar Nadejda Fiyodorovnaya yol paras
gndereceine namusu, erefi zerine sz alrm.
Sana namusu zerine sz verir, gz ya bile dker,
hatta buna kendisi de inanr. Ama szn ne deeri var ki?
Szn tutmayacak, iki yl sonra Nevski caddesinde kolunda
yeni bir sevgiliyle rasladn zaman uygarln onu yozlatr
dn, Rudinin 1 bir ei olduunu ileri srerek kendini zrl
gsterecek. Tanr akna, unun yakasn brak! ekil u irkef-
ten, iki elinle birden kartrmaktan kurtul!
Samoylenko bir dakika kadar dndkten sonra kararl
bir tavrla;
Yok, dedi. Ne olursa olsun ona para yardmnda bulu
nacam. Ama sen nasl istersen yle yap. Ben yalnzca varsa
ymlara dayanarak adamcaz reddedemem.

1 Turgenyevin roman kahramanlarndan biri. En byk zellii yaamla


uyum salayamamasdr. (-N.)
Pek gzel yaparsn. Onunla istediin gibi p, kokla!
Samoylenko ekine ekine;
Hadi, ver u yz rubleyi, dedi.
Vermem!
Ortala bir sessizlik kt. Samoylenko bsbtn yumu
ad. Yznde acnas, utanga, yaltaklanan bir anlatm belirdi.
Bir ocuk utangal tayan bu acnacak yz apoletli, ma
dalyal koskocaman bir adamda grmek, dorusu, tuhaft.
Zango yama yaz yazmay brakarak;
Bizim bapapaz kendi blgesini kupa arabasna kuru
larak deil, ata binerek gezer, dedi. At stnde duruu ok e t
kileyicidir. Onun sadelii, alakgnlll kutsal kitaplara
yarar bir byklk tar.
Konuma konusunun deimesine sevinen von Koren;
Kendisi iyi bir adam mdr? diye sordu.
A, o da ne demek? yi adam olmasa bapapaz yaparlar
myd?
Bapapazlar arasnda ok yetenekli, iyi adamlara Tasla
nyor. Ancak ne yazk ki biroklarnda kendilerini devlet adam
gibi grmek zayfl var. Birisi Rus ulusuluu iin rpnr,
br bilimi eletirir. Oysa byle eyler onlarn grevi deildir.
Kendilerini dini konulara adasalar daha iyi ederler.
Siz lmller bapapazlarn ne yapaca zerine hkm
yrtemezsiniz.
Neden, zango efendi? Bapapaz da benim gibi bir
insan deil mi?
Bu sz zango yamana dokundu. Kalemi eline alarak;
Hi de yle deil, dedi. Eer onun gibi biri olsaydnz siz
de insanlara dualarnzla nimet saarak kutsal bir kii olur
dunuz. yle biri olmadnza gre onlardan ayrsnz demek
tir.
Samoylenkonun can skfd.
Zango efendi, imdi kafalar kartrmay brak!
Von K orene dnd
Bak. aklma ne geldi! Senin dediin olsun, yz rubleyi
bana verme. Ka kadar ay daha bende yemek yiyeceksin,
aylk creti nceden de.
Hayr, demem.
Samoylenko gzlerini krptrd, kzard. stnde ylan
duran kitab kurulmu bir makine gibi kendine ekti, kapana
bakt, sonra ayaa kalkarak apkasna sarld.
Von K oren ona acmt. fke iinde ayayla bir kat
parasn odann kesine frlatarak;
Gelin de byle adamlarla bir arada yaayn, birlikte i
yapn! dedi. unu iyi anlaman isterim: Senin bu yaptn iyilik,
sevgi gsterisi deil, yreksizliktir, gevekliktir, evreye zehir
samaktr. Akln izdii yolu sizin yumuak, hibir ie yaramaz
kalpleriniz bozuyor. Lise renciliim srasnda tifoya yakalan
mtm. Halamn yrei dayanamam, bana mantar turusu
yedirmiti. Bu yzden az kald lyordum. Halamla ikiniz unu
anlayn ki, insan sevgisi yrekte, mide boluunda, belin o r
tasnda deil, nah uradadr.
Byle diyerek alnna vurdu, yz rublelik banknotu dok
tora frlatt.
Al!
Samoylenko paray katlayarak yumuak bir sesle;
Bouna kzyorsun, Kolya, dedi. Seni ok iyi anlyorum,
ama sen bir de benim durumuma girsen!
Sen kocakarnn tekisin, ite o kadar!
Zango yardmcs glmeye balad. Von K oren ateli
ateli;
Dinle, Aleksandr David! dedi. Senden son bir dileim
var... Paray verecein zaman bu zamparaya yle bir koul ileri
sr: Ya bayanyla birlikte gitsin ya da nce onu gndersin.
Yoksa paray verme. Durmadan onunla uraacak deiliz. Ona
aynen byle syle. Sylemezsen namus hakk iin alt
daireye gider, onu merdivenlerden aa atarm. Seninle de bir
daha grmem. Bunu kafana sok!
Samoylenko:
Eh, ne yapalm! Birlikte giderler ya da onu nceden
gnderirse kendisi iin daha uygun der. Belki buna sevinir
de. Hadi, hoa kaln!
karken yz glyordu. Arkasndan kapy kapamadan
nce von K orene bakt, yzne korkutucu bir biim vererek;
Arkada, seni Almanlar bozmu! dedi. Evet, Almanlar!

XII

Ertesi gn, yani perembe gn Mariya Konstantinovna


olu Kostyann doum gnn kutluyordu. Btn dostlar
leye brek yemeye, akama da ikolata imeye arlmt.
Gece Layevski ile Nadejda Fiyodorovna geldikleri srada
konuk salonunda ikolatasn bitirmi bulunan zoolog Samoy-
lenya yle sordu:
Onunla konutun mu?
Daha konumadm.
Bak, aka syle. Ben bu insanlarn yzszln
anlamyorum. Bu evdeki ailenin onlarn birlikte yaamalarn
nasl karladklarn bile bile hl buraya sokuluyorlar.
Samoylenko;
Eer her sama inanca kulak aslrsa hibir yere adm at
mamak gerekir.
Halkn ounluunun nikahsz yaamaktan, ahlaksz
lktan tiksinmesi sama bir inan mdr!
Elbette sama bir inatr, stelik bakalarnn ktl
n istemektir. Askerler hoppa bir kz grnce kahkahay
basarlar, slk alarlar. Bir de onlara sormal: Kendileri neyin
nesidir acaba?
Bo yere slk almazlar. Kzlarn, yasad ocuklarn
boduklar iin krek cezasna arptrlmalar, Anna Kare-
ninann kendini trenin altna atmas, kylerde kaplarn kat
ranla svanmas, u evin kz Katyada senin de, benim de
houmuza giden eyin ondaki ruh temizlii olmas, saf ak diye
bir olgu bulunmad halde herkesin byle bir ak gereksin
mesini belli belirsiz hissetmesi... btn bunlar bo inan mdr?
alar boyu seile seile gelmi inanlardr bunlar, ahbap.
E er cinsler arasndaki ilikileri dzenleyen byle kr inanlar
olmasayd Layevski gibiler sana dnyann ka bucak olduunu
gsterir, insanlk iki yl ierisinde bozulurdu.
Layevski konuk salonuna girdi, herkesle selmlat, von
K orenin elini skarken yaltaklanan bir tavrla glmsedi. Uy
gun bir an kollayarak Samoylenkoya dedi ki:
Bala, Aleksandr David, seninle konuacaklarm
var.
Samoylenko kalkt, kolunu Layevskinin beline dolad,
birlikte Nikodim Aleksandroviin alma odasna gittiler.
Layevski trnaklarn kemirerek;
Yarn cuma, sz verdiin paray hazrladn m? diye
sordu.
Ancak iki yz rublesini buldum. Gerisini bugn, olmaz
sa yarn salayacam, merak etme.
Layevski derin bir soluk ald, sevincinden elleri titriyordu.
kr Tanrya! Beni kurtaryorsun, Aleksandr David.
Tanrnn, mutluluumun, neyin adna istersen yemin ederim,
gider gitmez bu paray gndereceim. Eski borcumu da gn
dereceim.
Samoylenko onun ceketinin dmesini tuttu, kzararak;
yle bir durum var, Vanya, dedi. Beni bala, aile i
lerine karm gibi olacam, ama... Nadejda Fiyodorovna ile
birlikte gitseniz nasl olur?
Ne garip adamsn, bu olas deil! ikimizden birimizin
mutlaka kalmas gerekli, yoksa alacakllar kyameti koparrlar.
Dkkanlara yedi yz ruble, belki daha ok borcum var. D ur
hele, paralarn gnderip azlarn kapataym, sonra o da
buradan ayrlr.
Peki, nce onu gnder sen de...
Ah, Tanrn! Bir kadn yalnz bana orada ne yapar, ne
i becerebilir ki? Bu, ancak vakit yitimi, bouna para savurma
demektir.
Samoylenko, Akla yatkn... diye dnd. Ama von Ko-
ren ile aralarnda geen konumay anmsaynca gzlerini
nne indirerek zntyle;
Bu sylediklerini kabul edemem, dedi. Ya onunla bir
likte gidersin ya da onu nce gnderirsin. Yoksa... yoksa sana
para veremeyeceim. Bu, benim son szm.
Geri geri yrd; kapy srt ile iterek kzarm, bsbtn
akn bir yzle salona girdi. Layevksi de salona dnerken,
Cuma... cuma... cuma... diye mrldanyordu.
Ona da bir fincan ikolata verdiler. Bu scak ikolatay
ierken dudaklarn, dilini yakarak;
Cuma... cuma... diye geirdi iinden.
Cuma sz aklndan kmyor, cumadan baka bir ey
dnemiyordu. Beyninde deil de kalbine yakn bir yerde
yalnz bir ey vard: Cumartesi gn gidemeyecei.
ncelikle giyinmi, akaklarn taram Nikodim Aleksand-
rovi karsnda dikilmi, rica ediyordu:
Buyurunuz, efendim. ok rica ederim, ekinmeyiniz!
Mariya Konstantinovna konuklara Katyann notlarn
gsteriyor, szckleri uzata uzata;
imdi okumak zor, dehetli zor! diyordu. ocuklardan
o kadar ok ey isteniyor ki!
Katya bu vmeler karsnda utancndan nereye gizlene
ceini bilemedii iin;
Anne! diye mzldand.
Layevski notlar gzden geirerek beendiini belirtti.
Din bilgisi, Rusa, hal ve gidi, 5ler, 4ler gzlerinin nnde
zp zp oynayor; btn bunlarla birlikte zihnine saplanan
cuma gn, Nikodim Aleksandroviin taral akaklar, Katya-
nn kzarm yanaklar ona yle sonsuz, yle kar konulmaz bir
can sknts veriyordu ki, neredeyse umutsuzluk iinde hayk
racakt.
Demek, gidemeyeceim ha? diye sordu kendi kendine.
ki oyun masasn yap yana getirdiler, posta oyunu oyna
mak zere oturdular. Layevski de oturdu. Glmseyerek ce
binden bir kurun kalem kard, aklnda gene ayn ey: Cu
ma... cuma... cuma...
Durumunu derinlemesine dnmek isliyor, ama bundan
korkuyordu. Kendi kendinden bile uzun sre zenle saklad
kandrmacada doktorun onu yakaladn kabul etmek ne r
ktcyd! Geleceini dnrken hibir zaman fikirlerine
lam zgrlk tanmazd. imdi de yle, trene allad gibi gi
decek, bylecc yaamnn en byk sorununu zecekti;
ondan tesini dnmek bile islemiyordu. Nadejda Fiyodo-
rovnadan ayrlmak, borlarn demek iin uzak bir gelecekte,
Pelersburg sokaklarndan birinde kk bir yalana bavurma
dncesi bozkrn ortasnda donuk, minik bir k gibi arasra
kafasnda parlayp snerdi. Yalnz bir kerecik yalan syleye
cek, ondan sonra yaamnda her ey tepeden trnaa deie
cekti. Kk bir yalan pahasna byk bir gerei saln almak
ne gzeldi!
imdi doktor onu reddederek ildatmacasn kabaca yz
ne vurunca uzak bir gelecekle deil, bugn de, yarn da, bir ay
sonra da, belki bln yaam sresince yalann ona gerekece
ini anlad. Buradan gidebilmek iin Nadejda Fiyodorovnaya,
alacakllarna, stlerine yalan sylemesi gerekiyordu. Sonra
Peterburgda para bulmak iin ister istemez annesine de yalan
kvracak, Nadejda Fiyodorovnadan ayrldn syleyecekti.
Annesi ona be yz rubleden fazla vermezdi; u halde ksa za
manda para gndermek durumunda olamayacana gre dok
toru imdiden aldatm oluyordu. lerde Nadejda Fiyodorovna
Petersburga gelince ondan ayrlmak iin byk-kk bir sr
kandrmacaya bavurmas kanlmazd. O zaman gene gzya
lar, gene ayn skntlar, ayn iren yaam, pimanlklar... Bu
duruma gre yaamnda hibir deiiklik olmayacak demekti.
Sra sra yalanlar, hepsi o kadar... Layevskinin hayalinde kos
kocaman bir yalan da ykseldi. Onu bir srayta amak,
para para yalan sylememek iin kestirme bir nleme ba
vurmas gerekiyordu. rnein kimseye hibir ey sylemeden
kalkmak, apkasn giymek, be parasz yola kmak. Ancak
Layevski ok gemeden bunun olanakszln anlad.
Cuma... cuma... cuma... szleri aklndan kmyordu.
Kk kk pusulalar yazp ikiye katlyor, Nikodim A-
leksandroviin eski silindirine yerletiriyordu. Y eter derecede
pusula toplannca postaclk grevi yapan Katya masann ev
resinde dolaarak bunlar oyunculara datt. Gln pusulalar
alan, daha glncn yazmaya alan zango yama, Katya,
Kostya sevin iindeydiler.
Nadejda Fiyodorovna ald bir pusulada unlar okudu:
Seninle konumalyz.
Mariya Konstantinovna ile baktlar, beriki iten bir
tavrla glmseyerek ban sallad.
Nadejda Fiyodorovna; Ne konuacaz? H er eyi anlata
mayacama gre konumak gereksiz. diye dnd.
Buraya gelmeden nce Layevskinin boyunban kendisi
balam, bu basit i ruhunu sevgiyle, hznle doldurmutu.
Layevskinin yznn solgunluu, kaygl, dalgn baklar, son
zamanlarda onda grd anlalmaz deiiklikler, kendisinin
ondan saklad korkun, iren giz, boyunban takarken el
lerinin titremesi, btn bunlar nedense birlikte yaayacaklar
srenin pek az kaldn sylyordu ona.
Layevskinin yzne tpk kutsal bir tasvire bakarcasna
korkuyla, pimanlkla bakt; iinden Bala beni, bala...
diye yalvard.
Masann br yannda, tam karsnda Amiyanov oturu
yor, sevdal kara gzlerini ondan ayrmyordu. Tutku dolu bir
heyecan, korku, utan iinde kvranan Nadejda Fiyodorovna
zntnn, aclarn bile kendini irkin bir tutkuya kaptrma
sna engel olamayacan dnd. Tpk ayyalar gibi hisse
diyordu; gene kendini tutamayacak, bugn olmazsa yarn ayn
ey bana gelecekti.
Kendisi iin yz karas, Layevski iinse dayanlmaz olan bu
yaama devam etmemek, buradan hemen gitmek kararn ver
di. O nu brakmas iin Layevskiye gz ya dkerek yalvara
cak, raz olmazsa gizlice kaacakt. Ancak kesinlikle bandan
geenleri ona anlatmayacakt.Varsn, temiz anlar kalsnd
aralarnda.
Bir pusula okudu: Seviyorum, seviyorum, seviyorum.
Amiyanovdan geliyordu.
cra bir keye ekilip yaayacak, alp didinecek, La
yevskiye bilinmeyen birinden imzasyla para, yakas ilemeli
gmlekler, tln gnderecek; ancak yalandnda, eer ar
hasta olursa, hastabakc gerekirse ona dnecekti. Neden ka
rs olmay kabul etmeyip kendisini braktn rendiinde
ancak o zaman Layevski zverisini anlayacak, ondan zr dile
yecekti.
Byk burnunuz var. Bu pusula zango yamandan ya
da Kostyadan gelmi olmalyd.
G ene dlere dald... Layevskiden ayrlrken onu smsk
kucaklayacak, elini pecek; yaamnn sonuna dek onu seve
ceini, cra bir kede yabanc insanlar arasnda tek bana
yaarken uzaklarda bir yerde onun temiz anlarn yaatan, sev
gili, soylu, yce bir insann bulunduunu dneceini
syleyecekti.
Eer bugn bana randevu vermezsen, namusum zerine
yemin ediyorum, nlem alacam. Akl banda insanlara kar
byle davranlmaz, bunu anlamanz gerekir. Bu pusula da
Krilindendi.

XIII

Layevski iki pusula almt. Birini ap okudu: Gitme, iki


gzm.
Bunu kim yazabilir? diye dnd. Samoylenko deil
elbet... Zango yardmcs da deildir, nk gitmek istediimi
bilmiyor. Sakn von K oren olmasn?
Zoolog masann stne eilmi, bir piramit iziyordu.
Layevskiye gzlerinin ii glyor gibi geldi.
Pek olasdr ki, Samoylenko gideceimi azndan kar
d. diye dnd.
ikinci pusulada ayn uzun kuyruklu, ular kvrk, arpuk
urpuk yazyla, Birisi cumartesi gn gidemeyecek. diye
yazyordu.
Layevski iinden, Kaba saba bir alay... Cuma... cuma...
diye geirdi.
Boazna bir yumru gelip tkand. Elini yakasna gtrp
ksrd, ama ksrk yerine boazndan bir kahkaha yksel
di.
Kah-kah-kah! Kah-kah-kah!
Bir yandan da Neye glyorum byle? diye dn
yordu.
Kendini tutmaya alt, eliyle azn kapatt, kahkahalar
gsn zorlayp boynunu sktrd iin azn daha fazla
kapal tutamad. Glmekten katlrken yle dnyordu.
Aman ne sersemlik bu! Aklm m oynattm yoksa?
Glmesi arttka artt, finolarn havlamas gibi bir durum
ald. Masadan kalkmak isliyor, ama bacaklar ona uymuyordu.
Sa eli garip bir biimde, isteinin dnda masann stne sav
ruldu, pusulalar toplad gibi avcunun iinde skt. evre
sindekilerin akn baklarn, Samoylenkonun ciddi, rk
m yzn, zooloun souk bir alayla, tiksintiyle dolu gz
szlerini grd; kendisine sinir bunalm geldiini anla
d.
Yznde gz yalarnn scakln hissederek, iinden;
Ne irkin, ne utan verici ey! Bu ne rezalet! Byle ey hi
bama gelmemiti! dedi.
te onu koluna girerek biryere gtrdler. te gzlerinin
nnde bir bardak ldd, bardak dilerine arpt, su gsn
den aa akt. te kk bir oda, kar gibi tertemiz araflarla
rtl yan yana iki yatak. Yataklardan birine ylarak hkr
maya balad.
Samoylenko;
Bir ey deil, bir ey deil... Bazan olur byle eyler, de
di.
Korkudan sapsar kesilen Nadcjda Fiyodorovna zangr
zangr titriyor; kt eylerin olaca nsezisiyle yatan banda
dikiliyordu.
Ne oldu sana? Ne oldu? diye sordu. Tanr akna syle!
Acaba Krilin kt bir ey mi yazd? diye geiriyordu
iinden.
Layevski hem glerek, hem de alayarak;
Bir ey deil, kuzum, dedi. Hadi, sen k buradan...
Yznde ne kinin, ne de tiksintinin izi vard; demek, bir
ey bilmiyordu. Nadcjda Fiyodorovna biraz rahatlayarak
salona dnd.
Mariya Konstantinovna gen kadnn yanna oturup elini
eline alarak;
Telalanmayn, ekerim, dedi. Hepsi geer. E rkeklerde
biz gnahkarlar gibi zayftr. imdi ikiniz de bunalm geiriyor
sunuz... Nedeni belli. Ee, ekerim, yantnz bekliyorum. Gelin
de konualm.
zntm var, konuamam.
Nadejda Fiyodorovna byle derken sendeledi, dmemek
iin iki eliyle birden koltuun yanna tutundu.
Von Koren o srada salona gererek neeli bir tarzda;
Adamda ocuk havalesi var, besbelli! dedi.
Ama Nadejda Fiyodorovnay grnce bozularak hemen
dar kt.
Sinir bunalm geince Layevski doruldu, oturduu yerde
yle dnyordu:
Ayp ayp! Kk ocuklar gibi zr zr alyorum! H erke
se rezil-kepaze oldum. Arka kapdan kp gitmeli. Bu da sinir
bunalmna fazla nem verdiimi gstermez mi? En iyisi ii
akaya vurmak...
Aynaya bakt, biraz daha oturduktan sonra salona dnd.
Yayvan yayvan glmseyerek;
ite ben de buradaym! dedi.
Ancak byk bir utan duyuyordu, orada bulunmasnn
bakalarna sknt verdiinin de farkndayd. Oturarak;
te bu gibi eyler oluyor, dedi. Oturuyordum, birden
bire brme mthi bir sanc girdi. yle bir sanc ki, anlata
mam! Sinirlerim dayanamad... Sonuta bu yakksz olay geldi
bama. Ne yaparsnz, amz sinir a!
Akam yemeinde bol bol arap iti, konutu, ancak ara
sra titreyerek iini ekmeyi, sancy hl hissediyormuasna
brn outurmay unutmad. Ne var ki, Nadejda Fiyodo-
rovnadan baka ona inanan yoktu, o da bunu gryordu.
Saat l l e doru hep birlikte bulvara gezmeye ktlar. Kri-
lin kendisine bir ey syler korkusuyla Nadejda Fiyodorovna,
M anya Konstantinovnadan fazla uzaklamamaya alyordu.
Korkudan, zntden bitkin dm, stmasnn yeniden tuta
ca nsezisiyle bacaklarnn derman kesilmiti. Admlarn
zorlukla atyor, Krilin ile Amiyanovdan birinin ya da ikisinin
birden peine taklacan bildii iin eve gitmiyordu. En
arkada Nikodim Aleksandrovile birlikte gelen Krilin sesini
bir ahenge uydurarak yavaa;
Benimle elenmeye gelmeez! Gelmeez! diye bir ark
tutturmutu.
Bulvardan gazinoya saptlar, sahil boyunca yrdler,
uzun sre denizin fosforlann seyrettiler. V on K oren fosfor-
lanma olayn aklamaya koyuldu.
Layevski bir sre sonra kafileden ayrld.
Benim vint oynama zamanm geldi, dedi. Arkadalar
beni beklerler. Hadi, hoa kaln!
Nadejda Fiyodorovna;
Ben de geliyorum, dur! diyerek onun koluna girdi.
H erkesle uurlatlar, ayrldlar. Krilin de veda etti, ayn
yoldan gideceini syledikten sonra gidenlere katld.
Nadejda Fiyodorovna iinden, Ne olacaksa olsun.
diyordu.
O anda yle bir duygu iindeydi ki, btn kt anlar zih
ninden dar frlayp ar ar soluk alarak karanlkta sanki
onunla yan yana yryordu. Kendisi de mrekkebe bulam
bir sinek gibiydi: Yolun stnde glkle srkleniyor, La-
yevskiye dokunduu her yeri, adamcazn kolunu, yanlarn
kirletiyordu. Kafasnda da u dnceler vard: Eer Krilin
kt bir ey yaparsa su onda deil yalnzca kendisindeydi.
nk bir zaman olmutu ki, Kriline hibir erkein konua
mad gibi konuma frsat vermi, sonra birdenbire ilikilerini
keserek adam g duruma sokmutu. Bunda kimin kabahati
vard? Arzularna kaplp bann dnd bir srada belki
yalnzca yakkl, uzun boylu olduu iin tanmad bir adama
yz vermesinde, iki bulumadan sonra ondan bkmasnda su
kendisinde deil miydi? Bundan dolay imdi bu adamn ona
kar istedii gibi hareket etmeye hakk yok muydu?
Layevski durarak;
Burada ayrlmamz gerekiyor, yavrum, dedi. Ivan Mi-
hayl seni eve kadar gtrr.
Krilini selamlad, bulvar hzla karya geerek pencerele
ri caddenin zerinde ldayan ekovskinin evine doru yr
d. Sonra bahe kapsnn kapand iitildi.
Krilin sze;
nce aramzda anlaalm, diye balad. Ben ocuk dei
lim, hele Akasov, Makasov, Lakasov hi deilim! Sizden
ciddi bir ilgi bekliyorum.
Nadejda Fiyodorovnann yrei kt kt atyordu, adama
hi yant vermedi. Krilin konumasn srdrd:
Bana kar davrannzn deimesini nce cilve san
mtm. imdi gryorum ki, siz yalnzca kendini bilen insan
lara kar nasl davranlacan bilmiyorsunuz. Benimle u Er
meni delikanlsyla elenir gibi gnl elendirmek islediniz.
Ama ben kendini bilen bir insan olarak akl banda bir insan
muamelesi yaplmasn beklerim. Ben syleyeceklerimi syle
dim. imdi emrinizdeyim.
Nadejda Fiyodorovna;
Size zntl olduumu sylemitim, diyerek alamaya
balad, gz yalarn gstermemek iin yzn yana evirdi.
Benim de zntm var, bundan ne kar?
Krilin bir sre sustu, sonra ar ar, duraklaya duraklaya
unlar syledi:
Yeniden belirtiyorum, hanmefendi, eer bu akam iin
bana randevu vermezseniz rezalet karrm.
Nadejda Fiyodorovna;
Bu akam beni braknz, diyebildi.
Sesi ylesine ince, dokunaklyd ki, kendisi de tanyamad.
Size iyi bir ders vermeliyim; byle sylediim iin beni
balayn, ama size ders vermeden olmaz. Evet, ne yazk ki,
benden dersinizi almanz gerekiyor. ki randevu birden is
tiyorum: Biri bugn, br de yarn. br gn tmyle zgr
snz; istediinizle, istediiniz yere gidebilirsiniz. Ama bugn
benim...
Evlerinin bahe kapsna yaklaan Nadejda Fiyodorovna
bu szleri iitince zrk diye durdu. Zangr zangr titriyordu.
Karanlkta yannda beyaz ceketten baka bir ey grmeyerek;
Braknz beni, diye mrldand. Haklsnz kt bir kad
nm... size kar kabahatliyim. Ama yakam braknz, ok rica
ediyorum. -A dam n souk eline dokunarak irkildi.-Yalvarrm
size...
Krilin iini ekti.
Ne yazk ki, brakmaya hi niyetim yok. Benden der
sinizi almadan bir yere gidemezsiniz. nk, madam, ben
kadnlara pek inanmam.
zntm var, demitim...
Nadcjda Fiyodorovna denizin dzenli grltsne kulak
kabartt, yldzlarla dolu gkyzne bakt; bir an nce her eye
son vermek, bu lanetli dnyadan, onun denizlerinden, yldz
larndan, erkeklerinden, stmalarndan uzaklamak iin byk
bir istek duydu. Souk bir tavrla;
Ancak bizim evde olmasn... Beni baka bir yere gt
rn, dedi.
Mridova gidelim. Oras en iyisi.
Neresiymi bu yer?
Eski kalenin yanndadr.
Nadcjda Fiyodorovna caddeden hzla yrd, sonra da
lara doru uzanan sokaa sapt. Ortalk karanlkt. Kaldrmn
urasnda burasnda aydnlk pencerelerden den yol yol
soluk klar vard. Bu alacal bulacal glgeler iinde kah bir
sinek gibi mrekkebe dtn, kah oradan srnerek a
ktn dnmeye balad. Krilin hep arkasndayd. Bir ara
adamn aya kayd, az kalsn yere yuvarlanyordu.
Sarho, ne olacak! Yuvarlanrsa yuvarlansn! diye ge
irdi iinden.
Bir sre sonra kafileden Amiyanov da ayrld, Nadcjda
Fiyodorovnay sandal gezisine armak iin onun gittii yne
yrd. Evlerine varnca bahe duvarnn stnden bakt: P en
cereler ardna dein akt, ancak k yoktu.
Nadejda Fiyodorovna! diye seslendi.
Aradan bir dakika kadar geinde bir daha bard.
ierden Olgann sesi geldi:
Kim o?
Nadejda Fiyodorovna evde yok mu?
Yok. Henz gelmedi.
Amiyanov byk bir kayg duymaya balad, iinden;
Tuhaf! ok tuhaf! dedi. Halbuki eve dnmesi gerekiyor
du.
Bulvar, caddeyi geti; ekovskinin evine vararak p en
cereden ieri bakt. Layevski masaya oturmu, tm dikkatiyle
katlara bakyordu.
Tuhaf, ok tuhaf! diye mrldand bir daha; Layevskinin
geirdii sinir bunalmn anmsayarak utand.
Peki, evde deilse nerede?
Yeniden Nadejda Fiyodorovnann evine gittti, karanlk
pencerelere bakt. O gn Bityugovlarn evinde karlatkla
rnda sevdii kadnn akama birlikte sandal gezisi iin sz ver
diini dnerek iinden, Bu bir oyun! Baka bir ey deil!
dedi.
Krilinin lojmannn pencereleri de karanlkt. Kapda bir
polis memuru srann zerine km, horul horul uyuyordu.
Pencerelere, polise baknca durumu kavradu Eve dnmeye ka
rar vererek yrd, ancak kendini gene Nadejda Fieyodo-
rovnann evinin nnde buldu. Orada bir sraya oturdu. Ks
kanlktan, fkeden bann cayr cayr yandn hissederek
apkasn kard.
Kent kilisesinin saati yirmi drt saatte iki kez alard: le
vakti ile gece yars. Saat gece yarsn aldktan az sonra telal
ayak sesleri duyuldu.
Amiyanovun kulana yle bir konuma alnd:
Demek, yarn akam gene Mridovda, saat tam 8de.
Hoa kaln, hanmefendi!
Amiyanov, Krilinin sesini tanmakta glk ekmedi.
Ayn anda bahe duvarnn yannda Nadejda Fiyodorovna
grnd. Amiyanovun sra zerinde oturduunu farketmek-
sizin yanndan glge gibi geti, bahe kapsn at, nu kapat
may unutarak eve girdi. Az sonra odasnda bir mum yakt,
arabuk soyundu, ama yataa girmeyerek bir sandalyenin -
nnde kt, onu kollaryla kucaklad, ban stne bra
kverdi.
Layevskieve dndnde saat gecenin yd.

XV

T optan deil, para para yalan sylemeye karar verince


Layevski cumartesi gn mutlaka yola kmak iin ertesi gn
saat ikide Samoylenkonun evine para istemeye gitti. R uhun
daki skntya bir de utan duygusu katan bir gn nceki isteri
olayndan sonra artk kasabada kalmas olanakszd.
Dnyordu da, Samoylenko koullarnda dayatrsa raz
olmu gzkp paray alsa, ertesi gn tam hareket annda da
Nadejda Fiyodorovnann gitmeyi kabul etmediini sylese
nasl olurdu? Btn bunlarn kendi yarar iin yapldna
Nadejda Fiyodorovnay daha akamdan inandrabilirdi, ikinci
bir seenek daha vard: Von K orenin etkisi altnda kaldm
kesinlikle bildii Samoylenko paray vermez ya da baka ko
ullar ileri srerse, o da bugn bir yk gemisine ya da yelken
liye atlad gibi Novy Afona yahut Novorossiyske gider,
oradan annesine dokunakl bir telgraf ekerek para gelinceye
dek beklerdi.
Samoylenkonun evine geldiinde orada von K oreni bul
du. Zoolog daha yeni yemee gelmi, alkanl zere albm
am, silindirli erkekler ile hotozlu bayanlarn resimlerine
bakyordu. Layevski onu grnce iinden, Ne terslik! Ya ii
me engel olursa? diye geirdi.
Merhaba!
Von Koren ona bakmadan karlk verdi:
Merhaba!
Aleksandr David evde mi?
Mutfakta.
Layevski mutfaa gitti, ama Samoylenkonun salata yap
makla uratn grnce salona dnp oturdu.
Zooloun bulunduu yerde kendisini her zaman tedirgin
hissederdi. imdi de isleri konusu alacak diye korkuyordu.
Bir dakika sessizlik iinde geti. Sonra von K oren gzleri
ni Layevskiye dikerek;
Dnk sinir bunalmndan sonra kendinizi nasl his
sediyorsunuz!? diye sordu.
Layevski kzard.
ok iyiyim. Zaten nemli bir ey deildi.
Daha dne kadar isleri nbetlerini yalnz kadnlarn ge
irdiini sanrdm, bu yzden sizinkini hora illeti diye dn
dm.
Layevski yaltaklanan bir tavrla glmsedi, Bu ne neza
ketsizlik! Adam pek gzel biliyor ki, bu szler bana dokunur.
Gene de kabalk etmeyi brakmyor. diye dndyse de y
znde ayn glmsemeyle;
Evet, gln bir durum geldi bama, dedi. Bu sabah hep
gldm. Sinir bunalmnn yle bir gariplii vardr: Sama ol
duunu bilerek iinden glersin, ama bir yandan da hngr
hngr alarsn. Bu sinirli amzda sinirlerimizin tutsayz,
onlar bizlerin efendisidir, islediklerini yaptryorlar bize. Uy
garln bu yolda gsterdii hizmete ne kadar teekkr elsek
azdr.
Layevski konuuyor, bir yandan da von K orenin cid
diyetle, tm dikkatiyle onu dinlemesinden, gzlerini krp-
makszn kendisine dik dik bakmasndan rahatsz oluyordu.
Von K orenden bili kadar holanmamasna karn yzndeki
glmsemeyi bir trl atamamasna da ierliyordu ayrca.
Geri kabul etm ek gerekir ki, geirdiim bunalm iin
olduka yeterli nedenler vard, diye srdrd konumasn.
Son zamanlarda salm hayli bozulmutu. Buna can skn
tsn, srekli paraszl, evredeki arkada azln, ortak ilgi
yokluunu da ekleyin. Durumum hi de i ac deildi, do
rusu.
Von Koren;
Evet, umutsuz bir durumdasnz, dedi.
Hem alay, hem de hoa gitmeyen bir kehanet saklayan bu
sakin, souk szler Layevskiyi irkiltti. Zoologun alayla dolu
dnk baklarn gznn nne getirdi, bir sre sustuktan
sonra bu sefer glmsemeksizin sordu:
Benim durumumu siz nereden biliyorsunuz?
Daha demin siz kendiniz sz etliniz. Sonra dostlarnz
size yle candan ilgi gsteriyorlar ki, btn gn hep sizden
konuuyorlar.
Hangi dostlarm? Samoylenko mu?
Evet, o da.
Aleksandr Davida, daha dorusu btn dostlarma
rica ederim, benimle bu kadar ilgilenmesinler.
ite Samoylenko geliyor, sizinle daha az ilgilenmesi iin
kendiniz rica ediniz.
Layevski;
Kullandnz konuma tarzn anlamakta glk eki
yorum, diye mrldand.
yle bir duygu iindeydi ki, sanki zooloun kendisinden
tiksinip onu hor grdnn, kendisini alaya aldnn, onun
en amansz dman olduunun yeni farkna varmt, iinde
kabaran hn dnk glme istei gibi boynunu iddetle skma
ya balad iin yksek sesle konumaya gc kalmamt.
Bu konuma tarzn bakasna saklayn, dedi alak sesle.
Samoylenko ceketsiz, mutfan boucu scandan terle
mi, kzark bir yzle ieri girdi.
A, sen de mi buradasn? dedi. M erhaba, iki gzm! Y e
mek yedin mi? Yemedinse sklmadan syle.
Layevski;
Alesksandr David, dedi, aramzda kalacak bir dilek
iin sana bavurdumsa, bu demek deil ki, arbal olmak, ba
kalarnn gizlerine sayg gstermek grevinden seni bala
dm.
Samoylenko ararak sordu:
Ne olmu ki?
Layevski durduu yerde heyecandan ayaklarn deitire
rek sesini ykseltti:
Paran yoksa verme, dileimi yerine getirme, ama her
sokan banda durumumun umutsuz olduunu, falan filan
herkese duyurmana gerek var myd? Bir kapiklik iyilik yaplp
bir rublelik laf edilecekse bu tr iyilikler, dosta ilgilenmeler
yerin dibine batsn! Gsterdiin yardmseverlikle istediin
kadar vnebilirsin, ama benim gizlerimi aa vurma hakkn
sana kimse vermedi!
Samoylenko allak bullak oldu, kzmaya Balad.
Hangi gizler? Buraya svmeye geldinse imdi git, sonra
gelirsin!
Birine kznca yze kadar sayarsan sakinleirsin, kuralna
uyarak saymaya balad. Layevski durmadan konuuyordu:
Rica ederim, benimle ilgilenmeyin, bana aldr et
meyin! Benim nasl yaadm, ne yaptmdan kime ne? Evet,
buradan ekip gideceim!.. Bor alyorum, iki iiyorum, ba
kasnn karsyla yayorum, isterik biriyim, bayaym, bazlar
gibi ince dnceli deilim, bunlardan dolay kime ne sylemek
der? insann kiiliine biraz sayg gsterin!
Samoylenko otuz bee kadar saymt.
Beni bala, kuzum, ama...
Layevski onun szn kesti:
Evet, insann kiiliine sayg gsterin! Bakas adna
yaptnz bu sonu gelmez dedikodular, ahlar-vahlar, bitmek
bilmez gzetlemeler, dosta ilgilenmeler olmaz olsun! dn
para veriyorlar, ama ocuk gibi koul ileri sryorlar. Beni ne
yerine koyduunuzu anlamyorum, istemem, paranz da sizin
olsun, her eyiniz de!
Heyecandan sarslarak, sinir bunalm yeniden gelecek
diye korkarak bu szleri haykrd srada bir imek gibi kafa
snda u dnce akt: Demek, cumartesi gn gidemeye
ceim!
Yeniden barmaya balad:
Hibir eyinizi istemiyorum, yalnz zerimden u vesa
yetinizi kaldrn! Ben ocuk deilim, deli de deilim! Rica ede
rim, beni gizli gizli gzetlemeyi brakn!
Zango yardmcs ieri girdi; Layevskiyi sapsar bir surat
la, ellerini sallayarak, acayip bir sesle prens Vorontsovun
portresine hitabederken grnce kapnn yannda ta kesilip
durdu.
Layevski konumasn srdrd:
Durmadan beni gzetlemeniz onuruma dokunuyor.
Gnll casuslardan rica ediyorum, casusluklarna son versin
ler. A rtk yeter!
Yze kadar saymay bitiren Samoylenko krkrmz kesi
lerek Layevskiye yalap sordu:
Ne dedin... ne dediniz?
Layevski derin bir soluk ald, ayn eyi yineledi:
Y eter artk!
Samoylenko hecelerin zerine basa basa;
Ben soylu bir Rus doktoruyum, st derece devlet me
muruyum! dedi. Hibir zaman casus olmadm gibi kimsenin
beni aalamasna da izin vermem! Kes artk sesini!
Son sz bararak sylemiti.
Doktoru hibir zaman bylesine heybetli, ask suratl, bu
kadar yz krmz ve korkun grmemi bulunan zango
yama eliyle azn kapayarak sofaya kat, orada katla katla
glmeye balad.
Layevski tpk sis iindeymi gibi von K orenin kalktn,
ellerini cebine sokarak daha ne olacak, diye ayakta dikildiini
grd. Bu sakin duru ar derecede kstha, aalayc
gzkt.
Samoylenko;
Sznz geri aln! diye baryordu.
Azndan kanlar kendi de duymayan Layevski;
Beni rahat brakn! Sizden bir ey istemiyorum! Alman
Yahudisi zpktlar ile siz benim yakam brakn, yeter! Yoksa
nlem alacam! Beni delloya zorlamayn!
Masann arkasndan kan von Koren;
imdi anlald, dedi. Bay Layevski buradan gitmeden
nce bir de delloyla gnl elendirmek istiyor. Ona bu zevki
tattrabilirim. Bay Layevski, arnz kabul ediyorum.
Layevski zooloa yaklat, onun esmer alnna, kvrck
salarna tm nefretiyle baktktan sonra:
Dello mu? Dello ha? Peki, dedi. Nefret ediyorum siz
den! Nefret ediyorum!
ok gzel. Yarn sabah erkenden Kcrbalayn duha-
nmn yannda... btn kurallarna uygun olarak, istediiniz
gibi... Ama imdi buradan ek araban!

Nefret ediyorum! dedi. oktan beridir nefret ediyo


rum! Dello ha? Peki!
Kov unu! Kovmazsan ben ekip gidiyorum. Beni k
pek gibi kapacak.
Von K orcnin sakin bir tonla konumas doktoru artt,
birdenbire kendine geldi, akln bana toplad, Layevskiyi iki
eliyle birden yakalayarak zoologdan uzaklatrd; yumuak,
titrek bir sesle;
Dostlarm... yi yrekli dostlarm, dedi. fkelendik bi
raz, sinirlerimiz bozuldu. Y eter bu kadar. Y eter, dostlarm...
Yumuak, dosta szler iiten Layevski o gne dein
bana gelmedik, olaanst bir eyin yaanmakta olduunu
hissetti. Neredeyse trenin altnda kalarak ezilecekti. Alamak
zereyken elini sallad, odadan frlayp kt.
Biraz sonra gazinoda oturmu, az nce urad aalan
malarn ezikliiyle yle dnyordu: Bakasnn nefretini
zerinde hissetmek, senden nefret eden birisinin karsnda
acnacak, sefil, aresiz bir duruma dmek meer ne zormu,
Tanrm, ne kadar arm! Ne onur krc bir durumdaym!
Bir bardak konyakl su onu canlandrd. V on K orenin
sakin, gururlu yzn, bir gn nceki baklarn, hal desenli
gmleini, sesini, beyaz ellerini gznn nne getiriyor; d
ndke derinden derine kabaran, korkun bir kin gsn
doldurarak dar tamak istiyordu. Hayalinde von K oreni
yere yatrarak ayaklarnn altnda inedi. Btn olup bitenleri
en kk ayrntlarna dek anmsad. Bugne dek byle d e
ersiz bir adama yaltaklanarak nasl glmseycbildiine; k
k, belki haritada bile yeri olmayan, Pelersburgda akl ba
nda hibir insann bilmedii, nemsiz bir kasabadaki in
sancklarn dncelerine nasl deer verebildiine ayordu.
Bu kasaba bir gn tmyle yklp yerle bir olsa ya da yansa
bunu bildirecek telgraf haberini Rusyada herkes tpk kul
lanlm mobilya sat duyurusu gibi can skntsyla okurdu.
Yarn von Koreni ldrmek de, sa brakmak da ayn kapya
kard, nk ikisi de ayn derecede yararsz, gereksiz eylerdi.
En iyisi bacana ya da koluna nian almak, yaraladktan sonra
alay etmekti. Varsn aya kopmu bir bcek otlar arasnda
nasl kaybolursa o da kendisi gibi deersiz insan kalabal
arasna karp gilsindi.
Layevski, ekovskinin evine urayarak dello olayn
anlatt, onun kendisine tank olmasn isledi. Sonra ikisi birden
posta-telgraf ynetimine gittiler, efin tank olmasn sala
dktan sonra orada le yemeine kaldlar. Y em ekte uzun
uzun akalald, glld. Layevski silah kullanmasn hemen
hemen hi bilmediini syleyerek bu beceriksizliiyle alay etti,
kendisine kah kraln niancs, kah Guillaume Teli diye ad
takt. Arada bir de;
Bu baya iyi bir ders vermek gerekiyor, diyordu.
Yemekten sonra kat oyununa daldlar. Layevski bir yan
dan oyun oynarken bir yandan da arap iiyor; dellonun bir
sorunu zmeyip gletirdii iin budalaca, sama bir ey
olduunu, ama bazan onsuz edilemeyeceini dnyordu.
rnein kendi olayn ele almalyd: Voi K oreni mahkemeye
veremezdi. Bu dellonun hi olmazsa bir iyilii olacakt: Bun
dan byle artk bu kasabada kalamazd.
ki kafasn hafife tutmu, arabn yannda oyunun e t
kisiyle kendini iyi hissetmeye balamt*. Ama gne batp da
ortalk kararnca onu bir tedirginlik, bir tela ald. Aslnda
lm karsnda duyduu korku deildi bu, nk yemek yer
ken, iskambil oynarken nedense dellonun sonusuz bitecei
gibi bir kan yerlemiti iine. Onu korkutan, ertesi sabah
yaamnda ilk kez bana gelecek olan dello olay ile bastran
geceydi... Biliyordu ki, uykusuz geecek uzun bir gece bek
liyordu onu; yalnz von K oren ile onun kendisine kar duy
duu nefreti deil, ilerde gemek zorunda olduu, ama ama
gcn kendinde bulamad yalan dan da dnmesi ge
rekiyordu. Anszn hastalanm gibiydi; ne iskambil oyununa
ilgi duyuyordu, ne de oyun arkadalarna. Bunun zerine
yerinde kpr kpr kprdanmaya balad, arkadalarndan eve
gitmesine izin vermelerini istedi. Bir an nce yatana uzan
mal, hareket etmeden yatp ertesi gn iin dncelerine eki
dzen vermeliydi. ekovski ile posta-telgraf efi onu yola
koydular, kendileri de dello konusu grmek zere von
K orene gittiler.
Evine yaklat srada Layevski, Amiyanova raslad. D e
likanl derin derin soluyordu, byk bir heyecan iindeydi.
Ben de sizi aryordum, Ivan Andreyi, dedi. Rica ede
rim, abuk gidelim.
Nereye?
Tanmadnz bir bay sizinle grmek istiyor, size ok
nemli bir ey syleyecekmi. Bir dakikack olsun gelmenizi is
tedi. Sizinle konumas gerekiyormu... O nun iin lm-kalm
sorunu gibi nemliymi bu.
Layevski;
Kim bu adam? diye sordu.
Adn sylemeyeceim, kendisi yle rica etti.
imin olduunu bildirin ona. istiyorsa yarn gelsin.
Amiyanov rperdi.
Yarn olanaksz! Sizin iin de nemliymi... ok nemli,
dedi. Gelmezseniz felaket olurmu.
Amiyanovun neden bu kadar heyecanlandn, bu can
skc, snk kasabada ne gibi bir esrar bulunduunu an
layamayan Layevski;
Garip... ok garip, ama gidelim, diye mrldand. Benim
iin farkelmez...
Amiyanov hzla nden yrd, Layevski onu izledi; cad
deyi, sonra soka getiler.
Ne can skc ey! diye homurdanyordu Layevski.
imdi, imdi. ok srmez...
Eski kalenin yannda, evresi duvarlarla evrili iki arsa
arasndaki bir soka getiler. Oradan geni bir avluya girerek
kk bir eve yneldiler.
Layeski;
Mridovun evi deil mi buras? diye sordu.
Evet.
Peki ama ne diye arka kapya doru dolayoruz, anla
myorum. Sokak kapsndan girebilirdik. D aha yaknd.
Zarar yok, zarar yok...
Amiyanovun onu arka kapdan gtrmesi, eliyle iaret
ederek yava yrmesini, ses karmamasn bildirmesi de La-
yevskiye garip geliyordu.
Ermeni genci kapy ihtiyatl at, ayaklarnn ucuna
basarak sofaya girdi.
Buraya, buraya... Ses karmayn, rica ederim, yava...
itebilirler...
Delikanl kulak kabartt, soluunu kesti, yavaa;
u kapy an, girin... Korkmayn, dedi.
Layevski akn akn kapy at; alak tavanl, pence
releri perdeli bir odaya girdi. Masann stnde bir mum ya
nyordu. Bitiik odadan bir ses;

AO
Kimi aryorsunuz? Sen misin, Mridov? diye sordu.
Layevski o odaya doru yrd, tam ieri girdince Krilin
ile Nadejda Fiyodorovnay yan yana oturur buldu.
Geri geri yryp kendini sokaa attnda arkasndan ne
sylediklerini bile duymamt. Ne von K orene kar duyduu
kin, ne de iindeki tedirginlikten iz kald iinde. Gerisin geriye
eve dnerken sa kolunu beceriksizce sallyor, dz yerlerden
yrmeye alarak ayan basaca yere dikkatle bakyordu.
Evde, alma odasnda ellerini outurarak, srtndaki
ceketi, gmlei dar geliyormu gibi omuzlarn, boynunu oyna
tarak uzun sre bir keden br keye yrd durdu. Sonra
mumu yakp masann bana geti.

XVI

Szn ettiiniz beeri bilimler gelime srecinde


ancak msbet bilimlerle ibirlii yaptklar, onlarla ba baa
yrdkleri zaman insanolunun zihnini doyurabilirler. Bu iki
bilim tr mikroskop altnda, yeni bir Hamlet diyalounda ya
da yeni bir dinde yan yana gelirler mi, orasn b ilmem, ama yle
sanyorum ki, bu gerekleinceye dek yeryz buz katman
laryla rtlm olacaktr. Beeri bilimler arasnda en sreklisi,
en dayankls kukusuz sann retisi olmutur; te yandan,
bakn, o bile ne kadar deiik yorumlanyor! Bir blm btn
soydalarmz sevmeyi retip byle telkin ederlerken asker
lere, canilere, delilere kar ayr ayr tavr taknyorlar. Birin
cilerin savata adam ldrmesine izin verirlerken, kincileri
hapse atyorlar, nclerin ise evlenmelerini engelliyorlar.
Dier bir blm yorumcular ise iyi-kt semeyerek, insanlar
birbirinden ayrt etm eden btn soydalarmz sevmeyi salk
veriyorlar. Onlarn dncesine gre eer bir veremli, bir katil
ya da bir saral gelip kznz isterse vermezlik etmeyeceksiniz;
eer geri zekllar siz ruha, bedence salamlara sava aar
larsa hemen boynunuzu uzatacaksnz. Sanat iin sanat gibi
sevgi iin sevgi d de geerli olsayd insanlk sonunda tam
bir hsrana urar, bylece yeryznn grd cinayetlerin en
by ilenmi olurdu. Grld zere eitli yorumlarla
kar karyasnz, ciddi insan zekas bunlardan hibirine kan
mayaca gibi stelik bir de aralarna kendisininkini katacaktr.
O bakmdan sorunu sizin sylediiniz tarzda felsefi ynden ya
da Hristiyanlk bak asyla ele almamalsnz, byle ya
parsanz zmden uzaklarsnz.
Zango yama zoolou dikkatle dinliyordu. Biraz d
ndkten sonra sordu:
Btn insanlara zg ahlak anlayn filozoflar m uy
durdu, yoksa Tanr insanlarn bedenini yaratrken bu anlay
da ruhlarna m koydu?
Bilmem, ancak bu anlay btn uluslar, btn alar
iin ylesine gcerlidir ki, bence bunun insann yapsna bal
olduunu kabul etmek gerekir. Byle bir ey uydurulmu
olamaz, vardr, olmas gerekir. Bir gn onu mikroskop altnda
grecekler diyemem size, ama bu yapsal ba btn aklyla
kantlanm bulunmakladr: Ciddi beyin straplar, ruh has
talklar denen olgular benim bildiim kadaryla her eyden
nce ahlak anlynn yozlamasnda anlatmlarn (ifadelerini)
buluyor.
Peki, efendim. Demek oluyor ki, mide nasl yemek
islerse ahlakl olma duygusu da soydalarmz sevmemizi is
liyor. yle mi? Ancak insanolunun doal yaps bencil
liinden tr vicdann, akln sesine kar geliyor, bu yzden
birok ba arlc sorunla kar karya kalyoruz. Felsefe
konusu yapmamza izin vermezseniz bu tr sorunlarn zm
iin kime bavuracaz?
Elimizde bulunan, sayca az msbet bilgilere bavurun.
Akla, olgularn mantna inann. Evet, bu, fazla bir ey
saylmaz ama buna karlk felsefe gibi belirsiz, bulank, sal
lantl da deildir. Tutalm ki, ahlak anlay insanlar sev
memizi buyuruyor. E, bundan ne kar? Sevgi u ya da bu
ekilde insanlara zarar veren, bugn de, yarn da onlar iin teh
like gsteren her eyin ortadan kaldrlmasnda aranmaldr.
Edindiimiz bilgiler ve aklk size insanln ahlaka, bedence
anormal olanlar tarafndan tehdit edildiini sylyor. Bu
duruma gre anormallerle savamaksnz. Onlar normaller
dzeyine ykseltmeye gcnz yetmiyorsa zarar vermeyecek
ekle sokmaya, yani yok etmeye yetecek gcnz, beceriniz
vardr herhalde.
Dem ek oluyor ki, sevgi glnn zayf yenmesidir, yle
mi?
Kukusuz.
Zango yama iddetle kar kt.
Ama hazreti say armha gerenler gller deil
miydi?
ite iin can alc noktas Isay gllerin deil zayflarn
armha gerdiidir. Uygarlk var olma savan, toplumsal ayk
lamay gevetti; imdi de onu sfra indirmeye alyor. Z a
yflarn abucak oalmalar, gllere kar stnlk kur
malar bundandr. nsancl dncelerin en ilkel, en yon
tulmam biimiyle arlara alandn varsayalm. Bu durumda
ne olacaktr? ldrlmeleri gereken erkek arlar sa kalacak,
almadan bal tketecek, dii arlar batan karp yok ede
cekler; sonunda zayflar sayca gllere stn gelecek, g
ller ise yozlaacaktr. nsanlarda da imdi ayn ey oluyor,
zayflar glleri eziyor. Uygarln henz dokunmad ilkel
toplumlarda en gl, en bilge, en ahlakl olanlar nde gider
ler; topluma nderlik edip onu ynlendirirler. Biz uygar insan
lar ise Isay armha gerdik, hl da armha germeyi srd
ryoruz. Bizde eksik olan bir ey var, bu bir eyi yerine koy
mamz gerekiyor, yoksa bu tr anlamazlklarn sonu gel
meyecektir.
Glleri zayflardan ayrt etm ek iin elinizdeki l
nedir?
Bilgi, ak gerek... Veremliler ile sracallar hastalk
larndan, ahlakszlar ile delileri ise yaptklarndan, davran
larndan tanrz.
Ama insan yanlmaz m?
Ortada bir tufan tehlikesi varken ayamz slanacak
diye korkmamalyz.
Zango yama gld.
Sizin bu sylediinize felsefe denir.
Kesinlikle deil! Ruhban okulundaki felsefe korku
suyla aklnz yle bozmusunuz ki, her eyde sislilik, bulanklk
aryorsunuz. G en beyninizi dolduran soyul bilgiler sizi ger
eklerden soyutlad iin ie yaramaz, soyul bilgilere dn
m. eytann ta gzlerinin iine bakn, eytansa bu eytandr,
deyin; aklama iin bir de Kanla, Hegele bavurmayn.
Zoolog bir sre sustu, sonra konumasn srdrd:
ki kere iki drttr, ta da t atr. Yarn dlelloda d-
eceiz. Biz seninle onun budalaca, sama bir ey olduunu,
artk modas getiini, aristokrat dellosunun gerekte meyh
anedeki sarholarn kavgasndan hi fark olmadn syleriz,
ama buna karn gene de durmayz, gider drz. Demek
ki, bizim hkmlerimizden daha gl bir kuvvet var. Sava
haydutluktur, barbarlktr, korkun eydir, karde katilliidir,
diye barrz; kan grnce baylrz, ama Franszlar ile Alman
lar bizi biraz aalayagrsnler, hemen kendimizden geeriz,
ta yrekten hurra diye haykrarak dmann zerine saldrrz.
Siz din adamlar Ulu T anrnn silahlarmz kutsamasn ister
siniz, bizler okuyla ileri atlan birer yiit kesiliriz. Demek
oluyor ki, daha yce deilse de bizden ve felsefemizden daha
gl bir kuvvet var. Denizin telerinden uup giden u bulut
gibi onu da durduramayz. ikiyzllk etmeyin, irkinlii
eletirmeniz gizli kalmasn. Ah, bu ahmaklktr! Ah, bu es-
kimiliktir! Ah, bu Kutsal Kitaba uygun deildir! diye mrn
krn etmeyin. Onu tm gerekliiyle, akla uygun gelen
yasallyla kabul edin. Bu kuvvet, diyelim zayflar, sracallar,
yozlam bir nesli yok ekmek istedii zaman ilalarnzla,
Incilden tam anlalmadan alnm alntlarla onu engel
lemeyin. Leskovun yklerinin birinde Danil adnda ok vic
danl bir adam vardr. Danil kent dnda bir czaml bulur,
sevgi ve Isa adna onu yedirip str. Eer Danil gerekten
insanlar sevseydi czamly kentin dna gtrp bir ukura
atar, sonra salkl insanlarn yardmna koard. Isann bize
verdii sevgi d, yle sanyorum ki, akla uygun gelen, iyi
dnlm, yararl bir ttr.
Amma da yaptnz! Bir yandan saya inanmazsnz, bir
yandan da adn dilinizden drmezsiniz.
Neden inanmayaym? Ama sizinki gibi deil, kendime
gre inanrm ben. Ah, zango efendi, zango efendi!
Zoolog gld, zango yamann beline sarld, neeli bir
tavrla sordu:
Ee, ne diyorsunuz? Yarn delloya gidiyor muyuz?
Grevim izin verseydi gelirdim.
Ne demek grevim izin verseydi?
Ben bir papazm, stmde kutsallk kisvesi var.
Von Koren glerek;
Ah, zango efendi! Zango efendi! dedi. Sizinle
konumak yle houma gidiyor ki!
nancm var, diyorsunuz. Bu ne biim bir inanm? Be
nim papaz bir amcam var. yle bir inan tar ki, kuraklk za
mannda krlara yamur duasna giderken dnte yamurdan
slanmamak iin yanna emsiyesi ile yamurluunu alr, ite
inan dediin budur! sadan sz ederken yznden nurlar
salr, btn kyl kadnlar, erkekler hngr hngr alarlar.
stese u giden bulutu durdurur, szn ettiiniz btn kuv
vetleri bozguna uratr. Evet, inan dalar yerinden oynatr.
Zango yama glerek zooloun omzuna vurdu, konu
masn yle srdrd:

1 ykleriyle tannan bir Rus yazar (1831-1895).


Ya ite byle... Siz bilimle urar, denizlerin derinlik
lerine eriir, zayflarla glleri birbirinden ayrt etmeye alr,
kitaplar yazar, sevmediklerinizi delloya arrsnz; ama,
bakn, sska bir ihtiyar kutsal nefesiyle bir szck fsldar ya da
Arabistandan elinde kl, at stnde bir M uhammet dolu diz
gine gelir, sizin her eyinizi darna duman eder, Avrupada ta
stnde ta brakmaz.
Sizin dediiniz buz stnde yaz yazmaya benziyor.
Eylemsiz inan l domutur, inansz eylem ise bun
dan daha kt. Bouna zaman harcamaktan baka bir ey
deildir.
Rhtmda doktor gzkt. Zango yama ile zoolou g
rerek yanlarna geldi. Glkle soluk alarak;
Delo iin hazrlklar lamam, dedi. Govorovski ile
Boyko tank olacaklar.
Gkyzne bakarak ekledi:
Hava da birdenbire nasl deiti! Gz gz grmez ol
du. Yamur mu yaacak, nedir?
V on Koren;
Umarm sen de bizimle gelirsin, deil mi? diye sordu.
Tanrm yazdysa bozsun! imdiden ektiklerim yelmez
mi? Benim yerime Usimovi bulunacak. Konutum kendisiyle.
Denizin stnde, uzaklarda bir imek akt; bouk bir
gk grlts duyuldu.
Von Koren;
Frtnadan nce nasl da scak oluyor! dedikten sonra
doktora takld:
Bahse girerim, Layevskiye gidip ban gsne koya
rak alayp szlamsndr.
D oktor biraz bozuldu.
Ne diye gidecekmiim? unun sylediine bak!
Aslna baklrsa Layevskiyle karlarm, umuduyla bul
varda, caddede birka tur atmt. Hem fkeyle parlamasndan,
hem de arkasndan iyi yreklilii tutup yumuamasndan dolay
utan duyuyordu. Ne yapp edecek, ii akaya vurarak La-
yevskiden zr dileyecek, sonra ona biraz kacak, ardndan
onu yattrp dellonun O rta adan kalma bir barbarlk
olduunu anlatacakt. Hatta kaderin bu olay onlara bir
barma vesilesi olarak gnderdiini, yarn birbirine ate ettik
ten sonra iki temiz yrekli, akll insann birbirlerinin soylu
luunu anlayacaklarn, iyi birer dost olacaklarn sylemek
niyetindeydi. Ancak Layevskiye raslayamamt.
Layevskiye ne diye gidecekmiim? diye tekrar etti. Ben
ona deil, o bana hakaret elli. Bana ne diye saldrdn an
lamyorum. Sen aklayabilir misin? Benim ona ne gibi kt
lm olmu? Odaya girdiimde birdenbire bana casus dedi.
Olacak ey mi? Anlatr msn, bu i nasl balad? Sen ona ne
syledin?
Ona durum unun umutsuz olduunu syledim. Bunda
da haklydm. Yalnz drst insanlar ile hilekarlar her trl
durumdan kurtulu yolu bulabilirler; ayn zamanda hem d
rst, hem hilekarca davrananlarn durumu ise umutsuzdur. E,
baylar saat 11, yarn erkenden kalkacaz.
Birdenbire bir rzgar kt, rhtmn stnde tozu dumana
katarak havada burgalar oluturdu, denizin uultusunu
bastrd.
Zango yama;
Kasrga geliyor! dedi. Hemen gidelim, yoksa gzleri
mize toz dolacak.
Yrdler. apkasn eliyle tutarak derin bir soluk alan
Samoylenko;
Bugn artk gzme uyku girmez, dedi.
Zoolog glmeye balad.
Sen bouna heyecanlanyorsun. ini rahat tut, dello
dan bir sonu kmayacak. Layevski yce gnll davranp
havaya ate edecek, nk baka trls elinden gelmez. Belki
ben de hi ate etmeyeceim. Layevski gibi bir adam iin mah
kemeye dmeye, vakit harcamaya demez. Ha, yeri gelmiken
soraym, dellonun cezas nedir?
Hapis, rakibini ldrrsen yl kadar kaleye kapatma.
Petropavlovsk kalesine mi?
Yok, askeri bir yere kapatrlar herhalde.
Aslnda bu delikanlya iyi bir ders vermek gerekirdi.
Arkalarndan denizde bir imek akt, evlerin atlarn,
dalar bir an aydnla bodu. Bulvara varnca ahpaplar birbir
lerinden ayrldlar. D oktor karanlklar iinde kaybolup ayak
sesleri iyice uzaklanca von Korcn ona seslendi:
Yarn hava bize engel olmasayd bari!
Keke yle bir ey yapsa. Ulu Tanr vere de hava boz
sun.
Eh, iyi geceler!
Ne ? Sen ne diyorsun?
Rzgarn uultusu, denizin grlts, gk grlemeleri
arasnda konumalar duyulmaz oldu.
Zoolog;
Hi! diye bard, hzl hzl evine doru yrd.

XVII

...Dnceler lm auiyla kyor,


Kederden ezilen nluma.
A m lar ayor nme,
Sessizce zn lomann,
Nefretle okuyorum yaantm,
Lanet edip lilnyorum.
A c ac szlanyor, gzya dkyorum.
A m a gz yalar silmiyor o saluiar.

Pukin

Artk yarn onu ldrrler mi, yoksa yeni yaamn


balayp tefe mi koyarlar, hangisi olursa olsun sfr tketmi
bir adamdr o. u kepaze kadn ister umutsuzluktan ve u-
tantan kendini ldrsn, ister sefil varlyla srnsn hepsi
bir, o da mahvolmutur.
Layevski gece ge vakit masada oturup elini outururken
byle dnyordu.
O byle dnrken pencere kanad anszn alarak
duvara arpt, odaya sert bir rzgar hcum elli, masadaki ka
tlar uutu. Layevski pencereyi kapad, yere salan katlar
toplamak iin eildi. Ayn anda da bedeninde nceleri bil
medii yeni bir ey, bir uyuukluk, bir geveklik hissetti. Niin
byle olduunu anlayamyordu. Dirseklerini yana ap o-
muzlann oynatarak korka korka odada yle bir dolat. Ma
saya oturunca yeniden elini oulurmaya balad. Sanki bedeni
evikliini yitirmi gibiydi.
nsan leceini dnnce yaknlarna bir eyler yazmak
ister. Layevski de ayn eyi yapt, kalemi eline alarak titrek bir
yazyla yle balad:
Anneciim!
Namusunu kirlettii kimsesiz, yoksul, zayf bir kadna
yannda barnacak bir yer vermesi, onu efkatiyle stmas, her
eyi, her eyi unutup balamas, olunun korkun gnahlarn
ho grmesi iin annesine, onun tm varlyla inand Ulu
Tanr adna birka satr yazmak istiyordu. Fakat iman, iri
gvdeli yal anasnn dantelli hotozuyla sabahleyin evden
kn, arkasndan bir beslemesinin fino kpeiyle birlikte ge
liini, kocakarnn bahvana, hizmetiye buyurucu bir sesle ba
rn, yzndeki gururu, azameti anmsad; yazd szc
karalad.
Pencerelerin nden birden parlak bir imek akt,
ardndan nce bouk bouk, sonra atrdayarak kkreyen yle
iddetli, yle kulak nlatc bir gk grlts koptu ki, pen
cerelerin camlar angrdad. Layevski kalkt, pencereye yak
lat, alnn cama dayad. Darda iddetli, hrn gzellikte bir
frtna vard. Enginlerde imekler ard aras kesilmeden bu
lutlarn iinden beyaz eritler halinde denize akyor, yksek
dalgalarn karanlk srtlarn ta uzaklara dek aydnlatyordu.
imekler her yerde akyordu anlalan; sada-solda, evin
altnda bile...
Layevski;
Frtna! Sevgili frtna! diye mrldand.
iinde birisine, bir eye, hatta bulutlara dua etm ek iin
byk bir istek vard. ocukluunda frtna patlad bir gn
ba ak baheye kouunu, ak sar sal, mavi gzl iki kz
ocuunun onu kovalayn, yamurun altnda srlsklam
slanlarn anmsad. Kzlar neeyle glrlerken iddetli bir
gk grlemesinin ardndan ona sokulmular; kendisi ise istav
roz karm, abuk abuk;
Kutsal Isa! Kutsal sa! diye dua okumutu.
Ey, yaamn o gzel gnleri; ey, saflk dolu a, imdi ne
redesiniz, hangi denizlere gmldnz?
A rtk frtnadan korkmuyor, doay sevmiyordu, Tanrs
da kalmamt. Bir zamanlar tand, ona gvenen kz o
cuklar onun ve yatlarnn elinde yok olup gitmilerdi. mr
boyu baba ocann bahesine tek aa dikmemi, bir ot ye
titirmemi, yaad srece bir sinek bile kurtaramam, yal
nzca yakp ykm, yok etmi, yalan sylemiti...
Uuruma yuvarlanan bir kiinin al rpya tutunmas gibi,
eski gnlerden kalma i ac bir an bulmaya alarak kendi
kendine sordu:
Gemiimde kusur etmediim ne var?
Lise yllar m? niversite mi? Hepsi yalan-dolanla doluy
du. Okulda iyi bir renci olmam, rendiklerinin hepsini u-
nutmutu. Topluma ettii hizmet mi? Bu da yaland... nk
memurlukta hibir ey yapmyor, beleten aylk alyordu. Kim
senin mahkemeye vermeye kalkmad bir soygun iiydi
onunkisi.
Onun istedii gerek filan deildi, zaten byle bir ey
aramyordu. Kusur ve yalanla bylenmi vicdan uyuyor ya da
susuyordu. Bir yabanc ya da baka bir gezegenden gelmi bir
insan gibi bakalarnn yaamlarna katlmyor; aclarna, d
ncelerine, inanlarna, bilgilerine, araylarna, kavgalarna
kaytsz kalyordu. Yaad srece insanlara tek iyi sz sy
lememi, yaraya melhem tek satr yazmam, insanlara be pa
ralk hayr dokunmamt. Yalnz ekmeklerini yemi, arap
larn imi, karlarn karm, onlarn dncelerinden ya
rarlanm; kendi aalk, asalak yaamn onlara ve kendisine
kar temize karmak iin srekli onlardan daha iyi, daha
stn biriymi gibi tavr taknmt. H er yapt yaland. Yalan,
yalan, yalan...
Akam Mridovun evinde grdklerini unutamyor, da
yanlmaz bir tiksinti, ac duyuyordu. Krilin ile Amiyanov i
rentiler, ama aslnda onlar yalnzca kendisinin balad ii
srdrmlerdi, onun su orta, rencisiydiler. Kendisi, ona
kardeinden ok gvenen, gen, zayf bir kadn kocasndan,
tandk evresinden, yurdundan ayrarak buraya, bu boucu
scan, stmann, can skntsnn iine srklemiti. Bu kadn
gn getike onun tembelliini, kusurunu, yalann grerek
davranlarnda bunlar yanstmaktan baka bir ey yapamazd.
Zavall, bitkin, acnas yaants yalnz bunlarla, bu gibi kusur
larla evriliydi. Sonra kendisi bu kadndan bkmt, artk
ondan ireniyordu, ama onu brakmaya cesareti yoktu, rm
cek ayla sarar gibi onu yalanlaryla smsk sarmaya al
yordu. Gerisini de bu adamlar tamamlyordu.
Layevski kah masaya oturuyor, kah gene kalkp pence
renin yanna gidiyordu, kah mumu sndryor, sonra yeniden
yakyordu. Yksek sesle kendi kendine lanet okuyor, alayp
szlyor, birilerinden af diliyordu. Birka kez masaya koarak,
Anneciim! diye mektup yazmaya koyuldu.
Annesinden baka ne bir yakn vard, ne ei-dostu. Ama
annesi bu durumda ona nasl yardm edebilirdi? Ta uzaklarda
bir yerdeydi. Ayaklarna kapanp af dilemek iin Nadejda
Fiyodorovnann yanna komak istedi. Ama kadncaz onun
kurbanyd, ondan bir lden korkar gibi korkuyordu. Ellerini
outurarak mrldand:
Ben mahvolmu bir adamm. N eden hl yayorum,
Ulu Tanrm?..
Gkteki snk yldzn kendi eliyle oradan drmt;
imdi izi bile kalmam, gkyznn karanlna karmt.
Yldzn bir daha yeripe koyamazd, nk yaam insana bir
kez verilirdi, yinelenmesi olanakszd. Gemi yllar, gnleri
geri dndrebilse yalann yerine dorular koyar, tembelliin
yerini almayla doldurur, can skntsn sevinle deitirir,
temizlii kimden almsa ona geri verirdi, Tanr'y, doruluu
bulurdu. Ama kayan yldz yerine yerletirmek gibi olanaksz
bir eydi bu. Bunun olanakszln dndke umutsuzlua
dyordu.
Frtna geince ak pencerenin nne oturdu, bana
gelecekleri sakin sakin dnmeye koyuldu. Von Koren mut
laka ldrecekti onu. Bu adamn net, souk dnya gr,
zayf, yararsz insanlarn yok edilmesine izin veriyordu. Dnya
gr son dakikada deise bile Layevskinin onda uyan
drd kin, nefret onun yerini alr, adam gene yapacan ya
pard. Ya isabet ettiremezse ya da tiksindii hasmyla alay ol
sun diye onu yalnzca yaralar ya da havaya ate ederse... o za
man ne yapmal, nereye gitmeliydi?
Layevski kendi kendine sordu:
Petersburga m gitmeli? Ama bu, lanet okuduum o es
ki yaama yeniden dnmek olur. Gmen kular gibi kurtuluu
yer deitirmekte arayan bir ey bulamaz, nk onun iin
yeryznn her yeri birdir. Kurtuluu insanlarda m arasayd?
Ama kimde, nasl aramal? Samoylenkonun iyicillii, yce
gnlll zango yamann alaycl ya da von K orenin
nefreti gibi onu kurtarm aktan uzakt. Kurtuluu ancak ken
dinde aramalyd, eer bulamyorsan ne diye vakit yitiriyorsun,
ldr kendini, olsun bitsin!..
Bir araba takrts duydu. Ortalk aarmt. Evin nnden
st ak bir fayton geti, sonra dnd, slak kumun zerinde
tekerleri gyrdayarak kapnn yannda durdu. inde iki kii
vard.
Layevski pencereden onlara;
Biraz bekleyin, dedi. imdi geliyorum. Uyumuyorum.
Demek, vakit geldi ha?
Evet, saat drt. Varncaya dek vakit tamam olur.
Layevski paltosunu, apkasn giydi. Sigarasn cebine
koyduktan sonra dalgn dalgn duraklad. Bir ey yapmas ge
rekiyormu gibi geliyordu ona. Darda bekleyen tanklar alak
sesle konuuyor, allar pofurduyordu. Herkesin uyuduu, gk
yznn hafife aard sabahn bu erken vaktinde bu sesler
Layevskinin ruhunu kt bir nseziye benzeyen bir hznle
doldurmutu. Bir sre dalgn dalgn ayakta dikildi, sonra yalak
odasna gitti.
Nadejda Fiyodorovna yalana boylu boyunca uzanm,
yorgan boazna kadar ekerek yalyordu. Hi kprdanmyor,
hele bayla tpk Msr mumyalarn andryordu. Layevski
sesini karamadan ona bakarak iinden balamasn diledi.
Eer gkyz bo deilse, orada Tanr varsa kendisini koru
yacan dnd. Tanr yoksa varsn cesasn bulsundu, arlk
yaamasna gerek yoktu.
Nadejda Fiyodorovna birdenbire srad, dorulup yata
na oturdu. Solgun yzn yukar kaldrp korkuyla Layevs-
kiye bakarak sordu:
Sen misin? Frtna geti mi?
Geti.
Gen kadn olup bitenleri anmsad, ban iki elinin
arasna alarak btn gvdesiyle titredi.
Ne byk aclar iindeyim! Bilsen, ne kadar ac eki
yorum! diye mrldand.
Gzlerini krptrarak mrldanmasn srdrd:
Beni ldreceksin ya da evden kovup frtnann,
yamurun altna atacaksn diye bekliyordum. Oysa sen...
Layevski onu iddetle, smsk kucaklad; dizlerini, ellerini
pcklere bodu. Sonra mrldanarak, o kendisine bir eyler
sylerken olup bitenleri anmsayp rperek kadnn salarn
okad, yzne bakt, bu bahtsz, dm varln kendisi iin
biricik yakn, candan, boluu doldurulmaz bir insan olduunu
anlad.
Evden kp faytona bindii zaman iinde sa olarak geri
dnme istei vard.

XVIII

Zango yama kalkt, budakl kaln bastonunu ald,


yavaa evden kt. Ortalk karanlkt. Sokakta giderken
nceleri kendi beyaz bastonunu bile grmyordu. G kte tek
yldz yoktu. Yamur yeniden yaacaa benziyordu; havay
slak kum, deniz kokusu doldurmutu.
Zango yardmcs bastonun kaldrmda kard sesi, bu
sesin gecenin sszlnda n n ten yanklanmasn din
lerken; eenler baskn yapmasalard bari. diye geirdi i-
inden.
Kasabann dna knca yolu da, bastonu da semeye
balad. Kapkara gkyznde yer yer bulank benekler vard.
Az sonra bir yldz gzkt, rkek rkek gz krpt.
Zango yardmcs yksek, kayalkl bir sahilden yryor,
denizi grmyordu. Deniz aada uyuyor, grnmeyen dalga
lar tembelce, ar ar kyya arpyor, sanki i ekiyordu: Of,
of!.. Ne kadar da yavat bu ses. Bir dalga hrts daha duyuldu,
zango yama sekiz adm kadar saymt ki, kincisini, alt adm
sonra da ncsn duydu. Eskisi gibi gene bir ey gzk
myor, karanlkta denizin uykulu, tembel hrts iitiliyordu.
Tpk T annnn bolukta uup sonsuz derecede uzak, hayale
smaz zamann sesinin duyulduu gibi.
Zango yamann yreini bir korku sard. nanszlarla
arkadalk ettii, hatta dellolarn seyretmeye gittii iin T an
r kendisini cezalandrr m diye dnd. Bu dello sama, so
nusuz, gln bir ey olacakt. Ama ne de olsa zndka bir
grntyd, orada bulunmak bir din adamna yakmazd.
Durarak dnd: Geriye dnse miydi? G ene de iddetli, onu
tedirgin eden bir merak kararszln yendi. Yoluna devam
ederken, nanszlar, ama iyi insanlar... Sonunda kurtulu
yolunu bulurlar. diye kendini avuttu, bir sigara yakarak yle
dedi:
Mutlaka bulurlar!
nsanlar zerinde doru bir hkm vermek iin onlarn
deerlerini nasl bir lye vurmalyd? Ruhban okulunda
okurken biti kadar sevmedii okul mfettiini anmsad. Bir
keresinde rencilere kumlu ekm ek yedirmiti, onun da az
kalsn kulan koparyordu. Adam Tanrya inanr, dellonun
samaln syler, dini btn bir yaam srerdi. Devletin
ununu alan, kat yrekli mfettii herkes sayar, renciler
onun sal, ruhunun kurtuluu iin dua ederlerdi, insanlarn
yaam bu kerte deersizse yalnzca inansz olduklar iin von
Koren, Layevski gibilerden uzak durmak doru muydu? Z an
go yardmcs bu sorunu zmeye koyuldu. Ayn anda da Sa-
moylenkonun bugnk gln halini anmsad, bu, onun d
ncelerinin akn durdurdu. Kim bilir, yarn ne kadar
gleceklerdi! Kendisinin fundala gizlenip delloyu izleyiini
gznn nne gelirdi. le yemeinde von Koren nmeye
balaynca kendisi glerek delloyu tm ayrntlaryla anlata
cakt.
Zoolog soracakt:
Btn bunlun siz nereden biliyorsunuz?
Gryorsunuz ya, evde oturduum halde her eyi bili
yorum.
Bir de delloyu gln bir biimde kaleme alsa ne gzel
olurdu! Kaynatas okuyup okuyup glerdi. H ele kaynanasn
yedirme, iirme, ona yalnz gln eyler anlat ya da yazdn
okut, yeterdi!
nnde Sar rman koya ald. Irmak yamurdan co
mu, iki yana genilemiti; eskisi gibi mrldanmyor, homur
danyordu. Gn gitgide yarak aard. Sisli, donuk sabah,
frtna bulutuna yetimek iin batya doru koturan bulutlar,
balarn sis brm dalar, slak aalar zango yamann
gzne irkin, fkeli gzkt. Zango rmakta elini, yzn
ykad, sabah dualarn okudu, her sabah kaynatasnn evinde
sofraya getirilen kaymakl scak gzlemeler burnunda ttt.
Kars, onun piyanoda ald inanlmaz eyler arks ha
trna geldi. Karsn daha yeterince tanma frsat bulamamt.
Tanmlar, nianlanmlar, bir hafta iinde evlenmilerdi. O-
nunla bir arada bir ay bile yaamadan zango yaman tutup
buraya gndermiler, bylece karsnn nasl biri olduunu an
lamasna frsat kalmamt. Ama gene de onsuz can sklyor
du.
Ona hemen bir mektup yazmal. diye dnd.
Kerbalayn duhannn tepesine dikili bayrak sland iin
aa sarkmt; slak dam eskisinden daha karanlk, daha bask
gzkyordu. Duhann kapsnn nnde byk bir yk
arabas vard.
Kerbalay, iki Abaza, alvarl gen bir Tatar kadn -K er-
balayn kars ya da kz- duhandan dolu uvallar getirip ge
tirip arabadaki msr saplarnn iine yerletiriyorlard. A ra
bann yannda iki manda balarn nlerine emi, duru
yorlard. Abazalar ile Tatar kadn uvallar yerletirmeyi bi
tirince stlerini msr saplaryla rtmeye baladlar. Kerbalay
ise mandalar arabaya komak iin kotu.
Zango yama; Kaak mal gtryor olmallar. diye
dnd.
ite yerde yatan, ine yapraklar kurumu am aac, ite
yaktklar kr ateinden kalan kara leke. Tm ayrntlaryla pik-
nikyemeini, kr ateini, Abazalarn arklarn, bapapazla
ykselii ile ha yry zerine kurduu tatl hlyalar a-
nmsad...
Kara rmak da yamurun etkisiyle iyice kararm, yayl
mt. Zango yama amurlu azgn dalgalarn yalad sal
lantl kprnn stnden ekine ekine geti, kk mer
divenden karak msr kurutma ambarna girdi. Msr sapla
rnn zerine uzand, von Koreni gznn nnde canlan
drarak, iinden; Ne mkemmel bir kaf a! iyi alan bir beyin.
Tanr selamet versin! Yalnz biraz kat yreklilii var. dedi.
Layevski ile ikisi birbirlerini niin sevmiyorlard? Dello
yapmalar iin bir sebep var myd? Eer onlar zango yardm
cs gibi yoksulluu ocukluktan beri tanm olsalard; kaba,
grgsz, yontulmam, bir dilim ekmei baa kakan, agzl,
kat yrekli, yere tkren, sofrada yem ekyerken, dua ederken
geiren insanlar arasnda byselerdi; rahat yaam koullar,
sekin insan evresi onlar martmasayd birbirlerine yle bir
sarlr, karlkl kusurlarn ho grr, birbirlerinin deerini
yle bir anlarlard ki, hem de nasl! Grnte akl banda in
sanlar bile yeryznde ok azdr. Layevski apkn, iret
dkn, garip tavrlar olan bir adamd; oras yleydi, ama
hrszlk yapmyor, kah tu! diye yere tkrmyor, Tknma
y biliyorsun, ama almak istemiyorsun! diye karsna k
myor, dizginle ocuk dvmeye kalkmyor, hizmetisine kok
mu et yedirmiyordu. Btn bunlar ona hogrl davranmak
iin yetmez miydi? Ayrca yaras szlayan bir hasta gibi kendi
kusurlarndan, eksikliklerinden dolay en bata ac duyan da
oydu. Can skntsndan, aralarndaki anlamazlk yznden
birbirlerini yozlama, ahlak dkl, soy bozukluu gibi ne
olduklar tam olarak anlalmayan eylerle sulayacak yerde
daha aalara inseler; kinlerini, nefretlerini kara cahillikten,
a gzllkten, baa kakmalardan, kfrden, pislikten, kadn
lndan geilmeyen yerlere, sokaklara yneltseler daha iyi
olmaz myd?
Duyduu bir araba grlts zango yardmcsn dn-
elerinden uzaklatrd. Kapdan baknca st ak bir araba
grd, iinde kii vard: Layevski, ekovski, posta ynetimi
efi.
Burada dur! diye bard ekovski.
birden arabadan indiler, evrelerine baktlar. zerin
deki amuru silkeleyen ekovski;
Henz kimse gelmemi, dedi. Eh, biz de onlar gelene
dein uygun bir yer ararz. Buras yeterince geni deil.
Irmak boyunca yukar doru yrdler, biraz sonra gz
den kayboldular. Tatar arabac src yerine oturdu, ban
yana eerek uyuklamaya balad.
Zango yama on dakika kadar bekledikten sonra kurut
ma ambarndan kt. Farkedilmemek iin bandaki siyah
apkay kard, eilip evresine bakarak fundalklar ile msr
tarlas arasndaki izgiden rmak boyunca yrd. Aalardan,
allardan zerine yamur damlalar dyordu. Otlar, msrlar
pslakt. Cppesinin amura batm, slanm eteklerini em-
reyerek;
Rezillik! Bilseydim gelmezdim! dedi.
ok gemeden birtakm sesler duyuldu, giden kiiyi i-
lerde grd. Layevski ellerini yenlerine sokmu, srtn kam
burlatrm, aalar arasndaki kk bir dzlkte hzl hzl
dolayordu. ki dello tan ise rman kysnda dikilerek
sigaralarn iiyorlard.
Zango yama Layevskinin yryn yadrgad; una
bakn, tpk yal adamlar gibi. diye geirdi iinden.
Posta efi saatine bakarak homurdanyordu:
Bu ne saygszlk! Belki binlerince ge kalmak iyi bir ey,
ama bence nezaketsizliktir.
Kara sakall, iman ekovski kulak kabartt.
te geliyorlar, dedi.
Aalar arasndaki dzle gelen von K oren iki elini bir
den douya uzatarak;
Byle bir gzellii ilk kezgryorum. Gne klar bile
yeil burada!
Dou ynnden, aalar arasndan iki deml yeil k
fkrmt. Grnt gereklen gzeldi. Gne yeni douyordu.
Zoolog, Laycvskinin tanklarn bayla selamlad.
Merhaba! Ge kalmadk ya?
Peinden tanklar, Boyko ve Gavroski adlarnda, ayn
boyda, ok gen iki subay ile bir elinde paket tayan, br elini
arkasna koymu, kuru, zayf, insan kakn doktor Uslimovi
geldiler. Uslimovi her zamanki gibi bastonunu arkasndan
yukar doru uzatmt. Paketi yere koydu, kimseyle selam
lamadan teki elini de arkasna alarak dzlkle gezinmeye
balad.
Layevski az sonra belki de lecek olan, bundan dolay h er
kesin dikkatini zerine eken bir insann yorgunluunu, ra
hatszln hissediyordu. T ek isledii, onu bir an nce l
drmeleri ya da evine gndermeleriydi. Gnein douunu
yaamnda ilk kez gryordu. Sabahn bu erken saati, yeil -
klar, nem, slak izmeli insanlar o anda kendisine gereksiz g
zkyor, onu skyordu. Btn bunlarn geirdii geceyle, d
nceleriyle, geceleyin hissettii sululuk duygusuyla hibir
ilikisi yoklu; braksalar delloyu beklemeden eker giderdi.
Von Koren ise belli ki ok heyecanlyd, ama bunu sakla
maya alyor, en ok yeil klarla ilgileniyormu gibi yap
yordu. Tanklar aknlk iindeydiler; buraya niin geldikle
rini, ne yapacaklarn anlamam gibi sorarcasna birbirlerinin
yzne bakyorlard.
ekovski;
Baylar, bence daha ileriye gitmeye gerek yok, dedi.
Buras uygun.
Von Koren onu onaylad.
Evet, uygundur.
Ortala bir sessizlik kt. Ustimovi gezinirken birden
Layevskiye dnd, soluunu karsndakinin yzne vererek,
alak sesle;
yle sanyorum ki, koullarm size de bildirme frsat
bulamamlardr, dedi. H er iki taraf bana on beer ruble vere
cek. Hasmlardan biri lecek olursa otuz rubleyi sa kalandan
alacam.
Layevski bu adam eskiden beri tanrd. Ama onun donuk
gzlerini, sert byklarn, veremlilere zg sska boynunu ilk
kez bylesine yakndan gryordu. Adam doktor deil dpe
dz tefeciydi. Soluunda pis bir sr eti kokusu vard.
u dnyada ne garip insanlar var! diye dndkten
sonra;
Peki, dedi.
D oktor ban sallad, gene gezinmeye balad. Paraya hi
de gereksinmesi olmad halde salt onlara kar duyduu
nefretten tr byle davrand belli oluyordu.
H erkeste ie balamann ya da balanan ii bitirmenin za
man geldii gibi bir his vard. Ama ne balyorlar, ne biti
riyorlard. Durmadan rtalkta geziniyorlar, ayakta dikiliyor
lar, sigara iiyorlard. lk kez delloya katlan gen subaylar
babozuklarn bu sama sapan iine bir trl akl erdiremiyor-
lar, ceketlerinin urasn burasn dzelterek vakit ldr
yorlard.
ekovski subaylara yaklaarak;'
Baylar, dedi. Bu dellonun yaplmamas iin elimizden
gelen abay gstermeliyiz. Onlar bartrmak en iyisi.
Kzararak szlerini srdrd:
Dn Krilin bana geldi, yana yakla Layevskinin onu
Nadejda Fiyodorovna ile birlikte yakaladn filan, bir eyler,
bir eyler anlatt.
Evet, bunu biz de biliyoruz, dedi Boyko.
Gryor musunuz? Layevskinin elleri titriyor. Bu du
rumda doru drst tabancay bile tutamaz. Onunla dello
yapmann bir tifolu ya da arhola dvmekten ne fark var?
Ya onlar bartracaz ya da dv erteleyeceiz. Yoksa
byle bir ey seyrelmeye yrek dayanmaz.
Von K orenle konusanz.
Dellonun kurallarn bilmiyorum, bilmek de istemi
yorum. Allah kahretsin! Belki Layevski korktu da beni gn
derdi sanr. Ama ne sanrsa sansn gidip onunla bir konuaym.
ekovski kararszlk iinde, aya uyumu gibi hafife
topallayarak von K orene doru yrd. O byle ar ar
yrrken tm grnnde isteksizlik gze arpyordu. Zoo-
loa yaklap gmleinin iek desenlerine dikkatle bakarak;
Bcycfcndiciim, sizinle bir konuyu greceim, dedi.
Yalnz syleyeceklerim aramzda kalsn. Dlelonun kurallarn
bilmiyorum, kahrolasy bilmek de istemiyorum. Yannza bir
tank filan gibi deil, bir insan olarak geldim.
Evet, ne diyeceksiniz?
Dello tanklar bar nerdiklerinde onlar pek din
lemezler, buna bir formalite gzyle bakarlar. nk insann
pnuru sz konusudur... Ancak sizden zellikle rica ediyorum,
Ivan Andreyie dikkatle bir bakn. Bugn normal bir gnnde
saylmaz, hani akl banda filan deil, acnacak bir durumda.
Bir tatszlkla karlam. Dedikodulardan da nefret ederim
ya...
Yz pancar gibi kzard, geriye dnp baktktan sonra
konumasn yle srdrd:
Ama ortada dello olduu iin size bildirmeye gerek
gryorum. Dn akam Mridovun evinde karsn... bir bayla
yakalam.
Von Koren;
Ne iren ey! diye mrldand.
Sonra sarard, alnn buruturarak;
T! diye yere tkrd.
Ali duda titriyordu. Daha fazla dinlemek istemedii iin
ekovskinin yanndan uzaklat, sanki yanllkla ac bir ey
yemi gibi yeniden yksek sesle tkrd. Byk bir hnla, gel
diklerinden beri ilk kez Layevskiye bakt. Sabahtan beri ze
rinden atamad heyecandan, tuhaflktan bir silkinite kur
tularak;
Baylar, daha ne bekliyoruz? diye sordu. A rtk balasak
ya!
ekovski subaylarla bakt, omuz silkti. Ortala konua
rak;
Efendiler, biz barmanz neriyoruz, dedi.
Von Koren:
Arlk formalitelere son verelim. Daha nce barmak
tan sz etmitik. imdi sra hangi formalitede? abuk olalm,
baylar, zaman geip gidiyor.
ekovski bakasnn iine burnunu sokmak zorunda bra
klm birinin sululuk duygusuyla ve kzarp elini gsnn
stne koyarak;
Ama ne olursa olsun biz bar nerimizde srar ediyoruz,
dedi. nk yaplan hakaretle dello arasnda bir iliki gr
myoruz. insanlarn zaaf yznden birbirlerini kk dr
meleri ile dello arasnda ne gibi bir ortak nokta var, anlam
yorum. H er ikiniz de okuyup niversite bilirmi insanlarsnz,
biliyorum ki, delloya modas gemi, gereksiz bir formalite
gzyle bakyorsunuz. Bizler de ayn gzle baktmz iin iki
kiinin birbirine kurun skmalarna meydan vermemek ama
cyla kalkp buraya geldik.
Alnndaki teri sildi, konumasn yle bitirdi:
Gelin, aranzdaki anlamazla son verin, ellerinizi bir
birinize uzatn ve bize gidip dostluk arab ielim. Yemin e d e
rim dorusu byle, baylar!
Von Koren susuyordu. Layevski herkesin kendisine bak
tn grerek;
Nikolay Vasilya bir gcenikliim yok, dedi. Eer ken
disi kabahati bende buluyorsa zr dilemeye hazrm.
Von K oren alnmt.
ylesanyorum ki, baylar, Layevskinin yce gnll bir
valye olarak eve dnmesini istiyorsunuz. Ancak size bu zevki
laltramayacam. Hem sonra bana dellonun modas gemi
bir biimcilik olduunu anlatarak bar arab iip yemek yedir
mek iin kentin on fersah uzana gitmeye hi gerek yoktu.
Dello dellodur. Onu gerekte olduundan daha budalaca,
daha aptalca gstermek doru deil. Ben arpmak isliyorum.
Ortala bir sessizlik kt. Boyko kutudan iki tabanca
kard; birini von Korene. tekini Layevskiye verdiler. Sonra
zoolog ile tanklar ksa bir sre elendiren zorluklar ba gs
terdi. Anlald kadaryla orada bulunanlardan hibiri m
rnde dello grmemiti. Ate edeceklerin nerede duracak
larn, tanklarn ne syleyeceini, nasl hareket edeceklerini
gerei gibi bilen yoktu. Ama sonradan Boyko bir eyler anm
sad, glmseyerek anlatmaya koyuldu.
Von Koren glyordu.
Baylar, Lermontovda dellonun nasl anlatldn kim
anmsyor? Sonra Turgenyevde de Bazarov ile birisi birbirine
ate etmilerdi.
Uslimovi yerinden kprdamakszn sabrszlkla;
Anmsamaya ne gerek var? dedi. Duru yerleri arasn
daki uzakl ln, hepsi o kadar.
Nasl lleceini gstermek iin adm att. Boyko
admlaryla uzakl lt, br subay arkada da klcn knn
dan syrarak snr belirlemek iin topra iki utan izdi.
Hasmlar genel bir sessizlik iinde yerlerini aldlar. Funda
ln iinde oturan zango yamann birden aklna geldi: Ks
tebekler!
ekovski bir eyler syledi, Boyko gene bir eyler anlatt,
ama Layevski szleri iitmiyordu; daha dorusu, iitiyordu da
anlamyordu. Balama vakti gelince horozu kurdu; ar, souk
tabancay namlusu yukarda havaya kaldrd. Ancak paltosunun
dmelerini zmeyi unutmutu; omuzlar, koltuk altlar kt
bir siimde skyordu. Kolunu havada tutm ak yle zordu ki,
sanki demirden yaplmt. Bir gn nce hasmnn esmer aln
na, kvrck salarna kar duyduu hn aklna geldi, imdi ayn
hnc, ayn kini duysa gene de ldrmek iin ona kurun ska-
mayacakt. Kurun gider de von K orene saplanr korkusuyla
tabancann namlusunu havaya kaldrdka kaldryor, te yan
dan bu gsterili yce gnllln nezakete, yce gnl
lle smayacan hissettii halde gene de baka trl yapa
myordu. Hasmnn boa ate edeceinden herhalde ta batan
beri emin olan von K orenin solgun, alayla glmseyen yzne
bakt, sonunda her eyin biteceini, bunun iin yalnz tetie
kuvvetlice basmak gerektiini dnd. Ayn anda da omzu
iddetle sarsld, bir patlama duyuldu. Buna dalardan yank-
lanlamalar karlk verdi: Pah, Pah!
V on Koren de horozu kaldrd, ellerini arkasna bala
yarak hibir eye aldr etmeden dolaan Ustimovie dnd.
Doktor, ltfen bir sarka gibi ortalkta gezinip durma
yn, gzmn n kararyor.
Doktor durdu, von Koren, Layevskiye nian almaya ba
lad.
Layevski iinden, im bitti. dedi.
Tam yzne evrilmi tabanca namlusu, von K orenin du
ruundaki, btn tavrlarndaki nefret, kmseme, akl ba
nda bir adamn akl banda insanlar nnde gpegndz i
leyecei bu cinayet, bu sessizlik, Layevskiyi kamaya deil de
yerinde durmaya zorlayan bilinmez kuvvet, btn bunlar ne
gizemli, ne anlalmaz, ne korkun eylerdi!
Von K orenin nian ald srada geen zaman Layevskiye
btn bir geceden daha uzun geldi. Yalvaran baklarla ta
nklara bakt. O nlar da yerlerinden kprdamyorlard, yzleri
sapsaryd.
Layevski iinden, Hadi, abuk ate et! dedi.
Solgun, titreyen, zavall yznn von K orende daha ok
nefret uyandracan hissediyordu.
Zoolog Layevskinin alnna nian ald, parman tetie
dayad, iinden; Onu imdi ldreceim. Evet, elbette ld
receim. dedi.
Anszn ok yakn bir yerden umutsuz bir haykr yk
seldi:
Onu ldrecek!
Ayn anda da silah patlad. Layevskinin yerinde dur
duunu, yere dmediini grerek hep birden sesin geldii y
ne baktlar. Orada zango yardmcsn grdler. Yz sapsar,
slak salar alnna, yanaklarna yapm, st-ba amur
iinde, srlsklam, rmakla msr tarlas arasnda dikiliyor; tuhaf
tuhaf glmseyerek apkasn sallyordu.
ekovski bir yandan glp bir yandan alayarak yana
doru kat.

