Professional Documents
Culture Documents
Stannesi Halime Hatun, Peygamberimiz (a.s.) Medine'ye, annesine gtrrken, [134] Siner
vadisinde[135] Habe Hristiyanlarndan baz kimselere rastlamt. [136]
Hristiyanlar, Halime Hatuna nereye gittiini sordular.[137] Sonra da, Peygamberimiz (a.s.)a dikkatli
dikkatli baktlar.[138] Arkasn dndrp[139] onun iki krek kemii arasndaki peygamberlik htemine
ve gzlerinin beyazndaki krmzla baktlar.
Krmzlk hakknda:
"Gzlerinden bir ikyeti, hastal var m?" diye sordular.
Halime Hatun:
"Hayr! Bu krmzlk gzlerinden hi ayrlmaz" dedi.[140]
Hristiyanlar
"Biz, bunu kralmza, lkemize gtreceiz. nk, bunun bizimle ilgili hali, an vardr. Biz, onun
iini biliyoruz" dediler.[141]
Hristiyanlar, Peygamberimiz (a.s.) hakknda o kadar bask yaptlar ki, Halime Hatun onu zorla
elinden alacaklarndan korkmaya balad. Fakat, Yce Allah onu onlardan korudu.[142]
Halime Hatun, Peygamberimiz (a.s.) onlarn ellerinden glkle kurtarp[143] Hz. mine'nin yanna
gtrebildi. [144]
Hz. mine'ye, Peygamberimiz (a.s.) hakknda bilgi verdi. Onun uurluluu yznden grdkleri hayr
ve bereketi anlatt. Habe Hristiyanlarnn yaptklarn da haber verdi. [145]
Peygamberimiz (a.s.)n Ben Sa'd Yurduna Tekrar Gtrl
Halime Hatun der ki:
"mine'ye:
'Oulcuumu, iyice byynceye kadar benim yanmda braksan iyi olur. nk, ben onun Mekke
vebasna yakalanmasndan korkuyorum!1 dedim.
Bu hususta o kadar srar ettim ki, nihayet, mine onu yanmzda brakmaya raz oldu, [146] ve:
'Olumla birlikte yurduna dn! Ben de onun Mekke vebasna tutulmasndan korkuyorum. Vallahi, onun
hali, an byk olacak!' dedi."[147]
Peygamberimiz (a.s.)n Atlatt kinci Tehlike
Halime Hatun; yurtlarna urayan bir Yahudi cemaatna:
"Siz, bu olum hakknda bana birey sylemeyecek misiniz?" deyip, Hz. mine'nin kendisine anlatt
gibi:
"Ben ona hamile iken yle yle, onu dourduumda yle, ryada da yle grdm" diyerek
grlenleri anlatnca, Yahudiler birbirlerine:
"Onu ldrnz" dediler.
Halime Hatuna da:
"O, yetim midir?" diye sordular.
Halime Hatun:
"Hayr! u, onun babasdr. Ben de annesiyim" dedi.
Yahudiler
"Eer yetim olsayd, onu muhakkak ldrrdk" dediler.[148]
Halime Hatun, Peygamberimiz (a.s.) hemen oradan gtrp kendi kendine:
"Az kalsn emanetimi harap edecektim!" dedi.[149]
Peygamberimiz (a.s.)n Gsnn Melekler Tarafndan Yarl ve Tartl
Stannesi Halime Hatun yemin ederek der ki:
"...[Muhammed (a.s.)], stkardei [Abdullah] ile birlikte evlerimizin arkasnda kk kuzularmzn
yannda bulunduklar srada, stkardei tela ve heyecanla koarak bize geldi. Bana ve babasna:
'zerlerinde ak elbise bulunan iki adam, o Kurey kardeimi tutup yere yatrdlar, kendisinin kamn
yardlar! imdi, onun iini kartryorlar' dedi.
Ben ve babas, hemen ona doru vardk.
Kendisini, ayakta ve yz sararm bir halde bulduk.
Ben, hemen tutup onu barma bastm. Babas da barna bast.
'Sana ne oldu yavrucuum?' diye sorduk.
'zerlerinde ak elbise bulunan iki adam gelip beni yatrdlar, kamm yardlar. Karnmda, bilemediim
birey aradlar1 dedi.
Birlikte, adrmza dndk.
Stbabas Haris:
'Ey Halime! Ben, bu ocuun bana bir felaket gelmesinden korkuyorum!
Sen, bana bir felaket gelmeden nce, onu hemen ailesine gtrp teslim et!' dedi."[150]
Bu hadise, baz kaynaklara gre, Peygamberimiz (a.s.) m drt-be yalarnda bulunduu srada vuku
bulmutur.[151]
Peygamberimiz (a.s.) da bu hususta u aklamada bulunmulardr
"Ben, Sa'd b. Bekrler'de emzirilip bytldm. O sralarda, stkardeimle birlikte evlerimizin
arkasnda kendimize ait kk kuzular yayyor, otlatyorduk. zerlerinde ak elbise bulunan iki adam, ii
kar dolu, altndan bir leen ile yanma geldi.
Beni tutup karnm yardlar.
Kalbimi kardlar. Onu da yardlar.
Kalbimin iinden, kara, phtlam bir kan paras karp attlar.
Sonra, kalbimi, karnm, o karla iyice ykayp temizlediler.
Sonra da, onlardan birisi, arkadana:
'Onu, mmetinden on kii ile tart!' dedi.
Beni onlarla tartt.
Ben onlardan ar geldim.
'Onu mmetinden yz kii ile tart!' dedi.
Beni onlarla tartt.
Ben yine onlardan ar geldim.
'Onu mmetinden bin kii ile tart!' dedi.
Beni onlarla tartt.
Ben onlardan da ar geldim.
Bunun zerine:
'Artk onu tartmay brak! Vallahi, onu btn mmeti ile tartacak olsan, yine de o ar gelir' dedi."[152]
Halime Hatunun Peygamberimiz (a.s.) Mekke'de Kaybedii
Stannesi Halime Hatun; Peygamberimiz (a.s.)[153] be yanda iken,[154] annesine teslim etmek
zere Mekke'ye getirdii srada.[155] Mekke'nin yukar tarafnda[156] kalabalk arasnda kaybetti.[157]
Halime Hatun, bunu yle anlatr:
"Hayvanma bindim. Stolumu da nme aldm.
Mekke'ye giri kaplarndan byk kapya kadar vardm.
Orada toplanm bir cemaat bulunuyordu.
htiyacm gidermek ve stm bam dzeltmek iin, stolumu orada brakp ayrldm.
iddetli bir grlt iitip dndm zaman, kendisini orada gremedim.
'Ey insanlar cemaat! ocuk nerede?1 diye sordum.
'Hangi ocuk?' dediler.
'Muhammed b. Abdullah b. Abdulmuttalib!1 dedim.
'Allah'n, onu bytmek sebebiyle yzm gldrecei, ev halkm zengin klaca, alm giderecei
ve onu annesine gtrp teslim ederek emanetimden karacam, sevincime ve umduuma kavuacam
srada, nmden kaptlar katlar!
Lt ve Uzzaya andolsun ki, onu gremeyecek olursam, kendimi u dan tepesinden atacam,
paralanacam!' dedim.
'Biz, birey grmedik' dediler.
Beni ye'se drdkleri zaman, elimi bama koyup:
'Vah Muhammed'ciim! Vah oulcuum!' diyerek alamaya baladm.
Kadnlar ve erkekleri, atmla alattm.
Orada bulunan halk da, benimle birlikte feryad ederek alatlar, yanp yakldlar.[158] Kaybolma
haberinin Abdulmuttalib'e benden nce erimesinden korktum. Hemen gidip Abdulmuttalib'in yanna
vardm. Bana baknca:
'Bana mutluluk mu, yoksa yaramazlk m geldi?' diye sordu.
'Belki de, yaramazln en by!' dedim.
Maksadm hemen anlad.
'Belki de, olum senin yanndan kaybolmutur' dedi.
'Evet![159] Bu gece, Muhammed'i getirmitim. Mekke'nin yukar tarafnda bulunduum srada,
kaybettim. Vallahi, imdi o nerededir, bilmiyorum. [160] Belki de, Kureyler hainlik, dmanlk edip onu
ldrmlerdir' dedim.
Abdulmuttalib kzd ve hemen klcn syrd.
Kzd zaman, hi kimse onun kzgnln durduramazd.[161]
Bana:
'Ey Halime! Sen otur!' dedikten sonra, Safa tepeciine kt. [162]
'Y l-i Galib!'* diyerek seslendi.[163]
Btn Kureyliler toplanp geldiler:
'Ey Hris'in babas! Ne haber var?[164] Syle, sana icabet edelim?' dediler.[165]
Abdulmuttalib:
'Olum Muhammed kayboldu!' dedi.
Kureyliler:
'Sen hayvanna atla! Biz de seninle birlikte hayvanlarmza atlayalm.[166] Sen bizi harekete geir!
Sen denize dalarsan, biz de seninle birlikte dalarz' dediler.[167]
Abdulmuttalib hemen hayvanna bindi.
teki Kureyler de hayvanlarna bindiler.
Mekke'nin yukar tarafna vardlar. Oradan da, Mekke'nin aasna indiler. Birey gremeyince,
Abdulmuttalib, halk kendi haline brakp Beyt-i Harama geldi. hrama girip, Kabe'yi yedi kere tavaf etti.
[168]
'Y Rab! Kavmimin hepsi topland ise de, Muhammed bulunamad!1 diyerek Allah'tan yardm diledi.
[169]
Havadan, bir seslenicinin:
'Ey cemaat! Feryad etmeyiniz! Hi phesiz, Muhammed'in Rabbi vardr. Onu yardmsz brakmaz ve
zayi etmez!1 diyerek seslendiini iittik.
Abdulmuttalib:
'Ey seslenici! Bize, onun nerede bulunduunu da haber ver!1 dedi.
'O, Tihame vadisinde, sadaki aacn yanndadr' diye haber verdi.
Abdulmuttalib, hemen o tarafa doru gitti."[170]
Yolun bir ksmnda Varaka b. Nevfel'e rastlad. Birlikte yollarna devam ettiler.[171]
O srada, Peygamberimiz (a.s.) bir aacn altnda ayakta duruyor, aacn dallarn ekip yapra ile
oynuyordu.[172]
Abdulmuttalib, ona:
'Ey ocuk! Sen kimsin?' diye sordu.
'Ben, Muhammed b. Abdullah b. Abdulmuttalib'im1 cevabn alnca, Abdulmuttalib:
'Canm sana feda olsun! Ben, senin deden Abdulmuttalib'im' dedi. Onu pt, kucaklad, barna bast.
Hemen, hayvannn nne bindirip Mekke'ye getirdi.[173]
Boynuna bindirip Kabe'yi yedi kere tavaf ve onu her trl tehlike ve ktlkten korumas iin Allah'a
dua etti.[174] Sonra da, Peygamberimiz (a.s.), Hz. mine'ye gnderdi.[175]
Duh sresinin:
"Seni (ocukluunda) kaybolmu bulup da yolunu dorultmad m?" mealli 7. yetinin bu hadiseye
iaret ettii rivayet edilir.[176]
Bir Khinin Peygamberimiz zerindeki Tehisi ve Korkun Teklifi
Peygamberimiz (a.s.), be yanda bulunduu ve dedesi Abdulmuttalib'e teslim edildii srada,
Mekke'ye bir khin gelmiti. Khin Abdulmuttalib'in yannda Peygamberimiz (a.s.) grnce, ona dikkatli
dikkatli bakp:
"Ey Kurey cemaat! u ocuu ldrnz! nk, o sizi blecek, ldrecek!" dedi.
Abdulmuttalib, Peygamberimiz (a.s.) hemen oradan kard.[177]
Peygamberimiz (a.s.)n Annesine Teslim Edilii
Halime Hatun der ki:
"Stolumu annesine gtrdmz zaman:
'Onu ne diye getirdin ey stannesi? Halbuki, yannda kalmas iin ne kadar srar etmi durmutun?'
dedi.
'Allah olumu bytt. Ben artk zerime den vazifeyi yerine getirmi bulunuyorum. Dorusu,
kendisinin bana bireyler gelmesinden de korktum. imdi, onu, istediin gibi, sana teslim ediyorum'
dedim.
'Sen bu halde deildin. Bana dorusunu haber ver?' dedi.
Kendisine hereyi haber vermedike beni brakmad, ve:
'Yoksa, sen ona eytann musallat olduundan m korktun?' dedi.
'Evet' dedim.
'Hayr! Vallahi, eytan iin, ona musallat olmaya, satamaya asla yol yoktur. Hi phesiz, benim
olum iin byk bir hal ve an vardr. Ben sana onun haberini bildireyim mi?' dedi.
'Evet! Bildir1 dedim.
'Ben ona hamile olduum zaman, am topraklarndan Busra'nn kklerini[178] bana aydnlatp
gsteren bir nurun benden ktn grdm.
Ona hamileliimde de, vallahi, bana hamilelikten daha hafif, daha kolay gelen birey grmedim.
Dourduum zaman, o, baka ocuklarn yere dtkleri gibi dmeyip, ellerini yere dayam, ban
semaya kaldrm olarak domutur.
imdi, sen onu bana brakp doruca yurduna gidebilirsin artk' dedi."[179]
Mekkelilere Ziyafet ekilii ve Halime Hatunun kramlara Gark Edilii
Halime Hatun der ki:
"Kureyliler ve sair halk sakinletikleri zaman, Abdulmuttalib, yirmi deve[180] ve ayrca, davar ve
sr da kestirip Mekke halkna yemek yedirdi.[181]
Fakirlere sadaka olarak da, 50 ratl[182] altn datt.[183]
Sonra da, benim iin hazrlanacak hereyi en gzel bir ekilde hazrlatp beni yurduma dndrd.
Ben, yurduma, tarif edemeyeceim her dnyalk hayrla dndm!
Muhammed, dedesinin yannda kald.
Abdulmuttalib'e, onun btn haberlerini anlattm.
Abdulmuttalib onu barna basp alad.
'Ey Halime! Hi phesiz, bu olum iin byk bir hal ve an vardr. Ben, o zamana erimeyi ne kadar
arzu ederdim!' dedi."[184]
Peygamberimiz (a.s.)n Halime Hatuna Sevgi ve Saygs
Peygamberimiz (a.s.), Halime Hatunu grdke:
"Benim annem, annem! Benim annem!" der, kendisine candan sevgi ve sayg gsterir, omuz atksn
yere serip onu oturtur, [185] bir dilei varsa hemen yerine getirirdi.[186]
Halime Hatun, bir gn, Peygamberimiz (a.s.) grmek iin Mekke'ye gelmiti.
Peygamberimiz (a.s.), o zaman, Hz. Hatice ile evli bulunuyordu. [187]
Halime Hatunu konukladlar ve arladlar.[188]
Halime Hatun; yurtlarnda hkm sren kuraklk ve ktlktan, hayvanlarnn krldndan dert yand.
Peygamberimiz (a.s.), bu hususta Hz. Hatice ile konutu.
Hz. Hatice, ona krk koyun ile, binmek ve yklerini tamak zere, bir de deve verdi.[189]
Peygamberimiz (a.s.); Mekke'nin fethinde Ebtah mevkiinde bulunduu srada, Halime Hatunun
kzkardei, grmcesi (kocasnn kzkardei) ile birlikte, Peygamberimiz (a.s.) ziyaret ve bir daarck
iinde ke peyniri (kelek) ve yourt kurusu ile eritilmi ya hediye etmiti.
Peygamberimiz (a.s.), ona hemen Halime Hatunu sordu. Vefat etmi olduu sylenince, Peygamberimiz
(a.s.)n gzleri yala doldu.
Onun, geride kimlerinin kaldn da sorup bilgi ald.
Bu stannenin kardeine elbise giydirilmesini, bir deveye bindirilmesini, kendisine ayrca 200 dirhem
gm para da verilmesini emretti.
Kadncaz sevinerek yurduna dnerken:
"Sen, kk iken de, bydkten sonra da ne gzel kefil olunansn, baklansn!" demekte idi.[190]
Hevazin temsilcileri iinde Medine'ye gelen ve Peygamberimiz (a.s.)a stannesi dolaysyla amca
den Ebu Servan da:
"Y Raslallah! Biz seni st emer olarak grdk. Fakat senden daha hayrl st emenini grmedik!
Biz seni stten kesilmi olarak grdk. Fakat senden daha hayrl stten kesilenini grmedik!
Biz seni gen iken de grdk. Fakat senden daha hayrl gen grmedik!" demitir.[191]
Peygamberimiz (a.s.)n Annesiyle Birlikte Medine'ye Gidii
Peygamberimiz (a.s.); Mekke'de, annesi Hz. Amine ile dedesi Abdulmuttalib b. Him'in yannda,
Yce Allah'n himayesinde yayor; Yce Allah, onu, peygamberlikle ereflendirecei iin, bir nebat, bir
gl gibi gzelce bytyordu. [192]
Peygamberimiz (a.s.), alt yanda iken; annesi Hz. mine, kocas Hz. Abdullah'n Medine'deki Ben
Adiyy b. Neccarlardan olan daylarn ziyaret ettirmek zere.[193] Peygamberimiz (a.s.) dads mm
Eymen ile birlikte iki deve zerinde Medine'ye gtrd ve Nbiga'nn evine indi.[194]
Rivayete gre; Hz. mine'nin Medine'ye gidii, zellikle, kocas Hz. Abdullah'n kabrini ziyaret
iindi.[195]
Zaten, Hz. mine her yl Medine'ye gidip kocasnn kabrini ziyaret ederdi. [196]
Kendisinin ayn maksatla, kaynpederi Abdulmuttalib ve dad mm Eymen'le birlikte Medine'ye
gittii de rivayet edilir. [197]
Neccar oullarnn daylklar, Abdulmuttalib'in days olmalarndan dolay idi.[198]
Him b. Abdi Menaf, Medine'de Ben Neccarlardan Amr'n kz Selma Hatunla evlenmi;
Abdulmuttalib, Selma Hatundan domutu.[199]
Peygamberimiz (a.s.)n Medine Ziyaretine Ait Baz Hatralar ve Yahudilerin Onun
zerindeki Tehisleri
Hz. Amine, Medine'deki Neccar oullarndan olan daylarn ziyaret ettirdikten sonra Peygamberimiz
(a.s.) Mekke'ye getirirken,[209] yolda hastalanp Ebva kynde duraklad.[210]
Baucunda duran cierparesinin yzne bakt.
Sonra da, ona yle hitap etti:
"Ey ekilen dehetli lm okundan, Allah'n lutfu ve yardm ile yz deve karlnda kurtulan ztn
olu!
Allah, seni mbarek ve devaml klsn!
Eer ryada grdklerim doru karsa, sen cell ve ikram Sahibi tarafndan dem oullarna hell ve
haram bildirmek zere gnderileceksin!
Allah, seni, milletlerle birlikte devam edip gelen putlardan, putperestlikten de esirgeyecek,
alkoyacaktr!
Her canl varlk lr.
Her yeni eskir.
Her yalanan, kocayan, zeval bulur, yok olur.
Ben de leceim.
Fakat, temelli anlacam.
nk temiz bir oul dourmu, arkamda hayrl bir anda brakm bulunuyorum ."[211]
Hz. mine, Ebva'da vefat etti.[212] Oraya da gmld.[213]
Hz. mine vefat ettii zaman otuz yanda idi.[214]
Ebv'a; Mekke ile Medine arasnda bir ky olup[215] Medine'ye Mekke'den daha yakndr.[216]
Medine'ye 23 mil,[217] yani be gnlk uzaklktadr.[218]
Hz. mine'nin Ebva'da vefat zerine, Peygamberimiz (a.s.), dads mm Eymen (Bereke) barna
bast.
Mekke'den binip gelmi olduklar iki deveden[219] birisine bindi. tekini yedei ne alarak, be
gnde, Peygamberimiz (a.s.) Mekke'ye getirip dedesine kavuturdu.[220]
Dnyada bylece babasz ve annesiz kalan Peygamberimiz (a.s.), Yce Allah hamisiz brakmad.
nce dedesinin, sonra da amcas Ebu Talib'in barna bastrd.[221]
Duh sresinin 6. yetinde:
"Rabbin, seni yetim bulup da barndrmad m?" buyurularak bu gerek hatrlatlr.[222]
Peygamberimiz (a.s.)n Dads mm Eymen'e Sevgi ve Saygs
Peygamberimiz (a.s.)n dads mm Eymen'in asl ad Beneke'dir.
Peygamberimiz (a.s.) Hz. Hatice ile evlendii zaman, Bereke de Hazreclilerin Haris oullarndan
Ubeyd b. Zeyd ile evlenmi, kendisinden Eymen domutu.
Eymen, Huneyn gazasnda ehit olmutur.
mm Eymen; Ubeyd'den sonra, Zeyd b. Harise ile evlenmi, sme adndaki olu dnyaya gelmitir.
[223]
Peygamberimiz (a.s.) bu dadsn sk sk ziyaret[224] ve kendisine "Ey anne!" diye hitap eder;[225]
"Annemden sonra, annem!" diyerek sevgi ve sayg gsterir,[226] ona baktka:
"Bu, benim ev halkmdan sa kalandr!" buyururdu.[227]
Peygamberimiz (a.s.)n Hz. mine'nin Kabrini Ziyaret Edii
Peygamberimiz (a.s.); Hudeybiye umresine giderken, Ebva kyne uramt. [228] Annesi Hz.
mine'nin kabrini ziyaret iin Yce Allah'tan izin istemi, izin verilince de[229] gidip kabrin zerini
eliyle dzlemi,[230] alam, yanndakileri de alatmt.[231] Ne iin alad sorulunca: "Rahmet
duygusu beni rikkate getirdi de aladm!" buyurmutur.[232]
Abdulmuttalib Dedenin Peygamberimiz (a.s.)n zerine Kanat Gerii
Abdulmuttalib Dede; babasz ve anasz kalan torununu yanna alp efkatle barna bast.
Oullarndan hibirine gstermedii efkati ona gsterdi. Onun zerine kanat gerdi, titredi durdu.[233]
Abdulmuttalib Dedenin; uyurken veya odasnda yalnz iken, yanna hi kimse giremez,[234] Kabe'nin
Hicr'inde serili minderine de, kendisinden bakas oturamazd.[235]
Fakat, Peygamberimiz (a.s.) dedesinin yanndan hi ayrlmaz; odasnda yalnz olduu, uyuduu srada
bile, dedesinin yanna serbeste girer kard.[236]
Kabe'nin glgesinde serili minderin zerine-babalarna tazim ve sayglarndan dolay-oullarndan
hibiri oturmaz, evresinde dururlarken; Peygamberimiz (a.s.) gelip dedesinin minderine serbeste
otururdu.
Amcalarnn, kendisini minderden ekmek iin tuttuklarn grd zaman, Abdulmuttalib:
"Braknz olumu![237] Vallahi, onun byk bir hal ve an vardr!" der, minderinin zerinde yanna
oturtup srtn eliyle svazlar, o ne yapsa houna giderdi.[238]
Peygamberimiz (a.s.), yine bir gn, dedesinin Hicr'de serili minderinin zerine oturmu, bir adam
ekip kendisini minderden kaldrnca, alamaya balamtr.
Abdulmuttalib:
"Olum ne iin alyor?" diye sordu.
"Mindere oturma isteine engel olundu!" dediler.[239]
Abdulmuttalib:
"Braknz olumu! Minderin zerine otursun! Herhalde o, kendisinde bir eref duyuyor. Onun ne
kendisinden nce gemi, ne de sonradan gelecek hibir Arab'n eriemeyecei bir erefe ereceini
umuyorum!" dedi.[240]
Abdulmuttalib Dede bu sevgili torununu yanna almadka yemek yemez;
"Olumu yanma getiriniz!" der, yanna getirtirdi.[241]
Yemei getirildii zaman da onu yanna alr, bazan da dizine oturtup yemein en nefisini hep ona
yedirir,[242] o gelmedike yemeklere el srmez, onun gelmesini bekler, srtn svazlar, ban ve azn
per, szleri ve hareketleri hep houna giderdi.
Edep ve terbiyesine de ok dikkat ederdi.[243]
Peygamberimiz (a.s.), sekiz yana kadar, yani Abdulmuttalib dedesinin vefatna kadar, onun yannda
kald.[244]
Yemen Hkmdar Seyf b. Z Yezen'in Yannda Saklad Bir Kitapta Peygamberimiz
(a.s.) Hakknda Yazl Haberleri Abdulmuttalib'e Aklay
Seyf b. Z Yezen; Kisr tarafndan Yemen hkmdarlna tayin edilip[245] tahta oturduktan sonra her
taraftan Arap heyetleri gelip kendisini tebrik ettikleri srada,[246] Mekke'den gelen on kiilik tebrik
heyetinin banda Abdulmuttalib b. Him bulunuyordu.[247]
Abdulmuttalib ve arkadalar, hkmdar, hkmdar selmyla* selamladlar.
Abdulmuttalib, temsilci olarak hkmdarn nnde, ayakta durdu.[248]
Konumak iin, hkmdardan izin istedi.[249]
Seyf b. Z Yezen:
"Eer krallar nnde konuabilir kiilerden isen, sana izin verilmitir.[250] Konu bakalm!" dedi.
[251]
Abdulmuttalib; Seyf b. Z Yezen'in bulunduu makama liyakatini, asaletini, babasnn ok hayrl bir
hkmdar, kendisinin de onun hayrl bir halefi olduunu., belirttikten sonra:
"Ey hkmdar! Bizler, Allah'n dokunulmaz kld Harem'inin halk ve Beyt'inin (Kabe'sinin)
hadimleri olup, zaferini tebrik heyetiyiz; ziyareti heyet deiliz!" dedi.
Hkmdar Seyf:
"Ey konuan kii! Sen kimsin?" diye sordu.
Abdulmuttalib:
"Ben, Abdulmuttalib b. Him'im" dedi.
Hkmdar:
"Demek, sen kzkardeimizin olusun ha!" dedi*
Abdulmuttalib:
"Evet!" deyince, hkmdar:
"Yaknma gel!" dedi.
Yaklanca, hem ona, hem arkadalarna:[252]
"Demek, sizler, Kurey'l-Ebth'snz?" dedi.
"Evet!" diye cevap verdiler.[253]
Hkmdar:
"Ho geldiniz, safa geldiniz! Sizler, yannda emniyet ve huzur bulacanz, bol bol ihsanlar veren bir
kraln yanna geldiniz! Kral ilk konumanzdaki szlerinizi dinledi ve akraba olduunuzu anlad, ziyaret
vesilenizi kabul etti. Sizler burada oturduunuz mddete, gece ve gndz sohbet edilmeye, oturulup
konuulmaya,[254] vlmeye,[255] arlanmaya, ayrlp giderken de ihsan olunmaya layk,[256] erefli,
[257] anl[258] kiilersiniz!" dedikten sonra, maiyetine onlarn konuk ve eliler konana gtrlp
misafir edilmelerini emretti. Emri yerine getirildi.
Orada bir ay oturdular.
Hkmdar, bir gn, Abdulmuttalib'e haber salp:[259]
"Arkadalarnn arasndan bir tek sen benim yanma gel!" dedi.
Abdulmuttalib, hkmdarn huzuruna vard zaman, onu yalnz bir halde buldu. Yannda hi kimse
yoktu.
Hkmdar Abdulmuttalib'i yanna yaklatrd, tahtnda onunla birlikte oturdu.[260]
"Merhaba! Ho geldin, safa geldin!" dedikten sonra;[261]
"Ey Abdulmuttalib! Ben sana bildiim bir iin srrn emanet edeceim ki, o srr, senin yerinde
bakas olsayd, amazdm!
Fakat, ben, onun madenini sende grdm.
Bunun iin, onu sana aklayacam!
Yce Allah bu hususta izin verinceye kadar, bu sr senin yannda masun ve mahfuz kalsn!
phesiz ki, Allah emrini yerine getirir.
Ben, gizli Kitab'da, kendimize tahsis edip bakasna kapal tuttuumuz ilimde; yaamann erefi,
lmenin fazileti bulunan, genellikle btn insanlar ve heyet arkadalarn, zellikle de seni ilgilendiren
ok byk, ok anl bir haber buldum!" dedi.[262]
Abdulmuttalib:
"Ey hkmdar! Btn gebe halk ardarda sana feda olsun! Nedir o byk ve anl haber?" diye
sordu.
Hkmdar:
"Tihme blgesinde bir ocuk doacak. Almet olarak, onun iki krei arasnda bir ben bulu-nacak!
[263] Kyamet gnne kadar, kendisinde imamlk, sizde de seyyidlik olacak!" dedi.[264]
Abdulmuttalib:
"Zt- Devletinden, lanet ve nefreti mucip haller sdr olmasn!" diyerek onu hkmdar selam ve
duasyla selamlayp:
"Eer hkmdarlk makamnn heybetini, ululuunu gz nnde tutmak zorunluluu olmasayd,
sevincimi arttracak beareti biraz daha aklamak ltfunda da bulunmalarn kendilerinden dilerdim!"
dedi.
Bunun zerine, hkmdar
"Bu zaman, onun doaca zamandr.
Hatta, belki de domutur!
Onun ismi Muhammed; babas ve annesi lm olacak!
Kendisinin bakmn, dedesi ve amcas zerlerine alacak!
Allah, onu apak tebligat yapan peygamber gnderecek!
Bizden, ona Ensar (yardmclar) yapacak!
Dostlarn onlarla aziz, dmanlarn da onlarla zelil klacak!
O, arzn en kymetli yerlerini fethedecek!
Onun doumu ile, ategede snecek!
Bir olan Rahmn'a ibadet edilecek!
Kfr ve taknlklar yasaklanacak!
Putlar krlacak!
eytan recmolunacak, talanacak!
Onun sz hak ile btl arasn ayrc, hkm srf adalet, tam ve dosdoru hkm olacak!
O daima iyilii buyuracak ve ileyecek, ktlkten de sakndracak ve onlar ortadan kaldracaktr!"
dedi.
Abdulmuttalib:
"mrn uzun, saltanatn srekli, an ve erefin yce olsun!
Acaba hkmdar bu hususta beni sevindirecek baz aklamalar daha yapmak lutfunda bulunurlar m?"
dedi.
Hkmdar Seyf:
"rtlerle rtl Beytullah'a, mucizelere ve semav kitablara andolsun ki, ey Abdulmuttalib! Hi hilaf
yok, muhakkak ki sen onun atassn!" deyince, Abdulmuttalib sevincinden yere kapand.
Hkmdar:
"Ban yerden kaldr! Kalbin ferahlad. mrn uzad. in ykseldi!
Sana, anlattklarmdan, idrak ettiin, kavutuun birey var m?" dedi.
Abdulmuttalib:
"Evet ey hkmdar! Benim ok sevgili, zerine titrediim bir olum vard. Onu senin kavminin
ereflilerinden birinin kz olan mine birli Vehb b. Abdi Menaf ile evlendirin itim. mine, dnyaya bir
ocuk getirdi.[265] Onun ismini Muhammed koydum.[266] ki kreinin arasnda da bir ben vardr!
Anlattn almetlerin hepsi de kendisinde mevcuttur.[267] Onun babas ve annesi de vefat etmitir.
Kendisinin bakmn, ben ve amcas, zerimize alm bulunuyoruz" dedi.
Bunun zerine, hkmdar Seyf:
"Onun hakknda sana sylediklerim, senin sylediin gibidir.
Olunu iyi koru!
Onun hakknda Yahudilerden sakn!
nk, Yahudiler ona dmandrlar!
Fakat, Allah onlara bu hususta yol ve frsat vermeyecektir.
Yanndaki heyet arkadalarndan, yalnz sana am olduum eyleri, onlara da drl tut! Sakn
aaym deme!
Sizde bulunacak reislii, onlarn ve oullarnn da kskanp onun bana gaileler karmayacaklarndan
emin deilim.
Eer onun peygamber olarak gnderileceinden nce lmeyeceimi bilseydim, svarilerim ve
piyadelerimle birlikte gider,[268] Yesrib'i (Medine'yi) hicret yurdu,[269] devletime bakent yapardm !
[270]
Ben, Ntk Kitab'da ve Sabk limde buldum ki: Yesrib onun hicret ve nusret yurdu,[271] iinin
muhkemleecei, kabrinin ve yardmclarnn bulunaca yer olacaktr![272]
Ne olurdu, onu fet ve belalardan ben koruya idim!" dedi.
Hkmdar; Kurey heyetinden her bir delegeye onar kle, onar cariye,[273] yzer deve,[274] beer
ratl (ntl) altn, onar ratl gm,[275] Yemen elbiselerinden ikier kat elbise, ii anberle doldurulmu birer
kutu;
Abdulmuttalib'e ise, bunlardan onar kat verilmesini emretti ve ona:
"Bir yl geince, onun (Peygamberimiz (a.s.)'n) iinden neler vukua geldiinin haberini bana getir!"
dedi.[276]
Abdulmuttalib, heyet arkadalarna, sk sk:[277]
"Ey Kurey cemaat! inizden hi kimse hkmdarn bana olan bol ihsanna gpta da, kskanlk da
etmesin!
Hkmdarn btn bu ihsan, bana ve benden sonra soyumdan geleceklere olacak eref ve izzetin
yannda, ok az kalacaktr!" derdi.
Kendisine:
"Bu, ne zaman olacak?" dediklerinde de:[278]
"Bir zaman sonra zuhur edecek, aa kacak;[279] dediim ey[280] bilinecektir!" derdi.[281]
Seyf b. Z Yezen, ne yazk ki, yl gemeden ld.[282] Daha dorusu, ldrld. Yemen'den tardettii
Habelilerden edindii hizmetiler bir gn hkmdar kendisine mahsus avlanma yerinde yalnz bana
bulunduu srada harbeleriyle mzraklayp ldrerek da balarna kamlar, hkmdarn adamlar da
onlarn hepsini yakalayp ldrmlerdir.[283]
Mdlic Oullarnn Peygamberimiz (a.s.) Hakkndaki Tehisleri
Peygamberimiz (a.s.) bir gn ocuklarla oyuna dalarak Redm'e[284] kadar varp dayanmlard.
Orada, Mdlic oullarndan bir cemaat, Peygamberimiz (a.s.) yanlarna ardlar.
Kendisinin iki ayana baktlar ve izini izlediler.
O srada, Abdulmuttalib'le karlap kucaklatlar.
Abdulmuttalib'e:
"Bu ocuk senin neslinden midir?" diye sordular.
Abdulmuttalib:
"Olumdur" dedi .[285]
Mdlic oullar:
"Onu iyi koru! nk, biz, Makam'daki ayak izine bununkinden daha ok benzeyenini grmedik"
dediler.
Abdulmuttalib, olu Ebu Talib'e:
"Bak! Bunlar ne sylyorlar? it!" dedi.
Bunun iin, Ebu Talib, Peygamberimiz (a.s.) titizlikle korur dururdu.[286]
Mdlic oullar; kyafet, almet ve ayak izlerinden anlamaktaki maharetleriyle tannrlard. [287]
Makam- brahim, zerinde brahim (a.s.)n iki ayann izi bulunan mbarek bir ta olup,[288]
Kur'n- Kerm'de de "Makam- brahim" diye anlr.[289]
Necran Uskufunun[290] Peygamberimiz (a.s.) Hakkndaki Tehisi
Abdulmuttalib, bir gn, Kabe'nin yannda, Hicr'de oturuyor, kendisinin dostu olan Necran uskufu da
yannda bulunuyordu.
Uskuf, sz arasnda:
"smail oullarndan gelecek olan son peygamberin sfatn kitablarda bulduk. Kendisinin doum yeri
burasdr. Sfatlar da yledir, yledir" diyerek onlar birer birer sayd srada, Peygamberimiz (a.s.)
oraya geliverdi. Uskuf ona bakt. Onun gzlerine bakt, arkasna bakt, ayaklarna bakt da:
"te o, budur! Bu ocuk senin neslinden midir?" dedi.
Abdulmuttalib:
"Olumdur" dedi.
Uskuf:
"Biz onun babasn kitablarda sa bulmadk!?" dedi.
Abdulmuttalib:
"O, benim olumun oludur! Bu daha domadan, annesi buna hamile iken, babas vefat etmiti"
deyince, uskuf:
"imdi dorusunu syledin!" dedi.
Abdulmuttalib, oullarna:
"Kardeinizin olunu iyi koruyunuz! Onun hakknda sylenilen eyi iitmiyor musunuz?" dedi.[291]
Abdulmuttalib Dedenin Peygamberimiz (a.s.) Hakknda mm Eymen'i Uyar
Peygamberimiz (a.s.)n dads mm Eymen Bereke derki:
"Reslullah (a.s.)a bakarken, bir gn, dalmm, onun yanmdan uzaklap gittiini bilememiim.
Abdulmuttalib birdenbire baucuma dikildi.[292]
'Ey Bereke!' dedi.[293]
'Buyur!' dedim.
'Olumu nerede buldum, biliyor musun?' dedi.
'Bilmiyorum!' dedim.[294]
'Olumdan gaflet etme![295] Onu sidre aacnn yaknnda, ocuklarn yannda buldum.[296] Kitab
Ehli olanlar [Yahudiler ve Hristiyanlar], bu olumun bu mmetin peygamberi olacan sylyorlar.[297]
Ben oluma onlarn zarar vermeyeceklerinden emin deilim1 dedi ."[298]
Peygamberimiz (a.s.)n Kaybolan Develerini Bulup Getirii
Kindir b. Sad, babas Sad'den; Betiz b. Hakm'in babasnn da, dedesi Muaviye b. Hayda'dan
grgye dayanan rivayetine gne, demilerdir ki:[299]
"Cahiliye devrinde yaptm hacda,[300] Beytullah' tavaf ettiim srada, bir adam grdm ki,[301]
hem Beytullah' tavaf ediyor,[302] hem de:
'Ey Rabbim! Muhammed'i bana geri evir!1 diyerekyalvanyordu.
'Kim bu?' diye sordum.
'Abdulmuttalib b. Him'dir.[303] Bu, Kureylerin seyyidi ve seyyidinin olu Abdulmuttalib b.
Him b. Abdi Menaf'tr1 dediler.
'Muhammed, bunun neslinden midir?' diye sordum.
'Olunun oludur ve o, kendisine insanlarn en sevgilisidir.
Kendisinin pek ok develeri vardr. lerinden birisi kaybolunca, onu aramaya oullarn gndermiti.
Oullarnn dnleri gecikince,[304] kaybolan deveyi aramaya olunun olunu da gndermiti. Onu
hibir ie gndermezdi ki, o onu[305] baarmam i,[306] getirmemi olsun.[307] Fakat, bu sefer o da
gecikti, elendi kald1 dediler.[308]
Aradan ok gemeden,[309] daha bulunduum yerden ayrlmadan,[310] torunu[311] peygamber[312]
Muhammed (a.s.) deve ile[313] kageldi.[314]
Abdulmuttalib onu kucaklayp barna bast.[315]
'Yavrucuum![316] Ben sana yle zldm ki, ben hibir eye bunun kadar zlmem isimdir. Vallahi,
[317] ben bir daha seni hibir hacete gndermeyeceim.[318] Bundan sonra, seni hibir zaman yanmdan
ayrmayacam' dedi."[319]
Abdulmuttalib Dedenin Yamur Duas in Peygamberimiz (a.s.) Ebu Kubeys
Dana Omuzunda kar
Ebu Talib Amcann zevcesi Ftma Hatun; faziletli,[415] iyi halli bir kadnd. [416]
Peygamberimiz (a.s.)n yannda, onun byk bir mevkii ve itibar vard.[417]
Ftma Hatun vefat ettii zaman Peygamberimiz (a.s.)n gzlerinden yalar akm;[418] "Bugn annem
vefat etti!" buyurup[419] gmleini ona kefen olarak sardrm,[420] cenaze namazn kldrm.[421]
gmlecei kabrin iine inip yannn zerine uzandktan sonra onu indirtmiti.[422]
"Biz, senin buna yaptn eyi bakasna yaptn hi grmedik!?" dedikleri zaman:
"Ebu Talib'den sonra, bu kadncaz kadar bana iyilik eden hibir kimse yoktur!
hirette Cennet elbiselerinden elbise giymesi iin, ona gmleimi sardrdm.
Kabre snmas iin de, oraya kendisiyle birlikte uzandm!" buyurmutur.[423]
Peygamberimiz (a.s.), bu yengesi iin duyduu zntden hayrete denlere de:
"O, beni douran annemden sonra, annemdi.
Kendisinin ocuklar a durur, suratlarn asarlarken, o nce benim karnm doyurur, sam tarar ve
glyalaryla yalard.
O, benim annemdi! [424]
Cebrail ((a.s.)), Yce Rabbim tarafndan:
'Bu kadn, Cennetliklerdendir!1 diye bana haber verdi" buyurmu[425] ve:
"Allah seni yarlgasn ve hayrla mkfatlandrsn!
Allah sana rahmet etsin ey annem!
Sen, benim annemden sonra, annemdin!
Kendin a durur, beni doyururdun!
Kendin plak durur, beni giydirirdin!
En nefis nimetlerden kendi nefsini alkor, bana tattrrdn!
Bunu da, ancak Allah'n rzasn ve ahiret yurdunu umarak yapardn!
Allah ki, diriltendir, ldrendir, hi lmeyen diridir O!
Y Allah! Annem Ftma binti Esed'i af ve mafiret et!
Ona hccet ve delilini anlat!
Girdii yeri genilet!
Ben peygamberinin ve benden nceki peygamberlerinin hakk iin, duam kabul buyur ey
merhametlilerin en merhametlisi olan Allah!" diyerek, onun hakknda dua etmitir.[426]
Peygamberimiz (a.s.); bu mbarek Cennetlik hatunu, sa bulunduu mddete, gidip ziyaret eder, onun
evinde kuluk uykusu uyurdu.[427]
Ezd-i enue'li ifin Peygamberimiz (a.s.) Hakkndaki Tehisi
Ezd-i enue kabilesine mensup bir if vard.[428]
Iyafet; kular "Kt!" diye azarlayarak kiileyip, onlarn isimlerinden, seslerinden, ini ve
geilerinden uurluluk veya uursuzluk karmaya almak demektir ki, bu, Araplarn ou zaman
yapageldikleri detlerindendi.[429]
if de, kyafet, almet ve izlerden anlayan, gelecek hakknda kehnette bulunan, kuun umas gibi
eylerden hkm karan falc demektir.[430]
Ezd-i enue'li if Mekke'ye geldii zaman, Kureyler oullarn ona gtrr, fallarna baktrrlard.
Ebu Talib de, o zaman ocukluk anda bulunan Peygamberimiz (a.s.), falna baktrmak iin,
bakalaryla birlikte, ona gtrmt. Falc; Peygamberimiz (a.s.)a yle bir baktktan sonra, bireyle
biraz megul olup iini bitirir bitirmez:
"Yanma getirsenize o ocuu!" dedi durdu.
Ebu Talib, onun byle Peygamberimiz (a.s.)n zerine dtn grnce, onu gstermedi.
ifin "Yazklar olsun size! Demin grm olduum ocuu yanma getirsenize! Vallahi, ileride onun
an byk olacaktr!" deyip durduu srada, Ebu Talib, Peygamberimiz (a.s.)la birlikte, oradan yavaa,
sezdirmeden ayrlp evine gitti.[431]
Peygamberimiz (a.s.)n Kalbine Re'fet ve Rahmet Dolduruluu
Peygamberimiz (a.s.), on yan birka ay gemi olduu srada knda, zerinden bir sesin geldiini
iitti.
Ban kaldrp bakt zaman, bir adamn dier bir adama:
"Bu o mudur?" diye sorduunu grd.
Sorulan adam:
"Evet!" dedi.
Ne yzleri, ne de giyinileri hibir kimseninkine benzemeyen bu adamlar, Peygamberimiz (a.s.)
karlayp kollarndan tuttular.
Peygamberimiz (a.s.), onlarn tutularn hi hissetmedi.
Onlardan birisi, arkadana:
"Yatr onu!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), hi abalatmadan, eip bkmeden yere yatrdlar.
Onlardan biri, br arkadana:
"Yar onun gsn!" dedi.
O da, Peygamberimiz (a.s.)n gsn yard.
Gs ne kanad, ne de ard.
Yine, biri brne:
"Kin ve kskanl kar iinden!" dedi.
O da, phtlam kan gibi birey karp att.
Yine, biri brne:
"Rahmet ve re'fet doldur!" dedi.
Bundan sonra, Peygamberimiz (a.s.); kklere kar son derecede efkatli, byklere kar son derece
merhametli oldu.[432]
Peygamberimiz (a.s.)n Amcasyla Birlikte Busra'ya Gidii
Peygamberimiz (a.s.) on iki yanda bulunduu srada idi.[433] Kureyler, am'a gtrp satmak
zere pek ok ticaret mallan hazrlamlar, Ebu Talib de bu ticaret kervanna katlp gitmeye hazrlanmt.
Peygamberimiz (a.s.), kendisini de yannda gtrecek mi diye bekleyip duruyordu.
Yola klaca srada, btn erkek ve kz kardeleri, Ebu Talib'i uurlamaya gelmilerdi.
Ebu Talib'in, Peygamberimiz (a.s.)a ok sevgisi ve efkati vard. Ona:
"Sen de benimle birlikte gidermiin?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.)n amcalar ve meleri (halalar), Ebu Talib'e:
"Bu yataki bir ocuk, hastalklara uratlmak iin, yemesi imesi bol bir yere gtrlmez!" dediler.
[434]
Bunun zerine, Ebu Talib Peygamberimiz (a.s.) hastalktan korumak zere[435] geride brakmaya
karar verince, Peygamberimiz (a.s.) alad.[436]
Ebu Talib:
"Ey kardeimin olu! Sana ne oldu? Herhalde, seni geride braktm iin alyorsun?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet!" dedi[437] ve Ebu Talib'in devesinin yularndan tutup:
"Benim ne babam var, ne annem!" dedi.[438]
Ebu Talib rikkate geldi:
"Vallahi, seni yanmda gtreceim! Hibir zaman, ne o benden ayrlacak, ne de ben ondan
ayrlacam!" dedi ve Peygamberimiz (a.s.) yannda gtrd.
Kurey ticaret kervan, am topraklarndan Busra'da konaklad.[439]
Busra'da Rahip Bahra ile Buluulmas
Busra'da, Rahip Bahra diye anlan bir rahip, bir de, onun iinde barnd manastr vard. Bahra,
Hristiyanlarn en limi idi. Hristiyanlarn ilmi, onda ve buradaki manastrda idi.
nk, burada; bykten bye geerek gelen bir kitap vard ki, bu manastrda o gne kadar gelip
gemi rahiplerden, bu kitabdan yararlanmayan, bilgi almayan yoktu.[440] Bahra'nn asl ad Circis veya
Sercis idi.[441]
Kendisi Teyma Yahudilerinden ve Yahudi limlerinden olup,[442] sa (a.s.)n dininde idi.[443]
Kurey ticaret kervan bu sefer onun manastrnn yaknnda konaklam bulunuyordu.[444]
Rahip Bahra'nn Kervan Halkna Ziyafet ekii
Kurey ticaret kervanlar daha nceki yllarda defalarca gelip uradklar halde Rahip Bahra onlarla
hi konumaz, ilgilenmezken, bu yl, manastrnn yaknnda konakladklar zaman, onlar iin birok
yemekler yaptrmt.
Bu da, kendisinin manastrnda oturduu yerden, Peygamberimiz (a.s.)a ait baz eyler grm
olmasndan ileri gelmiti.
Rivayete gre; Bahra manastrda bulunduu srada, kafile ilerlerken bir bulutun kervandakiler
arasnda Peygamberimiz (a.s.) glgelediini, sonra gelip manastrnn yaknnda bir aacn glgesine
indikleri zaman bulutun aac glgelediini, aacn dallarnn da Peygamberimiz (a.s.)n zerine doru
eildiini ve onu glgesinin altna aldn grmt.
Bahra btn bunlar grnce manastrndan indi, ve:
"Ey Kurey cemaat! Ben sizin iin, yemek yaptm.
Sizin kk byk, kle hr, olanlarnzn yemekte hazr bulunmanz arzu ediyorum!" diye haber
gnderdi.
Yemek iin geldikleri zaman, Kureylerden birisi:
"Vallahi, ey Bahra! Senin bugn alacak bir halin var! Biz sana ok kere urardk da, bize byle
birey yapmazdn. Bugn, sendeki bu hal nedir?" dedi.
Rahip Bahra:
"Doru syledin! Siz konuksunuz, arlanmaya layksnz. Ben de sizi arlamay arzu ettim ve hepiniz
yiyesiniz diye yemek yaptm!" dedi.
Hepsi gelip sofra banda toplanm, yalnzca Peygamberimiz (a.s.), ocuk ve yaa onlarn hepsinden
kk olduu iin, aacn altndaki yklerin yannda beki olarak geride kalmt.
Bahra, gelenlere birer birer bakp bildii ve kitabda bulduu sfatlan hibirinde gremedii iin:
"Ey Kurey cemaat! Sizden, bu yemekte hazr bulunmayan, geride kalan bir kimse var m?" diye
sordu.
Kureyler
"Ey Bahra! Senin yemeine gelmesi gerekenlerden, bir ocuktan baka, kimse geride kalmad! O
ocuk da aramzda yaa cemaatn en k olup, arlklarn yannda geride kald" dediler.
Bahra:
"Yapmaynz! Onu da arnz! Bu yemekte, sizinle birlikte, o da bulunsun!" dedi.
Ticaret kafilesinde Kureylerden bir zt
"Lt ve Uzz'ya andolsun ki; aramzdan, Abdullah b. Abdulmuttalib'in olunun bu yemekten geride
kal, bizim iin, knanacak bir tutumdur!" dedikten sonra, kalkt. Ona doru vard. Kolundan tutup getirdi
ve sofradakilerin yanna oturttu.[445]
Rahip Bahra'nn Peygamberimiz (a.s.) Hakkndaki Tehisi ve Ebu Talib'i Uyar
Rahip Bahr; Peygatm berim iz (a.s.) grr grmez, ona dikkatli dikkatli bakmaya ve bedeninden
baz uzuvlarn szmeye balad.
Peygamberimiz (a.s.)a baktka, kitabda yazl sfatlan onda buluyordu.
Cemaat yemeklerini yiyerek daldklar zaman, Bahra, Peygamberimiz (a.s.)n yanna gelip:
"Ey ocuk! Ben sana baz eyler soracam. Lt ve Uzz hakk iin, sorularm cevaplandr!" dedi.
Bahr; Lt ve Uzz adna yemin ettiklerini, and itiklerini Kureyilerden iittii iin, Peygamberimiz
(a.s.)a da byle and vermiti.
Peygamberimiz (a.s.):
"Lt ve Uzz adna yemin vererek bana birey sorma!
Vallahi, ben, hibir eyden, onlardan nefret ettiim kadar nefret etmem!" dedi.
Bahra:
"yle ise, Allah akna, sana soracam eyler hakknda bana cevap ver!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Bana istediini sor!" dedi.
Bunun zerine, Bahra; Peygamberimiz (a.s.)a, uyku durumu ve bunlardan baka halleri ve ileri
hakknda birok sorular sordu.
Peygamberimiz (a.s.) da sorulara cevaplar verdi ki, hepsi de Bahra'nn bildii sfatlara uyuyordu.
Bahra, en sonunda, Peygamberimiz (a.s.)n srtna da bakt.
ki omuzu arasndaki peygamberlik hteminin de, bildii ekilde, yerli yerinde bulunduunu grd.
Rahip Bahra, sorularn sorup bitirdikten sonra, Peygamberimiz (a.s.)n amcas Ebu Talib'in yanna
geldi. Ona:
"Bu ocuk senin neslinden midir?" diye sordu.
Ebu Talib:
"Olumdur" dedi.
Bahr:
"O, senin olun deildir! Bu ocuun babasnn sa olmas uygun deildir!" dedi.
Ebu Talib:
"O, benim kardeimin oludur!" dedi.
Bahra:
"Babasna ne oldu?" diye sordu.
Ebu Talib:
"Annesi buna hamile iken, babas ld!" dedi.
Bahra:
"Doru syledin!" dedi.[446]
"Annesi ne oldu?" diye sordu.
Ebu Talib:
"ld!" dedi.
Bahra:
"Doru syledin![447]
Kardeinin olunu hemen memleketine geri evir!
Yahudilerin ona zarar vermelerinden sakn!
Vallahi, Yahudiler onu grp de benim onda bulunduunu anladm eylerin onda bulunduunu
anlayacak olurlarsa, muhakkak onu ldrmeye kalkrlar!
Senin kardeinin olunun ok byk bir hal ve an olacaktr!
Sen, onu memleketine gtrmekte acele et![448]
Biz, onun son peygamber olacan kitablarmzda ve atalarmzdan bize yaplan rivayetlerde bulmu
uzdur![449]
Bu hususta bizden ahd ve msaklarda alnmtr!" dedi.
Ebu Talib:
"Sizden bu msaklar kim ald ola?" deyince, Bahra glmsedi, sonra da:
"Yce Allah, onu sa b. Meryem'e indirdii kitabda ald.
Sen, elenip kalmay azalt da, onu memleketine ve doum yerine hemen dndr!" dedi[450] ve:
"Sen onun zerine titrersin, deil mi?" diye sordu.
Ebu Talib:
"Evet!" dedi.
Bahra:
"Vallahi, onu am'a gtrecek olursan, artk kendisini hibir zaman ev halkna kavuturamazsn!
Muhakkak onu ldrmeye kalkarlar!
Onlar buna dmandr!ar![451]
Kardeinin olunu, sakn Yahudilerin bulunduu oralara kadar gt reyim deme!
nk, Yahudiler dmanlk ehlidirler.
Bu ocuk, bu mmetin peygamberi olacaktr!
Kendisi, Araplardandr.
Halbuki Yahudiler gelecek peygamberin srail oullarndan olmasn isterler, bu ocuu kskanrlar.
Sen, kardeinin olu hakknda onlardan sakn.[452]
yi bil ki, ben sana kar zerime den t vazifesini yerine getirmi bulunuyorum" dedi.[453]
Busra'da Yahudinin Peygamberimiz (a.s.)a Suikast Teebbsnde Bulunmalar
ve Rahip Bahra Tarafndan Vazgeirilmeleri
Rivayet edildiine gne; Peygamberimiz (a.s.)n amcas Ebu Talib'le yapt am seferi srasnda
Rahip Bahra'nn Peygamberimiz (a.s.)da grd eyleri, Ehl-i Kitabdan,[454] YahudiIerden[455] Zebir,
[456] Temmam[457] ve Deri adlarndaki[458] kimselerde grdler.[459]
Peygamberimiz (a.s.) ldrmeyi tasarladlar.
Bunu Rahip Bahra ile de konumaya gelip, konutular.[460]
Bu Yahudiler; Peygamberimiz (a.s.)a suikast hususundaki grlerine Rahip Bahra'nn da katlacan
sanyorlard.[461]
Rahip Bahra onlar byle bireye girimekten en iddetli bir nehy ile nehyetti.[462]
Kendilerine, Allah' hatrlatt.
Kitabda, gelecek peygamberin zikrini ve sfatn bulduklarn, onu ldrmek isteseler de
ldremeyeceklerini anlatt.[463] Onlara:
"Siz de, onun sfatn, Kitabda bulamadnz m?" diye sordu.
"Evet! Bulduk" dediler.
Bahra:
"O halde, onu ldrmeye, sizin iin yol ve imkn yoktur!" dedi.[464]
Bunun zerine, onlar Bahr'nn syledii szlerin doruluuna kanaat getirerek Peygamberimiz (a.s.)
braktlar, geri dnp gittiler.[465]
Ebu Talib de, Rahip Bahra'nn tavsiyesi zerine, Peygamberimiz (a.s.)la birlikte, oradan hemen
Mekke'ye dnd.[466]
Bir Aklama
bn shak'n (doumu: 85, lm: 151 Hicr) son zamanlarda bulunup 1401/1982 ylnda yaynlanan
Kitbu'l-Mbted ve'l-meb'as ve'l-megz'sinin metninde Ebu Talib'in bu seyahat hakknda syledii 12,
18 ve 13 beyitlik manzumesinin bulunduu ve bunlarda Mekke'den yola klar, Busra'da Rahip
Bahra tarafndan arlanlar ve isimleri de aklanan Yahudi tarafndan Peygamberimiz (a.s.)a
yaplmak istenilen suikastn Rahip Bahra tarafndan nlenii hadiselerinin dile getirildii grlr.[467]
Bu manzumeler; Bey ha k tarafndan da (doumu: 384, lm: 458 Hicr), bn Askir tarafndan da
(lm: 571 Hicr), 5 heyl tarafn dan da (doumu: 508, lm: 581 Hicr) bilinmekte idi.
Hatta, bn Askir, bunlardan 12 ve 18 beyitlik olanlarn kitabna[468]; Sheyl de 18 beyitlik olannn
bandan 9 beytini Ravdu'l-nf'ne[469] kaydetmitir.[470]
Peygamberimiz (a.s.)n sim ve Sfatlarnn Ehl-i Kitab Nezdinde Belli Oluu
Peygamberimiz Muhammed (a.s.)n isim ve sfatlan, Musa (a.s.)a indirilen Tevrat'ta ve sa (a.s.)a
indirilen ncil'de yazl olup Ehl-i Kitab olan Yahudi ve Hristiyan bilginleri bu hususta tam bilgiye sahip
bulunmakta,[471] kendilerine Kitab verilenler, Peygamberimiz (a.s.) z oullarn tandklar gibi
tanmakta idiler.[472]
Nitekim, Yahudi limlerinden iken Mslman olan Abdullah b. Selam:
"Ben, Reslullah (a.s.), kendi olumu tandmdan daha ziyade tanrm!" dedii zaman, Hz. mer
"Ey Selam'n olu! Bu, nasl tanma?" diye sormutu.[473]
Abdullah b. Selam:
"Ben, Muhammed ((a.s.))n gerekten Reslullah olduuna yaknen ehadet ederim.[474]
Kendisinin peygamber olduunda hi phe etmem [475]
nk, onun Allah tarafndan gnderilen peygamber olduu, na't ve vasflar Kitabmzda bulunmakta
dir.[476]
Kendi olum zerinde ise byle kesin bir ehadeti yapamam![477]
nk, onun anas[478] kadnn ne yaptn bilemem.[479]
Ne bileyim, belki de ihanet etmi olabilir!" dedi.[480]
Bunun zerine, Hz. mer
"Ey Selam'n olu! Allah seni hakka isabet ettirmi!" dedi[481] ve onun ban pt.[482]
Daha nceki Peygamberlerden Peygamberimiz (a.s.) Hakknda Ahd ve Msak
Aln
Yce Allah; daha nceki peygamberlerden de, Peygamberimiz (a.s.)a iman ve yardm etmeleri
hakknda ahd ve msak almtr.[483]
Kad lyaz der ki:
"Yce Allah, o msak, vahiy ile almtr. Hibir peygamber gndermemitir ki, ona Muhammed (a.s.)
veya vasflarn anm ve 'Ona eritiin takdirde, kesin olarak iman edeceksin!1 diye kendisinden ahd ve
msak alm olmasn!
Deniliyor ki: Yce Allah, bunu kendi kavimlerine de haber vermeleri ve onlarn kendilerinden sonra
gelecek kavimlerine de aynen bildirmeleri hususunda da kesin sz almtr."[484]
At b. Yesar'dan rivayet edildiine gre:
Peygamberimiz (a.s.)n Tevrat'taki sfatlarndan sorulunca, Abdullah b. Amr ibn'l-s demitir ki:
"Evet! Vallahi, Kur'n'daki 'Ey Peygamber! phe yok ki, Biz seni ahit, mjdeleyici ve korkutucu
olarak gnderdik!'[485] yetindeki baz sfatlar ile, Tevrat'ta da tavsif buyru I mutur. yle ki:
'Ey Peygamber! Biz seni ahit, mjdeleyici, korkutucu, mmler iin de koruyucu olmak zere
gnderdik.
Sen, benim kulumsun, peygamberim sin.
Ben, sana Mtevekkil ismini verdim.
O, ne kt huyludur, ne kat kalbi idi r; ne de arlarda, pazarlarda barr, arr.
O, ktl ktlkle de karlamaz, fakat affeder, balar.
Doru yoldan sapan milleti L ilahe illallah [Allah'tan baka ilah yoktur!] diyerek dorultmadka, kr
gzleri, sar kulaklar, kapal gnlleri amadka, Allah onun ruhunu almayacaktr!'"[486]
At b. Yesar, Yahudi limlerinden iken Mslman olan Abdullah b. Selam'in da bunu aynen
tekrarladn; ve yine Yahudi limlerinden iken Mslman olan Ka'bu'l-Ahbar' da Abdullah b. Selam'n
sylediklerinin aynsn sylerken iittiini, Ebu Vkd'l-Leys'nin kendisine haber verdiini, ayn
zamanda:
"Onun doum yeri Mekke, hicret yurdu Taybe (Medine) olacak, kendisi am lkesine hkmedecektir.
Onun mmeti de, bollukta ve darlkta, her yerde Allah'a hamd ederler; her yksek yerde tekbir
getirirler.
Gnein seyrini izleyip, vakitleri gelince, nerede olursa olsun, namazlarn klarlar.
Bellerine fota balarlar.
Kollarn ykarlar (abdest alrlar).
Ezanlarnn sesleri, geceleyin, gk boluunda an uultusu gibi uuldar!" dediini aklamtr.
Abdullah b. Abbas da, Ka'b'a:
"Tevrafta, Reslullah (a.s.)n natn nasl buldun?" diye sorduu zaman, Ka'b:
"Tevrat'ta, onun n a'ti:
'Muhammed b. Abdullah, Mekke'de doacak, Tbe'ye (Medine'ye) hicret edecek, am'a hakim
olacaktr!
Kendisi ne kt sz syler, ne de arlarda barr anr.
Ktl ktlkle karlamaz, fakat affeder, balar.
Onun mmeti de, bollukta, darlkta, her yerde, Allah'a hamd ederler. Tekbir getirirler.
Kollarn ykarlar (abdest alrlar).
Bellerine fota balarlar.
Savata saf olduklar gibi, namazlarnda saf olurlar.
Mescidlerinde, an uultusu gibi, uuldarlar.
Ezanlarnn sesleri, gk boluunda duyulur!1 diye yazl bulduk" demitir.[487]
Kur'n- Kerm'e gre; Musa (a.s.)a indirilen Tevrat'ta Peygamberimiz (a.s.)n Ashabnn vasflan, hal
ve anlar da yle aklanm bulunuyordu:
"Muhammed, Allah'n Resldr.
Onunla birlikte olanlar (Ashab da), kfirlere kar ok sert, kendi aralarnda ise ok merhametlidirler.
Onlarn, rk ve secde ederek; Allah'tan, ltuf ve rzasn istediklerini grrsn.
Onlarn yzlerinde, secdelerin izinden dolay, nuranlik vardr.
Bu, onlarn Tevrat'taki vasflardr..."[488]
Peygamberimiz (a.s.)n geleceini sa (a.s.) da mjdelemi, Kur'n- Kerm'de akland zere:
"Birzaman, Meryem olu sa:
'Ey srail oullar! Ben size, Allah'n gnderdii peygamberiyim!
Benden nceki Tevraf tasdik edici, benden sonra gelecek peygamberi de-ki, ismi Ahmed'dir-
mjdeleyici olarak geldim" demiti.[489]
bn shak'n (85-151 Hicr) bildirdiine gre; sa (a.s.)a Allah tarafndan gelen ncil'de
Peygamberimiz (a.s.)n sfat ve ismi hakknda verilmi olan bilgiyi, sa (a.s.)n devrinde havari Yuhann
da yazd ncil'de tesbit etmi bulunuyordu.
Nitekim, sa (a.s.), kendisini inkr eden kavmine kar:
"Rab tarafndan kp gelecek olan o Mnhamenna, Rab tarafndan kp gelecek olan o Rhu'l-Kuds
gelmi olsayd, o bana ehadet ederdi.
Siz de, ehadet edersiniz.
nk, teden beri benimle birlikte bulunuyorsunuz.
Ben, bunlar size syledim ki, pheye dmeyesiniz ve srmeyesiniz!" demitir.
Mnhamenna, Sryanice Muhammed demektir. Bunun Rumca's Baraklitus'dur.[490]
Ebu'l-Ferec bn Cevz'nin (540-597 Hicr), bn Kuteybe'den (213-276 Hicr) nakline gre:
sa (a.s.), havarilerine:
"Ben gidersem, size Faraklit, Rhu'l-Hak gelecektir!
O, kendiliinden sz sylemeyecek, ancak kendisine ne sylenirse onu syleyecektir.
O, bana ehadet edecektir.
Siz de ehadet edersiniz.
nk, siz halktan daha nce benimle birlikte bulunuyorsunuz.
Ben gitmezsem, Faraklit size gelmez!" demitir.[491]
Gerek Baraklitus, gerek Faraklit sz Periclotas ekline sokulup Yuhanna ncilinde Teselli Edici diye
tercme edilmitir.[492]
phesiz ki, sa (a.s.)n anadili Yunanca deil, branice idi. Kendisine Allah tarafndan indirilmi olan
ncil'in de branice olaca tabidir.
simleri tercme etmek Ehl-i Kitab limlerince det olduundan, sa (a.s.)n kendisinden sonra
geleceini mjdeledii hir zaman peygamberinin ismini de Yunanca'ya tercme etmiler ve Arapa
mtercimlerde onu Faraklit olarak Arapalatrmlardr.
Bir papaz tarafndan yazlp Hicr 1268 ylnda Kalkta'da bastrlan bir brorde; Faraklit olarak
Arapalatrlan ismin ncil'in Yunanca nshasnda Paraklitus eklinde mi, yoksa Piraklts eklinde mi
getii incelenerek, birinci ekle gre ismin Teselli ve Yardm Edici, Vekil mnlarna geldii ifade ve
ikinci ekle gre ise, Muhammed ve Ahmed mnlarna gelebilecei itiraf edilmi ve Mslmanlarn bu
ekli iltizam ettikleri ileri srlmtr.
Halbuki, iki kelime arasnda ekil ve telaffuz bakmndan pek az bir fark vardr.
Yunan harfleri, birbirlerine benzerler.
Baz ncil nshalarndaki Piraklts, belki de, yazclarn hatas yznden Paraklitus olmutur."[493]
Kur'n- Kerm'e gre Peygamberimiz (a.s.)n ashabnn "ncil'deki vasflan da, bir ekin gibidir ki;
filizini karm, onu kuvvetlendirmi, saplan zerine, bir dzeye dizilmitir. yle ki, ekincilerin houna
gider. Bu (tehisle) ki, onlarla, kfirleri fkelendirmek iindir. Allah, onlardan, iyi amel ileyenlere bir
mafiret ve byk bir ecir vaad buyurmutur."[494]
Markos ncilinde bu hususta yle denilmi olduu grlr:
"Ve dedi: Allah'n melektu byledir. Yere tohum saan bir adam gibidir.
Gece gndz uyuyup kalkar, tohum biter ve byr. Nasl, o bilmez.
Toprak, kendiliinden, nce otu, sonra baa, sonra baakta dolu taneyi verir.
Mahsul kemale erdii zaman, hemen ora salar.
nk, hasat zaman gelmitir."[495]
srail Oullarnn Gelmesini Bekledikleri Peygamber
Yuhann'nn ncil menkbesine gre, Yahudiler peygamberin gelmesini beklemekte idiler:
lki: tekrar geleceini sandklar lya,
kincisi: Mesh sa (a.s.),
ncs: Herkesin bildii, kendisi sadece "O Peygamber" diye anlan peygamberdi.
Yahudiler, Yahya (a.s.)a:
"Sen kimsin?" diye sorduklar zaman, o:
"Ben, Mesh deilim!" dedi.
Yahudiler
"yle ise, sen nesin? lya msn?" dediler.
Yahya (a.s.):
"Deilim!" dedi.
Bunun zerine, Yahudiler
"Sen, O Peygamber misin?" diye sordular.
Yahya (a.s.):
"Hayr!" dedi.
Yahudiler
"yle ise, sen kimsin? Kendin hakknda, ne diyorsun?" dediler.
Yahya (a.s.):
"Ben, aya Peygamberin dedii gibi:
'Rabbn yolunu dzeltiniz!1 diye lde barann sesiyim!
Aranzda biri duruyor da, siz onu bilmiyorsunuz.
Benden sonra gelen odur! Ben, onun arnn ban zmeye lyk deilim!" dedi.[496]
sa (a.s.) ise, Yahya (a.s.) hakknda:
"Eer kabul etmek isterseniz, gelecek olan lya, budur!" demi;[497] gelecek olan Mesh'in de sa
(a.s.) olduu,[498] gsterdii mucizelerle anlalmtr.[499]
Gelecei mjdelenenlerden ncs olan ve kendisi sadece "O Peygamber" diye anlan[500] son
peygamberin gelmesi ise, sa (a.s.)dan sonra, beklenip duruyordu.
Nitekim, Medineli putperest Evs ve Hazrec kabilelerinin ne zaman Medineli Yahudilerle aralan
alsa, Yahudiler onlara:
"Bir peygamber, hemen gnderilmek, gelmek zeredir!
Onun gelecei zamann glgesi dt.
O peygamber gelince, biz ona tbi olacak; rem ve d kavimleri gibi, sizi ldrp kknz
kazyacaz!" derlerdi.[501]
Rahip Bahra'nn da dedii gibi, Yahudiler gelmesini bekledikleri son peygamberin srail oullarndan
olmasn arzu etmekte idiler.
Peygamberimiz Muhammed (a.s.) ise, smail (a.s.)n soyundan gelen Araplardan olduu iin; Medineli
Yahudiler de Peygamberimiz (a.s.)a kskanlklarndan dolay, iman etmemekte ve kar koymakta
direnmi durmulardr.[502]
bn shak'n Abdullah b. Ebi Bekr, b. Muhammed, b. Amr, b. Hazm'dan, onun da Peygamberimizin
zevcesi Hz. Safiyye'den rivayetine gre:
Peygamberimiz Muhammed (a.s.)n Medine'ye hicreti srasnda, Kba kyne geldii iitilince, babas
Huyey b. Ahtab ile amcas Ebu Ysir b. Ahtab hemen Kba'ya gitmiler, gne batarken de, ok bitkin ve
zgn bir halde eve dnmlerdi.
Ebu Ysir b. Ahtab, Huyey b. Ahtab'a:
"Bu, gelecei beklenilen O Peygamber midir?" diye sormu, Huyey b. Ahtab:
"Evet! Vallahi, odur!" demiti.
Ebu Ysir
"Bunun o olduunu iyice anladn ve tesbit ettin mi?" diye sormu, Huyey b. Ahtab:
"Evet!" demitir.
Ebu Ysir
"O halde, ona kar kalbinde ne var?" diye sormu, Huyey b. Ahtab:
"Vallahi, sa olduka, ona hep dmanlk besleyip duracam!" demitir.[503]
Medineli Yahudilerin; Peygamberimiz (a.s.) ve Allah'tan getirdii Kitab hakkndaki tutum ve
davranlar Kur'n- Kerm'de yle aklanr:
"Vakt ki, onlara, Allah katndan, yanlarndakini tasdik edici, dorulayc bir Kitab geldi ki, onlar
daha nce, kfirlere kar, Allah'tan byle bir fetih ve yardm istiyorlard. stedikleri kendilerine gelince,
(kskanlklarndan) onu inkr ettiler. Artk, Allah'n laneti o kfirlerin zeri nedir. "[504]
Yce Allah, Peygamberimiz Muhammed (a.s.) da, Firavun'a gnderdii resl gibi bir resl olarak
gndermitir.[505] Eski Ahid'de de, Musa (a.s.)a Yce Allah tarafndan yle denildii grlr:
"Onlar (srail oullar) iin, kardeleri arasndan, senin gibi bir peygamber karacam, ve szlerimi
onun azna koyacam, ve ona emredeceim hereyi onlara syleyecek ve vki olacak ki, Benim ismimle
syleyecei szlerimi dinlemeyecek olan adamdan, Ben arayacam!"[506]
srail oullarnn kardelerinden maksadn, smail (a.s.)n oullar olduu malumdur. Onlarn iinden
de, Muhammed (a.s.)dan baka hibir kimsenin ilah vahye mazhar olduu ve azna Yce Allah'n
Kelamnn konulduu grlmemitir.[507]
brahim (a.s.) ile olu smail (a.s.)n, Kabe'nin duvarlarn rp ykseltirlerken Yce Allah'a:
"Ey Rabbimiz! Bizden sdr olan u hizmeti kabul buyur!
phe yok ki, hereyi iiten, hereyi bilen Sensin Sen!
Ey Rabbimiz! Bizi, Sana teslimiyette sabit kl!
Soyumuzdan da, yalnz Sana boyun een Mslman bir mmet yetitir!
Ey Rabbimiz! Onlarn iinden de, kendilerine Senin yetlerini okuyacak, onlara Kitab ve Hikmeti
retecek, onlar iyice temizleyecek bir peygamber de gnder..." diyerek dua ettikleri[508] ve:
"inizde, kendinizden bir peygamber gnderdik ki, size yetlerimizi okuyor, sizi tertemiz yapyor, size
Kitab ve Hikmeti retiyor, bilmediiniz eyleri size bildiriyor"[509] buyurularak Peygamberimiz (a.s.)
hakkndaki dualarnn kabul edilmi olduu aklanm bulunmaktadr.[510]
Peygamberimiz (a.s.)n Her Trl Ktlklerden Korunarak Bytl
Peygamberimiz (a.s.), amcas Ebu Talib'in efkatli kanad altnda gzelce byyp gidiyordu.[511]
Ebu Talib bu koruyuculuunu ve kollaycln hayatnn sonuna kadar devam ettirdi.[512]
Yce Allah; Peygamberimiz (a.s.), Ebu Talib'in yannda bulundurup[513] peygamberlikle
ereflendirecei iin, onu Cahiliye devrinin ktlklerinden hibirine bulatrmad.[514]
1. Suyut'nin Ebu Nuaym ve bn Askir'den nakline gre, Hz. Ali der ki: "Muhammed (a.s.)a, bir gn:
'Sen, hi puta taptn m? ' diye soruldu.
'Hayr!' buyurdu.
'Sen, hi iki itin mi?' diye sordular.
'Hayr! Ben, daha Kitab ve imann ne olduunu bilmezken bile, Kureylerin kfr zerinde
bulunduklarn bilmekten uzak kalmam srrdr' buyurdu."[515]
Peygamberimiz (a.s.), kendisini ocukluu srasnda Yce Allah'n nasl koruduunu yle anlatr:
"yle bir zamanm biliyorum ki; Kurey ocuklaryla birlikte, bir oyun oynamak zere, bir yerden bir
yere ta tayorduk.
Her birimiz, fotasn syrp boynuna dolam, ta onun zerinde tayordu.
Ben de, onlarla birlikte byle yapp gelir giderken, kendisini grmediim birisi bana artc bir
yumruk indirip:
'Bala fotan beline!' dedi.
Ben de, hemen, fotam belime baladm.
Arkadalarmn arasnda, yalnz ben, fotal olduum halde boynumda ta tadm."[516]
2. Cabir b. Abdullah'n rivayetine gre, Peygamberimiz (a.s.), Kurey ile birlikte, Kabe iin
ta tayordu. Fotas da zerinde idi.
Peygamberimiz (a.s.)n amcas Hz.Abbas:
"Kardeimin olu! u fotan zsen, omuzlarnn zerine alsan da, tayacan tala gitsene!" demiti.
Peygamberimiz (a.s.), fotasn zp omuzlarnn zerine koyar koymaz, yere, baygn dt!
te ondan sonra, kendisi hibir vakit plak grlmemitir.[517]
Peygamberimiz (a.s.), oniki yanda bir ocuk iken.[518] Rahip Bahra'nn Kurey mriklerinin Lt
ve Uzz putlar adna yemin edip durduklarna bakarak, Peygamberimiz (a.s.)a da "Ltve Uzz hakk iin,
sorularma cevap ver!" dedii zaman, "Lt ve Uzz adna yemin vererek bana birey sorma! Vallahi, ben,
bunlardan nefret ettiim kadar, hibir eyden nefret etmem!" demitir.[519]
Peygamberimiz (a.s.)n dads mm Eymen der ki:
"Kurey mrikleri, tazim iin, Buvne putunun yannda, ylda bir gn toplanrlar, geceye kadar onun
yannda sa kestirmek, iti kafa girmek, kurban kesmek suretiyle tren yaparlard.
Ebu Talib de, Kurey kavmi ile birlikte bu bayram iin hazrlanm ve Reslullah (a.s.)n da bu
bayramda kavminin yannda bulunmak zere hazrlanmasn sylemiti.
Reslullah (a.s.) bundan kannca, Ebu Talib'in de, Reslullah'n melerinin (halalarnn) da
Reslullah'a son derece kzdklarn grdm.
Halalar:
'lahlarmzdan yz evirmek demek olan bu davranndan dolay, senin bir felakete uramandan
korkuyoruz!' diyerek o kadar srar ettiler, o kadar zerine dtler ki, Reslullah (a.s.) yanlarna dp
gitmek zorunda kald.
Allah'n diledii kadar bir mddet orada gaip olup grnmedi.
Sonra, korkudan benzi sararm bir halde dnp yanmza geldi.
Halalar:
'Senin bana ne felaket geldi?' diye sordular. O da:
'Bana cin dokunmasndan korkuyorum!' dedi.
Halalar:
'Allah, seni eytanla mbtel klmaz! Sende, iyi haslet ve meziyetler var.
Syle bakalm, grm olduun ey nedir?' dediler.
Reslullah:
'Ben, bu putun yanna yaklanca, beyaz ve uzun boylu bir adam peyda olup, bana 'Ey Muhammedi
Gerine dn! Sakn ona el srme!1 diyerek baryordu!' dedi.
Artk, kendisine peygamberlik gelinceye kadar, onlarn bayramna ve trenine katlmad ."[520]
5. Hz. Ali'nin, Peygamberimiz (a.s.)dan bizzat iitip bildirdiine gre, Peygamberimiz (a.s.)
buyurmulardr ki:
"Ben, Cahiliye devri insanlarnn iledikleri bireyi ilemeye iki kere teebbs etmi isem de, Yce
Allah, ilemek istediim eyle benim arama girip, beni ondan alkoydu.
Bundan sonra, Yce Allah beni peygamberlikle ereflendirinceye kadar hibir kt eye teebbs
etmedim !"[521]
ki kere yapmaya teebbs edip alkonulduum ey de u idi:
"Bir gece, Mekke'nin yukar taraflarnda, Kurey'ten bir veya birka genle birlikte kendi
koyunlarmz otlatyordum.
Arkadama:
'Eer koyunuma bakarsan, ben de, dier genler gibi, Mekke'ye gidip gece konumalarna katlaym'
dedim.
Arkadam:
'Olur. stediini, yap!' dedi.
Ben, bu arzumu yerine getirmek zere, yola ktm.
Mekke evlerinden ilk evin yanna vardm zaman, defler, ddklerle slk alndn iittim.
'Nedir bu?' diye sordum.
'Filan erkek, filanca kadnla evleniyor!' dediler.
Hemen, oturup onlara bakmaya baladm.
Derken, Yce Allah kulaklarm tkad, uyuyakaldm.
Beni ancak gnein scakl uyandrabildi!
Hemen, dnp arkadamn yanna geldim.
'Ne yaptn?' diye sordu.
'Hibir ey yapmadm!' dedim. Sonra da, bamdan geeni ona anlattm.
Baka bir gece, yine, arkadama ayn ekilde ricada bulundum. O da:
'Olur. Dilediini, yap!' dedi.
Yola kp Mekke'ye geldiimde, u geen gece Mekke'ye geldiim zaman iittiimin aynsn iittim.
Hemen, oraya kp bakmaya baladm.
Derken, Yce Allah kulaklarm tkad.
Vallahi, beni ancak gnein scakl uyandrabildi!
Uyannca, hemen, arkadamn yanna dndm. Bamdan geeni ona anlattm.
Bundan sonra, Yce Allah beni peygamberlikle ereflendirinceye kadar hibir kt eye teebbs
etmedim ."[522]
6. Kurey mriklerinin, puflar olan Ltve Uzz'ya geceleri taptktan sonra yatmay det edindikleri
sralarda, Peygamberimiz (a.s.)n, zevcesi Hz. Hatice'ye "Ey Hatice! Vallahi, ben hibir zaman Lfa
tapmam! Vallahi, ben hibir zaman Uzz'ya tapmam!" dediini ve Hz. Hatice'nin de "Bo ver Uzzya
Muzzya!" diye karlk verdiini komusunun iitmi olduu rivayet edilir.[523]
bn shak (85-151 Hicr) der ki:
Reslullah (a.s.); erlik ana erinceye kadar, mertlik ve insanlka, kavminin en stn; ahlka en
gzeli; soy sop itibaryla en ereflisi; komuluk haklarn en ok gzeteni; akl ve usluluka en by;
doruluk ve doru szllkte en bata geleni; eminlik ve gvenilirlikte en by; ktlkten, insanlar
alaltan huylardan da, insanlarn en uzak bulunan idi.
Yce Allah, btn iyi haslet ve meziyetleri onda toplamt.
Bunun iin; kendisi, kavmi arasnda 'el-Emn' adyla anlrd ."[524]
Peygamberimiz (a.s.)n Hlfu'l-fudl'e Girii ve Hlfu'l-fudl'n craatndan Baz
rnekler
Peygamberimiz (a.s.)in yirmi yalarnda iken[525] amcalaryla birlikte katld[526] son Ficar
kavgasndan dnldkten sonra,[527] Haram aylardan Zilkade aynda idi ki,[528] Yemenli Zbeyd
kabilesinden bir adamn satmak zere Mekke'ye getirdii bir yk metan Kurey erafndan s b. Vil
satn alm, parasn demeye yanamamt.[529]
s b. Vil adamn metan kendisine geri vermesi isteine de yanamaynca,[530] adamcaz:
Abduddar, Manzum, Cuman, Sehm ve Adiyy b. Ka'b oullar gibi, Mekke'nin nfuzlu ailelerinin ileri
gelenlerine bavurup s b. Vil 'deki alacan dettirmeleri iin kendisine yardm etmelerini istemiti.
Fakat, bunlar adamcaza yardmc olacaklar yerde, s b. Vil'i kayrmlar, adamcaz da
azarlamlard.
in ktye gittiini gren[531] ve aresizlik iinde kalan adam[532] gnein domak zere olduu ve
Kurey ileri gelenlerinin de Kabe'nin evresinde kme kme oturduklar bir srada, Ebu Kubeys dana
karak "Ey Fihr hanedan!" diye bara bara okuduu iirinde, urad zulm ve hakszl aklayp
yardm dileinde bulununca;[533] orada hemen kalkp temaslara balamak suretiyle ilk harekete geen ve
bu yolda daha bakalarn da harekete geiren zt, Peygamberimiz (a.s.)n amcas Zbeyr b.
Abdulmuttalib oldu.[534]
Kurey kabilelerinden:
Him b. Abdi Menaf,
Muttalib b. Abdi Menaf,
Zhre b. Kilab,
Teym b. Mrre,
Haris b. Fihr oullar, Dar'n-Nedve'de toplandlar.
Durumu aralarnda konutular, ne ekilde hareket edileceini szbirliiyle belirlediler.[535]
Bu hususta andlamaya, birbirlerini davet ettiler.
Yall dolaysyla[536] Abdullah b. Cd'an'n evinde toplandlar.[537]
Abdullah b. Cd'an, yemek yaptrp onlara yedirdi.[538]
"Mekkelilerden ve Mekkeliler dnda, Mekke'ye girecek olan sair insanlardan, Mekke'de zulme ve
hakszla uram bir kimse brakmamak;[539] mazlumun hakk geri alnncaya kadar zalime kar
mazlumla birlikte hareket etmek" zere ahidletiler ve akidletiler.[540]
Denizlerin bir kl parasn slatacak kadar suyu bulunduka, Hira ve Sebr da yerlerinde durduu ve
zerlerinde da tekeleri yayld mddete, ahid ve akidlerine bal kalacaklarna and itiler.[541]
Gemi zamanlarda, Crhm kabilesinden:
Fadl b. Fadle,
Fadl b.Veda,[542]
Fadl b. Haris,[543] veya Fudayl b. Hris[544] isimlerinde, eraftan kiinin biraraya gelip:
Zalime kar mazluma yardm etmek;[545] zayfn hakkn glden, yabancnn hakkn yerliden
almak; adaleti aralarnda hkim klmak zere, andlamlard.[546]
Kureyliler, ekil ve mahiyeti itibaryla eskisine pek benzeyen bu yeni teebbse de; "Fadl adl
kiilerin and" anlamna gelen "Hlf'l-fudl" adn verdiler.[547]
Hlf'l-fudl'n ilk ii; s b. Vil'e giderek Zbeyd'nin maln s b. Vil'den ekip almak ve
Zbeydye teslim etmek oldu.
O srada; Has'am kabilesinden bir adam, umre veya hac yapmak maksadyla, kzn yanna alarak
Mekke'ye gelmiti.
Has'am'nin Katul diye anlan kz, herkesin kadnndan gzeldi.
Mekke erafndan Nbeyh b. Haccac; onu, grr grmez, babasnn elinden zorla alp kard.
Has'am:
"Bu adam bulup benim yanma getirecek bir kimse yok mu?" diyerek feryad etti durdu.
Kendisine:
"Git de, derdini Hlf'l-fudl'e anlat!" denildi.
Bunun zerine, Has'am, hemen Kabe'nin yanna dikilip:
"Y Hlfe'l-fudl! Yeti imdadma!" diyerek barmaya balaynca, kllarn syrp her taraftan
boyunlarn uzatarak Has'a-m'nin yanna yetienler:
"te, sana yardma geldik. Ne oldu sana?" diye sormaya baladlar.
Has'am:
"Nbeyh, kzm hakknda bana zulmetti: kzm elimden zorla ekip ald!" dedi.
Hlf'l-fudl ashab, hemen Has'am'yiyanlarna alarak Nbeyh'in evine gittiler, kapsnn nne
dikildiler.
Nbeyh yanlarna knca, kendisine:
"Yazklar olsun sana! Sen de biliyorsun ki, biz, bu hususta akid yapmzdr! Haydi, tez getir kadn!"
dediler.
Nbeyh:
"Emrinizi yerine getireyim! Fakat, bir gece olsun, ondan yararlanmama msaade ediniz!" dedi.
HIf'l-fudl ashab:
"Hayr! Vallahi, sana st sam zaman kadar bile msaade edilemez!" dediler. Bunun zerine, Nbeyh,
kadn karp babasna teslim etmek zorunda kald.[548]
Peygamberimiz (a.s.), amcalaryla birlikte bulunup[549] Abdullah b. Cd'an'n evinde yapldn
bildirdii Hlf'l-fudl hakknda,[550] "Ona slmiyet devrinde bile davet edilsem, icabet ederim"
buyurmutur.[551]
Peygamberimiz (a.s.)n zinin Makam'dakine En ok Benzedii
Gvenilir ravilerin Abdullah b. Abbastan rivayetlerine gre,[552] Peygamberimiz (a.s.)in yirmi
yalarnda bulunduu srada idi ki, Kureyliler kyafet ve izlerden anlayan khin bir kadnn yanna varp:
"u Makam sahibine[553] iz bakmndan[554] hangimizin daha ok benzediini bize haber ver?"
dediler.[555]
brahim (a.s.); smail (a.s.)la birlikte Kabe'nin duvarlarn ykseltirlerken,[556] brahim (a.s.)n
uzanp yerden ta almas ve duvara kaldrmas zorlanca,[557] smail (a.s.), bir ta getirip brahim
(a.s.)n ayann altna koymu, o da onun zerinde dikilerek duvar rme iine devam etmiti.[558]
Kabe'nin yaps sona erinceye kadar bu iskele ta, kelerde dolatrlm durmutu.
te, brahim (a.s.)n zerinde durduu bu Ta'a "Makam- brahim" ad verilmitir.[559]
Kur'n- Kerm'de de:
"phesiz ki, limler iin feyizli ve ayn hidayet olmak zere konulan lk Beyt (Mbed), elbette ki
Mekke'de olandr. Orada, apak almetler, Makam- brahim vardr..."[560] buyurularak, bu mbarek ta
anlmtr.
brahim (a.s.)n gerek iskele gibi kulland ve gerek zerine dikilip insanlar hacca davet ettii bu
mbarek tan[561] zerinde brahim (a.s.)n iki ayann izi de bulunmaktadr.[562]
Khin kadn, Kureylerin isteklerine kar:
"Eer, siz u ince milli yerin zerine bir yayg serer, sonra da onun zerinde yrr geerseniz, ben size
istediinizi haber veririm" dedi. Kureyler; ince, yumuak milli yerin zerine hemen bir yayg serdiler,
sonra da zerinden yryp getiler.
Khin kadn; Peygamberimiz (a.s.)n izini grnce:
"Bu iz; Makam'dakine, benzerlikte en yaknnzdr!" dedi.
Bundan, yirmi yl[563] veya yirmi yla yakn[564], ya da Allah'n diledii kadar[565] bir mddet
getikten sonra, Yce Allah, Muhammed (a.s.), peygamber olarak gnderdi.[566]
Peygamberimiz (a.s.)n Ticaret Hayatna Atl
Kureyliler; teden beri ticaretle urarlard.[567]
Ticaretle uramayanlarn ise, ellerinde hibir eyleri bulunmazd.[568]
Peygamberimiz Muhammed (a.s.); onalt yanda bulunduu srada, amcas Zbeyr b. Abdulmuttalib'le
birlikte, Kureylilerin ticaret kervanna katlarak Yemen'e gitti.[569]
Giderken, nlerine gerilen puur deveyi uysallatrmak, gelirken de kafilenin nne derek onlar sel
sularyla dolup taan geitsiz vadiden selametle geirmek gibi halleri grld.[570]
Bu hadiseler, ayrntl olarak yle anlatlr
Ticaret kafilesi giderken bir vadiye uramlard ki, erkek, puur bir deve oradan kimseyi
geirmemekte idi.
Kafile, geri dnmek istedikleri zaman, Peygamberimiz (a.s.);
"Ben onun hakkndan gelirim!" diyerek kafilenin nne dt.
Puur deve Peygamberimiz (a.s.) grnce uysallat.
Peygamberimiz (a.s.) kendi devesinden inip onun zerine bindi. Vadiyi getikten sonra, onu salverdi.
Seferlerinden dnlerinde de, su ile dolup taan bir vadiye rastlamlar ve duraklamlard.
Peygamberimiz (a.s.) "Siz, beni takip ediniz!" dedi. Kafile onu takip ederek selametle getiler. Sanki,
Yce Allah, oradaki sular kurutmu, geit verir hale getirmiti.
Mekke'ye gelip bunlar anlattklar zaman, halk "Bu gencin hal ve an, byk olacak!" demeye
baladlar.[571]
Peygamberimiz (a.s.); zengin Kurey kadnlarndan Hz. Hatice hesabna, Cre pazarna iki kere
ticaret seferi yapm ve her sefer iin, kendisine cret olarak gen ve erkek birer deve ver-ilmitir.[572]
Cre, Yemen'in Mekke tarafna den birinci iklimde 65 boylam 17 enlem derecesinde bulunan
sancaklarndan, byk ve geni ehirlerinden idi.[573]
Hz. Hatice; kendisine ait mallar Tihme'deki Hubae pazarnda da sattrmak zere Peygamberimiz
(a.s.) cretle tuttu ve Kureyl erden tuttuu baka bir zt da Peygamberimiz (a.s.) m yanna katt
Hubae, Araplarn pazar yerlerinden bir yer olup,[574] Yemen'de idi ve Mekke'ye alt gnlk bir
mesafede idi.
Orada, her yl Recep aynda,[575] gn[576] veya sekiz gn pazar kurulur,[577] alveri yaplrd.
[578]
Bu sefer; Peygamberimiz (a.s.)n, Hz. Hatice hesabna Hubaeye Meysere ile birlikte yapt ilk seferi
idi.
Oradan, Tihme kuma satn alp Mekke'ye getirmiler, Hakm b. Hizam'a satarak ok gzel bir
kazan salamlard.[579]
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben, Hatice'den daha hayrl patron grmedim. Ben ve arkadam, seferden dnp de, onun yannda,
bizim iin biriktirilmi buday ekmei, nefis ve turfanda trl yemileri hazr bulmadmz olmamtr!"
diyerek Hz. Hatice'yi vmtr.[580]
Ebu Talib Amca, bir gn Peygamberimiz (a.s.)a:
"Ey kardeimin olu! Ben, malsz bir adamm.
Zamann, zerimize ken sknts, son dereceyi buldu.
Ktlk ve mcadele yllan, bizde ne sermaye brakt, ne de ticaret!
te, kavminin ticaret kervan am'a gitmeye hazrlanm bulunuyor. Hatice binti Huveylid de, bu
kervana, ykleyecei mallarla katlacak, mallarnn zerinde de, kavminden baz adamlar gnderecek-tir.
[581]
Kendisinin, senin gibi gvenilir, temiz ve vefakr bir insana ok ihtiyac vardr. lerinden ve
ticaretinden bir ksmna seni vekil yapmas iin yanna varp kendisiyle konumu olsaydk, iyi olurdu.
[582]
Yine de, gidip dileini ona arzedecek olursan, herhalde, hemen kabul eder.[583]
Temizliin sebebiyle, seni bakasna stn tutar, sanrm.
Geri, ben senin am taraflarna gitmeni istemiyor ve sana Yahudilerden bir zarar gelmesinden
korkuyorum, ama bundan baka bir fikir, bir are de bulamyorum" dedi.[584]
Peygamberimiz (a.s.):
"Belki de, o (Hz. Hatice), bu hususta bana bir haber salar" dedi.
Ebu Talib Amca:
"Ben, onun, senden bakasn vazifelendireceinden de endie ediyorum. Sen, ii tedbirli olarak talep
ve takip et!" dedi.[585]
Peygamberimiz (a.s.):
"Amcacm! Sen, nasl istiyorsan, yle yap!" dedi.[586]
Hz. Hatice; erefli ve ok zengin bir kadnd, ticaretle urard. Gvendii kimselere sermaye verip-
aralarnda belirleyecekleri arta gre, zarar ve ziyan sermayeye ait olmak zere-onlaria ortak olur, elde
edilen kazantan bir ksmn onlara verirdi.[587]
Hz. Hatice; Ebu Talib ile Peygamberimiz (a.s.) arasnda geen konumay iittii zaman;[588]
Peygamberimiz (a.s.)n son derecede doruluunu, eminliini ve iyi huyluluunu ok iyi bildii iin.[589]
"Ben onun bunu isteyeceini bilmiyordum!" dedi[590] ve hemen, Peygamberimiz (a.s.)a haber salp
ticaret kervann gtrenlere veregeldiinden daha fazla cret vermek artyla ticaret maln am'a
gtrmesini teklif etti.[591]
Peygamberimiz (a.s.) Hz. Hatice'nin yanna gelince, Hz. Hatice:
"Ben, seni, am'a gndereceim ticaret mallan zerinde gndermek iin ardm.
Senin doru szl, son derecede gcenilir, gzel huylu olduunu biliyorum.
Sana, kavminden hibir kimseye vermediim cretin birka katn vereceim!" dedi.[592]
Peygamberimiz (a.s.), Hz. Hatice'nin bu teklifini kabul etti.[593]
Hemen, amcas Ebu Talib'le buluup, durumu ona anlatt.[594]
Ebu Talib:
"Bu, Allah'n sana gnderdii bir nzktr.[595]
Ey kardeimin olu! Bana erien habere gre, Hatice filan adam iki erkek gen deve vermek zere
tutmu. Biz sana da bu kadar cret vermesine raz deiliz. Senin iin, bu hususta onunla bir konusak
olmaz m?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Sen nasl istersen yle olsun!" dedi.
Bunun zerine, Ebu Talib, hemen Hz. Hatice'nin yanna gitti:
"Ey Hatice! Sen, Muhammed'i tuttun mu? Haber aldma gre, filan zt, iki erkek gen deve vermek
zere tutmusun.
Biz, Muhammed iin, drt erkek ve gen deveden bakasna raz deiliz!" dedi.
Hz. Hatice:
"Sen bunu bize uzak ve dman olan bir kimse iin bile dilemi olsaydn, yine kabul ederdik. Kald ki,
bize akraba ve dost olan birisi iin dilemi bulunuyorsun ki, bu nasl kabul edilmez?" dedi.[596]
Ticaret in Mekke'den Yola k
Peygamberimiz (a.s.); Hz. Hatice'nin ticaret maln am'a gtrp satmak zere,[597] klesi Meysere
ile birlikte Mekke'den yola kt.[598] Hz. Hatice; Huzeyme b. Hakm's-Slemyi de, yardmc olmak
zere, yanlarna katt.[599] Huzeyme, Hz. Hatice'nin akrabasndand.[600] Her yl, Hz. Hatice'yi grmeye
gelirdi.[601]
Hz. Hatice; klesi Meysere'ye de, Peygamberimiz (a.s.) hakknda, "Ona, hibir ite itaatsizlik etme!
Onun hibir grne de aykr davranma!" dedi.[602]
Peygamberimiz (a.s.)n amcalar ve amca mevkiinde bulunanlar da, Peygamberimiz (a.s.)la
ilgilenmelerini, kervan halkna tavsiye ettiler.[603]
Peygamberimiz (a.s.)n Yolda Yorulan Develeri Hzlandr
Hicaz ile am arasnda Hz. Hatice'nin mal ykl develerinden ikisi yorulup geride ve ticaret
kervanndan gittike uzakta kalmaya balamt.
O srada, Peygamberimiz (a.s.), nde bulunuyordu.
Meysere; hem kendi hayatndan, hem bu develerin durumundan korktu.
Koarak, Peygamberimiz (a.s.)n yanna gelip, durumu haber verdi.
Peygamberimiz (a.s.), hemen develerin yanna geldi.
Develerin ayaklarnn altn ve kemiklerini eliyle outurduktan sonra, yanlarndan ayrld.
Develer, komaya baladlar ve brerek kafilenin nne getiler.
Huzeyme, bunu grnce, Peygamberimiz (a.s.)n hal ve annn byk olacan anlad. Hizmetine ve
korunmasna ok zen gsterdi.[604]
Rahip Nastura'nn Peygamberimiz (a.s.) Hakkndaki Tehisi
Ticaret kervan, am topraklarndan Busra'ya varp eriti.[605]
Peygamberimiz (a.s.), Busra arsnda,[606] rahiplerden bir rahibin manastrnn yaknndaki bir
aacn altna indi.[607] Denildiine gre, altna inilen aa, ok yal bir zeytin aac idi.[608]
Manastrda oturan rahibin ad Nastur (Nastura) idi.[609] Kendisi, Meysere'yi tanrd.[610]
Savmaa'sndan (manastrndan) ban Meysere'ye doru karp:[611]
"Ey Meysere![612] u aacn altna inmi olan zt kimdir?" diye sordu.
Meysere:
"Bu, Kurey silerden, Harem halkndan bir zttr!" dedi.
Rahip:
"imdiye kadar, bu aacn altna peygamberden bakas inmemitir!" dedi.[613]
"u saatte inen de, ancak peygamberdir!" demek istedi.[614]
"Kendisinin, gzlerinde biraz krmzlk var m?" diye sordu.
Meysere:
"Vardr ve gzlerinden hi ayrlmaz!" dedi.[615]
Nastura:
"te, odur. O, peygamberlerin sonuncusu! Ne olurdu, ben onun peygamber olarak gnderilmesinin
emrolunaca zamana da eriseydim!" dedi.
Meysere; Rahip Nastura'nn bu szlerini de aklnda tuttu.[616]
Denildiine gre, Hz. Ebu Bekir de Peygamberimiz (a.s.)n bu ticaret seferinde bulunmu ve rahipten
iittii szlerden ok duygulanmt.[617]
Busra arsnda Satlacaklarn Satlp Satn Alnacaklarn Satn Alnp Byk Bir
Kazan Salanmas
Peygamberimiz (a.s.); Mekke'den getirdii mallan orada, Busra arsnda satt ve satn almak istedii
mallar da oradan satn ald.[618]
Sattklar mallardan, o gne kadar hi kazanamadklar bir kazan saladlar.[619]
Meysere:
"Ey Muhammedi Hatice iin krk yl ticaret yapsaydk, senin yznden elde ettiimiz u kazantan
daha fazla bir kazan salayamazdk!" dedi.[620]
Busra Pazarnda Bir Yahudi'nin Peygamberimiz Hakkndaki Tehisi
Busra pazarnda satlan mal zerinde Peygamberimiz (a.s.)la bir Yahudi arasnda anlamazlk km
ve Peygamberimiz (a.s.)a "Lt ve Uzz'ya yemin et!" demiti.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben, imdiye kadar, onlar adna hi yemin etmemiimdir! Onlarn yanndan da, yzm evirerek
geerim!" deyince, Yahudi:
"Yerinde olan sz, senin sylediin szdr!" dedi ve tenhada Meysere'nin yanna varp:
"Ey Meysere! Bu zt, vallahi, peygamberdir! Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki,
o, muhakkak, limlerimizin kitaplarnda sfatlarn bulduklar peygamberdir!" dedi.
Meysere, bunu da aklnda tuttu.[621]
Busra'dan Mekke'ye Dn
Ticaret kervan, Mekke'ye dnmek zere, Busra'dan ayrld.
Meysere; le scann iddetlendii sralarda, devesinin zerinde giderken, iki melein
Peygamberimiz (a.s.) gneten glgelediklerini grd.[622]
Bunu da aklnda tuttu.[623]
Yce Allah, Meysere'nin kalbinde, Peygamberimiz (a.s.)a kar derin bir sevgi uyandrd. Artk o,
Peygamberimiz (a.s.)n klesi oldu.[624]
Ticaret kervan, Merruz-Zahran'da bulunduu srada, Meysere:
"Ey Muhammedi Sen, benden nce Hatice'ye git! Senin yznden Yce Allah'n ona neler yaptn
haber ver de, seni o da anlasn!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), hemen hareket edip lenin en scak saatlerinde Mekke'ye girdi. O srada, Hz.
Hatice, ilerinde Nefise binti Mnye'nin de bulunduu baz kadn arkadalaryla birlikte konann st
katnda oturuyordu.
Peygamberimiz (a.s.)n, devesinin zerinde iken iki melek onu gneten glgeler bir halde Mekke'ye
girdiini grd ve bunu kadn arkadalarna da gsterdi.
Hepsi de, hayret iinde kaldlar.
Peygamberimiz (a.s.), Hz. Hatice'nin konana vard.
Mallarn satndan ne kadar kazan saladklarn ona haber verdi. Bu haber Hz. Hatice'yi sevindirdi.
[625]
Peygamberimiz (a.s.), Busra'dan Mekke'ye getirdii mallar da Hz. Hatice'ye teslim etti.
Hz. Hatice, onlar da satp iki kat veya bu miktara yakn bir kazan elde etti.[626]
Meysere'nin Peygamberimiz Hakkndaki Bilgileri Hz. Hatice'ye Aktar
Meysere, Rahip Nastura'nn, Peygamberimiz (a.s.) hakknda sylediklerinizi [627]
Mal sat srasnda Peygamberimiz (a.s.)a itimatszlk gsteren Yahudi'nin sonunda neler sylediini;
[628]
ki melein, Peygamberimiz (a.s.), gnein iddetli scandan nasl glgelediklerini;
Gider ve gelirken grdkleri eyleri;[629]
Yorulan iki deveyi nasl yrtp hzlandrdnz[630]
Eminliini, temizliini, uurluluk ve bereketliliini,
Kitab Ehli olanlarn onun hakknda neler sylediklerinizi[631]
Kendisiyle yemek yedii zaman doyduunu ve artan yemein ise hi yenilmemi gibi olduunu.,
anlatt.[632]
Meysere; Peygamberimiz (a.s.)da grd fevkalde halleri Hz. Hatice'ye anlatt zaman, kendi
kendine:
"Eer o Yahudi'nin syledii doru ise, gelecei haber verilen O Peygamber, ancak budur!" demiti.
[633]
Hz. Hatice'nin Peygamberimiz (a.s.)a Taze Hurma kram Edii
Hz. Hatice; bir tabak zerinde olgun taze hurma getirtip kzkardei Hleyi ve Peygamberimiz (a.s.)
davet etti. Tabaktaki hurmadan doyasya yedikleri halde, ondan hibir ey eksilmedii grld.[634]
Hz. Hatice'nin Peygamberimiz (a.s.) Hakknda Varaka b. Nevfel ile Konumas
Hz. Hatice; klesi Meysere'nin Peygamberimiz (a.s.) hakknda Rahip Nastura'dan iitip anlatt
eyleri ve iki melein onu gnein scaklndan glgeleyerek koruduunu grm olduunu Varaka b.
Nevfel'e anlatt.
Varaka b. Nevfel; Hz. Hatice'nin amcasnn olu idi, Hristiyan'd. Kendisi, semav kitaplar ok okur,
insanlarn btn bildikleri eyleri bilirdi.
Varaka b. Nevfel, Hz. Hatice'ye:
"Ey H atice! Eer bu sylediklerin doru ise, hi phesiz, Muhammed bu mmetin peygamberi
olacaktr! Ben, zaten, gelmesi beklenen peygamberin bu mmetten kacan biliyorum. Onun gelecei
zaman da. tam bu zamandr!" dedi.[635]
Hz. Hatice ve Kadn Arkadalarnn Vaktiyle Karlatklar Bir Hadise
Rivayete gne, Mekkeli[636] Kurey[637] kadnlar, Recep aynda,[638] bayramda[639] Mescid-i
Haram'da[640] toplanarak tnen yapanlar,[641] bu bayrama gelip katlmaktan kendilerini hibir ey
alkoymazd.[642] Yine, bir gn, Kurey kadnlar Mescid'de,[643] putun yannda[644] toplanm
bulunduklar srada, birden ortaya kan bir adam,[645] yanlarna gelip[646] en yksek sesiyle bararak:
"Ey Teym kadnlar,[647] ey Kurey kadnlar topluluu! ok srmez, aranzda,[648] yaknda
yurdunuzda Ahmed ismiyle anlan[649] peygamber zuhur edecek,[650] gnderilecektir![651] Sizden
hangi kadn ona zevce olabilirse, hemen olsun!" deyince, btn kadnlar adama ta atmlar, hakaret
etmiler, ar szler sylemilerdi.
Hz. Hatice ise, onun szne kar, ban nne eip[652] duymazdan gelmi,[653] hibir itirazda
bulunmam,[654] hatta, bundan mide bile dmt.[655]
Peygamberimiz (a.s.); Mekke'yi fethinin ikinci gnnde irad ettii hutbesinde yle buyurmutur:
"Ey insanlar! phe yok ki, Allah, gklerle yeri, Gne'le Ay' yaratt gn, Mekke'yi de haram ve
dokunulmaz klmtr. [177]
Buras, Allah'n haram ve dokunulmaz kld bir blgedir.[178]
Kyamet gnne kadar da, haram ve dokunulmaz olarak kalacaktr.[179]
Mekke'yi haram ve dokunulmaz klan Allah'tr.
Onu, insanlar haram ve dokunulmaz ki mam iardr. [180]
Allah'a ve hiret gnne inanan kimseye, Mekke Hareminde kan dkmek, aa kesmek, helal olmaz!
[181]
Mekke'de kan dkmek benden nce hibir kimse iin helal olmad gibi, benden sonra da hibir
kimse iin helal olmayacaktr!
Bana da, ancak gndzn belli bir saatinde helal klnmtr; [182] ki, bu da, Mekkelilerin ilah gazab
hak etmi olmalarndan ileri gelmitir. [183]
phe yok ki, Fil'i Mekke'ye girmekten alkoyan, tutan Allah'tr.
Mekkeliler zerine, Reslullah ile m'minler de, ancak bir kez salnmlardr.[184]
yi biliniz ki: u saatte Mekke benim iin bile haramdr.[185]
Mekke'nin bugnk haraml, dnk haraml haline dnmtr."[186]
Kbe'nin Plannda Ksaltma ve Daraltma Yaplnn Sebebi
Kureyler, Beytullah' ykp yeniden yapacaklan zaman; toplanan balarla salanan yap
malzemesinin yetersizlii yznden, Beytullah'n Hicr tarafndaki eski temelini darda brakp duvar
biraz ieriden ekmek suretiyle, ksaltmak ve daraltmak zorunda kaldlar.[187]
Kabe'nin eski temeline gre: am tarafndan darda braklan ve Kabe'ye dahil bulunan Hicr ks-
mnn[188] eni alt arn, [189] veya alt arn bir kar,[190] ya da yedi arn[191] veya yedi arna
yakn olup; [192] Kureyliler inaattan artacak malzemelerle eski temel zerinden ektirecekleri yanm
daire duvarla, hem burasnn Kabe'ye dahil bulunduunu belirlemek, hem de, tavann bu duvarn dndan
yaplmasn salamak istediler.[193]
Kabe'nin kaps, brahim (a.s.)la Crhm ve Amalikalar devrinden beri, yer seviyesinde idi.[194]
Kureyliler; Beytullah' yeniden yapmaya kalktklar zaman,[195] Ebu Huzeyfe b. Mugre:
"Ey kavmim! [196] Kabe'nin kapsn yerden yksek yapnz. [197] Zeminini de toprakla doldurunuz.
[198] ine, ne sel sular girebilsin,[199] ne de merdivensiz klabilsin!
Ona, ancak sizin istediiniz kimse girsin! stemediiniz kimse girmek isterse, aa itiveriniz!" dedi,
yle yaptlar.[200]
Bunun iin, Kureyliler, Kabe'nin kapsn drt arn bir kar yksekten koydular.
Kabe'nin iinden zeminini de, bu ykseklie kadar, toprakla doldurdular.[201]
Hz. ie der ki:
"Ben, Beytullah'n iine girip orada namaz klmay arzu ederdim.
Reslullah (a.s.), elimden tutup beni Hicr'e koydu ve:
'Beytullah'a girmek istediin zaman, Hicr'de namaz kl!
Muhakkak ki, oras Beytullahtan bir paradr.
Fakat, senin kavmin Kabe'yi yaptklar zaman, ksalttlar da, oray Beytullahtan kardlar' buyur-du.
[202]
'Y Raslallah! Sen onu brahim'in temelleri zerine evirsen ya?' dedim .[203]
Reslullah (a.s.):
'Eer kavmin Cahiliye devrinden ve kfrden yeni kurtulmu olmasayd, Kabe'nin birikmi maln
Allah iin harcarda, kapsn yerden yapar, Hicr'de braklm olan ksmn ona katardm.[204]
Kabe'ye, dou ve bat tarafndan da, yer seviyesinde iki kap koyardm.[205]
Oradan girerler, uradan karlard' buyurdu.[206]
'Kavminin, Kabe kapsn ne iin yksee kaldrdn da bilir misin?' diye sordu.[207] 'Hayr!
Bilmiyorum!1 dedim.[208]
'Bunu, kavmin, istediklerini ieri almak, istemediklerine engel olmak iin yaptlar.[209]
Gya, Kabe'nin erefini gzetmek zere, dilediklerinden baka kimse oraya girmesin diye,
merdivenini ykselttiler.
Kabe'ye girmesini istemedikleri bir kimseyi, merdivenden kmakta serbest brakrlar, kapya kadar
kp tam ieri girecei srada ise merdivenden aa itiveririerdi de, adamcaz der giderdi!' buyur-
du"[210]
Amr b. Hzel de, bu husustaki mahedelerini yle anlatr
"Ben, Kureylilerin Cahiliye devrinde Beytullah', Pazartesi ve Perembe gnleri atn grdm.
Kabe'nin kapclar, kapsnn nne otururlard.
Kabe'ye girmesini istemedikleri bir kimse merdivenden yukar doru knca, onu hemen itip aa
drrlerdi.
Bazan, drlen adamn sakatland, ld de olurdu."[211]
Kbe Duvarlarnn rl ve Hacer'l-Esved zerinde kan Anlamazln
Peygamberimiz (a.s.) Tarafndan Giderilii
Kureyliler; Kabe'nin dubarlarn bir sra ta, bir sra da ahap balama kirileriyle rerek
ykselttiler.[212]
Ahap balama kirileri, altl stl ta sralarnn aralarna konulmakta idi.[213]
Duvarlar rlp Hacer'l-Esved'in konulaca yere ulald zaman, Kurey kabileleri arasnda
anlamazlk kt. [214]
Her kabile:
"Onu yerine koymaya biz daha lay kz !"[215]
"Onu yerine koymay biz zerimize alacaz!" dedi.[216]
Kureylilerden bir kabile:
"Onu yerine biz koyacaz!" dedii zaman, baka bir kabile:
"Hayr! Onu yerine biz koyacaz!" diyerek direndi.[217]
Her kabile, onu tek balarna kaldrp yerine koymak istediler.[218]
Sz oald.
kskanla ve ihtirasa dnt.
Aralarnda sert tartma ve ekimeler balad.
Abdi Menaf ve Zhre oullar:
"Hacer'l-Esved'in yeri, yapm, bize den duvarn iindedir!" dedi.
Teym ve Mahzum kabileleri de:
"O, bize dm olan duvardadr!" dedi.
Dier kabileler ise:
"Rkn, zerinde kur'a ektiimiz hususlardan deildir!" dediler.[219]
Sonunda, her biri bir tarafa daldlar.
Abduddar oullar, ortaya ii kanla dolu bir anak getirdiler ve Adiyy b. Ka'b oullaryla birlikte,
lnceye kadar arpmak zere anlama yaptlar ve arpmaya hazrlandlar.
Andlarn salamlatrmak iin de, ellerini o kanla dolu anan iine soktular!
Bundan dolay, onlara "Kan yalayc" ad takld.
Kureyliler, bu i zerinde drt veya be gece durdular.
O zaman, Kureylilerin en yals olan[220] Ebu meyye b. Mugre, b. Abdullah, b. mer, b.
Mahzum:
"Ey kavmim! Biz ancak iyilik istiyoruz, ktlk istemiyoruz.
Siz bu hususta birbirinize kar kskanlk yansna girmeyiniz.
nk, siz anlamazla dtnz zaman, ileriniz dalrda, sizdeki ne sizden bakalar gz
dikerler!" dedi.[221]
Bunun zerine, Kureyliler Mescid-i Haram'da toplanarak aralarnda konutular, birbirlerine kar
insafa geldiler.[222]
Ebu meyye b. Mugre:
"Ey Kurey cemaat! Aranzda anlaamadnz bu ite, Mescid'in u kapsndan ilk girecek olan,
aranzda hakem yapnz! Aranzdakini, o halletsin!"[223] diyerek Mescid-i Haram'n Beni eybe kapsna
iaret etti.[224]
Kureyliler:
"Razyz ve onun verecei hkme boyun eeceiz!" dediler.[225]
O srada, zerinde siyah, beyaz izgili A'rb ii ince ihram bulunduu halde,[226] Mescid-i Haram'n
Ben eybe kapsndan[227] ieriye ilk giren, Peygamberimiz Muhammed (a.s.) oldu!
Kureyliler, onu grr grmez:
"te, el-Emn! Razyz ona!" dediler.
Peygamberimiz (a.s.) yanlarna varnca da; Hacer'l-Esved'i yerine koymak hususunda aralarnda
kan anlamazln halli iin kendisini hakem yaptklarn, verecei hkm kabul edeceklerini bildirdiler.
[228]
Kureyliler; Peygamberimiz (a.s.)a, daha vahiy ve peygamberlik gelmeden nce, el-Emn adn
takmlard.[229]
nk; Peygamberimiz (a.s.), daha genlik anda iken, yiitlik ve insanlk bakmndan kavminin en
stn, ahlk gzellii bakmndan en sekini, soyluluk bakmndan en ereflisi idi.
Konuya komuya kar insanlarn en iyi davranan, sakinlik ve yumuak huylulukta en ulusu idi.
Doru szllk ve gvenilirlikte insanlarn en bata geleni, insanlan alaltan ktlklerden de en uzak
bulunan idi.
Yce Allah, her iyilii, her stn meziyeti onda toplamt.
Bunun iin, kavmi arasnda en ok el-Emn diye anlrd .[230]
Peygamberimiz (a.s.), Kureylilere:
"Haydi, bana bir rt getiriniz!" buyurdu.
Hacer'l-Esved'i eliyle tutup, getirilen rtnn iine koydu. [231]
"Beytullahn drt duvarn ykp zerlerine alm bulunan drt kabile topluluundan birer adam
gelsin!" buyurdu. [232]
Utbe b. Rebia,
Ebu Zem'a,
Ebu Huzeyfe Velid b. Mugre,
Kays b. Adiyy veya s b. Vil geldiler.[233]
Peygamberimiz (a.s.), onlara:
"Sizden her biriniz, kabilesi adna, rtnn birer ucundan tutsun ve sonra da, hep birden onu yukar
doru kaldrnz!" buyurdu. [234]
Abdi Menaf oullar adna, Utbe b. Rebia rtnn bir ucunu;
Kabilesi adna Ebu Zem'a rtnn ikinci ucunu;
Kabilesi adna Ebu Huzeyfe Velid b. Mugre rtnn nc ucunu;
Kabilesi adna Kays b. Adiyy veya s b. Vil rtnn drdnc ucunu tuttu.[235] Hep birden
kaldrdlar.
Peygamberimiz (a.s.), Hacer'l-Esved'i, konulaca yerin hizasna gelince rtnn iinden alp, kendi
eliyle yerine yeri etirdi. [236]
Peygamberimiz (a.s.); Hacer'l-Esved'i Kabe duvarndaki yerine koyduu ve onu sklatrp
salamlatrmak gerektii zaman, Necidli bir adam[237] gidip bir ta getirmi,[238] Peygamberimiz
(a.s.)a uzatmt.[239]
Hz. Abbas:
"Hayr!" dedi ve onu uzaklatrd, Kendisinin getirdii ta uzatt.
Peygamberimiz (a.s.) da, Hacer'l-Esved'i onunla salamlatrd.
Necidli adam, kendisinin uzaklatrldna kzd.
Peygamberimiz (a.s.) da, ona:
"Bizden olmayan kii, Beytullah' bizimle birlikte yapamaz!" buyurdu. [240]
Bunun zerine, Necidli:
"alr o kavmin haline ki, kendileri eref, akl ve servet sahibi olduklan halde, yaa en kklerini,
servete en fakirlerini en erefli ilerinin bana geirdiler, kendilerine reis yaptlar!
Olanca stnlklerine ramen, ona sanki hizmeti oldular!
Fakat, vallahi, o onlara galip gelecek,[241] hkim olacak,[242] onlarn topluluklarn datacak,[243]
rzklarn aralarnda bltre ektir! [244]
Siz, yaa en knze, malca en fakirinize gvendiniz ve u en erefli iinize onu vekil ettiniz !?
[245]
Bundan sonra, onun hal ve an ycelecek, haberi pek byk olacaktr!" dedi. [246]
Sanldna gre, Necidli adam,[247] insan suretine girmi[248] eytand.[249]
Kbe Yksekliinin Onsekiz Arna karl
Hacer'l-Esved Peygatm berim iz (a.s.) tarafndan yerine yerletirildikten sonra, zerine duvar rld.
[250]
Kabe'nin tavanna kadar ahap balama kiri sralan 15, ta sralan da 16 oldu. [251]
Kureyiler; Kabe'nin, kendilerinden nce dokuz arn olan yksekliine dokuz arn daha eklediler.
[252]
Bylece, Kabe'nin yerden tavana kadar ykseklii on sekiz arn buldu.[253]
Kbe'nin Tavanlan
Kabe'nin duvarlar, bir sra ta, bir sra ahap balama kirileriyle rlp tavan seviyesine
ykseltildii zaman, Rum marangoz Bakom, Kureylilere:
"Kabe'nin tavannn kubbeli mi, yoksa dz m olmasn istersiniz?" diye sordu.
Kureyliler:
"Hayr![254] Rabbimizin Beytinin tavann,[255] dz olarak yap" dediler.[256]
Bylece, Kabe'nin tavann dz yaptlar.[257]
Kabe'nin son ahap sras zerine on be hezen (kiri) attlar ve tavan onun zerine koydular.[258]
Kabe'nin iinden de, iki sra halinde,[259] alt direk diktiler.[260]
Kabe'nin am tarafndaki duvarndan Yemen tarafndaki duvarna kadar, her srada direk
bulunuyordu.[261]
Kbe'nin Damna Oluk ve eride Dam Merdiveni Yapl
Kabe'nin damna, dam suyunu Hicr mahalline aktacak biimde bir oluk;[262] Kabe'nin iinden,
damna kmak iin de, am kesinden ahap bir merdiven yaptlar.[263]
Kbe'nin Duvar ve Direklerinin Yaldzlan, Direklerin izilen Resimlerle Sslenii
Kabe'nin tavann, iindeki direklerini ve duvarlarn yaldzladlar. Direklerin zerlerine,
peygamberler ve meleklerle aa resimleri izdiler.[264] Kapya doru olan direkte Hz. Meryem'le
kucanda sa (a.s.)in resmi, teki direklerde de peygamberlerin, meleklerin, oklarla fal eken ihtiyar bir
adam eklinde brahim (a.s.)n resmi, bir ko veya bir ko ba ile aa resimleri izilmiti.[265]
brahim (a.s.) gibi, smail (a.s.) da, eliyle fal oku eker bir ekilde tasvir edilmiti.[266] smail
(a.s.)dan sonra, oullarndan Kusayy'a ve tekilerine ait olmak zere, renk renk boyalarla altma yakn
suret izilmi olduu gibi, suretlerin her birinin karsnda da, kendilerinin ibadetlerinin ekli ve
ilerinden en ok anlan, izgilerle belirtilmeye allmt.[267]
Kbe'ye Kap Takl, Kbe Mallarnn Depoya Konuluu ve Kbe'ye Yemen
Brdnden rt rtl
[1] bn S a'd, Tab akt' l-kbr, c. 8,14-15, bn Abdil berr, sti b, c. 4, s. 191 7, S heylf, R avdu'l-
nf, c. 2, s. 246, bn E sfr, U sdu11-gbe, c. 7, s. 78-79.
[2] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 1 31, Ebu'l-Ferec, el-Vef, c. 1, s. 144, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.
49-50, bn Hacer, el-sbe, c.4,s.282,Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 264, Haleb, nsan, c. 1 , s. 223-224,
Zrkn, Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 1,s. 200.
[3] Zrkn, Mevhib erhi, c. 1, s. 200.
[4] bnshak.bn Hiam.Sre, c. 1, s. 200-201, Taber, Trih, c. 2, s. 197, Beyhak, Delil, c. 2, s. 67,
bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 23, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 49, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 64-65,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 294, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 225.
[5] bn Habib, Kitbu'l-muhabber, s. 78, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 97.
[6] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 131, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 98, Ebu'l-Ferec, el-Vef,
c. 1, s. 145, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 50.
[7] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 1, s. 201, Taber, Trh, c. 2, s. 197, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s.80,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 49, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 294, Haleb, nsnu'l-uyn,
c. 1, s. 223.
[8] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 226.
[9] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 98, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 40
[10] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 132, bn Habib, Kitbu'l-muhabber, s. 78, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 97.
[11] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 132. bn Habib, Kitbu'l-muhabber, s. 78.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/119-121.
[12] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 98, Ykub, Trih, c. 2, s. 30.
[13] Ykub, Trih, c. 2, s. 20.
[14] bn Habib, Kitbu'l-muhabber, s. 79, Belzur, c. 1, s. 97.
[15] Ykub, Trih, c. 2, s. 20, Ebu'l-Fenec, el-Vef, c. 1, s. 145, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 5,
Diyarbekr, Hamis, c. 1 , s. 264, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 , s. 226, Zrkn, M evhibu'l-lednniye
erhi, c. 1, s. 201.
[16] Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 145, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2 s. 5, Diyarbekr, Hamis,
c,1 . s. 264, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 226, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1, s. 201.
[17] Ykub, Trih, c. 2, s. 20, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 145, bn Haldun, Trih, c. 2, ks.
2, s. 5, Diyarbekr, c. 1 , s. 264, Haleb, c. 1, s. 226, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1, s. 201.
[18] Ykub, Trih, c. 2, s. 20.
[19] Ykub, Trih, c. 2, s. 20, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 238, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1,
s. 145, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 5, Diyarbekr, Hamis, c, 1, s. 264, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s.
226, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1, s. 201.
[20] Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 238.
[21] Ykub, Trih, c. 2, s. 20, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 238, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1,
s. 145, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 5, bn Haldun, Trih, c.2 , ks. 2, s. 5, Diyarbekr, Hamis, c. 1 , s.
264, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 226.
[22] Ykub, Trih, c. 2, s. 20.
[23] Ykub, Trih, c. 2, s. 20, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 238, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1,
s. 145, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 5. Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 264, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s.
226, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1, s. 201.
[24] Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 145, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 5, Diyarbekr,
Hamis, c. 1, s. 264, Haleb, c. 1, s. 226, Zrkn, c. 1, s. 201.
[25] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 226, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1, s. 201, 2
[26] Ykub, Trih, c.2, s. 20, Sheyl, Ravd, c. 2, s. 238, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 5,
Diyarbekr, c. 1, s. 264, Haleb, nsn, c. 1, s. 226, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1, s. 202.
[27] Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 238, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 226.
[28] Ykub, Trih, c. 2, s. 20, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 238.
[29] Ykub, Trih, c. 2, s. 20, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, t 1, s. 145.
[30] Ykub, Trih, c. 2, s. 20, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 145, bn Haldun, Trih, c. 2, ks.
2, s. 5, Kastalni, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 50, 51 , Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 264, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 1, s. 226, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1,s. 202.
[31] Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 264, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 227, Zrkn, M evhibu'l-
lednniye erhi, c. 1, s. 202.
[32] bn Habib, Kitbu'l-muhabber, s. 79, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 265.
[33] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 97, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 23, Kastalni, Mevhibu'l-
lednniye, c 1, s. 51, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 226.
[34] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 201, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 65, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 2, s. 294, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 265, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 225.
[35] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 226.
[36] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 97, Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 177, bn Esr, Nihye, c. 5, s. 56,
bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 23, Kastalni, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 51, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 ,
s. 226.
[37] bn Esr, Nihye, c. 5, s. 56, Fruzbd, Kmsu'l-muht, c. 2, s. 301.
[38] Ahmed b. Hanbel Msned, c. 6, s. 94, bn Mce, Snen, c. 1, s. 607, Drim, Snen, c. 2, s. 65,
bn Esr, Nihye, c. 5, s.56.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/121-124.
[39] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1 , s. 265, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 227, Zrkn, Mevhibu'l-
lednniye erhi, c. 1, s. 201.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/124.
[40] Mes'd, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 278, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 35, Kastalni, Mevhibu'l-
lednniye, c. 1, s. 50, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 264, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 228.
[41] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 198, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.1, s. 132, Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1, s. 99, Ykub, Trih, c. 2, s. 20, Taber, Trih, c. 2, s. 196, bn Abdilberr, stib, c. 4,
s. 1818, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vet, c. 1, s. 145, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 50, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 295.
[42] bn Sa'd, Tabakt.c. 1,5.132, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 98,Taber, Trih, c. 2, s. 196, bn
Abdilberr, stib, c. 4, s. 1818, E bu 'l-Ferec b n C evz, el-Vef, c. 1, s. 1 45, tan Seyyid, Uynu 'l-eser,
c. 1, s. 50, Kastalni, Mevhi bu'l-le dnniye, c 1, s. 50, Diyarbekr, c. 1 , s. 264, Haleb, c. 1, s. 229.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/124.
[43] Mverdi, Ahkmu's-Sultniye, s. 176.
[44] Taber, Trh, c. 2, s. 197.
[45] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 2, s. 199, Taber, Trih, c. 2, s. 197-198.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/125.
[46] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 264-265, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 40-42,
Belzun,Ens bu'l-erf, c. 1, s. 467, 469, 476, bn Kuteybe, Kitbu'l-marif, s. 63, bn Abdilberr, stib,
c. 2, s. 543-545, bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 281 -283, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 94, Zeheb,
Siyeru a'l mi'n-nbel, c. 1, s. 162-163, bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 563-564, Haleb, nsnu'l-uyn,
C.1.S.438.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/125.
[47] bn shak,bnHiam, Sre.c. 1, s. 262-263, Taber, Trih, c. 2, s. 213, bn Abdilberr, stib, c. 1,
s. 37, 38, bn Esir, Kmil, c. 58, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 92-93, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 136,
Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 432, Zrkn, Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 1 , s. 241.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/126.
[48] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 321, Mus'abu'z-Zbeyr, Nesebi Kurey, s. 21, Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1, s. 396405, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 182, bn Abdilberr, stib, s. 1, s. 500, bn
Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 23, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 288-289, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 2, s. 294, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 9, s. 217.
[49] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 202, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 133, Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1,5.396, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 50, c. 4, s. 1819, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef,
c. 1, s. 105, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 23, c. 4, s. 277, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 288.
[50] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 396, bn Kuteybe, Kitbu'l-marif, s. 61, bn Abdilberr, stib, c.
4, s. 1819, Sheyl,Ravdu'l-nf, c. 2, s. 243, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 81, Kastalni, Mevhibu'l-
lednniye, c. 1, s. 255, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 277, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 391.
[51] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 133, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 396, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s.
277, Kastalni, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 255, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 273, Haleb, nsnu'l-uyn,
c. 3, s. 391.
[52] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 133, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 2, s. 655-656, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 2, s. 289, bn Hacer, el-sbe, c. 4, s. 334, Zrkn, Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 3, s. 1
95.
[53] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1862, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 147.
[54] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 133, bn Abdilberr, stib, c.1 , s. 50, c. 4, s. 181 8-1819, Ebu'l-Ferec
bn Cevz, el-Vef, c. 2, s. 655, bn E sr, Usdu'l-gbe, c. 1 ,s.23, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 288.
[55] bn shak, Kitbu'l-mbted ve'l-meb'as, c. 5, s. 252-253, Vhidi, Esbb'n-nzl, s. 307, Hzin,
Tefsir, c. 4, s. 417, Ebu'l- Fid, Tefsir, c. 4, s. 559.
[56] Vhidi, Esbb'n-nzl, s. 307.
[57] bn shak, Kitbu'l-m bted ve'l-m e b'as, c. 5, s. 252-253, Vhidi, Esbb'n-nzl, s. 307,
Hzin, Tefsir, c. 4, s. 417, Ebu'l- Fid, Tefsir, c. 4, s. 559.
[58] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 133, M us'abu'z-Zbeyr, Nesebi Kurey, s. 21, Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1, s. 397, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 81, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 1, s. 40, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 288, bn Hacer, el-sbe, c. 4, s. 31 2, Kastalni, Mevhibu'l-lednniye, c.1 ,
s. 255, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 273, Zrkn, Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 1, s. 195.
[59] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 80, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1853, bn Hazm , Cevmiu's-Sre, s.
39.
[60] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1853, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 289, bn Hacer, el-sbe, c.
4, s. 312, Kastalni, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 255, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 273, Zrkn, Mevhib
erhi, c. 1, s. 195.
[61] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 207, bn Sa'd, Tabakt, c. 1 , s. 1 33, Belzur, Ensbu'l-erf,
c.1, s. 401, bn Abdilberr, c. 4, s. 1893, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 39, bn Esr, Usd, c. 1, s. 23, bn
Kayym, Zd, c. 1, s. 40, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 289, bn Hacer, c. 4, s. 377, Kastalni, c. 1, s. 255,
Diyarbekr, c. 1, s. 274, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 391 .
[62] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1839, Kastalni, c. 1, s. 255, Diyarbekr, c. 1, s. 274, Zrkn,
Mevhib erhi, c. 3, s. 197.
[63] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 202, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 16, Belzur, c. 1, s. 401, bn
Abdilberr, c. 4, s. 1893, bn Esr, Usd, c. 1,s.23, bn Kayyim, Zd,c.2, s. 40, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s.
289, bn Hacer, c. 4, s. 377, Kastalni, Mevhib, c. 1 , s. 255, Diyarbekr, c. 1, s. 275, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 3, s. 391.
[64] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 202, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 16, Belzur, Ensb, c. 1, s. 42,
bn Abdilberr, c. 4, s. 1893, bn Esr, Usd, c. 1,s.23, bn Kayym, c. 1,s.4O, bn Seyyid, c. 2, s. 289, bn
Hacer, c. 4, s. 377.
[65] bn Sa'd, Tabakt, c. 8,19, Diyarbekr, Hamis, c. 1 , s. 277.
[66] bn Sa'd, Tabakt, c. 8,19, Ebu'l-Ferec, el-Vef, c. 2, s. 656, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 277.
[67] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, 26, bn Hacer, el-sbe, c. 4, s. 377.
[68] bn Sa'd. Tabakt. c. 8. s. 26. bn Hacer. el-sbe. c. 4. s. 379-380.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/126-129.
[69] Bakara: 2/127.
[70] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 64.
[71] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 205, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1 , s. 66.
[72] Ykub, Trih, c. 1, s. 240, Mverd, Ahkmu's-sultniye, s. 1 60, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c.
1, s. 111.
[73] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 112, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 157, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 54, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 264, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 69, 75, Heysemi,
Meanau'z-zevid, c. 3, s. 289, bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 1 82-1 83.
[74] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 318-319, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 158-160, Beyhak,
Delil, c. 2, s. 57, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 68, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 300,
Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 112, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 229.
[75] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 160, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 112, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s.
229.
[76] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 160.
[77] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 90.
[78] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 145, Beyhak, Delil, c. 2, s. 58.
[79] bn Sa'd, c. 1, s. 145, Ezrak, c.1 , s. 160, Belzur, c. 1, s. 99, Haleb, c. 1, s. 229.
[80] bn Sa'd, Tabakt, c. 1,s.145.
[81] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 145, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 1 60.
[82] bn shak, bn Hiam, Sre,c.1, s. 205, Taber, Trh, c. 2, s. 198.
[83] bn shak, bn Hiam, Sre,c.1, s. 205, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 1 45.
[84] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 145, Mes'd, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 278, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 42.
[85] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1 , s. 204-205, Taber, Trh, c. 2, s. 198-200, bn Esr, Kmil, c. 2,
s. 44, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 300-301.
[86] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 206, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 319, Ezrak, Ahbru
Mekke, c. 1, s. 160, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 300-301.
[87] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 160.
[88] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 204, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 319, Ezrak, Ahbru
Mekke, c. 1, s. 160, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301.
[89] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 31 9, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 160.
[90] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 160.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/129-130.
[91] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 62, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 44, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2,
s. 5.
[92] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 103, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 77, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 2, s. 300.
[93] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 204, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 145,Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1, s. 99, Taber, Trih, c. 2, s. 198, Beyhak, Delil, c. 2, s. 2, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
44, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 66, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301 .
[94] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 205, Abdurreizak, Musannef, c. 5, s. 98, Taber, Trh, c. 2, s.
200.
bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 145, Ezraki, Ahbru Mekke, c. 1, s. 160, Beyhak, Delil, c. 2, s. 54, Zeheb,
Trhu'l-slm, s.69.
[95] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 160, Taber, Trih, c. 2, s. 200, Beyhak, c. 2, s. 54, Zeheb,
Trhu'l- slm, s. 69.
[96] bn Sa'd, c. 1, s. 145, Ezrak, c.1 , s. 160, Beyhak, c. 2, s. 54, Zeheb, s. 69.
[97] bn shak, bn Hiam, Sre.c.1, s. 205, Taber, Trih, c. 2, s. 200.
[98] bn Sa'd, Tabakt, c. 1 , s. 1 45, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 277, Haleb, nsnu'l-uyn, c.
1.S.233.
[99] bn Sa'd, c. 1, s. 145, Ezrak, c. 1, s. 160, Sheyl, c. 2, s. 277, Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s.
351, Diyarbekr, Hamis, c.1, s. 112.
[100] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 250, Abdurrezzak, c. 5, s. 98, bn Sa'd, c. 1, s. 145, Ezrak, c. 1, s.
1 60, Taber, c. 2, s. 200, Beyhak, c. 2, s. 54, Zeheb, s. 69, E bu'l-Fid, c. 2, s. 301, Heysem, Mecm
au'z-zevid, c. 3, s. 289, bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 1, s. 1 83, Diyarbekr, c. 1, s. 11 2.
[101] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301, Haleb, nsnu'l-uyn, c.1, s. 233.
[102] Mes'd, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 278, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 1, s. 233.
[103] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301, Haleb, nsnu'l-uyn, c.1, s. 233.
[104] Mes'd, Murc, c. 2, s. 278, Ebu'l-Fid, c. 2, s. 301, Haleb, c. 1, s. 233.
[105] Mes'd, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 278.
[106] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 98.
[107] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 160, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 54, Zeheb, Tnhu'l-
slm, s. 69.
[108] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 145, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 114, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 1, s. 233.
[109] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 160, Beyhak, Delil, c. 2, s. 54, Zeheb, Trhu'l-slam, s. 69.
[110] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 102, bn Sa'd, Tabakt, c.1, s.1 45, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1,
s. 157, 160, Beyhak, Delil, c. 2,s.54.
[111] Beyhak, Delil, c. 2, s. 54, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 69.
[112] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 205, Abdurrezzak, c. 5, s. 1 02, bn Sa'd, c. 1 , s. 145. Ezrak,
c. 1, s. 157,160, Taber, Trh, c. 2, s. 200 Beyhak, c. 2, s. 54, bn Ea>, Kmil, c. 2, s. 44, Zeheb,
Trhu'l-slm, s. 69, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301, Heysem, Mecm au'z-zevid, c.
3, s. 289, bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 183.
[113] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 160.
[114] bn Sa'd, Tabakt, c. 1.S.145.
[115] bn shak, bn Hiam, Sre, c.1, s. 205, Taber, Trih, c. 2, s. 200, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 44,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301.
[116] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 102, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 145, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1,
s. 158, 160, Beyhak, Delil, c. 2, s. 54, Zeheb, Trhu'l- slm, s. 69, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 3,
s. 289.
[117] bn shak, bn Hiam, Sre, c.1 , s. 205, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 158,160, Taber, Trh, c.
2, s. 200.
[118] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 160-161.
[119] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 60, Ebu'l-Fid, el-Bidye ye'n-nihye, c. 2, s. 300.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/130-133.
[120] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 161, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 99.
[121] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 207, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 146, Ezrak, Ahbru
Mekke, c. 1, s. 161
[122] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1 s. 99, Taber, Tnh, c. 2, s. 200-201, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 2, s. 301 -302, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 114-115, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 234.
[123] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1 , s. 209, Ezrak, ^bru Mekke, c. 1, s. 161 , Ta ben, Trih, c. 2, s.
201, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 45, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 52, Zeheb, Trhu'l-slm, s.
[124] Ebu Muaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 1 89, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 33, Ebu'l-
Fid, c. 2, s. 287, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 3, s:. 301, Diyarbekr, Hamis:, c. 1 , s:. 112.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/133.
[125] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 1, s. 205, Ta ben", Trih, t 2.S.200, bn Esr, Kmil, t 2, s. 44,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301 , Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 11 2.
[126] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 102, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 158, 161, Zeheb, Trhu'l-
slm, s. 76, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301 , Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 3, s. 289, bn
Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 183, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 112.
[127] Ezrak, Ahbru Mekke, c.1, s. 158, 161, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301,
Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 112.
[128] Haleb, nsnu'l-uyn, c.1 , s. 233.
[129] bn shak, bn Hiam, Sre.c. 1 ,s.2O5, Taber, Trih, c. 2, s. 200, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 44,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n- nihye, c. 2 s. 301, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 112, Haleb, nsnu'l-uyn, c.
1, s. 233.
[130] Ezrak, Ahbru M ekk e, c. 1, s. 161, Zeheb, Trihu'l- slm, s. 76, D i yarbekr , Trihu'l-
hamis, c. 1, s. 112.
[131] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 102, 103, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 76, Heysem, Meanau'z-
zevid, c. 3, s. 289, bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 183, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 234.
[132] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 205, Taberi, Trih, c. 2, s. 200, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 76,
E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301 .
[133] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 103, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 161, Zeheb, Trihu'l-slm,
s. 76, Heysem,
Mecmau'z-zevid, c. 3, s. 289, bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 183, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 112.
[134] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 205, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 103, Taber, Trih, c. 2,
s. 200, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 76, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301.
[135] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 13, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 76, Heysem, Mecmau'z-zevid, c.
3, s. 289, bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 183, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 112.
[136] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 170.
[137] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 103, Ezrak, c.1, s.1 70, Zeheb, s. 76, Heysem, Mecmau'z-
zevid, c. , s. 289, bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 184.
[138] heyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 278, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 233, Zrkn, Mevhibu'l-
lednniye erhi, c. 1, s. 204.
[139] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 205-206, Taberi, Trih, c. 2, s. 200, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
44, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301.
[140] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 207, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 319, Ezrak, Ahbru
Mekke, c. 1, s. 1 67, Taber, Trh, c. 2, s. 200, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 44, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 2, s. 302, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 115.
[141] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 319, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 158-159.
[142] Ezrak, Ahbru Mekke, c.1, s. 158-159, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 112.
[143] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 1 00, 319, Ezrak, Ahbru Mekke, c.1, s. 161-162, Diyarbekri,
Hamis, c. 1, s. 112.
[144] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 162, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 112.
[145] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 162.
[146] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 100, 319, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 159.
[147] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 162.
[148] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 319, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 159.
[149] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 1 , s. 206, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 162, Taberi, Trih, c. 2,
s. 201, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 44, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 67, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c . 2,
s. 302, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 115.
[150] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 162.
[151] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 1,s.2O7, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 145, Ezrak, Ahbru
Mekke, c.1, s. 159,162, Taber, Trh, c. 2, s. 201, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 45, Zeheb, Trihu'l-slm, s.
67, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 301 , Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 115.
[152] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 162.
[153] bn shak, bn Hiam, Sre, c.1, s.207,Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 279, Diyarbekri, Hamis, c.
1 ,s. 115, Haleb, nsnu'l-uyn, c.1, s. 232.
[154] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 207, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 100, Ezrak, Ahbru M
ekke, c. 1, s. 159,162, Taber, Trih, c. 2, s. 201, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 45.
[155] bn shak, bn Hiam, Sre, c.1, s. 207, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 145, Taberi, Trih, c. 2, s. 201,
bn Esr, Kmil, c. 2, s. 45, Zeheb, Trihu'l-slm , s. 67, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 302,
Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 115.
[156] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 207, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 100, Ezrak, Ahbru
Mekke, c. 1, s. 159,162, Taber, Trh, c. 2, s. 201, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 45, Zeheb, Trihu'l-slm, s.
67. Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 302, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 11 5, Haleb, nsnu'l-uyn,
c. 1, s. 232.
[157] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 207, Taber, Trh, c. 2, s. 201, bn Esr, Kmil, c. 1, s. 45, Zeheb,
Trihu'l-slm, s. 67, Ebu'l-Fid, c. 2, s. 302, Diyarbekr, Hamis, c. 1 , s. 115.
[158] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 162.
[159] bn shak, bn Hiam, c. 1 , s. 207, Taber, c. 2, s. 201, bn Esr, c. 1 , s. 45, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 302, Diyarbekr, c. 1 , s. 115.
[160] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 162.
[161] bn shak, c.1 , s. 207, Taber, c. 2, s. 201, bnEsr, s. 45, Ebu'l-Fid, 202, Diyarbekr, c. 1, s.
115, Haleb, c. 1.S.232.
[162] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 1 , s. 207, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 162, Taberi, Trih, c. 2,
s. 201 bn Esr, Kmil, c. 2, s. 45, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 71, Ebu'l-Fid, el-Bidye, c. 2, s. 302,
Diyarbekr, c. 1, s. 115.
[163] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 95, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 162, Beyhak, Delil, c. 2, s.
61 -62, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 71, Diyarbekri, c. 1, s. 11 5.
* Ezrak'ye gre: Veli d b. M u gfre veya Ebu Vehb (Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163, Beyhak,
Delil, c.2, s. 61-62, Diyarbekr, Hamis, c.1, s. 115.) ZehebPye gre: Velid b. Mugfre, (Zeheb, Trih, s.
71).
[164] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 207, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 162-163, Taber,Trh,
c.2,s. 201, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 45, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 71, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
2, s. 302, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 115, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 232.
[165] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 1 63, Beyhak, Delil, c. 2, s. 61, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s.
278-279, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 71, Diyarbekri, Hamis, c. 1, s. 115, Haleb, nn, c. 1, s. 232.
[166] Beyhak, Delil, c. 2, s. 61, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 302.
[167] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 95, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1 , s. 36, 37, 60, 62, 64,
Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 115,Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 248-250.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/133-138.
[168] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 208, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 149-151, Ezrak, Ahb
ru Mekke, c. 1 ,s. 78-80, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 61, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 280,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ye'n-nihye, c. 2, s. 302-303, Diyarbekr, c. 1 , s. 115, Haleb, nsan, c. 1, s. 232-
233.
[169] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1 ,s.2O8, Ezraki", Ahbru Mekke, c. 1 , s. 80 Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 302, Diyarbekr, Hamis, c, 1, s. 11 5, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 232.
[170] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 61.
* Ebu Kubeys da ile Kuaykan da (Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 , s. 232).
[171] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 208, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 80, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 2, s. 302, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 11 5, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 234.
[172] Ezraki, Ahbru Mekke, c. 1, s. 313.
[173] Ezraki, Ahbru Mekke, c. 1, s. 78-79, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 61 .
[174] bn shak, Kitbu'l-mbted ve'l-meb'as, c. 2, s. 86, Ebu'l-Fid, c. 2, s. 302, Diyarbekr, c. 1, s.
115, Haleb, c, 1, s. 232.
[175] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 149-150, Sheyl, Ravd, c. 2, s. 280, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 2, s. 303, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 233.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/138-140.
[176] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 79.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/140-141.
[177] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 58, Vkd, Megz, t 2, s. 844, tan Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.
2, s. 137, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 32, Buhr, Sahih, c. 5, s. 98, Nesi, Snen, c. 5, s. 203.
[178] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 258, Nesi, Snen, c. 5, s. 203.
[179] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 58, Vkd, Megz, c. 2, s. 844, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
137, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 32, Buhr, Sahih, c. 5, s. 98, Nesi, Snen, c. 5, s. 203.
[180] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 31-32, Buhr, Sahh, c. 1 ,s.35.
[181] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 58, Vkd, Megz, c. 2, s. 844, Ahmed b. Hanbel, Msned,
c. 4, s. 31, c. 6, s. 385, Buhr, Sahh, c. 1, s. 35.
[182] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 58, Vkd, Megif, c. 2, s. 844, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 2,
s. 1 22, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 31, Buhr, Sahh, c. 1 , s. 36, c. 5, s. 98, Belzur, Fthu'l-
bldn, c. 1, s. 48, Nesi, Snen, c. 5, s. 204.
[183] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 58, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 32.
[184] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 238, Buhr, Sahh, c. 1, s. 36 c. 8, s. 38.
[185] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 32, Buhr, Sahh, c. 1, s. 36, c. 8, s. 38.
[186] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 58, Vkd, Megif, c. 2, s. 844, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.
2, s. 137, Ahmed b. Hanbel. Msned. c. 4. s. 31-32. Buhr. Sahh. c. 1. s. 35. Nesi. Snen. c. 5. s. 206.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/141-142.
[187] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 104, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163, 315, Ahmed b.
Hanbel, Msned, c. 6, s. 239, Buhr, Sahih, c. 2, s. 156, tan Mce, Snen, c. 2, s. 985, Drim, Snen, c.
1, s. 382, Nesi, Snen, c. 5, s. 21 6, Zeheb, Trhu'l- slm , s. 71, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
2, s. 303.
[188] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 303.
[189] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 179, Mslim, Sahih, c. 2, s. 970, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c.2,s. 303.
[190] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 71, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s.
115.
[191] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 1 04, Ebu'l-Fid, c. 2, s. 303, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 115.
[192] Abdurrezzak, c. 5, s. 128, bn Sa'd, c. 1, s. 147, Mslim, c. 2, s. 972.
[193] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 115.
[194] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 52.
[195] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 115.
[196] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 53, Diyarbekr, Hamis, c. 1 , s. 115.
[197] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 52-53, Diyarbekr, Hamis,
c. 1, s. 115.
[198] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163.
[199] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 71-72, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s.
115.
[200] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 54, Diyarbekr, Hamis, c.
1, s. 115.
[201] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164.
[202] Ezrak, c. 1, s. 312, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 92-93, Ebu Dvud, Snen, c 2, s. 214,
Tirmiz, Snen, c. 3, s. 225, Nesi, Snen, c. 5, s. 219.
[203] Malik, Muvatta, c. 1, s. 363, Ahmed, Msned, c. 6, s. 11 3, Mslim, c. 2, s. 969, Mesf, c. 5, s.
214.
[204] Mslim, Sahh, c. 2, s. 969.
[205] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 1 04,128, Ahmed, Msned, c. 6, s. 179, Ezrak, c. 1 , s. 311,
Nesi, c. 5, s. 21 6.
[206] Abdurrezzak, Musannef, s. 5, s. 104, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 147, Buhr, Sahh, c. 2,
s. 156-157, Mslim, Sahh, c. 2, s. 969-970, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 304.
[207] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 128, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 1 47, Ezrak, Ahbru
Mekke, c. 1, s. 311, Buhr, Sahh, c. 2, s. 156, Mslim, Sahh, c. 2, s. 973, bn Mce, Snen, c. 2, s. 985,
Drim, Snen, c. 1, s. 382.
[208] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 128, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 147, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1,
s. 311, Mslim, Sahh, c. 2, s. 972.
[209] Buhr, Sahh, c. 2, s. 1 56, Mslim, Sahh, c. 2, s. 973, Drim, Snen, c. 1, s. 382.
[210] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 311, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 147, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1,
s. 311, Mslim, Sahh, c. 2, s. 972.
[211] Ezrak. Ahbru Mekke. c. 1. s. 174.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/142-144.
[212] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 71 -72, Diyarbekr, Hamis, c. 1 ,
s. 115, Haleb, nsnu'l-uyn, c.1,s.235.
[213] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 115.
[214] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 209, Abdurrezzak, c. 5, s. 319, bn Sa'd, c. 1, s. 146,
Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 99, Taber, Trh, c. 2, s. 201, Mes'd, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 278,
Sa'lebf, Aris, s. 53, Ebu'l-Ferec, el-Vefa, c. 1, s. 146, bn Esr, Km il, c. 2, s. 45, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 1, s. 52, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 72, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 303, bn Haldun,
Trih, c. 2, ks. 2, s. 5-6.
[215] bn Sa'd, Tabakt, c. 1,3.146.
[216] Ykub, Trih, c.2,s.19.
[217] Zeheb, Trihu'l-slm, s. 77.
[218] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 209, Taber, Trh, c. 2, s. 201, Sa'lebf, Aris, s. 53, bn Esr,
Kmil, c. 2, s. 45, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 52, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 67, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 303.
[219] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163.
[220] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 209, Taber, Trh, c. 2, s. 201, Sa'lebf, Aris, s. 53, Ebu'l-
Ferec, el-Vefa, c. 1, s. 146, bn E sfr, K m il, c. 2, s. 45, bn S eyyid, U ynu'l -eser, c. 1, s. 52, E bu'l-F
id, el-Bi dye ve'n-nih ye, c. 2, s. 30 3, H alebf, nsnu 'l-uyn, c.1,s.235.
[221] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163.
[222] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 209, Taber, Trh, c. 2, s. 201, Sa'lebf, Aris, s. 53, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 52, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 67, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s.
303, Haleb, nsnu'l-uyn, c, 1, s. 235.
[223] bn shak, bn Hisam , c. 1, s. 209, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 163, Belzur, Ensbu'l-erf,
c. 1, s. 100, Taber, Trih, c. 2, s. 201, Sa'lebf, Aris, s. 53, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 45, bn Seyyid, Uyun,
c. 1, s. 52, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 67, Ebu'l-Fid, c. 2, s. 303, Haleb, s. 236.
[224] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 100, Haleb, nsnu'l-uyn, c, 1, s. 236.
[225] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1,s.146, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 1 64.
[226] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 319.
[227] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 146, Mes'd, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 278, bn Hacer, Metlibu'l-
liye, c. 4, s. 181.
[228] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 1, s. 209, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 146, Ezrak, Ahbru Mekke, c.
1, s. 164, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 99, Taber, Trh, c. 2, s. 201, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve,
c. 1, s. 176-177, Sa'lebf, Aris, s. 53, Ebu'l- Ferec, el-Vef, c. 1, s. 147, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 45, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 52, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 67, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s.
303, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 115, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 , s. 236.
[229] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 210, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 319, Taber, Trh, c. 2,
s. 201, Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 176, Ebu'l-Ferec, el-Vef, c. 1, s. 1 47. bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s.
24.
[230] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 194, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 121, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 1, s. 170, Beyhak, Delil, c. 2, s. 30, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 286-287.
[231] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 209, Taber, Trih, c. 2, s. 201, Sa'lebf, Aris, s. 53, Ebu'l-
Ferec, el-Vef, c. 1, s. 147, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 4, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 52, Zeheb,
Trhu'l-slm , s. 67, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 303, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 115,
Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 , s. 236.
[232] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 172, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 236.
[233] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 146, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 1 64, Mes'd, Murcu'z-
zeheb, c. 2, s. 279, bn Haldun, Trih, c. 2, ks.2, s. 6.
[234] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 209, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 146, Ykub, Trh, c. 2, s. 19-
20, Taber, Trih, c. 2, s. 201, Mes'd, Murc, c. 2, s. 279, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 45, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 1, s. 52, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 67, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 303,
Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 236.
[235] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 146, Ezrak, Ahbru M ekke, c. 1, s. 164, Ykub, Trh, c. 2, s. 19-
20, Mes'd, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 279.
[236] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 209-210, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 319, bn Sa'd,
Tabakt, c. 1, s. 146, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 99, Ykub,
Trih, c. 2, s. 20, Taber, Trh, c. 2, s. 201, Mes'd, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 279, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 1, s. 176, Beyhak, Delil, c. 2, s. 57, Sa'lebf, Aris, s. 53, Ebu'l- Ferec bn Cevz, el-Vef, c.
1, s. 147, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 45, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 52, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 67,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 303, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 6, Diyarbekr, Hamis, c.
1, s. 115, Haleb, nsnu'l- uyn, c. 1, s. 236.
[237] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 164, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 100, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 115, Haleb, c. 1, s. 237.
[238] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 100.
[239] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 146, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s.
115, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1,s. 237.
[240] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 146, Diyarbekr, Hamis, 11,3.115.
[241] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 146, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 1 64, Mes'd, Murcu'z-
zeheb, c. 2, s. 279, Haleb, nsnu'l-uyn, d , s. 237.
[242] Mes'd, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 279.
[243] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 237.
[244] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 146-147, Ezrak, Ahbru Mekke, c.1 ,s. 164, Mes'd, Murcu'z-
zeheb, c. 2, s. 279, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 , s. 237.
[245] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 100.
[246] Mes'd, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 279.
[247] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 147, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 100, Mes'd, Murc, c. 2, s. 279, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 281, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s.
237.
[248] Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 2, s. 281.
[249] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 147, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 100, Mes'd, Murc, c. 2, s. 279, Sheyl, Ravd, c. 2, s. 281, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 237.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/145-150.
[250] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 1, s. 210, Sa'lebf, Aris, s. 53, Ebu'l-Ferec, el-Vef,c. 1, s. 147,
bn Esir, Kmil, c. 2, s. 45, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 52, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 67, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c. 2, s. 303, Diyarbekr, Hamis, C.1.S.115.
[251] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Zeheb, T rf hu'l- slm, s. 72, D iyarto ekrf, Ha m fs, c. 1,
s. 115, Hal ebf, nsnu 'l-uyn, c. 1,5.235.
[252] Eirak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Sheyl, Ravd, c. 2, s. 265, bn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 52,
Zeheb, s. 72, Haleb, c. 1 , s. 236.
[253] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 211, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Sheyl, Ravd, c. 2,
s. 265, bn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 52, Ebu'l-Fid, c. 2, s. 303, Diyarbekr, c. 1, s. 115, Haleb, c. 1, s. 235.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/150.
[254] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 72.
[255] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164.
[256] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 72.
[257] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164.
[258] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 147.
[259] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 72.
[260] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 147, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 72,
Diyarbekr, Hamis, c. 1 , s. 115-11 6.
[261] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 116.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/150-151.
[262] Ezrak. Ahbru Mekke. c. 1. s. 164.
[263] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/151.
[264] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 164-165, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 72, Diyarbekr, Hamis, c. 1,
s. 116.
[265] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 165, 167,169.
[266] bn shak, tan Hiam, Sre,c.4, s. 55, Vki cif, Megz, c. 2, s. 834, Buhr, Sahih, c. 2, s. 170.
[267] Mes'di, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 278. M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/151-
152.
[268] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 166, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 116.
[269] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 166-167, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 72, Diyarbekri, Hamis, c. 1,
s. 116.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynlar: 1/152.
VAHYN GEL
Peygamberimiz Muhammed (a.s.)a Vahiy ve Peygamberlik Gelmeden Birka Yl
nce Cereyan Eden Hadiselerden Bazlar
1) Peygamberimiz Muhammed (a.s.)a vahiy ve peygamberlik gelmeden iki yl kadar nce,[1] aml
Yahudi limlerinden bn Heyyiban, am'dan Medine'ye gelip yerleti ve ok gemeden de Medine'de
lm deine dt.
leceini anlaynca, Medineli Yahudilere:
"Ey Yahudi cemaat! Yemesi, imesi bol bir yerden, beni bu yoksulluk ve alk yurduna getiren eyin
ne olduunu sanrsnz?" dedi.
Yahudiler
"Sen, daha iyi bilirsin!" dediler.
bn Heyyiban:
"Ben, bu memlekete, ancak, gelme zaman ok yaklam bulunan ve buraya hicret edecek olan O
Peygamberi gzlemek zere gelmiimdir!
Onun, yaknda peygamber olarak gnderilmesini ve benim de ona tbi olmam umduum kendisinin
gelme zaman ok yakndr.
Ey Yahudi cemaat! Ona tbi olmakta hi kimse sizi gemesin!
nk, o, kendisine kar koyanlarn kanlarn dkmek, ocuklarn, kadnlarn esir etmek
selahiyetiyle gnderilecektir.
Siz, bu hususta ondan korunamazsnz!" dedi ve sonra, ld.[2]
Peygamberimiz Muhammed (a.s.), krk yana gelmeden nce,[3] otuzsekiz yanda iken,[4] k, nur
grr,[5] sesler iitir,[6] endielenir dururdu.[7]
Yce Allah, Muhammed (a.s.)n kerametini aklamay irade buyurduu sralarda idi ki, Muhammed
(a.s.), evinden kar, Mekke evlerinden uzaklar, vadilerin kuytu kelerine doru dalar giderken, hibir
aa veya taa rastlamazd ki:
"Esselm aleyke y Raslallah!=Selam olsun sana, ey Allah'n Resl!" diyerek kendisini
selamlamam olsun!
Peygamberimiz (a.s.); hemen etrafna, sana soluna, arkasna dnp baknr, fakat aa ve tatan
baka birey grmezdi.[8]
Bu da, Peygamberimiz (a.s.)n peygamberlikle grevlendirilmesinden iki yl nce idi.[9]
Ashabdan Cabir b. Semure'nin rivayetine gre, Peygamberimiz (a.s.):
"Mekke'de bir ta tanrm ki, ben peygamber olarak gnderilmeden nce, bana selam verdi. Onu hl
tanyorum!" buyurmutur. [10]
Sanldna gre, bu ta Hacerl-Esved idi.[11]
Bunun, Hacer'l-Esved'den baka bir ta olup Mekke'de Zkaku'l-Hacer diye tannan sokakta
bulunduu[12] ve "Peygamberimiz (a.s.) selamlad!" diye halk tarafndan ziyaret ve zerine eller
srlerek tasdik ve teberrk edildii de bildirilmektedir.[13]
Hz. Muhammed (a.s.)n ekil ve emili
Hz. Ali; Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.) Efendimizin ekil ve emailini yle tarif eder:
"Peygamber (a.s.); ne yle uzun boylu, ne de ksa idi. Uzuna yakn orta boylu idi.
Kendisinin el ve ayak parmaklan kalnca; ba, vcut yapsyla dengeli biimde, byke idi.
Omuzlan, dizleri ve bilekleri, kemikli idi.
Gsnde, gbeine kadar izgi halinde uzanan ince kllar vard.
Karnnda ve gsnde, bundan baka kl yoktu.
Peygamber (a.s.) yrrken ayaklarn srmez, admlarn canl ve uzun atar, sanki yksekten iner gibi,
nne doru eilirdi.
Kendisinin sa, ne kvrck, ne de dzd.
Sakal, skt.
Yz, az deirmi olup, yusyuvarlak deildi.
Boynu, uzun, gm gibi pk, ve parlakt.
Teni, krmz ile kark akt.
Yznn teri, inci gibi idi. Miskten daha gzel kokard.
Gzleri, byke idi.
Gzbebeklerinin siyah, pek siyaht.
Gzlerinin beyaznda biraz krmzlk vard.
Vcudu, ne zayf, ne de imand.
Bakmak istedii tarafa, btn vcudu ile dnerek bakard.
ki kreinin aras, enli idi.
Omuz kreklerinin arasnda peygamberlik htemi vard.
Peygamber (a.s.) birdenbire grenler, onun manev vakar ve heybetinden sarslrlar, kendisini
yakndan tanynca da ona en derin sevgi ve sayg ile balanrlard.
Onun yce haslet ve meziyetlerini anlatmak isteyen kimse 'Ben, ne ondan nce, ne de sonra, onun bir
benzerini daha grdm!1 demekten kendini alamazd."[14]
Hz. Hatice'nin z ve Peygamberimiz (a.s.)n vey olu Hind b. Ebi Hle'nin ve dier saha-bilerin
bildirdiklerine gre:
"Her ululuk, Reslullah (a.s.)da toplanmt.
Onun yz, ayn ondrd gibi parlard.
O, uzuna yakn orta boylu idi, ksa boylu deildi.
Kendisinin sa, ne dmdzd, ne de kvrckt.
Sa, kendiliinden ikiye aynlp yanlarna dklrse, olduklar gibi brakrd.
Birletiklerinde de onlar ayrmaz, olduklar gibi brakrd.
San uzatt zaman, onlar kulaklarnn memesini aard.
Teni, krmzyla kark, ak ve gzeldi.
Aln, ak ve geniti.
Kalar, uzun ve kavisli idi.
Kalarnn ular ince, aralar ok yaknd, fakat atk deildi.
ki kann arasnda bir damar vard ki, kzgnlk zamannda kabanr, grnrd.
Yznn iki ka arasnda balad yer ykseke, burnunun ucu da ince idi.
Yzndeki lllk ve denklik, dikkat edenlerin gznden kamazd.
Burnunda, ayr bir parlaklk da vard.
Sakal, skt.
Peygamberimiz (a.s.)n yanaklan dzd, yumru deildi.
Az, tabi byklkte idi.
Dileri, inci taneleri gibi idi.
Btn uzuvlan dzgnd.
Vcudu sk etli idi.
Karn ve gs bir seviye idi, kk deildi.
Gs ve iki kreinin aras geniti.
ri yapl ve iri kemikli idi.
Soyunduu zaman, vcudundan nur sal irdi.
Vcudu kll deildi. Yalnz omuz balarnda, pazularnda biraz kllar vard.
Bilek kemikleri uzun, el ayalan geniti.
El ve ayak parmaklan, kalnca ve uzunca idi.
Ayaklarnn alt, dz deil, ukurca idi.
Ayaklar, hafif etli idi.
Ayaklarnn zerine su dkld zaman, etrafa yaylrd.
Yrrken, ayaklarn yerden canlca kaldrr, iki yanna salnmaz, admlarn geni atar, vakar ve
sknetle, rahata yrrd.
Etrafna geliigzel baknmazd.
Yeryzne bak, semaya bakndan oktu.
Yeryzne bak da, gzucuyla idi.
Yrrken, sahabilerinin gerisinde yrrd.
Birisiyle karlat zaman, nce kendisi selam verirdi.[15]
Reslullah (a.s.)n yz ve sesi ok gzeldi.[16]
Yznde sanki gne alard! [17]
Reslullah (a.s.), yzce insanlarn en gzeli ve tence en parla idi.[18]
Peygamberimiz (a.s.)n teri de, en gzel kokulardan daha gzel kokard.[19]
Peygamberimiz (a.s.)n eli, serinlike kardan daha serin, kokuca da miskten daha gzeldi."[20]
mm Ma'bed'e gre:
"Peygamberimiz (a.s.)n gznn ak pek ak, siyah da pek siyaht ve Kudretten srmeli idi. Sustuu
zaman kendisinde bir vakar ve arballk, konutuu zaman da gler yzllk grnr; szleri, sanki
dizilmi birer inci gibi, azndan tatl tatl dklrd. Sz ak ve hak ile btl arasn ayrc olup, ne
acizlik saylacak derecede az, ne de bo ve gereksiz saylacak derecede oktu. Uzaktan baklnca, kendisi,
insanlarn en heybetlisi idi. Yaknna gelince, herkesten daha tatl ve ekici idi. Kendisi, eki ve ask
suratl deil, gleti."[21]
Hz. Muhammed (a.s.)a Peygamberlik Vahyinin Ne Zaman ve Nasl Gelmeye
Balad
Hz. Muhammed (a.s), krk yanda bulunduu[22] ve Yce Allah onun kerametini aklamay ve
kullarna onunla rahmet etmeyi diledii zaman,[23] kendisine ilk vahiy ve peygamberlik balangc,
uykuda sadk ryalar grmekle olmutur.
Hz. Muhammed (a.s.) hibir rya grmezdi ki, sabahn aydnl gibi aka kmasn![24]
Peygamberimiz (a.s.), Yce Allah'n diledii kadar mddet,[25] alt ay, bu hal zere kald.[26]
Yce Allah, bu alt ay iinde, peygamberine nce uykuda, sonra da uyank iken vahyetti.[27]
Sonra, kendisine halvet, yalnzlk sevdirildi.[28]
Yce Allah, bylece ona yalnzla ekilmeyi sevdirdi de,[29] kendisine halvetten, yalnz bana
kalmaktan daha sevgili birey olmad .[30]
Peygamberimiz (a.s.) baz ileri iin evlerden uzaklar, Mekke'nin da aralarndaki ssz yerlerine,
vadilerin ilerine doru dalar giderdi.[31] Onun bu haline bakan Kureyliler:
"Muhammed, Rabbine k olmu!" derlerdi.[32]
Peygamberimiz (a.s.); her yl Ramazan aynda, Hira (Nur) danda* bir ay iti kafa girer, Kureylilerin
yapageldikleri gibi, yanna gelen yoksullara yemek de yedirirdi.[33]
Kendisinin; itikattan kt zaman, evine gelmeden nce ilk ii Kabe'yi yedi kere veya Allah'n
diledii kadar tavaf etmek olur, sonra evine dnerdi.[34]
Peygamberimiz (a.s.)n Hira'ya Hz. Hatice ile gittii de olurdu.[35]
Peygamberimiz (a.s.); kavminin sr sr putlara tapp durduklarn grdke, onlardan uzaklamay,
halvet ve uzlete ekilmeyi zler,[36] Hira dana gider,[37] halvet ederdi.[38]
Peygamberimiz (a.s.), daha oniki yalarnda iken bile; Rahip Bahra'nn kendisine Lt ve Uzz putlan
adna yemin vermek istemesi zerine, ona:
"Lat ve Uzz adna yemin vererek bana birey sorma! Vallahi, ben onlardan nefret ettiim kadar, hibir
eyden nefret etmem!" demitir.[39]
Peygamberimiz (a.s.), Hira danda kald mteaddit gnlerin gecelerinde tehannsle megul olurdu.
[40]
Sahih-i Buhar rihi Bedrddin Ayn, "'Peygamber (a.s.)n tehanns, taabbd ne ekilde idi?1 diye
sorulacak olursa, 'Bu, dnmek ve ibret almaktan ibaretti. Ulu atas brahim (a.s.)n ibret almas gibi'
diye cevap veririm" der.[41]
Hira danda itikfa giren kimsede ibadet toplanrd:
Halvet,
Taabbd,
Beytullah'a bak.[42]
Peygamberimiz (a.s.)n taabbd, peygamber olma arzusundan ileri gelmiyordu.
Zaten peygamberlik istemekle veya almakla elde edilecek birey olmayp,[43] Yce Allah onu
kullarndan seip dilediine veregelmitir.[44]
Kendisine vahiy ve peygamberlik gelmeden nce, Peygamberimiz (a.s.) "Kitab nedir? man nedir?"
bilmezdi ki, bu hususta herhangi bir emeli, bir arzusu bulunsun.[45]
Peygamberimiz (a.s.), Hira dana giderken, azn da yannda gtrrd.
Az tkenince Hz. Hatice'nin yanna dner, bir o kadar zaman iin daha azk alr, giderdi.[46]
Peygamberimiz (a.s.)n az st ile et,[47] ya da zeytinya ile rek (kuru ekmek, peksimet) olup,
orada gndzleriyle birlikte gece, yedi gece ve hatta bazan bir ay kalr, taabbdle megul olurdu.[48]
Peygamberimiz (a.s.); halvette, yalnz bana bulunduu sralarda klar grr, sesler iitir; bunlarn,
cinle, kehnetle ilgili olduklarn sanarak korkar durur, Hz. Hatice'ye:
"Ey Hatice! Ben bir k gryor, bir ses iitiyorum.
Ben, bir khin olacam diye korkuyorum.
Vallahi, ben, u putlardan* ve khinlerden nefret ettiim kadar, hibir eyden nefret etmem!" der, Hz.
Hatice de:
"Ey amcamn olu! yle syleme!
Allah seni hibir zaman yle yapmaz" diyerek teselli edendi.[49]
bn shak'n Ebu Meysene Amr b. urahbil'den rivayetine gre de:
Reslullah (a.s.), zevcesi Hz. Hatice'ye:
"Ben halvette, yalnz bama bulunduum zaman, bir ses iittim.
Bunun, benim iin tehlikeli bir hadise olabileceinden korktum" dedi.
Hz. Hatice:
"Allah korusun! Yce Allah'n sana yle kt birey yapmas ihtimali yoktur. Vallahi, sen emaneti eda
edersin. Akrabana iyilik yaparsn. Sz, doru sylersin!" dedi.
Sonra, Hz. Ebu Bekir geldi.[50]
Hz. Ebu Bekir, ocukluk andan beri, Peygamberimiz (a.s.)n arkada ve dostu idi.[51]
Hz. Ebu Bekir geldii srada, Peygamberimiz (a.s.) evde deildi.
Hz. Hatice; Peygamberimiz (a.s.)n sylediklerini ona anlatp:
"Ey Atik! Muhammed'i yanna alp da Varakaya kadar gitsene?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) gelince, Hz. Ebu Bekir onun elinden tutup:
"Haydi, bizimle birlikte Varaka b. Nevfel'e gidiver!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Bama geleni sana kim haber verdi?" diye sordu.
Hz. Ebu Bekir:
"Hatice!" dedi.
Bunun zerine, gidip hadiseyi Varaka'ya anlattlar.
Peygamberimiz (a.s.):
"Halvette, yalnz bama bulunduum srada, arkamdan:
'Ey Muhammed! Ey Muhammedi' diye seslenildiini iittim.[52]
Sesi iittim, fakat hibir ey gremedim" dedi.
Varaka b. Nevfel:
"Bunda, senin iin bir saknca yoktur!" dedi.[53]
Peygamberimiz (a.s.):
"Sesi iitince, korkarak oradan uzaklayor, baka yerlere doru gidiyorum" dedi.
Varaka:
"yle yapma! Seslenen geldii zaman, sana syleyecei eyi dinleyinceye kadar, orada sebat edip dur!
Sonra da, dinlediin eyleri gel bana haber ver" dedi .[54]
Yine, yalnz bana bulunduu srada, Peygamberimiz (a.s.)a "Y Muhammed!" diye seslenilmi ve:
"Bismillhirrahmnirrahm. Elhamdlillahi Rabbil'lemn. Errahmanirrahm. Mliki yevmiddn.
yyke na'bd ve iyyke nestan. hdinassratalmstakm. Sratallezne en'amte aleyhim. Gayril-
madbi aleyhim veleddalln' de; 'L ilahe illallah' de!" buyurulmutur. [55]
Alkame b. Kays'tan rivayet olunduuna gre, peygamberlere verilen eyler kalpleri yatncaya kadar
nce kendilerine uyku halinde verilir, sonra da uyank iken, vahiy olarak indirilirdi.[56]
Hz. ie'nin bildirdii gibi, Peygamberimiz (a.s.)a da ilk vahiy ve peygamberlik balangc, uykuda
sadk, grld gibi apak kan ryalar grmekle olmutur.[57]
Peygamberlik; ok byk ve ar bir vazife olduundan, Peygamberimiz (a.s.)n da bu ar vazifeye
altrlmas, hazrlanmas ve bunun kendisine kolaylatrlmas iin, vahiy[58] melei Cebrail (a.s.),
Peygamberimiz (a.s.)a uyank iken gelmeye balamadan nce, ryada gelmeye balamtr.[59]
Zaten, vahiy, peygamberlere uyank iken geldii gibi, Sfft sresinin 102. yetine gre, ryada da
gelirdi.[60]
Peygamberlerin ryas vahiydir.[61]
Peygamberlerin gzleri uyur, kalpleri uyumaz.[62]
Peygamberimiz (a.s.), Hz. ie'ye:
"Ey ie! Benim gzlerim uyur, kalbim uyumaz" buyurmutur.[63]
Nebilik ve Resullk
Nbvvet akl sahibi kullarn zerlerindeki dnya ve hiret ileri hakknda, Allah ile kullar arasnda
yaplan elilik demektir.[64]
Nebi; kendisine, melek tarafndan vahiy veya kalbine ilham olunan, ya da slih rya ile uyarlan zt
demektir.
Resl ise, resl olmas haysiyetiyle, nbvvet vahyinin stnde zel bir vahiy ile stn klnm olan
ve kendisine Cebrail (a.s.)n Yce Allah tarafndan zel olarak indirilmi Kitab ile vahyetmi olduu;[65]
Allah'n, hkmlerini halka tebli etmek zere gnderdii kmil insan demektir.[66]
Bunun iin, "Her resl nebidir, fakat her nebi resl deildir" denilmitir.[67]
Nebilik ve resllk Allah vergisi olup, bunu Yce Allah'n kullarndan dilediine ve lyk olanna
verdii de, Kur'n- Kerm'de aklanmtr.[68]
Peygamberlerin Sfat ve Faziletlerinden Bazlar
1) Btn peygamberler (salt ve selam olsun onlara), ancak erkekler arasndan seilip
gnderilmilerdir.[69]
2) Btn peygamberler babalar ve dinleri bir kardetirler.[70]
3) Kk,[71] byk gnahlardan, kfrden uzaktrlar.[72] Ancak, onlarn bazsndan zelle,
makamlarna gre kusur saylabilecek baz davran ve srmeler vuku bulabilir.[73]
4) Peygamberler, en emn.[74]
5) Allah'n emir ve nehiylerini, insanlara hi eksiltmeden, arttrmadan ulatran,[75]
6) Elilik vazifesini yaparken, Allah'tan baka hi kimseden korkmayan,[76]
7) En doru szl, en doru zl.[77]
8) Ksa aklllktan ve[78]
9) Yanlgdan uzak,
10) nsanlarn bilmedikleri, bilemeyecekleri eyleri-Allah'tan telakki eyledikleri vahiy ile bilen,
bildiren,[79]
11) nsanlara Allah'n yetlerini okuyan, Kitab ve Hikmeti reten, onlar madd ve manev kirlerden
temizleyen,[80]
12) nsanlar doru yola tleyen, onlarn esirgenmelerini dileyen,[81]
13) Mkfatlarn dnyada insanlardan deil, hirette Rabb'l-lemn'den alacaklarn aklayan Allah
elileridir.[82]
14) Peygamberlerin Yce Allah'n izniyle mucizeler gstermeleri hak ve gerektir ve gstermilerdir
de.[83]
Peygamberimiz (a.s.)a ise, devaml mucize olarak Kur'n- Kerm vahyedilmek suretiyle verilmi
olduundan, kendisi Kyamet gn peygamberlerin en ok mmetlisi olacaktr.[84]
Peygamberlerin Says, lki ve Sonuncusu
Hadis-i erifte bildirildiine gre; peygamberlerin says yzyirmi drt bin olup,[85] bunlardan yz
onbei resl idi.[86]
Peygamberlerin ilki dem (a.s.), sonuncusu da Peygamberimiz Muhammed (a.s.)dr.[87]
Peygamberimiz (a.s.) hem nebi, hem resl idi.[88]
Peygamberliinin Hz. Muhammed (a.s.)a Bildirilii
Peygamberimiz (a.s.)in Yce Allah tarafndan peygamber olarak gnderilecei ve ilah rahmetin
kullara onunla ihsan olunaca gn gelmiti.
Peygamberimiz (a.s.); Ramazan aynn 15. Cumartesi ve 16. Pazar gecelerinde[89] Hira maarasnda
uyuduu srada, ryasnda vahiy melei Cebrail (a.s.), atlastan bir kap iinde bir Kitabla gelip
Peygamberimiz (a.s.)a:
"Oku!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben, okuma bilmem!" dedi.
Cebrail (a.s.), Peygamberimiz (a.s.), nefesi kesilinceye kadar skt ki, Peygamberimiz kendisini
lecek sand.
Bundan sonra, Cebrail (a.s.) brakp, Peygamberimize:
"Oku!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben, okuma bilmem!" dedi.
Cebrail (a.s.), Peygamberimiz (a.s.) tekrar nefesi kesilinceye kadar skt.
Peygamberimiz (a.s.), kendisini lecek sand.
Sonra, Cebrail (a.s.) brakp, Peygamberimize yine:
"Oku!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), Cebrail (a.s.)n skmasndan kurtulmak iin:
"Neyi okuyaym!" diye sorduu zaman, Cebrail (a.s.), Alk sresinin bandaki be yeti okudu.
Cebrail (a.s.) ayrlp gittii ve Peygamberimiz (a.s.) uykudan uyand zaman, o yetler sanki bir kitap
olarak kalbine yazlm gibi idi.
Peygamberimiz (a.s.) maaradan ayrlp Hira dann ortasna geldii zaman, gkten bir ses iitti ki:
"Y Muhammedi Sen, Allah'n Reslsn! Ben, Cebrail'im!" diyordu.
Peygamberimiz (a.s.), ban kaldrp baknca, Cebrail (a.s.), ayaklarn gn ufkuna basm bir
insan suretinde grd!
"Y Muhammedi Sen, Allah'n Reslsn! Ben, Cebrail'im!" diyordu.
Peygamberimiz (a.s.) duraklam, ona bakakalr iti.
Ne bir adm ilerleyebiliyor, ne de gerileyebiliyordu.
Cebrail (a.s.) grmemek iin, yzn gn ufuklarndan ne tarafa evirip baksa, hep onu ylece
gryordu![90]
Cebrail (a.s.)n sesi, Peygamberimiz (a.s.)a gh gkten, gh aatan, gh dadan., geliyordu.[91]
Hz. Hatice'nin Peygamberimizi Aratmas, Teselli ve Tebir Etmesi
Hz. Hatice'nin aratmaya gnderdii adamlar Mekke'nin yukarsna kadar Peygamberimiz (a.s.)
aradlarsa da, bulamayarak geri dndler.
Peygamberimiz (a.s.) ise, hl, olduu yerde dikilip duruyordu.
Nihayet, Cebrail (a.s.) ayrlp gidince, Peygamberimiz (a.s.) hemen evine dnd.[92]
Hz. Hatice Peygamberimiz (a.s.)a yemek yapp gndermi; gnderdii adamlar Peygamberimiz (a.s.)
Hira maarasnda bulamamlard.
Bunun zerine, amcalarnn ve daylarnn evlerine de adam gnderip arattrn iti.
Oralarda da bulamaynca, ok kayglanmt.[93]
Peygamberimiz (a.s.) eve geldii zaman, Hz. Hatice:
"Ey Ebu'l-Kasm! Nerede idin? Vallahi, seni aramak iin adamlar saldm. Onlar seni Mekke'nin
yukarlarna kadar aradklar halde, bulamayp geri dndler!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), btn grdkleri eyleri ona birer birer anlatt.
Ryada grd, kendisine ok ar gelen hadiseyi anlatt zaman, Hz. Hatice:
"Sana mjdeler olsun![94]
Yce Allah, sana hayrdan baka bir ey yapmaz![95]
Ey amcamn olu! Sebat et!
Hatice'nin varl Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki, ben senin bu mmetin peygamberi
olacan umuyorum!" dedi.
Hemen kalkt. Elbisesini derleyip toparladktan sonra, Varaka b. Nevfel'e kadar gitti.[96]
Varaka b. Nevfel; Hz. Hatice'nin amcasnn olu idi.
Kendisi, Cahiliye devrinde Hristiyanla girmiti; Arapa yaz yazmay bilir, ncil'den bir eyler
yazar dururdu.
ok yalanm ve gzleri de grmez olmutu.[97]
Tevrat ve ncil ehli olan Yahudi ve Hristiyanlardan birok eyler dinlemiti.
Hz. Hatice; Peygamberimiz (a.s.)n grp iitip de kendisine haber vermi olduu eyleri Varaka'ya
haber verince, Varaka:
"Kudds! Kudds! [Pkve kusursuz! Pk ve kusursuz!]
Varaka'nn varl Kudret Elinde Bulunana yemin ederim ki: Ey Hatice, bana doru syledinse, ona
gelen Nms-u Ekber'dir ki, o Musa'ya da gelmiti[98]
O (Muhammed (a.s.)), muhakkak, bu mmetin peygamberidir.
Kendisine syle: Sebat etsin!" dedi.
Hz. Hatice, dnp Varaka b. Nevfel'in sylediklerini Peygamberimiz (a.s.)a haber verdi.[99]
Varaka b. Nevfel'in Peygamberimiz (a.s.)n Bana Neler Geleceini Haber Verii
Varaka b. Nevfel; Kabe'yi tavaf ederken, Peygamberimiz (a.s.) a rastlayp: "Ey kardeimin olu!
Grdn, iittiin eyleri bana haber ver bakaym!" dedi. Peygamberimiz (a.s.) haber verince, Varaka:
"Varlm Kudret Elinde Bulunana yemin ederim ki; sen, muhakkak, bu mmetin peygamberisin! Sana
gelen Nms-u Ekber, senden nce Musa'ya da gelmi olandr. Muhakkak, sen kavmin tarafndan
yalanlanacaksn! Sana ikence de yaplacaktr! Sen, yurdundan da karlacaksn! Seninle arplacak da!
Andolsun ki, eer ben o gnlere eriirsem, Allah'n dinine-Kendisinin bildii yardmlarla-yardmda
bulunacam!" dedikten sonra, Peygamberimiz (a.s.)in yanna varp bann tepesinden pt.
Peygamberimiz (a.s.) da, ayrlp evine gitti .[100]
Hz. Hatice'nin Cebrail (a.s.) Hakknda Addas'tan Bilgi Al
Hz. Hatice; Utbe b. Rebia'nn klesi Addas'a gitti.
Addas, Hristiyand. Ninova halkndand.[101]
Ona:
"Allah akna! Sende, Cebrail hakknda, bana verebilecein bir bilgi var m?" diye sordu.[102]
Addas:
"Kudds! Kudds! [Pk ve kusursuz! Pk ve kusursuz!]
Halk putlara tapan u belde halkna Cebrail anlr m hi?" dedi.[103]
Hz. Hatice:
"Sen, onun hakknda bildiini bana haber ver!" dedi.[104]
Addas:
"Cebrail, Allah'n Nms-u Ekber'idir.[105]
O, Allah ile peygamberleri arasnda, Allah'n emni, elisidir.
Musa ve sa (a.s.)larn sahibidir. [106]
O, peygamberden bakasna gelmez!" dedi.[107]
Hz. Hatice'nin Cebrail Hakkndaki Bir Denemesi
Varaka b. Nevfel, Hz. Hatice'ye:
"Cebrail; Allah ile peygamberler arasnda, Allah'n emnidir.
Sen, Muhammed'i, grm olduu eyleri grd yere kadar gtr.
Kendisine gelen ey gelince, ban san a!
Eer o Allah tarafndan ise, Muhammed grd eyi gremez!" dedi.
Hz. Hatice yle yapt. [108]
Peygamberimiz (a.s.)a:
"Ey amcamn olu! u sana gelen sahibin (Melek) geldii zaman, bana haber verebilir misin?" diye
sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Haber verebilirim!" buyurdu.
Hz. Hatice:
"yle ise, o sana gelince bana haber ver!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey Hatice! te, Cebrail yanma geldi" buyurdu.
Hz. Hatice:
"Kalk, gel de ey amcamn olu! Sol dizimin zerine otur!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) oturunca, Hz. Hatice:
"Onu gryor musun?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Gryorum!" buyurdu.
Hz. Hatice:
"Kalk da sa dizimin zerine otur!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), kalkp onun sa dizinin zerine oturdu.
Hz. Hatice:
"Onu yine gryor musun?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Gryorum!" buyurdu.
Hz. Hatice:
"Kalk da, kucama otur!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), kalkp onun kucana oturdu.
Hz. Hatice:
"Onu hl gryor musun?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Gryorum!" buyurdu.
Hz. Hatice, bandan bartsn at ve:
"Yine onu gryor musun?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Hayr! Grmyorum!" buyurdu.
Bunun zerine, Hz. Hatice:
"Ey amcamn olu! Sebat et! Mjdeler olsun ki, vallahi, bu sana gelen melektir; eytan deildir!" dedi.
[109]
Cebrail (a.s.)n Peygamberimiz (a.s.)a Uyankken Gelii
Ramazan aynn 17'sinde, Pazartesi gn, Hira maarasnda, [110] seher vakti, [111] uyank bulunduu
srada. [112] Peygamberimiz (a.s.)a Hakkn emri geldi. [113]
Vahiy melei Cebrail (a.s.) bir insan suretine girmi,[114] en gzel bir surete brnm, en gzel
kokular srnm olduu halde grnd.[115]
Cebrail (a.s.)n zerinde srmal atlastan elbise vard.[116]
Peygamberimiz (a.s.)a:
"kra! [Oku!]" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben, okuma bilmem!" dedi.
O zaman, melek Peygamberimiz (a.s.) tutup, takati kesilinceye kadar skt.
Sonra, brakp:
"Oku!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben, okuma bilmem!" dedi.
Yine, melek, Peygamberimiz (a.s.) tutup, ikinci kez, takati kesilinceye kadar skt.
Sonra, brakt ve:
"Oku!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben, okuma bilmem!" dedi.
Sonra, melek, Peygamberimiz (a.s.) tutup nc kez skt.
Sonra da, brakp:
"Oku! Hereyi yaratan Rabbinin ismiyle ki, O insan bir alktan (aslp tutunan, ilien bireyden)
yaratt.
Oku! Ki, senin Rabbin, kalemle yaz yazmay reten, insana bilmediini bildiren, bol kerem ve ikram
Sahibidir" (Alk: 1-5) dedi.[117]
Cebrail (a.s.):
"Y Muhammedi Yce Allah, sana selam sylyor ve senin iin 'Sen, Benim, btn cinlere ve
insanlara reslmsn! Onlar 'L ilahe illallah = Al I a h 'tan baka ilh yok1 kelime-i tevhidine davet et!1
buyuruyor dedi.[118]
Peygamberimiz (a.s.) da, bir hadis-i eriflerinde:
"Benden nce, her peygamber mnhasran kendi kavmine gnderiliyordu.
Ben ise, btn beyazlara ve karalara (insanlara ve cinlere) gnderildim" buyurmulardr.[119]
Peygamberimiz (a.s.); Yce Allah tarafndan Cebrail (a.s.)n getirip tebli ettii peygamberlik
vazifesiyle evine dnerken, hibir aa ve taa rastlamad ki, kendisini selamlamasnn [120]
Yrei titreyerek eve gelince, Hz. Hatice'ye:
"Beni sarp rtnz! Beni sarp rtnz!" buyurdu.
Korkusu, titremesi geinceye kadar, vcudunu sarp rttler. [121]
Hz. Hatice'ye:
"Uykuda, ryada grp de sana sylemi, anlatm olduum eyi, Rabbim bana Cebrail'i gndererek
aklad" buyurup, Yce Allah tarafndan gelenleri ve Cebrail (a.s.)dan iittiklerini haber verdi.[122]
"Dorusu, kendim hakknda, korktum!" buyurdu.
Hz. Hatice:
"yle syleme! Vallahi, Allah seni hibir zaman utandrmaz, zntye drmez.
nk, sen akraban grr gzetirsin!
ini grmekten ciz olanlarn ykn tarsn!
Yoksula verir, hi kimsenin kazandramayacan kazandrrsn!
Misafiri arlarsn!
Hak yolunda karlatklar musibet ve felaket hadiselerinde, halka yardmc olursun[123]
Sz doru sylersin![124]
Emaneti yerine verirsin[125]
Gzel huylusun da!" dedi.[126]
Sonra da, Peygamberimiz (a.s.), yanna alp amcasnn olu Varaka b. Nevfel'e gtrd. Ona:
"Ey amcamn olu! Dinle, bak! Kardeinin olu ne sylyor?" dedi.
Varaka b. Nevfel:
"Ne grdn kardeimin olu?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.) grdklerini, iittiklerini haber verince, Varaka:
"Senin bu grdn, Allah tarafndan, Musa (a.s.)a indirilmi olan Nms-u Ekber (Cebrail)'dir!
h! Keke kavminin seni (yurdundan) karacaklar zaman, ben sa ve gen, din olsaydm!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Demek, onlar beni karacaklar ha?!" deyince, Varaka b. Nevfel:
"Evet! karacaklardr!
nk, senin gibi birey getirmi bir kimse yoktur ki, dmanla ve ikenceye uramasn!
Eer ben senin davet gnlerine eriirsem, sana son derecede yardm ederim!" dedi.
Kendisi, ok gemeden de vefat etti.[127]
slamda lk Abdest ve lk Namaz
Peygamberimiz (a.s.)a vahyin aktan geldii gnde, Cebrail (a.s.) Peygamberimiz (a.s.)a abdest
almay ve namaz klmay da retti.[128]
Mekke'nin yukar tarafnda[129] vadinin bir kesinde kesini yene vurdu. Oradan bir su kaynad.
Cebrail (a.s.), ondan abdest ald.
Peygamberimiz (a.s.), Cebrail (a.s.)n abdest alna bakyor,[130] Cebrail (a.s.) da namaz iin nasl
abdest alnp temizlenileceini ona gstermek istiyordu: [131]
Dirseklerine kadar, ellerini ykad.
Azn su ile alkalad.
Burnuna su ekti.
Sonra, yzn ykad.
Ban ve kulaklarnn arkasn, slak eliyle mesnetti.
Topuklarna kadar, ayaklarn yi kad. [132]
Abdest bittikten sonra, avucuna su ald ,[133] edeb yerine su serpti.[134]
Peygamberimiz (a.s.) da, Cebrail (a.s.)dan grd gibi abdest ald.[135]
Bundan sonra, Cebrail (a.s.); namazn nasl klnacan Peygamberimiz (a.s.)a gstermek iin,[136]
kalkp onunla birlikte iki rekat namaz kld ve bu namazda yznn zerine drt secde yapt. [137]
Yce Allah; Peygamberimiz (a.s.)n gzn, yzn gldrm, Allahtan bekledii, gnlnn
holand ibadet emri gelmi bulunuyordu.[138]
Derin bir inan ve sevin iinde eve dnd.
Yce Allah'n kendisine olan stn ikramn Hz. Hatice'ye haber verdi.[139]
Hemen elinden tutup, onu suyun yanna gtrd.[140]
Namaz iin nasl abdest alnp temizlenileceini gstermek zere, Cebrail (a.s.)n kendisine gsterdii
gibi abdest ald.
Hz. Hatice de Peygamberimiz (a.s.)n gsterdii gibi abdest aldktan sonra, Peygamberimiz (a.s.),
Cebrail (a.s.)n kendisine kldrm olduu gibi, ona namaz kldrd .[141]
Peygamberimiz (a.s.), kendisine peygamberlik geldii Pazartesi gnnde ilk namaz klmt.
Hz. Hatice de, ayn gnde, gnn sonuna doru, ilk defa ayn namaz klmak mutluluuna ermiti.[142]
Vahiy ve Vahiy Tarzlar
Lgatte sr'atli iaret, kitabet, risalet, ilham ve gizli kelam gibi eitli mnlara gelen[143] vahy;
Yce Allah'n, dilediini, peygamberlerine, diledii tarzlarla bildirmesidir.[144]
Yce Allah; daha nceki peygamberlere vahyettii gibi, Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.)a da
vahyetmitir.
Bu gerek, Kur'n- Kerm'de yle aklanr:
"Biz, Nuh'a, ondan sonraki peygamberlere variyetliimiz ve brahim'e, smail'e, shak'a, Yakub'a,
Yakub'un torunlarna, sa'ya, Eyyub'a, Ynus'a, Harun'a ve Sleyman'a vahyeylediimiz ve Davud'a
Zebur'u verdiimiz gibi, phesiz, sana da vahyettik.
yle peygamberler (gnderdik ki), onlarn kssalarn, nceden, sana bildirdik.
Yine, yle peygamberler (gnderdik ki), sana onlarn kssalarn bildirmedik.
Allah, Musa'ya da, hitap ile konutu."[145]
Vahiy, Peygamberimiz (a.s.)a mteaddit tarzlarda gelmitir.
1) Vahiy tarzlarndan birisi, uykuda grlen ve grld gibi apak kan rya tarz dr. [146]
Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.)n peygamberlii, vahyin bu tarz ile balamtr. [147] Zaten, vahiy
peygamberlere uyank iken geldii gibi, uyurken ryada da gelirdi .[148] Peygamberlerin ryalar,
vahiydir. [149]
Nitekim, brahim (a.s.)a, smail (a.s.) hakkndaki ilah emr, ryasnda verilmiti.[150]
nk, peygamberlerin gzleri uyua da, kalbleri uyumaz.[151]
Peygamberimiz (a.s.):
"Bana: 'Y Muhammedi Gzlerin, uyusun! Kulan, iitsin! Kalbin, ezberlesin!' denildi.
Benim gzlerim uyudu. Kalbim ezberledi! Kulam iitti.[152]
Ey ie! Benim gzlerim uyur, kalbim uyumaz!" buyurmutur. [153]
Uyuyann uykusunda baz eyler grmesine rya ve hulm (d) denir.[154]
Fakat, ryada grlen eyler, daha ok hayr ve gzel eyler zerine olur.
Hulmda ise, grlen eyler, daha ok irkin eyler zerine olur.[155]
Peygamberimiz (a.s.), rya ve hulm hakknda yle buyurmulardr
"Salih rya Allah'tan, hulm ise eytandandr."[156]
"Zamann sonu yaklanca, Mslmanlarn ryas hemen hemen yanl kmayacaktr.
Sizin en doru rya greniniz, en doru syleyeninizdir!
Rya, eittir:
Yce Allah tarafndan, (kuluna) mjde olan salih rya,
eytan tarafndan, korku, znt veren rya,
Kiinin kendi nefsinden, kendisine telkin mahiyetinde vki olan* rya!"[157]
eytan; dem oullarna kar besledii iddetli dmanlk sebebiyle, her zaman onlara satar, her
ynden tuzaklar kurar, her yolla onlarn ilerini bozmak ister.
Grdkleri ryalarn da, ya ilerine yanllar kartrmak, ya da onlardan gaflete drmek suretiyle,
onlar belirsiz ve yararsz hale getirir.[158]
Peygamberimiz (a.s.):
"Risalet de, nbvvet de sona ermitir!
Benden sonra (gelecek) ne resl vardr, ne de nebi!" buyurunca, bu ashaba ok ar geldi.[159]
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.):
"Peygamberlikten, birey kalmamtr; [160] ama, mbeirat** vardr!" buyurdu.
"Y Raslallah! Mbeirat, nedir?" diye sordular.[161]
Peygamberimiz (a.s.):
"Mslman kimsenin ryasdr,[162] salih ryadr![163]
Salih rya, peygamberlik iinin paralarndan bir paradr. [164]
Salih kiinin grd rya,[165] peygamberlik iinin krkalt parasndan bir paradr!" buyurdu.
[166]
Salih ryann peygamberlik iinin krkalt parasndan bir para oluu; Peygamberimiz (a.s.)n
peygamberlik sresinin, on yl Mekke'de, on yl da Medine'de olmak zere, yirmi yl olup, bunun ilk
alt aylk ksmnn sadk ve salih ryalar grmekle gemi bulunduuna ve bunun da yirmi yln
krkaltda birini tekil ettiine gredir.[167]
2) Vahiy tarzlarndan ikincisi, vahyedilecek kelamn,[168] melek grnmeksizin,[169] Peygamberimiz
(a.s.)n kalbine ilka olunmasdr.[170]
Yce Allah; Cebrail (a.s.)da, ilah hitaba mutahap ve ilah emri teblie memur olduu hakknda zarur
bir ilim yaratt gibi, Peygamberimiz (a.s.)n kalbinde de zarur bir ilim yaratrd da, Peygamberimiz
(a.s.) kalbine ilka olunan eyin mcerred bir ilhamdan ibaret olmayp Cebrail (a.s.)n Allah'tan getirdii
bir vahiy olduunu kesin olarak bilirdi.[171]
Peygamberimiz (a.s.)n:
"Hi phesiz, Ruhu'l-Kuds (Cebrail (a.s.)) kalbime unu ilka ve vahy etti ki, hibir nefisi [172]
eceli dolmadka,[173] rzkn tamam olarak almadka lmez!
yle ise, Allah'tan saknnz da, onu gzel ve meru yollardan araynz.[174] Helal olan alnz, haram
olan braknz![175]
Rzk gecikirse, onu Allah'a msiyetle elde etmeye kalkmaynz! nk, Allah katndaki eye,
Allah'a itaattan bakas ile nail olunamaz!"[176] hadis-i eriflerinde olduu gibi.[177]
3) Vahiy tarzlarndan birisi de, vahiy meleinin insan suretine girerek, vahyedilecek eyi,[178] bir
insann bir insana tevdi edii gibi vahyediidir.[179]
Haris b. Hiam:
"Y Raslallah![180] Sana vahiy nasl gelir?" diye sormutu.
Peygamberimiz (a.s.); ona verdii cevapta, vahyin bu tarzn yle cevaplamtr:
"Baz kere, melek, benim iin insan suretine girer, benimle konuur, ben de onun sylediklerini iyice
bellerim.[181]
Bu, bana vahyin en kolay gelenidir.[182]
Cebrail (a.s.) grdm.
Grdklerimden, ona en ok benzeyeni, Dhye'dir!" buyurmutur. [183]
Cebrail (a.s.), Peygamberimiz (a.s.)a, ok kere Dhye'nin suretinde gelirdi.[184]
Vahyin bu tarznda, Ashab- Kiramn Cebrail (a.s.) grdkleri de olurdu.[185]
Hz. ie der ki:
"Dhyet'l-Kelb'nin sakal, ba ve yz, Cebrail'e benzerdi.[186]
Ben u odamda oturduum srada,[187] Reslullah (a.s.), birden srayp dar kt.
Baknca, yannda bir adam bulunduunu grdm ki, kadana atnn zerinde duruyor, bana beyaz sark
sarm, sarnn bir ucunu iki omuzunun arasna sarktmt.
Reslullah (a.s.) ise, elini onun kadanasnn yelesinin bittii yere koymutu.[188]
Reslullah (a.s.) ieri girince: [189]
'Y Raslallah! Birdenbire sradn, beni korkuttun![190]
Sana gizli birey fsldadn grdm kii, kimdi?' dedim.
Reslullah (a.s.):
'Sen onu grdn m?' diye sordu.
'Evet! Grdm' dedim.[191]
'Sen onu kime benzettin?' diye sordu.
'Dhyet'l-Kelbye benzettim! [192]
Sen iki elini onun atnn yelesinin bittii yere koymu olduun halde, kendisiyle konutuumu grdm!'
dedim.[193]
'Sen, ok hayr grmsn! [194] O, Cebrail'dir!' buyurdu.[195]
ok gemeden, 'Eyie![196] Cebrail sana selam veriyor' buyurdu.
Ben de:
'Ve (a.s.) ve rahmetullahi ve berekth! Allah, o konuu da, sahibini de hayrla mkfatlandrsn!
Ne gzel sahip! Ne gzel konuk!' dedim."[197]
Abdullah b. Abbas da der ki:
"Babam Abbas'la birlikte, Reslullah (a.s.)n yannda idim.
Reslullah (a.s.)n yannda da, bir adam bulunuyor ve onunla fisldayordu.
Reslullah (a.s.) babamdan yz evirmi gibi idi (Onunla pek ilgilenmiyordu).
Reslullah (a.s.)n yanndan, dar ktk. Babam, bana:
'Oulcuum! Amcann olunun, benden yz evirir gibi olduuna dikkat etmedin mi?' dedi.
Ben:
'Babacm! O, yannda bulunan bir adamla fisldayordu' dedim.
Bunun zerine, hemen Reslullah (a.s.)n yanna dndk. Babam:
'Y Raslallah! Abdullah'a yle yle sylemitim. O da, senin yannda bulunan bir adamla fsl-
dadn bana haber verdi. Senin yannda bir kimse var myd?' dedi.
Reslullah (a.s.), bana:
'Ey Abdullah! Sen onu grdn m?' diye sordu. Ben:
'Evet! Grdm' dedim.
Reslullah (a.s.):
'te o, Cebrail idi. Seninle ilgilenmekten, beni o megul etti!' buyurdu."[198]
Cebrail (a.s.)n, ashaba dinlerini retmek zere, tanmadklar bir beer suretine girerek
Peygamberimiz (a.s.)n yanna geliini de, Hz. mer yle anlatr:
"Reslullah (a.s.)la ashabndan yanndaki bir cemaatla birlikte [199] Mescid'de oturduumuz srada,
[200] gzel yzl, [201] bann sa kulak yumuaklarna kadar uzam, [202] gzel sal, [203] sana
gzel koku srnm,[204] zerindeki[205] elbisesi bembeyaz,[206] sa simsiyah,[207] gen ve gzel,
[208] zerinde yolculuk eseri grlmeyen, bununla birlikte iimizden hibirinin tanmad bir adam[209]
kageldi.[210]
Orada bulunan cemaat, birbirlerine baktlar.[211]
Adam:
'Esselm aleykey Raslallah!' diyerek Reslullah (a.s.)a ve 'Esselm aleykm!' diyerek bizlere
selam verdi.
Reslullah (a.s.) onun selmna karlk verdi.
Biz de, onunla birlikte, karlk verdik.[212]
Adam:
'Y Raslallah! Ben, sana geldim' dedi.
Reslullah (a.s.):
'Evet!' buyurdu.[213]
Adam, Reslullah (a.s.)n yanna kadar varp oturdu.[214]
'Bana biraz yakla y Raslallah!' dedi.
Reslullah (a.s.) biraz yaklat.
Adam, tekrar:
'Y Raslallah! Biraz daha yakla!' dedi.
Reslullah (a.s.) biraz daha yaklat. [215]
Adam:
'Y Raslallah! Biraz daha yakla!' dedi.
Reslullah (a.s.); diz kapaklan onun dizkapaklarna deecek kadar yaklat. [216]
Sonra, adam, ona (Reslullah (a.s.)a) sayg olmak zere, ayaa kalkp oturdu. [217]
Adam; iki dizini Reslullah (a.s.)n iki dizine bititirip dayad,[218] ellerini kendi dizlerinin zerine
koydu.[219]
'Y Raslallah![220] Y Muhammed![221] Bana imandan haber ver. man, nedir?' diye sordu.
Reslullah (a.s.):
'man; Allah'a, Allah'n meleklerine, Allah'n Kitablarna, Allah'n resllerine, hiret gnne, bir de,
hayr ve er, kadere inanmandr!' buyurdu.[222]
Adam:
'Ben byle yaparsam iman etmi olur muyum?' diye sordu.
Reslullah (a.s.):
'Evet!' buyurdu.[223]
Adam:
'Doru syledin!' dedi.[224]
Adamn 'Doru syledin' diyerek biliyormucasna Reslullah (a.s.) tasdik ediine;[225] 'Hem
soruyor, hem de onu tasdik ediyor?!' diye atk.
Adam, bundan sonra:
'Y Muhammed! Bana slm'dan haber ver![226] Nedir o?' diye sordu.
Reslullah (a.s.):
'slm; Allah'tan baka ilah olmadna ve Muhammed'in Reslullah olduuna ehadet etmen, namaz
klman, zekt vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna gcn yeterse Beytullah'a haccetmen,[227]
cnplkten gusledip ykanmandr!' buyurdu.[228]
Adam:
'Ben byle yaparsam Mslman olur muyum?' diye sordu.
Reslullah (a.s.):
'Evet!' buyurdu.[229]
Adam, yine: 'Doru syledin!' dedi.[230]
Biz, yine, adamn 'Doru syledin!' deyiine;[231] hem soruyor, hem de onu tasdik ediyor diye, haline
atk.[232]
Adam byle her defasnda 'Doru syledin!' 'Doru syledin!' dedike, cemaat:
'Biz Reslullah (a.s.)a bu adamdan daha fazla sayg gsterenini grmedik! Sanki Reslullah (a.s.)
tanyor!' demekte idiler.[233]
Bundan sonra, adam:
'Y Raslallah![234] Sen bana ihsandan haber ver![235] Y Muhammed![236] Y Raslallah![237]
hsan nedir?' diye sordu.[238]
Reslullah (a.s.):
'hsan;[239] Allah'a, O'nu gryor gibi, ibadet etmendir. Sen O'nu grmesen de, iyi bil ki, O seni
grr!' buyurdu.[240]
Adam:
'Ben byle yaptm zaman muhsin (ibadeti ihsan derecesinde yapan) olur muyum?' diye sordu.
Reslullah (a.s.):
'Evet!' buyurdu.[241]
Adam, yine:
'Doru syledin!' dedi.[242]
Adam byle her defasnda 'Doru syledin!' 'Doru syledin!' dedike, biz de, 'Dorusu, Reslullaha
bundan daha ok sayg gsterenini grmedik!' diyorduk.
Adam:
'Y Raslallah![243] Bana Saat'ten (Kyametten) haber ver![244] O ne zaman kopacak?' diye sordu.
[245]
Reslullah (a.s.):
'Kyamet hakknda, kendisine soru sorulan, sorandan daha bilgili deildir!' buyurdu.[246]
Adam:
'Doru syledin!' dedi.
Reslullah (a.s.):
'Kyametin vakti, Allah'tan baka kimsenin bilmedii be eyden biridir!' buyurdu.[247]
Adam:
'yle ise, bana onun emare ve almetlerinden haber ver![248] Kyametin almetleri nedir?[249] Bana
onlardan haber ver?' dedi. [250]
Reslullah (a.s.):
'Cariyenin kendi efendisini dourduunu; yalnayak, plak, yoksul davar obanlarnn (zenginleip)
yksek bina kurmakta birbirleriyle yartklarn ve vnmeye kalktklarn grmendir' buyurdu.[251]
Adam:
'Doru syledin!' dedi.
Sonra da, dnp gitti.[252]
Reslullah (a.s.):
'Adam bana geri eviriniz!' buyurdu.[253]
Hemen kalkp adamn ardna dtk. Ne kendisinin nereye ynelip gittiini anlayabildik, ne de izini
tozunu grebildik!
Bunu Peygamber (a.s.)a anlattk.[254]
Reslullah (a.s.):
'Ey bn Hattab![255] Ey mer![256] Sen bana o sorulan sorann kim olduunu biliyor musun?1 diye
sordu.[257]
'Allah ve Resl bilir!' dedim.[258]
Bunun zerine, Reslullah (a.s.):
'O, Cebrail idi. Size dininizi retmek iin gelmiti!1 buyurdu."[259]
4) Vahiy tarzlarndan birisi de, vahyin dehet saan bir an, ngrak uultusu gibi uuldayarak
geliidir.[260]
Haris b. Hiam'n:
"Y Raslallah![261] Sana vahiy nasl gelir?" sorusuna Peygamberimiz (a.s.)n verdikleri cevapta,
vahyin bu tarz yle aklanmtr:
"Vahiy bazan bana ngrak sesi gibi (mthi bir maden ses uultusu ve alarm ile) gelir ki, vahyin
bana en ar geleni de budur!
Vahiy hali benden kalknca, melein bana sylemi olduunu iyice bellemi bulunurum" buyurmutur.
[262]
Sanldna gre; iitilen bu iddetli ses ya vahiy meleinin kendi sesi, ya da, kanatlarnn uultusu idi.
[263]
Bunun hikmeti de, vahyi telakki ve hfz iin, Peygamberimiz (a.s.)n kalbini toparlamak ve hazrlamak,
[264] kulaklarnn ve kalbinin vahiy meleinin sesinden bakasyla megul olmasna meydan brakmamak
iindi.[265]
Abdullah b. Amr b.s:
"Y Raslallah! Vahyin geliini sezer misin?" diye sorduu zaman, Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Sesi iitir ve susarm.
Bana hibir sefer bu tarzda vahyolunmamtr ki, ruhumun alnyor olduunu sanm olmayaym!"
buyurmutur. [266]
Yce Allah bir emri vahyetmek, vahiy suretiyle dile getirmek istedii zaman, Allah'n emrinin
korkusundan, gkleri, son derece iddetli bir titreme alr.[267]
Gklerin halk olan meleklerde, lah Kelam, dz ve sert bir kayaya arpan demir zincir(in kard
korkun ses) gibi iitince,[268] Allah'n Kelam karsnda duyduklar derin hayetten dolay kanatlarn
rparlar,[269] baygn dp secdeye kapanrlar!
Aylp secdeden ban ilk kaldran, Cebrail (a.s.) olur.
Yce Allah ona, vahiylerinden, dilediini syler.[270]
Cebrail (a.s.) yanlarna gelinceye kadar, teki melekler ylece baygn halde kalrlar.
Cebrail (a.s.), btn gklerdeki meleklere urar.[271]
Her ge uradka,[272] kalblerinden korku kaldrlan[273] o gk halk olan[274] melekler ona:
"Ey Cebrail![275] Rabbimiz[276] ne buyurdu?" diye sorarlar.
Cebrail de:
"Hakk buyurdu.[277] En Yce, en byk olan O'dur!" der.
Meleklerin hepsi de, Cebrail (a.s.)n syledii gibi sylerler.[278]
Birbirlerine de:
"Rabbimiz ne buyurdu?" diye sorarlar ve:
"Hakk buyurdu. En yce ve en byk olan O'dur!" derler.[279]
Yce Allah, vahyi nereye ulatrmasn emir buyurmusa,[280] Cebrail (a.s.), gkten yere kadar,
gkten ge gee gee,[281] gtrp oraya ulatrr.[282]
Zerke'ye gre; vahyin bu tarznda, vahyin Peygamberimiz (a.s.)ca telakkisi, iki yolla idi.
Onlardan birisi, Peygamberimiz (a.s.)n beeriyet sfat ve suretinden soyunup syrlp, melekiyet sfat
ve suretine brnerek vahyi Cebrail (a.s.)dan almas;
Dieri de, Peygamberimiz (a.s.) vahyi alncaya kadar, melein melekiyet sfat ve suretinden soyunup
beeriyet sfat ve suretine girmesi idi ki, birincisi, iki halden en g ve en zor olan idi.[283]
Ashab- Kiramdan bazlarnn grp anlattklarna gre; vahyin inii srasnda Peygamberimiz (a.s.)a
ar bir sknt basar;
Yz, gl gibi olur;[284]
Gzlerini kapar;[285]
Ban nne eerdi.
Yanndakiler de, balarn nlerine eerlerdi.[286]
Peygamberimiz (a.s.), o hallerinde, abuk abuk nefis alrd.[287]
En souk gnde bile, alnndan inci taneleri gibi terler dklrd.[288]
Vahiy hali sona erinceye kadar, yanndakilerden hibiri, balarn kaldrp Peygamberimiz (a.s.)n
yzne bakmaya kadir olamazlard. [289]
Vahiy ktiplerinden Zeyd b. Sabit'in bildirdiine gre; Peygamberimiz (a.s.)a gelen vahyin arl
veya hafiflii, inen vahyin arl veya hafifliiyle mtenasip bulunurdu.[290]
Yani, inen vahiy va'd ve tebir mahiyetinde ise, Cebrail (a.s.) beer suretinde gelir, hitap ve telakki
Peygamberimiz (a.s.)a bir glk vermezdi.
nen vahiy azap ve korkutmaya taalluk ettii zaman, dehet saan bir an, ngrak uultusu ile gelirdi.
[291]
Peygamberimiz (a.s.) deve zerinde bulunduu srada da vahiy geldii olur; devenin inen vahyin
arlna dayanamad,[292] bacaklarnn iki yana ayrld, bkld, krlacak gibi olduu, bazan da
kt grlrd.[293]
Nitekim, Peygamberimiz (a.s.) Adba adl devesinin zerinde bulunduu srada Mide sresi inmeye
balaynca, vahyin arlndan, Adba'nn bacaklar az kalsn knlverecekti![294]
Zeyd b. Sabit der ki:
"Reslullah (a.s.)n yannda oturuyordum. Derken, vahiy durgunluu gelip, Reslullah (a.s.)
baygnlat.
Kendisinin dizi, benim dizimin zerine dt.
Vallahi, Reslullah (a.s.)n dizinden daha ar basan birey bulmammdr.
Sonra, zerinden vahiy hali syrlnca:
'Yaz ey Zeyd!' buyurdu.
Hemen, bir krek kemiinin zerine, yazdm.
Reslullah (a.s.), vahiy durgunluu ve baygnl tekrar brd.
Reslullah (a.s.)n dizi, benim dizimin zerine dt.
Dizinin arln, ncekinden daha ar buldum.[295]
Neredeyse, dizim ezilecek sandm.[296] 'Ayamn zerinde artk yryemem!' dedim.[297]
Bir ve tek olan Yce Allah'n indirip de kemiin zerine eklemi olduum o istisna fkrasna;[298]-
varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki-[299] hl bakyor, onu gryor gibiyimdir!"
[300]
Hz. mer de, "Reslullah (a.s.)a vahiy indirilirken, baucundan, ar uultusuna benzeyen bir ses
iitildiini" sylemitir.[301]
5) Vahiy tarzlarndan birisi de, vahiy melei Cebrail (a.s.)n, Yce Allah tarafndan yaratld asl
ekil ve suretinde, [302] inci ve yakut salan[303] altyz kanadyla grnerek.[304] Yce Allah'n
dilediini, Peygamberimiz (a.s.)a vahyediidir.[305]
Bu da, iki kere vuku bulmu;[306] Peygamberimiz (a.s.), Cebrail (a.s.), yaratlm olduu asl heyet
ve suretinde, altyz kanad ile,[307] iki kere,[308] ufku kaplayan,[309] her bir kanadndan renk renk
inciler, yakutlar salr[310] ve vcudunun bykl[311] yerle gk arasn doldurur bir halde grmtr.
[312]
6) Vahiy tarzlarndan birisi de; Yce Allah'n, sr ve Mira gecesinde olduu gibi.[313] gklerin
stnde,[314] perde arkasndan, Peygamberimiz (a.s.)a-uyank iken-hitapta bulunmas, ya da- hadis-i
erifte akland zere-uyurken, arada vahiy melei bulunmakszn Peygamberimiz (a.s.)la konumasdr.
[315]
Peygamberimiz (a.s.) bu hususu yle aklamlardr:
"Rabbim, bana uykuda en gzel surette geldi."[316]
"Rabbimi, en gzel surette grdm![317] Bana:
'Y Muhammedi Mele-i l (Mukarreb Melekler), birbirleriyle ne hakknda konuur, soruurlar; bilir
misin?' diye sordu.[318]
'Hayr! Bilmiyorum y Rab!' dedim.
Elini, iki kreimin arasna koydu.
Rabbimin Elinin serinliini, memelerimin arasnda duydum.! [319]
Hereyin ilmi benim iin tecelli etti. [320] Gkte ve yerde olan eyleri rendim. [321] Rabbim:
'Y Muhammedi Mele-i l (Mukarreb Melekler), birbirleriyle ne hakknda konuur, soruurlar; bilir
misin?' diye tekrar sordu.[322]
'Evet! Bilirim[323] y Rab![324] Keffaretler hakknda konuurlar!' dedim.
'Nedir onlar?1 diye sordu.[325]
'Dereceler, kefaretler, camiye ve cemaatlara yryerek gidi,[326] namazlardan sonra namazlar
bekleyi,[327] iyiliklere doru adm at...' dedim.[328]
'Doru syledin y Muhammed![329]
Kim byle yaparsa, temiz olarak yaar, temiz olarak lr, gnahtan temizlenir, anasndan doduu gibi
olur![330]
Y Muhammedi Namaz kldn zaman:
'Ey Allah'm! Bana hayrl iler iletmeni,
Ktlkleri braktrman,
Yoksullar sevdirmeni,
Beni yarlgaman,
Bana acman,
Benim tevbemi kabul etmeni,
Kullarn ibtilya uratmak istediin zaman da, beni fitne ve ibtilaya uramam olarak huzuruna
alman,
Selam yaymak,
Yem ek yedirmek,
Herkes uyurken geceleyin kalkp namaz klmak derecelerini bana nasip etmeni Senden dilerim!' de!'
buyurdu."[331]
7) Vahiy tarzlarndan birisi de, Yce Allah'n, Peygamberimiz (a.s.) hibir kulun hibir zaman
eriemedii Yaknlk Makamna, ilah kabul ve ikrama nail klmas;[332] arada vahiy melei
bulunmakszn, kendisine dorudan doruya hitap buyurmu olmasdr.[333] Ki, bu da, Mira gecesinde
olduu gibi, uyank iken vahiy buyurulacak eyi er ya perde arkasndan ya da dorudan doruya, yz yze
olarak
vahiy buyurulmak sretiyle[334] vuku bulmutur.
Abdullah b. Abbastan sahih bir senedle[335] rivayet edildiine gre; bu mlakatta, Peygamberimiz
(a.s.), Rabbini grmtr![336]
Yine ondan sahih bir senedle rivayet edilen hadiste de;
brahim (a.s.)n hainliine,
Musa (a.s.)n kelmliine,
Muhammed (a.s.)n Rabbini grdne, armayacan sylemitir.[337]
Peygamberimiz (a.s.) da, bir hadis-i eriflerinde, bu hususta aklamalarda bulunmulardr:
"Gklerin ve yerin ilerinden bana emrolunan eylerden boaldm zaman:
'Y Rab! Benden nce, kendisine ikramda bulunmadn hibir peygamber yoktur.[338]
Y Rab! brahim'i halil, Musa'y da kelm edindin.[339]
Davud iin dalar, Sleyman iin rzgr ve eytanlar musahhar kldn! sa iin de lleri dirilttin!1
dedim.
'Benim iin, ne yaptn?' diye sordum.
Yce Allah:
'Sana, bunlarn hepsinden daha stnn vermedim mi?
Senin ismini Kendi ismimle birlikte anmadka, Kendi ismimi anmadm!1 buyurdu."[340]
"Ve refa'n leke zikrek=Senin namn ykselttik"[341] yetindeki nam ykseklii; kelime-i tevhid ve
kelime-i ehdette,[342] ezanda, Kur'n- Kerm'de[343] Peygamberimiz (a.s.)n isminin de Yce
Allah'n ismiyle birlikte anlmasdr diye tefsir edilmitir.[344]
Mekke'nin fethinde, Bilal- Habe Kabe'nin zerine kp Mekke'de ilk ezan okurken "Ehed enne
Muhammeden reslullah!" ehadetini iiten Ebu Cehil'in kz Cveyriye de:
"Hayatma yemin ederim ki;[345] Allah Muhammed'in namn ykseltti.[346] Allah seni ereflendirdi
ve senin namn ykseltti![347] Senin adn, ann ykseldi!" demekten kendini alamamtr.[348]
Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.)n Tebligat ve craatnn Kaynann lah
Vahiy Oluu
Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.)in tebligat ve icraatnn kayna ilah vahiy idi
Bu gerek, Kur'n- Kerm'de yle aklanmtr:
"te, Biz (ey Reslm!), sana da bylece Emrimizden bir Ruh (Kur'n) variyettik.
Halbuki, (vahiyden nce) sen, 'Kitab nedir? man nedir?1 bilmezdin.
Fakat, Biz, onu (Kur'n') bir nur yaptk.
Bununla, kullarmzdan kimi dilersek ona hidayet veririz.
phe yok ki, sen muhakkak doru bir yolun rehberliini yapyorsun!"[349]
brahim ve smail (a.s.)larn Peygamberimiz (a.s.) Hakkndaki Dilekleri ve
Dileklerinin Kabul Olunuu
brahim (a.s.)la olu smail (a.s.)n, Kabe'nin duvarlarn rp ykseltirlerken, Yce Allah'a:
"Ey Rabbimiz! Bizden sdr olan u hizmeti kabul buyur!
phe yok ki, hereyi iiten, hereyi bilen Sensin Sen!
Ey Rabbimiz! Bizi, Sana teslimiyette sabit kl!
Soyumuzdan da, yalnz Sana boyun een Mslman bir cemaat yetitir!
Ey Rabbimiz! Onlarn iinden de, kendilerine Senin yetlerini okuyacak, onlara Kitab ve hikmeti
retecek, onlar iyice temizleyecek bir peygamber de gnder..." diyerek dua ettikleri[350] ve Hz.
Muhammed (a.s.)n peygamber olarak gnderilmesiyle bu dualarnn kabul buyurulduu da:
"inizde, kendinizden bir peygamber gnderdik ki, size yetlerimizi okuyor, sizi tertemiz yapyor, size
Kitab ve hikmeti retiyor, bilmediiniz eyleri size bildiriyor;"[351]
'(Ey Reslm!) Allah, sana Kitab ve hikmeti indirdi. Daha nce bilmediklerini de sana retti.
Allah'n senin zerindeki ltuf ve inayeti ok byktr"[352] mealli yetlerle aklanmtr.
Bu yetlerde anlan Kitabn Kur'n- Kerm olduu ve Peygamberimiz (a.s.)n da onu mmetine
brakt, tarih bir vaka ve gerektir.[353]
Kur'an- Kerm, Kur'an- Kerm'in nii, Ezberlenii ve Yazl
Kur'n- Kerm'in isimlerinden olan "Kur'n" sz, aslnda masdar olup kraat etmek, okumak
demektir.[354]
Kur'n- Kerm, lemlerin Rabbi olan Yce Allah tarafndan,[355] insanlar karanlklardan aydnla,
Allah'n doru yoluna karmak iin[356] son peygamber[357] Hz. Muhammed (a.s.)n kalbine, Cebrail
(a.s.)n araclyla,[358] hi unutmamak, hafzasndan silinmemek zere[359] vahyedilmek.[360]
okunmak suretiyle[361] azar azar indirilen;[362] hi kimsenin bir benzerini daha vcuda getiremeyecei;
[363] Allah katnda ok erefli, kadri yce; tertemiz sahifelerde kymetli, sevgili, takva sahibi katiplerin
elleriyle yazl;[364] nesilden nesile tevatrle nakil olunagelen; doruluunda hi ek ve phe
bulunmayan Allah Kelam di r.[365]
Kur'n- Kerm Peygamberimiz (a.s.)a, Ramazan aynda,[366] Kadir gecesinde inmeye balam,[367]
yirmi ylda tamamlanmtr.[368]
bn Abbas'n bildirdiine gre; Peygamberimiz (a.s.), kendisine Cebrail (a.s.) tarafndan indirilen
yetleri ezberlemek, unutmamak iin acele eder, dudaklarn Cebrail'in okuyuuna uydurarak kmldatr
dururdu.[369]
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yetlerde yle buyurdu:
"(Ey Reslm!) Onu (Kur'n' Cebrail sana okuyup bitirmeden) ezberlemek iin, dilini onunla
(Kurbnla) depretme!
Onu, (gsnde) toplamak (ezberletmek), okutmak Bize der.
O halde, Biz, onu sana (Cebrail'in dili ile) okuduumuzda, sen onun okunuuna sadece uy! (susup
kulak ver, dinle!)
Sonra onu okuman, Bize aittir (okuman Biz tekeffl ederiz)."[370]
"Bundan byle, Biz sana Kur'n' okutacaz da, sen onu unutmayacaksn."[371]
te bundan sonra, ne zaman Cebrail (a.s.) gelir, vahiy getirirse, Peygamberimiz (a.s.) susar, onu
dinler; Cebrail (a.s.) dnp gidince, onun okumu olduu yetleri, o nasl okumu idiyse ylece,
ezberinden okurdu.[372]
Kur'n- Kerm'in Arapa olarak indirildii de, Kur'n- Kerm'de aklanmtr.[373]
Kur'n- Kerm'in ilk hafz, Peygamberimiz (a.s.)cl.[374]
Cebrail (a.s.) her yl Ramazan aynda, her gece gelir, Ramazan'n sonuna kadar Kur'n- Kerm'i
Peygamberimiz (a.s.)la mukabele eder; yani o okur, Peygamberimiz (a.s.) dinler, Peygamberimiz (a.s.)
okur, Cebrail (a.s.) dinlerdi.
Peygamberimiz (a.s.)n vefat ettii ylda ise, bu mukabele iki kere yap m iti. [375]
Yce Allah Mslmanlara namazda Kur'n'dan kolaylarna geleni okumalarn emir buyurduu[376]
ve Peygamberimiz (a.s.) da, Kur'n'sz (kraatsz) namaz olamayacan haber verdii iin;[377] erkek
kadn her Mslmann, en az, namazlarnda okuyacaklar kadar sre veya yetler ezberlemeleri gerekiyor,
bununla yetinmeyip Kur'n- Kerm'in tmn ezberlemeye koyulanlar da oluyordu.
Peygamberimiz (a.s.), kendisine Kur'n- Kerm yetleri nazil olduka, vahiy katiplerinden birini
arr, ona "Yaz!" buyurup yazdrr, onun hangi sreye ve srenin neresine konulacan da bildirir,[378]
bu da kendisine Cebrail (a.s.) tarafndan bildirilmi bulunurdu.
Nitekim, Peygamberimiz (a.s.):
"Bana Cebrail ((a.s.)) geldi. u 'nnallhe ye'muru bi'l-adli ve'l-ihsni ve ti zi'l-kurb ve yenh ani'l-
fahi ve'l-mnkeri ve'l-bayi yaizukm leallekm tezekkern' yetini [Nahl: 90], u srenin [Nahl
sresinin] urasna [89. yetin altna] koymam bana emretti" buyurmutur.[379]
Zeyd b. Sabit der ki:
"Vahyi Reslullah (a.s.)n huzurunda yazardm. Bitirdiim zaman, bana:
'Yazdn, oku!' buyururdu.
Eer onda yazlmayan birey kalmsa ekletir, fazla birey olursa karttrrd ."[380]
Nisa sresinin 95. yeti nazil olunca da:
"Bana Zeyd'i arnz. Levhay, diviti ve krek kemiini, veya krek kemiini ve diviti getirsin!"
buyurmu,[381] Zeyd gelince de, ona:
"Ey Zeyd!"[382] buyurarak[383] yazdraca yeti yazdrm,[384] bu yete ait olup o anda nazil olan
"zarar grenler dnda" istisnasn da ona ekletmitir.
Zeyd b. Sabit der ki:
"Bir ve tek olan Yce Allah'n indirip de kemiin zerine eklemi olduum o istisnaya,[385] varlm
Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki, [386] hl bakyor, onu gryor gibiyimdir!"[387]
Kur'n- Kerm, bylece, bandan sonuna kadar, Peygamberimiz (a.s.)n huzurunda, hurma dallan,
dz, yass talar, krek kemikleri ve yaz yazmaya elverili daha baka eyler zerine yazlm
bulunuyordu.[388]
Kur'n- Kerm'in vahyi Peygamberimiz (a.s.)n vefatna yakn bir zamana kadar devam ettii iin,
[389] Kur'n- Kerm'in yazl sahifeleri mushaf haline getirilmemiti.
Kur'n- Kerm srelerden, sreler de yetlerden teekkl etmitir.
Kur'n- Kerm'in iki kapa arasnda yz on drt sre olup,[390] Bere (Tevbe) sresinden baka,
btn srelerin banda Besmele vardr.
Yani, her sre dierinden Besmele ile ayr mi tr.[391]
Sre; lgatta, yksek derece ve mertebeye, byk bir ehri kuatan sra benzetilerek, Kur'n- Kerm'in
de en az yetten mteekkil, hususi bir isim tayan mstakil blmlerinden her birine de sre
denilmitir.[392]
Sre sz, Kur'n- Kerm'in mteaddit yet ve srelerinde geer.[393]
Kur'n- Kerm'in en uzun sresi Bakara, en ksa sresi de Kevser sresidir.[394]
yet; lgatta ak almet, niane, bellik demektir.
Din teriminde ise; Kur'n- Kerm'in bir hkme dellet eden ve birbirlerinden birer fasla ile ayrlm
bulunan uzun veya ksa cmlelerinden her birine yet denir.[395]
Kur'n- Kerm'in yetlerinin saysnda, sre balarndaki Besmeleyi o srenin yetlerinden sayp
saymamak, yetlerdeki durak yerlerinde gr birliine varamamak gibi sebeplerle, alt binden
sonrasnda ihtilaf edilmitir.
bn Abbas'a gre, Kur'n- Kerm yetlerinin toplam alt bin alt yz altmaltdr.[396]
eyhlislam bn Kemal de bunu benimsemi ve:
"Bilmek istersen eer sen aded-i yt:
Cmlesi altbin alt yz altm alt" demitir.[397]
Kur'n- Kerm'in En Byk ve En Devaml Mucize Oluu
Peygamberimiz (a.s.):
"Peygamberlerden hibir peygamber yoktur ki, ona, insanlarn iman etmek zorunda kald mucizelerin
bir benzeri verilmemi olsun!
Bana verilen mucize ise, Allah'n bana vahyettiidir, Kur'n'dr!
Bunun iin, Kyamet gn, Peygamberlerin en ok mmetlisi ben olacam umarm!" buyurmutur.
[398]
Her peygamberin, zamanna gre, peygamberlik dvasn ispatlayacak baz harikuladeleri, mucizeleri
vardr; asann ylana evrilmesi gibi.
Musa (a.s.)n zamannda sihir yaygnd. Bunun iin, Musa (a.s.) sihirden daha stn ve baskn olan bir
mucize getirip, muhataplarn iman etmek zorunda brakti.[399]
sa (a.s.)n zamannda tp (doktorluk) yaygn ye stnd. Bunun iin, sa (a.s.), doktorluktan daha stn
ve baskn olan bir mucize getirdi: ly diriltti.
Muhammed (a.s.)n zamannda ise, fesahat ve belagat yaygnd.[400] Bunun iin, Peygamberimiz
Muhammed (a.s.), kavmine, bir fesahat ve belagat mucizesi olan Kur'n- Kerm'i getirdi.
Peygamberimiz Muhammed (a.s.)dan nceki peygamberlerin mucizeleri kendilerinin vefatlaryla sona
ermi, onlar, o zaman hzr bulunanlardan bakalar da grmemilerdir.
Peygamberimiz Muhammed (a.s.)n mucizesi olan Kur'n- Kerm ise, Kyamet gnne kadar devam
edecektir.[401]
nceki peygamberlere verilen mucizelerin benzerleri ya surete, ya da hakikata, kendilerinden
ncekilere de verilmi bulunuyordu.
Kur'n Kerm mucizesinin benzeri ise, daha nce hibir peygambere verilmemitir.[402]
Kur'n Kerm; yalnz fesahat ve belagat ynnden deil, her ynden de bir benzeri daha ortaya
konulamayacak bir mucizedir.
Yce Allah, bu gerei Kur'n- Kerm'de yle aklar:
"(Ey Reslm!) de ki: Andolsun, insanlar ve cinler, u Kitabn benzerini vcuda getirmek zere
biraraya toplansa ve birbirlerine yardmc da olsalar, yine de onun benzerini getiremezler!
anma andolsun ki, Biz bu Kur'n'da, insanlar iin her mnda nice trlsn aklamzdr.
nsanlarn pek ou ise, kfirlikte ayak dirediler."[403]
Ebu Ubeyd'in bildirdiine gre; bir l Arabi, bir zt "Fasda1 bim t'meru ve a'riz ani'l-
mrikn=imdi, sen, sana emrolunan aa vur! Mriklerden yz evir!" (Hicr: 94) yetini okurken
iitince, hemen secdeye kapanr ve:
"Ben, onun fesahatindan dolay secde ettim!" der.
Baka birisi de:
"Felemmestey'es minh hales neciyy=Vakt ki, ondan umutlarn kestiler, fsldaarak bir yana
ekildiler" (Ysuf: 80) yetini bir adamdan iitince:
"Ben ehadet ederim ki; bu szn benzerini bir yaratk sylemeye g yetiremez!" demitir.
Bir cariyeden dinledii kelamn fesahatna hayran olarak:
"Allah akna, sen ne kadar da fesahatlsn!" demekten kendini alamayan Asmaye, cariye:
"Ve evhayn il mmi Ms en erdnhife iz hfti aleyhi fe elkhi fi'l-yemmi ve ltehff ve l tahzen.
nn rddh ileyke ve cilh mine'l-mrsern=Ms'nn anasna: 'Onu, emzir. Sana onun hakknda bir
tehlike gelince, kendisini denize brak. Korkma. Kederlenme. nk, Biz, onu yine sana geri
dndreceiz. Hem onu peygamberlerden biri de yapacaz1 diye vahyettik1 (Kasas: 7) kavlinden sonra,
u benimki, bir fesahat m saylr?" demitir.
Gerekten de, bu bir tek yette; iki emir, iki nehiy, iki haber ve iki mjde birletirilmitir.[404]
Peygamberimiz (a.s.)n mucizesi sadece Kur'n- Kerm'den ibaret bulunmad ve daha birok
mucizeleri olduu halde, hadis-i eriflerinde yalnz Kur'n- Kerm'i anmakla yetinmeleri, onun
mucizelerinin en by ve en yararls oluundan; dine daveti, delil ve hcceti hvi bulunuundan;
Kyamet gnne kadar, hzr ve gaip, herkesin ondan yararlanndandr.[405]
Kur'n- Kerm'e Kur"n isminin verilii; lah Kitablar arasnda, Kitablarn, belki btn ilimlerin
semerelerini iinde toplam olduu iindir. Nitekim, Yce Allah:
"Ve tafsile klli ey'in=Hereyin tafsilidir;" (Ysuf: 111),
"Tibynen li klli ey'in=Herseyin apak bir beyandr" (Nahl: 39) buyurmutur.[406]
Peygamberimiz (a.s.) da:
"Bana, Tevrat yerine es-Sebi1 verildi.
Zebur yerine, Miun verildi.
ncil yerine, Mesni verildi.
Mufassallar da, fazla olarak verildi" buyurmutur.[407]
Kur'n Kerm'in sreleri, yetlerinin okluuna gre drde ayrlr:
1)Tuvel,
Miun,
Mesani,
Mufassal.
Bakara, l-i mrn, Nisa, Mide, En'm, A'rf ve Ynus srelerine uzunluklarndan dolay "Seb'u't-
tuvel=Yedi uzunlar" denir.
Kur'n- Kerm'in yzden fazla veya yze yakn yetli; Bere (Tevbe), N ahi, Hd, Ysuf, Kehf, sr,
Enbiy, Th, M'minn, uar ve Sfft srelerine ise Miun (Yz yetliler) denir.
Miun srelerinden sonra gelen ve yzden az yetli srelere Mesani denir.[408]
Kur'n Kerm'in yzden az yetli Mesani srelerini sk sk takip eden ve aralan Besmele ile ayrlm
bulunan ksa srelerine Mufassal sreler; ve bunlarn uzunlarna uzun Mufassallar, orta uzunlukta
olanlarna orta Mufassallar, daha az yetli olanlarna ksa Mufassallar denir.[409]
Hakikat ehline gre; Kur'n- Kerm btn hakikatlar kendisinde toplayan ledn ilminin de icmali ve
zetidir.[410]
Hz. mer'in "ilimle dolu daarck!" diyerek takdir ettii,[411] Ashab- Kiramdan Abdullah b. Mes'ud:
"lim isteyen, Kur'n' incelesin! nk, ncekilerin de, sonrakilerin de ilmi, onun iindedir!"
demitir.[412]
Abdullah b. Mes'ud'un da "Kur'n'n ne gzel tercmandr!" diyerek takdir ettii ve ilminin
okluundan dolay Bahr (deniz) diye anlan[413] ve Hz. mer tarafndan da mkil meselelerde
arlp gr alnan[414] Abdullah b. Abbas da:
"Eer bana ait deve dizbalar yitecek olsa, muhakkak, orada, Yce Allah'n Kitabnda bulurum!"
demitir.[415]
Kur'an- Kerm'in Mushaf Haline Getirilii ve Nshalarnn oaltl
Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.)n vefatndan sonra vuku bulan Yemme savanda Kur'n-
Kerm hafzlarndan bir haylisinin ehit dmesi, Kur'n- Kerm sahifelerinin biraraya toplanmasna
sebep olmutur.
Vahiy katiplerinden Zeyd b. Sabit der ki:
"Yemme'de, birok hafz sahabinin ehit dmeleri zerine, Ebu Bekir, bana adam gnderdi.
Kendisinin yannda mer de bulunuyordu.
Ebu Bekir, bana dedi ki:
'mer, bana geldi:
'Yemme vak'as, Ashabdan biroklarnn lmne sebep oldu.
Baka yerlerdeki savalarda da byle ehit dmesiyle, Kur'n'dan birok ksmnn zayi olup
gitmesinden korkuyorum.
Kur'n' toplamay emretmeni uygun gryorum1 dedi.
mer'e:
'Reslullah (a.s.)n yapmad bireyi ben nasl yaparm?!' dedim. mer
'Vallahi, bu, byk bir hayrdr!' dedi.
Bana bu hususta o kadar srar etti ki, nihayet, ona Allah kalbimi at, yattrd. mer'in grn
uygun grdm.
'Sen gen ve akll bir adamsn.
Sana bizim emniyet ve itimadmz vardr.
Sen Reslullah (a.s.)a vahiy yazardn.
Binaenaleyh, Kur'n'dan, gerek senin yannda, gerek bakalar yannda yazl bulunanlar aratr, topla,
biraraya getir!' dedi.
Vallahi, bana dalardan bir da nakletme iini teklif etselerdi, Kur'n' cem iinden daha ar
olmazd.
'Peygamber (a.s.)n yapmad bireyi nasl yaparsnz?!' dedim.[416]
Ebu Bekir
'Vallahi, bu, byk bir hayrdr!' dedi.
Ebu Bekir'in ve mer'in kalbini yattran Allah, ona benim de kalbimi at, yattrd.[417] Bunun
zerine, Kur'n', yazl bulunduu yapraksz, kabuu soyulmu hurma dallarndan, yass, ince, beyaz
talardan ve hafzlarn hfzndan aratrarak topladm.
Hatta, ezberlerde bulunan Tevbe (Bere) sresinin hirindeki 'Le kad cekm rasln min enfusikm
azzn aleyhi m anittm harsun aleykm bi'l-m'minne rafun rahm1 yetidir; Ebu Huzeyfet'l-Ensr'de
buldum. Bunu, ondan bakasnda yazl olarak bulamadm.
Kur'n'n bu suretle toplanan sahifeleri, vefatna kadar, Ebu Bekir'in yannda; sonra, hayat boyunca
mer'in yannda; ondan sonra da, Reslullahn zevcelerinden Hafsa binti mer'in yannda kald."[418]
Peygamberimiz (a.s.), mmetine, Kur'n- Kerm'den, iki kapak arasndakinden baka birey
brakmam; Kur'n- Kerm'den olup da iki kapak arasna girmeyen birey kalmamtir.[419]
Hz. Ebu Bekir, Kur'n- Kerm sahifelerini biraraya derletip toplatt zaman:
"Ona, bir isim veriniz!" dedi.
Bazlar "ncil" ismini verdiler, beenmediler.
Bazlar "Sifr" ismini verdiler.
Yahudiler kitaplarna Sifr dedikleri iin, onu da beenmediler.
Abdullah b. Mes'ud:
"Habelilere ait bir kitap grmtm ki, onlar onu Mushaf diye anyorlard" deyince, Mushaf ismini
verdiler.[420]
Hz. Ali:
"Allah, Ebu Bekir'e rahmet etsin!
Mushaf toplamak hususunda, insanlarn en byk ecre nail olan, o idi.
Kur'n- Kerm'i iki kapak arasnda toplayan ilk kii, o idi" demitir.[421]
Kur'n Kerm'in, Hz. Osman devrinde nshalarnn oaltl da, yle olmutur:
Ftuhata katlan gaziler arasnda kraat ihtilaflar km ve her biri kendi telaffuzunun doruluunda
srar etmi, bu hususta birbirlerini bilgisizlikle sulayacak kadar ileri gitmilerdi.
Irak ordusu ile birlikte rminiyye ve Azerbaycan fethinden sonra, am'a kar yaplan savata
bulunduu srada, Huzeyfe b. Yeman, Hz. Osman'a geldi.
Huzeyfe b. Yeman', ordu efradnn Kur'n- Kerm okuyuundaki ihtilaflar, telaa drmt. Hz.
Osman'a:
"Ey m'minler emn! Kitablar zerinde, Yahudiler ve Nasranflergibi ihtilafa dmeden, bu mmete
yeti!" dedi.
Bunun zerine, Hz. Osman:
"Mushaflara geirmemiz iin, Suhuf'u bize gnder! Sonra, sana iade ederiz!" diye, Hz. Hafsa'ya haber
gnderdi.
Zeyd b. Sabit'e,
Abdullah b. Zbeyr'e,
Sad b.s'a,
Abdurrahman b. Haris b. Hiam'a emretti.
Bunlar da, o suhufu mushaflara geirdiler.
Hz. Osman, onlardan, Kurey olan zya:
"Siz, Kur'n'dan herhangi bir eyde, Kur'n'n imlsnda Zeyd b. Sabitle ihtilaf ettiiniz vakit, onu
Kurey'in dili ile yaznz. nk, Kur'n, ancak Kurey'in dili ile inmitir!" dedi.
Onlar da, yle yaptlar.
Suhuf'u mushaflara geirdikten sonra, Hz. Osman Suhuf'u Hz. Hafsa'ya iade etti.
Yazdklarndan, her tarafa birer mushaf gnderdi.
Bunlardan bakasn, sahife olsun, mushaf olsun, yakmalarn emretti.[422]
Hz. Osman, Hz. Hafsa'daki Suhuf'tan drt mushaf istinsah ettirmiti.
Onlardan birini, Kfeye,
Birini, Basra'ya,
Birini, am'a gnderdi.
Birisini da, yannda alkoydu.
oaltlan mushaflarn saysnn yedi olduu,
Mekke'ye,
Yemen'e,
Bahreyn'e de birer mushaf gnderildii de rivayet edilir.[423]
Bir ksm Kfelilerden baka, her insan bu iin faziletini anlad ve takdir etti.
Hz. Ali Kfe'ye vard zaman, Kfeli adamn biri Hz. Ali'nin yanna gelip mushaf istinsah
hususundaki hizmetinden dolay Hz. Osman' ayplamaya ve sulamaya yeltenince, Hz. Ali ona bararak:
"Sus! O, bu ii, bizim ileri gelenlerimizden bir cemaatla yapt.
Osman'n zerine alm olduu vazifeyi ben zerime alm olsaydm, muhakkak, ben de bu hususta
onun yolunu tutardm![424]
Allah, Osman'a rahmet etsin!
Eer idareyi ben zerime alm olsaydm, muhakkak, mushaflar hakknda, onun yaptn yapardm!
Ey insanlar! Mushaflar ve fazla mushaflarn yaklmas hususunda Osman'a sakn kin beslemeyiniz!
Onun hakknda, hayrdan baka bir sz de sylemeyiniz!
Vallahi, o, mushaflar hakknda yapt eyi, ancak bizim ileri gelenlerimizden bir cemaat toplayarak
yapmtr!" dedi.[425]
Gerekten de, Hz. Osman, mushaflar istinsah ettirmek istedii zaman, Kureyl erden ve Ensardan.-
ilerinde beyy b. Ka'b ile Zeyd b. Sabit'in de bulunduu-oniki kiilik bir danma heyeti toplam iti .
[426]
Mushaflar istinsaha memur edilenlerden:
Sad b. s, halkn, dili en fash ve dzgn olan,
Zeyd b. Sabit de, halkn, Kur'n- Kerm'in okunu tarzlarn en iyi bileni idi.[427]
Kur'an- Kerm'in Yce Allah'n Korumas Altnda Bulunuu
Yce Allah; Kur'n- Kerm'i korumay zerine aldn, Kur'n- Kerm'de yle aklar:
"Zikr'i (Kur'n') Biz indirdik Biz! Onun koruyucular da, phesiz ki, Biziz!"[428]
Ona, ne nnden, ne de ardndan, hibir btl yanaamaz, gelemez!
O, btn kinatn hamd ettii yegne hkm ve hikmet Sahibi Allah tarafndan indirilmedir!"[429]
"Dorusu, O Kitab, ok erefli bir Kur'n'dr. Levh- Mahfuzdadr."[430]
Yce Allah; mrik ve mnkirlerin Kur1 n-Kerm hakkndaki grlerinin yersizliini ve yanlln
da, yle aklar:
"O (Kur'n) bir air sz deildir.
Siz, ne az inanr adamlarsnz!
O (Kur'n), lemlerin Rabbinden indirilmedir.
Eer (Peygamber, zannettiiniz gibi) baz eyleri Bize kar kendiliinden uydurmu olsayd,
muhakkak, onun sa elini (kuvvet ve kudretini) alverirdik!
Sonra da, hi phesiz, kendisinin kalb damarn koparrdk!
O vakit, sizden hibiriniz buna mani de olamazdnz!"[431]
Peygamberimiz (a.s.)n Getirip Tebli Ettii Din ve eriat
Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.)n Yce Allahtan telakki edip insanlara ulatrmakla
grevlendirildii din ve eriat; ulu atas brahim (a.s.)n dini,[432]
Dinden Nh, brahim, Musa ve sa Aleyhi sselamlara tavsiye buyurulan ve ayrca kendisine devahy-
olunan eriatbr.[433]
Din; lgatta ceza, slm, ibadet, tat, inkyad, tevhid, millet, eriat, vera ve takva, hesap., gibi trl
mnlara gelir.[434]
eriat dilinde din; peygamberin Allah tarafndan getirip tebli ettii eyleri kabule akl sahiplerini
davet eden lah Kanundur.[435]
Bu lah Kanuna, uyulduu iin, din denir.[436]
Allah'n ak ve geni yolu olduu.[437] kullar balansnlar diye konulan hkmlerden ibaret
bulunduu iin de, eriat denir.[438]
eriata eriat denilmesi; sdk ve sadakatla balanann susuzluunu giderecei, gnah kirlerinden de
temizleyip artaca iindir.[439]
Dine millet denilmesi de, zerinde toplanld, yrnd iindir. Din, millet, aslnda bir olup
aralarndaki fark itibardir ve dinin Allah'a, milletin de peygambere nisbet edilmi olmasndan ibarettir.
[440] Din; iman, slm ve btn eriatlar kapsayan umum bir isimdir.[441]
nsanlara ilah nimet olan eriatlar, milletler, ak, aydnlk yollar ve snnetler, son peygamber Hz.
Muhammed (a.s.)n Yce Allahtan telakki ve tebli ettii slmiyetle en son ve mkemmel eklini bulmu;
bu vaka ve gerek de, Mide sresinin nc yetinde aklanmtr.[442]
Yani, slm dininin en son ve en mkemmel eklini btn insanlara ulatrmak vazifesiyle gnderilen
Hz. Muhammed (a.s.) hem kendisinden nceki peygamberlerin bu yoldaki teblilerine aykr olarak
sonradan insanlar tarafndan yaplm olan katmalar, deiiklikleri, dinle ilgisi bulunmayan eyleri
kaldrp onlar asl ekillerine evirmi; hem de slm dininin kendisine braklan en nemli ksmlarnn
tebligatn yapm; ve bylece, slm dinini, her bakmdan tamamlanm olarak insanlk dnyasna
sunmu; bu vaka, Yce Allah tarafndan:
"...Bugn, sizin dininizi kemale erdirdim. zerinizdeki nimetimi tamamladm ve size, din olarak
slm' verip ondan raz oldum..." buyurularak aklanmtr.
Allah katnda din, slm dininden ibarettir.[443]
slm dininden baka din arayann dini kabul olunmayacaktr.[444]
nsanlarn ilk tuttuklar, balandklar tek ve genel din, slm dini idi.
Gelmi gemi btn peygamberler, slm dininin esaslarn teblie alm, bu dinde can vermi, bu
dinde can vermeyi zlemilerdir.
dem (a.s.)dan sonra, Ebu'l-beer olan,[445] kinci dem Baba diye tannan Nh (a.s.), Mslmand.
[446]
Peygamberler atas brahim (a.s.) da, onun oullar ve torunlar da, Mslmandlar.[447]
Musa (a.s.)n; kavmi olan srail oullarn ve Msr Firavununu davet ettii din de, slm dini idi.
Bunu, hem Musa (a.s.), hem Firavunun iman ve ihtida eden sihirbazlar ve hatta, hem de bizzat Firavun
da,-denizde boulacan anlaynca, Musa ve Harun (a.s.)larn inandklar Allah'a inandn ve
Mslman olduunu syleyerek-ifade etimitir.[448]
Musa (a.s.)dan sonra srail oullarna peygamber olarak gnderilen sa (a.s.) hakknda, Yce Allah'n
havarilere:
"Bana ve peygamberime iman ediniz!" diye vahyettii ve onlarn da:
"man ettik! Mslman olduumuza ahit ol!" dedikleri;
sa (a.s.) da, bu hususta srail oullarndan kfr ve inkr tatn hissedip:
"Allah'a doru giden yolda bana yardm edecekler kimdir?" deyince, yine havarilerin:
"Biziz Allah'n yardmclar!
Biz, Allah'a inandk.
Sen de, ey sa! ahit ol ki: Biz, muhakkak, Mslmanlardanz!" diyerek Mslmanlklarn
akladklar grlr.[449]
Yine Kur'n- Kerm'de aklandna gre; Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.)n zamanndaki
Hristiyan rahiplerinden de, Kur'n- Kerm'e inanan ve kendilerine Kur'n- Kerm okunduu zaman:
"Buna inandk! phe yok ki, bu, Rabbimizden gelen bir haktr!
Gerekten, biz, bundan nce de, slm' kabul etmi kimselerdik!" diye ikrar ve ehadette bulunanlar
olmutur.[450]
slam Dininin Tevhid Dini Oluu
slm dini, tevhid dinidir.
Kur'n- Kerm'de ve hadis-i eriflerde akland zere, slm dininde hereyden nce, Allah'a ve
Allah'n birliine iman etmek farzdr.[451]
slm dininin bu tevhid akidesi; Allah'n birliine, O'ndan baka ibadet edilecek mbud bulunmadna
inanmak demektir ki, bu akide, Kur'n- Kerm'de ve hadis-i eriflerde "L ilahe illallah=Allah'tan baka
ilah yoktur" kelime-i tevhidi ile en veciz bir ekilde ifade buyurulmutur.
Tevhid; Yce Allah'n Ztn, z i hini erde tasavvur ve tahayyl edilen hereyin dnda ve stnde
tutmak demektir.
Bu da, eyle:
Yce Allah'n Rabliini bilmekle,
Yce Allah'n Vhidliini, birliini ikrar etmekle,
Yce Allah'a, hibir eyi e, ortak tutmamakla olur.[452]
Zaten, btn dem oullarnn Rabb'l-lemnin Rabliini tanmalar, asldr.
Tanmamalar veya O'na erik komalar, arzdir, sonradandr. nk:
"Yce Allah dem (a.s.)n zrriyetini zerreler halinde karp onlar akl sahibi yapm, kendilerine:
'Ben, sizin Rabbiniz deil miyim?' diye hitap etmi, onlar da:
'Evet! Rabbimizsin!' (A'rf: 172-173) demiler; bu ikrar, onlar iin, ilk iman olmutur.
te, bunun iindir ki, btn dem oullar, daima bu selm ftrat zene dnyaya getirilmilerdir.
Kim, bundan (bu ahidden) sonra kfr etmise, muhakkak ki, o ftr imann kendisi deitirmi;
Kim de iman ve tasdikte bulunmusa, o da ilk ikrar zerinde sebat ve devam etmitir."[453]
A'rf sresinin 172-173. yetlerinde aklanm olduu zere, dem oullarnn, daha dnyaya
gelmeden ikrarlarnn aln gerekesi olarak da:
"Kyamet gn, 'Bizim, bundan haberimiz yoktu!' yahut 'Daha nce, ancak atalarmz Allah'a irk
komutu. Biz de, onlarn ardndan gelen bir nesiliz. imdi, o btl kuranlarn iledii gnahlar yznden
bizi helak eder misin?!' dememeniz iindi" buyuruImustur.[454]
dem Oullarnn, Tevhid Akidesinden Putperestlie Ne Zaman ve Nasl Saptklar
Put aatan veya altndan veya gmten, insan eklinde yaplm olursa, ona Arapa sanem;
Tatan yaplm olursa, ona da vesen denilir.[455]
Rivayete gre; is b. dem oullar nceleri, gelir, dem (a.s.)n Nevz veya Bevz dandaki
maarada bulunan cesedini ziyaret eder, ona tazimde bulunurlar, kendisi iin Allah'tan rahmet dileri erdi.
[456]
Kabil b.dem oullarndan bir adam:
"Ey Kabil oullar! is oullar, dem'in cesedinin evresinde dnp dolaarak ona tazimde
bulunuyorlar. Sizin ise, byle bireyiniz yok!" dedi ve onlar iin bir put yonttu.
Tarihte ilk put yapan adam, bu oldu.[457]
Kur'n- Kerm'de:
1- Vedd,
2- Sva,
3- Yaus,
4- Yauk,
5- Nesr
adlan ile anlan putlar,[458] rivayete gre, dem (a.s.)n oullar[459] veya oullarnn oullar
idiler.[460]
Bunlar, iyi amelli kiilerdi.[461]
Halk, bunlara uyarlard.[462]
Sha'm is (a.s.)n olu olduu; Yaus, Yauk ve Nesr'in de Sva'n oullar olduklar da rivayet edilir.
[463]
Bunlar ldkleri zaman, adamlar:
"Keke onlarn suretlerini bize bir yapan olsayd da, kendilerini hatrladka bizi ibadete tevik etmi
olurdu!"[464] dediler. Onlara, yaknlar ok aladlar.
Kabil oullarndan bir adam:
"Ey kavmim![465] Ben can vermeye g yetiremem, ama size onlarn suretlerine gre be tane heykel
yapsam, yontsam olmaz m?" dedi.
Onlar da:
"Olur!" dediler.
Bunun zerine, Kabil oullarnn heykel yapcs, onlar iin,
Vedd, Sva1, Yaus, Yauk ve Nesr'in suretlerine gre, be tane heykel yonttu, dikti.
Adlarna heykel dikilenlerin kardeleri, amcalar ve amca oullar, gelip bu heykellerin evrelerinde
koarak dolarlar ve onlara tazimde bulunurlard. O asr, bylece geti.
Yerd b. Mehlil, b. Kaynan, b. is, b. dem zamannda da byle yapld.[466]
Baz kimseler slmiyetten dnd.[467]
kinci asr gelince, bu heykellere ilk adakinden daha ok tazimde bulundular.
nc asr gelince; "Bizden ncekilerin bu heykellere tazimleri, ancak Allah katnda efaat
etmelerini umduklar iindi!" diyerek, onlara tapmaya baladlar ve kfrlerini artrdlar.
Bunun zerine, Yce Allah, onlara dris (a.s.) peygamber olarak gnderdi.
dris (a.s.) onlar putlara tapmaktan men ve Yce Allah'a ibadete davet etti.[468]
Fakat, onlar dris (a.s.) yalanladlar.
Yce Allah da, onu yksek bir makama kaldrd.
Putperestlik, Nh (a.s.)n zamanna kadar, artmakta devam etti.
Yce Allah, dris (a.s.)dan sonra, Nh (a.s.) peygamber olarak gnderdi.
Nh (a.s.) da, kavmini Yce Allah'a ibadete uzun zaman davet etti.
Fakat, onlar Nh (a.s.)a kar koydular ve onu yalanladlar.[469]
Nh (a.s.), onlarla baa kamaynca, kendisini ve yanndaki m'minleri onlardan kurtarmas iin,
Yce Allah'a dua etti.[470]
Allah da, onlar Tufan suyunda bodu.[471]
Tufan sulan; Nevz veya Bevz dandan be heykel putu srkleyip yere indirdi.
Sularn iddetli aklar onlar lkeden lkeye srkledi. Nihayet, Cidde toprana att. Sonra, sular
ekildi. Esen rzgrlar, heykel putlarn zerine toprak yd .[472]
Putperestliin Arabistan'da ne zaman ve nasl yayldna gelince;
Mekke smail (a.s.)n oullarna dar gelince baka lkelerde bir yurt aramak zere Mekke'den ayrlan
herkes, Mekke Haremini tazim iin, Harem talarndan bir ta muhakkak yannda tar; ve her nereye
gider, konarlarsa, onu yere koyarlar, Kabe'yi tavaf ettikleri gibi, onu da tavaf ederlerdi.
Bu tutum, kendilerini, talardan, gzel grdkleri, holandklar herhangi bir taa tapnmaya kadar
gtrd.[473]
Bu Cahiliye devrinde, adam sefere kaca zaman yannda drt ta tar, ile tenceresine ocak
atar, drdncsne tapard .[474]
Bu din aknlk, yle de anlatlr:
Bir kimse sefere kp bir yerde konaklad zaman drt ta alr, onlara gz gezdirip en yakklsn
put edinir, ona tapar, kalan ile de yemek tenceresi iin ocak atard.
Oradan g edecei zaman onu orada brakr, baka bir konak yerinde konaklaynca da byle yapard .
[475]
Yakkl ta bulunmazsa, kumlardan ylp tepe haline gelen, zerinde samal devenin sald kum
tepesine de taplrd.[476]
smail (a.s.)n oullar; hac ve umre iin telbiye yapmak gibi, brahim (a.s.)dan kalma ibadetlere de-
Allah'a erik komak gibi baz eyler kartrmakla birlikte-bal kalmakta devam ettiler.[477]
Amr b. Luhay; Mekke'nin idaresini ele geirdii ve Crhmleri Mekke'den srp kard zaman,
Kabe hizmetini de zerine almt.[478]
Amr b. Luhay'n her sz, Araplarca, itirazsz uyulur bir din hkm olarak benimsenir, yerine
getirilirdi.
Kendisi, din namna birtakm bid'aar ihdas etmi, Kabe'nin etrafna putlar o dikmi, brahim (a.s.)n
dinini ilk defa o bylece bozup deitirmiti.[479]
Hbel putunu, Belka Meab yresinden Mekke'ye getirip diken ve ona tapmalarn halka emreden, Amr
b. Luhay'di .[480]
saf ve Naile heykellerini putlatran,
Kureyleri Uzzya taptran da, o idi.[481]
Lt'[482] ve Menafi putlatran da o i di .[483]
Nh Tufanndan kalma be heykel putunu da, Cidde'ye gidip toprak altndan kararak Mekke'ye o
getirmi, hacca gelen Araplar bu putlara tapmaya o davet ve tevik etmi ve davetine icabet edil-
erek[484] Vedd putu, Vdi'l-Kura'da Dmet'l-Cendel'e, Yauk Yemen'de Hayvan karyesine, Yaus Yemen
Ekemesine, Nesr Sebe blgesinde Belha' mevkiine, Sva' da Nahle'de Ruhat'a gtrlp yerietir-ilmiti.
[485]
Araplar bu putlara tapmakla kalmamlar,
Devs kabileleri, Zlkeffeyn putuna;
Haris oullar, Zera putuna;
Mzeyneler, Nhm putuna;
Anezeler, Suayr putuna;
Kudaalar, Lahmlar, Czamlar, mileler, Gatafan kabileleri, Ukaysr putuna;
Havlanlar, Umyanus putuna;
Beni Bekrlerle Kinaneler, Sa'd putuna;[486]
Beni Kinane'lerden Malik ve Milknlar, Sa'd putuna;
Tayyi'ler, Fls putuna;
Ezdlerin Tayyi' ve Kudaalardan komular olan kabileler, Bacer putuna;
Beni Esedler, Ya'bb putuna;
Has'am, Becile, Ezdi S erat ve Hevazinlerie bunlara akraba olan kabileler, Zlhalasa putuna;
Kudaalardan Mleyh oullar, cinlere[487] tapyorlard.
Araplardan, meleklere tapanlar,[488] onlarn Allah'n kzlar olduunu sananlar olduu gibi;[489]
i'r yldzna,[490]
Gnee tapanlar da vard.[491]
Yalnz Mekke'de, Kabe'nin evresinde, taplmak zere dikilmi, kurunla berkitilmi yz altm tane
put bulunuyordu![492]
Bunlar Arap kabilelerine ait olup, zaman zaman gelinir, ziyaret edilip kendilerine kurbanlar kesilirdi.
[493]
Mekke'de, umum putlardan baka, her ailenin kendi evinde tapt zel bir putu da vard.
Bir kimse, yola kmak istedii ve hayvanna binecei zaman, puta el yz srer; bu, onun yola
kmadan nce yapaca ilk i olurdu.
Yolculuktan dnd zaman da, yine puta el yz srer; bu da, onun daha ailesini grmeden yapt ilk
i olurdu.[494]
Ashab- Kiramdan Mikdad b. Esved'in de yeminle teyid ederek dedii gibi; "Peygamberler arasnda,
Peygamber (a.s.), artlar en ar bir Fetret[495] ve Cahiliye devrinde peygamber gnderilmiti ki,
insanlar o zaman putlara tapmaktan daha stn birdin bulunabileceini sanmyorlard."[496]
Kan davalar, hatta en nemsiz hadiseler bile, aileleri, kabileleri birbirlerine drr, yllarca
birbirleriyle boutururdu.[497]
Kabileler arasndaki kan davalar, son Ficar kavgasnda olduu gibi, belli bir yerde karlap
birbirlerinin kann aktarak alnmak suretiyle halledilmeye al lirdi .[498]
Alk ve geindirememek bahanesi ile ocuklar ldrlrd.[499]
Adam, kpeini besleyip bytr, ocuunu ise ldrrd[500]
Kz ocuu dourmak yzkaras saylr, kz ocuklar diri diri topraa gmlrd!
Biri bir kz ocuunun doumu ile mjdelendii zaman, fkesini sineye ekerek, hiddetinden yz
kapkara kesilir; kendisine verilen, kt sayd mjdeden dolay herkesten saklanr
"Onu, ne yapaym? Hakarete katlanarak alkoyaym m? Yoksa, topraa m gmeyim?" diye arr
kalrd .[501]
Kz ocuklar, ellerinden tutulup su kuyularna braklr, onlarn boulup gitmeleri karsnda
acmasz, duyarsz kalnrd![502]
Para kazanmak iin cariyelerini fuha zorlayanlar;[503]
Asaletli bir adamdan evlat sahibi olmak iin(!), karlarn onunla yatp kalkmaya tevik eden erefsiz
erkekler
bile vard .[504]
ki dknl ar derecelerde idi.[505]
Kumar dknl ise aile facias halini almt:
Adam servetini, hatta ailesini ortaya koyup kumar oynar, servetini ve ailesini kaybederdi.[506]
Yabanc ve koruyucusuz kimseler iin can, mal ve hatta namus gvenlii kalmamt.
Yabanc satclarn mallar satn alnr, parasna ise dirsek evirilirdi.[507]
Hac veya umre yapmak zere kzn yanna alarak Mekke'ye gelen yabanclarn kzlar ellerinden zorla
alnp karlr, feryad ve istimdadlarna kulak almazd.[508]
te, son peygamber Hz. Muhammed (a.s.)n ilah vahyi telakki ettii peygamberlik vazifesiyle
mkellef klnd zaman, Arap dnyasnn din ve itima durumu bu kadar bozuktu.
D dnyann durumu ise, bundan daha az bozuk deildi.
Hz. Muhammed (a.s.); insanlarn elleriyle yaptklar ktlkler yznden karalarn, denizlerin
bozulduu[509] byle bir ortamda; yeryznde tevhid bayran aan ilk Mslman,[510] Peygamberler
Peygamberi,[511] Son Peygamber[512] sfat ile, Mekke ve evresinden balayarak[513] insanlar Yce
Allah'n slm dinine, nce hikmet ve gzel tlerle davet etmek;[514]
(Davetini kabul edenleri Cennet nimetleriyle) mjdelemek ve (davetinden yz evirenleri Cehennem
azabyla) korkutup uyarmak;[515]
Sonra da, fitne ve fesat ortadan kalkncaya, din tamamyla Allah'n oluncaya,[516] slm dini btn
dinlere stn gelinceye,[517] insanlara "L ilahe illallah=Allah'tan baka ilh yoktur!"[518]
"Muhammedrreslullah=Muhammed Allah'n Resldr!"[519] dedirtinceye kadar savamak...[520]
gibi, ok arve ar olduu kadar da erefli bir vazifeyi tek bana yklenmi bulunuyordu.
Bundaki gl ve arl sadece dnmek bile, insan rpertmeye ve titretmeye yeter![521]
slamiyetin Mekke'de Gizlice Yayl
lk M'min ve Mslmanlar
1- Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.), (kendi zamannda) Yce Allah'a iman ve ibadetedenlerin ilki
idi.Bu vaka Kur'n- Kerm'de yle aklanr:
"De ki: 'Ben, Allah'a, ihlas edici olarak ibadet etmemle emrolundum. Bana, Mslmanlarn evveli
olmam emir buyuruldu.'"[522]
"De ki: 'Hi phesiz, Rabbim beni dosdoru biryola, dimdik ayakta duran bir dine, brahim'in hakka
ynelik tevhid dinine iletmitir. Ben, (bu mmette) Mslman olanlarn ilkiyim!'"[523]
lk sralarda; Kurey mriklerinin ulu kiilerinden an inkarc ve itirazc olmayanlar, yanlarndan ve
meclislerinden getike, Peygamberimiz (a.s.)a iaret ederek:
"Abdulmuttalib oullarnn gkten sz eden olu bu!" derlerdi.[524]
Kurey mrikleri, ilk sralarda, Peygamberimiz (a.s.)n Kabe Mescidinde namaz klmasna da
karmamakta idiler.[525]
Peygamberimiz (a.s.) gndzn balarnda Kabe'ye gider, kuluk namaz klard.
Kurey mrikleri, bu namazdan da honutsuzluk gstermezlerdi.[526]
Bundan sonra, Peygamberimiz (a.s.) namaz klaca zaman, Hz. Ali ile Zeyd b. Harise, oturup
Peygamberimiz (a.s.) beklerlerdi.[527]
2- Peygamberimiz (a.s.)dan sonra, Yce Allah'a ve O'nun Reslne ilk inanan, Mslman kadn,
Peygamberimiz (a.s.)n zevcesi Hz. Hatice idi.
Hz. Hatice; Peygamberimiz (a.s.) "Uykuda grdm ve sana anlatm olduum eyi, Yce Rabbim
bana Cebrail (a.s.) gndererek aklad" buyurup Yce Allah tarafndan gelenleri ve Cebrail (a.s.)dan
iittiklerini haber verdii zaman, "Sana mjdeler olsun! Vallahi, Allah senin hakknda hayrdan baka
birey yapmaz! Sana Allahtan gelen, hak ve gerektir..." diyerek[528] Allah'a, Allah'n Reslne ve ona
Allah'tan gelenlere ilk inanan[529] ve Peygamberimiz (a.s.)a peygamberlik geldii Pazartesi gnnn
sonuna doru, herkesten nce namaz klmak,[530] Yce Allah'n selamna nail olmak erefine eren,[531]
Allah tarafndan Cennette inciden bir kkle mjdelenen mutlu Cennet Hatunu i di.[532]
Peygamberimiz (a.s.), kavmi tarafndan reddolunmak, yalanlanmak hakaretlerine uratlmak gibi hi
sevmedii kaba ve kat davranlarla karlaarak znt iinde evine dndke, Yce Allah, Reslnn
zntsn Hz. Hatice'nin teselli ve teskin edici szleriyle hafifletir, sebatn salar, vazifesini
kolaylatrrd.[533]
Peygamberimiz (a.s.), hadis-i eriflerinde:
"Kendi zamanndaki kadnlarn hayrls, mran'n kz Meryem'di. Bu mmetin kadnlarnn hayrls
da Hatice'dir!"[534]
"Cennet halk kadnlarnn stn, Huveylid'in kz Hatice,
Muhammed'in kz Fatma,
mran'n kz Meryem,
Mzhm'n kz ve Firavunun zevcesi siye'dir!" buyurmulardr.[535]
3-5. Hz. Hatice Mslman olduu zaman yannda bulunan kzlar:
Hz. Rukayye,
Hz. mm Klsm,
Hz. Ftma
da Mslman olmu, Peygamberimiz (a.s.)a slmiyet zerine bey'at etmitir.[536]
Allah hepsinden raz olsun!
6. Hz. Ali; Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Hatice'nin namaz kldklarn grnce, "Nedir bu?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Bu; Allah'n, Kendisi iin setii,[537] peygamberlerini onunla gndermi olduu[538] dinidir!
Ben seni bir ve tek olan Allah'a imana ve O'na ibadete;
Ne yarar, ne de zarar veremeyecek olan Lt ve Uzzy inkra davet ediyorum!" buyurdu.
Hz. Ali:
"Ben, bu dini bugne kadar hi iitmedim!
Ben, babam Ebu Talib'e sylemedike, danmadka bir i yapamam!" dedi
Peygamberimiz (a.s.); peygamberlik iinin, aklanmasndan nce yaylmasn istemediinden:
"Ey Ali! Sana sylediimi yaparsan yap!
Yapmayacak, Mslman olmayacaksan, sana sylediim bu ii gizli tut, aa vurma!" buyurdu.
Hz. Ali, o gece bekledi.
Yce Allah, onun kalbine slm sevgisini drd.
Sabahleyin, Peygamberimiz (a.s.)n yanna vard ve: "Y Muhammed! Senin dn bana sylediin ey
ne idi?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"'L ilahe illallhu vahdeh l erkeleh' diyerek, Kendisinden baka ilh bulunmayan, bir olan, er-ki
olmayan Allah'a ehadet getirecek;
Lt ve Uzz'y red ve inkr edecek,
Allah'a denk tutulan her eit putlardan uzak duracaksn!" buyurdu.
Hz. Ali Peygamberimiz (a.s.)n buyruunu hemen yerine getirip Mslman oldu. Allah ondan raz
olsun!
Babas Ebu Talib'den korkarak, Mslmanln bir mddet gizli tuttu, aa vurmad.[539]
Hz. Ali, Mslman olduu zaman, on yanda idi.[540]
Hz. Ali derki:
"Reslullah (a.s.); Pazartesi gn peygamber gnderildi. Ben de, Sal gn Mslman oldum ."[541]
"Ben, Reslullah (a.s.)la birlikte namaz klan ilk adamm !"[542]
"Mekke'de, Peygamber (a.s.)la birlikte Mekke'nin baz taraflarna gitmitik.
Dalarn ve aalarn arasndan geip giderken, karsna kan hibir da, hibir aa yoktu ki,
Peygamber (a.s.)a:
'Esselm aleyke y Raslallah=Selam olsun sana ey Allah'n Resl!' diyerek selam vermesin!"[543]
Namaz vakti gelince, Peygamberimiz (a.s.) Mekke vadilerine doru kp gider; Hz. Ali de, babas
Ebu Talib'den, btn amcalarndan ve halktan gizli olarak, Peygamberimiz (a.s.)la birlikte gider,
namazlarn oralarda klarlar, akamleyin de dnerlerdi.
Allah'n diledii zamana kadar, byle devam ettiler.[544]
Bir gn, Hz. Ali'nin annesi Fatma Hatun, kocas Ebu Talib'e:
"Ali'nin, Muhammed'in yanna devam ettiini gryorum.
Senin bana, Muhammed tarafndan, olun hakknda, g yetiremeyecein bir i gelmesinden
korkuyorum!" dedi. Ebu Talib:
"Demek, olum bana bunun iin mi grnmyor?" dedi ve hemen Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ali'nin
ardna dt. Onlara Ebu Dbb vadisinde veya baka bir vadide,[545] Batn- Nahle'de,[546] namaz
kldklar srada rastlad
Biraz baktktan sonra, Peygamberimiz (a.s.)a:
Ey kardeimin olu! Senin edindiini grdm bu din ne dindir?" diye sordu. Peygamberimiz (a.s.):
"Ey amca! Bu Allah'n dinidir![547]
Allah'n meleklerinin dinidir!
Allah'n peygamberlerinin dinidir!
Babamz brahim'in dinidir ki, Allah beni peygamber olarak btn kullara bununla gnderdi!
Ey amca! tleyeceim, doru yola klavuzlayacam kimselerden, buna en ok sen lyksn!
Bu yoldaki davetimi kabul etmeye ve bu hususta bana yardmc olmaya da sen herkesten daha
lyksn!" buyurdu.[548]
Onu tevhide, Allah'n birliine inanmaya ve putlara tapmaktan vazgemeye davet etti.[549]
Ebu Talib:
"Vallahi, yaptnz veya sylediiniz eylerde bir saknca yoktur.[550]
Ey kardeimin olu! Ben atalarmn dininden ve ona bal kalmaktan ayrlmaya g yetiremeyeceim!
Fakat, sen gnderildiin ey zerinde dur!
Vallahi, ben sa olduka, yapmak istediini tamamlayncaya kadar, sana holanmayacan birey
erimeyecektir!" dedi.[551]
Hz. Ali'ye de, holanmayaca birey sylemedi.
"Ey oulcuum! zerinde bulunduun bu din nedir?" diye sordu.
Hz. Ali:
"Babacm! Ben, Allah'a, Allah'n Reslne iman ve onun Allah tarafndan getirdiklerini de kabul ve
tasdik ettim. Ona tbi oldum ve kendisiyle birlikte namaz kldm!" dedi.
Ebu Talib:
"O, seni ancak hayr ve iyilie davet eder. Sen, onun yolunu tutmakta devam et![552] Oulcuum!
Amcann olunun girdii eye senin de girmen yarar!" dedi.
Ebu Talib'in szleri, Peygamberimiz (a.s.) sevindirdi.
Ebu Talib, dnp eve gelince, zevcesi Ftma Hatun:
"Olun nerede?" diye sordu.
Ebu Talib:
"Ne yapacaksn ona?" dedi.
Ftma Hatun:
"Azadl kadn klem, Ecyad'da onu Muhammed'le birlikte namaz klarken grdn bana haber verdi.
Sen olunun dinini deitirmesini uygun gryor musun?!" diyerek knca, Ebu Talib ona:
"Sus! Sen onu bu ite kendi haline brak!
Amcasnn oluna arka ve yardmc olmak, elbette herkesten ok ona der!
Eer nefsim Abdulmuttalib'in dinini brakmak hususunda bana boyun emi olsayd,[553] eer Kurey
kadnlarnn knamalarndan korkmasaydm,[554] ben de muhakkak Muhammed'e tbi olurdum!
nk, o Halm'dir, Emn'dir, Tahindir!" dedi.
Ftma Hatun da sustu.[555]
Ufeyf'l-Kind der ki:
"Ben ticaret adam idim. Abbas b. Abdulmuttalib de ticaret adam idi.[556]
Abbas, Yemen'e gelir, tr satn alp hac mevsiminde satard. Kendisi dostumdu.
Cahiliye devrinde Mekke'ye gitmi, Abbas b. Abdulmuttalib'in evine inmitim. Aile halkma, Mekke
elbisesi ve trndan satn almak istiyordum.[557]
Abbas'n yannda oturuyor, gne gkte ykseldii zaman, Kabe'ye bakp duruyordum.
O srada, olgunluk ana ermi bir gen Kabe'nin yanna vard, ban ge kaldrp bakt. Sonra da,
ayakta, Kabe'ye yneldi.
Sonra, bir ocuk gelip onun (biraz gerisinde) sana (doru) durdu.
ok gemeden, bir kadn gelerek onlarn arkalarna durdu.
Sonra, olgun gen eilip rka varnca, ocuk da, kadn da rk ettiler.
Olgun gen rkdan ban kaldrp doruldu.
ocuk da, kadn da, rkdan balarn kaldrp doruldular.
Olgun gen secdeye gitti.
ocuk da, kadn da secdeye gittiler.
'Ey Abbas! Ben, byk bir i, alacak bir hadise gryorum!?' dedim.
Abbas:
'Evet! Byk bir itir!' dedi ve bana:
'Bu olgun gen kimdir, biliyor musun?' diye sordu.
'Hayr! Bilmiyorum' dedim.
Abbas:
'Bu, Muhammed b. Abdullah b. Abdulmuttalib'dir, kardeimin oludur' dedi ve bana:
'Onun yanndaki u ocuk kimdir, biliyor musun?' diye sordu.
'Hayr! Bilmiyorum! dedim.
'Ali b. Ebi Talib b. Abdulmuttalib'dir kardeimin oludur dedi.
'u kadnn kim olduunu biliyor musun?' diye sordu. Ona:
'Hayr! Bilmiyorum!' dedim.
'O da, Hatice bint Huveylid'dir ve u kardeimin olunun zevcesidir.
Kardeimin olu, bize, senin u grdn ve onlarn da slik bulunduu bu dini kendisine gklerin ve
yerin Rabbi olan Rabbinin emrettiini sylemektedir.
Vallahi, ben btn yeryznde bu dinde u nden baka bir kimse bulunduunu bilmiyorum!' dedi.
[558]
Ah! Ne olurdu, o zaman itinan edeydim de, ikinci erkek m'min ben olaydm!
Onlarn drdncleri olmay, ne kadar arzu ederdim!"[559]
Yce Allah; Hz. Ali'den de, Ufeyf'l-Kind'den de, Hz. Abbastan da raz olsun!
7- Zeyd b. Harise, sekiz yanda,[560] ksa boylu, karayaz, yayvan burunlu bir ocukken;[561]
annesi Sd ile birlikte ziyaretlerine gittikleri Beni Maanlerin yurdunda Beni Kayn b. Cisr atllarnn
basknna urayp esir edilmi, Ukz panayrnda kle olarak satlrken, Hakm b. Hizam tarafndan
halas Hz. Hatice iin drt yz dirheme satn alnmt.[562]
Hz. Hatice onu Peygamberimiz (a.s.)a balaynca, Peygamberimiz (a.s.) tarafndan hemen azad
edilmi,[563] daha sonra da evlat edinilmiti.[564]
Zeyd b. Harise; Hz. Ali'den sonra Mslman olmu, namaz klm,[565] Peygamberimiz (a.s.)n
yanndan ve hizmetinden hi ayrlmam, Peygamberimiz (a.s.) iin Tifli ayak-takmnn Peygamberimiz
(a.s.)a attklar talara kendi vcudunu kar tutarak kanlar iinde kalacak kadar fedakrlk gstermi[566]
ve onun sevgisine mazhar olmu bir insand.[567]
Yce Allah ondan raz olsun!
8- Hz. Ebu Bekir, slmiyet'ten nce de Peygamberimiz (a.s.)n arkada ve dostu idi.
[568]ocukluundan beri, onun doruluunu, emnliini, gzel ve stn ahlkn biliyordu. Kendisinin bu
ahlk halka yalan sylemesine engel olup dururken, Allah'a kar asla yalan sylemeyecei
kanaatinde idi.[569]
Nitekim, Peygamberimiz (a.s.) slmiyete davet eder etmez, onun hemen Mslman olduu grlr.
Peygamberimiz (a.s.), bu husustaki hadis-i eriflerinde:
"slmiyete davet ettiim herkes, ona kar ardan davrand, tereddt etti ve dnd.
Ancak, Ebu Bekir'dir ki; slmiyeti kendisine arz ve teklif ettiim zaman, kabulde hi gecikmedi ve
tereddde de dmedi" buyurmulardr.[570]
Hibir ey, Peygamberimiz (a.s.), Hz. Ebu Bekr'in Mslman oluuna sevindirdii kadar
sevindirmemitir.[571]
Hz. Ebu Bekir de, Mslman olduu zaman, hi ekinmeden Mslmanln aklam ve halk da,
Yce Allah'a ve Reslne imana davet etmeye balamtr.[572]
Yce Allah ondan raz olsun!
9-10- Bilal-i Habe ile annesi Hamme Hatun kle idiler.[573]
Bilal-i Habe Peygamberimiz (a.s.)n halk slmiyet'e gizlice davete balad ilk sralarda
Mslman olduu gibi,[574] annesi de o srada Mslman oldu.[575]
Bilal-i Habe, Mslmanln ilk aklayan yedi Mslman'dan birisi idi.[576]
Dininden dndrlmek, Lt ve Uzz ad andrlmak iin yaplan en ar ikencelere katlanrd.
"Haydi, sen de bizim gibi syle!" diye zorlandka;
"Dilim onu syleyemiyor (Ona dilim dnmyor). Ehad! Ehad! (Birdir! Birdir!)" demekten geri
durmazd.
Mrikler Bill-i Habe'ye "Lt ve Uzz mbuddur" dedirtemezlerdi.[577]
Bilal-i Habe Hz. Ebu Bekir tarafndan satn alnp azad edilerek klelikten ve dayanlmaz
ikencelerden kurtarld .[578]
Hz. Ebu Bekir Bilal-i H abe'nin annesi Hamme Hatunu da satn alp azad ederek ikenceden
kurtarmt r.[579]
Yce Allah hepsinden raz olsun!
11. Ebu Fkeyhe; Abduddar oullarnn[580] veya Safvan b. meyye'nin klesi olup,[581] ilk sralar-
da[582] Bilal-i Habe'nin Mslman olduu zaman, Mslman oldu.[583]
Dinlerinden dndrlmek iin mrikler tarafndan en ar ikencelere uratlanlardand.[584]
Hz. Ebu Bekir, onu da satn alp azad etti.[585]
Allah, ikisinden de raz olsun!
12-13. Halid b. Sad'in Mslman oluu ok eskidir.[586]
Mslman oluuna, grd korkulu ryas sebep olmutur:
Kendisi, bir gece, uykuda, Allah'n bildii kadar geni bir atein kysnda durduunu ve babasnn onu
atein iine iterek drmek ister gibi davrandn, Reslullah ((a.s.))'n ise hemen belinden kavrayarak
onu atein iine dmekten koruduunu grd!
Grd bu ryadan ok korktu.
Kendi kendine:
"Vallahi, bu herhalde hak ve gerek bir ryadr!" dedi.
Hz. Ebu Bekir'e rastlaynca, ryasn anlatt. Hz. Ebu Bekir:
"Hakknda hayrl olmasn dilerim.
te, Reslullah (a.s.)! Hemen gidip ona tbi ol!
Ona tbi olur, slmiyete girer, onun yannda bulunursan, o seni atee dmekten korur!
Baban ise Cehennemliktir!" dedi.
Halid b. Sad, Ciyad mevkiinde Peygamberimiz (a.s.) buldu:
"Y Muhammedi Sen nelere davet ediyorsun?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Bir olan ve erki olmayan Allah'a iman ve ibadete, Muhammed'in de O'nun kulu ve resl olduuna
inanmaya;
itmez, grmez, bir zarar veya yarar vermez, kendisine tapnanlar tapnmayanlan bilmez birtakm ta
paralarna tapmaktan-ki, sen de onlara tapmaktasn-vazgemeye davet ediyorum!" buyurdu.
Bunun zerine, Halid b. Sid:
"Ben, ehadet ederim ki: Allah'tan baka ilah yoktur!
Ve yine ehadet ederim ki: Sen de, O'nun reslsn!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), onun Mslman oluuna sevindi.[587] Halid b. Sad'in babas Ebu Uhayha,
olunun Mslman olduunu renince; Mslman olmayan ocuklarn onun arkasndan sald.
Halid'i bulup getirdikleri zaman, Ebu Uhayha itip kakarak ona hakaret etti.
Elindeki denei banda krncaya kadar, ona dayak att!
"Sen Muhammed'in kendi kavmine aykr hareket ettiini ve onlarn ilahlarn yerdiini, gemi
atalarn aypladn grp duruyorsun da, ona tbi oluyorsun ha?!" dedi. Halid:
"Vallahi, o doru sylyor! Doru yapyor!
Ben, bunun iin kendisine tbi oldum!" deyince, Ebu Uhayha bsbtn kzd. Ona svp saydktan
sonra:
"Ey zell! Yaramaz! stediin yere git!
Vallahi, senin rzkn da keseceim!" dedi. Halid:
"Sen benim rzkm kesersen, Allah elbette bana geineceim eyi ihsan eder!" dedi.
Ebu Uhayha, Halid'i dar karttrd. teki oullarna:
"Eer sizden biriniz onunla konuacak olursa, ona yaptm eyi kendisine deyapanm!" dedi. Halid'i
hapsettirdi.
Mekke'nin yakc sca altnda, a, susuz braktrd.
Halid bir gn bir kolayn bulup babasnn elinden kurtuldu. Habe lkesine hicret edinceye kadar,
babasna grnmedi, Peygamberimiz (a.s.)n yanndan ayrlmad.[588]
Halid b. Sad'in zevcesi meyne Hatun da, ilk sralarda Mslman olmutur.[589]
Yce Allah onlardan raz olsun!
14-15. Amr b. Sad, kardei Halid b. Sad'den biraz sonra Mslman olmutur.[590]
Amr b. Sid'in zevcesi Ftma Hatun da, ilk sralarda Mslman olmutur.[591]
Yce Allah onlardan raz olsun!
Hz. Ebu Bekir'in tevik ve delaletiyle:
16- Hz. Osman,
17- Zbeyr b. Avvam,
18- Abdurrahman b. Avf,
19- Sa'd b. Ebi Vakkas,
20- Talha b. Ubeydullah
Peygamberimiz (a.s.)n yanna geldiler.[592] Peygamberimiz (a.s.) onlara slmiyeti arz ve teklif etti.
Kur'n- Kerm okudu.
slm hukukunu (eriatlarn) anlatt.
Yce Allah'n Mslmanlara va'd buyurduu izzet ve ikramlar haber verdi. Hepsi de, iman ve slm
hukukunu ikrar ederek sabahladlar.[593]
Hz. Osman:
"Y Raslallah! am'dan, yeni bir haberle geldim:
Maan ile Zerka arasnda idik.
Uyur gibi bir halde olduumuz srada, birden, bir seslenici bize:
'Ey uykudakiler! Uyannz! nk, Ahmed Mekke'de zuhur etmi bulunuyor' diyerek seslendi.
Mekke'ye gelince, seni (senin peygamber olduunu) iittik" dedi.[594]
Talha b. Ubeydullah da der ki:
"Busra panayrnda bulunduum srada, bir rahip, manastrndan, panayr halkna:
'inizde Harem halkndan bir kimse var m diye soruyorlar1 diye seslendi.
'Evet! Ben varm' dedim. Rahip:
'Ahmed zuhur etti mi?' diye sordu.
'Hangi Ahmed?' dedim. Rahip:
'Abdulmuttalib'in olu Abdullah'n olu Ahmed!
O, Mekke ehri iinde zuhur edecektir!
Kendisi, peygamberlerin sonuncusudur!
Harem'den ayrlp kacak, hurmalk, talk ve orak bir yere hicret edecektir!
Ona koman, sana tavsiye ederim!' dedi.
Rahibin syledikleri kalbime tesir etti.
Oradan acele ayrlp Mekke'ye geldim.
'Olan bitenlerden, yeni bir eyler var m?' diye sordum.
'Evet, var! Abdullah'n olu Muhammed'l-Emn peygamberlie zeniyor.
Ebu Kuhafe'nin olu da ona tbi oldu' dediler.
Hemen gidip Ebu Bekir'in yanna vardm. Ona:
'Sen u zta tbi mi oldun?1 diye sordum.
'Evet tbi oldum. Sen de hemen ona git, tbi ol!
nk, o, hak ve geree davet ediyor1 dedi."
Talha b. Ubeydullah, rahibin sylediklerini Hz. Ebu Bekir'e haber verdi. Peygamberimiz (a.s.)n
yanna varp Mslman olunca, ona da haber verdi.[595]
Sa'd b. Ebi Vakkas'n bildirdiine gre; Mslman olmadan gn nce, uykuda, sanki karanlk iinde
hibir eyi gremez bir halde iken, kendisini aydnlatan bir ayn n takip etmi, baz kimselerin de bu
aya doru gittiklerini grr gibi olup iyice baknca, onlarn Zeyd b. Harise ile Hz. Ali ve Hz. Ebu Bekir
olduklarn grm.
Kendilerine:
"Oraya ne zaman varp yetieceksiniz?" diye sormu. Onlar da:
"Bir saatte!" demiler.
Sa'd b. Ebi Vakkas, o srada, Peygamberimiz (a.s.)n slmiyet'e gizlice davete baladn haber
alnca, Mekke'nin Ecyad vadisinde ikindileyin namaz klarken Peygamberimiz (a.s.) buldu. Ona:
"Sen, nelere davet ediyorsun?" diye sordu. Peygamberimiz (a.s.):
"Allah'tan baka ilah olmadna ve Muhammed'in Reslullah olduuna ehadet edersin!" buyurdu.
Bunun zerine, Sa'd b. Ebi Vakkas:
"Ben ehadet ederim ki: Allah'tan baka ilah yoktur!
Ve yine, ehadet ederim ki: Sen, Allah'n reslsn!" diyerek Mslman oldu.[596]
21- Ebu Ubeyde b. Cerrah,
22- Ebu Seleme,
23- Erkam b. Ebi'l-Erkam,
24- Osman b. Maz'un,
25- Kudme b. Maz'un,
26- Abdullah b. Maz'un,
27- Ubeyde b. Haris,
28- Sad b.Zeyd,
29- Sad b. Zeyd'in zevcesi Ftma binti Hattab,
30- Esma binti Ebu Bekir,
31- Habbab b. Enet,
32- Abdullah b. Mes'ud,
33- Mes'ud b. Rebi (Rebia),
34- Ayya b. Ebi Rebia,
35- Ayya b. Ebi Rebia'nn zevcesi Esma binti Selame,
36- Huneys b. Huzfe,
37- mir b. Rebia,
38- Abdullah b. Cah,
39- Ebu Ahmed b. Cah,
40- Cafer b. Ebi Talib,
41- Cafer b. Ebi Talib'in zevcesi Esma binti Umeys,
42- mir b. Ebi Vakkas,
43- Ma'mer b. Haris,
44- Nahham Nuaym b. Abdullah,
45- Htb b. Amr,
46- Ebu Huzeyfe b. Utbe b. Rebia,
47- mir b. Fheyre,
48- Vkd b. Abdullah,[597]
49- Sheyl b. Beyz,[598]
50- Saltb. Amr,[599]
51- Muttalib b. Ezher,[600]
52- Muttalib b. Ezher'in zevcesi Remle binti Avf...[601]
Bunlarn hepsi, Peygamberimiz (a.s.)n halk Dr'l-Erkam'da slmiyete gizlice davete balamasndan
nce Mslman olanlardand. Allah hepsinden raz olsun!
Abdullah b. Mes'ud; Peygamberimiz (a.s.)n Dr'l-Erkam'a girip halk slmiyete gizlice davete
balamasndan nce,[602] Sad b. Zeyd ve zevcesi Ftma Hatunun Mslman olduklar sra-da[603]
Mslman olmutur.[604]
Abdullah b. Mes'ud der ki:
"Ben, Ukbe b. Ebi Muayt'n davarlarn gden bir gentim.
Bir gn, Peygamber (a.s.)la Ebu Bekir, bana uradlar:
'Ey delikanl! Yannda, bize iirecein st var m?' diye sordular.[605]
'Evet, var! Fakat[606] ben emanetiyim![607] Size st iirmeye mezun deilim1 dedim.[608]
Peygamber (a.s.):
'zerine ko ekilmemi bir davar var m yannda?' diye sordu.
'Evet, var' dedim ve onu yanlarna gtrdm.
Peygamber (a.s.) onun bacaklarn ayrd. Memelerini eliyle svazlayp dua edince, memeleri stle
doldu.
Ebu Bekir ona ii ukur scak bir ta (kap) getirdi.
Peygamber (a.s.) st onun iine sap iti. Ebu Bekir de iti. Ben de itim.
Peygamber (a.s.) stl memelere:
'Derlenip toplan!' buyurunca, memeler eski stsz haline dnd![609]
Hemen, Mslman oldum.[610]
Bundan sonra, Peygamber (a.s.)a gidip:[611]
'Y Raslallah![612] u[613] gzel, tatl[614] Kelamdan,[615] u Kur'n'dan[616] bana da retsen
a!' dedim.[617]
Peygamber (a.s.) bam okad ,[618] ve:
'Allah, sana rahmetini ihsan etsin[619] Allah, renmek istediin eyi sana mbarek klsn![620] Hi
phesiz, sen, retilmi,[621] ok bilgili[622] bir gen olacaksn1 buyurdu.[623]
Bizzat Reslullah'n azndan yetmi sre ahz ve hfz ettim ki, bu hususta hi kimse benimle ek-
iemez![624]
Kur'n Kerm'in kalann da, Reslullah'n ashabndan ahz ve hfz etmiimdir."[625]
Aada isimlerini sunduumuz erkek ve kadn sahabiler de-kaynaklara gre-ilk sralarda veya Dr'l-
Erkam'da Mslman olmulardr:
53- mm Seleme Hatun,[626] 54.Utbeb.Mes'ud,[627]
54- Utbe b. Mes ud,
55- mm Ruman Hatun[628] (Hz. Ebu Bekir'in zevcesidir),
56- Umeyr b. Ebi Vakkas,[629]
57- Salt b. Amr'n zevcesi Ftma binti Alkame,[630]
58- Htb b. Hris,[631]
59- Htb b. Hris'in zevcesi Ftima Hatun,[632]
60- Hattab b. Hris,[633]
61- Hattab b. Hris'in zevcesi Fkeyhe Hatun,[634]
62- Sib b. Osman,[635]
63- Halid b. Hizam,[636]
64- Esved b. Nevfel,[637]
65- Amr b. meyye,[638]
66- Yezid b. Zem'a,[639]
67- Ebu'r-Rum b. Umeyr,[640]
68- Kays b. Abdullah,[641]
69- Kays b. Abdullah'n zevcesi Bereke binti Yesar,[642]
70- Firas b. Nadr,[643]
71- Cheym b. Kays,[644]
72- Cheym b. Kays'n zevcesi Harmele (Hureymele),[645]
73- Muaykb b. Ebi'l-Ftma,[646]
74- urahbil b. Hasene,[647]
75- Haris b. Halid,
76- Haris b. Halid'in zevcesi Reyta binti Haris,[648]
77- Amr b. Osman,[649]
78- Seleme b. Hiam,[650]
79- Him b. Ebi Huzeyfe,[651]
80- Hebbar b. S ryan,[652]
81- Abdullah b. Sfyan,[653]
82- Ma'merb.Abdullah,[654]
83- Adiyy b. Nadle,[655]
84- Urve b. sse,[656]
85- Mes'ud b. Sveyd,[657]
86- Abdullah b. Huzafe,[658]
87- Kays b. Huzfe,[659]
88- Hiam b.s,[660]
89- Ebu Kays b. Haris,[661]
90- Mahmiyye b. Cez',[662]
91- Sfyan b. Ma'mer.[663]
92- Sekran b. Amr,[664]
93- Sekran b. Amr'n zevcesi evde Hatun,[665]
94- Mlik b.Zem'a,[666]
95- Malik b. Zem'a'nn zevcesi Amre Hatun,[667]
96- bn mmi Mektum,[668]
97- Amr b. Haris,[669]
98- Osman b. Abdi Ganm ,[670]
99- Sa'd b. Abdi Kays,[671]
100- Abdullah b. Hbeyb,[672]
101- Abdurrahman b. Hbeyb,[673]
102- Cuayl b. Srka,[674]
103- Ysirb.mir,[675]
104- Ysir b. mir'in zevcesi Smeyye Hatun,[676]
105- kil b. Ebi'l-Bkeyr,
106- Halid b.Ebi'l-Bkeyr,
107- yas b. Ebi'l-Bkeyr,
108- mir b. Ebi'l-Bkeyr,[677]
109- Ammarb. Ysir,[678]
110- Abdullah b. Ysir,[679]
111- Suheyb b. Sinan,[680]
112- Utbe b. Gazvan,[681]
113- Mikdadb.Amr,[682]
114- Mus'ab b. Umeyr,[683]
115- Ebu Sebre,[684]
116- Ebu Sebre'nin zevcesi mm Klsm Hatun,[685]
117- emmas Osman b. Osman,[686]
118- Ebu Musa Abdullah b. Kaysu'l-E'ar,[687]
119- Zinnre Hatun,[688]
120- Zinnre Hatunun kz mm Ubeys[689]
Yce Allah hepsinden raz olsun![690]
Peygamberimiz (a.s.)n Dr'l-Erkam'a Girip slmiyeti Orada Yaymaya Devam
Edii
slm tarihinde "Dr'l-slm" diye anlan[691] Dr'l-Erkam, Ashab- Kiramdan Erkam b. Ebi'l-
Erkam'n[692] Mekke'de, Safa tepeciinin yannda bulunan evi olup[693] Kabe'nin arsas, Harem'i iinde
idi.[694]
Peygamberimiz (a.s.) Kurey mriklerinden saknarak[695] bu mbarek evde gizlenir;[696] yanna
gelenleri orada slmiyete davet ederdi.[697]
Peygamberimiz (a.s.)la ashab Dr'l-Erkam'da[698] gizlice[699] toplanrlard.[700]
Peygamberimiz (a.s.), onlara orada Kur'n- Kerm okur ve retirdi.[701] Orada, topluca namaz da
klarlard.[702]
Yce Allah; dinini halka aklamasn emir buyuruncaya kadar, yl, Peygamberimiz (a.s.) iini gizli
yrtmtr.[703]
Bu mddet iinde, yanna gelenleri Allah'n birliine inanmaya ve O'na ibadet etmeye, kendisinin de
peygamberliini tasdike gizlice davet etmekle uram,[704] birok insanlar Dr'l-Erkam'a girip
Mslman olmulardr.[705]
Dr'l-Erkam Dr'l-slm olarak seilirken herhalde, Kabe'nin arsas zerinde yapl ve Kabe
Haremine dahil bulunuu;[706] kalabalk bir evrede oluu; oraya giren, oradan kanlarn pek belli
olmay; halk ile temas kolayl gibi baz zellikleri gznnde tutulmu olabilir.
Peygamberimiz (a.s.)n Dr'l-Erkam'a girii hadisesi, ilk sralarda, Mslman olanlarn Mslman
oluu tarihlerine de esas tekil etmi:
"Reslullah (a.s.)n Dr'l-Erkam'a girip halk orada slmiyete gizlice davete balamasndan nce
Mslman olmutu" denilerek tarih drlmtr.[707]
Dr'l-Erkam'a Ne Zaman Girildii ve Orada Ne Kadar Kalnd Meselesi
Peygamberimiz (a.s.)n Dr'l-Erkam'a giri sebebi olarak, her ne kadar, nbvvetin drdnc
ylndan itibaren balayan mcadele devri iinde mrikler tarafndan yaplan bask ve ikencelerin
arttrl ileri srlmekte[708] olup, bu hususta mahhas bir misal verilmek istenilerek, Mekke
vadilerinden bir vadide Sa'd b. Ebi Vakkas'n baz sahabilerle birlikte namaz kldklar srada zerlerine
gelen mriklerden baz kimselerin Mslmanlarla mnakaaya ve hatta kavgaya tutumalar ve Sa'd b.
Ebi Vakkas'n da eline geirdii bir deve ene kemiiyle vurup onlardan birisinin ban yarmas
hadisesi[709] zerine Peygamberimiz (a.s.)n ashab ile birlikte Dr'l-Erkam'da gizlenmek zorunda
kald aklanrsa da;[710] Sa'd b. Ebi Vakkas'la namaz klan sahabiler arasnda bulunan[711] Ammar b.
Ysir'in Dr'l-Erkam'a girildikten sonra Mslman olduu[712] ve kendisinin Mslman olmadan namaz
klm olamayaca gznnde tutulursa, bu hadisenin Dr'l-Erkam'a giri sebebi olamayaca aktr.
Bu hususta, Mslmanlar ve gayrimslimler tarafndan kitap ve ansiklopedilerde ileri srlen grler
de gerei aksettirmekten uzaktrlar.
Mesel, ngilizce'den Trke'ye evrilen slm Ansiklopedisi'nde:
Springer'e ve Caetani'ye dayanlarak kaleme alnm olan "Erkam" maddesinde:
"mer'in ihtidasndan biraz sonra, Peygamber, Erkam'n evini brakmtr.
Orada ne zaman ve ne kadar kald, kat olarak malm deildir.
Fakat, 615-617 seneleri arasnda kalm olmas muhtemeldir.
bn Hiam, el-Erkam'dan hi bahsetmez.
Taber'nin bu vak'adan haberdar olmasna gre, bn Hiam'n da bilmesi icab ederdi.
Taber umum tarihinde vak'adan bahsederse de, Peygamberin hayatna ait faslda bu noktaya temas
etmez" denilmektedir.[713]
ngilizce, Franszca ve Almanca "slm Ansiklopedisi"!erine dayanlmak ve ilm bir tahrir heyetince
gerekli incelemeler yaplmak suretiyle Arapa olarak yazlp yaynlanm bulunan Diret'l-Marifu'l-
slmiye'nin "Erkam" maddesinde de:
Peygamberin mihnetli gnlerinde, emniyetli, davetini yapmaya elverili ve yararl bulduu Dr'l-
Erkam', Hz. mer'in Mslman olmas zerine terkettii aklandktan sonra:
"Peygamberin, bu eve ne snd tarih, ne de iinde kald mddet hakknda bize tahkikli rivayeti er
zikre di m i deildir.
Fakat, biz, bunun 615 yl ile 617 yllan arasnda olduunu syleyebiliriz" denilmekte ve ngilizce'den
Trke'ye evrilen slm Ansiklopedisi'nde olduu gibi, bn Hiam'n bu evden hi bahsetmedii ve
Taber'nin de, bu kssay bildii halde, kitabnn Peygamberimiz (a.s.)n siretine ait ksmnda bundan hi
sz amad gr tekrarlanmaktadr.[714]
Halbuki, kaynaklarmzdan bazlarnda bu hususun da aklanm bulunduu grlr. Mesel:
bn Sa'd (d. 168-. 230 Hicr) Tabakt'l-Kbr'snda; Peygamberimiz (a.s.)n Dr'l-Erkam'a
giriinin slmiyetin evvelinde olduunu, Erkam'n olu Osman'dan gelen rivayetle aklar.[715]
Hkim (d. 321-. 405 Hicr) Mstedrek'inde, bn Sa'd'in tesbitini-" evvel" kelimesini drm
olarak-ayn senedle tekrarlar.[716]
bn Hazm (d. 334-. 456 Hicr) Cemhere'sinde, slmiyet daha Mekke'de ifa edilmeden nce,
Peygamberimiz (a.s.)n Dr'l-Erkam'da Mslmanlarla birlikte toplandn kaydeder.[717]
bn Abdilber (d ?-. 463 Hicr] stib'nda, slmiyetin evvelinde Peygamberimiz (a.s.)n Dr'l-
Erkam'da gizlenip, oradan kncaya kadar insanlar orada slmiyete davetle megul olduunu bildirir.
[718]
bn Hacer (d. 77E^. 352 Hicr), bu hususta Hkim'in sylediini-ondan aldn aklamak suretiyle-
tekrarlar.[719]
Nihayet, Diyarbekr de (. 990 Hicr) slmiyetin balangcnda Peygamberimiz (a.s.)n Dr'l-
Erkam'da gizlendii ve Mslmanlarla topland rivayetini de kaydeder.[720]
Yukarda sraladmz tarih bilgilere gre; Peygamberimiz (a.s.)n Dr'l-Erkam'a giri tarihini
nbvvetin drdnc yl deil, nbvvetin birinci yl ve hatta Erkam'n Mslman olu tarihine gre,
birinci yln da ilk ay olarak kabul etmek gerekir.
Dr'l-Erkam'dan ne zaman kld ve orada ne kadar kalnd meselesine gelince; Abdullah b.
mer'in bildirdii gibi, Hz. mer, nbvvetin altnc ylnda, Zilhicce aynda Mslman olmu[721] ve
Dr'l-Erkam'dan k da bu hadiseyi takip etmitir.[722]
Dr'l-Erkam'n Geirdii Safhalar
Erkam b. Ebi'l-Erkam; sonradan Dr'l-Erkam' vakf olarak oluna brakm, bu husustaki
Vakfiye'sinde yle demitir
"Bismillhirrahmnirrahm,
Bu, Erkam'n, Saf'dan biraz ilerideki evi hakknda yapt ahd ve vasiyyetidir ki, onun arsas, Harem-
i eriften mdud bulunduundan, o da, haremlemi, dokunulmazlamtr: Satlmaz ve tevars olunmaz.
Hiam b. s ve Hiam b. s'n azadl klesi filan, buna ahittir."
Erkam'n bu mbarek evi, iinde oullar ve torunlar tarafndan oturulmak veya icarlarndan
yararlanlmak suretiyle, Halife Ebu Cafer Mansur(. 158 Hicr) zamanna kadar devam etti.
Halife Mansur; hac srasnda, Safa ile Merve arasnda say ederken, Erkam'n torunlar, dedelerinin
evinin arkasndaki bir adrda bulunuyorlar, Mansur da onlarn alt taraflarndan geiyordu.
Aralarndaki mesafe ok ksa idi.
Mansur'un bandaki serpuunu almak isteseler, elleriyle uzanp alabilecek ykseklikte idiler.
Mansur; Merve'ye inip Safa tepeciine kncaya kadar, onlara bakt durdu.
Mansur; Abdullah b. Osman b. Erkam'n, Muhammed b. Abdullah b. Hasan'a uyanlardan olduu halde
onunla birlikte hareket etmemi olmasyla ilgilendi.
Abdullah b. Osman b. Erkam' hapsetmesi ve zincire vurmas iin, Medine valisine yaz yazd. Sonra
da, ihab b. Abdi Rab adndaki Kfeli bir adam Medine valisine gnderdi. Emrettii ekilde hareket
etmesi iin valiye yazd mektubu da, ihab'la gnderdi.
ihab, Abdullah b. Osman'n hapsedildii yere vard.
Abdullah b. Osman, o zaman, seksen yan am bir ihtiyard.
Zincire vurulmak onu son derecede zm ve bunaltmt.
ihab, ona:
"Ben seni iinde bulunduun u halden kurtarrsam, Dr'l-Erkam' bana satar msn? nk,
m'minlerin emri onu istiyor!
Eer satacak olursan, senin hakknda onunla konuaym, suunu affettireyim?" dedi.
Abdullah b. Osman:
"O ev, sadakadr, vakftr.
Benim ondan ancak bir intifa hakkm vardr. Buna da kzkardeim ve bakalar ortaktrlar!" dedi.
ihab:
"Sen, kendine den hakkn bize ver! Ondan iliiini kes, kurtul!" dedi.
Bunun zerine, Abdullah'n ehadetle sabit olan hakk hesaplanarak onyedi bin dinarlk bir sat
senedi yazld.
Onun arkasndan, parasnn okluuna aldanarak, kzkardei de hakkn satt.
Mansur, bu evde intifa hakk olan herkesin intifa hakkn satn alp ondan ilikisini kesti.
Dr'l-Erkam; Ebu Cafer Mansur'dan sonra, olu Halife Mehdiye geti.
O da, zevcesi Hayzuran'a (Musa ve Harun'un annesine) balad.
Hayzuran Hatun, Dr'l-Erkam'n evresindeki evleri ve arsalar satn alp ona katmak suretiyle,
Dr'l-Erkam' yeniden yaptrd .[723]
Dr'l-Hayzuran diye anlan ve iinde namaz klnr mescid haline getirilen[724] Dr'l-Erkam, daha
sonra, Halife Cafer b. Musa'ya geti.
Orada, bir mddet de Msrllar ve Yemenliler oturdular.
Daha sonra, Gassan b. Abbad, Musa b. Cafer oullarndan, onun hepsini veya ok ksmn satn ald .
[725]
En sonunda, onu Msr Kahire Defterdar brahim Bey, Sultan II. Selim'e hediye etti.
III. Murad da, Hicr 999 ylnda, onu mescid tarznda yeniledi .[726]
Dr'l-Erkam'in son yapl durumuna gre;
Kaps dou tarafna alr.
Kapdan, zeri tavanl, sekiz metre uzunluunda, drt metre eninde bir sahanla girilir.
Sahanln solunda, zeri tavanl, eni metreye yakn bir sofa bulunmaktadr.
Ortadaki duvarn sandaki kapdan da, sekiz metre uzunluunda ve bunun yansna yakn eninde, taban
hasrla deli bir kulbeye girilmektedir.[727]
Dr'f-Erkam'm en son durumu
Dr'l-Erkam; gnmzde, Suud Arabistan Krallnca, Harem-i erif iin yaplan evre
dzenlemesinde yklarak aras haremin arasna katilmi .aslna rucu etmitir.[728]
Nbvvetin (Peygamberliin) Be Devresi, Davet ve cabet mmetleri
Davetin be devresi olup, birinci devresi; nbvvet (peygamberlik) devresidir.
Davetin ikinci devresi; en yakn hsm ve akrabay, hiret azabyla korkutup uyarma devresidir.
Davetin nc devresi; kendi kavmini hiret azabyla korkutup uyarma devresidir.
Davetin drdnc devresi; kendilerine daha nce hiret azabyla korkutup uyarc gelmemi bulunan
btn Arap kavimlerini hiret azabyla korkutup uyarma devresidir.
Davetin beinci devresi; zamann sonuna kadar, cinlerden ve insanlardan, kendilerine davet
eriebilecek olanlar hiret azabyla korkutup uyarma devresidir.[729]
mmet; bir dinde veya bir zamanda, ya da bir yerde toplanm olan her toplulua denir.[730]mmet
kelimesi, yalnz insan topluluklar iin deil, yerde yryen hayvanlar, iki kanadyla uan kular iin de
kullanlmtr.[731]
Mtercim sim Efendi de, Kamus tercemesinde yle der
"mmet; kendilerine peygamber gnderilen cemaata denir; gerek iman eylesinler, (onlara) mmet-i
icabet tlak olunur; gerek iman eylem esinler ki (onlara) mmet-i davet tlak olunur ve her kabileden bir
cemaata denir ve hayvan cinsine denir."[732]
Kfirler mmet-i icabet deil, mmet-i davettirler.[733]
Peygamberimiz Aleyhiselam, yalnz Araplara deil, btn insanlara peygamber olarak gnder-ilmitir.
[734]
Peygamberimiz (a.s.); Abdulmuttalib oullarna yapt ilk hitabnda da:
"Ey Abdulmuttalib oullar![735] Ben, zel olarak size, genel olarak da btn insanlara peygamber
gnderildim!" buyurmutur.[736]
Ehl-i Kitab olan Yahudilerin ve Hristiyanlarn da, Peygamberimiz Muhammed (a.s.)n risalet ve
daveti dnda kalmadklar da, Kur'n- Kerm'de yle aklanmtr
"Ey Ehl-i Kitab! Peygamberlerin aras kesildii bir zamanda, size (gerekleri) apak syleyip duran
reslmz gelmitir.
T ki 'Bize ne bir rahmet mjdecisi, ne de bir azap habercisi gelmedi1 (demenize meydan kalmasn!)
te, size rahmet mjdecisi de, azap habercisi de geldi artk!
Allah, hereye hakkyla kadirdir!"[737]
Bunun iindir ki, Peygamberimiz (a.s.); Hristiyan olan Rum kral Herakliyus'a gnderdii mektupta:
"...Ben, seni slm davetiyle Mslmanla davet ediyorum! Mslman ol, selameti bul da, Allah sana
ecir ve mkfatn iki kat versin! Eer bu davetimi kabul etmezsen, yoksul iftilerin, teb'an olan btn
halkn gnah senin boynuna olsun!"
'De ki: 'Ey Kitapllar! Geliniz: Aramzda ve aranzda eit ve ortak olan bir kelimede birleelim de,
Allah'tan bakasna tapmayalm, O'na hibir eyi e, ortak tutmayalm. Allah' brakp da birbirimizi rab
tanmayalm!'
Buna ramen, onlar bu davetten yz evirirlerse, 'Siz ahit olunuz ki: Bizler, muhakkak,
Mslmanlarz!1 deyiniz!1 [l-i mrn: 64] buyurmutur."[738]
Nbvvetin ilk yllk devresi, halk slmiyete gizlice davetle gemi;[739] Peygamberimiz (a.s.)
bu yllk devrede Bir ve eriksiz olan Yce Allah'a iman ve ibadete, kendisinin de Allah'n kulu ve
resl olduunu tasdike ve putlara tapmaktan vazgemeye halk gizlice davetle megul o I mutur.[740]
iryandan Peygamberimiz (a.s.)n,[741] bir yandan da Hz. Ebu Bekir'in, yanna gelenleri Allah'a
imana ve slmiyete daveti neticesinde,[742] erkeklerden kadnlardan birok insan slmiyete girmi,
slmiyet Mekke'de halk arasnda konuulur olmutu.[743]
Peygamberimiz (a.s.)n En Yakn Hsmlar Uyar ve Kendisine Yardma Davet Edii
Hz. Ali der ki:
"Sen, ilkin, en yakn hsmlarn inzar et, hiret azabyla korkut!1 (uar: 214) yeti nazil olunca,[744]
Reslullah (a.s.) beni ard .[745]
'Ey Ali! Yce Allah'n, en yakn hsmlarm inzar etmemi emir buyurmas bana ok ar geldi, kayg
verdi.[746]
Biliyorum ki, ben ne zaman kavmime bu ii amaya kalksam, muhakkak, houma gitmeyen bireyle
karlaacam greceim.
Bunun zerine, bir mddet sustum.
Cebrail (a.s.) bana geldi de:
'Y Muhammedi Eer sen Yce Rabbinin sana emrettii eyi yapmayacak olursan, Rabbin sana azab
edecektir!' dedi.
Y Ali! Bize, bir sa1 (drt kocaman avu dolduracak kadar) yemek yap ve zerine de koyun budundan
et koy!
Bize bir kap da st hazrla!
Sonra, Abdulmuttalib oullarn benim iin topla![747]
Onlarla bir konuaym ve emrolunduum eyi kendilerine ulatraym' buyurdu.
Reslullah'n bana emrettii eyi[748] yaptm.
Abdulmuttalib oullar Reslullah'n yanna toplandlar.
Onlar, o gn, krk kii idiler.[749]
Yahut, krk kiiden ya bir eksik,[750] ya da bir fazla idiler.[751]
Reslullah'n btn amcalar, Ebu Talib, Hamza, Abbas ve Ebu Leheb de gelenler iinde bulunuyordu.
Abdulmuttalib oullar yanna toplandklar zaman, Reslullah (a.s.) beni ard.
Onlar iin yaptm yemei getirmemi emretti.
Getirip nne koydum.
Eti paralayarak anan evresine birer para koyduktan sonra:
'Haydi yiyiniz, Bismillah!' buyurdu.
Hepsi, ondan yediler ve tamamyla doydular.[752]
Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki: Onlarn tmne sunduum yemei,[753]
onlardan bir tek adam bile yalnz bana yiyebilirdi!
Bundan sonra, Reslullah (a.s.):
'Y Ali! Onlara st de i ir!' buyurdu.
Onlara st kabn getirdim.
Ondan da hepsi kanasya itiler.
Vallahi, o kaptaki st kadarn, onlardan bir tek adam bile yalnz bana iebilirdi ![754]
Yemein ve stn kalanlar, sanki hi el dokunulmam, yenilmemi, iilmemi gibi idi![755]
Reslullah (a.s.) sze balamak istedii srada, Ebu Leheb:
'alacak ey! Arkadanz sizi byk bir sihirle sihirledi![756] Dorusu, biz, bugnk gibi bir sihir
hi grmedik!1 dedi.[757]
Sonra da, Reslullah'a hitaben:
'Bunlar senin amcalarn ve amcalarnn oullardr. Sen, onlara istediini syledin! Sen, dinden
sapknl brak!
yi bil ki: Kavmin, senin iin btn Arap topluluklarna kar koymay gze alacak deildir.
Btn Kurey kabileleriyle Araplar zerlerine ullanmadan, ata oullarnn senin zerinde durup seni
haps ve esir etmeleri gerekir.
Onlarn byle yapmalar, kendilerine, tekinden daha kolaydr.
Ey kardeimin olu! Ben; atann oullarna, gelirken senin getirdiin gibi er ve ktlk getiren bir
kimse daha grmedim!' dedi.[758]
Reslullah'n konumasna imkn vermedi.
Daldlar.[759]
Ebu Leheb'in sz, Reslullah'n ok arna gitti.
Reslullah (a.s.), o mecliste susup hi konumad.[760]
Bunun zerine, Cebrail (a.s.) gelip, Allah'n buyruunu hemen yerine getirmesini, Reslullah (a.s.)a
emir ve tavsiye etti.[761]
Kendisine bu hususta cesaret verdi.[762]
Ertesi gn, sabahleyin Reslullah (a.s.):
'Y Ali! O adam iittiin szlerle tez davranp nme geti de, ben kavmimle konumadan onlar
dalverdiler.
Sen nceki akam bizim iin yapm olduun kadar, yine yiyecek iecek hazrla![763] Sonra onlar
yanma topla!' buyurdu.[764]
Yemei yaptm. Sonra da, onlar Reslullah iin topladm.[765]
Reslullah (a.s.), yemei getirmem iin bana seslendi.[766]
Reslullah (a.s.), geen akam yapt gibi yapt (Yani, eti paralayp yemek anann evresine birer
para koyduktan sonra):
'Haydi yiyiniz, Bismillah!' buyurdu.
Hepsi, ondan doyuncaya kadar yediler.[767]
Reslullah (a.s.):
'Haydi, onlara st de iir!' buyurdu.
Kendilerine, ii st dolu kab getirdim.[768]
O kaptan da, hepsi, kanasya kadar st itiler.[769]
Vallahi, onlarn tm iin hazrladm o yemei de, o st de, onlardan bir tek adam bile yalnz
bana yiyebilir, iebilirdi![770]
Reslullah (a.s.), onlara:
'Borcumu benim yerime hanginiz der?' diye sordu.
Ben sustum.
Cemaat da sustu.
Reslullah (a.s.) sorusunu tekrarlaynca:
'Ben derim y Raslallah!' dedim. Reslullah (a.s.):
'Sen dersin y Ali! Sen dersin y Ali!' buyurdu.[771]
(Dier bir rivayete gre; Reslullah (a.s.) onlara:
"Benim borcumu benim yerime deyecek ve vaadlerimi yerine getirecek, Cennette benimle birlikte
bulunacak, ev halkm iinde benim vekilim olacak kimdir?" diye sordu.
Onlardan birisi:
"Sen [kerem ve cmertlikte] denizsin! Sana bu hususta kim vekil olmaya g yetirebilir?!" dedi.
Reslullah (a.s.) sorusunu tekrarlaynca, Hz. Ali:
"Ben senin vekilin olurum!" dedi.[772]
Bunun zerine, Reslullah (a.s.), ona:
"Borcumu benim yerime sen deyecek ve vaadlerimi sen yerine getireceksin!" buyurdu.)[773]
Bundan sonra, Reslullah (a.s.) konumasn yle srdrd:
'Hamd, Allah'a mahsustur. Ben, O'na hamdederim.
Yardm da, O'ndan dilerim. O'na inanr, O'na dayanrm.
phesiz bilir ve bildiririm ki: Allah'tan baka ilh yoktur.
O, birdir; O'nun ei, orta yoktur![774]
Herhalde, otlak aramaya gnderilen kimse, gelip de ailesine yalan sylemez.
Vallahi, ben (faraza) btn insanlara yalan sylemi olsam, yine, size kar yalan sylemem! (Faraza)
ben btn insanlar aldatm olsam, yine, sizi aldatmam!
Sizi Kendisine davet ettiim Allah yle bir Allah'tr ki, O'ndan baka hibir ilah yoktur!
Vallahi, sizler, uyur gibi leceksiniz! Uykudan uyanr gibi de, dirilecek ve btn yaptklarnzdan
hesaba ekileceksiniz!
yiliklerinizin mkfatn grecek, ktlklerinizin de cezasn ekeceksiniz!
Bunlarn sonucu ya temelli Cennette, ya da temelli Cehennemde kalmaktr![775]
nsanlardan, ilk inzar ettiim kimseler, sizlersiniz![776]
Ey Abdulmuttalib oullar! Vallahi, Araplar iinde, benim size getirdiim, dnya ve hiretiniz iin
hayrl olan eyden daha stnn ve hayrlsn kavmine getirmi biryiit bilmiyorum![777]
Ben, sizi, dile kolay gelen, Mzan'da ar basan iki kelimeye davet ediyorum ki, o da:
Allah'tan baka hibir ilh olmadna ve benim de Allah'n kulu ve resl olduuma ehadet etmeniz
di r!768
Yce Allah, sizi buna davet etmemi bana emir buyurdu.[778]
Ey Abdulmuttalib oullar! Ben, zel olarak size, genel olarak da btn insanlara peygamber
gnderildim!
Siz, bu hususta, grmediiniz mucizelerden bazsn da grm bulunuyorsunuz.[779] zerinde
bulunduum eyde bana yardmc ve kardeim olmay, Cennet kazanmay hanginiz kabul eder?[780]
Hanginiz, bu yolda kardeim ve sahibim olmak zere, bana bey'at eder?' buyurdu.
Hi kimse ayaa kalkmad.
Hemen, ben ayaa kal km.
Yaa, oradakilerin en k idim. Reslullah, bana:
'Sen, otur!1 buyurdu.
Sorusunu kere tekrarlad.
Her defasnda, ben ayaa kalkyordum. O da:
'Sen, otur!' buyuruyordu.[781]
'Y Raslallah! Bunlarn yaa en kkleri ve bacaka en inceleri olsam da, sana ben karde ve
yardmc olurum' dedim.
Hepsi sustular.[782]
Reslullah (a.s.), sorularnn ncsnden sonra, elini elimin zerine koydu[783] da:
'inizde, bu, benim kardeim, vasm ve vekilimdir.
Onun szlerini dinleyiniz ve kendisine itaat ediniz!
Bu ie, amcamsz, amcamn olu varis oldu!1 buyurdu.[784]
Davetliler glerek ayaa kalktlar ve Ebu Talib'e:
'Bak! Sana, olunu dinlemeni emrediyor! Ona itaat et!' dediler.[785]
Ebu Talib:
'Braknz onu! Amcasnn olu, onun ban, hayrdan baka yana bkmez!' dedi.[786] Reslullah
(a.s.)a da:
'Bizim katmzda, sana yardm etmek kadar sevgili birey yoktur.
tlerini benimseyip kabullendik.
Szlerini tamamyla tasdik edip doruladk!
Bu toplananlar, senin atalarnn oullardr.
Tabi ki, ben de onlardan birisiyim!
Senin istediin eye onlardan koacak olanlarn, andolsun ki, en abuu, en hayrls da benden
bakas deildir!
Sen, emrolunduun eye devam et!
Andolsun ki, etrafn kuatp seni korumaktan bir an geri durmayacam!
Nefsimi, Abdulmuttalib'in dininden ayrlmak hususunda bana boyun eer bulmadm!
Artk, ben, onun zerinde ld dinde leceim!1 dedi.[787]
Ebu Leheb'den baka, hepsi de, yumuak ve olumlu szler sylediler.[788] Ebu Leheb ise:
'Ey Abdulmuttalib oullar! Bu, vallahi, bir serdir, ktlktr![789]
Bakalar onun elini tutup bundan alkoymadan nce, sizler onun ellerini tutup bundan alkoyunuz!
Eer siz bugn ona boyun eecek olursanz, zillete, hakarete urarsnz!
Bunu korumaya kalkacak olursanz, ldrlrsnz!' dedi.[790]
Peygamberimiz (a.s.)n halas Safiyye binti Abdulmuttalib, Ebu Leheb'e:
'Ey kardeim! Kardeinin olunu ve onun dinini yardmsz, hor ve hakir brakmak sana yakr m?!
Vallahi, bilginler, teden beri, Abdulmuttalib'in soyundan bir peygamberin kacan haber veregelm
ilerdir.
te o peygamber budur!' dedi. Ebu Leheb:
"Bu, andolsun ki, bouna bir umuntudur!
Zaten, kadnlarn szleri erkeklere ayakba ve kstek mesabesindedir!
Kurey aileleri ve onlarla birlikte btn Araplar ayakland zaman, onlara kar koyacak bizim ne
gcmz var?
Vallahi, biz onlarn yannda bir lokmayz!' dedi. Ebu Talib ona:
'Ey korkak adam! Vallahi, biz, sa olduka, ona yardm edecek, onu savunacak ve koruyacaz!' dedi
ve Peygamber (a.s.)a da:
'Ey kardeimin olu! Rabbine davet etmek istediin zaman bilelim, silahlanp seninle birlikte ortaya
karz!' dedi."[791]
Peygamberimiz (a.s.)n Saf Tepeciinden Kureylilere Seslenii
"Sen, ilkin, en yakn hsmlarn inzar et!"[792] Yani, "kfrleri yznden zerlerine azap inebileceini
hatrlatarak onlar korkut, uyar!"[793] mealli yet nazil olduu zaman;[794] Reslullah (a.s.), gnlerden
bir gn[795] Safa tepeciine kadar gitti.[796] Orada, ykseke bir tan zerine kt.[797]
ehadet parmaklarn kulaklarna tkad. Yksek sesle: [798]
"Y Sabhh!*[799] Ey Kurey cemaat!" diyerek bard.[800]
"Kim bu seslenen?" diye sordular.[801]
"Muhammed,[802] Safa tepesinden sesleniyor!" dediler.[803]
Kurey kabileleri iinde Peygamber (a.s.)a akraba olmayan bir kabile bulunmadndan,[804]
Peygamber (a.s.) da kabile kabile btn Kureylilere seslenmiti.[805]
itenler, gelip Peygamberimizin karsnda toplandlar.[806]
Gelemeyenler de, toplantnn sebebini anlamak iin, yerlerine adam gnderdiler.[807]
Yanna gelen Kureyliler Peygamber (a.s.)a:
"Y Muhammedi Ne haber var?" diye sordular.[808]
Peygamber (a.s.):
"Benimle sizin haliniz, dman grnce ailesini haberdar etmek iin komaya balayan ve dmann
kendisinden nce ailesine yetiip zarar vermesinden korkarak 'Y Sabhh!1 diye baran bir adamn
haline benzer.[809]
Ne dersiniz? Ben, size u dan eteinden[810] veya u vadiden,[811] sizi yamalamak isteyen[812]
birtakm atllarn kvereceini, yahut akama, sabaha, dman basknna urayacanz[813] haber
verirsem, beni tasdik eder, dorular msnz?" diye sordu.[814]
"Evet! Seni tasdik eder, dorularz![815]
nk, biz seni btn tecrbelerimizde doru szl bulduk![816]
Sen, bizim katmzda herhangi bir sula sulanm bir kii deilsin![817]
Hakkndaki tecrbelerimizde, sende hibir yalana rastlam deiliz!" dediler.[818]
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.):
"yle ise, ben sizi iddetli bir azap nnde inzara, korkutup uyarmaya memurum:[819]
EyAbdulmuttalib oullar!
Ey Abdi Menaf oullar!
EyZhre oullar!
EyfilanoullarL
EyfilanoullarL
diyerek birer birer Kurey kabilesinin btn ailelerine seslenip:
"Yce Allah; en yakn hsmlarm azab ile korkutmam bana emretti. Sizler 'L ilahe
illallah=Allah'tan baka hibir ilah yoktur1 demedike; ben size ne dnyada bir yarar, ne de hirette bir
nasip salayabilirim" buyurdu.[820]
Peygamberimiz (a.s.)a atmak iin eline bir ta alan Ebu l_eheb:[821]
"Yuh sana! Sen, bugn, gelip de, bizi bunun iin mi topladn?!" diyerek bard.[822]
Reslullah (a.s.), hitap ve uyarsna yle devam buyurdu:
"Ey Kurey cemaat! Kendinizi Cehennem ateinden kurtarnz![823]
EyKa'b b. Ley oullar! Kendinizi Cehennem ateinden kurtarnz!
Ey Mrre b. Ka'b oullar! Kendinizi Cehennem ateinden kurtarnz!
EyAbduems oullar! Kendinizi Cehennem ateinden kurtarnz!
Ey Abdi Menaf oullar! Kendinizi Cehennem ateinden kurtarnz!
Ey Him oullar! Kendinizi Cehennem ateinden kurtarnz!
Ey Abdulmuttalib oullar! Kendinizi Cehennem ateinden kurtarnz![824]
Ey Kurey cemaat! Kendinizi Allah'tan satn alnz!
Ben, sizi Allah'n azabndan kurtarabilecek hibir eye malik deilim .[825]
Ey Abdi Menaf oullar! Kendinizi Allah'tan satn alnz ![826]
Ben, sizi Allah'n azabndan kurtarabilecek hibir eye malik deilim ![827]
Ey Abdulmuttalib oullar! Kendinizi Allah'tan satn alnz!
Ben, sizi Allah'n azabndan kurtarabilecek hibir eye malik deilim .[828]
Ey Abbas b. Abdulmuttalib! Ben, seni Allah'n azabndan kurtarabilecek hibir eye malik deilim !
[829]
Ey Zbeyr b. Avvam'n annesi! Reslullah'n halas Safiyye!
Ey Muhammed'in kz Ftma! Kendinizi Allah'tan satn alnz!
Siz, benim malmdan, dilediinizi benden isteyiniz!
Fakat, ben sizi Allah'n azabndan kurtarabilecek hibir eye malik deilim.[830]
u kadar ki, sizlerin bir hsmlnz var!
Ben, hsmlk suyu ile sulayacam!" buyurdu.[831]
Bundan sonra, Reslullah (a.s.):
"Ey Fihr hanedan!" diyerek seslendi.
Ebu Leheb:
"te, Fihr oullar, yanndalar!" dedi.
Reslullah (a.s.):
"Ey Galib hanedan!" diyerek seslenince, Muharib b. Fihr oullaryla Haris b. Fihr oullar, dnp
geri gittiler.
Reslullah (a.s.):
"Ey Ley b. Galib hanedan!" diyerek seslenince, Teym'l-Erdem b. Galib oullar, dnp geri gittiler.
Reslullah (a.s.):
"Ey Ka'b hanedan!" diyerek seslenince, mir b. Ley oullaryla Avf b. Ley oullar, dnp geri
gittiler.
Reslullah (a.s.):
"Ey Mrre b. Ka'b hanedan!" diyerek seslenince, Adiyy b. Ka'b oullar ile Husays b. Ka'b'n iki olu
olan Sehm ve Cumah oullar dnp geri gittiler.
Reslullah (a.s.):
"Ey Kilab hanedan!" diyerek seslenince, Teym b. Mrre oullaryla Mahzum b. Yakaza b. Mrre
oullar, dnp geri gittiler.
Reslullah (a.s.):
"Ey Kusayy hanedan!" diyerek seslendii zaman, Zhre oullar, dnp geri gittiler.
Reslullah (a.s.):
"Ey Abdi Menaf oullar!" diyerek seslenince, Abduddar oullar ve onlarla beraber Esed b.
Abduluzz b. Kusayy oullar, dnp geri gittiler.
Ebu Leheb:
"te, Abdi Menaf oullar!" dedi.
Reslullah (a.s.):
"Ey Him hanedan!" diyerek seslenince, Abdems oullaryla Nevfel oullar, dnp geri gittiler.
Orada, yalnz Abdulmuttalib oullar kald.
Ebu Leheb:
"te, Him oullar toplanm bulunuyorlar!?" dedi.
Reslullah (a.s.), onlara:
"Ben, sizi 'L ilahe illallhu vahdeh l erke leh=Allah'tan baka hibir ilah yoktur! O, birdir! O'nun
orta yoktur!' diyerek ehadet getirmeye davet ediyorum!
Ben de, O'nun kulu ve reslym!
Bunu bylece kabul ve ikrar ettiiniz takdirde, sizin Cennete gireceinize kefil olurum![832]
Siz, Kyamet gn iyi amellerinizle gelmez de dnyay boyunlarnza yklenmi olduunuz halde
gelirseniz, ben sizden yz eviririm (yznze bakmam)!
O zaman siz bana:
'Y Muhammedi' dersiniz.
Ben ise, yle derim:
[Reslullah Aleyhisselarn "yle derim" buyururken, yzn onlardan baka tarafa evirdi.
Siz, bana:
'Y Muhammedi' dersiniz. Ben ise, size yle derim.
[Reslullah (a.s.), "yle derim" buyururken, yzn onlardan baka tarafa evirdi.]"[833]
slmiyeti Mekke'de Yaymaya alanlar ve Mslmanlklarn Hi ekinmeden
Aklayanlar
Kurey mrik ulularnn Peygamberi iniz (a.s.)a ve slmiyete dman olmalarnn birtakm sebepleri
vard:
1- Kureyler yzlerce yldan beri putperest idiler. Atalar brahim ve smail (a.s.)larn tevhid
mabedi olan Kabe, evresine dikilen yz altm putla, puthaneye evrilmiti.[21]
Kureylilerden, evlerinde putu bulunmayan, evlerine girerken de, evlerinden karken de ona el yz
srmeyen kimse yoktu.[22]
Peygamberimiz (a.s.) ise, onlarn bu putperestliini yeriyor,[23] hatra gnle bakmakszn ve hi
kimseyi istisna etmeksizin, putlara taparak kfr ve dallet iinde lp gitmi olan baba ve atalarnn
da[24] Cehenneme atldklarn,[25] helak olduklarn sylemekten ekinmiyordu.[26]
Kurey mriki erince ise, puflara tapmaktan daha stn bir din yoktu ve olamazd.[27]
2- Mekke ehri, lah Mbed olan Kabe'si ile, Arap lkesinin biricik din merkezi olup, her yl oraya
hac mevsiminde hac iin, dier zamanlarda da umre iin, her taraftan akn akn gelinirdi.[28]
Bunun iin, Kabe'yi amak, kapamak, korumak demek olan hcbe;[29]
Haclarn su ihtiyacn karlamak demek olan skye;[30]
Haclara yemek yedirmek demek olan rifde[31] gibi din hizmetlerin yansra,
Dr'n-NecVe diye anlan idare meclisi ile;
Sancaktarik demek olan liva;[32]
Bakumandanlk demek olan kyde[33] gibi asker hizmetlerde ihdas,[34]ve kabilelerin ulularna
tevcih edilmi bulunuyordu.
Babadan evlada geen bu hizmetler, kendilerine hem byk nfuz, hem de byk karlar salamakta
idi.
Bunun iin, mrik ulular, kendilerinin din ve ticar durumlarn sarsabilecek her harekete kar
koymay karlarnn bir gerei saymakta idiler.
3- Peygamberimiz (a.s.), Kureylerin azl mriklerinin ktlklerini ortaya dken yetleri[35]
okuyup duruyordu.
Mrik ulularndan kimi, bu ve benzeri yetlerde sralanan ktlklerin tmn, kimisi de bir ksmn
kendisinde bulup gocunmakta; bu ktlklerle tehir edile edile, bir gn gzden debileceklerinden
kayglanmakta ve tedirgin olmakta idiler.
4- Kurey ulular; kendileri iin stn bir hak tanmayan, herkesi bir taran dileri gibi eit tutan[36]
ve "Sizin, Allah katnda en erefli ve deerli olannz, Allah'tan (Allah'n emirlerini yerine
getirmemekten)
en ok saknannzdr"[37] diyen bir dini, nasl benimseyebilirler, ilerine sindirebilirlerdi?
Nitekim, slm dmanlarnn en azllarndan olan Ebu Leheb:
"Ey Muhammedi Ben sana iman eder, Mslman olursam, bana ne verilir?" diye sormu,
Peygamberimiz (a.s.) da:
"Mslmanlara ne verilirse, sana da o verilir!" buyurmutu. Ebu Leheb:
"Onlarn zerinde, benim iin bir stnlk olmayacak mdr?" diye sormu, Peygamberimiz (a.s.) da:
"Daha ne istersin?!" buyurunca, Ebu Leheb:
"Benim u sradan insanlarla bir tutulacam bu dine yuh olsun!" demekten kendisini alamam iti r.[38]
Yine Ebu Leheb:
"Muhammed, bana, grmediim birtakm eyler vaad ediyor! Onlarn ldkten sonra olacan
sylyor!
O, bu vaadlerden baka, acaba ellerime (avucuma) ne koydu?!" diyerek ellerine fledikten sonra;
"Yuh sizlere! Ben sizde Muhammed'in sylediklerinden hibir eyin mevcut olduunu grmyorum!"
demitir.[39]
5- Kurey aileleri arasnda, teden beri, birbirlerine kar ekememezlik huylar ve stnlk dvalar
vard.
Bunun iin, Peygamberimiz (a.s.)n Him oullar arasndan peygamber olarak ortaya kmasyla
Him oullar ailesinin teki ailelere kar ezici bir stnlk salayacan dnerek bundan
telalananlar olmutu. Nitekim, Ebu Cehil bu yoldaki duygusunu aklamaktan kendisini alamam:
"Biz ve Abdi Menaf oullar, eref ve an hususunda imdiye kadar ekitik durduk:
Onlar halka yemek yedirdiler, biz de yemek yedirdik.
Onlar arabuluculuk ederek diyet yklendiler, biz de arabuluculuk ederek diyet yklendik.
Onlar halka bata bulundular, biz de bata bulunduk.
Onlarla kulak kulaa giden iki yar at durumuna gelince, onlar:
'te, bizden, kendisine gkten vahiy gelen bir peygamber de var!' dediler. Biz bunun dengini nereden
bulup onlarn dengine ulaacaz?
Vallahi, biz hibir zaman ona inanmayz, onu tasdik etin eyiz ![40]
Ona vahiy geldii gibi, bize de vahiy gelinceye kadar!" demitir.[41]
Mugre b. u'be derki:
"Ben ve Ebu Cehil b. Hiam Mekke sokaklarndan birisinde yryp giderken, Reslullah (a.s.)
bizimle karlat. Ebu Cehil'e:
'Ey Hakem'in babas! Gel, Allah'a ve Allah'n Reslne tbi ol da, ben senin hakknda Allah'a dua
edeyim?' dedi. Ebu Cehil:
'Y Muhammed! Sen ilahlarmza dil uzatacak, onlara tapmaktan bizi men edeceksin, deil mi?
Sen ancak tebli ettiin eylere ehadet getirmemizi isteyeceksin, deil mi?
Vallahi, ben sylediin eylerin hak ve gerek olduunu bilseydim, sana tbi olurdum' dedi.
Reslullah (a.s.) ayrlp gidince de, bana dnp:
'Vallahi, ben iyi biliyorum ki; onun syledikleri hak ve gerektir.
Fakat, Kusayy oullar 'Kabe'nin hcbe hizmeti bizdedir1 dediler. Biz:
'Evet!' dedik. Onlar:
'Nedve hizmeti bizdedir1 dediler. Biz:
'Evet!' dedik. Onlar:
'Liva hizmeti bizdedir' dediler. Biz:
'Evet!' dedik. Onlar:
'Hac mevsiminde skye hizmeti bizdedir1 dediler. Biz:
'Evet!' dedik.
Sonra, onlar halka yemek yedirdiler, biz de yedirdik.
yle ki, atba beraber oluncaya kadar, onlarla yartk durduk.
Onlar, imdi:
'Bizden, bir peygamber de var" dediler.
Hayr! Vallahi, ite buna 'Evet' diyemeyeceim' dedi."[42]
6- Kurey ulularnn telakkilerine gre; Kur'n inecek idiyse, ne diye Kurey ileri gelenlerinin yal
ve zengin olanlarndan birisine inmiyordu?!
Nitekim, Velid b. Mugre:
"Ben Kureylilerin seyyidi, ulu kiisi olduum halde nasl geri braklrm da, Muhammed'e vahiy
iner?
Yahut, Sakf kabilesinin seyyidi, ulu kiisi Ebu Mes'ud Amr b. Umeyru's-Sakaf de bu hususta nasl
geri braklr?
Biz, bu iki kentin ulu kiileriyiz!" diyordu.[43]
Velid b. Mugre, yine bir gn, aziz dostu Ebu Uhayha Sad b. s ile de byle konumutu. Velid b.
Mugre:
"Ne olurdu, Muhammed'e gelen bu Kur'n, Mekkelilerden yahut Tiflilerden bir adama; mesel
meyye b. Halef gibi birine inseydi ya?" deyince, Ebu Uhayha:
"Yahut, ey Abduems'in babas! Senin gibi birine, ya da Sakf kabilesinden birisine ve mesel:
Mes'ud b. Amr'a veya Kinane b. Abdi Yalil'e, yahut Mes'ud b. Muttalib'e veya onun olu Urve b.
Mes'ud'a inseydi ya?!" demiti.[44]
Mnebbih ve Nbeyh b. Haccac da, bir gn Peygamberimiz (a.s.)la karlanca:
"Allah, senden baka, peygamber gnderecek kimse bulamad m?
te, orada u kii var. O senden daha yal, daha zengin![45]
Eer sadk isen, yannda bulunacak, senin peygamberliine ehadet edecek bir melek getir!"
demilerdir.45
meyye b. Ebi's-Salti's-Sakaf de, bir gn Ebu Sfyan'a:
"Ben, en son gelecek olan peygamberin sfatn, kitablarda yazl buldum ve sanrm ki, o bizim
lkemizde ba's olunacaktr.
Sonra, bana u da zahir oldu ki; o, Abdi Menaf oullar iinden kacaktr.
Bakyorum: Onlarn iinde de, gelecek peygamberin ahlk ile muttasf, Utbe b. Rebia'dan baka bir
kimse bulamyorum!
Fakat, ona da, krk yan gemi bulunduu halde, vahyolunduu yok!" demiti.
Ebu Sfyan derki:
"Muhammed (a.s.)n peygamber olarak gnderildiini meyye b. Ebi's-Salt'a haber verdim. meyye:
'O gerekten peygamberdir! Kendisine tbi ol!' dedi. meyye'ye:
'Seni ona tbi olmaktan alkoyan nedir?' diye sordum. meyye:
'Sakf kadnlarnn Abdi Menaf oullarndan bir gence tbi olduumu haber almalarndan utanm
dr!' dedi."[46]
Velid b. Mugre'nin Kur'n- Kerm Karsnda Hayranl
Velid b. Mugre bir gn Peygamberimiz (a.s.)n yanna gelmiti. Peygamberimiz (a.s.), ona Kur'n-
Kerm okudu. Velid b. Mugre dinledii Kur'n- Kerm'den rikkate gelir, duygulanr gibi oldu.[47]
Baka rivayete gre; Velid b. Mugre gelip, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Bana Kur'n oku!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) da;
"yi biliniz ki, Allah, size adaleti, ihsan, akrabaya vermeyi, emr, ve sizi fuhiyattan, fenalklardan ve
zulm yapmaktan nehy eder. Dinleyip futasnz diye, size t verir" (Nahl: 90) mealli yeti okudu.
Velid b. Mugre:
"Bunu bana bir daha oku!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) yeti tekrar okuyunca, Velid b. Mugre:
"Vallahi, bu szde yle tatllk, yle gzellik ve parlaklk var ki, o, tepesi bol yemili, dibi ve kk
sulak yemyeil bir aa sanki![48] Bunu beer syleyemez![49] Bu, bir beer sz deildir!"[50]
demekten kendisini alamad.[51]
Rivayete gre; Velid b. Mugre, Hz. Ebu Bekir'in evine gitti. Kur'n- Kerm hakknda ona birtakm
sorular sordu. O da, ona istedii bilgiyi verdi.
Bunun zerine, Velid b. Mugre Kureylilerin yanna vard ve:
"Ebu Kebe'nin olunun syledii, dorusu hayretlere yn ey!
Vallahi, o ne iirdir, ne sihirdir, ne de delilik samalarndandr!
Onun syledii, hi kukusuz, Allah kelamndandr!" dedi.
Velid b. Mugre'nin bu szn iiten Kureylerden bazlar, bir araya gelerek:
"Vallahi, Velid dininden dnecek olursa, muhakkak, btn Kureyler de dinlerinden dnerler!"
dediler.[52]
Ebu Cehil bunu iitince;
"Ben, vallahi, sizin iin, onun hakkndan gelirim!" diyerek Velid b. Mugre'nin evine vard.
"Ey amca! Kavminin, senin iin sadaka mal toplamak istediklerini, topladklarn[53] grdn m?"
dedi.[54] Velid b. Mugre:
"Ne iin topluyorlar?" diye sordu. Ebu Cehil:
"Sana vermek iin! nk, sen kendisinden bireyler elde etmek iin Muhammed'in yanna
gidiyormusun!" dedi. Velid b. Mugre:
"Kureyler benim malca kendilerinin en zengini olduumu bilirler.[55]
Ben mal ve evlata onlardan daha zengin deil miyim?" dedi.[56]
Ebu Cehil:
"yle ise, sen Kur'n hakknda bir sz syle de, kavmin iitsinler ve senin ondan holanmadn,
inkr ettiini anlasnlar!" dedi.
Velid b. Mugre:
"Ne syleyeyim bilmem ki! Vallahi, iinizde iirlerin her eidini; recezini, kasidesini ve cin iirlerini
benden daha iyi bilen kimse yoktur.
Vallahi, onun syledii bunlarn hibirine benzemiyor!
Vallahi, onun syledii szde yle bir tatllk, yle bir parlaklk ve gzellik var ki, sanki tepesi bol
yemili, dibi sulak yemyeil bir aa o!
Hi kukusuz, o sz, hereye stn gelir.
Fakat, ona hibir ey stn gelemez!
O, altndakini de krar!" dedi. Ebu Cehil:
"Onun hakknda birey sylemedike, kavmin senden honut olmayacaktr" deyince, Velid b. Mugre:
"yle ise, beni kendi halime brak da, ben bir dneyim!" dedi.[57]
Kurey Mriklerinin slmiyetin Yaylmasn nlemeye almalar
Kurey mriklerinin ileri gelenlerinden:
1- Ebu Cehil,[58]
2- Ebu Leheb,
3- Ebu Sfyan,
4- Nadr b. Haris,
5- meyye b. Halef,
6- s b. Vil.[59]
7- Mut'im b. Adiyy... gibi[60] kiilerin de ilerinde bulunduu bir topluluk, Velid b. Mugre'nin yann-
da,[61] Dr'n-Nedve'de[62] toplandlar.
Velid b. Mugre, onlarn iinde olduka yal[63] ve nfuzlu bir kimse idi.[64]
Kabe'ye biryl onun dndaki Kureyler topluca rt rterlerdi. Bir yl da, tek bana o rter, di diye
anlr, yani Kabe'ye rt rtmekte Kureylerin tmne denk saylrd.[65]
Velid b. Mugre, onlara:
"Ey Kurey cemaat! te, hac mevsimi de geldi!
Bu mevsimde Arap heyetleri yannza geleceklerdir.
Tabi ki, onlar u sahibinizin iini de iitmi bulunuyorlardr.[66]
Onlar hac gnlerinde yannza gelince, Muhammed hakknda size birtakm sorular soracaklardr.
Kiminiz 'O bir sihirbazdr! diyecek.
Kiminiz 'O bir airdir! diyecek.
Kiminiz de 'O bir khindir! diyecek.
Onun hakknda ihtilafa deceksiniz.[67]
Halk da bu kadar eylerin bir kimsede birleemeyeceini anlayacak, szlerinize kulak asmayacakt r.
[68]
Siz onun hakknda bir tek grte birlein!
Birbirinizi yalanlayp, birbirinizin szn reddedip de anlamazla dmeyin!" dedi.
"Ey Abduems'in babas! Haydi, sen, bizim iin birey syle, bir gr ileri sr de, onun hakknda
onu syleyelim?" dediler.
Velid b. Mugre:
"Hayr! Siz syleyiniz de, ben dinleyeyim!" dedi.
Kureyler
"'Khindir1 deriz" dediler.
Velid:
"Hayr! Vallahi, o bir khin deildir! Biz khinleri grmzdr.
Onun okuduu eyler, ne khin mrldan, ne de khin dzmesi, komasdr![69]
Kehanet sahibi olan, doru da syler, yalan da syler.
Biz, imdiye kadar, Muhammed'de hibir yalan grmedik ki!" dedi .[70]
Kureyler
"'O mecnundur, delidir' deriz" dediler.
Velid b. Mugre:
"O mecnun da deildir! Biz delilikleri ve delilik almetlerini, belirtilerini ok iyi biliriz. Onun ne
boulmas, ne arpnp titremesi, ne de evhamlanmas var" dedi.
Kureyler
"'airdir1 deriz" dediler.
Velid b. Mugre:
"O air de deildir! Biz iirin her eidini; recezini, hacezini, karizasn, makbuzasn ve mebsu-
tasn.. ok iyi biliriz. Onun okuduklar iir deildir" dedi.
Kureyler
"yle ise 'O sihirbazdr' deriz" dediler.
Velid b. Mugre:
"O sihirbaz da deildir. Biz sihirbazlar ve onlarn yaptklar sihirlerini grmzdr. Onun okuduklar
ne sihirbazlarn okuyup fledikleridir, ne de dmleyip baladklardr" dedi.
Kureyler
"Ey Abduems'in babas! Haydi, sen syle! Ne diyelim!" dediler.
Velid b. Mugre:
"Siz, onun hakknda, sylediiniz eylerden hangisini sylerseniz, bo ve yersiz olduu anlalr.
Bence, yine onun hakknda 'Sihirbazdr' demeniz, herhalde, akla en yakn olandr!
nk, onun getirdii sz bir sihir gibidir: nsann babasyla arasn ayor. nsann kardeiyle arasn
ayor. nsann karsyla arasn ayor. nsann kabilesiyle arasn ayor!" dedi.
Velid'in yanndan daldlar.[71]
Bunun zerine, Mddessir sresinin 11-29. yetleri, Velid b. Mugre hakknda nazil oldu.[72]
Kurey mrikleri, Mekke'de barp balarna topladklar halka:
"Muhammed sihirbazdr" dediler.
Halk arasnda bunu yaydlar.[73]
Hac mevsiminde, halkn gelip geecei yollara dikildiler.
Kendilerine rastlayp da Peygamberimiz (a.s) anmadklar, Peygamberimiz (a.s.)la grmekten
sakndrmadklar bir kimse brakmadlar.[74]
Kurey mrikleri; Peygamberimiz (a.s.) hakknda uydurduklar eyleri kendileriyle buluan insanlara
bylece sylemekle, Peygamberimiz (a.s.)n iini, yani slmiyeti de btn Arap kabilelerine duyurmu,
yaym oluyorlard .[75]
Ebu Talib Amca, Arap halk topluluklarnn da Kurey mriki eriyle birlikte kendisine kar harekete
geebileceklerinden korkunca, syledii uzunca bir kasidede;
Mekke'nin ve Mekke'deki Kutsal Makamlarn dokunulmazlna sndn aklad. Kureylerin ileri
gelenlerinden biroklarn vefaszlklarndan ve samimiyetsizliklerinden dolay knad.
Peygamberimiz (a.s.) hakknda da:
"Beytullah'a andolsun ki; mzraklar ve oklarla savamadka, oluk ve ocuklarmz bize unutturacak
derecede evresinde arparak yerlere serilmedike, Muhammed'i teslim etmeyiz!" dedi.[76]
Peygamberimiz (a.s.); kavminin hr veya kle her mrikinin hi sevmedii kt tutum ve
davranlaryla karlaarak zntler iinde evine dndke, Yce Allah onun zntsn Hz. Hatice'nin
teselli ve tevik edici szleriyle hafifletiyor, gideriyor, vazifesini kolaylatryordu.[77]
Mrikin Gece Peygamberimiz (a.s.)n Evinde Okuduu Kur'n- Kerm'i
Dardan Dinlemeleri
Bir gece; Ebu Sfyan Sahr b. Harb, Ebu Cehil Amr b. Hiam, ve Ahnes b. erik, birbirlerine
duyurmadan, Peygamberimiz (a.s.)n geceleyin evinde namaz klarken okuduu Kur'n- Kerm'i dinlemek
iin gidip, her biri bir yere sindi.
Hibirisi, arkadalarnn orada sindikleri yerleri bilmiyordu.
Bunlar, Peygamberimiz (a.s.)n okuduunu dinleyerek gecelediler.
Tan yeri aarrken, yerlerinden ayrlp daldlar.
Yolda birletiler, birbirlerini knadlar.
"Bir daha buraya dn yapmaynz!
Eer sizi hafif aklllarnzdan herhangi birisi grm olsa, muhakkak onun kalbine phe drm
olursunuz!" dediler ve oradan ayrldlar.
kinci gece olunca, onlardan her biri, yine ayn yere, birbirlerinden habersiz olarak tekrar gidip
sindiler.
Peygamberimiz (a.s.)n okuduunu dinleyerek gecelediler.
Tan yeri aarnca, yerlerinden ayrlp daldlar ve yine, yolda birletiler.
nceki gece birbirlerine syledikleri szleri tekrarladktan sonra oradan ayrldlar.
nc gece olunca, yine, onlardan her biri eski yerlerini aldlar.
Peygamberimiz (a.s.)n okuduunu dinleyerek gecelediler.
Tan yeri aarnca daldlar.
Yine, yolda birletiler. Birbirlerine:
"Bir daha buraya dnmeyeceimize and imedike buradan ayrlmayalm!" dediler. Andlatktan
sonra, daldlar.
Ahnes b. erik, sabaha knca, sopasn eline ald.
Ebu Sfyan'n evine kadar gidip, ieri dald:
"Ey Hanzale'nin babas! Muhammed'den dinlemi olduun ey hakkndaki grn bana bildir!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Ey Sa'lebe'nin babas! Vallahi, ben ondan mnsn bildiim ve anlatlmak istenileni anladm eyler
de iittim; mnsn bilmediim ve anlatlmak istenileni anlayamadm eyler de iittim!" dedi.
Ahnes b. erik:
"Ben de yle!" dedi. Ebu Sfyan'n yanndan ayrlp Ebu Cehil'in evine vard. Ona:
"Ey Hakem'in babas! Muhammed'den iitmi olduun ey hakkndaki grn nedir?" diye sordu.
Ebu Cehil:
"Ondan ne iitmiim de?!
Biz ve Abdi Menaf oullar, an ve eref hususunda imdiye kadar hep ekitik durduk:
Onlar halka yemek yedirdiler, biz de yemek yedirdik.
Onlar arabuluculuk ederek diyet yklendiler, biz de arabuluculuk ederek diyet yklendik.
Onlar halka bata bulundular, biz de bata bulunduk.
Onlarla, kulak kulaa giden iki yar at durumuna gelince, onlar:
'te, bizden, kendisine gkten vahiy gelen bir peygamber de var!' dediler.
Biz bunun dengini nereden bulup onlara ulaacaz?!
Vallahi, biz hibir zaman ona inanmayz ve onu tasdik etmeyiz!" dedi.
Bunun zerine Ahnes ayaa kalkt ve Ebu Cehil'i kendi haline brakt .[78]
Kurey Mriklerinin Ebu Talib'e ltimatomlar
Peygamberimiz (a.s.) Allah'n dini slmiyeti aklayp herkesi ona girmeye davet ve tevik etmeye
koyulunca, Peygamberimiz (a.s.)la Kurey mrikleri arasnda, i byd.
Kureyler kendi aralarnda hep Peygamberimiz (a.s.) konutular ve birbirlerini onunla savamaya
kkrttlar.
Bir kez daha, Ebu Talib'in yanna varp:
"Ey Ebu Talibi Sen aramzda yaa, eref ve mevkice bizden ileridesin!
Biz senden kardeinin olunu bizimle uramaktan men etmeni istemitik.
Sen onu bizimle uramaktan men etmedin!
Biz, vallahi, artk onun atalarmza dil uzatmasna, akllarmz aklszlk saymasna, ilahlarmz
yermesine., kazanamayacaz!
Sen ya onu bizimle uramaktan vazgeirirsin, ya da iki taraftan birisi yok oluncaya kadar, onunla da,
seninle de arprz!" dedikten sonra, dnp gittiler.
Kavmi ile ilgisini kesmek ve onlara dman kesilmek gibi bir durumla karlamak, Ebu Talib'e ok
ar gelmiti.
Fakat, Peygamberimiz (a.s.) yardmsz brakmak da, mriklere teslim etmek de, gnlnn asla raz
olamayaca bir keyfiyetti .[79]
Ebu Talib Amca; adam gnderip Peygamberimiz (a.s.) getirtti[80] ve ona:
"Ey kardeimin olu! Kavminin ileri gelenleri bana geldiler.[81] yle yle sylediler.[82]
Senden, bana ikyetlendiler. Senden dolay beni ok zdler.
Atalarna dil uzatmak, ilahlarn yermek., gibi, onlarn holanmayacaklar eylerden vazge![83]
Hem bana, hem kendine ac![84] G yetiremeyeceim, altndan kalkamayacam bir ii bana
ykleme!" dedi.[85]
Peygamberimiz (a.s.); Ebu Talib Amcasnn bu szlerinden, fikir deitirdiini, artk yannda dikilip
kendisine yardm etmekten ciz kaldn, desteklemeyi brakacan,[86] kendisini mriklere teslim
edeceini sand[87] ve:
"Ey amca! Vallahi, bu ii brakmam iin Gnei sa elime ve Ay sol elime koysalar da, Allah onu
stn klncaya ya da ben bu yolda lp gidinceye kadar brakmam!" dedi.
Gzleri yaard ve alad.[88]
Ayaa kalkarak dnp giderken, Ebu Talib:
"Gel ey kardeimin olu!" diye seslendi.
Peygamberimiz (a.s.) dnp gelince, Ebu Talib:
"Ey kardeimin olu! Git, istediini syle![89]
ine devam et! stediini yap![90]
Vallahi, ben seni hibir zaman onlara teslim edici deilim!" dedi.[91]
Bu yoldaki azmini, syledii be beyittik iirle de dile getirdi.[92]
Kurey Mriklerinin Ebu Talib'e Gln Bir Teklifleri
Kurey mrikleri; Ebu Talib'in Peygamberimiz (a.s.) yardmsz brakmaktan ve kendilerine teslim
etmekten kandn ve bu uurda kavminden ayrlmay ve onlara dman olmay bile gze aldn
anladklar zaman, Umre b. Velid b. Mugreyi Ebu Talib'e gtrdler[93] ve:
"Sen, bizim iimizde, seyyidimiz ve stnmzsn![94]
Bu Umre b. Velid b. Mugre, Kurey genleri iinde en gl, en yakkl[95] bir gentir.
Sen, bunu al! Kendisinin aklndan ve yardmndan yararlan!
Kendine, onu oul edin! Senin olsun!
Senin dinine, baba ve atalarnn dinine kar olan, kavminin topluluunu blen, akllarn aklszlk ve
beyinsizlik sayan u kardeinin olunu bize teslim et, ldrelim!?
te, sana adam yerine adam!" dediler.[96]
Ebu Talib:
"Vallahi, siz bana ne kt ey teklif ediyorsunuz?![97]
nsafl davran bu mudur?!
Vallahi, siz bana hi de insafl davranmyorsunuz.[98]
Siz bana olunuzu vereceksiniz, ben onu sizin iin besleyeceim.
Ben olumu size vereceim, siz ise onu ldreceksiniz, yle mi?[99]
Vallahi, bu hibir zaman olur ey deildir![100]
Eer dii devenin kendi yavrusundan bakasnn zerine titreyebilecei vki olsayd, olumu size
verir, sizinkini alndm![101]
Siz nce bana kendi oullarnz verirsiniz, ben onlar ldrrm!
Ancak o zaman, ben de size onu verebilirim!" dedi.
Kurey mrikleri:
"yi amma, bizim ocuklarmz onun yaptn yapmyorlar ki" dediler. Ebu Talib:
"Vallahi, o, sizin ocuklarnzdan daha hayrldr" dedi.[102]
Mut'im b. Adiyy:
"Vallahi, ey Ebu Talib! Kavmin sana ok insafl davrand.
Onlar senin de houna gitmeyen eyden seni kurtarmak iin alyorlar, ama senin onlardan gelen
hibir eyi kabul etmediini gryorum!" dedi. Ebu Talib:
"Vallahi, onlar bana hi de insafl davranmadlar.[103]
Bu mu iyi ve salam gr, akrabalk gayreti gd?! Ne kadar uzak[104]
Anlalan, beni kk drmek iin sen de onlarla birlemi, bana kar onlara yardma karar
vermisin.
O halde, sen de dilediini, elinden geleni yap!" dedi .[105]
Kurey Mriklerinin Tevhid Akidesini krara Davet Edilii
Kurey mrikleri Ebu Talib'e:
"Ona [Hz. Muhammed (a.s.)a] haber sal! Gelsin de ona insafllk gsterelim?" dediler.[106]
Ebu Talib haber salnca, Peygamberimiz (a.s.) hemen geldi.[107]
E bu Talib:
"Ey kardeimin olu! Bunlar, senin amcalarn ve kavminin erafdrlar.
Sana kar insafl davranmak istiyorlar. Syleyeceklerini dinle!" dedi.[108]
Peygamberimiz (a.s.):
"Sylesinler, dinliyorum!" buyurdu.[109]
Kurey mriklerinden Ahnes b. erik sze balayp:
"Sen bizi ve ilahlarmz yermeyi brak!
Biz de seni ve ilahn brakalm" dedi.
Ebu Talib Peygamberimiz (a.s.)a:
"Kavmin sana insafl davrand. Onlarn isteklerini kabul et!" dedi.[110]
Peygamberimiz (a.s.) ban kaldrp semaya bakt:
"u gnei gryor musunuz?" diye sordu.
"Evet! Gryoruz" dediler. Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.):
"Ben sizi bu gnein klarndan aydnlanmanzdan alkoymaya g yetirebilir miyim?" buyurdu. Ebu
Talib:
"Vallahi, kardeimin olu bize hibir zaman yalan sylememitir!" dedi.[111]
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben onlar yle bir kelimeye davet ediyorum ki; kendilerinin onunla Cennete gireceklerine kefilim!"
buyurdu. Ebu Cehil:
"Ne kadar sevindirici bir kelime imi o! Haydi, syle bakalm onu?" dedi.[112]
Peygamberimiz (a.s.):
"Ne dersiniz, size yle bir kelime vereyim mi ki, siz o kelimeyi sylediinizde, onunla Araplara
hakim olasnz, Arap olmayanlarda size kar yumuasn, uysallasn?" buyurdu.
Ebu Cehil:
"O kelime ne ise, biz onu on kat katlayarak syleyelim!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"'L ilahe illallah=Al I a h 'ta n baka ilah yoktur1 deyiniz![113]
Allah'tan baka ilah bulunmadna ve benim de Reslullah olduuma ehadet getiriniz!"[114]
buyurunca, Kurey mrikleri fkelendiler ve rktler. [115] Birbirlerine:
"O, btn ilahlar bir tek ilah m yapm?! Bu cidden acaip, alacak birey!
Yrynz! Siz ilahlarnza tapmakta sebat ediniz!
phe yok ki, arzu edilecek olan budur!
Biz bunu baka bir dinde iitmedik.
Bu uydurmadan baka birey deildir.
O Kuran, aramzdan, ona m indirilmi?!"[116] diyerek kalkp gittiler. Giderken de:
"Onun yanna hibir zaman dnmeyeceiz! Muhammed'in aldand eylerde hayr yoktur!" dediler.
[117]
Him Oullar Yiitlerinin Peygamberimiz (a.s.) ldreceklere Kbe'de Kllarn
Syrmalar
Kurey mrikleri Peygamberimiz (a.s.)n yanndan kzarak ayrlp gittikten sonra, o gn o gece,
Peygamberimiz (a.s.) gaip olmu, nerede olduu bilinememiti.
Ebu Talib ile Peygamberimiz (a.s.)n teki amcalar, Peygamberimiz (a.s.)in evine gittiler.
Peygamberimiz (a.s.) orada da bulamadlar.
Ebu Talib Him oullaryla Muttalib oullarnn genlerini toplad. Onlara:
"Her biriniz, yanna keskin bir kl aldktan sonra, Mescid-i Haram'a girdiim zaman beni takip
edecektir!
Sizlerden her gen, bakacak; Muhammed ldrlmse, Kurey byklerinden mesel bn Hanzaliye
[Ebu Cehil] gibi bir byn yanna oturacaktr!" dedi. Genler:
"yle yaparz" dediler.
O srada Zeyd b. Harise geldi. Ebu Talib, ona:
"Ey Zeyd! Kardeimin olundan bir sezgin var m?" diye sordu. Zeyd:
"Evet! Az nce kendisinin yannda idim" dedi. Ebu Talib:
"Ben onu grmedike evime gitmeyeceim!" dedi.
Zeyd, hemen Peygamberimiz (a.s.) aramaya gitti.
Safa tepeciinin yanndaki evde ashabyla konuurken buldu ve durumu kendisine haber verdi.
Peygamberimiz (a.s.) hemen oradan kalkp Ebu Talib'in yanna geldi.
Ebu Talib:
"Ey kardeimin olu! Nerede idin? Hayrl bir ite mi idin?" diye sordu. Peygamberimiz (a.s.):
"Evet!" buyurdu.
Ebu Talib:
"Hemen gir evine!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) da evine girdi.
Rivayete gre; Kurey mriklerinin ileri gelenleri Kabe'nin Hicr'inde toplanm, Peygamberimiz
(a.s.) grr grmez hep birden zerine yryp ldrmedike oradan ayrlmayacaklarna and imi
bulunuyorlard.[118]
Ebu Talib ertesi gn sabaha knca, Peygamberimiz (a.s.)n elinden tutup Kurey mriklerinin
toplant yerine vard.
Him ve Muttalib oullarnn yiitleri de yannda idi.
"Ey Kurey cemaat! Maksadm biliyor musunuz?" diye sordu.
Mrikler:
"Hayr! Bilmiyoruz" dediler.
Ebu Talib durumu onlara haber verdi ve yanndaki genlere de:
"karnz yanlarnzdakini!" dedi.
Genlerin hepsi birden yanlarndaki yal kllar kardlar.
Ebu Talib:
"Vallahi, onu [Muhammed (a.s.)] ldrecek olursanz, sizden hi kimse sa kalmaz!
Nihayet, siz de, biz de yok olur gideriz!" dedi.
Orada bulunan Kurey cemaat hayal krklna uradlar.
Hele Ebu Cehil 'in hayal krkl, hepsinden daha ar, daha beterdi.[119]
Kurey Erafnn Peygamberimiz (a.s.) Trl Tekliflerle Peygamberlikten
Vazgeirmeye ve lmle Tehdide Kalkmalar
Kurey mrikleri Nadr b. Haris ile Ukbe b. Ebi Muayt Medine Yahudilerinin bilginlerine
gnderdiler ve:
"Onlara, Muhammed'in sfatlarn ve szlerini anlatnz, kendisini onlardan sorunuz! nk, Yahudiler
kendilerine ilk Kitab inen millettir. Peygamberlere ait bilgilerden, bizde bulunmayan bilgi, onlarda
bulunur" dediler.
Bunun zerine, Nadr b. Haris ile Ukbe b. Ebi Muayt, Mekke'den yola kp Medine'ye vardlar.
Medine Yahudilerinin bilginlerine, Peygamberimiz (a.s.)n iini anlattlar ve baz szlerini naklettiler
ve:
"Sizler bu sahibimizin din durumunu bize haber veresiniz diye size geldik!" diyerek, Peygamberimiz
(a.s.) onlara sordular.
Yahudi bilginleri:
"Size emredeceimiz eyi ona sorunuz! Eer onlar size haber verirse, kendisi Allah tarafndan
gnderilmi bir peygamberdir. Eer bunu yapamaz (sorularnz cevaplayamaz) ise, yalan uydurucu bir
adam demektir. Artk, kendisi hakknda istediinizi yapnz.
1- lk zamanlarda gelmi gemi bulunan genlerin maceralarnn ne olduunu ona sorunuz. nk,
onlarn ok alacak hadiseleri vardr.
2- Yeryzn, doularna ve batlarna varncaya kadar gezip dolaan adamn haberinin de ne
olduunu sorunuz ona.
3- Bir de, kendisine, ruhtan, 'Nedir o?' diye sorunuz bakalm.
Size bunlar haber verdii zaman kendisine uyunuz; nk o bir peygamberdir!
Eer yapamaz (sorularnz cevaplayamaz) ise, o yalan uydurucu bir adam demektir. Kendisine,
istediinizi yapnz!" dediler.
Nadr b. Haris ile Ukbe b. Ebi Muayt, dnp Mekke'ye, Kureylilerin yanna geldiler ve:
"Ey Kurey cemaat!" dediler, "sizin aranzla Muhammed'in arasn kesip aralayacak eyi bulup
getirdik size. Yahudi bilginleri; ona sormamz emrettikleri eyleri bize haber verdiler 'Eer size onu
haber verebilirse, kendisi bir peygamberdir. Eer yapamaz (sorularnz cevaplayamaz) ise, kendisi yalan
uydurucu, laf bir adamdr. Kendisine, istediinizi yapnz!1 dediler." Bunun zerine, Kurey mrikleri
Peygamberimiz (a.s.)n yanna gelip:
"Ey Muhammed!
1- lk zamanlarda gelip gemi ve alacak kssalar bulunan genlerden,
2- Yeryzn, doularna ve batlarna varncaya kadar dolaan adamdan, bize haber ver bakalm.
Birde:
3- Ruhtan haber ver ki, nedir o?" dediler.
Peygamberimiz (a.s.), onlara:
"Sorduunuz eyleri yarn size haber vereyim" buyurup, bir istisnada bulunmam, yani "nal-
lah=Allah dilerse" dememiti.
Vahyin gelmesi gecikince, mrikler;
"Muhammed Yarn haber vereyim' diye bize sz verdii halde, kendisine sorduumuz eylerden
hibiri hakknda bize bir haber vermiyor!" diyerek yaygaraya balamlard.
Peygamberimiz (a.s.)n vahyin gecikmesine ve mriklerin yaygaralarna zlp durduu srada,
Cebrail (a.s.), Yce Allah tarafndan Kehf sresini getirdi.[144]
Bu srede, Peygamberimiz (a.s.)a, hibir ey hakknda, "nallah=Allah dilerse" demeksizin "Ben
bunu her halde yarn yapcym!" dememesi tavsiye buyuruldu.[145]
Kurey mriklerinin Yahudi bilginlerinden renip Peygamberimiz (a.s.)a sorduklar sorudan
ikisi, Yce Allah tarafndan indirilen Kehf sresindeki Ashab- Kehf ve Zlkarneyn kssalaryla;[146]
Ruh hakkndaki nc sorulan ise, "Sana Ruh hakknda soruyorlar. De ki: Ruh, Rabbimin
emrindendir. (Zaten, onun hakknda) size az bir ilimden baka (birey) de verilmemitir" mealli yetle
cevaplanmtr.[147]
Kurey mrikleri; Peygamberimiz (a.s.)n kendilerine tebli ettii eylerin hak ve gerek,
sylediklerinin doru olduunu Yahudi bilginlerinden renip sorduklar-bilinmeyen eylerin-cevaplarn
vermesiyle onun peygamberlik makamn anladklar halde, kskanlklar kendilerinin Peygamberimiz
(a.s.)a inanmalarna ve balanmalarna engel oldu. Allah'a isyan ve O'nun emrini terketmekte, kfrde
direndiler durdular.
lerinden birisi de:
"u Kur'n' dinlemeyiniz!
Onu birtakm bo ve aslsz szler yerine koyunuz! Elenceye alnz!
Belki ona bununla galebe alarsnz.
Eer siz bir gn onunla mnazaraya, tartmaya kalkarsanz, o size galebe alar" dedi.[148]
Yce Allah, bunu da, indirdii yette yle aklad:
"O kfredenler 'Bu Kur'n' dinlemeyiniz. Onun hakknda yaygaralar koparnz. Belki (bylelikle)
galebe alarsnz' dediler."[149]
Nadr b. Hris ve Onun Peygamberimiz (a.s.)a ve slmiyete Kar Tutum ve
Davran
Kur'n- Kerm'de aka bildirildii zere, Peygamberimiz (a.s.) mm idi, okuma-yazma bilmezdi.
[168]
Arap kavmi de, genellikle mm idiler.[169]
Bunu, Peygamberimiz (a.s.) da:
"Biz mm bir cemaatz. Ne yaz yazarz, ne de hesap biliriz!" buyurarak aklamlardr.[170]
Peygamberimiz (a.s.), peygamberlie nail olduu gece Cebrail (a.s.) tarafndan "kra'!=Oku!" diyerek
okumaya tekrar tekrar zorland zaman, hep "M ene bi krin=Ben okuma bilmem" cevabn vermiti.
[171]
Peygamberimiz (a.s.)n okuryazar olmad da, Kur'n- Kerm'de yle aklanmaktadr:
"Sen, bundan nce, hibir kitap okur deildin. Hl da, elinle yaz yazmazsn. yle olsayd (okur
yazar olsaydn) btl syleyenler, muhakkak, phelenebilirlerdi."[172]
Peygamberimiz (a.s.)n doumundan peygamberlie erdii tarihe, krk yana kadar olan hayat,
Kurey mriklerinin gzleri nnde gemiti. Kendisinin hayatndan, onlara gizli, kapal kalan bir taraf
yoktu.
Mriklerin arasnda, Peygamberimiz (a.s.)n doumunu, ocukluunu, genliini, peygamberlie
erinceye kadar geirdii hayatn gn gnne bilenler bile vard; ve onlar Peygamberimiz (a.s.)a kar
olanlarn safnda bulunuyorlard.
Peygamberimiz (a.s.)n aralarnda doup bym olduu mrik hemehrilerine, akrabalarna kar,
Yce Allah tarafndan "De ki: 'Ben, ondan (Kur'n'dan) nce, aranzda bir mr durmu, yaam srrdr!
Siz hl
aklnz kullanmaz msnz?'"[173] buyurularak inkr ve itiraz damarlarna basld halde, Mekkeli
mrikler susmular, susmak zorunda kalmlarsa, bu ancak Peygamberimiz Aleyhiselamn hayatndan
kendilerince bilinmeyen bir taraf bulunmadn gsterir.
Peygamberimiz (a.s.)n, vahiy gelmeye balad tarihe kadarda, ne Kitabdan, ne de imandan haberi
yoktu.
Bu gerei de, Yce Allah, Peygamberimiz (a.s.) tarafndan m'min, mnkir, mrik herkese okunan u
yetle aklamtr:
"te, Biz, sana da bylece Emrimizden bir Ruhu variyettik. Halbuki, (bundan nce) sen 'Kitab, nedir?
man, nedir?1 bilmezdin. Fakat, Biz, onu (Kufn') bir nur yaptk. Bununla, kullarmzdan kimi dilersek,
ona hidayet veririz. phesiz ki sen her halde doru bir yolun rehberliini yapyorsun!"[174]
Peygamberimiz (a.s.), kendisine birey sorulduu zaman, o hususta vahiy nazil olmamsa
"Bilmiyorum!" buyurur veya vahiy gelinceye kadar susar, kendiliinden birey sylemezdi.[175]
Bu gerek de, Kur'n- Kerm'de yle aklanr
"Sahibiniz (doru yoldan) sapmad, btla da inanmad. O, kendi (rey ve) nevasndan sylemez! O
(Kur"n), kendisine (Allah tarafndan) ilka edilegelen vahiyden baka (birey) deildir."[176]
"O, lemlerin Rabbinden indirilmedir! Eer (Peygamber) baz szleri Bize kar kendiliinden
uydurmu olsayd, onun sa elini (kudret ve kuvvetini) alverirdik! Sonra da, hi phesiz, kendisinin kalb
damarn koparrdk. O vakit, sizden hibiriniz buna engel de olamazdnz!"[177]
Peygamberimiz (a.s.)a kendiliinden bilemeyecei birok gerein Allah tarafndan vahiy ile
bildirildii de Kur'n- Kerm'de yle aklanr:
1- Nh Tufan[178] anlatldktan sonra:
"Bunlar gayb haberlerindendir ki, sana vahyediyoruz.
Onlar bundan nce ne sen biliyordun, ne de kavmin biliyordu.
O halde, sen de (Nh gibi) katlan!
Akbet, hi phesiz, takvaya erenlerindir!"[179]
2- Hz. Meryem'le sa ve Yahya (a.s.)larn doumlar[180] anlatldktan sonra:
"Bunlar sana vahyetmekte olduumuz gayb haberlerindendir.
Meryem'i onlardan hangisi himayesine alacak, diye kalemlerini atarlarken sen yanlarnda deildin.
Onlar bu hususta ekiirlerken de yine yanlarnda deildin."[181]
3- Ysuf (a.s.)n kssas[182] anlatldktan sonra:
"Bu (kssa) sana vahiy ile bildirmekte olduumuz gayb haberlerindendir.
(Yoksa) onlar hile yaparak ileyecekleri ii kararlatrdklar zaman sen onlarn yanlarnda deildin."
[183]
4- Musa (a.s.)n kssas [184] anlatldktan sonra:
"Musa'ya o emri vahyettiimiz vakit, sen bat tarafnda (bulunuyor) deildin, grenlerden de deildin.
Fakat, Biz daha birok nesiller yarattk da, onlarn (mrleri) uzadka uzad.
Sen, Medyen ahalisi iinde ikamet edici olup da, yetlerimizi onlardan okuyarak renmi de
deilsin!
Ancak (gemilerin haberlerini sana) gnderenler, Biziz!
Musa'ya nida ettiimiz vakit de, sen Tr'un yannda deildin!
Fakat, sen Rabbinden bir rahmet olarak (gnderildin). T ki, senden nce kendilerine inzar edici (bir
peygamber) gelmemi olan bir kavmi sen inzar edesin!
Olur ki, onlar iyice dnp t kabul ederier."[185]
Meallerini yazdmz bu yetler; Peygamberimiz (a.s.)n hibir kimseden hibir ey renmediini,
btn bilgilerinin lah Vahye dayandn aklamakta ve buna aykr grleri topyekn reddetmektedir.
Peygamberimiz (a.s.) kendisinden asrlarca sonra kefe di I ece k veya kefine allacak birtakm
ilm, fenn gerekleri de vahiy ile bildirmitir. Mesel:
Gne, Ay gibi semav ecramdan her birinin birer yrngede yzdkleri, dndkleri,[186]
Gnein kendi kararghna doru seyrve cereyan ettii,[187]
Gklere muvazene kanununun konulduu,[188]
Semann ilk halinin gaz olduu,[189]
Dnyann dnd,[190]
Her canl eyin sudan yaratld, su ile canl klnd,[191]
dem oullarnn z niyeti eri ne zerreler halinde iken Yce Allah tarafndan idrak ve uur veril
erek ilah rububiyetin ikrar ettirilmi olduu,[192]
Baz rnlerin ilkah edici, alayc rzgrlar gnderilerek meydana gelmelerinin saland,[193]
Salanlarnda grlen harikulade ilerin kendilerine Allah tarafndan ilham yoluyla yaptrlmakta
olduu,[194]
Yerde yryen, havada uan hayvanlarn da, insanlar gibi, birer topluluk olduklar,[195]
Ruhun mahiyetini kavramaya insan ilminin yetmeyecei,[196]
nsanlarn btn tutum ve davranlarnn istinsah edilmekte (filme alnmakta) olduu,[197]
Cansz, dilsiz sanlan eylerin de insanlarn kolay kolay anlayamayacaklar zel dillerle Allah' tebih
ettikleri, [198]
ki denizin, aralarna konulan perde ile, sularnn birbirlerine karmamalarnn saland,[199]
bin ksur yl nce denizde boulan Firavunun cansz cesedinin (karada ykseke bir yere)
atlp arkasndan geleceklere ibret olmak zere korunaca,[200]
Bir sultan'la (ap bastrc bir arala) gklerin snrlarnn (uzayn) alabilecei,[201]
Gklerde de, yerdekiler gibi yaratklar bulunduu ve Allah diledii zaman onlarn yerdekilerle
biraraya getirilecei,[202]
lim ve fen dnyasnca ancak son zamanlarda farkna varlabilen; semann geniletilmekte olduu
(Zriyt: 47) gerei ve daha birok gerekler Yce Allah tarafndan vahiy ile bildirilmemi olsayd,
Peygamberimiz (a.s.)n onlar ondrt asr nce bilmesi, bildirmesi mmkn m idi?[203]
Puta Tapanlarn Peygamberimiz (a.s.)la Tartmalar
Peygamberimiz (a.s.) bir gn Mescid-i Haram'a girdii srada, Kurey mriklerinin ileri
gelenlerinden[204] Velid b. Mugre ve daha birok kimseler[205] Kabe'nin Hatm'inde oturuyorlard .
[206]
Peygamberimiz (a.s.) da, varp onlarn yanna oturmutu.[207]
Kabe'nin evresinde, taplmak zere dikilmi, kurunla berkitilmi[208] yz altm put bulunuyordu.
[209]
O srada, Nadr b. Haris de gelip yanlarna oturdu.
Peygamberimiz (a.s.) konumaya balaynca, Nadrb. Haris itiraz etti.
Peygamberimiz (a.s.), verdii cevapla onu susturdu. Sonra da, ona ve oradakilere Enbiy sresinin:
"Siz de, ve Allah' brakp tapmakta olduklarnz da, hi phesiz, Cehennem odunusunuz! Siz oraya
gireceksiniz! Onlar (tapmakta olduunuz yalanc tanrlar) eermabud olsalard, oraya girmeyeceklerdi.
Onlarn hepsi orada temelli olarak kalcdrlar! Onlarn orada (halklar) inim inim inlemektir! Onlar
orada da (sar olup hibir ey) iitmeyeceklerdir!"[210] mealli yetlerini okudu.[211] Sonra da kalkp
gitti.[212]
Putlar aleyhinde okunan yetler Kurey mriklerinin ok arna gitti.[213]
O srada oraya Abdullah b. Zibr geldi.[214]
Cemaatin susup durduunu grnce:
"Neye daldnz?![215] Sizin neyiniz var?"[216] diye sordu.
Velid b. Mugre:
"Biraz nce, Abdulmuttalib'in oluna kar Nadr b. Haris ne kalkabildi, ne oturabildi: Muhammed,
bizim taptmz u ilahlarn Cehennem odunu olacan syledi!" deyip[217] Peygamberimiz (a.s.)n
sylediklerini nakledince,[218] Abdullah b. Zibr:
"Vallahi, onu bulsaydm, kendisiyle tartmaya tutuur ve muhakkak dvay ben kazanrdm![219]
Sorunuz Muhammed'e" dedi, "Allah'tan baka, taplan hereyle, onlara tapan herkes Cehennemde midir?
yle ise, biz meleklere tapyoruz. Yahudiler zeyr'e tapyorlar. Hristiyanlar Meryem olu sa'ya
tapyorlar. Bunlara ne diyeceksin bakalm?" Velid b. Mugre ile yannda bulunanlar, Abdullah b.
Zibr'nn szn, dayanlacak ve dvay kazandracak en salam bir delil saydlar.[220]
Abdullah b. Zibr:
"arn onu bana!" dedi.[221]
Peygamberimiz (a.s.) hemen ardlar.
Abdullah b. Zibr:
"Ey Muhammed! Bunu sen mi syledin?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet!" buyurdu.[222]
Abdullah b. Zibr:
"Ey Muhammed! Bu sylediin ey, yalnz bizim ilahlarmza m mahsus, yoksa Allah'tan bakasna
tapan herkese mi mildir?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhiselam:
"Evet! Allah'tan bakasna tapan herkese mildir!" buyurunca,[223]
Abdullah b. Zibr:
"u Beyt'in (Kabe'nin) Rabbine andolsun ki: dvay ben kazandm.[224]
Meryem olu sa'nn bir peygamber olduunu syleyen, onu da, anasn da hayrla anan, ven sen deil
misin? Pekl bilirsin ki: Hristiyanlar bu ikisine tapyorlar!
zeyr'e de, meleklere de taplyor![225]
Meleklerin salih kullar olduunu, sa'nn salih bir kul olduunu syleyen sensin, deil mi?
Halbuki, u Ben Mleyhler meleklere tapyorlar!
u Hristiyanlar sa'ya tapyorlar!
u Yahudiler de zeyr'e tapyorlar![226]
Yahudiler zeyr'e, Hristiyanlar Mesih'e, Ben Mleyhler meleklere tapyor deiller mi?[227]
Eer btn bunlar Cehennemde iseler, biz de, ilahlarmz da, onlarla birlikte bulunmaya razyz!"
deyince, mrikler sevindiler[228] Gldler,[229] bartlar.[230]
Peygamberimiz (a.s.):
"Her kim, Allah'tan baka, kendisine taplmasn isterse, o, kendisine tapanlarla birliktedir![231]
nk, bunu (onlara tapmay) onlara eytanlar emretmilerdir!" buyurdu.[232]
Bunun zerine, inen yetlerde yle buyuruldu:
"phe yok ki, kendileri iin Bizden en gzel (bir saadet) sebketmi (takdir olunmu) olanlar, ite
bunlardr ki, oradan (Cehennemden) uzaklatrlmlardr. Bunlar, gnllerinin diledii (nimetler) iinde
temelli yaar(larken), onun (Cehennemin) gizli sesini bile duymazlar."[233]
Gerek sa b. Meryem ve genek zeyr (a.s.)lar ile Yahudi ve Hristiyan din adamlarndan kendilerine
taplm olanlar, Allah'a boyun een ve O'nun emri zere yryen mbarek kiiler olup, birtakm sapknlar
sonradan sonraya onlar Allah'tan gayr mbud edinmilerdi.
Kurey mriklerinin meleklere taptklarn sylemeleri ve meleklerin de Allah'n kzlar olduunu
iddia etmeleri zerine,[234] Yce Allah, indirdii yetlerde yle buyurdu:
"'O ok Esirgeyici (Allah), bir evlat edindi' dediler.
O'nun sn (byle eylerden) mnezzehtir, uzaktr.
Hayr! Onlar ('evlat edinildi' denilenler) ikrama mazhar klnm kullardr.
Bunlar (melekler) szleri ile asla O'nun (Allah'n) nne gemezler (Allah emretme dike, hibir ey
sylemezler).
Bunlar O'nun (Allah'n) emriyle hareket ederler.
nlerindekini de, arkalarndakini de hep O bilir.
Bunlar O'nun rzasna ermi olanlardan bakasna efaat edemezler.
Bunlar O'nun (Allah'n) korkusundan titreyenlerdir.
Bunlardan kim (eytann dedii gibi) 'lah O deil, benim!' derse, onu derhal Cehennemle cezaland
racaz!"[235]
Abdullah b. Zibr'nn Allah yerine sa b. Meryem'e de tap di g n sylemesi Velid b. Mugre ile
yannda bulunanlarn ok holarna gitmi, bunu, Peygamberimiz (a.s.)la tartmalarmda kendilerini
kazandrc bir delil saymlard.[236]
Yce Allah, bu hususta indirdii yetlerde de, yle buyurdu:
"Meryem'in olu bir misal olarak (ileri) srlnce, kavmin bundan (manp kahkahalarla)
glyorlard. Dediler ki:
'Bizim ilahlarmz m daha hayrl, yoksa o mu?'
Bunu sana kar (btl) bir mcadeleden baka (bir maksatla ortaya) atmadlar.
Dorusu, onlar ok dman bir kavimdir.
O (sa) Bizim kendisine nimet (peygamberlik) verdiimiz, srail oullarna (ibret verici, babasz
yaratmak gibi) bir misal yaptmz bir kuldan bakas deildi.
Eer Biz dileseydik, size bedel, yeryznde ardnzda kalacak melekler yaratrdk.
phe yok ki, o Saat'in (Kyametin) ilmi, kendisiyle bilinenlerdendir.
Artk buna kar sakn pheye dmeyiniz!
Onlara de ki:
'Bana tbi olunuz! (Sizi davet ettiim) bu yol, doru bir yoldur!
Sakn sizi eytan evirmesin! nk, o sizin ak bir dmannzdr'
sa, o apak delilleri getirdii zaman, srail oullarna yle demiti:
'Ben size gerek Hikmeti getirdim.
Bir de, hakknda ihtilafa dtnz eylerden bazsn da size aklayaym diye (geldim).
Artk, Allah'tan korkun, bana tbi olun!
phe yok ki, Allah benim de Rabbimdir, sizin de Rabbinizdir. Haydi, hepiniz O'na kulluk edin! Doru
yol, budur!1
Sonra, aralarndan partiler (kt da) ihtilafa dtler.
Artk, pek ackl bir gnn azabndan vay o zulmedenlere!
Onlar kendileri farknda olmayarak balarna gelecek Saatten bakasn m gzlyorlar?! Dostlar o gn
birbirlerine dmandr-takv sahipleri mstesna!"[237]
beyy b. Halef'in ldkten Sonra Dirilmeyi nkr Ederek Peygamberimiz (a.s.)la
Tartmas
Kurey mriklerinden, ilerinde beyy b. Halef, s b. Vil ve Velid b. Mugre'nin de bulunduu bir
cemaat, ldkten sonra dirilmenin imknszln aralarnda konutular.
beyy b. Halef onlara:
"Muhammed'in 'Hi phesiz, Allah lleri diri te ektir1 dediini grmyor musunuz?" dedi ve sonra
da:
"Ltve Uzz'ya andolsun ki, onun yanna vanp tartacak, kendisine galebe alacam!" dedi.[238]
Gerek beyy b. Halef ve gerek kardei meyye b. Halef, Peygamberimiz (a.s.) yalanla-malaryla en
ok zen azl mriklerdendi.[239]
beyy b. Halef eline ald[240] rm bir kemikle Peygamberimiz (a.s.)in yanna geldi .[241]
"Ey Muhammedi Demek sen, rdkten sonra,[242] u kemii[243] lahnn,[244] Allah'n
dirilteceini sylyorsun ha!?" dedi.[245]
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Bunu ben sylyorum!" buyurdu.
beyy b. Halef:
"Demek sen bunu rdkten sonra Allah'n dirilteceini sanyor, mmkn gryorsun ha!?" dedi.[246]
Onu elinde ufalad,[247] tozunu da Peygamberimiz (a.s.)a doru[248] havaya[249] frd![250]
"Ey Muhammedi Bunu, rdkten sonra, kim diriltecek?[251]
Biz, ldmz ve u rm kemik olduumuz zaman, iade mi olunacakmz?!
Biz bunun gibi olunca, kimmi diriltecek bizi?!" dedi .[252]
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet![253] Allah seni de ldrecek![254] Onu da,[255] byle olduktan sonra[256] seni de Allah
diriltecek[257] sonra da, seni Cehenneme sokacaktr!" buyurdu.[258]
Bunun zerine Yce Allah tarafndan indirilen yetlerde yle buyuruldu:
"nsan, kendini bir nutfeden yarattmz grmedi mi ki; o aktan aa ar bir mcadeleci, kavgac
kesilmektedir!
O, kendi yaratln unutarak, bize bir misal getirdi:
'Bu rm kemiklere kim can verebilir?!1 dedi.
De ki: 'Onlar, ilk defa yaratan, diriltecek!
O, her yaratmay hakkyla bilendir.
O, yemyeil aatan sizin iin bir ate karandr.
te baknz: Atei ondan akp alyorsunuz.
Gkleri ve yeri yaratan, kendileri gibisini yaratmaya kadir deil midir?
Elbette kadirdir!
O, btn kinat yaratandr.
Hereyi hakkyla bilendir.
Onun emri, bireyi diledii zaman, ona ancak 'Ol! demesinden ibarettir.
O da, oluverir!
Demek, hereyin mlk ve tasarrufu kendi Elinde bulunan Allah'n an ne kadar ycedir, mnezze-htir!"
[259]
Ayn konuda indirilmi olan yetlerden bazlarnda da, yle buyurul m aktadr
"Dediler ki: 'Biz bir sr kemik, krnt ve dknt (halinde bir toprak) olduumuz vakit mi hakikaten
yeni bir yaratlla diriltileceiz?!1
De ki: 'Gerek bir ta, gerek demir olunuz! Yahut, gslerinizde byyen herhangi bir halk olunuz!
Muhakkak, diriltileceksiniz!'
'yle ise, bizi kim (dirilterek) geri evirebilecek?!' diyeceklerdir.
Sen onlara de ki: 'Sizi ilk defa yaratm olan!'
O vakit sana balarn sallayacaklar da (alay ederek):
'Ne vakit o?!' diyecekler.
De ki: Yakn olmas umulur!'
(Allah'n) sizi araca gn, hemen (kabirlerinizden kalkp) O'nun emrine icabet edeceksiniz ve
sanacaksnz ki (kabirlerinizde) pek az bir mddet kalmsnz."[260]
"Kaf! O ok erefli Kur'n'a andolsun ki: (mandan nasibi olmayanlar, peygambere, peygamberin
bildirdiklerine inanamazlar!)
Dorusu, o kfirler, kendilerine ilerinden hiretazabyla korkutucu (peygamber) geldi diye, atlar
da: 'Bu oktuhaf bireylBiz ldmz ve bir toprak olduumuz vakit mi (tekrar hayata dnecekmiiz?! Bu
(ihtimalden) uzak bir dntr!' dediler.
Toprak onlardan neleri (yiyip) eksiltir, bizce malmdur!
Nezdimizde (hereyi) hfz (ve tesbit) eden bir Kitab vardr."[261]
Mriklerin Peygamberimiz (a.s.)a Acayip Teklifleri
1- Mekkeli mriklerin[262] inkarc ve itirazclarndan[263] olan ve Peygamberimiz (a.s.)la, Kur'n-
Kerm'le alay eden, ldkten sonra dirilmeye, Kyamet gnne inanmayan be kii-ki, bu be kii:
1- Velid b. Mugre,
2- s b.Vil,
3- Esved b. Muttalib,
4- Esved b. Abdi Yaus,
5- Haris b. Hanzale[264] idi-birgn, Peygamberimiz (a.s.)a Kur'n- Kerm hakknda birtakm acayip
tekliflerde bulundular.
Bu adamlar; Peygamberimiz (a.s.)n mm olduunu[265] hibir kitap okumadn[266] ok iyi
bilmekte, soy ve ahlk faziletleri bakmndan herkese stnln btn Kureylerle birlikte itiraf
etmekte ve kendisini el-Emn diye anmakta idiler.[267]
Peygamberimiz Muhammed (a.s.), bylece krk yana bastktan sonra, onlara[268] yle fesatl[269]
bir Kitab[270] getirip[271] okumutu ki, o herfesahatli kelam susturuyor, her manzum ve mensur kelama
stn bulunuyordu.
Onun ii, usul ve fru1 ilimleriyle dolu idi.[272]
lmin en nefislerini, ahkm ve ahlk ilminin en incelerini, gemi mmet ve peygamberlere ait
kssalarn en gizli noktalarn,[273] Allahtan bakasnn bilemeyecei gayb haberlerini bildiriyordu.[274]
Edebleri ve ahlk faziletleri[275] reti yordu.[276]
Btn belagat ve fesahat sahipleri ve ilim adamlar,[277] Kur'n- Kerm'in fesahat ve belagat,
derinlii, genilii karsnda acizlik ve hayranlk iinde kalyorlard.[278]
Bu mbarek Kitabda yer alan ve putperestlii yeren, putperestlerin Cehenneme atlacaklarn bildiren
yetler, Kurey mriklerini kzdrmaktayd.[279]
Bunun iin, yukarda adlarn andmz kiiler, Peygamberimiz (a.s.)a u tekliflerde bulundular:
"Eer bizim sana iman etmemizi istiyorsan, bize; iinde Lfa, Uzzya, Ment'a tapmay brak-
mak[280] ve ilahlarmz yermek., gibi, houmuza gitmeyen,[281] bizi kzdryor olan;[282] ldkten
sonra dirilmek, hiret mkfat ve cezas., gibi imknsz saydmz[283] eyler bul unmayan[284] baka
bir Kurbn getir![285]
Eer Allah sana yle bir Kur'n indirmezse, sen kendinden uydur![286]
Yahut, u elinde bulunandakinin tehdit yetlerini tebir yetine, tebir yetini tehdit yetine, haram
helale, helali harama evir![287]
Azab yeti yerine rahmet yetini koy!
lahlar ve onlara tapmay yeren yetleri onun iinden kar![288] (ylece) sana inanalm,[289] sana
tbi olalm!" dediler.[290]
Onlarn bundan maksatlan, alay etmek,[291] Peygamberimiz (a.s.) susturmakt.[292]
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yetlerde yle buyurdu:
"yetlerimiz onlara apak deliller olarak okunduu zaman, (ldkten sonra) bize kavumay ummayan
onlar:
'Sen ya bize bundan baka bir Kur'n getir! Ya da onu deitir!' dediler.
Sen, de ki:
'Onu kendiliimden deitirmek, benim iin, hi olmayacak eydir. Ben, bana vahyolunandan
bakasna tbi olamam!
Rabbime isyan edecek olursam, phesiz, byk bir gnn azabndan korkarm.'
De ki:
'Allah dileseydi bana bu Kufn' indirmezdi. Ben de onu size okumazdm. Allah onu benim dilimle
size bildirmezdi de! Ben ondan (o Kur'n'dan) nce, aranzda bir mr durmuum (yaamm)dr. Siz
hl aklnz kullanmaz msnz?!'"[293]
2- Bir gn; Peygamberimiz (a.s.) Kabe'yi tavaf ederken,[294] Kurey mriklerinden birtakm
kimseler,[295]Esved b. Muttalib, Velid b. Mugre, meyye b. Halef, s b. Vil[296] ki, bunlar kavimleri
iinde en yal kiilerdi[297] Peygamberimiz (a.s.)la karlatlar[298] ve:
"Biz sana bir haslet teklif edeceiz ki, onda hem senin iin, hem bizim iin iyilik vardr!" dediler.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ne imi o?" diye sordu.[299] Bu mrikler
"Ey Muhammed! Gel, sen bizim dinimize tbi ol; biz de senin dinine tbi olalm ![300]
Sen bizim ilahlarmz olan Ltve Uzz'ya bir yl tap; biz de senin lahna bir yl tapalm ![301]
Sen bizim ilahlarmza bir ay tap; biz de senin lahna bir ay tapalm ![302]
Sen bizim ilahlarmza bir gn veya bir ay veya bir yl tap; biz de senin lahna bir gn veya bir ay
veya bir yl tapalm ![303]
Bylece bizimle senin aramzda bar meydana gelsin ve aramzdaki dmanlk gitsin![304]
Ey Muhammed! Eer senin taptn bizim taptmzdan daha hayrl,[305] senin iin bizimkinden daha
doru ise,[306] biz ondan nasibimizi alm oluruz.[307]
Eer bizim iimiz daha doru ise,[308] sen de ondan nasibini alm olursun!" dediler.[309]
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben Allah'a ibadet ederken bakasn O'na erik komaktan Allah'a snrm!" buyurdu.[310]
Zaten, Peygamberimiz (a.s.) bu hususta Yce Allah'tan yle talimat alm bulunuyordu:
"De ki: 'Gkleri ve yeri yoktan var eden ki, O yedirip besliyor, Kendisi ise yedirilip beslenmiyor
(byle eyden mnezzeh bulunuyor)! Ben Allah'tan bakasn m tanr edinecekmiim?!'
De ki: 'Bana, hakikaten, Mslman olanlarn birincisi olmaklm emredildi! 'Sakn Allah'a e
tutanlardan olma!' (buyuruldu).'"[311]
Mrikler:
"yle ise, baz ilahlarmza elini sr! Biz de seni tasdik edelim. Senin lahna tapalm" dediler.
Peygamberimiz (a.s.), ertesi gn, Mescid-i Harama vard. Orada, Kurey mriklerinden bir topluluk
bulunuyordu.[312]
Peygamberimiz (a.s.), onlarn baucuna dikilerek Kfirn sresini okudu.[313]
Yce Allah, onlar hakknda indirdii yetlerde[314] ve srede[315] yle buyurdu:
"De ki: 'Siz, ey chiller! Bana Allahtan bakasn m tapmam emrediyorsunuz?!'
Andolsun ki: Sana da, senden nceki (peygamber)lere de u vahyolunmustur:
'Eer (Allah'a) erik tanrsan (btn) amel(ler)in boa gider ve sen, muhakkak, hsrana denlerden
olursun!'
Hayr! Sen ancak Allah'a kulluk et! kredenlerden ol!"[316]
"De ki: 'Ey kfirler! Ben sizin tapmakta olduklarnza tapmam!
Benim (Kendisine) ibadet(te devam) ettiime de siz ibadet ediciler deilsiniz.
Ben (zaten) sizin taptklarnza (hibirzaman)tapm deilim!
Siz de benim ibadet etmekte olduuma (hibir vakit) ibadet ediciler deilsiniz!
Sizin dininiz size, benim dinim de bana!'"[317]
Peygamberimiz (a.s.) sreyi okuyunca, Kurey mrikleri[318] Peygamberimiz (a.s.)a svp
saydlar[319] ve mitlerini kestiler.[320]
Peygamberimiz (a.s.)a ve ashabna ikence yapmaya baladlar.[321]
Peygamberimiz (a.s.)n bn mmi Mektum Yznden Uyarlmas
Bir gn Peygamberimiz (a.s.) Kuney mriklerinin ulularndan, yannda bulunan[322] Velid b.
Mugre'yi[323] slmiyete davet ettii[324] ve "Sylediklerimde bir saknca gryor musun?" diye
sorduu, onun da "Hayr!" dedii[325] ve Peygamberimiz (a.s.)n onun Mslman olmasn umduu[326]
bir srada, m bn mmi Mektum[327] geldi[328] ve:
"Y Raslallah! Beni irad et![329] Allah'n sana rettii eylerden, bana da ret!" demeye,[330]
kendisine Kur'n okumasn Peygamberimiz (a.s.)dan isteyip durmaya balad.[331]
bn mmi Mektum'un byle araya girip Peygamberimiz (a.s.)n szn kesmesi,[332] Peygamberimiz
(a.s.) skt, bunaltt.[333]
Kendisini megul ettii,[334] Velid b. Mugre'nin Mslman olmas hakkndaki midini boa giderdii
iin,[335] ona yzn ekitti, ondan yzn evirip tekine yneldi.[336]
bn mmi Mektum isteini oaltnca da, Peygamberimiz (a.s.) yzn ekiterek brakp evine git .
[337]
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii Abese sresinde Peygamberimiz (a.s.) yle uyard:
"Yzn ekitip evirdi, kendisine o m geldi diye! (Onun halini) sana hangi ey bildirdi?
Belki o (senden renecekleriyle gnahlarndan) temizlenecekti. Yahut, t alacakt da, (senin) bu
t(n) kendisine fayda verecekti.
(Amma, zengin olduu iin) kendisini mstani gren (adam yok mu?) te, sen onu karna alyor (ona
yneliyor)sun!
Halbuki, temizlenmemesinden (imana gelmemesinden) sana ne? Amma, sana koarak gelen kii, o
(Allah'tan) korkar olduu halde, sen onu brakp da (teki ile) oyalanrsn.
Sakn (bir daha byle yapaym deme!) nk, o (Kur'n) bir ttr! Binaenaleyh, onu dinleyen beller.
O (Allah katnda) ok erefli, kadri yce, tertemiz klnm sahifelerdedir.
Kymetli, sevgili, takva sahibi katiplerin elleriyle (yaz m tr)."[338]
Bundan sonra, Peygamberimiz (a.s.) bn mmi Mektum'a ikram eder,[339] kendisiyle konuur; "Bir
hacetin var m?"[340]"Birey ister misin?" diye sorar;[341] "Merhaba,[342] Rabbimin bana kendisi
yznden itab buyurduu kii!" diye iltifatta bulunurdu.[343]
Mriklerin Peygamberimiz (a.s.)a ve Mslman Olanlara kenceler Yapmaya
Balamalar
Kurey mrikleri birbirlerini Peygamberimiz (a.s.)in ashabna ikence yapmaya kkrttklar zaman,
her kabile kendi aralarnda bulunan Mslmanlara ikence etmeye ve onlar dinlerinden dndrmek iin
zorlamaya baladlar.
Ebu Talib Kurey mriklerinin yaptklarn grnce, Him ve Muttalib oullarn toplayp, onlar,
kendisinin yapt gibi, Peygamberimiz (a.s.) korumaya davet etti.
Bu iki kabile Ebu Talib'in teklifini hemen kabul ettiler ve onunla birlikte oldular.
Ancak, Allah dman Ebu Leheb, Ebu Talib'in teklifini, davetini kabul etmedi.[362]
Ebu Talib, bu mnasebetle syledii yedi beyitlik bir manzumesinde:
Kureyler iinde Abdi Menaf oullarnn,
Abdi Menaf oullar iinde Him oullarnn,
Him oullar iinde de Muhammed (a.s.)n stnln dile getirdi .[363]
Mriklerin Tavaf Srasnda Peygamberimiz (a.s.)a Laf Atmalar ve Saldrmalar
1- Bir gn Kurey eraf Kbe'nin Hicr diye anlan yerinde toplanarak Peygamberimiz (a.s.)
konumaya baladlar:
"Bizim, bu adamn iinde sabrettiimiz kadar, hibir eye sabrettiimizi grmedik!
O, akllarmz aklszlk sayd. Baba ve atalarmza dil uzatt. Dinimizi yerdi. Topluluumuzu blp
datt. lahlarmza hakaret etti.
Biz onun yapm olduu bu kadar ar eylere hep katlandk durduk" dediler.
Onlar byle konutuklar srada idi ki, Peygamberimiz (a.s.) grnd, yryerek geldi.
Hacer'l-Esved'i istilam ettikten sonra, Kabe'yi tavaf ederken, yanlarndan geti.
Yanlarndan geerken, Peygamberimiz (a.s.)a laf attlar.
Mriklerin bu hareketine Peygamberimiz (a.s.)n kzd, yznden belli olmakta idi.
Peygamberimiz (a.s.) Kabe'yi tavafa devam etti.
kinci kere, yanlarndan getii srada, onlar yine ayn ekilde laf attlar.
Onlarn bu hareketine Peygamberimiz (a.s.)n kzd, yznden belli olmakta idi.
Peygamberimiz (a.s.)n nc geiinde, onlar yine nceki gibi laf attlar.
Bunun zerine Peygamberimiz (a.s.) durdu, sonra da:
"Ey Kurey cemaat! itiyor musunuz? Varlm Kudret Elinde bulunan (Allah)'a yemin ederim ki,
hakknzda telakki eylediim helak haberiyle geldim!" buyurunca, onlar tutulakaldlar, balarna ku
konmu gibi balarn nlerine eip, kmldamadlar.
Hatta, bundan nce Peygamberimiz (a.s.)a kar onlarn en iddetli davranan (Ebu Cehil) bile,
bulabildii en gzel, en yumuak szleri kulland da:
"Ey Kasm'n babas! Ge git, doru yolda olduun halde git! Vallahi, sen cahil bir kii deilsin!"
dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.) onlarn yanndan ayrld.
Ertesi gn, Kurey mrikleri yine Hicr'de toplandlar. Birbirlerine:
"Onun size yaptklarn ve hakknda size anlatlanlar anp duruyorsunuz. Fakat, o karnza dikilerek
holanmadnz eyleri size tekrarlad zaman kendisini serbest brakyorsunuz!" dediler.
Onlarn byle konutuklar srada, Peygamberimiz (a.s.) kageldi.
Hemen, olduklar yerden srayp Peygamberimiz (a.s.)n evresi sardlar. lahlar ve dinleri
hakkndaki szlerini anarak, Peygamberimiz (a.s.) a:
"yle yle syleyen sen misin?" dediler.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Bunlar syleyen benim" buyurunca, ilerinden birisi Peygamberimiz (a.s.)n yakasna yapt.
Hz. Ebu Bekir hemen kalkp Peygamberimiz (a.s.)n nnde durdu ve alayarak,[364] "Yazklar olsun
size![365] Siz bir adam 'Rabbim Allah1 diyor diye ldrecek misiniz?" deyince, Peygamberimizin
zerinden ayrldlar.[366]
Mrikler, Hz. Ebu Bekir'i de, o gn bann sk ve uzun sandan ve sakalndan ekerek yaraladlar.
[367]
Peygamberimiz (a.s.)n ki Kt Komusundan ektikleri
2- Peygamberimiz (a.s.)n evi; iki kt komusu Ebu Leheb ile Ukbe b. Ebi Muayt'n evleri arasnda
idi.
Bunlar; hayvan ikembesini[368] getirip Peygamberimiz (a.s.)n kapsnn nne atarlard.
Peygamberimiz (a.s.) bu iki komusunun yaptklarna zlr:
"Ey Abdi Menaf oullar! Bu ne biim komuluk?!" diye sitemlenerek pislikleri kapsnn nnden
yay ile ilerilere doru iterdi.[369]
Ebu Leheb bir gn getirdii pislii Peygamberimiz (a.s.)n kapsnn nne dkmek isterken, Hz.
Hamza grd. Pislii onun elinden alp onun bana dkt!
Ebu Leheb pislikleri bandan yere silkerken, Hz. Hamza'ya:
"Ahmak!" diyerek hakaret etti.[370]
Ebu Leheb, yapt bu ktlkle de kalmaz, kendi evinden ve komusu Adiyy b. Hamrau's-SakafT'nin
evinden, Peygamberimiz (a.s.) a ta atar dururdu.[371]
Ebu Leheb'in Kars mm Cemil'in Peygamberimiz (a.s.)a Dmanl ve
kenceleri
Ebu Leheb'in kars mm Cemil[372]ki, Ebu Sfyan'n kzkardei ve Muaviye b. Ebi Sfyan'n da
halas idi-Peygamberimiz (a.s.)a dmanlkta ar gider;[373] kfrnde, inkrnda ve inadnda kocasna
yardmc olurdu.[374]
mm Cemil her gece[375] ptraklar,[376] dikenleri,[377] dikenli aa dallarn[378] toplayp[379]
byk demet yapar, boynuna balar,[380] geceleyin[381] ayana batsn.[382] yaralar asn diye
Peygamberimiz (a.s.)n geecei yollara atar, saard.[383]
Peygamberimiz (a.s.) ise, onlara kum ynna,[384] ipekzerine[385] basar gibi basar, geerdi.[386]
Yce Allah, gerek Ebu Leheb, gerek kars mm Cemil hakknda indirdii srede:
"Yuh oldu iki eli Ebu Leheb'in, kendisi de yuh oldu!
Ona ne mal yarar verdi, ne de kazand!
O da, boaznda kskvrak bklm bir urgan bulunduu halde odun hammal olarak kars da,
yaslanacak bir alevli atee!"[387] buyurdu; onlarn hiretteki durumlarn duyurdu.[388]
mm Cemil kendisi ve kocas hakknda Tebbet sresinin indiini iitince.[389] Peygamberimiz
(a.s.)n Hz. Ebu Bekir ile birlikte[390] Kabe Mescidinde[391]* oturduu srada oraya vard. Kendisinin
elinde bir ta bulunuyordu.[392]
Hz. Ebu Bekir, onu grnce,[393] Peygamberimiz (a.s.)a:
"Y Raslallah! Bu mm Cemil'dir.[394] Eziyet edici bir kadndr.[395] Sana doru[396] geliyor!
Onun seni grmesinden korkuyorum![397] Keke bu kadn sana bir zarar vermeden,[398] eziyet
etmeden[399] kalkp gitmi olsaydn,[400] bir keye ekilseydin!" dedi.[401]
Peygamberimiz (a.s.):
"O beni gremez!" buyurdu.[402]
Gerekten de, mm Cemil Peygamberimiz (a.s.) gremedi! Yce Allah ona gstermedi.
O ancak Hz. Ebu Bekir'i grebildi. Gelip, Hz. Ebu Bekir'in bana dikildi.[403] Ona:
"Ey Ebu Bekir! Arkadan nerede?" diye sordu.[404]
Hz. Ebu Bekir:
"Ne yapacaksn onu?[405] Sen benim yanmda hi kimse grmyor musun?" dedi.
mm Cemil:
"Benimle alay etme! Ben senin yannda senden bakasn gremiyorum[406]. Bana haber verildi ki,
arkadan beni hicvetmi.[407]
O airse,[408] vallahi, ben de air bir kadnm.[409] Kocam da airdir.[410]
te, ben de onu hicvediyorum:[411]
'Biz o verilmie isyan ediyoruz.
Onun peygamberlik iinden yz eviriyoruz.
Onun dininden hi holanmyoruz.'[412]
Vallahi, onu bulsaydm, suta kendisinin azna vuracaktm!" dedi.[413]
Hz. Ebu Bekir:
"Hayr![414] Vallahi, arkadam air deildir.[415] O iir sylemez de.[416]
u Beyt'in (Kabe'nin) Rabbine andolsun ki, o seni hicvetmi deildir" dedi.[417] mm Cemil:
"Muhakkak ki, sen benim katmda doru szlsndr.
Kureyler iyi bilir ki, ben onlarn ulu kiilerinin[418] kzymdr!" diyerek dnp gidince, [419] Hz.
Ebu Bekir:
"Y Raslallah! O seni grmedi mi?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Beni grmedi! Allah onun gzn alp beni gremez hale getirdi!" buyurdu.[420]
Peygamberimiz (a.s.) dan holanmayan Kurey mrikleri, Peygamberimiz (a.s.)n 'vlm' mnsna
gelen Muhammed ismini zddna evirerek, Mzemmem (Yerilmi) derlerdi.[421]
Peygamberimiz (a.s.), bunu u hadis-i erifleriyle aklamlardr:
"Yce Allah'n Kurey mriklerinin svmelerini, lanetlemelerini benden nasl uzaklatrdna
amaz msnz?
Onlar 'Mzeminem =Yerilmi' diye sver ve 'Mzemmem1 diye lanetlerlerdi.
Halbuki ben Muhammed'im ('vlm'm)."[422]
Ebu Leheb ile Karsnn, Oullarn Peygamberimiz (a.s.)n Kzlarndan Ayrmalar
Peygamberimiz (a.s.)a peygamberlik gelmeden nce, Peygamberimiz (a.s.)n kz Hz. mm Klsm
Ebu Leheb'in olu Uteybe ile, Hz. Rukayye de Ebu Leheb'in dier olu Utbe ile nianlanm olup, henz
evlenmemi bulunuyorlard.
Tebbet sresi nazil olunca, Ebu Leheb'in kans mm Cemil oullarna:
"Rukayye ve mm Klsm dinden kmlardr. Onlar boayn, ayrln onlardan!" dedi.[423]
Ebu Leheb de, oullarnn her ikisine:
"Muhammed'in kzn boamazsan, bam bana haram olsun!" diyerek yemin etti.[424]
Bunun zerine, Uteybe Peygamberimiz (a.s.)n yanna gelerek:
"Ben senin dinini tanmyorum. Kzndan da ayr di m .[425] Artk ne sen beni sev, ne de ben seni
severim.[426] Ne sen bana gel, ne de ben sana gelirim !"[427] dedikten sonra, Peygamberimiz (a.s.)n
gmleini yrtt![428]
Uteybe o srada ticaret maksadyla[429] am tarafna[430] gitmek zere idi.[431]
Ebu Leheb, Uteybe'nin satmas iin, am'a elbise yklem iti .[432]
Peygamberimiz (a.s.) Uteybe'nin yapm olduu lgnla kar:
"Dilerim ki,[433] Allah kpeklerinden birkpei[434] senin zerine salar!"[435]
"Allah kpeklerinden bir kpei senin zerine salsn!"[436]
"Allah'm! Kpeklerinden bir kpei[437] onun zerine sal!" diyerek aleyhinde dua etti.[438]
Buna binaen, Ebu Leheb:
"Muhammed'in olum aleyhindeki duasndan korkuyorum!" dedi.[439]
Uteybe'nin Bir Arslan Tarafndan Isrlp ldrl
Uteybe Kureylerden bir ticaret kafilesiyle yola kt.
Zerka'[440] diye anlan bir yerde geceleyin konakladlar.
O gece bir arslan gelip evrelerinde dolamaya balaynca, Uteybe:
"Vay anam! Vallahi, Muhammed'in dedii gibi, bu beni yiyecek! Benim katilim bn Ebi Kebe'dir.
Kendisi Mekke'de, ben am'da olsam da!" dedi.
Arslan o gece evrelerinde dolatktan sonra dnp gitti!
Arkadalar Uteybeyi ortalarna alp uyudular.[441]
Arslan geri geldi. Aralarndan geti.[442] Yava yava ve koklaya koklaya, Uteybe'nin yanna kadar
vard,[443] ban yakalayp yle bir srla srd ki, iini bitiriverdi![444]
Uteybe, can ekiirken:
"Ben size 'Muhammed insanlarn en doru szlsdr1 demedim mi?" diyerek lp gitti.[445]
Olunun arslan tarafndan ldrldn iitince, Ebu Leheb de:
"Ben size 'Muhammed'in olum hakkndaki duasndan korkuyorum1 dememi miydim?" demitir.[446]
4- Ukbeb. Ebi Muaytda, Peygamberimiz (a.s.)a dmanlkta ve ikence yapmakta mriklerin en
arlarndand.
Peygamberimiz (a.s.), ona:
"Ey Eban'n babas! Senden grdmz eyleri sen daha ksmayacak, azaltmayacak msn?"diye
sorduu zaman, Ukbe:
"Hayr! Sen zerinde durduun eyi [peygamberlii] brakncaya kadar, ksmayacam!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Vallahi, sen ya bu davranlarndan vazgeersin, ya da bana anszn bir bel gelip atar!" buyurdu.
Ukbe b. Ebi Muayt bir gn bir zenbile doldurduu insan pisliini Peygamberimiz (a.s.) m kapsnn
nne dkmek isterken, Peygamberimiz (a.s.)n halas Erv Hatunun olu Tuleyb b. Umeyr grd. Hemen
zenbilini elinden alarak, Ukbe'nin bana dkt!
Ukbe, Tuleyb'e yapp, onu eke eke annesi Erv Hatunun yanna gtrd. Ona:
"Olunun Muhammed yznden bana u yaptn grmyor musun?" dedi.
Erv Hatun:
"Sen, ondan, bundan daha lyk bir davran m beklerdin? O, onun daysnn olu olur. Mallarmz ve
canlarmz Muhammed'in uruna feda olsun!" dedi.[447]
Peygamberimiz (a.s.)n Kurey Mriklerinden Yedi Kii Aleyhinde Dua Edii
5- Abdullah b. Mes'ud der ki:
"Peygamber (a.s.), Beytullah'n yannda durup[448] namaz klyordu.[449]
Kureyl erden birtakm kimseler;[450] Ebu Cehil ve arkadalar,[451] ki onlar
1- Ebu Cehil b. Hiam,
2- eybe b. Rebia,
3- Utbe b. Rebia,
4- Ukbe b. Ebi Muayt,
5- meyye b. Halef[452]
ve daha baka iki kiiden oluan[453] yedi kiilik bir topluluk.[454] Hicr'de,[455] Peygamber (a.s.)n
evresinde[456] oturuyorlard .[457]
Bir gn nce bir dii deve boazlanmt;[458] onun dlyata[459] ve ikencesinin pislii, tersi,
[460] yakn bir yerde bul un uy ordu.[461]
Peygamber (a.s.) secdesini uzatt .[462]
Mriklerin ilerinden birisi,[463] Ebu Cehil:[464]
'Grmyor musunuz u mraiyi (gsteriiyi)?[465] Hanginiz varp filan oullarnn[466] boazlanan
devesinin dlyatan,[467] ikembe iindeki tersini,[468] kann[469] getirir ve secdeye vard
zaman[470] Muhammed'in srtna,[471] iki om uzunun arasna koyar? diye sordu.[472]
Oradakilerin en aksi, en bedbaht olan[473] Ukbe b. Ebi Muayt[474] 'Benyapanm' dedi.[475]
Hemen kalkp[476] gitti.[477] Dlyatan,[478] ikembe iindeki tersini[479] alp[480] getirdi .[481]
Peygamber (a.s.)n secdeye gitmesini bekledi.[482]
Secdeye vard zaman,[483] onlar Peygamber (a.s.)n[484] iki omuzunun arasna[485] koyunca,
glmeye baladlar.[486]
Katla katla glmekten,[487] (yere yklmamak iin) birbirlerinin zerine eildiler, dayandlar![488]
Peygamber (a.s.) secdeden ayrlmyor.[489] ban kaldrmyordu,[490]
Ben ise, hibir ie yaramyor,[491] ayakta dikilip duruyor,[492] sadece ona bakyordum.[493]
Konumaya bile gcm yetmiyordu.
Beni koruyacak kavim ve kabilem yoktu.[494]
Ne olurdu, o zaman, koruyacak bir gcm ve koruyucum olayd da, Reslullah (a.s.)n srtndan onlar
hemen kaldrp ataydm![495]
Nihayet, bir insan gidip Ftma'ya haber verdi.[496]
Ftma o zaman kk bir kzd.[497] Koarak[498] geldi
Reslullah (a.s.)n zerinden, onlar alp att.[499]
Bunu yapanlara ilendi.[500] Ar szler syledi.[501]
Onlar Ftma'ya hibir karlk vermediler.[502]
Peygamber (a.s.), her zaman olduu gibi, secdesini tamamlayp ban kaldrd[503] ve namazn
bitirdii zaman,[504] Beytullah'a,[505] Kbe'ye[506] yneldi.[507] Sesini ykseltti.[508] Kureyilerden,
ilerinde:
Ebu Cehil,
meyye b. Halef,
Utbe b. Rebia,
eybe b. Rebia,
Ukbe b. Ebi Muayt'n da bulunduu[509] yedi kii aleyhinde dua etti.[510]
Reslullah (a.s.)n kere:
'Ey Allah! Kurey'i Sana havale ediyorum I[511]
Ey Allah! Kurey'i Sana havale ediyorum ![512]
Ey Allah! Kurey'i Sana havale ediyorum ![513]
Ey Allah! Kurey'ten u topluluu Sana havale ediyorum ![514]
Ey Allah! Ebu Cehl Amrb. Hiam' Sana havale ediyorum!
Ey Allah! Utbe b. Rebiay Sana havale ediyorum!
Ey Allah! eybe b. Rebiay Sana havale ediyorum!
Ey Allah! Ukbe b. Ebi Muayt' Sana havale ediyorum!
Ey Allah! meyye b. Halefi Sana havale ediyorum!
Ey Allah! Velid b. Utbe'yi Sana havale ediyorum!
Ey Allah! Umre b. Velid'i Sana havale ediyorum!'
diyerek aleyhlerinde dua ettiini iittikleri zaman, onlarn glmeleri, glmeleri birden kesilip
gidiverdi.[515]
Peygamber (a.s.)n onlarn aleyhlerinde dua etmesi ok arlarna gitti.
nk, kendileri de, bu beldede yaplacak duann muhakkak kabul olunaca inancnda idiler.[516]
Bunun iin, Peygamber (a.s.)n aleyhlerindeki duasndan korktular.[517]
Muhammed (a.s.) a Kitab indiren,[518] Muhammed (a.s.) hak dinle Peygamber gnderen,[519]
canm Kudret Elinde bulunan[520] Allah'a yemin ederim ki:[521] Reslullah'n adlarn saym
olduu[522] bu kiilerin hemen hepsinin[523] Bedir Gn ldrldklerini,[524] yerlere serildiklerini,
[525] kuyuya atldklarn grdm.[526] ok scak bir gnd. Gne onlar deitirmi (kokutmu) idi.
[527] Sonra onlar ukura, Bedir kuyusuna srklendiler,[528] atldlar!"[529]
Bundan sonra, Reslullah (a.s.) Mescid-i Haram'dan[530] kt.
Ebu'l-Bahter'ye rastlad.[531]
Ebu'l-Bahter'nin elinde bir sopa vard.[532] Ona dayanyordu.[533]
Ebu'l-Bahter, Peygamber (a.s.) grnce,[534] onun benzi hi de bouna gitmedi.[535]
Kendisini tutup:
"Gel![536] Bana syle bakaym, sana ne oldu?" dedi.
Peygamber (a.s.):
"Brak beni gideyim!" buyurdu.
Ebu'l-Bahter:
"Sen bana ya halini bildireceksin, ya da, Allah bilir ki, seni brakmayacam! Muhakkak senin bana
bireyler gelmi!" diyerek,[537] halini sordu.[538]
Peygamber (a.s.), Ebu'l-Bahter'nin syletmedike kendisini brakmayacan anlaynca:
"Ebu Cehil benim zerime pislik atlmasn emretti"[539] diyerek, kendisine yaplan ona haber verdi.
[540]
Bunun zerine, Ebu'l-Bahter:
"Haydi, gel benimle birlikte Mescid'e!" dedi.[541]
Peygamber (a.s.) gelmek istemeyince, Ebu'l-Bahter tutup onu zorla Mescid'e koydu.[542] Mescid'e
girince, Ebu Cehil'e ynelerek:
"Ey Hakem'in babas! Muhammed'in zerine pislik atlmasn sen mi emrettin?" diye sordu. Ebu Cehil:
"Evet!" der demez,[543] elindeki sopay kaldrp Ebu Cehil'in bana vurdu!
Orada bulunan adamlar; Ebu Cehil'in mensup bulunduu Mahzum oullaryla, Ebu'l-Bahter'nin
mensup bulunduu Esed b. Abduluzz oullar, yerlerinden srayp birbirlerinin zerine atldlar. Ebu
Cehil:
"Yazklar olsun sizlere! Sizin u davrannz kimin iin olmu (kimin iine yaram) oluyor?
Muhammed ancak aranza dmanlk sokup kendisinin ve ashabnn kurtulmasn istiyor" diyerek bard .
[544]
Ukbe b. Ebi Muayt'la Ebu Cehil'in Peygamberimiz (a.s.) ldrmeye Kalkmalar
Abdullah b. Amr b. s'n bizzat grp anlattna gre; bir gn Peygamberimiz (a.s.) Kbe'nin Hicr
mevkiinde namaz klarken, Ukbe b. Ebi Muayt gelmi, Peygamber (a.s.) bomak iin ridasn boynuna
dolayarak iddetle ekmeye balam, Hz. Ebu Bekir yetierek onu omuzundan tutup Peygamber (a.s.)n
zerinden def etmitir.[545]
Peygamberimiz (a.s.) Kurey mriklerinin ileri gelenlerinden birtakm kiilerin gne battktan sonra
Kabe'nin arkasnda toplanarak konumak bahanesiyle kendisini arp, peygamberlikten vazgeirtmek
iin kendisine trl hakaret ve yersiz tekliflerde ve lmle tehditlerde bulunmalar zerine,
meclislerinden kalkp derin bir znt iinde evine gittikten sonra,[546] Ebu Cehil:
"Ey Kurey cemaat! Gryorsunuz ki, Muhammed dininizi ayplamaktan, baba ve atalarnza dil
uzatmaktan, akllarnz aklszlk saymaktan, ilahlarnza dil uzatmaktan baka birey kabul etmedi![547]
Ben Allah'a sz veriyorum ki, yarn kolay kolay tayamayacam bir ta alp oturacak, namazda
secdeye kapand zaman, o tala Muhammed'in ban ezeceim![548]
Bunun zerine, siz beni ister koruyunuz, ister Abdi Menaf oullarna teslim ediniz. Bundan sonra,
Abdi Menaf oullar bana istediklerini yapsnlar (razym)" dedi. Kurey mrikleri:
"Vallahi, biz seni hibir zaman onlara teslim etmeyiz! Git, istediini yap!" dediler.
Ebu Cehil, sabaha knca, vasflad gibi, glkle tayabilecei iri bir ta ald. Oturup Peygamber
(a.s.)n gelmesini bekledi.
Peygamberimiz (a.s.); her zaman olduu gibi, sabahleyin Kabe'ye geldi. Kendisinin, Mekke'de kblesi,
am'a doru idi.
Bunun iin, namaz klaca zaman, Yemen kesiyle Hacer'l-Esved arasnda klar, Kabe'yi am ile
kendi durduu yer arasna alrd.
Peygamberimiz (a.s.) durup namaz klmaya balad.
Kurey mrikleri toplant yerlerine gelip oturmular, Ebu Cehil'in ne yapacan bekliyorlard.
Ebu Cehil ta yklendikten sonra Peygamberimiz (a.s.)a doru ilerledi.
Peygamberimiz (a.s.)n yanna yaklar yaklamaz, yenilgiye uram, benzi sararm, byk bir
korkuya tutulmu, elleri ta tutamaz olmu, hatta ta elinden yere dm olarak hemen geri dnd.
Kurey mriklerinin ileri gelenleri ona doru vardlar.
"Ey Hakem'in babas! Sana ne oldu?!" dediler. Ebu Cehil:
"Dn size sylediim eyi ona yapmak zere kalkp ona doru vardm. Kendisinin yanna yaklatm
zaman, nme develerden bir puur kverdi! Hayr! Vallahi, o puurun ne tepesi ve boyun kk, ne de
dileri gibisini hibir puurda grmem isimdir. O beni hemen yemek istemiti!" dedi.[549]
Hz. Ebu Bekir'le Talha b. Ubeydullah'a Yaplan kence
8-9. Hz. Ebu Bekir ile Talha b. Ubeydullah'[550] slm dininden dndrmek[551] ve kendilerinin
namaz klmalarna mani olmak iin;[552] "Kureylerin Arslan" diye anlan Nevfel b. Huveylid'l-
Adev[553] ile Talha b. Ubeydullah'n aabeyi Osman b. Ubeydullah,[554] tutup ikisini bir ipe
balarlard. Bundan dolay, Hz. Ebu Bekir'le Talha b. Ubeydullah'a "Karman," "Karneyn" denilmitir.
[555]
Hz. Ebu Bekir ile Talha b. Ubeydullah, kendilerine yaplan bu ikenceye ramen, yaptrlmak
istenileni yapmazlard .[556]
Hz. Ebu Bekir'in mensup olduu Teym oullar, bunlara ikence yapldn grdkleri halde pek
aldr etmezler, onlar pek korum azlard.[557]
Osman b. Ubeydullah, her ikisinin balarndan kurtulmu olduklar halde namaz kldklarn grp
korkuya dmedike, onlara bu ikenceyi yapmaktan vazgemedi .[558]
Mes'ud b. Hra der ki:
"Safa ile Merve arasnda sa'y ettiimiz srada, birok insanlarn elleri boynuna bal bir gencin ardna
dtklerini grdm.
'Kimdir bu gen? Nedir kendisinin suu?' diye sordum.
'Talha b. Ubeydullahtr! Dininden km, baka bir dine girmi' dediler.
'Ya u kadn da kim?' diye sordum.
'Onun annesidir1 dediler."[559]
Zbeyr b. Avvam'a Yaplan kence
10. Zbeyr b. Avvatm' amcas bir hasra balar, yakt atein dumann ona doru tttrr: "Eski
dinine dn!" diye zorlar, Zbeyr b. Avvam da: "Ben hibir zaman kfre dnmem!" derdi.[560]
Hz. Osman'a Yaplan kence
11- Hz. Osman', amcas Hakem b. Ebi'l-s bir ipe balayp:
"Sen atalarnn dinini braktn da,[561] sonradan sonraya ortaya karlm bir dine,[562]
Muhammed'in dinine[563] girdin hal? Vallahi, sen zerinde bulunduun bu dini brakncaya kadar seni
zmeyeceim!" derdi. Hz. Osman da:
"Vallahi, ben onu hibir zaman brakmam! Ondan hibir zaman ayrlmam" derdi.
Hakem b. Ebi'l-s, Hz. Osman'n dinine son derece bal olduunu grnce, onu kendi haline brakt.
[564]
Mus'ab b. Umeyr'e Yaplan kence
12- Mus'ab b. Umeyr, annesinden ve kavminden korkarak, Mslmanln gizli tutar, Peygamberimiz
(a.s.)n yanna gizlice giderdi.[565]
Osman b. Talha, Mus'ab b. Umeyrln namaz kldn grp onu annesine ve kavmine haber verdi.
Onlar da Mus'ab' tutup hapsettiler.[566]
Allah yolunda Habe lkesine yaplan ilk hicrete katlp Mekke'den ayrlncaya kadar, kendisini
serbest brakmadlar.[567]
Zinnre Hatuna Yaplan kence
13- Zinnre Hatun; mrikler tarafndan kendi dinlerine dndrlmek iin[568] en ar ikencelere
uratlan kadn kleler arasnda idi .[569]
Hz. mer'in de Mslman olmadan nce yapt gibi, kendisinin zerine yrnp boaz sklr, elleri
yanlarna der, ld sanlrd.[570]
Ebu Cehil'in yapt ikenceler yznden[571] Zinnre Hatunun gzleri grmez olmutu.[572]
Ebu Cehil:
"Grdn m? Lt ve Uzz senin gzn de kr etti!" dedi .[573]
Zinnre Hatun:
"Hayr! Vallahi, bu yle deildir!
Benim gzm byle eden onlar deillerdir![574]
Lt ve Uzz, ne yarar, ne de zarar vermeye asla kadir olamazlar.[575]
Lt ve Uzz, hibir eyi gremezler!
Onlar kendilerine tapanlar da, tapmayanlar da bilemezler![576]
Fakat, bu, semav bir itir.
Benim Rabbim gzm geri vermeye, beni grdrmeye de kadirdir!" dedi.[577]
Dier Kurey mrikleri de:
"Onun gzlerini ancak Lt ve Uzz kr etmitir!" dediler.[578]
Zinnre Hatun, bunu iitince:
"Allah'n Beyt'ine (Kabe'sine) yemin ederim ki, onlar yalan sylyorlar!
Lt ve Uzz ne zarar verebil ir, ne de yarar" dedi.[579]
O gece geip sabaha knca,[580] Yce Allah, Zinnre Hatunun gzn geri evirdi, grdrd. [581]
Kurey mrikleri:
"Bu da Muhammed'in sihirlerindendir!" dediler. [582]
Ebu Cehil, Zinnre Hatun ve benzeri Mslmanlar hakknda:
"Muhammed'in izinden giden u aklszlara amaz msnz?! Eer Muhammed'in getirdii ey hayrl
ve gerek olsayd, biz ona uymakta bunlardan daha nce davranr ve kendilerini geerdik! Zinnre'nin
doruyu bulmakta bizi geeceini mi sanrsnz?" demiti.[583]
Bunun zerine inen yette[584] yle buyuruldu:
"O kfirler, iman edenler iin 'Eer onda bir hayr olsayd, bu hususta onlar bizim nmze
geemezlerdi, bizden nce ona kusamazlard dediler.
Halbuki, onlar onunla (Kur'n'la) hidayeti kabul etmedikleri iin de 'Bu, eski bir yalandr'
diyeceklerdir."[585]
mm Ubeys Hatuna Yaplan kence
14- mm Ubeys; Zinnre Hatunun kz olup,[586] Allah yolunda ikenceye urayanlar arasnda idi.
[587]
Mslmanlktan dndrlmek iin, ona, mriklerden Abdi Yaus ikence yapard .[588]
Nehdiye Hatun ile Kzna Yaplan kence
15-16- Nehdiye Hatun ile kz da, Allah yolunda ikenceye uratlan Mslman kle kadnlardand.
[589]
Lbeyne Hatuna Yaplan kence
17- Lbeyne Hatun Memmel oullarnn klesi olup;[590] Hz. mer, Mslman olmadan nce, onu
Mslmanlktan dndrmek iin en ar ikencelere uratrd.[591]
Hassan b. Sabit der ki:
"Ben umre hacs olarak Mekke'ye varmtm.
Peygamber (a.s.) halk slmiyete davetle urayor, ashab da ikencelere uratlyorlard.
mer b. Hattab'n baucuna dikildim.
Kendisi beline izar (fota) tutunmutu.
Memmel oullarnn klesi olan kadnn boazn, elleri geveyip yanlarna dnceye kadar skt
durdu! Ben, kendi kendime:
'ld artk kadncaz!1 dedim.
mer b. Hattab onu brakp Zinnre'nin zerine yrd, ona da bunun gibi yapti."[592]
Hz. mer, Mslman olmadan nce, yine bir gn, Mslmanlktan dndrmek iin Lbeyne Hatuna
ikence yapyor, vurup duruyordu. Dvmekten bknca, yorulunca, ona:
"Senden zr dilerim! Ben seni yorulduum iin braktm!" dedi.[593] Lbeyne Hatun da ona:
"Eer Mslman olmazsan,[594] Allah da sana byle yapacaktr!" dedi.[595]
mir b. Fheyre'ye Yaplan kence
18- Amir b. Fheyne; Mslmanlktan dndrlmek iin mrikler tarafndan ikenceye uratlan
klelerdendi.[596]
Kendisinin bazan Bilal-i H abe ile birlikte bir urgana balanarak ocuklar tarafndan ekilip ikence
yerlerine gtrld grlr[597] bazan da ne sylediini bilemeyecek kadar ikenceye tutulduu olurdu.
[598]
Ebu Fkeyhe'ye Yaplan kence
19- Ebu Fkeyhe, Mslmanlktan dndrlmek iin en ar ikencelere uratlan klelerdendi.[599]
Ebu Fkeyhe'ye, Abduddar oullar ikence yaparlard.[600]
Kendisini elbisesiz olarak[601] ayandan [602]zincirle[603] balarlar,[604] lenin en iddetli
scanda Remda'ya karrlar, gsnn zerine kocaman bir ta, kaya paras koyarlar,[605] akl
bandan gider,[606] ne sylediini bilmez olur,[607] dili azndan dar kard.[608]
"ld artk!" denilip braklrd.
Sonra, ay lir, kendine gelirdi.[609]
Bir gn, meyye b. Halef de Ebu Fkeyhe'nin ayan iplerle balatt. Srkleyip Remda'ya
gtrmelerini emretti. Kendisini oraya braktrd.[610]
meyye b. Halef, o srada yanlarndan yryp gemekte olan cual (yellengen) bceini gstererek,
Ebu Fkeyhe'ye:
"Senin Rabbin bu deil mi?" dedi.
Ebu Fkeyhe:
"Benim Rabbim Allah'tr!
Beni de, seni de yaratan O'dur!
u cual bceini de O yaratt!" deyince, meyye b. Halef kzd.[611]
Ebu Fkeyhe'nin boazn boarcasna skt.
meyye b. Halefin kardei beyy b. Halef de:
"Arttr onun azabn, Muhammed gelip onu kurtarncaya kadar!" dedi.
O gn, ldn sanncaya kadar Ebu Fkeyhe'ye bu ekilde ikence yapp durdular.[612]
Ebu Fkeyhe Habe lkesine yaplan ikinci hicrete katlp Mekke'den ayrlncaya kadar, mrikler ona
ikence yapmaktan geri durmadlar.[613]
Bilal-i Habe ile Annesine Yaplan kence
20-21- Bilal-i Habe Mslmanln gizlemeyip aklayan ilk yedi mcahidden birisi olup,[614]
Allah yolunda en ar ikencelere uratlan klelerden,[615] Mslmanlarn zayf ve fakir
tabakasndand.
Dininden dndrlmek iin yaplan en ar ikencelere katlanrd.
kencelere tutulup:
"Haydi, sen de bizim gibi syle!" diye zorlandka;
"Dilim onu iyi syleyemiyor! Ona dilim dnmyor! Ehad! Ehad! [Birdir! Birdir!]" demekten geri
durmaz, mrikler syletmek istedikleri hibir eyi ona syletemezlerdi.[616]
Kendisine, Allah yolunda cann feda etmek, kfr szn sylemekten daha kolay gelirdi![617]
Kurey mriklerinden meyye b. Halef; Bilal-i Habe'nin ellerini, ayaklarn skca balattrr,[618]
le vakti kzgn gnein altnda Mekke vadisinde srtst yatrtr, sonra byk bir kaya parasnn onun
gsnn zerine konulmasn emredip koydurur, Bilal-i Habe'ye de:
"Vallahi, ya lnceye kadar byle kalrsn, ya da Muhammedi inkr eder, Lt ve Uzzya taparsn!"
derdi.
Bilal-i Habe ise, bu bela iinde:
"Ehad! Ehad! [Birdir! Birdir!]" derdi.[619] Kendisinin:
"Vallahi, onlar kzdrdm, bundan daha ar bir kelime bilseydim, muhakkak onu sylerdim!" dedii
de rivayet edilir.[620]
Bill-i Habe'yi bir gn bir gece susuz braktktan sonra,[621] kendisine demir gmlek giydirip
Remda'nn iddetli sca altnda da tutar, vcudunun yan eritirlerdi![622]
Bilal-i Habe'nin bu ar ikenceler altnda baylp ayld da olurdu.[623]
Hassan b. Sabit der ki:
"Ben, hacc veya umre yaptm srada grmtm:
Bilal ile birlikte mir b. Fheyre bir urgana balanm, ocuklar onlar ekip gtryorlar, Bilal ise
'Ehad! Ehad! [Birdir! Birdir!] Ben Lf, Uzzy, Hbel'i, saf, Nile'yi ve Bvneyi tanmyorum1
diyordu."
meyye b. Halef onu Remda'da yere yatrd.
stedii kadar ikence yaptktan sonra, boynuna ip taktrd.[624]
ocuklara teslim etti. Onlar da Mekke sokaklarnda dolatrdlar.
Bilal-i Habe, o halde, yine;
'Ehad! Ehad! [Birdir! Birdir!]" demekte idi."[625]
Bilal-i HabePnin annesi Hamme Hatun da, Allah yolunda ikenceye urayan kle kadnlardand.
[626]
Habbab b. Eret'e Yaplan kence
22- Mrik kadnlardan mm Enmar'n azadl klesi olan Habbab b. Eret,[627] Mslmanln
aklamaktan ekinmeyen,[628] dininden dndrlmek iin Mekke'de en ar ikencelere uratlan
koruyucusuz Mslmanlardand.[629]
Mrikler onun plak vcudunu dikenler iinde srrlerdi.[630]
Kendisinin, plak vcuduna demir gmlek giydirilip, en scak gnde Remda'da gne altnda
vcudunun ya eritilircesine tutulduu da olurdu.[631]
Gneten kzgn hale gelmi ya da atele kzdrlm olan taa plak srt bastrld halde, syletmek
istedikleri eyi, kfr szn ona syletemezlerdi.[632]
Nitekim, mrikler bir gn onu yakalayp soydular. Dz bir yerde yaktklar atein iine, srtnn
zerine yatrdlar.
lerinden birisi onun gsnn zerine ayaklaryla bast.
Ate snnceye ve yer souyuncaya kadar, kendisini ylece tuttular!
Yllar getii halde bile, Habbab'n srtndaki yanklarn yerleri, alacalar kaybolmad[633]
Hz. mer, halifelii srasnda, Habbab'a mriklerden ektii ikenceyi sormutu. Habbab:
"Ey m'minler emri! Bak srtma!" dedi.
Hz. mer onun srtna baknca:[634]
"Dorusu ben insan srtnn[635] bugnk gibisini hi grmemitim!" dedi. Habbab:
"Benim iin bir ate yakmlard da,[636] ben onun zerine srklenip atlmtm.[637] O atei benim
srt etimin ya sndrmt!" dedi.[638]
Habbab demirci idi.[639] Kl yapard.[640] Habbab'n hanmefendisi mm Enmar da, Habbab'n
ban atete kzdrd demirle dalard!
Habbab, Peygamberimiz (a.s.)a varp, mm Enmar'dan ikyetlendi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey Allah! Habbab'a yardm et!" diyerek dua edince, mm Enmar bandan bir derde tutulup,
kpeklerle birlikte ulur oldu! Kendisine:
"Ban dalat!" diye tavsiye edildi.
Bunun zerine, Habbab demiri alr, atete kzdrr, mm Enmar'n ban onunla dalard![641]
Habbab'a, mriklerden Abdi Yaus da ikence yapard.[642]
Habbab b. Eret der ki:
"Bizler, mriklerin en ar ikencelerine uram bulunuyorduk.[643]
Reslullah (a.s.), Kabe'nin glgesinde, brdesini, kaftann yastk edinerek ona dayanm olduu bir
srada idi ki, yanna vardk, halimizi (mriklerden ektiklerimizi) kendisine arz ve ikyet edip:[644]
'Y Raslallah! Yce Allah'a bizim iin dua et![645] Bizim iin Yce Allah'tan yardm dile![646]
Y Raslallah![647] Bizi dinimizden dndrmelerinden korktuumuz u kavme kar[648] bizim iin
Yce Allah'tan yardm dilemez misin?[649] Bizim iin, Allah'a dua etmez misin? dedik.[650]
Reslullah (a.s.)n hemen yznn rengi deiti.[651] Yz al al olduu halde,[652] dorulup oturdu:
[653]
'Vallahi,[654] sizden ncekiler iindeki[655] m'minlerden[656] bir kimse yakalanr,[657] kendisi
iin yerde bir ukur kazlr,[658] o kimse o ukura dizlerine kadar gmlr.[659] sonra bir testere
getirilir,[660] bann zerine konulup biilerek ikiye blnrd de, bu ikence kendisini dininden
dndremezdi![661]
Yahut,[662] onun kemiinin zerinden eti ve siniri demir taraklarla taranr, kaznrd da, yine, bu
ikence kendisini dininden dndremezdi![663]
Allah'tan korkunuz!
Hi phesiz, Allah sizin iin fetih ihsan edecektir![664]
Vallahi,[665] Yce Allah bu ii muhakkak tamamlayacaktr![666]
Bu i muhakkak tamamlanacaktr![667]
Bu iin hkm muhakkak yerine getirilecektir![668]
O kadar ki, hayvanna binmi bir kimse, San'a ile Hadramevt arasnda,[669] San'a'dan kp
Hadramevte kadar[670] gidecek de, Yce Allah'tan baka, hibir eyden korkmayacak; ancak (varsa)
koyunu hakknda kurt saldrmasndan kayg duyacaktr!
Fakat, siz acele ediyorsunuz!1 buyurdu."[671]
Mikdad b. Amr'a Yaplan kence
23- Mikdad b. Amr (Esved); Mslmanln aklamaktan ekinmeyen[672] ve dininden
dndrlmek iin mrikler tarafndan demir gmlek giydirilip Remda'nn iddetli sca altnda tutularak
vcudunun ya eritilecek derecede ar ikencelere uratlan Mslmanlardand.[673]
Suheyb b. Sinan'a Yaplan kence
24. Kurey mriklerinden Abdullah b. Cd'an'n azadl klesi olan Suheyb b. Sinan,[674]
Mslmanln aklamaktan ekinmeyen yedi mcahidden birisi idi.[675]
Mslmanlktan dndrlmek iin, en ar ikencelere uratlirdi .[676]
Yaplan ikencenin arlndan, ne sylediini bilmez hale gelirdi.[677]
Kendisine demir gmlek giydirilip en scak gnde Remda'da gnein altnda tutulur, vcudunun ya
eritilirdi.[678] Suheyb b. Sinan, bir gn, yannda Habbab b. Eretve Ammar b. Ysir olduu halde Kurey
mriklerinin yanlarndan geerken, mrikler:
"te, Muhammed'in meclisinde bulundurduu kiiler unlar!?" diyerek alay etmeye balaynca,
Suheyb:
"Evet! Biz Allah'n Peygamberinin meclisinde bulundurduu kiileriz!
Ona biz iman ettik; siz ise kfrettiniz!
Onu biz tasdik ettik; siz ise tekzip ettiniz!
Mslmanlkla zelillik ve hakirlik, mriklik ile de azizlik bir arada bulunmaz!" deyince, mrikler
ona saldrdlar.[679]
"Demek Allah aramzdan (bula bula) bunlara lutfunu lyk grm ha!?"[680] diyerek onu dvdler.
[681]
Mrikler Mekke'de, byle kavim ve kabilesi ve kendilerinin koruyucular bulunmayanlar,
dinlerinden dndrmek iin, lenin en scak saatlerinde Remda'da ikenceye uratmaktan geri
durmadlar.[682]
Ysir ve Aile Efradna Yaplan kenceler
25-28. Ysir b. Amir, Yemen'den gelip Mekke'de yerlemi ve Ebu Huzeyfie'nin klesi Smeyye
Hatunla da evlenerek ondan Ammar ve Abdullah adlarnda iki oullar dnyaya gelmiti.[683]
Bu ev halk topluca Mslman olmular,[684] dinlerinden dndrlmek iin, Mahzum oullar
tarafndan toplu olarak ikenceden ikenceye uratlmiardr.[685] Mahzum oullar;
Ammar1!,
Ammar'n babas Ysirl,
Ysirln zevcesi ve Ammar'n annesi Smeyye Hatunu lenin en scak saatinde gnein kzdrd
Mekke kayalna gtrp ikence yaparlard.[686]
Bath'da Ysir'e ve Ammar ile Smeyye Hatuna ikence yapld srada, Peygamberimiz (a.s.) onlara
rastlamt .[687] Ysir:
"Y Raslallah![688] Zaman hep byle, ikenceli mi olacak?" diye sordu. Peygamberimiz (a.s.):
"Sabrediniz!" buyurduktan sonra:
"Ey Allah! Ysir ailesini (ev halkn) yarla!" diyerek dua etti.[689]
Peygamberimiz (a.s.), yine, bir gn, ikenceye uratldklar srada onlara rastlamt:
"Sabrediniz ey Ysir ailesi (ev halk)"[690]
"Sevininiz ey Ysir ailesi (ev halk)!"[691]
"Sevininiz ey Ammar ailesi (ev halk)!"[692]
"Hi phesiz, sizin mkfat yeriniz Cennettir!" buyurdu.[693]
Ysir; mriklerin syletmek istedikleri eyi sylemedi. slm'n erefi iin lmeyi gze ald![694]
Mriklerin ikenceleri altnda can verdi.[695]
slm'da ilk erkek ehit o oldu.[696]
Abdullah b. Ysir de okla vurulup yere drld![697]
Yce Allah onlardan raz olsun!
Ysir b. mirin zevcesi ve Ammar ile Abdullah'n anneleri olan Smeyye Hatun ise,[698]
Mslmanln aklamaktan ekinmeyen ilk yedi Mslmandan birisi olup,[699] dininden dndrlmek
iin yaplan en ar ikencelere ok zayf ve yal olmasna ramen katlanr, mriklerin yaptrmak
istediklerini yapmaz,[700] slm'n erefi iin lmeyi gze alr, mriklerin syletmek istediklerini
sylemezdi.[701]
Kocas Ysir ikenceler altnda can verdikten sonra, Smeyye Hatun, ikence iin Ebu Cehil'e teslim
edilmiti.[702]
Ebu Cehil; akamleyin, harbesini yanna alp, Mslmanlara ikence yaplan yere urar,[703]
onlara[704] ve Smeyye Hatuna sver sayard.[705]
Smeyye Hatun da, Ebu Cehil'e ar karlk verirdi.[706]
Nihayet, Smeyye Hatunun bir bacan bir deveye, teki bacan da baka bir deveye baladlar.
[707]
Ebu Cehil, harbesini Smeyye Hatunun nne saplad ve onu ehit etti.[708]
slm'da ilk kadn ehit de Smeyye Hatun oldu.[709]
Yce Allah ondan raz olsun!
Ammar b. Ysir de, Mslmanln aklamaktan ekinmeyen yedi mcahidden birisi olup,[710]
dinlerinden dndrlmek iin en ar ikencelere uratlan Mslmanlardand .[711]
Kendisi lenin en scak saatinde Mahzum oullar tarafndan Remda'ya, Mekke kayalna gtrlr,
[712] demir gmlek giydirilip yakc gne altnda tutulur, vcudunun ya eritilir,[713] yaplan
ikencenin arlndan, ne sylediini bilmez hale gelirdi![714]
Ammar b. Ysir'e-srt atele yaklarak da-ikence yapld olurdu.
Srtndaki yanklarn izleri, yllar getii halde bile kaybolmam:
"Nedir bunlar?" diye sorulduu zaman:
"Bunlar Kureylerin Mekke'de, Remda'da bana atele yaptklar ikencelerin izleri!" demitir.[715]
Ammar b. Ysir, bir gn, Peygamberimiz (a.s.)a gelip:
"Y Raslallah! Bize yaplan ikenceler son derecelerine vardrld!" dedi. Peygamberimiz (a.s.):
"Sabrediniz ey Yakzan'n babas!" buyurduktan sonra:
"Ey Allah! Ammar ailesinden hi kimseye Cehennem azabn tattrma!" diyerek dua etti.[716]
Mrikler; Ammar b. Ysir'e gh gnein en yakc scakl altnda gsne ar kaya paras
koyarak, gh boarcasna ban suya batrarak da ikence yaparlard.[717]
Mugre oullar onu Meymun kuyusuna batrrlard.[718]
Mriklerin suya batrarak ikence yapm olduklan bir srada Peygamberimiz (a.s.) Ammar b. Ysir'e
rastlamt.
Ammar alyordu!
Peygamberimiz (a.s.) elini onun gzlerinin zerine srd ve:
onlarn syletmek istediklerini syleyiver, ikenceden kurtul!" buyurdu.[719]
Kurey mriklerinden[720] Mugre oullar[721] Ammar b. Ysir'i bir gn yakaladlar,[722]
Meymun kuyusunun iine hatrdlar.[723]
"Sen Muhammed'e svnceye ve 'Lt ve Uzz[724] Muhammed'in dininden[725] daha iyidir1
deyinceye kadar seni brakmayacaz!" dediler.[726]
Peygamberimiz (a.s.)a dil uzattrmadka ve putlarnn daha hayrl olduunu syletmedike de, onu
brakmadlar.[727]
Peygamberimiz (a.s.)a:
"Y Raslallah! Ammar kfir olmu!" diye haber verildi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Hayr![728] Ammar, tepesine kadar,[729] tepesinden trnana kadar[730] imanla doludur![731]
man onun etine ve kanna karm, ilemitir!" buyurdu.[732]
O srada, Ammar b. Ysir, Peygamberimiz (a.s.)n yanna geldi.[733] Alyordu.
Peygamberimiz (a.s.), onun gzlerini eliyle silerken:
"Sana ne oldu?[734] Arkanda ne haber var?" diye sordu.
Ammar b. Ysir:
"er var[735] y Raslallah![736] Beni sana svdrmedike,[737] beni senden vazgeirtmedike,
[738] Lt ve Uzz[739] putlarnn da[740] senin dininden[741] daha iyi olduu bana sylettirilmedike
braklmadm!" dedi.[742]
Peygamberimiz (a.s.):
"Sana bunlar sylettirildii zaman, kalbini nasl bulmutun? Sylemi olduun szlerden, kalbin
ferahl m idi; deil mi idi?"[743] diye sordu.
Ammar b. Ysir:
"Hayr! Ferahl deildi![744]
Kalbimi Allah'a ve Reslne imann ferahl ve rahatl iinde[745] ve dinime ballm da
demirden daha salam bulmuumdur!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.):
"yle ise, sana bir vebal yok![746]
Ey Ammar![747] Eer onlar bir daha bu sylediini tekrarlatmak iin seni zoriarlarsa, tekrarlayver!"
buy urdu.[748]
"Kalbi iman zere (sabit ve msterih) olduu halde ikraha (cebre) uratlanlar mstesna olmak zere,
kim imandan sonra Allah' tanmaz, fakat kfre gsn aarsa, ite Allah'n gazab o gibilerin bandadr.
Onlarn hakk en byk azabdr!"[749] mealli yetteki istisnann Ammar b. Ysir hakknda nazil olduu
rivayet edilir.[750]
slm'da Ruhsat ve Azimetin Mahiyeti ve Hkmleri
Ruhsat; Yce Allah tarafndan kullara teklif olunan hkmlerde,[751] kendilerinin zrleri
sebebiyle[752] gsterilen kolaylk ve geniliktir.[753]
Azimet de; zrlerle ilikisi bulunmayan asl hkm I erdir. [754]
Mesel, misafirin Ramazan orucunu tutmas azimet, tutmamas ise ruhsattr.
Misafir azimeti tercih ederek oru tuttuu zaman, ruhsat terketmi olur.[755]
Misafirin oruta byle yapmas, kendisi iin daha hayrldr.[756]
Kalbi Allah'a iman ile mutmain bulunan bir kimseye dayanlmaz ikencelerle sylettirilen kfr
sznden dolay birvebal terettp etmez.[757]
nk, mecbur, mzurdur.[758]
Mecbura kfr szn tecvizde, limler ittifak etmitir.[759]
Ancak, yaplan ikencenin, lmle tehdit olunmak, iddetle dvlmek,[760] atete yaklmak[761] gibi
dayanlmaz derecelerde bulunmas gerekir.[762]
O takdirde mecbur, ya ruhsatla amel eder, kurtulur; ya da azimeti tercih eder, lr.[763]
Ammar'n babas Ysir ile annesi Smeyye Hatun, dinlerinin izzet ve erefi uruna, azimet ile hareket
edip lmeyi tercih etmiler; mriklerin syletmek istedikleri kfr szn sylememilerdir.[764]
Ammar b. Ysir ise ruhsat ile amel etmi;[765] kalbi Allah'a ve Reslne imanla dopdolu olduu
halde, mriklerin sylemeye zorladklar kfr szn dil ucu ile syleyip ikenceden kurtulmutur.[766]
Zemaher'ye gre:
"'Bu iki iten hangisi, Ammar'n yapt m, yoksa baba ve annesinin yaptklar m efdaldir?1 diye
sorulacak olursa, 'Ammar'n ebeveyninin fiili efdaldir' denilir. nk, bunlarnkinde, slmiyeti izaz iin,
ldrlmeye katlanma vardr."[767]
Abdullah b. Mes'ud'un Kbe'de Aktan Kur'n Okuyuu ve Dvl
bn shak'n Urve b. Zbeyr'den rivayetine gre; Mekke'de Reslullah (a.s.)dan sonra Kur'n- Kerm'i
yksek sesle ilk okuyan kii Abdullah b. Mes'ud idi:
Bir gn, Reslullah (a.s.)n ashab toplanp:
"Kureyler u Kur'n'n yksek sesle okunduunu hi dinlemediler. Kur'n' onlara yksek sesle
okuyup dinletecek kim var?" dediler.
Abdullah b. Mes'ud:
"Ben varm!" dedi.
Arkadalar:
"Biz, senin hakknda, Kureyilerden korkan!
Biz yle bir adam istiyoruz ki, kendisinin kavim ve kabilesi bulunsun da, Kureyler birey yapmak
istedikleri zaman, onlara kar onu korusunlar!" dediler.
Abdullah b. Mes'ud:
"Siz beni brakn, ben gideyim. Yce Allah beni korur!" dedi.
Ertesi gn, kuluk vakti, Kabe'nin Makam'na kadar ilerledi.
Kureylerin toplant yerinde bulunduklar srada, Makam'da, ayak zerinde yksek sesle Besmele
ekerek er-Rahmn sresini okumaya balad.
Kurey mrikleri ona ynelip:
"u mm Abd'in olu ne diyor?!" diyerek mrldandlar ve sonra da:
"O herhalde Muhammed'in getirdii baz eyleri okuyor!" dediler, hemen kalkp zerine yrdler,
yzne gzne vurmaya baladlar.
Abdullah b. Mes'ud ise, okumaya devam ederek, Yce Allah'n sreyi onun okuyup erimesini diledii
yere kadar okuyup eriti!
Fakat dvlmekten yz gz ezik ve bere iinde olarak arkadalarnn yanna dnd.
Arkadalar:
"Zaten, biz senin bu akbete urayacandan korkmutuk!" dediler.
Abdullah b. Mes'ud:
"Benim nazarmda u anda onlardan daha hafif, zayf durumda Allah dmanlar yoktur!
sterseniz ben yarn da gider, onlara bir o kadar daha Kur'n dinletebilirim!" dedi.
Arkadalar:
"Hayr! Onlara, holanmadklar eyi dinletmi bulunuyorsun. Sana bu kadar yeter!" dediler.[768]
Ebu Dbb Vadisinde Namaz Klan Mslmanlarn Takipi Mriklerle arpmalar
Peygamberimiz (a.s.)n ashabndan bazlar, namaz klacaklar zaman Mekke vadilerine gider, namaz
kldklarn kavim ve kabilelerinden gizli tutmak isterlerdi.[769]
Nitekim, Sa'd b. Ebi Vakkas'la[770] baz sahabiler, Ebu Dbb vadisine kadar gitmilerdi.
Orada abdest alp[771] namaz klyorlar,[772] namaz kldklarn kavim ve kabilelerinden hi
kimsenin iitmesini istemiyorlard.
Fakat, kendilerini gzetleyen ve izleyen[773] mriklerden baz kimseler;[774] Ebu Sfyan Sahr b.
Harb, Ahnes b. erik ve daha bakalar,[775] zerlerine kageldiler.
Sahabilerin yaptklar ibadetlerini ayplamaya, ktlemeye kalknca, dvtler.
Sa'd b. EbiVakkas eline geirdii bir deve ene kemii ile vurup onlardan birinin ban yard, kanatt
.[776]
Bunun zerine, mrikler bozguna uradlar.
Mslmanlarda, cesaretlenerek onlar vadiden srp dar kardlar.[777]
Bu, slm'da bu konuda aktlan ilk kan oldu.[778]
[1] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 282,Taber, c. 2,s.218,bn Esr, c.2, s. 663, bn Seyyid, c. 1, s. 99,
Zeheb, Trihu'l-slm ,s. 148, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 7-8.
[2] bn shak, bn Hiam, c. 1 , s. 282-284, Taber, c. 2, s. 218, bn Esr, c. 2, s. 63, bn Haldun, Trih,
c. 2,ks. 2, s. 8.
[3] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 283-284, Taber, Trih, c. 2, s. 218, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 63,
bn Seyyid, Uynu'l-eser,c. 1, s. 99, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 148, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 8,
Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 461.
[4] bn shak, bn Hiam, Sre.c. 1, s. 282-283, Taber, Trih, c.2, s. 218, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 63,
bn Seyyid, Uyun, c. 1, s.99, Zeheb, Trih, s. 148, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 461 .
[5] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 284, Taber, Trih, c. 2, s. 218.
[6] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 284, Taberi, c. 2, s. 218, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 63, bn Seyyid, c. 1,
s. 99, Zeheb, Trih, s.148. bn Haldun, c. 2. ks. 2. s. 8. Haleb. c. 1. s. 461 .
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/287-288.
[7] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 200-201, Belzur, E nsabu'l-erf, c. 1, s. 123-124.
[8] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 1 24, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 115-116.
[9] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 111.
[10] Belazurf, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 148, bn Hazm, Cemhene, c. 1, s. 11 5-116.
[11] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 115, bn Hazm, Cemhere, c. 1, s. 242.
[12] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 154, bn Hazm, Cemhere, c. 1, s. 141.
[13] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 156, bn Hazm, Cemhere, c. 1, s. 141.
[14] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 153.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/288-289.
[15] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/290.
[16] bn a'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 201, Belzur, Ensbu'l-erf, t 1, s. 124.
[17] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 43, Vki cif, Megz, c. 2, s. 811, Taber, Trih, c. 3, s. 11 4.
[18] bn Sa'd. Tabakt. c. 1.S.201.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/290.
[19] bn shak.bnHiam, Sre,c.2, s. 50-51, Ykub, Trh, c. 2, s. 24, Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 268,
bn E ar, Kmil, c. 2, s. 71, 72, 74, 75, bn Seyyid, Uvnu'l-eser, c. 1, s. 113.
[20] Bel zurf, Ensbu'l -eraf, c. 1, s. 153,146.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/290.
[21] Vkd, Megz, c. 2, s. 832, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 136, Ahmed b. Hanbel, Msned,
c. 1, s. 377, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 121 -122, Buhr, Sahih, c. 5, s. 92, Mslim, Sahih, c. 3, s.
1408, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 333.
[22] Vkd, Megz, c.2, s. 870, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1 , s. 123.
[23] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 282, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 199, Belzur, Ensbu'l-erf,
c. 1 , s. 116, Ykub, Trh,c.2, s. 24, Taber, Trih, c. 2, s. 218, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Veti, c. 1, s.
181, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 63, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 99, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 148,
Diyarbekr, Hamfs, c. 1, s. 288, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 461.
[24] bn Sa'd, Tabakt, c. 1 , s. 199, Belzur, Ensbu'l-esrf, c. 1, s. 116, Ykub, Trih, c. 2, s. 24,
Ebu'l-Ferec bn Ceraf, el-Vef, c. 1, s. j81, Diyarbekr, Hamfs, c. 1, s. 228.
[25] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 116.
[26] bn Sa'd, Tabakt, c. 1,s.199, Ykub, Trih, c. 2, s. 24, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s.
181.
[27] E bu N uaym, H i lyet'l-evli y, c. 1 , s. 175-176, Tabe rnf'den na ki en H eysem f, M ecm au'z-
zev id, c. 6, s. 17.
[28] Bakara: 158, l-i mrn: 96, Hacc: 27.
[29] bn Esr, Nihye, c. 1.S.340, c. 2, s. 242.
[30] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 110.
[31] bn Esr, Nihye, c. 242.
[32] bn Esr, Nihye, c. 4, s. 279.
[33] Ffruzbdf, Kmsu'l-Muht, c. 1 , s. 343.
[34] bn shak, bn Hiam, Sre.c.1, s.1 36-137, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 73. Taber, Trih, c. 2, s.
184.
[35] Kalem: 10-14, AJk: 15-16.
[36] Ahm ed Ziyddi n, R amzu'l -ehdis, s. 238.
[37] Hucurat: 13.
[38] Taber, Tefsir, c. 20, s. 336, Kurtubi, Tefsir, c. 20, s. 235.
[39] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 376, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32, s. 167, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3,
s. 87, Suyt, Drru'l-mensr, c. 6, s. 408.
[40] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 337-338, Beyhak, Delil, c. 2, s. 206-207, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 1 s. 111-112, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 161.
[41] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 497.
[42] bn shak, Kitbu'l-mbted ve'l-meb'as, c. 5, s. 191, Beyhak, Delil, c. 2, s. 206-207, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 111-112, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 161, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 3, s. 64-65, bn Ebf eybe'den naklen Aluddin Ali, Kenzu'l-umml, c. 14, s. 39-40.
[43] bn shak, bn Hiam, Sre.c.1, s. 387.
[44] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 144, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 73.
[45] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 144.
[46] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 301.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/291-296.
[47] Tabef, Tefsir, c. 29,s.156,Hkim, M ste dre k, c. 2, s. 506-507, Vhid f, E sbb'n-nzl, s. 295,
E tau'l -F erec bn C e vzf, e I-Vef, c. 1, s. 203, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 154-155, Suyt, E sbb'n-
nzl, s. 230.
[48] Beyhak,Delilc.2 s. 1 98, Kurtubi, Tefsir, c. 10, s. 165, Hzin, Tefsir, c.3, s. 1322, Nesefi,
Medrik, c. 2, s. 297.
[49] Beyhak,Delilc.2 s. 198.
[50] Kurtubi, Tefsir, c. 10, s. 165, Hzin, Tefsir, c. 3, s. 1 32, Nesefi, Medrik.c. 2, s. 297.
[51] Beyhak, Delil, c.2, s. 1 98, Kurtubi, c. 10, s. 165, Hzin, c. 3, s. 132, Nesefi, Medrik, c. 2, s.
297.
[52] Taber, Tefsir, c. 29, s. 156, Ebussuud, Tefsir, c. 9, s. 57.
[53] Taber, Tefsir, c. 29, s. 156, Hkim, Mstedrek, c.2, s. 507, Beyhak, c.2, s. 198, Vahidi, E
sbb'n-nzl, s. 295, Etau'l-Ferec bn Cevz, el-Vefa, c. 1, s. 203, E bu'l-Fid, Tefsir, c. 4, s. 443,
Suyt, Esbb'n-nzI, s. 230.
[54] Taber, Tefsir, c. 29, s. 156.
[55] Taber, Tefsir, c. 29, s. 156, Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 507, Beyhak, Delil, c. 2, s. 198, Vahidi,
Esbb'n-nzl, s. 295,Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 203, E bu'l-Fid, Tefsir, c. 4, s. 443, Suyt, Esbb'n-nzl, s.
230.
[56] Taber, Tefsir, c. 29, s. 156.
[57] Taber, Tefsir, c. 29, s. 156, Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 507, Beyhak, Delil, c. 2, s. 198, Vahidi,
Esbb'n-nzl, s. 295,E bu "I-Fe rec bn C evzf, e I-Ve f, c. 1, s. 2 03, E bu'l-F id, Tefsir, c. 4, s. 443,
Suyt, E sbb 'n-n zl, s. 230.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/296-298.
[58] Fahru'r-Rz, Tefar, c. 29, s. 1 89.
[59] Fahru'r-Rz, Tefar, c. 29, s. 1 89, Kurtubi, Tefsir, c. 19, s. 60.
[60] Kurtubi, Tefsir, c. 19, s. 60.
[61] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 288, Belzur, Ensbu'l-eraf, c.1, s. 1 33, Ebu Nuaym, Delil
'n-nbvve, c. 1, s. 232, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 198, Ebu'l-Ferec, el-Vefa, c. 1, s. 202, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 101, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 155, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
3, s. 61.
[62] Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 133.
[63] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 288, E bu Nuaym, Delil, c . 1, s. 232, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 198, Zeheb,Trhu'l-slm, s. 155, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 61.
[64] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 198.
[65] Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 133, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 71.
[66] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 288, Ebu Muaym , Delil'n-nbvve, c. 1, s. 232, Beyhak,
Delil'n-nbvve, c, 2, s.198, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1 , s. 202, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1,
s. 101, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 1 55, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 61.
[67] Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 133, bn Esr, Kmil, c. 2,s. 71, Kurtubi, Tefsir, c. 1 9, s. 60-61.
[68] Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 133, Kurtubi, Tefsir, c. 19, s. 61 .
[69] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 1, s. 288-289, Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 232, Beyhak, Delil, c.
2, s. 198, Ebu'l-Ferec, c.1, s. 202, bn Seyyid, c. 1, s. 101, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 156, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 61.
[70] Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 133, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 29, s. 189, Kurtubi, Tefsir, c. 19, s.
61.
[71] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 289, Ebu Nuaym , Delil 'n-nbv ve, c. 1, s. 232, Beyhak,
Delil 'n-nbvve, c. 2, s. 200, E bu'l-Ferec bn Cevz, el -Vefa, c. 1 , s. 202-203, bn Seyyid, Uy nu'l-
eser, c. 1, s. 101, Zeheb, Trhu11-slm, s. 156, E tau'l-F id, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 61.
[72] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 289-290, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 133, Taber, Tefsir,
c. 29, s. 156, Hkim ,Mstedrek, c. 2, s. 507, Beyhak, Delil 'n-nbvve, c. 2, s. 200-201, Vahidi,
Esbb'n-nzl, s. 295.
[73] Fahru'r-Rz, Tefar, c. 29, s. 1 90, Kurtubi, Tefsir, c. 19, s. 61.
[74] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 289, Ebu Nuaym , Delil 'n-nbvve, c. 1, s. 232, Beyhak,
Delil 'n-nbv ve, c. 2, s.200, bn Seyyid Uynu'l-eser, c. 1, s. 1 01, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 1 56,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 61.
[75] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 291, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 101.
[76] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 291-299, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 162-163, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.53-57.
[77] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 257,300, bn Atodilberr, stib, c. 4, s. 1820, bn Esr, Usdu'l-
gbe, c. 7, s. 82, bn Seyyid,Uynu'l-eser, c. 1, s. 91, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 24,
Haleb, nnu'l-uyn, c. 1, s. 432.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/298-302.
[78] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1 , s. 337-338, Taber, Trih, c. 2, s. 21 8-21 9, bn E ar, Kmil, c.
2, s. 63-64, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 99, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 160-161 , Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 47, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1. s. 462.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/302-304.
[79] bnshak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 284, Taber, Trih, c. 2, s. 218-219, bnEsr, Kmil, c. 2, s. 63-
64, tan Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 99, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 148, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 47, Haleb, nnu'l-uyn, c. 1, s. 462.
[80] bn shak, tan Hiam , Sre, c. 1, s. 284, tan Esr, Kmil, c. 2, s. 64, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1 , s. 99, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 148-149, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 47.
[81] bn shak, bn Hiam ,Sre, c.1 ,s. 284, Beliurf, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 229, Taber, Trih, 2, s.
220, Ebu'l-FerecbnCevz, el-Vef, c. 1, s. 191, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 64, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1,
s. 99, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 149, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 48, Haleb, nsnu'l-uyn,
c. 1, s. 462.
[82] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 284, Taber, Trih, c. 2, s. 220, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-
Vef, c. 1, s. 191, bn Esr,Kmil, c. 2, s. 64, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 99-100, Zeheb, Trih, s.
149, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 48,Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 462.
[83] Belzu, Ensbu'l -eraf, c. 1, s. 229.
[84] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 284, Taber, Trih, c. 2, s. 220, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 64, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c.1, s. 1 00, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 149, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3,
s. 48, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 462.
[85] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 284, Taber, Trih, c. 2, s. 219, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-
Vef, c.1, s. 100, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 149, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 48, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 1, s. 462.
[86] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 284-285, Taber, Trih, c. 2, s. 220, Beyhak, Delil, c. 2, s.
187, bn Esr, Kmil, c. 2,s. 64, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 100, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 149,
Ebu'l-Fid, el-Bidye, c. 3, s. 48, Haleb, nsnu'l-uyn,c.1, s. 462.
[87] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 284-285, Taber, Trih, c. 2, s. 220, Beyhak, c. 2, s. 187, bn
Seyyid, Uyun, c. 1, s. 100,Zeheb, s. 149, E bu'j-Fid, c. 3, s. 48, Haleb, c. 1, s. 462.
[88] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 285, Beliurf, c. 1 , s. 229-230, Taber, c. 2, s. 220, Ebu'l-Ferec, c.
1, s. 191, bn Seyyid, c.1, s. 1 00, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 149, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 48, Haleb, c.1, s.
462.
[89] bn shak, bn Hiam, c, 1, s. 285, Taber, c. 2, s. 220, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 191, bn Seyyid, c. 1,
s. 100, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 149, E bu'l-Fid, c. 3, s. 48, Haleb, c. 1, s. 462.
[90] Beliurf, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 230.
[91] bn shak, c.1 ,s.285, Beliurf, c. 1, s. 230, Taber, c. 2, s. 220, Ebu'l-Ferec, c.1, s. 191, bn Esr,
Kmil, c.2, s. 64, Zeheb, T rfhu'l- slm, s. 149-150, E bu'l -F id, c. 3, s. H al ebf, c. 1, s. 462.
[92] b n shak, Kit bu'l-m bte d ve'l-m eb'as, c. 3, s. 136, Be yhak f, D eli I, c. 2, s. 187. Ze hebf,
T rfhu'I- sim, s. 150, E bu'l-F id, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 42.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/304-306.
[93] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 285, Taber, Trih, c. 2, s. 220, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 64, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c.1, s. 1 00, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 152, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3,
s. 48.
[94] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 202.
[95] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 285, bn Sa'd, c. 1, s. 202, Belzur, Ensbu'l-erf, 1, s. 100,
Zeheb, s. 152, Ebu'l-Fid, c.3, s. 48.
[96] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 285, Taber, c. 2, s. 220, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 64-65, bn Seyyid,
c. 1, s. 100, Zeheb,Trhu'l-slm, s. 152, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 48, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 463.
[97] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 285, bn Sa'd, c. 1, s. 202, Belzur, c. 1, s. 231 -232, Taber, c. 2,
s. 220, bn Esr, c. 2, s. 65,bn Seyyid, c. 1, s. 1 00, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 152, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 48,
Haleb, c. 1, s. 463.
[98] bn a'd, Tabakt, c. 1, s. 202, Ykub, Trih, c. 2, s. 25.
[99] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 285, bn Sa'd, c. 1, s. 202, Belzur, c. 1, s. 232, Ykub, c. 2, s. 25,
Taber, c. 2, s. 220, bn Esr, c. 2, s. 65, Zeheb, s. 152, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 48, Haleb, c. 1 , s. 463.
[100] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 285, Taber, c. 2, s. 220, bn Esr, c.2, s. 65, bn Seyyid, c. 1, s. 1
00, Zeheb, s. 152, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 48, Haleb, c. 1, s. 463.
[101] Kastalni, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 60, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 , s. 463.
[102] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 231-232.
[103] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 285-286, Taber, Trih, c. 2, s. 220, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
65, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 100, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 153, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 48, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 463.
[104] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 232.
[105] bn shak, bn Hiam, c.1 , s. 286, Taber, Trih, c. 2, s. 220, bn Esr, c.2, s. 65, bn Seyyid, c. 1
, s. 1 00, Zeheb, s. 153, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 48, Haleb, c. 1, s. 463.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/306-308.
[106] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 202.
[107] bn Sa'd, c. 1, s. 202, Belzur, c. 1, s. 231.
[108] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 231.
[109] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 202.
[110] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 202, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 231.
[111] Buhr, Trhu'l-kebfr, c. 7, s. 51, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 187, Zeheb, Trhu'l-
slm, s. 149, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 42.
[112] Belazuri, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 231.
[113] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 202, Taber, Trih, c. 2, s. 219.
[114] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 231.
[115] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 202.
[116] Sd: 5-8.
[117] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 202-203.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/308-310.
[118] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 303, E bu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 192-193,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c.2, s. 277-278, Ebu'l-Ferecbn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 186, Heysem,
Meonau'z-zevid, c. 8, s. 228.
[119] bn Sa'd. Tabakt. t 1. s. 203.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/310-311.
[120] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 315, Taber, Tefsir, c. 15, s. 164, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 1 , s. 205, Kurtubi,Tefsir, c. 10, s. 328, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3, s. 62, Hzin, Tefsir, c. 3, s.
180, Suyt, Drru'l-mensr, c. 4, s. 202.
[121] "zerimizden vebal kalkncaya kadar" (Zrknf, Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 1, s. 257).
[122] Nadr b. Haris, meyye b. Halef ve E bu Cehil (Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1 , s. 142).
[123] Yemmeli Mseylimet'l-Kezzab "Rahmn'l-Yemme"diye anlrd (Sheyl, Ravdu'l-nf, c.
7, s. 443, Ebu'l-Fid, el-Bidyeve'n-nihye, c. 5, s. 50).
[124] Yan nda a k lanm b eyanat hvf sahife ler (E bu'l -Fi d, Tefsir, c. 3, s. 1 80, S uyutf, D
rru'l -m ens r, c. 4, s. 2 03.
[125] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 1, s. 31 5-31 9, Taber, Tefsir, c. 15, s. 164-166, Vahidi,
Esbb'n-nzl, s. 198-199, Kurtubi,Tefsir, c. 10, s. 128-130, Ebu'l-Fid, Tefsir, c . 3, s. 62-63, H zi n,
Tefsir, c. 3, s. 180 -181 , Suyt, D rru'l -m e nsr, c. 4, s. 202-203.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/311-316.
[126] En'm: 4-11 .
[127] Ra'd: 31-32.
[128] Furkan: 7-10.
[129] Furkan: 20-21.
[130] sr: 90-97.
[131] Ra'd: 30.
[132] Sebe: 9.
[133] Saffat: 176-177.
[134] Nahl: 57.
[135] Duhan: 14.
[136] Kalem: 2.
[137] Tr: 29.
[138] Kalem: 4-6.
[139] Zriyt: 52-53.
[140] Ynus 2.
[141] Sd:,4.
[142] sr: 47.
[143] Buruc: 19,21, 22.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/317-321.
[144] bnshak,bnHiam, Sre, c. 1, s. 321-322, Taben, Tefer, c. 15, s. 191, 192, Fahru'r-Rz, Tefefr,
c. 21, s. 82, Kurtubi, Tefar, c. 10, s. 346-347, bn Se^id, Uynu'l-eser, c. 1, s. 108-109, Etau'l-Fid, Tefar,
c. 3, s. 71-72, Suyuti Drm'l-mensr, c.4, s. 210.
[145] Kehf 23-24.
[146] Kehf 1-26, 83-98.
[147] sr: 85.
[148] bn shak.bnHiam, Sre.d, s. 334-335.
[149] Fussilet: 26.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/321-323.
[150] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 321, Bevtakf, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 202, Zeheb,
TrViu'l-sJm, s. 157.
[151] bn Habib, Kitbu'l-muhabber, s. 161.
[152] bn shak, bn Hiam, Sre.d, s. 321, Taber, Tefsir, c. 13, s. 182.
[153] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 139-140.
[154] bn shak, bn Hiam, Sre.c.l, s. 321, Taber, Tefsir, c. 13, s. 182, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 21, s.
82.
[155] bn shak, bn Hiam, Sre.c.l, s. 383.
[156] bn shak, bn Hiam, Sre.c.l, s. 383-384, Taber, Tefsir, c. 13, s. 182. Fahru'r-Rz, Tefsir, c.
21, s. 82.
[157] bn shak, bn Hiam, Sre.c.1, s. 321, Taber, Tefsir, c. 13, s. 182.
[158] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 384, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 88.
[159] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 140-141.
[160] Ftr: 42, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 139.
[161] bn shak, bn Hiam, Sre.c.1, s. 321, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 139-140, Taber, Tefsir,
c. 1 3, s. 182.
[162] Nahl: 103, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 1 40-1 41.
[163] Furkan: 4-7, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 141. 16O.sr: 88.
[164] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 140.
[165] Kamer: 45.
[166] Taber, Trih, c. 2, s. 296.
[167] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 367, Vkd, Megz, c. 1 ,s.149.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/324-327.
[168] A'rf 157-158.
[169] Cum'a: 2.
[170] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 52, Buhr, Sahih, c. 2, s. 220, Mslim , Sahih, c. 2, s. 761, E
bu Dvud, Snen, c. 2,s. 296, Nesai, Snen, c. 4, s. 1 39.
[171] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 322, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 232-233, Buhr, Sahih,
c. 6, s. 88, Mslim,Sahih, c. 1, s. 140-141, Taber, Trih, c. 2, s. 205, Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 21 3-21
4, Beyhak, Snen, c. 9, s. 6. Vahidi, Esbb'n-nzl, s. 5-6, Begavf, Mesbihu's-snne, c. 2, s. 174, Ebu'l-
Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1 ,s. 162, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 48, bnSeyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 85-86,
Zeheb, Trhu'l-slm , s. 117, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c . 3, s. 3.
[172] Ankebt: 48.
[173] Ynus 16.
[174] ra: 52.
[175] Buhr, Sahih, c. 8, s. 148.
[176] Mecm: 2-4.
[177] el-Hkka: 43-47.
[178] Hd: 36-48.
[179] Hd: 49.
[180] Ali-imrn: 33-43.
[181] li-mrn: 44.
[182] Ysuf 4-101.
[183] Ysuf 102.
[184] Kasas: 3-43
[185] Kasas: 44-46.
[186] Yasin: 40.
[187] Yasin: 38.
[188] Enbiy: 30.
[189] er-Rahmn: 7.
[190] Fussilet: 11.
[191] Neml: 88.
[192] A'rf 172-173.
[193] Hicr:22.
[194] Nahl:68-69.
[195] En'm: 38.
[196] sr: 85.
[197] Csiye: 29.
[198] sr: 44.
[199] Nemi: 61.
[200] Ynus: 92.
[201] er-Rahmn: 33.
[202] ra: 29.
[203] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/327-331.
[204] Zemaher, Keaf, c. 2, s. 584, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 22, s. 223.
[205] bn shak, bn Hiam, Sre.d , s. 384, Taber, Tefsir, c.17, s. 96, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3, s. 198.
[206] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 584, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 22, s. 223.
[207] bn shak, bn Hisam, Sre.d, s. 384, Taber, Tefsir, c. 17, s. 96, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3, s. 198.
[208] bn shak, bn Hisam, Sre.c.4, s. 59, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 266, Buhr, Sahh, c. 5, s. 92.
[209] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 136, Buhr, Sahih, c. 5, s. 92, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s.
1 20-1 21.
[210] Enbiy: 98-100.
[211] . bn shak, bn Hiam, c. 1 , s. 384-385, Taber, Tefsir, c . 17, s. 96-9 7, Zemaher, Kef, c.
2, s. 28 4, Farhru'r-R zf Tefsir,c. 22, s. 2 23, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3, s. 198-199.
[212] bn shak, bn Hisam, c. 1,s.385, Taber, Tefsir, c. 1 7, s. 97, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3, s. 199.
[213] Vhidi, Esbb'n-nil, s. 206.
[214] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 385, Taber, Tefsir, c. 17, s. 97, Vahidi, Esbb'n-nzl, s. 206,
Zemaheri, c. 2, s. 584,Fahru'r-Rz, c. 22, s. 222, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 1 99.
[215] Zemahseri, Keaf, c. 2, s. 584, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 22, s. 222.
[216] Vhidi, Esbb'n-nzl, s. 206.
[217] bn shak, bn Hisam, Sre,c.1, s. 385, Taber, Tefsir, c . 1 7, s. 97, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3, s.
199. 21 4.
[218] Zemahseri, Keaf, c. 2, s. 584, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 22, s. 223.
[219] bn shak, bn Hisam, c. 1,s.385, Taber, c. 17, s. 97, Zemahen, c. 2, s. 584. Fahru'r-Rz, c. 22,
s. 223, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 199.
[220] bn shak, bn Hisam, c. 1,s.385, Taber, c. 17, s. 97, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 199.
[221] Vhidi, Esbb'n-nzl, s. 206.
[222] Zemaheri, c. 2, s. 584, Fahru'r-Rz, c. 22, s. 223
[223] Vhidi, Esbb'n-nzl, s. 206.
[224] Vahidi, Esbb'n-nzl, s. 206, Zemaheri, c. 2 , s. 584, Fahru'r-Rz, c. 22, s. 225.
[225] Nesef, Medrik, c. 4, s. 121 -122.
[226] Vhid, Esbb'n-nzl, s. 206.
[227] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 584, Fahru'r-Rz, Tefsir, c . 22, s. 223.
[228] Nesefi, Medrik, c. ,s.122.
[229] Fahru'r-Rz, Tefsir, c .2 , s. 223, Nesefi, Medrik, c. 4, s. 122.
[230] Vhidi, Esbb'n-nzl, s. 206.
[231] bn shak, bn Hisam, Sre,c.1, s. 385, Taber, Tefsir, c. 17, s. 97, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3, s. 584.
[232] bn shak, bn Hiam, c. 1,s.385, Taber, c. 17, s. 97, Zemaheri, c. 2, s. 584. Fahru'r-Rz, c.
22, s. 223, Ebu'l-Fid, c.3, s. 584.
[233] Enbiy: 101-102.
[234] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 385-386, Taber, c. 17, s. 97, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 199.
[235] Enbiy: 26-29.
[236] bn shak, bn Hiam, Sre,c.1, s. 386, Taber, Tefsir, c. 17, s. 97, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3, s. 199.
[237] Zuhruf 57-67.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/331-336.
[238] Zemaheri, Keaf, c. 3, s. 331, Ebussuud, Tefsir, c. 7, s. 180.
[239] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 1, s. 1 37.
[240] Zemaheri, c. 3, s. 331, Fahru'r-Rz, c. 26, s. 107, Meseff, Medrik, c. 3, s. 14, Etau'l-Fid,
Tefsir, c. 3, s. 581, Ebussuud, c.7,s.180.
[241] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 387, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 137, Taber, Tefsir, c.
23, s. 30, Fahru'r-Rz, c.26, s. 107, Kurtubi, Tefsir, c. 15, s. 58, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 581, Hzin, Tefsir, c.
4,s. 13, Beyzv, Tefsir, 2, s. 286, Suyt, Drru'l-mensr, c. 5, s. 270.
[242] bn shak, bn Hiam , c. 1 , s. 387, Belzur, c. 1 , s. 1 37, Zemaheri, c. 3, s. 331, Fahru'r-Rz,
c. 26, s. 107, Nesefi, c. 3,s. 14, Kurtubi, c. 15, s. 58, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 581, Beyzv, c. 2, s. 286,
Ebussuud, c. 7, s. 180, Suyt, c. 5, s. 270.
[243] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 387, Belzur, c. 1, s. 137, Zemaheri, c. 3, s. 331, s. 581, Beyzv,
c. 2, s. 286, Ebussuud,c. 7, s. 180, Suyt, c. 5, s. 270.
[244] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 387, Belzur, c. 1, s. 137, Fahru'r-Rz, c. 26, s. 1 07, Ebu'l-Fid,
c. 3, s. 581 .
[245] bn shak, bn Hiam, c. 1,s.387, Fahru'r-Rz, c. 26, s. 107, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 581.
[246] Zemaheri, c. 3, s. 331, Nesefi, c. 3, s. 14, Kurtubi, c. 15, s. 58, Hzin, c. 4, s. 13. Beyzv, c. 2,
s. 286 E bussuud, c. 7,s. 180.
[247] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 387, Belzur, c. 1, s. 137, Taber, Tefsir, c. 23, s. 30, Zemaheri,
c. 3, s. 331, Nesefi, c. 3,s. 14, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 581, Hzin, c. 4, s. 13, Beyzv, c. 2, s. 286, Ebussuud,
c. 7, s. 180, Suyt, c. 5, s. 270.
[248] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 387.
[249] Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3, s. 581.
[250] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 387, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 137, Taber, Tefsir, c. 23, s.
30, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 581 ,Suyt, Drru'l-mensur, c. 5, s. 270.
[251] Taber, Tefsir, c. 23, s. 30, Suyt, c. 5, s. 270.
[252] Suyt, D rru'l-mensr, c. 5, s. 270.
[253] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 387, Taber, c. 23, s. 31, Vahidi, E sbb'n-nzl, s. 246,
Zemaher, Keaf, c. 3, s. 331 ,Kurtubi, Tefsir, c. 15, s. 58, Nesefi, Medrik, c. 3, s. 14, Ebu'l-Fid, c. 3,
s. 581.
[254] Taber, c. 23, s. 31, Vahidi, Esbb'n-nzl, s. 248, E bu'l-Fid, c. 3, s. 581.
[255] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 387, Taber, c. 23, s. 31 .
[256] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 387.
[257] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 387, Taber, c. 23, s. 31 , Vahidi, Esbb'n-nzl, s. 246, Ebu'l-
Fid, c. 3, s. 581 .
[258] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 387, Taber, c. 23, s. 31, Vahidi, Esbb'n-nzl, s. 246,
Zemaheri, c. 3, s. 331, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 26, s. 107, Kurtubi, c. 15, s. 58, Nesefi, c. 4, s. 1 4, Hzin,
Tefsir, c. 4, s. 13, Beyzv, Tefsir, c. 2, s. 286, Ebussuud,Tefsir, c. 7, s. 180.
[259] Yasin: 36/77-83.
[260] sr: 17/49-52.
[261] Kaf: 50/1-4.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/336-339.
[262] Taber, Tefsir, c. 11, s. 96, Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 228, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 17, s. 75,
Nesefi, Medrik, c. 2, s. 156, Hzin, Tefsir, c. 2, s. 289, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 410, Beyivf, Tefsir, c.
1, s. 442.
[263] Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 410.
[264] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 17, s. 55.
[265] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 229, Hzin, Tefsir, c. 2, s. 289.
[266] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 17, s. 57, Hzin, Tefsir, c. 2, s. 289.
[267] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 194, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 121, Ebu Nuaym,
Delil'n-nbvve, c. 1, s.170, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 30, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 2, s 286-287.
[268] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 229, Fahru'r-Rz, c. 1 7, s. 57, Hzin, c. 2, s. 289.
[269] Zemaheri, c. 2, s. 229, Nesefi, Medrik, c. 2, s. 156, Beyzv, Tefsir, c. 1, s. 442.
[270] Zemaheri, c. 2, s. 229, Fahru'r-Rz, c. 17, s. 57, Nesefi, c. 2, s. 156, Beyzv, c. 1 , s. 442.
[271] Fahru'r-Rz, c. 17, s. 57, Hzin, c. 2, s. 289.
[272] Zemaheri, c. 2, s. 229, Nesefi, c. 2, s. 156-157, Beyzv, c. 1, s. 442.
[273] Fahru'r-Rz, c. 17, s. 57, Hzin, c. 2, s. 289.
[274] Zemaheri, c. 2, s. 229, Nesefi, c. 2, s. 157, Beyzv, c. 1, s. 442.
[275] Hzin, Tefsir, c. 2, s. 289.
[276] Zemaheri, c. 2, s. 229, Nesefi, c. 2, s. 157, Beyzv, c. 1, s. 442.
[277] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 17, s. 57.
[278] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 229, Fahru'r-Rz, c. 1 7, s. 57, Hzin, Tefsir, c. 2, s. 289.
[279] Zemaheri, c. 2, s. 229, Nesefi, Medrik, c. 2, s. 156.
[280] Hzin, Tefsir, c. 2, s. 288.
[281] Hzin, c. 2, s. 288, Beyzv, Tefsir, c. 1, s. 442.
[282] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 228.
[283] Beyzv, Tefsir, c. 1, s. 442.
[284] Zemaheri, c. 2, s. 228, Beyzv, c. 1, s. 442.
[285] Zemaheri, c. 2, s. 228, Fahru'r-Rz, c. 17, s. 57.
[286] Hzin, Tefsir, c. 2, s. 288.
[287] Taber, Tefsir, c. 11, s. 95, Kurtubi, Tefsir, c. 8, s. 319.
[288] Zemaheri, c. 2, s. 228, Kurtubi, c. 8, s. 319, Nesefi, Medrik, c. 2, s. 1 56.
[289] Fahru'r-Rz, c. 17, s. 56, Hzin, c. 2, s. 288.
[290] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 228.
[291] Fahru'r-Rz, c. 17, s. 56, Hzin, c. 2, s. 288.
[292] Beyzvi, Tefsir, c. 1, s. 442.
[293] Ynus: 15-16.
[294] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 388.
[295] Taber, Tefsir, c. 30, s. 330, Zemaheri, Keaf, c. 4, s. 292, Nesefi, Medrik, c. 4, s. 380,
Hzin, Tefsir, c. 4, s. 417,Beyzv, Tefsir, c. 2, s. 579.
[296] bn shak, bn Hiam, c.1, s. 388, Taber, c. 30, s. 331, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32, s. 144,
Kurtubi, Tefsir, c. 20, s. 225,Hzin, Tefsir, c. 4, s. 417, S uyut f, Drru'l-mensr, c. 6, s. 404.
[297] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 388.
[298] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 388, Taber, c. 30, s. 331, Kurtubi, c. 20, s. 225, Suyt, Drru'l-
mensr, c. 6, s. 404.
[299] Taber, c. 30, s. 331, Kurtubi, c. 20, s. 227, Suyt, Drr, c. 6, s. 404.
[300] Vhidi, Esbb'n-nzl, s. 307, Zemaheri, c. 4, s. 292, Nesefi, c. 4, s. 380, Hzin, c. 4, s. 417.
[301] Taber, Tefsir, c. 30, s. 331, Tabernf, Mu'cemu's-safr, c. 1, s. 265, Vahidi, Esbb'n-nzl, s.
307, Zemaheri, Keaf,c. 4, s. 292, Kurtubi, Tefsir, c. 20, s. 227-228, Nesefi, Medrik, c. 4, s. 380,
Hzin, Tefsir, c. 4, s. 417, Beyzv, Tefsir, c. 2, s. 579,Suyt, Drru'l-mensur, c. 6, s. 404.
[302] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32, s. 146.
[303] bn Kuteybe, Te'vflu Mkili'l-Kur'n, s. 185.
[304] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32, s. 144.
[305] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 388, Taber, c. 30, 331, Kurtubi, c. 20, s. 225, Suyt, Drr, c.
6, s. 404.
[306] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32, s. 144.
[307] bn shak, bn Hiam , c. 1, s. 388, Taber, c. 30, s. 331, Fahru'r-Rz, c. 32, s. 144, Kurtubi, c.
20, s. 225, Suyt, Drr, c.6,5.404.
[308] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32, s. 144.
[309] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 388, Taber, c. 30, s. 331, Fahru'r-Rz, c. 32, s. 144, Kurtubi, c.
20, s. 225, Suyt, c. 6, s.404.
[310] Vahidi, Esbb'n-nzl, s. 307, Zemaheri, c. 4, s. 292, Nesefi, c. 4, s. 385, Hzin, c. 4, s. 417.
[311] En'm: 14.
[312] Zemaheri, c. 4, s. 292, Nesefi, c. 4, s. 380, Hzin, c. 4, s. 417, Suyt, c. 6, s. 404.
[313] Zemaheri, c. 4, s. 292, Fahru'r-Rz, c. 32, s. 144, Nesefi, c. 4, s. 380, Hzin, c. 4, s. 417,
Suyt, c. 6, s. 404.
[314] Taber, Tefsir, c. 30, s. 331, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32, s. 1 44, Suyt, Drru'l-mensr, c. 6, s.
404.
[315] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 388, Taber, c. 30, s. 331, Zemaheri, Keaf, c. 4, s. 292,
Fahru'r-Rz, c. 32, s. 144, Nesefi, Medrik, c. 4, s. 380, Hzin, 64-66.
[316] Zmer: 64,66.
[317] Kfirn: 1-6.
[318] . Zemaheri, c. 4, s. 292, Fahru'r-Rz, c. 32, s. 144, Nesefi, c. 4, s. 380, Hzin, c. 4, s. 417,
Suyt, c. 6, s. 404.
[319] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32, s. 144.
[320] Zemaheri, c. 4, s. 292, Fahru'r-Rz, c. 32, s. 144, Nesefi, c. 4, s. 380, Hzin, c. 4, s. 417.
[321] Hzin. Tefsir. c.4. s. 417.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/339-344.
[322] Tirmiz, Snen, c. 5, s. 432, Taber, Tefsir, c. 30, s. 50, Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 514, Sheyl,
Ravdu'l-nf, c. 3, s. 328-329, Kurtubi, Tefsir, c. 19, s. 212, Suyt, Drru'l-mensr, c. 6, s. 314.
[323] bn shak.bn Hiam, Sre.d, s. 389, Belzur, Ensbu'l-erf, 11, s. 151, Kurtubi, Tefsir, c.19, s.
212.
[324] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 209, Nesefi, Medrik, c. 4, s. 332, Suyt, Drru'l-mensr, c.
6, s. 315.
[325] Tirmiz, Snen, c. 5, s. 432, Taber, Tefen-, c. 30, s. 50, Hkim, M stedrek, c. 2, s. 514,
Kurtubi, Tefsiri-, c. 11 , s. 211-212, Suyt, Drr, c. 6, s. 314.
[326] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 389.
[327] bn mmi Mektum, Hz. Hatice'nin days Kays'n olu idi. (bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 514.)
[328] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 209, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 432.
[329] Tirm izf, Snen, c. 5, s. 432, Taber, Tefsir, c. 30, s. 50, Kurtubi, c. 19, s. 211 -212, E tau'l-Fid,
Tefsir, c. 4, s. 470, S uyut f,Drr, c, 6. s. 314.
[330] Belzur, Ensb, c. 1 , s. 152, Taber, c. 30, s. 51, Fahru'r-Rz, c. 31, s. 54, Kurtubi, c. 19, s.
212, Nesefi, c. 19, s. 212.
[331] bn shak, bn Hisam, c. 1, s. 389, Taber, c. 30, s. 51 , Ebu'l-Fid, c. 4, s. 470.
[332] Fahru'r-Rz, c. 31, s. 54, Kurtubi, c. 19, s. 212, Nesefi, c. 4, s. 332.
[333] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 389-390.
[334] bn shak, bn Hisam, c. 1, s. 390, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 3, s. 328, Kurtubi, c. 19, s. 21 2,
Nesefi, c. 4, s. 332.
[335] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 1, s. 390.
[336] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 209, Tirmiz, c. 5, s. 432, Taber, c. 30, s. 51.
[337] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 390.
[338] Abese: 1-16.
[339] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 209, Taber, Tefefr, c. 30, s. 51, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 31, s.
54, Nesefi, Medrik, c. 4,s. 332, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 4, s. 470-471.
[340] Taber, Tefsir, c. 30, s. 51 , Fahru'r-Rz, c. 31, s. 54, Kurtubi, Tefsir, c. 19, s. 21 2, Ebu'l-Fid,
c. 4, s. 471.
[341] Taber, c. 30, s. 51, E bu'l-Fid, c. 4, s. 471 .
[342] Fahru'r-Rz, c. 31, s. 54, Kurtubi, c. 19, s. 212, Nesefi, c. 4, s. 332, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1,
s. 490.
[343] Taber, c. 30, s. 51, Fahru'r-Rz, c. 31, s. 54, Kurtubi, c. 1 9, s. 213, Nesefi, c. 4, s. 332,
Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s.490.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/344-346.
[344] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 308-309.
[345] bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 3, s. 233, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 404, bn Mce,
Snen, c. 1, s. 53, Belzur,Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 158, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 284, Ebu Nuaym ,
Hilyetu'l-evliya, c. 1, s. 1 49, Beyhak, Delil'n-nbvve, c.2, s. 282. bn Abdilbetr, stib, c. 1, s. 179,
Muhibbt-Taben, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 74, Zeheb, Trhu'l-sim, s. 217, Ebu'l-Fid,el-Bidye ye'n-
nihye, c. 3, s. 28.
[346] bn Sa'd, c. 3, s. 233, Ahmedb. Hanbel, c. 1.S.404, bn Mce, c. 1, s. 53, Hkim, c. 3, s. 284,
Ebu Nuaym, c.1 ,s.149,Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 281, bn Abdilberr, c. 1, s. 179, Muhibbt-
Taber, c. 1, s. 74, Zeheb, s. 217, Ebu'l-Fid, c. 3, s.28.
[347] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 339, Taber, Trih, c. 2, s. 220, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 66,
bn Seyyid, Uynu'l-eser,c. 1, s. 100, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 57, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 , s. 478.
[348] bn shak, bn Hisam, c. 1,s.339, Taber, c. 2, s. 220, bn Esir, c. 2, s. 66, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 57,
Haleb, c. 1.S.478.
[349] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 339, Taber, Trh, c. 2, s. 220, bn Esr Kmil, c. 2, s. 66,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.1, s. 1 00, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 57, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 1, s. 475.
[350] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 339, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 66, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 57.
[351] bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 8, s. 261-265, bn Kuteybe, Kitbu'l-marif, s. 112, Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1, s. 160,Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 281-282, bn Abdilberr, stib, c. 4, s.
1865, Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 430, Sheyl, Ravdu'lnf, c. 3, s. 2 20, bn Esr, K mil, c. 2, s. 67,
Kurtubi, Tefsir, c. 10, s. 180, Zeheb, Trhu'l - si m, s. 21 7-21 8, E b u'l-F id, el-Bi dyeve'n-nihye,
c. 3, s. 59, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 648, Haleb, nn, c. 1, s. 483.
[352] bn shak, bn Hiam, c. 1,s.342, Belzur, c. 1,s.198, bn Esr, c. 2, s. 70, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 59,
Haleb, c. 1, s. 478.
[353] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 478.
[354] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 342-343, Belzur, Ensb, c. 1, s. 1 97, Zeheb, Trhu'l-
slm, s. 219, E bu'l-Fid, c. 3,s. 59.
[355] Belzur, Ensb, c. 1, s. 197, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 219, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 59.
[356] bn shak, bn Hiam, c. 1,s.343, Zeheb, s. 219, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 59.
[357] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 343, Belzur, c. 1, s. 197, Zeheb, s. 21 9.
[358] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 343, Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 197, bn Kayy m,
Zdu'l-mead, c. 2, s. 49, Zeheb,Trhu'l- slm, s. 219.
[359] Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 197.
[360] Nahl: 106.
[361] Taber, Tefsir, c. 14, s. 181, Vahidi, Esbb'n-nzl, s. 190, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 3, s. 59.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/346-349.
[362] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 282, Taber, TrT, c. 2, s. 220, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 65,
bn Seyyid, Uvnu'l-eser,c.1,s.100.
[363] bn shak, bn Hiam, Sre.c.1, s. 287-288, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 49.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/349-350.
[364] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 309-31 0, fihm ed b. Han bel, Msned, c. 2, s. 218, Taber,
Trih, c. 2, s. 223, Beyhak,Delil, c. 2, s. 275-276, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 187-188,
Zeheb, Trhu'l-slm, s. 164-165, Ebu'l-Fid, el-Bidyeve'n-nihye, c. 3, s. 46, Heysem, Mecmau'z-
zevid, c. 6, s. 15-16, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 , s. 423.
[365] Taber, Trih, c. 2, s. 223, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 276.
[366] bn shak, bn Hiam, c. 1 , s. 310, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 218, Taber, c. 2, s. 223, Beyhak,
c. 2, s. 276, Ebu'l-Ferec,d ,s.188, Zeheb, s. 165, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 46, Haleb, c. 1, s. 473.
[367] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 310, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 165,
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/350-352.
[368] Hatta insan terslerini ve kokmu eyleri (bn Esr, Kmil, c. 2, s. 70).
[369] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 201, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 1 31, Taber, Trh, c.
2, s. 229, Ebu'l-Ferec bnCevz, el-Vef, c. 1, s. 182, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 21.
[370] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 70.
[371] Ezrak. Ahbru Mekke. c. 2. s. 200. Taber. Trih. c. 2. s. 197.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/352.
[372] bn shak, bn Hiam, Sre, c.1, s. 380, Belnn, Ensbu'l-erf, c. 1,s.12O.
[373] Fahru'r-R z, Tefsir, c. 32, s. 171, Hzin, Tefsir, c. 4, s. 425, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 4, s. 564.
[374] Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 4, s. 564.
[375] Kurtub, Tefsir, c. 20, s. 240.
[376] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32, s. 171, Kurtubi, Tefsir, c. 20, s. 240, Nesefi, Medrik, c. 4, s. 382,
Hzin, Tefsir, c. 4, s. 425,Beyzv, Tefsir, c. 2, s. 581, E bussuud, Tefsir, c. 9, s. 211.
[377] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 1, s. 380, Taber, Tefsir, c. 30, s. 338, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32,
s. 171.
[378] Belzul, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 122, Taber, Tefsir, c. 30, s. 339, Hzin, Tefsir, c. 4, s. 425.
[379] Taber, Tefsir, c. 30, s. 338-339.
[380] Zemaheri, Ke ssf, c. 4, s. 297, F ahru'r-R zf, Tefsir, c. 32, s. 171,1 73, M eseff, M edrik, c.
4, s. 38 2, 383.
[381] Taber, c. 30, s. 339, Fahru'r-RzT, c. 32, s. 171 , Kurtubi, c. 20, s. 240, Nesefi, c. 4, s. 382,
Hzin, c. 4, s. 425, Beyzv,c.2,s.581,Ebussuud,c.9,s. 211.
[382] Taber, Tefsir, c. 30, s. 338.
[383] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 380, Belzur, Ensb, c. 1, s. 122, Taber, c. 30, s. 339, Fahru'r-
Rz, c. 32, s. 171, Kurtubi,c. 20, s. 240, Nesefi, c. 4, s. 382, Beyzv, c. 2, s. 581, E bussuud, c. 9, s. 211
.
[384] Taber, Tefsir, c. 30, s. 339, Kad I yaz, e-if, c. 1, s. 291.
[385] Kurtubi, Tefsir, c. 20, s. 240, Ebussuud, c. 9, s. 211.
[386] Taber, c. 30, s. 339, Kad I yaz, e-if, c. 1, s. 291, Kurtubi, c. 20, s. 240. Ebussuud, c. 9, s.
211.
[387] Tebbet: 1-5.
[388] bn shak, bn Hisam, c. 1, s. 380, bnSa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 200, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c.1 ,s. 281, Buhr,Sahih, c. 6, s. 17, Mslim , Sahih, c. 1,s.194, Belzur, Ensb, c. 1.S.120,121,
Taber, Trih, c. 2, s. 216, Beyhak, Delil, c. 2, s.183, Begavf, Mesbfhu's-snne, c. 2, s. 175, Ebu'l-
Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 184, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 60-61.
[389]
[390] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 381, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 316, Belzur, Ensbu'l-erf,
c. 1, s. 1 23, Beyhak,D el il 'n-nbvve, c. 2, s. 195, Kad Iyaz,e-if,c.1, s. 291 , F ahru 'r-R zf,
Tefsir, c. 32, s. 17 3, M uhi bbt-Ta berf, R ydu 'n-n adr,c. 1, s. 81, K urt ubf, Tefsir, c. 20, s. 234, bn
Seyyi d, U yun u'l-eser, c. 1, s. 102, Zeheb f, T rfh u'l- si m, s. 147, E bu'l -Fi d, Tefsir, c. 4,s. 565,
Diyarbekr, Hamfs, c. 1, s. 288.
[391] bn shak, bn Hiam, c.1 , s. 381, Belzur, Ensb, c. 1, s. 123, Beyhak, c. 2, s. 195, Kad lyaz,
c. 1, s. 291 , Fahru'r-Rz, c. 32, s. 172, Muhibb't-Taber, c. 1, s. 81, Kurtubi, c. 20, s. 234, Zeheb, s.
147, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 4, s. 565.
* Hicr'de (Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 316).
[392] bn shak, bn Hiam, t 1, s. 381-382, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 316, Beyhak, c. 2, s. 195,
Fahru'r-Rz, c.32, s.17, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 81, Kurtubi, Tefsir, c. 20, s. 234, Zeheb, Trih, s. 147,
Ebu'l-Fid, c. 4, s. 565, Diyarbekr, Hamfs, c.1,s. 288.
[393] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 316, Beyhak, c. 2, s. 195, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 80, 81, bn
Seyyid, Uyun, c. 1 , s. 103,Ebu'l-Fid, c. 4, s. 565.
[394] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 316.
[395] Ebu Nuaym, D el il 'n-nbvve, c. 1, s. 193, bn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 103, Kastalani,
Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 62.
[396] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32, s. 172.
[397] Beyhak, Delil, c. 2, s. 195, Fahru'r-Rz, c. 32, s. 1 72, Muhibb't-Taber, c. 1, s. 81, Zeheb,
s. 147, Ebu'l-Fid, c. 4, s.565.
[398] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 316.
[399] Ebu Nuaym, c. 1, s. 193, bn Seyyid, c. 1 , s. 103, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 565.
[400] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 316, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 103.
[401] E b u N uaym .Delil 'n-nbvve, c. 1, s. 193, E bu 'I-Fi d, Tefsir, c. 4, s. 565, K asta lnf, M
ev hibu'l -ledn niye, c. 1, s. 6 2.
[402] Ezrak, c. 1 , s. 316, Ebu Nuaym, c. 1, s. 193, Beyhak, c. 2, s. 195, Fahru'r-Rz, c. 32, s. 172,
Muhibbt-Taber, c. 1,s.81, bn Seyyid, c. 1, s. 103, 147, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 565.
[403] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 381, Ezrak, c. 1, s. 316, Belzur, c. 1, s. 81, Kurtubi, c. 20,
s. 234, Ebu'l-Fid, c. 4,s. 565.
[404] bn shak, bn Hiam, Sre, c.1, s. 381, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 316, Belzur, Ensbu'l-
erf, c. 1, s. 123, Kad lyaz, e-if, c.1, s. 291.
[405] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 123.
[406] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 288.
[407] bn shak, bn Hiam, c.1, s. 381, Ezrak, c. 1, s. 316, Belzur, c. 1, s. 123, Beyhak, c. 2, s.
195, Kad lyaz, c.1, s. 291 ,Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 32, s. 172, Muhibbt-Taber, R ydu 'n-n adr, c. 1, s.
81, Kurtubi, Tefsir, c. 20, s. 234, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 103, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 147,
Ebu'l-Fid, c. 4, s. 565, Kastalani, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 62, Diyarbekr,Hamfs, c.1, s. 288.
[408] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 123.
[409] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 381, Ezrak, c. 1, s. 316, Kurtubi, c. 20, s. 234.
[410] Ezrak, Ahbru Mekke, c. 1, s. 316.
[411] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 122, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 147.
[412] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 381-382, Belzur, c. 1, s. 122, Fahru'r-Rz, c. 32, s. 172,
Muhibbt-Taber, c. 1, s. 80,Kurtubi, t 20, s. 234, Zeheb, s. 147, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 565, Kastalani,
rd's-srf, c. 6, s. 25, Diyarbekr, c. 1,s.288.
[413] bn shak, bn Hiam, c. 1,s. 381, Belzur, c. 1, s. 123, Kad Iyaz c.1, s. 291, Muhibbt-Taber,
c. 1, s. 81, Kurtubi, c.20, s. 234.
[414] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 195, Fahru'r-Rz, c. 32, s. 172, Muhibbt-Taber, c. 1, s.
81, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 103, Zeheb, s. 147, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 565.
[415] Muhibbt-Taber, c. 1, s. 81, Kastalani, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 62.
[416] Ebu Nuaym , Delil, c. 1, s. 194, bn Seyyid, c. 1, s. 103, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 565, Kastalani,
Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 62.
[417] Beyhaki, D el il 'n-nbvve, c. 2, s. 195, F ahru'r-R zf, c. 32, s. 172, M u hibb't-Taber, c. 1,
s. 81, Ze hebi, T rhu'l -slm, s. 147.
[418] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 193, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 103, Ebu'l-Fid,
Tefsir, c. 4, s. 565.
[419] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 382, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 195, Fahru'r-Rz,
Tefsir, c. 32, s. 172, Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 81, Kurtubi, Tefsir, c. 20, s. 234-235,
Zeheb, Trhu'l-slm, s. 1 47.
[420] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 234-235, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 147.
[421] Bedrddin Aynf, Umdetu'l-krf, c. 16, s. 97.
[422] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 382, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 244, Buhr, Sahih, c. 4, s.
162, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 194, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 81, Bedrddin Aynf, Umdetu'l-
krf, c. 16, s. 97, Kastalani, rd's-srf, c. 25.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/352-356.
[423] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 384, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 18, bn Hacer, el-sbe,
c. 4, s. 490.
[424] bn Sa'd, Tabakt'l-k br, c. 8, s. 3 6-3 7, Be yhak f, D el il, c. 2, s. 338-339, bn Esr, U
sdu "l-gbe, c. 7, s. 38 4, H ey sem f, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 18.
[425] Beyhak, Delil, c. 2, s. 339, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 18.
[426] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 339.
[427] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 18.
[428] Beyhak, Delil, c. 2, s. 339, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 18.
[429] Belzur, Ensbu'l-esrf, c. 1, s. 131, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 19.
[430] Beyhak, Delil, c. 2, s. 339, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 19.
[431] Belzur, Ensb, c. 1, s. 131, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 1 9.
[432] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 339.
[433] Beyhak, Delil, c. 2, s. 339, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 19.
[434] Belzur, Ensb, c. 1, s. 131, Beyhak, Delil, c. 1, s. 339.
[435] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 19.
[436] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 131.
[437] Heysem Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 19.
[438] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 339.
[439] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 339.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/356-358.
[440] Zerka', Havran'dadr. (Belzur, Ensbu'l-erf, t 1, s. 131)
[441] Beyhak, Delil, c. 2, s. 339, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 19.
[442] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 19.
[443] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 131.
[444] Belzur, Ensb, c. 1, s. 131, Beyhak, Delil, c. 2, s. 339, Heysem, Meanau'z-zevid, c. 6, s.
19.
[445] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 131.
[446] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 338.
[447] bn Sa'd'dan naklen Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 147.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/358-359.
[448] Buhr, Sahih, c. 1, s. 65,131, Mslim,Sahih, c. 3, s. 141 8, Nesai, Snen, c. 1, s. 162. Beyhak,
Delil'n-nbvve, c. 2,s. 279, Zeheb, Trihu'l-slm , s. 216, Kastalani, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s.
62.
[449] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 417, Buhr, Sahih, c. 1, s. 65,131, Mslim, Sahih, c. 3, s.
141 8, Beliur, Ensb, c.1, s. 125, Beyhak, Delil.c. 2, s. 279, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c.1 ,s.
190, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 103, Zeheb,Trihu'l-slm, s. 216, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 44, Heysem, Mecmau'i-ievid, c. 6, s. 17, Kastalani, Mevhib, c.1, s. 62.
[450] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 417,Buhr, c. 1, s. 131, Mslim, c. 3, s. 1419, Nesai, Snen, c. 1, s.
162, Beyhak, c. 2, s.279, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 1 90, Zeheb, s. 216, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 44, Diyarbekr,
Hamfs, c. 1, s. 292.
[451] Buhr, c. 1, s. 65, Mslim, c. 3, s. 1418, Beyhak, c. 2, s. 279.
[452] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 397, Ebu Nuaym , Delil, c. 1, s. 266-267, Heysem,
Mecmau'i-ievid, c. 1, s. 17.
[453] Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 267, Heysem, Mecmau'i-zevid, c. 6, s. 17.
[454] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 397, Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 267, Heysem, c. 6, s. 17.
[455] Beliurf, Ensbu'l-esrf, c. 1, s. 125, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267, Heysem, c. 6, s. 17.
[456] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 397, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1419, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s.
279, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 216.
[457] Ahmed b. Hanbel, c. 1,s.417, Buhr, Sahih, c. 1 , .65, 131, Mslim, c. 3, s. 1418, Nesai, Snen,
c. 1,s.162, Beyhak,c. 2, s. 279, Zeheb, s. 216, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 44, Heysem, Mecmau'i-ievid, c. 6, s.
17, Diyarbekr, Hamfs, c. 1, s. 292.
[458] Mslim, c. 3, s. 1418, Beyhak, c. 2, s. 279, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 103, Zeheb, s.
216.
[459] Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 286.
[460] Nesai, Snen, c. 1 , s. 162, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 103.
[461] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 417, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 190, Ebu'l-Fid, c. 3, s.
44, Diyarbekr, c. 1, s. 292.
[462] Belzuri, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 125, Heysem, Mecmau'i-zevid, c. 6, s. 17.
[463] Buhr, Sahih, c. 1, s. 1 31, Kastalani, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 62, Haleb, nsnu'l-uyn,
c. 1, s. 469.
[464] Mslim, c. 3,5.141 8,Belzur,c. 1,s. 125, Ebu Nuaym,c.1,s. 267, Beyhak, c. 2, s. 279, bn
Seyyid, c.1, s. 104, Zeheb,s. 216, Haleb, c. 1, s. 469.
[465] Buhr, c. 1, s. 131, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 7, Kastalani, c. 1 , s. 62, Haleb, c. 1, s.
469.
[466] Buhr, c. 1 , s. 131, Mslim, c. 3, s. 1418, Beliurf, c. 1, s. 1 25, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267,
Beyhak, Snen, c. 9, s. 7,Heysem, c. 6, s. 17, Kastalani, c. 1, s. 62, Haleb, c. 1, s. 469.
[467] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 417, Buhr, c. 1, s. 65, Mslim, c. 3, s. 1418, Beyhak, Delil, c. 2, s.
Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 1 ,s. 190, Zeheb, s. 21 6, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 44, Kastalani, c. 1 ,s.62.
[468] Buhr, c. 1, s. 131 , Beliurf, c. 1, s. 125, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267, Nesai, Snen, c. 1 , s. 1 62,
Beyhak, Snen'l-kbr,c. 9, s. 7, Heysem, c. 6, s. 18, Kastalani, c. 1, s. 62, Haleb, c. 1, s. 469.
[469] Buhr, c. 1, s. 131, Beyhak, Snen, c. 9, s. 7, Kastalani, c. 1, s. 62, Haleb, c. 1.S.469.
[470] Buhr, c.1, s. 131 .Mslim, c. 3, s. 1 418, Beyhak, Delil, c. 2, s. 279, Zeheb, s. 216.
Kastalani, c. 1, s. 62, Haleb, c.1,s. 469.
[471] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 417, Buhr, c. 1, s. 65, Ebu Nuaym, c. 1 , s. 267, Beyhak, c. 2, s.
279, Ebu'l-Ferec, c. 1, s.190, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 44, Diyarbekr, c. 1, s. 292.
[472] Buhr, Sahih, c. 1, s. 131 , Mslim , Sahih, c. 3, s. 1418, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s.
279, Zeheb, Trihu'l-slm ,s. 216, Kastalani, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 62, Haleb, nsnu'l-uyn, c.
1, s. 469.
[473] Buhr, c. 1, s. 65, 131, Mslim, c. 3, s. 141 8, E bu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 1 , s. 267,
Nesai, Snen, c. 1, s. 162,Beyhak, Delil, c.2,s. 279, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.1 03, Zeheb, s.
216,Heysem, Mecmau'i-ievid, c. 6, s. 18, Kastalani,c.1, s. 62, Haleb, s. 469.
[474] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 417, Buhr, c. 1, s. 65,131, Mslim ,c.3, s. 141 8 Ebu
Nuaym, c. 1, s. 267, Nesai, Snen, c. 1, s. 162, Beyhak, c. 2, s. 279, E bu'l-Ferec, c. 1, s. 190, bn
Seyyid, c. 1, s. 103, Zeheb, s. 216, Heysem, c. 6, s. 18,Kastalani, s. 62, Haleb, s. 469.
[475] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 41 7, Ebu'l-Ferec bn Cevif, el-Vef, c. 1, s. 190, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 44,Diyarbekr, c. 1 , s. 292.
[476] Buhr, c. 1, s. 65, Mslim, c. 3, s. 1418, bn Seyyid, c.1 ,s.1O3, Zeheb, s. 21 6.
[477] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 125, Nesai, Snen, c. 1, s. 162, E bu Nuaym, c. 1, s. 267,
Beyhak, c. 2, s. 279, Heysemi ,c. 6, s. 18.
[478] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 417, Buhr, c. 1, s. 65, Mslim, c. 3, s. 1 418, Beyhak, c. 2, s. 279,
Ebu'l-Ferec, c. 1.S.190, Zeheb, s. 216, E bu'l-Fid, c. 3, s. 44.
[479] Buhr, c. 1,3.131, Beliurf, c. 1, s. 125, Nesai, c. 1, s. 62, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267, Heysem, c.
6, s. 6, s. 18, Haleb,c.1, s. 469.
[480] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 417, Mslim, c. 3, s. 1418, Nesai, c. 1, s. 1 62, Beyhak, c. 2, s. 279,
Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 190, Zeheb, s. 216, E bu'l-F id, c. 3, s. 44, Kastal nf, c. 1, s. 62, Diyarbekr, c. 1,
s. 292.
[481] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 393, Beliurf, c. 1,s.125, Nesai, c. 1,s.162, Ebu Nuaym, c. 1,s.267,
Beyhak, c. 2, s. 279, Heysem, c. 6, s. 18, Kastalani, c. 1, s. 62, Haleb, c. 1, s. 469.
[482] Buhr, Sahih, c. 1, s. 65,132.
[483] Buhr, c. 1, s. 65,132, Mslim, c. 3, s. 1418, Beliurf, c. 1, s. 1 25, Nesai, c. 1, s. 162, Ebu
Nuaym, c. 1, s. 267, Beyhak, c. 2, s. 279.
[484] Ahmed b. Hanbel, c.1, s. 417, Buhr, c. 1, s. 65, Nesai, c. 1, s. 162, Ebu'l-Ferec, c. 1,s.19O,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 44.
[485] Buhr, c. 1, s. 132, Mslim, c. 3, s. 1 418, Beliurf, c. 1, s. 125, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267,
Beyhak, c. 2, s. 279, Zeheb, s. 216, Heysem, c. 6, s. 18, Kastalani, c. 1, s. 62, Haleb, nsnu'l-uyn, c.
1 , s. 469.
[486] Buhr, c. 1, s. 132, Mslim, c. 3, s. 1418, Beyhak, c. 2, s. 279, Zeheb, s. 216.
[487] Buhr, c. 1, s. 132, Beyhak, Snen, c. 9, s. 7, Haleb, c. 1,s.469.
[488] Buhr, c. 1, s. 132, Mslim, c. 3, s. 1418, Beyhak, Snen, c. 9, s. 7, Delil, c. 2, s. 279,
Zeheb, s. 216, Kastalani, c. 1 ,s. 62, Haleb, c. 1,5.469.
[489] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 417, Buhr, c. 1, s. 65, Mslim , c. 3, s. 1418, Beyhak, Snen, c. 9,
s. 7, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s.190,Ebu'l-Fid, c. 3, s. 44, Kastalani, c. 1, s. 62, Diyarbekr, c. 1, s. 292.
[490] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 393, Buhr, c. 1, s. 65, Mslim, c. 3, s. 1418, Beyhak, c. 2, s. 279,
Zeheb, s. 216.
[491] Buhr, Sahih, c.1, s. 65.
[492] Mslim, Sahih, c. 3, s. 141 8, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267, Beyhak, c. 2, s. 279, Zeheb, s. 21 6,
Heysem, Mecmau'i-zevid,c. 6, s. 18.
[493] Mslim, c. 3, s. 1418, Beyhak, c. 2, s. 279, Zeheb, s. 216, Haleb, c. 1 , s. 469.
[494] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 267, Heysem, Mecmau'i-ievid, c. 6, s. 18.
[495] Mslim, Sahih,c. 3, s. 1418, Beyhak,Delil'n-nbvve.c. 2,s. 279, Zeheb, Trhu'l-slm, s.
217, Heysem, Mecmau'i-levid, c. 6, s. 18, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 469.
[496] Buhr, Sahih, c.1, s. 132, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1418, Beyhak, Delil, c. 2, s. 279, Kastalani,
Mevhibu'l-lednniye, c.1, s. 62, Haleb, c.1, s. 469.
[497] Buhr, c. 1 ,s. 1 32, Mslim, c. 3, s. 1418, Nesai, Snen, c. 1, s. 162, Beyhak, Snen'l-kbr,
c. 9, s. 7, Delil, c. 2, s.279, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 216, Kastalani, Mevhibu'l-lednniye, c. 1 , s. 62.
[498] Buhr, c. 1, s. 132, Nesai, c. 1, s. 162, Kastalani, c. 1, s. 62.
[499] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 417, Buhr, c. 1 , s. 132, Mslim, c. 3, s. 1418, Beliurf, c.
1, s. 125, Nesai, c. 1 ,s.162, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267, Beyhak, c. 2, s. 279, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 1 90,
Zeheb, s. 216, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 44, Heysem, c. 6,s. 18, Kastalani, c. 1, s. 62, Diyarbekr, Hamfs, s.
1,s.293, Haleb, c. 1,s.469.
[500] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 393, Mslim, c. 3, s. 1419, Beyhak, c. 2, s. 279.
[501] Buhr, c. 1 , s. 132, Mslim, c. 3, s. 1419, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267, Beyhak, c. 2, s. 279,
Zeheb, s. 21 6, Heysem, c. 6,s. 18, Kastalani, c. 1, s. 62.
[502] Beliurf, Ensbu'l-esrf, c. 1, s. 125, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267, Heysem, c. 6, s. 18.
[503] Heysem, Mecmau'i-ievid, c. 6. s. 18.
[504] Buhr, c.1, s. 132, Mslim, c. 3, s. 1 418, Nesai c. 1,s.162, Ebu Nuaym, c.1, s. 267, Beyhak, c.
2, s. 279, Zeheb, s.217, Heysem, c. 6, s. 18, Kastalani, c. 1, s. 62, Haleb, c. 1, s. 470.
[505] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 23, Mslim , c. 3, s. 1420, Beyhak, c. 2, s. 279.
[506] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 397.
[507] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 23, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 397, Mslim, c. 3, s. 1420.
[508] Mslim, c. 3, s. 1418, Beyhak, c. 2, s. 279, Zeheb, s. 216.
[509] Zeheb, Trhu'l-slm, s. 217.
[510] bn Sa'd, c. 2, s. 23, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 397, Nesai, c. 1, s. 162, Beyhak, c. 2, s. 280,
Zeheb, s. 21 6, Heysem,c 6, s. 18, Haleb, c. 1, s. 470.
[511] Buhr, c. 1, s. 65, Mslim, c. 3, s. 1418, Nesai, c. 1, s. 1 62, Beyhak, c. 2, s. 280, Zeheb, s.
216, Heysem, c. 6, s. 18,Haleb, c.1, s. 470.
[512] Buhr, c. 1 , s. 132, Mslim, c. 3, s. 1 418, Beliurf, c. 1, s. 125, Nesai, c. 1, s. 162, E bu
Nuaym, c. 1, s. 267, Beyhak,c. 2, s. 280, Zeheb, s. 217, Heysem, c. 6, s. 18, Kastalani, c. 1,s.62,
Haleb, c. 1,s.47O.
[513] Buhr, Sahih, c. 1, s. 132, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1418-1419, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve,
c. 1, s. 267, Zeheb,Trihu'l-slm, s. 217, Heysem, Mecmau'i-zevid, c. 6, s. 18, Haleb, nsnu'l-uyn,
c. 1, s. 470.
[514] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 393, 417, Mslim , c. 3, s. 1419, Zeheb, s. 217, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c.3, s. 44, Diyarbekr, Hamfs, c. 1, s. 293.
[515] Mslim, c. 3, s. 1 418, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 280, Zeheb, s. 217, Ebu'l-Fid, c. 3,
s. 44, 45, Haleb, c. 1,s.470.
[516] Buhr, Sahih, c.1, s. 65.
[517] Mslim, c. 3, s. 1419, Beyhak, c. 2, s. 280, Zeheb, s. 217, E bu'l-Fid, c. 3, s. 44, 45, Haleb,
c. 1, s. 470.
[518] Nesai, Snen, c. 1.S.162.
[519] Mslim, c. 3, s. 1419, Beyhak, c. 2, s. 280.
[520] Buhr, Sahih, c.1, s. 65.
[521] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 23, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 397.
[522] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 280.
[523] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 417, Buhr, c. 1, s. 65, Diyarbekr, c. 1, s. 293.
[524] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 417, Mslim, c. 3, s. 1419, Diyarbekr, c. 1, s. 293.
[525] bn Sa'd, c. 2, s. 23, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 397, Buhr, c. 1, s. 132, Mslim , c. 3, s. 1419,
Nesai, c. 1, s. 162, Ebu'l-Ferec bn Cevif, el-Vef, c. 1, s. 191, Zeheb, s. 216, Kastalani, Mevhibu'l-
lednniye, c. 1, s. 62, Haleb, c. 1, s. 470.
[526] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1419, Beyhak, Delil, c. 2, s. 280.
[527] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 23, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 397, Mslim, Sahih, c.
3, s. 1 420, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 280.
[528] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 417,puhr, Sahih, c. 1, s. 132, Mslim, c. 3, s. 1419. Ebu'l-Ferec bn
Cevif, el-Vef, c.1 ,s.191,Zeheb, Trihu'l-slm, s. 217, Kastalani, Mevhibu'l-lednniye, c. 1 , s. 62,
Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 470.
[529] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 393, Mslim, c. 3, s. 1419.
[530] Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 267, Heysem, Mecmau'i-zevid, c. 6, s. 18.
[531] Beliur, Ensbu'l-esrf, c. 1, s. 125, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267, Heysem, c. 6, s. 18.
[532] Beliur, Ensb, c. 1 , s. 125, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267.
[533] Ebu Nuaym, c. 1, s. 267, Heysem, c. 6, s. 18.
[534] Heysem, Mecmau'i-ievid, c. 6, s. 18.
[535] Beliur, c. 1, s. 125, Ebu Nuaym, c. 1, s. 267, Heysem, c. 6, s. 18.
[536] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 267.
[537] Ebu Nuaym, c.1, s. 267, Heysem, c. 6, s. 18.
[538] Beliur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 125.
[539] Ebu Nuaym, c.1, s. 267, Heysem, c. 6, s. 18.
[540] Beliur, c. 1, s. 125, Ebu Nuaym, c.1, s. 267, Heysem, c. 6, s. 18.
[541] Ebu Nuaym, c.1, s. 267, Heysem, c. 6, s. 18.
[542] Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 267.
[543] Ebu Nuaym, c. 1, s. 267, Heysem, c. 6, s. 18.
[544] Beliur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 125, Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 267, Heysem, Mecmau'i-
zevid, c. 6, s. 18.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/359-366.
[545] bnEbi eybe, Musannef, c. 14, s. 297, Ahmed b. Hanbel.Msned.c. 2, s. 204. Buhr, Sahh.c.
6, s. 34-35, E bu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 1, s. 209, Beyhak, Delil, c. 2 , s. 274, Ebu'l-Ferec bn
Cevz, el-Vef, c. 1, s. 190, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 215, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 46,
Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 16.
[546] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 31 5, 319, Taber, Tefsir, c. 15, s. 164-166, Vahidi, Esbb'n-
nzl, s. 198-199, Kurtubi,Tefsir, c. 10, s. 128 -130, E bu 'I-Fi d, Tefsir, c. 3, s. 62-63, H lin, Tefsir, c.
3, s. 180-181, Suy utf, D rru'l-m ensr, c. 4, s. 202, 203.
[547] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 319, Taber, Tefsir, c. 15, s. 166, Ebu Nuaym, Delil, c. 1 , s.
205, 206, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 190, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 153-154.
[548] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 319, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 205-206,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 1 90, Zeheb, Tfhu'l-slm, s. 153-154.
[549] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 319-320, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 206,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 190, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 108, Zeheb, Trhu'l-slm , s.
1 53-1 54, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 4243.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/366-368.
[550] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 166-167, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 86, bn Hacer, el-
sbe, c. 3, s. 410
[551] Beyhak, Delil, c. 2, s. 167, bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 86.
[552] Beyhak, Delil, c. 2, s. 167, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 86, bn Hacer, c. 3, s. 41 0.
[553] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 215, Hkim , Mstedrek, c. 3, s. 369, Beyhak, Delil, c. 2, s.
166-167, bn Esr, Usd,c. 3, s. 86, Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 2, s. 336, Zeheb, Trhu'l-slm,
s. 140, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.29.
[554] bn Kuteybe, Kitbu'l-marif, c. 101, Beyhak, Delil, c. 2, s. 167, bn Esr, Usd, c. 3, s. 86, bn
Hacer, c. 3, s. 410.
[555] bn Sa'd, c. 3, s. 215, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 369, Beyhak, c. 2, s. 167, bn Esr, c. 3, s. 86,
Muhibbt-Taber, c. 2,s. 336, Zeheb, s. 140, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 29, bn Hacer, c. 3, s. 410.
[556] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 86.
[557] bn Sa'd, c. 3, s. 215, Hkim, c. 3, s.369, Beyhak,c. 2, s. 167, bn Esr, c. 3, s. 86, Muhibbt-
Taber, c. 2, s. 336, Zeheb, s. 140, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 29.
[558] Beyhak, Delil, c. 2, s. 167, bn Esr, Usd. c. 3, s. 86.
[559] Buhr'nin Trh'inden naklen bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 410.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/368-369.
[560] Hkim , Mstedrek, c. 3, s. 360. E bu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1, s. 89, Muhibbl-Taber,
Rydu'n-nadr, c. 2, s. 353, bn H acer, c. 1, s. 545, Ta ber nfden nakl en H eyse m T, M ecm au'i-
zevid, c. 9, s. 151 .
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/369.
[561] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 55, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 446.
[562] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 55.
[563] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 446.
[564] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 55, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 , s. 446.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/369-370.
[565] bn Sa'd, c. 3, s. 116, (tan .Abdilber, lstib.c.4, s. 1474, IbnEsr, Usd, c. 5, s. 181, IbnHacer, el-
lsbe, c. 3, s. 421.
[566] bn Sa'd, c. 3, s. 116, bn Esir, c. 5, s. 181, tan Hacer, c. 3, s. 421.
[567] bn Sa'd, c. 3, s. 116-117, bn Aicdilberr, stib, c. 4, s. 1473, bn E ar, Usd, c. 5, s. 181 .
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/370.
[568] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 156.
[569] bn shak, tan Hiam, Sre, c.1, s. 339-340, Belzur, Ensb, c. 1, s. 196-197, bn Abdilberr,
stib, c. 4, s. 1849.
[570] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 195.
[571] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 196, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 69.
[572] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 340, Belzur, c. 1, s. 196, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 218, Hzin,
Tefsir, c. 4, s. 385.
[573] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 196, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 69, Usd,c.7, s. 123, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 1, s. 482.
[574] Zeheb, Trhu'l-slm, s. 1 28, Kastalani, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 66.
[575] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 482.
[576] Belzur, Ensb, c. 1, s. 196, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 69, Usd, c. 7, s. 123.
[577] Belzur, c. 1, s. 196; bn Esr, Kmil, c. 2, s. 69, Usd, c. 7, s. 123, Haleb, c. 1, s. 482.
[578] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 340, Beyhak, Delil, c. 2, s. 283, bn Abdilberr, stib, c.1,
s. 849, bn Esr, Usd, c. 7,s. 123, Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 117, Zeheb, s. 218, Hzin,
Tefsir, c. 4, s. 385, Kastalani, c. 1, s. 66.
[579] bn shak, bn Hiam, Sre, c.1, s. 340, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 117, Hzin, c. 4, s. 385, bn
Hacer, c. 4, s. 312.
[580] Belzur, Ensb, c. 1 , s. 196, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 69, Usd, c. 7, s. 123, Haleb, c. l.s.482.
[581] bn shak, bn Hiam, c. 1,s.34O, Belzur, c. 1,s.196, Beyhak, Delil, c. 2, s. 283, bn Esr,
Kmil, c. 2, s. 69, Usd, c.7, s. 123, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 117, Zeheb, s. 218, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 59,
bn Hacer, c. 4, s. 312, Hzin, c. 4, s. 385, Kastalani,c.1, s. 66. Haleb, c.1, s. 482.
[582] Belzur, Ensb, c. 1, s. 196, bn Esr, c. 2, s. 69, Usd, c. 7, s. 123, Haleb, c. 1, s. 482.
[583] Belzur, c. 1, s. 196 Zrknf, Mevhib erhi, c. 1, s. 269-270.
[584] Kurtubi, Tefsir, c. 16, s. 189, Suyt, Esbb'n-nzl, s. 1 96.
[585] Ahkf 11.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/370-372.
[586] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 482.
[587] Mus'abu'z-Zbeyyrf, Nesebi Kurey.s. 147, bn Kuteybe, Kitbu'l-marif, s. 77, bn Abdilberr,
stib, c.4,s. 1946, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 3, s. 222.
[588] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 196, bn Esr, Kmil, c . 2,s. 70, bn Hacer, el-sbe, c. 4, s.
475.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/372.
[589] bn Kuteybe, Kitbu'l-marif, s. 77.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/372.
[590] Belzur, Ensb, c. 1, s. 195, bn Hacer, el-sbe, c. 4, s. 399.
[591] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 341, Belzur, Ensb, c. 1, s. 195, bn Hazm, Cevmiu's-Sre,
s. 55, bn E ar, Kmil, c.2, s. 69, Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 117, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ye'n-nihye, c. 3, s. 58.
[592] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 195.
[593] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1 , s. 341, Belzur, Ensb, c. 1, s. 195, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
69, Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 117-118, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 , s. 482.
[594] Belzur, Ensb, c. 1, s. 195, bn Esr, c. 2, s. 69, Haleb, c. 1.S.482.
[595] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 341, Belzur, c. 1, s. 1 95, bn Esr, c. 2,s. 69, Muhibbt-Taber,
c. 1, s. 11 8, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 58, Haleb, c. 1 , s. 482.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/372-373.
[596] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 230, 231, Belzur, c. 1 ,s. 1 94, bn Esr, c. 2, s. 68, Usd, c.
3, s. 136,1 37, bn Hacer, el-stae, c. 2, s. 256.
[597] Belzu, Ensb, c. 1, s. 185, bn Haim, Cevmiu's-sfne, s. 54.
[598] Haleb, nsnu'l-uvn, c. 1, s. 481 .
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/373.
[599] bn Sa'd, c. 4, s. 123, Belzur, c. 1, s. 195, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1730, bn E ar, Usdu'l-
gbe, c. 6, s. 248, bnHacer, c. 4, s. 156, Haleb, c. 1 , s. 481.
[600] bn Sa'd, c. 4, s. 123, Belzur, c. 1, s. 195, bn Abdilberr, c. 4, s. bn E ar, Usd, c. 6, s. 248.
[601] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1730.
[602] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 248.
[603] bn Sa'd, c. 4, s. 123, bn Abdilberr, c. 4, s. 1730.
[604] bn Sa'd, c. 4, s. 123, Belzur, c. 1 ,s. 195, bn Abdilberr, c. 1, s. 1 730.
[605] bn Sa'd, c. 4, s. 123, Belzur, c. 1 ,s.1 95, bn Abdilberr, c. 4, s. 1730, bn E ar, Usd, c. 6, s.
248.
[606] bn Sa'd, c. 4, s. 123, bn Abdilberr, c. 4, s. 1730, bn Esr, Usd, c. 6, s. 248.
[607] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 123, Belzur, Ensbu'l-e rf ,c. 1, s.158, Suyt, Drru'l-
mensr, c. 4, s. 132.
[608] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 134.
[609] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 195.
[610] Belzur, c. 1, s. 195, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 248, bn Hacer, el-sbe, c. 4, s. 156,
Haleb, nsnu'l-uvn, c. 1, s. 481-482.
[611] Belzur, c. 1, s. 195, bn Esir, Usd, c. 6, s. 248, Haleb, c, 1. s. 482.
[612] Belzur, c. 1, s. 195, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 69, Usd, c. 6, s. 248, Haleb, c. 1, s. 482.
[613] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 123, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1730, Haleb, c. 1,s.482.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/374-375.
[614] bn Sa'd, c. 3, s. 233, Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 404, bn Mce, Snen, c. 1, s. 53, Ebu
Nuaym, Hilyet'l-evliya,c. 1, s. 149, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 281 , bn Abdilberr, stib, c. 1,
s. 178-179, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 245,Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 74, Zeheb,
Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 251.
[615] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 48.
[616] bn Sa'd, c. 3, s. 232, Belzur, c. 1, s. 185-186.
[617] bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 3, s. 233, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 404, bn Mce,
Snen, c. 1, s. 53, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 284, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 179, Muhibbt-Taber,
Rydu'n-nadr, c. 1, s. 74, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 49, Zeheb, TnTiu'l-slm, s. 1 41-1 42,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 28.
[618] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 186.
[619] bnshak,bn Hiam, Sre, c. 1, s. 339-340, Belzur, Ensb, c. 1, s. 186, Ebu Nuaym, Hilyet'l-
evliy, c. 1, s. 148, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 66, Muhibbt-Taber, Ryd, c, 1 , s. 117, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 57-58.
[620] Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 588.
[621] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 186.
[622] bnSa'd,Tabakt,c.3,s.233, Ahmedb.Hanbel, c. 1, s.404, bn Mce c.1 ,s. 53, Hkim, c. 3, 284,
Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1 , s. 149, bn Abdilberr, c. 1, s. 179, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 74,
Zeheb, Trih, s. 217. Ebu'l-Fid, c. 3, s. 58.
[623] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 185.
[624] Belzur, Ensb, c. 1, s. 185, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 54.
[625] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 404, bn Mce, c, 1. s, 53, Hkim , c. 3, s. 284, Ebu Nuaym, Hilyet'l-
e'vliy, c. 1, s. 149, bn Abdilberr, c. 1, s. 179, bn Hazm, s. 54, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 74, Zeheb,
Trih, s. 217-218, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 58.
[626] bn Abdilberr, c. 4, s. 181 3, bn Hazm, s. 55, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 69, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 1, s.111, bn Hacer, el-sbe, c. 4, s. 274, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 481.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/375-377.
[627] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 175.
[628] bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 3, s. 233, Belzur, Ensb, c. 1, s. 156, Ebu Nuaym, Hilyet'l-
evliya, c. 1 , s. 1 40, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 20, s. 121 , bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 11 4, Kurtubi,
Tefsir, c. 10, s. 181 , Hzin, Tefsir, c. 3, s. 136.
[629] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 165.
[630] Suyt, Dru'l-m ensr, c. 4, s. 132.
[631] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 233, Belzur, Ensb, c.1, s. 158, Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1, s.
140, bn Esr, Usd, c. 2,s.114.
[632] Taber, Tefar, c. 14, s. 182, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 68.
[633] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 165, Belzur, Ensb, c.1, s. 178, Aluddin Ali, Kenzu'l-umml, c. 13,
s. 375.
[634] Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1, s. 144, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 439, bn Esr, Usdu'l-
gbe, c. 2, s. 115.
[635] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 115.
[636] Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1, s. 144, bn Abdilberr, c. 2, s. 439, Fahru'r-Rz, c. 20, s. 121,
bn Esr, Usd, c. 2, s. 115, Hzin, c. 3, s. 136.
[637] bn Abdilberr, c. 2, s. 439, bn Esr, Usd, c, 2, s. 11 5.
[638] Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1, s. 144, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 439, Fahru'r-Rz,
Tefsir, c. 20, s. 121, bn Esr,Usdu'l-gbe, c. 2, s. 11 5, Hzin, Tefsir, c. 3, s. 136.
[639] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 1 , s. 383, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 164, Buhr, Sahih,
c. 5, s. 237, Belzur,Ensbu'l-erf, c. 1, s. 176, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 438, bn Esr, Usdu'l-gbe,
c. 2, s. 115, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2,s. 235.
[640] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 383, bn Abdilberr, c. 2, s. 438, bn Esr, Usd, c. 2, s. 115, bn
Hacer, el-sbe, 11, s. 416,Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 511.
[641] Belzur, Ensb, c. 1, s. 178-179, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 115.
[642] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 179.
[643] Buhr, Sahh, c.4, s.238-239,Beyhak, Delil, c.2, s.283,Zeheb,Trhu'l-slm,s. 218-219,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 59.
[644] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 110, Buhr, Sahh, c. 8, s. 56, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 47,
Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1 , s. 144, Beyhak, Delil, c. 2, s. 283, bn Esr, Usd, c. 2, s. 115.
[645] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 109, Ykub, Trih, c. 2, s. 28.
[646] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 109.
[647] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 110, Hkim , Mstedrek, c. 3, s. 383, Beyhak, Delil, c. 2, s. 283.
[648] Hkim, Mstedrek,, c. 3, s. 383.
[649] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 110, Buhr, c. 8, s. 56, Ebu Dvud, c. 3, s. 47, Ebu Nuaym ,
Hilyet'l-evliy, c. 1, s. 1,s.144, bn Esr, Usd, c. 2, s. 115.
[650] Buhr, c. 8, s. 56, Ebu Dvud, c. 3, s. 47, Hkim, c. 3, s. 383, Ebu Nuaym, c.1, s. 1 44,
Beyhak, c. 2, s. 283.
[651] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 109.
[652] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 110, Buhr, c. 4, s. 239, E bu Dvud, c. 3, s. 47, Ebu Nuaym, c. 1, s.
144 Beyhak, c.2, s. 283, bn Esr, Usd, c. 2, s. 115, Zeheb, s. 219, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 59.
[653] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 110, Ebu Dvud, c. 3, s. 47, Ebu Nuaym, c. 1, s. 144, bn Esr, c. 2, s.
115, Zeheb, s. 219.
[654] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 110, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 383, Ebu Nuaym, Hilyet'l-
evliy, c. 1, s. 1 44.
[655] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 111, Buhr, Sahh, c. 8, s. 56, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 47,
Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 176, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 383, Ebu Nuaym , Hilyet'l-evliy, c. 1,
s. 144, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 283,bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 11 5, Zeheb, Trhu'l-
slm, s. 219, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 59.
[656] Hakim, Mstedrek, c. 3, s. 383.
[657] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 111, Buhr, c. 8, s. 56, Ebu Dvud, c. 3, s. 47, Ebu Nuaym, Hilyet'l-
evliy, c.1, s. 144, bn Esr, c.2, s. 115.
[658] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 11, Buhr, c. 8, s. 56, E bu Dvud, c. 3, s. 47, bn Esr, c. 2, s. 115.
[659] Buhr, Sahh, c. 8, s. 56.
[660] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 11, Buhr, c. 8, s. 56.
[661] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 11, Buhr, c. 8, s. 56, Ebu Dvud, c. 3, s. 47, Hkim, c. 3, s. 383,
Beyhak, c. 2, s. 283, bn Esr, c. 2, s. 115, Zeheb, s. 21 9, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 59-60.
[662] Ebu Nuaym, c. 1, s. 144.
[663] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 11, Buhr, c. 8, s. 56, Ebu Dvud, c. 3, s. 47, Belzur, c. 1,s.176,
Ebu Nuaym, c. 1,s.144, Beyhak, c.2, s. 283, bn Esr, c.2, s. 115, Zeheb, s. 219, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 57.
[664] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 383.
[665] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 11, Buhr, c. 8, s. Ebu Dvud, c. 3, s. 47, Belzur, c.1 , s. 176,
Ykub, Trh, c. 2, s. 28.
[666] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 109, Buhr, c. 4, s. 239, Ebu Dvud, c. 3, s. 47, Ykub, c. 2, s. 28,
Ebu Nuaym , c. 1, s. 144, Beyhak, Delil, c.2, s. 283, bn Esr, c. 2, s. 115, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 60.
[667] Buhr, Sahh, c. 8, s. 56, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 219.
[668] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 176.
[669] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 109, E bu Dvud, Snen, c . 3, s. 47.
[670] Buhr, c. 8, s. 56, Belzur, c. 1, s. 176, Ebu Nuaym, c. 1,s.144, Beyhak, c. 2, s. 283, bn Esr,
c.2, s. 115, Zeheb, s.219, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 60.
[671] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 109, Buhr, c. 8, s. 56, Belzur, c. 1, s. 176, Ykub, c. 2,s. 28, Ebu
Nuaym, c. 1, s. 144, Beyhak, c.2, s. 283, bn Esr, c.2, s. 115, Zeheb, s. 219, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 60.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/377-380.
[672] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 404, tan Mce, Snen, c. 1, s. 58, Hkim, Mstedrek, c. 3, s.
349, Ebu Nuaym, Hilyet'l-e'vliy, c. 1 , s. 172, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1481 , Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 281, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 253, Zeheb, Siyeru a'lami'n-nbel, c. 1, s. 293,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 58, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 454.
[673] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 404, bn M ce, Snen, c. 1, s. 53, E bu Nuaym, c. 1, s. 172, Zeheb,
Siyer, c. 1, s.
293, Ebu'l-Fid. c. 3. s. 58.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/380-381.
[674] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 226, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 1 81, bn Kuteybe, Kitbu'l-
marif, s. 114, Hkim,Mstedrek, c. 3, s. 397, bn Abdilberr, c. 2, s. 727, bn E ar, Usd, c, 3, s. 36,
Zeheb, Siyer, c. 2, s. 10,12,bnHacer, c. 2, s. 195.
[675] bn Sa'd, c. 3, s. 233, Ahmed b. Hanbel, c. 1 , s. 404, bn Mce, c. 1, s. 53. Belzur, c. 1, s.
158, Ebu Nuaym, c. 1, s. 172,Hkim, c. 3, s. 349, Beyhak, Delil, c. 2, s. 281, bn Abdilberr, c. 4, s.
1481, bn Ear, Usd, c. 2, s. 38, Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1 , s. 74, Kurtubi, Tefsir, c. 10, s.
182, Zeheb, Siyer, c. 1, s. 12, Ebu'l-Fid, t 3, s. 58.
[676] bn Sa'd, c. 3, s. 227, Belzur, c. 1, s. 181, bn Esr, Usd, c. 3, s. 37, Zeheb, Siyer, c. 2, s. 1
2,13, bn Hacer, c. 2, s. 195.
[677] bn Sa'd, c. 3, s. 248, Suyt, Drru'l-mensur, c. 4, s. 132.
[678] bn Sa'd, c. 3, s. 233, Ahmed b. Hanbel, c. 1 , s. 404, bn Mce, c. 1, s. 53, Belzun, c. 1, s. 158,
Ebu Nuaym, c. 1, s. 140,bn Ear, Usd, c. 3, s. 38, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 21 7.
[679] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 184.
[680] En'm: 53.
[681] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 184.
[682] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 248, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 156.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/381-382.
[683] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 136, Belzur, Ensb, c. 1, s. 157, bn Kuteybe, Kitbu'l-marif, s.
111, tan Abdilberr, stib, c.4, s. 1 863, Zeheb, Si yem a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 292.
[684] bn Sa'd, c. 3, s. 246, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 467.
[685] bn Sa'd, t 3, s. 248, 249, Belzu, c. 1,s.16O, bn Abdilberr, c. 4, s. 1589, bn Esr, Usd, c, 4, s.
131, Zeheb, Siyer, c.1, s. 293.
[686] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 32, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 58.
[687] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 342, bn Sa'd, c. 3, s. 249, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 62,
Belzur, c. 1, s. 161, bnAbdilberr, c. 4, s. 1589, Zeheb, Siyer, c . 1, s. 294, Heysem, Mecmau'z-zevid,
c. 9, s. 293.
[688] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 9, s. 293.
[689] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 249, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 62, Belzur, c. 1, s. 161, bn
Abdilberr, c. 4, s. 1589, Zeheb, Siyer, c. 1, s. 294, Heysem, c. 9, s. 293, Aluddin Ali, Kenzu'l-umm l,
c. 13, s. 528.
[690] bn shak, bn Hiam, c. 1,s.342, Belzur, c. 1 , s. 160, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 383,
EbuNuaym, Hilyet'l-evliya, c.1, s. 140, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67, Zeheb, Siyer, c .1, s. 393, Heysem,
c. 9, s. 293, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 648.
[691] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 342, Beyhak, Delil, c. 2, s. 282, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 388-
389, Zeheb, Trhu'l-slm ,s. 218, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 59, Heysem, c. 9, s. 293.
[692] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 249, Beyhak, c. 2, s. 282, bn Abdilberr, c. 4, s. 1589, Heysem, c. 9,
s. 293.
[693] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 1, s. 342, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 249, Hkim ,
Mstedrek, c. 3, s. 383, EbuNuaym, Hilyet'l-eviiy, c. 1, s. 140, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s.
282, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1589, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 468, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 21 8,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 59, Heysem f, Mecmau'z-zevid, c. 9, s.293, bn Hacer, el-
sbe, c. 3, s. 648, Aluddin Ali, Kenzu'l-umml, c. 11, s. 728.
[694] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 430, Nesefi, Medrik, c. 2, s. 301.
[695] "Bir daha kfirler seni yakalayp suya batrrlar ve sana 'yle yle syle!' derler ve bu
ikenceyi tekrarlarlarsa, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 160, Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 430, bn Esr,
Kmil, c. 2, s.67, Kurtubi, Tefsir, c. 10, s.180, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 648, Haleb, nsnu'l-uyn, c.
1, s. 483.
[696] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 430, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 20, s. 121, Kurtubi, Tefsir, c. 1 0, s. 1
80, Beyzv, Tefsir, c. 1, s.571, Ebussuud, Tefsir, c. 5, s. 143.
[697] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 160, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 148.
[698] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 136, Belzur, c. 1, s. 157, bn Kuteybe, Marif, s. 111, bn Abdilberr,
c. 4, s. 1863, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 292.
[699] bn Sa'd, c. 3, s. 233, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 404, bn Mce, Snen, c. 1, s. 53, Hkim,
Mstedrek, c. 3, s. 349, EbuNuaym, Hilye, c. 1, s. 1 40, Beyhak, c. 2, s. 281, bn Abdilberr, c. 4, s. 1864,
bn Esr, Usd, c. 7, s. 152, Zeheb, Trh, s. 21 8, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 58.
[700] bn Sa'd, Tab akt, c. 8, s. 264, Zrk nf, M ev hibu'l -lednn iye erhi, c. 1, s. 2 66.
[701] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 430, Nesefi, Medrik, c. 2, s. 301.
[702] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 483, Zrknf, Mevhibu'l-ledn niye erhi, c. 1, s. 266.
[703] Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1,s.14O, bn Abdilberr, c. 4, s. 1865, Kurtubi, Tefsir, c. 10, s.
181.
[704] Ebu Nuaym, Hilye, c.1, s. 140, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 20, s. 121, Kurtubi, Tefsir, c. 10, s. 181.
[705] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1865, Kurtubi, Tefsir, c. 10, s. 181.
[706] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 160, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67.
[707] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 430, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 20, s. 121, Kurtubi, Tefsir, c. 10, s. 180,
Hzin, Tefsir, c. 3, s. 136,Beyzv, Tefsir, c. 1, s. 571.
[708] bn Sa "d, Tab akt' l-kbr, c. 8, s. 264-265, Bel zu rf, E nsb u'l-erf, c. 1, s. 160, Be yhak
f, D el il 'n-n bwe, c. 2, s. 82,bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 54, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1965,
Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 430, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67,Zeheb, Trhu'l-slm, s. 21 8, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 59, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 483.
[709] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 264-265, Belzur, E nsb, c. 1, s. 160, bn Kuteybe, M arif, s. 112,
Beyhak, Delil'n-nbvve,c. 2, s. 282, bn Abdilberr, c. 4, s. 1865, Zemaheri, c. 2, s. 430, Sheyl,
Ravdu'l-nf, c. 3, s. 220, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67,F ahru'r-R zf, Tefsir, c. 20, s. 1 21, Ku rtub f,
Tefsir, c. 10, s. 180, Zeheb, s.218, E bu'l-F id, c. 3, s. 59, H ale bf, c. 1, s. 483.
[710] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 233, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 404, bn Mce, Snen, c. 1, s. 53,
Hkim , Mstedrek, c. 3, s.349, Ebu Nuaym, c. 1,s.14O, Beyhak, Delil, c. 2, s. 282, bn Abdilberr, c. 4,
s. 1864, bn Esr, Usd, c. 4, s. 130, Zeheb, Trh, s.217, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 58.
[711] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 248.
[712] bn shak, bn Hiam, c. 1, s.342, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 58.
[713] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 233, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 404, bn Mce.c. 1,s.53, Belzur, c. 1,
s. 158, Ebu Nuaym, Hilye, c. 1, s. 140, Zeheb, Trh, s. 53, Belzur, c. 1, s. 1 58, Ebu Nuaym, Hilye, c.
1, s. 140, Zeheb, Trh, s. 217.
[714] bn Sa'd, c. 3, s. 248, Belzur, c. 1, s. 1 58, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 293, Suyt,
Drru'l-m ensr, c. 4, s.132.
[715] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 248, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 1 58.
[716] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1864, Sheyl, Ravtiu'l-nf, c. 3, s. 220, Haleb, nsnu'l-uyn, c.
1, s. 483-484.
[717] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67.
[718] Taber, Tefsir, c. 14, s. 1 81, Hzin, Tefsir, c. 3, s. 136, Suyt, Drru'l-mensr, c. 4, s. 132.
[719] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 249, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1 , s. 159, Zeheb, Siyeru
a'lmi'n-nbel, c. 1 , s. 294.
[720] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 249, Belzur, c. 1,s.159, Taber, Tefsir, c. 14, s. 182.
[721] Taber, Tefsir, c. 14, s. 181, Hzin, Tefsir, c. 3, s. 136, Suyt, Drru'l-mensr, c. 4, s. 132.
[722] bn Sa'd, c. 3, s. 249, Belzur, c. 1, s. 159, Taber, c. 1 4, s. 181-182, E bu Nuaym, Hilyet'l-
evliy, c. 1, s. 140, Zeheb, c. 1, s. 294, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 587, Suyt, Drr, c. 4, s. 132.
[723] Taber, c. 14, s. 181, Hzin, c. 3, s. 136.
[724] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 159, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67.
[725] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 159.
[726] Belzur, Ensb, c. 1, s. 159, bn E ar, Kmil, c. 2, s. 67.
[727] bn Sa'd, c. 3, s. 249, Belzur, c. 1, s. 159, Ebu Nuaym, c. 1, s. 140, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67,
Usdu'l-gbe, c. 4, s. 130-131.
[728] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 430, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 20, s. 121, Nesefi, Medrik, c. 2, s. 301,
Hzin, c. 3, s. 136, Beyzv, Tefsir, c. 1, s. 571, Ebussuud, Tefsir, c. 5, s. 143.
[729] Tirmiz, Snen, c. 1, s. 52, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 392, Ebu Nuaym, c. 1, s. 139, Zeheb,
Siyer, c. 1, s. 296, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 9, s. 295.
[730] Ebu Nuaym, Hilye, c. 1, s. 139-140, Zemaheri, c. 2, s. 430, Fahru'r-Rz, c. 20, s. 121, Nesefi,
Medrik, c. 2, s. 301, Hzin, c. 2, s. 136, Beyzv, c. 1, s. 571, E bussuud, c. 5, s. 143, Aluddin Ali,
Kenzu'l-umm l, c. 11, s. 724.
[731] Tirmiz, c. 1, s. 52, Zemaheri,c. 2, s. 430, Fahru'r-Rz,c. 20, s. 121, Hzin, c. 3, s.
136,Beyzv, c.1 ,s. 571, Ebussuud, c. 5, s. 143, Heysem, c. 9, s. 295.
[732] Zemaheri, c. 2, s. 430, Fahru'r-Rz, c. 20, s. 121, Nesefi, c. 2, s. 301, Hzin, c. 3, s. 136,
Beyzv, c. 1, s. 571 ,Ebussuud, c. 5, s. 143.
[733] bn Sa'd, c. 3, s. 249, Belzur, c. 1, s. 159, Taber, c. 14, s. 182, Ebu Nuaym, c. 1 ,s. 140,
Zemaheri, c. 2, s. 430, Fahru'r-Rz, c. 20, s. 121, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67, Nesefi, c. 2, s. 301, Hzin,
c. 3, s. 136, Beyzv, c. 1, s. 571. Ebussuud, c. 5, s. 143.
[734] Zemaheri, c. 2, s. 430, Fahru'r-Rz, c. 20, s. 121, Nesefi, c. 2, s. 301, Hzin, c. 3, s. 136,
Beyzv, c. 1, s. 571 ,
Ebussuud, c. 5, s. 143.
[735] bn Sa'd, c. 3, s. 249, Belzur, c. 1, s. 1 59, Ebu Nuaym, c. 1, s. 140, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
67, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 294.
[736] bn Sa'd, Tab akt'l-kbr, c. 3, s. 249, E bu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1, s. 140, bn Esr,
Km il, c. 2, s. 67, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 294.
[737] Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 588.
[738] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 249, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 159, Ebu Nuaym, Hilye, c. 1, s.
140, Zeheb, Siyer, c. 1 , s. 294.
[739] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 159.
[740] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 249, Belzur, E nsb, c. 1, s. 159, E bu Nuaym, Hilye, c. 1, s. 140,
Zeheb, Siyer, c. 1, s. 294, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2,s. 588.
[741] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 159.
[742] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 249, Belzur, E nsb, c. 1, s. 159, E bu Nuaym, Hilye, c. 1, s. 140,
Zeheb, Siyer, c. 1, s. 294,Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 588.
[743] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 249, Belzur, Ensb, c,1, s. 159, Taber, Tefsir, c. 14, s. 182, Ebu
Nuaym, Hilye, c. 1, s. 140, bn Esr, Km il, c. 2, s. 67, Zeheb, Siyer, c. 1 , s. 294, Ebu'l-Fid, Tefsir, c.
2, s. 588.
[744] Suyt, Drru'l-m ensr, c. 4, s. 132.
[745] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 249, Belzur, Ensb, c.1, s. 159, Taber, Tefsir, c. 14, s. 182, Ebu
Nuaym, Hilye, c. 1, s. 140, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67, Zeheb, Siyer, c. 1 , s. 294, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2,
s. 588.
[746] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 160.
[747] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67.
[748] bn Sa'd, c. 3, s.249,Belzur, c. 1, s. 160, Taber,c. 14, s. 182, EbuNuaym, c.1, s.1 40,
Zemaheri, c. 2, s.430,Fahru'r-Rz, c. 2, s. 121 , bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67, Kurtubi, Tefsir, c. 10, s. 180,
Nesefi, c. 2, s. 301, Hzin, c. 3, s. 136, Zeheb, Siyer, c. 1, s. 294, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 588,
Beyzv, Tefsir, c. 1, s. 571, Ebussuud, c. 5, s. 143.
[749] Nahl:106.
[750] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 249, Belzur, c. 1, s. 159-160, Taber, c. 14, s. 182, Vahidi,
Esbb'n-nzl, s. 190, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 67, Kurtubi, c. 10, s. 180, Zeheb, Siyer, c. 1,s.295, Ebu'l-
Fid, Tefsir, c. 2, s. 588.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/382-388.
[751] Firuzbdi, Kmsu'l-Muht, c. 2, s. 316.
[752] Seyyid erif, Ta'rift, s. 74-75.
[753] Kmsu'l-muhit, c. 2, s. 316, Seyyid erif, Ta'rift, s. 74-75.
[754] Seyyid erif, Ta'rift, s. 100.
[755] Ksni, Bedyiu's-sanyi, c. 2, s. 84.
[756] Bakara: 1 84.
[757] Taber, Tefsir, c. 14, s. 182, Kurtubi, Tefsir, c. 10, s. 181 -182.
[758] Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 587, Ebussuud, Tefsir, c. 5, s. 143.
[759] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 20, s. 121, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 588.
[760] Fahru'r-Rif, Tefsir, c. 20, s. 121, Hzin, Tefsir, c. 3, s. 136.
[761] Hzin, Tefsir, c. 3, s. 136.
[762] Fahru'r-R zf, Tefsir, c. 20, s. 121, Hzin, Tefsir, c. 3, s. 136.
[763] Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 587, Ebussuud, Tefsir, c. 5, s. 143.
[764] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 430, Nesefi, Medrik, c. 2, s. 301.
[765] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 232, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 404, bn M ce, Snen, c. 1 ,
s. 53, Belzur, Ensb, c.1, s. 185-186, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 284, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 179,
Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 74, bnKayy m, Zdu'l-m ead, c. 2, s. 49, Zeheb, Trhu'l-
slm, s. 217, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 28.
[766] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 249, Belzur, c. 1 , s. 159, E bu Muaym, c. 1, s. 140, Zeheb, Siyer, c.
1 , s. 294, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 588.
[767] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 430.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/388-390.
[768] bn shak, bn Hiam , S re, c. 1, s. 336, Taber, Trih, c. 224-225, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3,
s. 385-386, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 476.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/390-391.
[769] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 281, Taber, Trih, c. 2, s. 216, bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 2, s.
367, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 147-148, Hajebf, nnu'l-uvn, c. 1, s. 456.
[770] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 281-282, Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1 , s. 116, Usd, c. 2, s.
367, bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 33, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 456.
[771] Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 116, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 60.
[772] bn shak, bn Hiam,c.1, s. 282, Be lzur, c.1, s. 116, Taber, Trih, c. 2, s. 216, bn
Hazm,s.51, bn Esr, Usd, c. 2, s. 367, bn Hacer, c. 2, s. 33, Haleb, c. 1, s. 456.
[773] Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 116.
[774] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 282, Belzur, c. 1, s. 116, Taber, c. 2, s. 216, bn Hazm,s.51 , bn
Esr, Usd, c. 2, s. 367, bn Hacer, c. 2, s. 33, Haleb, c. 1, s. 456.
[775] Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1, s. 116, bn Esr, Kmil, t 2, s. 68.
[776] bn shak, bn Hiam, c. 1,s.282, Belzur, c. 1, s. 116, Taber, c. 2, s. 216, bn Hazm,s.51 , bn
Esr, Usd, c. 2, s. 367, bn Hacer, c. 2, s. 33, Haleb, c. 1, s. 456.
[777] Belzur, Ensbu'l-eraf, c. 1, s.1 16.
[778] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 282, Belzur, c. 1, s. 116, Taber, c. 2, s. 216, bn Esr, Usd, c. 2,
s. 367, bn Hacer, c. 2, s. 33, Haleb, c. 1,5.456.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 1/391-392.
HABE LKESNE HCRET
Hicretin Sebebi
Peygamberimiz Aleyhiselam; Kurey mriklerinin, kendi kabilelerinden iman edenleri dinlerinden
dndrmek iin[1] hapsettiklerini,[2] ikencelere urattklarn,[3] ikencelerini iddetlendirdiklerini[4]
grnce[5], Mslmanlara:
"Siz imdi yeryzne daln[6]
Yce Allah sizi yine biraraya toplar!" buyurdu.
Mslmanlar
"Y Raslallan! Nereye gidelim?" diye sordular.
Peygamberimiz (a.s.), Habe lkesinin bulunduu yana eliyle iaret ederek:
"te, oraya![7] Habe toprana giderseniz iyi olur![8]
nk orada yanndakilerin hibirine zulmetmeyen bir kral vardr.[9] Hem, oras bir doruluk
lkesidir.[10]
Yce Allah iinde bulunduunuz skntlardan bir k ve kurtulu yolu ancaya kadar, siz orada
bulunun!" buyurdu.[11]
Habe lkesi, hicret iin, Peygamberimiz (a.s.)n en houna giden yerdi.[12]
Zaten, Kureylilerin Habelilerle ticaret anlamalar vard.[13]
Habe lkesi, teden beri, Kureylilerin ticaret iin[14] kn gidip geldikleri,[15] geimlerini bol bol
saladklar emniyetli bir yerdi.[16]
Bunun iin, Peygamberimiz (a.s.), Habe lkesine gitmelerini Mslmanlara emretti.[17]
Habe lkesine lk Hicretin Tarihi ve lk Hicrete Katlanlar
Habe lkesine ilk hicret, nbvvetin beinci ylnda ve Recep aynda idi.[18]
Dinlerinden dndrlmekten korkup, din bir vazife olarak[19] Allah'a doru kamak zere;[20] kimi
yalnz bana, kimi zevcesiyle birlikte,[21] kimi binitli, kimisi de yaya olarak[22] Habe lkesine
hicret etmek
iin Mekke'den gizlice yola kanlar:
1- Hz. Osman b. Affan,
2- Hz. Osman'n zevcesi Hz. Rukayye,
3- Ebu Huzeyfe b. Utbe,
4- Ebu Huzeyfe'nin zevcesi Sehle Hatun,
5- Zbeyr b. Avvam,
6- Mus'ab b. Umeyr,
7- Abdurrahman b. Avf,
8- Ebu Seleme b. Abdulesed,
9- Ebu Seleme'nin zevcesi Hz. mm Seleme,
10- Osman b. Maz'un,
11- mir b. Rebia,
12- mir b. Rebia'nn zevcesi Leyla Hatun,
13- Ebu Sebre b. Ebi Rhm,[23]
14- Ebu Sebre'nin zevcesi mm Klsm Hatun,[24]
15- Htb b. Amr,
16- Sheyl b. Beyz,[25]
17- Abdullah b. Mes'ud[26] olup, oniki erkek ile be kadndan oluan onyedi kiilik bu hicret, slm'
da Habe lkesine yaplan ilk hicret idi.[27]
Hz. Osman'la Hz. Rukayye'nin yolculuklar hakkndaki haberleri, Peygamberimiz (a.s.)a ulamakta
biraz gecikmiti.
O srada, Kureylerden bir kadn, Habe lkesinden gelmiti.
Ona sorulunca:
"Y Muhammedi Damadn, yannda zevcesi olduu halde grdm!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Kendilerini ne halde grdn?" diye sordu.
Kadn:
"Damadn, zevcesini u hayvanlardan bir merkebin zerine bindimniti. Kendisi de onu srp
gidiyordu" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Onlarn sahipleri Allah olsun!
phesiz ki, Osman; Lut ((a.s.))'dan sonra, zevcesiyle birlikte hicret eden ilk kiidir!" buyurdu.[28]
Muhacirlerin uaybe'den[29] Vapurla Habe lkesine Gidileri
Mekke'den gizlice ayrlm olan ilk Muhacir kafilesi uaybeye vanp kavutuklar srada, Yce
Allah'n lutfundan olmal ki, iki tccar vapuru gelivermi; Muhacirleri, Habe lkesine gtrmek zere,
yanm altna bindirmiti.[30]
Mriklerin Muhacirleri Yakalamaya Gitmeleri
Kurey mrikleri, yakalamak iin Muhacirlerin arkalarna c!tler.[31] Onlar denize kadartakip
ettilerse de,[32] kaybettiler;[33] onlara yetiemedier.[34]
Deniz sahiline vardklar srada vapurlar Muhacirleri bindirip denize alm bulunduu iin,
onlardan hibirini yakalayamadlar.[35] Muhacirler, Neca'nin lkesine selametle varp kavutular.[36]
Garanik Hadisesi ve Bu Hadisenin yz
Kurey mrikleri Kabe'yi tavaf ederlerken:
"Lt ve Uzz ve dier nc olarak Menat hrmetine!
nk, onlar, o yce ak kuulardr ve her halde, kendilerinin efaati umulur.
Onlar Allah'n kzlardr! O'nun katnda efaat ederlerse!" derlerdi.[37]
Peygamberimiz (a.s.); nbvvetin beinci ylnda, Ramazan aynda,[38] Necm sresini Kabe'de,
mriklerden bazlarnn da hazr bulunduu srada, aktan okumaya balamt.
Srenin:
"Grdnz m Lt ve Uzz'y ve, dier nc olarak da, Menafi?" mealindeki 19. ve 20. yetlerini
okuyup:
"Erkek sizin de, dii O'nun mu?!
O takdirde, bu, insafszca bir taksim!
Bunlar [bu putlar], sizin ve atalarnzn taktnz adlardan baka birey deildir! Allah, onlara hibir
hccet (delil) indirmedi.
Onlar, kuruntulardan ve nefislerinin arzulad heva ve hevesten bakasna uymuyorlar!
Halbuki, andolsun, kendilerine Rablerinden o hidayet rehberi de gelmitir.
Yoksa, insana her umduu mu var?
Ahi ret de, dnya da Allah'ndr!
Gklerde nice melek vardr ki, onlarn efaatleri bile hibir eye yaramaz!
Meer ki (o efaat), Allah'n dileyecei ve raz olaca kimseler iin izin vermesinden sonra ola!
Hakikat, ahirete inanmaz olanlar, meleklere, alabildiine dii ad takarlar.
Halbuki, onlarn buna dair de hibir bilgisi yoktur. Onlar, kuruntudan bakasna uymazlar.
Kuruntu ise, hi phesiz, haktan hibir eyi ifade etmez.
Onun iin, sen, bizim Zikr'imize arka eviren, dnya hayatndan bakasn arzulamayan kimselerden
yz evir!
Onlarn, ilimden erebildikleri, ite budur!
phesiz ki, Rabbin, yolundan sapan kimseleri ok iyi bilendir. Hidayet bulan kimseleri de ok iyi
bilen O'dur"[39]
mealli yetleri okurken, Kurey mrikleri, putlarnn zemmedileceinden korkarak, teden beri
putlar hakknda syleyegeldikleri:
"Onlar, o yce ak kuulardr. Her halde, onlarn efaati umulur" szn, aralkta syleyiverdiler.[40]
Zaten, byle yapmak, onlarn detleri idi.[41] nk, onlar:
"Kur'n' dinlemeyiniz! Onun hakknda mnsz yaygaralar, grltler yapnz! Belki galebe alar,
susturursunuz!" derlerdi.[42]
Garanik hadisesinin, sahih hadislerde aklanan tarzna gelince:
Reslullah (a.s.), bir gn, Mekke'de, Kabe'de, Necm sresini aktan okumaya balayp,[43] srenin
son yeti ve de secde yeti olan 62. yetini okuduktan sonra orada secde etmi;[44] orada bulunan,[45]
yanndaki,[46] arkasndaki[47] herkes,[48] Mslmanlar, Peygamberimiz (a.s.)a uyarak[49] secde etmi;
[50] cemaattan, secde etmeyen kimse kalmamtr.[51]
Mriklerde, putlarnn adn iittikleri iin,[52] putlarn tazim maksadyla secde etmilerdir.[53]
Hatta, Kurey[54] kavminden[55] yal, eilmeyen[56] bir adam da, bir avu[57] toprak[58] veya
akl ta[59] alp[60] alnna.[61] yzne[62] kaldrarak[63] onun zerine secde etmi[64] ve "Bana bu
kadar yeter!"[65] demitir.
Abdullah b. Mes'ud: "Andolsun ki, bundan sonra, ben onun kfir olarak ldrldn grdm."[66]
"O, meyye b. Halef idi" demitir.[67]
Kur'an- Kerm'deki Secde yetleri ve Hkmleri
Kur'n- Kerm'deki secde yetleri okununca, Kbleye dnlp "Allahuekber" denilerek bir kere secde
edilir ve "Allahuekber" denilerek, ba secdeden kaldrlr.
Teehhdsz ve selamsz bylece tilavet yapmak, okuyana ve dinleyene vcibdir.[68] Secde yetleri:
1- A'rf sresinin 206.,
2- Ra'd sresinin 15.,
3- Nahl sresinin 49.,
5- Meryem sresinin 58.,
6- Hacc sresinin 18.,
7- Furkan sresinin 60.,
8- Nemi sresinin 25.,
9- Secde sresinin 15.,
10- Sd sresinin 24.,
11- Fussilet sresinin 37.,
12- Necm sresinin 62.,
13- nikak sresinin 21.,
14- Alk sresinin 19. yetleridir.[69]
Gerekli Bir Aklama
Garanik hadisesi konusunda, hereyden nce, bilmek gerekir ki: Peygamberi m iz (a.s.) Kurey
mriklerinin evvel ve hir yaptklar anlama tekliflerini, Yce Allah'n kendisine indirdii u yetlerle
reddetmi bulunuyordu:
"De ki: 'Gkleri ve yeri, yoktan var Eden-ki, O yedirir, besler; Kendisi ise yedirilmez, beslenmez-
byle eyden mnezzehtir.
Ben Allah'tan bakasn m tanr edinecekmiim?!'
De ki: 'Bana, hakikaten, Mslman olanlarn birincisi olmaklm emredildi.
'Sakn Allah'a e tutanlardan olma!' denildi."[70]
"De ki:
'Siz ey chiller! Bana, Allah'tan bakasna m tapmam emrediyorsunuz?'
Andolsun ki, sana da, senden ncekilere de, u vahyolunmutur:
'Eer Allah'a erik tanrsan, (btn) amel(ler)in boa gider ve muhakkak, hsrana denlerden
olursun!'
Hayr! Onun iin, sen ancak Allah'a kulluk et! kredenlerden ol!"[71]
"De ki:
'Ey kfirler! Ben, sizin tapmakta olduklarnza tapmam!
Benim (Kendisine) ibadete devam edeceime de, siz ibadet ediciler deilsiniz.
Ben, (zaten) sizin taptklarnza (hibir zaman) tapm deilim.
Siz de, benim ibadet etmekte olduuma ibadet edecek deilsiniz!
Sizin dininiz size, benim dinim de bana!'"[72]
Kur'n- Kerm'deki bu kadar ak ve kesin beyanlara ramen, Garanik hadisesini Peygamberimiz
(a.s.)n gya mrikleri yumuatmak, aradaki dmanl kaldrmak iin duyduu samimi bir temayln
neticesi imi gibi kabul etmek; ve hatta mriklerin uydurup tavaf srasnda okuyageldikleri szlerin[73]
de, eytan tarafndan Peygamberimiz (a.s.)n diline getirilmi ve Kur'n- Kerm yetleri arasnda
yanllkla okunmu olduunu sanmak ne kadar yanlsa, o szlerin Necm sresinin 21-30. yetleri ile
ortadan kaldrlm ve dzeltilmi olduunu sanmak da o kadar yanltr. Kur'n- Kerm hakkndaki ilh
te'minatla da badar deildir.[74]
Kad Iyaz, Fahru'r-Rz, Kurtub ve Bedrddin Ayn... gibi birok byk ilim adamlar, Garanik
hadisesinin dayana olmak zere ileri srlen rivayetleri ilim szgecinden geirerek, hibirinin sabit ve
delil edinilmeye elverili olmadklarn ispatlamlardr.[75]
Fahru'r-Rz, Beyhak'nin de bu hadisenin nakil cihetinden sabit bulunmadn ve ravileri arasnda
ta'n olunanlar bulunduunu bildirdiini aklad gibi; ayrca, Muhammed b. shak b. Huzeyme'ye (223-
311 Hicr) Garanik hadisesi sorulunca, onun bunun zndklarn uydurmas olduunu sylediinin ve
kendisinin bu hususta bir de kitap yazdnn da rivayet edildiini bildirir.[76]
Mzn'l-itidl mellifi Zeheb'ye gre; Ebu Bekr Muhammed b. shak b. Huzeyme hadis ve snnet
hafzlarnn byklerinden, imamlar imam ve eyhlislam idi.[77]
Muhacirlerin Habe lkesinden Mekke'ye Dnleri
Nbvvetin beinci ylnda Recep aynda Habe lkesine snm olan Mslmanlar.[78] aban ve
Ramazan aynda orada oturdular.[79]
Mekkelilerin[80] Peygamberimiz (a.s.)la birlikte[81] secde ettiklerini,[82] Mslman olduklarn,[83]
Mekke'deki Mslmanlarn gvenlie kavutuklarn,[84] Velid b. Mugre ve Ebu Uhayha'nn,
Peygamberimiz (a.s.)n arkasnda secde ettiklerini iitince:
"Bunlar Mslman olduktan sonra, Mekke'de Mslman olmayan kim kalr?
Bize, kendi kavim ve kabilemiz daha sevgilidir![85]
Onlar iman etmi olunca, dnelim yanlarna!" dediler.[86]
Bunun zerine:
1- Hz. Osman,
2- Hz. Osman'n zevcesi Hz. Rukayye,
3- Ebu Huzeyfe,
4- Ebu Huzeyfe'nin zevcesi Senle Hatun,
5- Abdullah b. Cah,
6- Utbe b. Gazvan,
7- Zbeyr b. Avvam,
8- Mus'ab b. Umeyr,
9- Suveybtb. Sa'd,
10- Tuleyb b. Umeyr,
11- Abdurrahman b. Avf,
12- Mikdad b. Amr,
13- Abdullah b. Mes'ud,
14- Ebu Seleme b. Abdulesed,
15- Ebu Seleme'nin zevcesi Hz. mm Seleme,
16- emmas b. Osman,
17- Ayya b. Ebi Rebia,
18- Seleme b. Hiam,
19- Ammarb. Ysir,
20- Muattib b. Avf,
21- Osman b. Maz'un,
22- Sib b. Osman,
23- Kudame b. Maz'un,
24- Abdullah b. Maz'un,
25- Huneys b. Huzafe,
26- Hiam b.s,
27- mir b. Rebia,
28- mir b. Rebia'nn zevcesi Leyl Hatun,
29- Abdullah b. Mahreme,
30- Abdullah b. Sheyl,
31- Ebu Sebre b. Ebi Rhm,
32- Ebu Sebre'nin zevcesi mm Klsm Hatun,
33- Sekran b. Amr,
34- ekran b. Amfin zevcesi Hz. evde,
35- Sa'd b. Havle,
36- Ebu Ubeyde b. Cerrah,
37- Amr b. Haris,
38- Sheyl b. Beyz,
39- Amr b. Ebi Serh'ten oluan, otuz erkek, alts kadn otuzdokuz kiilik bir kafile[87] nbvvetin
beinci ylnda evval aynda[88] Mekke'ye yaklap da mriklerin Mslmanl kabul ettiklerine dair
iittikleri haberin aslsz olduunu rendikleri zaman.[89] H abes lkesine geri dnp gitmek kendilerine
ok ar geldi. [90]
Himayesiz olarak Mekke'ye girmekten de korktular.[91]
Aralarnda uzun uzadya konutuktan sonra;
"Mekke'ye girelim, Kureylilerin ne durum ve tutumda olduklarna bakalm, sonra da Habe lkesine
tekrar dnp gidelim!" dediler.[92]
Bunun zerine, ilerinden her biri, Mekkelilerden birisinin himayesine girinceye kadar beklediler.[93]
Ancak mrik olan akraba veya dostlarndan birisinin himayesinde, ya da mriklere hi grnmeden,
gizlice, Mekke'ye girebildiler.[94]
Nitekim, Hz. Osman, akrabasndan Ebu Uhayha Sad b. s'n himayesine girdi.
O da:
"Ey Kurey cemaat! Ebu Uhayha, Osman b. Affan' himayesine ald! Ona dokunmaynz!" diyerek
Mekke'de nida ettirdi.
Hz. Osman, bu suretle, gvenlie ve sabah akam Reslullah (a.s.)n yanna gitme imknna kavumu
oldu.
Ebu Huzeyfe b. Utbe, meyye b. Halefin himayesine girdi.
Mus'ab b. Umeyr, Nadr b. Hris'in veya Ebu Aziz b. Umeyr'in himayesine girdi.
Zbeyr b. Avvam, Zem'a b. Esved'in himayesine girdi.
Abdurrahman b. Avf, Esved b. Abdi Yaus'un himayesine girdi.
Kendisinin hi kimsenin himayesine girmedii de rivayet edilir.[95]
Osman b. Maz'un, Velid b. MugiYe'nin himayesine girdi.[96]
Ebu Seleme b. Abdulesed, days olan Ebu Talib'in himayesine girdi.[97]
mir b. Rebia, s b. Vil'in himayesine girdi.
Ebu Sebre b. Ebi Rhm, Ahnes b. erik'in veya Sheyl b. Amfin himayesine girdi.
Htb b. Amr, Huvaytb b. Abduluzz'nn himayesine girdi.
Sheyl b. Beyz, mensup bulunduu Ben Fihrierden bir adamn himayesine girdi.
Abdullah b. Mes'ud ise, hi kimseye snmadan, Mekke'ye gizlice girdi.[98]
Ebu Talib Ebu Seleme b. Abdulesed'i himayesine ald zaman, Mahzum oullarndan baz adamlar
ona gittiler ve:
"Ey Ebu Talib! Haydi, kardeinin olu Muhammedi bize kar koruyup durdun!
Bizim adammz [Ebu Seleme'yi] bizden koruman, seni ne ilgilendirir?!" dediler. Ebu Talib:
"Onu himayeme aldmsa, kendisi kzkardeimin oludur. Ben kzkardeimin olunu korumayacak
mym?!" dedi.
Ebu Leheb kalkp:
"Ey Kurey cemaat! Vallahi, siz u eyhe kar ok oldunuz (ileri gittiniz)!
Kavmi arasnda himayesine ald kimseler hakknda ayaklanmaktan geri durmuyorsunuz!?
Vallahi ya onunla uramaya son verirsiniz, ya da onun zerinde durduu hereyde istedii yerini
buluncaya kadar kendisiyle birlikte ayaklanrz!" dedi.
Bunun zerine, Manzum oullar:
"Hayr! Ey Ebu Utbe! Biz senin ho grmediin eyden vazgeeriz!" dediler.[99]
Osman b. Maz'un'un Kul Himayesini Brak
Osman b. Maz'un, Velid b. Mugre'nin himayesi altnda yiyip iip rahata yaarken, Reslullah (a.s.)
ve ashabnn ibtilya uradklarn (bellara maruz kaldklarn)[100] ve bazlarnn atele
dalandklarn, krbala dvldklerini grnce, dnceye dald. Kendisi iin de, afiyette bulunma
yerine, ibtilya uramay istedi:[101]
"Vallahi, arkadalarmn ve ev halknn Allah yolunda uradklar trl bel ve ikencelere, bir
mrikin himayesi altnda bulunarak benim uramaym, emniyet iinde bulunuum, benim iin byk bir
noksandr![102]
alacak ey! Bir mrikin himayesi altnda nasl bulunabilirim?!
Allah'n himayesi, daha erefli, daha emniyetlidir!"[103] diyerek Velid b. Mugre'nin yanna gitti.
Velid b. Mugre, o srada, Mescid-i Haram'da bulunuyordu.[104] Osman b. Maz'un ona:
"Ey Abduems'in babas![105] Ey amca![106] Ey amcamn olu![107]
Sen beni himayene aldn![108] Gzelce de himaye ettin![109] Taahhdn yerine getirdin!
u ana kadar senin himayen altnda idim.
imdi senin himayenden kp Reslullah (a.s.)n yanna gitmek istiyorum ki, o ve ashab, benim iin
rnektir![110]
Artk, zerimdeki himayeni sana iade ediyorum![111]
Beni Kureylilerin iine gtrp zerimdeki himayenden vazgetiini bildirmeni istiyorum!" dedi.
[112] Velid b. Mugre:
"Ey kardeimin olu![113] Ne iin himayemden kmak istiyorsun?[114]
Yoksa, kavmimden[115] bir kimse sana ikence mi yapt?[116] Veya kfr m etti?[117] e Sana bir
kimseden ktlk m eriti"? [118]
Yoksa, benim himayem sana yeterli olmad m?" diye sordu.[119]
Osman b. Maz'un:
"Hayr! Vallahi, bana ne bir kimse atm, ne de ikence yapmtr.[120] Fakat, ben Yce Allah'n
himayesinde bulunmaya raz oluyor, O'ndan bakasnn himayesinde bulunmay istemiyorum!"[121]
diyerek srar edince,[122] Velid b. Mugre:
"yleyse, Mescid'deki toplant yerine gidelim de, senin zerinde bulunan himaye taahhdm orada
bana aktan iade ve red et-benim seni himaye ediimi orada aklam olduum gibi!" dedi.
Kalkp Mescid'deki toplant yerine gittiler.[123]
O srada Kureyliler, her zaman olduu gibi, toplu bir halde bulunuyorlar; nl airLebid de onlara
iir okuyordu.
Velid b. Mugre, Osman b. Maz'un'un elinden tutup, Kureylilerin yanna vard:[124]
"Bu Osman b. Maz'un,[125] zerinde bulunan himaye taahhdmden vazgemem iin srar edip bana
galebe ald.[126] Himaye taahhdm bana red ve iade etmek zere buraya geldi.[127]
Sizi ahit tutarm ki, ben onu himaye etmekten vazgetim;[128] kendisi himayem altna girmeyi tekrar
isteyinceye kadar!" dedi.[129]
Osman b. Maz'un da:
"Kendisine, zerimdeki himaye taahhdn red ve iade ettiim dorudur.
Gerekten, ben onu ahdine vefakr, himayesini de ok iyi buldum.
Fakat, ben istedim ki, Allah'tan bakasnn himayesinde bulunmayaym. Bunun iin, onun zerimdeki
himayesini kendisine red ve iade ettim!" dedi ve oradan ayrld.[130]
Kureylilerin oradaki meclislerine varp oturdu.
air Lebid, o srada, Kureylilere iir okuyordu ve:
"yi biliniz ki, Allah'tan baka, herey btldr" deyince, Osman b. Maz'un:
"Doru syledin!" dedi.
Lebid:
"Her nimet de zaildir" deyince, Osman b. Maz'un:
"Yalan syledin! Cennet nimeti zevale ermez!" dedi.[131]
Halk, Lebid'e yneldiler ve:
"Okuduunu tekrarla!" dediler.
Lebid ilk msra tekrar okuyunca, Osman b. Maz'un onu tekrar dorulad.
Lebid ikinci msra okuyunca da, Osman b. Maz'un onu tekrar yalanlad[132]. Bunun zerine, Lebid:
"Vallahi, ey Kurey cemaat! Sizin meclislerinizdekine byle eyler yaplmaz,[133] svlmezdi.[134]
Sizin meclisinizdeki,[135] hi zlmezdi.[136]
Aklszlk, sizin hal ve snnzdan deildi.[137]
Meclisinizdekini byle zmek deti, iinizde ne zaman kt?!" dedi.[138]
Mecliste kiler
"Bu, beyinsiz bir gentir. Kavminin dinine aykr tutum ve davrantadr" dediler.[139]
Mecliste bulunan asl beyinsizlerden[140] bir adam,[141] Abdullah b. Ebi Mugre,[142] Osman b.
Maz'un hakknda, Lebid'e:
"Bu, onun yanndaki beyinsizler iinde bir beyinsizdir!
Kendisi bizim dinimizden ayrlmtr.
Sen, onun sznden, kendine znt verme!" dedi.
Osman b. Maz'un onun aklszlk isnadn kendisine red ve iade edince, i byd. O adam kalkp[143]
Osman b. Maz'un'un gzne iddetli bir amar att, onun gzn gvertti.[144]
Sa'd b. Ebi Vakkas da, srayp indirdii bir yumrukla, Abdullah b. Ebi Mugre'nin bumunu krd.[145]
Velid b. Mugre o srada Osman b. Maz'un'un yaknnda bulunuyor, yeenine yaplan gryor,[146]
hatta glyordu![147]
Osman b. Maz'un'un evresindekiler
"Vallahi, ey Osman! Sen o koruyucu himayede kalsaydn, ondan istina gstermeeydin, gzn bu
musibete uramazd!" dediler.
Osman b. Maz'un ise:
"Allah'n himayesi daha emin, daha ereflidir!
Salam kalan gzm de br kardeinin urad eye uramaya muhtatr.
Bana, Reslullah (a.s.) bir rnektir! Onun yannda bulunanlar da bir rnektir!" dedi .[148]
Velid b. Mugre:
"Vallahi, ey kardeimin olu! Eer sen benim koruyucu himayemden mstani davranmam,
himayemde kalm olsaydn, gzn bu musibete uramazd!" dedi.
Osman b. Maz'un:
"Hayr! Vallahi, ey Abduems'in babas! Salam kalan u gzm de, Allah yolunda br kardeinin
urad musibet gibi bir musibete uramaya muhtatr!
Ben senden daha aziz ve daha gl bir Ztn himayesindeyim!" dedi.
Velid b. Mugre:
"Gel, kardeimin olu![149] stersen ben seni tekrar himayeme alaym" dedi.
Osman b. Maz'un:
"Hayr!" dedi.[150]
Dinlerinden Dndrlmek in Mekke'de kencelere Uratlan Sahabilerden
Bazlar
Dinlerinden dndrlmek iin Kurey mrikleri tarafndan trl ikencelere uratlan; atele
dalanan, krbala dvlen sahabiler vard.[151]
Osman b. Maz'un'un Mslman arkadalar ve ev halk da, dinlerinden dndrlmek iin trl
ikencelere uratlmakta idiler.[152]
Habe lkesinden Mekke'ye dnd zaman, Seleme b. Hiam.[153] amcas[154] ve kardei
tarafndan[155] hapsedildi.[156]
Kardei Ebu Cehil onu dvd, a ve susuz brakt.[157]
Abdullah b. Sheyl; Habe lkesinden Mekke'ye dnnce, babas Sheyl b. Amr, onu Mslmanlktan
dndrmek iin smsk balayp yannda tuttu,[158] hapsetti.
Hiam b.s da, Habe lkesinden dnnce, yakalanp Mekke'de hapsedildi.[159]
Mslmanlardan yedisinin Mekke'de tutukluluklar, uzun mddet devam etti.[160]
Habe lkesine kinci Hicret
Kurey mrikleri Habe lkesinden Mekke'ye dnen Muhacir Mslmanlarn Habe Neca'si
tarafndan ok iyi korunduunu iitip,[161] onlardan yakaladklarn en ar ikencelere uratmaya
baladklar zaman, Peygamberimiz (a.s.) onlarn Habe lkesine ikinci kez hicret etmelerine, gitmelerine
izin verdi.[162]
Hz. Cafer b. Ebi Talib de, Peygamberimiz (a.s.)a bavurup "Hi kimseden korkmakszn Allah'a
ibadet edebileceim bir yere gitmeme izin ver" dedi, ve kendisine izin verildi.[163]
Bunun zerine, ilerinde Hz. Cafer'in de bulunduu bir Mslman topluluu; dinlerinden dndrlmek
tehlikesinden korunmak iin, Habe lkesine firar ve hicret ettiler.[164]
Habe lkesine yaplan bu ikinci hicret de, yine, nbvvetin beinci ylnda idi.[165]
Habe lkesinden Mekke'ye gelip de mriklerin ikencelerine uraynca geri dnen Muhacirlerin
yanna, Mekke'deki Mslmanlardan katlanlar olduu gibi; sonradan, frsat bulduka, kafile kafile Habe
yolunu tutanlar da olmu ve orada toplanmlardr.
Bu ikinci hicrete katlm olanlarn isimleri gruplar halinde yle sralanmtr:
1- Hz. Cafer b. Ebi Talib,
2- Hz. Cafer'in zevcesi Esma binti Umeys Hatun,
3- Hz. Osman b. Affan,
4- Hz. Osman'n zevcesi Hz. Rukayye,
5- Amr b. Sad,
6- Amr b. Sad'in zevcesi Hz. Ftma Hatun,
7- Halidb.Sad,
8- Halid b. Sad'in zevcesi meyne (Hmeyne) Hatun,
9- Abdullah b. Cah,
10- Ubeydullah b. Cah,
11- Ubeydullah b. Cah'n zevcesi Hz. mm Habibe,
12- Kaysb. Abdullah,
13- Kays b. Abdullah'n zevcesi Bereke Hatun,
14- Muaykb b. Ebi Ftma,
15- Ebu Huzeyfe b. Utbe,
16- Ebu Mse'l-E'ar*
17- Utbe b. Gazvan,
18- Zbeyr b. Avvam,
19- Esved b. Nevfel,
20- Yezid b.Zem'a,
21- Amr b. meyye,
22- Tuleyb b. Umeyr,
23- Mus'ab b. Umeyr,
24- Suveybt b. Sa'd,
25- Cehm b. Kays,
26- Amr b. Cehm,
27- Huzeyme b. Cehm,
28- Ebu'r-Rm b. Umeyr,
29- Firas b. Nadr,
30- Abdurrahman b. Avf,
31- mir b. Ebi Vakkas,
32- Muttalibb.Ezher,
33- Muttalib b. Ezher'in zevcesi Remle Hatun,
34- Abdullah b. Mes'ud,
35- Utbe b. Mes'ud,
36- Mikdad b. Amr,
37- Haris b. Halid,
38- Haris b. Halid'in zevcesi Reyta Hatun,
39- Amr b. Osman,
40- Ebu Seleme Abdullah b. Abdulesed,
41- Ebu Seleme'nin zevcesi Hz. mm Seleme,
42- emmas b. Osman,
43- Hebbarb. Sfyan,
44- Abdullah b. Sfyan,
45- Hiam (Him) b. Ebu Huzeyfe,
46- Seleme b. Hiam,
47- Ayya b. Ebi Rebia,
48- Muattib b. Avf,
49- Osman b. Maz'un,
50- Sib b. Osman,
51- Kudme b. Maz'un,
52- Abdullah b. Maz'un
53- Htb b. Haris,
54- Htb b. Hris'in zevcesi Fatma Hatun,
55- Muhammed b. Htb,
56- Haris b. Htb,
57- Hattabb. Haris,
58- Hattab b. Hris'in zevcesi Fkeyhe Hatun,
59- Sfyan b. Ma'mer,
60- Sfyan b. Ma'mer'in zevcesi Hasene Hatun,
61- Cbir b. Sfyan,
62- Cnde b. Sfyan,
63- urahbil b. Hasene,
64- Osman b. Rebia,
65- Huneys b. Huzafe,
66- Abdullah b. Haris,
67- Hiam b.s,
68- Kays b. Huzfe,
69- Ebu Kays b. Haris,
70- Abdullah b. Huzfe,
71- Haris b. Haris,
72- Ma'mer b. Haris,
73- Birb. Haris,
74- Sad b. Haris,
75- Sib b. Haris,
76- Umeyr (mran) b. Riab,
77- Mahmiyye b. Cez',
78- Ma'mer b. Abdullah,
79- Urve b. Ebi sse,
80- Adiyy b. Nadle,
81- Numan b. Adiyy,
82- mir b. Rebia,
83- mir b. Rebia'nn zevcesi Leyl Hatun,
84- Ebu Sebre b. Ebi Rhm,
85- Ebu Sebre'nin zevcesi mm Klsm Hatun,
86- Abdullah b. Mahreme,
87- Abdullah b. Sheyl,
88- Saltb. Amr,
89- Sekran b. Amr,
90- Sekran b. Amfin zevcesi Hz. evde,
91- Malik b.Zem'a,
92- Malik b. Zem'a'nn zevcesi mire Hatun,
93- Htb b. Amr,
94- Sa'd b. Havle,
95- Ebu Ubeyde b. Cerrah,
96- Sheyl b. Beyz,
97- Amr b. Ebi erh,
98- lyaz b. Zheyr,
99- Osman b. Abdi Ganm,
100- Sad b. Abdi Kays,
101- Haris b. Abdi Kays.[166]
Hicret Edecei Srada Leyl Hatuna Hz. mer'in Rastlay
Leyl Hatun der ki:
"Habe lkesine doru gitmeye hazrlandmz srada, (kocam) mir, baz ihtiyalarmz salamak
zere yanmdan ayrlp (arya) gitmiti.
mer b. Hattab, beni grnce, gelip baucuma dikildi.
Kendisi o zaman mrikti, daha Mslman olmamt.
Bize kar ok sert ve kat davranrd. Kendisinden hep eza ve cefa eker dururduk. Bana:
'Ey mm Abdullah [Ey Abdullah'n annesi]! Demek, buradan gidi var ha?' dedi. Ben de:
'Evet! Vallahi, artk Allah'n yerlerinden bir yere kp gideceiz.
Siz bizi ikencelere urattnz ve ezdiniz!
Allah bize bir kurtulu ve k yolu ancaya kadar, oralarda kalacaz1 dedim.
Bana:
'Allah size yolda olsun!' dedi.
Kendisinden o gne kadar hi grmediim bir yumuaklk ve yufka yreklilik grdm.
Sonra dnp gitti. Sanrm ki, bizim gidiimiz ona znt vermiti.
O srada, mir iini bitirip yanma gelince, kendisine:
'Ey Abdullah'n babas! Biraz nce mer'in bize kar gsterdii yumuakl ve yufka yreklilii,
gideceimize duyduu znty bir grmeliydin!1 dedim. Amir
'Sen onun Mslman olacan m umuyorsun?!' dedi. Ben:
'Evet! Umuyorum' deyince, mir:
'unu iyi bil ki; sen Hattab'n eeinin Mslman olduunu grnceye kadar, o kii Mslman olmaz!'
dedi.
mer'den o zamana kadar grlegelen sertlik ve Mslmanla kar kaskat yreklilik, kendisinden
bylece mit kestirmiti."[167]
Kurey Mriklerinin Muhacirleri Geri evirmeleri in Neca'ye Eliler ve
Hediyeler Gndermeleri
Kurey mrikleri Reslullah (a.s.)n ashabnn Habe lkesinde emniyet ve sknete kavumu ve
orada yurt yuva edinip yerlemi olduunu grnce, aralarnda toplant yaptlar.
Onlarn; eski dinlerine dndrlmek zere, yerlemi olduklar yerlerinden karlmalar ve
kendilerine geri evrilmeleri iin, Kureylilerden, gz z pek iki adam, Abdullah b. Ebi Rebia ile Amr
b. s' Necaye gndermeyi kararlatrdlar.
Neca ve kumandanlar iin topladklar hediyeleri de, iki eli ile birlikte yolladlar.[168]
Ebu Talib; Kureyflerin bu kararlarn ve Necai eli ile hediyeler gnderdiklerini renince,
Muhacirleri mriklerden korumaya tevik iin syleyip Necaye gnderdii beyitlerde yle dedi:
"Keke, Cafer ile Amr'n ve akrabadan dmanlarn, uzaklarda, gurbette nasl ve ne halde olduklarn
bir bilseydim.
Acaba Neca'nin ihsanlar Cafer ile arkadalarna ulat m?
Yoksa bir arabozucu buna engel mi oldu ki?
Dilerim: Lanet ve nefret ettirici haller zt- devletinden sdr olmasn!
Hi phesiz, sen asaletli ve cmert bir ztsn!
Senin himayende olanlar sknt ekmezler.
Muhakkak ki, Allah sana geni bir saltanat ve pek ok iyilikler vermitir.
Sen yaadka, Allah'n bu balar sende kalacaktr.
Sen ok cmertsin, bol balsn!
Senin balarndan dostlarda, dmanlar da yararlanrlar!" [169]
Peygamberimiz (a.s.)n zevcesi Hz. mm Seleme demitir ki:
"Biz, Habe lkesine ayak bastmzdan itibaren, Necai'de, en hayrl bir komuluk ve koruyuculuk
grdk.
Dinimiz hakknda gvenlik iinde bulunduk.
Hi eziyet edilmeksizin ve holanmayacamz hibir ey iitmeksizin, Yce Allah'a ibadet ettik.
Kurey mrikleri, bu durumumuzu haber alnca, aralarnda grme, konuma yaptlar. Bizi geri
evirmesini istemek zere, ilerinden, z gz pek iki kiiyi Necai'ye gndermeyi ve ona Mekke
eyasndan, ndir, kymetli grdkleri eylerden hediyeler sunmay kararlatrdlar.
Neca'ye, Mekke'den gtrlecek eylerin en hoa gideni, beenileni ise mein olanlard.
Bunun iin, Kurey mrikleri, bol miktarda Mekke meini topladlar.
Neca'nin kumandanlarndan her birine ayr ayr hazrladktan sonra, Abdullah b. Ebi Rebia ile Amr
b. s', hediyelerle birlikte yolladlar.
Yollarken de, emirlerini yerine getirmelerini onlara emrettiler ve:
'Muhacirler hakknda Neca ile konumadan nce, her kumandana hediyelerini verin! Sonra da,
Neca'ye hediyesini sunun ve kendisinden, yanndaki Muhacirlerle hi konumadan, onlar size teslim
etmesini isteyin!' dediler.
Bu iki adam, Neca'nin yanna geldiler.
O srada, biz, Neca'nin katnda, hayrl bir yurtta, hayrl bir koruyucu yannda idik.
Mekke'den gelen iki Kurey, Neca ile konumadan nce, btn kumandanlarn hediyelerini verdiler.
Hediye verilmeyen kumandan kalmad.
Onlarn her birine hediyelerini verirken de:
'Bizden, birtakm akl ermez genler gelip hkmdarn lkesine sndlar.
Onlar kendi kavimlerinin dininden ayrldlar, sizin dininize de girmediler.
Kavimlerinin eraf, onlar kendilerine geri evirmesi iin, bizi sizin hkmdara yolladlar.
Biz onlar hakknda hkmdarla konutuumuzda, onlar bize teslim etmesini ve onlarn syleyecekleri
szlere kulak asmamasn hkmdara tavsiye edin!
nk, kendi kavimleri onlar daha iyi bilirler ve kusurlarn daha iyi anlarlar1 dediler.
Kumandanlarn hepsi, Kurey elilerine 'Olur' dediler.
Bundan sonra, eliler, Necaye hediyelerini sundular.
Neca hediyeleri kabul ettikten sonra, eliler
'Ey hkmdar! Bizden birtakm akl ermez genler senin lkene gelip sndlar.
Onlar kavimlerinin dininden ayrldlar, senin dinine de girmediler.
Onlar bizim de bilmediimiz, senin de bilmediin bir din icad ettiler, ortaya kardlar.
Onlarn babalarndan, amcalarndan ve yakn akrabasndan olan kavimlerinin eraf, onlar kendilerini
geri evirmeniz iin, bizi sana yolladlar.
nk, onlar bunlar bakalarndan daha iyi bilirler, kusurlarn, kabahatlarn bakalarndan daha iyi
anlarlar1 dediler.
Abdullah b. Ebi Rebia ile Amr b. s'n en ok korktuklar, istemedikleri ey, Neca'nin Muhacirleri
arp dinlemesi idi.
Hkmdarn yannda bulunan kumandanlar, ona:
'Ey hkmdar! Bu iki adam doru sylyorlar.
Kavimleri onlar daha iyi bilirler ve kusurlarn daha iyi anlarlar.
Sen onlar bu iki adama teslim et, lkelerine ve kavimlerine geri gttrsnler!' dediler.
Neca kzd ve:
'Hayr! Vallahi, ben onlar bu iki adama hemen teslim edivermem! Gelip lkeme konmu, beni
bakalarna tercih ederek bana snm olan bir cemaata ktlk yaplmaz!
Onlar yanma arp, u iki adamn syledikleri eyler hakknda onlara sorular sorarm.
Eer onlar u iki adamn dedikleri gibi iseler, kendilerini bu iki adama teslim eder, kavimlerine geri
eviririm.
ayet onlar bu iki adamn syledikleri gibi deillerse, kendilerini bunlara kar korur ve himayemde
kaldklar mddete de en gzel ekilde korur ve kollarm' dedi.
Sonra da, haber salp Reslullah (a.s.)n ashabn yanna artt.
Neca'nin davetisi gelince, Muhacirler toplandlar, sonra da birbirlerine:
'imdi bu adamn [Neca'nin] yanna gittiiniz zaman ona ne syleyeceksiniz?' dediler ve yine
birbirlerine:
'Vallahi, biz ancak bildiklerimizi, Peygamberimiz (a.s.)n bize emrettiklerini syleriz. Ne olacaksa
olsun!' dediler."[170]
Habe Neca'sinin Sorularn Hz. Cafer'in Cevaplay
mm Seleme Validemiz anlatyor ki:
"Muhacirler Neca'nin yanna vardklar zaman, Neca, daha nceden kendi din adamlarn da yanna
armt. Onlar, Neca'nin evresinde mushaflarn yaym, am bulunuyorlard. Neca, Muhacirlere:
'Siz, ne benim dinime, ne de u milletlerden hibirinin dinine girmediinize gre, sizin
kavimlerinizden ayrlarak tutmu olduunuz bu din nasl bir dindir?' diye sordu.
Muhacirler adna, Cafer b. Ebi Talib:
'Ey hkmdar!' dedi.
'Biz Cahiliye halkndan bir kavim idik.
Putlara tapardk.
lm hayvan eti yerdik.
Btn ktlkleri yapardk.
Akrabalarmzla ilgilerimizi keser, akraba hakk gzetmezdik.
Komularmz unutur, komuluk vazifelerini yerine getirmezdik.
imizden gl olan, gsz, zayf olan yerdi.
Yce Allah bize kendimizden, soyunu sopunu, doruluunu, eminliini, iffet ve nezahetini bildiimiz
Resl gnderinceye kadar, biz hep bu kt durum ve tutumda idik.
O peygamber, bizi, bizim ve babalarmzn Allahtan baka tapageldiimiz, tatan, aatan, altn ve
gmten yaplm putlar brakarak Allah'n birliine inanmaya ve yalnz O'na ibadet etmeye davet etti.
Yine o peygamber:
Doru sylemeyi,
Emaneti sahibine vermeyi,
Akraba haklarn gzetmeyi,
Komulara iyi davranmay,
Haramlardan uzak,
Kan dkmekten geri durmamz bize emretti.
Yine o, bizi her trl irkin, yz kzarc sz ve ilerden,
Yalan sylemekten,
Yetim mal yemekten,
ffetli kadnlara dil uzatmak ve iftira etmekten de men ve nehy etti.
Ayrca:
Hibir eyi kendisine e ve ortak tutmakszn, yalnz Allah'a ibadet etmemizi,
Namaz klmamz,
Zekt vermemizi,
Oru tutmamz da bize emretti.
Biz onu doruladk ve ona iman ettik.
Allah tarafndan getirdii eylere gre, ona tbi olduk.
Bir ve Tek olan Allah'a ibadet ettik, O'na hibir eyi irk komadk.
O'nun bize haram kldn haram, hell kldn hell olarak kabul ettik.
Bunun zerine, kavmimiz bize dman kesildi.
Bizi dinimizden dndrmek, Yce Allah'a ibadetten vazgeirip puflara taptrmak, teden beri
hellletirip serbeste ileyegeldiimiz ktlkleri tekrar iletmek iin, bizi ikenceden ikenceye
urattlar.
Onlar bize bylece galebe alp zulmettikleri, bizimle dinimiz arasna gerildikleri ve tazyiklerini
arttrdklar zaman, biz senin lkene kmak, snmak zorunda kaldk.
Seni bakalarna tercih ile, senin korurluun ve komuluunda bulunmay arzu ettik.
Ey hkmdar! Biz senin yannda hibir zulme uramayacamz umuyoruz!'
Neca:
'Allah tarafndan peygamberinizin getirip sizlere bildirdii eylerden, senin yannda birey var m?'
diye sordu. Cafer
'Evet! Var' dedi.