XX

Az sonra von K oren ile zango yama kprnn yannda


kar karya geldiler. Zango yama heyecandan soluk almak
ta glk ekiyor, kimsenin yzne bakamyordu. Hem kork
tuu iin, hem de cppesinin amurlu, slak oluundan dolay
utand belliydi.
Onu ldreceksin sandm, diye mrldand, insan
yaratlna ne kadar aykr bir ey bu! Doamza ne kadar ters!
Peki, ama siz de nereden ktnz?
Zango yama elini sallad.
Hi sormayn! eytan yolumu artt. Yr yr, bit
mek bilmedi. Sonra da az kalsn msr tarlasnda korkudan le
cektim. Ama ok kr, ok kr... szlerden memnunum. Bi
zim rmcek dede de ok memnun kalacak. Ne kadar gle
ceiz, kim bilir! Yalnz buradakilerden rica edeceim, benim
geldiimi kimseye sylemesinler, yoksa stlerim kolumdan
tuttuklar gibi grevden atarlar. Zango efendi dello ta
nkl yapt. derler.
Von Koren;
Baylar! diye herkese seslendi. Zango efendi sizden
kendisini burada grdnz kimseye sylememenizi rica
ediyor. Bana kt eyler gelebilir.
Zango yama iini ekti.
Gerekten insan doasna ne kadar aykr! Balayn,
ama yle korkun bir yznz vard ki, adamcaz ldrecek
siniz sandm.
Bu rezil herifin iini bitirmek iin byk bir istek duyu
yordum. Ama tam ate ederken bardnz, tutturamadm. Bu
vr zvr ilere alkn olmadmdan yle yorgunum ki, an
latamam. Buradan bir an nce gidelim, zangoefendi.
zin verirseniz ben yaya gideceim. Grdnz gibi
stm-bam srsklam. Kurumam gerekiyor.
yice bitkin den zoolog arabaya binerek gzlerini
kapad, yorgun bir sesle;
Peki, nasl isterseniz, dedi. Nasl isterseniz...
Kalabalk binmek zere arabalarn yanna geldii srada
Kerbalay ellerini gbeinin stnde balam, yerlere kadar
eilerek srtyordu. Baylarn buraya elenmeye, ay imeye
geldiklerini sanyordu, o bakmdan arabalara yeniden binme
lerinin nedenini anlam deildi.
Byk bir sessizlik iinde arabalar yola koyuldular. Duha-
mn yannda yalnz zango yama kald. Kerbalaya;
Duhana gitti, ay iti. Ben yemek yemek istiyor, dedi.
Kerbalay iyi Rusa bilirdi, ama zango yardmcs bozuk
bir Rusayla konuursa Tatarn kendisini daha iyi anlayaca
n sanyordu.
Yumurta piirdi, peynir getirdi...
Kerbalay selam vererek;
Gel papaz efendi, dedi. Ne istersen hepsi var. Peynir de
var, arap da var. Ne istersen veririm.
Zango yama duhana girerken yle sordu:
Syler misin, Tatarca Tanr nasl sylenir?
Kerbalay soruyu anlamamt.
Senin Tanrn da, benim Tanrm d bir. Yalnz insanlar
baka bakadr. Kimisi Rustur, kimisi Trktr, kimisi Ingiliz
dir. Trl trl insan var, ama Tanr bir tanedir.
Peki, btn uluslar ayn Tanrya tapyorlarsa niin siz
Mslmanlar, Hristiyanlara ezeli dmannz gzyle bakyor
sunuz?
Kerbalay iki eliyle birden karnn tuttu.
Niin kzyorsun? Sen papazsn, ben Mslmanm, kar
nnn acktn syledin ben de sana yiyecek veriyorum... Yal
nz zenginler kim neye tapyor diye ayrm gzetirler, yoksullar
iin byle bir ey yoktur. Yemeini ye, rica ederim.
Duhanda din konusu tartladursun, evinin yolunu tutan
Layevski ortalk aydnlanrken buraya geliini, yolun, kaya
larn, dalarn slak ve karanlk grnn, bana gelecekleri
korkuyla bekleyiini dnd. Sanki nnde dibi gzkmeyen
bir uurum vard. Oysa imdi kayalardan, dallardan sarkan
yamur damlalar gnein altnda elmas parltsyla ldyor,
doa tm gzelliiyle glmsyordu; o korkun bekleyi ise
geride kalmt.
ekovskinin gz yalaryla slanm somurtkan yzne,
von K orenin, tanklarn, doktorun bindii ndeki arabalara
bakt. yle bir duygu iindeydi ki, sanki kimseye rahat ver
meyen, tehlikeli, ekilmez bir adam biraz nce topraa ver
miler, gmtlkten hep birlikte geriye dnyorlard. Parmak
laryla boynundaki hafif ilii outurarak geride kalan daki
kalar dnd.
Btn bunlar gemite kald. dedi.
Boynunun sa yannda, yakasnn ucunda sere parmak
iriliinde kk bir ilik vard. Epeyce szlyordu, sanki birisi
boynundan scak t geirmiti. Kurunun syrp getii yerdi
buras.
Sonra eve gelince onun iin uzun, tuhaf, tatl ryalar gibi
ho, sisler iinde bir gn balad. Hapisaneden ya da hastane
den yeni kmasna evdeki tandk eyalara akn akn ba
kyor; masalar, pencereler, sandalyeler, gn , deniz onda
oktan beri tatmad ho bir ocuk sevinci uyandryordu.
Sararan, birdepbire zayflayan Nadejda Fiyodorovna onun
yumuak sesine, tuhaf yryne ap kald. Olan biteni ona
anlatmak iin can alyordu. Bir yandan da sanyordu ki, La-
yevski onu dinlemeyecek, duygularn anlamayacak, her eyi
renince lanet okuyarak onu ldrmeye kalkacakt. Ama
hi de yle olmad. Layevski onu uysal uysal dinledi, yzn,
salarn okad, gzlerinin iine bakarak;
Benim senden baka kimsem yok, dedi.
Sonra birbirine sokularak uzun sre bahede oturdular,
gelecekteki mutlu yaamlar stne hayaller kurdular, alak
sesle kesik kesik konulular. Konumadklar zaman ikisi de
susuyorlad. Layevski mrnde bylesine uzun, bylesine
gzel konutuunu anmsamyordu.

XXI

A radan aydan fazla zaman geti.


Von K orenin oradan ayrlmak iin batan beri belirledii
gn gelip atl. Sabahn erken saatlerinden beri iri damlal,
souk bir yamur yayor, poyraz esiyor, denizin azgn dalgalar
ykseldike ykseliyordu. Bu havada vapur limana zor girer,
diyorlard. Tarifeye gre vapurun sabah saat 10da iskeleye ya
namas gerekirdi; ama le saatlerinde, leden sonra rhtma
giden von Koren drbnle beyaz dalgalardan, ufku boydan
boya rten yamurdan baka bir ey gremedi.
Akama doru yamur dindi, rzgar olduka hafifledi.
Von Koren o gn gidemeyecei dncesine artk kendini al
trm, Samoylenko ile satrancn bana oturmutu. Derken,
ortalk kararnca emireri denizde klar grldn, hava
fiekleri atldn syledi.
Von Koren gitmek zere hem en kalkt, antasn omzuna
geirdi. Samoylenko ve zango yardmcsyla ptler, bunun
ardndan gereksiz yere btn odalar tek tek dolat. En sonra
emireri ve ayla uurlat. Oradan ayrlrken iinde yle bir
his vard ki, sanki doktorun evinde ya da kendi dairesinde bir
ey unutmutu.
Sokakta Samoylenko ile yan yana yryorlard. Arkala
rndan elinde bir kulu tayan zango yama, en arkadan ise iki
bavulla emireri geliyordu. Denizdeki lgn klar yalnz Sa
moylenko ile emireri farkedebildiler, teki ikisi ise karanln
derinliklerine baktklar halde bir ey gremediler.
Von K oren tela iindeydi.
abuk yryelim, abuk! diyordu durmadan. Yoksa va
pur kaacak!
D ellonun hemen ardndan Layevskinin tand pen
cereli evin nnden geerlerken von K oren kendini tutamayp
pencereden ieri bakt. Layevski srt pencereye dnk, masa
snda oturuyor, ha bire yazyordu.
Zoolog alak sesle;
Bu ie benim pek aklm ermedi. Nasl da usland bu a-
dam! dedi.
Samoylenko gs geirdi.
Evet, alacak bir durum. Sabahtan akama dein byle
oturuyor, yerinden kprdamakszn alyor. Borlarn de
mek istedii belli. yi, ama arkada, dilencininkinden daha kt
bir yaam sryor bu adam.
Yarm dakika kadar sessizlik iinde geti. Zoolog, doktor,
zango yama pencerenin nnde duruyorlar; Layevskiye ba
kyorlard.
Samoylenko;
Zavallck, buradan bir trl gidemedi, dedi. Oysa ne
kadar rpndn bilirsiniz.
Von Koren;
Evet adamakll usland, diye yineledi. Kadnla evlen
mesi, bir dilim ekmek uruna gecesini gndzne kalarak a
lmas, yznn yeni anlatm, hatla yrmesi, her eyi o kadar
deiti ki, ne diyeceimi ben de bilmiyorum.
Samoylenkonun kolundan tutarak heyecanla konumas
n srdrd:
Buradan ayrlrken ap kaldm bildirin onlara. Ken
disine de, karsna da mutluluk dileklerimi iletin. Layevskinin
mmknse beni lanetle anmamasn rica el. O beni iyi tanr;
bilir ki, ben o zamandan bu deiiklii keslirebilscydim onun
en iyi dostu olurdum.
Hadi, git, kendin vedala.
Hayr, yakk almaz.
Neden? Belki de bir daha karlamayacaksnz.
Zoolog biraz dnd.
yle ya, bu da doru.
Samoylenko parmayla pencereyi tklatt, Layevski irkile
rek geriye dnp bakt.
Doktor;
Vanya, Nikolay Vasilyi seninle uurlamak isliyor, he
men gidecek, dedi.
Layevski hemen kalkt, d kapy amak iin sofaya gitti.
Samoylenko, von Koren, zango yama ieri girdiler.
Zoolog sofada lastik ayakkablarm karrken duygula
rna kaplp buraya arlmadan geldiine piman olarak;
Bir dakika kalacam, efendim, dedi.
Sonra kendi kendine, Srnayor gibiyim, benimki de ser
semlik diye sylendi.
Layevskinin arkasndan odaya girdi.
Sizi rahatsz etniim iin zr dilerim. Kasabadan ayrl
mak zereyim, geerken ayaklarm beni size doru ekti. Bir
daha grp grmeyeceimizi Tanr bilir.
ok memnun oldum... Buyurunuz,'rica ederim...
Layevski sanki konuklarnn nn kesmek istercesine
sandalyeleri beceriksizce ne srd, ellerini outurarak oda
nn ortasnda dikildi kald.
Von Koren, Keke yanmdakileri darda braksaydm.
diye geirdi iinden. Yksek sesle,
Beni lanetle anmaynz, Ivan Andreyi, dedi. Kukusuz
gemi unutulmaz, nk ok zc olaylar geti aramzda.
Buraya zr dilemeye ya da susuz olduuma sizi inandrmaya
gelmedim, iimden geldii gibi hareket ediyorum. Kanaat
lerimi kesinlikle deitirmi deilim. Ama, unu belirteyim ki,
sizin hakknzda yanlmm. Eh, dz yolda da srer insan,
insanolunun yazgsdr: Esasta yanlmazsa ayrntda yanlgya
decektir. Gerek doruyu kimse bilemez.
Layevski;
Evet, gerei kimse bilemez, dedi.
Eh, Alalhasmarladk. Hoa kaln.
Von Koren elini Laycvskiye uzatt, beriki bu eli skarak
saygyla eildi.
Von Koren bir daha;
Beni lanetle anmaynz, dedi. Einize selamlar. Onunla
da uurlamadm iin ok zgnm.
Kendisi burada.
Layevski kapya yaklaarak br odaya seslendi.
Nadya, Nikolay Vasilyevi seninle uurlamak istiyor.
Nadejda Fiyodorovna ieriye girdi, kapnn yannda
duraklayarak ekingen baklarla konuklar szd. Yz ackl,
rkekti; ellerini tpk azarlanan bir lise rencisi gibi nne
kavuturmutu.
Von Koren;
Hemen hareket ediyorum, Nadejda Fiyodorovna, dedi.
Sizlere veda etmeye geldim.
G en kadn elini ekine ekine uzatt, Layevski de eildi.
Von Koren, Ne zavall ikisi de! Bu yaam onlara kolaya
mal olmuyor. diye dnd.
Moskovaya, oradan Petersburga gideceim. Oralar
dan bir isteiniz var m?
Nadejda Fiyodorovna;
ey... dedi.
Sonra kocasnn gzlerinin iine bakarak ekledi:
Yok galiba.
Layevski ellerini outurdu.
Evet, yok. Tandklara selam syleyiniz.
Von Koren daha neler sylenmesi gerektiini, bu durum
larda nelerin sylenebileceini bilmiyordu. Halbuki ieriye
girerken birok iyi, zl, scak szlerin azndan kendiliinden
dkleceini sanmt. Daha fazla bir ey sylemeksizin La
yevski ile karsnn ellerini skt, iinde ar bir duyguyla evden
kt.
Arkasndan yryen zango yama alak sesle;
Ne insanlar, Tanrm, ne insanlar! dedi. Gerekten in
sanlar iin zm ban U lu Tanr yetitirdi. Biri binleri yendi,
biri de karanl.
Heyecanla zooloa seslendi:
Nikolay Vasilyevi, biliyor musunuz, siz ikiniz bugn
insanln en byk dmanlarndan birini, gururu yendiniz.
Brak imdi, zango efendi. Biz onunla neyi yenebiliriz
ki... Galipler kartallar gibi yksekten bakarlar. Oysa sen u
adamn veriini gznn nne getir. Zavall, korkak, ezik, bir
in heykelcii gibi sklm pklm... Bense zntden kah
roluyorum.
Arkadan ayak sesleri duyuldu, Layevski de uurlamak iin
onlara yetimiti. Emireri iki bavulla rhtmda onlar bekliyor
du. Biraz tede drt kreki vard. Samoylenko;
Rzgar amma da hzl esiyor! dedi. Brrr... Belki denizin
aklarnda frtna vardr. Ay, ay! yi bir zamanda gitmiyorsun,
Kolya.
Ben deniz tutmasndan korkmam.
Sorun onda deil. u sersem krekiler sandal alabora
etmeseler bari. Kumpanyann sandalyla gitsen iyi olur.
Krekilere seslendi:
Kumpanyann sandal nerede?
Gitti, beyefendi.
Ya gmrnk?
O da gitti.
Samoylenko kzd.
Niin beklemediler? Sersemler!
Von Koren;
Zarar yok, kzma, dedi. Hadi esen kaln! Allahasmar
ladk!
Samoylenko, zoologu kucaklad, kez istavroz kard.
Bizi unutma, Kolya. M ektup yaz... Gelecek ilkbahara
bekleriz.
Von Koren zango yamann elini skarak;
Allahasmarladk, zango efendi, dedi. Arkadaln i-
in, yaptmz syleiler iin teekkrler. Benimle gezi iini
dnn.
Peki, azizim, isterse dnyann br ucuna olsun, git
meyiz mi dedik?
Von Koren karanlkta Layevskiyi lamd, bir eyler sy
lemek iin elini ona uzatt. Krekiler sandala atlamlar, dal
gakrann byk dalgalardan korumasna karn gene de ka
zklara arpp duran tekneyi dzgn tutmaya alyorlard.
Von Koren iskeleden aa inerek sandala bindi, dmene otur
du.
Samoylenko yukardan ona yle seslendi:
M ektup yaz! Saln kolla!
Layevski paltosunun yakasn kaldrd, ellerini yenlerine
soktu. Kendi kendine G erek doruyu kimse bilemez. diye
sylendi.
Rhtmdan hzla uzaklaan sandal denize ald. Biran dal
galarn iinde kayboldu, ama ayn anda ukurdan syrlarak
dalgalarn tepesinde ykseldi, iindeki adamlar, krekler bile
aka seilebiliyordu. Sandal kula ileriye gidiyor, dalgalar
onu iki kula geriye atyordu.
M ektup yaz! diye bard Samoylenko bir daha. eytana
uydun da bu havada yola ktn.
Layevski rpnan karanlk denize hznl hznll ba
karak iinden, Evet, gerek doruyu kimse bilemez. diye ge
irdi.
yle dnyordu: Dalgalar sandal hep geriye atyor.
adm ileri, bir adm geri... Ama krekiler inat insanlar,
yorulmadan krek ekiyorlar, yksek dalgalardan ylmyorlar.
Sandal ileri, hep ileri gidiyor. te artk gzkmyor. Yarm
saat sonra krekiler vapurun klarn grecekler, bir saat
sonra da bordaya yanaacaklar. Yaamda da byle... nsanlar
gerein peinde iki adm ileri, bir adm geri giderler. Yaamn
aclar, yanlglar, skntlar onlar geriye atar ama gereklik
sevgisi, diren, irade ileriye, hep ileriye srkler. Sonunda
neler olacam kim bilir? Byle byle geree ulaacaklar
dr...
Samoylenko bard:
Gle gle git!
Ne bir ey grlyor, ne de ses iitiliyor, dedi zango
yama. Yolu ak olsun!
Tek tek yamur damlalar dklmeye balad.
KARIM

G eenlerde yle bir mektup aldm:

Sayn Bay Pavel Andreyi!


iftliinize pek uzak olmayan bir kyde, hadi adn da
vereyim, Peslrovo kynde size bildirmekten kendimi alama
dm ac olaylar yaanmaktadr. Burada oturanlar evlerini sa
tp Tomsk iline yerlemek zere kylerinden ayrlmlard, ama
oraya varamadan geri dndler. Kendi evleri satld iin,
Peslrovoya dnle bulduklar basit toprak damlara er-
drder aile sndlar. Bu yzden her damda ocuklar dnda
en azndan 15 kii barnmakladr. Aln getirdii bulac has
talklar ylesine yaygn ki, aralarnda lekeli hummaya yakalan
mayan yok gibi. Salk ocandaki hastabakc kadn zavall
larn bitkin dp saykladn, kimisinin kahkahayla gld
n, kimisinin de duvarlara trmandn sylyor. Bask dam
larda pis kokudan geilmiyormu, hummadan kvrananlara bir
bardak su verecek kimse yokmu, tek yiyecekleri rk pata
tesmi. Hastabakc kadn ile Sobol (salk ocann doktoru)
ilatan nce hastalarn karnlarnn doyurulmas gerektiini
sylyorlar, ama ellerinden bir ey gelmiyor. limiz iftiler
Birlii, Peslrovo kylleri kendi blgelerinden kp Tomsk ili
iftiler Birlii blgesine girdiler diye yardmdan kanyor.
Sizin her zamanki iyilikseverliinizi bildiim iin durumu bil
gilerinize sunmak istedim. Kyllerden yardmlarnz esirge
meyeceinizi umarm.
Bir duacnz.
M ektubu ya salk ocann doktoru yazmt, ya da
hastabakcnn kendisi. Hep byledir zaten: iftiler Birliinin
doktorlar, hastabakclar hasta kyllere kar ellerinden bir
ey gelmediini ileri srerler, gene de donmu patatesten baka
yiyecekleri olmayan bu zavall insanlar sayesinde tkr tkr
aylklarn alrlar. te yandan benim iyilikseverliim konusun
da kafa yormaktan da geri durmazlar.
H er sabah birtakm kyllerin gelip, bizim konan hiz
metilerinin mutfa nnde diz kerek sraya girmesi, birka
gn nce geceleyin iftlik ambarnn duvarn delen baz kii
lerin yirmi uval avdar armas, havalarn kt gitmesi yet
miyormu gibi gazetelerde, herkesin dilinde keyifsiz haberlerin
dolamas neemi karyordu. stne stlk bir de imzasz
mektup alnca btn alma evkim krld, ortalkta sarsak
sarsak dolamaya baladm.
Demiryollarnn Tarihi bal altnda bilimsel bir al
ma yapmaktaydm. nmde okunacak bir yn Rusa ve ya
banc dilde kitap, bror, makale vard; bir sr istatistik bilgisi
topladktan sonra notlar alacak, logaritma cetvellerine bavu
racak, hayli dnp kafa patlattktan sonra yeniden istatistik
hesaplarna koyulacaktm. Ama kitaplardan birini elime alp
konuyu dnmeye baladmda gzmn n kararyor, ka-
f am karyor, skntdan ne yapacam ararak alma masa
snn bandan uzaklayordum. Ondan sonra koskoca konan
bo odalarnda dola babam dola...
nsan dolaa dolaa ondan da bkyor. Sonunda gelip a
lma odamn penceresinin nnde dikiliyorum. nmde ge
ni bir avlu, su bendi, yapraklarn dkm gen kaynaac ko
rusu; daha ilerde ise geenlerde yaan, imdi erimeye yz
tutmu karlarn kaplad dmdz tarlalar var. Ufka doru bir
tepenin yamalarna yaslanm, yank rengi bir kme ky evi
var karmda. Evlerden konaa doru beyaz karlar arasnda
kopkoyu gzken, amurlu eci bc bir yol uzanyor...
mzasz mektupta sz edilen Pestrovo ky burasyd ite.
Yaknda kar ya da yamur yaacan haber veren kargalar
lk la su bendinin, tarlalarn stnde umasalar, maran
gozhanede alanlarn takr tukur sesleri gelmese, imdi her
kesin bir grltdr kopard bu kk dnya l bir gle
benzetilebilirdi. H er ey ylesine sessiz, ylesine kprtsz,
ylesine can skc, lgnd...
Duyduum tedirginlik kafam toparlayp almam engel
liyordu. Bunun nasl bir ey olduunu bilmiyordum, ama d
krkl, pimanlk olduunu sanyordum. Aslnda Ulatrma
Bakanlndaki grevimi brakarak buraya yce bir amala
gelmi, kyn dingin yaants iinde kendimi toplumsal a
lmalara adamak istemitim. Genlik yllarmdan beri gizli gizli
iimde yaattm bir lkyd bu. Oysa imdi sessizlii, btn
almalarm brakmak; kyllerin sorunlaryla uramak zo
rundaydm. Kanlmaz bir grevdi bu benim iin, nk btn
ilede a kyllere yardm edecek benden baka kimse gre-
miyordum. evremde bir sr kara cahil, kafas almaz, o
unluu drstlkten uzak, vurdumduymaz insan vard; drst
olanlarsa karm gibi ciddilikten uzak, dengesiz kiilerdi. Byle-
lerine nasl gvenebilirdim? A kylleri kendi yazglaryla ba
baa brakamazdm. yleyse ie kendim svanacak, kyllerin
durumunu kendi abalarmla dzene sokacaktm.
ilkin, alk ekenler iin be bin gm ruble balamaya
karar verdim. Ancak bu kararmdan sonra tedirginliim aza
lacak yerde daha da artt. Pencerenin nnde dikilirken ya da
bo odalarda gezinirken daha nce hi aklma gelmeyen bir
soru kurcalamaya balyordu zihnimi: Balayacam paray
kim ynlendirecekti? Hadi diyelim, paras denip tahl, buday
alnd. Bunlar ev ev dolap tek bana bir kii datmaya
yetiebilir miydi? Asl gereksinmesi olanlardan ok toklara,
varlkl kyllere verilmesi nasl nlenecekti? ile ynetimine
kesinlikle gvenim yoktu. G erek devletin vergi memurlar,
gerekse iftiler Birlii grevlileri ounlukla gen insanlard;
gnmzn genleri gibi onlara da inanmyordum. nk
hepsi de lksellikten (idealizmden) uzakt, maddeye dkn
d. ilemizdeki devlet kurulular, iftiler Birlii rgt, bu
cak bakanl memurlar hep byleydi; bende sayg uyandr
myorlard. Devletin, iftiler Birliinin iliini-kemiini s
mrdkleri yetmiyormu gibi, bir de azlarn amlar, baka
bir yerde smrlecek bir ey var m, diye bekliyorlard.
evredeki btn toprak aalarn konaa armak, evim
de bir yardm komitesi ya da merkezi oluturmak dncesi en
ok aklma yatan eydi. Bylece balar bir elde toplanr,
ilede kime ne datlmas gerekiyorsa ona gre ynerge (tali
mat) karlp yardmlar yaplrd. Ayrca herkesin grn
alarak doru sonulara varmak, geni bir denetim a kurmak
da kolaylaacakt. te yandan ard arkas kesilmeyen yemek
ler, ikili-mezeli toplantlar, masa banda sarho kafalardan
kacak bo konumalar, koparlacak grlt-amata aklma ge
lince bu dncemden hemen vazgetim, ilemizin alacal-bu-
lacal kalabal bizim konaa doluursa bundan baka ne so
nu beklenirdi?
Kendi aileme, evimde oturanlara gelince; umduum yard
m, destei kesinlikle onlarda bulamazdm. Baba ocann kala
balk, grltl topluluundan kala kala tek matmazel Marie
kalmt konakta. imdi Marya Gerasimovna diye ardmz,
ocukluk gnlerimizin eiticisi (mrebbiyesi) bence ie
yaramaz bir kadnd. Srtnda ak boz entarisi, banda beyaz
kurdeleler sarl hotozuyla yetmi yalarndaki bu ufak tefek,
eli-yz dzgn kadn konuk salonunun ba kesine kurul
mu kitap okurken tpk porselen bebeklere benzetilebilirdi.
nnden geerken beni dnceler iinde grnce her zaman
yle sylerdi:
Ah, Paa, sana hep demez miyim? Bu hizmeti takmna
gvenilmez, onlardan bir ey bekleme, diye!..
Sanki tasam hizmetilerdi.
Konan alt katndaki btn odalara yerleen karm
Natalya Gavrilovnaya gelince... Kendisi ne yiyip, ne itiime,
nerede uyuduuma, kimlerle grtme hi aldrmaz; orada
ahbaplar arasnda gnlerini geirirdi. G eri ilikilerimiz ger
gin saylmazd, ama ayn evin alt ve st katnda oturan kar-
koca deilmiiz gibi souk, anlamsz, can skcyd. Genlik
amzn bazen tatl, bazen pelin otu gibi ac gnlerinden, ii
mizi titreten, tutkulu akndan eser kalmamt. N erede o du
rup dururken u veren sinir patlamalar, ateli konumalar,
sitemler, szlanmalar, nefret nbetleri? Karm fkesini yene
medii zamanlar ya anasnn-babasnn yanna kaar, ya da
tutup Avrupaya gezmeye giderdi, ben de onun onurunu incit
mek amacyla sksk, ama her seferinde yelmeyecek kadar para
gnderirdim. (G ururundan yanna varlmayan karm ile ailesi
benim elime bakarlar, ok istedikleri halde gnderdiim para
dan vazgeemezlerdi. Bu yzden onlar zmek, onlardan
almak en byk avuntumdu.)
Konan alt katnda ya da avluda kar karya geldiimiz
zaman ben eilerek selam verirdim, karm da tatl tatl glm
serdi... Havadan-sudan laf aardk, mevsim gzse pencerelere
ift ereve taktrmak gerektiini sylerdik. O srada ngrakl
arabasyla su bendinin tesinden birinin geldiini grrsek,
karmn yznde unlar okurdum: Kocacm, size sadk ol
duumu bilin, ok dkn olduunuz aile onurumuza leke
srdrmeyeceim. Ama siz de akl banda bir adamsnz, beni
rahatsz etmeyeceinizi umarm. Anlatk m?
Aramzda artk sevgi denen ey kalmadn, kendimi
tmyle almaya adadm dnerek karmla aramzdaki
ilikilere nem vermemeye alrdm. Oysa gelin grn ki, ka
rmn alt katta yksek sesle konutuunu iitince, tek szck
anlamadm halde tm dikkatimle onu dinlerdim. Piyano
almaya balad zaman yataktan kalkar, dikkat kesilirdim.
Arabasn ya da atn getirmelerini sylediinde ise alma
odamn penceresinin nnde dikilir; onun arabaya ya da ata
biniini, avludan kn izlerdim. Bir yandan da iimde tatsz
bir deiimin ba gsterdiini, duruumdan, baklarmdan
karmn her eyi sezeceini hissederek iimi bir korku sarard.
Evden gidiini izlemem yetmiyormu gibi dnn de bekler;
yzn, omuzlarn, krkn, apkasn bir daha greyim diye
sabrszlanrdm. Yreime byk bir sknt, hzn, sonsuz bir
acma duygusu kerdi. O dar kar kmaz alt kattaki oda
lar gezmekten kendimi alamazdm. Karakterlerimiz att
iin aramzda yaanan sorunlar gidermeye gcmzn yetme
diini bilir; bunun doal bir yolla, kendiliinden son bulmasn
islerdim. Baka bir deyile yirmi yedi yandaki bu gzel kad
nn bir an nce yalanmasn, benim de salarmn dklp kr
lamasn can gnlden bekliyor gibiydim.
Bir gn odamda kahvalt ederken iftlik kahyas Vladimir
Prohor geldi, Peslrovo kyllerinin evlerinin damlarn rt
tkleri sap ynlarn indirmeye baladklarn syledi. Bunlar
yem olarak hayvanlara vereceklermi.
Ben ne yapabilirim? dedim. Tek bana hepsine yelie-
mem ki... Bugne dek bylesine yalnz kaldm hi anmsa
myorum Koskoca ilede gvenebileceim bir adam gster, is
lediini vereyim!
Yal eiticim Mariya Gerasimovna yznde bir korkuyla,
akn akn bana baktktan sonra;
Siz de Ivan Ivan arsanz ya! Daha ne duruyorsu
nuz? dedi.
Gerekten. Nasl da aklma gelmedi!..
Ivan Ivama mektup yazmak zere alma odama gider
ken sevinten uacak gibiydim.
Ne gzel bir dnce! Cest raison, cest raison1... diye
ark sylyordum.

1 Doru, doru(Fr.)
ok eskiden, bundan otuz-krk yl nce her gn kona
mza gelip bizimle birlikte yiyip ien, maskeli balolara katlan,
bakalarnn cann ne denli sktklarn dnmeden atlardan,
kpek srlerinden, sz eden kalabalk bir konuk topluluu
vard. Biroklar bizim evde tanp evlenen bunca ahbap ara
sndan geriye kala kala yalnz Ivan van Bragin kalmt.
Bragin bir zamanlar geveze, amatac, kabna smaz, p
sevdi bir adamd. yle ar davranlar, yznn yle artc
duruu vard ki, yalnz kadnlar deil, erkekler bile ondan ksa
zamanda souyarak yanndan uzaklarlard. imdi Ivan ivan
yalanp imanlad. Arlk o ar davranlarndan eser kalma
d, yznn artc grnnden de...
M ektubu gnderdiim gnn ertesi akam kt geldi.
U fak tefek Mariya Gerasimovna yemek odasnda semave
ri masaya koymutu, ay ime hazrl iinde limon kesiyordu.
O, dostum, ho geldiniz! Bakyorum da gene iman
lamsnz! diyerek neeyle karladm Ivan Ivan.
Hadi canm, benim imanladm filan yok. Ar soktu
da onun iin yzm ili.
imanlyla alay eden bir adamn senlibenliliiyle belime
sarld, yumuack ban gsme dayadktan sonra bir kah
kaha att. Sesi incecikli, Ukraynal kyller gibi salarn alnna
dkmt.
Grdm kadaryla siz de hep genleiyorsunuz, dedi.
Sanz, sakalnz neyle boyadnz sorabilir miyim?
Soluk almakta glk ektii halde kollarnn arasndan
beni brakmyor, durmadan yanaklarm pyordu.
Hadi, dostum kullandnz u boyadan bana da verin!
Yanz krk buldu, deil mi?
Ben de bir kahkaha attm.
Y ok canm, krk beini oklan devirdim.
zerine mum ya kokusu ile mutfak duman sinmiti; bu
nu da hi yadrgamadm, iri, iman, hantal gvdesini smsk
saran, arabac kaftan benzeri uzun, darack belli bir redingot
vard srlnda. Gsnn nn dme yerine kopalarla, il
miklerle tutturmutu... Byle berbat giyinen birinden ya deil
de kolonya kokusu gelecek deildi ya! oktandr tra yz
grmemi, boza alan, al sakall yz, yalanmaktan kal kal ol
mu gerdan, dar frlam gzleri, pasakl, hantal grn,
glkle soluk al, incecik sesi, kahkahas, konumas ile bu
yal adamda bir zamanlar ilemiz erkeklerinin karlarn ks
kandklar fidan boylu, yakkl, az kalabalk hovardasn ta
nmak olanakszd.
Masaya olurmu ay ierken konuyu alm:
Dostum, desteinize byk gereksinmem var. Alk
eken kyllere yardm iin bir rgt oluturacam, ama bunu
nasl yapacamz bilmiyorum, ile bu konuda size danmak
isledim, belki bana bir yol gsterirsiniz.
Ivan Ivan derin derin iini ekli.
Ha, evel, evel... Demek yle....
Yoksa sizi rahatsz etm ek islemezdim, dostum. uras
bir gerek ki, ilemizde gvenebileceim kimse yok. Onlar siz
de tanyorsunuz, baka kime bel balayabilirim?
Ha, evel, evel... Durum bu, demek ki...
Ciddi bir i grmesi yapacamz dncesiyle, ilikile
rimizin bozukluuna aldrmakszn bu grmeye karmn da
katlmasn islediim iin neeyle;
Tres faciunt collegium Z1 dedim. Danmak iin karm da
arsak nasl olur? Bu konuda siz ne dnrsnz?
Oda hizmetime seslendim:
Fenya! Natalya Gavrilovnaya syle de mmknse he
men buraya gelsin. Kendisiyle nemli bir konuyu konuacaz.
Az sonra karm kapda gzkt. Onu ayakla karladm.

1 kii danma kurulu oluturur. (Lat.)


Nalalie, sizi rahatsz ettiimiz iin zr dilerim. van I-
vamla ok nemli bir konuyu gryoruz da, bizden yar
dmlarnz esirgemeyeceinizi dnerek sizi de ardk. Lt
fen yle oturun.
Ivan Ivan karmn elini pt, karm da onun salarn.
Hepimiz masaya oturduktan sonra Ivan Ivan yeniden do
ruldu, mutluluktan gzleri yaararak, pmek iin karmn eline
uzand. Natalya Gavrilovnann zerinde siyah bir giysi vard,
salar zenle taralyd. Giydiklerinden mis gibi taze esans ko
kusu yayldna gre ya bir yere konuk gidiyordu, ya da eve
birini bekliyordu. Yemek odasna girdii srada bana elini dost
a uzatm, Ivan Ivana yapt gibi tatl bir glmsemeyle g-
lmsemiti. Bu davran ok houma gitmekle birlikte biz ko
nuyu grmeye baladktan sonra durmadan parmaklarn k
prdatmas, sinirli sinirli konumas, ikide bir sert hareketle
sandalyenin arkasna yaslanmas sinirlerimi oynatmaya yetti.
Konumasndaki, hareketlerindeki bu dzensizlik asl mem
leketi Odessada kadn, erkek btn yetikinlerin yakndan
bildiim grgszln getirdi aklma.
Evet, alk ekenlere yardm amacyla bir kampanya
balattk. Bu ite para en nemli edir, ancak yalnz para ba
toplamakla yetinmek kampanyann asl zahmetli blmn
den, yani datm iinden kamak anlamna gelir. Yardm asl
gereksinmesi olanlar ulatrmak iin doru, ciddi bir rgt
kurmamz gerekiyor. imdi hep birlikte bu konunun zerine
eilelim, bir eyler yapmaya alalm, dedim.
Natalya Gavrilovna yzme akn akn bakt, omuz silk
ti. Bu hareketiyle Benim byle eylere aklm ermez. der gi
biydi.
Ivan Ivan aznn iinde bir eyler geveledi:
Ha, u alk ekenler mi... G erekten sylediiniz gibi...
Evet, ciddi bir durumla kar karyayz, diye konumam
srdrdm. H er eyden nce elimizi abuk tutmalyz. Hani as-
kerterin bir sz vardr: yi bir gz tahmini, srekli baskn, hzl
hareket baarya gtrr, diye.
van Ivan uyuklarken konuuyormu gibi, lgn bir ses-
le;
yle, el abukluu nemli, dedi. Gene de fazla bir ey
elde edeceinizi sanmyorum. Toprak bir ey vermediine gre
iyi bir gz tahmininde de bulunsan, srekli baskn da yapsan
sonu deimez... Alk bir eit doal afettir... Tanrya, yazg
ya aykr gidemezsin...
Doal afetlere kar koymak iin Tanr bize akl vermi,
dedim.
Evet, oras yle... Evet, evet yle...
van van mendilini karp aksrd, birden canland, san
ki derin uykusundan yeni uyanm gibi beni, karm szd.
Benim iftliin de fazla bir ey rettii yok.
Byle dedikten sonra ince sesiyle bir kahkaha daha att,
glnecek bir sz sylemiesine kurnaz kurnaz gz krpt.
Evet, ambarda buday kalmad, mangrlar suyunu ekti,
oysa bir yn adam alyor iftlikte. nl Kont eremetyev-
in iftlii sanki... Tutaym, hepsini kovaym diyorum, sonra da
acyorum.
Nalalya Gavrilovna onun sylediklerine gld, iftlik ile
rinin nasl gittiini sordu. Karmn yanmzda bulunmas bana
oktandr tatmadm bir kvan veriyor, ama ben ne kadar se
vindiimi gzlerimden anlamasn diye yzne bakmamaya al
yordum. ilikilerimiz ylesine soumutu ki, sevinmeme a
rabilir, hatta gln bulabilirdi. Konan bana ayrlan blme
sinde bulunmasn, yzmn ciddiliini yardrgamadan ha bire
van vamla konuuyor; kahkaha stne kahkaha atyordu.
Konumalarna ara verdikleri bir srada sordum:
E, ne diyorsunuz? Ne yapacaz? Bana kalrsa ilkin yar
dm edebileceklerin bir izelgesini oluturmalyz. ey, Natalie,
bakentteki, Odessadaki tandklara birer mektup yazsak, on
lardan bata bulunmalarn istesek nasl olur? Elimizde biraz
para toplannca ekmek iin buday, hayvanlara yem alrz; o
zaman siz de, van van, kollar svayp datm iine giriir
siniz. Becerinize, yneticilik yeteneinize byk bir gven
duyduumu en bata belirtmeliyim. Bana kalrsa nce datm
yaplacak blgeye gidip durumu yakndan incelemeliyiz. Yiye
cek yardmnn sarholara, aylaklara, varlkl kyllere deil de
asl gereksinme duyanlara ulamas iin gerekli aratrmalar
yaplmal.
Ya, evet, evet. Tpk dediiniz gibi...
Bu pelte ynyla nasl i yrteceiz, bilmem ki! diye
geirdim iimden, onu ardm iin kendi kendime kzdm.
Ivan ivan azna bir limon paras sokmu, durmadan
onu emiyordu.
Kyller a kaldlar diye ceremesini bizler ekiyoruz,
dedi. Sulu biz miyiz, onlar biz mi a braktk? N e diye toklara
krlrlar? Gryorsunuz, alk neler yaptryor insana! Akla
gelmedik iler kartryorlar. Alk yle bir ey ki, azizim!
Bylelcrini anlamak gerekir. Kaba da davranrlar, hrszlk da
ederler, ellerinden gelse daha ktsn de yaparlar. stelik
varlkl kyller de onlara kzyor.
Ivan ivan bunlar syledii srada boazna ay kat,
kocaman gvdesi kahkahalarla birlikte sarsntl bir ksrk
nbetine tutuldu. Konumasn engelleyen kahkahalardan,
ksrklerden kurtulmak istercesine elini sallayarak;
Pol... Poltava yresinde gene byle bir ey olmutu,
dedi. Toprak kleliinin kaldrlmasndan yl sonrayd... iki
ilede birden alk ba gsterdi. Bir gn baktm, topra bol
olas Fiyodor Fiyodon bana geldi, Hadi kalk, bize gidelim
diyor. stelik am sakz gibi yapt, yakam brakmyor.
Gidelim ama niin?.. yle deil mi? Neyse kalktk, yollara
dtk. Vakit akam st, hafif kar serpelemeye balam...
Tam Fiyodorn iftliine yaklamtk ki, ormann iinden
frlayan bir karalt karmza dikildi. Arkasndan kincisi... Ben
apar topar kzaktan aa attm kendimi. Bu kahrolaslar da
kimin nesi? demeye kalkmadan bir de baktm, alaca karan
lkta bunlardan biri diz boyu karlar iinde koarak zerime
doru geliyor... Adam omuzlarndan kavradm gibi elindeki
silah ektim aldm. Tam o srada kincisi ulland zerime.
Herifin ensesine bir tokat, kendini burun st karlarn ara
snda buldu. O zamanlar babayiit bir adamdm, iki kiiyle bir
den ba edebiliyordum. Bizim Fedya da ncsnn tepesine
ulland... Neyse, n birden kskvrak yakalayp konan
mutfana gtrdk. Enayilerin ellerini arkalarna balamtk.
Ne olur, ne olmaz, bize de zararlar dokunabilir, kendilerine de
diye... Meer tandk kyller deiller miymi hepsi de? Surat
larna baktka Fedyann cinleri tepesine frlyordu. nk
aslnda zararsz adamlarm, iine dtkleri durum dolaysyla
utantan yerin dibine getikleri yzlerinden belliydi. stelik
korkudan ne yapacaklarn armlard. Biri alayp szlayarak
zr diliyor, teki yaban hayvanlar gibi srtarak kfrediyor,
ncs yere diz km, dua ediyordu. Fedyaya dedim ki,
kusurlarna bakma bu serserilerin; brak, gitsinler! Dediimi
yapt, karnlarn doyurup her birine sekizer kilo un verdikten
sonra evlerine yollad. Ya ite, byle... Ulu Tanrm rahmet ey
lesin, iyi adamd. Durumlarn anlad iin hibirine gnl koy
mad, balad. Oysa bazlar byle yapmyorlar, nice insann
kanna giriyorlar. Bir zamanlar Klokovun meyhanesinde iki
olay yznden tam on bir kii Sibiryay boylamam myd?
Tek neden iki... imdi de benzer olaylar oluyor. Geen per
embe bizim konakta sorgu yargc Anisyini konuk etmitim.
Buralardan bir toprak aasnn bana gelenleri anlatt. G e
celeyin adamn ambarnn duvarn yarmlar, tam yirmi uval
avdarn gtrmler. Ertesi sabah toprak aas durumu re
nir renmez valiye bir telgraf ekmi; ardndan birer tane de
savcya, sorgu yargcna, emniyet mdrne... Btn ili ayaa
kaldrm, soruturmalar balam. Tam iki ky ev ev ara
mlar.
Bir dakika, Ivan van, dedim. Yirmi uval avdar
alnan benim, valiye de telgraf ben ektim. Bir telgraf da
bakente gndermitim. Ben imdi bakalarna iftira m etmi
oluyorum? Ayrca kimseye bou bouna takm deilim. nsa
nn bir konuya ilkeli biryaklam olmaldr. Hrszlk yapan kii
yasa karsnda zengin de olsa, yoksul da, ayn derecede su
ludur.
van Ivan bozuldu.
Ya, ya, yle. Bu dediinizde haklsnz...
Natalya Gavrilovnann yz fkeden kpkrmzyd.
yle insanlar var ki... diyerek bir an durdu.
Kaytsz grnmek iin byk aba harcyordu. Ancak
bunda baarl olamad, nefret dolu baklarla beni szerek;
Evet, yle insanlar var ki, evresindekiler skntya d
tklerinde btn karakter bozukluklar ortaya kar, dedi.
Nasl karlk vereceimi armtm, omuz silkmekle ye
tindim.
Bunu genel olarak sylyorum. Evet, bylesine vur
dumduymaz, bakalarnn dertlerine ilgisiz insanlar var, ne
yazk ki... Hem dertlere, skntlara kaytszdrlar, hem de in
sanlar kendi balarna kurtulacaklar korkusuyla ie burunlarn
sokmaktan da geri durmazlar. Byle kendini beenmiler ba
kalarnn kutsal sayd hibir eye aldrmazlar.
Ben de yumuak bir sesle;
yle insanlar var ki, aslnda melek gibidirler, ancak
gzelim dncelerini ifade edilerine baknca Odessa pa
zarnda dolaan serserilerden biri sanrsnz, dedim.
Baarsz bir benzetm e yaptmn farkndaydm.
Karm dik dik yzme bakt. Dilini tutmak iin byk bir
aba harcad belliydi. nce anszn kzmas, sonra alk e
kenlere yardm konusunda benimle ilgili syledii szler ok
yersizdi. Oysa ben onu yukarya arrken bana ve dn-ce-
lerime kar kendisinden neler neler ummutum? Bunlarn ne
ler olduunu tam olarak syleyemeyeceim, ancak hoa gide
cek beklentilerim vard... Bu durumda alk ekenlere yardm
konusunu srdrmenin bir anlam kalmyordu.
van Ivan hi gerei yokken;
Evet, yle, yle... dedi. Tccar Burov ok zengin bir
adamdr, drt yz bin ruble paras var, belki daha fazla. Ona
dedim ki: Bak arkada! Gel u parann yz binini, ya da iki yz
binini alk ekenlere ayr. Nasl olsa bir'gn leceksin, paray
br dnyaya gtrecek deilsin ya. Herif bana gcenmesin
mi? Hepimiz sonunda lecek, deil miyiz? lmden kurlulun-
maz ki...
Yeniden ortala bir sessizlik kt. D erin derin iimi
ektim.
Sonunda gene tek bamza kaldk, dedim. Geri tek ba
na kahraman olunmaz ama ne yaparsnz? Bir de byle dene
yelim, bakalm. Belki de alkla savamak adamsendeciliklc sa
vamaktan daha kolaydr.
Nalalya Gavrilovna ayaa kalkt.
Beni aada bekleyenler var, dedi. Ivan Ivan, ayrl
madan nce bana bir dakikalna urayabilir misiniz? imdilik
size veda etmiyorum.
Byle diyerek gitti.
van Ivann oflaya puflaya, limon kabuklarn, byklarn
eme eme ilii ay yedi barda bulmutu. Oturduu yerde
kendi kendine homurdanyor, bense ona aldr etmeden bir an
nce ekip gitmesini istiyordum. En sonunda ayaa kalkt, ay
ime arm yerine gelirmi olmann rahatlyla vedalamaya
balad. Onu kapdan uurlarken dedim ki:
Bana herhangi bir tavsiyede bulunmadan ayrlyorsu
nuz.
Ben mi? Bende ne akl kalm ki size vereyim? H er eyi
ni tketmi bir adamm, mirim. Gene de boa abaladnz
sylemeliyim. Niin byle kendi kendinizi yoruyorsunuz, bil
mem ki! Yorulmaya deer mi?
Bir ocuu yattrmaya alan bynn iten, tatl
sevecenliiyle;
Vallahi demez! diyerek bitirdi szn.
Nasl demez? Kyller damlarnn ot rtsn hay
vanlarna yem olsun diye indiriyorlar. Sada-solda tifo ba
lam.
Balamsa ne olmu? G elecek bahar ol yetiince dam
larn yeniden rterler, tifodan lenlerin yerine yenileri doar.
Nasl olsa lmden kurtulu yok, gzelim. N e diye kendinizi
yorup ypratyorsunuz?
iyice sinirlendim.
Kendimizi yormadan hibir ey yaplmaz.
Antrenin zayf altnda kar karya dikiliyorduk. Ivan
Ivan kolumdan tuttu, bana syleyecei ok nemli bir ey
var-m gibi bir dakika kadar yzme dik dik bakt. Bir zaman
lar yznn n yapm etkileyicilii, gzlerinin derin koyuluu
yeniden canlanm gibiydi. Bir de surat yalanp imemi ol
sayd.
Bakn, Pavel Andreyi! dedi. Size dosta bir tavsiyede
bulunacam: Bu dnya grnz deitirin, azizim. Yan
nzda rahat edemiyor insan! Hem de hi!..
Bunlar sylerken beni szen gzleri yava yava lgn-
leli, etkileyiciliini yitirdi, konumas zayf bir mrltya d
nt.
Eh, byle, ite... Siz gene de ben moruun dediklerine
bakmayn. D pedz samalamaya baladm...
Ya tulumuna benzeyen gvdesi, krmz ensesiyle basa
maklardan aa ar ar inii, sendelememek iin kollarn iki
yana amas irkin bir stakozun yryn andryordu.
Beyefcndiciim, buralarda kalmamalsnz arlk; ya Pe-
tersburga gitmelisiniz, ya da yurldnda bir yere, dedi. Altn
deerindeki zamannz bouna harcamayn. Gen, salkl,
zenginsiniz. Ben de gen olsam tavan gibi zplar kaardm,
arkadan kulaklarmn slk aldn duyardnz.
Karmn fke patlamas bizim evlilik yaantmz yeniden
gzlerimin nne getirdi. Eskiden genellikle byle fke n
betleri sonunda ikimiz kar karya durur, o gne dein ru
humuzda biriken btn dinamitleri atelerdik. imdi Ivan Iva-
nn gidiinden sonra gene karmla didimek iin byk bir is
tek duydum. Hemen aa kala inmek, ay masasnda bana kar
taknd tavrn beni ne denli incittiini sylemek iin yanp
tutuuyordum. Ivr zvr ilerle uraan, dar kafal, kat yrekli
bir kadn olduunu haykracaktm yzne. Sylediim, yapt
m bir eyi anlayacak dzeye hibir zaman kamadn da...
Odadan odaya dolarken syleyeceim szleri tasarlyor, o-
nun da bana verebilecei yantlar dnyordum.
on zamanlarda beni allak bullak eden tedirginlik Ivan I-
vann konaktan ayrlmasyla birlikte daha da katlanlmaz bir
hal almt. Ne oturduum yerde oturuyor, ne de ayakta du
rabiliyordum. Tek yapabildiim, habire gezinmek, aydnlk o-
dalardan uzak durmamak, en ok da Mariya Gerasimovnann
odasna yakn olmakt. Bir yolculuk srasnda Almanya kyla
rnda frtnaya yakalanan yksz, safrasz gemimizin bataca
ndan korktuumuz zamanki ayn dehet verici duygular iin
deydim. Bu akam iyice anlamtm ki, tedirginliim uradm
d krklndan kaynaklanmyordu, oysa eskiden hep yle
sanrdm. Ama asl nedeni kendim de bilmiyordum, bu da beni
daha ok tedirgin ediyordu.
Gidip onunla konuacam! diye kararm verdim. Bir
bahane uydurulurdu nasl olsa. Ivan Ivanla grmem ge
rektiini sylerdim.
Hal deli basamaklardan usul usul aa indim, antreden
geip salona girdim. Ivan Ivan kanepeye oturmu, aym ier
ken mrl mrl bir eyler anlatyordu. Karmsa ayakta dururken
ellerini bir iskemlenin arkasna koymutu. Karsndaki tatl
kan deeri be para etmez szlerinde, mrldanmalarnda
zel, gizli anlamlar bulduu belliydi; uysal, sevecen, saygl bir
duruu vard. Yz anlatm, duruu ruh hastalarnnkine ya da
rahibelerinkine benziyordu. Z aten antika mobilyalarn, kafes
lerinde pinekleyen kularn, tr kokusunun doldurduu bask
tavanl, yar karanlk, gereinden ok scak odalar da bir ba-
rahibenin ya da dindar, yal bir general karsnn zel hcresini
andrrd.
Salondan ieri girdim. Karmn yznde ne aknlk, ne
de fke belirdi; beni sert baklaryla, sakin sakin szd; sanki
geleceimi nceden biliyordu.
Yumuak bir sesle;
zr dilerim, dedim. Ivan Ivan, evden ayrlmam ol
manzdan dolay ok mutluyum. Yukardayken sormay unut
muum: Biliyorsanz iftiler Birlii bakannn adn syler
misiniz?
Andrey Stanislavovi. Hmm, evet...
Mersi.
Cebimden defterimi karp bu ad kaydettim. Ortala bir
sessizlik kt. Karm ile Ivan I vamn bir an nce gitmemi is
tedikleri belliydi. Karmn baklarndan iftiler Birlii baka-
nnn adn ne diye sorduumu anlamad okunuyordu.
Ben salonda bir-iki tur attktan sonra gidip minenin
karsna kurulunca Ivan Ivan;
Eh, ben gideyim artk, gzelim, diyerek toparland.
Natalya Gavrilovna hzl bir hareketle onun eline dokun
du:
Durun! eyrek saat daha kalmanz rica edeceim.
Yanmzda bakas yokken karmn benimle yz yze kal
mak istemediini anlyordum.
yleyse ben de eyrek saat daha oyalanrm, diye ge
irdim iimden. Ayaa kalkarak pencereden dar baktm.
Aa! Kar balam. Ne gzel yayor!
Salonda dolamaya baladm.
van van, avclkla uramadm iin ne kadar zl
dm bilemezsiniz! Kim bilir, byle karl havada tavanlar,
tilkiler peinde komak byk zevktir!
Karm dikildii yerde ban evirmeden gz ucuyla
hareketlerimi izliyordu. Yzne baklrsa cebimde keskin bir
bak ya da tabanca tadmdan emin gibiydi.
Yumuak bir sesle;
van van, bir gn beni de yannzda ava gtrn. Size
ok minnettar kalrm, diye srdrdm konumam.
O srada bir adam girdi ieriye. Kendisini daha nceden ta
nmyordum. Uzun boylu, dazlak kafal, etine dolgun, krk
yalarnda biriydi; kocaman sar sakal, kck gzleri vard.
stnden dklen tsz giysisine, davranlarna baklrsa ya
kilise zangocuydu ya da retmen. Ancak karm onu doktor
Sobol diye tantt.
D oktor elimi serte skarken yksek perdeden, ince se
siyle;
ok, ok memnun oldum! diyerek ocuksu bir saflkla
glmsedi.
Gelip masaya oturdu, hizmeti kzn getirdii ay ald,
gene yksek sesle;
Acaba romunuz ya da kanyanz bulunur muydu? diye
sordu.
Sonra hizmeti kza dnd:
Olya, ok rica edeceim, dolaba bir bakverseniz. So
uktan dondum...
Ben gene minenin karsna kurulmutum; konuanlara
bakyor, onlar dinliyor, arada bir lafa karyordum. Karrmsa
konuklara elinden geldiince gleryzl davranrken bana
kar orm an kaknymm gibi ikilli bir tavr ierisindeydi.
Varlmdan son derece rahatsz olduu anlalyordu. Byle
olunca benim daha ok canm sklyor, oradakileri kskanyor,
karma eziyet etm ek iin bir frsat kolluyordum. Bu kadn, bu
rahat odalar, meninin karsndaki koltuk hepsi benim, ok
zamandr benim... diye dnyordum, Ama bunak Ivan
Ivan, doktor Sobol diye birileri kyor, her naslsa benden
daha ok hak sahibi oluyor...
O anda karm uzaklarda deil, hemen yan bamda, yam
ilerledike daha ok gereksinme duyduum normal ev orta
mnda hayal ediyordum. Benden nefret etmesine aldrmakszn
onu zlyor, ocukluumda anneme ya da dadma duyduum
ayn yaknl duyuyor, onu eskisinden daha yce, daha temiz
bir sevgiyle seviyordum. O yzden yanma yaklamak, ayakka
bmn kesiyle ayak ucuna basarak canm actmak, bir yandan
da glmsemek iin byk bir istek duyuyordum iten ie.
D oktora dedim ki:
Msy Ycnot, ilemizde ka hastane bulunuyor?
Karm dzeltti:
Yenol deil, Sobol...
iki, diye karlk verdi doktor.
Peki, ylda her hastanede lenin says ka?
Pavel Andreyi, sizinle konuacaklarm var, diyerek
karm araya girdi.
Konuklardan zr dileyerek bitiik odaya yneldi. Ben de
kalktm, arkasndan yrdm.
Karm;
Hemen yukarya, kendi katnza kn! dedi serte.
Ama sizin bu yaptnz nezaketsizlik...
Yzme nefret dolu baklarla, dik dik bakyordu.
Hemen, u an yukarya kacaksnz!
Bana ylesine yakn duruyordu ki, biraz eilsem sakalm
yzne deecekti.
Ben ne yaptm ki? Suum ne?
Alt enesi titriyordu. Yavaa gzlerindeki ya sildi, gz
ucuyla aynada kendini szd.
G ene eski sahneler yineleniyor, diye fsldad. Peki,
istediiniz gibi olsun... Bu durumda ben gideyim, siz kaln.
O kararl bir yzle, bense omuz silkip glmsemeye al
arak salona dndk. Bu arada ieriye yeni konuklar gelmiti:
Yal bir bayan ile gzlkl, gen bir adam. Yeni gelenlerle
selamlamadan, eskilere Hoa kaln! demeden kendi kat
ma ktm.
nce benim orada ay itiimiz srada, peinden alt katta
olanlardan sonra iyice anlamtm ki, iki yldr adn anmay
unuttuumuz aile mutluluumuz en entipften, en anlamsz
sebepler yznden her an patlak vermeye hazrd. Ne ben, ne
de karm kendimizi tutmay beceremiyorduk; gemi yllarn
deneyimlerinden edindiim kanya gre nefret nbeti sonunda
yarnyadabrgn tiksinti verici birolayla karlaacaktm, bu
da yaantmz allak bullak etmeye yetecekti. Dem ek ki -o d a
lar arnlarken byle dnyordum- ikimiz de daha aklmz
bamza toplamamtk, eskisinden daha soukkanl, daha
sakin olamyorduk. Bu durumda gz yalar, lklar, lanet-
lemeler, valiz toplamalar, Avrupa yolculuu birbiri ardndan
skn edecekti; sonra yurtdnda karmn kendini yakkl bir
talyann ya da Rusun kollarna att, bana arkamdan svp
sayd korkusu, onun boanma isteini geri eviriim, mek
tuplar, koskoyu bir yalnzlk, onu gene lesiye zleyiim... Be
yl sonra da yallk ve krlam salar...
Odadan odaya dolayor, olmayacak eyleri olabilirmi gibi
zihnimden kovamyordum. Biraz toplaynca daha da gzelle
en karm tanmadm bir erkekle kucaklasn, olacak ey
miydi? Ama bugn deilse yarn yapacakt bunu. Ne diye eski
kavgalarmzn birinin sonunda ona boanma izni vermemi
tim, ya da o kendiliinden tmyle ekip gitmemiti? Byle
yapsaydk imdi ne onu zlerdim, ne onun yznden kayglara
kaplrdm, ne de nefretten kendimi yer bitirirdim... mrmn
kalan blmn alarak, hibir tedirginlik duymadan, sakin
sakin geirirdim...
kiyannda fenerler asl bir kupa arabas ile atn ektii
geni bir araba avludan ieri girdiler. Anlalan, karm bir parti
veriyordu.
G ece yarsna dein alt kattan t kmad, ama gece yar
sndan sonra sandalyeler grltyle yerinden oynad, tabak-
anak angrtlar gelmeye balad. Yemek de vard, demek ki.
Sonra gene sandalyeler oynad, oturduum salonun deme
sinin altndan galiba Yaa! Varol! barlar ykseldi. Mari-
ya Gerasimovna oklan uyuduundan koca katla tek bamay-
dm. Salonun duvarlarndan fazla bir deer tamayan atala
rmn ask suratl portreleri yzme bakyor, alma odamdan
ise pencerenin nne koyduum lambann yansyan sinir
bozucu bir tarzda gz krpyordu. Alt kallakileri kskand
mdan olacak, bir yandan grltlere kulak kabartarak yle
dnyordum: Burann gerek sahibi benim, istersem aa
iner, o saygdeer topluluu bir anda dalrm.
Oysa adm gibi biliyordum ki, ne topluluu databilirdim,
ne de evin gerek sahibi olmamn bir anlam vard. nsan is
tedii kadar kendini bir eyin gerek sahibi sayabilirdi, evli-
barkl, zengin bir adam, saray maiyet memuru olabilirdi, ama
bunlarn ne anlam tadn bilmeyebilirdi.
Yemein bitiminde birisi tenor sesiyle ark syledi.
Kendi kendime diyordum ki: Karmla aramzda geen
lerin fazla bir nemi yok. Ne diye durup dururken heyecan
lanyorum? Yarn yanna hi gitmem. Bylecc kavgann ze
rinden snger ekilir, olanlar unutulur.
Saat biri eyrek gee yatak odama ekildim.
Uam soyunmama yardm ederken sordum:
Nasl, aa kattaki konuklar daldlar m?
Buyurduunuz gibi, daldlar, efendim.
Ne diye Yaa! Varol! diye baryorlard?
Aleksey Dmitri M ahonov alk ekenler yararna 16
ton un ile bir ruble baladlar. Adn bilmediim yal bir
hanmefendi ise mlknde yz elli kiiye srekli sofra aacak
larm. krler olsun Tanrma... Nalalya Gavrilovnann ak
ladklarna gre bundan byle her cuma akam konakla bir
araya gelecekler.
Nasl, bizim konakta m?
Buyurduunuz gibi, beyefendi. Yem ekten nce Natalya
Gavrilovna bir yaz okudular, Austos ayndan bugne dein
tahl dnda sekiz bin ruble para banda bulunulmu.
krler olsun, krler olsun... Beyefendiciim, anladm ka
daryla hanmefendi abalarn srdrrlerse daha pek ok
ba toplarlar. nkm evrede varlkl insan bol.
Alekseyi gnderdim, sndrp yorgan bama ek
tim.
Gereklen de, ne diye kendi kendimi zyorum? Atein
evresinde dnen pervaneler gibi a kyllerin evresinde
dnp durmann bir anlam var m? Ben ne onlar tanrm, ne
hallerinden anlarm, ne yakndan grdm var, ne de seve
rim. yleyse tedirgin olmaya gerek yok! diyerek yorgann
altnda istavroz kardm.
Aklma karm gelince dedim ki: Amma da beceriklemi
ha! Evde koskoca komite kurmu de haberim yok! Peki ama
neden gizledi? Duyurmamasnn amac ne? Ben onlara ne
yaptm ki?
Ivan Ivan haklyd. Bir an nce buralardan ekip git
meliydim.
Ertesi gn uyandmda kararm vermitim: Gecikmeden
toparlanp gidecektim. Bir gn nce yaadklarm -ay masa
sndaki konumalar, karm, Sobol, akam yemei, korku-la-
rm - beni durmadan zyordu. Bu duruma gre bu olaylar
anmsatacak eylerden tmyle kurtulacaktm, yleyse mem
nun olmalydm. Sabah kahvemi ierken kahya Vladimir Pro-
hor iftlik ileriyle ilgili ayrntl raporunu okudu. Adetidir,
en houma gidecek haberi her zaman en arkaya brakr. G
lmseyerek;
avdar alan adamlar bulundu, dedi. Savc dn Pestro-
voda kyly tutuklad.
Birdenbire sinirlenerek ne diyeceimi ardm.
Ykln karmdan! diye bardm, adamcaz yrynce
masadaki biskvi sepetini yere frlattm.

IV

Kahvalty bitirdiimde ellerimi ovuturarak, Gidip ko


naktan ayrlacam karma bildirmeliyim, diye dnyor
dum. Peki ama niye? Ne iine yarayacakt? Bir iine yarama
yacakt elbette, gelgelelim habere sevinmekten baka bir ey
olmayacana gre bildirmenin de bir zarar yoktu. Ayrca ken
disine bir ey sylemeden ekip gitmek uygun kamazd: Ya
korktuumu dnecek, ya da belki beni konaktan kmak zo
runda brakt dncesiyle zlecekti. Sonra kampanyaya
be bin rubleyle katlacam duyurup rgtleme iiyle ilgili
birka tavsiyede bulunmak da ho olurdu. Deneyimsizlii y
znden bylesine sorumluluk isteyen, karmak bir ile can
skc sonular alabileceini syleyerek onu uyarrdm. Ksaca
s, beni ona srekli eken bir ey vard; yanna gitmek iin e
itli bahaneler uydudurken oraya gitmeden edemeyeceimi
biliyordum.
Aaya indiimde ortalk aydnlkl, henz lambalar
yanmamt. Karm salon ile yatak odas arasnda bulunan a
lma odasna olurmu, masann stne iyice eilerek bir eyler
yazyordu. Beni grnce irkilerek ayaa frlad, masadan kalk
t, ne yazdn grmemi istemiyormu gibi gelip nnde durdu.
Onun tela karsnda ben de ardm.
zr dilerim, bir dakikalna uramtm. Bir raslant
sonucu alk eken kyllere yardm kampanyas dzenle
diinizi rendim de...
Dzenledim, ne olacak? Bu benim bileceim i...
stediinizi yaparsnz, ona bir diyeceim yok. Ayrca
iittiime ok memnun oldum, nk benim amacmla tmyle
akyor, izin verirseniz kampanyanza ben de katlmak iste
rim.
Karm;
Balayn, byle bir eye izin veremem, dedikten sonra
ban yana evirdi.
Niin, Nololie7 Syler misiniz, niin? Ben varlkl bir
adamm, a insanlara ne diye yardmdan kanaym?
Kk gren bir glmsemeyle glmsedi, bir omzunu
oynatt.
Bizim aramzda ne iiniz var? Sizden kimse byle bir ey
istemiyor ki...
Belki sizden de islemediler, ama benim evimde koskoca
bir komite oluturmusunuz. Gidin, yardmnz sizi kimsenin
tanmad bir blgede yapn.
Krc olmamaya, soukkanllm yitirmemeye alyor
dum, hem de tm benliimle. Karmn yannda bulunmak ilk
dakikalarda ila gibi gelmiti. nk ondan bana yumuak, ev
cimen, gen, kadns bir hava esiyordu; en bata da kendi yaa
dm katla, genellikle yaantmda bulunmayan ileri derecede
incelik, zarafet... zerinde kuma seyrek dokunmu pembe
bir sabahlk vard; bu giysi onu daha bir genletiriyor, hzl,
bazen de sert hareketlerine yumuaklk veriyordu. Grnts
bile bir zamanlar beni tahrik etmeye yeten biimli koyu kes
tane salar masada eilerek oturmaktan dolay biraz dalm
t, ama bu durumda daha gr, daha zengin bir grn vard.
Aman canm, ben de ne basit eylerden sz ediyorum! Kar
mda belki de gzellii, incelii olmayan sradan bir kadn dur
maktayd. Ancak bir zamanlar birlikte yaadmz, netameli
karakteri olmasa bugn de yaayacamz karmd o benim. Ay
rca yeryznde sevdiim tek varlkt. Buradan ayrldktan
sonra bir daha pencereden bile gremeyeceimi bildiim bu
souk, sert kadn gururuyla, alayc glyle imdi, buradan
gitmeden nce bana byleyici geliyordu. Onunla gurur duyu
yordum, kendisinden ayrlmann benim iin ne derece kor
kun, hatta olanaksz olduunun bilincindeydim.
Ksa bir sessizlikten sonra Natalya Gavrilovna;
Pavel Andreyi, iki yldr kimse kimseye karmadan
huzur iinde yayorduk, dedi. Sonra birdenbire ne diye ge
mie dnmek istediniz? Dn yanma geldiinizde amacnz
beni kk drmek, aalamakt. ok iyi biliyorum!
Bunlar sylerken sesi ykseldi, yz krard, gzlerinde
nefret kvlcmlar akt.
Pavel Andreyi, kendinizi tutmasn bilin, bir daha byle
eyler yapmayn! Yarn dileke verip boanmamz isteyece
im. Sonra islediim yere eker giderim. Bir manastr m olur,
dullar evi mi, yalnzlar iin bakm kurumu mu?..
G ene kendimi tutamadm:
Dilerim, deliler evi olur!
Gerekirse deliler evine bile girerim! Buradan bin kere
iyidir! - Gzleri ate saarken bara bara sylyordu bun
lar. - Bugn Peslrovoya gittiimde a gezen, hasta kadnlara
imrendim, nk onlar benim gibi byle bir adamla yaamak
zorunda deillerdi. Hi olmazsa namuslaryla kazanyorlar, is
lediklerini yapyorlar, tmyle zgrler... Bense sayenizde
boluk iinde yzyorum. Asalak olarak yaamaya altm i-
in sizin srlnzdan geiniyor, sizin paranz yiyorum. Ama
zgrlm ve kimsenin iine yaramayan sadakatimle d
yorum bunlar. nk boanmamza izin vermediiniz iin
adnzn onurunu korumak zorundaym, oysa gerekte byle
bir ey yok!
enemi tutmam gerekiyordu. Diimi sktm, hzla odadan
ktm, ancak az sonra geriye dnerek dedim ki:
Sizden ok rica ediyorum; gizli gizli bulumalara, habe
rim olmadan evimde oluturduunuz bu toplantlara son verin!
Ben evime ancak yakndan tandm kiileri alrm, eer bu
hergele takm hayr ileriyle uramak istiyorsa kendilerine
baka bir yer bulsunlar! Geceleri gelip burada Yaa! Varol!
diye kimse baramaz, buna izin verem em ! Biliyorum, amalar
sizin gibi sinir hastalarn smrmek!
Karm, yz sapsar, ellerini ovuturup dii aryormu
gibi inleyerek odann iinde kvranmaya balad. Ben daha
fazla dayanamayp ktm. fkeden kuduracak gibiydim, ayn
zamanda kendimi tutamayp sonradan piman olacam eyler
yaparm ya da sylerim diye korkudan titriyordum. Kendimi
tutmama yardm ediyormu gibi kollarm smsk nmde ka
vuturmutum.
Bir bardak su iip biraz kendime geldikten sonra yeniden
karmn yanna dndm. O gene katlar benden korumak
istercesine masann nnde duruyordu. Yz souk, sapsa
ryd; gz yalarndan slanmt. Ben, sesimde fkenin izi kal
makszn, znt iinde;
Beni niin anlamyorsunuz? Niin hakszlk ediyor
sunuz? dedim. erefim zerine yemin ederim ki, yannza ge
lirken tek amacm, tek isteim size yardm etmekti!
Kollarn nnde apraz kavuturdu, dvlmeklen kor
kan, vurmamalar iin yalvaran bir ocuk gibi bzld, yz
acnas bir hal ald.
Pavel Andreyi, isteimi geri evireceinizi biliyorum,
ama sizden bir dileim var. Kendinizi zorlayn, hi olmazsa
hayatla bir iyilik yapn bana! Bu, ayn zamanda alk ekenler
iin yapacanz en byk yardmdr. Ne olur, gidin buradan,
giderseniz btn yaptklarnz balarm!
iimde byk bir barma istei duyarak;
Beni ne diye aalamaya alyorsunuz, Nalaliel de
dim. Gitmeye oklan karar verdim, ancak a kyllere yardm
iin bir eyler yapmadan bir yere kprdamam. Bu, benim
boynumun borcumdur.
Karm yzn buruturdu, alak sesle;
Ah, dedi, siz iyi bir demiryolu, gzel kpr kurabilirsiniz
ama alk ekenlere bir yardmnz dokunamaz. Anlayn artk!
yle.mi dersiniz? Dn beni vurdumduymazlkla, acma
duygusunu yitirmekle suladnz. -A c ac gldm. - Ne kadar
iyi tanmsnz beni? Tanrya inanyorsunuz, yleyse Tanr
tanm olsun ki, gece-gndz onlar iin kayglanyorum.
Gzmden kamyor, ancak tasalanmanzn asl nedeni
bu deil. Alk ekenler siz olmadan da kurtulmann bir yolunu
bulurlar; iftiler Birlii, genelde yardma koan herkes sizin
abalarnza aldrmyor diye lgna dnyorsunuz.
iimde kabaran fkeyi bastrarak sustum. Sonra dedim ki:
Buraya sizinle i konumak iin geldim. Oturunuz; rica
ederim, oturunuz.
O hl karmda dikiliyordu. skemlelerden birini gster
dim.
ok rica ediyorum, uraya oturunuz!
Oturdu. Ben de altma bir iskemle ektim. Biraz dn
dkten sonra;
imdi syleyeceklerime iyi kulak verin, konumuzun cid
diyetini unutmayn, dedim. nsanlara duyduunuz sevgiden
dolay byle bir rgtleme iini zerinize aldnz belli. El
bette bu giriiminize kar hibir diyeceim olamaz, stelik so
nuna dek sizi destekliyorum, aramzdaki ilikiye karn gerekli
her katky yapmaya hazrm. Ancak aklnza, duygularnza...
zellikle duygularnza beslediim tm saygya karn bylesine
zor, karmak, sorumluluk isteyen bir iin, yardm toplama
iinin yalnz sizin elinizde olmasna gz yumamam. Bir kadn
olaral^deneyiminiz yetersiz, yaam tanmyorsunuz, heyecan
lsnz, kolay kanarsnz. N e id belirsiz yardmclar topla-
msnzdr evrenize... Abartmadan syleyeyim ki, bu koullar
altndaki giriiminiz ister istemez zc iki sonuca gtrecek
tir sizi. Bunlardan biri, ilemiz kyllerinin tmyle desteksiz
kalmasdr. kincisi ise kendinizin ve yardmclarnzn yapaca
yanllar yznden bir sr paradan olmanz, stelik adnzn
kirlenmekle kalmasdr. Gidecek paralar nemli deil, ben
bunlar karlarm, ama onurlu adnz kirlenirse ne yaparsnz?
ler denetiminizin altndan knca yle dedikodular yaylr ki,
szde kampanyadan sizin, doal olarak da benim cebe iki yz
bin ruble indirdiimiz sylenmeye balar. Bu durumda yardm
clarnz size ne destek salayabilirler?
Karm sessiz dinliyordu.
Dn belirttiiniz gibi kendimi beenmiliimden deil,
alk ekenler yardmsz kalmasn, siz de gzel adnzdan ol
mayasnz diye rpnyorum hep. Bu ie benim el atmam boy
numun borcudur.
zelle sylersek...
Bugne dein ne kadar para topladnz, harcama
larnzn ne olduunu ltfen bana bildirin. Bugnden sonra da
gelecek tm parasal ya da ayni yardmlar, giderlerinizi her gn
haber vermelisiniz. Nclolie, yardmclarnzn bir ad izelgesi
bende bulunsun. Hepsinin namuslu insanlar olduklarndan
eminim, gene de gzelimden uzak tutmamak iyidir.
O hep susuyordu. Kalkp odada birka tur attm.
Gelin u ie birlikle el alalm.
Byle diyerek masaya olurdum.
Karm aknlk iinde, birazda korkuyla yzme bakt.
G ereklen ciddi misiniz?
Kukuyla karlanacam biliyordum. Yalvaran bir sesle;
Nololie, biraz mantkl olun, dedim. ok rica ediyorum.
Deneyimime, drstlme inanmyor musunuz?
Ne islediinizi gene de lam anlam deilim.
Hadi, gsterin bana, ne kadar harcamsnz, toplad
nz para ne kadar?
Kimseden gizlim-saklm yok. steyen herkes grebilir.
le urada.
Masann stnde be tane okul defteri, yazyla doldurul
mu birka tabaka kat, ilemizin haritas, eitli boylarda
kesilmi bir sr kat vard. Hava kararmaya yz tuttuu iin
lambay yaktm.
Defterleri yle bir kartrdm.
Beni balayn, bunlardan bir ey anlamyorum, dedim.
Balar gsteren dzenli bir cetvel olmal.
mzal belgeler var, onlardan grebilirsiniz.
Acemiliine gldm.
Oras yle, ayrca cetvel dzenlemek gerekir. Para ya da
ayni olarak topladnz balar karlnda verdiiniz aln-
dlarn sizde de birer kopyas bulunmal. zr dilerim, Nalalie,
nemsiz gibi gzkebilir ama ilerde kolaylk salayacaktr. Bu
alndlar numaralayp ayr bir izelgeye geirmek iyi olur. Her
alnd iin ayn ilem yaplmal. Ho, bu ii ben yrteceim ya...
Yrtn, yrtn...
Balangtan ok memnundum. lgimi eken canl bir i,
kck bir masa, bir sr acemice doldurulmu defter, karm
la almann getirecei gzellikler beni hayli oyalayacaa ben
ziyordu. Ancak gene de Natalya Gavrilovnann beklenmedik
bir k yaparak ileri berbat etmesinden korkuyordum. O ne
denle acele ediyor; karmn dudaklarnn titremesine, yakalan
m bir hayvan gibi korka korka evresine baknmasna nem
vermemeye alyordum.
le byle, Nalalie, dedim. zin verirseniz btn kat
lar, defterleri benim oraya, yukarya gtreyim. Yarn hepsini
inceleyip durumu kavradktan sonra dncemi size sylerim.
izzelgeleri, defterleri paket yaparken sordum:
Baka katlar varsa onlar da verin.
Belgeleri paket yapmama yardm ederken yznden iri iri
gz yalar szlyordu.
Alnz, alnz, hayatta elimde tek bunlar kalmt, onlar
da sizin olsun!.. Bende ne varsa elinize geiriniz.
Sitem edercesine iimi ektim.
Al, Nalalie, Nalalie!
Dirsekleriyle gsme arparak, salar yzme deerek
byk bir tela iinde ekmeceyi yuvasndan kard; iinden
ald katlar masaya, nme rasgele frlatmaya balad. Bu
srada kucama, yere bir sr bozuk para sald.
Ksk bir sesle:
Alnz, hepsi sizin olsun! dedi.
Katlarn tmn masaya boalttktan sonra hzla yanm
dan uzaklat, ban kollarnn arasna alarak divann stne
att kendini. Paralar toplayp ekmeceye koydum, hizmetileri
gnaha sokmamak iin kilidini kilitledim, katlarn hepsini
kucama toplayp yukarya kmak zere yrdm. Karmn
nnden geerken durdum; onun eilmi srtna, titreyen o-
muzlarna bakarak;
Ay, Ay! Kck bir ocuk gibisiniz, vallahi! Bakn,
beni iyi dinleyin, Nalalie. Bu iin nemini, ne kadar sorumluluk
gerektirdiini anladnz zaman bana kendiniz teekkr
edeceksiniz. Doru sylyorum.
Yukar kala kar kmaz ie koyuldum. D efterler iple
balanmam, sayfalara numara verilmemiti. Kaytlar eitli el
yazlaryla tutulduuna gre, demek ki, deflerler isleyenin
elinde kalyordu. Yaplan ayni yardmlarn karlnda maln
deeri yazlmamt. Diyelim, varlkl biri ekmeklik avdar
balam. avdarn bugnk ederi 1 ruble 15 kapikse iki ay
sonra 2 ruble 15 kapie knca ne olacakt? A.M. Sobol
tarafndan 32 ruble baland. diye yazlm. Ama ban
tarihi yok, ne iin verildii yok. Doru-drsl belgesi de... O r
tada byle eyler bulunmad iin her ey karmakark, ilerde
mahkemelik bir durum olursa iin iinden kabilene akolsun!
Ne kadar bilgisiz ve saf! Sanki kck bir ocuk! diye
sylendim.
Bir yandan canm sklyor, bir yandan da glyordum.

Karmn toplad sekiz bin rubleydi, benim koyacamla


birlikte on bin ruble ediyordu. Balang iin iyi saylrd.
Hem ilgimi eken, hem de beni kayglandran bu i bundan
byle benim denetimim altnda olacakt. Bakalarnn yapmak
istemedii, beceremeyecei ileri bundan byle kendi elimle
yrtecektim. Doru bir rgtleme oluturur, alk ekenler
iin ciddi bir yardm kampanyas balatrsam kyllere kar
grevimi yerine getirmi olurdum.
Anlalan her ey gnlme gre, tam tasarladm gibi
olacaa benziyordu; gene de iimde de bir tedirginlik vard.
Karmdan aldm katlar drt saat didik didik ettim, iin
zn kavradm, yanllklar dzelttim. Ancak iler dzene
giriyor diye rahatlayacam yerde, birisi arkamda dikilip na
srl elini srlma srtyormuasna garip duygular iindeydim.
Eksik olan neydi? Yardm kampanyas gvenilir ellere ge
miti, a kyllerin yaknda karnlar doyacakl, yleyse daha
baka ne istiyordum?
Drt saat almak beni yormutu; ne eilerek oturabi
liyor, ne de yaz yazabiliyordum. Aadan gelen derin in
lemelerden karmn aladn anladm. H er zaman sakin, yar
uykulu bir gen olan uam Aleksey srtkan duruuyla arada
bir masaya yaklayor, mumu dzelliklen sonra tuhaf tuhaf
yzme bakyordu.
Yorgunluktan bitkin dnce;
En iyisi buradan ekip gitmek, dedim. O yce duygular
yerin dibine batsn! Yarndan geci yok, hemen gitmeli!
Katlar, defterleri topladm gibi karmn yanna yollan
dm. Btn bedenimde yorgunluk, her yerimde krklk vard;
kucamdda katlarla, defterlerle yatak odamn nnden ge
erken orada valizlerimi grdm. Tam o srada aa kattan
karmn hkrklar geldi.
Kulamn dibinde birisi, Siz saray maiyet memuru musu
nuz? Aman ne iyi. G ene de aalk herifin birisiniz! diyor
gibiydi.
Merdivenlerden aa inerken;
Btn bunlar dpedz aptallk! diye sylendim. Salan
tekiyim ben! Beni ilgilendirmeyen, sama sapan ilere bur
numu sokuyorum! Oysa bunlar bencilliim, kendimi been
miliim yznden yaptm da doru deil! A insanlara yar
dm ettim diye bana madalya m takacaklar, yoksa rtbe verip
daire bakan m yapacaklar? Heppsi samalk!
Yorulmutum, ok yorulmutum. Kulamn dibinde hep
o fslt: Aman ne iyi! Gene de aalk herifin birisiniz.!
diyordu. ocukluumda okuyup ezberlediim iirden birpara
geldi hatrma: yiyrekli olmak ne iyi!
Karm divann stndeki yatn hi deitirmemiti. Y
zkoyun yatt yerde kollaryla ban kavram, alayp du
ruyordu. N e olduunu anlamayan hizmeti kz baucunda di
kilirken korku iindeydi. Kz gnderdikten sonra kuca-m-
daki katlar masann stne koydum;
Nalalie, btn yazmalarnz burada, dedim. H er ey
tam islediim gibi, dzenli, ok beendim. Ben yarn gidiyo
rum.
Ama o alamasn kesmedi. Salona kp karanl kla bir ye
re oturdum. Karmn hkrklar, inlemeleri bir eit sulama
gibi geliyordu bana. Kendimi temize karmak iin kavgamz
batan sona gzmn nnden geirdim. H er ey, danmak
amacyla onu yukar kala armamla balamt. Dncesini
sylesin diye onu armakla hi de iyi etmemitim. Sonra
deflerler, alamalar... Aslnda olanlar nefretle dolu evlilik
yaantmzn allm sinir nbetlerinden biriydi. Evlendiimiz
gnden beri srp gelen irkin, akl almaz kar-koca srt
meleri... Ama bununla alk eken kyllerin ne ilgisi vard?
Nasl olup da bu anlamazln ortasna dmlerdi? Anla
lan, biz birbirimizle didiip dururken evremizde ne varsa
hepsi iin iine karmt.
Salondan yavaa;
Natalie, diye seslendim. Y eter artk, kes unu!
Karmn alamay kesmesi, bu azap verici sahnenin son
bulmas iin onun yanna gitmem, okayarak ya da zr dileye
rek onu yattrmam gerekiyordu. Kafes iine kapatlm, ben
den rken, nefret eden bir yaban rdei yavrusunu nasl yat-
trabilirdim? Onu beendiimi, duygularn anladm syleye
rek mi? Karm hibir zaman yeterince tanyamamtm, o yz
den onunla neyi nasl konuacam bilmiyordum. D grn
hotu, beendiim birok ynleri vard. Gelgelelim i
dnyas, ruh yaps, dnceleri, olaylara bak, ruhsal duru
munun sk sk deimesi, nefret dolu baklar, gururu, beni
bazan artan okumuluu ya da diyelim, yznn rahibelere
zg duruu -tpk dnk gibi- benim hi bilmediim, an
lamadm eylerdi. Srtmelerimiz srasnda nasl bir insan
olduunu belirlemeye alrken onu dncesi kt, ciddiyetten
uzak, ekilmez karakterde, kadn mant tayan bir yaratk
olarak tanmlamaktan teye geemiyordu m. Bu da bana yeli
yordu. Ama imdi karmda hngr hngr alarken onu daha
fazla tanmak iin byk bir istek duydum.
Sonunda alamas son buldu; ben de yanna, salona gittim.
Divann stnde ban ellerine dayam, dnceli, kprtsz
oturuyordu; baklarn mineye dikmiti.
Yarn sabah buradan ayrlyorum, dedim.
Karlk vermedi. Salonda ileri-geri dolamaya baladm.
Nalalie, buradan gitmemi istediiniz zaman yaptklar
mn hepsini balayacanz bildirmitiniz. Demek ki, size
kar suluyum, beni yle gryorsunuz. Sizden rica edeceim,
soukkanllnz yitirmeden, ksa ksa tmcelerle ne bakm
dan sulu olduumu syler misiniz?
imdi ok yorgunum. Daha sonra...
Nasl bir sumu bu? Ben size ne yaptm? Diyeceksiniz
ki, gensiniz, gzelsiniz, yaamak istiyorsunuz, bense sizin ne
redeyse iki kat yanzdaym, benden nefret ediyorsunuz...
Bunlar m benim suum? Sizinle zorla evlenmedim. Eer z
grlnz yaamak isliyorsanz size bu hakk tanrm. D ur
mayn hadi, gidin, cannzn istediini sevin! Boanmanza da
izin vereceim.
Byle bir ey istediim yok. unu iyi bilin ki, eskiden sizi
severdim ve her zaman kendimi sizden yaa daha byk
grrdm. Ne aptalmm meer! Suunuz benim gen, sizin
yal olmanzda ya da zgr kalrsam bakasn sevebilece
imde deil. Siz ekilmez bir adamsnz, bencilsiniz, kincisiniz...
ite asl suunuz!
Bilmiyorum.- Belki de...
imdi gidin ltfen. Sabaha kadar beni kemirmek niye
tindeyseniz haber vereyim, artk gcm kalmad, size yant ve
remeyeceim. Buradan ayrlacanz sylediniz iin size min
nettarm, imdilik daha fazlasn istemiyorum.
Yanndan gitmemi istiyordu, oysa bunu yapmak benim
iin kolay deildi. Sinirlerim iyice zayflamt; beni bunaltan
koca koca bo odalardan rkyordum. ocukluumda bir ye
rim ardnda yzm annemin ya da dadmn brne da
yardm, byle yapnca yzm gmdm lk giysilerin ara
snda arlarmn dindiini hissederdim. imdi de yle, iim
deki tedirginlikten ancak onun kk odasnda, onun yann-
dayken kurtulacama inanyordum. Oturdum, yzm elimle
a kar siper ettim, ierisi sessizdi.
Uzun bir suskunluktan sonra karm alamaktan slk slak
olmu, kzark gzlerini bana evirerek;
Suunuz ne mi? diye sordu. Syleyeyim... yi renim
grm, grgl, drst, hak gzetir, kural tanyan bir insan
snz. Ancak bir yere gittiinizde bu erdemlerinizle insan bo
an, ezen, kk dren, aalayan bir hava tayorsunuz.
Drst dnme tarznzla btn dnyadan nefret ediyor
gibisiniz, inananlardan nefret ediyorsunuz, nk inanmak
size gre az gelimilik, kara cahillik belirtisidir. Herhangi bir
inan, lk tamyorlar diye inanmayanlardan da nefret edi
yorsunuz. Yallar geri kalmlklar, tutuculuklar; genleri ise
zgr dnceleri yznden beenmiyorsunuz. Sizin bak a-
nzdan halkn, lkenin karlar en ndedir, ancak her kar
nza kandan hrszm, soyguncuymu gibi kukulandnz
iin halktan da nefret ediyorsunuz. Nefret etmediiniz kii yok
yeryznde. Hak gzeten, yasalar erevesinde hareket eden
bir insansnz, o yzden kyllerle, komularla srekli mah
kemeliksiniz. Yirmi uval avdarnz aldlar diye dzensever-
liinize dayanarak hemen valiye, st makamlara ikayette bu
lundunuz, yerel yneticiler hakknda da Petersburga dileke
stne dileke yadrdnz. Yasal erevede kalmak gerekten
o kadar nemli mi? -Byle di-yerek gld.- Yasal haklarnz
olduu iin, ahlak kurallarn gz nnde bulundurarak bana
boanma izni vermiyorsunuz. Gen, salkl, onuruna dkn
bir kadnn mrn boluk iinde, can sknts, korku iinde
geirip, bunun karlnda sevmedii adamdan scak bir daire,
sofrada bir yer alaca yasalarmzda, ahlak kurallarmzda
vardr. Yasalar ok iyi biliyorsunuz, drstsnz, hakkaniyet
lisiniz; nikaha, ailenin temellerine saygnz sonsuz. te o
yzden yaamnz boyunca kimseye iyiliiniz dokunmad,
herkesin nefretini kazandnz, herkesle kavgalsnz, benimle
evli olduunuz yedi yl sresince yedi ay birlikte oturamadk.
Ne sizin bir karnz oldu, ne de benim bir kocam. Byle bir
adamla yaamak ok zor, arlk kendimde bunu yapacak gc
bulamyorum. lk yllarmzda korku duyuyordum, imdiyse
utanyorum... En iyi yllarm uup gitti. Sizinle cebelleeceim
diye btn gzel huylarm deilli; sert, kaba, rkek, ikilli bir
insan oldum. Daha baka ne syleyeyim? Dediklerimden bir
ey anlayabildiniz mi? Arlk yollarmz ayrld, herkes kendi
yolunda yrsn...
Yatt yerden dorularak oturdu, dncelere dald.
Dalgn dalgn mineye bakyordu.
Oysa ne gzel, ne imrenilesi bir yaantmz olabilirdi!
Arlk gemii geriye drdremcyiz.
K kyde geirenler o bitmek bilmez, can skc, sessiz k
gecelerini yakndan tanrlar. O sszlkta kpekler havlamaktan
bkm, duvar saatleri tklaya tklaya yorulmu gibidir. Rusya
nn k gecelerini bilenler benim odadan odaya dolaarak vic
danmn sesini dinlerken bazen ruhumda olup bitenleri an
lamaya, bazen de vicdan szlarm bastrmaya altm srada
kck, rahat bir odada kt bir insan olduumu yzme
haykran karmn, sesiyle bana ne byk bir mutluluk, ne b
yk bir zevk tattrdn ok iyi anlarlar. Vicdanmda olup
bitenleri kavrayamyordum, ama karm sanki bir evirmen gibi
kadns duyarlyla iimdeki tedirginlii yorumlayarak anla
yacam bir dille bana aktaryordu. Byle tedirginlikten kvran
dm anlarda asl sorunun alk eken insanlardan filan deil,
benim gerektii gibi bir adam olmamamdan kaynaklandn
sezinliyordum.
Karm toparlanarak divandan dorulup ayaa kalkt, bana
yaklat, hznl bir glmsemeyle;
Pavel Andreyi, beni balayn ama size inanmyorum,
buradan bir yere gidemeyeceksiniz, dedi. Gene de sizden bir
kere daha rica edeceim: Yaptma ne ad koyarsanz koyun
-masadaki katlar gsteriyordu-isler kendi kendini aldatma,
isler kadn mant, isterseniz yanlg deyin, ama yakam brakn
arlk. nk elimde kalan tek avuntum bunlardr.
Yzn br yana dndrerek sustu.
Eskiden byle eyler bilmezdim, dedi neden sonra.
Genliimi sizinle bouarak harcadm. Ama imdi bu ie sa
rldm, yeniden canlanarak mutluluu tatlm... Bana yle geli
yor ki, yaammn bir ie yaradn ancak bu yolla anlayabildim.
Onu hayran hayran szerek dedim ki:
Nololie, siz yrei iyilik dolu, kafas alan bir kadn
snz. Yapliiniz, sylediiniz her ey ok gzel, ok akllca.
Heyecanm bastrmak iin odada gezinmeye baladm.
Aradan bir zaman daha geli.
Notolie, ayrlmadan nce sizden zel bir ricam var. A
lk eken kyllere ben de katkda bulunmak istiyorum, yar
dm nerimi kabul edin ltfen.
Omuz silkti.
O konuda yapacam bir ey yok. Bata bulunacak
larn izelgesini vereyim, siz de adnz yazn... Tamam m?
K altlar kartrp arasndan ba izelgesini buldu.
ite, balayacanz miktar yazn. Bundan baka kat
knz olamaz.
Sesinin tonundan ba izelgesine fazla bir nem ver
medii anlalyordu.
izelgeyi aldm, Bilinmeyen birinden 5.000 nble diye yazp
imzaladm.
Bilinmeyen birinden szlerinde hoa gitmeyen, yapma
ckl, bencillik kokan bir anlam gizliydi; bunu karmn yznn
kpkrmz olmasndan, ba izelgesini br katlar arasna
abucak sokmasndan anladm. Bunu anlaynca ne de ok u-
tandm. Ne pahasna olursa olsun halam hemen dzeltmem
gerekliini, deilse yolculuk boyunca, halta Pelersburgda
kendimden ulanmaktan kurtulamayacam biliyordum. Peki,
patavatszlm nasl dzeltecek, ona ne diyecektim?
Btn itenliimle;
Natalie, yaptnz almalardan dolay sizi kullarm,
dedim. Dilerim, ilerisi iin daha baarl olursunuz. Gitmeden
nce size bir tavsiyede bulunacam. Szm dinlerseniz bu
ilerde Sobole kar, hatla br yardmclarla aranza mesafe
koyun, onlara fazla gvenmeyin. Yardmclarnzn drst ol
madklarn sylemek islemiyorum, hayr. Ancak onlar soylu
snfndan deiller, kafalarnda belirli bir dnce, lk,
yreklerinde inan yoktur. Herhangi bir amalar, ilkeleri ol
madan yaadklar iin paraya gereinden ok deer verirler.
Para onlar iin her eydir! -iimi ektim.- Kolayndan, bele
len kazanma yollar ararlar; okumu olanlar bu bakmdan daha
tehlikelidir.
Karm divann zerine hafife uzandktan sonra isteksiz is
teksiz unlar syledi;
Dnce, lk, lkclk, ilkeli olma, yaamn amac...
bu szler aznzdan hi eksilmedi. Birini incitmek, kk d
rmek, karalamak islediiniz zaman hep byle szler syler
siniz. Nasl bir adam olduunuzu gryorsunuz, deil mi? Bu
bak asyla, bu yaklamla insanlarla ibirlii yapmaya kalkt
nzda daha ilk gnden her eyi bozarsnz. Artk bunu anla
mann zaman geldi!
D erin derin gs geirdikten sonra bir sre sustu.
Pavel Andreyi, siz kaba ruhlu bir adamsnz. G eri iyi
eitim, renim grmsnz, ama ruha yaban kalmsnz.
nk iine kapank, herkesten kaan bir yaam sryor
sunuz, kimseyle grmyorsunuz, mhendislik konusu d
nda bir ey okumuyorsunuz. Oysa ne gzel insanlar, ne de
erli kitaplar vardr! Bunu iyi bilin! Artk yoruldum, daha fazla
konuamayacam, yatmam gerekiyor...
Nalalie, ben gidiyorum.
Peki, peki, teekkr ederim...
Biraz bekleyip st kala ktm. Bir saat sonra -gece bir
buukta filan- elimde mumla yeniden aa indim. Konumak
isliyordum. Ona ne diyeceimi bilmiyordum ama syleyecek
lerimin ok nemli, ok gerekli eyler olduuna inanyordum.
alma odasnda onu bulamadm. Yalak odasnn kaps ise
kapalyd.
Nalalie, uyuyor musunuz? diye sordum alak sesle.
Karlk vermedi. Kapsnn nnde bir sre dikildikten
sonra iimi ekerek salona getim. Kanepeye olurdum, mumu
sndrdm, ortalk aydnlanncaya dein orada bekledim.