Neca:
'Onu bana oku!' dedi.
Cafer, Meryem sresinin ba tarafndan, Yahya ve sa (a.s.)larn doumlar ile ilgili yetleri [1-35]
okuyunca, vallahi Neca o kadar alad ki, (akan gzyalarndan) sakal sland.
Neca'nin din adamlar da, okunan yetleri dinledikleri zaman, aladlar ve hatta onlarn mushaflar
da gzyalarndan sland.
Bundan sonra, Neca, Mekke'den gelen iki Kureyye:
'Bu (dinlediim ey), sa'ya gelmi olanla muhakkak ayn yerden kyordur! Siz ikiniz, gidin artk!
Hayr! Vallahi ben onlar size ne teslim ederim, ne de onlara dokunulur!' dedi."
ki eli, Neca'nin yanndan dar ktklar zaman, Amr b. s:
"Vallahi, ben yarn Neca'nin yanna gidip onlar hakknda syleyeceim eyle onlarn kklerini
kaztacam!" dedi.
Abdullah b. Ebi Rebia ise:
"Sen byle birey yapma! Onlar bize muhalif olsalar da, aramzda onlarla akrabalk var!" dedi.
Amr b.s:
"Vallahi, Neca'ye, bunlarn sa b. Meryem'in bir kul olduunu iddia ettiklerini haber vereceim!"
dedi.
Ertesi gn, Neca'nin yanna gidip:
"Ey hkmdar! Onlar sa b. Meryem hakknda ok byk, ar bir sz sylyorlar! Onlar ar da,
onun hakknda ne sylediklerini onlara bir sor" dedi.
Bunun zerine, Neca, bu hususu sormak iin onlar tekrar yanna ard.
Muhacirler toplandlar. Birbirlerine:
"Neca size sa b. Meryem hakknda sorduunda, ne syleyeceksiniz?" diye sordular ve:
"Vallahi, onun hakknda Allah'n dediklerini ve Peygamberimizin bize bildirdiklerini syleriz. in
sonu ne olursa olsun!" dediler.
Muhacirler Neca'nin yanna vardklar zaman, Neca onlara:
"Syleyin bakalm; Meryem olu sa hakknda ne sylyorsunuz?" diye sordu.
Cafer b. Ebi Talib, ona:
"Biz, onun hakknda, Peygamberimizin bildirdiklerini sylyoruz. O, diyor ki:
'sa Allah'n kulu, resl, Ruh'u ve O'nun dnyadan ve erden geerek Allah'a balanm bir kz olan
Meryem'e ilka eyledii Kelimesidir'" deyince, Neca, elini yere uzatp oradan bir p aldktan sonra:
"Vallahi, sa b. Meryem de, senin sylediinden baka birey deildir! Arada, u p kadar bile fark
yoktur!" dedi.
Neca bunu syledii zaman, evresindeki kumandanlar homurdanmaya baladlar. Neca,
kumandanlara:
"Vallahi, siz homurdansanz da, gerek olan budur!" dedi. Muhacirlere de:
"Gidiniz! Sizler, benim lkemde, tamamyla emniyet iindesiniz!
Size sven, dil uzatan kimse cezalandrlacaktr!
Size sven, dil uzatan kimse cezalandrlacaktr!
Size sven, dil uzatan kimse cezalandrlacaktr!
Ben, sizden birinize, bir da altn karlnda bile, eziyet etmek istemem!
Getirdikleri hediyeleri de u iki adama geri verin! Benim onlara ihtiyacm yok!
Vallahi, Allah bana saltanatm geri verdii zaman benden rvet almad ki, ben bu hususta rvet
alaym!" dedi.
Bunun zerine, Amr b. s ile Abdullah b. Ebi Rebia, getirdikleri hediyeleri geri verilerek, sulanm
ve reddedilmi bir halde Neca'nin yanndan kp gittiler.
Muhacirler de, Neca'nin lkesinde, en iyi yurtta ve en iyi koruyucunun yannda kaldlar.[171]
Hz. Ebu Bekir'in Hicret in Yola k ve Geri evrilii
Hz. Ebu Bekir; Mslmanlarn mrik kavim ve kabileleri arasnda[172] trl ikencelere
uratldklarn[173] ve Mekke'de ikenceler altnda yaamann gnden gne gletiini, arlatn
grd zaman, hicret etmek zere Peygamberimiz (a.s.)dan izin istemi ve kendisine izin verilince de,
[174] Habe lkesine yaplan ikinci hicrete dahil olmak zere daysnn olu Haris b. Halid ile birlikte
Mekke'den ayrlp[175] Habe lkesine doru gitmiti.[176]
Bir-iki gn gittikten sonra,[177] Birku'l-Gmad mevkiine eriince,[178] Kare kabilesinin ulu kiisi
bnu'd-Dagnne ile karlat.
bn Dagnne:
"Ey Ebu Bekir! Nereye gitmek istiyorsun?" diye sordu.
Hz. Ebu Bekir:
"Beni (Mekke'den) kavmim kard,[179] bana eza ve cefa yaptlar. Beni sktrdka sktrdlar.
[180] Ben de yeryznde biraz gezip dolamak ve Rabbime serbeste ibadet etmek istiyorum!" dedi.
bn Dagnne:
"Ey Ebu Bekir! Senin gibi bir zt ne yurdundan kar, ne de kan lir.[181] Bu nasl olur?!
Vallahi, sen kavmini, kabileni zinetlendirirsin! yilik ilersin[182] Sen kimsenin kazandrmayacan
kazandrrsn![183]
Akrabay, grr gzetirsin!
ini grmekten ciz olanlarn ykn tarsn!
Konuu arlarsn![184]
Hak yolunda zuhur eden hadiselerde halka yardm edersin![185]
Geri dn![186]
Sen benim himayemdesin![187]
Ben senin koruyucunum![188]
Haydi, dn de, kendi yurdunda Rabbine ibadet et!" dedi.[189]
Hz. Ebu Bekir, yolda Haris b. Halid iin:
"Yanmda, kabilemden u zt var!?" dedi.
bn Dagnne:
"Brak onu! O yznn dorusuna gitsin! Sen de, ev halknn yanna dn!" dedi.
Haris b. Halid:
"Senin geri dnp gitmen sana helldir! Sen dn, git!
Ben de, arkadalarmla birlikte, yzmn dorusuna giderim!" dedi. Habe yolculuuna devam edip
gitti.[190]
Hz. Ebu Bekir de bn Dagnne ile birlikte dnd.[191]
Mekke'ye girince, bn Dagnne:
"Ey Kurey cemaat! Ben Ebu Kuhfe'nin olunu himayeme aldm! Ona hi kimse dokunmayacak,
ancak iyilik edecektir!" dedi.[192]
O akam[193] Kurey eraf arasnda dolaarak, onlara da:
"Ebu Bekir gibi bir zt ne yurdundan kar, ne de karlr.
Siz hi kimsenin kazandrmayacan kazandran, akrabay grp gzeten, iini grmekten ciz
olanlarn ykn tayan, konuu arlayan, hak yolunda zuhur eden hadiselerde halka yardm eden bir
adam nasl karrsnz?!" diyerek kt.[194]
Kurey mrikleri bn Dagnne'nin Hz. Ebu Bekir hakkndaki himayesini reddetmediler,[195] yerine
getirdiler.[196] Hz. Ebu Bekir'e ikence etmekten vazgetiler.[197] Eman verdiler.[198]
Fakat, bn Dagnne'ye:
"Ebu Bekir'e syle! O Rabbine ibadetini evinin iinde yapsn! Orada istedii kadar namaz klsn,
Kur'n okusun! Evinden baka yerde aktan namaz klp Kur'n okuyup da bizi rahatsz etmesin![199]
nk, biz onun kadnlarmz ve ocuklarmz meftun etmesinden korkarz!" dediler.
bn Dagnne, mriklerin bu isteklerini Hz. Ebu Bekir'e syledi.[200]
Hz. Ebu Bekir de yle yapt .[201]
Namazn akta klmad. Kur'n- Kerm'i de evinden baka yerde okumad.[202]
Sonradan kendisinde bir fikir deiiklii olup, evinin nnde bir namazgah yapt .[203]
Orada namaz klmaya, Kur'n okumaya balad.[204]
Hz. Ebu Bekir'in evi Cumah oullarnn mahallesinde idi.[205]
Hz. Ebu Bekir yufka yrekli olup,[206] Kur'n- Kerm'i okurken alamakl olur,[207] alar durur,
gznn yan tutam azd.[208]
Kur'n- Kerm okurken, mriklerin ocuklar, kadnlar onun bana dikilir, ylr, ona bakrlar,
meftun olurlard.[209]
Bu hali Kurey mriklerinin erafn korkuttu.
Onlar bn Dagnne'ye haber saldlar. bn Dagnne yanlarna gelince,[210] ona:
"Ey bn Dagnne![211] Biz Ebu Bekir hakknda Rabbine evinde ibadet etmek art ile-himaye ve
syanetine msaade etmitik.
Ebu Bekir ise bu haddi tecavz ederek evinin nnde bir namazgah yapm, iinde aktan namaz
klmaya, Kur'n okumaya balamtr.
Dorusu, biz kadnlarmzn ve ocuklarmzn dinlerinden dndrlmelerinden korkuyoruz!
Sen Ebu Bekir'i bundan men et!
Eer buna yanamaz, ille de namaz ve kraatim ilan etmek isterse, kendisine verdiin eman ve himaye
szn sana iade etmesini iste! Gerekten, biz, sana verdiimiz szden caymay irkin gryoruz. Fakat,
Ebu Bekir'in aktan ibadet etmesine de sz vermi deiliz" dediler.
Bunun zerine bn Dagnne Hz. Ebu Bekir'in yanna varp:[212]
"Ey Ebu Bekir! Ben sana kavmini rahatsz edesin diye himaye taahhdnde bulunmadm!
Onlar, senin u yerinde bulunmandan, asla holanmamakta ve senden rahatsz olmaktadrlar! Sen
evinin iine gir de, istediini evinin iinde yap![213] Ey Ebu Bekir! Benim sana ne zerinde sz vermi
olduumu pekl bilirsin! imdi sen ya o arta gre hareket edersin, ya da senin zerindeki himaye
taahhdm bana iade edersin! Ben bir kimseye vermi olduum himaye taahhdm bozduumu
Araplarn iitmesini istemem!" dedi.[214]
Hz. Ebu Bekir:
"Ben senin zerimdeki himaye taahhdn sana iade edip de Allah'n himayesiyle yetineyim mi?" diye
sordu.
bn Dagnne: "Evet! Himaye taahhdm bana iade et!" dedi.[215]
Hz. Ebu Bekir:
"Ey bn Dagnne! Ben artk senin himayeni sana iade ediyorum.
Ben Yce Allah'n ve Reslnn himayesine razym!" dedi.[216]
Bunun zerine, bn Dagnne:
"Ey Kureyliler! Ebu Kuhfe'nin olu himaye taahhdm bana iade etmi, benim iim bitmitir! Artk,
sizin iiniz adamnzladr!" dedi.[217]
Hz. Ebu Bekir Kabe'ye giderken, Kurey mriklerinden bir beyinsiz, Hz. Ebu Bekir'in bana toprak
sat.
O srada, Velid b. Mugre veya s b. Vil ile karlanca, ona:
"u beyinsizin yaptn gremiyor musun?" diyerek yaknd.
Fakat, o mrik:
"Bunu sen bana kendin getirdin!" dedi.
Hz. Ebu Bekir, bandan topra silkelerken:
"Ey Rabbim! Sen ne kadar da Halm'sin! Ey Rabbim! Sen ne kadar da Halm'sin! Ey Rabbim! Sen ne
kadar da Halm'sin!" diyordu.[218]
Kurey mriklerinin, Haim ve Muttalib oullarna kar aldklar acmasz tedbirler zerine, Ebu
Talib, syledii bir manzumesinde:
Leyy oullarna ve bilhassa onlardan Ka'b oullarna;
Muhammed ((a.s.))n, Musa ((a.s.)) gibi bir peygamber olduunu eski semav kitablarda yazl
bulduklarn kendilerinin de bildiklerini; Kabe duvarna astklar yaznn, balarna ancak uursuzluk ve
felaket getireceini hatrlatt.
Susuzlar sulu durumuna dmeden aylmalarn, fesatlara uyup aradaki akrabalk ve dostluk
balarn koparmamalarn, sonucu ok ac olabilecek kanl bir sava davet etmemelerini tavsiye etti.
Zal kllarla boyunlar ve kollar kesilip balar uurulmadan, Muhammed (a.s.) kendilerine teslim
edebileceini hi ummamalarn, babalar Him'in vasiyetini tutan Him oullarnn hibir zaman
savamaktan ylmayacaklarn hatrlatt .[34]
Ebu Talib'in Peygamberimiz (a.s.) in Her Gece Koruma Tedbiri Al
Ebu Talib; Peygamberimiz (a.s.)a herhangi bir ktlk veya suikastta bulunmak isteyeceklere kar bir
koruma tedbiri olmak zere, her gece, yataa yatlaca zaman, herkesin gz nnde, Peygamberimiz
(a.s.)a yatana yatmasn syler; halk uykuya dalnca da, oullarndan veya kardelerinden ya da amca
oullarndan birisine, Peygamberimiz (a.s.)n yatana yatmasn emreder. Peygamberimiz (a.s.)a da onun
yatanda uyumasn sylerdi.[35]
'b Sakinlerinin Yokluk ve Alk Skntsna Dmeleri
Kurey mrikleri; Peygamberimiz (a.s.) ve Peygamberimiz (a.s.)n kabile halk olan Him
oullaryla Muttalib oullarn, 'b'cia[36] yl kuatp gzaltnda tuttular.[37]
Onlara sk bir itima ve iktisad ambargo uyguladlar.
ar ve pazarlarn, 'b sakinlerine giden yollarn kestiler.[38] 'b'a yiyecek ve katk gitmesini
nlediler.[39]
Kurey mrikleri; Mekke'den gelen yiyecekleri veya satlan herhangi bir eyi 'b'a brakmamakta,
hemen varp onlar kendileri satn almakta,[40] 'b sakinlerini alktan ldrp,[41] bylece
Peygamberimiz (a.s.)n kann dkmeye muvaffak olabileceklerini um m aktaydlar.[42]
'b sakinlerinin hac mevsimlerinde-din gelenee uyarak-'b'dan kp alverite bulunmalarna her
ne kadar engel olmamakta iseler de,[43] Mekke arsna bir deve yk yiyecek geldii ve 'b
sakinlerinden birisi oluk ocuu iin biraz yiyecek almak zere oraya vard zaman, Ebu Leheb hemen
erzak yklerinin bana dikilir:
"Ey tccar topluluu! Muhammed'in ashabna fiyatlar yle ykseltiniz ki, onlar yannzdaki eylerden
birey alamasnlar!
Siz benim zengin ve verdii sz yerine getirir bir kimse olduumu bilirsiniz.[44] Byle yapmanzdan
size bir zarar gelmeyeceine ben kefilim!" der;[45]
Tccarlar da meta'larnn fiyatn yle kat kat arttrrlard ki, Mslmanlar alktan alaan
ocuklarnn yanna, ellerinde onlara yedirecek birey bulunmakszn dnmek zorunda kalrlard.
Ertesi gn, sabahleyin, tccarlar Ebu Leheb'in yanna varrlar; o da kalan yiyecek ve giyecekleri
onlardan yksek fiyatla satn alp,[46] m'minleri ve yanndakileri a ve plak brakrd .[47]
'b sakinlerini geindirmek iin Peygamberimiz (a.s.) btn maln harcad.
Hz. Hatice de, Ebu Talib de, bu yolda btn mallarn harcadlar.[48]
Yiyecek birey bulunup satn alnmad iin, alktan lenler,[49]
Aa yapraklarn yiyenler,[50]
Bulduklar kuru deri paralarn su iinde yumuatp atee tuttuktan sonra, onunla gn idare edenler
oldu![51]
Alktan alaan ocuklarn feryatlar, 'b'n arkasndan duyulmaya balad.[52]
Mriklerden kimisi bundan sevin, kimisi de znt duymakta; znt duyanlar, "Baknz! Sahifeyi
yazan Mansur b. krime nasl felakete urad!" demekte idi.[53]
Kurey mrikleri 'b sakinlerine birey gndermemekte, akrabalarna birey gndermek isteyenler
de, onu ancak gizlice salabilmekte idiler.[54]
Ebu Cehil 'b' sk sk gzetler dururdu.
Hz. Abbas, bir gn, yiyecek satn almak iin 'b'dan kmt.
Ebu Cehil ona atmak istedi. Fakat, Allah onu Ebu Cehil'in errinden korudu.
Hz. Hatice, Zem'a b. Esved'e:
"Ebu Cehil'e bir sz dinlet" diye bir haber sald.
O da sz dinletti, Ebu Cehil geri durdu.[55]
Hakm b. Hizam; bir ticaret kafilesiyle, am'dan buday ykleyip getirmiti.
zerine, buday ykledii bir deveyi, gizlice, 'b yoluna yneltti, arkasna vurup 'b sakinlerinin
yanna soktu. Onlarda, devenin zerindeki buday aldlar.[56]
Yine Hakm b. Hizam; baka bir gece, devenin zerine un ykleyip 'b'n iine sald .[57]
Hiam b. Amr da; bir gece, deveye yiyecek ykleyip 'b'n azna kadar gtrd. Devenin bandan
yularn zd. ki brne vurup onu 'b'a soktu.[58]
Hiam b. Amr 'b sakinlerine byle yardm etmekte devam etti.[59]
Baka bir gecede yk yiyecek gnderdi.
Kurey mrikleri bunu renince, sabahleyin ona bu hususta ihtarda bulundular. Hiam da:
"Ben artk byle bireyi tekrarlar ve size aykr davranr deilim!" dedi.
Bunun zerine, mrikler onun yanndan ayrldlar.
Fakat, Hiam; bundan sonra, tekrar 'b sakinlerine geceleyin bir veya iki deve yk daha yiyecek
salnca, mrikler ona ar szler sylediler.[60] Hatta, onu ldrmeye kalktlar![61]
Ebu Sfyan b. Harb:
"Braknz adam! 'b'daki akrabalarna iyilik etmi!
Vallahi, keke biz de onun yapt gibi yapaydk! Ne gzel olurdu!" diyerek, onu kayrd.[62]
Hakm b. Hizam; bir gn, klesinin srtna biraz buday ykleyip Peygamberimiz (a.s.)n zevcesi Hz.
Hatice'ye gtrmek zere 'b'a giderken, yolda Ebu Cehil'e rastlad.
Ebu Cehil hemen Hakm'in yakasna yapt.
"Demek sen Haim oullarna yiyecek gtryorsun ha?!
Vallahi, ben seni Mekke'de rezil etmedike, buradan ne sen ileri geebilirsin, ne de yiyecek
geebilir!" dedi.
O srada, Ebu'l-Bahter b. Hiam, yanlarna geldi. Ebu Cehil:
"O," dedi, "Him oullarna yiyecek tayor!?"
Ebu'l-Bahter:
"Halasna ait olup yannda bulunan bir yiyecei ona gtrmesine sen nasl engel olursun?!
ekil adamn yolundan, gidecei yere gitsin!" dedi.
Ebu Cehil kabul etmedi ve hatta Hakm'in veya klesinin yakasna yapnca, Ebu'l-Bahter kzd.
Eline geirdii bir deve enesi kemii ile vurup Ebu Cehil'in ban yard, kendisini yere ykt, tepeledi,
tekmeledi durdu.[63]
Hz. Hamza oraya yakn bir yerde bulunuyor ve onlar seyrediyordu.
Mrikler ise, aralarnda geen bu gibi hadiseleri Peygamberimiz (a.s.)la ashabnn grp veya iitip
kendilerine glmelerini hi istemezlerdi.[64]
Mriklerin Kuraklk ve Ktlk Azabna Uramalar
Peygamberimiz (a.s.); Kurey mriklerinin kendisini dinlemediklerini,[65] yalanlayp durduklarn ,
[66] slmiyete kar ok yava ve isteksiz davrandklarn[67] ve srt evirdiklerini[68] grnce:
"Ey Allah! unlara da, Yusuf (a.s.)n zamanndaki yedi (ktlk) yl gibi, yedi (ktlk azab) verip[69]
bana yardm et!" diyerek.[70] Kurey mrikleri aleyhinde dua etti.[71]
Bunun zerine, yamurlar kesildi. Yer kupkuru oldu, kurudu![72]
Kurey mriklerini yle bir kuraklk ve ktlk yakalad ki,[73] hereyi kkten kazd, silip sprd!
[74]
Biroklar alktan ldler![75]
Yiyecek birey bulamaynca,[76] alktan dolay, l hayvanlarn etlerini,[77] kokmu leleri,[78]
derileri,[79] kemikleri,[80] kpekleri,[81] kanla deve ynnden yaplan "lhz" denilen eyi., yediler.[82]
Onlardan herhangi biri, gkyzne baksa, alktan dolay, ortal duman kaplam gibi grrd![83]
Mekke'de kuraklk ve ktlk son dereceyi bulunca,[84] Ebu Sfyan Sahr b. Harb, Peygamberimiz
(a.s.)n yanna geldi:[85]
"Ey Muhammed![86] Sen kendinin rahmet olmak zere gnderildiini sylyor,[87] Allah'a itaati,[88]
akrabay grp gzetmeyi bize emredip duruyorsun![89]
Kavmin ise, kuraklk ve ktlktan lp gitmektedirler![90]
Onlardan bu felketin kaldrlmas iin.[91] Allah'a bir dua ediver![92]
Eer sen dua edersen, Allah da u belay zerimizden kaldracak olursa, Allah'a iman edeceiz!" diye
and ierek sz verdi.[93]
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.) Allah'a dua etti.
Yamur sularyla sulandlar.[94]
Yce Allah onlarn zerinden kuraklk ve ktlk azabn kaldrnca, onlar eski irklerine dndler.[95]
Yce Allah, bu hususta indirdii yetlerde yle buyurdu:
"Hayr! Onlar (ldkten sonra dirilmekten) phe iindedirler. (Bununla) elenirler.
O halde, semann apaikr bir duman getirecei gn gzle!
(yle bir duman ki) insanlar, saracaktr o!
('Bu,' diyecekler) 'pek yaman bir azab!
Ey Rabbimiz! Bizden bu azab ap kaldr!
nk, biz artk iman edeceiz!' diyecekler.
Onlara, dnmek, ibret almak nerede?
Kendilerine gerekleri apak anlatan bir Resl geldi de, ondan yz evirdiler.
Ona: 'Bir retilmitir!, 'Bir mecnundur!' dediler.
Biz o azab biraz aacak, kaldracaz!
Fakat, siz yine kfre dneceksiniz!
Amma, o byk satvetle skvereceimiz gn, her halde, Biz onlardan intikam alacaz!"[96]
Acem-Rum Sava Hakknda Mriklerle Bahse Giriilmesi
Nbvvetin sekizinci ylnda icii[97] ki, ran ordusu ile Rum ordusu,[98] am topra ile ran topra
arasnda,[99] Ezriat'ta[100] Busra'da[101] karlaarak arpmlar; ranllar Rumlar ar bir yenilgiye
uratmlard.[102]
Rumlarn ehirlerini yakp ykmlar,[103] aalar kesmiler,[104] hatta stanbul'a kadar ilerlemiler.
[105] Halic'in zerine konmulard.[106] stanbul'u uzun mddet kuattklar halde, yars denizde, yans
karada olduu iin, ele geirememilerdi.
ran ah, Kayserden tazminat olarak, dnya hkmdarlarndan hibirinin salamaya g
yetinemeyecei kadar ok altn, mcevherat, kumalar, hizmeti kadnlar, uaklar ve daha pek ok trl
mallar da istemi; o da, muvafakat etmiti .[107]
Kurey mrikleri, Farsllarn (ranllarn) Rumlar yenmelerini isterlerdi.
nk, onlar putperest idiler.
Mslmanlar ise, Rumlarn Farsllan yenmelerini isterlerdi.
nk, onlar Kitab ehli idiler.[108]
Rumlarn malubiyet haberi Peygamberimiz (a.s.)la ashabna ok ar geldi.
Peygamberimiz (a.s.); Kitabsz Mecusilerin Kitab ehli olan Rumlara galip gelmelerini istemezdi.
Kurey mrikleri, Mslmanlara:
"Siz ehl-i Kitabsnz, Hristiyanlar da Kitab ehlidirler.
Biz Kitabsz mmleriz.
Farsl kardelerimiz sizin Kitab ehli olan kardelerinize galip gelmilerdir.
Siz de bizimle arpacak olursanz, muhakkak, biz size galip geliriz!" dediler.[109]
Hz. Ebu Bekir mriklerin bu szlerini Peygamberimiz (a.s.)a annca, Peygamberimiz (a.s.):
"u muhakkak ki, onlar (Farsllar, er ge) malup olacaklardr!" buyurdu.[110]
Yce Allah da, bu hususta indirdii yetlerde yle buyurmutur:
"Elif Lm Mm!
Rum(lar) malup oldu yakn bir yerde.
Halbuki, onlar, bu yenilmelerinin ardndan, galip olacaklar. Bid'-i sinnde (ten dokuza kadar olan
yllar iinde)[111]
nnde de, sonunda da, emr Allah'ndr.
O gn, m'minler de Allah'n yardmyla ferahlanacak.
O (Allah), kime dilerse yardm eder.
O (Allah) kudretiyle hereye stn gelen Azz, rahmetiyle m'minleri esirgeyen Rahm'dir.
Bu, Allah'n va'didir.
Allah va'dinden caymaz.
Fakat, insanlarn ou (bunu) bilmezler."[112]
Bunun zerine, Hz. Ebu Bekir Kurey mriklerinin yanna varp:
"Sizler (putperest) kardeleriniz (Farsllar)n, bizim (Kitab ehli) kardelerimiz (Rumlar)a galip
gelmesine seviniyor musunuz? Hi de sevinmeyin!
Allah sizin gzlerinizi aydn etmeyecektir!
Vallahi, Rumlar muhakkak Farsllara galip geleceklerdir!
Bunu bize Peygamberimiz (a.s.) haber verdi!" deyince, beyy b. Halef kalkp Hz. Ebu Bekir'e doru
vard ve:
"Sen yalan syledin!" dedi.
Hz. Ebu Bekir:
"Ey Allah dman! Sensin yalanc olan!
Eer yla kadar, Rumlar Farsllara galip gelirse, bana on deve vermeyi borlan!
Fakat, Farsllar Rumlara galip gelirse, ben sana on deve vermeyi borlanaym!" diyerek bahse
giritiler.
Bundan sonra, Hz. Ebu Bekir Peygamberimiz (a.s.)n yanna gelip, beyy b. Halef ile aralarnda
geeni haber verince, Peygamberimiz (a.s.):
"Ben, byle mi andm?!
yetteki 'bid'i' sz ancak ile dokuz arasndaki mddeti ifade eder.
Sen hemen gidip devenin saysn da, mddeti de (ona gre) uzat!" buyurdu.
Hz. Ebu Bekir gitti. beyy b. Halefle karlat.
beyy b. Halef:
"Sen galiba (bahse giritiine) piman oldun?!" dedi.
Hz. Ebu Bekir:
"Hayr! Piman olmadm!
stersen, aramzdaki bahiste alnacak, verilecek develerin saysn artt rai im, mddeti de uzatalm:
Bahiste kazanacak olan, yz deve alsn! Kaybeden de yz deve versin!
Mddet de dokuz yla kadar uzatlsn!" dedi.
beyy b. Halef:
"yle yaptm!" dedi.[113]
Hz. Ebu Bekir'in Peygamberimiz (a.s.)la gizlice Mekke'den ayrlp Medine'ye hicret edecei sralarda
idi ki, beyy b. Halef Hz. Ebu Bekir'e:
"Bahiste yenilecek olursan bana deyecein develer hakknda bir kefil ver" dedi.
Hz. Ebu Bekir de, olu Abdurrahman' kefil verdi.
beyy b. Halef de Uhud savana gitmek istedii zaman, Abdurrahman ondan bir kefil istedi, o da
verdi.[114]
beyy b. Halef Uhud'da Peygamberimiz (a.s.) ldrmek isterken, Peygamberimiz (a.s.)n mzrandan
ald yaradan kurtulamayarak, Mekke yaknndaki erifte ld.[115]
Rumlar belirlenen mddet iinde[116] birdenbire kalknarak ranllar ar bir hezimete uratt
zaman;[117] Hz. Ebu Bekir beyy b. Halefin veresesinden yz deveyi alp.[118] Peygamberimiz (a.s.)a
getirdi.[119]
Peygamberimiz (a.s.) da Hz. Ebu Bekir'e:
"Bunlar fakirlere dat!" buyurdu.[120]
O da fakirlere datt.[121]
Rumlarn ranllar dokuz yl iinde malup edecekleri hakkndaki ihbar- Kufniyenin bylece
gereklemesi zerine, Mekkeli mriklerden birok kimseler Mslman oldular.[122]
Dmdu'l-Ezd'nin Peygamberimiz (a.s.) Tedaviye Kalk ve Mslman Oluu
Ezd-i ene kabilesinden[123] Dmd b. Sa'lebe, umre yapmak zere[124] Mekke'ye gelmiti.[125]
Kendisi, Cahiliye devrinde, Peygamberimiz (a.s.)n tan, dostu idi. Doktorlua zenir,[126] delilere
okur,[127] ilim elde etmeye alrd.[128]
Dmd, Mekke'ye gelince, Ebu Cehil, Utbe b. Rebia ve meyye b. Halefin bulunduu bir mecliste
oturdu.
Ebu Cehil:
"u adam bizim topluluumuzu datt. Akllarmz aklszlk, lp gitmi baba ve atalarmz dallete
dm sayd. lahlarmza dil uzatt" dedi.
meyye b. Halef de:
"O, hi phesiz, deli bir adamdr!" dedi.[129]
Dmd, mriklerin "Muhammed delidir!" dediklerini iitince,[130] kendi kendine: [131]
"Ben gidip[132] u zt bir grseydim,[133] tedavi etseydim,[134] belki Allah ona benim ellerimle
ifa verirdi"[135] diyerek, mriklerin meclislerinden kalkt.
O gn, Peygamberimiz (a.s.) arad, bulamad.
Ertesi gn, tekrar aramaya kt.[136] Buldu[137] ve:
"Y Muhammed! Ben delilii tedavi ederim.[138] stersen seni de tedavi edeyim.[139] Belki Allah
sana fayda verir![140]
Ben delilere okurum. Belki Allah benim elimle senin deliliine de ifa verir!
Okumam istersen, gel, sana da okuyaym.[141]
Sen, zerindekini, gznde bytme!
Ben sendekinden daha arn tedavi etmiimdir, kurtulmutur!
Ben senin hakknda;
Kavminin akllarn aklszlk saymak,
Toplululuklarn datmak,
Onlardan lp gitmi olanlarn dallet iinde bulunduklarn ileri srmek,
lahlarn ayplamak... gibi birtakm kt huylardan sz ettiklerini iittim.
Bunu, kendisinde delilik bulunan adamdan bakas yapmaz!" dedi.[142]
Peygamberimiz (a.s.), Dmd'a yle mukabele buyurdu:
"Hamd Allah'a mahsustur.
Biz O'na hamdeder; yardm,[143] yarlganmay da[144] O'ndan dileriz.[145]
Nefislerimizin erlerinden de Allah'a snrz.[146]
Allah'n doru yola eritirdiini saptracak yoktur!
Saptrdn da doru yola eritirecek yoktur!
phesiz bilir ve bildiririm ki: Allah'tan baka hibir ilah yoktur!
O, birdir, tektir!
O'nun ei, orta yoktur!
Yine, phesiz bilir ve bildiririm ki: Muhammed, O'nun kulu ve resldr!"[147]
Peygamberimiz (a.s.)n syledikleri, Dmd'n ok houna gitti: [148]
"Ben, hibir zaman, bundan daha gzel bir kelam dinlememiimdir![149]
Sen u szlerini bana tekrar asana?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) tekrarlad.[150]
Dmd onu Peygamberimiz (a.s.)a iki kere daha tekrarlatt .[151]
"Vallahi,[152] ben khinlerin szlerini de, sihirbazlarn szlerini de, airlerin szlerini de
dinlemiimdir. Fakat, senin u szlerin gibi hibir sz iitmemiimdir. Bunlar, denizin dibine kadar varp
dayanmtr!" dedi. "Sen nelere davet ediyorsun?" diye sordu.[153]
Peygamberimiz (a.s.):
"Seni boynundan putlar atp, ei, orta olmayan, bir ve tek olan Allah'a iman etmeye ve benim de
Allah'n resl olduuma ehadet getirmeye davet ediyorum" buyurdu.
Dmd:
"Ben bunu yaparsam, bana ne var?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Sana Cennet var!" buyurdu,
Dmd:
"Ben, boynumdan putlar atp onlardan uzaklaarak[154] ehadet ederim ki: Allah'tan baka hibir ilah
yoktur!
O, birdir; O'nun ei, orta yoktur!
Yine ehadet ederim ki: Sen de, Allah'n kulu ve reslsn!
Getir, ver elini, sana slmiyet zerine bey'at edeyim!" dedi.[155]
Peygamberimiz (a.s.) elini uzatt. Dmd bey'at etti.[156]
Peygamberimiz (a.s.):
"Bu bey'at kavmin adna da m?" diye sordu.
Dmd:
"Kavmim adna da!" dedi.[157]
Peygamberimiz (a.s.):
"Kendin adna da, kavmin adna da m?" diye sordu.
Dmd:
"Hem kendi adma, hem kavmim adna!" dedi.[158]
Dmd, bylece, hem kendi adna, hem kavmi adna bey'at edip Mslman oldu.[159]
Yce Allah ondan raz olsun![160]
Peygamberimiz (a.s.)n Halk slamiyete Davetten Geri Durmamas ve man
Ettirmek in
Kurey Pehlivan Rkne ile Gremesi
Kurey mriklerinin slmiyeti nlemek iin her tedbire bavurmalarna bakmayarak, Peygamberimiz
(a.s.), Yce Allah'n emriyle, hi kimseden korkmaksum, gece gndz, gizli ak, halk slmiyete davet ve
tevik etmekten geri durmamakta idi.[161]
Rkne b. Abdi Yezid,[162] Kureylilerin en gl ol anlarndan,[163] srt yere getirilmeyen
pehlivan-larndand.[164]
Rkne, bir gn, Mekke vadilerinden[165] veya dalarndan birisinde,[166] Peygamberimiz (a.s.)a
rastlamt.[167]
Peygamberimiz (a.s.) ona:
"Ey Rkne! Sen hl Allah'tan, korkmamakta ve seni davet ettiim eyi kabul etmemekte direnip
duracak msn?[168] Mslman ol!" diyerek,[169] kendisini slmiyete davet etti.[170]
Rkne:
"Eer sylediklerinin hak ve gerek olduunu bilseydim, sana tbi olurdum.[171]
Y Muhammedi Sen beni ykarsan, sana iman ederim!" dedi.[172]
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben seni ykarsam, ne dersin? Sylediklerimin hak ve gerek olduunu bilir ve kabul eder misin?"
diye sordu. Rkne:
"Evet.[173] Sen beni ykacak olursan, ben ya Mslman olurum, ya da u koyunlarm senin olur! Ben
seni ykacak olursam, sen u peygamberlik iinden vazge!" dedi.[174]
Peygamberimiz (a.s.):
"Kalk haydi! Seninle greelim!" buyurdu.
Rkne, Peygamberimiz (a.s.)la gremeye kalkt.
Peygamberimiz (a.s.), onu tutar tutmaz yere ykverdi!
Rkne kendisini korumaya, savunmaya kadir olamad.[175]
"Y Muhammedi Bir daha greelim!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) tekrar greti ve onu yine ykverdi.[176] Rkne:
"Ey amcamn olu! Haydi bir kez daha greelim?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) onu nc grete de yi ki verdi.[177]
Rkne:
"Vallahi, y Muhammedi Bu ok alacak bir i! Sen beni nasl ykabiliyorsun, anlayamad m.[178]
ehadet ederim ki, sen muhakkak bir sihirbazsn!" dedi.[179]
Peygamberimiz (a.s.):
"Bundan daha ok alacak olan davar. stersen, sana onu da gstereyim-Allahtan korkar ve
davetime uyarsan!" buyurdu.
Rkne:
"Ne imi o daha acaib olan ey?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"u grdn aac senin iin aracam. O da bana gelecektir!" buyurdu.
Rkne:
"Haydi ar, gelsin bakaym?!" dedi.[180]
Peygamberimiz (a.s.), kendilerine yakn bir yerdeki, dall budakl[181] semre[182] veyatalha
aacn "Allah'n izniyle, gel benim yanma!" diyerek arnca,[183] aa yeri yi ita yi ita gelip,[184]
Peygamberimiz (a.s.)n nnde durdu![185]
Rkne:
"Dorusu, ben imdiye kadar bugnk gibi byk bir sihir grmedim![186] Ona emret de, yerine
dnsn!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) aaca:
"Allah'n izniyle,[187] dn yerine!" buyurdu.
Aa eski yerine dnd.[188]
Peygamberimiz (a.s.), Rkne'ye:
"Yazklar olsun sana! Mslman olsana!" buyurdu.
Rkne:
"Hayr! Mslman olmam" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"yle ise, ben de senin davarlarn alrm!" buyurdu.
Rkne:
"Kureylilere bu hususta ne syleyeceksin?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"'Onunla gretim. Kendisini ykp, davarlarn aldm' diyeceim" buyurdu.
Rkne:
"Byle sylersen, beni rezil rsvay etmi olursun!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"yle ise, onlara ne sylemeliyim?" diye sordu.
Rkne:
"Onlara 'Rkne ile bahse giriip, bahsi, kumar kazandm1 dersin" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"O zaman ben yalan sylemi olurum" buyurdu.
Rkne:
"Sabahtan akama kadar hep yalan iinde bulunuyor, yalan syleyip duruyor deil misin?" deyince,
Peygamberimiz (a.s.) Rkne'nin bu irkin szlerinden ok mteessir oldu ve ona:
"Al git davarn!" buyurdu.
Bunun zerine, Rkne:
"Sen, vallahi, benden daha hayrl ve daha ereflisin!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Byle olmaya, elbette, ben senden daha lay ki m!" buyurdu.[189]
Rkne, kavminin yanna gidip:
"Ey Abdi Menaf oullar! Sahibinizin sayesinde, btn yeryz halkyla sihir yarmas yapn! Vallahi,
ben imdiye kadar ondan daha stn sihirbaz grmedim!" dedi. Sonra da, onlara, Peygamberimiz (a.s.)n
yaptn grd eyleri haber verdi.[190]
Rkne Mekke'nin fethinde Mslman olmu, Medine'ye de giderek, orada yerlemitir.[191]
Allah ondan raz olsun![192]
Ayn kiye Ayrlmas Mucizesi
nkak- Kamer (Ayn ikiye ayrlmas) mucizesinin Medine'ye hicretten be yl nce,[193] nbvvetin
dokuzuncu ylnda,[194] Kurey mriklerinin istekleri zerine-Yce Allah'n izniyle-Peygamberimiz
(a.s.) tarafndan gsterildii:
Enes b. Malik.[195]
Hz. Ali,
Huzeyfe b. Yeman.[196]
Abdullah b. Mes'ud,[197]
Abdullah b.Abbas.[198]
Abdullah b. mer.[199]
Abdullah b. Amr b.s.[200]
Cbeyr b. Mut'im196 ve daha baka sahabiler tarafndan bildirilmitir.[201]
Abdullah b. Mes'ud der ki:
"Reslullah (a.s.)n zamannda, Ay iki paraya ayrlnca, Reslullah (a.s.):
'ahit olunuz!' buyurdu."[202]
"Bir kere, biz, Reslullah (a.s.)la birlikte Mina'da bulunuyorduk.
Ay iki paraya ayrld!
Ayn bir paras dan gerisinde, bir paras da berisinde oldu!
Bunun zerine, Reslullah (a.s.), bize:
'ahit olunuz!' buyurdu."[203]
"Reslullah (a.s.)n zamannda, Ay iki paraya ayrld da, parann birisini da rtt[204] dier para
dan zerinde oldu!
Bunun zerine, Reslullah (a.s.):
'Ey Allah! ahit ol!' dedi."[205]
Cbeyr b. Mut'im de:
"Reslullah (a.s.)n zamannda, Ay, u dan zerinde olmak zere iki paraya ayrld!" demitir.[206]
Abdullah b. Mes'ud ile Enes b. Malik'in dier rivayetlerinde de:
"Ay iki paraya ayrld zaman, dan, Hira dann, Ayn iki paras arasnda grnd" aklan-
mtir.[207]
Hadisenin ayrntlarna gelince:
Kurey mriklerinden,
1- Velid b. Mugre,
2- Ebu Cehil Amr b. Hiam,
3- s b. Vil,
4- s b. Hiam,
5- Esved b. Abdi Yaus,
6- Esved b. Muttalib,
7- Zem'a b. Esved,
8- Nadr b. Haris; ve daha bakalar ,[208] Peygamberimiz (a.s.)a:
"Eersen gerekten peygambersen, bize Kameri (Ay), yans Ebu Kubeys da,yars daKuaykan da
zerinde grlmek zere ikiye ayr!" dediler.
Peygamberimiz (a.s.):
"Eer bunu yaparsam iman eder misiniz?" diye sordu.
Mrikler:
"Evet! man ederiz" dediler.
Ayn bedir, yani dolunay olduu, iyice grnd gece, Peygamberimiz (a.s.), mriklerin istedikleri
eyi kendisine vermesini, Yce Allahtan diledi.[209]
Cebrail (a.s.) inip:
"Y Muhammedi Mekkelilere:
'Bu gece mucizeyi seyredin; yararlanabilmeniz!' de" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), Cebrail (a.s.)n sylediini, onlara haber verdi. Mrikler Ayn ondrdnc
gecesinde, Ayn ikiye ayrldn grdler![210]
Yce Allah Ayn yansn Ebu Kubeys da, yarsn da Kuaykan da arasnda dodurunca,
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey Ebu Seleme b. Abdulesed! Erkam b. Ebi'l-Erkam! ahit olunuz!" diyerek Mslmanlara;[211]
"Ey filan! Ey filan! ahit olunuz!" diye de, mriklere seslendi.[212]
Fakat mrikler "Bu, Ebu Kebe'nin olunun bir sihridir!"[213]
"Ebu Kebe'nin olu sizi sihirledi!"[214]
"Muhammed bizi sihiriedi!" dediler.[215]
Bazs da:
"Muhammed bizi sihiriediyse,[216] btn insanlar da sihirlemez ya!" dedi .[217]
"O ay sihiriedi, nihayet Ay yanld!" dediler.[218]
Kimisi de:
"Muhammed Ay sihiriedi ise, sihrini btn yeryzn sihiriemeye de yetitiremez ya!"[219]
Baka beldeler halkndan, yannza gelecek olanlara, sorun bakalm: Bunu onlar da grmler mi?"
[220]
"Siz gelecek olan yolcularnz da gzleyin![221] Onlara da sorun bakalm ![222]
Eer onlar sizin grdnz eyin tpksn grdklerini size haber verirlerse,[223] grdnz doru
demektir.[224]
ayet sizin grdnz gibi birey grmem ilerse, o sizi bir sihirle sihirlem itir!" dediler.[225]
Ebu Cehil de:
"Bu bir sihirdir! evre lkeler halkna adam saln! Bakalm, onlar da Ay byle yarlm grmler
mi? Yoksa grmemiler mi?" dedi.[226]
Sordular.[227]
Hertaraftan[228] gelenler:[229]
"Evet![230] Onu biz de yle grdk![231] Ay ikiye yanlm grdk!" dediler.[232] Ayn ikiye
ayrlm olduunu haber verdiler,[233] dorul ad lar.[234]
Her taraftan gelenlerden, Ayn ikiye ayrldn grp de haber vermeyen bir kimse kalmad .[235]
Fakat mrikler iman etmekten, Mslman olmaktan yz evirip:
"Bu, mstemir (olagelen) bir sihirdir!" dediler.[236]
Yce Allah, Kamer sresinde bu mucizeye yle temas buyurur
"Saat yaklat.
Ay (ikiye) yarld (ayrld).
Onlar (ne zaman) bir yet, bir mucize grseler, yz evirirler ve:
'Mstemir (olagelen) bir sihir!' derler.
(Ayn ikiye ayrlmas mucizesini grnce de) hevalarna uydular:
'Yalan!' dediler (Peygamberi yalanladlar).
Oysa ki, her i bir gayeye baldr.
Andolsun ki; onlara (kendilerini kfr ve inattan) vazge irecek yle nemli haberler gelmitir ki, her
biri, gayesine ermi bir hikmet ve ibrettir.
Fakat, onlar tehdit eden btn o hadiseler kendilerine fayda vermiyor!
O halde, sen de onlardan yz evir!
O arcnn benzeri grlmedik korkun eye (Kyamete) araca gn, onlar gzleri zelil ve hakr
(korkudan, dehetten donmu) olarak dalm ekirgeler gibi kabirlerden kacak, o arcya doru
koacaklar. Kfir olanlar
'Bu,' diyecekler, 'pek etin bir gn!'"[237]
Mriklerin Kbe'ye Ast Anlama Sahifesinin Gve Tarafndan Yenilii
Haim ve Muttalib oullar 'b'da yl kuatlm bir halde kaldktan sonra,[238] Kabe'nin iinde
asl sahifeye, Yce Allah aa kurdunu (gvesini) musallat etti.
Gve; sahifede, Allah'n ismi anlan[239] "Bismik'allahmme=5enin isminle balarm ey Allah"
cmlesi dnda,[240] zulm ve cevr ifade eden hereyi yedi, brakmad.[241]
Bunu Yce Allah Peygamberimiz (a.s.)a vahiyle bildirdi .[242]
Peygamberimiz (a.s.) da, Ebu Talib'e:
"Ey amca! Benim Rabbim olan Allah, Kureylilerin sahifesine aa kurdunu (gvesini) musallat etti.
Allah'n isminden baka, onda tesbit edilen,zulm, akraba ile ilgi kesme, bhtan., gibi eylerden hibirini
brakmad, yok etti!" buyurdu.
Ebu Talib:
"Bunu sana Rabbin mi haber verdi?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Rabbim haber verdi" buyurdu.[243]
Ebu Talib:
"Ey kardeimin olu! Bana haber verdiin ey gerek midir?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Vallahi gerektir!" buyurdu.[244]
Ebu Talib:
"Vallahi, bizim yanmza da,[245] senin yanna da, (bunu haber verecek) hi kimse girmemitir![246]
Bunu sana kim haber verdi?" diye tekrar sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Rabbim haber verdi. Dorudur bu ey amca!" buyurdu.
Ebu Talib:
"Ben ehadet ederim ki; sen ancak doru sylersin!" dedi.[247]
Ebu Talib bu haberi kardelerine anlatt. Kardeleri:
"Senin bu husustaki kanaatin nedir?" diye sordular.
Ebu Talib:
"Vallahi, o bana hibir zaman yalan sylememitir!" dedi.
Ebu Talib'e:
"Sen bu hususta ne yapmamz uygun grrsn?" diye sordular.
Ebu Talib:
"Elbiselerden, bulabildiiniz en gzelini giymenizi, sonra da Kureylilerin yani arna kadar varmanz,
onlara bu sahifenin haberini -kendilerine haber erimeden nce- anmanz uygun gryorum!" dedi.
Hep birlikte gittiler, Mescid-i Haram'a girdiler, Hicr'e kadar vardlar. O srada, Kureylilerin emir ve
nehiy sahipleri olan yallar orada oturuyorlard.[248] Onlar Ebu Talib ile yanndakileri grnce,
ektiklerine dayanamayarak Peygamberimiz (a.s.) kendilerine teslim etmek zere gelmek zorunda
kaldklarn sandlar.[249] Ebu Talib'le yanndakileri, hemen meclislerine aldlar.
"Ne syleyecekler?" diye, onlara bakmaya baladlar.
Ebu Talib:
"Biz, sizce bilinen, kabul edeceiniz bir i iin gelmi bulunuyoruz" dedi. Mrikler:
"Hogeldiniz, safa geldiniz!" dediler.[250] Ebu Talib:
"Ey Kurey cemaat![251] Hibir zaman yalan sylememi olan[252] kardeimin olu bana haber
verdi[253] ki; sizin yazm olduunuz sahifenize, Allah aa kurdunu (gvesini) musallat klm; o, onun
iindeki cevr, zulm ve akrabalarla iliii kesme., gibi hereye dokunmu, onda sadece Allah'n ismi
anlan szler kalmtr![254] Haydi,[255] aleyhimizde yazdnz[256] sahifenizi getiriniz![257] Eer
kardeimin olu doru sylemi ise,[258] sahife onun dedii gibi karsa,[259] vallahi biz en sonuncumuz
lmedike onu size teslim etmeyiz![260] Artk siz de kt grnzden,[261] bizimle ilginizi kesmek-
ten[262] vazgein![263] Eer dedii doru kmazsa, kardeimin olunu size teslim ederim[264] Siz de
onu ister ldrrsnz, isterseniz sa brakrsnz!" dedi.[265]
Mrikler:
"Kabul ettik![266] Sen bize insafl davrandn!" dediler.[267]
Bu hususta akityaptlar.[268]
Sahifeyi getirmek zere,[269] acele[270] adam gnderdiler.[271]
Mrikler bu iin arzularna uygun geleceini sandlar.[272]
Sahife getirilince, Ebu Talib:
"Okuyunuz onu!" dedi.
Sahife ald zaman,[273] onu Peygamberimiz (a.s.)n dedii gibi buldular.[274]
Sahifede; Allah'n isminden baka herey, gve tarafndan yenilmi, bitiriliri iti ![275]
Kurey mriklerinin elleri yanlarna dt![276]
Ebu Talib, bundan kuvvet ve cesaret alp bararak:[277]
"Her halde, zulmettiiniz, akraba ile iliii kesip ktlk yoluna saptnz sizce de belli oldu, deil
mi?!" dedi.[278]
Mriklerden hibiri Ebu Talib'e cevap vermedi.[279]
Ancak:
"Siz bize sadece sihir ve bhtan getirdiniz![280]
Bu, sahibinizden sdr olan bir sihirden baka birey deildir!" dediler.[281] Red ve inkr ettiler.
Peygamberimiz (a.s.)la ashabna yapageldikleri ktlkleri, katlklar tekrarladlar.[282]
Kureylilerin ileri gelenlerinden bazlar ise, Him oullarna kar yaptklar eylerden dolay,
birbirlerini knadlar.[283]
Ebu Talib ile ashab, Kabe rts arasna girerek:
"Ey Allah! Bize zulmedenlere, akrabalarla iliiini kesenlere, bize yaplmas haram olan eyleri
hellletirenlere kar bize yardm et!" diyerek yalvardktan sonra, 'b'a dndler.[284]
Mriklerden bir topluluk:
"Bu, kardelerimize kar, tarafmzdan yaplm bir zulmdr!" dediler,[285] pimanlk duydular.
[286]
'b Sakinlerinin 'b'dan karllar
Nbvvetin onuncu ylnda idi[287] ki, Kurey mriklerinin Hairin ve Muttalib oullar aleyhindeki
yazl antlamalarn bozup yrrlkten kaldrmak iin, Kureylilerden birka kii, harekete geti. Onlarn
iinde, bu hususta, Hiam b. Amfin abasndan daha gzel abal kimse yoktu.[288]
Hiam b. Amr; Nadle b. Hiam b. Abdi Menafin ana bir kardeinin olu olduu iin,[289] Him
oullarndan saylrd.
Kendisi, kavmi arasnda erefli ve itibarl idi.[290]
Hiam b. Amr, Zheyr b. Ebi meyye'nin yanna vard.
Zheyr b. Ebi meyye'nin annesi tlke Hatun, Abdulmuttalib'in kz idi.
Hiam b. Amr, Zheyr'e:
"Ey Zheyr! Daylarnn birey almaktan, satmaktan, evlenmekten, evlendirmekten., mahrum
edildiklerini;[291] darlk ve yokluk iinde kvrandklarn[292] bilip durduun halde, istediini yemeye,
imeye, giyinip kuanmaya, istediin kadnla evlenmeye senin gnln nasl raz oluyor? Nasl iine siniy-
or?[293]
Allah'a yemin ederim ki; [Ebu Cehil] Ebu'l-Hakem Amr b. Hiam'n seni daylarn aleyhinde
antlamaya davet ettii gibi, sen de onu kendi daylar aleyhinde byle bir antlamaya davet etmi
olsaydn, senin davetine hibir zaman icabet etmez, yanamazd" dedi.[294]
Zheyr b. Ebi meyye:
"Allah senin iyiliini versin ey Hiam! Ben bir tek adamm .[295] Tek bama ne yapabilirim?!
Vallahi, yanmda baka bir kii daha olsayd, muhakkak o antlama sahifesini bozmaya kalkar,
bozuncaya kadar urardm!" dedi.[296]
Hiam b. Amr:
"Ben sana ikinci bir adam buldum!" dedi.
Zheyr b. Ebi meyye:
"Kim imi o?" diye sordu.
Hiam b. Amr:
"Benim!" dedi.
Zheyr b. Ebi meyye:
"Sen bize nc bir adam daha ara!" dedi.
Hiam b. Amr, kalkp Mut'im b. Adiyy'e gitti. Ona: "Ey Mut'im! Kureylilere uyarak Abdi Menaf
oullarndan iki batn ailenin gznn nnde yok edilmelerine gnln nasl raz oluyor? Nasl iine
siniyor?![297] Vallahi, onlan bundan kurtarmaya imkn bulabilseydim, iinizden onlara ilk koacak olan,
beni bulurdun!" dedi.[298]
Mut'im b. Adiyy:
"Allah senin iyiliini versin! Ben bir tek adamn! Tek bama ne yapabilirim?" dedi.
Hiam b. Amr:
"Ben sana ikinci bir adam buldum!" dedi.
Mut'im b. Adiyy:
"Kim imi o?" diye sordu.
Hiam b. Amr:
"Benim!" dedi.
Mut'im b. Adiyy:
"Bize nc bir adam daha ara, bul!" dedi.
Hiam b. Amr:
"Buldum bile!" dedi.
Mut'im b. Adiyy:
"Kim imi o?" diye sordu.
Hiam b. Amr:
"Zheyr b. Ebi meyye'dir" dedi.
Mut'im b. Adiyy:
"Sen bize drdnc bir adam daha ara, bul!" dedi.
Hiam b. Amr, kalkp Ebu'l-Bahter b. Hiam'n yanna gitti.[299] Onunla konutu.[300]
Ona da, Mut'im b. Adiyy'e sylediklerine benzer szler syledi.
Ebu'l-Bahter:
"Bize bu hususta yardm edecek,[301] bu grte[302] kimseler var m?" diye sordu.
Hiam b. Amr:
"Evet! Vardr" dedi.[303]
Ebu'l-Bahter
"Kim imi onlar?" diye sordu.
Hiam b. Amr:
"Zheyr b. Ebi meyye, M ur/im b. Adiyy'dir. Ben de yanndaym!" dedi.
Ebu'l-Bahter:
"Sen bize beinci bir adam daha ara, bul!" dedi.
Hiam b. Amr, kalkp Zem'a b. Esved'e gitti. Onunla konutu.[304] Kendisinin onlarla olan
akrabaln ve haklarn and.
Zem'a b. Esved:
"Beni davet ettiin bu i zerinde duran kimselervar m?" diye sordu. Hiam b. Amr:
"Evet! Vardr" dedi.
Zem'aya, onlarn isimlerini birer birer sayd.
Mekke'nin yukansndaki Hacun mevkiinin balangcnda, geceleyin toplanmaya hazrlandlar.
Orada toplanp, yapacaklar ii konutular.
Sahife zerinde durup, onu bozuncaya kadar uramaya ahd ve akd ettiler.
Zheyr b. Ebi meyye ise:
"Sizden, ie ilk balayan ve ilk konuan kimse ben olaym!" dedi.
Ertesi gn, sabahleyin, Kurey mriklerinin toplant yerine gittiler.
Zheyr b. Ebi meyye; zerine ar ve kymetli bir elbise giyinmi olduu halde Kabe'yi yedi kere
tavaf ettikten sonra, halkn yanna geldi ve:
"Ey Mekkeliler! Bizler istediimiz gibi yiyip ielim, giyinip kuanalm da, Him ve Muttalib oullar
alveriten mahrum edilerek helak olsunlar, yakr m?!
Vallahi, akrabalk balarn kesen u zalim sahife yirtlncaya kadar, oturmayacam!" dedi.
O srada, Mescid-i Haram'n bir kesinde oturan Ebu Cehil:
"Sen yalan sylyorsun!
Vallahi, o sahife yrtlamaz!" dedi.
Zem'a b. Esved:
"Vallahi, asl sen yalan sylyorsun!
Zaten, biz o yazya-yazld zaman-raz deildik!" dedi.
Ebu'l-Bahter:
"Zem'a doru sylyor!
Biz onda yazl eyleri ne kabul, ne de ikrar ettik!" dedi.
Mut'im b. Adiyy:
"Her ikiniz de doru sylyorsunuz.
Bunun aksini syleyen yalan syler!
Biz bu sahifeden ve onun iinde yazl olanlardan uzaklar, Allah'a snrz!" dedi.
Hiam b. Amr da, Mut'im b. Adiyy'in szlerine yakn szler syledi.
Ebu Cehil:
"Her halde, bu, buradan baka biryerde geceleyin konuulmu, zerinde karara varlm bir i olsa
gerek!?" dedi.
O srada, Ebu Talib de, Mescid-i Haram'n bir kesinde oturuyordu.
Mut'im b. Adiyy kalkp, Kabe'nin iinde asl sahifeyi yrtmak iin yanna vard zaman;
"Bismik'allahmme" szleri dndaki btn yazlan aa kurdu (gvesi) yemi bir halde buldu![305]
Bunun zerine, Adiyy b. Kays, Zem'a b. Esved, Ebu'l-Bahter ve Zheyr b. meyye silahlanarak
Him ve Muttalib oullarnn yanlarna gittiler, onlar 'b'dan evlerine dndrdler.[306]
Kurey mriklerinin elleri yanlarna dt!
Him oullarnn Peygamberimiz (a.s.) sonuna kadar koruyacaklarna, kendilerine teslim
etmeyeceklerine kanaat getirdiler.[307]
Peygamberimiz (a.s.) ile cemaat, 'b'dan karak, halk arasna kartlar.[308]
Ebu Talib; sahifeyi ve iindekini iptal edip 'b'dan kmalarn salayanlar, syledii yirmialt bey-
itlik bir iirle vd.[309]
[1] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 273, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 312, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 1, s. 126,Zeheb, Trhu'l-islm, s. 221, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 84,
Haleb, nsnu'l-Uyn, c. 2, s. 26.
[2] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 237, Buhar", Sahih, c. 2, s. 158, Mslim, Sahih, c. 2, s. 952,
Beyhak, Snen'l-kbr,c. 9, s. 160, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el -Vefa, c. 1, s. 199, Haleb, ns nu'l-Uyn,
c. 2, s. 25, Zrkn, M evhibu1 l-ledn niye erhi, c. 1 ,s. 278.
[3] Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 297, Haleb, nsnu'l-Uyn, c. 2, s. 25.
[4] Muhassab; Mekke ile Mina arasnda bir yer olup, Mina'ya Mekke'den daha yaknd r. (Yakut,
Mu'cemu'l-bldn, c. 5, s. 62).
[5] Ahmed b.Hanbel, c. 2, s. 237, Buhr, c. 2, s. 158, Mslim , c. 2, s. 952, E bu'l-F erec, c. 1, s. 199,
bn Haldun, Trh, c. 2,ks. 2, s. 9, Haleb, c. 2, s. 25, Zrkn, c. 1, s. 278.
[6] bn shak, bn Hiam, c.1 ,s.375, Ahmed b. Hanbel.c. 2,s. 237, Buhr, c. 2, s. 158, Mslim, c. 2, s.
952, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 234, Taber, Trh, c. 2, s. 225, Ebu Nuaym, c. 1 , s. 273, Beyhak,
c. 2, s. 312, Ebu'lFerec, c. 1, s. 199, bn Esr, Kmil,
c. 2, s. 87, bn Haldun, c. 2,ks. 2, s. 9, Diyarbekr, c. 1, s. 297.
[7] E bu Nuaym, c. 1, s. 273, Beyhak, c. 2, s. 312, bn Seyyid, c. 1, s. 126, Zeheb, s. 221 , E bu'l-
Fid, c. 3, s. 84, Kastalni,Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 67, Diyarbekr, c. 1, s. 297, Haleb, c. 2, s. 25.
[8] Ahmed b. Hanbel, c.2,s. 237, Buhr, c. 2, s. 158, Mslim, c. 2, s. 952, Ebu Nuaym, c . 1, s. 273,
Beyhak, c. 2, s. 312,Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 197, bn Kayym , Zd'l-mead, c. 2, s. 51 , 221, Ebu'l-Fid, c.
3, s. 84, Kastalni, c. 1, s. 67. Diyarbekr, c. 1, s.297, Haleb, c. 2, s. 25.
[9] Ebu Nuaym , c. 1, s. 273, Beyhak, c. 2, s. 312, bn Seyyid, c. 1, s. 126, Zeheb, s. 221, Ebu'l-Fid,
c. 3, s. 84, Haleb, c. 2,s. 25.
[10] bn shak, bn Hiam , c. 1, s. 375, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 188, Ahm ed b. Hanbel, c.
2, s. 237,
Buhr, c. 2, s.158, Mslim, c. 2, s. 952, Taber, c. 2, s. 225, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 197, bn Esr, c. 2, s.
87, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 86, Kastalni, c. 1,s.67, Haleb, c. 2, s. 25.
[11] bn shak, bn Hiam, c. 1 , s. 375, bn Sa'd, c. 1, s. 188, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 237, Buhr, c.
2, s. 158, Mslim, c. 2,s. 952, Belzur, c. 1, s. 234, Taber, c. 2, s. 225, Ebu Nuaym, c. 1 , s. 273,
Beyhak, c. 2, s. 312, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 64,Ebu'l-Ferec, c. 1,s.197, bn Esr, c. 2, s. 83, bn
Kayym, c. 2, s. 51, bn Seyyid, c. 1, s. 1 26, Zeheb, s. 221, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 84,bn Haldun, c. 2, ks. 2,
s. 9, Kastalni, c. 1, s. 67, Diyarbekr, c. 1, s. 297, Haleb, c. 22, s. 25.
[12] bn shak, bn Hiam, Sre, c.1, s. 375, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 188, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 2, s. 237,Buhr, Sahh.c. 2, s. 158, Mslim, Sahh, c. 2, s. 952, Taber, Trh, c. 2, s. 225,
Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 197, bnEsr, Kmil, c. 2, s. 87, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c.
1, s. 197, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 87, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 86, Kastalni,Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 67,
Haleb, nsnu'l-Uyn, c. 2, s. 25.
[13] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 188, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 234, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 1, s. 273, Beyhak,Delil, c. 2, s. 312, bn Haim, Cevmiu's-Sre, s. 64, bn Usdu'l-gbe, c. 1,
s. 26, bn Kayym, Zd'l-mead, c. 2, s. 51, Zeheb,Trhu'l-islm, s. 221, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 84, bn
Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 9.
[14] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 188, Belzur, c. 1, s. 234, bn Hazm, s. 64, bn Esr, c. 1, s. 26, bn
Kayym, c. 2, s. 51, bnHaldun, c. 2, ks. 2, s. 9.
[15] Ebu Nuaym, c.1, s. 273, Beyhak, c. 2, s. 312, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 84.
[16] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 237, Buhr, c. 2, s. 158, Mslim, c. 2, s. 952, Ebu Nuaym, c.1 , s. 273,
Beyhak, Snen'l-kbr,c. 9, s. 160, Ebu'l-Ferec, c.1, s. 199.
[17] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 375, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 237, Buhr, c. 2, s. 158, Mslim, c.
2, s. 952, Taber, c. 2, s.225, Ebu Nuaym , c. 1, s. 273, Beyhak, Snen, c. 9, s. 160, Ebu'l-Ferec, c. 1, s.
199.
[18] bn shak, bn Hiam, c.1, s. 375-376, bn Sa'd, c.1, s. 208-210, Belzur, c. 1, s. 234, Taber, c.
2, s. 225, Ebu Nuaym,c. 1, s. 273, Beyhak, Delil, c . 2, s. 312, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 87, bn Kayym,
c. 2, s. 51, bn Seyyid, c. 1, s. 126, Zeheb, s. 221 ,Ebu'l-Fid, c. 3, s. 86, bn Haldun, c. 2, ks. 2, s. 9,
Kastalni, c. 1, s. 67, Diyarbekr, c. 1, s. 297, Haleb, c. 2, s. 25.
[19] bn Sa'd, Tabakt, c.1, s. 209.
[20] bn shak, bn Hiam, c. 1,s.376, Taber, c. 2, s. 225, bn Esir, c. 2, s. 87, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 86,
Haleb, c. 2, s.25.
[21] bn shak, bn Hiam, c. 1,s.376, bn Sa'd, c.1, s.
[22] bn shak, bn Hiam, c.1 ,s. 376, bn Sa'd, c.1, s. 209, Belzur, c. 1, s. 235, Ykub, Trh, c. 2,
s. 31, Taber, c. 2, s. 229, Sheyli, Ravdu'l-nf, c. 3, s. 352, bn Kayym, c. 2, s. 51, E bu'l-F id.c. 3, s.
86, Suyt, Hasis'l-kbr, c.1, s. 377, Kastalni, c. 1, s. 67, Diyarbekr, c. 1 , s. 297.
[23] bn shak, bn Hiam, Sre, c.1, s. 376, Belzur, c. 1, s. 235, Ykub, c. 2, s. 31 .
[24] bn shak, bn Hiam, Sre, c.1, s. 376.
[25] bn shak, bn H i sam, Sre, c. 1, s. 376, bn S a'd, Tabak t'l -k br, c. 1, s. 209, Bel zu r, E
nsbu'l -eraf, c. 1, s. 235, Taber,Trh, c. 2, s. 229, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 278,
Sheyli, Ravdu'l-nf, c. 3, s. 352, bn Kayym, Zd'l-mead, c. 2,s. 51, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.1, s.
129, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 86, Kastalni, M evhibu'l-lednniye, c.1, s.
67, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 297.
[26] bn shak, bn Hiam, c.1 ,s. 376, bn Sa'd, c.1, s. 209, Belzur, c. 1, s. 235, Ykub, Trh, c. 2,
s. 31, Taber, c. 2, s.229, Ebu Nuaym, c.1, s. 278, Sheyli, c. 3, s. 352, bn Kayym, c. 2, s. 51, bn
Seyyid, c. 1, s. 129, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 86, Suyt,Hasis'l-kbr, c. 1, s. 377, Kastalni, c. 1, s. 67,
Diyarbekr, c. 1, s. 297.
[27] Suyt, Hasis'l-kbr, c. 1 , s. 377.
[28] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 86, Suyt, Hasis'l-kbr, c. 1, s. 375.
[29] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 209, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 86, Suyt, c. 1, s. 377.
[30] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 235.
[31] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 209.
[32] Belzur, Ensbu'l-erf, c.1, s. 235.
[33] Haleb, nsnu'l-Uyn, c. 2, s. 25.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/81-83.
[34] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 377-379, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 87.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/84.
[35] . E bu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 273, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 312, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 127, Zeheb, Tru'l-islm, s. 221, E bu'l-Fid, c. 3, s. 84, Haleb, nsanu'l-
Uyn, c. 2, s. 34, Zrkn, M evhibu'l-lednniye erhi, c. 1, s. 279.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/84.
[36] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 188, Ykub, Trh, c. 2, s. 31, bn Haim, Cevmiu's-Sre, s.
64, bn Abdilberr, stib, c.1, s. 37, bn Kaybn, Zd'l-mead, c. 2, s. 51.
[37] Vkd, Megz, c.2, s. 828, bn Sa'd, Tabakt, c.1, s. 188, Belzur, Ensbu'l-erf, c.1 , s. 234,
Ykub, Trh, c. 2, s.31, Taber, Trh, c. 2, s. 225, Ebu Nuaym , Delil, c. 1 ,s.273, Beyhak, c. 2, s.
312, bn Haim, s. 64, bn Abdilberr, c. 1, s. 37, bnEsr, Kmil, c. 2, s. 88, 89, bn Kayym, c. 2, s. 51, bn
Seyyid, c. 1, s. 127, Zeheb, s. 221, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 84, bn Haldun, Trh,c. 2, ks. 2, s. 9, Suyt,
Hasis'l-kbr, c. 1, s. 374, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 298.
[38] Ebu Nuaym, c. 1, s. 273, Beyhak, c. 2, s. 312, bn Seyyid, c. 1, . 126, Zeheb, s. 221, Ebu'l-Fid,
c. 3, s. 84.
[39] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 209, Belzur, c. 1 , s. 234, Ebu Nuaym , c. 1, s. 273, Ebu'l-Ferec bn
Cevz, el-Vet, c. 1, s. 197,bn Kayym, c. 2, s. 51.
[40] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1 , s.. 273, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 312, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.126.
[41] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 273.
[42] Ebu Nuaym, c. 1, s. 273, Beyhak, c. 2, s. 312, bn Seyyid, c. 1, s. 126, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 84.
[43] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 209, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 234. Ebu'l-Ferec bn
Cevz, el-Vet, c. 1, s. 197,Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 297.
[44] Sheyli, Ravdu'l-nf, c. 3, s. 354-355, Haleb, nsnu'l-Uyn, c. 2, s. 25-26.
[45] Sheyli, Ravdu'l-nf, c. 3, s. 355.
[46] Sheyli, Ravdu'l-nf, c. 3, s. 355, Haleb, c. 2, s. 26.
[47] Sheyli, Ravdu'l-nf, c. 3, s. 355.
[48] Ykub, Trih, c. 2, s. 31.
[49] Belzur, c. 1, s. 234, Ebu Nuaym, c. 1, s. 273.
[50] Sheyli, Ravdu'l-nf, c. 3, s. 354, Haleb, c. 2, s. 25.
[51] Sheyli, Ravdu'l-nf, c. 3, s. 354.
[52] .bn Sa'd, c. 1, s. 209, Belzur, c. 1, s. 234, Beyhak, c. 2, s. 312, bn Kayym, Zd'l-mead, c. 2,
s. 51, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 86.
[53] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 209.
[54] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1 , s. 379, Taber, Trh, c. 2, s. 225, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 87,
Zeheb, Trhu'l-islm, s.223, Kastalni, Mevhibu'l-lednniye, c. 1 , s. 67, Diyarbekr Hamis, c. 1, s.
297.
[55] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 235.
[56] Zbeyr b. Bekkr, Nesebi Kurey, s. 355.
[57] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 235.
[58] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 14, Belzur, c. 1 , s. 235, Ebu Nuaym , Delil'n-nbvve, c.
1, s. 273, bn Esr, Kmil,c. 2, s. 88, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 96.
[59] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 14, Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 275.
[60] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 128, Haleb, nnu'l-Uyn, c. 2, s. 34, Zrkn, Mevhibu'l-
lednniye erhi, c. 1, s. 290.
[61] AhmedZeynf Dahlan.Sre, c. 1, s. 137.
[62] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 128, Haleb, nsnu'l-Uyn, c. 2, s. 34, Zrkn, Mevhibu'l-
lednniye erhi, c. 1, s. 290.
[63] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 379-380, Taber, Trh, c. 2, s. 225, E bu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 1, s. 275, bnEsr, Kmil, c. 2, s. 87-88, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 128, Zeheb,
Trhu'l-islm, s. 223, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.3, s. 87-88, Haleb, nsnu'l-Uyn, c. 2, s. 34.
[64] bn shak, bn Hiam, c. 1, s. 379-380, Taber, c. 2, s. 225, Ebu Nuaym, c. 1, s. 275-276, bn Esr,
c. 2, s. 87-88, Zeheb,s. 223, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 88.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/85-88.
[65] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 381, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 379.
[66] Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 27, 242, Hzin, Tefsir, c. 4, s. 113.
[67] Buhr, Sahh, c. 6, s. 19, Taber, Tefsir, c. 25, s. 111, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 326,
Zeheb, T rfhu'l-islm, s.225, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 107, Suyt, Drru'l-mensur, c.
6, s:. 28.
[68] Mslim , Sahih, c. 4, s. 2156, Taber, Tefsir, c. 25, s. 112, Beyhak, Delil, c. 2, s. 227, Zeheb,
Trh, s:. 226, Ebu'l-Fid, el-Bidye, c. 3, s. 1 07, Hzin, Tefsr, c. 4, s:. 113.
[69] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 441, M slim, c. 4, s. 2156, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 380,
Taber, Tefsr, c. 25, s. 112, Ebu Nuaym, Delil, c. 2, s. 447, Beyhak, Delil, c. 2, s:. 326.
[70] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s:. 431, Buhr, c. 6, s:. 19, Tirmiz, c. 5, s:. 380, Ebu Nuaym, c. 2, s:.
447, Beyhak, c. 2, s:. 326, Zeheb, s. 225-226, E bu'l-Fid, c. 3, s. 107, Hzin, c. 4, s. 113, Suyt, D
rru'l-mensur, c. 6, s. 28.
[71] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 431, Buhr, c. 6, s. 19, Mslim, c. 4, s. 2157, Taber, Tefsr, c. 25, s.
111, Ebu Nuaym, c. 2, s.447, Zemaher, Keaf, c. 3, s. 502, Fahru'r-Rz, Tefsr, c. 27, s. 242, Kurtub,
Tefsr, c. 16, s. 131 , Nesef, Medrik, c. 3, s. 128.
[72] Fahru'r-Rz, Tefsr, c. 27, s. 242-243.
[73] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 441, Buhr, c. 6, s. 19, Mslim, c. 4, s. 2156, Tirmiz, c. 5, s. 380,
Taber, c. 25, s. 112, Ebu Nuaym, c. 2, s. 447, Beyhak, c. 2, s. 326, Zeheb, s. 226, Hzin, c. 4, s. 113,
Suyt, c. 6, s. 28.
[74] Ahmed b. Hanbel,c. 1, s. 441, Mslim, s. 4, s. 2156, Tirmiz, c. 5, s. 380, Taber,c. 25, s.
112.Beyhak, c. 2, s. 326, Zeheb,s. 226, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 107, Hzin, c. 4, s. 113.
[75] Buhr, Sahh, c. 6, s. 19.
[76] Zeheb, T rhu1l-islm, s. 226, Ebu'l -Fid, c. 3, s. 1 08.
[77] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 431, Buhr, c. 6, s. 19, Mslim, c. 4, s. 21566, Tirmiz, c. 5, s. 380,
Taber, c. 25, s. 111, Beyhak,c. 2, s. 326, Zeheb, s. 226, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 1 07, Hzin, c. 4, s. 11 3,
Suyt, c. 6, s. 28.
[78] Taber, c. 25, s. 112, Ebu Nuaym, c. 2, s. 447, Beyhak, c. 2, s. 326, Zemaher, c.3, s. 502,
Fahru'r-Rz, c. 27, s. 242,Nesef,c.4, s. 128, Zeheb, s. 226, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 107.
[79] Ahmed b. Hanbel,c. 1, s. 431, Mslim, c. 4, s. 2156, Tirmiz, c. 5, s. 380, Taber,c. 25, s.
112.Beyhak, c. 2, s. 326, Zeheb,s. 226, Hzin, c. 4, s. 113, Suyt, c. 6, s. 28.
[80] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 431, Buhr, c. 6, s. 19, Taber, Tefsr, c. 25, s. 112, Ebu Nuaym, c. 2,
s. 447, Beyhak, c. 2, s.326, Fahru'r-Rz, c. 27, s. 242, Kurtub, c. 16, s. 131, Zeheb, s. 226, Ebu'l-Fid,
Tefsr, c. 4, s. 1 38, Suyt, c. 6, s. 28.
[81] Fahru'r-Rz, Tefsr, c. 27, s. 243.
[82] Zemaher, c. 3, s. 502, Nesef, c. 4, s. 128, Zeheb, s. 226, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
3, s. 107.
[83] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 431, Buhr, Sahh, c. 6, s. 19, Mslim, Sahh,c. 4, s.2156,
Taber, Tefsr, c. 25, s. 111 ,Ebu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 2, s. 447, Beyhak, Delil'n-nbvve, c.
2, s. 326, Zemaher, Keaf, c. 3, s. 502, Fahru'r-Rz,Tefsr, c. 2 7, s. 242, Kurtub, Tefsr, c. 16, s. 131,
N eseff, M edri k, c. 4, s. 1 28, Zeheb, T rfhu 'l-islm, s. 226, E bu'l-F id, el-Bi dye,c.3,s.107.
[84] Fahru'r-Rz, Tefsr, c. 27, s. 243.
[85] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 441, Buhr, c. 6, s. 19, Mslim, c. 4, s. 2156, Tirmiz, Snen, c. 5, s.
380, Taber, c. 25, s. 112,Ebu Nuaym , c . 2, s. 447, Beyhak, c. 2, s. 326, Zemaher, c. 3, s. 502, Fahru'r-
Rz, c. 27, s. 243, Zeheb, s. 226, E bu'l-Fid, c. 3,s. 107-108, Hzin, c. 4, s. 113, Suyt, c. 6, s. 28.
[86] Buhr, c. 6, s. 19, Mslim, c. 4, s. 2156, Taber, c. 25, s. 112, Beyhak, c. 2, s. 326, Ebu'l-Fid,
c. 3, s. 107.
[87] Beyhak, c. 2, s. 326, Zeheb, s. 226, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 107, Suyt, c. 6, s. 28.
[88] Mslim, c. 4, s. 2156, Taber, c. 25, s. 112, Hzin, c. 4, s. 113.
[89] Buhr, c. 6,s.19, Mslim, c. 4, s. 2156, Taber, c. 25, s. 112, Ebu Nuaym , c. 2, s. 447, Hzin, c.
4, s. 113.
[90] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 441, Buhr, c. 6, s. 19, Mslim, c. 4, s. 2156, Taber, c. 25, s. 112,
Ebu Nuaym, c. 2, s. 447,Beyhak, c. 2, s. 326, Zeheb, s. 226, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 107, Suyt, c. 6, s. 28.
[91] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 441.
[92] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 441, Buhr, c. 6, s. 19, Mslim, c. 4, s. 2156, Tirmiz, c. 5, s. 380,
Taber, c. 25, s. 112, Ebu Nuaym, c. 2, s. 447, Beyhak, c. 2, s. 326, Zeheb, s. 226, Ebu'l-Fid, c. 3, s.
107, Suyt, c. 6, s. 28.
[93] Zemaher, c. 3, s. 502, Fahru'r-Rz, c. 27, s. 243.
[94] Beyhak, c. 2, s. 326, Zeheb, s. 226, Suyt, c. 6, s. 28.
[95] Zemaher, c. 3, s. 502, Fahru'r-Rz, c. 27, s. 243, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 107.
[96] Duhan: 9-16.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/88-91.
[97] Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 295.
[98] Ta ben, Tefar, c. 21, s. 18, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3, s. 424.
[99] Ta ben, Tefsir, c. 21, s. 21.
[100] Eiriat, am taraflarnda, Belka ve Anman araanda bulunan am kasabalarndandr (Yakut,
Mu'cemu'l-bldn, c. 1, s. 130).
[101] Taber, Tefsir, c. 21, s. 18, Zemaher, Keaf, c. 3, s. 214, bn Esr, Kmil, c. 1, s. 476,
Kurtub, Tefsir, c. 14, s. 4, Nesef, Medrik, c. 3, s. 265, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 3, s. 424, Beyzv, Tefsir,
c. 2, s. 215, Hzin, Tefsr, c. 3, s. 427, Ebussuud, Tefsir, c. 7,s. 49.
[102] Taber, c. 21, s. 18, bn Esir, c. 1, s. 476, Kurtub, c. 14, s. 4, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 423, Beyzv,
c. 2, s. 215-216, Hzin, c.3, s. 427.
[103] Taber.c 21, s. 18, bn Esr, c. 1, s. 475, Kurtub, c. 14, s. 4, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 423-424-425.
[104] Taber.c 21, s. 18, bn Esr, c. 1, s. 475, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 423-424.
[105] bn Esr, Kmil, c.1, s. 475, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 425.
[106] Taber, c.21, s. 18, bn Esr, c. 1, s. 475, Kurtub, c. 14, s. 4.
[107] Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 3, s. 425.
[108] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 1, s. 276, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 343, Taber, c.21, s. 16, Hkim,
Mstedrek, c. 2, s. 410,Ebu Muaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 391, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s.
330, Kurtub, c. 14, s. 1, Zeheb, Trhu'l-islm , s.227, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 3, s. 422, Suyt, Drru'l-
mensur, c. 5, s. 1 50.
[109] Taber, Tefsr, c. 21, s. 1 7-18, Zemaher, Keaf, c.3 , s. 214, Nesef, Medrik, c.3,s. 265,
Hzin, Tefsr, c. 3, s. 427, Ebussuud, Tefsr, c. 7, s. 49, Suyt, Drru'l-m Mensr, c. 5, s. 152, Diyarbekr,
Hamis, c. 1, s. 298.
[110] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 276.
[111] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 276.
[112] Rm, 1-6.
[113] Taber, Tefsr, c. 21, s. 1 8, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 3, s. 424, Hzin, Tefsr, c. 3, s. 427, Suyt,
Drru'l -mensr, c. 5, s. 152.
[114] Kurtub, Tefsr, c. 14, s. 3, Hzin, Tefsr, c. 3, s. 427, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 298.
[115] bnshak.bnHiam, Sre, c. 3, s. 89, Vkd, Megz, c. 1,s. 251-252, Taber, Trih, c. 3, s. 26,
Hkim, Mstedrek, c.2, s. 327.
[116] Kurtub, Tefsr, c. 14, s. 3.
[117] Zemaher, Keaf, c. , s. 214, Kurtub, Tefsr, c. 14, s. 3, Ebussuud, Tefsr, c. 7, s. 49,
Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 298.
[118] Zemaher, c. 3, s. 214, Kurtub, c. 14, s. 3, Ebussuud, c. 7, s. 49, Diyarbekr, c. 1, s. 298.
[119] Zemaher, c.3, s. 214, Beyzv, Tefsr, c. 2, s. 216, Hzin, c.3, s. 428, Ebussuud, c. 7, s. 49,
Diyarbekr, c. 1, s. 298.
[120] Zemaher, c. 3, s. 214, Kurtub, c. 14, s. 3, Nesef, c. 3, s. 265-266, Beyzv, c. 2, s. 216,
Hzin, c. 3, s. 428.
[121] Kurtub, Tefsr, c. 14, s. 3.
[122] Tirmiz, Snen, c. 5, s. 345, Ebu'l-Fid, Tefsr, t 3, s. 422.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/91-95.
[123] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 241 , Mslim, Sahih, c. 2, s. 593, bn Abdilberr, stib, c. 2,
s. 751, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vefa, c. 1, s. 200, bn Esr, Usdu'l -gbe, c. 3, s. 26, Zeheb, T rfhu'l -i
si m, s. 1 97, E bu'l-F id, el-Bi dye ve'n-nihye, c. 3,s. 36, bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 21 0.
[124] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 241 , Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 235.
[125] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 241, Ahmed b. Hanbel, Msned.c.1, s. 302, Mslim, Sahih, c. 2, s.
593, Ebu Nuaym, c. 1,s.235, bn Abdilberr, c. 2, s. 751 , Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 200, bn Esr, Usdu'l-gbe,
c. 3, s. 56, Zeheb, s. 197, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 36, bnHacer, c. 2, s. 210.
[126] bn Abdilberr, c. 2, s. 751, bn Hacer, c. 2, s. 210.
[127] bn Abdilberr, c. 2, s. 751, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 200, bn Hacer, c. 2, s. 21 0.
[128] bn Abdilberr, c. 2, s. 751, bn Hacer, c. 2, s. 210.
[129] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 235.
[130] bn Sa'd, c. 4, s. 241, Mslim, c. 2, s. 593, bn Esr, Usdu'l-gbe. c. 3, s. 56, Zeheb, s. 197,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 36, bnHacer, c. 2, s. 210.
[131] bn Sa'd, c. 4, s. 241 , Mslim, c. 2, s. 593, E bu Nuaym, c. 1 , s. 235, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 200,
bn Esr, c. 3, s. 56, Zeheb,s. 197.
[132] bn Sa'd, c. 4, s. 241 , Begav, Mesbhu's-snne, c. 2, s. 177, Zeheb, s. 197.
[133] Mslim, Sahh, c. 2, s. 593, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 200, bn Esr, c. 3, s. 56.
[134] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 241 .
[135] Mslim, c. 2, s. 593, Begav, Mesbh, c. 2, s. 177, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 200, bn Esr, c. 3, s.
56, Zeheb, s. 197, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 56.
[136] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s.2 35.
[137] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 241, Mslim, c. 2, s. 593, Ebu Nuaym, c. 1, s. 235, bn Esr, c. 3, s.
56, Zeheb, s. 197, bnHacer, c. 2, s. 210.
[138] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 241, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 302, Ebu Nuaym,
Delil'n-nbvve, c. 1 , s.235, bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 210.
[139] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 241 ,Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 235.
[140] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 241.
[141] Mslim, Sahh, c. 2, s. 593, E bu'l-Ferec bn Cevz, el-Vfef, c. 1, s. 200, bn Esr, Usdu'l-gbe,
c. 3, s. 56, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 197, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 36.
[142] Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 235.
[143] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 302, Mslim, c. 2, s. 593, Begav, Mesbhu's-snne, c. 2, s.
177, Ebu'l-Ferec, c. 1 ,s. 200, bn Esr, c. 3, s. 56, Zeheb, s. 197, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 36.
[144] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 302.
[145] Ahmed b. Hanbel, c. 1 , s. 302, Mslim, c. 2, s. 593, Ebu Nuaym, c. 1, s. 235, Begav, c. 2, s. 1
77, Ebu'l-Ferec, c. 1, s.200, bn Esr, c. 3, s. 56, Zeheb, s. 1 97, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 36.
[146] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 302.
[147] Ahmed b. Hanbel, c.1 , s. 302, Mslim, c. 2, s. 593, Ebu Nuaym, c.1, s. 236, Begav, c. 2, s. 1
77, Ebu'l-Ferec, c.1, s.200, bn Esr, c. 3, s. 56, Zeheb, s. 1 97, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 36.
[148] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 241 .
[149] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 236.
[150] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 241, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 302, Mslim, Sahh,
c. 2, s. 593, Ebu Nuaym ,Delil, c. 1, s. 236, Begav, Mesbhu's-snne, c. 2, s. 177, Ebu'l-Ferec bn
Cevz, el-Vef, c. 1, s. 200, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. , s.56, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 197, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 36.
[151] Mslim, c. 2, s. 593, Begav, c. 2, s. 177, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 200, bn Esr, c. 3, s. 56.
[152] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 56, Zeheb, s. 197, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 36.
[153] bn Sa'd, c. 4, s. 241, Ahm ed b. Hanbel, c. 1, s. 302, Mslim, c. 2, s. 593, Begav, c. 2, s. 177,
Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 200,bn Esr, c. 3, s. 56.
[154] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 236.
[155] Ahmed b. Hanbel, c.1, s. 302, Mslim, c. 2, s. 593, Ebu Nuaym, c. 1, s. 236, bn Esr, c. 3, s. 56.
[156] Mslim, Sahh, c. 2, s. 593, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 56.
[157] Mslim, c. 2, s. 593, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 200, bn Esr, c. 3, s. 57, Zeheb, s. 197, E bu'l-Fid,
c. 3, s. 36.
[158] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 302.
[159] bn Sa'd. Tabakt. c. 4. s. 241 .
[160] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/.95-99.
[161] bn shak.bn Hiam, Sre.c.1, s. 380, EbuNuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 276,Zeheb,
Trhu'l-islm , s. 223-224.
[162] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 31, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 155, bn Abdilberr,
stib, c. 2, s. 507, bn Esr,Usdu'l-gbe, c. 2, s. 236.
[163] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 31, Mus'abu'z-Zbeyr, Nesebi Kurey, s. 96, Belzur, c.1, s. 155,
bn Abdilberr, c. 2, s.507, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 6, s. 250, bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 236,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 107, bnHacer, el-sbe, c. 1, s. 521, Suyt, Hasis'l-kbr, c.
1, s. 322.
[164] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 155.
[165] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 31, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 103.
[166] Belzur, c. 1, s. 155, bn Hacer, c. 1, s. 520.
[167] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 31, Belzur, c. 1 , s. 155, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 103, bn Hacer, c. 1,
s. 522.
[168] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 31, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 103.
[169] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 6, s. 250.
[170] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 155.
[171] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 31, Beyhak, c. 6, s. 250, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 103.
[172] Mus'abu'z-Zbeyr, s. 96, bn Hacer, c. 1, s. 521.
[173] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 31, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 103, Syutf, Hasis'l-kbr, c. 1, s. 322.
[174] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 155.
[175] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 31, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 103.
[176] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 2, s. 31, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 103, Suyt, Hasis'l-kbr, c. 1
,s.322.
[177] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 155.
[178] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 31, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 103.
[179] Mus'abu'z-Zbeyr, Nesebi Kurey, s. 96, bn Hacer, el-sbe, c. 1 , s. 521.
[180] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 31, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 103.
[181] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 236, Suyt, Hasis, c. 1, s. 323.
[182] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 155.
[183] Belzur, c. 1,s.155, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 236.
[184] Belzur, c. 1,5.155.
[185] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 31, bn Esr, c. 2, s. 236, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 103.
[186] Belzur, Ensb, c. 1 , s. 155.
[187] Belzur, c. 1, s. 155, bn Esr, c. 2, s. 236.
[188] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 31, Belzur, c. 1 , s. 155, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 103.
[189] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 155.
[190] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 31, Ebu'l-Fid, el-Bidye, c. 3, s. 103.
[191] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 236.
[192] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/99-102.
[193] Kastalni, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 466, Diyarbekf, Hamis, c. 1, s. 298, Zrkn, M
evhibu'l-lednniye erhi, c. 5,s. 108.
[194] Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 298.
[195] Buhr, Sahh, c. 4, s. 1 86, Mslim , Sahih, c. 4, s. 2159, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 397, Taber,
Tefsr, c. 27, s. 84-85, Hkim ,Mstedrek, c. 2, s. 472, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 262, 265,
Kad lyaz, if, c. 1, s. 235, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.114,Zeheb, Trhu'l-slm, s. 209, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 118.
[196] Kad lyaz, if, c. 1, s. 235, bn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 11 5, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 118-119,
Diyarbekr, c. 1, s. 298, Zrkn, Mevhib erhi, c. 5, s. 1 08.
[197] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 1, s. 377,413, Buhr, c. 4, s. 186, Mslim, c. 4, s. 2158, Tirmiz,
c. 5, s. 397-398, Taber,c. 27, s. 85, Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 471, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1,
s. 279, 281, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s.264-265, Kad lyaz, if, c. 1, s. 234, bn Seyyid, c. 1, s.
114, Zeheb, s. 209-211, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 118.
[198] Buhr, c. 4, s. 186, Mslim , c. 4, s. 2159, Taber, c. 27, s. 86, Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 472,
Ebu Muaym, Delil, c. 1 ,s. 279-280, Beyhak, Delil, c. 2, s. 267, bn Seyyid, c. 1, s. 114, Zeheb, s. 211,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 118.
[199] Mslim, c. 4, s. 2159, Tirmiz, c. 5, s. 398, Taber, c. 27, s. 85, Ebu Nuaym, c. 1, s. 279,
Beyhak, c. 2, s. 267, Kad lyaz,if.c.1, s. 235, bn Seyyid, c. 1, s. 114.
[200] Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 472, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 118.
[201] Kad lyaz, if, c. 1, s. 235, Kastalni, Mevhibu'l-lednniye.c. 1, s. 466,Diyarbekr,c. 1, s.
298, Zrkn, Mevhib erhi,c. 5, s. 108.
[202] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 377, Buhr, c. 4, s. 1 86, Mslim, c. 4, s. 2158, Tirmiz, c. 5, s. 398.
[203] Buhr, c. 6, s. 52, Mslim, c. 4, s. 2158, Tirmiz, c. 5, s. 398, Taber, c. 27, s. 85.
[204] Dan arkasnda kald (Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 447, Taber, Tefsr, c. 27, s. 87).
[205] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 447, Buhr, Sahih, c. 6, s. 52, Mslim, Sahih, c. 4, s. 2159.
[206] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 81 -82, Tirm iz, Snen, c. 5, s. 398.
[207] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 413, Buhr, Sahih, c. 4, s. 243, Taber, Tefsr, c . 27, s. 85.
[208] E bu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 280, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 119,
Suyt, Drru'l-mensr, c. 6,s. 133, Kastalni, Mevhibu'l-lednniye, c.1 , s. 467, Diyarbekr, Hamis, c. 1,
s. 299, Zrkn, Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 5, s.110.
[209] Ebu Nuaym, c. 1, s. 280, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c.1, s. 272-273, Kurtub, Tefsr, c. 1 7,
s. 1 27, Ebu'l-Fid, c. 3,s. 11 9-120, Suyt, Drru'l-mensr, c. 6, s. 133, Kastalni, Mevhibu'l-lednniye,
c. 1, s. 467, Diyarbekr, Hamis, c.1, s. 299, Zrkn,Mevhib erhi, c. 5, s. 110.
[210] Taber, Tefsr, c. 27, s. 85, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 1 20, Suyt, Drru'l-
mensr, c. 6, s. 1 33.
[211] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 280-281, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
119-120, Suyt, Drru'l-mensr, c. 6, s. 133.
[212] Kurtub, Tefsr, c. 17, s. 127.
[213] Taber, Tefsr, c. 27, s. 85, Ebu Nuaym, c. 1, s. 281, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 266,
Vhidf, Esbb'n-nzl, s.268, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c.1 , s. 273, Kurtub, Tefsr, c. 17, s. 127,
Zeheb, Trhu'l-islm, s. 210, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 121 ,Kastalni, Mevhib, c. 1, s. 466, Diyarbekr, c. 1,
s. 299, Zrkn, Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 5, s. 109.
[214] Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 281, Beyhak, Delil, c. 2, s. 266, Vhidf, Esbb'n-nzl, s. 268,
Kad lyaz, if, c. 1, s. 234,Kurtub, Tefsr, c. 17, s. 127, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 121.
[215] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 82, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 398, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1, s. 11 4, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 119, Kastalni, c. 1, s. 466, Diyarbekr, c. 1, s. 299, Zrkn, Mevhib
erhi, c. 5, s. 109.
[216] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 82, Tirmiz, c. 5, s. 398, Beyhak, c. 2, s. 266, bn Seyyid, c. 1, s. 114-
115, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 119, Kastalni, c.1, s. 466, Diyarbekr, c. 1, s. 299, Zrkn, c. 5, s. 109.
[217] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 82, Tirmiz, c. 5, s. 398, Ebu Nuaym, c. 1, s. 281, Beyhak, c. 2, s.
266, bn Seyyid, c. 1, s. 114-115, Zeheb, s. 211, E bu'l-Fid, c. 3, s. 119-121, Kastalni, c. 1, s. 466,
Diyarbekr, c. 1, s. 299, Zrkn, c.5, s. 109.
[218] Taber, Tefsr, c. 27, s. 87, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 122.
[219] Kad lyaz, if, c. 1, s. 234, 235, bn Seyyid, c. 1, s. 114-115, Zrkn, c. 5, s. 109.
[220] Kad lyaz, c. 1, s. 235, bn Seyyid, c. 1, s. 114.
[221] E bu Nuaym , c. 1, s. 281, Beyhak, c. 2, s. 266, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 121, Kastalni, c. 1, s. 466,
Diyarbekr, c. 1, s. 299, Zrkn, c. 5, s. 109.
[222] Taber, c. 27, s. 85, Kad lyaz, c. 1 , s. 235, Kurtub, c. 17, s. 127, Kastalni, c. 1 , s. 467,
Diyarbekr, c. 1, s. 299, Zrkn, c.5,s.109.
[223] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 281 .
[224] Ebu Nuaym, c. 1, s. 281, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 266, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-
Vef, c. 1, s. 273, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 121, Kastalni, Mevhibu'l-lednniye, c. 1,
s. 467, Zrkn, Mevhib erhi, c. 5, s. 109.
[225] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 267, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 121.
[226] Kad lyaz, e-if, c. 1, s. 235, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 11 4.
[227] Taber, Tefsr, c. 27, s. 85, Beyhak, c. 2, s. 267, Kad lyaz, c. 1, s. 235, Kurtub, Tefsr, c. 1 7.
s. 127.
[228] Beyhak, c. 2, s. 267, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 121, Kastalni, c. 1, s. 467, Diyarbekr, c. 1, s. 299,
Zrkn, Mevhib erhi, c.5, s. 109-110.
[229] E bu Nuaym , c. 1, s. 281, Beyhak, c. 2, s. 267, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 121, Kastalni, c. 1, s. 467,
Diyarbekr, c. 1, s. 299,Zrkn, c. 5, s. 109-110.
[230] Taber, c. 27, s. 85, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 273, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 121, Kastalni, c. 1, s. 467,
Diyarbekr, c. 1, s. 299,Zrkn, Mevhib erhi, c. 5, s. 11 0.
[231] Taber, c. 27, s. 85, Ebu Nuaym, c. 1, s. 281, Beyhak, c. 2, s. 267, Vhidf, Esbb'n-nzl, s.
268, Ebu'l-Fid, c. 3, s.121, Kastalni, c. 1, s. 467, Diyarbekr, c. 1, s. 299, Zrkn, c. 5, s. 110.
[232] Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 275, Kurtub, Tefsr, c. 17, s. 1 33.
[233] Kad lyaz, c. 1, s. 235.
[234] Zeheb, Trhu'l-islm, s. 211.
[235] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 281 .
[236] Tirmiz, Snen, c. 5, s. 397, Taber, Tefsr, c. 27, s. 87, Kurtub, Tefsr, c. 17, s. 1 27.
[237] Kamer: 1-8.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/102-108.
[238] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 188, 209, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1 , s. 273,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c.2, s. 312, Zeheb, Trhu'l-islm , s. 221, 222.
[239] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 188-189, 209, Ykub, Trih, c. 2, s. 31 , Ebu Nuaym , c. 1, s. 273,
Beyhak, c. 2, s. 312, bnEsr, Kmil, c. 2, s. 89-90, Zeheb, s. 222.
[240] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 16, bn Sa'd, c. 1, s. 209.
[241] bn Sa'd, c.1, s. 209, Ykub, c. 2, s. 31, Ebu Nuaym, c. 1, s. 273-274, Beyhak, c. 2, s. 312,
Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef,c.1,s. 197, Zeheb, s. 222.
[242] bn Sa'd, c. 1, s. 188-189, Belnn, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 234, Ebu Nuaym, c. 1, s. 274,
Beyhak, c. 2, s. 312, Zeheb,s. 222.
[243] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 16, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 128, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 97,Haleb, nsnu'l-Uyn, c. 2, s. 35, Zrkn, M evhibu'l-lednniye erhi, c. 5, s.
290.
[244] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec bn Cevz, c. 1, s. 197.
[245] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 234.
[246] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 16, bn Seyyid, c. 1, s. 128, Ebu'l-Fid, t 3, s. 97.
[247] Belzul, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 234.
[248] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1,s.189, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 197-198.
[249] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 274, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 313, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.127, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 85, Suyt, Hasis'l-kbr, c.
1, s. 375, Haleb, nsnu'l-Uyn, c. 2, s. 35, Zrkn,Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 1, s. 290.
[250] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 198.
[251] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 16, bn Seyyid, Uyun, c. 1 , s. 128, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 97.
[252] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 198.
[253] bn shak, bn Hiam , c. 2, s. 1 6, bn Sa'd, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 198, bn Esr,
Kmil, c. 2, s. 90, Ebu'l-Fid, c.3, s. 97, Haleb, c. 2, s. 36.
[254] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 198, bn Esr, c. 2, s. 90, Haleb, c. 2, s. 36.
[255] bn shak, bn Hisam, c. 2, s. 16, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 234, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 97.
[256] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 234.
[257] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 16, Belzur, c. 1 , s. 234, bn Esr, c. 2, s. 90.
[258] bn a'd, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 1 98.
[259] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 16, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 97.
[260] Ebu Nuaym , c. 1, s. 274, Beyhak, c. 2, s. 313, bn Seyyid, c. 1, s. 127, Zeheb, Trhu'l-islm,
s. 222, Ebu'l-Fid, c. 3, s.85, Suyt, c. 1, s. 375, Haleb, c. 2, s. 36, Zrkn, c. 1, s. 290.
[261] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 128, Haleb,
nsnu'l-Uyn, c. 2, s. 36.
[262] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 16, bn Sa'd
[263] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 16, bn Sa'd, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 1 98, Ebu'l-Fid, c.
3, s. 97, Haleb, c. 2, s. 36.
[264] bn shak, bn Hisam, c. 2, s. 16, bn Sa'd, c. 1, s. 209, Beyhak, Delil'n-nbwe, c. 2, s. 313,
Ebu'l-Ferec, c. 1, s. Ebu'l-Fid, c. 3, s. 97, Haleb c. 1,s.36.
[265] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 274, Beyhak, Delil, c. 2, s. 313, Ebu'l-Ferec,
c. 1, s. 198, bn Seyyid,Uynu'l-eser, c. 1, s. 127, E bu'l-Fid, c. 3, s. 85, Haleb, c. 1, s. 36, Zrkn,
Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 1, s. 290.
[266] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 17, bn Seyyid, c. 1, s. 127, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 97.
[267] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 198, Haleb, c. 2, s. 36.
[268] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 17, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 97.
[269] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Bel zurf, E nsbu'l -eraf, c. 1, s. 234, E bu'l-F erec, c. 1, s. 198.
[270] Belzur, c. 1, s. 234, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 90.
[271] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 198.
[272] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 234.
[273] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 198, bn Seyyid, c. 1 , s. 127, Haleb, c. 2, s. 36.
[274] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 17, bn Sa'd, c. 1, s. 189, Belzur, c.1, s. 234, Ebu'l-Ferec, c. 1, s.
198, bn Esr, c. 2, s.90, bn Seyyid, c. 1, s. 127, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 97.
[275] bn Sa'd, Tabakt, 11, s. 189.
[276] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Belzur, c. 1, s. 234, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 198, Suyt, Hasis'l-kbr, c.
1,s.379.
[277] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Belzur, c. 1, s. 234, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 198, bn Esr, c. 2, s. 90.
[278] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 198, bn Esr, c. 2, s. 90, Suyt, c.1, s. 376.
[279] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 198, Suyt, c. 1, s. 376, Haleb, c. 2, s. 36.
[280] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 234, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 90.
[281] Y kubf, T rfh, c. 2, s. 3 2, E b u N uay m, D el il 'n-nbvve, c. 1, s. 2 74, B eyhak f, D e li
l'n-nbvve, c. 2, s. 313, Zeheb f,Trhu'l-islm, s. 222, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 85.
[282] Ebu Nuaym, c. 1, s. 274, Beyhak, c. 2, s. 313, Zeheb, s. 222, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 85.
[283] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 189, Ebu Nuaym , c. 1, s. 274.
[284] bn Sa'd, c. 1, s. 189, Haleb, nsnu'l-Uyn, c. 2, s. 36.
[285] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 128, Haleb, c. 2, s. 36.
[286] Ebu Nuaym, c. 1, s. 274, bn Seyyid, c. 1 , s. 128, Haleb, c. 2, s. 36.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/108-112.
[287] bn Sa'd, c. 1, s. 210, Belzur, c. 1,s.236, bn Kayy,m, Zd'l-mead, c. 2, s. 52, bnSeyyid, c. 1,
s. 129, Ebu'l-Fid, c.3, s. 98, Diyarbekr, Hamis, c. 1, s. 298. Zrkn, Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 1,
s. 290
[288] .bn shak, bn Hiam, Sre, c.2, s. 14, Taber, Trih, c. 2, s. 228, EbuNuaym, c. 1.S.276, Ebu'l-
Fid, c. 3, s. 96.
[289] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 14, Belzur, c. 1, s. 235, Taber, Trih, c. 2, s. 228, Ebu Nuaym.c.
1, s. 276, bn Esr.c. 2,s. 88, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 96.
[290] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 14, Taber, c. 2, s. 228, Ebu Nuaym.d, s 276, Ebu'l-Fid, c. 3, s.
96.
[291] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 14, Taber, c. 2, s. 228, Ebu Nuaym , c. 1, s. 276-277, Ebu'l-Ferec
bn Cevz, el-Vef, c. 1 ,s. 198, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 96, Haleb, c. 2, s. 37.
[292] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 235.
[293] bn shak, bn Hiam, Sre.c. 2, s. 1 4-15, Belzur, Ensbu'l-erf, c. , s. 235-236, Taber,
Trih, c.2, s. 228, Ebu Nuaym ,Delil'n-nbvve, c. 1, s. 277, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s.
198, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 88, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 96, Haleb, nsnu'l-Uyn, c.
2, s. 37.
[294] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 15, Taber, c. 2, s. 228, Ebu Nuaym, c. 1,s. 277, Ebu'l-Ferec, c. 1,
s. 198, bn Esr, c.2,s.88, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 96.
[295] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 15, Belzur, c. 1, s. 236, Taber, c.2, s. 228, Ebu Nuaym, c. 1, s.
277, Ebu'l-Ferec, c. 1,s.198, bn Esr, c. 2, s. 88, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 96, Haleb, c. 2, s. 37.
[296] bn shak, bn Hiam, c.2, s. 15, Taber, c. 2, s. 228, Ebu Nuaym, c. 1, s. 277, Ebu'l-Ferec, c.
1,s.198, bn Esr, c. 2, s.88, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 96, Haleb, c. 2, s. 37.
[297] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 15, Belzur, c. 1, s. 236, Taber, c. 2, s. 228, E bu Nuaym, c. 1, s.
277, Ebu'l-Ferec, c. 1, s.198, bn Esr, c. 2, s. 88, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 96.
[298] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 15, Taber, c.2, s. 228, Ebu Nuaym, c. 1, s. 277, Ebu'l-Ferec, c. 1,
s. 198, bn Esr, c. 2, s.88, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 96.
[299] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 15, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 236, Taber, Trih, c. 2,
s. 228, Ebu Nuaym,Delil'n-nbvve, c. 1, s. 277, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1 ,s. 198-199, bn
Esr, Kmil, c. 2, s. 89, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 96, Haleb, nsnu'l-Uyn, c.2 , s. 37.
[300] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 236.
[301] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 1 5, Taber, c. 2, s. 228, Ebu Nuaym, c. 1, s. 277, Ebu'l-Ferec, c. 1,
s. 198-199, bn Esr, c.2, s. 89, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 96, Haleb, c. 2, s. 37.
[302] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 236.
[303] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 15, Belzur, c. 1.S.236, Taber, c. 2, s. 228, Ebu Nuaym , c. 1, s.
277, Ebu'l-Fid, c. 3, s.96, Haleb, c. 2, s. 38.
[304] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 15, Belzur, c. 1, s. 236, Taber, c.2, s. 228, Ebu Nuaym, c. 1, s.
277, Ebu'l-Ferec, c. 1,s.199, bn Esr, c. 2, s. 89, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 96, Haleb, c. 2, s. 38.
[305] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 15-16, Taber, Trih, c. 2, s. 228-229, E bu Nuaym ,
Delil'n-nbvve, c. 1, s. 275-277-278, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 199, bn Esr, Kmil, c.
2, s. 89, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 96.
[306] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 210, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 236, Haleb, nsnu'l-
Uyn, c. 2, s. 38.
[307] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 210, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 236.
[308] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 395, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 315, Zeheb,
Trhu'l-islm, s. 224.
[309] bn shak, bn Hiam, Sre, c.2, s. 17-19, Beyhak, Delil, c. 2, s. 314.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/112-117.
HZN YILI
Ebu Talib'in Hastalan ve Mriklerin Onunla Konumaya Gelii
Ebu Talib nbvvetin onuncu ylnda,[1] 'b'dan ktktan sonra[2] hastalanp[3] lm deine
dnce,[4] gnden gne arlatn haber alan Kurey mrikleri, birbirlerine:
"Hamza, mer, Mslman oldu. Muhammed'in ii btn Kurey kabileleri arasnda yayld.
Vallahi, onun iimizi elimizden zorla almayacandan emin deiliz!
Ebu Talib'e gidelim. O, bizim iin, kardeinin olundan bir sz alsn! Bizden de, ona bir sz versin!"
dediler ve:
1- Utbe b. Rebia,
2- eybe b. Rebia,
3- Ebu Cehil Amr b. Hiam,
4- meyye b. Halef,
5- Ebu Sfyan Sahr b. Harb ve Kurey erafndan daha baz adamlarla gidip Ebu Talib'le konutular.
"Ey Ebu Talib! Biliyorsun ki, sen bizdensin!
Grdn gibi, lm deine de dm, lme yaklam bulunuyorsun! Biz senin anszn
lvereceinden korkuyoruz! Bizim aramzla kardeinin olu arasndaki durumu pekl biliyorsun.
Kendisini ar!
Bizden onun iin alacan sz al; ondan da bizim iin alacan sz al da, o artk bizimle
uramaktan vazgesin! Biz de onunla uramaktan vazgeelim!
O, bizimle ve dinimizle uramay braksn! Biz de, onunla ve onun dini ile uramay brakalm!"
dediler.
Bunun zerine, Ebu Talib, Peygamberimiz (a.s.)a haber sald. Gelince:
"Ey kardeimin olu! Bunlar senin kavminin erafdrlar!
Sana sz vermek ve senden de sz almak iin toplanp gelmilerdir" dedi.[5]
"Ey kardeimin olu! Senin kavminden istediin nedir?" diye sordu.[6]
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey amcam![7] Ben onlarn bir tek kelimeyi sylemelerini istiyorum ki, onlar onunla btn Araplara
hakim olurlar, Arap olmayanlar da kendilerine cizye [vergi] derler!" buyurdu.[8]
Mrikler, o kelimeden korktular.[9]
"Evet! Nedir o kelime?!
Babam sana feda olsun. Sen onu bize syle de, biz onu bir tek yerine on defa syleyelim!" dediler.
[10]
Ebu Cehil de ayn szleri tekrarlad.[11]
Ebu Talib:
"Ey kardeimin olu! Hangi kelimedir o?" diye sordu.[12]
Peygamberimiz (a.s.):
"'L ilahe illallah=Allah'tan baka ilah yoktur" derseniz; Allah'tan baka tapmakta olduunuz eyleri
de sker atarsanz!" buyurunca,[13] mrikler hemen kalkp[14] ellerini,[15] elbiselerini[16] rptlar.
[17]
"Ey Muhammedi Sen bunca ilahlar bir tek ilah m yapmak istiyorsun? Senin iin alacak ey
dorusu!" dediler.
Birbirlerine de:
"Vallahi, bu adam istediiniz eylerden size birey verici deildir! Gidiniz! Allah sizinle onun
arasnda hkmn verinceye kadar atalarnzn dini zerinde sebat ediniz!" diyerek daldlar. [18]
Ebu Talib, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Vallahi, ey kardeimin olu! Ben senin hi de haktan uzak birey istediini grmedim" dedi.[19]
Peygamberimiz (a.s.), Ebu Talib'in bu sznden, kendisinin Mslman olacan umdu.[20]
Ebu Talib'in yanna vard zaman, Ebu Cehil ile Abdullah b. Ebi meyye orada bulunuyordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey amca! 'L ilahe illallah = Al I a h 'ta n baka hibir ilah yoktur' kelime-i tevhidini syle de, ben
Allah katnda senin imanna bununla ehadet edebilirim" buyurdu.
Ebu Cehil ile Abdullah b. Ebi meyye:
"Ey Ebu Talib! Sen Abdulmuttalib'in milletinden (dininden) yz m evireceksin?" dediler.
Peygamberimiz (a.s.) kelime-i tevhidi Ebu Talib'e teklife devam ettii mddete, Ebu Cehil ile
Abdullah b. Ebi meyye, szlerini tekrarlayp durdular.
Ebu Talib'in onlara son sz:
"Ben, Abdulmuttalib'in milleti (dini) zereyim" demek oldu.[21]
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey amca! Sen o kelime-i tevhidi syle ki, Kyamet gnnde, sana onunla efaat etmek helalleir" buy
urdu.[22]
Ebu Talib:
"Vallahi, ey kardeimin olu! Benden sonra, sana ve senin atann oullarna svlmesi ve Kureylerin
bunu benim lmden korkarak sylediimi sanmalar korkusu olmasayd, senin gzn aydn etmek iin,
sylerdim!" dedi.[23]
Peygamberimiz (a.s.):
"Vallahi, ben de, Yce Allah tarafndan men olununcaya kadar, senin iin muhakkak istifarda
bulunmaya, yarlganman dilemeye devam edeceim" buyurdu.[24]Bunun zerine, inen yette yle
buyuruldu:
"Gerekten, sen her istediini hidayete erdiremezsin.
Fakat, Allahtr ki, kimi dilerse, ona hidayet verir ve O, hidayete erecekleri daha iyi bilendir."[25]
Ebu Talib'in Peygamberimiz (a.s.)a nemli Bir Tavsiyesi
Ebu Talib, lecei srada, Peygamberimiz (a.s.) yanna ard ve:
"Ey kardeimin olu! Ben ldm zaman, sen Neccar oullarndan olan daylarnn yanna git!
nk, onlar evlerinde, yurtlarnda bulunan koruma gcne, insanlarn en ok malik olanlardrlar"
Dedi.[26]
Ebu Talib'in Vefat
Ebu Talib, nbvvetin onuncu ylnda,[27] 'b'dan ktktan 5onra,[28] Peygamberimiz (a.s.)in
Medine'ye hicretinden yl nce,[29] evval aynn ortasnda vefat etti .[30]
Vefat ettii zaman, kendisinin ya sekseni am;[31] seksenyediyi,[32] doksan bulmutu.[33]
Hz. Ali derki:
"Babam vefat ettii zaman, Reslullah (a.s.)n yanna gidip: 'Amcan,[34] dallet iindeki ihtiyar
amcan[35] mrik olarak ld!1 dedim.[36]
Reslullah (a.s.) alad .[37]
'Git! Onu yka! Kefenle ve gm![38] Allah onu yarlgasn! Ona rahmet etsin!' buyurdu.[39]
'Onu kim gmecek?' diye tekrar sordum .[40]
Peygamberimiz (a.s.):
'Sen git, baban gm! Dnp yanma gelinceye kadar da, hibir ey yapma!' buyurdu.[41]
Dediini yaptm.[42]
Babam gmp gelince emretti, ykandm; bana dua etti.[43]
Reslullah (a.s.) gnlerce evinden dan kmad, onun yariganmasn diledi durdu.
'Allah sana rahmet etsin! Seni yarlgasn!
Allah beni men edinceye kadar, senin iin mafiret dilemeye devam edeceim' buyurdu."[44]
Hz. Hatice'nin Vefat
Peygamberimiz (a.s.)n zevcesi Hz. Hatice de; nbvvetin onuncu yilnda,[45] Peygamberimiz (a.s.)n
Medine'ye hicretinden yl nce,[46] 'b'dan ktktan sonra,[47] Ramazan aynda vefat etti.[48]
Ebu Talib'in vefatndan gn sonra vefat ettii de rivayet edilir.[49] Hz. Hatice, vefat ettii zaman
altm be yanda idi.[50]
Mekke'nin Hacun kabristanna gtrlp gmld.[51] Hz. Hatice gmlrken, Peygamberimiz (a.s.)
onun kabrinin iine indi.[52] O zaman, cenaze namaz teri klnmamt.[53]
Hz. Hatice slm dvasnda Peygamberimiz (a.s.) iin sadk bir mavir ve dert orta, skunet
kayna idi.
Ebu Talib de, Peygamberimiz (a.s.)n kolu, kanad, sna, mriklere kar savunucusu ve
yardmcs idi.[54]
ki musibetin byle birbiri ardnca gelip Peygamberimiz (a.s.)n zerinde toplanmas,[55]
Peygamberimiz (a.s.)a:
"u mmet zerinde u gnlerde toplanan iki musibetten hangisine en ok yanacam bilemiyorum"
dedirtecek kadar[56] ar geldi.[57]
Peygamberimiz (a.s.), bu yla "Hzn Yl" adn takt.[58]
Mriklerin Peygamberimiz (a.s.)a kenceye Balamalar ve Ebu Leheb'in
Peygamberimiz (a.s.) Himayesine Al
Peygamberimiz (a.s.), amcas Ebu Talib'in vefatndan sonra, gnlerce evinden dar kmad.[59]
Hep evinde oturdu. Pek az dar kt.[60] Dar kt zaman da, Kurey mrikleri,[61] Ebu Talib'in
salnda[62] yapmak isteyip de yapamadklar hakaret ve ikenceleri,[63] istediklerini yapmaya
baladlar.[64]
Nitekim, Kurey mriklerinin beyinsizlerinden bir beyinsiz Peygamberimiz (a.s.)n nn kesip
bana toprak sam, Peygamberimiz (a.s.) ba toza topraa bulanm olarak evine girmiti.
Kzlarndan birisi hemen kalkp Peygamberimiz (a.s.)n bandaki tozu topra alaya alaya
giderirken, Peygamberimiz (a.s.):
"Kzcazm! Alama! Muhakkak ki, Allah senin baban koruyacak, savunacaktr!" demiti.
Peygamberimiz (a.s.)n kendi kendine de:
"Ebu Talib lnceye kadar, Kureylilerden, byle birey bama gelmemiti![65] Ey amca! Senin
yokluunda, imdadma senden daha abuk koan bulamadm" buyurduunu iittii; ve mriklerin
Peygamberimiz (a.s.) himayesiz bularak ikenceye uratmaya kalktklarn grd zaman, Ebu Leheb
Peygamberimiz (a.s.)n yanna geldi ve:
"Ey Muhammedi Git! Ne istiyorsan, Ebu Talib'in salnda ne yapyor idiysen, yine yap! Lfa andol-
sun ki, ben lnceye kadar sana hi kimse dokunamayacaktr!" dedi.
Bir gn, Gaytala'nn olu Peygamberimiz (a.s.)a svp sayarken, Ebu Leheb kageldi. Onu yznn
zerine drd.
Gaytala'nn olu:
"Ey Kurey cemaat! Ebu Utbe dininden km!" diyerek barmaya ve yaygaraya balad.
Kurey mrikleri gelip Ebu Leheb'in zerine dikildiler.
Ebu Leheb onlara:
"Ben Abdulmuttalib'in dininden ayrlm deilim.
Fakat, ben kardeimin olunu yapmak istedii eyi yapncaya kadar koruyorum" dedi.
Mrikler:
"Gzel ve iyi etmisin!" dediler.
Peygamberimiz (a.s.), bylece, bir mddet, Ebu Leheb'in korkusundan hi kimse satamaz olduu
halde, gider gelir oldu.
Bir gn; Ukbe b. Ebi Muayt ile Ebu Cehil Amr b. Hiam Ebu Leheb'in yanna giderek, ona:
"Kardeinin olu sana babann nereye girdiini haber verdi mi?" diye sordular.
Bunun zerine, Ebu Leheb:
"Ey Muhammedi Abdulmuttalib'in girdii yer neresidir?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"O, kavmi ile birliktedir!" buyurdu.
Ebu Leheb, Ukbe b. Ebi Muayt ile Ebu Cehil'e:
"Ona babamn girdii yeri sordum.
'Kavmi ile birliktedir1 diye cevap verdi" dedi.
Ukbe ile Ebu Cehil:
"'O ate (Cehennem) iindedir!' demek istemitir" dediler.
Ebu Leheb tekrar Peygamberimiz (a.s.)n yanna varp:
"Ey Muhammedi Abdulmuttalib, atee (Cehenneme) mi girdi?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Abdulmuttalib de, putlara tapa tapa onun gibi lp gitmi olan herkes de, atee (Cehenneme)
girmitir" buyurdu.
Bunun zerine, Ebu Leheb:
"Vallahi, artk sana ikenceden nefes aldrmayacak, temelli dmanlk edeceim! Sen Abdulmuttalib'in
Cehennemde olduunu sylersin ha?!" dedi.
Ebu Leheb de, baka mrikler de, Peygamberimiz (a.s.)a dmanlklarn ve zulmlerini
iddetlendirdiler.[66]
Mriklerin Peygamberimiz (a.s.)a Yaptklar Dmanlk ve Ktlklerden Bazlar
1) beyy b. Halefle Ukbe b. Ebi Muayt, birbirlerinin sk dostu idiler.
Ukbe b. Ebi Muayt'n, bazan Peygamberimiz (a.s.)n yanna gelip, konutuklarn dinledii olurdu.
Ukbe'nin bu hareketi beyy b. Halefe anlatlnca, beyy b. Halef Ukbe'ye:
"ittim ki; sen Muhammed'le birlikte oturup, konumasn dinliyormusunl?
Bir daha onunla oturur, sylediklerini dinlersen; gidip onun yzne tkrmezsen, yzm senin yzne
haram olsun! Seninle hi konumayacam da!" dedi ve ar yemin etti.
Bunun zerine, Ukbe b. Ebi Muayt, Peygamberimiz (a.s.)n yanna vanp beyy b. Halefin istediini
yerine getirdi.[67]
Ukbe b. Ebi Muayt'n o gn att murdar tkrk ve salyas yznden Peygamberimiz (a.s.)n nzik
yanaklar kavrulmu, ve onun izleri hayatnn sonuna kadar kaybolmamtr.[68]
Yce Allah, bu hususta indirdii yetlerde yle buyurdu:
"O gn (Kyamet gn), (her) zlim, (nedametle) iki elini srarak:
'Ne olurdu, diyecek, 'ben o peygamberin yannda (bulunup, Allah'a) bir yol edineydim!
Ne yazk bana! Keke filan dost tutmayaydm!
Andolsun ki, beni zikirden-o bana geldikten sonra-saptran odur.1
eytan, insan-bana bir bela gelince-yapayalnz ve yardmsz brakandr."[69]
2) Hz. Osman'n gzlerinden yalar akarak anlattna gre; Peygamberimiz (a.s.), bir gn,Kabe'yi
tavaf ediyor, o srada Kabe'nin Hicr mevkiinde de, Ukbe b. Ebi Muayt, Ebu Cehil Amr b. Hiam
ve meyye b. Halef oturuyordu.
Peygamberimiz (a.s.) onlarn hizasndan geerken, Peygamberimize, holanmayaca baz laflar attlar.
Bu laflardan Peygamberimiz (a.s.)n holanmad, yznden belli olmakta idi.
Hz. Osman Peygamberimiz (a.s.)n yanna vard.
Peygamberimiz (a.s.) , Hz. Ebu Bekir'le, aralarna aldlar.
Peygamberimiz (a.s.) parman onun parmaklar arasna geirdi.
Btn tavaflar bylece, el tutuarak yaptlar.
Ebu Cehil ve arkadalarnn hizasna geldikleri zaman, Ebu Cehil, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Vallahi, deniz bir kl parasn slatacak suya malik bulunduka, sen atalarmzn tapageldikleri
tanrlara tapmaktan men ettiin mddete, seninle barmayacaz!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) da:
"Ben de yle!" buyurdu.
Sonra, tavafn nc blmn de ylece yapp drdnc blmn yapmaya geldii zaman, Ebu
Cehil yerinden srad ve Peygamberimiz (a.s.)n yakasn tutmak istedi. Bu ie kalknca, itilip knn
zerine drld.
Hz. Ebu Bekir meyye b Halefi, Peygamberimiz (a.s.) da Ukbe b. Ebi Muayt' defetti.
Onlar Peygamberimiz (a.s.)n bandan dalnca, Peygamberimiz (a.s.) ayakta durarak, onlara:
"Vallahi, size cil azab mubah oluncaya kadar siz bundan vazgemeyeceksiniz! Sizler, Peygamberiniz
iin, ne kt kavimsiniz!" buyurduktan sonra, evine dnd.
Hz. Ebu Bekir'le Hz. Osman da, kendisini evine kadar takip ettiler, arkasndan gittiler.
Peygamberimiz (a.s.), kapsnn nnde durarak, onlara ynelip:
"Sevinin ki, hi phesiz, Yce Allah dinini aklayacak, stn klacak; Peygamberine yardm
edecektir.
u grdnz kiiler, Yce Allah'n sizin ellerinizle tez vakitte boazlayaca kimselerdendir!"
buyurdu.
Hz. Osman:
"Vallahi, ben onlar Yce Allah'n bizim ellerimizle boazladn grdm!" demitir.[70]
3) Peygamberimiz (a.s.) bir gn baz mrikler tarafndan dvlp kana boyand, zgnbir halde
oturduu srada, Cebrail (a.s.) geldi ve:
"Sana ne oldu?" diye sordu. Peygamberimiz (a.s.): "Bana u mrikler yapacaklarn yaptlar"
buyurdu. Cebrail (a.s.):
"Sana bir mucize gstermemi ister misin?" diye sordu. Peygamberimiz (a.s.): "Evet! Gster!" buyurdu.
Cebrail (a.s.), vadinin gerisindeki aaca bakarak: "O aac ar!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) arnca, aa yryerek Peygamberimiz (a.s.)n nne kadar gelip durdu.
Cebrail (a.s.):
"Ona syle, geri dnsn!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) geri dnmesini syleyince, aa eski yerine varncaya kadar geri gitti.
Peygamberimiz (a.s.):
"Yeter!" buyurdu.[71]
4) Mahzum oullarndan Ebu Cehil ile Velid b. Mugre ve nc bir arkadalar,[72]
Peygamberimiz(a.s.) ldrmeyi aralarnda tasarladlar.[73] Ebu Cehil; Peygamberimiz (a.s.) namaz
klarken grrse, Peygamberimiz (a.s.)n ban tala ezeceine yemin etti:[74]
"Muhammed'i grecek olursam, yle yle yapacam" dedi.[75]
Bir gn, Peygamberimiz (a.s.)n Kabe'de namaz kld bir srada, Ebu Cehil'e:
"te, Muhammed orada!" dediler.
Ebu Cehil ise:
"Nerede o?" diye sorup durdu. Peygamberimiz (a.s.) gremedi.[76]
Peygamberimiz (a.s.) Kabe'de namaz klmaya durup kraatna balad ve Mahzum oullarnn da
Peygamberimiz (a.s.)n kraatim iittikleri,[77] Ebu Cehil'in de eli boa kt sra-da;[78]
Peygamberimiz (a.s.) ldrmesi iin, Velid b. Mugre'yi gnderdiler.
Velid Peygamberimiz (a.s.)n namaz kld yere kadar ilerledi.
O da, Peygamberimiz (a.s.)n kraatini iitiyor, fakat kendisini gremiyordu!
Arkadalarnn yanna dnp, bunu onlara bildirdi:[79]
"Vallahi, sesini duyduum halde, kendisini gremiyordum!" dedi.
Bunun zerine, arkadalarndan ncs:
"Vallahi, gidip onun ban ben ezeceim!" dedi, eline bir ta alp gitti.
zi sra geri dnd ve kafasnn zerine, baygn halde dt.
Kendisine:
"Sana ne hal oldu?!" diye sordular.
"Benim bamda byk bir hal var. Bir adam grdm. Onun yanna yaklanca birpuur deve ile
karlatm ki, kulaklarn sallyordu!
Ben, bu ana kadar, ondan daha iri bir puur grmemi simdir!
O Muhammed'le benim arama gerilmi, duruyordu!
Lt ve Uzzya yemin ederim ki; eer ona biraz daha yaklasa idim, o beni muhakkak yerdi!" dedi.[80]
Bunun zerine, Mahzum oullar, Peygamberimiz (a.s.)n namaz kld ve kraatini iittikleri yere
kadar hep birlikte ilerlediler.
Sese yaklatklar zaman, ses arkadan gelmeye balad!
Arkadan geldiini iittikleri yere doru gidince de, bu sefer, ses arkalarndan gelmeye balad!
Dndler, Peygamberimiz (a.s.)a yapmak istedikleri iin bir yol bulamadlar![81]
"te, Biz, onlarn nlerinden bir set, arkalarndan da bir set ektik. Bylece, onlar grmezler!"
mealindeki yetin,[82] Ebu Cehil ve arkadalarnca Peygamberimiz (a.s.)a kar giriilen bu suikast
zerine nazil olduu rivayet edilir.[83]
5)Kurey mriklerinin ileri gelenlerinden bir cemaat, Kabe'nin Hicrinde toplanp:
"Muhammed'i grr grmez, hep birden, tek bir adamn kalk gibi kalkacak, onun zerine yryeceiz;
ldrmedike de kendisinden ayrlmayacaz!" diyerek Lt ve Uzz, Ment, saf ve Naile putlar
zerine antlalar.
Hz. Ftma alayarak Peygamberimiz (a.s.)n yanna geldi ve:
"u Kureylilerin ileri gelenleri senin aleyhinde antlatlar: Seni grnce, zerine yryp seni
ldrecekler!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey kzcazm! Bana abdest suyu getir!" buyurdu.
Abdest ald. Sonra da, Mescid-i Haram'a, onlarn yanna vard.
Mrikler Peygamberimiz (a.s.) grnce:
"te, o orada!" dediler. Gzlerini nlerine indirdiler, eneleri gslerinin zerine dt.
Oturduklar yerlerden ne ilerleyebildiler, ne gerileyebildiler!
Balarn kaldrp Peygamberimiz (a.s.)a bakamadlar!
lerinden hibirisi, kalkp Peygamberimizin zerine yryemedi!
Peygamberimiz (a.s.) vanp tepelerine dikildi. Yerden bir avu toprak ald ve:
"Yzleriniz kara olsun!" diyerek, onlarn zerlerine sat.
Onlardan hibir kimse yoktu ki, bu topraktan kendisine isabet etsin de, Bedir savanda kfir olarak
ldrlmemi olsun![84]
Peygamberimiz (a.s.)n Taif Erafn mana Davet Etmeye, Kendisine Yardmc
Olmalarn
stemeye Gidii ve Oradan Mekke'ye Dn
Peygamberimiz (a.s.); amcas Ebu Talib'in vefatndan sonra[85] nbvvetin onuncu ylnda, aban
aynn bitmesine[86] gece kala[87], yanna azadl klesi ve oulluu Zeyd b. Hriseyi alp,[88]
yryerek[89] Taife gitti.[90]
Taif ehrine Mekke'den yaya yryle bir gnde klr, Taif'ten Mekke'ye de yarm gnde inilir.[91]
Peygamberimiz (a.s.)n Taife gitmekten maksad, Taif eraflyla grp konuarak, onlar:
Bir ve tek olan Allah'a imana,[92] slmiyete davet etmek,[93]
Allah katndan getirip tebli etmi olduu eyleri kabul etmelerini istemek,[94]
Kavmi olan Kurey mriklerine kar[95] kendisini barndrmalarn,[96] korumalarn,[97]
kendisine yardmc olmalarn istemek idi.[98]
Peygamberimiz (a.s.), Taife varnca, orada Sakif kabilesinin ulu kiilerinden ve erafndan baz
kimselerle bulutu ki, onlar:
Abdi Yalil b. Amr b. Umeyr,
Mes'ud b. Amr b. Umeyr,
Habib b. Amr b. Umeyr adlarndaki karde idiler.[99]
Bunlardan birisi, Cumah oullar ailesinden bir kadnla evli bulunuyordu.[100]
Peygamberimiz (a.s.) onlarla oturup konutu.[101] Kendisinin Allah tarafndan gnderilen bir
peygamber olduunu bildirdi. Kurey mriklerinin urattklar bela ve musibetlerden ikyetlendi.[102]
Kendilerini Allah'a imana davet etti. slmiyeti yaymasna yardmc olmalarn ve kavmi olan Kurey'ten
muhalefet edenlere kar kendisiyle birlikte hareket etmelerini istemek zere yanlarna gelmi olduunu
syledi.[103]
Onlardan birisi:
"Eer Allah seni peygamber gnderdi ise, Kabe'nin rtsn zerinden kartp atm olaym![104]
Eer Allah seni peygamber gnderdi ise, Kabe'nin rtsn alm,[105] yrtp atm olaym!" dedi
(Beyhak, c. 2, s. 415).
Onlardan ikincisi de:
"Allah, senden baka, peygamber gnderecek kimse bulamad m?![106] Allah senden bakasn
peygamber gndermekten ciz midir?" dedi.[107]
ncs ise:
"Vallahi, ben seninle hibir zaman konumayacam.[108] nk, sen dediin gibi[109] Allah
tarafndan gnderilmisen, elbette ki, benim sana cevap vermemden mstanisin, ok yksek bir mevkide
bulunuyorsun demektir.
Eer sen Allah'a kar yalan sylyorsan, zaten seninle konumam bana yaramaz!" dedi.[110]
Taifliler:
"Yurdunun halk, kavmin seni istememi, kabul etmemiler! Sen de kalkm, bize gelmisin!?
Biz, vallahi, senin geliine raz deiliz. Senden rkyor, seni reddediyoruz!" dediler.[111]
Taiflilerden, ne barndracak, ne de yardm edecek bir kimse grlmedim.[112]
Peygamberimiz (a.s.) Sakif kabilesinden hayr geleceinden midini kesmi olarak yanlarndan
kalkarken,[113] onlara:
"Bari bana kar yaptnz eyleri gizli tutun!" buyurdu.[114]
Peygamberimiz (a.s.) kavminin kendisine kar cretlerini arttracak olan bu Taife geli haberini
duymalarn istemiyordu.[115]
Taifliler Peygamberimiz (a.s.)n bu isteini de yerine getirmediler.[116]
Halid'l-Advn der ki:
"Reslullah (a.s.), Sakif kabilesinin yardmn istemek zere yanlarna geldii zaman, Taif'in
dousunda, kavse veya asaya dayanm olduu halde grdm.
Bandan sonuna kadar okuduu Trik sresini, ben Cahiliye devrinde, bir mrik iken dinleyip
ezberledim.
Taifliler, beni arp:
'u adamdan dinlediin ey ne idi?' diye sordular.
Ezberlediim sreyi onlara okudum.
Yanlarnda bulunan, Kureylerden bir adam:
'Biz, adammz daha iyi biliriz. Onun dedikleri eyin hak ve gerek olduunu bilseydik, kendisine tbi
olurduk' dedi."[117] Peygamberimiz (a.s.) Taif'te on gn kald.[118]
Sakif kabilesi erafndan, yanna varp konumad bir kimse brakmad.
Taifliler Peygamberimiz (a.s.)n teklifini kabul etmediler. Genlerinin Mslman olmalarndan
korktular. Peygamberimiz (a.s.)a:
"Sen hemen yurdumuzdan k, git! Seni kurtaracak yerlere iltica et!" dediler.[119] Peygamberimiz
(a.s.) en irkin red ile reddettiler.[120]
Peygamberimiz (a.s.)la alay ettiler.[121]
Bununla da kalmayp, aralarndan birtakm hafif aklllar, beyinsizleri[122] ve kleleri[123] kkrt-
tlar.[124]barttlar, Peygamberimiz (a.s.)a svdrdler!
Halk Peygamberimiz (a.s.)n bana toplattlar.
Halkn serseri, ayaktakm gruhunu,[125] Peygamberimiz (a.s.)n geip gidecei yolun iki yanna
oturttular.
Peygamberimiz (a.s.) onlarn aralarndan geerken, ayaklarn kaldrp indirdike,[126] attklar
talarla yaraladlar, kanatt lan[127] ayakkablar kana boyand![128]
Peygamberimiz (a.s.) ayaklarnn acsna dayanamayarak yere oturduka, kollarndan tutup kaldrdlar!
Yrd zaman, taa tuttular, gltler!
Zeyd b. Harise, atlan talara kendi vcudunu siper ederek, Peygamberimiz (a.s.) korumaya
almakta idi.
Atlan talarla, onun da ba ar ekilde yarlmt .[129]
Taif erafndan kardein birisiyle evli bulunan Safiyye binti Ma'meru'l-Cumah[130] ile
karlanca, Peygamberimiz (a.s.) ona:
"Kocan tarafndan hsmlarnn nedir bize u yaptklar ikenceler?!" diyerek ikyetiendi.[131]
Taiflilerin beyinsizleri, Peygamberimiz (a.s.), Utbe ve eybe b. Rebia'nn Taif teki bostanna
snncaya kadar takip ettikten ve taladktan sonra, dnp gittiler.[132]
Onlarn aralarndan ve ellerinden kurtulduu zaman, Peygamberimiz (a.s.)n ayaklarndan kanlar
akyordun.[133]
Peygamberimiz (a.s.), snd bostandaki bir asmann glgesi altna oturdu.
Utbe ve eybe b. Rebia, Peygamberimiz (a.s.)a yaplanlar seyretmekte idiler.[134]
Peygamberimiz (a.s.), ayaklarndan akan kanlardan[135] ok muztarip bir halde idi.
Baknca, bostann iinde Utbe b. Rebia ile eybe b. Rebia'y grd.[136]
Onlarn Allah'a ve Reslullaha olan[137] dmanlklarn bildii iin,[138] bostanlarnda
bulunmaktan holanmad.[139] Yanlarna varmak da istemedi.[140]
Peygamberimiz (a.s.), biraz dinlenip sknet bulduktan[141] ve iki rekat namaz kldktan sonra,[142]
ellerini semaya kaldrd,[143] Yce Allah'a halini yle arzetti:
"Ey Allah! Gcmn zayfln, tedbirimin azln, halk nazarnda hakr grlm, Sana arz ve
ikyet ediyorum!
Ey merhametlilerin en merhametlisi!
Sensin, zayf denlerin Rabbi!
Sensin, benim Rabbim!
Sen, beni kime; Senden uzak olan ve beni grdke sratini asan kimselere mi brakyorsun? imi
eline verdiim dmana m brakyorsun?
Eer Sende bana kar bir azab yoksa, hi gam ekmem!
Senin af ve mafiretin, benim iin, gazabndan daha genitir.
Senin zerime gazab indirmenden, yahut gazabnn zerimde yerlemesinden Senin karanlklar
aydnlatan, dnya ve hiret ilerini dzenine koyan Yznn (Ztnn) Nuruna snrm!
Herey Senin rzan iindir ve btn g, kuvvet de Sende, Senin Elindedir!"[144]
Hristiyan Kle Addas'n Mslman Oluu
Utbe ve eybe b. Rebia; Peygamberimiz (a.s.) o halde grdkleri zaman, aradaki akrabalk,
kendilerini Peygamberimiz (a.s.)a kar gayrete getirdi:
Addas adndaki Hristiyan klelerini yanlarna ardlar. Ona:
"uradan birka salkm zm al! u taban iine koy! Sonra da, onu u adama gtr! Kendisine,
ondan yemesini syle!" dediler.
Addas da yle yapt. zm tabakla gtrp nne koyduktan sonra, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Buyurye!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Sen hangi beldeler halkndansn? Dinin nedir?" diye sordu.
Addas:
"Hristiyanm ve Ninova halkndan bir kimseyim!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Demek, sen salih kii Yunus b. Metta'nn kyndensin ha?" buyurdu.[145]
Addas:
"Yunus b. Metta'nn kim olduunu sana kim bildirdi?![146]
Vallahi, o Ninova'dan kp gitmitir.
Ninova'da, Metta'nn ne olduunu bilen on kii bile bulunmaz!
Sen Metta'nn ne olduunu nereden biliyorsun?!
Sen mmsin ve mm mmet ierisinde bulunuyorsun!?" dedi.[147]
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben Allah'n Reslym! Allah bana Yunus'un haberini haber verdi.[148] O benim kardeimdir.
Kendisi bir peygamberdi. Ben de bir peygamberim!" buyurdu.[149]
Addas:
"Y Raslallah! Bana Yunus b. Metta'nn haberini ver!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) ona Yunus b. Metta'nn hal ve an hakknda Yce Allah tarafndan kendisine
vahyolunanlar haber verince,[150] Addas:
"Ben ehadet ederim ki: Sen, Allah'n kulu ve reslsn!" dedi,[151] Mslman oldu.[152] Yce
Allah ondan raz olsun!
Addas; Peygamberimiz (a.s.)n zerine kapanp, ban, ellerini, ayaklarn pt!
Rebia'nn oullarndan biri brne:
"O, sana kar kleni de bozdu, yoldan kard!" dedi.
Yanlarna gelince, Addas'a:
"Yazklar olsun sana ey Addas! Sen ne iin o adamn ban, ellerini ve ayaklarn ptn?!" dediler.
Addas:
"Ey efendim! Btn yeryznde, ondan daha hayrls yoktur![153]
O, muhakkak Reslullah'tir!" dedi.
Utbe ve eybe, gltler:[154]
"Yazklar olsun sana ey Addas! O, seni de dili ile sihirlemi![155]
Sakn, o seni Hristiyanlndan dndrmesin!
nk, o aldatr bir kimsedir" dediler.[156]
Addas:
"O bana yle birisi haber verdi ki, onu peygamberden bakas bilemez!" dedi.[157]
Utbe ve eybe b. Rebia:
"Yazklar olsun sana ey Addas! O seni sakn dininden dndrmesin![158] nk, senin dinin onun
dininden daha hayrldr" dediler.[159]
Peygamberimiz (a.s.)n stn Rahmet ve efkati
Peygamberimiz (a.s.) Sakif kabilesinden hayr gelmeyeceini anlam,[160] ne bir erkee, ne de bir
kadna slmiyeti kabul etti nem em i olmaktan zgn[161] ve me'yus1[162] bir halde, Taiften aynlarak
Mekke'ye ynelmiti.[163]
Hz. ie, bir gn, Peygamberimiz (a.s.)a:[164]
"Y Raslallah! Senin bana, Uhud gnnden daha etin bir gn geldi mi?" diye sormu,
Peygamberimiz (a.s.) da:
"Senin kavminden neler ektim neler! H ele onlarn yznden Akabe gn ektiim ise, ektiklerimin
en etini idi:
(Taife gidip) kendimi Abdi Yal illere arz ve bana yardmc olmalarn niyaz ettiim zaman, isteimi
kabul etmemi, reddetmilerdi.
Ben de, zgn bir halde Mekke'ye ynelip, yzmn dorusuna gittim durdum.
Ancak Kamu's-Selib'de[165] kendime gelebildim.
Bam kaldrp baktm zaman, bir bulutun beni glgelemekte olduunu grdm.
Tekrar baktmda, bir de ne greyim?
Bulutun iinde Cebrail var! Hemen bana seslendi:
'phe yok ki, Allah, kavminin sana sylediklerini ve sana verdikleri red cevaplarn iitti de, onlar
hakknda dilediini kendisine emredesin diye sana Dalar Meleini gnderdi! dedi.
Dalar Melei bana seslendi ve selam verdi. Sonra da:
'Y Muhammedi phe yok ki, Allah, kavminin sana sylediklerini iitti.
Ben Dalar Meleiyim!
Rabbin, dilediini bana emredesin diye beni sana gnderdi.
imdi, ne dilersen, dile!
Eer onlarn zerlerine iki ahab (da) kapamam dilersen dile! (Hemen kap ay ve reyi m!) dedi.
Ben:
'Hayr! Ben onlarn helak olmalarn istemem.
Bilakis, Allah'n, onlarn sulblerinden, yalnz Allah'a ibadet edecek, O'na hibir eyi erik
komayacak kimseler karmasn dilerim1 dedim" buyurmutur. [166]
Peygamberimiz (a.s.)dan Kur'an Dinleyen Cinlerin man Etmeleri
Peygamberimiz (a.s.) Taif'ten Mekke'ye dnerken, Nahle'de[167] geceleyin kalp namaz kld srada,
Nasibn[168] cinlerinden yedisi oradan geiyorlard. Durdular, Peygamberimiz (a.s.)n okuduu Kur'n'
dinlediler.[169]
Peygamberimiz (a.s.) namazn bitirince, cinler iman, ve dinlediklerini kabul ettiler.
Kavimlerinin yanna, inzar edici, uyarc olarak dndler.[170]
Bu hadise, Kur'n- Kerm'de de aklanmtr.[171]
Peygamberimiz (a.s.)n Mekke'ye Girmek in Baz Mriklerden Himaye Talebinde
Bulunuu
Peygamberimiz (a.s.); Nahle'de gnlerce kaldktan sonra,[172] Mekke'ye girmek istey-ince,[173] Zeyd
b. Harise:
"Kurey mrikleri seni tedirgin edip Mekke'den kardklar halde, imdi onlarn yanna nasl
girebileceksin?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey Zeyd! Hi phesiz, Allah, senin gremediin yerden bir kap, bir k yolu aacaktr! phe yok
ki, Allah, dininin ve peygamberinin yard madr!" buyurdu.[174]
Peygamberimiz (a.s.), Hira dana varp ulat zaman, Huza'lardan[175] veya Mekkelilerden,
rastlad bir adama,[176] Uraykt'a: [177]
"Ben, seni, tarafmdan bireyi tebli etmek zere gndersem, gider misin?" diye sordu.
Uraykt:
"Evet! Giderim" deyince, Peygamberimiz (a.s.):
"Sen, Ahnes b. erk'e git! Kendisine:[178]
'Muhammed 'Rabbimin bana verdii peygamberlik grevini tebli edip yerine getirinceye kadar, sen
beni himayene alrmsn?"[179] diyor de!" buyurdu.
Eli gitti. Bunu ona syledi.[180]
Ahnes:
"Half, Sarh'[181] himayeye alamaz!" dedi. [182]
Eli, Ahnes'in bu szn gelip Peygamber (a.s.) a haber verdi.
Peygamberimiz (a.s.), eliye:
"Sen, bir kez daha Mekke'ye gidip elilik yapar msn?" diye sordu.
Eli:
"Evet! Yaparm" dedi.[183]
Peygamberimiz (a.s.):
"Sheyl b. Amr'a git! Kendisine:
'Muhammed 'Rabbimin bana verdii peygamberlik grevlerini tebli edip yerine getirinceye kadar,
sen beni himayene alr msn?1 diyor1 de!" buyurdu.
Eli Sheyl b. Amr'a gitti ve bunu ona syledi.[184]
Sheyl b. Amr:
"mir b. Leyy oullar, Ka'b oullarn himayelerine alamazlar!" dedi.[185]
Eli dnp bunu da Peygamberimiz (a.s.) haber verdi .[186]
Peygamberimiz (a.s.), eliye:
"Sen Mekke'ye bir daha dner misin?" diye sordu.
Eli:
"Evet! Dnerim" dedi.[187]
Peygamberimiz (a.s.):
"Sen Mut'im b. Adiyy'e de git ve kendisine:
'Muhammed 'Rabbimin bana verdii peygamberlik grevlerini tebli edip yerine getirinceye kadar,
sen beni himayene alr msn?' diyor' de!" buyurdu.[188]
Eli, Mutim b. Adiyy'e gitti ve bunu kendisine syledi.[189]
Mut'im b. Adiyy:
"Olur![190] Kendisine syle! Gelsin, himayeme girsin!" dedi.
Eli dnp bunu da Peygamberimiz (a.s.)a haber verdi.[191] Peygamberimiz (a.s.) gelip o gece
Mut'im'in evinde yatt .[192]
Mut'im b. Adiyy, sabaha knca,[193] oullarn*[194] kardeinin oullarm[195] ve kavminil[196]
yanna ard.[197] Onlara:
"Silahlarnz kuannz ve Beytullahn Rknleri yannda bulununuz!" dedi.[198]
yle yaptlar.[199]
Hepsi, kllarn syrm olarak, Mescid-i Haram'a girdiler.[200]
Ebu Cehil, onlar grnce, Mut'im b. Adiyy'e:
"Himayeci misin? Yoksa tbi misin?" diye sordu.
Mut'im b. Adiyy: "Evet! Himayeciyim" dedi.
Ebu Cehil: "Senin himayene aldn, biz de himayemize aldk!" dedi.[201] O srada, Peygamberimiz
(a.s.) da,[202] yannda Zeyd b. Harise bulunduu halde.[203] Mescid-i Harama girmiti.[204]
Mut'im b. Adiyy, kavminin zerinde dorulup:
"Ey Kurey cemaat! Ben Muhammed'i himayeme aldm!
Ona sizlerden hibiri dokunmasn!" diyerek seslendi.[205]
Peygamberimiz (a.s.) Kabe'yi tavaf ettikten,[206] Hacer'l-Esved'i istilamdan sonra, iki rekat namaz
klp evine dnnceye kadar, Mut'im b. Adiyy ile oullar, Peygamberimiz (a.s.) m evresinde dnp
dolamaktan geri durmadlar.[207]
Peygamberimiz (a.s.) yllarca sonra bile Mut'im b. Adiyy'in bu iyiliini unutmam, Bediide esir den
mrikler hakknda, Mut'im b. Adiyy'in olu Cbeyr'e:
"Mut'im b. Adiyy sa olsayd, u kokmular hakknda bana syleseydi, onlar onun hatr iin
(kurtulmalk akesi alnmakszn) balar, serbest brakrdm!" buyurmutur.[208]
Tufeyl b. Amr'n Mslman Oluu
Tufeyl b. Amru'd-Devs;[209] erefli, akll, air.[210] konuklan ok bulunur hanedan bir ztt.
Kendisinin, Kureylerden, mttefikleri de vard .[211]
Peygamberimiz (a.s.); kavminden kendisine her ktln yaplp durduunu gryor, yine de, onlar
tlemekten, iinde bulunduklar dalletten kurtulua davet etmekten geri durmuyordu.
Yce Allah Peygamberimiz (a.s.) Kurey mriklerinden koruduu zaman; onlar, Araplardan,[212]
hac veya umre ya da baka bir maksatla[213] Mekke'ye, yanlarna gelenleri,[214] Peygamberimiz (a.s.)a
delilik, sihir, kehnet., gibi birtakm iftiralarda bulunmak suretiyle Peygamberimiz (a.s.)dan sakndrmaya
altlar.[215]
Tufeyl b. Amr Mekke'ye gelince de, Kureylilerin ileri gelenlerinden birtakm kimseler onun yanna
vardlar.[216] Ona:
"Ey Tufeyl! Sen air, kavminin iinde seyyid, sz dinlenir bir adamsn.[217]
Ey Tufeyl! Sen bizim memleketimize geldin ama, aramzda kan u adamn ii bizi skntya soktu.
Topluluumuzu ve iimizi darmadan etti.
Kendisinin sz, sihir gibi, tesir ediyor nsann babasyla arasn ayor. nsann kardeiyle arasn
ayor. nsann karsyla arasn ayor. Bizim bamza gelen bu halin, senin ile kavminin bana da
gelmesinden korkarz![218] Sen sakn onunla hi konuma ve kendisinden de hibir ey dinleme!" dedil-
er.[219]
Tufeyl b. Amr der ki:
"Vallahi, onlar bunu bana o kadar ok sylediler ki, kendi kendime, ondan birey dinlememeye ve
kendisiyle hi konumamaya karar verdim.
Hatta, Mescid-i Haram'a vardm zaman, onun sylediklerinden birey erimesin diye, kulaklarma
pamuk tkyor ve onu dinlemek istemiyordum!
Allah beni onun szlerinden bazsn iitmeye elverili klm olmal ki, ok gzel bir kelam olarak
iittim. Kendi kendime:
'Hay bana, anam alasn!
Vallahi, ben akll, air bir adamm.
Bana, szn gzel olan da, irkin olan da gizli deildir.
u adamn sylediini dinlememe, benim iin ne saknca var?
Onun bana getirdii ey gzel ise, onu kabul ederim. irkin ise, onu brakrm' dedim.
Orada bekledim.
Nihayet, Reslullah (a.s.) oradan ayrld.
Ben de, evine girinceye kadar, arkasndan gittim.
Kendisi eve girince, arkasndan ben de ieri girdim, ve:
'Y Muhammedi Kavmin bana senin hakknda yle yle sylediler.
Vallahi, senin iinden beni o kadar korkuttular ki, szn iitmeyeyim diye, kulaklarma pamuk bile
tkadm!
Sonra, Allah beni senin gzn iitmeye elverili klm olmal ki, onu ok gzel bir kelam olarak
iittim.
Sen u iini bana bir arzet bakaym!1 dedim.
Reslullah (a.s.) bana slmiyeti arzetti, Kur'n okudu.
Vallahi, ben hibir zaman, ondan (Kur'n'dan) daha gzel bir sz, ondan (slm'dan) da daha gzel bir
i iitmemiimdir!
Hemen Mslman oldum. Cenab- Hak'tan baka hibir ilah bulunmadna ehadet getirdim.
Reslullah (a.s.)a:
'Ey Allah'n Peygamberi! Ben kavminin iinde sz dinlenir bir kimseyim. Onlarn yanna dnecek ve
kendilerini slmiyete davet edeceim.
Allah'a dua et de, davetimde bana yardmc olacak bir yet, bir keramet yaratsn!' dedim.
Reslullah (a.s.):
'Ey Allah! Ona bir yet, bir keramet ihsan et!' diyerek dua etti.
Kavmimin yanna dnerken, karanlk bir gecede, kavmimin oturduu su bana bakan yokuta
bulunduum srada, iki gzmn arasnda kandil gibi bir nur peyda oldu!
'Allah'm! Bunu yzmden, baka yere deitir!
nk ben, dinlerinden ayrldm iin, kabilem halknn onu bende ilah bir ezann eseri imi gibi
sanmalarndan korkuyorum' dedim.
Bunun zerine, nur, yzmden ayrlp deneimin bana geti!
Kabilemin konduklar su bana, yokutan inmeye baladm srada idi ki, orada bulunanlar,
deneimin bandaki, asl kandili andran bu nura bakyorlard.
Yanlarna vardm ve ilerinde sabahladm.
Yurduma indiim zaman, babam yanma geldi. Kendisi ok yal bir ihtiyard. Ona:
'Babacm! Sen benden uzak dur! Artk ben senden deilim. Sen de benden deilsin' dedim.
Babam:
'Oulcazm! Ben senden niin uzak duraym?' diye sordu.
Ona:
'Ben Mslman oldum ve Muhammed (a.s.)n dinine uydum' dedim.
Babam:
'Ey oulcazm! Senin dinin, benim de dinimdir1 dedi. Ona:
'yle ise, git! Hemen guslet ve elbiseni de temizle! Sonra da, benim yanma gel! Bana retilen eyi,
ben de sana reteyim' dedim.
Babam gidip gusletti ve elbisesini temizledi.
Gelince, kendisine slmiyeti arz ve teklif ettim. Hemen Mslman oldu.
Bundan sonra, yanma zevcem geldi.
Ona da:
'Sen benden uzak dur! Artk ben senden deilim. Sen de benden deilsin' dedim.
Zevcem:
'Babam, anam sana feda olsun! Ben niin senden uzak duraym?!' dedi. Ona:
'slmiyet, benimle senin aran ayrd. Ben Mslman oldum. Muhammed (a.s.)n dinine tbi oldum'
dedim.
O da:
'Senin dinin, benim de dinimdir' dedi. Kendisine:
'yle ise, git! Zer putundan temizlen!' dedim. Zevcem:
'Babam, anam sana feda olsun! Zer putundan ocuklara bir zarar geleceinden korkuyorum' dedi.
Kendisine:
'Hi korkma! Ben ondan hibir ey gelmeyeceine kefilim' dedim.
Bunun zerine, zevcem gidip guslettikten sonra yanma geldi.
Kendisine slmiyeti arz ve teklif ettim, hemen Mslman oldu.
Bundan sonra, Devs kabilesini slmiyete davet ettim.
Onlar, davetime icabette, ardan aldlar.
Bunun zerine, Mekke'ye, Reslullah (a.s.)n yanna varp:
'Ey Allah'n Peygamberi! Devs kabilesi bana galebe aldlar,[220] slmiyetten kandlar, asi oldu-
lar.[221] Onlar aleyhinde Allah'a dua et!' dedim.
Reslullah (a.s.):
'Ey Allah! Devs'e hidayet et!' diyerek dua etti. Bana da:
'Kavminin yanna dn, git! Onlar slmiyete davete devam et ve kendilerine yumuak davran!'
buyurdu.[222]
Kavmimin yanna dndm.
Reslullah (a.s.) Medine'ye hicret edinceye kadar, Devs toprandan ayrlmakszn, onlar slmiyete
davet edip durdum."[223]
Mriklerin Peygamberimiz (a.s.) Yznden Birbirleriyle Tartmalar
Peygamberimiz (a.s.), bir gn, Mescid-i Haram'a girmiti. O srada, Kurey mrikleri Kabe'nin
yannda bulunuyorlard.
Peygamberimiz (a.s.)n Mescid-i Haram'a geldiini gren Ebu Cehil, Abdi Menaf oullarna:
"Ey Abdi Menaf oullar! te, bu sizin peygamberinizdir" diyerek alay etmek isteyince, Utbe b.
Rebia:
"Bizden bir peygamber veya bir hkmdar olmasn, sen ne diye beenmiyor, irkin gryorsun?!"
dedi.
Bu konumalarya Peygamberimiz (a.s.)a haber verildi, ya da Peygamberimiz (a.s.) konumalar duyup
yanlarna vard ve:
"Ey Utbe b. Rebia! Vallahi, senin gayretin ne Allah, ne de Allah'n Resl iindir; ancak burun onurun
iindir!
Sen de, ey Ebu Cehil Amrb. Hiam! Vallahi, ok gemeden bana yle bir felket gelecek ki, sen pek
az glecek, pek ok alayacaksn.
Sizler de, ey Kurey ileri gelenleri! Vallahi, ok gemeden, holanmadnz eye (slmiyete)-
istemediiniz halde-gireceksiniz!" buyurdu.[224]
Yine, bir gn de, Ebu Cehil ile Ebu Sfyan oturup konuuyorlar, Peygamberimiz (a.s.) da onlarn
yanlarndan geiyordu.
Ebu Cehil, Ebu Sfyan'a:
"Ey Abduems oullar! te, sizin peygamberiniz!" diyerek alay etmek isteyince, Ebu Sfyan kzd
ve:
"Bizden bir peygamber olmasna sen ne diye ayorsun?! Bizim iimizde bir peygamber bulunur da
karmzdakinde bulunmazsa; bu, onun bizden daha az ve daha zelil olduunu ifade eder!" dedi.
Bunun zerine, Ebu Cehil:
"Yallar dururken, onlarn arasndan bir gencin peygamber olmasna aarm!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), onlarn bu konumalarn iitince, yanlarna vard ve:
"Sen ey Ebu Sfyan! Allah ve O'nun Resl iin deil, fakat soy yaknl gayretinden dolay kzdn!
EyHakem'in babas! Sen de pek az glecek, pek ok alayacaksn!" buyurdu.[225]
s b. Vil'in Peygamberimiz (a.s.) Aleyhindeki Konumalar
Peygamberimiz (a.s.) bir gn Kbe Mescidinden karken, Mescidin Ben Sehm kaps yannda,
Kurey mriklerinden s b.Vil ile karlatlar ve ayakta biraz konutular. O srada, Kurey
mriklerinin ulularndan bazlar, Mescidde topluca oturmakta idiler.
Yanlarna varnca, s b. Vil'e:
"Kiminle durup konuuyordun?" diye sordular.
s b.Vil:
"u Ebterle konuuyordum.[226]
Onun oullar lp gitti, nesli kesildi![227]
Erkek ocuu yaam yor. [228]
Artk onun kendisinin ad san anlmaz olur.[229]
Ondan sonra, siz de rahata erersiniz.[230]
Brakn onu![231] Artk o bir ebter kiidir" dedi .[232]
Peygamberimiz (a.s.)n slm devrinde Hz. Hatice'den doan ve Abdullah ismi verilen ikinci erkek
ocuu[233] da, drt yanda bulunduu srada[234] vefat etmiti.[235]
Araplar; oullar ve kzlar bulunanlardan, oullar lp kzlar kalanlara "Ebter" adn takarlard .
[236]
Yce Allah, indirdii Kevser sresinde yle buyurdu:
"phe yok ki, Biz sana Kevser'i verdik!
Sen de, Rabbin iin namaz kl ve kurban kes!
Sana buzeden, kin besleyen (yok mu?) te asl gdk (nesil ve zrriyeti kesik, her hayrdan uzak, ad
san hayrla anlmayacak) olan, phesiz ki odur![237]
Kevser; Cennette bir nehrin ad olduu gibi, Kur'n, peygamberlik ve pek ok hayr., diye de tefsir
edilmitir.[238]
Peygamberimiz (a.s.)n Arap Kabilelerine Bavuruu
Peygamberimiz (a.s.) Taiften Mekke'ye geldikten sonra Kurey mrikleri ona kar bsbtn sert ve
kat davranmaya balaynca,[239] Yce Allah Peygamberimiz (a.s.)a Arap kabilelerine bavurmasn
emretti.[240]
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.) her yl hac mevsiminde[241] Ukz, Mecenne ve Zlmecaz
panayrlarna giderdi.[242]
Araplarn, Cahiliye devrinde, Mekke evresinde kurulan ve:
Ukz,
Mecenne,
Zlmecaz,
diye anlan byk panayr vard.[243] Bunlardan Ukz panayr, Arap panayrlarnn en by idi.
[244] Her yi I Kurey kabileleri,[245]
Hevazinler,
Gatafanlar,
Elemler,
Ben Harisler,
Adaller,
Diler (Kareler),
Mustalklar.. hep oraya konariar,[246] her yerin eraf orada hazr bulunur,[247]
Kabileler airlerini orada bulundururlar, karlkl iirler okutturur, vnr, dalrlard .[248]
Ukz; Necd'in yukarsnda, Arafat yak nnda.[249] Taife bir, Mekke'ye iki gecelik bir mesafede idi.
[250]
Ukz panayr Zilkade hilali dounca kurulur, yirmi gn devam ederdi.[251]
Mecenne panayr; Merruz-Zahran nahiyesinde, Esfarda yaknnda, Mekke'nin aa tarafnda olup,
Mekke'ye birberid (oniki mil) uzaklkta idi.[252]
Mecenne panayr on gn kurulur, Zilhicce hilali grnnceye kadar devam ederdi. Oradan ayrlarak
Zlmecaz panayrna gidilirdi.[253]
Zlmecaz; Ukz'n yaknnda,[254] Arafat'n arkasnda olup,[255] Arafat'a uzakl bir fersah (oniki
bin adm) idi.[256]
Zlmecaz panayn[257] Zilhicce'nin birinci gnnden, Ten/iye (Zilhicce'nin sekizinci) gnne kadar,
[258] sekiz gn kurulur; sonra, oradan kalklp hac iin Minaya doru gidilir.[259] o gn Mina'da
bulunulurdu.[260]
Peygamberimiz (a.s.), bu panayrlarda toplanm bulunan:
1- Benmir b. Sa'saa,
2- Muharib b. Hasafa,
3- Fezra,
4- Gassan,
5- Mrre,
6- Hanife,
7- Sleym,
8- S.Abs,
9- Ben Nasr,
10- BenBekk',
11- Kinde,
12- Kelb,
13- Hariseb.Ka'b,
14- Uzre,
15- Hudrime...[261]
gibi Arap kabilelerinin konak yerlerine kadar vanp,[262] onlara kendisini arz ve takdim eder;[263]
onlar Allah'a,[264] Allah'n birliini ikrara,[265] yalnz O'na ibadet etmeye,[266] slmiyete[267] davet
eder; kendisinin onlara Allah tarafndan peygamber olarak gnderildiini haber verir;[268] kendisini
tasdik etmelerini;[269] Rabbinin elilik vazifelerini aklayncaya ve yerine getirinceye kadar[270]
kendisine yardm etmelerini;[271] kendisini barndrmalarn[272] ve korumalarn onlardan isterdi.[273]
Dilediini yerine getirdikleri takdirde kendilerine Cennet verileceini bildirerek:[274]
"Kurey mrikleri beni Rabbimin Kelamn tebliden men ettiler! Beni alp kavimlerinin yanna
gtrecek adam yok mu?" diye sorarlard.[275]
Fakat, ne yazk ki, onlardan ne davetini kabul edecek,[276] ne kendisini barndracak,[277] ne de
kendisine yardm edecek bir kimse kmaz;[278] aksine, kimisi Peygamberimiz (a.s.)a suratn asar, kaba
ve kat davranr;[279] kimisi "Onu kendi kavmi daha iyi bilir,"[280] kimisi de, "inde bulunduun
cemaatin, kavmin seni daha iyi bilir! Onlar sana ne diye tbi olmuyor?!" der, Peygamberimiz (a.s.)la
tartmaya kalkard.
Peygamberimiz (a.s.) da, onlara gereken cevaplan verir ve kendilerini Allah'a imana davet etmeye
devam eder, bir yandan da:
"Ey Allah! Sen dilemesen, herhalde, byle olmazlard!" diyerek ikyetlenirdi.[281]
Onlardan kimisi de:
"Baknz hele! Kavmini bozup datm olan bir adam bizi slah edecek, dzeltecekmi ha?!" diyerek
laf atard.[282]
Yemen'den veya Mudarlardan, panayrlara gelmek zere yola kacak olan bir kimseye, kavmi veya
akrabas gelip:
"Sakn ha! Kureylerin genci seni dininden dndrmesin!" diye uyarda bulunurlard.[283]
Hz. Ali derki:
"Yce Allah Arap kabilelerine kendisini arzetmesini Peygamberi (a.s.)a emrettii zaman, Reslullah
(a.s.) Minaya gitti.
Ben ve Ebu Bekir de kendisinin yannda bulunuyorduk.[284]
Dnp dol aa dolaa bir meclise vardk ki, o mecliste sknet ve arballk vard.
Baklnca, yallarnda usluluk, ekil ve emaillerinde gzellik gze arpyordu.
Ebu Bekir onlarn yanlarna varp selam verdi[285] ve onlara:
'Siz hangi kavimdensiniz?' diye sordu.
'Biz,' dediler, 'eyban b. Salebe oullaryz.'[286]
Ebu Bekir, Reslllah (a.s.)a dnp:
'Babam, anam sana feda olsun!1 dedi ve kavimleri iinde bulunan Mefrk b. Amr, Hni' b. Kabsa,
Msenna b. Harise, Numan b. erik hakknda da:
'Bunlar eyban b. Salebe oullarnn izzet ve eref sahibi kiileridir' dedi.[287]
Bunlardan, Ebu Bekir'e en yakn da, Mefrk b. Amr idi.
Mefrk; yakkll, dilinin dzgnl ve iki yandan gsne dklen rgl salaryla, dierlerine
kar stnlk arzediyordu.[288]
Ebu Bekir, ona:
'Sizde asker hazrlk says nasldr ve katr?' diye sordu.
Mefrk:
'Biz binden fazlayz! Bin ise, azlndan dolay yenilebilecek bir say deildir dedi.
Ebu Bekir
'Size snanlar koruma gelenei nasldr?1 diye sordu.
Mefrk:
'Korumaya, olanca gcmz sarfetmemiz gerekir. Her kavim iin, bir nasip ve saadet vardr' dedi.
Ebu Bekir
'Dmanlarnzla aranzda sava nasldr?' diye sordu.
Mefrk:
'Biz, dmanla karlatmzda, kzgn olmadka, ok sert ve salamz. Kzgn iken, dmanla
karlamadka da, ok sert ve salamz.
Biz atlan evlatlara, silahlar da stl samal develere stn tutarz.
Yardm da Allah'tan bekleriz!
Allah bazan bize, bazan da karmzdakine yardm eder.
Herhalde sen Kureyli kardesin?' dedi.
Ebu Bekir
'Eer size bir ztn Reslullah olarak kendisini halka arz ve takdim ettii haberi erimise, ite o, u
zttr!' diyerek Reslullah gsterdi.
Mefrk:
'Bize bu hususta baz haberler erimiti' dedikten sonra, Reslullah (a.s.)a dnp:
'Ey Kurey karde! Sen insanlar nelere davet ediyorsun?' diye sorunca, Reslullah (a.s.) gelip
yanlarna
oturdu.
Ebu Bekir de, ayaa kalkarak, Reslullah (a.s.) elbisesiyle glgeledi.
Reslullah (a.s.), Mefrk'a:
'Ben sizi Allah'tan baka hibir ilah olmadna, Allah'n eriksiz bir olduuna, benim de Allah'n
Resl bulunduuma ehadet etmeye;
Yce Allah tarafndan bana emrolunan eyleri yerine getirinceye kadar beni barndrmaya, korumaya;
Bana yardmc olmaya., davet ediyorum.
nk, Kureyliler Allah'n emrine kar koymu, Allah'n Resln yalanlam, btl tutup haktan yz
evirmi bulunuyorlar.
Allah ki, hereyden mstan, her trl vlmeye lyk olandr!' buyurdu.
Mefrk:
'Ey Kuney karde! Sen daha nelere davet ediyorsun?' diye sordu.
Reslullah (a.s.), En'am sresinin:
'De ki: 'Gelin! zerinize Rabbinizin neleri haram kldn ben okuyaym:
O'na hibir eyi erik komayn!
Babanza, ananza iyilikten ayrlmayn!
Fakirlik endiesiyle ocuklarnz ldrmeyin!
Sizin de, onlarn da rzkn, Biz vereceiz.
Ktlklerin ana da, gizlisine de yaklamayn!
(Meru) bir hak terettp etmedike, Allah'n haram kld cana kymayn!
te, Allah size, aklnz banza alasnz diye, bunlar emretti.
Yetimin malna, rdne eriinceye kadar, o en gzel olandan baka bir suretle yaklamayn!
ly, tarty tam ve doru tartn!
Biz, bir kimseye, gcnn yettiinden bakasn teklif etmeyiz.
Sz sylediiniz zaman (leh ve aleyhinde syleyeceiniz kimse) hsm bile olsa, adaleti gzetin!
Allah'n ahdini (verdiiniz sz) yerine getirin!
te, Allah size, iyice dnesiniz diye, bunlar emretti.
phe yok ki, (emrettiim) bu (yol), benim dosdoru yol umdur.
O halde, ona uyun!
Baka (aykr) yollara tbi olup gitmeyin!
(Aykr yollar) sizi O'nun (Allah'n) yolundan ayrr.
te, Allah size bunlar emretti ki, (ktlklerden) saknasnz!" [mealindeki 151-153.] yetlerini
okudu.
Mefrk:
'Ey Kurey karde! Sen daha nelere davet ediyorsun?
Vallahi, bunlar yeryz halknn kelamlarndan deildir!
Eer onlarn kelamlarndan olsayd, biz onu ok iyi tanrdk' dedi.
Reslullah (a.s.), Nahl sresinin:
'phesiz ki, Allah; adaleti, iyilii, akrabaya (muhta olduklar eyleri) vermeyi emreder.
Takn ktlklerden, mnkerden (akl ve eriatn ktlne hkmettii eylerden), zulm ve
tecebbrden nehyeder.
Size (bu suretle) t verir ki, iyice dinleyip ve anlayp tutasnz!' [mealindeki 90.] yetini okuyunca
da, Mefrk:
'Vallahi, ey Kurey karde! Sen beni ahlkn en stnlerine ve amellerin en gzellerine davet ettin!
Seni yalanlayan kavim sana iftira etmi ve kar koymutur!' dedi.
Hni' b. Kabsa'nn da kendisinin szne ve grne katlmasn istercesine:
'Buhri' b. Kabsa, bizim bymz ve din ileri bakanmzdr1 dedi.
Bunun zerine, Hni' b. Kabsa, Reslullah (a.s.)a:
'Ey Kurey karde! Sylediklerini dinlemi ve szn dorulam bulunuyorum.
Benim grme gre; bizi davet ettiin eyin sonucunu iyice dnmeden bizim iin ba ve sonu
olmayan bir mecliste dinimizi terkedip senin dinine uymamz, grte kayma, srme, aklda hafiflik,
sonuta ksa grllk olur!
Gr kayma ve srmesi ise, ancak acele ile birlikte bulunur.
Bununla beraber, arkamzda bulunan kavmimizin gyabnda herhangi bir akit yapmay da uygun
bulmuyoruz.
Fakat, imdi sen de dn git! Biz de dnp gidelim.
Biz de iyice dnelim, sen de iyice dn!1 dedi.
Mefrk, Msenna b. Hrise'nin de kendi grne katlmasn istercesine:
'Bu, Msenna'dr! Bizim bymz ve sava ileri bakanmzdr1 dedi.
Bunun zerine, Msenna, Reslullah (a.s.)a:
'Ey Kurey karde! Ben de, sylediklerini dinlemi ve gzel bulmuumdur.
Sylediin eyler houma gitmitir.
Sana tarafmdan verilecek cevap, Hni1 b. Kabsa'nn verdii cevaptr.
Biz iki bulank su arasnda konaklam bulunuyoruz ki, onlardan biri Yemame, dieri de Semve'dir'
dedi.
Reslullah (a.s.):
'Bu iki su, nelerdir?' diye sordu.
Msenna:
'Onlardan birisi, karadan Irak'n kasabalarna kadar bakan yksek Arap topraklar, dieri de Farlarn
rmak azlar ve Kisra'nn rmaklardr.
Kisra; herhangi bir hadise karmayacamza, bir hadise karcy barndrmayacamza dair bizden
ahd almtr ve orada ancak bu artla konaklam bulunuyoruz.
Senin bizi kabule davet ettiin u i ise, hkmdarlarn houna gitmeyebilir.
Arap beldeleri yaknnda ilenen sutan sahibi balanabilir ve zr kabul edilebilir, ama Fars
beldeleri yaknnda ilenen suta sahibi balanmaz ve zr kabul edilmez.
Eer sen Arap beldelerine yakn olan yerde Araplara kar sana yardm etmemizi istiyorsan, bunu
zerimize alabiliriz dedi.
Bunun zerine, Reslullah (a.s.):
'Siz fena bir cevap vermediniz. Doruyu aka dile getirdiniz.
phe yok ki, her tarafndan emin olmayan kimseler, Allah'n dinine yardm etmeye kalkamazlar!'
buyurdu.
Ayaa kalkt. Ebu Bekir'in elinden tutup, onlarn yanlarndan ayrld."[289]
Rebia b. Abbd'd-Dil der ki:
"Peygamber (a.s.) Zlmecaz panayrnda grmtm.[290] 'Ey insanlar! 'L ilahe illallah = Al I ah 'ta
n baka ilah yok!' deyiniz de, kurtulunuz!' buyuruyor;[291] kendisi hangi caddeye girse halk da oraya
gidiyor,[292] onun bana toplanyor.[293] birbiri zerine ylyorlard. Orada, ne bir kimsenin birey
sylediini, ne de onun sustuunu grdm.[294] O, hep:
'Ey insanlar! 'L ilahe illallah=Allah'tan baka ilah yok! deyiniz de, kurtulunuz!' buyurup duruyordu.
[295]
Akik (a) gzl,[296] gzel,[297] yumru[298] yzl, iki blk halinde rgl sal bir adam da, o
nereye giderse arkasndan gidiyor:[299]
'Ey insanlar![300] Bu, sizi aldatp da, dininizden, baba ve atalarnzn dininden vazgeirmesin![301]
Bu, dinden km bir yalancdr!' diyordu.[302]
'Kimdir bu zt?' diye sordum.
'Muhammed b. Abdullah'tr. Kendisi, peygamber olduunu sylyor' dediler.
'Ya onun arkasnda giden, onu yalanlayan, u akik (a) gzl adam da kimdir?' diye sordum.
'O da, onun amcas Ebu Leheb'dir!' dediler."[303]
Rebia b. Abbd, dier rivayetinde de, yle der:
"Ben, yeni yetimi bir gen iken, babamla birlikte Mina'da bulunuyordum.
Reslullah (a.s.) da, Arap kabilelerinin konak yerlerinde durup:
'Ey filan oullar! Allah'tan baka, tapm olduunuz u putlar atarak, Allah'a hibir eyi erik ko-
makszn ibadet etmenizi; bana inanmanz; beni dorulamanz; Allah tarafndan gnderilmi olduum
vazifeyi aklayp yerine getirinceye kadar beni korumanz size emreden Allah'n Reslym ben'
buyuruyor; arkasnda da, akik, a gzl, gzel yzl, iki blk halinde rgl sal, zerinde Aden ii
elbise bulunan bir adam da, Reslullah (a.s.) szlerini bitirince:
'Ey filan oullar! Bu, sizi, ancak Lt ve Uzz ile mttefikleriniz Malik b. Ukay oullarnn cinlerini
boynunuzdan soyup atmaya ve kendisinin getirdii bid'atve dalletlere sarlmaya davet ediyor! Sakn h!
Siz ona itaat etmeyin ve onu dinlemeyin!' diyordu.
'Babacm! u zt takip eden kimdir?' diye sordum.
Babam: 'Bu. onun amcas Ebu Leheb Abduluzz b. Abdulmuttalib'dir' dedi."[304]
Tank b. Abdullahi'l-Muharib de, bu husustaki bir mahedesini yle anlatr:
"Reslullah (a.s.) Zlmecaz panayrnda grmtm:
Kendisinin zerinde krmz bir cbbe bulunuyor, en yksek sesiyle:
'Ey insanlar! 'L ilahe illallah=Allah'tan baka hibir ilah yok!' deyiniz de, kurtulunuz!' buyurarak
sesleniyordu.
Bir adam da, elindeki tala, onu takip ediyor ve:
'Ey insanlar! Sakn ona itaat etmeyiniz! nk, o yalancdr!' diyerek baryordu.
Att talarla, Reslullah (a.s.)n ayak bileklerini kanatmt.
Oradakilere, Reslullah (a.s.) hakknda:
'Kimdir bu zt?1 diye sordum.
'Bu, Abdulmuttalib oullarndan bir gentir!' dediler.
'Ya onun ardna den ve ona ta atan da kimdir?' diye sordum.
'O da, onun amcas Ebu Leheb Abduluzz'dr!' dediler."[305]
Peygamberimiz (a.s.), Zlmecaz panayrnda:
"Ey insanlar! 'L ilahe illallah=Allah'tan baka hibir ilah yok!1 deyiniz de, kurtulunuz!" buyurarak
seslendii srada bir adamn da Peygamberimiz (a.s.)n zerine toprak sat, ve baklnca, onun Ebu
Cehil olduu grld ki, o da;
"Ey insanlar! Sakn, bu sizi dininiz hakknda aldatmasn!
O, muhakkak, sizin Lt ve Uzz'ya tapmay brakmanz istiyordur" diyordu.[306]
Peygamberimiz (a.s.) her hakarete, her ikenceye katlanarak, vazifesini yerine getirmeye almaktan
geri durmuyordu.
Mdriku'l-Ezd der ki:
"Babamla birlikte hac yapyordum. Mina'ya gelip konaklaynca, bir toplulukla karlatm.
Babama:
'Bu cemaat ne iin toplanm?1 diye sordum.
Babam:
'u, kavminin dinini terketmi olan kii iin' dedi.[307]
Baknca, Reslullah (a.s.) grdm:
'Ey insanlar! L ilahe illallah=Allah'tan baka hibir ilah yoktur!' deyiniz de, kurtulunuz!' buyuruyor-
du.
nsanlardan kimisi onun yzne tkryor;
Kimisi bana toprak sayor;
Kimisi de ona svp sayyordu![308]
Gn yarlanncaya kadar, bu hal devam etti.
O srada, gs alm bir kz, iinde su bulunan bir kapla geldi.[309] Alyordu.[310]
Reslullah (a.s.), su kabn alp sudan iti.
Elini, yzn ykad. Ban kaldrp:
'Kzcazm![311] Gsn bartnle rt!
Baban hakknda, tuzaa drlp ldrlecek, zillete urayacak diye korkma!' buyurdu.[312]
'Kimdir bu kz?' diye sorduk.
'Kendisinin kz, Zeyneb'dir!' dediler.[313]
Peygamberimiz (a.s.), Kinde'lerin[314] Ukz panayrndaki[315] konak yerlerine gitti.
Onlarn seyyid ve ulu kiileri olan Mleyh de, o srada, onlarn ilerinde bulunuyordu.[316]
Peygamberimiz (a.s.), onlara:
"Sizler, hangi kavimdensiniz?" diye sordu.
"Ben Amr b. Muaviye'lerden" dediler.[317]
Arap kabileleri iinde, Kinde'lerden daha mlayimi yoktu.
Peygamberimiz (a.s.), onlar yumuak bulunca, oturup kendileriyle konutu.[318]
Kendisini onlara, Allah tarafndan gnderilen bir peygamber olarak arz ve takdim; kendilerini Allah'a
imana davet etti.[319]
"Sizi, bir olan, eriki olmayan Allah'a imana;
Kendinizi koruduunuz eylerden, beni de korumaya davet ediyorum!
Muvaffak olursam, o zaman, siz bana yardma devam edip etmemekte serbestsiniz!" buyurdu.
Onlarn hemen hepsi:
"Bundan daha gzel sz olmaz! Amma, biz atalarmzn tapageldiklerine tapmaya devam edeceiz!"
dediler.
Kinde'lerin en kk yals:
"Ey kavmim! u ztn davetini kabule bakalar komadan nce, siz koun! Vallahi, Kitab ehli olanlar
(Yahudiler ve Hristiyanlar), 'Harem'den bir peygamber kacaktr! Onun kaca zamann glgesi de,
dmtr!' diyorlar" dedi.
Kinde'lerin iinde, bir gz kr bir adam da bulunuyordu.
"Geri durun da, bir de ben konuaym:
Kavim ve kabilesi onu yurtlarndan karm iken, siz onu barndracaksnz ki, bu, btn Araplarla
savamay zerinize almak demektir!
Hayr! Hayr! Olamaz!" dedi.[320]
Peygamberimiz (a.s.)n teklifini kabulden kandlar.[321]
Peygamberimiz (a.s.), onlarn yanndan da zgn olarak ayrld.
Kinde'ler, yurtlarna dnnce, durumu kavimlerine haber verdiler.
Yahudilerden bir adam, onlara:
"Vallahi, siz nasibinizi elde etmekte yanlmsnz!
Eer o zta tbi olmaya kosaydnz, Araplara stn olurdunuz!
Biz, onun sfatn Kitabmzda yazl bulmuuzdur!" dedi ve sfatlarn anlatmaya balad.
O anlattka, Peygamberimiz (a.s.) grm olanlar, onun anlattklarn doruladlar.
Bundan sonra, Yahudi:
"Biz, onun kaca yerin Mekke, ve hicret edecei yerin Yesrib (Medine) olacan da Kitabmzda
yazl bulduk!" dedi.
Kinde'ler, gelecek hac mevsiminde Peygamberimiz (a.s.)la bulumaya, aralarnda karar verdiler.
Fakat, o yl seyyid ve ulu kiileri onlar alkoyduu iin, hibirisi, gidip Peygamberimiz (a.s.)la
buluamad.
Yahudi de, ld. lrken, kendisinin Peygamberimiz (a.s.) tasdik ve ona iman ettii, azndan iitildi.
[322]
Yce Allah, ondan raz olsun!
Peygamberimiz (a.s.); Kelb kabilesinin konak yerlerine urayp, orada, onlardan bir oymak olan Ben
Abdullah'larn yanna vard. Kendisini onlara, Allah tarafndan gnderilen peygamber olarak arz ve
takdim, kendilerini Yce Allah'a imana davet etti:
"Ey Abdullah oullar! Baknz: Yce Allah, babanza da pek gzel isim vermi!" buyurdu.[323]
Fakat, Ben Abdullah'lar, Peygamberimiz (a.s.)n yapt tekliflerden hibirini kabul etmediler.[324]
lerinden bir eyh ise:
"u olgun gen, ne gzel eye davet ediyor!
Ne yazk ki, kavmi onu uzaklatrn i bulunuyor!
O keke kavmi ile anlasayd! Btn Araplar kendisine tbi olurdu" demiti.[325]
Peygamberimiz (a.s.) Ben Hanife kabilesinin konak yerlerine gitti. Kendisini onlara, Allah tarafndan
gnderilen peygamber olarak arz ve takdim, kendilerini Yce Allah'a imana davet etti.
Ne yazk ki, Peygamberimiz (a.s.), Araplar iinde, Ben Hanife kabilesi kadar irkin birred ile
reddeden olmamtr.[326]
Peygamberimiz (a.s.), Ben mir b. Sa'saa'larn,[327] Ukz panayrndaki konak yerlerine vard.
Onlara:
"Siz hangi kavimdensiniz?" diye sordu.
"Ben mir b. Sa'saa'lardan" dediler.
Peygamberimiz (a.s.):
"Benmirlerin hangi ailesindensiniz?" diye sordu.
"Ben Ka'b b. Rebia'lardan" dediler.[328]
Peygamberimiz (a.s.), onlara kendisini Allah tarafndan gnderilen peygamber olarak arz ve takdim,
kendilerini Yce Allah'a imana davet etti.[329]
"Sizde, mn'a [snan kimseleri koruma] nasldr?" diye sordu.
"Bizim tarafmza ne laf atlabilir, ne de habersiz ateimizle snlabilir!" dediler.
Peygamberimiz (a.s.):
"O halde, ben Allah'n Reslym! Sizin yannza geldiimde, Rabbimin elilik vazifelerini halka
ulatrncaya, yerine getirinceye kadar beni korur musunuz? inizde hibir kimseyi zorlamayacam!"
buyurdu.
"Sen, Kureylilerden kimlerdensin?" diye sordular.
Peygamberimiz (a.s.):
"Abdulmuttalib oullarndan!" buyurdu.
"Sen Abdi Menaf oullarndan olduuna gre, onlar neredeler? (Seni ne diye korumuyorlar?!)"
dediler.
Peygamberimiz (a.s.):
"Onlar beni yalanlayan ve tardedenlerin ilki oldular!" buyurdu.
Ben Ka'b b. Rebia'l ar:
"Biz, seni ne tard, ne de sana iman ederiz! u kadar ki, Rabbinin eliliini insanlara ulatrncaya,
yerine getirinceye kadar seni koruruz!" dediler.
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.), onlarn yanna indi. O srada, Ben Ka'b b. Rebia halk, pazarda
alverile urayorlard.[330]
Onlardan bir adam ,[331] Beyhara b. Firas[332] kageldi:
"Kimdir u yannzda grdm ve tanyamadm kii?" diye sordu.
"Muhammed b. Abdullahi'l-Kurey'dir!" dediler,
Beyhara:
"Sizin onunla ne iiniz var?" diye sordu.
"O bize kendisinin Reslullah olduunu sylyor ve Rabbinin elilik vazifesini tebli edinceye kadar,
kendisini korumamz bizden istiyor" dediler.
Beyhara:
"Ona ne cevap verdiniz?" diye sordu.
"Kendisine 'Ho geldin! Seni yurdumuza gtreceiz. Kendimizi nelerden korursak, seni de onlardan
koruyacaz' dedik," dediler.[333]
Beyhara, kendi kendine:
"Vallahi, u adam Kureylerden alabilsem, onun sayesinde btn Araplar yerdim (smrrdm!)"
diye mrldandktan sonra, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Eer biz sana iin hakknda bey'at edersek, Allah da seni muhaliflerine galip klarsa, senden sonra
iin bizim olur, bize kalr m?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
" Allah'a aittir! Allah onu dilediine verir!" buyurdu.
Beyhara:
"Demek, gslerim senin nnde btn Araplarn okuna hedef olacak, Allah seni muzaffer kld
zaman i bizden bakasna geecek ha?! Senin iin bize gerekmez!" dedikten sonra,[334] kavmine dnp:
"u panayr halkndan, yurtlarna bireyle dnerlerken, sizinkinden daha kt bireyle dnen bir kimse
bilemiyorum.
Demek, siz btn halkla savamaya balayacak, kendinizi btn Araplarn tek yaydan oklarna
tutturacaksnz ha?!
Onu kendi kavmi sizden daha iyi bilir.
Eer kavmi onda bir hayr, bir iyilik grm olsalard, onunla herkesten ok mutlu olurlard.
Siz, kendi kavminin ilerinden srp kard, yalanlad bir kimseye yaknlk gsteriyor, yardm
etmeye, kendisini barndrmaya kalkyorsunuz.
Ne kt grtr sizin grnz!" dedikten sonra, Peygamberimiz (a.s.)a dnp:
"Hemen kalk, kavminin yanna git!
Vallahi, sen imdi kavmimin yannda olmasaydn, muhakkak senin boynunu vururdum!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) kalkp devesinin zerine oturunca,[335] kt adam Beyhara, devenin brn
anszn drtt. Deve, srayp kalkarken, Peygamberimiz (a.s.) yere drd!
Mekke'de Mslman olan kadnlardan Duba binti mirb. Kurt da, o gn, Ben mirlerden olan
amcalarnn oullarn ziyaret iin gelmiti ve o srada Ben mirlerin yannda bulunuyordu.
Duba Hatun Peygamberimiz (a.s.)a yaplan hakareti grr grmez:
"Ey mir hanedan! Gznzn nnde u Allah'n Reslne yaplan grp de, iinizden benim iin
onu koruyacak hibir kimse yok mu?!" dedi.
Amcalarnn oullarndan kii, hemen kalkp Beyhara'nn zerine yrdler.[336] Hazn b. Abdullah
ile Muaviye b. Ubde de, Beyhara'ya yardm etti.[337]
mir oullarndan her biri, Beyhara ve yardmclarndan birini tutup yere yktlar. Gslerinin
zerine oturup, yzlerini tokatladlar.
Allah onlardan raz olsun!
Peygamberimiz (a.s.), kendisini kayranlar hakknda:
"Ey Allah! unlara bereketini ihsan et!"[338]
Beyhara ve yardmclar aleyhinde de:
"Ey Allah! Onlar da rahmetinden uzaklatr!" diyerek dua etti.
Peygamberimiz (a.s.) kayran kiiden ikisi Sehl'in oullar Gtrf (Gatf)ve Gatafan, birisi de Urve
(Uzne) b. Abdullah olup,[339] bunlar sonradan Mslman oldular ve Allah yolunda ehit olarak ldler.
[340] tekiler ise kfr ve irk zere lp gittiler.[341]
Ben mirlerin, ok yal olmas dolaysyla hac mevsimlerine katlamayan ihtiyar bir adamlar vard.
Ben mirler, yurtlarna dndke, olan bitenleri ona anlatrlard.
Bu yl da, hac mevsiminden dnp yurtlarna geldikleri zaman, ihtiyar adam onlara yine mevsimde
olan bitenleri sormutu.
Ben mirler de:
"Kureylerden, Abdulmuttalib oullarndan, yanmza bir gen gelmiti. Kendisinin peygamber
olduunu sylyor, iinin zerinde kendisiyle birlikte durmaya, kendisini korumaya, yurdumuza getirmeye
bizi davet ediyordu" dediler.
htiyar, hemen ellerini bann zerine koydu.[342] Sonra da:
"Ey mir oullar! Karlan bu frsat telfi edilebilecek mi?!
Adan kurtulan, yakalanmaya allan av yakalanabilecek mi?!
Filann varl Kudret Elinde bulunan Allah'a andolsun ki; smail oullarndan hibirisi imdiye kadar
yalan yere peygamber olduunu sylememitir!
Elbette ki, onun syledii hak ve gerekti ![343]
Sizin o isabetli grnz o srada nerede idi?![344]
Siz, herhalde, o sradaki grnzde hazr bulunmamsnzdr!" diyerek onlar knad.[345]
Peygamberimiz (a.s.) Ben Muharib b. Hasafa'larn bulunduklar yere kadar gitti.
Onlarn iinde bulunan yzyirmi yandaki bir eyhle konutu.
Onu slmiyete, ve Rabbinin elilik vazifesini tebli edinceye, yerine getirinceye kadar da kendisini
korumaya davet etti.
Ben Muharib'lerin eyhi:
"Ey adam! Senin haberini kendi kavmin daha iyi bilir![346]
Vallahi, seni alp yurduna gtren bir kimse, u mevsim halknn gtrmedii ktl gtrm olur!
Sen kendini bizden uzak tut!" dedi.[347]
O srada Ebu Leheb gelmi, ihtiyar Muhariblinin sylediklerini dinlemiti.
Onun bana dikilerek:
"Eer u mevsim halknn hepsi senin gibi cevap verseydi, o, zerinde durduu dini brakrd.
Kendisi, dinini brakm bir yalancdr!" dedi.
htiyar da:
"Sen, vallahi, onu daha iyi bilirsin:
O senin kardeinin oludur ve senin etindendir.
Ey Ebu Utte! Belki de onda bir delilik vardr. Bizim yanmzda, bu hastal tedavi eden bir adam
var!" dedi.
Ebu Leheb ihtiyarn bu szne bir cevap vermedi.
Ebu Leheb, Peygamberimiz (a.s.) kabilelerden hangi kabilenin yannda grse, hemen orada durup:
"Bu, dinini terketmi bir yalancdr!" diyerek barmakta idi.
Peygamberimiz (a.s.), yanlarndan ayrlrken arkasndan talamayan bir kabile kalmad ![348]
Abdullah b. Vbsatu'l-Abs'nin babasndan, babasnn da dedesinden rivayetine gre, dedesi demitir
ki:
"Mina'daki konak yerlerimizde bulunduumuz srada, Reslullah (a.s.) bize geldi.
Biz, o srada, Hayf mescidinin yanndaki Cemret'l-l'da konaklam bulunuyorduk.
Reslullah (a.s.) devesinin zerinde, Zeyd b. Harise de terkisinde idi.
Bizi slmiyete davet etti, ama vallahi biz onun davetini kabul etmedik!
Davetini kabul etmeyiimiz, bizim iin, hi de hayrl olmad.
Halbuki, kendisinin peygamber olarak ortaya ktn ve hac mevsimlerinde halk slmiyete davet
ettiini de iitmi bulunuyorduk.
Bamza dikilip bizi Mslmanla davet edince, kabul etmedik!
O srada yanmzda bulunan Meysere b. Mesrku'l-Abs:
'Vallahi, u zt tasdik etmi, kendisini bindirip yurdumuzun ortasna gtrm olsak, muhakkak ki,
yerinde bir gr olur.
Vallahi, onun ii muvaffak olacak, ve hatta, her ulalacak yere ulaacaktr!' dedi.
Abs kavmi, ona:
'Brak, bizi stesinden gelemeyeceimiz bireyle karlatrma!' dediler.
Reslullah (a.s.), Meysere hakknda mide dp kendisiyle konutu.
Meysere:
'Senin sznden daha gzeli, daha nurlusu yoktur.
Fakat, ne yapaym ki, kavmim bana muhalefet ediyorlar.
Kii ise, kavmiyle birlikte hareket etmek zorundadr.
Kavmi ona destek ve yardmc olursa, dmanlar ondan daha uzak durur, ona hi yanamazlar!' dedi.
Bunun zerine, Reslullah (a.s.) oradan ayrld.
Abs kavmi de, yurtlarna dnmek zere, konak yerlerinden ayrldlar.
Meysere, onlara:
'Bizi gtrrken, Fedek'e ynelin! Orada Yahudiler vardr.
Onlara bu zt bir soralm bakalm?' dedi.
Yahudilerin yurduna ynelip yanlarna vardlar.
Yahudiler, Ben Abs'lere bir Kitab kartp ortaya koydular. Onda, Reslullah Al eyhisselamn
anld yeri okudular:
'O Peygamber, mmdir ve Arabdr. Deveye, merkebe biner, ekmek krntlarn yemekle yetinir. Ne
uzun, ne de ksa boyludur. Ne kvrck, ne de dz saldr. Kendisinin gzlerinde hafif krmzlk vardr.
Teni pembedir.1
[Kitab'dan bunu okuduktan sonra, Yahudiler]:
'Eer o sizi getirdii dine davet ederse, onun davetini kabul edin ve onun dinine girin!
Bizler ise, onu kskanrz ve ona tbi olmayz.
Onun eliyle, bize, birtakm savalarda byk belalar gelecektir.
Araplardan da, ona tbi olmayan, onunla arpmayan hi kimse kalmayacaktr!
Siz, ona tbi olanlardan olun!1 dediler.
Bunun zerine, Meysere, Ben Abs'lere:
'Ey kavmim! te, i apak meydana kt!' dedi.
Ben Abs'ler:
'nmzdeki yl, hac mevsiminde dner, onunla buluuruz' dediler, yurtlarna dndler.
Fakat, Ben Abslerin ileri gelenleri hac mevsiminde buna raz olmadklar iin, onlardan hibirisi
Reslullah (a.s.)a tbi olamad.
Reslullah (a.s.), Medine'ye hicret ettikten sonra, Mekke'ye gelerek Veda Haccn yapt zaman,
Meysere Reslullah (a.s.)la karlat ve hemen onu tand:
'Y Raslallah! Vallahi, senin bize geldiin gnden beri, sana tbi olmay zlemekten geri durmadm.
Bildiin gibi, Allah, Mslmanlm geciktirmemden bakasna raz olmad.
O gn benim yanmda bulunmu olan kimselerin hepsi lp gitmi bulunuyorlar.
Ey Allah'n Peygamberi! Onlarn girdikleri yer neresidir?' diye sordu.
Reslullah (a.s.):
'Her kim slmiyetten baka din zerinde lm ise, o, ate (Cehennem) iindedir!' buyurdu.[349]
Meysere:
'Hamdolsun o Allah'a ki, beni[350] senin sayende ateten (Cehennemden)[351] kurtard' deyip hemen
Mslman oldu. Ve iyi birMslman oldu."[352]
Allah ondan raz olsun![353]
Peygamberimiz (a.s.)n Hz. Sevde ile Evlenii
Nbvvetin onuncu yl, Ramazan aynda,[354] Osman b. Maz'un'un zevcesi Havle Hatun,
Peygamberimiz (a.s.)n evine gelip:[355]
"Y Raslallan! Evine girince, sanki Hatice'nin yokluunu grr gibi oldum!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet, yledir. O, ocuklarn anas, evin sahibesi, grp gzeticisi idi" buyurdu.[356]
Havle Hatun:
"Y Rasl ali ah! Evlenmez misin?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Kiminle?" diye sordu.
Havle Hatun:
"Kz istersen kzla, dul istersen dulla!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Dul olan, kimdir?" diye sordu.
Havle Hatun:
"Zem'a'nn kz Sevde'dir! Sana iman etmi, sylediklerine tbi olmutur" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Haydi, git! Benim iin dnrlk et!" buyurdu.
Havle Hatun, Hz. Sevde'nin yanna vard. Ona:
"Yce Allah, senin zerine, hayr ve bereketten neyi indirdi, biliyor musun? dedi.
Hz. evde:
"Nedir o hayr ve bereket?" diye sordu.
Havle Hatun:
"Reslullah (a.s.), seni kendisine istemek zere, beni gnderdi" dedi.
Hz. evde:
"Sen, bunun olmasn istiyorsan, babamn yanna git! Bunu ona syle!" dedi.
Zem'a; ok yal ve yall sebebiyle hacdan geri kalm bir ihtiyard.
Havle Hatun, onun yanna girip, kendisini Cahiliye devri selamyla selamlad.
Zem'a:
"Kim bu?" diye sordu.
Havle Hatun:
"Hakm'in kz Havle!" dedi.
Zem'a:
"Banda ne hal var?" diye sordu.
Havle Hatun:
"Muhammed b. Abdullah, kendisine Sevde'yi istemek zere, beni gnderdi" dedi.
Zem'a:
"Dorusu, ok erefli bir eittir! Arkadan (evde), buna ne diyor?" dedi.
Havle Hatun:
"Bunu senin arzuna brakt" dedi.
Zem'a:
"yle ise, onu benim yanma ar!" dedi.
Havle Hatun, Hz. Sevde'yi ard.
Zem'a:
"Kzcazm! Bu Havle, Muhammed b. Abdullah b. Abdulmuttalib'in, kendisini, seni kendisine istemek
zere gnderdiini sylyor. O, gerekten, erefli bir eittir. Seni ona nikahlamam istiyor musun?" diye
sordu.
Hz. evde:
"Evet!" dedi.[357]
Fakat, Hz. evde, vefat eden kocasndan be-alt kk ocuu bulunduu iin, Peygamberimiz (a.s.)la
evlenmeye cesaret edemiyordu.
Peygamberimiz (a.s.), onun tereddt ettiini grnce:
"Senin benimle evlenmene engel olan nedir?" diye sordu.
Hz. evde:
"Vallahi, ey Allah'n Peygamberi! Yaratlmlardan, bana, senden daha sevgilisi olamazken, benim
seninle evlenmeme ne engel olabilir?
Fakat, u kk ocuklarn, sabah akam senin banda barp armalar olmasa; ben bu ii seni
memnun ve mesrur etmek iin seve seve yaparm" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Senin benimle evlenmene, bundan baka, engel olan birey var m?" diye sordu.
Hz. evde:
"Yoktur vallahi!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Allah sana rahmet etsin![358]
Develere binen Arap kadnlarnn hayris[359] Kurey kadnlarnn yararls olup,[360] onlar kk
ocuuna kar en ok efkat gsterir, kocasna da elindeki ii hususunda en ok riayet eder" buyur-du.
[361]
Hz. evde:
"Y Rasl ali ah! Ne yapmam bana emir buyurursun?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Seni bana nikahlamas iin, kavminden bir adama emret!" buyurdu.
Hz. evde de, Htb b. Amr'a emretti.
Hz. evde, Hz. Hatice'den sonra, Peygamberimiz (a.s.)n ilk evlendii hatundu.
Bu evlilik, nbvvetin onuncu yl Ramazan aynn iinde vuku buldu.[362]
Kurey Mriklerinin Peygamberimiz (a.s.)dan Saf Tepeciini Altna evirmesini
stemeleri
Kurey mrikleri, bir gn, Peygamberimiz (a.s.)dan bir mucize getirmesini istediler.
Peygamberimiz (a.s.), onlara:
"Size hangi eyi getirmemi istiyorsunuz?" diye sordu.
Mrikler:
"Safa tepeciini bizim iin altn yap!" dediler.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben bunu yaparsam, beni tasdik eder, dorular msnz?" diye sordu.
Mrikler:
"Evet! Tasdik ederiz! Vallahi, sen bunu yaparsan, muhakkak, topyekn sana tbi oluruz![363]
Eer senin sylediklerin hak ve gerekse ve bizim iman etmemiz seni sevindirecekse, haydi, Safa
tepeciini bizim iin altna evir![364]
Safa tepeciini bize altn yapmas iin Rabbine dua et! Biz de sana iman edelim!" dediler.
Peygamberimiz (a.s.), onlara:
"Dediinizi yapar msnz?" diye sordu.
Kurey mrikleri:
"Evet! Yaparz!" dediler.[365] Yemin de ettiler.[366]
Bunu isteyenler, Kurey mriklerinden:
Nadr b. Haris,
meyye b. Halef,
Ebu Cehil Amr b. Hiam idi .[367]
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.) Yce Allah'a dua etti.[368]
Cebrail (a.s.) gelip:[369]
"Y Muhammed![370] Yce Rabbin sana selam ediyor ve:
'stersen, onlar iin, Safa tepeciini altn yapaym.
Fakat, bundan sonra onlardan kim kfre kalkrsa, ite o zaman, Ben onlar muhakkak ki lemlerden
hibirisini azaplandrmadm bir azapla azaba uratrm![371]
stersen, istediklerini yerine getirmeyeyim de,[372] kendilerine tevbe ve rahmet kapsn ak tutaym?
1 buyuruyor" dedi.[373]
Cebrail (a.s.), Peygamberimiz (a.s.) Beyt'l-Makdis'teki Sahra'nn [Sahre'nin] zerine kard.
Peygamberimiz (a.s.), baknca, orada, taban Sahra'da, tepesi semada, meleklerin inip ktklar,
bakanlarn ondan daha gzel birey grmedikleri birMirac'n kurulu olduunu grd![74]
bn shak'n (85-151 Hicr), kendilerini herhangi bir kusurla kusurlayamayaca kimselerin kendisine
Ebu Sad el-Hudr'den rivayet ettiklerini aklayarak bildirdiine gre:
Peygamberimiz (a.s.) buyurmutur ki:
"Beyt'l-Makdis'te olanlardan boaldktan sonra, Mirac'a gtrldm.
Ben, imdiye kadar, ondan daha gzel birey grmedim.
O, yle bireydir ki; lnz, lm annda gzlerini ona diker![75]
dem oullarnn ruhlar, gklere onun zerinde karlr!"[76]
Sahibim Cebrail beni kanadnn stne koydu,[77] ona ykseltti.[78]
Gk kaplarndan, Hafaza diye anlan kapya kadar kard."[79]
Peygamberimiz (a.s.)n, Sidretl-Mntehya kadar, gklere ykselii hep bu Mira ile olmutur.[80]
Dnya semasna varlnca, Cebrail (a.s.),[81] o gn kapsn ald.[82] Bekisi olan melee:
"A!" dedi.
"Kimdir o?" [83] "Kimsin sen?" denildi.[84]
Cebrail (a.s.):
"Cebrail'im!" dedi.
"Yannda kimse var m?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Yanmda Muhammed ((a.s.)) var!" dedi.
"O (Mira iin), gnderildi mi?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Evet! Gnderildi" dedi.[85]
Kap alp dnya semasnn stne ktklar zaman, orada oturan, sanda ve solunda birtakm
karaltlar bulunan, sana baktka glen, soluna baktka da alayan bir zt ile karlarlar.[86]
Cebrail (a.s.), Peygamberimiz (a.s.) a:
"Selam ver ona!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) selam verdi.
O da, Peygamberimiz (a.s.)n selamna mukabele etti[87] ve "Hogeldin, safa geldin salih peygamber!
Salih olum!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), Cebrail (a.s.) a:
"Kim bu?" diye sordu.[88]
Cebrail (a.s.):
"Bu, atan dem ((a.s.))'dr.[89] Sandaki ve solundaki u karaltlar da, onun soyundan gelen
ocuklarnn ruhlardr. Onlardan, sanda olanlar Cennetlik, solunda olan karaltlar da
Cehennemliktirler! Sana baknca gler, soluna baknca da alar!" dedi.
Sonra, ikinci kat ge ykseldiler.[90]
Cebrail (a.s.) o gn kapsn ald. [91] Bekisine:
"A!" dedi.
"Kimdir o?"[92] "Kimsin sen?" denildi.[93]
Cebrail (a.s.):
"Cebrail'im!" dedi.
"Yannda kimse var m?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Muhammed ((a.s.)) var!" dedi.
"O (Mira iin), gnderildi mi?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Evet!" deyince, gn kaps ald.[94]
kinci semada, teyze oullar olan sa b. Meryem ve Yahya b. Zekeriyya (a.s.)larla karlatlar.[95]
Cebrail (a.s.):
"Bunlar, Yahya ve sa ((a.s.))'dr. Selam ver onlara!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) selam verdi.
Onlar da, Peygamberimiz (a.s.)n selamna mukabele ettiler ve:
"Ho geldin, safa geldin salih karde! Salih peygamber!" dediler.[96] Ve hayr dua ettiler.[97]
sa (a.s.); orta boylu, hamamdan km gibi krmzya alar ak benizli,[98] dz sal[99] ve yz ok
benli idi.[100]
Sonra, nc kat ge ykseldiler.
Cebrail (a.s.) gn kapsn ald. Gn bekisine:
"A!" dedi.
"Sen kimsin?" denildi.
Cebrail (a.s.):
"Cebrail'im!" dedi.
"Yannda kim var?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Muhammed ((a.s.)) var!" dedi.
"O (Mira iin), gnderildi mi?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Gnderildi!" dedi.
Kap alnca, kendisine gzelliin yars verilmi olan Yusuf (a.s.)la karlatlar.[101]
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey Cebrail! Kim bu?" diye sordu.
Cebrail (a.s.):
"Bu, senin kardein Yusuf b. Yakub ((a.s.))'dur![102] Selam ver ona!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) selam verdi.
O da, Peygamberimiz (a.s.)n selamna mukabele ettikten sonra:
"Ho geldin! Safa geldin! Salih karde! Salih peygamber!" dedi.[103]
Sonra, drdnc kat ge ykseldiler.
Cebrail (a.s.) gn kapsn ald.
"Sen kimsin?" denildi.
Cebrail (a.s.):
"Cebrail'im!" dedi.
"Yannda kimse var m?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Muhammed ((a.s.)) var!" dedi.
"O (Mira iin), gnderildi mi?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Gnderildi!" dedi.
Gn kaps alnca, dris (a.s.)la karlatlar. [104]
Peygamberimiz (a.s.), Cebrail (a.s.) a:
"Kim bu?" diye sordu.[105]
Cebrail (a.s.):
"Bu, dris ((a.s.))'dr. Selam ver ona!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) selam verdi.
O da, Peygamberimiz (a.s.)n selamna mukabele ettikten sonra, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Hogeldin! Safa geldin! Salih karde! Salih peygamber!" dedi.[106] Ve hayr dua etti.
Bundan sonra, beinci kat ge ykseldiler.
Cebrail (a.s.) gn kapsn ald.
"Sen kimsin?" denildi.
Cebrail (a.s.):
"Cebrail'im!" dedi.
"Yannda kimse var m?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Muhammed ((a.s.)) var!" dedi.
"O (Mira iin), gnderildi mi?" diye soruldu.
"Gnderildi!" cevabyla mukabele edildi.
Gn kaps alnca, orada Harun b. mran ((a.s.))'la karlatlar.[107] Kendisi, ak sal, gr ve ak
sakall idi. Son derece gzel yzl idi. Peygamberimiz (a.s.):
"Ey Cebrail! Kim bu?" diye sordu. Cebrail (a.s.):
"Bu, kavmi iinde sevdirilmi Harun ((a.s.))'dr![108] Selam ver ona!" dedi. Peygamberimiz (a.s.)
selam verdi.
O da, Peygamberimiz (a.s.)n selamna mukabele ettikten sonra, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Hogeldin! Safa geldin salih karde! Salih peygamber!" dedi.[109] Hayr dua etti.
Sonra, altnc kat ge ykseldiler.
Cebrail (a.s.) gn kapsn ald.
"Sen kimsin?" denildi.
Cebrail (a.s.):
"Cebrail'im!" dedi.
"Yannda kimse var m?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Muhammed ((a.s.)) var!" dedi.
"O (Mira iin), gnderildi mi?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Gnderildi!" dedi.
Gn kaps alnca, orada Musa ((a.s.)) ile karlatlar.[110] Musa (a.s.); uzun boylu, esmer tenli,
[111] yksek burunlu,[112] kulaklarna kadar uzanan dz sal ,[113] hafif etli idi. [114]
Sanki, enue kabilesi erkeklerinden biri![115]
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey Cebrail! Kim bu?" diye sordu.[116]
Cebrail (a.s.):
"Bu, kardein Musa b. mran ((a.s.))'dr![117] Selam ver ona!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) selam verdi.
O da, Peygamberimiz (a.s.)n selamna mukabele ettikten sonra, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Hogeldin! Safa geldin! Salih karde! Salih peygamberin [118] mm peygamber!" dedi.[119] Ve
hayr dua etti.
Sonra, yedinci kat ge ykseldiler.
Cebrail (a.s.) gn kapsn ald.
"Sen kimsin?" denildi.
Cebrail (a.s.):
"Cebrail'im!" dedi.
"Yannda kim var?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Muhammed ((a.s.)) var!" dedi.
"O (Mira iin), gnderildi mi?" diye soruldu.
Cebrail (a.s.):
"Gnderildi!" dedi.
Gn kaps alnca, orada brahim (a.s.)la karlatlar ki, kendisi srtn Beyt-i Mmur'a dayan,
[120] Beyt-i Mamur'un kapsnn nndeki bir krs zerinde oturuyordu.[121]
Beyt-i Mmur'a her gn yetmi bin melek girer, girenler de bir daha geri dnmezdin.[122]
Peygamberimiz (a.s.), Cebrail (a.s.)a'a bunun ne olduunu sordu.
Cebrail (a.s.):
"Bu, Beyt-i Mmur'dur!" dedi.[123]
brahim (a.s.) iin de:
"Selam ver ona!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) selam verdi.
O da, Peygamberimiz (a.s.)n selamna mukabele ettikten sonra, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Hogeldin! Safa geldin! Salih olum! Salih peygamber!" dedi.[124]
Kendisi, ok yal, ulu ve heybetli bir zt idi.[125]
Ona, soyundan gelen ocuklarndan simaca en ok benzeyeni de, Peygamberimiz (a.s.)d.[126]
Peygamberimiz (a.s.), Cebrail (a.s.)a:
"Ey Cebrail! Kim bu?" diye sordu.[127] Cebrail (a.s.) da:
"Bu, atan brahim (a.s.)dr!" dedi.[128]
brahim (a.s.)n, Cennete oka Fidan Dikmelerini Mslmanlara Tebli Etmesini
Peygamberimiz (a.s.)a Tavsiye Edii
brahim (a.s.), Peygamberimiz (a.s.)a:
"mmetine[129] benden selam syle![130] Onlara emret![131] Haber ver [132] de, Cennete fidan
dikmeyi oaltsnlar! [133] nk, Cennetin topra gzel, [134] suyu tatl [135] arz da geni [136] ve
dzlktr!" dedi.[137]
Peygamberimiz (a.s.):
"Cennete dikilecek fidan nedir?" diye sordu.[138]
brahim (a.s.):
"Cennete dikilecek fidan 'Sbhnallhi velhamdlillhi ve l ilahe illallhu vallhu ekber'dir" dedi.
Yani: "Allah her noksandan mnezzehtir. Btn vmeler, vlmeler Allah'a mahsustur. Allah'tan baka
hibir ilah yoktur! Allah, en byktr! [139] Btn g, kuvvet, ancak Allah'ndr, Allah iledir!" [140]
Sidret'l-Mnteh'ya Ykseli
Cebrail (a.s.), Peygamberimiz (a.s.), yedinci kat gn zerinde bulunan ve Allah'tan bakasnca
bilinmeyen makamlara ykseltti. [141]
Sidret'l-Mntehya kadar gtrd, [142] ykseltti. [143]
"Bu, Sidret'l-Mnteh'dr!" dedi. [144]
Sidretl-Mnteh; kk altnc kat gkte ve gvdesi, dallan yedinci kat gn zerinde, [145]
glgesiyle btn gkleri ve Cenneti glgeleyen, [146] yapraklar fil kulaklar gibi, meyveleri kpler
kadar., bir aat ki, onu Yce Allah'n cell ve azamet nurunun tecellisi kapladka kaplam, [147] yle
renklere brm, [148] yakut veya zmrt veya benzeri cevherlere [149] evirmi, [150] o kadar
gzelletirmiti ki, Allah'n yarattklarndan hibiri, onun gzelliini tavsif edemezdin[151]
Sidret'l-Mnteh ki; Btn peygamberlerin ve meleklerin ileri ona varr, dayanr.[152] Yaratklarn
ilmi onda nihayet bulur, onun yukarsnda olanlar hakknda hibir bilgileri bulunmaz! [153] Yeryznden
semaya kan, onda nihayet bulur.[154] Alnaca zaman da, ondan alnr.[155]
Refref ve teler tesindeki Buluma
Peygamberimiz (a.s.)n bildirdiklerine gre; Cebrail (a.s.), Peygamberimiz (a.s.) yukan gtre gtre,
nihayet (kaza ve kaderi yazan) kalemlerin czrtlarn iitecek kadar yksek bir yere kard. [156]
Peygamberimiz (a.s.); Cennetten, yemyeil bir Refref (ipek dek)'in birden ufku kapladn,
doldurduunu grd.[157]
Peygamberimiz (a.s.), onun (Refref in) zerine oturdu.
Cebrail (a.s.), Peygamberimiz (a.s.)dan ayrld.[158] Peygamberimiz (a.s.); Aziz ve Cebbar olan
Rabbine ykseltilip yaklatrld.[159]
Kendisinden btn sesler kesildi .[160]
Peygamberimiz (a.s.), Yce Rabbinin:
"Korkmaya Muhammedi Yakla!" buyruunu iitmeye balad. [161]
Nihayet, hibir kimsenin hibir zaman eriememi olduu Yaknlk Makamna, lah Kabule, lah
kram ve hsana nail oldu![162]
bn Abbastan rivayet edildiine gre, Peygamberimiz (a.s.):
"Ben, Yce Rabbimi grdm!" buyurmustur. [163]
Peygamberimiz (a.s.); Cebrail (a.s.)n da, Mele-i A'l'da, Allah korkusu ve saygsndan, eskimi deve
uluna benzediini grmtr. [164]
Yce Allah; Mira gecesinde, Peygamberimiz (a.s.)a vahyetmek istediini, istedii gibi vahyetti.[165]
Yce Allah, brahim (a.s.) haliliyet ile, Musa (a.s.) kelam ile, Muhammed (a.s.) da r'yetle mmtaz
klmtr. [166]
Kur'n- Kerm'in Mirac Hakkndaki Aklamas
Mirac hadisesi, Kur'n- Kerm'de yle aklanr:
"Batt zaman, yldza andolsun ki: Sahibiniz (doru yoldan) sapmad, btla da inanmad.
O, kendi (rey ve) hevsndan sylemez!
O (Kur'n), kendisine (Allah tarafndan) ilka edilegelen vahiyden baka (birey) deildir.
Onu (Kur'n', ona) mthi kuvvetlere mlik olan (Cebrail) retti (ki, o) akl ve reyinde kmil (bir
melek)dir, hemen (kendi suretine girip) doruldu.
O (Cebrail), en yksek ufukta idi.
Sonra (ona) yaklat derken, sarkt.
ki yay kadar, ya da daha yakn olduunda, kuluna vahyetti.
Onun (gznn) grdn, kalbi yalanlamad.
imdi, siz onun bu grne kar, kendisiyle mcadele mi edeceksiniz?!
Andolsun ki, o, onu, dier bir defa da Sidret'l-Mnteh'nn yannda grd ki, Cennet'l-Me'v onun
yanndadr.
O (grd)zaman, Sidre'yi, buruyordu onu, brmekte olan!
Onun gz( grdnden) ne at, ne de at!
Andolsun ki: O, Rabbinin en byk yetlerinden bir ksmn grmtr." [167]
Cennet'l-Me'v, Krs ve Ar
Sidretl-Mnteh'nn yannda bulunan Cennet'l-Me'v, Ar'n sanda olup, ehit ruhlarnn duradr.
[168]
Yedi kat gkler ve yerler, Krs karsnda, l ortasna atlm bir halka; [169] Krs de, Ar
karsnda, l ortasna atlm bir halka gibi kalr![170]
Mirac Mlkatnda Peygamberimiz (a.s.)a Verilenler
Peygamberimiz (a.s.)a Mirac mlakat sonunda u ey verildi:
Elli vakit namaz sevabna denk, be vakit namaz verildi.
Bakara sresinin son yetleri verildi.
Peygamberimiz (a.s.)n mmetinden olup da, Allah'a erik komayanlardan Mukhimat
baland.[171]
Yce Allah:
"Y Muhammedi Bu namazlar, her gn ve gecede,[172] be namazdr![173] Amma, her namaz iin, on
sevab vardr![174] Bu, yine, elli namaz demektir.[175]
Bende sz bir olur, deimez![176]
Her kim, bir hayr ilemek ister ve onu yapmazsa, o kimseye (bu iyi niyetinden dolay) bir sevab
yazlr, yaparsa on sevab yazlr.
Her kim de, bir ktlk yapmak ister, onu yapmazsa, ona birey yazlmaz. O ktl yaparsa, bir
gnah yazlr!" buyurdu.[177]
Bakara sresinin son iki ayetinde de, melen yle buyurulur:
"O Peygamber de kendisine Rabbinden indirilene iman etti, m'minler de (iman ettiler).
Onlardan her biri:
Allah'a,
Allah'n meleklerine,
Allah'n kitablarna,
Allah'n peygamberlerine inand. Peygamberlerin hibirini, dierlerinin arasndan ayrmayz!
(Hepsine inanrz.)
Dinledik! (Emrine) itaat ettik!
Ey Rabbimiz! Mafiretini dileriz!
Son var(mz) ancak Sanadr!1 dediler.
Allah, hibir kimseye, gcnn yettiinden bakasn yklemez.
(Herkesin) kazand (hayr) kendi yararnadr.
Yapt (er) de kendi zararnadr.
Ey Rabbimiz! Unuttuk yahut yanldk ise, bizi tutup sorguya ekme!
Ey Rabbimiz! Bizden nceki (mmet)lere yklediin gibi, stmze ar bir yk ykleme!
Ey Rabbimiz! Takat getiremeyeceimizi, bize ykleme!
Bizden (sdr olan gnahlar) sil, bala! Bizi yarla! Bizi esirge!
Sen bizim Mevlmzsn!
Artk, kfirler gruhuna kar da, bize yardm et!"[178]
Mukhimat; insan Cehenneme srkleyen byk ve tehlikeli gnahlar, demektir.[179]
Peygamberimiz (a.s.), bir gn:
"nsan helake srkleyen yedi eyden saknnz!" buyurmutu.
"Y Raslallah! Nedir bu tehlikeli eyler?" diye sordular.
Peygamberimiz (a.s.):
Allah'a erik komak,
Sihir (by) yapmak,
Yce Allah'n ldrlmesini haram kld nefsi, haksz yere ldrmek,
Faiz yemek,
Yetim mal yemek,
Sava meydanndan kamak,
Zinadan korunan, byle birey hatrndan bile gemeyen Mslman kadnlarna zina isnad etmektir!"
buyurdu.[180]
Mirac Gecesinde Peygamberimiz (a.s.)n Cennete Gtrl
Yce Allah, Peygamberimiz (a.s.)a vahyedeceini vahyettikten sonra, Peygamberimiz (a.s.), Cebrail
(a.s.) tarafndan Cennete gtrld.[181]
Cennetin eni, gklerle (altlarndaki) yer kadar olup.[182] Peygamberimiz (a.s.) orada:
nciden, yakuttan, zebercetten.. kkler,[183]
nciden kubbeler (kubbeli evler) grd.
Cennetin topran da, misk kokar bir halde buldu.[184]
Peygamberimiz (a.s.), Cennette;
ki yannda ii bo inciden yaplm kubbeler (kubbeli evler) dizili bir rmak da grd[185] ki, inci,
yakut akllar ve misk zerinde akp gidiyordun [186]
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey Cebrail! Nedir bu?" diye sordu.[187]
Cebrail (a.s.):
"Bu, sana Yce Allah'n vermi olduu[188] Kevser rmadr!" dedi.[189]
Kevser rmann suyu da, baldan daha tatl ve stten daha ak idi.[190]
Peygamberimiz (a.s.)a Cehennemin Gsterilii
Peygamberimiz (a.s.); dnya semasnda kendisini gleryzle karlayan melekler arasnda, yz hi
glmeyen, Cehennemin hzini, bekisi Malik adndaki bir melekle de karlamt.
Peygamberimiz (a.s.), onun kim olduunu Cebrail (a.s.)dan sorup renince, Cebrail (a.s.)a:
"Cehennemi bana gstermesini ona emretmez misin?" diye sormutu.
Cebrail (a.s.) da:
"Olur!" diyerek Cehennemin bekisi Malik'e:
"Ey Malik! Muhammed ((a.s.))'e Cehennemi gster!" demiti.
Malik;
Cehennem'in zerinden rtsn anca, Cehennem yle kaynamaya ve kabarmaya balad ki,
Peygamberimiz (a.s.) onun grd hereyi yakalayp yakvereceini sand. Hemen, Cebrail (a.s.)a:
"Ey Cebrail! Malik'e emret de, onu yerine geri evirsin!" buyurdu.
Cebrail (a.s.) da, Cehennemi yerine evirmesi iin, Malik'e emretti.
O da, Cehenneme:
"Sakin ol!" dedi.
Cehennem, km olduu yerine girince, Malik onun zerine rtsn tekrar rtt.[191]
Peygamberimiz (a.s.);
Cehennemdeki susuzluk azaplarn, azap zincirlerini, azap ylan ve akreplerini, oradaki azaplardan
daha bazlarn da grd.[192]
Peygamberimiz (a.s.), bir hadis-i eriflerinde:
"Eer benim bildiimi sizler de bilmi olsaydnz, muhakkak ki, pek az gler ve ok alardnz!"
buyurmutur.[193]
Peygamberimiz (a.s.)n Mekke'ye Dn
Peygamberimiz (a.s.), Mekke'ye dnmek zere, Beyt'l-Makdis Mescidinin kapsna balad Burak'a
binip[194] Mekke'ye dnd.[195] Peygamberimiz AIeyhisselamin sr ve Mirac, bir gece iinde, yats
namaz ile sabah namaz arasnda vuku buldu.[196]
Abdulmuttalib Oullarnn Peygamberimiz (a.s.) Aramaya klar
Abdulmuttalib oullar, sr ve Mirac gecesinde, Peygamberimiz (a.s.) bulamaynca, aramaya
kmlard.
Hatta, Hz. Abbas, Ztuv'ya kadar gitti. Oralarda, yksek sesle:
"Y Muhammedi Y Muhammedi" diyerek bard.
Peygamberimiz (a.s.):
"Lebbeyk!=Buyur!" diye karlk verince, Hz. Abbas:
"Ey kardeimin olu! Sen kavmini geceden beri zahmet ve meakkate soktun!? Nerede idin?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Beyt'l-Makdis'e gittim" buyurunca, Hz. Abbas:
"Bu gecenin iinde mi?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet. Bu gecenin iinde gidip geldim!" buyurunca, Hz. Abbas:
"Her halde, senin bana ancak hayr gelmi olmaldr!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Benim bama hayrdan baka birey gelmemitir!" buyurdu.[197]
sr ve Mirac Mucizesinin Kurey Halkna Haber Verilii
Peygamberimiz (a.s.); sr ve Miracn Kurey mriklerine gidip haber vermek zere ayaa kalknca,
[198] Ebu Talib'in kz mm Hani Hatun, Peygamberimiz (a.s.)n ridasnn ucundan tutup: [199]
"Ey amcamn olu![200] Ey Allah'n peygamberi![201] Sana and veriyorum.[202] Bunu halka
5yleme![203] Onlar seni yalanlarlar.[204] zerler!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Vallahi, ben bunu onlara syleyeceim!" buyurdu.[205]
mm Hani Hatun, Habeli cariyesine:
"Yazklar olsun sana! Git de, Reslullah (a.s.) o halka ne sylyor? Halk ona ne sylyor? Gz kulak
ol!" dedi.[206]
Peygamberimiz (a.s.) sr ve Miracn Kurey mriklerine gidip haber verecei zaman;
"Ey Cebrail!" dedi, "kavmim beni tasdik etmezler"
Cebrail (a.s.):
"Ebu Bekir seni tasdik eder" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.), gidip, Kabe'nin Hicr diye anlan yerinde ayakta durarak[207]
Kurey mriklerine sr hadisesini haber verince, onlar atlar:[208]
"Dorusu, biz imdiye kadar bunun gibisini hi iitmedik!?[209]
Bu, alacak, inanlmayacak ey!
Vallahi, deve Mekke'den am'a gidite bir ayda, dnte de bir ayda srlp gtrlr!
Muhammed bir tek gecenin iinde oraya gider de, Mekke'ye dnebilir mi?![210]
Biz Beyt'l-Makdis'e, devemizin cierlerine, brlerine vura vura bir ayda varrz. O oraya bir tek
gecenin iinde gitmi ha?![211]
Ey Muhammed! Buna delilin nedir?" dediler[212] ve yalanladlar.[213]
Peygamberimiz (a.s.), yalanlanmaktan zgn bir halde, bir tarafa ekilip oturduu srada, yanna Ebu
Cehil gelerek oturdu.
Alayl bir tavrla:
"Geceleyin yararlandn birey var m?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Vardr!" buyurdu.
Ebu Cehil:
"Ne imi o?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Geceleyin gtrldm!" buyurdu.
Ebu Cehil:
"Nereye?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Beyt'l-Makdis'e!" buyurdu.
Ebu Cehil:
"Sonra da aramzda sabahladn ha?!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet!" buyurdu.
Ebu Cehil, Peygamberimiz (a.s.) syledii sz inkr eder korkusu ile, kavmini onun yanna armak
istedi ve:
"Bana sylediin sz onlara da syleyesin diye, kavmini senin yanna armam uygun grr
msn?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Olur!" buyurunca, Ebu Cehil:
"Ey Ka'b oullar cemaat!" diyerek armaya balad.
Meclislerinden silkinip kalkanlar, gelip Peygamberimiz (a.s.)la Ebu Cehil'in yanna oturdular.
Ebu Cehil, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Haydi, bana sylediini, kavmine de syle!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben geceleyin gtrldm!" buyurdu.
"Nereye?" diye sordular.
Peygamberimiz (a.s.):
Beyt'l-Makdis'e!" buyurdu.
"Sonra da aramzda sabahladn ha?!" dediler.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet!" buyurunca, Peygamberimiz (a.s.)n szn yalanlamak iin, aknlklarndan ve inkrlarndan,
kimisi ellerini rptlar, kimisi de ellerini balarna koydular![214]
Kurey mrikleri, hemen, Hz. Ebu Bekir'in yanna vardlar. Ona:
"Ey Ebu Bekir! Senin sahibin hakkndaki eyden haberin var m?
O, gya, bu gece Beyt'l-Makdis'e varm![215] Orada namaz klm! Sonra da Mekke'ye dnm!?"
dediler.
Hz. Ebu Bekir:
"Siz onun hakknda yalan sylyorsunuz!" dedi.
Mrikler:
"Hayr! Kendisi, uradaki Mescid'de halka byle syledi!" dediler.[216]
Hz. Ebu Bekir:
"Vallahi, eer o bunu syledi ise, muhakkak, dorudur!" dedi.[217]
Mrikler:
"Sen onu doruluyor,[218] kendisinin bir gecede Beyt'l-Makdis'e gidip sabahtan nce Mekke'ye
geldiini[219] doru buluyor musun?" dediler.
Hz. Ebu Bekir:
"Evet![220] Bunda aacanz ne var?[221]
Vallahi, ben onu bundan daha uzak olannda, gecenin veya gndzn herhangi bir saatinde kendisine
semadan haber geldiini bana haber verdiinde tasdik edip duruyorum!"[222] dedikten sonra,
Peygamberimiz (a.s.)n yanna geldi ve:
"Ey Allah'n Peygamberi! Sen u halka bu gece Beyt'l-Makdis'e gittiini syledin mi?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet!" buyurdu.
Hz. Ebu Bekir:
"Ey Allah'n Peygamberi! Onu bana tarif ve tavsif et! nk, ben oraya gitmiimdir" dedi.
Beyt'l-Makdis, hemen, Peygamberimiz (a.s.)n gznn nne geldi. Peygamberimiz (a.s.), ona
bakarak, Hz.Ebu Bekir'e Beyt'l-Makdis'i birer birertarif etmeye balam; anlattka, Hz. Ebu Bekir de:
"Doru sylyorsun! Ben ehadet ederim ki; sen Allah'n Reslsn!" demitir.
Peygamberimiz (a.s.) da:
"Ey Ebu Bekir! Sen, Sddk'sn!" buyurmu ve o gn ona Sddfk ismini vermitir.[223]
Mriklerin Peygamberimiz (a.s.)a Beyt'l-Makdis ve Beyt'l-Makdis Mescidi
Hakknda Sorular Sormalar
Mriklerden, o beldeleri gezmi ve Beyt'l-Makdis Mescidini grm olanlar, Peygamberimiz
(a.s.)a:
"Sen Beyt'l-Makdis Mescidini bize tarif ve tavsif edebilir misin?" diye sordular.
Peygamberimiz (a.s.):
"Oraya gittim!" buyurdu ve tarif etmeye balad.
Baz noktalarda tereddde dnce, Beyt'l-Makdis Mescidi Peygamberimiz (a.s.)n gznn nne
getirildi ve ona bakarak, mriklerin sorularn cevaplad. Mrikler:
"Vallahi, tarif ve tavsifte isabet ettin!" dediler.[224]
Peygamberimiz (a.s.), bu hususu yle anlatr:
"Kureyler, gezdiim yerler, zellikle Beyt'l-Makdis hakknda, bana birok sorular sormaya
baladlar ki, ben sra gecesi onlar zihnimde iyice tesbit ve hfz etmi deildim.
Bunun iin, o kadar sklmtm ki, byle bir skntya hi dmemitim.
Derken, Yce Allah benimle Beyt'l-Makdis arasndaki uzakl kaldrd da, ne sordularsa, ona
bakarak, sorularn birer birer cevapladm.[225] Bana:
'Beytl-Makdis'in ka kaps var?1 diye sordular.
Ben de, Beyt'l-Makdis'e bakp, onlara haber verdim.
Bazlar da:
'Beyt'l-Makdis Mescidinin ka kaps var?' diye sordular.
Beyt'l-Makdis Mescidi gzmn nne dikilince, ona bakp kaplarn sayarak, onlara bildirdim."
[226]
Mriklerin Kervanlar Hakkndaki Sorular
Kurey mrikleri:
"Ey Muhammedi Sen bize kervanmzdan haber ver! O bizim iin Beyt'l-Makdis'ten daha nemlidir.
[227] Sen onlardan bireye rastladn m?" dediler.[228] lerinden birisi de:
"Y Muhammed! Sen u, u yerdeki develerimize rastladn m?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Vallahi,[229] filan oullarna rastladm:
Onlar bir deve kaybetmiler ve onu aramaya gitmilerdi.[230]
Konak yerlerinde de onlardan hi kimse yoktu.[231]
Susamtm.[232]
Onlarn iinde su bulunan bir kaplar vard ki, onun zerine birey rtmlerdi. rtsn atm ve
iindeki suyu itim. Sonra, zerini, yine eskisi gibi kapadm.
Onlarn kafilesi, imdi Beyz'dan, Ten'im yokuundan iniyordun
Kafilenin nnde boz, siyah renkli erkek bir deve, devenin zerinde de birisi siyah, birisi de alaca iki
uval vardr!" buyurunca,[233] Velid b. Mugre, "Sihirbaz!" dedi.[234]
Peygamberimiz (a.s.), szlerine devamla:
"Yannza geldikleri zaman, onlara sorun:[235] Kaplarndaki suyu iilmemi bulmular mdr?"
buyurdu.[236]
Mrikler:
"Lt ve Uzz'ya andolsun ki, bu bir delildir!" dediler.[237]
Peygamberimiz (a.s.):
"u, u vadide filan oullarnn kafilesine de rastladm.
Onlar bir hayvann gizli sesi rktm; bir develeri kamt.
Ben kaan develerinin yerini onlara gsterdim!" buyurdu.
Kurey mrikleri, Ten'im yokuuna doru hzla gitfiler.[238]
Peygamberimiz (a.s.)n verdii haberleri yalana karma umurlusu ile, kervan gzlemeye baladlar.
Kervan grnnce:
"Vallahi, ite kervan geliyor! Boz deveyi de en ne srmler!?" dediler.[239]
lk karlatklar deve, kendilerine tarif edildii gibi idi.
Kafileye su kabndan sordular.
Onlar da, onu su dolu olarak braktklarn, zerini rttklerini, fakat sonradan rtsn atklar
zaman iinde su bulamadklarn haber verdiler.
Kurey mrikleri, dier kafilelere de, soracaklarn sordular.
"Dorudur! Vallahi, kendisinin anm olduu vadide rktldk ve bir devemiz de kat.
Bir adamn sesini iittik ki, o bizi devemize aryordu!
Deveyi onun ard yerde bulduk ve tuttuk!" dediler.[240]
Bazlarna gre; iittikleri ses, Peygamberimiz (a.s.)n sesi idi.[241]
Kurey mriklerinin, kervanlarndaki develerinin ve hatta obanlarnn saysna varncaya kadar,
sormadklar ve Peygamberimiz (a.s.)dan doru cevaplarn almadklar birey kalmad.[242]
Kurey mrikleri, kendilerine verilen haberlerin doru ktn grdkleri halde,[243] iman
etmediler
"Bu, ak bir sihirdir![244] Velid b. Mugre'nin dedii doru imi!" dediler.[245]
slam Dininin badet Esaslarndan Namaz
slm dininin ibadet esaslarndan birincisi olan[246] ve dman karsnda bile bulunulsa vaktinde
klnmas gereken;[247] yaratlmzn gayesi bulunan[248] namaz; Yce Yaratanmz zikretmek, anmak
zere[249] her trl ktlklerden geri durmak iin[250] klnr.
Namaz; kyam, kraat, rk ve scud gibi rknlerden oluan bir ibadet olup Kufn- Kerm'in
mteaddit yetlerinde bu rknlerle namaza iaret edilmi olduu.[251] hatta rk ve scud tesbihleriyle
de namazn murad olunduu grlr. Nitekim:
Devrinin tartmac bilginlerinden Nfi b. Ezrak, Abdullah b. Abbas'a:
"Be vakit namaz Kur'n'da var m?" diye sorduu zaman, Abdullah b. Abbas:
"Evet! Vardr!" diyerek Rm sresinin 17 ve 18. yetlerini:
"Fesbhnallhi hine tmsne ve hine tusbihne velehlhamd fissemvti vel'ardi ve aiyyen ve hne
tuzhirne" diyerek okuyup; "'Hine tmsne1 akam namazdr. Ve hfne tusbihne1 sabah namazdr. 'Ve
aiyyen1 ikindi namazdr. 'Ve hne tuzhirne' le namazdr!" dedikten sonra; Nur sresinin 58.
yetindeki "ve min ba'di salti'l-i=Bir de, yats namazndan sonra..." ksmn okumutur.[252]
Be Vakit Namazn Farz Kln ve Vakitlerinin Tarif Edilii
Be vakit namaz; bir rivayete gre, Peygam berim iz (a.s.)n Medine'ye hicretinden bir buuk yl nce,
[253] Mira gecesinde farz klnmtr.[254]
Mira gecesinin sabahnda Cebrail (a.s.) inerek[255] Peygamberimiz (a.s.)a gstermek iin, be vakit
namaz, vakitlerinde imam olup kldrd.[256]
Peygamberimiz (a.s.) bu husustaki hadis-i eriflerinde yle buyurmulardr:
"Cebrail bana Beyt'in (Kabe'nin) yannda.[257] iki kere, yani iki gn[258] imam oldu.
Gnein zeval vaktinde, glge bir naln tasmas kadar uzadnda, le namazn kldrd.
Sonra, hereyin glgesi bir misli olunca, ikindi namazn kldrd.
Sonra, orulu iftar ettii (orucunu at)zaman, akam namazn kldrd.
Sonra, afak kaybolduu zaman, yats namazn kldrd.
Sonra, oruluya yemek, imek haram olduu zaman, sabah namazn kldrd.
Ertesi gn ise, le namazn, hereyin glgesi bir misli olduu zaman kldrd.
Sonra, ikindi namazn, hereyin glgesi iki misli olduu zaman kldrd.
Sonra, akam namazn, orulu iftar ettii (orucunu at) zaman kldrd.
Sonra, yats namazn, gecenin te birinin evvelinde,[259] te birinin evveline doru[260] kldrd.
Sonra, ortalk aard, aydnland zaman da sabah namazn kldrd.
Sonra, bana ynelip:
'Y Muhammedi Bu, senden nceki peygamberlerin (namaz) vaktidir. (Namaz iin) vakit, bu iki vaktin
arasdr1 dedi. "[261]
Namazn Peygamberimiz (a.s.)dan nceki Peygamberlerin eriatlarnda da Yer
Ald
Useyd b. Hudayr,[50] Cahiliye ve slmiyet devrinde, babasndan sonra kavminin seyyidi olup,[51] en
aklllarndan ve gr sahiplerindendi.[52]
Araplar iinde yaz yazmay bilenler pek az bulunurken, o, yazard. yi yzme bilir ve iyi ok atard.
Kendilerinde bu hasletler bulunanlara, Cahiliye devrinde "Kmil" denirdi. Useyd b. Hudayr'da
bunlarn hepsi toplanm bulunuyordu.[53]
Es'ad b. Zrre bir gn Mus'ab b. Umeyr'i yanna alarak Abdulehel oullaryla Zafier oullarnn
evlerine doru gtrd.
Es'ad b. Zrre, Sa'd b. Muaz'n halasnn olu idi.
Es'ad b. Zrre ile Mus'ab b. Umeyr, Zafer oullarnn bostanlarndan birisine girdiler. Oradaki, Mark
diye anlan kuyunun bana oturdular.
Medinelilerden, Mslman olan kimseler de, onlarn yanna toplandlar.
Sa'd b. Muaz ile Useyd b. Hudayr, o zaman, Abdulehel oullar kabilesinin seyyidleri, ulu kiileri
olup, kavimlerinin dininde ve mrik idiler.
Bunlar Es'ad b.Zrre'nin Mus'ab b. Umeyr'i oraya getirdiini ve bana baz kimselerin toplandn
iitince, Sa'd b. Muaz, Useyd b. Hudayr'a:
"Sen iini iyi bilen ve kimsenin yardmna muhta olmayan bir adamsn!
Zayflarmzn inanlarn bozmak iin mahallemize gelmi olan u adamlarn yanna git de,
kendilerini azarla ve mahallemize gelmekten men et!
Bilirsin ki; Es'ad b. Zrre benim akrabam olmasayd, bu ii kendim yapmaya yeterdim!
O halamn olu olduu iin, zerine varmaya yol bulamadm!" dedi.
Bunun zerine, Useyd b. Hudayr hemen ksa mzran alp onlara doru ilerledi.
Es'ad b. Zrre, onu grnce, Mus'ab b. Umeyr'e:
"u yanna gelen, kavminin seyyidi, ulu kiisidir" dedi.
Mus'ab b. Umeyr
"Oturursa, kendisiyle konuurum!" dedi.
Useyd b. Hudayr, svp sayarak, gelip tepelerine dikildi ve:
"Sizi bize getiren nedir? Zayflarmzn inanlarn m bozacaksnz?[54]
Sen u yabanc, kovulmu adam, zayflarmzn inanlarn btl ile bozmak ve onlan ona davet etmek
iin mi getirdin?!
Senin bundan sonra evremizde bir daha birey yaptn grmeyeyim![55]
Eer hayatnz size gerekse, hemen yanmzdan ayrln!" dedi.
Mus'ab b. Umeyr, ona:
"Biraz oturup, syleyeceklerimi dinlesen; beenirsen kabul etsen, beenmezsen, houna gitmezse,
dinlemekten yz evirsen olmaz m?" dedi.
Useyd b. Hudayr
"Yerinde bir sz syledin!" dedikten sonra, mzran yere saplayp onlarla oturdu.
Mus'ab b. Umeyr slmiyet zerine bir konuma yapt ve ona Kur'n- Kerm okudu.
Useyd b. Hudayr Mus'ab b. Umeyr'in szlerini ve Kufrv Kerm'i dinledii zaman, Es'ad b. Zrre ile
Mus'ab b. Umeyr
"Vallahi, o daha konumadan nce, kendisinin yznde slm'n nurunun patladn ve yumuadn
anladk!" demilerdir.
Useyd b. Hudayr, Kur'n- Kerm hakknda:
"Bu, ne kadar gzel, ne kadar yce sz!
Siz bu dine girmek istediiniz zaman ne yaparsnz?" dedi.
Es'ad b. Zrre ile Mus'ab b. Umeyr:
"Gusledip temizlenirsin!
Altl stl, elbiseni temizlersin!
Sonra, hak ehadetiyle ehadet getirirsin!
Sonra da namaz klarsn!" dediler.
Useyd b. Hudayr kalkp gusletti.
Elbiselerini temizledi.
Hak ehadetiyle ehadet getirdi.
Sonra da, iki rekat namaz kld, ve:
"Gerimde bir adam var ki, o size tbi olursa, kavminden hibir kimse ona muhalefet etmez, ondan geri
kalmaz. O, Sa'd b. Muaz'dr! Ben imdi onu size gnderirim!" dedi.
Mzran alp Sa'd b. Muaz'n ve kavminin yanna dnd.
Onlar, bir araya toplanm, oturuyorlard.
Useyd b. Hudayr gelirken, Sa'd b. Muaz ona baknca:
"Allah'a yemin ederim ki; Useyd, yannzdan gidiinden baka bir yzle geldi size!" dedi.
Useyd b. Hudayr toplant yerinde durunca, Sa'd b. Muaz ona:
"Ne yaptn?" diye sordu.
Useyd b. Hudayr
"O iki adamla konutum.
Vallahi, ben onlarda bir saknca grmedim. Bununla birlikte, kendilerini nehiyve men ettim.
Onlarda, 'Biz senin istediini yaparz!' dediler.
Bana haber verildiine gre; Harise oullar, Es'ad b. Zrreyi, senin halann olu olduunu bildikleri
halde, sana verdikleri sz bozup, hakaret iin ldreceklermi!" dedi.
Sa'd b. Muaz, Harise oullarnn ad anlnca, kzgn bir halde hemen kalkp eline mzran ald ve:
"Vallahi, sende beni tatmin edecek birey gremedim!" dedikten sonra, Es'ad b. Zrre ile Mus'ab b.
Umeyr'e doru ilerledi.
Es'ad b. Zrre, Mus'ab. b. Umeyr'e:
"Ey Mus'ab! Vallahi, sana gerisindeki kavminin seyyidi, ulu kiisi geliyor ki, kendisi sana tbi olursa,
onlardan iki kii bile sana muhalefet etmez!" dedi.
Sa'd b. Muaz Es'ad b. Zrre ile Mus'ab b. Umeyr'i sakin ve telasz grnce, Useyd b. Hudayhn ancak
onlarn syleyeceklerini kendisine dinletmek istediini anlad. Svp sayarak, zerlerine dikildi. Es'ad
b. Zrare'ye
"Ey Ebu mme! Vallahi, seninle aramzda akrabalk olmasayd, bu adam benden kurtaramazdn!
Siz bizim holanmadmz eyi evlerimizin iine mi sokacaksnz?[56]
Sen u yabanc, kovulmu adam evlerimize, zayflanmzn inanlarn btl eylerle bozmak ve onlar
ona davet etmek iin mi getirdin?!
Sizin bundan sonra evremizde bir daha birey yaptnz grmeyeyim" diyerek kt.[57]
Mus'ab b. Umeyr, ona:
"Biraz oturup syleyeceklerimi dinlesen; beenirsen kabul etsen, beenmezsen, houna gitmezse,
dinlemekten yz evirsen olmaz m?" dedi.
Sa'd b. Muaz:
"Yerinde bir sz syledin!" dedi ve mzran yere saplayp oturunca, Mus'ab b. Umeyr ona slmiyeti
anlatt ve Kurn- Kerm okudu.[58] Mus'ab b. Umeyr, Sa'd, b. Muaz'a Zuhruf sresinin ba tarafndan (1-
8) okumutu.[59]
Bu, Sa'd b. Muaz'n, Es'ad b. Zrre ile Mus'ab b. Umeyr'in yanna, tehdit etmek zere ikinci gelii idi.
[60]
Sa'd b. Muaz Mus'ab b.Umeyr'in slmiyet hakkndaki szlerini ve okuduu Kur'n- Kerm'i dinledii
zaman, Es'ad b. Zrre ile Mus'ab b. Umeyr:
"Vallahi, o daha konumadan nce, yznde slm'n nurunun parladn ve yumuadn anladk!"
demilerdir.
Sa'd b. Muaz, Kur'n- Kerm'i dinleyince:
"Ben imdiye kadar hi bilmediim bireyi dinledim!" dedi[61] ve:
"Siz bu dine girdiiniz, Mslman olduunuz zaman ne yaparsnz?" diye sordu.
Es'ad b. Zrre ile Mus'ab b. Umeyr:
"Gusleder, temizlenirsin!
Altl stl, elbiseni temizlersin!
Sonra, hak ehadetiyle ehadet getirirsin!
Sonra da, iki rekat namaz klarsn!" dediler.
Sa'd b. Muaz kalkp gusletti.
Elbiselerini temizledi.
Hak ehadetiyle ehadet getirdi.
Sonra da, iki rekat namaz kld.
Mzran alp, yannda Useyd b. Hudayr da bulunduu halde, kavminin toplant yerine doru gitti.
Kavmi, onu gelirken grnce, birbirlerine:
"Vallahi, Sa'd yannzdan gidiinden baka bir yzle dnd size!" dediler.
Sa'd b. Muaz, onlarn yanna vanp durdu ve:
"Ey Abdulehel oullar! Benim, aranzdaki iimi, gidiimi nasl bilirsiniz?" diye sordu.
Abdulehel oullar:
"Sen bizim seyyidimiz, ulu kiimiz ve gre en stnmz, ynetici olarak da en uurlumuzsun!"
dediler.
Bunun zerine, Sa'd b. Muaz:
"Siz Allah'a ve Reslne iman edinceye kadar, sizin erkek ve kadnlarnzla konumak bana haram
olsun!" dedi.
Es'ad b. Zrre ile Mus'ab b. Umeyr:
"Vallahi, akama kadar, Abdulehel oullar mahallesinde, erkek kadn, Mslman olmadk kimse
kalmad!" demilerdir.[62]
Es'ad b. Zrre ile Mus'ab b. Umeyr, Zafer oullarnn bostanndaki Mark kuyusunun banda Useyd b.
Hudayfn ve Sa'd b. Muaz'n Mslman oluundan sonra, oradan kalkp Es'ad b. Zrre'nin evine
dndler.
Mus'ab b. Umeyr, Es'ad b. Zrre'nin yannda oturup, halk slmiyete davete koyuldu.[63]
Sa'd b. Muaz, Mslman olunca da, Mus'ab b. Umeyr ile Es'ad b. Zrre'yi kendi evine gtrp
slmiyeti yaymaya devam ettirdi.[64]
meyye b. Zeyd, Hatma, Vil ve Vkf oullar ailelerinden baka, Ensar evlerinden, iinde erkek ve
kadn Mslman olmayan bir ev kalmad.
Ebu Kays b. Eslet, bu drt ailenin airi, seyyidi idi.
Onlar hep Ebu Kays'n azna bakarlar, ona boyun eerler, onu dinlerlerdi.
O da, onlar slmiyetten geri durdurdu. Hendek savandan[65] sonra, onlarda Mslman oldular.[66]
Ebu Seleme'nin Medine'ye Hicreti
Ashab- Kiram'dan Ebu Seleme Abdullah b. Abdulesed, hicret ettii Habe lkesinden Mekke'ye
dnm bulunuyordu.
Akabe Bey'atndan bir yl nce, Kurey mriklerinin kendisine ikenceye baladklar srada,
Medinelilerin Mslman olduklarn iitince, zevcesi Hz. mm Seleme ile olu Seleme'yi deveye
bindirerek, Medine'ye hicret etmek zere yola kt.
Fakat, Mugre b. Abdullah oullar onu grp nne dikildiler ve:
"Haydi, sen u kendin hakknda bize galebe aldn!
Fakat, bu zevceni de beldelerde gezdirip durmanda seni serbest brakacamz m sanyorsun?"
diyerek, Ebu Seleme'nin elinden devenin yularn ekip aldlar.
Ebu Seleme'nin kavmi olan Abdulesed oullar kzdlar ve:
"Hayr! Vallahi, siz adammzdan zevcesini ekip alnca, biz de olumuzu onun yannda brakmayz!"
dediler. Seleme'yi aralarnda ekitirdiler durdular, nihayet onu alp gtrdler.
Mugre oullar ise, Hz. mm Selemeyi yanlarnda tuttular, brakmadlar.
Ebu Seleme Medine'ye yalnz bana hicret edip gitti.
Mugre oullar, bylece, Hz. mm Seleme'nin kocas ve olu ile arasn ayrdlar.
O da, her sabah kar, vadide oturur, akama kadar alard.
Bu hal bir yl veya bir yl kadar srd.[67]
Amr b. Cemh'un Mslman Oluu
Amr b. Cemh; Selime oullarnn seyyiilerinden ve erafndand. Kendisinin evinde, aa
ktnden yaplm, Ment diye anlan bir putu vard.
Medine erafnn yaptklar gibi, o da, bu putu ilah edinmiti. Ona tapar ve tazimde bulunurdu.[68]
Mus'ab b. Umeyr Kur'n retmek iin Medine'ye geldii zaman, Amr b. Cemh, ona ve arkadalarna
adam gnderip:
"Siz bize ne iin geldiniz?" diye sordu.
Onlar da:
"stersen, sana gelip Kur'n dinletelim?" dediler.
Amr b. Cemh:
"Olur!" dedi.
Mus'ab b. Umeyr ona Ysuf sresinin ba tarafndan (1-8. yetleri) okudu. Amr b. Cemh:
"Kavmimizle, bir grmemiz lazm!" dedi.
Mus'ab b. Umeyr ile arkadalar onun yanndan ayrldlar.
Amr b. Cemh putunun yanna girdi ve:
"Sen de bilirsin ki, vallahi, bu kavim senden bakasna balanmam istiyor! Sende buna kar bir g,
kudret yok mu?" dedi.[69]
Amr b. Cemh'un olu Muaz ile Muaz b. Cebel ve Selime oullarnn Mslman olan genlerinden
bazlar, geceleyin, Amr b. Cemh'un putunu bulunduu yerden alp Selime oullarnn plk
ukurlarndan, iinde insan pislii de bulunan bir ukura attlar.
Amr b. Cemh, sabahleyin:
"Yazklar olsun size! Bu gece ilahlarmza kim satat?!" dedi. Onu aramaya gitti, buldu,ykayp
temizledikten, gzel koku srdkten sonra
"Vallahi, bunu sana yapan bir bilseydim, onu rezil ederdim!" dedi. Amr b. Cemh akamleyin uyuduu
zaman, putuna ayn eyi tekrar yaptlar. O da, sabahleyin gidip putunu ayn ukurun iinde buldu, ykad,
temizledi, ona koku srd.
Puta geceleri ayn ey birka kere daha yapldktan ve Amr b. Cemh da bulup ykadktan ve gzel
koku srdkten sonra,[70] klcn onun boynuna ast[71] ve:
"Ben, vallahi, grdm eyi sana yapan bilmiyorum. Eer sende bir hayr varsa, artk kendini kendin
koru, savun! te, kl da yannda!" dedi.[72] Dar kt.
Ev halk, kalkp klc putun boynundan aldlar.
Amr b. Cemh, eve dnp klcn putun zerinden alnm olduunu grnce:
"Ey Ment! Kl nerede?! Ben gidip servetimi Ment'a harcanmak zere vasiyet ve vakfedeceim!"
dedi, gitti.[73]
O gidedursun, put da bir kpek ls ile balanarak Selime oullarnn, iinde insan pislii bulunan
kuyularndan bir kuyuya atld.[74]
Amr b. Cemh, evine dnnce, ev halkna:
"Naslsnz?" diye sordu.
Onlar da:
"Ey efendimiz! Biz hayrl yoldayz! Allah evimizden pislii giderdi!" dediler.
Amr b. Cemh:
"Vallahi, sanyorum ki, siz bana kar Ment'a bir ktlk yaptnz?" dedi.
"Evet! Oras da yle! Bak! te, o, u kuyudadr!" dediler.[75]
Amr b. Cemh, gidip putunu kuyunun iinde bir kpek lsyle balanarak baaa atlm bir halde
grnce, uyand!
Kavminden, Mslman olan baz ztlarla konutu.
Allah'n rahmetiyle Mslman olup Allah'tan gelen bilgilerle bilinlendii zaman, kendisini iinde
bulunduu krlk ve sapknlktan Peygamberimiz (a.s.)n sayesinde kurtaran Yce Allah'a kretti.[76]
Kavmine de haber sald.
Yanna geldikleri zaman, onlara:
"Siz benim bulunduum ey zerinde bulunur deil misiniz?" diye sordu.
"Evet! Bulunuruz! Sen bizim seyyidimiz, ulu kiimizsin!" dediler.
Amr b. Cemh:
"Sizi ahit tutarm ki,[77] ben artk Muhammed'e indirilmi olanlara iman etmi bulunuyorum!" dedi
ve bunu drt beyiflik bir iirinde dile getirdi.[78]
Yce Allah ondan raz olsun![79]
[1] * Ensar; yardmclar demek olup, Ashabdan Enesb. Malik'e: "Senin grne gre, siz teden beri
Ensar adyla anlr mydnz? Yoksa, bu ad size Allah m takt?" diye sorulduu zaman, Enes b. Malik
"Evet! Ensar adn bize Allah takt!" demitir (Buhr, Sahih, c. 4, s. 221).
bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 220.
[2] bn shak, bn Hiam , Sre, o. 2, s. 73, Belzuri, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 239, Ebu Nuaym,
Delil'n-nbvve, c. 1, s. 299, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 431, bn Hazm, C evm iu's-Sre, s.
71, Ebu'I-Ferec bn Cevzi, el -Vefa, c. 1, s. 219, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 96, bn Kayym, Zd'l-mead, o.
2, s. 56, bn Seyyid, Uynu'l-eser, o. 1, s. 156, Zeheb, Trihu'l-islm, s. 291, Ebu'l-Fid, el- Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 150.
[3] Diyarbekr, Hams, c. 2, s. 73, bn Sa'd, c. 1, s. 220, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 239, Taber,
Trih, c. 2, s. 235.
[4] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 73.
[5] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 73, Buhri, Sahih, c. 4, s. 251, Beyhak, c. 2, s. 431, E bu'l-Ferec, c.
1, s. 218, Zeheb, s. 291 , Ebu'l-Fid, c. 3, s. 150.
[6] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 75, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 323.
[7] Buhri, Sahih, c. 4, s. 251 , Mslim, Sahih, c. 3, s. 1334.
[8] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 75, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 323.
[9] Buhri, Sahih, c. 4, s. 251.
[10] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 75, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 323, bn Sa'd, c. 1 , s. 220.
[11] Buhr, Sahih, c. 4, s. 251.
[12] Mslim, Sahih, o. 3, s. 1333.
[13] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 75, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 323, bn Sa'd,
Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 220.
[14] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 75, bn Sa'd, c. 1, s. 220, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 323, Buhr,
Sahih, c. 4, s. 251 , Mslim , c. 3, s. 1333.
[15] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 75-76, bn Sa'd, c. 1, s. 220, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 323, Mslim,
c. 3, s. 1333.
[16] Buhri, Sahih, c. 4, s. 251, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1334.
[17] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 75, bn Sa'd, c. 1, s. 220, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 323,
[18] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1333.
[19] Buhri, c. 4, s. 251 , Mslim, c. 3, s. 1333.
[20] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 75, bn Sa'd, c. 1, s. 220, Ahmed b. Hanbel, c.5, s. 323, Buhri, c. 4,
s. 251, Mslim, c. 3, s. 1334.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/247-249.
[21] bn shak.bn Hiam,c.2, s. 73-76, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 220, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s.
239, Taben, Trih, c. 2, s. 235, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 431, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 71-
72, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1 , s. 217-218, bnEsr, Kmil.c. 2, s. 96, bn Seyyid, Uynu'l-eser,
c. 1, s. 156-157, Zeheb, Tfhu'l-islm, s. 291, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 150,
Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 316.
[22] bn Sa'd, c. 3, s. 545, bn ^bdilberr, stib, c. 2, s. 641, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 62.
[23] bn Sa'd, c. 3, s. 439, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 641, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 428, bn
Hacer, el-sbe, c. 2, s. 95.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/249.
[24] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 239, Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 77, Diyarbekr,
Hams, c. 1, s. 317.
[25] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 437.
[26] Ykub, Trh, c. 2, s. 38, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 307, Heysem, Mecnau'z-
zevid, c. 6, s. 41, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 163.
[27] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 220, Beyhak, Delil, c. 2, s. 437, Kastaln, c. 1, s. 77.
[28] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 220.
[29] Beyhak, Delil, c. 2, s. 437, Haleb, c. 2, s. 164.
[30] bn Sa'd, c. 1, s. 220, Taber, Trih, c. 2, s. 235.
[31] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 239.
[32] Belzur, c.1, s. 239, Ykub, Trh, c. 2, s. 38.
[33] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 76, bn Sa'd, c. 1, s. 220, Belzur, c. 1, s. 239. Ykub, c. 2, s. 38,
Taber, c. 2, s. 235, Beyhak, c. 2, s. 437.
[34] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 76, Taber, c. 2, s. 235, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 96, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 151.
[35] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 76, Taber, c. 2, s. 235, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 151.
[36] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 76, Taber, c. 2, s. 235, bn Esr, c. 2, s. 96, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 151.
[37] bn Sa'd, c.1, s. 220, Ykub, c. 2, s. 38, Beyhak, c. 2, s. 437, bn Hazm, Cevamiu's-Sre, s. 72,
bn Esr, c. 2, s. 97, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 158, Zeheb, s. 293.
[38] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 76, Beyhak, c. 2, s. 437.
[39] bn Sa'd, c. 1, s. 220, Beyhak, c. 2, s. 437, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 218.
[40] Belzur, c. 1, s. 239, bn Hazm, s. 72, bn Seyyid, c. 1, s. 158.
[41] bn Hazm, Cevm iu's-Sre, s. 72.
[42] Belzur, c. 1, s. 239, bn Hazm, s. 72, bn Seyyid, c. 1, s. 158.
[43] Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 218.
[44] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 76, Taber, c. 2, s. 235, Beyhak, c. 2, s. 437. bn Seyyid, c. 1, s.
158, Zeheb, s. 293, Ebu'l- Fid, c. 3, s. 151 , Haleb, c. 2, s. 163.
[45] Belzur, c. 1, s. 239, bn Hazm, s. 72.
[46] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 77, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 437, Zeheb, Trhu'l-
islm, s. 293, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 151, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 163.
[47] Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 317.
[48] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 158, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 1 51, Kastaln, Mevhibu'l-lednniye,
c. 1, s. 77.
[49] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 284, Buhr, Sahh, c. 4, s. 264, bn Seyyid, c. 1, s. 158,
Haleb, c. 2, s. 163.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/249-251.
[50] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 87. bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 91, bn Esr, Usdu'l-gbe, c.
1, s. 111. 51
[51] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 604.
[52] bn Sa'd, c. 3, s. 604, bn Abdilberr, c. 1, s. 93, bn Esr, c. 1, s. 112.
[53] bn Sa'd, c. 3, s. 604.
[54] bn shak, bn Hiam , c. 2, s. 77-78, Taber, Trih, c. 2, s. 236, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2,
s. 438439, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 97, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 159-160, Zeheb, Trhu'l-islm,
s. 294, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 152, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 170.
[55] Zeheb, Trhu'l-islm, s. 294.
[56] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 2, s. 78, Taber, Trh, c. 2, s. 236, Beyhak, Delil'n-nbvve, c.
2, s. 439440, bn Esr, Km il, c. 2, s. 97, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 160, Zeheb, Trhu'l-islm, s.
294-296, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 152-153, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 170-172.
[57] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 307-308, Heysem, Mean au'z-zevid, c. 6, s. 41.
[58] bn shak, bn Hisam , c. 2, s. 78-79, Taber, c. 2, s. 237, Beyhak, c. 2, s. 439440, bn Esr, c. 2,
s. 97, bn Seyyid, c. 1, s. 160, Zeheb, s. 296-297, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 153, Haleb, c. 2, s. 1 70-1 71.
[59] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 307, Zeheb, c. 295, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 153, Heysem,
Meanau'i-zevid, c. 6, s. 41.
[60] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 307, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 294, Heysem, Mecmau'i-
zevid, c. 6, s. 41.
[61] Zeheb, Trhu'l-islm, s. 295, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 41 .
[62] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 79-80, Taber, Trh, c. 2, s. 237, Ebu Nuaym, c. 1, s. 308,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 440, bn Esr Km il, c. 2, s. 93, tan Seyyid, Uynu'l -eser, c. 1, s. 1
60-1 61, Zeheb, s. 2 97, Ebu'l-F id, el-Bi dye ve'n-nihye, c. 3, s. 153, Haleb, c. 2, s. 171.
[63] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 79-80, Taber, Trh, c. 2, s. 237, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 2, s. 437-440, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 93, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 160-161, Zeheb, Trhu'l-
islm, s. 294-295, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 1 53, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 171.
[64] bn Sa'd, Taba kt, c. 3, s. 420-421.
[65] bn shak, bn Hiam, c. 2, s.80, Taber, c. 2, s. 237, Beyhak,c. 2, s. 440, bn Haim, Cevmiu's-
Sre, s. 73, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 98, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 161, Zeheb, s. 297, Ebu'l-Fid,
c. 3, s.1 53, bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 1 2, Haleb, c. 2, s. 171.
[66] bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 73, bn Seyyid, c. 1,s.161 , bn Haldun, c. 2,ks. 2, s. 12.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/251-256.
[67] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 112, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 258, bn Hazm ,
Cevmiu's-sfne, s. 86, bn Ea>, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 341, Zeheb, TrTiu'l-islam , s. 31 2, E bu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 169, Haleb, nsanu'l-uyn, c. 2, s. 182.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/257.
[68] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 95, bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 207, bn Hacer, el-sbe, t 2, s.
529.
[69] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 182.
[70] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 182.
[71] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 95, bn E ar, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 207, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-
nbel, c. 1, s. 182, bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 529.
[72] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 95-96, bn Esr, c. 4, s. 207, bn Hacer, c. 2, s. 529.
[73] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 182.
[74] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 95-96, bn Esr, c. 4, s. 207, bn Hacer, c. 2, s. 529.
[75] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 182-183.
[76] bn shak.bnHiam, c. 2, s. 96, bn Esr, c. 4, s. 207, bn Hacer, c. 2, s. 529.
[77] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 183.
[78] bn shak.bn Hiam, c. 2, s. 96, bn Esr, c. 4, s. 207, Zeheb, c.1, s. 183, bn Hacer, c. 2, s. 529.
[79] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/257-260.
KNC AKABE BEY'ATI
kinci Akabe Buluma ve Bey'at
Ensardan Cabir b. Abdullah Der ki:
"Reslullah (a.s.) hac mevsimlerinde halkn Ukz, Mecenne ve Mina'daki konak yerlerine vanp:
'Rabbimin elilik vazifesini yerine getirinceye kadar beni barndracak kim var? Bana yardm edecek
kim var ki, kendisine Cennet verilsin?1 diye seslenirdi.[1]
Fakat, ne barndracak, ne de yardm edecek bir kimse bulunmazd. Yemen'den veya Mudarlardan bir
kimse panayrlara gelmek iin yola kaca zaman, kavmi veya akrabas,[2] onun yanna varp:
'Sakn h! Kureylerin genci seni dininden dndrmesin!1 derlerdi.
Reslullah (a.s.) aralarndan geerken de, onlar Reslullah (a.s.) birbirlerine parmaklaryla iaret
ederlerdi.
Nihayet, Yce Allah bizi Yesrib (Medine)'den ona gnderdi de, biz iman ettik ve kendisini
barndrdk.
Bizden biri, gidip ona iman ederdi, o da ona Kur'n okurdu.
Evine dnd zaman, btn ev halk da, ona uyarak Mslman olurlard.
Ensar evlerinden, iinde Mslmanlardan bir topluluk bulunmayan ve slmiyeti aklamayan bir ev
kalmad.
Sonra da, Medineli Mslmanlarn hepsi, biraraya gelerek konutular, konutuk:
'Reslullah (a.s.) daha ne zamana kadar Mekke dalarnda, kovulur, korkutulur ve korkar bir halde
brakacaz?!' dedik.
Bunun zerine, hac mevsiminde, bizden yetmi kii, onun yanna vard."[3]
Yce Allah Ensara kerem ve ihsanda, Peygamberine de yardmda bulunmay; slmiyeti ve
Mslmanlar aziz, mriklii ve mrikleri zelil klmay diledii zaman,[4] nbvvetin onnc ylnda,
[5] hac mevsiminde,[6] Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinden ay veya aya yakn bir sre
nce, Zilkade aynda,[7] Mus'ab b. Umeyr,[8] yannda krk Ensarn yallarndan ve erafndan, otuzu da
genlerinden olarak zere, yetmi[9] veya yetmiten bir veya iki erkek fazla,[10] ya da yetmi erkek ve
iki kadn Mslmanla-Medinelilerin mrik haclar da yanlarnda bulunduu halde-[11] beyz kiilik bir
kafile ile Mekke'ye gelmiti.[12]
Ber' b. Ma'rur ile Ka'b b. Malik'in Peygamberimizle Grmeleri
Ka'b b. Malik der ki:
"Kavmimizin mrik olan haclanyla birlikte, Medine'den yola ktk. Seyyidimiz ve bymz,
seferlerde yneticimiz Ber1 b. Ma'rur da, yanmzda idi.[13]
Zhire'l-Beyd'da bulunduumuz srada,[14] Ber1 b. Ma'rur, bize:
'Ey u cemaat! Ben bir gre varm bulunuyorum!
Vallahi, onun zerinde bana muvafakat eder misiniz, yoksa etmez misiniz, bilmiyorum?' dedi.
Kendisine:
'Nedir bu gr?' diye sorduk.
'Ben u gre vardm ki, u Beyt'i (Kabe'yi) arkama almayaym! Namaz ona doru klaym!' dedi.
Biz de:
'Vallahi, Peygamberimiz (a.s.)dan bize erien, ancak namazn am'a doru ynelinerek klnmasdr.
Biz ona aykr davranmak istemeyiz' dedik.
Ber' ise:
'Ben, muhakkak, namazm Kabe'ye doru klacam!' dedi.
Ona:
'Fakat biz byle yapmayz!' dedik.
Namaz vakti olunca, biz namazlarmz am'a doru ynelerek kldk.
O da, namazn Kabe'ye doru ynelerek kld.
Biz onu yapt eyden dolay ayplamakta ve knamakta idik. O ise, bizim Kblemize ynelmekten
kanmakta, ancak Kabe'ye doru namaz klmakta idi.
Nihayet Mekke'ye geldik. Mekke'ye gelince, Ber' b. Ma'rur, bana:
'Ey kardeimin olu! Bizi Reslullah (a.s.)a gtr!
u yolculuum srasnda yaptm eyi ona soralm:
Benim yapm olduum ve sizin ise muhalefet ettiinizi grdm ey hakknda, vallahi, iime phe
dt!' dedi.
Birlikte gittik. Reslullah (a.s.) sorduk.
Kendisini bundan nce grmemitik, tanmyorduk.[15]
Ebtah'da,[16] Mekkelilerden bir adama rastladk. Reslullah ondan sorduk. Adam bize:
'Onu tanyor musunuz?' diye sordu.
Biz:
'Hayr! Tanmyoruz!' dedik.
Adam:
'Onun amcas Abbas b. Abdulmuttalib'i tanyor musunuz?' diye sordu.
'Evet! Tanyoruz!' dedik.
nk, biz Abbas' tanyorduk. Kendisi, tccar olarak yanmza gelip gitmekten geri kalmazd.
Adam:
'Mescid-i H aram'a girin! Aradnz o zt, imdi orada Abbas ile birlikte oturuyor!1 dedi.
Mescid-i Haram'a girdik.
Abbas oturuyor, Reslullah (a.s.) da onun yannda oturuyordu.
Selam verdikten sonra, biz de yanlarna oturduk.
Reslullah (a.s.), Abbas'a:
'Ey Ebe'l-Fadl! Sen bu ztlar tanyor musun?' diye sordu.
Abbas:
'Evet, tanyorum: u, kavminin seyyidi, ulu kiisi Ber' b. Ma'rur'dur! u da, Ka'b b. Malik'tir!' dedi.
Vallahi, Reslullah (a.s.)n:
'air olan m?' dediini, hl unutmam srrdr.
Abbas:
'Evet!' dedi.
Ber' b. Ma'rur, Reslullah (a.s.)a:
'Ey Allah'n Peygamberi! Ben bu yolculua ktm. Allah beni slmiyete hidayet etti.
Ben u Beyt'i, Kabe'yi arkama almamay uygun grp ona doru namaz kldm. Arkadalarm ise, bu
hususta bana muhalefet ettiler. Benim de bundan iime phe dt.
Y Raslallan! Sen bunu nasl grrsn? Buna ne buyurursun?' dedi.
Reslullah (a.s.):
'Sen bir Kble zerinde bulunuyordun. Onda sabr ve sebat etsen olurdu1 buyurdu.
Bunun zerine, Ber' b. Ma'rur, Reslullah (a.s.)n Kblesine dnd. Bizimle birlikte, am'a doru
namaz kld."[17]
Uveym b. Side, Sa'd b. Hayseme ve Arkadalarnn Teklifleri
Ensardan Uveym b. Side, Sa'd b. Hayseme ve daha bakalar,[18] Mekke'ye gelince, Peygamberimiz
(a.s.)n nerede bulunduunu sordular.
"O, imdi, amcas Abbas'n yanndadr!" denildi.
Peygamberimiz (a.s.)n yanna vanp selam verdiler ve:
"Y Raslallar! Biz servet, silah ve hayvan bakmndan ok hazrlklyz.
Senin zerinde sz birlii yaplm bulunmaktadr.
Bizim yanmzda sana yardm var!
Senin iin canlar verme var!
Kendilerimizi nelerden korur ve savunursak, seni de onlardan koruma ve savunma var!
Seninle ne zaman bulualm?" dediler.
Hz. Abbas:
"Sizinle hacca gelen kavminizden, grnze ve kararnza muhalefet edecek olanlar varsa, haclar
dalp gidinceye kadar, onlardan kendilerinizi ve iinizi gizli tutunuz!" dedi.[19]
Peygamberimiz (a.s.), onlarla[20] Mina'da.[21] Terik gnlerinin ortasnda.[22] Akabe'nin
dibinde[23] bulumaya sz verdi.
Uyuyan uyandrmamalarn, bulunmayan beklememelerini de, kendilerine emretti.[24]
Buluma Yerinde Gizlice Toplan
Ka'b b. Malik der ki:
"...Sonra, hacca ktk.
Reslullah (a.s.)la, Terik gnlerinin ortasnda, Akabe'de bulumak zere vaadletik.
Hac ibadetini yerine getirip boaldmz ve Reslullah (a.s.)la bulumay vaadletiimiz gece,
seyyidlerimizden bir seyyid, eriflerimizden bir erif olan Ebu Cabir Abdullah b. Amr b. Haram
yanmzda idi.
Kendisini yanmzda tutup, brakmadk.
Halbuki, kavmimizin, yanmzda bulunan ve mrik olan kimselerinden, iimizi gizli tutuyorduk.
Fakat, Abdullah b. Amr b. Haram'la konutuk. Ona:
'Y Eb Cbir! Sen bizim seyyidlerimizden bir seyyid, eriflerimizden bir erifsin!
Biz seni iinde bulunduun irk yznden Cehennemin odunu olmandan uzaklatrmak istiyoruz!' dedik
ve kendisini slmiyete davet ettik.
Reslullah (a.s.)n Akabe'de bizimle bulumak zere vaadletiini de haber verdik.
Abdullah b. Amr b. Haram hemen Mslman oldu ve Akabe'de kabilesinin temsilcisi olarak bizimle
birlikte bulundu.
O gece, arlklarmzn yannda, kavmimizle birlikte uyuduk.
Gecenin te biri geince; Reslullah (a.s.)la bulumaya vaadleilen yerde bulunmak zere, bartlak
kuunun ayrl gibi, arlklarmzn yanndan gizlice syrlp, Akabe yanndaki 'b'da toplandk.
Biz yetmi erkek idik.
Yanmzda, kadnlarmzdan iki kadn da bulunuyordu ki, birisi Mazin b. Neccar oullar kadnlarn-
dan mm Umre Nesbe binti Ka'b, br de Selime oullar kadnlarndan mm Meni' Esma binti
Amr idi.
'b'da toplanp, Reslullah (a.s.) beklemeye baladk.
Nihayet, Reslullah (a.s.) geldi.
Kendisinin yannda da, amcas Abbas b. Abdulmuttalib bulunuyordu.
Kendisi, o zaman, kavminin dininde idi*
Ancak, yeeninin iinde hazr bulunmay ve onun iini salama balamay arzu ediyordu.
Oturulunca, ilk konuan da, Abbas b. Abdulmuttalib oldu ve:
'Ey Hazrec cemaat!**
Siz de bilirsiniz ki; Muhammed bizdendir.[25]
Bu, benim kardeimin oludur ve bana insanlarn en sevgilisidir!
Eer siz onu tasdik ve kendisinin Allah'tan getirdiklerine iman ediyor, onu alp yannza gtrmek
istiyorsanz; yardmsz brakmayacanza, aldatmayacanza dair, sizden kesin bir sz almak istiyorum!
nk, sizin komularnz Yahudilerdir. Yahudiler ise buna dmandrlar.
Onlarn tuzak kurmayacaklarndan emin deilim. [26]
Eer siz; sizi tek yaydan ok yamuruna tutacak olan Arap kabilelerinin de dmanlklarna gs
gerebilecek kadar sava gcne malikseniz, aranzda iyice grp konuarak kararlatrnz da, sonradan
tefrikaya dmeyiniz![27]
Biz onu kavmimizden koruya gelmiizdir.
O kendi kavminin iinde bulunmakta ve korunmaktadr.
Fakat, buradan ayrlmak, ancak size katlmak arzusundadr.
Eer siz kendisine vaadle davette bulunduunuz yardm, barndrma ve muhaliflerinden koruma gibi
eyleri yerine getireceinize kani iseniz, ne l!
ayet, yannza vardktan sonra, korkup yardm edemeyecek, kendisini muhaliflerinin eline brakacak
iseniz, imdiden braknz!
O, kendi kavminin iinde ve beldesinde erefiyle bulunmakta ve korunmakta devam etsin![28] Sizin
konuma yapacak olannz konusun!
Fakat, konumasn uzatmasn![29]
nk, zerimizde, mriklerden gzcler, casuslar vardr![30]
Buradan konak yerlerinize daldnz zaman da,[31] iinizi gizli tutunuz!' dedi."[32]
Es'ad b. Zrre'nin Konumas
Hz. Abbas'n, konumasnda Es'aci b. Zrre'ye ve arkadalarna sz dokundurmas, Es'ad b.
Zrre'nin arna gitti. Peygamberimiz (a.s.)a:
"Y Raslallah! Bize izin ver de, cann skmakszn ve senin holanmayacan bireyle itiraz etmi
olmakszn, sadece sana icabetimizi ve imanmz dorulamak zere, ona cevap verelim?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Sulayc olmakszn, ona cevap veriniz!" buyurdu.
Bunun zerine, Es'ad b. Zrre, Peygamberimiz (a.s.)a dnerek:
"Y Raslallah! Her davetin, yumuak veya sert, bir yolu ve usl vardr.
Bugn senin yaptn davet, insanlarn yzn ekitecek, kendilerine ar gelecek bir davettir:
Sen bizi teden beri zerinde bulunduumuz dinimizi brakmaya ve kendi dinine tbi olmaya davet
ettin ki, bu ok zor ve ar birey olduu halde, biz senin bu teklifini kabul ettik!
Sen bizi insanlarla aramzdaki yakn, uzak btn akrabalk ve komuluk ilikilerini kesmeye davet
ettin! Bu da ok zor ve ar birey olduu halde, biz senin bu teklifini de kabul ettik!
Bizler, yurdumuzda, izzetli ve her tecavzden masun; deil kendisini kavminin yalnz brakm olduu,
hatta amcalarnn bile ldrlmek zere dmanlarna teslim etmek istedikleri bir ztn, hatta kendimizden
baka hi kimsenin bamza gemeye gz dikemeyecei bir topluluk olmamza ve bunun bizim iin kabul
ok zor bulunmasna ramen, biz senin bu husustaki teklifini de kabul ettik-ki, btn bunlar, Allah'n doru
yolu bulma azmini ve hayrl sonulara ulama umudunu ihsan ettii kimseler hari, insanlar nazarnda hi
de hoa gidecek eyler olmad halde, biz senin bu husustaki teklifini de dillerimizle ikrar, kalblerimizle
tasdik etmek suretiyle kabul ettik!
Biz, senin Allah'tan getirdiklerine inanarak ve kalblerimize yerleen bir marifetle tasdikte bulunarak,
sana bey'at edeceiz!
Biz, Rabbimize, senin Rabbine bey'at edeceiz!
Allah'n Kudret Eli, ellerimizin zerindedir!
Bizim kanlarmz senin kannla, ellerimiz senin elinledir!
Biz, kendilerimizi, oullarmz ve kadnlarmz savunduumuz ve koruduumuz eylerden, seni de
savunacak ve koruyacaz!
Eer biz bu ahdimizi bozarsak, Allah'n ahdini bozmu bedbaht, yaramaz kimseler olmu olalm!
Y Raslallah! Bu, sana kar, bizim sadkatyeminimizdir!
Yardmna snlacak, ancak Allah'tr!" dedi.
Sonra da, Hz. Abbas'a dnerek:
"Ey konuurken Peygamber (a.s.)n nnde bize sz dokunduran zt! Kardeinin olunun sana
insanlarn en sevgilisi olduu sznle neyi anlatmak istediini Allah bilir.
Biz, yakn uzak btn akrabalarmzla ilikilerimizi keserek ehadet etmi bulunuyoruz ki, bu zt
Allah'n Resldr!
Allah, onu yanndaki (Kur'n) ile gndermitir.
Kendisi asla yalanc deildir!
Getirdii Kur'n da, insan szne benzemez.
Reslullah (a.s.) hakknda seni tatmin edecek sz bizden alma isteine gelince:
Reslullah (a.s.) iin istediin sz al!" dedi.
Sonra da, Peygamberimiz (a.s.)a dnerek:
"Y Raslallah! Bizden, kendin iin, dilediin sz al!
Rabbin iin de, istediin art ko!" dedi.[33]
Abdullah b. Revha da:
"Kendin ve Rabbin iin, ne dilersen onu art kl!" dedi.[34]
Ber' b. Ma'rur'un Konumas
Ber' b. Ma'rur, Hz. Abbas'a:
"Sylediklerini dinledik!
Vallahi, kalblerimizde senin sylediinden bakas olsayd, muhakkak ki, biz onu sylerdik!
Fakat, biz ahde vefa ve sadkat gstermek, Reslullah (a.s.)n nnde canlarmz feda etmek
arzusundayz![35]
Bizler bol silahlara, savunma ve koruma gcne sahip kimseleriz!
Talara taptmz sralarda da byle idik!
Bugn; Allah, bizden bakalarnn gremedii eyleri bize grdrm ve Muhammed (a.s.) bizi daha
da glendirmitir!" dedi.[36]
Peygamberimiz (a.s.)n Konumas
Ensardan bazlar da, Hz. Abbas'a:
"Senin sylediklerini dinledik!" dedikten sonra, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Y Raslallan! Sen de konu!
Bizden, kendin iin, Rabbin iin, istediin sz al!" dediler.
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.) konutu ve Kur'n- Kerm okudu.
Onlar Allah'a davet ve slmiyete tevik etti.[37]
"Yce Rabbim iin artm;[38] sizden istediim,[39] O'na hibir eyi e ortak komakszn ibadet
etmeniz dir.[40]
Kendim iin artma,[41] isteime gelince:
Kendimi ve ashabm barndrmanz,
Bana ve ashabma yardmc olmanz,
Kendilerinizi savunduunuz, koruduunuz eylerden bizleri de savunup korumanzdr.[42]
Kadnlarnz ve ocuklarnz savunup koruduunuz eylerden beni de savunup koruyacanz
hakknda, sizinle bey'atyapaym!" buyurdu.[43]
Ber1 b. Ma'rur, hemen, Peygamberimiz (a.s.)n elini tutup:
"Olur! Seni hak din ve kitabla peygamber gnderen Allah'a andolsun ki; oluk ocuklarmz savunup
koruduumuz eylerden seni de koruyacaz!
Bizimle bey'atla y Raslallah!
Biz, vallahi, sava erleri ve silah erleriyiz!
Bu, bize ecdadmzdan miras kalmtr!" diyerek konuurken, Ebu'l-Heysem Malik b. Teyyihan szn
arasna girdi ve:
"Y Raslallah! Bizlerle o adamlar (Yahudiler) arasnda antlamalar, szlemeler var!
Biz, onlar, seninle yapacamz bu bey'atmzla kesip atm oluyoruz!
Allah seni muzaffer kldktan sonra, bizi brakp kavminin yanna dnmeyi arzu eder misin?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) glmsedi. Sonra da:
"Hayr! Benim kanm, sizin kannzdr!
Benim zimmetim, sizin zimmetinizdir!
Ben sizdenim! Siz de bendensiniz!
Ben, sizin savatnz kimselerle savarm!
Ben, sizin bartnz kimselerle barrm![44]
Sizlerden bana oniki nakb karnz ki, onlar kavimlerinin vekili, temsilcisi olsunlar!" buyurdu.
Bunun zerine, Medineli Mslmanlar, dokuzu Hazrec'den, de Evs'ten olmak zere, oniki nakb
(temsilci) kardlar.[45]
karlan Nakbler (Temsilciler)
Medinenlerin kard nakbler, Ensardan u kiilerdi:
1. Es'ad b. Zrre,
2. Sa'd b. Rebia,
3. Abdullah b. Revana,
4. Rfi1 b. Malik,
5. Bera1 b. Ma'rur,
6. Abdullah b. Amrb. Haram,
7. Ubde b. Smit,
8. Sa'd b. Ubde,
9. Mnzir b. Amr,
10. Useyd b. Hudayr,
11. Sa'd b. Hayseme,
12. Rifa b. Abdulmnzir.
Ka'b b. Malik, bu husustaki iirinde, Rifa b. Abdulumnzirln yerine, Ebu'l-Heysem Malik b. Teyyi h
an' g sterm i ti r.[46]
Peygamberimiz (a.s.), temsilcilere:
"Havarilerin sa b. Meryem iin kefillikleri gibi, sizler de kavminizin kefillerisiniz. Ben de,
Mslman olan kavmimin kefiliyim!" buyurdu. "Evet!" dediler.[47]
Es'ad b. Zrre:
"Evet y Rasulallah!" deyince, Peygamberimiz (a.s.):
"Sen de, kavminin temsilcisisin!" buyurdu.[48] Ve onu, oniki temsilcinin de temsilcisi yapt .[49]
Abbas b. Ubde'nin Bey'at Hakkndaki Aklamas
Medineli Mslmanlar Akabe'de geceleyin aa altnda[50] Peygamberimiz (a.s.)la bey'at-lamak
zere toplandklar zaman, Salim b. Avf oullarnn kardei Abbas b. Ubde:
"Ey Hazrec cemaat! Siz bu zt ile ne iin bey'atlaacanz biliyor musunuz?" diye sordu.
"Evet! Biliyoruz!" dediler.
Abbas b. Ubde:
"Sizler; insanlarn kzl ve kara derilileriyle savamak zere kendisi ile bey'atlaacaksnz!
Eer sizler karlaacanz musibetle mallarnz azald, erafnz ldrld zaman ona yardm
etmeyecek, kendisini muhaliflerinin eline brakacaksanz, vallahi, bu, dnyada da, hirette de
yzkarasdr! imdiden bundan vazgein!
Eer sizler kendisine vaadde bulunduunuz yardm, barndrma, muhaliflerinden koruma gibi eyleri
yerine getireceinize kani iseniz, mallarnzn azalmas ve erafnzn ldrlmeleri pahasna da olsa, onu
tutunuz ki, vallahi, bu, dnyada da, hirette de hayrldr!" dedi.[51]
Medineli Mslmanlar:
"Mallarmzn yok olma tehlikesine uramas ve erafmzn ldrlmeleri pahasna da olsa, bizler,
vereceimiz sz yerine getireceiz!" dediler ve Peygamberimiz (a.s.)a:
"Y Raslallah! Biz bu husustaki taahhdmz yerine getirirsek, bizim iin ne var?" diye sordular.
Peygamberimiz (a.s.):
"Cennet var!" buyurdu.[52]
Medineli Mslmanlardan Enes b. Sabit:
"Y Raslallah! Biz, kendilerimizi ve ocuklarmz savunup koruduumuz eylerden seni de
savunacak ve koruyacaz!
Bize ne var?" dedi.[53]
Dierleri de:
"Biz bu vazifemizi yerine getirirsek, bizim iin ne var?" diye sordular.
Peygamberimiz (a.s.):
"Cennet var!" buyurunca, Medineli Mslmanlar
"Kazanl bir alveri bu! Biz bundan ne cayarz, ne de caymak isteriz!" dediler.[54]
Bey'atn Nasl Yaplacann Aklan
Medineli Mslmanlar:
"Y Raslallan! Sana ne zerine ve nasl bey'at yapalm?" diye sordular.[55] Peygamberimiz (a.s.):
"Sizler;
Allah'tan baka hibir ilah olmadna, Benim Reslullah olduuma ehadette bulunmak, Namaz
klmak, Zekat vermek,
Emirlik iinde, ehil olanla ekimemek,[56] steklilikte isteksizlikte dinlemek ve boyun emek,
Darlkta ve varlkta geimlik salamak zere, yilii buyurmak, ktlkten sakndrmak zere,
Allah hakknda hibir knaycnn knamasndan ekinmeksizin konumak zere, Bana yardm etmek,
Yannza geldiim zaman, kendilerinizi, kadnlarnz ve ocuklarnz savunup koruduunuz eylerden
beni de savunup korumak zere, bana bey'at ediniz! Sizin iin Cennet var!" buyurdu.[57]
Es'ad b. Zrre'nin Bey'at Hakkndaki Son Uyars
Es'ad b. Zrre:
"Biraz msaade ediniz ey Yesribliler!
Bizler, ancak bu ztn Reslullah olduunu bilerek, develerimizin brlerini tepe tepe buraya gelmi
bulunuyoruz.
Bugn kendisini alp Medine'ye gtrmek, btn Araplardan ayrlmak, ayr ba ekmek ve neticede en
hayrllarnzn ldrlmesi ve sizlerin de kl darbeleriyle kesilip biilmeniz demektir!
Sizler bu husustaki taahhdnzde sebat edebilecek bir kavimseniz, ecriniz Allah'a aittir.
Eer sizler canlarnzdan korkar ve korkak bir kavimseniz, bunu aka bildiriniz ki, byle yapmanz
Allah katnda sizin iin bir mazeret saylabilir.[58]
Ey insanlar! Muhammed ((a.s.))'e ne zerine bey'at edeceinizi biliyor musunuz?
Siz, ona; Arap ve Arap olmayanlarla, btn cin ve insani ar topluluu ile savamak zere bey'at
edeceinizin farknda msnz?" diye sordu.
Medineli Mslmanlar:
"Biz, savaanlarla savarz, baranlarla barrz!" dediler.
Bunun zerine, Es'ad b. Zrre:
"Y Raslallah! Ko artk artn!" dedi.[59]
Medineli Mslmanlar:
"Ey Es'ad! Sen ekil artk aradan!
Vallahi, biz, bu bey'at hibir zaman terk ve iptal etmeyeceiz!" dediler.[60]
Hz. Abbas'n Konumas
Peygamberimiz (a.s.)n amcas Hz. Abbas, Medineli Mslmanlara:
"Sizler, u Haram olan ayda ve Haram olan ehirdeki taahhd ve zimmetinizle, Allah'a kar taah-hd
ve zimmette bulunmu oluyorsunuz.
Reslullaha yapacanz bey'afla, Allah'a bey'at etmi olacaksnz!
Allah, sizin Rabbinizdir.
Allah'n Eli, sizin elinizin zerindedir.
Allah, bu bey'anzla, sizin zerinize murkb ve vekildir" dedi.
Medineli Mslmanlar:
"Evet!" dediler.
Hz. Abbas:
"Allah'm! Sen, onlarn, u kardeimin olu hakkndaki taahhdlerini yerine getirecekleri, kendisini
koruyacaklar hususundaki szlerini iiten ve grensin!
Ey Allah'm! Kardeimin olu hakknda, onlar zerinde ahit ol!" dedi.
Medineli Mslmanlar:
"Y Raslallar! Sana bu istediini verdiimiz zaman bize ne var?" diye, tekrar sordular.
Peygamberimiz (a.s.):
"Allah'n honutluu ve Cennet var!" buyurdu.
Medineli Mslmanlar:
"Raz olduk ve kabul ettik!" dediler.[61]
Ebu'l-Heysem Malik b. Teyyihan'n Son Konumas
Ebu'l-Heysem Malik b. Teyyihan, arkadalarna:
"Sizler bu ztn Allah tarafndan size peygamber gnderildiine iman ve tasdikte bulunduunuzu
biliyorsunuz, deil mi?" diye sordu.
Medineli Mslmanlar:
"Evet! Biliyoruz!" dediler.
Ebu'l-Heysem:
Kendisinin Belde-i Haram'da oturduunu, doum yerinin de oras olduunu, ailesinin de Belde-i
Haram'da bulunduunu biliyorsunuz, deil mi?" diye sordu.
"Evet! Biliyoruz!" dediler.[62]
Ebu'l-Heysem:
"Ey kavmim! Bu, Allah'n Resldr! Ben onun doruluuna ehadet ediyorum!
Kendisi, bu gn, Allah'n Harem'inde, kavim ve kabilesinin himayesi altnda emniyet iinde
bulunmaktadr.
yi biliniz ki; Onu alp yannza gtrdnz zaman,[63] btn Araplar, sizi ondan dolay tekyaydan
oka tutacaklardr!
Allah yolunda savamak, mallarmz, oluk ve ocuklarmz kaybetmek gnlnzden kopuyor,
hounuza gidiyorsa[64]-ki, Allah katndaki sevab, canlarnzdan, mallarnzdan, oluk ve ocuklarnzdan
daha hayrl di r!-[65] kendisini yurdunuza davet ediniz!
nk, o, Allah'n gerek resldr!
Eer ileride ona yardm edememekten korkuyorsanz, imdiden, bundan geri durunuz![66]
Eer siz, onu alp gtrdkten sonra, zaman iinde bir gn yardmsz veya muhaliflerinin ellerine
brakacak olursanz, muhakkak, zerinize bel ker!" dedi.
Medineli Mslmanlarn hepsi:
"Hayr! Biz onu asla yardmsz ve yalnz brakmayacaz!
Her zaman vefa ve sadkatla kendisinin yannda bulunacaz![67]
Ey Ebu'l-Heysem! Bizim aramzla Reslullah (a.s.)n arasndan ekil de, ona bey'at yapalm!" dediler.
Ebu'l-Heysem:
"Bu hususta ona ilk bey'at yapacak kii benim!" dedi.[68]
Bey'atn Yapl
Hz. Abbas, Akabe'de geceleyin bir aacn altnda,[69] Peygamberimiz (a.s.)n elinden tutup, Medineli
Mslmanlar Peygamberimiz (a.s.)a birer birer bey'at ettirdi.[70]
Peygamberimiz (a.s.)n bey'atta yle buyurduu da rivayet edilir:
"Allah'a hibir eyi erik komayasnz!
Hrszlk etmeyesiniz!
ocuklarnz ldrmeyesiniz!
Uyduracanz bir yalanla kimseye iftirada bulunmayasnz!
Mruf olan hibir ite bana kar gelmeyesiniz!... diye sizden bey'at alyorum.
inizden kim ahdine vefa gsterir, sznde durursa, onun ecir ve mkfat Allah'a aittir.
Kim szn bozarak bunlardan birisini ilerde, bu yzden dnyada azaba urarsa, bu azab, onun iin
bir keffret ve temizlik olur.
lemi olduu suu Allah'n rtt kimsenin ii ise, Allah'a kalr. Allah dilerse ona azab eder,
dilerse onu affeder."[71]
Ebul-Heysem'in Bey'at:
Ebu'l-Heysem Malik b. Teyyihan:
"Y Rasulallah! srail oullarndan oniki nakb (temsilci) Musa b. mran'a ne zerine bey'at etti ise,
ben de sana onun zerine bey'at ediyorum" dedi.[72]
Abdullah b. Revha'nm Bey'at:
Abdullah b. Revha:
"Y Rasulallah! Oniki havari sa b. Meryem'e ne zerine bey'at etti ise, ben de sana onun zerine
bey'at ediyorum!" dedi. [73]
Es'ad b. Zrre'nin Bey'at:
Es'ad b. Zrre:
"Ben Allah'a bey'at ediyorum! Reslullah (a.s.)a bey'at ediyorum! Ahdimi yerine getirerek
tamamlamak, sana yardm hususundaki szm iimle gerekletirmek zere!" dedi. [74]
Numan b. Harise'nin Bey'at:
Numan b. Harise:
"Ben Allah'a bey'at ediyorum!
Y Rasulallah! Sana da bey'at ediyorum.
Allah yolunda azimli, sebatl ve devaml olmak, bu yolda yakn uzak gzetmemek zere![75]
stersen, vallahi, y Rasulallah! u Mina halkn da kltan geiririz!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben daha bununla emrolunmadm!" buyurdu.[76]
Ubde b. Samitin Bey'at:
Ubde b. Smit:
"Y Rasulallah! Allah yolunda hibir kmaycnm knamas beni tutmamak, alkoymamak zere, sana
bey'at ediyorum!" dedi. [77]
Sa'd b. Rebia'nm Bey'at:
Sa'd b. Rebia:
"Ben Allah'a bey'at ediyorum!
Y Rasulallah! Sana da bey'at ediyorum. Sana ve Allah'a hibir isyanda ve hibir yalanlamada
bulunmamak zere!" dedi.[78]
Peygamberimiz Afeyhisselamm ki K adnla Bey'at:
Peygamberimiz (a.s.) Akabe Bey'atnda yalnz iki kadna elini vermeyip;[79] "Gidiniz! Siz bey'at
etmi oldunuz!" buyurdu.[80]
Ber' b. Ma'rur'un Bey'at Kapan Konumas
Ber' b. Ma'rur, Allah'a hamd senda bulunduktan sonra:
"Hamdolsun Allah'a ki, Muhammed (a.s.) ile ve onun Allah'tan getirdikleriyle bize ikramda bulundu.
Bizler, slmiyete davet olunanlarn sonuncusu ve bu daveti kabullenenlerin ilki olup, Yce Allah'n
davetine icabet ettik, dinledik ve itaat ettik.
Ey Evs ve Hazrec cemaat! Allah, sizleri dini ile ereflendirdi.
Bunun krnesi olarak, dinlemek, boyun emek ve yardmlamak yolunu tutunuz! Allah'a ve Reslne
boyun einiz!" dedi ve oturdu.[81]
Hz. Abbas; Ensarn Peygamberimiz (a.s.)a gsterdikleri bu derin sevgi, sayg, ballk ve fedakrlk
karsnda ok duyguland ve babas Abdulmuttalib'in annesi Selm Hatunun, Amr b. Zeyd b. Adiyy b.
Neccar'n kz olduunu and.[82]
Akabe Bey'at zerine Koparlan lk
kinci Akabe Bey'atnn yaplp tatmamland srada idi ki,[83] Akabe'nin zerinden, eytan:
"Ey konak yerlerinde konaklayan halk![84] Ey Ehib (Cebacib=Mina) halk! [85] Ey Kurey cemaat!
[86] Mzemmem (yerilmi) olan ile yannda bulunan ve dinlerini deitirmi olanlarn sizinle savamak
zere toplanp szlemi olduklarndan haberiniz yok mudur?!" diyerek, keskin ve uzun bir lk kopard.
[87]
itilen sesin, Kurey mriklerinden Mnebbih b. Haccac'n sesine benzedii rivayet edilir.[88]
Peygamberimiz (a.s.):
"Bu ses sizi korkutmasn! Bu ses, ancak Allah dman blis'in, eytann sesidir![89] Bu, bn
Uzeyb'dir! Dinle ey Allah dman! Senin de hakkndan geleceim!" buyurduktan sonra, Medineli
Mslmanlara, "Hemen konak yerlerinize dalnz!" buyurdu.[90]
Abbas b. Ubde:
"Seni hak din ve kitabla peygamber gnderen Allah'a yemin ederim ki; dilersen, Mina halkn da
kltan geiririz!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), "Biz henz bununla emrolunmadk! Sizler imdi arlklarnzn yanna
dnnz!" buyurdu.
Medineli Mslmanlar konak yerlerine, arlklarnn yanna dnp, sabaha kadar uyudular.[91]
Kurey Mriklerinin Bey'at ini Soruturmalar
Sabahleyin, Kurey mriklerinin ulularndan bazlar, Medineli Mslmanlarn konak yerlerine
gelerek:
"Ey Hazrec cemaat! Bize erien habere gre, siz bizim sahibimizle konumusunuz. Kendisini
aramzdan karp yannza gtrmek istiyormusunuz!
Vallahi, Arap kabilelerinden, aramzda savaacamz ve size olduu kadar kin balayacamz hibir
kabile yoktur!" dediler.
Puta tapan ve olan bitenlerden haberleri olmayan Medinelilerden bazlar, Allah'a yemin ederek:
"Byle birey olmad ![92] Biz byle birey yapmadk![93] Biz byle birey bilmiyoruz!" dediler,
doru sylediler.
nk, onlarn olan bitenlerden haberleri yoktu.[94]
Medineli Mslmanlar ise, birbirlerine baktlar.
Kurey mrikleri, kalkp Abdullah b. beyy b. Sell'n yanna vardlar. Ona da ayn sz sylediler.
Abdullah b. beyy:
"Vallahi, bu ok byk bir itir![95] Her halde, bu, bo birey olsa gerek! Byle birey olmamtr!
[96]
Benim kavmim, bunun gibi bireyi bana danmadan yapmazlar. Ben byle bireyin olduunu
bilmiyorum.[97]
Ben Yesrib'de bile bulunsaydm, kavmim bunu bana danmadka yapmazlar!" dedi.[98]
Medineli Mslmanlar, sevinli ve honut olarak yurtlarna dnmek zere, Akabe'den ayrldlar.[99]
Arap haclar da, Mina'dan yurtlarna dalmaya baladlar.
Kurey mrikleri ise, Mekke'de, Akabe Bey'at iini soruturmaktan, aratrmaktan geri dur-madlar.
[100]
Bey'at iinin doru olduunu anlaynca.[101] Medine yollarndan, kesmedik yol brakmadlar.
Medineli Mslmanlar arayp bulmak iin, her tarafa birlikler saldlar.[102]
Ber' b. Ma'rur, Kurey soruturucular yanlarndan ayrlr ayrlmaz yola km, Batn- Ye'cec'de
Mslman arkadalarna kavumutu.[103]
Mriklerin Sa'd b. Ubde'yi Yakalamalar
Mriklerin takipileri Sa'd b. Ubde'ye[104] ve Mnzir b. Amr'a Ezhir mevkiinde yetitiler.
Mnzir b. Amfi yaka layam adl ar, kardlar.[105]
Sa'd b. Ubde'ye:
"Sen Muhammed'in dininde misin?" diye sordular.
"Evet!" deyince,[106] onun iki elini boynuna smsk baladlar.
Dve dve ve uzun sann pereminden eke eke, Mekke'ye getirip soktular.[107]
Kurey mriklerinden Ebu'l-Bahter, onu grnce:
"Yazk sana! Seninle Kurey'ten herhangi birisi arasnda bir himaye veya szleme yok mu?" diye
sordu.
Sa'db.Ubde:
"Evet, var! Vallahi, ben Cbeyr b. Mut'im'i de, Haris b. Harb'i de, memleketimizde ticaret yaparken,
hakszlk etmek isteyenlere kar korumutum" deyince, Ebu'l-Bahter:
"Yazk sana! Sen bu iki adamn ismini syleve aranzda olan anlat!" dedikten sonra, acele gidip,
onlar Kabe'nin yannda, Mescid'de buldu ve:
"Hazrec'den bir adam Ebtah'da dvlyor, o da, aranzdaki himayeden bahsediyor!" dedi.
"Kimmi o?" diye sordular.
Ebu'l-Bahter:
"Sa'd b. Ubde'dir!" deyince, onlar
"Vallahi dorudur! Biz tccar iken, onun memleketinde bize hakszlk etmek isteyenlere kar o bizi
korumutu" dediler. [108]
Cbeyr b. Mut'im ile Haris b. Harb, hemen gidip, Sa'd b. Ubde'yi hemehrilerinin ellerinden kur-
tardlar.[109]
Ensarn Sa'd b. Ubde'nin iini konumak iin topland srada, Sa'd b. Ubde yanlarna kageldi.