VI

istasyona gitmek zere yola ktmda sabahn 10ydu.


Havada ayaz yoklu, ama lapa lapa kar yayor, rutubetli berbat
bir rzgr esiyordu.
Su bendini, kaynaac korusunu getik, konan pen
cerelerinden grdm yoldan yokuu trmanmaya baladk.
Son kez evimi grmek zere bam evirip baktmda yaan
kar yznden bir ey gremedim. Az sonra nmde sisler iin
de koyu koyu ky evleri belirdi, buras Pestrovoydu.
Bir gn aklm oynatrsam tek nedeni u Pestrovo ky.
Beni her yerde izliyor, diye dndm.
Kyn sokaklarndan birine girdik. Damlarn stndeki ot
rtleri yerli yerindeydi; demek, kahya yalan sylemiti. Bir
olan ocuu kucanda bebekle kzaa bindirdii bir kz
ocuunu ekiyordu. Kafasn kadnlar gibi sarm, ellerinde
kocaman eldivenlerle baka bir olan ocuu diliyle uuan
karlar havada yakalamaya alyordu. Karmza al rp
ykl bir araba kt, yannda yryen kylnn sa-sakal
krlam myd, yoksa kardan m aarmt, anlamak olanak
szd. Adam benim kzak srcsn tand, glmseyerek bir
eyler syledi, bana da kurulmu makine gibi bir selam akt.
Evlerin avlularndan kpekler frlad, bindiim kzan atlarna
merakla bakmaya baladlar. H er ey son derece sessiz, sra
dan, basitti... Kyden genler geri dndler, yiyecek bir di
lim ekmekleri yok, kimisi kahkaha atyor, kimisi duvarlara tr
manyor... diye yazmlard mektupla. Karmdaki grnt
ylesine olaan ki, gerekten byle olduuna inanasm gel
miyor. Ne acnacak yzler, ne yardm isteyen lklar, ne
alamalar, ne szlanmalar... hibiri yok. H er yer sessiz, her ey
kendi dzeni iinde; ocuklar, kzaklar, kuyruunu havaya
dikmi kpekler... hepsi bildiimiz eyler. Koturan ocuklar
ile karma kan kyl kesinlikle tedirgin deiller. yleyse
benim tedirginliim niye?
Glmseyen kylye, kocaman eldivenli ocua, kk
ky evlerine bakp karm anmsyorum; kyllerin yaamn
all-sl eden byle bir felaket olmadn dnyorum. Hani
nerede o eziklik, o yenilmilik? Tam tersine, bir utku havas se
ziliyor her eyde. Gsm gere gere onlarla birlikte oldu
umu haykrmak istiyorum. Ancak atlar arabam krlara alp
gtryor, uultuyla esen rzgrn savurduu karlar arasnda
kendi dncelerimle ba baa kalyorum. Sanki yaam, ilerini
tkr tkr yrten milyonlarca insan arasndan beni semi; ie
yaramaz, beceriksiz, kt bir adam olarakyalnzln kucana
itmi... Sanki ben insanlarn nnde bir engelim, onlara felaket
getiriyorum; sonunda benim gibi birinin hakkndan gelerek
beladan kurtuluyorlar. imdi Pelersburga kayorum, Byk
Morskaya oteline snp herkesin gznden gizleneceim...
Bir saat sonra istasyondaydk. Gs numaral bir beki ile
arabacm valizlerimi bekleme odasna tadlar. Paltosunun e-
teklerini kemerinin altna sokan arabacm Nikonor, ayakla
rnda kee izmeler, tepeden trnaa kara bulanm olarak se
vinli bir yzle glmsyor;
Beyefendiciim, iyi yolculuklar dilerim, diyerek bahi
isliyor.
Yeri gelmiken belirteyim, drdnc barem derecesinden
bir maiyet memuru olduum halde herkes bana beyefendi
diye hitap eder. Beki irenin bir nceki istasyondan henz ha
reket etmediini bildirdi. Beklemekten baka areyoklu. Da
r kyorum; uykusuz geirdiim geceden sonra kafam kazan
gibi, yorgunluktan dklerek amasz amasz su tulumbasna
doru yryorum. evre pssz.
Niin ayrlyorum buradan? diye soruyorum kendi ken
dime. Gideceim yerde beni bekleyen biri mi var? Bir zamanlar
terk elliim tandklar, yalnzlk, lokanta yemekleri, grll-
amala, gzlerimi rahatsz eden eleklirik ... Bunlar iin mi?
yleyse nereye ve niin gidiyorum? Amacm ne?
Karmla doru-drsl konumadan konaklan ayrlmak
ho bir ey deildi gereklen. Kadncaz belirsizlik iinde
brakmamtm. Onun her konuda hakl, benimse berbat bir a-
dam olduumu sylemem gerekmez miydi?
Tulumbann yanndan geri dndmde kapnn nnde
istasyon efiyle karlatm. Bu adam da amirlerine iki kez i
kayet etmitim. ef, paltosunun yakasn kaldrp souklan b
zerek bana yaklat; akn, nefret dolu, gergin bir yzle elini
kasketine gtrd, beni selamladktan sonra trenin 20 dakika
gecikeceini bildirdi, ierde scak bir odada beklersem daha iyi
olacan syledi daha sonra.
Teekkr ederim, dedim. yle sanyorum ki, gitmekten
vazgeeceim. Benim srcye haber verin ltfen, beklesin.
Daha gidip gitmeyeceimi bilmiyorum..
Platformda bir aa, bir yukar dolayor; kendi kendime
durmadan Gitmeli mi, yoksa gitmemeli mi? diye .soruyor
dum. Tren geldii zaman kararm verdim: Gitmeyecektim.
Biliyordum, evde beni aknlk, belki karmn alayl baklar,
hzn verici bo odalar, koyu bir tedirginlik bekliyordu. G ene
de benim yamda bir insan iin bylesi daha iyiydi. nk
yabanc insanlarla birlikle iki gn sren bir tren yolculuuna
katlanacak; Pelersburga varnca her an, her dakika kimsenin
iine yaramadm, arlk son gnlerimin yaklatn dne
cektim. Evimde beni ne beklerse beklesin oraya dnmeliydim.
Bu kararla istasyondan ayrldm. Sonra birden aklma geldi:
Ayrlma sevinilen bir yere gpegndz dnmek tuhaf
kamaz myd? yleyse gnn kalan blmn bir komumun
yannda geirmeliydim. Ama hangisine gidecektim? Kimile
riyle gergin ilikiler iindeydim, kimisini ise hi tanmyordum.
Dnrken aklma Ivan Ivan geldi. Kzaa binerek;
Braginin iftliine sr! dedim.
Oras ok uzak, beyefendi, diye itiraz elli Nikonor. Ben
diyeyim yirmi, siz deyin oluz fersah...
Sanki gidip gitmemek srcmn elindeymi gibi altlan
aldm:
Hadi, iki gzm. abuk sr de gidelim.
Zavall adam kukulu kukulu ban sallad, kzaa ko
tuu allarn yerlerini deitirmesi gerekliini zor duyulur bir
sesle mrldandktan sonra ikircimli ikircimli kprdand, acaba
ben kararm deitirir miyim, diye ardan alarak dizginleri
toplad, yerinde yle bir kaykld, bir an dnd, sonunda
kamy aklatt.
Yzm kardan saknmaya alrken, Bu tutarsz davra
nlarm daha ne kadar srecek? Aklm m oynattm nedir?
Dur bakalm, daha bamza neler gelecek! diye dnyor
dum.
Yolun bir yerinde nmzde aa doru dik bir ini
uzanyordu. Nikonor yoku aa atlar serbest brakt, ancak
yokuun yarsndan sonra atlar yle bir hzlan ki, srcm dir
seklerini havaya dikerek o gne dein iitmediim bir sesle
haykrmaya balad:
Hey, kzakta bir general gtrdmz bilmiyor mu
sunuz? Sizi kendini bilmezler sizi! imdi ben gnnz gste
ririm!
Kzan uarcasna kaymasndan soluum tutulacak san
dm. Srcm sarhotu, bunu son anda fark etmitim. stas
yonda iyice kafay ekmiti kerata. Dik iniin bittii yerde
zerinden getiimiz buzlar atr atr elti, kopan gbreli, karl
sert bir para gelip yzme arpt. Hzn alamayan kzamz
aaya doru nasl indiyse gene uarcasna yoku yukar
trmanmaya balad. Ben Nikonora barmaya frsat bulama
dan allar kza dzle kardlar, o hzla yal kknar orma
nna daldk. D rt bir yandan aalar dallarn kardan bem
beyaz, saakl hayvan peneleri gibi bana doru uzatyordu.
Anlalan, aklm oynattm, srcm de zil zurna sarho...
Sonumuz hayrl olsun... dedim kendi kendime.
Vardmzda van van evdeydi. Beni grnce ksrk
le kark bir kahkaha alt, her zaman yapt gibi ban gs
me dayayarak;
Gryorum, hep genleiyorsunuz, dedi. Sanz, saka
lnz neyle boyuyorsanz o boyadan bana da verin.
Ivan van, ziyaretinizi dem ek iin geldim, diyerek bir
yalan kvrdm. Davranm ho grn, bakentli bir insanm ne
de olsa, byle eylere deer veririm.
Gelmekle ne iyi ettiniz, mirim! Bamn stnde yeriniz
var! Bana onur verdiniz!
Sesinden, yayvan yayvan glmsemesinden ziyaretine gel
meme sevindii, gururunun okand belli oluyordu. Konan
giriinde stmdekileri iki kyl kadn kard, krmz mintan-
l bir kyl de bunlar vestiyere ast. Ivan Ivann ufakalma
odasna girdiimizde ayaklar plak iki kz ocuunun yere
oturarak resimli tir kitaba baktklarn grdm. ocuklar bi
zim giriimizle birlikte frlayp dar katlar, az sonra gelen
ince yapl, uzun boylu, gzlkl bir kocakar eilerek bana
selam verdi; kanepenin zerindeki yast, demedeki kitab
aldktan sonra kt. Bitiik odalardan fsltlar, ap ap plak
ayak sesleri geliyordu.
Ivan Ivan;
Ben de le yemeine doktoru bekliyordum, dedi. Sa
lk merkezinden sonra bana urayacak. Tanrm salk versin,
her aramba le yemeini birlikte yeriz. (Uzanarak boynum
dan pt.) Kusura bakmazsnz, deil mi? Belki pek ho ol
mayacak ama gcenmeyin ltfen. Ulu T anrdan bundan son
ras iin tek islediim herkesle bar, uyum iinde yaamak,
doru yoldan ayrlmamak... le byle...
van Ivan, kusuruma bakmazsanz uraya ayaklarm
uzatacam dedim.
Yorgunluktan bir trl kendime gelemiyordum. Divann
kesine oturduktan sonra ayaklarm kolluun zerine koy
dum. Kardan, rzgrdan sonra yzm cayr cayr yanyordu.
Odann scaklnn emen bedenim birden geveyip kendini sal
mt.
Odanz ok rahat, scack, dedim. Yumuak kolluklar...
Yaz masasna bakarak gldm.
Oo!.. Masanzda neler, neler var! Kaz telei divitler, toz
iesi...
Ne dediniz? Ha...evet... Yaz masas ile u dolap krmz
aatandr. Babam, general Jukovun toprak klesi Glep But-
gaya yaptrd. Kendi kendini yetitiren bu adamn marangoz
lukta kimse eline su dkemezdi.
Marangoz ustas Bulgadan uzun uzun sz etti. lgn bir
sesle, uykuda konuur gibi konuuyordu. Ben de sesimi kar
madan onu dinliyordum. Sonra gzellii, ucuzluu ile ok be
endiini syledii pembe aatan yaplm komodinini gr
mek zere bitiik odaya getik. Parmayla komodine vurdu,
ortada duran ini sobay gsterdi. zerindeki ilemelerle eine
az raslanr bir sobayd bu. Sobaya da parmayla tak tak vurdu.
Komodinden, ini sobadan, koltuklardan, salam, hantal
ereveler iindeki yn ve ipekle ilenmi kanavielerden o
cuksu bir saflk, bn bir doygunluk akyordu. ok ok eskiden,
daha ocukken annemle birlikte bir doum gnn kutlamak
zere bu konaa geldiimizde btn bu eyalarn ayn yer
lerde, gene ayn dzen iinde durduklarn anmsaynca bunla
rn ezelden beri burada var olduklar geldi aklma. Baka trl
sn dnemiyordum.
Sonra Butga usta ile benim aramda korkun bir ayrm
bulunduunu dndm. Butga usta insanlar iin masa, dolap
yaparken en bata salamlk, dayankllk aryor; tek amacn
bunda gryordu. nsan mrnn uzunluuna nem verdii
iin lm pek aklna getirmedii, hatta belki buna olaslk bile
tanmad ortadayd. Bense binlerce yl dayanacak demir ve
ta kprler kurarken Sonsuza kadar kalacak deiller ya. Bu
kadar yeter... diye dnmekten kendimi alamazdm. Aradan
zaman geip, derin dnen bir sanat tarihisinin gzne
Butgann dolab ile benim yaptm kprler iliirse bilim
adam herhalde yle diyecektir: Bu iki usta kendi alanlarnda
hayli ilgi ekerler. Butga insanlar ok sevdiinden onlarn
lmesini, yok olup gitmesini istemez, o yzden insanlarn -
lmszln dnerek ev eyas yapard. nsanlar, yaamay
sevmeyen mhendis Asorin ise yaratclnn en mutlu dakika
larnda bile lm, yok olup gitme, son bulma dncesinden
kopamad iin bakn, onun izgileri ne kadar zavall, krk-
dkk, rkek...
Evinin odalarn gezdiren van van;
Ben odalardan yalnz birkan styorum, dedi. Karm
ldkten, olum savata can verdikten sonra salonu, konuk
odasn kapattm. te byle... ne yaparsnz...
Kaplardan birini at, iinde kuyruklu piyano bulunan,
drt stunlu kocaman bir salon kt karmza. Salonun or
tasna bir nohut da ylmt, ierisi buz gibi souktu, nem
kokuyordu.
br salona da bahe kanepelerini koydum. nk
mazurka dans yapacak kimse kalmad. Kapsna kilit vurmayp
da ne yapacaktm?
D erken, dardan ayak sesleri duyuldu. D oktor Sobol gel
mi olmalyd. D oktor ieri girip ellerini outurduu, slanm
sakaln dzene soktuu srada onu inceleme frsat buldum.
Yalnzlktan bunald belliydi; Ivan Ivan, beni grnce
sevinmesinden anladm. Temiz yrekli, ii d bir adama ben
ziyordu. nk kendisini ilgin bulduum, onunla grmek
ten memnun olduum inancyla krk yllk dostmuuz gibi
bakyordu yzme.
Sakaln tarayp yzme saf saf bakarak;
ki gndr gzme uyku girmedi, dedi. G een gece do
umdaydm, dn gece de bir kylnn evinde tahtakurular
yznden gzm krpmadm. imdi tek istediim, ktk gibi
szp uyumak!
Byle diyerek kolumdan tuttu, beni yemek odasna
srkledi. Sanki yapt harekete yalnz sevinebilirmiim gibi...
Doktorun saf baklar, buruuk pardss, takt ucuz
boyunba, zerinden yaylan iyodoform kokusu bende kt
bir izlenim brakt; kendimi dzeysiz insanlar arasndaymm
gibi hissettim. Sofraya oturduumuzda ise bardama doldur
duu votkay aresizlik iinde itim, tabama koyduu jambon
parasn sesimi karmadan yedim.
ikinci kadehi yuvarlarken;
Repetita est ma ter studiorum. 1 dedi. nanr msnz, sizin
gibi aydn insanlarla karlanca tm uykum kat. Ben ky
kkenli bir adamm, ssz kemde tek bama hantallap vah-
iletim; gene de mrekkep yalam biriyim, insan yz grme
menin ne kadar kt olduunu tm itenliimle syleyebilirim.
zeri acrga otlu, kaymakl, souk domuz yavrusu hala
mas geldi nce sofraya. Ardndan iine domuz eti doranm,

1 Tekrar, renmenin anasdr (Lat).


yal, az yakan bir orba ile buram buram buu tten dar la
pas verdiler. Doktor habire konuuyordu. ok gemeden o-
nun gsz, kafasnn ii dank, mutsuz bir adam olduunda
karar kldm. nc kadehten sonra olaanst canland,
dudaklarn aprdatp boazndan garip sesler kararak dur
madan tknd, bana talyanca ekelena demeye balad.
Kendisiyle grp konumaktan son derece memnun olmu
um gibi saf saf yzme bakarak oktan beridir karsndan ayr
yaadn, aylnn drtle n nafaka verdiini, karsnn,
biri kz biri olan iki ocuuyla birlikle kentle oturduunu,
ocuklarn taparcasna sevdiini, imdi bir iftlik aasnn dul
kars olan kltrl bir hanmla yaadn, ancak sabahtan
akama dein youn ileri dolaysyla bo vakit bulamadndan
kadn la seyrek grtn bir rpda anlatt.
Gndzleri hastanede alrm, sonra da bir hastadan
tekine koarm. Yemin ederim, ekelena, deil sevdiim ka
dn grmek, kitap okumaya bile vakit kalmyor. Tam on yldr
kitap sayfas atm yok. Dile kolay, on yl, ekelena! Bunca
koturmama karn ne kazandm soracak olursanz, ile van
Ivanoviin yz baz gnler cebimde sigara paras bulunmaz.
Buna karlk manen doyum salyorsunuzdur, dedim.
Gznn birini kst;
O da neymi? Hayr, dostum, biz en iyisi imemize ba
kalm!
Bir yandan doktoru dinlerken bir yandan da bildiim l
lerle onun nasl bir adam olduunu karmaya alyordum:
Maddeci mi, lkc m, para dkn m, sr igdsyle
hareket eden biri mi?.. Ancak hibir l ona uymuyordu. Ne
tuhaftr, onu dinleyip suratna baktm srada her ynyle
anlalr bir kii olarak gzkt halde, kendi llerimi ona
vurduum zaman tm itenliine, saflna karn son derece
karmak, aprak, anlalmas g bir yaratk olarak kyordu
karma. Bakasnn parasn kendi paras gibi harcayan, in
sanlarn gvenini ktye kullanan, beleten geinmek isteyen
bir adam m? diye soruyordum kendi kendime. Bir zamanlar
ciddi bulduum, deer verdiim bu gibi sorular bana nemsiz,
saf sapalak, ie yaramaz gzkyordu.
Derken, sofraya brek geldi, ardndan aralklarla br
yemekler sraland. Yemekler arasnda durmadan likr iiyor
duk. Brekten sonra zeri terbiyeli gvercin, cier halamas;
domuz, rdek, keklik kzartmalar, karnabahar, trl trl
reeller, stl lor, pelte, en sonra da reelli gzleme verdiler.
Yemein balangcnda orba ile lapay itahla yemilim. On
dan sonrakileri isteksiz isteksiz ineyerek makine gibi yuttum,
hibirinden lal almadm. Bir yandan da umarszlk iinde g
lmsyordum. Az yakan orba ile odann bunallcl scak
lndan buram buram lerlemilim. Ivan Ivan ile Soboln
yzleri de kpkrmzyd.
D oktor bana dnerek;
Kadehimi saygdeer einizin onuruna kaldryorum,
dedi. Kendileri bendenizi severler... arn hekiminin sayg ve
selamlarn iletin, ltfen...
Einiz ansl kadnm, dorusu, dedi Ivan Ivan da.
Fazla bir emek harcamad, koturup yorulmad, ama sonuta
ilemizin en nde gelen kadn oldu. H er ey elinin altnda, in
sanlar evresinde fr fr dnyor; doktor bey, iftiler Birlii
yneticileri, ilenin btn hanmlar aznn iine bakyorlar.
Z aten becerikli insanlarda iler kendiliinden yrr. Ayrca
kayglanmalarna ne gerek var?
Adam vurdumduymazsa niye kayglansn ki?
Ivan Ivan beni lam iitmemi olmalyd.
Ha, ne dediniz? Evet... doru sylyorsunuz, diye bir
eyler geveledi. nsan dediin biraz vurdumduymaz olmal.
Tanrya, soydalarmza kar drst davranalm da ondan
lesi vz gelir.
Sobol heyecanl bir sesle;
Ekelena, evremizi kuatan u doaya bir baknz!
dedi. Yakanzn arasndan burnunuzu ya da kulanz
karsanz souktan donar, krda bir saat kalsanz karn altnda
kaybolursunuz. Kyler derseniz R rik1 zamannda naslsa
gene yle, deien bir ey yok. imiz-gcmz yangnlarla,
alkla, doann getirdii felaketlerle boumak. ey, ben
neden sz ediyordum? Ha, evet... izninizle unu aka belir
teyim ki, bu kargaaya dikkatle bakp ne olup bittiini an
lamaya alrsak grrz ki, bizimki yaamak deil, tiyatroda
yangn sahnesi oynamaktr. Kim ayakla duramayp der,
korkuya dayanamaz barr, ne yapacan arrsa o, dzenin
ilk dman saylr. Dimdik ayakla durmalyz, gzmz drt
ap ileriye bakmalyz. nsan olana bylesi yarar. Mzrdan
mak. smn aktmak. vr zvrla oyalanmak yok. Bir doal
felaketle kar karya kaldn zaman sen de dayanma gcn
ileri kar, kaya gibi sk dur, sakn pes etme! Doru sylemiyor
muyum, dede? (Byle syledikten glerek van vana bakt.)
Ama siz bana aldrmayn, ben paavrann, kocakarnn, eki
mik suratlnn biriyim. O yzden ekimik suratllardan nefret
ederim. Hele mzmzca duygulara hi deer vermem. Birisi hi
yoklan can sknts eker, bir bakas korkudan lir lir titrer,
ncs de, diyelim, karmza dikilip, unlara bakn, onar
tabak yemei tkndlar, ondan sonra da alk ekenlere yardm
konusunu tartyorlar. der. Cieri be para etmez, aptal
kafalnn biridir bunu syleyen muhakkak, bylcce bilin! Hele
bir drdncs vardr ki, ekelena, sizin zengin oluunuzu bir
sumu gibi banza kakar. (Elini gsnn stne bastrarak
sesini ykseltti.) ey... beni balayn ama, beyefendiciim,
avdarnz alan hrszlar gecesini gndzne kalp arasn
diye savcnn bana i karmanz, beni balayn, sizin
ynnzden basitliktir. Kafay bulduum iin sylyorum
bunu, deilse sylemezdim. G ene de basitliktir, beyefendi
ciim...

1 Kilise kaytlarna gre, biraz da efsanelere dayanan skandinav kkenli ilk


R us beyi (IX-X I).
Hemen ayaa frladm, utantan kan beynime sramt;
hrsmdan masann evresinde drt dnyordum.
Savcya kim dedi bunca gayretkelik gstersin diye? Ben
byle bir ey sylemedim. Tanr onun cezasn versin! diye ba
rdm.
kiiyi tutuklad, sonra da brakt. M eer arad a-
damlar onlar deilmi. (Alayl alayl gld.) imdi bakalarn
aryor. Gnah! Gnah!
Nerdeyse alamak zereydim.
Ben ondan byle bir ey islemedim. Neden byle yap
yorlar bu insanlar? Hadi, kabul edelim, hakszlk ettim , hatal
davrandm. Peki, beni daha da g duruma sokmak iin niye bu
kadar abalyorlar?
D oktor beni yattrmaya alyordu:
Bo verin, aldrmayn. Kafay bulduum iin syledim
bunlar. (Gs geirdi) Zaten benim ektiim hep dilimin be
las. Eh, azizim, karnmz doyurduk, bol bol itik, imdi de yan
gelip yatalm.
Masadan kalkt, Ivan Ivan bandan pt, yalpalaya yal-
palaya dar kt. Ivan vanla ikimiz birer sigara yaktk. O
srada Ivan Ivan dedi ki:
ki gzm, yemekten sonra yatmay hi sevmem. Ama
siz istiyorsanz buyurun, divan odasnda dinlenebilirsiniz.
Divan odas dedii, yar karanlk, hamam gibi scak bir
yerdi. Duvar boyunca Butgann elinden kt besbelli, sa
lam, hantal divanlar konmutu; stlerine de da gibi kabark,
yumuack yataklar serilmiti. Yataklar bizim iin gzlkl ko
cakar sermi olmalyd. Bunlardan birine izmesini, setresini
karp yzn divann arkasna dnerek doktor yatmt;
tekisi ise beni bekliyordu. Ben de setremi, izmelerimi kar
dm; yorgunlua, odada egemenliini srdren Butgann
ruhuna, Soboln tatl horultularna teslim olarak bo yataa
uzandm.
Ardndan hemen eit eit dler grmeye baladm.
Karm, odasn grdm nce, sonra srayla yzme nefretle
bakan istasyon efini, kar ynlarn, tiyatroda yangn sahne
sini... iftliimin ambarndan yirmi uval avdar alan kylleri
grmeye balaynca;
Savc iyi etmi de yakalad adamlar salvermi, diye
homurdandm sanyorum.
Kendi sesimden uyanverdim. aknlk iinde Soboln
geni srtna, yeleinin tokasna, iri topuklarna bir dakika ka
dar baktm. Sonra yava yava gene uyuyakalmm.
Yeniden gzlerimi atmda hava kararmt. Sobol horul
horul uyuyordu. Artk tedirginlikten kurtulmutum, canm bir
an nce eve gitmek istiyordu. Giyinip divan odasndan ktm.
Ivan Ivan alma odasndaki geni koltuuna yaylm, gz
leri bir noktaya dikili, kprdanmadan oturuyordu. Ben divan
odasnda uyuduum srece onun burada kprdamadan olur-
du-undan eminim.
Esneyerek;
Bir ay perhizden sonra paskalya yortusu sabah gzm
am gibiyim, dedim. Bundan byle size daha sk urayacam.
ey... syler misiniz, karm size hi yemee geldi mi?
Ivan Ivan byk bir aba harcayarak kprdand.
Ge... ge... geldiler ya... Geen cumartesi bendeydiler.
Kendileri beni severler.
Bir sre sessizlikten sonra dedim ki:
Ivan Ivan, benim ekilmez bir adam olduumu syle
mitiniz. Davranlarm deitirmek iin size gre ne yapma
lym?
Nereden bileyim, mirim? Ben kendini salm, hamhalat
bir adamm, size ne tavsiye edebilirim ki? O zaman size byle
syledim, nk seviyorum sizi, karnz da seviyorum, babanz
da severdim. Evet, byle... ok gemeden br dnya yolcu-
suyum; bu durumda size yalan kvrmaya, dorusunu gizlemeye
gerek var m? Onun iin ak ak sylyorum: Sizi ok seviyo
rum ama sayg duymuyorum. Evet, sayg duymuyorum.
Yzn bana dndrd, soluk almakta glk ekerek,
fsltyla;
Elimde deil, size kar sayg duyamyorum, iki gzm,
dedi. Dardan baknca gerek bir adama benziyorsunuz. H atta
Fransz cumhurbakann K arnoyu andran bir havanz var.
Yaknlarda resimli bir kitapla grmtm. Evet... Yksekler
konuuyorsunuz, zekisiniz, rtbeniz yerinde, yannza yakla
mak zor; gelgeldim, mirim, ruhunuzda bir bozukluk var. irade
niz mi eksiktir, nedir? ite byle...
Gereklen yontulmam bir adamsnz, Ivan Ivan, di
yerek gldm. E, biraz da karmdan sz edelim, ne dersiniz?
Onu daha ok tanyorsunuz, syleyeceiniz bir eyler vardr
elbet.
Karm hakknda konumak isliyordum, ama Soboln gel
mesi konumamz engelledi. D oktor gene saf saf yzme ba
karak;
Gzel bir uyku ektim, elimi yzm ykadm, imdi
romlu aym iip eve yollanabilirim, dedi.

VII

Akamn 8i olmutu. Ivan Ivanlan baka birka kyl


kadn, gzlkl kocakar, iki kz ocuu ile kyl bir erkek bizi
evin kndan merdivenlere kadar uurladlar. Arkamzdan
sanki dua okuyorlar, mutluluk dileinde bulunuyorlard. Av
luda karanlkta elleri fenerli baka adamlar karlad bizi; bun
lar bizim srclere nereden, nasl gidileceini aklyorlar, iyi
yolculuklar diliyorlard. Allar, kzaklar, insanlar bembeyaz ka
ra belenmiti.
Ben atl, doktor iki atl kzaklarmzla ar ar avludan
karken doktora sordum:
Ivan Ivann evinde bu kadar kalabaln ii ne? Kim
bunlar?
Toprak klesi kyller. Kleliin kaldrld buraya
ulamam sanki. Bir blm eski hizmetkarlar, son gnlerini
Ivann konanda geiriyorlar; kimsiz kimsesiz insanlar hepsi
de, gidecekleri baka yerleri yok. Bir blm de zorla onun ya
nnda yayorlar, kovamazsnz ki... Garip adamdr bizim Iva-
n.
Kzaklar hzla yol almaya balad. Nikonor bir trl ala
madm bet sesiyle sarho sarho homurdanyor, rzgr kulak
larmda uulduyor, inalla yaan kar gzlerimi, azm, krk
mn kvrmlarn dolduruyordu.
Kaptrdk gidiyoruz bakalm! diye geirdim iimden.
Benim kzan ngraklarnn ngrts doktorunkilere kar
yor, rzgr slk alyor, srcler haykryor, bu curcuna ara
snda geirdiim gnn olaylarn anmsamaya alyorum.
Gerekten yaamm boyunca geirdiim en tuhaf, en arpc
gnd bu; ya aklm oynatmtm ya da bambaka bir adam
olmutum. Bugne dein tandm ben ben deildim arlk,
kendimi tanmyordum.
Doktorun kza arkamzdan geliyordu, onun, srcsyle
bara bara konutuunu iitiyordum. Adam arada bir bize
yetiiyor, bir sre yan yana gidiyorduk. O srada, sanki hareket
lerinden byk zevk alyormuum gibi saf bir gvenle bana
sigara ikram ediyor ya da kibrit isliyordu. Bir keresinde gene
bizimle ayn hizaya gelince kzan iinde boylu boyunca ayaa
kalkt, krknn kolundan iki kat uzun yenini havada sa
vurarak barmaya balad:
Hey, Vaska, gz kr olsun senin gibi srcnn! Hadi,
ge unlar! Daha ne duruyorsun!
Doktorun kahkahalar, srcs Vaskann lklarna
kararak havada yankland. Benim Nikonor buna ok gcen
mi olacak ki, kzan hzn kesti; doktorun kzann nnlar
duyulmaz olunca dirseklerini havaya dikip yle bir bard ki,
bizim kzak hzla ileri atld, uarcasna gitmeye baladk. Bir
kye girdiimizi grdm o srada. nmzden klar, damla
rn karaltlar hzla gelip geti; birinin Bakn u kahrolas-
lara! diye bardm iittim. ki fersah kadar byle kotur
duumuz halde sokan sonu gelecee benzemiyordu. Biz dok
tora yetiip kzaklarmz normal hzyla ilerlemeye balaynca
adam gene benden kibrit istedi.
Getiimiz u soka gryorsunuz ya, beyefendiciim,
ite doyuracamz insanlar burada oturur. Bunun gibi be so
kak var. (Birden bard) Durdur kza, Vaska! Meyhaneye
urayalm bir yol! Hem iimizi strz, hem de atlar soluk alr.
Meyhanenin nnde durduk. Doktor menteeleri czrda-
yan ar kapy ap beni nden brakarak;
Buras benim blgemdeki tek ky deil, dedi. Gndz
gzyle sokaa bakarsanz ba-sonu gzkmez, oysa daha ara
sokaklar vardr. Bir sr a insan! Hangi birine yetieceksiniz?
aknlktan ensenizi karsnz, yapacanz baka bir ey yok
tur nk.
Masa rtleri mis gibi kokan temiz odaya aldlar bizi.
eri girdiimizde mintannn etekleri darda, yelekli bir kyl
duvar dibindeki sradan kalkarak uykulu uykulu ne ieceimizi
sordu. Ben ay smarladm, Sobol de bira.
Evet, yapacanz baka bir ey yoktur, diye doktor
konumasn srdrd. Oysa einiz hanmefendi bir eyler ya
pacana inanyor; kendisine saygm, hayranlm sonsuz, gene
de ben onun kadar inanl deilim. Greceksiniz, halka destek
iin almalarmz hayr ileri gibi be ruble yardmla kala
cak, daha ileri gitmeyecektir. Hani, ocuk esirgem e kurumuna,
sakallar yurduna yardm ederiz ya, onun gibi ile... Bundan
tesi kvrtmak, gz boyamak, kendi kendimizi kandrmaktr;
bakasna aklm ermez. Aslnda bizim yapmamz gereken, bil
giye, hesap-kilaba dayal, herkesin hakkn gzeten, ciddi bir
alma olmaldr. te kzak srcm Vaskay ele alalm, ken
dini bildi bileli yanmda alr. Adamcazn ileri ters gitti hep;
yar a, yar tok gezer, srekli hastadr. Ben gene de gnde ken
disine on be kapik demekle onu yanmda alan ii yerine
koyuyorum, bylece toplum iinde kendime iyi bir ad sal
yorum. Verdiim paray bir yardm, yoksula destek, hayrse
verlik saydm iin...
Gelin imdi durumu yle bir gzden geirelim. En alak
gnll hesapla bir ailede be kii bulunduunu, bir kiinin de
gnde yedi kapik yediini dnrsek bin aileyi beslemek iin
gnde yz elli ruble harcamamz gerekir. Oysa biz yz elli
yerine ok ok az veriyoruz; bunun adn da yardm, yoksula
destek koyarak einiz ve benim gibiler iyi insanlar saylyoruz.
Sevsinler e mi, aman ne byk yardmseverlik! Ne insancllk!
te durum bu kadar basit, iki gzm! Keke insanseverlik
stne daha az konusak, bunun yerine vicdanmzn sesini
dinleyip daha gerek hesaplar yaparak zerimize deni yerine
getirsek daha iyi olmaz m? Aramzda yle insansever, duygulu
arkadalar var ki, ellerinde yardm izelgeleri, para toplamak
iin btn itenlikleriyle ev ev dolarlar, ama kendi terzile
rine, alarna para, demeye gelince elleri titrer. Bu, mantk
szln ta kendisi deil midir! Mantk bunun neresinde?
ikimiz de susuyorduk. Ben kafamdan bir hesap yaptktan
sonra dedim ki:
ki yz gn sreyle ben bin ailenin geimini zerime
alyorum. Yarn bize gelin, konualm.
leri bylesine kolay zme baladm iin kvanly
dm, hele Soboln Peki, gelirim. demesine daha bir sevin
dim. M eyhanede yiyip itiimizin parasn deyip ktk. Kzak
lara binerken Sobol;
Ben ite byle her eyi kartrmaktan holanrm, dedi.
Ekelena, kibritinizi ltfeder misiniz? Benimkisi meyhanede
kalm.
Yarm saat sonra onun kza gerilerde kald, tipinin uul
tusu arasnda ngraaklannn ngrts iitilmez oldu.
Eve gelince gene odadan odaya dolamaya baladm, iin
de bulunduum durumu aydnla kavuturmak,yapmam gere
kenleri btn boyutlaryla dnmek istiyordum. Ancak ka
famn ii bombotu, karma ne syleyecei m i bile bilmiyordum.
Ona syleyeceklerimi tasarlayamadan doruca aa kata
indim. Ayn pembe sabahlkla, sanki katlarn benden sak-
nrcasna alma odasnda, masann nnde dikiliyordu. Y
znde yalnz aknlk ve alay vard. Benim geliimi haber al
dktan sonra alamamaya, benden herhangi bir istekte bulun
mamaya, kendini savunmamaya karar verdii anlalyordu.
Ben ne yaparsam hakaretle karlk verecei kesindi. Baklar,
Madem yle cann cehenneme! der gibiydi.
Natalie, gidemedim, geri dndm, dedim. Kocadm m,
aklm m oynattm, yoksa baka bir adan m oldum; nasl ister
seniz yle dnn... Korkuyla, irkilerek eski huylarmdan yz
evirdiim kesin; imdi o durumumdan nefret ediyor, ulan
yorum. D nden beri iime yerleen yeni adam gitmeme izin
vermiyor. Ne olur, beni kovmayn, Nataliel
Baklar yzme aklm gibiydi; sylediklerime inand,
gzlerinde byk bir tedirginlik belirdi. Bense onun yanmda
bulunmasndan bylenmi, odasnn scaklyla snm
olarak sayklarcasna mrldanyordum. Ellerimi ona uzatm
tm.
unu iyice bilin ki, sizden baka yaknm yok. Aslnda
sizi her dakika, her saniye zlemiimdir, ancak gururum el
vermedii iin syleyemedim. Kar-koca olarak yaadmz
eski gnleri bir daha dndremeyiz, arlk gerek de yok buna.
Beni uanz olarak yannza aln, btn malm-mlkm sizin
olsun, onlar istediiniz gibi datn. im rahat, Natalie, huzur
iindeyim... Hibir kaygm kalmad...
Byk bir merak iinde baklarn yzme dikmi bulu
nan karm hafif bir lk atarak alamaya balad,sonra hemen
bitiik odaya kat. Ben de yukarya, kendi katma ktm. Bir
saat sonra masama oturmu, Demiryollarnn Tarihi adl in
celememi yazyordum; alk eken kyller artk bana engel
deildi, eski tedirginliimden eser kalmamt. Geenlerde
karm ve Sobolle birlikte Pestrovo kyndeki damlar gezer
ken grdm dzensizlik, kt kt dedikodular, karmn
evresindeki insanlarn yanllar, yallmn yakn oluu beni
kesinlikle tasalandrmyordu. Nasl sava alannda vnlayarak
uan mermiler, top glleleri askerlerin gnlk ilerini gr
melerini, yiyip imelerini engellemiyorsa, alk eken kyller
de benim rahata uyumama, ilerimi tkr tkr yrtmeme
engel deildi. Konan iinde, avluda, hatta uzaklara kadar her
yerde Soboln deyimiyle hayr ileri fkr fkr kaynyordu.
Sk sk yukar kala gelen karm gzlerini kocaman kocaman
aarak odalar kolaan ediyor, yaamnn haklln kantla
yacak bir eyler bulup alk ekenlere vermek zere diple-
bucakta ne varsa alp gtrmeye alyordu. Grdm kada
ryla ok gemeden mlkmzden tek krnt kalmayacak, yok
sulluun kucana deceiz. Ama olsun, byle eylere aldr
dm filan yok, glp geiyorum. Daha sonra neler olacan
ise bilmiyorum.
GELGE GNLL

O lg a vanovnann dnne btn dostlan, yakn arka


dalar gelmiti. Olga Ivanovna onlara bayla kocasn gstere
rek:
Bakn u adama bir kez! diyordu. Onda deiik bir ey,
byk bir yetenek grmyor musunuz?
Bir zellii olmayan, sade, gsterisiz bir adamla durup du
rurken evlenmi olamayacan, onda baz deerler bulunmas
gerekliini anlatmaya alyor gibiydi.
Kocas Osip Stepanovi Dmov, dokuzuncu dereceden
devlet memuru bir doktordu. ki hastanede birden grev yap
mak zorunluu dolaysyla, hastanelerden birinde kadro d
klinik efi, kincisinde ise otopsi uzman olarak alyordu.
H er gn sabah saat 9dan leye dein kendi kliniinde hasta
lara bakar, leden sonra da atla teki hastaneye, len hasta
lar otopsi yapmaya giderdi. Gene de eline geen para, ylda
500 rubleydi, ite doktor hakknda syleneceklerin hepsi bu!
Olga Ivanovna ile dostlarna, yakn arkadalarna gelince,
hepsi ayr ayr deerdi bunlarn. H er biri baka bir alanda siv
rilip az-ok tannarak n yapmlard. Henz ne kavuma-
yanlar ise bu yolda byk umutlar besliyorlard. Olga Ivanov-
naya gzel konuma dersleri veren dram tiyatrosu sanatsn
ele alalm isterseniz. Deeri oklarnca kabul edilmi, arbal,
akll, zarif, byk bir insan, sekin bir oyuncuydu bu sanat.
Sonra Olga Ivanovnaya, kendisini bou bouna heder ettiini,
tembellii brakp dizginlerini ele alsa ksa zamanda nl bir
soprano olacan syleyen iko, babacan opera sanatsna
bakalm. Sonra birka ressam, en bata da Olga Ivanovnann
resim denemelerini dzelterek onda byk yetenek grd
n syleyen, 25 yalarndaki sarn, yakkl ressam -gr
nm, gnlk yaant ve hayvan modelleri ressam- Riyabovs-
kiyi unutmayalm. Riyabovski sergilerde baarlar kazanm,
son tablosunu da lam 500 rubleye salvermiti. Sonra algsn
alyormu gibi alan, Olga Ivanovnaya, tand kadnlar ara
snda yalnzca onun kendisine elik edebileceini btn iten
liiyle syleyen viyolonselci var srada. Sonra sra gen ama n
yapm; roman, tiyatro ve birok yknn yazar bir edebiyat
ya geliyor. Daha kimler yoktu ki srada!.. Ha, az kald, eski
Rus biemine (slubuna), masal ve destanlarna hayran; ama
tr kitap resmi ve ssleme sanatlar ressam, toprak aas, soylu
kii Vasili Vasilyevii unutuyorduk! Onun kt, porselen, isli
tabaklar zerine iledii resimleri grseniz kk dilinizi yu
lardnz.
Talihin yzlerine gld bu zgr dnceli sanatlar
topluluu, -n e yalan sylemeli- bu alakgnll, bu ince ruhlu
kiiler, doktorlarn adn ancak hastalktan hastala azlarna
alrlar; uzun boylu, geni omuzlu bir erkek gzeli olduu halde
aralarnda silik, gereksiz, yabanc kalan Dmovun soyadn
yanllkla Sidorov ya da Tarasov olarak sylerlerdi. Bu zevk
sahibi kiilere, Dmovun srlndaki frak, bakasndan dn a-
lnm gibi gzkr, kendi aralarndaki konumalarda, dokto
run yz bir khyann suratna benzetilirdi. Ama D oktor D-
mov bir yazar ya da ressam olsayd, sakalnn biimiyle en azn
dan Emile Zolaya benzetilecekti...
Tiyatro oyuncusu, Olga Ivanovnaya yaklaarak, gelinlik
giysisi ve lepiska salaryla baharda krpe beyaz ieklere b
rnm gen bir vine fidann andrdn syledi. Olga Iva-
novna bu iltifattan dolay kendinden gemi gibiydi. Tiyatro o-
yuncusunun elini yakalayarak:
Durun, durun, size bu iin byle birdenbire nasl olup
bittiini anlataym, dedi. Nasl balamt? Ha, evet, nce D-
movun ayn hastanede babamla birlikte altn sylemeli
yim. Zavall babacm bir gn anszn hastalanverince D-
mov gece demedi, gndz demedi, bir meslekta olarak baba
mn banda nbet tuttu. Ah, o ne byk zveriydi! Dinleyin,
Riyabovski! Siz de, bay yazar! Anlatacaklarm ok nemlidir.
yle yaklan, yaklan... O zveriyi, candan ilgiyi grmeliydi
niz! Ben de babamn bandan ayrlmyor, gece-gndz gz
m krpmyordum. Ve bir gn anszn yiidimin gnlne d-
vermemi miyim? Benim Dmov bylece bana deli gibi tutuldu,
insan bana neler geleceini nceden kestiremiyor... Neyse,
babamn lmnden sonra aslanm sk sk evimize gelmeye
balad, arada srada darda da karlayorduk. Derken bir ak
am bize geliinde, beklemediim bir anda bana evlenme ne
risinde bulununca neye uradm ardm. O gece sabaha
dek aladm, sonunda sevdim onu. Grdnz gibi imdi de
kars oluyorum... Bir aslann gc seziliyor onda, yle deil
mi? imdi yz bize yar dnk, karanlkta iyice seilemiyor, a-
ma tam dnsn de siz alnn o zaman grn! Riyabovski, bakn!
Byle bir alnla karlatnz m hi? Hey, Dmov, bizde senden
konuuyorduk. Hadi, gel yanmza! Onurlu elini Riyabovskiye
uzat... Ha yle! Arlk birbirinizle dost oldunuz.
Saf, babacan bir glmsemeyle Riyabovskinin elini skan
Dmov:
Tantmza memnun oldum, dedi. ey, okulu benimle
birlikte bitiren Riyabovski1 diye birini anmsattnz bana. O-
nunla bir akrabalnz var m?

II

Olga Ivanovna 21, Dmov ise 31 yandayd. Dnden

1 Riyabovski ressamn soyaddr. ( .N.)


sonra hemen kaynap anlatlar. Olga Ivanovna konuk salonu
nun duvarlarn kendisinin, ressam arkadalarnn yapt er
eveli, erevesiz resimleriyle donatt; piyanonun, mobilyala
rn sana-soluna in emsiyeleri, ressam sehpalar, renk renk
kumalar, hanerler, biblolar, fotoraflar yerletirerek koca sa
lonu hoa gidecek biimde tklm tiklim doldurdu. Yemek oda
snn duvarlarn aa basmas resimlerle ssledi, bir keye o-
rakla bir ift ark asl, brne bir trpan, bir de trmak koydu;
bylece Rus zevkine uygun bir oda olup kt buras. Yatak o-
dasnn maaraya benzemesi iin tavan ve duvarlarn koyu bir
kumala kaplatt, yalan baucuna bir denizci feneri ast, ka
pnn dibine de elinde sava baltas tutan bir heykel yerletir
di. Herkes gen iftin yuvasn ok sevimli buluyordu.
H er gn saat 11 sularnda kalkan Olga Ivanovna ya piyano
alyor ya da hava iyiyse, yalboya resim alyordu. Sonra saat
bire doru terzisine gidiyordu. G erek kendisinin, gerekse ko
casnn paras geimlerine ancak ucu ucuna yettiinden, sk sk
klk deitirmemek, giyim kuamyla herkesin hayranln ka
zanmak iin terzisiyle iin biraz kurnazlna kayorlard. Bo
yanm eski giysilerden, deeri be para etmez tl, dantel, ipek
ve kadife paralarndan bazen yle ho, yle gzel eyler k
yordu ki, grenler parmaklarn sryorlard. Olga Ivanovna
terzisinden kalkp, tand kadn tiyatro oyuncularndan birine
uruyordu, nk ondan hem tiyatro havadisleri alacak, hem
de frsatn bulursa yeni bir oyunun ilk temsili iin bilet isteye
cektir. Oyuncudan sonra bir ressamn atlyesine ya da bir ser
giye, oradan kp nl tandklarndan birinin evine gitmesi
gerekecektir. nk ya arkadan evine aracak ya da onun
daha nceki bir ziyaretinin karln vererek oturup ene a
lacaktr.
Onu her yerde gler yzle, dosta karlyorlar; yzne
kar gzel, sevimli, esiz bir kadn olduunu sylyorlard. O l
ga Ivanovnann byk, hretli diye adlandrd bu kim
seler onu kendilerinin dengiymi, kendilerinden bitiymi gibi
gryorlard. Sonra sanki az birlii etmiesine, bu yetenee,
zevk ve zekya sahip olan birinin, eer ipin ucunu karmazsa,
bir gn byk bir baar elde edeceini steliyorlard. yle ya,
ark sylyor, piyano alyor, resim ve heykel alyor, amatr
temsillerde rol alyordu; hem de yle laf olsun diye deil, byk
bir ustalk gstererek... Yapt ss fenerlerinde, giyim-kuam-
da, birinin boyunban balaynda bile ayr bir yaratclk, ayr
bir incelik ve sevimlilik vard. Ama nl kimselerle tanp on
lara ksa zamanda yaklamada gsterdii ustalk, btn teki
becerilerini glgede brakyordu. Adamn biri azck isim yapsa
da ad urada-burada biraz duyulacak olsa, bu, Olga vanov-
nann onunla tanmas, ayn gnde de dost olup evine ar
mas iin yeter de artard bile. H er yeni tanma onun iin tam
bir enlikti. nl kiilerin kulu-klesi oluyor, onlarla vn
yor, her gece onlar dlerinde gryordu. Delicesine bir z
lem duyuyordu nl kiilere kar, ama bu zlemini bir trl
doyuramyordu. Bir yandan eskiler unutulup gidiyor, onlarn
yerine yenileri geliyordu, ama o hem en bunlar da kanksyor
ya da hayal krklna uruyor, byk bir istekle durmadan ye
nilerini aryordu. Btn bu bulu ve araylarn amac neydi a-
caba?
Saat 5te kocasyla birlikte yiyordu le yemeini.1 Dmov
un sadelii, saduyusu, babacanl onu ok duygulandryor,
kendine hayran brakyordu, ikide bir yerinden frlayarak ko
casnn ban kollarnn arasna almasa, bu ba pcklere
bomasa ii rahat etmiyordu.
Dmov, sen zeki, soylu bir insansn, diyordu. Yalnz b
yk bir kusurun var: Sanatla hi ilgilenmiyorsun. Mzie de,
resme de pek aldrdn yok...
Kocas ise ksaca:
Anlamyorum da ondan, d iye karlk veriyordu. mrm

1 Rusyada le yemei bize gre ge vakitlerde saat 4.00-5.00 arasnda,


akam yemei ise gene gece 11.00-12.00 de yeniyordu (. N .).
boyunca doal bilimlerle, tpla uratm. Sanatla uraacak
vaktim olmad.
Ama korkun bir ey bu, Dmov!
Niin? Senin tandklarn da doal bilimlerden, tptan
anlamyorlar, ama byledir diye sen onlar knamyorsun. H er
kesin alan ayr. Grnm resimlerini, operalar anlamyorsam
da yle dnyorum: Madem kimileri btn yaamlarn bu
yola vermiler, kimileri de bunlara byk paralar dyorlar,
yleyse gereklidir bunlarn hepsi de. Evet, sanattan anlamyo
rum, ancak anlamamak aldrmamak deildir.
Gel, u senin onurlu elini skaym!
Olga Ivanovna yemekten sonra gene tandklarna, oradan
da bir tiyatroya ya da konsere gidiyordu; eve dndnde vakit
gece yarsn gemitir. H er gn byleydi bu.
aramba akamlar eve dostlarn aryordu. Bu toplan
tlarda kimse vaktini dansla, kt oyunuyla ldrmyor; eitli
sanat etkinlikleriyle oyalanyorlard. Dram tiyatrosu oyuncusu
bir piyesten pasajlar okuyor, opera sanats aryalar sylyor,
ressamlar Olga Ivanovnann dizi dizi albmlerine resim yap
yor, viyolonselci paralar alyor; evin hanm da resim ve hey
kel yapyor, arya sylyor, piyanoda elik ediyordu. Piyes oku
ma, mzik ve opera saatleri arasnda edebiyat, tiyatro, resim -
zerine konumalar, tartmalar srp gidiyordu. Olga Ivanov-
na, kadn sanatlardan, bir de terzisinden baka btn kadn
lar baya, can skc bulduu iin, bu toplantlarda pek kadn
bulunmazd. Hibir toplant gememitir ki, evin hanm her zil
almndan sonra yerinden srayarak, yznde bir zafer parl
tsyla, Bu odur! diye barmasn. O! Szcyle eve ar
d yeni bir nl kiiyi anlatmak istiyordu. Salona, konuklar a-
rasna Dmov hi gelmez, byle birinin varln da kimse hat
rna getirmezdi. Ama saat tam 11.30 dedi mi, yem ekodasna gi
den kaplar alr, yznde o babacan, uysal glmsemesiyle
Dmov ieri girerek:
Beyler, yemee buyrun, derdi.
Hepsi yemek odasna giderler ve masada her seferinde ay
n eyleri grrlerdi: tabaklar dolusu midyeler, domuz ya da s
r s, sardalyeler, beyaz peynir, havyar, votka, iki srahi
de arap...
Olga Ivanovna sevincinden ellerini rparak:
Ah, benim sevgili garsonum! derdi. G ene gnlm ka
zandn! Beyler, ne olur, u alna bir bakn! Dmov, yan dn ba
kaym! G rn ile, efendiler, yz Bengal kaplannn yzne
benziyor, ama uysall, sevimlilii ancak bir geyikte bulunabi
lir. Ah, sevgilim benim!
Konuklar Dmovun yzne bakp, Gereklen de ho bir
adam, diye dnyorlar, ama onu hemen unutarak yemek
yemeye; tiyatro, mzik, resim stne konumaya dalyorlard.
Gen evliler mutluydular, yaamlar przsz akp gidi
yordu. Bununla birlikle balaylarnn nc haftas pek yle
neeli gemedi, halta zntl bile geli denebilir. Dmov has
tanede ylanca yakalanm, all gn yalaktan kmayarak, g
zelim siyah salarn cascavlak kestirmiti. Olga Ivanovna, ko
casnn bandan ayrlmadan ac gzyalar dkt. Dmov biraz
kendine gelince de onun bana beyaz bir mendil balayarak
karsna oturdu, bedevi resmi yapmaya balad. Bu i ikisinin
de ok houna gitti, iyilemesinden birka gn sonra Dmov
yeniden hastanelerdeki grevine balamt ki, bir gn yeni bir
terslikle karlatlar.
O gn oturmu yemek yiyorlard. Dmov:
ilerim nedense ters gidiyor, anacm, dedi. Bugn drt
otopsim vard, iki parmam birden kesmiim. Ancak eve ge
lince farkna vardm.
Olga Ivanovnann beti benzi att. Dmov ise glmseye
rek, bunun nemsiz olduunu, otopsi srasnda sik sk ellerini
kestiini syledi.
Anacm, kendimi ie fazla verdiim iin dalyorum.
Olga Ivanovna, bu kesikten dolay kocasna bir ey olaca
korkusuyla birka gn geceleri hep dua etti, ama tehlikeyi at
lattlar sonunda. Ve bylece zntsz, kaygsz gnler yeni
den balad. Geirdikleri k gnleri bile sevin doluyken, u-
zaktan uzaa glmseyen, o nee kayna bahar yaklayordu
yava yava. Artk sonu gelmez bir mutluluk dnemi balaya
cakt. Nisan, mays, haziranda kentten uzak yazlk ev, gezinti
ler, balk avlar, blbl sesleri, sonra da, temmuzdan gz sonu
na dek srecek, ressamlarn Volga gezisi... Sosyetenin kanl
maz yesi Olga Ivanovna bu geziye katlmadan olur muydu hi!
Olga Ivanovna kendine ketenden iki takm yol giysisi diktirdi;
boyalar, fralar, tuval bezi ve yeni bir palet ald. Resimde elde
ettii baarlar grmek iin Riyabovski ona hemen hemen her
gn uruyordu. Olga Ivanovna ona yapt resmi gsterince,
beriki ellerini ceplerine iyice sokuyor, dudaklarn skp bur
nundan tslayarak:
Bakn, diyordu. u bulut fazla gze batyor, verilen
renkler akamn renkleri deil. n plan ise hayli yenmi... A n
latabiliyor muyum? Bir eksii var ite... Resimdeki ev, stn
den bir ey bastryormu gibi nerdeyse cyak cyak baracak.
u keyi biraz koyulatrmaksnz. G ene de btnyle iyi sa
ylr. Kutlarm sizi!
Riyabovski ne denli bulank konuursa Olga Ivanovna onu
o denli kolay anlyordu.

III

Ruhlkuds Y ortusunun ikinci gn le yemeinden


sonra Dmov, ardan yiyecek ve ekerleme alarak karsnn
yanna, yazla yolland. Onu iki haf tadr grmedii iin ok z
lemiti. T rende giderken, sonra da byk korulukta karsnn
kiralad yazlk evi ararken hep aln, yorgunluunu, kar
syla kar karya yiyecei akam yemeinden sonra yatp uyu
yaca an dnyordu, iinde havyar, beyaz peynir, akbalk
bulunan yiyecek paketine baktka keyfine diyecek yoktu.
Yazlk evlerini bulduu zaman gne batmak zereydi.
Yal hizmeti, hanmnn evde bulunmadn, ama nerdeyse
geleceini syledi. Bask tavanlar ktlarla kapl, girintili
kntl demeleri yark yark, bu odal evin grn hi de
i ac deildi. O dalardan birine bir karyola konmutu. te
kinde sandalyelerin stne, pencere nlerine tuvaller, fralar,
boyal ktlar, erkek apka ve paltolar frlatlmt. nc-
snde ise Dmov hi tanmad adamla karlat, ikisi es
mer, sakallyd; ncs ise yz tral, iman bir adam, her
halde bir aktrd. Masada fokur fokur semaver kaynyordu.
Aktr, Dmova yabans yabans bakarak, bas sesiyle:
Ne istiyorsunuz? dedi. Olga Ivanovnay aryorsanz
bekleyin, imdi gelir.
Dmov oturdu, beklemeye balad. Esmer adamlardan bi
ri, kalkp kendine bir ay doldurdu; uykulu, yorgun gzlerle D-
movu szerek:
Bir ay ier miydiniz? diye sordu.
Dmov hem ay imek, hem de karnn doyurmak isliyor
du, fakat itah kamasn diye ay imeyeceini syledi. ok
gemeden, ayak sesleriyle birlikte en bir kahkaha ykseldi,
bunun ardndan da, banda geni kenarl apkas, elinde bir
antayla Olga Ivanovna kapy arparak hzla ieri dald. Onun
arkasnda ise geni bir emsiye ile portatif bir sandalye tayan,
krmz yanakl Riyabovski girdi ieriye.
Olga Ivanovna sevinten kzararak:
Oo, Dmov! Sen misin? diye bard.
Kocasnn gsne ban, her iki elini koydu.
Niin bunca zamandr gelmedin? Niin? Sylesene!
Ne zaman geleyim, anacm? Hi bo kaldm yok ki!
Biraz serbest olduum zamanlar da tren saati uymuyor.
Neyse, ok sevindim seni grdme! Btn gece d
me girdin, hasta falansndr diye dm patlad. Ne sevimli bir
insan olduunu, hem nasl tam zamannda geldiini bir bilsen!
Beni kurtaracak bir kii varsa o da sensin! Benim kurtarcmsn
sen!..
Kocasnn boyunban dzelterek konumasn srdrd:
Yarn burada ok ilgi ekici bir dn olacak. ikilde-
yev adnda gen bir istasyon telgraf memuru evleniyor. Gen,
yakkl, hem de zeki bir ocuk... Grsen, aslan gibi de gl-
kuvvetli. O turup ondan kolayca bir orman adam resmi izebi
lirsin. le biz, btn yazlktakiler, bu genle ilgilenerek d
nnde bulunmak iin sz verdik... Durumu pek dzgn olma
yan, iine kapank, kimi-kimsesi olmayan bir ocuk. Dn bir
kere, le ayininden sonra kilisede nikh kylacak, sonra da k
zn evine kadar yrnecek... Koruluk, ku sesleri, otlarn ze
rindeki gne lekeleri ve bu ak yeil zemin zerinde renk
renk benekler halinde bizler; tam Fransz anlatmclarnn
(empresyonistlerinin) zevkine uygun, ok ho bir grnm!
Olga vanovnann yz alamakl bir durum alarak:
Ama Dmov, dedi, ben kiliseye ne giyip gideceim? Y a
nma hibir ey almamtm, hem de hibir ey! Ne takm giy
sim, ne ieklerim, ne eldivenlerim... Beni sen kurtaracaksn!
Kendi ayanla kp geldiine gre Tanr bunu byle istiyor.
Al u anahtarlar, bir tanem, hemen ko eve! Dolapta pembe
takmm var. Bilirsin, hani birinci askda olan... Sonra kilerde,
sa tarafta, yere konmu st ste iki karton kutu greceksin.
te bunlardan sttekini anca bir sr tller, eitli bez kr
pntlar altnda ieklerimi bulacaksn. ieklerin hepsini
kar oradan. Aman gzn seveyim, sakn buruturma! Burada
seerim ben onlar... Bir ift de eldiven satn al.
Peki, yarn gidince gnderirim.
Olga vanovna birden ararak kocasna bakt.
Ne yarn? Yarn yetitiremezsin. lk tren sabah saat
9da kalkyor, oysa nikh l l de. Olmaz, iki gzm, muhakkak
bugn gitmelisin! Ama yarn kendin gelemezsen bir ocukla
gndersende olur. Durma, hadi; yolcu treni gelmek zere... A-
man geciktirmeyesin, hayatm...
Peki...
Olga vanovnann gzlerinde yalar belirdi.
Ah, seni gnderdiim iin yle zlyorum ki! Ne ettim
de u telgraf memuruna sz verdim?
Dmov abucak bir bardak ay iti, eline bir simit ald ve
uysal uysal glmseyerek istasyona yolland.

IV

Ay kl sessiz bir temmuz gecesi; Olga Ivanovna, Volga -


zerindeki vapurlardan birinin gvertesinde oturuyor; bazen
nehrin sularna, bazen de dantel gibi uzayp giden kylara dalp
dalp gidiyordu. Yannda ayakta duran Riyabovski ise sudaki
glgeleri glge deil, birer hayal olarak grdn anlatyordu
ona. nsan bu hayal yla aydnlanan byleyici sulara bakt
srece neler dnmezdi ki! Kendi yaamnn bir hi olduu
nu, buna karlk evresinde daha anlaml, sonsuz, mutluluk
verici bir evren bulunduunu fsldayan, dncelere dalm,
hznl sahiller ile engin gkyzn seyrederken kendinden
geebilir, lebilir, kendisi de hayaller arasna karabilirdi. G e
en yllar gerilerde kalmt, artk onlar ilgilendirmemeliydi;
gelecein ise bir deeri yoktu. Yaamlarndaki bu tek, bu b
yl geceye gelince, o da sona ermek zereydi. Eer bu geceyi
deerlendiremezlerse gzelliinin ne anlam kalyordu?
Bazen Riyabovskinin sesine, bazen gecenin sessizliine
kulak veren Olga Ivanovna, lmszl, hibir zaman lme
yeceini dnrken dalm gitmiti. Sularn imdiye dek gr
medii lacivert rengi, sonsuz gkyz, sahiller, karanlk glge
ler, iini dolduran cokun sevin ona byk bir ressam olaca
n; bu engin bolukta, uzaklarda, ay kl gecenin tesinde onu
hret, baar ve kalabalklarn sevgisinin beklediini fsldyor
du. Gzlerini krpmadan bu sonsuzlua bakarken, insan yn
lar, klar, grkemli mzik sesleri, sevin lklar, beyaz giy
siler iinde kendisi, drt bir yandan ona doru atlan iekler
canlanyordu. Yannda da, dirseklerini korkulua dayam du
ran gerekten byk bir adam, bir dhi, bir Tanr vergisi ressam
vard. Bu dhinin imdiye dek yarattklar gzeldi, yeniydi, ola
anstyd, ama onun eine az rastlanan ustal zamanla ge
liip olgunlatka daha gzel, daha artc eserler verecekti.
Zaten bu da onun duruundan, olaylar yorumlayndan, do
aya bakndan belliydi. Glgeleri, akam renklerini, ay n
dile getiriindeki deiiklik, anlatm bakal, Riyabovskinin
doa zerindeki gcnn bysn elinizde olmadan hissetti
riyordu size. Bu ok yakkl, kendine zg adamn yaam da
bamsz, gnlk olaylarn stnde, kularnki gibi zgrd.
Olga Ivanovna titremeye balamt.
Hava serinliyor, dedi.
Riyabovski pardessyle onu sard.
Kendimi sizin bynzden kurtaramyorum, beni ken
dinize kle ettiniz. Bugn niin bylesine gzelsiniz?
Hznl bir sesle bunlar sylerken, gzlerini, o rperti
veren gzlerini bir an olsun Olga vanovnadan ayrmamt.
Olga Ivanovna onun gzlerine bakmaktan korkuyordu. Riya
bovski soluunu kadnn yanana vererek fsldad.
Sizi lgn gibi seviyorum. steyiniz, yaamma son vere
yim, sanat brakaym... Beni seviniz, beni seviniz!..
Heyecandan baylacak gibiydi.
Olga Ivanovna gzlerini kapad.
Byle konumayn. Korkun eyler bunlar. Sonra D-
m ovne der?
Dmov kim oluyor? Dmovdan bana ne? Burada Dmov
deil Volga, ay , gzellik akm ve cokum var... Ben kim
seyi tanmyorum... Bana gemiten sz etmeyin; yalnzca bir
dakikanz, bir annz verin...
Olga vanovnann yrei hzla arpmaya balad. Kocasn
dnmek istedi, fakat Dmovla, dnleriyle, akam toplan
tlaryla birlikte btn gemii gzlerinde kld kld;
bulank, uzak, deersiz, gereksiz bir nokta durumuna geldi.
G erekten Dmov da kim oluyordu? Dmovdan ona neydi?
Yeryznde Dmov diye biri var myd? O, bir d deil miydi?
Elleriyle yzn kapatrken yle dnyordu: Dmov
gibi sradan, basit bir insan iin mutluluun bu kadar yeter de
artar bile. Beni kim beklerse beklesin, benim iin, ne derlerse
desinler, atee atacam kendimi! Gzm krpmadan atee a-
tacam!.. insan yaamda her eyi tatmal. Aman Tanrm, ne
korkun bir ey bu ve ne de tatl!
Ressam onu kucaklad, kadnn kendini korumak iin g
sz rpnan ellerini kudurmu gibi pmeye balad. Bir yandan
da:
Haydi syle! diye fsldyordu. Beni seviyor musun? Se
viyorsun demek! Oh, ne gzel bir gece! Ne gzel!
Olga vanovna da gzlerini Riyabovskrnin yatan prl p
rl parlayan gzlerine dikti.
Evet, ok gzel bir gece! dedi yavaa.
Sonra evresine yle bir gz attktan sonra Riyabovskiyi
kucaklad, dudaklarndan uzun uzun pt.
Gvertenin br ucundan birisinin:
Kinemaya yaklayoruz! dedii iitildi.
Sonra ar ayak sesleri nlerinden geti. Bfede alan
lardan biriydi bu.
M utluluktan hem glen, hem de alayan Olga ivanovna,
adama seslendi:
Buraya bakn! Bize arap getirin.
Heyecandan sapsar kesilen ressam, oradaki srann st
ne kt, hayranlk ve kran dolu gzlerini sevgilisine evirdi,
sonra gzlerini kapatarak, yznde bitkin bir glmsemeyle:
ok yorgunum, diye fsldad.
Ondan sonra da ban korkulua dayad.
Eylln 2sinde hava lk, durgun, fakat kapalyd. Sabah
leyin kalktklarnda Volga zerinde hafif bir sis rts bulun
makla birlikle saatin 9undan sonra yamur serpitirmeye ba
lad. Havann almas iin azck bir umut dahi yoklu. ay ma
sasnda Riyabovski, Olga Ivanovnaya, resmin ok nankr, ok
can skc bir sanat olduunu; baz aptallarn sandklar gibi,
kendisinde yetenek yle dursun, ressamln zerresinin bile
bulunmadn syledi. Ondan sonra da, hibir neden yokken,
ba kapmasyla en iyi almasn kesip almas bir oldu. ay
dan sonra da suratn bir kar asarak pencereden Volgay sey
retmeye koyuldu. Volgann prltsz, donuk, souk bir gr
n vard. Her ey, her ey yaklamakla olan sonbahar akla
getiriyordu. Doa, sahillerindeki zengin, yeil hallar, gnein
sulardaki parltsn, gz alabildiine uzanan mavilii, caka sa
lan, insana coku veren her eyi Volgann zerinden ekip al
m da bir dahaki bahara kadar sanda kaldrm gibiydi. Yk
seklerde uuan kargalar, plak! plak! diye baryorlard
sanki. Riyabovski kargalarn lklarn dinlerken artk ken
dinde i kalmadn, btn yeteneini yitirdiini; bu dnyada
her eyin saymaca (itibari), grece (izafi) ve sama olduunu;
aslnda bu kadnla iliki kurmamas gerekliini dnyordu.
Ksacas, tm keyfi kamt, can skntsndan patlyordu.
Blmenin le tarafnda karyolada oturan Olga Ivanovna i-
se lepiska salarn parmaklaryla demet demet ayrrken ken
dini bazen evinin salonunda, bazen yatak odasnda, bazen de
kocasnn alma odasnda hayal ediyor; hayalleri onu tiyatro
ya, terzisine, nl dostlarna srklyordu. Acaba onlar imdi
ne yapyorlard? Kendisini dnyorlar myd? A rtk mevsimi
gelmiti, gene akam toplantlar balayacakt. Ya Dmov? Sev
gili Dmov! O uysal, ocuksu yumuaklyla nasl da mektup
larnda hemen dnmesini istiyordu! H er ay kendisine 75 ruble
gndermiti; bir keresinde ressamlara 100 ruble borlandn
yazmt da, tutmu hemen onu da yollamt. Ne iyi yrekli,
gnl yce bir adamd! Yolculuk bktrmt Olga vanovnay,
eski dzenini aryordu. Kyden kye g ederlerken kaldklar
ky damlarnda iine dt pislikten bir an nce kurtulmak,
nehrin rm kokusundan, kyllerden uzaklamak iin
kar konulmaz bir istek duyuyordu. Riyabovski teki ressam
lara eylln 20sine kadar onlarla birlikle kalmak zere sz
vermemi olsayd, hemen bugn gidebilirdi. Eylln 20sini ip
le ekiyordu.
Riyabovski szlanp duruyordu bir yandan da:
Hey, Tanrm! Gnei bir daha ne zaman greceiz? G
ne olmadan gneli grnm resmi yaplmaz ki!..
Blmenin arkasndan kan Olga Ivanovna:
Kapal havada yaplm bir resmin vard, dedi. Hani, sa
planda bir orman, solda ise sr srsyle kazlar izmitin... i
le onu bilirsen ya imdi.
Brakn onu, canm! Ne yapacam bilmeyecek kadar
aptal mym sanyorsunuz?
Sen bana kar nasl bu kadar deiebilirsin?
Deiirsem ne olur?
Olga Ivanovnann yz titredi, ocan yanna ekilerek
alamaya balad.
Ee, bir gzyanz eksikti!.. Brakn alamay imdi! Be
nim de alamam iin binlerce neden var, ama alamyorum i
le...
Binlerce neden varm! En byk neden de, beniyk-
snmeniz, yle deil mi?
Olga Ivanovna hkra hkra alyordu.
Daha dorusunu syleyeyim mi? Akmzdan utanyor
sunuz siz. Her ey gz nnde olup bittii, herkes oktandr
her eyi bildii halde ilikimizi ressamlarn gznden saklafra-
ya alyorsunuz.
Riyabovski elini kalbinin stne koyarak, yalvarrcasna:
Olga, sizden bir ey rica edeceim, ne olur bana eziyet
etmeyin! dedi. Sizden bundan fazla istediim bir ey yok!
Peki, beni hl sevdiinize yemin edin!
Ressam, dilerinin arasndan;
Beni kahrediyorsunuz! Kendimi Volgaya almaktan ya
da ldrmaktan baka arem kalmyor! Brakn beni! diyerek a-
yaa frlad.
Olga Ivanovna ise:
ldrn beni! Hadi ldrn! Ne duruyorsunuz? diye
baryordu.
Hngr hngr alayarak blmenin arkasna kat. Tam o
srada ky evinin samanla rtl damnda yamur hrdad.
Riyabovski iki eliyle birden ban tutarak odada bir ileri bir ge
ri dolamaya balad; sonra sanki nemli bir ey yapacakm gi
bi, kararl bir tavrla apkasn giydi, tfeini omzuna asl, ev
den kp gitti.
Onun gidiinden sonra Olga Ivanovna uzun sre karyola
da valp alad. nce kendini zehirlemeyi dnd, Riyabovski
dnnce odada onun lsn bulacakt. Sonra tekrar evinin
salonunu, kocasnn alma odasn gznn nne gelirdi;
kendisini, Dmovla kar karya oturmu, o pek holand ra
hatlk ve temizlik iinde dledi; operada Maziniyi dinledii
bir akam anmsad. Uygarla, kentin grltsne, nl kii
lere duyduu zlem iini yakyordu. O srada odaya giren kyl
kadn, acele etmeden oca tututurmaya balad. Odann ii
yank koklu, ortal boz bir duman kaplad. Uzun, amurlu iz
meleriyle ressamlar geldiler sonra, almalar gzden geirir
lerken, kendilerini avutmak iin, Volgann kt havalarda bile
ayr bir gzellii olduunu sylediler. Duvardaki ucuz saatin
tiktaklar iitiliyordu. yen sinekler, aziz tasvirlerinin bu
lunduu dip keye dolumular, durmadan vzrdyorlard; s
ralarn altndaki kara kapl kitaplarn zerinde hamam bcek
leri kouuyordu.
Riyabosvki dnd srada gne batmak zereydi. ap
kasn masann stne frlatt, izmeleri amurlu, yz solgun
ve bitik; kendini sralardan birinin stne brakarak gzlerini
kapad.
ok yorgunum...
Gzkapaklarm kaldrmak istercesine kalarn oynatyor
du.
Olga vanovna, onun houna gitmek, ona kzmadn gs
termek iin adamn yanna sokuldu, dudaklarndan yavaa p
t, sar salarn taramaya balad, beriki souk bir eyle tenine
dokunmular gibi birden irkildi, gzlerini at.
Ne yapyorsunuz? Rica ederim, beni rahat brakn!
Byle syleyerek kadn elleriyle itti, kendi de yerinden
doruldu. ok can skknd, yznden tiksinti okunuyordu. Bu
srada kyl kadn, Riyabovskiye, iki eliyle birden tuttuu bir
tabak dolusu lahana orbas getirirken Olga ivanovna kadnn
parmaklarnn orbann iine girdiini grd. iik karnl ky
l kadn, Riyabovskinin oburca yemeye balad lahana or
bas, oturduklar ky dam, sadelii ve sanat danklyla
balangta ok holand bu yaam imdi ona rktc geli
yordu. Birden kk drldn hissederek, souka:
Bir sre iin ayrlmalyz, yoksa ciddi olarak kavga ed e
biliriz, dedi. Bu yaantdan bktm. Bugn kente dneceim.
Neyle? Kanat m takacaksn?
Bugn perembe olduuna gre 9.30da vapur var.
Riyabovski peete yerine havluya azn silerek, yumuak
bir sesle:
Ha! Evet... dedi. Git, neyapalm... Burada senin yapaca
m bir i yok, stelik cann da sklyor. Seni burada tutmak b
yk bencillikolurdu. Sen git imdi, ayn yirmisinden sonra ben
de gelirim, o zaman grrz.
Olga ivanovna neeyle eyalarn yerletirmeye balad,
sevincinden yanaklar al al olmutu. Kendi kendine yle d
nyordu: G erekten doru mu bu? Ksa bir zaman sonra e-
vimde resim yapacak, yatak odamda uyuyacak, rt serilmi
masalarda yemek yiyecek miyim? Yreinden byk bir ar
lk kalkmt, ressama kzmyordu artk.
Riyabua, boyalarla fralar sana brakyorum... Kalan
lar sonra sen getirirsin... Sakn ben yokken aylaklk etmeyesin.
Kendini can skntsna kaptraym deme. al, greyim seni...
Olga Ivanovnann dnd gibi, Riyabovski onu vapur
da ressamlarn yannda pmemek iin saat 9da evden karken
pt; sonra da tekilerle birlikte iskeleye uurlamaya geldi.
ok gemeden vapur yanat. Olga Ivanovnay alp gtrd.
Olga Ivanovna evine iki buuk gn sonra vard. apkasn,
yamurluunu karmadan, heyecandan soluk solua konuk
salonuna, oradan da yemek odasna kotu. Ceketsiz, srtnda
yalnzca dmeleri zkyelei bulunan Dmov, masada ata
la srerek bak biliyordu; nndeki tabakta ise il keklik k
zartmas vard. Olga Ivanovna daha eve girmeden her eyi ko
casndan gizlemesi gerektiine, buna gcnn yeteceine, bu
iin kolayca stesinden geleceine inanyordu. Ama ieri girip
de kocasnn yzne yaylveren o uysal, mutlu glmsemeyi,
sevinten parlayan gzlerini grnce buna gcnn yetmeye
ceini; davrannn, iftira almak, adam soymak, ldrmek ka
dar aalk, iren bir ey olacan hissetti. Ve o anda kocas
na her eyi olduu gibi anlatmaya karar verdi. Kocasnn onu
kucaklayp.pmcsinden sonra nnde diz kt, yzn elle
riyle kapad.
Dmov babacan sesiyle:
Ne var? Ne oldu anacm? diye sordu. Yoksa beni ok
mu zledin?
Olga Ivanovna utantan kpkrmz kesilen yzn kaldr
d, kocasna sulu sulu, yalvaran gzlerle bakt. Ama korku ve
utancndan dolay gerei syleyemedi.
Hi... Bakma sen bana, demekle yetindi.
Dmov onu elinden tutup kaldrd, masaya doru gtre
rek;
Hadi gel, otur, dedi. Ha yle! Keklik eti ye biraz. ok
ackmsndr...
Olga Ivanovna, evinin havasn derin derin iine ekti,
keklii yemeye balad. Dmov ise efkatle ona bakyor, sevin
cinden glmsyordu.

VI

Duruma baklrsa Dmov kn yarsndan sonra aldatld


nn farkna vard. Vicdan temiz deilmi gibi karsnn gzleri
nin iine bakamyor, onunla karlanca sevinle glmseye-
miyor, evde daha az ba baa kalmak iin arkada Koroslclevi
sk sk yemeye aryordu. Korostelev, buruuk yzl, salar
ksack kesilmi, ufak tefek bir adamd; Olga Ivanovna ile ko
numaktan skld iin ceketinin dmelerini zp zp
dmeler, daha olmad, sa eliyle sol byn ekitirmeye ba
lard. Y em ek masasnda iki doktorun btn konumas, diyaf
ram kasnn yukar kalkmas sonucu bazen kalbin durmas, son
zamanlarda sk sk bbrek iltihaplanmasna rastlanmas, D-
movun bir gn nce ldrc kanszlk tansyla kestii
cesette pankreas kanseri bulunmas gibi konular stneydi.
Onlarn hep byle hekimlikle ilgili konular amalar, sanki, Ol
ga Ivanovnaya susma, yani yalan sylememe olana vermek i-
indi. Yemekten sonra Korostelev piyanoya oturuyor. Dmov
ise iini ekerek:
Ya ite, iler byle kardeim! diyordu. al uradan h
znl bir para!
Omuzlarn kaldrp parmaklarn geni geni aarak Ko
rostelev birka tua basyor, sonra da tenor sesiyle, Bana yle
bir yer gsterin ki, Rus kyls inlemesin arksn sylyordu.
Dmov bir daha iini ekiyor, sonra ban yumruklarna daya
yarak dncelere dalyordu.
Son zamanlarda Olga Ivanovna pek dikkatsiz davranmaya
balamt. H er sabah byk bir sknt iiide ve Riyabovskiyi
artk sevmedii, bu iin bylece kapanp gittii dncesiyle u-
yanyor; ama sonra kahvesini iince, Riyabosvkinin onu koca
sndan uzaklatrd, imdi hem kocasndan, hem de Riyabovs-
kiden olduu kuruntusuna kaplyordu. Daha sonra tandkla
rnn Riyabovskiyle ilgili szlerini anmsyordu. Anlatlanlara
gre Riyabovski, Polenov slubunda grnm ve gnlk ya
am resimlerinden seilmi nemli bir sergi aacakt; atlyesi
ne gidenler hayranlklarn gizleyemiyorlard. Olga Ivanovna,
Riyabovskinin baarsn, kendisinin onun zerindeki etkisine
balyor, yetenekli ressamn onun etkisiyle byk bir geliim
gsterdiini dnyordu. Riyabovski zerindeki etkisi yle o-
lumlu ve bykl ki, kendisinden ayrlacak olsa mahvolabilirdi.
Anmsyordu da, srtnda kl rengi yanar-dner bir ceket, boy
nunda yeni bir boyunba ile Riyabovski son geliinde ona;
Nasl, yakkl mym? diye sormutu gzlerini szerek. G er
ekten de, bu mavi gzl, uzun kvrck sal, zarif gen, ok ya
kklyd (ya da belki ona yle gelmiti) ve ona kar her zaman
gler yzlyd.
Zihninden daha bunlar gibi pek ok sahne geiren Olga I-
vanovna kalkp giyiniyor, byk bir heyecan iinde Riyabovs
kinin atlyesine gidiyordu. Onu orada, gerekten ok gzel bir
tablo karsnda kendinden gemi, lgn gibi bir sevinle al
rken buluyordu. Riyabovski hoplayp zplyor, aklabanlk ya
pyor, onun ciddi sorularna aka yollu karlklar veriyordu.
Olga Ivanovna, tablodan nefret ediyor, Riyabovskiyi ondan
kskanyor, ama nezaket olsun diye gene de tablonun karsna
geip birka dakika sessizce seyrettikten, kutsal bir eyin kar
sndaym gibi iini ektikten sonra yavaa:
Evet, diyordu, imdiye dek bunun einde bir resim yap
madn daha. Biliyor musun, mthi bir ey bu!..
Sonra kendisini brakmamas, eskisi gibi sevmesi, zavall,
mutsuz bir kadna acmas iin yalvarmaya balyordu. Gzle
rinden yalar szlerek Riyabovskinin ellerine sarlyor, onu
sevdii konusunda yemin etmesini istiyor; sonra onun yararl
etkisi olmazsa yolundan sapacan, yok olup gideceini syl
yordu. Bylece, ressamn keyfini kardktan, kendisini de bir
gzel kk drdkten sonra ya terzisine, ya da bilet almak
iin bir kadn sanatnn evine uruyordu.
Riyabovskiyi atlyesinde bulamazsa bir m ektup brakarak
hemen o gn kendisini aramazsa zehir ieceini yeminle bildi
riyordu. Riyabovski korkarak sevgilisinin evine gidiyor, kar-
kocayla, Korostelevle birlikte le yemeine kalyordu. D-
movun yannda iki sevgili ekinmeden edepsizce laflar ediyor
lard. kisi de birbirine ayak ba olduklarn, birbirini alt etm e
ye alan iki dman gibi karlkl kin beslediklerini bildikleri
halde, kinden gzleri dnd iin, ne yaptklar terbiyesizlik
leri gzleri gryordu ne de ksa sal K orostelevin bile her e
yi anlayp fark elliini... Yemekten sonra Riyabovski gitmek i-
in sabrszlanyordu. Holde nefretle ona bakan Olga vanov-
na:
Nereye gidiyorsunuz? diye soruyordu.
Riyabovski gzlerini ksp yzn buruturarak ikisinin de
tand bir kadnn adn veriyordu. Onun kskanl ile alay
etmek, onu zmek istedii ne kadar da belliydi! Ama Olga Iva-
novna odasna ekilip yatana atyordu kendini; kskanlktan,
zntden, kendini kk drlm grmekten yastn
diliyor, hngr hngr alyordu. Dmoviin Korostelcvi sa
londa yalnz brakarak karsnn yanna gitmekten baka kar
yol kalmyordu. Utantan, sinirden akn, yava bir sesle:
Ne olur, yksek sesle alama, anacm, diyordu. Bun
dan eline ne geecek? En iyisi susmak, kimseye belli etmemek,
yle deil mi? Olanlar bir daha geri dndrebilir misin?
Z oru akaklarna vuran kskanln nasl unutacan bi
lemeyen Olga Ivanovna, hl her eyi dzeltecei sansyla, a
lamakl yzn ykayp pudralyor, Riyabovski ile ortak dostla
r olan bir bayann evine kouyordu. Orada Riyabovskiyi bula
maynca kincisine, oradan da ncsne gidiyordu. Bu dola
malardan ilk gnler ok utanrken zamanla gittike alt ve bir
akam btn tandk kadnlarn evlerinde Riyabovskiyi arama
snn nedenini herkes anlad.
Bir gn Riyabovskiye kocas iin:
Bu adam yce gnlll ile beni eziyor, dedi.
Yaam tarzlar bir yl ncesinin aynyd. aramba akam
lar konuklar gene onlarda toplanyorlard. Tiyatro oyuncusu
piyeslerden paralar okuyor, ressamlar resim yapyor, viyolon
selci herkese mzik dinletiyor, opera sanats arya sylyor ve
lam bir amazlkla saat 11.30da salonun yemek odasna giden
kaplar alarak, gler yzl Dmov kyor:
Beyler, yemee buyrun, diyordu.
Olga Ivanovna eskisi gibi byk adamlar aryor, onlar bu
lur bulmaz hemen bkyor, sonra tekrar yenilerini aramaya ko
yuluyordu. Eskisi gibi eve gene ge saatlerde dnyordu; ama
kocasn geen ylki gibi yalakla deil, odasnda alrken bu
luyordu. Dmovgece saat 3lere dek olurup sabahleyin de Sde
kalkyordu.
Bir akam Olga Ivanovna, odasnda, aynann nnde tiyat
roya gitmek iin hazrlanyordu. Tam o srada Dmov girdi ie
riye. Frakn giymi, beyaz bir boyunba takmt; yznde uy
sal bir glmseme, gzleri sevinle parlayarak karsna bak
yordu eskiden olduu gibi. Karyolaya olurup dizlerini svazla
yarak:
Bugn tezimi baaryla verdim, dedi.
Tezini mi verdin?
Dmov, arkas kendisine dnk, salarn dzeltmekle u
raan karsn grmek iin ban uzatp aynaya bakt.
Hem de ok iyi geli! Biliyor musun, belki de bana genel
patoloji doentlii nerecekler. Hava yle...
Dmovun mutluluktan parlayan yznden yle okunu
yordu ki, kars onun bu sevincini paylasa, cokusuna katlsa,
yapt- yapaca btn sular balayacak, her eyi unuta
cakt. Ama Olga Ivanovna, doentliin, genel patolojinin ne
dem ek olduunu anlamak istemiyor; stelik tiyatroya ge kal
mak korkusuyla ona yant verm ekten bile kanyordu.
Dmov iki dakika kadar oturduktan sonra sulu sulu g
lmseyerek dar kt. .

VII

O gn ok tedirgin bir gn geirdiler.


Dmovun ba aryordu; sabahleyin ay imemi, hasta
neye gitmemi, akama dek alma odasndaki divanda tembel
tembel yatmt. Olga Ivanovna her zaman olduu gibi Riya-
bovskiye son ldoa (natrm ort) almasn gstermek, bir
gn nce niin gelmediini sormak iin saat l de evden kt.
Ona sorarsanz almasnn bir deeri yoklu, bunu salt, ressa
mn atlyesine gitmesine tutamak olsun diye yapyordu.
Riyabovskinin atlyesine zili almadan girdi; n odada
lastik ayakkablarn karrken ierde birinin sessizce kotuu
nu, bir kadn giysisinin hrdadn iitti. Hemen ban kald
rp bakt ve kahverengi bir elein bir an iin gzkerek, sehpa
s ile birlikle yere kadar siyah rtyle rtl kocaman bir tab
lonun arkasna kaln grd. Orada bir kadnn gizlendii
kuku gtrmezdi. Kendisi de orasn ou zaman snak ola
rak sememi miydi? Riyabovskinin ok bozulduu ortadayd;
sanki onun geliine pek sevinmi gibi, iki elini birden ileri uza
tp zorla glmseyerek;
A -a-a-a! Sizi grdme ok memnun oldum, dedi. yi
haberleriniz var m?
Olga vanovnann gzleri yala doldu, buraya geldii iin
ok utand. stelik byk bir ac duyuyordu. Tablonun arka
sndaki gizlendii yerden belki de sinsi sinsi glen rakibi kad
nn nnde milyon verseler konumazd.
ncecik bir sesle, ekine ekine;
Size almam getirdim... Bir ldoa, dedi.
Dudaklar titriyordu.
A -a-a!.. almanz m?
Ressam resmi eline ald, bir yandan ona bakarken bir yan
dan da kurulmu bir makine gibi br odaya yrd, Olga Iva
novna da onu izledi.
Riyabovski ii akaya vuruyormu gibi uyakl (kafiyeli)
szckler seerek:
- i

Natrmort... Birinci sort... Kurort... ort... Port... diye


mrldand.
Atlyeden aceleci ayak sesleriyle birlikte bir hrt iitildi.
O kadn gitmiti dem ek? Olga Ivanovna avaz klnca bar
mak, Riyabovskinin bana sert bir ey vurmak, ondan sonra
da ekip gitmek isliyordu. Ama gzyalarndan bir ey greni-
yordu, utancndan yerin dibine gemili; artk ressam Olga Iva
novna deil, ufack bir karncadan farkszd o.
Olga Ivanovnann almasna bakmakta olan Riyabovski
uykusunu yenmek iin ban sallayarak, bitkin bir sesle:
ok yorgunum, dedi, iyi bir denem e ama bugn dene
me, geen yl deneme, bir ay sonra gene deneme. Bu iten bk-
maynza ayorum dorusu. Sizin yerinizde olsam resmi b
rakr, ciddi bir biimde mzikle ya da baka bir sanatla urar
dm. Siz ressam deil, mzisyensiniz. Neyse... Bugn ne kadar
yorulduumu bir bilseniz! ay getirmelerini syleyeceim im
di... Siz de ister misiniz?
Olga Ivanovna dar kan Riyabovskinin uana bir ey
ler smarladn iitti. Ona veda etmemek, sorun karmamak,
en nemlisi de onun nnde alamamak iin Riyabovski dn
meden n odaya kotu; lastik ayakkablarn giyerek kendini
dar att. Sokaa knca geni bir soluk ald. Kendini hem Ri-
yabovskiden, hem resimden, hem de atlyede onu ezen utan
tan kurtulmu hissediyordu. H er ey bitmiti artk!
Doruca terzisine gitti; oradan, daha bir gn nce kente
gelmi olan Barnaya, Barnaydan nota satlan bir dkkna...
Btn bu yerlerde hep Riyabovskiye yazaca, krlm guru

1 Snf... Kaplca.. eytan... Liman. (-N.)


runu kurtaracak, acmasz souk mektubu; baharda ya da yazn
Dmovla birlikte kaca, onu gemiten btnyle kopara
cak Krm gezisini ve balayaca yeni yaam dnyordu.
Akam ge vakit eve dnd, daha giysisini bile deitirme
den salondaki masaya geti, tasarlad mektubu yazmaya ko
yuldu. Riyabovski ona ressam olmadn sylemiti. yleyse
o da Riyabovskiden bunun hncn alacak, onun da her yl ayn
eyleri izip durmadan ayn laflar syleyen, arlk son barutunu
harcam, basmakalp bir insan olduunu yazacakt. H atta o-
nun kendisine ok eyler borlu bulunduunu, davranlarnda
bir aksaklk balamsa, bunun, onun yararl etkisini dumura
uralan, bugnk gibi tablo arkalarnda gizlenmi, amac belir
siz kimseler yznden ileri geldiini bildirecekti.
Dmov alma odasnn kapsn amadan, ierden:
Anacm! diye seslendi.
Ne var? Bir ey mi isliyorsun?
Anacm, sakn odama girme. En fazla kapya kadar so
kul, e mi!.. gn nce hastanede kupalazna yakalanm o-
lacam, kendimi iyi hissetmiyorum. Birini gnder, hemen Ko-
rostelevi arsn.
Olga Ivanovna, kocasn, btn tand erkekleri ard
gibi, adyla armaz, soyadn kullanrd. nk Osip adn,
G ogol n Osip adl kahramann ve Osip ahrip, a Ahrip o-
sip tekerlemesini anmsatt iin beenmiyordu. Can skla
rak:
Osip, byle bir ey olamaz! dedi.
Hemen birini gnder. Kendimi iyi hissetmiyorum...
Dmovun divana doru yryerek oraya uzand iitili
yordu. sesi bouklam gibiydi.
Olga Ivanovna korkudan rpererek: Bu da nerden kt?
ok tehlikeli bir ey! diye dnd.
Hi gerei yokken eline bir mum alp yatak odasna gitti,

1 Osipin sesi ksld, Ahripin sesi ise bouklat. ( .N.)


oraya niin geldiini dnrken gz birden aynaya kayd.
Giysisinin gs sar farbalal, ceketinin kollar omuzlarda ha
vaya kalkm, korkudan yz sapsar, cad kadar irkin bir ka
dnd aynadaki grnt. Birden Dmova, Dmovun genlii
ne, onun kendine olan sonsuz akna, hatta Dmovla birlikte
oktandr yatmad u ksz yataa kar iinde byk bir ac
ma duydu. Ah, Dmov! Yznde yumuak, uysal glmsemesi
hi eksik olmayan Dmov! Ac gzyalar arasnda Koroste-
leve yalvarrcasna bir mektup yazd. Vakit gecenin ikisiydi.

VIII

Sabah saat Sde Olga Ivanovna uykusuzluktan ba kazan


gibi, salar darmadank, irkin, sulu bir yzle odasndan k
tnda n odaya doru yryen siyah sakall biriyle karlat.
D oktor olmalyd bu. Evin ii ila kokuyordu. Kocasnn al
ma odasnn nnde duran Koroslelev gene sa eliyle sol by
n kvryordu.
Korostelcv ask bir suratla Olga Ivanovnaya dnerek:
Beni balaynz, ama sizi ieri brakamayacam, dedi.
Hastalk bulacdr. Aslnda girmenizin bir yarar da yok. Nasl
olsa kendinde deil...
Olga Ivanovna fsltyla:
Kupalaz olduu doru mu? diye sordu.
Korostelev onun bu sorusunu duymazlktan geldi.
Kendini bile bile tehjikeye atanlar cezalandrmal. Has
tala nasl yakalandn biliyor musunuz? Sal gn bir ocu
un damandaki kupalaz zarn tple emmi. Neden yapt bu
ii? Dpedz aptallk... Yazk etti kendine...
Tehlikeli mi? ok mu?
Ar bir durum, diyorlar. Aslna baklrsa rek anlar bu
iten.
Bu srada eve kii daha gledi. Biri, dili Yahudi krmzs,
kzl sal, uzun boyunlu, ufak tefek bir adamd; ba zangoca
benzeyen kincisi uzun boylu, kamburca, salar dank; n-
cs ise okgen, iman, krmz yzl, gzlklyd. Arkada
larnn banda nbet tutmaya gelen doktorlard bunlar. Sras
n allatm olan Korostelev evine gitmedi, orada kalarak oda
larda glge gibi dolamaya balad. Hizmeti, doktorlara ay
yapyor, ikide bir eczaneye kouyordu; o yzden odalar toplan
mamt. Evin ii sessiz, hznlyd.
Olga Ivanovna odasnda tek bana oturuyor; Tanrnn o-
nu, kocasn aldatt iin cezalandrdn dnyordu. Sesi
kmayan, yumuak bal, anlalmam bir varlk; uysall, faz
la iyi oluu yznden kiiliini savunamam, zayflayp gsz-
lcmi bir insan, teki odada divanda uzand yerde, kimseden
yaknmadan sessiz sessiz ac ekiyordu. Ama sayklamalar ara
snda birinden azck yaknm olsa, doktorlar, hastalnn tek
nedeninin kupalaz olmadn anlayacaklard muhakkak. Ko-
roslclevc sorsalar o da biliyordu. Bln gece arkadann ka
rsna, asl ve ba sulu oymu, kupalaz ancak ikinci derecede
nemliymi gibi bakmas bouna deildi... Olga Ivanova imdi
ne Volga zerindeki ay kl geceyi, ne sevgi szlerini, ne de
ky evindeki iirli yaam akima getiriyordu; onun dnd
tek ey, geici bir heves, bir hoppalk yznden grtlana ka
dar pis, yapkan bir amura bat ve bu amuru mr boyun
ca lemizlcyemeyecciydi.
Riyabovski ile aralarndaki tedirgin ak anmsadka;
Ah, ben nasl da kendimi aldatmm! Allah canm alsa da ya
pamaz olsaydm!.. diyordu kendi kendine.
Saat 4te Korostelev ile le yemei yediler. Korostelev
krmz araptan baka azna bir ey koymad, hep somurttu.
Olga Ivanovna da bir ey yemedi. Bazen iin iin dua ederek,
Dmov iyi olursa onu tekrar seveceine, ona bal kalacana
yemin ediyor; bazen gzleri K orostelevin yzne taklp biran
dalarak; Bir stnl, bir hreti olmamak, stelik yz bu
ruuk, tavrlar baya, basit olmak kim bilir ne kadar can sk
cdr? diye dnyordu. Bazen de hastalk kapaca korku
suyla bir kere olsun kocasnn odasna girmedii iin, Tanr her
an cann alacakm gibi bir korkuya kaplyordu. Mutluluunu
kendi eliyle ykt, bir daha da dzeltemeyecei inancyla bir
likte hznl ve anlalmaz bir duygu sarmt btn benliini.
Yemekten sonra akam karanl kt. Olga Ivanovna
salona girdii zaman, bann altna srma ilemeli ipek yastk
lardan birini koymu bulunan Korostelev, sedirin stnde uyu
makla, khi-puha-khi-puha diye horlamaktayd.
Nbete gelen, nbetten giden doktorlar da fark etmiyor
lard bu dzensizlii. Salonda yabanc birinin horlaya horlaya
uyumas, duvarlardaki resim taslaklar, eyalarn dankl, e-
vin hanmnn salarnn karmakarkl, pasakll; hibiri,
hibiri kimsenin dikkatini ekmiyordu. Doktorlardan biri, elin
de olmadan bir eye gld; bu gl yle yersiz, yle souk ka
mt ki, herkes bir tuhaf oldu.
Olga vanovnann salona ikinci geliinde Korostelev uy
kudan kalkm, sigara iiyordu.
Olga vanovnay grnce, alak sesle;
Kupalaz burun boluuna gemi, dedi. stelik kalbi
de iyi almyor. Ksacas, iler kt...
rcki getirseydiniz ya!
Geldi. Hastaln buruna geliini syleyen o. rck bu
na ne yapsn! Sonra rck de kim oluyor? O rcksc ben de Ko
rostelev im, var m bunun lesi?
Zam an gemek bilmiyordu. Olga Ivanovna sabahtan beri
toplanmayan yatanda giyinik olarak yatm, uyukluyordu. E-
vin btn odalarnn demirle dolu olduunu gryordu dn
de, bu demirler bir dar karlsa, hemen hafifleyip rahatlaya
cakt. Gzlerini at zaman demirlerin Dmovun hastal ol
duunu anlad.
Yeniden dalarken... Natrmort... Port... Sport... K u
rort... diye dnyordu. Ya rek nasl? rek... Grek...
Vrek... Krek. Dostlarm imdi neredeler? zntmz olduu
nu biliyorlar m? Gospodi, spasi... zbavi.1 rek... Grek...
Yeniden demir dolu odalar. Zaman uzadka uzuyordu,
alt katta saatin gongu arka arkaya vuruyordu. Arada bir kap
nn zili alyor, doktorlar geliyorlar, gidiyorlard... Tepside bo
bir bardakla hizmeti girdi ieri.
Yata sermemi em reder misiniz? diye sordu.
Bir yant alamadan da kt. Aada saat bir daha vurdu,
Volga boyunda geirdikleri yamurlu bir gn girdi dne, o-
dasna yabanc olduunu sand biri geldi. Olga Ivanovna ye
rinden srad ve karsnda Koroslelevi grd.
Saat ka? diye sordu.
e geliyor.
Bir haber var m?
Can ekiiyor. Bunu sylemek iin gelmitim.
Korostelev hkrmaya balad; yatan stne, Olga va-
novnann yanna oturarak gzlerini yeniyle sildi. Olga Ivanov
na durumu birden kavrayamad, ama bedeninden bir rperti
geli, ar ar istavroz kard.
Korostelev ince sesiyle:
Can ekiiyor, diye steleyerek yeniden hkrmaya ba
lad. lyor, nk kendini feda etti... Bilim iin ne byk bir
kayp! Hastanedeki doktorlarla kyaslarsak ei bulunmaz, ulu
bir insand. Ben yetenek diye onunkine derim. Kendisine ne u-
mullar balamtk! Eine az rastlanr bir bilim adam olacakt!
Oska Dmov, Oska Dmov, bunu bize neden yaptn! Oy-oy,
kurban olduum!
Korostelev derin bir znt iinde elleriyle yzn kapa
d. Bu hkrklardan ba sarslyordu. Binlerine olan kzgnl
gitgide artarak devam etti:
Hele o ne ruh zenginlii! Herkesin iyiliini isteyen, sev
gi dolu, temiz bir yrek! nsan deil, bir prlanta! Bilime hizmet
etti, bilim yznden de lyor. G ece demedi, gndz demedi,

1 Gospodi spasi, zbavi: Tanrm sen kurtar. Sen esirge. ( .N.)


eek gibi alt; kimseden yardm beklemedi. G en bilgin, ge
lecein profesr evinin geimini de dnmek zorundayd; i
te u paavralara para yetitirmek iin akamlarn eviri yap
makla harcad.
Korostelev tiksintiyle Olga Ivanovnann yzne bakt, iki
eliyle birden arafa sarld ve btn sulu oymu gibi cartadak
yrtt.
Ne kendi acd kendisine, ne de bakas. Ee, bundan
baka ne beklenebilirdi ki!
Salondan birisi tok sesiyle:
Esiz bir insand! dedi.
Olga Ivanovna, Dmov ile geen yaamn balangcndan
sonuna dek btn ayrntlaryla gznn nne getirdi ve o-
nun, btn tandklarna oranla gerekten ei az bulunur, ola
anst, byk bir insan olduunu anlad. Rahmetli babasnn,
btn doktor arkadalarnn ona kar davranlarn anmsa
ynca, onlarn Dmovda gelecein nl bir kiisini grdklerini
anlad. Duvarlar, tavan, lamba, yerdeki hal ona alayl alayl gz
krpyorlar; sanki, Kardn elinden, kardn! demek istiyor
lard. Gzlerinden yalar akarak yatak odasndan dar frlad,
salonda tanmad bir adamn nnden hzla geti ve alma
odasna dald. Kocas beline kadar battaniyeyle rtl, divanda
yatyordu. Yz korkun denecek kadar zayflamt, canllar
da raslanmayan kirli sar bir rengi vard. Yalnz alnndan, siyah
kalarndan ve ok iyi tand glmsemesinden onun Dmov
olduunu anlayabildi. abucak gsn, alnn, ellerini yokla
d. Gs scakt hl, ama alnnn, ellerinin hoa gitmeyen bir
soukluu vard. Yar ak gzleri kendine deil, battaniyeye
bakyordu.
Dmov! Dmov! diye haykrd.
Ona, kars olarak yanldn, henz her eyin bitmediini,
yaamn yeni batan gzel, mutlu yaplabileceini, onun b yk,
ei az bulunur, olaanst bir insan olduunu, onu mrnn
sonuna kadar sayacan, ona tapacan, onun nnde kutsal
bir korku duyacan sylemek istiyordu.
Dmov! Dmov! Gzlerini a, Dmov!
Kocasn omzundan sarsyordu. Onun bir daha uyanmaya
ca doru muydu?
Salonda Korostelev, hizmetisiyle yle konuuyordu;
Bunda bilmeyecek ne var? Dosdoru kilise bekisinin
evine gidin, dknler yurdunun yerini sorun. Oradan yal ka
dnlar gelirler, cenazeyi ykarlar, daha ne gerekiyorsa hepsini
yaparlar...
SRG NDE

A rkadalarnn Bilge adn taktklar Scmyon ile adn


kimsenin bilmedii gen bir Tatar kyda atein yanna otur
mu, konuuyorlard; teki mavna krekisi ise az ilerdeki
dama yatmaya gitmilerdi. Semyon altm yalarnda, kupkuru
bir adamd, aznda tek di kalmamt; buna karlk geni o-
muzluydu, olduka salkl bir grn vard, epeyce de i
miti. Aslnda bu saatle o da oktan yatm olurdu, cebindeki
yarm ie votkay damdaki krekilerin almalarndan korktu
u iin atein yanndan ayrlamyordu. T atar genci ise hastayd;
paavralar iinde kvranp duruyor, memleketi Simbirskteki
mutlu yaantsn, orada brakp geldii gzel, akll karsn
anlatyordu. Ya yirmi be var ya da yoktu, gelgeldim kr ate
inin aydnlnda hznl, solgun, hastalkl yz ona ocuksu
bir hava veriyordu.
Bilge;
Ben burasna cennet diyemem, dedi. Grdn gibi
kylar cascavlak, evremizde sudan, amurdan baka bir ey
yok. Paskalya yortusu oktan getii halde k bitmek bilmiyor,
rmak daha buzlar iinde, sabahtan beri kar yayor.
Kt, ok kt! dedi Tatar genci, korkuyla evresine
baknd.
Karanlkta on adm ilerlerinden sular insan donduran bir
rmak akyor; dalgalar amurlu sahilleri oyarak, aldaya a-
ldaya denize kouyordu. Kydaki iskeleye karanlkta kop
koyu gzken bir mavna balanmt. Kar kyda ise bir parla
yp bir snerek kvrla kvrla ilerleyen alevler vard. Bunlar
kyllerin atee verdii, geen yldan kalma kuru otlard. Bu
ylan kvrmlarnn daha tesinde ise her yer gene karanlkt.
Mavnaya buz paralar arpyordu, hava dondurucu souk ve
nemliydi...
Tatar genci ban kaldrp ge bakt; memleketindeki
gibi bir yn yldz vard, aas ise kopkoyu karanlkt. G ene
de deiikti burann g, Simbirskteki yldzlara, gkyzne
benzemiyordu.
Kt, ok kt! dedi bir daha.
Bilge gld.
Alrsn, aslanm, alrsn. Daha yan ne ki, azn st
kokuyor, stelik aklnn da bir eye erdii yok, kendini dnya
nn en mutsuz adam sayyorsun. Bir zaman gelecek, Tanrm,
herkese byle bir yaam ver! diye dua edeceksin, ite karnda
ben byleyim. Aradan bir hafta daha gesin, mavnay brakp
sal indiririz suya. O zaman sizler Sibiryaya gezmeye gidersiniz,
ben tek bama kalp iki yaka arasnda mekik dokumaya ba
larm. Tam yirmi yldr bu byle. ok kr, hibir eyden ika
yeti deilim. Dilerim, herkes benim gibi yaasn.
Tatar atee al rp att, ykselen alevlere doru biraz
daha sokularak
Babam hasta, dedi. ok gemez lr, o zaman annemle
karm da gelir buraya. yle sylediler.
Karnla, annenle ne iin var senin? Sakn byle bir ap
tallk edeyim deme! Besbelli, kr eytan akln elmi. O kahro-
lasy dinlersen ban beladan kurtulmaz. Bunu byle bil! Tam
tersine, o aklna kar-kz getirdike sen aksini yapacaksn. Son-
racma, zgrl de unut. Byle eyler bir iine yaramaz.
Artk senin ne annen var, ne baban, ne evin, ne barkn... Hele
zgrl hi dnme.
ieden bir yudum daha ekti.
Bak, olum, ben basit bir kyl paras deilim, kara-
cahil bir aileden gelmedim, babam kilise zangocuydu. Kursk-
tayken, daha srgne gnderilmeden nce okumu adamlar
gibi setre giyerdim. Ama imdi yle bir noktaya geldim ki,
toprak stnde plak yatar, ot yiyerek yaayabilirim. G ene de
durumuma krediyorum, keke herkes byle yaasa... Hibir
gereksinme duymuyorum, kimseden korkmuyorum; bana yle
geliyor ki, benden daha zengin, daha zgr kimse yok yery
znde. Beni memleketimden buraya srgn ettiklerinde ilk
gnden ayak diredim, kendim iin bir ey istemeyeceim, d e
dim. eytan aklma karm, akrabalarm, zgrlk gnlerimi
getirdike, Hibiri gerekmez bana! diyerek sk durdum. yi
ki sk durmu, direnmiim; bak, gzel gzel yaayp gidiyorum,
szlanacak bir derdim yok. Ama eytann drtm elerine dayana
maz, onu bir kerecik dinlemeye kalkarsan battn gndr;
boazna kadar batakla saplanr, bir daha kurtulamazsn. Bu
nu yalnz senin, benim gibi sradan insanlar iin sylemiyorum;
okumu, yksek aileden gelenler iin de byledir.
On be yl kadar nceydi, Rusyadan bir beyefendi buraya
srgn geldi. Miras konusunda kardeleriyle bir anlamazla
m dm nedir, sahtecilikle ii kendi lehine evirmeye al
m. Kont ya da barondu en azndan ya da en azndan memur
snf ndand. Buraya gelir gelmez ilk ii M uhortinskte b ire v ile
toprak satn almak oldu. Kendi emeimle, aln terimle gein
mek istiyorum. Malm-mlkm elimden aldlar, imdi bir sr
gnden baka biri deilim diyordu. Hadi, Tanr yardmcnz
olsun, gnlnzce aln dedim. O zamanlar gen, hamarat,
tuttuunu koparan bir adamd; ekinini kendisi bier, baln
tutar, at srtnda altm fersah yol giderdi de bana msn demez
di. Yalnz kt bir ey vard, daha ilk yldan Grinodaki pos
taneye dadanmt. Salla karya geerken iini eker, Sem-
yon, nedense epeydir evden para gndermiyorlar. Gidip bir
bakaym derdi. Ben de ona derdim ki: Vasili Sergeyi, insan
olana para gerekmez. Para ne ie yarar ki! Eski gnlerinizi un
utun, sanki o gnleri hi yaamam, dnzde grmsnz
gibi her eye yeniden balayn. eytan denen o kahrolasya
kulak vermeyin! Onu dinlerseniz ileriniz tepe taklak gider,
sonunda daraacnda bulursunuz kendinizi. imdi istediiniz
paradr, yarn baka eyler kar ortaya, bunun arkas bir trl
gelmek bilmez. Eer mutlu yaamak istiyorsanz kendiniz iin
hibir ey istemeyeceksiniz. Madem sizinle benim gibileri kr
talih ac bir ekilde gcendirdi, yleyse bundan byle ondan
herhangi bir dilekte bulunmaya, ayaklarna kapanmaya gerek
yok. Tam tersine, ona deer vermeyip kk grmeliyiz. Biz o-
nu kk grmezsek o bizimle alay eder ite byle sylerdim
beyefendiye.
Bir gn kendisini kar^ yakaya geiriyordum. Baktm, g
lerek ellerini ovuturuyor. Grinoya karm karlamaya gidi
yorum. Bana acd, yanma gelmeyi kabul elli. yi bir kadndr,
yufka yreklidir. dedi. Sanrsn ki, sevinten gklere uacak.
Ertesi gn karsyla birlikle dndler. Yanndaki hanm gen
mi gen, gzel mi gzeldi; banda apkas, kucanda da kk
bir kz ocuu var. Kadnn valizi, bavulu dersen ynla... Bizim
Vasili Scrgcyi karsnn evresinde drt dnyor, gzlerini
ondan ayramayp nasl vneceini bilemiyordu. Bana Sem-
yon karde, Sibiryada da insan gibi yaanrm... dedi. yle
olsun, sevinciniz ne kadar srecekmi, grelim! diye geirdim
iimden. O gnden sonra her hafta Grinoya postaneye
tand, Rusyadan para gnderdiler mi diye yokluyordu. Be
sbelli, avu dolusu paraya gereksinmeleri vard. Bir gn du
rumu kendi azyla yle aklad: Scmyon, karm genliini,
gzelliini benim uruma Sibiryada harcamay, ac yazgm
benimle paylamay gze aldna gre ben de ona her m utlu
luu tattrmalym... Hanmnn can sklmasn diye evredeki
memur takmyla, tant her molozla ahbaplk kurdu. Evine
gidip gelen bunca kalabal yedirip iirmek gerekir, yle deil
mi? Ayrca evinde piyanosu olsun, divann stnde geberesi
uzun tyl kpei olsun ister... Senin anlayacan, mardka
mard, lks iinde yaamaya balad. Ancak hanmyla gzel
gnleri uzun srmedi. Nasl srsn ki? Sokaklar amur iinde,
yamur dinmek, hava snmak bilmez; ne sebze var, ne meyve;
insanlar dersen yontulmam, grgsz, sarho... Hanmefendi
ise bakentte yetimi, el bebek, gl bebek bytlm. Bura
larda can sklmayp da ne yapsn? Kocasna da eski sayg gs
terilmiyor artk, nk bildiin beyefendi deil, sradan bir
srgn...
A radan yl m gemiti, neydi... Hi unutmam, Uspcn-
yev yorlusuydu, gece sabaha doru kar kydan seslendiler.
Sra sarlp sal oraya yzdrdm, bir de ne greyim, bizim
hanmefendi gzelce giyinip kuanm, yannda da memur
takmndan gen bir bey. al koulu bir yaylya kurulmular.
Neyse, onlar karya geirdim. Ondan sonra bir daha ortalkla
gzkmediler. Daha o sabah Vasili Scrgeyi arabasyla kt
geldi. Semyon, benim hanmla gzlkl bir bey kar yakaya
getiler mi? diye sordu. Getiler ya. dedim. Ama kodunsa
bul. kim bilir nereye gitmilerdi! Beyefendi tam be gn pele
rinde kotu, ama onlar hibir yerde bulamad. Sonra onu bu
yakaya geirdiim srada kendini saln stne atl, ban tah
talara vurarak dvnmeye balad. Tam dediim kmt. Bana
sylediklerini anmsatp, Demek, Sibiryada da insan gibi
yaanrm. dedim. Bunun zerine daha ok zld, alayp
szland... Sonra rendik ki, kars ta Rusyada almt soluu.
Bizimki hem onu grmek, hem de ann elinden kurtarmak
iin yanp tutuuyordu. Bunun iin her eyden nce zgrl
n kazanmas gerekir, yle deil mi? ite o da yle yapt, her
gn arabasyla bir o yakaya, bir bu yakaya tanmaya balad.
Bir gn postaneye, bir gn il yetkililerine... Suunu balayp
memleketine gndermeleri iin dileke stne dileke veri
yordu, yalnz telgraf paras olarak iki yz ruble harcamt. Bu
yzden topran satt, evini ftlara rehine verdi. H ele bir de
kendisini grsen nasl arrdn! Salar aard, srt kambur
lat, yz veremliymi gibi sararp soldu. Konuurken hep
khe-khe-khe diye ksryordu, gzleri ise hep yalyd...
Byle zgrlne kavumak peinde sekiz yl urat
durdu... Peki, sonra ne oldu? diye soracak'olursan, onu da
syleyeyim; Bizim beyefendi yeniden canland, eski neesini
buldu. nk yeni bir i amt bana. Neymi, efendim, kz
bymm... Gzelliine bakmaya doyamyormu. Gerek
ten de, kara kal, kara gzl, gzel mi gzel, civelek bir kz
vard... H er pazar baba-kz Grinoya kiliseye giderlerdi, ikisi
saln stnde yan yana dururlarken kz durmadan kkrdar,
babas ise gzn ondan ayrmazd. Semyon, Sibiryada da
insan gibi yaanr, insan burada da mutlu olabilirmi. Bak, ne
gzel bir kzm var! Bin fersah uzaklara kadar nerede ararsan
ara onun gibisini bulamazsn. derdi. Ben de derdim ki,
Doru, kznzn stneyok, bir iim su... Kendi kendime de,
Bekle de gr, bakalm. Gencecik kz, fkr fkr kan kaynyor,
yaamak isteyecek. Peki, bizim burada nerede o yaam? diye
sylenirdim.
te byle, delikanl, tam dediim gibi kt. O delimen kz
zamanla zayflad, sararp soldu, hastala yenik dt. Besbel
li. verem. Al sana Sibiryada mutluluk! Demek, burada da insan
gibi yaanrm, yle mi? Kahrolas felek! Adamcaz kzn
gstermedii doktor brakmad. Kimisinin ayana gidiyor,
kimisini evine aryordu. ki yz fersah uzakta bir doktor ya
da byc ad m duydu, hemen oraya kouyordu. Doktorlara
harcad paralar dndke keke bunlar ikiye yatrsayd,
derim kendi kendime. Nasl olsa sonunda lecek deil mi? Kz
lnce de iyice perian olacak. zntden ya kendini asar ya
da srgnden kaar. Ama kamakla kurtulunmaz ki. Yakay
ele verince yeniden yarglanr, sonra krek mahkumluu,
krba cezas...
Souktan bzen Tatar;
G ene de, dedi.
Neresi iyi bunun?
yi ite... Kars yanna gelmi, kzn bytm... Kar
syla, kzyla bir arada olduktan sonra krek, krba vz gelir in
sana. Diyorsun ki, hayatta insana bir ey gerekmez. Bundan
daha kt ne var? Karsyla yl yaamlar ya, bu ona yeter,
T anrnn byk bir ba. yl hi bir eyin olmamasndan
daha iyidir. Sen niin bunu anlamaz?
Bir yandan ayazdan titreyerek, bir yandan pek iyi bil
medii Rusa uygun szck seme gerginlii iinde, gen T atar
kekeleye kekeleye yaban ellerde insann hastalanp lmesinin,
buz gibi kara topraa gmlmesinin hi de iyi olmadn; kendi
kars bir gnlne, hatta bir saatliine yanna gelse byle bir
mutluluk karlnda her trl acya katlanacan, Tanrya
kredeceini syledi. Bir saatlik mutluluk hibir eyin olma
masndan bin kat iyiydi.
Sonra baba evinde kalan gzel, akll karsndan sz elli;
ban ellerinin arasna alp hngr hngr alayarak bir hi
uruna srgne gnderildiini, bir iftirann kurban olduunu
anlatt, iki kardeiyle amcas bir kylnn atlarn almlar,
adamcaz ldresiye dvmler. Yakay ele verenler daha
sonra adaletsizce yarglanm, kardeleriyle birlikte kendisini
de Sibiryaya srgn etmiler, zengin olduu iin amcas paay
kurtarm.
Buna da alrs--n! dedi Semyon.
Gen T atar sustu, alamakl baklarn atee dikti. Yz,
iinde bulunduu durumu bir trl kavrayamadn anlatyor
du. Ne diye burada, bu karanlk, slak yerde, tanmad insan
lar arasndayd da memleketi Simbirskte deildi? Bilge atein
yanna uzand; yznde garip bir glmseme, alak sesle uzun
bir ark tutturdu. Daha sonra;
Babasnn yannda bir gen kz ne kadar mutlu olabilir
ki? dedi. Babas onu seviyordur mutlaka, gnln alyordur;
gelgelelim kat, sert bir adamdr ne de olsa, ona gz atrmaz.
Oysa gen kzlar sertlikten hi holanmazlar. Onlara sertlik
deil, kah-kah-kah, kih-kih-kih gerekli. Bir de gzel kokular,
pomatlar... Ah, bu dnyann ileri!
Bilge byle diyerek iini ekti.
Votka da tkenmi, yleyse gidip yatmak en iyisi. Deli
kanlm, hadi hoa kal!
Tek bana kalan Tatar genci atei biraz daha besledi, har
lanan atee bakarak yere uzand, doup byd ky,
karsn dnmeye balad. Kars bir aylna, daha olmad, bir
gnlne gelseydi yanna, sonra isterse geri dnsnd. Bir ay,
hatta bir gn hi gelmemekten iyiydi. Peki, szn tuttu da
geldi, diyelim; ona ne yedirip ne iirecekti? Nerede barnd
racakt?
Karnn doyuramadktan sonra nasl yaar burada? diye
yksek sesle sylendi.
Salda geceli-gndzl krek ekmesi karlnda gnde
on kapik cret alyordu. Geri yolcular bahi de veriyorlard,
ama br krekiler bahii kendi aralarnda paylatklar yet
miyormu gibi bir de onunla alay ediyorlard, ite byle para-
sz-pulsuz, souklan yerek, korku iinde, yar a yar tok
gnleri geiyordu... imdi arlar iindeki bedeniyle urada
soukta tir lir titreyeceine kalkp dama gitse ne iyi olurdu.
Ama orada da stne rtecek bir ey yoktu, stelik rmak
kysndan daha souklu. Burada hi olmazsa ate yakp sna
biliyordu.
Bir hafta daha geip sular alalnca rmaa sal indirecek
ler, Semyon dnda btn krekiler isiz kalacakt. O zaman
karnn doyurmak iin ya baka i arayacak ya da ky ky dola
p dilenecekti. Kars henz on yedi yandayd; bu durumda
gen, gzel, utanga kzcaz, yzn ap onunla birlikte ky
ky dilenmek zorunda m kalacakt yoksa? Hayr, bunu dn
mek bile iine korku veriyordu.
Ortalk aydnlanmaya balamt. Sahildeki mavna, lgn
lar, alkalanan dalgalar iyice belirginleti. Geriye dnp
baknca sularn oyduu yar, yarn dibinde st yank rengi
saplarla rtl dam, tepede ise ky evlerini grd. Kyde
horozlar tyordu.
Kzl kilden oluan yar, mavna, rmak, tanmad bu kt
insanlar, alk, ayaz, hastalklar belki gerekte yoktu da ona
varm gibi geliyordu. Belki de o bunlar dnde grmekteydi.
Bir ara uyuduunu hissetti, kendi horultusunu duydu. Elbette
evindeydi imdi, karsna adyla seslense hemen yant verirdi,
annesi ise bitiik odadayd... Ah, u ryalar ne irkiltici eylerdi!
Kimin ne iine yararlard acaba? Glmseyerek gzlerini at.
Hangi rmakt yanndan akp giden? Yoksa V olga1 myd?
Kar durmamacasna yayordu.
Kar kydan;
Mavnay gnder! Mavnac! diye bir haykr ykseldi.
T atar genci iyice aykt, hep birlikte mavnay karya geir
meleri iin arkadalarn uyandrmaya gitti. Yrtk prtk tu
lumlarn yar yolda giyen uyku sersemi krekiler hrltl ses
leriyle svp sayarak, souktan bzerek mavnann yannda
toplandlar; sonra srayla, acele etmeden mavnaya alladlar. Ir
maktan buz gibi bir yel esiyordu, dondurucu sularn uykudan
sonra daha bir rktc, daha bir irkiltici geldii belliydi. Talar
ile kreki srk gibi uzun kreklere asldlar. Krekler
alacakaranlkta geni, yayvan ularyla stakoz kskalarn
andryordu. Mavnaya en son atlayan Bilge btn gvdesiyle,
karn st uzun dmen koluna yasland. Kar yakadan dur
madan baryorlard, hatta tabancayla iki el ate ettiler. Anla
ld kadaryla krekilerin uyuduunu ya da kyn meyha
nesine gittiini sanyorlard.
Bilge;
Ne barp duruyorsunuz? diye sylendi.
Ona sorarsanz bu dnyada acele etmenin hi gerei
yoktu, nasl olsa sonunda isteyen istedii yere varrd.
Hantal mavna lgnlar arasndan szlerek ar ar ky
dan ayrld. Mavnann ayn yerde durmayp ilerledii ancak
lgn dallarnn geride kalmasndan anlalabilirdi. Krekiler
krekleri ll aralklarla, hepsi ayn anda ekiyorlard; Bilge
ise karn st yatt dmen koluyla birlikte mavnann knda
bir o yana, bir bu yana savruluyordu. Sanki bu insanlar tufan

1 Volga memleketinin topraklanndan gemektedir. (.N.)


ncesinden kalma, uzun peneli bir hayvann srtna binmiler
de, kabuslu gecelerde dlerine giren, buz gibi souk, hi is
temedikleri bir lkeye yolculuk yapyor gibiydiler.
Mavna lgnlar arasndan syrlp derin sulara dald. Kar
kydakiler kreklerin ll vurularn, su prtlarn iit
meye balamlard. Gene de abuk! Daha abuk! diye ba
rrlarken on dakika sonra mavna kt diye arparak iskeleye
yanat.
Semyon kardan slanan yzn svazlayarak;
Yayor, durmadan yayor! diye homurdand. Bu kadar
kar nereden gelir acaba?
Ksa boylu, zayf, yalca bir adam bekliyordu onlar iste-
lede; adamn srtnda yakas tilki krknden yarm gocuk, ba
nda kuzu derisi apka vard. Arabasndan biraz uzakta kpr
damadan duruyor, bir eyler anmsamaya alt halde aklna
bir ey gelmemesine kzm gibi fkeli fkeli somurtuyordu.
Ancak Bilge yanna yaklap glemseyerek apkasn karnca
konumaya balad:
Bir an nce Anastasyevkaya varmam gerek. Kzm gene
ktleti, sylediklerine gre oraya yeni bir doktor atanm.
Atlar, arabay sala bindirdikten sonra dn yolculuu
balad. Semyonun Vasili Sergeyidiye hitap ettii adam rma
getikleri srece yerinden hi kprdamad, kaln dudaklarn
bzp gzlerini ayn noktaya dikerek somurttu. Arabacs on
dan yannda sigara iip iemeyeceini sorduu zaman da so
ruyu iitmemi gibi yapt, adama yant vermedi. Dmen sr
nn stnde karn st yatan Semyon onu bir sre alayl alayl
szdkten sonra dedi ki:
Hani Sibiryada da mutlu yaanrd? yle sylemitiniz,
deil mi?
Tahmin ettiklerinin doru kmasndan dolay iin iin
sevindii yznden belliydi. Yakas tilki krkl yarm gocuk
giymi yal adamn mutsuz grn, saln ortasnda umar-
sizlik iinde dikilmesi ona ne byk bir kvan veriyordu, kim
bilir!
Kyya kp atlar arabaya koarlarken Bilgenin gene e
nesi durmad:
Vasili Sergeyi, imdi her yer amur iinde. Yollar ku-
ruyuncaya kadar gidiinizi bir-iki hafta erteleseniz iyi olmaz
m?.. H atta hi gitmeyin. nk siz de biliyorsunuz ki, byle
durumlarda gece demeyip, gndz demeyip yollara dmenin
pek bir yararn grmediniz. Gitmeyin vallahi!
Vasili Sergeyi ona karlk bile vermedi, avcuna bahiini
sktrp arabasna bindikten sonra yola koyuldu.
Semyon souktan rperirken kendikendinesyleniyordu:
G ene doktor peinde! Bul bakalm gerek doktoru ne
rede bulabilirsen! Kr eytan dttt gene, kahrolas! G rd
nz gibi byle acayip adamlar var yeryznde.
Tatar genci Bilgeye yaklat; yznde byk bir nefret ve
tiksintiyle, krk dkk Rusasna Tatarca szckler katarak;
O adam iyi, sen kt, ok kt! ddi. Beyefendi iyi ruh
lu; sen hayvan, ruhun kararm. Beyefendi yayor, sen oktan
gebermi... Tanr insan yaasn, sevinip zlsn, sknt eksin
diye yaratm. Demek, sen yaamyor, l, sanki ta, toprak...
T a nasl bir ey istemez, sen de istemez... Sen tatan baka bir
ey deil, Tanr seni sevmiyor, beyefendiyi seviyor...
O nun szlerine gldler. T atar genci kk grrcesine
yzn buruturdu, elini sallad, srtndaki paavralara sarnp
bzerek atein yanna kotu. Krekiler ile Semyon ise da
mn yolunu tuttular.
Damn killi, slak tabanna serili samanlarn zerine uza
nan krekilerden biri;
oksouk! dedi.
Baka bir kreki de;
yle, lk saylmaz, diye karlk verdi... Bizimkine de
yaamak m derler?
Hepsi de yattlar. Bir ara rzgrdan kap ald, ieriye kar
savrulmaya balad. Hi biri kalkp da kapy kapamad, nk
hem yor, hem de-eniyorlard.
Uykudan gzleri kavuan Semyon kendi kendine mrl
danyordu:
Ben yaantmdan memnunum. Tanrm herkese byle
bir yaam versin.
Sen yedi canl, eytan ruhlu bir adamsn. eytanlar senin
gibilere dokunmaz.
Dardan kpek ulumasna benzeyen sesler gelmeye ba
lad.
Nedir o? Biri mi alyor nedir? diye sordu biri.
Bizim T atar alyor.
Garip ocuk. Alayacak ne var?
Semyon;
Alr, o da al--r, dedikten sonra hemen szd.
ok gemeden tekiler de uyudular. Kap ylece ak kal
d.
KOMULAR

P iyotr Mihayl vain byk kederler iindeydi, nk


kz kardei, evli bir adam olan Vlasie kamt. G erek evinde
otururken, gerekse tarlalarn dolarken yakasn brakmayan
kederden kurtulmak iin -akta zgrl savunan bir kii ola
rak - drstlk, tutarllk, kimsenin hakkn yememe ilkelerini
yardma aryor, ama bunun da bir yarar dokunmuyordu. Kz
kardeinin iyi bir hareketle bulunmad, Vlasiin onu balan
kard kans tpk aptal dadsnda olduu gibi beyninde gn
den gne daha ok yer etli... Bu durum daha ok kahrediyordu
onu.
Annesi gn boyu odasna kapanyor, dads fsltyla konu
arak ah-vah ediyor, evlerine konuk gelen teyzesi ise her gn
gitmeye kalkyordu. Sabah olunca valizlerini evin nne ka
ryorlar, sonra geriin geriye odasna gtryorlard. Evin iin
de, avluda, bahede byk bir sessizlik vard; sanki aileden biri
lmt. Piyotr Mihayl teyzesinin, hizmetilerin, hatta tar
lada alan kyllerin ona tuhaf tuhaf bakmalarndan Kz
kardeini kandrp gtrdler, sen hl harekete gemiyor
sun. gibi bir anlam karyordu. H arekete gese ne yapacan
bilmiyordu, ama kendisini bu konuda sulamaktan da geri dur
muyordu.
Bylece alt gn geti. Yedinci gn -b ir pazar leden
sonrayd- atl bir haberciyle bir mektup geldi. Zarfn stnde
annesinin ad yazlyd, kadn elinden km bu yazy yakndan
tanyordu: Saygdeer Hanmef. Anna Nikolayevna vaina.
Piyotr Mihayl m ektubun zarfnda, el yazsnda, hatta yarm
braklm Hanmef. szcnde meydan okuyan, kkrtc,
zgrce bir hava sezdi. Kadnlara zg dik bal, kat, acmasz
bir zgrlk havasyd bu. Mektubu annesine gtrrken, Bu
kz geri adm atmaktan, zavall annemden zr dilemektense
lmeye oktan raz. diye dnd.
Annesi giyimli olarak yatyordu yatanda, ieri giren o
lunu grnce hotozunun altndan frlayan salarn dzelterek
apar topar yataktan kalkt, byk bir tela iinde;
Ne var? Nedir o? diye sordu.
M ektup gndermi...
Evde kimse Zina adn azna almaz, hatta kz kardeinden
o diyerek bile sz etmez olmutu. Z inayla ilgili olarak gn
dermi, gelmi... gibi szler kullanyorlard. Yal kadn kz
nn el yazsn tanynca yz arplp irkinleti, hotozunun al
tndan kr salar yeniden dar frlad. M ektup e, yakm-
asna;
Hayr! Hayr! dedi. Kim ne derse desin kesinlikle oku
mam!
zntden, utantan hkra hkra alamaya balad.
Besbelli mektubu okumaya can atyor, ama gururu buna el ver
miyordu. Piyotr Mihaylovi mektubu kendisinin ap annesine
yksek sesle okumasnn daha iyi olacan dndyse de da
ha nce hi tatmad bir fkeye kaplarak avluya kotu, atl
adama bard:
Syle kendisine, mektubuna yant yok. Bizden byle bir
ey beklemesin... Dediimi ona iletmeyi unutma, tamam m
hayvan herif!
M ektubu para para yrtt, hncndan gzleri yala doldu.
Sonra bu kat yreklilii karsnda kendini sulu ve mutsuz
hissederek tarlalara kotu.
Piyotr Mihayln ya topu topu yirmi sekiz olduu halde
imdiden gbek salmt; yal adamlar gibi geni, bol giysiler
giyiyor, nefes darl ekiyordu. Bekarlkta karar klm bir
toprakaasnn btn zellikleri vard onda. Ne ak oluyor, ne
de evlenmeyi aklna getiriyordu. Annesinden, kz kardeinden,
dadsndan, bahvan Vasilyiten baka evde sevdii kimse yok
gibiydi. En ok holand eyler yiyip imek, leden sonra
uyumak, siyasetten, yksek konulardan sz etmekti. Bir za
manlar niversiteyi bitirmiti, bitirmiti ama imdi bu olguya,
zorunlu askerlik grevini bir an nce savuturmaya alan as
kerlik andaki genlerin gzyle bakyordu. Kafasnda ta
d dncelerin ne bitirdii niversiteyle, ne de orada gr
d derslerle bir ilgisi kalmt.
Yamur ncesindeki gibi scak, durgun bir hava kmt
tarlalarn stne. Ormandan arada bir esen yel insan bu
naltyor, geni ve ine yaprakl aalarn diplerindeki birikin
tilerin ar kokusunu getiriyordu. Piyotr Mihayl yazlk, klk
ekinlerini, yonca tarlalarn gezdi; bu srada ayaklarnn ucun
dan birka kez yavrulu keklik srs kalkt. Scakla ikide bir
durup yzndeki teri silmek gerekiyordu. Tarlalar dolarken
kararn verdi: iinde bulunduu skntl durum daha fazla
srmeyecek, yle ya da byle buna bir son verecekti. Aptal
casna, ilkelcesine de olsa muhakkak bir son vermeliydi bu tat
sz duruma.
Kendi kendine Peki, ama nasl? Ne yapmam gerekiyor?
diye soruyor, yardm beklermi gibi yalvarrcasna gkyzne,
aalara bakyordu.
Gkyz suskundu, aalar da; sanki ona syleyecek bir
eyleri yoktu. Konuya drst yaklam bir zm getirme
diine gre, sorunun zm srasnda bana aptalcasna iler
alaca kesindi, saduyusu ona byle fsldyordu. Atl ulaa
kar davran buna bir rnek deil miydi? ilerde neler ola
can kestirmeye almak bile korkutucu geliyordu ona.
E ve dnerken gne batmak zereydi. Tam bir zm
szlk iinde olduu hissi vard iinde. Yz yze kald
gerei kabul etmesi de, tmyle yok saymas da olanakszd;
ikisinin ortas diye bir ey ise hi olamazd. apkasn eline alp
mendiliyle yelpazelenerek yrmeye balad zaman eve iki
fersah kadar yol kalmt. Tam o srada arkadan ngrak sesleri
duydu. Bu tr ngraklar yalnz ile emniyet amiri Medovski-
nin arabasnda vard. Eski bir hassa subay olan Medovski ile
uzaktan akraba saylrlard; adam, zamannda elinde ne varsa
hepsini sap savurmu, hayli ypranmt, imdi de epeyce has
tayd. Ivainlerin evinde aileden biriymi gibi yaknlk grr,
Z inaya kar hayranlkla kark babaca, sevecen duygular be
slerdi.
Piyotr Mihayln arkasndan yetiince;
Ben de size gidiyordum, dedi. Hadi, arabaya binin de
gtreyim.
Yzndeki glmsemeden, neeli baklarndan anlald
na gre Zinann Vlasie kaln bilmiyordu. Belki de
haberi duymu, ama inanmak istememiti. Piyotr Milaylona
kar zor durumda kalacan dnd. Nasl yalan syleye
ceini bilemedii iin yz kzararak;
Buyurun, buyurun, memnun olurum, diye mrldand.
-B ir yandan da glmsemeye alyordu.- Ama... Zina gitti,
annem de hasla yalyor.
Emniyet amiri dnceli dnceli bakt.
Ah, ok zldm! Ben de geceyi sizde geirmeyi tasarl
yordum. Zinaida Mihaylovna nereye gitti?
imdi Sinislkilcrde, oradan manastra urayacak. Kesin
olarak bilmiyorum.
Emniyet amiriyle bir sre daha konutular, sona adam
arabann ynn deitirerek evinin yolunu tuttu. Piyotr
Mihaylovi yrrken Medovskinin gerei renince neler
hissedeceini dnyor, bundan dolay daha ok zlyordu.
Tanrm, yardm et bana, yardm et! diye mrldand.
Akam ay ierlerken yemek odasnda yalnz teyzesiyle
ikisi vard. Genellikle teyzesinin, Ben zayf, savunmasz bir
kadnm, ama kimsenin beni incitmesine izin vermem! der gi
bi yznn garip duruu olurdu. imdi de yleydi... Piyotr Mi-
hayl masann br ucuna oturdu -teyzesini pek sevmezdi-,
sessizce ayn imeye balad.
Annen bugn gene le yemei yemedi, diye laf at
teyzesi. Petrua, sen de kendine dikkat et biraz. yice yemek
ten imekten kesildin, yoksa lmek mi istiyorsun? A kalmak
zntn azaltmaz ki...
Piyotr Mihayl unu hi anlamyordu: Nasl olur da bu
kadn kendini ilgilendirmeyen ilere karr, evine dn
gnn Z inann kamasna balard? O an teyzesini kracak
bir ey sylemek istediyse de kendini zor tuttu. Tutarken de
oklan hareket etme zamannn geldiini, bu duruma daha
fazla dayanacak gc kalmadn hissetti. Ya hemen harekele
gemeli ya da kendini yere alarak lepinc lepine barmalyd.
Vlasi ile Zina, zgr ak savunan iki sevgili kendilerinden
memnun, bir aacn altnda pecekler, buna karlk o bir ey
yapamayacakt. Olacak i miydi? Yedi gndr iinde biriken
hnc, fkeyi Vlasiin zerine ynlendirdi.
Birisi gelsin kz kardeini balan karsn, bir bakas an
neni ktr ktr kessin, bir ncs ise evini kundaklasn! Ama
sen sesini karma! stelik bunu dostluk, yksek dnceler,
ektikleri ac maskesi altnda yapsnlar...
Bu ar dncelerle ayaa frlad, masaya bir yumruk in
dirdi.
Hayr, yapamazlar bunu!
Byle bardktan sonra hzla yemek odasndan kt.
Ahrda iftlik kahyasnn eyerli al hazr bekliyordu,
hayvann srlna atlad gibi doruca Vlasiin iftliine y
neldi.
Ruhunda kopan frtnann etkisiyle en akla gelmedik, en
krc, en kahredici eyleri yapmak iin, yanp tutuuyordu,
isterse sonunda bin kez piman olsundu... Gerekirse Vlasie
Alak herif! diye baracak, suratna bir tokat indirecek, d
elloya aracakt; hepsini gzn krpmadan yapmaya hazrd.
Ancak Vlasin delloda decek bir adam olmadn bi
liyordu. Kendisine alak denmesinden, suratna tokat atl
masndan sonra daha bir iine kapanacak, aalamaya karlk
veremedii iin mutsuzluu iki kat artacakt. Bu az var dili
yok, mutsuz insanlar aslnda en ekilmez, en dayanlmas zor
yaratklard. Kendinizi bylelerine cezasn veremeyecekmi
gibi hissetmekten kurtulamazdnz. nnzde sklm pklm
duran mutsuz kii oktan hak ettii aalamaya karn sulu
sulu yznze bakar, suratnda arpk bir glmsemeyle, s
terseniz vurun! dercesine boynunu uzatrsa en hakl oldu
unuz zamanda bile ona elinizi kaldramazdnz.
Piyotr Mihayl, Olsun! Kz kardeimin yannda o her
geleyi krbala dveceim, en ar hakaretlerde bulunacam!
diye kararn verdi.
Kendi ormanndan, ssz yerlerden geerek yol alrken Zi-
nann, davrann hakl gstermek ii n kadn haklarndan, kii
zgrlnden, kilise nikah ile resmi nikah arasnda bir ayrm
bulunmadndan sz edeceini ad gibi biliyordu. Bir kadn
olarak aabeyinin karsnda aklnn ermedii eyleri bile sa
vunmaya kalkacakt. En sonunda yle diyecekti: Syler mi
sin, ne hakla bizim iimize karyorsun? Senden byle bir ey
isteyen var m?
Piyotr Mihaylovi;
Evet, hakkm yok, diye homurdand. Ama olsun. Haksz
da olsam, davranma krlsalar da kararmdan dnmeyece-
im!
Hava bunaltcyd. Topran hemen stnde sivrisinek
bulutlar dolayor, bir kzkuu o sessizlikte ackl ackl tyor
du. Btn belirtiler ok gemeden yamur yaacan haber
verdii halde gkte tek bulut gremedi. Kendi toprann s
nrlarn geen Piyotr Mihayl tarlalardan srd atn. Buralar
dan birok kez gelip getii iin nne kan her aly, her
ukuru tanyordu. Bastran alacakaranlkta uzaktan koyu renk
bir kaya gibi gzken eyin kyn kilisesi olduunu biliyor;
giri kaps evresindeki svaya, avlusunda otlayan danalara
dein kilisenin en ufak ayrntsn gznn nne getirebi
liyordu. Kiliseden bir fersah kadar ilerde, sada kont Kolto-
viin koruluu vard. Koruluktan sonra Vlasiin topraklar
balyordu.
Az sonra kilisenin, koruluun arkasndan kocaman, kara
bir bulut kabard; soluk renkli imekler st ste akmaya ba
lad.
Piyotr Mihaylovi te korktuum bama geldi. Tanrm
sen yardm et, yardm et bana! diye mrldand.
Hzl yrmekten dolay at da, Mihaylovin kendisi de
yorgun dmt. Frtna bulutu karda fkeli fkeli somur
tuyor, sanki ona evine dnmesini sylyordu. ster istemez
korkmaya balad. Bir yandan da, Onlara haksz olduklarn
kantlayacam. Biliyorum, zgr ak, insan zgrln ileri
srerek kendilerini savunacaklar. Ama zgrlk kendini tut
masn bilenler iindir, tutkularna tutsak olanlar iin deil.
Onlarnki dpedz ahlakszlk, bunun zgrlkle ne ilgisi ola
bilir? diye dnyordu.
te karsnda kontun iftliinin kocaman su bendi, suyun
yzeyi tepedeki bulutun koyuluundan tr mavileip so
murtkanlam, evresine rutubet ve amur kokusu sayor. Bi
tiikteki batakln stne serili al rpnn yannda biri gen,
biri yal iki st aac sanki iki sevgili gibi birbirinin zerine
abanmlar. On gn kadar nce Vlasile ikisi tam buradan ge
erlerken, Sevmemek ne ac, gen olana yakmaz... diye al
ak sesle bir renci arks tutturmulard. Zavall ark!
Sonunda byle mi olacakt?
Piyotr M ihaylkorudan geerken gk grlemeye, aala
rn dallar byk bir hrtyla saa-sola yatmaya balad. Elini
abuk tutmalyd. Koruluktan sonra Vlasiin iftliine ya bir
fersah kalyordu, ya da daha az. Snrda balayan yolun iki
yannda sra sra kaynaalar diziliydi. Aalarn grn de
sahipleri Vlasi gibi hznl ve mutsuzdu; tpk onun gibi
sskaydlar, yukar doru uzayp gidiyorlard. Kayn aalarnn
dallarnda, otlarda iri yamur damlalar akrdad, ortal
toprak, tavak kokusu kaplad. te nnde Vlasiin evinin iti,
itin dibinde adamn kendisi gibi uzun ve sska, sar akasya aa
c. Parmakln bir blm devrildii iin buradan bahedeki
bakmsz meyve aalar gzkyor...
Piyotr Mihayl ne tokat atmay, ne de krba vurmay
dnyordu imdi; hatta Vlasile karlanca ona ne yapa
can bile bilmiyordu, iine bir korku dmt. Hem kendisi,
hem de kz kardei adna korkuyor; bir bakma kz kardeiyle
karlamaktan ekiniyordu. Aabeyini grnce nasl dav
ranacak, ikisi nelerden konuacaklard? Vakit ge olmadan
geriye dnse miydi? te bunlar dnrken iki yannda
hlamur aalar dizili bahe yolunu geti, eve doru hzla
yaklat ve leylak aalarn geer gemez Vlasile yz yze
geldi.
Vlasi basma bir gmlek giymiti, ba akl, ayaklarnda
uzun konlu izmeler vard; evin kesinden ndeki merdiven
lere doru yryor, arkasndan gelen iisi ise bir ekile ivi
dolu bir kutu tayordu. Rzgrdan arpan pencere pancur-
Jarn onarm olmalydlar. Piyotr Mihaylovii grnce Vlasi
yerinde akld kald. Glmseyerek;
O, sen misin? dedi. Gelmekle ne iyi eltin!
iki eliyle birden stndeki yamurlar silkeleyen Piyotr
Mihayl;
Grdn gibi geldim, karln verdi.
ok iyi. Gerekten memnun oldum.
Vlasi byle diyor ama elini uzatmyordu. Belli ki, karsn
dakinin elini vermesini bekliyordu. Gkyzne bakarak;
Yulaf tarlalar iin yararl, dedi.
Evet.
Konumadan eve girdiler. Antrenin sandaki kap kk
bir odaya alyor, oradan geince salona giriliyordu. Solda ise
k gnleri kahyann kald oda vard. Piyotr Mihaylla Vlasi
buraya girdiler.
Yamur seni nerede yakalad? diye sordu Vlasi.
Uzakta deildim, epey yaklamtm.
Piyotr Mihal oradaki karyolann stne oturdu. Darda
yamurun grltsnden, ierisinin karanlk olmasndan
memnundu. Konutuu kiinin yzne bakmak zorunda
kalmamas onu biraz olsun rahatlatyordu. Eski fkesi gemi,
bunun yerini korku ve birtakm kayglar almt. Vlasile kar
lamasnn kt baladn, bu iten sonu kmayacan
seziyordu.
Yamurun akrtsn dinliyormu gibi yaparak ikisi de bir
sre suskun durdular. Sonra Vlasi ksrerek;
ok teekkr ederim, Pelrua, dedi. Geldiin iin min
nettarm. Ne ycegnll, soylu bir insan olduun bylece bir
daha anlalyor. Davrann takdir elliimi aka belirtirim,
inan bana!
Pencereye bakt, odann ortasnda durarak konumasn
srdrd:
Biliyorum, h er eyi gizlilik iinde yaptk, sanki senden
saklanyormu gibi bir durum kt ortaya. Seni gcendirdi
imizi, bize kzm olabileceini dnmek gnlerdir mutlulu
umuza glge dryor. Ama izin verirsen aklayaym, byle
davranmakla haklydk. Gizli hareket etmemiz sana gvenme
diimizden deildi. Birincisi, duygusal durumlar dolaysyla
kararmz ok ani oldu, dnmeye bile frsat bulamadk. kin
cisi, ok yaknmz da olsan, nc bir kiiyi titizlik gerektiren
byle zel bir ilikiye kartrmak istemedik. En bata senin
ycegnllne bel balamtk nk senin ne kadar an
layl, soylu bir insan olduunu biliyorduk. Sana sonsuz dere
cede minnettarm. Bunun karlnda canm vermeye haz
rm.
Vlasi alak tonda, kulaa uultu gibi gelen, tekdze bas
sesiyle konuuyordu. Heyecann bastrmak iin byle yapt
ortadayd. Onun konumas bitince Piyotr Mihayl srann
kendine geldiini hissetti. imdi sesini karmadan otursa y
cegnll, soylu bir adam roln stlendii anlam kacakt,
oysa buraya o amala gelmemiti. Hzla ayaa kalkt, alak ses
le, ikide bir tkanarak unlar syledi:
Beni iyi dinle, Grigori. Seni severdim, kz kardeim iin
senden daha iyi bir koca dnemezdim. Ancak bu yaptn
ok rktc! Dndke tylerim rperiyor!
Niin rktc olsun? Amacmz baka olsayd dediin
doruydu, ama biz kt bir i yapmadk ki!
Dinle, Grigori, insanlarn byle durumlarda nasl d
ndklerine aldrmadm bilirsin. G ene de ok bencilce dav
randnz zr dileyerek belirtmeliyim, hem de ikiniz birden.
imdi Z inaya sylesem zlr, ancak bilmeni islerim ki, an
nem bu durumdan dolay'byk ac ekiyor. Sana nasl zl
dn anlatamam.
Pelrua, biz de ok zgnz, byle olacan tahmin edi
yorduk. Ama baka trl ne yapabilirdik ki?.. Bir hareket ba
kasn zd diye kt saylmamaldr. Baka nasl davrana
caktk, hadi, sen syle! Atlan her ciddi adm kanlmaz olarak
birinin cann skacaktr. imdi sen yurdunu savunmak iin
savaa gitsen annen zlmez mi? Yaknlarnn dinginliini
(huzurunu) dnenler her trl eylemden uzak durmaldr.
O srada darda parlak bir imek akt, ayn anda da sanki
Vlasiin dnce ak birden deiti. Karyolaya, Piyotr Mi-
hayln yanna oturarak bambaka bir konuya geti.
Biliyor musun, Petrua, kz kardeine tapyorum. Size
geldiim gnler kendimi bir tapna ziyaret ediyormuum gibi
hisseder, Zinaya mutluluk vermesi iin Tanrya yalvarrdm.
Ona kar duyduum kutsal hayranlk imdi gn getike ar
tyor. O, benim iin karm olmaktan ok daha ycedir! (Byle
diyerek elini sallad.) Sanki kutsal bir varlk, yle hissediyorum.
Birlikte yaamaya baladmz gnden beri kendi evime bir
tapnak gibi girip kyorum. Zina eine az raslanr, olaanst,
soylu bir kadn benim gzmde!
Piyotr Mihayl, At gene azn! diye geirdi iinden;
kadn szc hi houna gitmedi.
Ne diye nikah yaptrmyorsunuz yleyse? Karn ayrl
mak iin senden ne kadar istiyor?
Yetmi be bin ruble.
okmu. Pazarlk edip biraz drsen ya?
Hayr, bir kapik aa inmez. O nun ne korkun bir kadn
olduunu anlatamam sana! (Byle diyerek iini ekli.) Daha
nce kendisinden hi sz etmedim, nk adn anmaktan bile
nefret ediyordum. imdi konu ald da sylyorum. Biliyor
musun, onunla iyi bir anmda, drstlm yznden evlen
dim. Ayrntlarn isliyorsan anlataym. Alaymzn tabur ko
mutanlarndan biri on yedi yalarnda bir kzla tanyor, kz
batan kardktan sonra iki ay kadar kar-koca yaants sr
yorlar. Bknca da brakyor. Kzn durumu yrekler acs doal
olarak. Anne-babasnn yanma dnse dnemez, nk kabul
etmezler, metres hayal yaadn biliyorlar. Kendisi de ula
nyor zaten. Klaya gelip kendini satmaktan baka kar yol
yok. Alaydaki arkadalar bu ie son derece fkelendiler. Ken
dileri de stten km kak deillerdi, ama alakln bu kadar
da olmazd dorusu. Tabur komutannn yaptna karlk
temenler, astemenler aralarnda para toplamaya karar ver
diler; yardmlaryla kz kurtaracaklard. Biz daha ileri rtbe
deki gen subaylar bir danma toplants yapp herkes yardma
beer-onar ruble katkda bulunmaya balaynca yreimde
ateli duygular uyand. Kahramanla benzer bir zveriyle
kar karya bulunduumu hissettim. Kzn yanna koup yana
yakla kendisini anladm, duygularn paylatm bildirdim.
Aalanm, kk drlm bir kadn olarak onu seviyor
dum. Evet... yle bir durum ortaya kt ki, bir hafta sonra ken
disine evlenme nerisinde bulundum. Ancak gerek alay ko
mutan, gerekse subay arkadalarm byle bir kzla evlenmenin
subay onuruna yakmayacan ileri srerek kar tavr koy
dular. Onlarn k beni daha ok kkrtt. Anlarsn ya, ken
dilerine uzun bir mektup dendim, davranmn alayn ta
rihine altn harflerle yazlacan filan bildirdim. Mektubun
asln komutana, kopyasn subay arkadalarma grderdim. Bu
takn hareketim sert tepki getirmekte gecikmedi. Derhal as
kerlikten ayrlmam iin bask yapmaya baladlar... M ektubun
karalamas bende sakl, bir ara vereyim de oku. Byk bir
duygu younluuyla yazlmtr. Greceksin, yaadm d
rstlk anlarn, aydnlk dncelerimi ne gzel dile getir
miim. Neyse, gecikmeden istifam bastm, karmla birlikte bu
raya gelip yerletik.
lmnden sonra babam birtakm borlar brakmt,
kendi param dersen, yok gibiydi. Buraya gelir gelmez karm
yeni ahbaplar edindi, gsterili yaamaya, kat oynamaya
balad, ister istemez iftliimi rehin brakmak zorunda kal
dm. Sana nasl syleyeyim, karm uygunsuz bir yaam sr
yordu, arkadalar arasnda metresi olmad yalnz sen kaldn.
Ona iki yl katlandktan sonra benden ayrlmas iin elimde-av-
cumda ne varsa hepsini verdim. Gidip kente yerleti. imdi de
ylda iki yz bin ruble dyorum. O, bylesine korkun bir
yaratk ile... Biliyor musun, bir sinek tr vardr, kurtuunu
getirip bir rmcein srtna brakr. rmcek ne kadar r
pnrsa rpnsn onu srtndan atamaz, kurtuk iyice yapr
rmcee, eme eme kann tketir. Tpk o kurtuk gibi karm
da bana yapt, kanm, iliimi kurutuyor. Kendisi gibi bir
kadnla evlenmek aptallnda bulunduum iin nefret ediyor
benden. Ycegnll davranm onun gznde anlas bir
hareket, besbelli. Beni akll bir adam terketti ama salan biri
kurtard. diye dnyor olmal. Ona gre yalnz budalalar
byle davranrlar, ite bu yzden, dostum, dayanlmaz aclar
ekiyorum. Ayrca syleyeyim ki, genelde yaam benim iin
tanmas zor bir yk, bu arln altnda eziliyorum.
Piyotr Mihayl karsndaki adam dinlerken bir yandan
da onun nasl olup da kz kardeinin houna gidebildiine
ayordu. Ya gekin-krk bir yandayd-, zayflktan iskeleti
km, darack gsl, sivri burunlu, sakalna kr dm,
uultulu bir sesle konuan, glmsemesi illetli, konuurken
biimsiz biimsiz elini sallayan byle bir adam Zina nasl olup
da beenmiti? Ne sal yerindeydi, ne erkeklere yarar
gzel hareketleri vard, ne bir ey... Suratsz, snk, ne id
belirsiz, toplum iinde yeri olmayan bir adam ite... Giyinii
zevksiz, evinin durumu iler acs, gnlk yaantsna katks
bulunmad iin iire, resim sanatna deer vermeyen bir ya
ratk... Ksacas, sanattan anlamaz, mzik ruhunun tellerine
dokunmaz. iftlik ynelimine gelince, o daha da berbat.
iftlik iletmesi batm durumda. Btn topraklar rehine
verilmi, iftliini ikinci kez rehine koyarak ald borca
karlk yzde on iki faiz demeyi kabul etmi, ayrca on bin
rubleyi geen bor senedi imzalam. Faiz deme dnemi
yaklatnda ya da karsna para gnderecei zaman evinde
yangn km gibi herkesten bor ister, ii bunlara kalm gibi
kn yakaca al rpy be rubleye, bir harman yn saman
rubleye satar; kn souklar bastrnca da evindeki sobalar
da bahesinin ilinden sktrd tahtalar, serasnn eski
erevelerini yakar. Domuzlar ayrlarm halla pamuu gibi
atm, fidanlnda kylnn sr srs dolar, ormannda
yal aalar gnden gne azalr, bakmsz bahesinde, bosla-
nnda yerlerde ar kovanlar, rm sepetler, kovalar sr
nr. Ne tanr vergisi bir yetisi vardr, ne yetenei, ne de normal
insan yaants srdrecek becerisi... Gndelik yaamda ko
layca aldatlp g durumda braklan, zayf karakterli, saf
sapalak bir adam ite... Bouna kyller onun iin saflirik
dememiler...
lenin kzl1 olarak adlandrd, zgr grl (li
beral) biridir kendisi, ancak dncelerini dinlerken skntdan
patlarsnz. zgrce savunduu dncelerinde coku olma
d gibi zgnlk de yoktur. Bir ie ardnda, fkelen
diinde ya da sevindiinde zerine l topra serpilmi gibi
cansz durur; karsndakini etkilemesini beceremez. En ok

1 Gnmzdeki anlamyla toplumcu, sosyalist. ( .N.)


heyecanland anlarda bile ban dikletirmez, srtn kambur
latrp oturur. in kts, doruluu bilinen, en gzel dn
celerini yle bir dile getiri tarz vardr ki, bunlarn artk bayat
lad, kimsenin iine yaramad kansna varrsnz. Ar ar,
dncelere gmlm bir adam tavryla drst, aydnlk fikir
lerini ileri srerken, toplumun her zaman nnde giden gen
lie hayranln belirtirken ya da ya otuza varmadan evinde
sabahlk giymeye balayp alnae matris yeminini unutan Rus
insann knarken oktan okuyup rafa kaldrdnz bir kitab
yeniden okuduunuzu sanrsnz. Evinde gece yalsna kald
nzda baucundaki sehpaya Pisarevden ya da Darvinden
kitaplar koyar, bunlar okuduunuzu sylediinizde ise gidip
size bir Dobrolyubov2 getirir.
Bu tarz davranlar ilede zgr dncelilik saylmakla;
biroklar onun konulara byle yaklamasna masum, kimseye
zarar dokunmayan bir acayiplik gzyle bakt iin bu durum
onu derinden yaralamaktadr. Kendisine sorsanz, herkesin
onun hakknda besledii kan az nce szn ellii, iliini,
kann kurulan sinek kurtuundan baka bir ey deildir.
Yapm olduu, Dosloyevski tarznda garip evlilii, okunaksz,
irkin yazsyla yazd, ama takn duygularla dolu uzun mek
tup, mektubun kopyas, karsyla arasndaki bitmez tkenmez
anlamazlklar, aklamalar, d krklklar, daha sonra boa
zna dek girdii borlar, ikinci kez rehine koymalar, karsnn
nafakas, her ay dn para almalar... Btn bunlar ona zarar
verm ekten baka ne ie yarayabilirdi ki? Eskiden olduu gibi
imdi de telala saa-sola koturmakta, kahramanlk gsteri
lerine girimekte, herkesin iine burnunu sokmakta. Eskisi gibi
gene her frsatta uzun uzun mektuplar yazp kopyalarn
karyor, meslek kurulular hakknda ya da el sanallarnn can
landrlmas konusunda basmakalp konumalar yapyor. Bu

1 Besleyen ana. renciler niversiteyi byle adlandrrlard.


2 X IX . yy. ortalarnda yaam ilerici, toplumcu Rus dnr ve yazarlar.
konumalar neredeyse birbirinin ayn olup canl beyin r
nnden ok makineden kma benzemektedir. En sonra da
nasl sonulanaca belli olmayan u Zina rezaleti. O byle bir
adamd ite...
Zinaya gelince, gen -yirmi iki yandayd-, ince, gzel,
neeli bir kzdr. Kahkahas hi eksik olmaz, konumay, tart
may sever, hele mzie baylr. Giyim-kuamdan, kitaplardan,
ev ortamndan anlar. Kendi evinde Vlasiinki gibi ucuz votka
ve izme kokan byle bir odaya kesinlikle katlanamazd. O da
zgr dncelidir; gclgelelim onda byk bir enerji birikimi,
gen, gl, gz pek bir kzn gururu, herkesten daha iyi, daha
zgn olma tutkusu kendini hemen gsterir. Byle bir kz nasl
oluyor da Vlasi gibi bir adam sevebiliyordu?
Piyotr Mihayl Adam Don Kiot, dediim dedik bir ba
naz, hatta manyan teki. Kardeimse benim gibi zayf iradeli,
gevek, yumuak bal bir yaratk... ikimiz de fazla direnmeden
hemen teslim oluruz... Vlasie gnl verdii anlalyor, peki
her eyini bile bile onu ben de sevmiyor muyum? diye geirdi
iinden.
Piyotr Mihayln gznde Vlasi drst, iyicil, ancak dar
kafal, tek ynl bir adamd. Onun heyecanlarnda olsun, acla
rnda olsun yakn ya da uzak zamanda gerekleebilecek yce
amalar grmez; yalnz can sknts, yaama beceriksizlii bu
lurdu. zverili davranlar, kendi deyimiyle kahramanlklar
ya da drste klar sonuta yararsz enerji savurganln
dan, bouna barut tkettii karavana allarndan baka bir ey
deildi. Vlasiin, kendi dncelerindeki olaanst drstl
e, kusursuzlua kr krne inanmas ise Piyotr Mihaylo-
vin ynnden ocuksu bir saflkt, hatta marazilikti denile
bilir. Onun yaam boyunca basit ileri yce amalarla kartr
mas, u aklszca evliliini kahramanlk saymas, ardndan bir
ok kadnla dp kalkmasn nemli bir eymi gibi gster
mesi anlalacak gibi deildi.
G ene de Piyotr Mihayl, Vlasii seviyordu; onda bir kuv
vetin varln hissediyor, her nedense ona kar koyacak gc
bulamyordu kendinde.
Vlasi karanlkta, yamurun akrts altnda iini dkmek
iin arkadana daha bir sokuldu, hatta evliliinin yks t
rnden uzunca bir ey anlatma hazrl iinde birka kez n
srdyse de Pyotr Mihayln iinden onu dinlemek gelme
nk az sonra kzkardeiylekarlaacandnyor, bu da
onu rahatsz diyordu.
Yumuak bir sesle;
Elden ne gelir, anssz bir adammsn, dedi. ey, beni
bala ama biz asl konumuzdan epeyce uzaklatk. Baka bir
eyden konumuyor muyduk?
Vlasi ayaa kalkt.
Evet, gerekten yle. Bu durumda asl konumuza
dnelim. Bak, Pelrua, dediim gibi vicdanmz temiz bizim.
Nikah kydrmadk ama evliliimiz tmyle yasal. Bunu ne sen
bana sor, ne de ben sana uzun uzun anlataym. Biliyorum, ev
lilik konusunda sen de benim gibi zgr dnyorsun, ara
mzda bir ayrlk olacan sanmam. Kardeinle benim gele
ceimizden sz edecek olursak, bundan korkmana hi gerek
yok. Gece demeyip, gndz demeyip yorgunluktan geberin-
ceye kadar alacam, Zina mutlu olsun diye elimden gelen
her eyi yapacamdan emin ol. Y eter ki o mutlu olsun. Bunu
yapabilir miyim, diye sorabilirsin. Yaparm, dostum! Bir inan
hep ayn eyi dnrse istedii amaca ulamas zor deildir.
Hadi, imdi Zinann yanma gidelim. O da ok sevinecek.
Piyotr Mihayln yrei kt kt atmaya balad. Vlasiin
arkasndan kalkt, birlikte hol geerek salona yrdler. Bu
byk, insann iine sknt veren odaya bir kuyruklu piyano ile
kimsenin oturmad belli, yan yana dizilmi bir sr antika
sandalye konulmutu. Bakaca bir eya yoktu. Piyanonun
stnde tek bir mum yanyordu. Salondan konumadan kp
yemek odasna girdiler. Buras da geniliiyle insan rahatsz
edecek byklkteydi. Odann ortasnda iki paradan oluan,
kaln kaln alt ayak zerine oturmu yuvarlak bir masa vard,
masann zerinde bir tanecik mum yanyordu. Tasvir kutusuna
benzeyen krmz bir mahfaza iindeki saat ikiyi eyrek geeyi
gsteriyordu.
Vlasi bitiik odann kapsn aarak;
Zinoka, Pctrua bizde! diye seslendi.
Telal ayak sesleri duyuldu, az sonra ieriye Zina girdi.
Uzun boylu, eline dolgun, Piyotr Mihayloviin onu evde son
kez grd gibi soluk yzlyd... Siyah bir elek ile kemerinde
kocaman toka bulunan krmz bir bluz giymiti. Gelip tek kolla
aabeyine sarld, akandan pt.
Frtna birden bastrd, dedi. Grigori dar kt iin
koca evde tek bama kaldm.
Utanm gzkmyor, aabeyinin yzne ekinmeden,
itenlikle bakyordu. Onun bu durumu karsnda Piyotr Mi-
hayl da utanma duygusundan yava yava syrld.
Masaya otururken;
Hani, sen frtnadan korkmazdn? diye sordu.
yle ama odalar kocaman kocaman, konak eski olduu
iin gk grlediinde kap kacak dolab gibi angrtlar ka
ryor. G ene de ho bir ev. -G elip aabeyinin karsna olurdu.-
Her odann kendine gre ayr bir ans var. rnein benim
odamda Grigorinin amcas tabancayla kendini vurmu.
Vlasi;
Austosta paramz olacak, yan blmeyi onarp oraya ta
nrz, diye araya girdi.
Nedense her frtnada Grigorinin dedesini anmsarm.
Burada, yemek odasnda ise birini ldresiye krbalamlar,
yle deil mi. Grigori?
Vlasi, gzlerini iri iri aarak Piyotr Mihayla bakt.
Evet, yaanm bir olay. 1840 yllarnda iftlii Olivier
adnda bir Fransz kiralam. Adamn kznn resmi imdi bile
yukarda ardakta durur. Gzel bir kadn olduu aka belli,
ite bu Fransz cahildir diye Ruslardan nefret eder, her frsatta
onlar alaya alrm. iftliin nnden ne kadar uzaktan ge
erse gesin papazdan apkasn karmasn istemesi, ailesiyle
birlikte kendisi kyden geerken kilise anlarn aldrmas
bunlardan biri. Hele toprak klesi kylleri, ufak tefek in
sanlar adam yerine koymazm. Bir gn Gogoln papaz
mezi Homa Brt trnden, geni lkemizde serseri serseri do
laan, kimseye zarar dokunmaz gezgincilerden birinin yolu
buraya dm. Homa Brt gece yatacak yer aryormu, naslsa
iftlik kahyalarna kendini sevdirmi, yazhanede yatmasna
izin vermiler. Bundan sonras iki eit anlatlr. Bir sylentiye
gre Homa Brt kylleri Fransza kar kkrtm, bir
bakasna gre de Oliviernin kzna gnl vermi. Hangisinin
doru olduunu bilmiyorum ama bir akam Olivier bizim pa
paz mezini yanna ararak sk sk sorgulam, ondan sonra
da adamlarna bir gzel krbalamalarn buyurmu. Dne
biliyor musun, kendisi u masada oturup bordo arab iiyor,
seyisleri ise vur babam vur, delikanly krbalyorlarm. Eziyet
etmeyi ne kadar sevdii anlalyor. Sabaha varmadan papaz
mezi ikenceye dayanamayp lm, lsn kimsenin gr
medii bir yere saklamlar. Koltoviin su bendine altklar
sylenir. Neyse, olaya savclk el koymu, ama Fransz gereken
kiilere birka bin ruble rvet yedirip memleketine kapa
atm. O srada kira sresi de bilmimi, bylece i kapanm.
Zina irkilerek;
Ne acmasz insanlar var u dnyada! dedi.
Babam Olivieri de, kzn da ok iyi anmsard. Anlat-t-
na gre kz gerekten gzelmi, ama tuhaf tuhaf halleri var
m. Papaz mezi hem kylleri kkrtm, hem de kz batan
karm olmal. Delikanl belki de papaz mezi filan deildi,
kendini yle tantmt.
Zina dncelere dald. Anlald kadaryla papaz me
zi ile gzel Fransz kznn yks onu uzaklara alp gtrm
t.
Piyotr Mihayla son bir haftada kz kardei d grn--
yle hi deimemi gibi gzkt. Yz eskiye gre biraz daha
solgundu, hepsi o kadar. Aabeyi ile birlikte Vlasii ziyarete
gelmiler gibi sakin sakin oturuyordu. Piyotr Mihaylovi asl
deiiklii kendinde buldu. Gerekten de eskiden, kardei ev-
lerindeyken onunla her konuyu rahata grrd, imdiyse
ona, Buradaki yaantn nasl? trnden en basit soruyu bile
soramyordu. Byle bir soru sormak gereksiz gibi gzkyor,
halta onu rahatsz ediyordu. le yandan onun geirdii ruhsal
deiiklii kz kardei de yayor olmalyd. nk baba evin
den, annesinden, Vlasile gnl ilikisinden konumakla hi
acele etmiyor, yaptklarnn doruluunu savunmaya kalkm
yor, resmi nikahn kilise nikahndan daha iyi olduunu syle
miyor, hey., ulanmyor, konuulacak bir ey yokmu gibi dal
gn dalgn Fransz Olivier olayn dnyordu. D urup durur
ken bu Olivier de nereden kmt?
Yz birden neeli bir glmsemeyle aydnlanan Zina;
A, ikinizin de omuzlar yamurdan slanm! dedi.
Sanki aabeyi ile Vlasi arasndaki bu kk benzerlik ok
houna gitmiti.
Onun bu szleri Piyotr Mihayla iinde bulunduu
durumun acln, korkunluunu anlatmaya yelli. Issz kalan
baba evini, kapal duran piyanoyu, imdi kimsenin girip k
mad, kz kardeinin ferahlk verici odasn dnd. rtk
bahe yollarnda kck ayak izlerini bir daha gremeyecek,
akam ayndan nce kimse neeli kahkahalar atarak su ben
dine yzmeye gitmeyecekti. ocukluk gnlerinden beri derin
den baland, bunaltc snflarda, geni anfilerde ders din
lerken bile dnmeyi sevdii her ey; baba evini yaam sevin
ciyle, aydnlkla dolduran o en akrak, temiz, k saan varlk
geri dnmemek zere gitmi; tabur komutan olacak bir heri
fin, ycegnll bir stemenin, ahlaksz bir kadnn, intihar
eden bir dedenin yrek burkan, kaba saba yksne karmt.
imdi sz annesine getirmek, gemiin geriye dndrlecei
ni dnmek aka gzken bir gerei anlamamak demekti.
Piyotr Mihayln gzleri yala doldu, masann stnde
duran eli titremeye balad. Onun aklndan geenleri tahmin
Zinann da gzleri kzarp nemlendi.
Grigori, buraya gelir misin? diye seslendi Vlasie.
kisi pencereye yaklap aralarnda bir sre fsldatlar.
Vlasiin kz kardeinin kulana eilmesinden, Zinann ise
ona bakmasndan Piyotr Mihayl bir daha anlad ki, her ey
geri dndrlmemek zere yitirilmiti, arlk konunun zerin
de durmann bir yarar yoklu.
Zina dar kt. Bir sre sessizlikten sonra Vlasi ellerini
outurup glmseyerek;
Bak, dostum, demin sana mutlu olduumuzu sylemi
tim, dedi. Lafn geliiydi bu, hani edebiyat yaptlarnda byle
sylenir ya... Gerekle mutluluktan pek sz edemeyiz. Zina
buraya geldii gnden beri senden, annesinden baka bir ey
dnmyor, hep zlyor. Benim zntm de ayn. Gz
pek, zgr dnen bir kii ama duruma alamad daha. Gen
oluunu da hesaba kalmak gerekir. nemsiz bir ey ama
hizmetilerin hanmefendi demelerini bile yadrgyor. le
bizim durumumuz byle...
Zina elinde bir tabak ilekle geri dnd. Arkasndan giren
ufak tefek, sessiz, ezik grnl hizmeti kz getirip masaya
bir testi st koydu, sonra yerlere kadar eilerek selam verdi...
Kzn hareketlerinde de evin mobilyalarndaki ayn hava vard:
Donuk, can skc...
Yamurun akrts iitilmez olmutu. Piyotr Mihayl
ilek yiyor, kz kardei ile Vlasi konumadan ona bakyorlard.
H er ne kadar gereksizlii balan belliyse de kanlmaz konu
mann sras gelmiti, ama de susuyordu. Birden Piyotr Mi-
hayln gzleri yalarla doldu, ilek taban nnden ittikten
sonra eve dnmesi gerektiini, ge kalrsa yamura yakalana
bileceini syledi. N ezaket gerei de olsa Zina evlerini sor
mal, yeni yaantsndan sz etmeliydi. Bunu bildii iin solgun
bir yzle;
Evde ne var, ne yok? Annem ne diyor? diye sordu.
Ne diyecek?.. Kendisini tanrsn.
Bunu sylerken kardeinin yzne bakmamt. Zina
aabeyinin kolundan tuttu.
Petrua, biliyorum, olanlar ok dnmsndr. Her
eyi dndne gre, syler misin, bir gn annemin Grigori-
yle baracana gvenebilir miyiz? G enelde bu durumu kabul
eder mi?
Piyotr Mihayl kardei iin bunlar sylemenin ne denli
zor olduunu anlyordu. Odann ortasnda kar karya dikil
mi dururlarken onun bu kadar gzel oluuna, gzelliini daha
nce fark etmeyiine ap kald. ard baka bir ey de an
nesine ok benzeyen, martlarak bytlm, yaam dolu bu
duygulu kzn Vlasiin evinde, Vlasile birlikle, donuk hiz
metinin, all bacakl hantal masann bulunduu, bir adamn
ldresiye krbaland evde yaamas, kendisiyle birlikte
dnmeyip burada kalacak olmasyd. Akl erdiremedii bir sa
malkt btn bunlar.
Annemi tanyorsun, diye steledi. Bana yle geliyor ki,
baz kurallara uyup... bir eyler yapmak gerekir. Belki zr di
lemek filan...
zr dilemek, davranmzn kt olduunu kabul
etm ek anlamna gelmez mi? Annemin rahatlamas iin yapma
ck davranmaya hazrm, gelgelelim bunun bir yarar olmaz.
Onu iyi tanyorum, bu bakmdan ne olacaksa olsun!
Sylenecek en zor eyi syledii iin neesi yerine geldi.
Be, on yl daha bekleyelim, bakalm, Ulu Tanr ilerisi i-
in ne gsterecek.
Byle diyerek aabeyinin koluna girdi, birlikte karanlk
holden geerlerken ona iyice sokuldu.
imdi hepsi evin nndeydiler. Piyotr Mihaylovi karde
iyle, Vlasile vedalatktan sonra ata bindi, ar admla'rla iler
lemeye balad. Zina ile Vlasi onu geirmek iin yannda
yrdler. Hava durgun, lkt; taze biilmi ot kpkuyor, bu
lutlarn arasndan l l yldzlar parlyordu. Zamannda ac-
tatl birok olay yaam eski bahe tmyle karanla g
mlmt. imdi bu bahenin iinden gemek insann iine
hzn veriyordu.
Vlasi;
Bugn leden sonra Zina ile gerekten deerli daki
kalar geirdik dedi. Dergide yerleim sorunlar konusunda
nefis bir makale vard, onu yksek sesle okuduk. Senin de o-
kuman isterim. ok beeneceksin, nk ileri srlen dn
celer drst ve iten. Dayanamadm, dergiyi karan yayn
evine, makale yazarna iletilmek zere bir mektup gnderdim.
Yalnzca iki satr: Teekkr ederim, bu gzel yazy yazan eli
nizi itenlikle skarm.
Piyolr Mihayl, Gene seni ilgilendirmeyen ilere bur
nunu sokuyorsun! demek istediyse de sesini karmad..
Vlasi sanda, kz kardei solunda yryorlard; evlerine
dnmeleri gerektiini unutmu gibiydiler. Hava olduka nem
liydi, Kolloviin koruluuna fazla bir ey kalmamt. Piyotr
Mihayl kz kardei ile Vlasiin kendisinden bir ey bekledik
lerini hissetti birden. Ne islediklerini bilmiyorlard, ama bek
liyorlard ite... Bunu hisseder etmez yreinde onlara kar
byk bir acma duygusu kabard. Aln iki yannda, balar
nde, derin dnceler iinde yrdklerini grdke ii
paralanyordu. Belli ki, mutlu deillerdi, ilerde de olamaya
caklard. Aralarndaki ak bir yanllkm gibi geldi ona. O n
lara acd, stelik elinden gelen bir ey olmadn bildii iin
benliini bir geveme, gszlk duygusu sard. ini yakan
acma duygusundan kurtulmak iin her trl zveriye hazrd.
lerki gnlerde evinize gelip gece yatsna kalacam,
dedi.
Kendini geri adm atm gibi hissediyor, bu da houna git
miyordu. Son kez vedalamak iin Koltoviin koruluu ya
nnda durduklarnda kardeine doru eildi, omzuna dokun
duktan sonra;
Zina, sen haklydn, dedi. Byle yapmakla iyi ettin.
D aha fazla konuursa alayacan bildii iin atna kam
lad, hzla korulua srd. Koruluun iinde koyu karanlkta
ilerlerken geriye dnp bakt. Vlasi geni admlarla, Zina ise
onun yannda minik minik admlarla srayarak eve doru
yryorlar; canl canl bir eylerden konuuyorlard.
Yal bir kocakardan farkm yok. Bir konuyu sonuca
balamak iin buralara geldim, ama daha ok kartrarak d
nyorum. Neyse, yapacak bir ey yok... diye geirdi iinden.
Ruhundaki bir arlk onu eziyordu. Koruluk bilince yava
admlarla yrmesini srdrd, su bendinin yanna gelince at
durdurdu. Bir sre kprdamadan oturmak, dnmek istiyor
du. Ykselen ay bendin br ucunda bir k stunu gibi suya
vurmutu. Gk uzaklarda gurultulu sesler kararak grld-
yordu. Gzn krpmadan suyun yzeyine bakt; kz karde
inin durumunu, yzndeki, insann iini dalayan solgunluu,
iine dt kltc durumu insanlardan saklamak iin
nasl alamamaya alacan dnd. Bir an onun gebelii,
annesinin lm, cenaze treni, kardeinin bu yzden du
yaca deheti getirdi gzlerinin nne. Batl inanlara sap
lantl anneleri bu iin sonunu lmle bitirecekti. Suyun dur
gun, koyu yzeyinde gelecekte karlaaca korkun tablolar
canland, solgun yzl kadn grntleri arasnda kendini
grd. Yreksiz, zayf, sululuu yznden okunan...
Sa kyda, yz adm kadar ilerde koyu bir ey kprda
madan duruyordu. Bu bir insan myd yoksa ykseke kesilmi
bir aa gvdesi mi? Vlasiin konanda ldrlp su bendine
atlan papaz mezi geldi hatrna.
Hayalete benzeyen koyu karaltya bakarak, Olivier ok
acmaszca davranm, ama yle ya da byle sorunu zm,
oysa ben her eyi birbirine kartrdm. Adam ne dndyse
onu syleyip yapm, ama ben dndm syleyip yapam
yorum. H erhalde ne dndm kendim de bilmiyorum...
diye geirdi iinden.
Atn srd, karaltya yaklat; eskiden kalm bir yapnn
yars ykk stunundan baka bir ey deildi.
Koltoviin koruluundan, tarlalarndan inci ieklerinin,
otlarn bal tatls kokusu geliyordu. Piyotr Mihayl bendin
kysnda yrrken suyun yzeyine hznle bakyor, geride
brakt yllar gznn nne getiriyordu. Bugne dein
dnd gibi konuup hareket etmemi, insanlar da ona ayn
karl vermilerdi. O bakmdan btn yaam karsndaki
bendin yzeyi gibiydi. Yosunlarn birbirine kart, gece g
nn yansd kapkaranlk su yzeyi gibi... Artk hibir ey
yeni batan dzeltilemezdi.
A L T IN C I K O U

H astanenin bahesinde drl bir yann orman gibi du-


lavralollarnn, yaban kenevirlerinin, srganlarn brd
kk bir pavyon vardr. Yapnn damndaki salar paslanm,
bacasnn yars yklm, nndeki merdiven basamaklarnn
yarklar arasndan ollar fkrmtr. Duvarlarda sva diye bir
ey yoktur, yer yer izlerini grrsnz, hepsi o kadar. Pavyo
nun n cephesi hastaneye, arka cephesi krlara bakar; has
taneyi boydan boya kuatan, tepesinde sivri sivri iviler akl
bir tahta it, pavyonu tarlalardan ayrmakladr. Byle ular
kntl iviler ile boz renkli tahta iller yalnz hastanelerde, bir
de hapisanelerde bulunur; pavyonun kendisi de insann iini
karartmak, tm neesini karmak iin birebirdir.
Azgn srgan otlarnn bir yerinizi dalamasndan korkmu
yorsanz, buyurun, pavyona giden darack yoldan yryelim,
ieriye yle bir gz atalm. D kapy ap ieri girdiimizde
karmza bir oda kar, burada duvar diplerinde, ocan ev
resinde hastane dkntlerinin oluturduu bek bek y
nlar grrz. st sle atlm ilteler mi istersiniz, eski, yrtk
pijamalar, pantolonlar, mavi izgili gmlekler mi, yoksa kim
senin iine yaramayan pabular, terlikler mi?.. Btn bu bu
ruuk pl prt birbirine dolam, pis kokulu kmeler halinde
burada ryp durur. H astane bekisi Nikita ise ubuu a
znda, le kokulu paavra km betlerininbirinin stneyan gel
mi yatmaktadr. Kendisini ne zaman gelseniz burada grrs
nz. Adamn askerlik gnlerinden kalma er pantolununun
eritleri solal ok olmu. Boyunun ksalna, damarl ve zayf
oluuna bakmayn siz onun; fkeli, sarho surat, oban k
peklerini andran sarkk gr kalar, krmz burnuyla heybetli
bir grn vardr. H ele o koca koca yumruklar!.. Hani,
grevine kr krne bal, ne i verilirse yapan, iyi niyetli,
birtakm bn insanlar vardr; byleleri dzeni korumak iin
nedense yumruklarn kullanmaktan baka bir ey dnmez
ler. Dayak atarken da buras suratn, buras gsn, buras sr
tn demeden, vur babam vur, neresi rasgclirse durmadan pat
latrlar.
Pl prt ynlarn geince geni, kocaman, ikinci bir o-
dayla daha karlarz; buras btn pavyonu batan baa kap
layacak byklktedir. Odann maviye boyal duvarlar kirli,
kn sobas tten ky kulbelerininki gibi tavan isten kap
karadr. ierden geirilmi parmaklklar yznden pencereler
irkin irkin durur, asl rengini atm kymkl deme tahtalar
da yle, ieri girer girmez kokudan burnunuzun direi krlr;
eki lahana, tahtakurusu, amonyak, yank fitil kokusu, ne
ararsanz hepsi vardr; kendinizi ahrda sanrsnz.
Odada, yere vidal karyolalarn stnde yatan, oturan
mavi sabahlkt, balarna eski usul sivri klahlar geirilmi
adamlar grrsnz; bunlar akl hastalardr.
Kouta be kiiler. Aralarnda yalnz birinin kibar bir
aileden geldii belli, brleri ise sade halktan. Kapnn ar
kasndaki birinci yatakta uzun boylu, zayf yapl, parlak kzl
bykl bir adam ban yumruklarna dayam, alamakl gzleri
bir noktaya dikili, ylece oturmaktadr. Adamcaz hep zn
tldr, durmadan ban sallar, i ekerek ac ac glmser.
Kouta konuulanlara katld, sorulara yant verdii pek
grlmemitir. Yemee, suya kendiliinden elini srmez, an
cak nne konulunca makine gibi yer, ier. Bedenini sarsan
iddetli ksre, zayflna, yanaklarnda dolaan pembelie
bakarak verem illetine yakalandn rahata syleyebilirsiniz.
Yanndaki yatak ufak tefek, canl, cva gibi hareketli, siyah
salar zenciler gibi kvr kvr, ince sivri sakall yal bir ada
mndr. Bu hasta gndzleri pencere pencere dolar, geceleri
ise yatanda bada kurarak oturur. Onun durmadan akrak
kuu gibi slk aldn, bir ark mrldandn, ks ks gl
dn iitirsiniz. ocuka neesi, kabna smazl geceleri
duaya kalkt zaman da eksilmez. Nasl dua ettiine gelince,
gsn yumruklayp kau kapsnn urasn burasn parma
yla kurcalamaktr btn yapt. Ad Moiseykadr, zavall
Yahudi bundan yirmi yl kadar nce apka atelyesi yannca
akln oynatm.
Altnc Kouta yatanlardan yalnz onun pavyondan,
hatta hastane avlusundan dar kma izni vardr. Besbelli, bu
ayrcal hastanenin demirba mterisi, uslu, zararsz bir deli,
kentin soytars olduu iin elde etmitir. Herkes onu sokaklar
da ocuklarla kpekler arasnda grmeye almt, yokluunu
aryorlard sanki. Srtnda sabahl, banda o gln klah,
bazen terlikli, bazen de yaln ayak, hatta pantolonsuz sokak
sokak gezer; evlerin, dkkanlarn kapsn alarak dilenirdi.
Kimi bir anak kvas ikram eder, kimi bir dilim ekm ek verir, av-
cuna bir kapik koyanlar da kard. Parsay toplayan Moiseyka
ou kez karn tok, cebinde onu zengin eden birka mangrla
koua dnerdi. Ancak hastaneye gelir gelmez eski asker
Nikita topladklarnn hepsine el koyard, stelik hoyratasna.
fkeyle Moiseykann ceplerini ters yz ederken kahrolas
ft bir daha sokaa brakmayacan, dnyada en ok dzen
sizlikten nefret ettiini bin bir yeminle sylerdi.
Moiseyka kou arkadalarna yardm etmeye baylrd.
Onlara su getirir, uyuyanlarn stn rter, sokak dn hep
sine birer kapik vereceini, yeni apka diktireceini syler,
solundaki yatak komusu felliye yemeini yedirirdi. Hastalara
acd iin ya da insanca duygular tadndan deil, sanda
yatan Gromova hayranl dolaysyla, onun etkisinde kalarak
yapyordu bunlar.
van Dmitri Gromov 33 yanda, 10 dereceden devlet
sekreteri rtbesinde, eski bir icra memuruydu. Kibar bir aile
den gelen bu adam srekli izlendii saplantsndan kurtula-
myordu. Gnlerini kh yatakta reklenip yatarak, kh ko
uun bir kesinden brne ll admlarla, hzl hzl y
ryerek geirirdi. Oturduunu pek gren olmamtr. Ne idii
anlalmayan bir bekleyi iinde olduu, gerginlii, heyecandan
yerinde duramad her halinden belliydi. n odadaki en ufak
trt, avludan gelen bir ses Gromovun ban dorultarak,
Yoksa almaya m geldiler? Beni aryorlar galiba! diye ikil
lenmesine yeliyordu. O anda yznde sonsuz bir tedirginlik,
tiksinti belirirdi.
Gromovun akak kemikleri kk, ablak yz houma gi
der. Yaam sava ve kukularla hrpalanm i dnyasn ayna
gibi yanslan, srekli solgun, mutsuz bir yzdr bu. Tuhaf, ma-
razi tikleri vardr, ama ektii gerek, derin aclarn brakt
ince yz izgileri hi de anlamsz deildir, onun ruhsal zen
ginliini, okumuluunu gsterir. Gzlerinde scak, canl pa
rltlar titreir. Gromovun yardma hazr, Nikiladan baka
herkese kar nazik, efendice tavrlarn severim. Birisi dme
sini ya da kan drse hemen yatandan allayp yerden
alr. H er sabah kou arkadalarna gnaydn, yatarken de
iyi geceler demesini grmelisiniz.
Gromovun hastalnn, gergin duruu ile yzndeki tik
lerinden baka belirtileri de vardr. Baz akamlar pijamasna
sarnarak stma nbetine tutulmu gibi zangr zangr titremeye,
dilerini takrdatarak keden keye ya da yataklar arasnda
dolamaya balar. Arada bir koutakilere nemli bir ey
syleyecekmi gibi anszn durduunu, arkadalarna dik dik
baktn grrsnz. Ama sonra, besbelli, nasl olsa kendisini
dinlemezler, dinleseler de anlamazlar, diye sinirli sinirli ban
sallayarak kouu arnlamay srdrr. Konuma istei gene
de sonunda suskunluuna baskn kar. O nun birdenbire
boandn iitirsiniz. Sayklamaya benzer, kopuk kopuk,
anlalmas zor, karmakark bir konuma balar. te yandan
setii szcklerden, sesinin tonundan iyi eyler sylemeye
altn sezersiniz. Bilirsiniz ki, karnzda hem bir insan,
hem de bir akl hastas vardr. lgnca sralad szleri kada
aktarmak g. Nelerden sz etmez ki? insanolunun alakl,
gerei ineyen zorbal, zamanla yeryzne egem en olacak
yepyeni, gzel bir yaam, ona her an acmaszl, kat yrek
lilii anmsatan demir parmaklklar... Sylenmekten bklma
m eski arklardan bir polporiye benzer bu tutarsz, etrefil
konumalar.