[110]
kinci Akabe Bey'atnda Bulunan Medineli Mslmanlarn simleri
Medineli Evs ve Hazreclerden olup, Akabe'de Peygamberimiz (a.s.)a bey'at eden yetmi erkek ile
iki kadnn isimleri ve kabileleri:
Evs b. Harise, b. Salebe, b. Amr, b. mirlerin Abdulehel oullarndan:
1. Useyd b. Hudayr,
2. Ebu'l-Heysem Malik b. Teyyihan,
3. Seleme b. Selme.
Harise b. Haris, b. Hazrec, b. Amr, b. Malik, b. Evs oullarndan:
4. Zuheyr b. Rfi'
5. Ebu Brde b. Niyar,
6. Nheyr b. Heysem.
Amr b. Avf, b. Malik, b. Evs oullarndan:
7. Sa'd b. Hayseme,
8. Rifa b. Abdulmnzir,
9. Abdullah b. Cbeyr,
10. Ma'n b. Adiyy,
11. Uveym b. Side,
Hazrec b. Harise, b. Salebe, b. Amr, b. mir, b. Neccar oullarndan:
12. Ebu Eyyub Halid b. Zeyd,
13. Muaz b. Haris,
14. Avf b. Haris,
15. Muavviz b. Haris,
16. Umre b. Hazm,
17. Es'ad b. Zrre.
Amr b. Mebzul, b. mir, b. Malik, b. Neccar oullarndan:
18. Sehlb.Atik.
Amr b. Malik, b. Neccar oullarndan:
19. Evs b. Sabit,
20. Ebu Talha.
Mazin b. Neccar oullarndan:
21. Kays b. Ebi Sa'saa,
22. Amr b. Gziyye.
Belharis b. Hazrec oullarndan:
23. Sa'd b. Rebia
24. Hrice b. Zeyd,
25. Abdullah b. Revha,
26. Beir b. Sa'd,
27. Abdullah b. Zeyd,
28. Halld b. Sveyd,
29. Ukbe b.mir.
Beyaza b. mir, b. Zurayk, b. Abdi Harise oullarndan:
30. Ziyad b. Lebid,
31. Ferve b. Amr,
32. Halid b. Kays.
Zurayk b. mir, b. Zurayk, b. Abdi Harise, b. Malik, b. Gadb, b. Cem, b. Hazrec oullarndan:
33. Rfi'b. Malik,
34. Zekvan b. Abdi Kays,
35. Abbd b. Kays,
36. Haris b. Kays.
Selime b. Sa'd, b. Ali, b. Esed, b. Sride, b. Tezid, b. Cem, b. Hazrec oullarndan:
37. Ber' b. Ma'rur,
38. Bir b. Ber1 b. Ma'rur,
39. Sinan b. Sayff,
40. Tufeyl b. Numan,
41. Ma'kl b. Mnzir,
42. Yezid b. Mnzir,
43. Mes'ud b. Yezid,
44. Dahhk b. Harise,
45. Yezid b. Haram,
46. Cebbar b. Sahr,
47. Tufeyl b. Malik.
Sevad b. Ganm, b. Ka'b, b. Selime oullarndan:
48. Ka'b b. Malik.
Ganm b. Sevad, b. Ka'b, b. Selime oullarndan:
49. Sleym b. Amr,
50. Kutbe b.mir,
51. Yezid b.mir,
52. Ebu'l-YeserKa'b,
53. Sayf b. Sevad (Esved).
Nbi b. Amr, b. Sevad, b. Ganm, b. Ka'b, b. Selime oullarndan:
54. Salebe b. Ganeme,
55. Amr b. Ganeme,
56. Abs b.mir,
57. Abdullah b. neys,
58. Halid b. Amr,
59. Haram b. Ka'b, b. Ganm, b. Ka'b, b. Selime oullarndan:
60. Abdullah b. Amr b. Haram,
61. Cabir b. Abdullah, b. Amr, b. Haram,
62. Muaz b. Amr, b. Cemh,
63. Sabit b. Ciz',
64. Umeyr b. Haris,
65. Hadc b. Selime,
66. Muaz b. Cebel.
Avf b. Hazrec oullarndan:
67. Ubde b. Smit,
68. Abbas b. Ubde,
Ebu Abdurrahman Yezid b. Salebe,
69. Amr b. Haris,
Salim b. Ganm, b. Avf, b. Hazrec oullarndan:
70. Rifa b. Amr,
71. Ukbe b. Vehb.
72. Side b. Ka'b, b. Hazrec oullarndan:
Sa'd b. Ubde,
73. Mnzir b. Amr.
Mazin b. Neccar oullar kadnlarndan:
74. mm Umre Nesbe binti Ka'b,
Selime oullar kadnlarndan:
75. mm Meni1 Esma binti Amr.[111]
Akabe Bey'atnda Bulunan Ensarn Muhacir Sayl
bn Abbas'a gre; Reslullah (a.s.)la Hz. Ebu Bekir ve Hz. mer nasl Mekkeli mrikler yznden
Medine'ye hicret ederek Muhacirlerden oldularsa, Ensardan olanlar da, irk yurdu olan Medine'den
Akabe gecesinde Reslullah (a.s.)m yanna gelmekle, Muhacirlerden olmulardr.[112]
Hz. Ebu Bekir de, Rum Kayseri Herakliyus'u slmiyete davet etmek zere,[76]
Hiam b. s el-Emev'yi,[77]
Nuaym b. Abdullah' ,[78]
Ubde b. Smit'i,[79]
Amr b.s',
Adiyy b. Ka'b'
gnderdi.[80] Gnderilen elilerden bazlar, bu husustaki anlarn yle anlatmlardr:
"Rum hkmdarn slmiyete davet edelim diye, hayvanlarmza binip yola ktk. Dmak'a vardk.
O zaman, am lkesi, Herakliyus adna, Cebele b. Eyhem'l-Gassn'nin idaresinde idi.
am'a girmek iin izin istedik, izin verildi.
Cebele, bize baknca, holanmad. Emretti, bir tarafa ekilip oturduk. Kendisi ise, zel minderde, ileri
gelen adamlaryla birlikte oturmakta idi.[81]
Bizimle konumak ve syleyeceklerimizi kendisine eritirmek zere, bize bir adam gnderdi.
'Vallahi, biz hibir zaman eli ile konumayz! Biz ancak hkmdara gnderildik!' dedik.[82]
Eli, gidip bunu anlatnca, Cebele oturduu minderden inip baka bir mindere oturdu.
Bizim yanna kadar gelmemize izin verdi.[83]
Cebele'nin zerinde kara, kaba bir elbise vard. [84]
evresine bakld zaman, hereyin de kapkara olduu grlyordu."[85] Cebeleye:
"Senin u kara, kaba giymenin sebebi nedir?" diye sorulunca,[86] Cebele:
"Sizi btn am'dan,[87] beldelerimden[88] karp giderinceye kadar, bunu adak olarak giyeceim ve
zerimden karmayacam!" dedi.[89]
slm elileri:
"Sen biraz yumuak davran ve acele etme![90]
Vallahi, sen u oturduun yerden bizi menedinceye kadar, biz onu muhakkak senden alacaz![91]
Vallahi, biz buray inaallah senden de, en byk kraldan da alacaz! Bunu, bize Peygamberimiz (a.s.)
haber verdi!" dediler.[92]
Cebele slm elilerinin konumak istediklerini konumalarna "Konuunuz!" diye izin verince,[93]
Hiam b. s konumaya balayp onu Allah'a imana davet etti,[94] slm iyete davet etti.[95]
Ubde b. Smit der ki:
"Biz, onu bylece Allah'a imana ve slmiyete davet ettikse de, hayra ermeyi kabul etmedi.[96]
Cebele:
'Demek, siz Smersnz ha?' dedi.
Ona:
'Smer, ne demek?' diye sorduk.
Cebele:
'Siz onlar deilsiniz!' dedi.
Ona:
'Ya kimlermi onlar?' diye sorduk.
Cebele:
'Onlar, geceleri namaz klan, gndzleri oru tutan bir kavimdir!' dedi.
Biz de:
'Vallahi, biz onlanz![97] Geceleri namaz klar, gndzleri oru tutarz1 dedik.[98]
Cebele:
'Sizin namaznz nasldr?' diye sordu.
Kendisine namazmz tarif ettik.[99]
Cebele:
'Sizin orucunuz nasldr?' diye sordu.
Ona orucumuzu da tarif ettik. [100]
Cebele bize daha baka eyler hakknda da sorular sordu.
Sorularnn cevaplarn verdiimiz zaman,[101] Allah bilir ki,[102] yzn kara brd, yz kapkara
oldu,[103] tencere karasna dnd.[104] Azarlandk.[105]
Bize:
'Kalkn!' dedi.[106]
Krala gnderilmemizi, adamlarna emretti.[107]
Bizi, eliler ve klavuzlarla birlikte Rum kralna yollad.[108]
Kostantiniyyeye [stanbul'a] yaklatk.[109] ehrin kapsna vardk.[110] Hayvanlarmzn zerinde
olduumuz halde, sarklarmz ve kllarmz dzenledik.[111]
Bizimle birlikte gelen eli:
'u hayvanlarnz kraln ehrine sokulmaz![112]
Size, isterseniz katrlar, isterseniz eerli ve uysal atlar getireyim,[113] getirelim.[114] Sizi eerli,
uysal atlara ve katrlara bindirelim.[115]
Eerli uysal atlar ve katriar getirinceye kadar, siz burada durup bekleyin' dedi. [116]
Biz:
'Hayr![117] Vallahi, biz bulunduumuz gibi,[118] hayvanlarmzn zerinde olmadka,[119] buraya
girmeyiz!' dedik.[120]
Kaysere:
'Onlar ehre atlar ve katrlar zerinde girmeyi kabul etmiyorlar!?' diye haber gndendiler.[121]
Kayser 'Onlarn yollarn an!'[122] diyerek ehre hayvanlarmzn zerinde girmemize emir,[123]
izin verince,[124] hemen kllarmz kuandk, hayvanlarmza bindik.[125]
Sarklarmz sarnm, kllarmz kuanm olarak, hayvanlarmzn zerinde ehre girdik.[126]
Kostantiniyye (stanbul) halk, bizi byle, sarklarmza sarnm, kllarmz kuanm olduumuz
halde hayvanlarmzn zerinde grnce, ardlar.[127]
Kayserin saraynn kapsna kadarvardk.[128]
Hayvanlarmz sarayn duvarnn dibinde hdrdk.[129]
Kayser o srada saraynn yksek bir odasnda oturuyor ve bize bakyor, yannda da kumandanlar ve
Rum ileri gelenleri bulunuyordu.
Bamz kaldrp yksek sesle:
'L ilahe illallhu vallhu ekber!' diyerek tekbir getirdik.
Allah bilir ki, btn saray, rzgrn hurma aacn sallad gibi sallandn[130]
Kayser, bize:
'Dininizi[131] bana byle[132] kapmda[133] aklamanz sizin iin uygun deildir!1 diyerek acele
haber gnderdii gibi;
'eri girin!' diye de haber gnderdi.[134]
Kayserin yanna girdik.[135]
Kayser, kendisine mahsus yksek bir minderde oturuyordu. Meclisindeki, evresindeki herey krmz,
zerindeki elbise de krmz idi.
Kumandanlar ve Rum ileri gelenleri de yannda bulunuyordu.[136]
Kendisine sylemek istediimiz eyi eliye sylememizi isteyince:
'Hayr! Vallahi, biz eli ile konumayz!
Biz, ancak krala gnderildik!
Eersen bizim seninle konumamz istiyorsan, bize izin ver, seninle konualm' dedik.[137]
Selam vermeden, yanna girdik.[138]
'L ilahe illallah!' dedik.
Allah bilir ki, saray salland!
Hatta, Kayser ve adamlar, balarn kaldrdlar.[139]
O srada, Kayserin yannda, ak ve gzel Arapa bilen bir adam bulunuyordu.[140]
O, bize:
'Oturunuz!1 diye iaret edince, bir tarafa ekilip oturduk.[141]
Kayser, glerek: [142]
'Beni aranzdaki selamla selamlamaktan sizi meneden nedir?[143]
Peygamberinizi selamladnz selamla beni selamlamaktan sizi men eden nedir?1 diye sordu.[144]
'Sizin beni aranzdaki selamnzla selamlamanz gerekmez mi idi?1 dedi.[145]
Ona:
'Bizim seni aramzdaki selammzla selamlamamz sana, senin selamlandn selamla selamlamamz
da bize hell olmaz![146]
Ne bizim peygamberimizi selamladmz selamla seni selamlamamz sana hell olur, ne de senin
selamlandn selamla seni selamlamamz bize hell olur' dedik.[147]
Kral:
'Sizin aranzdaki selamnz nasldr?1 diye sordu.[148]
'Esselm aleyke'dir!'[149]
'Esselm aleykm'dr![150] Cennetliklerin selamdr' dedik.[151]
Kral, bize:
'Siz peygamberinizi de mi bununla selamlarsnz?1 diye sordu.
'Evet!' dedik.[152]
Kral:
'Hkmdarlarnz nasl selamlarsnz?' diye sordu.
'Bununla selamlarz1 dedik.[153]
Kral:
'Size verilen selama da m bununla karlk verirsiniz?' diye sordu.
'Evet,[154] bununla![155] Byle! dedik.[156]
Kral:
inizden, peygamberinize herhangi bir eyde vris olan var m?' diye sordu.
'Yoktur! Bir kimse, lnce vrisini veya yaknn brakr; vrisi veya yakn, ona vris olur. Fakat,
Peygamberimize bizden, hibir eyde vris olan olmamtr!' dedik.[157]
Kral:
'Hkmdarnzda da, hal byle midir?' diye sordu.
'Evet!' dedik.[158]
Kayser:
'Sizi katnzda, en byk kelmnz nedir?' diye sordu.[159]
'L ilahe illallh![160] L ilahe illallhu vallhu ekber!' dedik.[161]
Deyince, saray tekrar salland!
Kayser gzlerini at, tavana doru bakt ve:
'Siz bu kelimeyi syleyince, oda salland ha?!' dedi.
'Evet!' dedik.[162]
Kayser:
'Siz bunu dmanlarnzn beldelerinde sylediiniz zaman, tavanlar sallanr m?' diye sordu.
'Hayr!' dedik.
Kayser:
'Siz bunu kendi beldelerinizde syleyince, tavanlarnz sallanr m?' diye sordu.
Biz:
'Hayr! Biz bunun byle yaptn hi grmedik! O bu eyi ancak senin yannda yapt.[163] O, bize
tten baka birey olamaz!' dedik.
Kayser, yannda oturanlara dnerek: [164]
'Ne gzel doru sz!' dedi[165] ve:
'Siz, ehirleri fethettiiniz sralarda ne dersiniz?' diye sordu.
'L ilahe illallhu vallhu ekber, deriz' dedik.
Kayser:
'L ilahe illallah dediinizde,[166] O'nunla birlikte ortak yok![167] O'nunla birlikte hibir ey yok;
[168]
Vallhu ekber dediinizde de, Allah hereyden byktr![169] O'ndan daha byk birey yok! Onun
eni boyu yok,[170] demek istiyorsunuzdur herhalde?1 dedi.
'Evet!' dedik.[171]
Kayser bize birtakm eyler daha sorduktan ve cevaplarn aldktan sonra:
'Sizin namaznz ve orucunuz nasldr?' diye sordu.
Bunlar da kendisine anlattk.[172]
Kayser bizim gzel, byk bir yerde arlanmamz iin, ilgililere emir verdi ve bize de: 'Kalknz!'
dedi.[173]
Orada gn kaldk.[174]
Kayserin, sabah ve akam, bize ltuf ve ikramlar geldi.[175]
Kayser geceleyin bize haber gnderdi. Yanna girdik. Kendisinin yannda hi kimse yoktu.[176]
Kayser oturmamz emretti, oturduk. [177]
Kendisine sylemi olduumuz szleri tekrarlamamz istedi, onlar tekrarladk. [178]
Kayser hizmetisini arp ona birey syledi.
Hazrlatt ,[179] byk ve altn ilemeli, dr tke ekmece gibi bireyi getirtti.
ekmecenin birok kk ve kilitli gzleri vard. [180]
Kayser, gzlerden birisini at. Oradan, siyah ipekli bir bez paras karp yayd.
Bezin zerinde, ak benizli, yz ayn ondrd gibi parlak,[181] uzun boylu, ok sal,[182] sa iki
blk halinde rgl,[183] byk gzl,[184] uzun boyunlu, [185] kaln baldrl,[186] sakalsz[187] bir
insan resmi vard.
Kayser, bize:
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu. Biz:
'Hayr!' dedik. Kayser:
'Bu, dem'dir!1 dedi. Onu kard yere koydu.
Sonra, baka bir gz at. inden siyah ipekli bir bez paras karp yayd. zerinde, ak benizli,
[188] ok sal, hznl, kederli, gzel yzl,[189] gzel sakall,[190] byk bal, kvrck sal, kaln
baldrl, gzlerinde krmzlk bulunan,[191] byk gzl, iki omzunun aras geni olan[192] bir insan
resmi vard.
Kayser, bize:
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu.
Biz:
'Hayr!' dedik.
Kayser:
'Bu, Nuh'tur!' dedi.[193]
Kayser, onu da kard yere koydu.
Sonra, baka bir gz at. Gzn iinden, siyah ipekli bir bez paras karp yayd. Bezin zerinde, ak
tenli, ak sakall,[194] ak sal, gzel gzl, ak alnl, uzunca yanakl,[195] gzel yzl,[196] glmser
gibi bir ztn resmi vard.
Kayser, bize:
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu.
Biz:
'Hayr!' dedik.
Kayser:
'Bu, brahim'dir!' dedi.[197]
Kayser onu da kard yere koydu.
Sonra, baka bir gz at. Gzn iinden, siyah ipekli bir bez paras karp yayd.
Bezin zerine, aktenli bir insan resmi izilmi olup,[198] Peygamberimiz Muhammed (a.s.)a gre
izilmiti.[199]
Ona baknca,[200] kendi kendimize:
'Peygamberimiz Muhammed (a.s.)![201] Vallahi, Reslullah (a.s.)!'[202] dedik[203] ve aladk.[204]
Kayser 'Size ne oluyor?![205] Siz bunu tanyor musunuz?' diye sordu.[206]
Biz:
'Evet![207] Bu, bizim peygamberimiz Muhammed (a.s.)n resmidir!' dedik.[208]
Kayser:
'Size Allah adna,[209] dininiz adna and veriyorum![210] Bu, sizin peygamberinizin resmidir' dedi.
Biz:
'Evet! Bu, peygamberimizin resmidir![211] Allah ve dinimiz adna yemin ederiz ki; bu, peygamberim-
izdir![212]
Sanki onu sa olarak grr gibiyiz![213]
Sanki ona sa olduu halde bakyor gibiyiz!1 dedik.[214]
Allah bilir, Kayser ayaa kalkt, sonra oturdu ve:
'Allah akna! Bu, gerekten o mudur?' dedi.
Biz:
'Evet! Gerekten odur. Sanki biz ona bakyor gibiyiz!1 dedik.
Kayser ona bir mddet bakt durdu.[215]
Sonra da:
'Bu resim, gzlerin en sonuncusunda idi. Fakat, ben onun zerinizde ne etki yapacan[216] bileyim,
[217] greyim diye, karp gstermekte acele ettim1 dedi. Sonra da, onu kard yere koydu."[218]
Peygamberimiz (a.s.)n ekil ve emaili
Hz. Ali'nin bildirdiine gre, Peygamberimiz (a.s.):
Ne yle uzun boylu, ne de ksa olmayp, uzuna yakn orta boylu idi.
Kendisinin el ve ayak parmaklan kalnca,
Ba, vcut yapsyla dengeli biimde, byke idi.
Omuzlan, dizleri ve bilekleri kemikli idi.
Sa ne kvrck, ne de dzd.
Sakal sk idi.
Yz uzunca idi.
Boynu uzundu, gm gibi ak ve parlakt.
Teni krmzyla kark ak ve pembe idi.
Gzleri byke idi.
Gzbebeklerinin siyah, pek siyaht.
Gzlerinin beyaznda biraz krmzlk vard.
Kirpikleri sk ve uzundu.
Vcudu ne zayf, ne de imand.
ki kreinin aras enli idi.
Omuz kreklerinin arasnda peygamberlik mhr vard.
Peygamberimiz (a.s.) birdenbire grenler, onun vakar ve manev heybetinden sarslrlar, kendisini
yakndan tanynca da, ona en derin sevgi ve sayg ile balanrlard.
Kendisinin yce haslet ve meziyetlerini anlatmak isteyen kimse:
'Ben, ne ondan nce, ne de sonra, onun bir benzerini daha grmedim!' demekten kendini alamazd.
[219]
Peygamberimiz (a.s.)n vey olu Hind b. Ebi Hle'ye gre:
Reslullah (a.s.)n yz ayn ondrd gibi parlard.
Sa kendiliinden ikiye ayrlp yanlarna dklrse, onlar birietirmezdi. Birletiklerinde de onlar
ayrmaz, olduklar gibi brakrd.
San uzatt zaman, sa kulaklarnn memesini aard.
Aln ak ve geniti.
Kalar uzun ve kavisli idi.
Kalarnn ular ince, aralar ok yaknd, fakat atk deildi.
ki kann arasnda bir damar vard ki, kzgnlk zamannda kabanr, grnrd.
Bumunun iki ka arasnda balad yer ykseke, bumunun ucu da ince idi. Bumundaki lllk ve
denklik, dikkat edenlerin gznden kamazd.
Bumunda ayr bir parlaklk da vard.
Dier sahabilerin anlattklarna gre de:
Peygamberimiz (a.s.)n yanaklan dzd, yumru deildi.
Dileri inci taneleri gibi idi.
Btn uzuvlar (organlar) dzgnd.
Kam ve gs bir dzeyde idi, kk deildi.
Vcudu kll deildi. Yalnz, omuz balarnda, pazularnda biraz kllar vard.
Bilek kemikleri uzun, el ayalan geniti.
Ayaklarnn alt dz deil, ukurca idi.
Ayaklar hafif etli idi.
Ayaklarnn zerine su dkld zaman, etrafa yaylirdi. [220]
Reslullahn yz ve sesi ok gzeldi.[221]
Sanki, yznde gne aland.[222]
mm Ma'bed'in bildirdiine gre:
Peygamberimiz (a.s.)n gz, Kudretten srmeli idi.
Sustuu zaman, kendisinde, bir vakar ve arballk; konutuu zaman da, gleryzllk grnrd.
Szleri, sanki dizilmi birer inci gibi, azndan tatl tatl dklrd.
Sz ak, ve hak ile btl arasn ayrc olup; ne acizlik saylacak derecede az, ne de bo ve gereksiz
saylacak derecede oktu.
Kendisi, eki ve ask suratl deil, gleti.[223]
slm elileri, Kayserin saraynda grdkleri peygamber resimleri hakkndaki anlarn anlatmaya
yle devam etmilerdir:
"Kayser ekmeceden baka bir gz at ve iinden siyah ipekli bir bez paras kard.[224]
Bezin zerinde, esmer tenli,[225] kaba sakall,[226] ukur gzl, dudaklarn bzm, yzn ekitmi,
[227] kvrck sal, sert ve hiddetli bakl, fkeli bir insan resmi vard.[228]
Kayser, bize:
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu.
Biz:
'Hayr!' dedik.
Kayser:
'Bu, Musa'dr!' dedi.[229]
Musa (a.s.)n yannda, ona benzeyen ve fakat, bann sa yal, geni alnl, gznn siyahnda
bumuna doru ak klik bulunan bir insan resmi vard.
Kayser, bize:
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu.
'Hayr!' dedik.
Kayser:
'Bu, Harun b. mran'dr!' dedi.
Sonra, onu eski yerine kaldrp, ekmeceden baka bir gz at ve iinden beyaz ipekli bir bez paras
kard ki, zerinde esmer tenli, dz sal, orta boylu,[230] gzel yzl, fkeli gibi[231] bir insan resmi
vard.
Kayser:
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu.
'Hayr!' dedik.
Kayser:
'Bu, Lttur!' dedi.
Kayser baka bir gz ap, iinden beyaz ipekli bir bez paras kard ki, zerinde krmzya alar ak
tenli, seyrek sakall, ince burunlu, gzel yzl bir insan resmi vard.
Kayser, bize:
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu.
'Hayr!' dedik.
Kayser:
'Bu, shaktr!1 dedi.
Sonra, baka bir gz ap, iinden beyaz ipekli bir bez paras kard ki, zerinde shak (a.s.)n
resmine benzeyen, fakat alt dudanda bir ben bulunan bir insan resmi vard.
Kayser, bize:
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu.
'Hayr!' dedik.
Kayser:
'Bu, Ykub'dur' dedi.
Sonra, baka bir gz ap, iinden siyah ipekli bir bez paras kard ki, zerinde krmzya alar ak
tenli, gzel yzl, ince burunlu, gzel boylu, yznde nur ykselen, huuu yznden belli olan bir insan
resmi vard.
Kayser, bize:
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu.
'Hayr!' dedik.
Kayser:
'Bu, sizin peygamberinizin atas smail'dir!1 dedi.
Sonra, baka bir gz ap, iinden beyaz ipekli bir bez paras kard ki, zerinde dem (a.s.)n
resmini andran, ak tenli, yz gne gibi parlayan bir insan resmi vard.
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu.
'Hayr!' dedik.
Kayser:
'Bu, Yusuf'tur!' dedi.[232]
Sonra, baka bir gz ap, iinden siyah ipekli bir bez paras kard ki, zerinde kaln baldrl, uzun
bacakl, at stnde bir insan resmi vard.
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu.
'Hayr!' dedik. Kayser:
'Bu, Sleyman b. Davud'dur!' dedi.[233]
Kayser, en sonra, bir gz ap, iinden siyah ipekli bir bez paras kard ki, zerinde ak tenli,
simsiyah sakall, ok sal, gzel gzl ve gzel yzl,[234] ak ve geni alnl [235]elinde asa, srtnda
softan kaftan bulunan[236] bir gen insan resmi vard.
Kayser, bize:
'Bunu tanyor musunuz?1 diye sordu.
'Hayr!' dedik.
'Bu, sa b. Meryem'dir!1 dedi.[237]
Onu da kard yerine koyduktan sonra, vazifeliye emredip, ekmeceyi bulunduu yerine kaldrt-tl .
[238]
Kaysere:
'Grm olduumuz resmin Peygamberimiz (a.s.)n resmi olduunu-kendisini salnda grm
bulunduumuz iin-tandk. teki resimlerin-kendilerini grmediimiz hal de-kimlere ait olduklarn nasl
bilelim, tanyalm?[239]
Peygamberler (a.s.)lara ait olmak zere izildiklerini anladmz bu resimlerden, Peygamberimiz iin
izilenin, kendisi gibi olduunu grdk.[240]
Bunlar size nereden geldi?!' dedik.[241]
Kayser:
'dem, ocuklarndan gelecek peygamberleri gstermesini, Rabbinden dilemiti.[242]
Allah da, dem'e, onlarn suretlerini indirdi.
Bunlar, dem'in, gnein batt yerdeki hazinesinde bulunuyordu.[243]
Zlkameyn, onu gnein batt yerdeki yerinden karp Danyal'a verdi.[244]
Danyal da, o suretlere gre, bu suretleri[245] ipek bezler zerine[246] aynen tasvir etti, geirdi.
te, bunlar, Danyal'n izdii suretlerdir.[247]
Bu resimler, tevars yoluyla krallardan krallara gee gee, bana kadar gelmitir!' dedi.[248]
Bunun zerine, Kayseri slmiyete davet ettik.[249]
Kayser:
'Vallahi, nefsim mlk ve saltanatmdan aynlmaklm ho karlasayd,[250] dininiz zere[251] size
tbi olmay[252] ne kadar arzu ederdim ![253]
Fakat, nefsim ho karlamyor!' dedi.[254]
Bize gzel hediyeler verdi.[255] Sonra, dnmemize izin verdi,[256] dndk.[257]
Ebu Bekir'in yanna vardk.[258] Ona, grdmz eyleri, Kayserin bize syledii szleri,[259] bize
gsterdii yaknl[260] anlatnca, Ebu Bekir alad ve Kayser hakknda:
'Miskin (zavall)! Yce Allah onun hakknda hayr dileseydi, muhakkak yapard' dedikten sonra:
'Reslullah (a.s.) bize haber verdi ki; onlar (Hristiyanlar) ve Yahudiler, Muhammed (a.s.)n na'tini,
[261] yanlarnda,[262] yanlarndaki Tevrat ve ncil'de[263] bulmulardr.[264] Yce Allah da:
'Onlar, yanlarndaki Tevrat ve ncil'de yazl bulacaklar o mm neb olan Resle tbi olanlardr.
O, kendilerine iyilii emr ve onlar ktlkten nehy ediyor, onlara temiz eyleri hell, murdar eyleri
de zerlerine haram klyor. Onlardan, aryklerini, srtlarnda olan zincirleri indiriyor.
te, ona iman edenler, onu tazim edenler, ona yardm edenler ve ona indirilmi olan, yannda bulunan
Nur^a tbi olanlar! Onlar, selmete erenlerin ta kendileridir!' [A'rf: 157] buyurmutur' dedi."[265]
Mekke'nin Mslmanlardan Boal ve Hz. Ebu Bekir'in Hicrete Hazrlan
Mslmanlardan kimisi Habe lkesine, kimisi de Medine'ye hicret etmiti. Mekke'de, mriklerin
hapsettikleri[266] veya zorla dinlerinden dndrdkleri,[267] veya hasta, ya da hicret etmekten ciz[268]
kimseler ile birlikte, hemen hemen, Peygamberimiz (a.s.)dan, Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ali'den baka erkek
kimse kalmam iti.[269]
Hz. Ebu Bekir sk sk hicret iin izin istedike, Peygamberimiz (a.s.):
"Hele acele etme bakalm. Belki Allah sana bir sahib hazrlar!" buyurur, Hz. Ebu Bekir de
Peygamberimiz (a.s.)a hicret arkada ve yolda olmay umard.[270]
Hz. Ebu Bekir Medine'ye hicrete hazrlannca da, Peygamberimiz (a.s.) ona:
"Sen biraz sabret! Bana da hicrete izin verileceini umuyorum!" buyurdu.[271]
Hz. Ebu Bekir:
"Ey Allah'n Peygamberi![272] Babam, anam sana feda olsun! Sen bunu umuyor musun?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Umuyorum" buyurunca, Hz. Ebu Bekir, Peygamberimiz (a.s.)a arkada olmak iin, kendisini
hicret etmekten alkoydu.[273]
Buna bir hazrlk olmak zere de,[274] Hurey[275] veya Kueyr[276] oullar develerinden, sekiz
yz dirheme[277] satn ald iki deveyi[278] evde semr aacnn yaprayla drt ay[279] besledi.[280]
Kurey Mriklerinin Peygamberimiz (a.s.) ldrmeyi Kararlatrmalar
Kurey mrikleri Peygamberimiz (a.s.)a baka yerlerden birtakm sahabiler ve yardmclar ktn,
Mekkeli sahabilerin[281] oluk ocuklaryla birlikte Medine'ye, sava ve hazrlkl Evs ve Hazrec
kabilelerinin[282] yanna gittiklerini grdkleri[283] ve orada konuklanp korunduklarn[284]
rendikleri zaman, Peygamberimiz (a.s.)n da onlarn yanna gideceini[285] ve kendileriyle
savaacan[286] anladlar ve korktular;[287] Dr'n-Nedve'de toplandlar.[288]
Dr'n-Nedve'de Toplanan Mriklerden Balcalar
Abduems oullarndan:
1. Utbe b. Rebia,
2. eybe b. Rebia,
3. Ebu Sfyan Sahr b. Harb
Nevfel b. Abdi Menaf oullarndan:
4. Tuaym b. Adiyy,
5. Cbeyr b. Mut'im (veya Habib b. Mufim),
6. Haris b. mir b. Nevfel.
Abduddar b. Kusayy oullarndan:
7. Nadr b. Haris
Esed b. Abduluzz oullarndan:
8. Ebu'l-Bahter b. Hiam,
9. Zem'a b. Esved, b. Muttalib (veya Rebia b. Esved)
10. Hakm b. Hizam.
Mahzum oullarndan:
11. Ebu Cehil Amr b. Hiam.
Sehm oullarndan:
12. Nbeyh b. Haccac,
13. Mnebbih b. Haccac.
Cumah oullarndan:
14. meyye b. Halef.
Toplantya bunlarla ve bunlardan bakalaryla birlikte gelen Kurey mrikleri sayszd.[289]
Rivayete gre, saylar yz bulmu;[290] Kurey mriklerinin gr ve rey sahiplerinden, toplantya
gelmeyen kimse kalmam;[291] ancak, alnacak karardan haberleri olmasn diye, toplantya Him
oullar ailesinden kimse alnmamt.[292]
Necidli Olduunu Syleyen Bir ahsn Toplantya Katl
Kurey mrikleri Peygamberimiz (a.s.)n iini konumak zere belirledikleri gnn sabahnda Dr'n-
Nedve'de toplanmaya baladklar srada idi ki, zerine kaln bir elbise giyinmi bir eyhin kapda dikilip
durduunu grdler ve:
"Kim bu eyh?" diye sordular.
eyh:
"Necid halkndan bir eyh! Onun [Peygamber (a.s.)] iin hazrlandnz iitip, yannzda bulunmak ve
konumalarnz dinlemek zere gelmi bulunuyor. Kendisi, gr ve tlerini sizden esirgemeyeceini
umuyor!" dedi.
"Olur! Gir, ieri!" dediler.
O da, onlarla birlikte ieri girdi.
Tehis ve tasvir edildii gibi, bu, Necidli eyh suretine girmi bir eytand.[293]
Peygamberimiz Aleyhinde Yaplan Konumalar ve Verilen Korkun Karar
Kurey mrikleri Peygamberimiz (a.s.) hakknda birbirlerine:
"Bu adamn ii, grm olduunuz gibi, yaygn bir hale gelmi bulunuyor.
Biz, vallahi, onun, bizden olmayan tbileriyle zerimize yrmeyeceinden emin deiliz!
O halde, onun hakkndaki grlerinizi birletiriniz!" dediler.
Aralarnda grmeye, konumaya baladlar.
lerinden birisi,[294] Ebu'l-Bahter[295] veya Hiam b. Amr[296]
"Onu zincire vurarak hapsediniz ve zerinden kapy kilitleyiniz! Sonra, ondan nce geen Zheyr,
Nbiga ve onlardan da nce gemi olan airlerin balarna gelen akbet gibi bir akbetin bunun da bana
gelmesini, lmesini bekleyiniz!" dedi.
Necidli eyh:
"Hayr! Vallahi bu sizin iin yerinde bir gr deildir:
Vallahi, dediiniz gibi onu hapsedecek olursanz, kendisinin ii kilitlediiniz kapnn arkasna kar,
ashabna ular, hemen zerinize yryp onu elinizden eker alrlar, sonra da size galebe alacak, hakim
olacak kadar oalrlar.
Bu, sizin iin, yerinde bir gr deildir. Siz bundan bakasn dnmeye baknz!" dedi.[297]
Toplandakiler:
"eyh doru sylyor!" dediler.[298]
Tekrar dnmeye ve konumaya baladlar.
lerinden birisi,[299] Ebu'l-Bahter[300] veya Ebu'l-Esved Rebia b. Amr:[301]
"Onu aramzdan karalm, yurdumuzdan srelim. O, bizden knca, vallahi, nereye giderse gitsin!
Nereye derse dsn! Nemize gerek! O bizden uzak olunca, biz ondan kurtulunca, iimiz dzelir,
lfetimiz de olduu gibi devam eder" dedi.
Necidli eyh: "Hayr! Vallahi, bu da sizin iin yerinde bir gr deildir! Siz onun sznn gzel,
konumasnn tatl olduunu, getirdii eylerle insanlarn kalblerine hakim olup durduunu grmyor
musunuz? Vallahi, siz bu dediinizi yapacak olursanz, onun Araplardan bir kabilenin yannda
yerlemeyeceinden ve onlar hkm altna alp kendisine tbi klmayacandan ve onlarla birlikte
zerinize yryp sizi beldelerinizde tepelemeyeceinden, iinizi elinizden almayacandan, size
istediini yapmayacandan emin olamazsnz! Siz, onun hakknda, bundan baka bir tedbir dnnz!"
dedi. [302]
Mrikler:
"Vallahi, eyh doru sylyor!" dediler. [303]
Ebu Cehil:
"Vallahi, benim onun hakknda, sizin daha dnmediiniz, dile getirmediiniz bir grm var!" dedi.
"Ey Hakem'in babas! Nedir o gr?" diye sordular.
Ebu Cehil:
"Benim grm: imizdeki her kabileden, gl, kuvvetli, z gz pek, erefli, soylu birer delikanl
alalm. Sonra, onlardan her birine keskin birer kl verelim. Onlar gidip, ellerindeki kllarla hepsi
birden tek adamn vuruu gibi vurup, onu ldrsnler! Bylece ondan kurtulalm, rahata kavualm!
Delikanllar bunu bu ekilde yapnca, onun kan btn kabilelere dalm, dm olur! Abdi Menaf
oullar ise, btn kabilelerle savamaya g yetiremezler, bizden diyet almaya raz olurlar. Biz de, Abdi
Menaf oullarna onun diyetini deriz!" dedi.
Necidli eyh:
"te, yerinde sz bu adamn szdr! Bu yle bir grtr ki, ondan baka, yerinde bir gr yoktur!"
dedi.
Bunun zerine, mrikler Ebu Cehil'in gr zerinde birlemi olarak daldlar. [304]
Be kabileden hemen be cellat seilip, ellerine birer keskin kl verildi. [305]
Suikast Hadisesinin Kur'an- Kerm'de Anl
Yce Allah, Peygamberimiz (a.s.)a, Kurey mrikleri tarafndan hazrlanan suikast da, Kur'n-
Kerm'de yle aklar:
"Hani, bir zamanlar o kfredenler seni tutup balam alan, yahut ldrmeleri, ya da (yurdundan) zorla
srp karmalar iin sana tuzak kuruyorlard.
Onlar bu tuza kurarlarken, Allah da onun karln yapyordu. Allah tuzak kuranlara mukabele
edenlerin hayrl s di r." [306]
"Yoksa 'O bir airdir. Biz, ona da zamann, lm musibetinin gelmesini gzlyoruz!1 mu diyorlar?"
[307]
gece bekledikleri halde, Hz. Ebu Bekir'in ev halk da,[222] Kurey mrikleri de, Peygamberimiz
(a.s.)n nereye doru gittiini ve halen nerede olduunu bilmiyorlard.
Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ebu Bekir ve arkadalar, Sal gn Kudeyd'de bulunduklar srada idi ki,
[223] cinlerden bir adam,[224] Arapa baz beyitler okuyarak Mekke'nin aa tarafndan yukar taraflna
doru gitti.
Halk da, kendisini grmedikleri halde, onun sesini takip ederek Mekke'nin yukarsna doru gittiler.
Okunan beyitlerde, zetle, Peygamberimiz (a.s.)la arkadann mm Ma'bed Hatunun adrnda
dinlendikleri anlatlyor, mm Ma'bed'in iyilii vlyordu.[225]
Kurey mrikleri cinden mm Ma'bed'in adn iitince, mm Ma'bed'in adrna vardlar.
Ona:
"Sen Muhammed'i grdn m? Kendisinin ekil ve emaili yle yledir!" diyerek Peygamberimiz
(a.s.) tarif ettiler ve sordular.
mm Ma'bed:
"Ben sizin sylediiniz eyleri bilmiyorum.
Ancak, bana bir konuk urayp, ksr koyundan bol st sad!" dedi.
Kurey mrikleri:
"te, biz de onu soruyor ve bulmak istiyoruz!" dediler ve hemen aramaya gittiler.[226]
Srka b. Malik b. Cu'um'un Peygamberimiz (a.s.) Takip Edii ve Eman Dilemek
Zorunda Kal
Kurey mriklerinin saldklar eli Mdlic oullar yurduna vanp, Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ebu
Bekir'den her birini ldren veya esir eden kimseye mkfat olarak birer diyet (yzer deve) verileceini
duyurmutu.[227] Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ebu Bekir de, o gn, Sal gn, Mdlic oullarnn yurdu
olan Kudeyd'e ulam bulunuyorlard. [228] Srka b. Malik'in Mdlic oullarnn meclislerinden
birisinde oturduu srada, Mdlic oullarndan bir adam gelip zerine dikildi[229] ve ona:
"Ey Srka! Ben biraz nce sahile doru giden birka yolcu grdm.[230] Sanrm ki, onlar
Muhammed ile ashabdr!" dedi.[231]
Srka, adamn grdklerinin Peygamberimiz (a.s.)la ashab olduunu anlad.[232] Ona, gzyle
"Sus!" diye iaret ettikten sonra:[233]
"Senin grdn yolcular onlar deildir. Herhalde, sen filan filan kiileri grmsndr ki, biraz nce,
yitiklerini aramak iin, gzmzn nnden geip gitmilerdi.[234]
Onlar ancak filan oullardr. Yitiklerini anyorlardr!" dedi.
Adam da:
"Olabilir!" diyerek karlk verdi.[235]
Srka, mecliste biraz eletikten, oyalandktan sonra, kalkp evine girdi. Hemen atn alp kmasn
ve yksek tepenin arkasnda kendisini beklemesini cariyesine emretti.[236]
Zrhn giyindi, silahn kuand, fal okunu kard.
Onlara zarar verip veremeyeceini anlamak iin, fal okunu ekti.
Holanmad ey, zarar veremeyecei oku kt!
Buna ramen, Srka, Peygamberimiz (a.s.) tutup Ku rey ile re teslim edince yz deveye kavuaca
umudunu yitirmedi.[237]
Hemen kargsn alp, evin arka tarafndan dar kt.
Kargsnn parlts gze arpmasn diye alt tarafn yerde srkleyerek, st tarafn da aaya doru
tutarak atnn yanna vard, zerine ati ad. Kendisini gayesine bir an nce yaklatrmas iin, onu drtnala
kaldrd.[238]
Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ebu Bekir'i grd.[239] Seslerini iitecek kadar, kendilerine yaklat,
yetiti.[240]
Hz. Ebu Bekir dnp baknca, bir svarinin kendilerine gelip yetitiini grd[241] ve:
"Y Raslallah! Bu, bizi anyor!?[242] Bu svari bize yetimi bulunuyor!?" dedi.[243]
Peygamberimiz (a.s.):
"Mahzun olma! Allah bizimledir!" buyurdu.[244]
Hz. Ebu Bekir:
"Y Raslallah! Bu, bizi anyorve bize de gelip yetimi bulunuyor!?" dedi ve alad.
Peygamberimiz (a.s.), Hz. Ebu Bekir'e:
"Sen ne iin alyorsun?" diye sordu.
Hz. Ebu Bekir:
"Vallahi ben kendim hakknda alamyorum! Fakat, senin hakknda alyorum!" dedi.[245]
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.), arkasna dnp bakt[246] ve:
"Ey Allah! una kar, dilediin eyle bize kfi ol! Onun errini zerimizden defet![247] Dr onu
atndan!" diyerek dua etti. [248]
At birden tkezleyip yere kapand! Srka da atn zerinden yere yuvarland! Hemen kalkt.
Elini fal oku torbasna uzatp, ondan fal kalemlerini kard ve:
"unlara zarar verir miyim, yoksa veremez miyim?" diye, onlarla fal ekti. Yine, holanmad ey,
zarar veremeyecei oku kt.
Fakat, Srka kan oka uymad. Yine, atnn zerine atlad. Kendisini gayesine ulatrmas iin onu
drtnala kaldrd.
Peygamberimiz (a.s.)la arkadalarna daha ok yaklat zaman, at yine yere kapand!
Srka da, atn zerinden yere yuvarland!
Kalkt. Tekrar elini ok torbasna uzatp, ondan fal kalemlerini kard ve:
"unlara zarar verir miyim, yoksa veremez miyim?" diye, onlarla fal ekti.
Yine, holanmad ey, zarar veremeyecei oku kt.
Srka oka isyan etti. Yine, atna ati ad.
Kendisini gayesine ulatrmas iin onu drtnala kaldrd.
Peygamberimiz (a.s.)n okuduu Kur'n- Kerm'i iitecek kadar yaklat. [249]
Aralarndaki mesafe iki- mzrak boyuna kadar indi. [250]
Peygamberimiz (a.s.) arkasna hi dnp bakmyor, Hz. Ebu Bekir ise, arkasna sk sk, ok ok dnp
dnp bakyordu!
Peygamberimiz (a.s.)n okuduu Kur'n- Kerm'i iittii srada, Srka'nn atnn iki n aya birden
yere, kuma batt, gmld! Bu bat, atn dizlerine kadar eriti!
Srka da, atin zerinden yere yuvarland!
Srka at kalkmaya zorlad ve at da kalkmaya abalad ise de, ayaklarn gmld yerden
karamad!
Srka Peygamberimiz (a.s.)n byle Allah tarafndan korunduunu grnce, slmiyetin her tarafa
yaylp hakim olacana kanaat getirdi. [251]
"El-emn!" diyerek[252] seslendi [253] ve: "Ben, Srka b. Malik b. Cu'um'um! Bana baknz!
Sizinle konuacam. Vallahi, ben artk size ne eziyet edeceim, ne de benden size holanmayacanz
birey gelecektir! [254]
Ey Muhammed! Anladm ki, bu bama gelen ey, senin iindir! Dua et de, Allah beni u iinde
bulunduum durumdan kurtarsn![255] zerime bor olsun ki;[256] vallahi[257] ben arkamdan gelenlere
halinizi gizleyeceim!
te ok torbam! Bu oklardan bir ok al! Sen filan ve filan yerde benim develerimin ve davarlanmn
yanna ura! Onlardan neye ihtiyacn varsa al!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Benim senin develerine ve davarlarna ihtiyacm yok!" buyurdu[258] ve Allah'a dua etti.[259]
At hemen silkinip ayaa kalkt!
Atn yere gmlen ayaklarnn izinden, ge doru, ate duman gibi bir duman ykselip dald. [260]
Srka:
"Kavmin, senin ldrlmen veya esir edilmen iin diyet (yz deve) vaad etti!" dedi.
Kureylilerin Peygamberimiz (a.s.)a ve ashabna neler yapmak istediklerini haber verdi.
Srka Peygamberimiz (a.s.)la arkadalarna yol az ve levazm vermek istedi ise de, ondan birey
almadlar. [261]
Peygamberimiz (a.s.), Hz. Ebu Bekir'e:
"Syle ona! Kendisinin de bizden bir istei var m?" buyurdu.
Hz. Ebu Bekir bunu ona syledi. [262]
Srka:
"Seninle benim aramda bir almet olmak zere, bir yaz, [263] benim iin bir emannme[264] yaz!"
dedi.[265]
Peygamberimiz (a.s.), Hz. Ebu Bekir'e:
"Onun iin bir yaz yaz!" buyurdu. [266]
mir b. Fheyre emir buyurulan yazy bir deri parasna yazd. [267]
Srka da, o yazy alp ok torbasnn iine koydu[268] ve:
"Ey Allah'n Peygamberi! Sen ne dilersen bana emret!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Sen yerinde dur! Arkamzdan gelecek hibir kimseyi brakma!" buyurdu.
Gnn banda Peygamberimiz (a.s.)a harp aan Srka, gnn sonunda onun silahl bir koruyucusu
olmutu! [269]
Srka, oradan geri dnp, rastlad herkese:
"Ben, sizin adnza, burada olanlara yeterim!" diyor ve onlar geri eviriyordu. [270]
O, vermi olduu sznde bylece durdu. [271]
Peygamberimiz (a.s.)n Srka'ya Bir Mjdesi
Srka dnp gitmek istedii zaman,[272] Peygamberimiz (a.s.) ona:
"Ey Srka! Sen Kisr'nn[273] bileziklerini koluna taknacan, kemerini kuanacan ve tacn
giyecein zaman naslsn?!" buyurdu.[274]
Srka:
"Krallar kral[275] Kisr b. Hrmz'n m?!" diye hayretle sorunca, Peygamberimiz (a.s.):
"Evet!" buyurdu[276] ve Fars beldelerinin fetholunup ve Kisr'nn servetinin ashabna ganimet
klnacan Yce Allah'n kendisine mjdelediini Srkaya haber verdi.[277]
ran ftuhatnda, Kisr'nn bilezikleri, kemeri ve tac Medine'ye getirildii zaman, Hz. mer Srka'y
arp bunlan ona takt!
Srka kollan kll bir zt idi. Hz. mer, ona:
"Ey Srka! Ellerini kaldrp 'Allahuekber! Hamdolsun o Allah'a ki, bunlar 'Ben insanlarn
Rabbiyim!' diyen Kisr b. Hrmz'den soyup, Mdlic oullarndan Srka b. Mlik b. Cu'um bedevisine
takndrd!' de" dedi.[278]
Ebu Cehil'in Srka'y Yermeye Kalk ve Srka'nn da Ona Ders ve t Verii
Ebu Cehil Srka'nn eli bo olarak dndn grnce,[279] Mslman olmasndan korktu,[280]
syledii beyitlerle onu ktlemeye, halkn gznden drmeye kalkt.
Srka da, Ebu Cehil'e verdii manzum cevabnda:
"Ey Hakem'in babas! Sen benim atmn ayaklar yere batt zamanki halini bir grm olsaydn, anlar
ve hi phe etmezdin ki, Muhammed delilli ve brhanl peygamberdir!
Artk ona kim dayanabilir ki?
Sana yaraan, Kurey kavmini ona saldrmaya kkrtmak deil, onlara engel olmaktr!
Ben iyice kanaat getirdim ki; onun duyurmak ve yaymak istedii ey, muhakkak, bir gn yerleecek ve
geliecektir!
yle ki, btn halk ona kar koymay deil, uymay ve kendisiyle barklk iinde bulunmay
isteyecektir!" dedi.[281]
Medine'ye Doru Yola Devam Edilii
Klavuz Abdullah b. Uraykt Peygamberimiz (a.s.)la arkadalarn yollarna devam ettirip,
Harrar'a getirdi.
Harrar'dan sonra, Seniyet'l-Mere'ye vardlar.[282]
Harrar; Cuhfe yaknnda bir yer, bir sudur.[283]
Seniyet'l-Mere de; Rbi vadisinde Ecya diye anlan suyun yaknndadr.[284] Peygamberimiz (a.s.)
Sevr maarasndan ayrlnca, mrikler tarafndan yakalanmak korkusuyla, baka ve sapa bir yol tutularak
gidilmeye devam edilmi, dmann takibatndan emin kalnd zaman Mekke'ye gidi yolu olan ve
Mekke ile Medine arasnda bulunan Cuhfeye inilmi,[285] ulalmt ki; Peygamberimiz (a.s.)n kalbine,
kendisinin, baba ve atalarnn yurdu ve brahim (a.s.)n Hareminin zlemi dmt.[286]
Cebrail (a.s.) inip Peygamberimiz (a.s.)a:
"Mekke'yi zlyor musun?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet!" buyurdu.[287]
Breyde b. Husayb'la Cemaatnn Peygamberimiz (a.s.)la Buluup Mslman
Olmalar
Peygamberimiz (a.s.)la arkadalar; Seniyet'l-Mere'den ayrldktan sonra, Rbi ile Cuhfe arasnda
bulunan[288] Gamm mevkiine ulatklar, [289] Breyde b. Husayb da konmak zere kavminden baz
svarilerle birlikte bulutlu (yal) biryer aradklar srada, [290] onlar Peygamberimiz (a.s.)la
karlatlar ve bulutular.
Peygamberimiz (a.s.) slmiyete davet edince, onlar hemen Mslman oldular. [291] Kendileri seksen
ev halk idiler. [292]
Breyde b. Husayb ve yanndakiler:
"Samal hayvanlarmz ok az st veriyorlar!" diyerek, yanlarnda az st bulunduu iin zr dilediler,
Peygamberimiz (a.s.)a biraz st getirdiler.
Peygamberimiz (a.s.) onlar iin bereket duas yapt. [293]
Peygamberimiz (a.s.) orada akam namazn klarken, onlar da Peygamberimiz (a.s.)n arkasna durup
kldlar. [294]
Peygamberimiz (a.s.), Breyde b. Husayb ile bulutuklar gece, ona Meryem sresinin ba tarafn
retti. [295]
Talha b. Ubeydullah ile Zbeyr b. Avvam'n Peygamberimiz (a.s.)la Bulumalar ve
Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye Doru Yol Almaya Devam Edii
Peygamberimiz (a.s.); Harrar'dan Medine'ye hareketlerinin ertesi gn, ticaret ketvan iinde am'dan
gelen Talha b. Ubeydullah ile karlat. Talha b. Ubeydullah, Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ebu Bekir'e
birer am elbisesi hediye etti.
Medine'deki Mslmanlardan bir ztn:
"Reslullah (a.s.) geciktiler!" dediini haberverince, Peygamberimiz (a.s.) hareketini hzlandrd.
Talha b. Ubeydullah da, Mekke'deki iini grp geri dnmek zere, yoluna devam etti.[296]
am'dan gelirken buluup Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ebu Bekir'e beyaz birer am elbisesi hediye
eden sahabinin Zbeyr b. Avvam olduu akland gibi,[297] her iki sahabinin bulumu olmas da
mmkn ve muhtemel grlmtr.[298]
Peygamberimiz (a.s.); Abdullah b. Uraykt'n klavuzluuyla, Seniyet'l-Mere'den sonra:
7. Lakf'a vardlar. Klavuz, Lakf'tan sonra,
8. Medlice Lakf'a gtrd. Medlice Lakftan sonra,
9. Medlice Mehac veya Medlice Micac vadisine indirdi. Medlice'den sonra,
10. Merch Mehac'a gtrd.[299]
Lakf; tatl su kuyular bulunan bir yer ise de, zerinde ekinlikler ve hurmalklar yoktur.[300]
Medlice Mehac; Mekke nahiyelerindendir.[301]
Merch Mehac; Mekke yolundadr.[302]
Klavuz, Merch Mehac'dan sonra,
11. Zlgadaveyn'in Merch vadisine indirdi. Merch vadisinden sonra,
12. Zker vadisine gtrd. Zker vadisinden sonra,
13. Cedcid zerini tutturdu.[303] Cedcid zerinden sonra,
14. Ecred zerini tutturdu. Ecred'den sonra,
15. d-i Medlice Tihn vadilerinden olan Z Selem'e gtrd.[304]
Ecred; Medlice Tihn'den nce biryerdir.[305]
Cedcid; iinde eski kuyular bulunan dzlk ve sert biryerdir.[306]
Tihn; Mekke ile Medine arasnda, Sukyya mil uzaklkta bir suyun ismi olup, bir kadn orada oturur,
hi kimseye su iirmezdi.[307] Z Seleme'den sonra,
16. Abbid veya Abbib'in zerine eriildi. Klavuz, buradan sonra,
17. Elfacce veya Elkahhaya geirdi. Elfacce veya Elkahha'dan sonra,
18. Arc'a indirdi.[308]
Abbid veya Abbib; Tihn'in yaknnda bir yerdir.[309]
Elkahha; Kudeyd ile Cuhfe arasnda,[310] Medine'ye merhalelik (konaklk) birvadi olup,[311]
Gfr oullarna aittir.[312]
Arc; Mekke ile Medine arasnda, haclarn yolu zerinde ve Suky yaknndadr.[313]
Arc'a indirildikleri zaman, ykl develerin yryleri arlamt.
Elemlerden Evs b. Hucr, kendisine ait bir deveye Peygamberimiz (a.s.) bindirip, ua Mes'ud b.
Hneyde'yi de Peygamberimiz Aleyhiselamn yanna katt.[314]
Peygamberimiz (a.s.) Medine'ye ksa yoldan gitmek istiyordu.[315]
Kerbbe'de namaz vakti olunca, Peygamberimiz (a.s.) namaza durdu.
Hz. Ebu Bekir de, Peygamberimiz (a.s.)n sana durdu.
Mes'ud b. Hneyde'nin kalbine slm sevgisi dt ve hemen Mslman oldu, birlikte namaz kldlar.
[316]
Klavuz; Peygamberimiz (a.s.)la arkadalarn Arc'dan kardktan sonra, Rekbe'nin sandan
19. Seniyet'l-Gair (veya Seniyet'l-ri)'e gtrd. Seniyet'l-Gair'den sonra,
20. Ri'm vadisine indirdi.[317] Ri'm vadisinden sonra,
21. Akk vadisine indiler.
22. Cescseye kadar ilerlediler.
Orada, Peygamberimiz (a.s.):
"Medine'ye yaklatrmadan, Amr b. Avf oullarnn yurduna giden yolu bize kim gsterecek?" diye
sordu.
23. Tabiy (ceylan) yolunu tutup, Usbeye kadar gittiler.[318]
Cescse; Akk vadisi tarafndan, Bakiyy'e doru biryerdir.[319]
Usbe; Cehceba (Cahcaba) oullarnn yurdu olup, Kba mescidinin batsndadr.[320]
Peygamberimiz (a.s.)n Medine'de Gzlenii, zlenii
Medineli Mslmanlar, Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye gelmek zere Mekke'den yola ktn
iittikleri zaman, her gn, sabah namazn kldktan sonra Harre mevkiine karak le sca basncaya,
zeval vaktine kadar Peygamberimiz (a.s.) gzlerlerdi.
Yine, bir gn, uzun uzun gzledikten sonra dnp evlerine girdikleri srada idi ki, Yahudilerden birisi
kendisine ait bir i iin kalelerden bir kalenin zerine kp uzaklar gzetlerken, Peygamberimiz (a.s.)la
arkadalarnn beyazlara brnm olarak serap ve sisleri yara yara gelmekte olduklarn grd.
Yahudi, kendisini tutamayarak, yksek sesle:
"Ey Arap cemaat! Ey Kayle oullar! te, nasibiniz, devletliniz, gelmesini bekleyip durduunuz ulu
kiiniz geliyor!" diyerek haykrd.[321]
Yahudinin sesini iiten Medineli Mslmanlar, Peygamberimiz (a.s.) karlamak iin, silahlanarak
evlerinden dar Trladlar.[322]
Amr b. Avf oullarnn yurdu Kba, tekbir sesleriyle sarsld. [323]
Karlamaya kan Mslmanlarn ou, Peygamberimiz (a.s.), daha nce grmedikleri iin,
tanmyorlard.
Onlarla Hz. Ebu Bekir konuuyordu. Onlarda, onu Peygamberimiz (a.s.) sanyorlard.
Peygamberimiz (a.s.) ise hi konumuyor, susuyordu.
Peygamberimiz (a.s.)n zerine gne gelip de, Hz. Ebu Bekir'in onu ridasyla glgelemesi zerine,
Peygamberimiz (a.s.) tandlar[324] ve selamladlar.[325]
Peygamberimiz (a.s.)n Kuba'ya Var ve Klsm b. Hidm'e Konuk Oluu
Peygamberimiz (a.s.); nbvvetin ondordnc,[326] Hicretin birinci yl,[327] Rebilevvel
aynn[328] onikisinde,[329] Pazartesi gn, kaba kulukta, gnein en kzgn srasnda, Kba'da Amr b.
Avf oullarndan[330] Klsm b. Hidm'in evine indi.[331]
Rebilevvel aynn o yl Rum aylardan Eyll ayna rastlad bildirildii gibi,[332] bunun Milad
622. yln Eyll'ne rastlad da hesapla isbatlanmtr.[333]
Peygamberimiz (a.s.)a Kuba'da mm Cirzan Hurmasnn kram Edilii
Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ebu Bekir ve Amir b. Fheyre Klsm b. Hidm'in evine inince, Klsm b.
Hidm, azadl klesine:
"Y Nech!" diye seslendi ve:
"Bize ya hurma yedir!" dedi.
Nech de, mm Cirzan diye anlan hurma cinsinden, zerinde ya ve olgun hurmalar bulunan, taze
yaprakl bir hurma salkm getirdi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Nedir bu?" diye sordu.
"mm Cirzan hurmas!" dediler.
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.):
"Ey Allah! mm Cirzan' bereketlendir!" diyerek dua etti.[334]
Klsm b. Hidm, Medinelilerin erafndan ve yallarndan, salih ve hanedan bir zt idi.
Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinden nce Mslman olmutu Ashabdan:
1. Ebu Ubeyde b. Cerrah,
2. Mikdad b. Amr,
3. Sheyl b. Beyz,
4. Safvan b. Beyz,
5. lyaz b. Zheyr,
6. Abdullah b. Mahreme,
7. Vehb b. Sa'd,
8. Ma'mer b. Ebi erh,
9. Amr b. Ebi Amr,
10. Umeyr b. Avf
ve daha bakalar, Kba'ya geldikleri zaman, Klsm b. Hidm'in evine inmilerdi.[335]
[1] Zhr, Megz, s. 99, bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 128-129, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1,
s. 227, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 198, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 470, bn Esr, Kmil,
c. 2, s. 103, Zeheb, Trihu'l-islm , s. 317, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 178, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 2, s. 195.
[2] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 1 26, Taber, Trih, c. 2, s. 245, 470, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vefa,
c. 1, s. 230, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 178-179, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 176, Kastaln, Mevhibu'l-
lednniye, c. 1, s. 78, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 322, Haleb, c. 2, s. 191, Zrkn, Mevhibu'l-lednniye
erhi, c. 1 , s. 322.
[3] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 128, bn Sa'd, c. 1, s. 227, Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 198, Taber, c.
2, s. 245, Beyhak, Delil, c. 2, s. 470, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 178.
* Esma binti Ebi Bekir (Heysem, Mecma, c. 6, s. 53).
[4] Zhr, Megz, s. 98-99, bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 128-129, Abdurrezzak, M usannef, c. 5,
s. 388, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 198, Taber, Trih, c. 2, s. 245, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 326, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 473, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vefa, c. 1, s.
235.
[5] Abdurrezzak, M usannef, c.5, s. 387, Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 198, Buhr, Sahih, c. 4, s. 255,
Ebu Nuaym, c. 2, s. 326, Beyhak, c. 2, s. 473, Ebu'l-F ere c, c. 1, s. 235, bn Esr, Km i I, c. 2, s. 103,
Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 82, b n Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 183-184, Zeheb,
Trhu'l-islm, s. 320, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 184.
[6] Buhr, Sahih, c. 4, s. 255, Beyhak, c. 2, s. 473, bn Seyyid, c.1, s. 184, Zeheb, s. 320, Ebu'l-
Fid, c. 3, s. 184.
[7] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 129, Abdurrezzak, c. 5, s. 388, Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 198, Buhr,
c. 4, s. 255, Ebu Nuaym , c. 2, s. 326, Beyhak, c. 2, s. 473, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 235, bn Esr, c. 2, s. 1
03-104, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 83, bn Seyyid, c. 1 , s. 184, Zeheb s. 320, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 184.
[8] Abdurrezzak, c. 5, s. 388, Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 1 98, Buhr, c. 4, s. 255, Ebu Nuaym, c. 2, s.
326, Beyhak, c. 2, s. 473, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 235, Muhibb't-Taber, c. 1 ,s. 83, bn Seyyid, c. 1, s. 184,
Zeheb, s. 320, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 1 84.
[9] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 129, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 323.
[10] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 129, Taber, Trih, c. 2, s. 245, Diyarbekr, c. 1 , s. 323.
[11] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 129, Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 1 98, Buhr, c. 4, s. 255, Taber, c. 2
, s. 245, Ebu Nuaym, c. 2, s. 326, Beyhak, c. 2, s. 473, Ebu'l-Ferec, c. 1 ,s.235, bn Esr, c. 2, s. 104,
Muhibb't-Taber, c. 1, s. 83, bn Seyyid, c.1 ,s.184, Zeheb, s. 320, E bu'l-F id, c. 3, s. 18 4.
[12] bn shak,bnHiam ,c. 2,s. 129, Abdurrezzak,c. 5, s. 388, Ahmedb.Hanbel, c. 6, s.198,Buhr, c.
4,s.255,Ebu Nuaym , c.2, s. 326, Beyhak, c. 2, s. 473, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 235, bn Esr, c. 2, s. 104, M
uhibbt-Taber, c. 1,s. 83, bn Seyyid, c.1, s. 184, Zeheb, s. 320, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 184.
[13] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 129, Taber, c. 2, s. 245, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 184, Diyarbekr, c. 1, s.
323.
[14] Abdurrezzak, c. 5, s. 388, Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 198, Buhr, c. 4, s. 255, Ebu Nuaym, c.2, s.
326, Beyhak, c.2, s. 473, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 235, bn Esr, c. 2, s. 104, M uhibbt-Taber, c. 1, s. 83, bn
Seyyid, c. 1, s. 184, Zeheb, s. 320, E bu'l-Fid, c.3,s.184.
[15] Taber, Trh, c. 2, s. 245.
[16] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 129, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 388, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 6, s. 198, Buhr, Sahih, c. 4, s. 255, Taber, Trih, c. 2, s. 245, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 326, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 474, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s.
235, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c 3, s. 1 84.
[17] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 129, M uhib bt-Taber, R ydu'n-nadr, c.1 , s. 86, Ebu'l-Fid, c.
3, s. 1 78, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 323.
[18] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 129, Taber, c. 2, s. 245, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 178, Diyarbekr, c. 1, s.
323.
[19] Zhr, Megz, s. 99, Abdurrezzak, c. 5, s. 391 , bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 1, s. 228, Ahmed
b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 198, Buhr, c. 4, s. 255-256, Taber, c. 2, s. 245, Ebu Nuaym, c. 2, s. 326-
327, Beyhak, c. 2, s. 474, Ebu'l-Ferec, c.1, s. 235, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 04, M uhibbt-Taber, c. 1,
s. 83, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 184, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 320, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 184.
[20] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 129, Abdurrezzak, c. 5, s. 391, Buhr, c. 4, s. 256, Beyhak, c. 2, s.
474, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 236, M uhibbt-Taber, c. 1,s.84, bn Seyyid, c. 1, s. 184, Zeheb, s. 320, Ebu'l-
Fid, c. 3, s. 178.
[21] Abdurrezzak, c. 5, s. 391, Buhr, c. 4, s. 256, Ebu Nuaym, c. 2,s. 327, Beyhak, c. 2, s. 474,
Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 236, Muhibbt-Taber, c.1, s. 84, bn Seyyid, c.1, s. 1 84, Zeheb, s. 320, Ebu'l-Fid,
c. 3, s. 184, Diyarbekr, c. 1,s.323.
[22] bn shak, bn Hiam, c.2, s. 129, Abdurrezzak, c. 5, s. 391 , Ebu Nuaym, c.2, s. 327, bn Hazm,
Cevmiu's-Sre, s. 90-91, Beyhak, c. 2, s. 474, E bu'l-Ferec, c. 1, s. 236, Muhibb't-Taber, c. 1, s. 84,
bn Seyyid, c. 1, s. 184, Zeheb, s. 320, E bu'l-Fid, c. 3, s. 184, Diyarbekr, c. 1, s. 323.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/329-332
[23] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 5.
[24] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 84, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 5, Muhibbt-Taber, Rydu'n-
nadr, c. 2, s. 265-266, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 23.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/332-333
[25] bn shak, bn Hiam, Sre, c.2,s. 129, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 228, bn Esr, Kmil, c.
2, s. 104, Muhibbl-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 86, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 1 92.
[26] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 129, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 104, Muhibbt-Taber, Rydu'n-
nadr, c. 1, s. 86, bn Seyyi d, U ynu'l -e ser, c. 1, s. 187, D iyarbekr, Hams, c. 1 , s. 324.
[27] bn Esir, Kmil, c. 2, s. 104.
[28] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 129, Mes'ud, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 285, bn Esir, c. 2, s. 104,
Muhibbt-Taber, c.1, s. 86, bn Seyyid, c. 1, s. 187, Diyarbekr, c. 1, s. 324.
[29] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 129, Muhibbt-Taber, c. 1,s.86, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 178,
Diyarbekr, c. 1, s. 324.
[30] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 228, Belzur, E nsbu'l-erf, c. 1, s. 260, bn Kayym,
Zd'l-mead, c. 2, s. 58, Zrkn, Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 1, s. 322.
[31] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 126-127, Taber, Trh, c. 2, s. 244, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef,
c. 1 , s. 230, bn Seyyid, c. 1, s. 179, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye c. 3, s. 176, Diyarbekr, c. 1, s.
324, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 191, Zrkn, c. 1 , s. 322.
[32] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 228.
[33] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 127, bn Sa'd, Tabakt, c . 1, s. 228
[34] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 390.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/333-334
[35] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 126, Taber, c. 2, s. 243, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 230, Ebu'l-Fid, c. 3,
s. 176.
[36] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 1 27, bn Sa'd, c. 1, s. 228, Taber, c. 2, s. 243, bn Kayym, Zd'l-
mead, c. 2, s. 58, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 176, Diyarbekr, c. 1 , s. 324.
[37] bn shak,bn Hiam, c.2, s.1 27, Taber, c. 2, s. 244, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 201, Ebu'l-
Fid, c.3, s. 177, Diyarbekr, c. 1,3.325, Haleb, c.2, s. 194, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1, s. 323.
[38] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 127, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 348, Taber, c. 2, s. 244,
Sheyl, Ravd, c. 4, s. 201, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 177, Diyarbekr, c. 1, s. 325, Haleb, c. 2, s. 194, Zrkn,
c. 1, s. 323.
[39] Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 201, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 194, Zrkn, Mevhibu'l-
lednniye erhi, c. 1, s. 323.
[40] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 191.
[41] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/334-335
[42] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 228, Ebu'l-Fenec bn Cevz, el-Vefa, c. 1, s. 231 , bn Kayyim,
Zd'l-mead, c. 2, s. 58-59.
[43] bn shak, bn Hiam ,Sre,c. 2, s. 127, Taber, Trih, c. 2, s. 244, bn Kayym, Zd'l-mead, c. 2,
s. 58, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 179, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 177, Diyarbekr,
Hams, c. 1 , s. 324, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 193.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/335-336
[44] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 127, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 1, s. 228, Taber, c. 2, s. 244,
Haleb, c. 2, s. 193.
[45] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 127, Taber, c. 2, s. 244, Haleb, c. 2, s. 1 93.
[46] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 127, bn Sa'd, c. 1 , s. 228, Taber, c. 2, s. 244, Haleb, c. 2, s. 193.
[47] Ysn: 1-10.
[48] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 1 27, Taber, Trh, c. 2, s. 244, Kastaln, Mevhibu'l-
lednniye, c. 1, s. 79, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1 , s. 193, Zrkn, Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 1, s.
323.
[49] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 127, Taber, c. 2, s. 244, Haleb, c. 2, s. 1 93.
[50] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 390.
[51] Zhr, Megz, s. 99, Abdurrezzak, c. 5, s. 390, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 348, Taber,
Tefsr, c. 9, s. 228.
[52] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 127, Taber, c. 2, s. 244, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
177, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 325, Haleb, c. 2, s. 194, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1, s. 323.
[53] Zhr, Megz, s. 99, Abdurrezzak, c. 5, s. 390, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 348, Taber, Trh, c. 2,
s. 245, Ebu'l-F id, c. 3, s. 181, Haleb, c. 2, s. 194.
[54] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 260, Ykub, Trh, c. 2, s. 39.
[55] Zhr, M egz, s. 99, Abdurrezzak, c. 5, s. 390, Ahm ed b. Hanbel, c. 1, s. 348, Taber, Trh, c.
2, s. 245, E bu'l-F id, c. 3, s. 181, Haleb, c. 2, s. 194.
[56] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 228, Belzur, Ensb, c. 1, s. 260.
[57] Taber, Trh, c. 2, s. 245, Diyarbekr, c. 1, s. 325.
[58] Ykub, Trh, c. 2, s. 39.
[59] Ykub, c. 2, s. 39, Taber, Trh, c. 2, s. 245, Diyarbekr, c. 1, s. 325.
[60] Taber, Trh, c. 2, s. 245, Diyarbekr, c. 1, s. 325, Haleb, c. 2, s. 1 94.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/336-338
[61] bn shak.bnHiam, Sre.c.2, s. 2, s. 130, Ezrak, Ahbru Mekke, c. 2, s. 294. * Mil, veya drt
bin zira (arn]fd r (Frzbd, Kmsu"l-Muht, c. 4, s. 54). 61 .
[62] Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 325.
[63] Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 92, Diyarbekr, c. 1, s. 92.
[64] Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 328
[65] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 130, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 260, Taber, Trh, c. 2, s.
247, bn Hazm , Cevmiu's-Sre, s. 91, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c.1 ,s. 236, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
104, Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, t 1, s. 86, bn Kayym , Zd'l-mead, c. 2, s. 58, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 178, Diyarbekr, c. 1, s. 1, s. 324, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 203.
[66] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 130, Taber, c. 2, s. 247, bn Hazm, s. 91, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 179.
[67] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 6, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 476, Muhibb't-Taber,
Rydu'n-nadr, c. 1, s. 92, Ebu'l- Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 180.
[68] bn shak.bnHiam, Sre,c.2, s. 130, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 180.
[69] Beyhak, Delil, c. 2, s. 477, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 210, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef,
c. 1, s. 230, Zeheb, Trhu'l-islm,s.322, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 180.
[70] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 6, Beyhak, Delil, c. 2, s. 476-477, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 92,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 180.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/338-340
[71] * mm Gaylan aac (Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 81).
bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 1, s. 228, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 325, Beyhak,
Delil'n-nbvve, c.2, s. 482, Sheyl, Ravd, c. 4, s. 21 0, M uhibbt-Taber, Rydu'n-nadr,c. 1, s. 94,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.1 ,s.182, Zeheb, Trhu11-islm,s.323, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
3, s. 181-182, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 52-53, Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c. 1 , s. 81,
Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 327, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 206.
[72] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 182.
[73] bn Sa'd,Tabakt, c. 1, s. 229, Beyhak, Delil, c. 2, s. 482, Sheyl, c. 4, s. 21 0, Muhibbt-
TaberT, c. 1, s. 94, bn Seyyid, c. 1, s. 182, Zeheb, s. 323, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 182, Heysem, c. 6, s. 52-
53, Kastaln, c. 1, s. 81, Diyarbekr, c. 1, s. 327, Haleb, c.2. s. 206. 208.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/340.
[74] bn shak, bn Hiam, Sre, c.2, s.131, Taber, Trh,c.2, s. 247, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 105-106,
Muhibbt-Taber, c. 1 , s. 83, 88, bn Seyyid, c. 1, s. 189, Zeheb, s. 327, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 179, Haleb,
c. 2, s. 230.
[75] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 228, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 238.
[76] Ebu'l-Fid, c. 3, s. 182-183.
[77] bn Sa'd, c. 1, s.228, Ebu'l-Ferec,c. 1, s. 238, Ebu'l-Fid, c.3,s. 183, Kastaln, c. 1, s. 81,
Diyarbekr, c.1, s. 328, Haleb, c. 2, s. 208.
[78] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 53, Diyarbekr, c. 1, s. 330.
[79] Beyhak, Delil.c.2, s. 478, Zeheb, s. 316. Ebu'l-Fid, c. 3, s. 182, Heysem, c. 6, s. 51.
[80] Beyhak, Delil, c. 2, s. 478, Zeheb, s. 322, Heysem, c. 6, s. 51 -52.
[81] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 211.
[82] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 260.
[83] Belzur, Ensb, c. 1, s. 260, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 182, bn Hacer, Fethu'l-
Br, c. 7, s. 185.
[84] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 182.
[85] Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 328, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 210.
[86] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 182.
[87] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 229, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 325, 482, Haleb,
c. 2, s. 208.
[88] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 182.
[89] bn Sa'd, c. 1, s. 229, Beyhak, Delil, c. 2, s. 482, Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1 , s. 94,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 182, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 182, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 53,
Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 81.
[90] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 182.
[91] bn Sa'd, c. 1, s. 229, Beyhak, c. 2, s. 482, Muhibbt-Taber, c. 1 ,s.94, bn Seyyid, c. 1, s. 182,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 182, Heysem, c. 6, s. 53, Kastaln, Mevhib, c. 1, s. 81.
[92] bn Sa'd, c. 1, s. 229, Beyhak, c. 2, s. 42, Muhibbl-Taber, c. 1, s. 94, bn Seyyid, c. 1, s. 182,
Ebu'l-Fid, c.3, s. 182, Heysem, c. 6, s. 53, Haleb, c. 2, s. 208.
[93] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 261.
[94] Belzur, Ensbu'l-esrf, c. 1, s. 260, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 91, bn Haldun, Trih, c. 2,
ks. 2, s. 15, bn Hacer, Fethu'l-Br, c. 7, s. 185.
[95] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 389, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 348, E bu'l-Ferec bn
Cevz, el-Vefa, c. 1, s. 230, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 181.
[96] Kad lyaz, e-if, c. 1, s. 292.
[97] Belzur, c. 1, s. 260-261, Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 81, Diyarbekr, Hams, c. 1,
s. 328, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 209.
[98] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 228, Belzur, c. 1, s. 261, Kad lyaz, c. 1, s. 292, Ebu'l-Ferec,
c. 1, s. 238, Kastaln, c. 1, s. 81, Diyarbekr, c. 1 , s. 328.
[99] Belzur, Ensb, c. 1, s. 261.
[100] Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 328, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 209.
[101] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 209.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/340-343.
[102] Sheyif, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 212-213, Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 82, Diyarbekr,
c. 1 , s. 328-329.
[103] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 181.
[104] Buhr, Sahih, c. 4, s. 263, Mslim, Sahih, c. 4, s. 1854, EbuNuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s.
328, Haleb, nsnu'l-uyn,c.2, s. 210.
[105] Bu hn , SahV, c. 4, s. 263.
[106] Buhr, Sahih, c. 5, s. 204, Mslim, Sahih, c. 4, s. 1854, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 278, Beyhak,
Delil'n-nbvve, c. 2, s. 481, E bu'l -F erec bn C e vzf, el -Vefa, c. 1, s. 236, bn Ka yy m, Zd'l -m
e ad, c. 2, s. 59, M uhi bbt-Ta ben", R ydu 'n-n adr, c. 1 , s. 93, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 322, Ebu'l-
Fid, c. 3, s. 1 82, Haleb, c. 2, s. 210.
[107] Bu hn, Sahih, c. 5, s. 204.
[108] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 174, Mslim, Sahih, c. 4, s. 1854, Timiz, Snen, c. 5, s.
278, Beyhak, Delil, c . 2, s. 481, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 236, Muhibb't-Taber, c. 1, s. 93 bn Kayym, c.
2, s. 59, Zeheb, s. 322, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 182, Haleb, c. 2, s. 210.
[109] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 1 74, Buhr, c. 5, s. 204, Mslim , c. 4, s. 1854, Tirmiz, c. 5, s. 278,
Beyhak, c. 2, s. 481, Ebu'l- Ferec, c. 1, s. 238, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 93, bn Kayym, c. 2, s. 59,
Zeheb, s. 322, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 182, Haleb, c. 2, s. 210.
[110] Ebu Nuaym, Delil, c. 2, s. 328, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 213, Muhibb't-Taber, c. 1, s.
93, bn Kayym, c. 2, s. 59, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 52, Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c. 1,
s. 82, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 328.
[111] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 174, Buhn, c. 5, s. 204, Mslim, c. 4, s. 1854, Tirmiz, c. 5, s. 278,
Ebu Nuaym, c. 2, s. 328, Beyhak, c. 2, s. 481, Begav.Mesbhu's-snne, c. 2, s. 179-180, E bu'l-F erec,
c.1 ,s. 237, Muhibbt-Taber, c. 1 ,s. 93, bn Kayym , c. 2, s. 59, Zeheb, s. 322, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 182,
Diyarbekr, c. 1,s.328, Haleb, c. 2, s. 210.
[112] Tevbe:40.
[113] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 228, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 260, Ykub, Trih, c.
2, s. 39, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 238, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 327-328, Haleb,
Insnu'l-uyn, c. 2, s. 209.
[114] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 130, Belzur, c. 1, s. 261, Taber, Tnh, c. 2, s. 247, bn
Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 91 , Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 86-87, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 182, 195, Diyarbekr, c. 1, s. 328, 330, Haleb, c. 2, s. 211.
[115] Belzur, Ensb, c. 1,s.261, Muhibb't-Taber, c. 1,s.87, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 185, Haleb, c. 2, s.
211.
[116] bn shak, bn Hiam , c. 2, s. 130, Belzur, c. 1, s. 261, Taber, c. 2, s. 247, bn E sr, Kmil, c.
2, s. 104, Muhibbt-Taber, c.1, s. 86, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 182, 185, Diyarbekr, c. 1, s. 330, Haleb, c. 2,
s. 211.
[117] Belzur, Ensb, c. 1,s. 260, Diyarbekr, c. 1, s. 330, Haleb, c. 2, s. 211.
[118] bn Hacer, Fethu'l -Br, c. 7, s. 184, Kastaln, c. 1, s. 79, Diyarbekr, c. 1, s. 32 5, Zrkn,
Mevhi bu'l-l ednni ye erhi, c. 1, s. 325.
[119] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 390, Buhr, Sahih, c. 4, s. 256, Belzur, c. 1, s. 261, Ebu
Muaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 328, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 474, Ebu'l-Ferec, c. 1, s.
236, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 1 84, Zeheb, Trhu'l-islm,s.32O, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 184.
[120] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 130, Taber, c. 2, s. 247, bn Hazm, s. 91, bn Esr, c. 2, s. 104,
Diyarbekr, c. 1, s. 323, Haleb, c. 2, s. 212.
[121] Zhr, Megz, s. 101, Abdurrezzak, c. 5, s. 390, Buhr, c. 4, s. 256, Belzur, c. 1, s. 261, Ebu
Nuaym, c. 2, s. 326, Beyhak, c. 2, s. 474, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 239, bn Seyyid, c. 1, s. 184, Zeheb, s.
320, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 184.
[122] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 130, Taber, c. 2, s. 247, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 179.
[123] Abdurrezzak, c. 5, s. 391, Buhr, c. 4, s. 256, Belzur, c. 1 , s. 261, Ebu Nuaym, c. 2, s.
Beyhak, c. 2, s. 474, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 236, bn Seyyid, c. 1, s. 184, Zeheb, s. 320, E bu'l-Fid, c. 3,
s. 184.
[124] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 130, Abdurrezzak, c. 5, s. 391, Buhn, c. 4, s. 256, Belzur, c.1, s.
261, Taber, c. 2, s. 247, EbuNuaym, c. 2, s. 328, Beyhak, c. 2, s. 474, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 236, bn
Seyyid, c. 1,s.184, Zeheb, s. 320, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 184.
[125] Abdurrezzak, c. 5, s. 391, Buhr, c. 4, s. 256, Belzur, c. 1, s. 261, Ebu Nuaym, c. 2, s. 328,
Beyhak, c. 2, s. 474, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 236, bn Seyyid, c. 1, s. 184, Zeheb, s. 320, E bu'l-Fid, c. 3,
s. 184.
[126] bn shak, bn Hiam , c. 2, s. 130, Abdurrezzak, c. 5, s. 391, Buhr, c. 4, s. 256, Ebu Nuaym, c.
2, s. 328, Beyhak, c. 2, s. 474, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 236, bn Seyyid, c. 1, s. 184, Zeheb, s. 320, Ebu'l-
Fid, c. 3, s. 184.
[127] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 260.
[128] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 1 30, Taber, Tnh, c. 2, s. 247, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 179, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 212.
[129] Taber, c. 2, s. 246, Heysem f, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 53.
[130] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 130, Taben, c. 2, s. 247, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 179, Haleb, c. 2, s. 21
2.
[131] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 391, Buhr, Sahih, c. 4, s. 256, Ebu Nuaym, Delil'n-nbwe,
c. 2, s. 328, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 475.
[132] Ebu'l-Ferec, el-Vef, c. 1, s. 236.
[133] Taber, Trih, c. 2, s. 247, Beyhak, Delil, c. 2, s. 475, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 53.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/343-347.
[134] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 172, Belzur, c. 1 , s. 261, Muhibbt-Tabef, Rydu'n-
nadr, c. 1,s. 116.
[135] bn Sa'd, c. 3, s. 1 72, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 350, Belzur, c. 1, s. 261, Hkim,
Mstedrek, c. 3, s. 5, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 116, bn Seyyid, c. 1, s. 187.
[136] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 1 33, Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 350, Hkim, c. 3, s. 5, bn Hazm,
Cevmiu's-Sre, s. 92, bn Seyyid, c. 1, s. 187, Zeheb, s. 327.
[137] bn Sa'd, c. 3, s. 172, Belzur, c. 1, s. 261.
[138] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 261.
[139] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 133, bn Seyyid, c. 1, s. 187.
[140] bn Sa'd. Tabakt. c. 3. s. 172.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/347-348.
[141] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 225, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 371 , Buhr, Sahih,
c. 4, s. 253, Mslim, Sahih, c.4,s.1826,Taber, Trih, c. 2, s. 250, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s.
511-512.
[142] Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 224, Diyarbek, Hams, c. 1, s. 317.
[143] Taber, Trih, c. 2, s. 240.
[144] Taber, c. 2, s. 240, Beyhak, Delil, c. 2, s. 465.
[145] bn Hacer, Fethu'l-Br, c. 7, s. 184, Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 79, Diyarbekr,
Hams, c. 1, s. 325, Zrkn, Mevhibu'l-lednniye erhi, c. 1, s. 325.
[146] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 130, Zhr, Megz, s. 100, bn Sa'd, c. 1, s. 229, Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1, s. 261 , Taber, c. 2, s. 247.
[147] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 130, Taber, c. 2, s. 247, bn Esr, c. 2, s. 1 04, Diyarbek, c. 1, s.
330.
[148] Abdurreizak, M usannef, c. 5, s. 391, Buhr, c. 4, s. 256, bn Haim, s. 91 -92, Beyhak, Delil,
c. 2, s. 475, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 236, bn Seyyid, c. 1, s. 184.
[149] Taber, Trih, c. 2, s. 254, Mes'ud, Muroj'z-zeheb, c. 2, s. 285.
[150] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 232, Belzur, Ensb.c.1, s. 261, Ebu'l-Ferec, c. 1,s.239.
[151] bn shak, Kitbu'l-mbted ve'l-meb'as,c.3,s. 110, bn Sa'd, c. 1, s. 232, Belzur, c. 1, s. 261,
Taber, c. 2, s. 254, Ebu'l-Ferec, c. 1 ,s. 249, bn Esr, c. 2,5.107, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 177.
[152] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 288, Belzur, c. 1, s. 261.
[153] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 131, Taber, Trh, c. 2, s. 247, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 188, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 330.
[154] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 492.
[155] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 131, Taber, c. 2, s. 247, Diyarbekr, c. 1, s. 330-331.
[156] Abdurrezzak, M usannef, c. 5, s. 392, Buhr, Sahih, c. 4, s. 256, Beyhak, Delil'n-nbvve, c.
2, s. 475, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 239, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 184, Zeheb,
Trhu'l-islm, s. 320, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 184, Heysem f, Mecma, c. 6, s. 54, Diyarbekr, c. 1, s. 331.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/348-349.
[157] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 305, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 722, Drmf, Snen, c. 2, s. 1 56,
Beyhak, Delil, c. 2, s. 518, Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c. 1 , s. 80, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1,
s. 328.
[158] Kastaln, Mevhib, c. 1, s. 80, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1, s. 328.
[159] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 305, Drmf, Snen, c. 2, s. 156, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 722,
Kastaln, Mevhib, c. 1, s. 80, Zrkn, Mevhib erhi, c. 1, s. 328.
[160] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 305, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 51 8.
[161] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 305, Tirmiz, c. 5, s. 722, Drmf, c. 2, s. 156, Beyhak, c. 2, s. 518,
Kastaln, c. 1, s. 80, Zrkn, c. 1 ,s.328.
[162] Beyhak, Delil, c. 2, s. 518, Kastaln, c. 1, s. 80, Zrkn, c. 1, s. 328.
[163] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 305, Tirmiz, c. 5, s. 722, Drmf, c. 2, s. 256, Beyhak, c. 2, s. 518,
Kastaln, c. 1, s. 81 , Zrkn, c. 1 ,s.328.
[164] Tirmiz, Snen, c. 5, s. 723.
[165] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 518, Alddin Ali, Kenzu'l-umml, c. 1 2, s. 259.
[166] Tirmiz, Snen, c. 5, s. 304, Taber, Tefsr, c. 15, s. 149, Vhidf, Esbb'n-nzl, s. 197,
Kurtubf, Tefsr, c. 10, s. 313, Hzin, Tefsr, c. 3, s. 177.
[167] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/350-351.
[168] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 7.
[169] Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1 266.
[170] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 54.
[171] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 233, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 122, Ebu'l-Ferec bn
Cevz, el-Vef, c.1, s. 246, Heysem, Meana, c. 6, s. 54.
[172] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 54.
[173] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 235, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 211 , Buhr, Sahih,
c. 4, s. 259, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 246.
[174] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 235, Ahm ed b. Hanbel, c. 3, s. 211, Buhr, c. 4, s. 259.
[175] bn shak.bnHisam, Sre,c.2, s. 136, Hkim , Mstedrek, c. 3, s. 8.
[176] Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1130.
[177] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 136, Taber, Trh, c. 2, s. 246, Hkim , Mstedrek, c. 3, s. 8, bn
Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 92, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 323, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
189, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 321.
[178] Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1 287.
[179] Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 313.
[180] Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1 287.
[181] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 54.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/351-352.
[182] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 365, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 2, Mslim , Sahih, c. 4, s. 2309, Ebu
Nuaym, Delil'n-nbvve, c.2,s. 330, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 483, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 239-
240, Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 95, Zeheb, s. 324.
[183] bn Sa'd, c. 4, s. 365, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 2, Mslim, c. 4, s. 2309, Ebu Nuaym, c. 2, s.
330, Beyhak, c. 2, s. 483, bn Esr, Km il, c. 2, s. 104, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 95, Zeheb, s. 324,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 1 87.
[184] Mslim, Sahh, c. 4, s. 2309.
[185] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 365, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Mslim, c. 4, s. 2309-231 0,
Beyhak, c. 2, s. 483, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 239, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 95, Zeheb, s. 324.
[186] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 365, Mslim, c. 4, s. 2309.
[187] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 365, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 2, Mslim, Sahh, c.
4, s. 2309-2310, Ebu Nuaym, D el il 'n-nbvve, c. 2, s. 330, Beyhak f, D el il 'n-nbvve, c. 2, s.
483, E bu'l -Ferec bn C evz\, el -Vefa, c. 1, s. 239.
[188] Mslim, Sahh, c. 4, s. 2309.
[189] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 2, E bu Nuaym, c. 2, s. 330, Beyhak, c. 2, s. 483, Ebu'l-Ferec, c. 1, s.
239, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 95, Zeheb, s. 324, E bu'l-Fid, c. 3, s. 187.
[190] bn Sa'd, c. 4, s. 365, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 2, Mslim, c. 4, s. 2310, Ebu Nuaym, c. 2, s.
330, Beyhak, c. 2, s. 483.
[191] Mslim, c. 4, s. 2310.
[192] bn Sa'd, c. 4, s. 365, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Ebu Nuaym, c.2, s. 330, Beyhak, c. 2, s. 483,
Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 239, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 95, Zeheb, s. 324, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 187.
[193] bn Sa'd, c. 4, s. 365, Ahmed b. Hanbel, c. 1 ,s.3, Mslim, c. 4, s. 2310, Ebu Nuaym, c. 2, s.
330, Beyhak, c. 2, s. 483, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 95, Zeheb, s. 324, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 187.
[194] bn Sa'd, c. 4, s. 365, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Ebu Nuaym, c.2, s. 330, Beyhak, c. 2, s. 483,
Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 239, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 95, Zeheb, s. 324, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 187.
[195] bn Sa'd, c. 4, s. 365-366, Ahmed b. Hanbel, c.1 ,s.3, Mslim, c. 4, s. 2310, Beyhak, c.2, s.
483, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 239, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 95, Zeheb, s. 324, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 187.
[196] Mslim, Sahh, c. 4, s. 2310.
[197] Bu harf, Sahh, c. 4, s. 259.
[198] bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1,s. 3, Mslim, c. 4, s.
2310, Beyhak, Delil'n- nbvve, c. 2, s. 484, E bu'l-F ere c bn C evzf, el-Vefa, c. 1, s. 239-240, M
uhi bbt-Taber, R ydu'n-nadr, c. 1, s. 9 6, Zeh ebf, Trhu' I-islm, s. 324, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 187.
[199] bn Sa'd, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Buhr, c. 4, s. 259, Mslim, c. 4, s. 2310,
Beyhak, c.2, s. 484, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 240, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 96, Zeheb, s. 324, Ebu'l-Fid, c.
3, s. 187.
[200] bn Sa'd, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Beyhak, c. 2, s. 484, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s.
240, Zeheb, s. 324.
[201] Mslim, Sahh, c. 4, s. 2310.
[202] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 222.
[203] bn Sa'd, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Beyhak, c. 2, s. 484, Ebu'l-Ferec, c. 1, s.
240, Muhibbt-Taber, c. 1 , s. 96, Zeheb, s. 324, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 187.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/352-354.
[204] mm Ma'bed Hatunun adr Kudeyd ile Mellel arasnda olup, bunlarn aras mil idi
(Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 333). Mellel de; Mekke ile MedinEsrasnda, deniz kysnda, Kudeyd'e
kadar uzanan bir dadr (Ebu'l-Mnzir Hiam, Kitbu'l-esnm, s. 13, Yk ut M u' cem u' l-bld n, c. 5, s.
1 36). M eli el'i n M e dine'ye u zak l yedi mildir. (Yak ut, c. 5, s. 24).
[205] Hurma yerine, st rivayeti de vardr (Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vefa, c. 1, s. 226, Ebu'l-Fid, c.
3, s. 192, Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 84).
[206] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr.c. 1, s. 230, Hkim, Mstedrek.c. 3, s. 9, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c.2, s. 338, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 226, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1958-1959,
Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 101, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 437-438, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 192, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 55-56, bn Hacer, el-sbe, c. 4, s. 497498.
[207] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 230, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1 ,s. 242, Ebu'l-Fid, c. 3, s.
192, Diyarbekr, c. 1, s. 333.
[208] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 188.
[209] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/354-355.
[210] bn Sa'd, c. 1, s. 230, Hkim, c. 3,s. 9,EbuNuaym, c. 2, s. 338, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 1,
s. 278, bn Abdilberr, stib, c.4,s. 1959, Shevlf, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 226-227, Ebu'l-Ferec bn Cevz,
el-Vef, c. 1, s. 243, Muhibbt-Taber, c. 1, s. 101-102, Zeheb, s. 437438, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 192,
Heysem, c. 6, s. 56, Kastaln, c. 1, s. 84, Diyarbekr, c. 1.S.333.
[211] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 230, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vefa, c. 1, s. 243.
[212] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 230, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 9, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbwe, c. 2, s. 338, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 278-279, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1959,
Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 226, E bu'l-Ferec bn Cevz, el- Vef, c. 1 , s. 243, Muhibb't-Taber,
Rydu'n-nadr, c. 1, s. 102, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 188, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 437-438,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 192, Heysem, Mecmau'i-zevid, c. 6, s. 56, Kastaln,
Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 84.
[213] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 289, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1 , s. 262, Ebu'l-Ferec, c. 1,
s. 245-246, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 334, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 228.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/356.
[214] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 230-231, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 9-10, E bu Nuaym ,
Delil'n-nbvve, c. 2, s. 338, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 279, bn Atodilbetr, sti b, c. 1959-
1960, Ebu'lf erec bn Cevzi, el-Vef, c. 1, s. 243-244, bn Kayym, Zd'l-mead, c. 2, s. 60, Muhibbt-
Taber, Rydu'n-nadr, c. 1, s. 102, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 188, Zeheb, Tru'l-islm, s. 438-
439, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 192-193, Heysem, Meanau'i-ZEvid, c. 6, s. 56-57,
Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 86, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 333-334.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/357-358.
[215] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 289, Belzur, E nsbu'l-erf, c. 1, s. 262, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 246,
bn Hacer, el-sbe, c. 4, s. 498, Kastaln, c. 1, s. 86, Diyarbekr, c. 1 , s. 333-334.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/358.
[216] Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 227.
[217] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 289, bn Hacer, el-sbe, c. 4, s. 498.
[218] Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 334, Haleb, nsnu'l-u\n, c. 2, s. 228.
[219] Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 334.
[220] Diyarbekr, c. 1, s. 334, Haleb, c. 2, s. 228.
[221] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 78-79, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 141-142, bn Esr,
Usdu'l-gbe, d, s. 133, bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 61.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/358-359.
[222] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 132, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 229, Taber, Trih, c.
2, s. 247, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 106, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 189, Zeheb, Trhu'l-islm, s.
329, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 189, bn Kayym, Zd'l-mead, c. 2, s. 60.
[223] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 288.
[224] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 133, Taber, c. 2, s. 248, bn Esr, c. 2, s. 106, bn Seyyid, c. 1, s.
189, Zeheb, s. 329, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 189, bn Kayym, c. 2, s. 60. Kastaln, Mevhibu'l-lednniye, c.
1, s. 85.
[225] bn shak, bn Hiam, c.2, s.1 32, bn Sa'd, c. 8, s. 288-289, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s.
262, Taber, c. 2, s. 247-248, Hkim,Mstedrek,c.3, s. 10, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 220, Ebu'l-Ferec
bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 244, bn Esr, c. 2, s. 106, bn Kayym , c. 2, s. 60, Muhibbt-Taber, Rydu'n-
nadr, c. 1, s. 102, bn Seyyid, c. 1, s. 189, Zeheb, s. 329, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 1 89, Heysem f, Mecmau'z-
zevid, c. 6, s. 57, Kastaln, c. 1, s. 84-85, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 334.
[226] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 493, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 225, Ebu'l-Fid, c. 3, s.
191, Haleb, nsnu'l-uyn, c.2, s. 225.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/359-360.
[227] mam Zhr, Megz, s. 101, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, Msned, c.
4, s. 176, Buhr, Sahh, c. 4, s. 256, Hkim , M stedrek, c. 3, s. 6-7, E bu Nuaym , Delil'n-nbvve, c.
2, s. 332, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 486, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 240, bn
Seyj'id, Uynu'l-eser, c. 1, s. 184, Zeheb, Trhu'l-islm , s. 328, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3,
s. 185.
[228] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 232.
[229] mam Zhr, Megz, s. 101 -102, bn shak, bn Hiam, Sine, c. 2, s. 1 34, Abdurrezzak,
Musannef, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhr, c. 4, s. 256, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 6-7,
Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 240, bn Seyyid, c. 1, s. 1 84, Zeheb, s. 328, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 185.
[230] mam Zhr, Megz, s. 1 02, Abdurrezzak, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhr,
c. 4, s. 256, Ebu Nuaym , c. 2, s. 332, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 240-241, bn Seyyid, c. 1, s. 184-185, Zeheb,
s. 328, E bu'l-Fid, c. 3, s. 185.
[231] mam Zhr, Megz, s. 102, bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 134, Abdurrezzak, c. 5, s. 392, Ahmed
b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhr, c. 4, s. 256, Hkim, c. 3, s. 7, E bu Nuaym, c. 2, s. 332, Beyhak, c. 2, s.
486.
[232] mam Zhr, s. 1 02, Abdurrezzak, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhr, c. 4, s.
256, Hkim, c . 3, s. 7, Beyhak, c. 2, s. 486, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 241, bn Seyyid, c. 1, s. 185, Zeheb, s.
328, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 185.
[233] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 134, Ebu Nuaym, c. 2, s. 332, Beyhak, c. 2, s. 486, Zeheb, s. 328,
E bu'l-Fid, c. 3, s. 185.
[234] mam Zhr, s. 102, Abdurrezzak, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhr, c. 4, s.
256, Ebu'l-Ferec, c. 1, s.241, bn Seyyid, c. 1, s. 185, Zeheb, s. 325, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 185.
[235] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 134, Ebu Nuaym , c. 2, s. 332, Beyhak, c. 2, s. 486, Zeheb, s.
328.
[236] mam Zhr, s. 102, Abdurrezzak, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhr, c. 4, s.
256, Hkim, c. 3, s. 7, EbuNuaym, c. 2, s. 332. E bu'l-Ferec, c. 1, s. 241, bn Seyyid, c. 1, s. 185, Zeheb,
s. 325-326, E bu'l-Fid, c. 3, s. 1 85.
[237] mam Zhr, s. 102, bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 134, Ebu Nuaym, c. 2, s. 332-333, Beyhak, c.
2, s. 486.
[238] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 176, Buhr, Sahh, c.
4, s. 256-257, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 241, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 185, Zeheb,
Trhu'l-islm, s. 325-326, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n- nihye, c. 3, s. 185.
[239] Abdurrezzak, c. 5, s. 393, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 7.
[240] Abdurrezzak, c. 5, s. 393, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhr, c. 4, s. 257, Hkim, c. 3, s. 7.
[241] Buhr, Sahh, c. 4, s. 257.
[242] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, E bu'l-Ferec, c. 1 , s. 240,
Zeheb, s. 324-325, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 188.
[243] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Buhr, c. 4, s. 259, Ebu'l-
Ferec, c. 1 , s. 240, Zeheb, s. 324, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 188
[244] bn Sa'd, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 240, Zeheb, s. 324-325,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 187.
[245] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, E bu'l-Ferec, c. 1, s. 240, Zeheb, s.
325, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 188.
[246] Buhr, Sahh, c. 4, s. 259.
[247] bn Sa'd, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. Ebu'l-Ferec, c. 1,s.24O, Zeheb, s. 325, Ebu'l-
Fid, c. 3, s. 188.
[248] Buhr, Sahh, c. 4, s. 259.
[249] mam Zhr, Megz, s. 102-103, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 393, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 4, s. 176, Buhr, Sahih, c. 4, s. 257.
[250] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 3, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 484, bn Esr, Usdu'l-
gbe, c. 2, s. 381, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 324.
[251] mam Zhr, s. 103, bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 134, Ab durrezzak, c. 5, s. 393-394,
Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhr, c. 4, s. 257, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 7, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 487, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1, s. 241, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 1 85,
Zeheb, Trhu'l-islm , s. 326, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 185.
[252] mam Zhr, s. 103, Abdurrezzak, c. 5, s.394, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Belzur, Ensbu'l-
erf, c. 1, s.263,Hkim , c.3,s.7, Beyhak, c. 2, s. 487, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 241, bn Seyyid, c. 1,s.185,
Zeheb, s. 326, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 185.
[253] mam Zhr, s. 103, bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 134, Abdurrezzak, c. 5, s. 394, Ahmed b.
Hanbel, c. 4, s. 1 76, Buhr, c. 4, s. 257, Beyhak, c. 2, s. 487, E bu'l-Ferec, c. 1, s. 241, bn Seyyid, c. 1,
s. 185, Zeheb, s. 326, E bu'l-Fid, c. 3, s. 1 85.
[254] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 134, Ebu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 2, s. 333, Beyhak,
Delil'n-nbvve, c. 2, s. 488, bn E sr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 332.
[255] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 3, Mslim, Sahh, c.
4, s. 2311, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 325, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 188.
[256] Mslim, Sahh, c. 4, s. 2311 .
[257] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Zeheb, s. 325.
[258] bn Sa'd, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Mslim, c. 4, s. 2311, Ebu'l-Ferec bn Cevz,
el-Vef, c. 1, s. 240, Zeheb, s. 325.
[259] bn Sa'd, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Mslim, c. 4, s. 2311, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s.
240, bn Seyyid, c. 1 , s. 185, Zeheb, s. 325, E bu'l-F id, c. 3, s. 18 8.
[260] mam Zhr, Megz, s. 102, bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 134 Abdurrezzak, c. 5, s. 393-394,
Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhr, Sahh, c. 4, s. 257, Ebu Nuaym, c . 2, s. 333, Beyhak, c. 2, s. 488,
Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 241.
[261] Zhr, s. 103, Abdurrezzak, c. 5, s. 394, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhr, c. 4, s. 257,
Hkim, Mstedrek, c.3, s. 7, Beyhak, c. 2, s. 487, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 241-242, bn Seyyid, c.1, s. 185,
Zeheb, s. 326, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 185.
[262] mam Zhr, s. 1 03, bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 135, Abdurrezzak, c. 5, s. 394, Ahmed b.
Hanbel, c. 4, s. 176, Ebu Nuaym, c. 2, s. 333, Beyhak, c. 2, s. 478.
[263] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 135, Ebu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 2, s. 333, Beyhak,
Delil'n-nbvve, c. 2, s. 488.
[264] mam Zhr, Megz, s. 103, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 394, Ahmed b. Hanbel, Msned, c.
4, s. 176.Buhr, Sahh, c. 4, s. 257, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 7, Beyhak, c. 2, s. 487, Ebu'l-Ferec bn
Cevz, el-Vef, c. 1, s. 242, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 185, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 326, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 185.
[265] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 135, Ebu Nuaym , c. 2, s. 333, Beyhak, c. 2, s. 488, Diyarbekr,
Hams, c. 1, s. 332.
[266] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 135, Ebu Nuaym , c. 2, s. 333, Beyhak, c. 2, s. 488, Diyarbekr,
Hams, c. 1, s. 332.
[267] mam Zhr, s. 103, Abdurrezzak, c. 5, s. 394, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhr, c. 4, s.
257, Hkim , c. 3, s. 7, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 242, bn Seyyid, c. 1, s. 185, Zeheb, s. 326, E bu'l-Fid, c. 3,
s. 185.
[268] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 135, Ebu Nuaym , c. 2, s. 333, Diyarbekr, s. 332.
[269] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 266, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 211, Buhr, c. 4, s. 260,
Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 1 , s. 104, Zeheb, s. 338, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 220,
Zrkn, Mevhibu'l-lednniye, erhi, c. 1, s. 347.
[270] bn Sa'd, c. 1, s. 232, Mslim, Sahh, c. 4, s. 2310, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 185, Diyarbekr, c.
1,s.332.
[271] Mslim, Sahh, c. 1 , s. 332.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/361-366.
[272] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 05, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 221.
[273] Rum beldelerinden Cezfre ile birlikte, am krallarndan her birine Kayser, Fars krallarndan her
birine Kisr, Msr krallarndan her birine Firavun, skenderiye krallarndan her birine Mukavks, \femen
ve hhfr krallarndan her birine Tbba, Habe krallarndan her birine Necaf, Yunan ve Hind
krallarndan her birine Batlm us, Trk krallarndan her birine de Hakan denilir (Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 78).
[274] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 332.
[275] Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 218.
[276] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 05, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 221.
[277] Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 218.
[278] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 6, s. 325-326, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 581, Sheyl,
Ravdu'l-nf, c. 4, s. 21 8, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 332, bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 19, Diyarbekr,
Hams, c. 1, s. 333, Haleb, c. 2, s. 221.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/367.
[279] Sheyi, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 217.
[280] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 336, bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 205.
[281] Ebu Nuaym, c. 2, s. 336-337, Beyhak, c. 2, s.489, bn Abdilberr, c. 2, s. 583, Sheyl, Ravd, c.
4, s.217, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 332, bn Hacer, Metlib, c. 4, s. 205-206.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/367-368.
[282] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 136, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 233, Taber, Trih, c.
2, s. 246, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 92, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 323, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 189, Diyarbekr, Hams, c. 1, s. 331.
[283] Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 350, Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1200.
[284] Vkd, Megz, c. 1, s. 10, bn Sa'd, c. 2, s. 7.
[285] Fahru'r-Rzf, Tefsr, c. 25, s. 21, Kurtubf, Tefsr, c. 13, s. 321 , Hzin, Tefsr, c. 3, s. 414.
[286] Zemaherf, Keaf, c. 3, s. 194, Fahm'r-Rzf, c. 25, s. 21, Kurtubf, c. 1 3, s. 321, Hzin, c. 3, s.
414.
[287] bn Kutevtae, Garbu'l-Kur'n, s. 336, Zemaher, c. 3, s. 194, Fahru'r-RzT, c. 25, s. 21,
Kurtubf, c. 13, s. 321, Hzin, c. 3. s. 414415.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/368-369.
[288] Semhd, Vefau'l-vefa, c. 4, s. 1 278.
[289] bn Sa'd, c. 4,s.242,bn Abdilberr, stib, c. 185, bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 146.
[290] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 262
[291] bn Sa'd, c. 4, s. 242, Belzur, c. 1, s. 262, bn Abdilberr, c. 1, s. 185, bn Esr, Usdu'l-gbe, c.
1, s. 209.
[292] bn Sa'd, c. 4, s. 242, bn ^dilberr, c.1 , s. 185, bn Esr, Usdu'l-gbe. c. 1, s. 209.
[293] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 262.
[294] bn Sa'd, Tab akt 'l-kbr, c. 4, s. 242, bn Abdil berr, stib, c. 1, s. 18 5, bn E sr, U
sdu'l-gbe, c. 1, s. 20 9. 289.
[295] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 242.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/369-370.
[296] bn Sa'd, c. 3, s. 215, Bedrddin Aynf, Umdetu'l-krf, c. 17, s. 49.
[297] mam Zhr, Megz, s. 103, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 395, Buhr, Sahh, c. 4, s. 257,
Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 11, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 498, Ebu'l-Ferec bn Cevzi, el-Vefa, c.
1, s. 242.
[298] Bedrddin Avnf, Umdetu'l-krf, c. 17, s. 49, bn Hacer, Fethu'l-Br, c. 7, s. 189, Diyarbekr,
Hams, c. 1,s.325.
[299] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 136, bn Sa'd, c. 1, s. 232, bn Hazm , Cevmiu's-Sre, s. 92,
Zeheb, Trhu'l-islm, s. 323, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 189, Diyarbekr, c. 1, s. 331.
[300] Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 5, s. 21, Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1297.
[301] Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 5, s. 55.
[302] Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1 304.
[303] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 1 36, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 232, bn Hazm,
Cevmiu's-Sre, c. 92, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 323, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 189.
[304] Ayn kaynaklar.
[305] Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1121.
[306] Sheyif, Ravdu'l-nf, c.4, s. 250, Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 112. 3O1.
[307] Sheyif, Ravd.c.4, s. 249-250, Yakut, Mu'cem, c. 2, s. 3, Semhd, c. 4, s. 1262.
[308] bn shak, bn Hisam, c. 2, s. 136, bn Sa'd, c. 1, s. 233, bn Hazm, s. 92, Zeheb, s. 323, Ebu'l-
Fid, c. 3, s. 1 89.
[309] Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1 262.
[310] Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 290.
[311] Yakut, c. 4, s. 290, Semhd, c. 4, s. 1284.
[312] Semhd, c.4, s. 1284.
[313] Yakut, c. 4, s. 98.
[314] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 136.
[315] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 59.
[316] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 311.
[317] bn shak, bn Hiam, Sre, c.2,s. 136, Taber,Trh, c. 2, s. 246, bn Hazm , Cevmiu's-Sre,s.
93, Zeheb, Trhu'l-islm , s. 323, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 189.
[318] bn Sa'd, Tabakt, c. l.s.233.
[319] Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 880.
[320] Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1 267.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/370-372.
[321] mam Zhr, Megz, s. 103-104, bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 137, Abdurrezzak, Musannef, c.
5, s. 395, bn Sa'd, c. 1 , s. 233, Buhr, t 4, s. 257.
[322] bn Sa'd, c. 1, s. 233, Buhr, c. 4, s. 257, Zeheb, s. 333.
[323] bn Sa'd, c. 1, s. 233, Belzu, c. 1, s. 263.
[324] mam Zhr, Megz, s. 104, bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 137, Abdurrezzak, Musannef, c.
5, s. 396, Buhr, Sahh, c. 4, s. 257-258, Taber, Trh, c. 2, s. 248-249, Zeheb, Trhu'l-islm, s. 333-
334.
[325] Semhd, Vefu'l-vef, c. 4, s. 245.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/373.
[326] Taber, Trih, c. 2, s. 254, Zeheb, el-ber, c. 1, s. 3.
[327] Zeheb, el-ber, c. 1, s. 3.
[328] mam Zhr, s. 1 04, bn shak.bn Hiam, c. 2, s. 137, Abdurrezzak, c. 5, s. 395, bn Sa'd,
Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 233, Buhr, c. 4, s. 258, bn Kuteybe, Kitbu'l-marif, s. 66, Belzur, Ensbu'l-
erf, c. 1, s. 263, TaberT, c. 2, s. 248, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 93, bn EsTr, Km il, c. 2, s. 106,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 186, Zeheb, s. 333.
[329] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 137, bn Sa'd, Tabakt, c. 1 , s. 233, Belzur, c. 1, s. 263, bn
Kuteybe, s. 66, Taber, c. 2, s. 248, bn Haim, s. 92, bn Seyyid, c. 1, s. 192.
[330] mam Zhr, s. 104, bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 138, ^Jodurrezzak, c. 5, s. 395, Taber, c. 2, s.
249, bn Esr, c. 2, s. 106, bn Seyyid, c. 1, s. 1 92, Ebu'l-Fid, 197.
[331] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 138, bn Sa'd, c. 1, s. 233, Belzur, c. 1 , s. 263, bn Kuteybe, s.
66, Taber, c. 2, s. 249, bn Hazm, s. 93, Ebu'l-Ferec bn Cevz, el-Vef, c. 1 , s. 250, Sheyif, Ravdu'l-
nf, c. 4, s. 253, bn Esr, c. 2, s. 106, bn Seyyid, c.1 , s. 192, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
197.
[332] Sheyif, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 253.
[333] Ahmed Muhtar Paa, Rydu'l-m uhtar, s. 358.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/374.
[334] Semhd, Vefu'l-vef, c. 1, s. 245, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 337.
[335] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 623-624.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 2/374-375.
PEYGAMBERMZ (A.S.)IN KUBA GNLER
Kuba'da Sa'd b. Hayseme'nin Evinin Sohbet Evi Olarak Kullan
Peygamberimiz (a.s.), Kuba'da bulunduu srada, Klsm b. Hidm'in evinden ktka Sa'd b.
Hayseme'nin evine gider, orada Mslmanlarla oturur, konuurdu. Sa'd b. Hayseme bekrd.
Muhacir Mslmanlarn bekrlar, onun evinde kalrlard. Bunun iin, Sa'd b. Hayseme'nin evine
"Bekrlar Evi" denirdi.[1]
Es'ad b. Zrre'nin Korunuu
Peygamberimiz (a.s.) Kuba'ya geldii zaman, Evs ile Haznec kabileleri arasnda dmanlk vand.
Hazrecler Evslerin evine, Evsler de Hazreclerin evine girmekten korkarlard. Peygamberimiz
(a.s.):
"Es'ad b. Zrre nerededir?" diye sordu.
Sa'd b. Hayseme ile Mbeir b. Abdulmnzir ve Rifa b. Abdulmnzir:
"Y Raslallah! O, Buas gn bizden bir zt ldrmt!" dediler.
aramba gn gece olunca, Es'ad b. Zrre, ban rtm ve sarm olduu halde, akamla yats
arasnda Peygamberimiz (a.s.)n yanna geldi.
Peygamberimiz (a.s.), onu grnce:
"Ey Ebu mme! Evinden, uraca hemen nasl gelebildin?!
Seninle u kavim arasnda gemi ne var?" buyurdu.
Ebu mme:
"Seni hak din ve kitabla gnderen Allah'a yemin ederim ki, birey yok" dedi.
O gece, Peygamberimiz (a.s.)n yannda kald.
Ertesi gn, sabaha knca, Peygamberimiz (a.s.) Sa'd b. Hayseme ile Rifa b. Abdulmnzir ve
Mbeir b. Abdulmnzir'e, Es'ad b. Zrre hakknda:
"Onu himayenize alnz, koruyunuz!" buyurdu.
"Y Raslallah! Onu sen himayene al! Senin himayendeki, bizim himayemizde demektir!" dediler.
Peygamberimiz (a.s.):
"Baznz onu himaye ediyordur" buyurdu.
Bunun zerine, Sa'd b. Hayseme; "O, benim himayemdedir" dedikten sonra, Es'ad b. Zrre'nin evine
gitti.
Birbirlerinin koruyucusu ve yardmcs olduklarn anlatmak iin, onunla elele tutuup, Amr b. Avf
oullarnn mahallelerine kadar yrdler.
Bunun zerine, Evsler:
"Y Raslallah! Hepimiz onun himayecisiyiz!" dediler.
Bundan sonra, Es'ad b. Zrre, Peygamberimiz (a.s.)n yanna sabah akam gitmeye balad. [2]
Peygamberimiz (a.s.); Kba'da, Amr b. Avf oullar nezdinde bulunduu srada, cenazelerde bulunur,
hastalan ziyaret eder, davetlere giderdi.[3]
Kuba'da lk Mescidlerin Yapl ve lk Cuma Namaznn Kln
Bata Ebu Seleme b. Abdulesed olmak zere, Medine'ye hicret edenler, Kba'ya indikleri zaman,
orada iinde namaz klacaklar bir mescid yapmlard.
Peygamberimiz (a.s.) da, Kba'ya geldii zaman, bu mescidde namaz klmtr.
Peygamberimiz (a.s.) gelinceye kadar, Ebu Huzeyfe'nin azadls Salim, ilerinde Hz. mer de
bulunduu halde, bu mescidde btn Muhacirlere imam olup namazlarn kldrmt.[4]
Ammar b. Ysir'in de "Reslullah iin, istedii zaman glgesinde yatp dinlenecei, glgelenecei ve
iinde namaz klaca bir yer yapsak olmaz m?" dedii ve ta toplayarak Kba'da bir mescid yapt
rivayet edilir.[5]
Peygamberimiz (a.s.) Kba'da daha nce hi grmedii bireyi,[6] Ensar'n mallarn,[7] hurma
bahelerini[8] sakladklarn ve esirgediklerini grnce:[9]
"Keke bayramnz [Cuma gnnz] gelseydi! Durup, syleyeceklerimi dinlerdiniz.[10] Sizinle
konuurdum!" [11] buyurdu.
Ensar:
"Olur y Raslallah! Babalarmz, analarmz sana feda olsun!" dediler.
Cuma gn gelince, Peygamberimiz (a.s.), onlara Cuma namazn kldrd.[12]
Ensar, gzlerini minbere diktiler.
Peygamberimiz (a.s.), irad buyurduu hutbesinde; Allah'a hamd senada bulunduktan sonra,[13]
onlara:
"Ey Ensar cemaat!" diyerek hitap etti.[14] Ensar:
"Lebbeyk=Buyur, emrine amadeyiz y Raslallah!" dediler. [15]
Peygamberimiz (a.s.):
"Sizler, Allah'a ibadet etmediiniz Cahiliye devrinizde bile.[16] en ar ykleri tar.[17] yetimlere
bakar,[18] mallarnz [19] meru olan yerlere harcar.[20] yolda beride kalanlara iyilik ve yardm eder
dururdunuz!
Yce Allah size slmiyetle ve gnderdii peygamberi ile ihsanda bulununca,[21] size slmiyeti
getirip nasip edince,[22] mallarnz,[23] hurma vs. trl bahelerinizi duvarlarla evirip; muhtalarn,
alarn onlardan yemelerini engelliyor,[24] esirgiyor ve saklyorsunuz!?
Halbuki, onlardan demoullar yer, size ecir ve sevap yazlr.
Kurtlar kular yer, size ecir ve sevap yazlr!" buyurdu.[25]
Bunun zerine, Ensardan hemen gidip de bahelerinin duvarlarndan ykarak[26] birer veya ikier
gedik amayan,[27] birok kaplar brakmayan[28] kimse kalmad. [29]
slm'da lk Olarak Klnan Cuma Namazlar
Peygamberimiz (a.s.)n Mekke'de Mslmanlar Kabe mescidinde biraraya toplayp Cuma namaz
klmas, kldrmas mmkn olmamt.[30]
Mus'ab b. Umeyr, Medine'ye gnderildii zaman, Cuma namaz klmak iin Peygamberimiz (a.s.)dan
izin istemi; Peygamberimiz (a.s.) da, ona gnderdii yazda, Cuma gn zeval vakti ktktan sonra
cemaatle klacaklar iki rekat namazla Allah'a yaknlamaya almalarn ve bu vesile ile Mslmanlara
hitapta bulunmasn emir buyurmutu.
Bunun zerine Mus'ab b. Umeyr Kba'da Sa'd b. Hayseme'nin evinde on iki kii toplayarak bir koyun
kesilip yenilmi ve slm tarihinde Cuma namaz iin Mslmanlar ilk toplayan kii o olmutur.[31]
Es'ad b. Zrre de; Medine'de, Naku'l-H adm tta (Beyaza oullarnn kara tal) krk kii toplayp
Cuma namaz klmlard. [32] Peygamberimiz (a.s.) da, Kba'da kald evde, ilk defa olarak iki rekat
namaz kldrm ve hutbe irad buyurmutu.[33]
Medine'nin iine girerken, Salim b. Avf oullarnn oturduklar Rnuna vadisindeki mescidde de, ilk
defa olarak Cuma namaz klm ve hutbe irad buyurmutur.[34]
Cuma Gnnn Fazileti ve Cuma Namazna Ait Baz Bilgiler
Peygamberimiz (a.s.):
"zerine gne doan gnlerin en hayrls Cuma gndr!
dem ((a.s.)) o gn yaratld ve o gn Cennete konuldu. O, yine o gn Cennetten karld.[35]
Kyamet de, Cuma'dan baka bir gnde kopmayacaktr![36]
nsanlardan ve cinlerden baka hibir yaratk yoktur ki, Cuma gn, tanyeri aardktan gne
douncaya kadar:
Kyamet belki bugn kopar!1 korkusuyla kulak kabartmasn!
Bir de, o gnn iinde yle bir saat vardr ki, Mslman bir kul namaz klar ve Allah'tan bir dilekte
bulunurken o saate rastlarsa, Allah istediini ona muhakkak verir!"[37]
"Bizler, (Ehl-i Kitaba nazaran) en sonra gelmi bulunduumuz halde, Kyamet gnnde fazilete en
baa geecek olanlarz!
nk, bizden nce onlara, daha sonra bizlere Kitab verildi de; Allah'n onlara farz kld gn bu
Cuma gn iken, onlar ihtilaf karp baka gnlere sayg gsterdiler.
Fakat, o gn ibadet gn edinmek hususunda, Allah bize hidayet verdi. Artk, bu yolda o halk bizden
geri kalm oldular.
Yahudilerin ibadet gn yarn [Cumartesi gn], Nasranlerinki de br gn [Pazar gn]'dr."[38]
"Cuma gn, Allah katnda, gnlerin en ulusudur!" buyurmulardr.[39]
1. Cuma gn, ezan okununca, alverilerin braklarak namaz klmak zere camiye gidilmesi farzdr,
Allah'n kesin emridir.[40]
2. Cuma namaz; kleler, kadnlar, ocuklar, hastalar,[41] misafirler[42] dnda, her mslmana
farzdr.[43]
3. Cuma namaz, farz olarak iki rekattr[44] ve le namaz vakti girer girmez, le namaz yerine
klnr.[45]
4. Cuma gn, Cuma namaz iin gusledilir.[46]
5. Cuma namazna gidilecei zaman-varsa-gzel elbise giyinilir, diler misvaklanr, gzel kokular
srnlr.[47]
6. Cuma gn, Peygamberimiz (a.s.)a oka salt ve selam getirilir.[48]
Cuma namazna erkence gitmek ok sevapldr:
7. Namaza en erken gelen bir deve, ondan sonra gelen bir sr, ondan sonra gelen bir ko., kurban
etmi gibi sevaba nail olur.[49]
8. mam minbere ktktan sonra camiye gelen, sadece namaz sevabn almak iin gelmi olur.[50]
9. Cuma gn, camide imam minbere kmadan nce, drt rekat snnet klnr.[51]
10. mam minbere kp oturunca, cami iinde Cuma ezan okunur. Cami dnda okunan ezan, Medine
halkna namaz vaktini bildirmek iin ihdas edilmitir.[52]
11. mam, cemaata kar, ayakta iki hutbe okur ve hutbenin arasn hafif bir oturula ayrr.[53]
12. Hutbede Allah'a hamd u sena ve ehadette ve Peygamberimiz (a.s.)a ehadet ve salavatta
bulunulduktan sonra,[54] Kur'n- Kerm'den baz yetler okunur, cemaata va'z u nasihatlerde bulunulur.
[55]
13. Hutbe okunurken susulup dinlenir.
O srada, konuana "Sus!" bile denmez.[56]
14. Hutbeden sonra, kamet getirilip, cemaatla iki rekat Cuma namaz klnr.[57]
15. Bundan sonra, imam ve cemaat, kendi kendilerine drt rekat, sonra da iki rekat snnet klarlar.
nce iki, sonra drt de klnabilir.[58]
16. Cuma namaznn herhangi bir sebeple kabul olunmam bulunmas ihtimali gznnde tutularak,
teden beri, Zuhr-u ahir (en son le namaz) niyetiyle drt rekat bir namaz daha klnagelmi ve bunda
bir saknca grlmemitir.
17. Meru bir mazeret veya hastalk yokken, Cuma namazn klmayan kimsenin kalbinin Yce
Allah tarafndan mhrlenecei bildirilmitir.[59]
18. Bylelerinin, klmadklar Cuma namazlarnn her biri iin, fakirlere birer altn, bulamazlarsa
yarmar altn keffaret vermeleri gerekir.[60]
Peygamberimiz (a.s.)n Kuba'da Kal Sresi ve Kuba Mescidinin Yapl
Peygamberimiz (a.s.) Kba'da ondrt gece kald.[61]
Klsm b. Hidm'den, mirbed'ini (hurma serme ve kurutma yerini) alp Kba Mescidini yapt ve iinde
namaz kld, kldrd.[62]
Ensar kadnlarndan emus binti Numan'n bizzat grp anlattna gre; Kba Mescidi yaplrken,
Peygamberimiz (a.s.) glkle kaldrabildii ar bir ta veya kaya parasn alr.[63] Kureylilerden
veya Ensar'dan[64] gelip,[65] "Babam, anam sana feda olsun[66] y Raslallah! Onu bana ver! Senin
yerine ben yeteyim, tayaym" diyenlere "Hayr! Sen de git, bunun gibisini al, ta!" buyururdu.
Peygamberimiz (a.s.), mescid yaplncaya kadar, bylece almaktan geri durmamtr.[67]
Kuba Mescidinin Fazileti
Kba Mescidinin fazileti ve oray ziyaretin gereklilii hakknda birok hadis-i erifler ve haberler
vardr.
Kba Mescidinde namaz klmann umre yapmak gibi sevapl olduu ve klnacak namazn bir umre
sevab kazandraca, Peygamberimiz (a.s.) tarafndan haber verilmitir.
Peygamberimiz (a.s.); her Cumartesi gn yaya veya binitli olarak gidip Kba mescidini ziyaret
ederdi.
Pazartesi gn gittii de olurdu.
Hz. mer, Pazartesi ve Perembe gnleri Kba Mescidini ziyareti det edinmi, "Eer bu mescid etraf
memleketlerden birisinde olsayd, develere binip trl zahmet ve meakkatlere katlanarak onu ziyarete
giderdik!" demitir.[68]
Emev halifelerinden mer b. Abdulaziz (. 101 Hicr); Peygamberimiz (a.s.)n Mescidi yenilenirken,
Kba Mescidini de geniletti, tala ve kire harla yaptrd.
Mescidin iine tatan direkler diktirdi ve onlar demirle berkitirtti, naklatt ve ona bir minare de
yaptrd.
Mescidi sac aac ile tavanl att ve ona kemerler yaptrd.
Mescidin ortasndaki meydanln zerini ak braktrd.
Kba Mescidi; daha sonra, Hicretin 555, 671, 733, 840, 877 ve 881. yllarnda da vezirler,
hkmdarlar tarafndan tamir ve tecdit ettirildi.[69]
Hicretin 950. ylnda Kanun Sultan Sleyman, Kba Mescidinin hem minaresini, hem tavann yktrp
yeniden yaptrd. Ona hatipler, imamlar ve mezzinler tayin ettirdi. Mescidin iine ve dna stanbul'dan
kandiller gnderdi.
Hicretin 1111. ylnda Sultan Mustafa tarafndan Kba Mescidinin hem duvarlar, hem de minaresi
yktrlarak yeniden yaptrld.
Kba Mescidi Hicretin 1244. ylnda Sultan Mahmud tarafndan da yktrlp yeniden yaptrld.
Mihrab, kubbe, tak ve kuyu zerindeki yazlar da o zaman yazdrld .[70]
Hz. Ali'nin Kuba'ya Gelii
Peygamberimiz (a.s.); Kurey mriklerini n-saklamak zere-kendisine brakm olduklar emanetleri
sahiplerine iade edinceye kadar Mekke'de kalmasn, Hz. Ali'ye emretmiti.
O da, bu i iin Mekke'de gn gece oturdu.[71]
Mekke vadisinde dikilerek:
"Reslullah'n yannda kimin bir emaneti varsa gelsin, ona emanetini teslim edeceim!" diye
seslendikten ve emanetleri sahiplerine dattktan sonra.[72] Medine yolunu tuttu.[73]
Geceleri yrd, gndzleri gizlendi.[74] Rebilevvel'in ortalarna doru Kba'ya geldi.[75]
Kba'ya geldii zaman, ayaklarnn alt kabarm, imi, yarlmt; kanyordu.
Peygamberimiz (a.s.) Hz. Ali'nin geldiini iitince:
"Ali'yi bana arnz!" buyurdu.
"Y Raslallah! Yrmeye takati yok!" dediler.
Peygamberimiz (a.s.) hemen kalkp onun yanna vard.
Halini grnce rahmet ve efkatinden alad, kucaklad.
Ayaklarnn altn eliyle sad, iyilemesi iin Allah'a dua etti. Bylece, Hz. Ali'nin hibir ztrab
kalmad.[76]
Hz. Ali'nin Halinden phelendii Bir Kadn Sorguya ekii
Hz. Ali derki:
"Kba'da gece yansnda bir adamn gelip kocasz Mslman bir kadnn kapsn aldn, dar
kt zaman ona bireyler verdiini sezince, bu iten phelenerek:
'Ey Allah'n kulu kadn! Kimdir bu adam ki, her gece gelip senin kapn alyor?! Sen onun yanna
knca o sana-ne olduunu anlayamadm-bireyler veriyor. Halbuki sen kocasz Mslman bir
kadnsn1 dedim.
Kadn, bana:
'O, Sehl b. Huneyftir. Benim kimsesiz bir kadn olduumu bildii iin; gece olunca kavmine ait putlara
musallat olur, onlardan birisini krar da, yakaym diye odununu bana getirir!' dedi."[77]
Kabilelerinin Putlarn Kranlardan Bazlar
Mslman olduklar zaman:
1. Es'ad b. Zrre,
2. Umre b. Hazm,
3. Avf b. Afra
Malik b. Neccar oullarnn putlarn krdlar.
4. S al it b. Kays,
5. Ebu Srma
Adiyy b. Neccar oullarnn putlarn krdlar.
6. Salebe b. Ganeme,
7. Muaz b. Cebel,
8. Abdullah b. neys
Seleme oullarnn putlarn krdlar.
9. Ziyad b. Lebid,
10. Ferve b. Amr
Beyaza oullarnn putlarn krdlar.
11. Sa'd b. Muaz,
12. Useyd b. Hudayr
Abdulehel oullarnn putlarn krdlar.[78]
Suheyb b. Sinan'n Kuba'ya Gelii
Allah yolunda ikencelere uratlan kimsesiz Mslmanlardan Suheyb b. Sinan, Hz. Ali'den sonra,
Medine'ye hicret etmek maksad ile Mekke'den yola knca, Mekkelilerden bazlar arkasndan yetitiler
ve:
"Sen buraya fakir, hakr olarak geldin.
Yanmzda eriemeyecein kadar bol servete eritin!
Sonunda da kendinle birlikte servetini de alp gitmek istiyorsun ha?
Vallahi ite bu olmaz!" dediler.
Suheyb hemen hayvanndan yere indi. Ok antasndaki oklar kard ve:
"Ey Kurey cemaat! yi bilirsiniz ki; ben sizin en iyi ok atanlarnzdan birisiyim.
Vallahi, yanmda bulunan ok antamdaki oklarn hepsini size atar, sonra da klcm alarm.
Bunlardan birisi elimde bulunduka bana yaklaamazsnz. Ancak onlar elimden ktktan sonra bana
istediinizi yapabilirsiniz.
Size imdi servetimin yerini gsterir, onu size brakrsam; yolumu aar, beni serbest brakr msnz?"
dedi.
Mrikler:
"Evet!" dediler.
Suheyb servetini onlara brakarak yoluna devam etti. Rebilevvel aynn ortalarnda Kba'ya gelip
Peygamberimiz (a.s.)a kavutu.
O srada, Peygamberimiz (a.s.)n yannda Hz. Ebu Bekir ile Hz. mer bulunuyordu.
nlerinde de Klsm b. Hidm'in getirdii, mm Cirzan diye anlan hurma cinsinden, zerinde ya ve
olgun hurmalar bulunan taze yaprakl salkm halinde hurma vard.
Suheyb b. Sinan'n yolda gzleri arm, kam da son derecede ackmt. Hemen kendini hur-m al ara
att.
Hz. mer:
"Y Raslallah! Suheyb'i grmyor musun? Hem gz aryor, hem ya hurma yiyor!?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) Suheyb'e:
"Hem gzn aryor, hem de ya hurma yiyorsun ha?!" buyurunca, Suheyb:
"Ben, onu gzmn armayan tarafyla yiyorum!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) glmsedi.
Suheyb, Hz. Ebu Bekir'e:
"Sen bana yolda olacan vaad etmitin. Beni brakp yola ktn, deil mi?
Y Raslallah! Sen beni Mekke'de brakp yola ktn zaman, Kurey mrikleri beni yakaladlar,
hapsettiler.
Ben de servetimi vererek kendimi ve ailemi satn aldm!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Suheyb kazand!
Suheyb kazand!
Ebu Yahya! Sat krl kt!
Sat krl kt!" buyurdu.[79]
Suheyb b. Sinan der ki:
"Reslullah (a.s.), beni grnce:
'Ebu Yahya! Sat krl kt!
Ebu Yahya! Sat krl kt!
Ebu Yahya! Sat krl kt!' buyurdu.
'Y Raslallah! Senin yanna gelmekte beni kimse gememiti.
Herhalde, bunu sana Cebrail (a.s.)dan bakas haber vermemitir! dedim."[80]
Ben Nadr Yahudilerinin Bakan Huyey le Kardeinin Peygamberimiz (a.s.)
Grmek
in Kuba'ya Gitmeleri
Ben Nadr Yahudilerinin bakan Huyey b. Ahtab'n kz ve Peygamberimiz (a.s.)n zevcesi Hz.
Safiyye der ki:
"Ben, babama, ocuklarnn en sevgilisi idim. Amcam Ebu Ysir de beni ok severdi.
Raslullah Medine'ye gelip Kba'da Amr b. Avf oullarnn evine inince, babam Huyey b. Ahtab ile
amcam Ebu Ysir b. Ahtab, ertesi gn, sabahleyin erkenden Reslullah' grmeye gittiler. Gne batn-
caya kadar oradan dnmediler. Kendilerinin yorgun argn, isteksiz, dkn ve perian bir halde yryerek
geldiklerini grnce-her zaman yaptm gibi-onlar sevin ve nee ile karladm. Vallahi, hibiri bana
iltifat etmedi. Kendilerini derin bir gam ve keder brmt.
Onlar konuurlarken iittim.
Ebu Ysir, babam Huyey b. Ahtab'a:
'O, o mudur?' diye sordu.
Babam:
'Evet! Vallahi odur!1 dedi.
Amcam:
'Onu iyice tandn m? Aranan vasflar kendisinde iyice gzkyor mu?1 diye sordu.
Babam:
'Evet! Vallahi!'dedi.
Bunun zerine, amcam:
'Peki! Ona kar kalbinde ne var?' diye sordu.
Babam:
'Vallahi, sa olduum mddete ona dmanlk edeceim!' dedi."[81]
Peygamberimiz (a.s.) Medine'ye gelince, Ebu Ysir gidip Peygamberimiz (a.s.)in huzurunda oturup
onu dinleyerek kavminin yanna dnd zaman:
"Ey kavmim! Bana itaat ediniz! Hi phesiz, sizin gelmesini beklediiniz peygamber gelmitir. Ona
tbi olunuz ve sakn muhalefet etmeyiniz" demiti.
Kardei Huyey b. Ahtab da gitmi, oturup Peygamberimiz (a.s.) dinledikten sonra kavminin yanna
dnnce, onlara:
"Ben yle bir adamn yanndan geliyorum ki, vallahi hibir zaman ona dmanlktan geri
durmayacam!" demiti.
Kardei Ebu Ysir "Ey anamn olu! u ite beni dinle, kendini helak etme de, sonradan, istediin
eyde bana kar koy!" diyerek t vermi ise de, Huyey b. Ahtab:
"Hayr! Vallahi seni hibir zaman dinlemeyeceim!" demi, kavmi de ona uymutur.[82]
Nihayet Huyey b. Ahtab da, kardei Ebu Ysir de, Yahudilerin Araplara kar kskanlkta en kats
kesilip; halkn slmiyet'e girmelerini nlemek iin olanca gayretlerini sarfetmekten geri durmamlardr.
[83]
Kuba Mnafklar ve Ebu mir'in Peygamberimiz (a.s.)la Tartmas ve kbeti
Kba'da oturan oniki mnafk vard.[84]
Onlar Ebu mir Fsk ile gizli gizli grr, konuur, Peygamberimiz (a.s.) ile ashabn Medine'den
karmay tasarlarlard.[85]
Ebu mir; Dubay'a oullarndan olup, Rahip diye anlrd.[86]
Allah adamlna, ruhbanla zenir, kldan ruhbanlk elbisesini giyerdi.
Kendisi; ba mnafk Abdullah b. beyy b. Sell'n de halasnn olu idi.
Peygamber (a.s.) peygamber olarak gnderil ince, Ebu mirin kskanl tuttu.[87]
Peygamberimiz (a.s.)a gelerek:
"Senin u getirmi olduun din nedir?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"brahim ((a.s.))n dini olan hanflii getirdim" buyurdu.
Ebu mir
"Onun zerinde olan, benim!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Sen onun zerinde deilsin!" buyurdu.
Ebu mir
"Hayr, ey Muhammedi Sen, hanflie, ondan olmayan eyleri soktun!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ben yle birey yapmadm. Fakat, onu saf ve tertemiz olarak getirdim" buyurdu.
Ebu mir
"Yalancy Allah kovulmu, garip ve yapayalnz bir halde ldrsn!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Yalanc kimseyi Yce Allah byle yapsn! [Kovulmu, garip ve yapayalnz bir halde
ldrsn!]" buyurdu.[88]
Ebu mir; kendisine tbi olan 50 genci yanna alarak Mekke'ye gitti .[89]
Bedir savanda mriklerin yannda yer alp arpt .[90]
Mrikleri Uhud[91] ve Hendek sava iin de ayaklandranlar ve Peygamberimiz (a.s.)la arpanlar
arasnda idi.[92]
Peygamberimiz (a.s.) Mekke'yi fethedince Ebu mir Taife, Taifliler Mslman olunca da am'a kat.
[93] Orada, Hristiyanl kabul etti.[94]
am'da kovulmu, garip, yapayalnz olarak lp gitti![95]
Kba'da, Amr b. Avf oullarnn baz aklszlar ile mnafklar, geceleyin Peygamberimiz (a.s.)n
yatp kalkt evi talamaya baladlar. Peygamberimiz (a.s.), bunu grnce: "Himaye ve komuluk bu
mu?!" diye yaknarak Kba'dan ayrld.[96]
Neccar Oullarnn Peygamberimiz (a.s.) Kuba'dan Medine'ye Gtrmeleri
Peygamberimiz Aleyhisselatn, Kba'dan Medine'ye hareket edecei zaman, (dedesi Abdulmuttalib'in
daylar olan) Neccar oullarnn erafna haber sald.
Onlar da, silahlanp geldiler.[97]
Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ebubekire selam verdiler ve:
Gvenliiniz salanm ve sizlere boyun eilmi olarak develerinize bininiz! dediler.
Cuma gn gne ykselince Peygamberimiz (a.s.) devesi Kasvaya bindi.
Hz. Ebubekir arkasnda, Neccaroullarnn eraf Mslmanlarda sanda, solunda ve evresinde
olduklar halde Medine'ye hareket etti.[98]
Amr b. Avf oullar toplanarak:
"Y Raslallah! Bizden usandn iin mi, yoksa bizim evimizden daha hayrl bir yere gitmek iin mi
buradan kp gidiyorsun?" dediler.
Peygamberimiz (a.s.):
"Te'kl'l-Kur karyesine [Medine'ye] gitmekliim bana emir buyuruldu.
Devenin yolunu anz! Nereye gidecei, ona emrolunmutur!" buyurdu.[99]
Ensarn Vaad ve Dilekleri
Peygamberimiz (a.s.) Kba'dan kp Ensar evlerinin nlerinden geerken, onlar devenin nne
geriliyorlar ve
"Y Nebiyyallah! Y Raslallah! Bizde kuvvet, cemaat ve servet var! Bize buyur, bize!" diyerek
yardm ve himaye vaadinde bulunuyorlar; Peygamberimiz (a.s.) da glmsyor, "Allah onlar size hayrl
ve mbarek klsn!" diyerek dua ediyor ve:
"Devenin yolunu anz! Nereye kecei, ona emrolunmutur!" buyuruyordu.[100]
Muhacirleri Medine'de birer yuva sahibi yapmak iin, Ensar, arsa, arazi ve hurmalklarnn fazlalarn
Peygamberimiz Aleyhisselama baladlar ve:
"Y Raslallah! stersen, evlerimizi de bizden al!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam onlara hayrdua etti.[328]
Herkesten nce, evlerinden ve arazisinden bir ksmn ayrarak Peygamberimiz Aleyhisselama
balayan da, Harise b. Numan'd.[329]
Peygamberimiz Aleyhisselam, bu ba zerine, Muhacirlerden her birine ev yerleri ayrd.[330]
Amr b. Hureys'e verdii ev yerinin hududunu bir yayla izdi.[331]
Zbeyr b. Avvam'a arazi ve hurmalk.[332]
Abdurrahman b. Avf'a hurma fidanl verdi.[333]
Peygamberimiz Aleyhisselam; verdii yerler hakknda da, yeni sahiplerine tapu fermanlar yazdrp
verirdi.[334]
Peygamberimiz Aleyhisselamn verdii fermanlardan ikisinde yle denilmektedir:
"Bismillhirrahmnirrahm.
Bu, Muhammed Reslullah'n, Seleme b. Malik es-Slem?ye ayrp verdii yer hakkndaki yazdr:
Reslullah, Zt'l-Hanaz'den Zat'l-Esvid arasnda olan yeri ona verdi.
O yerde hi kimse hak iddia edemez. Hak iddia edenin iddias btldr, botur. Hak, Seleme'nin
hakkdr.[335]
Ali b. Ebi Talib ve Htb b. Ebi Beltea ahittir.[336]
"B ismi llhirrahm nirrahm.
Bu, Muhammed Reslullah tarafndan Zbeyr b. Avvam'a verilen yazdr
Ben, ona evak'n yukarsn ve aasn verdim.
Hi kimse onun zerinde bir hak iddia edemez.
Ali yazd."[337]
Medine arsnn Kuruluu ve Ticar Hayatn Dzene Konuluu
Peygamberimiz Aleyhisselam Medineli Mslmanlara Yahudilerinkinden ayr bir ar ve pazaryeri
gstermek isteyerek, Zbeyr b. Avvam'a verdii arazinin bir tarafna bir adr kurdurup:
"Sizin pazaryeri ve arnz, imdilik burasdr!" buyurdu.
Fakat, Yahudilerin bakanlarndan Ka'b b. Erefin gidip oradaki adrn iplerini kestii grlnce,
oradan vazgeildi.
Bir adam gelip:
"Y Raslallah! Ben Medine ars iin mnasip bir yer grdm, oraya da bir bakmaz msnz?"
deyince, Peygamberimiz Aleyhisselam oraya gitti ve ayan yere vurarak:
"Sizin arnz, pazarnz burasdr.
urasndan hibir ey kslmaz ve buraya vergi de salnmaz!" buyurdu.
Sonra da, Side oullarnn yanna vard ve onlara:
"Kabristannz bana veriniz. Oray ar ve pazar yeri yapacam" buyurdu. Side oullarnn bazlar
verdiler.
Bazlar ise:
"Oras bizim hem kabristanmz, hem de kadnlarmzn kma yeridir" dediler.
Fakat, sonradan, birbirlerini knadlar. Vermek istemeyenler de verenlere katldlar. Oray ar ve
pazar yaptlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam; ar ve pazarla, alclar ve satclarla, alnan ve satlanlarla yakndan
ilgilenirdi.
Bir gn, Medine'nin yeni arsna uramt.
Orada kurulmu bir baraka grd.
"Kimindir bu baraka?" diye sordu.
"Harise oullarndan filan adamn!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Yaknz onu!" buyurdu, yaktlar.
Peygamberimiz Aleyhisselamdan sonra, Drt Halife Devrinde de, bu ar ve pazaryerinin herhangi
bir ekilde igaline meydan verilmedi .[338]
Kays b. Ebi Garze der ki:
"Reslullah Aleyhisselamn devrinde[339] bize simsarlar denirdi.[340]
Reslullah Aleyhisselam, bize urayp, bundan daha gzel [NesaPye gre: daha hayrl] birisim
vererek:
'Ey tacirler topluluu![341] Muhakkak ki, alverite[342] eytan, gnah,[343] yalan,[344] bo
Iaf[345] ve yemin bulunur.[346]
Bunun iin, siz ona, alveriinize sadaka kartrnz!' buyurdu."[347]
Rifa b. Rfi de der ki:
"Biz, Reslullah Aleyhisselamla birlikte kp gidiyorduk.
Bir de baktk ki, halk sabah erken alveri yapyorlar!
Reslullah Aleyhisselam onlara:
'Ey tacirler topluluu!' diyerek seslendi.
Onlar boyunlarn uzattlar, gzlerini Reslullah Aleyhisselama diktiler.[348]
Reslullah Aleyhisselam:
'phe yok ki, tacirler Kyamet gn fcirler olarak diriltilirler.
Ancak, Allah'tan korkup yeminine bal kalan ve sznde doru olan bundan mstesnadr1 buyurdu "
[349]
Ebu Hureyre'nin bildirdiine gre; Peygamberimiz Aleyhisselam bir ekin ynnn yanna urayp,
elini onun iine daldrmt.
Parmaklarna slaklk dokununca:
"Ey ekin sahibi! Nedir bu?" diye sordu.
Ekin sahibi:
"Y Raslallah! Ona yamur demiti!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O slak ksm insanlarn grmeleri iin ne diye ekinin stne karmadn?!
Aldatan kimse[350] benden.[351] bizden[352] deildir!" buyurdu.[353]
Peygamberimiz Aleyhisselam;
ar ve pazarda satlacak eyleri ar ve pazara getirilmeden yolda kar lam ay,[354] satn alnan
yiyecei ve hereyi tamamyla teslim almadan satmay,[355] veya yannda bulunmayan bir mal ardan
satn alp mteriye satn ay,[356] birbirlerinin sat zerine sat yapmay, mteri kztrmay.,
yasaklam;[357]
"Sataca zaman kolaylk gsteren, satn alaca zaman kolaylk gsteren, hakkn isterken kolaylk
gsteren[358] kiiye,[359] kula[360] Allah rahmet etsin!" buyurmutur.[361]
Medine'de Adalet lerinin Dzenlenii ve Yrtl
Kur'n- Kerm'de aklandna gre; Peygamberimiz Aleyhisselam Medine'de Mslmanlar ve
Mslman olmayanlar tarafndan kendisine getirilen her eit davay ve anlamazlklar adalet dairesinde
hal ve fasi edecekti.[362]
Bu husus; m'min, mrik, Yahudi.. btn Medineliler iin yazlan Medine Ynetmeliinde de
kabullenilmi ve aklanm bulunuyordu.[363]
Hkimlik, aslnda, erefli olduu kadar, ar sorumluluk da tayan bir grevdir.
Peygamberimiz Aleyhisselam bu hususta yle buyurmulardr
"Kadlar (hkimler) e ayrlr
Biri Cennette,
kisi atete (Cehennemde)dir!
Hakk bilen ve ona gre hkm veren kii Cennettedir!
Hakk bilen ve fakat hkmnde zulme, hakszla sapan kii atete (Cehennemde)dir!
Hakk bilmedii halde insanlar arasnda hkm veren kii de atete (Cehennemde)dir!"[364]
"Hkim zulmetin edike, hi phesiz Yce Allah onunla birliktedir.
Hakszla sapt zaman, onu nefsiyle babaa brakr!"[365]
"Hkim, hkm verirken, itihadda da bulunur.
tihadnda isabet ederse, onun iin iki ecir vardr.
Fakat, hkm verirken, itihadda bulunur da yanlrsa, ona bir ecir vardr."[366]
"Hi kimse, sinirli olduu halde, iki kii arasnda hkm vermesin!"[367]
"Sizlerden biri Mslmanlar hakknda hkm vermek durumunda kald zaman, sinirli iken hkm
vermesin!
Onlara (davacya ve dava olunana), bakta, oturma yerinde ve iaret etmede kendilerine eit
davranlmasn
salasn."[368]
Peygamberimiz Aleyhisselam, muhakeme edecei zaman, davacy da, dava olunan da nnde
oturturdu.[369]
Hz. Ali'yi Yemen'e kad olarak gnderirken:
"Haklarnda hkm verecein iki kiiden birisi hakknda, tekini dinlemedike hkm verme! Byle
yaparsan, nasl hkm verecein sence belli olur!" buyurmutur.[370]
Peygamberimiz Aleyhisselam, davacdan, davasna delil ve ahit getirmesini ister; getiremedii
takdirde, dava olunana yemin teklif eder[371] ve:
"Davacnn sende bireyi, bir hakk bulunmadna dair, Kendisinden baka ilah olmayan Allah'a
yemin et!" buyurarak yemin ettirirdi .[372]
"Ben de, nihayet, bir beerim. Siz bana davanz getiriyorsunuz. Olur ki, baznz hccetini, delilini
baznzdan daha iyi anlatr da, ben de kendisinden dinlediime gre hkm vermi bulunurum.
O halde, ben her kime din kardeinin hakkndan bu suretle birey blm olursam, onu hemen
alvermesin.[373] braksn.[374]
nk, ben ona bununla ancak ateten bir para blp vermi oluyorum demektir!" buyururdu.[375]
Biri Hadramevtten, dieri Kinde'den iki kii gelip,[376] Yemen'deki bir yer hakknda Peygamberimiz
Aleyhisselama bavurdular.
Hadramevtli olan:
"Y Raslallah! u adam[377] ve babas,[378] bana babamdam kalan[379] yerimi gaspetti" dedi.
[380]
Kindeli olan ise:
"Y Raslallah! O yerim bana babamdan miras kald.[381]
Oras benim elimde ekip bitiim biryerimdir.
Bunun orada hibir hakk yoktur!" dedi.[382]
Hadramevtli ise, kendilerine ait olan bu yerin dava olunann babas tarafndan gaspedildiini
kendisinin de bildiini ileri srd.[383]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Arazinin sana ait olduu hakknda bir beyyinen (delilin) var m?" diye sordu.
Hadramevtli:
"Yoktur!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"yle ise, senin iin, onun yemini var!" buyurdu.
Hadramevtli:
"Y Raslallah! Bu kii birfcirdir, yapt yemine aldr etin ez! Hibir eyin gnahndan da saknr
deildir!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ondan sana, yapaca yeminden baka birey yok!" buyurdu.
Kindeli yemin etmeye gidince,[384] hazrlannca,[385] Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Eer bu adam hakikaten onun maln haksz olarak yemek iin yemin ederse, muhakkak, Yce Allah'n
gazabna uram olarak huzura kar!" buyurdu.[386]
Bunun zerine, Kindeli:
"O yer bunundur[387] ve babasnndr" dedi.[388]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Yalan yemini ile Mslman bir kiinin hakkn alan kimseye, Yce Allah Cenneti haram, Cehennemi
vacip klar!" buyurunca;
"Az birey olsa da m y Raslallah?" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"rak aacndan birubuk da olsa![389]
rak aacndan birubuk da olsa!
rak aacndan birubuk da olsa!" buyurdular.[390]
E'as b. Kays der ki:
"Benimle Yahudilerden bir adam arasnda bir arazi vard.
Yahudi, benim onun zerindeki hakkm inkr etti.
Ben de onu Reslullah Aleyhisselamn huzuruna gtrdm.
Reslullah Aleyhisselam, bana:
'Senin bu hususta beyyinen (delilin) var m?' diye sordu.
Ben:
'Yoktur!' dedim.
Bunun zerine, Reslullah Aleyhisselam, Yahudiye:
'Yemin et!' buyurdu.
Ben:
'Yemin ona dnce, o yemin eder ve malm gtrr!' dedim ."[391]
Yemin ettirilecek kimseler Yahudi iseler, Peygamberimiz Aleyhisselam onlara:
"Musa (Aleyhisselam)a Tevrat' indiren Allah hakk iin and veriyor, soruyorum..." diyerek yemin
verirdi.[392]
Anlattmz hadise hakknda nazil olan[393] yette yle buyuruldu:
"Onlar, Allah'n ahdini ve kendi yeminlerini az bir deerle deitiren, satanlardr-ki, ite onlarn,
ahirette hibir nasibi yoktur.
Allah, Kyamet gn, onlara Kelamyla hitap etineyecek, onlarn yzlerine bakmayacak, kendilerini
temize karmayacaktr.
Elem verici bir azab da, onlar iindir."[394]
Muhakeme srasnda taraflar sulh olmak istedikleri zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam onlarn bu
isteklerini kabul eder ve:
"Mslmanlar arasnda sulh caizdir. Ancak, haram helalletiren ve helali haramlatran sulh caiz
deildir!" buyururdu.[395]
Peygamberimiz Aleyhisselamn, Mslmanlardan bazlarna, Mslmanlardaki alacaklarndan bir
ksmn balamalarn teklif buyurduu da olurdu.
Ka'b b. Malik, bir alacandan dolay bn Ebi Hadred'le ekimiler ve seslerini ykseltmilerdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, evinden, onlarn sesini iitti. Kapsnn perdesini ap, Ka'b b. Malik'e:
"Ey Ka'b!" diyerek seslendi.
Ka'b b. Malik:
"Buyury Raslallah! Emrine amadeyim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sana olan boncunun yarsn buna brak!" diye eliyle iaret buyurdu.[396]
Ka'b b. Malik:
"Yaptrn[397] y Raslallah! Braktm!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, bn Ebi Hadned'e:
"Kalk, kalan borcunu de ona!" buyurdu.[398]
Yahudi bilginlerinden Ka'b b. Esed, bn Saluba b. Suriya, e's b. Kays, birbirlerine:
"Haydi Muhammed'e gidelim.
Olabilir ki, onu dininde bir fitneye, bir tuzaa drebiliriz! Nihayet, o da bir beerdir!" diyerek,
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldiler ve:
"Y Muhammedi yi bilirsin ki, bizler Yahudilerin bilginleri, eraf ve ulularyz.
Biz sana tbi olursak, Yahudiler de tbi olurlar.
Onlar bize aykr hareket etmezler.
Yalnz, bizimle kavmimizden bazlar arasnda bir anlamazlk ve dmanlk var.
Biz onlarla olan muhakememizi sana getirsek, sen onlar aleyhine ve bizim lehimize hkm versen de,
sana iman etsek, seni tasdik etsek olmaz m?" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlarn bu isteklerini yerine getirmekten kand.
Yce Allah, bu hususta indirdii yetlerde[399] yle buyurdu:
"Onlarn aralarnda-Allah'n sana indirdiine gre-hkm ver. Onlarn keyiflerine uyma!
Allah'n sana indirdii hkmlerin bir ksmndan seni saptracaklar diye, sakn!
Eer onlar yz evirirlerse, bil ki; Allah onlarn baz gnahlar sebebiyle balarna bir musibet
getirmek istiyor.
nsanlardan birou, muhakkak, fsktrlar.
Onlar hl Chiliye devrinin o kt hkmn m aryorlar?!
mann yakn derecesine ulatran bir kavim nazarnda, Allahtan daha gzel hkm veren kim var?"
[400]
Yahudilerden bir erkekle bir kadn zina ettiler. Yahudi bilginleri, Beytl-Midras'ta, bu ii konumak
zere toplanmlard.
Yahudi bilginleri:
"Bu adam ve kadn Muhammed'e gnderiniz!
Bunlar hakknda nasl hkm verileceini ona sorunuz bakalm?
Eer o onlar hakknda sizin yaptnz tecbiye gibi; elyaftan rlm zifte bulanm bir iple
dvldkten sonra yzlerinin karalanmasna, sonra da iki merkebe ters olarak bindirilmelerine hkm
verirse, ona tbi olunuz!
nk, o bir hkmdar demektir. Kendisini tasdik ediniz!
Eer onlar hakknda recm cezas uygulanmasna hkm verirse, o bir peygamberdir. Kendisinin
elinizdekini, nnzdekini ekip almasndan saknnz!" dediler.[401]
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna, yz karalanm, dayak atlm bir Yahudi getirdiler.[402]
"Y Muhammedi Bu adam, evlendikten sonra, evli bir kadnla zina etti.
Sen bunlar hakknda hkmn ver!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam kalkp Beyt'l-Midnas'a kadar gitti.
Yahudilerin bilginleri de oraya gelmilerdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Yahudi cemaati! Bilginlerinizi yanma karnz!" buyurdu.
Yahudiler Abdullah b. Suriya'yi, Ebu Ysir b. Ahtab ve Vehb b. Yahuza ile birlikte kardlar ve:
"te, bunlar bizim bilginlerimizdir" dediler.
Abdullah b. Suriya'nn, Medine'de kalan Yahudi bilginlerinden, Tevrat' en iyi bilen kimse olduunu
da sylediler.
Abdullah b. Suriya, onlarn en genci idi.[403]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Siz zina eden kimsenin haddini (cezasn) Kitabnzda byle mi buluyorsunuz?" diye sordu.
Yahudiler
"Evet!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlarn bilginlerinden bir adam arp,[404] ona:
"Ey Ibn Suriya! Ben sana Allah adna and veriyor ve Allah'n srail oullarn uratt ibtila [bela]
gnlerini hatrlatarak s ryorum:[405]
Musa'ya Tevrat' indiren Allah hakk iin syle! Kitabnzda zina cezasn byle mi buluyorsunuz?"
buyurdu.
Abdullah b. Suriya:
"Hayr! Eer sen bana bu szle sormasa idin, sana haber vermezdim.
Biz onu recm olarak buluyoruz!
Fakat, ne yapalm ki, bu i erafmz arasnda oald.
O hale geldik ki, erefli birini yakalarsak onu brakyoruz, zayf yakalarsak ona haddi vuruyoruz!
'Geliniz; soyluya da, soysuza da uygulayacamz birey zerinde birleelim!' dedik.
Kmre boyamakla dayak atmay, recm cezasnn yerine koyduk![406]
Vallahi, y Ebe'l-Ksm! Bunlar, senin gnderilen peygamber olduunu ok iyi biliyorlar, fakat seni
kskanyorlar!" dedi.
Bundan sonra, kendisi de ayn hastala tutulup, Peygamberimiz Aleyhisselamn peygamberliini inkr
yoluna sapt.[407]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Ellerinizde bulunan Tevraf getiriniz!" buyurup, okutturdu.
Okuyan Yahudi, elini recm yetinin zerine koyup, onun nndekini ve sonundakini okudu.
Peygamberimiz Aleyhisselamn yannda bulunan ve Mslmanl kabul etmi bulunan Abdullah b.
Selam:
"Buna emir buyur da, elini kaldrsn!" dedi.
Yahudi elini kaldrnca, altndakinin recm yeti olduu grld![408]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Yazklar olsun size ey Yahudi cemaat! Allah'n, elinizdeki hkmn terk etmeye sizi davet eden ne
idi?" buyurdu.
Yahudiler
"Vallahi, o bizim aramzda uygulanagelmekte iken, kral ailesinden ve erafmzdan bir adam,[409]
kraln amcasnn olu,[410] evlendikten sonra[411] zina edince, kral onu koruyup recm ettirmedi.
Bundan sonra, halktan birisi zina ettii, kral onu recm etmek istedii zaman, krala:[412]
'Vallahi[413] kraln amcasnn olu[414] filan kii de recm edilmedike, bu da recm edilemez!' dedil-
er.[415]
Aralarnda toplanp necm cezasn tecbiyeye evirdiler,[416] terk ettiler.[417] Recimi anlmaz ve
uygulanmaz ettiler, ldrdler!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O halde, Allah'n emrini, Kitabn ilk ihya eden ve onunla amel eden benim![418]
Ey Allah'm! Onlar Senin emrini uygulamayp ldrdkleri zaman, Senin emrini ilk uygulayan, ihya
eden benim!"[419] dedikten sonra, onlar getirtti.[420]
Recm edilmelerini emir buyurdu, recm olundular.[421]
Yce Allah, indirdii yette[422] yle buyurdu:
"Ey Resl! Kalbleriyle inanmadklar halde, azlaryla inandk diyen (mnafk)la Yahudilerden o
kfr iinde alabildiine kouanlar, seni mahzun etmesin!
Onlar durmadan yalan dinleyen, senin huzuruna gelmeyen bir kavim hesabna casusluk eden
(kimse)lerdir.
Onlar, kelimeleri, yerlerine konulduktan sonra, bir tarafa atarlar.
'Size u verilirse, onu aln! Verilmezse, onu kabul etmekten ekinin!' derler.
Allah, kimin sapknln irade ederse, artk sen Allah'n ona ait iradesini nlemeye hibir vehile
muktedir olamazsn!
Onlar yle kimselerdir ki, Allah onlarn kalblerini temizlemek istememitir.
Dnyada hor hakir olmak onlarn hakkdr.
Ahirette de, onlara pek byk bir azab vardr!"[423]
Bir Yahudi de,[424] Medine'de[425] Ensar'dan[426] bir kadn[427] giderken[428] yakalayp, [429]
zerindeki zneti[430] ald.[431] Aldktan sonra da, ldrmek maksadyla[432] iki ta arasnda onun
ban[433] tala vurup[434] ezdi.[435] Kadncaza, son dakikalarn yaad srada yetitiler.[436]
Kendisi, iki ta arasnda ba ezilmi bir halde bulundu.[437]
Ona birbiri ardnca baz kimseler gsterilip:
"Bu mu o? Bu mu o?" diye soruldu.
En sonunda katil Yahudi getirilip gsterilince, kadncaz ona bayla iaret etti.[438]
Kadncaz, en son dakikalarn yaad,[439] dili tutulduu srada[440] Reslullah Aleyhisselama
getirildi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona, sanklardan:
"Seni filan kii mi ldrd?" diye sondu.[441]
Kadncaz, ban kaldrarak,[442] ba ile "Hayr!" diye iaret etti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, sanklardan birisi hakknda:
"Seni filan kii mi ldrd?" diye sordu.[443]
Kadn ban kaldrarak:[444]
"Hayr!" diye bayla iaret etti.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Seni filan kii mi ldrd?"[445] diye, Yahudinin ismini anarak sordu.[446]
Kadncaz, ban nne eerek:[447]
"Evet!" diye bayla iaret etti.[448]
Bunun zerine, katil Yahudi yakalanp[449] Peygamberimiz Aleyhisselamn huzuruna getirilerek
sorguya ekilince, suunu itiraf ve ikrar etti.
Kendisi de ayn ekilde ldrlp cezalandrld.[450]
Mslmanlara me Suyu Salan ve Bahe Sulama inin Dzene Konuluu
Peygamberimiz Aleyhisselam; Medine'ye geldii zaman, Medine'de Rme kuyusundan baka tatl su
bulunmadn grp:
"Rme kuyusunu; Cennette ondan daha hayrls karlnda, kim satn almak[451] ve kendi kovasn
Mslmanlarn kovalanyla eit klmak ister?" buyurunca, Hz. Osman onu[452] z malndan bir
ksmiyia[453] satn alp.[454] Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Rme kuyusunu u kadara satn aldm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ecir ve sevab sana ait olmak zere, onu Mslmanlara vakfet, iir!" buyurdu.[455]
Rme kuyusu, Akkte,[456] Akk vadisinin aasnda, sel sularnn biriktii yerin yaknnda idi.
Kuyunun evresi tala rl, derinlii onsekiz, eni sekiz zira idi.
ki zira kadar su ile dolu idi.
Rivayete gre; bu kuyuyu ilk nce Mzeyne kabilesinden bir adam kazdrm, sonradan Rmet'l-
Gfr'nin mal olmutu.[457] Rmet'l-Gfr, krbasn bir mdde (iki avu dolusu eye) satard.[458]
Rme kuyusu, birYahudinin de eline gemiti.
Yahudi de, onun suyunu Mslmanlara satar, hi kimseye parasz bir damla su iirmezdi.[459]
Hz. Osman Yahudiye gidip kuyuyu ondan satn almak istedi.
Fakat Yahudi tamamn satmaya yanamaynca, kuyunun yar hissesini ondan oniki bin dirheme satn
ald ve ona:
"stersen, su almak iin iki gn benim hisseme ayr; istersen, bir gn bana, bir gn sana ayr!" dedi.
Yahudi:
"Olur! Bir gn senin iin ayrlm olsun, bir gn de benim iin!" dedi.
Hz. Osman'n su alma gnnde, Mslmanlarn su alma ihtiyacna iki gn bile kfi gelmedi.
Bunun zerine, Yahudi:
"Sen benim kuyu iimi bozdun! teki yar hisseyi de satn al!" dedi.
Hz. Osman onu da oniki bin dirheme satn ald.[460]
Hz. Osman'n Rme kuyusunun tamamn otuzbe veya krk bin dirheme satn ald rivayeti de vardr.
[461]
Peygamberimiz Aleyhisselam; Medinelilerin sulama ilerini de dzene koydu.
Medine'nin Mehzur[462] ve Mzeynib[463] sulan hakknda:
"Yukarda bulunann, suyu, ayak bileklerine ykselinceye kadar tuttuktan sonra aadakine salmasna
hkmetti.[464]
Bathan vadisi suyu hakknda da ayn ekilde hkm verdi.
Mehzur suyu hakknda verdii hkme gre; hurmalk sahipleri suyu ayak bileklerine, ekinciler ise
naln (takunya)larnn tasmalarna ykselinceye kadar tutacaklar, bundan sonra, kendilerinden aada
bulunanlara salacaklard.[465]
Peygamberimiz Aleyhisselam, suyun fazlasn satmay da yasaklad.[466]
"Otlarn korunmas iin suyun fazlas esirgenmez."[467]
"Kuyunun suyu, su almaya gelenlerden esirgenmez!" buyurdu.[468]
Evlenme lerinin Yoluna Konuluu
Abdullah b. Abbas'n bildirdiine gre; Cahiliye devri insanlar len babalarnn kadnlaryla
evlenme ve bir erkein iki kzkardele evlenmesi dnda, Allah'n haram kldklarn haram kabul
ederlerdi.[469]
Cahiliye devrinde, bir adam ld zaman, olu len babasnn karsna vris ve mlik olur, kalkp
onun zerine elbisesini atar, isterse onunla mehir vermeksizin evlenirdi.[470]
Nitekim:
Ebu Kays b. Eslet; len babas Eslet'in zevcesi mm Ubeyd binti Damr'ya,
Esved b. Halef; len babas Halefin zevcesi Ebu Kalha'nn kzna,
Safvan b. meyye; len babas meyye b. Halefin zevcesi Fhite binti Esved'e,
Manzurb. Rebab; len babas Rebab'n zevcesi Mleyke binti Hrice'ye[471] e olmu;
Kays b. Ebi Kays da; babas ld zaman, kalkp elbisesini babasnn zevcesi Kbeye binti Ma'n'n
zerine atnt.[472]
Kadn, ona:
"Ben seni bir oul sayyorum.
Sen kavminin salihlerinden, iyi halli kiilerindensin.
Ben Reslullah Aleyhisselama gidip danacam!" dedi, Peygamberimiz Aleyhisselama gitti:
"Ebu Kays ld!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayra ersin!" buyurdu.
Kbeye Hatun:
"Onun olu benimle evlenmek istedi! O, kavminin salih, iyi hallilerinden bir kimsedir. Ben onu ancak
bir oul sayyorum! Sen ne buyurursun?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sen imdi evine dn!" buyurdu.[473]
Yce Allah Peygamberimiz Aleyhisselama bu mnasebetle indirdii yetlerde yle buyurdu:
"Babalarnzla evlenmi olan kadnlarla evlenmeyiniz!
Ancak, bundan nce olan olmu, geen gemitir.
phe yok ki, o bir hayaszlkt! Allah'n hmna uramaya bir sebepti. O ne kt bir yoldu!
Analarnz,
Kzlarnz,
Kzkardeleriniz,
Halalarnz,
Teyzeleriniz,
Erkek kardelerinizin kzlar,
Kzkardelerinizin kzlar,
Sizi emziren st analarnzla st kzkardeleriniz,
Zevcelerinizin analar,
Kendileriyle gerdee girdiiniz zevcelerinizden domu olup himayelerinizde bulunan vey kzlarnz
ile evlenmek size haram klnd. Eer vey kzlarnzn analaryla gerdee girmemi iseniz, onlarla
evlenmenizde size bir saknca yoktur.
Kendi sulbnzden gelmi olan oullarnzn zevceleriyle evlenmeniz,
ki kzkardei birlikte almanz da size haram klnd.
Ancak, bundan nce olan olmu, geen gemitir.
nk, Allah gerekten yarlgayc ve ok esirgeyicidir.
Bir de, harb esiri olarak ellerinizde bulunanlar mstesna olmak zere, evli kadnlar...
te btn bunlar, size Allah yazs olarak haramdr.
Bunlardan bakas ise, zinadan kanarak namuslu yaamak zere mallarnzla talep edesiniz diye, size
helal klnd.
O halde, hangilerinden nikh ile mstefid oldunuzsa, mehirlerini kendilerine veriniz ki, farzdr; o
mehri kesitikten sonra aranzda rzalatnzda da, bir vebal yoktur.
phe yok ki, Allah hakkyla bilicidir ve mutlak hkm ve hikmet sahibidir.
inizden her kim hr olan m'min kadnlar nikh edecek genilie g yetiremiyorsa, ona da
ellerinizin altndaki m'min cariyelerinizden var!
Allah kadrinizi imannzla bilir.
M'minler hep birbirinizden saylrsnz.
Onun iin, fuhuta bulunmayarak, gizli dost da edinmeyerek namuslu yaadklar halde, onlar
sahiplerinin izniyle nikh ediniz ve mehirlerini gzellikle kendilerine veriniz.
Eer evlendikten sonra bir fuhu irtikap ederlerse, o vakit zerlerine, hr kadnlar zerine terettp
edecek cezann yans uygulanmak gerekir.
Bu, gnaha girmek korkusu olanlarnz iindir.
Yoksa, sabretmeniz, sizin iin daha hayrldr.
Bununla birlikte. Allah Gafr'dur. Rahm'dir."[474]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam;
Kadnn halasnn stne,
Halann erkek kardeinin kznn stne,
Kadnn teyzesinin stne,
Teyzenin de kzkardeinin kznn stne nikhlanmasn menetti ve: "Ne byk kn stne, ne de
kk byn stne nikhlanabilir" buyurdu.[475]
slmiyetten nce, erkekler on kadnla veya ondan az yahut daha ok kadnla evlenirler ve yanlarnda
da, bakmn zerlerine aldklar yetim kz ocuklar da bulunur, onlarn mallarn yemek iin, onlardan
bazlaryla evlendikleri de olurdu.[476]
Feyrz Deylem der ki:
"Peygamberimiz Aleyhisselama gidip,[477] 'Y Raslallah![478] Ben nikhm altnda iki kzkarde
varken Mslman oldum!?' dedim.[479]
Reslullah Aleyhisselam:
'Onlardan birini,[480] hangisini istersen,[481] boa!' buyurdu."[482]
Kays b. Haris de:
"Mslman olduum zaman nikhm altnda sekiz kadn bulunuyordu. Bunu Peygamberimiz
Aleyhisselama anlatnca, Peygamberimiz Aleyhisselam:
'Onlardan drdn kendine se! (Dierlerini brak!)' buyurdu" demitir.[483]
Gaylan b. Seleme'nin, Mslman olduu zaman, on kadn vard. Onlar da Mslman olmulard.
Peygamberimiz Aleyhisselam Gaylan'a on kadndan drdn tutmasn, tekileri boamasn emretmitir.
[484]
Sehl b. Sa'd derki:
"Bir kadn, Reslullah Aleyhisselama gelerek:
'Y Raslallah! Ben kendimi sana hibe etmeye, balamaya geldim!' dedi.[485]
Reslullah Aleyhisselam, kadna baktktan sonra, ban nne edi.[486]
Kadn uzun bir sre ayakta dikildi.[487]
Reslullah Aleyhisselamn kendisi hakknda bir karar vermediini grnce, kadn olduu yere oturdu.
Reslullah Aleyhisselamn ashabndan[488] bir zt, ayaa kalkarak:
'Y Raslallah! Eer bu kadna senin ihtiyacn yoksa, onu bana nikhla!' dedi.
Reslullah Aleyhisselam:
'Sende ona[489] mehr olarak[490] verecek birey var m?' diye sordu.[491]
O zt:
'Yok vallahi y Raslallah!' dedi.
Reslullah Aleyhisselam:
'Sen evine git de bak, birey bulabilecek misin?1 buyurdu.
O zt gitti. Sonra, dnp:
'Yok vallahi, hibir ey bulamadm!' dedi.[492]
Reslullah Aleyhisselam:
'Demirden bir yzk olsun bulmaya al!' buyurdu.[493]
O zt gitti. Sonra, yine dnd:
'Yok vallahi, y Raslallah![494] Demirden bir yzk de bulamadm! Ancak zerimdeki u kaftanm
var! Onun yars, onun olsun!' dedi.
Reslullah Aleyhisselam:
'O senin kaftann ne yapsn?
Onu sen giymi olsan, kadnn zerinde birey kalmayacak!
Kadn giyse, senin zerinde birey kalmayacak!' buyurdu.
Bunun zerine, adamcaz da oturdu. Bir hayli oturduktan sonra, kalkt. Dnp giderken, Reslullah
Aleyhisselam onu grd ve arlmasn emirbuyurdu.[495] Gelince, ona:
'Ezberinde Kur'n'dan neler var?' diye sordu.[496]
O zt da, bildii sreleri:
'Filan filan sreler ezberimdedir' diyerek sayd.[497]
Reslullah Aleyhisselam:
'Onlar ezberden okuyabilir misin?1 diye sordu.[498]
O zt:
'Evet!' dedi. Bunun zerine, Reslullah Aleyhisselam:
'O kadn sana ezberindeki Kur'n ile tezvic ve temlik ettim.[499] Haydi, git! Kadn ezbere bildiin
Kur'n'la sana temlik olundu.[500] Ona Kur'n ret!1 buyurdu."[501]
Amir b. Rebia'dan rivayet olunduuna gre; Fezre oullarndan bir kadn mehr olarak bir ift
ayakkab karlnda nikhlanmt. Reslullah Aleyhisselam, ona:
"Nefsinin karlnda (mehr olarak) bir ift ayakkabya raz oldun mu?" diye sordu. Kadn "Evet!"
deyince, Peygamberimiz Aleyhisselam bu nikh da caiz grd.[502]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Dinini ve ahlkn beendiiniz bir kimse sizden bir kadna talip olursa, onu ona nikahlaynz! Eer
yapmazsanz, yeryznde fitne ve byk fesad olur!" buyurunca: "Y Raslallah! Kendisinde mal ve
denklik bakmndan noksanlk varsa da m?" dediler. Peygamberimiz Aleyhisselam, kere:
"Dinini ve ahlkn beendiiniz bir kimse sizden bir kadna talip olursa, onu onunla evlendiriniz!
Dinini ve ahlkn beendiiniz bir kimse sizden bir kadna talip olursa, onu onunla evlendiriniz! Dinini
ve ahlkn beendiiniz bir kimse sizden bir kadna talip olursa, onu onunla evlendiriniz!" buyurdu.[503]
Cabir b. Abdullah evlendii zaman,[504] Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Muhakkak ki, kadnla:
Ya dini iin,
Ya mal iin,
Ya gzellii iin,[505]
Ya da soyluluu iin[506] evlenilir.
Sen dindar olan ele geirmeye bak!
Yoksa iki elin yoklua ve darla der!" buyurmutur.[507]
Bir hadis-i eriflerinde de:
"Nikhn hayrls, en kolay olandr!" buyurulmutur.[508]
Peygamberimizin Megul Olduu ve Ashabn Yetitirdii Balca Konular
Peygamberimiz Aleyhisselamn szleri, ileri ve gidilerinden balcalan, mehur hadis ve snnet
mecmualarnda konulara gre tasnif edilen kitaplarda ve onlarn batlarnda gsterilmi olup.yzbinlerce
hadis iinden, sadece yedisinde ve mesel:
Buhar'nin el-Cmiu's-Sahh'inde 97 kitapta, 2884 babda,
Mslim'in el-Cmiu's-Sahh'inde 54 kitapta, 5771 babda,
Ebu Davud'un Snen'inde 40 kitapta, 1814 babda,
Tirmiz'nin Snen'inde 46 kitapta, 2124 babda,
bn Mce'nin Snen'inde 37 kitapta, 1512 babda,
Nes'nin Snen'inde 51 kitapta, 2525 babda,
Drim'nin Snen'inde 23 kitapta, 1373 babda yer alan konular, balca:
1- Vahiy,
2- lim,
3- man esaslar,
4- Taharet, abdest, gusl, teyemmm, sular ve eitleri,
5- Namaz ve namaza ait hkmler,
6- Cenazeye ait hkmler,
7- Oru ve oruca ait hkmler,
8- Zekt ve zekta ait hkmler,
9- Hac ve hacca ait hkmler,
10- Baz yetlerin tefsir ve izahlar,
11- Kurbana ait hkmler,
12- Eti yenen ve yenmeyen hayvanlara ait hkmler,
13- Yemin ve adaklar,
14- Keffaretler,
15- Kle ve cariyelerle onlar azad etmeye ait hkmler,
16- Edeblere dair hkmler,
17- Yeme, ime, giyinip kuanma edebleri,
18- zin isteme edebleri,
19- Selamlama edebleri,
20- Kalb inceliine ait hkmler,
21- Hsm ve akrabalk ilikileri,
22- Ahiret nimet ve azab,
23- Kaza ve kader meseleleri,
24- Salk ve tedavi,
25- Zuhur edecek fitne ve fesatlara dair haberler,
26- Ahlkl ve takval yaamann gereklilii,
27- Dualar,
28- Allah yolunda cihad,
29- Alverilere ait hkmler,
30- Ticaretlere ait hkmler,
31- Borlanmaya ve demeye ait hkmler,
32- Akitlere ait hkmler,
33- Havalelere ait hkmler,
34- Kefaletlere ait hkmler,
35- Vekletlere ait hkmler,
36- irketlere ait hkmler,
37- Sulhlara ait hkmler,
38- artlara ait hkmler,
39- Ziraat ortaklna ait hkmler,
40- Aa mahsul ortaklna ait hkmler,
41- Ortak mal ve arazinin idaresine ve taksimine ait hkmler,
42- uf'aya ait hkmler,
43- Yitik eylere ait hkmler,
44- Gasp ve yok etme sularyla ilgili hkmler,
45- ahitliklere ve beyyinelere ait hkmler,
46- Rehine ait hkmler,
47- Hacra ait hkmler,
48- Kiraya ait hkmler,
49- Veraset ve mirasa ait hkmler,
50- Vasiyetlerle ilgili hkmler,
51- Evlenme ve boanma ile ilgili hkmler,
52- Nafakaya ait hkmler,
53- Hibeye ait hkmler,
54- Cinayetler ve diyetlere ait hkmler,
55- Sular ve mahiyetlerine gre uygulanacak cezalar,
56- rtidadla ilgili hkmler,
57- Vergilere ait hkmler,
58- Davalarla ilgili hkmler,
59- Hakimlik ve hakimlie ait hkmler... gibi daha pek ok hkmleri kapsar ki, bu kadar bile,
Peygamberimiz Aleyhisselamn tebligat ve icraatnn geniliini ve arln gstermeye yeter.
nsan gcnn bu kadar konulara bizzat eilmeye ve yetitirilecek olanlar yetitirmeye nasl yete-
bildiinin cevab ise, Peygamberimiz Aleyhisselamn zamann sonuna kadar btn insanlara peygamber
olarak gnderildiini[509] ve kendisinin bu husustaki stn g ve baarsnn da ilah destekten kay-
naklandn[510] unutmamaktan ibarettir.
Yukarya sralanan konulan oluturan saysz hadis ve snnetleri, erkek kadn sahabiler,
Peygamberimiz Aleyhisselamdan bizzat iitmek veya grmek, ya da birbirlerinden iitmek suretiyle
rivayet etmi olduklarna gre, kendilerinin de o konularda iyice bilinlenmi olduklar anlalr.
Hadis ve snnet mecmualarna baklnca, raviler arasnda birok kadnlarn da bulunduu grlr.
Misal olarak, iinde en ok hadis ve snnet toplanm bulunan hadis mecmualarndan, Ahmed b.
Hanbel'in mehur 6 ciltlik byk hadis ve snnet mecmuas olan Msned'inin 6. cildini, bata
Peygamberimiz Aleyhisselamn zevceleri olmak zere, hemen hemen en ok kadnlarn rivayet ettikleri
hadis ve snnetler doldurur ki, bu, Msned'deki hadislerin altda biri demektir.
Hz. Ebu Bekir der ki:
"nen Kur'n ve Peygamberimiz Aleyhisselamn snnetleri bize retildi de, biz bu sayede bilgi sahibi
olduk, bilinlendik."[511]
Ensardan beyy b. Ka'b da:
"Reslullah Aleyhisselam; sabahmzda, akammzda, slm ftratn, ihlas, Peygamberimiz
Muhammed Aleyhisselamn snnetini, hanif bir Mslman olan, mriklerden olmayan atamz brahim
Aleyhisselamn dinini bize retirdi" demitir.[512]
Bir gn, kadn sahabiler:
"Y Raslallah! Senin szlerini dinlemek iin, erkeklerden bize meydan kalmyor![513]
Kendin, bizim iin bir gn tahsis et!
Senin yanna gelelim de, Allah'n sana rettiini[514] bize ret!" dediler.
Reslullah Aleyhisselam da:
"Filan gn filan saatte filan yerde toplannz!" buyurdu.
Kadnlar toplannca, yanlarna gitti.
Kendisine Allah'n retmi olduu eyleri onlara retti.[515]
Eitim leri: Suffa ve Ashab- Suffa
slmiyet; byk kk herkese, Peygatm berim iz Aleyhisselamn Medine'deki Mescidinde
retilmekte idi. "Mescide gelen, baka birey iin deil, ancak hayr iin, hayr renmek veya retmek
iin gelir"di.[516]
Ashab- Suffa, Mescidin devaml, yatl rencileri idiler.
Kble Kabe tarafna evrilmeden nce, Mescidin kuzey tarafnda hurma dallaryla bir glgelik
yaplmt ki, Medine'de kavim ve kabileleri, evleri barklan bulunmayan sahabiler orada otururlard ve
kendilerine Ashab- Suffa denirdi.[517]
Ashab- Suffa'nn saylar, seksenden fazla idi.[518]
lerinden evlenen, len, sefere kan olursa, saylar azalrd.
Ashab- Suffa geceleri namaz klmak, Kur'n okumak ve ders grmekle geirirler; gndzleri de su
tarlar, odun toplayp satarlar ve onunla yiyecek satn alrlard.[519]
Ashab- Suffa'nn bazan geceleri yetmiinin birden bir reticinin banda toplanp sabaha kadar ders
grdkleri olurdu.[520]
Ashab- Suffaya kurr denir, kabilelere gnderilecek Kur'n ve snnet reticileri de onlarn
arasndan seilip gnderilirdi.[521]
Peygamberimiz Aleyhisselam; hurmalk sahiplerine, hurmalarn aalarndan topladklar zaman, her
on vesk (yk) hurmadan Ashab- Suffa iin Mescide bir salkm getirip asmalarn emrederdi.[522]
Ashab- Suffa; Mslmanlarn yldan yla zekt ve sadakalarn verecekleri gerek fukara zmresinden
idiler.[523]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kap kap dolamay det edinip verilen bir-iki lokma veya hurma ile geri dnen, gerekten yoksul
deildir.
Gerekten yoksul; zaruretini giderecek mal olmayan, buna ramen dilenmekten sklan ve kendisine
sadaka verilmesi iin muhtal bilinmeyen kimsedir" buyurmulardr.[524]
Hicve Hicivle Mukabeleye zin Verilii
Hz. Aie'nin bildirdiine gre; Reslullah Aleyhisselam Medine'ye gelince, Kurey mrikleri
Reslullah Aleyhisselam ve onunla birlikte Ensar da hicvetmeye baladlar.[525]
Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Y Raslallah! Ebu Sfyan b. Haris b. Abdulmuttalib de seni hicvediyor!" denildi.[526]
Kurey mriklerinden air Abdullah b. Zibra, Ebu Sfyan b. Haris, Amr b. s ve Drr b. Hattab
Peygamberimiz Aleyhisselam hicvedince, Mslmanlardan bir zt Hz. Ali'ye:
"Sen de onlar hicvet!" demiti.
Hz. Ali:
"Reslullah Aleyhisselam msaade ederse yaparm!" dedi.
"Y Raslallah! Ona [Hz. Ali'ye] msaade buyur!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bu istenilen ey onda yok!" buyurdu.[527]
Ensarn byk airi vard:
Hassan b. Sabit,
Abdullah b. Revana,
Ka'b b. Malik.[528]
Ka'bb. Malik:
"Y Raslallah! iir sylemek hakknda ne buyurursun?" diye sormutu.
Reslullah Aleyhisselam:
"M'min; klc ile de, dili ile de cihad eder."[529]
"Reslullaha silahlaryla yardmda bulunmu olan bir kavmin, ona dilleri ile de yardmda
bulunmalarna ne mani var?"[530]
"Siz de Kureyleri hicvediniz!
nk, bu, onlara ok atmaktan daha ar gelir!" buyurdu.[531]
Ka'b b. Malik; kahramanlk destanlar tarznda iirler syler
"Siz bize ne yapmaya kalkrsanz, biz de size yle yapar, hakknzdan geliriz!" diyerek mrikleri
tehdit ederdi.
Abdullah b. Revha; mriklerin inanlarn ve tapnmalarn yerer, kfr ve mrikliin ktln ve
glnln belirtirdi.
Hassan b. Sabit; Ensar airlerinin en by idi. Kurey mriklerinin soy ve ahlkynnden btn
ayp ve kusurlarn ortaya dker, ktlkle gemi olan gnlerini dile getirirdi. Ensar airlerinden, szleri
Kurey mriklerine en ar geleni idi.[532]
Peygamberimiz Aleyhisselam nce Abdullah b. Revha'ya, sonra Ka'b b. Malik'e, daha sonra da
Hassan b. Sbit'e, "Kurey mriklerini hicvediniz!" diye haber sald .[533]
Hassan b. Sabit gelip Peygamberimiz Aleyhisselamn huzuruna girince:
"Kuyruu ile iki brne arpan bu arslana haber salmanzn, 'Gel artk!' demenizin zaman gelmi"
diyerek, dilini karp oynatmaya balad[534] ki, dili[535] ylan dili gibiydi veyan[536] siyaht.[537]
"Seni hak (din ve Kitab) ile (peygamber) gnderen Allah'a yemin ederim ki; onlar (bu) dilimle deri
paralar gibi paralayacam!" dedi.
Fakat, Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sen hele acele etme!
Ebu Bekir Kureylerin neseplerini (soylarn soplarn) en iyi bilen kiidir.
Benim de Kureylerin iinde nesebim var![538] Onlarn iindeki nesebim ne olacak?[539]
Ben onlardan olduum halde, onlar nasl hicvedeceksin?"[540]
Sen o amcamn oullarn hicvederken, onlarla birlikte bana da dokundurmu olabileceinden endie
ederim" buyurdu.[541]
Hassan b. Sabit:
"Ya Raslallah! Bana Ebu Sfyan' hiciv iin izin ver?" dedii zaman da, Peygamberimiz
Aleyhisselam:
"Ben onun akrabas olduum, o benim amcamn olu olduu halde.[542] sen onu nasl
hicvedeceksin?!" buyurdu.[543]
Hassan b. Sabit, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Seni kerm klan Allah'a yemin ederim ki, seni onlardan, tereyadan kl eker gibi eker karrm!"
dedi.[544]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen hele Ebu Bekir'e git![545]
O, Kurey kavminin neseplerini senden daha iyi bilir.[546]
O sana benim nesebimi hlasa ve ayrd etsin!" buyurdu.[547]
Hassan b. Sabit, Hz. Ebu Bekir'in yanna vard.
Hz. Ebu Bekir:
"Filan, filan ge! Falan, falan diline dola!" dedi.[548]
Hassan b. Sabit, Hz. Ebu Bekir'le konutuktan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna dnd ve:
"Y Raslallah! O bana senin nesebini hlasa ve ayrd etti.
Seni hak (din ve Kitab) ile peygamber gnderen Allah'a yemin ederim ki;[549] nesebini onlardan,
tereyadan kl eker gibi ekip karacam, onlar dilime dolayacam!" dedi.[550]
Peygamberimiz Aleyhisselam da:
"Sen Allah ve Resl adna savunmada bulunduka, hi phesiz Rhu'l-Kuds (Cebrail) seni
desteklemeye devam edecektir!" buyurdu.[551]
Hassan b. Sabit; Ebu Sfyan b. Hris'e hitaben syledii hicviyede yle dedi:
"Hi phesiz, erefin hrgc, en yksei l-i Him'den binti Mahzum oullarndadr.
Senin baban ise,[552] kledir.[553]
Onlardan, Zhre oullarn douranlar da ereflidirler.
Senin koca karlarn ise, (ereflilik yle dursun), erefe yaklaamazlar bile!
Sen ne Abbas gibisin, ne onun anasnn olu gibisin!
Fakat, sen, kendisi iin eref dikilemeyen bir asal etsizsin!
Sen, anas Smeyye ve babasnn anas da tannmam Semra olan bir adamsn!"[554]
"Sen kt mayalsn!
l-i Him iinde bir asalaksn, svarinin arkasna aslan asalak gibi!"[555]
Abdulmuttalib'in oullarndan Ebu Talib ile Abdullah ve Zbeyr'in annesi Ftma binti Amr, b. iz, b.
mran, b. Mahzum'du.
Hz. Hamza ile Hz. Safiyye'nin annesi Hle binti heyb (Vheyb), b. Abdi Menaf, b. Zhreydi.
Hz. Abbas ile Drr b. Abdulmuttalib'in annesi Nteyle binti Cenab, b. Kleyb, b. Malik, b. Amr, b.
iz, b. mir, b. Nemr, b. Kst't.[556]
Hassan b. Sabit, Ebu Sfyan b. Hris'i anne tarafndan asaletsizliini bana kakarak susturmak
istemitir.[557]
Abdullah b. beyy'in Peygamberimiz Aleyhisselama at
Peygamberimiz Aleyhisselam; Bedir savandan nce, bir gn,[558] zerine Fedek ii saakl
kadifeden palan vurulmu bir merkebe binip (o srada ocuk bulunan) sme b. Zeyd'i de terkisine ald .
[559]
Haris b. Hazrec oullar mahallesindeki evinde hasta bulunan[560] Sa'd b. Ubdeyi ziyarete gitti.
Yolda, Abdullah b. beyy b. Sell'e,[561] kknn glgesinde oturduu ve evresinde de kavminden,
[562] Mslmanlardan, putlara tapan mriklerden ve Yahudilerden birtakm kimseler bulunduu srada
rastlad ki, Abdullah b. Revha da o mecliste bulunuyordu.[563]
Peygamberimiz Aleyhisselam; Abdullah b. beyy b. Sell' grnce, inip selamlamadan, grmeden
gemeyi uygun grmedi.[564]
Merkebin durunca kaldrd toz meclisi kaplad.
Abdullah b. beyy kaftanyla bumunu kapad ve:
"stmz tozlatma!" dedi.[565]
Peygamberimiz Aleyhisselam, merkepten inip onlara selam verdi.[566] Biraz oturdu.[567] Kur'n-
Kerim okudu. Orada bulunanlar Yce Allah'a imana ve slmiyete davet etti.[568] Allah' hatrlatt.
Onlar ahiret azabyla korkuttu, ahiret nimetleriyle mjdeledi.
Abdullah b. beyy b. Sell ise susuyor, hi konumuyordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam szlerini bitirdii zaman,[569] Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Ey kii! Senin bu sylediklerin hak ve gerekse, bundan daha gzel birey olamaz!
Fakat, sen bizim meclisimize gelip de bizi bununla rahatsz etme! Konakyerine git! Sana gelen olursa,
bunlar onlara anlat![570]
Evinde otur!
Sana gelmeyen kimseyi bununla rahatsz etme ve onun meclisine de, onun holanmad bireyle
gelme!" dedi.
Abdullah b. beyy b. Sell'n yannda bulunan Mslmanlardan[571] Abdullah b. Revha ise:
"Hayr.[572] y Raslallah![573] Sen onu bize getir!
Her zaman meclislerimize, evlerimize, barklarmza buyur![574]
Bizi meclislerimizde onunla br![575]
Vallahi, o bizim sevdiimiz eylerdendir. Bize Allah'n ikram ettii ve bizi kendisine hidayet eyledii
eylerdendir.[576]
Biz onu ok severiz!" der demez, Mslmanlarla mriklerve Yahudiler birbirlerine svp saymaya,
vurumaya baladlar.
Hatta, birbirlerini ldrecek dereceye vardlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam onlar teskine alt, yatt I ar.[577]
Abdullah b. beyy b. Sell; kavminden, o zamana kadar grmedii bir muhalefeti grnce, kendi
kendine:
"Senin klen senin hasmn olduu zaman, zelil olur gidersin!
Seninle gre tutanlar seni ykarlar!
ahin, kanad olmadan, yerden frlayabilir mi hi?
ayet bir gn onun yelei kesilirse, o mutlaka der!" diyerek sylendi.[578]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, merkebine binerek Sa'd b. Ubde'nin evine varp girdi.
[579]
Abdullah b. beyy b. Sell'n syledii sz, Peygamberimiz Aleyhisselamn yznde okunuyordu.
Sa'd b. Ubde:
"Vallahi, y Raslallah! Ben senin yznde birey gryorum!
Sanki, houna gitmeyen birey iitmi gibisin!?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet! yle oldu.[580]
Ey Sa'd! Ebu Hubab'n ne sylediini duymadn m?
O yle yle syledi!" diyerek,[581] Abdullah b. beyy b. Sell'n sylediklerini Sa'd b. Ubde'ye
haber verdi.[582]
Sa'd b. Ubde:
"Y Raslallah![583] Sen ona yumuak davran![584] Onun kusurunu affet!
Sana Kitab indiren Allah'a yemin ederim ki; Allah'n iradesi sana peygamberlik vermek suretiyle
tecelli etti.
Halbuki, u beldeciin (Medine'nin) halk bn beyy'e ta giydirmeye ve tacn zerine de kralla
mahsus sark sarmaya hazrlanm bulunuyorlard.
Fakat, Allah, sana ihsan buyurduu peygamberlik hakk ile, onlarn bu tasavvurlarn imknsz hale
koydu.
Bu mahrumiyetle, bn beyy mahzun ve mkedder oldu.
Y Raslallah! te bu kederle, bn beyy grdnz irkin harekette bulunmutur.[585]
Vallahi, o umup durduu krall kendisinden senin soyup aldn grne kaplmr.[586]
Sen onu af buyur!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam da affetti.[587]
Zaten, Peygamberimiz Aleyhisselam da, ashab da, Yce Allah'n bu husustaki buyruuna[588] uyarak
gerek mriklerin, gerek Kitab Ehli olanlarn kusurlarn affediyor, ikencelerine katlanyorlard.
Nihayet, Yce Allah onlarla savamaya izin verince, Bedir sava yapld.
Bylece, Yce Allah Kurey kfirlerinin ulularn, azllarn orada ldrd.
Bunun zerine, putlara tapan Medineli mriklerden, bn beyy'le birlikte hareket eden kiiler
"Artk, bu, zafer ve galebenin ona yneldiini aka gsteren bir vakadr!" diyerek Peygamberimiz
Aleyhisselama slmiyet zerine bey'at edip Mslman olmak zorunda kaldlar.[589]
Abdullah b. beyy b. Sell de, kavminin byle kendisinden ayrlp uzaklatn ve slmiyete
sarldn grnce, kalbinde tad olanca nifak ve dmanlyla birlikte, istemeyerek slmiyete
girmek zorunda kald.[590]
[1] Veya Es'ad b. Zrre'nin (bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 239, Buhr, Sahih, c. 4, s. 258).
[2] bn shak, bn Hiam , Sre,c. 2, s. 140,141 .Taber, Trih, c. 2, s. 256, bn Hiam, Cevmiu's-Sre,
s. 94, bn Seyyid, Uynu'l- eser, c.1, s. 194-195.
[3] Zhr, Megz, s. 104, Buhr, Sahih, c. 4, s. 258, Zeheb, Trhu'l-slm s. 334.
[4] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 2, s. 140,141 , Taber, c. 2, s. 256, bn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 195,
Zeheb, s. 334.
[5] Zhr, Megz, s. 10 4, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 239, Buh r, Sahih, c. 4, s. 258.
[6] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 212, Buhr, c. 1, s. 111 .Mslim, Sahih, c. 1, s. 373,
EbuDvud, Snen, c.1, s. 124, bn Mce, Snen, c. 1, s. 245.
[7] Buhr, Sahih, c. 1, s. 111, bn Mce, Snen, c. 1 , s. 245, Zeheb, M egz, s. 18.
[8] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 212, Buhr, c. 1, s. 111 .Mslim, Sahih, c. 1, s. 373,
EbuDvud, Snen, c.1, s. 124, Zeheb, Megzi, s. 18.
[9] bn Mce, Snen, c. 1, s. 245.
[10] bn Sa'd, Tabakt, c. 1 , s. 239, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 5, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1, s. 196.
[11] bn Sa'd, Taba kt, c. 1, s. 239, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 123, Buhr, c.1, s. 111,
Mslim, c.1, s. 373, EbuDvud, c.1,s.124.
[12] "Reslullah Aleyhisselam mescidini yapaca srada, mescidinin temeline bir ta koyduktan
sonra: 'Ebu Bekir bn Sa'd, c. 1, s. 239, Semhd, Vefu'l-vef, c. 1, s. 326.
[13] bn Sa'd, c. 1, s. 240, Buhr, c. 1, s. 111 .Mslim, c.1 , s. 373, Ebu Dvud, c. 1, s. 124.
[14] bn Sa'd, c. 1, s. 240, Buhr, c. 1, s. 111 .Mslim, c.1 , s. 373, Ebu Dvud, c. 1, s. 124, bn
Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 95.
[15] bn Sa'd, Tabakt, c. 1,s.239, Semhd, Vefa, c. 1, s. 327, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1.S.343.
[16] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 239, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 5, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1,
s. 196 .
[17] Semhdi, Vefa, c. 1, s. 333, Diyarbekr, c. 1 , s. 344.
[18] bn Sa'd, Taba kt'l -kbr, c. 5, s. 552, Sem h df, Vefu'l -vefa, c. 1, s. 334, Diyarbekr,
Trfhu'l -hams, c. 1, s. 344.
[19] Semhdi, Vefa, c. 1, s. 334, Diyarbekr, c. 1 , s. 344.
[20] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 553, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 218, 219,
Semhd, Vefa, c. 1, s. 333, Diyarbekr, c. 1 , s. 344.
[21] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 13, Beyhak, Delil, c. 2, s. 553, Zeheb, Mstedrek Telhfsi, c. 3, s.
13, Semhd, Vefa, c. 1, s. 332, Diyarbekr, c.1, s. 344.
[22] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 220, 221 Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 211, Tirmiz, Snen, c. 4,
s. 503, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 145, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 380, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 3, s. 218-219.
[23] bn Sa'd, c. 1, s. 239, Semhd, c.1, s. 335, 336, Diyarbekr, c. 1,s.345.
[24] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 1, s. 335.
[25] Semhdi, c. 1, s. 335, Diyarbekr, c. 1, s. 346.
[26] Semhdi, Vefu'I-vefa, c. 1, s. 33 2, Diyarbek r, Trhu' l-hams, c. 1, s. 344.
[27] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 240, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 212, Buhr, Sahih, c.
1, s. 111, Mslim, Sahih, c. 1, s. 374, Ebu Dvud, Snen, c. 1 , s. 124, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 95.
[28] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 130, Buhr, Sahih, c. 1, s. 11 5, Ebu Dvud, c. 1, s. 123.
[29] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 239-240, Semhd, c. 1, s. 335, 337, Diyarbekr, c. 1, s. 345-346.
[30] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 2, s. 141, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1,s.195, Semhd, Vefu'l-
vef, c. 1,s.329.
[31] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 1 41, bn Sa'd, c. 1, s. 239-240, Taber, Trih, c. 2, s. 256, bn
Seyyid, c. 1, s. 195, E bu'l-Fid,el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 216, Semhd, c.1, s. 329.
[32] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 1, s. 333.
[33] bn shak.bn Hiam, c. 2, s. 141, bn Seyyid, c. 1, s. 195, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 216, Semhd, Vefa,
c. 1,s.329.
[34] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 142, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 216.
[35] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 1, s. 329.
[36] bn shak.bn Hiam, c. 2, s. 142, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 216.
[37] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 1, s. 328.
[38] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 240.
[39] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 142.
[40] bn Sa'd, c. 1, s. 240, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 212, 244.
[41] Buhr, Sahih, c. 1, s. 111, c. 4, s. 259, Semhd, c. 1, s. 328.
[42] bn shak.bn Hiam, c. 2, s. 142, bn Sa'd, c.1 , s. 240, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 212.
[43] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 217.
[44] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 91.
[45] Ebu'l-Fid, c. 3, s. 217, Semhd, c. 1, s. 331.
[46] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 2, s. 142.
[47] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 142, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 241.
[48] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 2, s. 142, Buhr, Sahih, c. 1, s. 115.
[49] bn Ebi eybe, Musannef, c. 15, s. 302-303, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 257, bn Abdilberr, stib,
c. 1139, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 129, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 303.
[50] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 91, Buhr, Sahih, c. 1, s. 115.
[51] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 1, s. 329.
[52] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 2, s. 142,143, Semhd, c.1 ,s.32, 330, Diyarbekr, Hams.d, s. 345.
[53] Semhdi, Vefu 'I-vefa, c. 1, s. 33 0, D iyarbekr, T rhu'l-hams, c. 1, s. 3 45.
[54] Semhd Vefu'l-vef, c. 1, s. 339-340.
[55] Mlik, Muvatta, c. 1, s. 319, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 137, Buhr, c. 2, s. 256, 258,
259, Mslim, Sahih, c. 2, s. 825-826.
[56] Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 125.
[57] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 284.
[58] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 188, 251 ,252, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 1 37, Buhr, c. 1, s. 220,
Tirmiz, Snen, c. 2, s. 379,bn Mce, Snen, c. 1, s. 454, 455, Nesf, Snen, c. 3, s. 102.
[59] Drim, Snen, c. 1, s. 119.
[60] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 300, 304.
[61] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 251.
[62] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 394.
[63] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 252, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 137-138, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 401, 402, Semhd, Vefa, c. 2, s. 390.
[64] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 137, bn Mce, Snen, c. 1, s. 454.
[65] Ahmedb. Hanbel, c. 5, s. 339, Buhr, Sahih, c. 1, s. 220, E bu Dvud, Snen, c. 1, s. 283-284.
[66] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 191.
[67] bn Mce, Snen, c. 1, s. 454, E bu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 403.
[68] Sem hdf, Vefu'l-vef, c. 2, s. 398.
[69] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 307.
[70] Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 398400.
[71] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 400-410.
[72] Eyyub Sabri Paa, Mir'at- Medine, s. 424.
[73] Drekutn, Snen, c. 4, s. 196, Muhibbut-Taber, Rydu'n-nadr, c. 2, s. 122.
[74] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 70, Nesf, Snen, c. 6, s. 47, Drekutn, c. 4, s. 196,
Muhibbul-Taber, Ryd, c. 2, s.122.
[75] Ahmedb. Hanbel, c. 1, s. 70, Nesf, c. 6, s. 47, Muhibbu't-Taber, c. 2, s. 122.
[76] Drekutni, Snen, c. 4, s. 196, M uhibbut-Taber, c. 2, s. 122, Sem hd f, Vefu'l -vefa, c. 1, s.
339.
[77] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 70, Drekutn, c. 4, s. 196, Muhibbu't-Taber, c. 2, s. 196, Semhd, c.
1,s.339.
[78] Nesi, c. 6, s. 47, Drekutn, c. 4, s. 196, M uhibb ut-Taber, c. 2, s. 122, Semhd, c. 1, s. 399.
[79] Ahmedb. Hanbel, c. 1, s. 70, Nesf, c. 6, s. 47, Muhibbu't-Taber, c. 2, s. 122, Semhd, c.
1,s.339.
[80] Semhdi, Vefa, c. 1, s. 339.
[81] Ebu Dvud, Snen, c.1, s. 123.
[82] Ahmedb. Hanbel, c. 2, s. 1 30, Buhr, Sahih, c. 1, s. 115, Ebu Dvud, c. 1 ,s.123.
[83] Semhdi, Vefa, c. 2, s. 481 .
[84] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 21 -22.
[85] Ahmedb. Hanbel, c. 2, s. 1 30, Buhr, Sahih, c. 1, s. 115, Ebu Dvud, Snen, c. 1,s.123.
[86] Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 267.
[87] Ahmedb. Hanbel, c. 2, s. 1 30, Buhr, c. 1, s. 115, Ebu Dvud, c. 1 , s. 123.
[88] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 22.
[89] Ahmedb. Hanbel, c. 2, s. 1 30, Buhr, c. 1, s. 115, Ebu Dvud, c. 1 , s. 123.
[90] Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 502.
[91] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 1 30, Buhr, c. 1, s. 115, Ebu Dvud, c. 1 , s. 123.
[92] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 501.
[93] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 1 30, Buhr, c. 1, s. 115, Ebu Dvud, c. 1 , s. 123.
[94] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 5.
[95] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 495.
[96] Semhdi, Vefu 'I-vefa, c. 2, s. 49 5, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 3 47.
[97] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 495, Diyarbekr, c. 1, s. 347.
[98] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 51 6, 517.
[99] Dinever, Kitbu'l-ahbr, s. 326, Ykub, Trih, c. 2, s. 284, Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 518.
[100] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 51 8.
[101] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 6, Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 519.
[102] Ykub, Trih, c. 2, s. 284, Taber, Trih, c. 8, s. 65, bn Esr, Kmil, c. 4, s. 532.
[103] Dineveri, Kitbu'l-ahbr, s. 326, Ykub, c. 2, s. 284, Taber, c. 8, s. 65.
[104] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 6, Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 519.
[105] Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 519.
[106] Ykub, Trih, c. 2, s. 284, Taber, Trih, c. 8, s. 65, bn Esr, c. 4, s. 532, Semhd, Vefu'l-
vef, c. 2, s. 519.
[107] Ykub, Trih, c. 2, s. 519.
[108] Belzur, Fth, c. 1, s. 6, Taber, Trih, c. 8, s. 65.
[109] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 499, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 268.
[110] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 517.
[111] Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 519.
[112] S em hdf .Vefu'l-vefa, c. 2, s. 520, 684.
[113] Taber, Trih, c. 8, s. 88.
[114] Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 522.
[115] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 526, 527.
[116] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 6.
[117] Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 267, Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 540.
[118] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/85-101.
[119] Ibn Abdilberr, Istib, c. 2, s. 683, Ibn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 328, Ibn Hacer, el-lsbe, c. 2, s.
18, Haleb, Insnu'l-uyn, c.278.
[120] emhd, Vefu'l-vet, c. 2, s. 596-597.
[121] tan Abdilberr, stib, c. 2, s. 683, bnEar, Usdu'l-gbe., c. 2, s. 328, bn Hacer, el-sbe, c. 2, s.
17,18.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/101.
[122] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 205-206 bn Kuteytoe, Kitbu'l-marif, s. 126, bn Abdilberr,
stib, c. 3, s. 1198, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 264, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 260-261,
bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 223.
[123] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 155-156, Abdurrezzak, Musannef, s. 456-457, bn Sa'd,
Tabakt, c. 1, s. 246-247,Ahmed b.Hanbel.Msned, c. 4, s. 43, Buhr, Sahih, c. 1, s. 150, Mslim, Sahih,
c. 1, s. 285, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 134-135,Timizf, Snen, c. 1, s. 359, 363, bn Mce, Snen, c. 1, s.
232, Drim, Snen, c. 1 , s. 214, Nesa, Snen, c. 2, s. 3.
[124] bn Sa'd, Tabakt, c. 4,s. 207,Buhn, Sahih, c. 1,s.153.
[125] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 207.
[126] bn Abdilberr. stib. c. 2. s. 593-594.
[127] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/102.
[128] bn Ebi eybe, Musannef, c. 2, s. 374, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 71, Buhr, Sahih, c.
2, s. 250, Mslim, Sahh,c. 2, s. 1014, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 216, Tirmiz, Snen, c. 2, s. 271 , bn
Mce, Snen, c. 1 , s. 452, Nesf, Snen, c. 2, s. 37, 38, Drim, Snen, c. 1, s. 271, Beyhak, Snen'l-
kbr, c. 10, s. 82.
[129] Mlik, Muvatta, c. 1,s.1O9, Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 6, s. 397, 398.
[130] Erkam b. Ebi'l-Erkam'la (Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 342).
[131] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 77, Buhr, Trhu'l-kebfr, c. 4, s. 204, Zeheb, Siyeru
a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 342, 343.
[132] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 343.
[133] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 77, Buhr, Trhu'l-kebfr, c. 4, s. 204, Zeheb, Si yem
a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 342,343.
[134] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbej, c. 2, s. 342,343.
[135] Mlik, M uvatta, c. 1, s. 196, bn E bi eybe, M usannef, c. 2, s. 371, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 2, s. 53, 277, Buhr, Sahh, c. 2, s. 57, Mslim, Sahh, c. 2, s. 1012,1014, Tirmiz, Snen, c.
2, s. 147, bn Mce, Snen, c. 1, s. 450, 451, Nesf, Snen, c. 2, s. 35, Drim, Snen, c. 1, s. 370, 371 ,
Beyhak, Snen'l-kbr, c. 5, s. 246.
[136] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 6, s. 333, Mslim, Sahh, c. 2, s. 1014.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/103-104.
[137] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 240.
[138] heylf, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 267, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 346.
[139] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 500.
[140] Sheyli, Ravdu'l-nf, c. 4, s. 267, 268.
[141] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 500.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/104-105.
[142] bn shak.bn Hiam, Sre,c.2, s. 143.
[143] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 237, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 267.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/105.
[144] bn Esr, Nihye, c. 1, s. 34, Seyyid erif, Ta'rift, s. 9.
[145] Seyyid erif, Ta'rift, s. 9.
[146] bn shak.bn Hiam, Sre,c.2, s. 154.
[147] Abdurrezzak, Musannef, c. 457, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 148, Buhr, Sahih, c. 1, s.
150, Mslim, Sahh, c. 1 , s. 285, Tirmiz, Snen, c. 1, s. 363, Nesf, Snen, c. 2, s. 2, Drim, Snen, c. 1,
s. 214.
[148] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 246.
[149] Beyhak, Snen'l -kbr, c. 1, s. 390, bn Hi bban'dan nak len Bedrddin Ayn, Umdetu'l-kr,
c. 5, s. 103.
[150] bn Hibban'dan naklen Bedrddin Ayn, Umdetu'l-Kr, c. 5, s. 103.
[151] Ebu Dvud, Snen, c. 1 , s. 134, Beyhak, Snen 'l-kbr, c. 1, s. 39.
[152] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 913, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 247.
[153] Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 455, 456.
[154] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 43.
[155] Abdurrezzak, Musannef, c. 456, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 1 34, bn Mce, Snen, c. 1, s. 232.
[156] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 2, s. 154.
[157] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 154, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 43, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s.
134.
[158] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 154,155, Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 461, bn Ebi eybe,
Musannef, c. 1, s. 203, bn Mce, Snen, c. 1, s. 232, Drim, Snen, c. 1, s. 214.
[159] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 155, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 43, Ebu Dvud,
Snen, c. 1, s. 135.
[160] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 43, Ebu Dvud, c. 1, s. 135.
[161] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 2, s. 155, Ebu Dvud, Snen, c. 1,s.232.
[162] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 155, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 43, Ebu Dvud,
Snen, c. 1, s. 135.
[163] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 43, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 1 35.
[164] bn shak, bn Hiam ,Sre, c. 2, s. 155, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 43, Ebu Dvud,
Snen, c. 1, s. 135, bn Mce, Snen, c. 1, s. 232, Drim, Snen, c. 1, s. 214.
[165] Ebu Dvud, Snen, c. 1 , s. 135.
[166] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 155, Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 456, Belzur, Ensbu'l-
erf, c. 1, s. 273.
[167] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 155, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 43, Ebu Dvud,
Snen, c. 1, s. 135.
[168] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 156, Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 456, Belzur, Ensbu'l-
erf, c. 1, s. 273.
[169] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 156, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 143, Beyhak, S nen'l-
kbr, c. 1, s. 425, Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 529.
[170] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 420.
[171] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 2, s. 156, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 420, E bu Dvud, Snen, c. 1,
s. 143, Beyhak, Snen, c. 1, s. 425, Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 529.
[172] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 420.
[173] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 2, s. 156, Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 529.
[174] bn shak, bn Hisam , Sre, c. 2, s. 156, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 420, Ebu Dvud, Snen, c. 1,
s. 143, Beyhak, Snen, c. 1, s. 425, Semhd, Vefu'l-vef, c. 2, s. 529.
[175] bn shak.bn Hiam, c. 2, s. 156, Ebu Dvud, c. 1, s. 1 43, Beyhak, c. 1, s. 425, Semhd, c. 2,
s. 529.
[176] bn shak.bn Hiam, c. 2, s. 156, Ebu Dvud, c. 1, s. 1 43, Beyhak, c. 1, s. 425.
[177] Ebu Dvud, Snen, c. 1 , s. 143, Beyhak, Snen, c. 1, s. 425.
[178] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 420.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/105-110.
[179] Cum'a: 9, Maide: 58.
[180] bn shak, bn Hisam , c. 2, s. 155,156, Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 456, Ahmed b. Hanbel,
M sned, c. 4, s. 43, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 143, bn Mce, Snen, c. 1, s. 232, Drim, Snen, c. 1, s.
21 4.
[181] Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 483.
[182] Buhr, Sahh, c. 1, s. 1 51, Ebu Dvud, c. 3, s. 43, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 163, Drim, Snen,
c. 2, s. 137.
[183] bn Ebi eybe, Musannef, c. 12, s. 367, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 448-449, Ebu
Dvud, Snen, c. 3, s. 43, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 120, Beyhak, Snen, c. 9, s. 108, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 4, s. 315.
[184] Mlik, Muvatta.c. 1,s. 69-70, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 313, Buhr, Sahh, c. 1, s. 1
51, Mslim, Sahh, c.1 , s. 291, 292, E bu Dvud, Snen, c. 1, s. 142,143.
[185] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 35, Buhr, Sahh, t 1, s. 151, Nesf, Snen, c. 2, s. 12.
[186] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 411, Ebu Dvud, c. 1, s. 142, bn Mce, Snen, c. 1, s. 240,
Nesf, Snen, c. 2, s. 12.
[187] Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 495, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 119, Ebu Dvud, c. 1, s. 144,
Tirmiz, Snen, c. 1 , s. 416.
[188] bn Mce, Snen, c. 1, s. 237, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 1, s. 417.
[189] Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 463, Ebu Dvud, Snen, c. 1 , s. 140, Beyhak, Snen, c. 1, s.
417.
[190] Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 465466, Tirmiz, Snen, c. 1, s. 390.
[191] Mslim, Sahh, c. 1 , s. 289, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 145, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 1, s.
409, Begavf, Mesbfhu's-snne, c. 1, s. 33.
[192] Ahmed b. Hanbel, Msned, c.1, s. 181, Mslim, c.1, s. 290, Ebu Dvud, c. 1, s. 145, Tirmiz,
Snen, c. 1 , s. 411, 412, bn Mce, Snen, c. 1, s. 238-239, Nesf, Snen, c. 2, s. 26.
[193] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 354, Buhr, Sahh, c. 1, s. 152, Ebu Dvud, c. 1, s. 146,
Tirmiz, c. 1, s. 413, bn Mce, c. 1, s. 239, Nesf, c. 2, s. 27, Beyhak, c. 1, s. 410.
[194] Beyhak, Snen'l-kbr, c. 1, s. 410.
[195] efaatim (Buhr, Nesf, BeyhakPnin rivayetine gre).
[196] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 354, Buhr, c. 1, s. 152, Ebu Dvud, c. 1 , s. 146, Tirmiz, c. 1,s.413,
bn Mce, c. 1,s.239, Nesf, c. 2, s. 27, Beyhak, c. 1, s. 410.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/110-112.
[197] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1328.
[198] Taber, Trih, c. 2, s. 256, 257, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1328, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 4,
s. 253.
[199] bn a'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 610, 612.
[200] bn shak, bn Hiam, Sre.c.2, s. 153, Taber, Trih, c.2,s. 257.
[201] bn a'd, Tabakt, c. 3, s. 611, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 138.
[202] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 154, bn Sa'd, c. 3, s. 611, Taber, Trih, c. 2, s. 257.
[203] bn shak, bn Hisam, c. 2, s. 154, Taber, c. 2, s. 257.
[204] bn shak.bnHisam, c. 2, s. 154, bn Sa'd, c. 3, s. 611, Taber, c. 2, s. 257.
[205] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 611.
[206] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 154, Taber, c. 2, s. 257.
[207] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 611.
[208] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 154, bn Sa'd, c. 3, s. 611, Taber, c. 2, s. 257.
[209] bn shak.bn Hiam, Sre,c.2, s. 154, Taber, c. 2, s. 257.
[210] Taber, Trih, c. 2, s. 257.
[211] bn shak.bn Hiam, Sre,c.2, s. 154.
[212] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 154, bn Sa'd, c. 3, s. 611, Taber, c. 2, s. 257.
[213] bn shak.bn Hiam, c. 2, s. 154, Taber, c. 2, s. 257.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/112-113.
[214] br shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 228-234, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 75-79, Ahmed b.
Hanbel, Msned.c.S, s.441443,EbuNuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 258-262, Beyhak, Delil'n-
nbvvec. 2, s. 92-97, bn E ar, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 417-419, bn Seyvid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 60-64,
Zeheb, Trhu'l-slm, s. 95-101, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 9, s. 332-335.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/114-122.
[215] Hz. Zeyneb, Medine'ye gitmesine kocas As b. Rebi' msaade etmedii iin, bir mddet daha
Mekke'de kald (Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 269).
[216] 1 ukyye; 40 dirhemdir. (Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 97, Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 177, bn
Esr, Nihye, c. 5, s. 56, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 23.
[217] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 62-63.
[218] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 58.
[219] bn shak.bn Hiam, Sre,c.4, s. 293, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 211, Buhr, Sahih, c.
4, s. 252.
[220] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 283.
[221] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 211.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/122-123.
[222] . bn shak, tan Hiam, Sre, c. 2, s. 238, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 65, Buhr, Sahh,
c. 2, s. 224.
[223] Mslim, Sahih, c. 2, s. 1003.
[224] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 260, Mslim, Sahih, c. 2, s. 1003.
[225] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 238, Buhar, Sahih, c. 2, s. 225.
[226] Buhr, Sahih, c. 2, s. 225.
[227] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 238, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 65.
[228] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 239.
[229] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 65.
[230] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 238.
[231] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 238, Mlik, Muvatta, c. 2, s. 890, Buhr, Sahih, c. 4, s. 264.
[232] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 238.
[233] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 238, Mlik, Muvatta, c. 2, s. 890, Ahmed b. Hanbel, Msned,
c. 6, s. 65.
[234] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 238-239.
[235] Buhr, Sahih, c. 4, s. 264, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 3, s. 382.
[236] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 65, Buhr, Sahh, c. 2, s. 264, Beyhak, Snen, c. 3, s. 382.
[237] bn shak, bn Hiam, Sre,c. 2, s. 239, Mlik, Muvatta, c. 2, s. 891, Ahmed b.Hanbel, Msned,
c. 2, s. 83.Buhr, Sahh, c. 2, s. 224-225.
[238] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 239.
[239] bn shak, bn Hiam, Sre.c. 2, s. 239, Mlik, Muvatta, c. 2, s. 891, Ahmed b.Hanbel, Msned,
c. 6, s. 83,Buhr, Sahih, c. 2, s. 224-225, Beyhak, Snen, c. 3, s. 382.
[240] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 83, 260, Buhr, Sahih, c. 2, s. 225.
[241] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 239.
[242] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 65.
[243] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 239, Mlik, c. 2, s. 891, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 65, Buhr, c. 2,
s. 225, M udim, Sahih, c. 2, s. 1003, Beyhak, c. 3, s. 382.
[244] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 260, Buhr, c. 7, s. 5.
[245] Buhr, Sahh, c. 2, s. 225.
[246] Mlik, c. 2, s. 891, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 260, Buhr, c. 2, s. 225, Mslim, Sahh, c. 2, s.
1003, Beyhak, c. 3, s. 382.
[247] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 239.
[248] Mlik, c. 2, s. 891, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 260, Buhr, c. 2, s. 225, Mslim, Sahih, c. 2, s.
1003, Beyhak, c. 3, s. 382.
[249] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 239, Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 65.
[250] bn shak, bn Hiam , c. 2, s. 239, Mlik, c. 2, s. 891, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 65, Buhr, c.
2, s. 225, Mslim, c. 2, s. 1003, Beyhak, c. 3, s. 382.
[251] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 65, Buhr, c. 225.
[252] bn shak, bn Hiam, Sre,c. 2, s. 239, Mlik, Muvatta, c. 2, s. 891, Ahmed b.Hanbel, Msned,
c. 2, s. 65.Buhr, Sahh, c. 2, s. 225, Mslim, Sahih, c. 2, s. 1003, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 3, s. 382.
[253] bn Esr, Nihye, c. 4, s. 308.
[254] Firuzbadi, Kmsu'l-muhft, c. 1, s. 349, c. 3, s. 55.
[255] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 142, Buhr, Sahh, c. 2, s. 224, Mslim, Sahh, c. 2, s. 994.
[256] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 885, Mslim, Sahih, c. 2, s. 1000.
[257] Mslim, Sahh, c. 2, s. 1000, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1105.
[258] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 885.
[259] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 885, Mslim, Sahh, c. 2, s. 1000, bn Mce, Snen, c. 2, s. 11 05.
[260] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 885, Mslim, c. 2, s. 1000.
[261] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 885, Mslim, c. 2, s. 1000, bn Mce, c. 2, s. 1105.
[262] Buhr, Sahh, c. 2, s. 225.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/123-127.
[263] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 150-152, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1,s.238,c.3, s. 22.
[264] Zhr, Megz, s. 71, 72, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 358-359, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s.
156.
[265] bn shak, bn Hiam ,Sre,c. 2, s. 238, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 203, Bu hn , Sahih,
c. 5, s. 173, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1423.
[266] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 147, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 197, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 224 .
[267] Mevl; kle azad eden kii, azadlanm kle, dost, yardmc, antlalan kii., gibi eitli
mnlara gelir. (bn Kuteybe, Te'vflu Mkili'l-Kur'n, s. 352, Buhar, Sahih, 5, s. 178-179).
[268] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 147-150, E bu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 290-294, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 197-198, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 224-226.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/127-134.
[269] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 286, Buhr, Sahih, c. 2, s. 221 .
[270] Buhr, Sahih, c. 2, s. 221, Mslim, Sahih, c. 2, s. 995.
[271] Buhr, Sahih, c. 2, s. 221.
[272] Mslim, Sahih, c. 2, s. 995.
[273] Buhr, Sahih, c. 2, s. 221, Mslim, Sahih, c. 2, s. 995.
[274] Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 217.
[275] Mslim, Sahih, c. 2, s. 1000, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 5, s. 1 96.
[276] Mslim, Sahih, c. 2, s. 1000, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 217, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 5, s.
196, bn E sfr, Usdu'l-gbe, c.4,s.11.
[277] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 1, s. 1 03.
[278] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 119, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 217, Beyhak, Snen'l-
kbr, c. 5, s. 201.
[279] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 81, Buhr, Sahih, c. 2, s. 221, Mslim, Sahih, c. 2, s. 995,
998, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 21 6.
[280] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 156, Buhr, Sahih, c. 2, s. 221, Mslim, Sahih, c. 2, s. 999,
Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 216.
[281] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 308.
[282] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 159.
[283] Mslim, Sahih, c. 2, s. 1000, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 5, s. 1 96.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/134-136.
[284] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 263-264.
[285] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 69, tan E ar, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 62,bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2,
s. 315, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 5, s. 339, Kastalnf, Mevhibu'l-lednniye, c. 1, s. 284, 285.
[286] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 250, Muhibbut-Taber, Rydu'n-nadr, c. 2, s. 129.
[287] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 69, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 62.
[288] bn shak.bn Hiam, c. 3, s. 331, Vkd, c. 2, s. 610, Abdurrenak, c. 5, s. 337, Ahmed b.
Hanbel, c. 4, s. 325, Buhr, c.3,s.181.
[289] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 267, 268, 272.
[290] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 274, 285.
[291] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 68, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 62
[292] Taber, Trih, c. 3, s. 182, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 68, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 62,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 5, s. 340.
[293] Zeheb, Si yem a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 349.
[294] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 865.
[295] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 57, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 208, 209, Hkim, Mstedrek,
c. 2, s. 330, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 2, s. 42.
[296] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 218, Ebu'l-Fid, Tefsfr, c.2,s. 583, Heysem, Meonau'i-
zevid.c. 7, s. 48, 49,Suyt, Drru'l-mensr, c. 4, s. 128.
[297] Sehvi", I rkPni n E Ifi yye erhi F ethu' l-m ufs, c. 2, s. 16 5.
[298] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 186.
[299] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 182, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 307.
[300] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 538.
[301] Buhr, Sahih, c. 5, s. 210.
[302] Buhr, Sahih, c. 6, s. 98.
[303] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 185, Buhr, Sahih, c. 5, s. 210.
[304] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 69, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 62.
[305] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 421.
[306] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 265, 273, 274, 279, 284, 285.
[307] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 69, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 62, 63.
[308] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 266, 267.
[309] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 268, 269, 274.
[310] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 271 .
[311] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 271 - 273.
[312] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 286.
[313] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 315, 316.
[314] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 172.
[315] bn Abdilberr, c. 3, s. 865-866, bn E sfr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 173.
[316] bn Abdilberr, c. 3, s. 866, bn Esr, c. 3, s. 173, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 344,
345.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/136-141.
[317] Al,-i mran: 72, bn shak, bn Hiam, Sine, c. 2, s. 202.
[318] Buhr, SahiV, c. 4, s. 1 81.
[319] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 120, Buhr, SahV, c. 4, s. 1 81.
[320] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 120-121.
[321] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 120,121, Buhr, c. 4,5.181 .
[322] Buhr, SahV, c. 4, s. 181.
[323] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 121.
[324] Buhr, SahV, c. 4, s. 1 81.
[325] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 121, Buhr, SahV, c. 4, s. 181 .
[326] Buhr, SahV, c. 4, s. 1 81.
[327] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 121.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/141-142.
[328] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 270, tan Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 1 95-1 96, Semhdf,
Vefu'l-vefa, c. 1, s. 326, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 343.
[329] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 718.
[330] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 51, 139,152,175,216, 240, 244,250,272.
[331] bn Adilberr, stib, c. 3, s. 1172.
[332] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 103.
[333] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 126.
[334] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 273, 274.
[335] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 285, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 432-433.
[336] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 285.
[337] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 274.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/142-143.
[338] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 747, 748.
[339] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 6, Ebu Dvud, Snen, c. 3,s.242,bn Mce, Snen, c. 2, s.
725.
[340] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 6, Ebu Dvud, c. 3, s. 242, Timizf, c. 3, s. 514, bn Mce, c. 2, s.
725, Nesf, c. 7, s. 14, Beyhak, c. 5, s. 266.
[341] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 6, Ebu Dvud, c. 3, s. 242, Tirmiz, c. 3, s. 514, bn Mce, c. 2, s.
725-726, Nesf, c. 7, s. 14.
[342] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 6, Ebu Dvud, c. 3, s. 242, Tirmiz, c. 3, s. 514, bn Mce, c. 2, s.
725, Nesf, c. 7, s. 14.
[343] Tirmiz, Snen, c. 3, s. 514.
[344] Ebu Dvud, c. 3, s. 242, Nesf, c. 7, s. 14.
[345] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 6, Ebu Dvud, c. 3, s. 242, bn Mce, c. 2, s. 726.
[346] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 6, Ebu Dvud, c. 3, s. 242, bn Mce, c. 2, s. 726, Nesi, c. 7, s. 14,
15.
[347] Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 4, s. 6, Ebu Dvud, c. 3, s. 242, Tirmiz, c. 3, s. 514, bn Mce,
c. 2, s. 726, Nesf, c. 7, s.14, 15.
[348] Tirmiz, c. 3, s. 515, 516, bn Mce, c. 2, s. 726.
[349] Tirmiz, c. 3, s. 516, bn Mce, c. 2, s. 726, Drim, Snen, c. 2, s. 163.
[350] Mslim, Sahih, c. 1 , s. 99, Tirmiz, c. 3, s. 606.
[351] Mslim, c. 1, s. 99.
[352] Tirmiz, c. 3, s. 606.
[353] Mslim, c. 1, s. 99, Tirmiz, c. 3, s. 606.
[354] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 22, Buhr, Sahh, c. 3, s. 28, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1156,
Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 269.
[355] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 215, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1159,1161, Ebu Dvud, c. 3, s.
281, Drim, Snen, c. 2, s. 168.
[356] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 401, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 283.
[357] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 238, Buhr, Sahh, c. 3, s. 28, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1154,
Ebu Dvud, Snen, c. 3,s. 269.
[358] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 340, Buhr, c. 3, s. 9, Tirmiz, c. 3, s. 610, bn Mce, c. 2, s. 742.
[359] Buhr, Sahh, c. 3, s. 9, Tirmiz, c. 3, s. 610.
[360] bn Mce, Snen, c. 2, s. 742.
[361] Buhr, Sahh, c. 3, s. 9, Tirmiz, c. 3, s. 610, bn Mce, c. 2, s. 742.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/143-146.
[362] Nisa: 58,59.
[363] bn shak, bn Hiam, Sre., c. 2, s. 149, E bu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, c. 293, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 1, s. 197, Etau'l- Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 225.
[364] E bu Dvud, Snen, c. 3, s. 299, Timizf, Snen, c. 3, s. 613, bn Mce, Snen, c. 2, s. 776,
Hkim, Mstedrek, c.4, s. 90, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 116,117.
[365] bn Mce, Snen, c. 2, s. 775, Hkim , Mstedrek, c. 4, s. 93, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s.
88.
[366] Buhr, Sahih, c. 8, s. 157, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1342, E bu Dvud, Snen, c. 3, s. 299,
Tirmiz, Snen, c. 3, s. 615, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1342, Nesf, Snen, c. 8, s. 224.
[367] Buhr, Sahih, c. 8, s. 108,109, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1342, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 302,
Tirmiz, Snen, c. 3, s. 620, bn Mce, Snen, c. 2, s. 776.
[368] Drekutn, Snen, c. 4, s. 205, Ebu Ya'l'nn Msned'inden naklen Suyt, el-Cmiu's-safr, c. 1,
s. 15, Alddin Ali,Kenzu'l-umml, c. 6, s. 102.
[369] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 302.
[370] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 337, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 111, Ebu Dvud,
Snen, c. 3, s. 301, Tirmiz,Snen, c. 3, s. 618.
[371] Buhr, Sahih, c. 3, s. 11 6, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1 336, 1337, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 311,
Tirmiz, Snen, c.3, s.626, 627.
[372] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 311, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 180.
[373] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 719, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 308, Buhr, Sahih, c. 8, s. 112,
Mslim, Sahih, c. 3, s.1337, Ebu Dvud, c. 3, s. 301, Tirmiz, c. 3, s. 624, bn Mce, Snen, c. 2, s. 777.
[374] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 308.
[375] Mlik, c.2,s. 719, Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 308, Buhr, c. 8, s. 112, Mslim, c. 3, s. 1337, Ebu
Dvud, c. 3, s. 301 , Tirmiz, c. 3, s. 624, bn Mce, c. 2, s. 777.
[376] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 212, Mslim, c. 1, s. 123, Ebu Dvud, c. 3, s. 312, Tirmiz, c. 3, s.
625, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 1 44.
[377] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 212, E bu Dvud, c. 3, s. 221.
[378] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 212, Mslim, c. 1, s. 123, Ebu Dvud, c. 3, s. 312, Tirmiz, c. 3, s.
625, Beyhak, c. 10, s. 144.
[379] Ahmed b b. Hanbel, c. 5, s. 212, Ebu Dvud, c. 3, s. 221.
[380] Mslim, c. 1, s. 123, Ebu Dvud, c. 3, s. 312, Tirmiz, c. 3, s. 625, Beyhak, c. 10, s. 144.
[381] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 212, Mslim, c. 1, s. 123, Ebu Dvud, c. 3, s. 312, Tirmiz, c. 3, s.
625, Beyhak, c. 10, s. 144.
[382] Mslim, Sahh, c. 1 , s. 123, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 312, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 625.
[383] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 212, 21 3, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 312.
[384] Mslim, Sahh, c. 1, s. 123, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 221, 312, Tirm izf, Snen, c. 3, s. 625,
Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 144.
[385] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 213.
[386] Mslim, Sahh, c. 1, s. 124, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 221, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 625,
Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10,s. 144.
[387] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 213, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 221.
[388] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 213.
[389] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 727, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 260, Mslim, Sahih, c. 1, s. 1
22.
[390] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 260.
[391] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 211, Buhr, Sahih, c. 3, s. 159, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s.
311, 312, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 569, bn Mce, Snen, c. 2, s. 778.
[392] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 312, 313, bn Mce, Snen, c. 2, s. 780.
[393] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 211, Buhr, c. 3, s. 159, Ebu Dvud, c. 3, s. 31 2, Tirmiz, c.
3, s. 211, bn Mce, c. 2, s. 778.
[394] li-imran: 77.
[395] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 304. Tirmiz, Snen, c. 3, s. 635, bn Mce, Snen, c. 2, s. 788.
[396] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 454, Buhr, Sahih, c. 1, s. 11 7,118, Mslim, Sahh, c. 3, s.
1192, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 304, bn Mce, Snen, c. 2, s.. 811, Nesf, Snen, c. 8, s. 239.
[397] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 454.
[398] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 454, Buhr, Sahih, c. 1, s. 118, M slim, Sahih, c. 3, s. 1192, Ebu
Dvud, c. 3, s. 304, bn Mce, Snen, c. 2, s. 811, Nesf, Snen, c. 8, s. 239.
[399] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 216, Taber, Tefsir, c. 6, s. 273, 274, Vhidf, Esbbu'n-nzl,
s. 132, Zemaheri, Keaf, c. 1, s. 618, Kurtubf, Tefsir, c. 6, s. 213.
[400] Mide: 49-50.
[401] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 213, Taber, Tefsfr, c. 6, s. 232, Beyhak, Snen'l-kbr, c.
8, s. 246, 247.
[402] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 286, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1327, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s.
4, s. 154, bn Mce, Snen, c. 2, s. 855, Taber, Tefsfr, c. 6, s. 232, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 8, s. 246.
[403] bn sha k, bn H i am, Sre, c. 2, s. 213-214, Taber, Tefsfr, c. 6, s. 232, B eyhak f, S nen'l -
kbr, c. 8, s. 246-247.
[404] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 286, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1327, Ebu Dvud, Snen, c.4, s.
154, bn Mce, Snen, c. 2, s. 855, Taber, Tefsfr, c. 6, s. 232, Beyhak, Snen, c. 8, s. 246.
[405] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 214, Taber, Tefsfr, c. 6, s. 232, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 8, s.
247.
[406] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 286, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 154, Taber, Tefsfr, c. 6, s.
232, bn Mce, Snen, c. 2, s. 855, Beyhak, Snen, c. 8, s. 246.
[407] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 215, Taber, Tefsfr, c. 6, s. 232, Beyhak, Snen'l-kbr, c.
8, s. 246.
[408] Mslim, Sahh, c.3, s. 1326, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 153.
[409] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 215.
[410] Taber, Tefsfr, c. 6, s. 233.
[411] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 215.
[412] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 215, Taber, Tefsfr, c. 6, s. 233
[413] Taber, Tefsfr, c. 6, s. 233.
[414] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 215, Taber, Tefsfr, c. 6, s. 233.
[415] Taber, Tefsfr, c. 6, s. 233.
[416] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 215.
[417] Taber, Tefsfr, c. 6, s. 233.
[418] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 215.
[419] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 286, Mslim , Sahh, c. 3, s. 1327, Ebu Dvud, Snen, c. 4,
s. 1 54, bn Mce, Snen, c. 2, s. 855, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 8, s. 246, Vhidf, Esbbu'n-nzl, s.
130, 131.
[420] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 215, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 286, bn Mce, c. 2, s. 855.
[421] bn shak, bn Hiam , c. 2, s. 215, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 286, Buhr, c. 4, s. 186, Mslim,
c. 3, s. 1327, bn Mce.c. 2, s. 855, Beyhak, c. 8, s. 247.
[422] . bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 214, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 286, Taber, c. 6, s. 233, Beyhak,
c.8,s. 247, Vhidf, s. 130, 131.
[423] Mide: 41.
[424] . Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 171, Buhr, Sahh, c. 3, s. 89, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1299,
E bu Dvud, Snen, c. 4, s. 180, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 15, bn Mce, Snen, c. 2, s. 889, Nesf, Snen, c.
8, s. 22.
[425] Buhr, Sahh, c. 8,, s. 64.
[426] Mslim, Sahh, c. 3, s. 1299, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 18.
[427] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 171, Buhr, Sahh, c. 3, s. 89, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1299,
Ebu Dvud, Snen, c.4, s. 180, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 15, bn Mce, Snen, c. 2, s. 889, Nesf, Snen, c.
8, s. 22.
[428] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 203, Buhr, Sahh, c. 8, s. 37, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 1 5,
Nesf, Snen, c. 8, s. 22.
[429] Ahmed b. Hanbel, c.3, s. 262, Tirmiz, c. 4, s. 15, Nesf, c. 8, s. 22.
[430] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 171, 203, Buhr, c. 6, s. 1 76, Mslim, c. 3, s. 1299, Ebu Dvud, c.4,
s. 180, Tirmiz, c. 4, s. 15, bn Mce, c. 2, s. 889, Nesf, c. 8, s. 22.
[431] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 262, Buhr, c. 6, s. 1 76, Tirmiz, c. 4, s. 15, Nesf, c. 8, s. 22.
[432] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 262.
[433] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 183, 262, Buhr, c. 3, s. 89, Nesf, c. 8, s. 22.
[434] Buhr, Sahih, c. 8, s. 37, Ebu Dvud, c. 4, s. 180.
[435] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 183, 262, Buhr, c. 3, s. 89, Nesf, c. 8, s. 22.
[436] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 262, Tirmiz, c. 4, s. 15, Nesf, c. 8, s. 22
[437] Ahmed b. Hanbel, c.3, s. 269, Mslim, c.3, s. 1300, Ebu Dvud, c. 4, s. 180...
[438] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 262, Nesf, c. 8, s. 22.
[439] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 203, Buhr, Sahh, c. 6, s. 176, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1299,
Ebu Dvud, Snen, c.4, s. 1 80, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 15, Nesf, Snen, c. 8, s. 22.
[440] Buhr, Sahh, c. 6, s. 1 76.
[441] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 171, Buhr, c. 6, s. 176, Mslim, c. 3, s. 1299, Ebu Dvud,
c. 4, s. 180, Tirmiz, c.4,s. 15, Nesf, c. 8, s. 22.
[442] Buhr, Sahih, c. 8, s. 37.
[443] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 171, Buhr, c. 6, s. 1 76, Mslim, c. 3, s. 1299, Ebu Dvud, c. 4, s.
180, Tirmiz, c. 4, s. 1 5.
[444] Buhr, c. 8, s. 37, Mslim, c. 3, s. 1299, Ebu Dvud, c. 4, s. 180, Tirmiz, c. 4, s. 15.
[445] Buhr, Sahih, c. 6, s. 176.
[446] Ahmed b. Hanbel, c.3, s. 193, Buhr, c. 6, s. 1 76, Mslim, c.3, s. 1299, Ebu Dvud, c. 4, s.
180, Tirmiz, c. 4, s. 15.
[447] Buhr, Sahih, c. 8, s. 38.
[448] Ahmed b. Hanbel, c.3, s. 171, Buhr, c. 6, s. 1 76, Mslim, c.3, s. 1299, Ebu Dvud, c. 4, s.
180, Tirmiz, c. 4, s. 15.
[449] Ahmed b. Hanbel, c.3, s. 262, Buhr, c. 3, s. 89, Mslim, c. 3, s. 1300, Ebu Dvud, c. 4, s. 180,
Tirmiz, c. 4,s.15.
[450] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 262, Buhr, Sahh, c. 3, s. 89, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1300,
Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 180. Tirmiz. Snen. c. 4. s. 15. Nesf. Snen. c. 8. s. 22.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/146-158.
[451] Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 1, s. 75, Buhr, Sahh, c. 3, s. 74, Tirmizi, Snen, c. 5,. 627,
Beyhak, Snen'l-kbr, c. 6, s. 1 68, Begavf, Mesbfhu's-snne, c. 2 s. 198, Muhibbut-Taber, Rydu'n-
nadr, c. 2, s. 123.
[452] Buhr, Sahili, c. 3, s. 74, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 627, Beyhak, Snen, c. 6, s. 16, Begavf,
Mesbfhu's-snne, c. 2, s.198.
[453] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 75, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 627, Beyhak, Snen, c. 6, s. 168,
Begavf, Mesbfhu's-snne, c. 2, s. 198, Muhibbut-Taber, c. 2, . 1 23.
[454] Ahmed b. Hanbel, c.1, s. 75, Buhr, c. 3, s. 74, Tirmiz, c. 5, s. 627, Begavf, c. 2, s. 198.
[455] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 70, Muhibbut-Taber, Rydu'n-nadr, c. 2, s. 1 22.
[456] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 504.
[457] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 3, s. 970, 971.
[458] Muhibbu1-Taber, Rydu'n-nadr, c. 2, s. 122, Semhd, Vetu'l-vet, c. 3, s. 969.
[459] Semhdi, Vefau'l-vefa, c. 3, s. 968.
[460] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1039,1040, Muhibbul-Taber, Rydu'n-nadr, c. 2, s. 122,123,
Semhd, Vefu'l-vefa, c. 3, s. 970.
[461] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 3, s. 968-969.
[462] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 744, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 316, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s.
9.
[463] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 744, bn Mce, Snen, c. 2, s. 830, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 9.
[464] Mlik, Muvatta, c. 2, s.744, bn Ebi eybe, Musannef, c. 1 0, s. 161, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s.
16, bn Mce, Snen, c. 2, s. . 830, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 9.
[465] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 10.
[466] Mslim, Sahh, c. 3, s. 1197, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 278.
[467] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 744, Buhr, Sahh, c. 3, s. 75, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1198, Ebu Dvud,
Snen, c. 3, s. 277, Tirmizi, Snen, c. 3, s. 572, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 6, s. 152.
[468] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 745, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 6, s. 1 52.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/158-160.
[469] Taber, Tefsfr, c. 4, s. 318.
[470] Vhidf, Esbbu'n-nzl, s. 97.
[471] Taber, Tefar, c. 4, s. 318, Vhidf, Esbbu'n-nzl, s. 97.
[472] Vhidf, Esbbu'n-nzl, s. 97.
[473] Ebu'l-Fid, Tefen-, c. 1, s. 468.
[474] Nisa: 22-26.
[475] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 426, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 224, Tirmiz, Snen, c. 3, s.
432, Drim, Snen, c. 2, s. 60,61.
[476] Taber, Tefefr, c. 4, . 232.
[477] Tirmiz, Snen, c. 3, s. 436, bn Mce, Snen, c. 1, s. 627.
[478] Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. . 272, Tirm izf, Snen, c. 3, s. 436, bn Mce, Snen, c. 1, s. 627.
[479] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 232, Ebu Dvud, Snen, c. I 2, s. 272, Tirmiz, Snen, c. 3, s.
436, bn Mce, Snen, c. 1,5.627.
[480] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 232.
[481] Tirmiz, Snen, c. 3, s. 436, bn Mce, Snen, c. 1, s. 627.
[482] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 232, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 272.
[483] Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 272, bn Mce, Snen, c. 1, s. 628, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 7, s.
183.
[484] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 44, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 435, bn Mce, Snen, c. 1, s.
628, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 342.
[485] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 336, Buhr, Sahh.c. 6, s. 121, Mslim, Sahh.c. 2, s. 1041,
Tirmiz, Snen, c. 3, s. 421, Nesf, Snen, c. 6, s. 113.
[486] Buhr, Sahh.c. 6, s. 1 21, Mslim, Sahh, c. 2, s. 1041 , Nesf, Snen, c. 6, s. 113.
[487] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 336, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 421.
[488] Buhr, Sahh, c. 6, s. 1 21-1 22, Mslim, Sahh, c. 2, s. 1041, Nesf, Snen, c. 6, s. 113.
[489] Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 336, Buhr, c. 6, s. 1 22, Mslim, c. 2, s. 1041, Nesf, c. 6, s. 113.
[490] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 336, Tirmiz, c. 3, s. 43 421 , 422.
[491] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 336, Buhr, c. 6, s. 1 22, Mslim, c. 2, s. 1041, Nesf, c. 6, s. 113.
[492] Buhr, Sahih, c. 6, s. 1 22, Mslim, c. 2, s. 1041, Nesf, c. 6, s. 113
[493] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 336, Buhr, c. .6, s. 122, Mslim, c. 2, s. 1041, Tirmiz, c. 3, s. 421,
Nesf, c. 6, s. 113.
[494] Buhr, c. 6, s. 122, Mslim, c. 2, s. 1041.
[495] Buhr, Sahh.c. 6, s. 1 22, Mslim, Sahh, c. 2, s. 1041 , Nesf, Snen, c. 6, s. 113.
[496] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 336, Buhr, Sahh, c. 6, s. 122, Mslim, Sahh, c. 2, s. 1041
, Nesf, Snen, c. 6, s.113.
[497] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 336, Buhr, c. 6, s. 122, Mslim, c. 2, s. 1041, Tirmiz Snen, c. 3, s.
422, Nesf, c. 6, s. 113.
[498] Buhr, c. 6, s. 122, Mslim, c. 2, s. 1041.
[499] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 336, Mslim, c. 2, s. 1041, Tirmiz, c. 3, s. 422.
[500] Buhr, c. 6, s. 122, Mslim, c. 2, s. 1041.
[501] Mslim, Sahh, c. 2, s. 1041.
[502] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 445, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 420, Beyhak, Snen'l-kbr, c.
7, s. 138.
[503] Tirmiz, Snen, c. 3, s. 395, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 7, s. 82.
[504] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 302, Nesf, Snen, c. 6, s. 65.
[505] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 302, Buhr, Sahh, c. 6, s. 123, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s.
219, Tirmiz, Snen, c. 3,s. 396, Nesf, Snen, c. 6, s. 65.
[506] Buhr, Sahh, c. 6, s. 1 23, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 219.
[507] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 302, Buhr, Sahh, c. 6, s. 123, E bu Dvud, Snen, c. 2, s.
219, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 396, Nesf, Snen, c. 6, s. 65.
[508] Ebu Dvud. Snen. c. 2. s. 238.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/160-167.
[509] Sebe: 28, A'rf 158.
[510] Bakara: 151, Nisa: 113.
[511] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 183, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1 , s. 591, Muhibbut-Taber,
Rydu'n-nadr, c. 1, s. 231.
[512] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 123.
[513] Buhr, Sahih, c. 1, s. 34.
[514] Nisa: 113.
[515] Buhr. Sahih. c. 8. s. 1 49.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/167-170.
[516] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 418, bn Mce, Snen, c. 1, s. 82, 83, Hkim, Mstedrek, c.
1, s. 91.
[517] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 255.
[518] Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1, s. 34-385, c. 2, s. 3-34.
[519] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 255, c. 3, s. 51 4, Buhf, Sahih, c. 5, s. 41, 42.
[520] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 137.
[521] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 514, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 109, Buhr, Sahih, c. 5, s. 41,
42, Mslim, Sahih, c. 1, s. 469.
[522] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 359, 360, Ebu Dvud, Snen, c. 1,s.125.
[523] Tevbe: 60.
[524] Hemmam b. Mnebbih. Sahife. 74. hadis.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/170-171.
[525] Zeheb, Si yem a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 368.
[526] Hkim, Msiedrek, c. 3, s. 488.
[527] tin Abdilberr, siib, c. 1, s. 341, 342, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 5.
[528] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 344, c. 3, s. 1 324, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 6, c. 4, s. 488,
Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s:. 375.
[529] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 3, s. 456, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1 325, Begavf, Mesbfhu's-
snne, c. 2, s. 109.
[530] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 344, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 5.
[531] Mslim, Sahh, c. 4, s. 1935, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 238, Begavf, Mesbfhu's-snne,
c. 2, s. 108, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 375.
[532] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 344.
[533] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 488.
[534] Mslim, Sahh, c. 4, s. 1935, 1936, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 238.
[535] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 489, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 368.
[536] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 368.
[537] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 489, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 368.
[538] Mslim, Sahh, c. 4, s. 1935, 1936, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 238.
[539] Buhr, Sahh, c. 4, s. 1 62, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 488.
[540] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 342, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 5.
[541] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 368.
[542] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 342, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 5.
[543] Mslim, Sahh, c. 4, s. 1934, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 238.
[544] Mslim, Sahh, c. 4, s. 1934, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 238.
[545] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 368-369.
[546] bn Abdilberr, stib, c. 1, s:. 342, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 5.
[547] Mslim, Sahh, c. 4, s. 1936, Beyhak, Snen, c. 10, s. 238, Zeheb, Siyeru a'lm i'n-nbel, c. 2,
s. 368.
[548] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 341, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 5
[549] Mslim, Sahh, c. 4, s. 1936, Beyhak, Snen, c. 10, s. 238, Zeheb, Siyeru a'lm i'n-nbel, c. 2,
s. 369.
[550] Buhr, Sahh, c. 4, s. 162, Mslim, Sahh, c. 4, s. 1936, Beyhak, Snen, c. 4, s. 238, Zeheb,
Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 368.
[551] Mslim, Sahh, c. 4, s. 1936, Beyhak, Snen, c. 10, s. 238, Begavf, Mesbfhu's-snne, c. 2, s. 1
08.
[552] Ebu Sfyan b. Hris'in annesi Smeyye'nin babas Mevheb, Abdi Menaf oullarnn klesi idi
(Nevevf, Mslim erhi).
[553] Mslim, Sahih, c. 4, s. 1935, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 342, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 5.
[554] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 343, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 5.
[555] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 343.
[556] Mus'abu'i-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 1 7,18.
[557] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/171-175.
[558] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 203, Buhr, Sahh, c. 5, s. 174, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1422.
[559] bn shak jbnHiam ,Sre,c. 2, s. 236, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 203, Buhr, Sahh, c.
5, s. 172, Mslim, Sahih,c. 3, s. 1422.
[560] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 203, Buhr, SahV, c. 5, s. 172, Mslim, SahV, c. 3, s.
1422.
[561] bn shak jbnHiam ,Sre,c. 2, s. 236, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 203, Bu hn, SahV, c.
5, s. 172, Mslim, SahV, c. 3, s. 1422.
[562] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 236, 237.
[563] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 203, Buhr, SahV, c. 5, s. 172,173, Mslim , Sahih, c. 3, s.
1422, 23.
[564] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237.
[565] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 203, Buhr, SahV, c. 5, s. 173, Mslim, SahV, c. 3, s.
1423.
[566] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhr, c. 5, s. 173,
Mslim, c. 3, s. 1423.
[567] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237.
[568] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhr, c. 5, s. 173,
Mslim, c. 3, s. 1423.
[569] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237.
[570] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 2, s. 237, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 203, Buhr, S ahfh,
c. 5, s. 173, Mslim, Sahh,c. 3, s. 1423.
[571] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237.
[572] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhr, Sahh, c. 5, s.
173, Mslim, Sahh.c.3, s. 1423.
[573] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 203, Buhr, Sahh, c. 5, s. 173, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1423.
[574] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237.
[575] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 237, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhr, c. 5, s. 173, Mslim, c.
3, s. 1423.
[576] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237.
[577] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 203, Buhr, c. 5, s. 173, Mslim , c. 3, s. 1 423.
[578] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237.
[579] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhr, c. 5, s. 1 73, Mslim, c. 3, s. 1423.
[580] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237.
[581] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 203, Buhr, Sahh, c. 5, s. 173, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1423.
[582] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 237.
[583] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 238, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhr, c. 5, s. 173, Mslim, c.
3, s. 1423.
[584] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 238.
[585] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhr, c. 5, s. 1 73, Mslim, c. 3, s. 1423.
[586] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 238.
[587] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 203, Buhr, c. 5, s. 1 73, Mslim, c. 3, s. 1423.
[588] Bakara: 1 09, l-i mran: 186.
[589] Buhr,Sahhc.5,s.172,Bev+akfSnen'l-kbr,c.9, s. 10, Kurtubf, Tefsfr, c. 2, s. 72, 73, Ebu'l-
Fid, Tefsfr, c. 1,s. 436.
[590] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 234, 235.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/175-179.
CHAD EMR
Yce Allah Tarafndan Mriklerle Savaa zin Verilii
Peygamberimiz (a.s.); Akabe bey'atndan nce, mriklerle savamaya mezun deildi.
Ancak mrikleri Yce Allah'n birliini kabule davet etmek, karlalacak ikencelere katlanmak,
cahillerin uygunsuz davranlarna aldr etmemek, gz yummakla memurdu.
Kurey mrikleri ise; Peygamberimiz (a.s.)a tbi olanlar, dinlerinden dndrmek iin, ikenceden
ikenceye uratmakta idiler. Mslmanlardan kimi ikenceler altnda dinlerinden dndrlm, kimi
yurtlarn yuvalarn brakarak Habeistan'a, kimisi de Medine'ye hicret etmi, dalmlard.
Kurey mrikleri; Yce Allah'a kar azgnlatklar, O'nun kendileri iin diledii nimetleri red ve
Resln tekzib ettikleri; Allah'n tevhid ve ibadet ehli olan ve Resln dorulayan, dinine sarlan
kullarn da ikenceden ikenceye urattklar ve yurtlarnda yuvalarnda tedirgin ettikleri zaman, Yce
Allah Peygamberimiz (a.s.)a onlarla savama izni verdi.
O zalimlere ve azgnlara kar kendisine yardm edeceini de va'd buyurdu. Mriklerle savamaya ilk
defa izin veren ve kan dkmeyi, Peygamberimiz (a.s.)a mubah klan yetlerde[1] yle buyu-ruldu:
"Kendileriyle arplan (Mslman)lara, zulme uradklarndan dolay, arpmaya izin verildi.
phe yok ki, Allah onlara yardm etmeye her yerde her zaman kadirdir. Onlar (Mslmanlar),
'Rabbimiz Allah'tr' demelerinden baka bir sebep olmakszn, haksz yere yurtlarndan karldlar.
Eer Allah insanlarn bazsnn errini bazsyla def'etmemi olsayd, manastrlar, kiliseler, havralar
ve ilerinde Allah'n ismi ok anlan mescidler, muhakkak yklr giderdi.
Elbette ki, Allah kendisine yardm edenlere yardm eder.
Hi phesiz, Allah Kavdir. Kudretiyle hereye stn gelendir.
Onlara (Mslmanlara) yeryznde bir iktidar mevkii verirsek, namaz gerei gibi klarlar, zekat
verirler. yilii buyururlar, ktlkten vazgeirmeye alrlar.
lerin sonucu, dne dolaa, Allah'a vanr."[2]
"Fitne kalmayncaya kadar onlarla (mriklerle) savan!
Vazgeerlerse, artk, zalimlerden bakasna hibir husumet yoktur."[3]
Peygamberimiz (a.s.) mrikler tarafndan Mekke'den karld, kmak zorunda brakld zaman,
Hz. Ebu Bekir
"Onlar peygamberlerini Mekke'den kardlar.
nn lillhi ve inn ileyhi rcin=Biz Allah'n kullaryz ve hep O'na dncleriz.
Onlar (mrikler), muhakkak, helak olacaklar!" demiti.
Yce Allah "Kendilerine zulm ve hakszlk yaplm, harb alm olanlara, sava iin izin verildi.
phe yok ki, Allah onlara (Mslmanlara) yardma elbette kadirdir" (Hacc: 39) ayetini indirdii zaman
da:
"Anladm ki, yaknda bir arpma olacak!" demitir.[4]
Gaz ve Seriyyelerin Saylar ve Gayeleri
Gaza; dmanla arpmaya gitmek,[5]
Seriyye de; dman zerine gnderilen asker birlikler demektir.[6]
Bunlarn en az 5, en ou da 300-400 kiilik olur.[7]
Peygamberimiz (a.s.):
"Seriyyelerin hayrls 400 kiilik,
Ordunun hayrls da 4000 kiilik olandr.
12000 kiilik olan bir ordu ise, azlktan dolay yenilmez" buyurmutur.[8]
Hadis ve siyercilerin genellikle kabul ettiklerine gre; Peygamberimiz (a.s.)n bizzat hzr
bulunduklar asker hareketlere gazve; kendileri bulunmayp Ashabdan herhangi birisinin kumandas
altnda dman zerine saldklar asker birliklere de seriyye denilmektedir.
Say bakmndan en az olan asker birlie cerde,
50 kiiden 400 kiiye kadar olan asker birlie seriyye,
100 kiiden 1000 kiiye kadar olan asker birlie ketbe,
1000 kiiden 4000 kiiye kadar olan asker birlie cey,
4000 kiiden 12000 kiiye kadar olan asker birliklere hams,
Birliklerin tmn iine alan birlie ise asker denilir.[9]
Peygamberimiz (a.s.)n bizzat katldklar gazalarn says 27, Ashabdan birisinin kumandas altnda
gnderdii seriyyelerin says da 47 idi.[10]
Mes'd, Hayber'den Vdi'l-kur'ya dn ayr bir gazve sayd iin, gazalarn saysn 28,
seriyyelerin saysn da 35 olarak gsterir ve Vkd'ye gre seriyye saysnn 48 olduunu ve 66'dr
diyenler de bulunduunu aklar.[11]
Gazalardan 9'unda:
1- Bedir,
2- Uhud,
3- Mreysi1,
4- Hendek,
5- Kurayza,
6- Hayber,
7- Mekke'nin fethi,
8- Huneyn,
9- Taif gazalarnda arpma yaplmtr.
Bazlarna gre; Beni Nadr'de de, Hayber'den dnlrken uranlan Vdi'l-kur'da da, Gbe'de de
arpma olmutur.[12]
Peygamberimiz (a.s.); bir gazaya gitmek isteyince, gidecei ciheti ve maksadn tevriyen (baka
mnya da gelebilecek) kelimeler iinde gizlemeyi det edinmiti.[13]
Bunun iindir ki, kaynaklarda Bedir savandan nceki seriyye ve gazvelerin gayeleri, cereyan tarzlar
ve neticeleriyle badaamayacak ekilde telakki ve ifade edilmitir.
Halbuki, bu seriyye ve gazveler, hereyden evvel, Sa'd b. Muaz'n da Ebu Cehil'e dedii gibi, hac
yollarn Mslmanlara tkayan Kurey mriklerine, buna karlk Mslmanlarn da Suriye ticaret
yollarn kesmek suretiyle kendilerini ticar ve iktisad skntya drebilecekleri uyarsnda bulunmay;
ve ayn zamanda onlarn Mslmanlara kar ne gibi bir hazrlkta bulunduklarn renmeyi, ileride
yaplacak savalarda baz kabilelerin Kurey mriki eriyle birlemelerini nlemeyi amalyordu.[14]
Peygamberimiz (a.s.) da, vazifesinin esasn ve gayesini yle aklamlardr: "Allah'tan baka ilah
olmadna ve Muhammed'in de Reslullah olduuna ehadet getirinceye, namaz klncaya, zekat
verinceye kadar, insanlarla savamak bana emrolundu. Onlar bunlar yapnca, Mslmanlk hakknn
gerektirdii cezalar hari olmak zere, canlarn, mallarn elimden kurtarrlar." [15]
Ashabdan Abdullah b. Amr:
"Ya Raslallah! Bana cihad ve gaza hakknda bilgi ver?" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ey Abdullah b. Amr! Eer sen Allah'n rzasn umarak ve glklere katlanarak arprsan, Allah da
seni Kyamet gn o hal zere diriltir.
Eer sen gsteri ve vnme iin arprsan, Allah da seni Kyamet gn o hal zere diriltir!"
buyurdu.[16]
Peygamberimiz (a.s.)a bir l Arabi gelip:
"eref ve an kazanmak veya vlmek veya ganimet elde etmek veya gsteri iin arpan kimse
hakknda ne buyurursun?" diye sordu.[17]
Baka birisi de:
"Y Raslallah! Allah yolunda arpmak nedir? Kimi kzarak, kimi hamiyetinden dolay arpyor?"
diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Kim yalnzca Allah'n Kelimesi en yce olsun diye arprsa, ite onunkisi Allah yolundadr!"[18]
Bir adam da:
"Y Raslallah! Bir adam Allah yolunda arpmak ve ayn zamanda dnya mallarndan bireyler de
elde etmek isterse, buna ne buyurulur?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ona bir ecir ve sevab yok!" buyurdu.
Halk, bu cevab ar bularak, adama:
"Sen Reslullah (a.s.)a sorunu tekrarla!
Herhalde cevab iyi anlayamadn!" dediler.
Adam:
"Y Raslallah! Bir adam Allah yolunda savamak ve ayn zamanda dnya mallarndan da bireyler
elde etmek isterse ne buyurulur?" diye tekrar sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ona sevab yok!" buyurdu.
Adama:
"Sorunu bir kez daha tekrarla!" dediler.
O da nc kez sorusunu tekrarlad, Peygamberimiz (a.s.) da:
"Ona sevab yok!" buyurdu.[19]
Peygamberimiz (a.s.)n Sava Birlikleri Kumandanlarna Emir ve Tavsiyeleri
Peygamberimiz (a.s.); ezan sesi iitilen memleketler zerine yrmezdi.[20]
Gnderdii askeri birliklere de:
"Bir mescid grdnz veya mezzinin sesini iittiiniz zaman, oradan hi kimseyi ldrmeyiniz!"
buyururdu.[21]
Mslim b. Haris et-Temim demitir ki:
"Reslullah (a.s.) bizi bir seriyye iinde gndermiti.[22]
Megar mevkiine ulatk.[23]
Oradaki kavme hcum ettik.[24]
Ben atm aha kaldrdm.[25] Arkadalarm getim.
Feryad eden[26] kadnlar ve ocuklarla karlatk. Onlara:
'Korunmak ister misiniz?1 diye sordum.
'Evet!1 dediler.[27]
'yleyse, Ehed en l ilahe illallah ve ehed enne muhammeden abduh ve raslh, deyiniz[28] de
korununuz!' dedim.[29]
Dediler.[30]
Arkadalarm bana:
'Sen bizi hem ganimetin zerine getirdin, hem de bizi ondan men[31] ve ganimeti bize haram ettin!'[32]
diyerek beni knadlar.
Reslullah (a.s.)n yanna dndmz zaman da,[33] benim yapm olduum eyi ona haber verdiler.
Reslullah (a.s.) beni arp, yaptm benim iin gzel buldu[34] ve:
'Hi phesiz, Allah sana onlardan her bir insan iin u kadar u kadar ecir ve sevab yazd!' buyur-du"
[35]
Peygamberimiz (a.s.); bir orduya veya bir seriyyeye kumandan tayin ettii,[36] bir orduyu veya asker
birlii gnderecei zaman, kumandana:[37]
Allah'a kar takval ve yanndaki Mslmanlara kar hayrl olmay, iyi davranmay tavsiye eder,
sonra da yle buyururdu:
"Allah'n ismiyle, Allah'n yolunda gaza ediniz! Allah' tanmayanlarla arpnz![38] Gaza ediniz!
[39]
Ganimet mallarna hyanette bulunmaynz!
Gadr etmeyiniz! Burun, kulak kesmeyiniz! Kk ocuk [Ebu Hanifeye gre; kk ocuk ve yal]
ldrmeyiniz!
Mriklerden olan dmanmla [Ebu Hanife'ye gre; dmannzla] karlatn [Ebu Hanife'ye gre;
karlatnz] zaman, onlar[40] haslete,[41] hasletten birini kabule davet et![42]
Onlarn hangisinde sana icabet ederlerse, icabetlerini kabul et ve kendilerini serbest brak!:
1) Onlar slmiyete davet et![43] Davetine icabet ederlerse, onlarn icabetlerini kabul et ve
kendilerini serbest brak![44] Sonra, onlar kendi yurtlarndan Muhacirlerin yurtlarna gmeye davet et
ve kendilerine bildir ki; onlar bunu yaparlarsa Muhacirlere olan onlara da olacak, Muhacirlere olmayan
onlara da olmayacaktr! Yurtlarndan gmeyi kabul etmezlerse, onlara bildir ki; kendileri Mslmanlarn
bedevileri gibi olacaklar, kendilerine Allah'n bedev olan Mslmanlar hakknda cari olan hkm
uygulanacak; -Mslmanlarla birlikte cihada katlmadklar iin-ganimet ve harata bir paylar
olmayacaktr.[45]
2) Eer onlar Mslman olmay kabul etmezlerse,[46] onlar cizye [vergi] vermeye davet et![47]
Onlardan cizye vermelerini iste[48]
Buna icabet ederlerse, icabetlerini kabul et ve kendilerini serbest brak!
3) cabet etmezlerse, Allah'tan yardm dile, onlarla arp![49]
Sen bir kale halkn muhasara ettiin zaman, onlar senden kendilerine Allah'n ahdini ve Allah'n
peygamberinin ahdini vermeni isterlerse, kendilerine Allah'n ahdini de, peygamberinin ahdini de verme!
Fakat, kendi ahdini,[50] babann ahdini,[51] arkadalarnn ahdini ver!
nk, sizin kendi ahidlerinizi,[52] babalarnzn ahidlerini,[53] arkadalarnzn ahidlerini[54]
bozmanz; Allah'n ahdini ve Reslnn ahdini bozmaktan[55] daha iyidir.
Bir kale halkn muhasara ettiin zaman, onlar senden kendilerini Allah'n hkmne gre indirmeni
isterlerse, sen onlar Allah'n hkmne gre indirme! Ancak kendi hkmne gre indir!
nk, sen onlar hakknda Allah'n hkmne isabet edip edemeyeceini bilemezsin!"[56]
Hz. Hamza'nn Sf'l-Bahr'e Gnderilii
Seferin Tarihi ve Mevkii
Sf'l-Bahr seferi, Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinden yedi ay getikten sonra, Ramazan
aynda idi.[57] Sf'l-Bahr, lys nahiyesinde olup,[58] Chenlerin arazisindendir.[59]
Seferin Gayesi ve Sebebi
Kurey mrikleri Peygamberimiz (a.s.) Medine'de de rahat brakmamakta; kendisini ter-ketmeleri
iin, Medineli Mslmanlara tehditli mektuplar gndermekte;[60] onu ldrmeleri veya Medine'den srp
karmalar iin de, Abdullah b. beyy b. Sell ile Evs ve Hazrec kabilesi mriklerine ltimatomlar
vermekte idiler.[61]
Ayn zamanda, Mslmanlara hac yollarn da kapamlard.
Bunun iin, Suriye ticaret yollarn keserek, kendilerini ticar ve iktisad cihetten skntya drp
yola getirmek gerekiyordu.[62]
slam Mcahidlerinin Sf'l-Bahr'de Mriklerle Karlamalar
Peygamberimiz (a.s.), Sf'l-Bahr'e gndermek zere, ilk defa olarak Hz. Hamza iin bayrak balad.
[63]
Hz. Hamza'nn bayra beyazd ve onu mttefiki Ebu Mersed b. Kennaz b. Husayn tamakta idi.
Ebu Mersed, uzun boylu ve gr sal idi.[64]
Peygamberimiz (a.s.), Hz. Hamza'nn maiyyetine-hepsi de Muhacirlerden olmak zere-30 svari
vermiti.[65]
Hz. Hamza'nn maiyyetine Ensardan hi kimsenin verilmemesinin, Akabe Bey'atnda Ensara sadece
Peygamberimiz (a.s.) Medine'de koruma art koulmu olmasndan ileri geldii; bunun iin,
Peygamberimiz (a.s.)n, Bedir savana kncaya kadar, Ensardan hi kimseyi asker seferlere
gndermedii, bu devrede onlara kendisini ve Muhacirleri korutmakla yetinmi olduu sylenir.[66]
Hz. Hamza'nn maiyyetindeki 30 svari arasnda:
1- Ebu Ubeyde b. Cerrah,
2- Ebu Huzeyfe Utbe b. Rebia,
3- Salim Mevl Ebi Huzeyfe,
4- mir b. Rebia,
5- Amr b. Srka,
6- Zeyd b. Harise,
7- Kennaz b. Husayn,
8- Mersed b. Kennaz,
9- Peygamberimiz (a.s.)n azadls Enese de bulunuyordu.[67] lerinde Ebu Cehil b. Hiam'n da
bulunduu, Mekkeli mriklerden 300 svarinin himayesinde am'dan dnp Mekke'ye git
mek isteyen ticaret kervan Sf'l-Bahr'e (deniz sahiline) gelmi bulunuyordu.[68] ki taraf, arpmak iin
saf baladlar.[69]
Mecdi b. Amr el-Chen'nin Arabuluculuk Edii
O srada, iki tarafn da dostu ve mttefiki olan Mecdi b. Amr el-Chen, yetiip araya girdi.
Kh onlara, kh bunlara gide gele, en sonunda iki taraf da arpmaktan vazgeirdi.
Hz. Hamza, arkadalaryla birlikte Medine'ye dnd.
Ebu Cehil de, ticaret kervan ve arkadalaryla birlikte Mekke'ye yneldi.[70] Hz. Hamza;
Peygamberimiz (a.s.)n yanna dnnce, Mecdi'nin araya girip yapt hizmetini haber verdi.[71]
Peygamberimiz (a.s.), Mecdi b. Amfin, Mslman olmad halde[72] kendiliinden bu arabuluculuu
yapp arpmay nleyiine memnun oldu ve bu husustaki baarsn tebrik ve takdir buyurduunu
aklad.
Mecdi'nin kendi cemaatndan gnderdii kimselere de elbiseler giydirdi.[73]
Ubeyde b. Hris'in Rb'a Gnderilii
Seferin Tarihi ve Mevkii
Rb seferi, Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinin 8. aynn banda, evval aynda idi.[74]
Rb; haclarn Mekke'ye giderken getikleri, Ebv ile Cuhfe arasnda bulunan bir vadi olup,[75]
Cuhfe'ye uzakl mildir.[76]
Seferin Sebep ve Gayesi
Rb seferinin sebep ve gayesi de, Sf'l-Bahr seferi iin gsterilmi olan sebep ve gayenin aynsdr.
[77]
Rb Seferine Katlan Svarilerin Says
Peygamberimiz (a.s.); Ubeyde b. Hris'i Rb'a gnderirken,[78] ona bir bayrak balam iti .[79]
Balanan bayrak beyaz bezdendi.[80] ve Ubeyde b. Haris, Hz. Hamza'dan sonra, bayra balanan
Mslmanlarn ilki idi.[81]
Ubeyde b. Hris'in bayran Mstah b. sse tamtr.[82]
Ubeyde b. Hris'in maiyyetine verilen svarilerin says 60[83] veya 80 idi.[84]
Onlarn hepsi Muhacirlerdendi.
lerinde Ensardan hi kimse yoktu.[85]
Mcahidlerin Mriklerle Karlamalar
Muhacir mcahidler Hicaz'da Seniyet'l-mere'nin aasnda,[86] Rb vadisinde Ahy diye anlan
bir suya eritiler.[87]
Orada, Kureylerden, byk ve kalabalk bir cemaata rastladlar.[88]
Kureyler, Ebu Sfyan Sahrb. Harb'in kumandas altnda 200 kii idiler.[89]
Bu mriklerin, krime b. Ebu Cehil'in veya Mikrez b. Hafs'n kumandas altnda bulunduklar da
sylenir.[90]
ki taraf da, hayvanlarn otlatmak iin, yoldan saptlar.[91]
arpmak iin ne saf baladlar, ne de kl syrdlar.
Ancak, aralarnda hafif bir tutuma, atma, ok gsterisi yapld.[92] Sa'd b. Ebi Vakkas o gn ilk oku
att ve slm'da ilk ok, onun tarafndan orada atlm oldu.[93]
Sa'd b. Ebi Vakkas arkadalarnn nne geti, ok antasn at.
Arkadalar da onu kalkanlaryla siperiediler.
Sa'd b. Ebi Vakkas, ok antasndaki oklarn atp tketinceye kadar, mriklere ok yadrd.
Sa'd b. Ebi Vakkas'n antasnda yirmi ok vard.
Kendisinin att hibir ok boa gitmiyor, insan veya hayvandan, hangisine deiyorsa, onu ya
ldryor, ya da yaralyordu.[94]
Mrikler, Mslmanlara yardmc kuvvetler geleceini sanarak korktular.[95]
ki taraf da, adamlarn esirgeyerek, birbirlerinden aynldlar.[96]
Sa'd b. Ebi Vakkas, Ubeyde b. Hris'e:
"Ardlarna dseydik, onlar ldrrdk! nk onlar korkarak dnp gittiler" dedi.[97]
Mikdad b. Amr ile Utbe b. Gazvan'n Mslmanlar Tarafna Kamalar
Mslman olduklar halde o gne kadar Peygamberimiz (a.s.)n yanna gelmeye muvaffak olamayan
Mikdad b. Amr ile Utbe b. Gazvan, Mslmanlara kavuabilmek umudu ile, mriklerin yanna katlp
yola kmlard.
Mslmanlar grnce, onlarn yanna katlar.[98]
Sa'd b. Ebi Vakkas'n Harrar'a Gnderilii
Seferin Tarihi ve Mevkii
Harrar seferi, Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinin 9. aynn balarnda, Zilkade aynda idi.
[99]
Harrar, Hicaz'da[100] Cuhfe yaknnda bir suyun ad olup,[101] Cuhfe'den Mekke'ye gelinirken
Mahacca'nn solunda ve Gadr-i Hum'un yaknndadr.[102]
Seferin Gayesi ve Sefere Katlanlarn Says
Peygamberimiz (a.s.) Sa'd b. Ebi Vakkas iin beyaz bir sancak balad. Harrar seferinde sanca
Mikdad b. Amrtad.[103] Sefere katlanlarn says 8 idi.[104] 20 kii olduklar da rivayet edilir.[105]
Kervan halk 60 kii idi.[106] Sa'd b. Ebi Vakkas derki: "Reslullah (a.s.), bana: 'Ey Sa'd! Harrar'a vanp
kavuuncaya kadar git! nk, Kureylerin kervan oradan geecektir" buyurdu.[107] Harrar'dan ileri
gememeyi de tavsiye etti.[108] Gndzleri sinip gizlenmekte, geceleri yrmekte idik.
Beinci gnn sabahnda Harrar'da sabahladmz zaman, kervan, oradan bir gn nce geip gitmi
bulduk. Reslullah (a.s.) Harrar'dan ileri gemem eklii mi bana emretmiti. Byle olmasayd, onlara
yetimeyi arzu ederdim."[109] Mcahidler, hibir arpma yapmadan, Medine'ye dndler.[110]
Ebv (Veddan) Gazs
Gazann Tarihi ve Mevkii
Ebv (Veddan) gazas, Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinin onbirinci aynn balarnda, Safer
aynda vuku bulmutur.[111]
Hicretin onikinci aynn balarnda vuku bulduu da rivayet edilir.[112]
Ebv'; Furu1 ile Cuhfe arasnda bir karye olup, Medine'ye uzakl 23 mil kadardr, yani be gnlktr.
Peygamberimiz (a.s.)n annesi Hz. mine'nin kabri buradadr.[113]
Peygamberimiz (a.s.) alt yalarnda bulunduu srada, Hz. mine Medine'ye gidip zevci Hz.
Abdullah'n kabrini ziyaret ettikten sonra Mekke'ye dnerken Ebv'da vefat etmi ve oraya gmlmt.
[114]
Veddan ise, Medine ile Mekke arasnda Fru1 nahiyelerinden derli toplu biryer olup Herya 6 mil,
Ebv'ya 8 mil uzaklkta ve Cuhfe yaknnda Damr, Gfr ve Kinanelere ait arazidendir.
Veddan'n Cuhfe'ye uzakl bir merhaledir.[115]
Gazann Sebep ve Gayesi
Peygamberimiz (a.s.)n Ebv, Veddan seferinden maksad; Kurey mriki eriyle karlamak ve
Damr b. Eiekr oullaryla da bir anlama yapmakt.[116]
Ebv' gazas, Peygamberimiz (a.s.)n bizzat katldklar ilk gaza idi.[117] Peygamberimiz (a.s.),
Ensardan Sa'd b. Ubde'yi Medine'de yerine vekil brakt.[118]
Peygamberimiz Ateyhissefamm Sanca ve Sancaktan
Ebv', Veddan gazasnda Peygamberimiz (a.s.)n sanca beyazd ve onu Hz. Hamza tamakta idi.
[119]
Mahi b. Amr ed-Damr ile Anlama Yapl
Ebva gazasnda, Kurey mrikleriyle karlalmadndan, bir arpma olmam; ancak, Kinane
soyundan gelen Damr oullar kabilesinin o zaman seyyidi ve lideri bulunan Mahi b. Amr ile Ebv'da
bir anlama yaplmtr.[120]
Buna gre, Peygamberimiz (a.s.) onlarla arpmayaca gibi, onlar da Peygamberimiz (a.s.)la
arpmayacaklar; Peygamberimiz Aieyhisseiama kar ynakyapmayacakiar, bir dmana da yardm
etmeyeceklerdi.[121]
Peygamberimiz (a.s.), bu hususta aralarnda bir yaz da yazdrd.[122]
Yazlan yazda yle denildi:
"Bismillhirrahmnirrahm.
Bu, Muhammed Reslullah'n Ben Damrlar iin yazd yazdr.[123]
Onlarn mallar ve canlar emniyettedir.
Onlar, Allah'n dinine kar arpmadka, dmanlarnn basknna kar yardm grecekler; deniz
bir kl parasn slatabilecek suya malik olduu mddete, Peygamber onlara yardm edecektir.
Peygamber onlan kendisine yardma ard zaman da, onlar Peygamberin davetine icabet
edeceklerdir. Bu, onlara, Allah'n ve Reslnn bir ahdi ve emndr. Yardm, onlardan, iyilik eden ve
ktlklerden saknanlar iindir."[124]
Medine'ye Dn
Ebv seferi 15 gece srd. Peygamberimiz (a.s.) bu srenin sonunda Medine'ye dnd.[125]
Buvat Gazs
Gazann Tarihi ve Mevkii
Buvat gazas Peygamberimiz (a.s.)in Medine'ye hicretinin onnc aynn balarnda[126]
Rebilevvel aynda vuku bulmutur.[127] Rebilhir aynda vuku bulduu da rivayet edilir.[128] Buv'at;
Radv nahiyesinde, Zruub'un yaknnda, Cheynlerin dalarndan bir dadr. Bunun Medine'ye uzakl
drtbrd (36 mil) kadardr[129] brd olduu da sylenir.[130] Buvat'n Bevat diye okunduu da
vardr.[131]
Radv; Yenbu yaknnda, sulu, aal, vadili bir dadr, Tihme dalarnn ilkidir. Radv, Yenbu'ya bir
gnlktr, Medine'ye yedi merhaleliktir.[132]
Gazann Sebep ve Gayesi
Peygamberimiz (a.s.)n maksad bu sefierde Kurey mrikleriyle karlamak,[133] o srada yolda
olup ilerinde Kurey mriklerinin ileri gelenlerinden meyye b. Halefin de bulunduu 100 kiilik bir
kuvvetin himayesindeki 2500 develik Kurey ticaret kervanna da rastla m akt.[134]
Peygamberimiz (a.s.) Ensardan Sa'd b. Muaz' Medine'de yerine vekil brakt.[135]
Sib b. Osman b. Maz'un'un vekil brakld da rivayet edilir.[136]
Buvat seferinde Peygamberimiz (a.s.)n beyaz sancan Sa'd b. Ebi Vakkas ta m tr.[137]
Buv'at seferine katlan mcahidlerin says 200 idi.[138]
Bu seferde Kureylerle bir karlama ve arpma olmadan Medine'ye dnlmtr.[139]
Sefvan Gazs
Seferin Tarihi, smi ve Mevkii
Sefvan seferi; Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinin onnc aynn balarnda, Rebilevvel
aynda vuku bulmutur.[140]
Sefvan seferine Bedrl-l, Bedr'l-ewel=ilk Bedir seferi de denilir.[141] Sefvan; Bedir nahiyesinde
bir vadinin addr.[142] Medine ile Bedir'in aras bir beridliktir.[143]
Sefvan Seterinin Sebebi ve Gayesi
Bu sefer, Medine'ye mil uzaklktaki Akk nahiyesinin Crf'e kadar uzanan Cemm danda
yaylmakta bulunan deve ve sr gibi bykba hayvanlar srp gtrm olan Krz b. Cabirel-Fihr'yi
yakalamak maksadyla yaplmtr.[144]
Krz b. Cabir bunu Mslman olmadan nce yapm, sonradan slmiyeti kabul etmi, iyi bir
Mslman olmutur.[145]
Peygamberimiz (a.s.), Sefvan seferine karken, Medine'de yerine Zeyd b. Hriseyi vekil brakmtr.
[146]
Sefvan seferinde Peygamberimiz (a.s.)n balad beyaz sanca Hz. Ali tamtr. [147]
Peygamberimiz (a.s.) slm mcahidleriyle birlikte Krz b. Cabir'in arkasndan Sefvan'a kadar gitmi
ise de, Krz oralardan daha nce savuup gitmi bulunduundan kendisine yetiilememi, Medine'ye geri
dnlmtr.[148]
Z'l-Ueyre Gazs
Seferin Tarihi ve Mevkii
Z'l-Ueyre seferi, Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinin onaltnc aynn balarnda,
Cumdelhir aynda yaplmtr.[149]
Cumdell aynda yapld da rivayet edilir.[150]
Z'l-Ueyre; Mekke ile Medine arasnda Yenbu nahiyelerinden bir nahiye olup, Mdlic oullarna
aitti.[151]
Z'l-Ueyre ile Medine'nin aras dokuz beridliktir.[152]
Z'l-Ueyre; Hayberve Medine'nin mehur hurmalar mstesna olmak zere, Hicaz'da en stn ve en
iyi cins hurma yetitiren bir yerdi.[153]
Seferin Sebebi ve Gayesi
Z'l-Ueyre seferinden maksat, hereyden evvel, oradaki Mdlic oullar ve onlarn mttefikleri olan
Damr oullaryla anlama yapmakt.[154]
Peygamberimiz (a.s.)n o sralarda Kurey mriklerinin am'a yolladklarn haber ald ticaret
kervanlarna elkoymak istedii de rivayet edilir.[155]
Z'f-Ueyre Seferine Katlan Mcahidlerin Says
Z'l-Ueyre seferine katlan mcahidler yzelli-ikiyz kii kadard[156] ve hepsi de Muhacirlerdendi.
Hibiri sefere katlmak iin zorlanmad.
Nbetlee binilmek zere, yanlarnda otuz kadar da deve[157] ve bir adet de at bulunuyordu.[158]
Peygamberimiz (a.s.), Ebu Seleme b. Abdulesed'i Medine'de yerine vekil brakt.[159] Z'l-Ueyre
seferinde Peygamberimiz (a.s.)n beyaz sancan Hz. Hamza tad.[160]
Mdlic ve Damr Oullar ile Anlama Yapl
Peygamberimiz (a.s.) Z'l-Ueyne'cie Mcilic oullarna urad.
Mdlic oullar Peygamberimiz (a.s.) son derecede arladlar.[161]
Peygamberimiz (a.s.) orada hem Mdlic oullaryla, hem de onlarn mttefikleri olan Damr
oullaryla anlama yapt.[162] Mdlic oullarna da, daha nce Damr oullarna yazlm olan
anlama
yazsnn bir nshas yazld.[163]
Hz. Ali'ye ehit Edileceinin Haber Verilii
Ammar b. Ysir der ki:
"Z'l-Ueyre gazasnda Ali b. Ebi Talib'le iki yoldatk.
Reslullah (a.s.) Z'l-Ueyre'de konaklaynca, Mdlic oullarndan bazlarnn su ve hurma zerindeki
almalarna baktk.
Ali b. Ebi Talib bana:
'Ey Ebu Yakzan! u kavmin yanna vanp nasl alyorlar bir baksak olmaz m?1 dedi.
Ben de:
'Gitmek istiyorsan, gidelim' dedim.
Gittik, onlarn yanlarna vardk. Yaptklar ileri bir mddet seyrettik. Sonra, bizi uyku tuttu. Ben ve
Ali, gidip kk bir hurma aacnn altna, yumuak toprak zerine uzannca, uyuyakaldk.
Vallahi, Reslullah (a.s.) yanmza gelip ayayla kmldatmadka, uyanamadk!
Uyuduumuz srada, toza topraa bulanmz!
Reslullah (a.s.), Ali b. Ebi Talib'i tozlara topraklara bulanm grnce:
'Sana ne oldu Ebu Turab?1 diye sordu. Sonra da:
'Size halkn en haydudu, yaramaz olan iki kiiyi haber vereyim, syleyeyim mi?' buyurdu.
'Evet y Raslallah! Haber ver, syle!' dedik.
Reslullah (a.s.):
'Biri, Salih Peygamberin dii devesini ayaklarn keserek ldren Semud kavminin Uhaymir'idir;
dieri de ey Ali, seni ylece vuracak olandr!' buyurdu ve Ali'nin bann neresine vurulup nereye kadar
kana boyanacan sakaln tutarak iaret etti."[164]
Abdullah b. Cah'n Nahle'ye Gnderilii
Seferin Tarihi ve Mevkii
Nahle seferi Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinin onyedinci aynn balarnda,[165] Recep
aynda idi.[166] Seferin mevkii olan Nahle vadisi Mekke'nin yaknndadr, bn mir'in bostan dr.[167]
Mekke ile Taif arasndadr.[168]
Seferin Sebep ve Gayesi
Nahle seferinin gayesi; Kurey mriklerini gzetlemek, denetlemek, onlar hakknda edinilecek
bilgileri Peygamberimiz (a.s.)a getirmekti.[169]
Abdullah b. Cah derki:
"Reslullah (a.s.), yats namazn kldrnca, beni yanna ard:
'Sabah vakti olur olmaz yanma gel! Silahn da yannda bulunsun! Seni bir tarafa gndereceim!'
buyurdu.
Sabah olunca, Mescide gittim.
Klcm, yaym, ok antam, kalkanm da yanmda idi.
Reslullah (a.s.) halka sabah namazn kldrdktan sonra evine dnd.
Ben ondan nce davranmtm. Beni kapsnn nnde dikilir buldu. Kureylerden (Muhacirlerden)
benimle birlikte gidecek baz kiiler buldu.[170]
beyy b. Ka'b' ard.
Gelince, ona emretti. O da bir yaz yazd.
Sonra beni ard. Bana Havlan ii deri zerine yazlm bir mektup verdi.
'Seni u kiiler zerine tayin ettim' buyurdu."[171]
Nahle seferine memur edildii zaman, Abdullah b. Cah'a, ilk defa olarak "m'minler emri" unvan
verildi.[172]
Nahle Seferine Katlan Mcahidlerin Saylar ve simleri
1- Abdullah b. Cah,
2- Ebu Huzeyfe b. Utbe b. Rebia,
3- Vkd b. Abdullah,
4- kke b. Mhsan,
5- Halid b. Bkeyr,
6- Sa'd b. Ebi Vakkas,
7- Utbe b.Gazvan,[173]
8- Sheyl b. Beyz,[174]
9- mir b. Rebia,[175]
10- mir b. Fheyre,
11- Ammarb. Ysir,[176]
12- Sa'db.Leys.[177]
Bunlarn hepsi Muhacirlerdendi.[178]
Mcahidlere Tahsis Edilen Binitler
Nahle'ye kadar nbetle binmek zere, her iki kiiye bir deve tahsis edildi.[179]
Abdullah b. Cah'a Verilen Emir
Peygamberimiz (a.s.), Abdullah b. Cah'a, iki gn gitmedike mektubu amamasn, at zaman da
onda buyurulana gre hareket etmesini ve arkadalarndan hibirini de kendisiyle birlikte harekete
zoriamamasn emir buyurdu.[180]
Abdullah b. Cah, Medine'den yola kaca zaman da:
"Y Raslallan! Hangi taraftan gideyim?" diye sordu.[181]
Peygamberimiz (a.s.):
"Necdiyye yolunu tut![182] Kuyuya ynel!" buyurdu.
Abdullah b. Cah, bn Dumeyre kuyusuna eritii ve mektubu ap bakt zaman,[183] onda yle
yazldn grd:
"B ismillhirrahmnirrahm.
Emm ba'd:[184]
Benim bu mektubuma baknca, yrmeye devam et! Mekke ile Taif arasndaki Nahle'ye in ve orada
Kureyleri gzetle!
Onlar hakknda edinecein haberleri bize bildir!"
Abdullah b. Cah:
"ittim ve buyruuna boyun edim!" dedikten sonra, arkadalarna:
"Reslullah (a.s.), bana Nahle'ye kadaryryp gitmemi ve orada Kureyleri gzetlememi ve onlar
hakknda edineceim haberleri kendisine gtrmemi emr ve bu yolda sizden herhangi bir kimseyi
zorlamaktan da beni nehy buyuruyor.
O halde, sizden herkim ehitlik ister ve onu arzularsa, benimle gitsin. Kim de bundan holanmazsa,
geri dnsn!
Ben, Reslullah (a.s.)n buyruunu yerine getiriciyim" dedi ve yrd.
Arkadalar da onunla birlikte yrdler. Arkadalarndan hibiri ondan geri kalmad. Abdullah b.
Cah arkadalaryla birlikte Hicaz zerinden Medine'ye kadar ilerleyip Buhran'a vardlar.
O srada Sa'd b. Ebi Vakkas'la Utbe b. Gazvan nbetle bindikleri develerini kaybettiler, onu aramak
iin geri kaldlar.[185]
Orada iki gn oyalandlar, arkadalarnn arkasndan gittilerse de buluamadlar.[186]
Abdullah b. Cah ile yanndaki arkadalar ise Nahleye kadar ilerleyip oraya indiler.
Orada, Kureylere ait, kuru zm ve deri gibi ticaret mallar ykl bir kervana rastladlar ki;
mriklerden Amr b. Hadram, Osman b. Abdullah b. MugiYe ve kardei Nevfel b. Mugre ile Hiam b.
Mugre'nin azadls Hakem b. Keysan bu kervanda bulunuyorlard.[187]
Kervan Taiften gelip orada konaklamt.[188]
Kervandaki mrikler, Mslmanlarn yaknlarna indiklerini grnce, korktular.
Fakat, kke b. Mhsan'n ban tra etmi olduunu grnce de:
"Bunlar umrecilerdir, bunlardan size bir zarar gelmez!" dediler.[189]
Kervan halk yklerini zp develerini saldlar, yemek yapmaya da baladlar.[190] Mcahidler
kervan hakknda kendi aralarnda grtler, konutular.
Gn, Recep aynn son gn idi.
"Vallahi, eer bunlar bu gece brakrsanz, Harem'e girerler ve kendilerini bununla korurlar.
Eer onlar bu gece ldrrseniz, muhakkak, Haram olan ayda ldrm olursunuz!" dediler,
tereddde dtler, onlarn zerine yrmekten ekindiler.[191]
lerinden birisi:
"Biz bugn haram olan aydan mdr, deil midir; pek bilemiyoruz"
Baka birisi ise:
"Biz bugnn haram olan aydan baka bir gn olduunu bilmiyoruz! Onu helalletirmeyi uygun
grmeyiz!" dedi.[192]
Haram Olan Aylar
Peygamberimiz (a.s.); Veda Hacc hutbesinde, haram olan aylar hakknda yle buyurmutur:
"Allah katnda aylarn says 12'dir[193] Bunlardan drd haram aylardr. , birbiri ardnca gelir:
Zilkade, Zilhicce ve Muharrem.
Biri de, iki Cumad ile aban arasnda bulunan, Mudar'n ay Recep'tir."[194]
Mcahidlerin Kervan Mallarn tinam Edip Medine'ye Getirmeleri
Mcahidler, bir hayli tereddtten sonra, cesarete geldiler. ldrebileceklerini ldrmeye ve
yanlarndaki mallar almaya kalktlar. Vkd b. Abdullah, Amr b. Hadram?yi bir okla vurup ldrd,
Osman b. Abdullah ile Hakem b. Keysan' esir ald.
Nevfel b. Abdullah ise kap onlardan kurtuldu, arkasndan yetiemediler. Abdullah b. Cah ve
arkadalar, ticaret kervann ve iki esiri Medine'ye getirdiler.
Peygamberimiz (a.s.), onlara:
"Ben size haram olan ayda arpmay emretmedim!?" buyurup, onlardan birey almaktan ekindi.
Mcahidlerin elleri yanlarna dt. Helak ve mahv olduklarn sandlar.[195]
Peygamberimiz (a.s.) onlara ne haram olan ayda, ne de haram olan ayn bakasnda arpmay
emretmi deildi; ancak Kureylere ait haberleri sezmeye almalarn emretmiti.[196]
Onlara, Medine'deki Mslman kardeleri de, yaptklar bu iten dolay attlar:[197]
"Siz, buyurulmadnz birisi ilediniz!
arpmakla emrolunmadnz halde, haram olan ayda arpma yaptnz!" dediler.[198]
Kurey mrikleri de:
"Muhammed ve ashab haram olan ay helalletirdiler; onda kan dktler, mal aldlar ve adamlar esir
ettiler!" diyerek, yaplan ii knadlar.[199]
Mekke'de bulunan baz Mslmanlar ise:
"Onlar bu yaptklarn ancak aban aynda yapmlardr" diyerek, mriklerin szlerini reddetmeye
altlar.[200]
Gerekten de, Mcahidler, kervan halknn zerine yrdkleri gnn haram olan aydan olup olmad
hususunda phe ve tereddt halinde idiler.[201]
Medine'de Yahudiler bu hadiseden Peygamberimiz (a.s.) aleyhinde gelecee ait birtakm kehanetlerde
bulunmakta, yorumlar yapmakta idiler:
"Amr b. Hadram'yi Vkd b. Abdullah ldrd. Amr harbi gelitirdi, yaatt! Hadram harbe yaklat!
Vkd b. Abdullah harbi ateledi!" demekte idiler.[202]
Halk bu hususta sz oaltnca, Yce Allah Reslne indirdii yette yle buyurdu:
"Sana haram olan ay ve ondaki muharebeyi sorarlar.
De ki: O ayda muharebe etmek byk gnahtr.
nsanlar Allah yolundan men etmek, O'nu inkr etmek, ziyaretilerin Mescid-i Harama gitmelerine
engel olmak, onun halkn oradan karmak ise, Allah katnda daha byk gnahtr.
Fitne, adam ldrmekten de beterdir!
Kfirler, gleri yetse, sizi dininizden dndrnceye kadar sizinle arpmaya devam edeceklerdir.
inizden kim dininden dner de kfir olarak lrse, o gibilerin yapt iyi iler, dnyada da, ahirette
de boa gitmitir.
Onlar o atein (Cehennemin) arkadalardr.
Onlar orada (hi kmamak zere) temelli kalcdrlar."[203]
Yce Allah bu yeti indirip Mslmanlarn korku ve endielerini dindirince, Peygamberimiz (a.s.)
kendisine ayrlan ganimet payn ve iki esiri kabul etti. Kurey mrikleri esir edilen Osman b. Abdullah
ve Hakem b. Keysan iin kurtulmalk akesi gnderdiler.[204] Gnderilen kurtulmalk akesi, her birisi
iin 40 ukyye gmt. 1 ukyye, 40 dirhem di r.[205]
Peygamberimiz (a.s.), kurtulmalk akelerini getiren Kurey elilerine:
"ki sahabimiz Sa'd b. Ebi Vakkas'la Utbe b. Gazvan sa salim gelinceye kadar, sizden kurtulmalk
akenizi kabul edemeyeceiz.
nk, bu iki arkadamzn akbetinden korkuyoruz.
Eer siz onlar ldrrseniz, biz de sizin iki esirinizi ldrrz!" buyurdu.[206]
Sa'd b. Ebi Vakkas derki:
"Nihayet, Reslullah (a.s.)n yanna geldik ki, onlar bizim ldrlm olduumuzu sanyorlard.
Biz bu seferimizde ok alk ektik.
Mleyha'danyola ktk.
Mleyha ile Medine'nin aras 6 beridliktir.
Mleyha'dan bir cemaatla yola ktmz zaman, yanmzda tadacak hibir ey yoktu..
Dikenli aalara rastladka onlar yemekte, zerine de, su imekte idik.
Nihayet Medine'ye geldik
Medine'ye gelince, orada Kureylerden bazlarn, esir adamlarnn kurtulmalklarn getirmi bulduk.
Biz gelince, Reslullah (a.s.) onlarn getirdikleri kurtulmalk akelerini kabul etti."[207]
Hakem b. Keysan'n Mslman Oluu ve Osman b. Abdullah'n Kfir Olarak l
Peygamberimiz (a.s.) Hakem b. Keysan' slmiyete davet etti ve ona slmiyeti uzun uzadya
anlatmaya alt.
Hz. mer:
"Y Raslallah! Bununla ne diye konuup durursun? Vallahi bu hibir zaman Mslman olmaz! Brak
beni, onun boynunu vuraym da anasnn yanna (Cehenneme) kadar gitsin!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.) Hz. mer'in szne bakmad, Hakem'e slmiyeti anlatmaya devam etti.
Hakem:
"slm nedir?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"slm, Allah'a hibir eyi e, ortak komakszn ibadet etmen ve Muhammed'in de O'nun kulu ve
resl olduuna ehadet getirmendir" Duyurunca, Hakem:
"Mslman oldum!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.), ashabna dnerek:
"Eer ben demin bu hususta size uyup onu ldrm olsaydm, Cehenneme girmi gitmiti o!" buy
urdu.[208]
Hakem, Mslman olunca, Medine'de, Peygamberimiz (a.s.)n yannda kald; Mekke'ye gitmedi.[209]
Hz. mer der ki:
"Hakem'in Mslman olduunu grnce, sanki btn gemi ve gelecek eyler beni tuttu ve skt!
Kendi kendime:
'Peygamber (a.s.), benden daha iyi bilirken, ben nasl, ne diye ona kar bireyi dilemeye kalkarm?!1
dedim. Sonra da:
'Benim bu tten maksadm, ancak, Allah ve reslnn rzasn kazanmakt' diyerek kendimi teselli
ettim.
Hakem Mslman oldu. Vallahi, Mslmanln da gzelletirdi: Allah yolunda cihad etti. Nihayet,
Bi'r-i Mane'de ehit edildi.
Reslullah (a.s.) ondan honut oldu, Hakem Cennetlere girdi."[210]
Nahle'de esir edilip Medine'ye getirilmi bulunan Kurey mriklerinden Osman b. Abdullah ise,
kurtulmalk akesi denip serbest braklnca Mekke'ye gitti ve orada kfir olarak ld.[211]
Abdullah b. Cah ile Arkadalarnn Nahle Seferinden Dolay Ecir Ummalar
Abdullah b. Cah ve arkadalar, haklarnda yet indii zaman, Allah yolundaki cihadlarndan dolay
ecir ve sevaba nail olmay da ummularve:
"Y Raslallah! Mcahidlere verilecek ecirden bizler de-gazamzdan dolay-umabilir miyiz?" diye
sormulard.[212]
Yce Allah, indirdii yette yle buyurdu:
"phe yok ki, iman edenler ve Allah yolunda hicret edip de cihad edenler, ite onlar, muhakkak
Allah'n rahmetini umarlar.
Allah Gafr'dur, Rahm'dir."[213]
am'dan Medine'ye Gelen bn Heyyiban'n Yahudilere Peygamberimiz (a.s.)n
Geleceini
Haber Verii ve Ona Uymay Vasiyet Edii
am Yahudilerinden bn Heyyiban, slmiyetten birka yl nce, Medine'ye gelip yerlemiti.
Kendisi hayrl ve salih bir ztt.
Vefat edecei srada, Yahudilere:
"Ey Yahudi cemaat! Siz benim o yiyecekleri, iecekleri bol lkeden u yoksulluk ve alk yurduna
geliimin sebebini biliyor musunuz?" diye sordu.
Yahudiler
"Sen daha iyi bilirsin!" dediler.
Bunun zerine, bn Heyyiban:
"Ben, buraya, ortaya kmas okyaklaan peygamberin gelmesini beklemek zere gelmi
bulunuyorum. Bu ehir, onun hicret yurdu olacaktr! Ben onun daha evvel gnderilmesini, benim de
kendisine tbi olmam ok arzu ederdim! Onun gelecei zaman, ok yaklamtr. Ey Yahudi cemaat!
Sakn, ona inanmak ve tbi olmakta bakalar sizi gemesin! O, kendisine muhalefet edecek olanlarn
kanlarn dkmeye, oluk ocuklarn ve kadnlarn esir almaya da memurdur. Siz bu hususta ona engel
olamaz, ondan korunamazsnz da!" dedi, sonra da ld.[214]
Allah ondan raz olsun!
bn Heyyiban'n vasiyeti ve d Yahudilerce dinlenmi, fakat tutulmam, bilakis Peygamberimiz
(a.s.)a dmanlklarn arttrmaktan baka bir ie yaramamtr.
Nitekim, Beni Nadr Yahudilerinin bakan ve bilgini Huyey b. Ahtab'la kardei Ebu Ysir b. Ahtab,
Peygamberimiz (a.s.) Kba'ya geldii zaman gidip dinledikleri ve gelmesini bekledikleri peygamberin
btn sfatlarn kendisinde grdkleri ve bunu itiraf da ettikleri halde, Yahudilerin slmiyete girmelerini
nlemek iin olanca gayretlerini sarfetmekten geri durmamiardr.[215]
Yahudilerin, Gelmesini Bekleyip Durduklar Peygamberi, Gelince nkr Etmeleri
Evs ve Hazrec kabilelerinden oluan Ensar, nce putperest idiler. Bunlar, kendi yurtlarnda,
Yahudilerle zaman zaman arpr dururlard.
Yahudilerle aralan bozulduka, Yahudiler:
"Bir peygamber gnderilmek zeredir. Onun gelecei zamann glgesi dmtr.
O peygamber gelince biz ona tbi ve onunla birlik olup, d ve rem kavminin ldrldkleri gibi, biz
de sizi ldreceiz!" derlerdi.[216]
Yce Allah, Hz. Muhammed (a.s.) Araplardan gnderince, Yahudiler onu inkr ettiler.
Muaz b. Cebel ile Bir b. Ber1 b. Ma'rur:
"Ey Yahudi cemaat! Allah'tan korkunuz ve Mslman olunuz!
Biz putperest iken, siz Muhammed (a.s.)la size yardm geleceini umuyor, onun gnderilmek zere
bulunduunu haber veriyor ve bize onun sfatlarn belirtiyordunuz" dediler.
Sellam b. Mikem:
"Bize, bildiimiz birey gelmemitir ve gelen, bizim size anlattmz peygamber deildir!" dedi.
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yette[217] yle buyurdu:
"Vakt ki, onlara-yanlarndakini tasdik edici (ve dorultucu)-bir Kitab geldi ki, daha nce,
kfredenlerin aleyhine byle bir fetih istiyorlard.
te, tandklar o ey gelince, inkra kalktlar.
Artk Allah'n laneti o kfiri ere dir."[218]
Peygamberimiz (a.s.) Yahudileri slmiyete davet edip Allah'tan bakasna tapmaktan ve bunun
akbetinden sakndrd zaman, Yahudiler Peygamberimiz (a.s.)n davetine icabetten kandlar. Onun
Allahtan getirip tebli ettiklerini inkr ettiler.
Bunun zerine, Muaz b. Cebel ile Sa'd b. Ubde ve Ukbe b. Vehb, onlara:
"Ey Yahudi cemaat! Allah'tan korkunuz! Vallahi, siz elbette bilirsiniz ki, o Allah'n resldr.
Andolsun ki; onun peygamber olarak gnderilmesinden nce, siz onu bize anyor ve sfatn bize tarif
edip duruyordunuz!" dediler.
Rfi' b. Hreymile ile Vehb b. Yahuza:
"Bunu, biz size hibir zaman sylemedik!
Allah da, Musa'dan sonra ne bir Kitab indirmi, ve ondan sonra ne bir mjdeleyici, ne de bir
korkutucu gndermitir!" dediler.
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yette[219] yle buyurdu:
"Ey ehl-i kitab! Peygamberlerin aras kesildii bir zamanda, size gerekleri apak syleyip duran
Reslmz gelmitir. T ki, 'Bize ne bir rahmet mjdecisi, ne de bir azab habercisi gelmedi!' demenize
meydan kalmasn.
te, size rahmet mjdecisi de, azab habercisi de, geldi artk!
Allah hereye hakkyla kdirdir."[220]
Yahudi bilginlerinden Ebu Ysir b. Ahtab, Nfi' b. Ebi Nfi', Azer b. Ebi Azer, zar b. Ebi zar ve
Eya1, Peygamberimiz (a.s.)a gelerek; peygamberlerden kimlere iman edileceini sordular.
Peygamberimiz (a.s.) da, onlara:
"'Biz Allah'a ve bize indirilene, brahim'e, smail'e, shak'a, Ykub'a ve torunlara indirilenlere,
Musa'ya ve sa'ya verilenlere ve peygamberlere Rableri tarafndan verilene iman ettik. Onlardan hibirini
dierinden ayrd etmeyiz. Biz Allah'a teslim olmu Mslmanlarz1 deyin" (Bakara: 136) mealli yeti
okudu.
sa b. Meryem (a.s.) anlnca;
"Biz sa b. Meryem'e iman etmeyiz!
Ona iman edene de iman etmeyiz!" dediler.
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yette[221] yle buyurdu:
"De ki: Ey ehl-i kitab! Sizin bizden holanmaynzn sebebi; bizim Allah'a ve bize indirilen ile daha
nce indirilenlere iman ettiimizden ve sizin de birounuzun fsk kimseler oluunuzdan baka birey
deildir."[222]
Yahudi bilginlerinden Rfi' b. Harise, Sellam b. Mikem, Malik b. Sayf, Rfi' b. Hureymile de:
"Ey Muhammed! brahim'in milleti ve dini zerinde bulunduunu ve Tevrat'tan yanmzdakilere
inandn syleyen ve onlarn Allah tarafndan gelen hak ve gerek olduuna ehadet eden sen deil
misin?" diye sordular.
Peygamberimiz (a.s.):
"Evet! Amma, siz onda bulunmayan eyleri ihdas ve onda Allah'n sizden alm olduu ahdi inkr
ettiniz. Onda insanlara aklamakla em rol un d uun uz eyleri de, ketmedip gizlediniz.
Ben sizin kendiliinizden ihdas ettiiniz eyleri kabul ve tasdikten uzam!" buyurdu.
Onlar:
"Biz elimizde bulunan eyle amel ederiz! Biz hidayet ve hak zereyiz. Sana ne iman eder, ne de tbi
oluruz!" dediler.
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yette yle buyurdu:
"De ki: Ey ehl-i kitab! Tevrat' ve ncil'i ve Rabbinizden size indirileni dosdoru tatbik ve icra
edinceye kadar, siz hibir ey zere deilsiniz! Andolsun ki; sana Rabbinden indirilen, onlardan
birounun taknln ve kfrn arttracaktr. O halde, o kfirler gruhuna kar gam ekme!"[223]
Yahudilerden Nahham b. Zeyd, Kardem b. Ka'b ve Bahri b. Amr, Peygamberimiz (a.s.)a gelerek:
"Ey Muhammed! Allah ile beraber ondan baka ilah bulunduunu biliyor musun?" diye sordular.
Peygamberimiz (a.s.):
"Allah ki, O'ndan baka hibir ilah yoktur ve ben bunun iin gnderildim ve buna davet ediyorum"
buyurdu.
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yette[224] yle buyurdu:
"De ki: ahit olmak bakmndan, hangi ey daha byk?
De ki: Benim aramla sizin aranzda Allah hakkyla ahittir.
u Kur'n, bana, sizi de, (sizden sonra kendilerine) eriecek olanlar da inzar etmekliim iin vahy-
olundu.
Allah ile beraber baka ilahlar da olduuna gerekten siz mi ahitlik ediyorsunuz?!
De ki: Ben buna asla ahitlik etmem!
De ki: O, ancak bir tek ilahtr. Sizin e tutmakta olduunuz eylerle, muhakkak ki, benim hibir iliiim
yoktur!"[225]
Seleme b. Selme der ki:
"Abdulehel oullar mahallesinde, bizim Yahudi bir komumuz vard.
Bu Yahudi bir gn evinden karak Abdulehel oullarnn toplandklar yere gelip durdu.
O zaman ben Abdulehel oullar iinde yaa en genci idim.
zerimde Yemen ii bir aba vard. Abaya brnm olduum halde, avlumuzda yere uzanmtm.
Yahudi; Kyamet gnnden, llerin tekrar dirilmesinden, ahiret hesabndan, Mizandan, Cennet ve
Cehennemden bahsediyordu.
O, bunlar inkr eden, puflara tapan ve insanlarn ldkten sonra tekrar dirileceklerine inanmayan
kimselere anlatyordu.
Onlar, Yahudiye dnp:
'Ey filan! Yazklar olsun sana!
Sen insanlarn ldkten sonra tekrar dirilip Cennet veya Cehenneme gideceklerine inanyor musun?'
dediler.
Yahudi:
'Evet! Yemin ederim ki, inanyorum! Oradaki Cehennemde yanacam mddet yerine, bu dnyada en
byktandr kzdrarak beni iine atp sonra azn kapatp svasalar, oradaki Cehennem azabndan
kurtulmak iin, kabul ederdim!1 dedi.
Yahudiye:
'Yazklar olsun sana! Ey filan! Bu sylediin eylerin bir delili var m?1 diye sordular.
Yahudi:
'Evet, var! u beldelerden kacak olan bir peygamber bunun delilidir' dedi ve eliyle de Mekke ve
Yemen tarafna iaret etti.
Onlar, Yahudiye:
'Peki, sen bu peygamberin ne zaman ortaya kacan tahmin ediyorsun?1 diye sordular.
Yahudi, bana bakt-ki, ben o zaman orada bulunanlarn yaa en k idim.
'u ocuk, yaarsa, onu grecektir!' dedi.
Vallahi, ok gemeden Yce Allah resl Muhammed (a.s.) peygamber gnderdi ki, o Yahudi o zaman
aramzda yayordu.
Biz Reslullaha iman ettik, o ise azgnl ve kskanl yznden onu inkr etti.
Kendisine:
'Yazklar olsun sana ey filan! Onun hakknda bize sylemi olduun eyleri syleyen sen deil
miydin?' dedik.
'Evet! Fakat, bu, o gelecek olan deildir!" dedi.[226]
Safvan b. Assai der ki:
"Ehl-i Kitabdan[227] iki Yahudi[228] den biri, brne,[229] arkadana:
'Haydi, u peygambere gidelim de, srail oullarnn men olunduklar eyleri soralm' dediler.[230]
Arkada:
'Sen ona peygamber deme! O senin kendisine peygamber dediini duyarsa (memnuniyetinden) drt
gzl olur!' dedi.
Gelip soracaklarn sordular.[231]
Peygamber (a.s.):
'1. Allah'a hibir eyi erik komaynz!
2. almaynz!
3. Zina yapmaynz!
4. Allah'n haram klm olduu nefsi, haksz yere ldrmeyiniz!
5. Sihir (by) yapmaynz!
6. Riba (faiz) yemeyiniz!
7. Bir susuzu, ldrmesi iin, devlet adamna gtrmeyiniz!
8. Namuslu, iffetli bir kadna zina isnad etmeyiniz!
9. Savatan kamaynz!
10. Siz Yahudilere mahsus olmak zere, Cumartesi gn yasana da tecavz etmeyiniz!' buyurunca,
onlar Reslullah (a.s.)n ellerini ve ayaklarn ptler ve:
'Biz ehadet ederiz ki; sen, hi phesiz, peygambersin!' dediler.
Reslullah (a.s.), onlara:
'Sizin bana tbi olmanz ,[232] Mslman olmanz[233] engelleyen nedir?1 diye sordu.
Onlar:
'Davud (a.s.), soyundan devaml olarak peygamber gelip durmas iin Allah'a dua etmitir.[234]
Eer biz sana tbi olur,[235] Mslman olursak,[236] Yahudilerin bizi ldrmelerinden korkarz
dediler."[237]
Yahudi Bilginlerinden Zebr b. Bata'nn Gerei nce krar ve Sonra nkr Edii
Yahudi bilginlerinin byklerinden Zebir b. Bata; babasnn lmnden sonra ve Peygamberimiz
(a.s.)n peygamber olarak gnderiliinden nce;
"Ben babamn bana okuduu bir kitap buldum ki, iinde 'Peygamber Ahmed karaz (selem aac)
yurdundan kacaktr. Onun sfat da yle yle olacaktr!1 diye anlmaktadr" der dururdu.
Peygamberimiz (a.s.)n Mekke'de zuhur ettiini iitir iitmez, elindeki kitab imha etti ve
Peygamberimiz (a.s.)n hal ve ann gizledi:
"Onun hakknda hibir bilgi mevcut deildir" dedi.[238]
Yahudilerin Peygamberimiz (a.s.)n Sfatlarn Kitaplarnda Okuduklar ve
ocuklarna da
rettikleri
Peygamberimiz (a.s.)n peygamber olarak gnderilmesinden biraz nce, Kurayza, Nadir, Fedek ve
Hayber Yahudileri de, onun sfatlarn, hicret edecei yerin Medine olacan yanlarndaki kitaplarda
yazl bulmulard.[239]
Ben Kurayza Yahudileri bunu ocuklarna da retiri erdi.[240]
lm Deinde Mslman Olan Yahudi Genci
Peygamberimiz (a.s.), bir gn, Hz. Ebu Bekir'le Hz. mer'in arasnda yryp gittii srada,
kardeinin veya kendisinin hasta olan oluna ifa iin Tevrat okuyan bir Yahudiye rastlad.
Peygamberimiz (a.s.), ona:
"Ey Yahudi! Musa'ya Tevrat' indirmi ve srail oullarna denizi yarm olan Allah akna doru
syle! Sen Tevrat'nda benim na'tm, sfatm ve zuhur edeceim yeri yazl bulmadn m?" diye sordu.
Yahudi, bayla iaret ederek:
'Hayr!' demek istedi.
Yahudinin yeeni veya olu, bu inkra dayanamad:
"Musa'ya Tevrat' indiren, srail oullarna denizi yaran Allah iin ehadet ederim ki; o, senin natn,
sfatn, zamann ve zuhur edecein yeri kitabnda yazl bulmutur.
Ben ehadet ederim ki; Allah'tan baka ilah yoktur.
Sen de Allah'n reslsn!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.):
"Yahudiyi arkadanzn baucundan kaldrnz!" buyurdu.
O srada, hasta gencin de ruhu kabzolundu.
Allah ondan raz olsun!
Peygamberimiz onun cenaze namazn kld.[241]
Necidlinin Peygamberimiz (a.s.) Hakknda Tevrat ve ncil'de Bildirilenleri tiraf Edii
Ashabdan Feletan b. sm'n bildirdiine gre; Peygamberimiz (a.s.), bir gn Mescidinde ashabyla
birlikte otururken, birisinin gezindiini grd. Ona:
"Ey filan!" diyerek seslendi.
O da:
"Buyury Raslallah!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Sen benim Reslullah olduuma ehadet ediyor musun?" diye sordu.
Adam:
"Hayr!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), ona:
"Sen Tevrat okur musun?" diye sordu.
Adam:
"Evet!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), ona:
"Sen ncil de okur musun?" diye sordu.
Adam:
"Evet!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), ona:
"Sana and veriyorum: Sen beni Tevrat ve ncil'de yazl bulmadn m?" diye sordu.
Adam:
"Senin sfatnda, senin gibi birinin, senin ktn yerden ortaya kacan yazl bulduk.
Amma, biz onun iimizden kmasn umuyorduk.
Sen ortaya knca, baktk ki, sen bizim umduumuz deilsin!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), ona:
"Sen nerelisin?" diye sordu.
Adam:
"Necidliyim! O kacak peygamberin-korkusuz olarak Cennete girecek-yetmi bin kiilik
mmetindenim.
Sizler ise azcklarsnz!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.), kelime-i tevhid ve tekbir getirerek:
"Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; ben, o peygamberim!
Benim mmetim de yetmi binden, yetmi binden, yetmi binden oktur!" buyurdu.[242]
Hristiyan Kskanl ve nkrclndan da Bir rnek
Uteybe'nin azadl klesi Sehl, anas ve amcasnn himayesinde bir yetim olup, Hristiyand ve ncil
okurdu.
Sehl der ki:
"Amcamn (ncil) Mushaf'n alp okurken, bir yapra geeceim srada, yazs houma gitmedi.
Yapra elimle yokladm zaman, yapran dierine tutkalla yaptrlm olduunu grdm.
Yapra birbirinden ayrnca, iinde Muhammed (a.s.)n sfatlarn yazl buldum:
'O, ne ksa, ne de uzun boyludur.
Ak tenlidir.
ki blk halinde rgl saldr.
ki omuzunun arasnda peygamberlik htemi vardr.
ou zaman, dizlerini dikip iki elini kavuturarak oturur.
Sadaka kabul etmez.
Merkebe ve deveye biner.
Davar saar.
Eskimi gmlei giyer. Byle yapan kii kibirden uzak olur; ite o byle yapar.
O smail'in soyundandr.
Kendisinin ismi Ahmed'dir!"
Kendisinin sfatlarn buraya kadar okuyup bitirdiim zaman, amcam geldi. Yapk yapra ayrdm
grnce, beni dvd ve:
'u yapra amak, okumak senin neyine gerek?!' dedi.
Ben:
'Onun iinde Ahmed Peygamber ((a.s.))n sfatlar var!' dedim.
Amcam:
'O artk bundan sonra gelmeyecektir1 dedi."[243]
Peygamberimiz (a.s.)n Yumuak Huyluluunun Bir Yahudiyi Mslman Edii
Peygamberimiz (a.s.) bir Yahudiden belli bir vade ile 30 dinar bor almt.
Yahudi bor vadesinin bitmesine daha bir gn varken, Peygamberimiz (a.s.)n yanna gelip:
"Ey Muhammedi Hakkm de!
Zaten siz Abdulmuttalib oullar borcunuzun vaktini geirir, uzatr durursunuz!" dedi.
Hz. mer, ona:
"Ey habis Yahudi! Vallahi, eer Reslullahn evinde olmasaydn, gzn patlatrdm!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.), Hz. mer'e:
"'Allah seni yarlgasn ey Hafs'n babas! Biz, senden, bu davranndan bakasn beklerdik:
Sen bana borcumu gzellikle dememi syleyecek, ona da, hakknn tahsilinde yardmc olmakla
birlikte, alacan isterken daha nazik davranmasn tavsiye edecektin!?" buyurdu.
Peygamberimiz (a.s.)n bu derece uysal ve yumuak davran, Yahudinin Peygamberimiz (a.s.)n
yumuak huyluluu hakknda Tevrat'tan edinmi olduu bilgiyi azaltmad, arttrd.
Peygamberimiz (a.s.), Yahudiye:
"Ey Yahudi! Senin bendeki alacann mddeti ancak yarn sabah dolacaktr!" buyurduktan sonra, Hz.
mer'e:
"Ey Hafs'n babas! Onunla birlikte baheye git!
Beenirse, ona u kadar sa' hurma ver ve hakkndan biraz fazla da ver.
Verirken, 'Sana u kadar da fazla veriyorum' de!
Raz olmazsa, ona baheden u kadar daha fazla ver!" buyurdu.
Yahudi, baheye gidip grd ve beendi.
Hz. mer ona Peygamberimiz (a.s.)n dedii kadar hurma verdi.
Emir buyurulan fazlay da dedi.
Yahudi, hurmalar teslim alnca:
"Ben ehadet ederim ki; Allahtan baka ilah yoktur! Muhammed de Allah'n Resldr!" dedikten ve
Peygamberimiz (a.s.)n btn sfatlaryla ve zellikle hilm sfatyla tavsif buyurulduunu grdn ve
srf bunu anlamak iin ona bu ekilde davrandn akladktan sonra, Hz. mer'e:
"Sen ahit ol ki; bu hurma ile birlikte, malmn bir ksmn Mslmanlarn yoksullarndan bir ksmna
baladm" dedi.
Yz yalarnda bulunan tek ihtiyar dnda, btn ev halkyla birlikte Mslman oldu.[244]
Allah ondan ve onun Mslman olan ev halkndan raz olsun![245]
Yahudi Bilginlerinden Balcalar
Peygamberimiz (a.s.) Medine'ye hicret edip geldii zaman, Medine'de ve Medine'nin evresinde pek
ok Yahudi bilgini vard.
Bunlar, Peygamberimiz (a.s.)a ve slmiyete kar aktan cephe almlard.
Yahudi bilginlerinin btn dmanlklar, peygamberliin kendilerinden alnp Araplara verilmesinden
duyduklar kskanlk ve kinden ileri geliyordu.
Bunlar; Evs ve Hazrec kabilesi mrik ve mnafklarndan biroklarn da kandrarak kendi saflarna
ekmeye muvaffak olmular, Peygamberimiz (a.s.) yalanlamak ve slmiyeti reddetmekte birlemilerdi.
Yahudi bilginleri, Peygamberimiz (a.s.) uratrmak, mkil duruma drmek, skntya sokmak
maksadyla birok kark, dolak sorular sormaktan da geri durmazlard.
Muhtelif kabilelere mensup bulunan bu Yahudi bilginlerinden balcalan unlard:
Nadir oullar kabilesinden olanlar:
1- Huyey b. Ahtab,
2- Ebu Ysir b. Ahtab,
3- Cdeyyb. Ahtab,
4- Sellam b. Mikem,
5- Kinane b. Rebi1 b. Ebi Hukayk,
6- Sellam b. Ebi Hukayk (Eb Rfi1 AVer)
7- Rebi1 b. Rebi1 b. Ebi Hukayk,
8- Amr b. Cahha,
9- Ka'b b. Eref,
10- Haccac b. Amr,
11- Kardem b. Kays.[246]
"u muhakkak ki, kfredenleri inzaretsen de, etmesen de, onlarca birdir; inanmazlar. Allah onlarn
kalbleri zerine de, kulaklar zerine de mhr basm, gzlerinin zerine bir de perde ekmitir. En
byk azab da onlar iindir"[247] mealli yetlerin Huyey b. Ahtab'la kardeleri hakknda nazil olduu
rivayet edilir.[248]
Kurey mriklerinin ileri gelenlerinden Ebu Sfyan Sahr b. Hart Medine'ye geldike Sellam b.
Mikem'e konuk olur, ondan grd bol ikramdan memnun kalrd.
Peygamberimiz (a.s.)a zehirli koyun kebab ikram eden de, bu Sellam b. Mikem'in kars Zeyneb binti
Haris idi.
Sa'febe oullar kabilesinden o tan Yahudi bilginleri:
12- Abdullah b. Suriya Aver,
13- bn Saluba,
14- Muhayrk.
Hicaz'da, o zaman, Tevrat' bn Suriya kadar iyi bilen Yahudi bilgini yoktu. Balangta slm'a
dmanlk gsteren Muhayrk ise daha sonra Mslman olmu ve Uhud savanda ehit dmtr. Allah
ondan raz olsun!
Kaynuka ouiian kabilesinden olan Yahudi bilginleri:
15- Zeyd b. Lasit (veya Lusayt),
16- Sa'db.Huneyf,
17- Mahmud b. Seyhan,
18- Uzeyz b. Ebi Uzeyz,
19- Abdullah b. Sayf (veya Dayt),
20- Sveyd b. Haris,
21- Rifaa b. Kays,
22- Finhas,
23- Eya',
24- Numan b. Eda',
25- Bahri b. Amr,
26- e's b. Adiyy,
27- e's b. Kays,
28- Zeyd b. Haris,
29- Skeyn b. Ebi Skeyn,
30- Adiyy b. Zeyd,
31- Numan b. Ebi Evfa,
32- Numan b. Amr,
33- Ebu Enes,
34- Mahmud b. Dahya,
35- Malik b. Sayf (veya Dayf),
36- Ka'bb.Raid,
37- zer,
38- Rafi b. Ebi Rafi,
39- Helid,
40- Ezar b. Ebi Ezar (veya Azer b. Azer),
41- Rafi b. Haris,
42- Rafi b. Hureymile,
43- Rafi b. Harice,
44- Malik b. Avf,
45- Rifaa b. Zeyd,
46- Abdullah b. Selam,
Abdullah b. Selam Yahudi bilginlerinin en bilgilisi olup, Mslman olunca, Husayn olan adn
Peygamberimiz (a.s.) Abdullah'a evirmitir.
Allah ondan raz olsun!
Ben Kurayza kabilesinden olan Yahudi bilginleri:
47- Zebir b. Bata,
48- Gazzal b. emvil,
49- Ka'b b. Esed,
50- emvil b. Zeyd,
51- Cebel b. Amr,
52- Nehham b.Zeyd,
53- Kardem b. Ka'b,
54- Vehb b.Zeyd,
55- Nafi'b.EbiNafi',
56- Ebu Nafi',
57- Adiyy b. Zeyd,
58- Haris b.Avf,
59- Kardem b. Zeyd,
60- same b. Habib,
61- Rafi' b. Rmeyle,
62- Cebel b. Ebi Kueyr,
63- Vehb b.Yehuda,
Zurayk oullar kabilesinden olan Yahudi bilgini:
64- Lebid b. A'sam.
Harise oullar kabilesinden olan Yahudi bilgini:
65- Kinane b. Suriya.
Amr b. Avf oullar kabilesinden olan Yahudi bilgini:
66- Kardem b. Amr.
Neccar oullar kabilesinden olan Yahudi bilgini:
67- SiItile b. Berham.
Bunlardan, Abdullah b. Selam ile Muhayrk hari, hepsi Peygamberimiz (a.s.)a, ashabna dmanlk,
ktlk eden, kt maksatlarla sorular soran Yahudi bilginlerinden balcalan idiler.[249]
Yahudi Bilginlerinin Birtakm Sorular Sorarak Peygamberimiz (a.s.) Oyalamaya
almalar
1. Rivayete gre bn Abbas demitir ki:
"Bir gn,[250] Yahudi bilginlerinden bir topluluk, Reslullah (a.s.)a geldiler:[251]
'Ey Ebu'l-Ksm[252] Ey Muhammed![253] Peygamberden baka kimsenin bilemeyecei[254] drt
eyi sana soracaz.[255]
Sen bunu yapar (sorularmz cevaplarsan, biz sana tbi olur, seni dorular, sana inanrz dediler.[256]
Reslullah (a.s.), onlara:
'Siz istediiniz eyi sorunuz.
Eer ben sizin sorduunuz eyi syler,[257] size haber verirsem, beni dorulayacanza,[258]
slmiyet zere bana tbi olacanza[259] Allah ahd ve misakyla[260] ve Ykub ((a.s.))'un oullarndan
ald sz zere[261] sz veriniz' buyurdu.
Yahudi bilginleri:
'Olur.[262]
1. Tevrat indirilmeden nce, srail'in (Ykub (a.s.)n) kendisine haram kld yemein
hangisi olduunu bize haber ver?
2. Kadnn dlsuyu, erkein dlsuyu nasldr, bize haber ver?
3. Dlsuyundan erkek nasl olur ve dii nasl olur, bize haber ver?
4. Son zamanda gelecek olan u mm peygamberin uykusu nasldr ve meleklerden dostu hangi
sidir, bize haber ver?' dediler.
Reslullah (a.s.):
'Ben sorduunuz eyleri size haber verecek olursam muhakkak bana tbi olacanza, Allah ahdiyle
sz veriniz1 buyurdu.
Yahudi bilginleri Reslullah (a.s.)a istedii sz verdiler.
Bunun zerine, Reslullah (a.s.):
'Musa'ya Tevrat' indiren Allah akna,[263] Allah'n srail oullaryla geen gnleri akna![264]
Siz srail (Ykub (a.s.))'in iddetli bir hastala tutulup hastalnn uzamas zerine, Yce Allah ifa
verirse hastalndan kurtarrsa kendisine en sevdii iecei ve en sevdii yiyecei haram klmay
adadn ve en sevdii yiyecein deve eti, en sevdii iecein de deve st olduunu bilmez misiniz?'
diye sordu.
Yahudi bilginleri:
'Allah iin, evet!1 dediler.
Reslullah (a.s.):
'Allah'm! Onlarn zerine ahit ol!' dedi.[265]
'Musa'ya Tevrat' indiren ve Kendisinden baka hibir ilah olmayan Allah akna!
Erkein dlsuyunun beyaz ve youn, kadnn dl suyunun ise sar ve ince olduunu;
Erkein dlsuyu kadnn dlsuyuna stn gelirse, Allah'n izniyle ocuun erkek olup ona benzediini;
Kadnn dlsuyu erkein dlsuyuna stn gelirse, Allah'n izniyle ocuun kz olduunu bilmez
misiniz?' diye sordu.
Yahudi bilginleri:
'Allah iin, evet!1 dediler.
Reslullah (a.s.):
'Allah'm! Onlarn zerine ahit ol!' dedi ve:
'Tevrat' Musa'ya indiren Allah akna!
u mm olan peygamberin gznn uyuduunu, fakat kalbinin uyumadn bilmez misiniz?' diye
sordu.
Yahudi bilginleri:
'Allah iin, evet!1 dediler.
Reslullah (a.s.):
'Allah'm! ahit ol!'dedi.
Yahudi bilginleri:
'imdi, sen bize, meleklerden dostun olan da syle!
Onun hakknda seninle ya birleiriz, ya da ayrlrz' dediler.
Reslullah (a.s.):
'Benim dostum Cebrail (a.s.)dr.
Allah hibir peygamber gndermemitir ki, Cebrail ((a.s.)) onun dostu olmasn!' buyurdu.
Yahudi bilginleri:
'te, biz bu hususta senden ayrlrz!
Eer senin dostun ondan baka bir melek olsayd, muhakkak sana uyar ve seni dorulardk1 dediler.
Reslullah (a.s.):
'Sizin onu dorulamanza engel olan nedir?' diye sordu.
Yahudi bilginleri:
'O, bizim dmanmzdr1 dediler.[266]
Reslullah (a.s.):
'Allah akna! Allah'n srail oullaryla geen gnleri akna!
Siz bana Cebrail'in geldiini bilmez misiniz?' diye sordu.
Yahudi bilginleri:
'Allah iin, evet! Biliriz!
Fakat, ey Muhammedi O bize dmandr!
O ancak iddet iin, kan dkmek iin gelen bir melektir.
Eer o byle olmasayd, biz sana tbi olurduk' dediler."[267]
Bunun zerine, inen yetlerde[268] yle buyuruldu:
"De ki: Kim Cibril'e dmansa, bilsin ki; o Kur'n', kendisinden nceki kitablan tasdik edici ve
m'minlere bir hidayet ve mjde kayna olmak zere senin kalbine-Allah'n izniyle-o indirmitir.
Her kim Allah'a, Allah'n meleklerine ve peygamberlerine, Cebrail ve Mkil'e dman olursa, bilsin
ki; Allah da, kfirlerin dmandr.
Andolsun ki; Biz sana apak mucizeler indirdik. Bunlar ancak fsklar inkr ederler.
Ne zaman bir andlama ile balansalar, ilerinden bir grup onu bozup atverecek, yle mi?!
Zaten onlarn ou inanmazlar."[269]
Yahudi Bilgini e's b. Kays'n Ensar Birbirine Dr
Kaynuka oullar Yahudilerinin bilginlerinden olan e's b. Kays, yal kalbinde Mslmanlara kar
ok kin ve kskanlk balayan, kfr kat bir adamd.
Peygamberimiz (a.s.)n Evs ve Hazrec kabilelerine mensup sahabilerinden bir cemaatn oturup
konutuklarn, Cahiliye devrinde aralarnda varolan dmanln slmiyet sayesinde kalkarak aralarnn
dzeldiini grnce, kzd ve:
"Bu beldelerde Kayle oullarnn [Ensarn] ileri gelenleri biraraya gelip toplandlar hal?
Hayr! Vallahi onlarn cemaat ve eraf oralarda topland m, biz onlarla hibir zaman karar
klamayz" dedi.
Mslmanlarn yannda bulunan Yahudi gencini ard ve ona:
"unlarn yanna var, yanlarnda otur.
Sonra da, daha nce Buas gnnde aralarnda geenleri an; o zaman birbirlerine kar sylemi
olduklar iirlerden bazlarn da oku" dedi.
Buas gnnde zafer Hazreclere kar Evste idi.
O gn, Evs'in banda Hudayr b. Simakel-Ehel, Hazrecilerin banda da Amrb. Numan el-Beyz
vard.
kisi de ldrlmlerdi.
Yahudi genci, e's'in emrini yerine getirdi.
Bunun zerine, orada bulunan, Evs ve Hazrec'e mensup sahabiler konumaya, tartmaya ve
birbirlerine kar vnmeye baladlar.
Evs kabilesinden Evs b. Kayz ile Hazrec kabilesinden Cebbar b. Sahr, birbirlerine meydan okudular
ve birbirlerine:
"sterseniz baa dnelim!" dediler.
Her iki kabile mensuplar kzdlar ve:
"Yapalm! Buluma yeriniz Sahre (Harre)'dir! Silah bana! Silah bana![270] Ey l-i Evs! Ey l-i
Hazrec!" diyerek, iki taraf kabilelerine seslendiler, silahlandlar, arpmak iin toplandlar![271]
Peygamberimiz (a.s.), bunu haber alr almaz, Muhacirlerden, yannda bulunan sahabi-leriyle birlikte
hemen oraya vard ve:
"Ey Mslmanlar cemaat! Allah! Allah!
Allah sizi slmiyete hidayet ettikten ve onunla ereflendirdikten, Cahiliye ilerini sizden kesip
attktan ve sizi kfrden kurtardktan, kalblerinizi birbirinize sndrp birletirdikten sonra ve ben de
aranzda bulunduum halde, demek siz o Cahiliye davasyla ayaklandnz ha?!" buyurunca;[272] Evs ve
Hazrec kavmi, kendilerini birbirine drecek, aralarn bozacak olan bu davranlarnn eytandan
geldiini, Yahudi dmanlarnn kurduklar tuzaklardan olduunu anladlar. Alayarak birbirlerinin
boyunlarna sarldlar.
Peygamberimiz (a.s.)la birlikte, sz dinler ve itaat eder olduklar halde oradan ayrldlar.[273]
Yce Allah, Allah dman e's b. Kays'n tuzan bylece sndrd.[274] ndirdii yette[275]
yle buyurdu:
"De ki: Ey Ehl-i Kitab! Kendiniz (slm dininin hak olduunu kitablarnzda okuyan) ahitler
olduunuz halde, iman edenleri Allah yolundan-onda bir erilik aramaya yeltenerek-niin dndrmeye
alyorsunuz?! phe yok ki, Allah yaptklarnzdan gafil deildir."[276] Yce Allah, Evs b. Kayz ile
Cebbar b. Sahr ve her ikisinin kabilelerinden yanlarnda bulunanlar hakknda indirdii yetlerde de:[277]
"Ey iman edenler! Eer kendilerine Kitab verilenlerin iinden herhangi bir zmreye boyun eecek
olursanz, sizi imannzdan sonra dndrp kfirler yaparlar.
Halbuki, siz nasl kfredersiniz ki; hepinizin karsnda Allah'n yetleri okunup durmakta, O'nun
resl de iinizde bulunmaktadr.
Kim Allah'a smsk tutunursa, muhakkak ki, o doru yola iletilmitir.
Ey iman edenler! Allah'tan, nasl korkmak lazmsa, ylece korkunuz!
Sakn, siz Mslmanlar olmaktan baka bir sfatla can vermeyiniz!
Hepiniz toptan Allah'n ipine smsk sanlnz, paralanp ayrlmaynz.
Allah'n, zerinizdeki nimetini dnnz.
Hani, siz birbirinizin dmanlar idiniz de, O, kalblerinizi slm'a sndrp birletirmiti.
te, O'nun bu nimeti sayesinde din kardeleri olmutunuz.
Ve yine, siz bir ate ukurunun tam kenarnda iken, oradan da sizi O kurtard.
te, Allah size yetlerini bylece, apak bildiriyor-t ki doru yola eresiniz.
Bir de iinizden yle bir cemaat bulunsun ki, onlar herkesi hayra arsn; iylii emretsin, ktlkten
vazgeirmeye alsn!
te onlar murada erenlerin ta kendisidirler.
Siz, kendilerine apak deliller, ayetler geldikten sonra paralanp aynlanlar, ihtilafa denler gibi
olmaynz!
te onlarn hali! En byk azab onlarndr."[278]
Yahudi Bilginlerinin Mriklii Mslmanlktan stn Gstermeye Kalkmalar
Yahudi bilginlerinden:
1. Huyey b. Ahtab,
2. Sellam b. Ebi Hukayk,
3. Ebu Ammar,
4. Vahvah b. mir,
5. Hevze b. Kays, Mekke'de Kurey mriklerinin yanna vardklar zaman, Kurey mrikleri bir
birlerine:
"Bunlar Yahudilerin bilginleridir, ilk Kitab bilenlerdir.
Bunlara sizin dininizin mi, yoksa Muhammed'in dininin mi daha hayrl olduunu bir sorun bakalm?"
dediler.
Sordular.
Yahudi bilginleri, Kureylilere:
"Bilakis, sizin dininiz onun dininden daha hayrldr.
Siz ondan ve ona uyanlardan daha doru yoldasnz" dediler.
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yetlerde[279] yle buyurdu:
"Bakmadn m, u kendilerine Kitabdan biraz nasip verilenlere?
Kendileri cibt ve tuta (Allah'tan baka eylere) inanrlar (taparlar).
Kfredenler iin de:
'Bunlar iman edenlerden (Mslmanlardan) daha doru bir yoldadr' derler.
Bunlar Allah'n kendilerine lanet ettii kimselerdir.
Allah kime lanet ederse, artk ona hakik hibir yardmc bulamazsn!"[280]
Yahudi Bilginlerinden Mnafk Olarak Mslman Olanlar
Yahudi bilginlerinden, kt maksatla[281] slm'a snan ve mnafk olarak Mslman olanlar vard.
Kaynuka oullar Yahudi bilginlerinden mnafk olanlar:
1- Sa'd b. Huneyf,
2- Zeyd b. Lusayt.[282]
3- Numan b. Evfa b. Amr,
4- Osman b. Evfa,[283]
5- Sveyd,
6- Dis,
7- Malik b. Ebi Kavkal.[284]
Peygamberimiz (a.s.); Hicr'den kalkp Tebk'e doru gittii ve bir konak yerinde konaklayp sabaha
kt zaman, Peygamberimiz (a.s.)n devesi Kasv kayboldu.
Ashab onu aramaya gittiler.[285]
Ensardan Umre b. Hazm'n konvoyu iinde Yahudi mnafklarndan Zeyd b. Lusayt bulunuyordu.
Umre b. Hazm Peygamberimiz (a.s.)n yannda bulunduu srada, Zeyd b. Lusayt:
"Kendisinin peygamber olduunu syleyen ve size gk haberlerinden haberler veren, Muhammed deil
midir? Halbuki o, devesi nerededir; bilmiyor!?" diyerek sylendi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Adamn, mnafkn biri:
'Muhammed, kendisinin bir peygamber olduunu, size gk emriyle haber verdiini sylyor.
Halbuki, devesi nerededir; bilmiyor!1 diyor.
Vallahi, gerekten de ben bireyi, Allah bana bildirmedike, bilemem!
Fakat, Allah imdi onu bana gsterdi:
O, ite u vadinin iinde, vadinin iindeki 'bda ve 'b'n da yle yle olan tarafnda; bir aa onu
yularndan tutmu bulunuyor!
Haydi, gidiniz de, onu bana getiriniz!" buyurdu.
Hemen gittiler, deveyi getirdiler.
Umare b. Hazm, konvoyuna dnd ve:
"Vallahi, Reslullah (a.s.) az nce bize alacak birey syledi. Bir adamn sylemi olduu sz,
Allah, reslne haber vermi! Adam yle yle sylemi!" diyerek Zeyd b. Lusayt'n sylediklerini
tekrarlaynca, o srada Umre b. Hazm'n konvoyunda olup Peygamberimiz (a.s.)n yannda
bulunmayanlardan bir adam, (Umare b. Hazm'n kardei) Amr b. Hazm:
"Vallahi, bu sz, sen yanmza gelmeden nce Zeyd syledi!" dedi.
Amr b. Hazm hemen Zeyd'in zerine yryp boynuna vurmaya balad ve:
"Ey Allah' n kul lan! Yan m a geliniz!
Meer Allah'n belas benim konvoyumun iinde imi de, ben bilmiyormuum!
Hemen k, git konvoyumdan ey Allah dman! Sakn bana arkada olma!" dedi.[286]
Malik b. Kavkal, Peygamberimiz (a.s.)n haberlerini Yahudilere tard.[287]
Kurayza oullar Yahudi bilginlerinden mnafk olanlar:
8- Rafi' b. Hureymile,
9- Silsile b. erham,
10. Ki nane b. Suriya,
11. Rifaa b.Zeyd b. Tbt.[288]
Rafi' b. Hureymile ld zaman, Peygamberimiz (a.s.):
"Bugn, mnafklarn byklerinden bir byk mnafk ld!"[289]
Rifaa b. Zeyd b. Tbut hakknda da:
"O, kfirlerin byklerinden biridir!" buyurmutur.
Beni Mustalk gazasndan dnlrken, esen rzgrdan Mslmanlar korktuu srada, Peygamberimiz
(a.s.) "Korkmaynz!" buyurup kfirlerin byklerinden birisinin ldn haber vermi; Medine'ye
gelinince, Rifaa b. Zeyd'in rzgr estii gnde ld anlalmtr.[290]
Yahudilerle Dp Kalkan Ensar Mnafklar
Amr b. Avf oullarndan:
1- Zvey b. Haris,
Hubeyb oullarndan:
2- Clas b. Sveyd,
3- Haris b. Sveyd.
Clas; Tebk gazasnda Peygamberimiz (a.s.)dan geride kalan kimselerden olup, Peygamberimiz (a.s.)
aleyhinde:
"Andolsun, bu adam doru ise, biz eeklerden daha ktyzdr!" demiti.
Clas'n vey olu olan Umeyr b. Sa'd:
"Vallahi ey Clas! Sen bana insanlarn en sevgilisisin ve cmertlik bakmndan benim katmda
insanlarn en iyisi ve en gzelisin ve hoa gitmeyen bireyin kendisine isabet etmesi bana en arve en g
gelenisin!
Fakat sen yle bir sz syledin ki, eer onu senin aleyhine aklarsam, seni perian ve rsvay ederim!
Eer o sznn karsnda susarsam, dinim helak olur!
Bunlardan biri, bana tekinden daha kolaydr!" dedikten sonra, Peygamberimiz (a.s.)a gidip Clas'n
syledii eyi anlatt.
Clas, Peygamberimiz (a.s.)n huzurunda Allah'a yemin ederek:
"Umeyr benim hakkmda muhakkak yalan sylemitir. Ben Umeyr b. Sa'd'n syledii eyi
sylemedim!" dedi.
Bunun zerine, Yce Allah, Clas hakknda indirdii yette[291] yle buyurdu:
"Onlar (syledikleri sz) sylemedikleri hakknda Allah'a yemin ediyorlar.
Andolsun ki, onlar o kfr kelimesini sylemilerdir.
Onlar Mslmanlklarn akladktan sonra da kfir oldular.
Onlar, baaramadklar bireye de yeltendiler.
Halbuki, intikam almaya yeltenmeleri iin, Allah ile peygamberinin ltuf ve inayetiyle onlan zengin-
letirmi olmasndan baka da (bir sebep) yoktu.
Eer (nifaktan) tevbe ederlerse, onlar iin hayrl olur.
Yz evirirlerse, Allah onlan dnyada da, ahirette de pek ackl bir azaba uratr; yeryznde onlar
iin ne bir yar, ne de bir yardmc vardr artk!"[292]
L evzan oullarndan:
4- Nebtel b. Haris.
Peygamberimiz (a.s.), bunun hakknda:
"Kim eytana bakmak isterse, Nebtel b. Hris'e baksn!" buyurmutur.
Nebtel; iri yapl, uzun boylu, tepesinin sa kabark, kpkzl gzl, siyahms kzl yanakl bir
adamd.
Peygamberimiz (a.s.)in yanna gelir, onunla konuur, onu dinler, onun szlerini mnafklara nakleder
ve:
"Muhammed ancak bir kulaktr!
Kim ona birey haber verirse, onu dorular!" derdi.
Cebrail (a.s.), Nebtel'in saknlacak bir adam olduunu bildirmitir.
Yce Allah, onun hakknda indirdii yette[293] yle buyurdu:
"(Yine o mnafklarn) iinde yleleri vardr ki, peygamberi incitirler ve 'O bir kulaktr!1 derler.
De ki: O sizin iin bir hayr kuladr!
Allah'a inanr, m'minler(in szn)e inanr.
inizden, iman edenler iin de, bir rahmettir o!
Allah Resln incitenler (yok mu, ite) en ackl azab onlarndr."[294]
Dubay'a oullarndan:
5- Ebu Habibe b. Ez'ar,
Ebu Habibe, Drar mescidini yapanlardand.
6- Muatfib b. Kuayr,
7- Rafi b.Zeyd,
8- Bir.
Bunlarla Mslmanlar arasnda kan bir ihtilaf zerine, Mslmanlar Peygamberimiz (a.s.)a, bunlar
da khinlere bavurmulard.
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yette[295] yle buyurdu:
"Sana indirilene de, senden nce indirilmi olanlara da her halde iman ettiklerini bo yere iddia
edenlere bakmadn m ki, -onlar, kendini inkr etmeleriyle emrolunduklar halde-yine sihirbazn
huzurunda muhakeme olunmalarn isterler. eytan da onlar (bir daha dnemeyecekleri kadar) uzak bir
sapknlkla bsbtn saptrmak ister."[296]
Muattib b. Kuayr, Uhud gnnde de, yle demiti:
"Eer bize bu iten birey (bir pay) olsayd, burada ldrlmezdik!"
Yce Allah, bu hususta indirdii yette[297] yle buyurdu:
"... Bir zmre de, canlar sevdasna dm, Allah'a kar, Cahiliye zann gibi, hakka aykr bir zan
besliyorlar ve 'Bu iten bize ne?1 diyorlard.
De ki: Btn i Allah'ndr!
Onlar, sana aklayamayacaklarn ilerinde saklyorlar ve:
'Bu iten birey (bir pay) olsayd, burada ldrlm ezdik!' diyorlard.
Onlara de ki: 'Siz evlerinizde olsaydnz bile, zerlerine ldrlmesi yazlm olanlar, yine muhakkak,
yatacaklar (vurulup decekleri) yerlere kp gidecekti.
(Allah, bunu) sinelerinizin iindekini yoklamak, yreklerinizdekini temizlemek iin (yapt).1
Allah, sinelerdeki z hakkyla bilendir."[298]
Muattib b. Kuayr, Hendek sava gnnde de;
"Muhammed bize Kayserin hazinelerini yiyeceimizi va'd ediyor. Halbuki bizden birisi abdest
bozmaya giderken bile gvenlik iinde bulunamyor!" demiti.
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yette[299] yle buyurdu:
"O vakit, mnafklar ile kalblerinde bir hastalk bulunanlar; Allah ve Resl bize bir aldattan baka
birey va'd etmemi!' demilerdi."[300]
9- Sehl b. Huneyf'in kardei Abbad b. Huneyf,
10- Bahzac,
11- Amr b. Hizam,
12- Abdullah b. Nebtel.
Bunlar, Drar mescidini yapanlardand.
Sa'lebe oullarndan:
13- Cariye b. mir,
14- Yezid b. Cariye b. mir,
15- Mcemmi' b. Cariye b. mir.
Bunlarda, Drar mescidini mescid edinenlerdendi.
meyye oullarndan:
16- Vedia b. Sabit.
Drar mescidini yapanlardan ve:
". . . Andolsun ki, biz ancak lafa dalm, akalayorduk!" diyenlerdendi.
Yce Allah, haklarnda indirdii yette[301] yle buyurdu:
"ayet kendilerine sorsan, 'Andolsun ki, biz ancak lafa dalm bulunuyor, akalayorduk!' derler. De
ki: Allah ile, O'nun yetleriyle, O'nun resl ile mi eleniyordunuz?!
Siz zr dilemeye kalkmayn!
Siz, iman ettiinizi syledikten sonra, kfrettiniz!
inizden bir zmreyi affetsek bile, dier zmreyi, onlar crmlerinde srar eden kimseler olduklar
iin, azabmza uratacaz.
Mnafk erkekler de, mnafk kadnlar da birbirinin parasdrlar.
Onlar ktl emreder, iyilikten vazgeirmeye urarlar.
Ellerini yumarlar.
Onlar Allah' unuttular. Allah da onlar unuttu!
phe yok ki, mnafklar fsklarn ta kendisidirler!
Allah, erkek mnafklara da, kadn mnafklara da, btn kfirlere de, kendileri iinde temelli kalmak
zere, Cehennem ateini va'd etti. Bu, onlara yeter!
Allah onlar rahmetinden kovdu! Onlara bitmez tkenmez bir azab vardr."[302]
Ubeyd b. Zeyd oullarndan:
17- Hizam b. Halid.
Drar mescidi evinde yaplm olan kiidir.
Nebit oullarndan:
18- Mirba' b. Kayz,
Bu adam, Peygamberimiz (a.s.) Uhud'a giderken nne kp, bahesinden geirmek istememi:
"Ey Muhammed! Eer sen gerekten peygambersen, bahemin iinden gemeni sana helal etmem!"
diye konumu ve eline bir avu toprak alp:
"Vallahi, ben bu topran senden bakasna demeyeceini bilsem, onu sana atardm!" demi;
Mslmanlar onu ldrmeye kalktklar zaman, Peygamberimiz (a.s.):
"Braknz onu! O krdr! Onun kalbi de krdr! Gr de krdr!" buyurmutur.
Abdulehellerin kardei Sa'd b. Zeyd, yay ile vurup onun ban yarmt.
19- Mirba' b. Kayz'nin kardei Evs b. Kayz.
Hendek sava gnnde, Peygamberimiz (a.s.)a:
"Y Raslallah ! Evlerimiz ak bir haldedir. Bize izin ver de onlara dnelim!" demitir. Yce Allah,
bu hususta indirdii yette[303] yle buyurmutur:
"... Onlardan bir ksm da, 'Gerekten, evlerimiz aktr!1 diyerek Peygamberden izin istiyordu.
Halbuki, onlarn evleri ak deildi. Onlar kamaktan baka birey arzu etmiyor!ard ."[304]
Zafer oullarndan:
20- Htb meyye b. Rfi',
ri yapl ihtiyar bir kimse olup, kendisinin Yezid b. Htib isminde Mslman ve hayrl bir olu vard
ki, Uhud sava gnnde yaralanm ve Zafer oullarnn evine gtrlmt.
Kendisi lmek zere iken, oradaki Mslman erkek ve kadnlar onun yanna toplanmlard. Kendisini
Cennetle mjdeledikleri zaman, babas Htb, mnafkln aa vurarak: "Evet! Vallahi, yzerlik
otundan bir Cennet! Vallahi bu zavally aldattnz!" demitir.
21- Beyr b. Ubeynk.
Kendisi iki zrh hrsz Ebu Tu'ma olup, Yce Allah onun hakknda indirdii yette[305] yle
buyurmutur:
"Nefislerine hainlik etmi kimselerden yana mcadele etme!
nk, Allah hainlikte ileri gitmi gnahkarlar sevmez."[306] Zafer oullarnn mttefiklerinden:
22- Kuzman.
Peygamberimiz (a.s.), bunun hakknda:
"O muhakkak Cehennem ehlindendir!" buyurmutu.
Uhud sava gn, iddetli bir sava oldu.
Mriklerden birtakm kimseler ldrld.
Kuzman'da da yaralar ald.
Kendisini Zafer oullarnn evine gtrdler.
Mslmanlardan baz kimseler, ona:
"Ey Kuzman! Mjdeler olsun, bugn ibtilya uradn. Sana, Allah yolunda, grdn ey isabet
etmitir!" dediler.
Kuzman:
"Ben ne diye mjdeleneyim? Vallahi, ben ancak kavmimden utandmdan dolay gayrete gelip
savatm!" dedi.
Kuzman, yaralarnn arsna dayanamad zaman, ok antasndan bir ok alp elinin damarlarn kesti
ve intihar etti.[307]
Hazrec Kabilesinden olan mnafklar:
23- Rafi' b. Vedia,
24- Zeyd b. Amr,
Amr b. Kays,
Kays b. Amr b. Sehl.
Cem oullarndan:
27- Cedd b. Kays.
Cedd b. Kays; Peygamberimiz (a.s.)a:
"Y Muhammedi Bana izin ver, beni fitneye dnme!" diyen kimsedir.
Yce Allah, onun hakknda indirdii yetlerde[308] yle buyurdu:
"Onlardan kimi de 'Bana izin ver! Beni fitneye drme!1 diyecektir.
Haberin olsun ki; onlar zaten fitne ukuruna dmlerdir.
Cehennem ise, o kfirleri her halde ve her halde epeevre kuatcdr.
Sana bir iyilik gelirse, bu onlarn fenasna gider.
Sana bir musibet eriirse, 'Biz daha nceden ihtiyat tedbiri erim izi almzdr!' derler ve bbrlene
bbrlene dnp giderler.
De ki: Allah'n bizim iin yazdndan bakas asla bize erimez! O bizim Mevlmzdr.
Onun iin, m'minler yalnz Allah'a gvenip dayansnlar.
De ki: Siz bizde iki gzelliin birinden bakasn m beklersiniz? Halbuki, biz sizde Allah'n ya Kendi
katndan, ya da bizim elimizle bir azab getireceini bekliyoruz. Haydi, siz bizim akbetimizi bekleyedu-
run; biz de sizinle
beraber bekleyiciyiz.
De ki: Gerek gnl rzasyla, gerek istemeyerek harcayn, sizden hibir ey kat'iyyen kabul
olunmayacaktr. nk, siz fsklar gruhu oldunuz!
Onlarn nafakalarnn kabul edilmesine engel olan da, srf udur
nk, onlar Allah'a ve reslne kfrettiler.
Namaza da, ancak ene ene gelirler.
tihasz olmadka da, harcamazlar."[309]
Abdulehel oullarndan:
28- Dahhk b. Sabit.
Hassan b. Sabit, syledii bir iirde Dahhk b. Sabitin Yahudilii sevdiini ve Mslmanl
sevmediini aklamtr.[310]
Avf b. Hazrec oullarndan:
29- Abdullah b. beyy b. Sell.
Mnafklarn ba idi.
Yahudi bilginlerinin mnafklarndan Vedia, Malik b. Ebi Kavkal, Sveyd ve Dis, Abdullah b. beyy
b. Sell'n yannda toplanrlard.
Beni Mustalk gazasnda:
"Medine'ye dnersek, andolsun ki, en erefli ve en gl olan, en hakir ve en zayf olan, oradan
mutlaka karacaktr" diyen, o idi.[311]
Yce Allah, bu hususta indirdii yette yle buyurdu:
"Onlar, 'Eer Medine'ye dnersek, andolsun ki, en erefli ve gl olan, oradan en hakir ve zayf olan
muhakkak karacaktr1 diyorlard.
Halbuki, eref, g ve galibiyet Allah'ndr, Allah'n reslnndr ve m'minlerindir.
Fakat mnafklar (bunu) bilmezler."[312]
Peygamberimiz (a.s.) Beni Nadr Yahudilerini muhasara altna ald zaman, bunlar dessaslk
yapmlar;
"Siz yerinizde sabit durunuz! Vallahi, eer siz yurdunuzdan karlrsanz, biz de muhakkak sizinle
birlikte kar gideriz! Sizin aleyhinizde, hibir kimseye itaat etmeyiz! Eer sizinle arplrsa, muhakkak
ve muhakkak, biz size yardm ederiz!" demilerdi.[313]
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yetlerde yle buyurdu:
"Ehl-i kitabdan da kfreden kardelerine, 'Andolsun ki, eer siz yurtlarnzdan karlrsanz, biz de
muhakkak sizinle birlikte kar gideriz. Sizin aleyhinizde, hibir kimseye, hibirzaman itaat etmeyiz! Eer
sizinle arplrsa, muhakkak ve muhakkak, biz size yardm ederiz!' demekte olan o mnafklar grmedin
mi?
Halbuki, Allah ahitlik eder ki, onlar hakikaten ve kesin olarak yalancdrlar.
Andolsun ki, onlar yurtlarndan kanlacak olurlarsa, onlarla birlikte kmazlar, gitmezler.
Eer onlar muharebeye tutulurlarsa, onlara yardm da etmezler.
Faraza yardm etseler bile, andolsun ki, mutlaka arkalarn dnerler.
Sonra da, kendileri yardm gremezler.
Herhalde sizin onlarn yreklerinde yaayan korkunuz, Allah'tan korkularndan daha iddetlidir.
Bu da, onlarn ince anlamazlar gruhundan oluundandr.
Onlar mstahkem kasabalarda yahut duvarlar arkasnda bulunmakszn, sizinle toplu bir halde vuruam
azlar.
Kendi aralarndaki savalar ise etindir.
Sen onlar derli toplu sanrsn. Halbuki, kalbleri darmadanktr.
Bu da, onlarn akllarn kullanmaz bir kavim oluundandr.
Onlarn hali, kendilerinden az zaman ncekilerin hali gibidir ki, onlar yaptklarnn akbetini
tatmlard.
Onlar iin, hirette de, etin bir azab vardr.
Mnafklarn hali de, eytann hali gibidir:
nk, eytan insana Kfret!' derde, o kfredince; 'Ben lemlerin Rabbi olan Allahtan korkanm' der.
Nihayet, ikisinin de akbeti, hakikaten, temelli atein iinde kalmalar olmutur.
te, zalimlerin cezas budur!"[314]
Mnfkn sresi de, ite, bata Abdullah b. beyy b. Sell olmak zere, bu mnafklar hakknda nazil
olmu[315] ve bu snede yle buy uru I m ustur:
"Mnafklar, sana geldikleri zaman, 'ehadet ederiz ki; sen, muhakkak ve mutlak, Reslullah'sn'
dediler.
Allah da bilir ki; sen elbette ve elbette O'nun reslsn.
Fakat, Allah o mnafklarn hi phesiz yalanclar olduunu da biliyor.
Onlar yeminlerini bir kalkan edindiler de, Allah'n yolundan saptlar.
Gerekten, onlarn yapmakta olduklan eyler ne ktdr!
Onlar (zahiren) iman ettiler. Fakat, sonra da kfir oldular.
Bu yzden, kalblerinin zerine (kfr) mhr() basld.
Bunun iin, onlar (imann hakikatini) anlayamazlar.
Onlar grdn zaman, gvdeleri (kalplan, kyafetleri belki) houna gider.
Syleseler, szlerini dinlersin.
Halbuki, onlar (elbise) giydirilmi kocaman odunlar gibidir!
Her grlty kendi aleyhlerinde sanrlar.
Asl dman onlardr. Allah gebertsin onlan!
Nasl olup da (haktan) dndrlyorlar?
Onlara, 'Geliniz! Allah'n Resl sizin iin istifar ediversin' denildii zaman, balarn evirdiler!
Grdn ki, onlar, kibirlerine yediremeyerek, hl yz dndryorlar!
Sen, onlar iin ha istifar etmisin ha etmemisin, haklarnda birdir Allah onlan kat'iyyen yariga-maz!
phe yok ki, Allah, fsklar gruhunu doru yola iletmez.
Oniaryie kimselerdir ki: 'Reslullahm yanndaki kimseleri beslemeyiniz-t ki dalp gitsinler!'
diyorlard.
Halbuki, gklerin ve yerin btn hazineleri Allah'ndr!
Fakat o mnafklar ince anlamazlar.
Onlar, 'Eer Medine'ye dnersek, andolsun ki, en erefli ve gl olan, en hakir ve en zayf olan
oradan muhakkak karacaktr1 diyorlard.
Halbuki, eref, kuvvet ve galibiyet Allah'ndr, Reslullahndr ve m'minlerindir.
Fakat o mnafklar bunu bilmezler."[316]
Mslmanlarn Yahudilerle Dost Olmaktan Men Edilmeleri
Mslmanlardan bazlar, vaktiyle antlama yaptklar Yahudilerle dost idiler.
Yce Allah, indirdii, onlar Yahudilerle dostluktan men ettii yetierde[317] yle buyurdu:
"Ey iman edenler! Sizden olmayanlar dost edinmeyiniz!
nk, onlar size er ve fesad yapmakta hi kusur etmezler.
Sizin skntya girmenizi arzu ederler.
Onlarn kinleri, kzgnlklar azlarndan tamaktadr.
Gslerinde gizledikleri dmanlksa, daha byktr.
Siz o kimselersiniz ki, onlar seversiniz; halbuki onlar sizi sevmezler!
Siz kitablarn hepsine inanrsnz; onlar ise, sizinle bulutuklar zaman 'nandk' derler, aralarnda
babaa kaldklar zaman da size olan kinlerinden dolay parmaklarnn ularn srrlar!
De ki: Kininizle geberin!
Hi phesiz, Allah gslerin gizlediklerini hakkyla bilir.
Size bir iyilik dokunsa, bu onlar tasaya drr.
Banza bir musibet gelse, onunla ferahlanrlar.
Eer siz glklere gs gerer, korunursanz, onlarn hileleri size hibir zarar vermez.
nk, Allah onlar kendi amelleriyle kuatcdr."[318]
M'min olmadklar halde Mslman grnen Yahudi bilginlerinden Rifaa b. Zeyd ile Sveyd, baz
Mslmanlarla dost olmulard. Yce Allah, bu hususta indirdii yetierde[319] yle buyurdu:
"Ey iman edenler! Kendilerine sizden nce kitab verilmi olanlarla kfirlerden, dininizi bir elence ve
bir oyun yerine tutanlar, sakn dost edinmeyin! Eer m'minlerseniz, Allah'tan korkun!
Onlar birbirinizi namaza ezanla davet ettiiniz zaman, onu bir elence ve bir oyun yerine tutarlar.
Onlarn byle yapmalar, kendilerinin hakikaten akllarn kullanmaz bir kavim olmalarndandr.
De ki: 'Ey ehl-i kitab! Sizin bizden holanmaynzn sebebi, bizim Allah'a inandmzdan ve bize
indirilenle daha nce indirilmi olanlara iman ettiimizden, sizin ise birounuzun fsk kimseler
olduunuzdan baka bir ey deildir.1
De ki: 'Size bundan daha ktsn haber vereyim mi?
Allah'n lanet ve gazab ettii, aralarndan maymunlar ve domuzlar kard kimseler ile eytana
tapanlardr ki, ite Allah katnda bunlarn yeri daha kt ve doru yoldan daha sapktr. Onlar size
geldikleri zaman man ettik!' derler. Halbuki onlar muhakkak kfr ile girmiler, yine muhakkak kfr ile
kmlardr. Allah onlarn neler gizlemekte olduunu ok iyi bilendir."[320]
Gerekli Bir Aklama
Yce Allah, Kur'n- Kerminde Yahudileri de, Hristiyanlar! da kendimize dost edinmememizi
emretmekte, onlarn ancak birbirlerine dost olacaklarn haber vermektedir.[321]
Yine Kur'rv Kerm'de aklandna gre; Yahudiler Hristiyanlarn dinen uymaya deer hibir eye
sahip olmadklarn sylerler. Hristiyanlar da, onlar hakknda ayn szleri syleyerek, birbirlerinin
dinlerini red ve inkr ederler.[322]
Hatta, Yahudiler Hristiyanlarn tanrlatrp taptklar sa (a.s.)[323] ldrdklerini ve astklarn da
iddia ederler.[324] Ona ve annesine en ar kfr ve iftirada bulunurlar.[325]
Btn bunlara ramen, Hristiyanlarn Yahudilerle dost olup gerek sa (a.s.)ave gerek onun afif ve
nezih annesine en derin saygy gsteren Mslmanlara dman kesilmelerindeki mantkszla amamak
elde deildir.
Kur'n- Kerm'in bin drtyz yl sonra yaanan bu i'cazkr ihbarndan Mslmanlarn hl ibret
alamam olmalar karsndaki hayretimiz de, bundan aa deildir.[326]
Kblenin Kbe'ye evrilii
Kble; aslnda, herhangi bir tarafa ynelme haline denirken, namaz klnaca srada ynelinen yere
isim olmutur.[327]
slm'da ilk kble, brahim (a.s.)n Kblesi olan Kabe idi.[328]
Kabe, brahim (a.s.)n kblesi olduu gibi, Araplarn babas, atas olan smail (a.s.)n da kblesi idi.
[329]
Kabe; insanlarve herkes iin mbarek bir hidayet mahalli olmak zere, yeryznde kurulmu olan ilk
mbeddi.[330] nsanlarn ilk kblesi idi.[331] Kabe; ilk nce, dem (a.s.) tarafndan yaplmt.[332]
Sonra da, bu mabedin yeri brahim (a.s.)a Yce Allah tarafndan gsterilmi;[333] o da olu smail
(a.s.)la birlikte onun temellerini ykseltmilerdi.[334]
Kabe'nin; tavaf edenler, ibadet etmek zere gelip orada kalanlar, rk ve scud edenler iin temiz
tutulmas da, kendilerine Allah tarafndan em rol unm ustu.[335]
Musa (a.s.) da, Kudste Sahra yannda namaz klaca zaman, Sahra'y nnde bulundurarak Kabe'ye
ynelirdi.
Salih Peygamber mescidi ile Zlkameyn mescidinin mihrablarnn da Kabe'ye doru olduu rivayet
edilir.[336]
E bu Zer-i Gfr:
"Y Raslallan ! Yeryznde ilk kurulan mescid hangisidir?" diye sormutu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Mescid-i Haram'dr!" buyurdu.
E bu Zer-i Gfr:
"Ondan sonra, hangisidir?" diye sordu.
Peygamberimiz (a.s.):
"Ondan sonra, Mescid-i Aks'dr!" buyurdu.[337]
Mekke'de bulunduu srada, Peygamberimiz (a.s.)a nceleri Kabe'ye; Medine'ye gelince de, Beyt'l-
Makdis'e (Kuds'e) doru namaz klmas emir buyuru m ustur.[338]
Bu, hikmet ve maslahat icab idi:[339] Ehl-i kitab, Yahudileri slmiyete sndrmak iindi.[340]
Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinden nce, Mslmanlar namazlarn Beyt'l-Makdis'e doru
ynelerek klarlard .[341]
Peygamberimiz (a.s.), Mekke'de bulunduu srada, namaz klarken Beyt'l-Makdis'e doru ynelir,
Kabe de kendisinin nnde bulunurdu.[342]
Medine'ye hicret edince, kbleyi bylece birletirmek mmkn olmad .[343]
Namazlarn Kabe tarafna ynelerek klmay ise, zlerdi.[344]
Nitekim, Cebrail (a.s.)a, bir gn:
"Ey Cebrail! Yce Allah'n yzm Yahudilerin kblesinden Kabe'ye evirmesini arzu ediyorum!"
demi, Cebrail (a.s.) da:
"Sen Rabbine niyaz et, bunu O'ndan iste!" demiti.
Bunun zerine, Peygamberimiz (a.s.), Beyt'l-Makdis'e doru namaz klaca zaman, ban sk sk
semaya evirir dururdu.[345]
Kblenin Beyt'l-Makdis'ten Kabe'ye doru evirilii, Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinin
onsekizinci aynn balarnda, aban aynda,[346] aban aynn yarland srada idi.[347]
Bunun, onyedinci ayn balarnda, Recep aynn ortalarnda olduu da rivayet edilir.[348]
Peygamberimiz (a.s.)la ashabnn Beyt'l-Makdis'e doru namaz klmalar, Yahudilerin holarna
gider, sevinirlerdi.
Kabe'ye yneldikleri zaman, bu kbleyi inkr ettiler:[349]
"Vallahi, Muhammed ve ashab, biz kendilerine gsterinceye kadar, kblelerinin de neresi olduunu
bilmiyorlard!" diyerek yaygaraya baladlar;[350] ve hatta, Peygamberimiz (a.s.) dininden saptrmak
maksadyla, Yahudilerin bilginlerinden Rifaa b. Kays, Kardem b. Amr, Ka'b b. Eref, Rfi' b. Ebi Rfi',
Haccac b. Amr, Rebi' b. Rebi' b. Ebi Hukayk, Kinane b. Rebi' b. Ebi Hukayk gelerek:
"Ey Muhammed! zerinde bulunduun kbleden seni eviren nedir?
Halbuki, sen brahim'in milleti, dini zere bulunduunu sylyordun!?
Sen yine o kblene dn de, biz sana tbi olalm ve seni dorul ayali m!" dediler.
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yetlerde[351] yle buyurdu:
"nsanlardan, birtakm beyinsizler, 'Onlar zerinde durduklan kblelerinden eviren nedir?'
diyeceklerdir.
Onlara de ki: 'Dou da Allah'ndr, bat da! O, kimi dilerse, onu doru yola iletir.'
Biz sizi doru bir yola karp orta yolda yryen bir mmet kldk ki, siz btn insanlara ahitler
olasnz, Peygamber de sizin zerinize ahit olsun!
Senin halen zerinde bulunduun Kabe'yi tekrar kble yapmz da, Peygambere uyanlan, iki kesi
zerinde geri dneceklerden ayrd etmemiz iindir.
Elbette ki bu, Allah'n hidayet ettii, doru yola erdirdii kimselerden bakasna muhakkak ar
gelecektir.
phesiz ki, Allah sizin imannz zayi edecek deildir.
nk, Allah insanlar ok esirgeyendir ve onlara rahmetini saandr.
Biz senin yzn ok kere ge evirip durduunu gryoruz.
Seni artk honut olacan bir kbleye evireceiz!
Sen namazda yzn Mescid-i Haram tarafna evir!
Sizler de (ey m'minler!) nerede bulunursanz, namazda yzlerinizi o tarafa eviriniz!
phe yok ki, kendilerine kitab verilenler, bunun Rablerinden gelen bir hak olduunu ok iyi bilirler.
Allah onlarn yaptklarndan, yapacaklarndan gafil deildir.
Andolsun ki; sen kendilerine kitab verilenlere her yeti getirsen de, onlar senin kblene uymazlar.
Sen de, onlarn kblesine uyacak deilsin!
Zaten, onlar birbirlerinin kblesine de uymazlar.
Andolsun ki, sana gelen bunca ilimden sonra faraza onlarn heva ve heveslerine uyacak olursan, o
takdirde sen de muhakkak kendilerine yazk etmilerden olursun!
Kendilerine kitab verdiklerimiz, onu kendi oullarn tandklar gibi tanrlar. Byle iken, ilerinden
bir ksm hakikati bile bile gizlerler.
O hak, Rabbindendir; o halde, sakn pheye denlerden olma!"[352]
Namaz inde Beyt'l-Makdis'ten Kbe Tarafna Dnl
Rivayete gre; Peygamberimiz (a.s.), Ben Selime semtinde oturan Bir b. Ber1 b. Ma'rur'un annesini
ziyarete gitmiti.
Kendisine yemek yapld. Yenildi.
le vakti girince, oradaki mescidde ashabyla birlikte iki rekat kldktan sonra, namaz iinde, Kabe
tarafna dnmesi emrolundu, dnd ve arkasndaki cemaat da dndler; ki bu, Hicretin onyedinci aynn
balarna doru, bir Pazartesi gnne rastlamt.
Bunun iin Ben Selime mescidine "ki Kbleli Mescid" ad verildi.[353] Bu namaz Peygamberimiz
(a.s.)la birlikte klanlardan bir zt, mescidden kp baka bir mescide uramt ki, onlar rk-da idiler.
Onlara "Ben Allah iin ehadet ederim ki; namazm Reslullah (a.s.)la birlikte Mekke'ye doru
ynelerek kldm" deyince, onlar da namazlarn bozmadan olduklar yerde Beytullah'a doru
ynelmilerdir.[354]
Ben Selimelerden bir zt da, sabah namaznn bir rekatn klm, rka varm bir cemaata
rastlaynca, onlara:
"Haberiniz olsun ki; kble Kabe'ye evrildi!" diyerek seslenmi, onlar da olduklar yerde Kabe
tarafna evrilmilerdi.[355]
Kba mescidine de, sabah namaznda birzt gelip, Kabe'ye dnmesi iin Reslullah (a.s.)a vahiy
geldiini haber vermi ve "Siz de o tarafa dnnz!" deyince, am'a doru ynelmi bulunan cemaat,
olduklar yerde ynlerini Kabe'ye evirmilerdir.[356]
Ensar kadnlarndan Nevle (Nveyle) binti Elem de der ki:
"Biz Ben Harise mescidinde Beyt'l-Makdis'e doru ynelerek le veya ikindi namazn klarken,
ikinci secdede bize birzt gelip Reslullah (a.s.)n kbleyi Beyt'l-Haram'a evirdiini haber verince,
erkekler kadnlarn yerine, kadnlar da erkeklerin yerine geti ve Beyt'l-Haram'a ynelmi olarak
namazmz kldk!"[357]
M'minlerin Kble Hususunda Duyduklar Endielerin Giderilii
Kble deitirilmeden nce, Beyt'l-Makdis'e doru namaz klarak vefat etmi veya herhangi bir
suretle ldrlm olan Mslmanlar vard.
Bunun iin:
"Y Raslallah! Bundan nce len kardelerimiz nasl olacak?
Onlar Beyt'l-Makdis'e doru namaz klp dururlarken lmlerdi?" dediler.
Yce Allah, onlarn yaptklar ibadetlerin de boa gitmediini Bakara sresinin 143. yetiyle haber
vererek, duyulan endieleri giderdi.[358]
Ebu'd-Derda Uveymir (mir)'in Mslman Oluu
Ebu'd-Derda Uveymir (veya Amir) b. Salebe, Bedir seferi srasnda Mslman oldu.[359]
Ensardan Mslman olanlarn sonuncusu idi, evvelce puta tapard.[360]
Ebu'd-Derda'nn ev halk, kendisinden nce Mslman olmulard.[361]
Ebu'd-Derda, Abdullah b. Revha ile, bir anneden doma karde idi.[362]
Ya da, Abdullah b. Revha, Ebu'd-Derda'nn teden beri kardelii idi.[363]
Abdullah b. Revha ile Muhammed b. Mesleme, Ebu'd-Derda'nn bulunmad bir srada, evine
girerek putunu krdlar.
Ebu'd-Derda, eve dnp putunun krldn grnce, hem putun krklarn toplamaya, hem de:
"Yazklar olsun sana! Sen ne diye mtecavizlere engel olmadn? Ne diye zerinden defetmedin?"
demeye balamt.
Ebu'd-Derda'nn zevcesi mm'd-Derda (Hayret) Hatun:
"Eer o bir kimseye yarar verebilse veya gelecek bir zarar nleyebilse idi, kendisine gelen zarar
nler, kendisine yarar verirdi!" deyince, Ebu'd-Derda uyand[364] ve kendi kendine:
"Eer bunda bir hayr olsayd, kendisini korurdu" diye sylendi[365] ve mm'd-Derda'ya:
"Gusletmek iin bana su hazrla!" dedi.
Ykanp elbisesini giydikten sonra, Peygamberimiz (a.s.)n yanna varp Mslman olmak zere, yola
kt. Ebu'd-Derda gelirken, Abdullah b. Revha Peygamber (a.s.)n yannda bulunuyordu ve:
"Y Raslallah! Bu, Ebu'd-Derda'dr! Ben onun ancak bizi aradn sanyorum!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"O, Mslman olmakiin geliyor! nk, Rabbim Allah, Ebu'd-Derda'nn Mslman olacan bana
va'd etti" buyurdu.[366]
Ramazan Orucunun Farz Kln
Orucun Lgat Ve eriat Dilinde Mns
Trkesi oru demek olan Arapa savm'n lgatta mns, tutmaktr.
Orucun eriat dilinde mns; sabahleyin tanyerinin aarmaya balamasndan gne batncaya kadar
olan mddet iinde, yemekten, imekten, cinsel ilikilerden-ibadet niyetiyle-geri durmak, nefsi al
koymaktr.[367]
Ramazan Orucunun Ne Zaman Ve Nasl Farz Klnd
Ramazan orucu Peygamberimiz (a.s.)n Medine'ye hicretinin onsekizinci aynn balarnda, kblenin
Kabe tarafna evriliinden sonra, aban aynda farz klnmtr.[368]
Ramazan aynda oru tutulmas, Kur'n- Kerm'de emredilmi ve bu husustaki yetlerde yle buy uru
I m ustur:
"Ey iman edenler! Sizden ncekilere farz klnd gibi, size de-takvaya eresiniz, nefsinize hakim
olasnz diye-oru farz klnd.
O, sayl gnlerdir.
inizden her kim o gnlerde hasta olur, yahut seferde bulunursa, tutamad gnler saysnca, baka
gnlerde kaza eder, der.
Oru tutmaya g yeti re m eyen I erin de, biryoksul doyumu fidye vermeleri gerekir.
Kim hayrna fidyesini arttnrsa, bu, onun iin daha hayrldr.
Ramazan ay yle bir aydr ki, insanlara doru yolu gsteren ak yetleri kendisinde toplayan, hak ile
btl ayrd eden Kur'n onda indirildi.
mdi, sizden her kim o aya eriirse, onu orulu geirsin.
Kim de hasta olur, yahut bir sefer zerinde bulunursa, tutamad gnler saysnca, baka gnlerde kaza
etsin.
Allah size kolaylk diler, glk dilemez.
Bu da o sayy ikmal ve size olan hidayetine kar Allah' tekbir etmeniz iindir; gerek ki kre-
desiniz!
Oru gecesi kadnlarnza yaklamak size helal klnd.
Onlar sizin iin libastr. Siz de onlar iin libassnz.
Allah nefislerinize kar zaafnz bildii iin, kabul etti, sizi balad.
Artk onlara yaklanz da, Allah'n sizin iin yazdn isteyiniz!
Fecrin siyah ipliinden beyaz ipliini seinceye kadar, yiyiniz, iiniz. Sonra, ertesi geceye kadar,
orucu tam tutunuz!
Mescidlerde itikatta bulunduunuz zaman, kadnlarnza geceleri de yaklamaynz!
Bu hkmler, Allah'n koyduu snrlardr. Sakn, onlara yaklamaynz! te, Allah yeti erin i-
korunsunlar diye-insanlara byle aklar."[369]
Ramazan Orucunun slm Dininin Be Temelinden Biri Oluu
Ramazan orucu, slm dininin be temelinden birisidir.
Abdullah b. mer, Peygamberimiz (a.s.)n bu hususta yle buyurduunu bildirir:
"slm, be ey zerine kuruldu:
Allah'tan baka hibir ilah olmadna ve Muhammed'in Reslullah olduuna ehadet etmek,
Namaz klmak,
Zekt vermek,
Ramazan orucunu tutmak,
Hacc etmek."[370]
Ramazan Orucuna Ait Baz Hkmler
1- Ramazan orucu, kamer aya gre tutulur.
Bu da, bazan 30, bazan da 29 gn eker.
2- Her yl, Ramazan hilali grlnce tutulmaya balanp, evval hilalinin grlmesiyle sona erer.
3- Hava bulutlu veya kapal olur da hilali grmek mmkn olmazsa, orularn says 30'a doldurulur.
[371]
4- Oru, gne batar batmaz, alr.[372] Tanyeri aarmaya balamadan biraz evvele kadar da,[373]
sahur yemeine devam edilebilir.[374]
Sahur vaktinin bitmesiyle sabah namaz vaktinin girmesi arasndaki mddet 50 yet okuyacak kadar bir
zaman[375] olup, bu da ortalama olarak 18-20 dakika tutar.
5- Kadnlar, hayz ve nifas hallerinde namaz klamaz ve oru tutamazlar. Ancak, orucu sonradan kaza
eder, derler.[376]
6- Sefer halinde, orulu orusuzu, orusuz da oruluyu knamaz.[377]
7- Hatrlanr hatrlanmaz geri durulup oruca devam edilmek artyla, unutarak birey yemek ve
imekle oru bozulmu olmaz.[378]
8- Orulu iken, hibir mazeret ve zaruret olmakszn bile bile oru bozmak, gnne gn oru tutmakla
birlikte, ayrca keffaret ve ceza olarak da bir kle azad etmeyi; buna gc yetmezse, ara verme
den iki ay oru tutmay; buna da gc yetmezse, 60 yoksulu akaml sabahl doyurmay gerektirir.[379]
Oru alrken, "Ey Allah'm! Senin nzan iin oru tuttum. Senin verdiin rzkla da orucumu
atm!" denilerek iftar duas yaplr.[380]
Teravih Namaz
Ramazan gecelerinde Teravih namaz klnmas Peygamberimiz (a.s.)n snnetidir.
Peygamberimiz (a.s.) bunu birhadis-i eriflerinde:
"Yce Allah, Ramazan aynda orucu farz kld.
Ben de, teravih namazn Mslmanlara snnet kldm!" buyurarak aklamlardr.[381]
Hz. ie der ki:
"Reslullah (a.s.) Mescidde geceleyin teravih namaz kld. Mslmanlar da, kendisine uyarak teravih
namaz kldlar.
Erteki gn sabah olunca, Mslmanlar bunu birbirlerine anlattlar.
kinci gece, Mslmanlar Mescidde nceki gecekinden ziyade toplandlar.
Reslullah (a.s.), Mescide kp onlara teravih namaz kldrd.
Sabah olunca, cemaat bunu da anlattlar.
nc gece, cemaat daha da oald.
Reslullah (a.s.) kp onlara teravih namaz kldrd.
Drdnc gece Mescid cemaat alamayacak bir hale gelince, Mescid cemaatla dolup tanca,
Reslullah (a.s.) teravih namazn kldrmak iin cemaatn yanna kmad.
Cemaattan bazlar namaz iin toplandklarn Reslullah (a.s.)a hatrlatmak istedilerse de, Reslullah
(a.s.), sabah namazna kadar onlarn yanlarna kmad.
Sabah namazn kldrdktan sonra, cemaata yneldi. ehadet getirdi ve:
'Biliniz ki; sizin, cemaatla teravih namaz klmak hususunda yaptnz grdm.
Beni sizin yannza kmaktan alkoyan, ancak, bu namazn size farz klnaca, sizin de onun edasnda
acze deceiniz, gnaha gireceiniz hakkndaki korkumdur1 buyurdu."[382]
Zeyd b. Sabit'in anlattna gre de:
Cemaat Peygamberimiz (a.s.)n teravihi kldrmak iin Mescide kmadn grnce, uyuyakaldn
sanarak, uyansn da yanlarna ksn diye, bazlar ksrr gibi yapmaya baladlar.
Peygamberimiz (a.s.) cemaatn yanna knca:
"Ey insanlar! Teravih namazn Mescidde cemaatla klmak hususunda gsterdiiniz arzu ve itiyakn
sonu gelmeyeceini grdm de, bunun size farz klnacandan, farz klnnca da onu klamayacanz-dan
korktum.
Ey insanlar! Siz onu evlerinizde klnz!
nk, kiinin farz namazlardan baka namazlar evlerinde klmalar efdaldir" buyurdu.[383]
mam Zhr de, Peygamberimiz (a.s.)n vefatna kadar teravih namaznn byle evlerde klndn ve
Hz. Ebu Bekir'in halifelii devrinde de, Hz. mer'in halifelii devrinin balarna kadarda, bu ekilde
hareket edildiini bildirdikten sonra; Urve b. Zbeyr'den Abdurrahman b. Abdulkari'nin yle dediini
rivayet eder:
"Bir Ramazan gecesi, mer b. Hattab (r.a.) ile Mescide gitmitik.
Mescidde halk mnferid ve dank bir halde teravih namaz klyordu.
Kimi kendi bana yalnzca namaz klyordu, kimi namaz klyor, bir ksm halk da onun namazna
uyuyordu.
mer b. Hattab:
'Bunlar bir kari' imam arkasnda toplasam, daha iyi olur sanrm1 dedi ve bunun zerinde durdu.
Hakikaten, ertesi gn de, beyy b. Ka'b' teravih imam tayin edip cemaati onun arkasnda toplad.
Teravih namaz cemaatla klnmaya baland.
Baka bir gece, yine, onunla birlikte Mescide gitmitim.
Halk, imamlar beyy b. Ka'b'la birlikte teravih namaz klyorlard.
mer b. Hattab:
'u namazn cemaatla klnmas ne gzel bir det oldu.
Fakat, namazlarn gecenin sonunda klmak zere erteleyip u anda uyumakta olanlar, imdi namaz
klanlardan daha ziyade fazileti haizdirler' dedi."[384]
beyy b. Ka'b'n teravih namazn halka 20 rekat olarak kldrd,
Hz. mer'in, Hz. Ali'nin de, halka teravih namazn 20 rekat olarak kldrmalarn grevlilere
emrettikleri,
Abdullah b. mer'in de kendilerine bn Ebi Mleyke'nin teravih namazn 20 rekat olarak kldrdn
bildirdii,
Hz. mer'in, Ramazan'da teravih imamlarn arp sr'atli okuyanlara her rekatta 30,
Orta derecede sr'atli okuyanlara her rekatta 25,
Ar okuyanlara da her rekatta 20 yet okumalarn emrettii de rivayet edilir.[385]
Hz. mer'in teravih namazn byle cemaatla kldrmay ihdas ve Medine'de biri erkeklere, dieri
kadnlara teravih kldrmak zere kari^Kur'n okuyucu hafz tayin edii ve bu hususta slm beldelerine de
yazl emirler verii, Hicretin 14. yl Ramazan aynda idi.[386]
Peygamberimiz (a.s.)n Ashab Alatan Konumas
Birtakm kimseler istihza iin, bazlar da len babalar hakknda, "Babam kim?" yahut, yitirdikleri
develeri hakknda, "Devem nerede?" diyerek sorular sormaya baladlar.[387]
Peygamberimiz (a.s.), bu hususta ashabdan da baz eyler iitmi bulunuyordu.[388]
Peygamberimiz (a.s.), holanmad byle eyleri halkn gelip sormaya baladklarn grnce, kzd.
[389]
Gne batya doru eildii zaman, evinden Mescide geti.
le namazn kldrdktan sonra, ayakta dikilerek Kyameti ve Kyametten nce de byk iler
olacan anlatt.[390]
Enes b. Malik der ki:
"O gne kadar bir benzerini daha iitmediim bir hutbe irad buyurdu:[391]
'Kim bana birey sormak istiyorsa, hemen sorsun!
Vallahi, bana soracanz eyi, u makammda durduum mddete, size haber vereceim!' buyurdu.
[392]
Cemaat, Reslullah (a.s.)dan bunu iitir iitmez, sustular; birfelketle karlamaktan korktular.
Saa sola dnp baktm: Herkes, elbisesini bana ekmi, alyordu.
Reslullahn ashabna, o gnknden daha etin bir gn gelmemiti.[393]
Reslullah (a.s.):
'Haydi, soracanz sorsanza bana?' buyruunu tekrarlayp durduu srada,[394] bir adam ayaa
kalkt:
'Y Raslallah! Benim gireceim yer neresi?1 diye sordu.
Reslullah (a.s.):
'Atetir (Cehennemdir)!' buyurdu.[395]
Sonra, Abdullah b. Huzfe ayaa kalkt:
'Y Raslallah! Benim babam kimdir?' diye sordu.
Reslullah (a.s.):
'Senin baban Huzfe'dir!' buyurdu.[396]
Abdullah b. Huzfe kiminle ekiecek olsa, hemen kendisini bakasna nisbet ile tahkir ederlerdi.
[397]
Baka bir adam da, kalkp:
'Y Raslallah! Benim babam kimdir?' diye sordu.
Reslullah (a.s.):
'Senin baban, eybe'nin azadls Slim'dir!' buyurdu.
Hz. mer, Reslullah (a.s.)n yzne baknca,[398] onun kzdn anlad,[399] iki dizinin zerine
kerek:[400]
'Y Raslallah! Biz Yce Allah'a tevbe ediyoruz![401]
Biz Allah' Rab, slm' din, Muhammed (a.s.) resl olarak kabul ettik!' dedi.
Bunun zerine, Reslullah (a.s.) sustu, sakinleti. Sonra da:
'Muhammed'in varl Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; bana, demin u duvarn yznde
Cennet ile Cehennem gsterildi!
Ben hayr ve ende bugnk gibisini grmedim ![402]
Siz benim bildiimi bilmi olsaydnz, muhakkak ki, ok az gler, ok alardnz!' buyurdu."[403]
Rivayete gre; Yce Allah, bunun zerine indirdii yette[404] yle buyurdu:
"Ey iman edenler! Siz yle eylerden sormaynz ki, onlar size aklanrsa arnza gidecektir.
Halbuki, Kur'n indirilmekte iken, sorarsanz, onlar size aklanr. Allah onlardan sizi affetmi,
mkellef tutmamtr.
Allah okyarlgaycdr, cezalandrmakta da aceleci deildir."[405]
Sa'd b. Muaz'n Kbe'de Ebu Cehil ile Tartmas
Abdullah b. Mes'ud der ki:
"Sa'd b. Muaz ile meyye b. Halef, eskiden beri tank ve dost idiler. Sa'd b. Muaz, Mekke'ye
gidince, onun evine inerdi. O da, am'a gidince, Medine'ye urar, Sa'd b. Muaz'n evine inerdi.
Reslullah (a.s.) Medine'ye geldikten sonra, Sa'd b. Muaz umre yapmak zere Mekke'ye gitmi,
meyye b. Halefin evine inmiti.
Sa'd b. Muaz, meyye b. Halefe:
'Benim iin tenha bir zaman kollasan da, Beytullah' tavaf etsem' dedi.
meyye de:
'Gnn ortaland, herkesin uykuya dald sray bekle' dedi.
Sa'd b. Muaz, o vakitte gelip tavafa balad.
O srada, Ebu Cehil kageldi. meyye b. Halefe:
'u yannda bulunan, Kabe'yi tavaf eden kim?' diye sordu.
meyye b. Halef:
'Sa'd'drol' dedi.
Sa'd b. Muaz da:
'Sa'd'm ben!1 dedi.
Ebu Cehil, Sa'd b. Muaz'a:
'Bak! Sen Kabe'yi emniyet iinde tavaf ediyorsun.
Halbuki, siz ortaya yeni bir din karm olan Muhammed'in ashabn barndnyor, onlara yardm
ediyorsunuz!?
Vallahi, Ebu Salvan'n yannda olmasaydn, sen buradan evine sa salim dnemezdin!' dedi.
Sa'd b. Muaz, bararak:
'Eer sen beni tavaftan men edersen, ben de vallahi sana daha arn yapar, senin Medine'deki am
ticaret yolunu keserim!' dedi.
meyye b. Halef, Sa'd b. Muaz' tutarak:
'Ey Sa'd! Sen bu vadi halknn by olan Ebu'l-Hakem'e kar barma!' deyince, Sa'd b. Muaz kzd
ve:
'Ey meyye! Sen de beni tutma, brak!
Vallahi, ben Allah'n Resl Muhammed (a.s.), seni ldreceini sylerken iittim!' dedi.
meyye b. Halef:
'Beni mi?' diye sordu.
Sa'd b. Muaz:
'Evet! Seni!' dedi.
meyye b. Halef:
'Mekke'de mi?' diye sordu.
Sa'd b. Muaz:
'Bilmiyorum' dedi.
Bunun zerine, meyye b. Halef
'Vallahi, Muhammed yalan sylemez' diyerek, byk bir korku ve heyecan iinde ailesinin yanna
dnd ve ona:
'Ey mm Salvan! Bizim Medineli kardelik Sa'd bana ne syledi, bilir misin?' dedi.
Kars:
'O sana ne syledi?' diye sordu.
meyye:
'Muhammed'i, beni ldreceini haberverirken iittiini syledi. Kendisine, 'Mekke'de mi?' diye
sordum. 'Bilmiyorum' cevabn verdi' dedi.
meyye b. Halefin kars:
'Vallahi Muhammed yalan sylemez!' deyince, meyye:
'Ben de vallahi Mekke'den dar kmam' dedi.
Bedir'e k gnnde, Ebu Cehil halka 'Develerinize bininiz!' dedii zaman, meyye b. Halef
Mekke'den kmak, ayrlmak istemedi.
Ebu Cehil geldi ve:
'Ey Ebu Safvan! Sen Mekke vadisinin erafndansn!
Halk senin geri kaldn grrse, onlar da seninle birlikte geri kalrlar.
Sen, bir-iki gn olsun, sefere katl!' diyerek kandrncaya kadar, meyye'nin yanndan ayrlmad.
En sonunda, meyye b. Halef Mekke'nin en iyi, en sratli devesini satn ald. Karsnn yanna gelip:
'Ey mm Salvan! Beni sefere abuk hazrla!' dedi.
Kars feryad ederek:
'Ey Ebu Safvan! Sana Medineli kardeliinin sylediini unuttun mu?!' dedi.
meyye b. Halef:
'Hayr, unutmadm. Onlarla birlikte bulunmay ben de istemiyorum. Ancak azck bir mddet
aralarnda bulunacam' dedi.
Bedir harbine katld. ok gemeden de, Yce Allah onu Reslullahn eliyle ldrd.[406]
Kurey mriklerinin kervanlarn korumak zere gelmekte olduklar haberi alnnca, Peygamberimiz
Aleyhisselam durumu ashabna duyurdu[95] ve Mslmanlar mriklerle arpmaya hazrlamak istedi:
[96]
"Yce Allah, iki taifeden birisini bana va'd etti: ya kervan, ya Kuney ordusu! Kurey ordusu
Mekke'den km, size doru geliyor! Ne dersiniz? Size kervan m, yoksa Kurey ordusu mu daha
iyidir?" diye sordu.
"Hayr! Bize dman karlamaktan ise, kervann zerine dmek daha iyidir!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselamn yznn rengi deiti ve:
"Kurey ordusu Mekke'den km, size doru geliyor!
Ne dersiniz? Size kervan m, yoksa Kuney ordusu mu daha iyidir?" diyerek, sorusunu tekrarlad ve:
"Kervan deniz sahiline doru geti, gitti!
u Ebu Cehil ise, zerinize geliyor!" buyurdu.
"Y Raslallah! Sen kervana bak! Dman brak!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam kzd, ayaa kalkt.[97]
Bunun zerine, nce Hz. Ebu Bekir, sonra da Hz. mer, kalkp gzel szler sylediler.[98]
Sonra, Mikdad b. Amr kalkt ve:
"Y Raslallah! Allah'n emrettii eyi yerine getir! Biz senin yanndayz!
Vallahi, biz sana, srail oullarnn Musa Aleyhisselama dedii gibi, 'Sen ve Rabbin gidip savan!
Biz muhakkak burada oturucuyuz!' demeyiz.
Fakat, 'Sen ve Rabbin gidip savan! Biz de sizinle birlikte savaclarz!' deriz.
Seni hak din ve Kitabla peygamber gnderen Allah'a yemin ederiz ki, sen bizi Birk'l-gmad'a kadar
yrtecek olsan, oraya varncaya kadar seninle birlikte gider, senin nnde savarz!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayra eresin!" diyerek onun iin hayr diledi.[99]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ensan da konuturmak isteyerek:
"Ey insanlar! Siz de bana grnz aklaynz!" buyurdu.[100]
nk, onlarn saylan oktu. Akabe'de Peygamberimiz Aleyhisselamla yaptklar bey'atta:
"Y Raslallah! Sen bizim diyarmza gelinceye kadar, biz senin himayenden uzaz.
Bize gelip kavutuun zaman, bizim himayemizdesin. ocuklarmz ve kadnlarmz koruyup
savunduumuz eylerden seni de korur ve savunuruz!" diye taahhtte bulunmulard.
Bunun iin, Peygamberimiz Aleyhisselam, Ensarn Medine dnda dmanla savamak
istemeyeceklerinden endie ediyordu.
nk, onlar Peygamberimiz Aleyhisselam ancak Medine iinde koruyacaklarna, savunacaklarna
sz vermi bulunuyorlard.[101]
Muaz b. Cebel:
"Y Raslallah! Sen galiba bizi konuturmak istiyorsun gibi?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet!" buyurdu.
Bunun zerine, Sa'd b. Muaz:
"Biz sana iman etmi, seni dorulam, bize getirdiklerinin hak ve gerekliine ehadet getirmi, bu
yolda dinlemek ve itaat etmek zere sana kesin szler de vermi bulunuyoruz!
Y Raslallah! Sen, istediini yap! Seni hak peygamber gnderen Allah'a yemin ederim ki, sen bize u
denizi gsterip dalsan, seninle birlikte biz de dalarz, iimizden hi kimse geri kalmaz!
Senin yarn bizi dmanmzla karlatrmandan da honutsuzluk gstermeyiz.
Savata sabr ve sebat gstermek, dmanla karlanca da sadakatten ayrlmamak, bizim iarmzdr.
Umulur ki, Allah, sana bizden, gzn aydn edecek eyler gsterecektir!
Yrt bizi Allah'n bereketine doru!" dedi.
Sa'd b. Muaz'n szleri Peygamberimiz Aleyhisselam sevindirdi, neelendirdi ve:
"Haydi, yrynz Allah'n bereketine doru!
Size mjdelerim ki; Allah, bana iki taifenin birini va'd buyurdu.
Vallahi, u anda, sanki o kavmin vurulup decekleri yerlere bakyor gibiyim!" buyurdu.[102]
Kurey Mrikleri Hakknda Sfyan- Damr'den Bilgi Aln
Peygamberimiz Aleyhisselam, Zefiran'dan ayrlp,
21- Esfir diye anlan sarp yokulara doru ilerledi. Oralardan da,
22- Debbe diye anlan bir beldeye indi.
23- Dalar gibi byk kum tepeleri olan Hannan' sada brakarak,
24- Bedir'in yaknna indi.
Peygamberimiz Aleyhisselamla Hz. Ebu Bekir, hayranlarna binerek, evrede rastladklar Sfyan-
Damr adndaki bir ihtiyarn yannda durdular.
Ona Kureyten, Muhammed ve ashabndan, oralarda kendisine gelen haberleri sordular.
htiyar
"Sizin kimlerden olduunuzu bana haber vermedike, sorduunuz eyleri size haber vermeyeceim"
dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen bize haber verdiin zaman, sana haber veririz!" buyurdu.
htiyar
"Buna kar bu olur mu?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Olur!" buyurdu.
Bunun zerine, ihtiyar:
"Bana haber geldi ki, Muhammed ve ashab u ve u gnde Medine'den ktlar. Eer bana haber veren
doru sylemise, onlar bugn u u yerdedirler" dedi. (Peygamberimizle ashabnn bulunduklar yerleri
syledi.)
Bana u haber de geldi ki, Kurey u u gnde ktlar. Eer bana haber veren doru sylemise, onlar
bugn u u yerdedirler" dedi. (Kureyflerin bulunduu yeri syledi.)
htiyar, verecei haberi verdikten sonra:
"Peki, ya siz kimlerdensiniz?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Biz sudan [dlsuyundan]z!" buyurup, onun yanndan ayrlarak sahabilerinin yanlarna dnd.
htiyar
"'Sudanz!' demek, ne demektir? Irak'n suyundan m?" diye kendi kendine sordu durdu.[103]
24- Peygamberimiz Aleyhisselam Bedir'in yaknnda bir yere indi.[104]
Bir Keif Birliinin Bedir Suyuna Gnderilii
Peygamberimiz Aleyhisselam; akamleyin,
1- Hz. Ali,
2- Zbeyr b. Avvam,
3- Sa'd b. Ebi Vakkas ve
Ashabdan daha bazlarn, Kurey mrikleri hakknda bilgi edinmeleri iin Bedir suyuna gnderdi.
Onlar, Kureylere develerle su tayanlardan Ben Haccac'n klesi Elem ile Ben s b. Sad'in
klesi Arz Ebu Yesar' yakalayp getirdiler ve onlar sorguya ektiler.
O srada, Peygamberimiz Aleyhisselam namaz klyor ve kyamda bulunuyordu.
Sucu kleler:
"Biz, Kureylerin su tayclaryz!
Onlar bizi kendileri iin su alalm diye gnderdiler!" dediler.
Ashab, onlarn verdikleri haberden holanmadlar; onlar, Ebu Sfyan'n adamlarndan
olabileceklerini sanarak, dvdler.
"Biz, Ebu Sfyan'n adamlaryz!" demek zorunda kalnca, braktlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam, rk etti, iki secdeyi de yaparak selam verdi ve:
"Size doru syledikleri zaman, onlar dvdnz!
Size yalan syledikleri zaman, onlar braktnz!?
Onlar doru sylediler.
Vallahi, onlar Kurey ordusunun adamlardrlar!" buyurduktan sonra, onlara:
"Bana Kureylerden haber veriniz?" buyurdu.
Onlar:
"Vallahi, Kureyler ite u grdnz kum tepesinin arkasndaki vadinin br yakasndadriar!"
dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ordunuz ne kadardr?" diye sordu.
"oktur!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Saylar ne kadardr?" diye sordu.
"Bilmiyoruz!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Her gn, ne kadar deve boazlyorlar?" diye sordu.
"Bir gn 9, bir gn 10!" dediler.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Demek, 900 ile 1000 arasndadrlar!" buyurduktan sonra:
"Onlarn ilerinde, Kureylerin erafndan kimler var?" diye sordu. Sucular:
1- Utbe b. Rebia,
2- eybe b. Rebia,
3- Ebu'1-Bahter b. Hiam,
4- Hakm b. Hizam,
5- Nevfel b. Huveylid,
6- Haris b. mir b. Nfeyl,
7- Tuayme b. Adiyy b. Nevfel,
8- Nadr b. Haris,
9- Zenr'a b. Esved,
10- Ebu Cehil Amrb. Hiam,
11-meyye b. Halef,
12- Nbeyh b. Haccac,
13- Mnebbih b. Haccac,
14- Sheyl b. Amr,
15- Amr b. Abdi Vedd vardr" dediler.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, sahabilerine dnp:[105]
"Mekke cierparelerini size atm demektir!" buyurdu.[106]
Peygamberimiz Aleyhisselam, suculara:
"Kureylerden, gelirlerken, yolda onlardan ayrlp geri dnen kimseler oldu mu?" diye sordu.
Sucular:
"bn erk, BenZhrelerle geri dnd!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kendisi doru yolda olmad halde, BenZhrelere doru yolu gstermitir!" buyurdu ve:
"Onlardan baka, kimler geri dnd?" diye sordu. Sucular:
"Adiyy b. Ka'b oullar!" dediler.[107]
Mriklerin ve Mslmanlarn Bedir'deki Kararghlar
Kurey mrikleri Bedir'e daha nce gelerek bir kum tepesinin arkasndaki Yelyel vadisinin
Medine'ye en uzak olan kysnda konaklamlard.
Su kuyular ise, Yelyel vadisinin Medine'ye en yakn olan kysnda bulunuyordu.[108]
25- Peygamberimiz Aleyhisselam mcahidlerle birlikte Bedir'e en yakn olun suyun bana gelip
inecei zaman,[109] konak, karargh hakknda Ensar ile istiarede bulundu.[110]
Hubab b. Mnzir, bu hususta gr sahibi olarak tannrd.[111]
Kendisi:
"Ben buralar, buralardaki kuyular bilirim: Onlarn tatl sulu, sulan ekilmez, kesilmi olanlar da
benim mlmumdur!"[112]
"Biz harp ehliyiz[113] Y Raslallah! Buras, konak yeri olmaya elverili deildir. Sen bizi buradan
kaldr!
Kureylere en yakn olan bir suyun bana gidelim ve orada konaklayalm. Banda konakladmz
suyun gerisindeki btn kuyular kapatalm.
Bana indiimiz suyun zerinde bir havuz yapalm ve iini su ile dolduralm.
Kureylerle savarken biz havuzumuzdan ielim, onlar iemesinler (susuz kalsnlar)" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hubab'n grn, nerisini beendi.
26- Hemen Mslmanlarla birlikte kalkp Kureylere en yakn yere indiler. Bana inilen suyun
zerinde bir havuz yaplarak ii su ile dolduruldu ve su imek iin, havuza kaplar da atld.[114]
slam Kararghnda Peygamberimiz Aleyhisselam in Bir Glgelik Yapl
Sa'd b. Muaz:
"Ey Allah'n Peygamberi! Biz sana[115] hurma dallarndan[116] iinde duracan bir glgelik
yapalm.
Bineklerini de yannda bulunduralm.
Sonra, biz dmanmzla karlar, arprz.
Eer Allah, onlara kar g, kuvvet verir, bizi onlara galip klarsa-ki, zaten arzu ettiimiz ey de
budur-ne l!
Baka trls olursa, sen binitine atlar, geride brakmz ve bizden olan kimselerin yanna varr,
ularsn!
Ey Allah'n Peygamberi! Onlar da seni bizim kadar ok severler.
Onlardan birok cemaat geride kalmlardr.
Eer onlar senin savala karlaacan bilselerdi, senden asla geride kalmazlard.
Allah seni onlarla korur.
Onlar sana candan baldrlar ve senin yannda cihad edicidirler" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sa'd b. Muaz'a senada ve hayrla duada bulundu.[117]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ebu Bekir ile birlikte bu glgeliin iine girip oturdu.[118]
Sa'd b. Muaz de, klcn syrp, glgeliin kaps nnde dikildi.[119]
Mslmanlarn ve Mriklerin Sancaktarlar
Muhacirlerin en byk sanca Mus'ab b. Umeyr'de, Hazreclerin sanca Hubab b. Mnzir'de,
Evslerin sanca Sa'd b. Muaz'da idi. Mriklerin sancaktarlar ise; Abduddar oullarndan Nadr b.
Haris, Talha b. Ebi Talha, E bu Aziz b. Umeyr idi.[120]
Mslmanlarn Bedir Savanda Parolalar
Bedir savanda Muhacirlerin parolas "Y Ben Abdurrahman!",
Hazreclerin parolas "Y Ben Abdullah!",
Evslerin parolas "Y Ben Ubeydullah!",[121]
Mslmanlarn genel parolalar da "Y Mansur! Emit!"[122] veya "Ehad! Ehad!" idi.[123]
Savata Nasl arplacann Belirlenii
Peygamberimiz Aleyhisselam, Bedir gecesinde, yanndaki mcahidlene:
"Siz, nasl arprsnz?" diye sordu.
sim b. Sabit kalkp yay ve ok ald.[124]
"Ey Allah'n Resl![125] Kurey kavmi 200 zira1 [arn][126] veya bunayakn[127] mesafede
bulunduklar zaman,[128] yayla[129] ok at olur!
Kurey kavmi bize ve onlara mzrak eriecek kadar yaknmza geldikleri zaman, krlncaya kadar,
mzraklarla arplr.
Mzraklar krlnca, onlan brakr, kllan alrz!"[130] dedi. Klc ald, kuand, syrarak: [131]
"arpma, kllarla olur!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"te, arpmann usl byledir!
arpacak kimse, sm'n arpmas gibi arpsn!" buyurdu.[132]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Bedir'de Mrik Ulularnn Vurulup Decekleri
Yerleri Birer
Birer Gsterii
Hz. mer, Bedir savan anlatrken;
"Reslullah Aleyhisselam, Bedir'de akamleyin, mrik ulularnn vurulup decekleri yerler
hakknda:
'uras, yarn inaallah filann vurulup decei yerdir![133]
uras, yarn inaallah filann vurulup decei yerdiril[134]
uras, yarn inaallah filann vurulup decei yerdir!1 buyurdu[135] ve elini de onlarn vurulup
decekleri yerlere birer birer koydu.[136]
Onu hak ile peygamber gnderen,[137] varlm Kudret Elinde bulunan[138] Allah'a yemin ederim
ki; onlardan hibiri, Reslullah Aleyhisselamn elini, avucunu koyduu yerden teye gememitir!"
demitir.[139]
Mslmanlar Bedir'de Dtkleri Skntlardan Allah'n Kurtar
Mslmanlarn Bekir'deki kararghlar kumluktu, kolaylkla yrnemiyor, yrrken ayaklar kuma
gmlyordu.
Ayrca, su sknts da vard.
Mslmanlardan bazlar ihtilam olmulard.
Abdest ve gusl iin bol su bulmakta zorluk ekiyorlard.
eytan da, gerek bunlarla, gerek mriklerin okluu ve gllkleri ile korku verip duruyordu.
O srada, Yce Allah, gkten yamur yadrd. Vadiden seller akt. Mslmanlar kaplarn
doldurdular, abdest aldlar, guslettiler. Hayvanlarn suladlar.
Yaan yamur, ayn zamanda, yerin tozlarn yattrd ve pekitirdi.
Yer, kumlara batmadan zerinde yrnr hale geldi.
Kurey mrikleri ise, yaan yamurdan, yerlerinden ayrlmaya g yetiremediler, hareketsiz kaldlar.
Yce Allah, Mslmanlara sknet verici, dinlendirici bir uyuklama da verdi.[140]
Hz. Ali'nin bildirdiine gre; Bedir'de geceleyin yaan bir yamura tutuldular, kalkanlarn ve
aalarn altnda siperlendiler. Sonra, hepsi de, tatl bir uykuya daldlar.
Yalnz Peygamberimiz Aleyhisselam idi ki, btn gece namaz klmak ve Yce Allah'a dua etmekle
megul olmu:
"Ey Allah'm! u bir avu topluluu helak edecek olursan, artk yeryznde Sana ibadet olunmaz!"
demi; afak sknce, tanyeri aarmaya balaynca da:
"Ey Allah'n kullar! Namaza!" diyerek seslenmi, sabah namazn kldrp onlar savamaya tevik
buyurmutur.[141]
Yce Allah, Bedir gecesinde Mslmanlara olan ltfnu Kur'n- Kerm'inde yle aklar:
"O (Allah), size o vakit Kendisinden bir eminlik olmak zere, hafif bir uyku buruyordu.
Sizi tertemiz yapmak, sizden eytann murdarln gidermek, kalblerinize rabta vermek, ayaklarnz
pekitirmek iin de, gkten, stnze bir su indiriyordu."[142]
Hz. mer'in Kurey Mriklerine Eli Olarak Gnderilii
Peygamberimiz Aleyhisselam Hz. mer'i Kureylere gndererek:
"Geri dnp gidiniz!
Sizden bakasyla arpmak, bana, sizinle arpmaktan daha yedir!" buyurdu.
Hakm b. Hizam:
"Bu, insafl bir davrantr! Onu hemen kabul ediniz!
Vallahi, bu insafl davrantan sonra, sizin hakknzda insafl davranlmaz!" dedi.
Ebu Cehil:
"Allah bize onlardan almak frsatn verdikten sonra, cmz almadka, andolsun ki, geri
dnmeyeceiz; onlara hadlerini bildireceiz ki, bundan sonra ne gzc kanlabilsin, ne de kervanmzn
nne geilebilsin!" dedi.[143]
Mriklerin slam Mcahidleri Hakkndaki Keif ve ntibalar
Kurey mrikleri, Cumah oullarndan Umeyr b. Vehb'i, Mslmanlarn saylarn ve yanlarnda
bulunan eyleri tahmin etmekle greviendirip[144] gnderdiler.
"Bizim iin, git! Muhammed'in ashabn tahmin et!" dediler.
O da, hemen atna atlayp slm kararghnn evresini dolatktan sonra, mriklerin yanna dnd ve:
"300 kiidirler!
Bundan ya biraz fazla, ya da biraz eksiktir!er![145]
70 develeri, 2 de atlar vardr.[146]
Yalnz, siz bana msaade ediniz de, onlarn gizlenmi veya arkalarnda yardmc olanlar da var m,
bir bakaym?" dedi.[147]
Vadinin en uzak taraflarn gezip dolat.
Birey gremeyince, mriklerin yanna dnd:
"Ben birey bulamadm[148] Fakat, ey Kurey cemaat! Ben kabirlere l indirilen keeler, ullar,
Yesrib'in [Medine'nin] saka develerinin ller tadklarn grdm (grr gibi oldum)!
yle bir cemaat grdm ki; onlarn yanlarnda kllarndan baka ne bir savunacaklar, ne de bir
snacaklar var![149]
Onlarn, dilsiz gibi, konumadklarn; engerek ylanlarnn azlarndaki yiyecek krntlarn bulmak
iin dillerini dolatrdklarn grmyor musunuz?!
Vallahi, benim grdm ey; bizden bir adam ldrlmedike, onlardan bir adam ldrlmeyecektir!
[150]
Vallahi, onlar sizden bir adam ldrmedike, kendilerinden bir adamn ldrleceini sanmyorum.
[151] Onlar sizden saylar kadar adam ldrdkten sonra, yaamakta ne hayr kalr?" dedi.
Kurey mrikleri, Umeyr b. Vehb'den sonra, svarilerinden Ebu sme el-Cem'yi de gnderdiler.
Dolap gelince, ona:
"Ne grdn?" diye sordular.
Ebu sme el-Cem:
"Vallahi, ben ne ksr, iri develer, ne atlar, ne de sayca okluk ve hazrlk grdm!
Fakat, vallahi yle bir cemaat grdm ki, onlar ailelerine dnp gitmeyi istemeyen, lmeyi isteyen bir
cemaattrlar!
Kendilerinin kllarndan baka ne bir savunaklar, ne de bir snaklar var!
Onlar, sanki, kalkanlar altnda parldayan gk gzler!" dedikten sonra, "Onlarn gizlenmi olanlar
veya yardmclar da bulunmasndan korkarm!" deyip vadiyi tekrar dolaarak geldi ve:
"Onlarn ne gizlenmi olanlar, ne de yardmclar var!
Artk, siz gereini ona gre dnnz!" dedi.[152]
Hakm b. Hizam'n yiniyetli Teebbs ve Temaslar
Hakm b. Hizam; Umeyr b. Vehb'in sylediklerini dinledikten sonra, halkn arasndan geip Utbe b.
Rebia'nn yanna vard.
Ona:
"Ey Velid'in babas! Sen Kureylerin by, seyyidi, ilerinde sz dinlenirisin! Sen zamann sonuna
kadar hayrla anlman istemez misin?" dedi.
Utbe:
"Ey Hakm! Nedir o?" diye sordu.
Hakm:
"Halk seferden geri evir! Mttefikin Amr b. Hadram'nin iini (diyetini) zerine al!" dedi.
Utbe:
"Yaptm gitti! Sen bunu bana brak! nk o benim mttefikim di r. Onun diyetini, kaybettii maln
demek bana der.[153]
Yalnz, sen Hanzaliye'nin oluna [Ebu Cehil'e] git de, onunla bir gr, konu.
Ben buna ondan bakasnn muhalefetinden korkmuyorum!" dedi. Sonra da, kalkp bir nutuk irad etti ve
nutkunda yle dedi:
"Ey Kurey cemaat! Vallahi, siz Muhammed ve ashabyla karlarsanz, birey yapamazsnz!
Vallahi, onlardan birini ldrecek olan, ya amcasnn, ya daysnn olunu ya da kabilesinden bir
kimseyi ldrm, yzne hi bakmak istemeyecei bir kimsenin yzne bakmak zorunda kalm olacaktr.
Siz geri dnnz!
Muhammed ile sair Araplar arasndan ekiliniz, onu onlarla babaa braknz!
Eer onlar onu ldrrlerse-ki, zaten sizin de istediiniz bu idi-istediiniz olmu olur.
Eer bunun aksi olur (Muhammed onlara galebe alar), size gelir kavuursa, onun aleyhinde
istediiniz eyden dolay, size ondan bir zarar gelmez."
Hakm b. Hizam, hemen Ebu Cehil'in yanna vard.
Ebu Cehil o srada zrhn hazrlyordu.
Ona:
"Utbe, beni sana yle yle syleyeyim diye gnderdi" diyerek, Utbe'nin sylediklerini nakletti.
Ebu Cehil:
"Vallahi, Muhammed'i ve ashabn grnce, Utbe'nin d kopmu!
Hayr! Vallahi, Allah Muhammed'le bizim aramzda hkmn verinceye kadar geri dnmeyeceiz!
Utbe bu sz ancak deve eti yiyici Muhammed ve ashabn grnce korktuu iin sylemitir.
Onun olu da onlarn iindedir.
O sizleri bundan dolay korkutuyor!" dedi.[154]
Hakm b. Hizam, Mervan'n sorusu zerine, bu hadiseyi yle anlatr:
"Utbe b. Rebia'nn yanna gidip, ona:
'Ey Velid'in babas! Sen, sa olduun mddete, bugnn btn erefini alp gtrmez misin?' dedim.
Utbe:
'Nedir o, syle bakaym?' dedi.
Ona:
'Siz Muhammed'den ancak Hadram'nin olunun kann istemiyor musunuz? O senin mttefikindir. Onun
diyetini demeyi zerine al! Halk geri evir!1 dedim.
Utbe:
'Ben onun diyetini demeyi zerime alyorum. Sen de Hanzaliye'nin oluna [Ebu Cehil'e] git! Ona:
'Yanndakilerle birlikte, amcann olu ile uramaktan vazgeip, bugn geri dnecek misin?' diye sor!'
dedi. Hemen gittim.
Kendisi, nn ardn sarm bir cemaat iinde oturuyordu.
O srada, bn Hadram de onun banda dikiliyor ve:
'Ben Abduems oullaryla olan antlamam bozdum. Manzum oullaryla antlatm!' diyordu.
Ebu Cehil'e:
'Utbe b. Rebia, sana:
'Sen, yanndakilerle birlikte, amcann olu ile uramaktan vazgeip, bugn geri dn!1 diyor1 dedim.
Ebu Cehil:
'Utbe senden baka gnderecek eli bulamad m?' dedi.
Ona:
'Hayr! Bulamad. Zaten, ben ondan bakasna eli olmay kabul edecek deilim!' dedim.
Ebu Cehil'in yanndan ayrlp, vakit geirmeden haberi yetitirmek iin, Utbe'nin yanna vardm.
O srada, Utbe, m1 b. Rahasat'l-Gfr'ye dayanm duruyordu.
m'; Kurey mriklerine boazlanacak 10 deve hediye etmiti.
Ebu Cehil, yznde er tter bir halde, Utbe'nin yanna kageldi. Utbeye:
'Senin cierin korkudan imi, dn kopmu!' dedi.
Utbe:
Kiminkinin itiini, koptuunu reneceksin!1 diyerek karlk verince, Ebu Cehil klcn syrp
sirtoyla Utbe'nin atnn srtna hzlca vurdu!
m' b. Rahasa:
'Bu, ne kt fal!1 dedi."[155]
m1, Utbe'ye:
"Ey Velid'in babas! Nereye bu gidi?" diye sordu.
Utbe:
"Bilmiyorum vallahi!" dedi.
ma':
"Sen, kavminin ulususun. Halk geri dndrmekten ve mttefikinin kan bedelini zerine almaktan seni
alkoyacak ne var?
Nahle'de msadere edilen kervan tazmin etmeyi zerine alr, kavmine salma yaparsn.
Vallahi, Muhammed'den nce, onlarn istedikleri budur!
Ey Velid'in babas! Muhammed ve ashabyla arpmaynz. Kendinizle arpm olursunuz!" dedi.
[156]
Ebu Cehil ile mir b. Hadram'nin Harbi Kztrmaya almalar
Ebu Cehil, Amir b. Hadram'ye:
"Mttefikin olan u Utte, kardeinin cnn alndn gznle grm olacan bir srada, halk geri
evirmek istiyor!
Kalk da, kardeinin ldrlm olduunu dile getir, mttefiklerin haklarna riayet ve ahde vefa
etmelerini Kureylerden iste!" dedi.
Bunun zerine, mir b. Hadram ortaya kp:
"Vh Amr! Vh Amr!" diyerek barmaya balaynca, sinirler gerildi, harp kzmaya balad.
Halk, zerinde bulunduklar serde toplandlar.
Utbe'nin davet ettii gr ters anlald, olumsuz sonu verdi.
Utbe, Ebu Cehil'in:
"Vallahi, cieri korkudan imi!" szne kzd ve:
"Kimin cieri korkudan imi? Benim mi, yoksa onun mu, renecektir!" dedi.
Sonra, bana geirmek iin bir mifer arad. Ba byk olduu, kimsenin miferi onun bana
uymad iin, mifer yerine, bana brdnden sank sard .[157]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Yardma Gelen Huzeyfe ile Babasn Geri evirii
Kurey mrikleri, Huzeyfie el-Yeman'la babas Huseyl veya Hsl' Bedir'e giderlerken yakaladlar ve
onlara:
"Herhalde siz Muhammed'in yanna gitmek istiyorsun uz d ur?" dediler.
Onlar da:
"Bizim Medine'ye gitmekten baka bir maksadmz yok!" dediler.
Bunun zerine, Medine'ye gitmek, Peygamberimiz Aleyhisselamla birlikte bulunmamak ve arpmaya
katlmamak zere, kendilerinden kesin sz aldlar.
Fakat, Huzeyfe ile babas, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldiler.
Balarndan geeni Peygamberimiz Aleyhisselama anlattlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Medine'ye dnnz! Onlara vermi olduunuz sz yerine getiriniz!
Biz de, mriklere kar, Allah'n yardmn dileriz!" buyurdu.[158]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mcahidleri Saf Nizamna Koyuu ve Saydr,
Sevad'n
Mcahidleri artan Bir Davran
Kurey mrikleri konduklar yerlerinden kalkp Mslmanlarn karsnda yer almadan nce,
Peygamberimiz Aleyhisselam, elindeki ok ubuu ile mcahidleri:
"Beri gel!" "Geri git!" diyerek hizaya getirdikten sonra, saydrd.[159]
Peygamberimiz Aleyhisselam, elindeki ok ubuu ile saflar dzeltirken, saftan ileri km bulunan
Sevad b. Gaziyye'nin kamna dokunup:
"Ey Sevad! Hizaya gel!" buyurmu,[160] ubuun izi Sevad'n kamnda iz yapmt.[161]
Sevad:
"Y Raslallah![162] Canm acttn! Allah seni hakla,[163] adaletle[164] gnderdi.[165] Y
Raslallah! Ksas!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ksas ha?!" buyurdu[166] ve hemen kamn at.[167]
Ensar:
"Ey Sevad! Allah'n Resldr o!?" dediler.
Sevad:
"Adalette, hibir beerin dier bir beere kar stnl ve fark yoktur!" dedi.[168]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Haydi, ksasn benden al!" buyurdu.
Sevad, boynunu uzatp Peygamberimiz Aleyhisselamn kamndan pt! Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Sevad! Sen niin byle yaptn?"[169] diye sordu.[170]
Sevad:
"Gryorsun ki,[171] savamaya hazrlanm bulunuyoruz!
stedim ki; benim en son anm, seninle olan an,[172] tenimin senin tenine dedii an,[173] seni
ptm an olsun!" dedi.[174]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, ona hayrla dua etti.[175]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Ebu Eyyub Halid b. Zeyd'i Maiyyetine Al
Ebu Eyyub Halid b. Zeyd el-Ensr der ki:
"Bedir gn, saf olduumuz ve Reslullah Aleyhisselam bizleri gzden geirdii srada, beni n safta
grnce:
'Sen, benim yanmda, benim yanmda bulun!1 buyurdu."[176]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Kurey Mriklerini Grnce Allah'a Dua ve
Mncatta Bulunuu
Mrikler bozguna urad zaman, Mslmanlardan bir ksm mrikleri takip ve esir ediyor, bir
ksm da ganimet mallarn topluyordu.[365]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sa'd b. Muaz'n yznde, halkn yaptklar eyden (mrikleri
ldrmeyip esir etmelerinden) honutsuzluk gsterdiini grd.
Ona:
"Vallahi, ey Sa'd! Halkn yapt eyden holanmyor gibisin?" buyurdu.
Sa'd b. Muaz:
"Evet! Vallahi y Raslallah! Bu, Allah'n Kurey mriklerinin bana getirdii ilk musibetti. Bence
onlar ldrmek sa brakmaktan daha makbuldr!" dedi.[366]
Bedir Savanda ldrlen ve Esir Edilen Mriklerin Says
Bedir savanda Kuney mriklerinden 70 kii ldrld ve bir o kadar da esir edildi.[367] Ebu
Cehil, ldrlen mriklerin altmdokuzuncusu idi.[368]
Mrik llerinden Yirmidrdnn Bedir'deki Pis Bir Kuyuya Atl
Peygamberimiz Aleyhisselam; Kurey mriklerinin ulularndan yirmidrt kiinin cesetlerinin birara-
da kaldrlmasn emir buyurdu da, onlar Bedir kuyularndan pis bir kuyuya atldlar. Bylece, pis kuyu
yeni pislikleri de iine alm oldu.[369]
Babasnn Cesedi Kuyuya Atlrken Ebu Huzeyfe'nin znt Duyuu ve zlmesinin
Sebebi
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu Huzeyfe'nin babas Utbe'nin cesedi srnp kuyuya atlrken, Ebu
Huzeyfe'nin zldn ve yznn renginin deitiini grnce:
"Ey Ebu Huzeyfe! Galiba, babann durumundan dolay kalbine bireyler girdi?" buyurdu.
Ebu Huzeyfe:
"Hayr! Vallahi, y Raslallah! Bana ne babamdan, ne de onun vurulup decei yerden dolay bir
phe gelmitir.
Fakat, ben babamda bulunduunu bildiim isabetli grllk, usluluk ve faziletin kendisini er ge
slmiyete klavuz I a maya yeteceini sanmakta ve ummakta idim.
Onun urad musibeti grnce, kfr zerine lp gittiini dndm, bu bana znt verdi" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam Ebu Huzeyfe iin hayrla dua etti ve hayr diledi.[370]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Bedir Kuyusuna Cesetleri Atlan Mriklere Hitab
Dman bir kavme galip olduu zaman, orann ak bir sahasnda gn kalmak Peygamberimiz
Aleyhisselamn deti idi.
Bedir savann nc gn olunca da, Peygamberimiz Aleyhisselam devesinin getirilmesini emir
buyurdu. Yol arl deveye yklenip baland. Bundan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam, yaya olarak
yrmeye balad.
Ashab da, kendisinin ard sra yrdler ve birbirlerine:
"Herhalde, Reslullah Aleyhisselam bir i iin gidiyor, sanrz" dediler.
Nihayet, Peygamberimiz Aleyhisselam, mriklerden ldrlenlerin atld kuyunun bir tarafnda
durdu ve onlara:
"Ey filann olu filan! Ey filann olu filan![371]
EyUtbe b. Rebia!
Ey eybe b. Rebia!
Ey meyye b. Halef!
Ey Ebu Cehil b. Hiam!...' diye isimlerini birer birer sayarak seslendi[372] ve:
"Siz Allah'a ve Reslullaha itaat etmi olsaydnz, itaatiniz sizi sevindirir mi idi? (Elbette
sevindirirdi.) [373]
Peygamberine en kt davranan peygamber aireti siz oldunuz:
Siz beni yalanladnz, baka insanlar ise beni doruladlar!
Siz beni yurdumdan kardnz, baka insanlar ise beni barndrdlar!
Siz benimle arptnz, baka insanlar ise bana yardm ettiler![374]
Allah'n ve Reslnn,[375] Rabbinizin[376] size va'd ettii eyi siz hak ve gerek buldunuz mu?
[377] Bulmu bulunuyorsunuz, deil mi?[378] Ben, Rabbimin bana va'd ettii eyi hak ve gerek buldum !
[379]
Biz, Rabbimizin bize va'd ettii eyi hak ve gerek bulduk!" buyurdu.[380]
Hz. mer[381] ve baz sahabiler:[382]
"Ya Raslallah! lm,[383] ruhsuz cesetlere,[384] lm.[385] kokmu bir hale gelmi[386] bir
toplulua m sesleniyorsun?![387] Onlarla m konuuyorsun?!"[388] dediler.
Hz. mer:
"Y Raslallah! Onlar senin szlerini nasl iitsinler, sana nasl cevap versinler ki, hepsi le
olmular?!" dedi.[389]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Nefsim,[390] Muhammed'in nefsi[391] Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki;[392] benim
sylediklerimi, siz onlardan daha iyi iitir deilsiniz![393] Fakat, onlar cevap vermeye kadir olamazlar!
[394]
Onlar, Rablerinin kendilerine va'd ettii akbetin hak ve gerek olduunu renmi bulunuyorlar!"
buyurdu.[395]
Toplanan Ganimetler Hakknda Mcahidler Arasnda kan Anlamazln Giderilii
Peygamberimiz Aleyhisselam; mcahidlerin kararghta topladklar mallarn biraraya getirilmesini
emretti.
Mcahidler, bunun zerinde anlamazla dtler.
O mallar toplayanlar
"Onlar bizimdir!" dediler.
Dmanla savaanlar, onlar kovalayanlar:
"Vallahi, biz olmasaydk, siz o ganimetleri elde edemezdiniz! Kurey mriklerini oyalayp sizin onu
toplamanza imkn veren biziz!" dediler.
Mriklerin arkadan gelmesinden korkarak Reslullah Aleyhisselam koruyanlar da:
"Vallahi, siz bizden daha fazla hak sahibi deilsiniz! Allah onlar bize yendirdii zaman, biz de
dman ldrmesini ve o mallar koruyan kimse bulunmad zaman onu almasn biliyorduk. Fakat, biz
dmann Reslullah Aleyhisselama saldmnasndan korktuk da, onun nnde durduk. O halde, siz o
mallara bizden daha mstahak deilsiniz!" dediler.[396]
Ubde b. Smit der ki:
"Bedir ashab olarak ganimet zerinde anlamazla dtmz ve onda ahlkmzn ktletii
srada, Enfl sresi hakkmzda nazil oldu.
Bylece, Allah o ganimetleri ellerimizden kartt ve onu Reslnn eline verdi.
Reslullah Aleyhisselam da, onu Mslmanlar arasnda eit olarak bltrd."[397]
Savata byk yararllk ve kahramanlk gsterenler, kendilerine, zayf Mslmanlardan farkl bir
hisse verileceini sanyorlard.
Peygamberimiz Aleyhisselam ganimetlerin eit olarak bltrlmesini emir buyurunca, Sa'd b. Ebi
Vakkas:
"Y Raslallah! Zayflarn koruyucular olan svarilere de, zayflar gibi mi hisse vereceksin?!"
demiti.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Anan alasn[398] Sa'd'n anasnn olu![399] Sizler, yardma ve rzka, zayflarnz yznden nail
olmuyor musunuz?!" buyurdu.[400]
Mslmanlarn bu hususta Allahtan korkmalar. Allah'a ve Reslne itaatleri, aralarn dzeltti.[401]
Cebrail Aleyhisselamn Peygamberimiz Aleyhisselamdan Msaade Alp Bedir'den
Ayrl
Bedir'de sava sona erince, Cebrail Aleyhisselam, ksrak zerinde, zrhl, mzrakl olduu halde
Gubar seniyesinde grnp:
"Ey Muhammedi Rabbin olan Yce Allah beni sana gnderdi.
Sen raz oluncaya kadar senden ayrlmamam da, bana emir buyurdu. Raz oldun mu?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet! Raz oldum!" buyurunca, Cebrail Aleyhisselam dnp gitti.[402]
Bedir ehitleri
Bedir savanda, alts Muhacirlerden, sekizi de Ensardan olmak zere 14 ehit verildi.
Muhacirlerden olan ehitler
1- Ubeyde b. Haris,
2- Umeyr b. Ebi Vakkas,
3- Zimaleyn b. Abdi Amr,
4- kil b. Bkeyr,
5- Mihca',
6- Safvan b. Beyz.
Ensardan olan ehitler
1- Sa'd b. Hayseme,
2- Mbeir b. Abdulmnzir,
3- Yezid b. Haris,
4- Umeyr b. Humam,
5- Rfib. Mualla,
6- Harise b. Srka,
7- Avf b. Haris,
8- Muavviz b. Hris.[403]
Bedir'den Ayrlp seyl Vadisinde Gecelenii ve Zekvan'n Gece Bekilii Edii
Peygamberimiz Aleyhisselam; ganimet mallarnn toplanp tanmasna Abdullah b. Ka'b' memur
edip,[404] kendisine Ashabdan birisinin de yardmc olmasn emir buyurdu.[405]
kindi namazn Bedir'de kldktan sonra hareket edip seyl'e varld ve orada kalnd.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Geceleyin bizi koruyacak (bekleyecek) kim var?" diye sordu.
Herkes sustu.
Hemen, bir adam ayaa kalkt.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sen, kimsin?" diye sordu.
O:
"Zekvan b. Abdi Kays!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Otur!" buyurdu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bizi geceleyin koruyacak (bekleyecek) baka kim var?" diye tekrar sordu.
Bir adam ayaa kalkt.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sen, kimsin?" diye sordu.
O:
"bn Kays!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona da:
"Otur!" buyurdu.
Bir mddet bekledikten sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam sorusunu tekrarlad.
Yine, bir adam ayaa kalkt.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sen, kimsin?" diye sordu.
Adam:
"Eb Sebu1 (Eb Sba1)!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona da:
"Otur!" buyurdu.
Bir mddet sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"nz de kalknz!" buyurdu.
Zekvan b. Abdi Kays yalnz bana ayaa kalknca, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"teki arkadalarn nerededir?" diye sordu.
Zekvan b. Abdi Kays:
"Y Raslallar! Bu gece senin btn sorularn cevaplayan ben idim!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Allah da seni korusun!" diye dua buyurdu.
Zekvan b. Abdi Kays, bylece gece bekilii yapt.[406]
Allah ondan raz olsun![407]
Seyer'de Durulup Ganimet Mallarnn Mcahidlere Bltrlmesi
Peygamberimiz Aleyhisselam; ganimet mallar ve esirlerle birlikte Medine'ye doru ilerleyerek Safra
boazndan knca, boazla Naziye arasndaki Seyerdiye anlan otlak yerde konaklad.
Allah'n mriklerden Mslmanlara kazandrd harp ganimet mallarn orada mcahidlere
bltrd.[408]
Harp ganimet mallan unlard:
1- 150 adet deve,
2- 10 at (Belzur'ye gre 30 at),
3- ok miktarda krmz kadife,
4- ok miktarda harp let ve edevat,
5- Sahtiyan,
6- Ev eyas,
7- Giysiler...
Peygamberimiz Aleyhisselam, ganimet mallar arasndan Ebu Cehil'in devesini, safiyy (bakumandan
hakk) olarak ald.
Peygamberimiz Aleyhisselam, bu deve zerinde, Hudeybiye umresine kadar, savaa kard.
Hudeybiye umresinde, ona, kurbanlk olmak zere nian vurmutu. Mrikler o zaman 100 deve verip
onu almak istedilerse de, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Eer kurbanlk diye ayrmam, anmam olsaydk, dileinizi yerine getirirdim" buyurmutur.
Ganimet mallar 317 hisseye ayrld.
zinli veya vazifeli bulunan 8 kii ile Bedir'de ehit denler de hisseye katldlar.
Mcahidlerden kimine bir deve ile birlikte ev eyas,
Kimine iki deve,
Kimine sahtiyan vesaire dt.[409]
Mnebbih b. Haccac'n klc Zlfikr da Peygamberimiz Aleyhisselama dt.[410]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Bedir savana ya Sa'd b. Ubde'nin hediye ettii klla, ya da klsz
olarak kmt.[411]
Nadr b. Hris'in Boynunun Vuruluu
Kurey mriklerinden esir edilmi olanlar, seyl'de Peygamberimiz Aleyhisselama arzedilmislerdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Nadr b. Hris'i grnce, ona uzun uzun bakt.
Nadr, yanndaki adama:
"Muhammed vallahi beni ldrecek! O, bana, ldrecek gibi bakt!" dedi.
Yanndaki adam:
"Vallahi, korktuun iin, sana yle geliyor!" dedi.
Nadr, Mus'ab b. Umeyr'e:
"Ey Mus'ab! Sen bana akrabalk ynnden bunlardan daha yaknsn.
Arkadalarm hakknda ne yaparsa, bana da yle yapmas iin, sahibine syle!
Vallahi, sen benim dediimi yapmazsan, o beni ldrr!" dedi.
Mus'ab:
"Allah'n Kitabnda zikredildii zere, yle yle syleyen; Peygamberine de yle yle syleyen
sen deil miydin?" dedi.
Nadr b. Haris, Mus'ab b. Umeyr'in sylediklerini duymazdan gelerek:
"Bana arkadalarm gibi muamele yapsn!
Onlar ldrlrse, ben de ldrleyim.
Onlara eman verilirse, bana da eman verilsin!" dedi.
Mus'ab b. Umeyr, ona:
"Sen onun ashabna da ok ikence yapardn!" dedi.
Nadr b. Haris:
"yi amma, vallahi, sen esir olsaydn, ben sa olduka seni hibir zaman Kurey'e ldrtmezdim!"
dedi.
Mus'ab b. Umeyr
"Senin bunu doru sylediine inanyorum.
Fakat, ben senin gibi deilim.
slmiyet aramzdaki akrabalk balarn kesmitir!" dedi.[412]
Peygamberimiz Aleyhisselam; Safra'da[413] Nadrb. Hris'in boynunun vurulmasn Hz. Ali'ye emir
buyurunca,[414] Mikdad:
"O, benim esirimdir! Ben ondan kurtulmalk akesi alarak yararlanacam" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ali'ye:
"Vur onun boynunu!" buyurduktan sonra:
"Allah'm! Mikdad' fazi u kereminle zengin yap!" diyerek, Mikdad hakknda dua buyurdu.[415]
Ukbe b. Ebi Muayt'n Boynunun Vuruluu
Ukbe b. Ebi Muayt; mriklerin, Peygamberimiz Aleyhisselama Mekke'de secdede iken yaplmayacak
ikenceleri yapan azllarndan olup,[416] Kabe'de secdede iken Peygamberimiz Aleyhisselam bomaya
kalkm, Peygamberimiz Aleyhisselam Hz. Ebu Bekir tarafndan kurtarlmt .[417]
Peygamberimiz Aleyhisselam Mekke'den Medine'ye hicret ettii zaman da, syledii iki beyitte:[418]
"Hicret edip bizden uzaklatn ey Kasv adndaki devenin binicisi!
Greceksin pek yaknda beni atl olarak karnda!
Saplayp duracam mzram, sulayacam onu kannzla!
Kl da, brakmayacak sizin hibir rtl yerinizi!" demiti.[419]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onun bu szlerini iitince:
"Allah'm! Onu boazlanacak yerinin zerine yzkoyun dr!" diyerek ilenmiti.
Ukbe b. Ebi Muayt, Kurey ordusunun bozguna urad srada, atnn ban yenip kaamam;
Abdullah b. Selime de onu yakalayarak esir etmiti.[420]
Irkuz-zabya'da bulunulduu srada, Peygamberimiz Aleyhisselam Ukbe b. Ebi Muayt'n boynunun
vurulmasn emir buyurunca,[421] Ukbe b. Ebi Muayt:
"Vh, yazk bana ey Kurey cemaat! unlar arasnda, burada ne diye bir tek ben ldrlyorum?!"
dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah'a ve Reslne olan dmanlndan dolay!" buyurdu. [422]
Ukbe b. Ebi Muayt:
"Y Muhammedi Kavminden herkese yaptn, bana da yap!
Onlar ldrrsen, beni de ldr!
Onlara eman verirsen, bana da eman ver!
Onlardan kurtulmalk akesi alrsan, benden de onlar gibi kurtulmalk akesi al![423]
Y Muhammedi Sen beni ldrrsen, kk ocuklara kim bakacak?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ate![424] Git ey sim b. Sabit! Vur onun boynunu!" buyurdu.
sim b. Sabit, gidip onun boynunu vurdu.[425]
Ukbe b. Ebi Muayt'n boynunun Hz. Ali tarafndan vurulduu da rivayet edilir.[426]
Ukbe b. Ebi Muayt ldrlnce, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Vallahi, Allah', Resln ve Kitabn inkr eden, Peygamberini ikenceden ikenceye uratan, senin
kadar kt bir adam bilmiyorum! Allah'a hamd ederim ki; O seni ldrd! Senin lmnden dolay
gzm aydn etti" buyurdu.[427]
Ebu Hind'in Peygamberimiz Aleyhisselama Yemek Getirii
Peygamberimiz Aleyhisselam'n Irku'z-zabya'da bulunduu srada, Ferve b. Amr'n azadls Ebu Hinci,
iinde hays[428] yemei dolu bir tulumla Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi.[429]
Ebu Hinci, Peygamberimiz Aleyhisselamn hacamats idi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onun hakknda:
"Ebu Hind, Ensardandr. Ona kz veriniz! Ondan da kz alnz!" buyurmu[430] ve Peygamberimiz
Aleyhisselamn bu buyruu yerine getirilmitir.[431]
Abdullah b. Revha ile Zeyd b. Hrise'nin Medine'ye Mjdeci Olarak Gnderilii
Peygamberimiz Aleyhisselam; seyl'den,[432] Yce Allah'n Reslullah Aleyhisselama ve
Mslmanlara ihsan buyurduu fetih ve zaferi mjdelemek zere,[433] Abdullah b. Revha'y Medine'nin
liye kesimindeki halka, Zeyd b. Hrise'yi de Medine'nin aa kesimindeki halka gndermiti.[434]
Onlar, Pazar gn kaba kuluk vaktinde, Akk mevkiine gelince, Abdullah b. Revana Medine'nin liye
tarafna, yani Amr b. Avf oullar, Hatma, Vil oullarnn oturduklar semte ayrld. Hayvannn
zerinde:
"Ey Ensar cemaat! Mjdelerim size ki; Reslullah Aleyhisselam selmettedir! Mrikler ldrldler
ve esir edildiler!
Rebia'nn oullar, Haccac'n oullar, Ebu Cehil ldrld!
Zem'a b. Esved, meyye b. Halef ldrld!
Sheyl b. Amr esir edildi!
Esirler iinde birok dili kiiler de var!" diyerek seslenmeye balad.
sim b. Adiyy:
"Ey Revha'nn olu! Sylediin gerek midir?" diye sordu.
Abdullah b. Revha:
"Evet! Vallahi gerektir! naallah, yarn Reslullah Aleyhisselam da elleri balanm bulunan
esirlerle birlikte gelir!" dedi.
Abdullah b. Revha, liye'deki meyye b. Zeyd oullarna kadar, Ensar mahallelerini ev ev dolap
onlara zaferi mjdeledi.
ocuklar, sevinlerinden kouyorlar ve:
"Ebu Cehil fsk ldrld!" diyerek baryorlard.
Zeyd b. Harise de, Peygamberimiz Aleyhisselamn devesi Kasv'nn zerinde Medine'ye girip
musallada (namazgahta) durdu.
Etrafn saran halka:[435]
"Utbeb.Rebia,
eybe b. Rebia,
Ebu Cehil b. Hiam,
Zem'a b. Esved,
Ebu'l-Bahter b. s b. Hiam,
meyye b. Halef,
Haccac'n oullar Nbeyh ve Mnebbih ldrldler" diyordu.[436]
Halk ise, Zeyd b. Hrise'nin sylediklerini pek doru I ayam yor; 'Vallahi, bu ancak kaarak
gelmitir!" diyorlard .[437]
Mnafklar ise, Zeyd'in olu sme'ye:
"Sahibiniz [Muhammed Aleyhisselam demek istiyorlar] ve onunla birlikte bulunanlar
ldrlmlerdir!" demilerdi.
Mnafklardan birisi de, Medine valisi Ebu Lbabe b. Abdulmnzir'e:
"Adamlarnz yle daldlar ki, artk onlar bir daha biraraya toplanamazlar!
Ali ve arkadalar da ldrldler!
Muhammed ve ashab ldrldler!
Muhammed'in ldrldn, bu devesinden anlyoruz!
Zeyd, korkusundan ne sylediini bilmiyor!
Kendisi, geldi.
Muhammed de, sa olsayd, gelirdi!" dedi.
Ebu Ubabe, ona:
"Allah senin szn yalanlayacaktr!" dedi.
Yahudiler de:
"Muhammed sa olsayd, Zeyd gelmezdi" diyorlard.
sme b. Zeyd, babasnn yan tenhalanca,[438] ona:
"Babacm! Sylediklerin gerek midir?" diye sordu.
Zeyd:
"Evet! Vallahi gerektir yavrucuum!" dedi .[439]
sme, mnafkn yanna dnp:
"Sen Reslullah ve Mslmanlar hakknda halk sarsmak, ztraba drmek istiyorsun!
Reslullah Aleyhisselam gelince, senin boynunu vurduracam!" dedi.
Mnafk:
"Ben onu konuurlarken halktan iittim!" dedi.[440]
Zeyd b. Harise ile Abdullah b. Revha, mriklerden Bedir'de ldrlenleri Medine'de yksek sesle
birer birer ilan edince, Yahudi airi Ka'b b. Eref de:
"Bu, gerek midir?
Bu iki adamn, Abdullah b. Revha ile Zeyd b. Hrise'nin isimlerini andklar kimseleri Muhammed'in
ldrdn m sanyorsunuz?!
Nasl olur bu?
Onlar, Araplarn krallar ve halkn ululardrlar!
Vallahi, eer Muhammed o kavmi musibete uratt ise, sizin iin, yerin alt stnden hayrldr!"
demi; ve verilen haberin doruluunu anlaynca da kalkp Mekke'ye gitmi, Muttalib b. Ebi Veda'nn
evine inmi, Bedir'de ldrlp kuyuya atlan mrik ulular zerine mersiyeler syleyerek alayp
alatm, Mekkelileri Peygamberimiz Aleyhisselam aleyhinde ayaklandrmaya almtr.[441]
Bedir Savanda Bulunmayan Baz Mslmanlarn Peygamberimiz Aleyhisselam
Karlayp Zafer
Tebrikinde Bulunmalar
Medine'de kalan Ensardan Useyd b. Hudayr, P eygatm berim iz Aleyhisselam karlayarak:
"Y Rasl ali ah! Allah'a hamd olsun ki, seni muzaffer ve gzn aydn kld.
Vallahi, y Raslallah! Ben senin dmanla arpacan sanmyor, kervan zerine gideceini
sanyordum.
Dmanla arpacan bilseydim, senden asla geri kalmazdm" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Doru syledin!" buyurarak onu dorulad.[442]
Abdullah b. neys de, Peygamberimiz Aleyhisselam Trban'da karlad.
"Y Raslallah! Selmetle dnn ve zafere eriinden dolay Allah'a hamd olsun!" diyerek tebrikte
bulundu.[443]
Sheyl b. Amr'n Kamaya Teebbs Edii ve Yakalan
Kurey mriki erinden Sheyl b. Amr, Malik b. Duhum tarafndan esir edilmiti. Sukya ile Melel
arasnda bulunan enuke'de veya Revha'da[444] bulunulduu srada, Malik b. Duhum'a:
"Beni def-i hacet iin serbest brak!" dedi.
Malik b. Duhum onu serbest brakp baucuna dikilince, Sheyl b. Amr
"Ben utanyorum. Yanmdan uzakla!" dedi.
Malik b. Duhum uzaklat zaman, Sheyl b. Amr yznn dorusuna doru ekip gitti.
Ellerindeki ipi de zp att.
Sheyl b. Amr'n dn gecikince, Malik b. Duhum halka seslendi.
Halk da, Peygamberimiz Aleyhisselam da, onu aramaya baladlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam onu aalarn arasna gizlenmi olduu halde buldu.
Elleri boynuna baland.
Ceza olarak Medine'ye kadar da yrtld, hayvana bindirilmedi.[445]
ukran'n Esirler zerine avu Tayin Edilii ve Esirleri Medine'ye Getirii
Peygamberimiz Aleyhisselam; azadl klesi ukran', esirlerin zerine avu tayin etmiti.
Mcahitlerden, kendilerine esir teslim edilenler de, ukran'a bahi verdiler.[446]
Esirler Medine'ye gelince, Peygamberimiz Aleyhisselam onlar ashab arasnda datt ve:
"Esirlere iyi davrannz!" buyurdu.
Mus'ab b. Umeyrln kardei Ebu Aziz der ki:
"Beni Bediiden Medine'ye getirdikleri zaman, ben Ensardan bir aile iine dmtm.
Onlar sabah akam yemeklerini getirdikleri zaman, ekmei zellikle bana verirler, kendileri hurma
yerlerdi.
nk, Reslullah (Aleyhisselam) bizi onlara tavsiye etmiti.
Onlardan bir adamn eline bir ekmek kr dmezdi ki, onu ikram olarak bana vermesin!
Ben ise, utanr, onu onlardan birine verirdim.
O da, onu hi dokunmadan bana geri verirdi."[447]
Esirlerden Ebu'l-s b. Rebi1 ve Velid b. Velid de, kendilerine ayn ekilde yapldn sylerler.
Hatta, Kurey esirlerinden Yezid'in bildirdiine gre; Medine'ye gelirken, esirler hayvanlara
binmiler, Mslmanlar yaya olarak yrmlerdir.[448]
Bedir Savanda Mslmanlar Tarafndan Esir Edilenler
1- Hz. Abbas,[449]
2- Akl b. Etli Talib,
3- Nevfel b. Haris,
4- beyde b. Amr,
5- Sib b. Ubeyd,
6- Ukbe b. Ebi Muayt (yolda boynu vurulmutur),
7- Haris b. Ebi Vecze,
8- Amr b. Ebi Sfyan,
9- Ebu'l-s b. Rebi1,
10- Ebu'l-s b. Nevfel,
11- Ebu Re b. Ebi Amr,
12- Amr b. Ezrak,
13- Ukbe b. Haris,
14- Adiyy b. Hyar,
15- Osman b. Abdems,
16- Ebu Sevr,
17- Ebu Aziz b. Umeyr,
18- Esved b. mir,
19- Sib b. Ebi Hubey,
20- Huveyris b. Abbad,
21- Salim b. Semmah,
22- Halid b. Hiam,
23- meyye b. Ebi Huzeyfe,
24- Velid b.Velid b. Mugre,
25- Osman b. Abdullah,
26- Sayfi b. Ebi Rifaa,
27- Ebu'l-Mnzir b. Ebi Rifaa,
28- Ebu At Abdullah b. Ebi Sib,
29- Muttalib b. Hantab,
30- Halid b. Alem,
31- Ebu Vedaa b. Dubeyre,
32- Ferve b. Kays,
33- Hanzale b. Kabfsa,
34- Haccac b. Kays,
35- Abdullah b. beyy b. Halef,
36- Ebu Azze Amr b. Ubeyd,
37- Fke (meyye b. Halefin azadls),
38- Vehb b. Umeyr,
39- Rebia b. Derrac,
40- Sheyl b. Amr,
41- Abd b.Zem'a,
42- Abdurrahman b. Menu1 (Menu1),
43- Tufeyl b. Ebi Kuney1,
44- Utbe b. Amr,[450]
45- Akl b. Amr,
46- Temim b. Amr,
47- Temim b. Amfin olu,
48- Halid b. Esd,
49- Ebu'l-Arz Yesar(s b. meyye'nin azadls),
50- Nebhan (Nevfel oullarnn azadls),
51- Abdullah b. Humeyd,
52- Akl,
53- Msafi1 b. yaz,
54- Cabir b. Zbeyr,
55- Amr b. beyy,
56- Kays b. Sib,
57- Ebu Rhm b. Abdullah
58- Cumah oullarnn mttefiki (ismi unutulmutur),
59- Cumah oullarnn mttefiki (ismi unutulmutur),
60- Nastas (meyye b. Halefin azadls),
61- Ebu Rfi1 (meyye b. Halefin azadls),
62- Elem (Nbeyh b. Haccac'n azadls),
63- Habib b. Cabir,
64- Sib b. Malik,
65- fi1,
66- efi,[451]
67- Nadr b. Haris (yolda boynu vurulmutur),
68- Abdullah b. Osman,
69- Hiam b.Velid,
70- Umeyr b. Avf (Sheyl b. Amr'n azadls),
71- bn Cahdem.[452]
Mriklerden ldrlenler yetmiten fazla idi, esir edilenlerde yetmiten fazla idi.[453]
Sheyl b. Amr'n n Dilerinden kisinin ekilmesi Hakkndaki Teklifin
Peygamberimiz
Aleyhisselam Tarafndan Kabul Edilmeyip, Kendisinin leride Hoa Gidebilecek Bir
Konuma da
Yapabileceinin Haber Verilii
Esirler arasnda bulunan Sheyl b. Amr, Kureylilerin hatibi idi.[454] Kendisinin st duda da
yarkt.[455] Hz. mer: "Y Raslallah![456] u Sheyl b. Amr, Kureylilerin hatibidir.[457]
Brak beni, onun iki n dilerini ekeyim de,[458] dili dar sarksn![459] Artk hibir zaman hibir
yerde senin aleyhinde hutbe irad edemesin" dedi.[460]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Brak onu![461] Ben, onun uzuvlarna, byle birey yaparak bir zarar vermem.
Eer bunu yaparsam, peygamber olmama ramen, Allah da bunu bana yapar.[462]
Belki o senin yermeyecein,[463] vecein bir makamda da bulunur, sen onu versin![464]
Belki bir gn o seni sevindirir de!" buyurdu.[465]
Sheyl b. Amr, Peygamberimiz Aleyhisselamn haber verdii o vlmeye lyk konumasn da,
zaman gelince yapmtr.
Peygamberimiz Aleyhisselamn vefat zerine baz Arap kabileleri temsilcilerinin Medine'ye gelerek
zekt vermeyeceklerini akladklar ve bunda direndikleri;[466]
Yer yer irtidad hareketlerinin grld, Mekke'nin alkaland, Mekkelilerden bazlarnn
azlarnn suyunun akmaya balad, Mekke halknn da az kalsn irtidad ed ive re ekleri;[467]
Mekke'nin gen valisi Attb b. Esd'in de korkup gizlendii[468] bir srada idi ki, Sheyl b. Amr
halka bir hutbe irad etti.[469]
Kabe'nin yannda kalkp irad ettii hutbesinde:
"Muhammed Aleyhisselam kimin ilah idiyse, Muhammed (Aleyhisselam) lm bulunmaktadr.
Allah ise, Diridir ve hi lmez![470]
Ey Kurey cemaat! Sizler, Mslman olanlarn en sonuncusu olmu bulunduunuz halde, irtidad
edenlerin en ncs olmu olmaynz![471]
Vallahi, ben iyi biliyorum ki; bu din, gnele ayn douu ve bat devam ettike, devam edecek-tir!
[472]
u kendinizden olan kii, sakn sizi aldatmasn!
Muhakkak ki, benim bu i hakkndaki bildiklerimi o da biliyor.
Fakat, kendisinin Him oullarna olan kskanl gsn, kalbini kaplamtr!
Ey insanlar! Ben Kureylilerin mal bakmndan en varlkl olanym.
Siz emrinizi byk tanynz! Ona zektlarnz deyiniz!
Eer slmiyet ii sonuna kadar devam etmezse, ben sizin demi olduunuz zektlarnz size geri
vermeyi tekeffl ediyorum!" dedi ve alad.[473]
Sheyl b. Amr hutbesini bitirdii zaman[474] halk yatt.[475] Vali Attb b. Esd de ortaya kt.
Kureylilerin slmiyette sebatlar, Sheyl b. Amr'n bu konumasyla salanm oldu.[476]
Allah ondan raz olsun!
Hz. mer, Sheyl b. Amr'n bu konumasn iittii zaman, Peygamberimiz Aleyhisselamn vaktiyle
onun hakkndaki ihbarn hatrlam ve:
"Senin Reslullah olduuna bir kez daha ehadet ederim!" demekten kendini alamamtr.[477]
Esir Edilen Mrikler Hakknda Ne Yaplacann Konuulmas
Hz. mer'in bildirdiine gre; Bedir gn Mslmanlar mriklerle karlanca, Yce Allah
mrikleri hezimete, bozguna uratt.
Onlardan 70 kii ldrld, 70 kii de esir edildi.
Peygamberimiz Aleyhisselam esirlerin iini Hz. Ebu Bekir, Hz. Ali ve Hz. mer'le istiare etti.[478]
Hz. Ebu Bekir:
"Ey Allah'n Peygamberi! Bunlar amca oullar, akraba[479] ve kardelerdir.[480] Ben onlardan fidye
(kurtulmalk akesi) alman uygun grrm.[481] Onlardan aldklarmz,[482] kfirlere kar bizim iin
bir g, kuvvet olur. Belki de, Allah onlan doru yola,[483] slmiyete[484] erdirir[485] de, onlar bizim
iin destek olurlar" dedi.[486]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. mer'e:
"Ey bn Hatfab! Senin grn nedir?" diye sordu.
Hz. mer:
"Hayr![487] Vallahi[488] y Raslallah![489] Ben, Ebu Bekir'in grnde deilim.[490]
Benim bu husustaki grm ,[491] onlarn boyunlarn vurmamza izin vermendir![492]
Bana msaade buyur! (Akrabamdan) filann boynunu ben vuraym!
Ali'ye msaade buyur! (Kardei) Akl'in boynunu o vursun![493]
Hamzaya msaade buyur! Kardei filann [Hz. Abbas'n] boynunu o vursun![494]
T ki, Allah, kalblerimizde mriklere kar bir yumuaklk ve zaaf bulunmadn belli etsin![495]
Bu esirler mriklerin eraf, nderleri,[496] kfr elebalardrlar!" dedi.[497]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ebu Bekir'in grne meyletti, Hz. mer'in grne meyi etmedi.
[498]
Mriklerden Bedir"de alnan esirler, Medine'ye getirildikleri ve Peygamberimiz Aleyhisselam
tarafndan sahabilerine "Bu esirler hakknda ne dersiniz?" diye grleri sorulduu zaman, Ensardan
Abdullah b. Revha da:
"Y Raslallah! Bak; aac ok bir vadi bulup onlar oraya soktuktan, aalar tututurduktan sonra,
atein iine at, yak onlar!" demiti.
Hz. Abbas:
"Allah senin akrabalk ban kesmi!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, hi cevap vermeyip sustuktan sonra, kalkp kapal bir yere girdi.
Mslmanlardan kimisi:
"Reslullah Aleyhisselam Hz. Ebu Bekir'in szn kabul buyuracak!"
Kimisi:
"mer'in szn kabul buyuracak!"
Kimisi de:
"Abdullah b. Revha'nn szn kabul buyuracak!" demekte idiler.
Nihayet, Peygamberimiz Aleyhisselam onlarn yanlarna kt ve:
"Muhakkak ki, Yce Allah baz kimselerin kalblerini stten daha yumuak oluncaya kadar yum uat-
m, bazlarnn kalblerini ise tatan daha sert oluncaya kadar sertletirmitir.
Ey Ebu Bekir! Senin halin brahim Aleyhisselamn haline benzer ki, o, Allah'a:
'Kim bana uyarsa, o bendendir. Kim de bana kar gelirse, phe yok ki, Sen ok yarlgayc ve
esirgeyicisin!' [brahim: 36] demiti.
Ey Ebu Bekir! Senin halin sa Aleyhisselamn haline de benzer ki, o, Allah'a:
'Eer onlan azaba uratrsan, Senin kullarndr. Eer onlan yarlgarsan, phe yok ki, kudretiyle
hereye stn gelen, hikmetiyle her yaptn yerli yerince yapan Sensin Sen!' [Mide: 118] demiti.
Ey mer! Senin halin de, Nuh Aleyhisselamn haline benzer. O, Allah'a:
'Ey Rabbim! Yeryznde kfirlerden yurt tutan hi kimse brakma!' demiti. [Nuh: 26]
Senin halin Musa Aleyhisselamn haline de benzer. O, Allah'a:
'Sen onlarn mallarn mahvet! Rabbimiz! Yreklerini iddetle sk ki, onlar, inletici azab grnceye
kadar iman etmeyeceklerdir!' [Yunus: 88] demiti" buyurdu.[499]
Cebrail Aleyhisselam, Peygamberimiz Aleyhisselama gelip yle buyurdu:
"Ey Muhammedi Yce Allah, senin ashabnn esir almalarn ho grmedi. Allah, onlar u ikiden
birini yapmakta muhayyer brakman sana emrediyor: Ya ellerindeki esirleri getirirler, sen onlarn
boyunlarn vurursun; ya da, ileride kendilerinden esirlerin saysnca adam ehit olmak zere, fidye
alrlar!"
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, Mslmanlar arp, bunu onlara anlatt:[500]
"Bu Cebrail, esirler hakknda, onlarn boyunlarn vurmanz, ya da fidye (kurtulmalk akesi) alp
gelecek yl iinizden onlarn says kadar kiinin ehit olmas hususunda sizi muhayyer kld.[501]
sterseniz onlar ldrnz, isterseniz fidyelerini (kurtulmalk akelerini) alp onunla yararlannz.
Fidye alrsanz, sizden, onlarn says kadar kii ehit olacaktr!" buyurunca,[502] Mslmanlar
"Y Raslallah! Onlar bizim akrabalarmz ve kardelerimizdir.[503]
Hayr! Biz onlardan fidye alalm.[504]
Bununla, dmanmza kar glenelim, bizden de, esirlerin says kadar ehit olacaksa, olsun!
Bu, hi de, holanmayacamz birey deildir!" dediler.[505]
Esirlerden Kurtulmalk Akesi Alnmaya Balanmas
1-3- Hz. Abbas; esirler arasnda Medine'ye getirilince, Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Ey Abbasi Kendin ve kardeinin olu Akl b. Ebi Talib ve Nevfel b. Haris ile antlamaln Utbe b.
Amr iin fidye (kurtulmalk akesi) de![506] Sen servet sahibisin!" buyurdu.[507] Hz. Abbas:
"Y Raslallah! Ben, Mslmandm.
Kurey kavmi beni zorlayarak yola kardlar!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Senin Mslmanln Allah bilir, dediin doru ise, Allah elbette onun ecrini sana verir. Amma,
senin iin, grnte, bizim aleyhimize idi. Sen hele kurtulmalk akelerini demeye bak!" buyurdu ve
onun yannda bulunan 20 ukiyye (800 dirhem) altna da, harp ganimeti olarak elkoydu.
Hz. Abbas:
"Y Raslallah! Bari bunu kurtulmalk akeme mahsub et!" deyince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr! O Allah'n senden bize nasip ettii bireydir, ganimettir!" buyurdu.[508]
Hz. Abbas:
"Y Raslallah! Demek, sen beni geri kalan u mrm boyunca halktan dilenmeye terk ediyorsun?!"
dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Abbas! Zevcen mm Fadl'a verdiin,[509] gmm olduun[510] o mallar,[511] o altnlar[512]
nereye gitti (ne oldu)?" diye sordu.[513]
Hz. Abbas:
"Hangi altnlar?" dedi.[514]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hani, sen Mekke'den yola kacan gn, yannzda zevcen Hris'in kz mm Fadl ile ikinizden
baka birkimse bulunmad srada, mm Fadl'a:[515]
'Bu seferimde bama ne geleceini bilmiyorum.[516] Eer bir musibete urarsam,[517] u kadar
senin iindir! u kadar Ubeydullah iindir![518] u kadar Fadl iindir! u kadar Kuem iindir! u
kadar da Abdullah iindir!' dediin[519] mallar,[520] altnlar!" buyurdu.
Hz. Abbas:
"Bunu sana kim haberverdi?! Vallahi, bunu benden ve mm Fadl'dan baka, halktan hibir kimse
bilmiyordu!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bunu bana Allah haberverdi" buyurdu.[521]
Hz. Abbas:
"Seni hak ile peygamber gnderen Allah'a yemin ederim ki; bunu benden baka, mm Fadl'dan
baka, insanlardan hibir kimse bilmiyordu.
Ben iyi biliyorum ki; sen, hi phesiz, Allah'n reslsn![522]
Ben ehadet ederim ki; sen Allah'n gerekten reslsn ve dorusun![523] Ben ehadet ederim ki;
Allah'tan baka ilah yoktur ve sen de, hi phesiz, Allah'n reslsn!" dedi.[524]
Ensardan baz ztlar[525] Peygamberimiz Aleyhisselamdan izin istediler de:[526]
"Y Raslallah![527] Bize msaade buyur da, kzkardeimizin olu Abbas[528] b.
Abdulmuttalib'in[529] kurtulmalk akesini kendisine brakalm" dediler.[530]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr![531] Vallahi,[532] bir dirhemini bile brakamazsnz!" buyurdu.[533]
Hz. Abbas, kendisinin ve yeeni Akl'in kurtulmalk akeleri olmak zere, Medine'ye 80 ukiyye altn
veya 1000 dinar gnderdi.
Antlamalsnnkini gndermedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Abbas'n elisi Ebu Rfi'i geri evirdi.
Hz. Abbas, Eb Rfi'e:
"Sen, yine ne demeye geldin?" dedi.
Ebu Rafi' de, anlamalsnn kurtulmalk akesini almaya geldiini haberverdi. Hz. Abbas, ister
istemez, onun kurtulmalk akesini de gnderdi.[534]
(iman ve ihlas) varsa, O, size alnandan daha hayrlsn verir ve sizi yarlgar da! Allah ok yarl-
gaycdr, ok esirgeyicidir'" (Enfl: 70) mealli yet Hz. Abbas hakknda nazil olmutur.
Hz. Abbas der ki:
"Allah, bana, o 20 ukiyye altn yerine, her biri ortaklktan 20 ukiyye kazandran 20 kle verdi.[535]
Bana, ayrca Zemzem'i (Zemzem'in idaresini) de verdi ki, onun karlnda da, Mekkelilerin btn
servetini verseler, istemem![536]
Artk ben Rabbimden, va'd ettii yarl gamas m da diliyor ve bekliyorum ."[537]
Hz. Abbas Mslmanln gizli tutard .[538]
Mekke'de bulunduu mddete, mriklerin tutum ve davranlarn Peygamberimiz Aleyhisselama
yazar, bildirir, Mekke'deki Mslmanlara g ve destek de olurdu.
Medine'ye, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelmek istedii zaman, Peygamberimiz
Aleyhisselam ona:[539]
"Senin Mekke'de bulunman daha hayridr.[540] Sen, bulunduun yerde gzel, yararl cihad etmek-
tesin!"[541] diye yazm;[542] Mekke'de oturmasn emir buyurmutu.[543]
4- Peygamberimiz Aleyhisselam, Nevfiel b. Hris'e de:
"Ey Nevfel! Kurtulmalk akesi deyip kendini esirlikten kurtar!" buyurunca, Nevfel:
"Y Raslallah! Kendimi esirlikten kurtarmak iin verecek hibir eyim yok!" demiti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Cidde'de bulunan snglerini versen ya!" buyurdu.[544]
Nevfel:
"Vallahi, benim Cidde'de snglerim bulunduunu benden ve Allah'tan baka kimse bilmiyordu![545]
ehadet ederim ki; sen, Reslullahsn!" dedi ve sngleri verip kendisini esirlikten kurtard ki, onlar
1000 tane idi.[546]
5- Sib b. Ubeyd,
6- Ubeyd b. Amr,
Bu ikisinin mallar olmadndan, hi kimse de kendileri iin kurtulmalk akesi gndermediinden,
Peygamberimiz Aleyhisselam tarafndan serbest braklmlardr.
7- Haris b. Ebi Vecze,
Bunun 4000 dirhem kurtulmalk akesini Velid b. Ukbe getirmitir.
8- Ebu Rie; kurtulmalk akesini Amr b. Rebi' getirmitir.
9- Amr b. Ezrak; kurtulmalk akesinin gnderileceine Amr b. Rebi' tarafndan sz verilince, serbest
braklmtr.
10- Ukbe b. Haris; kurtulmalk akesini Amr b. Sfyan getirmitir.
11- Ebu'l-s b. Nevfel; kurtulmalk akesini amcasnn olu getirmitir.
12- Adiyy b. Hyar,
13- Osman b. Abdems,
14- Ebu Sevr,
Bu nn kurtulmalk akelerini Cbeyr b. Mut'im getirmitir.
15- Ebu Aziz b. Umeyr,
16- Esved b. mir,
Bu ikisinin drt biner dirhemlik kurtulmalk akeleri, Talha b. Ebi Talha tarafndan denmitir.
17- Sib b. Ebi Hubey,
18- Haris (Huveyris) b. Abbad,
19- Salim b. emmah,
Bu nn drt biner dirhemlik kurtulmalk akelerini Osman b. Ebi Hubey getiritir.
20- Malik b. Abdullah b. Osman, Medine'de esir iken lmtr.
21- Halid b. Hiam b. Mugre,
22- meyye b. Ebi Huzeyfe b. Mugre,
23- Osman b. Abdullah b. Mugre,
Bu nn kurtulmalk akelerini Abdullah b. Ebi Rebia gndermitir.
24- Velid b. Velid b. Mugre,
Kurtulmalk akesini kardei Halid b. Velid ile Hiam b. Velid getirmi, Velid Z'l-huleyfe'de
bulunduklar srada kap Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelmi ve Mslman olmutur.
25- Kays b. Sabit; 4000 dirhemlik kurtulmalk akesi Ferve b. Sabit tarafndan gnderilmitir.
26- Sayfi b. Ebi Rifaa,
Mal olmadndan, serbest braklmtr.
27- Ebu'l-Mnzir b. Ebi Rifaa,
2000 dirhem kurtulmalk akesi demitir.
28- Ebu At Abdullah b. Ebi Sib,
1000 dirhem kurtulmalk akesi demitir.
29- Muttalib b. Hantab b. Haris,
Mal olmadndan, serbest braklmtr.
30- Halid b. Alem,
Kurtulmalk akesi krime b. Ebu Cehil tarafndan gnderilmitir.
31- Abdullah b. beyy b. Halef,
Kurtulmalk akesi babas beyy b. Halef tarafndan gnderilmitir.
32- Vehb b. Umeyr b.Vehb.
Kurtulmalk akesini babas Umeyr b. Vehb Medine'ye getirmi, Umeyr Medine'de Mslman olunca,
olu kurtulmalk akesi alnmakszn serbest braklmtr.
33- Rebia b. Derrac b. Anbes,
Mal olmadndan, kendisinden ehemmiyetsiz birey alnp, serbest braklmtr.
34- Fke, meyye b. Halefin azadls idi.
35- Ebu Veda b. Dubeyre,
4000 dirhemlik kurtulmalk akesi, olu Muttalib tarafndan gnderilmitir.
36- Ferve b. Huneys b. Huzfe,
4000 dirhem kurtulmalk akesini Amr b. Kays gndermitir.
37- Sheyl b. Amr,
4000 dirhem kurtulmalk akesini Mikrez b. Hafs getirmitir.[547]
38- Amr b. Ebi Sfyan, Bedir'de Hz. Ali tarafndan esir edilmiti.[548]
Ebu Sfyan'a:
"Olun[549] Amr'n[550] kurtulmalk akesini[551] desene?[552] demeyecek misin?!"[553] denil-
ince:[554]
Benim zerimde, kan ve mal musibeti mi birleecek?! Hanzaleyi ldrdler![555] Hanzale ldrld.
[556] Bir de, Amr iin kurtulmalk akesi deyeyim ha?[557] Ben bunu yapamam!
Fakat, onlardan bir adam elime geiri nceye kadar bekler, onu oluma kurtulmalk yapar m[558]
Braknz, varsn onlar olumu ellerinde istedikleri kadar tutsunlar!" dedi.
te, Amr b. Ebi Sfyan Medine'de Peygamberimiz Aleyhisselamn yannda tutuklu bulunduu
sralarda, Amr b. Avf oullarnn kardei Muaviye oullarndan Mslman ve yal bir zt olan Sa'd b.
Numan b. Ekkl zevcesiyle birlikte umre yapmak zere Mekke'ye gitmiti. Mekke'de tutuklanacan
sanmyordu.[559]
nk, Kureylilerin hac veya umre iin gelenlere hi dokunmayacaklar, bilakis iyi davranacaklar
hakknda verilmi szleri vard.[560]
Sa'd b. Numan b. Ekkl, Mnzir b. Amr ile birlikte umrelerini yapp dnecekleri srada, Ebu Sfyan b.
Harb arkalarna dt.
Sa'd b. Numan' yakalayp esir etti.[561] Kendisini, olu Amr'n yerine tutuklad.[562]
Syledii bir kt'ada da:
"Ey Ekkl olunun cemaat! Siz kr sakall ulu kiinizi teslim etmeyeceiniz hakknda antlamtnz!
Onun arsna icabet ediniz!
Eer Amroullar balanm esirlerinden ban zmezlerse, onlar en asletsiz, en zelil kiilerdir!"
dedi.[563]
Amr b. Avf oullar Peygamberimiz Aleyhisselama geldiler, Amr b. Ebu Sfyan[564]' kendilerine
vermesini istediler. Onun karlnda adamlarn serbest brakacaklarn bildirdiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam Amr b Avf oullarnn dileklerini yerine getirdi. Onlar da, Amr b. Ebu
Sfyan' babasna gnderdiler. Sa'd b. Numan, bylece, tutukluluktan kurtarlm oldu.
39- Bedir esirleri arasnda, Peygamberimiz Aleyhisselamn damad, yani Hz. Zeyneb'in kocas Ebu'l-
s b. Rebi' de bulunuyordu.
Ebu'l-s Mekke'de zenginlikte, eminlikte, ticarette sayl kiilerdendi.
Ebu'l-s'n annesi Hle binti Huveylid, Peygamberimiz Aleyhisselamn zevcesi Hz. Hatice'nin de
kzkardei idi.
Hz. Hatice yeeni Ebul-s' kz Hz. Zeyneb'le evlendirmesini Peygamberimiz Aleyhisselamdan
istemi, Peygamberimiz Aleyhisselam da buna muhalefet etmemiti.
Bu evlenme ii, Peygamberimiz Aleyhisselama peygamberlik ve vahiy gelmeden nce idi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Zeyneb'i Ebu'l-s'la evlendirmiti.
Hz. Hatice Ebu'l-s' olu yerinde tutard.
Yce Allah Peygamberimiz Aleyhisselam peygamberlikle ereflendirdii zaman, Hz. Hatice ile
kzlar Peygamberimiz Aleyhisselama iman ve kendisinin Allah'tan getirip tebli ettii eyleri tasdik ve
ikrar ederek
slmiyet zere yaamaya baladklar halde, Ebu'l-s mriklikte kalmt.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Zeyneb gibi, kzlar Hz. Rukayye ve Hz. mm Klsm'u da, Ebu
Leheb'in oullarna nianlamt.
Peygamberimiz Aleyhisselam Yce Allah'n emirlerini aklamaya balad zaman, Kurey
mrikleri:
"Siz, Muhammed'in kzlarn almakla, onu derdinden kurtardnz!
Kzlarn geri eviriniz de, o onlarla megul olsun, oyalansn!" dediler.
Ebu'l-s'a gittiler ve ona:
"Zevcenden ayrl! Biz, Kurey kadnlarndan hangisini istersen, seni onunla evlendiririz!" deyince,
Ebu'l-s:
"Hayr! Vallahi ben zevcemden ayrlmam ve onun yerine Kurey kadnlarndan bir kadnn benim
zevcem olmasn istemem!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu'l-s'n hayrl bir damat olduundan bahis buyururdu.
Hz. Zeyneb'in Mslman olmayan kocas Ebu'l-s'la yaamalarna slmiyet mani olduu halde,
Peygamberimiz Aleyhisselam onlar Mekke'de bulunduklar mddete birbirlerinden ayrmak imknn
bulamamt.[565]
Kurey mrikleri Bedir'de bozguna uradklar zaman, Ebu'l-s b. Rebi' de esir edilen mrikler
arasnda bulunuyordu.
Mekkeliler esirleri iin kurtulmalk akeleri gndermeye baladklar zaman, Hz. Zeyneb de, Ebu'l-s
b. Rebi' iin biraz mal ile annesi Hz. Hatice'nin kendisine evlendii srada hediye etmi olduu
gerdanl[566] gndermiti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, gerdanl grr grmez, son derecede rikkate geldi ve:
"Eer onun [Hz. Zeyneb'in] esirini serbest brakmay ve maln da geri vermeyi uygun bulursanz, yle
yapnz!" buyurdu.
Mslmanlar
"Olur y Raslallah!" diyerek, Ebu'l-s' serbest braktlar.
Gnderilen mal ile gerdanl da, Hz. Zeyneb'e iade ettiler.[567]
Peygamberimiz Aleyhisselam Hz. Zeyneb'in Medine'ye gelmesine izin vermesi iin ya Ebu'l-s'tan
sz alm, yahut o kendiliinden sz vermi, ya da Ebu'l-s serbest braklrken byle bir art koulmutu.
Fakat, bu haber ne ondan, ne de Peygamberimiz Aleyhisselamdan kmayacak ve ne olduu bilin-
meyecekti.[568]
Kurtulmalk Akelerinin Miktarlar ve Bunu demeyecek Durumdakilerden Yaz
Yazmay Bilenlerin Her Birinin Ensar Oullarndan On ocua Yaz Yazmay
retmekle Mkellef Klnmalar
Mriklerin esirlerinden, mal durumlarna gre, 1000 dirhemden 4000 dirheme kadar kurtulmalk
akesi alnm; hi mallar olmayanlar, kurtulmalk akesi alnmakszn serbest braklmlardr.[569]
Ancak, bylelerinden okur-yazar olanlardan her birinin, Ensarn erkek ocuklarndan[570] on ocua
yaz yazmay iyice retmesi art klnmtr.[571]
Zeyd b. Sabit, yaz yazmay onlardan renmi olanlar arasnda idi.[572]
Bedir Hezimeti Haberinin Mekke'ye Ulamas
Kurey mriklerinin Bedir'de uradklar hezimeti Mekke'ye ulap ilk haber veren, Huzalardan
Haysuman b. Abdullah oldu.[573]
Mekkeliler, ona:
"Arkandakilerden ne haber var?" diye sordular.
Haysuman:
"Utbe b. Rebia,
eybe b. Rebia,
Ebu'l-Hakem b. Hiam [Ebu Cehil],
meyye b. Halef,
Zem'a b. Esved,
Haccac'n iki olu Nbeyh ile Mnebbih,
Ebu'l-Bahter b. Hiam... ldrldler!" diyerek Kureyflerin erafn saymaya balaynca, o srada
Hicr'de oturmakta olan Safvan b. meyye:
"Vallahi, bunun akl varsa, benim durumumu da ona sorunuz!" dedi.
Onlar da, Haysuman'a:
"Salvan b. meyye ne yapyor?" diye sordular.
Haysuman da:
"te, o burada, Hicr'de oturmaktadr!
Vallahi, ben, onun babasn ve kardeini, ldrdkleri srada grmmdr!" dedi.[574]
Peygamberimiz Aleyhisselamn azadls Ebu Rfi1 der ki:
"Ben Abbas b. Abdulmuttalib'in klesi idim.
Btn ev halk Mslman olduk:
Abbas Mslman oldu. mm Fadl da Mslman oldu.
Ben de Mslman oldum.
Abbas Kurey kavminden korkarve onlara aykr davranr grnmek istemez, Mslman olduunu
gizlerdi.
Kendisi ok mal sahibi idi, mallar da kavmine veresiye dalm bulunuyordu.
Ebu Leheb Bediiden geri kalm ve yerine s b. Hiam b. Mugreyi vekil gndermiti. nk,
Kureyliler savatan geri kalnca yerlerine adam tutarlard.
Kureylilerden Bedir seferine katlanlarn uradklar musibetin haberi Ebu Leheb'e gelince, Allah
onu zelil ve hakir kld.
Biz de kendimizde kuvvet ve izzet bulduk.
Ben zayf, clz bir kimse idim.
Oklar yapar, onlar Zemzem'in yanndaki adrmda yontardm.
Yine, biraz orada oturup oklarm yontuyordum.
Yanmda da mm Fadl oturuyordu.
Gelen haberin bizi sevindirdii bir srada, Ebu Leheb iki ayan erle sryerek geldi ve adrn bir
tarafna oturdu.
Kendisinin srt, benim srtma kar idi.
O srada, halk:
'te, Ebu Sfyan b. Haris b. Abdulmuttalib geldi!1 dediler.
Ebu Leheb, ona:
'Yanma gel! Hayatma andolsun ki; haber muhakkak sendedir!' dedi.
Ebu Sfyan gelip onun yanna oturdu. Halk da ayakta dikildiler.
Ebu Leheb:
'Ey kardeimin olu! Bana haber ver: Kurey halknn ii nasl oldu?1 diye sordu.
Ebu Sfyan:
'Vallahi, biz, karlatmz kavme omuzlarmz, arkalarmz teslim ettik: Onlar bizi nasl istedilerse
yle ldrdler! Onlar bizi nasl istedilerse yle esir ettiler!
Vallahi, bununla birlikte, Kurey kavmini knamadm: Gkle yer arasnda alaca (kr) atlar zerinde, ak
benizli adamlarla karlatk ki, vallahi onlar hibir eyi brakmaz, onlara hibir ey de kar koyamaz!'
deyince, adrmn kenarn elimle kaldrp:
'te, vallahi onlar meleklerdir!' dedim.
Ebu Leheb elini kaldrd ve yzme sert bir amar indirdi.
Ben de ona doru sradm.
Zayf bir adam olduum iin, beni tutup yere ykt ve dvmek iin zerime kt.
mm Fadl hemen adrn direklerinden bir direi alp ona bir darbe indirdi, ban fena halde yard
ve:
'Efendisi burada olmayan bir kleyi zayf m buldun?!' diyerek ona kt.
Ebu Leheb kalkp zelil bir halde gerisin geri gitti.
Vallahi, o ancak yedi gece yaad.
Allah, onu 'adese' denilen taun gibi ldrc bir yara ile vurdu ve onunla ldrd.[575]
Oullan, iki veya gn, onu kabre gmmediler. Babalarnn ls, evinde koktu.
Kureyler, karahasba hastalndan, taundan sakndklar gibi saknriard.
Kureylerden birisi, Ebu Leheb'in oullarna:
"Yazklar olsun size! Babanzn ls evinde koktuu halde, onun yanna uramamaktan utanmyor
musunuz?!" dedi.
Onlar:
"Biz onun hastalndan korkuyoruz!" dediler.
Kurey:
"Hadi gelin; ben size yardm edeyim!" dedi.
Birlikte gittiler. Ebu Leheb'in lsn ykamadlar ve ona ellerini de srmediler. Ancak, uzaktan
zerine su serptiler.
Mekke'nin yukar taraflarnda bir yere gmdler, zerini tala kapattlar.[576]
Alnan Kurtulmalk Akeleri Hakknda yetler nii
Yce Allah, esirlerve onlardan alnan kurtulmalk akeleri hakknda indirdii yetlerde yle
buyurdu:
"Hibir peygamberin, yeryznde ar basp zaferler kazanncaya kadar, esirler almas vki
olmamtr.
Siz, geici dnya maln arzu ediyorsunuz! Allah ise, sizin iin, ahireti ister.
Allah, kudretiyle hereye stn gelen A^z, her yaptn yerli yerince yapan Hakm'dir.
Eer Allah'n bu hususta gemi bir yazs olmasayd, aldnz fidyede size her halde byk bir azab
dokunurdu!
Artk, elde ettiiniz ganimetten helal ve temiz olarak yiyiniz! Allahtan korkunuz!
phe yok ki, Allah okyarigaycdr, ok esirgeyicidir."[577]
Hz. mer der ki:
"Sabahleyin Reslullah Aleyhisselamn yanna geldiimde, o ve Ebu Bekir, oturmular, alyorlard.
'Y Rasl allar! Seni ve arkadan alatan nedir? Bana haber ver! Onu alanacak bir hal bulursam,
ben de alayaym. Alanacak bir hal bulmazsam, ikinizin alamasna katlmaya alaym?' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Senin arkadalarnn esirlerden aldklar kurtulmalk akelerinden dolay, vay benim bama gelene!
Urayacanz azabn u yaknndaki aatan daha yakn olduu bana gsterildi!1 buyundu."[578]
Bedir Savana Katlan Mslmanlarn stnl
Rifa b. Rfi'in Bedir ashabndan olan babas Rfi'den rivayetine gre; Cebrail Aleyhisselam
Peygamberimiz Aleyhisselama gelip:
"Bedir ashabnn, aranzdaki mevkii nasldr?" diye sormutu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar, Mslmanlarn stn kiilerindendir!" buyurdu.
Cebrail Aleyhisselam da:
"Meleklerden, Bedir savanda bulunanlarda bunun gibidir!" dedi.[579]
Bedir Zaferinin Medineli Mrikleri, Mnafklar ve Yahudileri Sindirii
Bedir esirleri elleri boyunlarna bal olarak Medine'ye getirildikleri zaman, Yce Allah, bununla
Medine'deki mrik, mnafk olanlarla Yahudileri zillete uratt.[580]
Bedir savanda mriklerin en azllarndan biroklar ldrlnce, Abdullah b. beyy b. Sell ile
Medineli mriklerden onunla birlikte hareket edenler "Artk, bu, zafer ve galebenin ona yneldiini
aka gsteren bir vakadr!" demiler, Peygamberimiz Aleyhisselama slmiyet zere bey'at etmek
zorunda kalmlardr.[581]
Esir Olan Olunu Kurtarmak Bahanesiyle Medine'ye Gelip Peygamberimiz
Aleyhisselam ldrmek steyen Umeyr b. Vehb'in Mslman Olarak Mekke'ye
Dn
[1] Taber, Tefsr, c. 4, s. 75, Rgb, Mfredt'l-Kur'n, s. 38, Yakt, M u'cem u'l -buldan, c. 1, s. 3
58.
[2] Taber, Tefsr, c. 4, s. 75.
[3] Belzur'ye gre (Belzur, Ensb, c. 1, s. 288).
[4] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 1, s. 358.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/265.
[5] Enfl: 7-8.
[6] Kamer 45.
[7] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 25, Taber, Tefsir, c. 27, s. 108, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 4, s. 266,
Beydv, Tefsir, c. 2, s. 439, Ebussuud.Tefsr, c. 8, s. 174.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/265-266.
[8] Enfl: 42.
[9] Enfl: 5-6.
[10] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 288.
[11] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 482, Vkd, Megz, c. 1, s. 20, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 189, bn
Abdilberr, stib, c. 2, s. 588, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 346.
[12] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1601-1602, bn Esr, Usdu'l-gbe, t 6, s. 17.
[13] Vkd, Megz, c. 1, s. 47, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 588.
[14] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 457, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 405, Ebu Dvud,
Snen, c. 1, s. 161, bn Abdilberr, stib, t 4, s. 1965, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 408.
[15] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/266-268.
[16] Vkd, Megz, c.1, s. 27,28.
[17] bn shak, bn Hiam, Sire, c. 2, s. 257, Belzur, E nsbu'l-erf, c. 1, s. 288, Taber, Trh, c. 2,
s. 267, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 107, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 116, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.
241, Zeheb, Megz, s. 31, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 256.
[18] bn shak, bn Hiam, c. 257, Vkd, Megz, c. 1, s. 28,bnHazm, s. 107, bn Esr, Kmil, c.2, s.
116, bn Seyyid.c.1 , s. 241, Zeheb s. 31, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 256, bn Haldun, Trh, c. 2,ks. 2, s. 19.
[19] bn shak, bn Hiam, c.2, s. 257, bn Hazm.s. 107, bn Esr, c.2, s. 116, bn Seyyid, c. 1, s. 241,
Zeheb, Megz, s. 31 .
[20] Taber, Trh, c.2, s. 267, bn Hazm,s.1O7, bn Esr, c. 2, s. 11 6, bn Seyyid, c. 1, s. 241.
[21] bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 107, bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 19.
[22] Vkd, Megz, c.1, s. 35, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 400, Buhr, Sahih, c. 4, s. 184-
185, c. 5, s. 2, 3, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 203, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
258-259.
[23] Vkd, Megz, c. 1, s. 28, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 290.
[24] bn shak, bn Hiam, Sre.c.2, s. 258, Vkd, Megz, c. 1, s. 28, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1,
s. 290.
[25] Vkd, Megz, c. 1, s. 28, Belzur, E nsbu'l-erf, c. 1, s. 290.
[26] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 258, Vkd, Megz, c. 1, s. 28, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1,
s. 290.
[27] Vkd, Megz, c. 1, s. 28, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 290.
[28] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 258, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 242, Zeheb, Megz, s.
31, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 257.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/268-270.
[29] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 2, s. 258-260, Vkd, Megz, c. 1, s. 29-30, bn Sa'd, Tabakt'l-
Kbr, c. 8, s. 43-44, Taber, Trh,c.2,s.270,271,Hkim,Mstedrek,c.3, s. 19, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
116-117, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 242-243, Zeheb, Megz, s. 53-54, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 257.
[30] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/270-273.
[31] bn shak, bn Hiam, Sre, c.2,s. 260-261, Taber, Trih, c. 2, s. 271-272, bn Esr, Kmil, c. 2,
s. 117-118, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 243-244, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 257-258.
[32] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 400, Buhr, Sahih, c. 4, s. 1 84-1 85, c. 5, s. 3, Zeheb,
Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 203, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 258-259.
[33] Vkd, Megz, c.1, s. 31-33.
[34] Vkd, Megz, c. 1, s. 39, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 290, Beyhak, Delil'n-nbvve, c.
3, s. 32, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 118, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 260.
[35] Vkd, Megz, c.1, s. 39, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 290, bn Esr, c. 2, s. 118, Ebu'l-Fid,
c. 3, s. 260.
[36] Vkd, Megz, c. 1, s. 39, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 290, bn Esr, c. 1, s. 118.
[37] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 32, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 260.
[38] Vkd, Megz, c.1, s. 39, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 290, bn Esr, c. 2, s. 118, Ebu'l-Fid,
c. 3, s. 260.
[39] Vkd, Megz, c. 1, s. 39, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 290.
[40] Vkd, Megz, c. 1, s. 39, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 290, Beyhak, Delil'n-nbvve, c.
3, s. 32.
[41] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 32, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 260.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/273-275.
[42] Vkd, Megz.c.1, s. 35,bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 467.
[43] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/276.
[44] Vkd, Megz, c. 1, s. 41, 42, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 291.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/276-277.
[45] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 270, Vkd, Megz, c. 1, s. 42, Belzuf, Ensbu'l-erf, c. 1,
s. 292, Taber, Trh, c. 2, s. 275-276, bn Esr, K m il, c. 2, s. 121, bn Seyyid, U ynu 'l-ese r, c. 1 , s.
2 50, E bu 'I-F id, eI-Bid ye ve'n-nih ye, c. 3, s. 265 -266.
[46] Vkd, Megz, c. 1, s. 42-43.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/278-279.
[47] bn shak.bn Hiam, Sre.c.2, s. 270, Vkd, Megz, c. 1, s. 43, 44, Taben, Trih, c. 2, s. 276.
[48] Vkd, Megz, c. 1, s. 43.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/279-280.
[49] bn sfak.bnHiam, Sre.c.2, s. 271, Vkd, c. 1,s.44,bn Sa'd, c. 2, s. 14.
[50] Vkd, Megz, c. 1, s. 4 4-45, bn Sa'd, Taba ktl-kbr, c. 2, s. 14.
[51] Vkd, Megz, c. 1, s. 45, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 14.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/280-281.
[52] Vkidr, Megz, c. 1, s. 1 44-1 45, bn Habto, Kitbu'l-muhabber, s. 161,162, bn Seyyid,
Uvnu'l-eser, c. 1, s. 249, 250.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/281-282.
[53] br shak.bnHiam, Sre,c.2, s. 271, Taber, Trih, c. 2, s. 276, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 266.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/282.
[54] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 263.
[55] Vkd, Megz, c. 1, s. 23, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 12, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s.
288.
[56] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 12, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1,s.288.
[57] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 12.
[58] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 263.
[59] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 12.
[60] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 12, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 289, Ta ben, TrfV, c. 2, s. 296,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 245,246.
[61] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 263, bn Seyvid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 246, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 260.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/283.
[62] bn shak.bnHiam, Sre,c.2, s. 264.
[63] Vkd, Megz, c. 1, s. 21, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 288.
[64] Vkidf, Megz, c.1, s. 21, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 149-150, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 36.
[65] Vkd, Megz, c. 1, s. 22-23.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/284-285.
[66] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 264, Vkd, Megz, c. 1, s. 26, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.
2, s. 12, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 289.
[67] Vkidi, Megzi, c. 1, s. 2 6, bn Sa'd, Tab akt, c. 2, s. 12, Bel zurf, E nsbu'l-er f, c. 1, s. 28
9.
[68] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 264, Vkd, Megz, c. 1 , s. 24, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 12,
Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 289.
[69] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 21, Ahmed b.Hanbel, Msned.c.1, s. 422.
[70] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 264, Vkd, Megz, c. 1, s. 24, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1,
s. 289.
[71] Vkd, Megz, c. 1, s. 24-27, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 289.
[72] Vkd, Megz, c.1, s. 24.
[73] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 371.
[74] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 610.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/285-287.
[75] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 333-341 , Vkd, Megz, c. 1 , s. 153-156, bn Sa'd,
Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 6-408, bn Haim, Cevmiu's-Sre, s. 114-123, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.
272-274.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/287.
[76] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 341-342, Vkd, Megz, c. 1, s. 157, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s.
409-418.
[77] Vkd, Megz, c.1, s. 157, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 41 741 8.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/287-291.
[78] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/291-293.
[79] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 342-362, Vkd, Megz, c.1, s. 156-172, bn Sa'd,
Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 419-601.
[80] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 263.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/293-301.
[81] Vkd, Megz, c. 1, s. 26, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 20, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 79,
Bevtakf, Snen'l-kbr, c.9,s.57.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/301.
[82] Vkd, Megz, c. 1, s. 47.
[83] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 534-535, bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 418.
[84] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s.535, Ahmed b.Hanbel, Msned, c. 6, s. 149,Mslim, Sahih, c.
3, s. 1449-1450, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 359.
[85] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/301-303.
[86] bn shak.bnHiam, Sre,c.2, s. 264.
[87] Vkd, Megz, c. 1, s. 26.
[88] bn shak.bnHiam, Sre,c.2, s. 264-266.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/303-304.
[89] bn shak, bn H iam, S ine, c. 2, s. 2 69, Vkd, Megz, c. 1, s. 41 , Tabe rf, T rh, c. 2, s.
275, Bey hakf, D e li l'n-nb v ve, c. 3, s. 33, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 250, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 265.
[90] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 269, Vkd, Megz, c. 1, s. 40
[91] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 269.
[92] Vkdi, Megz, c. 1, s. 41.
[93] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 269-270, Vkd, Megz, c. 1, s. 41, Taber, Trih, c. 2, s.
275, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 33, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 250, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 265, bn Haldun, TnT, c. 2, ks. 2, s. 19-20.
[94] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 2, s. 270, Vkd, Megz, c. 1, s. 41, Taber, c. 2, s. 275, Beyhak,
Delil'n-nbwe, c. 3, s. 33, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 250, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
3, s. 265.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/304-305.
[95] bn shak, bn H iam, Sre, c. 2, s. 2 66, Vk df, Megz, c. 1, s. 48, Tabe rf, T rfh, c. 2, s.
273, Bey hakf, D e ll l'n-nb v ve, c. 3, s. 33-34, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 120, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 1, s. 247.
[96] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 293.
[97] Zemaherf, Keaf, c. 2, s. 143, Fahru'r-Rz, Tefsir, c. 15, s. 126, Neseff, Medrik, c. 2, s. 94,
95, Hzin, TefsTr, c. 2, s. 385, Ebussuud, Tefsr, c. 4, s. 5.
[98] bn shak, bn H iam, Sre, c. 2, s. 2 66, Vk df, Megz, c. 1, s. 48, Tabe f, T rfh, c. 2, s.
273, Bey hakf, D e li l'n-nb v ve, c. 3, s. 34, bn Esr, Km il, c. 2, s. 120, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1, s. 247, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 262.
[99] bn shak.bnHiam, Sre.c.2, s. 266, Vki d f, Megz, c. 1, s. 48, Taber, Trih, c. 2, s. 273, 274,
Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1, s. 173, Beyhak, Delil'n-nbwe, c. 3, s. 34, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
120, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 247, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 262.
[100] bn shak, bn H iam, Sre, c. 2, s. 2 67, Vkd, Megz, c. 1, s. 48, Tabe rf, T rfh, c. 2, s.
274, Beyhak, D e li l'n-nb v ve,c. 3, s. 34, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 120, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1, s. 247, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 262.
[101] bn shak, bn Hiam , c. 2, s. 267, Taber, c. 2, s. 274, Beyhak, c. 3, s. 34, bn Esr, c. 2, s. 1
20, bn Seyyid, c. 1, s. 247,Ebu'l-Fid, c. 3, s. 262.
[102] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 267, Vkd, c. 1, s. 4849, Taber, c. 2, s. 274, Beyhak, c. 3, s. 34,
bn Esr, c. 2, s. 120, bn Seyyid, c. 1, s. 247, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 262.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/306-308.
[103] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 267-268, Vkd, Megz, c. 1, s. 50-51 , Taber, Trih, c. 2,
s. 274-275, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 248-249, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 264.
[104] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/308-309.
[105] bn shak, bnHiam, Sre, c. 2, s. 268-269, Vkd, Megz, c. 1, s. 52-53, Taben, Trih, c. 2, s.
275, Beyhak, Delil'n-nbvvE.c. 3, s. 43, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 119-120, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1 , s. 249, Zeheb, Megz, s. 32-33, Ebu'l-Fid,el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 265.
[106] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 269, Vkd, c. 1, s. 53, Taber, c. 2, s. 275, bn Esr, c. 2, s. 119-
120, bn Seyyid, c. 1 , s. 249, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 265.
[107] Vkd, Megz, c.1, s. 53.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/309-311.
[108] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 271, Taber, c. 2, s. 276, Beyhak, c. 3, s. 34-35, bn Esr, c. 2, s.
121, bn Seyyid.c.1, s. 251, Zeheb, s. 33, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 266.
[109] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 272, Taber, c. 2, s. 276, Beyhak, c.3, s. 34-35, bn Seyyid, c. 1, s.
251.
[110] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 567, Belzur, Ensbu'l-erf, t 1, s. 293.
[111] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 293.
[112] Vkd, Megz, c. 1, s. 53, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 15.
[113] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 567.
[114] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/312.
[115] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 272, Taber, Trh, c. 2, s. 277, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 35, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 122, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 251, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 292.
[116] Vkidt, Megz, c.1, s. 55, bn Sa'd.Tabakt, c. 2, s. 15.
[117] bn sfak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 272-273, Vki d, Megz, c. 1, s. 49, bn Sa'd, Tabakt, c. 2,
s. 1 5, Ta ben, Trih, c. 2, s. 277, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 44, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 122, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 252, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 268.
[118] Vkd, Megz, c. 1, s. 55, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 15, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 44, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 255
[119] Vkd, Megz, c. 1, s. 5, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 15.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/313.
[120] Vkd, c. 1, s. 58, bn Sa'd, c. 2, s. 14-15, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 293.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/313-314.
[121] Vkd, c. 1, s. 71-72, bn Sa'd, t 2, s. 14, Beyhak, c. 3, s. 70, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 274.
[122] Vkd, c. 1. s. 71-72, bn Sa'd, c. 2, s. 14, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1 , s. 378.
[123] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 287, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 274, Diyarbekr, c. 1, s. 378.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/314.
[124] bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 244, Alddin Ali, Kenzu'l-umml, c. 10, s. 403.
[125] Alddin Ali, Kenzu'l-umml, c. 10, s. 403.
[126] bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 245, Alddin Ali, Kenzu'l-umml, c. 10, s. 403.
[127] Alddin Ali, Kenzu'l-umml, c. 10, s. 403.
[128] bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 245, Alddin Ali, Kenzu'l-umml, c. 10, s. 403.
[129] Alddin Ali, Kenzu'l-um ml, c. 10, s. 403.
[130] bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 245, Alddin Ali, Kenzu'l-umml, c. 10, s. 403.
[131] Alddin Ali, Kenzu'l-umml, c. 10, s. 403404.
[132] bn Hacer. el-sbe. c. 2. s. 245. Alddin Ali. Kenzu'l-umml. c. 10. s. 404.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/314-315.
[133] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 26, Mslim, Sahh, c. 4, s. 2203, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s.
58, Nes, Snen, c. 4, s. 109, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 48.
[134] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 1,s.26, c. 3, s. 219, Ebu Dvud, c. 3, s. 58, Beyhak, Delil, c. 3,
s. 48.
[135] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 219, Mslim, c. 3, s. 1404, Ebu Da\ud, c. 3, s. 58.
[136] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 219, Mslim, c. 3, s. 1404, Ebu Da\ud, c. 3, s. 58.
[137] Mslim, c. 4, s. 2203, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 48.
[138] Ebu Dvud, Snen, c.3,s. 58.
[139] Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 3, s. 219, Mslim, c. 3, s. 1 404, Ebu Dvud, c. 3, s. 58, Beyhak,
c. 3, s. 48.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/315.
[140] Taber, Tefsr, c. 9, s. 194,197, Zemaher, Keaf, c. 2, s. 147, Fahru'r-Rz, Tefsir, c.15, s. 1
33, Nes, Medrik, c. 2,s. 97, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 291 , 292, Beyzv, Tefsir, c. 1, s. 387,
Ebussuud, Tefsir, c. 4, s. 9.
[141] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 117-138, Taber, Trh, c. 2, s. 269, Tefsir, c. 9, s. 194-195,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 278, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 75.
[142] Enfl: 11.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/316-317.
[143] Vkd,Megz,c.1,s. 61.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/317.
[144] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 292.
[145] bn shak, bn Hiam, Sire, c. 2, s. 274, Vkd, Megz, c. 1, s. 62, Taber, Trh, c. 2, s. 277,
Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 64, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 123, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 253, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 269.
[146] Vkd, Megz, c.1, s. 62.
[147] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 274, Taber, Trih, c. 2, s. 278, bn Seyyid, Uyunu'l-eser, c.
1,s. 253, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 269.
[148] bn shak, bn Hiam.c. 2, s. 274, Ta beri, c. 2, s. 278, Beyhak, c. 3, s. 64, bn Seyyid, c. 1, s.
253, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 269.
[149] bn shak, bn Hiam.c. 2, s. 274, Vkd, c. 1, s. 62, Taber, c. 2, s. 278, Beyhak, c. 3, s. 64, 65,
bn Esr, c. 2, s. 123, bn Seyyid, c. 1, s. 253, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 269.
[150] Vkd, Megz, c.1, s. 62.
[151] bn shak, bn Hiam, Sre c . 2, s. 274, Taber, Trh, c. 2, s. 278, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 65, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 123, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 253, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 269.
[152] Vkd, Megz, c.1, s. 62.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/317-319.
[153] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 274, Vkd, Megz, c. 1, s. 63, Taber, Trh, c. 2, s. 278,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 65, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 123-124, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.
253, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 270.
[154] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 274, Taber, Trih, c. 2, s. 278, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c.3,s. 65-66, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 124, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 253-254, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 270.
[155] Zbeyr B. Bekkr, Cemheretu Nesebi Kurey, c. 1, s. 359-360, Taber, Trh, c. 2, s. 278, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3,5.270-271 .
[156] Vkd, Megz, c. 1,s. 60.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/319-322.
[157] bn shak, bn Hiam, Sire, c. 2, s. 275-276, Vkd, Megz, c. 1, s. 64-65, Taber, Trh, c. 2,
s. 279, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 65-66, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 24, bn Seyyid, Uynu'l-eser,
t 1, s. 253-254, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3. s. 270.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/322-323.
[158] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 395, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1414, Zeheb, Siyeru a'lm i'n-
nbel, c. 2, s. 262.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/323.
[159] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 15.
[160] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 2, s. 278, Vkid, Megz, c. 1, s. 56, Taber, Trih, c. 2, s. 280,
bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 484, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 271 .
[161] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 516.
[162] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 278, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 484, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 271 .
[163] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 278, Vkd, Megz, c.1, s. 57, Taber, Trih, c. 2, s. 280, bn
Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 484, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 271.
[164] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 278, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 271, Diysrbekrf, Trhu'l-hams, c. 1 , s.
379.
[165] bn shak, bn Hisam, c. 2, s. 278, Vkd, c.1 , s. 57, Taber, c. 2, s. 280, bn Esr, c. 2, s. 484,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 271.
[166] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 516.
[167] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 278, Vkd, Megz, c. 1, s. 57, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s.
516, Taber, Trih, c. 2, s. 280, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 484, Ebu'l-Fid, el-Bidye-ve'n-nihve, c.
3, s. 271 .
[168] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 516.
[169] bn shak, bn Hisam, c. 2, s. 278, Vkd, c.1 , s. 57, Taber, c. 2, s. 280, bn Esr, c. 2, s. 484,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 271.
[170] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 278, bn Esr, Usdu'l-gbe., c. 2, s. 484 Ebu'l-Fid, c. 3, s. 271.
[171] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 278, Vkd, c.1 , s. 57, bn Esr, c. 2, s. 484, Ebu'l-Fid, c. 3, s.
271.
[172] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 278, Vkd, c.1 , s. 57, Taber, c. 2, s. 280, bn Esr, c. 2, s. 484,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 271.
[173] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 278, Taber, c. 2, s. 280, bn Esr, c. 2, s. 484, Ebu'l-Fid, c. 3, s.
271.
[174] Vkd, Megz, c.1, s. 57.
[175] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 484, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 271.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/323-325.
[176] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 278, Taber, c. 2, s. 280.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/325.
[177] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 273, Vkd, Megz, c. 1, s. 59, Taber, Trih, c. 2, s. 277,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c.3,s.35,bn Esr, Kmil, c. 2, s. 122-123, Zeheb, Megz, s. 80, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 268.
[178] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 30, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 601-602, Mslim,
Sahih, c. 3, s. 1383-1384, Tirmizi, Snen, c. 5, s. 269, Taber, Trih, c. 2, s. 280, Beyhki, Delil'n-
nbvve, c. 3, s. 51.
[179] Enfl: 9.
[180] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 279, Beyhak, Delil'n-nbwe, c. 3, s. 54, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 1, s. 255, Zeheb, Megz, s. 37, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 276.
[181] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 279, Vkd, c. 1, s. 81 , Taber, c. 2, s. 281, Beyhak, c. 3, s. 54,
bn Esr, c. 2, s. 125-126, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 255, Zeheb, Megz, s. 37, E bu'l-Fid, c. 3, s.
276.
[182] Buhr, Sahih, c. 5, s. 1 4, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 54, bn Seyyid, c. 1, s. 256.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/325-326.
[183] Vkd, Megz, c. 1, s. 75,76, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 16.
[184] Vkidi, 11, s. 76, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 23,1 03.
[185] Taber, Trih, c. 2, s. 283, Zeheb, Megz, s. 39.
[186] Vkidi, c. 1, s. 76, bn Sa'd, c. 3, s. 23, 103.
[187] bn Sa'd. Tabakt. c. 3. s. 568.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/327.
[188] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 117, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 278,
Heysem, Meanau'z-zevid, c. 6, s. 75-76.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/327-328.
[189] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 406.
[190] bn shak.bn Hiam, Sre,c.2, s. 341.
[191] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 406.
[192] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/328.
[193] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 273, 274, Vkd, Megz, c. 1, s. 61 , Taber, Trih, c. 2, s.
277, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 123, bn Seyyid, Uynu'l-eser, t 1, s. 252, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 3, s. 268.
[194] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 274, Taber, Trh, c. 2, s. 277, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 123,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 252, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 268.
[195] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/328-329.
[196] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 276, 277, Vkd, Megz, c. 1, s. 68, Taber, Trih, c. 2, s.
276, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 124, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 254, Zeheb, Megz, s. 36, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 273.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/329.
[197] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 278, Vkd, Megz, c. 1, s. 67, Taber, Trh, c. 2, s. 280,
bn Esr, Kmil, c. 2, s. 125.
[198] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 278, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 498, Buhr, Sahih, c. 3, s.
227, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 155, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 25, Zeheb, Megz, s. 66.
[199] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 52, Beyhak, Snen, c. 9, s. 155.
[200] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 279, Taber, Trh, c. 2, s. 281, bn Abdilberr, stib, c. 3, s.
1214, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 26, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 257, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 278.
[201] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 565, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 1 36-137, Mslim,
Sahih, c. 3, s. 1510, Hkim , Mstedrek, c. 3, s. 426
[202] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 565.
[203] Hadid: 21.
[204] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 565, Ahmed b. Hanbel, Msned, c.3,s. 137, Mslim, Sahih, c. 3, s.
1510, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 426, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 43, Zeheb, Megz, s. 66.
[205] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/330-331.
[206] Enfal: 15-16.
[207] Enfal: 45-47.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/331.
[208] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 578, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1282, bn Esr, Usdu'l-
gbe, c. 4, s. 406.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/332.
[209] Vkidi, Megz, c. 1, s. 66- 67.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/332.
[210] Taber, Tefsr, c. 9, s. 208, Etau'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 296.
[211] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 280, Vkd, Megz, c.1 , s. 70, Ahmed b. Hanbel, Msned,
c. 5, s. 431, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 129, Taber, Trh, c. 2, s. 281, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 74, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 257, Zeheb, Megz, s. 68, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 282.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/332-333.
[212] Vkd, Megz, d, s. 70.
[213] Vkd, Megz, c. 1 , s. 57, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 2, s. 16, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 55, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 256, Zeheb, s. 62.
[214] bn shak.bn Hiam, Sre,c.2, s. 286, Taber, Trih, c. 2, s. 284, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1,s.26O.
[215] Vkd, Megz, c.1, s. 76, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 16
[216] Musa b.Ukbe'nin M egzsinden naklen Zeheb, Megz, s. 80, Vkd, Megz, c. 1, s. 71.
[217] Musa b. Ukbe'nin Megzsinden naklen Zeheb, Megz, s. 80.
[218] Vkd, Megz, c. 1, s. 70-71, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 283.
[219] Enfl: 44.
[220] li-mran: 123-124.
[221] Enfl: 48.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/333-334.
[222] Vkd, Megz, c. 1, s. 95, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 80, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 283-284.
[223] Hayzum; Cebrail Aleyhisselamn at nn addr (E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
281).
[224] bn shak. bn Hiam. Sre, c. 2, s. 285, Vkd, Megz, c. 1, s. 76, 77, Taber, Trih, c. 2, s.
283, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 129, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 259-260, Zeheb, Megz, s. 39, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 279-280.
[225] Vkd, Megz, c. 1,s. 77.
[226] bn shak, bn Hiam, Sire, t 2, s. 28 6, Vkd, Megz, c. 1, s. 76, Taber, Tefsir, c. 4, s. 77,
Beyhak, D e li l'n-nbv ve, c. 3, s. 81, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 260, Zeheb, Megz, s. 40, E
bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 280.
[227] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 492, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 400, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s.
76.
[228] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 492.
[229] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 492, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 400, bn Esid, Usdu'l-gbe, c. 2, s.
76.
[230] Vkd, Megz, c. 1, s. 76, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 57, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 281.
[231] Vkd, Megz, c.1, s. 80, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 61 , Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, C. 3, S. 281.
[232] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 2, s. 286, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 450, Taber, Trih, c.
2, s. 283, bn Abdilberr, stib, c. 4,s.1644, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 95, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1, s. 260.
[233] Taber, Trih, c. 2, s. 283-284. Hkim , Mstedrek, c. 3, s. 409, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 129.
[234] Mslim, Sahh, c. 3, s. 1384-1385.
[235] Vkd, Megz, c. 1, s. 79, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 281.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/334-337.
[236] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 281, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 10-11, Taber, Trh, c. 2,
s. 282, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 140-1 41, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 28-1 29, Zeheb, Megz,
s. 90-91.
[237] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2,s. 281-282, Taber, Trih, c. 2, s. 282, bn Abdilberr, stib, c. 4,
s. 1459-1460, bn Esr,Usdu'l-gbe, c. 5, s. 64-65, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 285.
[238] Vkd, Megz, c. 1, s. 81.
[239] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 117, Zeheb, Megz, s. 65, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 278, Heysem,Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 76.
[240] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 12, Ahmedb. Hanbel, Msned,c. 1 ,s. 353, Taber, Trih,c. 2,
s. 288,289, Ebu Nuaym ,Delil'n-nbvve, c. 2, s. 471-472.
[241] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 12.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/337-341.
[242] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 16.
[243] Vkd, Megz, c. 1, s. 65, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 16, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 296,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.1,5.257.
[244] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 279, Taber, Trih, c. 2, s. 281, bn Abdilberr, stib, c. 4, s.
1486, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 280.
[245] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 219, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 16.
[246] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1486, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 280.
[247] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1486.
[248] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 280.
[249] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 279, Vkd, Megz, c. 1, s. 65, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 17, Taber, Trih,c. 2, s. 281, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 308, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 26, bn
Seyvid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 257, Zeheb, Megzi, s.37, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 304.
[250] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 279, Vkd, Megz, c. 1, s. 65, Taber, Trih, c. 2, s. 281,
bn Abdilberr, stib, c. 1 , s. 308, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1 , s. 425, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.
257.
[251] Vkd, Megz, c. 1, s. 65, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 17, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 425, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 257.
[252] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 279, Vkd, Megz, c. 1, s. 65, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 17,
bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 308, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 425, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
3, s. 274.
[253] bn shak bn Hiam, Sre, c. 2, s. 279, Vkd, Megz, c. 1, s. 65, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 17,
Belzur, Ensbu'l-erf,c. 1, s. 296, Taber, Trih, c. 2, s. 281 , bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 308, bn
Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 425, bn Seyyid, Uyunu'l-eser,c. 1, s. 257, Zeheb, Megz, s. 37, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 274.
[254] Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 3, s. 260, Buhri, Sahih, c. 3, s. 206, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 327,
Beyhak, Snen'l-kbr, c.9,s.167.
[255] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 215, Buhr, Sahih, c. 3, s. 206, Beyhak, Snen'l-kbr, c.
9, s. 167, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 308, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 425.
[256] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 210, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 327.
[257] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 215, Buhr, Sahih, c. 3, s. 206, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 327,
bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 308, bn Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 327.
[258] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 215, Buhri, Sahih, c. 5, s. 9, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 327, bn
Abdilberr, stib, c. 1 , s. 308.
[259] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 260, Buhri, Sahih, c. 3, s. 206, Beyhak, Snen'l-kbr, c.
9, s. 167.
[260] Tirmiz, Snen, c. 5, s. 327.
[261] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 260, Buhri, Sahih, c. 3, s. 206, Beyhak, Snen'l-kbr, c.
9, s. 167.
[262] Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 3, s. 260, Buhri, Sahih, c. 3, s. 206, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 327,
Beyhak, Snen'l-kbr, c.9,s.167.
[263] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 426.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/341-342.
[264] Vkd, Megz, c.1, s. 67.
[265] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 117, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 71 Zeheb, Megz,
s. 65, Ebu'l-Fid, el- Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 278, Heysem, Meanau'i-ievid, c. 6, s. 76.
[266] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 277, Vkd, Megz, c.1 , s. 68, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 17,
Taber, Trih, c. 2, s.279, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 72, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 125, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 54, Zeheb, Megz, s. 36.
[267] Vkd, Megz, c.1, s. 68, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 17, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3,
s. 273.
[268] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 277, Vkd, Megz, c. 1, s.68, Taber, Trh, c. 2, s. 279,
Beyhak, Delil'n-nbvve,c. 3, s. 72, bn Esr, Kamil, c. 2, s. 125, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 254,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 273.
[269] Vkd, Megz, c. 1, s. 68, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 17.
[270] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 277, Taber, Trh, c. 2, s. 279, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 72, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 254, Zeheb, Megz, s. 36, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 273.
[271] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 117, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 71, Zeheb, Megz,
s. 65.
[272] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 277, Vkd, Megz, c. 1, s. 68, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 17, Taber, Trih, c. 2, s. 279, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 72, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1, s. 254, Zeheb, Megz, s. 36.
[273] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 117, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 72, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 278.
[274] Vkd, Megz, c.1, s. 68, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 17.
[275] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 277, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 117 Taber, Trh, c.
2, s. 279, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 71-72, bn Esr, Kmil, c.2,s. 125, bn Seyyid, Tabakt'l-
kbr, c. 1, s. 254, Zeheb, Megz, s. 37, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 278.
[276] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 277, Taber, Trh, c. 2, s. 279, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 71-72, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 125, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 254, Zeheb, Megz, s. 37, E
bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 273.
[277] Vkd, Megz, c. 1, s. 68, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 17, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 273.
[278] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 277, Taber, Trh, c. 2, s. 279, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1, s. 255, Zeheb, Megz, s. 37, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 277.
[279] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 277, Taber, Trih, c. 2, s. 279, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 125,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 255, Zeheb, Megz, s. 37, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
277.
[280] Vkd, Megz, c. 1, s. 69, Taber, Trih, c. 2, s. 279.
[281] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 274.
[282] Vkd, Megz, c. 1, s. 69-70, Taber, Trih, c. 2, s. 279, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 188, bn
Esr, Kmil, c. 2, s. 125, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 274, Diyarbekri, Trhu'l-hams, c.1,
s. 278.
[283] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 188, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1021, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s.
557.
[284] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 50, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 188, bn Abdilberr, stib, c.
3, s. 1021, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 554.
[285] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1021, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 554.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/343-346.
[286] Vkd, Megz, c. 1, s. 71, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 283.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/346-347.
[287] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 414.
[288] bn Abdilberr, jstib, c. 2, s. 825, Haleb, nsanu'l-uyn, c. 2, s. 414.
[289] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 824, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 414.
[290] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 291, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 291-292.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/347.
[291] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 2, s. 280, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 81, bn Esr, Kmil,
c. 2, s. 126, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 257, Zeheb, Megz, s. 37, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 281.
[292] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s.281, Vkd, Megz,c. 1, s. 81, Beyhak, Delil'n-nbwe, c.
3, s. 81, bn Esr, Kmil, c .2, s. 126, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 257, Zeheb, Megz, s. 37, Ebu'l-
Fid, c. 3, s. 281.
[293] Vkd, Megz, c. 1, s. 81.
[294] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s.280, Vkd, Megz,c. 1, s. 81, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 81, bn Esr, Kmil,c. 2, s. 126, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 2, 7, Zeheb, Megz, s. 37,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 284.
[295] Vkd, Megz, c. 1, s.81, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 257,Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c.3, s. 284, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 84.
[296] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 280, Taber, Trh, c. 2, s. 281, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 81, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 126, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 257, Zeheb, Megz, s. 37,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 284.
[297] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 280, Taber, Trh, c. 2, s. 281, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 81, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 126, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 257, Zeheb, Megz, s. 37,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 281
[298] Entl: 12-13.
[299] Entl: 17.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/347-348.
[300] Entl: 44.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/349.
[301] br Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 23, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 126.
[302] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 26, c. 1, s. 223, Bevtakf, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 49, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihale, c. 3, s. 275-276.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/349.
[303] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 2, s. 284, Vkd, Megz, c. 1, s. 83, Taber, Trh, c. 2, s. 283,
bn Esir, Kmil, c. 2, s. 127, Zeheb, Megz, s. 37, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 286.
[304] Vkd, Megz, c. 1, s. 86-87.
[305] Vkd, Megz, c. 1, s. 92-93.
[306] Vkd, Megz, c. 1, s. 91 -92.
[307] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 622.
[308] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 288.
[309] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 622.
[310] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 288, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 622.
[311] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s:. 97.
[312] bn EsPr, Usdu'l-gbe, c. 5, s:. 203.
[313] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 286-287.
[314] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 1 93, Buhr, Sahih, c. 4, s:. 22, c. 5, s:. 11, Mslim, Sahih,
c. 3, s. 1372, bn Abdilberr, stib, c. 3,5.1413.
[315] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 287, Taber, Trih, c. 2, s. 284.
[316] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 287, Taber, Trih, c. 2, s:. 284, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s:. 84, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1410, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 202, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 1, s. 260, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3,s:. 287.
[317] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s:. 287, Vkd, Megz, c. 1, s:.87, Taber, Trih, c. 2, s:. 284,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s:. 84, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1410, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s.
202, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 260, Zeheb, Megz, s:. 40, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3,
s. 287.
[318] Vkd, Megz, c. 1,s. 87.
[319] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 287, Taber, Trih, c. 2, s:. 284, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s:. 84, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 141 0, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s:. 202, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 1, s:. 260, Zeheb, Megz, s. 40, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 2, s. 287.
[320] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 287, Vkd, Megz, c. 1, s.87, Taber, Trih, c. 2, s:. 284,
Beyhak,Delil'n-nbvve,s:. 3, s. 84-85, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 141 0, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1
27, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 260-261, Zeheb, Megz, s. 40, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 3, s. 287.
[321] Vkd, Megz, c.1, s. 87.
[322] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 11 5, Buhr, Sahih, c. 5, s. 6, 20, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 3, s. 86, Zeheb, Megz, s. 70, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 288.
[323] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 115, Buhr, Sahh, c. 5, s. 6, 20.
[324] Ahmed b. Hanbel, Msned, c.3, s. 115, Buhr, Sahih, c. 5, s. 6, Zeheb, Megz, s. 70, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 288.
[325] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 288-289, Vkd, Megz, c. 1, s. 89-90, Taber, Trh, c. 2,
s. 284, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 85-86, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 127, bn Seyyid, Uynu'l-eser,
c. 1, s. 261 , Zeheb, Megz, s. 41, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 288.
[326] Vkd, Megz, c. 1, s. 90, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 299, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 127.
[327] Buhr, Sahih, c. 5, s. 20.
[328] M. am Koksal, slm Trihi, c. 1,18, Mekke Devri, c. 1 , s. 87-90'da Mutayyibfn ve Ahlf
hakknda izahat vardr.
[329] Vkd, Megz, c. 1, s. 90, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 299, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 127.
[330] Ahmed b. H anbel, M sned, c. 1, s. 444, Zeheb, Megz, s. 70-71, E bul -F id , el -B idye
ve'n-nih ve, c. 3, s. 288-289.
[331] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 27, Zeheb, Megz, s. 71, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
289.
[332] bn shak, bn Hiam, Sre, c.2,s. 289, Taber, Trih, c.2,s. 284, Beyhak, Delil'n-nbvve, c.
3, s. 86, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 261.
[333] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 444, Zeheb, Megz, s. 71, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c.3, s. 289, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 88.
[334] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 444, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 88, Zeheb,
Megz, s. 71, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 289.
[335] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 1428, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 223.
[336] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 223, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 441
[337] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 141, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 67.
[338] Vkd, Megz, c. 1, s. 85, 86, Buhr, Sahih, c. 5, s. 14, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
3, s. 290.
[339] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 290, Vkd, Megz, c. 1 , s. 93, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 1, s. 188, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 98, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1080, bn Hazm,
Cevmiu's-are, s. 113, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 262, Zeheb, Megz, s. 74, E bu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 290.
[340] Beni Kelb b. Avf b. Ka'b b. Amr b. Leylerden olup Benf mir b. Leyierin mttefiki,
antlamala idi (bn shak, bn Hiam , Sre, c. 2,5.372).
[341] Vkd, Megz, c.1, s. 86.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/349-358.
[342] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 283, Vkd, Megz, c. 1, s. 82, Taber, Trih, c. 2, s. 282,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 91, Zeheb, Megz, s. 39, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
286.
[343] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 283, Taber, c. 2, s. 282, Beyhak, c. 3, s. 91, Zeheb s. 39, Ebu'l-
Fid, c. 3, s. 286.
[344] Vkd, Megz, c. 1, s. 82.
[345] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 283, Vkd, c. 1 , s. 82, Taber, c. 2, s. 282, Beyhak, c. 3, s. 91,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 286.
[346] Vkd, Megz, c.1, s. 82.
[347] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 283, Vkd, c. 1 , s. 82, Taber, c. 2, s. 282, Beyhak, c. 3, s. 91,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 286.
[348] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 283, Taber, c. 2, s. 282, Beyhak, c. 3, s. 91, Ebu'l-Fid, c. 3, s..
286.
[349] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 91.
[350] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 283, Taber, c. 2, s. 282, Beyhak, c. 3, s. 91, Ebu'l-Fid, c. 3, s.
286.
[351] Vkd, Megz, c. 1, s. 82.
[352] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 283, Taber, Trh, c. 2, s. 282, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 91 , Ebu'l-Fid, el- Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 286.
[353] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 283-284, Vkd, Megz, c.1, s. 83, Taber, c. 2, s. 283, Beyhak,
Delil'n-nbvve, c. 3, s. 91, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 286.
[354] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 284, Taber, c. 2, s. 283, Beyhak, c. 3, s. 91, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 1, s. 259, Zeheb, Megz, s. 39, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 286.
[355] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 284, Vkd, c. 1, s. 83, Taber, c. 2, s. 283, Beyhak, c. 3, s. 91,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 259, Zeheb, s. 39, E bu'l-Fid, c. 3, s. 286.
[356] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 284, Zeheb, s. 39.
[357] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 284, Taber, c. 2, s. 283, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 286.
[358] bn shak, bn Hiam, Sre.c. 2, s. 284, Vkd, Megz, c. 1, s. 83, bn Esr, Kmil, t 2, s. 127,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 259, Zeheb, Megz, s. 39, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
286.
[359] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 284, Taber, Trih, c. 2, s. 283, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 91, 92, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 259, Zeheb, Megz, s. 39, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 286.
[360] Buhr. Sahih. c. 3. s. 60.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/358-362.
[361] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 329, Buhr, Sahih, c. 3, s. 230, Taber, Trih, c. 2, s. 280-
281 , Tefsir, c. 27, s. 108- 109, Beyhak, Delil'n-nbwe, c. 3, s. 50, Zeheb, Megz, s. 60, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 276.
[362] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 276.
[363] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 25, Taber, Tefsr, c. 27, s. 1 08, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 4, s.
266, Beyzv, Tefsir, c. 2, s. 439, Ebussuud.Tefar, c. 8, s. 174.
[364] Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 4, s. 266, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 276.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/362.
[365] Vkd, Megz, c. 1, s. 98, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 301.
[366] bn shak, bnHiam, Sre, c. 2, s. 280-281, Taber, Trih, c. 2,s.281,bn Esir, Kmil, c. 2, s.
126, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 258, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 284.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/362-363.
[367] bnshak,bnHiam, Sre, c. 2, s. 374, Vkd, Megz, c. 1, s.144,bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c.
2, s. 17-18, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1384-1385, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 1 24, Zeheb,
Megz, s. 37, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 300.
[368] E bu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 293.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/363.
[369] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 29, Buhr, Sahih, c. 5, s. 8, Beyhak, Delil'n-nbvve, c.
3, s. 92, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 283.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/363.
[370] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 294, Vkd, Megz, c. 1, s. 111,112, TaberP, Trh, c. 2, s.
285.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/363-364.
[371] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 145, Buhr, Sahih, c. 5, s. 8, Mslim , Sahih, c. 3, s. 2203,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c.3, s.92,bnEsr, Km il, c. 2, s. 129, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.1, s. 263,
Ebu'l-Fid.el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 293, Heysem f, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 91.
[372] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 292, Vkd, Megz, c. 1, s. 112,Taber,Trih, c. 2, s. 285,
Beyhak,Delil'n-nbvve, c. 3, s. 92, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 129, Zeheb, Megz, s. 41, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 292.
[373] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 145, c. 4, s. 29, Buhr, Sahh, c. 5, s. 8, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 3, s. 92, Zeheb, Megz, s. 72, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 293.
[374] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 293, Vkd, Megz, c. 1, s. 112, Taber, c. 2, s. 285, Zeheb,
Megz, s. 42, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 292.
[375] Mslim, Sahih, c. 3, s. 2203, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 263.
[376] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 292, Vkd, c. 1, s. 11 2, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 29.
Buhr, c. 5, s. 8, Mslim , c. 3, s. 2203, Taber, c. 2, s. 285, Beyhak, Delil'n-nbvve., c. 3, s. 92, bn
Esr, Kmil, c. 2, s. 129, Zeheb, Megz, s. 41, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 293.
[377] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 292, Vkd, c. 1, s. 112, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 145, Buhr, c.
5, s. 8, Mslim, c.3, s. 2203, Taber, c. 2, s. 285, Beyhak, c. 3, s. 92, bn Esr, c. 2, s. 129, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 1 , s. 263, Zeheb, s. 41, E bu'l-Fid,c.3, s. 293.
[378] Mslim, Sahih, c. 3, s. 2203.
[379] bn shak, bn Hiam, fre, c. 2, s. 292, Vkd, Megz, c.1 , s. 112, Mslim, Sahih, c.3, s.
2203, Taber, Trih, c. 2, s.285, bn Esr, Km il, c. 2, s. 129, bn Se yyid, U ynu'l -e ser, c.1 , s. 393,
Zeh ebf, M eg zf, s. 41, E b u'l-F id, el-Bi dye ve' n-ni hy e, c. 3, s. 292.
[380] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 29, Buhr, Sahih, c. 5, s. 8, Beyhak, Delil'n-nbvve, c.
3, s. 92, Zeheb, Megz, s. 72, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 293.
[381] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 145, c. 4, s. 29, Buhr, Sahih, c. 5, s. 8, Mslim, Sahh, c. 3,
s. 2203, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s 92, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 263, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 293.
[382] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 292, Vkd, Megz, c. 1, s. 112, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6,
s. 170, Taber, Trh, c. 2, s. 285, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 129, Zeheb, Megz, s. 41, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 292.
[383] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 292, Vkd, Megz, c. 1 , s. 112, bn Esr, Kmil, c.2,s. 129,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.3, s. 292.
[384] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 145, c. 4, s. 29, Buhr, Sahih, c. 5, s. 8, Mslim, Sahh, c. 3,
s. 2203, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 92.
[385] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 292, Vkd, Megz, c. 1, s. 112.
[386] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 292, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 1 70, Zeheb,
Megz, s. 41.
[387] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 292, Vkd, Megz, c. 1, s. 112, Taber, Trh, c. 2, s. 285,
Zeheb, Megz, s. 41 ,Ebu'l-Fid, el-Bidye ye'n-nihye, c. 3, s. 292.
[388] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 292, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 145, c. 4, s. 29,
Buhr, Sahih, c. 5, s. 8,Mslim, Sahh, c. 3, s. 2203, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 92, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 1, s. 263, Zeheb, Megz, s. 59,Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 293.
[389] Mslim, Sahh, c. 3, s. 2203.
[390] Mslim, Sahh, c. 3, s. 2203, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 92, Zeheb, Megz, s. 59,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 294.
[391] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 145, c. 4, s. 29, Buhr, Sahh, c. 5, s. 8, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.293.
[392] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 145, Buhr, Sahih, c. 5, s. 8, Mslim , Sahh, c. 3, s. 2203,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 92, Zeheb, Megz, s. 59, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
294.
[393] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 292, Ahmed b.Hanbel, Msned, c.3,s. 145, Buhr, Sahih, c.
5, s.8-9, Mslim, Sahih,c. 3, s. 2203, Taber, Trh, c. 2, s. 285, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 92,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 263, Zeheb, Megz, s. 59, Ebu'l-Fid, el-Bidye, c. 3, s. 293.
[394] bn shak, bn Hiam, Sre.c. 2, s. 292, Mslim, Sahh, c. 3, s. 2203, Taber, Trh, c. 2, s. 285,
bn Esr, Kmil, c. 2, s. 129, bn Seyyid, Uyn.c. 1, s. 263, Zeheb, Megz, s. 59, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 294.
[395] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 292, Vkd, Megz, c. 1, s. 112.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/364-367.
[396] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 295, Taber, Trh, c. 2, s. 285, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 130,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 264, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 301, 302.
[397] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 296, Taber, Trih, c. 2, s. 286, Zeheb, Megz, s. 42, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 302.
[398] Vkidi, Megz, c.1, s. 99, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 173.
[399] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1,s.173.
[400] Vkd, Megz, c. 1, s. 99, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 173, Buhr, Sahh, c. 3, s. 225.
[401] Taber, Trh, c. 2, s. 286.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/367-368.
[402] Vkd, Megz, c. 1, s. 113, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 26, 27,Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 3, s.
131, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 304.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/368.
[403] bn shak, bn Hiam, Sre.c.2, s. 364, 365, Vkd, Megz.d, s. 145-147, bn Sa'd, Tabakt, c.
2, s. 17-18.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/368-369.
[404] Vkd, Megz, c. 1, s. 112, Taber, Trih, c. 2, s. 286.
[405] Vkd, Megz, c. 1, s. 112.
[406] Vkd, Megz, c. 1, s. 113.
[407] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/369-370.
[408] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 297, Taber, Trih, c. 2, s. 286.
[409] Vkd, Megz, c.1, s. 100-103.
[410] Vkd, Megz, c.1, s. 103, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 486, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 31
6.
[411] Vkd, Megz, c.1, s. 103.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/371-372.
[412] Vkd, Megz, c. 1, s. 106-107.
[413] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 298, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 265, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.305.
[414] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 298, Vkd, Megz, c. 1, s. 107, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1 , s. 265, Ebu'l-Fid, el-Bidye vE'n-nihye, c. 3, s. 305.
[415] Vkd, Megz, c. 1, s. 107.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/372-373.
[416] Ahmed b.Hanbel.Msned, c. 1, s. 417, Buhr, Sahih, 11, s. 65,131, Mslim, Sahih, c. 3, s.
1418, Nes, Snen, c. 1 , s. 162, Belzur, E nsbu'l-erf, c. 1 , s. 125, Zeheb, Trihu'l-slm, s. 215, E
bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 44, Heysem f, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 16.
[417] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 204, Buhr, Sahih, c. 4, s. 240, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 2, s. 274, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 215.
[418] Vkd, Megz, c. 1, s. 82, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 94.
[419] Vkd, Megz, c.1, s. 82.
[420] Vkd, Megz, c. 1, s. 82, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 94.
[421] Vkd, Megz, c. 1, s. 114, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 64, 65, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 305.
[422] Vkd, Megz, c. 1, s. 114, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 64, 65, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 305.
[423] Vkd, Megz, c. 1, s. 114, Beyhak, Snen 'l-kbr, c. 9, s. 64, 65.
[424] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 2, s. 298, Vkd, Megz, c. 1, s. 11 6, Beyhak, Snen 'l-kbr,
c. 9, s. 65, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 131, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 265, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 3, s. 305.
[425] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 298, Vkd, Megz, c. 1, s. 114, Beyhak, Snen, c. 9, s. 65.
[426] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 298, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 306.
[427] Vkd, Megz, c. 1, s. 114, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 65.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/373-375.
[428] ekirdei karl m hurma, tereya, yourt kurusu ve kavurulmu unla iyice kartrlarak
yaplan yemektir (Ebu'l-Fid, eI-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 306, Fruzbd, Kmsu'l-muhft, c. 2, s. 21
7).
[429] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 298, Vkd, Megz, c. 1, s. 11 6, Taber, Trih, c. 2, s. 286,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 306.
[430] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 2, s. 298-299, Vkd, Megz, c. 1, s. 114-116, Taber, Trih, c.
2, s. 286-287, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1772, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 322, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 306.
[431] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 2, s. 299, Taber, Trih, c.2,s. 287.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/375.
[432] Vkd, Megz, c. 1, s. 114, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 131, E bu'l-Fid el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 304.
[433] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 296, Taber, Trih, c. 2, s. 287.
[434] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 296, Taber, Trih, c. 2, s. 88, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 1 87, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 130, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 265.
[435] Vkd, Megz, c. 1, s. 114, 115.
[436] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 296-297, Vkd, Megz, c. 1 ,s.114.
[437] Zhr, Megz, s. 65.
[438] Vkd, Megz, c.1, s. 115.
[439] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 297, Vkd, Megz, c. 1, s. 115, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 3, s. 187.
[440] Vkd, Megz, c.1, s. 115.
[441] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 54-55, Taber, Trih, c. 3, s. 3, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 188, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 298, Zeheb, Megz, s. 1 26.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/375-378.
[442] Vkidi, Megz, c. 1, s. 116-117, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 3, s. 605.
[443] Vkd Megzc.1,s. 117.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/378.
[444] Vkidi, Megz, c. 1, s. 105,117.
[445] Vkidi, Megz, c. 1, s. 105,117.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/379.
[446] Vkd, Megz, c. 1, s. 105, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 49, 50.
[447] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 299-300, Taber, Trh, c. 2, s. 287, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 306-307.
[448] Vkd, Megz, c. 1, s. 119.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/379-380.
[449] bn a'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 10, 14, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 117, Taber, Trih,
c. 2, s. 288-289.
[450] bn shak, bn Hiam, Sre.c.3, s. 3-7,Vkd, Megz, c. 1, s. 138-144.
[451] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 7, 8.
[452] Vkd, Megz, c. 1, s. 138,143.
[453] Vkd, Megz, c. 1, s. 144, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 348, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1
, s. 305.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/380-382.
[454] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 303, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 669, bnEsr, Usdu'l-gbe, c.
2, s. 480.
[455] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 2, s. 304, Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 418, bn
Abdilberr, stib, c. 2, s. 670, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 480, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3,
s. 300.
[456] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 289, bn Abdilberr, c. 12, s. 669, bn Esr, c. 2, s. 480, Zeheb,
Megz, s. 45, Ebu'l-Fid, c.3, s. 310.
[457] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 303.
[458] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 303.
[459] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 304, Vkd, Megz, c. 1, s. 107, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 303, Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 418, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 310.
[460] bn shak, bn Hiam, c.2, s. 304, Vkd, c. 1 , s. 1 07, Belzur, Ensbu'l-erf, c.1, s. 303,
Taber, Trih, c. 2, s. 289,Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 282, Zeheb, Megz, s. 46, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 310.
[461] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 303, Hkim , Mstedrek, c. 3, s. 282.
[462] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 304, Vkd, Megz, c. 1, s. 107, Taber, Trh, c. 2, s. 289,
Zeheb, Megz, s. 46, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 310.
[463] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 304, Vkd, c.1 , s. 107, Taber, c. 2, s. 289, Zeheb, s. 46, Ebu'l-
Fid, c. 3, s. 310.
[464] M us'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 418, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 303, bn AbdiIberr,
stib, c. 2, s. 670. bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 480.
[465] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 282.
[466] Taber, Trih, c. 3, s. 223.
[467] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 418, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 670, bn Esr, Usdu'l-
gbe, c. 2, s. 480.
[468] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 480.
[469] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 282, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 670, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s.
480.
[470] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 282.
[471] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 480.
[472] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 670, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 480.
[473] Belzur, Ensbu'l-erf, c.1, s. 304.
[474] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 418, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 480.
[475] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 418, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 304, bn Esr,
Usdu'l-gbe, c. 2, s. 480.
[476] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 480.
[477] Vkd, Megz, c.1, s. 107.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/382-385.
[478] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 30, Taber, Trih, c. 2, s. 294, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 475, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 137, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
297.
[479] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 30, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1385, Taber, Trih, c. 2, s. 294,
EbuNuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 475, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 68, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 297.
[480] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 30, Taber, c. 2, s. 294, Beyhak, Snen, c. 9, s. 68, Ebu'l-Fid, c. 3, s.
297.
[481] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 30, Mslim, c. 3, s. 1385, Taber, c. 2, s. 294, Ebu Nuaym, c. 2, s.
475, Beyhak, c. 3, s. 137, Zeheb, s. 87, E bu'l-Fid, c. 3, s. 297.
[482] Ahmed b. Hanbel, Msned, c.1, s. 30, Taber, Trih, c.2, s. 294, Zeheb, Megz, s. 87, E bu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 287.
[483] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 30, 31, Taber, Trih, c. 2, s. 294, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 475, Ebu'l- Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 297.
[484] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1385, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 475, Beyhak, Snen'l-
kbr, c. 9, s. 68, Zeheb, Megz, s. 87.
[485] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 31 .Mslim, Sahih, c. 3, s. 1385, Taber, Trih, c. 2, s. 294,
EbuNuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 475, Beyhak, Snen, c. 9, s. 68, Zeheb, Megz, s. 87, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 297.
[486] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 31 , Taber, Trh, c. 2, s. 294, Beyhak, Snen, c. 9, s. 68,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 297.
[487] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 31 , Mslim, Sahih, c. 3, s. 1385, Taber, Trh, c. 2, s. 294,
EbuNuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 475, Beyhak, Snen, c. 9, s. 68, Zeheb, Megz, s. 68, Ebu'l-Fid,
c. 3, s. 297.
[488] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1385, Taber, Trih, c.2, s. 294, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s.
475, Zeheb, Megif, s.87.
[489] Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 1, s. 31, Mslim , Sahih, c. 3, s. 1385, Taber, c. 2, s. 294, Ebu
Nuaym, c. 2, s. 475, Zeheb, s. 87, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 297.
[490] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1385, Zeheb, Megz, s. 87.
[491] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 31, Mslim, c. 3, s. 1385, Taber, c. 2, s. 294, Ebu Nuaym, c.2, s. 475,
Beyhak, c. 9, s. 68, Zeheb, s. 87, E bu'l-Fid, c. 3, s. 297.
[492] Ahmed b. Hanbel, c.1, s. 31 , Mslim, c. 3, s. 1385, Taber, c. 2, s. 294, Beyhak, c. 9, s. 68,
Zeheb, s. 87, Ebu'l-Fid, c.3, s. 297.
[493] Mslim, c. 3, s. 1385, Ebu Nuaym, c. 2, s. 475, Zeheb, s. 87.
[494] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 31, Mslim, c. 3, s. 1385, Taber, c. 2, s. 294-295, Ebu Nuaym , c. 2,
s. 475.
[495] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 31, Mslim, c. 3, s. 1385, Tataerf, c. 2, s. 295, Ebu'l-Fid, c. 3, s.
297.
[496] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 31, Taber, c. 2, s. 295, E bu'l-Fid, c. 3, s. 297.
[497] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 31, Mslim, c. 3, s. 1385, Taber, c. 2, s. 295, Ebu Nuaym, c.2, s. 475,
Beyhak, c. 9, s. 68, Zeheb, Megif, s. 87, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 287.
[498] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1385, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 475, Beyhak, Snen, c. 9,
s. 68, Zeheb, Megif,s. 87.
[499] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 383, Taber, Trih, c. 2, s. 295, Hkim, Mstedrek, c. 3, s.
21-22, Zeheb, Megz, s. 87-88, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 297, Heysem, Mecmau'z-
zevid, c. 6, s. 86-87.
[500] Taber, Tefsr, c. 4, s. 166, Ebu'l-Fid, Tefefr, c. 1, s. 425.
[501] Vkd, Megz, c.1, s. 107.
[502] bn Sa'd,Tabakt'l-kbr,c. 2, s. 22, Taber, Tefsr, c. 4, s. 166, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9,
s. 68, Kurtubf, Tefsr, c.4, s. 265, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 287.
[503] Taber, Tefsir, c. 4, s. 166, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 1, s. 425.
[504] Vkd, Megz, c. 1, s. 107, Taber, Tefsr, c. 4, s. 1 66, E bu'l-Fid, Tefsr, c. 1, s. 425.
[505] Taber, Tefsir, c. 4, s. 166, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 1, s. 425.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/385-389.
[506] Denilir ki; "Ey Peygamber! Ellerinizdeki esirlere de ki: 'Eer, Allah'n ezel ilmine gre,
yreklerinizde bir hayr bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 13,14, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 353,
Taber, Trih, c. 2, s. 290, Hkim,Mstedrek, c. 3, s. 324, Ebu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 2, s. 476,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 142, E bu'l-Fid, Tefsr, c.2, s. 327, Heysem f, Mecmau'i-ievid, c. 6,
s. 85, 86.
[507] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 14 Taber, Trih, c. 2, s. 20, Ebu Nuaym , Delil'n-nbvvie, c. 2, s.
476.
[508] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 13-1 4, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 353, Ta beri", Trih, c. 2,
s. 290, E bu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 476, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 142-143,
Zeheb, Megz, s. 89, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 327, Heysem,Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 85-86.
[509] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 156, Ebu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 2, s. 476.
[510] Beyhaki, D el il 'n-nbvve, c. 3, s. E bu'l-F id, Tefsir, c. 2, s. 327.
[511] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 353, Taber, Trih, c. 2, s. 290, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 476, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 142, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 133, Ebu'l-Fid,
Tefsr, c. 2, s. 327, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 86.
[512] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 15.
[513] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 15, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 353, Taber, Trih, c. 2, s.
290, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 476, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 142, bn Esr, c. 2,
s. 133, Ebu'l-Fid, c. 2, s. 327, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 86.
[514] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 15.
[515] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 353, Taber, Trih, c. 2, s. 290, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 476.
[516] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 15.
[517] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 353, Taber, Trih, c. 2, s. 290, Hkim, Mstedrek, c. 3, s.
324, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 476, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 142, Heysem,
Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 86.
[518] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 15.
[519] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 15, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 353, Taber, Trih, c. 2, s.
290, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 476, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s.142, Heysem,
Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 86.
[520] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 353, Taber, Trih, c. 2, s. 290, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 476, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 142, Heysem, M ecmau'z-zevid, c. 6, s. 86.
[521] bn Sa'd, Tab akt 'l-kbr, c. 4, s. 15, Vahi df, E sbbu 'n-n zl, s. 162.
[522] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 353, Taber, Trih, c. 2, s. 290, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 476, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 142-143, Heysem, M ecmau'z-zevid, c. 6, s.
86, E bu'l-Fid, Tefsr, c. 2, s. 327.
[523] bn Sa'd, Tab akt 'l-kbr, c. 4, s. 15, Vahi df, E sbbu 'n-n zl, s. 162.
[524] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 15.
[525] bn Sa'd, Tabakt, c. 5, s. 14, Buhr, Sahih, c. 4, s. 30, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 22, Zeheb,
Megz, s. 91, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 299.
[526] Buhr, Sahih, c. 4, s. 30, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 22, Zeheb, Megz, s. 91, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 29.
[527] Buhri, Sahih, c. 4, s. 30, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 22.
[528] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 14, Buhr, Sahih, c. 4, s. 30, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 22, Zeheb,
Megz, s. 91, Ebu'l-Fid,el-Bidye ye'n-nihye, c. 3, s. 299.
[529] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 14.
[530] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 14, Buhri, Sahih, c. 4, s. 30, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 22, Zeheb,
Megz, s. 91, E bu'l-Fid,el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 299.
[531] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 14, Zeheb, Megz, s. 91, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
299.
[532] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 22, Zeheb, Megz, s. 91, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 299.
[533] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 14, Buhr, Sahih, c. 4, s. 30, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 22, Zeheb,
Megz, s. 91 E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 299.
[534] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 14.
[535] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 15, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 324, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 3, s. 1 43, Zeheb, Megz, s. 89, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 2, s. 327.
[536] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 15, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 390.
[537] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s.1 5, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 324, Vhidf, Esbbu'n-nzl, s. 162,
Beyhak,Delil'n-nbvve, c. 3, s. 143, Zeheb, Megz, s. 89, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 2, s. 327.
[538] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 812, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 165.
[539] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 31, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 812, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s.
165.
[540] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 812, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 165.
[541] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 31.
[542] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 31, bn Abdilberr, c. 2, s. 812, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 165.
[543] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 31.
[544] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 46, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1 512, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s.
268.
[545] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1512, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 269, bn Hacer, el-sbe, c. 3,
s. 577.
[546] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 46, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1 512,13, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5,
s. 269, bn Hacer,el-sbe, c. 3, s. 577.
[547] Vkd, Megz, c. 1, s. 138,14 3, Be lzuri, E nsbu'l -e rf, c. 1, s. 301 -305.
[548] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 30 5, Vkd, M eg zf, c. 1, s. 139, M us'ab u'z-Zbeyrf, N
esebi Kurey, s. 126, B elzurf, E nsbu'l -eraf, c. 1, s. 301.
[549] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 305, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 378.
[550] b n shak, bn H i am, Sre, c. 2, s. 305, Mus'abu'z-Zbe yrf, N e sebi K ure y, s. 1 26,
Taber, T rih, c. 2, s. 290, bn Ab dil berr, stib, c. 2, s. 606, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 378.
[551] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 305, Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 126, Taber, Trih, c. 2,
s. 290, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 606, bn Esr, Usd, c. 2, s. 378.
[552] bn shak, bn Hisam, c. 2, s. 305, Taber, c. 2, s. 290, bn Esr, c. 3, s. 378.
[553] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 1 26, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 606.
[554] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 305, Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 126, Taber, Trih, c. 2,
s. 290, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 606, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 378.
[555] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 305, Taber, Trih, c. 2, s. 290, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s.
378.
[556] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 1 26, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 606.
[557] bn shak, bn Hiam, c.2, s. 305, Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 126, Taber, c. 2, s. 290,
bn Abdilberr, c.2, s. 606, bn Esr, c. 2, s. 378.
[558] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 1 26.
[559] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 305, Taber, c. 2, s. 290, bn Esr, c. 2, s. 378.
[560] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 305, Taber, c. 2, s. 290.
[561] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 1 26, bn Abdilberr, c. 2, s. 606.
[562] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 305, 306, Taber, c. 2, s. 290, bn Esr, c. 2, s. 378.
[563] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 305, 306, Mus'abu'z-Zbeyri, Nesebi Kurey, s. 126, 127,
Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s.301, Taber, c. 2, s. 290, bn Abdilberr, c. 2, s. 606, bn Esr, c. 2, s. 378.
[564] bn shak, bn Hiam, Sre, c.2, s. 306, Taber, Trih, c.2, s. 290, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s.
378.
[565] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 306, 307, Taber, Trih, c. 2, s. 290, 291, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 311 ,312.
[566] Gerdanlk, Yemen ii gzboncuundand (bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 31).
[567] bn shak, bn Hiam, Sre, c.2, s. 308, Vk df, Megz, c. 1, s. 130,131 , bn Sa'd, Tabakt'l-
kbr, c. 8, s. 31, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 276, Taber, Trih, c. 2, s. 291 , Beyhak, Snen'l-
kbr, c. 6, s. 322, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 154, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 134, Zeheb, Megz, s. 46,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 312.
[568] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 308, Taber, Trih, c. 2, s. 291.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/389-398.
[569] bn shak, bn Hiam, Sre.c.2, s. 316, Vkd, Megz, c. 1 ,s.129.
[570] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 22, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 247.
[571] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 22, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 247, bn Seyyid, Uynu'l-eser,
c. 1, s. 287, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 395.
[572] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 22, Diyarfcekrf, Trhu'l-hams, c. 1, s. 395.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/399.
[573] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 300, Vkd, Megz, c. 1, s. 120, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr,
c. 2, s. 19, Taber, Trih, c. 2, s. 287, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 79, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 266,
Zeheb, Megz, s. 44, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 308.
[574] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 300, Taber, Trih, c. 2, s. 287, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1, s. 266, Zeheb, Megz, s. 44, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 308.
[575] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 301-302, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 73-74, Taber,
Trih, c. 2, s. 287-288,Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 321-322, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 1 45-1
46, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s 266-267, Zeheb,Megz, s. 4445, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 3, s. 308-309.
[576] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 74, Taber, Trih, c. 2, s. 288.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/399-402.
[577] Enfal: 67-69.
[578] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 31, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1385, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 475, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 137, Zeheb, Megz, s. 87, E bu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 297.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/402-403.
[579] Buhri, Sahih ,c.5, s. 13-14, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2,s.226,bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.
287.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/403.
[580] Vkidi, Megz, c. 1, s. 121.
[581] Buhr, Sahh.c.S, s. 172, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 10, Kurtubf, Tefsir, c. 2, s. 72-73,
Ebu'l-Fid, Tefsir, c.1 , s. 435-436.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/403.
[582] bn shak.bn Hiam, Sre.c. 2, s. 316, Taber, Trh, c. 2, s. 293, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 479, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 149, bn Abdilber, stib, c. 3, s. 1221, bn
Esr, Kmil, c. 2, s. 135, Zeheb, Megz, s. 49, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 313.
[583] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1221, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 300.
[584] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 316, Taber, Trih, c. 2, s. 293, Ebu Muaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 479, Beyhak,Delil'n-nbvve, c. 3, s. 149, bn Abcliltoerr, stib, c. 3, s. 1221, bn
Esir, Kmil, c. 2, s. 135, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.3, s. 313.
[585] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 316, Vkd, Megz, c. 1, s. 199, Taber, Trh, c. 2, s. 293, Ebu
Muaym, c. 2, s. 479, Beyhak, c. 3, s. 149, bn Abdilberr, c. 3, s. 1221, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 135,
Zeheb, Megz, s. 49, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 313.
[586] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 200.
[587] bn shak, bn Hiam, c.2,s. 316, Taber, c. 2, s. 293, Ebu Nuaym, c. 2, s. 479, Zeheb, Megz,
s. 49, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 313.
[588] bn shak, bn Hiam , c. 2, s. 316, Taber, c. 2, s. 293, E bu Nuaym, c. 2, s. 479-480, bn Esr,
Kmil, c. 2, s. 135, Zeheb, Megz, s. 49, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 313.
[589] Vkd, Megz, c. 1, s. 125, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 1 47, bn Hacer, el-sbe, c. 3,
s. 36.
[590] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 316, Taber, c. 2, s. 293, Ebu Nuaym, c. 2, s. 480, bn Esr, c. 2, s.
135, Zeheb, s. 49, Ebu'l-Fid, c. 3,5.313.
[591] bn shak.bn Hiam, Sre,c.2, s. 316, Taber, Trh, c. 2, s. 293, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 480.
[592] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 316, Vkd, Megz, c. 1, s. 125, Taber, Trh, c. 2, s. 293,
Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve , c. 2, s. 480, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 1 47, Zeheb, Megz, s.
49, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 313.
[593] bn shak.bn Hiam, c. 2, s. 316, Taber, c. 2, s. 293, Ebu Nuaym, c. 2, s. 480, Zeheb, s. 49,
Ebu'l-Fid, c. 3, s. 313.
[594] Vkd, Megz, c. 1, s. 125, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 1 47, bn Hacer, el-sbe, c. 3,
s. 36.
[595] Vkd, Megz, c. 1, s. 125, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 304.
[596] Vkd, Megz, c. 1, s 125, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 147, bn Hacer, el-sbe, c. 3,
s. 36.
[597] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 2, s. 316, Vkd, Megz, c. 1, s. 1 256, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 480, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 313.
[598] Vkd, Megz, c. 1, s. 125.
[599] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 316, Vkd, Megz, c. 1, s. 125, Taber, c. 2, s. 293, Ebu Nuaym,
Delil'n-nbvve, c. 2, s. 480, Zeheb, Megz, s. 49, E bu'l-Fid, c. 3, s. 31 3.
[600] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 147, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 36.
[601] Vkd, Megz, c 1, s. 125, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 147, bn Hacer, el-sbe, c. 3,
s. 36.
[602] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 317, Vkd, Megz, c. 1, s. 126, Taber, Trh, c. 2, s. 293,
Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve , c. 2, s. 480, Beyhak, D elil'n-nbvve, c. 3, s. 1 47, 148, bn Seyyid,
U ynu'l -eser, c. 1, s. 270, Zeheb, M e gzf, s. 49,Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 313.
[603] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 31 7, Taber, Trh, c. 2, s. 294, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 481, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 313.
[604] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 317, Vkd, Megz, c. 1, s. 126, Taber, Trh, c. 2, s. 294,
Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 481, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 270, Zeheb, Megz, s. 49,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 313.
[605] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 317, Vkd, Megz, c. 1, s. 126, Taber, Trh, c. 2, s. 294,
Ebu Nuaym, Delil'n-bvve, c. 2, s. 481, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 148, bn Esr, Kmil, c. 2,
s. 135, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 270,Zeheb, Megz, s. 49, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
3, s. 313.
[606] Vkd, Megz, c.1, s. 126, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 200, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 3, s. 148.
[607] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 317, Vkd, c. 1, s. 126, Taber, c. 2, s. 294, Ebu Nuaym, c. 2, s.
481, Beyhak, c. 3, s. 148, bn Seyyid, c. 1, s. 270, Zeheb, s. 49, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 313.
[608] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 201.
[609] Vkd, Megz, c. 1, s. 127.
[610] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 201.
[611] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 317, Vkd, c. 1, s. 126, bn Sa'd, c. 4, s. 201, Taber, c. 2, s. 294,
Ebu Nuaym, c. 2, s. 481 ,Beyhak, c. 3, s. 148, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 136, bn Seyyid, c. 1 , s. 270,
Zeheb, s. 49, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 313.
[612] Vkd, Megz, c.1, s. 126.
[613] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 317-318, Vkd, Megz, c. 1, s. 126-127, Taber, Trh, c.
2, s. 294, Ebu Nuaym,Delil'n-nbvve, c. 2, s. 481, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 149, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 270,Ebu'l-Fid, el-Bidyeve'n-nihye, c. 3, s. 314.
[614] Vkd, Megz, c. 1 , s. 126, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 201, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 3, s. 148, Zeheb, Megz, s. 49.
[615] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 201.
[616] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 318, Taber, c. 2, s. 294, Ebu Nuaym, c. 2, s. 481, Beyhak, c. 3, s.
149, bn Esr, c.2, s. 136, Zeheb, s. 50, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 314.
[617] bn shak.bn Hiam, c. 2, s. 317, Taber, c. 2, s. 294, Ebu Nuaym, c.2, s. 481, Beyhak, c. 3, s.
149, Zeheb s. 50.
[618] Vkd, c. 1, s. 127, Taber, c. 2, s. 294, Beyhak, c. 3, s. 149, bn Esr, c. 2, s. 136, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 1, s. 270, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 314.
[619] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 318, Vkd, Megz, c. 1, s. 127, Taber, Trh, c. 2, s. 294,
Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 481, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 149, bn Esr, Kmil, c.
2, s. 136, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 270,Zeheb, Megz, s. 50 Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 3, s. 314.
[620] Vkd, Megz, c.1, s. 127-128, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1 , s. 305.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/404-410.
[621] . bn shak, bn Hiam , Sre, c. 2, s. 308-310, Taber, Trih, c. 2, s. 291 -292, Beyhak,
Delil'n-nbvve, c. 3, s. 154-156, Zeheb, Megz, s. 46-47, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
330.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/410-412.
[622] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 132, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 21 0.
[623] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 132.
[624] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 132, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 210.
[625] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 120.
[626] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 210.
[627] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 132.
[628] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 132, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 210.
[629] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 132.
[630] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 210.
[631] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2,s. 120.
[632] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 133.
[633] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1559, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 455.
[634] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 133.
[635] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 120, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 132, bn Atodiltaerr, stib, c.
4, s. 1559, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 455.
[636] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1559, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 455.
[637] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 133-134, Mus'abu'z-Zbeyn, Nesebi Kurey, s. 329, Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1, s. 210, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1559, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 455.
[638] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 133, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 211.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 3/412-414.
BEDR'DEN SONRA
kence ile Dinlerinden Dndrlenler Hakknda lah Af k ve Hiam b. s'n
Medine'ye Gelii
1- Her otuz srda zekat olarak bir tane tebi1 veya tebia (bir yan doldurmu erkek ve dii buza),
2- Srlarn says krka eriince; bir tane msinne ( yana girmi dii dve),[341]
3- Srlarn says altma eriince; iki tane tebi1 veya tebia (biryan bitirmi erkekveya dii
buza).
4- Srlarn says yetmie eriince; bir tane tebi1 (bir yan doldurmu erkek buza) ile bir tane
msinne ( yana girmi dii dve),
5- Srlarn says seksene eriince; iki tane msinne ( yana girmi dii dve),
6- Srlarn says doksana eriince; tane tebi' (bir yan bitirmi buza),
7- Srlarn says yze eriince; iki tane tebi1 (bir yan bitirmi erkek buza) ile birtane msinne
( yana girmi dii dve),
8- Srlarn says yzona eriince; iki tane tebi1 (bir yan bitirmi erkek buza) ile bir tane
msinne ( yana girmi dii dve),
9- Srlarn says yzyirmiye eriince; tane msinne ( yana girmi dii dve) verilir.
10- Mandalarn zekatlar da byle hesaplanr.[342]
Koyun Zekat
Koyun zekat; krk koyundan yzyimni koyuna kadar, bir tane koyundur.
Yzyimni koyundan ikiyz koyuna kadar, iki tane koyundur.
kiyz koyundan yz koyuna kadar, tane koyundur.
yz koyundan sonra, her yz koyunda bir tane koyundur.
yz koyundan sonra, her yzden eksik olan miktar yze doluncaya kadar bireyvermek lazm gelmez.
[343]
Bir kimsenin otlakta yaylan koyunlar krktan bir tane eksik olursa, zekat vermek gerekmez.[344]
Fakat, kendiliinden vermek isterse, verir.[345]
Yal, kr, ar derecede kusurlu hayvanlar, zekat olarak verilmez.[346]
Zekata tbi mallarn zekatlar, sahibinin yannda bir yl bulunduktan sonra, verilir.[347]
Zekatlk hayvanlarn ne en iyisi, ne de en kts verilmeyip, orta hallisi verilir.[348]
Altn ve Gm Zekat
kiyz dirhem gm sten-krkta bir hesabyla-be dirhem zekat olarak verilmesi gerekir.
kiyz dirhemden az olanndan birey verilmesi gerekmezse de, sahibi kendiliinden vermek isterse,
verir.[349]
kiyz dirhemden ziyadesinin zekat da krkta bir esasna gre hesaplanr.[350]
Her krk dinar altnda bir dinar,[351]
Her yirmi dinar altnda da zekat olarak yarm dinar (altn) verilmesi gerekir.[352]
Yirmi dinar (altn)
dan,[353] yirmi miskalden[354] az olanndan zekat vermek gerekmez.[355]
Krk dinardan fazlasnn zekat ise, krkta bir esasna gre hesaplanr.[356] Mcevherat,[357] yakut,
parlak inci, zeberced gibi madenierden-ticaret maksadyla olmadka-zekat vermek gerekmez.[358]
Boncuklar da byledir.[359]
Ticaret Mallar, Hububat ve Meyve Zekat
Bakara snesinin:
"Ey iman edenler! nfak, kazandklarnzn en gzellerinden ve sizin iin yerden kardklarmzdan
yapn! Kendinizin gz yummadan alcs olmadnz pek adi, baya eylerden vermeye yeltenmeyin! yi
bilin ki, hi phesiz, Allah hereyden mstandir, asl hamde, vlmeye lyk olan O'dur!" mealli 267.
yeti ile;[360]
En'am sresinin:
"O ardakl ve ardaksz, Cennet gibi (zm) balarn, o meyveleri ve tatlar eitli hurmalar,
mezruat, zeytinleri, narlar, birbirine hem benzer, hem benzemez bir halde yaratp yetitiren O'dur
(Allahtr). Her biri mahsul verdii zaman, mahsulnden yiyin! Onlar devirildii, topland gn de,
hakkn (sadakasn, zekatn) verin! sraf etmeyin! nk, O (Allah), israf edenleri sevmez!" mealli 141.
yeti, ticaret mallan, hububat ve meyve zekatlar hakknda nazil olmutur.[361]
Semre b. Cndb'n bildirdiine gre; Peygamberimiz Aleyhisselam da, "satmak iin hazrladklar
eylerin zekatn vermelerini sahabilerine emrederdi."[362]
1- Her eit ticaret malnn zerlerinden bir yl geince, altn veya gm nisabndan-fukarann
lehinde olanna gre-zekatlan hesaplanarak verilir.[363]
2- Zekata tbi hububat ve meyvelerden balcalar; buday, arpa, kuru zm, kuru hurma...dr.[364]
3- Peygamberimiz Aleyhisselam, Mekke valisi[365] Attb b. Esd'e[366] Taif halknn[367] zm
asmalarndaki ya zmlerin zekat hakknda:
"Ya hurmay aacnda tahmin ettiin gibi, ya zm de tahmin et! Sonra da, aacndan tahmin-lenen
ya hurmann kuru hurma olarak zekatn aldn gibi, ya zmn zekatn da kuru zm olarak al!"
buyurdu.[368]
Peygamberimiz Aleyhisselam; asmalardaki ya zmlerden tahmin edilirken, te birinin, hi olmazsa
drtte birinin tahmin dnda braklmasn da emretti.[369]
4- Peygamberimiz Aleyhisselam, Muaz b. Cebel'e de, vazife mahallinde; budaydan, arpadan, kuru
zmden, kuru hurmadan zekat almasn emir buyurdu:[370]
a-Yamurun, pnar (rmak gibi akar sular)'n ya kkn ya da ince damarlarn sulad aalar ve
ekinlerde vacib olan zekatn ur (onda bir),
b- Dolapla sulananlarda ise yarm ur (yirmide bir) olduunu bildirdi.[371]
Zekatn Sarf Yerleri
Zekatn nerelere harcanaca hakknda da, Kur'n- Kerm'de yle Duyurulur "Sadaka (zekat)lar,
Allah'tan, bir farz olarak, ancak:
Fakirlere,
Miskinlere,
Zekat, sadaka tahsil memurlarna,
Kalbleri slmiyete sndrlmak istenilenlere,
Klelere,
Esirlere,
Borlulara (bor iinde boulup kalm olanlara),
Allah yolunda harcamalara ve yolda kalm yolculara mahsustur. Allah, hereyi bilen ve heryap-
tn, yerli yerince yapandr."[372]
Zenginliin ve Fakirliin ls
Elli dirhem gm veya bunun deerinde altn bulunan kimseler, zekat vermekle mkellef olmasalar
bile, dinen zengin saylrlar.
"Y Raslallan! Zenginliin ls nedir?" sorusuna, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Elli dirhem gm veya bunun deerinde altn!"[373]
"Krk dirhem gm veya bunun deerinde altn!"
"Elli dirhem gm veya bunun deerinde altn olana, sadaka, zekat almak helal olmaz!" buyurdu.
[374]
Zenginin ve Gl Kuvvetli Olan Fakirin Zekat Almasnn Doru Olmad
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Zengine, ve gl kuvvetli ve salam vcutlu olana, zekat almak helal olmaz!" buyurmutur.[375]
Enes b. Malik'in bildirdiine gre; Ensardan bir adam Peygamberimiz Aleyhisselamdan bireyler
istemeye gelince, Peygamberimiz Aleyhisselam ona:
"Evinde hibir eyin yok mu?" diye sordu.
Adam:
"Hayr! Ancak bir ul var ki, onun bir ksmn rtnyor, bir ksmn da altmza seriyoruz. Bir de, su
itiimiz bir bardak var!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar bana getir!" buyurdu.
Adam onlar getirince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bunlar kim satn alr?" diye sordu.
Bir adam:
"Ben bunlan bir dirheme alrm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, iki ve kere:
"Bunlara kim bir dirhemden fazla verir?" diye sordu.
Bir baka adam:
"Onlar ben iki dirheme alrm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam onlar o adama verip ondan iki dirhemi ald, Ensarye verdi ve
kendisine:
"Dirhemin biri ile yiyecek satn al da ailene gtr, ver; dier dirhemle de bir keser satn alp bana
getir!" buyurdu.
Ensar keseri getirince, Peygamberimiz Aleyhisselam kesere bir sap takt ve Ensarye:
"Git, odun topla ve sat! Seni, onbe gne kadar, grmeyeyim!" buyurdu.
Adam gitti. Odun toplayp satmaya balad. On dirhem biriktirmi olarak geldi. Onun bir ksmyla
elbise, bir ksm ile de yiyecek satn ald.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bu, senin iin, Kyamet gnnde yznde dilencilik lekesiyle gelmenden hayrldr. Dilencilik ancak
u kii iin:
1- iddetli fakirlik eken,
2- ok ar bir bor altnda bulunan,
3- Can yakc kan diyeti demeyi yklenen kii iin caiz olabilir!" buyurdu.[376]
Zekat Verilen veya Verilmeyen Mallar Hakknda ki Melein Dualar
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kullarn sabahladklar hibir gn yoktur ki, iki melek inerek,[377] birisi:
'Allah'm! Maln infak edene halef ver,'
Dieri de:
'Allah'm! Maln vermeyene telef ver' demesin!" buyurmutur.[378]
Miskin Sznn Anlam ve Miskinin Durumu
Miskin; geimlikten hibir eyi bulunmayan kimseye cienir.[379]
Yce Allah, bunlar hakknda indirdii yette yle buyurur:
"Sadakalar (zekatlar), Allah yoluna kendilerini vakfetmi yoksullar iindir. Onlar yeryznde
dolamaya g yetiremezler.
Bilmeyen; iffet ve istinalarndan dolay, onlar zengin sanr. Sen onlar simalarndan tanrsn. Onlar
yzszlk edip de insanlardan birey istemezler.
Siz ne mal harcarsanz, phesiz ki, Allah onu hakkyla bilicidir."[380]
Peygamberimiz Aleyhisselam da:
"Miskin, bir-iki hurma veya bir-iki lokma ile geri evrilen dilenci deildir. Miskin, insanlardan birey
istemeyen, onlar tarafndan hali bilinmedii iin kendisine birey verilmeyen kimsedir" buyumnutur.
[381]
Zekat Geciktirilen Zinet Eyasndan Dolay Azaba Uranlaca
Hz. Aie der ki:
"Bir gn, Reslullah Aleyhisselam yanma geldi. Ellerim(in parmaklarndaki byk gm yzkleri
grd ve:
'Nedir bu y ie?1 diye sordu.
Ben de:
'Y Raslallah! Onlan senin iin ssleneyim diye yaptm!' dedim
Reslullah Aleyhisselam:
'Onlarn zekatn veriyor musun?' diye sordu.
Ben:
'Hayr!' dedim veya buna benzer, Allah'n sylememi diledii birey syledim.
Bunun zerine, Reslullah Aleyhisselam:
'Bu, ateten (nasiplenmen iin) sana yeter!1 buyurdu."[382]
Malnn Zekatn Vermekten Kanan Sa'lebe'nin Akbeti
Medineli Mslmanlardan Salebe b. Htb,[383] Peygamberimiz Aleyhisselama gelip:[384]
"Y Raslallah![385] Bana mal vermesi iin, Allah'a dua et!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Yazklar olsun sana ey Salebe! krn yerine getirdiin az, krn yerine getiremeyecein oktan
hayrl dir.[386] Ey Salebe! Hakkn deyecein az, hakkn demeye g yetiremeyecein oktan
hayrldr!" buyurdu.[387]
Salebe, dnp gittikten sonra, geri geldi.[388]
"Y Raslallah! Bana mal vermesi iin, Allah'a dua et!" diyerek[389] dileini tekrarlad. Bunun
zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen Allah'n Peygamberi gibi davranl olmaya raz deil misin?[390] Ben sana en gzel mek deil
miyim?[391]
Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; dalarn altn ve gm olarak benimle
birlikte yrm olmalarn istemi olsaydm, muhakkak yrrlerdi!" buyurdu.[392]
Salebe:
"Y Raslallah! Sen, bana mal vermesi iin, Allah'a dua et![393] Seni hak ile peygamber gnderen
Allah'a andolsun ki;[394] sen bana dua edecek olursan,[395] Allah da bana mal verecek olursa.[396] her
hak sahibine hakkn vereceim!" dedi.[397]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Allah'm! Salebeye mal ver!" diyerek dua etti.
Salebe bir koyun edindi.
Koyun bereketlendi.
Kk bceklerin, kurtlarn reyip oaldklar gibi, oald zaman, Medine ona dar geldi.
Medine'den uzaklamak zorunda kald. Medine vadilerinden bir vadiye gidip kondu.
le ve ikindi namazlarn cemaatle klp dierlerini terketmeye balad.
Koyunlar daha da arttklar zaman, Salebe Medine'den bsbtn uzaklat.
Cuma namazlar dnda btn namazlar brakt.
Koyunlar kk bceklerin, kurtlarn reyip oaldklar gibi oalnca, Salebe Cuma namazn da
brakt.
Cuma gn, oradan geen yolculardan, Medineliler hakknda haberler sormakla yetinir oldu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ashaba:
"Salebe ne yapyor?" diye sordu.
Ashab:
"Salebe bir koyun edinmiti. Koyun reyip oalnca, Medine ona dar geldi. O da Medine'den
uzaklamak, Medine vadilerinden birine gidip konmak zorunda kald..." diyerek, Sa'lebe'nin iini haber
verdiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Vh Salebeye! Vh Salebe'ye! Vh Salebe'ye!" buyurdu.[398]
Yce Allah:
"Onlarn mallarndan bir sadaka (zekat) al ki, bununla kendilerini (gnahlarndan) temizlemi, bununla
onlan(n mallarn, hasenelerini) bereketlendirmi olasn!.." mealindeki yeti indirdi.[399]
Bu sadaka ve zekat yeti inince, Peygamberimiz Aleyhisselam; biri Cheyne, dieri de Sleym
kabilesinden iki kiiyi zekat tahsildar olarak evredeki mal sahiplerine gnderdi.
Mslmanlarn mallarndan zekat ve sadakalarn ne kadar alacaklar hakknda bir yaz yazdrp
onlara:
"Sa'lebeye ve Sleym oullarndan da filan zta uraynz! Onlardan, zekat ve sadakalarn, buna gre
alnz!" buyurdu.
Tahsildarlar gittiler, Salebeye vardlar. Ona Reslullah Aleyhisselamn yazsn okuyup, kendisinden
mallarnn
sadaka ve zekatn istediler.
Salebe:
"Bu da ne?! Bu ancak bir cizyedir! Onun kzkardeidir! Bu da ne? Bu, cizyeden baka birey deil!
Ben bilmiyorum bu nedir? Hele siz imdi gidin! inizi bitirdikten sonra yanma dnn!" dedi.
Tahsildarlar, Sa'lebe'nin yanndan ayrlp, Slem'nin yanna vardlar.
Slem, sadaka ve zekat hakkndaki yazy dinledikten sonra, develerinin en iyisine bakt ve onu
sadaka ve zekat olarak ayrp teslim etmek zere tahsildarlar karlad.
Tahsildarlar zekat iin ayrlan deveyi grdkleri zaman:
"Senin bunu vermen gerekmez! Biz bunu senden almay istemiyoruz!" dediler.
Slem:
"Hayr! Alnz bunu! Ben bunu gnl holuuyla (gnlmden koparak) veriyorum. O da benimdir
(Allah'n emriyle verildii iin, benim demektir)," dedi.
Bunun zerine, tahsildarlar Slem'nin ayrd zekat ve sadakasn aldlar.
Zekat toplama iini bitirince, dnp Sa'lebe'ye tekrar uradlar.
Salebe:
"Yaznz bana gsterin!" dedi.
Yaznn iine bakt:
"Nedir bu?! Ancak cizyedir!
Nedir bu? Ancak cizyenin kzkardei!
Siz, hele imdi birdnp gidin! Ben birdneyim bakaym!" dedi.
Tahsildarlar, Sa'lebe'nin yanndan ayrlp, Peygamberimiz Aleyhisselam in yanna geldiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, daha onlar konumadan:
"Vh Salebeye![400] Vh Sa'lebe'ye!" buyurdu.[401]
Slem iin de, bereket duas yapt.
Tahsildarlar Sa'lebe'nin yaptn da, Slem'nin yaptn da, Peygamberimiz Aleyhisselam a haber
verdiler.
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yetlerde meal olarak yle buyurdu:
"lerinden kimi de, Allah'a yle ahdetmiti:
'Bize ltuf ve kereminden ihsan ederse, andolsun, zekatn vereceiz! Muhakkak, salihlerden olacaz!'
Allah, kendilerine fazi ve inayetinden verince de, onunla cimrilik edip arka evirdiler. Onlar yle
dnektirler."
"Nihayet, Allah'a kar va'd ettiklerini tutmadklar, yalan sylemekte olduklar iin, O da (bu
fiillerinin) akbetini kalblerinde, Kendisinin huzuruna karlacaklar gne kadar srecek bir nifak yapt."
(Tevbe: 75-77)
Sa'lebe'nin akrabalarndan olup Reslullah Aleyhisselamn yannda bulunan bir zt, bunu iitince,
Sa'lebe'nin yanna vard ve:
"Yazklar olsun sana ey Salebe! Allah senin hakknda yle yle yetler indirdi!" dedi.
Salebe, hemen kalkp Peygamberimiz Aleyhisselama geldi. Zekatn kabul buyurmasn istedi.
Peygamber Aleyhisselam:
"Allah senin zekatn kabul etmekten beni men etti!" buyurdu.
Salebe bana toprak sanca, Reslullah Aleyhisselam:
"Bunu sen kendin yaptn. Ben sana emretmitim, beni dinlemedin!" buyurdu, onun zekatn almaya
yanamad, vefatna kadar da ondan hibir ey kabul etmedi.
Hz. Ebu Bekir halife olunca, Salebe onun yanna geldi:
"Sen benim Reslullah Aleyhisselamn yanndaki mevkiimi, Ensar iindeki yerimi biliyorsun, zekatm
kabul et!" dedi.
Hz. Ebu Bekir:
"Reslullah Aleyhisselamn kabul etmediini ben kabul edeceim ha!" dedi ve vefatna kadar onun
zekatn kabul etmedi.
Hz. mer, halife olunca, Salebe ona geldi ve:
"Ey m'minler emri! Zekatm kabul et!" dedi.
Hz. mer:
"Reslullah Aleyhisselam senin zekatn kabul etmemi, Ebu Bekir de etmemi! Ben kabul edeceim
ha! Ben senin zekatn kabul edemem!" dedi ve vefatna kadar da, onun zekatn kabul etmedi.
Hz. Osman halife olunca, Sa'lebe onun yanna geldi ve zekatn kabul etmesini istedi.
Hz. Osman:
"Reslullah Aleyhisselamn da, Ebu Bekir'in de, mer'in de kabul etmedikleri zekat, ben de senden
kabul edemem!" dedi ve kabul etmedi.
Sa'lebe, Hz. Osman'n halifelii devrinde lp gitti.[402]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Mnafkn almetleri tr
Sz sylerken, yalan syler,
Va'd ettii zaman, sznde durmaz,
Kendisine birey emniyet edildii zaman, hyanet eder!" buyurmuslardr.[403]
Ka'b b. Eref'in ldrlmesine Karar Verilmesi
Ka'b b. Erefin ldrlmesi hkmne, u sebepler yol amt:
1- Ka'b b. Eref, Ben Nadr Yahudilerinden ve yneticilerinden olup,[404] Yahudi eytanlarndand.
"Onlar iman edenlerle karlatklar zaman, 'Biz de iman ettik!1 derler, ayrlp eytanlaryla babaa
kaldklarnda ise 'Biz gerekten sizinleyiz! Biz ancak alay ediyoruz!1 derler" yetindeki (Bakara: 14)
eytanlardan maksat:
a- Ka'b b. Eref,
b- Huyey b. Ahtab,
c- Ebu Brdet'l-Eslem,
d- bn's-Sevd,
e- Abduddar b. Hudayb idi.[405]
2- Ka'b b. Eref airdi. Syledii hiciv iirleriyle Peygamberimiz Aleyhisselam ve Ashab yererek
incitir, mrikleri Peygamberimiz ve Ashab aleyhine kkrtr dururdu.[406]
3- Ka'b b. Eref, Yahudilerden bir cemaata yemek hazrlatm, ldrtmek iin, Peygamberimiz
Aleyhisselam davet ettirmiti.
Cebrail Al eyhisselam onlarn maksatlarn haber verince, Peygamberimiz Aleyhisselam onlarn
yanlarndan hemen ayrlmt.[407]
4- Ka'b b. Eref, Bedir zaferini renince:
"Vallahi, eer Muhammed bu ulu kiileri ldrm ise,[408] bugn[409] yerin alt stnden daha
hayrldr!" diyerek[410] Mekke'ye ekip gitti. Bedir'de ldrlm olan mrikler zerine syledii
mersiyelerle alad ve Mekkelileri alatt.
Peygamberimiz Aleyhisselama kar ayaklandrmaya alt[411] Peygamberimiz Aleyhisselamla
arpmalarn onlara emretti ve:
"Biz de, sizin yannzda, onunla arprz!" dedi.
Kurey mrikleri:
"Siz Kitablsnz, o da Kitab sahibidir. Bu sznzn bize kar bir hileniz olmayacandan emin
deiliz! Bizim seninle birlikte gitmemizi istiyorsan, u iki puta secde ve onlara iman et!" dediler.
Ka'b b. Eref, onlarn istediklerini yapt.[412]
5- Ka'b b. Eref, Mekkeli mrikleri Peygamberimiz Aleyhisselamla arpmaya kararverdirmedike
Mekke'den ayrlmad. Medine'ye gelince de, dmanln aa vurmaktan,[413] Mslman kadnlarn
hicvederek incitmekten geri durmad.[414]
6- Ka'b b. Eref, btn bu kt tutum ve davranlaryla; aradaki anlamay bozmak, inemek ile,
ldrlmeyi haketmiti.[415]
Kendisinin bu cezay arptrlmas, Yahudilerin kutsal kitaplar Tevrat'n hkmne de uygun
bulunuyordu.[416]
Ka'b b. Eref'in ldrl
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah'm! Beni, dilediin ekilde, Erefin olundan kurtar! nk o ktln iirleriyle ilan ve ner
etmektedir" diyerek Allah'a dua etti.[417]
"Benim iin,[418] Ka'b b. Erefin hakkndan gelecek kim var? nk o Allah' ve Resln incit-
mitir.[419] Bizim iin, kim Erefin olunun hakkndan gelir? nk o bize kar dmanln ve
hicivlerini aa vurmu, Kurey mriklerine gidip onlar bizimle arpmaya hazrlam bulunmaktadr.
Bunu, Yce Allah bana haber verdi" buyurdu.[420]
Abdulehel oullarnn kardei Muhammed b. Mesleme:
"Y Raslallah! Senin iin, onun hakkndan gelecek, ben varm![421] Onu ldrmemi istiyorsan,[422]
onu ben ldrrm" dedi.[423]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Buna gcn yeterse,[424] evet,[425] yap!" buyurdu.[426]
Muhammed b. Mesleme, evine dnd. gn bekledi. Birey yemedi, imedi. Kendi kendine dnd
durdu.
Bu durum Peygamberimiz Aleyhisselama anlnca, Peygamberimiz Aleyhisselam onu ard ve
kendisine:
"Sen ne iin yemeyi imeyi braktn?" diye sordu.
Muhammed b. Mesleme:
"Y Raslallah! Sana bir sz sylemitim. Onu yerine getirebilecek miyim, yoksa getiremeyecek
miyim; bilemiyorum" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sana ancak gcnn yetebileceini yapmak der![427]
Sen onun iini Sa'd b. Muaz'la bir istiare et!" buyurdu.[428]
Muhammed b. Mesleme:
"Y Raslallah! Her halde, Ka'b'a, senin aleyhinde bireyler de sylememiz gerekecek!?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"stediinizi syleyiniz! Siz bu hususta serbestsiniz!" buyurdu.[429]
Muhammed b. Mesleme Sa'd b. Muaz'a gidip durumu anlatnca, Sa'd b. Muaz:
"Allah'n bereketiyle git!
Kardeimin olu Haris b. Evs b. Muaz ile Abbd b. Bir, Ebu Abs b. Cebr ve Ebu Naile b. Silkn' da
yanna al!" dedi.[430]
Bunun zerine;
Muhammed b. Mesleme,
Ebu Naile Silkn b. Selme (Ka'b'n stkardei idi),
Abbd b. Bir,
Haris b. Evs b. Muaz,
Ebu Abs b. Cebr toplanarak Ka'b b. Erefi ldrme iini konuup kararlatrdlar.[431]
Muhammed b. Mesleme, Ka'b'n yanna vard. Ona (Peygamberimizi kasdederek):
"u kii, bizden sadaka istedi ve bize ar vergi teklif etti. Ben de, dn birey almak iin sana
geldim!" dedi.
Ka'b b. Eref de, Muhammed b. Mesleme'nin dedii gibi sylendi ve:
"Muhakkak, o, sizin usancnz daha da arttracaktr!" dedi.
Muhammed b. Mesleme:
"Ne yapalm ki, bir kez ona uymu bulunduk!
Kendisini derhal brakmak istemiyoruz.
Bakacaz: Onun hali ne olur? Sonuna kadar bekleyeceiz!
imdi, biz senin bir vesk veya iki vesk[432] dn hurma vermeni istiyoruz!" dedi.
Ka'b b. Eref:
"Peki! Siz bana bu hususta rehin veriniz!" dedi.
Muhammed b. Mesleme ile arkadalan:
"Rehin olarak ne istersin?" diye sordular.
Ka'b b. Eref:
"Kadnlarnz!" dedi.
Muhammed b. Mesleme ve arkadalar:
"Kadnlarmz sana nasl rehin verebiliriz?! Sen bugn Arabn en yakkl simassn!" dediler.
Ka'b b. Eref:
"yle ise, oullarnz rehin ol arak veriniz!" dedi.
Muhammed b. Mesleme ve arkadalar:
"Oullarmz nasl rehin olarak verebiliriz?! Sonradan, bunlardan herhangi biri 'Bir-iki deve yk
hurmaya rehin olundu!' diye yerilir ki, bu, bizim iin temelli bir ayp olur.
Fakat, biz sana silahlarmz, zrhlarmz terhin edelim[433] Silahta, borcu demede yeterlilik vardr"
dediler.
Ka'b b. Eref de:
"Silahta, bor deme yeterlilii var!" dedi.[434]
Kendisine gelmeleri iin bir zaman da tayin etti.
Muhammed b. Mesleme, belirlenen gece, Ka'b b. Erefe geldi, kale darsndan seslendi.
Yannda Ka'b'n stkardei Ebu Naile de vard.
Ka'b, onlan kale iine davet etti ve karlamak iin de yanlarna indi.
Ka'b'n kars, Ka'b'a:
"Sen bu saatte nereye kyorsun?!" diye itiraz etti ise de, Ka'b:
"Bu seslenen, Muhammed b. Mesleme ile stkardeim Ebu Nile'dir!" diye karlk verdi.
Kadn:
"Emin ol; ben bir ses iittim ki, ondan kan damlyor!" dedi.
Ka'b:
"O, benim kardeim Muhammed b. Mesleme ile stkardeim Ebu Nile'dir!
Hem, kerim olan gen, geceleyin kl darbesine arlsa bile, o arya muhakkak icabet eder!" dedi.
Muhammed b. Mesleme, kendisiyle birlikte Ebu Abs b. CEbii, Haris b. Evs'i ve Abbd b. Bir'i de
kaleye soktu.
Muhammed b. Mesleme bu arkadalarna nceden yle direktif vermiti:
"Ka'b gelince, ben onun ban tutup san koklarm. Siz, Ka'b'n ban benim skca yakaladm
grnce, hemen kllarnz syrp Ka'b'a vurun!"
Ka'b b. Eref; stn giyimli, kuaml, hamilli (kayl) olarak, etrafna gzel kokular saarak
misafirlerin yanna inince, Muhammed b. Mesleme:
"Bugnk gibi gzel koku duymadm!" diyerek ona yaklat.
Ka'b b. Eref:
"Sen ne sanyordun? Arabn en gzel kokulu kadnlan benim gsmde yayor!" dedi.
Muhammed b. Mesleme:
"Senin ban, san koklamama msaade eder misin?" diye sordu.
Ka'b b. Eref:
"Evet! Ederim" dedi.
Muhammed b. Mesleme, onun san koklad.
Arkadalarna da koklattktan sonra, Ka'b b. Erefe:
"Senin san bir kez daha koklamama msaade eder misin?" diye sordu.
Ka'b b. Eref:
"Evet! Ederim" dedi.
Muhammed b. Mesleme, Ka'b'n ban smsk yakalar yakalamaz, arkadalarna:
"Vurun!" dedi.
Vurup ldrdler.[435]
Ka'b vurulup yere dt zaman yle bir lk kopard ki, evredeki kalelerden, ralarn yakmayan
kalmad.
Fedailer hemen oradan uzaklatlar.
Haris b. Evs b. Muaz, Ka'b'a vurulan kllardan birisinin dokunmasyla yaralanmt. Arkadalarna
yetimekte glk ekiyor, gittike geride kalyordu.
slm mcahidleri; Ben meyye b. Zeyd mahallesi zerinden, Ben Kurayzalara doru gittiler, Buas
mevkii zerinden, Urays namesine ykseldiler.
Gerilerinde kalan Haris b. Evs'i orada biraz beklediler.
Onu tayarak gecenin sonuna doru Medine'ye eritiler.[436]
Yahudiler kaleden inip mcahidleri takipte baka bir yola saptklarndan, onlar yakalamaya muvaffak
olamadlar.[437]
Mcahidler, Allah dman Ka'b' ldrdklerini Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdiler.
Ka'b b. Erefin ldrl, Yahudileri korkuttu.[438]
Peygamberimiz Aleyhisselam, sahabilerine:
"Yahudi ricalinden, ldrmeye frsat bulabildiklerinizi ldrn!" buyurdu.[439]
nk, onlar Peygamberimiz Aleyhisselam ve ashabyla yapm olduklan anlamay bozmu, Allah ve
Reslullahla arpma yolunu tutmulard.[440]
Ka'b'n ldrl, yalnz Yahudileri deil,[441] ayn zamanda, onlarla ibirlii yapan mrikleri
de[442] korkuttu.[443]
Ka'b b. Erefin ldrld gecenin sabah olunca, Yahudilerden bir topluluk, Peygamberimiz
Aleyhisselamn yanna geldiler[444] ve:
"Byklerimizden birisi olan adammz geceleyin[445] hi sebepsiz ve susuz olarak ldrld!?"
dediler.[446]
Peygamberimiz Aleyhisselam; Ka'b b. Erefin yaptklarn,[447] Kurey mriklerini Mslmanlarla
arpmaya kkrtp hazrladn, Mslmanlan rahatsz etmekten geri durmadn hatrlatt[448] ve:
"O, kendinden olan dier kimseler gibi yerinde ve kabnda durmu olsayd, ldrlmezdi. Fakat, o bizi
hep rahatsz eder, iirle yerer dururdu. Sizden her kim byle yaparsa, cezas kltr!" buyurdu[449] ve
onlan Mslmanlarla aralarnda bir musalaha yazs yazmaya davet etti.[450]
Bunun zerine, Remle binti Hris'in evinde, hurma aacnn altnda bir musalaha yazs yazld.[451]
Bu yaz, Hz. Ali'nin yannda bulunduruldu.[452]
Ka'b b. Eref, Hicretin 25. aynda,[453] Rebilevvel ayndan 14 gece getikten sonra ldrlmtr.
[454]
Gatafan Gazs: Tarihi, simleri ve Sebebi
Peygamberimiz Aleyhisselamn bu sefere k, Hicretin 3. ylndayd.[455]
Bu gaza; kaynaklarda Gatafan, Enmar, Zu Emerr, Necid gibi trl isimlerle anlm ve bazs ayr
seferler sanlmtr.
Peygamberimiz Aleyhisselam; Gatafan kabilesinden Salebe oullar ile Muhariblerin Necid
blgesindeki Zu Emerr'de toplanp Medine evresini vurmaya, yamalamaya hazrlandklarn haber ald.
Bu baskn dzenleyen de, Du'sur (Gavres) b. Haris b. Muharib idi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, durumu Mslmanlarla grp konutuktan sonra, Hz. Osman'
Medine'de yerine vekil brakarak, aralarnda atllar da bulunan 450 kiilik bir kuvvetle yola kt .[456]
Mnakka'y ve Hubeyt boazn getikten sonra Zlkassa'ya vard.[457] Zlkassa'da, Ben
Sa'lebelerden Cebbar adnda bir adama rastladlar.[458]
Ona:
"Sen nereye gitmek istiyorsun?" diye sordular.
Cebbar
"Yesrib'e (Medine'ye) gitmek istiyorum" dedi.
Ona:
"Sen Yesrib'e gidip de ne yapmak istiyorsun?" diye sordular.
Cebbar
"Kendime bir elbise aresine bakacam" dedi.
Ona:
"Sen bir toplulua rastladn m?" diye sordular.
Cebbar
"Hayr! Ancak, Du'sur b. Hris'in kavminden birtakm kiilerle ayrlp gittiklerini haber aldm" dedi.
[459]
Bunun zerine, Cebbar' Peygamberimiz Aleyhisselamn huzuruna kardlar.[460]
Cebbar, Gatafanlarn haberlerini Peygamberimiz Aleyhisselama da verdi[461] ve:
"Y Muhammedi Onlar senin geldiini iitirlerse, seninle karlaamazlar, korkarlar, da balarna
kaarlar!
Ben seninle birlikte gidip onlarn gizlendikleri yerleri sana gstereyim mi?" dedi.[462]
Peygamberimiz Aleyhisselam Cebbar' slmiyete davet etti.
O da hemen Mslman oldu.
Peygamberimiz Aleyhisselam Bilal-i Habe'yi Cebbar'a slmiyeti retmekle grevlendirdi.[463]
slm mcahidleri, Cebbardn klavuzluu ile, Muhariblerin zerlerine kadar uzanan kum tepeleri
yolunu tuttular.
Muharibler, daha nce, btn hayvanlarn da kuytularna gizlemiler, oluk ocuklarn da da
balarna yerletirmilerdi.[464]
Peygamberimiz Aleyhisselam, orada, onlardan hibir kimseye rastlamad. Ancak, onlarn da
balarnda bulunduklarn grd.[465]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Zu Emerr'de konaklad, kararghn kurdu.[466] Orada, iddetli bir
yamura tutuldular ve slandlar.[467]
Du'sur'un Peygamberimiz Aleyhisselama Suikast
Peygamberimiz Aleyhisselam, kaz-y hacet iin, vadinin ierilerine kadar gitti. Islak elbisesini,
kurutmak iin, bir aacn zerine gerdi. Kendisi de, aacn altna uzand.[468]
Da balarndaki l Araplar, Peygamberimiz Aleyhisselamn btn yaptklarn gryor,
seyrediyorlard.
Seyyidleri ve en cesaretlileri olan Du'sur'a:
"te, Muhammed'i ldrme frsat eline geti: O, ashabnn yanndan ayrlp yalnz bana kald.
Ashab kurtarmaya gelip yetiinceye kadar, sen onu ldrrsn!" dediler.[469]
Du'sur, Muhariblerin kllarndan en keskinini seip kuand.
Yava yava ilerleyerek Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna kadar vard. Klcn syrp,[470]
zerine dikildi.[471]
"Y Muhammedi Bugn[472] seni benden savunacak kim var?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah!" buyurunca, Gavres'in (Du'sur'un) klc elinden yere dt![473]
Peygamberimiz Aleyhisselam yere den klc hemen eline alp Gavres'in zerine dikildi[474] ve:
"Bugn,[475] seni benden savunacak kim var?" buyurdu.[476]
Gavres:
"Hibir kimse![477] Sen kl tutucunun hayrls ol!" dedi.[478]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sen Allah'tan baka ilah olmadna ve benim de Reslullah olduuma ehadet ediyor musun?" diye
sordu.
Du'sur
"Hayr! Fakat, hibir zaman seninle arpmamak ve seninle arpan topluluklarn yanlarnda da
bulunmamak zere, sana sz veriyorum!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam onu serbest brakt.[479]
Du'sur
"Vallahi, sen benden daha hayrlsn!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Elbette, ben, byle olmaya senden daha lay ki m!" buyurdu.[480]
Du'sur, kavminin yanna varrken de:
"Ben, sizin yannza, insanlarn en hayrlsnn yanndan geliyorum!" dedi.[481]
Du'sur'un Mslman olduu ve kavmini slmiyete davet ettii de rivayet edilir.[482] Gatafen seferi
11 gece srm ve hibir arpma olmadan Medine'ye dnlmtr.[483]
Bu Du'sur'un her ne kadar Gavres olduu ve bu hadisenin Zt'r-Rika' gazasnda vuku bulduu da
rivayet edilmekte ise de,[484] Gavres'in Mslman olduuna dair bir kayda rastlanmamakta; bu husustaki
zan, kesinlik kazanmam aktadr.[485]
Ebu Rfi'in ldrl
Ebu Rfi'in Kimlii
Ebu Rfi' Sellam b. Ebi'l-Hukayk; Ben Nadr Yahudilerinin din adamlarndan olup,[486] Hayber'de
kendisine mahsus kalede otururdu.[487] Hicaz'n ba faizcisi idi.[488]
Ebu Rfi'in ldrlnn Sebepleri
1- Ebu Rfi'; Peygamberimiz Aleyhisselam ile ashabna dmanlktan, oyalamak iin birtakm soru
lar sormaktan, slmiyeti nlemek ve sndrmek iin almaktan geri durmayan kt kiilerdendi.[489]
2- Peygamberimiz Aleyhisselam zer, incitir ve,
3- Peygamberimiz aleyhindeki her harekete mal yardmda bulunurdu.[490]
4- Ka'b b. Eref gibi, bu da, dmanlk, mnkirlik ve yaramazlktan geri durmazd.[491]
5- Gatafanlaria evredeki Arap mriklerini Peygamberimiz Aleyhisselamla arpmak zere toplam
iti.[492]
Evs kabilesinden olan sahabiler Uhud savandan nce Ka'b b. Erefi Reslullah Aleyhisselama olan
dmanlklar[493] ve mrikleri onunla arpmaya kskrtmalar[494] yznden ldrdkleri zaman,
Hazrec
kabilesine mensup sahabiler, kendi kendilerine:
"Acaba hangi adam, Reslullah Aleyhisselama, Ka'b b. Eref gibi dmandr?" dediler ve byle bir
adamn ancak Hayber'de oturan bn Ebu'l-Hukayk olacan hatrladlar, onu ldrmek iin
Peygamberimiz Aleyhisselamdan izin istediler,
Peygamberimiz Aleyhisselam da, onlarn onu ldrmelerine izin verdi.[495]
Ebu Rfi' Ne Zaman, Kimler Taratmdan ve Nasl ldrld?
Hicretin nc ylnda Cumde'l-hire aynn ortasnda,[496]
Abdullah b. Atk,
Mes'ud b. Sinan,
Abdullah b. neys,
Ebu Katde Haris b. Rib',
Ve mttefikleri olan Huz b. Esved'den oluan be kiilik bir birlik, Abdullah b. Atk'in kumandas
altnda Hayber'e gitti.[497] Bu harekette, kk ocuklarla kadnlarn ldrlmesinden saknlmas da
emir buyuruldu.[498]
Abdullah b. Atk ile arkadalar Hayber'e yaklatklarnda gne batm, Hayber halk da yaylm
yerinden yaylm hayvanlaryla birlikte dnmlerdi.
Abdullah b. Atk, arkadalarna:
"Siz yerinizde durunuz da, ben Ebu Rfi'in kalesine gideyim ve kale kapclarna nezakette bulunaym.
Bu suretle kaleye girebileceimi umuyorum" dedi.
Kale kapsna doru yrd ve kalenin kapsna yaklat. Kendisini belirsiz etmek iin malahna
brnd, sanki hacetini gideriyordu!
Halk, tamamyla kaleye girmiti.
Bu srada, kale kapcs:
"Ey Allah'n kulu! Sen kaleye girmek istiyorsan, hemen gir! Ben kalenin kapsn kapamak istiyorum"
dedi.
Abdullah b. Atk hemen ieri girdi ve merkep ahrna gizlendi.
Halk kaleye girince, kapc kalenin kapsn kilitleyip anahtarlar bir diree ast.
Abdullah b. Atk, kalkp anahtarlar alarak kapy at.
Ebu Rfi'in yannda, akamdan sonra, gece sohbeti yaplrd.
Bu sohbet, kalenin st katlarnda yaplrd.
Bu gece sohbeti sona erip dostlar Ebu Rfi'in yanndan ayrlnca, Abdullah b. Atk hemen onun yanna
kt.
Ebu Rfi'in adamlarnn kendisinin onun yanna girdiini anlarlarsa onu ldrmesine frsat
vermeyeceklerini, engel olacaklarn dnerek, her kapy atka, ieriden srgledi.
Abdullah b. Atk, bylece, Ebu Rfi'in yatt odaya kadar vard.
Ebu Rfi', karanlk bir oda iinde, ailesinin arasnda uykuya yatm bulunuyordu.
Abdullah b. Atk; Ebu Rfi'in odann neresinde olduunu kestiremediinden, anlamak iin:
"Ebu Rfi'!" diyerek seslendi.
Ebu Rfi':
"Kim o?" dedi.
Abdullah b. Atk, ses gelen tarafa yaklap ona klla ilk darbeyi indirdi. Fakat, bir i grememi
olmann heyecan ve deheti iinde kald.
Ebu Rfi' lk koparnca, Abdullah b. Atk, hemen dar kt.
Ksa bir mddet sonra, tekrar ieri girip sesini deitirerek:
"Nedir bu feryad ey Ebu Rfi'?" dedi.
Ebu Rfi':
"Anan Cehenneme! Sen seslenmeden nce, birisi bana oda iinde klla vurdu!" dedi.
Abdullah b. Atk, ona klla bir darbe daha indirip iyice yaralad. Fakat, yine ldremedi.
Sonra, klcn keskin ucunu kamna basnca, Ebu Rfi' arkasna devrildi.
Abdullah b. Atk, onu ldrdn anlayp hemen kaplar birer birer amaya ve kamaya balad.
Kale merdivenlerinin son basamana eritiini sanarak ayan atnca merdivenden dp baca
krld.
Knlan bacan bir sarg ile sarp kapya kadar vard. Orada oturdu.
Kendi kendine:
"u adam ldrp ldrmediimi iyice anlayncaya kadar, bu gece kaleden kmam!" dedi.
Horoz tmeye balaynca, l Hancs, kale surunun zerine durup:
"Hicaz ahalisinin taciri Ebu Rfi'in lmn bildiririm!" diyerek ilanatta bulundu.
Abdullah b. Atk de, hemen arkadalarnn yanna gitti ve:
"Artk hals! Allah Ebu Rfi'i ldrd! Haydi, yryn!" dedi.[499]
Kalede hemen klaryand. Yahudiler her taraf aradlar. Umutlan kesilince, dnp kalelerine girdiler.
Mcahidler de, Medine'ye gelip Allah dman Ebu Rfi'i ldrdklerini Peygamberimiz
Aleyhisselama mjdelediler.[500]
Hassan b. Sabitin Mcahidieri v
air Hassan b. Sabit de, Ebu Rfi' ile Ka'b b. Eref hakknda syledii bir iirde; slm mcahid-
lerinin Peygamberimiz Aleyhisselama yardm iin hereyi gze alarak zal kllarla orman arslanlan
gibi gidip kendilerine lm erbetini iirdiklerini dile getirmitir.[501]
bn Sneyne (Sbeyne)'nin ldrl
bn Sneyne Ka'b b. Yehuza, Yahudi tccarlarndand.[502]
Ensardan Muhayysa b. Mes'ud, Peygamberimiz Aleyhiselamin:
"Yahudilerin ileri gelen adamlarndan, ldrmektirsatn bulduunuzu ldrnz!" buyurduunu
iitince,[503] bn Sneyne'yi ldrd.
Muhayysa'nn henz Mslman olmayan aabeyi Huvayysa b. Mes'ud ona vurmaya balad ve:
"Ey Allah dman! Onu ldrdn ha?! Vallahi, senin kamnda onun malndan pek ok iya vardr!"
dedi.
Muhayysa:
"Vallahi, onun ldrlmesini bana yle birzt emretti ki, eer o seni ldrmemi de bana emretsey-di,
muhakkak senin boynunu da vururdum!" dedi.
Huvayysa'nn slmiyete girmesine ilk sebep, bu cevap oldu.
Huvayysa:
"alacak ey! Eer Muhammed ldrlmemi sana emretse, gerekten beni ldrr msn?" dedi.
Muhayysa:
"Evet! Vallahi, o senin boynunu vurmay bana emretseydi, muhakkak, senin de boynunu vururdum!"
dedi.
Huvayysa:
"Vallahi, seni bu duruma getiren bir din, hayrete ayandr!" dedi ve Mslman oldu.[504]
Allah ondan da, kardeinden de raz olsun![505]
Hz. Hafsa ve Hz. mm Klsm'un Evlenmeleri
Hz. mer'in kz Hz. Hafsa; ashabdan Huney b. Huzafe ile evli iken onun Bedir savanda
yaralanarak Medine'de vefat etmesi zerine, dul kalmt. Hz. mer; Hz. Osman'n zevcesi Hz.
Rukayye'nin vefatndan dolay son derecede zldn grnce,[506] ona:
"stersen, mer'in kz Hafsay sana nikahlayaym?" dedi.
Hz. Osman:
"Ben bu ii bir dneyim" diyerek cevap verdi.
Hz. Osman, aradan birka gn getikten sonra, karlatklarnda, Hz. mer'e:
"Ben, u gnmde evlenmemin doru olmadn anladm" dedi.
Hz. mer, Hz. Ebu Bekir'e rastlad zaman, ona da:
"stersen, mer'in kz Hafsay sana nikahlayaym?" dedi.
Hz. Ebu Bekir susup hi cevap vermeyince, ona, Hz. Osman'a kzdndan daha ok kzd.
nk, Hz. Osman hi olmazsa cevap vermi, zr dilemiti.
Hz. Ebu Bekir, bundan sonra, Hz. mer'e rastlaynca:
"Ey mer! Hani sen Hafsa'y bana teklif etmitin de, sana cevap vermediime darlmtn sanrm,
yle mi?" dedi.
Hz. mer:
"Dorudur!" dedi.
Hz. Ebu Bekir:
"Senin teklifine cevap vermekten beni birey men edemezdi. Ancak, u var ki, ben Reslullah
Aleyhisselamn Hafsa'y almak istediini bana sylediini biliyordum da, Reslullah Aleyhisselamn
srrn duyurmak istememitim.
Eer Reslullah Aleyhisselam Hafsa hakkndaki dncesini brakm olsayd, onu muhakkak ben
kabul ederdim" dedi.[507]
Hz. mer, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna vard zaman:
"Y Raslallah! Ben Osman'a ayorum. Hafsa'y kendisine teklif ettim de, kand, yanamad!?"
dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ben sana Osman'dan daha hayrl bir damat, Osman'a da senden daha hayrl bir kaynpeder salk
vereyim mi?" buyurdu.
Hz. mer:
"Salk very Raslallah!" deyince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen kzn Hafsa'y bana nikhlarsn, ben de kzm mm Klsm'u Osman'a nikhlarm.
nk, Allah Osman' senin kzndan daha hayrlsna, senin kzn da Osman'dan daha hayrlsna
nikahlad!" buyurdu.
Zten, Hz. Osman da Peygamberimiz Aleyhisselamn kz Hz. mm Klsm'la evlenmeyi umduu iin
Hz. mer'in teklifini kabul etmekten kanmt.[508]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Hafsa ile, Uhud savandan nce evlendi.[509]
Peygamberimiz Aleyhisselamn kz Hz. mm Klsm, Hz. Ftma'nn by idi.[510]
Peygamberimiz Aleyhisselam, bir gn, Hz. Osman'a:
"Ben seni son derece zgn gryorum!?" buyurdu.
Hz. Osman:
"Y Raslallah! Bana olan, hi kimseye olmad. Reslullah Aleyhisselamn yanmdaki kznn
vefatyla aramzdaki hsmlk, akrabalk ilikisi kesilmi oldu!" dedi.[511]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Osman! u Cebrail; Rukayye'nin kzkardei mm Klsm'u da ayn miktarda mehirle sana
nikahlamam, Yce Allah tarafndan, bana emretti" buyurdu[512] ve Hz. mm Klsm'u Hicretin 3.
ylnda Hz. Osman'a nikahlad.[513]
Buhran Gazas
Gaznn Tarihi, Mevkii ve Sebebi
Buhran gazasna Hicretin 3. ylnda,[514] Hicretin 27. aynn balarnda Cumde'l-l aynn[515]
6'snda klmtr.[516]
Buhran; Hicaz'n Fru1 nahiyelerinden olup.[517] Medine'ye uzakl 8 beridlik (konaklk)tr.[518]
Bytu's-suky'nn solunda ve Mekke yolu zerindedir.
smail Aleyhisselamla annesi Hz. Hacer'in Mekke'ye giderken uram olduklar ilkyerdir.[519]
Peygamberimiz Aleyhisselam; Sleym oullarnn Buhran'da byk bir toplant yaptklarn haber
alnca,[520] hemen hazrland. Medine'de yerine bn mmi Mektum'u vekil brakarak, ashabndan 300
kiilik bir kuvvetle yola kt.[521] Peygamberimiz Aleyhisselam bu gazada Kurey mrikleriyle de
karlamay istiyordu.[522]
Buhran'a doru hzla ilerlediler.[523] Buhran yaknlarnda, bir gece, Sleym oullarndan bir adama
rastladlar. Kendisinden, Sleym oullar ve toplantlarnn sebebi hakknda bilgi istediler.
Adam; Sleym oullarnn bir gn nce daldklarn ve sularnn balarna dndklerini haber verdi.
[524]
Buhran'a ulatklar zaman, gerekten de, Sleym oullarn oradan su balarna dalm buldular.
[525]
Hibir karlama ve arpma olmakszn oradan Medine'ye dndler.[526] Buhran seferi on gece
srd.[527]
Zeyd b. Hrise'nin Karde Seferi
Seferin Tarihi, ilffevkii ve Sebebi
Karde (Karade) seferi, Hicretin 28. aynn banda Cumde'l-hire aynda[528] ve k mevsiminde
idi.[529]
Karde (Karade) Necid sularndan bir sudur[530] ve Rebeze ile Zt-i Irk'n nahiyesi Gamer arasn-
dadr.[531]
Kurey mrikleri Bedir hezimetinin cn almak zere yaplacak savaa Ebu Sfyan'n Bedir'den
karp kurtard ticaret kervanndaki mallaryla yardmc olmaya hazrlanmlard[532] ve yapacaklar
her ticaret seferiyle sava glerini arttrmaya ynelmi bulunuyorlard.
Fakat, Bedir'de uradklar hezimetten sonra, korkarak, am'a gidemez, ticaret yapamaz olmulard.
[533]
Bir gn, Safvan b. meyye:
"Muhammed ile ashab ticaretimizi felce uratt. Onlara kar ne yapacamz, nasl hareket
edeceimizi bilmiyoruz.
Onun adamlar sahil yollarn tutmular, hi brakmyorlar. Sahil boyu halk da anlap onlarla birlik
olmular, birlikte hareket ediyorlar. Nereye gideceimizi bilmiyoruz! Yurdumuzda oturup duracak olursak,
u sermayelerimizi yiyip tketeceiz.
Halbuki, biz bu sermayeleri yazn am, kn da Habeistan ticaretinde iletirdik!" diyerek
ikyetlendi.
Esved b. Muttalib:
"Sahil yolu tehlikeli ise, sen de Irak yolunu tut, ticaretine o yolla devam et!" dedi.
Safvan:
"Ben o yolu biliyor deilim ki!" dedi.
Esved b. Muttalib:
"Ben sana bir klavuz salk vereyim mi ki, o seni gz yumulu olarak oraya hi amadan gtr
versin?" dedi.
Safvan b. meyye:
"Kimmi o?" diye sordu.
Esved b. Muttalib:
"Furat b. Hayyn'l-cl'dir!" dedi.
Safvan b. meyye:
"yle ise, sen imdi onu bana gnder!" dedi.
Furat gelince de, ona:
"Ben am'a gitmek istiyorum. Muhammed bizim am ticaretimizi felce uratt. Ticaret kervanmzn
oraya gidecek yolunu kapatt. imdi ben oraya Irak yoluyla gitmek istiyorum" dedi.
Furat:
"Ben seni yle bir Irak yoluyla gtreyim ki, oraya Muhammed'in ashabndan hibiri inmeyi gze
alamaz. nk oras Necid arazisidir, susuz llerdir!" dedi.
Safvan, l kn geeceklerini ve suya pek az ihtiyalar olacan gznnde tutarak hemen
hazrland.
Hazrlanan ticaret kervanna Esved b. Muttalib 300 miskal altn ve ayrca gm kleleriyle,
Safvan b. meyye 30.000 dirhem tutarnda pek ok mal, gm kleleri ve kaplarla,
teki Kureyliler de eitli ticaret mallaryla katlm bulunuyorlard.[534]
Ebu Sfyan da bu kervana klliyetli miktarda gmle katlmt. Zaten, Kurey mriklerinin
ticaretlerinin byk bir ksmn gm ticareti tekil ediyordu.[535]
Kurey mriklerinden Salvan b. meyye,
Abdullah b. Ebi Rebia,
Huvaytb b. Abduluzz,[536]
Ebu Sfyan b. Harb de, kervanla birlikte gidenler arasnda idi.[537]
Kurey mriklerinin ticaret kervan, kiraladklar Furat b. Hayyn'n klavuzluumla Irak yol unu tutup
gitti.[538]
O zaman mrik olan Nuaym b. Mes'ud el-Ec Medine'ye gelmi, Nadr oullar Yahudilerinden
Kinane b. Ebi'l-Hukayk'n evine inmiti.
Nuaym b. Mes'ud ev sahibiyle iki imi, Mslmanlardan S al t b. Numan da iki meclisinde bulun-
m ustu.