II

10-15 yl nce kasabann ana caddelerinden birindeki


evinde Gromov adnda varlkl, oturakl bir memur oturuyor
du; memurun Sergey ve Ivan adlarnda iki de olu vard. Scrgey
niversitenin drdnc snfnda vereme yakalanarak fazla
yaamadan ld. Bu lm Gromov ailesinin boynuna geen
felaket zincirinin ilk halkas gibiydi. Sergeyi topraa verdikten
bir hafta sonra yal Gromov imza taklidi, zimmetine para
geirme sularndan mahkemeye verildi, o da ok gemeden
hastane revirinde tifodan ld. Evi, mal-mlk hara-mczal
satld. Ivan Dmilri ile annesi tamtakr ortada kaldlar.
Babasnn salnda Petersburg niversitesinde okuyan
Ivan Dmilri her ay 60-70 ruble harcar, yokluk nedir bilmezdi.
Oysa imdi yaamn kknden deitirmek zorundayd. O da
yle yapt; az bir cret karlnda zel dersler vermeye, bul
duka yaz kopya etm eye balad. Ancak yar a, yar tok ya
ayabiliyordu. nk eline geen parann hemen hemen hep
sini annesine gnderiyordu. Sonunda bu yaam tarzna daya
namad, tm morali bozuldu, zamanla salk durumu iyice sar
sld, niversiteyi brakarak memleketine dnd. Orada kayr-
macayla (iltimasla) blge okulunda bir retmenlik buldu ama
bunu da beceremedi. Ne kendini rencilerine beendire-
biliyor, ne de meslektalaryla badayordu. Ksa zamanda
ayrld grevinden. Bu arada annesi ld. Alt ay kadar bo gez
dikten, kuru ekmek, sade suya orbayla gnlerini geirdikten
sonra bir icra memurluu yeri bulup ie balad. imdiki
hastal yznden karlana dek bu grevde alt.
G romovun hibir zaman, delikanllk gnlerinde bile sa
lkl olduu sylenemezdi. Yz renksiz, zayf yaplyd; sk sk
souk alrd, itah yoktu, srekli uykusuzluk ekerdi. Bir ka
deh arap iti mi, ba dner, hemen abuk sabuk eyler sy
lemeye balard. nsanlara sokulmak istedii halde beceremez
di bunu, nk hrn, kukulu davranlar yznden kimseyle
kolay kolay kaynaamaz, dostluk kuramazd. Kasaba halkn
cahil, uyuuk insanlar diye kk grr; daha da kts,
hayvan gibi yaadklarn syler, onlardan tiksindiini belli
ederdi. Zaten ince olan sesiyle heyecanla, bara bara ko
nuurdu; karsndakine kzd iin azarladn ya da onun
dediklerine ap kaldn sanrdnz; ancak konumalar hep
itendi. Onunla konuurken neden sz aarsanz an, hep ayn
konuya dnerdi: Kasaba yaantsnn skcl, kendini orada
boulacakm gibi hissettii... Halk ona gre byk amalar
tamadan yayordu; gnn gn etmeye bakan bu insanlar
yaamlarna renk katmak iin zorbala bavuruyorlar, ken
dilerini anlamszca irete veriyorlad. Bir de hile-hurdayla
uraanlar vard ki, hi sormayn! Ona gre alaklarn karn
tok, srt pekti; namuslu insanlar ise yar a dolayordu.
Bunlar sraladktan sonra Gromov kasabada dorular yazan
bir yerel gazete, bir tiyatro, toplu okuma saatleri, aydn zm
renin birbiriyle kaynamasn istiyordu. Baka trl kimse
akln bana toplamaz, gerekleri grp korkuya kaplmazd,
insanlar hakknda yarg yrtrken son derece kesin konuur
du, ona gre her ey ya bembeyaz ya da kapkarayd, ara renkler
yoktu. te bu yzden insanlar iki blme ayrrd: Namussuz
lar ve alaklar, ortas yoktu bunun. mrnde hi ak olmad
halde kadn ve ak konularnda byk cokuyla, tutkuyla ko
nuurdu.
Dikine konumalarna, hrnlna karn kasabada onu
herkes seviyordu. Tandklar onun hakknda yzlerinde tatl
bir glmsemeyle Bizim Vanya diye sz ederlerdi. Yarat
ltan nazik, yardmseverdi; mertlii, temiz ahlak, hatta hayli
ypranm ceketi, salksz grn, ailesinin yaad aclar
insanlarda ona kar hznle kark scak duygular uyandrr
d. Ayrca okumu, kltrl bir adamd; kasaba halknn g
znde her eyi bilen biriydi, bir eit ayakl ktphane sa
ylyordu.
Ivan Dmitri gerekten ok okurdu. K ulpte otururken
ince sakaln sinirli sinirli ekitirerek dergilere, kitaplara dalar
giderdi. Onun iin okurdu dem ek azdr, okuduklarn yutar
d, hem de inemeden yutard. Okumak onun marazi alkan
lklarndan biri saylmaldr, neden derseniz eline geen her
eye, bir yl nceki gazetelere, eski takvim yapraklarna bile
ayn agzllkle saldrrd. Evde en ok sevdii ey, srt st
yatarak okumakt.

III

Bir gz sabah Ivan Dmitri paltosunun yakasn kaldrm,


kasaballardan birinin icra borcunu tahsile gidiyordu. ou
sabah olduu gibi gene keyfi yerinde deildi. Ara sokaklardan,
evlerin arkalarndan ayaklar amura bata ka yrrken drt
silahl muhafz arasnda zincire vurulmu bir mahpusla kar
lat. nceden de sk sk raslad mahpuslar onda yalnz
acma duygusu uyandrr, durumu biraz garip karlard, ama bu
seferki onda bambaka, anlamad bir etki brakt. Nedense
bir gn kendisinin de ayaklarna zincir geirilip amurlu sokak
lardan gtrleceini dnd... Borlu adamla iini bitirip
eve dnerken postanenin nnde tandk bir polis memuruyla
yz yze geldi. Selmlatktan sonra polisle birlikte undan-
bundan konuarak bir sre yrdler. Ivan Dmitri bu olaya
orada mim koydu. E ve geldikten sonra btn gn mahpuslar,
silahl erler aklndan kmad. Anlalmaz bir kuku okumas
na, bir konu zerinde younlamasna engel oluyordu. Akam
k yakmad, geceEyin de sabaha dek gzn krpmad. Bir
gn kendisinin de tutuklanarak ayaklarnda zincirle hapse
gtrleceini dnyordu. O gne dein iledii bir su yok
tu; bundan sonra da su ilemeyeceinden, birini ldrme
yeceinden, hrszla, kundakla kalkmayacandan e-
mindi. Ama su kazara, elde olmadan da ilenebilir, insan if
tiraya urar, adli bir yanlla kurban gidebilirdi. Bouna ata
larmz, Yoksulluk ekmem, hapse dmem diye byk laf
etme! dememiler. Adli yanlmalar bugnk mahkemelerde
sk sk raslanan ilerdendir.
Grevleri gerei bakalarnn aclaryla ilgilenmek zorun
da olan doktor, polis, yarg gibi kimseler zamanla buna yle
alr, kanksarlar ki, en i paralayc olaylarda karsndakine
resmi bir ilgiden baka bir his duymaz olurlar. Bu bakmdan ev
lerinin arkasnda kestikleri koyundan, danadan akan kann
farkna varmayan kyllere benzerler. Bir yargcn yalnz resmi
grevini yaparak, karsndaki susuz bir adamn kiiliiyle zer
rece ilgilenmeden hkm vermesi, onun elinden btn
haklarn alp sresiz hapse tkmas iin az bir zaman yeterlidir.
Yeteri kadar zaman varsa resmi grevini yapmas iin denen
aylk karlnda dava konusunu kolayca zecektir. Bir kez
hkm verildi mi, artk her ey bitmitir; sen ondan sonra
demiryolundan 200 fersah uzaktaki, sokaklar amurdan geil
mez kasaba bozuntusunda adalet aramak, hakkn savunmak
iin rpn dur! stelik toplum her trl iddeti, zorbal en
akllca, en ie yarar davran saydna; btn barl abalar,
mahkemelerin aklama kararlar halkn homurdan-mas, kin
duygularnn kabarmas iin yettiine gre adaletin salana
can dnmek biraz gln kamyor mu?
Ertesi sabah Ivan Dmitri korkudan souk terler dkerek
kalkt, her an gelip onu tutuklayacaklarndan emindi. Dnk
kukularm imdi bile srp gittiine gre bunda bir gerek
pay olmal. Yoksa durup dururken aklma byle eyler gel
mezdi. diye dnmekten kendini alamyordu.
Pencerenin nnden ar admlarla bir polisin gemesi
bsbtn midesini bulandrd. Evinin karsnda hi konuma
dan duran iki adam grnce daha da telaland. Bunlar ne an
lama geliyordu?
Ivan Dmilr iin azap dolu gnler, geceler balad. Pen
ceresinin nnden geen, oturduu evin avlusuna girip kan
larn hepsine casus, polis gzyle bakyordu, ile emniyet amiri
le vakti kasaba dndaki evinden ift al koulu arabasyla
grevine giderdi. Ivan Dmilr her seferinde allarn gerein
den hzl kotuunu dnyor; emniyet amirinin oturuun
dan, kasabada treyen ok tehlikeli bir suluyu haber vermek
iin acele ellii anlam karyordu.
Evinde otururken kapnn her alm ayr bir korku kay
nayd onun iin. Ev sahibesine gelen konuklar ecel terleri
dkmesi iin yeliyor da artyordu bile. Sokakla polisle, jandar
mayla kalanca onlar umursamyormu gibi gzkerek sr
tyor, slk almaya balyordu. Tutuklanmay bekledii geceler
gzn krpmad halde eve sahibesine kar uyuyor ss ver
mek iin horultular karmas, derin derin soluk alp vermesi
ayr bir olayd. Gzne uyku girmemesi vicdannn rahat
olmadn gstermez miydi? Al sana baka bir sululuk kamu
daha! iinde bulunduu durum saduyu ile irdelenirse yaad
kukularn, korkularn samalktan, ruhsal bozukluktan baka
bir ey olmad anlalyordu. Ivan Dmilr konuya daha geni
adan baknca tuluklanmaklan, hapse girmekten korkmamas
gerektiini dnd. En nemlisi insann vicdannn temiz
olmasyd. Ama kafas istedii kadar akldan, mantktan yana
olsun, iindeki kukularn, tedirginliklerin azalaca yerde git
gide artmasna ne demeliydi? Hani bir yk vardr, balla gir
memi ormanda kuraca ev iin yer amaya alan kei
baltasn salladka aalarn oaldn, ormann sklatn
grrm... Onun durumu da buna benziyordu. Ivan Dmilr
akln kullanarak iin iinden kamayacan anlad, kendini
tmyle umutsuzluun, korkunun kucana brakt.
Artk insanlardan kaar olmutu. Grevini teden beri
sevmezdi, imdi daha ok azap duyarak alyordu. Korkular
dan kendini kurtaramyordu bir trl. Binlerinin onu tongaya
bastraca, verecei rveti kimse grmeden cebine soktuktan
sonra yakalataca, kendisi farkna varmadan resmi evrakta
yanllk yapaca -b u da bir eit sutu-, devletin parasn
kaybedecei kmyordu aklndan. Ne tuhaftr, zeks, her biri
zgrln kstlatacak, onurunu ayaklar altna aldracak
sebepler icat etm ekte hibir zaman bylesine yaratc, byle-
sine kvrak olmamt. D dnyaya, zellikle kitaplara ilgisi
azald, bellei zayflamaya balad.
Baharda karlar eriyince gmtlk dolaylarnda bir hende
in iinde yar rm iki ceset buldular. Biri yal bir kadn,
br bir erkek ocuk cesediydi; ikence edilerek ldrlm
lerdi. Kasaba bir sre bu cinayet olayyla alkand, ama kimin
yapt bilinmiyordu. Zavall Ivan Dmitr katil sanlmak kor
kusundan sokaklarda glmseyerek yrmeye balad. Tan
dklarla karlanca kzarp bozararak sz hemen gsz,
savunmasz insanlar ldrmenin ne denli alaka bir hareket
olduuna getiriyordu. Ancak bu yapmack tavrlardan abucak
usand, biraz dndkten sonra onun durumunda en gve
nilir k yolunun oturduu evin bodrumunda saklanmak ol
duunu buldu. Hemen bodruma saklandysa da bir gndz, bir
geceyi zor geirdi, nk souktan buz kesmiti. Ertesi gn ka
ranlk bastrnca sakland yerden usulca karak odasna
kapand. Sabah olup ortalk aarana dek odann ortasnda k
prdamadan, hatta soluunu tutarak durdu, dinledi. Terslik bu
ya, o gn erkendenevsahibesinin mutfak ocan onarm ak iin
ustalar geldi. Gromov adamlarn kim olduunu, niin geldik
lerini bildii halde usta klna girmi sivil polis olduklarna
inandrd kendini. Anlatlmas g bir korku iinde, ba ak,
ceketsiz dar frlad; arkasna bakmadan kamaya balad.
Ardndan havlayarak sokak kpekleri kouyor, sokakta y
ryen bir kyl bara bara bir eyler sylyordu; onun hi
birine aldrd yoktu. Kulaklarnda rzgr uuldayarak, soluk
alrken tkanarak kotu kotu... Kahpe dnyann, peini brak
mayan zulm ile ktlnden kamaya alyordu.
Birileri onu yakalayp evine getirdii zaman ev sahibesi
hemen bir doktor ard. lerde szn edeceimiz doktor
Andrey Yefimi Ragin kadna Gromovn bana souk komp
res koymasn syledi, ila olarak da yalnz taflan suyu yazd.
Giderken zgn zgn ban sallamas, bir daha gelmeye
ceini, insanlarn delirmesini durdurmann doru olmayacan
sylemesi tuhaft. Ksa zamanda paralar suyunu ekip Gromov
kiray, ila bedelini deyemeyecek duruma dnce onu has
taneye kaldrdlar, belsoukluu hastalarnn yatt bir koua
koydular. Ancak eski icra memuru geceleri uyuyamyor, huy-
suzlanyor, br hastalar rahatsz ediyordu. Birka gn sonra
Ragin onu Altnc Koua ald.
Aradan bir yl geti. Gromov kasabada tmyle unutuldu,
ev sahibesinin sundurmasnda, kzan stne yl duran
kitaplarn mahallenin ocuklar ekip ekip gtrdler.

IV

nceden de sylediimiz gibi, Ivan Dmitrn solunda


Yahudi Moiseyka yatyordu. Sanda ise insana bn bn
bakan, anlamsz suratl bir kyl vard. Dnme ve hissetme
yeteneini tmyle yitirmi, pasakl, ktk gibi kprdamadan
yatan, hayvandan farksz bir yaratkt bu. insann burnunun
direini kran, boucu pis kokular karmas da caba.
Adamn temizliiyle ilgilenen Nikita yumruklarnn acma
sna bakmadan, var gcyle dverdi onu. in korkun yan
dayakta deildi, Ne yapalm, burada dayaksz olmuyor. diye
dnlebilirdi. Asl artc olan, hayvana dnm bu yara
tn yumruklar yerken sesini karmamas, kendini korumaya
almamas, yere devrilmi ar bir f gibi bir o yana bir bu
yana hafif hafif sarslmasyd.
Altnc Kouun beinci ve son hastas o kasabada es
kiden beri postanenin dalm blmnde alan, ufak tefek,
sska, kumral sal bir adamd. Yznn iyicil, ama biraz kur
nazca bir grn vard. Zeki, sakin gzlerinin gle, duru
bakndan onun ne islediini bilen biri olduu, kendine gre
ho. nemli gizler saklad hemen anlalyordu. Yastnn,
yalann altnda bir ey gizliyordu, besbelli, bunu bakalarn
dan saklamas alacaklarndan ya da zorla elinden alacaklarn
dan korktuu iin deildi, gstermeye ulandndand. Arada
bir pencereye yaklaarak koutakilere srln evirip boynuna
bir ey asar, kendi kendine seyrederd i. Yanna birisi gelecek ol
sa kzar, boynundakini koparrcasna karp saklamaya alr
d. G ene de gizini bilmeyen yoklu. Adamcaz sk sk Ivan
Dmilrie;
Kutlayn beni, 2. derece Slanislav nian aldm, hem de
yldzlsn! Bylesini yalnz yabanclara verirler. Nedense
benim iin bir ayrm yaptlar.
Bu ie ayormu gibi omuzlarn kaldrp glmserdi.
Dorusu, hi mi hi beklemiyordum!
Gromov surat asp;
Ben anlamam byle ilerden, diye homurdanrd.
Eski posta memuru kurnaz kurnaz gz krparak;
Size bir ey syleyeyim mi? derdi. Ne yapp yapp sve
lilerin Kutup Yldzn almaya alacam. Byle bir nian
iin uramaya deer. Siyah ha biimindedir, kurdelesi de
beyaz. Pek yakr, deil mi?
Yaam hibir yerde Altnc Koutaki kadar donuk, du
raan deildir. Sabah felli ile iman kylnn dnda btn
hastalar n odada byk bir gerdelden su alp yzlerini ykar
lar, sabahlklarnn eteiyle kurulanrlar. Ardndan Nikitann
hastane mutfandan kalayl marapalar iinde getirdii aylar
iilir. Adam bana yalnz bir marapa. le yemeine eki
lahana orbas ile dar lapas verilir. Akam da leden kalan
lapa... Yemekler arasndaki zaman yatmakla, pencereden av
luya bakmak ya da kouu arnlamakla geirilir. Her gn ayn
ey. Postacnn szn ettii nian konusu bile deimez.
Altnc Koulakilcr deiik insanlar pek seyrek grr
lerdi. Doktor pavyona yeni akl hastas almayal ok oluyor.
Tmarhaneleri gezme merak ise ok az kimsede vardr. Alnc
Koua yalnzca, o da iki ayda bir, berber Scmyon Lazarevi
urard. Onun hastalarn san nasl kestiini, Nikitann ona
yardm ediini, sarho berber srtarak koua girerken hasta
larn o andaki telan anlatmayalm daha iyi.
Dardan Altnc Koua berberden baka urayan yoktu.
Hastalar gece-gndz Nikilann yzn grmek gibi bir
ansszla uramlard sanki.
Bununla birlikle koua bir gn bile admm almayan has
tane doktorunun son zamanlarda sk sk gelmeye balad
syleniyordu.

Garip bir sylentiydi bu.


D oktor Andrey Ycfim Ragin eine az raslanr bir kiiydi.
lk genliinde ok dindar olduu, kilisede grev yapmay
dnd sylenir. 1863te liseyi bitirdiinde ilahiyat fakl
tesine girmek islemi. Ancak operatr olan babas onun bu
isteine kar km, ruhban snfna katlksa evlatlktan red-
deceini kesin bir dille sylemi. Ne derece doru olduunu
bilmem ama Andrey Yefimoviin kendi aklamalarna gre
onun tbba, doal bilimlere eilimi yoklu. G ene de lbbiyeyi
bitirdi, babasnn isteine uyarak papaz olmad. Onun dindar
adamlar gibi davrand pek grlmemitir, doktorluk meslei
nin balarnda da imdiki gibi papaza benzer bir yan yoktu.
D oktor Ragin ar, hantal grnyle doktordan ok
kaba saba bir kylye benziyordu. Yz, sakal, dz salar,
tknaz iri gvdesiyle tarada, yol kavaklarnda han ileten, yiye
yiye iyice semirmi, fkesinden yanna varlmaz, yaman bir
hancy andryordu. Sert yz, mavi damarlarla kapl krmz
burnu, ufack gzleri vard. Babayiit yapl, geni omuzluydu,
elleri, ayaklar da yle... iri yumruklaryla vursun, adamn ca
nn karrd. Ancak grnyle hi uyumayan bir yrmesi
vard doktorun. Karncay incitmekten ekiniyormu gibi
admlarn korka korka atard. D ar bir koridorda onunla kar
latnz zaman yol vermek iin duvara yaslanr, kalbndan
umulmadk incecik, yumuak sesiyle;
zr dilerim, gein, derdi.
Boynundaki iten dolay sert kolal yaka takamyor,
yumuak yakal kelen ya da pamuklu gmlekler giyiyordu.
Aslnda kl bir doktora yakmayacak cinstendi. Satn ald
bir giysiyi on yl srlndan karmaz, bilpazanndaki Yahudi
dkkanlardan baka bir tane alrsa o da stnde eskiymi gibi
bumburuuk dururdu. Hastalarn muayene ederken, darya
yemee giderken, birinin evine arldnda hep ayn setreyi
giyer. Bunu pintiliinden deil, yalnzca d grnne al
drmad iin yapard.
Andrey Yefim hastanedeki grevine balamak zere
kasabaya geldii zaman bu hayr kurumunun durumu lam
anlamyla korkunlu. Pis kokulardan dolay ne koridorlardan
geilir, ne de avluda, koularda durulurdu. Hizmetlilerin,
hastabakclarn ailece hastalarla birlikte yattp kalkt yerler
di btn koular. Hastalar hamambcei, tahtakurusu, san
lardan bkp usanmlard. Cerrahi kliniinde ylanck olaylar
eksik olmazd. Koca hastanede topu topu iki tane neter vard,
term ometre nedir bilmezlerdi, banyo klk patates deposu
olarak kullanlrd. Hastane yneticisi ile amar sorumlusu
kadn, bir de salk memuru el birliiyle hastalar soyup soana
eviriyorlard. Sylenenlere baklrsa Raginden nceki doktor
hastanenin ispirtosunu gizli gizli satarm; hasta kadnlardan,
hemirelerden kendine koca bir harem kurmu. Btn bu
uygunsuzluklar kasabada pek gzel biliniyor, hatta iirilerek
anlatlyordu. Gelgelelim zlen, knayan yoktu; byle eyler
normal karlanyordu. Bu kafadakilerden bir blm has
tanede yatanlarn yalnz basit kasaba halk ile kyller olduu
nu, hastane koullarn beenmezlik edemeyeceklerini syl
yorlard. yle ya, nasl olsa evlerinde bu kadarn da gremez
lerdi, keklik etiyle beslenecek deillerdi ya... Bir blm de
iftiler Birliinin destei olmadan belediyenin tek bana
drt ba mamur bir hastane iletemeyecei kansndaydlar.
Iyi-kt bir tane vard ite, buna da krd. Yeni kurulan
iftiler Birlii kasabada bir hastane olduunu ileri srerek ne
burada, ne de yakn evrede baka bir tane amay dnm
yordu.
D oktor Ragin hastaneyi devralrken bu kuruluun, iinde
alanlarla birlikle ahlak bakmndan son derece zayf, kasaba
halknn sal iin yararsz, hatta zararl olduu kansna
vard. Ona gre yaplacak en doru ey hastalar evlerine sal
mak, hastaneyi de kapatmakt. Ancak bunun yalnz onun
iradesiyle yaplacak bir i olmadn, ayrca kimseye bir yarar
dokunmayacan dnd. nk maddi ve manevi pislik bir
yerden kaldrlrken baka bir yere srard nasl olsa. En iyisi,
iler kendi kendine dzene girinceye dek beklemekti. Zaten
hastaneyi kurup bugne kadar iletenler de ayn kanda
olmalydlar. Birtakm kr inanlar, yaamn kiri, pisi, irkefi
eninde sonunda bir ie yaryordu. Gbrenin zamanla kara
topraa1 dnmesi gibi. Yeryzndeki gzel eylerin hep
sinin temelinde birtakm pislikler yatmyor muydu?
Grevi teslim alan Andrey Yefim hastanenin derbeder
liine pek aldr etmedi. Yalnzca hizmetli ve hastabakclar
dan koularda oluk ocuklaryla birlikte kalmamalarn rica
etti, bir de iki dolap dolusu alet getirtti. Bunun dnda has

1 Ukrayna ve Orta Rusyada bol buday yetien bitek toprak. ( .N.)


tane ynetici ile amar sorumlusunun durumu ile ameliyatl
hastalarn ylanca yakalanmas tpks tpksna eskisi gibi kal
d.
Andrey Yefim her ne kadar akln kullanmay, drst
l severse de ne evresindeki insanlar akll, drst davran
maya zorlayacak iradesi vard, ne de byle bir eye hakk oldu
una inanc. Tevik etmek, buyruk verip yasaklamak, srar e t
mek onun harc deildi. Sanki sesini ykseltmemek, emir kipi
kullanmamak iin ant imiti. Gelir! Gtr! diye konumak
ona ok zor geliyordu. Y em ek saatinde bile ilkin rkek rkek
ksrr, sonra a kadna, ey...yemek yesek nasl olur...,
ay olsa da isek... gibi laflar gevelerdi. Hastane yneticisini,
hrszlklarn yzne vrup kap dar etmeye ya da asalak
lktan baka bir ey olmayan kadrosunu kaldrmaya gc yet
medi. Onu aldattklar, nnde yaltaklanarak, alaka iiril
dii belli faturalar imzalattklar zaman pimi stakoz gibi
kzarr, kendini sulu hisseder, gene de imzay atard. Hastalar
a kaldklarn syleyip hastabakclarn kaba davranlarndan
yakndklarnda ise ezilip bzlr;
Peki, efendim, ben sonra ilgilenirim... Bir yanllk
olmutur herhalde... gibisinden sulu sulu kem km ederdi.
Greve balad ilk gnler canla-bala alt, sabahlar
poliklinikle yeni gelen hastalarla teker tek er ilgilendi, leden
sonra da ameliyatlar, hatla doumlar yapt. Bayan hastalar o-
nun zenli muayenesini, zellikle ocuk ve kadn hastalk
larna tan koyma yetisini ve ve bitiremiyorlard. Ama za
manla iin tekdzelii, istedii verimi alamamas onu bktrd,
anlalan. Ayrca bugn otuz hastaya baksa, ertesi gn otuz
be, krk kii geliyordu. Haftalarca, aylarca ayn durum...
Kasabada ne lm oran azalyor, ne de tm abasna karn
hasta akn kesiliyordu. Doal olarak bir doktorun sabahtan
leye dein krk hastay muayene etmesi olanak dyd,
yleyse yapt i gz boyamaktan baka bir ey deildi. Yllk
istatistie gre poliklinikten geen hasta says on iki bindi.
Demek oluyor ki, on iki bin kii aldatlm., kandrlmt... Has
taneye yatrlan ar hastalar bilimsel yntemlerle tedavi edi
lemiyordu. Birtakm kurallara uyuluyordu ama ortada bilim
yoktu. Birok doktorun yapt gibi cafcafl laflar etm ese, bi
limsel yntemler konusunda bilgilik taslamasa bile her eyden
nce temizlik, koularda iyi bir havalandrma gerekliydi.
Ondan sonra srayla kokmu lahana orbas yerine salkl be
slenme, hrszlar kovup drst yardmclarla alma gelirdi.
Aslnda lm hepimiz iin kanlmaz, doal bir sonu ol
duuna gre neden bununla savap insanlarn lmesini gecik
tiriyoruz? Bir tccar bozuntusu ya da memur be yl, on yl daha
uzun yaasa bundan ne kar? Tbbn amac hastann acsn
hafifletmekse yle bir soruyla kar karya kalrz: Izdrab
hafilelmekle elimize ne geecek? Bir kere, aclarn insanlar
olgunlatrdna inanlr. kincisi, insanlar aclarn hap. damla
gibi nesnelerle dindirme yolunu bulurlarsa o gne dein fe
laketlerden korunmak iin sndklar, hatta mutluluk ara
dklar dinsel inanlarn, felsefeyi brakmazlar m? Pukin -
lm deinde korkun aclar ekmi, zavall ozan Heine bir
ka yl felli yatmtr. Bu duruma gre b r Andrey Yefim ya
da bilmem M atriona Savina adnda bir bayan burunlar ka
namadan yaasalar ne olur? Varlklar Nr deer tamayan bu
gibi insanlar zdrap ekmeseler amip go bombo yaamaktan
baka ne yaparlard?
Bu dnceler altnda ezilen dok ur Raginin iki kolu yan
larna dyordu. Zamanla hastaneye her gn gitmeyi brakt.

VI

D oktorun gnlk yaants yle geiyordu. Sabahlar ge


nellikle saat 8 sularnda kalkyor, giyinip kahvaltya oturuyor
du. Sonra ya alma odasnda bir eyler okuyor ya da doruca
hastaneye!
Poliklinikte darack, karanlk bir koridorda muayene sra
sn bekleyen bir yn hasta... nlerinden ta zeminde kundu
ralarn takrdatarak hademeler, hastabakclar kouuyor,
sabahlklarnn iinde bzlm soluk yzl sska hastalar ar
aksak yryor, sedyeler zerinde ller, el arabalarnda otu
raklar gtrlyor, arada bir ocuklar ciyaklyor, ak kaplar
dan esen rzgr bir utan girip br utan kyordu.
Andrey Yefimn bu koullarn veremlilere, ateli ve
arl hastalara ne derece dokunacan bilmesi nemli deildi.
nk elinden gelen bir ey yoktu. M uayene odasnda onu
ksack boyuyla tostoparlak bir adam olan salk memuru Ser-
gey Sergeyi karlard. Bu adam sinek kayd tra, bakml
semiz yz, yumuak, kvrak hareketleri, stnde bol duran
yeni takm giysisiyle salk memurundan ok kelli felli bir
senatre benziyordu. D oktorlar gibi beyaz boyunba takp
kasabada pek ok hastaya bakt iin kendini, zel hastaya git
meyen Andrey Yefmtan daha bilgili sayard.
Muayene odasnn bakesinde caml bir dolap iinde
kocaman bir kandilin aydnlatt bir aziz resmi, yannda da
beyaz rtl bir rahle vard. Duvarlarda piskopos portreleri,
Svyatogorsk manastrndan bir grnt, birka kurutulmu
peygamber iei elengi aslyd. Sergey Sergeyi dindar, ayn
zamanda gsterie dkn bir adamd. Aziz tasvirini bakeye
o koydurtmutu. Pazar gnleri gene onun buyruuyla muaye
ne odasnda hastalardan biri Zebur okur, ardndan Sergey
Sergeyi elinde bir buhurdanlk, koular bir bir dolap t t
slerdi.
Hastalarn okluu, zamann yetmemesi nedeniyle mua
yene stnkr yaplr; nemlendirici merhem, hintya gibi su
dan ilalar verilirdi. Andrey Yefim masada yanan yumru
una dayam, hastalara dalgn dalgn sorular sorarken arada
bir Sergey Sergeyi oradan sze karr;
Hastalmz da, yoksulluumuz da hep Ulu Tanrnn e-
sirgeyiciliine snp dua etmediimiz iindir, derdi. Bunu by
le bilin!
Doktor Ragin poliklinik saatlerinde ameliyata girmezdi.
Zaten epey zamandr bu ii brakmt, kan grnce bir tuhaf
oluyordu. ocuklarn boaz muayenesini yaparken haykrp
debelenen yumurcan tiz sesinden ba dnmeye, gzleri
yaarmaya balyordu. Aceleyle reeteyi yazp elini sallayarak
annesinin kk hastay bir an nce bandan gtrmesini is
tiyordu. Baka ne yapsn? Poliklinik hastalarnn rkeklii,
dncesiz davranlar, sofu Sergey Sergeyiin tepesinde
dikilmesi, hatta duvarlardaki piskopos resimleri Andrey Yefi-
m abucak skard. Yirmi yldr hep ayn sorular sora sora
bkmt zaten. Be-all hastaya baktktan sonra kalanlar salk
memurunun muayene etmesi iin brakr giderdi.
Darda zel hastaya bakmad iin durumundan mem
nun, huzurunu kimsenin karmayacandan emin olarak evi
ne yollanrd. Varr varmaz alma odasnda masann arka
sndaki koltua kurulur, kitaba sarlrd. Okumak onun iin bit-
mez-tkenmez bir zevk kaynayd. Aylnn yars kitaplara
gidiyordu, yle ki, oturduu evin all odasnn kitaplarla,
eski dergilerle doluydu. En ok okuduklar da tarih ve felsefe
kitaplaryd. Mesleiyle ilgili olarak Hekim dergisine abo
neydi, onu da nedense hep sondaki yazlardan baa doru o-
kurdu.
Okuma fasl genellikle birka saat srd halde hi yor-
mazd Andrey Yefim. Bir zamanlar Gromovun yapt gibi
kitaba saldrarak yularcasna deil, sindire sindire, houna
giden ya da kavrayamad blmlerin zerinde durarak okur
du. Kitapla birlikte her zaman ufak bir srahi iinde votka,
hyar turusu ya da elma salamuras bulunurdu. Mezeleri ta-
baksz, dorudan doruya masann uha rtsnn stne
koyard. Yarm saatte bir, gz kitapta, kadehine votka dol
durur; gene kitaptan gzn ayrmakszn, el yordamyla hyar
turusunu bularak azna bir para atard. Saat e gelince
okumay kesip yavaa mutfaa gider, kapda dikilirdi. Hafife
ksrdkten sonra;
Daryuka, ne dersin, yemek yesek mi? diye sorard.
Tad, temizlii bakmndan olduka kusurlu yemeini bi
tirdikten sonra ellerini gsnn stnde kavuturur, dne
rek odadan odaya dolamaya balard. Arada bir mutfak kap
snn gcrts duyulur, oradan Daryukann krmz, uykulu
surat uzanrd.
Andrey Yefim, biranz imeyecek misiniz? diyen
kaygl bir ses iitilirdi.
Dur, bakalm, daha vakit gelmedi. Biraz bekleyelim...
Akamlar posta mdr Mihail Averyann ziyareti a-
lkanlk haline gelmiti.
Posta mdr kasabadaki ahbaplar arasnda doktoru
skmayan, arkadalana kolayca katland biricik insand.
Mihail Averyan zamannda ok zengin bir toprak aas,
baarl bir svari subayyd1, ama sonradan nasl olduysa bun
larn hepsi avcundan uup gitti. Yallnda devlet kapsna
muhta olup kendi ilesinde posta mdrlne girdi. Salkl,
capcanl bir gr vard; krlam muhteem favorileri, gn
grm tavrlar, tatl gr sesiyle hemen dikkati ekerdi. yi
yrekli, duyarl bir insand ama ayn derecede de sinirliydi. Pos
taneye i iin gelenler onun sylediklerine kar kar, ele
tiriye kalkar, hatta laf biraz uzatacak olsalar Mihail Averyan
o anda mosmor kesilir, zangr zangr titreyerek;
Kes sesini, be adam! diye grlerdi.
Bu durum sk sk yinelendii iin postane herkesi rkten
bir yer olmutu, yle bir urayarak ilerini bitirip giderlerdi.
Mihail Averyan doktoru okumuluuyla, soylu davran
laryla sever, sayard. Onun dndaki kasaballara kendi buy
ruunda alanlara yapt gibi tepeden bakard.
D oktora her geliinde daha kapdan;

1 arlk Rusyasnda toprak aalar istedikleri zaman orduya girip subaylk,


yaparlar, istedikleri zaman da ayrlrlard (.N.).
Mihail Averyan doktoru okumuluuyla, soylu davran
laryla sever, sayard. Onun dndaki kasaballara kendi
buyuunda alanlara yapt gibi tepeden bakard.
Doktora her geliinde daha kapdan;
te ben geldim! Merhabalar! diye seslenirdi. G ene
banz artacam, azizim. Bktrdm sizi, deil mi? Hadi,
dorusunu syleyin!
Andrey Yefim da;
O da ne dem ek? Tam tersine! Sizi grmekten her za
man kvan duyarm, dostum, diye karlk verirdi.
ki arkada alma odasna geip kanepeye oturur, bir
sre konumadan sigara ierlerdi. Sonunda doktor;
Daryuka, diye seslenirdi. ey... bize bira getirir misin?
lk ie gene yle sessizlik iinde iilirdi. D oktor dn
celidir, Mihail Averyann ise neeli, heyecanl bir duruu
vardr; sanki ok merakl bir haberi arkadana iletmek iin
sabrszlanr. Konumay gene de her zamanki gibi doktor aar.
Ban ar ar sallayp karsndakinin yzne bakmakszn
(byle bir alkanl vard);
Yazk! ok yazk! diye sze balar. u bizim kasabada
'ciddi, ilgi ekici konular stne konuacak, bundan holanan
tek insan yok, saygdeer Mihail Averyan! Bizler iin ne
byk bir kayp! Aydn zmre gnlk konularn dna ka
myor, sradan insanlarn kltr dzeyinden daha yksekte
olduklarn sanmyorum.
ok doru Bence de yle.
D oktor dura dura konumakladr:
Evet. Siz de ok iyi biliyorsunuz ki, dnyada insan ak
lnn ortaya koyduu deerler dnda ilginizi ekecek, nemli
bir ey bulamazsnz. Akl insanlarla hayvanlar birbirinden
ayran en kesin snrdr, insanolundaki Tanrsal yn yanstr,
hatta bir dereceye kadar hepimizin arad lmszln ye
rini tutar. Bundan kardm sonuca gre akl, elimizdeki bi-
ricikyaama zevki kaynadr. Oysa bir bu kasabada bu zevkten
yoksunuz. Elimizde yalnz kitaplar var, hepsi o kadar. Ama
onlar da karlkl ilikilerimizdeki canl syleilerin yerini
alamaz. zin verirseniz belki pek isabetli olmayan bir karla
trma yapacam: Kitaplar nota okumaya, konuma ise ark
dinlemeye benzer.
ok doru!
Yeni bir sessizlik olur. O srada mutfaktan Daryuka kar,
yznde anlamsz bir hznle, yumruunu yanana dayayarak
kapda dikilir. Amac konuulanlar dinlemektir.
Mihail Averyan ban sallayarak iini eker.
Ah!.. Bu zamanda kimde akl ararsn ki!
Posta mdrnn dili zlmtr arlk. Eski gnlerde
yaamn ne kadar salkl olduunu, her eye ilgi duyarak nasl
neeyle, cvl cvl yaadklarn, Rusyada aydn zmrenin d
zeyinin gereklen ok yksek olup dostlua, insan onuruna
byk deer verildiini anlatmaya koyulur. Eskiden borca
kar senet alnmazm, byle eyler ayp saylrm. Darda ka
lan bir arkadaa yardm eli uzatmamak en byk erefsizlik
mi... O gnlerin savalar, kavgalar, servenleri de ayr bir
heyecan tarm. Ya o byk dostluklar, gzel kadnlar, Kaf
kasya anlar!..
Mihail Averyan oralarda bulunduu sralar bir tabur
komutan varm. Adamn kars tuhafn tuhaf bir kadnm.
Geceleri subay klna girerek yanna klavuz almadan al
stnde dalara karm. Sylenenlere baklrsa orada bir
avul1prensiyle gnl ilikisi varm.
Amaniin! Sen bizi koru Meryem Ana! Byle ey mi
olurmu? diye bir lk all Daryua.
Ya o grkemli lenler, iki alemleri! nsanlar zgrce
dnr, islediklerini sylerlerdi.

1 Kafkasya blgesinde ky. ehov her avul derebeyinin (aasnn) bir prens
olduunu -ik i keili bey trnden- syleyerek Kafkasllarn unvan
dknlyle alay ediyor.
Andrey Yefm arkadan dinliyor ama kafasn fazla ve
remiyordu, aklna gene bir ey taklm gibiydi. Birasn yudum
larken birdenbire Mihail Averyann szn keserek;
Dmde kendimi sk sk kltrl insanlarla tartmaya
katlm grrm, dedi. Babam bana mkemmel bir renim
olana salad, ancak o dnemdeki akmlarn etkisiyle benim
ille doktor kmam istedi. yle sanyorum ki, zamannda ken
disini dinlememi olsaydm imdi bilimsel almalarn merke
zinde bir yerim, belki fakltelerden birinde bir krsm olur
du... Geri zihinsel almalar yaamn doruk noktas deildir,
o da bir yere varp durur. Siz benim akln baarlarna d
knlmn nedenini bilirsiniz. G ene de yaam tuzaklarla
doludur, dostum. Dnen insan gelie gelie tam bir olgun
lua eritii zaman isler islemez kendini iinden kamayaca
bir kapana kslm hisseder. G ereklen de yle, olgunluk
aamasna erimi bir insan biz canl varlklarn birtakm raslan-
tlar sonucu yoktan varolduumuzu dnmeye balar, kendi
kendine yaamn anlamn, amacn sorar; yant alamaynca ya
da sama sapan aklamalarla karlanca sorularna yant ve
recek baka kaplar alar. Ancak ald hibir kap almaz.
Derken, lm dikilir birdenbire karsna, bu da istei dn
dadr. Hapishaneye denler ortak yazglarnn karamsarl
iinde biraraya gelerek mutsuzluklarn biraz olsun unuturlar.
G erek yaamda da byledir. irdelemeye, aratrmaya yatkn
insanlar karlanca yce, zgr dncelerini birbirlerine
aarak bir sreliine demin szn ettiim tuzaktan kurtulur
lar. Bu bakmdan akl, yaama zevki aldmz esiz bir kay
naktr.
ok doru.
D oktor yava yava, arada bir duraklayarak, ama hep yle
karsndakinin gzlerine bakmadan konumasn srdrr.
Karlat kltrl insanlar, onlarla konumalarn anlatr.
Mihail Averyan da tek szcn karmadan;
Doru, efendim, ok doru, diyerek dinler.
Bazen posta mdr yle bir soru patlatr durup du
rurken:
Peki, siz ruhun lmszlne inanyor musunuz?
Hayr, sayn Mihail Averyan, inanmyorum, inanmak
iin bir neden grmyorum da ondan.
Aln benden de o kadar! Bu konulara kukuyla yakla
rm. Hem biliyor musunuz, iimde sanki hi lmeyecekmiim
gibi bir duygu var. Bazen kendi kendime, Ee, zamann geldi
arlk, moruk! dersem de ilen deilimdir, iimden bir ses,
Hadi oradan! Sende lecek gz var m? diyerek beni ya
ttrr.
Saat 9u geli mi Mihail Averyan gitmek zere ayaa
kalkar. Antrede krkl paltosunu giyerken iini eker:
Ah!.. Ne yaban yere atm bizi felek! Gene de ne desek
hepsi bo, leceimiz yer burasdr. Ah, ah!..

VII

Arkadan uurlayan Andrey Yefim alma masasna


oturur, gene okumaya dalard. Akamn sessizliinde t
kmazd. Kitabn zerine eilmi doktor zamanla birlikle
donup kalm gibiydi. Onun gznde koskoca evrende kitap ve
yeil kalpakl abajurdan baka bir ey yoktur arlk. Kaba saba
kyl yz insan aklnn stn abalarna kar duyduu
hayranlkla, yreinden taan sevinle aydnlanrd. insan
niin lmsz deil? diye sorard kendi kendine. Merkezi ve
d kvrmlaryla beynimiz, grme, konuma yeteneimiz, bilin
cimiz, yaratclmz... btn bunlar niin sonunda kara
topraa karp yer kabuunun iinde soumaya, milyonlarca
yl dnyamzla birlikte gnein evresinde dnmeye
braklyordu? insanolunu Tanrsal denecek derecede yce
aklyla yoktan var edip topraa dntrmek, sonra da yer
kabuuyla birlikte soumaya brakp gnein evresinde
dndrmek hak mdr?
M addenin dnm... lmszlk yerine dnmle a-
vunmak ne byk dleklik! Doann gerekletirdii bilinten
yoksun ilemler insan ahmaklndan daha aa bir yerdedir.
nk ahmaklkta gene de bir bilin, irade belirlisi vardr,
tekinde ise bunlarn hibiri... Ancak lmn karsnda vakar
dan ok korku duyan tabanszlar bedeninin ilerde bir ota, taa
ya da da kurbaaya dnecei, onlarn yapsnda yaayaca
dncesiyle avunabilirler. Maddenin dnmnde lmsz
l grmek, iindeki kemann krlp bir ie yaramaz hale gel
mesinden sonra keman klfna parlak gelecek bimek kadar
glntr.
Saatin gongu vurduunda Andrey Yefim kolluunun ar
kasna yaslanyor, rahata dnebilmek iin gzlerini yumu
yordu. Kitaptan edindii gzel bilgilerin etkisiyle isler islemez
gemile bugn arasnda bir karlatrma yapma istei duyu
yordu... Gemilen nefret ediyor, o gnleri anmsamak bile is
temiyordu, gelgeldim imdiki yaants da gemilen daha par
lak deildi. Dnceleri arlk soumu bulunan yer yuvarla
yla birlikle gne evresindednedursun, ok iyi biliyordu ki,
lojmannn hemen yanndaki hastanede insanlar hastalktan
kvranarak pislik iinde yatyorlard. Kimisinin uykusu kam,
bceklerle savayor, kimisi mikrop kaparak yakaland ylan
cn arsna katlanmaya alyor, ameliyatl bir hasla yarasn
skan pansumann verdii acyla inliyordu. Bu dzensizlikte
belki hastabakclarla kat oynayanlar, iki ienler de vard.
Yaplan bir istatistikte hastanede on iki bin kiinin alda
tld ortaya kmt. Ynelimde iler gene yirmi yl nceki
gibi hrszlk, dedikodu, ekimeler, adam kayrmalar, en aa
lk dzenbazlkla yrtlyordu. Hastane alanlar eskisi
gibi ahlaktan yana son derece dkt; bu kurulu kasaba halk
iin yarar salamak yle dursun, zarar getiriyordu. D oktor
Ragin, Nikitann Altnc Kouta kimseye gstermeden has
talar kyasya dvdn, Moiseykann kap kap dolap
parsa topladn bilmiyor deildi.
te yandan son yirmi be ylda tp alannda mucize
saylabilecek ilerlemeler salandndan haberi vard. Oysa
niversiteyllarnda tbbn da simya, metafizik gibi baarszla
urayacan dnrd. imdi geceler boyu tpla ilgili yaynlar
okuyarak bilimin gelitiini rendike son derece duygula
nyor, aknlk, hatta hayranlk duyuyordu. Gerekten ne bek
lenmedik baarlar kazanlm, ne byk devrimler gerekleti
rilmiti! Byk hekim Pirogovun in spe 1 bile ummad ameli
yatlar antisepti sayesinde kolayca yaplyordu. lkemizde ift
iler Birlii doktorlarnn baca diz kapandan kesmesi sra
dan bir iti. Sezeryen doumlarda lm oran yzde bire d
mt. Organlarda oluan kistler hastalk saylmyor, frengi
kknden tedavi ediliyordu. Soya ekim kuram, ipnotizma
alanndaki gelimeler, Pastr, Koh gibi bilim adamlarnn
bulular, salk istatistikleri, Rusyada iftiler Birlii doktor
larnn baarlar... saymakla bitmezdi. Btn trleri ortaya
konulan ruh hastalklarnn tannp tedavi edilme yntemleri
kkten deiiklie uramt. Arlk akl hastalarnn tepesine
souk su dklmyor, eskisi gibi deli gmlei giydirilmiyordu.
nsan gibi davranlan byle hastalar hakknda gazetelerin
yazdna gre tmarhanelerde onlar iin balolar dzenleniyor,
temsiller veriliyordu.
Andrey Yefim, Altnc Kou gibi bir rezaletin ancak de
miryolundan iki yz fersah tede, belediye bakan ile meclis
yelerinin yar okumu basit halk tabakas arasndan seildii
kk bir kasabada varolabileceini anlamyor deildi. Byle
yerlerde cahil halk doktorlara kr krne inanr, azlarna
erimi kurun dkse bile onlara kahin gzyld bakard. Oysa
baka bir lkede toplum ve basn bu kk Bastilin altn
stne getirirdi.
Andrey Yefim dald dncelerden gzlerini at.
E, sonuta deien ne? diye sordu kendi kendine. Ne

1 G elecekte (Lat.)
anlisepti dedikleri mikrop sava, ne Pastr ile Koh sorunlara
zm getirmedi. Akl hastalar iin balolar, temsiller veriliyor
ama onlarn topluma kazandrlmas iin yaplan fazla bir ey
yok. Koparlan kuru grltden baka bir ey deil btn bun
lar. yleyse bizim hastane ile en st dzeydeki Viyana klinii
arasndan ne ayrm kalyor?
Gene de iindeki znt, kskanla benzer duygular has
tanesindeki ilere kaytsz kalmasn nlyordu. Ktmser
liinin nedeni yorgunluk olabilirdi.
Arlaan ba kitabn zerine eildi, doktor yzn
yumuack ellerinin stne koyarak dnmesini srdrd:
Yararsz bir grevde alyorum, insanlar aldatmaktan ba
ka bir i yapmadma gre aldm para haksz, onursuzca dav
randm da kesin! Tek bama byk bir zarar vermiyorum a-
ma toplumsal ktln bir parasym, iledeki btn me
murlar benim gibi, hepimiz belelen aylk alyoruz. Bu duruma
gre onursuzluk yalnz benim suum deil, zamanmzn yz
karas, Dnyaya iki yz yl sonra gelseydim bambaka bir insan
olurdum...
Saatin gongu vurunca lambay sndrp yalak oda
sna geli. Ancak uykusu kamt.

VIII

iki yl kadar nce iftiler Birlii kesenin azn am,


kasabada kendi kurulularnn hastanesi hazr oluncaya dein
belediye hastanesinin hekim kadrosuna takviye iin her yl
btesinden yz ruble ayrmaya balamt. Bunun zerine
Andrey Yefma yardmc olarak ileden Yevgeni Fiyodor
Hobotov adnda gen bir doktor atand. Ya otuzu bile bul
mayan Hobotov esmer, ablak yzl, ufak gzl bir adamd; tipi
atalarnn Rus olmadklarn gsteriyordu. Kasabaya be
parasz, elinde kk bir valizle gelmiti; yannda as olarak
tantt, kucanda bir ocukla irkin bir kadn vard.
Yevgeni Fiyodor geni siperli bir kasket ile uzun konlu
izme giyer, kn da srtnda bir gocuk grrdnz. Belediye
hastanesine atannca salk memuru Sergey Sergeyi ve has
tanenin veznedar ile sk fk dostluk kurdu; br memurlar
aristokrat diye adlandrarak onlara fazla sokulmad. Evinde
Viyana Kliniinin 1881 Yl Reeteleri adl katalogdan
baka bir kitap yoktu. zel hastalarna bakmaya giderken
yanma hep bu katalou alrd. Akamlar kulpte bilardo
oynar, konumalarnda bir doktorun azna yakmayacak argo
deyimler kullanrd.
Hastanedeki grevi haftada iki gnd; gelince hem polik
linikte hasta kabul eder, hem de koulardaki hastalara bakar
d. Hastanede antisepti olaynn bilinmemesi, hl vantuz kul
lanlyor olmas onu ileden karyordu ama Andrey Yefim
krmaktan ekindii iin yenilik getirmeye kalkmyordu. Ya-
l meslektana kart madrabaz diye di biliyor, onu paral san
d iin kskanyordu. Eline frsat gese seve seve onun yerini
alrd.

IX

Martn sonuna doru, karlarn erimeye, hastane bahe


sinde srcklarn tmeye balad bir bahar akam doktor
Andrey Yefim arkada posta mdrn geirmek zere
bahe kapsna kadar kmt. Geriye gelirken Yahudi Moi-
seyka ile karlat. Dilenmekten dnen Moiseykann d-
bar akt, plak ayaklarnda lastikler vard. Elinde sadaka
toplad torba sallanyordu. Adam souktan titriyerek, srt
srta doktora;
Bana bir kapik versen e! dedi.
Hi kimsenin en ufak isteini bile geri evirmeyen Andrey
Yefm delinin avcuna on kapik sktrd. Hastann plak
ayaklarna, souktan morarm ayak bileklerine bakarak; ok
kt! Yerler slak. Byle dolalmaz ki... diye geirdi iinden.
Hem acmaya benzer bir duygu iinde, hem de tiksinerek
Y ahudinin peinden yrd. Baklarn zavall adamn dazlak
kafas ile kemikleri sivri sivri km plak ayak bilekleri
arasnda dolatrp duruyordu. n odada doktoru gren Nikila
yatt paavra kmbetinden ayaa frlayarak dimdik selam
durdu.
Merhaba, Nikil^! diye y umuak sesle karlk verdi dok
tor. u Yahudinin ayaklarna bir ift kundura bulsak. lp
hasla olacak zavall.
Baslne, doktor bey! Yneticiye haber veririm.
Ltfen. Benim rica elliimi syle.
n odadan ieriye geilen kap akl. Yalanda dirseine
dayanarak oturan Ivan Dmilr Gromovdardaki konumalar
duyarak kukuyla kulak kabartt, doktorun sesini tanr tanmaz
fkesinden titremeye balad. Yz kpkrmz kesilmi, gzleri
kocaman kocaman almt. Kouun ortasna frlayarak;
Aa! Doktorumuz gelmi! diye haykrdktan sonra bir
kahkaha all. ok kr! G znz aydn, baylar! Demek, bizi
ziyaretinden yoksun brakmak islemedi uursuz kpek!
Barmalar ykseldike ykseliyordu. Koutakilerin da
ha nce iitmedikleri bir taknlkla, ayaklarn yere vurarak
svmesini srdrd:
Gebertmek uursuz kpei! Bu ala gebertmek yet
mez, ban kubura sokup bomal!
Bu ar szleri iiten doktor Ragin kapdan ban uzata
rak sakin bir sesle sordu:
Neden byle sylyorsun?
Neden mi?..
Ivan Dmitr sinirli sinirli sabahlnn eteklerini nnde
kavuturdu, gz da verircesine doktora yaklat. Dudaklarn
tkrecekmi gibi buruturarak, tiksintiyle;
Hrsz! Dzenbaz! Cellat! diye birbiri peinden sralad.
Raginin gerekten suluymu gibi bir duruu vard.
Sakin olun, canm, diyerek glmsedi. nann bana, ben
kimsenin bir eyini almadm, sylediiniz br konularda ise
ok abartyorsunuz. Bana kzdnz belli. Soukkanlca anla
tn, bakalm, neden kzdnz? Size ne yaptm?
Niin beni burada zorla tutuyorsunuz?
Hastasnz da ondan.
Anladk, haslayz. Ama yzlerce akl hastas darda el
lerini kollarn sallayarak geziyor da kimse sesini karmyor.
Bilgisizliiniz yznden hastalar salamlardan ayrt etmesini
beceremiyorsanz bizim suumuz ne? Cahilsiniz diye ben ve u
zavalllar niin herkesin amar olan olalm? G erek siz, gerek
se salk memuru, hastane yneticisi olacak de\vuslar ahlak
bakmndan biz hastalardan kat kat aasnz. Bu duruma gre
buraya neden bizi deil de szleri kapatmadlar? Mantk bunun
neresinde?
Hastaneye dmenin ahlakla, mantkla bir ilgisi yok.
H er ey raslantya bal. Yakaladklarn buraya tkarlar,
yakalayamadklar darda zgr dolar. Benim doktor, sizinse
akl hastas oluunuzda gene ahlakn, mantn pay yoktur;
dediim gibi, bir raslant sonucu...
Samalk! diye Gromov bouk bouk bard.
Sonra dinginleerek yatana oturdu.
Nikita doktorun yannda Moiseykann ceplerini kartr
maktan ekindii iin Yahudi dardan getirdii ekmek para
larn, kemikleri, irili-ufakl renk renk katlar yatann st
ne diziyordu. Souktan hl titriyor, kendine gre bir makamla
Yahudice abuk abuk bir ark mrldanyordu. Hayalinde
kendine bir dkkan at belliydi.
Ivan Dmitr sesi titreyerek;
Beni brakn da gideyim, dedi.
Hayr, yapamam!
Ama niin?
Diyorum ya yapamam, yetkim yok. Ayrca sizi salarsam
kasabada grdkleri anda halktan biri ya da polis yeniden
yakalayp buraya gnderir.
Ivan Dmitr alnndaki teri sildi.
Evet, doru sylyorsunuz. u durumun korkunluu
na bakn! yleyse ne yapmam gerekiyor, syler misiniz?
Gromovn sesi, gen yz, zeki baklar, tikleri Andrey
Yefimn houna giderdi. Delikanlnn gnln almak, onu
rahatlatmak iin yatann kenarna iliti. Biraz dndkten
sonra;
Evet, dedi, ne yapmanz gerekliini renmek istiyor
sunuz. Bulunduunuz u durumda buradan kamak belki en iyi
zm gibi grnyor. Ama ne yazk ki, emekleriniz boa gi
der. nk demin de sylediim gibi, hemen yakay ele verir
siniz. Toplum sululardan, ruh hastalarndan, iine yaramayan
kiilerden kendini korumak isledii zaman kimseyle baa
kamazsnz. Geriye bir zm yolu kalyor, o da burada kal
manzn gerekliine kendinizi inandrp yazgnza boyun e
mektir.
Benim burada bulunuum kimin iine yarar ki?
Hapishane, tmarhane gibi yerler varolduuna gre,
iinde kalacak birileri de gerek. erde siz bulunmazsanz ben
bulunacam, siz de olmazsanz nc bir kii ararlar. Zam an
la, ama ok ok sonra hapisanelerin, tmarhanelerin, deli gm
leinin, nefret ettiiniz parmaklklarn kalkaca bir dnem
gelecektir. Er-ge olacaktr bu.
van Dmitr alayl alayl glmsedi. Gzlerini ksarak;
aka ediyorsunuz, deil mi? dedi. Bizim geleceimiz siz
ve yardaknz Nikita gibileri ne diye ilgilendirsin? G ene de
iiniz rahat etsin, sayn baym, gerekten gzel gnlere kavu
acaz. Belki doru szleri yerinde kullanarak konuamyo
rum, bana gleceksiniz, ama yeni bir yaamn klar par
layacak, gerekler, dorular ktl yenecek, bir gn bizim
sokaa da bayram gelecek. H er ne kadar ben bunlar grme
den gebereceksem de bakalarnn torunlarnn torunlar o g
zel gnlere kavuacaktr. Gzel gnleri yrekten selamlyor,
sevincimi imdiden haykryorum! Hadi, mar mar ileri! Tanr
yardmcmz olsun!
van Dmitr ayaa kalkt, gzleri alev alev yanyordu.
Kollarn pencereye doru uzatarak sanki avluda birilerine ses-
leniyormu gibi heyecanla;
Parmaklklarn arkasndan kutsuyorum sizleri! diye
bard. Yaasn gerek! Grn, ne kadar sevinliyim!
D oktor Ragine gen adamn yaptklar biraz tiyatro
zentisi gibi geldiyse de ok beendi. Gene de;
Takn sevincinize gerek yok bence, dem ekten kendini
alamad. Evet, hapishaneler, tmarhaneler kalkacak; syledii
niz gibi, gerek sonunda stn gelecek. Ne yazk ki, genel du
rum deimeden kalrken doa yasalar aynen srecek, insan
lar eskisi gibi hastalanacak, yalanp lecekler. Yaam-nz ne
kadar grkem iinde geerse gesin sonunuz gene de tahta bir
sanda ivilenip karanlk ukura allmak olacak!
Ya lmszlk?
D oktor dudak bkt.
Hadi, canm sen de!
Siz inanmazsanz inanmayn, ben inanyorum. Dos-
loyevski mi sylemi, Voltair mi, Tanr gerekle olmasa bile
insanlar onu kendi kafalarnda yaratrlard. demi. Ben de
lmszlk olmasa bile yce insan aklnn onu er-ge icat
edeceine inanyorum.
Andrey Yefim keyifle glmsedi.
Tam yerinde sylenmi bir sz! inanmak gzel ey.
nanl bir insan tulalar skp bir duvarn iine gmseler
gene ayn nee iinde kendi arksn syleyecektir. Nerede
renim grdnz sorabilir miyim?
niversiteye gittim, ama bitirmedim.
Belli, dnen, kafas alan bir gensiniz. nsan hangi
durumda bulunursa bulunun kendi kendisiyle bark olmal
dr. nsanolunun daha stnn tadamayaca iki eit mut
luluk vardr: Biri, yaamn zn kavramaya alarak zgr ve
derin dnmek, kincisi de dnyann hr-grne bo vererek
yaamak, insan demir parmaklklar arkasnda bile mutlu olabi
lir. Fsnda yaayan Diyojeni bir gznzn nne gelirin
hele. Dnyann en gl hakanlarndan daha mutluydu.
Th, o herif aptallna doymasn!
Bunlar syleyen Grom ovun surat birden asld. Biraz
nceki fkeyle gene barp armaya balad:
Cehennemin dibine Diyojeniniz de, o derin dnce
leriniz de! Bana ne bunlardan? Ben yaamay seviyorum, hem
de tutkuyla seviyorum... Tek derdim, bir trl kurtulamadm
u izlenme saplants! Bu yle bir korku ki, iime iliyor! Gene
de imdiki gibi baz dakikalar oluyor, yaama sevinciyle la
derinden sarslyorum, ldracam korkusuyla lp lp diri
liyorum. Ah, yaamay, doya doya yaamay yle isliyorum ki!
Ayn heyecan iinde koula yle bir doland. Sonra
sesini alaltarak;
Dalp gittiim zamanlar gzmn nnde eit eit
hayaller canlanyor, dedi. Birtakm insanlar gelip gidiyorlar
yanma, kulamda mzik sesleri, konumalar yanklanyor.
Ormanda, deniz kysnda sere serpe dolayormuum gibi his
sediyorum... Byle bir dnyann kayglarna, hr-grne kar
mak iin neler vermezdim! E, anlatn, bakalm, darda ne var,
ne yok?
Kasaba yaantsn m soruyorsunuz, yoksa genel olarak
m?
ey... nce kasabadan sz edin, sonra cannz ne isler
se...
Nasl anlataym, bilmem ki... nsan ilede can sknt
sndan patlayacak gibi oluyor. ki laf edecek, sz, dinlenecek
adam bulamazsnz. Yeni yzler yok... ey, unuttum... G een
lerde H obotov adnda gen bir doktor geldi hastanemize.
Onun neresi yeni? Daha ben buraya girmeden ileye
atanmt. Snepenin biridir.
Evet, kltr biraz kt. Neye ayorum, biliyor
musunuz? H er iki bakentimizde1 de kltr yaam duraan
deil, kpr kpr, bu duruma gre ellerinde ie yarar birok
insan bulunmas gerekir. Ne diye bize her seferinde byle
hmbllar gnderirler, anlamyorum! Talihsiz kasaba, ne
yaparsn!
Ivan Dmitr hafife i ekerek;
Doru, talihsiz kasaba, dedikten sonra gld. E, baka
ne var ne yok? Gazeteler, dergiler ne yazyor?
Kou karanla gmlmt. Doktor kalkt, ayakta,
Avrupada ve Rusyada neler yazldn, hangi akmlarn ilgi
grdn anlatmaya balad. Ivan Dmitr soluksuz dinliyor,
soru stne soru yadryordu. Sonra birdenbire aklna bir ey
gelmi gibi ban ellerinin arasna ald, doktora srln
evirerek yalaa brakt kendini.
Neniz var? Bir ey mi oldu? diye telaland Andrey
Yefim.
Brakn yakam! Benden artk tek sz iitmeyeceksiniz!
yice kabalamt.
Neden?
Brakn, diyorum! Gidin! Cehennem e kadar yolunuz
var!
Andrey Yefim omuz silkti, iini ekerek dar kt. n
odadan geerken hademeye;
Buray biraz derleyip toplaan iyi olur, Nikata, dedi.
Berbat kokuyor.
Baslne! Hemen toplarm, efendim.
Lojmana giderken, Ne sevimli gen! Buraya geldiimden
beri rasladm, konuulacak tek adam... Hem akll-uslu laflar
ediyor, hem de asl nem verilmesi gereken konulara ilgi

1 Moskova eski, Petersburg yeni bakent saylyor. ( .N.)


Lojmana giderken, Ne sevimli gen! Buraya geldiimden
beri Tasladm, konuulacak tek adam... Hem akll-uslu laflar
ediyor, hem de asl nem verilmesi gereken konulara ilgi
duyuyor... diye geirdi iinden.
Evde kitap okurken, yatmaya giderken hep Gromovu
dnyordu. Ertesi sabah uyandnda byle ilgin, kltrl
bir genle tant iin kvan duydu, ilk frsatta gene Altnc
Koua gidip onunla ene alacakt.

Ivan Dmitr tpk bir gn nceki gibi ban kollarnn ara


sna alm, yalakta dertop olmu yatyordu. Yz grnrlerde
yoklu.
D oktor
Merhaba, dostum dedi. Yoksa uyuyor muydunuz?
Ivan Dmitr, yz yast gml;
lkin, d o stu m deilsin iz! kincisi, b o u n a uram ayn,
azm dan te k Sz alam azsnz! d iy e tersled i d ok toru .
Beriki bozuldu.
Tuhaf adamsnz... Dn gzel gzel konuuyorduk.
D urup dururken sinirlendiniz, syleimiz yarda kesildi. Bir pot
mu krdm, yoksa size aykr gelebilecek bir ey nti syledim?
Ivan Dmitr yatanda doruldu; doktoru alayl, kukulu
baklarla szd. Gzleri kzarmt.
Size inanacam sanyorsanz aldanyorsunuz. Hafiyeli
inizi gidin de baka yerde yapn. Benden tek laf kmaz. Ne
amala geldiinizi daha dn anlamtm.
D oktor glmsedi.
Garip dnyorsunuz. Beni hafiye gibi grmenize
ardm.
yle... ister hafiye olun, ister beni denemeye alan bir
doktor, hepsi ayn kapya kar.
Darlmayn ama siz... ey... gerekten tuhafsnz.
Doktor bir iskemle ekerek Ivan Dmitrn yatann
yanna oturdu, sitemle ban sallad.
Diyelim ki, byle dnmekte haklsnz, sizi polise tes
lim etmek iin sinsice aznz aryorum... Sonuta ne olur? Sizi
tutuklayp yarglarlar, hapse atarlar. Peki, hapisane yaants
buradaki yaantnzdan daha m kt? Srgne gnderilmek
ya da zincire vurulmak bu kouta kalmaktan daha m ac
verici? Bence deil. yleyse benden korkmanz iin bir neden
gremiyorum.
D oktorun szleri Ivan Dmitr etkilemi olmalyd, ra
hatlayarak yatana oturdu.
Saat 5e geliyordu. Andrey Yefim genellikle bu saatte
evinde odadan odaya dolar, Daryua ise mutfakta onun bira
isleyecei an kollard. Darda ak, sakin bir hava vard.
Yemek yedikten sonra biraz hava almaya kmtm,
yrrken size uradm, dedi doktor. Sanki bahar havas...
Aylardan ne imdi? M art m?
Evet, martn sonu.
Dars karl, amurlu mu?
Yo... P ek deil. Bahe yollar epeyce temizlendi.
Ivan Dmitr uykudan yeri uyanm gibi kzark gzlerini
ovuturdu.
imdi arabaya kurulup kasaba dna, krlara almal,
sonra da eve dnerek scack, rahat alma odasndaki koltua
gmlmeli. Ha, bir de iyi bir doktor u ba arsna bir are
bulursa o zaman gel keyfim gel! (Bir an sustu.) oktandr insan
gibi yaamaktan uzam. Buras yle iren, yle ekilmez bir
yer ki!
Bir gn nceki cokulu atllarndan yorgun dm gi
biydi, isteksiz isteksiz konuuyordu. Parmaklarnn titremesin
den, yznn duruundan bann ne kadar ard belliydi.
Scak, rahat bir alma odasyla bu kou arasnda bir
ayrm grmyorum, dedi doktor Ragin. Huzur, dinginlik her
eyden nce insann iinde olmal.
Biraz aklar msnz?
Sradan insanlar dinginlii kendilerinin dnda, araba
gezilerinde, rahat alma odalarnda ararlar; dnen insan
ise her eyi kendi iinde bulur.
Siz gidin de bu felsefeyi yz-k lk, portakal kokular
iindeki Yunanistanda yayn. Bizim iklimimize uygun deil...
Diyojen zerine kiminle konumutuk, sizinle mi?
Evet, biz konutuk.
Diyojenin ne alma odasna, ne de scak bir eve
gereksinmesi vard. Fsnda yan gelip yatarak portakallar,
mis gibi zeytinleri gvdesine indirmesi iin lkenin scak iklimi
yetiyordu. H erif Rusyada yaam olsa, deil aralk aynda,
maysta bile souktan kaacak delik arar, ayaz canna okurdu.
Yok canm. nsan herhangi bir ary duymad gibi
souu da hissetmeyebilir. Marcus Aurelius Zihninde varl
n dndn iin ar vardr. Onu irade gcnle baka
trl grmeye al, tmyle aklndan kar, szlanmay brak,
ar kendiliinden diner. der. Ben bu szde byk bir do
ruluk pay gryorum. Bir bilgenin, hatla dnen, kafasn
kullanan bir insann brlerinden ayrm zdraba nem ver-
memesindedir. Byle biri kendisiyle barktr, vara-yoa sz
lanmaz, app kalmaz...
Demek, ben, acy hissettiim, durumumdan memnun
olmadm, insanlarn alaklklar karsnda arp kaldm
iin kafas almazn, salan biriyim?
Hayr, onu demek istemedim. Ama derinliine dn
meyi baarabilirseniz d etkenlere aldrmazsnz. Yaamn
zn kavramaya almak, ite gerek mutluluk bundadr!
Ivan D m itryzn ekitti.
Yaamn z... I etkenler, d etkenler... Kusura
bakmayn, bunlardan pek bir ey anlamyorum. Anladm,
bildiim tek ey (Byle diyerek ayaa kalkt, doktora ters ters
bakt.) T an n nn beni smscak kanla, sinirlerle yarattdr. Bu
canl dokular, eer yaama yetenekleri varsa, eitli uyarlara
kar gerekli tepkiyi gsterecektir. te ayn tepkiyi ben de gs
teriyorum! Bir yerim ardnda barp szlanyorum; alakl
a kar fkeyle, ahlakszla nefretle karlk veriyorum. Bana
gre gerek yaamn z budur. Bir canl varlk ne denli eksik
yaratlmsa, o denli duyarsz olur; yapsnn geliip serpilme
siyle duyarl, tepki gsterme gc artar. E, biliyor muydunuz
bunlar? Bir de doktor geiniyorsunuz!.. Acya deer ver
memek iin durumunuzdan srekli memnun olmak, her eyi
doal karlamak, yani u yaratn durumuna dmek gerekir.
(nsanlktan km, ya tulumu, iko kyly gsterdi.) Ya da
aclar iinde yle kavrulmaksnz ki, hibir ey duymayasnz.
Baka bir deyile, yaamyorsunuzdur artk. zr dilerim, ben
ne bir bilgeyim, ne de filozof... Byle eylerden anlamadm
gibi, uzun boylu konumay de beceremem.
Gittike sinirlendii belliydi.
Tam tersine, ok gzel konuuyorsunuz, dedi doktor.
Demin szn edip beni gldrdnz stoikler1 ger
ekten olaanst insanlarm, ne var ki, retileri iki bin yl
nce donup kalm, o gnden beri bir adm ilerleyememi.
lerleyemezdi, nk kullanl deildi, yaamn gereklerine
uymuyordu. O zaman bile bu akma kaplanlar yeni eyler
renmenin zevkini tatm, bilim yolunda dirsek rten kk
bir aznlkt; ounluun bundan anlad falan yoktu. Mala-
mlke, yaamn nimetlerine kar ilgisizlik; zdraba, lme
kar da kmseme duymay reten bir dnce akmn
geni ktleler benimseyemez. Neden derseniz, zenginlikten,
refahtan nasibini almam bir ounluk zdrab kmserse
yaad yaam kmsemi olur. nk onlar iin yaamak;
ala, soua katlanmak, srekli aalamaya uramak, trl
kayp ve eksiklii sineye ekmek, lm karsnda Hamlet gibi
titremektir. Yaamlar boyunca bu byledir. ektikleri acy

1 Stoizm, temeli koyu ahlakla, sabr v e katlanmaya dayanan felsefe akm.


yksnrler, ondan nefret ederler, ama kmseyerek szn
etmezler. O nedenle stioklerin felsefesinin gelecei yoktur;
oysa amzn bandan beri zorluklarla bouma, aclara kar
duyarlk, kkrtmalara tepki gsterme anlay gitgide g
kazanmaktadr.
Ivan Dmitr birdenbire dncelerinin akn yitirerek
durdu, sinirli sinirli alnn ovuturmaya balad.
ey... nemli bir ey syleyecektim, birden zihnim ka
rt! dedi. Neydi hele... Th, th! Hah, aklma geldi! Diyecek
tim ki, stoiklerden biri bir yaknn dt kt durumdan
kurtarmann diyetini klelii kabul ederek demi.... G rd
nz m, stoik de onu etkileyen acma duygusuna kar dura
mam! Ancak acya katlanamayan, isyan eden bir ruh yakn
iin kendini tmyle harcayan byle yce bir harekete
kalkabilir. u bataa dtkten sonra bildiklerimin hepsini
unuttum, deilse baka rnekler vermek isterdim. Canm, Isa
y alalm: sa hepimiz gibi alayan, glen, znt duyup fkele
nen, hatta can sknts eken bir insand. lme, ikenceye
gle-oynaya gitmedi; lm iin O da neymi? demedi. lm
melei cann almaya geldiinde Getsemani bahesinde onu
atlamas iin yalvar yakar gzya dkt.
van Dmitr bunlar syledikten sonra gld, tekrar
yataa oturdu.
nsann mutluluunun, dinginliinin dardan kaynak-
lanmayp kendi iinde olutuunu varsayalm. Hadi, istediiniz
gibi, zdrab hor greceiz, hibir eye aldrmayacaz. Peki,
siz kim oluyorsunuz da bize byle tler veriyorsunuz? Yoksa
bir dnr, filozof filan msnz?
Hayr, filozof deilim. Ancak bu konularda herkes
doru szler syleyebilir, nk hepsi akla yatkn eyler.
Yo! Yaamn zn kavrama, zdrab hor grme ve
buna benzer konularda kendinizi uzman saymanzn nedenini
bilmeyi ok isterdim. Acaba zamannda gerekten ac ektiniz
mi? zin verirseniz soraym: ocukken dayak yediniz mi hi?
Hayr, ailem bedensel cezalara iddetle karyd.
Bizim peder de kyasya dverdi beni. Basurlu, sert mi
sert, kocaman burunlu, boynunun derisi sararm bir memur
du. Neyse, imdi onu brakalm da size dnelim. Demek, mr
nzde kimse size fiske vurmad, korkulmad, hrpalamad? Oy
sa kz gibi salamsnz. Babacnzn kanad altnda by
dnz, onun parasyla okudunuz, okuldan kar kmaz da
yal bir kuyrua kondunuz. Yirmi yldan fazladr , yakt,
hizmetisi bedava bir lojmanda oturuyor; cannz ne kadar
islerse o kadar alyorsunuz. Hi almasanz kim ne der?
Zaten yaratltan tembel, gevek bir adamsnz; o yzden
Aman bana kimse dokunmasn, aman rahatm karmasn
lar! diyerek hep kolay yaama yollar setiniz. Kendi yapa
canz ii salk memurunun, br drzlerin stne yktnz;
elinizi bir ie srmeden scack kenizde oturup biriktirdiiniz
paralar saydnz, keyfini kara kara kitap okudunuz, yksek
konular stne sama sapan dnceler ileri srdnz, stelik
(Byle diyerek doktorun krmz burnuna bakt) gizli gizli iki
zkkmlandnz... Ksacas, sizin gerek yaam grmlnz,
yaamlnz filan yok; eit eit varsaymlarla, kuramlarla
vakit geiriyorsunuz. Aclar kmseyiinizin, hibir eye
aldr etmeyiinizin bana gre basil bir nedeni var: Yan gelip
yatmay i edinmi btn Rus tembelleri gibi dnyada her eyi
deersiz, bo grmek, yaam, acy, lm hie saymak, by-
lece yaamn zn kavradnza inanarak mutlulua ermek...
Siz, szn gelii, yontulmam bir kylnn karsn dvdn
grrsnz, ama araya girip kadn kurtarmaya kalkmazsnz.
nk nasl olsa ikisi de er ya da ge tahtal ky boylaya
caklardr. Karmann ne gerei var, deil mi? Ayrca szlerin
kafasna gre, sopa almakla kaba kyl pataklad kadn de
il, asl kendini kk drmekledir. Biz sarho dolamann
kafaszlk, ayp bir ey olduunu syleriz; siz iilse de iilmese
de sonunda leceiz diyerek kar karsnz. Hastanenize dii
aryan bir kyl kadn gelse, Brak arsn. Ar, onu dn
mekten kaynaklanr, ayrca bu dnyada ac ekm eden yaan
maz. Sonunda hepimiz lecek deil miyiz? anlayyla zavally
banzdan savarsnz. stelik iinizden yle dnceler geer
yzde yz: Seninle mi uraacam, be kadn! Tam derin ko
nulara dalmtm, votkam yudumluyordum, rahatm boz
dun!.. Gen bir adam, u ii nasl yapsam, nasl stesinden
gelsem? diye bir aabey d almak zere yannza gelse
baka biri, eminim, dnp tanr, ondan sonra yant verir. A-
ma sizde yant hazrdr: Yaamn zn kavramaya, gerek
mutlulua erimeye al! u gerek mutluluk ne menem
bir eydir, onu da aklamadan geitirirsiniz.
Biz burada demir parmaklklar arkasnda inim inim inleriz.
Ama size gre hava hotur, byle eyler nemli deildir. Ne
den mi? Pis kokulu kou ile scack alma odas arasnda bir
ayrm grmezsiniz de ondan. Aman ne kullanl bir felsefey
mi sizinkisi! Hem almak gerekmez, hem vicdannz rahat,
stelik bilgelikte stnze yoktur!.. Yoo, baym sizinkisi fel
sefe, dnme tarz, yeni bir gr filan deil; dpedz aylak
lk, hmbllk, uyku sersemlii iinde sarsak sarsak dolamaktr.
Tam dediim gibi!
Ivan Ivann fkesi arttka artyordu.
Izdrab kk grrsnz ama parmanz kapya sk
acak olsa bas bas barmaktan geri durmazsnz.
Andrey Yefm;
Ne biliyorsunuz? Belki de barmam, diyerek glmse
di.
Ya, demek, yle! Bir yerinize inme inse ya da, diyelim,
rezil herifin, kstahn biri mevkisine, rtbesine gvenerek sizi
bakalarnn yannda aalasa, siz de bunu sineye ekmek zo
runda kalsanz, ite o zaman bakalarna yaamn zn kav
ramak, mutlulua erimek konusunda talkn yutturmann ne
demek olduunu grrdnz.
Andrey Yefm keyifli keyifli glmsedi elini ovutura
rak;
ite zgn bir dnce! dedi. Sizin u sk sk genelleme
yapmanz ok beeniyorum. H ele beni anlatmanza bayldm!
Sizinle grmekten, inann, byk zevk duyuyorum... u ana
dek ben sizi dinledim, imdi de siz beni dinleyin bakalm!

XI

Byle konua konua gecenin 1ini buldular, Andrey Yef-


m ok etkilenmie benziyordu. D aha sonra her gn Altnc
Koua uramaya balad. Hem sabah, hem leden sonra ge
liyor; ou kez hava kararana dek Ivan Dmitrla syleiye da
lyordu. Gromov balangta ona pek yz vermedi, doktorun
belli bir amala geldiini sanarak adamcaza kar souk dav
rand. Ama zamanla onu benimsedi, hain hareket' rinin yeri
ni uysal, yar alayl tavrlar ald.
ok gemeden hastanede Andrey Yefimn Altnc K o
ua dadand, oradan kmad haberiyayld. Ne salk me
muru, ne Nikita, n e d e hasta bakclar doktorun kimseye reete
yazmadan, bo yere ene alarak akl hastalar pavyonunda
saatlerce vakit ldrmesinin nedenini anlayamadlar. H areket
lerini herkes tuhaf karlyordu.
Eskiden byle bir ey olmazken posta mdr Mihail A-
veryan, Andrey Yefim evinde bulamyordu. H ele Daryu-
ka bsbtn akna dnmt. D oktor birasn belirli zaman
larda deil, geliigzel iiyor, yemee bile ge kald oluyordu.
Hazirann sonuydu. Hobotov bir gn, bir i iin Andrey
Yefmn lojmanna uramt. Avluda birisi doktorun akl
hastalar pavyonuna gittiini syledi. Bunun zerine Hobotov
Altnc Kouun yolunu tuttu. n odaya girdiinde kulana
garip garip konumalar arpt. Ivan Dmitr sinirli bir sesle;
Yoo! Biz sizinle hibir zaman anlaamayz, doktor; bana
kendi inanlarnz zorla alayamazsnz, diyordu. Dnya ger
eklerinden kopuksunuz, yaamda ac nedir bilmediniz, slk
ler gibi bakalarna yapp zdraplarn kullanarak geindiniz.
Oysa ben doduum gnden beni aclar iinde kvrandm.
Bundan dolay aka sylyorum: Kendimi sizden daha bilgili,
daha stn grmekteyim. Siz bana akl verecek biri deilsiniz!
Andrey Yefim ise aadan alarak, karsndakinin onu
anlamak istememesine zlerek konuuyordu:
Sizi kendi inanlarma dndrmek gibi bir niyetim yok.
Ayrca asl konumuz bu deil, dostum. Siz ac ekmisiniz, ben
ekmemiim bun un f azla bir nemi yok. Aclar, sevinler geici
eyler; onlar bir yana brakalm her eyden nce. Siz ve ben
birbirimizi kafas alan, doru dnen kiiler olarak kabul
etmi iki aydnz. Grlerimiz ne derece aykr da olsa aramz
da bir dayanma doacaktr. Ah, dostum, bilseniz, u evre
mizdeki samalklar, akldan yoksunluk, yeteneksizlik, ahmak
lk beni canmdan nasl bezdirdi! Burada sizinle konuurken
rahatlyor, sylediklerinizden byk zevk duyuyorum. Zekn
za hayranm, bunu bilin!
Hobotov kouun kapsn hafife aralayp ieri bakt.
Ivan Dmilrn banda deli takkesi, doktor Ragin ise onun ya
nnda, yalaa yaylm oturuyorlard. Delinin yz izgileri garip
garip oynuyor, bedeni arada bir sarslp titriyor, ikide bir sabah
lnn eteklerine sarlp nnde kavuturuyordu. D oktor ise
ba aa dm, oturduu yerde kprtszd. Kzark yzn
aknlk, hzn kaplamt. Hobotov anlamama omuz silkti,
alayl alayl glmsedi, Nikitayla baktlar. H adem e de omuz
silkti.
E rtesi gn Hobotov pavyona salk memuruyla birlikte
geldi. Kouta konuulanlar n odada dikilerek dinlediler.
Hobotov pavyondan karken;
Bizim babalk iyice tt, sanrm! dedi.
Prl prl pabularna su sramasn diye su birikintilerinin
zerinden zenle atlayan Sergey Sergeyi o dini btn sofu
tavryla;
Sen gnahkar kullarn koru, Ulu Tanrm, diyerek g
s geirdi.
Size bir ey syleyeyim mi, sayn Yevgeni Fiyodor, ben
byle bir eyi oktandr bekliyordum.

XII

O gnden sonra Andrey Yefim evresinde tuhaf, anla


mad bir hava sezmeye balad. Muayeneye gelen kyljer,
hastabakclar, hatta kendi hastalan onunla karlanca garip,
soran baklarn yzne dikiyor, aralarnda fsldamaya bal
yorlard. Flastaneyneticisinin kk kz M aa-A ndrey Yefi-
m onu ok severdi- doktor salarn okamak iin glmse
yerek yaklatnda kamak gibi bir huy edinmiti. Posta md
r Mihail Averyan artk onu dinlerken Buyurduklarnz ok
doru! gibi lallar etmiyor; aknlk iinde, Hmm! Evet, e-
vet... diye mrldanmakla yetiniyordu. Sonra da kaygl, zgn
baklarla arkadan szerek, damdan dercesine votka, bira
imemesini salk veriyordu. Nazik bir insan olduu iin dn
dklerini yzne sylemiyor,dolambalyollardan, bakalarn
rnek gstererek konuuyordu. Bilmem, ok iyi bir tabur ko
mutan ya da herkesin tapt bir alay papaz varm da, ikiye
dt iin hastalanm, braknca da iyilemi... Meslekta
Hobotov da Andrey Yefim bu konuda birka kez uyard.
Durup dururken alkoll ikileri kesmesini, bromr imesini
sylemesi ok tuhaft.
Austosta Andrey Yefim belediye bakanndan nemli
bir konuyu grmek zere gelmesini bildiren bir m ektup ald.
stenilen saatte belediyeye vardnda orada belediye baka-
nndan baka askerlik ubesi bakan, blge okulu denetisi
(mfettii), bir belediye meclis yesi gibi kiilerle karlat.
H obotov ile iman, sarn bir bay da oradayd. Sarn adam
Andrey Yefim ile tantrdlar, sylenmesi olduka zor
Polonyal ad tayan bir doktordu. Kasabadan otuz fersah u-
zakta bir tavlada alyormu, kasabadan geerken belediyeye
yle bir uramm...
Gelenler selmlatktan, masann evresinde yerlerini
aldktan sonra belediye meclis yesi, Andrey Yefima dnd:
Sizi ilgilendiren bir meclis karar var, doktorcuum, de
di. Yevgeni Fiyodorovi eczanenin hastanedeki yerine s
madn, oray pavyonlardan birine tamak gerektiini bildir
milerdi. Tamak sorun deil de btn pavyonlarn onanma
gereksinmesi var. Hangisini onanm a versek acaba?
Andrey Yefim biraz dnd.
Evet, onarmadan olmaz. Eczaneyi kedeki pavyona
kaldrsak en az beyz rubleyi gzden karmalyz. Bence ge
reksiz bir masraf.
Bir sre sustular. Sonra doktor Ragin sakin bir sesle un
lar syledi:
Hastanemizin bu koullarda kasabamz iin ar bir yk,
hatta bir lks olduunu daha on yl nce arzetmitim. Oras
krk yllarnda1, o zamanki olanaklara gre kurulmutur. Bu
gn belediye bu gibi ie yaramaz yerlere, iinde alan grev
lilerle birlikte bol keseden para harcyor. Bence ayn paray
deiik sistemde iki baka hastaneye harcayp rnek hizmetler
verebiliriz.
Meclis yesi;
yleyse sistemi deitirin sizde, dedi.
Anmsarsanz daha nce de arzetmitim. Belediyenin
salk hizmetlerini ayracanz parayla birlikte iftiler Bir-
liine devredin.
Sarn doktor gld.
Ya! Devretsinler de iftiler Birlii paralarn stne
yatsn, deil mi?
Bilinen ey! diyerek meclis yesi de gld.
Andrey Y ef im durgun, donuk baklarn sarn doktora
evirdi.
Hayr, hayr, hakszlk etmeyelim!

1 1840-50 yllar.
Yeniden sessizlik oldu. O srada aylar geldi. Askerlik u
besi bakannn utanga bir duruu vard, masann stnden
eilip doktorun elini tutarak;
Bizi tmyle unuttunuz, doktorcuum, dedi. Geri ke
i yaants sryorsunuz; kat oynamazsnz, kadnlardan
kaarsnz. Bizim gibilerden skldnz belli.
Masadakilerin hepsi kendini iyi yetitirmi bir insann bu
kasabada can skntsndan patlayacan syleyerek yaknma
ya baladlar. Ne tiyatro vard, ne mzik... Kulpteki son dansl
akam toplantsna yirmi bayana kar topu topu iki erkek gel
miti. Genler dans edecek yerde kimisi iki bfesinin nne
yor, kimisi de kumara dalyordu.
Andrey Yefim sesini alaltarak, kimsenin yzne bak
madan kasaba halknn zlemlerini, akln kumara, bo dedi
kodulara ynlendirerek enerjisini boa harcadn, bundan
dolay byk znt duyduunu belirtti, ilgi ekici konular
zerinde konumalara, okumaya vakit ayrsalar kukusuz
zevkleri daha incelirdi. Ona gre kltre dayanan etkinlikler
en nemlisiydi, onun dndaki her eyi, deersiz, bo bir aba
olarak gryordu.
Meslektan dikkatle dinleyen doktor Hobotov damdan
dercesine;
Bugn ayn ka, Andrey Yefim? diye sordu.
Yant aldktan sonra sarn doktorla birlikte Andrey
Yefim sorgulamay srdrdler. Bir yandan da bu iin
acemisi olduklarn hissediyorlard, iinde bulunduklar gn,
yldaki gn saysn, Altnc Kouta yatan dikkat ekici bir
hastann peygamber olup olmadn sordular.
Son sorudan sonra yz kpkrmz kesilen Andrey
Yefim;
Evet, yle bir hasta var dedi. Delikanl gerekten dikkat
ekici.
tekiler baka bir ey sormadlar.
Antrede askerlik ubesi bakan pardssn giyen dok
torun omzuna elini koyarak;
Biz yallar artk dinlenmeye ekilmeliyiz, dedi. yice
yorulduk...
Andrey Yefim belediyeden knca toplantdakilerin o-
nun akli durumunu incelemek zere bir araya gelmi oldukla
rn dnd. Sorulanlar anmsaynca yz bir daha kzard,
yaamnda ilk kez tp bilimine kar yreinde bir szlama duy
du.
ki doktorun yapt sorgulama-snamay dnrken de;
Ne i! dedi kendi kendine. Adamlar ruh hastalklarn
okuyal, snav vereli aradan ne kadar zaman geti ki? Bylesine
kara cahillik, bilgiden yoksunluk grlmemi!
Yaam boyunca ilk kez kendisini aalanm hissetti,
meslektalarna kar byk bir fke duydu.
O akam evine Mihail Averyan urad. Yal postane
mdr selam vermeden doktorun ellerini kavrad, heyecanl
bir sesle;
Deerli, aziz dostum, dedi. Size kar beslediim dost
lua, itenlie ne kadar inandnz gsterin bana!
Sonra da doktorun azn amasna frsat vermeden;
Sizi okumuluunuz, ruh soyluluunuz iin severim, di
ye srdrd konumasn. Beni iyi dinleyin, dostum. Bilim ku
rallar doktorlara gerei hastalarndan saklamalarn buyurur.
Ama ben askerce, dobra dobra konuacam: Siz rahatszs
nz... Balayn beni, azizim, ne yapaym ki, gerek bu... ev-
remizdekilerin hepsi oktandr farknda. Bana ayn eyi doktor
Hobotov da syledi. Salnz dzeltmek iin biraz dinlenip
kendinizi elenceye vermelisiniz. D oru sze ne denir, onun
sylediklerini yapn. Bugnlerde ben de izin alp hava deitir
mek niyetindeyim. Ufak bir geziye kacam. Hadi, dostluu
nuzu, bana gvendiinizi gsterin! Birlikte gidip genlik gn
lerimizi canlandralm.
Andrey Yefim birden yant vermedi. Sonra da;
Benim salk ynnden bir sorunum yok, dedi. Geziye
kamam. zin verirseniz dostluumu baka bir biimde gste
reyim.
D urup dururken kitaplarn, Daryukay, birasn brakp
hi tanmad bir yere gitmek, 20yldr kurulmu dzenini boz
mak akld bir hayal gibi gzkt gzne. Ama belediyedeki
konumalar, oradan dnerken iini basan sknty anmsad.
Onu deli yerine koyan akl kt insanlarn evresinden ksa
zaman iin de olsa uzaklamakdncesiekici gelmeye bala
d.
Peki, nereye gitmek niyetindesiniz? diye sordu.
Moskovaya, Petersburga, Varovaya... mrmn en
mutlu be yl Varovada geti. ok beeneceksiniz! Gidelim,
azizim, gidelim!

XIII

Bir hafta sonra Andrey Yefima dinlenmesi, baka bir


deyile emekliye ayrlmas nerildi. Ancak o, tam bir kayt
szlkla karlad neriyi.
Ertesi hafta iki dost, posta arabasyla en yakn tren istas
yonuna doru gidiyorlard. Gnler serin geiyordu, gk mavi
ve bulutsuzdu. stasyona varana dek iki yz fersah yol atlar,
iki gece hanlarda kaldlar. Konak yerlerinde iyi ykanmam
fincanlarla ay verdiklerinde ya da atlar komakta geciktik
lerinde Mihail Averyan mosmor kesiliyor, btn bedeni f
keden tir tir titreyerek karsndakine barmaya balyordu:
Kes sesini! Fazla laf istemem!
Yol boyunca hi ara vermeden Kafkaslarda, Polonyada
yapt grevleri anlatt. Bandan ne servenler gemi, kim
lerle karlamamt! Yksek sesle konuurken gzlerini yle
bir deviriyordu ki, anlattklarn uydurma, yalan sanrdnz. So
luunu doktorun yzne doru veriyor, kahkahas zavallnn
kulaklarnn dibinde bomba gibi patlyordu. Bundan ok
rahatszlk duyan doktorun dnce ak deiti, dikkati iyice
dald.
Daha ucuz olsun diye trende nc mevki, sigara iilme
yen vagona binmilerdi. Yolcularn yars doru-drst insan
lard. Mihail Averyan abucak herkesle ahbap oldu, sradan
sraya gezerek, demiryoluyla yolculuk yapmann akl kar
olmadn bara bara anlatmaya balad.
Nereye baksan madrabazlk, soygunculuk! Ama at s
tnde yolculuk yle mi ya? G nde yz fersah gidersin de gene
turp gibi din hissedersin kendini! Pinski bataklklar kurutul
duu iin topran verimi kalmad. Ksacas, her yerde dzen
sizlik alm yrm!
Durmadan barp aryor, kimseye azn atrmyordu.
Onun ard aras kesilmeyen gevezelikleri, arada bir nlayan
kahkahalar, heyecanl el-kol haraketleri Andrey Yefim
canndan bktrd.
Arkadana di bileyerek, Hangimiz deli? br yolculara
en ufak rahatszlk verm ekten ekinen ben mi, yoksa kendini
herkesten stn, akll sayan u bencil herif mi? diye d
nyordu.
Moskovaya vardklarnda Mihail Averyan apoletsiz bir
ceket ile krmz eritli subay pantolonu giydi. Sokakta subay
kaputu, kasketiyle1dolarken erler selama duruyorlard. And
rey Yefima yle geliyordu ki, bu adam iinden kt soylu
zmrenin iyi yanlarn tmyle yitirmi, yalnzca ktlerine
smsk sarlmt. Hi gerei yokken evresindeki herkesten
hizmet bekliyordu. Yanndaki masada duran kibriti vermesi i-
in uaa sesleniyordu da kendisi uzanp almyordu. Hele hiz
meti kzlarn yannda i amarlaryla dolamas akl alacak
gibi deildi. Yana-bana bakmadan uaklara sen diyor,
fkelenince hayvan, aptal gibi szleri bol bol kullanyordu.