Nuaym b. Mes'ud, konuma srasnda, Safvan b. meyye'nin ticaret kervanyla yola ktn, yannda
pek ok ticaret mal bulunduunu azndan karmt.
Salit b. Numan, hemen gelip bunu Peygamberimiz Aleyhisselama haberverdi.[539] Peygamberimiz
Aleyhisselam da Zeyd b. Hrise'nin kumandas altnda 100 kiilik bir asker birlii yola kard.[540]
Zeyd b. Harise Kurey mriklerinin ticaret kervann Necid sularndan Karde'de yakalad.
Kervandaki adamlar katlar, yakalanamadlar.[541]
Yalnzca klavuz Furat b. Hayyn, yakalanp esir edildi. Medine'ye getirildi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Mslman olursan, seni ldrmeyelim" buyurdu.
O da Mslman oldu.[542]
El konulan ticaret kervanndaki maln bete biri 20.000 dirhem tutmutu.
Kalan bete drd de, asker birlie katlan mcahidler arasnda bltrld.[543]
Hz. Hasan'n Doumu
Hz. Hasan, Hz. Ali ile Hz. Ftma'nn olu olup,[544] Hicretin 3. ylnda, aban aynn ortasnda
domutur.[545]
Hz. Hasan'n mm'l-Fadl Hatun Tarafndan Emzirilii
Peygamberimiz Aleyhisselamn amcas Hz. Abbas'n zevcesi mm'l-Fadl Hatun, nce Hz. Hasan',
sonra da Hz. Hseyin'i, olu Kuem ile bir mddet emzirdi.[546]
Hz. Hasan'a Akka Kurban Kesilii ve sim Takl
Doan erkek ve kz ocuklar iin, doumlarnn 7. gnnde kurban kesilir ve buna akka kurban
denir, ocuun sa kesilir ve ismi taklr.
Kesilecek kurban, erkek ocuklar iin iki, kz ocuklar iin bir koyundur.[547]
Abdullah b. mer'e gre; erkek veya kz ocuklar iin akka kurban birer koyun kesilir.[548]
Akka kurban doumun 14. ve 21. gn de kesilebilir.
Kurban kesilirken, "Bismillhi vallhu ekber! Allah'm! Bu, senin rzan iin kesilen, ...nn akka
kurbandr" denir.
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hz. Hasan ve Hz. Hseyin'in akka kurbanlarndan bir but
gnderilmesini, kalannn da kemikleri krlmakszn yenilmesini ve bakalarna da yedirilmesini tavsiye
buyurmutur.
Akka kurban piirilerek konuya komuya hediye edilebilir.[549]
Hz. Ali derki:
"Ben harbi darb sever bir adamdm.[550]
Hasan doduu zaman, ona Hart ismini koydum.
Reslullah Aleyhisselam geldi ve:
'Olumu gsteriniz banal' buyurup, 'Ne isim koydunuz ona?' diye sordu.
Ben:
'Harb ismini koydum' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Hayr! O, Hasan'dr1 buyurdu."[551]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Koyacanz isimleri, peygamberlerin isimlerinden koyunuz!
simlerin Allah'a en sevimli olan Abdullah ve Abdurrahman'dr.
simlerin gzeli, Haris ve Hemmam'dr.
irkini de, Harb ve Mrre'dir."[552]
"Muhakkak ki, siz, Kyamet gn, kendi isimleriniz ve babalarnzn isimleri ile arlacaksnz!
yle ise, isimlerinizi gzel koyunuz!" buyurmutur.[553]
Hz. Ftma:
"Y Raslallah! Olum iin, akka kurban olarak bir deve veya iki ko kesmeyeyim mi?" diye
sormutu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr! Sen onun san kes! Sann arlnda gm, yoksullara sadaka olarak dat!" buyur-du.
[554]
Hz. Hasan'n kesilen sann arlnca gm, sadaka olarak datld.[555]
Datlan gm, bir dirhem veya bir dirhemin bir ksm kadard.[556]
Hz. Hasan'n doumunun 7. gn de iki ko kesildi.[557]
Hz. Hasan, ayn zamanda snnet de ettirildi.[558]
nk, erkekler iin snnet, snnettir[559] ve ftrat hasletlerindendir.[560]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Hasan'n kulaklarna ezan okudu.[561]
Hz. Hasan ve Hz. Ftma'nn Peygamberimiz Aleyhisselama Benzerlikleri
Hz. Ftma ile Hz. Hasan kadar Peygamberimiz Aleyhisselama benzeyen hi kimse yoktu[562] Hz.
Hasan, Peygamberimiz Aleyhisselama ok benzerdi. Hi kimse, Peygamberimiz Aleyhisselama onun
kadar benzer deildi.[563]
Hz. Ebu Bekir, bir gn, Peygamberimiz Aleyhisselamn Mescidinde ikindi namazn kldrdktan sonra,
kp Hz. Ali ile birlikte biraz yrmler, Hz. Hasan'n ocuklarla oynadn grnce, Hz. Ebu Bekir onu
tutup omuzuna alm ve:
"Babam feda olsun buna ki, bu, Peygamber'e benzer, Ali'ye deil!" demi; Hz. Ali de, onlara bakarak
glmsemitir.[564]
Hz. Ftma da, Hz. Hasan'a:
"Peygamber'e benzeyen, Ali'ye benzemeyen yavru!" derdi.[565]
Hz. Ali'nin bildirdiine gre; Hz. "Hasan'n Reslullah Aleyhisselama benzerlii banda gsne
kadar olan ksmnda, Hseyin'in benzerlii ise bundan aa ksmnda idi."[566]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. Hasan ve Hz. Hseyin'e Sevgisi
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Hasan ve Hz. Hseyin hakknda:
"Bunlar, benim oullarm ve kzmn oullardr."[567]
"Allah'm! Ben onlar seviyorum, onlan Sen de sev!"[568]
"Onlar seveni de sev!"[569]
"Onlar benim dnyada pp kokladm iki reyhanmdr!"[570]
"Hasan ve Hseyin'i seven beni sevmi, onlara kin besleyen de bana kin beslemi olur!"[571]
"Hasan ve Hseyin, Cennetlik genlerin iki seyyididir!" buyurmutur.[572]
Sa'd b. Ebi Vakkas'n bildirdiine gre; Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ali'yi, Hz. Ftmay, Hz.
Hasan' ve Hz. Hseyin'i yanna arp:
"Ey Allah'm! Bunlar, benim Ehl-i Beytim, ev halkmdr!" buyurmutur.[573]
Hz. ie de der ki:
"Peygamber Aleyhisselam; zerinde siyah ynden dokunmu nakl bir rt olduu halde, sabahleyin
evden kt.
Derken, Hasan b. Ali geldi.
Peygamber Aleyhisselam, onu rtnn iine ald.
Sonra Hseyin geldi.
O da Hasan'n yanna girdi.
Sonra Ftma geldi.
Peygamber Aleyhisselam, onu da rtnn iine ald.
Sonra Ali geldi.
Peygamber Aleyhisselam, onu da rtnn iine aldktan sonra, Ahzb sresinin 33. ayetinden:
'Ey Ehl-i Beyt! Allah, sizden kiri gidermek ve sizi tertemiz yapmak ister!' [mealli] blmn okudu."
[574]
Yce Allah, hepsinden raz olsun![575]
Zekat ve Sadaka Yemenin Peygamberimiz Aleyhisselam ile Ehl-i Beytine Hell
Olmay
Peygamberimiz Aleyhisselam, bir gn, Hz. Hasan'n Beytlml'e aitzekat, sadaka hurmasndan bir tane
alp azna gtrdn grnce:[576]
"Kaka! Kaka! Kaka!" diyerek azndan dar karttrd ve:
"Zekat, sadaka bize;[577] ne Muhammed'e, ne de Muhammed hanedanna hell deildir![578] Sen
bizim zekat, sadaka yemediimizi bilmiyor musun?" buyurdu.[579]
Hz. Hasan da, bu husustaki hatrasn yle anlatr:
"Zekat, sadaka hurmasndan bir tane hurma alp azmda inerken, Reslullah Aleyhisselam hemen
onu azmdan slak slak kard, hurma kmesinin iine att.
'Y Raslallah! u yavrucuun ald u birtek hurmadan sana ne sorumluluk olacak?!1 denildi.
Reslullah Aleyhisselam:
'Biz Muhammed hanedanyz! Bize zekat, sadaka hell deildir!' buyurdu.[580]
[1] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 119-120, Taber, Tefsr, c. 27, s. 15, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 3, s. 462, Vhidi, Esbbu'n-nzl, s. 249, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 4, s. 60.
[2] Ahmed b. Han bel, Msned, c. 5, s. 275, Taber, Tefsr, c. 24, s. 16, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 4, s. 58,
Suyt, Cmiu's-sair, c. 2, s. 141-142.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/17-18.
[3] Vkd, Megz, c. 1, s. 73, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 265.
[4] bn Adilberr, stib, c. 1, s. 257, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 360.
[5] bn Esir, Usdu'l-gbe, t 1, s. 360.
[6] bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 251.
[7] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 265.
[8] bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 251.
[9] bn Adilberr, stib, c. 1, s. 257, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 360.
[10] Vkd, Megz, c.1, s. 73.
[11] Vkd, Megz, c.1, s. 73, bn Abdilberr, stib, c. 1 , s. 257, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 360.
[12] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1.S.359.
[13] BelZur, E nsbu'l -eraf, c. 1, s. 265, bn Esr, Usdu'l -gb e, c. 1, s. 3 59.
[14] bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 251.
[15] bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 251.
[16] Vkd, Megz, c. 1, s. 73, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 265, bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 251
.
[17] Vkd, Megz, c. 1, s. 73.
[18] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 265.
[19] Vkd, Megz, c.1, s. 73.
[20] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 265.
[21] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 359.
[22] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1.S.359.
[23] Vkd, Esbbu'n-nzl, s. 119.
[24] Vkd, Megz, c. 1, s. 73, Belzur, Ens bu'l-erf, c. 1, s. 265, bn Alodi Iberr, sti b, c. 1 ,
s. 25 7, Vahid, Esbbu'n -n zl, s. 119, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 359, bn Hacer, el-sbe, c. 1, s.
251.
[25] Nisa: 100.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/18-20.
[26] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 176.
[27] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 273.
[28] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 176.
[29] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 273.
[30] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 176.
[31] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 273.
[32] bn shak. bnHisam, Sre,c.2, s. 175-177.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/20-22.
[33] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 47, Taber, Trih, c. 2, s. 299, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 39,
bn Esr, Uynu'l-eser, c. 1 ,s. 296, Zeheb, Megz, s. 109-110, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
344.
[34] Vkd, Megz, c. 1, s. 1 81, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 310.
[35] Vkd, Megz, c. 1, s. 1 81, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 30.
[36] Zeheb, Megz, s. 109.
[37] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 47, Taber, Trh, c. 2, s. 299, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.
296, Zeheb, Megz, s.109.
[38] Vkd, Megz, c. 1, s. 1 81, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 30, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 310,
Zeheb, Megz, s. 109.
[39] Zeheb, Megz, s. 109.
[40] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 47, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 30, Taber, Trh, c. 2, s. 299,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 296, Zeheb, Megz, s. 109.
[41] Vkd, Megz, c. 1, s. 1 81, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 30, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 310.
[42] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 47, Taber, Trh, c. 2, s. 299, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 139, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c.1, s. 296, Zeheb, Megz, s. 109, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3,
s. 344.
[43] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 47, Vkd, Megz, c. 1, s. 181, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 30,
Belzur, Ensb, c. 1, s.310, Taber, Trh, c. 2, s. 299, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 1 53, bn Esr,
Kmil, c. 2, s. 139, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 296,Zeheb, Megz, s. 110, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 3, s. 344, bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 22.
[44] Zeheb, Megz, s. 109.
[45] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 47, Vkd, Megz, c. 1, s. 181, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 30,
Belzur, Ensbu'l-erf,c. 1, s. 310, Taber, Trh, c. 2, s. 399, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 296,
Zeheb, Megz, s. 110, Ebu'l-Fid, c. 3, s. 344.
[46] Urayz'n M edine'ye uzakl 3 mildir. (bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 30).
[47] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 47-48, Vkd, Megz, c. 1, s. 181, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 30, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 310, Taber, Trih, c. 2, s. 299, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1,
s. 296-297, Zeheb, Megz, s. 110, E bu'l-Fid,el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 344.
[48] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 30, Taber, Trh, c. 2, s. 299.
[49] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 47-48, Vkd, Megz, c. 1, s. 181, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 30, Belzur,Ensbu'l-erf, c. 1, s. 310, Taber, Trh, c. 2, s. 299, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1,
s. 296-297, Zeheb, Megz, s. 110, E bu'l-Fid,el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 344.
[50] Vkd, Megz, c.1, s. 181, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 30, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 310.
[51] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 48, Vkd, Megz, c. 1, s. 182, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1,
s. 31 0, Taber, Trh, c. 2, s. 300, bn Hazm , Cevmiu's-Sre, s. 153, bn Seyyid, Uynu'l-eser,
c. 1, s. 297, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 344.
[52] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 30, Taber, Trh, c. 2, s. 300, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 297.
[53] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 48, Vkd, Megz, c. 1, s. 1 81-1 82, bn Sa'd, Tabakt, c. 2,
s. 30, Belzur, Ensb, c.1, s. 310, Taber, Trh, c. 2, s. 299-300, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 153, bn
Esr, Kmil, c. 2, s. 140, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.1, s. 297, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s.
344, bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 22.
[54] Vkd, Megz, c.1, s. 181, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 30, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 297.
[55] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 48, Taber, Trh, c. 2, s. 30, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 140, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 297, Zeheb, Megz, s. 110, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 344.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/22-25.
[56] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 284, Vkd, Megz, c. 1, s. 174, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 28, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 373, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 293.
[57] Vkidi, Megz, c.1, s. 174, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 28, bn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 293, Zeheb,
Megz, s. 108.
[58] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 28, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 293, Zeheb, Megz, s. 108.
[59] Vkd, Megz, c.1, s. 174, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 28.
[60] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 28, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 293, Zeheb, Megz, s. 108.
[61] Vkd, c. 1,s.174, bn Sa'd, c. 2, s. 28, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1,s.373, bn Seyyid, c. 1, s.
293, Zeheb, s. 108.
[62] Vkd, Megz, c.1, s. 174.
[63] Vkd, c. 1.S.174, bn Sa'd, c. 2, s. 28, Belzur, c. 1, s. 373, bn Seyyid, c. 1, s. 293, Zeheb, s.
108.
[64] Zeheb, Megz, s. 108.
[65] Vkd, Megz, c. 1, s. 1 74-1 75.
[66] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 285, Vkd, Megz, c. 1, s. 175.
[67] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 285.
[68] Vkd, c. 1, s. 174, bn Sa'd, c. 2, s. 28, bn Seyyid, c. 1,s.293, Zeheb, s. 108.
[69] Vkd, c. 1, s. 175, bn Sa'd, Taba kt, c. 2, s. 28, Belzur, Ensbu "l-erf, c. 1, s. 373, bn
Seyyid, U y nu'l-eser, c.1 , s.293, Zeheb, Megz, s. 108.
[70] Vkd, Megz, c.1, s. 1 75, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 28, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1,
s. 293.
[71] Vkd, Megz, c.1, s. 175, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 28, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 293.
[72] Belzur, Ensbu'l-erf, c.1, s. 373.
[73] Vkd, Megz, c.1, s. 175.
[74] Belzur, Ensbu'1-es.rf, c. 1, s. 373-374.
[75] Vkd, Megz, c. 1, s. 1 75, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 28.
[76] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/25-27.
[77] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 285, Vkd, Megz, c. 1, s. 172, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 27, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 373, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 293.
[78] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 373.
[79] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 285-286, Vkd, Megz, c. 1, s. 172, bn Sa'd, Tabakt, c. 2,
s. 27, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 373, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 293, Zeheb, Megz, s. 106.
[80] bn shak, bn Hiam, Sre,c.4, s. 285.
[81] bn shak, bn Hiam, Sine, c. 4, s. 285, Vkd, Megz, c. 1, s. 172, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
27, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 373, bn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 293, Zeheb, Megz, s. 106.
[82] Vkd, Megz, c.1, s. 172, bn Sa'd.c. 2, s. 27, bn Seyyid, c.1, s. 293, Zeheb, Megz, s. 106.
[83] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1218.
[84] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 373, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 293, Zeheb, Megz, s. 1
06, Kastaln, Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 114.
[85] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 285-286.
[86] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 286, Vkd, Megz, c. 1, s. 172, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 373.
[87] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 286-287.
[88] Vkd, Megz, c. 1, s. 1 73.
[89] Vkd, Megz, c.1, s. 173, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 27, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1,
s. 293.
[90] Vkd, Megz, c.1, s. 173.
[91] Vkd, Megz, c.1, s. 173, bn Sa'd, Tabakt 'l-kbr, c. 2, s. 28, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1,
s. 293.
[92] Vkd, Megz, c.1, s. 173.
[93] Vkd, Megz, c. 1, s. 173, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 28, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 373,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 293.
[94] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 286.
[95] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 286, Vkd, c. 1 , s. 173, bn Sa'd, c. 2, s. 28, Belzur, Ensbu'l-
erf, c. 1, s. 373, bn Seyyid, c. 1, s. 293, Kastaln, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 114.
[96] Kastalni, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 114.
[97] Vkd, Megz, c.1, s. 173.
[98] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1218.
[99] Vkd, Megz, c.1, s. 173.
[100] Vkd, Megz, c.1, s. 173, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 28.
[101] Vkd, Megz, c.1, s. 173.
[102] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 287.
[103] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 287, Vkd, Megz, c.1 ,s.173.
[104] Vkd, Megz, c. 1, s. 173.
[105] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 287, Vkd, Megz, c.1 , s. 173-174.
[106] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 287, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 293.
[107] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 287.
[108] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 378, bn Abdil berr, stib, c. 3, s. 1218.
[109] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 287, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1218.
[110] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1218, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1,s.293.
[111] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 287.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/27-30.
[112] Abdurrezzak,Musannef c.3s.322 lbnSa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 248, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 3, s. 23, c. 6, s. 6, bn Mce, Snen, c. 1, s. 585, Nes, Snen, c. 5, s. 49.
[113] Abdurrezzak, Musannef, c. 3, s. 318, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 248, Ahmed b. Hanbel, Msned,
c. 5, s. 432, Buhr, Sahih, c. 2, s. 139, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 114, Drekutn, Snen, c. 2, s. 148,
Taber, Trih, c. 2, s. 266.
[114] Abdurrezzak, c. 3, s. 312, bn Sa'd, c. 1, s. 248, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 55, Buhr, c. 2, s.
138, Mslim, Sahh, c. 2, s. 677, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 112, bn Mce, Snen, c. 1, s. 585, Nes, c. 5
s. 48, Drim, Snen, c. 1, s. 329-330.
[115] Abdurrezzak, c. 3, s. 311, bn Sa'd, c. 1, s. 248, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 63, Buhr, c. 2, s.
138, Mslim, c. 2, s. 677, Tirmizi, Snen, c. 3, s. 61, Nes, c. 5 s. 48, Drim, c. 1, s. 329.
[116] Abdurrezzak, c. 3, s. 311, Ebu Dvud, c. 2, s. 114.
[117] Abdurrezzak, c. 3, s. 312, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 63, Mslim, c. 2, s. 677, Ebu Dvud, c. 2, s.
112, Tirmiz, c. 3, s. 61 , Nesi, c. 5 s. 48, Drim, c. 1, s. 329.
[118] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 248, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 97, Buhr, c. 2, s. 138, Mslim, c. 2, s.
679, Ebu Dvud, c. 2, s. 111, Tirmiz, c. 3, s. 62, bn Mce, c. 1, s. 585, Nes, c. 5, s. 54.
[119] bn Sa'd, c.1, s. 248.
[120] Abdurrezzak, c. 3, s. 311, bn Sa'd, c. 1, s. 248, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 63, Buhr, c. 2, s.
138, Mslim, c. 2, s. 677, Ebu Dvud, c. 2, s. 112, Tirmiz, c. 3, s. 61, bn Mce, c. 1 , s. 584, Drim,
c.1, s. 329.
[121] Abdurrezzak, c. 3, s. 311 ,318 bn Sa'd, c.1 , s. 248, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 351, Buhr, c. 2,
s. 1 39, Mslim, c. 2, s. 677, Ebu Dvud, c. 2, s. 114, Tirmiz, c. 3, s. 60, 61 , bn Mce, c. 1, s. 584,
Nes, c. 5, s. 52-53.
[122] Abdurrezzak, c. 3, s. 316, bn Sa'd, c. 1, s. 248, Buhr, c. 2, s. 138, Mslim, c. 2, s. 678, Ebu
Dvud, c. 2, s. 113, Tirmizi, c. 3, s. 59, bn Mce, c. 1, s. 585, Nes, c. 5, s. 51, Drim, c. 1, s. 330.
[123] Abdurrezzak, c. 3, s. 311, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 55, 63, 64, Buhr, c. 2, s. 138, Mslim, c.
2, s. 677-678, Ebu Dvud, f, c. 2, c. 2, s. 112, Tirmiz, c. 3, s. 61, bn Mce, c. 1, s. 586, Nes, c. 5, s.
48, Drim, c. 1, s. 329.
[124] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 248.
[125] Drekutn, Snen, c. 2, s. 141.
[126] Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 111, bn Mce, Snen, c. 1, s. 585, Drekutn, Snen, c. 2, s. 138,
Hkim, Mstedrek, c. 1 , s. 409.
[127] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 103, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 295, Nes, Snen, c. 5, s.
179, Hkim, Mstedrek, c. 1, s. 294, Begav, Mesbhu's-snne, c. 1, s. 70.
[128] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 250, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 295, Hkim, Mstedrek, c. 1,
s. 294, Begavi, Mesbhu's-snne, c. 1, s. 70.
[129] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 250, Ebu Dvud, c. 1, s. 295, Nes, Snen, c. 5, s. 1 79-1 80, Hkim ,
c. 1, s. 294, Begavi, c. 1. s. 70.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/30-32.
[130] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 57-58, Ebu Dvud, c. 1, s. 300, bn Mce, Snen, c. 1, s. 529, Nes,
Snen, c. 3, s. 180, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 3, s. 316, Begav, Mesbhu's-snne, c. 1, s. 70.
[131] Begavi, Mesbhu's-snne, c. 1, s. 71, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 1, s. 151.
[132] Ksni, Bedyiu's-sanyi', c. 1, s. 276, bn Hmam, Fethu'l-Kadr, s. 424.
[133] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 352, Tirmiz, Snen, c. 2, s. 426.
[134] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 353, Drim, Snen, c. 1, s. 314.
[135] bn Eb eybe, Musannef, c. 2, s. 160, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 126, Buhr, Sahih, c.
2, s. 23, Tirmiz, Snen, c. 2, s. 427.
[136] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 78.
[137] Abdurezzak, Musannef, c. 3, s. 309, bn Eb eybe, Musannef, c. 2, s. 1 81.
[138] Mlik, Muvatta', c. 1, s. 145, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 94, bn Mce, Snen, c. 1, s.
339, Nes, Snen, c. 3, s. 117.
[139] bn Ebi eybe, Musannef, c. 2, s. 170, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 232.
[140] Ebu Dvud, Snen, c. 1 s. 301, bn Mce, Snen, c. 1 , s. 416, Begav, Mesbhu's-snne, c. 1, s.
71, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 1, s. 150.
[141] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 249, bn Mce, Snen, c. 1, s. 41 341 4, Taber, Trih, c. 2, s.
266.
[142] Abdurrrezzak, Musannef, c. 3, s. 288, Buhr, Sahh, c. 2, s. 8, Nes, Snen, c. 3, s. 183, bn
Mce, Snen, c. 1, s. 414.
[143] Belzuri, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 524.
[144] Abdurrezak,c.3, s. 275, bn Eb eybe, c. 2, s. 177-178, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 280, Buhr,
c. 2, s. 13, Mslim, c. 2, s. 606, Ebu Dvud, c.1, s. 301, Tirmiz, c. 1 , s. 365-366, bn Mce, c. 1,5.410,
Nes, c. 3, s. 193, Drim, c. 1.S.315.
[145] Abdurrezzak,c.3, s. 289, bn Eb eybe, c. 2, s. 410, Tirmiz, c. 1, s. 410, bn Mce, c. 1, s. 411.
[146] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 109, E bu Dvud, c. 1, s. 300, bn Mce, c. 1 , s. 412.
[147] bn Ebi eybe, Musannef, c. 2, s. 161, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 91, Mslim, Sahh, c. 2, s. 604,
Ebu Dvud, c. 1, s. 298, Tirmiz, c. 2, s. 412-413.
[148] Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 70, Ebu Dvud, c. 1, s. 299, bn Mce, c. 1, s. 407, Drim, c. 1, s.
315.
[149] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 357, Drim, c. 1, s. 315.
[150] Mlik, Muvatta1, c. 1, s. 180, Abdurrezzak, Musannef, c. 3, s. 298, bn Eb eybe, Musannef, c.
2, s. 607, E bu Dvud, Snen, c. 1, s. 300, Tirmiz, Snen, c. 2, s. 414, 415, bn Mce, Snen, c. 1, s. 408,
Nes, Snen, c. 3, s. 184.
[151] Abdurrezzak, c. 3, s. 298, bn Eb eybe, c. 2, s. 176, Tirmiz, c. 2, s. 413, bn Mce, c. 1 , s.
408, Drim, Snen, c. 1,s. 315.
[152] Buhr, Sahh, c. 2, s. 4.
[153] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 249.
[154] Taber, Trih, c. 2, s. 298.
[155] Taber, Trih, c. 2, s. 298, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 138.
[156] Taber, Trih, c. 2, s. 298.
[157] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 248, 249, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 92.
[158] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 356, 375, c. 6, s. 78, Mslim , Sahih, c. 3, s. 1557, Ebu
Dvud, Snen, c. 3, s. 94-95.
[159] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 107, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 94, Tirmiz, Snen, c. 4, s.
82.
[160] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1,s.107.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/32-35.
[161] Mlik, Muvatta', c. 1, s. 404, Tahv, Muhtasar, s. 28.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/35.
[162] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 321, bn M ce, Snen, c. 2, s. 1 044.
[163] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 215, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 93, Tirmiz, Snen, c. 4, s.
99, bn M ce, Snen, c. 2, s. 1045.
[164] Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 487, Bedrddin Ayn, Umdetu'l-Kr, c. 21, s. 148.
[165] Bedrddin Ayn, Umdetu'l-kr, c. 21, s. 148.
[166] Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 484, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 11 3, Buhr, Sahih, c. 6, s.
235, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1555, Nes, Snen, c. 7, s. 214, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1053.
[167] Serahsi, Mebst, c. 12, s. 9.
[168] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 31 2, c. 5, s. 368, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 95, bn Mce,
Snen, c. 2, s. 1049, Nes, Snen, c. 7, s. 219.
[169] Serahsi, Mebst, c. 12, s. 9-10.
[170] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 312, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1555, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s.
95, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1049, Nes, Snen, c. 7, s. 218.
[171] Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 486, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 335, Mslim, c. 3, s. 1 555, Ebu Dvud,
c. 3, s. 98, Tirmiz, c. 4, s. 89, bn Mce, c. 2, s. 1047, Drim, Snen, c. 2, s. 6.
[172] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 486, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 91.
[173] Mlik, Muvatta, c. 2, s. 482, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 284, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s.
97, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 85-86, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1050, Nes, Snen, c. 7, s. 215, Drim,
Snen, c. 2, s. 4.
[174] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 1 08, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 97-98, Tirmiz, Snen, c. 4,
s. 86-87, Nes, Snen, c. 7, s. 21 6-218, Drim, Snen, c. 2, s. 4-5.
[175] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 123, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1548, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s.
100, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 23, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1058, Nes, Snen, c. 7, s. 229-230, Drim,
Snen, c. 2,s.9.
[176] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 356, Buhr, Sahh, c. 6, s. 237-238, Mslim, Sahh, c. 3, s.
1057, E bu Dvud, Snen, c. 3, s. 95, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 84.
[177] Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 484-485, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 51, Mslim, Sahh, c. 3, s.
1561 -1562, Nesi, Snen, c. 7, s. 235, Drim, Snen, c. 2, s. 6.
[178] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 15, Buhr, Sahh, c. 2, s. 186.
[179] Tirmiz, Snen, c. 4, s. 83, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1045, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 361,
Mnzir, et-Tergib vet-terhib, c. 2, s. 153-154.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/36-37.
[180] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 46, Taber, Trh, c. 2, s. 298, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s.
152, Zeheb, Megz, s. 107, Ebu'l-Fid.el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 344, bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2,
s. 21.
[181] Vkd, Megz, c.1, s. 182-183, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 31 , bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 1, s. 297.
[182] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 310.
[183] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 46, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 152, Zeheb, Megz, s.
107, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 344, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 21-22.
[184] Vkd, Megz, c. 1, s. 183, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 31, bn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 297-298.
[185] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 31, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 298.
[186] Vkdi, Megz, c. 1,s.183, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 31, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1,s.298.
[187] Taber, Trh, c. 2, s. 299, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 139, bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 22.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/38-39.
[188] Vkd, Megz, c. 1, s. 176, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 309.
[189] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 51, Vkd, Megz, c. 1, s. 176.
[190] Vkd, Megz, c. 1, s. 176, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 309.
[191] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 51, Vkd, Megz, c. 1, s. 176, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 309.
[192] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 51, Vkd, Megz, c. 1, s. 176.
[193] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 51.
[194] Vkd, Megz, c. 1, s. 176, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 309.
[195] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 51, Vkd, Megz, c. 1, s. 176-177, Belzur, Ensbu'l-
erf, c. 1, s. 309.
[196] Vkd, Megz, c. 1, s. 176, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 309.
[197] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 51, Vkd, Megz, c. 1, s. 177, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 309.
[198] Vkd, Megz, c. 1, s. 176, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 29, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 308, bn Esr, Kmil, c.2,s.137.
[199] Vkd, Megz, c. 1, s. 178, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 29.
[200] Vkd, Megz, c. 1, s. 176, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s:. 29, Belzur, Ensb, c. 1, s. 308, bn E
sr, Kmil, c. 2, s. 137.
[201] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 51, Zeheb, Megz, s. 116.
[202] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 137.
[203] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 50-51, Vkd, Megz, c. 1, s. 176-177, E bu Dvud, Snen,
c. 3, s. 154-155, Belzur, Ensbu'l -eraf, c. 1, s. 3 08, Ta berf, Trih, c. 2, s. 297, Vhid, Estbbu'n-
nzl, s. 62, Beyhak, Snen 'l-kbr, c. 9, s. 183, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 137, bn Seyyid, Uynu'l-eser,
c. 1, s. 294, Zeheb, Megz, s. 1 76, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 3, bnHaldun, Trih, c. 2,
ks. 2, s. 23.
[204] li-mran: 12-13.
[205] Vkd, Megz, c. 1, s. 179, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 309, Taber, Trh, c. 2, s. 298,
bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 154.
[206] bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 154.
[207] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 29, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 309, Taber, Trh, c. 2,
s. 298, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 154.
[208] bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 154.
[209] Vkd, Megz, c. 1, s. 177,180, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 29, Taber, Trih, c. 2, s.
297, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 295, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 23.
[210] Enfl: 58.
[211] bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 23.
[212] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 52, Vki df, M egzf, d, s. 177, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1,
s. 309, Taber, Trih, c. 2, s. 297, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 138, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 2996,
Zeheb, Megz, s. 117, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 4, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 23.
[213] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 29, Taber, Trih, c. 2, s. 297, bn Seyyid, Uynu'l-eser, 11, s. 295.
[214] Vkd, Megz, c. 1, s. 176, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 28-29.
[215] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 3, s. 52, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 29, Belzur, Ensb, c. 1, s.
309, Taber, Trih, c. 2, s. 298, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 154, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 295.
[216] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 29, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 295.
[217] Vkd, Megz, c. 1, s. 177, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 29.
[218] Vkd, Megz, c. 1, s. 178.
[219] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 52, Vkd, Megz, c. 1, s. 1 77, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
29, Belzur, Ensb, c. 1 , s. 309, Taber, Trih, c. 2, s. 297, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 138.
[220] Vkd, Megz, c. 1, s. 177, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 29, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s.
295, Zeheb, Megz, s. 117-118.
[221] Vkidi, Megzi, c. 1, s. 177, bn Sa'd, Tabak t'l -k br, c. 2, s. 29, Bel azur, E nsbu'l -
eraf, c. 1, s. 309, Taber, T ih, c. 2, s. 297, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 38, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 ,
s. 295, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 23.
[222] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 51, Vkd, Megz, c. 1, s. 177, Belzur, Ensb, c. 1, s. 309,
Taber, Trih, c. 2, s. 297, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 138, Zeheb, Megz, s. 117.
[223] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 51-52, Vkd, Megz, c. 1, s. 177, Belzur, Ensb, c. 1 , s.
309, Taber, Trih, c. 2, s. 297, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 139, Zeheb, Megz, s. 116-117.
[224] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 52, Vkd, Megz, c. 1, s. 177, Taber, Trih, c. 2, s. 297.
[225] Vkd, Megz, c. 1, s. 177, Belzur, Ensbu'l-erf, 11, s. 309.
[226] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 52, Vkd, Megz, c.1, s. 177, Taber, Trih, c. 2, s. 297-
298, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 138, Zeheb, Megz, s. 117, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 4.
[227] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 52, Taber, Trih, c. 2, s. 297-298, Zeheb, Megz, s. 117.
[228] Vkd, Megz, c. 1, s. 177, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 309.
[229] Belzur, E nsbu'l-eraf, c. 1, s. 309.
[230] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 52, Vkd, Megz, c. 1 , s. 178, Taber, Trih, c. 2, s. 298,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 4.
[231] Taber, Trh, c. 2, s. 298.
[232] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 29.
[233] Vkd, Megz, c. 1, s. 178, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 29.
[234] Vkd, Megz, c.1, s. 178.
[235] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 52-53, Taber, Tefsir, c. 6, s. 275-276, Ebu'l-Fid, Tefsir, c.
2, s. 68-69.
[236] Mide: 51-56.
[237] Vkd, Megz, c.1, s. 179-180.
[238] Vkd, Megz, c.1, s. 180, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 296, Zeheb, Megz, s. 118.
[239] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 309, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 138.
[240] Vkd, Megz, c.1, s. 178-179, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 29-30, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1,
s. 309.
[241] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 318, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 513, Semhdf, Vefu'l-vef, c.
1, s. 279.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/39-47.
[242] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 396, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 436, Buhr, Sahih,
c. 2, s. 71.
[243] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 436, Buhr, Sahih, c. 2, s. 71.
[244] bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 464.
[245] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 396, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1053.
[246] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 396, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 436.
[247] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 436, Buhr, Sahih, c. 2, s. 71, bn Abdilber, stib, c. 3, s. 1
055, bn Esr, Usdu'l- gbe, c. 3, s. 600.
[248] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1053.
[249] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 396, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 436.
[250] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 206, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 315, bn Abdilberr, stib, c. 3,
s. 1055, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 3, s. 600, bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 464.
[251] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 396, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 206.
[252] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 436, Buhr, Sahih, c. 2, s. 71.
[253] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 397.
[254] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 398, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 436, Buhr, Sahih,
c. 2, s. 71.
[255] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 398, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 237, Hkim,
Mstedrek, c. 3, s. 190, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1056, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 600.
[256] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 399.
[257] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 436.
[258] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 398, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 335, Hkim, Mstedrek, c. 3,
s. 190, bn Abdilberr, stib, c. 3,s.1O56.
[259] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 397, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1055, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s.
600.
[260] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1053.
[261] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 399-400.
[262] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 397, Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kureys, s. 393.
[263] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 395, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 335.
[264] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 398, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 436, bn Esr, Usdu'l-gbe, c.
3, s. 601.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/47-50.
[265] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 19.
[266] Muhibbl-Taber, Rydu'n-nadr, c. 2, s. 240.
[267] tan shak, K itbu' l-m bted ve'l-m eb'a s, c. 4, s. 230, Beyhak f, D el il 'n-nb vve ,c.3, s.
16 0, b n E sTr, Usd u'l-gbe,, c.7, s. 221, Zeheb, Megz, s. 111, E tau'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
3, s. 346.
[268] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 19.
[269] Belzu, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 402.
[270] Muhibbl-Taber, Rydu'n-nadr, c. 2, s. 240-241.
[271] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 11 9.
[272] Belzur, Ensb, c. 1 , s. 402.
[273] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 20, Belzur, Ensb, c. 1, s. 403, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 221.
[274] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 160, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 221, Zeheb, Megz, s.
111, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 346.
[275] Muhibbl-Taber, R ydu'n-nadr, c. 2, s. 238, Kastaln, M evhib'l-lednniye, c. 1, s. 116,
Zrknf, Mevhib'l-ledn-niye erhi, c. 2, s. 3.
[276] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 3.
[277] Muhibbt-Taber, R ydu'n-nadr, c. 2, s. 238, Kastaln, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 116,
Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 3.
[278] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 3.
[279] Muhibbl-Taber, Rydu'n-nadr, c. 2, s. 238, Kastaln, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 116,
Zrkni, Mevhib erhi, c.2, s. 34.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/50-52.
[280] bn Sa'd, Taba kt'l -kbr, c. 8, s. 25, Ahm ed b. Hanbel, M sned, c. 1, s. 84,10 8, Bel zur,
E nsbu'l -eraf, c. 1, s. 403, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 161, bn Esr, Nihye, c. 2, s. 23,
Zeheb, Megz, s. 112, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 346, Kastaln, Mevhib'l-lednniye,
c. 1, s. 117.
[281] bn Sa'd, Tab akt, c. 8, s. 25, D iyarb ekrf, T rfhu'l -ha m fs, c. 1, s. 411, Zrknf, M e vhib'
l-ledn niye e rhi, c. 2, s. 7.
[282] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 25, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 84, Belzur, Ensb, c. 1, s.
403, Beyhak, Delil, c. 3,s. 161, bn E ar, Nihye, c. 2, s. 23, Zeheb, Megz, s. 112, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 346, Kastaln, Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 117.
[283] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 411, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 4.
[284] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 23, Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 2, s. 240, Diyarbekr,
Trhu'l-hams, c. 1, s. 411, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 7.
[285] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 23.
[286] bn Sa'd, Tabak t, c. 8, s. 2 3, Muhibbt-Taber, Rydu'n-nadr, c. 2, s. 2 38, Kastaln,
Mevhi b'l-Iednni ye,c.1,s.116, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 4.
[287] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 25, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 84, Belzur, Ensbu'l-esrf, c.
1, s. 403, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 161, bn Esr, Nihye, c. 2, s. 23, Zeheb, Megz, s. 112,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 3, s. 346, Kastaln, Mevhib, c. 1, s. 117.
[288] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 24, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 106.
[289] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 24.
[290] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 25, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 106.
[291] bn Sa'd. Tabakt'l-kbr. c. 8. s. 24.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/52-54.
[292] Muhibb 1-Taber, Rydun-n adr, c. 2, s. 241 -242, Kastaln, M e vahi b'l -I ednni ye, c. 1,
s. 116-117, Z rk nf, M evhib' I-lednniye erhi, c. 2, s. 5-6.
[293] 1bn E ar, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 222, Diyarbekr, Trhu'l-ham fs, c. 1, s. 411, Zrknf,
Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 7.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/54-55.
[294] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 24.
[295] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 222.
[296] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 24, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 411.
[297] Muhibbl-Taber, Rydu'n-nadr, c.2, s. 239, Kastaln, Mevhib'l-lednniye, c. 1,s. 116,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 411, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 4.
[298] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 381, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 241 , Tirmiz, Snen, c. 3, s.
400, bn Mce, Snen, c. 1, s. 61 4, Drim, Snen, c. 2, s. 59.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/55-56.
[299] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 487.
[300] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 359.
[301] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 23, Kastaln, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 117, Diyarbekr,
Hamfs, c. 1, s. 411 , Zrkni, Mevhib erhi, c. 2, s. 7.
[302] Kastalni, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 11 7, Diyarbekr, Hamfs, c. 1, s. 411, Zrkni,
Mevhib erhi, c. 2, s. 7.
[303] Firuzbdi, Kmsu'l-muhft, c. 2, s. 217, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 7.
[304] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 488.
[305] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 22.
[306] Taberi Tarihi c.2. s. 300.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/56-57.
[307] Tirmiz, Snen, c. 5, s. 698, Hkim , Mstedrek, c. 3, s. 155, bn Abdi Iberr, sti b, c. 4, s.
1897.
[308] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 155, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1895.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/57.
[309] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 22-23.
[310] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 25, Ahmed b. Hantael, Msned.c.1, s. 106-107.
[311] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 151.
[312] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 153, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 151.
[313] Ahmed b. Hanbel. Msned. c. 1. s. 153.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/57-59.
[314] Tirmiz, Snen, c. 5, s. 52, Taber, Tefsir, c. 22, s. 6, Hkim, Mstednek, c. 3, s. 158, bn Ea"r,
Usdu'l-gbe, c. 7, s. 223, Zeheb, Siyeru almi'n-nbel, c. 2, s. 97.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/59.
[315] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 275, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 87.
[316] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 21, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 72.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/60-61.
[317] bn Esr, Nihye, c. 2, s. 307.
[318] Serahsf, Mebst, c. 2, s. 149.
[319] Nisa: 39.
[320] Tevbe: 103.
[321] bn Esr, Mevhib erhi, c. 2, s. 307.
[322] Rgb, Mfredtu'l-Kur'n, s. 278.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/61.
[323] Enbiy: 73.
[324] Bakara: 83.
[325] A'rf 156.
[326] Meryem: 55.
[327] Meryem: 31.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/62.
[328] Zriyt: 19, Meric: 25.
[329] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 26, Buhr, SahV, c. 1, s. 8, Mslim, Sahih, c. 1, s. 45,
Tirmiz, Snen, c. 5, s. 5, Nesa, Snen, c. 8, s. 109.
[330] Nur: 56, Mzzemmil: 20, Hacc: 78, Bakara: 110.
[331] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 248, bn Mce, Snen, c. 1, s. 585, Nes, Snen, c. 5, s. 49.
[332] Ksni, Bedyiu's-sanyi', c. 1, s. 2.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/62.
[333] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 11, Buhar", Sahh, c. 2, s. 124, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s.
96, bn Mce, Snen, c. 1, s. 575, Nes, Snen, c. 5, s. 18-19, Drekutn, Snen, c. 2, s. 115, Hkim,
Mstedrek, c. 1, s. 390, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 4, s. 86, Begavi, Mesbhu's-snne, c. 1, s. 86.
[334] Ebu Ysuf, Kitbu'l-hara, s. 76, Abdurrezzak, Musannef, c. 2, s. 25, bn Eb eybe, Musannef,
c. 3, s. 131,133, Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 2, s. 11-14, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 98, Tirmiz, Snen,
c. 3, s. 17, Drim, Snen, c. 1, s. 221, Hkim,Mstedrek, c. 1, s. 392, Beyhak, Snen'l-kbr,, c. 4, s.
88.
[335] Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 98-99, Drekutn, Snen, c. 2, s. 116, Hkim, Mstedrek, c. 1 , s.
393, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 4, s. 90.
[336] Drekutn, Snen, c. 2, s. 116, Hkim, M stedrek, c. 1, s. 393, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 4, s.
90-91.
[337] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1,s.100.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/62-63.
[338] Ebu Ysuf, Kitbu'l-harac, s. 76, Abdurrezzak, M usannef, c. 4, s. 5-6, bn Eb eybe, M
usannef, c. 3, s. 121-122, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 11-12, c. 3, s. 35, Buhr, Sahh, c. 2, s. 1
24, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 96, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 17, bn Mce, Snen, c. 1, s. 574, Nes, Snen,
c. 5, s. 18-20, Drim, Snen, c. 1, s. 321, Tahv", Muhtasar, s. 43.
[339] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 12, Buhr, Sahih, c. 2, s. 124, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 97,
bn Mce, Snen, c. 1, s. 575, Nes, Snen, c. 1, s. 20.
[340] Ebu Ysuf, Kitbu'l-harac, s. 79, Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 24, bn Eb eybe, Musannef,
c. 3, s. 126.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/63-65.
[341] Ebu Ysuf, Kitbu'l-harac, s. 79, Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 24
[342] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 24.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/65-66.
[343] Ebu Ysuf, Kitbu'l-harac, s. 76, Mlik, Muvatta1, c. 1, s. 258-259, bn Eb eybe, Musannef, c.
3, s. 1 32, Ahmed b.Hanbel, Msned, c. 1 , s. 12, Buhr, Sahih, c. 2, s. 1 24, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s.
97, Tirmizi, Snen, c. 3, s. 1 7, bn Mce, Snen,c. 1, s. 577, Nes, Snen, c. 5, s. 21, Drim, Snen, c. 1
, s. 320.
[344] Ebu Ysuf, Kitbu'l-harac, s. 76, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 1 2, Buhr, Sahih, c. 2, s. 1
24.
[345] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1,s.12, Buhr, Sahih, c. 2, s. 124.
[346] E bu Ysuf, Kitbu'l-harac, s. 78, Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 7, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 1
2, Buhr, c. 2, s. 124, Ebu D'vud, Snen, c. 2, s. 99, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 19.
[347] Ebu Ysuf, Kitbu'l-harac, s. 78, Mlik, Muvatta1, c. 1, s. 245, Abdurrezzak, c. 4, s. 75, Ahmed
b. Hanbel, c. 1, s. 148, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 101.
[348] Ebu Ysuf, s. 77-78, Abdurrezzak, c. 4, s. 13, Tirmiz, c. 3, s. 19, 21 , c. 4, s. 393, Beyhak,
Snen'l-kbr, c. 4, s. 88.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/66-67.
[349] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 12, Buhr, Sahih, c. 2, s. 1 24, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s.
97, Nes, Snen, c. 5, s. 23, Drim, Snen, c. 1, s. 322, Drekutn, Snen, c. 2, s. 114, Beyhak,
Snen'l-kbr, c. 4, s. 85.
[350] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 88, 89, Drekutn, Snen, c. 2, s. 92.
[351] Mlik, Muvatta', c. 1, s. 246, Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 4, s. 89, Drekutn, Snen, c. 2, s.
92, Hkim, Mstedrek, c. 1, s. 396, Beyhak, Snen, c. 4, s. 92.
[352] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 89, bn Eb eybe, Musannef, c. 3, s. 119, Ebu Dvud, Snen, c.
2, s. 100-101 , Drekutn, Snen, c. 2, s. 92.
[353] Mlik, Muvatta', c. 1, s. 246, Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 89, bn Eb eybe, Musannef, c. 3,
s. 119, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 92.
[354] bn Ebi eybe, Musannef, c. 3, s. 11 9, Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emval, s. 606, Tahv, Muhtasar, s.
47, Drekutn, Snen, c. 2, s. 93.
[355] Mlik, Muvatta, c. 1, s. 246, Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 89, bn Ebi eybe, Musannef, c. 3,
s. 119, Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emval, s. 606, Ebi Dvud, Snen, c. 2, s. 101, Drekutn, Snen, c. 2, s. 93.
[356] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 89-91 , bn Ebi eybe, Musannef, c. 3, s. 119, Ebu Dvud,
Snen, c. 2, s. 101, Drekutn, Snen, c. 2, s. 93, Beyhak, Snen, c. 4, s. 89.
[357] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 84, bn Ebi eybe, Musannef, c. 3, s. 123, Beyhak, Snen'l-
kbr, c. 4, s. 146.
[358] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 84, bn Ebi eybe, Musannef, c. 3, s. 144, Beyhak, Snen, c. 4,
s. 146.
[359] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 85, bn Ebi eybe, Musannef, c. 3, s. 143.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/67-68.
[360] Taber, Tefsr, c. 4, s. 80, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 4, s. 1 46.
[361] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 1 45, Taber, Tefsr, c. 8, s. 53-54.
[362] Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 95, Drekutn, Snen, c. 2, s. 128, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 4, s.
146-147, Begavi, Mesbhu's-snne, c. 1, s. 88.
[363] Tahvi, Muhtasar, s. 50.
[364] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 1 35, bn Ebi eybe, Musannef, c. 3, s. 1 40.
[365] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 1 27.
[366] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 127, bn Ebi eybe, Musannef, c. 3, s. 195, Ebu Dvud, Snen,
c. 2, s. 110, Nes, Snen, c. 5, s. 109, Drekutn, Snen, c. 2, s. 132, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 4, s. 1
22.
[367] Drekutn, Snen, c. 2, s. 132.
[368] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 127, bn Ebi eybe, Musannef, c. 3, s. 195, Ebu Dvud, Snen,
c. 2, s. 110, Nes, Snen, c. 5, s. 109, Drekutn, Snen, c. 2, s. 132-133, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 4,
s. 1122.
[369] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 448, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 110, Tirmiz, Snen, c. 3, s.
35, Nes, Snen, c. 5, s. 42, Hkim, Mstedrek, c. 1, s. 402, Beyhak, Snen, c. 4, s. 123.
[370] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 119, bn E bf eybe, Musannef, c. 3, s. 144-145, Ahmed b.
Hanbel, Msned, c. 5, s. 228.
[371] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 134-136, bn Ebi eybe, Musannef, c. 3, s. 145-146, Ahmed b.
Hanbel, Msned, c. 3, s. 341, 353, Buhr, Sahh, c. 2, s. 1 33, Mslim, Sahh, c. 2, s. 675, Ebu Dvud,
Snen, c. 2, s. 109-110, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 52,bn Mce, Snen, c. 1, s. 581, Nes, Snen, c. 5, s. 41,
42.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/68-69.
[372] Tevbe: 60.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/70.
[373] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 388, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 116, TirmizT, Snen, c. 3, s.
41, Nes, Snen, c. 5, s. 97, Dimf, Snen, c. 1, s. 325.
[374] Drekutn, Snen, c. 2, s. 122.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/70.
[375] bn Ebi eybe, Musannef, c. 3, s. 207, 208, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 164, Ebu Dvud,
Snen, c. 2, s. 118, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 42, bn Mce, Snen, c. 1, s. 589, Nes, Snen, c. 5, s. 99,
Drekutn, Snen, c. 2, s. 118-119, Hkim, Mstedrek, c. 1, s. 407.
[376] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 114, Ebu Dvud, Snen, c. 2, s. 120-121, Tirmiz, Snen, c.
3, s. 522, bn Mce, Snen, c. 2, s. 740-741.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/70-72.
[377] Buhr, Sahih, c. 2, s. 120, Mdim, Sahih, c. 2, s. 700, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 4, s. 187,
Begav, Mesbhu's-snne, c. 1, s. 90, Deylemf, Firdevs, c. 4, s. 51.
[378] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 197, Buhr, Sahih, c. 2, s. 120, Mslim, Sahih, c. 2, s. 700,
Begav, Mesbhu's-snne, c. 1, s. 90.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/72.
[379] bn Esir, Nihye, c. 3, s. 462.
[380] Bakara: 273.
[381] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 384, Buhr, Sahih, c. 2, s. 132, Mslim, Sahih, c. 2, s. 719,
Ebu Dvucl, Snen, c. 2, s. 118, Nes f, Snen, c. 5, s. 85, Drim f, Snen, c. 1, s. 318.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/72.
[382] Ebu D'vud, Snen, c. 2, s. 95-96, Hkim, Mstednek, c. 1, s. 389-390, Drekutn, Snen, c. 2,
s. 105-106, Mnzir, et-Tengb vet^ertb, c. 1, s. 556.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/73.
[383] Taberi, Tefsr, c. 10, s. 189-190, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 5, s. 289-290, Vhid,
Esbbu'n-nzl, s. 170-172, Zemaher, Keaf, c. 2, s. 203, Fahru'r-Rz, Tefsr, c. 16 s. 1 38-1 39, bn
Esir, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 283-285, Kurtub, Tefsr, c. 8, s. 209, Nesef, Medrik, c. 2, s. 136-137, Ebu'l-
Fid, Tefsr, c. 2, s. 374, Ebussuud, Tefsr, c. 4, s. 85, Suyt, Drru'l-mensur, c. 3, s. 260.
[384] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 5, s. 290, Vhid, Esbbu'n-nzl, s. 170, bn Esr, Usdu'l-gbe,
c. 1, s. 284, Suyt, Drru'l-mensr, c. 3, s. 260.
[385] Beyhaki, Delil, c. 5, s. 290, Vahi df, E sbbu 'n-n zl, s. 170, Zemaheri, Ke s
f,c.2,s.203,Fahru'r-R zf, Tefsr, c. 16, s. 138, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 284, Nesef, Medrik, c. 2, s.
137, Ebussuud, Tefsr, c. 4, s.85, Suyt, Drru'l-mensr, c. 3, s. 260.
[386] Taberi, Tef sfr, c. 10, s. 189, B eyhaki, D el il, c. 5, s. 290, Vahi df, E sbb, s. 1 70, Zem
aherf, Keaf, c. 2, s. 203, F ahru'r-Rzi, c. 16, s. 138, bn Esr, Usd, c. 1, s. 284, Kurtub, Tefsr, c. 8, s.
209, Nesef, Medrik, c. 2, s. 137, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 2, s. 374.
[387] Ebussuud, Tefsir, c. 4, s. 85.
[388] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 203, Fahru'r-Rz, c. 16, s. 138, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 284,
Kurtub, c. 8, s. 209, Nesefi, Medrik, c. 2, s. 137.
[389] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 290, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 284.
[390] Taber, Tefsr, c. 10, s. 189, Vhid, Esbbu'n-nzl, s. 170, Kurtub, Tefsr, c. 8, s. 209, Ebu'l-
Fid, Tefsr, c. 374.
[391] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 284.
[392] Taber, Tefsr, c. 10, s. 189, Vhid, Esbbu'n-nzl, s. 170, Beyhak, D el il, c. 5, s. 290,
Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 2, s. 374.
[393] Beyhak, Delil, c. 5, s. 290, Zemaher, Keaf, c. 2, s. 203, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 284,
Kurtub, Tefsr, c. 8, s. 209.
[394] Taber, Tefsr, c. 10, s. 189, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 5, s. 290, Vhid, Esbbu'n-nzl, s.
170, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 284, Kurtub, Tefsr, c. 8, s. 209, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 2, s. 374,
Ebussuud, Tefsr, c. 4, s. 85.
[395] Taber, c. 10, s. 189, Vhid, Esbbu'n-nzl, s. 170, Kurtub, c. 8, s. 209, Ebu'l-Fid, c. 2, s.
374, Suyt, Drru'l-menr, c. 3, s. 260.
[396] Beyhak, Delil, c. 5, s. 290, Zemaher, Keaf, c. 2, s. 203, Fahru'r-Rz, Tefsr, c. 16, s. 138,
Nesef, Medrik, c. 2, s.137, Ebussuud, Tefsr, c. 4, s. 85.
[397] Taber, Tefsr, c. 10, s. 189, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 5, s. 290, Vhid, Esbbu'n-nzl, s.
1 70-1 71, Zemaheri, Kef, c. 2, s. 203, F ahru'r-Rz, Tefsr, c. 16, s. 13 8, b n Esr, U sdu'l-gbe, c.
1, s. 284, Kurtub, Tefsr, c. 8, s. 209, Nesefi, Medrik, c. 2, s. 137, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 2, s. 374.
[398] Taber, c. 10, s. 1 89, Beyhak, c. 5, s. 290, Vhid, s. 1 71, Zemaher, c. 2, s. 203, Fahru'r-
Rz, c. 16, s. 138, bn Esr, c. 1, s. 284, Kurtub, c. 8, s. 209, Nesef, M edrik, c. 2, s. 137, Ebu'l-Fid,
Tefsr, c. 2, s. 374, Ebussuud, Tefsr, c. 4, s. 85.
[399] Tevbe: 103.
[400] Taber, Tefsr, c. 10, s. 189-190, Vhid, Esbbu'n-nzl, s. 171, Zemaher, Keaf, c. 2, s.
203, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 284, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 2, s. 374.
[401] Zemaheri, Keaf, c. 2, s. 203, Nesef, Medrik, c. 2, s. 1 37.
[402] Taber, Tefsr, c. 10, s. 190-191, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 5, s. 291-292, Vhid,
Esbbu'n-nzl, s. 171-172, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 284, Ebu'l-Fid, Tefsr, c. 2, s. 374.
[403] Ahmed b. Hanbel. Msned. c. 2. s. 357. Buhr. Sahh. c. 1. s. 14. Mslim. Sahh. c. 1. s. 78.
Nes. Snen. c. 8. s. 117.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/73-78.
[404] Be yhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 190.
[405] bn Habb, Kitbu'l-muhabber, s. 390.
[406] Vkd, Megz, c. 1, s. 184, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 32.
[407] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 1, s. 280, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 413, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 148.
[408] bn shak, bn Hiam, Sine, c. 3, s. 55, Taber, Trih, c. 3, s. 3, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s.
298, bn Haldun, Trih, c.2,s.ks. 2,s.22.
[409] Vkd, Megz, c. 1, s. 185, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 32.
[410] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 55, Vkd, M egzf, c. 1 , s. 1 85, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
32, Taber, Trih, c. 3, s. 3, bn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 298, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 6,
bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 22.
[411] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 54-55, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 32, Taber, Trh, c. 3, s. 3,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 188, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 298, Zeheb, Megz, s. 126,
bn Haldun, c. 2, ks. 2, s. 22.
[412] Taber, Tefsr, c. 5, s. 134.
[413] E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 6.
[414] bn shak, bn Hisam, c.3, s. 58, Taber, c. 3, s. 3, bn Esr, c. 2, s. 143, bn Seyyid, c. 1, s. 298,
Zeheb, s. 126, Ebu'l-Fid, c. 4,5.6-7.
[415] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 193.
[416] Ahd-i atik, Tesniye.Bab: 20, Fkra: 10-16.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/78-80.
[417] Vkd, c. 1, s. 187, bn Sa'd, c. 2, s. 32, Belzur, c. 1, s. 374, Beyhak, c. 3, s. 191.
[418] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 58, Vkd, M egz, c. 1 , s. 1 87, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
32, Taber, Trih, c. 3, s. 3, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 143, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 299, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 7.
[419] Bu hn , Sahih, c. 5, s. 25, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1425, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 434,
Beyhak, Delil, c. 3, s. 195, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 101, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
4, s. 5.
[420] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 191 , bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 298-299.
[421] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 58, Vkd, M egz, c. 1 , s. 1 87, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
32, Taber, Trih, c. 3, s. 3, Hkim, Mstedrek, s. 435, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 143, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 1, s. 299, Zeheb, Megz, s. 128.
[422] Buhr, Sahh, c. 5, s. 25, Mslim , Sahih, c. 3, s. 1 425, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 435,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 195, Zeheb, Megz, s. 128.
[423] bn shak, bn Hisam , Sre, c. 3, s. 58, Vkid, Megz, c. 1, s. 187, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
32, Buhr, Sahih, c.5,s. 25, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1425, Taber, Trih, c. 3, s. 3, Beyhak, Delil, c. 3, s.
191,195, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 143, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 299, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 7.
[424] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 58, Taber, c. 3, s. 3, bn Esr, c. 2, s. 143, bn Seyyid, c. 1, s. 299,
Ebu'l-Fid, c. 4, s. 7.
[425] Buhr, Sahih, c. 5, s. 25, Mslim , Sahih, c. 3, s. 1 425, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s.
191 , Zeheb, Megz, s. 128.
[426] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 58, Vkd, M egzf, c. 1 , s. 1 87, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
32, Taber, Trih, c. 3, s. 3, bn Esr 1, c. 2, s. 1 43, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 299, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 7.
[427] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 58, Vkd, c.1, s. 187, Taber, c. 3, s. 3, bn Seyyid, c. 1 , s. 299,
Ebu'l-Fid, c. 4, s. 7.
[428] Vkd, Megif, c. 1, s. 187, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 32, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 434.
[429] bn shak, bn Hisam, c. 3, s. 58, Taber, c. 3, s. 3, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 143, bn Seyyid,
Uyun, c. 1, s. 299, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 7.
[430] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 435.
[431] bn shak, bn Hiam, Sre, c.3,s.58, Vkd, Megz, c. 1, s. 187, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.
2, s. 32, Taber, Trih, c. 3, s. 4, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 435, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 199,
bn Esr, Kmil, c. 2, s. 143, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 299, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
4, s. 7.
[432] 1 vesk: 60 sa'dr. 1 sa': 4 md'dr. 1 md: 1,5 veya 2 ntl'dr. (Abdurrrezzak, Musannef, c. 4, s.
142-143) 1 nti: 1 2 ukiyyedir. 1 ukiyye: 40 dirhem'dir. (Ffruzbdf, Kmsu'l-muhft, c. 3, s. 396).
[433] Buhr, Sahih, c. 5, s. 25, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1425, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 195-
1 96, Zeheb, Megz, s. 128, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 5-6.
[434] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 59, Vkd, Megz, c. 1, s. 188, Taber, Trih, c. 3, s. 4, bn
Esr, Kmil, c. 2, s. 143, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 299, Zeheb, Megz, s. 131.
[435] Buhr, Sahih, c. 5, s. 25-26, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1425-1426.
[436] bn shak, bn H i am, Sre, c. 3, s. 60, Vkd, M egzf, c. 1 , s. 189-191, bn Sa'd, Tabak
t'l -k br, c. 2, s. 32-33, Taber, Trih, c. 3, s. 4-5, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 155, bn Esr, Kmil,
c. 2, s. 144, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 300, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 7-8.
[437] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 466.
[438] bn shak, bn Hiam, Sre.c. 3, s. 60, Vkd, Megz, c. 1, s. 189-191, bn Sa'd, Tabakt, c. 2,
s. 32-33, Taber, Trih, c. 3, s. 4-5, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 155, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 144, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 300, Ebu'l-Fid, el- Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 7-8.
[439] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 62, Vkd, Megz, c. 1, s. 191, Taber, Trih, c. 3, s. 5, bn
Esr, Kmil, c. 2, s. 144, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 301, Zeheb, Megz, s. 131, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 5.
[440] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 1, s. 1 02.
[441] Vkd, Megz, c. 1, s. 192, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 34, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s.
154, Beyhak, Snen'l-kbr.c. 9, s. 183.
[442] Vkd, Megz, c. 1, s. 192.
[443] Vkd, Megz, c. 1, s. 192, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 34, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 154,
Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 183.
[444] Ayn kaynaklar.
[445] Vkd, Megz, c.1, s. 192, E bu Dvud, Snen, c. 3, s. 154, Beyhak, Snen, c. 3, s. 183.
[446] Vkidi, Megz, c. 1, s. 192, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 34.
[447] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 34, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 154, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s.
183.
[448] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 34.
[449] Vkd, Megz, c.1, s. 192.
[450] Vkd, Megz, c. 1, s. 192, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 34, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 154,
Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 183.
[451] Vkd, Megz, c. 1, s. 192, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 183.
[452] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 34, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 183.
[453] Vkd, Megz, c. 1, s. 3, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 31.
[454] bn Sa'd. Tabakt. c. 2. s. 31.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/80-86.
[455] Belzuf, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 311, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 142.
[456] Vkd, Megz, c. 1, s. 194, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 34-35, Belzur, Ensbu'l-erf,
c. 1 , s. 311, Beyhak,Delil'n-nbvve, c. 3, s. 168, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 303, Kastaln,
Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 118, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 415.
[457] Vkd, Megz, c. 1, s. 194.
[458] Vkd, Megz, c. 1, s. 194, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 35.
[459] Vkd, Megz, c. 1, s. 194.
[460] Vkd, Megz, c. 1, s. 194, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 35.
[461] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 35.
[462] Vkd, Megz, c.1, s. 194.
[463] Vkidt, Megz, c. 1, s. 194, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 35.
[464] Vkidi, Megz, c.1, s. 194-195.
[465] Vkidi, Megz, c. 1, s. 195, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 35.
[466] Vkd, Megz, c. 1, s. 195, Beyhaki, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 1 68.
[467] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/86-88.
[468] Vkd, c. 1,s.195, bn Sa'd, c. 2, s. 35, Beyhak, c. 3,s.168,bn E ar, t 2,s.16,bn Seyyid, d, s.
303.
[469] Vkd, c. 1, s. 195, Beyhak, c. 3, s. 1 68, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 160, Kastaln,
Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 118, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 41 5.
[470] Vkidi, c. 1, s. 195, bn Sa'd, c. 2, s. 35.
[471] Vkidt, Megz, c. 1,s.195, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 35, Ahmed b.Hanbel, Msned, c. 3, s. 390,
Beyhak, Delil, c. 3, s. 168, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 160, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 303,
Zeheb, Megz, s. 202.
[472] Vkd, Megz, c. 1, s. 1195, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 35, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 311, Beyhak,Delil'n-nbvve, c. 3, s. 168, bn E ar, Usdu'l-gbe, c. 2, s. Kad lyaz, e-if, c. 1, s.
80, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 303.
[473] Vkd, c. 1, s. 195, bn Sa'd, c. 2, s. 35, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 365, Belzur, c. 1,
s. 3111, Beyhak, c. 3, s.168, Kad lyaz, c. 1, s. 80, bn E ar, c. 2, s. 160, bn Seyyid, c. 1 , s. 303, Zeheb,
Megz, s. 202, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,c.4,s.85.
[474] Vkd, c. 1, s. 195, bn Sa'd, c. 2, s. 35, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 365, Belzur, c. 1 , s. 311.
[475] Vkd, c. 1, s. 195, bn Sa'd, c. 2, s. 35, Belzur, c. 1, s. 311.
[476] Vkd, c.1, s. 195, bn Sa'd, c. 2, s. 35, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 390, Belzur, c. 1 ,s.311,
Beyhak, c. 3, s. 169, Kadlyaz, c. 1,s.8O, bn E ar, c. 2, s. 160, bn Seyyid, c. 1, s. 304, Zeheb, s. 202,
Ebu'l-Fid, c. 4, s. 85.
[477] Vkd, c. 1 , s. 195, bn Sa'd, c. 2, s. 35, Belzur, c. 1, s. 311, Beyhak, c. 3, s. 169, Kad lyaz,
t 1,s. 80, bn Esr, c. 2, s. 160, bn Seyyid, c. 1, s. 304.
[478] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 365, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 29, Kad lyaz, e-if, c. 1,
s. 80, Zeheb, Megz, s.202, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 85, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c.
1,s.415.
[479] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 365.
[480] Vkd, Megz, c. 1, s. 1, s. 195, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 169, bn Esr, Usdu'l-
gbe, c. 2, s. 160.
[481] Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 3, s. 365, H kim , M stedrek, c. 3, s. 29-30, Zehe bf, Megzi,
s. 2 02, Ebu'l-F id, el-Bi dye ve'n-nihye, c. 4, s. 85, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 415.
[482] Vkd, Megz, c. 1, s. 195-196, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 35, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 3, s. 169, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 304.
[483] Vkd, M e gzf, c. 1, s. 19 6, bn S a'd, Tabak t'l-k br, c. 2, s. 3 5, Bel zu rf, E ns bu'l-
erf, c. 1, s. 311, Be yhak f, D el il, c. 3, s. 169, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 304, Kastaln,
Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 118.
[484] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 215-21 6, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 61-62, Ahmed b.Hanbel,
Msned, c. 3, s. 364-365, 390, Ta ben, Trh, c. 3, s. 40, bn Hazm, Cevmiu's-a^re, s. 183, Beyhak,
Delil'n-nbvve, c. 3, s. 374, 375, 376, bn EaY, Kmil, c. 2, s. 174, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
52, Zeheb, Megz, s. 201-202, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 84-85.
[485] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/88-90.
[486] bn shak, bn Hiam, Sre,c.2, s. 160-163.
[487] bn shak, bn Hiam, Sre.c. 3, s. 286, Vkd, Megz, c. 1, s. 381, Buhr, Sahih, c. 5, s. 26,
Taber, Trih, c. 3, s. 6, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 37.
[488] Taber, Trih, c.3, s. 7.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/90.
[489] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 160-163.
[490] Buhr, Sahih, c. 5, s. 26, Beyhak, Delil, c. 4, s. 37, Zeheb, Megz, s. 285, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 138.
[491] bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 24.
[492] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 91.
[493] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 286, Taber, Trh, c. 3, s. 7, bn Hazm , Cevmiu's-Sre, s. 1
98, Beyhak, Delil, c. 4, s. 34, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 146, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s.
137.
[494] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 286, Taber, Trh, c. 3, s. 7.
[495] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 286-287, Taber, c.3, s. 7, bn Hazm, s. 198, Beyhak, Delil, c. 4,
s. 34, bn Esr, c. 2, s. 146, Zeheb, Megz, s. 283, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 137.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/90-91.
[496] Taber, Trh, c. 3, s. 6.
[497] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 287, Vkd, Megz, c. 1, s. 391, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 91, Taber, Trh,c. 3, s. 7, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 34, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 1
98, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 146, Zeheb, Megz, s.283-284, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s.
137.
[498] bn shak, bn Hiam, Sre, c.3, s. 287, Taber, Trih, c.3, s. 7.
[499] Buhr, Sahh, c. 5, s. 26-28, Taber, Trh, c. 3, s. 6-7, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 80,
Delil'n-nbvve, c. 4, s. 37-38, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 147-148, Zeheb, Megz, s. 285-286.
[500] bn shak, bni Hiam, Sre, c. 3, s. 288, Vkd, M egzf, c. 1, s. 393, bn S a'd, Tabakt'l-k
br, c. 2, s. 91, Taber, T rfh, c. 3, s. 8, Beyhak, Delil'n-nbwe, c. 4, s. 38, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
148, Zeheb, Megz, s. 284, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 137-138.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/91-94.
[501] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 288-289, Taber, Trh, c. 3, s. 8, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 138.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/94.
[502] bn shak, bn Hiam.Sre, c. 3, s. 62-63, Taber, Trih, c. 3, s. 5, bn Abdilberr, stib, c. 4, s.
1463, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 200, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 44, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1 , s. 301, Zeheb, Megz, s. 131.
[503] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 63, Vkd, Megz, c. 1, s. 191, Taber, Trih, c. 3, s. 5,
Beyhak, Delil'n-nbvve,c. 3, s. 200, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1463, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 144,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 301, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 5.
[504] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 62, Vkd, Megz, c. 1, s. 191-192, Taber, Trih, c. 3, s. 5,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 200, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1464, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 144,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 301, Zeheb, Megz, s. 1 31, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s.
5.
[505] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/94-95.
[506] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 82.
[507] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 82, Ahmedb. Hanbel, Msned.c. 1 , s. 12, Buhr, SahV,
c.5, s. 17, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 423, Nes, Snen, 6, s. 78, Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliya, c. 1,
s. 361.
[508] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 82-83, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 423.
[509] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 83.
[510] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 384.
[511] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 402, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 384.
[512] bn Sa'd. Tabakt'l-kbr. c. 8. s. 83.
[513] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/95-97.
[514] Belzur, Ensbu'l-esrf, c. 1, s. 311, bn Haim, Cevmiu's-Sre, s. 154.
[515] Vkd, c. 1, s. 196, bn Sa'd, c. 2, s. 35, bn Seyyid, c. 1, s. 304.
[516] Vkd, Megz, c. 1, s. 196, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 35, Zeheb, Megz, s. 11 5.
[517] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 50, bn Sa'd, c. 2, s. 35, Belzur, c. 1, s. 311.
[518] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 35.
[519] Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 252.
[520] Vkd, Megz, c. 1, s. 196, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 35, Belzur, Ensb, c. 1 , s. 311, bn
Esr, Kmil, c. 1, s. 142, bn Seyyid, Uyun, c. 1 , s. 304..
[521] Vkd, c. 1, s. 196, 197, bn Sa'd, c. 2, s. 35-36, Belzur, c. 1, s. 311, bn Esr, c. 2, s. 142, bn
Seyyid, c. 1, s. 304, Kastaln, c. 1, s. 119, Diyarbekr, c. 1, s. 416.
[522] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 50, Taber, c. 3, s. 2, Beyhak, c. 3, s. 172.
[523] Vkd, c. 1, s. 196, bn Sa'd, c. 2, s. 36, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 304.
[524] Vkd, Megz, c. 1, s. 196.
[525] Vkd, c.1, s. 196, bn Sa'd, c. 2, s. 36, Belzur, c. 1, s. 311, bn Esr, c. 2, s. 142, bn Seyyid,
c. 1, s. 304, Kastaln, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 119, Diyarbekr, c. 1, s. 416.
[526] bn shak, bn Hiam , c. 3, s. 50, Vkd, c. 1, s. 197, bn Sa'd, c. 1, s. 36, Belzur, c. 1, s. 311,
Taber, c. 3, s. 2, Beyhak, c. 3, s. 172, bn Hazm.s. 153-154, bn Esr, c. 2,5.142, bn Seyyid, c. 1, s. 304,
Zeheb, s. 115, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 3.
[527] Vkd, c. 1,s.197, bn Sa'd, c. 2, s. 36, Belzur, c. 1, s. 311, Beyhak, c. 3, s. 172, bn Esr, c.
2, s. 142, bn Seyyid, c. 1. s. 304. Zeheb. s. 115.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/97-98.
[528] Vkd, c.1, s. 3, bn Sa'd, c. 2, s. 36, Beyhak, c. 3, s. 171, bn Sey/id, c. 1, s. 305, Zeheb, s.
124, Ebu'l-Fid, c. 4, s.5.
[529] Taber, Trh, c. 3, s. 6, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 23.
[530] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 53, Beyhak, Delil, c. 3, s. 171, Diyarbekr, Trhu'l-hams,
c. 1 , s. 416.
[531] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 36, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 374.
[532] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 64, Vkd, Megz, c.1, s. 199-200, bn Sa'd, Tabak t, c. 2,
s. 37, Belzur, Ensb, c. 1, s. 31 2, Taber, Trh, c. 3, s. 9-10, bn Seyvid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 2,
Zeheb, Megz, s. 134-135.
[533] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 53, Vkd, Megz, c. 1, s. 197, Taber, Trh, c. 3, s. 5,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 170, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1, s. 304, Zeheb, Megz, s. 124,
bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 23.
[534] Vkd, Megz, c.1, s. 197-198, Taber, Trh, c. 3, s. 5-6.
[535] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 53, Taber, Trh, c. 3, s. 5, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3,
s. 170, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.1, s. 304.
[536] Vkd, Megz, c. 1, s. 198, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 36, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
1, s. 305, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 416.
[537] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 53, Taber, Trh, c. 3, s. 5, Beyhak, Delil, c. 3, s. 170, bn
Seyyid, Uyun, c. 1, s. 304, Zeheb, Megz, s. 124, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 4,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 416.
[538] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 53, Taber, Trh, c. 3, s. 5.
[539] Vkd, Megz, c.1, s. 197-198, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 1 71.
[540] Vkd, Megz, c. 1, s. 198, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 36, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 3, s. 171.
[541] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 53, Vkd, Megzf, c. 1 , s. 1 98, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
36, Taber, Trih, c. 3, s. 6, Beyhak, Delil, c. 3, s. 1 71, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 305.
[542] Vkd, Megz, c. 1, s. 198, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 36, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 376,
Taber, Trh, c. 3, s. 6,Beyhak, Delil, c. 3, s. 1 71, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 1 , s. 305.
[543] Vkd, Megz, c.1, s. 198, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 36, Taber, Trh, c. 3, s. 6, Beyhak,
Delil'n-nbvvie, c. 3, s.171, bn S eyyid, U yn u'l-ese r, c. 1, s. 3 05, E bu'l-F id, el-Bi dye ve'n-
nihye, c. 4, s. 5, D iyarbek rf, T rfhu 'l-ham fs, c. 1, s. 416.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/98-101.
[544] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 19.
[545] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 1 66.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/101.
[546] Ibn Sa'd. Tabakt. c. 8. s. 278. 279. Ahmed b. Hanbel. Msned. c. 6. s. 339.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/101.
[547] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 12, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 105-107, bn Mce, Snen, c.
2, s. 1056-1057, Nes, Snen, c. 7, s. 166.
[548] Mlik, Muvatta', c. 2, s. 501 .
[549] Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 302-304.
[550] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 1 65.
[551] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 98, Buhr, Edeb'l-mfred, s. 213-214, Hkim , Mstedrek,
c. 3, s. 1 65, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 384, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 10, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-
nbel, c. 3, s. 165, Hatfb et-Tebrizi, Mikt'l-mesbfh,c. 2, s. 440.
[552] Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 288, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 306.
[553] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 194, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 287, Drim, Snen, c. 2, s.
204.
[554] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 1 66, Hatfb et-Tebrizf, Snen'l-kbr, c. 2, s. 439.
[555] Mlik,Muvatta',c.2, s. 501, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 383, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 9,
Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 304.
[556] Tirmiz, Snen, c. 4, s. 99, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 304.
[557] Nes, Snen, c. 7, s. 1 66, Hkim, Mstedrek, c. 4, s. 237, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 383,
bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2,s. 9, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 164.
[558] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 418.
[559] Abdurrezzak, Musannef, c. 11, s. 174, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 75.
[560] Abdurrezzak, Musannef, c. 11, s. 174, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 264, Buhr, Sahh, c.
7, s. 143, bn Mce, Snen, c. 1, s. 107.
[561] Ahmed b. Hanbel. Msned. c. 5. s. 9.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/102-103.
[562] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 164.
[563] Abdurrezzak, Musannef.c. 11, s. 453, Ahmed b.Hanbel, Msned, c. 4, s. 307, Buhr, Sahih, c.
4, s. 217, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 659.
[564] Buhr, Sahh, c. 4, s. 1 64, 217, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 168.
[565] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 283.
[566] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 108, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 660, bn Abdilberr, stib, c. 1,
s. 384, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel. c. 3. s. 167.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/104.
[567] Tirmiz, Snen, c. 5, s. 657, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 167.
[568] Ahmed b. Hanbel, Msned.c. 5, s. 369, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 661 , bn Abdilberr, sti b, c. 1,
s. 391, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 19, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 168, Heysem, Mecmau'z-
zevid, c. 9, s. 180.
[569] Ahmed b. Hanbel, Msned.c. 2, s. 331, Tirmiz,Snen, c.5, s.657, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-
nbel, c. 3, s. 168, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 9, s. 180.
[570] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 85, Buhr, Sahih, c. 4, s. 217, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 657,
bn Abdilberr, stib, c. 1 , s. 391, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 29.
[571] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 288, bn Mce, Snen, c. 1, s. 51, Hkim, Mstedrek, c. 3, s.
1 71, bn Askir, Trih, c. 4, s. 205, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 9, s. 179.
[572] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 62, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 656, bn Abdilberr, stib, c. 1, s.
391, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 19, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 168, Heysem, Mecmau'z-
zevid, c. 9, s. 184.
[573] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 185, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1871, Tirmiz, Snen, c. 5, s.
225.
[574] Mslim, Sahih, t 3, s. 1883, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 147.
[575] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/104-105.
[576] bn Ebi eybe, Musannef, c. 3, s. 21 5, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 409, 476, Buhr, Sahh, c. 2,
s. 1 34.
[577] bn Ebi eybe, c. 3, s. 214, 215, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 476, Buhr, c. 2, s. 134, Drim,
Snen, c. 2, s. 325.
[578] Mlik,Muvatta1, c. 2, s. 1000, Nes, Snen, c. 5, s. 106.
[579] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 409, Buhr, c. 2, s. 135, c. 4, s. 36, Mslim, c.2,s. 751, Drim, c.2,s.
325.
[580] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 200.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/106.
UHUD SAVAI
Uhud Savann Tarihi
Uhud sava; Buhran seferinden dnldkten sonra,[1], Hicretin 3. ylnda,[2] Recep, aban ve
Ramazan aylar ktktan sonra,[3] evval aynda.[4] Cumartesi gn yaplmtr.[5]
Savan Mevkii
Uhud; Medine ehrinin imalinde, Medine'ye uzakl 1 mile yakn, krmzms, mbarek bir dadr.[6]
Uhud Savann Sebebi
Kurey mriklerinin ileri gelenlerinden Ebu Sfyan'n Kurey mriklerine ait ticaret kervann
Bedir'den karp Mekke'ye ulatrd, Mslmanlarla arpmak zere Mekke'den gelen mrik
ulularndan ldrlenler Bedir kuyusuna atldklar, kap kurtulanlar da Mekke'ye dndkleri zaman,[7]
Kurey mriklerinden:
1- Abdullah b. Ebu Rebia,
2- krime b. Ebu Cehil,
3- Safvan b. meyye,[8]
4- Esved b. Muttalib,
5- Cbeyr b. Mut'im,
6- Haris b. Hiam,
7- Huvaytb b. Abduluzz,
8- Huceyr b. Ebu hab[9]
ve Kureylilerden babalar, oullar ve kardeleri Bedir'de ldrlm bulunan daha birtakm kiiler,
Ebu Sfyan'n yanna vardlar.
Kureylilerin ticaret kervanna aitolup[10] Dr'n-Nedve'de tutulmakta olan[11] ticaret mallar
hakknda, Ebu Sfyan'la konutular:
"Ey Ebu Sfyan! Senin am'dan getirip Dr'n-N edve'de tuttuun u ticaret kervanndaki mallar, iyi
bilirsin ki, Mekkelilerin, Kureylilerin ticaret kervanna aittir.
Onlar bu ticaret mallanyla Muhammed'e kar byk bir ordunun hazrlanmasn candan, gnlden arzu
etmektedirler.
Babalarmzdan, oullarmzdan, kabilelerimizden nice kimselerin ldrlm olduklarn grm
bulunuyorsun" dediler.
Ebu Sfyan, onlara:
"Kureyliler bu fedakrl gze alyorlar m? Buna gnll ve istekliler mi?" diye sordu.
"Evet!" dediler.[12]
Bunun zerine, Ebu Sfyan:
"Zaten ben bunu zleyenlerin ve kabul edecek olanlarn ilkiyim!
Abdi Menaf oullar da benimle birliktedir. [13]
Vallahi, asl mahvolan ve c alnacak olan, benim: Olum Hanzale ve kabilemin en erefli kiileri
Bedir'de ldrld!" dedi.[14]
Yukarda adlar anlan Kurey mrikleri ticaret kervannda mallar bulunan Kureylilerle de
konutular ve:
"Ey Kurey topluluu! Muhammed sizi byk bir musibete uratm, sizin en hayrllarnz ldrm
bulunmaktadr! yle ise, ona kar yaplacak savata bu mal ile bize yardm ediniz. Umulur ki, bizden
ldrd kimselerin intikamn, ondan bylece alrz!" dediler.
Kureyliler de, istenilen yardm yaptlar.[15]
Ticaret mallar 1000 deve yk ve 50.000 dinar (altn) sermayeli idi.[16]
Ticaret mallar altn karlnda satlp, bir altna bir altn kazan saland.
Peygamberimiz Aleyhisselamla yaplacak savaa sadece kazancn baland bildirildii gibi,
kazanla birlikte sermayenin de baland da bildirilmektedir. [17]
Baz ilim adamlarna gre bu sebeple nazil olan yette,[18] yle buyurulmaktadr:
"phe yok ki, Allah yolundan alkoymak iin mallarn sarfedenler, onu yine de sarfedecekler. Sonra,
bu, onlara yrek acs olacak! Nihayet, malup olacaklar. Kfrlerinde srar edenler, toplanp Cehenneme
sevk edilecek, srleceklerdir"![19]
Kurey Mriklerinin Peygamberimiz Aleyhisselamla arpma Hazrlna
Girimeleri
Peygamberimiz Aleyhisselamn amcas Hz. Abbas; Peygamberimiz Aleyhisselamn emriyle Mekke'de
oturmakta, oradaki Mslmanlara kuvvet ve destek olmakta ve Mekke'de olup bitenleri Medine'ye
bildirmekte idi.
Medine'ye gelmek istedii zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sen bulunduun yerde daha gzel cihad etmektesin. Senin Mekke'de oturman daha hayrldr" diye
cevap yazdrmt.[51]
Hz. Abbas, Kurey mriklerinin arpmak iin hazrlanp Medine'ye yryecekleri srada, durumu
Peygamberimiz Aleyhisselama acele yazarak bildirdi.[52] Hz. Abbas, yazp mhrledii ve gn iinde
Peygamberimiz Aleyhisselama yetitirilmek artyla Gfr oullarndan kiralad bir adama teslim ettii
yazsnda yle dedi:
"Kureyliler senin zerine yrmek zere derlenip toplanmlardr.[53] zerine yrdkleri, geldikleri
zaman, yapabildiini, yapabileceini yap![54] Hazrlanmakta onlardan ne ge, onlardan nce davran.
[55]
Sana doru ynelmi bulunuyorlar. bin kiidirler.
kiyz atllar,
Yediyz zrhllar,
bin develeri var.
Btn silahlarn yanlarna almlardr."
Hz. Abbas'n gnderdii adam Peygamberimiz Aleyhisselam Medine'de bulamaynca, Kba'ya gidip,
Kba mescidinin kapsndan kt ve merkebinin zerinde bulunduu srada, yazy Peygamberimiz
Aleyhisselama verdi.
Medineli Ensardan beyy b. Ka'b, yazy Peygamberimiz Aleyhisselama okudu.
Peygamberimiz Aleyhisselam yaz muhteviyatnn gizli tutulmasn, hi kimseye aklanmamasn
beyy b. Ka'b'a hatrlattktan sonra, Ensardan Sa'd b. Rebi'in evine gitti ve ona:
"Evde yabanc kimse var m?" diye sordu.
Sa'd b. Rebi': "Hi kimse yoktur! stediini konualm" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam ona Hz. Abbas'n yazsn haber verdi.
Sa'd b. Rebi':
"Y Rasl ali ah! Vallahi, ben bunun hayrl olacan umuyorum!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, bu haberi gizli tutmasn Sa'd b. Rebi'den de istedi ve acele Medine'ye
dnd.
Peygamberimiz Aleyhisselam Sa'd b. Rebi'in evinden dar knca, Sa'd b. Rebi'in zevcesi Amre
ieri girdi ve:
"Reslullah Aleyhisselam sana ne syledi?" diye sordu.
Sa'd b. Rebi':
"Bu seni ilgilendirecek birey deil!" dedi.
Kadn:
"Ben sizin btn konutuklarnz dinledim!" dedi ve iittiklerini anlatt. Sa'd b. Rebi' "nn lillhi ve
inn ileyhi rcin" yetini okuyup:
"Ben senin iini Reslullah Aleyhisselama sylerim" dedi ve kadn skca tutup kprde
Peygamberimiz Aleyhisselama kavutu ve:
"Y Raslallah! Karm sordu. Ben senin bana sylediklerini ona sylemedim. Gizli tuttum. Fakat, o
'Reslullahn sylediklerini iittim!' diyerek hepsini dile getirdi.
Y Raslallah! Bu yolda senin smn ben aa vurmu olduumu sanyor ve korkuyorum!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Brak! Kadn evine gitsin!" buyurdu.[56]
Kurey mriklerinin Medine zerine yrd haberi halk arasnda birden yaylverdi.
Medineli Yahudilerle mnafklar, korkularndan titrediler ve sarsldlar.[57]
"Muhammed'e, hi de, istedii, holand birey gelmedi![58]
Mekke'den gelen u adam, Muhammed'e hi de iyi bir haber getirmedi!" dediler.[59]
Kurey Mrikleri Medine Yolunda
Kurey mriki erinin konakladklar her yerde, kadnlar Bedir'de ldrlm olanlar anmakta,
yanlarndaki deflerle erkekleri arpmaya kkrtmakta idiler. Her konak yerinde develer boazlanyor,
yenilip iiliyordu.
Mriklerin ordusu Ebv kyne uradklar zaman, Kurey mrikleri birbirlerine:
"Siz kadnlarnz yannza alarak arpmaya km bulunuyorsunuz. Biz kadnlarmzn
hasmlarmza esir dmelerinden korkuyoruz.
Geliniz! Muhammed'in annesinin kabrini ap kemiini karalm!
nk kadn, en nazik, en esirgenilen bir varlktr.
Eer kadnlarmzdan herhangi birisi Muhammed'in eline esir derse, dersiniz ki: 'Bu, senin annenin
rk kemiidir.'
Eer dediiniz gibi o annesi iin hayrl ise, size annesinin kemii karlnda kadnlarnz geri verir.
Sizlerden birinin kadnn esir etmeye muvaffak olamad takdirde, annesine hayrl, yararl ise,
annesinin kemiini kurtarmak iin size pek ok mal der!" dediler.[60]
Ebu Sfyan'n kars Hind de:
"Eer siz Muhammed'in annesinin kabrini aar, aratrr, onun kemiklerinden birer para elde edecek
olursanz, bunlar, sizlerden esir decek her insan iin birer fidye (kurtulmalk akesi) olur!" dedi.[61]
Ebu Sfyan, Kurey mriklerinin ileri gelenleriyle konutu.[62]
Onlar:
"Sakn sen bu kapy zerimize ama![63] Bundan hibir ey almayn! Eer biz bunu yapacak olursak,
[64] Bekir oullar ,[65] Huzaalarda[66] llerimizin kabirlerini aarlar!" dediler.[67]
Evs b. Abdullah'n, Kurey Mriklerinin Medine'ye Doru Gelmekte Olduklarn
Peygamberimiz
Aleyhisselama Haber Vermek zere Klesi Mes'ud'u Sal
Arc mevkiinde oturan Evs b. Abdullah el-Eslem, Kurey mriklerinin Medine'ye doru gelmekte
olduklarn haber vermek zere, klesi Mes'ud b. Huneydeyi acele Peygamberimiz Aleyhisselama
gnderdi.[68]
Mriklerin Uhud'daki Kararghlar
Kurey mrikleri, Medine hizasna geldiler. Kanatta Sebha vadisi kenarnda, Medine karsndaki
Ayneyn diye anlan tepenin yanna kondular.[69]
Medine'de Baz Tedbirler Aln
Evs ve Hazrec kabileleri liderlerinden Sa'd b. Muaz, Useyd b. Hudayr, Sa'd b. Ubde ve daha
bakalar mriklerin Medine'ye bir baskn yapmalarndan korkarak silahlandlar, Cuma gecesini
Mescidde Peygamberimiz Aleyhisselamn kaps nnde geirdiler.
Medine'de, o gece sabaha kadar nbet tutulup beklendi.[70]
Peygamberimiz Aleyhisselam Fadle'nin oullar Enesve Mnis'i ve aynca Hubab b. Mnzir'i gzc
olarak sald, mrikler hakknda bilgi edindi.[71]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Grd Ryay Anlatp Sava Hakkndaki
Grn Aklay
Muhayrk; Sa'lebe b. Ftyevn oullarndan,[179] Ben Kaynuka veya Ben Nadr Yahudiler[180]
bilgin-lerindendi.[181]
Peygamberimiz Aleyhisselam Tevrat'taki sfatlaryla tanrd.
lmen bulduu eyi, Uhud savana klncaya kadar, kendi dininin tesiri altnda kalarak,
aklayamad.[182]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Uhud savana kt zaman, Yahudilere:
"Ey Yahudi topluluu! Vallahi, siz Muhammed'in[183] peygamber olduunu,[184] ona yardmn
zerinize den bir hak olarak gerektiini pekl biliyorsunuz!" dedi.
Yahudiler
"Bugn Cumartesi gndr, hibir eyle uralmaz!" dediler.
Muhayrk:
"Sizin iin Cumartesi diye birey yoktur!" dedi.
Klcn ve harln yanna alp akrabalarndan birisine:
"Eer bugn ldrlrsem, btn mallarm Muhammed'indir. O, onlar hakknda, Allah'n kendisine
gsterdii ekilde, dilediini yapar!" diyerek vasiyette bulundu. Uhud'da savamaya gitti ve ehit oldu.
[185]
Allah ondan raz olsun!
Uhud savanda ehit olunca, brakt yedi hurma bahesini Peygamberimiz Aleyhisselam teslim alp
vakfetti.
Peygamberimiz Aleyhisselamn Medine'deki vakflar genellikle Muhayrk'n mallarndandr.[186]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Muhayrk, Yahudilerin hayrlsdr!" buyurmutur. [187]
Amr b. Sabit b. Akye'in (Vak'n) Mslman Olarak Uhud'a Gidii ve Mriklerle
arparak
Yaralan ve Cennete Girii
Abdulehel oullarnn kardei Amr b. Sabit b. Vak[188] (Akye)'in Cahiliye devrinde halk zerinde
alaca riba (faiz) paralan vard. Onlar almadka Mslman olmak istemedi.
Uhud savana kld gn, gelip amcalarnn oullarn gremeyince:
"Amcamn oullar neredeler?" diye sordu.
"Uhud'dadr!" dediler.
"Filan kii nerededir?" diye sordu.
"Uhud'dadr!" dediler.
"Filan kii nerededir?" diye sordu.
"Uhud'dadr!" dediler.
Bunun zerine, Amr b. Sabit, hemen zrhn giyinip atna binerek onlara doru yneldi, gitti.[189]
Amr, Uhud'da, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna vanp:
"Y Raslallah! nce savaaym m, yoksa Mslman m olaym?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"nce Mslman ol, sonra sava!" buyurdu.
Bunun zerine, Amr Mslman oldu.[190]
Mslmanlar, onu Uhud'da grnce:
"Sen bizden uzak dur!" dediler.
Amr b. Sabit:
"Ben iman ettim, Mslman oldum!" dedi ve Mslmanlarn yannda yaralanncaya kadar arpt.
Uhud'dan, ailesinin yanna ar yaral olarak getirildi.
Sa'd b. Muaz, Amfi ziyarete gelip, onun kzkardeine:
"Amr'a bir sor bakalm" dedi ve unu sormasn istedi:
"Sen kavmine olan hamiyetinden dolay m; yoksa Kurey mriklerine kzdn iin mi; ya da Allah
iin mi kzarak onlarla arptn?"
Amr:
"Ben Allah ve Reslullah iin kzarak onlarla arptm!" dedi. Allah'a bir vakit bile namaz klamadan
vefat etti ve Cennete girdi.[191]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onun hakknda:
"Az amel etti, ok ecre erdi!" buyurmutur.[192]
Ashabdan Ebu Hureyre de, bir gn, evresindeki kiilere:
"Allah'a bir vakit bile namaz klmadan, secde etmeden Cennete giren adam bana haber veriniz?"
deyip herkesin sustuunu grnce:
"O, Abdulehel oullarnn kardei Amr b. Sabit b. Vak'tr!" dedi.[193]
Allah ondan raz olsun![194]
Kuzman'n Uhud'a Gelip Mriklerle arptktan Sonra Yarasnn Arsna
Dayanamayarak
ntihar Edii
Zafer oullar arasnda,[195] Kuzman adnda,[196] oluksuz ocuksuz,[197] garib[198] bir adam
vard ki, kendisinin kimlerden olduu bilinmezdi.[199] Kendisi, savalarda gsterdii kahramanlkla
tannrd.[200] ok gl, kuvvetli idi.[201] Mnafklardand.[202]
Peygamberimiz Aleyhisselama ondan bahsedildike, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O, muhakkak, Cehennemliklerdendir!" buyururdu.[203]
Kuzman, Uhud savana kavmi ile birlikte kmaktan kanmt.
Sabaha knca, Zafer oullarnn kadnlar, ona:
"Ey Kuzman! Erkekler savaa gitti, sen geride kaldn ha! Ey Kuzman! Sen u yaptn eyden
utanmyor musun?
Sen kadndan baka birey deilsin! Kavminin erkekleri savaa gittikleri halde, sen evde kaldn ha?
Sen artk ev bekle!" diyerek knamaya balaynca, Kuzman evine girdi. Yayn, ok antasn ve klcn
alp Uhud'a gitti.
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mslmanlarn saflarn dzelttii srada, saflarn en arkasna durdu.
Yava yava ilerleyerek n safa girdi.
arpma balaynca, Mslmanlar iinde, ok atanlarn ilki oldu. Sonra da klcn syrd.[204]
iddetle arpt.[205]
M ri klerden alt veya yedi,[206] yedi veya sekiz,[207] sekiz veya dokuz[208] ki siyi ldrd.[209]
Kendi si de ar ekilde yaraland, Zafer oullarnn evlerine getirildi.
Mslmanlardan bazlar:
"Ey Kuzman! Sana mjdeler olsun!" dediler.
Kuzman:
"Ben neden dolay mjdeleniyorum?" dedi.[210]
"Cennete girecein iin!" dediler.[211]
Kuzman:
"Vallahi, ben ancak kavmimin erefi iin arptm![212] Eer anlattnz ey iin olsayd,
arpmazdm![213]
Vallahi, biz ne Cenneti umarak, ne de Cehennemin ateinden korkarak arptk! Biz ancak kavmimizin
erefi iin arptk!" dedi.[214]
Yarasnn ars iddetlenince de, kendisini ldrmek iin ok antasndan bir ok ald, kolunun
damarn deldi.[215] Klcn kamna dayayp onun zerine yklenerek intihar etti.
Kuzman'n bu hareketi Peygamberimiz Aleyhisselama anlnca, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O, Cehennemliklerdendir![216] ehadet ederim ki; ben Allah'n Reslym!" buyurdu.[217]
Hanzale b. Ebu Amir'in Uhud'a Gidii
Hanzale b. Ebu Amir, Abdullah b. beyy b. Sell'n kz Cemile Hatunla nikahlanm bulunuyordu.
[218]
Uhud'a gidilecei srada, gerdee girmek,[219] geceyi Medine'de, ailesinin yannda geirmek zere
Peygamberimiz Aleyhisselamdan izin istedi ve ald.
Sabah namazn kldktan sonra, Uhud'a gidecei srada, eiyle tekrar ilgilenmek zorunda kald ve
ykanamad.[220]
Sabahleyin, Cemile Hatun, kabilesinden drt kii arp, Hanzale ile gerdee girdiklerine onlar ahit
tuttu.
Kendisine:
"Sen buna neden lzum grdn?" diye sordular.
Cemile Hatun da:
"Bu gece ryamda semann aldn ve Hanzale onun iine girdikten sonra kapandn grdm. 'Bu,
ehitliktir!' dedim," dedi.[221]
Hanzale, acele silahlanp Peygamberimiz Aleyhisselamn Mslmanlarn saflarn dzelttii srada
Uhud'a ulat.[222]
Huseyl b. Cabir'le Sabit b. Vak'n Uhud'a Savamaya Gidip ehit Oluu
Peygamberimiz Aleyhisselam mriklerle savamak iin Uhud'a gittii zaman, ok yal olan Huseyl b.
Cabir ile Sabit b. Vak, kadnlarve ocuklarla birlikte yksek evlerin damna ktlar.
Biri, brne:
"Babasz kalasca! Muhta olmayasca! Daha ne bekliyorsun?!
Vallahi, ikimizin nnden, ancak iki yudum su iimlik, pek az bir zaman kalmtr! Vallahi, ya bugn,
ya da yarn, lm kuu zerimizde tecektir! Daha ne diye kllarmz alp Reslullah Aleyhisselamin
yanna varmyoruz?!
Belki, Allah Reslullah Aleyhisselamn yannda bize ehitlik nasip eder!" dedi.
Hemen kllar aldlar, sonra da Uhud'a gittiler. slm mcahidlerinin iine girdiler. Kendilerinin
orduya katldklar bilinmedi.
Mrikler, Sabit b. Vak' ehit ettiler.
Allah ondan raz olsun!
Huseyl b. Cabir'i ise, slm mcahidleri, bilmeyerek kltan geirdiler, yere drdler.[223]
Huzeyfet'l-Yeman:
"Babam![224] Babam o!" dedi.[225]
slm mcahidleri:
"Vallahi, biz onu tanyamadk!" dediler.
Huzeyfet'l-Yeman:
"Allah sizi balasn! O, merhametlilerin en merhametlisidir!" dedi.[226]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Huseyl b. Cabir'in diyetinin denmesini istedi ise de, Huzeyfet'l-
Yeman almayp onu Mslmanlara balad.[227]
Allah Ebu Huzeyfe'den de, Huzeyfe'den de raz olsun![228]
Mriklerin Uhud'daki Kararghlar ve Harp Dzenleri
Mrikler Uhud'a aramba gn gelmiler; aramba, Perembe ve Cuma gnn orada
geirmilerdi.[229]
Mriklerin ordularnda 200 at olup;
Halid b. Velid sa kanattaki atllarn bana,
krime b. Ebu Cehil sol kanattaki atllarn bana geirilmiti.[230]
Mriklerin 100 okusu olup;
Okularn bana Abdullah b. Ebu Rebia geirilmiti.
Mriklerin sanca Talha b. Ebi Talha'nn elinde bulunuyordu.[231]
Mriklerin Uhud'da parolalar "Y le'l-Uzz! Y l-i Hbel!" idi.[232]
Ebu Sfyan'n Sancaktarlarn Gayrete Getirii
Ebu Sfyan, Abduddar oullarnda olan sancaktarlar sancak urunda arpmaya tevik iin:
"Ey Abduddar oullar! Bedir gnnde sancamz siz stlenmitiniz.
Grdnz gibi, o musibet bize isabet etti.
Milletler bayraklaryla yaarlar. Bayraklar zail olduu zaman, onlar da zail olurlar.
Ya sancamz siz tar, onun hakkn yerine getirirsiniz, ya da bizimle onun arasndan ekilirsiniz,
onu biz tarz!" dedi.[233]
Abduddar oullar, Ebu Sfyan'n bu szne kzdlar.[234]
"Sancamz sana teslim edeceiz ha?![235] Bu hibirzaman olmayacaktr!" dediler.
Ebu Sfyan:
"yle ise, bir sancak daha edinelim?" dedi.
Abduddar oullar:
"Olur! Fakat, onu da ancak Abduddar oullarndan birisi tayacaktr! Bundan bakas hibirzaman
olamaz ve olmayacaktr! Sancamz gerei gibi koruyacaz![236] Yarn hasmlarmzla karlatmz
zaman, ne yapacamz[237] greceksin!" dediler.[238]
Zaten, Ebu Sfyan'n da onlardan istedii bu idi.[239]
Ebu mir'in Ensar Ayartmaya ve Sava Kztrmaya almas
Uhud bahsinin banda da akland gibi, Medineli Dubay'a oullarndan rahip tasla Ebu Amir
Abdi Amr b. Sayf; Peygamberimiz Aleyhisselama kskanlndan ve kzgnlndan ne yapacan
arm, Peygamberimiz Aleyhisselamdan uzak kalm olmak iin Evs kabilesinden kendisine uyan elli
kii ile birlikte Mekke'ye ekip gitmi.[240] mriklerle ibirlii yapmaktan geri durmam, onlarn
yanndan ayrlmamt.[241]
Mriklere:
"Ben kavmimin (Ensarn) yanna varacak olursam, onlardan iki kii bile bana aykr davranmaz[242]
te, kavmimden u yanmda bulunan kiiler sylesinler!" der, yanndaki elli kii de onun szn
dorularlard.
Bunun iin, Kurey mrikleri, Ebu mirin Uhud savanda kendilerine byk apta yardmnn
dokunaca umuduna dmlerdi.[243] Ebu mir, Uhud savana, yanndaki elli kii ile birlikte katlm
bulunuyordu.[244]
Ebu mir, Uhud'a geldii zaman, Mslmanlarn karargh kurduklar yerde savarlarken
Mslmanlar drmek iin yer yer ukurlar kazm, kazdrmiti. Onun bu tuzandan, Mslmanlarn
haberleri yoktu.[245]
Ebu mir, Uhud'daki mriklerden, Mslmanlarn karsna ilk kanlar arasnda bulunuyordu.
"Ey fsk (haktan sapm kii)![246] Sana merhaba, hogeldin demek yok![247] Allah sana gz nimeti
versin (senin gzn kr etsin)!" dediler.
Bunun zerine, Ebu mir:
"Benden sonra, kavmime ktlk isabet etmi!" dedi.[248]
Maiyetindekilerle birlikte mriklerin yanna dnd.[249]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mslmanlar Cihada Tevik Edii
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mslmanlara hitapta bulunarak onlar cihada, savata sabr ve sebata
tevik buyurdu.[250]
Ebu Sfyan'n Ensar Ayartmaya Kalkmas
Mriklerin bakumandan Ebu Sfyan Sahr b. Harb, Ensara:
"Ey Evs ve Hazrec topluluu! Siz, bizimle amcamzn olunun arasndan ekiliniz (onu bizimle
babaa braknz) da, biz sizden ayrlalm. Bizim sizinle arpmaya ihtiyacmz yok!" diyerek haber
sald.
Ensar, onu kendisinin hi beklemedii, houna gitmeyecek biimde reddettiIer.[251]
Mriklerin Kadnlarnn Erkekleri arpmaya Kkrtmalar
arpmak iin iki taraf birbirlerine iyice yaklatklar zaman, Ebu Sfyan'n kars Hind binti Utbe,
yanndaki kadnlarla birlikte, neideler syleyerek erkeklerini arpmak iin kkrtmaya baladlar.
[252]
Mrik Svarilerinin Okular Tepesine Hcuma Kalkmalar ve Pskrtlmeleri
Mriklerin Hevazin svarileri, slm okularnn koruduklar oku tepesindeki geide hcuma
kalknca oka tutulup pskrtldler, yzgeri edip dnmek zorunda kaldlar.[253]
Hz. Ali'nin Mriklerin Sancaktarn ldr
Kurey ordusunun sancaktan Talha b. Ebi Talha:
"Benimle arpmak iin kim kar er meydanna?[254] Ey Muhammed'in sahabileri! Siz bizi
kllarnzla ldrnce Allah'n bizi hemen Cehenneme sokacan, siz bizim kllarmzla ldrlnce
de sizi hemen Cennete koyacan sylyorsunuz! yle ise, benim klcmla ldrlp hemen Cennete
girecek, yahut klc ile beni ldrp Cehenneme sokacak yok mu bir kimse?!" diyerek seslendi.
Bunun zerine, Hz. Ali:
"Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; ben de, seni klcmla Cehenneme
gndermedike, yahut senin klcnla Cennete girmedike senden ayrlmayacam!" dedi.[255] Hemen
karsna vard ve klcn onun bana hiddet ve iddetle indirdi, ba enesine kadaryarlp ikiye ayrld.
Talha yere yklnca, Peygamberimiz Aleyhisselam ve Mslmanlar tekbir getirdiler.[256]
Hz. Hamza'nn Osman b. Ebi Talha'y ldr
Mriklerin sancaktar Talha'dan sonra, sanca kardei Osman b. Ebi Talha ald. Hz. Hamza da ona
klla vurup kolunu yere drd, brnden cieri grnd! Hz. Hamza: "Ben haclar sulayan'n
oluyum!" diyerek geri dnd.[257]
Sa'd b. Ebi Vakkas'n Ebu Sa'd b. Ebi Talha'y ldr
Mriklerin yere den sancan Ebu Sa'd b. Ebi Talha ald. Sa'd b. Ebi Vakkas bir okla boazndan
vurunca, onun dili azndan dar sarkt.[258] Sa'd b. Ebi Vakkas klla vurup sa elini kesti. Ebu Sa'd
b. Ebi Talha sanca sol eline ald.
Sa'd b. Ebi Vakkas onun sol elini de vurup kesince, Ebu Sa'd b. Ebi Talha, sanca iki kollaryla
gsne bast. Sonra da, srtnn zerine dt.
Sa'd b. Ebi Vakkas varp onun ban kesip gvdesinden ayrd.[259]
Asm b. Sabit'in Msafi' b. Talha ile Clas b. Ebi Talha'y ldr
Zbeyr b. Bekkr'dan (172-256) rivayet edildiine gre; Uhud gn savarken Abdullah b. Cah'n
klc krlmt.
Peygamberimiz Aleyhisselam ona bir urcun (hurma dal) verdi.
Hurma dal, Abdullah b. Cah'n elinde bir kl oluverdi.
Abdullah b. Cah, ehit oluncaya kadar, bu klc kulland.[293]
Urcun klc diye anlan bu kl, Abdullah b. Cah'n varislerinin elinde bulunmakta iken, onu Trk
beylerinden birisi ikiyz dinara (altna) satn ald. Bu Trk beyi, Halife Mu'tasm billah'n Badat'taki
kumandanlarndand.[294]
Allah Yolunda ehit Olann Cennete Girecei
Cabir b. Abdullah der ki:
"Uhud gn, Reslullah Aleyhisselama, bir adam:
'Ben Allah yolunda savarken lrsem, nereye giderim?1 diye sordu.
Reslullah Aleyhisselam:
'Cennete!' buyurunca, adam elindeki hurmalar atarak arpmaya giriti ve ehit oldu."[295]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Uhud gn:
"Gkler ve yer geniliindeki Cennete kavumaya hazr olunuz!" buyurduu zaman, Ensardan Ebu
Amr:
"Ne iyi! Ne iyi!" dedi.
Kardei, ona:
"Ey Ebu Amr! Sat krl kt! Kabe'nin Rabbine andolsun ki, Cennet Uhud'un eteindedir" diyerek
seslendi.
Ebu Amr orada mriklerle karlat, arpt, ehit oldu.[296]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kalknz! Mttakler iin hazrlanm olan Cennete giriniz!" buyurduu zaman, Amr b. Cemuh da,
topal olduu halde, hemen ayaa kalkt ve:
"Vallahi, biz Cennette mahzun olmayz!" dedi.
Mriklerle arpt ve ehit oldu.[297]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; onu Cennette topal haliyle grmmdr!"
buyurmutur.[298]
Allah ondan raz olsun.[299]
Mriklerin Bozguna Urayp Dalmaya Balamalar
Hz. Hamza iki elinde iki kl tutuyor,[300] Peygam berim iz Aleyhisselamn nnde:
"Ben Allah'n arslanym!" diyerek, nne arkasna dne dne, mriklere kl vuruyordu.[301]
ki taraf iddetle arpmaya giritiler.
Hz. Hamza, Hz. Ali, Ebu Dcne ve mcahidler, kllarn syrp mriklerin saflarna daldlar.[302]
Hz. Hamza, Vahi'nin dedii zere, boz puur deve gibi, karlat herkesi tepeliyor, kltan
geiriyor, dokunduu hibir eyi sa brakmyordu.[303]
Yce Allah, Mslmanlara yardmn indirdi ve onlara olan zafer va'dini yerine getirdi.
Mslmanlar, mrikleri kltan geirdiler, kararghlarndan ayrdlar.
Mrikler, kesin olarak yenilgiye uram bulunuyorlard.[304]
Zbeyr b. Avvam'n dedii gibi, mriklerin bakumandan Ebu Sfyan'n kars Hind binti Utbe ve
hizmetileri ve dier mrik karlan, yanlarna alabildikleri eyleri alarak kamaya balamlard.[305]
Ber1 b.zib de:
"Vallahi, ben o srada grdm ki; mrik kadnlar elbiselerini toplamlar, bacaklarndaki halhallar,
baldrlar grnerek sr'atle kouuyorlard!" der.[306]
Mikdad b. Amr da, sancaktarlar ldrlnce mriklerin bozulduklarn, Mslmanlarn onlarn
kararghlarna kadar girip ganimet toplamaya koyulduklarn bildirir.[307]
Hamza'nn ehit Oluu
Hz. Hamza; mriklerden Siba' b. mm Enmar'n:
"Var m benimle arpacak bir er?!" diyerek Mslmanlara meydan okuduunu[308] grnce:[309]
"Ey Siba'! Ey kadn snnetisi olan mm Enmar'n olu! Allah'a ve Reslne meydan m okuyorsun?!
[310]
Ey kadn snnetisi olan kadnn olu! Gel bana doru!" diyerek[311] zerine yryp[312] ona klla
yle bir vuru vurdu ki,[313] Siba', sanki dnk gn gibi, bir anda yok olup gitti![314]
Cbeyr b. Mut'im'in klesi Vahi b. Harb; Hz.Hamzay vurmak iin bir tan arkasna sinmiti.
Hz. Hamza, Siba'n iini bitirdikten sonra, Vahi b. Harb'e doru gelirken, sel sular arknda aya
kayd,[315] arkasnn zerine ykld ve gmleinin nnden, kam ald.[316]
Vahi b. Harb, hemen harbesini (ksa mzran), Hz. Hamza'nn kasna ok gibi atip saplad.
Mzran ucu Hz. Hamza'nn iki uyluk stnn arasndan dar kt, mzrak Hz. Hamza'y kertti, ehit
etti.[317]
Hz. Hamza, sava arslanlarnn banda gelen bir kahramand. [318] ehitlerin de ulusu idi.[319]
Allah ondan raz olsun.[320]
Hanzale b. Ebu mir'in ehit Oluu
Mriklerin Uhud'da bozulup daldklar srada,[321] Hanzale b. Ebu Amir mriklerin
bakumandan Ebu Sfyan'la karlat.[322] Onun atnn bacaklarna klla vurdu. At kuyruunu iki
bacann arasna sokup arkasna knce, Ebu Sfyan yere dt.[323]
Hanzale, Ebu Sfyan'n ban kesmek iin, zerine kt.[324]
Ebu Sfyan:
"Ey Kurey cemaat! Hanzale beni klla boazlamak istiyor!" diyerek barmaya balad ise de,
birok kimseler feryadn iittikleri halde, onunla ilgilenmediler.[325]
Mriklerden Esved b. Ebi Esved b. eub,[326] Hanzaleyi Ebu Sfyan'n zerine km grnce,
vurup ehit etti.[327]
Ebu Sfyan, ldrlmekten kurtulunca, yaya olarak kap mriklerden bir toplulua katld.[328]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hanzale hakknda:
"Meleklerarkadanz ykyorlar!" buyurdu.
Uhud'dan Medine'ye dnlnce, Hanzale'nin durumu ailesinden soruldu.
O da, sava arsn iitince Hanzale'nin yi kanamadan acele yola ktn bildirdi.[329]
Bu, Hanzale'nin Yce Allah katndaki eref ve mevkiini gstermeye kfidir.[330]
Allah ondan raz olsun![331]
slm Okular Birliinin Kazanlan Zaferi Kaybettirmeleri
Ashabdan Ber' b. Azib der ki:
"Peygamber Aleyhisselam, Uhud gn, piyade okularn zerine-ki, onlar elli kii idiler-Abdullah b.
Cbeyr'i kumandan tayin etmi, onlara:
'u yerinizden sakn ayrlmaynz! Bizi kularn kaptn grseniz de, bizim dmanlar bozup
hezimete urattmz grseniz de, size haber gndermedike sakn yerinizden ayrlmaynz!" diyerek
kesin emirvermiti.
Nihayet, harp balad, kzt.
Mslmanlar mrikleri bozguna urattlar.
Vallahi, ben o srada grdm ki; mrik kadnlar elbiselerini toplamlar, bacaklarndaki halhallar
grnerek sr'atle kouyorlard.
Bunun zerine, Abdullah b. Cbeyr'in kumandas altndaki arkadalar, birbirlerine:
'Ganimet! Ey kavim, ganimet! Kardeleriniz ite dman yendi. Siz burada daha ne bekliyorsunuz?!1
dediler.
Kumandanlar Abdullah b. Cbeyr, onlara:
'Reslullah Aleyhisselam in size sylediini unuttunuz mu?!1 dedi.
Onlar:
'Vallahi, dman yenenlerin yanna biz de gideceiz ve ganimetten nasibimizi alacaz!' dedil-er."
[332]
Kumandan Abdullah b. Cbeyr, okularn bu tutumunu grnce, Allah'a ve Reslne itaat etmelerini
onlara emir ve tavsiye etti ise de, dinlemediler, gittiler.
Abdullah b. Cbeyr'in yannda ancak on kadar oku kald.
Geride kalanlar arasnda bulunan Haris b. Enes, giden okulara:
"Ey kavmim! Peygamberinizin szn size hatrlatrm! EmYinize, kumandannza itaat edin!" dedi ise
de, yanamadlar, tepe geidini ak brakarak mriklerin ordughlarna dalp ganimet toplamaya
koyuldular.[333]
Mriklerin svari birlii kumandan Halid b. Velid, slm okularnn azaldn, tepenin ten-
halatn, Mslmanlarn ganimet toplamakla uratklarn, slm ordughnn arkasnn aldn
grnce, svarilerine seslendi ve hemen geri dnd.
krime b. Ebu Cehil ve dierleri de onu takip ettiler.
Tepede kalan okulara saldrdlar.[334]
Bozguna urayan mrikler svarilerinin geri dnp saldrya getiklerini grnce, onlar da geri
dndler ve Mslmanlara saldrmaya baladlar.[335]
Mriklerin svarileri geldikleri zaman, okular birlii kumandan Abdullah b. Cbeyr, yannda kalan
oku arkadalarna:
"Hemen aln ve yayln!" dedi.
Okular, nleri dmana ve gnee kar olmak zere, saf halinde dizildiler. Mrikleri oka tuttular.
Abdullah b. Cbeyr'in oku tkenince, mzrayla vurumaya ve onlar yaralamaya balad.
Mzra krlnca, klcn syrd, onunla arpmaya devam etti. En sonunda, ehit oldu.[336]
Mriklerin svari birlikleri, Abdullah b. Cbeyr'in yanndan ayrlmayan ve onunla birlikte savaan slm
okularn da ehit ettiler.[337]
Uhud Savanda Peygamberimiz Aleyhisselam Canla Bala Korumaya alan
Mcahidler
Zbeyr b. Avvatm'cian rivayet edildiine gre; Peygamberimiz Aleyhisselam Uhud kayalndaki bir
kayann zerine kmak iin ayaa kalkmak istedi ise de, yaralarndan dolay dermansz kald, srtnda
da iki kat zrh gmlei bulunduu iin, kalkmaya g yetiremedi. Ancak Talha b. Ubeydullah'n srtnda
kayann stne kp oturdu.
Talha b. Ubeydullah yapmas gereken eyi yapt zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Talha Cenneti hak etti!" buyurdu.[440]
Peygamberimiz Aleyhisselamn le Namazn Oturarak Kl
Peygamberimiz Aleyhisselam, ald yaralardan dolay, le namazn ancak oturarak kld.[441]
Mslmanlarda, namazlarn Peygamberimiz Aleyhisselamn arkasnda oturarak kldlar.[442]
Yce Allah'n Mslmanlar Uyutup Dinlendirii
Zbeyr b. Avvam derki:
"Uhud'da korkunun zerimize en ok kt bir srada, ben Reslullah Aleyhisselamn yannda idim.
Derken, Allah bize bir uyku verdi.
M'minlerden bir kimse yoktu ki, enesi uykudan gsne eilmi, dm olmasn!
Ben uyuklarken, rya grr gibi, Muattib b. Ueyr'in:
'Peygamberin va'dettii ilah yardm ve zaferden bize bir nasip verilseydi, biz urackta
ldrlmezdik!1 dediini de iitmi, ezberlemiimdir."[443]
Ebu Talha da Uhud gn kendilerini uyku saranlar arasnda olup, uyurken iki- kere klc yere
dm:[444]
"Bam kaldrp baktm zaman, hibir kimse grmedim ki, kalkannn altnda uzanp uykuya dalm
olmasn!" demitir.[445]
Bu uyku ancak m'minleri sarmt. Mnafklarn ve phecilerin ise gzlerine uyku girmemiti. Onlar
o srada hep dnyor, mriklerin gelip kendilerini ldrmelerinden korkuyorlard.[446]
Mriklerin Mslman Cesetlerine kence Yapmalar
Ebu Sfyan'n zevcesi Hinci binti Utbe ve yanndaki kadnlar, Mslman cesetlerinin kulaklarn ve
burunlarn kestiler. Hatta, Hind binti Utbe ehitlerin kesilen kulaklarndan ve burunlarndan halhallar,
gerdanlklar ve kpeler yapt.
Ayrca, Hz. Hamza'nn kanlar cierinden dileriyle kopard bir paray ineyip yutmaya
altysa da, yutamad, azndan dar att.[447]
Ebu Sfyan'n Ebu mir (Fsk)'la Harb Meydannda Dolamas
Ebu Sfyan:
"Ey Kurey topluluu! Muhammedi ldren hanginizdi?" diyerek sormu, bn Kamia da:
"Onu ben ldrdm!" deyince, Ebu Sfyan:
"Senin koluna, Acemlerin (ranllarn) kahramanlarna yaptklar gibi pazuband takacaz!" demiti.
Ebu Sfyan Ebu mirle birlikte harp meydannda ller arasnda "Muhammed'in cesedini grebilir
miyiz?" diye dolarken, Hrice b. Zeyd'in cesedine rastladlar.
Ebu Amir
"Ey Ebu Sfyan! Bu ly biliyor musun, kimdir?" diye sordu.
Ebu Sfyan:
"Hayr! Bilmiyorum" dedi.
Ebu mir
"Bu, Hrice b. Zeyd'dir. Hazreclerin seyyidi ve ulu kiisidir" dedi.
Hrice b. Zeyd'in cesedinin yannda Abbas b. Ubde'nin cesedine rastladlar.
Ebu mir
"Bu da, bn Kavkal'dr. Eraftandr" dedi.
Sonra Zekvan b. Abdi Kays'a rastladlar.
Ebu mir
"Bu da, onlarn seyyidlerinden, ulu kiilerindendir" dedi.
Ebu mir olu Hanzale'nin cesedine rastlaynca, Ebu Sfyan Ebu mir'e:
"Kimdir bu, Ebu mir?" diye sordu.
Ebu mir
"Bu, bence, buradakilerin en erefli olandr. Bu, Ebu mirin olu Hanzale'dir" dedi.[448]
Ebu mir Hanzale'nin gsn ayayla teperek, "Sen iki dine [ikinci dine] girmekle felkete uradn.
Ben senin vurulup dtn bu yere kadar gelmi bulunuyorum, ey eref kirletici oul! Eer sen
evlatlk vazifesini yapm, babann szn dinlemi olsaydn, hi phesiz, Allah seni yaatr,
ldrmezdi" dedi.[449]
Ebu mir, Hz. Hamza ile Abdullah b. Cah'n cesetlerine yaplanlar grdkten sonra Hanzale'nin
cesedinin banda durdu ve Peygamberimiz Aleyhisselam kastederek:
"Eer seni u adamdan alkoyabilseydim, u vurulup dmekten tutmu, alkoymu olurdum.
Vallahi, sen salnda en iyi huylu idin. ln de, arkadalarnn ve onlarn en ereflilerinin yannda
bulunmutur.
Eer Allah u ly [Hz. Hamza'y] yahut Muhammed'in ashabndan herhangi birisini hayrla
mkfatland rrsa, seni de hayrla mkfatlandrsn!
Ey Kurey topluluklar! Sakn Hanzale'nin uzuvlarn kesmeyin. Siz bana aykr davranrsanz, ben de
size aykr davranrm" dedi.
Dier Mslman ehitlerin kulak ve burunlar kesilirken Hanzale brakld, onun kulak ve bumu
kesilmedi.[450]
Huleys b. Zebban'n Ebu Sfyan' Knamas
Ebu Sfyan Hz. Hamza'nn cesedine rastlayp avurduna kargsnn dipiiyle vurarak:
"Ey azgn! ek azgnlnn cezasn!" dedii srada, Ehbi'in lideri Huleys b. Zebban grd ve:
"Ey Kinane oullar! u Kurey lideri-grdnz gibi-kendisini savunmaya g yetiremeyecek et
yn halindeki amcasnn oluna bakn ne yapyor?!" diyerek seslendi. Bunun zerine, Ebu Sfyan:
"Yazklar olsun sana! Benden grdn u davran aman gizli tut! Bu, bir srme ve yanlgdr,
oldu bir defa" dedi.[451]
Ebu Sfyan'n Peygamberimiz Aleyhisselamn Sa Olup Olmad Hakknda
Kukuya Dmesi
Ebu Sfyan:
"Muhammed'in vurulup dt yeri gremedik! Eer o ldrlm olsayd, grrdk! Demek ki, tin
Kamia yalan sylemi!" dedi.
Ebu Sfyan Halid b. Velid'e rastlaynca:
"Senin kanaatince, Muhammed ldrlm mdr?" diye sordu.
Halid b. Velid:
"Ben onu ashabnn bazlar arasnda daa karlarken grdm!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Gerek olan budur! bn Kamia'nn onu ldrdn sylemesi yalandr!" dedi.[452]
Ebu Sfyan Uhud'dan ayrlp gitmek istedii ve Mslmanlarda Uhud dann gsnde bulunduu
srada, kzl, karamtrak bir ksrak zerinde olduu halde Mslmanlarn yaknna doru geldi.[453]
kere:
"Topluluunuzun iinde Muhammed var m?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Cevap vermeyiniz ona!" buyurdu.
Ebu Sfyan, yine kere:
"Topluluunuzun iinde Ebu Kuhfe'nin olu var m?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Cevap vermeyiniz ona!" buyurdu.
Ebu Sfyan yine kere:
"Topluluunuzun iinde Hattat'in olu mer var m?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Cevap vermeyiniz ona!" buyurdu.
Bunun zerine Ebu Sfyan, arkadalarna dnerek:
"Herhalde bunlarn hepsi de ldrlm! Eer sa olsalard, cevap verirlerdi!" dedi.
Hz. mer, dayanamayarak:
"Ey Allah dman! Vallahi sen yalan sylyorsun! simlerini saydn kiilerin hepsi de sadrlar! Bir
gn senin hakkndan gelecek gcmz bakidir" dedi.[454]
Ebu Sfyan:
"Ey mer! Sen biraz bana doru gelsen a!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. mer'e:
"Git, gr nedir onun derdi?" buyurdu.
Hz. mer ona doru varnca, Ebu Sfyan:
"Ey mer! Sana Allah adna and veriyorum: Biz Muhammedi ldrdk m?" diye sordu.
Hz. mer:
"Vallahi, hayr! ldrmediniz! imdi o senin sylediklerini dinliyor![455]
te Reslullah Aleyhisselam! te Ebu Bekir! te mer! Hepimiz saz!" dedi.[456]
Ebu Sfyan:
"Sen bence bn Kamia'dan daha doru szl ve daha iyisindir![457]
Siz ldrlm olanlarnzn iinde burunlar ve kulaklar kesilmi baz kimseler bulacaksnz![458]
Ben bunu emretmedim. Bununla birlikte, bu bana, bize fena da grnmedi.[459]
Vallahi, ben buna ne raz oldum, ne de kzdm. Ben bunu ne emrettim, ne de nehyettim.[460]
Bu, bizim ileri gelenlerimizin reyleriyle olmamtr.[461] Bunun Cahiliye gayretinden ileri gelen
birey olduunu anladk, yle olunca da, onu pek de fena grmedik![462]
Harp talihi sra iledir Kuyunun iki kovas gibi, biri iner, biri kar!
Bu Uhud gn de o gnn [Bedir gnnn] kar ldir![463]
Yce ol Hbel! Yce ol Hbel!" dedi.[464]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ashabna:
"Ona cevap vermeyecek misiniz?" buyurdu.
"Y Raslallah! Ne ekilde cevap verelim?" diye sordular.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"'Allah en Ycedir! Allah en Ycedir!' deyiniz" buyurdu.[465]
Hz. mer:
"Biz sizinle bir deiliz: Bizim lenlerimiz Cennette, sizin lenleriniz Cehennemdedir!" dedi.[466]
Ebu Sfyan:
"Bu, sizin sznzdr![467] Bizim Uzz'mz var, sizin Uzz'nz yoktur!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ona cevap vermeyecek misiniz?" buyurdu.
"Y Raslallah! Ne ekilde cevap verelim?" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"'Allah bizim Mevlmzdr! Sizin Mevlnz yoktur!' deyiniz" buyurdu.[468]
Ebu Sfyan ve yanndakiler, Uhud'dan ayrlr, uzaklarken:
"Gelecek yl buluup arpma yerimiz Bedir'dir" diyerek seslendiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam ashabndan birisine (Hz. mer'e):
"'Olur! Gelecek yl Bedir bizim ve sizin buluma ve arpma yerimizdir' de!" buyurdu.[469]
Mriklerin Uhud'dan Ayrldktan Sonra Ne Yapacaklar Hakknda Bilgi Edinmek
stenilii
Mrikler Uhud'dan ayrlp gitmi iseler de, Peygamberimiz Aleyhisselam onlarn geri
dnmeyeceklerinden emin deil, endiede idi.[470] Bunun iin, Hz. Ali'ye:
"Git! Mrikleri takip et. Bak bakalm: Onlar ne yapmak istiyorlar?
Eer onlar develerine biniyor ve atlan yedeklerine alyorlarsa, Mekke'ye dnmek istiyorlardr.
Eer atlara biniyorve develeri nlerinde srp gtryor!arsa, onlar Medine zerine yrmek
istiyorlard r.
Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki, Medine zerine yryecek olurlarsa, ben de
arkalarndan varr, kendilerini cezalandrrm" buyurdu.
Hz. Ali derki:
"Ne yapyorlar bir bakaym diye mrikleri izledim. Onlar atlan yanlarna aldlar ve develeri binek
edindiler. Mekke'ye doru ynelip gittiler."[471]
Mriklerin Revha'dan Geri Dnp Peygamberimiz Aleyhisselamn Sa Kalan
Sahabilerini de
Yok Etmeye Kalkmalar
Ebu Sfyan ordusuyla birlikte Mekke'ye gitmek zere Uhud'dan ayrld ve Revha'da konaklad
srada, Medine'ye dnmeye kalktlar ve kendi kendilerine:
"Muhammed'in sahabilerini, en erefli ve yiit adamlarn ldrdmz halde, onlarn tamamyla
kklerini kurutmadan Mekke'ye dnp gideceiz ha?!
Andolsun ki, geri dnp onlardan kalanlarnn da zerine saldracak, kendilerinden kurtulacaz!"
dediler.[472]
Safvan b. meyye b. Halef
"Sakn ha, bunu yapmayn! nk, onlar bize ok kzgndrlar. Korkarz ki, hi arpmadklar bir
arpmayla arprlar!" dedi.[473]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Safvan b. meyye'nin bu szn iittii zaman:
"Salvan, red olmad halde, onlar irad etmitir!" buyurdu.[474]
O zaman mrikler arasnda bulunan Amr b. s'a gre, mriklerden bazlar:
"Mekke'ye dnp gidersek, zafer ve galebe bizde olur" dediler.
Evs ve H azrec halkndan olan, Mslmanlarn te biri kadar bir topluluun, Abdullah b. beyy b.
Sell ile birlikte Medine'ye geri gittikten sonra, gittiklerine piman olup geri dnerek kendilerine
saldrmayacaklarndan da emin deillerdi.
Aralarnda bir hayli yarallar da vard. Umumiyetle svariler ve svari atlar da, atlan oklarla
yaralanm bulunuyordu.[475]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Sa'd b. Rebi' Hakknda Bilgi stemesi
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sa'd b. Rebi'in ne yaptna, onun canllar arasnda m, yoksa ller arasnda m bulunduuna, benim
iin kim gidip bakar?[476] Kim bana ondan bir haber getirir?" diye sordu.[477]
Ensardan bir zt:
"Y Raslallan! Sa'd'n ne yaptna, senin iin ben gider bakarm!" dedi ve gitti.
Onun llerin arasnda, yaral ve lmek zere bulunduunu grd.
Kendisine:
"Reslullah Aleyhisselam senin diriler iinde mi, yoksa ller iinde mi bulunduuna bakp kendisine
haber gtrmemi bana emir buyurdu" dedi.
Sa'db.Rebi1:
"Ben artk ller arasndaym! Reslullah Aleyhisselama selamm ilet! Ve kendisine:
Sa'd b. Rebi', Allah seni bizden dolay, mmetini doru yola klavuzlayan bir peygamber olarak en
hayrl, en stn bir mkfatla mkfatlandrsn!1 diyor, de.[478]
Kavmine (Ensara) de, selamm ilet[479] Onlara da:
Sa'd b. Rebi', size, 'Allah! Allah! Siz Akabe gecesinde Reslullah Aleyhisselam korumak zere
muahede yapmadnz m?![480] Gzleriniz kmldarken Peygamberiniz Aleyhisselama dmanlar
tarafndan zarar vermeye yol bulunursa, Allah katnda sizin iin ileri srlebilecek hibir mazeret
bulunmaz!' diyor, de!" dedi.
Aramaya gidip gelen zt Sa'd b. Rebi'in syleyeceklerini syledikten sonra dnyaya gzlerini
kapadn haber verdi.[481]
Zeyd b. Sabit'e gre; Sa'd b. Rebi1, Peygamberimiz Aleyhisselama "Y Raslallah! Ben artk Cennetin
kokusunu almaya, bulmaya baladm!" dediinin de haber verilmesini istemitir.[482]
Peygamberimiz Aleyhisselam kbleye dnd ve:
"Allah'm! Ondan raz ol!" diye dua etti[483] ve:
"Allah Sa'd'a rahmet etsin! O, diri olarak da, l olarak da Allah ve Resl iin halk tleyici
olmutur" buyurdu.[484]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. Hamza'nn Vurulup Dt Yeri Sormas
Mrikler Uhud'dan ekilip gittikten sonra, bata Peygamberimiz Aleyhisselam olmak zere,
Mslmanlar ehitlerin yanna vandlar.[485]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hamza'nn ehit dt yeri greniniz var m?" diye sordu.
Birzt
"Halkn bozulup arpmaktan yz evirdikleri srada, u aalarn yannda, Hamzay:
'Ben Allah'n ve Reslnn arslanym!
Allah'm! u Ebu Sfyan'la arkadalarnn baa getirdikleri ktlklerden uzak durur, Sana snrm!
u Mslmanlarn yaptklar bozgunculuklardan dolay da Senden zr ve af dilerim' derken grdm"
dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam Hz. Hamza'nn cesedine doru ilerledi. Yanna varp da cesedinin
kesilip biildiini grnce dayanamad, hkrarak alad.[486]
Hz. Hamza'nn cesedi, karn yarlp cieri karlm,[487] burnu ve kulaklar kesilmiti.[488]
Peygamberimiz Aleyhisselam Hz. Hamza'nn cesedinin banda durunca:
"Hibir zaman, bir daha seninki gibi bir musibete uranmayacaktr. Hibir yer de, u durduum yer
kadar beni kzdrc olmamtr.
Cebrail bana geldi de, 'Hamza b. Abdulmuttalib yedi kat gkler halk iinde Allah'n ve Reslnn
arslandr, diye yazldr' dedi.
Andolsun ki, Allah Kureylere kar beni muzaffer klacak olursa, ben de onlardan otuz lye byle
yapacam![489]
Eer benim grdm eyleri grnce Safiyye binti Abdulmuttalib'i zmek ve benden sonra da bir
snnet ve det olmak korkusu olmasayd, Hamza'nn cesedini gmmez, yrtc hayvanlarn karnlarna ve
kularn kursaklarna girsin diye olduu gibi brakrdm.[490]
Eer Safiyye iinde bir znt hissetmeyecek olsayd, Hamzay kurtlar kular yesin de Kyamet gn
onlarn karnlarndan haredilsin diye, defnetmez, olduu gibi brakrdm!" buyurdu.[491]
Mslmanlar da, Peygamberimiz Aleyhisselamn amcasna yaplanlara son derece zldn ve
mriklere kzdn grdkleri zaman:
"Vallahi, eer Allah bizi herhangi bir zamanda onlara galip klarsa, Araplardan hibir kimseye
yaplmadk bir ekilde onlarn burun ve kulaklarn keseceiz!" dediler.[492]
Hz. Safiyye'nin Uhud'a Gelip Hz. Hamza'nn Cesedini Grmek stemesi
Hz. Safiyye, Hz. Hamza'ya ne yapldn grmek iin Uhud'a gelmiti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Zbeyr b. Avvam'a:
"Anan karla ve geri evir, kardeine yaplan eyi grmesin!" buyurdu.
Zbeyr b. Avvam:
"Ey anacm! Reslullah Aleyhisselam seni geri evirmemi bana emir buyurdu" dedi.
Hz. Safiyye:
"Ne iin geri evrileceim? Ben zaten kardeimin cesedinin kesilip biildiini iitmiimdir.
Bu, ona Allah yolunda yaplm bireydir. Biz buna razyz.
Bunun mkfatn Allah'tan bekleyeceim ve inaallah sabredeceim!" dedi.
Zbeyr b. Avvam, dnp annesinin sylediklerini haber verince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"yleyse, serbest brak onu!" buyurdu.
Hz. Safiyye gidip Hz. Hamza'nn cesedine bakti ve:
"nn lillhi ve inn ileyhi rcin [Biz Allah'n kuluyuz ve O'na dncleriz]" dedi.
Hz. Hamza iin Allahtan rahmet ve mafiret diledi.[493]
Peygamberimiz Aleyhisselamn ehit Edildii yias zerine Medine'nin lklarla
Sarsl ve
Ondrt Kadnn Uhud'a Koup Gelii
Enes b. Malik'in bildirdiine gre; Uhud gn "Muhammed Aleyhisselam ehit oldu!" haberi
Medine'de duyulduu zaman, Medine'nin her taraf koparlan lklarla alkaland.
Mslmanlarn bozguna urad ve Peygamberimiz Aleyhisselamn ehit edildii haberi Medine'ye
eritii zaman, ondrt kadn da Uhud'a koup gelmiti.[494]
Enes b. Malik der ki:
"Uhud savanda halk bozulup daldklar zaman, ie binti Ebu Bekir ile mm Sleym binti
Milhan' grdm. Arkalarnda su krbalaryla abuk abuk su tayorlar, yarallarn azlarna su
boaltyorlard.
Krbalar boaldka hemen geri dnp geliyorlar, krbalarn doldurduktan sonra acele gidip
yarallarn azlarna boaltyorlard."[495]
Uhud'da Kabirler Kazlp ehitlerin Gml
Peygamberimiz Aleyhisselam, Uhud ehitlerinin, zerlerindeki demirden ve deriden olan eylerin
soyularak kanlan ve elbiseleriyle gmlmelerini emir buyurdu.[496]
Uhud ehitlerinin says ok, zerlerindeki elbiselerinin zerine sarlacak elbise azd.[497]
Zbeyr b. Avvam derki:
"Annem, yannda getirdii iki hrkay karp, 'Bunlar kardeim Hamza'ya kefen olarak sarasnz diye
getirdim1 dedi. Onlar alp Hamza'ya kefen olarak sarmak zere, yanna gittik.
Hamza'nn yannda Ensardan birisinin de ehit olduunu grnce, Hamzaya iki hrkay sarp Ensaryi
kefensiz brakmaktan utandk. 'Hrkann birisi Hamza'ya, br de Ensarye kefen olsun' dedik.
Hrkann birisi byk, dieri kkt. Bunun iin de, aralarnda kura ektik."[498]
Hz. Hamzaya sarlan byk hrka Hz. Hamza'ya ksa geldiinden, ba taraflna ekilince ayaklar
ald, ayaklarna ekilince de ba taraf ald.
Peygamberimiz Aleyhisselam hrkann ba tarafna ekilmesini, ayaklarnn zhr otuyla kapanmasn
emir buyurdu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ban kaldrnca, ashabn aladklarn grd. Ve onlara:
"Ne iin alyorsunuz?" diye sordu.
"Y Raslallah! Amcan saracak geni bir kefen bulamadmz iin!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Halkn kasaba, ky ve iftliklere gidecekleri, oralarda bol refah iinde yaayacaklar ve ev
halklarna da:
'Siz de bizim yanmza geliniz! Siz ne diye ekirgelik, aasz yerde duruyorsunuz?1 diye yaz
yazacaklar, haber salacaklar bir zaman da gelecektir!
Bilseler, onlar iin Medine daha hayrl idi" buyurdu.[499]
Uhud savanda, Mslmanlardan ehit olanlar da,[500] yaralananlar da ok saydayd.[501]
Yarallarn yaralarnn arlar iddetlenince,[502] Peygamberimiz Aleyhisselama ikyet yollu:
"Y Raslallah! ehit olan her insan iin ukur ve (kabir) kazmak ok zor olacak![503] Onlarn
gmlmeleri hususunda ne buyurursun?" dediler.[504]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"ukur (kabir) kaznz ve genie kaznz.
ehitlerden ikisini veya n bir kabre yanyana koyunuz" buyurdu.
"Y Raslallah! Bir kabre konulacaklardan, hangisini nce koyalm?" diye sordular.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kur'n' daha ok bilenleri daha nce koyunuz" buyurdu.[505]
Bylece, ehitlerden Kufn- Kerm'i daha ok bilenler kabre nce indirilmek suretiyle, ikisi, yan
yana konuldular.[506]
Hz. Hamza'y kabre Hz. Ebubekir, Hz. mer, Hz. Ali ve Zbeyr b. Avvam indirdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, kabrin banda oturdu.[507]
Abdullah b. Cah da, Hz. Hamza'nn yanna konuldu.
Hz. Hamza, Abdullah b. Cah'n days idi.[508]
Allah onlardan raz olsun![509]
Bir Kabre kier er Gmlen ehitlerden Bazlar
Peygamberimiz Aleyhisselam, ehitlerin gmlmesini emrettii zaman, Amr b. Cemuh ile Abdullah b.
Amr b. Haram hakknda:
"Onlar dnyada bir safta omuz omuza idiler.[510] Birbirlerini severlerdi.[511] Onlarn ikisini
yanyana bir kabre koyunuz!" buyurdu.[512]
Allah onlardan raz olsun!
Hrice b. Zeyd ile Sa'd b. Rebi1 bir kabre birlikte gmldler.[513] Allah onlardan raz olsun!
Mcezzer b. Ziyad ile Numan b. Malik ve Abde b. Hashas, bir kabre birlikte konuldular.[514] Allah
onlardan raz olsun!
Vehb b. Kbusu'l-Mzen'nin cesedinin zerine rtlen rt, uzunlamasna onun bana doru
ekilince, bacaklarnn yarsna ulat. Biraz zerlik otu toplattrlarak ayaklarnn zerine konuldu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Vehb b. Kbus'un ayak ucuna dikildi ve: "Allah senden raz olsun! Ben de
senden razym!" buyurdu.[515] Allah ve Reslullah ondan raz olsun!
Habbab b. Eret derki:
"Mus'ab b. Umeyr Uhud gn ehit olunca, kendisini saracak ksa bir hrkadan baka birey
bulunmad.
Hrkay ba tarafna ektik, ayaklar ald.
Ayaklarna doru ektik, ba tarafl ald.
Reslullah Aleyhisselam, bize:
'Hrkay ba tarafna ekiniz, ayaklarn zhr otu ile kapatnz!1 buyurduktan sonra, kardei Ebu'r-Rum
b. Umeyr ile mir b. Rebia ve Suvayt b. Harmelenin Musab b. Umeyri kabre indirmelerini emir buyurdu.
[516]
Allah ondan raz olsun![517]
Uhud ehitlerinin ehit Dtkleri Yerde Gmlmelerinin Emir Buyuruluu
Mslmanlardan bazlar ehitlerini Medine'ye tayp Medine'de gmmlerdi. Peygamberimiz
Aleyhisselam, Mslmanlar byle yapmaktan men etti ve: "Onlar vurulup dtkleri yerde gmnz!"
buyurdu.[518]
Uhud ehitlerinin Says
Ensardan beyy b. Kab a gre;
Uhud gn Ensardan 64 kii , Muhacirlerden de ilerinde Hz. Hamza olmak zere, 6 kii ehit
olmutur.[519]
Dier rivayetlere gre;
Muhacir ve Ensardan ehit olanlarn says 65 idi.[520] 70 veya 74 idi.[521] 70i Ensardand.[522]
Belazuri ye gre;
Ensar ve Muhacirlerden70 veya 73-74 kii idi.[523]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Uhud ehitleri Hakkndaki Mjdeleri
Peygamberimiz Aleyhisselam Uhud ehitlerinin Allah yolunda can verdiklerine Kyamet gn tanklk
edeceini[524] ve onlarn Allah yolunda aldklar yaralarn kanlarnn kan renginde, kokularnn ise misk
kokusunda olarak Mahere geleceklerini mjdeledi.[525]
ehitlerin kanl elbiseleriyle sarlp gmlmelerini de emir buyurdu.[526]
bn Abbas tarafndan rivayet edilen bir hadis-i eriflerinde de, Peygamberimiz Aleyhisselam, yle
buyurmulardr
"Uhud'da kardelerimiz ehit olduklar zaman, Yce Allah onlarn ruhlarn yeil kularn ilerine
koydu. Onlar, Cennetin rmaklarndan sulanr, meyvelerinden yer, Arn glgesinde asl altn kandillere
gidip yuvalanr, tnerler. Onlar, byle, yiyecek ve ieceklerinin holuunu, gzelliini grnce:
Keke Allah'n bize neler ikram ettiini kardelerimiz bilselerdi de, cihad etmekten ekinmeseler,
arpmaktan kanmasalard!1 dediler.
Yce Allah:
'Tarafnzdan, Ben onlara bu sylediklerinizi tebli eder, ulatrrm!' buyurup, indirdii yetlerde
yle buyurdu:
'Allah yolunda ldrlenleri, sakn ldler sanma! Bilakis, onlar Rableri katnda diridirler.
yle ki, Allah'n ltuf ve inayetinden kendilerine verdii ehitlik mertebesiyle hepsi de sevinerek
Cennet nimetleriyle nzklanriar. Arkalarndan ehitlikle henz kendilerine katlamayanlar hakknda da:
Onlara hibir korku yoktur, onlar mahzun da olacak deiller, diye mjde vermek isterler.
Onlar Allah'tan gelen bir nimetle, hatta daha fazlasyla ve Allah'n m'minlere olan mkfatn zayi
etmeyecei mjdesiyle sevinirler."1 (l-i mran: 169-171)[527]
Abdullah b. Mes'ud'un Peygamberimiz Aleyhisselamdan rivayetine gre de:
"Yce Allah Uhud ehitlerine grnp:
'Ey kullarm! Cannz neyi ekiyorsa syleyiniz! Size onu ziyadesiyle tattraym!' buyurdu.
Onlar:
'Ey Rabbimiz! Bize verdiin nimetlere stn bir nimet yok ki, isteyelim! Biz, Cennette istediimiz
eylerden yiyip duruyoruz ya!' dediler.
Sonra, Yce Allah, onlara tekrar grnd ve:
'Ey kullarm! Cannz neyi ekiyorsa syleyiniz! Size onu ziyadesiyle tattraym!' buyurdu.
Onlar, yine:
'Ey Rabbimiz! Senin bize verdiin nimetlere stn bir nimet yok ki, isteyelim! Biz, Cennette
istediimiz eylerden yiyip duruyoruz ya!' dediler.
Sonra, Yce Allah onlara tekrar grnp:
'Ey kullarm! Cannz neyi ekiyorsa syleyiniz! Size onu ziyadesiyle tattraym!' buyurdu.
Onlar, yine:
'Ey Rabbimiz! Senin bize verdiin nimetlere stn bir nimet yok ki, isteyelim! Biz, Cennette
istediimiz eylerden yiyip duruyoruz ya!
Biz, istesek istesek, dnyaya dndrlmemizi ve Senin yolunda arparak tekrar ldrlmemizi
isteriz!' dediler."[528]
Cbirb. Abdullah derki:
"Reslullah Aleyhisselam, bana:
'Ey Cbir! Seni mjdeleyeyim mi?' diye sordu.
Ben:
'Evet! Mjdele, ey Allah'n peygamberi!1 dedim.
Reslullah Aleyhisselam dedi ki:
'Baban Uhud'da ehit olunca, Yce Allah baban diriltti. Sonra, ona:
'Ey Abdullah b. Amr b. Haram! Sana ne yapmam arzu edersin?1 diye sordu.
O da:
'Ey Rabbim! Beni tekrar dnyaya gndermeni ve Senin yolunda arparak bir kez daha ldrlmemi
dilerim!' dedi.[529]
Yce Allah:
'Ben, ehitler geri dnmeyecekler, diye hkmettim!1 buyurdu.[530]
Abdullah b. Amr b. Haram:
'yle ise y Rab! Geride kalanlara bunu ulatr' dedi.'"
bn Abdilberr'e gre, l-i mran sresinin 169-171. yetleri bunun zerine nazil oldu.[531]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Varlm Kudret Elinde olan Allah'a yemin ederim ki, hibir m'min yoktur ki, dnyadan ayrlsn da,
btn dnya ve iindekileri karsnda gndzden bir saat bile ona dnmeyi arzu etsin! Ancak ehit,
dnyaya geri gelip Allah yolunda bir kez daha ldrlmeyi ister" buyurmutur.[532]
Uhud ehitleri anld zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Vallahi, ashabmla birlikte ben de ehit olup Uhud dann dibinde gecelemeyi ne kadar isterdim!"
buyururdu.[533]
Peygamberimiz Aleyhisselam, bir hadis-i eriflerinde de:
"Varlm Kudret Elinde olan Allah'a yemin ederim ki, ben Allah yolunda ldrlp sonra
diriltilineyi, sonra ldrlp sonra diri tilmeyi, sonra ldrlp sonra diriltilmeyi, sonra ldrlmeyi pek
arzu ederdim!" buyurmutur.[534]
Uhud ehitlerinin Ziyaret Edilip Selamlanmasnn Fazileti
Attaf b. Halid'in sahih bir senedle Peygamberimiz Aleyhisselamdan rivayetine gre; Peygamberimiz
Aleyhisselam Uhud mehedini ziyaret edip:
"Allah'm! Bu kulun ve resln bunlarn ehit olduklarna ve Kyamet gnne kadar kendilerini ziyaret
eden ve selamlayanlarn selamlarna mukabelede bulunacaklarna ehadet eder!" buyurmutur.[535]
Peygamberimiz Aleyhisselam her yl Uhud ehitlerini ziyaret ederdi. Oraya vard zaman, yksek
sesle:
"Sabrettiiniz iin, selam olsun size! Ahiret saadeti ne gzeldir!" (Ra'd: 24) mealli yeti okurdu.
Hz. Ebubekir, Hz. mer, Hz. Osman da byle yapard .[536]
Hz. Ftma'nn da iki gnde, gnde bir amcas Hz. Hamza'nn kabrini ziyaret ederek orada alad
ve dua ettii,[537] ve kabri dzelttii de rivayet edilir.[538]
Attaf b. Halid'in halas der ki:
"Hamza'nn kabri yannda hayvanmdan indim. Orada, Allah'n benim iin diledii kadar namaz
kldm.
Vadide, hayvanmn ban tutup duran uamdan baka, ne bir seslenici, ne de ona cevap verici
kimse vard.
Namazm bitirince, elimle ylece kabre iaret ederek; 'Esselmu aleykm!1 dedim.
Yerin altndan gelen bir sesin selamma karlk verdiini iittim!
Yce Allah'n beni yarattn, geceyi gndz nasl phesiz biliyorsam, bunu da ylece biliyorum!
Selamma karlk verildii zaman, tylerim rperdi!"[539]
Yine Attaf b. Halid'in, halasndan iittiine gre; halas Uhud ehitliini ziyaret ettii ve yannda da
binek hayvannn ban tutan iki ocuktan baka kimse bulunmad halde Uhud ehitlerini selamlad
srada, selamna karlk verildikten sonra:
"Vallahi, biz, birbirimizi tandmz gibi, sizi de tanyoruz" dediklerini iitince, vcudunun tyleri
rpermi ve hemen "Ey ocuk! Katrm yaklatr!" deyip katrna binerek mehedden ayrlmtr.[540]
Uhud ehitlerinin lk Gmldkleri Kabirlerinden Krkalt Yl Sonra karlp Yeni
Kabirlerine Konuluu
Cabir b. Abdullah der ki:
"Muaviye b. Ebu Sfyan Uhud'da su karmak istedii zaman,[541] ona:
'Uhud'da, ehit kabirlerinden baka yerden su karmaya g yetiremeyeceiz!1 diye cevap yazdlar.
Bunun zerine, Muaviye b. Ebu Sfyan:
'ehitlerin kabirlerini ap, kemiklerini baka bir yere naklediniz!1 diye yaz yazd.[542] Nihayet,
Uhud'da ehitleri gml olanlarn orada hazr bulunmalar Medine'de ilan ettirildi.[543] Amr b. Cemuh
ile Abdullah b. Amr b. Haram, Uhud'da bir kabirde gml idiler. Kabir alnca, sanki daha akam vefat
etmi gibi, cesetlerinin hi bozul madii,[544] uyur gibi olduklar grld![545]
Onlardan birisi,[546] Abdullah b. Amr b. Haram, Uhud savanda yznden yaralanm ve o zaman,
elini yarasnn zerine koymu olduu halde gmlmt.[547]
Kendisi yeni kazlan kabre konulurken eli yarasnn zerinden ayrlp yanna uzatlmak istenilince,
yara kanamaya balad!
Eli eski yerine, yarasnn zerine tekrar konulduu zaman, kanama dindi, kesildi.[548] ehitlerin ilk
gmldkleri kabirleri krkalt yl sonra yeni kabirlerine tanmak zere ald zaman, misk kokusu gibi
bir koku yayld.[549]
Uhud ehitleri, sanki uyuyoriarm gibi, omuzlara alnarak yeni kabirlerine tandlar.[550] Hatta,
tanrken, Hz. Hamza'nn bir ayana demir krein ucu demi ve aya kanamt ."[551] Cabir b.
Abdullah'n bildirdiine gre; babasnn kabri alnca, aradan krkalt yl gemi olduu halde, ne yzne
rtlen rtde, ne de ayaklarna rtlen zerlik otunda hibir deiiklik olmadn, aynen eski hallerinde
bulunduklarn grmtr![552]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Uhud'dan Ayrlaca Sradaki Duas
Mrikler Uhud'dan ekilip gittikten[553] ve Uhud ehitlerinin gmlme ileri tamamlandktan sonra,
Peygamberimiz Aleyhisselam atna bindi[554] ve;
"Diziliniz ki, Azz ve Cell olan Rabbime hamd sena ve dua edeceim" buyurdu.[555]
Bunun zerine, sahabiler, Peygamberimiz Aleyhisselamn arkasnda saf oldular.
Peygamberimiz Aleyhisselam, yle dua etti:
"Allah'm! Btn hamdler Sana mahsustur.
Allah'm! Senin genilettiini daraltacak yoktur!
Senin uzaklatrdn yaklatracak yoktur!
Senin yaklatrdn da uzaklatracak yoktur!
Senin vermediini verecek yoktur!
Senin verdiini de engelleyecek yoktur!
Senin dorulttuunu saptracak yoktur!
Senin saptrdn da dorultacak yoktur!
Allah'm! Bereketlerini, rahmetini, fazln ve rzkn yay stmze!
Allah'm! Deimeyen ve kaybolmayan, tkenmez Cennet nimetlerini Senden isterim!
Allah'm! htiya gnnde Senden nimet, korku gnnde de Senden emniyet isterim!
Allah'm! Bize verdiin eyin errinden de, vermediin eyin errinden de Sana snrm!
Allah'm! Bize iman sevdir ve onu kalbimizde ssle!
Kfr, fk ve isyan da bize ho gsterme, sevimsiz gster!
Bizi doru yola gidenlerden eyle!
Allah'm! Bizi Mslmanlar olarak ldr!
Bizi Mslmanlar olarak da dirilt ve perianlkla fitneye dmeksizin bizi salih kimselere kavutur!
Allah'm! Senin yolundan yz eviren ve Peygamberini inkr eden kfirleri ldr! Onlara musibet ve
azabn ver!
Allah'm! Kendilerine Kitab verilen ve slm' kabul etmeyen kfirleri de ldr! Ey Gerek lah!"
[556]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Uhud'dan Medine'ye Dn, Sevgi ve Sayg
Tezahryle
Karlan, Hamne Hatunun Kocasnn ehadeti Haberine Dayanamayarak Feryad
Edii
Dinar oullar kadnlarndan[561] Smeyr Hatunun iki olu Numan b. Abdi Amrve Sleym b. Haris
ile,[562] kocas, kardei ve babas Uhud'da ehit olmulard.[563]
Bunlarn ehit olduklar kendisine haber verildii zaman, Smeyr Hatun:
"Reslullah Aleyhisselam ne yapyor? Nasldr?" diye sormutu.
Ona:
"Ey filann anas! O iyidir, Allah'a hamd olsun, senin istediin gibidir!" dediler.
Smeyr Hatun:
"Onu bana gsteriniz de, ona bir bakaym?" dedi.
Smeyr Hatuna, Peygamberimiz Aleyhisselam iaretle gsterdiler. Smeyr Hatun, Peygamberimiz
Aleyhisselam grnce:
"Senden (sen sa olduktan) sonra, her musibet bizim iin hitir, nemsizdir!" dedi.[564]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Namazlarn Mescidde Kl
Peygamberimiz Aleyhisselam kapsnn nne kadar at zerinde geldi.
Yardm edilmedike, attan inemedi.
ki dizinin arzalanm, tutulmu olduu grld.
Sa'd b. Muaz ile Sa'd b. Ubde'ye dayanarak evine girdi.
Gne batnca, Bilal-i H abe ezan okudu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, yine Sa'd b. Muaz ile Sa'd b. Ubde'ye dayanarak Mescide kt.
Akam namazn kldktan sonra evine dnd.
Yats namazn da Mescidde kld.
Hazrec ve Evs kabilelerinin ileri gelenleri, Mescidde Peygamberimiz Aleyhisselamn kapsnda,
Kurey mriklerinden herhangi bir birliin baskn yapmas ihtimaline kar, Peygamberimiz
Aleyhisselam beklediler.
Sa'db.Ubde,
Sa'd b. Muaz,
Hubab b. Mnzir,
Evs b. Havl,
Katde b. Numan,
Abd b. Evs... bekleyenler arasnda idi.[565]
Peygamberimiz Aleyhisselamla Hz. Ali'nin Kllarnn Kann Hz. Ftma'ya
Ykatmalar ve
Peygamberimiz Aleyhisselamn "Allah Bize Fethi Nasip Edinceye Kadar, Mrikler
Bir Daha Bizi
Bunun Gibi Bir Musibete Uratamayacaklardr!" Buyuruu
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ftmaya:
"Ey kzcazm! Bunun kann yka!
Vallahi, bu klcm bugn bana sadakat gsterdi, grevini yerine getirdi!" buyurdu.
Hz. Ali de, klcn Hz. Ftimaya uzatp:
"Bunun da kann yka!
Vallahi, bu da bana sadakat gsterdi, grevini yerine getirdi!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Aliye:
"Sen arpmakta nasl sadakat gsterdinse, andolsun ki, Sehl b. Huneyf de, Ebu Dcne de, seninle
birlikte hakkyla arpmlardr!
Allah bize fetih nasip edinceye kadar, artk mrikler bir daha bizi bunun gibi bir musibete urata-
mayacaklardr!" buyurdu.[566]
Mcahidlerin Yaralarna Bakmayarak Hamr'l-Esed Seferine Katlmalar
Peygamberimiz Aleyhisselam, Cumartesi gn Uhud'dan Medine'ye dndkten, Pazar gn sabah
namazn Mescidde kldrdktan sonra, mezzinine (Bilal-i Habeiye):[567]
"Reslullah Aleyhisseiam dmannz takip etmenizi size emrediyor! Dn Uhud'da bizimle birlikte
arpmada bulunmayanlar gelmeyecek! Ancak arpmada bulunanlar gelecekler!" diye seslenerek
duyurmasn emir buyurdu.[568]
Peygamberimiz Aleyhisselamn bu tedbire bavurmas, mriklere Mslmanlarn hl gl
olduklarn hissettirmek, yenilgiye uram olmalarnn kendilerini korkutmadn gsterip onlar
korkutmak iin idi.[569]
Mrikler her ne kadar Mekke'ye dnmek zere Uhud'dan ayrlm iseler de, onlarn geri dnp
Medine zerine yryebileceklerinden endielenilmekte idi. Bunun iin:
"Dmanlarn ardsra kim gidip onlar takip eder?" buyurulunca, bu davete slm mcahidlerinden
yetmi kii hemen icabet etti.[570]
Sa'd b. Muaz, kabilesi olan Abdulehel oullarnn yanlarna varp:
"Reslullah Aleyhisseiam dmannz takip etmenizi size emir buyuruyor" dedi.[571]
Abdulehel oullarndan[572] Abdullah b. Sehl ile Rfi' b. Sehl[573] Peygamberimiz Aleyhisselamla
birlikte savamlar ve yaral olarak da Medine'ye dnmlerdi.
Peygamberimiz Aleyhisselamn dman takip iin Mslmanlar davet ettirdiini iittikleri zaman:
"Reslullah Aleyhisselamla birlikte olan bir sava karr myz hi? Vallahi, bizim iin bir binit de
yok! Hem yaralyz da!?" dedilerse de, yaras dierine nazaran hafif olan ar olan gh yrtt, gh
srtnda tad, dman takip seferinden geri kalmadlar.[574]
Useyd b. Hudayr, yaralarnn tedavisiyle uramay brakarak:
"Ben Allah'n ve Reslnn davetini iittim ve ona boyun edim!" dedi ve hemen silahlanp
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi.
Sa'd b. Ubde de, acele hazrlanp hareket etmelerini Ben Sidelere emretti. Onlar da, hemen
silahlarn kuanp geldiler.
Ebu Katde de, Hurb halkna:
"u seslenen kii dmannz takibe kmanz Reslullah Aleyhisselamn size emrettiini bildiriyor!"
deyince, onlar da yaralarnn tedavisini brakarak silaha sanldlar.[575]
Dman takip iin Hamrl-Esed seferine kanlarn hemen hepsi yaral idiler
Bu cmleden olarak:
Peygamberimiz Aleyhisselamn rebaiye dii krlmt. Duda, yz ve aln yaral idi.[576]
Abdurrahman b. Avf, yirmi yerinden,[577]
Talha b. Ubeydullah, yirmidrt yerinden,[578]
Hra b. Smme, on yerinden,[579]
Useyd b. Hudayr, ondokuz yerinden,
K'b b. Malik, ondokuz yerinden,
Kutbe b. mir, dokuz yerinden,
Tufeyl b. Nman, on yerinden,[580]
Ebu Dcne, birok yerlerinden,[581]
mm Umre Nuseybe Hatun on yerinden yaral idi.[582]
Ben Selimelerden drtyz ar yaral vard.
Peygamberimiz Aleyhisseiam, onlar grnce:
"Allah'm! Selime oullarna rahmet et!" diyerek dua etti.[583]
Sa'd b. Muaz'n mensup olduu Abdulehel oullarndan sa kalanlarn hemen hepsi,[584] otuzu yaral
idi.[585]
Bu yaral mcahidler de, hazrlanp Ebu nebe kuyusunun yannda Peygamberimiz Aleyhisselamn
safna katldlar.[586]
Peygamberimiz Aleyhisseiam; dman takibe kmalarn mcahidlere emrettii zaman, ba mnafk
Abdullah b. beyy b. Sell de:
"Ben de hayvanma binip seninle birlikte takibe kaym m?" diye sormutu. Peygamberimiz
Aleyhisseiam, ona: "Hayr!" buyurdu.[587]
Peygamberimiz Aleyhisseiam, Mescide girip iki rekat sefer namaz kld Mcahidler, Mescidin
evresinde toplanm bulunuyorlard.
Takip birliinin erzak, Sa'd b. Ubde tarafndan balanan deve yk hurma ile, et ihtiyalar iin
yanlarna aldklar boazlanacak birka deveden ibaretti.[588]
Peygamberimiz Aleyhisseiam, balanm sancan getirtip Hz. Ali'ye verdi. Sancan Hz. Ebu
Bekir'e verdii de rivayet edilir.[589]
Peygamberimiz Aleyhisseiam, Medine'de yerine yine bn mmi Mekbum'u vekil brakt.[590]
Takip Birlii Hamr'l-Esed'de
Peygamberimiz Aleyhisselam; gndzn odun toplamalarn, gece olunca da herkesin birer ate
yakmalarn emir buyurdu.[591]
Bunun zerine herkes birer ate yaknca, beyz ate yand.
Yanan atelerin klar en uzak yerlerden grnr, dmanlar korkutur oldu.[592]
Mrikler Hamr'l-Esed'e gecenin ilk saatlerinde inmiler, sonra da oradan kalkp gitmilerdi.
Mriklerin airlerinden Ebu Aze ise, gne ykselinceye kadar, orada uyuyakalmt.
slm mcahidleri Hamr'l-Esed'e geldikleri zaman uyanp sana soluna bakmaya balam, Asm b.
Sabit onu yakalamt.[593]
Ebu Azze:
"Y Muhammedi Ben Uhud seferine zorlanarak ktm. Bakma muhta kzlarm var! Ltfet, beni
serbest brak!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Senin bana evvelce vermi olduun kesin sz nerede kald?[594]
Vallahi, bundan sonra sen bir daha ellerini yanaklarna sremeyecek ve ki kere Muhammed'i aldattm
ve onunla elendim1 diyemeyeceksin.[595]
M'min bir ylann deliinden iki kere sokulmaz, srlmaz![596]
Vur boynunu unun ey Zbeyr!" buyurdu.[597]
Ebu Azze'nin boynunun Asm b. Sabit tarafndan vurulduu da rivayet edilir.[598]
Ma'bed b. Ebi Ma'bed'in Ebu Sfyan' Korkutarak Medine'ye Dnmek, Baskn
Yapmaktan
Vazgeirip Ona Mekke Yolunu Tutturuu
Huza kabilesinin Mslmanlar ve mrikleri, Peygamberimiz Aleyhisselamn Tihame blgesindeki
srdalar idiler.
Olan biten hibir eyi Peygamberimiz Aleyhisselamdan gizlemezlerdi.
Ma'bed, o zaman, mrikti.
Uhud musibetinden dolay, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Ey Muhammedi Vallahi, senin ve ashabnn musibete uramanz bizim ok armza, gcmze gitti.
Biz, onlarn iinde, sana Allahtan afiyet dilerdik?" dedi ve Hamr'l-Esed'den ayrlp yoluna devam
etti.
Ma'bed; Revha'da Ebu Sfyan b. Harb ve onunla birlikte olanlara rastlad ki, onlar geri dnp
Peygamberimiz Aleyhisselamla ashabna tekrar saldrmaya azmetmi bulunuyorlard.
Ebu Sfyan, Ma'bed b. Ebi Ma'bed'i grnce, ona:
"Ey Mbed! Arkandakilerden, gerindekilerden ne haber var?" diye sordu.
Ma'bed:
"Muhammed ashabyla birlikte km, yle bir toplulukla sizi aryor ki, ben imdiye kadar bunun bir
benzerini daha grmemiimdir!
Onlar size kar yle kzgnlk ateiyle yanyor, di biliyorlar ki, sorma!
Sizin arpma gnnzde ondan geri kalan kimseler de, yaptklarna piman olarak toplanmlar!
Kendilerinde, size kar, bir benzerini daha grmediim bir kzgnlk var!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Yazklar olsun sana! Ne sylyorsun sen?!" dedi.
Ma'bed:
"Vallahi, sen buradan daha ayrlmadan, onlarn atlarnn alnlarn greceksin!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Vallahi, biz onlarn arkada kalanlarnn da kklerini kazmak zere saldrmaya karar vermitik!" dedi.
Ma'bed:
"Ben seni bundan men ederim.
Vallahi, grdm ey zerine, onlar hakknda birka beyit sylemekten kendimi alamadm!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Sylediin beyitlerde neler syledin bakalm?" diye sordu.
Ma'bed:
"yle syledim!" diyerek okuduu beyitlerde yle dedi:
"Askerlerinin okluundan ve grltlerinin dehetinden, hayvanm az kalsn yere kecekti!
Sanki yeryznde at ve insan seli akyor!
Yanlarnda, mzrak ve kalkanlar bulunmayan, silahsz, bodur ve anl arsi anlar kouyorlard!
Onlarn arlklarndan yeryz adracak sandm!
Acele, yanlarndan uzaklatm.
Onlar, yalnz ve yardmsz bulunmayan liderleriyle ykselmiler!
Onlar, sizinle karlanca, Batha vadisi ve sakinleri rgalanp sallanacak!
Yazk oldu, dedim, Harb'in olu Ebu Sfyan'a!
Ben gne altnda kavrulan Mekkeliler ve onlardan her dnen kii iin, sonucun dehetini haber
veren bir uyarcym!
Anlatmaya altm ordu Ahmed'in ordusudur ki, o dk ve baya insanlardan derlenmem itir.
Benim tavsiflerim ve uyarlarm bo laflardan ibaret deildir!"
Ebu Sfyan ve yanndakiler, Ma'bed'in iirini beendiler ve vdler.[599]
Ebu Sfyan'la arkadalarnn kalblerine korku dt.
Medine'ye dnmekten vazgeip acele Mekke yolunu tuttular.
Ma'bed b. Ebi Ma'bed, Peygamberimiz Aleyhisselama Huzal bir adam gndererek durumu haber
verdi.[600]
Ebu Sfyan'n Mekke'ye Giderken Peygamberimiz Aleyhisselama Tehdit Haberi
Sal
Mekke'ye yneldii srada, Ebu Sfyan'a Abdulkays oullarndan bir kafile rastlad.
Ebu Sfyan, onlara:
"Nereye gitmek istiyorsunuz!" diye sordu.
Abdulkays oullar:
"Medine'ye gitmek istiyoruz!" dediler.
Ebu Sfyan:
"Ne iin gidiyorsunuz?" diye sordu.
Abdulkays oullar:
"Yiyecek almak iin gidiyoruz!" dediler.
Ebu Sfyan:
"Sizi, benim tarafmdan sylenecek szleri Muhammed'e sylemek zere eli olarak gndersem, bu
vazifeyi yerine getirince de yarnUkaz panayrnda develerinize kuru zm yklesem olur mu?" dedi.
Abdulkays oullar "Olur!" dediler.
Ebu Sfyan:
"Ona, kavutuunuzda haber veriniz ki; biz onun ve ashabnn zerine yrmeye ve kklerini kazmaya
karar verdik!" dedi.
Abdulkays oullar Peygamberimiz Aleyhisselama Hamr'l-Esed'de rastlayp, Ebu Sfyan'n
syledii szleri bildirdiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hasbnallah ve ni'mel vekl=Allah bize yeter! O ne gzel VekTdir![601] Varlm Kudret Elinde
bulunan Allah'a yemin ederim ki; onlar (dediklerini yapmaya kalkacak olurlarsa) Allah tarafndan azab
almeti olarak hazrlanacak talara tutulurlar, orada kalp sabahlarlarsa, gemi gn gibi silinir
giderlerdi!" buyurdu.[602]
* * *
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hamr'l-Esed'de gn oturduktan sonra, Medine'ye dnd.[603]
Mnafklarla Yahudilerin Nifak ve Fesada Koyulmalar
Uhud sava bir bel, bir imtihan, herkesin iindekini dna vurma gn olmu; m'mini, mnafk
ayini etmiti.[604]
Mnafklar; Mslmanlarn ehitlerine alayp szlamalarn Mslmanlar Peygamberimiz
Aleyhisselamdan ayrmak iin bir frsat saydlar.
Yahudilerin hyanet ve yaramazlklar da aa kt.
Medine'de nifak ve fesad kazan kaynamaya balad.
Yahudiler, Peygamberimiz Aleyhisselam hakknda:
"Eer gerekten peygamber olsayd, Kurey mriklerini yener, onlara yenilmezdi! Kendisinin
hkmdarlktan, saltanattan baka bir maksad yoktur!" diyorlard.
Mnafklarda ayn eyi sylyor, yaral Mslmanlara:
"Bize itaat etmi olsaydnz, uradnz musibete uramazdnz!" diyorlard.[605]
Abdullah b. beyy b. Sell ve onunla birlikte olan mnafklar, Peygamberimiz Aleyhisselamla saha-
bilerinin yaralanm olmalarna seviniyorlar, irkin szler sylyorlar, yaygara koparmaktan geri
durmuyorlard.
Abdullah b. beyy b. Sell, Uhud'da yaralanm olan oluna:
"Sen benim grm dinlemeyen, genlerin grne uyan Muhammed'le Uhud'a gitmeeydin, bu
musibete uramazdn! Vallahi, ben iin bu sonuca varacan grr gibiydim!" diyor, olu Abdullah ise:
"Allah'n Reslne ve Mslmanlara yapm olduu eyde, muhakkak, hayr ve hikmet vardr!" diyerek
cevap veriyordu.[606]
Abdullah b. beyy b. Sell'n Mescidden Kovuluu
Peygamberimiz Aleyhisselam Medine'ye hicret edip geldikten ve Mescid yapldktan sonra, Abdullah
b. beyy b. Sell her Cuma gn Mescide gelir, daima Mescidin belli bir yerinde oturur, hi kimse ona
itiraz etmez, kendisinin mevkiine ve kavmine hrmeten, bu hareketi ho grlrd.
Peygamberimiz Aleyhisselam Cuma gn Mescidde Mslmanlara hutbe irad edip oturunca, Abdullah
b. beyy b. Sell ayaa kalkar ve:
"Ey insanlar! Allah'n aranzda bulundurup sizi onunla galip ve stn kld, ereflendirdii bu
Reslne yardm ediniz ve sayg gsteriniz! Onun szlerini dinleyiniz ve kendisine itaat ediniz!" der,
otururdu.
Abdullah b. beyy b. Sell, Uhud gn, yaplmayacak eyi yapt, kendisine uyan halk ile geri
dnd zamana kadar, hep byle yapard.
Peygamberimiz Aleyhisselam Hamr'l-Esed seferinden dndkten sonra, Cuma gn, Abdullah b.
beyy b. Sell yine teden beri yapmakta olduunu yapmak iin ayaa kalknca, Mslmanlar elbisesinin
eteklerinden ekerek, ona:
"Otur ey Allah dman! Sen buraya lyk deilsin! Sen yapacan ktl yaptn!" dediler.[607]
Ebu Eyyub Halid b. Zeyd el-Ensr ile Ubde b. Smit, orada bulunanlarn, Abdullah b. beyy b.
Sell'e en sert ve kat davranan idiler.
Muhacirlerden, ona mdahale eden olmad.
Ebu Eyyub bn beyy'in sakalndan tuttu, Ubde b. Smitde boynundan itti ve:
"Sen buraya lyk deilsin!" dediler.[608]
Abdullah b. beyy b. Sell, ne yapacan ard, dan kt.
"Sanki ben byk bir kabahat ilemiim, kt bir sz sylemiim?! Vallahi ben onun iini pekitirmek
iin ayaa kalkmtm!" diyerek dert yanmaya balad.[609]
Mescidin kapsnda bir adamla, Muavviz b. Afra ile karlat.
Muavviz, ona:
"Yazklar olsun sana! Ne oldu sana?" diye sordu.
bn beyy:
"Onun iini pekitirmek iin ayaa kalkmtm. Sanki byk bir kabahat ilemiim, kt bir sz
sylemiim gibi, onun ashabndan birtakm adamlar yerlerinden frlayp zerime yrdler, beni ekmeye,
itmeye, sulamaya, azarlamaya baladlar. Halbuki, ben onun iini pekitirmek iin kalkmtm!" dedi.
Muavviz:
"Yazklar olsun sana! Dn de, Reslullah Aleyhisselam senin iin Allah'tan af ve mafiret dilesin!"
dedi.
bn beyy:
"Vallahi onun benim iin af ve mafiret dilemesini istemiyorum!" dedi.[610]
Mescidde Mslmanlarla birlikte oturduunu grd[611] oluna da:
"Muhammed beni Sehl ve Sheyl'in hurma kurutma yeri olan(!) Mescidden kard!" dedi.[612]
Bir ehit Yavrusunun Evlat Edinilii
Beir (Bir) b. Akrebe der ki:
"Babam Akrebe, Peygamber Aleyhisselamn yannda baz gazalarda,[613] Uhud'da[614] ehit olup da
aladm bir srada, Peygamber Aleyhisselam yanma urad[615] ve bana:
'Ey sevgilicik! Alama![616] Sus![617] Ben senin baban olursam, ie de annen olursa, raz olmaz
msn?1 buyurdu.[618]
'Babam, anam sana feda olsun y Raslallah![619] Evet! Raz olurum!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam, bam sad.
Bamn salar aard halde, Reslullah Aleyhisselamn elinin dedii yerlerin salar siyah kald,
hi aarmad.
Dilimde de pelteklik vard.
Reslullah Aleyhisselam azma pskrnce, peltekliim de geti.[620]
Reslullah Aleyhisselam, bana:
'Senin adn ne?1 diye sordu.
'Bir!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Hayr! Sen, Beir'sin!1 buyurdu."[621]
Uhud Sava Durumunun l-i mran Sresinde Aklan
Yce Allah'n Peygamberimiz Aleyhisselama indirdii Al-i mran sresinin altm yeti, Uhuc! sava
durumu ile ilgili idi.[622]
Misver b. Mahreme Uhud sava haberini sorduu zaman, Abdurrahman b. Avf:
"l-i mran sresinin 120. yetinden sonrasn oku! Bizimle Uhud'da bulunmu gibi olursun!" demitir.
[623]
l-i mran sresinde, bu hususta yle buyurulur
"Hani, sen m'minleri muharebeye elverili yerlerde yerletirmek zere, erkenden ailenden
ayrlmtn.
Allah, hereyi iiten ve bilendi."
"O zaman, iinizden iki zmre (ordunun iki kanadn tekil eden Hazreclerden Selime oullar ile
Evslerden H rise oullar) zaaf gstermek istemiti.
Halbuki, onlarn yardmcs Allah't.
M'minler, ancak Allah'a gvenip dayanmaldr."
"Andolsun ki; siz sayca ok az, kuvvete ok zayf iken, Allah size Bedir'de yardm etmiti.
(Allah'n buyruklarn yerine getirmek, yasakladklarndan geri durmak suretiyle) Allah'tan saknn ki,
kretmi olasnz!"
"O vakit, sen, m'minlere:
ndirilen bin melekle, Rabbinizin size imdad etmesi yetmez mi?' diyordun."
"Evet! Siz sabr ve sebat eder ve itaatsizlikten saknrsanz, unlar da anszn zerinize geliverirlerse,
Rabbiniz size belirli almetleri olan be bin melekle imdad edecektir."
"Allah, bu imdad, size zaferin bir mjdesi olsun, kalbleriniz onunla yatsn diye yapt.
Yoksa, yardm ve zafer, ancak yegne galib ve yegne hikmet sahibi olan Allah tarafndandr."
(Bir de, Allah'n bu imdad) kfredenlerden ileri gelenlerin bir ksmn blmek, ldrmek veya esir
etmek veya onlar perian ve helak etmek ve bylece maksatlarna eremeden elleri bo dndrmek
iindi."
"(Ey Reslm! Kullarn) i(lerin)den hibir ey sana ait deildir.*
(Allah) ya onlarn tevbesini kabul eder, yahut onlar zalim olduklar iin azaba uratr?"
"Gklerde ne var, yerde ne varsa, hepsi Allah'ndr.
O, kimi dilerse yarlgar, kimi dilerse azaba uratr.
Allah okyarigaycdr, ok esirgeyicidir."
"Allah'a ve Resle itaat ediniz ki, rahmete kavuturmasnz."
"Rabbinizin mafiretine, ve takva sahipleri iin hazrlanm olan, gklerle yer enindeki Cennete
kouunuz!"
"Onlar (o takva sahipleri) ki, bollukta ve darlkta infak edenler, kzdklar zaman fkelerini yutan
(yenen)ler, insanlarn kusurlarn affedip geenlerdir.
Allah iyilik edenleri sever."
"Onlar ki, bir kabahat yaptklar veya nefislerine zulmettikleri zaman, Allah' anarak hemen
gnahlarnn
balanmasn isteyenlerdir.
Gnahlar, Allah'tan baka kim balayabilir?
Hem onlar ki, iledikleri gnah zerinde, bilip dururlarken, srar da etmeyenlerdir."
"te onlar ki, kendilerinin mkfat, Rablerinden gelecek bir balama ve altndan rmaklar akan
Cennetlerdir ki, orada temelli kalcdrlar.
Byle yapanlarn mkfat ne gzeldir!"
"Sizden nce, birok vak'alar, eriatlar gelmi gemitir.
Onun iin, yeryznde gezin, dolan da (d, Semd, Lt, Medyen kavmi gibi irke sapm),
peygamberleri yalanlam olanlarn akbetleri ne olmu bir grn!"
"Bu, btn insanlara bir beyan, Allah'n buyruklarn yerine getirenler, yasakladklarndan da geri
duranlar iin bir hidayet ve bir ttr!"
"Ey m'minler! (Uradnz musibetlerden dolay) gevemeyiniz! mitsizlie dmeyiniz! Mahzun da
olmaynz!
Sizler (Peygamberimi ve onun Benim tarafmdan size getirip tebli ettiini dorulayan) m'minler
iseniz, (dmanlarnza) stnsnzdr!"
"Eer size (Uhud'da bir yara demi bulunuyorsa, Bedir savanda) o kavme (mriklere) de o kadar
yara demitir.
O gnler (yle gnlerdir) ki, biz onlar insanlar arasnda (gh lehlerinde, gh aleyhlerinde olmak
zere) dndrr dururuz.
Bu da, Allah'n Ezeldeki ilmini iman edenlere aklamas, iinizden ehitler edinmesi, m'minleri
tertemiz yapmas, kfirleri de murdar lmle helak etmesi iindir.
Allah zalimleri sevmez."
"Yoksa, siz Allah iinizden savaanlar (savamayanlar) belli etmeden, sebat edenleri (sebat
etmeyenleri) belli etmeden, Cennete girivereceinizi mi sandnz?"
"Andolsun ki; siz, lmle karlamadan nce, onu arzulamtnz.
te, onu grdnz de!
Fakat, siz (seyirciler gibi) bakyordunuz!"
"'Muhammed ldrld!' ayias zerine bozguna urayp dmanlarnzdan katnz!)
Muhammed, bir reslden baka (birey) deildir.
Ondan nce de, nice resller gelmi gemitir.
imdi, o lr ya da ldrlrse, kelerinizin zerinde gerisin geri mi dneceksiniz?!
Kim byle iki kesi zerinde ardna dnerse, elbette, Allah'a hibir eyle zarar vermi olmaz!
Allah kr ve sebat edenlere mkfat verecektir."
"Allah'n izni olmadka, hibir kimseye lme yoktur!
O, kararlatrlm bir yazdr.
Kim (ahiret sevabn istemez) dnya menfaatini isterse, kendisine ondan veririz. (Onun ahiret nasibi
olmaz!)
Kim de ahiret sevabn isterse, (dnyadaki rzkyla birlikte) ona da ondan veririz.
Biz kredenleri (Allah'n buyruklarn yerine getirenleri, yasakladklarndan da saknanlar)
mkfatlandracaz."
"Nice peygamberler geldi geti ki) onlarn yanlarnda Allah adamlarndan biroklar bulunup
savatlar da, Allah yolunda balarna gelen (bel)dan dolay ne geveklik, ne de zaaf gsterdiler.
Onlar dmana boyun da emediler.
Hi phesiz, Allah sabr ve sebat edenleri sever.
te, onlarn szleri de:
'Ey Rabbimiz! Bizim gnahlarmz ve iimizdeki taknlmz bala! Cihad meydannda
ayaklarmz sabit kl! Kfirler cemaatna kar bize yardm et!' demelerinden baka birey deildi.
(Peygamberleri ehit edildii halde, onlar, sizin yaptnz gibi yapmadlar.)"
"Nihayet, Allah da onlara hem dnya nimetini, hem de ahiretin gzel (istihkaklarndan fazla olan)
sevabn verdi.
Allah iyi hareket edenleri sever."
"Ey iman edenler! Eer siz kfr ve inkr edenlere itaat edecek olursanz, sizi kelerinizin stnde
(gerisin geri kfre) evirirlerde, (dnyada da, ahirette de) byk zarara urayanlarn haline dnersiniz!"
"Hayr! Sizin Mevlnz, yardmcnz Allahtr!
O, yardm edenlerin, edeceklerin en hayrl s dr."
"Hakknda Allah'n hibir hccet (delil) indirmedii eyleri ona e tandklarndan dolay
kfredenlerin kalbine iddetli bir korku salacaz.
Onlarn yurtlan atetir!
Zalimlerin dnp varaca yer, ne ktdr!"
"Andolsun ki; Allah'n size olan va'di-O'nun izniyle onlar (dmanlan) kolayca ldregeldiiniz, hatta
sevmekte olduunuz (zaferi) de size gsterdii zamana kadar-yerine gelmiti.
Sonra, siz isyan ettiniz, verilen emir hakknda ekitiniz, ylgnlk gsterdiniz!
inizden kimi dnyay istiyor, kimi ahireti diliyordu.
Sonra, Allah size ibtil vermek iin, onlar (dmanlan) geri evirdi.
(Bununla beraber), sizi muhakkak balad da.
Zaten, Allah m'minler hakknda bol ltuf ve inayet sahibidir."
"O zaman, siz (harp meydanndan) boyuna uzaklayor, kimseye dnp bakmyordunuz!
Reslullah ise, arkanzdan sizi arp duruyordu!
Bunun zerine, Allah sizi keder zerine kederle cezalandrd ki, ne elinizden giden (zafer)e, ne de
banza gelen musibete mahzun olmayasnz.
Allah btn yaptklarnzdan, yapacaklarnzdan haberdardr."
"Sonra (Allah) o kaderin arkasndan zerinize yle bir uyku indirdi ki, o, iinizden birzmreyi rtp
buruyordu.
Bir zmre de canlarnn sevdasna dmt. Allah'a kar, haksz yere, Cahiliye zann gibi kt
zanlarda bulunuyor ve 'Bu iten bize ne var?' diyorlard.
De ki: 'Btn i, Allah'ndr!'
Onlar, sana amayacaklarn ilerinde saklyorlar, 'Bize o va'dolunan iten bir pay olsayd, burada
ldrlmezdik!' diyorlard.
Onlara yle de: 'Siz Uhud'a kmayp da evlerinizde oturmu olsaydnz bile, ldrlmeleri
zerlerine yazlm, takdir edilmi olanlar, yine muhakkak vurulup decekleri yerlere kp gidecekti
(ldrleceklerdi).'
Allah bunu gslerinizdekini yoklamak ve kalblerinizdekini temizlemek iin yapt.
Allah sinelerde saklanan hereyi bilendir."
"phe yok ki, iki ordu karlat gn, iinizden geri dnenler var ya, onlar irtikap ettikleri baz
eyler yznden ancak eytan kaydrmak istedi.
Andolsun ki; Allah, yine, onlar affetti.
nk Allah ok yarlgaycdr, cezalandrmakta acele edici deildir."
"Ey iman edenler! Siz o kfredip de yeryznde seyahat ve seferde yahut gazada bulunduklar zaman
len kardeleri hakknda 'Bizim yanmzda olsalard, lmezler, ldrlmezlerd' diyenler gibi olmaynz!
Allah bunu onlarn yreklerinde bir hasret kalmas iin yapt.
Allah hem diriltir, hem ldrr.
Allah ne yaparsanz hakkyla grendir."
"Andolsun ki; eer Allah yolunda lr veya ldrlrseniz, Allah'n bir yarigamas ve esirgemesi,
onlarn toplayacaklar btn eylerden (dnyalklardan) muhakkak daha hayrldr."
"Andolsun ki; lseniz de, ldrlseniz de, muhakkak hepiniz Allah'n huzurunda toplanacaksnz!"
"(Mslmanlar, bandan daldktan sonra dnp yanna geldikleri zaman) sen Allah'tan gelen bir
esirgeme sayesindedir ki, onlara yumuak davrandn,
Eer kaba, kat yrekli olsaydn, onlar etrafndan herhalde dalr giderlerdi.
Artk sen onlan bala. Allah'tan da, gnahlarnn balanmasn iste.
hususunda da onlarla mavere et!
Bir kere de azmettin mi, artk Allah dayan!
nk Allah kendisine dayananlan sever."
"Allah size yardm ederse, artk sizi yenecek yoktur!
ayet sizi yardmsz brakrsa, O'ndan sonra, size yardm edebilecek kim var?
M'minler ancak Allah'a gvensin, dayansnlar?"
"Allah'n rzasn tbi olan kimse, Allah'n hmna urayan ve dura Cehennem olan adam gibi
midir?
O, ne kt dn yeridir!"
"Onlar (Allah'n rzasna tbi olanlar) ise, Allah katnda derece derecedir.
Allah, (kim) ne yaparlarsa, hakkyla grendir."
"Andolsun ki; m'minler daha nce apak ve kesin bir sapknlk iinde bulunuyoriarken, Allah,
ilerinden ve kendilerinden, onlara yetlerini okur, onlan tertemiz yapar, onlara Kitab ve hikmeti retir
bir resl gndermi olduu iin, byk bir lutufta bulunmutur."
"Sizin (Bedir'de) iki katini onlarn balarna getirdiiniz bir bela (Uhud'da) kendinize atm olduu
iin mi 'Bu nereden geldi?' dediniz!
De ki: 'O, kendi katnzdandr!'
phesiz ki, Allah hereye hakkyla kadirdir."
"ki ordunun karlat gn size gelen musibet, Allah'n emriyle idi.
Bu da, Allah'n m'minleri, ayrd etmesi, mnafk olanlar da aa vurmas iindi.
Berikilere: 'Geliniz, Allah yolunda muharebe ediniz! Yahut, hi olmazsa, dmann kendinize ve
ailelerinize saldrmasn nleyiniz!' denildi de:
'Biz muharebe etmeyi bilseydik, elbette ki arkanzdan gelirdik!' dediler.
Onlar, o gn, imandan ziyade kfre yakndlar.
Kalblerinde olmayan, azlaryla sylyorlard.
Onlar ne gizlerlerse, Allah ok iyi bilendir."
"Kendileri (evlerinde) oturarak, kardeleri iin 'Eer bizi dinleselerdi, lmeyeceklerdi!' diyen o
adamlara de ki:
'yleyse, kendi nefislerinizden lm geri eviriniz! Eer doru syleyici (kimse)ler iseniz?'
"Allah yolunda ldrlenleri, sakn ller sanma!
Bilakis, onlar Rableri katnda diridirler!"
"(yle ki, Allah'n) ltuf ve inayetinden kendilerine verdii eylerle hepsi de d olarak (Cennet
nimetleriyle) nzklanriar!
Arkalarndan henz onlara katlamayanlar hakknda da:
'Onlara hibir korku yoktur! Onlar mahzun da olacak deillerdir!' diye mjde vermek isterler."
"Onlar, Allahtan (gelen) bir nimetle, (hatta) daha fazlasyla ve Allah'n m'minlere olan mkfatn
zayi etmeyecei mjdesiyle de sevinirler."
"Kendilerine yara isabet ettikten sonra, yine Allah'n ve Reslnn davetine icabet edenler, hele
ilerinden iyilik yapanlar ve fenalktan saknanlar iin, pek byk mkfat vardr."
"Onlar yle kimselerdir ki, halk kendilerine '(Dmannz olan) insanlar size kar ordu hazrladlar!
O halde onlardan korkun!' dedi de, bu sz onlarn imann arttrd ve 'Allah bize yeter! O ne gzel
Vekl'dir!' dediler."
"Bunun zerine, kendilerine hibir fenalk dokunmadan, Allahtan bir nimet ve fazi ile (Hamr'l-
Esed'den) geri dnp (Medine'ye) geldiler.
Bu suretle, Allah'n nzasna da uymu bulundular.
Allah ok byk ltuf ve inayet sahibidir."
"(Size o haberi getiren adam) mutlaka (sizi) kendi dostlarndan korkutmakta olan o eytandr.
yleyse, siz onlardan korkmayn, Benden korkun-eer m'minler iseniz!"
"O kfre kouanlar seni tasalandrmasn! nk onlar Allah'a hibir eyle zarar veremezler.
Allah onlara ahirette hibir nasip vermemeyi irade eder. Onlar iin pek byk bir azap vardr."
"man brakp kfr satn alan onlar, Allah'a hibir eyle zarar veremezler. Onlar iin pek ackl bir
azap vardr."
"O kfredenler, kendilerine zaman (ve meydan) vermemizi nefisleri iin asla hayrl sanmasn!
Onlara frsat veriimiz ancak gnahlarn arttrmalar iindir!
Onlara hor ve hakr edici bir azap vardr."
"Allah halis m'minleri zerinde bulunduunuz u halde brakacak deildir.
Nihayet, m urdan temizden ayracaktr.
Bununla birlikte, Allah size gayb da bildirecek deildir.
Fakat, Allah resllerinden kimi dilerse, seer. (Gayb ona bildirir.)
Onun iin, siz, Allah'a ve resllerine iman ediniz!
Eer iman eder ve gnahlarnzdan saknrsanz, size de pek byk mkfat vardr."[624]
slm Hkmlere Gre Yaplan lk Miras Taksimi
Cabir b. Abdullah derki:
"Sa'd b. Rebi1, Uhud'da ehit oldu.
Reslullah Aleyhisselam Medine'ye dnd, sonra Hamr'l-Esed'e gitti.[625]
O srada, Sa'd b. Rebi'in kardei gelip Sa'd'n mirasn ald.
Sa'd b. Rebi'in iki kz ocuu vard. Zevcesi* de, hamile idi.
Mslmanlar, Cahiliye devrinde olduu ekilde, birbirlerinden miras alrlard.
Sa'd b. Rebi' ehit olduu zaman, miras yeti daha inmemiti.[626]
Sa'd b. Rebi'in zevcesi, iki kz ile birlikte Peygamber Aleyhisselamn yanna geldi ve:
'Y Raslallah! uncazlar, Sa'd b. Rebi'in kzlardr. Babalan senin yannda Uhud gn arprken
ehit oldu.
Kzlarn amcas gelip btn mallarn ald, uncazlara hibir mal brakmad. Bilirsin ki, mallar
olmadka, hibir zaman evlenemezler!' dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
'Her halde, Allah bu hususta hkmn verir' buyurdu.
Bunun zerine, Yce Allah, Peygamber Aleyhisselama miras yetini indirdi[627] ve orada yle
buyurdu:
"Allah size miras hkmlerini yle tavsiye ve emr eder:
ocuklarnz hakkndaki hkm:
ocuklardan erkee, iki dii pay kadar vardr.
Eer ocuklar, hepsi dii olmak zere ikiden ok iseler, lnn brakt maln te ikisi onlarndr.
Dii tek ise, o zaman, maln yans onundur.
lnn bir tek ocuu varsa, lnn ana ve babasndan her birine terikenin altda biri verilir.
Fakat, ocuu yoksa, lye yalnz ana ve babas varis oluyorsa, terikenin te biri anasnndr, geri
kalan da babasnn hakkdr.
Eer lenin erkek, dii kardeleri varsa, annesinin hissesi altda birdir.
Bu hkmler, lnn borcu dendikten ve yapt vasiyeti yerine getirildikten sonradr.
Siz, babalarnz ve oullarnzdan hangisinin fayda bakmndan size daha yakn olduunu bilmezsiniz.
Bu hkmler, bu hisseler, Allah'tan birer farzadr. phesiz ki, Allah hereyi bilen ve yerli yerince
hkmedendir.[628]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, Sa'd b. Rebi'in zevcesini ve Sa'd b. Rebi'in kardeini
artt.[629]
Sa'd b. Rebi'in kardei Belharis b. Hazrecler arasnda bulunuyordu.
Kendisi, ok yorgun bir halde Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi.[630]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sa'd'n iki kzna maln te ikisini, kzlarn annesine de sekizde birini ver!
Geri kalan da senindir!" buyurdu.[631]
Amre Hatun kendisini tutamad, yksek sesle "Allahuekber!" diyerek tekbir getirdi.
Mescidde bulunanlar, onun tekbirini iittiler.[632]
slm'da ilah hkmlere gre ilk miras taksimi, Sa'd b. Rebi'in veresesi arasnda bylece yaplmtr.
[633]
Reci1 seferi, Peygamberimiz Aleyhisselamn Medine'ye hicretinin 36. Safer aynda,[36] 3. yln
sonunda, Saferaynn ortalarnda idi.[37]
Seferin Ad ve Mevkii
Seferin ad Reci'dir.
Reci1; H icaz'da Hzeyl kabilesine ait bir su olup, Hed'et'in yukarsndadr.[38] Mekke ile Usfan
arasndadr.[39]
Reci'in Hed'et'e uzakl 7 mil, Hed'et'in Usfan'a uzakl da 7 mildir.[40]
Seferin Sebebi
1- Hun b. Hzeyme b. Mdrike soyundan, Adal ve Kare kabilesinden birtakm kiiler, Medine'ye
gelerek:
"Y Raslallah! slmiyet kabilemiz iinde yer almaya balad. Ashabndan baz kimseleri bizimle
birlikte gnder de, onlar bize din bilgileri retsinler, Kur'n okusun ve okutsunlar! Bize slm eriatn
retsinler!" dediler.[41]
2- Kurey mriklerinin lideri Ebu Sfyan b. Harb; Hamr'l-Esed'den ayrlp Mekke'ye giderken,
Abdulkays oullarndan rastlad bir kafile ile, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Biz, onun ve ashabnn zerine yrmeye ve kklerini kazmaya karar verdik"! diyerek haber
gndermi bulunuyordu.[42]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kurey mriklerinin Mslmanlara kar asker bir hareket hazrl
iinde bulunup bulunmadklarndan vaktinde haberdar olmak iin[43] ashabndan bazlarn Mekke
taraflarna gzc olarak gndermek niyetinde idi.[44]
Bunun iin, Adal ve Kare kabilesinden gelip Mslman olduklarn syleyen kiilerin kabilelerine din
retmeni gnderilmesi hakkndaki dileklerini, Peygamberimiz Aleyhisselam msait karlad.[45]
Gzc ve Din retmeni Olarak Gnderilenlerin Says
Adal ve Kare kabileleri temsilcilerinin istekleri zerine gnderilen sahabilerin says alt[46] yahut
yedi[47] ya da on idi.[48]
lerinden Mersed b. Ebi Mersed[49] yahut Asm b. Sabit kumandan tayin edilmiti.[50] Kastaln, en
dorusunun bu olduu syler.[51]
Gzc ve Din retmeni Olarak Gnderilen Sahabilerden Bazlarnn simleri ve
Nasl Gadr ve
Hyanete Uradklar
1- Mersed b. Ebi Mersed,
2- Asm b. Sabit,
3- Halici b. Bkeyr,
4- Hubeyb b. Adiyy,
5- Zeyd b. Desinne,
6- Abdullah b. Trk,[52]
7- Muattib b. Ubeyd... olup, bunlar Mekke ile Usfan arasnda bulunan ve Hzeyllere ait olan su ba
na, Hed'et'in yaknna vardklar zaman, Adal ve Kare temsilcilerinin gadr ve hyanetine uradlar.[53]
Adal ve Kare kabileleri, Lihyan oullar diye anlan Hzeyl kabilesine haber salp, onlardan,
Mslmanlara kar kendilerine yardm etmelerini istediler.
Gelen yze yakn Hzeyl okular, slm gzc ve irad birliini izlemeye ve aramaya baladlar.
Onlarn indikleri ve Medine hurmasn yiyip ekirdeklerini attklar yeri buldular.
"te, Yesrib (Medine) hurmas ekirdekleri!" diyerek barp, Mslman gzc ve irad birliinin
izlerini srmeye baladlar. En sonunda, Asm b. Sabitle arkadalarna-sndklan dan tepesinde-
kavutularve evrelerini sardlar. Onlara:
"Eer yanmza inerseniz, sizlerden hibir kimseyi ldrmeyeceimize kesin sz veriyoruz![54]
Vallahi, biz sizi ldrmek istemiyoruz!
Biz sizi ancak Mekkelilere teslim edip onlardan bireyler* almak istiyoruz.
Sizi ldrmemek zere, Allah'a sz veriyoruz!" dediler.
Asm b. Sabit, Mersed b. Ebi Mersed ve Halid b. Bkeyr:
"Vallahi, biz mrikten hibir zaman ahd ve akd kabul etmeyiz!" dediler.[55]
Asm b. Sabit:
"Allah'm! Gnn banda ben senin dinini korudum!
Gnn sonunda da, sen benim etimi, tenimi koru![56]
Allah'm! Halimizden, Peygamberini haberdar et!" diyerek dua etti ve:
"Vallahi, ben kfirin himayesine girmem ve aa inmem!" dedi.
Mrikler onlar oka tuttular.
lerinde Asm b. Sabit'in de bulunduu yedi sahabiyi ehit ettiler.[57]
Yce Allah bu ehitleri ilah rahmet ve rzasna mazhar klsn![58]
Slfe'nin Asm b. Sabit Hakkndaki Ada
Asm b. Sabit, Uhud savanda mrik kadnlarndan Slfe'nin iki olunu okla vurup ldrm, Slfe
de Asm b. Sabit'in ban ele geirecek olursa kafatas ile arap imeyi adam[59] ve onun ban
kendisine getirecek olana da yz deve vermeyi vaad etmiti.
Bunu btn Araplar ve Lihyan oullar bilmekte idiler.[60]
Asm b. Sabit ise, kendisine hibir mrikin dokunmamas, kendisinin de hibir mrike el srmemesi
hakknda Allah'a sz vermi bulunuyordu.
Hzeyller Asm b. Sabit'in ban alp Slfe'ye satmak iin cesedine doru vardklar zaman,
aralarna giren anlardan, cesede yaklaamadlar.
"Brakn onu! Akam olup arlarbandan dalnca alrz!" dediler.
Fakat, Yce Allah'n gkte bul ut yokken gnderdii sel Asm'n cesedini hi bulunamayacak biryere
alp gtrd![61]
Hubeyb b. Adiyy le Zeyd b. Desinne'nin Balarna Gelenler
Hubeyb b. Adiyy ile Zeyd b. Desinne ve Abdullah b. Trik mriklerin szlerine kanarak bulunduklar
yerden yanlarna inip teslim olduklar zaman, mrikler onlarn ellerini yay telleriyle smsk baladlar.
[62]
Mekkelilere satmak iin, Mekke'ye doru gtrdler.
Mekke yaknndaki Zahran'a vardklar zaman, Abdullah b. Tank, baladklar ipten elini karp
klcna yapt.
Hzeyller geri ekildiler, onu taa tuttular ve tala ehit ettiler.
Kendisinin kabri Zahran'da bulunmaktadr.[63]
Yce Allah ondan raz olsun!
Hzeyller, Hubeyb b. Adiyy ile Zeyd b. Desinne'yi Mekke'ye gtrp satla kardlar.
Hubeyb'i Huceyr b. Ebi hab, ldrlm olan babasnn karl olarak ldrmek zere, satn ald.
Zeyd b. Desinne'yi de, babas meyye b. Halefin karl olarak ldrmek zere, Salvan b. meyye
satn ald.
Hubeyb b. Adiyy, Maviye adl kadnn evindeki bir hcrecikte; Zeyd b. Desinne de Salvan b.
meyye'nin klesi Nstas'n evinde hapsedildi.[64]
Huceyr b. Ebi hab'n (sonradan Mslman olan) klesi Maviye Hatun der ki:
"Hubeyb, benim yanmda, evimde hapsolunmutu.
Bir gn, Hubeyb'in yanna varnca grdm ki, elinde adam ba gibi byk bir zm salkm bulunuyor
ve o ondan yiyordu![65]
O zaman, Mekke'de,[66] hatta Allah'n btn yeryznde zmn tanesi bile var myd, bilmiyorum !
[67]
Kendisi zincirle bal olduu halde, bunu ona nzk olarak ancak Allah veriyordu!
Ben Hubeyb'den daha hayrl bir esir grmedim![68]
Hubeyb Kur'n okur, teheccd namaz klard.
Onun okuduu Kur'n' dinleyen kadnlar rikkate gelir, alarlard.
Hubeyb'e:
'Ey Hubeyb! Senin herhangi bir ihtiyacn var m?' diye sormutum.
'Hayr! Senin bana tatl su iirin enden, putlar adna kesilen hayvanlarn etlerini tattrmamandan, bir
de, ldrlmek istenildiim zaman bana haber vermenden baka bireye ihtiyacm yok!' dedi.
Haram olan aylar kp kendisini ldrmeye karar verdiklerini bildirdiim zaman, vallahi, onun
bundan hibir korku ve kayg duyduunu grmedim.[69]
ldrlecei gn gelip atnca, Hubeyb:
'Bana bir bak (ustura) gnder ki, onunla (lm iin) etek temizlii yapaym?' dedi.[70]
Bunun zerine, vey olum Ebu Hseyn'e[71] bir ustura verdim ve:
'Bunu, u evdeki adamn yanna gir de, kendisine ver!' dedim.
Sonra da, kendi kendime:
'Ben ne yaptm?! Vallahi, adam bu ocuu ldrmekle cn alr, bylece adama kar adam
ldrlm olur!?' dedim.
Hubeyb usturay ocuun elinden ald.[72]
ocuun Hubeyb'in dizine oturmu ve usturay da Hubeyb'in elinde olduunu grr grmez, son derece
korktum.
Hubeyb, korktuumu anlaynca, bana:
'ocuu ldrrm diye mi korkuyorsun?!
Korkma! naallah, ben byle birey ilemem ![73]
Haksz yere cana kymak bizim hal ve anmzdan deildir!' dedi.[74]
Bunun zerine, ona:
'Ey Hubeyb! Ben sana Allah'n emnyla emniyet ettim.
Sana verdiim usturay senin lhn iin verdim. Yoksa, olumu ldresin diye vermedim!' dedim.
Hubeyb:
'Ben senin olunu ldrecek bir kimse deilim! Dinimizde haksz yere cana kymak bize hell
deildir!' dedi.
Kendisini, hapisten karacaklarn ve ertesi gn sabahleyin de, ldreceklerini haber verdim."
Mrikler; ldrmek zere kararlatrdklar gn gelince, Hubeyb ile Zeyd'in zincirlerini zdler ve
kendilerini Mekke Haremi dnda bulunan, Mekke'ye iki fersah uzaklkta olan Ten'im'e gtrdler. Kadn,
ocuk, kle.. Mekke halknn hemen hepsi, seyretmek iin birlikte gittiler.[75] Hubeyb ile Zeyd Ten'im'e
gtrlrlerken, balarna gelene kar sabrl olmay, katlanmay birbirlerine tavsiye ettiler.[76]
Mrikler Ten'im'de bir ukur kazdlar, kuru ve uzun bir aa gvdesini o ukura diktiler.
Hubeyb'i onun yanna gtrdler.[77]
Hubeyb:
"ki rekat namaz klmak iin bana msaade ediniz!" dedi.
Kendisini, namaz klmak iin, braktlar.
Hubeyb, hafife iki rekat namaz kldktan sonra:
"Vallahi, eer hakkmda lmden korktu da namaz bunun iin uzatyor diye zannetmeyecek olsaydnz,
namazm uzatrdm!" dedi ve:
"Bunlarn hepsini helak et, birer birer canlarn al! Hibirini sa brakma![78]
lh! Ben urackta dman yznden baka yz gremiyorum ![79]
lh! urackta, Reslne eli olarak gnderilecek bir kimse bulamyorum! Reslne selmm sen
tebli et![80]
lh! Biz Senin Reslnn eliliini tebli ettik.
Sen de bize yaplan sabahleyin Reslne tebli et!" diyerek dua etti.[81]
Cebrail Aleyhisselam, gelip bunu Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdi.[82]
Hubeyb'i daraacna kaldrp skca baladlar.[83]
Urve b. Zbeyr ve Musa b. Ukbe'den rivayet edildiine gre;[84] Bediide ldrlen mriklerin
oullar daraacnda bal olan Hubeyb'i silahlaryla yarmaya, yrtmaya giritiler.[85]
Hubeyb, okuduu beyitlerde:
Her taraftan birok halkn, oluk ocuklarn kendisinin bana toplandn,
Aslmak zere uzun bir aa gvdesine yaklatrldn,
Bal olduu iin herkesin elinden geldii kadar kendisine dmanlk ettiini,
Hem ektii mihnet ve meakkat, hem de garipliinden dolay Cenab- Hakka ikayetlendiini,
Din dmanlarnn yaptklar, zellikle etlerini yarp yrtmak suretiyle reva grdkleri ikencelerden
dolay kurtulu midi kalmadndan Yce Ar Sahibinden sabr istediim,
Urad bu musibetin Allah yolunda olduu cihetle, kesilen, biilen, yarlan, yrtlan uzuvlarndan
dolay me'curolacan,
Teklif ettikleri kfr ve irtidad kabul etmektense, lmn kendisine daha kolay olduunu,
Her ne kadar bir ara gzleri yala dolar gibi olmusa da ya akmadn ve er ge lecei cihetle,
kendisinin lmden ekincesi olmayp ancak Cehennem ateinin hararetinden korktuunu, hibir suretle
dmanlara boyun emeyeceini,
Sabrszlk gstermeyeceini,
Dn yerinin huzr-u ilah olacan... dile getirdi.[86]
Beyitlerinin sonunda da:
"Ben Mslman olarak ldrlm olduktan sonra, lmm ne suretle olursa olsun, aldr etmem!
nk, onlarn hepsi Allah yolundadr!
O, dilerse, bu tarumar olan vcuduma feyiz ve bereket ihsan eder!" dedi.[87]
Haris b. Bers der ki:
"Hubeyb b. Adiyy beddua ederken, ben de hzr bulunmutum
Vallahi, bizden hi kimsenin sa kalmayacan sanmtm!"[88]
Muaviye b. Ebu Sfyan da:
"Hubeyb b. Adiyy'in ldrlecei gn hzr olanlar iinde, (babam) Ebu Sfyan'la birlikte orada ben
de bulundum.
Hubeyb'in duasndan korkarak yere yattm.
'Bir adamn zerine beddua edildii zaman, adam yannn zerine yatarsa, o beddua ondan gider'
derlerdi" demitir.[89]
Dier rivayete gre; babas Ebu Sfyan hemen yere yatm ve olu Muaviye'yi de birden ekip
arkasnn, kuyruk sokumunun zerine drd iin onun rahatszlanmasna sebep olmu, rahatszl bir
mddet gememitir.[90]
Huvaytb b. Abduluzz, yaplan duay iitmekten korkarak parmaklarn kulaklarna tkam, oradan
kamtr!
Cbeyr b. Mut'im, o zaman, Hubeyb'in bedduasndan korkup, adamlarn arasna karmtr.[91]
Sad b. Amir'e, arada srada baygnlk gelirdi.
Hz. mer, halifelii srasnda, Sad b. mirin bu halini iitip sebebini sorunca, Sad b. mir: "Ey
m'minler emri! Bende bir hastalk yoktur.
Fakat, ben Hubeyb b. Adiyy'in ldrlmesi srasnda orada hzr olanlar iinde bulunmu, onun
bedduasn dinlemitim.
Vallahi, bunu ne zaman bir mecliste hatrlasam, muhakkak, zerime baygnlk gelir!" dedi.[92]
Nevfel b. Muaviye de der ki:
"Hubeyb beddua ederken, ben de orada ve ayakta idim. Onun bedduasndan korkarak hemen yere
yattm!
Orada bulunup da Hubeyb'in bedduasndan korkarak kamayan bir kimse grmedim! Bir ay ve daha
da fazla bir zaman, Kurey'in meclislerinde Hubeyb'in bedduasndan baka bir sz konuulmamtr."[93]
Hubeyb'in Daraacnda Can Verii
Mrikler, Bedir savanda ldrlm bulunanlarn oullarndan krk ocuk bulup, her birine birer
mzrak verdiler ve:
"Sizin babalarnz bu ldrd! Onu hafif hafif mzraklaynz!" dediler.[94]
Ukbe b. Haris, daraacnda bal bulunan Hubeyb'e doru vard, onu mzraklad.[95]
Hubeyb'in gsnden saplanan mzran ucu, srtndan dar kt!
Hubeyb:
"Ehed en l ilahe illallah ve ehed enne Muhammeden abduh ve reslh=ehadet ederim ki;
Allah'tan baka ilah yoktur! Ve yine ehadet ederim ki; Muhammed (Aleyhisselam) O'nun kulu ve
resldr!" diyerek ehadet getirdikten sonra, ruhunu Yce Allah'a teslim etti .[96]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O benim Cennette refkimdir!" buyurmutur.[97]
Yce Allah, onu rahmet ve rzasna mazhar klsn!
Ukbe b. Haris ise: "Vallahi, Hubeyb'i ben ldrmedim! nk, ben daha kktm.[98] O zaman,
ocuktum.[99]
Fakat, Abduddar oullarnn kardei Ebu Meysere, mzra alp benim elime verdi. Sonra, elimden
tutup, mzra ona saplad ve onu ldrd!" demitir.[100]
Zeyd b. Desinne'nin Tutukluluk Hayat ve ehit Edilii
Zeyd b. Desinne'yi, Salvan b. meyye, babas nneyye'nin karlnda ldrmek zene satn almt.
[101] Zincirle bal ve tutuklu olarak bulunduruyordu.
Zeyd b. Desinne, geceleri teheccd namaz klar, gndzleri oru tutard.
Kendisine getirilen et yemeklerini yememesi, Safvan b. meyye'nin arna gitti.
Safvan b. meyye, ona et yemeini ne iin yemediini sordu.
Zeyd b. Desinne:
"Ben Allahtan bakasnn adna kesilen hayvann etini yemem. Fakat, st ierim" dedi.
Bunun zerine, Safvan, ona her gn byke bir kapla st gtrlmesini emretti.
Zeyd b. Desinne stle oru tutar, orucunu da onunla aard.[102]
Zeyd b. Desinne'nin ehit edilecei zaman, Safvan b. meyye onu klesi Nstas'la-Harem dndaki-
Ten'im'e gnderdi.
Orada, mriklerden birok kimse toplanmt.[103]
Ten'im'e ayn gnde gtrlen Zeyd b. Desinne ile Hubeyb b. Adiyy, karlatklar ibtil hakknda
birbirlerine sabr tavsiye ettiler. Ten'im'de kendisi iin daraac dikildii zaman, Zeyd b. Desinne de:
"ki rekat namaz klaym!" dedi, kldktan sonra, kendisini daraacna kaldrp baladlar.
Mrikler, Zeyd b. Desinne'ye:
"Gel, u sonradan ortaya karlan dininden dnp bizim dinimize balan da, seni serbest brakalm"
dediler.
Zeyd b. Desinne:
"Hayr! Vallahi, ben hibirzaman dinimden ayrlmam!" dedi.[104]
E bu Sfyan:
"Sana Allah adna and veriyor ve soruyorum: imdi yanmzda, senin yerine Muhammed bulunup da
onun boynunu vurmamz, senin ise ailenin iinde sa salim yaaman arzu etmez misin?" dedi.
Zeyd b. Desinne:
"Vallahi, ben ailem iinde sa salim oturup da Muhammed (Aleyhisselam)'n-deil sizin yannzda,
hatta imdi bulunduu yende bile-ayana bir dikenin batmasna, batp incitmesine raz olamam!" dedi.
E bu Sfyan:
"Ben, insanlar iinde, ashabnn Muhammed'i sevdii gibi, hibir kimsenin hibir kimseyi sevdiini
grmemiimdir!" demekten kendini alamad.[105]
Mrikler, Zeyd b. Desinne'yi, dininden dndrmek iin oka tuttular.
Fakat, bu da onun imann ve slmiyete balln arttrmaktan baka bir ie yaramad.[106]
Zeyd b. Desinne'yi Safvan'n klesi Nstas ehit etti.[107]
Yce Allah, Zeyd b. Desinneyi rahmet ve rzasna mazhar klsn!
Reci' haberi Medine'de yaylnca, mnafklardan baz adamlar: "Yazk oldu u ikenceye uratlan ve
ldrlenlere!
Onlar ne oluk ocuklarnn iinde sa salim oturdular, ne de adamlarnn eliliini yerine getire-
bildiler!" diyerek bozgunculua ve yaygaraya baladlar.[108]
Bi'r-i Mane Seferi Ne Zaman, Ne in ve Nasl Yapld?
Uhud savandan drt ay sonra, Hicretin drdnc yl Safer aynda, Ebu Ber1 Amir b. Malik b.
Cafer, Medine'ye gelerek, Peygamberimiz Aleyhisselam ziyaret etmiti.[109]
Kendisi mir b. Sa'saa oullar kabilesinin seyyidi, lideri idi.[110]
Ebu Ber1, getirdii iki afla iki deveyi[111] hediye etmek istedi ise de, Peygamberimiz Aleyhisselam
onun hediyesini kabul etmedi[112] ve:
"Ey Ebu Ber'![113] Ben mrikten hediye kabul edemem[114] Eer hediyeni kabul etmemi istiyorsan,
Mslman ol!" buyurdu ve slmiyette neler olduunu, Allah'n m'min kullarna vereceini va'dettii
sevap ve mkfatlar haber verdi ve Kur'n- Kerm okudu.[115]
Ebu Ber1 ne Mslman oldu, ne de ondan uzak kald.[116]
"Ey Muhammedi Ben senin iini pek gzel ve pek erefli gryorum![117] Kavmim benim arkam-
dadr, ne dersem yaparlar.[118]
Ashabndan, Necid halkna birtakm adamlar gndersen ve onlar da onlar senin iine davet etsel-er,
[119] umarm ki onlar senin davetine icabet ederler, iine tbi olurlar.[120] Tbi olunca da, arbk davet
ettiin iin yle parlar ve glenirsin ki, diyecek yok![121]
Sen istediin kiileri Necid halkna gnder!" dedi.[122]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ben gndereceim kiilere Necidlilerin fenalk etmelerinden korkarm!" buyurdu.[123]
Ebu Ber1:
"Ben onlar himayeme alr, korurum.[124] Korkma! Necid halkndan hi kimse onlara engel olamaz,
dokunamaz![125] Gnderecein kiileri gnder! Halk senin iine davet etsinler!" dedi.[126]
R'l, Zekvan, Usayya ve Lihyan oullarndan da baz kimseler, gelip Mslman olduklarn
sylemiler;[127]
"Bize Kur'n ve snneti retecek;"[128] ayn zamanda kavimlerinden muhalefet edenlere kar
kendilerine yardm edecek adamlar gndermesini Peygamberimiz Aleyhisselamdan istemilerdi.[129]
Ebu Ber1, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Ben kavmimin yanna dner, gnderecein kiileri grr gzetirim!" diyerek,[130] Medine'den
ayrlp Necid blgesine doru gitti.
Peygamberimiz Aleyhisselamn ashabn himayeye aldn bildirerek, onlara dokunmamalarn
Necidlilere sk sk tenbih etti.
Necidliler de:
"Ebu Ber'n himaye taahhd bozulmayacak, onun taahhdne aykr davranlarda
bulunulmayacaktr" dediler.
Fakat, Ebu Ber'n yeeni mir b. Tufeyl amcasnn isteklerini yerine getirmeye yanamad, ona aykr
davrand.[131]
slm rad Birliinin Gnderilii
Peygamberimiz Aleyhisselam; Ebu Ber'n gnderilecek irad birliini koruyaca hakknda verdii
kesin sz zerine, Side oullarnn kardei Mnzirb. Amr'n kumandas altnda krk kiilik[132] veya
otuz kiilik[133] veya yetmi kiilik[134] irad birliini o taraflara yollad.[135]
rad birliine katlan ashabn drd Muhacirlerden, dierleri Ensardand.[136]
Gnderilen irad birliinin nce krknn, arkasndan da otuzunun takviye olarak gnderilmi olduu
ve gnderilenlerin saysnn bylece yetmii bulduu gz nnde tutulacak olursa, her rivayetin de
doru olduu anlalr.
rad birlii; Sleym oullarndan Muttalib'in klavuzluu ile Mane Kuyusuna doru yollarna devam
edip, bir sabah Bi'r-i Mane'nin bana indiler.[137]
Bi'r-i Mane; mir oullar yurdu ile Sleym oullar yurdu arasnda olup, her ikisinin blgesine
yakndr. Fakat, Sleym oullarnn kara talklarna daha yakndr.[138]
Bi'r-i Mane, Sleym oullarna ait sulardandr.[139] Mekke ile Usfan arasndaki blgededir.[140]
slm irad birlii Bi'r-i Mane'nin bana indikleri zaman, binek develerini otlatmak zere, Amr b.
meyye ile Mnzirb. Muhammed'i mer'aya gnderdiler.[141]
Peygamberimiz Aleyhisselam; Necid halk ve mir oullar liderlerine verilmek zere, bir mektup da
gndermiti.[142]
slm irad birlii, Bi'r-i Mane'nin st tarafnda bulunan bir maarada oturup dinlendikten sonra,
birbirlerine:
"Hanginiz u su evresi halkna Reslullah Aleyhisselamn eliliini yapar?" diye sordular.
Haram b. Milhan:
"Ben yaparm!" dedi.[143]
Biri Ben meyye'den, dieri de topal olan iki arkadan yanna alp gitti.[144]
Ben mirlerin kardei mir b. Malikle karlat. zin verilince, Peygamberimiz Aleyhisselamn
mektubunu onlara okudu.[145]
Haram b. Milhan; mir b. Tufeyl'in topluluuna yaklanca, arkadalarna:[146]
"Ben size gelinceye kadar, siz yerinizde durunuz.[147]
Ben onlarn yaknna varncaya kadar, benden uzak durmaynz.
Eer onlar bana Reslullah Aleyhisselamdan aldmz emri kendilerine tebli edinceye kadar eman
ve imkn verirlerse ne l!
Yok eman vermezler, beni ldrrlerse, siz zaten benden uzakta deilsiniz, hemen gider, durumu
arkadalara haber verirsiniz!" dedi.
Haram b. Milhan; mir b. Tufeyl'in topluluuna:
"Reslullah Aleyhisselamn eliliini tebli iin bana eman ve izin verir misiniz, yannza gelip
sizinle konuaym?" dedi.
"Olur!" dediler.[148]
Bunun zerine, Haram b. Milhan yanlarna vard ve onlara:
"Ey Mane Kuyusunun evresi halk! Ben size Reslullah Aleyhisselamn gnderdii elisiyim!
Ben ehadet ederim ki; Allah'tan baka ilah yoktur! Muhammed Aleyhisselam da Allah'n kulu ve
resldr!
O halde, siz de Allah'a ve Reslne iman ediniz!" dedi.[149]
mir b. Tufeyl, Haram b. Milhan'n sunduu, Peygamberimiz Aleyhisselamn mektubuna hi bakmad
bile!
Hemen zerine saldrp Haram b. Milhan' ehit etti.[150]
Dier rivayete gre; Haram b. Milhan konuurken, Amir b. Tufeyl'in iaret ettii bir adam Haram b.
Milhan'a arkasndan mzran saplad. Mzran ucu Haram b. Milhan'n gsnden dar kt![151]
Mzrak vcuduna saplanr saplanmaz, Haram b. Milhan:
"Allahuekber! Kabe'nin Rabbine andolsun ki* kazandm gitti!" dedi[152] ve fkran kanndan
avulayp, onu yzne ve bana srd![153]
mir b. Tufeyl:
"Andolsun ki, bu tek bana gelmemitir!" dedi .[154]
Haram b. Milhan'n gerisinde bulunan Mslman topluluunu da kuatp imha etmek iin mir oullar
kabilesini yardma ard.
mir oullar, mir b. Tufeyl'in davetine icabet etmekten ekindiler:
"Biz, Ebu Ber'n ahdini asla bozmayz![155] Ebu Ber'n onlar iin bir ahdi ve kendilerini
koruyaca hakknda bir taahhd var!" dediler.[156]
Bunun zerine, mir b. Tufeyl, Sleym oullarndan Usayya, Ri'1,[157] Zekvan,[158] Kare[159]
kabilelerine bavurup kendisine fiil yard m da bulunmalarn istedi.
Onlar mir b. Tufeyl'in davetine icabet ederek toplanp, Mslmanlar kuattlar.[160]
slm irad birlii:
"Vallahi, bizim sizinle hibir iimiz yok! Biz ancak Peygamber Aleyhisselamn bir ii iin yolumuza
gidiyoruz. Biz Reslullahn elileriyiz!" dedilerse de, mriklere dinletemediler.[161]
Urve b. Esm'nn Mrikler Tarafndan Verilen Eman Reddedii
Urve b. Esm'nn mensup bulunduu Sleytm oullar kabilesiyle Amir b. Tufeyl arasnda dostluk
vand.
Bunun iin, slm irad birliini epeevre kuatan mrikler, Urve'ye eman vererek kendisini
kurtarmak istediler. Fakat, Urve:
"Ben ne onlarn emann kabul ederim, ne de u arkadalarmn vurulup decekleri yerden kendimi
ayrmak, kayrmak isterim!" diyerek, onlarn emanlarn reddetti.[162]
mir b. Fheyre'nin ehit Edilii ve Ge ekilii
Cebbar b. Slma der ki:
"Mslmanlardan, beni slmiyete davet eden bir adama, iki dal arasndan, mzram sapladm!
Mzramn demirinin onun gsnden ktn grdm!
Kendisinin:
'Vallahi, kazandm gitti!1 dediini iittim.
Kendi kendime:
'Neyi kazand ki?! Ben adam ldrm deil miyim?!' dedim.[163]
Mslmanl benimsememe de, ondan grm olduum ey, cesedinin ge ykseltil iini grmem
sebep oldu."[164]
slm rad Birliinin Son Kelam ve Selamlar
Bi'r-i Mane'cie mrikler tarafndan epeevre kuatlan slm irad birlii, ehit olacaklarn
anlaynca:
"Ey Allah! urackta, Reslne bizim selammz tebli edecek, Senden bakasn bulamyoruz. Ona
bizden selam syle!" dediler.
Cebrail Aleyhisselam gelip bunu Peygamberimiz Aleyhisselama tebli edince, Peygamberimiz
Aleyhisselam:
"Allah'n selam, onlara da olsun!" buyurdu.[165]
slm irad birlii, Bi'r-i Mane'de evrelerini saran mriklere kar kendilerini savunmak iin
kllarn syrdlar, son nefeslerine kadar arpa arpa ehit oldular.
lerinden, yalnz Ka'b b. Zeyd, can verir bir halde brakld iin sa kald. Hendek savanda o da
ehit oldu.[166] Yce Allah onlardan raz olsun![167]
Mnzir b. Amr'n Mrikler Tarafndan Verilen Eman Reddedii
slm irad bitliinden sa kalan Mnzir b. Amr'a:
"stersen, sana eman verelim" dediler.
Mnzir b. Amr da onlarn emann kabul etmedi, reddetti.[168]
slm rad Birliinin Toptan ehit Edildiklerinin Peygamberimiz Aleyhisselama
Haber Verilii
Cebrail Aleyhisselam gelip slm iraci birliinin ehit olarak Rablerine kavutuklarn, Rablerinin
onlardan raz olduunu ve kendilerini de raz kldn haber verince;[169] Peygamberimiz Aleyhisselam,
Allah'a hamd sena ettikten sonra:
"Kardeleriniz, mriklerle karlap, kendilerinden bir kimse kalmakszn ehit oldular!
'Ey Rabbimiz! Bizim Senden raz olduumuzu, Senin de bizden raz olduunu kavmimize tebli et!1
dediler.
Ben onlarn Allah'tan raz olduklarn, Allah'n da onlardan raz olduunu haber vermek iin size
eliyim!" buyurdu.[170]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Bi'r-i Mane haberini ald zaman:
"Bu Ebu Ber'n iidir! Bu ii Ebu Ber' getirdi bamza! Ben zaten onlar ancak Ebu Ber'n srar
zerine, istemeye istemeye, korka korka gndermitim!" buyurdu.
Ebu Ber', vermi olduu himaye taahhdnn yeeni mir b. Tufeyl tarafndan bozulmu olmasna
son derecede zld.
nk, Peygamberimiz Aleyhisselamn ashabnn balarna gelene, kendisinin himaye taahhd sebep
olmu bulunuyordu.[171]
Enes b. Malik der ki:
"Reslullah Aleyhisselamn Bi'r-i Mane'de ehit olan ashaba yanp zld kadar, hibir eye yanp
zldn grmedim!"[172]
Bi'r-i Mane ehitlerinin hemen hepsi Ashab- Suffa'dan olup, Kur'n ve snnet rencileri ve
reticileri idiler.[173]
Bi'r-i Mane Katliamndan Kurtulanlar
Bi'r-i Mane'de mriki er tarafndan kuatlan slm irad birliinde Ka'b b.Zeyd'i mrikler ehitler
arasnda can ekiir bir halde, lr diye brakmlard.
Amr b. meyye ile Mnzir b. Muhammed ise, arkadalarnn balarna gelenlerden habersiz olarak
uzaklarda develeri otlatmaktalar iken, arkadalarnn bulunduklar yerin havasnda yrtc bir kuun dnp
dolatn grnce:
"Vallahi, bu kuun oralarda dnp dolamasnda bir i var!" dediler. Ykseke bir yerden o tarafa
baknca, arkadalarnn kanlar iinde yerlere serilmi olduklarn grdler!
Mnzir b. Muhammed, Amr b. meyye'ye:
"imdi ne yapalm dersin?" diye sordu.
Amr b. meyye:
"Hemen dnp baa gelen bu ii Reslullah Aleyhisselama haber vermemizi uygun grrm!" dedi.
Mnzir b. Muhammed:
"Fakat, ben ne Mnzir b. Amfin ehit olduu yerden kendimi ayrmay, ne de sa kalp soranlara
ehitlerin ac haberlerini haber vermeyi arzu ederim" dedi.
ehit oluncaya kadar, mriklerle arpt.
Mrikler Amr b. meyye'yi yakaladlar, kendisinin Mudarlardan olduunu anlaynca, mir b. Tufeyl
anasnn bir kle azad etme adan yerine getirmek zere, alnnn peremini kesip azad etti[174] ve:
"Sahibine dn de, banza gelenleri kendisine anlat!" dedi.[175]
mir b. Tufeyl'in Amr b. meyye'den ehitler Hakknda Bilgi Almas
Amir b. Tufeyl, Amr b. meyye'ye:
"Sen btn arkadalarn tanr msn?" diye sordu.
Amr b. meyye:
"Evet! Tanrm!" dedi.
mir b. Tufeyl, ehier arasnda dolaarak Amr b. meyyeye her birinin isimlerini ve neseplerini
sorduktan sonra:
"Arkadalarndan, burada cesedini grmediin kimse var m?" diye sordu.
Amr b. meyye:
"Ebu Bekir'in azadlsn gremedim!" dedi.
mir b. Tufeyl:
"Onun aranzda mevkii nasldr?" diye sordu.
Amr b. meyye:
"O, bizim stn ve hayrl olanlarmzdan ve Peygamberimizin ilk ashabndand!" dedi.
mir b. Tufeyl:
"Ben onun iini, sana haber vereyim mi?" dedi ve bir adama (Cebbar b. Slmaya) iaret ederek: "u
adam ona mzran saplad ve ekip kardktan sonra, adam gklere ykseldi! Ykseldi ve kayboldu!
Vallahi onu bir daha gremedim!" dedi.
Amr b. meyye:
"te o, mir b. Fheyre'dir!" dedi.[176]
Ebu Bera'n Olu Rebia'nn mir b. Tufeyl'I ldrmeye Teebbs Edii
Ebu Ber'n olu Rebia, Amir b. Tufeyl'e rastlayp onu mzraklayarak atndan yere drd ise de,
ldremedi.
mir b. Tufeyl:
"Bu, amcam Ebu Ber'n iidir! lrsem, kanm amcama hell olsun! Onun peine dmesinler.
Yaarsam, bama gelen ey hakknda ne yapacam kendim dnr, icabna bakarm!" dedi.[177]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Allah'a ve Reslne Asi Olan Kabileler Aleyhinde
Dua Edii
Peygamberimiz Aleyhisselam; kendisine Bi'r-i Mane faciasnn haberi eritii gece, sabah
namaznda, birinci rekattan sonra, ikinci rekatn rkundan dorulunca;[178] Allah'a ve Allah'n Reslne
asi olan R'l, Zekvan, Usayya ve Lihyan... kabileleri aleyhinde dua etti ve bu duasna bir ay devam etti.
[179] Cemaat da, "min!" dediler.[180]
Bu asi kabileler, yanlarna gelecek slm irad birliine dokunmayacaklar, bilakis onlar
koruyacaklar hakkndaki taahhdlerine ramen,[181] Bi'r-i Mane'de onlar kuatarak, son neferlerine
kadar ehit etmilerdir.[182]
Ebu Sfyan Tarafndan Peygamberimiz Aleyhisselam in Bir Katil Kiralanp
Medine'ye Gnderilii
Kurey mriki erinin lideri Ebu Sfyan b. Hatt, bir gn, Kurey'ten baz kiilere:
"arda gezerken Muhammed'i anszn ldrecek bir kimse yok mudur?" diye sormutu.
l Araplarndan bir adam, Ebu Sfyan'n evine varp:
"Ben kendimi adamlarn kalbce en kats, tutu ve yakalaya en serti, saldra en hzls ve abuu
bulmaktaym.
Eer sen benim yiyeceimi salarsan, gidip onu anszn ldrrm!
Yanmdaki kartal kanadn andran haneri onun tepesine vurur, sonra yolcu kafilesi iine karrm,
sratte herkesi geride brakr geerim!
nk ben en tenha ve kestirme yollar da bilen klavuz kiiyim!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Sen bizim dostumuz, arkadamzsn!" dedi.
Ona bir deve ile yiyecek verdi ve:
"Haydi, greyim seni! Maksadn gizli tut, bunu hi kimseye ama![183] nk, ben bunu senden
iitecek kimsenin Muhammed'e yetitirmeyeceinden emin deilim!" dedi.
Eiedev:
"Bunu hi kimse bilmeyecektir!" dedi.[184]
Bedev, hazrlanp geceleyin yola kt.
Deve zerinde be gn gidip, sabahleyin Medine harresinin arkasna eriti. Altnc gnn sabahn
orada geirdikten sonra, Peygamberimiz Aleyhisselamn nerede bulunduunu soruturmaya balad.
Nerede olduu kendisine gsterildi.
Bedev, devesini baladktan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselama doru gitti. O srada,
Peygamberimiz Aleyhisselam Abdulehel oullarnn mescidinde bulunuyor,[185] ashabndan bir topluluk
iinde konuuyordu.[186]
Peygamberimiz Aleyhisselam, bedevyi grr grmez, ashabna:
"u adam muhakkak bir suikast yapmak istiyor[187] Fakat, Allah onun ile yapmak istedii ey arasna
geriliyor!" buyurdu.[188]
Bedev gelip dikilerek:
"inizde Abdulmuttalib'in olu hanginizdir?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Benim Abdulmuttalib'in olu!" buyurdu.[189]
Bedev Peygamberimiz Aleyhisselama doru ynelip giderken, Useyd b. Hudayr onu izarnn
eteinden tutup hzla ekince, elbisesinin iinde gizledii haner grnd. Bedevnin elleri yanlarna
dt!
Useyd b. Hudayr, hemen onun boazn iddetle skt.[190]
Bedev:
"Y Muhammmed![191] Kanm! Kanm! Bana bala!" dedi.[192]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen bana doruyu syle! Buraya ne iin geldin?[193]
Eer sen bana doruyu sylersen, doruluk sana fayda verir.
Yalan sylersen, bu, senin iin iyilik getirmez!
Senin yapmaya kalktn iten, zaten haberim vardr!" buyurdu.
Bedev:
"Ben eman verilmi bulunuyor muyum? Emniyette miyim?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen emniyettesin!" buyurunca, bedev Medine'ye ne iin geldiini, Ebu Sfyan'n yaptklarn birer
birer haber verdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Useyd b. Hudayr'a, bedevyi yannda tutmasn emretti.
Ertesi gn, sabahleyin, onu artt ve:
"Ben sana eman vermitim. Haydi, nereye gitmek istersen git! Yahut, istersen, senin iin daha hayrl
olan tercih et!" buyurdu.
Bedev:
"Nedir o daha hayrl olan?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah'tan baka ilah olmadna ve benim de Allah'n Resl olduuma ehadet etmendir!" buyurdu.
Bunun zerine, bedev:
"ehadet ederim ki; Allah'tan baka ilah yoktur! Sen de, muhakkak, Allah'n Reslsn! Vallahi y
Muhammedi Ben senin yanndaki adamlardan korkmam srrdr!
Fakat, ben seni grnce aklm bamdan gitti ve zaafa dtm!
Sonra, sen benim yapmak istediim eyi de anladn!
Halbuki, bundan hi kimsenin haberi olmam, Medine'ye gelirken hibir atl da beni gememiti.
Anladm ki, sen Allah tarafndan korunmaktasn ve hi phesiz hak zeresin!
Ebu Sfyan'n cemaat ise, eytan cemaatdr!" dedi[194] ve Mslman oldu.[195]
Medine'de bir mddet oturduktan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselamdan izin alarak Medine'den
ayrld.[196]
Allah ondan raz olsun![197]
Amr b. meyye ile Bir Arkadann Mekke'ye Gnderilii
Seferin Sebebi
Seferin iki sebebi olup, birisi Hubeyb b. Adiyy'in gelenler geenler grsnler de her tarafa yaysnlar
diye aata asl braklan, tehir edilmek istenilen[198] cesedinin aatan indirilerek gmlmesini
salamak;
kincisi de, Ebu Sfyan tarafndan Peygamberimiz Aleyhisselama yaptrlmak istenilen suikasta
mukabele etmekti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hubeyb b. Adiyy'in cesedini baland aa gvdesinden ayran,
indirenin Cenneti kazanacan mjdeledi.[199]
Seferin Tarihi
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hubeyb b. Adiyy ile arkadalarnn ehit edilmelerinden sonra[200]
Mekke'ye gnderdii Amrb. meyye ile Ensr arkadana, ldrmekfrsatn bulurlarsa[201] Ebu Sfyan
b. Harb'i ldrmelerini de emir buyurdu.[202]
bn Hiam'n gvenilir ilim adamlarndan rivayetine gre, Amr b. meyye der ki:
"Hubeyb ve arkadalarnn ehadetlerinden sonra, Reslullah Aleyhisselam beni Mekke'ye gnderdi
ve benimle birlikte Ensardan bir zt da* gnderdi ve bize:
'Gidiniz de, Ebu Sfyan b. Harb'i ldrnz!' buyurdu.
Ben arkadamla birlikte yola ktm.
Benim binit olarak devem vard. Arkadamn devesi yoktu, kendisinin aya da rahatszd.
Onu da deveme bindirdim.
Ye'cec'e kadar vardk.
ki da arasnda, aalk bir yerde devemizi baladk.
Biz de dan yamacnda siperlendik.
Arkadama:
'Kalk, Ebu Sfyan'n evine varalm.
Ben ldrmek iin ona saldrrm.
Eer aramzda arpma olduunu grr veya herhangi bireyden korkarsan, sen hemen dnp devene
atla, Medine'ye kavu, Reslullah Aleyhisselamn yanna var, olan biteni ona haber ver! Sen imdi benim
yanmdan ayrl, beni kendi halime brak!
Ben bu ehri ok iyi bilir, ierisinde cesaretle, bacaklar svayarak gezebilirim!1 dedim.
Birlikte Mekke'ye girdik.
Kartal kanadn andran hanerim yanmda bulunuyordu. Onu, bana kar gelen insan ldrmek iin
hazrlamtm.
Arkadam, bana:
'Kabe'yi yedi defa tavaf edip iki rekat tavaf namaz klmak suretiyle ie balasak olmaz m?1 dedi.
Kendisine:
'Ben Mekkelileri senden daha iyi bilirim. Onlar karanlk basnca, evlerinin evresine su serperler,
orada otururlar. Ben onlar ayaklan sekili attan daha iyi tanrm!' dedim.
Nihayet, Kabe'ye vardk.
Onu yedi kere tavaf ettik. ki rekat da tavaf namaz kldktan sonra, Kabe'den ktk.
Kurey topluluklarndan bir topluluun yanndan geerken, ilerinden bir adam* beni tand ve en
yksek sesiyle:
'te! Amr b. meyye!' diyerek bard.
Bunun zerine, Mekkeliler zerimize tler ve:
'Vallahi, Amr hayra gelmemitir! O hibir zaman ktlkten baka birey iin gelmez!* dediler ve beni
ve arkadam aramaya koyuldular.
Arkadama:
'Ko haydi! Korktuum ey bamza geldi ite! Artk adamn [Ebu Sfyan'n] yanna varmaya yol
bulmak mmkn deil! Sen hemen kendini kurtarmaya bak!' dedim.
Hzla koarak daa ktk.
Mekkeliler de daa kmaya ve bizi aramaya baladlar.
Biz dan tepesine doru ykselince, bizi yakalamaktan mitlerini kestiler.
Biz de, geri dnp, dada bir maaraya girdik.
Maaraya girince, maarann azn talarla kapatp izleyicilerden gizlendik. Gecemizi maarann
iinde geirdik.
Bizi izleyenler, yakalamaktan ciz kalnca, geri dndler.
Arkadama:
'Vallahi, onlar bizi bu gece ve gndzn akama kadar arayacaklardr' dedim.
Maarada bulunduumuz srada, at iin ot bien Osman b. Malik b. Ubeydullah, maaramzn
kapsna kadar gelip dikildi.
Arkadama:
'Vallahi, bu, Malik'in oludur! Eer o bizi grecek olursa, muhakkak Mekkelilere haber verir;
yakalanrve ldrlrz!' dedim.
Hemen yanna kp, kendisini memesinin altndan hanerledim!
Osman b. Malik hanerlenince yle bir lk kopard ki, ln Mekkelilere duyurdu.
Hcc du ufj mayd dddk ycc yd.
Arkadama:
'Yerinde dur, hi kmldama!' dedim.
Mekkeliler sesi takip ederek Osman'n bulunduu yere kadar geldiler, onu lmek zere buldular.
'Vh senin bana gelene! Kim vurdu sana?1 dediler.
'Amr b. meyye!1 dedi ve ld.
Mekkeliler bulunduumuz yeri ondan renmek imknn bulamadlar.
'Vallahi, biz zaten onun hayr iin gelmediini biliyorduk!' dediler*
len adamlaryla uramalar, bizi aramaya devam etmelerine engel oldu.
ly oradan yklenip gtrdler.[203]
Arkadama:
'Akama kavuursak, kurtulduk demektir!' dedim.[204]
Maarada iki gn bekledik.
Bizi aramalar sona erince, geceleyin maaradan kp Ten'im'e vardk. Hubeyb'in asld daraac
Ten'im'de bulunuyordu.
Arkadam, bana:
'Hubeyb'i daraacndan indirmek istemez misin?' dedi.
'Nerededir o?' diye sordum.
Arkadam:
'te, o, u grdn yerdedir!' dedi.
'Olur! ndireyim onu daraacndan! Yalnz, sen bana msaade et ve yanmdan uzakla!' dedim.
Hubeyb'in cesedini bekiler kuatmlar, bekliyorlard.[205]
Bekilerin yanndan geerken, onlardan biri:
'Vallahi, bu geceki gibi, Amrb. meyye'nin yryne benzeyen bir yry daha grmedim! Eer
kendisi Medine'de olmam olsa, muhakkak bu odur, derdim' dedi.
Kendi kendime:
'Amr b. meyye odur ite!' dedim.[206]
Ensr arkadama:
'Eer sen bireyden korkarsan, hemen deveye giden yolu tut, onun zerine atla, Reslullah
Aleyhisselama kavu, olan bitenleri ona haber ver!' dedim.
Ben de hemen daraacnn yanna vardm. plerini zdm. Hubeyb'in cesedini srtma aldm.
Vallahi ben krk arn (adm) yrmem itim ki, andma den bekiler gelip bana kavutular!
Cesedi hemen yere braktm.
Cesedin yere dt zaman kard sesi hl unutmam m di r![207]
Sonra, cesedin zerine, ayamla abuk abuk toprak ittim.[208]
Sanki yer onu yutuvermiti.[209]
Bekiler beni yakalamak iin arkamdan hzla takip ettiler.
Ben Safra1 yolunu tutunca, yoruldular, geri dndler.
Arkadam devenin yanna varp zerine bindi, Peygamber Aleyhisselama kavutu. imiz hakknda
kendilerine bilgi verdi.
Ben de, yryerek Galil'e geldim. Galil'in en yksek ksmna kadar ktm. Mekke yaknnda bulunan
Dacnan dandaki bir maaraya girdim.
Yaym ve oklarm yanmda idi.
Maarada bulunduum srada, yanma Di'l b. Bekroullarndan, bir gz kr, uzun boylu, kendisine ait
davar srp gtren bir adam geldi.
Beni grnce:
'Kim bu adam?' diye sordu.
'Bekir oullarndan bir adamm' dedim.
O da:
Ben de, Di'l oullarnn Bekir oullarndanm!' dedi ve yannn zerine uzanp yatt.
Yksek sesle teganni ediyor ve:
'Ben sa olduka ne Mslman olurum, ne de Mslmanlarn dinine gre hareket ederim!' diyordu.
Ona, iimden:
'Biraz sonra, Mslman olmamay grr, renirsin!' dedim.
Adam ok gemeden uyudu, uykuya dald, horlamaya balad.
Yavaa kalkp yanna vardm. Kendisini hi kimsenin hi kimseyi ldrmedii kt bir ldrle
ldrdm: Yaymn bandaki demiri onun sa olan gzne dayayp kafasndan br tarafa kncaya
kadar, yaymn zerine yklendim!
Bundan sonra, maaradan ktm, kartal gibi kanatlanp geni yolu tuttum ve kurtuldum.[210]
Mekke yolunda bir menzil olan Arc'a geldim.[211]
Sonra, Mekke ile Medine arasnda sarp ve yoku yerdeki Rakbe yolunu tuttum. Medine'ye iki gecelik
uzaklkta ve Mzeynelere ait bir yer olan Nak'a indim.
Reslullah Aleyhisselamn neler yaptn renmek maksadyla Kurey mriklerinin Medine'ye
yolladklar Mekkeli iki adama Nak'da rastlayp kendilerini tandm ve:
'Ben sizi esir edeceim!' dedim.
Bana:
'Biz mi esir olacaz sana?!' dediler.
Hemen onlardan birini okla vurup ldrdm ve tekine:
'Esir ol!' dedim.
Esir olunca, ellerini skca baladm, Medine'ye geldim.
Medine'de Ensarn yallarndan bazlarnn yanlarndan geip giderken, onlar:
te, vallahi Amr b. meyye!' dediler.
ocuklar onlarn szn iitince, geldiimi Reslullah Aleyhisselama koup haber verdiler.
Ben esirimi yaymn kiriiyle baparmandan skca balamtm.
Peygamber Aleyhisselam, onu grnce, az dileri grnnceye kadar gld.
Sonra, benden, btn olan bitenleri sordu. Ben de kendilerine naklettim.
'Hayra eresin!1 diyerek bana hayr dua etti."[212]
Cabir b. Abdullah'n Hurma Mahsulnn Btn Borlarn deyecek Kadar
Bereketlenii
Cabir'in babas Abdullah b. Amr b. Haram, Uhud savanda ehit olmu, arkasnda alt kz ocuu ile
bir hayli de bor brakmt[213]
Abdullah b. Amfin, iinde eitli hurma aalar bulunan iki bahesi bulunmakla beraber, bunlarn
mahsul brakt borlar karlayacak derecede deildi[214]
Cabir'in bortan bir ksmnn dlmesi istei alacakllarca kabul edilmedii gibi,[215] borcun
ertelenmesi istei de kabul edilmemiti.[216]
Bunun zerine, Cabir, Peygamberimiz Aleyhisselama gelerek:
"Y Raslallah! Biliyorsun ki, babam Abdullah, Uhud gn ehit oldu.
Bana birok bor brakt.
Alacakllara, hurma bahesinin btn mahsuln vermeyi teklif ettiim halde, kabul etmediler!" dedi.
[217] ve alacakl Yahudi ile grp araclk etmesini, yardmc olmasn rica etti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Cabir'in boynundaki borca karlk hurmaln meyvesinin btnn
almasn Yahudiye teklif etti. Fakat, Yahudi buna yanamad.
Peygamberimiz Aleyhisselam Yahudi ile tekrar konutu. Ona alacan ertelemesini teklif etti. Yahudi
bunu da kabul etmedi.[218]
Peygamberimiz Aleyhisselamn; bu yl borcun bir ksmnn, gelecek yl da bir ksmnn denmesi
teklifini de kabul etmediler.[219]
Hatta, denecek hurmann hepsinin iyi cinsten olmas hususunda da direndiler.[220]
Ertesi gn, Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ebu Bekir ve Hz. mer'le birlikte, Cabifin hurma
bahesine gitti.
Cabir:
"Merhaba! Hogeldiniz, safa geldiniz!" diyerek Peygamberimiz Aleyhisselam ile arkadalarn
karlad.
Peygamberimiz Aleyhisselam;
"Ey Cabir! Haydi, bizi u hurma bahende bir dolatr, gezdir!" buyurdu.
Cabir:
"Olur" dedi.
Hurma bahesini birlikte dolatlar.
Cabir ii hurma lifinden doldurulmu, yz kldan dokunmu bir yastk getirip Peygamberimiz
Aleyhisselamn altna koydu.
Sonra, ortaya, yeni kestikleri keinin etinden piirilmi et yemei ile, ya ve kuru hurma getirildi.
Peygamberimiz Aleyhisselam ile arkadalar, onlardan yediler.
Cabir, edeb ve saygsndan dolay, sofraya birlikte oturmad.
Baheden ayrlacaklar srada, Cabir'in hanm:
"Y Raslallah! Senden dua bekleriz!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet! Allah size mbarek klsn!
Evet! Allah size mbarek klsn!" diyerek bereket duas yapt .[221]
Cabir'e de:
"Git! Hurman toplayp tasnif et: Acveyi (iyi cinsi) bir boy, Azk- Zeyd'i (erginini) de bir boy
yaptktan sonra, bana haber gnder!" buyurdu.
Cabir bu emri yerine getirdikten sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam geldi.[222]
Cabir, ayn zamanda, alacakllara da haber salmt.
Onlarda, eekler ve uvallarla baheye geldiler.
Cabir; baka bir yerden iyi cins hurma satn alp babasnn borcunu alacakllara demeyi bile gze
almt.[223]
Peygamberimiz Aleyhisselam hurma beklerinin en bynn evresini kere dolat .[224]
Hurma harmannn bana veya ortasna oturduktan sonra, orada bekleen alacakllara iaret ederek,
Cabir'e:
"Haydi, u kavmin matluplarn l, ver!" buyurdu.
Cabir de, alacakllara haklarn lp lp tamamyla verdi.
Geri kalan hurma, sanki aslndan birey eksilmemi gibi idi![225]
Tek babamn borcu densin de kzkardelerimin yanna bir tek hurma tanesiyle bile dnmeyeyim diye
dnen, buna raz olan[226] Cabir'e, btn borlar dendikten sonra, onyedi vesk (deve yk) hurma
kalm bulunuyordu![227]
Cabir ikindi namaznda buluup durumu Peygamberimiz Aleyhisselama arzedince, Peygamberimiz
Aleyhisselam:
"Allah'm! Hamd olsun sana!
Allah'm! Hamd olsun sana!" diyerek Allah'a hamd etti.[228]
Cabir'e de:
"Sen bunu merb. Hattab'a da haber ver!" buyurdu.
Cabir gidip Hz. mer'e haber verince, Hz. mer:
"Ben zaten Reslullah Aleyhisselam hurma bahesini gezip dolat zaman, Allah'n hurmal
muhakkak bereketlendireceini anlamtm!" dedi.[229]
O da Allah'a hamd etti.[230]
Cabir Hz. mer'le oturduu srada da, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelip, hurma bahesinin
mahsulnden borlan tamamen dedikten sonra kendilerine bir hayli hurma kaldn tekrar syleyince,
Peygamberimiz Aleyhisselam Hz. mer'e dnerek:
"Ne sylyor, dinle!" buyurdu.
Hz. mer de:
"Biz zaten senin Reslullah olduunu kat'iyyen biliyoruz!
Vallahi, sen muhakkak Allah'n Reslsn!" dedi.[231]
Medineli mnafklarla Ben Nadr Yahudilerinin tutum ve davranlar ve akbetleri hakknda inen
yetlerde yle duyurulur
"Ehl-i Kitabdan o kfreden kardelerine:
'Andolsun, eer siz yurdunuzdan srlr, karlrsanz, biz de muhakkak sizinle kar, gideriz!
Sizin aleyhinizde, hibir kimseye hibir zaman itaat etmeyiz!
Eer sizinle harp edilirse, muhakkak ve muhakkak, biz size yardm ederiz!1 demekte olan o
mnafklar grmedin mi?!
Halbuki, Allah ehadet eder ki, onlar muhakkak yalancdrlar!
Andolsun ki; onlar yurtlarndan karlacak olurlarsa, bu mnafklar onlarla birlikte kp gitmezler!
Eer onlar muharebeye tutuurlarsa, yardm da etmezler!
ayet yardm etseler bile, andolsun ki, m'minler karsnda dayanamayarak arkalarna dnp
kaarlar!
Sonra da, kendileri hibir yerde yardm gremezler!
Muhakkak ki, onlarn yreklerinde, Allah'tan ziyade, sizin korkunuz var!
Bu da, onlarn anlamaz bir kavim olmalardr.
O mnafklar ve Yahudiler, mstahkem kasabalarda yahut duvarlar arkasnda, surlar, hisarlar iinde
siperlenmeden, sizinle toplu bir halde arpamazlar.
Onlarn kendi aralarnda arpmalar iddetlidir.
Sen onlar derli toplu sanrsn.
Halbuki, onlarn kalbleri darmadanktr.
Bu da, onlarn akllarn kullanmaz bir kavim olmalarndandr.
O Nadr oullarnn hali, kendilerinden az ncekilerin (Kaynuka oullarnn) hali gibidir ki, onlar yap-
tklarnn kt akbetini dnyada tatmlardr.
Onlar iin, ahirette de etin bir azap vardr.
Nadr oullarn muharebeye tevik eden mnafklarn hali de, eytann hali gibidir:
nk, eytan insana 'Kfret!' der de, o kfredince:
'Ben gerekten senden uzam! nk, ben lemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarm!1 der.
Nihayet, ikisinin de akbeti, gerekten, temelli atein iinde kalmalar olmutur!
te, zalimlerin cezas budur!"[118]
Nadr oullar Yahudilerinin srgn edilmeleri zerine inen yetlerde de, yle buyurulmustur:
"Ehl-i Kitabdan kfredenleri ilk srgnde yurtlarndan karan O'dur, Allah'tr!
Siz onlarn kp gideceklerini sanmamtnz.
Onlar da, kalelerinin Allah'n azabna gerekten mani olacan sanmlard.
te, onlara hesaba katmadklar cihetten Allah'n azab geliverdi!
O, bunlarn yreklerine korku drd.
yle ki, evlerini hem kendi elleriyle, hem m'minlerin elleriyle harap ediyorlard!
te ey akl sahipleri! Siz bundan ibret aln!
Eer Allah onlara bu srgn yazmam olsayd bile, hi phesiz, dnyada kendilerini yine iddetle
azapl andracakt.
nk, onlar gerekten Allah'a ve Peygamberine aykr hareket ettiler.
Kim Allah'a aykr hareket ederse, phe yok ki, Allah etin azapldr."[119]
Ben Nadr sava mnasebetiyle inen yetlerde m'minlere de yle uyar ve aklama yaplmtr:
"Siz herhangi bir hurma aacn kestiniz yahut kkleri zerinde braktnz ise, hep Allah'n izniyledir.
Bu izin de* fsklar rsvay edecei iin (verilmi)'dir.
Allah'n onlarn mallarndan Peygamberine verdii fey'e (zahmetsiz ganimete) gelince, siz bunun iin
ne ata, ne deveye binip komadnz!
Fakat, Allah, peygamberlerini dileyecei kimselere galip klar.
Allah hereye hakkyla kadirdir.
Allah'n fethedilen memleketler ahalisinden peygamberine verdii fey (ganimet):
Allah'a,
Peygamberine,
Hsmlara,
Yetimlere,
Yoksullara,
Yolda kalm olanlara aittir; t ki, bu mallar iinizden yalnz zenginler arasnda dolaan bir devlet
olmasn!
Peygamber size ne verdi ise, onu alnz!
Size neyi yasak etti ise, ondan da saknnz!
Allah'tan korkunuz! nk, Allah'n azab etindir.
zellikle, fey; hicret eden fakiri ere aittir ki, onlar Allah'tan birfazl ve inayet ve honutluk ararlar ve
Allah'a ve Peygamberine (canlaryla, mallaryla) yardm ederler.
Onlar, Allah'a ve Peygamberine yardm ederlerken, yurtlarndan ve mallarndan mahrum edilerek
karlmlardr.
te bunlar, sadklarn ta kendisidirler!"[120]
ki Ne Zaman ve Nasl Haram Klnd?
kinin Haram Klnd Tarih
ki, Hicretin drdnc ylnda Ben Nadr Yahudilerinin Medine'den srlp karldklar zamanda
haram klnd.[121]
kinin Nelerden Yapld
O zaman iki, genellikle zmden, hurmadan, budaydan, arpadan, baldan yap lirdi.[122]
Medineliler, en ok bsr denilen hurma koruu ile temr denilen kuru hurmadan yapp fatih adn taktklar
ikiyi ierlerdi.
Medine'de zm ikisi az bulunurdu.[123]
Yemenlilerin ikisi, baldan yaptklar biti1 ile arpadan ve dardan yaptklar mizr idi.[124]
Habeliler de, dardan yaptklar ve gubeyra=skrke dedikleri ikiyi ierlerdi.[125]
kinin Safhada Haram Kln
ki, tedricen ve safrada haram klnmtr
1- Peygamberimiz Aleyhisselam Medine'ye hicret buyurduklar zaman, Mslmanlar iki ier,
kumardan elde ettikleri paralan da yerlerdi.
Peygamberimiz Aleyhisselamdan, bunlarn hkmn sordular.
Bunun zerine, Yce Allah, indirdii yette yle buyurdu:
"Sana arab ve kumar sorarlar. De ki: 'Onlarda, hem byk gnah, hem insanlar iin faydalar vardr.
Gnahlar ise, faydalarndan daha byktr...'"[126]
Halk:
"Bu yete gre, iki ve kumar bize haram klnm deildir. Ancak, bunlarda byk gnah olmakla
birlikte, halkn menfaatinin de bulunduu bildirilmitir.[127] Bu gelen yette bir msaade ve ruhsat var
gibidir. Kumarn kazancn yiyelim, ikiyi de ielim. Bunlardan dolay da, Allahtan yarlganmak dileyelim
![128] Y Raslallah! Brak da, Yce Allah'n buyurduu gibi, bundan faydalanalm?" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam onlara cevap vermedi, sustu.[129]
Mslmanlardan bir ksm imeye davet ettiler, bir ksm da braktlar.[130]
2- Muhacirlerden veya Ensardan bir zt, akam namazn kldrrken, kraati, yanl mn kacak
derecede kartrd.
Bunun zerine:
"Ey iman edenler! Siz, sarho iken, ne syleyeceinizi bilinceye; ve cnb iken de, yolcu olmanz
mstesna, gusledinceye kadar, namaza yaklamaynz!" (Nisa: 43) mealli yet nazil oldu.[131]
Mslmanlar
"Y Raslallah! Biz namaz vakti yaklanca imeyiz!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, yine, onlara cevap vermedi, sustu.[132] Mslmanlardan iki ienler
azald.[133] Namaz klnaca zaman, Peygamberimiz Aleyhisselamn nida edicisi:
"Hibir sarho namaza yaklamasn!" diyerek seslenirdi.[134]
3- Hz. mer:
"Allah'm! ki hakknda bize ak ve kesin bir beyanda bulun!" diyerek Allah'a dua etti.
Bunun zerine:
"Ey iman edenler! ki, kumar, dikili talar ve fal oklar, eytann murdar ve kt iinden baka birey
deildir!
Bunun iin, onlardan kanz ki, korktuklarnzdan kurtulup umduklarnza erebilesiniz!
eytan; ikide ve kumarda, ancak, aranza dmanlk ve kin drmek, sizi Allah' anmaktan ve namaz
klmaktan alkoymak ister!
Artk vazgetiniz, deil mi?" (Mide: 90-91) mealindeki yetler nazil oldu.
Hz. mer arlp, ona bu mealdeki yetler okundu. yetteki "Arbk vazgetiniz, deil mi?" sorusuna,
Hz. mer:
"Vazgetik! Vazgetik y Rab!" dedi.[135]
Yalnz Hz. mer deil, btn Mslmanlar da:
"Artk ikiden, kumardan vazgetik Rabbimiz!" dediler.[136]
ki Yasann lan Edilii ve kilerin Sokaklara Dkl
kiyi haram klan yetler nazil olunca, Peygamberimiz Aleyhisselamin emriyle, mndi:
"Haberiniz olsun ki, iki haram klnmtr!" diyerek Medine sokaklarnda seslendi.[137]
Tulumlarndan delinip boaltlan[138] ve kplerinden dklen ikiler, Medine sokaklarnda su gibi
akt.[139]
Abdullah b. mer der ki:
"Reslullah Aleyhisselamla birlikte Mescidde bulunuyordum.
'Kimin yannda u ikiden varsa, onu bana haber versin, getirsin1 buyurdu.
Halk, yanlarndaki ikileri getirmeye baladlar.
Kimi:
'Benim yanmda byk bir krba iki var!'
Baka biri:
'Benim yanmda byk bir krba iki var!'
Daha baka biri de:
'Benim yanmda bir tulum yahut Allah'n olmasn diledii kadar iki var!' diyordu.
Reslullah Aleyhisselam:
'Onlar Bakiyy'e yle yle biraraya toplaynz! Sonra, bana haber veriniz!' buyurdu.
yle yaptlar. Biraraya getirdikten sonra, Reslullah Aleyhisselama haberverdiler.
Reslullah Aleyhisselam, kalkp yrd.
Ben de kalktm, sa tarafnda yrdm. Kendisi, yrrken, bana dayanyordu.
Ebu Bekir arkamzdan gelip bize yetiince, ben Reslullah Aleyhisselamn yanndan geriledim, soluna
getim.
Ebu Bekir benim yerimi ald.
Sonra, mer b. Hattab gelip bize kavutu.
Ben yine geriledim, Reslullah Aleyhisselamn sol yanna o geti.
Reslullah Aleyhisselam, ikisi arasnda, ikilerin toplanm olduu yere kadar yryp durdu.
Orada bulunan halka ikiyi gstererek:
'Bunu biliyor musunuz?' diye sordu.
'Evet y Raslallah! kidir bu!1 dediler.
Reslullah Aleyhisselam:
'Doru sylediniz!' buyurdu. Sonra da:
'Muhakkak ki, Allah,
kiye,
Onu szdrana,
Onun szdrld yere,
Onu iene,
Onu iirene,
Onu tayana,
Onu satana,
Onu satn alana,
Onun bedelini, kazancn yiyene lanet etmitir!" buyurdu.[140]
kinin Her Ktln Ba ve Kayna Oluu
Peygamberimiz Aleyhisselam iki hakkndaki hadis-i eriflerinde yle buyurmulardr
"ki her ktln anahtardr."[141]
"...ki her ktln badr."[142]
"...ki mm'l-habistir; murdarlklarn, ktlklerin anasdr."[143]
"Her sarholuk veren ey, ikidir. Her sarholuk veren iki de, ha ram d ir."[144]
"ou sarholuk veren eyin az da haram dr."[145]
"ki ien, onu m'min olarak iemez."[146]
"ki ienin krk sabah namaz kabul olunmaz. Eer tevbe ederse, Allah onun tevbesini ve namazn
kabul eder."[147]
"Allah'a ve ahiret gnne inanan kii, zerinde iki iilen sofraya oturmaz."[148]
"Allah'a ve ahiret gnne inanan kiinin, zerinde iki iilen sofraya oturmas hell olmaz."[149]
"lmin ref'olunmas, cehlin kklemesi, arabn iilmesi, zinann oalmas, Kyamet
alametlerindendir.[150]
"mmetimden birtakm kimseler, ikinin adn baka bir adla deitirerek[151] onu hellletjrmek
isteyecekler[152] ve iecekler!"[153]
Yahudilerin Mslmanlar ki Hususunda zntye Drmeleri
kiyi haram klan yetler inince, Yahudiler:
"ki iip dururken lm olanlar sizin kardeleriniz deiller miydi?!" diyerek, Mslmanlarn
zihinlerini kantrmak, huzurlarn karmak istediler.[154]
Mslmanlar da:
"Y Raslallah! Bizden bazlar iki ier, kumar paras yiyip dururken Allah yolunda ldrldler
yahut deklerinde ldler.
Allah ise, ikiyi, kuman, eytann ilerinden birer murdar ktlk olarak tavsif etti ve sayd.
Hal byle olunca, ldrlen veya lenlerin hali ne olacak?[155]
Birtakm kimseler savalarda ldrldler ki, yasaklanan iki onlarn karnlarnda bulunuyordu!"
dediler.[156]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Eeronlara da bunlar haram klnm olsayd, sizin braktnz gibi, onlarda bunlar derhal
brakrlard!" buyurdu.[157]
Yce Allah da, Mslmanlar drldkleri bu phe ve zntlerden kurtarmak iin, indirdii yette
yle buyurdu:
"man edip de gzel amel ve hareketlerde bulunanlar, (bundan sonra haram olan eylerden de)
sakndklar, iman(larnda sebat ile) iyi ilere devam ettikleri, sonra (haram edilen eylerden daima)
saknp (haram olduklarna) iyice inandklar eylerden yine saknmakta devam ve srar ile gzel iler(i
arayp onlar)la itigal ettikleri takdirde, haram klnmazdan nce tattklarnda, uhdelerine hibir beis,
vebal yoktur.
Allah iyi hareket edenleri sever" (Mide: 93).[158]
Amr b. Su'da ile bn Heyyeban'n Ben Kurayza Yahudileri Hakkndaki t ve
Uyarlar
Ben Nadr Yahudileri Medine'den srlp karldktan sonra, Beni Kurayza Yahudilerinden Amr b.
Su'da, Nadr oullar Yahudilerinin yurtlarna gitti. Oralarda bir mddet gezip dolat. Nadr oullarnn
evlerinin birer harabe haline geldiklerini grnce, dnceye dald.
Sonra, oradan ayrlp Ben Kurayza Yahudilerinin yanna dnd. Onlar, mabedlerinde buldu.
Davet borusu alnnca, Kurayza oullar orada toplandlar.
Zebir b. Bata, Amr. B. Su'da'ya:
"Ey Ebu Sad! Sen imdiye kadar nerelerde idin? Kiliseden hi ayrlmazdn?" diye sordu.
Gerekten de, Amr b. Su'da kiliseden hi ayrlmaz, Yahudilik ibadetiyle megul olur dururdu.
Amr b. Su'da, Zebir b. Bataya:
"Bugn ben hepimize ders olacak bir ibret grdm: zzet, cesaret, stn eref, stn akl sahibi olan
kardelerimizin yurtlarn boaltarak; mallarn, mlklerini bakalarna brakarak nasl zilletle kp
gittiklerini dndm.
Tevrat'a andolsun ki; Allah o kavme hibir zaman byle bir musibet vermemiti!
Bundan nce, Erefin olu evinde emin bir halde yatarken ldrld ki, onlarn izzet ve eref sahibi
adam idi.
bn Sneyne ldrld ki, onlarn seyyidi ve lideri idi.
Kaynuka oullar ldrldler, yurtlarndan srldler ki, onlar Yahudilerin cedleri, atalar idi.
Halbuki, onlar cesaretli, silah ve mal bakmndan da hazrlkl kiiler idiler.
Fakat birden kuatldlar. Yerlerini, yurtlarn brakarak Yesrib'den (Medine'den) srlp
karlacaklar kendilerine sylenildi.
Ey kavmim! Siz hi grmediiniz eyleri grdnz!
Beni dinleyiniz! Geliniz! Muhammed'e tbi olalm, Mslman olalm!
Vallahi, siz de biliyorsunuz ki, o, gelecei ve dini bize mjdeleyen peygamberdir!
Yahudilerin en bilginleri olan bn Heyyeban, Ebu Umeyr ile bn Hra bize gelmiler, 'O Peygamberin
hemen gelmek zere bulunduunu haber vermiler ve kendisine tbi olmamz da bize emirve tavsiye
etmilerdi.
Onlar, Beyt'l-Makdis (Kuds)'ten gelmiler, kendilerinden 'O Peygamber'e selamlarn sylememizi
de bize emretmilerdi.
Sonra onlar 'O Peygamberin dini zerinde ldler ve u kara talmza da gmldler" dedi.
Orada bulunan Yahudi topluluu, hep sustular, durdular. lerinden hibir konuan olmad.
Amr b. Su'da, biraz sonra, bu szn tekrarlad ve ona benzer baz szler daha syledi.
Kurayza oullar Yahudilerini de, harple, esirlik ve yurtlarndan srlp karlmak gibi musibetlere
uramakla korkuttu.
Zebir b. Bata: "Tevrat'a and ierim ki; ben de 'O Peygamberin sfatn Musa Peygambere inmi olan ve
babam Bata tarafndan istinsah edilmi bulunan Tevrat kitabnda okumuumdur!" dedi.
Ka'b b. Esed, Zebir b. Bata'ya:
"EyAbdurrahmanin babas! Seni 'O Peygamber'e tbi olmaktan alkoyan nedir?" diye sordu.
Zebir b. Bata:
"Sensin ey Ka'b!" dedi.
Ka'b b. Esed:
"Sen niin byle sylyorsun? Tevrat'a andolsun ki; ben seninle 'O Peygamberin arasna hibir zaman
girmedim, gerilmedim!" dedi.
Zebir b. Bata:
"Evet! Sen de bizim ahd ve akde yetkili adammzsn.
Eer sen 'O Peygamber'e tbi olursan, biz de ona tbi oluruz!
Sen 'O Peygamber'e tbi olmaktan kanrsan, biz de kannz!" dedi.
Amr b. Su'da, Ka'b b. Esed'e dnp, bu hususta Zebir b. Bata ile aralarnda konuulan eyleri ona da
and, ulatrd ve en sonunda:
"'O Peygamberin ii hakknda, benim, sylediimden baka syleyecek szm yok! Benim gnlm ona
tbi ve Mslman olmay zler!" dedi.[159]
Gencin Ben Kurayza Yahudilerini Uyarmalar ve Mslman Olmalar
Asm b. mer b. Katde'ye, Kurayla oullar Yahudilerinden bir eyh:
"Kurayza oullarnn kardei Hedl oullarndan Salebe b. Sa'ye, Useyd b. Sa'ye ile Esed b. Ubeyd-ki
bunlar Cahiliye devrinde Ben Kurayza Yahudileriyle birlikte idiler, slmiyet devrinde onlarn seyyid-
leri olmuslardr-ne iin ve nasl Mslman olduklarn biliyor musun?" diye sormutu.
sim b. mer de:
"Hayr! Vallahi, bilmiyorum!" deyince, Yahudi eyh:
"slmiyetten birka yl nce, aml Yahudilerden bn Heyyeban diye anlan bir adam yurdumuza
geldi. Vallahi, be vakitte namaz klmayanlar iinde ondan daha faziletli bir adam grmemiizdir.
O, bizim yanmzda oturdu, yerleti. Yamur kesildii zaman, ona:
'Ey bn Heyyeban! Bizim iin yamur duasna k!1 derdik.
O da:
'Hayr! Vallahi, siz mallarnzn sadakalarn takdim etmedike, yamur duasna k yerinize
kmam!' derdi.
Ona:
'Verilecek sadaka ne kadardr?' diye sorardk.
O:
'Hurmadan bir sa', yahut arpadan iki m d1 derdi.
Biz mallarmzdan bu sadakalan ayrp verdikten sonra, kara talmza kar, bizim iin Allah'tan
yamur dilerdi.
Vallahi, ok gemeden gk bulutlanr ve bizi sulard.
O bunu bize bir kere, iki kere, kere deil, birok kereler yapmt.
Sonra o, yanmzda bulunduu srada, lm deine dt.
leceini anlad zaman, bize:
'Ey Yahudi cemaat! Beni am gibi yiyecekleri, iecekleri bol bir yerden karp bu darlk, yoksulluk
ve alk yerine getiren nedir, bilir misiniz?' diye sordu.
Kendisine:
'Sen daha iyi bilirsin!' dedik.
O:
'Ben bu beldeye ancak gelme zaman yaklam bulunan peygamberin gelmesini gzleyeyim diye
gelmiimdir. Buras onun hicret edecei yerdir. Ben onun gnderilmesini ve ona tbi olmam ne kadar
arzu etmekte idim.
Size, onun zaman ok yaklamtr. Ey Yahudi cemaat! Ona inanmak ve tbi olmakta bakalar sizin
nnze gemesin!
nk, o, kendisine muhalefet edenlerin kanlarn dkmek, ocuk ve kadnlarn esir etmek yetkisiyle
de gnderilecektir. Siz de bu akbete dmekten kendinizi koruyamayacaksnz!' dedi.
Reslullah Aleyhisselam peygamber olarak gnderildii ve Kurayza oullarn yurtlarnda kuatt
zaman, pek gen olan Salebe b. Sa'ye, Useyd (Esid) b. Saye ile Esed b. Ubeyd:
'Ey Kurayza oullar! Vallahi, bu zt, muhakkak, bn Heyyeban'n size bahsetmi olduu ve kendisine
uymanz emir ve tavsiye etmi olduu peygamberdir!' dediler.
Kurayza oullar ise;
'Bu, bn Heyyeban'n geleceini haber verdii peygamber deildir!1 dediler.
Genler
'Hayr! Vallahi, gelecek peygamberin Kitabda yazl sfatlan onda tamamyla mevcuttur!' dediler.
Kaleden indiler, Mslman oldular.
Kanlarn, mallarn ve oluk ocuklarn korudular."[160]
bn shak bunun Yahudi bilginleri tarafndan da haber verildiini aklar.[161]
[1] mam Zhr, Megz, s. 72-73, Abdumezzak, Musannef, c. 5, s. 359-360, Ebu Dvud, Snen, c. 3,
s. 156-157, Beyhak,Delil'n-nbwe, c. 3, s. 179, Vhid, Esbbu'n-n zl, s. 278-279, Zeheb, Megz,
s. 119-120, Ebu'l -F id , Tefsr, c. 4, s. 330 -331 , Semhdi, Vefu'l-vef, c. 1, s. 297-298.
[2] bn shak,bn Hiam, Sre,c.3, s. 1 95-199.
[3] bn shak, bn Hiam , c. 3, s. 199, Vkd, Megz, c. 1, s. 364, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s.
57, Taber, Trih, c. 3, s. 37.
[4] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 1 47-1 50, Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 290-297.
[5] Vkd, Megz, c. 1,s.364.
[6] Ebu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 2, s. 489.
[7] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 199, Vkd, c.1 ,s. 364, bn Sa'd, c. 2, s. 57, Taber, c. 3, s. 37, Ebu
Nuaym, c. 2, s. 489,Beyhak, c. 3, s. 354, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 173, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
48, Ebu'l-Fid, el-Bidyeve'n-nihye, c. 4, s. 75.
[8] Vkd, Megz, c. 1, s. 364, Ebu Nuaym, c. 2, s. 490, Zeheb, Megz, c. 121.
[9] Ebu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 2, s. 489.
[10] bn shak, bn Hiam, Sine, c. 3, s. 1 99, Vkd, Megzi, c. 1, s. 36 4, Taberi, Trih, c. 3, s. 37,
Beyhak, Delil'n-nbvve,c. 3, s. 354, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 73, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
48, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 75.
[11] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 489.
[12] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 199, Taber, c. 3, s. 37, Beyhak, c. 3, s. 354, bn Seyyid, c. 2, s. 48,
Ebu'l-Fid, c. 4, s. 75.
[13] Vkd, Megz, c.1, s. 364, Ebu Nuaym, Delil, c. 2, s. 491.
[14] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 199.
[15] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 199, Vkd, Megz, c. 1, s. 364.
[16] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 199, Beyhak, c. 3, s. 354, bn Seyyid, c. 2, s. 48.
[17] Vkd, Megz, c.1, s. 364-365, Ebu Nuaym, Delil, c. 2, s. 491.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/277-280.
[18] Vkd, Megz, c. 1, s. 365, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 57, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 491, Zrkni, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 80-81.
[19] Vkd, c. 1,s.365, Ebu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 2, s. 491-492.
[20] bnshak,bn Hisam, Sre, c. 3, s. 199-200, Vkidi, c. 1, s. 365, bn Sa'd, c. 2, s. 57, Taber,
Trih, c. 3, s. 37, bn Seyvid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 48.
[21] Vkd, c. 1, s. 365, bn Sa'd, c. 2, s. 57, Taber, c. 3, s. 37, Ebu Nuaym, c. 2, s. 492.
[22] Taber, c. 3, s. 37, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 355, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 173.
[23] Vkd, Megz, c. 1, s. 365.
[24] bn shak. bn Him, Sre, c. 3, s. 200, Taber, c. 3, s. 37, Beyhak, c. 3, s. 355, bn Esr, c. 2, s.
173.
[25] Taber, Tarih,c. 3, s. 37.
[26] Vkd, Megz, c.1, s. 366, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 57.
[27] bn shak. bn Hiam, c. 3, s. 200, Taber, c. 3, s. 37, Beyhak, c. 3, s. 355, bn Esr, c. 2, s. 1 73,
bn Seyyid, c. 2, s. 48.
[28] Taber, Trh,c.3, s. 37.
[29] Vkd, Megz, c. 1, s. 365, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 492.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/280-281.
[30] Vkidi, Megz, c. 1, s. 365-366, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 492-493.
[31] Vkd, Megz.c. 1, s. 366.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/282-283.
[32] Taber, Trih.c. 3, s. 37.
[33] Vkidi, c. 1, s. 366, Taber, c. 3, s. 37.
[34] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.2,s. 57, Taber, Trih, c. 3, s. 37.
[35] Vkd, Megz, c. 1, s. 366-367, E bu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 494-495.
[36] Taber, Trh,c.3, s. 37.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/283-285.
[37] Vkd, Megz, c. 1, s. 367-368, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 57.
[38] Vkd, Megz, c.1, s. 368.
[39] Vkd, Megz, c.1, s. 370, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 57, Taber, Trih, c. 3, s. 38.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/285-286.
[40] Vkd, Megz, c. 1, s. 368-370.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/287-289.
[41] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 200, Taber, Trih, c. 3, s. 37, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s.
181 , bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 48, Zeheb, Megz, s. 122.
[42] bn shak, bn Hiam, c.3, s. 199, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 57, bn Habib, Kitbu'l-
muhabber, s. 113, Belzur, Ensbu'l-Erf, c. 1, s. 339, Taber, c. 3, s. 36, bn Hazm, s. 181 , Zeheb, s.
198, bn Kayy m, Zdu'l-mead, c. 2, s. 80.
[43] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 200, Vkd, Megz, c. 1, s. 4, bn Sa'd, c. 2, s. 57, bn Habib, s.
113, Belzr, c. 1, s. 339, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 75, bn Kayym, c. 2, s. 180.
[44] bn Habib, Kitbu'l-muhabber, s. 11 3.
[45] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 200, Vkd, c. 1, s. 371, bn Sa'd, c. 2, s. 58, Belzr, c. 1, s. 339,
Taber, c. 3, s. 39, bns Esr, Kmil, c. 2, s. 174, bn Seyyid, c. 2, s. 50, bn Haldun, c. 2, ks. 2, s. 28.
[46] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, t 2, s. 57.
[47] Zhr, Megz, s. 73, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 360, bn Sa'd, c. 2, s. 58, Ebu Dvud,
Snen, c. 3, s. 157, Vhidi, Esbbu'n-nzl, s. 279, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 232, Zeheb, s. 122.
[48] Vkd, Megz, c.1, s. 371, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 58, bn Seyyid, c. 2, s. 50.
[49] Zhr, Megz, s. 73, Abdurrezzak, c. 5, s. 360, Ebu Dvud, c. 3, s. 157, Beyhak, c. 9, s. 232,
Delil, c. 3, s. 179.
[50] Zhr, s. 73, Abdurrezzak, c. 5, s. 360, E bu Dvud, c. 3, s. 157, Vhidi, Esbbu'n-nzl, s. 279,
Beyhak,
Snen'l-kbr, c. 9, s. 232.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/289-290.
[51] Vkd, Megz, s. 289, 1367-1948, Msr basks tek cilt, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s.
462, Haleb, nsanu'l-uyn, c. 2, s. 562.
[52] Ykub, Trih, c. 2, s. 49.
[53] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 358.
[54] Beyhak, Delil, c. 3, s. 1 80, Zeheb, Megz, s. 122.
[55] bn shak, bn Hiam, Sre,c.3, s. 200-201.
[56] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 200, Taber, Trih, c. 3, s. 37, Beyhak, Delil, c. 3, s. 335, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 49, Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 4, s. 331.
[57] Tirmizi, Snen, c. 5, s. 408, Taber, Tefsr, c. 18, s. 34.
[58] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 1 40, Buhr, c. 6, s. 58, Tirmiz, c. 5, s. 408.
[59] Har: 5, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 140, Buhr, Sahih, c. 6, s. 58, Tirmiz, Snen, c. 5, s.
408.
[60] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 359.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/290-292.
[61] Vkdi, Megz, c. 1, s. 374, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 58, Belzur, E nsbu'l-Erf, c.
1, s. 339, Taber, Tr h, c. 3, s. 38, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 50, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 75.
[62] bn Habb, Kitbu'l-muhabber, s. 11 3.
[63] Zhr, Megzi, s. 73, Vkd, Megzi, c. 1, s. 374, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 358, 360, bn
Sa'd, Tabak t, c. 2, s. 58,Belzur, Enssbu'l-erf, c. 1, s. 339, Taber, c. 3, s. 38, Beyhak, D el il, c. 3,
s. 35 9, E bu'l -Ferec bn Cevz, el -Vefa, c. 2, s. 690, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 50, Zeheb, Megz, s.
119.
[64] bn shak, bn Hiam, Sre,c.3, s. 201, bn Sa'd, c. 2, s. 58, Beyhak, c. 3, s. 181,182.
[65] Vkd, c. l.s.373, bn Sa'd, c. 2, s. 58, Taber, c. 3, s. 38, Beyhak, c. 3, s. 181.
[66] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 201, bn Sa'd, c. 2, s. 58, Taber, c. 3,s. 38, Beyhak, c. 3, s. 181.
[67] Vkd, Megz, c.1, s. 373, bn Sa'd.c. 2, s. 58.
[68] Ykub, Trih, c. 2, s. 49.
[69] bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 28.
[70] Vkidi, Megz, tek cilt, s. 289,M iar 1367-1948 basks, Taber, Trih, c. 3, s. 38.Beyhak,
Delil'n-nbvve, c. 3, s. 359, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 75, Diyarbekr, Trhu'l-
hams, c. 1, s. 462.
[71] Zhr, Megz, s. 73, bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 201, Vkd, Megz, c. 1, s. 374,
Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 358, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 58, Ykub, Trih, c. 2, s. 48,
Taber, Trih, c. 3, s. 38, bn Hazm , Cevmiu's-Sre, s. 182, bn Ea"r, Kmil, c. 2, s. 173, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 2, s. 49, E bu'l-Fid, c. 4, s. 75.
[72] Vkd, Megz, s. 289, tek cilt, 1367-1948 basks, Ykub, Trih, c. 2, s. 48, Beyhak, Delil, c.
3, s. 179, Zeheb, Megz, s. 120.
[73] Zhr, Megz, s. 73, bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 201, Vkd, Megz, c. 1, s. 374,
Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 358, bn Sa'd, c. 2, s. 58, Belzur, Ensb, c. 1 ,s.339, Ykub, Trih, c. 2,
s. 48, Taber, Trh, C. 3, S. 38, Beyhak, C. 3, S.179, bn Hazm, s. 1 82, bn Esr, c. 2, s. 173, bn Seyyid,
c. 2, s. 49, Zeheb, s. 120, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 75.
[74] Zhr, Megz, s. 73, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 360, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 58.
[75] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 462.
[76] Zhr, Megz, s. 73, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 360, Beyhak, c. 3, s. 179.
[77] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 201, Vkd, Megz, c. 1, s. 374, Taber, c. 3, s. 38, Beyhak, c. 3,
S. 179, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 49, Zeheb, s. 120, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 75.
[78] Beyhak, Delil, c. 3, s. 182, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 49, Zeheb, s. 122.
* Bu hazine, Hayber'in fethinde, gmld yerden karld.
[79] Vkd, Megz, c.1, s. 372, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 565-566.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/292-294.
[80] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 59, Taber, Tefsir, c. 3, s. 14-15, Vhidi, Esbbu'n-nzl, s. 52,
Kurtubi, Tefsir, c. 3, s. 280, Suyt, Dr'l-mensur, c. 1, s. 329.
[81] Taber, Tefsir, c. 3, s. 1 5, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 9, s. 186, Hzin, Tefsir, c. 1, s. 185-186,
Suyt, Drr'l-m ensr, c. 1, s. 329.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/294-295.
[82] Vkd, Megz, c. 1, s. 374-375, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 58.
[83] bn shak.bn Him, Sre.c.3, s. 201, Vkd, Megz, c. 1, s. 374, bn Sa'd, c. 2, s. 58.
[84] bn shak, bn Hiam , c. 3, s. 201, Vkd, c. 1, s. 375, Taber, Trh, c. 3, s. 38-39, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 76.
[85] Vkidi, Megz, c.1, s. 374, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 58.
[86] Vkdi c. 1 s. 374-375, bn Sa'd,c. 2, s.58, Ebu'l-Fid, c. 4 s. 76.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/295.
[87] Ebu Nuaym.Delil'n-nbvve, c. 2, s. 491, Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 233-234, bn Askir,
Trih, c. 6, s. 1, 41.
[88] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 201, Taber, Trih, c. 3, s. 38, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, c.
182, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 77, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 28, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 2, s. 566.
[89] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 359, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 462.
[90] Diyarbekr, Trhu'l-hamis, c. 1, s. 462.
[91] Zhr, Megz, s. 73, bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 202, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 358,
Beyhak, Delil, c. 3, s. 177-178, Zeheb, Megz, s. 119.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/295-296.
[92] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 202.
[93] Vkd, Megz, c. 1, s. 373, Haleb, nsnu'l-uvun, c. 2, s. 566.
[94] bn shak, bn Hiam, c.3, s. 202, Vkd, c. 1, s. 373, Taber, Tnh.c. 3, s. 39,bn Hazm,
Cevmiu's-are, s. 182, Mverd, Ahkmu's-sultniye, s. 169, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 172, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 2, s. 49, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 76, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 28, Semhd, Vefu'l-
vef, c. 2, s. 299.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/296.
[95] Vkd, Megz, c. 1, s. 377, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 58, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2,
s. 50, Kastalni, Mevhib'l-lednniye, s. 137.
[96] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 58, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1 , s. 463.
[97] Zhri, Megz, s. 73, Vkd, Megz, c. 1, s. 378, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 360, Belzur,
Fthu'l-bldn, c. 1, s. 18, Mverd, Ahkmu's-sultaniye, s. 169, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4,
s. 76.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/296-297.
[98] Vkd, Megz, c. 1, s. 379, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 50, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s.
568.
[99] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1 , s. 22, Semhdi, Vefau'l-vef, c. 2, s. 299, Diyarbekr, Trhu'l-
hams, c. 1, s. 463, Haleb, nsan, c. 2, s. 568, Zrkni, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 86.
[100] Vkd, Megz, c. 1, s. 379, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 22, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 51,
Semhdi, Vefu'l-vef, c. 2, s. 299, Haleb, nn, c. 2, s. 568, Zrkni, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2,
s. 86, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 463.
[101] Vkd, Megz, c. 1, s. 379, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 50, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c.
1, s. 463, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 568, Zrkni, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 86.
[102] Vkd, Megz, c. 1, s. 379, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 22, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c.
1, s. 463.
[103] Vkd, c. 1, s. 379, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 22, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 51,
Semhdi, Vefu'l-Vef, c. 2, s. 299, Diyarbekr, c. 1, s. 463, Haleb, c. 2, s. 569, Zrkni, c. 2, s. 86.
[104] Vkd, c. 1,s.379, bn Seyyid, c. 2, s. 51 .Diyarbekr, c. 1 , s. 463, Haleb, c. 2, s. 568.
[105] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 21, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 51, Sem hdi, c. 2, s. 299,
Zrkni, Mevhib erhi, c. 2, s. 86.
[106] Vkd, c. 1, s. 382, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 21, Semhdi, c. 2, s. 299, Diyarbekr, c.
1, s. 463, Haleb, c. 2, s. 568, Zrkni, c. 2, s. 86.
[107] Zhr, Megz, s. 73, bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 202, Vkd, c. 1, s. 379, Abdurrezzak,
Musannef, c. 5, s. 360, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 143.
[108] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 201, Vkd, c. 1, s. 379, Belzur, c. 1, s. 19, Taber, Th.c.3, s.
39, Beyhak, Delil.c. 3, s. 182, Mverdi, Ahkmu's-sultniyye, s. 169, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 174,
Zeheb, Megz, s. 122, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 76, bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 28.
[109] Vkd, c. 1.S.379, Beyhak, c. 3, s. 182, bn Seyyid, c. 2, s. 51, Zeheb, s. 122, Diyarbekr, c. 1,
s. 463, Haleb, c. 2, s. 568.
[110] Vkd, Megz, c. 1, s. 378, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 18, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2,
s. 51 , Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 569.
[111] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 18, Zrkni, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 85.
[112] Vkd, c. 1, s. 378, Belzur, c. 1, s. 18, bn Seyyid, c. 2, s. 51, Haleb, c. 2, s. 569.
[113] Vkd, c. 1, s. 378, Buhr, Sahh, c. 6, s. 58, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1 376-1377, Ebu Dvud,
Snen, c. 3, s. 141, Tirmizi,Sahih, c. 4, s. 216, Belzur, c. 1, s. 1 8, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, S.
185, bn Seyyid, Uynu'l-eser, C. 2, S. 51 .
[114] Vkd, Megz, c. 1, s. 378, Zrkni, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 85.
[115] Vkd, c. 1 , s. 378, Ebu Dvud, c. 3, s. 141 , Belzur, c. 1, s. 1 8, Beyhak, c. 3, s. 185, bn
Seyyid, c. 2, s. 51, Haleb, c.2, s. 569, Zrkni, c. 2, s. 85.
[116] Vkd, c. 1, s. 378, Zrkni, c. 2, s. 85.
[117] Vkd, c. 1, s. 378, Buhr, c. 6, s. 58, Mslim, c. 3, s. 1377, Ebu Dvud, c. 3, s. 141 , Tirmiz,
c. 4, s. 216, Belzur, c. 1 , s. 20, Beyhak, c. 3, s. 185-186, bn Seyyid, c. 2, s. 51 , Haleb, c. 2, s. 569,
Zrkni, c. 2, s. 85.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/297-299.
[118] Har: 11-17, Vkd, Megz, c. 1, s. 382-383, Taber, Tefsr, c. 28, s. 45-51.
[119] Har:2-4.
* Fesad iin deil (jbn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 202, Taber, Tefsir, c. 18, s. 35).
[120] Har 5-8, Vkd, Megz, c. 1, s. 380-382, Taber, Tefsr, c. 28, s. 3240.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/300-302.
[121] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 200, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 181, bn Kayym , Zdu'l-
mead, c. 123, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 48, Zeheb, Megz, s. 198.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/302.
[122] Abdurrezzak, Musannef, c. 9, s. 233-234, Buhar, Sahih, c. 6, s. 242-243, Nes, Snen, c. 8, s.
295, Drekutn, Snen, c. 4, s. 248, 252.
[123] Buhr, Sahih, c. 6, s. 242, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1572.
[124] Abdurrezzak, c. 9, s. 220, Mslim, c. 3, s. 1586, Nes, c. 8, s. 300.
[125] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 329.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/302-303.
[126] Bakara: 219.
[127] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 351.
[128] Taber, Tefsir, c. 7, s. 33.
[129] Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 93.
[130] Zemaheri, Keaf, c. 1, s. 258.
[131] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 351, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 325.
[132] Ebu'l-Fid, Tefsir, c. 2, s. 93.
[133] Zemaheri, Keaf, c. 1, s. 258.
[134] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 53, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 325, Hkim, Mstedrek, c. 2,
s. 143. Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 53, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 325, Hkim, Mstedrek, c. 2, s.
143.
[135] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 53, Nes, Snen, c. 8, s. 287, Hkim, Mstedrek, c. 4, s.
143.
[136] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 351.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/303-304.
[137] Buhr, Sahih, c. 5, s. 1 90, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1570, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 325-326,
Drim, Snen, c. 2, s. 36.
[138] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 133, Nes, c. 8, s. 287.
[139] Buhr,Sahh,c.5, s. 1 90, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1570.
[140] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 71, 97, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 326, Hkim, Mstednek,
c. 2, s. 32, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 5, s. 327.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/304-306.
[141] bn Ebi eybe, Musannef, c. 8, s. 10, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1119, Hkim, Mstedrek, c. 4, s.
145.
[142] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 238.
[143] Drim, Snen, c. 2, s. 7, Drekutn, Snen, c. 247.
[144] Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 845, Abdumezzak, Musannef, c. 9, s. 221, Ahmed b. Hanbel, Msned,
c. 2, s. 16, 29, Buhr, Sahih, c. 6, s. 242, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1587,1588, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s.
327, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1124.
[145] Abdumezzak, c. 9, s. 221-222, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 167, Ebu Dvud, c. 3, s. 327, Tirmiz,
Snen, c. 4, s. 292, bn Mce, c. 2, s. 1124-1125, Nes, c. 8, s. 300-301, Drim, c. 2, s. 39, Drekutn, c.
4, s. 250,-251, 254, Beyhak, c. 8, s. 296.
[146] bn Ebi eybe, c. 8, s. 6-7, Buhr, c. 6, s. 241, Nes, c. 8, s. 313.
[147] Abdurrezzak.c. 9, s. 235, 238, Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 35, Ebu Dvud, c. 3, s. 327, Tirmiz, c.
4, s. 290-291, Mesf, c. 8, s. 317, Drim, c. 2, s. 37.
[148] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 20, Drim, c. 2, s. 37.
[149] Abdurrezak, Musannef, c. 9, s. 248, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 20, Drim, Snen, c. 2,
s. 37.
[150] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 176, Buhr, Sahih, c. 1, s. 28.
[151] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 237, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 329, Nes, Snen, c. 8, s. 312-313,
bn Mce, Snen, c. 2, s. 1223, Drim, Snen, c. 2, s. 39.
[152] Abdurrezzak, c. 9, s. 234, Buhr, c. 6, s. 243, Drim, c. 2, s. 39.
[153] Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 237, Ebu Dvud, c. 3, s. 329, Nes, c. 8, s. 312-13.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/306-307.
[154] Hkim, Mstedrek, c. 4, s. 143-144.
[155] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 351-352.
[156] Buhr, c. 5, s. 190, Mslim, c. 3, s. 1570.
[157] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 352.
[158] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 351 -352.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/307-308.
[159] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 496498, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 361 -362,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 80-81, Suyt, Hasisu'l-kbr, c. 1, s. 526-527.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/308-310.
[160] bn shak, bn Hiam, Sre.d, s. 226-228, Vkid'den naklen bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s.
160-161, Ebu Nuaym ,Delil'n-nbyve, c. 1 , s. 81-82, Bevtakf, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 31-32,
Suyt, Hasisu'l-kbr, c. 2, s. 7-8.
[161] bn shak, bn Hiam, Sire.c.1, s. 228.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/310-312.
LMLER, EVLLKLER, DOUMLAR
Hz. Ali'nin Annesi Ftma Hatunun Vefat
Ftma Hatunun Kimlii ve Fazileti
Hz. Ali'nin annesi Ftma Hatun, Him oullar kadnlarndan olup, Peygamberimiz Aleyhisselamin
amcas Ebu Talib'in zevcesi idi.
Kendisinin gerek Ebu Talib'le ve gerek Peygamberimiz Aleyhisselamla soyu Him'de birleir.[1]
Ftma Hatun; Him oullar kadnlar iinde, Him erkek sulbnden ilk erkek ocuu dnyaya
getiren hatundu.[2]
Him oullar kadnlarndan, halife annesi olanlarn da ilki idi.
Ondan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselamn kz Hz. Fatma gelir ki, Hz. Hasan' dnyaya getir-mitir.
[3]
Ftma Hatun; Peygamberimiz Aleyhisselama-dedesi Abdulmuttalib'in lm zerine-sekiz yandan
itibaren mrebbilik, annelik yapmt: Kendi ocuklar a dururken Peygamberimiz Aleyhisselamn
kamn doyurur, kendi ocuklarnn stleri balar tozlu toprakl dururken, o nce Peygamberimiz
Aleyhisselamn san ban tarar, glyalanyla yalard.[4]
Peygamberimiz Aleyhisselam onu sk sk ziyaret ederdi.[5]
Ftma Hatun, faziletli, salih amelli bir slm hatunu idi.[6]
Kendisi, H icretin drdnc ylnda,[7] Medine'de[8] vefat etti.[9]
Allah ondan raz olsun!
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bugn annem vefat etti!" buyurdu.[10]
Kendi gmleini ona kefen olarak sardrd.[11] Cenaze namazn kldrd. Kabrinin iine indi. Sanki
geniletir gibi, kabrin kelerine eliyle iaret etti ve kabrin iine uzandktan sonra kabirden kt.
Gzleri yaarm, gzya kabre damlamt.[12]
Peygamberimiz Aleyhisselamn sahabileri:
"Senin buna yaptn grdmz eyi hi kimseye yaptn grmemitik!?" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ebu Talib'den sonra, bunun kadar bana iyilii dokunan bir kimse olmamtr!
Kendisine Cennet elbiselerinden giydirilsin diye, gmleimi kefen olarak giydirdim!
Kabir hayat kendisine mlayim ve kolay gelsin diye de, kabirde yanna uzandm!" buyurdu.[13]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Torunu ve Hz. Osman'n Olu Abdullah'n Vefat
Peygamberimiz Aleyhisselamin kz ve Hz. Osman'n zevcesi Hz. Rukayye'den bir erkek ocuk
domu, ona Abdullah ad konulmutu.
Abdullah, alt yanda bulunduu srada, bir horoz onun yzn ve gzn gagalam, iirmiti.
Bunun zerine tutulduu hastalktan kurtulamayarak, Hicretin drdnc ylnda Cumdell aynda
vefat etti.
Peygamberimiz Aleyhisselam onun cenaze namazn kldrd. Hz. Osman da onu kabrine indirdi.[14]
Peygamberimiz Aleyhisselam Abdullah'n kabrinin bana bir ta dikti. Gzleri yaarm olduu
halde:
"Yce Allah, kullarndan, merhametli ve yufka yrekli olanlara rahmet eder!" buyurdu.[15]
Zeyd b. Sabit'in Yahudi Yazsn renii
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hicretin drdnc ylnda, Zeyci b. Sabit'e Yahudilerin yazsn
renmesini emredip:[16]
"Ben, yazlarm onlarn deitirmeyeceklerinden emin deilim!" buyurdu.[17]
Zeyd b. Sabit der ki:
"Reslullah Aleyhisselam, bana:
'Ey Zeyd! Sen benim iin Yahudi yazsn ren[18] nk, vallahi, ben, yazacam eyler hakknda
Yahudilere itimad edemem, gvenemem!1 buyurdu.
Bunun zerine, ben de, yarm ay gememiti ki, onu renmi, hatta onda maharet kazanmtm.
Peygamber Aleyhisselam Yahudilere birey yazaca zaman onu ben yazar; kendisine Yahudilerden
gelen yazlar da ben okurdum ."[19]
Yine Zeyd b. Sabit der ki:
"Reslullah Aleyhisselam, bana:
'Sryanice'yi gzelce okuyup yazabilir misin? nk, bana Sryanice yazlar geliyor!1 buyurdu.
Ben:
'Hayr! yi okuyup yazamam!'dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Sen onu iyice ren!' buyurdu.
Onyedi gnde rendim ."[20]
Allah ondan raz olsun![21]
Hz. Zeyneb'in Vefat ve Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. mm Seleme ile Evlenii
Peygamberimiz Aleyhisselamn zevcesi Hz. Zeyneb binti Huzeyme, Hicretin drdnc ylnda
Rebilhir aynn sonunda vefat etti.[22]
Allah ondan raz olsun!
Peygamberimiz Aleyhisselam, cenaze namazn kldrdktan sonra, onu Bakiyy kabristanna defnet-ti.
[23]
Peygamberimiz Aleyhisselamn hayatnda, Hz. Hatice ile Hz. Zeyneb'den baka zevcesi vefat etmem
itir.[24]
Hz. Zeyneb, Cahiliye devrinde, yoksullara ok sadaka verdii iin, "Miskinler Annesi" diye anlrd.
[25]
Ebu Seleme b. Abdulesed Hicretin drdnc ylnda Cumdelhir'in sonuna doru vefat edince,
zevcesi mm Seleme Hind dul kalmt.[26]
Kendisinin Ebu Seleme'den Zeyneb, Seleme, mer, Rukayye isimlerinde drt ocuu vard.[27]
Hz. mm Seleme, okuma bilir, yaz yazmay bilmezdi.[28]
Kadn sahabilerin fkh en iyi bilenlerindendi.
Peygamberimiz Aleyhisselamdan 378 hadis rivayet etmitir.[29]
Hz. mm Seleme der ki:
"Ebu Seleme bir gn Reslullah Aleyhisselamn yanndan yanma geldi de:
'Reslullah Aleyhisselamdan bir sz iittim, ona sevindim: Mslmanlardan, musibete urayan bir
kimse, musibete urad zaman 'nn lillhi ve inn ileyhi rcin=Biz Allah'nz (Allah'n kullaryz) ve
muhakkak O'na dncleriz!1 [Bakara: 156] der ve 'Musibetimin arkasndan bana daha hayrlsn ihsan
buyur!1 diye dua ederse, muhakkak, Allah bunun gereini yapar, buyurdu1 dedi.
Ebu Seleme'den, bunu ezberledim."[30]
Hz. mm Seleme'nin Kocas Ebu Seleme ile Ahidlemek stemesi
Hz. mm Seleme, bir gn, kocas Ebu Selemeye:
"Bana erien habere gre; Cennetlik kocas len Cennetlik bir kadn, sonradan baka birisi ile
evlenmezse, muhakkak Allah onu Cennette kocas ile biraraya getirecekmi!
Yine bunun gibi, Cennetlik zevcesi len Cennetlik bir erkek de, sonradan baka bir kadnla
evlenmezse, Allah muhakkak onu da Cennette kocas ile biraraya getirecekmi!
yleyse, gel, seninle ahidleelim: Ne sen benden sonra evlen, ne de ben senden sonra evleneyim!"
demiti.
Ebu Seleme, ona:
"Sen bana itaat eder, szm dinler misin?" diye sordu.
Hz. mm Seleme:
"Ben sana ancak itaat etmek, sylediini dinlemek iin danrm" dedi.
Bunun zerine, Ebu Seleme:
"Ben ldm zaman sen evlen!" dedikten sonra:
"Allah'm! Benden daha hayrl, onu hor grmeyecek, incitmeyecek bir koca nasip et!" diyerek dua etti.
[31]
Hz. mm Seleme der ki:
"Ebu Seleme vefat ettii zaman, Peygamber Aleyhisselama gidip:
'Y Raslallah! Ebu Seleme vefat etti. Ne diyeyim, nasl dua edeyim?1 diye sordum.
Reslullah Aleyhisselam:
"Allah'm! Beni de, onu da yarla! Bana, onun ardndan, ondan daha hayrl, daha gzel bir bedel
ihsan et!' de' buyurdu.[32]
Kendi kendime:
'Benim iin, Reslullah Aleyhisselamn sahabisi Ebu Seleme'den daha hayrl kim olabilir?[33]
Mslmanlarn hangisi Ebu Seleme'den daha hayrldr?
O; aiIesiyle birlikte Reslullah Aleyhisselama hicret eden ilk hanedir dedim.[34]
Sonra, Allah bana bir azim verdi de, Reslullah Aleyhisselamn tavsiye buyurduu duay okumaya
devam ettim."[35]
Hz. mm Seleme'nin iddeti; drt ay on gnlk bekleme, evlenmeme mddeti (Bakara: 234) dolunca,
ona Hz. Ebu Bekir talip oldu.
Hz. mm Seleme onu reddetti.
Sonra, Hz. mer talip oldu.
Hz. mm Seleme onu da reddetti.[36]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, kendisi iin dnrlk yapmak zere, Htb b. Ebi
Belteay Hz. mm Selemeye gnderdi.[37]
Hz. mm Seleme:
"Reslullah Aleyhisselama ve elisine merhaba!
Tarafmdan Reslullah Aleyhisselama haber ver ki; ben kskan bir kadnm!
Ayn zamanda oluklu ocukluyum.
ahit olarak da, yanmda velilerimden bir kimse yok!" dedi.[38]
Aradan ksa bir mddet gemi yahut gememiti ki, Peygamberimiz Aleyhisselam Hz. mm
Seleme'ye gidip kapsna dikildi.
mm Seleme Hatuna talip olduunu, velisi bulunan kardeinin oluna veya onun kendi oluna at.
Hz. mm Seleme, velisine:
"oluklu ocuklu olduumu ileri sr, Reslullah Aleyhisselama olumsuz cevap ver!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ertesi gn sabahleyin gelip dileini tekrarlaynca, Hz. mm Seleme,
nceki gibi syledikten sonra, velisine:
"Eer Reslullah Aleyhisselam tekrar gelirse, beni kendisine nikhla!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam geri geldi.[39]
Hz. mm Seleme der ki:
"Reslullah Aleyhisselam, yanma girmek zere izin istedi.
O srada, ben ieride deri tabaklyordum. Ellerimi karaze yapra ile ykadm, kendisine 'Buyur!'
dedim.
Yz deri, ii hurma lifi dolu yzyastn yere koydum. Yastn zerine oturdu.[40]
Aramzda perde olduu halde benimle konutu ve evlenme teklifinde bulundu.[41]
Szlerini bitirdii zaman:
'Y Raslallah! Benim iin, sende rabet edilmeyecek birey yoktur. Fakat ben ok kskan bir
kadnm. Korkarm ki, benden uygunsuz bir hareket grrsn de, Allah beni ondan dolay azaba uratr.
Ayn zamanda, ben yalym ve oluk ocukluyum da!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Kskanlktan bahsettin. Senin oluk ocuun, benim de ocuumdur!' buyurdu."[42]
Dier rivayete gre:
"Reslullah Aleyhisselam:
'Sen dedin ki: 'Ben yal bir kadnm.' Kendisinden daha yal erkekle evlenmesi, kadna ayp deildir.
Sen dedin ki: 'Ben yetimler annesiyim!' Onlarn geimleri Allah'a ve Reslne aittir.
Sen dedin ki: 'Ben ok kskancm!' Ben onu senden gidermesi iin Allah'a dua ederim.[43]
Sen, 'Yanmda velilerimden kimse yok!' dedin. Onlardan, hzr veya gaib, bulunan veya
bulunmayandan, bana raz olmayacak bir kimse yoktur!' buyurdu."
Bunun zerine, Hz. mm Seleme, oluna:
"Kalk! Beni Reslullah Aleyhisselama nikhla!" dedi.
Reslullah Aleyhisselam:
'Zevcem filanca kardeine mehir olarak verdiim eylerden, sana eksik vermeyeceim![44]
Yanmzda, kendisine kn elbise, yazn da mefruat olmak zere bir miktar kadife kuma,
Yz deri, ii hurma lifi dolu bir yastk,
Hububat tmek iin iki adet el deirmeni,
Topraktan yaplm bir su testisi,
Bir adet un mlei,
inde hamur yourulacak ve tirit yaplacak byk bir anak var!" buyurdu.
Hz. mm Seleme:
"Kabul ettim!" dedi.[45]
te, Hz. mm Seleme'nin mehir ve eyizi byle idi. Yani:
2 adet el deirmeni,
1 adet su testisi,
1 adet yzyast (ki yz deridendi, iine hurma lifi doldurulmutu),[46]
1 adet dek (ki iine hurma lifi doldurulmutu).[47]
Hz. mm Seleme derki:
"'Ey Allah'm! Beni ve Ebu Selemeyi yarla! Bana, onun ardndan, ondan daha hayrl, daha gzel bir
bedel ihsan et!' diyerek dua etmeye devam edince, Allah, bana ondan daha hayrl olan Muhammed
Reslullah Aleyhisselam ihsan etti!"[48]
Hz. mm Seleme'nin iddeti evval aynn sonuna on gn kala tamamlannca, evval'in son
gecelerinde Peygamberimiz Aleyhisselamla evlendi.[49]
Kendisine, vefat eden "Yoksullar Anas" Hz.Zeyneb'in odas verildi.[50]
Hz. mm Seleme'nin bildirdiine gre:
Hz. Zeyneb'in odasnda 1 adet toprak anak, 1 adet el deirmeni, 2 adet mlek (ki, birisi tatan
yaplmt) bulunuyordu.
anan iinde biraz arpa, mlekten birisinin iinde de erimi biraz ya vard.
Hz. mm Seleme, arpay el deirmeninde ektikten, ttkten sonra, onu anak-mlekte yala
kard, kartrd.
Bu yemek, Peygamberimiz Aleyhisselamn ve ev halknn dn gecesindeki yemei idi![51]
Hz. mm Seleme'nin Cebrail Aleyhisselam Grmesi
sme b. Zeyd'den rivayet edildiine gre; bir gn Cebrail Aleyhisselam Peygamberimiz
Aleyhisselamn yanna gelmiti.
O srada, Hz. mm Seleme Peygamberimiz Aleyhisselamla konutuktan sonra kalkp gitti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. mm Seleme'ye:
"Kimdir bu?" diye veya benzeri kelimelerle, kim olduunu sordu.
Hz. mm Seleme:
"Dhye'dir bu!" dedi.
Hz. mm Seleme:
"Allah'a yemin ederim ki; Peygamber Aleyhisselamn Cebrail Aleyhisselamdan ald vahyi ashaba
haber vermek zere irad buyurduu hutbesini dinleyinceye kadar, Cebrail Aleyhisselam Dhye
sanmtim!" demitir.[52]
Hz. mm Seleme'nin Odasn Kerpi Duvarla rdrmesi zerine Uyarl
Abdullah b. Zeyd der ki:
"mm Seleme'nin kerpiten evini, odasn grmtm.
mm Seleme'nin oluna sordum.
Bana dedi ki:
'Reslullah Aleyhisselam Dmet'l-Cendel gazasnda iken, mm Seleme odasn kerpiten yaptrd.
Reslullah Aleyhisselam, Medine'ye dnnce, mm Seleme'nin yanna vard. Kerpiten rlen
duvarlara bakt da:
'Nedir bu bina?' diye sordu.
mm Seleme:
'Y Raslallah! Halkn gzlerinden gizlenmeyi, korunmay arzu ettim ve kerpiten duvar rdrdm!'
dedi.
Reslullah Aleyhisselam:
'Ey mm Seleme! H i phesiz, Mslmanlarn mallarnn iinde er bulunan ve hayrsz olan,
yapya giden, balanandr!' buyurdu."[53]
Fatebiru y uli'l-ebsr! Ey basiret sahipleri, bundan ibret alnz![54]
Hz. Hseyin'in Doumu
Hz. Hseyin'in Doum Tarihi
Hz. Ali'nin olu Hz. Hasan Hicretin nc ylnda Ramazan'n ortasnda doduktan[55] elli gece
sonra, Hz. Ftma Hz. Hseyin'e hamile kald.[56]
Hicretin drdnc ylnda, aban ayndan be gece geince de, Hz. Ftma'dan Hz. Hseyin dodu.
[57]
Hz. Hseyin'in mm't-Fadf Hatun Tarafndan Emziritii
Peygamberimiz Aleyhisselamn amcas Hz. Abbas'n zevcesi mm'l-Fadl Hatun, hem Hz. Hasan',
hem de Hz. Hseyin'i, olu Kusem'le birlikte bir mddet emzirdi.[58]
Akika Kurban ve Hz. Hseyin'e Akika Kurban Kesilii
Akika kurban, ocuun doumunun yedinci gn kesilir, ocuun ismi taklr ve bann sa kestirilir.
[59]
Akika Kurban, ocuun doumunun ondrdnc ve yirmibirincign de kesilebilir.
Kurban kesilirken:
"Bismillhi vallahu ekber! Allah'm! Bu, Senin rzan iin kesilen akika kurbandr" denilir.[60]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Hseyin'in doumunun yedinci gn akika kurban kestirdi, ismini
koydu ve:
"Ey Ftma! Hseyin'in san kes! Sann arlnca sadaka ver!" buyurdu.
Hz. Hseyin'in sa tartld, sann arl bir dirhem geldi.[61]
Hz. Ftma, kesilen san arlnca gm fakirlere datt.[62]
Peygamberimiz Aleyhisselam, kesilen akika kurbanndan, ebeye bir but gnderilmesini, kalannn da
kemikleri krlmadan piirilip yenilmesini ve bakalarna da yedirilmesini tavsiye buyurdu.[63]
Hz. Hseyin'e sim Takl
Hz. Ali derki:
"Ben, harbi-darb sever bir adamdm.[64]
Hasan doduu zaman, ona Harb ismini koymutum.
Resluiiah Aleyhisselam geldi. 'Gsteriniz olumu bana! Ne isim taktnz ona?' buyurdu.
'Harb ismini koydum!' dedim.
'Hayr! O, Hasan'dr!' buyurdu.
Hseyin doduu zaman da, ona Harb ismini koymutum.
Resluiiah Aleyhisselam geldi. 'Gsteriniz olumu bana! Ne isim koydunuz ona?' buyurdu.
'Harb ismini koydum!' dedim.
'Hayr! O, Hseyin'dir!' buyurdu.
nc olan doduu zaman, ona da, yine Harb ismini koydum.
Resluiiah Aleyhisselam geldi. 'Gsteriniz olumu bana! Ne isim koydunuz ona?' buyurdu.
'Harb ismini koydum!' dedim.
'Hayr! O, Muhassin'dir!
Ben, bunlara, Harun Aleyhisselamn oullar olan ebber, ebirve Mebbir'in isimlerini koydum.
[65]
Bunlarn her birinin ismini deitirmekliim bana emrolundu' buyurdu."
Hz. Alide:
"Allah ve Resl daha iyi bilir!" dedi.[66]
Peygamberimiz Aleyhisselam, isimlerle ilgili baz hadis-i eriflerinde de:
"...simlerin Allah'a en sevimli olan Abdullah ve Abdurrahman'dr. simlerin gzeli Haris ve
Hemmam, irkini de Harb ve Mrre'dir."[67]
"Muhakkak ki, siz, Kyamet gn kendi isimleriniz ve babalarnzn isimleri ile arlacaksnz. yle
ise, isimlerinizi gzel koyunuz!" buyurmulardr.[68]
Hz. Hseyin'in smi Konulurken Kulana Ezan Okunuu
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Hseyin'in ismini koyarken, kulana ezan okudu.[69]
Hz. Hseyin'in Snnet Ettirilii
Cabir b. Abdullah'tan rivayet edildiine gre; Hz. Hseyin, doumunun yedinci gn snnet ettir-
ilmitir.[70]
Snnet olmak, erkekler iin snnettir.[71] Ftrat hasletlerindendir.[72]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. Hasan ve Hz. Hseyin'e Olan Sevgisi
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Hasan ve Hz. Hseyin hakknda:
"Bunlar, benim oullarm ve kzmn oullardr.[73]
Allah'm! Ben onlar seviyorum! Onlar sen de sev![74] Onlar seveni de sev!" dedi[75] ve bunu
kere tekrarl a di.[76]
Ebu Eyyub el-Ensr der ki:
"Bir gn, Reslullah Aleyhisselamn huzuruna girmitim. Hasan ile Hseyin, nnde oynuyorlard.
'Y Raslallah! Sen bunlar ok mu seviyorsun?' diye sordum.
Reslullah Aleyhisselam:
'Nasl sevmem?[77] Onlar benim dnyada pp kokladm iki reyhanm dr?' buyurdu. "[78]
Peygamberimiz Aleyhisselamn amcas Hz. Abbas, Peygamberimiz Aleyhisselam hastaland
srasnda, ziyaretine gelmiti.
Ondan sonra, Hz. Ali de, Hz. Hasan ve Hz. Hseyin'le birlikte ieri girdi.
Hz. Abbas:
"Y Raslallah! Bunlar, senin oullarndr!" dedi.
"Evet, amca! Onlar senin de oullarndr!" buyurdu.
Hz. Abbas:
"Ben onlar seviyorum!" dedi.
Peygamberimiz Al eyhisselam:
"Senin onlar sevdiin gibi, Allah da seni sevsin!" buyurdu.[79]
Peygamberimiz Aleyhisselam yle buyurmutur:
"Hasan ve Hseyin'i seven beni sevmi, onlara kin besleyen de bana kin beslemi olur!"[80]
"Hasan ve Hseyin, Cennet halk genlerinin iki seyyidi, efendisidir!"[81]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Ehl-i Beytini rt ine Alp Dua Edii
Peygamberimiz Aleyhisselamn vey olu mer b. Ebu Seleme der ki:
"u 'Ey Ehl-i Beyt! Allah sizden kiri, gnah gidermek ve sizi tertemiz yapmak ister1 [Ahzab: 33] yeti
Peygamber Aleyhisselama mm Seleme'nin evinde nazil oldu.
Peygamber Aleyhisselam, Ftma'y, Hasan', Hseyin'i ard.
Onlar bir rt ile bryp rtt.
O srada, Ali arkada, geride bulunuyordu.
Onu da rt ile brd, rtt. Sonra da:
'Allah'm! Bunlar, benim Ehl-i B eyf imdir! Bunlardan gnah kirini gider, kendilerini tertemiz yap!'
diyerek dua etti.
mm Seleme:
'Y Raslallah! Ben de onlarla birlikte miyim?' diye sordu.
Reslullah Aleyhisselam:
'Sen, yerindesin! Ve bana hayrlsn!' buyurdu."[82]
Bu hadise, Hz. mm Seleme ve daha bakalar tarafndan da anlatlmtr.[83]
Hz. ie de, bu hadiseyi yle anlatr
"Peygamber Aleyhisselam, zerinde siyah ynden yaplm nakl bir rt (kilim) olduu halde,
sabahleyin erkenden knca, yanna Hasan b. Ali geldi.
Peygamber Aleyhisselam, onu rtnn iine ald.
Sonra, Hseyin geldi. Onu da rtnn iine ald.
Sonra, Ftma geldi. Onu da rtnn iine ald.
Sonra da:
'Ey Ehl-i Beyt! Allah, ancak ve ancak, sizden kiri gidermek ve sizi tertemiz yapmak ister1 [Ahzab: 33]
yetini okudu."[84]
Hz. Hseyin'in ehit Edilecei Hakkndaki Mahede ve Haberleri
Enes b. Malik'in bildirdiine gre; yamur melei* Rabbimizden izin alarak Peygamberimiz
Aleyhisselamn yanna gelmiti.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey mm Seleme! Kapy zerimize kapa, yanmza kimseyi brakma!" buyurdu.
O srada, Hz. Hseyin koarak kapya geldi.
Hz. mm Seleme onu ieri brakmad.
Fakat, Hz. Hseyin kapy zorlayp ieri dald, kendisini Peygamberimiz Aleyhisselamn kucana att.
Peygamberimiz Aleyhisselam onu boynuna, omuzuna ald, pt, sevdi.
Melek, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Onu ok mu seviyorsun?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet!" buyurdu
Melek:
"yi ama, mmetin onu ldrecektir!" dedi.[85]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Demek, onu ldrecek olanlar m'minler ha?!" buyurdu.
Melek:
"Evet![86] stersen, onun ldrlecei yeri de sana gstereyim" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet! Gster!" buyurunca, melek oray Peygamberimiz Aleyhisselama gsterdi.
Oradan getirdii bir avu slak topra da, Peygamberimiz Aleyhisselama verdi. Hz. mm Seleme,
onu alp elbisesinin eteine koydu.[87]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. mm Seleme'ye:
"Bu toprak, senin yannda emanettir!
O kana tahavvl ettii zaman, bil ki, Hseyin ldrlmtr!" buyurdu.[88]
Hz. mm Seleme, onu bir anan iine koydu. Ona bakar dururdu.[89]
Hz. Ali'nin ve Hz. Hseyin'in Kerbel'daki Hatralar
Hz. Ali'nin mataracsnn anlattna gre; Hz. Ali Sffin'e giderken Ninova hizasna gelince:
"Ebu Abdullah! Frat kysnda biraz dur!
Ebu Abdullah! Frat kysnda biraz dur!" diyerek seslendi.
Matarac Ebu Abdullah:
"Ne iin duracaz?" diye sorunca, Hz. Ali:
"Ben bir gn Peygamber Aleyhisselamn yanna gitmitim. Gzlerinden yalar dklyordu.
'Ey Allah'n Peygamberi! Seni gzlerinden yalar aktacak dereceye bir getiren mi oldu?' diye sordum.
'Evet! Biraz nce, Cebrail yanmda idi. Hseyin'in Frat kysnda ehit edileceini bana haber verdi.
Onun toprandan sen de koklar msn?' dedi.
'Evet!' dedim.
Bunun zerine, elini uzatt. Bir avu toprak avulayp bana verdi. Gzlerimin yan tutmaya kadir
olamadm" dedi.[90]
Hz. Hseyin de der ki:
"Babam, Sffin'e giderken, buraya, Kerbel'ya uramt. Ben de yannda idim. Durdu. Burasnn
neresi olduunu sordu. smi kendisine haber verilince:
'Onlarn hayvanlarndan aa indirilecekleri yer, ite burasdr!
Kanlarnn dklecei yer, ite burasdr!' dedi.
Bunun ne demek olduu kendisinden sorulunca da:
'Muhammed hanedannn ykleri, arlklar, ite burada indirilecektir!' dedi."[91]
Hz. mm Seleme'nin Ryas ve anaktaki Topran Kan Haline Gelii
Selma Hatun der ki:
"mm Seleme'nin yanna girmitim. Alyordu. Kendisine:
'Ne iin alyorsun?' diye sordum.
'Reslullah Aleyhisselam ryada grdm. Banda ve sakalnda toz toprak vard. Kendisine:
'Ne oldu sana y Raslallah?' diye sordum. 'Az nce, Hseyin'in ldrlne ahit oldum!' buyurdu'
dedi."[92]
Hz. mm Seleme, Hz. Hseyin'in ehit edildii gn de, anakta saklad Kerbel toprann kan
haline geldiini grd.[93]
"Vh Hseyin'im! Vh Reslullahn olu!" diyerekferyad etti.[94]
"Allah ona bunu yapanlarn evlerine ve kabirlerine ate doldursun!" dedi ve bayld.[95]
Abdullah b. Abbas'n Hz. Hseyin Hakkndaki Ryas
Abdullah b. Abbas, Hz. Hseyin'in ehadeti ile ilgili ryasn yle anlatmtr:
"Reslullah Aleyhisselam ryada grdm. Kendisi, son derece zntl ve tasal idi. Elinde sra bir
anak, anan iinde de, toplanm kan vard. Kendisine:
'Y Raslallah! Bu nedir?1 diye sordum.
'Bu, Hseyin'in ve ashabnn kandr. Allah'a gtryorum!' buyurdu."
bn Abbas'n ryay grd gn saylnca, Hz. Hseyin'in Kerbel'da ehit edildii gne rastlad
grlmtJr.[96]
Yce Allah, Hz. Hseyin'den ve Kerbel'da ehit olan ashabndan raz olsun.
(Kerbel faciasnn nasl cereyan ettii hakknda daha geni bilgi iin, Hz. Hseyin ve Kerbel
Facias adl kitabmz okuyunuz.)[97]
Zeyd b. Hrise'nin Hz. Zeyneb'le Evlenii ve Ondan Ayrl
Hz. Zeyneb, Peygatm berim iz Aleyhisselamn halas meyme binti Abdulmuttalib'in kz idi.[98]
Peygamberimiz Aleyhisselam Zeyd b. Harise iin dnrlk ettii halde, Hz. Zeyneb Peygamberimiz
Aleyhisselamn kendisi iin dnrlk ettiini sanarak raz olmutu.
Fakat, Zeyd b. Harise iin istenildiini anlaynca:[99]
"Y Raslallah! Ben nefsime danyorum; soy sopa ondan daha hayrlym.[100] Y Raslallah! Ben
ona varmaya raz olmam! Ben Kurey'ten bir bakireyim!" diyerek nikhlanmaktan kand.
Peygamberimiz Aleyhisselam ise:
"Fakat, ben onu senin iin kabul ettim!" buyurdu.[101]
"Allah ve Allah'n Peygamberi bir ie hkmettii zaman, m'min erkekle m'min kadn iin, ilerinde
kendilerine muhayyerlik yoktur.
Kim Allah'a ve Allah Reslne isyan ederse, muhakkak ki, o apak bir sapknlkla yolunu saptirmtr"
[102] yeti nazil olunca, Zeyneb Hatun:
"Y Raslallah! Sen benim onunla evlenmemi istiyor musun?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet!" buyurdu.
Zeyneb Hatun:
"Reslullaha asi olmadm bildir, onunla evleneyim" dedi.[103]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam Zeyd'i Zeyneb Hatuna Kitabullah ve Reslullahn
snnetini retsin diye nikahlad.[104]
Zeyneb Hatunun Mehri ve eyizi
Peygamberimiz Aleyhisselam; Zeyd tarafndan Zeyneb Hatuna mehr ve eyiz olarak unlar takdir
etti:
1- On dinar (altn lira),[105]
2- Altm dirhem gm,
3- Bir adet barts,
4- Bir adet araf,
5- Bir adet gmlek,
6- Bir adet entari,
7- Elli mdd (lek) erzak,[106]
8- On mdd[107] veya otuz sa1 hurma.[108]
Zeyd b. Hrise'nin Zeyneb Hatundan ikyetlenii ve Onu Boamaya Kalkmas
Zeyneb Hatun; Zeyd b. Hrise'nin yannda bir yila yakn veya bir yldan biraz fazla bir sre kald.
[109]
Zeyd b. Harise, bir gn, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelip:
"Y Raslallah! Ben ailemden ayrlmak istiyorum!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen ondan niin ayrlacaksn? Yoksa, kendisinden, phelenecein birey mi grdn?" diye sordu.
Zeyd b. Harise:
"Hayr, vallahi y Raslallah! Ben ondan phelenebileceim hibir ey grm deilim. Ondan,
hayrdan baka birey grmedim![110]
Fakat, o kendisini erefe stn gryor, bana kar hep bykleniyor ve dili ile beni zp duruyor!
[111] Kendisi, dayan lam ayacak kadar hrn huylu!" diyerek, boamak istediini syledi.[112]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Zeyd'e:
"Tut onu, boama! Allah'tan kork!" buyurdu.[113]
Halbuki, Peygamberimiz Aleyhisselam, Zeyd'e bunu syledii zaman, onun Zeyneb Hatunu muhakkak
boayacan ve iddeti dolduktan sonra da onun kendisine zevce olacan biliyor, Allah tarafndan
kendisine byle haber verilmi bulunuyor,[114] fakat mnafk halkn:
"Muhammed, evlatln boad kans ile evlendi!?" diyerek yaygara koparmalarndan ekinerek,
bunu kalbinde gizli tutuyordu.[115]
Cahiliye devri geleneine gre; bir kimse birisini evlat edinirse, halk evlatl onun ad ile anar;
evlatlk, z oul gibi, o kimsenin mirasndan da yararlanrd.
Bu gelenek:
"Allah, evlatlklarnz, z oullarnz gibi tanmad. Bu, sizin azlarnzdaki lafnzdr. Allah hakk
syler ve O doru yolu gsterir.
Siz onlar z babalarna nisbetle arnz. Bu, Allah katnda daha dorudur. Eer onlarn babalarnn
kim olduunu bilmiyorsanz, o halde, onlar, dinde kardeleriniz olmakla beraber, dost-larnzdr da.
Hata ettiklerinizde ise, size bir vebal yoktur.
Allah okyarlgayandr, ok esirgeyicidir" (Ahzb: 4-5) mealindeki yetler indirilinceye kadar devam
etti.
Bu yetler inince, azadl kleler ve evlatlklar, z babalar adna iade edildiler. z babalar
bilinmeyenler de, eski efendilerine dinde dost ve karde oldular.[116]
Fakat, mnafklar, Cahiliye devri geleneine gre evlatln boad karsn almay haram sayp,
bunu Peygamberimiz Aleyhisselam aleyhinde bir propaganda vesilesi yaptlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Zeyneb'i zevcelie kabul ettii zaman:
"Muhammed, evladn boad kans ile evlenmeyi haram kld. Kendisi ise, evlatl Zeyd'in boad
kans ile evlendi!?" diyerek yaygaraya baladlar.[117]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. Zeyneb'le Evleniinin Vahiyle Gereklemesi ve
Bu Yoldaki
Yersiz Gelenein Ortadan Kaldrl
Zeyd b. Hrise Hz. Zeyneb'i boadktan ve onun iddeti de dolduktan sonra, bir gn, Peygamberimiz
Aleyhisselamn Hz. ie ile oturup konutuu srada, kendisine vahiy hali geldi ve vahiy hali alnca,
glmseyerek:
"Zeyneb'e kim gidip Allah'n onu bana gkte nikahladn mjdeler?" buyurdu ve telakki eyledii
vahyi okudu.[118]
Okuduu vahiyde yle buyuruluyordu:
"Hatrla o zaman ki; Allah'n kendisine nimet (slmiyet) verdii, senin de yine (klelikten azad etmek
suretiyle) lutufta bulunduum zta (Zeyd'e):
'Sen zevceni tut, boama! Allah'tan kork!' diyordun da, Allah'n aa karacak olduu eyi (onun
boandktan sonra seninle evlendirilecei hususundaki ilah emri) kalbinde gizliyor, insanlarn
dedikodularndan korkuyordun. Halbuki, Allah, Kendisinden korkmana daha ok laykt.
Vakt ki,Zeyd o kadndan ilikisini kesti, onu boad. (O da iddetini tamamlad). Biz de, onu sana
zevce yaptk. T ki, oulluklarn kendilerinden ilikilerini kestikleri zevcelerini almakta m'minler
zerine gnah olmasn!
Allah'n emri yerine getirilmitir. Allah'n, zerine farz ve takdir ettii herhangi bireyi ifa etmesinde,
peygambere hibir vebal olmaz. Nitekim, daha nceki peygamberlerde de, bu, Allah'n uygulad
detidir (kanunudur). Allah'n emri, mutlaka yerini bulan bir kaderdir.
O peygamberler, Allah'n gnderdiklerini tebli edenler, O'ndan korkanlar ve Allahtan baka hibir
kimseden korkmayanlardr. Hesap grc olarak Allah yeter.
Muhammed, adamlarnzdan hibirinin z babas deildir. Fakat, o, Allah'n Resl ve peygamberlerin
sonuncusudur.
Allah, hereyi hakkyla bilendir."[119]
Hz. Zeyneb'in Allah Tarafndan Evlendirilmi Olmas ile ftihar Edii
Hz. Aie:
"lerin en by ve en stn, ona (Zeyneb'e) yaplan idi ki, Allah onu gkte nikahlamt.
'Zeyneb, bize kar, bununla iftihar edecek, vnecektir1 dedim" der.[120]
Gerekten de, Hz. Zeyneb, Peygamberimiz Aleyhisselamn dier zevcelerine kar:
"Onlar kendilerinin ev halklar evlendirmitir. Beni ise, yedi kat gklerin stnde, Allah evlendirdi!"
diyerek vnrd.[121]
nk, Yce Allah, onu Kitabnn nass ile, velisiz ve ahitsiz olarak Peygamberine nikahlamt.
[122] Hz. Zeyneb Peygamberimiz Aleyhisselama, byle, Allah tarafndan nikahlanm olunca, kendisine,
teki zevceler gibi bir mehir de verilmemitir.[123]
Zeyd'in Hz. Zeyneb'e Peygamberimiz Aleyhisselam in Dnrlk Edii
Enes b. Malik der ki:
"Zeyneb binti Cah, Zeyd'den boandktan sonra, iddeti tamamlannca, Reslullah Aleyhisselam,
Zeyd'e:
'Kendime senden daha emniyetli bir kimse bulamadm. Zeyneb'e git. Ona, benim iin dnrlk et!1
buyurdu.[124]
Zeyd, gidip Zeyneb'in kapsn ald.
Zeyneb:
'Kim o?' diye sondu.
Zeyd:
'Zeyd!' dedi.
Zeyneb:
'Zeyd, beni boadktan sonra, benden ne ister?!' dedi.
Zeyd:
'Beni sana Reslullah Aleyhisselam gnderdi' dedi.
Zeyneb:
'yleyse, hogeldi Reslullahn elisi!' dedi, kapy at .[125]
Hz. Zeyneb, o srada ekmek hamurunu mayalamakta idi."[126]
Zeyd der ki:
"'Ey Zeyneb! Sana mjdelerim: Reslullah Aleyhisselam beni kendisi iin dnrlk edeyim diye sana
gnderdi' dedim.
Zeyneb:
'Ben, Rabbime danmadka, birey yapmam' dedi ve hemen namaz klma yerine gitti.[127]
'Allah'm! Resln beni istiyor. Layk isem, beni ona zevce kl!' diyerek dua etti."
Hz. Zeyneb'in Peygamberimiz Aleyhisselamla evleneceine ok sevindii ve Allah'a kr secdesi
yapt, Allah rzas iin iki ay oru tutmay adad,[128] hatta Allah tarafndan nikhlandn
mjdeleyene ziynetlerini bahi olarak verdii de rivayet edilir.[129]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mucizeli Dn Ziyafeti
Enes b. Malik der ki:
"Reslullah Aleyhisselam.Zeyneb binti Cah'la gerdee girecei gn, annem mm Sleym, bana:
'Ey Enes! Reslullah Aleyhisselam bugn gerdee girecektir. Sanyorum ki, yanlarnda hi yiyecekleri
de yoktur. u ya tulumunu buraya getir!1 dedi.
Getirdim.
Annem, yalnz Reslullah Aleyhisselam ile zevcesine yetecek kadar halis Medine hurmasn toprak bir
anak iinde yala kartrarak, hays yapt.[130]
'Ey Enes! Bunu Reslullah Aleyhisselama gtr de:
'Sana bunu annem gnderdi. Kendisi sana selam sylyor. Bu sana tarafmzdan kk, az bir
hediyedir y Raslallah!' diyor de' dedi.
Onu Reslullah Aleyhisselama gtrdm ve:
'Annem sana selam sylyor. Bu sana tarafmzdan kk, az bir hediyedir y Raslallah!' diyor,'
dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Brak onu!' buyurdu.[131]
Onu, kendisi ile duvar arasndaki bo yere koydum.
Bana:
'Ebu Bekir'i, mer'i, Osman' ve Ali'yi ar!' buyurdu.
Ashab olan halktan da, biroklarnn ismini and, sayd. Reslullah Aleyhisselamn azck bir yiyecek
iin birok kimseleri yanna armay bana emir buyurmasna atm! Bununla beraber, emrine aykn
hareket etmeyi uygun grmeyip, onlarn hepsini ardm.
Bana:
'Bak! Mescidde kim varsa, onlar da ar!' buyurdu.
yle yaptm. Mescide gidip, namaz klan veya orada uyuyan kimi buldumsa, onlara:
'Reslullah Aleyhisselamn dn ziyafetine buyurun!1 dedim.
Geldiler. Nihayet, sofa doldu.
Bana:
'Mescidde kimse kald m?' diye sordu.
'Hayr!' dedim.
Bana:
'Bak! Yolda kim varsa, onlar da ar!' buyurdu.
ardm.
Bana:
'Gelmeyen kimse kald m?' diye sordu.
'Hayry Raslallah! Kalmad' dedim.[132]
Sofa ve odalar doldu. Bana:
'Haydi, ana getir!' buyurdu.[133]
ana getirip nne koydum.[134]
'Onar onar, herkes halka olsun ve herkes nne konulan yemekten yesin!' buyurdu.
Bu minval zere cemaat takm takm gelip yemek yediler ve doydular. Bir takm kt, baka bir takm
girdi. Bylece, herkes yemek yedi.
Bana:
Kaldr artk sofray ey Enes!' buyurdu.
Ben de kaldrdm. Ama, anaktaki yemek sofraya koyarken mi daha oktu, yoksa kaldrrken mi daha
oktu, bilemiyorum.[135]
ana zevcesinin yanna koyduktan sonra, annemin yanna vardm, grm olduum hadiseye
aakaldm syledim.
Annem, bana:
'Hi ama! Eer Allah btn Medinelilerin yemesini murad buyurmu olsayd, hepsi de yerler ve
doyarlard!' dedi "[136]
O zaman gelip yemek yiyenlerin saysnn 300 kadar olduu bildirilmitir.[137]
Hz. Zeyneb'in Peygamberimiz Aleyhisselamla Evleni Tarihi ve Baz Faziletleri
Hz. Zeyneb, Peygamberimiz Aleyhisselamla Hz. mm Seleme'den sonra evlenmitir.[138] Kendisi, o
zaman, 35 yanda idi.[139]
Hz. ie der ki:
"Ben, dinde, Zeyneb'den daha hayrl, ondan daha Allah korkulu, ondan daha doru szl, akraba
hakkn ondan daha ok gzeten, ondan daha eli ak, kendisini Yce Allah'a yaklatrmak iin yoksullara
sadakay ondan daha ok saan bir kadn grmemiimdir."[140]
"Allah, Zeyneb binti Cah'a rahmet etsin!
O, u dnyada eriemeyecei erefe erimi; Allah onu dnyada peygamberine zevce yapm ve
Kur'n'da zikretmitir.
Bir gn, bizim Reslullah Aleyhisselamn evresinde evrelendiimiz srada, Reslullah bize:
'Sizin kulac en uzun olannz, bana Cennette en nce gelip kavuannzdr!' buyurmutu.
Peygamber Aleyhisselamn vefatndan sonra evde toplanm, duvara uzanarak, kollarmzn
uzunluunu lmtk.
Biz bunu yaptktan bir mddet sonra, iimizden, Zeyneb binti Cah vefat etti.
Kendisi ksa boylu idi, bizden uzun deildi.
O zaman anladk ki, en uzun elli, en uzun kollu olmak, hayra ve sadaka vermeye eli en ok uzanr
olmak demekmi!"[141]
Bereze b. Rfi1 der ki:
"Halka ihsan datld, mer b. Hattab'n Zeyneb binti Cah'a ihsann gnderdii srada, Zeyneb'in
yanna varmtm.
Zeyneb:
'Allah mer'i yarlgasn! teki kardelerimin hakk da bunun iinde mi?' diye sordu.
'Bunun hepsi senindir!' dediler.
Zeyneb:
'Sbhnallah!' dedi ve elbisesine brnd, ihsann gremez oldu.
hsan rttler, zerine bir rt gerdiler.
Zeyneb, bana:
'Elini sok! Ondan birer avu al! Filan oullarna, filan oullarna... gtr, ver!' diyerek, akrabalarna
ve yetimlerine gnderdi.
Nihayet, rtnn altnda ne kald ise, o kadarck birey kald!
'Ey m'minlerin annesi! Allah seni yarlgasn! Vallahi, bunda bizim de hakkmz vard!?' dedim.
Bana:
'rtnn altnda kalan da, sizindir!' dedi.
rtnn altnda, ancak 85 dirhem bulduk.
Zeyneb binti Cah, ellerini ge kaldrp:
'Ey Allah'm! Artk, bu ylmdan sonra, beni mer'in ihsann almaya eritirme!' diyerek dua etti."
Hz. mer, bunu haber alnca, ona nafaka (geimlik) olmak zere 1000 dirhem gnderdi.[142]
Hz. Zeyneb'in tahsisat 12.000 dirhemdi.
Bunu bir yl alp datlacak yerlere datm, ikinci yl tahsisatn almadan vefat etmitir.[143]
Vefat ettii zaman, ne bir dirhem, ne bir dinar (altn) brakmam, eline geeni yoksullara datmtr.
Kendisi, yoksullarn sna idi.[144]
Hz. ie'nin dedii gibi; yetimler, dullar, onun lmyle, en vlmeye layk yardmclarn, byk han
m efendilerini kaybetm ilerdi.[145]
Yce Allah ondan raz olsun![146]
Sefer iin btn hazrlklar yapm bulunan Ebu Sfyan, Kurey mriklerinden, 50'si atl olmak
zere, 2.000 kiilik bir kuvvetle Mekke'den yola kt.[74] Merru'z-zahran nahiyelerinden Mecenne'ye
kadar ilerledi.[75] Hatta, bazlarna gre, Usfan'a eriti.[76]
Yce Allah, Ebu Sfyan'n kalbine korku drd.[77] Oradan geri dnmek aklna uygun geldi.[78]
Ebu Sfyan ve adamlar, biraraya gelip konutular.[79]
Ebu Sfyan:
"Ey Kurey topluluu! Biz, Nuaym b. Mes'ud'u, Muhammed'in ashabn Bedir'e karmaktan
vazgeirmesi iin gndermitik. O, bunu baarc kiidir.
Fakat, biz yola km bulunuyoruz. Bir-iki gece gittikten sonra dneceiz demektir.[80]
Ey Kurey topluluu! Sizin sefiere kacanz yln, iinde hayvanlarnz aalardan yaymaya,
kendinizin de ieceiniz st bulmaya elverili bolluk bir yl olmas gerekir.
Sizin u ylnz ise, kuraklk ve ktlk bir yldr.
Ben buradan geri dnyorum, siz de dnn!" dedi.[81] Dnn gerekesi olarak, yln kuraklk ve
ktlk yl oluunu ileri srd.[82]
Safvan b. meyye ise, Ebu Sfyan'a:
"Ben seni Mslmanlara kar hazrlanp kmaktan men etmitim. Sen benim szm dinlemedin.
imdi onlar verdiimiz szden caydmz grnce bize kar cesaretlenecekler ve yiitleecekler!"
dedi.[83]
Ebu Sfyan, oradan, ordusu ile birlikte geri dnp Mekke'ye gelince, Mekke halk onlara:
"Sizler ancak sevk (kavut) imek iin gittiniz!" diyerek, "Sevk askeri" adn taktlar.[84]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mcahidlerle Birlikte Medine'ye Dn
Peygamberimiz Aleyhisselam, mcahidlerle birlikte Bedir'de sekiz gn veya gece Ebu Sfyan'n
gelmesini bekledikten sonra,[85] hibir yaramazlkla karlamadan, elde edilen[86] ticaret kazanc
ile[87] Medine'ye dnd.[88]
Bedru'l-mev'id seferi onalt gece srd.[89]
Zina Eden ki Yahudinin Cezalandrlmalar in Peygamberimiz Aleyhisselama
Bavurulmas
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mslmanlar ile Yahudiler ve mrik olan btn Meciineliler iin
dzenledii Medine Ynetmelii belgesine gre Yahudiler kendi dinlerinde, Mslmanlar kendi
dinlerinde olacaklar; herhangi bireyde anlamazla dld zaman, bu, Yce Allah ve Muhammed
Aleyhisselama arz ve havale edilecektir.[90]
Hicretin drdnc ylnda Zilkade aynda idi ki, [91] evli bir Yahudi erkei ile evli bir Yahudi kadn
zina etmilerdi.
Beyt'l-Midrasta toplanan Yahudi bilginleri:
"Bu adam ve kadn Muhammed'e gnderin ve onlar hakkndaki hkmn nasl olduunu sorun ve
kendisini onlar hakknda verecei hkmde serbest brakn!
Eer, o bunlar hakknda, sizin yaptnz tecbiyye gibi, elyaftan rlm, katrana bulanm kam ile
dvldkten sonra yzlerinin karalanmasna, sonra da iki merkebe yzleri ters olarak bindirilip
dolatrlmalarna hkm verirse, ona tbi olun.
nk, o bir hkmdar demektir; kendisini dorulayn!
Eer, o bunlar hakknda recm cezasnn uygulanmasna hkm verirse, kendisi peygamberdir.
Onun bir gn ellerinizdekini ekip almasndan saknn!" dediler.[92] Peygamberimiz Aleyhisselam
Mescidde ashab ile birlikte otururken.[93] Yahudiler gelip:
"Y Muhammed! Zinadan korunacak vasfta bulunan bu adam, zinadan korunacak vasfta bulunan u
kadnla zina etti. Seni bunlar hakknda hkm vermeye yetkili kldk!" dediler[94] ve kendisini
Medine'nin Kuflf adndaki vadisine davet ettiler.[95]
Peygamberimiz Aleyhisselam, giderken, yolda yz karalanm ve kendisi kam ile dvlm bir
Yahudiye rastlad.
Oradaki Yahudileri arp, onlara:
"Siz zina edenin cezasn Kitabnzda byle mi buluyorsunuz?" diye sordu.
Yahudiler
"Evet!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlarn ilim adamlarndan birisini arp ona:
"Tevrat Musa'ya indiren Allah akna, doru syle! Zina edenin cezas byle midir?" diye sordu.
Yahudi bilgini:
"Hayr! Eer sen bana yemin vermemi olsaydn, sana dorusunu haber vermezdim.
Biz, zina edenin cezasn Kitabmzda recm olarak bulmaktayz.
Ama, eraf ve yksek tabakamzdan zina edenler oalnca, onlardan recm iin yakaladklarmz
brakr, zayf halk tabakasna mensup olanlardan yakaladklarmza recm uygular olduk.
Bunun zerine 'Gelin! Birey zerinde birleip, eraf-halkayrmadan herkese o cezay uygulayalm'
dedik ve recm cezas yerine, byle yz karalama ve dayak atma cezas zerinde birletik" dedi.[96]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Beyt'l-Midras'a yryerek gitti ve:
"Ey Yahudiler topluluu! Bilginlerinizi karma karnz" buyurdu.
Yahudiler, Abdullah b. Suriya ile Ebu Ysir b. Ahtab ve Vehb b. Yahuzay kardlar ve:
"te, bizim bilginlerimiz bunlardr" dediler.[97]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Musa'ya Tevraf indiren Allah akna doru syleyiniz.
Zinadan korunacak vasfta bulunduu halde zina eden bir adam hakknda Tevrat'ta siz ne gibi bir
hkm buldunuz?" diye sordu.[98]
Yahudiler
"Hibir ey bulamadk![99]
Zina edenler, tecbiyye olunur; karalanr, kamlanr, merkebe ters bindirilip dolatrlarak tehir
edilir" dediler.[100]
Abdullah b. Selam:
"Yalan sylyorsunuz! Tevrat'ta recm yeti vardr!" dedi. [101]
Yahudi bilginlerinin en genci olan Abdullah b. Suriya ise, hi az amamakta, hep susmakta idi.[102]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onunla babaa kalnca, Kitablarnda recm yeti bulunup bulunmadn
tekrar sordu ve:
"Ey Suriya'nn olu! Sana Allah adna and veriyor, Allah'n srail oullarnn bana getirdii gnleri
hatrlatarak soruyorum:
Evlendikten sonra zina eden bir kimse hakknda Allah'n Tevratta recm ile hkmettiini bilmiyor
musun?" buyurdu.
bn Suriya:
"Allah hakk iin, evet! Biliyorum.
Vallahi, ey Ebu'l-Kasm! Onlar hi phesiz senin peygamber olduunu biliyorlar, fakat seni
kskanyorlar" dedi.
Ne yazk ki, kendisi de, sonradan kfr ve inkr yoluna sapt.[103]
Yahudiler, Kitablarnda recm cezas bulunmadnda direndikleri zaman, Yahudi bilginlerinden birisi
gelerek Kitab at ve okumaya balad. Recm yetine gelince, elini recm yetinin zerine koyarak st ve
alt tarafta kalan satrlar okudu.
Abdullah b. Selam, ona:
"Kaldr elini!" dedi.
Yahudi bilgini elini kaldrnca, recm yeti grnd.[104]
Abdullah b. Selam:
"te recm yeti, ey Allah'n peygamberi! Onu sana okumaktan kanyor!' dedi.[105]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Yazklar olsun size Yahudi topluluu! Kitabnz elinizde bulunduu halde sizi Allah'n hkmn ter-
ketmeye sevkeden nedir?" buyurdu.
Yahudiler
"Vallahi, o, bizim iimizde uygulanmakta idi.
Bizim krallarn ailesinden ve eraftan olan bir adam, evlendikten sonra zina etti. Kral da onu recm-
den korudu.
Ondan sonra, halktan bir adam zina etti. Kral onu recmetmek istedi.
Krala:
"Hayr! Vallahi, eraftan filan kimseyi recm etmedike, bunu recmedemezsin!" dediler.
Bunun zerine, toplandlar. Zinakrlar tecbiyye etmek, dayak atmak, karalamak, merkebe tersine
bindirip dolatrmak, ilerine elverili geldi.
Bylece recmin adn andrmadlar, onunla ameli yok ettiler" diyerek itirafta bulundular.[106]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ard Abdullah b. Suriya ile baka bir Yahudi bilgine and vererek
zina fiiline tam bir grg ile drt ahit tanklk ettikleri takdirde recm cezasnn uygulanaca hkmnn de
Kitablarnda bulunduunu onlara itiraf ettirdikten sonra, Yahudilerden drt tank getirtti. Tanklar, zina
fiilini phe edilmeyecek bir grle grdklerine tanklk ettikleri zaman, recm cezasnn uygulanmas
hkmn verdi ve infazn emretti. [107] Recm edildiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah'n ve Kitabnn uygulanmasn emrettii recm hkmn ilk ihya eden, benim!" buyurdu.[108]
slm Ceza Hukukuna Gre Zina Cezas ile lgili Baz Hkmler
slm ceza hukukunda, zina, meru bir akde dayanmakszn yaplan haram bir birleme olup, bunu
ileyen erkee zni, kadna da zniye denir.
Zina eden erkek ve kadn hakknda yle buyurulur:
"Zina eden kadnla zina eden erkekten her birine yzer celde (denek) vurunuz. Eer Allah'a ve ahiret
gnne inanyorsanz, bunlara acyacanz tutmasn! M'minlerden bir zmre de, bunlarn cezalarna ahit
olsun."[109]
Celde; ete gememek zere yalnz deriye tesir edecek derecede vurmak demektir.
Bu da, ne ince, ne de kaln olmayan, budaksz, kenarsz, dmsz bir denekle yaplr.
Bunlarn hepsinin bir gnde vurulmas gerekmeyip, yansnn ertesi gne braklmas caizdir.
Celde vurulurken, baa, yze, tenasl uzvuna vurulmaz.
Zina fiilinden dolay ceza uygulanabilmesi iin, en baka akl ve erginlik ana ermi olmak zere,
birtakm ar artlar vardr.
Zina fiilinin sbutu iin de, ikrar ve ehadet art olduu gibi, bu ikrarve ehadetin makbul ve muteber
olmas iin de ayrca birtakm kayt ve artlar vardr. [110]
Karsn yabanc bir erkekle birarada bulan kimsenin, onun zina ettiini drt tank getirip ispatlamas
gerekir.[111]
Zorla zina yaplan kadna hadd vurulmaz.[112]
yileinceye, akllanncaya kadar deliden,
Uyanncaya kadar uyuyandan,
kil ve bali oluncaya kadar ocuktan kalem kaldrlm olduuna gre, zina eden delilere ve
bunaklara da hadd vurulmaz.[113]
Zina eden erkek zina eden veya mrik olan kadndan bakas ile evi enemeyecei gibi, zina eden
kadn da zina eden veya mrik olan erkekten bakas ile evlenemez. Aksine hareket, m'minlere
haramdr.[114]
Ay ve Gne Tutulmas, Yerin Sarslmas
Hicretin 5. ylnda Cumcielhir ayncia[115] veya Ramazan'n ilk gecesinde[116] Ay, [117]
Ramazan'n ortasnda ise Gne tutuldu.[118] yer de sarsld.[119]
Ay tutulduu zaman, Yahudiler, "Ay bylendi!" diyerek tas almaya baladlar.[120]
Peygamberimiz Aleyhisselam, irad buyurduu hutbelerinde:
"Cahiliye devri insanlar 'Gne ve Ay, ancak yeryz halknn byklerinden bir byk iin tutulur1
derler, yle sanrlard.
Hal hi de byle deildir. [121] Eer insanlar 'u Ayn tutulmas ve u yldzlarn doduklar
yerlerden batmalar yeryz byklerinin lmlerinden dolaydr1 derlerse, yalan sylemi olurlar.[122]
phesiz ki; Gne ve Ay, hibir kimsenin ne vefat, ne de hayat iin tutulmazlar!
Fakat, bunlar, Allah'n varln, kudretini, yceliini gsteren yetlerinden iki yettirler.
Siz, onlarn tutulduklarn grdnz zaman, namaz klnz, dua ediniz!" buyurdular.[123]
bn Hibban'n Sahh'inde rivayetine gre; Ayn tutukluu geinceye kadar, Peygamberimiz
Aleyhisselam Mslmanlara ay tutulma namaz kldrmtr.[124]
Gne ve Ay Tutulma Namaz
Gne ve ay tutulma namaz snnettir. Rk ve secdeleri, nafile namazlarda olduu gibi yaplr.
stenilirse, uzatlr, ksaltlr. Gne, Ay alncaya kadar dua ile megul olunur.
mamn gne tutulma namazn halka cemaatle kldrmasnda bir saknca yoktur. Ay tutulma namaz da,
gne tutulma namaz gibidir, fakat cemaatsiz klnr.[125]
Gne ve ay tutulma namazlarnn Mescidde klnmas da snnettir. [126] Gne ve ay tutulma
namazlar iin ezan ve kamet okunmaz. Ancak, gne tutulma namaz iin:
"Haydi toplayc namaza!" diyerek halka seslenilir.[127]
Peygamberimiz Aleyhisselam, gne tutulma namazn kyam, kraat ve rku ile secdelerini uzatmak,
ikinci rekat birinciden biraz ksa tutmak suretiyle kiIdrmtr. [128]
Alt rk, drt secde ile, [129]
Sekiz rk, drt secde ile iki rekat kldrd da, rivayet edilir.[130]
Yer Sarslmas Namaz
Hicretin beinci ylnda, Medine'de yer sarsld. [131]
Peygamberim iz Aleyhisselam:
"Hi phesiz, Rabbiniz sizi honut olaca duruma dndrmek istiyor. yle olunca, siz de O'nun
honutluunu dileyiniz" buyurdu.[132]
Abdullah b. Abbas'n, Basra'da bulunduu srada, gne ve ay tutulma namazna kyasla[133] drt
secde ve al rk ile yer sarslma namaz kldrd bil dirilmektedir. [134]
Abs Oullarndan Bir Topluluun Mslman Oluu
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna, Abs oullarndan:
1. Meysene b. Mesruk,
2. Haris b. Rebi1 (Kmil),
3. Kenan b. Dri1,
4. Bir b. Haris b. Ubde,
5. Hidm b. Mes'ade,
6. Siba1 b.Zeyd,
7. Ebu'l-Hsn b. Uukman,
8. Abdullah b. Malik,
9. Ferve b. Husayn b. Fedle adlarnda dokuz kiilik bir cemaat gelip Mslman oldular ve Medine'ye
yerletiler.
Bunlar, Medine'ye gelip yerleen ilk muhacirlerden idiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, bu Abs oullarna:
"Bana sizi 10'a dolduracak bir adam daha bulun da, sizin iin sancak balayaym?" buyurdu.
Talha b. Ubeydullah aralarna girince, Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara bir sancak balad.
Savalarda parolalarn da "Y Aere!=Ey Onlar!" olarak belirledi.[135]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Abs Oullarna Halid b. Sinan' Soruu ve Onlara
Onun Bana
Gelenleri Haber Verii
Abs oullarndan Medine'ye kii daha geldi.
Peygamberimiz Aleyhisselam onlara Halid b. Sinan' sordu ve onun bandan geenleri onlara anlatt.
[136]
Peygamberimiz Aleyhisselam da, Enuervan (Nirevan) devrinin sonlarna doru domutu.[137]
Peygamberimiz Aleyhisselamn geleceini, sa Aleyhisselam gibi, Halid b. Sinan da mjdelemiti.
[138]
Halid b. Sinan Abs oullar kabilesini doru yola klavuzlamak istedii zaman, onlar ona inanmadlar.
lerinden, Kays b. Zheyr:
"Eer u kayalktan zerimize bir ate arr, aktrsan, sana tbi oluruz. nk, sen bizi ancak atele
korkutabilirsin! Sen bize byle bir ate aktmayacak olursan, seni yalanlar dururuz!" dedi.
Halid b. Sinan:
"Bu, aramzda bir ahd ve misak olsun mu?" dedi.
Abs oullar:
"Evet!" dediler.
Bunun zerine Halid b. Sinan abdest ald, sonra da:
"Ey Allah'm! Beni yalanladlar. Sen u kayalktan zerlerine bir ate seli aktmadka, bunlar bana
inanmayacaklar!" diyerek dua etti.
Abs oullar kabilesinin Hidsan dedikleri, deve boynu gibi uzanan bir ate zuhur etti!
Atein , gece karanlnda, sekiz gecelik yere kadar olan mesafeyi aydnlatt.
Ate, uzand yerde hibir ey brakmad, kast, kavurdu!
Abs oullar:
"Ey Halid! Sen onu geri evir! Biz artk sana inanacaz!" dediler.
Halid b. Sinan, Abs oullarna:
"Ey kavmim! Size zarar veren bu atei sndrmemi, Allah bana emretti. Her aileden bir adam,
benimle birlikte gelsin!" dedi.[139]
Abs oullarndan Umare b. Ziyad:
"Ey Halid! Vallahi, sen bize imdiye kadar hak ve gerekten baka ey sylememitin! imdi, atei
sndreceini sylyorsun! Ama, senin atee kar halinin, atein de sana kar halinin ne olduunu pek
bilmiyoruz!" dedi.
Bunun zerine, Halid b. Sinan, ona:
"Sen benimle birlikte gel!" dedi.
Umare b. Zeyd, yanna Abs oullarndan otuz kii alarak, birlikte gittiler. Da tarafndaki Eca1
kayalna doru ilerlediler.
Halid b. Sinan, orada bir izgi izdi, onlar orada oturttu.[140]
Onlara:
"Sakn, sizden hi kimse bu izgiden ileri gemesin! leri geen yanar![141]
Eer ben gecikirsem, sakn beni ismimle armaynz! Ben al at gibi yannza dner gelirim.[142]
Eer sizden birisi beni ismimle aracak olursa, ben helak olurum!" dedi.[143]
Halid b. Sinan, atee doru ilerledi ve elindeki asas ile:
"Dalnz! Dalnz! ktnz yere ekiliniz!" diyerek atee vurmaya balad.[144]
Atei, geriledike, kayaln ortasndaki, km olduu kuyunun iine soktu ve sndrd.[145]
Halid b. Sinan'n dnmesi gecikince, Umare b. Zeyd:
"Vallahi, adammz sa olsayd, bu kadar zamandan sonra, yannza dner, gelirdi" dedi.
Arkadalar da:
"Onu ismi ile arn bari! Herhalde o ismi ile aralm diye bizden gizlenmitir!" dediler.
Halid b. Sinan' ismi ile armaya baladlar.
O da, ban elleri ile tutarak yanlarna geldi ve onlara:
"Ben sizi ismimle armaktan men etmemi miydim?! Vallahi, siz beni ldrdnz! Beni tayn ve
gmn arbk!" dedi.[146]
Abs oullar, yurtlarndan kan bu ate dolaysyla ibtilya uradlar: Onun na taparak
Mecslemeye baladlar.[147]
Szlerine gvenilir kiilerin bildirdiklerine gre; deniz ortasnda, tepesine hi kimsenin kolay kolay
kamayaca byk bir dan en yksek tepesindeki bir maarada, duru beyaz sofdan ihrama brnm,
elleri banda, uyuyormu gibi, hibir eyi deimemi bir zt grmler, o taraf halkndan bir cemaat da,
bunun Halid b. Sinan olduunu sylemilerdir. [148]
Selman- Fris'nin Klelikten Kurtarl
Selman- Fris; ran sbahan (sfahan) halkndan olup, Ammuriye'den Kelb kabilesi tacirleri
tarafndan Vadi'I-kura'ya getirilince, bir Yahudiye kle olarak satlm, satn alan Yahudi de onu Medineli
Kurayza oullar Yahudilerinden bir Yahudiye satm; bylece o Medine'ye gelmi bulunuyordu.[149]
Hicretin 5. ylna kadar, yakasn klelikten kurtaramad.[150]
Selman- Fris der ki:
"Bir gn, Reslullah Aleyhisselam, bana:
'Ey Selman! Kendini klelikten kurtarmak iin, aan (efendin) ile kesime yapsan al' buyurdu.
Bunun zerine, ukurlarn da kazmak artyla 300 hurma aac dikmek ve ayrca 40 ukiyye (600
dirhem) altn vermek zere, aam (efendim) ile antlatm.
Reslullah Aleyhisselam, ashabna:
'Kardeinize yardm ediniz!' buyurdu.
Bunun zerine, ashabn kimi on fidan, kimi yirmi fidan, kimi onbe fidan, kimi on fidan; hlasa, herkes
yanlarndaki hurma fidanlar nisbetinde bana yardmda bulundular.
Nihayet, benim iin gerekli 300 hurma fidan topland.
Reslullah Aleyhisselam, bana:
'Ey Selman! Git de, u fidanlar iin ukurlar kaz! ukurlar kazp bitirdiin zaman bana gel de, onlar
ben kendi elimle dikeyim" buyurdu.
Hurma fidanlar iin ukurlar kazmaya baladm. Arkadalarm da bana yardm ettiler.
ukurlar kazp bitirince, Reslullah Aleyhisselama gidip haber verdim.
Reslullah Aleyhisselam, hurma fidan dikilecek yere benimle birlikte gitti.
Biz, dikilecek hurma fidanlarn onun yanna yanatryorduk.
Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; [Reslullah tarafndan] dikilen hurma
fidanlarndan bir tane bile tutmayan, kuruyan olmad, hepsi tuttu.
Bylece, hurma aacndan olan borcumu demi oldum.[151]
Ancak, dikilen fidanlardan birisi tutmamt.
Reslullah Aleyhisselam:
'Kim dikti bunu?' diye sordu.
'mer!' dediler.[152]
Reslullah Aleyhisselam onu skp kendisi tekrar dikti, o da tuttu. Bu suretle dikilen hurma fidanlar
ylnda meyve vermeye balad ve meyvesi yendi. [153]
zerimde yalnzca mal, altn borcu kalmt."[154]
Yumurta Kadar Bir Altn Klesinin Yarsnn Btn Altn Borcunu demeye
Yetmesi
Reslullah Aleyhisselam baz gazalarda, madenlerden, tavuk yumurtas kadar bir altn klesi
getirmiti.
Reslullah Aleyhisselam:
'Aas (efendisi) ile azadlanmay kesien Selman ne yapt?1 diye sorduu zaman, kendisinin yanna
arldm.
Reslullah Aleyhisselam, bana:
'Ey Selman! unu al da, zerindeki borcu de!1 buyurdu.
'Y Raslallah! zerimde bulunan o kadar borca, bu kadarck altn paras nereden, nasl yetecek?!'
dedim.
Reslullah Aleyhisselam altn klesini eline alp diline srdkten sonra:
'Al bunu! Yce Allah, muhakkak, senin zerindeki borcu bununla deyecektir!1 buyurdu.
Bunun zerine, onu aldm. Alacaklya, ondan tartp tartp verdim.
Selman'n varl Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; o altn klesinden 40 ukyye (600
dirhem) tartp alacaklya verdim! [155]
Reslullah Aleyhisselamn bana yardm ettii yumurta kadar altn eer Uhud dayla tartlm olsayd,
muhakkak, ondan daha ar gelirdi. [156]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Selman- Fris'ye verdii yumurta kadar altndan, alacaklya
verildii kadar, Selman- Fris'nin yannda da kalmt.[157]
Selman- Fris klelikten yakas m kurtardktan sonra Hendek savana hr olarak katlm, bundan
sonra hibir savata Peygamberimiz Aleyhisselamn yannda bulunma frsatn karmamtr.[158]
Yce Allah ondan raz olsun![159]
Medine'de At ve Deve Yarlar Yaptrl
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hicretin 5. ylnda,[160] atlar, [161] develer arasnda[162] yarlar
yaptrd.[163]
Hz. Ali'ye:
"Halk arasndaki u at yar ynetmeye seni memur ettim" buyurdu.
Bunun zerine, Hz. Ali, gidip Srka b. Malik'i ard. Ona:
"Ey Srka! Peygamber Aleyhisselamn bu yarta boynuma ykledii eyi ben senin boynuna da
ykledim:
Yar meydanna gidip, yara salnacak atlar srala! Sonra da, halka:
'Meydan dzeltici, gen binici, at ulunu alc kim var iinizde?1 diyerek kere seslen!
Bu davetine kimse icabet etmezse, kere tekbir al, nc tekbirle birlikte atlan yara sal!
Allah, halkndan, dilediini yarta mutlu klar" dedi.
Hz. Ali yansn biti noktasnda oturdu. Bitie boydan boya bir izgi izdi. izginin iki tarafna
karlkl iki kii durdurdu.[164]
Yaplan deve yanlarnda Peygamberimiz Aleyhisselamn devesi Kasv yart develeri gemi;
Lizaz veZarib adndaki atlar da, yart atlar geride brakmt.
Kasv'nn zerinde, Bilal-i Habe bulunuyordu.
Lizaz ve Zarib'in binicisi de, Ebu Useyd es-Sid idi.[165]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Lizaz, Zarib ve Sekb adlarndaki at arasnda yar yaptrd da
olmu; Lizaz birinci, Zarib ikinci, Sekb ise nc gelmitir.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu Useyd es-Sid'yi Lizaz'dan dolay Yemen elbisesi ile, Zarib'den
dolay da Yemen brd ile dllendirmitir. [166]
Abdullah b. mer der ki:
"Reslullah Aleyhisselam, yar iin idmanlanm, yarmaya elverili hale getirilmi atlarla yar
yaptrd.
Buyansn balangc Hafya, bitim yeri Seniyyet'l-Ved idi.
Yar iin idmanlanmam, yara elverili hale getirilmemi atlar arasnda da yar yaptrd.
Bunun balangc Seniyyet'l-Ved, bitim yeri Ben Zurayk Mescidi idi.
Abdullah b. mer de yarma yapanlardand !"[167]
Hafya ile Seniyyet'l-Ved arasndaki uzaklk 5, 6 veya 7 mildir.
Seniyyet'l-Ved ile Ben Zurayk Mescidi arasndaki uzaklk ise, 1 mildir. [168]
Yine Abdullah b. mer'in bildirdiine gre; Peygamberimiz Aleyhisselam, birok atlar arasnda
yanlar yaptrm ve sonunda, 5 yan bitirmi olan atlan ok stn tutmutur.[169]
Ebu Lebid, Enes b. Malik'e:
"Ey Ebu Hamza! Siz Reslullah Aleyhisselamn devrinde at yartrr mydnz?
Reslullah Aleyhisselam da at yartrm myd?" diye sorunca, Enes b. Malik:
"Evet! Vallahi, Reslullah Aleyhisselam, Sebha diye anlan atnn zerinde yar olarak yar yapm
ve herkesi gemiti!" demitir. [170]
Yine Enes b. Malik'in bildirdiine gre; Reslullah Aleyhisselamn Adb diye anlan devesini yarta
hibir deve geemezdi.
Bir bedev, iki yanda bir erkek deve kei zerinde gelip yara katld ve Adb'y geti.
Bu, Mslmanlarn ok gcne ve arna gitti.
Reslullah Aleyhisselam, onlarn yzlerinde beliren honutsuzluu grd.
"Y Raslallar! Adb geildi?!" dediler.
Reslullah Aleyhisselam:
"Allah'n dnyaya ait eylerden, ykselttiini alaltmas, hakikdir.[171]
Halk bireyi ykselttikleri veya ykseltmek istedikleri zaman, Allah onu alaltr!" buyurdu.[172]
Yar dl Hakkndaki slm Hkmler
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kim atn yarta iki at arasna sokar ve yana soktuu atn tekileri geip yar kazanacandan emin
olmazsa, bu kumar deildir.
Kim de, geeceine emin olarak atn iki at arasna sokarsa, bu kumardr!" buyurmutur. [173]
ki yardan biri, dierine:
"Sen beni geersen, ben sana u kadar deyeceim!
Ben seni geersem, senden birey istemem!" derse, caiz olur; bu yarma kumar olmaz.
Fakat, iki kii yara girecekleri srada, biri dierine:
"Sen beni geersen, ben sana u kadar vereceim.
Ben seni geersem, sen bana u kadar vereceksin!" derse, bu, iki tarafl olduu iin, kumar olur.[174]
Ancak araya bir muhalin, yani yans kazanacandan emin olmayan nc bir atl girer, kazanrsa,
yanmay kumarlktan kurtarm, hellletimni ve dl de hell olarak o alm olur.[175]
Peygamberimiz Aleyhisselam, atlar arasnda yaptrd yanta, en nde gelene dl vermi[176] ve:
"Deve, at ve at yansndan bakasnda dl yoktur!" buyurmutur. [177]
Dmet'l-Cendel Gazvesi
Gazvenin Ad, Mevkii, Sebebi, Tarihi
Duma, smail Aleyhisselamn olunun addr.[178]
Cendel; lugatta, tal yer ve deirmi ta anlamndadr.[179]
smail b. brahim Aleyhisselamn olu vaktiyle Dmet'l-Cendel'in bulunduu yere gelip konduu ve
orada tatan bir kale yapt iin, oras Dmet'l-Cendel diye anlmtr.
Dmet'l-Cendel, akarsuyu, hurmalk ve ekinlikleri bulunan bir yerdir. [180]
am (Suriye) yollarnn aznda olup Dmak'a 5, Medine'ye 15 veya 16 gecelik uzaklktadr.[181]
am'n (Suriye'nin) Medine'ye en yakn beldelerindendir. Tebk ehrinin yaknndadr.[182]
Dmet'l-Cendel byk bir panayr ve tccar merkezi olduundan, birok Arap kabilesi Medine'ye
yaklamak iin oraya yerlemiti.
Mallarn satmaya gelenler, orada ikencelere urarlard. [183]
Dmet'l-Cendel, am'a giden yol azlarndand.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Rum kayserini korkutmak iin, am'a yaklamak istiyordu.[184]
Kudaa ve Gassan kabileleri, Hicaz'a saldrmak maksadyla Dmet'l-Cendel'de toplanmlard.[185]
Peygamberimiz Aleyhisselam bunu haber alnca[186] ashabn toplad. Durumu onlarla konutuktan
sonra, Medine'de yerine Siba' b. Urfutatu'l-Gfr'yi vekil brakt.[187]
Hicretin 5. ylnda,[188] Rebilevvel aynda,[189] Rebilevvel'in kmasna be gece kala,[190]
Uzre oullar kabilesinden Mezkr adndaki kiinin klavuzluuyla yola kt.
Geceleri yrdler, gndzleri gizlendiler. Dmet'l-Cendel'e yaklatlar. [191]
Klavuz Mezkr, Dmet'l-Cendel halknn deve, sr ve davar izlerini buldu.
O srada, Dmet'l-Cendel halk uzakta bulunuyorlard.
Mezkr, izi sra geri dnp, grdn Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdi.
Bunun zerine, Mslmanlar, Dmet'l-Cendel halknn deve, sr ve davar gibi yaylm hayvanlar ve
obanlarna baskn yaptlar.
Her yanda, lenler ld, kaanlar kat, kurtuldu.
Baskn haberini alr almaz, Dmet'l-Cendel halk daldlar.[192]
Dmet'l-Cendel kral Ukeydir b. Abdulmelik, Kindelerdendi. Hristiyand.[193]
Peygamberimiz Aleyhisselam onu yakalamak istemise de,[194] kendisi Peygamberimiz
Aleyhisselamn geldiini haber alnca, ary boaltm[195] ve kamt.[196]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Dmet'l-Cendel meydannda konaklad.
Birka gn orada oturdu. Etrafa asker birlikler sald.
Birlikler, Dmet'l-Cendel halkndan, bir tek kiiden baka kimseyi yakalayamadlar.[197] Onu da,
Muhammed b. Mesleme yakalamt.[198]
Peygamberimiz Aleyhisselam, yakalanan kiiye, Dmet'l-Cendel halknn nereye gittiklerini sordu.
Adam:
"Onlar kendilerine ait deve, sr ve davarlar senin itinam ettii iitince, katlar!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam slmiyet] anlatp Mslman olmasn teklif edince, adam Mslman
oldu.
Allah ondan raz olsun!
Dmet'l-Cendel'den, hibir zayiat verilmeden, Rebilhir ayndan on gece kala, Medine'ye dnld.
[199]
Sa'd b. Ubde'nin Annesi Amre Hatunun Vefat ve Onun Adna Hayrlar Vakf
Yaptrl
Ensar erafndan Sa'd b. Ubde'nin annesi Amre binti Mes'ud Hatun, Hicretin 5. ylnda, Rebilevvel
aynda, Peygamberimiz Aleyhisselamn Dmet'l-Cendel'de bulunduu srada vefat etti.
Allah ondan raz olsun!
Amre Hatunun vefat srasnda, olu Sa'd b. Ubde Peygamberimiz Aleyhisselamn yannda
bulunuyordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, seferden dnnce, Amre Hatunun kabrine gidip cenaze namazn kld.
[200]
Sa'd b. Ubde:
"Y Raslallah! Annem vefat etmi bulunuyor. Vefat etmeden benimle konuma imknn bulabilseydi,
muhakkak, bir hayr, bir vakf yapmay vasiyet ederdi, sanrm. imdi, ben onun adna bir hayr, bir vakf
yapabilir miyim?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet!" buyurdu.[201]
Sa'd b. Ubde:
"Hayrn, vakfn efdal ve stn hangisidir?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bir kuyu kazdrp su iirmektir!" buyurdu.
Bunun zerine Sa'd b. Ubde, bir kuyu kazdnp:
"Bu, Sa'd b. Ubde'nin annesi tarafndandr!" dedi.[202]
te, Medine'deki Sa'd b. Ubde hanedannn su vakf byle meydana gelmitir.[203]
Sa'd b. Ubde, annesi iin ayrca bir bostan da vakfetmek isteyerek:
"Y Raslallah! Ben yannda deilken annem vefat etmi bulunuyor. Onun adna bir hayr, bir vakf
yapacak olursam, ona bir faydas dokunur mu?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet!" buyurdu.
Sa'd b. Ubde:
"ahit ol ki; bana ait bostan da onun hayn ve vakfdr!" dedi.[204]
Yce Allah ondan raz olsun![205]
Ben Mustalk (Mreysi') Gazvesi
Gazvenin Ad fan, Mevkii, Sebebi ve Tanhi
[1] Vkd, Megz, c. 1, s. 395, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 2, s. 61, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1 ,
s. 340, Taber, Trih, c. 3, s. 39, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 372, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 174,
Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s. 56, Zeheb, Megz, c. 200, bn Haldun, Trh, c. 2, s. ks. 2, s. 29.
[2] Beyhak, Delil, c. 3, s. 371, Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 241 , Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s.
56, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 52.
[3] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 214, Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s. 56, bn Seyyid, Uyun, c.
2, s. 52, Zeheb, Megz, s. 201, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 83, Kastalnf, Mevhib'l-
lednniye, c. 1 , s. 138.
[4] Buhr, Sahh, c. 2, s. 181 .
[5] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 242.
[6] Semhdf, Vefu'l-vef, c. 4, s. 131 9.
[7] bn shak, bn Hiam , c. 3, s. 213, Taber, Trh, c. 3, s. 39, bn Hazm, Cevmiu's-sfne, s. 182,
Beyhak, Delil, c. 3, s. 370, Zeheb, Megz, s. 200, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 83, bn
Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 28, Kastalnf, Mevhib, c. 1 , s. 137.
[8] Vkd, c. 1, s. 395, bn Sa'd, c. 2, s. 61, Beyhak, c. 3, s. 371, Zeheb, s. 200.
[9] Belzur, c. 1, s. 340, Taber, c. 3, s. 39, Kastalnf, c. 1, s. 1 37.
[10] Belzur, c. 1, s. 340.
[11] Vkd, Megzf, c. 1, s. 395, bn Sa'd, Taba kt, c. 2, s. 61, Beyhak, Delil, c. 3, s. 371, bn
Seyyid, Uyun, c. 2, s. 53, Zeheb, Megz, s. 201.
[12] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 214.
[13] Vkd, Megz, c. 1, s. 395, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 61, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 3, s. 371, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 53, Zeheb, Megz, s. 201.
[14] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 214, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, c. 1 83, bn Haldun, Trh, c.
2, ks. 2, s. 28.
[15] Vkd, c. 1, s. 396, bn Sa'd, c. 2, s. 61, Beyhak, c. 3, s. 371 , bn Seyyid, c. 2, s. 53, Zeheb, s.
201, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 83.
[16] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 214.
[17] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 340.
[18] Vkd, Megz, c.1, s. 396, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 61 .
[19] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 340.
[20] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 61.
[21] Nisa: 101-102.
[22] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 1 50, Buhr, Sahh, c. 1, s. 226, Mslim, Sahh, c. 1, s. 574,
Nesf, Snen, c. 3, s. 171-173, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 379.
[23] Mslim, Sahh, c. 1, s. 574.
[24] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 215-216, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 61-62, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 3, s. 364, 365, Taber,Trh, c. 3, s. 40, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 183, Beyhak, Delil, c.
3, s. 374-376, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 174, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 52, Zeheb, Megz, s. 201
-202, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 84-85.
[25] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/341-344.
[26] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 340.
[27] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 61.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/344.
[28] bn shak, bn Hiam, Sfre, c. 3, s. 218, Vkd, Megz, c. 1, s. 39 7, Tab en", Trih, c. 3, s. 39,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 378, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 77, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 3, s. 85.
[29] bn shak.bnHiam, Sire.c.3, s. 219, Vkd, Megz, c. 1, s. 397, Ahmed b. Hanbel, Msned, c.
3, s. 343-344, Taber, Trh, c. 3, s. 39, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 378, bn E ar, Kmil, c. 2,
3.175, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 85.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/345-346.
[30] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 61.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/346.
[31] Vkd, Megz, c. 1, s. 398, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, 86, Haleb, nnu'l-uyn, c.
2, s. 577.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/347.
[32] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 217, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 374, 376.
[33] Mslim, Sahih, c. 2, s. 1222.
[34] Buhr, Sahih, t 3, s. 15.
[35] uh n, Sahih, c. 6, s. 194.
[36] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 217-218, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 375-376.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/347-349.
[37] Ezrak, Ahbnj M ekke, c. 1, s. 196-204, tan Abdi Rabbih, Ikdu'l-ferfd, c. 4, s. 387-391 ,
Belzur, Ensbu'l-erf, c. 4, s. 42, Taber. Trh. c. 7. s. 3-5.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/349-350.
[38] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 320, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 384, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 83.
[39] Vkd, M egzf, c. 1, s. 3 84, bn Sa'd, Ta bakt 'l-kb r, c. 2, s. 59-60, Bel zurf, E ns bu'l-
e rf, c. 1, s. 339-340.
[40] bn Sa'd, c. 2, s. 60, Zeheb, s. 204, bn Haldun, c. 2, ks. 2, s. 29.
[41] Taber, Trh, c. 3, s. 41, bn EsiY, Kmil, c. 2, s. 1 75.
[42] bn Hazm, Cevm iu's-Sre, s. 184.
[43] bn shak, bn Hiam.c. 3, s. 100, Vkd, Megz, c. 1, s. 297, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 59,
Taber, Trih, c. 3, s. 24, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 19.
[44] Vkd, c. 1, s. 384, bn Sa'd, c. 2, s. 59, Diyarbekr, c. 1, s. 465.
[45] bn shak, bn Hisam, c. 3, s. 100, Vkd, c. 1, s. 297, bn Sa'd, c. 2, s. 59.
[46] bn shak, bn Hisam, c. 3, s. 220, Taber, c. 3, s. 42, bn Hazm, s. 1 84, Zeheb, s. 204, Ebu'l-
Fid, c. 4, s. 89.
[47] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 59.
[48] Taber, Trh, c. 3, s. 41.
[49] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.2,s. 59.
[50] Taber, Trh, c. 3, s. 42.
[51] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 59.
[52] Taber. Trh. c. 3. s. 42.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/350-352.
[53] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 59.
[54] Taber, Tnh.c. 3, s. 42.
[55] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 523.
[56] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 59.
[57] Vkd, Megz, c. 1, s. 386, Haleb, nsnu'l-u^n, c. 2, s. 580.
[58] Taber, Trh,c.3, s. 42.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/352-353.
[59] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 89.
[60] Vki cif, c. 1.S.387, bn Sa'd, c. 2, s. 59, Taber, c. 3, s. 42.
[61] Taber, Trh, c. 3, s. 42.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/353.
[62] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 220, Ebu'l-Fid, c. 4,s.87,bn Haldun, Trih, c. 2,ks. 2, s. 29.
[63] Vkd, c.1, s. 384, bn Sa'd, c. 2, s. 59, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1 , s. 340, Taber, c. 3, s. 42,
bn Hazm, Cevmiu's-sfne, s. 184, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 76, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 54,
Zeheb, Megz, s. 204, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 140.
[64] Vkd, c. 1.S.387, bn Sa'd, c. 2, s. 59, bn Seyyid, c. 2, s. 54, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye,
c. 1, s. 140.
[65] Vkd, c. 1, s. 387, bn Sa'd, c. 2, s. 59, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 388, bn Seyyid,
Uyun, c. 2, s. 54, Zeheb, s. 204, Kastalnf, c. 1, s. 1 40.
[66] Vkd, Megz, c. 1, s. 387, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 54.
[67] Vkd, c. 1, s. 388, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 59.
[68] Vkd, c. 1, s. 387, bn Sa'd, c. 2, s. 59-60.
[69] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 385, Zeheb, Megz, s. 202, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 89.
[70] Vkd, c. 1.S.387, bn Sa'd, c. 2, s. 60, Zeheb, c. 204.
[71] Taber, Trh, c. 3, s. 42, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 87, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 140.
[72] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 220-221, Vkd, Megz, c. 1, s. 388-389, Taber, Trh, c. 3,
s. 41, Beyhak, Delil'n-nbvve , c. 3, s. 385, 387.
[73] Vkd, M egzf, c. 1, s. 388-389.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/353-355.
[74] Vkd, c. 1, s. 388, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 2, s. 60.
[75] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 220, Vkd, c. 1 ,s.388, bn Sa'd, c. 2, s. 60, Taber, c. 3, s. 41, bn
Hazm, Cevmiu's-Sre, c.184, Beyhak, c. 3, s. 386.
[76] bnshak, bn Hiam, c. 3, s. 220, Taber, c. 3, s. 41, bn Hazm, s. 184, Beyhak, c. 3, s. 387, bn
Esr, Kmil, c. 2, s. 175, bn Seyyid,c.2, s. 53, Zeheb, s. 203, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 87, bn Haldun, Trih, c.
2, ks. 2, s. 29.
[77] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 465.
[78] bn shak, bn Hisam, c. 3, s. 220, Taber, c. 3, s. 41, bn Hazm, s. 184, Beyhak, c. 3, s. 387, bn
Seyyid, c. 2, s. 53, Kastalnf, c. 1 ,s.14O.
[79] Zeheb, Megz, s. 203.
[80] Vkd, Megz, c. 1,s.387.
[81] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 220, Vkd, c. 1, s. 388, bn Sa'd, c. 2, s. 60, Taber, c. 3, s. 41,
Beyhak, c. 3, s. 387, bn Seyyid, c. 2, s. 53-54, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 87.
[82] bn Hazm, Cevmiu's-Sre, c. 184, bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 29.
[83] Vkd, Megz, c.1, s. 389, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 60.
[84] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 200, Vkd, Megz, c. 1, s. 388, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 60,
Taber, Trh, c. 3, s.41, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 387, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 175, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 53-54.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/355-356.
[85] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 220, Vkd, c. 1, s. 384, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 340,
Taber. c. 3. s. 41. bn Hazm. Cevmiu's-sre. s. 184.
[86] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 60, bn Habfb, Kitbu'l-muhabber, s. 113, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 89.
[87] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 60, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 89.
[88] bn Sa'd, c. 2, s. 60, bn Habb, s. 11 3, Zeheb, Megz, s. 203, Ebu'l-Fid, c. 4,s. 89.
[89] Vkd, Megz, c. 1, s. 384.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/356-357.
[90] bn shak.bnHiam, Sre,c.2, s. 147-150, Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 290-294.
[91] Diyarbekr, Trhu'l-ham fs, c. 1, s. 467.
[92] bn shak.bn Hiam, Sre,c.2, s. 213, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 7, s. 246-247.
[93] Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 155.
[94] bn shak.bn Hiam, Sre,c.2, s. 213.
[95] Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 155.
[96] bn Mce, Snen, c. 2, s. 855.
[97] bn shak.bnHiam, Sre,c.2, s. 213.
[98] Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 155.
[99] Buhr, Sahih, c. 5, s. 170.
[100] Ebu D'vud, Snen, c. 4, s. 155.
[101] Buhar, Sahih, c. 4, s. 186.
[102] Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 155.
[103] bn shak.bnHiam, Sre,c.2, s. 214.
[104] Buhr, Sahh,c.4, s. 1 86, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1326.
[105] bn shak.bnHiam, Sre,c.2, s. 215.
[106] bn shak.bnHiam, Sre,c.2, s. 215.
[107] Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 156.
[108] bn shak.bnHiam, c. 2, s. 215, Buhr, c. 4, s. 186, Ebu Dvud, c. 4, s. 154.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/357-360.
[109] Nur: 2.
[110] mer Nasuhi, Istlhat- Fkhiye Kamusu, c. 3, s. 208-241.
[111] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 465.
[112] Tirmiz, Snen, c. 4, s. 55.
[113] Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 139-141.
[114] Nur: 3, Tirm izf, Snen, c. 5, s. 329.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/361-362.
[115] Ebut-Tayyib, Ikdu's-simfn, c. 1, s. 249, Semhdf, Vefu'l-vef, c. 1, s. 300, Diyarbekr, Trhu'l-
hams, c. 1, s. 469.
[116] Drekutn, Snen, c. 2, s. 65.
[117] Drekutn, Snen, c. 2, s. 65, Ebut-Tayyib, Ikdu's-simfn, c. 1, s. 249, Semhdf, Vefa, c. 1, s. 300,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 469.
[118] Drekutn, Snen, c. 2, s. 249.
[119] Ebut-Tayyib, Ikdu's-simfn, c. 1, s. 249.
[120] Semhdf, Vefa, c. 1, s. 300, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 469.
[121] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 267, bnMce, Snen, c. 1, s. 401, Beyhak, Snen'l-kbr,
c. 3, s. 333-334.
[122] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 16, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 1, s. 154.
[123] bn Ebf eybe, Musannef, c. 2, s. 467, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 318, Buhr, Sahh, c.
2, s. 24, 25, 29, Mslim , Sahih, c.1, s. 628,630.
[124] bn Hibbn'n Sahh'inden naklen. Semhdf. Vefa. c. 1. s. 300.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/362.
[125] Tahvf, Muhtasar, s. 39.
[126] bn Ebf eybe, Musannef, c. 2, s. 470471.
[127] bn Ebf eybe, Musannef, c. 2, s. 471, Ahmed b.Hanbel, Msned, c. 6, s. 98, Buhr, Sahih, c. 2,
s. 25, Mslim, Sahih, c. 2, s. 620, 627.
[128] Buhr, c. 2, s. 4-25, 31, Mslim, c. 2, s. 620, Tirmiz, c. 2, s. 447.
[129] Mslim, Sahih, c. 2, s. 621, 623, E bu Dvud, Snen, c. 1, s. 306, Tirmiz, Snen, c. 2, s. 448-
449.
[130] Mslim, Sahih, c. 2, s. 627, Drim, Snen, c. 2, s. 297, Drekutn, Snen, c. 2, s. 64.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/363.
[131] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 29.
[132] bn Ebf eybe, Musannef, c. 2, s. 472, 473, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 29.
[133] Beyhak, Snen'l-kbr, c. 3, s. 343.
[134] bn Ebf eybe, Musannef, c. 2, s. 473, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 3, s. 343.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/363.
[135] Ibn Sa'd. Tabakt'l-kbr. c. 1. s. 295-296.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/364.
[136] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 200.
[137] Dineuerf, Kitbu'l-ahbr, s. 74.
[138] Mes'df, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 226.
[139] Semhdf, Vfefu'l-vef, c. 1, s. 1 53-154.
[140] Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 599.
[141] Semhdf, "vefa u'l-vefa, c. 1, s. 1 53.
[142] Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 599.
[143] Semhdf, Vfefu'l-vef, c. 1, s. 1 54.
[144] Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 599.
[145] Mes'df, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 68.
[146] Semhdf, Vfefu'l-vef, c. 1, s. 1 54.
[147] Mes'df, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 67-68.
[148] Hkim. Mstedrek. c. 2. s. 599-600.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/364-366.
[149] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 228-234, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 75-79, Ahmed b.
Hanbel, Msned.c.5, s. 541 -543, E bu N ua ym, D eli l'n-nb we, c. 1, s. 258 -262, Beyhak f, D ela il
"n-n b we, c. 2, s. 92-9 7, bn E sf r, U sdu 'l-gbe, c. 2, s. 417-419, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
60-64, Zeheb, Trhu'l-slm , s. 95, 101, Heysem, Meanau'z-zevid, c. 9, s. 332-335.
[150] Semhdf, Vfefu'l-vef, c. 1, s. 300, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 468.
[151] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 234-235, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 79, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 5, s. 443, Ebu Nuaym, Delil, c. 1, s. 263-264, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 321 -322,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 64, Zeheb, Trhu'l-slm, s. 101-102.
[152] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 635, bn Askfr, Trh, c. 6, s. 198-199, bn Seyyid, Uynu'l-eser,
c. 1, s. 65.
[153] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 635, Kad I yaz, e-if, c. 1, s. 277-278, bn Seyyid, Uynu'l-eser,
c. 1, s. 65.
[154] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/367-368
[155] bn shak.bnHiam , Sre, c. 1, s. 235, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 79-80, Ahmed b.
Hanbel, Msned, c. 5, s. 443- 444, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 264, Beyhak, Snen'l-kbr,
c. 10, s. 322, bn Askfr, Trih, c. 6, s. 196-197, bn Seyyid, Uyun, c. 1 , s. 64, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-
nbel, c. 1, s. 367-368, Heysem, M eanau'z-zevid, c. 9, s. 335-336.
[156] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 41 9.
[157] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 185, Kad lyaz, e-if, c. 1, s. 278.
[158] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 1, s. 235, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 79-80, Ahmed b.
Hanbel, Msned, c. 5, s. 443-444, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 1, s. 264, bn Askfr, Trih, c. 6, s.
196-197, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.1, s. 64, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 367-368, Heysem,
M eanau'z-zevid, c. 9, s. 335-336.
[159] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/368-369.
[160] Ebut-Tayyib, Ikdu's-simfn, c. 1, s. 249, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1,s.468.
[161] Vkd, Megz, c. 2, s. 426, E but-Tayyib, Ikdu's-sim m, c. 1, s. 249, Diyarbekr, c. 1, s. 468.
[162] Vkd, Megz, c. 2, s. 426.
[163] Vki dr, c. 2, s. 426, Ebu't-Tayyib, Ikdu's-amn, c. 1, s. 249, Diyarbekr, c. 1, s. 468.
[164] Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 22, Drekutn, Snen, c. 4, s. 304, 305, Alddin Ali, Kenzu'l-
umml, c. 4, s. 463.
[165] Vkd, Megz, c. 2, s. 426.
[166] Belzu, Ensb, c. 1 , s. 510.
[167] Mlik, Muvatta', c. 2, s. 467-468, Ahmed b. Han bel, M sned, c. 2, s. 5, Buhr, Sahih, c. 3, s.
219-220, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1491 -1492, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 29, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 205,
Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 510, Drekutn, Snen, c. 4, s. 299.
[168] Buhr, Sahih, c. 3, s. 219-220, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 510, Drekutn, Snen, c. 4, s.
300.
[169] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 29.
[170] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 160, 256, Drim, Snen, c. 2, s. 132, Drekutn, Snen, c. 4,
s. 301, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 21.
[171] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1,s.493, Buhr, Sahh, c. 3, s. 220, Nesf, Snen, c. 6, s. 227.
[172] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 493.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/369-371.
[173] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 505, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 30, tan Mce, Snen, c. 2, s.
960, Hkim, Mstedrek, c. 2, s. 114, Drekutn, Snen, c. 4, s. 111, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 20.
[174] Ksnf, Bedyiu's-sanyi', c. 6, s. 206.
[175] Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 468, Beyhak, Snen'l-kbr, c. 10, s. 20.
[176] Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 468.
[177] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 256, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 29, Tirmiz, Snen, c. 4, s.
205, bn Mce, Snen, c. 2, s. 960, Nesf, Snen, c. 6, s. 226.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/372.
[178] Taber, Trih, c.1, s. 163.
[179] Ffruzbdf, Kmsu'l-muhit, c. 2, s. 362.
[180] Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 487.
[181] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 62.
[182] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 581 .
[183] Vkd, Megz, c.1, s. 403, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 62, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 54,
Zeheb, Megz, s. 212, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 92.
[184] Vki dr, c. 1.S.403, Zeheb, s. 212, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 92.
[185] Belzu, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 341.
[186] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 62, Taber, Trih, c. 3, s. 43, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 54.
[187] Vkd, c. 1, s. 402, bn Sa'd, c. 2, s. 62, bn Seyyid, c. 2, s. 54, Zeheb, s. 21 2.
[188] Vkd, c. 1, s. 402, bn Sa'd, c. 2, s. 62, bn Habfb, Kitbu'l-muhabbet-, s. 114, Belzun, c. 1, s.
341, Taber, c. 3, s. 43, bn Hazm , Cevmiu's-Sre, s. 185, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 1 77, bn Seyyid, c. 2,
s. 54, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 92, bn Haldun, Trih, c. 2, ks.2,s.29.
[189] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 224, Vkd, c. 1, s. 402, bn Sa'd, c. 2, s. 62, Belzun, c. 1, s.
341, Taber, c. 3, s. 43, bn Hazm, s. 185, bn Esr, c. 2, s. 177, Zeheb, s. 212, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 92.
[190] Vkd, c. 1, s. 402, bn Sa'd, c. 2, s. 62, bn Seyyid, c. 2, s. 54.
[191] Vkd, c. 1, s. 402-403, bn Sa'd, c. 2, s. 62, bn Seyyid, c. 2, s. 54, Zeheb, Megz, s. 212.
[192] Vkd, Megz, c. 1, s. 403, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 62.
[193] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 169, Vkd, Megz, c. 3, s. 1025, bn Sa'd, c. 2, s. 166,
Taben, Trih, c. 3, s. 146.
[194] Zeheb, Megz, s. 212.
[195] bn Habb, Kitbu'l-muhabber, s. 114.
[196] bn Habb, Kitbu'l-muhabber, s. 114, Zeheb, Megz, s. 212.
[197] Vkd, Megz, c. 1, s. 403, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 62.
[198] Vkd, c. 1, s. 404, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 54, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.
4, s. 92.
[199] Vkd, c. 1, s. 403-404, bn Sa'd, c. 2, s. 62-63, bn Sey/id, c. 2, s. 54.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/372-375.
[200] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 451.
[201] Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 51, Buhar, c. 2s.193Nesr,c.6 s. 250.
[202] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 7, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1 , s. 469, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 2, s. 583.
[203] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 7, Nesf, Snen, c. 6, s. 255.
[204] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 451.
[205] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/375-376.
[206] Kastalnf, c. 1, s. 141, Diyarbekr, c. 1, s. 470.
[207] Vkd, Megz, c. 1, s. 404, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 63, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 4, s. 47, Zeheb, egz, s. 215.
[208] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 302, Taber, Trih, c. 3, s. 64, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s.
203,204, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 93.
[209] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 63.
[210] Ffruzbdf, Kmsu'l-muhft, c. 1, s. 287.
[211] Vkd, c. 1, s. 404, bn Sa'd, c. 2, s. 63, Beyhak, c. 4, s. 47, bn Seyyid, c. 2, s. 92, Kastlnf,
c. 1, s. 141, Diyarbekr, c. 1, s. 470, Haleb, c. 2, s. 583-584.
[212] Vkd, M eg zf, c. 1, s. 404-405, Ha leb, nsnu' l-uyn, c. 2, s. 58 3-58 4, Zrk n, M e
vahib'l-l ednni ye erh i, c. 2, s. 96-97.
[213] Vkd, Megz, c. 1, s. 405, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 63, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 4, s. 47, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 92, Haleb, nsn, c. 2, s. 584, Zrknf, Mevhib
erhi, c. 2, s. 97.
[214] Zeheb, Megif, s. 214, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 1 56.
[215] Vkd, c. 1, s. 405, bn Sa'd, c. 2, s. 63, bn Seyyid, c. 2, s. 94, Haleb, c. 2, s. 584.
[216] Vkd, c. 1, s. 405, bn Sa'd, c. 2, s. 63, Haleb, c. 2, s. 584.
[217] Vkd, c.1 , s. 404, bn Sa'd, c. 2, s. 63, Belzur, Ensbu'l-erf.c.1 , s. 341 .Zeheb, Megz, s.
21 4,Ebut-Tayyib, Ikdu's-simfn, c. 1, s. 249, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 141.
[218] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 302, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 342, bn Hazm,
Cevmiu's-Sre, s. 203, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 92, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 156, bn Haldun, Trih, c. 2, ks.
2, s. 33, Haleb, c. 2, s. 584.
[219] bn Sa'd, c. 2, s. 63, Zeheb, Megz, s. 214, Kastalnf, c. 1, s. 141, Diyarbekn, Trhu'l-hams,
c. 1, s. 470, Haleb, c. 2, s. 584.
[220] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 302, bn Sa'd, c. 2, s. 63, Belzur, c. 1, s. 342, bn Hazm, s. 203,
bn Seyyid, c. 2, s. 92, Zeheb, s. 214, Ebu'l-Fid, c.4,s. 156, bn Haldun, c. 2, ks. 2, s. 33, Kastalnf, c. 1,
s. 141, Diyarbekr, c. 1, s. 470, Haleb, c. 2, s. 584.
[221] Vkd, M egzf, 1367-1948 bask s, s. 30 5.
* Belka: Medine yaknnda, ekinlikleri, kuyular ok bir yerdir (Zrknf, c. 2, s. 97).
[222] Vkd, Megz, c.1, s. 406.
[223] Vkd, Megz, c.1, s. 409.
[224] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/376-379.
[225] Vkd, Megz, c. 1, s. 406, Haleb, nsnu'l-uvn, c. 2, s. 584-585, Zrknf, Mevhib'l-
lednniye erti, c. 2, s. 97.
[226] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/379-380.
[227] Vkd, Megz, c.1, s. 407, bn Sad, Tabakatul-Kbra, c. 2, s. 63-64, Beyhaki, Delailun-
nbvve, c. 4, s. 47-48; bn Seyyid, Uyunul-eser, c. 2, s. 92, Kastalani, Mevahibul-lednniyye, c. 1, s.
141, Diyarbekri, Tarihul-hamis, c. 1, s. 470.
[228] bn shak, bn Hiam, Sire, c. 3, s. 306, Vakidi, Megazi, c. 1, s. 407, Beyhaki, Delal, c. 4, s. 48,
bn Esir, Usdul-Gabe, c. 2, s. 463, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 95, Ebul-fida, el-Bidaye ven-nihaye, c. 4,
s. 158, Heysemi, Mecmauz-Zevaid, c. 6, s. 142, Diyarbekri, c. 1, s. 470, Halebi, nsanul-uyun, c. 1, s.
585.
[229] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 31, Buhari, Sahih, c. 3, s. 122, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1356,
Ebu Davud, Snen, c. 3, s. 42, Belazuri, Ensabul-Eraf, c.1, s. 342, Beyhaki, Delal, c. 4, s. 48, bn
Seyyid, c. 2, s. 92, Zehebi, Megazi, s. 215, Ebul-Fida, c. 4, s. 156, Kastalani, c. 1, s. 141, Diyarbekri, c.
1, s. 470.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/380-381.
[230] Vkd, Megz, c. 1 , s. 407, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 48, Zeheb, Megz, s. 21 5, E
bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 156, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 585, Zrknf, Mevhib'l-
lednniye erhi, c. 2, s. 97.
[231] Vkd, c. 1, s. 407, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 64, Beyhak, c. 4, s. 48, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 2, s. 92, Zeheb, s. 215, E bu'l-Fid, c. 4, s. 156, Kastalnf, . 1, s. 141, Diyarbekr, c. 1,
s. 470, Haleb, c. 2, s. 585.
[232] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 306, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 95.
[233] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 48.
[234] Vkd, c. 1, s. 407, bn Sa'd, c. 2, s. 64, Beyhak, c. 4, s. 48, Kastalnf, c. 1, s. 1 41,
Diyarbekr, c. 1, s. 470.
[235] Vkd, c. 1, s. 407, 410, bn Sa'd, c. 2, s. 64, Diyarbekr, c. 1, s. 470.
[236] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 302, Vkd, c. 1, s. 407-408, Taber, Trh, c. 3, s. 64, bn Haim,
Cevmiu's-Sre, s. 204, bn Esr, Km il, c. 2, s. 192, bn Seyyid, c. 2, s. 93, E bu'l-Fid, c. 4, s. 156,
Diyarbekr, c. 1, s. 470-471.
[237] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/381-382.
[238] Vkd, Megz, c. 1, s. 410, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 64.
[239] Vkd, Megz, c. 1, s. 410,bn Sa'd, Tabakt.c. 2, s. 64, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 93,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 470, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 585, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2,
s. 98.
[240] Belzu, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 342.
[241] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/382-383.
[242] Vkidi, Megz, c. 1, s. 409-410.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 4/383-384.
MNAFIKLAR BAINDA
Muhacirlerle Ensar Arasnda kacak Kavgann nlenii
Peygamberimiz Aleyhisselamin Mneysi1 suyu bandaki ordughnda bulunduu srada idi ki, Hz.
mer'in Ben Gfr'dan cretle tutmu olduu seyisi Cahcah b. Mes'ud'la Ben Avf b. Hazrec'in mttefiki
olan Sinan b. Veber el-Chen su zerine niza ederek vurutular.[1] Sinan; Abdullah b. beyy b. Sell'n
mttefiki idi.[2]
Mreysi1 kuyusunda az su vard.
Salnan kovann ancak yars dolabiliyordu.
Ben Salimlerin mttefiki olan Sinan b. Veber el-Chen Salim oullar genlerinden bazlar ile
birlikte su imek iin geldikleri zaman, orada Muhacirlerle Ensardan bir topluluk buldu.
Hz. mer'in cretlisi Cahcah, Sinan'n yaknnda kova ile su ekiyordu.
Bir ara, Sinan'n kovas ile Cahcah'n kovas birbirine kart, iki kovadan birisi yukar kmt.
kan kova Sinan'a aitti.
Sinan:
"kan, benim kovam!" dedi.
Cahcah:
"Vallahi, o ancak benim kovamdr!" dedi.
Bunun zerine, niza ve mnakaaya baladlar.
En sonunda, Cahcah elini kaldrp Sinan'a vurunca,[3] Sinan:
"Yetiin ey Muhacir cemaat!" diyerek bard.[4]
Muhacirler, acele koup geldiler. Evsve Hazrec kabilelerinden olanlarda geldiler. ki taraf kllarn
syrdlar.[5]
Az kalsn, byk bir fitne kopacak, Mslmanlar birbirlerine gireceklerdi.[6]
Muhacirlerle Ensarn ileri gelenlerinden bazlar uyarc ve yattrc konumalar yaptlar.[7]
Muhacirlerden bazlar, Sinan'a:
"Gel, sen hakkndan, davandan vazge!" dediler.
Sinan'n kavim ve kabilesi ise, bunun ancak Peygamberimiz Aleyhisselamn emriyle olabileceini,
aksi takdirde Cahcahtan ksas suretiyle deilmesi gerektiini ileri srmekte idiler.
Bundan sonra, Muhacirler, Sinan'n mttefiklerinden Ubde b. Smit'le ve daha bakalar ile
konutular.
Onlar da Sinan'la konutular.
En sonunda, Sinan, davasn Peygamberimiz Aleyhisselama gtrmekten vazgeti. [8]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
Bu Cahiliye davas da ne oluyor?!" buyurduktan sonra:
"Nedir bunlarn dertleri?" diye sordu.
Muhacirin Ensrye vurduunu sylediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Braknz u Cahiliye davasn! nk o, bir murdarlktr, kokmu bireydir!" buyurdu.[9]
Bunun zerine, Sinan, Cahcah hakkndaki davasndan vazgeti, bantlar.[10]
Ba Mnafkn Nifak Ateinin Alevlenii
Ba mnafk Abdullah b. beyy b. Sell, Sinan ile Cahcah arasndaki hadise cereyan ettii srada,
mnafklardan:
Malik, Dis, Sveyd, Evs b. Kayz, Muattib b. Kueyr (veya Kays), Zeyd b. Lusayt (veya Salt),
Abdullah b. Nebtel ve daha bakalar ile birlikte oturuyordu. Cahcah'n "Ey Kurey hanedan! Yetiin!"
diyerek haykrdn iitince: [11]
"Ey Evs oullar! Ey Hazrec oullar! Dostunuz ve mttefikiniz olan Sinan b. Veber el-Chen'ye
yardmc olunuz!" dedi.[12]
Abdullah b. beyy b. Sell, bu kadarla da kalmad; yannda kendi kavminden, kabilesinden baz
kimseler ve o srada pek gen olan Zeyd b. Erkam da bulunduu halde: [13]
"Demek onlar byle yaptlar ha?![14] Kendi yurdumuzda bize hakim oldular, oaldlar, bize kar soy
soplar ile, okluklaryla iftihar ettiler!*
Vallahi, Kureylilerin kaln izari Mslmanlar ile misalimiz, ancak, evvelkilerin u mesellerinde
dedikleri gibidir: 'Besle kpeini, yesin seni!1 [Besle kargay, oysun gzn!][15]
Amma vallahi, Medine'ye dnersek, muhakkak, en erefli ve gl olan erefsiz ve gsz olan
oradan srp karacaktr!" dedikten sonra,[16] kavminden, yannda bulunanlara yneldi ve:
"Bu, sizin kendi kendinize yaptnz bireydir: Beldelerinizi onlara hell ettiniz, peke ektiniz!
Mallarnz onlarla bltnz!
Vallahi, eer siz ellerinizdekini tutar, onlardan esirgerseniz, muhakkak, sizin yurdunuzdan baka bir
diyara ynelir, giderier![17]
Sizler onlarn urunda lp evlatlarnz yetim ettiniz ve azaldnz, onlar ise oaldlar.[18]
Onun [Reslullahn] yanndakilere nafaka [zekat ve sadaka] vermeyin ki, onlar onun etrafndan dalp
gitsinler!" dedi. [19]
Zeyd b. Erkam'n Ba Mnafk Abdullah b. beyy'den ittii Szleri Gelip
Peygamberimiz
Aleyhisselama Haber Verii
Zeyd b. Erkam; Abdullah b. beyy b. Sell'n meclisinden kalkp Peygamberimiz Aleyhisselamin
yanna geldi. Abdullah b. beyy'den iittiklerini haber verince, Peygamberimiz Aleyhisselam renkten
renge girdi!
Peygamberimiz Aleyhisselamn yannda, Hz. Ebu Bekir, Hz. Osman, Sa'd b. Ebi Vakkas, Muhammed
b. Mesleme, Evs b. Havl, Abbd b. Bir gibi, Muhacir ve Ensar ashabndan bazlar bulunuyordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Zeyd b. Erkam'a:
"Ey ocuk! Ona (kar herhangi bireyden dolay) kzm olmayasn?" diye sordu.
Zeyd b. Erkam:
"Hayr! Vallahi, ben bunlar ondan iittim!" dedi.
Peygamberimiz Al eyhisselam:
"ittiklerinden, yanlm olmayasn?" diye sordu.
Zeyd b. Erkam:
"Hayr y Raslallah! Yanlm yok!" dedi.
Peygamberimiz Al eyhisselam:
"Onun hakknda sen bir benzetme, bir yaktrma yapm olmayasn?" diye sordu.
Zeyd b. Erkam:
"Hayr, vallahi y Raslallah! Ben bunlar ondan iittim!" dedi.
Abdullah b. beyy b. Sell'n syledikleri, ordugha yayld.
Halk arasnda, onun sznden baka, konuulan sz yoktu.
Ensardan bir topluluk, Zeyd b. Erkam' tevbeye davet ettiler ve:
"Sen, kavminin byne sylemedii eyi syledi demekle byk zulm ve hakszlk ettin! Akrabalk
haklarn kopardn!" diyerek knadlar.
Zeyd ise:
"Vallahi, H azrec kavmi arasnda, bana Abdullah b. beyy'den daha sevgili bir adam yoktu.
Vallahi, bu szleri babamdan da iitmi olsaydm, ben onu Reslullah Aleyhisselama eritirirdim!
Yce Allah'n peygamberine bu hususta vahiy indirip, benim mi yoksa bakasnn m yalanc olduunu
bildireceini ve Reslullah Aleyhisselamn benim szlerimi dorulayacan umuyorum" dedi ve:
"Allah'm! Peygamberine, benim szlerimi dorulayacak vahyini indir!" diyerek yalvard.[20]
Hz. mer'in Peygamberimiz Aleyhisselema Bir Teklifi
Hz. mer:
"Y Raslallah! Brak beni de, bn beyy'in boynunu vuraym.
Y Raslallah! Eer onu Muhacirlerden birisinin ldrmesini uygun grmezsen, Sa'd b. Muaz'a veya
Muhammed b. Mesleme'ye emret! Onu onlar ldrsnler![21] Yahut, emret; Abbd b. Bir gidip ldrsn
onu!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Nasl olur y mer! Bu kim?! Halk, aralarnda, 'Muhammed ashabn ldryor!?1 demezler mi?
Hayr! Ben byle birey yapmayacam!
Sen hemen yolculua hazrlanmalar iin Mslmanlara seslen!" buyurdu.
Bunun zerine, Mslmanlar, yerlerini brakarak yola ktlar.[22]
Abdullah b. beyy b. Sell'n Sylediklerini nkr Edii
Abdullah b. beyy b. Sell; Zeyd b. Erkam'n iittii eyi Peygamberimiz Aleyhisselama bildirmi
olduunu haber alnca, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi ve:
"Allah'a yemin ederim ki; Zeyd'in sana sylemi olduu szleri ben sylemedim ve konumadm!"
dedi.
O srada, Peygamberimiz Aleyhisselamn yannda bulunan Ensardan baz sahabiler de, Abdullah b.
beyy b. Sell'n kavmi iinde erefli ve itibarl bir kii oluundan dolay kendisini savunmakve
kayrmak iin:
"Y Raslallah! ocuk, vermi olduu haberinde, belki de bn beyy'in yle sylediini sanm,
iittii sz aklnda iyi tutamam olabilir" dediler.[23]
Useyd b. Hudayr'n Abdullah b. beyy in zr ve Af Dileyii
Medine'ye doru hareket edildii srada, Useyd b. Hudayr, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna
vanp kendisine peygamberlik selamyla selam verdikten sonra:
"Ey Allah'n Peygamberi! Vallahi, bilinmeyen bir saatte hareket ettin. Sen byle bir saatte yola
kmazdn!?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Adamnzn syledii ey sana haber verilmedi mi?" diye sordu.
Useyd b. Hudayr
"Hangi adam y Raslallah?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Abdullah b. beyy!" diye buyurdu.
Useyd b. Hudayr
"Ne sylemi o?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O, 'Medine'ye dnersek, muhakkak, aziz olan zelil ve hakir olan oradan karacaktr1 demi!"
buyurdu.
Useyd b. Hudayr
"Vallahi y Raslallah! stersen, sen onu Medine'den srer karrsn!
Vallahi, zelil olan odur! Aziz olan ise sensin!
Y Raslallah! Ona sen yine de efkatle muamele buyur!
Vallahi, Allah seni bize getirdii srada, kavmi olan Hazreciler onun bana giydirecekleri krallk tac
iin cevherler diziyorlard! O, elinden saltanat senin ekip aldn sanyor!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, o gn, Mslmanlarla birlikte akama kadar ve btn gece yola devam
etti. Sabah olup gnein harareti bunaltmaya balaynca, orada konakladlar.
Mslmanlar, yorgunluk ve uykusuzluktan, kendilerini yere atp hemen uykuya daldlar. Peygamberimiz
Aleyhisselamn byle yapmas, Mslmanlar Abdullah b. beyy tarafndan sylenmi olan szlerle
uramaktan alkoymak iindi.
Peygamberimiz Aleyhisselam oradan kalkarak Mslmanlara Hicaz yolunu tutturdu. Bak' diye anlan
su bana indi.[24]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Rifaa b. Zeyd b. Tbt'un ldn Haber Verii
Peygamberimiz Aleyhisselam, kendisinin ve slmiyetin azl dmanlarndan olup.[25] mnafklarn
da sna ve dayana bulunan Kaynuka oullar Yahudilerinin byklerinden Rifaa b. Zeyd b. Tbt'un
ldn haber verdi.[26]
Ubde b. Smit, Abdullah b. beyy'e:
"Y Eb Hubab! Dostun ld!" dedi.
Abdullah b. beyy:
"Hangi dostum?" diye sordu.
"lm slmiyet ve Mslmanlar iin bir fetih ve inkiaf olan kimse!" dedi.
Abdullah b. beyy:
"Kimdir bu?" diye sordu.
"Rifaa b.Zeyd b. Tbut!" dedi.
"Eyvah! Vallahi olan oldu! Y Ebe'l-Velid! Onun ldn sana kim haber verdi?" diye sordu.
Ubde b. Smit:
"Reslullah Aleyhisselam u saatte onun ldn haber verdi?" dedi.
Abdullah b. beyy son derece zld. Kendisinin elleri yanlarna dt![27]
Abdullah b. beyy'in Olu Abdullah'n Babasn Kendisinin ldrmesini
Peygamberimiz
Aleyhisselamdan Dilemesi
Ba mnafk Abdullah b. beyy b. Sell'n olu Abdullah, babasnn sylediklerinden haberdar
olduu zaman, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi ve:
"Y Raslallah! Bana haber verildi ki; sen, babam Abdullah b. beyy'i, ondan sana gelen birey
hakkna ldrmek istiyormusun.
Eer bunu muhakkak yapmak gerekiyorsa, bana emret! Ben onun ban kesip sana getireyim?
Vallahi, Hazrec oullar, babasna kar, benden daha hayrl ve saygl bir kimse bulunmadn
bilirler.
Korkarm ki; onu ldrmeyi benden baka birisine emredersin de, o da onu ldrr; ben de Abdullah
b. beyy'in katilinin halk arasnda gezmesine tahamml edemeyip, frsat vermeyip onu ldrr; bir kafire
kar birm'mini ldrm olurum ve Cehenneme girerim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr! Bilakis, ona yumuak davrannz. Aramzda kald mddete, kendisiyle iyi arkadalk
yaparz!" buyurdu.[28]
Abdullah'n Babas Abdullah b. beyy'e Allah ve Reslnn Aziz ve Kendisinin Zelil
Olduunu
krar ve tiraf Ettirii
Peygamberimizin Aleyhisselam Akik vadisine geldii zaman, ba mnafk Abdullah b. beyy'in
Abdullah ilerleyip babasnn nn kesti.[29] Ona:
"zzet ve kuvvetin Allah ve Reslne ait olduunu ikrar ve itiraf edinceye kadar, senden
ayrlmayacam!" dedi.[30]
Abdullah b. beyy:
"Demek, sen beni bu kadar insann arasnda Medine'ye brakmayacaksn ha!" dedi.
Abdullah:
"Evet! Ben, bugn, insanlar arasnda en aziz kimdir, en zelil kimdir; bunu sana retinceye kadar seni
brakmayacam![31] zzet ve kuvvetin Allah ve Reslne ait olduunu ikrar ve itiraf etmeyecek olursan,
senin boynunu vuracam!" dedi.
bn beyy:
"Yazklar olsun sana! Sen gerekten bu ii ileyecek misin?" dedi.
Abdullah:
"Evet!" dedi.
bn beyy, olunun kararl olduunu anlaynca:
"Ben ehadet ederim ki; izzet ve kuvvet Allah'a ve Reslne ve m'minlere aittir!" demek zorunda
kald.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Abdullah'a:
"Allah seni Reslnden ve m'm ini erden dolay hayrla mkfatlandrsn" diyerek dua etti ve
babasnn yolunu amasn da emir buyurdu.[32]
Hz. ie'nin Yiten Gerdanln Ararken Orduyu Karp Tek Bana Geride Kal
Hz. Aie der ki:
"Reslullah Aleyhisselam, bir sefere kmak istedii zaman, zevceleri arasnda kur'a ekerdi.
Onlardan hangisinin kur'as karsa, Reslullah Aleyhisselam la yola o kard.
Ben Mustalk gazasna kmak istenildiinde de, teden beri olduu gibi, Reslullah Aleyhisselam
zevceleri arasnda kur'a ekti de, benim ismim knca, sefere Reslullah Aleyhisselam ile ben ktm.
Bu sefier, hicab yeti inzal buyurulduktan sonra idi.
Bunun iin, ben hevde iinde tanyor, konak yerinde hevde iinde indiriliyordum.
Bu suretle gittik. Nihayet, Reslullah Aleyhisselam gazasn bitirip geri dnd ve Medine'ye
yaklatmz bir srada (bir konak yerine inip gecenin bir ksmn orada geirdikten sonra) g
edilmesini bildirdi.
Hareket emri verildii zaman, ben hemen kalktm, yrdm. Kaz-y hacet iin, ordughtan aynldm.
Kaz-y hacetten sonra, hevdecimin yanna gelip de gsm yoklaynca, grdm ki, Yemen
boncuundan dizilmi gerdanlm kopmu! Hemen geri dnp gerdanlm aramaya baladm.
Onu aramak beni alkoydu.
Benim bindiim deveye, beni hevdecin iinde sanarak, bo hevdeci yklemiler, devenin ban ekip
gitmiler!
Hevdecin iinde kimse bulunmadnn, bo olduunun farkna varmamlar.
O zaman, kadnlar az yemek yerlerdi. H afif etli idiler. iman deillerdi.
Ben ise zaten ok gen bir kadndm.
Gerdanlm bulup bulunduum yere dndm zaman, orada ne bir aran var, ne de cevap veren
var!
Herkes ekilmi, gitmiti!
Benim hevdete bulunmadm anlaynca, dner, beni aramaya gelirler, sanyordum.[33] Elbiseme
burundum.[34] Otururken, gzlerimi uyku brd. Olduum yerde uyuyakalmm.
Safvan b. Muattal* ordunun arkasnda kalp, gecenin sonunda benim bulunduum yerde uyuyan
birinsan karalts grerek yanma gelmi ve beni grnce tanm. nk, o, hicab yeti inmeden nce,
beni grrd.
'nn lillhi ve inn ileyhi rcin=Biz Allah'nz (Allah'n yaratklaryz) ve muhakkak dnp O'na
varclarz!1 dedii zaman, onun sesine uyandm, hemen yzm elbisemle rttm. [35]
Vallahi, o ne benimle bir tek kelime konutu, ne de ben ondan istircadan baka bir kelime iittim.[36]
Safvan, binmem iin, devesini bana yaklatrd.[37] n ayana basp, deveyi ktrd.[38] Kendisi
benden geriye ekildi[39] ve:
'Bin!1 dedi.[40]
Ben de, deveye bindim.[41]
Safvan, bindiim devenin ban (yularn) yederekyola koyuldu.
Nihayet, orduya, le sca basp konakladklar srada yetiebildik."[42]
Medine'ye Geli
Peygamberimiz Aleyhisselam; 28 gn sonra, Ramazan hilali doduu zaman Medine'ye geldi.[43]
Hz. ie Aleyhinde ftira Yaygaras Koparl
Ordu ardcs alvar b. Muattal; Hz. ieyi deve zerinde getirirken, kabilesinden birtopluluk iinde
bulunduu srada, ba mnafk Abdullah b. beyy'e rastlamlard.
Abdullah b. beyy:
"Kimdir bu?" diye sordu.
"ie'dir!" dediler.
Abdullah b. beyy:
"Ne ie o adamdan dolay kurtulur, ne de o adam ie'den dolay kurtulur.[44]
Demek peygamberinizin ailesi bir adamla gecelemi, sabaha kadar kalm!
Sonra da, adam devesinin yularndan tutup onunla yannza gelmi h?l" diyerek ilk yaygaray
koparmt .[45]
Hz. ie der ki:
"te, iftiraclar, aleyhimde syleyeceklerini sylemiler, ordugh alkalanm. Vallahi, benim
bunlarn hibirinden haberim yoktu.[46]
Aleyhimde iftira ederek helak olanlar helak olmu! ftirann en byne ve en ouna girien de,
Abdullah b. beyy imi!
Medine'ye gelince, hastalandm*
Meer, bu srada, iftiraclarn uydurduklar iftiralar halkn dillerinde dolar olmu.[47]
Bu hususta bana hibir haber erimemiti. Halbuki, annem ve babam bundan haberdar olmulard.
Fakat, onlar bana bundan ne az, ne de ok, hibir sz etmiyorlard.[48]
Hastalma annem gelip bakyordu.[49]
Reslullah Aleyhisselam yanma gelir, selam verir, 'Naslsn?' derdi.[50]
Aradan yirmi u kadar gece getikten sonra idi ki, hastalm atlatm, nekahet devresine girmitim.
Biz Arap kavmi, o zaman, Arap olmayanlarn evleri yannda edindikleri u helalar, kokusundan
irendiimiz iin, evlerimizin yannda bulundurmaz, Medine'nin krlarna kardk.
Kadnlar oraya, her gece, ihtiyalarn gidermek iin karlard .[51]
O zaman, bizim halimiz, l Araplarnn krda hacetlerini gidermelerine benzemekte idi.
Ben, yine, bir gece, Mstah'n annesi ile, hacet giderme yerimiz olan Mens' tarafna kmtm.
Buraya, ancak geceden geceye kardk. Bu da, evlerimizin yannda helalar edinmemizden nce idi.
Mstah'n annesi Ebu Rhm b. Abdulmuttalib'in kz Selma'dr.
Onun annesi Reyta da, Sahr b. mir'in kz olup, Ebu Bekir'in halasdr.
Selma Hatunun olu Mstah, (Avf) b. sse, b. Abbd, b. Muttalib, b. Abdi Menafin oludur.
te, ben ve Mstah'n annesi hacetimizi gidermek zere Mens'a ktmz srada, Mstah'n annesi
arafna taklarak dnce:
'Mstah yznn zerine dsn, kahrolsun!' diyerek oluna beddua etti, ilendi.[52]
Ben:
'Ey anacm! Sen ne diye oluna sebbediyor, kt sylyorsun?!' dedim.
Sustu, cevap vermedi.
kinci kez aya arafna dolap dt. Yine:
'Mstah yznn zerine dsn, kahrolsun!' dedi.
Ben, yine:
'Ey anacm! Sen oluna ne diye beddua ediyor, kt sylyorsun?![53]
Sen ne kt sylyorsun! Bedir savanda bulunmu olan bir zta m sebbediyorsun?!' dedim. [54]
'Vallahi, ben ona ancak seninle ilgili eyden dolay beddua ediyor, kt sylyorum![55] Bak hele u
tzeye![56] Sen onun sylediklerini iitmedin mi?!' dedi.
'O neler sylemi?1 dedim.
Bunun zerine Mstah'n annesi iftiraclarn sylediklerini bana birer birer haber verince, hastalmn
zerine bir hastalk daha katland!"[57]
Hz. ie'nin Aleyhindeki ftiralar itince Hastalnn Arlamas
"Evime dndm zaman, Reslullah Aleyhisselam yanma gindi. Selam verdikten sonra:
'Hastaln nasldr?1 diye sordu.
'Y Raslallah! Benim anne ve babamn evine gitmeme izin verir misin?' dedim.
Gidip onlardan, hakkmdaki haberin iyzn renmek, anlamak istiyordum.
Reslullah Aleyhisselam bana izin verdi.[58]
Yanma bir uak katp, beni babamn evine gnderdi.
Eve geldiimde, annem mm Rman' aada, babam da evin damnda Kur'rv Kerm okur bir hale
buldum.
Annem:
Kzcazm! Sen, ne iin geldin?1 diye sordu.[59]
Anneme:
'Allah seni yarlgasn! Halk benim aleyhimde neler syleyip duruyormu da, siz bana onlardan hibir
ey szdmnadnz?![60] Anneciim! Halkn benim aleyhimdeki sylentileri nelemni?' dedim.
Annem:
'Ey kzcazm! Rahat ol! zlme! Vallahi, bir kadn senin gibi gzel ve zevcinin yannda sevgili olsun
ve birok ortaklan bulunsun da, onu kskanmasnlar, onun aleyhinde birtakm laflar etmesinler, pek azdr1
dedi.
'Sbhnallah! Demek, halk benim aleyhimde byle birtakm kt eyler sylyorlar, konuuyorlarm
ha?!' dedim.
Anneme:
'Babamn bundan haberi var m?' diye sordum.
Annem:
'Evet! Var!'dedi.
'Reslullah Aleyhisselamn da haberi var m?' diye sordum.
Annem:
'Evet! Var!'dedi.
Gzlerim yala doldu, aladm.
Babam Ebu Bekir damda Kur"n okuyordu. Sesimi iitince, anneme:
'Nedir bunun hali?' diye sordu.
Annem:
'Kendisi hakkndaki sylentilerden haberi olmu!' dedi.
Evime dndm. [61]
O gece, sabaha kadar hep aladm durdum.
Ne gzmn ya diniyordu, ne de gzme uyku girdirebiliyordum. Alaya alaya sabaha ktm.[62]
Babamla annem yanmdan aynlmadlar."[63]
Hz. ie'nin Bayl
Hz. ie'nin annesi mm Rman Hatunun bildirdiine gre; kendisi Hz. ie ile otururlarken, Ensar
kadnlarndan birisi ieri girdi ve:
"Allah filana yapacan yapsn! Filana da yapacan yapsn!" diyerek beddua etti, ilendi.
Kendisine:
"Sen ne iin byle sylyorsun?" diye sorulunca, kadn:
"Olum, ortada dolaan sylentileri karan ve yayanlarn iinde idi!" dedi.
Kendisine:
"Ne imi o sylentiler?" diye soruldu.
Kadn:
"yle yle sylentiler!" diyerek onlar anlatnca, Hz. ie:
"Bunu Reslullah Aleyhisselam iitti imi?" diye sordu.
"Evet! itti!" denildi.
Hz. ie:
"Bunu Ebu Bekir de iitti mi?" diye sordu.
"Evet! itti!" denilince, Hz. ie titreyerek arkasnn zerine dp bayld! Elbisesini zerine rt-
tler.[64]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Durum Hakknda Erkek, Kadn Baz Kiilerle
Konumas
Kurey mriklerinin Medine'ye yrme hazrlklarna giritikleri srada, Huza kabilesinden bir
svari drt gecede Medine'ye yetiip Kurey mriklerinin Mekke'den Medine zerine yrme hazrlklar
iinde bulunduklarn Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mslmanlar acele toplayp, dmanlarnn kararlarn onlara bildirdi.
Mriklerle nasl savalacan Mslmanlarla konutu.
Allah'n emirlerine aykr davranlardan sakndklar, glklere katlandklar takdirde, kendilerine
Allah'n yardmnn erieceini vaad etti.
Allah'n ve Reslnn emirlerine boyun emelerini emir ve tavsiye buyurdu.
Yaplacak ii onlara dant.
nk, sava konusunda ashabna danmak, onlarn grlerini almak, Peygamberimiz
Aleyhisselamn deti idi.
Peygamberimiz Aleyhisselam bu sefer de onlara:
"Medine dnda arpalm m, yoksa Medine'de kalarak kazacamz hendeklerin arkasna m
ekilelim? Yahut dmanlarn yaknna varp arkamz u daa vererek mdafaa sava m yapalm?" diye
sordu.
Ashab, birbirine aykr grler ileri srdler.[32]
Mdafaa Hendekleri Kazlmasnn Kararlatrlmas
Yce Allah, hendek kazlmas hususunu Peygam berim iz Aleyhisselama ilham etti.[33]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, mdafaa hendekleri kazlmasn Mslmanlara emir ve
tavsiye buyurdu.[34]
Selman- Fris de:
"Y Raslallah! Biz de Fars topranda dman svarilerinin basknlarndan korktuumuz zaman
etrafmz hendekle evirip savunurduk.
Y Raslallah! Hendek arkasna ekilip savunmamz emretme ii sana ait deil midir?" dedi.
Selman- Fris'nin Medine'nin hendekle savunulmas hakknda Peygamberimiz Aleyhisselamin
tavsiyesini destekleyen bu gr, Mslmanlarn houna gitti.
Uhud gn, Peygamberimiz Aleyhisselamn, Medine dna kmayp Medine'de savunmada kalmaya
kendilerini davet etmi olduunu da hatrladlar.
Bunun iin, kendileri de, Medine dna kmak istemediler ve Medine'de mdafaada kalmay
benimsediler.[35]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hendek ve Karargh Kefine k
Peygamberimiz Aleyhisselam, hemen atna bindi. Muhacir ve Ensarn ileri gelenlerinden bazlarn
yanna ald.[36]
Medine'nin savunulmas iin hendek kazlmas gereken yerleri tayin ve tesbit etmek zere keifte
bulundu.[37]
Medine, yalnz bir tarafndan ak ve tehlikeli idi.[38]
Medine'nin dier taraflar ise, birbirine girmi binalarla, kale gibi evrili idi.[39]
Ayrca, sk hurma aalar ile de, geit vermez bir halde idi.[40]
Peygamberimiz Aleyhisselam, hendek kazlmak zere, dmana ak olan taraf seti.[41]
Peygamberimiz Aleyhisselam ordugh iin de elverili biryer arad. Buna en uygun, en elverili yer,
Sel' dann etei idi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, kararghn oraya kurmay ve arkalarn ona dayamay uygun grd[42]
Hendek Kazlacak Yerin Belirlenii ve Her Cemaate Kazacaklar Yerin Gsterilii
Kazlacak hendekler Mezad'dan balayacak, Zbab'a urayacak, oradan da Ratic'e kadar uzanacakt.
[43]
Peygamberimiz Aleyhisselam, eyheyn hisarlarndan Mezad'a kadar uzanan bir izgi izip, her on
kiiye krk arn uzunluunde yer ayrd.[44]
Muhacirlere de, Ensara da, kazacaklar yerleri "uradan uraya kadar!" diyerek ayr ayr belli etti.
[45]
Muhacirler, Ratic'den Zbab'a kadar olan ksm;
Ensar da, Zbab'dan Ben Ubeyd dana kadar uzanan ksm kazacaklard ,[46]
Zbab, Sel1 ve Ben Ubeyd, Medine dalarndandr.[47]
Ratic; Medine'de Yahudi kulelerinden bir kule idi[48] ve birka el deitirmi, en sonunda ZaVer
oullarna gemiti.[49]
Ratic'in sekenesi, ilerinde henz Mslman olmayan baz kiiler bulunmakla beraber, Amrb. Malik b.
Evs oullar, Mrre b. Malik b. Evs oullar idi.[50]
Bunlar, Abdulehel oullarnn kardei ve mttefiki idiler.
Bunun iin, Abdulehel oullar, kendilerine ayrlan hendei, Ratic'den, Ben Hriseler tarafnda
bulunan kayalklara doru kazmsland.[51]
Ben Kurayza Yahudilerinden Emaneten Ara ve Gereler Aln
Peygamberimiz Aleyhisselam, hendek kazma iinde kullanlmak zere, Ben Kurayza Yahudilerinden
emaneten balta, zenbil, keser, ip, krek gibi birok aralar ald.
O zaman, Peygamberimiz Aleyhisselamla Ben Kurayza Yahudileri arasnda bansklk vard. Bunlar,
Kurey mriklerinin Medine'ye gelmesini istemiyorlard.[52]
Hendek Kazma ine Hzla Giriilii
Hendek kaz iine nezaret etmek zere, Peygamberimiz Aleyhisselama, kldan bir Trk cadn kuruldu.
[53]
Kurulan adr, Zbab da zerinde idi.[54]
Hendek kazma iine, Muhacirler, Ensar, gen ihtiyar., btn Mslmanlar katldlar.
Kazlan topraklar zenbillere doldurulup balarda tanyor, dnerken dezenbillere Sel1 dandan ta
doldurulup getiriliyordu.
Topraklar Peygamberimiz Aleyhisselamn bulunduu tarafa ylyor, talar diziliyordu.
Talar, dmanlara atmak iin, Mslmanlarn en byk silahlarndand.[55]
Mslmanlardan, hendek kazmayan veya toprak tamayan bir kimse yoktu.[56]
Bizzat Peygamberimiz Aleyhisselam da, zenbille toprak tamakta ve yer kazmakta idi.[57]
Hz. Ebu Bekir ve Hz. mer gibi sahabiler de, bir an bile almaktan geri durmuyor, zenbil
bulamadklar zaman etekleriyle toprak tayorlard.
Ber1 b. zib der ki:
"Reslullah Aleyhisselam, Ahzab gn, bizimle toprak tarken grdm ki; yklendii toprak kamnn
beyazln rtm olduu halde, Abdullah b. Revha'nn:
'Allah'm! Sen bize doru yolu gstermemi olsaydn, biz ne hidayete erebilir, ne sadaka verebilir, ne
de namaz klabilirdik![58]
Bize tecavz eden, bizim ekindiimiz fitne ve fesad bize yapmak isteyen dmanlarmzla
karlatmzda, kalblerimize sknet indir![59] Ayaklarmz sabit kl![60] mealli recezini okuyor ve
son ksmn okurken de, sesini ykseltiyordu."[61]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mslmanlar ahiret sevabna tevik iin, onlarla birlikte almaktan
geri durmuyordu.[62]
Souk bir gnn sabahnda Ensar ve Muhacirler hendek kazmaya devam ettikleri srada,
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah'm! Gerek hayr, ahiret hayrdr! Ensar ile Muhacirleri mafiret eyle!" diyerek dua etmiti.
Ensar ve Muhacirler de:
"Bizler, sa olduka, yaadka, Muhammed Aleyhisselam a, slmiyet ve cihad zere sz vermi
kiileriz!" diyerek mukabelede bulundular.[63]
Peygamberimiz Aleyhisselamn:
"Allah'm! Gerek hayr, ahiret hayrdr! Onu Ensar ve Muhacirlere hayrl kl!" diyerek dua ettii de
olmutur.[64]
Selman- Fris'ye Gz Deii
Selman- Fris; ilerinde Amr b. Avf, Huzeyfe b. Yeman, Numan b. Mukarrin ile Ensardan alt kiinin
bulunduu takma ayrlm bulunuyordu.
Kendisi ok gl, kuvvetli idi. [65]
Hendek kazma iinde bilgili ve becerikli idi. On kiinin kazd yeri yalnz bana kazard.
Kendisine ayrlan be arn uzunluunda, be arn derinliindeki yeri vaktinde kazp bitirince, Kays
b. Sa'saa'nn ona gz demi, Selmn- Fris'nin birdenbire yere ykld grlmt!
Ne yapmak gerektii Peygamberimiz Aleyhisselama sorulmu, Peygamberimiz Aleyhisselam da:
"Kays b. Sa'saa'ya uraynz! Selman iin bir kapta abdest alsn! Selman, o abdest suyu ile ykansn!
Su kab, Selman'n arkasnda, baaa evrilsin!" buyurmutu.
Peygamberimiz Aleyhisselamn buyurduu yaplnca, Selman- Fris, devenin diz bandan boalp
kurtuluverdii gibi kurtulmu, almt.[66]
Selman- Fris'nin Ehl-i Beyt'ten Sayl
Selman- Fris hendekte alrken, Ensar.
"Selman bizdendir!"
Muhacirler de:
"Selman bizdendir!" diyorlar, onu kendilerinden baka takma vermek istemiyorlard. [67]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Selman bizdendir, Ehl-i Beyttendir!" buyurarak, tartmaya son verdirdi.[68]
Mslmanlarn Birbirlerini Korkutacak akalardan Sakndrl
Zeyd b. Sabit toprak tarken, Sa'd b. Muaz Peygam berim iz Aleyhisselamn yannda oturup
dinleniyordu.
Zeyd b. Sabit'in altn grnce:
"Y Raslallah! Allah'a hamd olsun ki, beni sa brakt da, sana iman etme erefini bana nasip etti.
Buas kavgas gn, ben bunun babas Sabit b. Dahhkile boaz boaza boumutum!" dedi.
Peygam berim iz Aleyhisselam:
"Fakat, onun bu olu ne iyi ocuktur!" buyurdu.
Zeyd b. Sabitin bir ara gzlerini uyku brm, kendisi uyuyakalmt! Kendisinin kalkan, oku, yay
ve klc yannda olduu halde; hendekte almakta olan Mslmanlar onu hendein kenarnda uyurbir
halde brakarak hendei dolamaya gitmilerdi.
Yanna varan Umre b. Hazm aka iin onun silahn alp saklam, Zeyd b. Sabit'in bundan hi haberi
olmamt.
Zeyd b. Sabit uyanp silahlarn bulamaynca, ok heyecanland ve korktu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, bunu iitince, Zeyd'i yanna artt ve ona:
"Ey uykucu! Sen uykuya daldn! Nihayet, silahlarn da kaybolup gitti!" buyurduktan sonra:
"Bu ocuun silahlarnn nerede olduunu kim biliyor?" diye sordu.
Umre b. Hazm:
"Y Raslallah! Ben biliyorum. Silahlar benim yanmdadr!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Silahlarn teslim et ona!" buyurdu ve aka olarak da olsa Mslmanlar korkutmay veya onlarn
herhangi bir eyini alp saklamay yasaklad. [69]
Bir Avu Hurmann slm Ordusunu Doyuruu
Beir b. Sa'd'n kz, Nunnan b. Beir'in kzkardei der ki:
"Annem Amre binti Revha beni ard. Eteime iki avu hurma koyduktan sonra: 'Kzcazm! Git
de, baban ile dayn Abdullah b. Revha'nn gdalarn kendilerine ver!1 dedi. Giderken, Reslullah
Aleyhisselama rastladm, babamla daymn nerede olduklarn sordum. Reslullah Aleyhisselam:
'Kzcazm! Beri gel! Yanndaki nedir?' buyurdu.
'Y Raslallah! Bu, hurmadr! Annem bunu yesinler diye babam Beir b. Sa'd ile daym Abdullah b.
Revha'ya gnderdi' dedim. Reslullah Aleyhisselam: 'Getir onu!' buyurdu.
Ben de, onu Reslullah Aleyhisselamn iki avucuna dktm, avularn doldurmad. Sonra, bir rt
getirilmesini emretti. rt getirilip serildi. Hurmay rtnn zerine yayp dattktan sonra,
yanndakilere: "Yemee geliniz!1 diyerek hendek halkna sesleniniz!1 buyurdu. Hendek halk toplanp
ondan yemeye koyuldular. Hurmalar yendike artm, rtnn etrafndan dolup tamt."[70]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Kazma lemezYeri Bir Darbe ile Kum Haline Getirii
Cabirb. Abdullah derki:
"Hendek kazma gn, biz kazarken, ok sert bir yere rastlamtk.
Peygamber Aleyhisselamin yanna varp, hendekte kazma krek ilemez sert bir yer tabakasna
rastladklarndan ikyetlendiler.
Reslullah Aleyhisselam, bir kap iinde su istedi.
Azna ald suyu onun iine pskrdkten ve Allah'n diledii kadar dua ettikten sonra, bu suyu o
sert yerin zerine serpti.
Orada bulunanlar:
'Onu hak din ve Kitabla peygamber gnderen Allah'a andolsun ki, o sert yer yle dald ki, sanki kum
haline geldi!
Artk ne kazmaya, ne de demir kree kar koyari, dayanrl kalmad!1 demilerdir."[71]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hendekte Paralad Kaya Mnasebetiyle Verdii
Ftuhat Mjdesi
Abdullah b. Ebu Bekir b. Haram'n bildirdiine gre; Ben Kurayza Yahudilerinin ileri gelenlerinden
Nebba b. Kays, bir gece yannda Yahudilerin azllarndan ve azgnlarndan on kii olduu halde, "Belki
Mslmanlardan bazlarn anszn avlamaya muvaffak oluruz!" diyerek kalelerinden kp Medine'ye
ynelmiler, Baku'l-Garkad'a erimilerdi.
Seleme b. Eslem'in arkadalarndan bazlaryla karlatlar ve birbirlerini oka tuttular.
Yahudiler dayanamadlar, bozuldular, daldlar ve geri ekildiler.
Seleme b. Elem, Ben Harise mahallesinde arkalarndan yetiti. Arkadalaryla birlikte, onlar
kalelerine kadar takip ettiler.
Ben Kurayzalarn kalelerinin evresinde dolamaya balaynca, Yahudiler korktular. Kulelerinde
ateler, klar yaktlar ve:
"Geceleyin belaya uradk!" demeye baladlar.
Mslmanlar, Ben Kurayza Yahudilerine ait Kama kuyusunu ve kuyunun zerindeki iki kuleyi yktlar.
Ben Kurayza Yahudileri, kalelerinden dar kmak kudret ve cesaretini kendilerinde bulamadlar,
iddetli bir korkuya tutuldular.[159]
Hendekte Toplanan slm Ordusundaki M'min ve Mnafklarn Mrik Ordular
Karsndaki
Tutum ve Davranlar
Kur'n- Kerm'in bu husustaki aklatmas yledir:
"Vakt ki onlar (mrik ordular) hem stnzden (Medine'nin dousundan), hem altnzdan
(Medine'nin batsndan) size gelmilerdi.
O zaman, gzler ukurlarndan frlam, yrekler grtlaklara dayanmt.
Sizler Allah'a kar trl zanlarda bulunuyordunuz.
te orada m'minler de sk bir imtihana ekilmi, iddetli bir sarsnt ile sarslmlard. (M'min
mnafktan ayrt edilmi, belli olmutu).
O zaman, mnafklarla kalblerinde hastalk (itikad zayfl, phecilik) bulunanlar:
'Allah ve Resl, bize aldattan baka bireyva'd etmemitir!' diyorlard."[160]
Medine'yi st tarafndan vuracak olan dman Ben Kurayza Yahudileri; alt tarafndan vuracak olan
dmanlar da Ebu Sfyan'n kumandas altndaki Kurey, Ehbi, Kinane, Gatafan, Esed ve Sleymlerden
oluan ordulard.[161]
Ben Kurayza Yahudilerinin mriklere yardm ettikleri, Kufn- Kerm'de "Ehl-i Kitabdan, onlara
mzaheret ve yardmda bulunanlar" (Ahzab: 26) denilerek aklanmtr. [162]
Bu mzaheret, Ben Kurayza Yahudilerinin Kurey mriki eriyle yaptklar muahedede belirlenmiti.
[163]
Hendekte toplanan slm ordusunu oluturanlarn hepsi, Allah'n ve Reslnn buyruklarna smsk
balanm, Allah yolunda her gle seve seve gs germe olgunluuna ermi kiiler deillerdi.
Kur'rv Kerm'de de aklanm olduu zere, Mslmanlar arasnda mnafklar ile iman ve iradeleri
zayf birtakm insanlar da bulunuyordu.
Bunun iin, mrik ordularnn okluu ve gll, Mslmanlar arasndaki mnafklarla zayf
iradeli, zayf imanl olanlarn gzlerini korkutmu, yreklerini titretin iti. [164]
Mnafklarla kalbleri hastalkl olanlar:
"Allah ve Resl, bize aldattan baka birey va'd etmemitir! Muhammed bize Fars ve Rum
diyarnn fietholunacan va'd ediyor! Halbuki biz urada, dmanlar tarafndan kuatlm bulunuyor ve
hibirimiz, abdest bozmak iin bile, korkudan dar kamyoruz!" diyorlard.
Mnafklardan birisi de, ashabdan birisine:
"Ey filan! Reslullah, Kayser ldkten sonra, yerine Kayser gelmeyecektir. Kisr ldkten sonra da,
yerine Kisr gelmeyecektir. Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; bunlarn hazineleri
de muhakkak Allah yolunda harcanacaktr!' diyormu!
Hibirimiz korkudan abdest bozmaya bile kamyoruz!
Allah ve Resl, bize aldattan baka birey va'd etmiyor!" demiti.
Sahabi:
"Sen yalan sylyorsun! Ben seni Reslullaha haber vereceim" diyerek Peygamberimiz
Aleyhisselamn yanna gelmi ve mnafikn szn Peygamberimiz Aleyhisselarma bildirmiti.
Peygamberimiz Aleyhisselam o mnafk artp ona:
"Sen byle mi syledin?" diye sorunca, mnafk:
"Y Raslallah! Bana iftira ediliyor! Ben byle birey sylemedim! u azmdan hibir zaman byle
birey kmamtr!" diyerek inkr etmiti. [165]
Mnafklar, slm ordughndan birtarafa savuup gitmek yo I unu tuttu ki an gibi, kendi kabilelerinden
veya baka kabilelerden olup hendekte savaacak olanlar da trl trl fitne ve fesatlarla ayartmaya,
datmaya altlar.
Kur'rv Kerm'de aklandna gre,[166] onlardan birtakmlar:
"Ey Yesrib (Medine) halk! Sizin iin, burada durmak imkn yok! Hemen dnp gidiniz!" demilerdi.
Mnafklardan birtakm da:
"Evlerimiz ak kalmtr!" diyerek Peygamberimiz Aleyhisselamdan izin istiyordu.
Halbuki, onlarn evleri ak deildi. Onlar kamaktan baka birey dnmyorlard. [167]
Nitekim, Harise oullar kabilesinden Evs b. Kayz, Peygamberimiz Aleyhisselama gelerek:
"Y Raslallah! Evlerimiz dmana ak bir durumdadr. Medine dndadr. Bize izin ver de, dnp
evlerimize gidelim!" demiti.[168]
Harise oullar da:
"Evlerimiz aktr. Evlerimize hrszlarn girmesinden korkuyoruz! [169]
Y Raslallah! Ensar evlerinden hibiri, bizim evlerimiz gibi deildir. Gatafan ordusuyla bizim
aramzda, onlarn errini bizden giderecek kimse yoktur.
zin ver de, evlerimize dnelim, ocuklarmz ve kadnlarmz koruyalm!" demilerdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam da, onlarn dnp gitmelerine izin vermiti.
Sa'd b. Muaz, Harise oullarnn dnmek iin hazrlandklarn haber alnca, Peygamberimiz
Aleyhisselamn yanna geldi.
"Y Raslallah! zin verme bunlara! Vallahi, biz ne zaman bir musibete urasak, daralsak, onlar hep
byle yaparlar!" dedikten sonra, Harise oullarnn yanna vard.
"Biz sizden temelli byle hareketler mi greceiz?! Biz ne zaman bir musibete urasak, daralsak, siz
hep byle yapar durursunuz" diyerek onlara kt.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam onlarn dileklerini kabulden vazgeti.[170]
Mnafklarn ne samimiyetleri, ne de slrmiyete ballklar vard.
Kur'n- Kerm'de aklandna gre:
"Eer Medine'nin etrafndan zerlerine girilmi olup da slrmiyetten irke dnmeleri mrikler
tarafndan istenilmi olsayd, muhakkak ki onlar bu istei yerine getirmekte fazla gecikmezlerdi!
Halbuki, onlar dmana arka evirmeyecekleri hakknda daha nce Allah'a kesin sz vermi de
bulunuyorlard.
Allah'a verilen szden dolay sorumluluk vardr."[171]
Gerekten de, Harise oullar, Selime oullaryla birlikte, Uhud savandan da kamak istemiler,
fakat bundan vazgemiler, bir daha byle bir harekette bulunmamaya yemin etmilerdi.[172]
Bu iki kabileyi hendekte, ancak Allah, rahmetiyle tutmutu.[173]
Hendek savanda gerek m'minlerin tutum ve davranlarna gelince, yine Kur'n- Kerm'de
aklandna gre:
"M'minler, ordular grdkleri zaman, te, bu, Allah'n ve Reslnn bize va'd ettii eydir! Allah ve
Peygamberi doru sylemitir!' dediler.
Bu, onlarn imanlarn ve teslimiyetlerini arttrmaktan baka birey yapmad.
M'minler iinde, Allah'a verdikleri szde sadakat gsteren nice erler vardr ki, onlarn kimi
adadn dedi (ehit oldu), kimi de bunu (yerine getirmeyi) bekliyor.
Onlar, hibir suretle, ahidlerini deitimnediler!"[174]
Yce Allah'n m'minlere olan imtihannn, va'd'inin ne olduu da, Kufn- Kerm'de yle
aklanmtr:
"Ey m'minler! Yoksa siz sizden nce gelip geenlerin hali banza gelmeden Cennete
girivereceinizi mi sandnz?
Onlara yle yoksulluklar, yle skntlar gelip att ve yle belalarla sarslmlard ki, hatta
peygamberi, maiyyetindeki m'minlerle birlikte Allah'n yardm ne zaman yetiecek?' diyordu.
Gznz an, iyi bilin ki; Allah'n yardm muhakkak yakndr!"[175]
Bunun iindir ki, hendekte dman ordularyla sarldklarn grmeleri, m'minlerin ancak Allah'a olan
imanlarn, yani Allah'n rm'rminlene yardm edecei hususundaki va'dine inanlarn, her trl ibtilya
sarslmadan gs germe azimlerini, Allah'n takdirine teslimiyetlerini arttrmt. [176]
Mnafklar Medine'yi saran ordularn Peygamberimiz Aleyhisselam ile ashabn ortadan kaldrvere-
ceklerini zanneder ve hatta umarlarken, m'minler Allah'n kendilerine yardm edecei ve slmiyeti btn
dinlere stn klaca va'dinin er ge gerekleecei inancn tayor ve bu inanlaryla da ar bir
imtihanda mnafklardan ve zayf imanllardan ayrlm bulunuyorlard.[177]
Ben Kurayza Yahudilerinin kinci Baskn Denemesi ve Hz. Safiyye'nin Kahramanl
Peygamberimiz Aleyhisselamin halas ve Zbeyr b. Avvam'n da annesi olan Hz. Safiyye, air Hassan
b. Sabit'in Fri'deki kknde bulunuyordu.
Ben Kurayza Yahudilerinin ileri gelenlerinden Gazzal b. Semev'el'in kumandas altnda on kiilik bir
Yahudi birlii gelip kk oka tuttular ve ieriye girmeye altlar.
lerinden birisi, kkn kapsna kadar yaklap ieri girmek istedi.[178]
Hz. Safiyye der ki:
"Hassan b. Sabit, kkte bizim yanmzda idi. Bizimle birlikte kadnlar ve ocuklar da bulunuyordu.
Yahudilerden birisi, bulunduumuz kkn evresinde dolat, bize doru geldi.
Ben Kurayza Yahudileri bizimle harp halinde idiler. Reslullah Aleyhisselamla aralarndaki
muahedeyi bozmulard. Hi kimse, aramzdaki gerginlii gideremezdi.
Reslullah Aleyhisselam ile ashab, hendekte dmanlaryla urayordu. Dmanlardan syrlp,
ayrlp bize gelme gcne ve imknna sahip deillerdi. Bize ancak gelebilirlerse geleceklerdi.
Hassan b. Sabit'e:
'Ey Hassan, u Yahudi grdn gibi kk dolap duruyor!
Vallahi, ben onun ak yerlerim izi renip arkamzdaki Yahudilere klavuzluk etmeyeceinden emin
deilim!
Dmanla megul bulunan Reslullah Aleyhisselam ile ashabnn, bizden pek haberleri de olmaz!
Sen in de ldr unu!1 dedim.
Hassan b. Sabit:
'Allah seni yarlgasn ey Abdulmuttalib'in kz! Vallahi, sen de iyi bilirsin ki, ben bu iin adam
deilim.[179]
Ben gc dilinde olan kimselerdenim. Kl ve mzrak erlerinden deilim.[180]
Hayr! Vallahi dediini yapamam! Eer bende bunu yapabilecek cesaret ve kudret olsayd, Reslullah
Aleyhisselamla birlikte savaa kardm' dedi.[181]
Hassan bana byle syleyince ve onda bu ii baaracak g gremeyince, bama skca bir tlbent
baladktan sonra elime bir srk aldm, kkten aa indim.[182]
Kkn kapsn atm. Adamn arkasndan yavaa vardm.[183] Srkla vurup ban paraladm,
iini bitirdim![184] Ban kestim.
Hassn'a:
'Al u ba da, aadaki Yahudilere doru frlatp at!' dedim.
Hassan:
'Bende bu g ve cesaret nerde?' dedi.
Bunun zerine, Yahudinin ban alp Yahudilere doru attm.
Yahudiler
'Bize Mslmanlarn ailelerini yanlarnda adam bulundurmakszn kimsesiz ve yalnz braktklar
haber verilmiti!' diyerek dalp gittiler. [185]
'Ey Hassan! Haydi, ldrdm Yahudinin yanna in de, elbisesini soy, al!' dedim.
Onun elbisesini soymaktan beni alkoyan ey, kendisinin erkek oluu idi.
Hassan:
'Ey Abdulmuttalib'in kz! Onun elbisesini soymaya benim ihtiyacm yok! Onun soykas bana
gerekmez!' diyerek bu ii yapmaktan da kand."[186]
Mslman Kadnlarn Tehdit Eden Necdan'n ldrl
Rfi' b. Hadic'in bildirdiine gre; Hendek Sava srasnda, Ben Harise kalelerine yerletirilen
kadnlarla ocuklarn yanlarnda kendilerini koruyabilecekleri silahlar da yoktu.
Salebe b. Sa'd oullar kabilesinden Necdan adndaki kii, bir gn at zerinde hisarn dibine kadar
gelip, kadnlara:
"Yanma inin! Sizin iin hayrl olur" demeye ve klcn oynatmaya balad.
Reslullah Aleyhisselamn ashabndan bir topluluk, onu grnce, kuleye doru kotular.
Harise oullarndan Zheyr b. Rfi1 adndaki zt da ilerinde idi.
Zheyr:
"Ey Necdan! Gel, arpalm!" dedi ve hemen zerine saldrarak onu ldrd.[187]
Mnafklarn Hendekten Dalmalar
Mnafklarn evlerinin Medine dnda ve duvarlarnn da alak olup dmana ve hrsza ak
bulunduunu bahane ederek hendekten daldklar gecede, Peygamberim iz Aleyhisselamn yannda 300
kiiden baka kimse kalmamt.[188]
Mriklerin Baskn in Frsat Kollamalar
Mrikler, Peygamberimiz Aleyhisselam ile ashabn hendekte kuattklar mddete, baskn yapmak
iin her gece gzcler salmaktan geri durmadlar. [189]
Peygamberimiz Aleyhisselam ile ashab da, nce Allah'n aklad gibi, bu mddeti mihnet,
meakkat, dmanlarnn altlarndan stlerinden gelip baskn yapacaklar endiesi iinde geirdiler.[190]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mslmanlara Ferahlatc Mjdeler Verii
Peygamberimiz Aleyhisselam, halktaki skntnn gnden gne arttn ve bydn grdke:
"Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; karlatnz skntlar sizlerden muhakkak
kaldrlacak, sizler feraha karlacaksnz?
Beyt-i Atk olan Kabe'yi de korkusuzca tavaf etmemi ve Yce Allah'n Kabe anahtarlarn bana teslim
etmesini umuyorum!
Muhakkak ki, Allah Kisry ve Kayser'i yok edecek, onlarn hazineleri de Allah yolunda
harcanacaktr!" buyurarak Mslmanlar sevindirmekte idi.[191]
Hendein En Dar Yerinde Peygamberimiz Aleyhisselamn Yerine Sa'd b. Ebi Vakkas
Tarafndan
Nbet Tutulup Beklenmesi
Hz. Aie der ki:
"Reslullah Aleyhisselam hendekteki gedii, dar yeri beklemek iin gidip geldii srada, souk
kendisini titretmi, gelip snmak iin yanma sokulmak zorunda kalmt.
Biraz sndktan sonra, yine o gedii beklemeye gidecei srada:
'Ben dmanlarn oradan baka bir yerden geip gelebileceklerinden korkmuyorum. Keke bu gece iyi
bir adam olsa, benim yerime oraya beklese!' buyurmutu.
O srada, bir silah ve demir let krts iittim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Kim o?' diye sordu.
'Sa'db.Ebi Vakkas!'dedi.
Reslullah Aleyhisselam, ona:
'Bu gedii sana havale ediyorum! Sen oray bekle!' buyurdu ve kendisi de uyumaya balad. Uyurken,
nefesinin kard hltsn iittim."[192]
Ebu Sfyan Kumandasndaki Svari Birliinin Bozguna Uratl
Hz. mm Seleme der ki:
"Hendekte Reslullah Aleyhisselamla birlikte bulundum. Orada ve bulunduu her yerde, kendisinden
hi ayrlmadm.
Reslullah Aleyhisselam hendei bizzat beklemekte idi. O srada iddetli bir soua da tutulmutuk.
Reslullah Aleyhisselama bakyordum. Reslullah Aleyhisselam Allah'n diledii kadar namaz klmak
zere namaza durmutu. Sonra, gidip bir mddet hendee doru bakt ve:
'unlar herhalde mriklerin svarileridir, hendei dolayorlar! Onlara kar koyacak kim var?'
buyurduunu iittim.
Sonra:
'Ey Abbd b. Birl' diye seslendi.
Abbd:
'Lebbeyk= Buyur!' dedi.
Reslullah Aleyhisselam, ona:
'Yannda kimse var m?1 diye sordu.
Abbd b. Bir
'Evet! Ben ve ashabndan bazlar senin adrnn evresinde bulunuyoruz!' dedi.
Reslullah Aleyhisselam:
'Arkadalarnla birlikte gidip hendek boyunca dola! u grnen svariler herhalde dman svar-
ilerindendir, sizin iin dolayorlar, gafletinizden yararlanarak anszn baskn yapp bazlarnz ldrmeyi
umuyorlar!' buyurdu ve:
'Ey Allah'm! Onlarn serlerini, ktlklerini bizden uzaklatr! Onlara kar bize yardm et ve bizi
onlara galip kl! Senden baka, bizi onlara galip klacak yoktur!1 diyerek dua etti.
Abbd b. Bir, arkadalaryla birlikte gitti.
O srada, Ebu Sfyan, mriklerin bir svari birliiyle hendein dar yerini dolayordu.
Mslmanlar oraya yetitiler, onlar taa ve oka tuttular. Ben de onlarla birlikte durdum, mrik
svarilerine ok ve ta attk. Nihayet, attmz ok ve talarla onlar zayflattk, yprattk.
Onlar bozuldular, yerlerine dnmek zorunda kaldlar.
Reslullah Aleyhisselamn yanna dndm zaman, kendisini namazda buldum. Namazn bitirdikten
sonra, durumu renince, uykuya yatt ve nefesinin hltsn duydum.
Tan yeri aarncaya ve Bilal-i Habe sabah ezann okuyuncaya kadar, kendisini uyandrmadm.
Reslullah Aleyhisselam adrndan kp Mslmanlara sabah namazn kldrd.
Allah Abbd b. Bir'e rahmet etsin!
O herzaman Reslullah Aleyhisselamn adrn beklemeye devam eden ashabdand."[193]
Halid b. Velid ve Amr b. s Kumandasndaki Svari Birliklerinin Pskrtl
Useyd b. Hudayr, arkadalaryla birlikte hendei beklemekte idi.
Amr b. s'n kumandas altnda keif ve tecesssle vazifeli yz kadar mrik svarisi, hendein
sraynca geilebilecek yerine kadar gelip dayanmlard.
Bunlar, Mslmanlara anszn baskn yapmak istiyorlard.
Useyd b. Hudayr, arkasnda arkadalar olduu halde, onlara doru ilerledi.
Onlar taa ve oka tutarak geri pskrttler.
O gece savaan Mslmanlar arasnda bulunan Selman- Fris, Useyd b. Hudayr'a:
'Bu yer hendein en dar tutulmu olan yeridir. Biz zaten mriklerin svarilerinin buradan srayp
gemelerinden korkuyorduk!1 dedi.
Gerekten de, halk oray kazmakta ii aceleye getirmiler, gerektii gibi geni ve derin kaza-mam
iard. Mslmanlar nbet tutup oray bekliyorlar, iddetli bir souk ve alk iinde kvranyorlard.
Cabirb. Abdullah derki:
"Hendei beklemekte olduumuz srada, mrik svarilerinin anszn baskn yapmak iin hendein dar
bir yerini aratrp oradan hcuma kalkmak istediklerini grdm.
Bunu, Amr b. s ile Halid b. Velid idare ediyorlar, Mslmanlarn gaflet zamanlarn kolluyorlard.
Biz Halid b. Velid'e yz kiilik svari birliinin banda atn aha kaldrp svarilerini geirmek iin
hendein en dar bir yerini aratrd srada rastlamtk.
Onlar hemen oka tuttuk ve geri pskrttk!"
Muhammed b. Mesleme de yle der:
"Halid b. Velid o gece yz svarinin banda geldi.
Onlar Akik vadisinden kp geldiler, Mezad'da durakladlar.
Peygamber Aleyhisselamn adrna yaklatlar.
Peygamber Aleyhisselamn adrn bekleyen ve o srada ayakta durarak namaz klmakta bulunan
Abbd b. Bir'e hemen haber verdim.
Abbd b. Birrka, sonra secdeye gitti.
Halid b. Velid yannda kii olduu halde geldi, drdncs kendisi idi.
'te Muhammed'in adr! Oka tutunuz' dediklerini eittim.
adra ok atmaya baladlar.
Biz hendein bu kysnda, onlar br kysnda durup birbirimize oklar yadrdk.
Biz arkadalarmzn yanna dndk, onlar da arkadalarnn yanna dndler.
Bizim aramzda da, onlarn arasnda da, pek ok yaralananlar oldu.
Sonra, onlar hendek kylarn takip ederek gittiler, biz de onlar takip ederek gittik.
Mslmanlar onlarn nbet tutup gittikleri yere, ileri karakollarna kadar vardlar. Hangi karakola
uradksa, orada bizimle arpmaya duran bir birlikle, direnen bir birlikle karlatk.
Ratic'e kadar vardk, dayandk.
Onlar orada uzunca bir mddet durakladlar.
Onlar Ben Kurayza Yahudilerinin gelmelerini bekliyorlar, Medine'ye anszn bir baskn yapmak
istiyorlard.
Seleme b. Elem b. Hurey'in svarilerinin Medine'de bulunduunu ve Medine'yi beklemekte olduunu
biliyorduk.
O srada, Seleme b. Elem Ratic'in arkasndan geliverdi.
Halid b. Valid'in svari birliiyle karlap arptlar ve birbirlerine kartlar.
Bir koyun salacak kadar vakit gemi gememiti ki, Halid b. Velid'in svarilerinin dnp
katklarn grdm!
Seleme b. Elem, ardlarna dp onlar kp geldikleri yere kadar kovalad."
Halid b. Velid sabaha knca, Kurey mrikleriyle Gatafanlar kendisini ziyaret ettiler ve:
'Hendekte bulunanlara veya sana kar koyanlara neler yaptn, syle bakalm?' dediler.
Halid b. Velid:
'Ben btn gece oturdum. Onlar birtakm svariler gnderdiler, ne yapacaklar diye onlar gzetledim
durdum!' dedi.[194]
Kureylerle Gatafan Svarilerinin Mterek Hcumlarnn Tekrar Tekrar
Pskrtl
Reslullah Aleyhisselam:
'Evet, var 'Ey Allah'm! Ak ve korkulu yerlerimizi kapa! Bizi btn korktuklarmzdan emin kl!1
diyerek dua ediniz1 buyurdu."[271]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Ardarda Dua Edii ve Duasnn Kabul Buyuruluu
Cabir b. Abdullah'n bildirdiine gre; Peygamberimiz Aleyhisselam Ahzab Mescidinin yerinde
ridsn brakp ayaa kalkt. Ellerini kaldrd. Toplanp gelmi bulunan mrik kabileleri aleyhine dua
etti.
Namaz klmadan oradan ayrld.
Tekrar oraya vard. Yine mrikler aleyhine dua etti ve orada namaz kld.
Peygamberimiz Aleyhisselam, orada Pazartesi, Sal ve aramba gnnde dua etti.
aramba gn, le namazyla ikindi namaz arasnda, duasnn kabul buyurulduu kendisine
vahyedildi.
Ashab bunu Peygamberimiz Aleyhisselamn yznde dalgalanan sevinten anladlar.[272]
Peygamberimiz Aleyhisselam, yapt dualarnda:
"Ey Kitab indiren, hesab en abuk gren, kabileleri hezimetlere, bozgunluklara uratan Allah'm! Sen
u kabileleri de hezimete urat, sars onlar Allah'm![273] Onlara kar bize yardm et![274]
Ey Allah'm! Ben Senden, bana olan ahdini ve va'dini yerine getirmeni diliyorum.
Sen u bir avu Mslmanlarn helakini dilersen, artk hi ibadet olunmazsn.[275]
Ey darda, tasalarda olanlarn imdatlarna yetien! Ey muhta ve aresiz kalmlarn dualarna icabet
eden Allah'm! zntm, skntm kaldr artk! Benim halimi, ashabmn hallerini gryor ve
biliyorsun!" dedi.[276]
Gatafanlar Kurey Mriklerinden Ayrma Denemesi
Peygamberimiz Aleyhisselam muhasarann uzayp gittiini, souun, ktln ve aln gnden gne
arttn grnce, Gatafanlarn kumandanlar Uyeyne b. Hsn ile Haris b. Avf'a; Mslmanlar
muhasaradan vazgeerek askerleriyle birlikte dnp yurtlarna giderlerse kendilerine Medine'nin yllk
hurma mahsulnn te birinin verilebileceini bildirmiti.[277]
Uyeyne b. Hsn:
"Eer bize Medine'nin bu yi ki mahsuln verirsen, biz aradan kar, seni kavminle babaa brakarak
dnp gideriz!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr!" buyurdu.[278]
Haris b. Avf:
"Y Muhammedi Ya Medine'nin hurmasn seninle yar yarya blrz, yahut zerine svarilerle
piyadeleri yar, doldururum!" dedi.[279]
Peygamberimiz Aleyhisselam te bir zerine birey arttrmaynca, te bire raz oldular, on kiilik
bir heyetle Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldiler.[280]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sa'd b. Muaz ile Sa'd b. Ubde'ye haber sald.
Gatafan heyeti otururken, Peygamberimiz Aleyhisselam, Sa'd b. Muaz ve Sa'd b. Ubde ile gizlice
konuup bir barklk meydana getirmek istediini onlara aklad.[281]
Uyeyne b. Hsn, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Haydi, aramzdaki anlamamza dair bir yaz yaz!" dedi.[282]
Sa'd b. Muaz ile Sa'd b. Ubde:
"Y Raslallah! Bu, yapmamz senin istediin birey midir? Yoksa bu, Allah'n sana emrettii ve
bizim de muhakkak yerine getirmemiz gereken birey midir? Yahut, yaplmasn bize braktn birey
midir?[283]
Bu sana semdan verilmi bir emir ise, hemen onu yerine getir!
Bu i sana Allah tarafndan buyurulmayan ve fakat senin bir grnden ibaret birey ise, yine de onu
yerine getir, biz emrini dinler ve buyruuna boyun eeriz.[284]
Bu, kendin iin yapmak istediin birey midir?[285]
Yoksa, bununla bizim hayatimizi korumak, esirgemek mi istiyorsun?" dediler.[286]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Eer bunu yapmaya Allah tarafndan emrolunsaydm, size danmaz, gereini hemen yerine
getirirdim.
Bu, sizin kabul edip etmemekte serbest bulunduunuz bir grten ibarettir![287] Evet! Bu, srf sizin
iin yapmak istediim bireydir! Vallahi, ben ancak btn Araplarn sizi tek yaydan oka tuttuunu, her
yandan zerinize saldrdn grdm iin byle birey yapmay dnm, bununla da o birlemi
Araplarn bir mddet iin kuvvetlerini krmak istemitim!" buyurdu.
Sa'd b. Muaz:
"Y Raslallah! Biz ve u kavim (Gatafanlar), birzamanlar Allah'a erik koar, putlara tapar, Allah'a
ibadet etmez, onu tanmaz iken bile, bunlar-misafiriikveya birey satn alma dnda-Medine'den bir tek
hurma yemeyi um amam iardr.
imdi, Allah bizi slmiyetie ereflendirdii, onunla doru yolu buldurduu ve seninle ve onunla bizi
glendirdii bir srada m mallarmz bunlara (hara olarak) vereceiz?!
Vallahi, bizim iin, byle bir anlama yapmaya hacet yoktur!
Vallahi, Yce Allah aramzda hkmn verinceye kadar, onlara kltan baka birey sunmayacaz!"
dedi.[288]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlarn szlerine sevindi.
Haris ile arkadalarna:
"Bunlar ne sylyorlar, iittiniz ya?" buyurdu.
Haris ve arkadalar:
"Y Muhammedi Sen bize gadrettin" dediler.[289]
Sa'd b. Muaz, bar sahifesini alp iinde yazl eyleri sildi.[290] Peygamberimiz Aleyhisselam da
onu alp yrtt.[291]
Uyeyne b. Hsn ile Haris b. Avf'a yksek sesle:
"Dnp gidiniz artk. Size kltan baka birey sunmayacaz. Aramzdaki anlamazl kl
halledecektir!" buyurdu.[292]
Uyeyne b. Hsn:
"Vallahi, siz kendiniz iin hayrl olan bireyi geri braktnz! Sizin o kavme (Kureylilere) kar
dayanabilecek gcnz yoktur!" diyerek ayaa kalkt.
Abbd b. Bir
"Ey Uyeyne! Sen bizi klla m korkutuyorsun? Hangimizin korkak olduunu reneceksin! Vallahi,
Reslullahn meclisinde olmasaydnz, kavminizin yanna sa dnemezdiniz!" dedi.
Uyeyne b. Hsn ile Haris b. Avf, dnp giderlerken, kendi kendilerine
"Vallahi, biz onlardan birey koparabileceimizi sanmyoruz! Onlar mriklere kar doru bir yol
tutmular, ok basiretli ve uyank bulunuyorlar!
Vallahi, ben ancak u kavim (Kureyliler) zerime dt ve beni tesir altnda brakt iin,
istemeyerek bu ie katlm bulunuyordum! Biz onlarla birlikte bulunmakla, hi de iyi bir yerde ve
durumda bulunmu olmadk.
Bununla beraber, Kureyliler bizim Muhammed'le grp konutuumuzu renecek olurlarsa, bizi
terkederlerve bize hi yardm etmezler!" diye syleniyorlard.
Uyeyne b. Hsn:
"Vallahi, bu i yle olacaktr!" dedi.
Haris b. Avf:
"Biz Kureylilere yardm iin Muhammed'e saldrmakla birey elde edemeyeceiz! Vallahi, eer
Kureyliler Muhammed'e galebe alacak olurlarsa, bu hususta kazanacak olan, Araplardan bakas, yani
Yahudiler olacaktr.
Bununla beraber, ben Muhammed'in iinin ak ve stn bir i olduunu gryor ve sanyorum. Vallahi,
Hayber Yahudilerinin bilginleri, Harem halkndan, Muhammed'in sfatnda bir peygamberi Kitablarnda
yazl bulduklarn syler dururlard!" dedi.
Uyeyne b. Hsn da:
"Vallahi, biz Kureyten yardm grelim diye gelmedik. Kurey'ten yardm isteinde bulunsaydk, onlar
bize ne yardm ederlerdi, ne de Mekke Haremlerinden kp bizimle birlikte gelirlerdi.
Fakat, ben bu hususta elimize ganimetten birey gemeyecek olduuna gre, bari Medine hurmasn
alalm diye umutlanmtm.
Bununla beraber, bizi uraya ekip getiren Yahudi mttefiklerimizden yardm grebileceimizi
umuyordum" dedi.
Haris b. Avf:
"Vallahi, Evs ve Hazrec kabileleri, kltan baka bireye yanamalmaktadrlar. Vallahi, onlar deil
hurma yznden, hatta u hurma aalarnn dal, budak, yapraklar yznden bile, kendilerinden tek kii
kalmayncaya kadar, yerimizde durduka, bizimle arpacaklardr!
Halbuki, her taraf ktlk sarm bulunuyor. Yal develer, aarda lmeye baladlar" dedi.
Uyeyne b. Hsn:
"Bize hibir ey yok!" dedi.[293]
Uyeyne b. Hsn ile Haris b. Avf, son derecede mitsiz ve zntl olarak kararghlarna dndler.
Ensarn ihlas ve samimiyetini ve Peygamberimiz Aleyhisselamn emirlerine gre hareket hususunda
ittifak halinde bulunduklarn grp, Medine'yi ele geirmeye hibir suretle yol bulamayacaklarn
anladlar. lerinde byk bir mitsizlie dtlerve sarsldlar.[294]
Kararghlarna geldikleri zaman, Gatafanlar, onlara:
"Gerinizden ne haber getirdiniz?" diye sordular.
" tamamlanamamtr.
Biz son derecede basiretli, uyank ve adamlarnn [Peygamberimiz Aleyhisselam denilmek isteniliyor]
nnde canlarn seve seve feda edecek bir kavim grdk!
Biz de mahvolduk, Kureyler de mahvoldular!
Kureyfler Muhammed'e birey diyemeden, yapamadan geri dnp gidecekler!
Muhammed de, Ben Kurayza Yahudilerinin zerine decek!
Biz geri dnp gidince, onlarn hepsini, ellerini uzatp boyunlarna balattrncaya kadar, kalelerinde
kuatacaktr!" dediler.
Haris b. Avf:
"Gebersinler, Cehennem olsunlar! Muhammed bize Yahudilerden daha sevgilidir!" dedi.[295]
Peygamberimiz Aleyhisselamn dnd ve bavurduu tedbir, Gatafanlar zerinde istenilen tesiri
bylece gstermeye balam oldu.[296]
Nuaym b. Mes'ud'un Kurey Mrikleriyle Ben Kurayza Yahudileri Arasndaki
Birlii Bozuu
Mrik ordularnn bakumandan Ebu Sfyan b. Harb, emri altndaki o kadar gl ordularla
haftalarca abalad halde hendei geip Mslmanlarla meydan sava yapmadna ve Mslmanlar
ortadan kaldramadna son derecede sinirlenmekte idi.
O, bu kzgnlkla Peygamberimiz Aleyhisselama bir yaz yazm ve yazsnda yle demiti:
"Ey Allah! Senin isminle balarm!
Ben Lfa, Uzz'ya* yemin ederim ki; senin kkn kazyalm da, bir daha seninle uramayalm diye
btn topluluumuzun, ordularmzn banda senin zerine yrm, gelmitim![347]
yi bilirsin ki, ben Kureylere aitbirticaret kervan zerinde, Rab'da, Ahy suyunun banda senin
ashabnla karlamtm.
Ashabn, arpmak iin, bizi kuatmlard.
Yaptmz savunma karsnda, oradan geip gitmemize ister istemez raz olmular, ben de Kurey
kervannn zerinde kavmime varm, kavumutum.
Ashabn bize yetiememi, kavuamamlard.
Kavmimi yenilgiye urattn vak'ada [Bedir'de] ben bulunamadm. Sonra, yurdunuzun ortasndaki
Sevk'ta sizinle cenk etmeye gittim. Adamlar ldrdm, bir hurmal, ekini ve iki evi yaktm*
Ondan sonra, Uhud gn, btn topluluumuzun, ordumuzun banda seninle cenk ettim. Sizin bizi
Bedir'de yendiiniz gibi, biz de orada sizi yenmitik.
En sonra, btn topluluumuzun ve ordumuzun banda, zerinize yrdk. Hendek gnlerinde topluca
karmza kim kt?!
Siz hep kalelerde korunmak, hendeklerin ardnda siperlenmek yolunu tuttunuz![348]
Senin bizimle karlamak istemediini, dar yerlere ve hendeklere sndn,[349] Araplarn
bilmedikleri tedbirlere bavurduunu grdm![350]
Ne olurdu, bunu sana kimin rettiini de bir bilseydim?[351]
Araplarn snak olarak bildikleri ey, ancak mzraklarnn glgesi ve kllarnn azdr!
Senin bu tutum ve davrann, kllarmzdan ve bizimle karlamaktan kamak yolunu tutmaktan
baka birey deildir.[352]
Eer size tekrar dner gelirsek, tarafmzdan size Uhud gn gibi ac bir gn daha hazrlanm
olduunu ve o gnde kadnlarn aldn, serbest klndn greceksiniz!"
Ebu Sfyan, bu yazy Ebu smet'l-Cem ile gndermiti.
Yaz getirilince, Peygamberimiz Aleyhisselam ashabdan beyy b. Ka'b' ard. Onunla birlikte
adrna girdi.
beyy b. Ka'b, Ebu Sfyan'n yazsn Peygamberimiz Aleyhisselam okudu.
Peygamberimiz Aleyhisselam Ebu Sfyan'n yazsna yle cevap verdi:
"Muhammed Reslullah'tan Ebu Sfyan b. Harb'e!
Emm bd*
Yazdn yaz bize geldi.[353]
Seni nefsin eskiden beri Allah'a kar hep aldatp duruyor.[354]
Ey Galib oullarnn ahma ve onlarn beyinsizi![355]
Sen btn topluluunuzun ve ordunuzun banda bize geldiini ve kkmz kazmadka da dnmek
istemediini hatirlatyorsun![356]
Bu yle bir itir ki, Allah senin ile yapmak istediin o i arasna geriliyor ve bize de bir daha Lt ve
Uzz adn azna alamayacan kadar gzel bir akbet ve sonu hazrlyor.
Yapm olduumuz hendek hakkndaki 'Bunu sana kim retti?1 szne gelince; hi phesiz, seni ve
senin arkadalarn kzdrmak iin, onu bana Yce Allah ilham etti!
Elbette ve elbette, sana yle bir gn gelecektir ki, o gn bana kar savunmak, korunmak, bir tarafa
savuup gitmek imkn ve frsatn bulamayacaksn.[357]
Elbette ve elbette, sana yle bir gn gelecektir ki, o gnde Lt', Uzz'y, saf, Nile'yi, Hbel'i
kracam![358]
Ve o gn, ben bunlar sana hatrlatacam![359] Ey Galib oullarnn aklsz ve beyinsizi!"[360]
Dehetli Bir Rzgrn Esmeye Balayp Mrikleri Tedirgin ve Perian Edii
Cebrail Aleyhisselamn Allah tarafndan mriklerin zerine salnacan ve onlar perian edeceini
Peygamberimiz Aleyhisselama nceden haber vermi olduu rzgr, kasrga,[361] Sebt (Cumartesi)
gecesi grlemeye balad.[362]
Bu, en souk k gecelerinde esen souk, dondurucu bir rzgrd.[363]
Peygamberimiz Aleyhisselam, bu rzgr hakknda:
"Ben, Allah tarafndan, Sab, yani gndousu yeli ile yardm olundum!
d kavmi ise bat yeli ile helak oldular!" buyurmutur.[364]
Bu rzgr, tozlar, topraklar mriklerin gzlerine dolduruyordu.
Onlar kendi balarnn derdine drm, ordughlarna ekilmek, sinmek zorunda brakmt. [365]
Rzgr adrlarn bezlerini, derilerini yrtyor, direklerini skyor, koparyor, sergileri kumlara
gmyor, hi kimse hi kimsenin yanna gidemiyordu.[366]
Yaklan ateler, klar snyor; develer, atlar birbirlerine karyordu.[367]
Mrikler ordughlarnda tekbir ve silah sesleri de iitiyorlard. [368]
Mriklerin kalblerine byk bir korku dmt.[369]
Bu husus, Kur'n- Kerm'de yle hatrlatlr ve aklanr:
"Ey m'minler! Allah'n zerinizdeki nimetini hatrlaynz ki, o zaman size ondular saldrmlard da,
Biz onlara kar bir rzgr ve sizin grmediiniz ordular (melekler) salmtk. Allah ne ilerseniz hepsini
hakkyla grendir."[370]
Peygamberimiz Aleyhisselam Sel' dandaki Feth Mescidinin yerinde bulunuyordu.[371]
Gecenin te biri geince, namaz klmaya kalkt.
Peygamberimiz Aleyhisselam, bir sknt ve zntye urad zaman, namaz klmay arttrrd.[372]
Huzeyfe b. Yeman der ki:
"Ahzab gecesi, halk Reslullah Aleyhisselamn bandan daldlar, yannda oniki kiiden baka kimse
kalmad.[373]
Biz saf halinde oturmutuk.
Ebu Sfyan ve onunla birlikte bulunan kuvvetler st tarafmzda, Ben Kurayza Yahudileri aamzda
idi. oluk ocuklarn zerine baskn yapverecekler diye korkup duruyorduk.
Bize yle bir gece gelip atmt ki, ondan daha karanlk bir gece grmemitik.
Gkgrltlerini andran grltlerle, korkun bir rzgr da gelip atmt bize!
yle bir karanlk kmt ki, hibirimiz uzatt parman gremiyondu.[374]
Reslullah Aleyhisselam mriklerin aralarnda anlamazla dtklerini ve Allah'n onlarn
topluluklarn dattn haber almt.[375]
Reslullah Aleyhisselam, gecenin bir ksmn namaz klarak geindikten sonra, bize doru yneldi ve:
'Bizim iin u kavmin ne yaptn grdkten sonra benim yanma dnecek bir kimse var m ki, ben
onun Cennette bana arkada olmasn Yce Allahtan dileyeyim?' buyurdu.
Orada bulunanlardan hibiri, duyduklar iddetli korku ve karlatklar iddetli alk ve iddetli
souk yznden, ayaa kalkamad. [376]
Reslullah Aleyhisselam:
'Bana u kavmin haberini getirecek bir adam yok mu ki, Allah onu Kyamet gn benimle harede?'
buyurdu.
Biz sustuk. Kendisine bizden hibir kimse cevap veremedi.
Sonra, tekrar:
'Bize u kavmin haberini getirecek bir adam yok mu ki, Allah onu Kyamet gn benimle birlikte
harede?' buyurdu.
Biz yine sustuk. Kendisine bizden hi kimse cevap veremedi.
nc kez:
'Bize u kavmin haberini getirecek bir adam yok mu ki, Allah onu Kyamet gnnde benimle birlikte
harede?' buyurdu.
Biz yine sustuk. Kendisine bizden hi kimse cevap veremedi.[377]
Bunun zerine, Reslullah Aleyhisselam benim yanma geldi.
zerimde, ne dmandan korunabileceim kalkanm, ne de souktan korunabileceim elbisem vand.
Zevcemin entari zerinden giydii, boyu dizlerimi gemeyen ksa bir ceketten baka bir eyim yoktu.
Reslullah Aleyhisselam yanma gelince, dizlerimin zerine kp bzldm. Benim iin:
'Kim bu?' diye sordu.
'Huzeyfe!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Huzeyfe h?' buyurdu.
'Evet y Raslallah! Huzeyfe'yim!' dedim.[378]
Reslullah Aleyhisselam:
'Sen geceden beri benim sesimi iitmedin mi? Ne iin ayaa kalkmadn?' diye sordu.
'Seni hak din ile peygamber gnderen Allah'a yemin ederim ki; ben kendimdeki alktan ve
karlatm souktan dolay davetine icabet edemedim!1 dedim.[379]
Ben oradaki halkn en ok korkan, en ok da souktan yeni idim.[380]
Reslullah Aleyhisselam:
'Git de, bana u kavmin haberini getir!
Git, u kavim ne yapyor bir bak! Yanma dnp gelinceye kadar da, onlara ne ok, ne ta atacak, ne
mzrak saplayacak, ne de kl vuracaksn!' buyurdu.[381]
'Y Raslallah! Onlar beni ldrrier diye korkmuyorum. Fakat, beni esir edip keserler, bierler diye
korkuyorum!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Sen benim yanma dnp gelinceye kadar ne scaktan, ne de souktan zarar grmeyeceksin![382]
Senin iin esir edilmek, kesilip biilmek sakncas da mevcut deildir' buyurdu.
Reslullah Aleyhisselamn 'Senin iin bir saknca yoktur!1 buyurmasndan ilk anladm ey, bana bir
zarar gelmeyecei oldu.
Reslullah Aleyhisselam:
'Git, u kavmin iine gir! Ne sylyorlar bir bak![383] Bana u kavmin haberini getir, ama onlar
aleyhime kaldracak bireyi yapmaktan sakn!1 buyurdu.[384]
'Allah'm! Onu nnden, ardndan, sandan, solundan, stnden, altndan koru!' diyerek dua etti.[385]
Klcm, yaym aldm. zerimdeki temi berimi skladm.
Mriklere doru yryp gitmeye baladm.[386] Sanki hamamda yryor gibi idim![387] Vallahi,
iimde ne bir korku, ne de bir me kalm, hepsi iimden ekilip gitmiti! imde bunlardan hibir ey
duymuyordum artk![388]
Nihayet, mriklerin ordughnn yanna vardm.
Ebu Sfyan' yanm bir atein banda ve birtakm adamlarn iinde buldum.[389]
Ebu Sfyan, kara, iri yan bir adamd. ki elini atee tutup koltuklarna sryor ve:
'Gp gitmek gerek! Gp gitmek gerek!' diyordu.
Kendisini bundan nce hi grmemitim, tanmyordum.[390]
Ebu Sfyan srtn atee tutup stmaya balad srada idi ki,[391] kendi kendime:
'Ben daha ne bekliyorum? Allah dmannn yerini grm bulunuyorum!' dedim.[392]
Ok antamdan bir ok karp, yaymn ortasna yerletirdim. Atein ndan yararlanarak onu atp
vurmak istedim.
Hemen, Reslullah Aleyhisselamn:
'Benim yanma dnp gelinceye kadar bir hadise karmayacaksn!' buyruunu hatrlaynca geri
durdum, okumu antama koydum. Kendimde bir cesaret buldum.[393] Onlarn ilerine girdim.
Rzgr ve Allah'n gzle grlmeyen ordusu onlara yapacan yapyor; onlarn tencere ve tavalarn
deviriyor, ate ve klarn sndryor, adrlarn balarna ykyordu![394]
O srada, atein bana kadar varm, mriklerin yanlarna oturmutum.
Ebu Sfyan, ayaa kalkp:
'inizde casuslar, gzcler bulunmasndan saknnz! Her adam yannda bulunann kim olduuna
baksn.[395] Sizden her biriniz, yannda oturann elini tutsun![396] Kim olduunu tansn!'* dedi.[397]
Hemen sa elimi uzatp yanmda oturan kimsenin elini tuttum[398] ve ona:
'Sen kimsin?' dedim.[399]
'Amr b.s!1 dedi.[400]
Hemen sol elimi de uzatp sol yanmda oturan kimsenin elini tutarak[401] kendisine:
'Sen kimsin?' dedim.[402]
'Muaviye b. Ebu Sfyan!' dedi.[403]
Ben tannrm diye korkumdan byle yaptm.[404]
Bundan sonra, Ebu Sfyan:
'Ey Kurey cemaati! Vallahi, siz durulacak bir yerde durup sabahlamadnz![405] Vallahi, siz
durulacak gibi bir yerde deilsiniz![406]
Atlar, develer lmeye balad.[407] Ktlk her taraf sard.[408] Ben Kurayza Yahudileri de bize
kar aksilik etmeye baladlar. Onlardan, houmuza gitmeyecek haberler aldk.
Rzgrlardan bamz gelenleri gryorsunuz! Ne tencerelerimizi, ne ateimizi, ne de barnacamz
adrlarmz yerinde brakyor!
Hemen g edip gidiniz! te, ben g edip gidiyorum!1 dedi.
Sonra da, devesine doru vard. Devenin bir dizi bal idi, zerine oturdu, yrtmek iin ona vurdu.
Deve aya zerine srayp kalkt. Vallahi, devenin ayak ba ayakta iken zld!
Eer Reslullah Aleyhisselamn:
'Bana dnp gelinceye kadar bir hadise karmayacaksn!' buyruu olmasayd ve isteseydim, onu okla
vurup ldrm gitmitim.[409]
Halkn en yaknnda bulunan, mir oullar idiler.
Onlarda:
'Ey mir oullar hanedan! Buradan g edip gidiniz! Buradan g edip gidiniz! Buras sizin iin
durulacak gibi bir yer deildir!' diyorlard.
Rzgr ordughlarn altst ederken, onlar ordughlarndan bir kar bile ileri geecek durumda
deillerdi.
Vallahi, onlarn byk hallar ve dekleri zerine rzgrn yadrd talarn kardklar sesleri
iitiyordum.[410]
krime b. Ebu Cehil, Ebu Sfyan'a:
'Sen kavmin lideri ve ordularn bakumandan olduun halde, halk nasl geride brakp gidiyorsun?!'
deyince, Ebu Sfyan utand.
Hemen devesini hdrd ve yularn eliyle ekip durdu ve halka:
'Haydi, g ediniz!' dedi.
Ebu Sfyan dikilip dururken, halk g etmeye baladlar.
Ebu Sfyan, askerinin takip edilmesinden korkarak Amr b. s'a:
'Ebu Abdullah! Benim ve senin burada kalmamz gereklemitir. Muhammed'le ashabnn
takiplerinden gafil ve svarilerimizin de himayesinden uzak bulunuyoruz. Askerimiz ekilip gidinceye
kadar takip edilmeyeceimizden de emin deiliz!' dedi.
Amr b.s:
'Peki, ben geride kalaym' dedi.
Ebu Sfyan, Halid b. Velid'e de:
'Ebu Sleyman! Sen ne dersin?' diye sordu.
Halid b. Velid:
'Ben de onun gibi geride kalaym' dedi. [411]
Bylece, takip edilmekten korktuklar iin, Amr b. s ile Halid b. Velid ardc olarak ikiyz atl ile
geride kaldlar."[412]
Bunlar, seher vaktine kadar ordughta beklediler.[413]
Kureylerin ordular bylece Medine'den ayrlp gittiler.
Medine'ye kuatan dier mrik ordularna gelince, Tulayha b. Huveylid:
"Muhammed size ktlk etmeye, sizi bylemeye balad! Hemen buradan savuup kurtulmaktan
baka are yok! Hemen buradan savuup kurtulmaktan baka are yok!' diyerek kavmine sesleniyordu.
Her kabilenin lideri, kavmine:
"Ey filan oullar! Yanma geliniz!" diyerek sesleniyor ve kabileleri yanlarnda toplandklar zaman
da:
"Hemen buradan savuup kurtulmaktan, hemen buradan savuup kurtulmaktan baka are yok!"
diyorlard. [414]
Kureylerin ekilip gittiklerini iitince, Fezre ve Gatafanlar da yurtlarna dndler. [415]
Huzeyfe b. Yeman, Gatafanlarn ordughlarna gittii zaman, onlar gp gitmi, ordughlarn
boalm buldu.
Gatafanlar g edinceye kadar, Mes'ud b. Ruhayle ile svari arkadalar, Ben Sleymlerden de baz
kimseler, ardc olarak geride kalmlard. [416]
Huzeyfe b. Yeman'n Beyaz Sarkl Svarilere Rastlay
Huzeyfe b. Yeman der ki:
"Mriklerin ordughndan dndm zamanda da, yine, hamamda yryor gibi idim![417]
Reslullah Aleyhisselama doru giderken, yolu yarladm veya yarya yakn yol aldm srada
grdm yirmi kadar beyaz sarkl svari, bana:
'Sahibine haber ver Allah, dman askerlerine kar ona kfi gelmitir!1 dediler.[418]
Reslullah Aleyhisselamn yanna dndm zaman, kendisi zevcelerinden birisine ait Yemen ii bir
kilim zerinde namaz klyordu.[419]
Vallahi, dner dnmez, btn melerim gerisin geri bana gelmiti; tirtir titriyordum.[420]
Reslullah Aleyhisselam yaklamam eliyle iaret edince, yanna yaklatm.
Yaklanca, kilimin bir ucunu benim zerime sarktp sald. [421]
Namazn bitirince:
'Yeman'n olu! Otur! Mrikler hakknda ne haberin var?1 diye sordu.
'Y Raslallah! Halk Ebu Sfyan'n bandan dalm, banda ancak bir cemaat kalm! Ate
yakmlar. Allah, bizim zerimize boaltt souk gibi, onlarn zerine de souk boaltmaktadr!
Fakat, biz buna karlk Allah'tan onlarn dilemedikleri ecri dileriz!' dedim.[422]
Kendisine mriklerin btn haberlerini verdim ve onlar gp giderlerken geride braktm
syledim.[423]
Peygamber Aleyhisselam, az dileri grnnceye kadar gld.[424]
Reslullah Aleyhisselam beni iki aya arasna, ayak ucuna yatrd. rtnn bir ucunu zerime brakt.
[425] rtnn iinde sabaha (sabah namaz vaktine) kadar uyumaktan ayrlamadm. Sabaha eritiim
zaman, Reslullah Aleyhisselam:
Kalk artk ey uykucu!' buyurdu."[426]
Peygamberimiz Aleyhisselam sabaha kt zaman, oradaki dman ordughlarnda bir tek kii bile
geride kalmamt.[427] Mriklergtremedikleri baz meta'larn da brakp gitmilerdi.[428]
Mrikler leye doru Melel'e, ertesi gn de Seyyle'ye vardlar.[429]
Ebu Sfyan'n Kurey ordularyla Tihme blgesine kavutuu srada, Uyeyne b. Hsn ile yanndaki
Necdliler, Ebu Sfyan'n arkasndan yetitiler.
Ben Kurayza Yahudileri de, dnp kalelerine sndlar.[430]
Ben Nadr Yahudilerinin bakan Huyey b. Ahtab ise, Ebu Sfyan'la birlikte Revh'ya kadar korka
korka gittikten sonra, Ka'b b. Esed'e vermi olduu sz yerine getirmi olmak iin oradan ayrlarak,
geceleyin Ben Kurayza Yahudileriyle birlikte kalelerine girdi.[431]
Ben Kurayza Yahudilerinden Nebba b. Kays'n Karsnn Ryas ve Ben Kurayza
Yahudilerinin
Akbetlerinden Korkmaya Balamalar
Mslmanlarn hendekte mrikler tarafndan kuatldklar srada, Ben Kurayza Yahudilerinden
Nebba b. Kays'n kars, hendein boaldn, hendekte hi kimsenin kalmadn ve Mslmanlarn
Ben Kurayza Yahudilerini kalelerinde kuatarak davar boazlar gibi boazladklarn ryasnda grm;
bu, Yahudi bilginlerinden Zebir b. Bata'ya anlatlnca, Zebir b. Bata:
"Onun gzleri bunu grmek iin mi uyumu?! Uyumaz olasca!
Kureyler dnp gidecekler, Muhammed de gelip bizi kuatacak!
Tevrat'a yemin ederim ki; kuatmadan sonraki eyler, ondan daha iddetli, daha ar olacaktr!" diye
yorumlamt .[432]
Ben Kurayza Yahudileri, Kurey mrikleri ekilip gittikten sonra:
"Muhammed zerimize yryecektir!" dediler, son derecede korkmaya baladlar.[433]
Kur'n- Kerm'in ve Peygamberimiz Aleyhisselamn Dalan Mrik Ordular
Hakkndaki
Aklamalar
Peygamberimiz Aleyhisselamla ashabnn kklerini kazmak maksadyla toplanp Medine'yi kuatan
mrik ordular, hibir ey yapamadan, olanca fkeleriyle dnp gitmek zorunda kalmlard [434]
Bu vaka, Kufrv Kerm'de yle aklanr:
"Allah, o kfirleri (inkarclar) hibir hayra eremedikleri halde, olanca fkeleriyle red ve yzgeri etti.
Allah, muharebe hususunda m'minlere kfi geldi.
Allah, Kav'dir; hereye galib ve stndr."[435]
Peygamberimiz Aleyhisselam da, hendekten dnecekleri srada:
"Artk Kureyler bu ylnzdan sonra gelip sizinle arpamayacaklar, fakat siz onlarla arpacak-
snz![436]
Artk bundan byle mriklerin zerine biz yryp onlarla arpacaz! Fakat onlar gelip bizimle
alamayacaklardr" buyurdu.[437]
Hendek ehidleri
Sa'd b. Muaz (Hendekte yaralanm, ksa bir mddet sonra, yaras deilerek vefat etmitir.)
Enes b. Evs b. Atk,
Abdullah b. Seni,
Tufeyl b. Numan,
Salebe b. Ganeme,
Ka'b b.Zeyd.[438]
Yce Allah hepsinden raz olsun!
Peygamberimiz Aleyhisselam, hendekten Medine'ye dnnce, Mescidde Sa'd b. Muaz'n zerine bir
adr kurulmasn emir buyurdu.[439]
Hemen bir adr kurulup Rfeyde Hatun tarafndan tedavisine baland.[440] Hendek kuatmas ve
savunmas 23 gn srmtr.[441]
[1] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 224, Vkd, M egzf, c. 1, s. 4, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c.
2, s. 65, Belzur, Ensbu'l-erf, t 1, s. 343, Taber, Trih, c. 3, s. 42, 43.
[2] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 224, Taber, Trh, c. 3, s. 43, bn Haim, Cevmiu's-Sre, s. 1
85, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 178, bn Sevvid, U\nu'l-eser, c. 2, s. 55, Zeheb, Megz, s. 233, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 93.
[3] Vkd, Megz, c. 1, s. 4, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 65, Belzur, Ensb, c. 1, s. 343, Zeheb,
Megz, s. 233.
[4] bn shak, bn Hisam.c. 3, s. 201, Taber, c. 3, s. 38, bn Hazm.s. 182, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 77, bn
Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 28, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 566.
[5] Vkd, M egzf, c. 2, s. 441.
[6] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 225.
[7] Vkd, M egzf, c. 2, s. 441.
[8] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 225, Vkd, c. 2, s. 441.
[9] Vkd, M egzf, c. 2, s. 441, 442
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/19-20.
[10] Vki di, M egzf, c. 2, s. 4 41, 442.
[11] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 225, Vki df, Megz, c. 2, s. 442.
[12] Vkd, Megz, c. 2, s. 442.
[13] Nisa: 51-55, bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 225, 226,Taber, Trh, c.3, s. 44, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 2, s. 55, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 94, 95.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/20-22.
[14] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 226.
[15] Vki cif, Megzr,c.2, s. 443.
[16] D iyarbekrf, Trhu'l -ham fs, c. 1, s. 48 0.
[17] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 343.
[18] Vkd, Megz.c.2, s. 442,443.
[19] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 343.
[20] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/22-23.
[21] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 480.
[22] Vkd, Megz, c. 2, s. 442.
[23] Vki di, Megz 1367/1948 Kahire baska, s. 290.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/23.
[24] Ibn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 66.
[25] Vkidf, Megz.c.2, s. 443, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 66.
[26] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, t 2, s. 66.
[27] Vkd, Megz.c.2, s. 443, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 66.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/23-24.
[28] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, t 2, s. 66.
[29] Vkd, Megz,c.2, s. 443, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 66.
[30] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 343.
[31] Vkd, Megz,c.2, s. 444, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 66.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/24.
[32] Vkd, Megz, c. 2, s. 444, 445.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/25.
[33] Vkd, Megz, c. 2, s. 493.
[34] bn Hazm, Ceymiu's-are, s. 186, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 178, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
55, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 95, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 29, bn Hacer,
Metlibu'l-liye, c. 4, s. 229.
[35] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/25-26.
[36] Vkd, Megz, c. 2, s. 445.
[37] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 481.
[38] Sem hdf, Vetu'l-vet, c. 4, s. 1206.
[39] Vkd, Megz, c. 2, s. 446, 450, tan Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 66.
[40] Sem hdf, Vetu'l-vt, c. 4, s. 1206.
[41] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 486.
[42] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/26.
[43] Vkd, Megz, c. 2, s. 445. 41 .
[44] Taber, Trh, c. 3, s. 45.
[45] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 482.
[46] Vkd, Megz, c. 2, s. 446, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 66.
[47] Sem hdf, Vetu'l-vet, c. 4, s. 1216.
[48] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s. 12.
[49] Sem hd, Vetu'l-vet, c. 4, s. 1215.
[50] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s. 12, Semhdf, Vetu'l-vet, c. 4, s. 1215.
[51] bn Hazm, Cemhere, s. 338, 345, 346.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/27.
[52] Vkd, Megz, c. 2, s. 445, 446, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 481.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/27-28.
[53] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.2,s. 83, Taber, Trih, c. 3, s. 45. 51 .
[54] Semhd, Vetu'l-vet, c. 3, s. 845, c. 4, s. 1206.
[55] Vkd, Megz, c.2, s. 446.
[56] Vkd, Megz,c.2,s.448.
[57] Vkd, Megz, c. 2, s. 446.
[58] Vkd, Megz.c. 2, s. 449, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 71 , Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s.
282, Buhr, Sahih, c. 5, s. 47, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1 430.
[59] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 71, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 282, Buhr, c. 5, s. 47, Mslim , c. 3, s.
1430.
[60] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 71, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 282, Buhr, c. 5, s. 47.
[61] bn Sa'd, c. 2, s. 71, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 282, Buhr, c. 5, s. 47, 48, Mslim, c. 3, s. 1431 .
[62] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 226.
[63] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 70, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 187, 188, Buhr,
Sahih, c. 5, s. 45, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1431,1432.
[64] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 70, Buhr, Sahih, c. 3, s. 212, c. 5, s. 45.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/28-29.
[65] lbn Sa'd, Tabakt'l-kbr, t 4, s. 83.
[66] Vkd, Megz.c.2, s. 446,447.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/29-30.
[67] Taber, Trh, c. 3, s. 45.
[68] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 3, s. 235, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 83, Ahmed b. Hanbel, Msned,
c. 2, s. 446, 447, Taber, Trh, c. 3, s. 45, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 418, bn Esr, Usdu'l-gbe,
c. 2, s. 421, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 130.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/30.
[69] Vkd, Megz.c.2, s. 448.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/30-31.
[70] bn shak.bnHiam , Sre, c. 3, s. 228, 229, Vkd, Megz, c. 2, s. 476, E bu Nuaym , Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 499, 500, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 427, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 57,
Zeheb, Megz, s. 235, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 99, Suyt, Hasis'l-kbr, c. 1, s.
572.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/31-32.
[71] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 228, Bevtakf, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 415.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/32.
[72] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 83, 84, Taber, Trih, c. 3, s. 45, 46, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 3, s. 419, 420, bn Esr, Kmil,c.2, s. 179.
[73] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 230, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 41 7, 418, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 58, Zeheb, Megz, s. 236, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 99.
[74] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 101,102.
[75] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 303.
[76] Vkd, Megz, c.2, s. 450.
[77] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 230, Taber, Trih, c. 3, s. 46
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/32-37.
[78] Taber, Trh, c. 3, s. 46, Bevhakf, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 420, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 179.
[79] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 233, Vki cif, Megz, c. 2, s. 459, 460, Taber Trh, c. 3, s. 46.
[80] Ahzab: 12.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/37.
[81] Vkd, Megz, c. 2, s. 454, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 67.
[82] Vkd, Megz, c. 2, s. 447, Diyarbeki, Trhu'l-hams, c. 1, s. 482.
[83] bn shak.bnHiam, Sre.c.3, s. 235, Vkd, Megz, c. 2, s. 470.
[84] Vkd, Megz, c. 2, s. 452, Diyarbek, Trhu'l-hams, c. 1, s. 484, 485.
[85] Vki cif, Megz, c. 2,s. 452, Ykub, Trih, c. 2, s. 50.
[86] Ykub, Trih, c. 2, s. 50.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/37-38.
[87] Semhdf. Vetu'l-vet. c. 4. s. 1204.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/38.
[88] br Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 72.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/38-39.
[89] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 230, 231.
[90] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s. 104.
[91] Ykt, t 2,5.128.
[92] .dulkudds, sru'l-Medfne, s. 125.
[93] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 139.
[94] Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s. 104.
[95] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 5, s. 300.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/39.
[96] Vki cif, Megz, c. 2, s. 444.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/40.
[97] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 231.
[98] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, t 2, s. 67.
[99] Sem hd, Vetu'l-vet, c. 3, s. 830.
[100] Vkd, Megz, c.2, s. 453.
[101] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 237, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 72.
[102] Heysemi, M ecmau'z-zevi d, c. 6, s. 133.
[103] Semhd, Vfetu'l-vela, c. 1, s. 302.
[104] Vki cif, Megz, c. 2, s. 451.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/40-41
[105] Vkd, Megz, c.2, s. 454.
[106] bn shak, bn Hisam, Sre,c.3, s. 231.
[107] bn shak, bn Hisam, Sre,c.2, s. 147,1 50, Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 290,294.
[108] Vkd, Megz, c. 2, s. 454, 455.
[109] bn shak, bn Hiam, Sre,c.3, s. 231.
[110] Vkd, Megz, c. 2, s. 455.
[111] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 231
[112] Vki dr, Megz, c.2, s. 455.
[113] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 231.
[114] Vki cif, Megz, t 2 ,s.455.
[115] E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 103.
[116] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 232, Vkd, Megz, c. 2, s. 455.
[117] Vkd, Megz, c. 2, s. 455.
[118] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 232, Vkd, Megz, c. 2, s. 455, 456.
[119] Vkd, Megz, c. 2, s. 456.
[120] Vkd, Megz, c. 2, s. 456.
[121] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 231-232, Vkd, Megz, c. 2, s. 456.
[122] Vkd, Megz, c. 2, s. 456.
[123] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 232, Vkd, Megz, c. 2,5.456.
[124] Vkd, Megz, c.2, s. 456.
[125] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 232, Vkd, Megz, c.2, s. 456.
[126] Vkd, Megz, c. 2, s. 456.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/41-46.
[127] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/46.
[128] Vkd, Megz, c. 2, s. 457.
[129] Musa b. Ukbe'den naklen E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 103.
[130] bn shak.bn Hiam, Sre.c.3, s. 249.
[131] Vkd, Megz 1367/1948 Kahire baska , s. 290.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/47-49.
[132] Zhr, Megz, s. 80, Abdumezzak, M usannef, c. 5, s. 368.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/49.
[133] Vkidi, Megz, c. 2, s. 457.
[134] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 67.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/49.
[135] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 314.
[136] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 105, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 305, Buhr, Sahih, c. 5, s. 49.
[137] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 314.
[138] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 105, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 365, Buhr, Sahih,
c.5,s. 49.
[139] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 314.
[140] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 106, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 365, Buhr, c. 5, s. 49.
[141] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 314.
[142] Vkd, Megz, c. 2, s. 457.
[143] Vkd, c. 2, s. 457, bn Sa'd, c. 3, s. 106, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 364-365, Buhr, c. 5, s. 49.
[144] Vkdi.Megz, c. 2, s. 457.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/49-50.
[145] bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 229.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/51.
[146] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 232.
[147] Vkd, Megz, c. 2, s. 458.
[148] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 104.
[149] Vkd, Megz, 1367/1948 Kahire basks, s. 294.
[150] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 233, Vkd, Megz, c. 2, s. 459.
* Sel' danda Fetih Mescidinin bulunduu yerde (Semhdf, Vefu'l-yef, c. 3, s. 835, 836).
[151] Musa b. Ukbe'den naklen E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 104.
[152] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 3, s. 233, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 430, Zeheb,
Megz, s. 237, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 104.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/51-52.
[153] Vkidi, Megz, c. 2, s. 460.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/53.
[154] Vkd, Megz, c. 2, s. 460, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 67.
[155] Vkd, Megz, c. 2, s. 460.
[156] brahim Rfat Paa, Mir'at'l-Haremeyn, c. 1, s. 389, Abdulkudds, sru'l-Medfne, s. 146,147.
[157] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/53-54.
[158] Vkd, Megz, c. 2, s. 460, 461.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/54-55.
[159] Vkd, Megz, c. 2, s. 460, 461.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/55-56.
[160] Ahzab: 33/10-12.
[161] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 257, 230, 231, Vkd, Megz, c. 2, s. 494, Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1, s. 344, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 484.
[162] Vkd, Megz, c. 2, s. 495, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 71
[163] Vki dr, Megz 1367/1948 Kahire basks , s. 292, 293.
[164] Ahzb: 10-12.
[165] Taber, Tefsir, c. 21, s. 131,132.
[166] Ahzb: 13.
[167] Taber, Tefsir, c. 21, s. 135.
[168] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 233.
[169] Taber, Tefsfr, c. 21, s. 135,136.
[170] Vkd, Megz, c. 2, s. 463.
[171] Ahzb: 15.
[172] Taber, Tefsir, c. 21, s. 137.
[173] bn Hazm, Cev miu's-sre, s. 188.
[174] Ahzb: 22-23, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 84.
[175] Bakara: 214.
[176] Taber, Tefsfr, c. 21, s. 144.
[177] Taber, Tefsfr, c. 21, s. 132.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/56-60.
[178] Vkd, Megz, c. 2, s. 462.
[179] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 239.
[180] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 201.
[181] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 133, Semhdf, Vefu'l-vef, c. 1, s. 302, Diyarbekr,
Trhu'l-hams, c. 1, s. 489.
[182] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 133, Semhdf, Vefu'l-vef, c. 1, s. 302.
[183] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 639.
[184] Vki cif, Megz, c. 2, s. 463.
[185] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 133, 134, Semhdf, Vefa, c. 1, s. 302, Diyarfcekrf, Trhu'l-
hams, c. 1, s. 489.
[186] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 239.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/60-62.
[187] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 133, Tabern'den naklen Semhd, Vefu'l-vef, c. 1, s.
301, 302, Diyarbekr, Trhu'l-hams. c. 1. s. 489.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/62-63.
[188] E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 114, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 147,
Haleb, Insnu'l-uyn, c. 2, s. 651.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/63.
[189] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 69, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 345.
[190] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 240.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/63.
[191] Vkd, Megz, c. 2, s. 459, 460, Ebu'l-Fid, el-Bidye re'n-nihye, c. 4, s. 109.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/63-64.
[192] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/64.
[193] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/64-65.
[194] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/66-67.
[195] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/68-69.
[196] Vkidr, Megz, c. 2, s. 463, 467, 468.
[197] bn Sa'd. Tabakt'l-kbr. c. 2. s. 67.
[198] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/69-70.
[199] Vkd, Megz, c. 2, s. 468, 469.
[200] Semhdf, Vfef u'l-vef, c. 1, s. 303, 304.
[201] Vkd, Megz 1367/1948 Kahire baska , s. 291.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/70.
[202] Musa b. Ukbe'den naklen Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 109.
[203] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 484.
[204] Vkd.Megz, c. 2, s. 474, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 69, 72, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c.1, s. 126, Buhr, Sahih, c. 5, s. 48, Mslim, Sahih, c. 1, 736, 737, Beyhak, Snen, c. 1, s. 460.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/70-71.
[205] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 514, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 339.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/71.
[206] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 421, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 141, Taber, Trih, c.
3, s. 49.
[207] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 237, 238, Vkd, Megz, c. 2, s. 469.
[208] Vkd, Megz, c. 2, s. 469.
[209] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 422, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 141, Taber, Trih, c.
3, s. 49, 50.
[210] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 238.
[211] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 146.
[212] Taber, Trih, c. 3, s. 50, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 182.
[213] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 238.
[214] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 238, Vkidf, Megz, c. 2, s. 469, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
67, Taber, Trih, c. 3, s. 50.
[215] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 238.
[216] Vkd, Megz, c. 2, s. 469, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 67, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 182.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/71-73.
[217] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 3, s. Vkd, Megz, c. 2, s. 525, Taber, Trh, c. 3, s. 49, bn
Hazm , Cevmiu's-Sre, s. 189-190, bn E ar, Kmil, c. 2, s. 182.
[218] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 423.
[219] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 238, Vkd, c. 2, s. 525, Taber, c. 3, s. 49, bn Haim, s. 189,190,
bn Esir, c. 2, s. 182.
[220] Vkd, Megz,c.2,s. 525.
[221] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 350, Drim, Snen, c. 2, s. 156, bn Esir, c.2, s. 182.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/73-74.
[222] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 238, Taber, c. 3, s. 48, bn Se^id, c. 2, s. 61 .
[223] Vkd, Megz, c. 2, s. 470.
[224] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/74-75.
[225] Vkd, Megz, c. 2, s. 470, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 68.
[226] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 235, bn Seyyid, c. 2,s. 61.
[227] Vki dr, Megz, c. 2, s. 470, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 68.
[228] Vkd, Megz, c. 2, s. 470.
[229] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/75-76.
[230] bn shak, tan Hiam, Sre, c. 3, s. 235.
[231] Vkd, Megz, c. 2, s. 470, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 68.
[232] Vki cif, Megz, c. 2, s. 470.
[233] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 31.
[234] bn Seyyid,c.2, s. 61.
[235] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 236.
[236] Vkd, Megz, c. 2, s. 470, 471, Diyarbekr, Trftu'l-hams, c. 1, s. 486.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/76.
[237] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 316, 317, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 61, 62.
[238] Vkd, Megz, c. 2, s. 471.
[239] Vkd, Megz, c. 2, s. 471, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 68, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
2, s. 61.
[240] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 135.
[241] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 32, 33, Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 317, 319, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 2, s. 61, 62, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 486, 487 Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 641, 642.
[242] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 236, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 32, bn Seyyid, Uynu'l-eser,
c. 2, s. 61, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 487, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 642.
[243] Vkd, Megz, c.2, s. 471.
[244] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 487, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 642.
[245] Vkd, Megz, c. 2, s. 471, Hkim , Mstedrek, c. 3, s. 32, bn Seyyid, c. 2, s. 61.
[246] Vkd, Megz, c. 2, s. 471, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 642.
[247] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 236.
[248] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 236, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 61.
[249] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 68.
[250] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 642.
[251] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 313, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 62, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 4, s. 106, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 487, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 642.
[252] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 487.
[253] Taber, Trh, c. 3, s. 49.
[254] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 237.
[255] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 487.
[256] Vkd, Megz, c. 2, s. 472.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/76-81.
[257] Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 319, 320.
[258] Fahru'r-Rz'nin Tefsirinden naklen Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 643, A. Zeyn Dahlan, Sre, c.
2, s. 7.
[259] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 487.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/81-82.
[260] Vkd, Megz, c. 2, s. 474.
[261] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 265, Taber, Trih, c. 3, s. 49.
[262] Bevhakf, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 438,.
[263] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 248.
[264] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 265, Taber, Trih, c. 3, s. 49.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/82.
[265] Vkd, Megz, c. 2, s. 472, 473.
[266] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 345, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 487.
[267] Vkd, Megz, c. 2, s. 472, 473.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/82-83
[268] Vki cif, Megz, c. 2, s. 472, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 68.
[269] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 68.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/83.
[270] Vki cif, Megz, c. 2, s. 473, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 68, 69.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/84.
[271] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 3, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 111.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/84.
[272] Vakd, Megz, c. 2, s. 488, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 2, s. 73.
[273] Vki df, M egzf, c. 2, s. 487, bn S a'd, Taba kt' l-kbr, c. 2, s. 74, Ahm ed b. H anbe I, M
sned ,0.4,5.353, Buhr, Sahih, c. 5, s. 49, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1363, Tirmiz, Snen, c. 3, s. 195,
Beyhak, Snen, c. 9, s. 152, Zeheb, Megz, s. 250, Ebu'l- Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 111.
[274] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1363, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 42, Beyhak, Snen, c. 9, s. 152, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 111.
[275] mam Muhammed, S iyem'l-kebf r, c. 5, s. 1693, Vkd, Megz, c. 2, s. 477, Abdurrezzak,
Musannef, c. 5, s. 367, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 73.
[276] Kastal nf, M evhi b'l-le dnniye, c. 1, s. 147, Sem h df, Vetu'l -vefa, c. 3, s. 833, D iyarto
ekrf, T rfhu'l -ham fs, c. 1, s. 487
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/84-85.
[277] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 234.
[278] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 5, s. 1 693.
[279] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 113.
[280] Vki dr, Megz, c. 2, s. 477.
[281] Vkd, Megz, c. 2, s. 478.
[282] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 5, s. 1 694.
[283] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 234.
[284] Vkd, Megz, c. 2, s. 478.
[285] bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 30.
[286] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 132.
[287] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 73, Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 235, 236, Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1, s. 346, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 597.
[288] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 234.
[289] Heysem, Mecmau'z-zev id, c. 6, s. 132.
[290] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 234.
[291] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 5, s. 1 694.
[292] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 5, s. 1 694, Vkd, Megz, c. 2, s. 479, bn Abdlberr,
stib, c. 2, s. 597.
[293] Vkd, Megz, c. 2, s. 479, 480.
[294] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 487.
[295] Vkd, MegZ, c. 2, s. 479, 480.
[296] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/85-89.
[297] Vkd, Megz, c. 2, s. 480.
[298] Vkd, Megz, c. 2, s. 480, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 277, 278.
[299] Vkidi, Megz, c. 2, s. 480.
[300] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 240, Vkd, Megz, c. 2, s. 480, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s.
278.
[301] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 240.
[302] Vkd, Megz, c. 2, s. 480, 481, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 278.
[303] Zhr, Megz, s. 80.
[304] Vkd, Megz, c. 2, s. 480, 481, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 278.
[305] Vkd, Megz, c. 2, s. 481.
[306] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 240, Vkd, Megz, c. 2, s. 481.
[307] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 240.
[308] Vkd, Megz, c. 2, s. 481.
[309] Vkd, Megz, c. 2, s. 481.
[310] Vkd, Megz, c. 2, s. 481.
[311] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 240.
[312] Vkd, Megz, c. 2, s. 481.
[313] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 240, 241, Vkd, Megz, c. 2, s. 481, bn Sa'd, Tabakt'l-
kbr, c. 4, s. 278.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/90-93.
[314] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 241.
[315] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 241, Vkd, c.2,s. 481, 482, bn Sa'd, c. 4, s. 278.
[316] Vkd, Megz, c. 2, s. 482, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 278.
* Nfetmi kiivi (Vkd, Megz, c. 2, s. 482, bn Sa'd, c. 4, s. 278).
[317] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 241.
[318] Vkd, Megz, c. 2, s. 482, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 278.
[319] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 241.
[320] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 241, Vkd, Megz, c. 2, s. 482, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s.
278.
[321] Vkd, Megz, c. 2, s. 482.
[322] Bevhakf, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 405, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 113, Suvutf,
Hasis'l-kbr, c. 1, s. 578.
[323] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 241.
[324] Beyhaki, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 305, Suyt, Hasis'l-kbr, c. 1, s. 578.
[325] Vkd, Megz, c. 2, s. 482, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 278.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/93-95.
[326] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/95-96.
[327] Vkd, Megz, c. 2, s. 483.
[328] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 241, 242, Vkd, Megz, c. 2, s. 483.
[329] bn shak, bn Hiam, Sre, c.3, s. 242.
[330] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 242, Vkd, Megz, c. 2, s. 483.
[331] Vkd, Megz, c. 2, s. 485, 486.
[332] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 242.
[333] Vkd, Megz, c. 2, s. 483.
[334] Vkd, Megz, c. 2, s. 486.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/96-98.
[335] Vkd, Megz, c. 2, s. 484.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/98.
[336] bn shak, tan Hiam, Sre, c. 3, s. 242.
[337] bn Sey\id,c.2, s. 65.
[338] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 242.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/99.
[339] Vki cif, Megz, c. 2, s. 484.
[340] Vki cif, Megz, 1367/1948 Kahire basks, s. 296.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/99-100.
[341] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/100.
[342] Vkd, Megz, c. 2, s. 484, 485.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/100-101.
[343] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 242, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 147.
[344] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 69.
[345] Belzu, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 345.
* Lt'a, Uzz'ya, safe, Naile veHbel'e (Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 344, Makrizf, en-Niz
ye't4ahsum, s. 15, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 657).
[346] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/102.
[347] Vkd,Megz,c.2,s. 492.
* Hadisenin mahiyetini anlamak iin eserimizin 4. cildine baknz.
[348] Vkd, Megz, c.2, s. 493.
[349] Vkd, M egzf, c. 2, s. 492, Belzur, E nsbu'l-erf, c. 1, s. 344, Makrizf, en-Niz
ve14ahsum , s. 15, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 657.
[350] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 657.
[351] Vkd, Megz, c. 2, s. 492.
[352] Haleb, nsnul-uyun, c. 2, s. 657.
*Yani, Besmeleden sonra (Haleb, nsn, c. 2, s. 657)
[353] Belzur, Ensb, c. 1, s. 344, Makrizf, s. 1 5,16, Haleb, c. 2, s. 657.
[354] Vkd, c. 2, s. 492, Belzur, c. 1, s. 344, Makrizf, s. 16.
[355] Belzur, c. 1, s. 344, Makrizf, s. 16.
[356] Vkd, c. 2, s. 492, 493, Haleb, c. 2, s. 657.
[357] Vkd, Megz, c. 2, s. 493.
[358] Vkd, Megz, c. 2, s. 493, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1 , s. 344, Makrizf, en-Niz
vel^ahsum, s. 16.
[359] Vkd, Megz, c. 2, s. 493, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 657.
[360] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 344, Makrizf, en-Niz vet-tahsum, s. 16, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 2, s. 657.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/102-104.
[361] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 71.
[362] Vkd, Megz, c. 2, s. 488, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 69.
[363] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 242.
[364] Vkid, c. 2, s. 476, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 324, Buhr, Sahih, c. 2, s. 22, Mslim,
Sahih, c. 2, s. 617, Beyhak, Snen, c. 3, s. 364.
[365] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 35.
[366] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 71.
[367] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 491.
[368] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 148.
[369] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 491.
[370] Ahzb: 9, bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 257, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 71.
[371] Semhd, Vefu'l-vef, c. 3, s. 835.
[372] Vkd, Megz, c. 2, s. 488.
[373] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 31, bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 226.
[374] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 451 , 452.
[375] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 242.
[376] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 243, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 392.
[377] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1414, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 449.
[378] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 114.
[379] Vkd, Megz, c. 2, s. 489.
[380] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 114.
[381] Vkidi, Megz, c. 2, s. 489.
[382] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 31, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 451, Zeheb, Megz, s. 249.
[383] Vkd, Megz,c.2,s. 489.
[384] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1414.
[385] Vkd, Megz, c. 2, s. 489, Ebu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 2, s. 501, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 2, s. 65, 66, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 114, Diyarbekr, Trhu'l-ham fs, c. 1 .s. 4
91, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 652.
[386] Ebu Muaym, Delil, c. 2, s. 501, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 491.
[387] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1414.
[388] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 114, 115.
[389] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 31.
[390] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 115.
[391] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1414.
[392] bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 228.
[393] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 115.
[394] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 243, Vkd, c. 2, s. 489, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s.
392.
[395] Vkd, Megz, c. 2, s. 489.
[396] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 31, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 136.
* Ebu Sfyan, aralarna bir yabancnn szdn sezmiti (bn Hacer, Metlibu'l-liye, c. 4, s. 226).
[397] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 652.
[398] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 31, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 136.
[399] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 243.
[400] Vkd, Megz,c.2,s. 489.
[401] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 31, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 136.
[402] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 243.
[403] Vkd, Megz, c. 2, s. 489.
[404] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 66, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 652.
[405] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 243.
[406] Vkd, Megz, c. 2, s. 490, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 69.
[407] Vkd, Megz, c. 2, s. 490.
[408] Vkidt, Megz, c. 2, s. 490, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 69.
[409] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 243, Vkd, Megz, c. 2, s. 490, Ahmed b. Hanbel, Msned,
c. 5, s. 392.
[410] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 115.
[411] Vkd, Megz,c.2,s. 490.
[412] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 69.
[413] Vkd, Megz, c. 2, s. 490.
[414] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 653, 654.
[415] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 244.
[416] Vkd, Megz, c. 2, s. 490.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/104-112.
[417] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1414.
[418] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 115, Diyarbekr, Trhu'l-ham fs, c. 1 , s. 492.
[419] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 244.
[420] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 115.
[421] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 31.
[422] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 31, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 451.
[423] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 115.
[424] Beyhakf, Delil'n-nbvve, c. 3, s. 455, D iyarbekrf, T rfViu'l -h am fs, c. 1, s. 492.
[425] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 84.
[426] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1414, Beyhak, Snen, c. 9, s. 149.
[427] Vkd, Megz, c. 2, s. 491, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 69, 70.
[428] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 148.
[429] Vkd, Megz, c. 2, s. 485.
[430] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 422.
[431] Vkd,Megz,c.2,s. 485.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/112-113.
[432] Vkd, Megz, c. 2, s. 496, 497.
[433] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 266.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/114.
[434] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 260, 261, Vkd, Megz, c. 2, s. 467, 468, Belzur, E
nsbu'l-erf, c. 1 ,s. 345, Taber, Tefsir, c. 21, s. 148,149, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 115.
[435] Ahzb: 25.
[436] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 266.
[437] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 262 Buhr, Sahih, c. 5, s. 48,Beyhak, Delil'n-nbvve, c.
3, s. 457,bn E ar, Kmil, c. 2, s. 184, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 66, Zeheb, Megz, s. 251, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 115.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/114-115.
[438] bn shak, tan Hiam, Sre, c. 3, s. 264.
[439] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 422, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 13.
[440] bn shak, bn Hisam.Sre, c. 3, s. 250, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 427, 428, Buhn, Edeb'l-
mtred, s. 289, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 7, s. 11 0,111, bn Hacer, el-sbe, c. 4, s. 302, 303.
[441] M. Apaydn, Reslullah'n Gnl, s. 1 22.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/115.
BEN KURAYZA GAZASI
Ben Kurayza Gazas Niin ve Nasl Yapld?
1. Peygamberimiz Aleyhisselam Medine'ye geldii zaman, Mslmanlar ile Mslman olmayanlar
arasnda umum bir muahede ve mukavele yapmt.
Bu muahede hkmleri arasnda: Yahudilerin de m'minlerie bir topluluk tekil ettikleri kabul
olunmakta; Peygamberimiz Aleyhisselamn izin ve msaadesi olmadka kendilerinin herhangi bir asker
harektta bulunamayacaklar, ne Kureyleri, ne de onlara yardm edenleri hibir suretle korumayacaklar,
Medine'ye bir taarruz vukuunda da elbirliiyle mdafaada bulunacaklar hkm yer almakta idi.[1]
2. Ben Nadr Yahudileri, teden beri, kendilerini Ben Kurayza Yahudilerinden stn tutarlard. Ben
Kurayza Yahudilerinden biri Ben Nadr Yahudilerinden birini ldrd zaman, katil ksas
olarak ldrlrd.
Fakat, Ben Nadr Yahudilerinden biri Ben Kurayza Yahudilerinden birini ldrecek olursa, yz vesk
(deve yk) hurma derdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, nih merci sfatyla, ayn soydan gelen her iki cemaati eit muameleye
tbi tutmak suretiyle aradaki imtiyaz kaldrm, Ben Kurayza Yahudilerini Ben Nadr Yahudilerinin
seviyesine ykseltmiti.[2] Ben Kurayza Yahudileri, bu iyilie kar nankrlk ettiler.
3. Ben Nadr Yahudileri sz geen muahede ve mukaveleyi bozarak Peygamberimiz Aleyhisselama
kar harbe kalktklar zaman, Ben Kurayza Yahudileri de Ben Nadr Yahudilerine katldlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam; Ben Nadr Yahudilerini muhasara ederek yurtlarndan srp kard
halde, Ben Kurayza Yahudilerini affetti ve yeni bir muahede ile onlar yerlerinde brakt.[3]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ben Kurayza Yahudileriyle de, onlarn muahede yapmaya yetkili
adamlar olan Ka'b b. Esed'le de muahede yapm bulunuyordu.[4]
Huyey b. Ahtab'n Kurey mriklerine sylediine gre; Ben Kurayza Yahudileri Peygamberimiz
Aleyhisselama kar frsat kollamak ve Kurey mriki eriyle ibirlii yapmak zere Medine'de oturmak
ta idiler.[5]
Mrik ordular gelip Mslmanlar kuattklar zaman, Ben Kurayza Yahudileri, mterek vatan
larn koruyacaklar, Mslmanlara yardm edecekleri yerde, aradaki muahedeyi bozmular,[6] muahede
yazsn yrtmlar,[7] Amr b. Su'd gibi baz insafl kimselerin "Eer ona yardm etmeyecekseniz, bari
kendisini dmanlaryla babaa braknz!" yollu tlerini de dinlememilerdi.[8] Peygamberimiz
Aleyhisselamn gndermi olduu tahkik ve sulh heyeti, onlar iitmi olduklarn- dan daha kt ve azgn
bir tutumda buldular.[9] ler kzp harbe dnmeden nceki hallerine dn meleri ve Huyey b. Ahtab'n
szn dinlememeleri iin onlara and verdiler.
Ka'b b.Esed:
"Hibirzaman o barklk haline dnmeyeceiz! Ben o barkl u ayamdaki sandaln orta
parmayla yanndaki parmak arasna geen tasmas gibi kopanp atm bulunuyorum!" dedi.[10]
Ben Kurayza Yahudileri de:
"Reslullah da kim oluyormu?! Muhammed'le aramzda ne ahid vardr, ne de akid!" dediler.[11]
Peygamberimiz Aleyhisselama svdler:
"Muhammed, kendisine di bileyenler birleip evresinde halkalandklar zaman, bize adamlar salp
sulh ve muahede istiyor!
Hayr! Hayr!
Onun zerine hep birden saldrp kendisini avlamak iin and iilmitir!
Biz de, o kardelerimize muhakkak arka ve yardmc olacaz!" dediler.[12]
Bu, Ben Kurayza Yahudilerinin muahedeyi ikinci bozular idi.
Onlar, muahedeyi bozmakla, Peygamberimiz Aleyhisselam ve Mslmanlar en nzik ve tehlikeli bir
srada, lm kalm savalarnda yardmsz ve yalnz brakm; mterek vatann dmanlarn eline dp
talan edilmesine rza gstermi oluyorlard.
7. Ben Kurayza Yahudileri, bu kadarla da kalmadlar.
Medine'yi yamalamak ve bata Peygamberimiz Aleyhisselam olmak zere Mslmanlar ve
Mslmanl ortadan kaldrmak iin Medine'ye gelen dmanlarla anlama yaptlar. Onlara yardm
ettiler. Mslmanlar birtaraftan da onlarkuattlar.[13]
8. Mekke mriklerine; Ebu Sfyan'a ve Uyeyne b. Hsn'a: "Siz sebat ediniz! Biz Mslmanlar
ehirlerinde arkalarndan vuracaz!" diyerek haber saldlar.[14]
9. Huyey b. Ahtab' mriklere gndererek, Medine'ye geceleyin baskn yapmak zere, Kureyler ile
Gatafanlardan biner kii istediler. [15]
10. Medine'ye, geceleri baskn yapmak zere, keif birlikleri gndermekten geri durmadlar. [16] Ben
Kurayza Yahudilerinin mriklere yardm ettikleri Kur'n- Kerm'de de aklanm bulunmak tadr. [17]
Mslmanlar Hendekten dnp Medine'ye, evlerine gelince, silahlarn kardlar.[18]
Peygamberimiz Aleyhisselam da, Hendekten Medine'ye dnd zaman Hz. ie'nin evine geldi.[19]
zerinden silahn karp yere koydu.[20] Vakit le vakti idi.[21] Ykanmak zere, gusulhneye girmiti.
[22] Ban ykad.[23] Gusletti. Buhurlanmak iin, buhurdanln getirtti.[24]
O srada, bana beyaz bir sark sarm, eerinin zeri atlas rtl bir katra binmi olduu halde,
Cebrail Aleyhisselam geldi.[25]
Cebrail Aleyhisselamn sarnn taylasan iki omuzunun arasna salnmt. Srtnda da zrh gmlek
vard.[26]
Cebrail Aleyhisselam Mescidin kapsnda, cenazelerin konulduu yerin yannda durdu.[27] Bandan
tozlan silkti[28] ve:
"A! Ey Allah'n Resl! Sen silahn kardn m?! dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet!" buyurdu.[29]
Cebrail Aleyhisselam:
"Vallahi, biz daha silahlarmz karnadk![30]
Dman senin zerine geleliden beri,[31] melekler silahlarn karmadlar ve mrikleri takip
etmedike de dnmediler![32]
Kalk, silahn kuan![33] Onlarn zerine yr!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Nereye? Kimlerin zerine?" diye sordu.
Cebrail Aleyhisselam:
"te, oraya!" dedi ve eliyle de Ben Kurayzalara doru iaret etti.[34]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ashabm ok yorulmulardr! Birka gn onlarn dinlenmelerini beklesen olmaz m?" dedi.[35]
Cebrail Aleyhisselam:
"Y Muhammed! Yce Allah, Ben Kurayza zerine hemen yrmeni sana emrediyor! imdi ben
yanmdaki meleklerle onlarn kalelerine gidiyorum![36] Allah onlar dz ve sert ta zerine yumurtay
arpar gibi arpacaktr![37]
Ben binitimi onlarn kalelerinde zerlerine srp kendilerini perian ve darmadan edeceim!"
diyerek dnp gitti.[38]
Enes b. Malik der ki:
"Cebrail Aleyhisselamn kumandas altndaki melek svarileri Ensardan Ganm oullarnn
sokaklarndan geip giderlerken yerden kalkan tozlan imdi bile grr gibiyimdir!"[39]
Peygamberimiz Aleyhselamn Mslmanlara Ben Kurayza Yurduna Hemen
Hareket Etmelerini
Emredii ve Kendisinin de Onlarla Birlikte Yola k
Cebrail Aleyhisselam gider gitmez, Peygamberimiz Aleyhisselam srayp ayaa kalkt[40] ve halka
yle seslenmesini Bilal'e emir buyurdu:[41]
"iten ve itaat eden kii, ikindi namazn Ben Kurayza yurdundan baka yerde klmasn![42] Ey Allah
svarileri! Siz de atlarnza bininiz!"[43]
Peygamberimiz Aleyhisselam takyesini, miferini, zrhn getirtti. Takyesini ve miferini bana
geirdi. Zrhn sirtona giydi. Klcn beline balad. Kalkann arkasna evirdi. Mzran eline ald.
Atna bindi.
Kendisinin yannda iki, at bulunuyordu. Bindii, Lahf veya Lhayf isimli at idi.[44]
Hz. Ali'yi ard.
Sanca ona verdi ve nden onu yola kard .[45]
Abdullah b. mmi Mektum'u Medine'de yerine vekil brakt.[46]
slm Mcahidlerinin Saylar ve Yola klar
slm mcahidlerinin says 3000 idi. 36 svarileri vard.[47]
slm mcahidlerinin Ben Kurayza gazas srasndaki yiyeceklerini de, Sa'd b. Ubde, develere
ykledii hurmalarla karlad.[48]
Mslmanlar hemen silahlandlar, svariler de atlarna bindiler.
Svariler ve piyadeler, Peygamberimiz Aleyhisselam aralarna aldlar.[49]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Cebrail Aleyhisselamin izi sra yola kt .[50]
Peygamberimiz Aleyhisselam Ben Kurayza yurduna erimeden nce Ben Kurayzalarn yurdu
zerinde bulunan Savreyn'de ashabndan baz kiilere rastlamt.[51]
Mescidin komusu Ganm oullar idi.[52] Harise b. Numan da onlarn iinde bulunuyordu. Hepsi
silahlanm ve dizilmilerdi.[53]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Yannzdan bir kimse geip gitti mi?" diye sordu.
"Evet y Raslallah! Eerinin stne atlas kadife rtlm ak bir katr zerinde Dhyet'l-Kelb
yanmzdan geip gitti.[54] Silahlanmamz bize emretti. Silahlarmz yanmza aldrd. Bizi de saf yapt
ve:
'imdi size Reslullah Aleyhisselam gelecektir!1 dedi" dediler.[55]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O, Cebrail Aleyhisselam idi!
Kalelerini sarsmak, kalblerine korku salmak iin Ben Kurayzalara gnderilmiti" buyurdu.[56]
Bundan sonra, asl Dhyet'l-Kelb gelip onlarn yanlarndan geti.[57]
Dhyet'l-Kelb suretinde grlen Cebrail Aleyhisselamn yz ve sakal tamamyla Dhyet'l-
Kelb'nin yzne ve sakalna benziyordu.[58]
Harise b. Numan:
"Hayatm boyunca Cebrail Aleyhisselam iki kere grmmdr.
Biri Savreyn gnnde, dieri de Huneyn'den dnmz gnnde, cenazelerin konulduu yerde idi"
derdi.[59]
Hz. Ali'nin Sancan Ben Kurayza Yahudilerinin Kalelerinin Dibine Dikii,
Yahudilerin
Peygamberimiz Aleyhisselama ve M'minlere Sv
Hz. Ali, Ben Kurayza Yahudilerinin kalelerine yaklat. [60] Sancan kalenin dibine dikti.[61] Ben
Kurayza Yahudileri, kalenin zerinden, Peygamberimiz Aleyhisselama ve m'minlene svmeye baladlar.
[62] M'minlene yalanclk ve sihirbazlk isnad ettiler. Peygamberimiz Aleyhisselama ve Peygamberimiz
Aleyhisselamn zevcelerine dil uzattlar.[63]
Ebu Katde der ki:
"Biz onlara karlk vermeyip sustuk.
'Onlarla aramzdakini kl halledecektir!1 dedik.
Ali b. Ebu Talib, sanca beklememi bana emretti."[64]
Hz. Ali, Ben Kurayza Yahudilerinin Peygamberimiz Aleyhisselama ve zevcelerine irkin szler
sylediklerini iitince,[65] hemen geri dnp:
"Y Raslallan! u pislerin, ktlerin yaknlarna kadar senin varman gerekmez!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ne iin gerekmez?" diye sordu.[66]
Hz. Ali Yahudilerden iittii irkin szleri tekrarlamaya utand, sustu.[67]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sanrm ki; sen onlardan beni zecek birtakm laflar iitmisindir?" buyurdu.
Hz. Ali:
"Evet y Raslallah!" dedi.[68]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Musa Peygamber bundan daha an ile karlam, daha ok zlmt.
Git! O Allah dmanlar[69] beni grecek olurlarsa, sylemi olduklar kt eylerden hibirini
syleyemeyeceklerdir!" buyurdu.
Ben Kurayza Yahudilerinin mallarnn bulunduu nahiyedeki kuyularndan na veya Enna veya Enni
diye anlan kuyunun bana indi.
Ben Kurayza Yahudilerinin kalelerine yaklat .[70]
Useyd b. Hudayr'n Ben Kurayza Yahudilerine kmas
Useyd b. Hudayr, Peygamberimiz Aleyhisselamdan nce davranp:
"Ey Allah dmanlar! Sizler alktan lnceye kadar, kalenizi kuatmaktan ayrlmayacaz! Sizler
ancak yuvalarna tklm tilki hkmndesiniz!" dedi. Ben Kurayza Yahudileri:
"Ey Hudayr'n olu! Biz Hazreclerin deil, sizin mttefikiniz bulunuyoruz!" dediler ve korktular.
Useyd b. Hudayr "Artk sizinle aramzda ne ahid, ne de antlama vardr!" dedi.[71]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Ben Kurayza Yahudilerinin leri Gelenlerine Seslenii
ve
Karlkl Konumalar Yapl
Peygamberimiz Aleyhisselam, kale dibine kadar vard. Sahabiler, Peygamberimiz Aleyhisselam
kalkan aryla korumakta idiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, kaledeki Yahudilerin ileri gelenlerinden baz lan na-isimlerini anarak-
seslendi. simleri anlan Yahudi eraf, kalenin burcuna karak:
"Ey Ebu'l-Kasm! Ne var? Ne istiyorsun?" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey maymunlarn kardeleri! Allah sizi rahmetinden uzak klsn![72]
Nihayet Allah sizi hor, hakr kld m? Belsn, azabn zerinize indirdi mi?[73]
Demek, siz bana svyorsunuz ha?!" buyurdu.[74]
Yahudiler
"Musa'ya indirilmi olan Tevrat zerine yemin ederiz ki, biz sana byle birey yapmadk!" diye
karlk verdiler.[75]
Birbirlerine de:
"Bu, Ebul-Kasm. O bize imdiye kadar byle ar kelimelerle konumamt!" dediler.[76]
Peygamberimiz Aleyhisselama da:
"Ey Ebu'l-Kasm! Sen szn bilmezlerden deildin![77] Sen bundan nce hi ar kelime
kullanmazdn!" dediler.[78]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Yahudilerden bu szleri iitince, onlara o kadarck sylemi
olduundan bile utand. Asas elinden, ridas omuzundan dt.[79] Bunun, kendisinin aleyhinde sylemi
olduklar irkin ve zc szlerinden ileri geldiini onlara hatrlatt.[80] Kendilerini Mslmanla davet
etti. Onlar yanamadlar.[81]
"yleyse, Allah'n ve Reslnn emrine boyun eerek kaleden ininiz! Teslim olunuz!" buyurdu.
"Hayr ey Ebu'l-Kasm!" dediler. Bu teklifi de reddettiler. [82]
Bunun zerine, arpma balad.[83]
Peygamberimiz Aleyhisselam, sabahleyin okularn yanna vard. Onlar sava dzenine koydu.
Okular Ben Kurayza Yahudilerinin kalelerini sardlar. Mcahidler oklarn Yahudilere
yetitirebilecekleri yerde durarak ok ve ta yadrmaya baladlar.
Ben Kurayza Yahudileri de, kalelerinden, mcahidlere en iddetli ekilde ok ve ta yadrdlar.
Mnafklar, Ben Kurayza Yahudilerine:
"Siz teslim olmaynz!
Medine'den kp gitmenizi isterlerse, kp gitmeyiniz!
Mslmanlarn isteklerine yanamayacak ve arpmakta devam edecek olursanz, biz size canmzla,
silahlarmzla yardm ederiz!
Sizin yannzda bulunur, malmz ve canmz sizden esirgemeyiz!
Size, hibirimiz, hibir zaman aykr davranmayz.
Eer Medine'den karlacak olursanz, sizden sonra Medine'de biz de kalmayz. Ksa bir mddet
sonra, gelir, size kavuuruz!" diyerek gizlice haber saldlar.[84]
Ben Kurayza Yahudileri, kalelerinde 15 gn[85] veya 25 gece kuatld. [86]
Kendilerini kalelerinde olanca sknt ve znt tuttu.[87]
Muhammed b. Mesleme der ki:
"Ben Kurayza Yahudilerini en sk bir ekilde kuattk, ku uurmadk!
Bir gn, fecirden nce kalelerinin dibine kadar sokulup, akama kadar hi aynlmadan, onlara oklar
yadrdk.
Reslullah Aleyhisselam, bizi cihada ve glklere katlanmaya tevik etti durdu.
Geceyi bulunduumuz yerde geirdik. Bizimle arpmay brakmadka Ben Kurayza Yahudilerinden
el ekmedik ve kararghmza dnmedik.
Ben Kurayza Yahudileri yok edileceklerine kanaat getirdiler.[88] Mnafklarn va'd ettikleri
yardmdan da umutlarn kestiler.[89]
Kuatmann uzamas, iddetlendihlmesi onlar iyice skmaya balad. Allah da, kalblerine korku
drd."[90]
Ben Kurayza Yahudilerinin Bar stemeleri
Ben Kurayza Yahudileri, aresiz kalnca:
"Konualm!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Olur!" buyurdu.
Bunun zerine, Ben Kurayza Yahudileri, Peygamberimiz Aleyhisselamla konumak zere, Nebba b.
Kays' kalelerinden aa indirdiler.
Nebba:
"Y Muhammedi Ben Nadr Yahudilerinin teslim olduklar vehile, mallar ve silahlar senin olsun!
Kanmz dkme, esirge!
Kadnlarmz ve ocuklarmzla birlikte memleketinden kp gidelim.
Her eit silah hari olmak zere, her aile iin, bir devenin tayabilecei gerekli eyleri gtrmemize
msaade et!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Nebba'n bu teklifini kabul etmedi.
Nebba:
"yleyse, kanlarmz esirge, dkme!
Kadnlarmzla ocuklarmz bize teslim et.
Develere mal ykleyip gtrmek de bize gerekmez" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr! Kaytsz artsz hkmme boyun emekten, teslim olmaktan baka areniz yok!" buyurdu.
Nebba, Peygamberimiz Aleyhisselarndan ald cevapla adamlarnn yanna dnd.[91]
Ben Kurayza Lideri Ka'b b. Esed'in tiraflar ve Ben Kurayza Yahudilerine
Teklifleri
Ben Kurayza Yahudilerinin erkekleri sme b. Zeyd'in konana, kadnlar ve ocuklar da Remle
binti Hris'in konana gtrldler.[163]
Peygamberimiz Aleyhisselamin emriyle-yemeleri iin de-kendilerine yklerle hurma datld.[164]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ldrlecek olanlara bile iyi ve gzel muamele edilmesini; kendilerine
le vaktinde st iirilmesini, su iirilmesini, onlarn zerinde gnein scaklyla klcn scaklnn
birletiriliri ermesini emir buyurdu.
le vaktinde onlara st iirtti, su iirtti ve yemek yedirtti.[165]
Huyey b. Ahtab'n Boynu Vurulmak zere Getirilii
Huyey b. Ahtab, elleri boynuna bal olarak, boynu vurulmaya getirildi.
Kendisinin zerinde, krmz erili, ssl bir elbise vard.
Fakat, soykas hi kimsenin iine yaramasn diye, onu her yanndan didik didik etmiti.[166]
Huyey b. Ahtab, orada bulunan Peygamberimiz Aleyhisselama bakt. [167]
Huyey b. Ahtab'n olu da birlikte getirilmiti.
Huyey b. Ahtab, evvelce Peygamberimiz Aleyhisselamla yapm olduu muahedede Peygamberimiz
Aleyhisselamn dmanlarndan hibirine yardm etmemeyi taahht etmi ve bu szne Allah' da ahit
tutmu bulunuyordu.
Bunun iin, Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Senin kefil ve ahit tuttuun Allah, ahdini yerine getirdin[168]
Ey Allah dman! Nasl, Allah bana seni yenmek, ele geirmek imkn ve fi rsatin vermez mi imi?!"
buyurdu.
Huyey b. Ahtab:
"Evet, verd[169] Vallahi, sana kar duyduum dmanlkta kendimi asla knamyor, kusurlu
bulmuyorum! [170]
Ben kendisinde kuvvet ve kudret bulunduunu sandm, umduum her yere bavurdum.
Her yeri dolap, her hareket edebilecek olan hareket ettirdim ve ayaklandrdm! [171]
Fakat Allah kabul etmedi. Beni yenmek ve ele geirmek imkn ve frsatn ancak sana verdi! [172]
Allah'n drd, muhakkak der!" dedikten sonra, oradaki halka ynelerek.
"Ey insanlar! Allah'n emrinde mahzur ve zarar yoktur!
Bu, bir yazgdr, kaderdir. Byk ve etin bir ldrlme hadisesidir ki, Allah onu srail oullarna
yazmtr!" dedi.
Oturunca, kendisinin boynu vuruldu. [173]
Huyey b. Ahtab'dan sonra, olunun da boynu vuruldu. [174]
Zebir b. Bata ile Aile Efradnn Balan
Ensardan Sabit b. Kays'a, Cahiliye devrinde, Buas gn, Zebir b. Bata'nn iyilii dokunmutu.
O zaman, Sabit b. Kays, yakalanp alnnn sa kesildikten sonra serbest braklmt.
Zebir b. Bata, elleri boynuna balanan Ben Kurayza Yahudileri arasnda bulunuyordu.
Kendisi ok yal idi.[175] Hem de krd.[176]
Sabit b. Kays, yanna vararak, ona:
"Ey Ebu Abdurrahman! Beni tandn m?" diye sordu.
Zebir b. Bata:
"Benim gibi bir adam senin gibi bir adam tanmaz olur mu?[177] Sen Sabit'sin!" dedi.[178]
Sabit b. Kays:
"Ben senin vaktiyle bana uzatm olduun yardm eline imdi mukabele etmek istiyorum" dedi.
Zebir b. Bata:
"Hi phesiz, iyiler iyilere iyilikle mukabele ederler.[179] Ben bugn sendeki o iyilie son derecede
muhta bulunuyorum" dedi.[180]
Bunun zerine, Sabit b. Kays Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi ve:
"Y Raslallah! Zebir b. Bata'nn bana iyilii dokunmutur. [181] Buas gn esir olunca, alnmn
san kesip beni salvermiti.
O, bana, 'Senin zerindeki bu iyilii hatrla!' diyerek bunu bana hatrlatt.[182]
Ben onun minneti altnda bulunduum iyiliine bugn mukabele etmek istiyorum.
Onun kann bana balayver?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O, sana balanmtr!" buyurdu.
Sabit b. Kays, Zebir b. Bata'nn yanna geldi ve:
"Reslullah Aleyhisselam, 'O, sana balanmtr!1 buyurarak senin kann bana balad!" dedi.
Zebir b. Bata:
"okyalanm bir ihtiyar, ailesiz, evlatsz, Yesrib (Medine)'de yaayp da ne yapacak?!" dedi.
Sabit b. Kays, dnp Peygamberimiz Aleyhisselama geldi ve:
"Babam, anam sana fieda olsun y Raslallah! Bana onun karsn ve olunu da balayver?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar da sana balanmtr" buyurdu.
Sabit b. Kays, Zebir b. Bata'nn yanna geldi ve:
"Reslullah Aleyhisselam 'Onlar da sana balanmtr!' buyurarak aileni, olunu da sana balad"
dedi.
Zebir b. Bata:
"Malsz mlksz bir ev halk H icaz'da bu hali ile kalabilir, yaayabilir mi?" dedi.
Sabit b. Kays, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna tekrar geldi ve:
"Y Raslallah! Onun maln da, benim iin, balayver?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O da senin iin balanmtr!" buyurdu.
Sabit b. Kays, Zebir b. Bata'nn yanna vard ve:
"Reslullah Aleyhisselam 'O da senin iin balanmtr1 buyurarak, maln da sana balad!" dedi.
[183]
Zebir b. Bata:
"Ey Sabit! in aynasn andran parlakyzne bakan kzlarn yznde kendilerini grdkleri Ka'b b.
Esed'e ne yapld?" diye sordu.
Sabit b. Kays:
"O, ldrld!" dedi.
Zebir b. Bata:
"ehirliler ve krllar ulusu,[184] her iki kabilenin [Ben Nadr ile Ben Kurayzann] ulusu, harpte
onlar hcuma kaldran, ktlklarda doyuran [185] H uyey b. Ahtab'a ne yapld?" diye sordu.
Sabit b. Kays:
"O da ldrld!" dedi.
Zebir b. Bata:
"Hcuma geiimiz zamannda ncmz, ka zamanmzda ardamz ve koruyucu olan Gazzal b.
Semev'el'e ne yapld?" diye sordu.
Sabit b. Kays:
"O da ldrld!" dedi.[186]
Zebir b. Bata:
"nne dmedii cemaatler dalan, onsuz balanan dmler zlen ynetici, evirip evirici
Nebba b. Kays'a ne yapld?" diye sordu.
Sabit b. Kays:
"O da ldrld!" dedi.
Zebir b. Bata:
"Harplerde Yahudilerin sancaktar Vehb b. Zeyd'e ne yapld?" diye sordu.
Sabit b. Kays:
"O da ldrld!" dedi.
Zebir b. Bata:
"Tevrat okumaktan geri durmayan Amfi ara ne yapld?" diye sordu.
Sabit b. Kays:
"Onlar da ldrldler!" dedi.[187]
Zebir b. Bata:
"ifte Meclislere [Ka'b b. Kurayza ve Amr b. Kurayza oullarna] ne yapld?" diye sordu.
Sabit b. Kays:
"Onlar da gittiler, ldrldler!" dedi.[188]
Zebir b. Bata Ben Kurayza kavminin ileri gelenlerini vasflaryla anarak "Filana ne yapld? diye
sormaya, Sabit b. Kays da "ldrld!" diye cevap vermeye devam etti.[189]
Zebir b. Bata:
"Ey Sabit! Bunlardan sonra, yaamakta hayr yoktur!
Ben onlarn iinde yaam olduklar yurda onlardan sonra kalmak zere mi dneceim?! Byle olmak
bana gerekmez![190]
Ey Sabit! Senin zerinde bulunan iyiliim hakk iin, beni o kavme hemen kavuturman dilerim!
Vallahi, onlardan sonra, yaamakta hayr yoktur!
Allah'a yemin ederim ki; sevdiklerime kavuuncaya kadar, kuyuya kova salnp su karlmasn
beklemeye bile benim sabrm yoktur![191] And vererek senden dilerim: Ben Kurayza esirlerini ldren
u ldrcler arasndan, yanma doru gel!
Sonra da, beni kavmimin boyunlarnn vurulduu yere gtr!
Benim keskin klcm bulup eline al! Onunla hzl bir darbe indirip beni ldr! Ey Sabit! Artk, ben
sevdiklerime kavuuncaya kadar, kuyuya salnan kovann suyunu boaltmasn beklemeye bile sabre-
demeyeceim!" dedi.[192]
Hz. Ebu Bekir, Zebir b. Bata'nn:
"Sevdiklerime kavuuncaya kadar..." szn iitince:
"Vallahi, onlar Cehennem ateine atlmlardr ve orada temelli kalcdriar.[193]
Yazklar olsun sana ey Bata'nn olu! O, kovann su boaltmas deildir. Fakat, temelli azabdr!" dedi.
Zebir b. Bata:
"Ey Sabit! Tez yanma gel, ldr beni!" dedi.
Sabit b. Kays:
"Ben seni ldrmeyeceim!" dedi.
Zebir b. Bata:
"Beni sen ldrmeyeceksin de, ya kim ldrecek?
Fakat ey Sabit! Karm ve ocuumu sen gr, gzet! Onlar lmden korkuyorlar.
Arkadandan [Peygamber Aleyhisselamdan demek istiyor] onlar azadlamasn, mallarnn
mlklerinin bana evirmesini dile!" dedi.
Bunun zerine, Sabit b. Kays Zebir b. Bata'y Zbeyrb. Avvam'n yanna gtrd.Zbeyr b. Avvam da,
onun boynunu vurdu.
Sabit b. Kays, Zebir b. Bata'nn karsn, maln ve olunu Peygamberimiz Aleyhisselamdan istedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam da, onun karsn ve olunu esirler arasndan kard.
Onlara, silahlar hari olmak zere, hurmalklarn, deve, davar ve sr gibi hayvanlaryla btn eya
ve emtialarn geri verdi.
Zebir b. Bata ailesi, Sabit b. Kays hanedanyla birlikte bulundular.[194]
Ben Kurayza Yahudileri Kadnlarndan Nbte'nin Boynunun Vuruluu
Hz. Aie der ki:
"Ben Kurayza kadnlarndan ancak bir tek kadn ldrlmtr.
Reslullah Aleyhisselam arda onlarn erkeklerinin boyunlarn vurdururken, vallahi, o kadn
[Nbte] yanmda bulunuyor, benimle konuuyor, dndan ve iinden glp duruyor,[195] 'Ben Kurayza
esirleri ldrlyor!1 diyordu.
Bir arc:
'Ey Nbte![196] Filanca kadn nerede?' diyerek seslenince,[197] kadn:
'Vallahi, ben arlyorum!' dedi.[198]
Ona:
'Yazklar olsun sana! Senin neyin var? Seni ne iin aryorlar?' diye sordum.
Kadn:
'ldrlmek iin! Kocam beni ldrd!' dedi.
Kadn tatl dilli bir kadnd.
Kendisine:
'Kocan seni nasl ldrd?' diye sordum.
Kadn:
'Zebir b. Bata'nn hisarnda idim. Kocam bana emretti, ben de Muhammed'in ashabnn zerine
deirmen tan braktm. Onlardan birisinin ba paraland ve kendisi hemen ld!
Ben onun iin ldrleceim!' dedi, kalkp gitti.
Hallad b. Sveyd'e kar, kadnn boynu vuruldu.[199]
Vallahi, ldrleceini bildii halde onda grdm kaygszla, bol bol gle, hl amakta ve onu
unutamam aktaym!" [200]
Ben Kurayza Yahudilerinden Alnan Ganimetlerin Bltrl ve Ganimetten,
Savaacak
Mslmanlar in Silahlar ve Atlar Satn Aln
Ben Kurayza savana katlan Mslmanlarn says 3000 idi. 36 da at vard.
Ganimet mallarnn ilk nce bete biri Allah yolundaki harcamalar iin karldktan sonra; kalan
bete drd, 3072 hisseye blnp, atlya ikier, yayaya birer hisse verilmek suretiyle, Mslmanlara
bltrld.[201] Ganimetten, savaacak erler iin silahlar ve atlarda satn alnd. [202]
Reyhne Hatunun Peygamberimiz Aleyhisselamn Zevceliine Nil Oluu
Reyhne Hatun der ki:
"Esir kadn ve ocuklar Mslmanlara bltrldkten sonra, Reslullah Aleyhisselam yanma geldi.
Kendisinden utandm.
Beni arp nne oturttu ve:
'Eer sen Allah' ve Resln tercih edersen, Reslullah seni kendisine zevce olarak alacaktr!1
buyurdu.
Kendisine:
'Ben Allah' ve Resln tercih ediyorum!1 dedim.
Mslman olduum zaman, Reslullah Aleyhisselam beni azad edip zevcelie kabul buyurdu ve, teki
kadnlarnda olduu gibi, bana da 12 ukyye 1 ne mehir verdi.
mm'l-Mnzir'in evinde benimle evlendi.
teki zevcelerinde olduu gibi, bana da, yanma gelme gn ayrld.
Ben de perde arkasna alndm."[203]
Ben Kurayza Yahudilerinin Balarna Gelenlerin Medine'yi Kuatan Mriklere
Yardmda
Bulunmalarndan leri Geldiinin Kur'n- Kerm'de Aklan ve M'minlere Yeni
Bir Fethin de
Mjdelenii
Yce Allah, Kur'n- Kertn'inde yle buyurur:
"Allah, kendilerine Kitab verilmi olanlardan (Ben Kurayza Yahudilerinden) onlara (Medine'yi
kuatan mriklere) yardmda bulunanlar da, yreklerine korku drerek kalelerinden indirdi.
Siz onlardan bir ksmn (arpan erkeklerini) ldryordunuz, bir ksmn da (kadn ve ocuklarn
da) esir ediyordunuz.
Onlarn yerlerine, yurtlarna, mallarna ve henz ayak basmadnz baka bir yere (Hayber'e) de sizi
vris kld.
Allah hereye hakkyla kdirdir."[204]
Sa'd b. Muaz'n Yaras Birdenbire Deilip Vefat Edii
Sa'd b. Muaz Ben Kurayza Yahudileri hakkndaki hkmn verdikten ksa bir mddet sonra, Hendekte
ald yara deiliverdi.[205]
Hz. ie der ki:
"Mescidde Sa'd b. Muaz'n bulunduu adrn yanbanda, Gfr oullarndan baz kiilere ait bir
adr daha vard.
Onlar kendi hallerinde oturup dururlarken, birde bakmlar ki, kendilerine doru bir kan akp geliyor!
'Sizin tarafnzdan bize doru akp gelen bu kan nedir?!1 dediler.
Meer Sa'd'n yaras deilmi, kan akp duruyormu![206]
Peygamberimiz Aleyhisselam, bunu haber alnca, hemen onun yanna vard, ban tutup dizinin
zerine koydu. zerine beyaz bir rt rttrd, ayaklar akta kald.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
'Ey Allah'm! Sa'd, Senin Resln tasdik ve Senin yolunda cihad etti, bu yolda vazifesini yapt.
Ruhlarn kolayca alp manev huzuruna kabul buyurduun kullarn arasnda, onun da ruhunu kolayca al
ve huzuruna kabul buyur!1 diyerek dua etti.
Sa'd b. Muaz, Peygamberimiz Aleyhisselamn szlerini iitince, gzlerini ati ve:
'Selam sana y Raslallah! Ben senin Reslullah olduuna ehadet ediyorum!' deyip gzlerini kapad!"
Sa'd b. Muaz'n ev halk, Peygamberimiz Aleyhisselamn byle Sa'd b. Muaz'n ban dizine aldn
ve onun konutuunu grnce, korktular.[207]
Sa'd b. Muaz geceleyin ruhunu teslim ettii zaman, Cebrail Aleyhisselam bana ak atlastan bir sank
sarm olduu halde Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelerek:
"Y Muhammedi Kimdir bu l ki, kendisi iin gk kaplar ald ve Allann Ar' titredi!" dedi.
[208]
"Ar- Rahman'n titremesi, Sa'd b. Muaz'n vefatna sevincinden ve ona kavumaktan ileri geliyordu"
denilmitir.[209]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Geceleyin, Sa'd'dan daha ar bir hasta bulunduunu bilmiyorum. Acaba Sa'd ne yapyor, nasldr?"
buyurunca, ashab:
"Y Raslallah! Herhalde, onun ruhu kabzolunmustur! Kavmi gelip onu evlerine gtrmler" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam sabah namazn kldktan sonra Mslmanlarla birlikte hzla yryp
gittiler.[210]
Mahmud b. Lebid der ki:
"Reslullah Aleyhisselamla birlikte biz de gittik.
Reslullah Aleyhisselam o kadar hzla yryordu ki, nihayet, ayakkablarmzn tasmalar koptu,
ridalarmz boyunlarmzdan dt.
Ashabdan bazlar:
'Y Raslallah! Hzla yrmekten yorulduk artk!' diyerek ikyetlendiler.[211]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
'Hanzale'yi ykamada olduu gibi, meleklerin yine bizi geip Sa'd' yikayvereceklerinden korktum!"
buyurdu.[212]
Reslullah Aleyhisselam eve eritii zaman, Sa'd ykanyor, annesi de:
'Vay Sa'd'n annesinin bana gelenlere!' diye balayan atn yakyor; alyordu.
Reslullah Aleyhisselam:
'l zerine alayan her kadn, olmadk iyilikler sayarak yalan syler! Fakat, Sa'd b. Muaz'n annesi
bundan mstesnadr ki, o onun hakknda ne sylerse yalan sylemi olmaz!' buyurdu."
Seleme de:
"Biz kapnn nnde idik. Reslullah Aleyhisselamn arkasndan eve girmek istiyorduk.
Reslullah Aleyhisselam ieri girdi.
Evde, zerine kilim rtlm olan Sa'd'dan baka kimse yoktu.
Reslullah Aleyhisselamn yaklatn grnce, durdum. Kendisi bana 'Dur!' diye iaret edince, geri
dndm.
eride birmddet kaldktan sonra, kt.
'Y Raslallah! Ben ieride kimse grmedim! Halbuki, senin yavaladn grdm!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Oturmaya kadir olamadm. Ancak meleklerden birisi kanatlarn benim iin toplayp bknce otura-
bildim!' buyurdu ve Sa'd b. Muaz iin de:
'Bu, sana ihsandr ey Ebu Amr!
Bu, sana ihsandr ey Ebu Amr!
Bu, sana ihsandr ey Ebu Amr!' buyurdu.[213]
Sa'd'n annesine de:
'Artk gzyan akmayp dinse ve zntn gitse olmaz m?
nk, senin oluna ilk glen Allah ve ilk titreyen de Ar olmutur![214] Sa'd b. Muaz Rabbine
kavumay dnyadan ayrlncaya kadar dilemi, zlemi durmutur!' buyurdu."[215]
Sa'd b. Muaz'n Ykan ve Kefenlenii, Cenazesinin Tan, Cenaze Namaznn
Kln
Sa'd b. Muaz ykanrken, Peygam berim iz Aleyhisselam onun yannda bulunuyor, Haris b. Evs b.
Muaz ile Useyd b. Hudayrve Seleme b. Selme su dkyordu.
nce su ile, sonra su ve sidr ile, ncsnde su ve kfurla ykand. Ykandktan sonra, kzl boz, zeri
yollu para beze sarld.
Sonra, zerinde cenaze tanan erir getirilerek, Sa'd b. Muaz onun zerine konulup evden dar
karld.[216]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sad b. Muazn cenazesinde bulunmak zere yeryzne yetmi bin
melein inmi olduunu haber verdi.[217]
Sad b. Muazn cenazesi tanrken, annesi kendisini tutamad, yakt atn tekrarlad.
Peygamberimiz Aleyhisselam da:
Her at yalan syler. Sadn ats mstesna! buyurdu.[218]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sa'd b. Muaz'n cenazesini, evinden dar karncaya kadar, otuz arn
tadktan sonra, cenazenin nnde yrd.[219]
Sa'd b. Muaz iri gvdeli bir zt olduu halde, halk, onu tarken ok hafif buldular.
Hatta, mnafklardan bazlar da:
"Vcutlu olduu halde, bundan daha hafif bir cenaze tamadk![220] Biz bundan daha hafif bir cenaze
grmedik!" diyerek, birbirlerine:
"Bunun neden ileri geldiini biliyor musunuz?" diye sordularve:
"Herhalde, Ben Kurayza Yahudileri hakknda verdii hkmden dolay olsa gerek!" dediler.[221]
Bu konuulanlar Peygamberimiz Aleyhisselama bildirilince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr! yle deildir.[222] Onu tayan, sizden bakalardr!
Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; melekler Sa'd'n ruhuyla sevindiler ve Ar
da onun iin titredi!" buyurdu.[223]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sa'd b. Muaz'n cenaze namazn kldrd. [224]
Sa'd b. Muaz'n Kabrinin Kazl ve Gml
Ebu Sad el-Hudr der ki:
"Bakiyy kabristannda Sa'd b. Muaz'n kabrini kazanlar arasnda ben de bulunuyordum.
Kabri kazdmz mddete, topran her damlasndan, zerimize misk pskrlyordu![225]
Reslullah Aleyhisselam da, baucumuzda bulunuyordu.
Kaz iinden boalnca, kabrin yanna su ve kerpi hazrladk.
Kabri, Akl b. Ebu Talib'in evinin yannda kazdk.
Bakiyy kabristannn halk ile dolduunu grdm ."[226]
Cabir b. Abdullah'n bildirdiine gre; kabrin iine Haris b. Evs b. Muaz ile Useyd b. Hudayr, Ebu
Naile Silkn b. Selme ve Seleme b. Selme indi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ayakta dikilmekte idi.
Sa'd b. Muaz kabre konulunca, Peygamberimiz Aleyhisselamn benzi deiti ve kere "Sbhnallah!"
dedi.
Mslmanlar da kere "Sbhnallah!" dediler.
Bakiyy kabristan tebih sesleriyle sarsld.
Bundan sonra, Reslullah Aleyhisselam kere tekbir getirdi.
Ashab da kere tekbir getirdiler.
Bakiyy kabristan, getirilen tekbirlerle sarsld.
"Y Raslallah! Yznzn deitiini ve kere 'Sbhnallah!1 dediinizi grdk. Bunun sebebi
nedir?" diye soruldu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Arkadanza kabri darlam, onu yle bir skla skmt ki, eer bundan bir kimse kurtulabilsey-di,
elbette Sa'd kurtulurdu!
Nihayet, Allah onu bundan kurtard" buyurdu.[227]
Bu hadiseyi bn shak'la Ahmed b. Hanbel'in de, biraz daha ksa olarak, kitaplarna kaydettikleri
grlr.[228]
Abdullah b. mer'in bildirdiine gre; Peygamberimiz Aleyhisselam o gn kabrin iine de inip kabrin
genilemesi iin Allah'a dua etmiti.[229] Sa'd b. Muaz kabre konulurken, oraya gelen annesinin oluna
bakmasna engel olunmak istenilmiti.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Braknz onu!" buyurdu.
Anne hatun, kabre kerpi rlp zerine toprak rtlnceye kadar bakt, durdu da:
"Allah katnda ondan dolay ecir dilerim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, orada ona taziyede bulundu.
Mslmanlar kabrin zerine toprak ittiler, topra dzelttiler ve sonra su serptiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, kabrin zerinde durup dua ettikten sonra, oradan ayrld.[230]
Hz. ie:
"Reslullah Aleyhisselam ile iki arkadandan [Ebu Bekir ile mer'den] sonra, vefat Mslmanlara
Sa'd b. Muaz'nkinden daha ar gelen bir kimse yoktur![231]
Ebu Bekir ile mer'in ona aladklarn odamdan iittim!" demitir.[232]
Yce Allah ondan raz olsun![233]
Hayber Yahudilerinin Telalanmalar ve Peygamberimiz Aleyhisselamla arpmak
in Hzrlanmalar
Ben Kurayza Yahudilerinin erkekleri ldrldkleri zaman, Huseyl b. Nveyret'l-Ec, iki gnde
Hayber'e varmt.
Ben Nadr Yahudilerinden Sellm b. Mikem ve Kinane b. Rebi1 b. Ebi'l-Hukayk ile Hayber
Yahudileri toplanp oturmular, Ben Kurayza Yahudileri hakknda bir haber almak istiyorlard.
nk, Peygamberimiz Aleyhisselamn Ben Kurayza Yahudilerini kalelerinde kuattn haber
almlard, fakat sonucunun ne olduunu bilmiyorlard.
Huseyl'i grnce, ona:
"Arkanda braktklarndan ne haber getirdin?" diye sordular.
Huseyl:
"er getirdim. Ben Kurayzalarn arpan btn askerleri, esir edildikten sonra, klla ldrldler!"
dedi.
Kinane b. Rebi1:
"Huyey'e ne oldu?" diye sordu.
Huseyl:
"Esir edildikten sonra, boynu vuruldu!" dedi ve esir edilenlerden:
o Ka'b b. Esed'in,
o Gazzal b. Semev'el'in,
o Nebba b. Kays'n ve sairlerinin getirilip Peygamberimiz Aleyhisselamn nnde ldrldklerini
haber verdi.
Sellm b. Mikem:
"Bunlarn hepsi Huyey b. Ahtab'n iidir ve onun yzndendir!
Onun bize ilk uursuzluu, grmze aykr davranlaryla balad, bizi mallarmzdan ve
erefimizden mahrum etti.
Demek kardelerimiz ldrldler ha!
oluk ocuklarn esir edilmeleri ise, ldrlmekten de ar ve etindir!
Artk Yahudilik Hicaz'da hibir zaman tutunamaz!
Yahudilerin ne ie yarar azimleri, ne de grleri vardr!" dedi.
Hayber kadnlar, Ben Kurayzalarn haberini alnca, lklar kopardlar, yakalarn yrttlar, salarn
yoldular, yaslar tuttular.
Mrik Arap kadnlar da, haber sormak ve teselli vermek iin onlara geldiler gittiler.
Hayber Yahudileri korktular. Sellm b. Mikem'e gidip, ona:
"Ey Ebu Amr! Ey Ebu'l-Hakem! Sen ne dnyorsun? Senin bu yoldaki grn nedir?" diye sordular.
Sellm b. Mikem:
"Siz ne gr tamamyla yerine getirirsiniz, ne de ondan bir harf alrsnz" dedi.
Kinane b. Rebi1:
"imdi, azarlama, knama zaman deildir! Baa gelip atan i hakkndaki grn ne ise, sen onu
syle!" dedi.
Sellm b. Mikem:
"Muhammed, Yesrib (Medine) Yahudilerinden boalnca, sizin zerinize yryp meydannza
konacak, Ben Kurayzalara yaptn size de yapacaktr!" dedi.
Hayber Yahudileri, ona:
"Pekl! Sen bu yolda ne yapmamz uygun gryorsun?" diye sordular.
Sellm b. Mikem:
"O bizim zerimize yrmeden, biz Hayber Yahudileriyle birlikte onun zerine yryelim!
Onlar her ne kadar sayca bizden ok iseler de, biz de Teym, Fedek ve Vdi'l-kur Yahudilerini ekip
yanmza alalm, Araplardan hi kimsenin yardmn istemeyelim.
nk, Araplarn size neler yaptklarn; Hendek savanda Hayber'in hurma mahsuln almay art
kotuktan sonra, bu yoldaki ahidlerini nasl bozup sizi braktklarn grm bulunuyorsunuz!
Onlar, ahidlerinden dnmek iin, Evs ve Hazreclerin bir ksm hurma mahsuln de Muhammed'den
istediler.
Bununla beraber, Nuaym b. Mes'ud da, hepsince belli bir kimse olduu halde, Muhammed hesabna,
onlarn hepsine hile etmitir.
Biz, Muhammed'in zerine yryp, yurdunun ortasnda, onunla eski yeni btn hncmzla
arpalm!" dedi.
Hayber Yahudileri:
"te, yerinde gr budur!" dediler.
Kinane b. Rebi1:
"Benim haber aldma gre; Araplar da ona son derecede kzgn ve hnl imiler!
Orada (Medine) bizim bu kalelerimiz gibi kaleler yoktur.
Muhammed bizi ve kalelerimizi iyice bilmedii iin, hibir zaman zerimize yryemez!" dedi.
Sellm b. Mikem:
"O, kendisine boyun eilmedike, bilinemeyen bir adamdr!" dedi.[234]
[1] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 1 47,150, Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emval, s. 290, 294.
[2] Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 168.
[3] Zhr, Megz, s. 73, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 360, Buhf, Sahih, c. 5, s. 22, Mslim,
Sahih, c. 3, s. 1388, Ebu Dvud, Snen,c.3, s. 157, Beyhak, Snen, c. 9, s. 232, 233, Vhidf, Esbb'n-
nzl, s. 279.
[4] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 231.
[5] Vkd, M egzf, 1367/1948 K ahire b ask a, s. 290.
[6] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 3, s. 231, 232.
[7] Vkd, M egzf, c. 2, s. 457, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 103.
[8] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 1 03.
[9] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 3, s. 232.
[10] Vkd, Megz, c. 2, s. 458.
[11] bn shak, bn, Hiam, Sre, c. 3, s. 232.
[12] Vkd, M egzf, 1367 /1948 K ahire bask s, s. 295.
[13] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 230, 231, 257, Vkd, Megz, c. 2, s. 494, bn Sa'd,
Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 71 , Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 344, Taber, Tefsfr, c. 21, s. 1 50, bn Hazm
, Cevmiu's-Sre, s. 118.
[14] mam Zhr, Megz, s. 80.
[15] Vkd, Megz, c. 2, s. 460.
[16] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 239, Vkd, Megz, c. 2, s. 462.
[17] Ahzb: 21, Vkd, Megz, c. 2, s. 495, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 71.
[18] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 244.
[19] Vkd, Megz, c. 2, s. 497, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 74, 75.
[20] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 6, s. 56, Buhr, Sahih, c. 5, s. 49.
[21] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 244.
[22] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 280, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 23.
[23] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.2,s. 75.
[24] Vkd, Megz, c. 2, s. 497.
[25] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 3, s. 244.
[26] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 657.
[27] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 74, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 118.
[28] Buhr, Sahih, c. 5, s. 51 , Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 347, 348.
[29] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 244.
[30] Buhr, Sahih, c. 5, s. 49.
[31] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 68.
[32] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 244, Vkd, Megz, c. 2, s. 497.
[33] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.2,s. 68.
[34] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 56, Buhr, Sahih, c. 5, s. 49.
[35] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 77.
[36] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 244, Vkd, Megz, c. 2, s. 497.
[37] Vkd, Megz, 1367/1948 Kahire basks, s. 297, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 68.
[38] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.2,s. 77.
[39] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 76, Buhr, Sahih, c. 5, s. 50.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/117-121.
[40] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 117, Heysem, Meanau'z-zevid, c. 6, s. 140. 41 .
[41] Vkd, Megz, c. 2, s. 497, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 74.
[42] bn shak.bnHiam, Sre.c.3, s. 244, 245, Vkidf, Megz, c. 2, s. 497.
[43] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 68, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 1 49.
[44] Vkd, Megz, c.2, s. 497,498.
[45] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 245.
[46] Vki cif, Megz, c. 2, s. 496, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 74.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/122.
[47] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 74.
[48] Vkd, Megz.c.2, s. 500.
[49] Vkd, Megz, c.2, s. 497.
[50] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 119.
[51] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 245.
[52] H eysem f, M ecm au'z-zevi d, c. 6, s. 137.
[53] Vkd, Megz, c.2, s. 498.
[54] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 245, Vkd, Megz, c. 2, s. 498, 499.
[55] Vkd, Megz, c. 2, s. 499.
[56] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 245.
[57] bn Hazm, Cevm iu's-Sre, s. 191.
[58] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 422, Taber, Trih, c. 3, s. 53, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 137.
[59] Vkd, Megz, c.2, s. 499.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/122-123.
[60] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 245. 61 .
[61] Vkd, Megz, c. 2, s. 499.
[62] Vkd, Megz, c. 2, s. 499, bn Hazm , Cevmiu's-Sre, s. 192, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1,
s. 493, 494.
[63] Vkidt, Megz, 1367/1948 Kahire basks, s. 297.
[64] Vkd, Megz, c. 2, s. 499.
[65] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 119, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 494.
[66] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 245.
[67] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 119.
[68] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 245.
[69] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 77.
[70] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 245.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/124-125.
[71] Vkd, Megz.c.2., s. 499.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/125.
[72] Vkidi, M egzf, 1367/1948 Kahire baska, s. 298.
[73] bn shak, bn Hiam, Sre,c.3, s. 245.
[74] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 2, s. 587, Vkd, Megz, c. 2, s. 500.
[75] Vkd, Megz, c.2, s. 500.
[76] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 77.
[77] bn bn shak, bn Hiam.Sre, c. 3, s. 245.
[78] Vki di, Megz, 1367/1948 Kahire baska, s. 298.
[79] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 494.
[80] Vki df, M egzf, 1367/1948 Kahire bask a, s. 298.
[81] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 21 6, 370.
[82] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 2, s. 587.
[83] Vkd, Megz, 1367/1948 baska, s. 298, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 216,370.
[84] Vkd, Megz, 1367/1948 Kahire baska, s. 298.
[85] Vkd, Megz, c. 2, s. 496, bn Habib, Kitbu'l-muhabber, s. 113, Belzur, Fthu'l-bldn, c.
1, s. 23, Ebut-Tayyib, Ikdu's-simfn, c. 1, s. 251.
[86] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 246, Taber, Trh, c. 3, s. 53, bn Ea>, Kmil, c. 2, s. 185, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 69, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 130, bn Haldun, c. 2, ks, 2, s.
31, Ebul-Tayyib, Ikdu's-simfn, c. 1, s. 251.
[87] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 77.
[88] Vkd, Megz, c. 2, s. 501.
[89] Vkd, Megz, 1367/1948 Kahire baska, s. 298.
[90] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 246.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/125-128.
[91] Vkd Megzc.2s.501
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/128.
[92] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 246.
[93] Vkd, Megz, c.2, s. 501,502.
[94] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 246.
[95] Vkd, Megz, c.2, s. 502.
[96] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 246,247.
[97] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/128-131.
[98] Vkd, Megz.c.2, s. 503.
[99] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 228.
[100] bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 33.
[101] Vkd, Megz, c. 2, s. 503.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/131-132.
[102] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 227, 228, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1.S.160,161, Beyhak,
Snen, c. 9, s. 114.
[103] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 249, Beyhak, Snen, c. 9, s. 114.
[104] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 3, s. 206.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/132-134.
[105] Vkd, Megz, c. 2, s. 503, 504.
[106] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 249, Vkd, Megz, c. 2, s. 504.
[107] Vkd, Megz, c. 2, s. 504, Taber, Trih, c. 3, s. 55.
[108] bn shak.bnHiam, Sre.c.3, s. 249, Vkd .Megz, c. 2, s. 504.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/134-135.
[109] Vkd, Megz, c. 2, s. 505.
[110] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 247.
[111] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 495, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 1, s. 663.
[112] Vkd, Megz, c. 2, s. 506.
[113] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 247
[114] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 151.
[115] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 247.
[116] Vkd, Megz, c. 2, s. 506, 507.
[117] E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 119.
[118] Enfl: 27, bn shak, bn Hisam , Sre, c. 3, s. 247, Taber, Tefsfr, c.9,s. 221.
[119] Vkd, Megz, c. 2, s. 507.
[120] Tevbe: 102.
[121] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 248,249.
[122] Vkd, Megz, c. 2, s. 508.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/135-139.
[123] Vkd, Megz, c. 2, s. 509.
[124] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 247.
[125] Vkd, Megz, c. 2, s. 509.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/139.
[126] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 251.
[127] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 151, Semhdf, Vefau'l-vefa, c. 1, s. 307.
[128] Heysem, Mecmau'z-zev id, c. 6, s. 138.
[129] Taber, Trh, c. 3, s. 53, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 122.
[130] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 422.
[131] bn Sa'd, Tab akt "l-kbr, c. 3, s. 426, H eysem f, Meon au'i-ievi d, c. 6, s. 139.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/139-140.
[132] Vkdi, Megz, 1367/1948 Kahire basks, s. 299.
[133] Peygamberimiz Aleyhisselam, Abdullah b. beyy'in hatr iin deil, onun bktrc ve kzdrc
srar zerine, kendilerinin yurtlarndan kp gitmelerine, istemeyerek 'evet' demiti. (bn shak, bn
Hiam, Sre, c. 3, s. 51, 52).
[134] Vkd, Megz, c.2, s. 510.
[135] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 250, Vkd, Megz, c.2, s. 510.
[136] Vkd, Megz, c. 2, s. 510, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 138, Semhdf, Vefu'l-vef, c.
1, s. 307.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/140-141.
[137] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 250.
[138] bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 194.
[139] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 250, Vkd, Megz, c. 2, s. 511.
[140] Vkd, Megz, c.2, s. 511.
[141] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 139.
[142] Vkidi, Megz, c.2, s. 511.
[143] bn shak, bn Hiam, Sre.c. 3, s. 250, Vkd, Megz, c. 2, s. 511, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 3, s. 423, bn Hazm, C evm iu' s-Sre, s. 194, bn E sfr, Km i I, c. 2, s. 186, bn S eyyid, U y nu'l-
eser, c. 2, s. 72, Zeheb, M egzf, s. 260, E bu' I-Fi d el-Bi dye ve'n-nihye, c. 4, s. 121, Semhdf,
Vefu'l-vef, c. 1 , s. 307.
[144] Vkd, Megz, c.2, s. 511.
[145] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 250, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 1 42.
[146] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 423.
[147] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 71, Buhr, Sahih, c. 7, s. 135.
[148] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 425.
[149] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 152, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 666.
[150] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 424.
[151] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 250, Vkd, Megz, c.2, s. 512.
[152] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 250, 251, Vkd, Megz, c.2, s. 512, Diyarbekr, Trhu'l-
hams, c. 1, s. 497
[153] Vkd, Megz, 1367/1948 Kahire basks, s. 299.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/141-144.
[154] bn shak, bn Hiam, Sre, c.3, s. 251 , Vkd, Megz, c. 2, s. 512, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 3, s. 426, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 56, Buhr, Sahih, c. 5, s. 51, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1389,
Taber, Trih, c. 3, s. 56, bn Hazm, Cevmiu's-sfne, s. 195, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 186, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 2, s. 72, Zeheb, Megz, s. 259, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 121 , bn
Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 31 , Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 138.
[155] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 425, Zeheb, S iyem a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 209.
[156] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 56, 141.
[157] Tevrat, Tesniye: B b 20:1 0-16.
[158] bn shak.bnHiam, Sre, c. 3, Sine c.3 s.253.Vakidi,Megazi,c.2,s.503,506,514.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/144-146.
[159] Vkd, Megz, c. 2, s. 509, 510.
[160] Vkd, Megz, c.2, s. 513.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/146.
[161] bn shak.bnHiam, Sre.c.3, s. 252, Vkd, Megz, c. 2, s. 518.
[162] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 350, Timizf, Snen, c. 4, s. 1 45, Drim, Snen, c. 2, s. 156.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/146.
[163] Vkd, Megz, c.2, s. 512,513.
[164] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 3, s. 1 029, Vkd, Megz, c. 2, s. 512, 513.
[165] Vkd, Megz, c. 2, s. 514.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/146-147.
[166] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 252, Vkd, Megz, c. 2, s. 513.
[167] bn shak, bn Hiam, Sre,c.3, s. 252.
[168] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 243, Belzur, Fthu'l-buldan, c. 1, s. 23, 24.
[169] Vkd, Megz, c. 2, s. 513, 51 4.
[170] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 252, Vki d f, Megz, c. 2, s. 514.
[171] Vkd, Megz, c. 2, s. 514, Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 337.
[172] Vkd, Megz, c. 2, s. 514.
[173] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 252, Vkd, Megz, c. 2, s. 514.
[174] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 243, Belzu, Fthu'l-buldan, c. 1, s. 24.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/147-148.
[175] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 253.
[176] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 141.
[177] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 253.
[178] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 141.
[179] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 253, Vkd, Megz, c. 2, s. 518.
[180] Vkd, Megz, c. 2, s. 518.
[181] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 253.
[182] Vkd, Megz, c. 2, s. 519.
[183] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 253, 254.
[184] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 254, Vkd, Megz, c. 2, s. 519.
[185] Vkd, Megz, c. 2, s. 519.
[186] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 254, Vkd, Megz, c. 2, s. 519.
[187] Vkd, Megz, c. 2, s. 519.
[188] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 254.
[189] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 498.
[190] Vkd, Megz, c. 2, s. 519.
[191] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 254.
[192] Vkd, Megz, c. 2, s. 519, 520.
[193] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 254.
[194] Vkd, Megz, c. 2, s. 520
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/148-152.
[195] bn shak.bnHiam, Sre.c.3, s. 252,253. 194.
[196] Vkd, Megz, c.2, s. 517.
[197] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 253.
[198] Vkd, Megz, c. 2, s. 517.
[199] Vkd, Megz, c. 2, s. 517.
[200] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 253, Vkd, Megz, c. 2, s. 517.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/152-153.
[201] Vki cif, Megz, c. 2, s. 522, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 74-75.
[202] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 256.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/153-154.
[203] bn Sa'd. Tabakt'l-kbr. c. 8. s. 129. 130.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/154.
[204] Ahzb: 26-27, bn shak, bnHiam, Sre,c.3,s. 261, 262.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/154-155.
[205] br shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 262.
[206] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 426, Buhr, Sahih, c. 1, s. 11 9.
[207] bn a'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 327.
[208] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 262, Vkd, Megz, c. 2, s. 526.
[209] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 434 Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 206.
[210] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 423, 424.
[211] Vkd, Megz, c. 2, s. 526, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 427, 428.
[212] Vkd, Megif, c. 2, s. 528, bn Sa'd, c. 3, s. 428.
[213] Vkd, Megif, c. 2, s. 526, 527, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 428, 429.
[214] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 434, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 206.
[215] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 216.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/155-157.
[216] Vkd, Megz, c. 2, s. 527, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 432.
[217] bn shak, bn Hiam, Sre,c.3, s. 429, 430, Zeheb, c. 1, s. 213, 214.
[218] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 263, 264.
[219] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 431.
[220] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 263.
[221] Vkd, Megz, c. 2, s. 528, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 430.
[222] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 207.
[223] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 263.
[224] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 433, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 360.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/157-158.
[225] Vkd, Megz, c. 2, s. 528, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 431, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1,
s. 209, 214.
[226] Vkd, Megz, c. 2, s. 528, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 431, 432.
[227] Vkd, Megz, c. 2, s. 529, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 431 , 432.
[228] bn shak, bn Hiam, Sre,c.3, s. 263, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 360.
[229] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 433, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 206.
[230] Vkd, Megz, c. 2, s. 529, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 432, 433.
[231] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 433, Zeheb, c. 1, s. 214.
[232] bn Esr.Kmil.c.2. s. 187.
[233] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/158-160.
[234] Vki cif, Megz, c. 2, s. 530, 531.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/160-162.
BEN KURAYZA'DAN SONRA
Mugre b. be'nin Mslman Oluu
Mure b. ube, Sakf kabilesindendir. Ebu sa knyesini tard.[1]
Kendisi, Arap dahilerinden saylrd.[2] En skk durumlarda, bir kar yol bulurdu.[3]
Mure b. ube, Hendek sava ylnda Mslman oldu.[4]
Mure b. ube der ki:
"Biz, Araplar iinde, dinine son derecede bal ve Lt putunun bakcs bir kavim idik.
Kavmimizin Mslman olduunu grecek olsam bile, onlara tbi olmayacam sanrdm.
Malik oullarndan bir heyet, Kral Mukavks'a gitmek ve hediye sunmak zere derlenip
toplanmlard.
Onlarla birlikte ben de gitmek zere derlenmitim.
Amcam Urve b. Mes'ud'a dantm. Gitmekten beni men etti ve:
"Babann oullarndan hi kimse senin yannda deil!" dedi.
Ben onun szn dinlemedim, "lle gideceim!" dedim. Onlarla birlikte yola ktm.
Malik oullarnn mttefiklerinden, yanlarnda, benden baka kimse yoktu.
Nihayet, skenderiye ehrine vardk.
O srada, Mukavks deniz zerinde bulunuyormu.
Kk bir vapura binip, oturduu yerin hizasna kadar vardm.
Mukavks bana bakt ve birisine emretti ki; ben kimim ve ne istiyorum, renilsin.
Memur benden sordu. imizi ve kendisini grmeye geldiimizi haber verdim.
Kiliseye indirilmemizi ve orada arlanmamz emretti. Arlandk.
Sonra, bizi ard, huzuruna girdik.
Mukavks, Malik oullarnn liderine bakt, onu yaknna getirtti.
Birlikte oturdular.
Sonra, ona:
'Btn bunlar, Malik oullarndan mdrlar?' diye sordu.
O da:
'Evet! Ancak bir tek kii mttefiklerdendir1 dedi ve beni ona tantt.
Oradaki cemaatin Mukavks'a en nemsiz olan, bendim.
Malik oullar hediyelerini Mukavks'n nne koydular.
Mukavks sevindi ve onlarn alnmasn ve kendilerine bahilerinin de verilmesini emretti.
Bahi verilirken, onlarn bazsn bazsna stn tuttular.
Bana gelince; anmaya demez, az ve nemsiz birey verdiler.
Mukavks'n huzurundan ktk.
Malik oullar ailelerine hediyeler satn aldlar, sevinli idiler.
Onlardan hi kimse de, bana hibir fedkrlkta bulunmadlar.
Yola ktlar ve yanlarna da iki aldlar, iki imeye baladlar. Ben de onlarla birlikte iiyordum.
Ben imeyi braktm.
'Taife dnnce, kavmime Mukavks'n beni hor, hakr grdn haber verecekler!' diye, onlar
ldrmeyi tasarladm!
Irakta, Bassak nehri yannda bulunduumuz srada, yalandan hastalandm ve bam baladm.
Bana:
'Neyin var?' diye sordular.
Onlara:
'Bam anyor!' dedim.
kilerini ortaya koydular ve beni ardlar.
Onlara:
'Bam anyor, ben iemeyeceim. Fakat sizinle oturur, size iirebilirim!1 dedim.
Bana hi itiraz etmediler.
Oturup onlara iki iirmeye baladm. Kadehten sonra kadeh iildi. Kadehler ardanda yetitirilince,
itihalandlar. Kendilerine geri evirdiim bo kadehlerin bile farkna varamaz, dnemez hale gelip
szakaldlar!
O zaman, ben de onlarn zerlerine kp hepsini ldrdm!
Yanlarnda bulunan btn mallar alp Peygamber Aleyhisselamn yanna geldim.
Kendisini, Mescidde ashabyla birlikte otururken buldum.
zerimde yolcu elbisesi vard.
Kendisine slm selamyla selam verdim.
Ebu Bekir b. Ebi Kuhfe, baknca beni tand ve:
'Sen Urve'nin kardeinin olusun galiba?1 dedi.
'Evet! Allahtan baka ilah olmadna ve Muhammed'in Reslullah olduuna ehadet ediyorum!'
dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Allah'a hamd olsun ki, seni slmiyete hidayet etti1 buyurdu.
Ebu Bekir, bana:
'skenderiye ehrine emniyet ve selametle vardnz m?1 diye sordu.
'Evet!' dedim.
'Seninle birlikte bulunan Maliklere ne oldu? Onlar nasllar?1 diye sordu.
'Onlarla bizim aramzda olan, baz Araplar arasnda olan eydir. Biz irk dinindeyizdir, onlar
ldrdm! Elbiselerini soyup Reslullaha getirdim. Bete birini karsn! Yahut onlar hakknda ne
yapmay uygun grrse, yle yapsn! O, mriklerden bir ganimettir! Ben Muhammed Aleyhisselam
tasdik eden bir Mslmanm!' dedi.
Reslullah Al eyhisselam:
'Senin Mslmanln kabul ettim. Fakat, onlarn mallarndan, ben ne birey, ne de bete bir alnm!
nk, o bir gadrdir, gadrde ise hayr yoktur!' buyurunca, sanki yaknda uzakta ne varsa, hepsi beni tuttu,
tutu I a kal di m!
'Y Raslallah! Ben ancak kavmimin dininde bulunduum srada onlar ldrm, sonra da Mslman
olup huzuruna gelmi bulunuyorum!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'slmiyet, kendisinden nce olup bitenleri drr, siler!1 buyurdu.[5]
Maliklerden ldrlenler 13 kii olup, ldrldkleri haberi Taifte Sakflere eriince, iki taraf
arpmak iin antlar.
Urve b. Mes'ud benim tarafmdan 13 diyet demeyi yklenince, bartlar. Peygamber Aleyhisselamn
yannda Hudeybiye umresine kadar kaldm."[6]
Kays b. Nbe'nin Mslman Oluu
Peygamberimiz Aleyh5Selam ve Mslmanlar Hendekte kuatan mrik ordular yurtlarna dnp
gittikten sonra, Sleym oullar kabilesinden Kaysb. Nbe, Medine'ye, Peygamberimiz Aleyhisselamin
yanna gelmiti.[7]
Kendisi, Cahiliye devrinde Allah' arayan, kitaplar okuyan bir adamd.
Peygamberimiz Aleyhisselamn zuhurunu haber alnca, onunla grmeye can att.
Medine'ye geldii zaman, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Sen Allah'n Resl msn?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet!" buyurdu ve soyunu da ona haber verdi.
Kays:
"Demek, sen kavminin iinde erefli bir mevkiye sahip ve peygamber ailesine mensupsun?!" dedikten
sonra:
"Senin kabule davet ettiin eyler nelerdir?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam ona slmiyeti aklad ve slmiyetin yaplmasn emrettii veya
yasaklad eyleri de anlatt.
Kays:
"Demek, sen ancak iyilikleri buyuruyor, ktlklerden de sakndryorsun!
Ben gerimdeki kavmimin elisiyim!
Onlar bana itaat ederler.
Ben sana baz sorular soracam ki; onlar kendisine vahiy gelenden bakas bilemez!
Haydi, sen bana Kh'n ne olduunu haber ver?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Semdr!" buyurdu.
Kays:
"Sen bana Mahal'in ne olduunu haber ver?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Arzdr!" buyurdu.
Kays:
"Bunlar kimindir?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah'ndr!" buyurdu.
Kays yedi kat gklerden ve onlarda bulunanlardan, onlarn yedikleri, itikleri eylerden sordu.[8]
Peygamberimiz Aleyhisselam da ona yedi kat gkleri, melekleri, onlarn Allah'a nasl ibadet
ettiklerini , yeri ve yerdekileri anlatt. [9]
Kays Peygamberimiz Aleyhisselamn anlattklarn can kula ile dinledi ve benimsedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam onu slmiyete davet etti.[10]
Kays:
"Sen dorusun! Ben senin Reslullah olduuna ehadet ediyorum!" diyerek[11] Mslman oldu.
Kavmi olan Sleym oullarnn yanna dndl[12] ve onlara:
"Ey Sleym oullar! Ben Rumlarn ve Farslarn tercemelerini, Araplarn, khinlerin iirlerini,
Himyerlerin tekerlemelerini dinlemi, iitmisimdir.
Fakat, onlarn kelamlarndan hibirisi, Muhammed'den iitmi olduum Kelama benzememekte-dir.
[13]
Siz bana Muhammed hakknda itaat edin![14] Ondan nasibinizi aln![15]
nk, sizler onun days saylrsnz!
Eer o muvaffak ve muzaffer olursa, bundan sizler de yararlanr ve mes'ud olursunuz.[16]
Ben tatan daha kat olan kalbimle onun yanna girmitim; szlerini bitirmedike, yanndan aynla-
madm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kays'a "Sleym oullarnn en bilgilisi" adn takmt.
Onu gremedii zaman:
"Ey Sleym oullar! Sizin en bilgiliniz nerede?" diye sorard.[17]
Allah ondan raz olsun![18]
Eca' Kabilesinin Medine'ye Gelip Mslman Olmalar ve Peygamberimiz
Aleyhisselamla
Muahede Yapmalar
Ben Eca'lar, Adnan'n soyundan gelen Kahtan kabilelerinden olup babalarnn adyla Eca1 diye
anlrlar, Medine evresinde otururlard. [19]
Hendek ylnda Eca1 kabilesinden 400 kiilik bir sava birlii, Mes'ud b. Ruhayle'nin kumandas
altnda gelip P eygam berim iz Aleyhisselama kar Ebu Sfyan'n ordusuna katlmt.[20]
Ben Kurayza savandan sonra, balarnda yine Mes'ud b. Ruhayle olduu halde, 100, dier
rivayetlere gre 700 kiilik bir kafile, Medine'ye gelerek Sel' dann vadisine kondular.
Peygamberimiz Aleyhisselam onlarn yanlarna gitti. Onlar iin hurma ykletilip getirilmesini
ashabna emir buyurdu.
Eca'lar:
"Ey Muhammedi Kavmimiz olan Araplar iinde yurtlar sana bizden daha yakn, saylan bizden daha
az olan kimseler bulunduunu bilmiyoruz.
Biz, seninle arpmaktan, senin kavminle arpmaktan sklyoruz!
Bunun iin, seninle anlama yapmaya geldik!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam onlarla anlama yapt.
Ben Eca'lar, muahede yaptktan sonra, Mslman oldular.[21]
Allah onlardan raz olsun![22]
Kurata Seriyyesi
Kuratalarn Kimlikleri ve Yurtlar
Kuratalar; Kurt, Karit, Kureyt oullar, Abdullah b. Ebu Bekir b. Kilb oullar kabilesinden idiler.
[23]
Kuratalar; erebbe diye anlan ve kendilerine ait bulunan Daryye nahiyesindeki Bekerat suyunun
bana konarlard.[24]
Dariyye; Necd'de, Basra'dan Mekke'ye giden yol zerinde olup,[25] Basra'ya 7 merhale uzaklk-tadr.
[26]
Medine'ye ise 7 geceliktir.[27]
Kurata Seferi Ne Zaman, Niin ve Nasl Yapld?
Kurata seferine, Hicretin altnc ylnda[28] Muharrem'in onuncu gn ktktan sonra k mi tr.[29]
Krk kiilik slm irad birliini Bi'r-i Mane'de kuatarak ehit eden mirb. Tufeyl.[30] Ben
Kilblarn Cafer b. Kilb oullar kulundand .[31]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ensardan Muhammed b. Mesleme'nin kumandas altnda, ilerinde
Abbd b. Bir, Seleme b. Selme b. Vak ve Haris b. Hazeme'nin de bulunduu 30 kiilik asker bir
birlii, Bekr b. Kilb oullar zerine gnderdi .[32]
Bu mcahidlerin hepsi binitli olup,[33] bir ksm at, bir ksm da deve zerinde idiler.[34]
Peygamberimiz Aleyhisselam, mcahidlere, gndzleri gizlenip geceleri ilerlemelerini ve dmana
birdenbire ve her yandan baskn yapmalarn emir ve tavsiye buyurdu.[35]
Muhammed b. Mesleme ile arkadalar, gndzleri gizlenerek, geceleri ilerleyerek erebbe'ye
ulatlar.[36]
Mcahidler erebbeye, Daryye'ye eritikleri srada idi ki, zerlerinde oluk ocuk tanan hevdeli
develere rastladlar.
Muhammed b. Mesleme, g sahiplerinin kimler olduklarn sorup renmek zere arkadalarndan
birisini onlarn yanna gnderdi.
Eli gidip geri dnd ve:
"Onlar Muharib kabilesinden bir cemaat imi!" dedi.[37]
Peygamberimiz Aleyhisselam Hicretin 4. ylnda Gatafan kabilelerinden Muharib ve Salebe
oullarnn[38] Mslmanlarla arpmak zere ynak yaptklarn haber alnca zerlerine yrm,[39]
fakat onlar arpmaktan korkarak da balarna kamlard.[40]
Muharibler, bu sefer, Mslmanlarn yaknlarnda konakladlar.
slm mcahidleri, onlar, develerini salp dinlendirinceye ve develerine oluk ocuklarn bindirinc-
eye kadar beklediler, sonra da onlara birdenbire baskn yaptlar.
Muhariblerden bazlar ldrld, sa kalanlar da katlar. Kaanlar takip edilmedi.
Mcahidler, Muhariblerin oluk ocuklarna dokunmadlar. Ancak, deve ve davarlarn srp
gtrdler.
Mcahidler, Ben Bekrlerin yurtlarna doru ilerlediler.
Onlarn gzle grlebilecekleri birmevkie ulatklar zaman, Muhammed b. Mesleme, onlarn tutum ve
davranlarn renmek zere Abbd b. Bir'i ileri gnderdi.
Abbd b. Bir, Ben Bekrlerin bulunduklar yere kadar sokuldu.
O srada Ben Bekrler hayvanlarn dinlendirmekte, samakta, develerini sulayp hdrmakta idiler.
Abbd b. Bir, geri dnp, grdklerini Muhammed b. Mesleme'ye bildirdi.
Muhammed b. Mesleme ile arkadalar hemen hareket ettiler, Ben Bekrlere birden ve her yandan
baskn yaptlar. Ben Bekrierden on kii ldrdler. tinam ettikleri davar ve develeri Medine'ye doru
srdler.
Bir-iki gece yol alarak Dariyye'de sabahladlar.
Sabahleyin Dariyye'den ayrlp Nahl vadisine indiler.
Mrikler tarafndan takip edilmekten korktuklar iin, davarlar Adseye kadar develerle birlikte at
srs gibi hzla srp akttlar. Davarlar Rebeze'de yoruldular, yryemez hale geldiler.
Muhammed b. Mesleme, davarlar yava yava srp gtrmeleri iin, arkadalarndan bazlarn
geride brakt.[41]
Nahl, Medine'ye iki merhalelik (konaklk) biryerdir.[42]
Rebeze de, Hicaz yolu zerinde ve Zt-i Irk'n yaknnda, Medine'ye gnlk bir kariyyedir.[43]
Ganimet Mallarnn Bltrl ve Medine'ye Dnl
Muhariblerle Ben Sekilerden itinam edilen mallar; 150 deve ile 3000 davard. Muhammed b.
Mesleme, bunlarn bete birini Peygamberimiz Aleyhisselam iin ayrp, kalanlarn (bete drdn)
arkadalarna bltrd. B ir deve, on koyuna denk say di.
Mcahidlerden her biri, deve ve davarlardan hisselerine denleri aldlar.[44] Kurata seferi 19 gn
srd. Muharrem'in son gecesinde Medine'ye dnld.[45]
Smme b. sal'in Yakalan ve Mslman Oluu
Smme b. sal'in Kimlii ve Gemii
BenHanfe kabilesinden Smme b. sal, Yemme halknn seyyidi ve ulu kiisi idi. [46]
Kendisi, daha nce, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna urayarak canna kasdetmi, amcas
bu cinayete engel olmutu.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam Smme'nin kannn dklmesini mubah saym,[47]
onu ele geirme imknn elde etmesi iin de, Allah'a dua etmiti.[48]
Smme'nin Yakalan
Hicretin 6. yl balarnda idi ki,[49] umre hacc yapmak maksadyla Mekke'ye giderken, slm
svarileri Smme'yi Medine yaknlarnda yakalayp Peygamberimiz Aleyhisselamn huzuruna getirdiler.
[50]
Yakalayanlar, onun kim olduunu bilmiyorlard.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Siz kimi yakalam olduunuzu biliyor musunuz?
Bu, Smme b. sal'l-Hanef'dir! Ona iyi muamele yapnz! Kendisini ho tutunuz, incitmeyiniz!" buy
urdu.[51]
Smme'yi Mescidin direklerinden bir diree baladlar.[52]
Peygamberimiz Aleyhisselam ev halknn yanna dnd ve onlara:
"Yannzda bulunan yiyeceklerden toplayp Smme'ye gnderiniz!" buyurdu.
Salan devenin stnden sabah akam iirilmesi iin de emir verdi.
Smme'yi bal bulunduu yerden ayrmadlar.[53]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Smme'ye Islamiyeti Teklif Edii ve Gnlnden Ne
Geirdiini Soruu
[1] br Sa'd, Tabakt'l-kbr,c.4, s. 284, 285, bn Abdilberr, stib, t 4, s. 1445, bnEsr, Usdu'l-
gbe, c. 5, s. 247.
[2] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1 445, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 248.
[3] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 285.
[4] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1 445.
[5] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 285, 286.
[6] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 17.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/163-166.
[7] bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 448.
[8] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 260, 261.
[9] bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 448, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 260.
[10] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 307.
[11] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 261.
[12] bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 448.
[13] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 307, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 448, bn Hacer, el-sbe, c.
3, s. 260.
[14] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 448, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 260.
[15] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 307.
[16] bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 448, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 260.
[17] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 260.
[18] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/166-168.
[19] Kalkaandf, Nihyet'l-ereb, s. 40.
[20] Vki cif, Megz, c.2, s. 443, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 66.
[21] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 306.
[22] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/168-169.
[23] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 78, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 376.
[24] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, t 2, s. 78.
[25] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s. 457.
[26] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 2.
[27] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s. 457.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/169.
[28] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 78.
[29] Vkd, Megz, c.2, s. 534, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 78.
[30] Vkd, Megz, c.1, s. 348, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 52, Buhr, Sahih, c. 3, s. 240.
[31] bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 1, s. 311.
[32] Vkd, Megz, c.2, s. 534.
[33] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 78.
[34] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 154.
[35] Vki dr, Megz, c.2, s. 534, bn Sa'd, t 2, s. 78.
[36] Vki df, Megz, c.2, s. 534.
[37] Vkd, Megz, c. 2, s. 534.
[38] bn shak.bn Hiam, Sre,c.3, s. 214.
[39] Vkd, Megz, c. 1, s. 396, bn Sa'd,Tabakt'l-kbr,c.2,s.61 ,Beyhak, Delil'n-nbwe,c.
3,s. 371 Zeheb, Megz, s. 201, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 83.
[40] Vkd, Megz, c.1, s. 396, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 61.
[41] Vkd, Megz, c.2, s. 534,535.
[42] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 5, s. 276, 277.
[43] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, C. 3, S. 24.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/169-171.
[44] Vkd, Megz.c.2, s. 535, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 78, bnSeyyid, Uynu'l-eser, c. 2,
s. 78.
[45] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 78, bn 5eyf\d, U^nu'l-eser, c. 2, s. 78.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/171-172.
[46] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 452, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1387, bn Atodilberr, stib, c.
1.S.213.
[47] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.5,s. 550.
[48] bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 203.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/172.
[49] Sem hdf, Vetu'l-vela, c. 1, s. 31 0.
[50] bn a'd, Tabakt'l-kbra, c.5,s. 550.
[51] bn shak.bnHisam, Sre,c.4, s. 287.
[52] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 452, Buhr, Sahih, c. 5, s. 11 7. 51
[53] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/172-173.
[54] bn shak, bn Hiam, Sre,c.4, s. 287.
[55] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 2, s. 452, Buhr, Sahih, c. 5, s. 11 7,118, Mslim, Sahih, c. 3, s.
1386.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/173-174.
[56] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 246.
[57] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 452, Buhr, Sahih, c. 5, s. 11 7,118, Mslim, Sahih, c. 3, s.
1386.
[58] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 483.
[59] bn shak.bn Hiam, Sre,c.4, s. 288.
[60] bn shak, bn Hisam ,Sre, c. 4, s. 288, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 145, Buhr, Sahh, c.
6, s. 200, 201, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1084, 1085, Drim, Snen, c. 2, s. 25, 26, Heysem, Mecmau'i-
ievid, c. 5, s. 31.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/175.
[61] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 288, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 246, 247, Buhr,
Sahh, c. 5, s. 118, Mslim , Sahih, c. 3, s. 1386, bn Abdilberr, stib, c. l.s.215, bn E ar, Usdu'l-gbe, c.
1 ,s.294.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/175.
[62] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 452, Buhr, Sahih, c. 5, s. 11 8.
[63] bn shak.bn Hiam, Sre,c.4, s. 288.
[64] bn E ar, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 295.
[65] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 288, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 452, Buhn Sahih, c. 5, s.
118, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1387.
[66] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 214, 21 5.
[67] bn shak, bn Hiam, Sre,c.4, s. 288.
[68] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 5, s. 550, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 215.
[69] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 172.
[70] bn shak.bn Hiam, Sre,c.4, s. 288.
[71] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 215.
[72] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 146.
[73] bn shak.bn Hiam, Sre,c.4, s. 288.
[74] bn ^Jdilberr, stib, c. 1, s. 215.
[75] bn EsTr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 295, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 3.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/175-177.
[76] Vkd, Megz, c. 2, s. 535, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 78, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2,
s. 83.
[77] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 292, Taber, Trh, c. 3, s. 59, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s.
200, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 188, Zeheb, Megz, s. 275, bn Haldun, Trh, c. 2,ks. 2, s. 32.
[78] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 348.
[79] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 53.
[80] bn shak, bn Hisam, Sre.c. 3, s. 1 78,193, Vkd, Megz, c. 1, s. 354, 355, bn Sa'd, Tabakt,
c. 2, s. 55, 56, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 94, Buhr, Sahih, c. 5, s. 40, bn Kayym, Zdu'l-m
ead, c. 1, s. 367.
[81] Vkd, Megz, d, s. 355, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 53.
[82] Vkd, Megz, c. 2, s. 535, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 78, 79.
[83] bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 200, bn Haldun, Trh, c. 2, s. 32.
[84] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 4, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 677.
[85] bn shak, bn Hisam, Sre,c.3, s. 392, Vkd, Megz, c. 2, s. 536, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.
2, s. 79, Taber, Trh, c.3, s. 59, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 83, Zeheb, Megz, s. 275, Kastalnf,
Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 155.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/177-179.
[86] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 292, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 79, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
2, s. 83, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 154.
[87] bn shak, bn Hiam, c. 2, s. 292, Tabef, c. 3, s. 59, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 188 bn Seyyid,
Uyun, c. 2, s. 83, Zeheb, Megz, s. 275, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 1 49, Kastalnf,
Mevhib, c. 1, s. 154, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 3, 4, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 677.
[88] Vkd, Megz, c. 2, s. 536.
[89] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 292, Taber, c. 3, s. 59, Diyarbekr, c. 2, s. 3,4.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/179.
[90] Vkd, c. 2, s. 536, bn Sa'd, c. 2, s. 79, Kastalnf, c. 1, s. 155, Diyarbekr, c. 2, s. 4, Haleb, c.
2, s. 677, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 147.
[91] bn Sa'd, c. 2, s. 79, Kastalnf, c. 1, s. 155, Diyarbekr, c. 2, s. 4, Haleb, c. 2, s. 677, Zrknf,
Mevhib erhi, c. 2, s. 147.
[92] Vkd, Megz, c. 2, s. 536.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/179-180.
[93] Vkd, Megz, c. 2, s. 536, bn Sa'd, c. 2, s. 79, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 348, Ebut-
Tayyib, Ikdu'ssimfn, c. 1, s. 251, Kastalnf, c. 1, s. 1 55, Haleb, c. 2, s. 677, Zrknf, Mevhib erhi, c.
2, s. 147.
[94] Vkd Megzc.2,s.536.
[95] Vkidf, Megz, c. 2, s. 536, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 79, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 188,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 83, Zeheb, Megz, s. 275, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s.
149, Ebul-Tayyib, Ikdu's-simfn, c. 1, s. 251 , Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 155, Diyarbekr,
Trhu'l-hams, c. 2, s. 4, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 677, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 147.
[96] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 292, Taber, Trih, c. 3, s. 59, bn Haim, Cevmiu's-Sre, s.
201, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 188, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 83, Zeheb, Megz, s. 275, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 149, Diyarbekr, Trhu'l- hams, c. 2, s. 4.