1 Ordudan ayrlan subaylarn eski niformalarn giyme hakk tadktan an


lalyor.
Andrey Yefima gre toprak aalndan kalma bir alkan
lkt btn bunlar.
Moskovaya varr varmaz Mihail Averyann ilk ii dok
toru Iverskaya kilisesine gtrmek oldu. Gzleri yal, yere
kapanarak uzun uzun dua etti. Sonra derin bir i ekmeyle;
nsann inanc yoksa da dua etmeli, dinginlik duyarsnz,
dedi.
Hadi, siz de pn aziz resmini, iki gzm!
U tanan Andrey Yefim dudaklarn aziz tasvirinin camna
dedirdi. Posta mdr ise dudaklarn bzp ban iki yana
sallayarak yeniden dualar fsldad, gzleri yeniden doldu.
O radan Kremline gittiler. ar top ile ar an1 seyrettiler, hat
ta parmaklaryla dokundular. Moskova rmana doru uzanan
grntye hayran hayran baktktan sonra Spasitel kilisesi ile
Rumyantsev mzesine de uradlar.
le yemeini Testovda yediler. Posta mdr favori
lerini svazlayarak yemek listesini uzun uzun inceledi, srekli
lokantalarda yiyip ien, boazna dkn, zevk sahibi bir insan
tavryla garsona;
Gzelim, bugn bize ne yedireceksiniz, bakalm? diye
sordu.

XIV

Andrey Yefim arkadayla birlikte geziyor, grlecek


yerleri gryor, yiyip iiyor, ama Mihail Averyana besledii
kin gsnde biriktike birikiyordu. Frsatn bulsa rahat bir
soluk almak iin yanndan kaacak, gremeyecei bir yere giz
lenecekti. Buna karlk beriki ona smsk yapmt, onu e
lendirmek balca greviymi gibi rpnyordu. Gezip grecek
leri yer kalmaynca bu sefer de gevezelikleriyle arkadan oya
lamaya alyordu. Andrey Yefim bu duruma iki gn dayan

1 Byklkleriyle dikkat eken, tarihsel deerdeki top ve an.


d, nc gn rahatszlandn, akama dek otelde kalacan
syledi. Posta mdrmz onu yalnz brakr m? Anca bera
ber, kanca beraber! diyerek kendisi de onunla birlikte kal
maya karar verdi. Sabahtan akama dek taban teptiklerini,
ikisinin de dinlenmeleri gerektiini syledi. Sonra da at
azn, yumdu gzn; Fransann er-ge Almanyay yenece
inden tutun da Moskovadaki hrsz bolluundan, atlarn
deerinin d grnlerinden belli olmayacana kadar aklna
ne gelirse uzun uzun anlatmaya balad. Yzn duvara dne
rek kanepeye uzanan zavall Andrey Yefim dilerini skarak
arkadan dinlemek zorundayd. Sonunda kulaklar uulda
maya, yrei duracak gibi hzl hzl arpmaya balad. G ene de
arkadana susmasn ya da onu yalnz brakmasn sylemeye
utand. Bereket versin beriki otelde kalmaktan skld da
leden sonra sokaa kt.
D oktor Ragin yalnz kalnca kendini kafasn dinlemenin
zevkine verdi. K anepede kmldamadan yatmak, odada tek
bana olduunu hissetmek ne byk keyifti! Z aten Andrey
Yefim gerek mutluluu yalnzlkta bulurdu. Kutsal kitaba
gre m eleklerden biri yalnzl setii iin T anrnn gznden
dmt, br melekler bunun tadn bilseler birou ayn
yolu seerdi herhalde.
Andrey Yefim kafasnda son gnlerin izlenimlerini to
parlamak istiyor, ancak dnceleri gelip gelip Mihail Aver-
yana taklyordu.
Adamcazn beni de yanna alp geziye kmas bana
olan dostluundan, iyi yrekliliinden, besbelli. Ama ne olursa
olsun bir arkadann senin zgrln kstlamas kadar
sknt verici bir ey yok. Aslnda iyi yrekli, soylu, neeli, ho
sohbet bir adam, gene de onun yannda iyice bunaldm. Byle
insanlara sk sk raslanr. Syledikleri hep akll-uslu, gzel
szlerdir, gelgelelim onlarn ne kadar kaln kafal olduklarn
zamanla anlarsnz.
Daha sonraki gnler de Andrey Yefim rahatszln ileri
srerek otelden kmad. Hep byle, yz kanepenin arkal
na dnk yatyor, vefal dostu gevezelikleriyle onu elendir
meye alrken skntdan patlyordu. Dinlenmesi iin arka
dann kp gitmesi yeterliydi. Onunla birlikte geziye katld
iin hem kendine, hem de gnden gne enesi daha da ok d
en, azn bozmaya balayan arkadana lanet stne lanet
yadryordu. Bu ruh sknts iinde dncelerini ciddi, derin
konular stnde toplamas ne mmkn! Bir yandan da Byle
entipften eylere katlanamamam van Dmitrn szn
ettii gerek yaamn etkisinden dolay olsa gerek... Neyse, eve
dnnce yaantm eski dzenine girer. diye dnyordu.
Petersburgda da ayn eyler oldu. Andrey Yefim gnler
ce otel odasndan dar admn atmad, yalnz bira imek iin
giyinip kt. Mihail Averyan ise bir an nce Varovaya git
meleri iin onu sktryordu.
Canm, ne iim var benim Varovada. Siz yalnz gidin,
ben de eve dneyim, olmaz m? diye yalvaryordu Andrey Ye-
fm.
Yoo! Olmaz, dnyada olmaz! ok gzel bir kenttir, m
rmn en mutlu be yl orada geti.
D oktor daha fazla kar koyamad, arkadann hatrn k
ramad iin istemeye istemeye Varovaya srklendi. Orada
da otelden kmad, yatt yerde Mihail Averyana, kendine,
Rusa konumamakta srar eden otel grevlilerine iin iin di
biledi.
Mihail Averlyana gelince, o her zamanki gibi neeliydi.
Katr gibi salam olduu iin her gn sokaa kyor, sabahtan
akama kadardolaarak eski ahbaplarn aryordu. Birka gece
otele dnmedii bile oldu. Gene byle nerede geirdii belirsiz
bir geceden sonra sabaha kar otele dnd. Son derece heye
canl gzkyordu, yz kpkrmzyd, sa-ba dalmt.
Kendi kendine bir eyler mrldanarak bir sre odada bir k
eden br keye volta att. Sonra odann ortasnda durdu:
nsanlk onuru her eyin stndedir! dedikten sonra
yeniden dolamaya balad.
Ban ellerinin arasna almt.
Evet, onur ve namus her eyin stndedir. Bu uursuz
Babil lkesine gelmeyi dndm iin yuh olsun bana!
Doktora dnd.
Canm kardeim benim! stediiniz gibi kmseyin be
ni! Anlyor musunuz, kumar oynadm ve tldm! Bana be
yz ruble bor verir misiniz?
Andrey Yefim czdanndan be yz ruble kard, ses
sizce arkadana uzatt. MihailAveryan hrsndn, utancndan
mosmor bir yzle birtakm gereksiz yeminler kekeledi, kas
ketini kapt gibi sokaa frlad. Birka saat sonra dndn
de ylrcasna bir koltua olurdu, derin bir soluk alarak;
Onurum kurtuldu, dedi. Hemen gidelim buradan, dos
tum! Bir an bile kalmak islemem bu uursuz kentte! eytanlar
grsn yzn! Dolandrclar, Avusturya casuslar!
ki arkada kasabaya dndkleri zaman aylardan kasmd,
sokaklar kaln bir kar tabakas kaplamt.
lk rendikleri haber hastanede Andrey Yefimn yerine
Hobotovn getii oldu. Adam lojmana tanmak iin doktor
Raginin dnmesini drt gzle bekliyordu. A diye yannda
tad irkin kadn ise imdiden pavyonlardan birine yerle
miti. Kasabada haklarnda eitli dedikodular dolayordu.
Sylenenlere gre irkin kadn hastanenin yneticisiyle kavga
etmi, ynetici, kadnn ayaklarna kapanarak zr dilemiti.
G eziden dnd gn Andrey Yefim kiralk ev aramak
iin kollar svad. Mihail Averyan ekine ekine;
Kardeim, gcnze gitmezse bir ey soracam, dedi.
Ne kadar paranz var?
Andrey Yefim yant vermeden nce yanndaki paray
sayd.
86 ruble.
Posta mdr, doktor onun sorusunu anlamadn sana
rak;
Onu demiyorum. Bundan sonra sizi geindirecek para
nz ne kadar, diye sordum.
Dedim ya. Hepsi 86 ruble. Bundan baka param yok...
Doktoru temiz, drst bir insan olarak sevip sayan posta
mdr gene de onun en azndan yirmi bin ruble kadar birik
mi paras olduunu sanyordu. imdi, Andrey Yefmn ken
dine bakamayacak kadar yoksul olduunu renince arkada
nn boynuna sarld, elinde olmadan gzlerinden yalar geldi.

XV

Andrey Yefim soyad Belova olan, kasabal bir esnafn


dulkarsnn pencereli kk evine yerleti. Mutfa say
mazsak evin topu topu odas vard. Doktora ayrlan iki o-
dann pencereleri sokaa bakyordu. nc oda ile mutfakta
ise Daryuka ve ocuuyla birlikte ev sahibi kadn otur
maktayd. Belovaya baz geceler zil-zurna sarho a geliyor
du. O zaman rahat-huzur kalmyordu evde. Daryuka ile o
cuklar korkudan kaacak delik aryorlar, her biri bir keye
siniyordu. Sarho adam mutfaktaki masann bana geip
Votka getirin! diye tutturuyordu ou zaman. Andrey Ye-
fim byle geceler alaan ocuklar odalarndan birinde yer
yata yaparak yatryordu. Byk zevk ald bir eydi bu onun
iin.
Eskisi gibi sabahn 8inde kalkyor; ay itikten sonra, loj
mandan tad kitaplar ile daha nce ald dergileri okuyor
du. Yeni kitaba, dergiye ayracak paras yoktu, ilgi ekici, yeni
kitaplarn olmayndan m, yoksa yerini yadrgad iin midir,
nedir, okumaktan eskisi gibi holanmyor, hemen yoruluyordu.
Bunun zerine baz gnler eli bo oturmamak iin kitaplarn
ayrntl kataloglarn karmaya balad. Ciltlerin srtna etiket
yaptrp numaralyordu; zen isteyen bu i onu okumaktan
daha ok saryor, hatta yormak yle dursun, ok iyi dinlen
diriyordu. Bylece fazla dnmekten kurtulmutu, vakiin
nasl getiinin farkna varmamas ise ayrca gzel bir eydi.
M utfakta Daryuka ile patates soymak, karabuday ayklamak
gibi sevdii baka uralar da vard. Cumartesi, pazar gnleri
kiliseye gidiyor, duvarn dibinde dikilerek gzlerini kapyor,
koronun okuduu ilahileri dinlerken annesini, babasn, ni
versite yllarn, eitli dinleri dnyordu. Biraz hznlendir-
se de iine dinginlik veren bir olayd bu, kiliseden karken
ayinin bu kadar abuk bitmesine zld bile oluyordu.
Bu arada iki kez de hastaneye Ivan Dmilr grmeye gitti.
H er seferinde onu sinirleri ayaa kalkm, hrn davranlar
iinde buldu. Sanki hastal iyice depremiti. Ziyaretine geldi
diye onu tersledi; bo gevezeliklerden bktn, onu artk rahat
brakmasn islediini syledi, insanlarn alaklklar yznden
ektii bunca zdraptan sonra tek dilei vard imdi: Yalnz
bana bir hcreye kapatlmak! Yoksa bunu da m ok gryor
lard kendisine?..
Andrey Yefim ona iyi geceler dileyip ayrlrken;
Hadi, cehennem e kadar yolun var! diyerek bir gzel
zlgt ekti.
Bu durumda hasta dostunu nc kez grmeye gitse
miydi? ok istiyor, ama bir trl karar veremiyordu.
Eskiden le yemeinden sonra odadan odaya dolaarak
eitli dncelerle oyalanrd; oysa imdi le yemeinden ak
am ayna dein kanapede yzn duvara dnerek yatyor,
incir ekirdeini doldurmayan olaylar kendine dert edinerek
bocalayp duruyordu. En ok arna giden, tamamlad yirmi
yl akn grev sresine karlk kendisine emekli ayl ba
lanmam olmas, stelik toplu bir para denmemesiydi. Geri
grev drstl konusunda stten km kak deildi. A n
cak emeklilik konusunda bu durum nemli saylmyordu, her
alan, nnde-sonunda bir emekli aylna kavuuyordu.
ada uygulamaya gre rtbe, madalya, emeklilik hakk ka
zanmada ahlaksal deerler, yeteneklilik gibi eyler aranmaz,
nasl alrsa alsn belirli bir grev sresini tamamlamas
yeterli grlrd. Bu durumda niin ona byle bir hakszlk
yapmlard?
Elindeki para tkenince bakkaln nnden geemez
sahibi kadnn yzne bakamaz oldu. Yalnz bira borcu 3 2 1 \
leyi bulmu, ev kiralar denmeye denmeye kocaman bu
rakama ulamt. Daryuka onun bile haberi olmadan kitap
larn, eski giysilerini gizli gizli satyor, bunlarla eve bir eyler
getirirken yaknda doktorun eline byk paralar geeceini
syleyerek ev sahibi kadn oyalyordu.
Biriktirdii parann bin rublesini posta mdryle kt
gezide arur etmesi onu yle kzdryordu ki! Bunu harcamasa
imdi ne ok iine yarard! Tandklarnn onu evinde rahat
brakmamas da epey sinirine dokunuyordu. A rada bir de olsa
hasta meslektan ziyarete gelm ekdoktor Hobotovun boynu
nun borcuydu sanki. Bisili surat, onunla alttan alarak konu
mas, baya tavrlar, diz kapaklarna kan izmeleri, ikide bir
deerli meslektam demesi onu deli ediyordu. Hele bir de
iyiletireceine inanarak Andrey Yefima eit eit t
lerde bulunmas yok mu ya! H er geliinde bir ie bromr ile
ravent haplar getiriyordu.
Arkadan sk sk yoklayan Mihail Averyan da onu
elendirmeye almaktan geri durmuyordu. D oktorun odas
na yapmack bir neeyle girdikten sonra ikide bir kahkaha pat
latarak, kendisini daha iyi bulduunu, Tanrya kr durumu
nun gitgide dzeldiini sylyordu. Oysa bu tutumundan dos
tunun arlk iinin bitik olduunu dnd bal gibi anla
labilirdi. Varovadaki borcunu hl dememiti. Sk sk kah
kaha atmas, hafife azn bozarak, zorlama bir neeyle fkra
lar anlatmas borlu oluunun gerginliini, utan altnda ezildi
ini gizlemek iindi herhalde. Uzata uzata anlatlan fkralar,
olaylar en sonunda kabak tad vermeye balad, ikisi de iyice
skldlar.
Mihail Averyan yoklamaya geldiinde doktor onu de
imez bir durula, yz duvara dnk karlyor; diini skarak
gevezeliklerini ses karmadan dinliyordu. Posta mdrn
dinlerken iine lk gibi oturan ac tortu onun her geliinde
daha bir artyor, boazna doru trmanyor gibiydi.
Canna tak eden bu basit dncelerden kurtulmak iin
kafasn daha baka konulara vermeye alt. rnein gerek
kendisi, gerekse Hobotov, Mihail Averyan gibi insanlar bir
gn arkalarnda bir iz brakmadan yok olup gideceklerdi. Bir
milyon yl sonra bolukta dnp duran gezegenimizin yann
dan geen bir ruh yer yuvarlanda balk amuru ile plak
kayalardan baka bir ey gremeyecekti herhalde. N e kltr
birikimi, ne ahlak kurallar, ne bir ey... Bir sap ot bile bula
mayacakt yeryznde. Bu durum karsnda bakkal borcunun,
cieri be para etm ez H obotovun, dostluu bunaltc Mihail
Averyann ne nemi kalyordu? D em ek ki, bunlara fazla al
drmamak gerekiyordu, gelip geici eylerdi hepsi de...
G ene de bu tr dncelerle kendini avutmann bir yolu
nu bulamyordu. nk gezegenimizin bir milyon yl sonraki
durumunu gznn nne getirirken sarp kayalardan birinin
arkasndan anszn izmeli H obotov akyor ya da zoraki kah
kahasyla Mihail Averyan karsna dikilerek, szm ona
utanga bir tavrla, Varovada aldm borcu bugnlerde ve
receim, kardeim... yzdeyz vereceim... diyerek arsz arsz
srtyordu.

XVI

Bir gn Mihail Averyan doktor Ragini her zamanki gibi


le yemeinden sonra kanepede yatarken buldu. Raslant bu
ya, tam o srada elinde bromr iesiyle Hobotov da gelmiti.
Andrey Yefim yatt yerden ar ar doruldu, kanepenin
kenarna tutunarak oturdu.
Posta mdr glerek;
Ooo! Aziz dostum, bugn yznzn rengi her zaman
kinden daha iyi! diye balad. Aferin size! Gnden gne
dzeldiiniz nasl da belli oluyor!
H obotov da esneyerek;
Meslektam, iyileme zamannz oktan geldi artk,
dedi. Kendiniz de bkmsnzdr bu zmbrtdan...
iyileeceiz, elbette iyileeceiz, diye sz havada kapt
Mihail Averyan. Daha yz yl yaayacaz, grrsnz!
Hadi, hadi, yz deilse bile yirmiyi salam bulursunuz,
meslektam! Bizim gzmzden kamaz. Siz yreinizi serin
tutun.
yle, kardeim! D urun bakalm, daha kendimizi gste
recek gnler gelecek!
Bunlar syleyen Mihail Averyan o nl kahkahala
rndan birini patlatarak arkadann dizine bir aplak indirdi.
nmzdeki yaz Kafkaslara gidiyoruz, haberiniz var
m, Yevgeni Fiyodorovi? Atlara atladmz gibi hop-hop-hop
batan baa Kafkasya!.. D nte de, ister misiniz, dnde bir
gzel alp oynayalm! (Mihail Averyan kurnaz kurnaz gz
krpt.) Evereceiz sizi, iki gzm, evereceiz!
Andrey Yefim birden iinde biriken tortunun kabarp
boazna doru yrdn hissetti. Korkun bir yrek
arpntsyla kanepeden doruldu, hzla pencereye atld.
Bayalk bu sizinkisi, bayalk! dedi. Ne kadar basit
eyler sylediinizin ayrmnda msnz?
Nazik konumay istedii halde elinde olmakszn yum
ruklarn skt, iki kolu birden havada, bir yabancnn sesiyle
barmaya balad:
Yakam brakn artk! Canmdan bezdirdiniz!
Yz fkeden mosmordu, tir tir titriyordu.
Defolun! ikiniz de defolun karmdan!
Mihail Averyanla Hobotov ayaa kalktlar, gzlerini
nce aknlkla, sonra korkuyla Andrey Yefma diktiler.
D oktor barmasn srdryordu:
Evet, defolon! Gzm grmesin sizi! Kaln kafal he
rifler, ahmaklar! Byle arkadalk yerin dibine batsn! G etir
diiniz u ilalar da banza aln! Bunlar ne rezil, ne alak
insanlarm!..
H obotovla Mihail Averyan aknlk iinde bakarak
kapya doru geri geri gittiler, oradan antreye ktlar. Andrey
Yefim, H obotovun brakt bromr iesini kapt gibi
gidenlerin arkasndan frlatt. Eie arpan ie parampara
oldu.
Ragin bununla da yetinmedi, antreye kotu, alamakl bir
sesle;
O em olun! ikinizi de bir daha gzm grmesin!
diyebaiij .rdu.
Adamlar gidince stma nbetine tutulmuasna titreyerek
kendini kanepeye att.
Ta kafallar... budalalar... diye bir sre daha sylendi
durdu.
Dinginletii zaman zavall Mihail Averyann ne kadar
bozulduunu, zntden kahrolacan, kendi yaptklarnn
ise ona hi yakmadn dnd. Evet, o gne dein byle-
sine bir taknlk gstermemiti. Yaamn zn kavramaya
alan, olaylara bir filozof kaytszlyla yaklap akl yolundan
ayrlmayan o muydu?
Utancndan, kendine olan kzgnlndan btn gece
gzne uyku girmedi. Sabah 10a doru ilk ii postanenin yo
lunu tutmak oldu. Amac Mihail Averyantan zr dilemekti.
Onun bu davranndan ok etkilenen mdr iten duygularla
elini sktktan sonra derin derin i ekti.
Ah, dostum, unutalm bunlar. Gemii anacaksak hep
iyi ynleriyle anmalyz.
Ardndan postaneye gelen mterileri, datclar titreten
bir sesle ieriye bard:
Hey, Liyubavkin! H em en bir sandelye getir!
Tam o srada elindeki taahhtl mektubu vermek iin gi
eye sokulan bir kadn da tersledi:
im var, be kadn! Grmyor musun? Beklemesini
ren!
G ene Andrey Yefima dnd.
Eskiyi unutalm, azizim. Hadi, urun uraya. Ha yle!
Rahatnza bakn.
Konuunun sandalyeye yerletiini grnce konumadan
bir sre oturdu, sonra dizlerini svazlayarak;
Size darlmak aklmn kesinden bile gemedi, dedi.
Hastalk akaya gelmez, anlyorum, dostum. Dnk sinir buna
lmnz beni de, doktor H obotovu da ok kayglandrd; eviniz
den ayrldktan sonra hep sizden sz ettik. Neden hastalnza
nem vermiyorsunuz, iki gzm?
Posta mdr sesini iyice alaltt, neredeyse fsltyla;
Kusura bakmayn, sizinle dostunuz olarak konuuyo
rum, dedi. Yaama koullarnz salnz iin kesinlikle el
verili deil. Darack bir ev, her yer pislik iinde. Ne size bakan
bir yaknnz var, ne de tadaviye yetecek paranz... Aziz kar
deim, doktorla ben yalvaryoruz, ne olursunuz, szmz din
leyin, vakit geirmeden hastaneye yatn. Salkl besin, bakm,
tedavi... bunlar ancak orada bulabilirsiniz. Aramzda kalsn,
Yevgeni Fiyodor bir moveton1 ama bilgisi yerinde, gvenilir
bir doktor. Sizinle yakndan ilgilenecei konusunda bana sz
verdi.
Postane mdrnn iten ilgisi, yananda birdenbire par
layan gzya damlalar dokundu Andrey Yefima. Elini g
snn stne bastrarak;
nanmayn onlara, Mihail Averyan, inanmayn, azi
zim! diye fsldad. Hepsi yalan! Benim hastalmn nedeni
koskoca yirmi yl sresince kasabada konuacak bir tek akl
banda adam bulmamdr. N e yazk ki, o da deli!.. Ortalkta

1 Mauvais ton. Terbiyesi kt anlamnda (Fr.).


hastalk filan yok,.emin olun. Btn sorun, bir trl iinden
kamadm bir ksrdngye dm olmam. Oysa benim iin
hava ho, ben her eye hazrm.
yleyse hastaneye yatn, iki gzm.
Dedimy a, hibir eye aldrdm yok, gm te deseniz gi
rerim.
Yevgeni Fiyodorn tavsiyelerini de dinleyeceksiniz,
deil mi dostum?
Hay hay, sz! Ancak yeniden belirteyim ki, ksr dn
gm dr, eytan geni midir, yle bir amaza dtm ki, hi
sormayn!
imdi her ey, dostlarmn iten ilgisi bile beni ayn so
nuca, yok olua srklyor.
Hayr, hayr, iyileeceinizi bilin!
Ayn eyleri durmadan niin sylyorsunuz? diye sinirli
sinirli karlk verdi Andrey Yefim. Benim iinde bulun
duum u durum var ya, hayatnn sonuna gelmi insanlarn
pek ou aynsn duyar ve yaar. Size, bbrekleriniz ilemiyor,
yreiniz bym gibi haberler verilip tedaviye balamanz is
tenirse ya da bir deli, sulu gzyle baklmaya balanrsa, ksa
cas, evrenizin ar ilgisiyle karlarsanz, iyi bilin ki, szn
ettiim ksr dngye dmsnzdr, baka bir deyile hap
yuttuunuzun resmidir. Kurtulmak iin rpndka daha ok
bataa saplanrsnz. yisi mi, pes edip teslim olun, nk btn
abalarnz bounadr. Ben byle dnyorum...
Gienin n iyice kalabalklamt. Andrey Yefim
arkadan iinden alkoymamak iin kalkt, gitmek zere
vedalat. O srada Mihail Averyan dileini yineledi, konu
unu d kapya dek uurlad.
Ayn gn akam zeri uzun izmelerini, gocuunu giymi
olarak Andrey Yefimn evine Hobotov geldi. Bir gn nce
aralarnda bir ey olmam gibi;
Bir i iin uradm, meslektam, dedi. Konsltasyonu
muz var, siz de gelir misiniz?
Andrey Yefim gen doktorun onu biraz dolatrp hava
almasn istedii iin, daha da nemlisi, eline para gesin diye
ardn dnerek hemen giyindi, birlikte ktlar. Bir gn
nceki kabaln unutturup barma frsat veren H obotova
kar bir yandan da minnet duyuyordu. Gen doktor aralarnda
bir ey gememi gibi davranmakla onu g durumdan kurtar
mt. Byle kltr kt bir adamdan beklenmeyen bir incelikti
bu.
Hastanz nerede? diye sordu Andrey Yefim yolda
giderlerken.
Bizim orada, hastanede. oktandr size gstermek is
tiyordum. Son derece ilgin bir olay.
Hastane avlusuna girdiler. Asl binay geerek akl hasta
larnn bulunduu pavyona doru yrdler. Nedense ikisi de
hi konumuyorlard. Pavyona girdikleri zaman Nikita eskisi
gibi ayaa frlayp hazrola geti.
n odadan koua girerlerken Hobotov;
Hastalardan birinin akcierlerinden bir sorunu var. Ben
hem en gidip stetoskopumu alaym, dedi.
Ve kt.

XVII

Hava kararmaya yz tutmutu. Ivan D m itriyz yasta


gml yatyor; inmeli hasta yatanda oturmu, dudaklar
kprdarken sessizce alyordu. iman kyl ile eski postac
uyumaktaydlar. Kou tam bir sessizlik iindeydi.
Andrey Yefim, Ivan Dmitrn yatana iliti, beklemeye
balad. Aradan yarm saat geti gemedi, gelmesini bekledii
H obotovun yerine koua anszn Nikita girdi. Kucanda
sabahlk, i amarlar ile bir ift terlik vard. Usulca;
Buyurun, stnz deitirin, beyefendi, dedi. uras
yatanz.
Eliyle, yeni getirildii belli bo bir karyola gsteriyordu.
nallah yaknda iyileirsiniz, diye ekledi.
Andrey Yefim her eyi anlad. Tek sz sylemeden Ni-
kitann gsterdii yataa oturdu. Nikitann gitmeyip karsn
da dikildiini grnce soyundu, plaklndan utana utana
hastane amarlarn giydi. Don ok ksa, fanilaysa gereinden
uzun gelmiti, sabahlk isli balk kokuyordu.
iyileirsiniz inallah, diye yineledi Nikita.
Sonra Andrey Yefimn srtndan kardklarn alp gitti,
kapy arkasndan kapatt.
D oktor Ragin stndekilerden utanarak sabahlnn e-
teklerini nnde kavuturdu, yeni klyla bir mahpusa benze
diini dnd. Bir yandan da kendi kendine;
Ne olacak, hepsi bir, diyordu. Ha frak giymisin, ha ni
forma, ha hasta sabahl... Ne fark eder?
Birdenbire hatrna geldi: Nikitann ald giysilerin cep
lerinde saati, not defteri, sigaras kalmt. Bunlar nereye g
trm olabilirdi? Belki lene dek ne pantolonunu, ne yele
ini, ne de kunduralarn bir daha giyemeyecekti. Btn bu o-
lanlar ona tuhaf, hatta ilk anlarda anlalmaz gibi geldi. Aslnda
o dakikada bile Belova kadnn evi ile Altnc Kou arasnda
bir ayrm bulunmad, bu dnyada hibir eyin stnde dur
maya demeyecei, her eyin sonunun bo, samalk olduu
inanandayd. Bu arada Ivan Dmitrn birazdan uyanarak onu
bu klkta greceini dnnce korkudan elleri titremeye
balad, ayaklar buz gibi oldu. Yatandan kalkp kouta biraz
dolat, sonra gene oturdu.
Bylece yarm saat, bir saat oturdu. Sonunda can skl
maya balad. Peki, burada bir gn, bir hafta, hatta yllarca ka
lanlar nasl dayanyorlard? Kendisi bir sre oturup bekledik
ten sonra kouu yle bir dolap yeniden oturmutu. Dahas,
pencereden dar bakabilir, bir keden brne durmadan
dolaabilirdi... Sonra?.. Hep byle put gibi oturup kara kara
dnecek miydi? Ne biim iti bu?
Andrey Yefim yatana uzand, ama hem en kalkt, ye
niyle alnndaki souk teri sildi, ayn anda da stne sinen isli
balk kokusunu hissetti. Biraz daha gezindikten sonra kollarn
aknlk iinde iki yana at.
Bir anlamazlk bu! dedi. Bir an nce nlemeliyim!
Tam o srada van Dmitr uyand. nce yatanda doru
lup dirseklerini dizlerine dayad, yanaklarn iki yumruunun
arasna ald. Ardndan yere tkrerek uykulu uykulu doktor
Ragine bakt. Onu tanyamamt, anlalan. Ancak bir an
sonra mahmur yznde zehir gibi alayc, hn dolu bir anlatm
belirdi. Bir gzn krparak, uykudan henz almam apakl
bir sesle;
Ee, sonunda sizi de tktlar buraya, iki gzm! dedi. Bu
na ne ok sevindiimi bilemezsiniz! Zamannda elolunun ka
nn bol bol emdiniz, imdi de sizin kannz emsinler, bakalm.
Gzel! Gzel!
van D m itnn szleri Andrey Yefim baya kukulan
drmt. Omuzlarn kaldrarak;
Bir anlamazlk olmal, baka trl bir anlam veremi
yorum, dedi.
van Dmitr yere bir daha tkrdkten sonra yeniden ya
tana uzand.
Lanet olas yaam! diye homurdand. En ac yan da
ekilen zdraplara karlk bir dl verilmemesi! Mzikli o-
yunlarda olduu gibi her ey grkemli bir gsteriyle deil, basit
bir lmle bitiveriyor. Birka ii gelip ly kollarndan,
bacaklarndan tutarak bodruma atyorlar.... Brrr! Ama istedik
lerini yapsnlar. Kim bilir, belki de br dnyada yzmz
biraz gler. Bir yolunu bulup br dnyadan sk sk bu dnyaya
geleceim. Bu namussuzlar hortladm grp dleri patlasn,
korkudan salar bembeyaz olsun!
O srada sokaktan dnen Moiseyka koua girdi. Doktoru
grnce elini uzatt.
Bir kapik versen e!
Andrey Yefim pencerenin yanna gitti; camdan dar
sn, krlar seyretmeye balad. Hava iyice kararmt. Ufukta
sadan souk yzl, koyu kzl bir ay ykseliyordu. Hastane
itine olduka yakn, yz kula kadar tede, ta duvarla evril
mi beyaz bir yap vard. Buras ile hapisanesiydi.
ite gerek karmzda! diye dnd, iine byk bir
korku dt.
Souk yzl ay, hapisane, hastane itinin tepesindeki sivri
sivri kntlar, uzakta alevleri parlayan Kostopol orman rn
leri fabrikasnn grnts hepsi korku vericiydi. Arkasnda
birisi derin derin i ekti, Andrey Yefim dnp bakt. Gs
l l nianlarla, madalyalarla donanm bir adam grd. A-
dam glmseyerek ona kurnaz kurnaz gz krpyordu. Korku
su daha bir artt.
Andrey Yefim her ne kadar ayn, fabrikann grnn
de rktc bir ey bulunmadna, akl yerinde insanlarn da
madalya taktklarna, sonunda her eyin ryp topraa d
neceine kendi kendini inandrmaya altysa da iini koyu
bir umutsuzluk kaplad; o umutsuzlukla pencerenin demir par
maklna sarlp olanca gcyle sarst. Ancak parmaklk yerin
den oynamad bile...
Bunun zerine korkusunu yenmek iin van Dmitrn
yanna gitti, yatann stne oturdu. Titriyordu. Yanaklarn
dan akan souk teri silerken;
Ah, moralim yle bozuk ki! dedi. im bitik, knt
iindeyim.
van Dmitr alay edercesine gld.
kntden kurtulmak iin felsefe yapsanz a!
Ya! Demek yle!.. Oysa siz Rusyada felsefenin fesi
olmad halde en cieri be para etmez insanlarn felsefeye
zendiklerini sylemitiniz. Brakn felsefe yapsnlar, bunun
kime ne zarar var?
Karsndakini acndrmak ister gibi alamakl bir sesle
konuuyordu.
Niye yle kt kt glyorsunuz, dostum? O kk,
deersiz, yaamda aradklarn bulamam insanlar felsefe de
mi yapmasnlar? Okumu, akl banda, onurlu, zgrlne
dkn, T annnn kendi benzeri olarak yaratt bir adam da
amura bulanm, ahmaklarla dolu bir tara kasabasnda hekim
kimliinde ile doldurursa; ii-gc hastalara vantuz ekmek,
slk tutturmak, hardal yaks yaptrmaksa o da ister istemez
felsefeyle urar! Hepimizin yapt dzenbazlk, bayalk,
grgszlk! Aman Tanrm! Aman Tanrm!
Samalyorsunuz, beyim! Madem hekimlii beenmi
yordunuz, siz de kendinizi bakanla setirseydiniz!
Bizden doru-drst adam kmaz. nk hepimiz g
szz, azizim. Dengeli, soukkanl bir insandm; her eyi sa
lam kafayla dnr, tasarlardm. Ama felein bir tekmesiyle
sarslp manen ykldm. Dayankszz, miskiniz... Siz de ylesi
niz, azizim. Aklnza, soyluluunuza diyecek yok; yaratltan
iyiye, yceye eilimlisiniz. Ama gerek yaama admnz atar
atmaz soluunuz kesildi, hasta dtnz. Bunlar hep gsz
lmzden, zayflmzdan...
Andrey Yefim, yakasna yapan korku, hayata kskn
lk duygusu yannda akamn karanlyla birlikte iini baka
skntlarn bastn da hissediyordu. Sonunda bunun sigara ve
bira yokluundan kaynaklandn anlad.
Ben biraz dar kaym, dostum, dedL Syleyeyim de
k getirsinler. Yapamam byle... Dayanamyorum.
Byle diyerek kapya yneldi ama kapy aar amaz Nikita
ile burun buruna geldi.
Nereye? Olmaz, beyim, olmaz! Yatma zaman artk.
Ragin afallad.
Bir dakikalna. Avluya kp dolaacam biraz.
Olmaz, dedik. Kendiniz de biliyorsunuz ya...
Nikita kapy doktorun yzne kapad, arkadan srtn
dayad.
Andrey Yefmi akn akn omuz silkerek;
Dar ksam bundan kime ne? dedi. kmam gereki
yor, Nikita, brak da gideyim!
Sesi titriyordu.
Dzeni bozmanz iyi bir ey mi, beyim?
Bu sefer Ivan Dmitr dayanamad;
Bu kadar da fazla! diye bararak yerinden frlad. Ne
hakla brakmyor? Ne diye tutuyorlar bizi burada? Yasa apak
sylyor: M ahkem e karar olmadan kimsenin zgrl elin
den alnamaz! Zorbalk, keyf hareket bunlarnki!
Doktor, Ivan Dmitrn kndan destek bulmutu.
Elbette keyfi hareket! Ben avluda dolamadan ede
mem! Zorla tutmaya hakkn yok! Brak, diyorum sana!
Ivan Dmitr;
Duydun mu, beyinsiz herif! diyerek kapya bir yumruk
indirdi. A, Nikita, a! Yoksa kapy krarz! A, canavar ruhlu!
Andrey Yefmi titrem e nbeti iinde durmadan bar
yordu:
A, emrediyorum sana!
Kapnn te yanndan Nikitann kaba sesi duyuldu:
H ele biraz daha konu, gsteririm sana!
Yevgeni Fiyodorovii ar bari. Bir dakikalna gel
mesini rica ettiimi syle.
Yarn kendisi gelecek zaten.
Anlalyor, brakmayacaklar bizi buradan. Bu adamla
bouna urayoruz. rtr de brakmaz! Aman Tanrm, -
br dnyada gerekten cehennem yok mu? Bu alaklarn yap
tklar yanlarna m kalacak?.. Hani, adalet bunun neresinde?
Ivan Dmitr kapya yklenerek ksk sesiyle bir daha ba-
8rd:
Kapy a, hergele! Duramyorum ierde, boulacam!
Bu beyinsizin kafasn datmal! A, katil herif!
Beklenmedik bir anda kap hzla ald, ieri dalan Nikita
elleriyle, diziyle tam nnde duran doktoru kabaca itti, sonra
kulalanarak yzne bir yumruk indirdi. Andrey Y efm tuzlu
bir dalgann onu kapt gibi yataklara doru srklediini his
setti. Aznda ac-tuzlu bir tad vard; belli ki, di etleri pat
lamt. Y zer gibi kollarn aarak oradaki bir karyolaya tutun
du, ayn anda da Nikita srtna iki tekm e indirdi.
O srada Ivan Dmitrn ac lklar duyuldu; besbelli, o
da dayak yiyordu.
Ardndan her ey derin bir sessizlie gmld. Pencere
den ieriye clz bir ay szyordu, parmakln glgesi a gibi
demeye yaylmt. rktc bir hava vard kouta. Andrey
Yefim soluunu tutmu, korku iinde yeni tekmeler, yum
ruklar inecek mi diye bekliyordu. Gsnde, barsaklarnda
sanki birisi oran sivri ucunu sokup eviriyormu gibi keskin
bir ar vard. Barmamak iin yastn srd, dilerini skt. O
srada, tam o kargaann ortasnda zihninde bir dnce akt.
Bu korkun, kahredici dnce kouta yatan hastalarla il
giliydi. Zayf ay nda birer glge gibi gzken bu insanlar da
yllarca her gn onun duyduu acy, umutsuzluu duymamlar
myd? Nasl olmutu da o, Andrey Yefim yirmi yldan uzun
bir sre yanlarnda yaad halde onlarn neler ektiini an
lamam, anlamak istememiti?.. Evet, anlamamt, nk o
zamana dein ac nedir bilmiyordu, byle bir ey t atmamt,
yleyse sulu saylmazd. Ancak Nikitanm yumruklar kadar
acmasz, dn vermeyen vicdannn sesini duyunca ense
kknden topuklarna dek rperdi. Kendine lanet stne
lanet okudu. Yataktan aa atlayarak Nikitay, Hobotovu,
hastane yneticisini, salk memurunu ldrmek, sonra da
kendi canna kymak iin dar kamaya davrand. Ama ba
caklar yerinden oynamad. Olanca gcyle haykrmak istedi,
azndan tek ses kmad. Sanki bir ey gelip gsnde solu
unu tkamt O hnla sabahlnn, gmleinin gsn pa
rampara etti, sonra da yatan stne yld.
Ertesi gn uyandnda ba aryor, kulaklar uuldu-
yordu. Kollarnda, srtnda, her yerinde krklk vard.
Bir gn nceki zayflklar geldi aklna, ama bundan dolay
utanmad. Evet, dn tabanszlk etmi, aydan bile korkmu, o
zamana dein hi tatmad duygularn, aklndan geen btn
dnceleri itenlikle aklamt. Aradklarn bulamam in
sancklarn felsefe yapma abas zerine dndkleri gibi...
u anda hibirine aldrmyordu artk.
O gn bir ey yemeden, imeden, yatanda suskun, k
prtsz yatt.
Kendisine soru sorduklarnda, Benim iin hepsi bir. So
rulara karlk vermeyeceim, kimseyle konumayacam...
Bana ne?.. diyordu.
leden sonra Mihail Averyan geldi. Arkadana bir
eyreklik ay ile bir kavanoz marm elat getirdi. Onun arkasn
dan yoklamaya gelen Daryuka, Andrey Yefimn karyolas
nn dibinde bir saat ayakta dikildi. Yznden bn bir znt
okunuyordu. H obotov gelirken bir ie bromr getirmeyi de
ihmal etmemiti. Nikitaya tts yakarak kouun havasn
deitirmesini syledi.
Daha akam bulmadan Andrey Yefim ld. lm nede
ni inme, ilkin bedenini sarsan bir titrem e ile bulant duydu.
Tiksindirici bir ey midesinden balayarak bana, gzlerine,
kulaklarna, hatta parmak ularna dein tm bedenine yayld.
Gzlerinin n yemyeil olunca Andrey Yefim arlk sonu
nun geldiini anlad. Ayn anda da Ivan Dmitrn, Mihail A-
veryan'n ve milyonlarca insann lmszle inandklarn
anmsad. Ya gerekten yle bir ey varsa?.. Ama lmszl
istemiyordu, bir an iin hatrna gelmiti. Bir gn nce bir
yazda okuduu gzel gzel geyikler sr halinde nnden
geip gitiler. ylesine zarif, ylesine inceydiler... Bir kyl
kadn elindeki taahhtl mektubu uzatt. Ardndan Mihail
Averyann ona bir eyler sylediini iitir gibi oldu. Sonra
hepsi silindi, yok oldu ve doktor Ragin bir daha uyanmamak
zere sonsuzlua dald....
Koua giren kyller ly kollarndan, bacaklarndan
tutarak hastanenin kk kilisesine gtrdler. Andrey Ye-
fim orada gzleri ak, ay yla aydnlanm masann stn
de btn gece yatt. Sabah salk memuru Serey Sergeyi
urad. armhn nnde kendinden geercesine dua ettikten
sonra eski amirinin gzlerini kapatt.
Bir gn sonra doktor Ragini gmdler. Cenaze trenine
yalnz Mihail Averyan ile Daryua gelmilerdi.
KORKU

Yakn bir arkadamn yks


Arkadam Dmitri Petrovi Silin niversiteyi bitirdikten
sonra Petersburgda bir devlet dairesine girmi, ancak otuz
yana varmadan grevinden ayrlarak kyde iftlik ileriyle
uramaya balamt. Geri ileri dzgn gidiyora benziyordu,
gene de grmelerimizde onun asl yerini bulamad, Peters-
burgtaki grevinin bana dnse daha iyi edecei gibi bir iz
lenim edindim. Tarladan toz-toprak iinde, yz gne yan,
yorgun argn dndkten sonra beni bahe kapsnda ya da
evinin nndeki merdivenlerde karlyor, akam yemeini yer
yemez uyku bastrarak karsnn kolunda bir bebek gibi uyu
maya gidiyordu. Eer uykusunu yenip uyumazsa o zaman yu
muak, iten, sanki yalvaran sesiyle bana en gzel dnce
lerini aklamaya alyordu. Onun bu durumlarn grdke
bir iftlik sahibi, tarm uzman olmak yle dursun, bu iten
azap ektiini anlyordum. Edindiim kanya gre ona iftlik
filan gerekmiyordu, kazasz-belasz gnn geirsindi, o kadar
yeterdi.
Onlar yoklamaya gittiimde frsat bulursam evlerinde
birka gn kalmay severdim. iftlik evleri, evin nndeki
park, byk meyve bahesi, azteden akan rmak, arkadamn
ar ar konumas, tumturakl szler katarak dile getirdii,
anlalmas kolay felsefesi houma giderdi. Arkadam sevdi
imi syleyebilirim, ancak bundan pek emin deilim, nk o
zaman ona kar beslediim duygular bugn bile tam akla
kavuturmu deilim. ok zeki, temizyrekli, insan skmayan,
davranlar iten bir insand. Ancak unu da belirteyim ki, ba
na gvenerek, ekinmeden at i dnyas, ilikilerimizi dost
luk olarak nitelemesi bende utanmayla kark kt duygular
uyandryordu.
Bunun balca nedeni, kars Mariya Sergeyevnay ok be-
enmemdi. Kadna ak olduumu syleyemem, gelgelelim y
z, gzleri, sesi, yry ok houma giderdi. Onu uzun sre
grmezsem zlerdim. O sralar hayalimde canlandrarak bu
gen, gzel, zarif kadn dndm kadar baka b ir kadn
dndm anmsamyorum. Aslnda onunla ilgili belli bir
niyetim yoktu, birtakm baka hayallere de kaplmazdm. A n
cak kadnla ba baa kaldmzda kocasn yakn dostum say
masndan dolay byk bir rahatszlk duyardm. Piyanoda sev
diim paralar alarken ya da bana ilgin olaylar anlatrken
onu byk bir zevkle dinler, bir yandan da kocasn sevdii,
beni onun yakn arkada sayd dncesi aklmdan kmad
iin btn keyfim kaard. O zaman lgn, can skc bir adam
olurdum. Bendeki deiiklii fark ederek;
Arkadanz olmad iin skldnz belli, derdi. Birini
gnderelim de tarladan arsn.
Dmitri Petrovi geldiinde de;
te arkadanz geldi. Birlikte gzel gzel vakit geirir
siniz, derdi.
likilerimiz bylece bir buuk yl kadar srd.
Temmuz aynn bir pazar gnyd. Arkadamla yapacak
baka iimiz olmad iin birlikte akam yemeinde yemek
zere bir eyler almak niyetiyle Kluino adndaki bycek bir
kye gittik. Orada dkkan dkkan dolarken gne batt,
akam karanl bastrd. O akam ve arkasndan gelen geceyi
hibir zaman unutamayacam. Aldmz kaar peyniri takr
takr kurumu sabuna benziyordu, sucuk ise ta gibi sertti,
katran kokuyordu. Sonra bira almak iin baka bir dkkana
uradk. Arabacmz atlar nallatmaya gtrrken kendisiyle
kilisede bulumak zere szlemitik. Arkadamla ikimiz
sokakta konua konua yryp aldmz eyler zerine aka
yaparken o yrede Krk ileci adyla bilinen bir adam arka
mzdan sessiz, biraz da gizemli bir tavrla bizi izliyordu. Krk
ileci bir sre uak olarak yanmda alm, sarholuu yzn
den iten kovduum Gavrila Severov; ksaca sylersek Gav-
riyukadan bakas deildi. Adam Dmitri Petroviin yannda
da alm, gene ayn sutan bir sre sonra kovulmutu. G er
ekten de slah olmaz bir sarhotu, denilebilir ki, btn yaam
iki yznden kaymt. Babas bir papaz, annesi ise soylu bir
aileden gelme olduuna gre Gavriyua daha doarken top
lum yaammzda ayrcalkl denilen bir snfa girmesi gere
kirdi. Gelgeldim adamn baygn, saygl, her zaman terli yz
ne, yer yer krlam kzl sakalna, kollar tiftimi zavall ce
ketine, pantolonundan dar frlam krmz gmleine ba
karken demin szn ettiim ayrcalkla ilgili tek iz gre
mezdiniz. Kendisini okumu bir adam sayard, gerekten de
ruhban okuluna gitmi, ancak sigara imesi yznden okuldan
atlmt. Daha sonra girdii piskoposluk korosunda iki yl
kadar arkc olarak grev yapm, manastrda yatp kalkm, a-
ma sigara imesi, baka zayflklar yznden oradan da ko
vulmutu. ki ili bir batan bir baa yaya dolat, kilise ve dev
let kurulularna i iin dilekeler verdii, drt kez mahkemeye
o dt syleniyordu. En sonunda bizim ilede saplanp kald.
Burada unun-bunun yannda uaklk, koruculuk, kpek ba
kcl, kilise bekilii yaparak geindi; bakalarnn evinde
alk eden, yolsuz dul bir kadnla evlendi. anak yalayclk;
yaltaklk zamanla adamn meslei haline geldi, kirli yaamn
her trlsne bulat, sonunda kendisi bile ayrcalkl, okumu
gemiinden masalm gibi, kukuyla sz etmeye balad.
ykmzn getii sralar ortalkta yersiz-yurtsuz dolayor;
kendini at baytar, avc filan olarak tantyordu. Karsnn ne
relerde bulunduunu ise bilen kimse yoktu.
Dkkandan knca kiliseye gittik, orada arabacy bek
lemeye baladk. Krk ileci ise uzamzda bir yere oturdu,
saygyla ksrmek iin yumruunu azna yakn tuttu. Hava
epeyce kararm, akamn rutubeti artmt; nerdeyse ay k
mak zereydi. Yldzl, ak gkyznde tam tepemizde biri
byk, biri kk iki bulut vard. Anne ile ocuuna benzeyen
bu iki bulut gnein batt yerdeki kzlla doru hzla iler
liyordu.
Dmitri Petrovi;
Ne gzel bir hava! dedi.
Saygyla elinin iine ksren Krk ileci oradan atld:
Gerekten ok gzel... ey, Dmitri Petrovi, nereden
aklnza esti de buralara uradnz?
Arkadam karlk vermedi. Bunun zerine Krk ileci
iini ekti, bize bakmakszn alak sesle;
Byk aclar ektiimi bilin, ancak bunun tek sorumlu
su bakas deil, gene benim, dedi. Yolunu yitirmi, becereksiz
bir adam olduum kesin, bununla birlikte u da bir gerek ki,
insann yiyecek bir dilim ekmei olmazsa kurtuluu yoktur, k
pekten de aalk bir yaratk durumuna der... ey... bunlar
sylediim iin beni balayn, Dmitri Petrovi!
Silinin ona aldr ettii yoktu, ban yumruuna dayam
otururken derin derin dnyordu. Kydaki bir tepenin s
tnde ykselen kilise avlusunun parmaklklar arasndan rma
n sular, kar yakadaki sulak ayrlar, orada yaklm kr a-
teinin parlak krmz alevleri gzkyordu. Kr ateinin evre
sinde insanlar, atlar vard; bunlar kprdanp duruyorlard.
D aha ilerde ise baka klar seiliyordu, kyn klaryd bun
lar, oradan ark sesleri geliyordu.
Irman yzeyinden, ayrlktan yer yer ykselen sis bu
lutlar kimi yerde koyu, kimi yerde seyrek kmeler halinde ya
ylarak st aalarna taklyor, yldzlarn su yzeyinde
yansyan parltsn rtyordu. Sis bulutlar her dakika deie
rek bazen kucaklaan, bazen selam veren insanlara dnyor,
bazen de cppelerinin geni kollarn havaya kaldrarak dua
eden papazlara benziyorlard. Btn bu grntler Dmitri
Petroviin aklna hayaletleri, hortlaklar getirmi olacak ki,
bana dnerek;
Deerli dostum, syler misiniz, hayalimizde canlandr
dmz korkun, gizemli eyleri anlatrken niin hep iinde
bulunduumuz yaamdan deil de hortlaklar, ruhlar alemin
den rnekler veririz?
En ok anlamadmz eylerden korkarz da ondan.
Peki, iinde yaadmz u dnyay ok mu iyi anlyoruz
sanki? Size gre yaadmz olaylar ruhlar aleminden daha
kolay aklanabilecek cinsten midir?
Byle diyerek iyiceyanmasokuldu,yanamdasoluunun
lkln hissettim. Akam karanlnda yz daha bir solgun
lamal, sakal kurumla svanm gibi simsiyah gzkyordu.
Korkun eylerden sz etmeye hazrlanmyormu gibi gzleri
hznlendi; rkek, iten baklarn yzme dikerek her za
manki yalvaran sesiyle konumaya balad:
Hem yaadmz u dnya, hem de ruhlar alemi ayn
derecede rktc geliyor bana. Hayaletlerden korkan kii
benden de, u klardan da, gkyznden de ayn biimde
korkmak zorundadr, nk yle bir dnecek olursak,
evremizde grdklerimiz br dnya kaknlar hortlaklar
kadar aklla eriilmez, havsalann almayaca eylerdir. Prens
Hamlet uykusunda kendisini ziyaret ettiini syledii hayalet
lerden korktuu iin ldrmedi kendini. Ayrca o nl mo-
nolou houma gitmekle birlikte beni derinden sarstn sy
leyemem. Bir dostum olarak size aka itiraf ediyorum: Bazen
zntl anlarmda lm saatimi gzmn nne getiririm,
hayal gcm bin bir trl rktc grnt canlandrr, ken
dimi azap verici heyecanlara, bunalmlara kaptrrm, ama ina
nn bana, gene de gerek yaamda karlatm olaylar kadar
korkun gelmez bunlar bana. Bu dnyay anlamakta glk
ekiyorum, yaamaktan korkuyorum. Bilmem, belki hasta bir
adamm, belki de kafay ttm. Salkl, normal bir insana
evresinde grp iittikleri anlalacak trden eylermi gibi
gelir, bense byle bir duygudan yoksunum, gnden gne iler
sarpa sard iin korkmaktan kurtulamyorum. Bilirsiniz,
boluk korkusu denen bir hastalk vardr, benimki de yaama
korkusu gibi bir hastalk olsa gerek. ayrlara uzanp daha bir
gn nce dnyaya gelmi bulunan bir bcei incelediim
zaman onun da dnyadan hibir ey anlamadn, yaantsnn
korkudan baka bir ey olmadn dnerek kendimi o
bcein yerine koyarm.
zellikle nelerden korkuyorsunuz? diye sordum.
Siz bana Korkuya kaplmadnz ne var? diye sorun.
Ben yaratltan derin dnmeyen, s bir adamn; br
dnya konularyla, insanolunun yazgsyla filan fazla ilgilen
mem. Kafam yksek konular pek sarmaz... O yzden en ok
korkuya kapldm ey, hibirimizin karlamaktan kurtula
mayaca sradan olaylardr. Davranlarm arasndan han
gisinin doru, hangisinin yanl olduunu ayrt edemediim iin
srekli kayg duyarm. G erek yaama koullarnn, gerekse
grdm eitimin beni sk bir yalan emberinin iine hapset
tiinin bilincindeyim. O bakmdan btn yaantm, hem ken
dimi, hem bakalarn kandrmaktan, stelik bunun farkna
varmamaktan ibaretmi gibi gelir bana. Yaadm srece bu
yalandan kurtulamayacam bildiim iin byk bir korkuya
saplanm bulunmaktaym. Bugn bir ey yaptysam yarn bunu
niin yaptm anlamyorum. Petersburgda devlet grevine
girmitim, iimdeki korkuya dayanamayp ktm; burada ift
ilikle uramaya baladm, imdi gene korkuyorum... Biz in
sanlarn ok az ey bildiini grmekteyim; ite bu nedenle sk
sk yanlgya dyoruz, bakalarna hakszlk edip iftirada bu
lunarak adamlara yaamay zehir ediyoruz, btn enerjimizi
hibir ie yaramaz, yaamamz zorlatran samalklara har
cyoruz. Bakn, azizim, insanlar kesinlikle anlamyorum, o
yzden herkesten korkuyorum. Kyllere bakarken de kurtu
lamyorum korkudan. Bu insanlar hangi yce ama uruna ac
ekiyorlar, neden yayorlar? Yaamak bir zevkse bence
hibirinin yaamasna gerek yok. Eer yaamn amac, anlam
srekli yoksulluk, kurtulu umudu olmayan cahillikse insan
cklarn niin durmadan ikence ektiklerini anlamak olanak
sz. Yeryznde anladm tek olay, tekvarlkyok, azizim. Aln
ite karnzdaki u herifi!
Dmitri Petrovi byle syleyerek Krk ileciyi gsterdi.
Kendisine baktmz grnce beriki elinin iine saygyla
ksrdkten sonra;
Ben efendilerime hibi zaman saygda kusur etmedim,
iyi bir uak oldum, dedi. T ek eksiim, iki dknlm. Byle
talihsiz bir adam bi kerecik daha iyilik edip yannza alrsanz
duacnz olurum. Hizmetimden memnun kalrsnz, eref sz!
O srada kilise bekisi yanmzdan geti, orada niin otur
duumuzu anlamad iin tuhaf tuhaf bakt, an kulesinden
sarkan ipi ekti. Gecenin sessizliini yrtarcasna an uzun u-
zun, ar ar ald.
Yevgeni Petrovi iini ekerek;
Eh, saat 10u bulmu, dedi. Gitme zaman oklan geldi.
te byle, azizim, sradan olaylardan dm patlyor, dn
mekten korkuyorum. Oysa ortada korkacak bir ey yok. Ben
de ne yapyorum? Dnmemek iin durmamacasma bir ey
lerle urayoru m, geceleyin ktk gibi yatp deliksiz uyku uyu
yaym diye kendimi yormaya alyorum. Bakalar iin oluk
ocuk olaan eylerdir, oysa benim ynmden onlara dayan
mak ylesine g ki!
Eliyle yzn svazlad, ksrd, gld.
inde bulunduum samal bilseniz aar -kalrdnz,
dedi. Herkes nasl yaadm grerek diyor ki: Aman ne
sevimli bir karnz, ne ho ocuklarnz var! Kendiniz de iyi bir
aile babassnz. ok mutlu olduumu sanarak beni kskan
yorlar. Oysa iin asl hi de yle deil. Gerei sylemem ge
rekirse, dostum, benim aile yaantm dardan grenler ynn
den tmyle hzn verici bir yanlgdr, ite bu durum korku
veriyor bana.
Solgun yz glmekten dolay arplp irkinleti. Kol
larn belime doladktan sonra alak sesle;
Yakn bir dostum olduunuzu bilin; size gvenim, say
gm sonsuzdur, dedi. Dostluk, iimizi dkp canmz skan giz
lerden kurtulmamz iin bize gkten gnderilmitir. yleyse
izin verin, dostluumuzdan yararlanp btn gerei aklaya
ym. Gznzde byttnz aile yaantm benim balca
mutsuzluk kaynam olup en ok bundan dolay korku duy
maktaym. Evliliim aptallktan, budalalktan baka bir ey
deildir aslna baklrsa. Batan unu belirteyim ki, evlen
meden nce Maay lgnca seviyordum, ona iki yl srekli kur
yaptm. Tam be kez yinelediim evlenme nerimi bana bir
yaknlk duymadn syleyerek her seferinde geri evirdi.
Ayaklarna kapanp akmdan yanarak yaptm altnc nerimi
ise bana bir ltufta bulunurcasna kabul etti... O zaman bana
yle demiti: Sizi sevmiyorum, ancak size tmyle sadk bir
e olacam. Onun bu koulunu cokuyla karladm. O za
man bunun ne anlama geldiini biliyordum, ama yemin ederim,
imdi kesinlikle bir ey anlamyorum. Sizi sevmiyorum, ancak
size tmyle sadk bir e olacam. ne demektir? Koyu bir sis
ten, karanlktan baka nedir bu? Karm imdi de evlendiimiz
ilk gnk kadar seviyorum, gelgelelim o bana kar eski
kaytszln srdryor, bugn evden ayrlp gitsem memnun
kalacak. te yandan kendisinin beni sevip sevmediini bil
miyorum, bilmiyorum, bilmiyorum. Oysa ayn at altnda ya
yoruz, birbirimize sen diyoruz, ocuklarmz var, mal-mlk
hepsi ortak. Syleyin, Tanr akna, ne anlama geliyor bu du
rum? iki gzm, siz bir ey anladysanz bana da aklayn
ltfen! Eziyet etmekten baka bir anlam tayor mu? Karmla
aramzdaki ilikiye zerrece aklm ermedii iin bazen ondan,
bazen kendimden, bazen ikimizden birden nefret ediyorum.
Kafamn ii iyice kark, durmadan ac ekm ekten olacak,
beynim krletike krleti. br yandan karm gnden gne
gzelleiyor, gitgide daha alml bir kadn oluyor. Salarnn
gzellii insann akln bandan alr, glmsemesi hibir ka
dnda yok sanki. Onu seviyorum, umutsuzca sevdiimi biliyo
rum. Kendisinden iki ocuum olan bir kadna kar beslenen
umutsuz bir ak benimkisi! Byle bir eye kimin akl erer, kim
bundan korku duymaz? Benim bu yaadklarm hayaletlerden,
hortlaklardan daha korkun deil mi?
yle garip bir ruh hali ierisindeydi ki, konumas daha ne
kadar uzard, bilmem. Bereket versin, arabayla birlikte sr
cmz geldi de durumu kurtard. Biz arabaya binerken Krk
ileci apkasn karp yardma kotu. Sanki pek deerli bede
nimize elini srmek iin frsat kolluyormu gibiydi. Gzlerini
krptrp, ban yana eerek;
Dmitri Petrovi, izin verirseniz gene uanz olarak
alaym, dedi. Alktan leceim. Bana bir babalk daha
yapn, aln yannza!
Peki. Birka gn kalrsn, sonra ne olacan grrz.
Bastne! Bugn hemen gelirim, efendim.
Eve kadar alt fersah yolumuz vard. Dmitri Petrovi, ya
kn arkadana btn derdini amaktan dolay rahatlam ola
rak yolculuk boyunca bana sarlarak oturdu. Artk herhangi bir
korku ya da kayg duymakszn, aile ilikileri dzelir dzelmez
Petersburga giderek bilimle uraacan neeyle anlatt. Sy
lediine gre bunca yetenekli gen insan kentlerden krsal
blgelere sren dnce akm lke iin znt verici bir eydi.
nk Rusyann bol avdar, buday vard, ama kltrl
insan ktt. O bakmdan yetenekli gen kuak kendini bilime,
sanata, siyasete adamalyd; baka trls lkemiz adna
isabetsizlik olurdu. Yevgeni Petrovi byle keyifle bir hayli fel
sefe yaptktan sonra ertesi gn sabah erkenden evden
ayrlacan syleyerek benden zr diledi. Orman alm-satm
ileri iin gitmesi gerekiyormu.
Arkadam aldatyormu gibi bir duygu iinde olduum
dan hem utanyor, hem de zlyordum. te yandan bu
kararndan dolay memnundum. Gittike ykselen kocaman
krmz aya bakarken gzlerimin nne soluk yzl, selvi boy
lu, sarn karsn getirdim. Her zaman gzel giyinen, zel ko
kusu burnumda buram buram tten o gzel kadn... Onun,
kocasn sevmediini dnmek nedense ok houma gitti.
Eve gelir gelmez akam yemeine oturduk. Mariya Serge
yevna satn aldmz yiyecekleri ikram ederken durmadan
glmsyordu. Kadnn ok gzel salar ve esiz bir glmse
mesi olduunu orada bir kez daha fark ettim. Onun her ann
izliyor; hareketlerinde, baklarnda kocasn sevmediinin
belirtilerini aryordum. Sanki bu belirtileri grr gibiydim.
Biraz zaman geince Dmitri Petrovii her zamanki gibi
uyku bastrd. Bizimle on dakika kadar oturduktan sonra
kalkarak dedi ki:
Yarn sabah te uyanmam gerekiyor. zin verirseniz
yannzdan ayrlacam.
Karsna sarlarak sevgiyle pt, benim elimi de teekkr
lerle skt. Bir hafta sonra gene geleceim konusunda benden
sk sk sz aldktan sonra yatmak zere evin bitiiindeki yan
blmeye geti. Hizmetiler kalkma saatini karmadan onu
orada uyandracaklard.
Mariya Sergeyevna, Petersburg alkanln srdrd
iin hep ge yatard, bu alkanlndan dolay imdi daha bir
seviniyor gibiydi, ikimiz ba baa kalnca;
Demek byle! dedim. imdi bana bir eyler almak
ltfunda bulunacak msnz?
Aslnda mzik dinlemek gibi bir niyetim yoktu, ama ko
numaya nasl balayacam bilmiyordum. Bunun zerine M a
riya Sergeyevna piyanonun bana geti, bir eyler almaya
baladysa da ben buna pek aldr etmedim. Kadnn yannda
oturuyor; pamuk yumuaklndaki beyaz ellerine, kaytsz so
uk yzne bakarken kafasnn iinden neler getiini oku
maya alyordum. Bir ara glmseyerek bana dnd ve dedi
ki:
i annzda arkadanz yok diye cannz sklyor, deil
mi?
Glmeye baladm.
zlemimizi gidermek iin ayda bir gelmek yeterli, oysa
ben size her hafta geliyorum. H atta daha sk...
Byle dedikten sonra kalktm, heyecanla odada dolama-
yd baladm. Bunun zerine o da kalkt, minenin yanna gitti.
O radan iri gzlerini yzme evirerek;
Bununla ne demek istiyorsunuz? diye sordu.
Ben karlk vermedim. Kadn bir sre dncelere dald.
Sonra;
Doru sylyorsunuz, dedi. Buraya yalnz Dmitri Petro-
vii grmek iin geldiinizi biliyorum. Ama olsun, memnunum
ben. Byle bir dostlua gnmzde raslamak ok g.
Ben ne syleyeceimi bilmediim iin, Ya, yle... gibi
sinden bir eyler geveledikten sonra baheye kp biraz do
lamay nerdim. Ancak Mariya Sergeyevna kabul etmedi.
Terasa doru yrdm. Kafam bin bir dnceyle do
luydu, yaadm heyecandan dolay yordum. Aramzda
geecek konumalarn fazla bir nem tamayacandan, bu
nunla birlikte o gece hayaline bile cret edemediim bir ey
lerin olacandan emindim. Kesinlikle ya o gece olacakt ya da
hibir zaman.
Sesimi ykselterek;
Ne gzel bir hava! dedim.
Salondan yant geldi:
Benim iin hava gzelmi, deilmi pek nemli deil.
Yeniden salona dndm. Mariya Sergeyevna eskisi gibi el
lerini arkasnda birletirmi olarak minenin yannda dikili
yor, yz yana dnk, dalgn dalgn dnyordu.
Sizin iin neden nemli olmuyormu? diye sordum.
Sklyorum da ondan... Sizin cannz akadanz olma
d zaman sklr, benimkisi ise her zaman. Ancak durumumun
bakasn ilgilendirdiini sanmyorum...
Piyanonun bana oturdum, onun baka daha neler
syleyeceini bekleyerek birka tua bastm. Mariya Sergeyev-
na fkeyle yzme bakt, skntdan alamakl bir sesle;
Hi olmazsa biraz iten davrann, dedi. Uyumak istiyor
sanz gidip uyuyun. Dmitri Petroviin dostusunuz diye kar
snn can skntsn paylamak zorunda deilsiniz. Sizden z
veri beklemiyorum. Ltfen gidin de yatn.
Gitmedim elbette. Mariya Sergeyevna terasa kt, bense
salonda kalp notalarn yapraklarn evirmeye baladm. Daha
sonra kalkp ben de onun yanna gittim. Perdelerin terasa vu
ran glgesinde yan yana duruyorduk, aamzda ise ay yla
kr kr aydnlanan basamaklar vard. Aalarn glgeleri
iek tarhlarndan balayp bahe yolunun sar kumlarna do
ru uzayp gidiyordu.
Bir eyler sylemi olmak iin;
Y arn benim de gitmem gerekiyor, dedim.
Kadn alay edercesine yantlad:
yle ya, kocam yok diye benimle kalmak zorunda de
ilsiniz. Dnyorum da, bir gn bana tutulursanz kim bilir
ne kadar mutsuz olursunuz! Bekleyin, belki bir gn kendili
imden boynunuza atlrm. Korkuya kaplp buradan nasl
kaacanz gzmn nne getiriyorum da... ok ilgin olur
du.
G erek szleri, gerekse solgun yz bana kzdn anla
tyordu, oysa gzlerinde tutkulu bir akn derin izleri vard.
Yanmda duran gzel varla kendi malmm gibi bakyordum
artk; ancak onun, daha nce baka bir kadnda grmediim,
altn parltl, batan karc kalar olduunu ilk kez fark
ederek ardm. Her an bu gzel yarat kendime ekip
okayabileceim, gzel salarna elimi srebileceim dnce
si beni ylesine etkileyip sarst ki, kvanla glerek gzlerimi
yumdum.
Mariya Sergeyevna;
Eh, yatma zaman geldi... yi geceler, diye fsldad.
Ben de arkasndan salona yrrken;
yi geceler dilemenizi istemiyorum, dedim. Byle sakin
geecekse bir geceyi ister istemez lanetlemek zorunda kala
cam.
Eli elimin iinde kendisini kapya kadar geirirken yzn
den beni anladn gryordum, kendisini anladm bildii
iin o da kvanlyd.
Yalnz bama odama gittim. Masada, kitaplarn yannda
Dmitri Petroviin almay unuttuu apkas duruyordu. apka
y grnce aramzdaki dostluu anmsayarak iim burkuldu.
Neyse, bastonumu alp baheye ktm. H er yerden sis bulut
lar ykseliyordu. Aalar, allklar kuatan sisler gndz
rman zerinde grdm eitli biimlerdeki hayaletleri
anmsatt bana. Keki, bu hayaletlerle konuabilseydim!
Olaanst duru havada ufack yapraklar, en kk iy
taneleri bile seilebiliyordu. stelik bunlar bahenin sessizlii
iinde yeni uykudan uyanmasna glmsyordu bana. Yeile
boyanm bahe sralar arasnda dolarken ekspirin oyun
larndan birinden anmsadm bir dizeyi kendi kendime mrl
dandm: Ay burada, srann stnde tatl tatl ne gzel
uyuyor!
lerde bir tmsek vard. Tmsee trmanp tepesine otur
dum. Byleyici bir duygu tm benliimi sarmt. Az sonra
gzelliklerle dolu bir bedene sarlp onun lklna gmle
ceimi, altn rengi kalarn peceimi adm gibi biliyordum;
te yandan buna inanmak iimden gelmiyor, kendi kendimi
kzdryordum. Bir yandan da kadnn beni fazla uratrmadan
teslim olmasndan dolay zlyordum.
Fakat o srada ar ar yaklaan ayak sesleri iittim. Yolun
ilerisinde orta boylu bir erkek gzkt. Tanmtm onu, Krk
ileciden bakas deildi. Adam oradaki bir srann stne
oturdu, derin derin iini ekti, kez istavroz kardktan
sonra sraya uzand. Bir dakika gemeden yeniden doruldu,
br yanna dnp yeniden yatt. Sivrisinekler, gecenin nemi
uyumasn zorlatryor olmalyd.
Eh, buna da yaamak m denir! diye homurdand. Nedir
benim bu ektiklerim!
Krk ilecinin kvrlm yatan sska gvdesine bakp h
rtl, derin i ekilerini dinlerken bugn bana iini dken
baka mutsuz, acl bir insan geldi hatrma. Yakn arkadam
aklma gelir gelmez iinde bulunduum mutluluk duygusun
dan dolay irkildim, korkuyla oturduum yerden kalkarak eve
doru yrdm.
Arkadama gre yaam, korku dolu bir sre. yleyse
daha fazla nazlanmadan ondan alabilecein kadarn al. Yaam
seni ezm eden sen onu kr, dk, yamala! diye dnyordum.
Mariya Sergeyevna terasta beni bekliyordu. Onu bir ey
sylemeden kucakladm; kalarn, akaklarn, boynunu p
tm, ptm, ptm...
Birlikte odama geldiimizde oktandr beni sevdiini sy
ledi. Geen yldan beri deli gibi seviyormu. Yeminler ediyor,
alyor, kendisini de alp gtrmemi istiyordu. Ay nda y
zne bakmak iin sk sk onu pencerenin yanna gtryor
dum. Yaadklarm d gibi geliyordu bana, iinde bulundu
um durumun gerek olduunu anlamak iin onu ikide birde
smsk kucaklyordum. Uzun sredir byle bir heyecan yaa
dm anmsamyorum. G ene de ruhumun derinliklerinde bir
yerde bu yaptmn ayp olduunu dnerek rahatszlk du
yuyordum. te yandan kadnn bana duyduu akta kocas
Dmitri Petroviin dostluu gibi ar, ezici bir ey vard. Evet,
gzyalaryla, yeminlerle dolu, bir ciddi bir akt bu. Oysa be
nim istediim; gz yalarnn, yeminlerin, ilerisi iin konuma
larn bulunmad bir akt. Bu ay kl gece parltl bir gkta
gibi yaantmz iinden bir kerelik kayp gitsindi.
Saat tam te Mariya Sergeyevna odamdan kt. Kapda
durmu, arkasndan bakyordum. O srada Dmitri Petrovi de
koridorun br ucundan gzkt. kisi kar karya gelince
kadn b iran irkildi, yana ekilerek kocasna yol verdi. O an tm
duruunda adama kar nefret okunuyordu. Adam tuhaf tuhaf
glmsedi, ksrd, bir ey sylemeden odama girdi. Sonra
yzme bakmakszn;
Burada apkam unutmuum... dedi.
Masadan apkasn ald, iki eliyle birden tutarak kafasna
geirdi. Bunun ardndan utantan kzaran yzme, ayakla
rmdaki terliklere bakt; her zamanki sesine benzemeyen, ga
rip, ksk bir sesle;
Anlalan, alnma u dnyadan hibir ey anlamamak
yazlm, dedi. E er siz bir ey anlyorsanz kutlarm. Gzleri
min n kapkaranlk.
ksrerek odadan kt. Sonra onu ahrn nnde at
arabaya koarken grdm, iini bir an nce bitirip gitmeye a
lrken eli titriyordu. Bir ara eve dnp bakndan byk bir
korku iinde olduunu anladm. At kounca arabaya atlad,
arkasndan birinin izlemesinden korkuyormu gibi hzla srd.
ok gemeden ben de yola koyuldum. Gne domak
tayd, bir gn nceki sis allklara, tepelere skp kalm
gibiydi. Src yerinde oturan Krk ileci ne zaman frsat bul
duysa iyice kafay ekmiti, sama sapan eyler sylyordu.
Atlara bararak;
Ben zgr bir adamm! dedi. Vay benim gzn sevdik
lerim! Biliyor musunuz, krk gbekten beri sayg gren bir
yuttaym ben bu lkenin!
Bir trl aklmdan kmayan Dmitri Petroviin korkusu
imdi gelip benim yreime oturmutu. Bu evde yaadklarm
dnyor, bir ey anlamyordum. Tarla kargalarnn uular
n seyrettim; bana tuhaf, korkun gzkt. Byk bir aknlk
ve zntyle;
Btn bunlar niin yaptm? diye sordum kendi ken
dime. Niye baka trl deil de byle oldu? Karsnn beni
delicesine sevmesi, arkadamn apkasn almak zere odama
gelmesi kimin ne iine yarard? apkann burada ii neydi?
Ayn gn Petersburga hareket eltim, o gnden sonra
Dmitri Petrovile de, karsyla da bir daha grmedim. Syle
nenlere baklrsa eskisi gibi birlikte yayorlarm.
K M L N SAKLAYAN
A D A M IN Y K S

imdilik ayrntlaryla anlatmay gereksiz grdm bir


neden yznden Georgi Ivanovi Orlov adnda, otuz be ya
larnda Petersburglu bir memurun evine uak durdum.
T annm bir devlet adam olan, ilerim dolaysyla can d
manm saydm babasna yakn olaym diye girmitim onun ya
nna. Olunun evinde kaldm srece kulama alnacak ko
numalardan, masada gzme iliecek yazlardan, notlardan
adamn asl niyetini, tasarlarn renebileceimi hesaplyor
dum.1
Uak odasnda bulunan elektrikli zil genellikle gndz 11
sularnda alarak efendimin uyandn bildirirdi. Hemen bo
yanm iskarpinlerini, tlediim giysilerini kapar, yatak oda
sna koardm. Ancak onu dinlenmi olmaktan ok yorgun, ya
tanda otururken bulurdum. Yeni bir sabahn balamasndan
dolay kvan duymaktan uzak, gzlerini bir noktaya dikerek

1 Yaymcsyla mektuplamalarndan rendiimize gre ehov bu uzun


yksnn sansre taklacana, yaymlanma izni verilmeyeceine inan
maktadr. O nedenle yky bir yl kadar bekletmi, yaynevine gnder
memitir. Bu srada yky kendisinin sk bir zdenetim den geirdii an
lalmaktadr. Sonuta Kimliini Saklayan Adam" son derece kapal kal
mtr. Yazarn mektuplarnda belirttiine gre uak" kimliiyle karmza
kan adam "toplumcu" grtedir, oju da ayn grte olup dnemin d
ileri bakanlnca byk hakszla uratlmtr. U ak kimliindeki adam
dileri bakann yakndan izleyip olunun cn almak iin, bakann yk
sek dereceli bir devlet memuru olan olunun evine uak girer. Ancak san
sre taklaca kaygsyla bu durumlar ykde aka belirtilmemitir. O
nedenle uak kimliindeki kahraman okur olarak bizler de tanyamyor; bu
kiinin ykdeki br insanlarla ilikilerini, neden yle ya da byle davran
dn, szn ettii deiikliklerin neler olduunu net olarak anlayam
yoruz (.N.).
bakar, bakard. Giyinmesine yardm ettiim srece ne yap
tndan habersiz, tmyle kendini bana teslim ederdi. Sonra
yeni ykanm salar slak slak, mis kokular srnm olarak
yemek odasna kahvesini imeye giderdi. Georgi Ivanovi ma
sada oturup kahvesini ierken, gazetelerin sayfalarn kart
rrken hizmeti kadn Polya ile ikimiz kapda saygyla dikilip
gzmz ondan ayrmazdk. H er ne kadar biri kahve ier,
gevreini kemirirken iki yetikin insann byk bir dikkatle o-
na bakp kapda dikilmesi son derece gln, ilkel bir grn-
tyse de bunda herhangi bir kk drc yn bulmazdm.
Oysa kendim de Orlov kadar okumu, soylu bir insandm.
O sralar verem e yakalanmtm, bunun yannda belki cid
di baka bir hastalm daha vard. Bilmiyorum, belki bu has
talklarn etkisiyle, belki de o sralar pek farkna varmadm
dnya grmdeki deiiklikler nedeniyle yaama kar doy
mak bilmez bir alk, hatta tutku duymaktaydm. stelik gn
getike artyordu bu alm. Huzurlu, salkl olmak istiyor,
temiz havada kalmaya, bol bol yemek yemeye alyordum.
Hayal kuran biri olup kmtm, srekli hayal kurduum iin
asl bana gerekli olan eyleri gzden karyordum. Kah bir
manastra kapanp pencere nnde oturarak aalar, krlar
seyretmeyi, kah elli dnm kadar toprak satn alp iftilikle
uramay dlyordum. Bazen de kendimi bilime verip tara
niversitelerinden birinde profesr olmay kuruyordum. D e
niz kuvvetlerinden emekli bir temendim, grev yaparken
dnya evresinde dolatm korvetim ile filotillam burnumda
ttyordu. Tropikal ormanlarda gezmek ya da Bengal krfe
zinde gnein batn seyretmek gibi anlatlmas g heyecan
lar yannda yurt zlemiyle yanp tutumak nasl bir duygudur,
ite bunu hi unutamyordum. Geceleri dlerime dalar,
kadnlar, mziin her trls giriyordu; kk bir ocuk-gibi
merakla insanlarn yzne bakyor, seslerini dinliyordum. te
bu nedenle kapnn dibinde dikilip bay Orlovun kahve iiini
seyrederken kendimi bir uak gibi hissetmiyor; tam tersine,
dnyada her eyi, hatta Orlovu bile irdelemeye alan biri
olarak gryordum.
Orlov tam tamna bir Petersburgluydu. Dar omuzlar, u-
zun bel, kk akak kemikleri, rengi belirsiz gzler, gerek ba
nda, gerekse sakal, byk yerlerinde canl rengini atm, ac
nacak seyreklikte salar, kllar... H er ne kadar yz bakmlysa
da tatsz, rselenmi bir grn vard. zellikle dncelere
dald ya da uyuduu zamanlar...
Bizde bir beyefendinin nasl grndn betimlemeye
kalkmak aslnda gereksiz bir ey, nk Petersburg, Ispanya
gibi bir yer deildir, erkeklerin d grnleri ak ilikilerinde
bile nem tamaz. Bizim burada gsterili olmak yalnz uak
lar ile arabaclar iin geerlidir. yleyse niin O rlovun yzn
den, sandan sz atm sorabilirsiniz. Onun d grn
nde zellikle belirtmeye deer bir ey vard, onun iin atm
bu konuyu. Orlov herhangi bir gazete ya da kitap okurken, her
kim olursa olsun birisiyle grrken gzlerinin ii alayla
gler, yzne zararsz bir dalga geme havas yaylrd. Bir ey
okuyaca ya da birilerini dinleyecei srada eski savalarn
kalkanlarna benzer bir alayclk gelip yzne yaprd. A da
mn alaycl soydan geme, kkten gelme bir alkanlkt san
ki, yznn o havaya girmesi iin ayrca bir aba gstermesine
gerek yoktu, kendiliinden oluuveriyordu... Ancak bu konuya
daha sonra geleceiz.
Saat 1 olunca evrak dolu antasn alr, yznde alayc bir
anlatmla dairesine giderdi. Yemeini evde yemedii iin
dn saat 8i bulurdu. Lambay, mumlar yakarak alma
odasn onun iin hazr ederdim. Orlov gelir gelmez koltua
oturur, ayaklarn bir iskemleye koyar, arkasna yaslanarak
okumaya dalard. Hem en hem en her gn yannda yeni dergiler
getirirdi. Kendisi getirmese bile yaynevlerinden gnderirlerdi.
Benim kaldm odann duvar dipleri, karyolamn alt tmyle
dilde yazlm kitaplarla doluydu. Daha nce okuyup att
Rusa kitaplar bunun dnda... Orlovun alacak derecede
hzl bir okuma alkanl vard.
Bizde yle bir sz kullanlr: Bana neler okuduunu
anlat, sana nasl bir insan olduunu syleyeyim. Bu szde do
ruluk pay vardr, ancak Orlovu okuduu kitaplara gre ta
nmlamak kolay deildir. nk abur cubur bir okumayd o-
nunkisi. Felsefe kitaplar, Fransz romanlar, siyasal ekonomi,
maliye konusunda yazlar, gen ozanlarn iirleri... Yznde
alayl bir glmsemeyle eline ne geerse yutarcasna okurdu.
Saat akam 10 sularnda ounlukla frak, seyrek olarak da
maiyet memuru niformas olmak zere, o gn ne giyecekse
zenle giyinir, evden kard. Dnmesi ise sabah bulurdu.
Evdeki yaantmz bar iinde, kavgasz-grltsz gei
yordu. Benim varlma pek aldr etmezdi, herhalde adam
yerine koymadndan olacak, bana bir ey sylerken yznde
o alayc glmsemeyi hi grmezdim. Onun fkelendiine to
pu topu bir kerecik rasladm. Yanna uak olarak girdiimiin bbi-
rinci haftasyd. Saat akamn 9u filand, bir yem ekten dn
mt; yorgun, sinirli bir havas vard. Mumlar yakmak zere
alma odasna kotuum srada;
Odalarda kt bir koku var, dedi.
Hayr, yeni havalandrdm, karln verdim.
Birden fkelendi.
Sana kokuyor dedim, diye bard.
Pencerelerin st blmlerini srekli ayorum.
Bana karlk verme, sersem!
Bu szlerden gcendiim iin itiraz etm ek zereydim.
Byle yapsaydm sonu nasl biterdi, orasn bilemem. O srada
beyefendiyi benden daha iyi tanyan Polya atld. Kalarn
atarak;
G erekten kt bir koku var, dedi. N ereden gelmi
olabilir? Stepan, pencerelerin st blmlerini a, mineyi de
yak!
Bunlar syledikten sonra bir ah ekti; eteklerini hrdata
hrdata, elindeki pskrlele fs fs ederek odalar hzla do
lamaya balad. O rlovun fkesi dinmemiti daha. Grdm
kadaryla kzgnln da vurmamak iin kendini zorluyor,
masada oturarak bir yazy bitirmeye alyordu. Birka satr
yazdktan sonra fkeyle puflad, yazdklarn yrtarak yenisine
balad.
Th, Allah kahretsin! dedi. Bir de benden her eyi a-
nmsamam isterler!
En sonunda yazsn bitirdi, masadan kalkt, bana dnerek
dedi ki:
Znamenski sokana gidip bu mektubu Zinaida Fiyo-
rodovna Krasnovskayaya kendi elinle vereceksin. Ama nce
apartman kapcsna bayann kocas, yani bay Krasnovski eve
dnd m diye sor. Eer dndn sylerse mektubu ver
meden geri gel. Dur bir dakika! Kadn bizim evde binlerinin
olup olmadn sorarsa iki kiinin gelip saat 8den beri yaz
yazdklarn bildireceksin. Tamam m?
Znamenski sokana gittim; kapc, bay Krasnovskinin e-
ve dnmediklerini syleyince nc kata ktm. D aire kap
sn bana kalb yerinde, iman, kapkara favorili, esmer bir u-
ak at. Adam, bir uan baka bir uakla konuurken kul
land, uykulu, kaba sesiyle, isteksiz isteksiz kimi aradm
sordu. Tam yant verecektim ki, koyu giysili bir bayan hzla
salondan kp karma dikildi.
Ben;
Zinaida Fiyodorovna evde mi? diye sorunca bayan gz
lerini ksarak;
Benim, ne istiyorsunuz? karln verdi.
Georgi Ivamtan mektup getirdim.
Bunun zerine kadn mektubu iki eliyle birden alp
parmaklarndaki prlanta yzkleri gstere gstere, acele et
meden at. O srada ben kadnn yumuak izgili, ak tenli
yzne, ileri uzanm enesine, uzun koyu kirpiklerine bak
yordum. G rne baklrsa yirmi be yalarnda vard ya da
yoktu. M ektubu okuyup bitirince;
Kendisine selamlarm, teekkrlerimi iletin, dedi. G e
orgi Ivamn yannda birileri var myd?
Bu soruyu yumuak, neeli bir sesle sorarken sanki bir ey
den kukuland iin zr diler gibiydi.
Evet, iki adam yaz yazyorlard.
iyi. Selamlarm, teekkrlerimi sylemeyi unutmayn.
Byle dedikten sonra ban yana edi, mektubu batan bir
daha okuyarak sessizce antreden kt.
O zamana dein kadnlarla fazla karlamamtm, belki o
yzden yeterince inceleyemediim bu bayan zerimde derin
bir etki brakt. Eve gerisin geriye yaya dnerken yzn,
srnd ince kokular dnyor, hayal kuruyordum. Oraya
vardmda Orlov gitmiti.

II

Daha nce de belirttiim gibi, O rlovun evindeki yaant


mz uyum iinde srp gidiyordu, gelgelelim buraya uak du
rurken korktuum eyler her gn varln hissettiriyordu. Her
an irkin, kk drc bir olay kacak diye diken stn
deydim. En ok da Polyadan ekiniyordum.
iyi semirmi bu yzszyaratkO rlovu efendimizdir diye el
stnde tutarken benden de uak olduum iin nefret ediyor
du. Aslna baklrsa bir uan ya da ann bak asndan
bulunmaz bir kadnd. Al yanaklar, ksk gzler, ucu kalkk bu
run, imanla dnm tombul beden... Yzne pudra s
rer, kalarn, dudaklarn boyar, korse takar, kalasn yastk-
klarla kabartr, kollarn ngr ngr bileziklerle donatrd.
U fak ufak admlarla zp zp eden bir yry vard ki hi sor
mayn! Y rrken durmadan kvrtr, bizim oralarda dedikleri
gibi memelerini hoplatr, kn oynatrd. Eteinin hrts,
korsesinin trts, bileziklerinin ngrts, dudak boyasnn,
tualet sirkesinin, efendisinden arp srnd esansn koku
su hep birlikte, sabahleyin kalkp onunla odalar toplarken
sanki bir halt kartrmz gibi bir duygu uyandrrd bende.
Onun gibi alp rpmaym ya da onu metres tutmaya ya-
namaym herhalde gcendiriyordu kadncaz. Belki de be
nim gerek uak olmadm sezerek ilk gnden beri kin ba
lamt. Beceriksizliim, uaa benzemeyen davranlarm, s
rekli hastalm ona kar beni acnacak bir varlk durumuna
drmt; neredeyse benden tiksiniyordu, ikimizin odalar
arasnda duvar yerine yalnzca bir tahta perde bulunduu iin
geceleri iddetli ksrmelerim uykusuna engel oluyordu, bes
belli. Sabahlar kalktmzda;
G ene beni uyutmadn. Sen beylerin evinde alacak a-
dam deilsin, git de bir hastaneye yat, derdi.
Beni insandan ok aalk bir yaratk yerine koyduu u
radan belliydi ki, klelerinin yannda rlplak ykanmaktan
utanmayan Roma kadnlar gibi, varlmdan ekinmeden, evin
iinde i gmleiyle dolard.
Hayaller kurduum, keyifli bir gnmde birlikte le
yemei yerken (Lokantadan orba ve et yemei getirirdik);
Polya, Tanrya inanyor msnz? diye sordum.
Bu da sorulur mu? nanyorum elbette.
Bu duruma gre ahirette yce mahkemede yarglana
camza ve kt hareketlerimizden dolay Tanrya hesap ve
receimize de inanyorsunuz, yle deil mi?
Karlk vermedi, benden tiksinircesine yzn burutur
du. Kadnn semirmi yzne, souk gzlerine daha dikkatle
baknca bu gelimesini tamamlam yaratkta Tanrya inan
mak yle dursun, yasalara sayg, vicdan diye bir eyin bulun
madn anladm. Eer bir gn birini ktr ktr kesmek, para
sn almak, evini kundaklamak iin kendime parayla yardmc
ararsam ondan iyisini bulamayacam aka ortadayd.
Alkn olmadm bir ortamda, stelik sen diyerek ko
nuulan, srekli yalan sylenen bir yerde (Orlov evdeyken ra
hata Beyefendi yok! deniliyordu.) yaamam ilk hafta baya
zor geti. Srtmdaki uak fra zrh giymiim gibi skyordu
beni. Ancak zamanla bunlara altm. Artk gerek bir uak gibi
her hizmeti gryor, odalar topluyor, gnderildiim yerlerde
her iin stesinden geliyordum. Zinaida Fiyodorovnayla
bulumay O rlovun can istemezse ya da buluma szn u
nutursa Znamenski sokana kendim gidip mektubu elimle
teslim ediyor, her trl yalan kvryordum. Sonunda gerek
kendi amdan, gerekse iim ynnden hi de ummadm, ber
bat bir durumla yz yze geldim. Orlovun kendisi babasndan
hi sz etmedii gibi, eve gelenler de konumuyorlard. Byle-
ce nl devlet adam hakknda edindiim bilgiler, buraya gel
meden nceki gibi, yalnzca gazetede okuduklarmla, arkada
larmla yaztklarnda snrl kald. O rlovun alma masasnda
elime geen yzlerce not ve yaznn ise aradklarmla en ufak
bir ilgisi yoktu. Gen Orlovun, babasnn lkede grlt ko
partan etkinliklerinden haberi yoktu sanki ya da ona oktan
lm gzyle bakyordu.

III

Perembe gnleri eve konuklar gelirdi.


Lokantaya biftek smarlar; Yeliseyeve telefon edip hav
yar, kaar peyniri, istridye vb. gndermesini salardm. Bir yer
lerden de oyun kad satn alrdm. Polya sabahtan ay ve ye
mek takmlarn gzelce temizleyip akam yemeine hazr e-
derdi. Dorusunu sylemek gerekirse bu ufak alma bile
gnlk hmblca yaantmza bir canllk getirir, o yzden
perembe gnlerini iple ekerdik.
Gelenler topu topu kiiydiler. Bunlar arasnda en otu
rakls, belki de en ilgi ekeni krk yalarnda, uzun boylu, za
yfa, kemerli uzun burunlu, kapkara kocaman sakall, iri prt
lak gzl, tepesinde dazla olan bay Pekarskiydi. Petarskinin
eski Y unan filozoflarn andran ciddi, dnceli bir yz vard.
Aslnda demiryollar iletmesi ile bir bankada alr, byk bir
devlet kuruluunun da hukukdanmanln yapard. Bunlarn
dnda birok zel ortaklkta vasilik, temsilcilik, seicilik t
rnden grevler stlenmiti. Devlet memuru olarak derecesi
yksek saylmazd, gelgelelim adamn rtbesini kat kat aan bir
etkinlii vard. Elinizde onun kart y ad a iki satrlk p usulasyla
nl doktorlar sraya koymadan sizi muayeneye alr, karayol-
lan genel mdr ya da baka bir kodaman zorluk karmadan
sizi makamna kabul ederdi. Yaygn sylentilere gre onun
kayrmasyla drdnc dereceden bir devlet memurluu kapa
bilir, yaptnz pis bir iin stn rtebilirdiniz. Adamn kimi
durumlarda pek ie yaramayan artc bir zeks vard.
Diyelim, 213 saysyla 373 arpp sonucu hemen syler, ka-
lem-kat kullanmadan bilmem ne kadar sterlingin ka mark
ettiini hesaplard. Demiryollar ile maliye asl uzmanlk alan
olmakla birlikte devlet ynetimiyle ilgi konularda bilmedii
yok gibiydi. Sivil yaamn her alannda onun stne avukat
bulamazdnz, ald davalar kesinlikle kazanrd.
te yandan bu stn zekl adamn yle garip bir durumu
vard: En kafas almaz bir aptaln bile bildiklerini anlamakta
glk ekerdi, insanlarn niin cannn skldn, niin ala
dklarn, birbirlerine ate ettiklerini, hatta ldrdklerini,
kendilerini ilgilendirmeyen durumlar ya da olaylar karsnda
neden heyecanlandklarn, Gogol, edrini okurken neden
gldklerini bir trl kafas almazd. Sar bir insann mzik
dinlemesi ne kadar samaysa zihinsel ve duygusal alanlarda ge
erli soyut kavramlar da Pekarski iin ylesine anlalmas ola
naksz, sama eylerdi. becerebilme asndan insanlar yete
nekli ya da yeteneksiz diye ikiye ayrrd. Bunun dnda btn
insanlar aynyd ona gre. Pekarskinin ynnden drstlk,
akl bandalk yalnzca yetenekli olmann birer belirtisiydi. Bu
yzden i yapmaya engel olmuyorsa kumar oynamann, hovar
dalk edip iki imenin bir zarar yoktu. Tanrya inanmak akl
lca bir ey deildi; ancak halk ynlarn bir arada tutmak, bir
likte almalarn salamak iin dinler korunmalyd. Ceza in
sanlara yalnzca korkutmak amacyla verilmeliydi. Yazla
kmak da gereksiz bir eydi, nk kentlerde yaamak gzeldi.
Daha bunun gibi bir sr akl almaz eyler... Evlenip boan
mt, ocuu yoktu; beri yandan ailesi varm gibi geni bir
evde oturur, ylda bin ruble kira derdi.
G en yana karn olduka st dereceli bir devlet memuru
olan ikinci konuk Kukukin ksa boylu bir adamd, gelgelelim
iman gvdesi yannda ufack yzyle irkin bir grnt ser
gilerdi. Y rek biiminde bzlen dudaklarnn stnde yap
trlm gibi duran ince byyla, odaya girerken minik minik
admlarla, iki yana salnarak, badi badi yrmesiyle iri bir ker
tenkeleyi andrrd. Kih-kih-kih diye garip bir glmesi vard,
buna da glmek denirse eer... Glmekten ok dilerini gs
tererek srtrd. O nun bir devlet dairesinde zel iler yrt
t, hibir i yapmad halde eline bir sr para getii sy
lenirdi. H ele bir grev uydurulup sk sk bakent dna gn
derildii yaz aylarnda... liklerine kadar deil, hayr, hayr, ka
nnn son damlasna kadar ikbal dkn bir adamd; meslekte
ykselme hrsyla yanar tutuurdu. Ancak kendine gvenme
yen, ap dk biri olduu iin ykseliini bakalarnn yar
dmna borluydu. Yabanc eliliklerden ufak bir nian kopar
mak ya da devlet ileri gelenleriyle birlikte bir ayine katld, bir
kilise treninde bulunduu gazetelerde ksn diye katlan
mayaca rezillik yoktu. Byle durumlarda herkesin nnde
eilip yaltaklanrd, kendini ne denli drdne bilmezdi.
Orlov ile Pekarskiye ondan gl olduklar, Polya ve bana da
etkili bir adamn evinde altmz iin dalkavukluk ederdi.
yBize gelince krkn karmasna yardm ettiim her seferinde
bana, Stepan, evli misin? diye sorar, ardndan da aza aln
mayacak szlerle kendince iltifatlar yadrrd.
Adam, Orlovun zayf ynleri, ahlak dklkleri, zengin
lik gsterisi karsnda ezilip bzlr; bizimkine kendini be
endirmek iin onun houna gidecek alayc, tanrtanmaz ta
vrlar taknrd. Baka bir yerde kle gibi nnde eilecei
kiileri Orlovun yannda onunla birlikte kyasya eletirdii
ok grlmtr. Y em ekte kadnlar ve ak stne sz alnca
ince ruhlu bir kadn avcs, gnl zengin bir hovarda kesilir;
btn Petersburglu hovardalarn yapt gibi, szde elence
dknlyle caka satmaya balard. Onun rtbesindeki
genten bir devlet memuru evindeki a kadnla ya da Neva
caddesinde bulduu bahtsz bir kadnla yetinirken herifin
kabara kabara vnmelerini dinleyince aar kalrdnz. Adam
D ounun ve Batnn en keskin zamparas, en ahlaksz adam
olup kar; kendini bir dizi ayp yuvas gizli dernein saygn -
yesi gsterirken, polisin yakasna yapmak iin frsat kolla
dn sylerdi. Neyse ki, onun palavralarna, apknlyla ilgili
yalanlarna pek aldran olmazd.
nc konuk Gruzin gzleri bozuk, altn ereveli bir
gzlk takan, Orlovla ayn yata, uzun sal, sarn bir beydi.
ok kltrl, saygdeer bir generalin oluymu. Onun piya
nistlerin parmaklar gibi solgun, uzun parmaklarn hi unut
mam. Duruunda, tavrlarnda bir virtz havas vard; gr
nne bakarak orkestrada rahata birinci kemann yerine
koyardnz. Ancak srekli ksrd, yarm ba ars ektii
iin zayf, hastalkl bir adam olduu da gzden kamyordu. E-
vinde onu bir ocuk gibi bakalarnn giydirip soyduunu sy
lesek yalan olmaz.
Gruzin hukuk yksek okulunu bitirince balangta adalet
bakanlnda alm, sonra senatoya, oradan da birilerinin ka
yrmasyla hazine bakanlna gemi. Orada da tutunamayp
baka yere gittii sylenir. Benim bulunduum sralar Orlovla
ayn bakanlkta grev yapyordu, Orlova bal bir blmn
efiydi, ancak kendisi, yaknda yeniden adalet bakanlna
geeceini sylerdi. G erek yapt grevlere, gerekse durma
dan yer deitirmesine fazla nem vermez; onun yannda birisi
rtbelerden, nianlardan, aylklardan sz aacak olursa baba
can bir tavrla glmseyerek Prutkovun u veciz deyiini sy
lerdi: insan ancak devlet dairelerinde gerei reniyor!
Yz mumula gibi buruuk, son derece kskan, ufak tefek bir
kars ile hepsi de sska be ocuu vard. Karsn insafszca
aldatr, ocuklarn ancak grd zaman sevip okard; ksaca
belirtirsek, ailesine kar kaytszd, frsat dtke alay ederdi.
Adamcaz kalabalk ailesi yznden boazna dek borca
batmt; karsna kim karsa, kendi amirlerinden, apartman
kapclarndan bile bor isterdi. Yaratltan gevek, tembel bir
adamd; kendine gvensizlii yznden nereye ekerseniz
oraya gider, hangi akntya kapldn bilmezdi. O nu batakla
m srklediniz, aldr etmez, nne arap koysanz ier, bir
ey vermezseniz imez, karsna svecek olsanz yaamn zehir
etti diye ovenlere o da katlr, kadn vmeye kalksanz bu
sefer, Oo! Karcm ben de ok sever sayarm! diyerek onu
gklere karrd. Srtnda giyecek krk olmadndan me
mek iin yannda battaniye tard, battaniyesine ocuk odas
nn pis kokusu sinmiti.
Ne gariptir, sofrada derin dncelere dalp parmaklar
nn arasnda ekmek ii yuvarlad, oka krmz arap itii
zamanlar, bu aalk, baya ortamda kendisinin de belli belir
siz sezdii, ama yeterince anlayp deerlendiremedii yce bir
eyin ruhunun derinliklerinde yattn ak seik grrdm.
Piyano almasn bildii iin piyanonun bana oturup birka
tua bastktan sonra;

Kim bilb', gelecek gnler bana neler hazrlyor?

trnden alak sesle bir ark tutturur, ancak fazla sr


drmeden rkmesine kalkarak bir keye ekilirdi.
Konuklarn eve gelmesi genellikle saatin 10unu bulurdu.
Orlovn alma odasnda toplanp kat oynarlar, Polya ile iki
miz beylere durmadan ay tardk. u uaklk denen meslein
tadn(!) ancak o sralar kardm syleyebilirim. Drt-be
saat sreyle kapnn dibinde dikilmek, ay bardaklar bo kal
masn diye dikkat kesilmek, dolan kl tablalarn deitirmek,
yere den tebeir parasn, kad hem en alp oynayanlarn
eline vermek, en nemlisi de kapnn nnde kprdamadan
durup beklemek, hibir eyi gzden karmamak, konumak
yle dursun, ksrmemek, hatta glmsememek gerekirdi.
Sizi temin ederim ki, kyllerin en zor almasndan bile ar
gelirdi bunlar bana. eitli grevlerim dolaysyla souk k
geceleri drt saat nbet beklediim olmutur, o gnleri d
nyorum da imdikinden daha rahatmm.
Kat oyunlar gecenin 2sine, 3ne dein srer; sonra
yorgunluktan gerinerek yemek odasna yemek yemeye, Or-
lovun deyiiyle tknmaya giderlerdi. Sofra ba konumalar
gelirdi bunun ardndan. ounlukla Orlov, gzlerinin ii g
lerek tand birinden, okuduu bir kitaptan, yeni bir atama ya
da devlet tasarsndan sz aar; dalkavuk Kukukin sz h e
men havada kaparak, o zam ankiruhsaldurum um dantr ba
na kakafoni gibi gelen bir konuma balatrd. G erek Orlovun,
gerekse dostlarnn alaylar snr tanmaz; hibir ey, hibir
kimse alaylarnn keskin dilinden kurtulamazd. Dinden mi sz
ediliyor, felsefeden mi, yaamn anlam ve amalarndan m,
halkmzn sorunlarndan m, her eyi tefe koyup alaya alrlard.
Petersburgda o tr insanlar vardr ki, dnyada her eyle ve her
olguyla dalga gemeden edemezler. Alk ekenler, aresizlik
ten kendilerini ldrenler bile alay konusu olur. Orlov ile
dostlarnn yapt, aka, grgra alma filan deildi, basbaya
alay etmekti. Onlarn sylediine gre Tanr yoktu, lmle bir
likte insann varl son bulurdu; lmszler yalnz Fransz
bilimler akademisi yeleriydi. Ayrca gerek mutluluk da yok
tu, olamazd byle bir ey, nk mutluluk ancak insann yet
kin (mkemmel) olmasyla elde edilebilirdi, insann yetkinlii
ise mantmzn uydurduu bir samalkt. Onlara gre Rusya
da Iran gibi skntdan patlanlan, acnas bir lkeydi. Aydnlar
umutsuzluk iindeydi, Pekarskinin sylediklerine baklrsa
aydnlar zmresi ounlukla yeteneksiz, ie yaramaz kiilerden
oluuyordu. Halk ise ikiden uyumu, tembellie, hrszla
almt; gitgide yozlayordu. Bizde bilimden sz edilemezdi,
yaznmz (edebiyatmz) sakatt, ticaret alp rpma zerine
kurulmutu. almazsan alp satamazsn. diye bir sz geer-
liydi her yerde. Konumalar bu tarzda srer giderdi, h er eyi
elence konusu yaparlard.
arap itike yemein bitimine doru konumalar daha
canl, daha neeli bir havaya brnrd. Yava yava G ruzinin
aile ilikileri, Kukukinin kadnlar zerinde elde ettii baa
rlar, Pekarskinin not defterine yazdklar alay konusu olmaya
balard. Szde Pekarski not defterinin bir sayfasna Hayr
ileriyle ilgili masraflar, baka bir sayfaya da Bedensel gereksin
meler iin masraflar diye iki balk atmt. Konuanlarn belirt
tiklerine gre yeryznde kocasna bal tek kadn bulamaz
dnz, kocas bitiikteki alma odasnda otururken salonda
biraz stne dnce elde edemeyeceiniz kadn yoktu. Yeni
yetme kzlarn hepsi de ahlaka bozuktu; her eyi bilir, anlar
lard. Orlov bir mektup ele geirmiti, 14 yanda bir kz Neva
caddesinde gen bir subay tavlam, sonra subay kz evine
gtrdkten sonra gece ge vakte dein brakmamt. Kz
yaad heyecanlar bir kz arkadayla paylamak amacyla bu
mektubu yazmt. Aslnda ahlak temizlii diye bir ey hibir
zaman olmamt, byle bir eyin olmasna da gerek yoktu; in
sanlar bugne dek byle bir kavram bilmeden gzel gzel
yaayp gelmilerdi. u ahlak bozukluu denen nesne fazlaca
bytlyordu. Bizim yasalarmzda ceza verilmesi ngrlen
ahlaka aykr davranlar eski alarda Diyojenin filozof ve
retmen olmasn engellememiti. Sezar ile ieron birer ahlak
szd, ama ayn zamanda byk insandlar, ihtiyar Katon gen
bir kzla evlenmiti, te yandan dindar bir kii olarak orucunu
tutard, trelere balyd.
Saat 3te ya da 4te konuklar evlerine dalrlar; eve git
mezlerse hep birlikte kent dna karlar ya da Ofitser soka
nda Varvara Osipovna denen bir kadnn evine yollanrlard.
Ben de kendi odama ekilir; bamn arsndan, ksrkten
uzun sre uyuyamazdm.

IV

O rlovun evine geliimin drdnc haftasyd. Hi unut


mam, bir pazar sabah kapnn zili ald. Saatin l l iydi, Orlov
henz uyanmamt. Kapy amaya kotum. Aar amaz ne ka
dar ardm tahmin edemezsiniz. Merdiven sahanlnda y
z peeli bir bayan duruyordu.
Georgi Ivan kalkt m? diye sordu.
Kadn sesinden tanmtm, Znamenski sokana dur
madan mektup gtrp getirdiim Zinaida Fiyodorovnann ta
kendisiydi. O nu grnce ylesine ardm ki, ne yant verdii
mi, hatta yant verip vermediimi dahi bilmiyorum. Aslnda
kendisine yant vermesem de olurdu, nk nmden hzla
geip evresine gzel kokular saarak ieriye dald. Esansnn
kokusunu bugn bile anmsarm. Aradan yarm saat getii
halde i odalardan t kmyordu. Sonra d kapnn zili bir
daha ald. Bu sefer atafatl giyimli, zengin bir evin hizmetisi
olduu belli bir kz ile bizim apartmann kapcs iki bavul ile
koca bir yk sepetini soluya soluya kapdan ieriye soktular.
Hizmeti kz;
Bunlar Zinaida Fiyodorovnann, dedi.
Sonra baka bir ey sylemeden gitti. Bu gizemli durum
Polyann kurnazkurnaz glmsemesine neden oldu. Beylerin,
hanmlarn samalklarn bile saygyla karlad iin bu g
lmsemesiyle, Gr ite, bizim bey neler becermi! der gi
biydi. En sonunda Orlovun odasndan ayak sesleri iitildi. Zi
naida Fiyodovna beni odamn kapsnda bekler grnce;
Stepan, gelin de Georgi Ivanoviin giyinmesine yardm
edin, dedi.
Bir kolumda giysileri, brnde izmeler, Orlovun oda
sna girdiimde kendisini yatanda oturur buldum; ayaklarn
yerdeki ay postunun stne sarktmt. Duruundan ne kadar
arp utand anlalyordu. Beni fark etmedii gibi, hakkn
da neler dndme de aldr ettii yoktu; onun utanmas
kendine, iindeki gze karyd. Uzun uzun ykanp temiz
lendi, giyindi, fralarla, taraklarla sana dzen verdi. Ardan
alnn nedenini biliyordum. Besbelli, durumunu iyice dn
mek, bir k yolu bulmak istiyordu. Srtndan bile ne denli
utanp skld anlalyordu.
kisi ba baa kahve imeye baladlar. Zinaida Fiyodorov-
na kendi fincanna, Orlovunkine kahve doldurduktan sonra
dirseklerini masaya dayad, bir kahkaha att.
Hl bunu nasl yaptma inanamyorum, dedi. Uzun
bir yolculuktan sonra dinlenmek zere kendinizi bir otele
attnzda yolculuun son bulduuna inanmak istemezsiniz.
Oh, zgr olmak ne gzelmi!
Yaramazlk yapmaya hazrlanan bir kz ocuu gibi derin
bir soluk aldktan sonra gene gld. Orlov gazetesine gz gez
diriyordu.
Kusuruma bakmayn, dedi. Kahve ierken okumak es
kiden beri srdregeldiim bir alkanlk. unu da unutmayn,
ben ayn zamanda hem okuyup hem de karmdakini din
leyebilirim.
Okuyun, okuyun! Alkanlklarnza, zgrlnze
dokunacak deilim. Ancak neden somurttuunuzu anlam
yorum. H er sabah m bylesiniz, yoksa bugne mi zg? G eli
ime memnun olmadnz m yoksa?
Tam tersine. Ancak, itiraf edeyim, biraz ardm...
Neden aryorsunuz? Byle bir baskn yapacama
hazrlkl olmanz gerekirdi. H er gn tehdit ediyordum ya sizi...
yle, tehdidinizi bugn yerine getireceinizi nereden
bilirdim?
Ben de bilmiyordum, dorusu. Ancak en iyisini yap
tma inanyorum. ryen bir dii bir an nce skp atmak
gerekir.
Elbette.
Zinaida Fiyodorovna gzlerini kst.
Ah, sevgilim! Sonu gzel biten ey her zaman gzeldir,
derler, ama siz bir de benim neler ektiimi grseydiniz. Kah
kahayla gldme bakmayn. Mutluyum, kvanlym; oras
yle, ancak glmekten ok alamak geliyor iimden. (Fran
szca konumaya balad.) Dnk kavgada ben yenik dtm.
Ne kadar ac ektiimi nasl atlatsam, bilmem ki... E er imdi
glyorsam olanlara inanamadm iindir. Sizinle imdi kar
karya oturmu, kahve iiyoruz ya, sanki gerekte deil, dte
gibiyim.
Franszca konumasn srdrerek bir gn nce kocasyla
nasl kavga edip ayrlmaya karar verdiini anlatmaya koyuldu.
Gzlerine ikide birde yalar doluyor, bir yandan alarken bir
yanda da Georgi Ivanoviin yzne sevinle bakyordu. Sy
lediklerine gre kocas durumundan oktandr kukulanyor,
ancak bir aklama yaplmasndan da ekiniyormu. Aralarnda
sk sk kan kavgalarda adam ikisinin de en kzd bir anda bir
denbire susup alma odasna kapanyormu. Tek korkusu,
fkesine yenilip kukularn aa vurmak ya da daha fazla
dayanamayan karsnn durumu aklamasym. Zinaida Fiyo-
dorovna kendini sulu, deersiz, cesurca adm atmaya yetersiz
buluyormu; o yzden gn getike hem kendisinden, hem de
kocasndan daha ok nefret ediyor, cehennem aclar ekiyor
mu. Ancak dn gene kavgaya tututuklarnda adam alamakl
bir sesle, Aman Tanrm, bitsin artk bu azap! diye bardk
tan sonra alma odasna kanca kadn sann peine den
bir kedi gibi kocasnn arkasndan komu, kapy kapamasna
engel olarak ondan nefret ettiini yzne haykrm. O zaman
adam onu odadan ieri brakm. Zinaida Fiyodorovna her eyi
aklayarak bir bakasn sevdiini, sevdii erkein gerek,
yasal kocas olduunu, hemen o gn onunyanna tanmay vic
dan borcu saydn, kocas onu ldrmeye kalksa bile bundan
caymayacan sylemi.
Orlov gzlerini gazeteden ayrmakszn;
Romantik bir damarnz olduu nasl da belli! dedi.
Kadn kahvesinden bir yudum bile almakszn, durmadan
anlatyordu. Yanaklar alev alev yanyor, bundan dolay utan
d iin Polya ve bana sklarak bakyordu. Daha sonraki an
lattklarndan kocasnn nce kendisine sitem ettiini, sonra
tehditler savurduunu, ardndan da gzyalarn tutamayp
ayaklarna kapandn rendik. Dorusunu sylemek gere
kirse kavgada asl yenik den kendisi deil, kocasyd.
Zinaida Fiyodorovna;
Evet, sevgilim, btn sinirlerim ayaa kalktnda her
ey iyi gidiyordu, dedi. A ncak gecenin bastrmasyla birlikte
btn cesaretim krld. Jorj,1 biliyorum, siz Tanrya inanm
yorsunuz, bense biraz inanyorum ve yaptklarmn cezasn
ekmekten korkuyorum. Tanr bizlerden sabr, yce gnll
lk, zveri istemektedir, oysa ben sabrl davranmay reddedip
kendime yeni bir dzen kurmaya altm. Benim bu yaptm
size gre ne derece doru? T anrnn fkesini zerime ekmez
miyim?.. Neyse, gecenin 2sinde bir de baktm, kocam odama
dalarak unlar sylyor: Benden ayrlp gidemezsiniz! H er
rezillii gze alr, polis kanalyla geriye getiririm. Az sonra
yelkenleri suya indirdi. ki gz iki eme, Acyn bana. Evden
gidiiniz mesleime zarar verebilir. diye szlanmaya balad.
Bu szler beni ylesine etkiledi ki, kendimi byk bir bask
altnda hissettim, Tanrnn bana, yaptklarmn cezasn det
meye baladn dndm. Bunun zerine korkudan her ye
rimi bir titremedir ald, gzlerimden yalar boand. Tavan
bama yklacak sandm. Polis beni karakola gtrrse ne ya
pardm? Ya bir de siz benden souyup brakrsanz?.. te byle
aklma trl trl eyler geliyordu. Dedim ki, En iyisi bir
manastra kapanaym ya da btn mutluluklardan vazgeip
hastabakclk yapaym. O srada beni sevdiiniz, size haber
vermeden hareket etmemem gerektii geldi aklma. Kafam
karmakarkt, umutsuzluk iinde ne yapacam, ne edece
imi dnemez olmutum. Derken, sabah oldu, gne dodu,
eski neem yerine geldi. Sizin uyanma vaktinizi bekledim, son
ra arabaya atladm gibi buraya geldim. Ah, sevgilim, ektiim
aclar anlatabildim mi, bilmem! iki gecedir gzme uyku gir
miyor!
Konumaktan yorulmutu, ok heyecanlyd. Ayn anda
hem uyumak, hem durmadan konumak, hen glmek, hem
alamak, hem de zgrln hissetmek iin lokantaya gidip
kahvalt etm ek istiyordu. Kahvesini bitirip odalar hzla
dolatktan sonra;

1 Georginin Franszca syleni biimi ( .N.).


Gerekten rahat bir dairen varm, dedi. G ene de iki
mize kk gelmez mi? Bana hangi oday vermeyi dnyor
sun? alma odana yakn olduu iin bu oday ok beendim.
Saat 2de, artk kendi odas sayd, alma odasnn ya
nndaki odada stn deitirdi; Orlovla birlikte kahvalt e t
meye1 gitti. le yemeini de lokantada yediler. Kahvalt ile
le yemei arasndaki uzun bolukta maazalardan srekli
al-veriyaptklar uradan belliydi ki, tezgahtarlar, ulaklar ak
amn ge vakitlerine dein onlarn satn aldklar eyay eve
tadlar. G elenler arasnda neler yoktu ki? Byk bir boy ay
nas, tuvalet masas, karyola, ay takm, tencereler...
Aslnda ay takmna gereksinmemiz yoktu. Boy boy bakr
tencereleri souk mutfan demesine yan yana dizdik. ay
takmn ambalajlarndan karrken Polyann gzleri parlad,
acaba bu ahane fincanlardan birini-ikisini ondan nce ben a
lar mym diye korkuyla birka kez yzme bakt. ok pahal,
ama kullansz bir bayan yaz masas da gelenler arasndayd.
Grdm kadaryla Zinaida Fiyodorovnann niyeti O rlovun
evine bir daha gitmemek zere demir atmakt.
Eve dndklerinde gecenin 10unu bulmutu. Zinaida
Fiyodorovna yeniyaantsndan dolay son derece memnun g
zkyordu. Deil mi ki, tutkuyla seviyor ve herhalde seviliyor
du, ondan daha mutlu bir kadn olamazd. H er eyi gze alp
buraya gelmekle olaanst bir yaama kavumutu, kendini
uzun srecek, gzel bir dte gibi hissediyordu. Duyduu mut
luluun fazlalndan olacak, ikide birde ellerini ovuturuyor,
bundan daha iyisi olamayacan sylyor, sevgisinin sonsuza
dek sreceine yemin ediyordu. Sevdiinden ve sevildiinden
ylesine emindi ki, birdenbire be ya genlemiti. H ele o
cuka samalklar yapp glp elenmesi grlmeye deerdi.
Ciddi, anlaml bir ey sylediini dnerek;

1 Sekin insanlarn yem ek viinleri birka saat daha ge oluyordu ( .N.).


zgr olmaktan daha byk mutluluk olamaz! diyordu.
nsan zgrce dnmeli ve kendine gereken deeri vermeli.
Bizler, doru da olsa ou kez kendi grlerimize deer ver
mez, bakalarnn samalklarn daha nemli sayarz... Ben de
yle, hislerimi dinleyip kendi yolumda gitmeye karar verince
gzlerim ald, aptalca korkumu yendim, imdi ok mutluyum.
Dilerim, Tanr herkese byle bir mutluluk versin!
Sonra bu tr konumalar brakp yeni bir daireye tan
maktan, duvar katlarndan, atlardan, svireye, talyaya ge
ziye kmaktan dem vurmaya balyordu. Orlov o gn iki kez
lokantaya gidip, bu arada maazalarda al-veri yapmaktan
ylesine yorulmu olmal ki, sabahleyin yatanda otururken
yznde grdm skntl havaya girdi yeniden. Kadn din
lerken glmsyordu, ama sevgilisinin evine gelmesine sevin
m ekten ok nezaket gerei glmsedii belliydi. Kadn ciddi
ciddi konuurken o da alayla, Ya! Ne demezsin! Ne demez
sin! diyordu.
Bir ara kadn bana;
Stepan bize iyi bir a bul, dedi.
Orlov souk bir tavrla yzme bakt.
imdilik yeni bir aya gerekyok. nce yeni bir daireye
tanalm da...
Ben evine geldim geleli mutfak kullanlmyor, ata da, ara
baya da gerek grmyordu; byle eylerin evi kirlettii dn-
cesindeydi. E er dairesinde bana ve Polyaya katlanyorsa ba
ka bir k yolu bulamadndand. Sevinleri ve skntlaryla
birok insan mutlu eden aile oca irkin bir eymi gibi in
celmi zevkini incitiyor olmalyd. G ebe kadn, oluk ocuk
onun gznde bayalktan baka bir ey deildi. yle bir
dnyordum da bu iki aykr kii ayn evde nasl badaa
caklard? Tencereye-tavaya dkn, iyi bir a, at-araba is
teyen evcimen bir kadn ile arkadalarna, akl banda, temiz
bir adamn evinde sava gemilerindeki gibi kadnn, oluk o
cuun, ulun-aputun, kap kaan fazlalk olduunu syleyen
bir erkek nasl anlarlard?
imdi de birlikte geirdikleri ilk perembe gn neler
olduunu anlataym size. O gn Orlov ile Zinaida Fiyodorovna
le yemeklerini K ontanda m, D ononda m, yle bir lokan
tada yemilerdi. Orlov eve tek bana dnd. Zinaida Fiyo
dorovna ise, sonradan rendiime gre, Orlov arkadalaryla
evde toplanp dalncaya dein vakit geirmek zere eski da
dsna gitmiti. Nedense adam sevgilisini arkadalarna gster
mek istemiyordu. Bunu, daha o sabah kahvelerini ierlerken
perembe toplantlarn kaldrmay dndn, nk Z i
naida Fiyodorovnann bundan rahatsz olacan sylerken
iitmitim.
K onuklar her zamanki gibi hemen hemen ayn saatte gel
diler. Kukukin ieri girerken kulama fsldayarak sordu:
Hanmefendi de evde mi?
Hayr, deil.
Adam, gzleri sinsi sinsi parlayarak, gizemli bir biimde
glmseyerek, souktan ellerini ovuturarak salona girdi. Y a
ranmaya alan, yaltaklanan bir glle tir tir titreyerek Or-
lova;
Eh, sizi kutlamaktan onur duyarm, dedi. Dilerim, Lb
nan sedirleri gibi reyip oalasnz...
Hep birlikte Orlovunyatakodasna getiler, ikiyatakara-
snda serili hal ile halnn stndeki kadn ayakkabs ve Zi
naida Fiyodorovnann karyolasnn arkasna asl bluz stne
birka espri savurdular. Kadnda ak ararken sradan eylerden
nefret eden, dikbal bir adamn bylesine kolay, basit bir bi
imde kadn ana dmesi ok holarna gitmiti.
Incil zerine bilgisindan dolay caka satmay seven dalka
vuk Kukukin birka kez yle dedi:
Glme komuna, gelir bana! Siz kullar neye glerseniz
sonunda ona hizmet edersiniz.
O rlovun alma odasnn bitiiindeki odaya geldiklerin
de ise elini dudaklarna gtrerek;
Susunuz! Burada Margarita, Faustunu hayal ediyor,
dedi.
Ardndan da son derece gln bir ey sylemi gibi kah
kahay bast. Ben gzlerimi dikmi, G ruzine bakyordum; o-
nun ince mzisyen ruhunun bu kahkahaya dayanamayacan
sandysam da yanldm anladm. Ne yazk ki, tekilerinki gibi
onun iyicil zayf yz de neeyle parlyordu. Kat oynamak
zere masaya oturduklarnda Gruzin kahkahadan boularak,
peltek peltek, Jorjinkann aile mutluluunu tamamlamas iin
geriye kiraz bir ubuk ile bir de gitar bulmas gerektiini sy
ledi. Pekarski daha arbalyd, o da kahkahayla glmekle bir
likte yzndeki ciddi anlatma bakarak Orlovun yeni ak
serveninden pek holanmad sylenebilirdi. Daha dorusu,
olup bitenden pek bir ey anlamamt.
nc el oyundan sonra;
E, kocas ne olacak? diye sordu.
Bilmem, dedi Orlov.
Beriki geni sakaln parmaklaryla tarad, dncelere
dald ve akam yemeine dek bir daha azn amad. Yemee
oturduklarnda ise her szcn stne basarak, ar ar;
Beni bala ama, dostum, ikinizi de anlamyorum, dedi.
Evet, una aklm erer: Birbirinizi severek istediiniz kadar
ncilin yedinci buyruuna1 kar kabilirsiniz. Buna bir diye
ceim yok. Ama anlamyorum, ne diye aranzdaki gizli duy
gular kocasna belli ettiniz? Pek gerekli miydi sanki?
Ne fark ederdi? karln verdi Orlov.
Pekarski dnceli dnceli;
Baksana ne syleyeceim, sevgili dostum, dedi. Aklma
eser de bir gn yeniden evlenecek olursam ve senin de iinden

1 yi bir Hristiyann uymas gereken kurallardan, bakasnn karsna gz dik


m em ek (.N.).
beni boynuzlamak gelirse bunu bana fark ettirmeden yap, olur
mu? Bir insan aldatmak onun tm dzenini allak bullak e t
mekten, stelik adna kt bir leke srmekten daha drste
bir harekettir. Anlyorum, bu kadnla gz nnde yaamakla
son derece drst ve zgrce davrandnz dnyorsunuz.
Ancak ey... ne diyecektim... sizin bu saf duygusallnz kabul
edemeyeceim.
Orlov karlk vermedi. O gn pek keyfi yoktu, konumak
istemiyordu. Pekarski hl aknln zerinden atamad
iin parmaklaryla masay tklatarak;
Gene de szleri anlamakta glk ekiyorum, dedi. Ne
sen niversite rencisisin, ne de hanmefendi bir terzi paras,
ikinizin de maddi olanaklarnz var. yle sanyorum, kendisi
iin ay bir daire aabilirdin.
Hayr, aamam. Turgenevi okusan a!
Okuyacam kadar okudum. Ne varm TurgeneVde?
Orlov gzlerini alayl alayl kst.
Turgenev yaptlarnda unu zellikle vurgular: Kltr
l, derin dnen bir gen kz sevgilisiyle birlikte dnyann
br ucuna gitmeyi, onun lklerine hizmet etmeyi yaamnn
bnlca amac sayar. Bununla birlikte dnyann br ucu licen-
tia poetica^dan baka bir ey olmayp, kadnn btn dnyas
sevdii erkein evinin snrlar dna tamaz. O bakmdan seni
seven bir kadnla ayn evde yaamay reddetmek onu yce
amacndan yoksun brakmak, lklerini paylamamak anlam
na gelir. Evet, iki gzm, gerek budur. Turgenev byle yaz
m, ben de onun tarifi zerine yaptm orbay afiyetle iiyo
rum.
Gruzin omuz silkerek, alak sesle;
Anlamyorum, Turgenevin bu konuyla ne ilgisi var?
dedi. Jorjinka, eer anmsarsanz onun Karlama adl
yksnde talyann bir kentinde gece ge vakit sokakta y

1 iirlerde geen bir zgrtk (J..at.).


rrken, Vieni pensandro a ine segretanenteZ1 diye bir ark
gelir kulana. (Gruzinki byle derken arky da sylyordu.)
Nasl, doru deil mi?
Ha, o konuya gelince... Byle bir eyi istemek yle dur
sun, onun bunu yapaca aklmn kesinden gemedi. Benim
yanma tanacan syledii zaman bunun ho bir aka ol
duunu sandm.
Pekarski;
Ama hanmefendi senin evine zorla gelmedi ki. Onunla
birlikte olmak senin de arzundu, diye araya girdi.
H erkes glmeye balad. Sanki kendini temize karmasn
istiyorlarm gibi, Orlov;
Byle bir eyi kesinlikle istemiyordum! dedi. Ben bir
Turgenev kahraman deilim ve bir gn Bulgaristan Trkle-
rin elinden kurtarmam gerekirse bunu kadnlarn yardm ol
madan yapmaya urarm. Aka en bata bedenimin bir gerek
sinmesi olarak bakyorum. Ruhumun inceliklerine aykr, ba
yalklarla dolu bir istektir benim bir kadndan beklediim.
Bedenin gereksinmesini ya akllca karlayacaksn ya da bun
dan tmyle vazgeeceksin, yoksa kadnn kendisi gibi yaa
mna birtakm pis eler karr, bunu nleyemezsin. Duy
duum bedensel gereksinme bana ac deil, zevk versin diye
kadn gzelletirmeye alr, eit eit ho hayallerle ss
lerim. Gzel ve ekici olacandan daha nceden emin deil
sem kadnn yanna gitmem, ayrca havamda deilsem onun
yanna hi sokulmam. Ancak bu koullar altnda birbirimizi
aldatmay baarr; birbirimizi sevdiimize, mutlu olduumuza
inanrz. Bu duruma gre evimde bakr tencere, taranmam
bir kadn ba isteyebilir miyim ya da bir kadnn beni sabah
leyin henz ykanmam, keyifsiz grmesini kabul etmem
mmkn mdr? Zinaida Fiyodorovna tm saflyla bana
yaamm boyunca sakndm eyleri sevdirmeye alyor.

1 Gel bana, gizli gizli beni dnerek! (talyanca)


stiyor ki, evimde yemek piirilsin, odalara bulak suyu kokusu
sinsin, gsterile yeni bir daireye tanalm, arabamza atlayp
caka satarak gezelim... amarlarma karmak, salmla il
gilenmek, her an zel yaamm sorgulamak, attm her adm
izlemek onun balca amac. te yandan alkanlklarma, z
grlme dokunmayacan tm itenliiyle sylyor. Sanki
gen evlilermiiz gibi en ksa zamanda yurtd gezisine k
mamz dlyor. T ek dncesi benimle ba baa kalp bir
kompartmana, otel odasna kapanmak. Oysa ben yolculuk
srasnda okumay severim, gevezelikten nefret ederim.
Pekarski;
Sen de bu konularda kendisine telkinde bulun, dedi.
Nasl? Beni anlayacan m sanyorsun? kimiz de yle
ayr kafadayz ki! Hanmefendiye gre anasndan, babasndan,
kocasndan ayrlmak medeni cesaretin doruk noktas, bana g
reyse ocuk oyunca. Kendisi bir erkee gnl vermeyi, onun
la bir arada olmay yeni bir yaamn balangc sayyor; benim
dnceme greyse hi de yle deil. Ak ve erkek onun yaa
mnn zn oluturuyor, bu konuda, yle sanyorum ki, bilin
sizce bir felsefeye saplanm. Hadi gelin de onu akn yiyecek,
giyecek trnden bir gereksinme olduuna, kocalarn ya da
karlarn kt kiiler olmasndan dolay dnyann batmaya
cana inandrn! Ahlaka dk, kadnlar batan karmay
ama edinen bir erkein soylu bir insan, bir dahi olabileceini;
te yandan bedensel zevkleri reddettii halde bir bakasnn
belki de geri zekl bir hayvan olmaktan daha ileri gidemeye
ceini kesinlikle kabul etmez. Daha alt katmandan (tabaka
dan) biri de olsa amzn okumu insan, diyelim bir Fransz
iisi gnde yemek iin 10 su,1yemekte iecei arap iin 5 su,
kadn gereksinmesi iin de 5 ile 10 su aras para derken ken
dini tm zeks ve salam sinirleriyle iine verir. Zinaida Fiyo-
dorovna ise aka para demeyi aklndan geirmez, kendini a

1 Kuru gibi bir para birimi (.N.).


ka tm varlyla adar. Diyelim ki, ona telkinde bulunmaya kal
ktm, hemen kar kp barmaya balayacak; kendisini
mahvettiimi, ona yaamaya deer bir ey brakmadm yz
me haykracaktr.
yleyse hi sesini karma, dedi Pekarski. Ona ayr bir
daire tut, bu i olsun bitsin.
Sylemesi kolay.
Bir sessizlik oldu. Sonra Kukukin;
G ene de kim ne derse desin, gzel, ok ho bir kadn,
dedi. Byleleri aklarnn bitmeyeceini dnerek okuyla
verirler kendilerini.
Orlov:
Ancak her eyden nce kafanz altrp aklnz kul-
lan-manz gerekiyor. Gnlk yaamdan edindiimiz deneyim
ler, saysz romandan, dramdan rendiimiz gerekler amaz
bir biimde unu gsteriyor ki, akl banda insanlarn kar-ko
ca ilikileri ya da birliktelikleri balangta birbirlerini ne b
yk bir akla severlerse sevsinler iki yldan, ta atlasa drt
yldan fazla srmez. Bu gerei Zinaida Fiyodorovnann ken
disi de biliyordur, ite o yzden btn bu daire deitirmeler,
tavalar-tencereler, aknn sonsuza dek srecei umudu gerek
beni, gerekse kendisini aldatma isteinden baka bir ey deil
dir. Evet, sylediiniz gibi gzeldir, hotur; bunu tartmaya
bile gerek yok. Ancak bu kadn yaantm allak bullak etti,
bugne dein bo verip nemsemediim eyleri ciddi sorunlar
derecesine kard, be paralk deerverm ediim putlara tap
mak zorunda kaldm. Evet, gzelliine, sevimliliine diyecek
yok, ama grevden eve dnerken sanki evde tatsz bir eyle
karlaacakmm gibi canm buraya gelmek istemiyor. Ksaca
sylersek ak iin birka su demek yetmiyor, huzurumun bir
blmn vermek zorunda kalyorum. Ne sinir trpleyici,
korkun bir ey!
Kukukin sahnede oynuyormu gibi oynak bir tavrla;
unun sylediine bakn! dedi. Bu szler onun kulana
gider diye korkmuyor musunuz? Beyefendiciim, bu nefis
yarat sevmek gibi bir ykten sizi kurtarrsam ne dersiniz?
Zinaida Fiyodorovnay elinizden seve seve alrm!
Elinizden gelirse hi durmayn!
Orlovun kaytszca syledii bu szlerin ardndan Kuku-
kin, tm gvdesi sarslarak yarm dakika kadar ince sesiyle kah
kahalar att, sonra dedi ki:
Sakn aka yaptm sanmayn! Sonra Otello rolne
soyunmak yok ha!
Kukukinin ak ilikilerinde doymak bilmezlii, kadnlar
ynnden kar konulmaz bir erkek, erkekler ynnden ise
tehlikeli bir ba belas olduu, iledii gnahlar yznden br
dnyada atr atr yanaca stne bir konuma balad. Ku-
kukin konumalar sesini karmadan, zevkten gzlerini ksa
rak dinliyor; iliki kurduu kadnlarn ad getike Sakn ha,
foyam aa vurmayn! gibisinden parman gzda verir
cesine sallyordu.
Bir ara Orlov saatine bakt. Konuklar durumu anladlar ve
toparlanmaya baladlar. tii araptan baya sarho olan
G ruzin giyinip kmakta epeyce ardan ald. Yoksul ailelerin,
ocuklar iin diktikleri trden paltosunu ar ar giydi, yaka
sn kaldrd, ardndan bir eyler anlatmaya koyuldu. Kimsenin
onu dinlemediini fark edince de ocuk odas kokan battani
yesini omzuna att, yalvaran bir yzle benden apkasn bulma
m istedi.
Jorjinka, sevgili dostum! dedi ardndan. Bizi krmayn,
hep birlikte kent dna kalm!
Hayr, benim gitmem uygun olmaz, siz gidin. N e d e olsa
evli bir adam saylrm.
Yo! Hanmefendi ei bulunmaz bir kadndr, byle ey
lere kzmaz. Hadi, benim iyi yrekli bakanm! Darda gzel
bir hava var, hafife tipi tipiliyor, ayaz da yerinde... Bize katln
da yle bir silkelenip kendinize gelin! Yoksa iyice paslana
caksnz.
Orlov gerindi, esnedi, Pekarskiye bakt.
E, sen gitmek istiyor musun? diye sordu.
Bilmem. Giderim belki de.
Orada gene mi iki ieceiz?
Orlov byle diyerek biraz dnd. Sonra;
Peki. Biraz bekleyin de para alp geleyim, diyerek kara
rn verdi.
alma odasna ynelmiti ki, bir de baktm, battaniyesini
yerde srye srye Gruzin de arkasndan gidiyor. Bir dakika
sonra birlikte antreye dndler. Hayli sarho grnen Gru-
zinin sevinten az kulaklarna varyordu, avcunun iine on
rublelik bir kat para sktrmt. Yz sevinten parlayarak;
Yarn borcumu derim, bakanm, dedi. Hanmefendi
iyi bir kadndr, kzmayacan biliyorum. Bizim Lizann vaftiz
anas oldu, o gnden beri kendisini sever, sayarm.
Pekarski kapnn nnde dikilmi, onlar bekliyordu. G ru
zin arkadan yaklat, alnn adamn srtna koyarak;
Ah, sevgili dostum, dedi. Pekarskiciim, byk avuka
tm benim! Hi belli etmezsin ama kadnlara sen de ok d-
knsndr.
Orlov krkn giyerken;
imanlara zellikle, diye ekledi. ey, elimizi abuk tut
mazsak bizimkiyle karlaabiliriz.
Gruzin neesinden ark sylyordu:
Vienipensando a me segretamente!
Hep birlikte arabaya binip yola koyuldular. O gece Orlov
eve dnmedi, ancak leye doru gelebildi.

VI

Bir gn Zinaida Fiyodorovna evde altn saatini yitirdi. Saat


babasndan armaan kald iin ok zld, bir yandan da bu
ie ararak korkuya kapld. Yarm gn evin altn stne ge
tirdik, aramadk yer brakmadk, ancak bulamadk saati. Sanki
yer yarlmt da yerin dibine gemiti.
Aradan iki- gemiti ki, bu sefer de sokaktan gelirken
para kesesini antrede unuttuu anlald. Bereket versin, man
tosunu karmasna ben deil, Polya yardm etmiti. Kesesini
unuttuu aklna gelip de onu almak iin geriye dndnde
kesenin yerinde yeller esiyordu.
Anlamadm gitti! dedi. Arabacnn parasn demek iin
cebimden kardm anmsyorum... Aynann nne koymu
um... ldrmak iten deil!
Keseyi ben almamtm, fakat sanki alan benmiim, su
st yakalanmm gibi bir duyguya kapldm; gzlerimden ya
lar boand. le yemei yemek zere sofraya oturduklarnda
Zinaida Fiyodorovna, Franszca olarak Orlova dedi ki:
Anlalan, bizim eve kt ruhlar dadand. Bugn ant
rede unuttuum keseyi ierdeki odamda masann stnde bul
dum. Ancak ruhlar frldak evirirken kendi karlarn da d
nm olmallar, nk kesede yirmi ruble ile birlikte bir altn
lira eksik.
Orlov;
Bir gn saatini yitiriyorsun, baka bir gn paran al
yorlar, dedi. Neden byle eyler benim bama gelmiyor?
Aradan bir dakika bile gemeden Zinaida Fiyodorovna
ruhlarn frldaklarn unutup bir hafta nce yaad bir olay
kahkahayla anlatmaya koyuldu. Bir maazaya posta kad s
marlarken yeni adresini vermeyi unutmu, bunun zerine ma-
azadakiler kat ile faturay eski adresine gndermiler. Z a
vall kocas on iki ruble dem ek zorunda kalm. Bunlar an
latrken birden gzleri Polyaya takld, kadna dik dik bakmaya
balad. ylesine utanm olmal ki, yz kpkrmz oldu, he
men konuyu deitirdi.
Kahvelerini alma odasna getirdiim zaman Orlov ayak
ta, mineye srt dnk dryor; Zinaida Fiyodorovna ise
onun karsnda, koltukta oturuyordu. Kadn gene Franszca;
imdi syleyeceklerimi sakn kzmama ya da moralimin
bozuk olmasna balamayn, dedi. yice dnnce her eyi
zdm. Bu kadnn saatimi ald gn ve saati dakikas
dakikasna syleyebilirim. Para kesemi unuttuum zaman da.
Bundan hi kukunuz olmasn. -Elim den kahve fincann
alrken gld.- Bartlerimin, eldivenlerimin niin sk sk
kaybolduunu imdi daha iyi anlyorum. Sen ne dersin bilmem,
ama yarndan tezi yok bu saksaan kovalm, Stepan bizim eski
hizmetiyi arsn. Sofya hrszlk bilmez, bu suratsz gibi de
itici deildir.
Yok, yok, bugn keyifsizsiniz de onun iin byle konu
uyorsunuz. Yarn bir de bakarsnz, dnceniz tmyle de
imi. Kukulandnz diye birini iten kovmak doru olmaz.
Benimkisi kukulanmak deil, onun aldn adm gibi
biliyorum. u mutsuz grnl sefil uanzdan da epeyce
kukulanmtm, ama onun hakknda tek sz syledim mi? Jorj,
niin bana inanmak istemiyorsunuz? ok zlyorum...
Bir konuda deiik dnyorsak, bu, size inanmyorum
anlamna gelmez. Dilerim, siz haklsnzdr. Byle diyerek
arkaya dnd, izmariti mineye frlatt. Durup dururken -
zlmenize gerek var m? Ha, unu da belirteyim, evimdeki d
zenin sizi rahatsz edeceini, banza bylesine iler aacan,
dorusu, hi aklma getirmemitim. Altn paranz m kayboldu,
cannz sa olsun, bendekilerden size istediiniz kadar vere
yim. Ama yerleik dzeni bozmak, eve baka birini getirmek,
alsn diye beklemek btn bunlar uzun zaman alr; ayrca
benim tarzm olmad iin hayli canm skar. Evdeki hizmeti
imanlyla hounuza gitmemi olabilir, belki eldivenlere,
bartlerine de dknl vardr; ama bu kadn iyi i yapar,
disiplinlidir, ayrca Kukukinin imdiklemelerine dayanr.
unu aka syleseniz e! Demek, bu kadndan ayrl
mak istemiyorsunuz!
Onu kskanyor musunuz yoksa?
Evet, kskanyorum!
Ah, teekkrler!
Kadnn gzlerinde yalar parlad.
Evet, kskanyorum ite... Benimkisi kskanlk deil,
nasl anlatsam bilmem, daha kt bir ey... Siz erkekler bazen
yle iren oluyorsunuz ki! Korkun, ok korkun!
Byle diyerek ban ellerinin arasna ald.
Yok canm, bunun neresi korkun?
Gzlerimle grmedim ama anlatlanlara gre siz erkek
ler daha ocukluunuzda hizmetilerle dp kalkmaya ba
lyor, bundan da bir tiksinti duymuyormusunuz. Bu konuyu
kitaplardan da okudum... ey, Jorj, sen haklsn, ekerim.
Zinaida Fiyodorovna birdenbire deierek sesi tatl, yal
varan bir havaya brnd.
G erekten bugn keyfim yerinde deil. G ene de beni
anlaman istiyorum, bu kadna kar baka trl davranmak i-
imden gelmiyor. Korkuyla kark bir eit tiksinti duyuyorum
ona kar. Onu gzm grmese daha iyi.
akn akn omuz silkerek minenin yanndan uzak
laan Orlov;
Byle vr zvr eylere aldrmayp daha nemli konular
la ilgilenseniz nasl olur? Onu grmezlikten gelirseniz incir e
kirdeini doldurmayan eyleri sorun yapmaktan kurtulursu
nuz.
O srada alma odasndan ktmdan kadnn Orlova
nasl bir yant verdiini iitmedim. Ancak yle ya da byle,
Polya evde hizmeti olarak kald. O gnden sonra Zinaida Fi
yodorovna bir kerecik olsun Polyann yardmn istemedi, i
lerini onsuz grmeye alt, fakat Polya ona bir ey verdiinde
ya da bileziklerini ngrdatp eteklerini hrdatarak yanndan
getiinde hanmefendinin hep irkildiini grdm.
yle sanyorum ki, Gruzinski ya da Pekarski, Polyaya yol
vermesini isteselerdi, herhangi bir ikircie dmeden, bir
aklama beklem eden Orlov bu ii yapmakta gecikmezdi. n
k evresine kaytszkiiler gibi her syleneniyapmaya hazrd.
Oysa Zinaida Fiyodorovna ile ilikilerinde en entipften
ilerde bile dikleip inadn zorbala kadar vardryordu. Diye
lim, bir ey Zinaida Fiyodorovnann houna m gitti, o bunu
kesinlikle beenmiyordu. Maazadan dndklerinde kadn
alnan yeni eyalar vmeye kalksa, Orlov hemen gereksiz e
yalarla evi tka basa doldurup havasn azalttn ileri sr
yordu. yle zamanlar olm utur ki, biryeregitm ekzerefrakn
giyip Zinaida Fiyodorovnaya hoa kaln dedikten sonra
birdenbire gitmekten vazgemitir. Anladm kadaryla bunun
nedeni, evde kalp mutsuzluunu kadnn gzne sokmak is
temesiydi.
Kadn yapmack bir zntyle, fakat iten sevinerek;
Niin gitmediniz? diye sorard. Biliyorum, akamlar ev
de oturmaya alk deilsiniz... Ayrca benim yzmden al
kanlklarnz deitirmenize hi gerek yok. Kendimi sulu his
setmemi istemiyorsanz hemen gidin, ltfen.
Neler sylyorsunuz? derdi Orlov da. Sizi sulayan m
var!
Sonra da sevdii kadn uruna kendini harcayan ak tav
ryla alma odasnda bir koltua ylr, eline bir kitap alarak
gzlerinin nne siper ederdi. ok gemeden kitap elinden
der, bunun zerine Orlov iri gvdesiyle koltukta yle bir
dndkten sonra gneten korum ak istercesine elini gzlerine
siper ederdi. Evden ekip gitmedii iin ne kadar cannn
skldn anlardm o zaman.
Az sonra Zinaida Fiyodorovna ekine ekine alma oda
snn kapsna yaklaarak;
Girebilir miyim? diye sorard. Kitap okuyorsunuz, de
mek ki...
Canm skld da ne yapyorsunuz diye bakaym dedim...
Hi unutmam, gene byle bir akam Zinaida Fiyodorovna
ekine ekine alma odasndan ieri girdi, hi gerei yokken
gelip Orlovun ayaklarnn dibine, halnn stne oturdu. Ka
dnn rkek, yumuak hareketlerinden O rlovun o anki ruhsal
durumunu bilmedii iin ondan ekindiini anladm.
Adama yaranmak amacyla yapmackl bir sokulganlkla;
Ne gzel, durmadan okuyorsunuz, dedi. Jorj, baarnz
neye borlusunuz, biliyor musunuz? Srekli okumanz, zeki bi
ri olmanz ilerinizde byk kolaylk salyor. Bakaym, hangi
kitab okuyorsunuz?
Orlovun ne karlk verdiini iitmedim. Bana bitmez
grnen birka dakika sessizlik iinde geti. Oturma salonun
da ayakta dikiliyor, ksrmemeye alarak ikisinin hareket
lerini izliyordum. Zinaida Fiyodorovna alak sesle, glerek;
Size bir dncemi aklamak istiyorum, dedi. Ne der
siniz, aklayaym m? Belki kendimi kandrdm ileri srerek
glp geecekseniz. Biliyor musunuz, bugn burada benim i-
in kalacanz, akam birlikte geireceimizi dnmek isti
yorum. Hem de ok istiyorum. Bu dnceme ne dersiniz? O-
labilir mi?
Orlov gene elini gzlerine siper etti.
istediinizi dnebilirsiniz. Mutlu insan odur ki, yalnz
olabilecekleri deil, olamayacaklar da dnr.
Bu karmak szlerden pek bir ey anlamadm. Yani in
sanlar hayal kurarak m mutlu olurlar diyorsunuz? Byle syl
yorsanz haklsnz... Akamlar siz yokken alma odanzda
oturur, dncelerimde uzak, ok uzak yerlere uarm. Hayal
kurmak houma gider. Hadi, Jorj, yksek sesle hayal kuralm!
niversitede byle bir ders almadm, hayal kurma bili
minden haberim yok.
Kadn Orlovun elini tuttu.
Bugn niin keyifsizsiniz? Bunun belli bir nedeni var
m? Sizin neesiz olduunuzugrnce korkuyorum. Banz m
aryor, yoksa bana m kzgnsnz? Keke bir anlayabilsem!
Birka dakika daha bitmek bilmez bir sessizlik iinde geti.
ok deitiinizi gryorum, dedi kadn alak sesle. Ni
in? Znamenski sokandaki gibi neeli, yumuak bal, anla
yl deilsiniz. Neden? urada nerdeysebir aydr birlikte ya
yoruz; henz asl yaantmzn balamadn, aramzda gerek
tii gibi bir konuma gemediini dnyorum. Haksz m
ym? Ya szlerime akayla karlk veriyorsunuz ya da ret
menimmi gibi uzun uzun, souk aklamalarda bulunuyor
sunuz. akalarnzda bile souk bir hava esiyor. Benimle eskisi
gibi ne zaman ciddi ciddi konuacaksnz?
Yok, canm, benim konumalarm hep ciddidir.
yleyse sorunlarmz konualm. Tanr akna, Jorj,
konualm!
Peki, ne zerine?
Zinaida Fiyodorovna hlyal bir tavrla;
Geleceimizi, ilerdeki yaantmz konualm, dedi.
Durmadan planlar kuruyorum, kendime gre tasarlarm var.
Bunlar dnmek yle houma gidiyor ki! Jorj, size bir soru
sorarak balayacam: Grevi ne zaman brakacaksnz?
Orlov elini alnndan ekti.
Neden brakacak mm?
Bu dnya grnzle devlet grevini daha fazla
yrtemezsiniz. Asl yeriniz oras deil.
Nasl bir dnya grym benimkisi? G erek gr
lerimle, gerekse ruhsal yapmla sradan, Sedrinin kahra
manlar trnden bir devlet memuruyum. Gryorum ki, ben
den ok ey bekliyor, beni yksek yerlere koyuyorsunuz.
Grdnz m, gene akayla karlk verdiniz.
Hi de deil. Belki grevim beni tatmin etmiyor, gene
de yapacam baka bir iten daha uygundur benim iin. Y e
rime altm, benimle birlikte alanlarla uyum iindeyim, hi
olmazsa kendimi fazlalkm gibi hissetmeyip bu duruma kat
lanyorum.
Hayr, grevinizden nefret ediyor, tiksinti duyuyor
sunuz!
Ya, yle mi? Grevimden ayrlp baka bir dnyann
hayallerini kurmaya balasam bu bana imdiki grevimden
daha az m tiksinti verecek? Bu kanda msnz?
Zinaida Fiyodorovna gcenerek aya kalkt.
Bana ters dmek uruna kendinize iftiradan ekinmi
yorsunuz, dedi. Pes dorusu! Byle bir konuma balattm
iin zgnm.
Niin kzyorsunz, canm? almyorsunuz diye ben si
ze kzyor muyum? Kim nasl isterse yle yaar...
Ya? Sizin istediiniz gibi yaadnz sanmyorum. O
yzden zgr de deilsiniz, eliniz-kolunuz bal.
Zinaida Fiyodorovna byk bir znt iinde elini sallad.
Yaamnz boyunca size ters gelen, dncelerinize ay
kr bir ile uramak, yazlar yazmak, bakalarnn boyun
duruu altnda almak, stlerinizin yeni yln kutlamak size
gre deil... Akamlar da iiniz-gcnz kat oynamak. Gn
lnzn ektii bir grevi yapmyorsanz neye yarar? En -
nemlisi de bu... Hayr, Jorj, hayr! Byle eyler akaya gelmez,
biraz ciddi olalm! Siz lk sahibi bir insansnz, dnya g
rnze uygun baka bir ite aln!
Orlov iini ekti.
Siz beni ne sanyorsunuz, kuzum? Gznzde beni o
kadar bytmeyin!
Zinaida Fiyodorovnann gzlerinden yalar boand.
En iyisi benimle konumak istemediinizi syleyin!
Benden nefret ediyorsunuz, ksacas bu!
Orlov oturduu koltuktan kalkt, t verircesine;
Sevgilim, durum u, dedi. Benim zeki, okumu bir kii
olduumu demin kendiniz ltfedip sylediniz, yleyse bilgili
bir adama akl retmek onun dzenini bozmak anlamna
gelir. Beni lk sahibi bir insan olarak nitelerken gz nnde
bulundurduunuz bykl, kkl hibir dnce yabancm
deil. Bu duruma gre eer grevimi, kat oyunlarn kafam
daki dncelere yeliyorsum bunun kendine gre nedenleri
var demektir. Bu birincisi... kincisi de bildiim kadaryla siz
daha nce hibir yerde almadnz, yleyse devlet greviyle
ilgili edindiiniz kanlar fkralardan, kt yklerden derlen
mi olmal. O bakmdan gelin aramzda yle bir uzlamaya
varalm: ikimizin de oktandr bildii konulara, bir de uzman
lk alanmza girmeyen sorunlara el atmayalm. Tamam m?
Zinaida Fiyodorovna dehete kaplarak birka adm
geriledi.
Jorj, benimle nasl byle konuabiliyorsunuz? Kendi
nize gelin, ltfen!
Sesi titredi, daha fazla konuamad. Hi istemedii halde
hngr hngr alamaya balad. Sonra birdenbire O rlovun
nnde diz kp ban adamn dizlerine koydu.
Jorj, sevgilim, ne olur, beni anlayn, daha fazla dayana
mayacam! dedi. Yoruldum artk, bittim, dayanacak gcm
kalmad!.. ocukluumda nefret ettiim, ahlaksz vey annem,
ardndan sevmediim kocam, imdi de siz... siz! lgnca akma
karlk bylesine souk, alayc bir davran? Olacak ey deil!
stelik u kstah, iren hizmeti... (Bunlar sylerken hep
alyordu.) imdi daha iyi anlyorum, ben ne karnz, ne de dos
tunuzum. Metresiniz olduum iin sayg bile duymadnz
zavall bir kadnm ben... Kendimi ldrmekten baka kar yol
kalmad!
Onun bu szlerinin ve alamasnn Orlov zerinde bu
denli etkili olacan beklemiyordum, dorusu. Adam kpkr
mz kesildi, koltuunda rahat oturamayarak kprdanmaya
balad, yzndeki alaycln yerini ocuksu, bn bir korku
ald.
Kadnn omuzlarn, salarn okayarak;
Sevgilim, yemin ederim, anlamadnz beni! dedi. Ba
layn... yalvarrm! Size kar hakszlk ettim. Ah, nasl nefret
ediyorum kendimden!
Zinaida Fiyodorovna birden yumuad.
Szlanmalarm, yaknmalarn sizi hayli bunaltm olma
l... Onurlu, yce gnll, ei bulunmaz bir insansnz... H er an
bunu daha derinden anlyorum, ancak son gnlerde canmn
skntsndan ne yapacam bilemez oldum.
Byle diyerek Orlova sarld, yanandan pt.
Ne olur, u alamay kesin, ltfen.
Peki, biraz aldm, daha fazla alamam...
Orlov koltuunda hl kprdanyordu.
Hizmetiye gelince, yarn ona hemen yol vereceim.
Hayr, Jorj brakn, kalsn, iittiniz mi? A rtk ondan kor-
muyorum. Sylediiniz gibi aptalca eyler, ayrntlar stnde
durmamalyz. Yerden ge kadar hakknz var... Siz ei bulun
maz, olaanst bir insansnz!
ok gemeden alamas kesildi, ancak kirpikleri henz
slak slakt. Orlovun dizinde oturarak alak sesle dokunakl
bir eyler anlatmaya balad. Besbelli, ocukluunun, genlik
gnlerinin anlarna dalp gitmiti. Bir yandan da adamn y
zn okuyor, yzklerle ssl parmaklarn pyor, bilein
den zincir sarkan elini inceliyordu. Anlattklaryla, sevdii ada
mn yaknlyla kendini unutmu gibiydi. Gzyalar, iindeki
btn kiri, pas temizlediinden olacak, sesinde itenlikli bir
nlama vard. Orlov da onun kestane rengi salarn okuyor,
dudaklarn dokundurarak ses karmadan ellerini pyordu.
Sonra alma odasnda aylarn itiler, Zinaida Fiyodo-
rovna yksek sesle birka mektup okudu. Yatmaya gittiklerin
de saat gecenin biriydi.
O gece brm iddetle ard, sabaha kadar snamadm,
bir dakikack olsun gzm krpmadm. Bir ara O rlovun yatak
odasndan alma odasna getiini iittim. Orada bir saat
kadar oturduktan sonra zili ald. Acdan, yorgunluktan ken
dimi yle brakmm ki, stme bir ey giymeden, yalnayak
alma odasna kotum. Oysa evin bir dzeni, uakln yolu
yntemi vard. Orlov, srtnda sabahl, banda apkas, kap
da dikilerek gelmemi bekliyordu.
arldn zaman karma giyin de gel! diye kt. Ma
sadaki mumlar deiecek.
zr dilemek zereydim ki, iddetli bir ksre yakala
narak dmemek iin bir elimle kapnn pervazna tutundum.
Yoksa siz hasta msnz?
Evinde almaya baladm gnden beri bana ilk kez
siz diyordu. Neden byle hitap ettiini anlayamadm. Belki
gecelik klmla, ksrkten arplan yzmle rolm baa
ryla oynayamadmdan, uaa pek benzemediimdendi.
Hastaysanz niin byle bir ie girdiniz? diye sordu.
Alktan lmemek iin, karln verdim.
Dnecek olursak berbat bir dnya bizimkisi, dedi al
ak sesle.
Ben setremi apar topar giyip getirdiim yeni mumlar ya-
kncaya dein masann yanndaki koltukta oturdu, okuyaca
kitabn yapraklarn kesti.
Odasndan ayrldmda kendini tmyle okumaya ver
miti, artk kitap elinden dmyordu.

VII

Bu satrlar yazdm u dakikalarda ocukluumdan beri


yreime yerlemi bir korkunun, duyarl ve gln grnme
korkusunun etkisi altndaym. Sevdiim birini okamak, tatl
szler sylemek iimden gelmiyor, ite bu korku yznden ve
baka trl davranmay beceremediimden u an ruhumda
kopan frtnalar, iimdeki duygular tm aklyla anlatmak
ta zorluk ekiyorum.
Zinaida Fiyodorovnaya ak deildim, bununla birlikte
ona kar beslediim normal insan duygularnda Orlovun sev
gisinden daha ok dirilik, nee, yaama sevinci vard.
Sabahlar elimde sprge, ortal temizlerken ya da fr
ayla ayakkablar boyarken yreimde bir titremeyle ne za
man Zinaida Fiyodorovnann konumasn duyacam, ne za
man ayak seslerini iiteceim diye sabrszlkla beklerdim. K ah
vesini ierken, yemeini yerken kapda dikilip onu seyretmek,
antrede krkn giymesine yardm etmek, omzuma elini koya
rak durduu srada minicik ayaklarna lastik botlar geirmek,
eve dnnde aadan kapcnn seslenmesini bekleyip onu
kapda karlamak, bilseniz, benim irin ne byk zevkti! Y a
naklar pembe pembe, yz kar se, ntilcriylc pudralanm
gibi, kopuk kopuk sevin lklaryla dardaki ayaz, araba
cnn tavrlarn anlatrd.
Bir kadna ak olmak, kendi yuvam kurmak isteiyle ya
np tutuuyordum; istiyordum ki karmn Zinaida Fiyodorov-
naya benzeyen bir yz, onunki gibi bir sesi olsun. Odamda
yemek yerken, beni bir i iin gnderdiklerinde sokakta yrr
ken, gece yatakta yatarken hep bunu dlyordum. Orlov ka
dn giysilerini paavra diye adlandrp ocuk sahibi olmay red
dediyor, bakr tencereleri, mutfak ilerini tiksintiyle evinden
uzak tutuyordu. Oysa ben bunlar kendime yakn hissediyor,
hayallerimde bunlarla avunuyor; ilerde benim de bir karm,
ocuklarm, kck bir evim, iinde darack yollar bulunan bir
bahem olsun diye dua ediyordum.
Eer Zinaida Fiyodorovnaya gnl versem kesinlikle
ondan karlk beklemez, bundan dolay da kendimde bir ek
siklik duymazdm. Onun sevgime karlk vermesi mucize bek
lemek gibi bir eydi nk. Ona kar insandan insana bal
lmda, bu alak gnll, dingin sevgimde ne Orlovu kskan
maya, hatta ne de ona imrenmeye yer vard, inancma gre
benim gibi sakat bir adam ancak hayallerinde mutlu olabilirdi.
Zinaida Fiyodorovna geceleri sevgili Jorjunun dnn
bekledii srada sayfalarn evirmeden elindeki kitaba bakar
ken ya da bulunduu odadan Polya geince irkilip yz sara
rrken onun ektii aclar ben de ekiyor; perembe gnleri
yemek masasnda onun hakknda konuulanlar nasl kendi
sine iletsem, nasl bu ban kknden kesip atsam diye yanp
tutuuyordum. Son gnlerde sk sk aladn iitir olmutum.
Geldiinin ilk haftalar evde Orlov yokken ark syler, neeyle
glerdi; ancak aradan bir ay geince yalnz perembe gnleri
bozulan hznl bir sessizlik kt evin btn odalarna.
Zavall kadn Orlovun yznde yapmack bir glmseme
grsn, ondan bir pck alabilsin diye nelere katlanmyordu
ki!.. nnde diz kp sokularak adamn houna gitmeye a
lyor, bir kpek gibi yaltaklanyordu. ok zgn olduu za
manlarda bile aynann nnde yle bir durup stne-bana
gz atmaktan, salarn dzeltm ekten kendini alamyordu.
Giyinip kuanmayla, sslenmeyle bylesine ilgilenmesi, satn
ald eyalardan heyecan duymas alacak bir eydi; bu du
rumu bana gre iten zntsyle hi badamyordu. Moday
izlemesi, kendine pahal giysiler diktirmesi anlalacak gibi
deildi. Ne diye yapyordu bunlar? Hele 400 rubleye malolan
bir giysi diktirmiti ki, bunu hi unutamam.
Gndeliki kadnlarn sabahtan akama dein lesiye a
lmalar karlnda ellerine yirmi kapik sktrlr; Venedikli,
Brkselli dantelac kzlara da gnde yarm frank denirken
geimlerini ahlakszca yollardan saladklar dnlrd.
Durum byleyken Zinaida Fiyodorovnann, pek de iine yara
mayan bir giysiye 400 ruble demesi akl alacak gibi deildi.
Beni asl zen, onun bunlar bilmemesi, aklna bile getirmeme-
siydi. Bununla birlikte hanmefendi evden dar kar kmaz
hepsini unuturdum. Hatta kendi kendime onu balayc
aklamalar yapar, aadan kapc dnn ne zaman bil
direcek diye drt gzle beklerdim.
Evde bana kar tavrlar daha aadaki bir kiiye, bir ua
a yaplan davrantan baka bir ey deildi. Nasl bir kpek
okanrken hayvana hi aldr edilmezse, bana bir i buyrul-
duunda, bir soru sorulduunda da varlmdan pek haberleri
olmazd. Efendilerim benimle gerekenden fazla konumaktan
kanrlar; adm gibi biliyorum ki, sofrada hizmet ederken ko
numalarna karsam ya da glmeye kalksam beni deli sanp
hem en kapnn nne korlard. Btn bunlarn yannda Zinai
da Fiyodorovnann bana gler yz gsterdiini syleyebilirim.
Beni sokaa bir i iin gnderirken ya da yeni alnan bir lam
bay, baka bir eyay nasl kullanacam anlatrken karmda
aydnlk, gle, iyiliki bir yz grrdm; baklarn benden
karmazd. Byle davranmasnda Znamenski sokanda ona
mektup getirip gtrdm gnlerin tatl ansnn pay oldu
unu dnrdm. Gelmem iin zili aldnda, beni onun gz
desi sayan, bu nedenle benden nefret eden Polya alayc bir
glmsemeyle;
Hadi, seninki aryor! derdi.
H er ne kadar Zinaida Fiyodorovna bana daha aa kat
mandan bir kiiymiim gibi davransa da, evde asl aalanan ki
inin kendisi olduundan hi kukulanmyordu. Bir uak oldu
um halde kendisine acdm, ilerde durumunun ne olaca,
ilikilerinin nasl bitecei konusunda gnde en az yirmi kez
kafa yorduumu bilmiyordu. ler gnden gne sarpa saryordu
da onun haberi yoktu. Grevden ayrlmasyla ilgili o akamki
konumadan sonra, gzyalarndan holanmayan Orlov aka
bu tr konumalardan kanmaya balamt. Zinaida Fiyodo
rovna bir tartma atnda, yalvarmaya, gzya dkmeye
baladnda Orlov uygun bir bahaneyle alma odasna
kapanyor ya da evden kp gidiyordu. Gecelerini oklukla
darda geiriyordu, artk evde daha seyrek yemek yer olmutu.
Perembe gnleri arkadalaryla toplandklarnda yanlarnda
onu da alp gtrmelerini kendisi istiyordu. Zinaida Fiyodo
rovna eskisi gibi evde mutfak amay, yeni daireye tanmay,
Avrupaya geziye kmay dleyedursun; bunlar hayalden
teye gememekteydi. Yemekler gene lokantadan geliyor,
Orlov ondan yeni daireye tanma konusunu Avrupa gezisin
den dndkten sonra amasn istiyor, geziye kma tarihini ise
sann uzamasna kadar ertelem ek gerektiini sylyordu.
Szde salar uzarsa otellerde kalmalar kolaylarm, uzun
salar onun dnce yapsna daha uygun dermi...
Btn bunlar yetmiyormu gibi bir de akamlar, Orlovun
yokluunda Kukukin bizim eve dadanmt. Geri tavrlarnda
bir uygunsuzluk yoktu, gene de bir akam onun, Zinaida
Fiyodorovnay O rlovun elinden alacan sylemesi aklmdan
kmyordu. Eve geldiinde kendisine ay, krmz arap ikram
ediyorduk. Kukukin incecik sesiyle keh-keh-keh diyerek kah
kahalar atyor, hoa gidecek bir ey syleme isteinden olacak,
medeni nikahn kilise nikahndan stn olduunu ileri srerek,
kimsenin Zinaida Fiyodorovnann eline su dkemeyeceini,
akl banda herkesin ona byk sayg gstermesi gerektiini
sylyordu.

VIII

Kt eyler olaca beklentisi iinde Noel yortusu ok


skntl geti. Yeni yldan bir gn nce sabah kahvesini ier
lerken Orlov birdenbire bir aklamada bulunarak bakanln
onu bilmem hangi ilde denetlemeye kan bir senatrn yanna
zel yetkilerle greve gndereceini bildirdi. Sanki can sk
knm gibi;
Gitmek istemiyorum ama gitmemek iin bir bahane de
uyduramyorum, dedi. Bu duruma gre ister istemez senatre
katlacaz.
Bu beklenmedik aklama karsnda Zinaida Fiyodo-
rovnann gzleri kzard.
Orada ok kalacacak msnz? diye sordu.
Be-alt gn...
Kadn biraz dnd.
Dorusunu syleyeyim mi, gitmenden dolay senin ad
na kvanlym. Biraz gnl elendirirsin, birine ak olursan
dnte bana anlatrsn.
Zinaida Fiyodorovna, O rlovu skmadn, onun cannn
istedii gibi hareket edebileceini her frsatta belirtmeye a
lsa da bu kurnazlktan uzak siyaseti ak ak srtyordu; bu
da Orlovun zgr olmadn bir kez daha vurgulamaktan
baka bir ie yaramyordu...
Orlov;
Akamleyin yola kacam, dedikten sonra gazete oku
maya dald.
Zinaida Fiyodorovna onu istasyondan uurlamak istediy
se de adam Amerikaya gitmediini, gittii yerde de be yl de
il, topu topu drt-be gn kalacan syleyerek onu bu niye
tinden caydrd.
Saat 8de ayrlrlarken Orlov kadn kucaklad, alnndan,
dudaklarndan pt. Bana da dokunan ili, sevecen bir ses to
nuyla;
Biliyorum, akll bir kadnsn, dedi. Benim yokluumda
sakn cann sklmasn. Hadi, Tanrya emanet ol!
Zinaida Fiyodorovna da Franszca olarak;
Aramzda baz anlamazlklar olduysa beni bala, diye
karlk verdi. Birbirini seven kar-koca arasnda byle eyler
her zaman geer, seni deli gibi seviyorum. Beni unutma, sk sk
uzun telgraflar gnder...
Orlov onu bir kez daha pt, sonra tek sz sylemeden, u-
tanm bir tavrla evden kt. Kapnn kilidi arkadan kapan
dnda merdivenlerin ortasnda durdu, dnceler iinde yu
karya bakt. yle sanyorum ki, o srada ierden bir alama sesi
filan gelse gitmeyip hemen geri dnerdi. Ancak daireden t
kmyordu. Bunun zerine kaputunun nn dzeltti, karar
szlk iinde merdivenlerden inmeye balad.
Apartmann nnde oktan beridir iki kzak beklemek
teydi. Orlov bunlardan birine bindi, ben de iki valizle birlikte
tekine yerletim. iddetli bir ayaz kmt, kavaklarda ate
ler yanyordu. Kzak trsla gittii iin souk, yzm, ellerimi
bak gibi kesiyordu; soluk almakta zorluk ekiyordum. O hal
de bile gzlerimi kapatp, Ne ei bulunmaz bir kadn! Koca
sn nasl seviyor? insanlar evlerin avlularndan vr zvr eyler
toplayarak hayr ilerinde kullanlmak zere satyorlar. Krk
bir cam bile bu konuda iyi bir mal saylrken bylesine bulun
maz bir cevher, bir prlanta -gen, zarif, zeki, akl banda bir
kadnn sevgisi- be paralk deer tamyor. Eski alarda
yaayan bir dnr insanlarn arpk tutkularna, bir aresi
bulunursa dzeltilip iyi yola sokulacak byk bir g gzyle
bakarm. Oysa bizim elimizde soylu, gzel bir tutku ynlendi-
rilemedii, anlalamad, deeri bilinemedii iin yozlayor,
yava yava yok olup gidiyor. diye dnyordum.
Kzaklar bir sre sonra anszn durdu. Gzlerimi anca bir
de ne greyim? Sergiyev sokanda, Pekarskinin oturduu
apartmann nnde deil miyiz? Orlov kzaktan aa atlad, a-
partmandan ieri girerek gzden silindi. A radan be dakika ka
dar gemiti ki, Pekarskinin ua, ba ak, kapya karak,
soua kzd iin bana barmaya balad:
Sar msn, be adam! Kzaklar sal da yukar gel. Seni
aryorlar!
Hayli ararak ikinci kata ktm. Pekarskinin dairesine
daha nce de gelmitim, yani antrede dikilerek salondan ieri
bakmtm. Sokan sradan grntsnden sonra buras bana
ar ereveler iindeki tablolar, tun heykeller, zengin mobil
yalarla dolu, l l bir yer olarak gzkrd. Bu parltlar i-
inde imdi Gruzini, Kukukini, O rlovu gryordum.
Orlov yanma gelerek;
Beni iyi dinle, Stepan! dedi. Cuma ya da cumartesiye
dein burada kalacam. Eer bana mektup, telgraf gelirse
gecikmeden elime ulasn. Hanmefendiye de istasyondan beni
uurladn syle, selamlarm ilet. Hadi imdi, gle gle!
Eve dndmde Zinaida Fiyodorovna salonda divanda
uzanrken armut yiyordu. amdana konmu tek mum aydn
latyordu koca oday.
Trene ge kalmadnz ya? diye sordu ben ieri girince.
Hayr, efendim. Selam sylediler.
Kendi odama geerek ben de yattm. Yapacam bir iim
olmad gibi, canm okumak da istemiyordu. Biraz nce tank
olduum yalan dnmeye koyuldum. N e aknlk duyuyor,
ne de kzyordum; yalnzca O rlovun neden byle bir yalana
saptn anlamaya alyordum. Toy yeniyetmelerin sev
gililerini kandrmalarna benzeyen bir davrant bu. ok
okumu, kafas alan, koskoca adam bundan daha akllca bir
yol dnemez miydi? Ne yalan syleyeyim, Orlovu zeki, akl
banda bir adam sayardm. Byle birisi bal olduu bakan,
kendinden daha gl birini aldatmak zorunda kalsa herhalde
eitli yntemler kullanarak bir hayli urard; oysa bir kadn
aldatmak iin aklna ilk gelen yalan semiti. Aldatmay baa
rrsa ne gzel, baaramazsa hi nemli deil, fazla kafa yor
madan bir baka yalan daha kvrrd.
Gece yars yukar katta yeni yl kutlarlarken sandalye
grltleri geliyor, Yaa, varol! diye baryorlard. Zinaida
Fiyodorovna bir ara zil alarak alma odasnn yanndaki
odasna ard beni. Uzun sre yatmaktan dolay gevemi bir
halde masasnda oturuyor, bir kat parasna bir eyler yaz
yordu. Glmseyerek;
u telgraf hemen ekmemiz gerekiyor, dedi. Gecikme
den istasyona git, bunu oradan gnder.
Sokaa knca kat parasna yazdklarn okudum: Ye
ni yln kutlarm. Seni ok zledim, ivedi telgrafn bekliyorum.
Seni grmeyeli yle uzun zaman geti ki! Telgrafla birlikte bin
lerce pck ve yreimi gnderemediini iin zgnm.
Mutlu, neeli ol; sevincim benim. Zina.
Telgraf ektikten sonra ertesi gn alndsn verdim.

IX

Sergiyev sokana gmlek getirmesini syleyerek yalanna


bir bakma Polyay da ortak eden Orlov bu dncesizliiyle
ok kt bir i yapm oluyordu. O gnden sonra bu iren
yaratk kin, nefret dolu baklarn Zinaida Fiyodorovnann
zerinden eksik etmedi; az kulaklarna vararak odasnda
kendi kendine yle sylenmeye balad:
Buraya iyice demir att, utanmaz! nsan biraz da onu
runu dnmeli! Ama nerede onda bu anlay?
Zinaida Fiyodorovnann evde suyunun sndn iyice
sezmi olduundan, frsat bu frsattr deyip elinin altnda ne
bulursa alyor, kendi evine tayordu. ie ie esanslar, baa
cmbz, mendiller, kadncazn iskarpini ksa zamanda yoklara
kart. Yeni yln ikinci gn Zinaida Fiyodorovna beni yanna
ararak, alak sesle siyah giysisinin yok olduunu bildirdi.
Sonra da korkmu, fkeli, solgun bir yzle odadan odaya do
lamaya balad.
Nasl olur? Byle ey grmedim! iitilmedik bir cret
bu? diye syleniyordu.
le yemeinde tabana kendisi orba doldurmak is
tedii halde beceremedi, nk elleri titriyordu. Bu arada du
daklar da titremeye balad. Umarszlk iinde orbaya, brek
lere bakyor; titremesinin gemesini bekliyordu. Ama az sonra
dayanamayp Polyann yzne gzlerini dikti.
Polya, buradan gidebilirsiniz, dedi. Stepann kalmas
yeter.
Ne zarar var, ben de beklerim.
Beklemenize gerek yok. Gidin buradan, hem de imdi
gidin! Kendinize baka bir ev arayabilirsiniz. D erhal terkedin
buray!
iyice heyecanlanarak ayaa kalkmt.
Beyefendinin buyruu olmadan bir yere ayrlamam.
Beni kendileri tuttular. Kendileri ne derlerse onu yapmak
zorundaym.
Hemen gitmenizi buyuruyorum! Ben bu evin hanm
ym!
Byle derken Zinaida Fiyodorovnann yz kpkrmz
kesildi.
Evin hanm olabilirsiniz, ancak beni tutan kendileri,
hesabm da o keser.
Hanmefendi elindeki ba tabaa vurduktan sonra f
keyle bard:
Artk bir dakika bile evimde kalamazsnz! Hrszn, re
zilin birisiniz, iittiniz mi?
Peeteyi masann stne frlatt; ac eken, arplm bir
yzle hzla dar att kendini. Hkra hkra alayan Polya da
onun ardndan, sylenerek yemek odasndan kt. orba ile
keklik yenmeden kalmt. Sofrada bulunan bu lokanta lks
her nedense Polyann kendisi gibi pek zavall, hrszlk rn
bir malm gibi gzkt gzme. En ok acnacak durumda,
sulu gzkeni ise taban iindeki iki brek parasyd. Sanki
yemekler yle der gibiydi: Bizi imdi gerisin geriye lokantaya
gtrrler, yarn da baka bir yksek bir memurun ya da nl
bir arkc kadnn nne korlar.
Polya odasnda homurdanp duruyordu:
Kendini ne sanyor bu kadn? stesem ben de anl-anl
bir hanmefendi olurdum, ama haddini bilmek gerekir. G re
lim, bakalm, buradan nce kim gidermi!
Zinaida Fiyodorovna zili alarak beni ard. Odasnda
bir keye sinmi, oturmaktayd; sanki ceza verilip oraya otur
tulmu gibi bir grn vard.
Telgraf var m? diye sordu.
Hayr, efendim.
Kapcya sorsanz, belki onda kalmtr.
Sonra arkamdan seslendi:
Hayr, hayr, bir yere gitmeyin! Bu evde yalnz bama
kalmaktan korkuyorum.
Ondan sonra saat ba Telgraf geldi mi? diye kapcya
komak zorunda kaldm. Ne yalan syleyeyim, onun adna ok
zlyor, kahroluyordum. Kendisini odasna hapsetmiti; ay
n orada iiyor, yemeini orada yiyor, hatta gdk yuvarlak di
vana kvrlp orackta yatyordu. Yatt yeri derleyip toplamak
da kendisine kalmt. lk gnler gtrp kendi elimle ektiim
telgraflara yant gelmeyince bana tm gvenini yitirdi, tren
garna kendisi gidip sormaya balad. Ona baktka ben de sa
brszlkla telgraf bekliyordum. Orlov bir yolunu bulur, baka
bir istasyondan kadncaza telgraf gndertir filan gibi bir
umuda kaplmtm. Kat oyununa dalarak her eyi unutur ya
da baka bir kadnla ilgilenmeye balarsa Gruzin, Kukukin evi
aklna getirir, diye dnyordum. Ancak bouna bekledik
durduk. Gnde en azndan be kez Zinaida Fiyodorovnann
odasna girip olan-biteni anlatmay kuruyordum. Ama onu
acnacak bir durumda, omuzlar dm, dudaklar kprdar
grnce hemen bu niyetimden vaz geiyordum. Onun adna
ektiim zntler, kendisine acmam cesaret diye bir ey
brakmamt bende.
te yandan sanki bir ey olmam gibi Polya beyefendinin
alma odasn, yatak odasn temizleyip tozunu alyor, nee
iinde dolaplar kartryor, kab kaa angrdatyor, Zinaida
Fiyodorovnann odasnn nnden geerken ksryor, en-
akrak arklar sylyordu. Hanmefendinin ondan kamas
pek houna gidiyor olmalyd. Hizmeti kz akamlar evden
kp saat gecenin ikisinde-nde dnmek gibi bir alkanlk
edinmiti. D nnde ona kapy amak, stelik neden ks
ryorum, diye bir de hasap vermek zorundaydm. Polyann eve
geliinin ardndan hemen baka bir zil sesi daha duyuluyordu.
Bu sefer ierdendi. alma odasnn yanndaki odaya kounca
hanmefendiyi kapdan ban uzatm olarak gryordum.
Telgraf m geldi? diye soruyordu, ardndan da telgraf getir
dim mi, diye dikkatle elime bakyordu.
En sonunda cumartesi sabah aadan zil alp da mer
divenlerde Orlovun tandk sesi duyulunca Zinaida Fiyodo
rovna ylesine sevindi ki, gzlerinden yalar boand. Adam
ieri girince boynuna atld, smsk kucaklad, gsn, kolla
rn pcklere bodu, sama sapan eyler sylemeye balad.
Apartman kapcsnn iki valiz getirmesinin ardndan Polya da
neeli lklar att. Sanki bir yakn bir dost tatilini geirmeye
bize gelmiti.
Zinaida Fiyodorovna sevinten tkanarak;
Niin telgraflarma karlk vermedin? diye sordu. yle
zntler ektim ki, anlatamam!
Basit bir nedenden dolay... Gideceimiz yere varr var
maz daha ilk gn senatrle birlikte Moskovaya gitmek zorun
da kaldk, telgraflarn elime gemedi. Tatlm, yemekten sonra
her eyi tek tek anlatr, rapor veririm. imdi btn isteim
uyumak, uyumak... T rende gelirken ylesine yoruldum ki!..
Btn gece uyumad doruydu; besbelli, sabaha dein
kat oynamlar, iki imilerdi. Zinaida Fiyodorovna onu bir
ocuk gibi yatana yatrd, ondan sonra da btn gn evde
ayaklarmzn ucuna basarak yrdk.
Birlikte yedikleri yemek normal geti, kahve imek zere
alma odasna girdiklerinde aklama balad. Zinaida Fiyo
dorovna alak sesle, Franszca olarak hzl hzl bir eyler an
latt durdu; sanki rltyla akan bir dereydi konumas. O
bitirince Orlov derin bir ah ekti;
Aman Tanrm! dedi gene Franszca. u kahrolas hiz
meti kadndan baka anlatacak taze, i acc bir ey bula
madnz m?
Ama, sevgilim, kadn beni soyup soana evirdi, bir sr
edepsizlik yapt.
Peki, niye benim bir eyimi almyor, bana kar terbiye
sizlik etmiyor? Hizmetilerden, kapclardan, uaklardan sz
landm bir gn olsun iittiniz mi? Bakn, sevgilim, bana
kalrsa dpedz huysuzluk sizinkisi! Belki d e gebe filansnz da
haberiniz yok. Bu kadn kovmay nerdiimde kalmas iin
srar eden szsiniz, imdi de defetmemi istiyorsunuz. Byle du
rumlarda benim de inadm tutar, karmdakinin huysuzluuna
huysuzlukla karlk veririm. Madem siz gitmesini istyorsunuz,
ben de tam tersine kalmasn istiyorum. Sinirlerinizin dzel
mesi iin bundan baka kar yol yok.
Zinaida Fiyodorovna korkmaya balad.
Peki, peki, senin dediin olsun. Bu konuyu brakalm da
yarn konuuruz. imdi bana Moskovay anlat. Moskovada ne
var ne yok?
Ertesi gn 7 ocak oan Krestitel gnyd. Kahvaltdan
sonra babasnn melek gnn1 kutlamaya gitmek zere Or-
lov siyah frakn giydi, madalyasn takt. Saat ikide yola kmas
gerekiyordu, oysa giyinmesini bitirdiinde saat daha bir bu
uktu. Bu yarm saati nasl geirecekti? Konuk salonunda bir
aa bir yukar dolayor, ocukluunda annesine-babasna o-
kuduu kutlama iirlerini anmsamaya alyordu. Biraz iler
deki koltukta terzisine ya da al-verie gitmeye hazrlanan Zi-
naida Fiyodorovna vard. Aralarndaki tartma nasl balad,
bilmiyorum; ancak eldivenini getirdiimde Orlov, Zinaida Fi-
yodorovnann nnde durarak, yalvaran bir yzle, sinirli sinirli
unlar sylyordu:
Tanr akna, tm kutsal varlklar akna rica ediyorum,
her birimizin, herkesin bildii eyleri srekli demekten vaz
gein artk! Bizim zeki, dnen kadnlarmz okul renci
lerinin bile dinleye dinleye bkknlk getirdii konularda filozof
kesilerek cokuyla konumuyorlar m, deli oluyorum. Evlilik p-
rogrammzdan u bitmek bilmez ciddi sorunlar bir karsak
yle sevineceim ki!
Size gre kadnlarn kendilerine zg dnceleri
olmamal, yle mi?
Deil! Size bu konuda tam zgrlk tanyorum. Ser
beste dnn, cannzn istedii her yazardan alnt yapn,
ancak bana bir iyilikte bulunup ikimiz bir aradayken u iki
konuda fikir yrtmeyi brakn! Birincisi, yksek sosyetenin
zararlar, kincisi de evlilikte uyumsuzluk. Yksek sosyete; tc
carlarn, papazlarn, esnafn, kyllerin, Sidor, Nikita gibi ad
lar tayan halktan gelme adamlarn yaad ortamla kar kar
ya getirilerek ktlenmeye allr. Ben hem byle bir ortam-

1 H er Hristiyan, adn ald ermile ilgili olarak doum gnn melek g


n olarak kutluyor (.N.).
dan nefret ediyorum, hem de yksek sosyeteden, ama elimi
vicdanma koyup bunlardan birini semem istense bir an bile
gzm krpmadan yksek sosyeteyi seerim ve bu, kesinlikle
benim ynmden sahtecilik, kvrtma olmaz. Evet, yksek sos
yetemiz koftur, bayalklarla doludur, bu bir gerek; gene de
ikimiz kar karya gelip adam gibi Franszca konuabiliyoruz,
bir eyler okuyoruz, el akas yapmyoruz, en sert tartmalarda
bile birbirimizi itip kakmyoruz. Oysa Sidorlar, Nikitalar basit
halk azyla konuurlar, sarholuklarndan, kabalklarndan
yanlarna varlmaz, bizlerin nnde iki bklm eilmekten de
kurtulamazlar.
Ama karnmz doyuranlar da tccarlar ile kyllerdir.
Doyurmular da ne olmu? Bylesi yalnz bizim deil
onlarn eksik yanlarn da aa karyor. Kyl takm hem
karnmz doyururlar, hem de saygda kusur etmeyip nm z
de eilirler, nk baka trl davranacak zeklar da yoktur,
drstlkleri de. Ben aslnda kimseyi ktlyor ya da ve ve
gklere karyor deilim, yalnz unu vurgulamak istiyorum:
Yksek sosyeteninde de, tekilerin de kendine gre iyi ve kt
ynleri vardr. Duygularm ve dncelerimle ikisinin de kar
sndaym, ama zevklerim bakmndan birincisini tutarm.
Orlov saatine bakarak konumasn srdrd:
imdi gelelim evlilikte uyumsuzluk, anormallik konusu
na... Artk unu iyice kafanza koymanz gerekir ki, evlilikte
uyumsuzluk diye bir eyyoktur, yalnz birtakm belirsiz beklen
tilerimiz vardr. Siz evlilikten ne istiyor, neler bekliyorsunuz?
Yasal ya da yasal olmayan btn birlikteliklerde, iyi ya da kt
ayn at altnda yaamalarda deimez tek z, tek ierik bulu
nur. Siz kadnlar yalnz bu ierik iin yaarsnz, o olmadan ken
di gznzde yaamanzn bir anlam kalmaz. Evlilikte size ge
rekli olan yalnz bu ieriktir ve onu da rahata elde edebilir
siniz, ancak siz kadnlar fazlaca roman okuyaldan beri onu ele
geirmekten utanyor, banz tatan taa vurarak, kendinizi
ordan oraya atarak erkek beenmiyorsunuz. Sonra da bu et
refil ite kendinizi hakl karmak amacyla evliliin anormal
liklerden sz ediyorsunuz. Madem ba dmannz, iblisiniz
saydnz bu ierikten kurtulamyor, kurtulmak istemiyor, ona
kle gibi hizmet etmeyi srdryorsunuz, yleyse aramzda bu
konuda ciddi bir konuma olamaz. Siz ne sylerseniz syleyin
bana sama gzkr, kvrtma gelir; szlerinize kesinlikle inan
mam!
Aaya inip kapcya arabann gelip gelmediini sorduk
tan sonra geriye dndmde tartma bymt. Denizcile
rin deyimiyle rzgr sert esiyordu. Byk bir heyecan iinde
salonda bir aa, bir yukar dolaan Zinaida Fiyodorovna;
Grdm kadaryla bugn beni arszlnzla utandr
maya alyorsunuz, dedi. Sizi dinlerken tiksiniyorum. Tanr
ve insanlar karsnda vicdanm rahat, yaptm hibir eyden
piman deilim. Kocam brakp size geldim, bununla da v
nyorum. Yemin ederim ki, bu drst davranmdan dolay
koltuklarm kabaryor.
Evet, gelmekle iyi ettiniz!
Eer akl banda, drst bir insan olsaydnz byle
davrandm iin siz de gurur duyardnz. Korkular ya da k
k hesaplan yznden ayn davran gsteremeyen binlerce
kii karsnda benim bu ataklm ikimizi de yceltirdi. Ancak
siz drst bir insan deilsiniz. zgr dnmekten korkuyor
sunuz. Karacahilin, grgszn biri namusunuzdan kukuya
decek korkusuyla drste ataklklar alaya alyorsunuz.
Nedense beni arkadalarnza gstermekte ekindiiniz bir ey
var, sanki benimle sokakta dolamak sizin iin en byk ceza...
Ne dersiniz, doru sylemiyor muyum? Neden bugne dek be
ni babanzla, kuzeninizle tantrmadnz? Niin? (Bararak a-
yaklarn yere vurdu.) Hayr, bu hareketiniz houma gitmiyor,
artk canma tak etti! Hakkm olan eyi sizden aka istiyorum.
Beni babanzla tantracaksnz!
Onunla tanmay o kadar istiyorsanz gidip kendiniz
tann. H er gn saat 10dan 10.30 kadar kabul saatidir.
Zinaida Fiyodorovna umutsuzluk iinde elini sallad.
Sizin bu yaptnz dpedz bayalk! iten davranma
dnz, kafanzdan geenleri ak ak sylemediiniz iin siz
den nefret ediyorum. Aalk bir adamsnz!
Gerein evresinde dnp dolayoruz, ama bir trl
onu sylemeye yanamyoruz. G erek u ki, benim hakkmda
tmyle yanldnz, yleyse yanldnz kabul etmelisiniz! Be
nim bir kahraman olduumu, bende olaanst lkler, d
nceler bulunduunu hayal ediyordunuz. Ancak yaayarak
grdnz ki, ben sradan bir devlet memuruyum, kumarbazn
biriyim, yce lklerle hibir ilikim yok. Kofluundan, baya
lndan dolay kzp terkettiiniz o rm yksek sosye
tenin saygn bir yesiyim... yleyse gerei kabul edip haksz
lktan kann; yanlan ben deil siz olduunuz iin nce ken
dinize kzn!
Evet, yanldm kabul ediyorum.
ite bu gzel! Hi olmazsa ana konuda uzlatk. yleyse
imdi bundan sonrasna geelim. Ben sizin dzeyinize ykse-
lemem, nk fazlasyla yozlam durumdaym, siz de fazla
yksekte olduunuz iin benim dzeyime inemezsiniz. Bu du
rumda geriye bir zm kalyor, o da...
Y z kat gibi aaran Zinaida Fiyodorovna sabrszlkla;
Nedir o? diye sordu.
Mantmzn yardmna snmak...
Zinaida Fiyodorovna birden Rusa konumaya balad.
Sesi alayacakm gibi atlak atlak kyordu.
Georgi, bana ne diye eziyet ediyorsunuz!? ektiim ac
lar yetmez mi?
Gzyalarndan d patlayan Orlov hzla alma odasna
gitti; kadna daha fazla ac ektirmek iin mi, yoksa daha nce
kurtuluu kamakta bulduunu anmsadndan m, kapy
arkadan kilitledi. Zinaida Fiyodorovna eteklerini hrdata h-
rdata adamn arkasndan kotu, kapy yumruklayarak bar
maya balad:
Bu yaptnz neye benziyor? Syler misiniz, nedir
bunun anlam? Ne biim bir adam olduunuzu grn ite!
A rtk unu bilin ki, sizden nefret ediyor, tiksiniyorum.
Aramzda her ey bitmitir. Bunu bylece bilin!
fkeden kopuk kopuk kan ince sesiyle durmadan ba
ryordu. Bunun ardndan hngr hngr alamaya balad. O
srada masann stnden bir eyin dp krldn iittim.
Orlov baka bir kapdan geerek antreye geldi, orada abucak
kaputunu giyip silindir apkasn aldktan sonra kendini sokaa
att.
Aradan yarm saat mi geti, bir saat mi; Zinaida Fiyodo-
rovna hl alyordu. Biliyordum ki, kadncazn ne babas
vard, ne annesi, ne de yakn bir akrabas... Burada ondan nef
ret eden bir adam ile onu soyup soana eviren Polya arasnda
geen keder dolu yaantsndan dolay ona kar iimde derin
bir acma kabard. Ne amala girdiimi dnmeden salona
daldm. ncelii, yumuakl, salarnn gzelliiyle benim iin
rnek bir kadn olan bu zayf, umarszlk iindeki varlk has
talktan kvramyormu gibi ac ekiyor, btn bedeni tir tir
titriyordu. Divann stnde yatarken yzn gizlemiti
Hanmefendiciim, em reder misiniz, size bir doktor
araym, dedim.
Ya dolu gzlerle bana bakt.
Hayr, istemez, pek nemli deil... Biraz bam aryor
da... Teekkr ederim.
Salondan ktm.
Akam olunca mektup zerine mektup yazd; Orlovu bu
lup kendisine vermem iin beni kh Pekarskiye, kh Kuku-
kine, kh G ruzine, kh bilmem nereye gnderdi. Yazd
mektup elimde geri dndmde hummaya yakalanmasna
beni azarlyor, yalvaryor, elime zorla para sokuturuyordu. O
gece sabaha dein uyumad, salondan kmakszn kendi ken
dine konutu durdu.
Ertesi gn Orlov le yemeine doru dnd, bartlar.
B u o l a y d a n s o n r a k i ilk p e r e m b e t o p l a n t s n d a O t l o v
arkadalarna srdrd y a a m n katlan lm azl stne
e p e y c e s z la n d . K o n u m a l a r si n ir l iy d i , st st e si g a ra i i
yordu.
B enim kisi yaam ak deil, en g iz isy o n ikencesi!
G zya lar, lklar, z e k ic e konum alar, ardndan b a
la m a m iin yalvarm alar, sonra g e n e g z yalar, lklar!
K s a c a s , k e n d i d a i r e m d e r ahat d e i l i m ; h e m o n u z y o
rum, h e m k e n d i m z l y o r u m . A c a b a buna bir-iki ay daha
k a t l a n a b i l e c e k m i v i m ? H a y r , hayr, d a y a n a m a m , m m k n
deil!
O n u n l a a k a k o n u s a n a! d e d i P e k a r s k i .
D e n e d im am a baaramadm. B a m sz dnen,
k a f a s a l a n bir v a r l a h e r i s t e d i i n i z i e k i n m e d e n s y
l e y e b i li r s i n iz , o y s a k a r n z d a iradesi, karakteri, mant
o l m a y a n bi r y a r a t k v a r . G z y a l a r n e k e m i y o r u m , k a d
nn aladn g r n c e e li m - a y a m k esiliyor. B y l e d u
rumlarda onu s e v d i i m e y e m i n edip k e n d im d e alam aktan
baka kar yol yok!
O t lo v ' u n anlattklar pek akl n a y a t m a d i i n P e k a r s
ki d n c e l i d n c e l i a l n n k a d .
O n a ayr b i r d a i r e t u t s a n i y i e d e r s i n . Z o r b i r e y
d e i l ki...
O n u n i s t e d i i ayr bi r d a i r e d e i l , b e n i m . K e s i n l i k
le. . . ( i n i e k t i . ) k i m i z bir a r a d a y a a r k e n b i t m e k t k e n
m e z kon u m a lar d in le m e k zorunda kalyorum, bundan kur
tu l m a k iin de bir z m y o l u b u l a m y o r u m . H i b ir s u u m
y o k k e n su l u d u r u m a d t m . M a d e m e r k e k s i n bt n su
sende, bizim hanm efendi byle dnyor. Y aadm s
r e c e kahraman g z k m e k t e n kandm , T urgenev'in r o m a n
l a r n d a n n ef r e t e d e r i m , o y s a i m d i s a n k i a l a y e d i l i r c e s i n e
kahraman g z y l e baklyorum . Kahraman o lm a d m k o
n u s u n d a d r s t e i t i raf t a b u l u n d u m , e n s a l a m k an t l a r g e
t i r d i m , g e n e de s z l e r i m e i n a n m a d . N e d e n i n a n l m a d n
b i l m i y o r u m . B e l k i d e s u r a t m d a k a h r a m a n l a r l a bi r b e n z e r
l ik var. N e d e r s i n i z ?
Kuku. ki n,
Dostum, siz de illerden birine denetlemeye gidin! diye
rek bir kahkaha att.
Evet, tek o yol kalyor.
Aradan bir hafta gemeden Orlov denetlem eye kan
senatrn yannda grevlendirildiini syledi, hem en o akam
valizlerini toplayp Pekarskinin evine tand.

XI

Srtnda, etekleri yeri spren bir krk, banda samur


apkas bulunan yal bir adam eikte, karmda dikiliyordu.
Georgi Ivan evde mi? diye sordu.
nce onu Gruzinin ald borlar yznden arada bir
O rlovun kapsn alan tefecilerden biri sandm; ancak adam
antreye girerek krknn yakasn indirip nn atktan
sonra gr kalarn, ona zg sklm dudaklarn, resmi frak
nn gsnde iki dizi nian grnce durumu kavradm. Kar
mdaki, Orlovun babas, oktandr ilgilendiim nl devlet
memurunun ta kendisiydi.
Georgi vann evde olmadn sylemem zerine yal
adam dudaklarn daha bir skt, dnceler iinde ban yana
evirdi. imdi disiz azn, kuru yzn yandan gryordum.
yleyse kendisine bir pusula brakacam. Bana yolu
gster.
Lastik ayakkablarm antrede brakt; uzun ar, krkn
karmakszn alma odasna doru yrd, ieriye girince
yaz masasnn nndeki koltua oturdu; divite uzanmadan
nce, can skkn olduu zamanlar tpk olunun yapt gibi,
dnceler iinde elini gzlerinin nne Siper etti. Yalnz din
dar ve yal insanlarda rasladm, uysal, dalgn, hzn dolu bir
yz vard. Arkasnda ayakta dikiliyor; tepesindeki dazla,
boynunun ukurunu seyrediyordum. Bu zayf, hastalkl ihti
yarn yaamnn elimde olduu bir anda kafama dank etti. n
k o srada koca dairede benden ve dmanmdan baka kimse
bulunmuyordu. Azck bir bedensel g kullansam, asl ama
cm gizlemek iin gsndeki saati koparp aldktan sonra a-
partmann arka kapsndan kp gitsem, buraya uak durma
dan nce tasarladmdan kat kat byk bir sonu elde eder
dim. O anda yle dnyordum: Baka bir zaman karma
bundan daha uygun bir frsat kar m? Ancak harekete ge
mek yerine kaytszlk iinde adamn dazlak kafasna, krkne
bakmay srdrdm; bu adamn biricik oluma yaptklar geldi
aklma. Zenginliklerinden ve glerinden dolay maran in
sanlar herhalde lmeyi istemezlerdi. Aklmdan byle eyler
geiyordu.
Yal adam iri iri harflerle pusulay yazarken;
oktan beri mi olumun yannda alyorsun? diye
sordu.
aydr alyorum, beyefendi hazretleri.
Pusulay yazmay bitirince ayaa kalkt. nmde eyleme
geecek zaman vard daha. Tm gcm toplayp yumrukla
rm sktm, bu adama kar beslediim eski kinimden birazn
olsun canlandrmak istedim. Daha yaknlara kadar ona kar
duyduum dmanlk, gnlerce iimden kmayan, kudurgan
fke geldi gzlerimin nne. Ancak kaam taa kibrit a
lnmaz, derler. Benimki de yle... Eski fkemden eser kalma
mt. nmdeki adamn kederli yz, gsndeki nianlarn
souk parlts dnyada her eyin gelip geici olduu, fazla ya-
ayamadan onun da lecei stne gereksiz, ucuz dnce
lerle kendimi avutmaya baladm.
Yal adam apkasn giydikten sonra;
Hoa kal, olum, diyerek gitti.
A rtk hi kukum kalmamt, ruhumda gerekleen byk
deiiklikler sonunda bambaka bir adam olup kmtm. K en
dimi yoklamak iin bir an gzlerimi kapayp eski gnlerimi a-
nmsadm. Ama sanki dibi grnmez, karanlk bir uuruma
bakmm gibi yreimi bir korku kaplad. Gemite kalan ar
kadalarm, dostluklarm gzmn nne getirdim; byle
yapar yapmaz, ilk anda, onlarla karlanca utantan yzmn
kzaraca geldi aklma. D em ek ki, bylesine bykt urad
m deiiklik! yleyse imdi nasl biri olmutum? Bundan
sonra neye inanp hangi amaca hizmet edecektim? Nereye gi
decek, niin yaayacaktm?
Kafamn ii karmakarkt. Zihnimde belirgin olan tek
dnce vard, o da bir an nce bavulumu hazrlayp buradan
ekip gitmekti. Yal adam buraya gelmeden nce uaklk yap
mamn bir anlam vard, oysa imdi gln bir durumdaydm.
Gzyalarn nmde ak duran bavulun iine p p dam
lyordu, byk bir hzn duyuyordum; te yandan bastrlmaz
bir yaama tutkusu vard iimde. Geride kalan ksa mrme
insann eriebilecei her eyi kucaklayp sdrmak istiyordum.
Yorulmak nedir bilmeden konumal, okumal, byk bir
fabrikada eki sallamal, ift srmeli, bir devlet kuruluunun
kapsnda nbet tutmalydm. Hepsini, hepsini birden yapma
istei kaynyordu iimde. Hem Neva caddesinde yrmeli,
hem tarlalara komal, hem denizlere almal, hayallerimin
kapsad her yere yetimeliydim. Zinaida Fiyodorovna eve
dndnde kapy amak iin atldm, byk bir sevecenlikle
krkn kardm. Ama son kez olacakt bu.
ihtiyarn geliinden sonra ayn gn kapy iki kii daha
ald. Akamleyin hava iyice kararnca, hi beklemediimiz bir
anda, Orlov iin kat alacan syleyen Gruzin girdi ieriye.
Kendi eliyle ekmeceyi at, katlar ald, tomar yaptktan son
ra antrede apkasnn yanna koymam iin bana verdi; kendisi
de Zinaida Fiyodorovnann yanna gitti. Kadn elini bann
altna koyarak salondaki divanda yatyordu. Orlov denet
lemeye kyorum, diye evden ayrlal be-alt gn olmutu. Ne
zaman dnecei belli olmad gibi, Zinaida Fiyodorovna da
artk ona telgraf ekmiyor, yant da beklemiyordu. Son olaydan
beri evde kalmay srdren Polyay ise umursamyormu gibi
bir tavr iindeydi. Solgun, son derece kaytsz yznde Ne
halt ederse etsin! diyen bir anlatm vard. O da sanki tpk
Orlov gibi inadna mutsuz olmaya alyordu. G nler boyunca
divann stnde kprdamadan yatyordu, kendine kar her
ktl istermi gibi bir durumdayd, bakasndan da bir iyilik
beklemiyordu. Pek olasdr ki, srekli Orlovun dnn, bu
nun ardndan ister istemez byk bir kavga kopacan d
nyordu. Sonra da adamn ondan souyuunu, ihanet ediini,
daha fazla dayanamayp ayrlacaklarn... Belki byle hayaller
byk zevkveriyordu ona. Btn bunlarn yannda bir de ger
ei rense ne derdi acaba?
Gruzin kadn;
M erhaba, sevgili vaftiz annemiz! diye selamladktan
sonra elini pt. Jorjinka bylesine iyi bir kadn nasl brakr
da gider? ekip gitti insafsz!
iini ekerek kadnn yanna oturdu, sevecenlikle elini ok
ad.
iki gzm, izin verirseniz bir saat kadar yannzda ka
lacam. Eve dnmeyi canm istemiyor, Birovlara gitmek iin
de vakit erken. Birovlar bugn kzlarnn doum gnn kut
luyorlar. Katya yle sevimli bir ocuk ki!
Gruzine bir bardak ay getirdim, sehpann stne de bir
srahi konyak koydum. ay fazla bir istek duymadan iti, bar
da bana geri verirken;
Bak, dostum, evde yiyecek bir eyler varsa getir, dedi.
Yemek yemeye frsat bulamadm.
Evde karnn doyurabilecei bir ey yoktu. Bunun zerine
lokantaya giderek bir rublelik ucuz bir yemek getirdim. Yemek
gelir gelmez;
Salnza! diyerek Zinaida Fiyodorovnann onuruna
kadeh kaldrd. Vaftiz annelii yaptnz bizim kn ok
selamlar var. Zavallck son gnlerde sracaya yakaland. Ah,
u ocuklar yznden neler ekiyoruz! G ene de baba olmak
gzel bir duygu. Ne diyelim, Jorjinka byle eylerden anlam
yor!
Bir kadeh daha iti. Kk ocuklar gibi gsne peete
takm bu solgun yzl, sskack adam ikide birde kalarn
kaldrp sulu sulu kah Zinaida Fiyodorovnaya, kah bana
bakarak oburca tknyordu. Sanki nndeki keklik kzartma
sn, pelteyi ekip alsam zrlayverecekti. Aln giderince bir
den neesi yerine geldi, kahkahalar atarak Birovlarla ilgili bir
eyler anlatmaya koyuldu. Ancak anlattklarnn Zinaida
Fiyodorovnann ilgisini ekmediini, kadnn glmediini
grerek hem en sustu. Bunun ardndan can skc bir sessizlik
oldu.
Yemek bitince konuk salonuna getiler, tek lambann
altnda konumadan oturdular. Adam yalan syledii iin uta
nyor, kadn ise bir eyler sormak istedii halde bir trl karar
veremiyordu. Bylece yarm saat kadar geti. Gruzin bir ara
saatine bakarak;
A rtk gitsem iyi olacak, dedi.
Hayr, hayr gitmeyin. Sizinle konuacaklarm var.
G ene sustular. Gruzin kalkp piyanonun bana oturdu,
tulardan birine dokundu, ardndan arkya kendisi de alak
sesle katlarak almaya balad.

Kim bilir, gelecek gnler bana neler hazrlyor!

Ancak her zamankinden farkl olarak arky bitirir bitir


mez kalkt, salarn silkti. Zinaida Fiyodorovna;
Brakmayn, ltfen bir eyler daha aln, dedi.
Beriki omuzlarn silkti.
Ne alaym, bilmem ki! oktandr elimi piyanoya sr
mediim iin her eyi unuttum.
Sonra ne alacan anmsamak istercesine tavana baka
rak aykovskiden iki para ald. yle gzel, yle scak bir
al vard ki! Yz her zamanki zeki ile aptal aras gr
nnden ok uzakt; sanki bir mucize gereklemi, karm
daki bu sradan adam kendisini grmeye altm o aalk,
kirli ortamdan kopup ycelerek benim ulaamayacam bir
ykseklie erimiti. Zinaida Fiyodorovnann yz kpkrmz
oldu, solanda heyecanla dolamaya balad. Bunun zerine
Gruzin;
Sevgili vaftiz annemiz, kirvem1, durun size baka bir
para daha alaym, dedi. Bir keresinde viyolonselle alnrken
dinlemitim.
nce tulara rkeke, tek tek bast, ardndan gelen byk
gvenle Saint-Saensn Kuularn arksn almaya balad.
Paray bitirdikten sonra batan bir daha ald.
Nasl, beendiniz mi?
Zinaida Fiyodorovna son derece heyecanlyd. Gelip
G ruzinin yannda durarak;
Sevgili kirvem, dedi. Bana iinizden geldii gibi, dosta
syleyin. Beni nasl bir kii olarak tanyorsunuz? Hakkmdaki
dnceleriniz nedir?
Gruzin kalarn kaldrd.
Ne syleyeyim, bilmem ki... Sizi seviyor, hakknzda yal
nz iyi eyler dnyorum. E er asl konumam istediiniz
konuya gelirsek, (Byle derken yz asld, dirseini svazla
maya balad.) sevgili kirvem, unu aka belirteyim ki, gn
lnn eilimlerine kaplmak iyi insanlara her zaman mutluluk
getirmiyor. E er kendinizi zgr, ayn zamanda mutlu hisset
mek istiyorsanz, bana yle geliyor ki, kendi tutucu yaps iin
de yaamn son derece acmasz, kat, amansz olduunu kabul
ederek insanlarn layk olduu ayn davran iinde bulunmanz
gerekir, baka bir deyile gnl eilimlerinizde zgrle kar
ayn katl, acmaszl gstereceksiniz. Benim dncem
byle...
Zinaida Fiyodorovna hznl bir glmsemeyle;
Ben mi yapacam bunlar? dedi. ok yoruldum, kir
vem.

1 Kznn vaftiz annesi olduu iin Gruzinle bir yaknlk oluuyor, Trkede
buna en uygun sz kirve olsa gerek (.N.).
ylesine yoruldum ki, kendi kurtuluum iin bile parma
m kprdatacak gcm yok.
yleyse siz de bir manastra kaftann.
Adam bunu aka olsun diye sylemiti, ancak onun bu
szleri zerine Zinaida Fiyodorovnann da, kendisinin de
gzlerinden yalar geldi.
Eh, oturduum yeter artk. Kalkp gideyim bari... Hoa
kaln, sevgili kirvem. Tanrm size salk, mutluluk versin.
Byle diyerek kadnn ellerini ayr ayr pt, okad, yakn
larda gene geleceini syleyerek salondan ayrld. Antrede
ocuk paltosuna benzeyen paltosunu giyerken ceplerini hayli
kartrdysa da bana verecek bahi paras bulamad. zgn
bir sesle;
Hoa kal, iki gzm! dedikten sonra kt gitti.
Bu adamn o gn bende uyandrd duygular hibir za
man unutamayacam. Zinaida Fiyodorovna da ayn heyecanla
salonda dolap duruyordu. Srekli yatmaktansa yrmesi bile
tek bana iyi bir eydi. Zinaida Fiyodorovnann bu keyifli
durumundan yararlanp onunla iten bir grme yaptktan
sonra evden hemen gitmeyi dnyordum ki, Gruzini u-
urlar uurlamaz kapnn zili ald. Bu sefer gelen Kukukindi.
Georgi Ivan evde mi? diye sordu. Dnmedi mi daha?
Ya, ok zldm. yleyse evin hanmnn elini ptkten sonra
giderim ben de... Zinaida Fiyodorovna, yannza gelebilir
miyim? Elinizi pmek istiyorum. ok ge geldiim iin zr
dilerim.
Salonda oturmalar on dakikay gemedii halde sanki
adam oktan beridir bizdeymi, bir daha da gitmeyecekmi gibi
geldi. fkeden, skntdan dudaklarm kemiriyor, hatta Zi
naida Fiyodorovnaya iin iin di biliyordum. Kukukinin
orada bulunuundan skldn bildiim iin Herifi bir an
nce neden kovmuyor? diyordum kendi kendime. Neyse so
nunda kalkt.
A ntrede krkn verirken, bana zel bir yaknlk duyu-
yormuasna, kadnsz yaamann zor olup olmadn sordu.
Ama yle sanyorum ki, pek de frsatlar karmyor-
sundur. Burada Polya ile mercimei frna vermisindir... Seni
yaramaz seni!
Kendime gre yaam deneyimlerim olmakla birlikte in
sanlar yeterince tanmyor, o yzden, pek olasdr ki, bazen pi
reyi deve yaparken, bazen de en nemli eyleri gzden kar
yordum. O nedenle Kukukinin gevrek gevrek glerek bana
yaltaklanmas bouna deilmi gibi geldi. N eden olmasn, bir
uak olarak baka evlerin uak odalarnda, mutfaklarnda
boboazlk edip, Orlovun bulunmad akamlar onun sk sk
bize geldiini, gece ge vakitlere dein Zinaida Fiyodorov-
nayla ba baa kaldklarn herkese yayamaz mydm? D edi
kodularm tandklarnn kulana varnca herif utanga utan
ga gzlerini nne indirecek, parmayla, Sakn ha, kimse
duymasn! dercesine yanndakilere gzda verecekti. A da
mn keyiften eriyen ufack yzne bakarken, Hatta bu akam
bile kat oynarlarken Zinaida Fiyodorovnay Orlovun elin
den aldn syleyerek caka satacaktr. diye dnyordum.
le zeri Orlovun yal babas geldiinde yokluu elimi-
kolumu balayan nefret imdi btn benliimi sarmt. Neyse,
sonunda herif kp gitti. Mein lastiklerinin akrtsna kulak
kabartarak sahanlkta dikilirken arkasndan sunturlu bir kfr
savurmay ok istediysem de kendimi tuttum. Ayak sesleri ba
samaklarda duyulmaz olunca ieri girdim, ne yaptm kendim
de bilmeden G ruzinin antrede unuttuu kat tomarn kap
tm, paltomu, apkam giymeden paldr kldr merdivenden
aa kotum. Havann ayaz krlmt, lapa lapa kar yayordu,
rzgr vard. Kukukinin arkasndan yetimeye alarak;
Beyefendi! Beyefendi! diye bardm.
Adam sokak fenerinin yaknnda durdu, afallayarak bana
bakt. Soluk solua kalmtm.
Beyefendi! Beyefendi! dedim bir daha.
Yanna varnca syleyecek bir ey bulamadm iin kat
tomarla suratna iki kez patlattm. Saldrm karsnda daha bir
afallayarak, ne diyeceini, ne yapacan arm bir halde
arkasn fener direine dayad, ellerini yzne siper etti. O
srada yakndan bir askeri doktor geiyordu, benim birini
dvdm gren doktor buna bir anlam veremedii iin bize
yle bir bakt, sonra ekti gitti.
ok utanmtm, geriye dnerek eve doru yrdm.

XII

Salarm kardan srlsklam, soluk solua merdivenleri


kp odama vardm, stmdeki uak frakn karp ceketimi,
stne paltomu giydim, valizimi alp antreye gtrdm. Kap
gitmeyi iyice kafama koymutum. Fakat gitmeden nce odam
daki masann bana getim, Orlova yle bir mektup den
meye koyuldum.
Adam bozuntusu, saygdeer bakent memuru!
Dzmece kimlik belgemi size brakyorum, onu bir an
olarak saklamanz dilerim.
Baka bir adla evinize szmann, uak maskesi altnda zel
yaamnz gzlemenin, her eyi grp duyduktan sonra foya
nz aa karmann hrszlktan baka bir ey olmadn sy-
leyeceksinizdir. Olsun, u anda soylu davranlarla iim yok.
Birok kez sofra toplantlarnzda, evdeki ba baa yemekle
rinizde bulundum; aklnza ne estiyse sylediniz, ne istedinizse
yaptnz; ben hepsini iitip grdm halde susmak zorunda
kaldm; ama imdi bunlar size altn tabak iinde sunacak de
ilim. Ayrca, evrenizde size dalkavukluk etm eden gerekleri
dobra dobra syleyecek yrekli bir adamn bulunmamas dola
ysyla, brakn, uak Stepan bunlar grkemli suratnza arp
sn!
Bu giri pek houma gitmemekle birlikte yeni bir mektuba
balamak niyetinde deildim. Nasl olsa hepsi ayn kapya k
maz myd?
Koyu perdelerin rtt geni pencere, yatam, topak
yapp attm frakm, yerdeki slak ayak izlerim yzme zn
tyle, sert sert bakyor gibiydi. Evin iinde olaanst bir ses
sizlik vard.
Paltosuz, apkasz, hatta lastiklerimi bile giymeden kendi
mi sokaa atmamdan olacak, ateim ykselmiti. Yzm cayr
cayr yanyor, her yerim dklyordu. Bam kurun gibi ar
lap masann stne eilirken dncelerimin atallatn,
dndm bir eyin yannda sanki bir de glge olutuunu
anlyordum.
Hastaym, iyice zayf dtm, manen ypranm durum
daym. Ne yazk ki, asl istediim szleri yazamyorum. Ba
langta sizi aalamak, kk drmek istemitim, ama son
ra buna hakkm olmadn dndm.
Siz ve ben dm insanlarz, ikimiz de bir daha ayaa kal-
kamamak zere yklmz; o bakmdan mektubum size, iste
diim gibi tumturakl da olmasa, tabutunuzun kapana kt kt
vuruyormuum gibi korkun ve sarsc gelecek. Ama, yle ya,
siz bir lsnz, tabutunuza ne kadar vurursam vuraym iit-
tiremem, doru deil mi? Hibir aba damarlarnzda donup
kalan lanetli kan stamaz, bunu kendiniz benden daha iyi
biliyorsunuz. yleyse niin yazyorum bu mektubu? u an
kafam ateten atlayacak gibi, iim cayr cayr yanyor, gene de
heyecanm yenemeyip mektubum ikimizi de kurtarrm gibi
yazmay srdryorum. Kafamdaki dnceler kopuk kopuk,
divitim kadn stnde anlamszca czrdyor, gene de size
soracam sorular ateten birer top gibi gzmn nnde ak-
seik dnp duruyor.
Ben niin vaktinden nce zayflayp ktm, bunu ak
lamak o denli zor deil. Hani Incilde bir pehlivan vardr, dan
tepesine karmak iin Gazze kapsn srtlayp srkler. Ben
de onun gibiydim. Ancak genliimi, salm bir daha geri gel
memek zere yitirdiim zaman omuzlarmdaki ykn bana
ar geldiini, kendi kendimi aldattm anladm. Bunun
yannda bitmek bilmez, kahredici arlarm vard. Ben hasta
lklar, alklar, sefillikler ekmi, ayazlarda yatm, birka kez
zgrlnden olmu bir insanm. Mutluluk nedir tatmadm,
yurt-yuva bilmedim, geriye bakp sevineceim gzel gnlerim
olmad, eski gnlerimi andka vicdanm szlar. Ben byle biri
olarak ktm. Peki, siz niin ktnz? Hangi uursuz, lanet
li sebep yaamnzn bir bahar iei gibi alp gelimesine
engel oldu? Neden insan gibi yaamaya frsat bulamadan btn
gzel niteliklerinizi kendi elinizle krp dktnz; korktuu
iin saa-sola havlayan, havlamalaryla bakalarn da korkutan
dlek bir hayvana benzediniz? G nler boyunca yumuak bir
minderde oturup nargilesini tttren korkak bir Asyaldan bir
farknz var m? Evet, ok okuyorsunuz, giydiiniz Avrupal
frak size ok yakyor. te yandan Asyal bir padiah gibi ken
dinizi alktan, souktan, zorluklardan, gerilimden gznz
gibi saknyorsunuz; kokumu ruhunuz pek erkenden rt
np sarnd, her salkl, normal insann savamaktan ekin
meyecei gerek yaam ve doa karsnda korkarak kabuu
nuza ekildiniz. Ne kadar da rahatnza dknsnz! Scack
odalarda yayor, yumuack yataklarda yatyorsunuz; te yan
dan can skntsndan patladnz da bir gerek. Evet, k
szmaz hapisane hcresinde tek bana kalyormu gibi lm
cl skntlar ekiyorsunuz, gelgelelim bu dmandan da kur
tulmaya alarak gnde sekiz saat kat oyunlarna sndnz.
Ya sizin u alayclnza ne demeli? Bakalaryla neden
alay ettiinizi yle gzel anlyorum ki! Canl, zgr, diri d
nce aratrmaya merakldr, hkmn her yerde geirir; ama
tembel, aylak bir beyin byle dncelere katlanamaz. Bin
lerce benzeriniz gibi, rahatnz karmasn diye dncele
rinizi gencecik yata dar bir ereveye oturtmay becermisiniz.
H erkese, her eye kar alayc tavrlar taknmay hner say
yorsunuz. Eli-kolu bal, rkek dnceleriniz nne koydu
unuz engelleri aamyor. Hepsini bildiinizi ileri srdnz
dnceleri alaya alrken sava alanndan utanmadan kaan,
duyduu utanc bastrmak iin de sava, kahramanl tefe ko
yan bir asker kaana benziyorsunuz. Bylece arszlnz y
reinizdeki aclar bastryor olmal. Dostoyevskinin bir ro
mannda yal bir baba karsnda haksz duruma dt sev
gili kznn resmini ayaklarnn altna alp iner. Siz de tpk o
baba gibi gzel, doru dnceleri, bunlara bir daha dneme
yeceinizi bildiiniz iin alaka, irkin bir biimde km
syor, alaya alyorsunuz. Dtnz durumu dokunduran her
doru sz, her iten davran sizi lesiye korkutuyor; o bakm
dan zayflklarnz karsnda bile yaltaklanan kiilerle kuat
msnz evrenizi. Gzyalarndan korkmanz da bouna de
il!
Gelelim imdi kadnlarla ilikilerinize... Utanmazlk kan
mzla, tenimizle birlikte bizlere miras kalm, iimize ilemi.
Ne yazk ki, hepimiz bu utanmazlk iinde yetitik. Ama
iimizdeki canavar alt etm ek insan olarak her birimizin amac
deil mi? Dncelerin hepsini bildiinizi ileri sryorsunuz,
yleyse o olgunluk iinde gerei grmezlik edemezdiniz, ger
ei biliyordunuz, ama onun peinden gitmediniz, ondan kork
tunuz; vicdannzn sesini bastrmak iin de kendinizin deil,
karnzdaki kadnn sulu olduuna, onun da, sizin ona kar
davrannz dzeyinde aalk biri olduuna inandrmaya
altnz kendinizi. Acaba o irkin, ak-sak fkralar, at kine
mesine benzer kahkahalar, bir kadnn evlilikten beklediini
sylediiniz, ne idii belirsiz ierik kuram, Fransz iisinin
kadn gereksinmesi iin dedii on su, kadn mant, yalan
cl, zayfl stne bitmek bilmez deinmeleriniz... btn
bunlar her ne pahasna olursa olsun kadn, sizin onlara kar
takndnz tavr dzeyine indirmek isteinden baka bir ey
deilse nedir? Siz zayf, yaamdan nasibini almam, itici bir
insansnz.
Tam bu satrlar yazarken Zinaida Fiyodorovna salonda
piyano almaya balad Gruzinden dinledii, Saint-Seansn
parasn anmsamaya alyordu. Onu dinlerken yataa uzan
dm, ama gecikmeden gitmem gerektiini dnerek gene
kalktm, ateten atlayan bamla masaya oturdum. Diviti eli
me aldm.
imdi sra geldi sorulara.. Niin yorulduk bizler? Balan
gta hepimiz tutkulu, gz pek, soylu, inanm kiilerken otuz,
oluz be yana varmadan niin tmyle sfr tkettik? Neden
birimiz veremden snp giderken, brmz akana bir
kurun skyor, ncmz unutmay ikide, kat oyunlarnda
aryor, drdncmz ise korkusunu, can skntsn bastrmak
iin tertemiz, gzel genliini utanmadan ayaklar altna alyor?
Neden bizler bir kere dnce yeniden ayaa kalkmay be
ceremiyoruz? Neden? Bunun iin yrek ister, uramak ister!
Daraacna aslm bir haydut, nnde belki yaayacak bir
saati bile kalmad halde, yaam sevincini yitirmiyor; gerek
leebilecek her umuda sarlyor. Sizin nnzde daha uzun yl
lar var, yle.sanyorum ki, ben de hemen lmeyeceim. Bir mu
cize gereklese de iinde bulunduumuz u yaant bir d,
korkun bir kabusmu gibi, uykudan uyanp yenilenmi, ter
temiz, gl, inandmz gereklerle gururlanan kiiler olarak
yeniden dnyaya gzlerimizi asak. Byle tatl hayaller yrei
mi dalyor, heyecandan tkanacak gibi oluyorum. Yaamay
nasl istediimi anlatamam; yaammzn kutsal, yce, zeri
mizdeki gk kubbe gibi grkemli olmas en byk dileim!
Evet, yaamalyz! Gne gnde iki kez domayaca gibi, bize
de iki kez yasama hakk verilmemitir. yleyse elimizde kalan
lara smsk sarlmalyz, hi olmazsa kalanlar kurtarmalyz!...
M ektubu burada kestim. Aslnda daha yazmak istediim
bir yn dncem vard, ancak bunlar kafamda karmakark
dolayor, onlar dzenli bir biimde yazya dkemiyordum.
Bylece mektubumu bitirmeden altna adm, soyadm, un
vanm yazp imzam attm; O rlovun alma odasna gittim,
ierisi karanlkt, elimle yoklaya yoklaya masay bulup mek
tubu braktm. Karanlkta mobilyalardan birine arpm olaca
m ki, grlt kt. Ardndan Zinaida Fiyodorovnann salon
dan kaygl sesi duyuldu:
Kim var orada?
Tam o srada masadaki saat gecenin 1 ini ald.

XII

O karanlkta en azndan yarm dakika kapy trmalayarak


amaya altm, atktan sonra oturma salonuna girdim. Kane
pede yatmakta olan Zinaida Fiyodorovna dirseinin stnde
dorulup bana bakt. Ben ne syleyeceime daha karar vere
memitim, kadnn nnden yle bir getim. Gzleriyle beni
izliyordu. Biraz ilerde durduktan sonra nnden bir daha
getim. Yzme dikkatle, ararak, biraz da korkuyla bak
yordu. Sonunda kararm vererek durdum, kendimi hayli zor
ladktan sonra:
Orlov dnmeyecek, dedim.
abucak ayaa kalkt, bn.bn yzme bakt.
Yreim hzl hzl arparken;
Dnmeyecek, dedim bir daha. Dnmeyeceini biliyo
rum, nk Petersburgdan bir yere ayrlmad. oktandr Pe-
karskinin evinde kalyor.
Beni anlad ve hemen inand, inandn yznn birden
bire sararmasndan, ellerini gsnn stnde aprazlayp ba
na korkuyla, yalvarrcasna bakmasndan anladm. Yakn ge
miteki olaylar bir anda zihninde canlanm olmal ki, durumu
dnp gerei tm ac plaklyla kavramt. Ayn zataan-
da benim bir uak, kendinden aada bir insan olduum aklna
gelmi olmal. Sa-ba darmadank, srtnda ypranm bir
palto, surat fkeden kzarm, belki de zil-zurna sarho bir
sokak serserisinin paldr kldr salondan ieri dalarak bir ka
dnn zel yaamna kartn, onu kk drdn geti
rin gznzn nne. Yzme bakarak sert sert;
Size soran olmad! Hemen kn buradan! diye bard.
Elimi ona doru uzattm, byk bir heyecanla;
.Neolur, inann bana! dedim. Ben uak deilim, sizin gibi
zgr bir insanm.
abucak adm, unvanm syleyerek kendimi tanttm;
szm yanda kesmesin, beni dinlemeden salondan kamasn
diye evlerinde bulunma amacm akladm. Bu aklama birin
cisinden daha ok sarst onu. ncekinde hi olmazsa bir uan
yalan sylemi, yanlm, samalam olabilecei gibi bir umut
vard; oysa imdi btn gizlerimi ortaya dktkten sonra hibir
kukuya yer kalmyordu. Byk bir d krklna uradn
grdm gzlerinden, yumuakln yitirip yalanan, irkin
leen yznden derin bir ac okunuyordu. Konumaya onun
iyilii iin balamadm beliydi. Ben gene de durmadm.
Senatr, denetlemeye kt haberleri sizi aldatmak
iin uyduruldu, dedim. Ocak aynda da bir yere gitmeyip Pe-
karskinin evine tanmt; onunla her gn grtm, bir bak
ma aldatma olayna ben de karm oldum. Orlov denen adam
sizi yksnyordu, varlnzdan nefret ediyordu, sizinle alay
ediyordu... u evde Orlov ile arkadalarnn sizi ve aknz na
sl alaya aldklarn kulaklarnzla iitmi olsaydnz burada bir
dakika.bile durmazdnz. Kan buradan, bir an nce gidin!
Zinaida Fiyodorovna ellerini sann zerinden geirdi,
titreyen bir sesle;
Ne yaparlarsa yapsnlar! dedi. stediklerini yapsnlar!
Gzleri yala dolmutu; dudaklar, alacak derecede sol
gunlaan yz fkeden tir tir titriyordu. O rlovun uydurduu
bu kaba, aalk yalan kadn iyice ileden karm olmalyd,
yreini dolduran nefretle tuhaf tuhaf gld. Hoa gidecek bir
gl deildi bu.
Ellerini bir daha sann zerinde gezdirerek;
Elden ne gelir, istediklerini sylesinler! dedi. Kim bilir,
belki de O rlov kahrmdan leceimi dnyordur, oysa ben
onun yaptklarna glp geeceim...
Piyanonun yanndan uzaklat, omuzlarn bzerek;
Bouna benden gizleniyor, dedi. Bouna... Bakalarnn
evine snp saklanacana benimle ak ak konusa daha iyi
ederdi. Benim de gzlerim var, oktandr durumu gryor
dum. Bu gidiinden sonra kesin kararm bildirmek iin dnme
sini bekliyordum.
Masann nndeki koltua oturdu, ban koltuun kolu
na yaslayarak ac ac alamaya balad. Salon amdandaki tek
mumla aydnlanyordu, o nedenle oturduu koltuun evresi
karanlkt, ancak ben gene de bann, omuzlarnn sarsldn,
sann dalp boynunu, yzn, ellerini rttn gryor
dum. Bu durgun, isteriden uzak, tekdze, olaan kadn alay
nda gururunun incindii, Orlova son derece gcendii; du
rumunun umutsuzluu, iinden klmazl yannda, buna al
masnn da gcnn tesinde olduu anlalyordu. Onun by
le alamas heyecandan allak bullak olan ruhumda derin yan
klar uyandrd; kendi hastalm, btn sorunlarm unutarak
salonda dolamaya baladm. Bir yandan da akn akn;
Bu ne biim bir yaam? Hayr, byle olamaz! Buna yaa
mak denir mi? Onlarnki dpedz delilik, lgnlk! diye ho
murdanyordum.
Zinaida Fiyodorovna da hkrklar arasndan;
Ne aalayc bir davran! diyordu. Birlikte yaadm
adam yzme glsn, sonra da arkamdan benimle alay etsin!
Ben bylesine aalanacak bir kadn mym?
Ban dorulttu, gzyalarndan slanan salar arasndan
alamakl gzlerle yzme bakt, salarn dzeltti.
ok alay ediyorlar myd benim arkamdan?
Bu insanlar sizinle de, aknzla da, hatta yaptlarn ok
okuduklarn syledikleri Turgenyevle de durmadan alay et
tiler. imdi birimiz lecek olsak bunda da glnp alay edile
cek bir ey bulurlar. Aralarndan biri iir yazp lm treni
nizde sklmadan okur. Bu adamlar neler yapmaz ki! En iyisi
buradan kamak. Ben artk bir dakika bile durmayacam.
Zinaida Fiyodorovna yeniden alamaya balad, gidip
piyanonun yanna oturdu.
D aha ne bekliyoruz? dedim. Saat neredeyse gecenin
3 u!
Bir ey beklediim yok. Ne yapacam da bilmiyorum.
yle sylemeyin. O turup dnelim, belki de birlikte
bir eyler yaparz Bu evde artk ne ben kalabilirim, ne de siz...
Buradan ayrlnca gideceiniz bir yer var m?
Tam o srada antreden zil sesi geldi. Sanki iimde bir eyin
cz ettiini iittim. Kukukin beni ikayet ettii iin Orlov
baskn yapm olmasnd? imdi onunla nasl karlaacaktm?
Kapy amaya kotum. G elen Polyayd. Hizmeti kadn ieri
girince yeldirmesinin stndeki karlar silkeledi, tek szck
sylemeden doruca odasna gitti. Geriye dndmde Zinai
da Fiyodorovna salonun ortasnda durmu, yz l yz gibi
bembeyaz, iri iri alm gzlerle bana bakyordu.
Gelen kinjdi? diye sordu alak sesle.
Polya, dedim.
Eliyle salarn dzeltti, mecalsizce gzlerini yumdu.
Burada artk daha fazla kalamam. Bana bir iyilikte
bulunun da kentin br yanna kadar elik edin. Saat ka oldu?
e eyrek var.

XIV

Az sonra evden ktmzda sokak psszd, btn sokak


fenerleri snmt. Sulu bir kar yayor, esen slak rzgr in
sann yzn kamlyordu. Hi unutmam, mart balaryd, kar
lar erimeye yz tutmutu, arabaclar birka gndr kzaklar b
rakp arabalarn karmlard. Apartmann karanlk arka m er
divenleri, gecenin karanl, bizi dar salmadan nce kap
cnn bir sr soru sormas Zinaida Fiyodorovnay baya r
ktm, moralini bozmutu. Bir arabaya binip stn kapat
tmzda tir tir titreyerek;
Size nasl teekkr edeceimi bilemiyorum, dedi. yi ni
yetli bir insansnz, bundan hi kukum yok, gene de sizi ra
hatsz ettiim iin zr dilerim... Evet, imdi durumu daha iyi
anlyorum. Gruzin bize geldiinde yalan sylediini sezmitim.
Ne diyelim, ettiklerini bulsunlar! G ene de verdiim rahat
szlktan dolay utanyorum sizden.
Byle sylemekle bitlikte iinde azck bir kuku kald
belliydi. Kukularn tmyle gidermek iin srcye Sergiyev
sokandan gemesini syledim, Pekarskinin oturduu apart
mann nne varnca arabadan indim, Zinaida Fiyodorovna
kendi kulaklaryla iitsin diye kapcya Georgi vamn evde
olup olmadn sordum.
Evde, dneli yarm saat oluyor. Ama uyumutur imdi.
Onu niin aryorsunuz?
Ban arabadan karan Zinaida Fidorovna dayanamayp;
Georgi vanovi oktan beri mi burada kalyor? diye
sordu.
haftadr, hanmefendi...
Peki, hibir yere ayrlmad m?
Kapc;
Hayr, ayrlmad, diyerek akn akn yzme bakt.
yleyse yarn kendisine Varovadan kz kardeinin
geldiini syle, dedim.
Bylece yolumuza devam ettik. Arabann yan rtleri
yoktu, o yzden lapa lapa yaan kar ieri savruluyordu. Esen
ac rzgr ise zellikle Neva caddesinden geerken ikimizi de
dondurdu. Yolculuk sanki bitmeyecek gibiydi. Yol boyunca
Zinaida Fiyodorovna titredi durdu, ben iliklerime ileyen ayaz
dan srekli dm. Bir ara, uyuklamaya benzeyen yar uyu
ukluk arasnda, srdrdm anlamsz, garip yaantm yle
bir dndm, ocukluumda iki kez izlediim Parisli Y ok
sullar adndaki melodram gzlerimin nnde canland. Bu
yar uyuukluktan kurtulmak iin bam arabadan dar uzatp
baktmda ufkun bir utan aydnlandn grdm ve gemiin
btn belirsiz grntleri, btn bulank dncelerim ak-
seik, sarslmaz bir dncede topland: Ben ve Zinaida Fi-
yodorovna kurtulmamak zere bataa saplanmtk. Bu sar
slmaz kanm tepemizdeki donuk yzl gkyznn bir ke
hanetiymi gibi geldi bana, ama az sonra yeniden baka eyler
dnmeye, baka eylere inanmaya baladm.
Zinaida Fiyodorovna souktan kslan sesiyle;
E, imdi ne olacak? diye sordu. Bu durumda nereye gi
dip ne yapabilirim? Gruzin manastra kapanmam sylyordu.
Mmkn olsa seve seve kapanrdm. Giyiniim, yzm, adm,
dncelerim, her eyim deiir; bir daha aklanmamak zere
gizli kalrd. Ama gebeyim, beni manastra almazlar.
Yarn birlikte Avrupaya geziye karz, karln ver
dim.
Nasl karz? Kocam pasaportumu vermez ki...
Biz de snr pasaportsuz geeriz.
Araba koyu renge boyanm, iki katl, ahap bir evin
nnde durdu. Aa inip kapnn zilini aldk. karken
yanna ald tek eyas olan ufack sepeti kendisine verirken
Zinaida Fiyodorovna yznde eki bir glmsemeyle;
Bunlar benim bijoux^ylanm dedi.
ylesine mecalsiz kalm olmal ki, kck bijoux sepeti
ni bile elinde tamakta glk ekiyordu. Uzun sre kapy
amadlar. Ancak zili nc ya da drdnc almzda pen
cerelerde fersiz k belirdi, birtakm ayak sesleri, ksrmeler,
fsltlar duyduk. En sonunda kapnn kilidi atrdayarak ald;
yz korkudan sararm tombul bir kadn eikte gzkt. O-
nun arkasnda, biraz uzakta, elinde mum tutan, ksack kesilmi
kr sal, bembeyaz gecelik giymi, ufak tefek, sska, yal bir ka
dn duruyordu. Zinaida Fiyodorovna koarcasna ne atld,
yal kadnn boynuna sarld.

1 Ziynetler, incik boncuk (Fr.).


Nina, gene yanldm, dedi hngr hngr alayarak.
Beni aldattlar, kabaca, edepsizce aldattlar. Nina! Nina!
Tombul kadna sepeti verdim. Kapy arkadan kapattklar
halde Zinaida Fiyodorovnann hkrklar, Nina! Nina!
deyileri darya kadar geliyordu. Ben gene arabaya atlayp
srcye Neva caddesi boyunca yrmesini syledim. Geceyi
nerede geireceime karar vermem gerekiyordu.
Ertesi gn akam zeri Zinaida Fiyodorovnann kald
eve gittim. Bir gnde tmyle deimiti. Solgun, km y
znde gzyalarnn izi bile yoktu; bakyla, duruuyla bam
baka bir kadnd sanki. Belki o an kendisini lksten uzak, de
iik bir ortam da grp ilikilerimiz baka konumda olduun
dan, belki de ektii aclar kadnn yzne kendi damgasn
vurduundan, bana eskisi gibi zarif, alml gzkmedi. Boyu
bile ksalm gibiydi; hareketlerinde, yrynde, yznde
sanki acele ediyormu gibi gereksiz bir sinirlilik, sertlik vard.
Glmsemesinde bile eski sevimlilik kalmamt.
Ben, o gn satn aldm pahal bir takm giymitim. Zinai
da Fiyodorovna nce zerimdeki takm giysi ile elimdeki yeni
apkay uzun uzun szd, sonra sabrsz, sorgulayan baklarn
yzme dikti. Sanki beni yeni batan tanmak istiyordu.
Sizdeki byk deiiklii grnce bir mucize gerekleti
sandm, dedi. Sizi byle merakla incelediim iin zr dilerim.
Gerekten olaanst bir insansnz.
O rlovun evinde niin uak olarak bulunduum konusunu
yeniden atm, bu sefer her eyi ayrntlaryla anlattm. Beni
tm dikkatiyle dinliyordu, fakat anlattklarm bitirmeden yle
syledi:
Artk onunla btn ilikilerim bitti. Biliyor musunuz,
dayanamayp kendisine bir mektup yazdm. Yant da ite bura
da.
Bana uzatt katta O rlovun el yazsyla unlar yazlyd:
Kendimi temize karmaya almayacam. Ancak kabul e
din ki, yanlan szsiniz, ben deil... Mutluluklar diler, sizi sayan
G. O .yu1 bir an nce unutmanz dilerim.
Not: Eyalarnz gnderiyorum.
O rlovun gnderdii sandklar, sepetler oturm a odasnda
duruyordu; aralarnda benim acnas bavulum da vard.
Zinaida Fiyodorovna;
Demek ki... dedikten sonra sonunu getirmedi.
ikimiz de susuyorduk. O rlovun gnderdii pusulay eline
ald, birka dakika bakt bakt, yzne bir gn nce ilk ko
numaya baladmz zamanki gibi kk gren, kibirli, ken
dine gvenen bir ifade yayld. Gzleri yalarla dolduysa da
bunlar rkek, acndrc yalar deildi artk; tam tersine, fkeli
baklarndan gurur okunuyordu.
Yzn benden gizlemek iin kalkp pencerenin yanna
giderek;
Kesin kararm verdim, dedi. Sizinle A vrupaya geliyo
rum.
ok gzel, isterseniz ben bugnden yolculua hazrm.
yi, beni de aln yannza. Balzak okumusunuzdur.
Gorio Baba adl romann kahraman bir tepeden Parise
bakarak, Bu i burada biter! dedikten sonra yeni bir yaama
balar. Ben de trende giderken Petersburga son bir kez bakp
ayn eyi syleyeceim.
Byle dedikten sonra kendi akasna gld, her nedense
bir titremeyle derinden sarsld.

XV

V enedikte gs arlarm balad. Akamleyin istasyon


da trenden inip gondolla Hotel B auere giderken tm ola
cam. Oraya varmzn ilk gn yataa dtm ve iki hafta d
ar kmamacasna yattm. Hasta yattm srece Zinaida Fi-

1 Georgi Orlov.
yodorovna her sabah odasndan kalkp bana geliyor; birlikte
kahve itikten sonra Viyanadan bolca aldmz Franszca,
Rusa kitaplardan okuyordu. Aslnda kitaplarn ounu oku
mutum ya da onun setikleri ilgimi ekmiyordu, ancak yan
bamda sevdiim bir sesin durmadan mr mr etmesi beni m ut
lu ediyordu. Kitaplarn benim amdan btn deeri artk yal
nz olmadm anlatmasyd, o kadar. Darya gezmeye ktk
tan sonra zerinde ak boz giysisi, elinde hasr apkas, bahar
gneiyle snm olarak neeyle dndnde yatamn ucuna
iliiyor, zerime iyice eilerek bana V enediki anlatyor ya da
kitap okuyordu; bu da benim ok houma gidiyordu.
Geceleri yordum, ayrca arlarm artyor, canm skl
yordu, ama gndzleri doya doya yayordum. Yaamaktan al
dm zevki ancak byle anlatabilirim. Ak pencerelere, bal
konun kapsna vuran yakc parlak gne, aadan gelen n e
eli lklar, krek aprtlar, an sesleri, leyin atlan topun
grlts, artk tmyle zgr olduum duygusu beni cotu
ruyordu. Sanki iki yanma iki kanat taklmasna istediim her
yere uabilecekmiim gibi hissediyordum kendimi. Hele yan-
bamda baka birinin bulunduu; gen, gzel ve zengin, ama
zayf, incitilmi, yalnzlk eken bir kadnn ua, bekisi, dos
tu, vazgeilmez yol arkada olduum dncesi ok ho bir
eydi, bazen yreimi byk bir sevin dolduruyordu. yile
mesini drt gzle bekleyen yaknlarnn bulunduunu bilince
hastalanmak bile tatl geliyor insana. Bir keresinde kapnn ar
kasnda doktorla fsldatktan sonra ieri gzleri yal girmesi
bana yle dokundu ki, alamas durumumun ktye gittiini
gsterdii halde yakn ilgisinden dolay son derece rahatladm.
te balkona kabileceim iznini verdi doktorum . Gne,
hafif esinti hasta bedenimi okuyor, gevetiyor. Gondollarn
kanallardan bir kadn zarafetiyle, grkemle szlerek geiini
izliyorum; eskiden beridir tandm bu gsterili sandallar
evremdeki byleyici, zgn kltrn zenginliini duyup
yayorlarm gibi salna salna yzyorlar. Burnuma deniz
kokulan geliyor. Bir yerlerde gitar alp iki sesle ark syl
yorlar. H er ey ne kadar gzel! Evden katmz o Petersburg
gecesi yaan sulu karla, yzmz kamlayan sert rzgrla
bunlarn bir ilgisi olabilir mi? Kanallarn daha ilerisine bakt
mzda denizi gryoruz; enginlerde gnein sularda yansmas
yle parlak ki, gzmz kamayor, uzun sre bakamyoruz.
Btn yaamm verdiim deniz sanki beni kendine ekiyor,
asl yurdum orasym gibi denizin kucana atlmak istiyorum.
Yaamak, doya doya yaamak imdi tek isteim!
ki hafta daha geince canmn ektii her yerde gezebili
yordum artk. En ok sevdiim, gnete oturup snmak, tek
szn anlamadm halde gondolcularn arklarn dinlemek,
D estem onann yaad sylenen minik evi saatler boyu sey
retmekti. D antel gibi ince ince ilenmi bu kk evin yle saf,
zgn, hafif bir grn vard ki, sanki bir elinizle tutup yerin
den oynatrmsnz gibi geliyordu. Kanovann gmt ban
da uzun uzun duruyor, hznl aslan heykelinden gzlerimi
alamyordum. Dukalk saraynda en ok ilgimi eken, bahtsz
Marino Falyeronun koyu renkli tablosunun bulunduu key
di. Ressam, ozan, piyes yazar olmak ne gzel bir eydi. nsan
hibirini becerecek gte deilse en iyisi kendini gizemcilie
vermekti. Bu yattrc sessizliin, doygunluun yannda her
hangi bir konuda bir para da inancm olsayd...
Akamlar istiridye yiyor, arap iiyor, gondol gezisine
kyorduk. Hi unutmam, bindiimiz siyaha boyal gondol ayn
yerde salnrm gibi szlrken sularn prts zor duyulur;
yldzlarn, kanaln iki yakasndaki klarnn suda yansmas bir
o yanmzda, bir bu yanmzda pldar dururdu. Biraz ilerimizde
renk renk fenerlerle ssl baka bir gondoln grnts suda
l l parlarken iinde oturanlarn arklarn dinlerdik. Gitar,
keman, mandolin, kadn ve erkek sesleri birbirine karr;
yanmda oturan Zinaida Fiyodorovnann solgun yz ise git
gide aslp sertleir; ellerini birbirine kenetleyip dudaklarn
skarak evresine neesiz, ciddi gzlerle bakmaya balard. O
srada muhakkak baka bir ey dnyordur; artk syledikle
rimi iitmez, yz bile kprdamaz.
Bir yanda karmdaki kadnn ask yz, donuk duruu,
hibir ey anlatmayan kprtsz bak, bu arada ikimizin de
inanlmaz derecede hzn verici, korkun, buz gibi dondurucu
anlar; br yanda kanallarda yzen gondollar, prl prl k
lar, cvl cvl mzik, gezintiye kanlarn Jam-moL Jam-
mo!.. diye bararak ark sylemeleri arpc bir ztlkt. te
yaamn ztlklarndan biri daha... Zinaida Fiyodorovnann, el
lerini birbirine kenetleyip, yz kaskat, zgn zgn otur
mas, sanki ikimiz eski zevkte yazlm bir romann kahram an
larymz gibi bir dnce getirirdi aklma. Romann ad Ka-
rabahtl Kadn da olabilirdi, Terkedilmi Gzel Bayan da...
Zinaida Fiyodorovna karabahtl, terkedilmi kadn, bense sa
dk dost, hayalci... dahas istenirse ksrmekten, hayal kur
maktan, hatta zveride bulunmaktan baka elinden bir ey gel
meyen, gereksiz, baarsz adam... Benim zverim kimin iine
yarayacaksa! Ayrca sorulabilir, zveride bulunacak nem vard
ki?
Akam gezintisinden sonra onun odasna karak ay ier,
konuurduk. Henz kapanmam eski yaralara dokunmaktan
da geri durmazdk. H atta tam tersine, O rlovunevindeki uak
lk yaantm ya da benden saklanmas olanaksz, yakndan ta
nk olduum olaylar anlatmaktan nedense byk bir zevk a-
lrdm.
Bir keresinde gene ayn konular atk.
Sizden yle nefret ederdim ki, anlatamam! dedim. Or-
lov kendini naza ektii, size tepeden bakt, yalan syledii
zamanlar, her ey bylesine akken nasl olur da durumu kav
rayamyorsunuz, diye aar kalrdm. stelik nnde diz kp
elini perdiniz, ona yaranmaya alrdnz...
Zinaida Fiyodorovnannyz kzard.
nnde diz kp elini perken onu seviyordum,
dedi...
Adamn ikiyzlln anlamak bylesine zor muydu?
Orlov bir Msr sfenksidir, tam bir maiyet memuru sfenksi! G e
ne de, Tanr esirgeye, sizi sulayacak deilim...
Bunu biraz ileri gittiimi sezerek sylemitim. Anlalan,
bir bakasnn duygular sz konusuyken pek gerekli olan sos
yete alkanl, duyarll yoktu bende. Zinaida Fiyodorov-
nayla yaknlamadan nce kendimde byle bir kusur olduu
nun farknda bile deildim. nceki kadar emin olmakszn,
sesimi alaltarak;
Adamn tutum unu nasl oluyor da anlamyordunuz? de
dim.
Byk bir heyecan iinde bana u karl verdi:
Bu szlerinizle eski yaama tarzmdan nefret ettiinizi
belirtmek istiyorsunuz, bunda da ok haklsnz. Anladm ka
daryla siz herkese uygulanan llerle llmemesi gereken
bir insansnz, ahlak deerleriniz ok kat, o bakmdan bu gibi
davranlar kolay koly badatramyorsunuz. Sizi ok iyi
anlyorum, eer ilerde gene ters gelen bir davranta bulunur
sam bilin ki, dnyaya baka adan baktmdan deil, ayn zr
valar yineleyip durduumdandr. Tpk eski giysilerini, bo
inanlarn iyice ypratmadan atamayan insanlar gibi... Gemi
yaantmdan, Orlovdan, ona olan akmdan ben de nefret
ediyor, tiksiniyorum.... Ne biim sevgiymi bu? Dndke
glesim geliyor.
Pencereye yakap kanala bakt.
Onu sevdiimi dndke iim szlyor, kafamn ii
karyor. imdi iyice anlyorum ki, yaamn anlam mcadele
etmektir, iren bir ylann kafasn topuunuzun altnda ezer
gibi ezip geeceksiniz. Bence bundan baka anlam yok yaa
mann.
Onun bu szleri zerine ben de kendi yaantm uzun u-
zun anlatr, bamdan geen servenlerden, artc olaylardan
dem vururdum. Ancak son zamanlarda uradm deiiklik
ten tek sz etmezdim. Beni byk bir dikkatle dinler; byle
servenler, korkular, sevinler yaamad iin zlyormu
gibi ellerini ovutururdu. Sonra birdenbire dncelere dalar,
iine kapanrd; yzne baknca artk beni dinlemediini an
lardm.
O zaman kanala bakan pencereleri kapatr, mineyi ya
kaym m, diye sorardm. Neesiz bir glmsemeyle;
Yaksanzda olur, yakmasanzda... myorum, derdi.
Yalnz son gnlerde epeyce zayf dtm, buna karlk daha
bir akllandm sanyorum. Biliyor musunuz, olaanst, z
gn dnceler dolayor zihnimde. Eski gnlerimi, geride
braktm yaantm, genel olarak insanlar dndmde
her ey gelip vey annemin grntsnde birleiyor. yle ka
ba, kstah, ruhsuz, yapmackl, ahlaksz bir kadnd ki! stelik
uyuturucu kullanrd. Zayf, iradesiz bir adam olan babam an
nemle paras iin evlenmi; onu verem ettikten sonra bu ka
dn, vey annemi ikinci kars olarak alm. Bu kadn tutkuyla,
lgncasna severdi. Ondan neler ektiimi size anlatamam! O
yzden imdi kafamda her ey bu kadnn grntsyle kar
yor. vey annemin lmne bir bakma zlyorum, imdi
onunla karlamay ok isterdim.
Karlap da ne yapacaktnz?
Ban gzel bir biimde silkeledi. Glerek;
Ben de bilmiyorum... dedi. Eh, size iyi geceler. Bir an
nce iyilein. Dzelir dzelmez kendi iimize koyuluruz.
Zaman oktan geldi.
Ben odama gitmek zere vedalap kapnn tokman
tuttuumda;
Ne dersiniz, Polya hl o evde midir? diye sordu.
Baka nereye gidecek? Oradadr...
Bylece odama dndm. Oteldeki yaantmz bir ay daha
byle srd. Havann bozduu bir le vakti benim odann
penceresi nnde dikilerek deniz ynnde toplanan bulutlar
seyrederken kanaln yzeyi koyulap iyice laciverde dnt.
Yamurun yamasn beklediimizsrada gerekten bardaktan
boanrcasna bir yamur balad. Canmz ok sklmt.
Hemen o gn toparlanp Floransaya gittik.
imdi anlatacam olay Niste geti.
Bir sabah Zinaida Fiyodorovnann odasna gittiimde
onu koltukta bacak bacak stne atm, ne doru kapanp
iyice bzlm, iki eliyle yzn kapatarak alar buldum.
Darmadank uzun salar dizlerine dklmt. Az nce
seyrettiim denizin beni etkileyen nefis izlenimlerini anlat
maya gelmiken onu byle alar bulmak beni ok artt,
yreim acyla burkuldu.
Niin alyorsunuz? diye sordum.
Bir elini yznden ekti, dar kmam iin sallad. Ben
srarla;
Alamanzn bir nedeni var m? Syler misiniz! dedik
ten sonra birbirimize yaklatmz gnden beri ilk kez elini
ptm.
O abuk abuk;
Hayr, hayr, bir eyim yok! diye karlk verdi. Odadan
knz! Gryorsunuz, giyinik deilim.
Bu szler karsnda utancmdan yerine dibine getim.
Ayrca, uzun sredir zntlerden uzak, huzura kavumu biri
olarak onun aladn grnce allak bullak olmutum. Bir an
yalnz bana alamamas, derdini bana amas iin ayaklarna
kapanp yalvarmak geti iimden. Ayn anda dalgalarn tek
dze hrts kulaklarmda denizin bir kehaneti gibi yansd.
Acaba ilerde bizi hangi yeni gzyalar, hangi yeni aclar, yitik
ler bekliyordu?
Neyse, dar ktm. O ierde alayadursun, kederli yz,
hznl baklar gzmn nnden gitmiyordu. V e birden
gebe olduunu anmsadm. Durumunu hem bakalarndan,
hem de kendinden saklamak iin byk aba harcadn bili
yordum. Evde bol bir gmlek ya da yanlar bzgl geni bir
bluz giyiyor; dar ktmzda da sk skya gerdii korsesinin
iinde glkle yryordu. yle ki, birlikte gezerken iki kez
dp baylmt. Gebeliini benden byk bir gizmi gibi
sakladndan, bir keresinde doktora ba vurmasn azmdan
karnca yz pancar gibi kzard, gene de bana bir ey syle
medi.
Ayn gn daha sonra Zinaida Fiyodorovnann odasna git
tiimde'giyinmi, salarna eki-dzen vermiti. Yeniden ala
mak zere olduunu grerek;
Y eter artk! dedim. Hadi, hemen deniz kysna gidiyo
ruz. Orada bol bol konuuruz.
Hayr, konuacak durumda deilim. Beni balayn, u
anda yalnz kalmaktan baka bir isteim yok. Bir ey daha,
Vladimir Ivanovi, ok rica edeceim, bundan byle odama gi
rerken ltfen kapy vurun.
Onun bu szleri zerine ararak dar ktm. Peters-
burgda beni brakmayan karamsarlk o an gelip yeniden yaka
ma yapt. Btn hayallerim gz yapraklar gibi savrulup yok
olmutu. Yeniden yalnz kaldm, Zinaida Fiyodorovna ile
yaknlmzn sona erdiini dnyordum. Anlalan, ben
ona gre karmdaki u palmiyeye yapan rmcek andan
baka bir ey deildim, bir rzgr gelip beni oradan kopara
cakt. lerde genie bir alan vard, oraya gidip mzik dinledim;
sonra bir gazinoya girdim. Bol kokular srnm yar plak
kadnlara bakarken sanki her biri bana, G ene yalnz kaldn,
yalnz kaldn... der gibiydiler. Gerisin geriye otele dnp
terasa ktm, denizi seyretmeye koyuldum. Uzaklarda, ufukta
bir yelkenli bile gzkmyordu; sol tarafta ise leylak rengi en
ginlerde dalar, baheler, kuleler ard arda uzayp gidiyordu.
Grdm her eyin stne kr kr gne klar dmt,
ancak hepsi bana yabancyd, hibirinin benim varlmdan
haberi yoktu. Karmakark bir ruh hali iindeydim.

XVII

Zinaida Fiyodorovna gene eskisi gibi sabahlar odama


kahve imeye geliyordu, ancak birlikte yemek yemeyi brak
mtk. Sylediine baklrsa, can hibir ey istemiyormu, ay-
kahve ierek, portakal, karamela gibi vr zvr eyler yiyerek
doyuyormu.
Akam konumalarmz da bak gibi kesilmiti. Neden
byle olduunu bir trl anlayamadm. Kendisini otel odasn
da alarken grdm gnden beri bana kar davranlar
deimi, her eye bo veren bir tavr iine girmiti. H atta b e
nimle beyefendiciim diyerek konuuyordu. Eskiden kor
kun, artc, kahramanca bulduu olaylar; onda kskanlk,
coku uyandran hareketler artk ona dokunmuyormu gibi her
eye tmyle kaytszd. Beni dinlerken hafife gerinerek;
Bir zamanlar yleydi, beyefendiciim, imdi bo verin
bunlara! diyordu.
H atta yle zamanlar oluyordu ki, gnlerce birbirimizi
grmyorduk. Kapsn suluymu gibi, ekine ekine alp
yant alamaynca bekliyor, sonra yeniden alyordum. Bekle,
bekle, gene yant yok... O srada koridordan geen bir garson
kz yzme souk souk bakarak, Mcdame esipartie. diyor.
Dnn beklerken koridoru arnla dur... Ben byle gezi
nirken Ingilizler, iri gsl kadnlar, frakl garsonlar nm
den gelip geiyorlar. Koridoru boydan boya kaplayan izgili
halya bakarken Zinaida Fiyodorovnann yaamnda garip,
gereklerle ilgisi olmayan bir rol oynadm dnyorum. I-
in kts, bu rol deitirmeye gcm yetmemektedir. Bunu
dnnce koa koa odama dnyorum; kendimi yataa
atyor, ilikilerimizi batan sona gzmn nnden geiriyo
rum. Ancak ne kadar kafa yorarsam yoraym sonu yok. Kesin
likle bildiim bir ey var, o da doya doya yaamak istediim...
Hayalimde kadnn yz bana ne kadar irkin, souk, ilgi
siz gelirse kendimi ona o kadar yakn hissediyor, ondan kopa-
mayacam anlyorum. Bana isterse beyefendiciim desin,
istedii kadar souk, aldrmaz davransn; hzinem beni terk
etmesin yeter! Yalnz kalmaktan ylesine korkuyorum ki!
Sonra yeniden koridora kp byk bir kayg iinde ka-

1 Bayan kt (Fr.).
pisini dinliyorum. Gene yok... Onu beklerken le yemei vak
ti gelip geiyor, akam karanlnn bastrdn bile fark et
miyorum. En sonunda gecenin l l ine doru tandk ayak ses
leri duyuluyor, koridorun ucundaki dnemete onu gryo
rum. nmden geerken;
Ne o? Koridorda m dolayorsunuz? diye soruyor.
kn da sokakta dolan... yi geceler!
Bugn gremeyecek miyiz? diyerek peine dyo
rum.
Vakit ge olmad m? Ama nasl isterseniz...
M eraktan atlayacak gibiyim. Arkasndan odaya girerek
soruyorum:
Syler misiniz, saatlerce neredeydiniz?
N erede mi? M onte-Karlodaydm.
Cebinden on tane kadar altn para karp gsteriyor.
te, beyefendiciim, kumarda kazandm bunlar. Rulet
oynadm.
Ne olur, bir daha oynamayn!
Nedenmi? Yarn gene gideceim.
Onu, bala en arlar gibi kumar masasnn banda
toplanan, parayla-pulla akln bozmuyal kokanalar arasnda,
gebeliini gizlemek iin sk skya korseye giren, irkin, hasta
lkl bir kadn olarak gzlerimin nne getiriyorum. Nasl ben
den gizli M onte-Karloya gider, bir trl aklm ermiyor.
Bir keresinde;
Kumar oynadnza inanmyorum, dedim.
Korkmayn, canm. ok para tlmem.
Sorun tlp tlmemekte deil. Orada kumar oynar
ken evrenizde grdnz genci-yalsyla bayanlar, o altn
parltlar, gsterili krupye, debdebeli ortam... btn bunlar
sizce iilerin emei, akttklar kanl terle alay etm ek anlamna
gelmiyor mu? Hem de aalk, irkin bir alay!
Syler misiniz, oyun oynamazsam nasl vakit geirece
im? iilerin emei, dktkleri kanl ter gibi cilal szleri ba
ka bir zamana saklayn, ltfen. M adem konuyu atnz, yleyse
sonuna kadar gidip bir zme varalm. Burada ne yapmam
gerekiyor? Size gre baka ne yapabilirim?
Omuz silktim.
Ne yapmanz m gerekiyor? Bu soruya hem en yant ve
remem.
Yz fkeyle sarard.
Yalnz, Vladimir Ivan, elinizi vicdannza koyun da
yant verin. Size byle bir soru sorduuma gre kaamak sz
lerle kurtulamazsnz.
Elinin ayasyla masaya vurmaya balad, sanki bir arkya
tempo tutuyordu.
Size ak ak soruyorum: Burada baka ne yapabilirim?
Yalnz burada, Niste deil, genel olarak gittiimiz her yerde?
Suskunluk iinde pencereden denize baktm. Yreim
hzl hzl arpyordu. Zinaida Fiyodorovna, besbelli, glkle
konuuyordu. Kesik kesik soluyarak, alak sesle;
Vladimir Ivan, artk kafanzdaki tasarlara inanmyor
sanz, eer eski inanlarnz yitirdiyseniz ne diye beni Peters-
burgdan koparp buralara getirdiniz? diye sordu. Neden bo
vaatlerde bulunarak lgnca umutlara kaplmama n ayak ol
dunuz? nanlarnz deiebilir, imdi baka trl dnebilir
siniz, bu konuda sizi sulayacak deiljm, nk inanlar ira
demiz dnda geliir. Ama, Vladimir van, bana kar niin
iten davranmay braktnz? u birka aydr ben yksek sesle
hayal kurarken, sayklarcasna konuurken, kurduum planlar
dan heyecana kaplrken, yaantm yeni batan dzenlemeye
alrken neden bana gerekleri sylemekten kandnz,
kukularm suskunlukla geitirdiniz? Aklamalarnzla beni
desteklemenizi umardm; beni anlyormu} yardm ediyormu
gibi tavrlar takndnz. Byle yapmakta amacnz neydi? Niin
bu tarz bir davrana girdiniz?
Ona doru dndm, ama yzne bakmakszn;
insann kendi iflasn kabul etmesi kolay deil, Zinaida
Fiyodorovna, dedim. Evet, eski inancm yitirdim, artk yorul
dum, ruha ktm. ten davranmak gcmn dnda, bunu
sylemek zorsa da korkun bir durumdaym. Onun iin beklen
tilerinizi suskunlukla geitirdim. Son zamanlarda ektiklerimi
Tanrm dmanmn bana vermesin!
Alamak zere olduumu hissederek sustum. Zinaida
Fiyodorovna iki elimi birden tuttu.
Vladimir Ivan, ok ac ektiiniz belli, o nedenle yaa
m benden daha iyi tanyorsunuz. yleyse iyice dnp yant
veriniz: Bu durumda ne yapabilirim? Sizden reneceim ok
ey var. Eer inandnz yolda yryecek, bakasn da gtre
cek gcnz kalmadysa hi olmazsa bana hangi yne gitmem
gerektiini syleyin. Yaamaya azimli, duyarl, iyiyi-kty
ayran bir insanm. Yanlgya dmek... sama bir role soyun
mak... bana ar geliyor. Demin sylediklerinizden dolay ba
nza kaktm yok, sizi kesinlikle sulamyorum. Bildiklerinizi
bana syleyin, yeter.
ay getirdiler. Zinaida Fiyodorovna bardaklardan birini
bana uzatrken;
E, ne diyorsunuz? Syleyeceiniz bir ey yok mu? diye
sordu.
Aydnl yalnz bir yerde aramayn. Benden baka in
sanlar da var, Zinaida Fiyodorovna.
yleyse byle insanlar gsterin bana. Btn istediim
bu.
Syleyeceim bir ey daha var. insan baka alanlarda da
inand bir lkye hizmet edebilir. Eer birinde yanldysanz
ya da kendinize gveninizi yitirdiyseniz baka bir alana
ynelebilirsiniz. lkler dnyas sonsuz olup bizler iin t
kenmez bir kaynaktr.
Yzme alayl alayl bakt.
lkler dnyasym!.. En iyisi konumay burada k e
selim.
Kpkrmz kesilmiti. Ancak az sonra peeteyi yere fr
latt, yzne fkeyle birlikte yaylan nefretle;
lkler dnyasym! dedi. Grdm kadaryla gzel
lkleriniz, sonunda varp metresiniz olmama dayanyor. Size
gre kanlmaz, en gerekli sonu bu! Kafasnda birtakm l
kler tayp lklerin en gzellerine sahip drst bir kiinin
metresi olmamak yakk alr m? H er eyden nce bundan...
yani metresiniz olmaktan balamak gerekir, sonras kendili
inden gelir, yle deil mi?
Bugn sinirleriniz bozuk, Zinaida Fiyodorovna.
Hayr, sinirlerim bozuk filan deil, bunlar iten gelerek,
inanarak sylyorum!
iinizden geldii gibi syleyebilirsiniz, ancak yanlyor
sunuz, sizi dinlemek bana ac veriyor.
Gld.
Yanlyormuum! Bunu bana syleyen siz misiniz? a
yorum dorusu! Beni acmasz, nezaketsiz bulabilirsiniz, ancak
ak ak soruyorum: Beni seviyor musunuz? Syleyin, seviyor
musunuz beni?
Omuz silktim. Zinaida Fiyodorovna szlerine devamla;
Omuz silkin, bakalm, dedi. Yatanzda hasta yatarken
sayklamalarnz dinledim, sonra bana taparcasna bakan
gzleriniz, i ekileriniz; yaknlmz, ruhsal akrabalmz
konsunda iyi niyetli konumalarnz... En nemlisi de niin
bugne dein iten davranmadnz? Neden var olan bir eyi
gizlediniz de olmayandan sz ettiniz? Beni Petersburgdan
buraya kopartp getirten asl dncenizi aklasaydnz ta
batan bilirdim. D aha o zaman kendimi zehirler, imdi bu bez
dirici gldry oynamaktan kurtulurdum... Ben de bo yere
konuup duruyorum.
Byle diyerek elini sallad, koltua oturdu. ok gcen-
mitim.
Size kar drstlkten uzak niyetlerim varm gibi
konumanz anlamyorum, dedim.
Aman, canm, siz de! Kt niyetinizden dolay deil,
doru drst bir niyetiniz olmamasndan dolay benim btn
bu szlanmalarm. E er herhangi bir niyetiniz olsayd anlardm.
lklerden ve aktan baka bir ey gremedim sizde. imdi
lkler ve ak, ilerde ise de metresiniz olmam dncesi... Bu
dnyann dzeni bu, romanlarda da ayn ey...
EUni masaya vurdu.
Orlovu bu yzden suluyordunuz. ster istemez onunla
ayn kany paylaacam. lkleri kmsemesi bouna
deilmi. diyesim geliyor.
Onunkisi lkleri kmsemek deil, lklerden kork
mak! diye bardm. Orlov korkan, yalancnn biridir!
Tamam, tamam, sizin dediiniz olsun! Orlov korkaktr,
yalancdr, beni aldatt, peki siz ne yaptnz? itenlikle sor
duum iin balayn, siz nasl bir insansnz? Orlov beni al
datp Petersburgda yazgmla ba baa brakt, siz de ayn bi
imde beni aldatp buralarda te k bama braktnz. G ene yal
nzm. Hi olmazsa Orlov iin iine lkleri katmad, oysa siz...
D ehete kaplmtm, heyecanla ellerimi ovuturarak ya
nna yaklatm.
Niin byle sylyorsunuz, Tanr akna? dedim. Hayr,
hayr, Zinaida Fiyodorovna, sizin bu yaptnz hakszlk,
bylesine umutsuzlua kaplmaynz ve beni iyi dinleyiniz!
O an zihnimde akan belli belirsiz bir dnceye, ikimizi
de kurtaracan sanarak skca sarldm.
Ltfen, dinleyin beni! Yaadm yllar boyunca ek
tiim aclar ylesine byk ki, geriye dnp baknca tylerim
rperiyor. Bu dnyada baka bir amacmz yoksa bize denin,
yaknmz zveriyle sevmekten baka bir ey olamayacana
beynimle, hastalanan ruhumla kesinkes inanm bulunuyorum.
te yneleceimiz tek ama bu!
Konumam uzatp insanlara acmaktan, hogrden dem
vuracaktm, ancak sesimin itenliksiz nlamas karsnda
ardm.
G ene de itenlikle;
Yaamak istiyorum, yaamak, yaamak! diye bardm.
Dinginlik, sessizlik, scaklk ve sizin yaknlnz, u denizi is
tiyorum. Sizin de ayn tutkuyla yaamanz, doya doya yaa
manz isterdim. Az nce aktan sz ettiniz; benim iin bana
yakn olmanz, sesiniz, yznzn u grn yeterlidir!
Kpkrmz kesildi, daha fazla konumam engellemek iin
abuk abuk;
Sizyaamay seviyorsunuz, bense nefret ediyorum, dedi.
Demek oluyor ki, yollarmz burada ayrlyor.
Kendine bir bardak ay daha doldurdu, ancak imeden
yatak odasna gitti. Oradan;
yle sanyorum ki, bu konumay burada kesmek en iyi
si, diye seslendi. Benim ynmden her ey bitmitir, artk bu
dnyadan beklediim bir ey yok. yleyse daha fazla konuup
da ne yapacaz?
Hayr, ben ortada biten bir ey grmyorum.
Tamam, dediiniz gibi olsun. Ben bilmez miyim?.. Bk
tm artk, bezdim her eyden!
Ayakta dikilip bekledim, biraz dolatktan sonra koridora
ktm. Aradan epey zaman gemiti, gece ge vakit odasnn
kapsna yaklatmda onun ierde aladn ak-seik duy
dum.
Ertesi sabah garson, yznde bir glmsemeyle, 13 numa
ral odada kalan bayann doum yapmakta olduunu bildirdi.
Hemen stme bir eyler geirip apar topar Zinaida Fiyo-
dorovnann yanna kotum. Bir doktor, bir hemire, Darya
Mihaylovna adnda, Harkovlu yal bir Rus kadn onun
odasna dolumulard. ierisi e te r kokuyordu. Eikten ad
mm yeni atmtm ki, odadan alak sesli, yaknma dolu bir in
leme iittim; sankf rzgrn ta Rusyadan srkleyip getirdii
bir inlemeydi bu. Orlovu, onun ac alaylarn, Polyay, Neva
rman, Petersburgun lapa lapa yaan karn, yanlar rtsz
arabay, donuk renkli sabah gnn kehanetini, Zinaida
Fiyodorovnann Nina! Nina! diye haykrlarn anmsadm.
Harkovlu kadn;
Girebilirsiniz, dedi.
Dourduu bebein babasym gibi bir duyguyla Zinaida
Fiyodorovnann yanna vardm. Bana dantelli bir balk giy
mi olarak yatanda gzleri kapal, solgun, km bir yzle
yatyordu. eri girdiimi iitmemiti belki ya da iitmemi gibi
davrand. Baucunda dikilerek baktm, gzlerini amasn bek
ledim.
Bir ara yz duyduu sancdan dolay arpld, gzlerini
at, bana gelenleri anlamak istercesine tavana bakt. Yzn
den nefret okunuyordu.
Ne iren! dedi sayklarcasna.
Zinaida Fiyodorovna! diye seslendim.
Bana kaytszca, lgn lgn bakt, sonra gzlerini kapad.
Ben biraz daha durduktan sonra dar ktm.
Geceleyin Darya Mihaylovna, bayan arkadamn bir kz
dnyaya getirdiini, ancak Zinaida Fiyodorovnann durumu
nun ok kt olduunu syledi. Sonra koridordan birtakm
grltler geldi, saa-sola kouturmalar balad. Ardndan
odama dalan Darya Mihaylovna perian bir yzle, ellerini
umarszlk iinde ovuturarak;
Korkun! Korkun! diye bard. D oktor doum yapan
bayann kendini zehirlediinden kukulanyor. Ah, u Ruslar,
nasl davranacaklarn bilmiyorlar! ok korkun!
Zinaida Fiyodorovna ertesi gn le zeri ld.

XVIII

A radan iki yl geti. Durumlar deimi, ben yeniden Rus


yaya dnerek kimliimi saklamaya gerek grmeden Peters-
burgda yaamaya balamtm. Artk duygulu bir kii olmaktan
ya da duygulu gzkmekten korkmuyordum; kendimi tmyle
babalk sevgisine, daha dorusu Zinaida Fiyodorovnann kz
Sonyaya kar beslediim, taparcasna sevme duygusuna kap
trmtm. Minik kz kendi ellerimle besliyor, ykayp kurulu
yor, beiine yatryor, geceler boyunda gzm stnden ayr
myor, dads drecek korkusuyla ikide birde bas bas bar
yordum. Yaamaya kar susuzluum daha bir artarak sinirle
rimi gerecek duruma gelmiti, ancak dank hayallerim asl a-
macn bulup rahata ermiesine Sonyann evresinde toplan
m bulunuyordu. Minik kz lgn gibi seviyordum. Yaam
mn devamn onda grmekteydim. Uzun boylu, kemikli bede
nimi, sakall yzm burada brakp br dnyaya gtm
zaman artk onun gk mavisi gzlerinde, pskl sars kvrck
salarnda, yzm sevecenlikle okayan, boynuma sarlan
yumuk yumuk pembe ellerindeyaamay srdrecekmiim gibi
bir duygu iindeydim; daha dorusu tm benliimle buna,
inanyordum.
Ancak Sonyann ilerki yaantsndan kayglydm. Asl ba
bas Orlov olmakla birlikte nfus kaydna Krasnovskaya soya-
dyla geirilmiti. Minik kzn varlna ilgi gsteren, onun iin
yanp tutuan tek kii bendim; benimse son arkm syleme
zamanm yaknd. O yzden ocuun geleceini ciddi olarak
dnmem gerekiyordu.
Petersburga geliimin ikinci gn doruca Orlovun evine
yollandm. Kapy kzl favorileri olan, byksz, yal bir uak
at. Adam Alman asll olmalyd. Salonu derleyip toplayan
Polya grd halde beni tanmad, buna karlk Orlov hemen
tand. Beni merak iinde tepeden trnaa szerek gld;
O, isyancba yurtta, nerelerdeydiniz, bakalm? dedi.
Hi mi hi deimemiti; ayn bakml, eki surat, ayn tat
sz alaylar... Eskiden olduu gibi masada yeni bir kitap, kitabn
sayfalar arasnda fildii sapl bak. Ben odasna girmeden n
ce okuyor olmalyd. Beni bir koltua oturttuktan sonra almam
iin bir puro uzatt, yalnz iyi eitilmi insanlara zg bir in
celikle -yzmn, zayf bedenimin onda uyandrd naho
duygular gizleyerek- yanndan ayrlal beri hi deimediimi,
sakal brakmama karn beni hemen tanyabildiini laf arasna
sokuturuverdi. Havalardan, Paristen sz ettik. Beni de, ken
disini de skntya sokan, kanlmaz sorudan bir an nce kur
tulmak amacyla;
Zinaida Fiyodorovna ld m? diye sordu.
Evet, ld.
Doum srasnda m?
Evet, doum srasnda. G eri doktor baka bir sebepten
diye kukulanyor ama sizin ve benim iin doumdan ldn
dnmek daha rahatlatc.
Nezaket gerei iini ekerek sustu. O sessizlikte sinek
usa duyulurdu. Neden sonra benim alma odasn incele
diimi fark ederek;
Demek, yle, dedi. Grdnz gibi bende bir deiik
lik yok, her ey eskisi gibi. Babam emekliye ayrld, imdi rahat
kesinde dinleniyor. Ben de eski grevimdeyim. Pekarskiyi
anmsyor musunuz? O da hi deimedi. Gruzin geen yl ku-
palazndan ld.. ey... Kukukine gelince, yaayp gidiyor
ite, sk sk sizi anyor. Ha, yeri gelmiken belirteyim -byle
diyerek utanga utanga gzlerini nne indirdi- Kukukin
geceleyin sokakta yanna yaklaann siz olduunuzu anlaynca
kendisine saldrdnz, onu ldrmek istediinizi herkese
yaymaya balad... Elinizden zor kurtulmu.
Ben suskunlukla geitirdim.
Eski uaklar efendilerini unutmazm, sizin ynnz
den ne ho bir ziyaret! diye takld. Neyse, brakalm bunlar,
arap ya da kahve ister misiniz? Hem en getirirler.
Hayr, teekkr ederim. Georgi Ivan, buraya nemli
bir i iin geldim. O nu konualm.
nemli iler bana gre deildir, gene de hizmetiniz-
deyim. Buyurun.
Baya heyecanlanmtm.
Biliyor musunuz, topra bol olas Zinaida Fiyodorov-
nann kz benimle kalyor, diye baladm... ocuun yetitiril
mesini zerime almtm, ancak bugn-yarn ho bir sese dn
ebilirim, kzcazn iyi bir yere yerletirildiini grdkten son
ra gzm arkada kalmaz.
Orlovun yz pancar gibi kzard, kalar atld; yzme
kaamak bir bakla, serte bakt. nemli bir i sznden
ok, ho bir sese dnebileceimi, leceimi sylemem onu
etkilemi bulunuyordu.
Gzlerini gneten siper edercesine elini alnna koyarak;
Evet, bu konu dnmeyi gerektirir, dedi. Size ok
teekkr ededim. Kz m demitiniz?
Evet, kz. ok ho bir yavrucak!
Demek, byle... Elimizdeki ss kpei deil, insan yav
rusu olduuna gre bu ie kafa yormalyz. Size gerekten min
nettarm, zerime deni yapacam.
Kalkt, trnaklarn kem irerek odada bir sre dolat, sonra
gelip bir tablonun nnde durdu. Srt bana dnkt. Bouk
bir sesle;
Bu konuda iyi dnmeliyiz. Bugn Pekarskiye gidip
bay Krasnovski ile grmesini salayacam. yle sanyorum
ki, Krasnovski bizi fazla zmeden kk kz yanna alacaktr.
Ben de ayaa kalkp alma odasnn br ucundaki tab
lonun yanna giderek;
Balayn ama Krasnovskinin bu ile ne ilgisi var? de
dim.
ocuk onun soyadn tadna gre, umarm, bir eyler
yapacaktr.
Evet, yasal olarak ocuu yanna almak onun boynunun
borcu. Bilmiyorum ama, Georgi Ivan, buraya sizinle yasalar
tartmaya gelmedim.
Evet, evet, haklsnz. Sanrm, samalyorum. G ene de
telalanmanza gerek yok. Bu titiz konuyu herkesi memnun
edecek biimde her ynyle dneceiz. Biri olmazsa br,
o olmazsa bir bakas, ta ki bir zm yolu bulana dek... Pe-
karskiyle ya da byle bu ii yoluna koyacaktr. Ltfen ayrlr
ken adresinizi brakn, varacamz karar size fazla gecik
meden bildiririm. N erede oturuyorsunuz?
Orlov adresimi yazd, iini ekti, glerek yle dedi:
Bu ne itir, Ulu Tanrm, kk bir kz ocuunun babas
oluveriyorsunuz! Ama olsun, Pekarski bir yoluna koyar. Akll,
i becerir adamdr. Pariste ne kadar kalmtnz?
ki ay kadar.
kimiz de sustuk. Belli ki, Orlov yeniden ocuk konusunu
amamdan korkuyordu, dikkatimi baka yne ekmek iin;
Herhalde bana yazdnz mektubu oktan unutmu-
' sunuzdur, dedi. Oysa ben saklyorum. O zamanki ruhsal duru
munuzu anlayla karlyorum, hatta diyebilirim ki, m ektubu
nuzdan dolay size kar byk sayg duydum. (Alayl alayl gl
d.) Kahrolas soukkanllnz, Asyal, at kinemesi gibi
kahkahalar... Dorusu, hepsi de ho deyimlerdi ve durumu iyi
belirliyordu. Ayrntlar tartmay gerektirirse de asl dnce
ler geree yakndr. Daha dorusu, dncelerinizin kendisi
deil de, sizin konuya yaklamnz, takndnz tavr tartma
ya deer. Evet, normal olmayan, yozlam bir yaantm var,
kimsenin iine yaramyorum, te yandan korkaklm yzn
den yeni bir yaama balayacak durumda deilim. Bunlarn
hepsinde haklsnz. Ancak fazla heyecanlanp konuyu byt
meniz, umutsuzlua kaplmanz iyi bir yaklam deil, bunda
tmyle hakszsnz.
Canl bir insan yaknndaki birinin kendisi mahvolurken
evresini de batrdn grrse heyecanlanmadan, umutsuzlu
a kaplmadan duramaz.
Ben onu demiyorum. Kaytsz kalmak deil, yaama kar
nesnel (objektif) olmaktr benim belirtmek istediim. nsan
nesnel olduka yanla dmek tehlikesinden kurtulur. in
kkenine inip her olayda sebeplerin asl sebebini bulmak gere
kir. Bizler clz dtk, kendimizi braktk, sonunda sapr sapr
dkldk. Bizim kuamz tmyle zayf sinirlilerden, mzmz
insanlardan oluuyor. Bizlerin bildii tek ey var, o da yorgun
luktan, gcmzn tkendiinden szlanp durmak. Ancak
bunda kimse ne sizi, ne de beni sulayabilir, nk keyfimizce
hareket etmemiz yznden btn kuamza zarar verecek
kadar nemli kiiler deiliz. yice dnlecek olursa burada
daha byk, daha yaygn, biyolojik bak asndan nemli
raison d tree 1 sahip baka nedenler aranmaldr. Bizler zayf
sinirli, yozlam, lklerinden sapm insanlarz, ama bu, belki
de bizden sonra gelecek kuaklar iin gerekli ve yararl olacak
tr. Gklerdeki babamzn iradesi olmadan samzn tek teli

1 Anlam (Fr.).
dmez, baka bir deyile doada ve toplumda hibir ey ras
gele olmaz. H er eyin varp dayand, geerli bir nedeni vardr.
Durum bu olduuna gre niin tedirginlie kaplp byle
umutsuz m ektuplar yazyoruz?
Biraz dndm.
Demek, yle... Gelecek kuaklarn her eyi grp bun
dan yarar salayacaklarna ben de inanyorum, o bakmdan
brakn, deneyimlerimiz onlarn iine yarasn. G ene de insan
gelecek kuaklardan bamsz olmak istiyor. Niin yalnz onlar
iin yaayacakmz? Yaamak bize bir kerecik verilen bir hak
tr; yleyse anlaml, gzel, saduyulu bir yaam srdrmeliyiz.
stiyorum ki, u dnyada herkesin gzne arpan, bamsz,
soylu bir rol oynayalm, gelecek kuaklarn her birimiz iin u
adam bir hiti, teki daha berbat biriydi... gibi yler syle
mekte hakl olmayacaklar bir tarih yaratalm. evremizde
olup bitenlerin gerekliliine, belli bir amaca uygunluuna ina
nyorum, gene de diyorum ki, bana ne bu gereklilikten, bu
yzden ben niin yok saylaym?
Eh, elimizden ne gelir?
Orlov byle diyerek ayaa kalkt. Konumamzn son bul
duunu bylece belirtmi oluyordu. apkam almak iin dav
randm.
Beni antreye kadar geiren Orlov;
urada yarm saat oturduk ama ne kadar ok soruna
zm getirdik, deil mi? dedi. Evet, konuyla yakndan ilgile
neceim... H em en bugn Pekarski ile grrm. Gznz
arkada kalmasn.
Ben giyinirken ayakta durup bekledi, ziyaretimi uzatma
dm iin memnun gzkyordu. Tam kacakken;
Georgi van, size yazdm mektubu geri verir misiniz?
dedim.
Ba stne.
alma odasna giderek bir dakika bile gemeden geri
dnd. M ektubu alarak oradan ayrldm.
Ertesi gn O rlovdan bir pusula geldi. Sorunu salkl bir
zme balad iin beni kutluyordu. Belirttiine gre Pe-
karskinin yakndan tand bir bayan, ok kk yata ocuk
larn bile alnd, ocuk yuvas trnden bir pansiyon iletiyor-
mu. Tmyle gven duyulacak bir kadnm kendisi, ancak
onunla anlamadan nce Krasnovski ile grmekte yarar var
m. Yaplmas gereken bir ilemmi bu. Varsa ocuun nfus
kaydyla birlikte gecikmeden Pekarskiye gitmemi salk veri
yordu. Sadk hizmetkarnzn sayg ve balln tm iten
liimle bildiririm... diye bitiriyordu mektubunu.
Ben Orlovun yazdklarn okuduum srada masada otu
ran Sonya da geleceiyle ilgili karar verildiini biliyormua-
sna yzme dikkatle, gzlerini krpmadan bakyordu.
Anton ehov ksa ve z yazmay savunur.
nce yazar, sonra atabildii kadarm atar, gerek
siz szleri ayklar. Sade yazmak, halk dilini ve
deyimlerini kullanmak balca ilkesidir. Rus dz
yaz sanatna bu bakmdan byk yenilik getir
mitir. etrefilli anlatp yazmak, sz dolandrp
uzatmak konuyu iyi bilememekten ileri gelir
aslnda. En bilge kii en sade, en kolay yoldan
anlatandr. Bu ciltte yer alan Altnc Kou
adl uzun yk ehovun kendi hekimlik al
malarndan edindii gzlemleri yanstmas a
sndan ilgintir.
Anton ehovun Btn ykleri Pravda
Yaynevinin Moskova 1970 basnd 8 ciltlik
Anton Pavlovi ehovun Btn Yaptlar ad
l yayn esas alnarak evrilmitir. Trkeye
yeniden kazandrlan bu yklerin te ikisi ilk
kez Trk okurunun karsna kmaktadr. e
hovun tm yklerinin yaymlanmas Cem Ya
ynevi iin bir vn kayna olacaktr. Cumhu
riyetimizin yetmi yllk kltr birikimine by-
lesine nemli bir katkda bulunmak kanlmaz
d. Trkemiz srekli gelimekte, eitli engel
lemelere karn ulusal dil kimliini kazanmak
tadr. Mehmet zgln evirisi Trkedeki bu
zenginlemeyi baaryla yanstyor. Ar Trke
kullanrken arlklardan, tam yerlememi sz
cklerin kullanlmasndan kanlmtr.

9789754066449

You might also like