[97] Vkd, M egzf, c. 2,s.536,bn Sa'd,Tabakt,c.2, s. 79, E bu't-Tayyib, I k du's-sim fn, c. 1, s. 251,
Kast alnf, M evhib, c. 1, s. 1 55, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 4, Haleb, c. 2, s. 677, Zrknf,
Mevhib erhi, c. 2, s. 147.
[98] Vkd, Megz, c. 2, s. 546, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 79.
[99] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 292, 293, Taber, c. 3, s. 59, 60, bn Seyyid, c. 2, s. 83.
[100] bn Esr, Km il, c. 2, s. 188.
[101] Vkd, Megz, c. 2, s. 536.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/180-181.
[102] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 293, Vkd, Megz, c. 2, s. 537, bn Sa'd, c. 2, s. 7 79, bn Se^id,
c. 2, s. 83, Diyarbekr, c. 2, s. 4, Haleb, c. 2, 677, Zrkn, c. 2, s. 1 47.
[103] Vki di, Megz, c. 2, s. 537, bn Sa'd, c. 2, s. 79, Kastalnf, c. 1, s. 155, Diyarbekn, c. 2, s. 4,
Haleb, c. 2, s. 677, Zrkn, c.2,s.148.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/181.
[104] Vkd, Megz, c.2, s. 537.
[105] bn Sa'd, Tabak t'l -k br, c. 2, s. 80, Bel zu, E nsbu 'l-erf, c. 1, s. 349, E bu'l -F erec
b n'l-C evzf, el -Vefa, c. 2, s. 696, Ebul-Tayyib, Ikdu's-simfn, c. 1, s. 252, Kastalnf, Mevhib'l-
lednniye, c. 1, s. 155, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 5, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s.
148.
[106] Belzur, Ensb, c. 1, s. 348,349, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 84, Semhdf, Vefu'l-vef, c.
1, s. 311.
[107] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 80.
[108] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 182.
[109] Semhd, Vfetu'l-vela, c. 4, s. 1 276.
[110] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 321.
[111] Semhd. Vetu'l-vef. c. 4. s. 1 288.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/181-182.
[112] Vkd, Megz, c. 2, s. 538, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 492.
[113] Vkd, Megz, c. 2, s. 538.
[114] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 494.
[115] Vkd, Megz, c. 2, s. 539.
[116] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 149.
[117] Vkd, Megz, c. 2, s. 538.
[118] Vkd, Megz, c. 2, s. 539.
[119] bn Hacer, el-sbe, c. 1, s. 481.
[120] Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 1 49.
[121] Vkd, Megz, c. 2, s. 539, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 149.
[122] Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 1 49.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/182-183.
[123] VkclP, Megz, c. 2, s. 539.
[124] Bu hn , Sahih, c. 4, s. 27.
[125] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 82, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 52, Mslim, Sahih, c.
3, s. 1436.
[126] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 294.
[127] Vkd, Megz, c. 2, s. 539, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 82, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s.
52, Mslim, Sahh, t 3, s. 1436.
[128] Vkd, Megz, c.2, s. 539, Buhr, Sahih, c. 4, s. 27, c. 5, s. 71 .Mslim, Sahih, c. 3, s. 1432.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/184.
[129] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 82, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 52.
[130] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 294, Vkd, Megz, c. 2, s. 540, Bu hn, Sahih, c. 4, s. 27,
Mslim, Sahih, c. 3, s. 1436.
[131] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 82, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 52, Mslim, Sahih, c.
3, s. 1436.
[132] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 82, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 52.
[133] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 82, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 52-53, Mslim, Sahih, c. 3, s.
1436,1437.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/185.
[134] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 82, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 53.
[135] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 53, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1437.
[136] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 82, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 53, Mslim, SahV, c. 3, s.
1437.
[137] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 82, 83, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 53, Mslim, Sahih,
c. 3, s. 1437.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/186.
[138] bn shak.bnHiam, SiYe,c.3, s. 294.
[139] bn a'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 80, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 187.
[140] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 294, Beyhak, Delil, c. 4, s. 187.
[141] Vki cif, Megz, c. 2, s. 539, 540.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/187.
[142] bn sfak.bn Hiam, Sre.c.3, s. 294, 295, Vkd, Megz, c. 2, s. 541,542.
[143] bn shakjbn H iam, S re, c. 3, s. 295, Vki cif, Megz, c.2, s. 542, Taber, Trih, c. 3, s. 62.
[144] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 143, 144.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/187-188.
[145] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 191 , Suyt, Hasis'l-kbr, c. 2, s. 48, 49.
[146] Vkd, Megz, c. 2, s. 544, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 321.
[147] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 191 , Suyt, Hasis'l-kbr, c. c. 2, s. 49.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/188-189.
[148] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 295, Vkd, Megz, c. 2, s. 542, Taber, Trih, c. 3, s. 63.
[149] bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 202.
[150] bn shak.bnHiam, Sre.c. 3, s. 297,298.
* Mes'ade b. Hakeme ve Evbar (sar)'n yardmlaryla (Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 151).
[151] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 83, Ahmed b. Han bel, Msned, c. 4, s. 53, Mslim, Sahih, c.
3, s. 1437.
[152] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 368.
[153] bn shak.bnHiam, SPre,c.3, s. 296.
[154] Vkd, Megz, c. 2, s. 543.
[155] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 83, Ahmed b. Han bel, Msned, c. 4, s. 53, Mslim, Sahh, c.
3, s. 1438.
[156] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 150.
[157] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 83, Ahmed b. Han bel, Msned, c. 4, s. 53, Mslim, Sahh, c.
3, s. 1437.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/189-192.
[158] Vkd, Megz, c. 2, s. 540.
[159] Zeheb, Si yem a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 321.
[160] Vkd, Megz, c. 2, s. 540.
* Mes'ade, basknc mriklerin ba ve kumandan idi (bnSeyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 86).
[161] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 192, Suyt, Hasis'l-kbr, c. 2, s. 49, Haleb, nsanu'l-
uyn, c. 2, s. 683, 684.
[162] Vkd, Megz, c. 2, s. 540.
[163] Vkd, Megz, c. 2, s. 546, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 80, 81.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/192-194.
[164] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 86.
[165] Ahmed Zeynf Dahlan, Sre, c. 2, s. 70
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/194.
[166] Vkd, Megz, c. 2, s. 539, 546, 547, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 2, s. 80, 81, 83.
[167] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 297, Vkd, Megz, c. 2, s. 544, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-
nbel, c. 2, s. 322.
[168] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 193, Suyt, Hasis'l-kbr, c. 2, s. 50.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/194-195.
[169] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 297.
[170] Vkd, Megz, c. 2, s. 542, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 81.
[171] Vkd, Megz, c. 2, s. 546.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/195.
[172] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 480 tan Abdilberr, stib, c. 4, s. 1732.
[173] Vki cif, Megz, c. 2, s. 55, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 480, bn Abdilberr, stib, c. 4, s.
1731,1732, bn E ar, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 250, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 322.
[174] Vkd, Megz, c. 2, s. 544, 545.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/195-196.
[175] Vkd, c. 2, s. 547, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 81, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 50,
51.
[176] Vkd, Megz, c. 2, s. 547.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/196.
[177] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 83, 84, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 53, Mslim, Sahih,
c. 3, s. 1438, 1439.
[178] bn shak, bn Hiam, Sre, c.3, s. 297, Vkd, Megz, c. 2, s. 541, Taber, Trih, c. 3, s. 63,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 86, Zeheb, Megz, s. 277, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s.
151,152, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 156, Sem hdf, Vefu 'l-vef, c. 1, s. 311, D i yarbek
rf, T rh u'l-ham fs, c. 2, s. 7, H al ebf, n snu'l -uyun, c. 2, s. 684.
[179] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 84, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 53, Mslim , Sahih, c. 3, s.
1437, Taber, Trih, c. 3, s. 61, bnEsr, Kmil, c. 2, s. 191.
[180] Vkd, c. 2, s. 541, bn Sa'd, c. 2, s. 81 , Buhar, Sahh, c. 4, s. 28, c. 5, s. 71, Mslim, Sahih, c.
3, s. 1433, bn Esr, Nihye, c. 2, s. 242, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 152, Kastaln, c. 1, s. 156, Diyarbekr, c. 2,
s. 7, Haleb, c. 2, s. 685.
[181] bn Sa'd, Tabakt, c.2,s. 84. Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 53, Mslim, c.3, s. 1439. Taber,
Trih, c.3, s. 61,62, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 191, Zeheb, Megif, s. 280, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 1 53.
[182] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 84, Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 53, Mslim , Sahih, c.
3, s. 1 439, Taber, Trih, c. 3, s. 61, 62, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 191, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
88, Zeheb, Megif, s. 281, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n- nihye, c. 4, s. 153, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c.
2, s. 8.
[183] Vkd, Megz, c. 2, s. 542-546, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 81, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 87.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/197-198.
[184] Kad I yaz, e-if, c. 1, s. 277, Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 1, s. 527, Semhd, Vefu'l-vef, c.
4, s.11531159 Suyt Hasis'l-kbr, c. 2, s. 51, Diyarbekr, c. 2, s. 9.
[185] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 1, s. 527, Zbeyr b. Bekkr'dan naklen Suyt, Hasis'l-kbr, c.
2, s. 9.
[186] Zeheb, Si yem a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 1 8.
[187] Zeheb, Si yem a' lam i "n-nbel ,c.1,s.18,D iyarbekrf, Trhu'l -ham fs, c. 2, s. 9, Sem hdf,
Vefu' l-vef, c. 4, s. 1159.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/198-199.
[188] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 84, Ahmed b. Hantael, Msned, c. 4, s. 53-54, Mslim,
Sahih, c. 3, s. 1439, 1440, Taber, Trh, c. 3, s. 63, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 1 91, Zeheb, Megz, s. 281,
Ebu'l-Fid, el-Bidye vre'n-nihye, c. 4, s. 153.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/199-200.
[189] Vkd, Megz, c. 2, s. 537, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 87, Ebut-Tayyib, Ikdu's-simfn, c.
1, s. 252.
[190] Vkd, Megz, c. 2, s. 537, bn Sa'd, Tabakat'l-kbr, c. 2, s. 87.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/200.
[191] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 430, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 239.
[192] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 149.
[193] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1263.
[194] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 430, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 240.
[195] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1263.
[196] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 24.
[197] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1263.
[198] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 430, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1263, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s.
240.
[199] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1263.
[200] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 430.
[201] Vkd, Megz, c.2, s. 548, Drekutn, Snen, c. 4, s. 163.
[202] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1263.
[203] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 240.
[204] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 297, 298, Vkd, Megz, c. 2, s. 548.
[205] ^Jodurreiiak, Musannef, c. 8, s. 435.
[206] Drekutn, Snen, c. 4, s. 163.
[207] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 297, 298, Vkd, Megz, c. 2, s. 548.
[208] bdurrezzak, Musannef, c. 8, s. 434, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1263, Drim, Snen, c. 2, s. 105,
bn Mce, Snen, c. 1, s. 686 Nesf, Snen, c. 7, s. 1 9.
[209] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 298
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/200-202.
[210] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 212, Semhdf, Vetu'1-vefa, c. 4, s. 1278.
[211] bn Sa'd, Tab akt 'l-kbr, c. 2, s. 84.
[212] Vkd, Megz, c. 1, s. 4, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 377, Taber, Trih, c. 3, s. 82, tan
Esr, Kmil, c. 2, s. 207, Zeheb, Megz, s. 293, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 178.
[213] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 84, 85, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 1 04, Zeheb, Megz, s. 293,
Ebu'l-Fid, c. 4, s. 178, Ebut-Tayvib, Ikdu's-simfn, c. 1, s. 252, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s.
156.
[214] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 480.
[215] Vkd, Megz, c. 2, s. 443, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 66.
[216] Vkd, c. 2, s. 551, bn Sa'd, c. 2, s. 85, Taber, c. 3, s. 82, bn Esr, c. 2, s. 206, 207, bn
Seyyid, c. 2, s. 103-104, Zeheb, s. 293, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 178, Ebut-Tayyib, c. 1, s. 252, bn Kayym,
Zdu'l-mead, c. 2, s. 134, Kastalnf, c. 1,s.156.
[217] Vkd, c. 2, s. 550, bn Sa'd, c. 2, s. 85, Haleb, c. 3, s. 174.
[218] Vkd, Megz, c. 2, s. 550.
[219] Taber, Trh, c. 3, s. 82, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 134, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c.
2, s. 9, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 174.
[220] Vkd, Megz, c. 2, s. 550.
[221] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 174.
[222] Vkd, M egzf, c. 2, s. 550, 551, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 85, Taber, Trh, c. 3, s.
82, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 104 Zeheb, Megz, s. 293, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4,
s. 178, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 134, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 156
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/202-205.
[223] Vkd, Megz, c. 2, s. 511, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 85.
[224] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 85, Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 366.
[225] Vki cif, Megz, c. 1, s. 4, c. 2, s. 551, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 85.
[226] Tabef, Trih, c. 3, s. 83, bn E sfr, Kmil, c. 2, s. 207, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 134,
Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 158.
[227] Vkd, Megz, c. 2, s. 552, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 86.
[228] Vkd, Megz, c. 2, s. 552, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 86, Belzur, Ensbu'l-eff, c. 1 , s. 377,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.2,s.105.
[229] Vkd, c. 2, s. 552, bn Sa'd, c. 2, s. 86, bn Seyyid, c. 2, s. 105.
[230] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 86.
[231] Vkd, Megz, c. 2, s. 551, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 85.
[232] Vkd, Megz, c. 2, s. 551, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 1 74, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s.
154.
[233] Vkd, Megz, c. 2, s. 551, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 85, Haleb, c. 3, s. 174, Zrknf,
Mevhib erhi, c. 2, s. 154.
[234] Vkd, Megz, c. 2, s. 551.
[235] Vkd, Megz, c. 2, s. 551, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 85.
[236] Vkd, Megz, c. 2, s. 551.
[237] Vkd, c. 2, s. 551, bn Sa'd, c. 2, s. 85, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 104,Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 3, s. 174, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 154.
[238] Vkd, Megz, c. 2, s. 551, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 1 74.
[239] Vkd, Megz, c. 2, s. 551.
[240] Vkd. c. 2. s. 551. bn Sa'd. c. 2. s. 85. Haleb. c. 3. s. 174.175. Zrknf. c. 2. s. 154.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/205-207.
[241] Vki cif, c. 2, s. 552, bn Sa'd, c. 2, s. 86.
[242] Vkd, c. 2, s. 552, bn Sa'd, c. 2, s. Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 377, bn Seyyid, c. 2, s.
105.
[243] Zrkn, Mevhib erhi, c. 2, s. 154,155.
[244] Vkd, c. 2, s. 552, bn Sa'd, c. 2, s. 86, Ykub, Trih, c. 2, s. 73, Taber, Trih, c. 3, s. 83, bn
Se^id, c. 2, s. 105.
[245] Belzur, c. 1, s. 377, Haleb, c. 3, s. 175.
[246] Vki dr, Megz, c. 2, s. 252, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 86.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/207.
[247] Semhdf, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1178, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 156.
[248] Yakut, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 163.
[249] Vkd, Megz, c.1, s. 5.
* 4 brd 16 fersahtr. 1 fersah 3 mildir. 1 mil de 4 bin zira'dr (bn Esr, Nihye, c. 1, s. 116).
[250] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 86.
[251] Vkd, Megz, c. 1, s. 5, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 86.
[252] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 194, Vkd, Megz, c.1, s. 347, 348, Abdurrezzak,
Musannef, c. 5, s. 384, Ykub, Trih, c. 2, s. 72.
[253] Vki cif, Megz, c. 2, s. 442, 443.
[254] Vkd, Megz, c. 2, s. 443, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 66.
[255] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/208.
[256] bn Sa'd, c. 2, s. 86, Ykub, c. 2, s. 71, Taber, Trih, c. 3, s. 83, tan Esr, Kmil, c. 2, s. 207,
bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s., s. 134, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 105, 106, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 178.
[257] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 207, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 178.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/208-209.
[258] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 173.
[259] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 87.
[260] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 156.
[261] Vkd, Megz, c. 1, s. 5, c. 2, s. 553, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 87, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 377.
[262] Vkd, Megz, c. 2, s. 553, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 87.
[263] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 64, Vkd, Megz, c. 1, s. 199, 200, bn Sa'd, Tabakt, c. 2,
s. 37.
[264] bn sfak, bn Hiam, c. 3, s. 226, Vkd, c. 2, s. 442, 444, bn Sa'd, c. 2, s. 66.
[265] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 288, bn Sa'd, c. 5, s. 550, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 21 5.
[266] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 338.
[267] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 388, bn Sa'd, c. 5, s. 550, bn Abdilberr, c. 1, s. 215.
[268] Vkd, c. 2, s. 553, bn Sa'd, c. 2, s. 87.
[269] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 34.
[270] Vkd, Megz, c. 2, s. 553, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 87.
[271] Vkd, Megz, c. 2, s. 553.
[272] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 34.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/209-210.
[273] Vkidi, Megz, c. 2, s. 553, bn Sa'd, Tabakt, c. 5, s. 33.
[274] Hkim, Msiedrek, c. 4, s. 45.
[275] Vkd, Megz, c. 2, s. 553, bn Sa'd, Tabakt, c. 48, s. 33, Hkim, Mstedrek, c. 4, s. 45, bn
Atadilberr, stib, c. 4, s. 1702, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 185.
[276] Vkd, c. 2, s. 553, bn Sa'd, c. 8, s. 33, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1702, bn Esr, Usdu'l-
gbe, c. 6, s. 85.
[277] Vkd, Megif, c. 2, s. 553, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 33, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 176.
[278] Hkim, Mstedrek, c. 4, s. 45, bn ^dilberr, c. 4, s. 1702, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 1 85.
[279] bn Abdilberr, c. 4, s. 1702, bn Esr, c. 6, s. 185, Haleb, c. 3, s. 176.
[280] Vkd, c. 2, s. 553, bn Sa'd.c. 8, s. 33, Hkim, c. 4, s. 45, bnSeyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 106,
Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 157, Haleb, c. 3, s. 176.
[281] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 156.
[282] Hkim, Mstedrek, c. 4, s. 44.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/210-211.
[283] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1702, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 185, Haleb, nsnu'l-uyn, c.
3, s. 176, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 156.
[284] Vkd, Megz, c. 2, s. 553, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 33.
[285] bn Atodilberr, stib, c. 4, s. 1702, bn E ar, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 185.
[286] Vkd, Megz, c. 2, s. 553, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 33, Haleb, nn, c. 3, s. 176.
[287] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1702, bn E ar, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 185, bn Kayym, Zdu'l-mead,
c. 2, s. 134.
[288] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 34.
[289] bn Abdilberr, c. 4, s. 1702, bn Esr, c. 6, s. 185, bn Kayym, c. 2, s. 134.
[290] Vkd, Megz, c. 2, s. 553, 554, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 34.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/212.
[291] Vkd, Megz, c. 2, s. 554, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1703.
[292] Vkidi, Megz, c. 2, s. 554, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 134.
[293] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 177, Zrkn, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 156.
[294] bn Atocliltoerr, stib, c. 4, s. 1703, bn E ar, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 185, bn Kayym, Zdu'l-
mead, c. 2, s. 134, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 177, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 156.
[295] Vkd, Megz, c. 2, s. 554, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1703, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 1
85, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 134.
[296] Vkd, Megz, c. 2, s. 554, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 32, 33, Hkim , Mstedrek, c. 3,
s. 638, 639, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1703, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 185, Zeheb, Siyeru
a'lmi'n-nbel, c. 1 , s. 176, 177.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/212-213.
[297] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 87.
[298] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 31.
[299] Semhd, Vfefu'l-vef, c. 4, s. 1 258.
[300] Vkd, Megz, c. 2, s. 555, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 85.
[301] Vkd, Megz, c. 1, s. 5, c. 2, s. 555, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 87, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 377, Taber, Trih, c. 3, s. 83, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 207.
[302] Vkd, Megz, c. 1, s. 395, 396, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 61.
[303] Vkd, Megz, c. 2, s. 551, 552, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 85.
[304] Vkd, c. 2, s. 552, bn Sa'd, c. 2, s. 86, Ykub, Trih, c. 2, s. 73, Taber, c. 3, s. 83, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 105.
[305] Vkd, c. 2, s. 555, bn Sa'd, c. 2, s. 87, Belzur, c. 1, s. 377, Ykub, c. 2, s. 72, Taber, c. 3,
s. 83, bn Esr, c. 2, s. 207.
[306] Vkd, c. 2, s. 555, bn Sa'd, c. 2, s. 87, Belzur, c. 1, s. 377, Ykub, c. 2, s. 72, Taber, c. 3,
s. 83, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 134, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 106.
[307] Zrkn, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 158.
[308] Vkd, c. 2, s. 555, bn Sa'd, c. 2, s. 87, bn Seyyid, c. 2, s. 106.
[309] Vkd, c. 2, s. 555, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 178, Zrkn, Mevhib erhi, c. 2, s. 158.
[310] Vkd, c. 2, s. 555, bn Sa'd, c. 2, s. 87, Ykub, c. 2, s. 72.
[311] Vkd. c. 2. s. 555. bn Sa'd. c. 2. s. 87. Taber. c. 3. s. 83.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/213-215.
[312] Vkd, Megz, c. 2, s. 564, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 90.
[313] Ykub, Th, c. 2, s. 71.
[314] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 90.
[315] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 265, Taber, Trih, c. 3, s. 84, bn Sey-ft, U\nu'l-eser, c. 2,
s. 1 08.
[316] Ykub. Trih. c. 2. s. 71.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/215.
[317] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 62.
[318] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 581 .
[319] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 581 .
[320] Vkd, Megz, c. 2, s. 560, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 89, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 378.
[321] Vki dr, Megz, c. 2, s. 560, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 1 29.
[322] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 280, Vkd, Megz, c. 2, s. 560, Hkim, Mstedrek, c. 4, s.
540, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 183, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 161.
[323] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 4, s. 280, Vkd, Megz, c. 2, s. 561, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1
332, 1 333, Hkim , Mstedrek, c. 4, s. 540.
[324] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 4, s. 280, Vkd, Megz, c. 2, s. 561, bn Mce, Snen, c. 2, s. 1
332, 1 333, Hkim, Mstedrek, c. 4, s. 540, Deylemf, Firdevs, c. 5, s. 288, Mnzirf, et-Tergfb ve'tterhfb,
c. 1, s. 543, 544, Alddin AJi, Kenz'l-umml, c. 16, s. 80, 81, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 184, 185.
[325] Vkd, Megz, c. 2, s. 560, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 129, Haleb, c. 3, s. 183,
Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 1 61.
[326] Vkd, Megz, c. 2, s. 560.
[327] Vkd, Megz, c. 2, s. 560, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 89, bn Seyyid, c. 2, s. 108.
[328] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 280, Vkd, Megz, c. 2, s. 560-561, Hkim, Mstedrek, c.
4, s. 540, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 11.
[329] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 281, Hkim, c. 4, s. 540, Diyarbekr, c. 2, s. 12, Haleb, c. 3, s.
183,184, Zrknf, c. 2, s. 161.
[330] Ykub, Trh, c. 2, s. 75, bn Abdilberr, c. 2, s. 845, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 480.
[331] Vkd, Megz, c. 2, s. 561, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 89.
[332] Vkd, Megz, c. 2, s. 561, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 89, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 378,
bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 845, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 480.
[333] Vkd, c. 2, s. 561, bn Sa'd, c. 2, s. 89.
[334] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 184.
[335] Vkd, Megz, c. 2, s. 561.
[336] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 89.
[337] Vkd, Megz, c. 2, s. 561, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 129, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3,
s. 184.
[338] Ykub, Trih, c. 2, s. 75.
[339] Vkd, Megz, c. 2, s. 562, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 89.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/215-220.
[340] Vkd, Megz, c. 1, s. 5, c. 2, s. 562, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 89,Belzur, Ensbu'l-
erf, c. 1, s. 378, Taber, Trh, c. 3, s. 83.
[341] Ykt, Mu'cemu'l-bjdn, c. 4, s. 238.
[342] Vkd, c. 2, s. 562, bn Sa'd, c. 2, s. 89, Belzur, c. 1, s. 378, Ykub, Trih, c. 2, s. 73,74,
Tabe, c. 3, s. 83, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 209, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 109, Zeheb, Megz, s.
295, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 179, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 135, Kastalnf,
Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 158, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 12, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s.
185.
[343] Vkd, c. 2, s. 562, Taber, c. 3, s. 83, bn Esr, c. 2, s. 209, bn Kayym, c. 2, s. 1 35, bn
Seyyid, c. 2, s. 110, Zeheb, s. 295, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 179.
[344] Vkd, Megz, c. 2, s. 530, 531.
[345] Vkd, c. 2, s. 562, bn Sa'd, c. 2, s. 90.
[346] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 90, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 109.
[347] Vkd, c. 2, s. 562, bn Esr, c. 2, s. 209, bn Seyyid, c. 2, s. 110, bn Kayym, c. 2, s. 135,
Zeheb, s. 295, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 179, Haleb, c. 3, s. 185, Zrknf, c.2, s. 162.
[348] Vkd, Megz, c. 2, s. 562.
[349] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 90, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 109, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 3, s. 185.
[350] Vkd, Megz, c.2, s. 563.
[351] Vkd, Megz, c.2, s. 563.
[352] Vkd, Megz, c. 2, s. 563, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 90, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
2, s. 109, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 158, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 12, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 3, s. 186, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 162.
[353] bn Sa'd, c. 2, s. 90, bn Seyyid, c. 2, s. 110, Haleb, c. 3, s. 186, Zrknf, c. 2, s. 162.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/220-223.
[354] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 90.
[355] Vkd, Megz, c. 2, s. 564, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 90, Belzur, E nsbu'l-erf, c. 1, s. 378,
Taber, Trih, c. 3, s. 83.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/224.
[356] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 80, Buhr, Sahh, c. 4, s. 27, Belzur, Ensb.c. 1, s. 348, bn Esr,
Kmil, c. 2, s. 188,189, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 87, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 1
55.
[357] Ykub, Trih, c. 2, s. 71.
[358] Ebu Nuaym, c. 2, s. 534, 535, Suyt, c. 2, s. 69.
[359] BeliurT, E nsbu'l-erf, c. 1, s. 378.
[360] Kastalnf, c. 1, s. 158, Diyarbekr, c. 2, s. 1 3.
[361] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 110, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 13.
[362] Vkd, Megz, c. 2, s. 564, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 90.
[363] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 265 Ykub, Trh, c. 2, s. 71, Taber, Trh, c. 3, s. 84.
[364] Ykub, Trh, c. 2, s. 71.
[365] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 265, Vkd, Megz, c. 2, s. 564, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 90.
[366] Ykub, Trih, c. 2, s. 71.
[367] Vkd, Megz, c. 2, s. 564, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 90.
[368] Vkd, Megz, c. 2, s. 564.
[369] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 90.
[370] Vkd, Megz, c. 2, s. 564, 565.
[371] Ykub, c. 2, s. 71.
[372] Vkd, Megz, c. 2, s. 565.
[373] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 90, 91.
[374] Vkd, Megz, c. 2, s. 565.
[375] Taber, Trh, c. 3, s. 84.
[376] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 90, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 158.
[377] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 265, Vkd, Megz, c. 2, s. 565, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
90 Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 158.
[378] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 110.
[379] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 265, Taber, Trih, c.3,s. 84.
[380] Vkd, Megz, c. 2, s. 565, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 90.
[381] Vkd, Megz, c. 2, s. 565.
[382] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 535.
[383] Vkd, Megz, c. 2, s. 565, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 1 81.
[384] Taber, Trh, c. 3, s. 84.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/224-227.
[385] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 104, Nesf, Snen, c. 3, s. 165.
[386] Taber, Trih, c. 3, s. 83, Mes'df, Murcu'z-zeheb, c. 2, s. 296, tan Esir, Kmil, c. 2, s. 210,
Kastalnf, Mevhib'l-ledn-niye, c. 1, s. 171.
[387] Mlik, Muvatta',11, s. 191 , Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 3, s. 104,187, Bu hn, Sahih, c. 2, s. 1
6.
[388] Buhr,Sahih,c.2, s. 16,176, Mslim, Sahih, c. 2, s. 61 2, Nesf, Snen, c. 3, s. 161.
[389] Buhr,Sahh,c.2, s. 1 6, Mslim, Sahih, c. 2, s. 612.
[390] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 3, s. 104, Nesf, Snen, c. 3, s. 165.
[391] Ahmedb. Hanbel, c. 3, s. 104, Buhr, c. 1, s. 224, c. 2, s. 17, Mslim, c. 2, s. 612.
[392] Mlik, c. 1, s. 191, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 194, Buhr, c. 2, s. 16.
[393] Buhr, Sahih, c. 1, s. 224, E bu Dvud, Snen, c. 1, s. 305.
[394] Ahmedb. Hanbel, c. 3, s. 256, Buhr, c. 1, s. 224, c. 2, s. 614, Nesf, c. 3, s. 166.
[395] Buhr, Sahih, c. 2, s. 21.
[396] Mlik, c. 1, s. 191, Buhr, c. 2, s. 16, Mslim, c. 2, s. 612.
[397] Nesf, Snen, c. 3, s. 159.
[398] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 256, Buhr, c. 2, s. 1 6, Ebu Dvud, Snen, c. 1 , s. 305.
[399] Buhr, Sahih, c. 2, s. 1 9, Mslim, Sahih, c. 2, s. 614, Nesf, Snen, c. 3, s. 1 60.
[400] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 3, s. 187.
[401] Ahmed b. Hanbel, , Msned, c. 3, s. 271.
[402] Nesf, c. 3, s. 16D.
[403] Buhr, Sahih, c. 2, s. 21.
[404] Buhr, Sahih, c. 2, s. 1 7, Mslim, Sahih, c. 2, s. 613, Nesf, Snen, c. 3, s. 1 61.
[405] Buhr, Sahih, c. 2, s. 1 6, Mslim, Sahih, c. 2, s. 613.
[406] Ebu Dvud, Snen, c. 1 , s. 305.
[407] Buhr, Sahih, c. 2, s. 1 6, Mslim, Sahih, c. 2, s. 613.
[408] Buhr, Sahih, c. 1,s.234.
[409] Buhr, Sahih, c. 2, s. 21.
[410] Ebu Dvud, Snen, c. 1 , s. 305.
[411] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 256, Buhr, Sahih, c. 1, s. 224.
[412] Buhr, Sahih, c. 2, s. 1 7.
[413] Ebu Dvud, Snen, c. 1 , s. 305.
[414] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 3, s. 104, 271.
[415] Buhr, Sahih, c. 2, s. 22.
[416] Buhr, Sahih, c. 2, s. 1 6,19, Mslim , Sahih, c. 2, s. 613.
[417] Buhr, Sahih, c. 2, s. 16,17.
[418] Mlik, c. 1, s. 191, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 104, Buhr, c. 1, s. 224, c. 2, s. 18, 22, E bu
Dvud, c. 1, s. 305.
[419] Buhr, c. 1,s.24,c. 2, s. 18, 22, Nesf, c. 3, s. 167.
[420] Mlik, c. 1, s. 191, Buhr, c. 2, s. 16,19, Mslim, c. 2, s. 613.
[421] Buhr, Sahih, c. 2, s. 21.
[422] Buhr, Sahih, c. 2, s. 1 7.
[423] Buhr, Sahih, c. 2, s. 1 9, Nesf, Snen, c. 3, s. 161.
[424] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 104, Buhr, Sahih, c. 2, s. 19, Nesf, Snen, c. 3, s.
161,166.
[425] Abdurreizak, Musannef, c. 3, s. 91,92.
[426] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 261, Buhr, Sahih, c. 2, s. 19.
[427] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 104, Nesf, Snen, c. 3, s. 166.
[428] Abdurreizak, Musannef, c. 3, s. 92, Ahmed, Msned, c. 3, s. 104, Buhr, c. 1, s. 224, c. 2, s. 17,
Mslim, c. 2, s. 613, 614, bn Mce, Snen, c. 1, s. 404.
[429] Mlik, c. 1, s. 191, Buhr, c. 2, s. 17, Mslim, c. 2, s. 614, Nesf, c. 3, s. 162.
[430] Buhr, c. 1,5.224,0.2, s. 22, Mslim, o. 2, s. 613, 614, Nesf, c. 3, s. 167.
[431] Buhr, Sahih, c. 2, s. 1 8.
[432] Mlik, c. 1, s. 191, Buhr, c. 2, s. 18.
[433] Buhr, Sahih, c. 2, s. 19-20.
[434] Buhr, c. 2, s. 17, Nesf, c. 3, s. 162,163.
[435] Buhr, c. 1, s. 224, o. 2, s. 22, Mslim, o. 3, s. 614.
[436] Buhr, c. 1, s. 224, o. 2, s. 22, Mslim, o. 2, s. 614, Nesf, c. 3, s. 167.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/227-230.
[437] bn Kayym, t 1, s. 156.
[438] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 450, Beyhak, Snen, c. 3, s. 354, bn Kayvm, Zdu'l-
mead, c. 1, s. 156,157, Heysem t, Mecmau'i-ievid, c. 2, s. 215.
[439] Ebu Dvud, Snen, c. 1 , s. 304, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 328.
[440] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 1, s. 1 56.
[441] bn Mce, Snen, c. 1, s. 404, 405.
[442] Abdurreizak, Musannef, c. 3, s. 89.
[443] Abdurreizak, Musannef, c. 3, s. 91.
[444] Abdurrezzak, Musannef, c. 3, s. 89.
[445] Abdurreziak, Musannef, c. 3, s. 91.
[446] bn Mce, Snen, c. 1, s. 405.
[447] Abdurreizak, Musannef, c. 3, s. 89.
[448] Abdurreizak, c. 3, s. 89, 90, bn Mce, c. 1, s. 405.
[449] Abdurreizak, Musannef, c. 3, s. 90.
[450] Abdurreizak, c. 3, s. 90, bn Mce, c. 1, s. 405.
[451] bn Mce, Snen, c. 1, s. 405.
[452] Abdurreizak, Musannef, c. 3, s. 91.
[453] Abdurrezzak, Musannef, c. 3, s. 90.
[454] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 223, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 303, Tirmiz, Snen, c. 2, s.
443, Nesf, Snen, c. 3, s. 1 59, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 1, s. 156.
[455] Semhdf, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1121, 1123.
[456] HattbPden ve bn Askir'den naklen Alddin Ali, Kenz'l-umml, c. 7, s. 734-735, Nebhnf,
Hccetullah, s. 635.
[457] Nebhanf, Hccetullah, s. 635.
[458] Mlik, Muvatta', c. 1, s. 91, Abdurrezzak, Musannef, c. 3, s. 92, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 305.
[459] bn shak, bn Hiam, Sre,c.4, s. 165, Vkd, Megz, c. 3, s. 1008.
[460] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 1, s. 1 56.
[461] Taber, Tefsir, c. 2, s. 55, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 523, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 5, s. 231, Zeheb, Megz, s. 526, 527, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 5, s. 9, Heysem,
Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 194, 195.
[462] Taber, Tefsfr, c. 111, s. 55, Ebu Nuaym, Delil, c. 2, s. 523, Beyhak, Delil, c. 5.s. 231,
Zeheb, Megz, s. 527, Ebu'l-Fid, c. 5, s. 9, Heysem, c. 6, s. 194, 195, bn Huzeyme, bn Hbban,
Hkim ve BeyhakPden naklen Suyt, Hasis'l-kbr, c. 2, s. 105, 106.
[463] Vkd, Megif, c. 3, s. 1008,1 009.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/231-237.
[464] Srnbillf, Mera ki'I-felah erhi Nru'l-zah, s. 449, 550.
[465] Abdurrezzak, Musannef, c. 3, s. 88.
[466] Mh: 10-12
[467] Hd: 52, Abdurrezzak, Musannef, c. 3, s. 88, bn Ebi e^tae, Musannef, c. 2, s. 474.
[468] Abdurrezzak, Musannef, c. 3, s. 87, 88.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/238-239.
[469] Buhar, Sahh, c. 3, s. 225.
[470] bnEbieybe, Musannef, c. 2, s. 473, Buhr, Sahih, c. 2, s. 16, Mslim , SahiT, c. 2, s. 611,
Tirmiz, Snen, c. 2, s. 442, Nesf, Snen, c. 3, s. 163, 614.
[471] Mlik, c. 1, s. 190.
[472] Tahvf, Muhtasar, s. 39, 40.
[473] ^bdurrezzak, Musannef, c. 3, s. 85.
[474] Nebhnf, Hccetullah, s. 635.
[475] bdurrezzak, Musannef, c. 3, s. 86.
[476] Hkim, Msiedrek, c. 3, s. 326.
[477] bn Ebi eybe, Musannef, c. 2, s. 473, Buhr, Sahh, c. 2, s. 20.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/239-241.
[478] Vkd, Megz, c. 1, s. 5, c. 2, s. 568, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 93, Belzur, Ensbu'l-
e/f, c. 1, s. 378, Taber, Trih, c. 3, s. 84.
[479] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 290.
[480] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 93 Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 114, Semhdf, Vefu'l-vef, c. 4,
s. 1174.
[481] Semhd, Vefa, c. 4, s. 1174.
[482] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 290.
[483] Ykt, Mu'cem, c. 2, s. 158 Semhdf, Vefa, c. 4, s. 1177.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/241-242.
[484] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 290.
[485] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 161.
[486] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 290.
[487] Vkd, c. 2, s. 570, bn Seyyid, c. 2, s. 90, Kastalnf, c. 1, s. 161.
[488] bn Seyyid, c. 2, s. 90, Kastalnf, c. 1 , s. 161, Diyarbekr, c. 2, s. 12.
[489] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1296.
[490] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 290.
[491] Vkd, c. 2, s. 569, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 93, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 205,
Mslim, Sahh, c. 3, s. 1296.
[492] Ahmed b. Hanbel, c. 2, s. 163, 233, Bu hn, Sahh, c. 5, s. 70, Mslim, c. 3, s. 1297, 1298.
[493] Taber, Tefsfr, c. 6, s. 207.
[494] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 162.
[495] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 88.
[496] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 161.
[497] Haleb, c.3, s. 180, Zrknf, c. 2, s. 173.
[498] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 186, Buhr, Sahh, c. 8, s. 43, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1297.
[499] Buhr,Sahh,c.5, s. 70, Zrknf, c. 2, s. 172.
[500] Taber, Tefsfr, c. 6, s. 207.
[501] Buhr, Sahh, c. 8, s. 1 9.
[502] Ahmedb. Hanbel, c.3, s. 186, Buhr, c. 8, s. 43, Mslim, c. 3, s. 1297.
[503] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 290, Vkd, Megz, c. 2, s. 569, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 93.
[504] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 290.
[505] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 163, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 173.
[506] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 173.
[507] Buhr, Sahih, c. 8, s. 19.
[508] Ebu Avane'den naklen Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 173.
[509] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 170, Buhr, Sahh, c. 5, s. 70, Taber, Tefsfr, c. 6, s. 206,
bn Kayym, Zdu'l-mead, c.2,s.135.
[510] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 233, Taber, Tefsfr, c. 6, s. 206, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1
35.
[511] Ahmed b. Hanbel, c.3, s. 186, Buhr, c. 8, s. 43, Mslim, c. 3, s. 1297.
[512] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 88, 89, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 189.
* Develer, lde yavan ve marsama otu yedikleri iin onlarn sidikleri ve stleri, iilecek ilalarn
iine konulurdu (bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 9). Deve sidii, mide ishaline iyi gelirdi (Zrknf,
Mevhib erhi, c. 2, s. 1 73).
[513] Mslim, Sahh, c. 3, s. 1296.
[514] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 186, Buhr, Sahh, c. 8, s. 43, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1297.
[515] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 161.
[516] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 186, Buhr, c. 8, s. 43, Mslim, c.3, s. 1297.
[517] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 173.
[518] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 290.
[519] Mslim, Sahih, c.3, s. 1297.
[520] bn Esr, Nihye, c. 4, s. 373.
[521] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 179.
[522] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 1 63, 233, Buhr, c. 5, s. 70, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 179, bn Kayym,
Zdu'l-mead, c. 2, s. 135, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 161.
[523] Vkd, Megz, c. 2, s. 569, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 93.
[524] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 290, Vkd, c. 2, s. 569, bn Sa'd, c. 2, s. 93.
[525] Mslim, Sahh, c.3, s. 1296.
[526] Vkd, Megif, c. 2, s. 569.
[527] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 161, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 175.
[528] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 290, Vkd, Megz, c. 2, s. 569, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 93.
[529] Vkd, Megz, c. 2, s. 93.
[530] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 5, s. 51 6.
[531] Taber, Tefsfr, c. 6, s. 207, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 1 79.
[532] Taber, Tefsfr, c. 7, s. 207.
[533] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 93, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 163, Buhr, Sahh, c.
8, s. 19, Mslim, Sahh, c.3, s. 1296, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 130.
[534] Vki df, M egzf, c. 2, s. 569, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 93, Taber, Trih, c. 3, s. 84 bn Esr,
Kmil, c. 2, s. 21 0, bn Seyyid, U y nu'l-eser, c. 2, s. 89, bn K ayy m, Zdu'l -m ead, c. 2, s. 135, Zehe
bf, M egzf s. 295, Ebu'l-F id, c. 4, s. 17 9, E but -Tayyib, I kdu's-simfn, c. 1, s. 254, Kastalnf,
Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 161.
[535] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 290, Vkd, Megz, c. 2, s. 569, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
93.
[536] Vkd, M egzf, c. 2, s. 57 0, bn Seyyi d, U y nu'l-eser, c. 2, s. 89, K astal nf, M evhi b, c.
1, s. 161, S em hdf, Vefu 'l-vef, c. 1,s.31 3.
[537] Ahmed b. Hanbel, Msned, c.3,s.1 98, Mslim, c.3, s. 1298, E bu Dvud, Snen, c. 4, s. 131
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 87, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 179.
[538] Beyhak, Delil, c. 4, s. 88, bn Kayy,m, Zdu'l-mead, c. 2, s. 136, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 180,
Suyt, Hasis'l-kbr, c. 2, s. 22, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 174.
[539] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 89.
[540] Semhdf, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1 314.
[541] Vkd, Megz, c. 2, s. 569.
[542] Vkd, Megz, c. 2, s. 569, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 93.
[543] Vkd, Megz, c. 2, s. 570.
[544] Buhr. Sahih. c. 8. s. 20. Ebu Dvud. Snen. c. 4. s. 130.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/242-247.
[545] Vkd, Megz, c. 2, s. 569, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 93. 541.
[546] Buhr,c. 8,s.20,Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 130.
[547] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 193.
[548] Buhr. SahV. c. 8. s. 20. Ebu Dvud. Snen. c. 4. s. 130.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/247.
[549] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 36.
[550] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 290, Vkd, Megz, c. 2, s. 570, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 93, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 186, Buhr, Sahih , c. 5, s. 70-71 ,c. 8, s. 19, Mslim,
Sahih, c. 3, s. 1297, E bu Dvud, Snen, c. 4, s. 130, Belzur, Ensbu'l-esrf, c. 1, s. 378.
[551] Mslim, c. 3, s. 1298.
[552] Bu hn , Sahih, c. 8, s. 1 9, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 130.
[553] Vkd, Megz, c. 2, s. 570, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 93.
[554] Buhri , Sahih, c. 5, s. 70, 71, Mslim , Sahih, c. 3, s. 1296.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/247-248.
[555] bn Esr, Nihale c. 2, s. 403.
[556] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 177.
[557] Bakara: 179.
[558] Taber, Tefsir, c. 11, s. 114,115.
[559] Mide: 33.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/248-249.
[560] Vkd, Megz, c. 2, s. 570, 571.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/249.
HUDEYBYE SEFER
Seferin Tarihi, Mevkii, smi ve Sebebi
Sefer, Hicretin 6. ylnda Zilkade aynda vuku bulmu,[1] Peygamberimiz Aleyhisselam, Zilkade
aynn banda, Pazartesi gn, devesi Kasv'ya binip Mslmanlarla birlikte yola kmtr.[2]
Hudeybiye; ne byk, ne de kk, orta byklkte bir ky olup, altnda Peygamberimiz Aleyhisselama
bey'at edilen aatan* dolay ecere Mescidi diye anlan mescidin yanndaki kuyunun ismini almtr.
Hudeybiye ile Mekke aras bir merhaleliktir. Medine ile aras ise dokuz merhaleliktir.
Hudeybiye'nin bir ksm Harem, bir ksm da Hll'dir, yani Harem ddr.
Hudeybiye'nin Harem d kalan yerleri Beytullah'a daha uzaktr.[3]
Peygamberimiz Aleyhisselam; bir gece ryasnda ashabyla birlikte korkusuzca girip Beytullah'
(Kabe'yi) tavaf ettiklerini, ashabdan bazlarnn salarn kazuttklarn.bazlarnnda saalarn
ksalttklarn grmt.[4]
Peygamberimiz Aleyhisselam .ryasn ashabna:
"Ben ryada grdm ki; siz muhakkak Mescid-i Haram'a gireceksiniz, balarnz kaztacak, salarnz
ksalttracaksnz!" diyerek haber verdi.[5]
Peygamberimiz Aleyhisselam, grd bu rya zerine, umreye, Kabe'yi tavaf ve ziyaret etmeye niyeti
endi.[6]
Ashab ok sevindiler. Hemen o yl Mekke'ye gireceklerini sandlar ve umdular.[7]
Peygamberimiz Aleyhisselamn bu ryas, Kur'n- Kerm'de yle aklanr
"Andolsun ki; Allah, Reslnn grd ryann hak ve gerek olduunu dorulamtr.
naallah, hepiniz, emniyet iinde, kiminiz balarnz kaztarak, kiminiz de salarnz ksaltarak,
Mescid-i Haram'a korkusuzca muhakkak gireceksiniz..."[8]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, umre iin hazrlanmalarn ashabndan bazlarn
syledi.
Onlar da, yola kmak zere, hemen hazrlandlar.[9]
Ashabdan Bazlarnn Medine'de Grevlendirilii
Peygamberimiz Aleyhisselam, ashabdan bn mmi Mektum'u Medine'de yerine vekil brakt.[10]
Nmeyle b. Abdullah el-Leys'nin,[11] Ebu Rhm Klsm b. Husayn el-Gfr'nin vekil brakld da
rivayet edilir.
bn mmi Mektum, namaz kldrmakla grevlendirilmiti.
Her nn vekil brakldklar da sylenmitir.[12]
Sanldna gre; Nmeyle b. Abdullah ile Klsm b. Husayn, Medine'nin korunma ve idare ilerine
bakacaklard.[13]
Medine'den Yola k ve Yola kanlarn Says
Peygamberimiz Aleyhisselam, guslettikten sonra, Yemen ii iki elbise giydi.[14]
Peygamberimiz Aleyhisselamla birlikte yola kanlarn says 1400 idi.[15] 1500,[16] 1525 veya
1600[17] veya 1700 kii olduklar da rivayet edilir. [18]
Sanldna gre; 1400'den fazlas, Bedev Araplarn yolda gelip katlmalarndan ileri gelmitir.[19]
Bunlardan 100 kii, Elem kabilesindendi. 70 kii olduklar da rivayet edilmitir.
Sefere, kadnlardan da:
1. Peygamberimiz Aleyhisselamn zevcesi Hz. mm Seleme,
2. mm Umre,
3. mm Meni1,
4. mm mir'l-Eheliyye de katlm bulunuyordu.[20]
Hazrlanan Kurbanlk Develerin Says
Kurban edilmek zere 70 deve hazrlanmt .[21]
Ebu Cehil'in Bedir sava neticesinde ele geirilen ve Zlcedr'de yaylan devesi de, kurban edilecek
develer arasnda bulunuyordu.
Hz. Ebu Bekir, Abdurrahman b. Avf, Hz. Osman, Talha b. Ubeydullah ve Sa'd b. Ubde, kurbanlk
develerini kendileri hazrlam olan zengin sahabiler arasnda idiler.
Zlcedr yaylmnda yaylmakta bulunan develerin Medine'ye getirilip Zlhuleyfeye kadar srlerek
gtrlmesi, Peygamberimiz Aleyhisselam tarafndan Naciye b. Cndb el-Eslem'ye emredilmiti.[22]
Mslmanlarn Atllar ve Yanlarnda Tadklar Silahlar
Yola kan Mslmanlardan 200' atl idi.[23]
Mslmanlarn yanlarnda, knlarnda sokulu olan kllarndan baka silahlar da bulunmuyordu.[24]
Bu da, yolcu silah idi.[25]
Bir Svari Birliinin nc Olarak Yola karl
Peygamberimiz Aleyhisselam, Muhacir ve Ensardan 20 kiilik bir svari birliini, Sa'c! b. Zeyd el-
Ehel'nin kumandas altnda nc olarak yola kard.
1. Mikdad b. Amr,
2. Ebu Ayya ez-Zrak,
3. Hubab b. Mnzir,
4. mir b. Rebia,
5. Sad b. Zeyd,
6. Ebu Katde,
7. Muhammed b. Mesleme... yola karlan svari birlii arasnda bulunuyordu. Peygamberimiz
Aleyhisselam, Abbd b. Bir"i de, 20 kiilik svari birlii iinde, Kurey mriklerinin
tutum ve davranlarn gzetlemek zere gnderdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, yola kard nc svari birliinin arkasndan, Naciye b. Cndb'
de, yanna Elemlerden baz genleri katarak, kurbanlk develerle birlikte yola kard. [26]
Medine evresindeki Bedev Araplarn Sefere Katlmaktan Kanmalar
Medine evresinde oturan Cheyne ve Mzeyne bedevlerinden, sefere katlmalar istenilmiti. [27]
Gerek bunlar, gerek Bekr oullar, mallarn ve oluk ocuklarn bahane ettiler ve aralarnda da:
"Muhammed, bizi atlar ve silahlarla desteklenmi dman bir kuvvetle arptrmak m istiyor?!
Muhammed'le ashab, boazlanacak yemlik develer gibidirler! Onlardan hibirisi, bu seferlerinden
sa olarak dnemeyeceklerdir!
nk, kendileri, yanlarnda silahlan bulunmayan, sayca da ok olmayan bir cemaattirler.
Bedir'de ldrlm olan adamlar iin almaya and imi bir kavmin zerine gidiyorlar!?" diye
konutular. [28]
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna katlarak gitmekten kandlar.
Kurey mriklerinin, Peygamberimiz Aleyhisselama kar, ya arpmaya, ya da onun Beytullah'
ziyaretine engel olmaya kalkacaklarndan korktular; Peygamberimiz Aleyhisselamn bu yoldaki daveti
karsnda hareketsiz kaldlar.[29]
Yce Allah, onlarn bu uygunsuz tutum ve davranlarn Kur'n- Kerm'de aklayp yerdi.[30]
Hz. mer'le Sa'd b. Ubde'nin Endieleri
Peygamberimiz Aleyhisselam, Zlhuleyfe'ye geldii zaman, Hz. mer
"Y Raslallah! Seninle harp halinde bulunan bir kavmin zerine silahsz ve atsz olarak varp girecek
misin?![31] Ebu Sfyan ve adamlarnn bize saldrmalarndan endie etmiyor musun? Gerektiinde
onlarla arpmak iin yanmza silahlarmz almayalm m?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bilmiyorum! Ben, umreye niyetlenmi iken, silah tamak istemem!" buyurdu.
Sa'd b. Ubde de:
"Y Raslallah!
Keke yanmzda silah tasaydk, onlarn pheli bir hareketlerini grrsek, zerlerine yrrdk!"
dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ben silah tamam! Ben ancak umreye niyetlenerek yola kmm dr!" buyurdu.[32]
Zlhuleyfe'de hrama Girili
Peygamberimiz Aleyhisselam, Zlhuleyfe'de le namazn kld.[33] hrama girdi.[34] ki rekat
namaz kld. [35]
Kbleye dnd ve:
"Lebbeyk! Allhmme lebbeyk!
nnel hamde ve'n-nmete leke vel mlke l erke lek!" diyerek telbiye etti.
Mslmanlar da, orada ihrama girdiler.[36]
Zlhuleyfe'de ihrama girememi olanlar ise, Cuhfe'de ihrama girdiler.[37]
Kurbanlk Develerin Almetlenii
Peygamberimiz Aleyhisselam, kurbanlk develerden getirtip zerlerine ul rtt. Onlardan birisinin
boynuna, kendisi iin, bomuklarn takt. Hrgcn bakla izip kanatarak nianlad, kalanlarn da
nianlamas, almetlemesi iin, Naciye b. Cndb'e emir buyurdu; nianland. Mslmanlarda, kurbanlk
develerini bylece nianladlar.[38]
Bsr b. Sfyan'n Tecesss in Mekke'ye Gnderilii
Peygamberimiz Aleyhisselam, Bsr b. Sfyan' and. Gzc olarak Mekke'ye gnderdi ve: "Benim
umre yapmak istediimi Kureylere ulatr. Onlardan elde edebilecein bilgileri de, dnp bana bildir!"
buyurdu.[39]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Zlhuleyfe'den tibaren Urad Yerler
Peygamberimiz Aleyhisselam; Zlhuleyfe'den ayrlp Beyda yolunu tuttu.[40]
Beyd: Zlhuleyfe ileZtlcey arasndadr. Beyd'nn balangc, Zlhuleyfe'nin sonudur.[41]
Ztlcey, Zlhuleyfe'ye 6 mildir. Medine'nin Akik vadisine 10-12 mil kadardr.
Nizar b. Maadd ile olu Rebia b. Nizar'n kabirleri Zatlceytedir.[42]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sal gn Melel'de sabahlad. Akam yemeini Seyyle'de yedi.[43]
Melel; Mekke yolunda bir vadidir. Melel'in Medine'ye uzakl 28 mildir.[44] Baka rivayete gre;
21-22 mildir.[45]
Seyyle, sel vadisidir. Seyyle'nin Medine'ye uzakl 30 mildir.[46]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Melerden hareket ederek Revh'da sabahlad.[47]
Revh; Medine'ye 36-40 mil kadar uzaklkta bir vadi olup, Mudarb. Nizar'n kabri buradadr.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Revh vadisi hakknda:
"Bu vadi, Cennet vadilerindendir!" buyurmutur.
Musa Aleyhisselam, yetmi bin kii ile buraya uram, yetmi peygamber gelip bu vadide namaz
klmtr.[48]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Revh'da, Nehd oullar airetinden bir cemaate rastlad, onlar
slmiyete davet etti.
Onlar slmiyeti kabul etmekten kandlar.
Nehd oullarnn yanlarnda deve ve davarlar da bulunuyordu.
Onlar, adamlarndan birisiyle, Peygamberimiz Aleyhisselam a hediye olarak st gnderdiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlarn hediyelerini kabul etmedi ve:
"Ben mriklerin hediyesini kabul etmem!" buyurdu. Fakat, onlardan stn satn alnmasn emretti.
Bunun zerine, bedev Mslmanlar, st satin aldlar.
Nehd oullar, buna memnun oldular.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Nehd oullarndan birisini yanna ard ve ona:
"Siz nereye gitmek istiyorsunuz?" diye sordu.
O da:
"Y Muhammedi Bir aydan beri, Melel otlana yamur dt bize haber verilmiti.
Adamlarmzdan birisini gnderip yamurlu ve otlu yerleri arattrdk. Adammz yanmza dnp Melel'de
davarlarn karnlarnn doyduunu, toplanm su havuzlarndan dolay develerin yrmekte glk
ektiklerini, sulama glcklerinin okluunu haber verdi. Oraya kavumak istiyoruz" dedi.[49]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Revh'dan sonra, Ebvya varp kondu.[50]
Ebv', Fru' ile Cuhfe arasnda bir karyedir.
Ebv'nn Medine'ye uzakl 23 mildir, yani 5 gnlktr.
Peygamberimiz Aleyhisselamn annesi Hz. mine'nin kabri Ebv'dadr.[51]
Peygamberimiz Aleyhisselamn alt yanda bulunduu srada, Hz. mine, Medine'ye gidip ei Hz.
Abdullah'n kabrini ziyaret ettikten sonra Mekke'ye dnerken Ebv'da vefat etmi ve oraya gmlmt.
[52]
Ebv'da ve Veddan'da Peygamberimiz Aleyhisselama Getirilen Hediyeler
Peygamberimiz Aleyhisselamn Ebv'da bulunduu srada, m b. Rahasa, iki deveye st ykleyip, bir
miktar deveyi ve yz kadar da davan hediye olarak olu H uf afi a birlikte Peygamberimiz Aleyhisselama
gnderdi.
Hufaf, gelince, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Babam u develeri ve st sana gndendi!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hufaf a:
"Siz buralara ne zaman geldiniz?" diye sordu.
Hufaf:
"Yaknda geldik! Bulunduumuz yerde su vardr. Kuraklk olunca hayvanlarmz oralardaki suya
gtrp suluyoruz" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Oralardaki yerler nasldr?" diye sordu.
Hufaf:
"Develerimizi besliyor; davarlara gelince, anmaya demez!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hufaf in getirdii hediyeleri kabul etti. Davarlarn ashabna
dalmasn emir buyurdu. St de, tkeninceye kadar, tas tas itiler. Peygamberimiz Aleyhisselam,
Hufaf'a:
"Allah, mallarnz size mbarek ve hayrl klsn!" diyerek dua etti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebv'dan sonra, Veddan'a geldi.[53]
Veddan; Damre, Gfar ve Kinanelere ait Fru1 nahiyelerinden bir karyedir. Veddan'n Ebv'ya uzakl
8 mildir, Cuhfe'ye uzakl 1 merhaledir.[54]
Peygamberimiz Aleyhisselama, Veddan'da bulunduu srada, ey; ekmek, tr ve acur hediye edildi.
[55]
Itr; dank biten, kk kesilince st gibi su kan bir nebattr.[56] Bu, belki de, ciltlik dediimiz veya
o cinsten bir yeilliktir.
Peygamberimiz Aleyhisselam, o yeillik ile acurdan yedi ve holand. Zevcesi Hz. mm Seleme'ye
de gtrlmesini emretti. Kendisinin houna giden bu turfanda hediyeyi ona da gstermek, tattrmak istedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Veddan'dan sonra, Cuhfe'ye gelip konaklad.[57]
Cuhfe; ihrama girme yerlerindendir.
Cuhfe'nin Medine'ye uzakl 5 merhale ve 2 sls merhale kadardr.
Mekke'ye de drt buuk merhaledir.[58]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Cuhfe'de su bulamaynca, su krbasyla Harra^a bir adam gnderdi.[59]
Harrar, Cuhfe yaknnda bir sudur.[60]
Adam, gittikten biraz sonra, bo krba ile geri dnd ve:
"Y Rasl ali ah! Yryerek gitmeye g yetiremedim, korktum!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sen otur!" buyurdu.
Suya baka bir adam gnderdi.
O adam da, su krbasyla gitti. lk adamn eriip korkuya dt yere varnca, o da geri dnd.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sana ne oldu?" diye sordu.
Adam:
"Seni hak din ve Kitabla peygamber gnderen Allah'a yemin ederim ki; korktum da, gitmeye g
yetiremedim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sen de otur!" buyurdu.
Bundan sonra, baka bir adam gnderdi. O adam da, kendisinden nceki kiilerin eriip korktuklar
yerde korkuya derek geri dnd.
Bundan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam, ashabndan birisini ararak onu su krbasyla
gnderdi.
Baz sucular da onunla birlikte gittiler.
nk, bunlar, daha nceki kiilerin gidip geri dndklerini grmlerdi. Bunun da, onlar gibi geri
dneceinden phe etmiyorlard. Harrar'a vardlar. Su ektiler, krbalarn doldurup geldiler.[61]
Kurey Mriklerinin Kararlar ve Bir Svari Birliini Kuru'l-Gamm'e
Gndermeleri
Kurey mrikleri, Mekke dalarndan Vezer(Vir) ve Veza1 dalarna varncaya kadar, da balarna
gzcler diktiler.
Bunlar, on kii idiler.
Gzclerin bana Hakem b. Abdi Menafi koydular.
Gzcler
"Muhammed yle yle yapyor!" diye, grdklerini birbirlerine fsldamakta idiler.
Kurey mrikleri, Beldah'a kadar bu ekilde ilerlediler.
Beldah'a gelince, orada adrlarn ve kararghlarn kurdular. Kadnlarn ve ocuklarn da oraya
gtrdler. [67]
Beldah, Mekke'nin bat tarafnda birvadidir.[68]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Gadr'l-Etat'a Gelii
Peygamberimiz Aleyhisselam, Gadr'l-Etat'a kadar ilerleyip geldi.[69]
Gadr'l-Etat, Usfan'a 3 mil uzaklktadr.[70] Sel sularndan kalma glckleri bulunan bir vadidir.
[71] Hudeybiye hizasndadr.[72] Kuaykan dann yaknndadr.[73]
Bsr b. Sfyan'n Kurey Mrikleri Hakknda Edindii Bilgiler
slm gzcs Bsr b. Sfyan, Mekke'ye girip Mekkelilerin konutuklarn, grlerini dinledikten
sonra, dnp Usfan'n arkasndaki Gadr'l-Etat mevkiinde Peygamberimiz Aleyhisselama kavutu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onu grnce:
"Ey Bsr! Arkandakilerden ne haber var?" diye sordu.
Bsr:
"Y Raslallah! Senin kavmin olan Ka'b b. Leyy ile mir b. Leyy, senin geldiini iitmiler.
zerlerine zorla gireceinden korkarak, sana kar, Ehbi ile kendilerine bal kabilelerin
ittifaklarn salam; Ehbi ile kendilerine katlanlara, develer keserek, yksek binalarda ve evlerinde
ziyafetler ekmi; Halid b. Velid'in kumandas altnda ikiyz atly ileri srmler-ki, onlar imdi Gamm
'deler.
Da balarna gzcler ve gzetleyiciler dikmi; stlerinden faydalanacaklar samal ve yavrulu
develerini., hsl dllerini dlerini yanlarna alm; seni Mescid-i Haram'dan men iin kaplan postu
giyinmi; Beldah vadisine kadar gidip orada adrlarn kurmu olduklar halde, onlar gerimde brakm
bulunuyorum.[74]
Gerimde braktm Ka'b b. Ueyyve mirb. Leyyler, senin iin Ehbi'i toplamlar. Beytullah'tan
men etmek iin seninle arpacaklar![75]
Mrikler sana kar pek ok ynak yapmlardr; muhakkak seninle arpacak, Beytullahtan,
Beytullah' ziyaretten seni men edeceklerdir.[76]
Seni Mekke'ye sokmamak iin and imilerdir!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Eyvah! Kurey helak oldu!
Zaten harp onlar yiyip tketmitir.
Ne olurdu, kendileri, benimle teki Araplar arasndan ekilseydiler, beni onlarla babaa braksay-
dlar!
Onlar beni yenecek olurlarsa, zaten kendilerinin de istedikleri bu olduuna gre, istekleri
gereklemi olurdu.
Eer Allah beni onlara galip klacak olursa, ya onlar akn akn slmiyete girerlerdi, yahut
savarlard.
Kurey mrikleri ne sanyorlar?
Vallahi, Allah'n yaymak zere beni gndermi olduu din iin arpmaya devamdan geri
durmayacam!
Allah ya bu dini galip ve stn klar, ya da bu yolda u boynumun yan gider!" buyurdu.[77]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mslmanlara:
"Halid b. Velid, birtakm Kurey svarileriyle gzc olarak Gamm mevkiinde bulunuyor.
Siz imdi yolun sa tarafn tutup gidiniz!" buyurdu.
Halid b. Velid, Peygamberimiz Aleyhisselamla yanndakilerin orada olduklarn anlayamad. Ancak,
kalkan kara tozlan grnce, ayayla tepip hayvann koturarak, Mslmanlarn geldiini Kureylere
haber vermeye gitti.
Peygamberimiz Aleyhisselam da, Mslmanlarla biriikte yollarna devam etti.[78]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Gamm'de Durup Ashabna Hitabda Bulunmas ve
Durum
Hakkndaki Grlerini Sormas
Peygamberimiz Aleyhisselam, Gamm mevkiine gelip kondu.[79]
Gamm; Usfan'la Dacnan arasnda, Usfan'n nnde bir vadidir.
Kura da, vadinin Harre tarafnda, vadi boyunca uzanan kara bir dadr.
Gamm'in Usfan'a uzakl 8 mildir.[80]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mslmanlarn yanna varp ayakta durdu.[81] ehadet getirdi, Allah'a
hamd etti,[82] O'na lyk olduu zere senada bulundu.
"Emm ba'd=mdi, bundan sonra[83] ey Mslmanlar cemaati!" diyerek sze balad ve yle buyur-
du:[84]
"Kurey mrikleri Ehbi'e (kabileler topluluuna) tirit yedirerek Beytullah' tavaftan bizi alkoymak
istiyorlar?[85]
Bu yoldaki grlerinizi bana syleyiniz?[86]
Doruca Beytullah'a ynelip ilerlememizi ve bizi ondan alkoymak isteyenlerle arpmamz m
uygun gryorsunuz;[87] yoksa bu yolda bize kar Kurey'e yardmc olanlar gerimizde brakp
mriklerin oluk ocuklarnn zerlerine mi yryelim?
Bu takdirde, onlar olduklar yerde oturup kalrlarsa, yamalanm, tasalanm olarak oturup kalm
olurlar.
Eer bizi takibe kalkarlarsa, zayf ve bitkin olarak takibe kalkm olurlar.
Allah da onlar rezil ve rsvay eder" buyurdu.[88]
Hz. Ebu Bekir:
"Allah ve Allah'n Resl daha iyi bilir.[89]
Y Raslallar! Sen u Beyt-i Haram' tavaf, ziyaret maksadyla yola ktn.
Ne bir kimseyi ldrmek, ne bir kimse ile arpmak istemezsin.
Hal byle olunca, sen Kabe'ye doru yr![90]
Kim bizi Kabe'den men etmeye kalkarsa, biz de onunla arprz![91]
Y Raslallah! Biz Mekke'ye, Mekkelilere doru yrmemizi uygun gryoruz.
phe yok ki, Yce Allah sana yardm eder. O, senin yardmcndr" dedi.[92]
Dier sahabiler de:
"Allah ve Allah'n Resl daha iyi bilir!
Ey Allah'n Peygamberi! Biz ancak umre iin ihrama girip buraya gelmi bulunuyoruz. Yoksa, hibir
kimse ile arpmaya gelmedik.
Fakat, Beytullah'la aramza girecek, ziyaretimize engel olmaya kalkacak olanlar olursa, onlarla
arprz!" dediler.[93]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Haydi, yleyse, Allah'n ismiyle yrynz!" buyurdu.[94]
Akam olunca, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kureysilerin gzcleri, casuslar, Merru'z-zahran'da veya Dacnan'dadrlar!" buyurdu ve:
"Zt'l-Hanzal seniyyesini hanginiz biliyor?" diye sordu.
Breyde b. Husayb el-Eslem:
"Y Rasl allah! Ben biliyorum!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"D nmze!" buyurdu.
Breyde b. Husayb, akamdan nce, svari dalarnn nndeki Asal' tuttu.[95]
Biraz daha gidince, ayaklar tatan yarld ve cerahatland. Kendisi, allara rplara takld kald.
Hararetten, hibir eyi anlamaz hale geldi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onun, byle yrmekten kaldn grnce:
"Haydi, sen hayvanna bin!" buyurdu.
Breyde b. Husayb, hayvanna bindi.[96]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bizi mriklerin bulunduu yoldan baka bir yola karacak kim var?[97] Bize Zt'l-Hanzal yolunu
kim gsterir?" diye sordu.
Amr b. Abdi Nhm el-Eslem, hayvanndan inip:
"Y Rasl ali ah! Oray sana ben gstereyim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Haydi, nmzden yryp git!" buyurdu.
Amr ne dp gitti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, bir tepecik grnce:
"Yoksa, Zt'l-Hanzal tepecii bu mu?" diye sordu.
Amr:
"Evet, y Raslallah!" dedi.
Zt'l-Hanzal tepesini amak iin bir mddet durup dinlendiler.
Klavuz Amr, iinde yrnmesi g olan dalar arasnda, ukurluklar arasnda, yryenler iin ok
meakkatli talk bir yoldan gtrd.
Vadinin kesintisinde bir dzle indiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"'Allah'tan yarlganmak dileriz ve O'na tevbe ederiz!' deyiniz" buyurdu.
Mslmanlarda, bunu sylediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Vallahi, bu sz Htta'dr ki, Allah tarafndan srail oullarna, "Ey Allah'm! Bizden sdr olan
gnahlarmz bala' deyiniz1 sz olup, srail oullarna teklif edildi de, onlar bunu sylememilerdi"
buy urdu.[98]
Zt'l-Hanzal Tepesinin Fazileti ve Kzl Develiden Bakalarnn Yarlgan
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; Yce Allah'n srail oullarna "...Kapdan
secde ederek giriniz ve Dileimiz, gnahlarmzn dklp dmesidir' deyiniz!' [Bakara: 58] diye haber
verdii kap mstesna olmak zere, bu tepedeki gecenin bir benzeri daha yoktur! Bu gece bu tepeyi aacak
olan kimseyi, Allah muhakkak yarlgayaaktr!" buyurdu.[99]
srail oullarnn secde ederek girecekleri kap, Beyt'l-Makdis'in kaps idi.[100]
Ebu Sad el-Hudr, tepenin zerine dikilip:
"Reslullah Aleyhisselam:
'Hibir kimse, yarlganmadka, bu tepeyi gemeyecektir!' buyuruyor" diyerek seslendi.
Bunun zerine, Mslmanlar seirterek tepeden aa inmeye baladlar.
Tepeyi halkn en sonunda geeni, Ebu Sad el-Hudr'nin ana bir kardei olan Katde b. Numan idi.
Tepeden inince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kimin yannda yol az varsa, onu piirsin!" buyurdu.
Hemen herkesin yol az hurma idi. Peygamberimiz Aleyhisselamn azktan maksad, un idi.
"Y Raslallah! Ate yakarsak Kurey mrikleri tarafndan grlmekten korkarz!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar sizi gremezler! Yce Allah, onlara kar size yardm edecektir!" buyurunca, beyzden fazla
ate yaklar.
Ekmek, yemek yapmak isteyenler, istediklerini yaptlar.
Sabaha klnca, Peygamberimiz Aleyhisselam, sabah namazn kldktan sonra:
"Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; Yce Allah, kzl develi tek kii mstesna
olmak zere, btn binitlileri yarigamitir!" buyurdu.
slm cemaati arasnda ve kararghta byle bir kii arand ise de, bulunamad.
Zera nahiyesine varld zaman, Sf'l-Bahr halkndan Sad b.Zeyd adnda bir adama rastland.
Ona:
"Reslullah Aleyhisselam yle yle buyurdu" denildi.
Sad b. Zeyd, bunu kendisine syleyene:
"Yazklar olsun sana! Reslullaha sen git de, senin iin yarlganmak dilesin!
Benim devem, vallahi, benim iin yariganmak dilenmesinden daha nemlidir!" dedi.
Meer, adam devesini yitirmi, onu oralara kadar aramaya gitmi imi!
Adam;
"Devem sizin kararghnzda bulunuyordu. Onu bulup bana veriniz! Benim bama gelenin, byk bir
felketten baka birey olduunu sanmyor ve bilmiyorum!" dedi.
Kararghta hacetini giderdikten sonra, tekrar, devesini aramaya gitti.
Srvi' dalarnda bulunduu srada, ayakkabs kayarak yere dt ve ld.
Cesedi vahi ve yrtc hayvanlar tarafndan paralanp yenilinceye kadar, kendisi hakknda bilgi
alnamad.[101]
Cabir b. Abdullah da, bu hadiseyi yle anlatmtr
"Reslullah Aleyhisselam:
'Kim u Seniyyet'l-mirar'a karsa, srail oullarndan drlen gnahlar, ondan da drlr!'
buyurdu.
Bunun zerine oraya ilk kanlar, bizim svarilerimiz, yani Hazrec oullarnn svarileri oldu.
Sonra, herkes kp orada tamamlandlar.
Reslullah Aleyhisselam:
'u kzl devenin sahibinden baka, hepiniz yarlganmtr!1 buyurdu.
Biz hemen o kzl devenin sahibine gittik.
Kendisine:
'Gel de, Reslullah Aleyhisselam senin iin yarlganmak dilesin!' dedik.
Adam:
'Vallahi, benim yitirmi olduum devemi bulm akl m, bana, sizin sahibinizin benim iin yarlganma
dilemesinden daha sevimlidir!' dedi.
Kendisi, bunu sylerken, yitirdii devesini soruturuyor ve aryordu."[102]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hamd'n iki srt arasndaki sa taraf yolunu tutmalarn emretti ki, bu
yol Mekke'nin aa ksmndan Hudeybiyeye inen yer, Seniyyet'l-mirar'a (Mirar'a) kan yoldur.[103]
Kasv'nn k ve Peygamberimiz Aleyhisselamn Kurey Mrikleri Hakkndaki
Va'di
Mekke Haremi hududuna ve hudut talarna eriilmi,[104] Seniyet'l-mirar'a (Mirar'a) gelinmiti ki,
oradan Kurey mriklerinin kararghlar zerine inilirdi.
Orada, Peygamberimiz Aleyhisselamn bindii Kasv adl devesi kt!
Mslmanlar
"Kasv harnlat! Kasv harnlat!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kasv harnlamaz! Onun byle kme huyu da yoktur! Fakat, vaktiyle Fil'i (yaptrlmak istenilen
eyden) tutup alkoyan, imdi de Kasvy tutup alkoydu!
Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; Kurey mrikleri Allah'n Harem'inde*
ilenmesini yasaklad** eylere tazim maksadyla benden ne kadar mkil talepte bulunurlarsa,
muhakkak, ben onu kabul edeceim, onlarn bu yoldaki isteklerini yerine getireceim!" buyurdu.[105]
Bundan sonra, Kasv, kaldrlmak istenilince, srayp kalkt.[106] Sonra, geri dnp, balad yere
kadar gitti.[107]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onu Kureylerden baka yana doru srd.[108]
Sahabilerine de, gidecekleri yeri eliyle iaret ederek:
"Oraya geliniz!" buyurdu. [109]
Pek az sulu olan Semed ukuru yolu zerindeki, Hudeybiye'nin en son, en uzak noktasna indi.[110]
Mslmanlara da:
"Siz de hayvanlarnzdan ininiz!" buyurdu.
"Y Raslallah! Susuz bir vadiye iniyoruz!?" denildi.[111]
Mslmanlar, Semed kuyusundaki birikmi azck suyu da alp tkettiler.[112]
Kasv'nn kndeki Hikmet
lerlemeye devam edilip Mekke'ye zorla girilseydi, muhakkak, Mslmanlarla mrikler arasnda
arpmalar olacak, kanlar dklecek, mallar yamalanacakt.[113]
Bundan baka, Mekke'de, Mslmanlarn henz tanmadklar, Mslmanlklarn gizli tutan, erkek
kadn birok Mslman da vard. Onlardan biroklar, arpma srasnda, bilinmeden lorleleceklerdi.
[114] Bunun iin, Yce Allah, vaktiyle Fil'i ktrp Kabe zerine yrtmedii gibi, Kasvy da
Mekke'ye girmekten alkoymutu.[115]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Namazlarn Hudeybiye'nin Harem Hududu ine
Giren Yerinde Kl
Peygamberimiz Aleyhisselamn adr, Hudeybiye'de Mekke Haremi dnda kalan bir yerde
kurulmutu.
Fakat, Peygamberimiz Aleyhisselam, Hudeybiye'de bulunduu mddete, btn namazlarn, Mekke
Haremi snrlarnn iine giren yere giderek orada klard.[116]
Susuz Kuyudan Su Fkrtlmas Mucizesi
Mslmanlar, Hudeybiye'de, Peygamberimiz Aleyhisselama su darlndan ikyetlendiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ok antasndan bir ok karp onun Semed kuyusunun dibine
saplanmasn emretti.[117]
Oku ashabdan birisi alp kuyunun iine indi.[118] Ok kuyunun dibine saplanr saplanmaz, su
fkrmaya balad ![119]
Mslmanlar, kuyunun kysna oturarak, su kaplarn doldurdular.[120] Develerini de ktrp
suvardlar.
Kuyunun iine okla inen sahabi, kurbanlk develerin srcs Naciye b. Cndb idi.
Naciye b. Cndb'n kuyunun iinde halkn salnan kovalarn doldurmakla urat srada, bir kadn
elinde bir kova ile kuyunun bana gelip:
"Ey kovalan dolduran kii! Benim kovam ndedir. Onu da dolduruver! Gryorum ki; halk seni
vyorlar, seni hayrla anyorlar, sana tazimde bulunuyorlar" demiti.
Naciye b. Cndb de, kuyunun iinde halkn kovalarn doldururken:
"Yemenli kadn, benim kovalar doldurduumu ve admn da Naciye olduunu renmitir.
Ben oku dmanlarn gslerine hzla sapladm gibi saplayp su szma yerini geniletmiimdir!"
diyerek iir sylem itir. [121]
Ber1 b. Azib'in.[122] Halid b. Abbd el-Gfr'nin* de o gn kuyuya okla girmi olduklar
sylenmitir.[123]
Bunlarn de, gerek bu kuyudan, gerek baka kuyulardan su karma iinde bir tek kii baa
kamayacana gre, herhalde, birbirlerine yardmc olmulardr.[124]
Ber1 b. zib'in bildirdiine gre; Hudeybiye kuyusunun suyu ekilmi, iinde bir damla bile su
kalmamt.
Durum Peygamberimiz Aleyhisselama arzedildi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, kuyunun bana gelip oturdu. inde biraz su bulunan bir kab istedi.
Getirilen su ile abdest aldktan sonra, azn alkalad ve iinden, dua etti. Abdest ald ve aznda
alkalad suyu kuyunun iine dkt.
Peygamberimiz Aleyhisselamn emriyle, kuyu, biraz kendi haline brakld.
Sonra, kuyu suland.
Mslmanlar da, Mslmanlarn hayvanlar da, ondan kana kana itiler.[125]
Kuyunun suyundan ienler, 1400 kii idi.[126]
Seleme b. Ekv da der ki:
"Biz, Reslullah Aleyhisselamn maiyyetinde Hudeybiye'ye geldik.
Biz, o gn, yzer kiilik ondrt blktk.
Kuyunun yannda, henz suvarlacak elli koyun da vard ki, kuyu onlar bile sulayamyor, suya kand
ramyordu.
Reslullah Aleyhisselam, kuyunun kysna oturup dua etti ve azna alp alkalad suyu kuyuya
braknca, kuyunun suyu ykseldi.
Biz ondan hem hayvanlar suladk, hem de kendimiz su aldk."[127]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Parmandan Pnar Gibi Su Aktmas
Cabir b. Abdullah'n bildirdiine gre; Hudeybiye gn halk susuz kalm, Reslullah Aleyhisselamn
nnde bulunan su ibriinden abdest ald srada ona doru varmlard.
Reslullah Aleyhisselam, onlara:
"Size ne oluyor!" diye sordu.[128]
"Mahvolduky Raslallah! Mahvolduky Raslallah!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ben sizin aranzda iken, siz mahvolmayacaksnz!" buyurdu.[129]
"Y Raslallah! Yanmzda, senin ibriindekinden baka, ne abdest alacamz, ne de ieceimiz
suvar!?" dediler.[130]
Bunun zerine, Reslullah Aleyhisselam elini ibriin zerine koydu.[131]
"Alnz, Bismillah=Allah'n ismiyle" buyurdu.[132]
Kaynaklardan kaynar gibi, hemen parmaklarnn arasndan su akmaya balad!
Mslmanlar, ondan hem su itiler, hem de abdest aldlar. [133]
Cabir b. Abdullah'a:
"O zaman siz ka kii idiniz?" diye soruldu.
Cabir:
"Onbe yz kii idik!" dedi.[134]
Hudeybiye'de Peygamberimiz Aleyhisselamn Duasyla Yamur da Ya ve
Yamuru Yldzn
Yadrdn Sylemenin manszlk Oluu
Mslmanlar, Hudeybiye'de, Peygamberimiz Aleyhisselamn duasnn bereketiyle, yamura da
kavutular. [135]
Ebu'l-Mleyh el-Hzel'nin babas sme'den rivayetine gre; Hudeybiye'de yamura tutulunca,
Reslullah Aleyhisselamn emriyle, mnadi:
"Namazlarnz, arlnzn yannda klnz!" diyerek seslenmiti.[136]
"Hudeybiye'de bir gece zerimize yamur yam,[137] geceleyin yam olan yamurdan sonra,
Reslullah Aleyhisselam bize sabah namazn ki di rm iti.
Sonra, halka yzn dndrp:
'Bilir misiniz, Rabbiniz ne buyurdu?' diye sordu.
'Allah ve Allah'n Resl daha iyi bilir!' dediler.
Bunun zerine, Reslullah Aleyhisselam:
'Allah; 'Kullarmdan kimisi bana iman etmi, kimisi de kfir olarak sabaha kmtr! Kim ki, Allah'n
fazlve rahm etiyle zerimize yamur yad, dediyse o Bana iman etmi; kim de, yle yle oldu da bize
yldz sayesinde yamur yad, dedi ise, ite o, Beni inkr, yldzlara iman etmitir!' buyurdu' dedi."[138]
Ebu Katde de:
"Biz Hudeybiye'de bulunduumuz ve zerimize yamur yad srada, Abdullah b. beyy'in, 'Bu, gz
mevsimi yldznn iidir! i'r yldzndan dolay bize yamur yad!1 dediini iittim" demitir. [139]
Bdeyl ile Arkadalarnn Peygamberimiz Aleyhisselama Kurey Mriklerinin
Hazrlklar ve
Maksatlar Hakknda Bilgi Vermeleri ve Peygamberimizin Sylediklerini Mriklere
Aktarmalar
Mcemmi' b. Criye de, Fett sresinin inii srasnda halkn nasl korku geirdiklerini yle anlatr:
"Halk, korka korka, develerinin yanlarna dalmlard. Birbirlerine:
'Halka ne oluyor?1 diye soruyorlard. 'Reslullah Aleyhisselama vahiy gelmi!1 dediler.
Biz de, halk ile birlikte, korka korka Reslullah Aleyhisselamn yanna doru vardk. Reslullah
Aleyhisselam, Kuru'l-Gamm'in yannda ayakta duruyordu. Halk kendisinin yannda toplannca, onlara:
nn fetahn leke fethan mbnen...' diyerek Feth sresinin yetlerini okudu. Sahabilerden birisi:
'Y Raslallah! Bu muahede bir fetih midir?1 diye sordu. Reslullah Aleyhisselam:
'Evet! Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; bu muahede muhakkak bir fetihtir!'
buyurdu."[546]
Cebrail Aleyhisselamla Sahabilerin Peygamberimiz Aleyhisselam Tebrik Etmeleri
Cebrail Aleyhisselam, Feth sresini indirdii zaman:
"Y Rasl allan! Sana mbarek ve kutlu olsun!" diyerek Peygamberimiz Aleyhi sselam tebrik etti.
[547] Enes b. Malik'in bildirdiine gre; Peygamberimiz Aleyhisselam, sahabilerine: "Bana bir yet indi
ki, o bana yeryznde ki I erden daha sevgilidir!" buyurduktan sonra, onu okudu. Sahabiler
"Ey Allah'n Peygamberi! Sana mbarek olsun!
Yce Allah, senin iin neler yaplacan aklamtr. Acaba, bizlere ne yapacak?" diye sordular.
Bunun zerine, Yce Allah, Reslullah Aleyhisselama:
"Btn bu ltuf la r, erkek m'minlerle kadn m erminleri, altlarndan rmaklar akan Cennetlere-
ilerinde temelli olarak kalmak zere-koymak, gnahlarn da yarlgamak iindir.
te bu, Allah katnda en byk kurtulu ve saadettir! (Feth: 5) mealli yeti indirdi.[548]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mslmanlara Eski Gnlerini ve Hallerini Hatrlat
Mslmanlar arasnda bulunan biradam:
"Beytullah' tavaftan alkonulmuuz!
Kurbanlklarmzn Harem'de kurban edilmelerine de engel olunmu! Mslman olarak bize gelip
snan iki kiiyi de, Reslullah onlara (mriklere) geri evirmi!
Bu nasl, ne biim fetihtir?!" diyerek sylenmiti.
Onun bu szleri Peygamberimiz Aleyhisselama haber verilince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bu, ne kt szdr!
Evet! O [Hudeybiye muahedesi] en byk fetihtir!
Mrikler sizin kendi beldelerine gidip gelmenize ve iinizi grmenize raz olmu, gidip gelirken de
emniyet ve selamet iinde bulunmanz istemitir.
Onlar, imdiye kadar istemedikleri, holanmadklar eyi, slmiyeti de bylece sizlerde grecek,
reneceklerdir.
Allah sizi onlara muzaffer klacak, gittiiniz yerden sa salim, kazanl olarak dndrecektir. Bu ise,
fetihlerin en bydr![549]
Sizler, Uhud sava gn, sava meydanndan boyuna uzaklatnz ve hi kimseye dnp
bakmadnz ve o zaman benim de sizi arkanzdan arp durduumu unuttunuz mu?!
Ahzab (Hendek) sava gn de, onlarn (mriklerin) hem stnzden, hem alt tarafnzdan size
geldiklerini, o zaman gzlerin dndn, yreklerin grtlaklara dayandn ve sizlerin Allah'a kar trl
zanlarda bulunmu olduunuzu unuttunuz mu?![550]
Sizler filan gn yle yle, filan gn yle yle yaptnz unuttunuz mu?" buyurarak, onlara,
gemiteki ilerini birer birer hrlatt .[551]
Mslmanlar, Peygamberimiz Aleyhisselam dinledikten sonra:
"Allah ve Allah'n Resl dorudur.
O muahede, fetihlerin en bydr!
Vallahi, ey Allah'n Peygamberi! Bizler, bunu senin dndn gibi dnmemitik!
Muhakkak ki, sen Allah' ve Allah'n emrini bizlerden daha iyi bilirsin!" dediler.[552]
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hudeybiye muahede ve musalahasnn, Mslmanlar aleyhine imi gibi
grnmesine ramen, Mslmanlar iin genilik ve rahmet, slmiyet iin de bir yaylma olacan
biliyordu ve bunu kendisine Rabbi bildirmiti.[553]
Hudeybiye'den dnlp Medine'ye gelindii zaman, Mslmanlardan birisi de:
"Y Raslallan! Sen bize 'Mekke'ye korkusuzca gireceksiniz!' dememi miydin?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet, dedim. Ama, size 'Bu ylmda gireceksiniz!' dedim mi?" buyurdu.
Adam:
"Hayr! 'Bu yl gireceksiniz!' demedin" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O, Cebrail'in (Allah tarafndan) bana dedii gibidir" diyerek,[554] u yetleri okudu:
"Andolsun ki, Allah, Reslnn grd ryann hak ve gerek olduunu dorulamtr. naallah,
hepiniz emniyet iinde, kiminiz balarnz kaztarak, kiminiz salarnz ksaltarak, korkusuzca, mutlaka
Mescid-i Haram'a gireceksiniz."[555]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Medine'ye Gelii ve Sefere Katlmayan Baz
Kabilelerin zr
Dilemeleri
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke'ye giderken kendileriyle birlikte gitmeye ard halde, unu
bunu bahane ederek gitmekten kanan Mzeyne, Cheyne ve Ben Bekr kabileleri, Peygamberimiz
Aleyhisselamn sa salim olarak Medine'ye geldiini grnce, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna
geldiler ve:
"Seninle birlikte gitmekten kandmz iin yariganmamz, Rabbinden dileyiver?" dediler.[556]
Yce Allah, onlarn gelip byle syleyeceklerini ve fakat bunda samimi olmadklarn, yolda indirmi
olduu Feth sresinde Peygamberimiz Aleyhisselama haber vermiti.[557]
Hudeybiye Muahedesi zerine Feth Sresinin nii
Hudeybiye seferi ve muahedesi mnasebetiyle nazil olan Feth sresinde yle buyurulur:
1-3. "Muhakkak ki, Biz sana apak bir fetih yolu atk.
T ki, Allah senin gnahndan gemiini ve geleceini balaya, senin zerindeki nimetini tamamlaya
ve seni dosdoru bir yola ilete!
4. Allah, imanlarna iman katsnlar diye, Mslmanlarn kalbine seknet indirdi. Gklerin ve yerin
ordular hep Allah'ndr! Allah hereyi hakkyla bilendir, yegne hkm ve hikmet sahibidir.
5. (Btn bu ltuf I ar) erkek m'minlerie kadn m'minleri, altlarndan rmaklar akan Cennetlere-
ilerinde temelli kalmak zere-koymak, gnahlarn yarlgamak iindir.
te, Allah katnda en byk kurtulu budur.
6. Allah, bu fethi, bundan holanmayan; 'Allah u peygambere ve m'minlere yardm etmeyecek!
Onlar evlerine de asla sa dnemeyecekler!' diyerek Allah'a kar kt zanda bulunan erkek mnafk
larla kadn mnafklar, erkek mriklerle kadn mrikleri azaba uratmak iin ihsan etti.
O ktlk girdab, onlarn balarna gelsin!
7. Allah, onlara gazab etmi, lanet etmi; kendilerine Cehennemi hazrlamtr. Ne kt birvar
yeridir oras!
Evet! Gklerin ve yerin (azab) ordular da Allah'ndr! Allah, kudretiyle hereye stn gelen Azz,
hikmetiyle her yaptn yerli yerince yapan Hakm'dir.
8. Hi phesiz, Biz, seni (Allah'n birliine) ahit, o ehadeti kabul ve gereince hareket edenleri
(Cennetle) mjdeleyici, kabul ve gereince hareket etmeyenleri de (Cehennem azabyla) korkutucu,
uyarc olarak gnderdik.
9. Ki, hepiniz (ey insanlar), Allah'a ve Allah'n Peygamberine iman edesiniz, ona yardm edesiniz ve
onu byk tanyasnz; sabah akam da, Allah' tebih edesiniz diye.
10. Muhakkak ki, sana bey'at edenler, ancak Allah'a bey'at etmilerdir! Allah'n Kudret Eli, onlarn
ellerinin zerindedir!
u halde, kim (bu bey'attan) cayarsa, srf kendi aleyhine caym olur!
Her kim de Allah'a verdii sz yerine getirirse, Allah da ona byk bir ecir verecektir.
11. Bedevi'lerden olup da (Kurey mriklerinden korkarak) geride kalanlar; 'Bizleri mallarmz ve
ailelerimiz oyalad. Bunun iin bize mafiret dile!' diyeceklerdir.
Onlar, kalblerinde olmayan eyi azlaryla sylyorlar.
Sen onlara de ki:
'Eer Allah size bir zarar dilerse, yahut bir yarar dilerse, Allah'a kar, kim birey yapabilir?
Muhakkak ki, Allah, yapmakta olduunuz hereyden haberdardr!
12. Dorusu, siz Peygamberin de, m'minlerin de ailelerine ebediyyen dnemeyeceklerini sandnz;
bu, sizin kalblerinizde alland pulland da, kt zanna dtnz!
Bu yzden, helka mahkum bir kavim oldunuz!
13. Her kim Allah'a ve Allah'n Reslne inanmazsa, iyi bilsin ki, Biz kfirler iin lgn bir ate
hazr-
lamzdr!
14. Gklerin ve yerin mlk Allah'ndr. Allah dilediini balar, dilediine de azab eder. Allah ok
yarlgaycdr, ok merhametlidir.
Siz ganimetler almak iin gittiiniz vakit, o geride kalanlar diyecekler ki: 'Braknz bizi, arkanz
dan gelelim.'
15. (Allah o ganimetleri Hayber savana katlanlara va'd etmi iken) onlar, Allah'n kelamn
deitirmek isterler.
Onlara de ki: 'Siz bizim arkamzdan asla gelemeyeceksiniz! Sizin hakknzda Allah daha nce byle
buyurdu.'
Onlar: 'Hayr! Siz bizi kskanyorsunuz!' diyecekler.
Hayr! Onlar, ancak, pek az anlayan kimselerdir.
16. O (Hudeybiye'ye gelmeyip) geri kalan Bedevilere de ki:
'Siz yaknda etin bir sava ehli olan bir kavme-kendileriyle savamak, yahut arpmasz onlarn
Mslman olmalarn salamak zere-davet olunacaksnz. Eer itaat ederseniz, Allah size gzel bir
mkfat verir. Eer bundan nce dndnz gibi dnerseniz, Allah sizi elem verici bir azapla
azaplandrr.
17. mya, gzsze, savatan geri kalmak hususunda saknca yok! Topala saknca yok! Hastaya
saknca yok!
Kim Allah'a ve Allah'n Reslne itaat ederse, Allah onu altndan rmaklar akan Cennetlere koyar.
Kim de yz evirirse, onu da elem verici bir azabla azablandrr.
18-19. Andolsun ki; Allah m'minlerden-aacn altnda seninle bey'at ederlerkervraz ve honut oldu
da, kalblerindekini bilerek zerlerine o sekneti indirdi.
Onlar yakn bir fetih ve zaferle ve daha binok ganimetlerle mkfatlandrd.
Allah kudretiyle hereye stn gelen A^z, her yaptn yerli yerince yapan Hakm'dir.
20. Allah, size daha birok ganimeti er de va'd etti, imdilik bunu (Hayber ganimetlerini) size pein
verdi, sizden insanlarn ellerini ekti; ki bu da, m'minlere bir delil olmas ve sizi dosdoru biryola
hidayet buyurmas iindir.
21. Allah, size daha baka (ganimetler de va'd etti ki), o henz elinize gememitir. Allah, btn
bunlar (ilmiyle) kesinlikle kuatmtr. Allah hereye kadirdir.
22. Eer kfirler sizinle (Hudeybiye'de) savasalard, muhakkak, arkalarna dnp kaarlard.
23. Allah'n teden beri cari olan snneti (kanunu) budur. Allah'n snnetinde (kanununda) bir
deiiklik bulamazsn.
24. Allah Mekke vadisinde kfirlere kar size zafer verdikten sonra, onlarn ellerini sizden, sizin
ellerinizi de onlardan eken de O (Allah) idi.
Allah, ne yaparsanz hakkyla grendir.
25. Onlar o kimselerdir ki, hakk inkr etmilerdir ve sizi Mescid-i Haram'dan o bekletilen
kurbanlklar da (Mina) mevkiine varmaktan men ettiler.
Eer onlarn arasnda sizin bilmediiniz iman etmi erkekler ve iman etmi kadnlar bulunmasayd ve
onlar bilmeyerek inemenizden dolay size bir vebal gelecek olmasayd, o m'minler (kfirlerin
iinden) seilip ayrlabilselerdi, veya savan olmamasyla Allah'n dilediini rahmetine sokma durumu
olmasayd, Biz, onlardan kfir olanlar, muhakkak elem verici bir azaba uratrdk.
26. O vakit ki, o kfirlerin kalblerinde asabiyet, Cahiliye asabiyeti kaynad srada; ona kar, Allah
gerek Reslnn, gerek m'minlerin zerine seknetini indirdi ve onlar takva sz zerinde durdurdu.
Zaten, onlar buna lyk ve ehil idiler. Allah hereyi hakkyla bilendir.
27. Andolsun ki; Allah, Reslnn grd ryasn doru kard. naallah, hepiniz Mescid-i
Haram'a emniyet iinde, kiminiz balarnz kaztarak, kiminiz salarnz ksaltarak, korkusuzca,
muhakkak gireceksiniz.
Allah sizin bilmediinizi bildi de, size bundan nce yakn bir fetih verdi.
28. O Allah, Resln hidayet ve hak din ile gnderdi ki, o dini btn dinlerin zerine karsn. Senin
bu gnderildiine ahit olarak da, Allah, yeter!
29. Muhammed, Allah'n Resldr. Onun yannda bulunanlar da, kfirlere kar ok sert, etin, kendi
aralarnda ise pek merhametlidirler.
Onlarn, daima rk ve secde ederek, Allah'tan, ltuf ve rzasn istediklerini grrsn.
Yzlerinde secdelerin eserinden dolay nuranflik vardr.
Bu, onlarn Tevrat'taki vasflardr.
Onlarn ncil'deki vasflar da; filizini karm, gitgide onu kuvvetlendirmi, kalnlam, sonra da
saplar zerine dorulup kalkm bir ekine benzer ki; bu, ekincilerin de houna gider.
Ashab hakknda bu temsiller, onlarla kfirleri fkelendirmek iindir.
Allah, onlardan, iman edip iyi amel ileyenlere, hem bir mafiret, hem byk bir ecir va'd buyur-
mutur."[558]
Feth Sresinin Baz yetleri Hakknda Aklama
Feth sresinin 1. yetinde geen "feth" sz; lgatta, kapal eyi amak, kapall gidermek demek-tir.
[559]
Feth; hkm ve kaza mnsna da kullanlr ki, mkil ve kapal dvalar halletmek demek olur.[560]
Kureylerle yaplan anlama, nimetin en by olup, Peygamberimiz Aleyhisselama apak bir
hkm ve hkmet yolunun aldn ifade eder.[561]
Gerekten de, mrikler, Uhud'da ve Hendek'te kkn kazmak istedikleri slm devlet ve hkmetini
ilk defa olarak Hudeybiye muahedesiyle, ister istemez kabul etmi, tanm bulunuyorlard.
mam Zhr, Hudeybiye muahede ve musalahasnn sonucunu, Peygamberimiz Aleyhisselamn bu
yoldaki hadislerinden* yararlanarak u szleriyle aklar:
"slm'da, Hudeybiye musalahasndan nce, ondan daha byk bir fetih olmamtr.
Mslmanlarla mrikler nerede karlarlarsa, aralarnda ancak vurumalar, arpmalar olurdu.
Hudeybiye bar olunca, harp ve arpma brakld.
ki taraf, birbirlerinden emniyet ve selamette kaldlar. Birbirlerine kavuup kartlar. Szde ve
dvalarda birbirlerine yardm etmeye baladlar.
slmiyetten kime sz alsa, o biraz dnmekte ve hemen ona girmekte idi.
ki yl iinde slmiyete girenler, bundan nce o gne dek Mslman olanlarn says kadard ve daha
da oktu.[562]
bn Hiam, buna u szleri ekler
"Cabir b. Abdullah'n sylediine gre; Reslullah Aleyhisselam, Hudeybiyeye 1400 kiinin banda
gitmiti.
Bundan iki yl sonra, Mekke'nin fethi ylnda ise, 10.000 kiinin banda gitmitir ki, bu, Zhr'nin
sznn yerinde olduunu gsterir.[563]
Bu mddet iinde slmiyet, Arabistan'n her kesine yaylm ve aklanm, mriklerin harpte ve
irkte en ileri gidenlerinden Amr b. s, Halid b. Velid ve benzerleri Mslman olmulard.[564]
Hudeybiye musalahas zerine, Mslmanlar mriklerle biraraya gelmeye ve onlara Kur'n- Kerm
dinletmeye, slmiyet zerinde onlarla aktan aa ve korkusuzca konumaya, Mslmanlklarn
gizleyenlerde onu aa vurmaya balamlard.[565]
Halbuki, Hudeybiye barndan nce, iki taraf birbirine karamyordu. Bartan sonra ise, mrikler
Medine'ye serbeste geliyorlar, Mslmanlarda Mekke'ye serbeste gidiyorlar; orada ev halklar, dostlar
ve bakalaryla oturup kalkyorlard.
Artk, Peygamberimiz Aleyhisselamn hal ve hareketleri, mucizeleri, ahlk ve yolunun gzellii
hakknda Mslmanlarn verdikleri bilgiler ve tler dinlenir olmu, mriklerin kalbleri yumuayp
slmiyete meyletmeye balamt.
Bdiyelerde, llerde oturan Araplar da, Mslman olmak iin, Kurey mriklerinin Mslman
olmalarn bekliyorlard.[566]
Feth sresinin 6. yetinde anlan mnafklar ile, 11, 12, 15, 16. yetlerinde sz geen bedeviler,
Mekke ve Medine arasnda oturan Mzeyne, Cheyne ve Ben Bekr kabileleri halk olup; Peygamberimiz
Aleyhisselam onlar Hudeybiye'ye doru gtrmek istedii zaman, onlar Kurey mriklerinden
korkmular, ev halklarn ve mallarn bahane ederek Hudeybiye seferinden geri kalmlard.
Peygamberimiz Aleyhisselamla ashabnn sa salim dndklerini grnce de:
"Seninle gidemediimiz iin Allah'tan yarlganmamz dile" diyerek dil ucuyla niyazda bulunmulard.
[567]
Hayber gazasna ise, ganimet almak iin katlmak istemilerdi.
16. yette bahsi geen sert ve etin sava kavim; Arap olmayan kavimler, veya Rumlar, yahut
Hevzin, ya da Ben Hanifelerdi.[568]
18. yette sz geen yakn fetih, Hudeybiye musalahas;
20. yette abuk olarak verildii bildirilen ganimet de, Hayber ganimeti idi.[569]
26. yette geen, "kalbleri taassupla kaplanm olanlardan birisi de, Kurey mriklerinin elisi
Sheyl b. Amr idi.
Besmeleyi ve Peygamberimiz Aleyhisselamn Reslullah sfatn yazdrmamak iin, direnmi dur-m
ustu.
yette geen takva sz ise, "L ilahe illallah Muhammedn reslullah" kelime-i tevhidi ve kelime-i
ehadet idi.
27. yetteki yakn bir fetih, Hudeybiye musalahas, bar idi.[570]
29. yette Ashab- Kiram iin, ncil'de getii aklanan; "Filizini karm, onu kuvvetlendirmi,
kalnlam, gvdesi zerinde dimdik ykselmi, ekincilerin houna giden bir ekin gibidir!" mealli bir
temsille, nce onlarn az olacaklar, sonra artmaya balayacaklar, ondan sonra oalacaklar, daha sonra
da gvdeleerek glleecekleri anlatlmtr.[571]
Bugn ncil tercemeleri olmak zere ellerde dolaan ve kutsal saylan baz kitaplarda da, u temsiller
grlmektedir:
"Anlara bir temsil daha irad edp dedi ki: Sem melektu, bir demin alup tarlasna ektii hardal
dnesine benzer.
Cmle tohumlarn en k ise de, byd zaman, sebzevatn hepsinden byk olup aa olur.
yle ki; hava kular gelp ann dallarna konarlar."[572]
"Ve dedi ki; Allah'n melektu byledir:
Gya, bir dem tohumu yere atar ve gece gndz uyuyup kalkar ve tohum ann bilmedii surette biterve
byr. Zira, yer kendiliinden evvel otu, sonra baa ve daha sonra, baakta mkemmel buday husule
getrr ve mahsul kemale erd gibi, ora salar. Zira, hasad vakti yetimitir."[573]
"sa dahi anlara hitaben: Yapclarn reddettikleri ta, ke ta oldu! Bu, Rabb tarafndan olup
gzlerimiz nnde acibdir!' kelamn bir vakit kitaplarda okumadnz m?
Bunun in size derim ki: 'Melektullah, sizden alnp mahsln getren bir mmete verilecektir ve
bu ta zerine den, paralanacaktr. Ol dahi, kimin zerine derse, an ezecektir!' dedi. [574]
Ebu Basr'in Mekke'den Ka ve Kureylerin Ticaret Yollarn Kesii
Ebu Basr'in smi, Soyu ve Kimlii
Ebu Basr'in ismi ve soyu; Ubeyd (veya Utbe) b. Esdb. Cariye olup Sakf kabilesindendi.[575] Zhre
oullarnn mttefiki idi.[576]
Mekke'de mriklerce hapsedilmi olan Mslmanlar arasnda bulunuyordu.[577]
Ebu Basr'in Medine'ye Ka ve Mriklere ade Edilii
Ebu Basr, Peygamberimiz Aleyhisselamn Hudeybiye'den Medine'ye dnnden sonra,[578] bir
frsatn bulup, Mekke'den yaya olarak kati.[579]
Ahnes b. erik es-Sakaf ile Ezher b. Avf ez-Zhr; mir b. Leyy oullarndan bn Lebun Huneys b.
Cabir"i, erkek bir deve vermek zere kiraladlar.
Peygamberimiz Aleyhisselama da, aradaki musalaha ve muahedeyi hatrlatan ve Ebu Basr'in
kendilerine iadesini isteyen bir yaz yazdlar.
Huneys b. Cabir, azadl klesi Kevser'i devesinin terkisine alarak Medine yolunu tuttu.
Huneys ile Kevser, Medine'ye geldiler.
Huneys, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"te, sana yaz!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, beyy b. Ka'b' ard. beyy b. Ka'b, yazy Peygamberimizi
Aleyhisselama okudu.
Yazda:
"Adamlarmzdan, senin yanna gelecek olanlarn bize geri evrilmesi hakknda sana ne art
kotuumuzu ve aramzdaki anlamaya da ahitler tuttuumuzu biliyorsundur.
yleyse, adammz bize gnder" deniliyordu.[580]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Ebu Basr'i tleyii ve Teselli Edii
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu Basr'e:
"Ey Ebu Basr! Biliyorsun ki, biz u Kurey kavmiyle bir anlama yapm ve onlara sz vermi
bulunuyoruz.
Dinimize gre; verdiimiz szde durmamak bize yaramaz!
Hi phe yok ki, Yce Allah, senin iin ve seninle birlikte bulunan zayf, koruyucusuz Mslmanlar
iin, bir genilik, bir kar yol yaratacaktr!
Haydi, kavminin yanna git!" buyurdu.
Ebu Basr
"Y Raslallah! Bana ikence yapsnlar, beni dinimden dndrsnler diye mi mriklere geri
eviriyorsun?!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Git diyorum sana! Hi phesiz, Yce Allah, senin iin, seninle birlikte bulunan zayf, koruyucusuz
Mslmanlar iin bir genilik, bir kar yol yaratacaktr!" buyurdu.[581]
Ebu Basr1 i mir ile adamna teslim etti.
Ebu Basr mriklerin yanna dp giderken, Mslmanlar Ebu Basrln yannda yryor ve:
"Ey Ebu Basr! Sana mjdeler olsun! Hi phesiz, Yce Allah senin iin bir kar yol yaratacaktr!
Yerine gre, bir adam bin adamdan daha hayrl olur! Sen de git, iini gr! Sen de git, iini gr!" diyorlar;
sanki ona yanndakilerin bir aresine bakmasn, ellerinden kurtulmasn duyuruyor, buyuruyorlard.[582]
Ebu Basr'in Kendisini Gtrenlerden Birisini ldrp Kurtuluu
Zlhuleyfe'ye varp kavutuklar zaman, le vakti olmutu.
Ebu Basr, Zlhuleyfe Mescidine girip iki rekat yolcu namaz kld. Mescidin duvarnn dibine oturdu.
Yannda tad hurma azndaki hurmalardan yemeye balad.
ki arkadana da:
"Yaklanz, siz de yiyiniz!" dedi.
Onlar:
"Senin yemein bize gerekmez!" dediler.
Ebu Eiasr.
"Fakat, siz beni yemeinize davet etmi olsaydnz, ben davetinizi kabul eder, yemeinizden sizinle
birlikte yerdim" dedi.
Bunun zerine, utandlar, yaklatlar, Ebu Basr'le birlikte hurmaya ellerini uzatmaya baladlar.
Kendilerine ait sofradaki az etli kemii de, getirip ortaya koydular ve hep birlikte yediler.
Ebu Basr onlara snd.
min de, boynunda tad klcn duvardaki tan zerine ast.
Ebu Basr, mir'ye:
"Ey Ben mirlerden olan karde! Senin ismin nedir?" diye sordu.
mir:
"smim Huneys'tir!" dedi.
Ebu Basr
"Kimin olusun?" diye sordu.
Huneys:
"Cabir'in oluyum!" dedi.[583]
Ebu Basr
"Ey Ben mirlerden Cabir'in olu karde! Bu klcn keskin midir?" diye sordu.
Huneys:
"Evet!" dedi.[584]
Ebu Basr
"Ey Huneys! Vallahi, ben de u klcnn ok iyi olduunu sanyorum!" dedi.
Kl sahibinin arkada, klc knndan syrarak:
"Vallahi, bu kl ok iyidir! Onu ben tekrar tekrar denemiim di r!" dedi.[585]
Ebu Basr
"Ben ona bir bakabilir miyim?" diye sordu.
Huneys:
"stiyorsan, al, bak!" dedi.[586]
Klcn kabzasn Ebu Basr, knn da Huneys tutuyordu.[587]
Ebu Basr birden Huneys'in zerine yryp iini bitirdi.[588]
Bunu gren Kevser, Medine'ye doru hzla kamaya balad.
Ebu Basr Huneys'in elbisesini soyup onun ve Kevser'in eyalarn deveye ykledikten sonra,
Kevser'in ardna dt. Fakat, Kevser onu kendisine yetimekten ciz brakt.
Ebu Basr
"Vallahi, yetiebilseydim, onu da muhakkak adamnn yoluna drrdm!" demitir.[589]
Kevser'in Medine'ye Gelip Durumu Peygamberimiz Aleyhisselama Haber Verii
Peygamberimiz Aleyhisselamn ikindiden sonra Mescidde ashabyla oturduu srada, Kevser koa
koa gelip Medine'ye kavutu.[590] Koarak Mescide girdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onu grnce:
"Muhakkak, u adam korkun birey grmtr!" buyurdu.
Kevser, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Yazklar olsun sana! Ne oldu sana?" diye sordu.
Kevser:
"Adamnz adamm ldrd![591] Ben ondan katm![592] Vallahi, o, efendimi ldrd! Ele geir-
ilseydim, ben de ldrlm, gitmitim!" dedi.[593]
Ebu Basr'in Medine'ye Gelii ve Kendisini Savunuu
Kevser ayakta dikildii yerinden daha ayrlmamt ki, Ebu Basr de kageldi.[594]
Devesini Mescidin kapsnda ktrd. Huneys'in klcn kuanm olarak Mescide gindi.[595]
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna kadar ilerleyip ayakta durdu[596] ve:
"Y Raslallah! Vallahi, sen zerine deni yerine getirdin!
Vermi olduun sz sana Allah eda ettirdi: Beni dman kavmin eline teslim ettin![597]
Ben de dinim hakknda ikencelere tutulup dinimden dndrlmekten dinimi korudum![598] Allah beni
onlardan kurtard!" dedi.[599]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu Basr'in cesaret ve atlganlna at da:[600]
"Ne adam yh! Sanki ate kseisi, sava kkrtcs, kztncs!
Hele, yannda birtakm adamlar da bulunsa, elinden gelmeyecek ey yok!" buyurdu.[601]
Ebu Basr, Peygamberimiz Aleyhisselamn bu szlerini iitince, kendisini tekrar Kurey mriklerine
teslim edeceini sand. [602]
Ebu Basr, Huneys'in elbisesi, eyas ve klc hakknda:
"Y Rasl ali ah! Bunlarn bete birini ayr, al!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ben bunun bete birini ayrp aldm zaman, onlarla bu yolda yapm olduum muahedeye riayet
etmemi olurum.
Fakat, senin tutumun da, ldrdn adamn soykas ve eyas da, seni ilgilendirir!" buyurduktan
sonra, Kevser'e de:
"Haydi, sen de adamlarnn yanna dn!" buyurdu.
Kevser:
"Y Muhammedi Ben hayatm dnyorum. Bende Ebu BasVe kar kendimi koruyacak ne bir g,
ne de eller var!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu Basr'e:
"Haydi, nereyi istersen, k git oraya!" buyurdu.[603]
Ebu Basr'in ys Sahilinde stlenii
Peygamberimiz Aleyhisselam Ebu Basr'i byle istedii yere gitmekte serbest braknca, o da,
Zlhuleyfeye indi.[604]
Oradan da, deniz sahilindeki Zlhuleyfe nahiyesinin ys vadisine kadar gitti.[605] Giderken, bir avu
hurma az ile gn idare etti.[606]
ys, Kurey mriklerinin am'a ileyen ticaret kervanlarnn yollar zerindedir.[607] Zlmerveye bir
geceliktir.[608] Aalk bir vadidir.[609]
Mekke'de Tutuklu Bulunan Mslmanlarn Kap Ebu Basr'in Yannda
Toplanmalar
Mekke'de tutuklu bulunan Mslmanlar, Peygamberimiz Aleyhisselamn, Ebu Basr hakknda: "Ne
adam yh! Sanki ate kseisi! Sava kkrtcs, kztircs! Hele,yannda birtakm adamlar da
bulunsa, arbk onun elinden gelmeyecek ey yok!" buyurduunu iitmilerdi.[610]
Bunu onlara Hz. mer bir mektupla bildirmi, Ebu BasVin deniz sahilinde, Kurey kervanlarnn
yollar zerinde bulunduunu da salk vermiti.[611]
Mriklerin arasndan, ilk nce Ebu Cendel, kaarak Ebu Basr'le bulutu.[612] Mekke'deki
Mslmanlar, birer birer kaarak Ebu Basr'in yannda toplandlar ve 70 kii kadar oldular.[613]
Ebu Basr'in arkadalar, gnden gne artmakta ve oalmakta idiler.[614] Gfr, Elem, Cheyne ve
sair kabile halkndan birok kimseler gelmilerdi.[615] Ebu Basr'in banda toplananlarn says 300'
buldu.[616]
Ebu Basr ve Arkadalarnn Mrikleri Tedirgin Etmeye Balamalar
Ebu Basr ve arkadalar, Kurey mriklerini iyice sktrmaya ve tedirgin etmeye baladlar.
Onlar, mriklerden yakaladklarn ldryorlar, mriklerin oradan gelen ticaret kervanlarnn
hemen yollarn kesiyorlar,[617] mallarn itinam ediyorlard.[618]
Ebu BasY'le arkadalarnn en son yollarn kesip mallarn itinam ettikleri, Kurey mriklerinin
am'a gitmek isteyen ve yanlarnda 30 deve bulunan ticaret kervan idi.
Bu kervandan, her birinin hissesine otuzar dinar dmt.
lerinden bazlar:
"Bunun bete birini ayrp Reslullah Aleyhisselama gnderiniz!" demilerdi.
Ebu Basr.
"Reslullah Aleyhisselam bunu kabul etmez. ldrdm mir'nin soyduum elbisesini vesairesi-ni
gtrmtm de, kabul etmeye yanamam ve 'Ben bunu yaparsam onlara kar vermi olduum szm
yerine getirmemi olurum!1 buyurdu" dedi.[619]
Ebu Basr'in ys'te Toplananlara Bakan Oluu
Deniz sahilinde, yste toplanm bulunan Mslmanlar, Ebu Basr'i kendilerine bakan ve kumandan
setiler.
Ebu Eiasr, onlara imam olup namazlarn kldryor, eriat hkmlerini uyguluyor, Cuma namazlarn
kldryordu.
Hepsi Ebu Basr'i dinliyorlar, onun buyruklarna boyun eiyorlard.[620]
Sheyl b. Amr Ebu Basilin H uneys'i ldrdn haber alnca; bu kendisinin son derecede arna
gitti ve:
"Vallahi, biz Muhammed'le byle musalaha yapmadk!" dedi.
Kureylerin ileri gelenleri:
"Muhammed bunun sorumluluundan uzaktr: O size adamnz teslim etmi, adamnz da onu
ldrmtr! Bunda Muhammed'e ne sorumluluk var?" dediler.[621]
Sheyl b. Amr, srtn Kabe'nin duvarna dayayarak:
"Vallahi, o adamn (Huneys'in) diyeti denmedike, srtm Kabe'den ayrmayacam!" diyerek yemin
etti.
Ebu Sfyan b. Harb:
"Vallahi, bu, hi phesiz, aklszlktr!
Vallahi, Mslmanlar diyeti demezler!
Vallahi, Mslmanlar diyeti demezler![622]
O diyeti ancak Kureyler der.
Huneys'i Zhre oullar gndermedi mi?" dedi.
Sheyl b. Amr:
"Vallahi, doru syledin! Huneys'in diyetini demek, ancak Zhre oullarna der. Onu onlar
gnderdiler. Onun diyetini de, onlardan bakalar karmazlar, demezler. nk, katil onlardandr, diyet
demek de onlara der" dedi.
Ahnes b. erik:
"Vallahi, biz diyeti demeyiz: Huneys'i ne biz ldrdk, ne de onun ldrlmesini emrettik.
Onu ldren, dinimize muhalif bulunan ve Muhammed'e uyan bir kimsedir.
Muhammed'e haber salnz! Onun diyetini o desin!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Hayr! Muhammed'e ne bir diyet, ne de deme der.
Muhammed bu iin sorumluluundan uzaktr. Muhammed zerine deni fazlasyla yapm, iki eliye
onu teslim etmitir" dedi.
Ahnes b. erik:
"Eer umumiyetle Kurey diyeti demeyi zerine alrsa, Zhre oullar da, Kurey soyundan bir kol
olmalar hasebiyle, onlarla birlikte diyeti demeye katlrlar. Eer Kurey diyeti demezse, biz de onu
hibir zaman demeyiz!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke'yi fethe geldii yla kadar, Huneys'in diyeti denmedi.[623]
Kurey Mriklerinin Muahedede Bir Deiiklik Yaplmas in Peygamberimiz
Aleyhisselama
Bavurmalar
Ebu Basr'le arkadalar Kurey mriklerini tedirgin ettikleri, canlarndan bezdirdikleri zaman,[624]
Kurey mrikleri Peygamberimiz Aleyhisselama bir yaz yazdlar.[625]
Yazdklar yazda yle dediler
"Allah ve akrabalk akna! Sen onlara [Ebu BasYle arkadalarna] muhakkak haber sal ki, bundan
byle her kim Medine'ye, senin yanna gelirse, o emniyet ve selamettedir; onun iin, geri evrilme yoktur!
[626]
Biz, muahede artlarndan, iade artn drdk!
Mekke'den Muhammed'in yanna gelen kimse, emniyet ve selamette olacak, geri evrilmeyecek-tir!
[627]
Ebu BasYle arkadalarn Medine'ye alsan, koysan olmaz m?[628]
Artk onlarn bize gerei yoktur!" dediler.[629]
Onlarn Medine'ye kabul edilmelerini,[630] Medine'de barndrlmalarn and vererek dilediler.[631]
Yazdklar yazy da, bir adamla gnderdiler.[632]
Rivayete gre; yazy Ebu Sfyan b. Harb getirmiti.[633]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Ebu Basr'e Yazl Emri
Kurey mriklerinin mracaatlar ve ricalar zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu Basr ile
Ebu Cendel'e ve Mslmanlardan yanlarnda bulunanlara, artk memleketlerine, ailelerine dnmeleri,[634]
Kureyflerden herhangi bir kimseye veya onlara ait bir kervana rastladklar zaman dokunmamalar iin
yaz yazdrd.[635]
Ebu Basr'in Vefat
Peygamberimiz Aleyhisselamin yazs, Ebu Basr'e, lm deinde iken gelmiti.
Ebu Basr, mektubu eline alp okurken ruhunu teslim etti.
Ebu Cendel ile arkadalar, onun cenaze namazn kldlar ve cenazesini oraya gmdler.
Allah ondan raz olsun!
Ebu Basrn kabrinin zerine bir mescid yapld.[636]
Ebu Cendel ile Arkadalarnn Medine'ye Dn
Ebu Cendel, yanndaki arkadalaryla birlikte, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna dnd.
Dierleri de, ailelerinin yanlarna dndler.[637] Medine'ye dnenler, 70 kii idi.[638]
Kardelerinin mm Klsum Hatnu Gtrmek in Medine'ye Gelii
mm Klsm Hatunun Kimlii ve Medine'ye Hicret Edii
mm Klsm Hatun, Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke'deki azl dmanlarndan Ukbe b. Ebi
Muayt'n kzdr.
mm Klsm Hatunun annesi Erva binti Kreyz olup.[639] Hz. Osman'n da annesi idi.
mm Klsm Hatun Mekke'de Mslman olmu, Peygamberimiz Aleyhisselama bey'at etmiti.[640]
Yce Allah ondan raz olsun!
Allah yolunda Mslman ve Muhacir olarak ana baba ocandan kp giden, mm Klsm Hatundan
baka Kurey bir kadn yoktur.[641]
mm Klsm Hatun der ki:
"Ten'im veya Hashas nahiyesinde, kendimize ait olup ev halkmn bazsnn oturduu kra sk sk gider,
orada drt gn kalr ve ev halkmn yanna dnerdim.
Ev halkm benim oraya gidiimi yadrgamazlard.
Oraya gidip gelmeyi sklatrd m.
Yine, bir gn, her zaman gitmekte olduum kra gitmek i stiyorm usum gibi, Mekke'den kp gittim.
Yolun en son noktasna vardm zaman, Huzalardan bir adam, bana:
'Sen nereye gitmek istiyorsun?' diye sordu.
Ona:
'Bir hacetim var. Sana sorabilir miyim? Sen kimsin?1 dedim.
'Ben Huzalardan bir adamm!' dedi.
Huza adn annca, ona iim snd.
nk, Huzalar Reslullah Aleyhisselamn muahedesine katlmlard.
Ona:
'Ben Kureylerden bir kadnm. Reslullah Aleyhisselamn yanna gitmek istiyorum. Fakat yolu
bilmiyorum!' dedim.
Huz:
'Biz gece, gndz gidilecekyollar iyi bilen kimseleriz. Ben, seni Medine'ye eritirinceye kadar, sana
yolda olurum!' dedi.
Sonra, bana bir deve getirdi, ona bindim.
Devenin yularn tutup yola girdi.
Vallahi, adamcaz benimle tek kelime daha konumad.
Deveyi hdrnca, hemen yanmdan uzaklayor; deveden indiimde, gelip deveyi aaca baladktan
sonra aalar arasna ekiliyor, gidilecei ve deve alktan brd zaman, onun yanna gelip bana
arkasn dnyor; deveye bindiimde, devenin yularn tutup ininceye kadar arkasna bakmadan gidiyordu.
O, byle yapmaktan geri durmad.
Nihayet, Medine'ye geldik.
Allah o yolda hayrla mkfatlandrsn!
Huza kabilesi ne iyi kabiledir!
Peygamber Aleyhisselamn zevcesi mm Seleme'nin yanna vardm. Yzm rtl olduu iin, beni
tanyamad. Kim olduumu syleyip yzm anca, beni tand, brakmad.
Bana:
'Sen Allah'a ve Allah'n Reslne hicret mi ettin?' diye sordu.
'Evet!' dedim ve ilave ettim:
'Reslullah Aleyhisselam, erkeklerden Ebu Cendel b. Sheyl ile Ebu Basr'i mriklere geri
gnderdii gibi, beni de gnderir diye korkuyorum!
Ey mm Seleme! Erkeklerin hali kadnlarn hali gibi deildir.
Mekkelilerin yanlarndan ayrldm gnden bu yana sekiz gn gemi, dnm, bulunmaym
uzamtr.
imdi, onlar nerede kaybolduumu konuacaklar, sonra da beni arayacaklar, bulamaynca da, bana
doru geleceklerdir!' dedim."[642]
mm Klsm Hatunun Peygamberimiz Aleyhisselama Halini Arzedii
mm Klsm Hatunun Hz. mm Seletme'nin evinde bulunduu srada, Peygamberimiz Aleyhisselam
oraya geldi.
Hz. mm Seleme, mm Klsm Hatunun iini, Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, mm Klsm Hatuna:
"Hogeldin!" dedi.
mm Klsm Hatun:
"Y Raslallah! Ben, dinim urunda, senin yanna kap geldim. Beni koru! Mriklere geri evirme!
[643]
Beni kfirlere geri evirirsen, onlar bana ikence yaparlar ve beni dinimden dndrmeye urarlar.
Ben ikenceye dayanamam. Ben, nihayet, bir kadnm!
yi bilirsin ki; kadnlarn hali, zayflarn haline varr.[644]
Mriklere iki kii iade ettiini ve onlardan birisinin kendisini koruduunu grdm.
Fakat, ben nihayet bir kadnm!" dedi.
Reslullah Aleyhisselam:
"phe yok ki, Yce Allah, kadnlar hakkndaki ahdi bozar, hkmsz brakr!" buyurdu.[645]
Bunun zerine, inen yette yle buyuruldu:
"Ey iman edenler! Size m'min kadnlar muhacir olarak geldikleri zaman, onlarn gerekten iman edip
etmediklerini deneyiniz.
Allah onlarn imanlarn ok iyi bilendir.
Fakat, siz onlarn m'min kadnlar olduklarna bilgi edinirseniz, artk, onlar kfirlere geri
evirmeyiniz!
Bunlar onlara hell deildir, onlar da bunlara hell olamazlar.
Kfir olan kocalarnn bu kadnlara sarfettikleri mehri onlara (kfirlere) veriniz!
Mehirierini verdiiniz takdirde, onlar sizin almanzda size bir gnah yoktur.
Artk, kfir olan kadnlarnz da, nikhnz altnda tutmaynz! Onlara sarfettiiniz mehri de isteyiniz.
Kfirlerde, size hicret eden kadnlara harcadklar mehri istesinler. Bu, Allah'n hkmdr. Aranzda,
O hkmeder.
Allah, hereyi hakkyla bilen, her yaptn yerli yerince yapandr."[646]
Kardelerinin mm Klsum Hatnu Gtrmek in Medine'ye Gelii
Bir sabah, mm Klsm Hatunun kardeleri Velid b. Ukbe ile Umare b. Ukbe, Medine'ye,
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldiler ve:
"Y Muhammedi Muahedemizde, bizden senin yanna gelenleri bize geri vermek hususunda komu
olduumuz artmz yerine getir!" dediler, mm Klsm Hatunu alp gtrmek istediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Muahededeki o artn hkmn, Allah kadnlar hakknda bozdu, ortadan kaldrd!" buyurdu.
mm Klsm Hatunu onlara teslim etmedi.
Velid'le Umare de, Mekke'ye dndler ve durumu Kurey mriklerine bildirdiler.[647]
mm Klsum Hatunun Zeyd b. Hrise ile Evlenii
mm Klsm Hatun Medine'ye gelince, Zbeyrb. Avvatn, Zeyd b. Harise ve Abdurrahman b. Avf ona
talip oldular.
mm Klsm Hatun, bir anneden doma kardei olan Hz. Osman'a dant.
Hz. Osman da, bunu Peygamberimiz Aleyhisselama danmasn iaret etti.
Bunun zerine, mm Klsm Hatun, bunu Peygamberimiz Aleyhisselama gelip sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam da Zeyd b. Harise ile evlenmesini ona tavsiye buyurunca, mm
Klsm Hatun Zeyd b. Harise ile evlendi.
mm Klsm Hatunun, Zeyd b. Hrise'den, Zeyd ve Rukayye isimlerinde bir olu ile bir kz oldu.
[648]
mm Klsm Hatunun Annesi Erva binti Kreyz Hatunun Medine'ye Hicret Edii
mm Klsm Hatundan sonra, annesi Erva binti Kreyz de, Medine'ye hicret edip geldi.
Erva Hatunun annesi, Peygamberimiz Aleyhisselamn halas Beyz binti Abdulmuttalib'di.[649]
Erva Hatun, Mekke'de, ilk sralarda; Talha, Ammar b. Ysir, Hz. Ebu Bekir, Zbeyr b. Avvam ve
Abdurrahman b. Avf'n anneleriyle birlikte Mslman olmutu.[650]
Yce Allah hepsinden raz olsun!
Erva Hatun, ilk nce, Affan b. Ebi'l-s ile evlenmi, ondan [Hz.] Osman ile mine isminde iki
ocuu;
Sonra, Ukbe b. Ebi Muayt'la evlenip, ondan da, Velid, Umare, Halid, mm Klsm, mm Hakim ve
Hind adlarndaki oullar ve kzlar olmutu.[651]
Czamlarn Mslman Oluu
Czamlarn Kimlii
Kahtan'n soyundan gelen Czamlarn ata soylar yle sralanr:
Czam Amr b. Adiy, b. Haris, b. Mrre, b. ded, b. Zeyd, b. Yecb, b. Ureyb, b. Zeyd, b. Kehlan, b.
Sebe1.
Czam Amfin Haram ve Cem adlarnda iki; Haram'n da, Gatafan ve Efsa adlarnda iki olu vard.
Ben Dubeybler ile Ben Ba'celer ve daha bakalar da, Czam'a mensup oymaklardandr.[652]
Rifa b. Zeyd ile Arkadalarnn Medine'ye Gelii
Rifa b. Zeyd el-Czamiyy'd-Dbeyb, Hudeybiye barndan sonra, Hayber gazasndan nce,
kavminden bir cemaatle Medine'ye geldi. Peygamberimiz Aleyhisselama bir kle hediye etti ve Mslman
oldu. Kendisiyle gelen Czamler de Mslman oldular.
Allah hepsinden raz olsun!
Rifa'nn hediye ettii klenin ad Mid'am (Med'am), doum yeri Hma idi. Knyesi Ebu Selam'd.
Kendisi, Zenci idi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Rifa b. Zeyd iin bir sancak balayp, onu kavmine bakan yapt.
Rifa b. Zeyd, bir mddet Medine'de oturdu.
Yurduna dnecei zaman, yannda gtrmek zere bir yaz yazmasn Peygamberimiz Aleyhisselamdan
istedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam da, onun dileini yerine getirdi, yazdrd yazda yle buyurdu:
"B ismi lhirrahm nirrahm!
Bu, Muhammed Reslullah'tan, Rifa b. Zeyd iin yazlan yazdr:
Ben onu btn kavmine gnderdim.
Onlar, aralarna girmi, kendileriyle birlik kurmu olanlar, Allah'a ve Allah'n Reslne
(Mslmanla) davet edeceklerdir.
Onlarn davetine ynelenler, Allah'n ve Reslnn cemaati arasna girmi olurlar.
slmiyetten yz evirenlere, kananlara ise, iki ay eman mhleti vardr."
Rifa b. Zeyd Peygamberimiz Aleyhisselam m yazsn kavmine gtrp okuyunca, Czamlar
Mslman oldular>
Allah onlardan raz olsun!
Czamlar, Haneye, Recla Harresine gidip orada oturdular.[653]
Czamlara zekat hakknda da yaz yazlp; onda, hayvan zekatnn nasl ve ne kadar verilecei
bildirildi. Bu zekat ile bete bir verginin bey b. Anbese'ye veya onlarn gnderecekleri kiilere teslimi
de emir buyuruldu.[654]
Ferve b. Amr el-Czam'nin Mslman Oluu ve ehit Edilii
Ferve b. Amr'n Kimlii ve Mslman Oluu
Ferve b. Amr el-Czam; Rumlarn Arabistan'a doru uzanan blgelerinin valisi olup, am
toprandan Muan ve evresinde otururdu.
Mslman oldu.[655] Mslman olduunu Peygamberimiz Aleyhisselama bir yaz ile bildirdi.[656]
Yazsnda yle dedi:
"B ismi lhirrahm nirrahm
Peygamber Muhammed Reslullah'a!
Ben slmiyeti (slmiyetin hak ve gerekliini) ikrar etmi ve kalbimle de onu dorulam
bulunuyorum.
Ben ehadet ederim ki; Allah'tan baka hibir ilah yoktur.
Ve yine ehadet ederim ki; Muhammed, Allah'n kulu ve resldr.
O, sa b. Meryem (Aleyhisselam)n kendisinden sonra geleceini mjdelemi olduu peygamberdir!
Selam olsun sana!"[657]
Ferve b. Amr, bu mektubu, kavminden Mes'ud b. Sa'd adndaki bir adamla gnderdi.
Ayn zamanda, Peygamberimiz Aleyhisselama ak bir katr, bir at, bir merkep ile ince elbiseler ve altn
srmal bir kaftan da hediye etti.[658]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ferve'nin mektubunu okuttu. Elisinin arlanmasn Bilal-i Habe'ye
emir buyurdu.
Eli Mes'ud b. Sa'd dnmek istedii zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam, Ferve b. Amr'm yazsna
yle cevap yazdrd:
"Muhammed Reslullah'tan Ferve b. Amr'a!
Selam olsun sana!
Ben senden dolay Allah'a hamd ederim-ki, O'ndan baka hibir ilah yoktur![659]
mdi, gnderdiin elin yanmza geldi. Kendisiyle gndermi olduun hediyeler de bize eriti.
Elin, bize, tarafnzdan gereken bilgileri verdi ve slmiyet haberini getirdi. Yce Allah seni o doru
yoluna* hidayet etmi bulunmaktadr.
Eer sen iini, gidiini dzeltirsen, Allah'n ve Reslnn buyruklarna boyun eersen, namaz klar,
zekat verirsen,[660] Cennete girersin!
Selam olsun sana!"[661]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ferve b. Amr'm elisine oniki buuk ukiyye gm bahi verilmesini
de Bilal-i Habe'ye emir buyurdu.[662]
Ferve b. Amr'n Hapis ve dam Edilii
Rum Hkmdar (Kayser), Ferve b. Amr'n Mslman olduunu haber alnca, onu huzuruna getirtti ve
kendisine:
"Dininden dn, valiliini sana geri verelim" dedi.
Ferve b. Amr:
"Muhammed'in dininden hibir zaman ayrlmam!
sa'nn kendisinden sonra onun geleceini mjdelediini, sen de pekl biliyorsun.
Fakat, sen hkmdarln esirgeyip bunu aklayamyorsun!" dedi.
Bunun zerine, Kayser, Ferve b. Amr' hapsetti.[663]
Ferve b. Amr, boynu vurulmak zere hapisten karlp gtrlrken:
"Rabbim iin varlmdan ve makammdan geip selamete erdiimi, Mslman olduumu, m'min-
lerin en ycesine tebli et!" diyordu.[664]
Rumlar, Filistin'de Afra suyunun zerinde toplandlar.
Ferve b. Amr'n orada boynunu vurup, cesedini Afra suyunun zerine astlar.[665]
Yce Allah ondan raz olsun![666]
Zhar Hakknda yet Nazil Oluu
Zharn Mnlar
Zhar, lgatta, iki eyin birbirine tatbik edilmesi, srt srta gelmesi;
eriatta da, kocann, eine "Sen bana anamn srt gibi ol!" diyerek yemin etmesi demektir.[667]
Cahiliye devrinde, bir kimse eine "Sen bana anamn srt gibi ol!" dedi mi, artk e ona haram olur,
bu sz boama saylrd.[668]
slm'da ilkzhar yapan, Ubde b. Smit'in kardei Evs b. Smit idi.[669]
Kendisi ok yal ve hrn huylu idi.[670] Kzd zaman, akl bandan gider, gelirdi.
Amcasnn kz Havle (Huveyle) binti Salebe ile evli idi.[671]
Evs b. Smit bir gn Havle Hatundan bir istekte bulunmu,[672] Havle Hatun onun isteini yerine
getimneyince, Evs kzm, akl bandan gitmi,[673] Havle Hatuna "Sen bana anamn srt gibi ol!"
demi,[674] evden kp gitmi; biraz sonra eve gelip dileini tekrarlam, Havle Hatun da:
"Hayr! Havle'nin varl Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; senin sylediin sz zerine
Allah ve Resl hakkmzda hkmn verinceye kadar dilein yerine getirilemez!" diyerek Evs'e kar
koymu[675] ve:
"Vallahi, sen ar bir sz syledin. Bunun sonucunun nereye varacan bilmiyorum" demiti.
Evs'in akl bana gelip sylediine piman olunca:
"Zannetmem ki, sen bana haram olmu olmayasn!" dedi.[676]
Havle Hatun:
"Sen yine de byle syleme! Allah boamay sevmez![677]
Sen talaktan, boamaktan hi bahsetmedin ki!
Byle bir yasaklama hkm, ancak Yce Allah'n bize Resln gndermesinden nceki zamanda idi.
Sen istersen git, yaptn eyi Reslullah Aleyhisselama bir sor!" dedi. Evs b. Smit:
"Ben bunu ondan sormaya utanrm! Reslullah Aleyhisselama sen git! Onun u iine dtmz
eyden bir are bulup bize hayr kazandrmas umulur. Bu ileri en iyi bilen odur!" dedi.[678]
Havle Hatunun Peygamberimiz Aleyhisselama Bavuruu ve Yalvarp Yakar
Havle Hatun, komusundan emaneten bir elbise alp giydi.[679]
Hz. ie'nin odasnda bulunduu srada, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna vard.[680] nne
oturdu[681] ve:
"Y Raslallah! yi bilirsin ki, Evs olumun babasdr. Amcamn oludur. Halkn, bana en sevgili
olandr.
Kendisinin akl muvazenesizliine uradn, gten kuvvetten dtn, dilinin arlatn,
konuurken de incitir olduunu; benim onun yanna dnmem, onun da benim yanma dnmesi kadar uygun
birey olamayacan da herkesten daha iyi bilirsin![682]
Y Raslallah! Evs b. S amit beni gen, zengin ve aile sahibi olduum zaman ald. Malm,[683]
genliimi yiyip bitirdi. Ben ona birok ocuk da dourdum.
imdi, kocayp yallar arasna girdim, oluk ocuktan kesildim.[684] Kemiklerim inceldi.[685]
Ailem dald.[686]
Ben bu duruma dtm zaman, o bana zhar yapt. 'Sen bana anamn srt gibisin!1 dedi.
Sana Kitab indiren Allah'a yemin ederim ki; o, boama szn hi anmad" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Zannetmem ki, sen ona haram olmam olasn!" buyurdu.[687]
Havle Hatun:
"Byle syleme ey Allah'n Peygamberi! Vallahi, o, boama szn hi anmad" dedi.[688]
Peygamberimiz Aleyhisselam cevabn tekrarlad ve:
"Ey H reyle! Senin iin hakknda bize Allah tarafndan henz birey emrolunmad. Sen imdi evine
dn! Eer, inaallah birey emrolunursa, onu sana aklarm!" buyurdu.[689]
Havle Hatun:
"Y Raslallah! Kocamla birarada yaamam uzat![690] Biz, ayrlrsak mahvoluruz![691]
Y Raslallah! Benim iin bir are bulursan, beni onunla birarada yaat!" dedi .[692]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen ona haram olmusundur!" buyurdu.[693]
Havle Hatunun Allah'a Yalvar ve Peygamberimiz Aleyhisselama Vahiy Gelii
Bunun zerine, Havle Hatun Yce Allah'a yneldi ve:
"Ey Allah'm! Ben bugn halimin perianln, zntlerimi, kocamdan ayrlmann zerimdeki zahmet
ve meakkatini.. Sana ikyet ediyorum![694] Yoksulluumu Sana ikyet ediyorum! [695]
Krpe ocuklarm var! Onlar ona koysam, zayi olur, lr giderler; kendi yanma alsam, a kalr-lar.
[696]
Ey Allah'm! ikyetlerim ancak Sanadr![697]
Ey Allah'm! Bu yolda bizim iin genilik, kar yol olacak eyi, Peygamberinin diline indir!" diyerek
alamaya balad.
O srada Hz. ie'nin odasnda bulunanlar da, ona acdklarndan, aladlar.
Havle Hatun, Peygamberimiz Aleyhisselamn nnde hem alad,[698] hem de:
"Y Raslallah! Halime bak! Sana kurban olaym y Nebiyyallah! Bana bak! Allah beni sana feda
etsin!" diyerek yalvarp durduu srada,[699] vahiy hali Peygamberimiz Aleyhisselam brd.
Peygamberimiz Aleyhisselamn gzleri yumuldu. Alnndan inci taneleri gibi terler dklmeye balad .
[700]
Hz. ie, Havle Hatuna:
"Sus!" diye iaret etti.
Havle Hatun konumaya devam edince:
"Ey Havle! Konuman ve hitaplarn kes artk! Grmyor musun, Reslullaha vahyolunuyor![701]
Gelen vahiy herhalde senin hakkndadr" dedi.
Havle Hatun:
"Ey Allah'm! Sen benim hakkmda hayrl olan ihsan et! Ben Senin peygamberinden ancak hayrl
olan diler ve umarm" dedi.
Vahiy hali kendisinden syrlnca, Peygamberimiz Aleyhisselam glmseyerek doruldu ve:
"Ey Havle!" diye seslendi.
Havle Hatun:
"Lebbeyk!=Buyur, emrine amadeyim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Yce Allah, ikinizin (senin ve kocann) hakknda vahiy indirdi.[702] Seni mjdelerim!" buyurdu.
Havle Hatun:
"Hayrl olmasn dilerim!" dedi.[703]
Peygamberimiz Aleyhisselam inen yetleri ona okudu-ki, inen yetlerde yle buyurulmakta idi:
"Ey Reslm! Kocas hakknda seninle direip duran, halinden Allah'a da ikyet etmekte olan kadnn
szn, Allah iitmitir.
Allah, sizin konumanz zaten iitiyordu.
nk, Allah hakkyla iitici, hakkyla grcdr.
inizdenzharyapmakta olanlarn kanlar, onlarn analar deildir. Onlarn analan, kendilerini
dourandan bakas deildir.
phe yok ki, zhar yapmakla, onlar irkin ve yalan bir sz sylemi oluyorlar.
Elbette, Allah ok balayc ve okyarigaycdr.
Kadnlardan zhar ile ayrlmak isteyip de, sonra, dediklerini geri alacaklar iin, birbirleriyle temas
etmezden nce, bir kle azad etmek gerekir.
te, size bununla t veriliyor.
Allah, ne yaparsanz, hakkyla haberdardr
Fakat, kim bunu bulamazsa, yine, birbirleriyle temas etmezden nce, aralksz olarak iki ay oru
tutsun!
Buna da g yetiremezse, altm yoksul doyursun!
Cezadaki bu hafifletme, Allah'a ve Allah'n Peygamberine imanda sebat etmekte olduunuz iindir.
Bu hkmler, Allah'n koyduu hadlerdir.
Bunlar kabul etmeyen kfirler iin ise, elem verici bir azap vardr."[704]
Keffretler Hakknda Havle'nin Kocas Evs b. Samit'le Konuma Yaplmas
Zhar hakkndaki yetlerin inmesi zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, Havle Hatunun kocasna
haber sald.
Evs b. Smit gelince, ona:
"Sen Havle hakknda yapm olduun yeminini ne niyetle yapmtn?" diye sordu.
Evs b. Smit:
"Onun iin bir keffret, bir kurtulmalk var mdr?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bir kleyi azad edeceksin!" buyurdu.[705]
Havle Hatun:
"Hangi kleyi azad edecek?!
Vallahi, o azad etmek iin kle bulamaz!
Onun benden baka hizmet edicisi yok!" diyerek sze kart .[706]
Evs b. Smit de:
"Kle satn alp azad etmek benim btn servetimi gtrr. Zaten, benim azck bir servetim var!"
dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam; ona:
"yleyse, ardarda iki ay oru tutmaya gcn yeter mi?" diye sordu.[707]
Havle Hatun:
"Vallahi, y Raslallah! O buna g yetiremez!
O her gn filan filan vakitlerde birer kere yer, ier.
Eer o zayf bedeniyle iki ay oru tutacak olursa, gzlerini kaybeder, kendisinin hurdas, kaburgas
kar!" diyerek yine sze kart.[708]
Evs b. Smit:
"Hayr! Vallahi, y Raslallah! Tutamam!
Eer ben gnde n yemek yemeyecek olursam, gzlerimi kaybederim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"yleyse, altm yoksulu doyurmaya gcn yeter mi?" diye sordu.[709]
Havle Hatun:
"Altm yoksulu doyurmak buna m kalm?!
Bu, ancak dkn bir yiyicidir!" dedi.
Evs b. Smit de:
"Vallahi, bunu da yapacak gcm yok!
Sen beni ancak yardmnla, duanla destekleyip bundan kurtarabilirsin!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ben sana 15 sa1 hurma yardm edeceim ve senin iin bereket duas yapacam!" buyurdu.[710]
Havle Hatuna da:
"mm'l-Mnzir binti Kays'a ura! Ondan yanm vesk (15 sa1) hurma al! Onu 60 yoksula sadaka olarak
ver.[711] Altm yoksulu doyurunca, kocann evine dnersin!" buyurdu.[712]
Havle Hatunun mm'l-Mnzir'e Bavuruu
Havle Hatun, hemen mm'l-Mnzir Hatuna gitti. Onu, kapsnn nnde oturmu, kendisini bekler bir
halde buldu. mm'l-Mnzir Hatun, ona:
"Ey Havle! Arkanda ne haber var?" diye, durumu sordu.
Havle Hatun, ona:
"Hayr var! Sen krklar sanc, yar klan svaycsn! Reslullah Aleyhisselam, bana, 'mm'l-Mnzir
binti Kays'a git! Ondan yarm vesk hurma al. Onu 60 yoksula sadaka olarak dat!1 buyurdu" dedi.[713]
Peygamberimiz Aleyhisselam onlara byle yardmda bulununca, Yce Allah kendilerini biraraya
getirdi, aralar dzeldi.[714]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Havle Hatuna:
"Ey Huveyle! Amcann olu ok yalanmtr. Onun hakknda Allah'tan kork! Ben sana amcann oluna
kar hayrl olman, iyi davranman tavsiye ederim!" buyurdu.
Havle Hatun da:
"yle yapacam!" diyerek sz verdi.[715]
Havle Hatunun Hz. mer'i Durdurup Onunla Uzun Uzun Konumas
Hz. mer bir gn yannda baz kiilerle birlikte giderken, yolda ok yal bir kadna rastlamt.
Kadn Hz. mer'in durmasn istedi. Hz. mer durdu, onunla bir hayli konutu.
Yanndaki adamlardan birisi, dayanamayarak, Hz. mer'e:
"Ey m'minler emri! u kocakar iin bu kadar halk ayakta tuttun, beklettin!?" dedi.
Hz. mer, ona:
"Yazklar olsun sana! Kimdir bu kadn bilir misin?
Bu kadn, ikyetlerini yedi kat gklerin stnde Allah'a duyurmu olan bir kadndr!
Bu Havle binti Sa'lebe'dir ki, onun hakknda, Yce Allah, 'Ey Reslm! Kocas hakknda seninle
direip duran, halinden Allah'a da ikyet etmekte olan kadnn szn Allah iitmitir..." buyurmutur.
Vallahi, o, geceye kadar durup benimle konusayd, namazdan baka birey iin onun yanndan
ayrlmaz; namaz kldktan sonra, tekrar onun yanna dnerdim!" dedi.[716]
Herakliyus Rmiye'de (Roma'da) oturan ve bilgide kendisinin dengi olan bir dostuna (Dagatr'a)
Peygamberimiz Aleyhisselam hakknda yaz yazd .[73]
Herakliyus'un bu dostu, branice okur, yazard.[74]
Herakliyus, ayrca:
"Peygamber olduunu syleyen u kiinin kavminden, buralarda bir kimse var mdr?" diye sor-m ustu.
"Vardr!" dediler.[75]
Herakliyus, Kuds emniyet amirini ard ve ona:
"Peygamber olduunu syleyen u kiinin soyundan, kabilesinden am'da bir adam bulunuz ve onu
muhakkak benim yanma getiriniz!" diye emir verdi.[76] Kendisi, kalkp Hms'a gitti.
Daha Hmstan ayrlmadan, Roma'daki dostundan, Peygamberimiz Aleyhisselamn zuhuru ve gerekten
peygamber olduu hakkndaki grne uygun bir mektup geldi.[77]
O srada, Ebu Slyan b. Harb, ticaret iin am'a giden bir Kurey kafilesinin iinde, Herakliyus da
Kudste bulunuyordu.[78]
Ebu Sfyan'n bildirdiine gre; Gazze'de bulunduklar srada, Herakliyus'un emniyet amiri, zerlerine
saldrr gibi gelip:
"Siz, u Hicaz'daki ztn kavminden misiniz?" diye sordu.
Ebu Sfyan'la arkadalar:
"Evet" deyince, emniyet amiri:
"Haydi, benimle birlikte hkmdarn yanna kadar gideceksiniz!" dedi.[79]
Herakliyus'un emniyet miri, Ebu Sfyan'la arkadalarn oradan Kuds'e gtrp Herakliyus'un
huzuruna kard.
Herakliyus, evresinde Rumlarn bykleri olduu halde oturmu, bana da tacn giymiti.[80]
Herakliyus, Ebu Sfyan'la 30 kii olan Mekkelileri, lya (Kuds) Kilisesinin iinde kabul etti.[81]
Tercmann ard.[82]
Ebu Sfyan'la arkadalarna:
"Peygamber olduunu syleyen o zta soyca en yakn olan hanginizdir?" diye sordu.
Ebu Sfyan der ki:
"'Onlarn soyca ona en yakn olan benim' dedim.
Gerekten de, kafile iinde, o zaman Abdi Menaf oullarndan benden baka kimse bulunmuyordu.
Bunun zerine, Kayser:
'Onu benim yaknma getiriniz.[83]
Onun arkadalarn da ona yaklatrnz!
Onlar bunun arkasnda dursunlar1 dedi.[84]
Beni, Herakliyus'un nne, arkadalarm da benim arkama oturttu I ar. [85]
Herakliyus:
'Aranzda zuhur edip peygamberlik davasnda bulunan u kii hakknda bana bilgi ver' dedi.
Ben, onun iini ve gidiini kltmek istedim de:
'Ey hkmdar! Sen onun iine pek o kadar nem verme! Onun hali, sana eritirilmi olandan dk ve
kktr!' dedim.
Herakliyus benim bu szm hi umursamad.
'Sen onun hakknda soracam eylere cevap ver!1 dedi.
stediini sor' dedim.[86]
Bundan sonra Herakliyus, tercmanna:
'Syle onun arkadalarna: Peygamber olduunu syleyen o zt hakknda, ben bundan birtakm eyler
soracam!
Eer bu kii, sorduum eyler hakknda bana yalan sylemeye kalkrsa, kendisini yalanlasnlar!'
dedi.
Vallahi, onun (Peygamber Aleyhisselamn) bana sorulacak eyler zerinde uyduracam yalanm,
arkadalarmn orada-burada anlatp durmalarndan utanma sayd m[87] muhakkak yalan uydururdum!
Fakat, benim yalan sylediimi anlatacaklarndan utandm iin, Herakliyus'a dorusunu syledim !
[88]
Bundan sonra, Herakliyus'un bana onun hakkndaki ilk sorusu,[89] tercmanna:
'Syle ona: Peygamber olduunu syleyen o kiinin iinizdeki soyu nasldr?' diye sormak oldu.[90]
'O, aramzda en iyi soyludur.[91] Soy ynnden en sekinimizdir' dedim.[92]
Herakliyus:
'Sizden, bu peygamberlik szn ondan nce sylemi hibir kimse var myd?1 diye sordu.
'Yoktu!' dedim.
Herakliyus:
'Onun atalar iinde hibir hkmdar gelmi mi idi?' diye sordu.
'Hayr!' dedim.
Herakliyus:
'Ona halkn eraf m, yoksa zayf ve fakirleri mi tbi oluyorlar?' diye sordu.
'Hayr! Ona halkn zayf ve fakirleri,[93] genler ve kadnlar tbi oluyorlar! Kavminin yallarndan
ve erafndan ona tbi olan yoktur!' dedim.[94]
Herakliyus:
'Ona tbi olanlar artyor mu, yoksa eksiliyor mu?1 diye sordu.
'Evet! Artyor!' dedim.
Herakliyus:
'Onlardan, onun dinine girdikten sonra, beenmeyerek, kzarak ondan dnen bir kimse var m?' diye
sordu.
'Yoktur!' dedim.
Herakliyus:
'Peygamberlik szn sylemeden nce, onu hi yalanla suladnz, ktlediiniz olmu mu idi?'
diye sordu.
'Hayr!' dedim.
Herakliyus:
Kendisinin hi ahdini bozduu, sznde durmad var mdr?' diye sordu.
'Hayr! Ancak, biz imdi onunla bir mddet iin arpmay brakarak anlama yapm bulunuyoruz.
[95] Kendisinin bu mddet iinde ne yapacan bilmiyoruz![96] Bu yoldaki ahdini bozacandan
korkuyoruz!' dedim.[97]
Vallahi, verdiim cevaplara bu szden baka birey katmak imkn ve frsatn bulamadm ![98]
Arkadalarmn yalanm anlatp yaymalarndan korkma s ay di m, yine de, onu baka eylerle
kusuriamaya alrdm!
Herakliyus:
'Siz onunla hi arptnz m? Yahut, o sizinle hi arpt m?' diye sordu.
'Evet!' dedim.
Herakliyus:
'Sizin onunla yaptnz, onun sizinle yapt harp nasl sonuland?' diye sordu.
'Yenme, aramzda sra ve nbetle sonuland: Bir kez o bizi yendi, bir kez de biz onu yendik!' dedim.
Herakliyus:
'O size ne emrediyor?' diye sordu.
'Yalnz bir Allah'a ibadet etmeyi ve O'na hibir eyi e, ortak tutmamay bize emr, atalarmzn tapm
olduklar eylerden de bizi nehy ediyor.
Namaz klmay, doru olmay, yoksullara sadaka vermeyi, haramlardan saknmay, verilen szde
durmay, emaneti sahiplerine vermeyi, akraba ile ilgilenmeyi, onlar grp gzetmeyi emrediyor' dedim.
[99]
Ben bunlar Herakliyus'a sylediim zaman, Herakliyus, tercmanna:
'Ona de ki: Ben senden onun iinizde soyunun nasl olduunu sordum. Sen kendisinin iinizde en
soylu[100] olduunu syledin.
Zaten, peygamberler de, byle, kavimlerinin en soylular iinden seilip gnderilirler.
Ben sana 'Bu peygamberlik szn, ondan nce, iinizde syleyen bir kimse var m idi?' diye sordum.
Sen 'Hayr! Yoktur' dedin.
Eer ondan nce bu sz sylemi bir kimse olsayd, 'Bu da, belki, kendisinden nce sylenmi bir
sze uymak istemi bir kimsedir' diye syleyebilirdim. Ben sana, 'Onun atalarndan bir melik, bir
hkmdar var m idi?' diye sordum. Sen 'Hayr! Yoktur!' dedin.
Eer onun atalarndan gelmi bir melik, bir hkmdar olsayd, 'Bu da, belki, babalarnn saltanatn
elde etmeye alan bir kimsedir' diye syleyebilirdim.
Ben sana, 'Bu peygamberlik szn etmeden nce, onu hi yalanla sulam m idiniz?' diye sordum.
Sen 'Hayr!' dedin.
Benim bildiime gre; insanlara kar hi yalan sylememi olan kii, Allah'a kar asla yalan
sylemez!
Ben sana, 'Ona tbi olanlar insanlarn eraf mdr? Yoksa, zayf ve fakir tak m mdr?' diye sordum.
Sen halkn zayf ve fakir tak m inin ona tbi olduklarn syledin!
Zaten, Peygamberin tabileri de onlardr.
Ben sana, 'Ona tbi olanlar artyor mu, yoksa eksiliyor mu?' diye sordum. Sen onlarn arttklarn
syledin.
Zaten, iman ii de, tamamlanncaya kadar, hep byle gider!
Ben sana, 'Onun dinine girdikten sonra, beenmeyerek, kzarak dininden dnen oldu mu?' diye sordum.
Sen 'Hayr!' dedin.
Zaten, iman ii de byle olur; tad ferahlk ve nee kalbe karp kkleince, hi kimse onu
beenmemezlik etmez.
Ben sana, 'O hi ahdini, szn bozar m idi?' diye sordum. Sen 'Hayr!1 dedin.
Zaten, peygamberler de byle olur!
Ben sana, 'Siz onunla hi arptnz m ve o sizinle hi arpt m?' diye sordum. Sen, sizin onunla
arpma yaptnz, onun da sizinle arpma yaptn ve bir kez onun sizi yendiini, ikincisinde de
sizin onu yendiinizi syledin.
Zaten peygamberlerde, byledir btillara uratlrlar. Sonunda, gzel akbet ve sonu onlarn olur.
Ben sana, 'O neler emrediyor size?' diye sordum. Sen de, onun Yce Allah'a ibadet etmeyi ve ona
hibir eyi e ve ortak komam ay size emr, atalarnzn tapm olduklar eylerden de sizi nehy ettiini;
namaz klmay, sadaka vermeyi, doru olmay, haramlardan saknmay, verilen szde durmay, emaneti
sahiplerine teslim etmeyi size emrettiini syledin.
Bunlar, peygamberde bulunan sfatlardr.
Zaten, ben onun zuhur edeceini biliyordum. Fakat, sizden olacan ummuyor, sanmyordum.
Eer onun hakknda sylediklerin doru ise, o, u ayaklarmn bast yere yaknda hkim olacaktr!
Eer onun yanna varabileceimi bilsem, kendisine kavumak iin her zahmete katlanrdm!
Yannda olsaydm, ayaklarn ykardm!1 dedi.[101]
Vallahi, ben bu glfl (snnetsiz Herakliyus)'dan daha keskin grl, daha zeki bir adam grmedim !"
[102]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Herakliyus'a Hitaben Yazdrp "Muhammed
Reslullah" Mhr ile Mhrledii Mektubun Trke Tercemesi
"Bismillhirrahmnirrahm
Allah'n kulu ve resl Muhammed'den Rumlarn by Herakliyus'a.
Hidayete uyan, doru yolu tutanlara selam olsun!
Bundan sonra, derim ki: Ben seni slm davetiyle Mslmanla davet ediyorum.
Mslman ol, selameti bul da, Allah sana ecrve mkfatn iki kat versin!
Eer bu davetimi kabul etmezsen, yoksul iftilerin, btn tebaan olan halkn vebali senin boynuna
olsun[103]
'De ki: Ey Ehl-i Kitab! Gelinil, bizim aramzla sizin aranzda eit ve ortak bir szde (kelime-i tevhid-
de) birleelim de, Allahtan bakasna ibadet etmeyelim ve O'na hibir eyi e, ortak tutmayalm! Allah'
brakp da, birbirimizi rabler edinmeyelim!
Eer onlar bu davetten yz evirirlerse: Siz ahit olunuz ki, bizler muhakkak Mslmanlarz, deyin!1"
[104]
Herakliyus'un Mektubu Saklay, Mektuba Rumlarn Tepkileri
Herakliyus:
"Ben, Sleyman Peygamberden sonra, byle Besmele ile balayan bir mektup grmemitim!" dedi.
[105] Mektubu okuttuktan sonra, drp beline soktu, saklad.[106]
E bu Sfyan der ki:
"Herakliyus diyeceini dedikten ve mektubu okutma iini bitirdikten sonra, Herakliyus'un yannda
grltler oald, sesler ykselmeye balad.[107]
Fakat, ben ne sylediklerini anlayamadm.[108]
Herakliyus bizim dar karlmamz emretti, darya karldk.
Darya knca, arkadalarma:
'bn Ebi Kebe'nin[109] ii iyice bymeye balad! Baksanza! Ben Asf arlar in hkmdar bile
ondan korkuyor!1 dedim.[110]
Vallahi, hi de istemediim halde, Yce Allah kalbime slmiyeti sokuncaya kadar, onun davasnn
zafer ve baaryla sonulanacana kesin olarak inanmakta devam ettim."[111]
Dhye'nin Herakliyus'u Uyar ve slmiyete Davet Edii
Peygamberimiz Aleyhisselamn elisi Dhye b. Halife, Herakliyus'a:
"Ey Kayser! Beni sana Hms'tan bir kimse gnderdi ki, o, senden hayrldr!
Allah'a yemin ederim ki; beni ona gndermi olan zt ise, hem ondan, hem de senden daha hayrldr!
Sen benim szlerimi tevzuyla, alakgnlllkle dinleyip, verilen d kabul et!
nk, sen tevazu gsterir, alakgnlllk edersen, tleri anlarsn. d kabul etmezsen, insafl
olmazsn!" dedi.
Kayser Herakliyus:
"Devam et!" dedi.
Dhye:
"Biliyor musun, Mesh (sa Aleyhisselam) namaz klar myd?" diye sordu.
Kayser:
"Evet!" dedi.
Dhye:
"yleyse, ben seni Mesh'in Kendisi iin namaz klm olduu Allah'a davet ediyorum!
Ben seni, Mesh daha annesinin kamnda iken gkleri ve yeri yaratp idare etmekte bulunan Allah'a
davet ediyorum!
Ben seni, nceden Musa'nn, ondan sonra Meryem olu sa'nn geleceini mjdeledii, haber verdii
u mm peygambere imana davet ediyorum!
Eer sende bu hususta eskiden kalma biraz ilim varsa, eer kendin iin dnya ve ahiret mutluluunu
elde etmek istiyorsan, onlar gzlerinin nne getir, dk!
Aksi takdirde, ahiret mutluluu elinden gider, dnyada kfr ve irk iinde kalrsn!
unu da iyi bil ki, senin Rabbin olan Allah, cebbarlar helak edici ve nimetleri deitiricidir!" dedi.
Kayser Herakliyus, Peygamberimiz Aleyhisselamn mektubunu pp gzlerine srd, bana koydu.
Sonra da:
"Vallahi, ben ne elime geen biryazy okumadan, ne de yanma gelen bir bilgini bilmediklerimi
kendisine sorup renmeden brakrm!
Bunda da, ancak hayr ve iyilik grrm.
Sen bana, Mesh'in Kendisine namaz klm olduu Zt dnp buluncaya kadar, mhlet ver!
Ben bugn senin davet ettiin eyi kabul etmeyi uygun bulmuyorum.
Yarn sabaha kadar, ondan daha iyisi var m diye dneceim!" dedi.[112]
Kayser'in tiraflar, Endieleri ve Dhye'yi Dagatr'a Gnderii
Kayser Herakliyus, Dhye'ye:
"Allah senin iyiliini versin, rahmetine endirsin!
Vallahi, ben ok iyi biliyorum ki; senin sahibin, Allah tarafndan insanlara gnderilen peygamberdir!
Zaten, biz de onun gelmesini bekleyip duruyorduk.
Kitablarmzda da, onun ismini ve vasfn yazl bulmutuk.
Fakat, ben hayatm hakknda Rumlardan korkuyorum! Eer korkm asayd m,[113] kendisi lkemde
bulunsayd, ona hemen tbi olur ve yardm ederdim!" dedi.[114] Dhyeyi Uskuf Dagatr'a gnderdi ve
gnderirken de:
"Sahibinin iini ona anlat! Vallahi, o, Rumlarn iinde, benden daha ulu kiidir. Kendisinin sz de,
Rumlar katnda, benim szmden daha geerlidir! O sana ne diyecek, bir bak!" dedi.[115]
Bu hususta yazd bir mektubu da, Dhye'nin eline verdi.[116]
Peygamberimiz Aleyhisselam da, Uskuf Dagatr'a bir mektup yazdrp Dhye'ye teslim etmi ve onda
yle buyurmu bulunuyordu:
"man edenlere selam olsun!
Hi phesiz, sa b. Meryem, Allah'n pk ve nezih Meryem'e ilka eyledii Ruhu ve Kelimesidir.
Ben Allah'a ve Allah tarafndan bize indirilenlere, brahim'e, smail'e, shak'a, Ykub'a ve esbta
indirilenlere, Musa'ya ve sa'ya verilmi olanlara ve btn peygamberlere Rableri tarafndan verilenlere
inanrm.
Biz, onlardan hibirini dierlerinden ayrt etmeyiz; hepsinin peygamberliine inanrz.
Biz, Allah'a boyun een Mslmanlarz!
Doru yola tbi olanlara selam olsun!"[117]
Dagatr'n Mslman Oluu ve ehit Edilii
Dhye, Kayser'in yanndan ayrlp Dagatr'a gitti.
Peygamberimiz Aleyhisselam tarafndan Herakliyus'a ne iin geldiini ona haber verdi ve kendisini de
slmiyete davet etti.
Dhye'nin bildirdiine gre, Dagatr:
"Vallahi, senin sahibin, Allah tarafndan gnderilmi peygamberdir!
Biz, onun sfatlarn tanyoruz, ismini de Kitablanmzda yazl bulmuuzdur!" dedi.[118]
Nasrnler, her Pazar toplanrlar; Uskuf Dagatr da, yanlarna vanp onlara tler verdikten, kssalar
anlattktan sonra, teki Pazara kadar evinde otururdu.
Pazar gn gelince, Nasrnler Dagatr'n dar kmasn beklediler.
Dagatr, hastaln bahane ederek kmad.
Bunu birka kez yapt.
En sonunda, Nasrnler
"Ya o bizim yanmza kacaktr, ya da biz onun yanna gireceiz!
u Arap geleliden beri, biz senin tutumundan holanmyoruz!" diyerek Dagatr'a haber saldlar.
Dhye derki:
"Uskuf Dagatr, bana:
'Sahibine (Reslullah'a) git, benden selam syle. Allah'tan baka hibir ilah olmadna,
Muhammed'in Reslullah olduuna, sa'nn da Allah'n kulu ve temiz, iffetli, dnyadan el etek ekmi
Meryem'e ilka eyledii Ruhu ve Kelimesi olduuna ehadet ettiimi haber ver!' dedi.[119]
Dagatr odasna girip zerindeki siyah elbiseyi att, zerine beyaz bir elbise giydi. Sonra, asasn eline
ald. Kilisede toplanm bulunan Rumlarn yanna vard[120] ve:
'Ey Rum cemaati! Bize Ahmed Peygamberden bir mektup geldi.
Mektubunda, bizi Yce Allah'a davet ediyor.
Ben ehadet ederim ki; Allahtan baka hibir ilah yoktur! Ahmed de, Allah'n kulu ve resldr!' dedi.
Dagatr bunu der demez, Rumlar hep birden onun zerine atldlar. Dve dve onu ehit ettiler!"[121]
Yce Allah ondan raz olsun![122]
Kayser Herakliyus'un Rumlar slmiyete Davet Edii
Kayser Herakliyus da, Hns'taki kkne Rutin ulularn arp, kaplarn kapatlmasn emretti.
Sonra, yksek bir yere kt[123] ve:
"Ey Rum cemaatin[124] Siz, temelli kurtuluu ve doru yola kavumay, hkimiyetinizin devaml
olmasn,[125] sa b. Meryem'in sylediine uymay istemez misiniz?" dedi.
Rumlar
"Ey hkmdar! Bunlar elde etmek iin ne yapalm?" diye sordular.
Herakliyus:
"Ey Rum cemaati! Ben sizi, hayrl bir i iin topladm:
Bana o ztn mektubu geldi. Beni dinine davet ediyor!
Vallahi, o, gelmesini bekleyip durduumuz, Kitablarmzda kendisini yazl bulduum uz,[126]
almetlerini ve zamann bildiimiz[127] peygamberdir!
Geliniz, ona tbi olalm da, dnyamz ve ahiretimiz bize selamet olsun![128] der demez,
homurdanarak, dar kmak iin kaplara doru koutular. Fakat, kaplar kapal buldular.[129]
Herakliyus, Rumlarn slmiyetten byle tedirgin olduklarn grnce, iman etmelerinden midini
kesti.[130] Kendi hayat hakknda da, endieye dt.[131]
Adamlarna:
"Onlar geri eviriniz!" diye emretti.[132]
Rumlar geri dnp gelince, onlara:
"Ey Rum cemaati ![133] Ben size demin sylemi olduum szlerimi, dininize ballnzn
salamln renmek, snamak iin sylemitim.[134]
Dininize ballnzn salamln gsteren ve beni sevindiren halinizi, tutum ve davrannz,[135]
sizden umduum, beklediim eyi gzlerimle grm bulunuyorum!" dedi.[136]
Bunun zerine, Rumlar Herakliyus'a secde ettiler ve kendisinden honut oldular.[137]
Herakliyus emretti, kkn kaplar ald, Rumlar kkten kp gittiler.[138]
Dagatr'n ehit Ediliinden Sonra Dhye'nin Herakliyus'un Yanna Dn
Dhye b. Halife; Dagatr'n Rumlar tarafndan ehit edilmesi zerine, oradan hemen dnp Kayser
Herakliyus'a durumu haber verdi. Herakliyus:
"Sana 'Biz hayatmz hakknda Rumlardan korkarz!1 demitim ya! te, dediim kt!
Vallahi, Dagatir Rumlar katnda benden daha ulu kii idi ve onun sz de benim szmden daha
geerli idi!" dedi.[139]
Kayser Mslman olmaya niyetlenmi, fakat Rumlarn baskn kmalar zerine bundan vazgemi,
Mslman olmam tr.[140]
Kayser Herakliyus'un Peygamberimiz Aleyhisselamn Mektubuna Cevap Yaz
Herakliyus, Dhye b. Halife'ye bahiler, kymetli hediyeler ve elbiseler verdi.[141]
Peygamberimiz Aleyhisselamin mektubuna da, cevap yazd.
Yazsnda yle dedi:
"sa'nn mjdelemi olduu Allah'n Resl Muhammed'e Rum Hkmdar Kayser tarafndandr:
Elin, mektubunla birlikte bana geldi.
Ben ehadet ederim ki; sen Allah'n Reslsn!
Biz zaten seni yanmzdaki ncil'de yazl bulmutuk. sa b. Meryem, seni bize mjdelemiti.
Rumlar sana iman etmeye davet ettimse de, yanamadlar, kandlar. Onlar beni dinleselerdi,
kendileri iin muhakkak ki hayrl olurdu.
Ben senin yannda bulunup da sana hizmet etmeyi, senin ayaklarn ykamay ne kadar arzu ederdim !"
[142]
Dhye'nin Medine'ye Dn ve Yolda Bana Gelenler
Dhye b. Halife, Kayser Herakliyus'tan ald bahiler, kymetli hediyeler ve elbiselerle dnp
Hsma'ya geldi.[143] Czamlardan birtakm adamlar, zerindeki eskimi elbiseden baka, yanndaki
hereyi yamaladlar.
Dhye, Medine'ye gelince, daha evine girmeden, doruca Peygamberimiz Aleyhisselamn kapsna
kadar vard, kapy ald.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kim o?" diye sordu.
Dhye:
"Dhyet'l-Kelbf!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"eri gir!" buyurdu.
Dhye ieri girdi.
Btn olan bitenleri, bandan sonuna kadar, Peygamberimiz Aleyhisselama birer birer haber verdi.
[144]
Kayser'in mektubu okununca, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onun iin, bir mddet daha kalmak vardr! Onlar bir mddet daha kalacaklardr![145] Onun saltanat
bir mddet daha devam edecektir![146]
Mektubum yanlarnda bulunduka, onlarn saltanatlar srecek, devam edecektir!" buyurdu.[147]
Dhye:
"Y Raslallah! Kayser'in yanndan dnp gelirken, Hsma'da bulunduum srada, Czamlardan bir
cemaat beni baskna uratt. Hibir ey brakmakszn, yanmdaki eyleri yamaladlar. Nihayet,
Medine'ye u eski psk elbisemle gelebildim!" dedi.[148]
Dhye'yi soyanlar, Czamlardan Huneyd b. Us (VkdT ve bn Sa'd'a gre Arz) ile olu Us (yahud
rz)[149] ile ayn kabileden baz kimselerdi.[150]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mektubunun Kayser ve Kayser Hanedannca
Korunuu
Kayser Herakliyus; Peygamberimiz Aleyhisselamn gnderdii mektubu atlas bir ipee sard.[151]
Altndan bir kutunun iine koyup saklad.
Kayser hanedan katnda nesilden nesile devredilegelen bu mbarek mektup, Alfons b. Ferdinand'n
Tulaytla zerine yryp Endls memleketlerinden ele geirecei yerleri ele geirdii tarihte (Hicr
464) onun nezdinde idi.
Alfons'tan sonra da, kznn olunun nezdinde kald.[152]
Yine Sheyl'nin (doumu H. 508, vefat H. 581) bir arkadandan, onun da mektubu gren tannm
slm kumandanlarndan Abdlmelik b. Safd'den sorup renmi bulunan birzttan rivayetine gre;
Abdlmelik demitir ki:
"Mektubu, kral getirip bana gsterdi. Ben onu okumak ve pmek isteyince, mektubu korumak iin elimi
tutup beni men etti, yapmak istediim eyi benden esirgedi."[153]
bn Hacer el-Askalnye (doumu H. 773, lm H. 852) birok kiinin Kad Nreddin b. Sgu'd-
Dmak'den rivayet ederek bildirdiklerine ve ona da Seyfeddin Klcu'l-Mansr'nin sylediine gre;
[154] Seyfeddin Kl demitir ki:
"Melik Mansur Klavunu's-Slih (lm H. 689), beni baz hediyelerle Marib lkesi kralna
gnderdi.
Marib kral da, beni arabuluculuk iin Efrenc (Avrupa) kralna yollad.
Avrupa kral, arabuluculuumu kabul ve yannda kalmaklm bana teklif etti. Fakat, ben onun yannda
kalmaktan kandm.
Bana:
'Ben sana yce bir armaan sunacam!1 deyip, altndan kaplamal bir kutu ve kutunun iinden altndan
bir boru, borunun iinden de bir mektup karp gsterdi.[155]
Mektup, ipek bir beze yaptrlmt.[156]
Mektubun, zamanla, birok harfleri silinmi bulunuyordu.
Kral:
'Bu, sizin peygamberinizin atam Kayser'e gndermi olduu mektubudur!
Biz ona bugne kadar elden ele tevars etmekten geri kalmadk.
Bize ata ve babalarmzdan tavsiye ve tenbih edilmitir ki; bu mektup yanmzda bulunduka, saltanat
bizden gitmeyecektir!
Biz onu son derecede titizlikle korumakta ve ona sayg gstermekteyiz.
Saltanatmzn srp gitmesi ve yaamas iin, onun yanmzda bulunduunu, Nasranlerden de gizli
tutmaktayz!' dedi."[157]
Abdullah b. Huzfe'nin ran ah Kisra'ya Gnderilii
Gnderili Tarihi ve Sebebi
Hicretin 6. ylnda Zilhicce aynda Hudeybiye'den dnldkten sonra, Hicretin 7. ylnda Muharrem
aynda slmiyete davet etmek zere birer mektupla hkmdarlara gnderilen alt zttan birisi de Abdullah
b. Huzfe olup, Acem ah Kisr'ya gnderilmiti.[158]
Peygamberimiz Aleyhisselam, mektubunu Kisrya sunmak zere, Bahreyn valisine vermesini de,
Abdullah b. Huzfe'ye emir buyurdu.[159]
Peygamberimiz Aleyhisselam; yazdrd "Muhammed Reslullah" mhryle mhrl mektubunda
yle buyurdu:
"B ismi lhirrahm nirrahm
Allah'n Resl Muhammed'den Farslarn by Kisrya!
Hidayete uyan, doru yolu tutanlara, Allah'a ve Reslne iman edenlere, Allah'tan baka hibir ilah ve
mbud olmadna, O'nun ei, orta bulunmadna ve Muhammed'in de O'nun kulu ve resl olduuna
ehadet getirenlere selam olsun!
Ben seni Allah'a imana davet ediyorum!
nk, ben, Allah'n kalbleri diri ve akllar banda olanlar uyarmak, kfirler hakknda da o azap
sz gereklemek zere btn insanlara gndermi olduu peygamberiyim!
yleyse, Mslman ol, selameti bul!
Davetimden yz evirirsen, kanrsan, btn Mecuslerin gnah senin boynuna olsun!"[160]
Abdullah b. Huzfe; Peygamberimiz Aleyhisselamn bu mektubunu, Kisrya sunmak zere, Bahreyn
valisi Mnzirb. Sv'ya bavurdu. O da, onu Kisr'ya yollad.[161]
Abdullah b. Huzfe'nin bildirdiine gre; kendisi Kisr'nn kapsna kadar vard, yanna girmek iin
izin istedi.[162]
Kisr, nce kk salonunun sslenmesini emretti. Sonra Fars devlet adamlarnn, daha sonra da
Peygamberimiz Aleyhisselamn elisinin ieri alnmasna msaade etti.[163]
Abdullah b. Huzfe ieri girdi.[164]
Kisr, mektubun eliden alnmasn emretti.
Abdullah b. Huzfe:
"Onu, Reslullah Aleyhisselamn buyruu zere, sana kendim vereceim!" dedi.
Kisr:
"yleyse, haydi, yanma yakla!" dedi.
Abdullah b. Huzfe, yaklap Kisr'ya mektubu verdi.
Kisr, mektubu okutmak iin Hre'li ktibini ard, mektubu ona okuttu.
Ktip, mektubu:
"Allah'n Resl Muhammed'den, Farslarn by Kisr'ya!" diyerek okumaya balaynca, Kisr
mektuba Reslullah Aleyhisselamn ismiyle balanm olmasna son derecede kzd, bard, ard.
Daha mektubun iinde ne denildiini anlamadan,[165] mektubu alp yi itti [166] ve:
"O, benim bir klem durumunda bulunduu halde, bana byle yazyor ha?!" dedi.[167]
Abdullah b. Huzfe le Kisr'nn Karlkl Konumalar
Abdullah b. Huzfe, Kisr'nn huzurunda yapt konumasnda:
"Ey Fars cemaati! Sizler, peygambersiz, Kitabsz ve yeryznden ancak ellerinizde bulunan bir
ksmna hakim olarak sayl gnlerinizi geiriyor, bir d hayat yayorsunuz!
Halbuki, yeryznn hakim olamadnz ksm daha oktur.
Ey Kisr! Senden nce, nice dnyalk ve ahiretlik hkmdarlar gelmi ve hkm srmlerdir.
Onlardan, ahiretlik olanlar, dnyadan da nasiplerini almlardr.
Dnyalk olanlar ise, ahiret nasiplerini yitirmilerdir.
Sana getirip teklif ettiimiz bu i sence kmseniyor; amma, vallahi, nerede olursan ol, kmsediin
ey gelince, ondan korkacak ve korunamayacaksn!
Sen, vaktiyle girmi olduun yerden srlp karldn da yalanlayamazsn!
Zikar vak'asndaki durum, bunun delilidir!" dedi.
Kisr da, yapt konumasnda, zet olarak:
"Mlkve saltanat bana mnhasrdr!
Benim bu hususta ne yenilgiye uramaktan, ne de bana bir ortak kacandan korkum vardr!
Firavun, srail oullarna hakim olmutu.
Siz, onlardan daha iyi, daha gl deilsiniz!
Benim sizi hemen hakimiyetim altna alvermeme ne engel var?
Ben Firavun'dan daha iyi ve daha glym dr![168]
Zikar vak'asna gelince, o, am vak'asdr" dedi.[169]
Kisr, Abdullah b. Huzfe'nin dar karlmasn adamlarna emretti, Abdullah b. Huzfe dar
karld.[170]
Abdullah b. Huzfe'nin Medine'ye Dn
Abdullah b. Huzfe, Kisr'nn huzurundan kar kmaz, hayvannn zerine atlayp Medine yolunu
tuttu.
Kendi kendine:
"Vallahi, benim iin, iki yoldan hangisi olursa, gam ekmem.
Reslullahn mektubunu verilecek yere vermi, vazifiemi yapm bulunuyorum ya!" dedi.
Kisr, fkesi getikten sonra, elinin ieri alnmasn emretti ve onu Hre'ye kadar arattrd ise de,
bulduramad.[171]
Abdullah b. Huzfe, Medine'ye gelip, durumu Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdi.[172]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Kisr Aleyhindeki Duas
Abdullah b. Huzfe Kisr'nn mektubu yrttn syleyince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar da para para olsunlar[173]
O benim mektubumu paralad ha?[174] Allah da onun mlk ve saltanatn paralasn![175]
O, kendi eliyle mlk ve saltanatn paralam oldu![176]
Allah'm! Onun mlk ve saltanatn parala!" dedi.[177]
Kisr'nn Peygamberimiz Aleyhisselam Hakknda Yemen Valisine Emir ve Direktif
Verii
Kisr, Yemen valisi Bzn'a Peygamberim iz Aleyhisselam hakknda bir yaz gnderdi ve yazsnda
yle dedi:
"Mekke'de, Kureyten biri ortaya km! Kendisinin peygamber olduunu sylyormu[178]
Ona syle: Kendisi ya bu peygamberlik dvasndan vazgeer, ya da onu ve kavmini ldrecek
adamlar zerlerine salarm![179]
Sen, yanndaki gl kuvvetli adamlarndan ikisini ona sal[180] Kavminin dinine muhalefet etmi olan
kiiye, kavminin dinine dnmesini emret![181]
Dnmekten kanrsa, kendisinin ban kesip bana gnder!"[182]
Kisr'nn Yemen valisi Bzn, Kisr'nn mektubunu alr almaz, yazc, muhasip ve Farsa okur yazar
vekilharc olan Bbeveyh'i, yanna Farsllardan Hurre Hsre adndaki bir adam da katarak,
Peygamberimiz Aleyhisselama gnderdi.
Kisr'ya gitmesi iin, Peygamberimiz Aleyhisselama yazd bir yazy da, ellerine verdi. Vekilharc
olan Bbeveyh'e, Peygamberimiz Aleyhisselam iin:
"u ztn memleketine git![183] Haline, gidiatna bir bak![184] Kendisiyle konu![185] Kendisini
imtihan et![186] Onun haberini bana getir![187] in iyzn anla, bana anlat!" dedi.[188]
Bbeveyhle Hurre Hsre, Mekke'ye doru yollandlar.
lk nce, Taife vardlar.
Taif'in Nahb deresinde Kurey mriklerinden baz adamlara rastladlar.[189]
Kurey erafndan Ebu Sfyan'la Salvan b. meyye ve daha bakalar, rastladklar kiiler arasnda
idi.[190]
Eliler onlara Peygamberimiz Aleyhisselamn nerede bulunduunu sordular.
Kureyfler de;
"O, Medine'dedir!" dediler.
Kurey mrikleri, vali Bzn'n mektubunda yazl olan elilerden sorup renince, ok sevindiler
ve birbirlerine:
"Sevininiz! Hkmdarlar Hkmdar olan Kisr onun karsna dikilince, artk siz onun hakkndan
kolayca gelebilirsiniz!" dediler.
Bzn'n elileri, Taif'ten Medine'ye, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldiler.[191]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlarn mnasip bir yere kondurulup arlanmalarn ashaba emir
buyurdu.
Onlar birka gn oturup dinlendikten sonra, haber salp onlan yanna ard.[192]
Bbeveyhle Hurre Hsre, gelip Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna girdiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Oturunuz!" buyurdu.
Onlar, dizlerinin zerine ktler.[193]
Yemen valisi Bzn'n bu elileri, sakallarn dibinden kaztmlar, byklarn ise alabildiine
uzatmlar, bytmlerdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam onlar byle grnce, holanmad ve onlara:
"Yazklar olsun size, bu kla girmenizi size kim emretti?" diye sordu.
Eliler
"Byle yapmamz Rabbimiz Kisr emretti bize!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Fakat, benim Rabbim bana sakalm salmam, bym ise kesmemi emretti" buyurdu.
Eli Bbeveyh, yle konumaya balad:
"ahlar ah, Hkmdarlar Hkmdar Kisr, vali Bzn'a yaz yazp, seni kendisine getirmek zere
sana adam gndermesini emretti.
Bzn da, yanma dp gitmen iin, beni sana yollad!
Eer benimle birlikte gidersen, Yemen valisi, Hkmdarlar Hkmdarna senin lehinde mektup yazar,
seni balatr!
Eer benimle gelmekten kanrsan, sen de bilirsin ki, Kisr seni de senin kavmini de yok eder,
memleketini de ykar!" dedi[194] ve Bzn'n mektubunu Peygamberimiz Aleyhisselama sundu.[195]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Bbeveyh'i dinledi, mektupta yazlanlar da rendi.[196] Glmsedi
ve elileri slmiyete davet etti.
Bbeveyh'le Hurre Hsre, Peygamberimiz Aleyhisselamn huzurunda duyduklar manev heybetten
hem titriyorlar,[197] hem de cesaretli cesaretli konumaktan geri durmuyorlard.
Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Eer bizimle gelmeyeceksen, vali Bzn'n mektubuna cevap yaz!" dediler.[198]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Eer ben bu ii kendiliimden yapm olsaydm, vazgeerdim!
Fakat, beni sn yce olan Allah gnderdi .[199]
Siz bugn yanmdan ayrlp konutunuza dnnz! Yarn sabahleyin yanma geliniz!
Ne yapmak istediimi, o zaman size haber vereyim!" buyurdu.[200]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Kisr Hakknda Allah'tan Ald Haberi Elilere
Bildirii
Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Yce Allah, Kisrya olu freveyh'i musallat kld: reveyh onu filan ayda, filan gecede ve gecenin
de filan filan saatleri geince ldrd!" diye vahiy geldi.
Ertesi gn, Peygamberimiz Aleyhisselam, elileri yanna arp, bunu onlara haber verdi[201] ve:
"Sahibinize (Bzn'a) tebli ediniz ki; benim Rabbim olan Allah, onun rabbi Kisr'y bu gece, geceden
yedi saat geince, gecenin yedinci saatinde ldrmtr!" buyurdu.[202]
Bbeveyh'le arkada ardlar[203] ve Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Sen ne sylediini biliyor musun?!
zerine yryp seni cezalandrmamz, bizim iin, bu sylediini vali Bzn'a haber vermekten daha
kolaydr!
Biz senden iittiimiz bu sz gerekten ona yazalm ve hkmdara haber verelim mi?!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet! Bunu benden iittiinizi ona haber veriniz! Hem de ona deyiniz ki: 'Benim dinim ve
hakimiyetim Kisr'nn mlk ve saltanatnn ulat yerlere kadar ulaacak, atlarn ve develerin ayak
basacaklar en uzak yerlere kadar uzanacaktr!'
Yine ona deyiniz ki: 'Eer sen Mslman olursan, idaren altnda bulunan yerleri sana vereceim! Seni,
Ebnlardan, Yemen'deki Farsllardan olan kavmine hkmdar yapacam!1" buyurdu.
Peygamberimiz Aleyhisselam; elilere syleyeceklerini syledikten sonra, Hurre Hsre'ye altn ve
gmle ilenmi bir kemer verdi.
Bunu, Peygamberimiz Aleyhisselama, hkmdarlardan birisi hediye etmiti.
Hurre Hsre'ye, bu kemerden dolay, "Zlmaceze=Kemerii" derlerdi.
Hurre Hsre'nin soyundan gelen oullar ve torunlar da bu adla anldlar.[204]
Elilerin Grdklerini ve Duyduklarn Vali Bzn'a Anlatmalar
Bbeveyh'le Hurre Hsne, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanndan ayrldlar.
Bir hayli yolculuktan sonra Bzn'n yanna geldiler ve ona, Peygamberimiz Aleyhisselamda
grdklerini ve kendisinden iittiklerini., haber verdiler.
Bzn:
"Vallahi, onun bu sz hkmdar sz deildir!
Ben yle sanyorum ki; bu zt, dedii gibi, bir peygamberdir!
Kendisinin Kisr hakknda sylemi olduu szn neticesini bekleyelim.
Eer kendisi bu husustaki sznde doru kacak olursa, o gerekten Allah tarafndan insanlara
gnderilmi bir peygamberdir.
Eer onun syledii doru kmazsa, o zaman, hakknda gereini dnrz!" dedi.[205]
Bzn, Bbeveyh'le Hurre Hsre'ye:
"Siz onu nasl buldunuz?" diye sordu.
Bbeveyh'le Hurre Hsre:
"Biz, ondan daha heybetli, onun kadar hibir eyden korkmayan, muhafzlar bulunmayan, ondan daha
tevazulu, alakgnll, halk arasnda yaya yryen bir hkmdar grmedik!
Ashab, onun yannda, seslerini ykseltmiyor, ksyorlar..." dediler.[206]
Kisr reveyh'in Vali Bzn'a Mektubu, Bzn'la Ebnlarn Mslman Olmalar
Aradan ok gememiti ki, Vali Bzn'a, Kisr'nn olu reveyh'ten bir yaz geldi.
Gelen yazda yle deniliyordu:
"Bundan sonra, derim ki: Ben Kisry ldrdm!
Ben onu, ancak, Fars erafndan birok kimseleri ldrmeyi, onlar hudut boylarnda toplayp
tutuklamay mubah saymasna kzdm iin ldrdm!
Bu mektubum sana gelince, halkn benim iin bey'atn al!
Kisr'nn sana yaz yazm olduu zt hakknda da, buyruum gelinceye kadar bekle, onun zerine pek
dme!"
reveyh'in mektubu okunup sona erince, Vali Bzn, Peygamberimiz Aleyhisselam hakknda:
"Bu zt, muhakkak, Allah tarafndan insanlara gnderilmi bir peygamberdir!" diyerek Mslman
oldu.
Aslen Farsl olup Yemen'de oturan Ebnlar da Mslman oldular.[207]
Allah hepsinden raz olsun!
Kisr'nn ldrld haberi geldii srada, Bzn hasta idi.
Svarileri, Bzn'n banda toplandlar ve:
"Sen birisini bizim bamza vali tayin et!" dediler.
Bzn:
"Sizin iin gelecek bir hkmdar, herisin nn sonunu gren, gzeten bir hkmdar vardr: Siz u zta
uyunuz, O'nun dinine giriniz, Mslman olunuz!" dedi.
Bzn ldkten sonra, Ebnlarn bakan, Peygamberimiz Aleyhisselam a bir heyet gndererek,
Mslman olduklarn bildirdi.[208]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Kisr'ya Gnderdii Mektubun Ele Geii
Peygamberimiz Aleyhisselamn ran ahna gndermi olduu mektubun asl, Lbnan Dileri
Bakanlnda bulunmu olan Mr. Henri Pharaon'un babas tarafndan Birinci Dnya Sava sonunda
am'da 150 altna satn alnm olup; 1962 yl Kasm'nn sonuna doru Dr. Selahaddin el-Mneccid'e
okutturulmak iin bavurulmas zerine ortaya kmtr.
Dr. Selahaddin Mneccid'in tarif ve tasvirine gre; parmen zerine yazlm bulunan bu mbarek
mektubun rengi zamanla deimi ve dokumas eskimi yeil bir kumaa yaptrlmtr.
Mahfaza, ayrca, camdan bir ereve tarafndan muhafaza edilmi olup parmen oraya yapk
kalmtr.
Parmen eski ve yumuaktr.
Parmenin rengi, koyu kahverengidir.
Sahife kenarlar, bu yzden, siyahlann tr.
Mektubun boyu 28 cm, eni 21,5 cm .dir.
Mektubun eb'd ince uzun ise de, st ksm alt ksmndan genitir.
Mektupta, yerine gre uzunluklar 21,2 cm.den 21,5 cm.ye kadar deien 15 satr vardr.
Satrlarn en altnda dairemsi bir mhr izi olup, bunun ap 3 cm.dir.
Mektupta, yukardan aaya doru akm su izleri vardr.
Bunlar, baz yerlerde harfleri veya kelimeleri silmi, baz yerlerde mrekkep izini hafifletmi ve
mhrn ortasna doru bulunan Resl kelimesindeki R hani hari olmak zere, mhrdeki yazy da
silmitir.
Denilebilir ki; mektup yrtlmak istenilmitir.
Gerekten de, yrtk, balangtaki ufk 3. satrdan, bu satrn ortasna kadar inmekte; bylece, yrtk
izi, tersine bir L harfi manzaras arz etmekte d ir.
Yrtk, mektubun yazld parmenden ayrt edilebilen ve daha sonraki devre ait deriden yaplm
ince bir iplikle dikilmitir.
Mektubun yaz karakteri, Hendek sava srasnda Sel1 dandaki grafit kaya zerine yazlm bulunan
en eski yaz karakterine uymakta d ir.[209]
Htb b. Ebi Beltea'nn Mukavks'a Gnderilii
Gnderili Tarihi ve Sebebi
Peygamberimiz Aleyhisselamn slmiyete davet etmek zere Hicretin 7. ylnda[210] Muharrem
aynda[211] hkmdarlara birer mektupla gnderdii alt eliden birisi de Htb b. Ebi Beltea olup,
Peygamberimiz Aleyhisselam onu skenderiye hkmdar, Kbtlerin by Mukavks'a gndermiti.
[212]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onu gndermeden nce:
"Ey insanlar! Ecir ve sevabn Allah demek zere, u mektubu Msr hkmdarna hanginiz gtrr?"
diye sorunca, Htb b. Ebi Beltea srayp ayaa kalkt ve Peygamberimiz Aleyhisselama doru vard ve:
"Y Raslallah! Ben gtrrm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Htb! Allah bu vazifeni senin hakknda mbarek klsn!" buyurdu.
Htb b. Ebi Beltea mektubu Peygamberimiz Aleyhisselamdan ald, vedalap evine gitti. Hayvannn
ulunu, kolann sklatird. Ailesiyle de vedalatiktan sonra yola kt.
Htb, nce Msr'a gitti. Mukavks' orada bulamaynca, skenderiye'ye gitti.[213] Mukavks'n saray
kapcsnn yanna vard. Ne iin geldiini ona haber verdi. Kapc, Htb'a ok hrmet etti. Onu hi
bekletmedi.[214]
Mukavks, o srada, deniz zerinde bir mecliste bulunuyordu.
Htb, bir sandala binip Mukavks'n meclisi hizasna kadar vard; Peygamberimiz Aleyhisselam m
mektubunu, ba ve ehadet parma arasna alarak ona gsterdi.
Mukavks, mektubu grnce, Htb b. Ebi Beltea'y nne getirmelerini adamlarna emretti.[215]
Mukavks, Peygamberimiz Aleyhisselamn mektubunu Htb'n elinden ald,[216] okuttu.
"Muhammed Reslullah" mhr ile mhrl mektupta yle buyuru I uy ordu:
"B ismi lhirrahm nirrahm
Allah'n kulu ve resl Muhammed'den Kbtlerin by Mukavks'a!
Hidayete uyan, doru yolu tutanlara selam olsun
mdi, ben seni slm davetiyle Mslmanla davet ediyorum.
Mslman ol, selameti bul da, Allah sana ecir ve mkfatn iki kat versin!
Eer bu davetimi kabul etmez, kabul etmekten kanrsan, Kbtlerin gnah senin boynuna olsun!
'De ki: Ey Ehl-i Kitab! Geliniz! Bizim aramzla sizin aranzda eit ve ortak bir Kelime'de birleelim
de, Allah'tan bakasna tapmayalm! Ona hibir eyi e, ortak tutmayalm! Allah' brakp da, birbirimizi
rab diye tanmayalm!
Buna ramen, onlar bu davetten yz evirirlerse, onlara: Siz ahit olunuz ki, bizler muhakkak
Mslumanlarz, deyiniz.'"[217]
Peygamberimiz Aleyhisselamn mektubu okununca, Mukavks, Htb b. Ebi Beltea'ya "Hayrl olsun!"
dedi.[218]
Mukavks'n Htb b. Ebi Beltea ile Konumalar ve Tartmalar
Htb b. Ebi Beltea derki:
"skenderiye hkmdar Mukavks, haber gnderip beni yanna getirtti. Patriklerini de yanna toplad.
Bana:
'Ben anlamak istediim baz eyleri sana soracak ve seninle konuacam!1 dedi.
Kendisine:
'Buyurunuz, konualm!1 dedim.
Mukavks:
'Bana haber ver: Senin efendin bir peygamber deil midir?' diye sordu.
'Evet! O, Allah'n Resldr!1 dedim.
Mukavks:
'O gerekten byle bir peygamber idi ise, kendisini z yurdundan karp baka bir yurda snmak
zorunda brakan kavminin aleyhinde ne iin Allah'a dua etmedi?' diye sordu.
Ona:
'Sen sa b. Meryem'in Reslullah olduuna ehadet edersin deil mi?
O gerekten peygamber olduuna gre, kavmi onu yakalayp asmak istedikleri zaman; kendisini dnya
semasna kaldrp ykselteceine, kavmini helak etmesi iin Allah'a dua etse olmaz m idi?' dedim.[219]
Mukavks syleyecek sz bulamad. Bir mddet sustuktan sonra:
'Szn tekrarla!' dedi.
Tekrarladm. Mukavks yine sustu.[220] Sonra da:
'Gzel syledin! Sen bir hakmsin, yerli yerince konuuyorsun. Hakm olan, yerli yerince konuann da
yanndan geliyorsun!' dedi."[221]
Bundan sonra, Htb la Mukavks, konumaya yle devam ettiler:
Htb, Mukavks'a:
"Senden nce, burada bir adam, kendisinin en yce Rab olduunu iddia etmi;[222] o Firavun,
kavmine, 'Ben sizin en yce Rabbinizim!' diyerek barmt.[223]
Yce Allah onu dnya ve ahiret azabyla yakalayp cezalandrd, ondan intikam ald.
Sen, senden bakasndan ibret al da, bakasna ibret olma!" dedi.[224]
Mukavks:
"Bizim iin, bir din vardr! Biz, bu dinimizi, ondan daha hayrls olmadka, brakmayz!" dedi.[225]
Htb:
"Senin bal bulunduun ve daha hayrls olmadka brakmayacan sylediin dininden daha
hayrl olan din, hi phesiz slmiyettir![226] Biz seni slmiyete davet ediyoruz ki, Allah din olarak
insanlara onu yeterli klmtr, dahas da yoktur![227]
Bu peygamber [Muhammed Aleyhisselam], slmiyete yalnz seni deil, btn insanlar davet etti.
Onlardan, kendisine kar en kat, en sert ve kaba davrananlar, Kurey mrikleri oldu!
Ona kar en azgn dmanl da Yahudiler yaptlar!
nsanlardan, ona en ok yaknlk gsterenler ise, Hristiyanlar oldu.
Hayatm zerine yemin ederim ki;[228] Musa Peygamber nasl sa Peygamberi haber vermi ve onun
geleceini mjdelemi ise, sa Peygamber de Muhammed Aleyhisselam ylece haber vermi, geleceini
mjdelemitir![229]
Bizim seni Kur'n' kabule davet etmemiz, senin Tevrat'a bal olanlar ncil'i kabule davet etmen
gibidir.
Her peygamber bir kavme yetimi olup, o kavim o peygamberin mmetinden saylm, o peygambere
itaat edenler de o mmete katlmtr.
Sen ise, bu peygambere (Muhammed Aleyhisselama) yetienlerdensin![230]
Biz, seni slm dinine davet etmekle, sa Peygamberin dininden men ediyor deiliz! Bilakis, onunla,
onun gerek tebligatyla amel ve hareket etmeni sana teklif etmi oluyoruz" dedi.[231]
Mukavks:
"Ben bu peygamberin iini, dinini inceledim. Grdm ki, onda ne dnyadan el etek ekilmesi
emrediliyor, ne de mergub ve makbul eyler yasaklanyor!
Kendisini de, ne yolunu arm bir sihirbaz, ne de gaibden haberler aldn iddia eden yalanc bir
khin olarak bulmu deilim!
Fakat, kendisinde benim bulduum; gaibi, gizli, kapal eyleri kefedip haber vermek gibi
peygamberlik almetleridir.
Bununla beraber, ben biraz daha dnmek isterim!" dedi.[232]
Mukavks, bir gece haber salp Htb' huzuruna getirtti.
Mukavks'n yannda, Arapa tercmanndan baka kimse yoktu.
Mukavks, Htib'a:
"Onun (Muhammed Aleyhisselamn) hakknda soracam eylere doru cevap verir misin?
Ashabnn arasndan, sahibinin seni niin seip gnderdiini biliyorum.[233]
Ben sana ey soracam!" dedi.
Htb:
"stediini sor! Ben sana ancak doruyu syleyeceim!" dedi.[234]
Mukavks:
"Muhammed insanlar nelere davet ediyor?" diye sordu.
Htb:
"Yalnz Allah'a ibadet etmeye davet ediyor. Gece gndz, be vakitte namaz klmay emrediyor!
Ramazan orucunu tutmay, Beytullah' hacc ve ziyaret etmeyi, verilen szde durmay... emrediyor. lm
hayvann etini yemekten ve kandan men ediyor!" dedi.[235]
Mukavks:
"Onun (Muhammed Aleyhisselamn) ekil ve emailini (fizik yapsn) bana tarif et, anlat!" dedi.
Htb ksaca tarif etti.
Mukavks:
"Anlatmadn daha baz eyler kald: Gzlerinde biraz krmzlk, srtnda iki omuzu arasnda da
peygamberlik htemi (mhr) vardr. Merkebe biner, srtna harmani giyer, hurma ve az etli kemikle
geinir, amcalar ve amca oullar tarafndan korunur!" dedi.
Htb:
"Bunlar da onun sfatdr!" dedi.[236]
Mukavks:
"Ben, gelecek bir peygamber daha kaldn biliyordum. Fakat, onun am'dan kacan sanyordum.
[237] nk, daha nceki peygamberler hep oradan kmlard.
Geri, son peygamberin Arabistan'da, sertlik, darlk, yoksulluk lkesinden kacan da Kitablarda
grmtm.[238]
Allah'n Kitabnda sfatlarn yazl bulduumuz peygamberin zuhuru zaman da, tam bu zamandr!
Biz, onun vasfn, ki kzkardei bir nikh altnda birletirmez! Hediyeyi kabul eder, sadakay kabul
etmez! Fakiri er, yoksullarla oturur kalkar!' diye de, Kitabda yazl bulmutuk![239]
Ona uymak hususunda Kbtler beni dinlemezler![240]
Ben saltanatmdan da ayrlmaya kyam ayaca m! Bu hususta ok cimriyim dir![241]
Ben Kbtlere bundan ne bir kelime ananm, ne de hi kimseye bu konumam bildirmeyi, duyurmay
isterim!" dedi[242] ve Arapa yaz yazan bir yazc ard.
Peygamberimiz Aleyhisselamn mektubuna yle cevap yazdrd:
"B ismi lhirrahm nirrahm
Muhammed b. Abdullah'a Kbtlerin by Mukavkstan!
Selam olsun sana!
Bundan sonra, arzederim ki; mektubunu okudum.
Mektubunda andn ve beni davet ettiin eyleri anladm.[243]
Gelecek bir peygamber daha kaldn biliyor ve fakat onun am'dan kacan sanyordum.
Elini arladm.
Sana Kbtler katnda mevkileri yksek iki cariye ile elbiseler gnderdim.
Binmen iin, sana bir de katr hediye ettim.
Selam olsun sana!"
Mukavks, bundan fazla ne birey yapt, ne de Mslman oldu.[244]
Mukavks, Htb'a:
"Sakn h! Kbtler senin azndan tek kelime bile iitmesinler!" diye tenbihatta bulundu.[245]
Mukavksn Peygamberimiz Aleyhisselama Gnderdii Hediyeler
1. ki cariye (Mriye ile kzkardei rn),
2. Bin miskal altn,
3. ki binit hayvan (bir katrla bir merkep),
4. Yirmi kat Msr ii ince elbise,[246]
5. Bir adet billur kadeh,[247]
6. Kokulu bal,[248]
7. Sark,
8. Kabt Msr keten kuma,
9. d, misk gibi gzel koku,
10. Glya,
11. Kutu iinde srmelik,
12. Tarak,
13. Makas,
14. Misvak,
15. Ayna,
16. ne,
17. plik,
18. Baston.
Mukavks Htb'a Peygamberimiz Aleyhisselam hakknda:
"Srme kullanr m?" diye sormutu.
Htb:
"Evet! Aynaya bakar, san tarar; seferde ve hazerde, aynay, srmedanl, tara, misva yanndan
ayrmaz!" demiti.[249]
Mukavks'n Peygamberimiz Aleyhisselama hediye ettii iki cariyeye Htb Mslman olmalarn
teklif etti, onlar da Mslman oldular. Mriye'yi Peygamberimiz Aleyhisselam zevcelie kabul etti, Srn'i
de Hassan b. Sabite verdi.
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. brahim adndaki olu, Hz. Mariye'den domutur.[250]
Mukavks'n hediye ettii katr Dldl, merkep de Ufeyr, Yfur diye anlrd .[251] Bunlar, iyi cins
binit hayvanlarndand.[252] Her ikisi de gri tyl idi.[253] O gne kadar, Arabistan'da ak tyl katr
grlmemiti. slm'da ilk grlen ak tyl katr, Dldl oldu.[254]
Peygamberimiz Aleyhisselam, hediye edilen billur kadehle de su ierdi.[255] Mukavks tarafndan
Htb'a verilen hediye, 100 dinar (altn) ile 5 kat elbise idi.[256]
Htb'n Medine'ye Yollan
Htb'n bildirdiine gre; kendisi, Mukavks'n yannda, ksa bir mddet, be gn kald ve son
derecede arland.[257]
Yabanc heyetler ise, Mukavks'n yannda bir ay ve bir aydan da fazla kalmakta idiler.[258]
Htb, be gnden sonra, Mukavks'n lkesinden ayrld.[259]
Mukavks Htb' Cezret'l-Arab'a muhafz askerlerle yollad.
Bunlar Arabistan'a ayak bastklar srada, am'dan Medine'ye gitmekte olan bir kafileye rastladlar.
Htb, Mukavks'n askerlerini geri evirip kafileye katld.[260] Medine'ye gelip kavutu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mukavks'n hediyelerini kabul etti.[261]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mukavks Hakkndaki Szleri
Htb b. Ebi Beltea Mukavks'n szlerini Peygamberimiz Aleyhisselama anlatnca,[262]
Peygamberimiz Aleyhisselam: "Yaramaz adam saltanatna kyamad! Esirgedii saltanat ise, kendisinde
kalmayacaktr!" buyurdu.[263]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mukavks'a Gnderdii Mektubunun Saklan ve
Son
Zamanlarda Ele Geii
Mukavks, Peygamberimiz Aleyhisselamn mektubunu filciiinden yaplm bir kutu iine koyup kutuyu
mhrledi ve cariyesine teslim etti.[264]
Hicretin 1267. ylnda Msr'n Ahmim beldesinde eski bir manastrdaki Kbt kitaplar arasnda
bulunan ve Peygamberimiz Aleyhisselamn Mukavks'a gnderdii mektup olduu anlalan mektup,
Abdlmecid Han tarafndan satn alnarak stanbul Topkap Saray Mzesinde Mukaddes Emanetler
Blmnde saklanmaktadr.
Mektup; 16x19 cm. eb'dnda, kahverengi bir deri zerine siyah mrekkeple yazlm olup, oniki
satrdr.
Mektubun altnda Peygamberimizin mhr bulunmaktadr.
Mektupta yer yer gve yenikleri vardr.[265]
ca' b. Vehb'in Hris b. Ebi imr el-Gassan'ye Gnderilii
Gnderili Tarihi ve Sebebi
Hicretin 7. ylnda,[266] Muharrem aynda,[267] slmiyete davet etmek zere hkmdarlara
gnderilen alt eliden birisi de ca' b. Ebi Vehb olup, Peygamberimiz Aleyhisselam onu am snr
hkmdar Haris b. Ebi imr el-Gassan'ye gndermiti.[268]
Haris b. Ebi imr, Hristiyan Araplarn hkmdar idi.[269]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Haris b. Ebi imr'e gnderdii "Muhammed Reslullah" mhr ile
mhrl mektubunda yle buyurdu:
"B ismi lhirrahm hirrahm
Allah'n Resl Muhammed'den Haris b. Ebi imr'e!
Doru yola uyan, tbi olanlara, Allah'a iman eden ve Resln dorulayanlara selam olsun!
Ben seni ei, orta olmayan Bir Allah'a imana davet ediyorum!
Davetimi kabul edersen, hkm ve saltanatn yine sende kalacaktr."[270]
ca' b. Ebi Vehb, mhrlenip kendisine verilen bu mektupla yola kt.[271] ca' b. Ebi Vehb der ki:
"Haris b. Ebi imr'e gittim.
Kendisi, o srada Dmak'n Gota blgesinde* bulunuyor, Kayser Herakliyus'a yaplacak kondurma,
arlama ve armaan hazrlklaryla urayordu.
Kayser Herakliyus, Hms'tan lyaya (Kuds'e) gelmiti.[272]
Hris'in kapsnda iki veya gn kadar oturup onu bekledim.
Hris'in kapcsna:
'Ben Reslullah Aleyhisselamn Hris'e gnderdii elisiyim!1 dedim.
Kapc:
'Sen onunla buluamazsn! O ancakfilan gn, filan saatte kar!1 dedi.
Kapc Rum'du ve kendisinin ad da Mira idi.
Mira, Reslullah Aleyhisselam benden sondu.
Ben de, Reslullah Aleyhisselamn sfatlarn ve Haris b. Ebi imr'i nelere davet ettiini anlatnca, ii
kabard, en sonunda kendisini tutam ayarak alamaya balad.
Alarken de;
'Ben ncil'i okudum. Bu peygamberin sfatlarn[273] ve onun insanlar nelere davet edeceini[274]
ncil'de aynen yazl buldum![275]
Fakat, ben onun am'dan kacan sanyordum. Kurazlerin yurdundan (Medine'den) ktn
grdm![276]
Ben ona iman ve kendisinin peygamberliini tasdik ediyorum. Fakat, Haris beni ldrr diye, imanm
aklamaktan korkuyorum!' diyor, ondan hayr gelmeyeceini zlerek haber veriyor, bana ikramda
bulunuyor, beni en gzel ekilde arlyordu.
En sonra, Haris bir gn kp tahtna oturdu, bana tacn koydu.
Kendisinin yanna girmeme izin verildi. Girip Reslullah Aleyhisselamn mektubunu ona sundum.
Haris, mektubu okuduktan sonra, yere att ve:
'Saltanatm benden kim skebilecekmi greyim?!
O Yemen'de de olsa, halkla zerime gelmeden, ben ona gideceim!' dedi.
Gece gelip kavuuncaya kadar, oturduu yerden ayrlmad. Sonra, kalkp atlarn nallanmasn emretti.
Bana da:
'Sahibine, grdn haber ver!' dedi.
Kayser'e bir mektup yazp eliliimin haberini bildirdi ve Reslullah Aleyhisselamn zerine
yrmeye hazrland.[277]
O srada, Kayser Herakliyus Kudste, Dhyet'l-Kelb de Kayser'in yannda bulunuyordu.[278]
Kayser Herakliyus, Hris'in mektubuna yazd karlkta:
'Sakn, onun zerine varaym deme! lya'da benimle bulu!' dedi.
Kayser'den mektubunun cevab gelince, Haris beni huzuruna ard ve bana:
'Sahibinin yanna ne zaman gitmek istiyorsun?1 diye sordu.
'Yarn!' dedim.
Bana yz miskal altn bahi verilmesini emretti.
Hris'in kapcs Mira da, bana yol iin azk ve elbise yetitirip:
'Reslullah Aleyhisselama benden selam syle![279] Dinine tbi ve Mslman olduumu haber ver!'
dedi.[280]
Medine'ye dnp Haris b. Ebi imr'in dediklerini ve davrann Peygamber Aleyhisselama haber
verdim.
Peygamber Aleyhisselam:
'Onun saltanat yok olsun!' buyurdu.
Mira'nn selam sylediini ve dediklerini de haber verdim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Dorudur!' buyurdu."[281]
Haris b. Ebi imr, Mekke'nin fethi (Hicretin 8.) ylnda ld.[282]
Onun lm ile Gassan saltanat Cebele b. Eyhem'e geti ve onda da sona erdi.[283]
Salt b. Amr'n Yemame Hkmdar Hevze b. Ali'ye Gnderilii
Gnderili Tarihi ve Sebebi
Hicretin 7. ylnda[284] Muharrem aynda[285] slmiyete davet etmek zere hkmdarlara
gnderilen alt eliden birisi de Salt b. Amr olup, Peygamberimiz Aleyhisselam onu Yemme hkmdar
Hevze b. Ali'ye gndermiti.[286]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hevze b. Ali'ye gnderdii, "Muhammed Reslullah" mhr ile
mhrl mektubunda yle buyurmutu:
"B ismi lhirrahm nirrahm
Allah'n Resl Muhammed'den Hevze b. Ali'ye!
Doru yola tbi olan, uyanlara selam olsun!
yi bil ki; benim dinim develerin ve atlarn ayak basacaklar en uzak yerlere kadar uzanacak, btn
dinlere galip ve stn gelecektir! Sen de Mslman ol, selameti bul!
Mslman olursan, idaren altndaki yerlerin idaresini yine sana brakr m !"[287]
Salt b. Amr Peygamberimiz Aleyhisselamn bu mhrl mektubu ile vard zaman, Hevze b. Ali
Salt'i konuklad ve arlad.
Mektup kendisine okununca, Peygamberimiz Aleyhisselamn davetini, redden baka trl bir redle,
yani kibarca reddetti.[288]
Salt b. Amr'n Hevze b. Ali'yi tleyii
Salt b. Amr, Hevze b. Ali'ye:
"Ey Hevze! phe yok ki, sen de kavminin ulu kiisisin!
Senin ulu sandn, kendilerine yneldiin kimselerin cesetleri rm, canlar da Cehenneme girmi
bulunmaktadr!
Seyyid, ulu kii, ancak, imanla korunmu, sonra da, Allah'n emirlerini yerine getirmeyi, yasaklarndan
saknmay kendisine ahiret az edinmi olan kiidir.
Eer bir kavim iman mutluluuna ermise, sakn onlar kendi grnle doru yoldan saptraym deme!
Ben yaplmas emrolunan hayr sana emr, yaplmas yasaklanan enden de seni men ederim!
Yani, ben Bir olan Allah'a ibadeti sana emr, eytana tapmaktan da seni men ederim!
nk, Allah'a ibadet insan Cennete, eytana tapmak da Cehenneme gtrr!
Eer bu tlerimi kabul edersen, umduuna erer, korktuundan da kurtulursun!
tlerimi kabul etmekten kanr, yz evirirsen, bizim aramzla senin anandaki perde kalkar, aramz
alr!" dedi.
Hevze b. Ali:
"Ey Salt! Sen beni seyyidlikle, ulu kiilikle ereflendirip ycelttin! Benim grm; ileri nce
inceleyip dnmem, sonra da onu dilememdir. imdi, sen bana biraz mhlet ve genilik ver. Ben dnr,
danrm; inaallah, davetini kabul ederim!" dedi.[289]
Hevze b. Ali'nin Durumu Eregn'le Konumas
Hevze b. Ali'nin yanna, Hristiyan ulularndan Dmak ulusu Enegn gelmiti. Enegn, Hevze'den,
Peygamberimiz Aleyhisselam sondu. Hevze:
"Onun bana mektubu gelmiti. Beni slmiyete davet ediyordu. Ben onun davetini kabul etmedim"
dedi.
Enegn:
"Niin kabul etmedin?" diye sordu.
Hevze:
"Dinimi esirgedim.
Bununla beraber, ben kavmimin hkmdar bulunuyorum.
Ona tbi olsaydm, hkmdarlk yapamayacaktm!" dedi.
Eregn:
"Hayr! Vallahi, sen ona tbi olsaydn, o sana yine hkmdarlk yaptrrd.
Senin iin hayrl ve yararl olan, ona tbi olmakt.
Muhakkak ki, o, sa b. Meryem'in geleceini mjdelemi olduu Arap peygamberdir!
O, yanmzdaki ncil'de 'Muhammed Reslullah' diye yazl bulunmaktadr" dedi.[290]
Hevze:
"Anlattn eyi ben de ncil'de okumutum" dedikten sonra, Eregn'e:
"Peki, sen ona niin tbi olmuyorsun?" diye sordu.
Eregn:
"Ona kskanlktan ve iki imekten vazgeememekten!" dedi.
Hevze:
"Herakliyus bu hususta ne yapt?" diye sordu.
Eregn:
"Kendi dininde kald, saltanattan ayrlmaya kyamad, cimrilik etti!" dedi.[291]
Hevze b. Ali'nin Peygamberimiz Aleyhisselamn Mektubuna Cevap Yaz
Hevze b. Ali, Peygamberimiz Aleyhisselamn mektubuna yazd karlkta:
"Davet ettiin ey ne kadar gzel, ne kadar iyidir!
Ben kavmimin airi ve hatibiyim!
Araplar, benim kavmimden korkar ve titrerler!
Sen bana iinden baz yetkiler ver de, sana tbi olaym" dedi.
Hevze b. Ali, eli S al it b. Amr'a bahiler ve iyi dokunmu kumatan elbiseler verdi.
Salt b. Amr, Hevze'nin verdii hediyeleri Peygamberimiz Aleyhisselama getirdi. Hevze'nin szlerini
haber verdi ve mektubunu da okudu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Yerdeki bir hurma koruunu bile dilese, ona vermem! Onun ellerindeki hereyiyok olsun, yok!"
diyerek dua etti.
Mekke'nin fethi ylnda (Hicretin 8. ylnda), Mekke'den dnerken, Cebrail Aleyhisselam Hevze b.
Ali'nin ldn Peygamberimiz Aleyhisselama haberverdi.[292]
[1] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 258, Taber, Trih, c. 3, s. 84, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 180, Kastalnf,
Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 290.
[2] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 258.
[3] bn shak, bn Hiam, Sre,c.4, s. 254, 255, Taber, Trh,c.3, s. 85.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/371.
[4] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 255.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/372.
[5] Tabern'den naklen Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 5, s. 305, 306, Alddin Ali, Kenz'l-um m l,
c. 11 , s. 444, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 30, Haleb, nsanu'l-uyn, c. 3, s. 283.
[6] Zeheb, Megz, s. 423.
[7] bn sfak.bnHiam, Sre,c.4, s. 254, tan Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 1, s. 258, 262, E bu Ubeyd,
Kitbu'l-emvl, s. 29,32,
34, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 531, Ykub, TrV, c. 2, s. 77, 78, Taber, Trih, c. 3, s. 84, 91, bn
Hazm, Cevmiu's-Sre, s.
29, 31,Ebu'l-FerecbnCevzf, el-Vet, c. 2, s. 717, 738, bn Ear, Kmil, c. 2, s. 210, 215, bn Kayym,
Zdu'l-mead, c. 3, s. 71,74, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 259, 271, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 4, s. 180, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 289, 296, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 29, 40.
[8] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 258, bn Ebi eybe, Musannef, c. 14, s. 339.
[9] bn Sa'd, Tabak t'l-k br, c. 1, s. 259.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/372-373.
[10] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1657.
[11] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 258, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 223, Buhr, Sahih, c. 1, s. 24,
c. 3, s. 235, c. 7, s. 53, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1657, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 88.
[12] Buhr, Sahih, c. 7, s. 54.
[13] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1659.
[14] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1655, 1656, bnMce, Snen, c. 2, s. 1202.
[15] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 250, bn ^bdilberr, stib, c. 3, s. 1178.
[16] Buhf, Sahih, c. 7, s. 54.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/373-374.
[17] bn shak, tan Hiam, Sre, c. 3, s. 321 ,Ebu Yusuf, Kitbu'l-hara, s. 209, 210, Ahmed b.
Hanbel, Msned, c. 3, s. 323,
Taber, Trh, c. 3, s. 73, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 200.
[18] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 332, Vkd, Megz, c. 2, s. 611, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr,
c. 2, s. 97, Ahmed b.
Hanbel, Msned, c. 4, s. 325, Belzur, Ensb, c. 1, s. 350, Taber, Trh, c. 3, s. 79, bn Seyvid, Uynu'l-
eser, c. 2, s. 214, bn
Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 37.
[19] A'rf. 158.
[20] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 254.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/374.
* Rum lkesi krallarna Hrakl, Kayser; Fars (ran) krallarna Kisr, Msr krallarna Firavun; Yemen
krallarna Tbba'; Habe krallarna
Necaf; Trk krallarna Hakan denirdi. (E bu'l-Fid, c. 3, s. 78, Diyarbekf, c. 2, s. 3).
[21] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 258, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 531 .
[22] bn a'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 258.
[23] bn shak, Kitbu'l-mbted ve'l-meb'as, c. 4, s. 210.
[24] Taber, Trh, c. 3, s. 89, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 264.
[25] Taber, Trh, . 3, s. 89, Ebu'l-Ferec bn Cevzf, el-Vef, c. 2, s. 735, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
2, s. 264, bn Kayym ,
Zdu'l-mead, c. 2, s. 71, bn Haldun, Trih,c. 2, ks.2, s. 36, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c.1, s. 291,
Diyarbekr, Trhu'l-hams,
c. 2, s. 30, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 293.
[26] bn shaktan naklen Taber, Trh, c. 3, s. 89, VkdPden naklen bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
264, bn Kayym, Zdu'l-
mead, c. 3, s. 71, bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 36, 37, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 291
,292, Diyarbekr, Trhu'l-
hams, c. 2, s. 30, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 293.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/374-376.
[27] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 120,121.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/376-377.
[28] bn shaktan naklen bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 71, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 264,
Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 294, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 344.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/377.
[29] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 258, Ebu'l-Ferec bn Cevzf, el-Vef, c. 2, s. 735, Kastalnf,
Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 299, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 30, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s.
293, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 344.
[30] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 293.
[31] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 258, Ebu'l-Ferec bn Cevzf, el-Vet, c. 2, s. 735, 736,
Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 299, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 30, Zrknf, Mevhib
erhi, c. 3, s. 344.
[32] bn shaktan naklen bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 71, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 264,
Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 294, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 344.
[33] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 292, Haleb, nn, c. 3, s. 294, Zrknf, Mevhib erhi,
c. 3, s. 344.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/377-378.
[34] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 258, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 299, Diyarbekr,
Trhu'l-hams, c. 2, s. 31, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 293.
[35] Diyarbekr, Trhu'l-ham fs, c. 2, s. 31 .
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/378.
[36] Prof. M. Hamidullah, slm P eygam beri, c. 1, s. 201.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/379.
[37] Ayn kaynaklar.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/379-381.
[38] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 1, s. 365, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 315, 316.
* "Ey Allah'n Resl!" bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 37, Kastalnf, Mevhib, c. 1, s. 292,
Diyartoekrf, Trhu'l-hams, c. 2, s. 30.
[39] Taber, Trih, c. 3, s. 89, Ebu'l-Ferec bn Cevzf, el-Vet, c. 2, s. 735, bn Kayym, Zdu'l-mead,
c. 3, s. 71, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 2, s. 264, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 293.
[40] Taben, Trih, c. 3, s. 89, Ebu'l-Ferec, t 2, s. 735, bn Kayym , c. 3, s. 71, bn Seyyid, c. 2, s. 264,
bn Haldun, c. 2,ks. 2,
s. 37, Kastalnf, c. 1, s. 292, Diyarbekr, c. 2, s. 30, Haleb, nn, c. 3, s. 293.
[41] bn shaktan naklen Taber, Trih, c. 3, s. 89, Ebu'l-Ferec bn Cevzf, el-Vet, c. 2 s. 735, 736, bn
Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 71, 72, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 264, 265, bn Haldun, Trih, c. 2,
ks. 2, s. 37, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 292, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 30, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 3, s. 293.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/382-383.
[42] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 259.
[43] Taber, Tnh.c.3, s. 89,90.
[44] bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 37.
[45] Kastalnf, Mevhib, c. 1, s. 292, Diyarbekr, c. 2, s. 30, Zrknf, c. 3, s. 345.
[46] Taber, Tefar, c. 7, s. 4, Diyarbekr, c. 2, s. 31.
[47] Taber, Tnh.c.3, s. 90.
[48] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 92, 93.
[49] Taber, Tfh,c.3, s. 90.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/383-384.
[50] Sevatiul-envar dan naklen M. Hamidullah, el-Vesaikus-siyasa, s.48.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/384.
[51] Taber, c. 3, s. 89, Ebu'l-Ferec, c. 2, s. 735, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 213, bn Haldun, c. 2, ks. 2,
s. 37, Kastalnf, c.1, s. 292, Diyartoekrf, c.2, s. 31.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/384.
[52] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 258, c. 4, s. 251, bnEsTr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 30.
[53] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 259, Ahmed b. Hanbel, Msned, c.1, s. 262, Buhr, Sahih, c. 4, s. 2, E
bu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2. s. 343.
[54] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 29.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/385.
[55] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1367.
[56] Taber, Trh, c. 3, s. 85.
[57] Ahmedb. Hanbel, c. 1, s. 262, Taber, c. 3, s. 85, Be^akf, c. 4, s. 381,382.
[58] Diyarbekr, c. 2, s. 31, 32 Haleb, nsnu'l-uvn, c. 3, s. 289, 290.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/385.
[59] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 31.
[60] Haleb, nsnu'l-uvn, c. 3, s. 284.
[61] Muhyiddin b. Arabf, Muhdartu'l-ebrr, c. 2, s. 129,1 30, Diyarbeki, TrViu'l-hamfs, c. 2, s.
32, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3. s. 284.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/385-386.
[62] Buhr, Sahih, c. 1, s. 6, Taber, Trih, c. 3, s. 85, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 382,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 362.
[63] Zhr, Megz, s. 58, Buhr, Sahih, c. 1, s. 6, Taber, Trih, c. 3, s. 85, 86, Beyhak, D ela il, c.
4, s. 382, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 362.
[64] Zhr, M eg zf, s. 5 8, Abdurrezzak, Musanne f, c. 5, s. 34 3, Buhr, Sah h, c. 1, s. 6,7 Taber, T
rh, c. 3, s. 85, 86, Beyhak f, Delil, c. 4, s. 382, Ebu'l-Fid, el-Bidye, c. 4, s. 362, 363.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/386-387.
[65] Muhyiddin b. Arabf, Muhdartu'l-ebrr, c. 2, s. 130, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 32,
Haleb, nnu'l-uyn, c. 3, s. 288, 289, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 339.
[66] Muhyiddin b.Arabf, M uhdartu'l-ebrr, c. 2, s. 130.
[67] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 347.
[68] bn Esr, Nihye, c. 2, s. 279.
[69] Ebu Nuaym, Delil, c. 2, s. 347, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 267, Heysem,
Meonau'z-ZBvid, c. 5, s. 306,
Suyt, Hasis'l-kbr, c. 2, s. 123.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/387-388.
[70] Buhr, Sahfi-, c. 1, s. 7, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 263.
[71] Taber. Tan h. c. 3. s. 86. Ebu'l-Ferec bn Cevzf. el-Vet. c. 2. s. 720.
[72] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/389.
[73] Buhr, Sahih, c. 1, s. 7, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 263.
[74] Taber, Trh,c.3, s. 87.
[75] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 344, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1394.
[76] Taber, Trh, c. 3, s. 86, Ebu'l-Fenec, c. 2, s. 720.
[77] Buhr, Sahih, c. 1, s. 7, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 266.
[78] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 262, Buhr, Sahih, c. 1, s. 5.
[79] Taber, Trh, c. 3, s. 86.
[80] Ahmedb. Hanbel, c.1, s. 262,
[81] Ebu'l-Fid, c. 4, s. 266,
[82] Abdurrezzak, c. 5, s. 344, Buhr, c. 4, s. 3, Mslim, c. 3, s. 1294
[83] Ahmedb. Hanbel, c. 1, s. 262, Ebu Nuaym, c. 2, s. 343-344.
[84] Buhr, c. 1,s.5.
[85] Abdurrezzak, c. 5, s. 344, Buhr, c. 4, s. 3, Mslim, c. 3, s. 1294.
[86] Taber, c. 3, s. 86
[87] "Korkmasaydm" (Mslim, c. 3, s. 1394).
[88] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 262, Buhr, Sahih, c. 4, s. 3, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve,
c. 2, s. 344, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 378.
[89] Buhr, Sahih, c. 1,s.5.
[90] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 344, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 262, Buhr, Sahih, c. 4,
s. 3, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1394.
[91] Abdurrezzak, c. 5, s. 344, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 262, Buhr, c. 1, s. 5, c. 4, s. 3.
[92] Taber, Trh, c. 3, s. 86.
[93] Abdurrezzak, c. 5, s. 345, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 262, Buhr, c. 1. s. 5, c. 4, s. 3.
[94] Taber, Trh, c. 3, s. 86.
[95] Abdurrezzak, c. 5, s. 344, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 262, Buhr, c. 1, s. 5, c. 4, s. 3.
[96] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 345, Buhr, Sahih, c. 1, s. 5, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1394.
[97] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1 , s. 262, Buhr, Sahih, c. 4, s. 3.
[98] Abdurrezzak, c. 5, s. 345, Ahmed b. Hanbel, c. 1 ,s.262, Buhr, c. 1, s. 5,c.4, s. 3, Mslim, c. 3,
s. 1395, Ebu Nuaym , Delil'n-nbvve, c. 2, s. 344.
[99] Abdurrezzak, c. 5, s. 346, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 262, Buhr, c. 1, s. 5, Mslim, c. 3, s. 1395.
[100] Soy ynnden en sekininiz (Taber, Trih, c. 3, s. 86).
[101] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 345, 346, Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 1, s. 262, 263, Buhr,
Sahih, c. 4, s. 3, 4, Mslim , Sahih, o. 3, s. 1395, E bu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 344, 345
Beyhak, Delil'n-nbvve, o. 4, s. 382.
[102] Taberf, Trh, c. 3, s. 8 6, Be yhak f, D el il 'n-nbvve, c. 4, s. 382.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/389-395.
[103] Zhr, Megz, s. 60, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 346, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s.
263, Buhr, Sahih, c. 1 , s. 6, t 4, s. 4, S.c.S, s. 169, Mslim, Sahih, t 3, s. 1 369, Ykub, Trih, c. 2, s.
77, Taber, Trih, c. 3, s. 87, Ebu Nuaym, Delil, c. 2, s. 345, 346, Beyhak, Delil, c. 4, s. 384, Ebu'l-
Ferec bn Cevzf, el-Vet, c. 2, s. 724 bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 261, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3,
s. 71, Zeheb, Megz, s. 415, 416, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 36, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye,
c. 1, s. 290, Diyarbekr, Trhu'l-hamfs, c. 2, s. 33.
[104] li mran: 64.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/395-396.
[105] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 34.
[106] Taber, Trh,c.3, s. 85.
[107] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 347, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 263, Buhr, Sahih, c.
4, s. 5, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1 397, Ebu Nuaym, Delil'n-nb we, c. 2, s. 346.
[108] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 263, Buhr, Sahih, c. 4, s. 5, Ebu Nuaym , Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 346.
[109] Ebu Kebe Huza kabilesinden bir adam olup, putlara tapmakta Kurey mriklerinden
ayrlarak i'r yldzna tapmt. Peygamberimiz Aleyhisselam ise halk putlara tapmaktan alkoymaya
kalknca, Kurey mrikleri, Peygamberimiz Aleyhisselam ona benzeterek kendisine "bn Ebi
Kebe=Ebu Kebe'nin olu" knyesini takmlard. Baka bir rivayete gre de: Ebu Kebe,
Peygamberimiz Aleyhisselamn anneleri taralndan dedesi olup, Kurey mrikleri, Peygamberimiz
Aleyhisselama byle sylemekle, kendisinin baba tarafndan dedesine deil de, anne tarafndan dedesine
ektiini anlatmak isterlerdi (bn Esr, Nihye, c. 4, s. 144).
[110] Ahmedb. Hanbel, c.1 , s. 263, Buhr, o. 4, s. 5, Mslim, c. 3, s. 1397, Ebu Nuaym ,c.2, s. 346,
Ebu'l-Ferec bn Cevzf, el-Vet, o. 2, s. 724.
[111] Ahmed b. Hanbel, c.1, s. 263, Buhr, c. 4, s. 5, Ebu Nuaym, c. 2, s. 346.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/396.
[112] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 7, s. 616, 617.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/397-398.
[113] bn shaklan naklen Taber, TrV, c. 3, s. 87, 88, Ebu'l-Ferec bn Cevzf, el-Vefa, c. 2, s. 724, E
bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 267.
[114] bn Habib, Kitbu'l-muhabber, s. 76.
[115] Taber, c. 3, s. 88, E bu'l-Fid, c. 4, s. 267, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 34.
[116] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 34.
[117] bn Sa'd. Tabakt'l-kbr. t 1. s. 276.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/398-399.
[118] TaberP, Trh, c. 3, s. 88, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 211, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4,
s. 267.
[119] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 347.
[120] Taber, Trih, c. 3, s. 86, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 267.
[121] Taber, c. 3, s. 88, bn Esr, Km il, c. 2, s. 211, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 55, 56, E bu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 267.
[122] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/399-400.
[123] Buhr, Sahh, c. 1, s. 7, Taber, Trih, c. 3, s. 87.
[124] Zhr, M egzf, s. 61, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 259.
[125] Zhr, s. 61 , tan Sa'd, t 1, s. 259, Buh, c. 1, s. 7.
[126] TabeN.c3, s. 87, Ebu'l-Ferecbn Cevzf, el-Vet, c. 2, s. 725.
[127] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 384.
[128] Taber, c. 3, s. 87, Beyhak, c. 4, s. 384, E bu'l-Ferec, c. 2, s. 725.
[129] Zhr, s. 61, Taber, c. 3, s. 87, Beyhak, c. 4, s. 384, Ebu'l-Ferec, c. 2, s. 725.
[130] Buhr, Sahih, c.1, s. 7.
[131] bn Sa'd, c. 1, s. 259, Taber, c. 3, s. 87, Ebu'l-Ferec, c. 2, s. 725.
[132] Buhr, Sahih, c.1, s. 7.
[133] Taber, Trih, c. 3, s. 87, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 384, Ebu'l-Ferec bn Cevzf, el-
\tef, c. 2, s. 725.
[134] Zhr, Megzf, s. 61, bn Sa'd, Tabakt 'l-kb r, c. 1, s. 259, Buh rf, c. 1, s. 7.
[135] bn Sa'd, c. 1, s. 259, Taber, c. 3, s. 87, Beyhak, c. 4, s. 384, Ebu'l-Ferec, c. 2, s. 725.
[136] Zhr, s. 61 Abdurreziak, Musannef, c. 5, s. 347.
[137] Zhr, s. 61 Buhr, c.1 ,s.7.
[138] Taber, c. 3, s. 87, Beyhak, c. 4, s. 384, E bu'l-Ferec, c. 2, s. 725.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/400-401.
[139] Taber, c. 3, s. 88, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 211 Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 267,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c.2,s.34.
[140] bn Hazm, Cev miu's-aYe, s. 30.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/401-402.
[141] VkiDi, Megz, c.2, s. 555, bn Sa'd, c. 2, s. 88, Taber, c. 3, s. 83,bn Kayy,m, Zdu'l-mead, c.
2, s. 1 35.
[142] Y kubf, T riV, c. 2, s. 77, 78, Ferid un B ey M ne at ndan nakl en M . H am fdul lan, el -
Vesaik u's-siy si yye, s. 51, 52.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/402-403.
[143] Vkd, Megz, c. 2, s. 555, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 88, Taber, Trh, c. 3, s. 83, bn
Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 135.
[144] Vkd, Megz, c. 2, s. 555.
[145] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 34.
[146] Kastalnf, M evhib'l-lednniye, c. 1, s. 291.
[147] Ykub, Trih, c. 2, s. 78.
[148] Vkd, Megz, c. 2, s. 556.
[149] bn shak.bnHiam, Sre.c.4, s. 260, Vkd, Megz, c. 2, s. 556, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 88.
[150] bn Sa'd. Tabakt'l-kbr. c. 2. s. 88.
[151] Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 347, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 339.
[152] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 7, s. 365, Bedrddin Aynf, Umdet'l-krf, c, c. 1, s. 99, bn Hacer,
Fethu'l-brf, c. 1, s. 42.
[153] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 7, s. 365 bn Hacer, Fethu'l-br, c. 1, s. 42, Kettnf, et-Tertfbu'l-
idriyye, c. 1, s. 1 57.
[154] bn Hacer, Fethu'l-brf, c. 1, s. 42, Kettnf, et-Tertfb, c. 1, s. 157, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3,
s. 342.
[155] Bedrddin Aynf, Umde, c. 1, s. 99, bn Hacer, Fethu'l-brf, c. 1, s. 42, Kastalnf, Mevhib'l-
lednniye, c. 1 , s. 291 ,Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 342.
[156] bn Hacer, Fethu'l-brf, c. 1, s. 42, Kastalnf, c. 1, s. 291, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 2289,
Zrknf, M evhib erhi, c. 3, s. 342, Kettnf, c. 1 , s. 157.
[157] Bedrddin Aynf, c. 1 , s. 99, bn Hacer, c. 1, s. 42, Kastalnf, c. 1, s. 291, Haleb, c. 3, s. 289,
Zrkn, C. 3, S. 343, Kettnf, c. 1, s. 157.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/404-405.
[158] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 258, 259.
[159] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 189, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 305, Buhr, Sahih, c. 5, s.
136, Muhyiddin b. Arabf, Muhdartu'l-ebrr, c. 2. s. 164.
[160] Yakubi, Trih, c. 2, s.77,bn shaktan naklen Taber, Trih, c. 3, s. 90, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 349, Ebu'l-
Ferecbn Cev^f, el-Vef, c. 2, s. 732, bn E ar, Kmil, c. 2, s. 2, 3, Muhyiddin b. Arabf, c. 2, s. 184, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
262, 263, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 269, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 71, bn
Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 37,
Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 290, 291 , Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 34, 35, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 3, s. 291 ,
Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 340, 341.
[161] Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 341 .
[162] bn Seyyid, c. 2, s. 263, Haleb, c. 3, s. 291.
[163] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 268, 269.
[164] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 263.
[165] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 269, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 291.
[166] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 260, Taber, Trih, c. 3, s. 90, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 349, Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 590, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 213, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 269, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 71, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s.
34.
[167] Taber, Trih, c. 3, s. 90, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 349, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
213, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 269, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 37, Diyarbekr,
Trhu'l-hams, c. 2, s. 34.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/405-407.
[168] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 589, 590, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 35.
[169] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 590.
[170] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/407-408.
[171] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 269.
[172] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 269, Haleb, nnu'l-uyn, c. 3, s. 291.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/408.
[173] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 33, Buhr, Sahih, c. 1, s. 24, c. 3, s. 225, Ebu'l-Ferec bn Cevzf,
el-Vefa, c. 2, s. 732.
[174] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 35.
[175] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 71 , Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 269, bn
Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 37, Diyarbekr, Tru'l-hamfs, c. 2, s. 35.
[176] Taber, Trih, c. 3, s. 90, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 263.
[177] bn Sa'd. Tabakt'l-kbr. c. 1. s. 260.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/408-409.
[178] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 8, s. 287, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 35.
[179] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 8, s. 287, 288.
[180] bn Sa'd, Tabak t'l -k br, c. 1, s. 260, Ta ber, T rfh, c. 3, s. 80, E bu N uaym, D el il 'n-
nbvve, c. 349, E bu'l-F ene c b n CevzT, el-Vef, c. 2, s. 732, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 214.
[181] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 263.
[182] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 263, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 35, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 3, s. 291.
[183] Taber, Trh, c. 3, s. 90, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 269.
[184] Ebu Nuaym, Delil, c. 2, s. 349, E bu'l-Ferec, el-Vef, c. 2, s. 732, Diyarbekr, c. 2, s. 35.
[185] Taber, c. 3, s. 90, Ebu Nuaym, c. 2, s. 349, E bu'l-F erec, c. 2, s. 732, Diyarbekr, c. 2 s. 35.
[186] bn Haldun, Trh, c. 2, ks.2, s. 37.
[187] Taber, c. 3, s. 90, Ebu Nuaym, c. 2, s. 349, E bu'l-F erec, c. 2, s. 732, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 269.
[188] bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 37.
[189] Taber, Trh, c. 3, s. 90.
[190] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 35.
[191] Taber, c. 3, s. 90, Ebu Nuaym, c. 2, s. 349, E bu'l-Ferec, c. 2, s. 733, E bu'l-Fid, c. 4, s. 269,
Diyarbekr, c. 2, s. 35, Haleb, c. 3, s. 291,292.
[192] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 263.
[193] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 35.
[194] Taber, Trh, c. 3, s. 90, 91, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 349, 450, E bu'l-Ferec bn
Cevzf, el-Vef, c. 2, s. 733, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 213, 21 4, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 269,
270, bn Haldun, Trh, c. 2, ks.2, s. 37, 38, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 35, Haleb, nsnu'l-uyn,
c. 3, s. 292.
[195] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 260, Diyarbekr, TriViu'l-hamfs, c. 2, s. 35.
[196] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 35.
[197] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 260.
[198] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 35.
[199] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 8, s. 288.
[200] bn Sa'd. Tabakt'l-kbr. c. 1. s. 260.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/409-412.
[201] Taber, Trih, c. 3, s. 91 ,Ebu Muaym, Delil'n-nbwe, c. 2, s. 350, Ebu'l-Ferecbn Cevzf,el-
Vef, c. 2, s. 733, bn Esr,
Kmil, c. 2, s. 214, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 270, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 38,
Diyarbekr, Trhu'l-hamfs, c. 2,s.36.
[202] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 260.
[203] bn Haldun, Trih, c. 2, ks.2, s. 38.
[204] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/412-413
[205] bn shaklan naklen Taber, Trih, c. 3, s. 91, E bu Nuaym, Delil'n-nbwe, c. 2, s. 350, Ebu'l-
Fenecbn Cevzf, el-Veta,
c.2, s. 733, 734, bnEsr, Kmil, c. 2, s. 214, 215, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c.4, s. 270, bn
Haldun, Trih, c. 2, ks. 2 s.
38, D iyarbe krf, T rtu'l -ham fs, c. 2, s. 37.
[206] Ebu Muaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 348, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 5, s. 309.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/413-414.
[207] Taber, Trih, c. 3, s. 91, Ebu Nuaym, Delil, c. 2, s. 350,351 , Ebu'l-Fenec, c. 2, s. 734, bn
Esr, Kmil, c. 2, s. 214, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 38.
[208] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 263, 264, Diyarbekr, Trhu'l-hamfs, c. 2, s. 37.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/414-415.
[209] Beyrut el-Hayat gazetesinin Hicrf 27.12.1382, M il adi" 22.5.1963 tarihli ve 5242 numaral 1,
7. nshasndan naklen M. Hamfdullah, slm Peygamberi, c. 1, s. 237, 239.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/415-416.
[210] bn Sad, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 258, Belzur, Ensbu'l-esrf, c. 1, s. 448.
[211] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 258.
[212] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 254, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 258, 260.
[213] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 293, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 295, 296.
[214] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 37.
[215] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 530, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 293, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 3, s. 296.
[216] Diyarbekr, Trjhu'l-hamfs, c. 2, s. 37.
[217] l-i mran: 64, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 265, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 72,
Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 292, 293, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 37, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 3, s. 295, 296, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 347.
[218] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 260.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/3416-417.
[219] bn Abdilberr, stib, c. 1 , s. 315, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 272.
[220] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531.
[221] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 315, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 272.
[222] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 265, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 72, bn Hacer, el-sbe,
c. 3, s. 531.
[223] Nzit: 23,24.
[224] bn Seyyid, c. 2, s. 265, bn Kayym , c. 3, s:. 72, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s:. 293,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s:. 37, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 296.
[225] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s:. 72, Kastalnf, Mevhib, c. 1, s. 293.
[226] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 7, s:. 517, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531.
[227] Sheylf, c. 7, s. 517, bn Kayym, c. 3, s. 72, Kastalnf, c. 1, s. 293.
[228] Sheylf, c. 7, s. 517,51 8, bn Kayym, c. 3, s. 72, bn Seyyid, c. 2, s. 265, Kastalnf, Mevhib,
c. 1, s. 293.
[229] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 7, s. 518, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 265, bn Hacer, el-sbe, c.
1, s. 531, Kastalnf, Mevhib, c. 1, s. 293.
[230] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 7, s. 518, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 72, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 2, s. 265, Kastalnf, Mevhib, c. 1,s.293.
[231] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 7, s. 518, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 265, bn Kayym, Zdu'l-
mead, c. 3, s. 72, bn Hacer,
el-sbe, c. 3, s. 531, Kastalnf, Mevhib, c. 1, s. 293.
[232] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 7, s. 518, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 265, 266, bn Kayym,
Zdu'l-mead, c. 3, s. 72,Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 293, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 296.
[233] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 37.
[234] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 37, Zrknf, Mevhib'l-
lednniye erhi, c. 3, s. 350.
[235] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 350.
[236] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531, Diyarbekr, Trhu'l-ham fs, c. 2, s. 37.
[237] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 260, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531, Diyarbekr, Trhu'l-
hams, c. 2, s. 37, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 350.
[238] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 350.
[239] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531.
[240] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 266, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531 , Diyarbekr Trhu'l-
hams, c. 2, s. 37, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 350.
[241] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 266, Diyarbekr, c. 2, s. 37, Zrknf, c. 3, s. 350.
[242] bn Seyyid, c. 2, s. 266, bn Hacer, c. 3, s. 531, Diyarbekr, c. 2, s. 37, Zrknf, c. 3, s. 350.
[243] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 266, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 72, bn Hacer, c. 3, s.
531 Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 293, Diyarbekr, c. 2, s. 37, Haleb, nn, c. 3, s. 296, 297,
Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 349.
[244] bn Sa'd, Tabakt.c.1, s. 260, bn Seyyid, c. 2, s. 266, bn Kayym, c. 3, s. 72, bn Hacer, c. 3, s.
531, Kastalnf, c. 1 ,s.
293, Diyarbekr, c. 2, s. 37, Haleb, c. 3, s. 296, 297, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 349, 350.
[245] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 266, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 38.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/418-422.
[246] Belzur, Ensbu'l-esrf, s. 449, tan Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 266, Diyarbekr, Trhu'l-
hams, c. 2, s. 38.
[247] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 485, Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 7, s. 519, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 2, s. 266.
[248] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531, Diyarbekr, c. 2, s. 38, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c.
3, s. 350.
[249] Haleb, nsan, c. 3, s. 296, 297.
[250] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 212, 214, BelzurT, Ensb, c. 1, s. 449,Taber, Trih, c. 3, s.
139, bn E ar, Kmil, c. 2, s. 225,226.
[251] bn Sa'd, c. 1, s. 492, c. 8, s. 21 2, Belzur, c. 1, s. 449, Taber, c. 3, s. 99, bn Hacer, c. 3, s.
531 .
[252] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531.
[253] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 531.
[254] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 261, 491.
[255] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 485, Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 7, s. 519 Diyarbekr, Trhu'l-hams, c.
2, s. 38, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 297, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 350.
[256] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 266, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 38.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/422-423.
[257] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 261, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 266.
[258] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 266, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 38.
[259] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 266.
[260] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 299.
[261] bn Hacer. el-sbe. c. 3. s. 531.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/424.
[262] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 266, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 299.
[263] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 260, 261, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 266, Diyarbekr, c. 2, s.
38, Haleb, c. 3, s. 299, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 350.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/424-425.
[264] bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, t 1, s. 260,134, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 265, 266 bn
Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 72, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 293, Haleb, nsan, c. 3, s.
296, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 349.
[265] Tahsin z. Hrka-i Saadet Dairesi ve E mnt- Mbreke. s. 29. 30.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/425.
[266] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 258, Belzur, Ensb, c. 1, s. 351.
[267] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 258.
[268] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 254, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 261, c. 3, s. 94 Ebu'l-Ferec
bn Cevzf, el-Vef, c. 2, s.737, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 270.
[269] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 254, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 268.
[270] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 270, bn Kayy m, Zdu'l-mead, c. 3, s. 72, Ebu'l-Fid, c. 4, s.
268, Kastalnf, Mevhib'l-
lednniye, c. 1 , s. 296, Diyarbekr, Trhu'l-ham fs, c. 2, s. 38, 39, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 304,
Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 356.
[271] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 39.
[272] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 261 , Ebu'l-Ferec, c. 2, s. 737, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 270,
Diyarbekr, c. 2, s. 39.
[273] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 261, Ebu'l-Ferec, el-Vef, c. 2, s. 737, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 2, s. 270, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 39, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 305, Zrknf,
Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 357.
[274] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 39, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 357.
[275] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 261, Ebu'l-Ferec, c. 2, s. 737, bn Seyyid, c. 2, s. 270, Diyarbekr, c.
2, s. 39, Haleb, c. 3, s. 405, Zrknf, c. 3, s. 357.
[276] Diyarbekr, c. b.2, s. 39, Haleb, c. 3, s. 305 Zrknf, c. 3, s. 357.
[277] bn Sa'd.c.1, s. 261, Ebu'l-Ferec, c. 2, s. 737, 738, bn Seyyid, c. 2, s. 270, 271 .Diyarbekr, c.
2, s. 39, Haleb, c. 3, s.
305, Zrknf, c. 3, s. 357.
[278] Diyarbekr, c. 2, s. 39, Haleb, c. 3, s. 305, Zrknf, c. 3, s. 357.
[279] bn Sa'd.c.1, s. 261, Ebu'l-Ferec, c. 2, s. 737, 738, bn Seyyid, c. 2, s. 270, 271 .Diyarbekr, c.
2, s. 39, Haleb, c. 3, s.
305, Zrknf, c. 3, s. 357.
[280] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 271, Diyarbekr, c. 2, s. 39, Haleb, c. 3, s. 305, Zrknf, c. 3,
s. 357.
[281] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 261, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 271, Diyarbekr, c. 2, s. 39,
Haleb, nn, c. 3, s. 305, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 357.
[282] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 261 , Ebu'l-Ferec, c. 2, s. 738, Diyarbekr, c. 2, s. 39.
[283] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 305.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/425-428.
[284] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 258, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 351.
[285] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 258.
[286] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 254, bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 262, Ebu'l-Ferec, el-Vel, c. 2,
s. 738, bn Seyvid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 270,271.
[287] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 269, bn Kayym, Zdu'l-m ead, c. 3, s. 74, Kastalnf, Me
vhib'l-lednniye, c. 1, s. 295,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 39, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 303, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s.
355.
[288] bn Sa'd, Tabakt, c. 1, s. 262, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 269, bn Kayym, Zdu'l-m ead, c. 3, s.
74, Kastalnf, Mevhib,
c. 1, s. 295, Diyarbekr, Trhu'l-hamfs, c. 2, s. 39, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 303, Zrknf, Mevhib
erhi, c. 3, s. 255, 256.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/428-429.
[289] Sheyl, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 590, 591 , Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 304, Zlnf, Mevhib'l-
lednniye erhi, c. 3, s. 355.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/429-430.
[290] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 270, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 3, s. 74, Diyarbekr
Tru'l-hamfs, c. 2, s. 39, Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 356.
[291] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 355, 356.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/430-431.
[292] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1 , s. 262, Ebu'l-Ferec bn Cevzf, el-Vefa, c. 2, s. 738, 39, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 269, 270, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 3, s. 74, Kastalnf, Mev hib'l-
lednniye, c. 1, s. 295, 296, Diyarbekr, Trhu'l-hamfs, c. 2, s. 40, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 303.
Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 356.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 5/431.
APAIK BR ZAFERE DORU
Zeyd b. Hrise'nin Czamlar Te'dib in Hsma'ya Gnderilii
Seferin Tarihi, Mevkii ve Sebebi
Hsm seferi, Hicretin 7. yl balarnda vuku bulmutur.[1]
Hsm; am topranda bir krdr. Vdi'l-kur'ya iki gecelik uzaklktadr. Czamlarn konak yeridir.[2]
Peygamberimiz Aleyhisselamn elisi Dhye b. Halife Kayser Herakliyus'un yanndan Medine'ye
dnerken, Hsma'ya geldii srada, Czamlardan Huneyd ve Huneyd'in olu ile daha baz adamlar, nn
keserek Kayser'in vermi olduu birok kymetli hediyeleri soymular, Medine'ye ancak zerindeki eski
elbise ile gelebilmiti.[3]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, Zeyd b. H rise'yi, 500 kiilik asker birte'dib birliinin
banda Czamlara yollad.
Dhye b. Halifeyi de Zeyd b. Hrise'nin yanna katt.
Ben Uzrelerden bir adam da, klavuz olarak yanlarna katld.[4]
Zeyd b. Harise ve askerleri, klavuzlaryla birlikte, geceleri yryorlar, gndzleri gizleniyorlard.[5]
slm mcahidi erinin Czamlarn yurtlarna geldikleri srada, Czamlarn ileri gelenlerinden Rifa b.
Zeyd Mslman olup Peygamberimiz Aleyhisselamn mektubu ile kavminin yanna dnm, Czamlardan
btn Gatafanlarve Villerile Selaman ve Sa'd- Hzeymlerden ve Behralardan birok kiilerde,
Harret'r-Recl'ya gelip konmulard.
Rifa b.Zeyd de, Ben Dubayblardan baz kiilerle birlikte Kur-i Rebbe'de, teki Ben Dubayblar ise
Harre nahiyesinin Medan vadisinde bulunuyorlard.
Zeyd b. Hrise'nin gelip saldracandan hibirinin haberi yoktu.
Klavuz, slm mcahidlerini Harre'nin Evlac tarafndan getirmiti.[6] slm mcahidleri, sabahleyin,
Huneyd ve olunun konak yerine ve onlarn yannda bulunanlara anszn baskn yaptlar.
Huneyd ile olu ldrld.
Ben Ahnef veya Ecneflerden de iki kii ld.[7]
1000 deve ile 5000 davar itinam edildi.[8]
Rifa b. Zeyd'in cemaatinden, Ben Dubayblardan yeni Mslman olmu bulunan baz kiiler, Huneyd
ile olunun Dhye b. Halifeyi soyduklarn haber alr almaz toplanm, onlarn zerlerine yryp
arpm, yamaladklar eyleri-Dhye'ye teslim etmek zere-ellerinden kurtarm bulunuyorlard.[9]
Dubayb Oullar Temsilcisinin Zeyd b. Hrise ile Konumas
Dubayb oullar, slm mcahidlerinin Medan lnde bulunduklarn renince, onlardan Hassan
(Vkd'ye gre Hbbas) b. Melle Sveyd b. Zeyd'in Acace adndaki atna, neyf b. Melle ise Melle'nin
Rgal adndaki atna, Ebu Zeyd b. Amr da emr adl kendi atna binip gittiler.
Bunlar slm mcahidlerine yaklanca, Ebu Zeyd'le Hassan, neyf b. Melleye:
"Sen bizden ayrl, dnp git! nk, biz senin dilinden korkuyoruz!" dediler, onun zerine dikildiler
ve atnn zerinden ayrlmadka, yanndan uzaklamadlar.
neyf ise:
"Ben de, iki atlnn yaya yrycs olurum!" diyerek arkalarndan kotu ve yetiti. Ona:
"Sen bizimle gel, ama imdiye kadar yapageldiin eyleri bugn sakn yapma! Biz konuurken, sen
dilini tut! Bugn bize bir uursuzluk getirme!" dediler.
lerinden, yalnz Hassan b. Melle'nin konumasn kararlatrdlar. Bunlar, Cahiliye anda
aralarnda baz kelimelerle (parolalarla) birbirlerini tanrlard. "Kaved" dedikleri de, olurdu.[10]
Herhangi bir kimse kendilerine klla vurmak istedii zaman "Br" veya "Sr" parolasn
kullanrlard.[11]
Temsilciler slm mcahidlerinin yanlarna doru varrlarken, onlar da bunlara doru gelmeye
baladlar.
Hassan, slm mcahidlerine:
"Biz, Mslman bir cemaatiz!" dedi.
Siyah bir at zerinde Mslmanlarn yanna gtrlen, varan ilk kii o oldu.
neyf:
"Br"[12] veya "Kaved" dedi.[13]
Hassan, ona:
"Sabrl ol!" dedikten sonra, Zeyd b. Hrise'nin yanna kadar varp durdu.
Zeyd b. Harise:
"yleyse, mm'l-Kitb [Fatiha sresini] okuyunuz bakaym?" dedi.
Hassan Fatiha sresini okuyunca, Zeyd b. Harise:
"Askerlere sesleniniz ki; Yce Allah, u kavmin iinden kp geldikleri yeri bize haram ve
dokunulmaz klmtr. Ahdini bozan, bundan mstesnadr!" dedi.[14]
Zeyd b. Harise, onlardan yalnz birisini Fatiha sresinden imtihan etti, baka birey yapmad.[15]
Zeyd b. Harise esirleri Dubayb oullarna iade etmek istedii zaman, arkadalarndan bazlar, onlarn
ilerinde karklk bulunduunu haber verdiler.
Bunun zerine, Zeyd b. Harise iade iini bir mddet iin geri brakt ve:
"Onlar hakknda, Allah hkm verecektir!" dedi.[16]
Hassan b. Melle'nin kzkardei de esirler arasnda idi.
Zeyd b. Harise, Hassan b. Melle'ye:
"Al, gtr onu!" dedi.
mm'l-Fezer ed-Dulaiye, Hassan b. Melle'ye:
"Kzlarnz gtryorsunuz da, analarnz m brakyorsunuz?!" dedi.
Hasib oullarndan birisi de:
"Onlar Dubayb oullarndandr. Her zaman, onlarn dilleri byldr!" diye mrldand.
Mcahidlerden bazs bunu iitip Zeyd b. Hriseye haber verdiler.
Bunun zerine, Zeyd b. Harise emretti, Hassn'n kzkardeinin elindeki ba zld.
Zeyd, Hassn'a:
"Yce Allah u amcann kzlar hakknda hkmn verinceye kadar, sen de onlarla birlikte burada
otur!" dedi.
Eliler dnmek istediler.
slm askerleri, onlarn gelmi olduklar vadilerine inip gitmelerine engel oldular.
Onlar da ev halklarnn yannda akamladlar.[17]
Dubayb oullar temsilcileri, Zeyd b. Harise ile arkadalarn gzetlemeye baladlar; ve onlarn
uyuduklarn anlaynca,[18] gecenin bir ksmn geirdikten sonra, hayvanlarna binip Rifa b. Zeyd'in
yanna vardlar.
Ebu Zeyd b. Amr,
Ebu emmas b. Amr,
Sveyd b. Zeyd,
Ba'ce b. Zeyd,
Berza' b. Zeyd,
Muharribe b. Adiyy,
neyf b. Melle,
Hassan b. Melle, Leyl Harresi kuyusunun zerindeki Kur-i Rebbe'de Rifa b. Zeyd'in yannda
sabahladlar.[19]
Sabahleyin, Hassan b. Melle, Rifa b. Zeyd'e:
"Sen oturup kei st imeyi dnyorsun! Czam kadnlar ise, baskn yaplp esir edilmi
bulunuyorlar!?
Halbuki, senin elinde, Peygamberden getirmi olduun mektup da var!" dedi.[20]
Balarna geleni ona haber verdi.[21]
Rifa b. Zeyd, devesinin getirilmesini istedi, srayp onun zerine bindi.
Baskn srasnda Hasiblerden ldrlm olann kardei meyye b. Zafere de yanlarnda olduu
halde, gecede Medineye yetitiler.
Rifa b. Zeyd'le arkadalar Mescide kadarvardlar.
Mslmanlardan birisi, onlara bakp:
"Develerinizi hdrmaynz!" deyince, temsilcilerin elleri yanlarna dt. Hayvanlarndan indiler,
hayvanlarn hdrmayp ayakta durdurdular.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlar grnce:
"Halkn arka tarafna geliniz!" diye eliyle iaret buyurdu.
Rifa b. Zeyd, sze balamak istedii srada, halktan birisi ayaa kalkp:
"Y Raslallah! Bunlar, insan cretsiz olarak zorla altran bir kavimdir!" dedi.
Rifa b. Zeyd, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Allah seni rahmetiyle esirgesin! Sen o gn bize hayrdan bakasn vermemitin!" dedikten sonra,
Peygamberimiz Aleyhisselamn kendisi iin yazdrm olduu yazy Peygamberimiz Aleyhisselam m
nne koydu ve:
"Y Raslallah! nndeki, Rifa b. Zeyd'e daha nce yazp [yazdrp] vermi olduun yazdr.
Ona sonradan yaplan vefaszlk da ortadadr!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Oku onu ey oul! Dileini de akla!" buyurdu.
Rifa b. Zeyd yazy okuduu zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam ondan haberi sordu.[22]
Temsilciler, Zeyd b. Hrise'nin yaptn, Peygamberimiz Aleyhisselama anlattlar.[23]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ya ldrlm olanlar ne yaparm?" buyurdu[24] ve bunu kere tekrarlad..
Rifa b. Zeyd:
"Y Raslallah! Sen daha iyi bilirsin: Sen kendine hell olan haram klma! Kendine haram olan da
hell klma![25]
Sen bizim iin de, hell olan haram klma! Haram olan da bize hell klma!" dedi.[26]
Temsilcilerden Ebu Zeyd b. Amr:
"Y Raslallah! Sen, bizden sa olanlan salver! ldrlm olanlara gelince; onlar urackta
ayaklarmn altnda kalversin gitsin! Onlardan dolay hibir hak istenilmesin!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ebu Zeyd doru syledi!" buyurdu.[27]
Temsilciler:
"Y Raslallah! Zeyd b. Hriseye bizimle birlikte bir adam gnder de, o, ailelerimizin ve
mallarmzn arasndan ekilsin!" dediler.[28]
Hz. Ali'nin Zeyd b. Hrise'ye Gnderilii
Czam temsilcilerinin istekleri zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ali'ye:
"Haydi, y Ali! Bin de, onlarla birlikte git!" buyurdu.
Hz. Ali:
"Y Raslallah! Zeyd bana boyun emez!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Al u klcm!" buyurdu ve klcn Hz. Ali'ye verdi.[29]
Hz. Ali:
"Y Raslallah! Benim zerine bineceim bir hayvanm da yok!" dedi.
Temsilciler:
"te sana deve!" dediler.
Hz. Ali, temsilcilerden birisinin devesine bindi ve birlikte yola koyuldular.[30] Yolda, Zeyd b. Harise
tarafndan Ebi Vebr'in emr adndaki hayvanna bindirilip Peygamberimiz Aleyhisselama gnderilmi
olan eli[31] Rfi' b. Mkyes'e rastladlar.[32]
Czam temsilcileri, Rfi'i devenin zerinden indirdiler.
Rfi':
"Y Ali! Ya benim halim ne olacak? Ben neye bineceim?" dedi.
Hz. Ali:
"O, onlarn maldr. Onu grnce, tandlar ve aldlar" dedi.[33]
Rfi'i terkisine ald.[34] Gittiler, Fahleteyn lnde Zeyd b. Harise ile askerlerine kavutular.[35]
Hz. Ali, Zeyd b. Hrise'ye:
"Reslullah Aleyhisselam, u kavme, elinde bulunan esirlerin ve mallarn hepsini iade etmeni sana
emrediyor!" dedi.
Zeyd b. Harise:
"Reslullah Aleyhisselam tarafndan geldiine bir almet, bir iaret var mdr?" diye sordu.
Hz. Ali:
"Bu klcdr!" dedi.
Zeyd b. Harise, Peygamberimiz Aleyhisselamn klcn grnce, tand.
Hemen hayvanndan inip askerlere seslendi:
Askerler kendisinin yannda toplannca, onlara:
"Kimin elinde esirlerden veya maldan ne varsa, onu hemen Reslullah Aleyhisselamn u elisine iade
etsin!" dedi.[36]
Herkes, Czamlardan alm olduklar hereyi geri verdiler.[37]
Sihir ve Kehanetin Mnlar, eitleri, Tariheleri; ve Yahudi Sihirbaz Lebid'in
Peygamberimiz
Aleyhisselam Sihirle ldrmeye Kalk
Sihrin eitli Mnlar
Sihir sz, Araplarca, bireyi ynnden ekip evirmek, deitirmek yerine de kullanlr.[38]
Sihir, lgatta, sebebi gizli ve ince olan eye; eriat teriminde de, sebebi gizli olan ve aslna uymayan,
gzbaclk, dzenbazlk, oyunculuk biimindeki eylere denir.[39]
Sihir, kt kiilerde grlen, itiraz ve reddedilmesi g olmayan olaanst iler diye de tarif edilir.
[40]
Sihrin Trke'de karl, by ve cadlktr.
Sihir, aslnda, insann cierine vurarak sersemletmek mnsna masdar olup; sonradan, cadlkta
kullanl mtr.[41]
Sihrin trl mns vardr:
1- Asl ve hakikati olmayan zihn hayallemeler, kuruntular, dzen ve oyunlardr ki; hokkabazlarn el
abukluuyla gzlerden karmak ve koucularn da yaldzl szlerle kulaklar avutmak suretiyle
yaptklar eyler sihrin birinci blmndendir.
Yce Allah, bu eit sihir ve sihirbazlar hakknda: "...Halkn gzlerini bylediler ve onlara korku
saldlar."[42]
"Onlarn ipleri ve denekleri, sihirleri yznden, kendisine, gerekten kouyormu hayalini verdi"
buyurmutur.[43]
O zaman, imanszlar Ms Aleyhisselam da byle bir sihirbaz sandklar iin, ona: "Ey sihirbaz!
Bizim iin Rabbine dua et!" diye[44] hitap etmilerdi.
2- Sihrin ikinci mns; herhangi bir suretle yaklap eytann yardmn salam aktr ki, Yce Allah,
bu hususta da:
"eytann, kimlerin zerine indiini size haber vereyim mi? Onlar her gnahkr yalancnn zerine
inerier.[45] Fakat, o eytanlar, kfirlerdir ki, insanlara sihri (byy) retiyorlard"[46] buyurmutur.
[47]
Sihrin bu eidi, ikinci eit olarak hayrl ve m'min olan cinlerle kfir eytan olan cinlerden yardm
biiminde gsterilmitir.[48]
3- Suret ve tabiatlarn deitirilmesine g yetirilebileceine ve mesel bir insann merkep
yaplabileceine inanlan eydir ki, bu eit sihrin ilim adamlar katnda asl ve hakikati yoktur.[49]
Byle olmakla beraber, sihrin insanlar zerinde etkili olduu ve sinirlenen, bylenen kiinin bo yere
kendisini eek sanarak eeklenmeye yeltendii de grlr.[50]
bn Haldun da, bu hususta u bilgiyi verir
"Sihir ve tlsm bir ilim olup, insan ruhu bunlarla ya dorudan doruya, ya da dolaysyla temel
elemanlara tesir edebilir.
Dorudan doruya olanna sihir, dolaysyla olanna tlsm denir.
nsanlar ruhlar itibaryla bir cinsten iseler de tadklar baz zellikleri dolaysyla snflara
ayrlrlar ve her snf da ayr bir zellik tar.
nsanlar zerindeki tesirleri itibaryla, sihirbazlarn ruhlar gruba ayrlr:
1. stediklerini dorudan doruya kalb ile etkilerler ki; filozoflarn sihir adn verdikleri budur.
2. Feleklerin tabiat ve mizalarndan, yahut temel elemanlardan, ya da saylarn zelliklerinden
birisiyle etki yaparlar ki; buna tlsm denir ve bu, tesir ynnden birinci gruptakine nisbetle ok zayf ve
dk kalr.
3. Harite hi asl ve vcudu olmad halde, yaplan ruh tesir ve telkinlerle birtakm suretler ve hay
aller hissettirilir ki; filozoflar, buna da, gzbaclk adn verirler.
Sihirbazlarn ruhlarndaki zellik, sair beer zellikler, kendilerinde yaratltan mevcut olup, bunun
fiil alanna kmas ya riyztla, ya da eytanlara itaat ve tapmakla olabilir.
Peygamberlere gelince; onlarn ruhlarnda yle bir zellik vardr ki, onlar bu zellikleriyle Allah'
marifet ederler, Allah tarafndan gelen meleklerle grr ve konuurlar. Allah'n izni ve yardmyla
birtakm mucize ve harikalar gsterirler."[51]
Sihrin Peygamberlik Sfatlar ve Vazifeleri zerinde Tesirinin Olmad
Sihir; peygamberlerin ne peygamberlik sfatlarna, ne de peygamberlik vazifelerine tesir edemez.
Ancak, peygamberlerin birer insan olmalar itibaryla, hastalanmalar nasl tabi ise, sihrin de ksa bir
mddet iin kendilerinin baz d organlar zerinde az ok bir sarsnt yapabilecei, bir donukluk,
durgunluk meydana getirebilecei mmkn grlmtr.[52]
Sihrin Keramet ve Mucize ile lgisinin Bulunmad
Sihir, fsk, dinle ilgisi kesilmi kimselerde grlr. Byle olan kiilerde keramet zuhur etmez.
Sihirbaz, yapmak istedii eyi oluturuncaya kadar, hertrl szden ve iten yararlanmaya alr.
Keramette ise, byle eylere gerek ve ihtiya duyulmaz. Keramet, ancak eriata son derecede bal, dince
tehlikeli saylan tutum ve davranlardan son derecede ekingen olan Allah dostlarndan, kendiliinden
zuhur eder.
Mucizeye gelince; peygamberlerin, peygamberliklerini isbatlamak zere Allah'n izniyle gsterip
inkarclara meydan okuduklar birtakm olaanst ilerdir ki, bu vasflaryla kerametten de ayrlrlar ve
stnlk tarlar.[53]
Sihrin slm'da Yasakl
Peygamberimiz Aleyhisselam, bir gn:
"nsan helka srkleyen yedi eyden ekininiz!" buyurmutu.
"Y Raslallan! Nedir bu tehlikeli eyler?" diye sordular.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"1. Allah'a erik komak,
2. Sihir yapmak,
3. Allah'n ldrlmesini haram kld nefsi haksz yere ldrmek,
4. Rib (faiz) yemek,
5. Yetim mal yemek,
6. Sava meydannda dnp kamak,
7. Zinadan korunan, byle birey hatrndan bile gemeyen Mslman kadnlarna zina isnad etmek!"
buyurdu.[54]
Yine Peygamberimiz Aleyhisselamn buyurduklarna gre:
"Bireye dm vurup efsun yapan kii sihir yapm; sihir yapan da kfre sapm (byk bir gnah
ilemi) olur!"[55]
"Muhabbet vesaire iin efsun yapmak, iplik okumak veya nsha yazmak suretiyle sihir yapmak, irk-
tir!"[56]
"Kim bir sihirbaza veya khine veya yldzlara bakp gaibden haber veren kimseye gider, ondan
bireyler sorar ve onun sylediklerini de dorularsa, Muhammed Aleyhisselama indirilmi olan inkr
etmi olur!"[57]
"Sihre inanan kii, Cennete giremez!"[58]
Sihrin ve Sihirbazln Tarihesi
Sihir ve sihirbazlk, teden beri, birok milletlerde; Araplarda, Rumlarda, Hintlilerde, Acemlerde
(ranllarda),[59] Msrllarda.. grlegelen tarih bir vkadr.[60]
Nuh Aleyhisselamn torunu Erfahed'in olu Kaynan, sihirbazd.[61]
Dahhk b. Ulvan b. Amlk b. d, Babile taraflarna vanp orada yerletikten sonra Babil'i kurmu,
etrafta ne kadar sihirbaz varsa hepsini Babil'de toplam, sihri renmi ve hatta sihirbazlkta nder
olmutu.[62]
Dahhktan sonra, Babil'de Nemrud (Nmrud) b. Ken'an (Feridun) hkm srd. Kendisi, hey'et ilmine
vkft. Her taraftaki hey'et bilginlerini Babil'de toplad. brahim Aleyhisselam atee atan, bu idi.[63]
Musa Aleyhisselamn karsna 72 sihirbaz karlmt. Bunlarn 70'i srail oullarndand, ikisi de
Farsl idi.[64]
srail oullarndan olan sihirbazlar, Musa Aleyhisselamn mucizesi karsnda Mslman olmular ve
Firavun tarafndan astrlmlard.[65] Farsl olan sihirbazlar ise, Mslman olmamlar ve kamlard.
[66]
Sleyman Aleyhisselamn devrinde de, sihirbazlk ok yaygnd. Sleyman Aleyhisselam, bu hususta
yazlan kitaplar toplattrp bir sandk iinde, krssnn altna gmdrmt.
Sleyman Aleyhisselamdan sonra, bu kitaplar ortaya karlarak:
"Bu, Allah'n Sleyman'a indirdii, onun da halktan esirgedii, gizledii ilimdir!" dediler ve onu din
edindiler.
Yahudiler arasnda sihirbazlk srd gitti.[67]
Sihirbazlkla khinlik arasnda sk bir mnasebet vard.
Musa Aleyhisselamn karsna karlan sihirbazlar, Msr bakhinleri idi.[68]
sa Aleyhisselamn devrinde de birok bakhinin bulunduu ve hatta sa Aleyhisselamn aslmasn
en bata onlarn istedikleri ve bu hususta en ok direnenin de khin-i zam olduu grlr.[69]
Kehnet ve eitleri
Kehnet; gaibden haber vermek, falclk, bakclk etmek demektir.
Kiinin ilerini gzeten, yneten kimseye de, kethda mnsna olarak, khin denilir.[70]
Khin; gelecek zamanda olacak eylerden haber veren ve kinatn srlarna, gayb ilmine vkf
olduunu iddia eden kimse demektir.[71]
Khinler; kendilerinin cinlerden tabileri bulunduunu, onlarn grnp kendilerine haberler
getirdiklerini sylerlerdi.
Khine arrf ve mneccim de denilir.
Araplar, her ilim sahibine mneccim, tabibe de khin ismini verirlerdi.
Arrflar szn geliinden, iten, halden soruturup bireyler anlarlar; bununla da, hereye vkf
olduklarn, alnm eyleri, yitiklerin yerlerini vesireyi bildiklerini iddia ederlerdi.
Medine Yahudilerinden Kurayza ve Nadir kabilelerine de, kitab sahibi, anlay ve bilgi sahibi
olduklar iin "Khinn=iki khin kabile" denirdi.[72]
nceleri, cinler, eytanlar gklere kmaktan men edilmedikleri iin, gklerin ses dinleme yerlerine
sinerek, yeryznde vuku bulacak lm, yamur... gibi hadiseler hakknda meleklerin kelamlarndan
iitebildiklerini gelip khinlere haber verirler, onlar da bunlar birtakm yalan dolanlarla doldurulmu
olarak halka sylerlerdi.[73]
Peygamberimiz Aleyhisselamn peygamber olarak gnderilmesi zerine, cinler ve eytanlar, gklere
kmaktan, haber hrszlndan men edildiler.[74]
Kehnetin Tarihesi
Kehnetin tarihi de, Tfan'dan ok ncelerine kar.
Nuh Aleyhisselamn devrinde khinlik ok yaygnd. Nuh Aleyhisselama muarz olan kral, evre
halkna yaz yazarak, taplmakta olan putlardan baka ilahlar olduunu bilip bilmediklerini sormutu.[75]
Nuh Aleyhisselamn ldrlmesini emreden de, o zamann khini idi.[76]
dris Aleyhisselamn ldn ortala yayan ilk khin de, eytand.[77]
Khinlerin en bykleri, Msr'da bulunuyordu.
Khinlerin kehnetleri, yldzlar zerine idi. Khinler; btn ilimlerin kendilerine yldzlardan
geldiini ve gayb haberlerinin onlar tarafndan verildiini, tabiat srlarnn onlar tarafndan retildiini,
btn gizli ilimlerin onlar tarafndan gsterildiini iddia ederlerdi.
Khinler; trl trl tlsmlar dzerler, konuur heykeller yaparlar, yrr sureti er izerler, yksek
yksek binalar atarlar, tp ilimlerini talarn zerine kazrlar, dmanlar yurtlarndan men edecek
birtakm alacak eyler yaparlard.
Khinlerin Msr'da 85 ehri olup, bunlardan 45'i yeraltnda, 4O' da yerstnde idi. Her ehirde
khinlerden bir bakan bulunmakta, khinlerin saylar da binleri amakta idi.
Khinler; kinat ynettiine inandklar 7 yldzdan birine yedi yl taparlar ve Mahir adn alrlard.
Mahir, yedi yldzdan her birine yedier yl taptktan sonra, Kaaatr diye anlrd.
Kaaatrlk mertebesine erien khin, kral ile oturur kalkard.
Kral; kaaatrn gr ve reyi ile hkmeder, onu grnce ayaa kalkar, ona sayg gsterirdi.
Kaaatr, her gn, kraln yannda bulunmak zere; giyinip kuandktan sonra, gider, kraln yanna
otururdu.
Sonra, dier khinler de, sanat ve hner sahipleriyle birlikte ieri girerler ve kaaatrn hizasnda
dururlard.
Khinlerden her biri, bir yldza hizmet eder ve Araplarn Abduems diye ad taktklar gibi, bunlara
da Yldz Kulu mnsna gelen Abdulkevkeb ad verilirdi.
Kaaatr, mahir adn tayan khinlerden birine:
"Sahibin nerede?" diye sorar, o da:
"Filan burta, filan derecede, filan dakikada!" diye cevap verirdi.
Kaaatr, yldzlarn bulunduklar yeri reninceye kadar, hizasndaki mahirlere sorusunu tekrarladktan
sonra, krala dner ve:
"Kraln bugn yle yle yapmas, unu unu yemesi, u vakitte cinsel mnasebette bulunmas yararl
grnyor ve btn grecei eyler yararl grnyor!" derdi.
Kaaatrn nnde duran ktip de, kaaatrn btn sylediklerini yazard.
Bundan sonra, kaaatr sanat ve hner sahiplerine dner; birer birer, onlara:
"Sen ta zerine yle bir sureti ylece iz!" derdi.
Sanat sahipleri Dr'l-Hikme merasimine gittikleri zaman da, o gn yapmalar yararl olacak iler,
kendilerinin nlerine konulurdu.
Kral da kaaatrn sylediklerine gre hareket ederdi.
Byle, olan biten btn eyler, o gn, bir sahifeye kaydedilir, sahife drlp bklr, kraln mahzenine
konulurdu.[78]
Tfan'dan sonra, Msr'da bir mddet Nuh Aleyhisselamn dini zere kalnd. Khin ad ayp sayld.
Bunun yerine, buyruklarna kar gelinmez mnsna olarak hkim ad tand.[79]
Araplanda ilk khin de, kk b. Huveyl, b. rem, b. Sam, b. Nuh idi.[80]
Arap khinleri arasnda Sath, eriilemeyecek bir dereceye erimi, kendisine "Khinler Khini" diye
ad verilmiti.
Sath gaibden haber verir, alacak eyler anlatrd.[81]
Yemen kral Rebia b. Nasr, bir rya grm, ondan rkmt.
lkesinde ne kadar khin, sihirbaz, falc ve mneccim varsa, hepsini yanna toplam ve onlara:
"Ben bir rya grdm, ondan rktm. Bunun yorumunu bana bildiriniz?" demiti.
Onlar:
"Ryan bize anlat da, sana yorumunu bildirelim?" dediler.
Kral:
"Ben ryam size anlatrsam, bildireceiniz yorumun doruluuna emin ve mutmain olamam.
Ryam anlatmadan onu bilemeyen kimse, onun doru yorumunu da bilemez!" dedi.
lerinden birisi:
"Eer kral bylesini istiyorsa, Sath'a haber salsn!
nk, ondan daha bilgili kimse yoktur![82] Bu hususta szlerine inanlabilecek en bilgili kii odur!"
dedi.[83]
Sath'n muasn olan kk b. Yekr de, Araplar arasnda yetien kinci kk idi.
Kendisi, Araplarn hakmlerindendi.[84]
Yahudiler Peygamberimiz Aleyhisselam Ne Zaman ve Nasl Sihirle ldrmeye
Kalktlar?
Hicretin 7. ylnda idi ki; Mslman olduunu aklad halde mnafklktan ayrlmayan ve
sihirbazlkta ok maharetli olan Yahudi Lebid b. A'sam'a, Yahudilerin elebalar:
"Ey Ebu'l-A'sam! Sen bizim en bilgili sihirbazmzsn!
Muhammed bizim erkeklerimizi ve kadnlarmz sihirledi, byledi.
Biz ona kar birey yapamadk!
Sen onun bize neler yaptn, dinimize nasl aykr davrandn, bizden kimleri ldrdn veya
srgn ettiini grdn!
Biz, btn yaptklarna kar onu sihirleyip cezalandrmak zere seni tutuyor, grevlendiriyoruz!"
dediler ve Peygamberimiz Aleyhisselama sihir yapmas iin de dinar (altn) verdiler.
Lebid b. A'sam, Peygamberimiz Aleyhisselamn tarayla bandan taranm salarn elde etmeye
giriti.[85]
Yahudilerden bir gen; gelir gider, Peygamberimiz Aleyhisselamn iini tutard.
Yahudiler, Peygamberimiz Aleyhisselamn sa ve sakal tarantsyla baz tarak dilerini elde edinceye
kadar bu gencin zerine dtler.[86]
Yahudi genci, Peygamberimiz Aleyhisselamn sa tarantsyla tarak dilerini alp Yahudilere verdi.
[87]
Lebid b. A'sam, istediini ele geirince, ona birtakm dmler dvd ve fledi.
Bu dmlenmi ve flenmi sa tarantlarn, erkek hurmann kurumu iek kapnn iine koydu.
Sonra, onu gtrp kuyunun iindeki basamak tann altna yerletirdi.[88]
Bu kuyu, Zurayk oullarna aitti.[89]
Lebid b. Asam sihir yaptktan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam hastaland.[90] Bann salar
dklmeye balad.[91] Peygamberimiz Aleyhisselam, yapmad bir ii yapm;[92] zevcesine
yaklamad halde, yaklam gibi sanr oldu![93] Peygamberimiz Aleyhisselamn gzlerinin feri de
azald.
Ashab- Kiram, hastaln yoklamaya geldiler.[94]
Hastal gnlerce srd.[95] Yemekten imekten., kald.[96]
Peygamberimiz Aleyhisselam hastalannca, Lebid b. A'sam'n kzkardelerinden birisi, Hz. ie'nin
yanna gelmiti.
Kadn, Peygamberimiz Aleyhisselamn hastalandn renince, dnp bunu kzkardelerine ve
Lebid'e haber verdi.
Onlardan birisi:
"Eer o gerekten peygamberse, kendisine bu i haber verilir. Aksi takdirde, bu sihir kendisine
nereden gsterilir? En sonunda, akl bandan gider. Bylece de, kavmimiz ve dindalarmz, umduklarna
ermi olur!" dedi.
A'sam'n kzlar, Lebid'den daha sihirbaz, daha beter idiler.
Yce Allah, Peygamberine yaplan sihrin kim tarafndan ve nasl yapldn ve konulan yerini gs-
terdi.[97]
Hz. ie derki:
"Nihayet, Reslullah Aleyhisselam, gnn birinde tekrar tekrar dua etti. Sonra da, bana:
'Ey ie! Yapm olduum duam Allah'n kabul buyurduunu biliyor musun? Bana meleklerden iki
melek geldi[98] Onlardan birisi:
'Sihirlenmitir!' dedi.
Biri, brne:
'Kim sihir yapm ona?' diye sordu.
br:
'Lebid b. A'sam!' dedi.
Biri, brne:
'Sihir ne ile yaplmtr?1 diye sordu.
br:
'Erkek hurmann kurumu iek kap, tarak, sa sakal tarantsyla!' dedi.
Biri, brne:
'Nerededir o?' diye sordu.
br:
'Zervan kuyusunda,[99] basamak tann altndadr!' dedi.
Biri, brne:
'Onun ifa bulmas ne iledir?' diye sordu.
br:
'Kuyu suyunun tamamyla ekilip iindeki basamak tann kaldrlmas ve altndaki kurumu erkek
hurma iei kapnn karlmas suretiyledir!' dedi.
Bundan sonra, melekler havalanp gittiler."[100]
Yaplan Sihrin Zervan Kuyusundan karl ve Peygamberimiz Aleyhisselamn
Kurtuluu
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ali ile Ammar b. Ysir'i ard. Meleklerden iittii eyleri
onlara beyan ve Zervan kuyusuna hemen gitmelerini emir buyurunca, Hz. Ali ile Ammar b. Ysir, Zervan
kuyusuna gittiler. Kuyunun suyu knaya boyanm,[101] kuyunun bandaki hurma aalarnn balar da,
eytan balar gibi idi.[102]
Hz. Ali ile Ammar b. Ysir, kuyunun suyunu ekip boalttlar, iindeki basamak tan kaldrdlar.
Tan altndaki hurma iei kap.[103] Peygamberimiz Aleyhisselamn tara, bann sa
tarants, zerine ineler saplanm mumdan bir heykeli, yine zerine onbir dm vurulmu ve ineler
saplanm bir yay kirii bulunup karld .[104]
Yay kirii zerindeki dmleri zmeye g yetirilemedi.[105]
Cebrail Aleyhisselam gelip Felak ve Ns srelerinin yetlerini okuduka, dmler zlmeye
balad!
Peygamberimiz Aleyhisselam, her dm zldke, nce elem, sonra rahatlk duymakta idi.[106]
En son dm zld zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam, diz bandan boanm, kurtulmu gibi
alverdi.[107]
Yemek yemeye, su imeye balad.[108]
Zervan Kuyusunun Kapatl ve Lebid b. A'sam'n Sorguya ekilii
Peygamberimiz Aleyhisselam, emredip Zervan kuyusunu kapattrd.[109] Lebid b. A'sam'a haber
gnderdi ve:
"Allah bana senin yaptn sihri haber verdi ve yerini de gsterdi. Sen bunu ne iin yaptn?" diye
sordu.
Lebid:
"Dinar (altn) sevgisinden dolay!" dedi.[110]
Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Y Raslallan! Onu ldrsen!" denildi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onun sonunda grecei ilah azab, daha iddetlidir!" buyurdu.[111]
Bir daha onun ne yzn grd, ne de bu suunu anp bana kakt.[112]
Hayatna kasdetmi olan Zurayk oullar Yahudilerinden hi kimseyi ldrmedi.[113]
Eban b. Sad b. s'n Mslman Oluu
Eban b. Said'in Kimlii
Eban b. Sad b.s'n soyu, Peygamberimiz Aleyhisselamn soyu ile Abdi Menaf'ta birleir.[114]
Eban'n babas Ebu Uhayha Sad b. s, Kurey mriklerinin ulularndand. Ebu Uhayha'nn
oullarndan Halid ile Amr, ilk sralarda Mslman olmulard.[115]
Eban, Ebu Cehil'in halasnn olu idi.[116] Ebu Cehil gibi, o da, Peygamberimiz Aleyhisselamn azl
dmanlarndand.[117]
Kardeleri Halid'le Amr Mslman olduklar zaman, onlar, syledii bir iirle knamt.[118]
Eban'n Mslman Oluunun Sebebi
Eban b. Sad, Hudeybiye seferinden nce, ticaret iin am'a gitmi, orada bir Hristiyan papazla
karlamt.
Eban, ona:
"Ben Kurey kabilesinden bir adamm. imizden bir adam kt. Kendisinin Reslullah olduunu;
Musa ve sa gibi, kendisini de Allah'n peygamber olarak gnderdiini iddia ediyor! Sen buna ne dersin?"
diyerek Peygamberimiz Aleyhisselam hakkndaki grn sorunca, papaz:
"O adamnzn ad nedir?" diye sordu.
Eban:
"Muhammedi" dedi.
Papaz:
"Ben onu sana tarif edeyim!" diyerek Peygamberimiz Aleyhisselamn ekil ve emailini (fizik
yapsn),yan, babasn, dedesini, soyunu anlatt.
Eban:
"O da, aynen byledir!" dedi.
Papaz:
"yleyse, vallahi, o, nce Araplara, sonra da btn yeryzne galip ve hakim olacaktr! Sen o salih
zta benden selam syle!" dedi.
Eban, Mekke'ye dnd zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam ve ashab hakknda, bizatih, birey
sylemeden soruturmalar yapt. Ald bilgiler, papazn syledii gibi idi.
Eban; Peygamberimiz Aleyhisselamn H udeybiye'den dnnden sonra, Hudeybiye muslahasy-la
Hayber seferi arasnda, yani Hicretin 6. ylnn sonu ile 7. yl arasnda Mslman oldu ve
Mslmanln gzel amellerle gzelletirdi.[119]
Allah ondan raz olsun![120]
Haccac b. Iltu's-Slem'nin Mslman Oluu
Haccac'n Kimlii ve Mslman Oluunun Sebebi
Haccac, Sleym oullar kabilesindendi.[121] Kendisi ok zengindi. Sleym oullar yurdundaki altn
madenleri ona aitti.[122]
Haccac; Sleym oullar kabilesinden baz kimselerle birlikte, hayvanlarna binip Mekke'ye doru
yola kmlard.
Korkun bir vadide bulunduklar srada, gece karanl basnca, orada oturakaldlar, yollarna devam
edemediler.
Arkadalar, Haccac'a:
"Ey Ebu Kilb! Kalk da, kendin ve arkadalarn iin bir eman ve selamet aresine bak!" dediler.
Haccac, ayaa kalkp arkadalarn korumak zere, onlarn evresinde dolamaya ve:
"Selametle dnnceye kadar, kendim ve arkadalarm ve binitlerimiz iin u vadideki her cinnden
Tanr'ya snrm!" demeye balad.
O srada, birisinin:
"Ey cin ve insan topluluklar! Gklerin ve yerin bucaklarndan geip gitmeye gcnz yeterse, haydi,
geip gidiniz! Allah'n bahedecei bir kudretle olmadka, asla geip gidemezsiniz!"[123] (Rahman: 33)
diyerek seslendiini iitti.
Haccac, Mekke'ye varnca, Kurey mriklerinin toplandklar bir mecliste, bunu onlara haber verdi.
Kurey mrikleri:
"Vallahi, ey Ebu Kilb! Sen dinden ktn, sapttn.
Muhammed de, bu szn kendisine vahyedildiini sylyordu" dediler.
Haccac:
"Vallahi, ben bu sz kulaklarmla iitin isimdir! Bunu u arkadalarm da iitm ilerdir" dedi.[124]
Haccac, Peygamberimiz Aleyhisselamn nerede olduunu sordu.
"Medine'dedir" denildi.[125]
Haccac; Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayber'de bulunduu srada Mslman oldu ve Hayber'in
fethinde Peygamberimiz Aleyhisselamn yannda bulundu.[126]
Haccac; Medine'ye hicret ederek, meyye b. Zeyd oullar yannda bir ev yapp yerleti ve orada bir
mescid de yapt.[127]
Allah ondan raz olsun![128]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayber Yahudilerini Hakk tirafa, Allah'a ve Allah'n
Reslne
mana Davet Edii
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hayber Yahudilerine bir yaz gndererek onlar hakk itiraf ve kabule
davet etti.
Onlara gnderdii yazsnda yle buyurdu:
"Bismillhirrahmnirrahm
Musa'nn ve kardeinin dostu ve Musa'nn getirdiklerinin dorulaycs Muhammed Reslullah taraf
ndandr.
Ey Tevrat ehli topluluu!
Allah size Kitabnzda:
'Muhammed, Allah'n Resldr! Onunla birlikte bulunanlar da, kfirlere kar ok iddetli, kendi
aralarnda ise ok merhametlidirler. Onlar, hep rk ve scud halinde, Allah'tan ltuf ve honutluk
dilerlerken grrsn. Onlar yzlerindeki secde eserinden tannrlar. Bu, onlarn Tevrat'taki tavsif ve
temsilleridir.
Onlarn ncil'deki tavsif ve temsilleri de, filizini karm, onu kuvvetlendirmi, kalnlam, gvdesi
zerinde dimdik ykselmi, ekincilerin houna giden bir ekin gibidir. Onlar, kfirleri kzdrmak iin
yetitirilmilerdir. Allah, onlardan iman eden, salih amellerde bulunanlara, hem yarlganma, hem byk
mkfat va'd etmitir1[129] diye buyurmad m?
Siz bunu Kitabnzda muhakkak yazl bulmusunuzdur.
Ben, size Allah hakk iin and veriyorum!
zerinize indirilmi olanlar iin and veriyorum!
Sizden nceki torunlara kudret helvas, selva kuu eti yediren Allah iin and veriyorum!
Babalarnz Firavun'dan ve onun yapt ktlklerden kurtarncaya kadar denizi kurutan Allah iin
and veriyorum!
Allah'n size indirdii Kitabda, Muhammed'e iman edeceiniz hakkndaki yetleri bulmadnz bana
haber verebilir misiniz?![130]
Eer bunu Kitabnzda bulmadnzsa, size zorlama yok![131]
'Artk iman ile kfr apak belli olmutur...'[132]
Sizi Allah'a ve O'nun Peygamberine imana davet ediyorum!"[133]
Hayber Yahudilerinin 10.000 kiilik sava erleri[103] her gece tanyeri aarmadan nce silahlarn
kuanp sava dzenine gre saf balarlar;[104] kalelerine, kalelerinin sarplna, silahlarnn ve
saylarnn okluuna bakarak Peygamberimiz Aleyhisselamn kendileriyle arpamayacan sanrlar ve:
"Muhammed mi bizimle arpacak?! Ne kadar uzak!" diyerek gururlanrlard.[105]
Peygamberimiz Aleyhisselam geceleyin meydanlarna gelip konuncaya kadar, Hayber Yahudilerinin
haberleri olmad.
Hayber Yahudileri, aralarnda anlamazla da dtler.
Haris Ebu Zeyneb adndaki Yahudi kaleler dnda karargh kurmalarn ve Peygamberimiz
Aleyhisselamla kaleler dnda arpmalarn teklif ve tavsiye etmi ve:
"Benim grdm, Muhammed tarafndan kuatldktan sonra onun emrine boyun eerek kalelerinden
inmek zorunda kalanlar iin hayat hakk kalmam, onlardan kimisi esir edilmi, kimisi de sonradan
ldrlmtr!" demiti.
Yahudiler
"Bizim bu kalelerimiz, senin o misal getirdiin kalelere benzemez! Bu sarp kaleler, dalarn tepeleri
zerindedir!" demiler, Hris'in grn benimsememiler ve kalelerine snmlard.[106]
Yahudilerin ileri gelenlerinden Sellm b. Mikem Hayber'in Sa'b b. Muaz kalesinde idi.
Yahudi casuslarndan birtopluluk onun evine gittiler.
Ona, kaleden dar kp da m, yoksa kalelere snarak m arplmasnn uygun olacan
dantlar.
Sellm, onlar kaleden dar karak arpmaya tevik etti ve:
"Yerinde olan gr; Abdullah b. beyy'in t yoluyla size iaret eylediidir!" dedi.
Fakat, Hayberliler kalelerden dar kmaya cesaret edemeyerek kalelerinde kaldlar.[107]
Peygamberimiz Aleyhisselamn slm mcahidleriyle birlikte Hayber'e geldii gece Hayberliler hep
uykuya dalmlar, hi kmldamamlar, horozlar bile tmem iti. Gne dounca, tarlalarna gitmek zere
kalelerinin kaplarn amlard.[108]
Enes b. Malik der ki:
"Reslullah Aleyhisselam bir kavimle arpaca zaman, sabah olmadka onlara anszn baskn
yapmaz, ezan sesi iitirse baskn yapmaktan vazgeer, ezan sesi iitmezse baskn yapard.
Hayber'e geceleyin inmitik.
Reslullah Aleyhisselam orada geceyi geirdi.[109]
Sabah namazn Hayber'in yanbanda, daha karanlk iken kldk.[110]
Sabah olup Hayber'den ezan sesi iitmeyince,[111] hayvanna bindi.
Bizler de hayvanlarmza bindik.
Ben Ebu Talha'nn terkisine bindim.
Giderken, benim dizim Reslullah Aleyhisselamn dizine demekte idi.[112]
Sabahleyin, Hayber iileriyle karlatk.[113]
iler, kaleden kp, aralar, zenbilleri, kovalar ile[114] tarlalarna gidiyorlard.
Reslullah Aleyhisselamla askerlerini grr grmez:
te Muhammed ve Hams![115] te Muhammed ve Hams! Vallahi, Muhammedi te Muhammed ve
Hams!'[116] diyerek bartlar ve hemen arkalarna dnp katlar.[117]
Reslullah Aleyhisselam, ellerini kaldrd [118] ve:
'Allahuekber! Allahuekber! Harab olup gitti Hayber!
Biz dman bir kavmin yurduna baskn yapp girdik mi, uyarlm olan o kfirlerin hali yaman olur!'
buyurdu [119] ve bunu kere tekrarlad ."[120]
Hams; ordu,[121] byk asker birlik demektir.
Cahiliye anda da, orduya hams denirdi.[122]
Orduya hams denilmesi de be ksmdan; yani nc, ardc, orta, sa ve sol yan birliklerinden olutuu
iindir.[123]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Menzile mevkiine kadar ilerledi, hayvanndan indi, yryerek oradaki
bir kayaya doru gitti.[124]
Hayvann yularn ekmek istediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayvan kendi haline braknz!" buyurdu.
Hayvan kayann yanna varp kt.[125]
Peygamberimiz Aleyhisselam, arlklarnn yanna braklmasn, mcahidlerin de oralara inmelerini
em retti.[126]
Hayber'e, hurmalarn koruk ve ham bulunduu bir srada gelinmiti.
Hava ise ok scak ve scaklk da tehlikeli derecede idi.[127]
Menzile kararghnda, Peygamberimiz Aleyhisselam iin bir mescid yapld.[128]
Peygamberimiz Aleyhisselam nafile (teheccd) namazn orada kld.
Menzile adn tayan bu mescid tatan yaplmt.[129]
Menzile Mescidi, iinde bayram namazlar da klnan en byk ve geni mesciddir.
Peygamberimiz Aleyhisselamn namaz klarken yneldii kaya da bu mescidin iindedir.[130]
Hubab b. Mnzir'in Karargh Hakknda Arzettii Grn Peygamberimiz
Aleyhisselamn
Benimseyip Muhammed Mesleme'ye Karargh in Elverili Bir Yer Arat
Hubab b. Mnzir:
"Y Raslallah! Buras Natat kalesine ok yakndr. Hem de, Hayber'in btn savalar orada
toplanmtr.[131]
Ben Natat kalesi halkn ok iyi tanrm.
Onlar kadar uzaklara ok atabilen ve onlar kadar oklarn isabet ettiren bir kavim yoktur.
Bununla birlikte, onlar bizim st tarafmzda da bulunuyorlar.[132]
Bizim btn tutum ve davranlarmz grebilecek, renebilecek bir mevkidedirler.
Biz ise, onlarn tutum ve davranlarn grebilecek, renebilecek mevkide deiliz![133]
Onlarn oklar, yukardan aa doru hzla iner,[134] bizim oklarmz ise onlara ulamaz![135]
Bununla birlikte, onlarn evlerinden sk sk kp sk hurma aalan iinde siperlenmeyeceklerinden
de emin deilim.[136]
Buras, humna baheleri arasnda tehlikeli bir yerdir.
Tehlikelerden, bozukluklardan uzak bir yeri karargh edinmeyi emretseniz olmaz m?[137]
Hi deilse, u kara talk, kayalk yeri aramzda bulunduralm.
Yahudilerin atacaklar oklar bize eriemesin!" dedi.[138]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hubab b. Mnzir'e:
"aret ettiin gr yerindedir!" buyurdu[139] ve Muhammed b. Mesleme'yi yanna ararak, ona:
"Bak! Yahudilerin kalelerinden ve bataklk hastalndan uzak, Yahudi evlerinden yaplabilecek
saldrlardan emniyet ve selamette kalabileceimiz, karargh edinmeye elverili bir yer aratr!" buyurdu.
Muhammed b. Mesleme etraf dolaarak Reci'e kadar vardktan sonra, geceleyin Peygamberimiz
Aleyhisselamn yanna dnd ve:
"Senin iin, karargh edinmeye elverili bir yer buldum!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah'n bereketi onun zerinde olsun!" buyurdu.[140]
Sellm b. Mikem'in Teviki zerine Yahudilerin Savamaya Karar Vermeleri
Hayber Yahudileri, Peygamberimiz Aleyhisselamn ordusu ile birlikte Hayber'e geldiini grnce,
kalelere ekilmiler, Sellm b. Mikem'e gidip durumu haber vermilerdi.
Sellm b. Mikem:
"Siz benim szm dinlemediniz! Muhammed'in zerine yrmekte kusur ettiniz!
Bari burada onunla arpmakta kusur etmeyiniz!
Onunla arpa arpa lmeniz, sizin iin, tek banza kalmanzdan hayrldr" dedi.
Bunun zerine, Yahudiler, sonuna kadar savamaya kararverdiler.
Mallarn, oluk ve ocuklarn Ketibe kalesine gtrdler.
Erzak ve yiyeceklerini de Nim kalesinde depoladlar.
Btn sava erlerini Natat kalesinde topladlar.
Sellm b. Mikem de, hasta olduu halde, onlarla birlikte Natat'a geldi. Yahudileri savamaya kkrtt
durdu ve orada da ld.[141]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mcahidleri tleyii ve Cihada Tevik Buyuruu
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hayber Yahudilerinin savamaya hazrlandn anlaynca, geceleyin
mcahidleri Natat kalesinde toplanan Yahudilerle arpmak zere hazrlad.
Sabr ve sebat ettikleri takdirde muhakkak zafere ve ganimete ereceklerini onlara mjdeledi ve
kendilerini arpmaya tevik etti.
Yahudiler slm kararghna ok yadrmaya baladlar.[142]
Yahudilerin attklar oklar slm kararghnn gerisine dmekte,[143] slm mcahidleri de bu oklar
toplayp yaylarna yerletirerek onlara atmakta idiler.[144]
slm mcahidleri o gn Natat'taki Yahudi topluluu ile akama kadar savatlar.
lk gnde, Natat Yahudilerinin attklar oklarla yaralanan mcahidlerin says elliyi buldu.
Hubab b. Mnzir:
"Y Raslallah! Karargh hemen deitirsen iyi olur" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Akam olunca, inaallah deitiririz!" buyurdu.
Akamleyin, Peygamberimiz Aleyhisselam, yaknlarndaki evlerden gelebilecek tehlikelerden ashabn
korumak iin, kararghn yeni yere deitirilmesini emretti.
Mcahidler karargh Reci'e tadlar.
Hz. Osman da Reci1 kararghnda grevlendirildi.[145]
Natat ve Nim Kaleleri nnde Savaa Devam Edilii
Peygamberimiz Aleyhisselam; her gn sabahleyin silahlanarak slm mcahidleri ile birlikte
bayraklarn ekip gelmekte, Natat'n st tarafnda akama kadar Yahudi kuvvetleriyle savamakta, akam
olunca da Reci1 kararghna dnmekte idi.
Yaralanan mcahidler, Reci1 kararghna gtrlp tedavi edilmekte idiler.
lk gnde yaralananlar da orada tedavi edilmilerdi.[146]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hastalan ve Savaa Baz Sahabilerin Kumandas
Altnda Devam Edilii
Breyde b. Husayb'n bildirdiine gre; Peygamberimiz Aleyhisselam, tutulup bir-iki gn sren yanm
ba ve yz arsndan dolay Mslmanlarn yanna kamam,[147] aksancan Hz. Ebu Bekir'e verip
onu Yahudilerle arpmaya gndermiti.
Hz. Ebu Bekir mcahidi erle gitti, iddetle arpt. Fakat, kaleyi ele geiremedi.[148] Bozguna
urad, geri dnd.[149]
Ertesi gn, mcahidlerle birlikte Hz. mer gnderildi. O da, Hayber Yahudileriyle iddetle arpt.
Fakat, ona da kaleyi fethetmek nasip olmad.[150] Mcahidlerle birlikte bozulup geri dndler ve
birbirlerini korkaklkla suladlar.[151]
Hz. mer tekrar gitti. Yine zafer elde edemedi.[152]
Peygamberimiz Aleyhisselam, sancan Ensardan bir zta (Sa'd b. Ubde'ye) verdi.
O da, gitti, bir i yapamadan geri dnd.[153]
Yahudilerin Saldrya Geii ve Mcahidleri Bozguna Urat
Yahudilerin hcum birlikleri, nlerinde Haris Ebu Zeyneb olduu halde, yerleri sarsa sarsa ilerlemeye
baladlar.
Ensar sancaktar, slm mcahidleriyle birlikte onlar karlad, kalelerine girinceye kadar, onlar
geriletti.
Fakat, Merhab'n kardei seyr, kaleden askerleriyle kp Ensar sancaktarnn kumandas altndaki
Mslmanlar bozguna uratt. Peygamberimiz Aleyhisselamn bulunduu yere kadar gelip dayandlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam, mcahidlere kzd, Allah'n Mslmanlara dnyadaki ve ahiretteki
vaadlerini hatrlatt. zgn olarak akamlad.
Ensar sancaktar Sa'd b. Ubde de yaraland.
Ensar ve Muhacir sancaktarlanyla arkadalar, birbirlerini ge ve ar davranmakla sulamakta ve:
"Hep sizin yznzden!" demekte idiler. [154]
Yedi gn, Reci1 kararghndan gelinip, Natat'a st tarafndan hcumlar yapld.[155]
Mahmud b. Mesleme'nin zerine Braklan Tala ehit Edilii
Yazn en scak bir gn idi. Mahmud b. Mesleme, hararetten ve arpmaktan yorgun ve bitkin
dmt. Silahlarnn hepsi de zerinde bulunuyordu. Glgelenmek ve dinlenmek iin Nim kalesinin
dibine oturmutu.
Nim kalesinde sava bulunmadn, orada ancak erzak ve eya bulundurulduunu sanyordu.
Merhab[156] yukardan Mahmud b. Mesleme'nin zerine el deirmeni tan brakt.
Ta, onun bana dnce, miferini ezdi, alnnn derisini yzne kadar yzp indirdi.
Mahmud b. Mesleme, Reci'deki slm kararghna gtrld. Ald yaradan, gn sonra, Merhab'n
ldrld gn, dnyaya gzlerini yumdu.[157]
mir b. Ekv'nn Merhab'la arprken Kendi Klcyla Yaralanp ehit Oluu
Hayberli Yahudilerin kumandanlarndan ve nl kahramanlarndan Merhab, klcn sallaya sallaya
kaleden dar kt.[158]
Merhab'n klcnda:
"Bu kl Merhab'n klcdr ki, onu kim tadarsa helak olur!" diye yazl idi.[159]
Merhab, dar knca:
"Hayber halk iyi bilir ki; ben gelip atan harplerin tututuu, kzt zamanlarda, tepeden tmaa
kadar silahlanan, cesareti ve kahramanl denenip durmu olan Merhab'mdr!" diye vnerek, kendisiyle
arpacak er diledi.
slm mcahidlerinden mir b. Ekv da, onunla arpmak iin ortaya kp:
"Hayber halk iyi bilir ki; ben de, tepeden tmaa kadar silahl, kendisini savan dehetleri ve
iddetleri iine atmaktan ekinmeyen mir'imdir!" dedi.
Hemen birbirleriyle vurutular.[160]
nce, Merhab mir'e klla saldrd.
mir kalkan ile korundu.
Merhab'n klc kalkana sapland.
mir klcn kaldrp Merhab'n bacana, aadan yukarya doru olanca hzyla ald[161]
mir b. Ekv'nn klc ksa idi.[162]
mir, Merhab'n bacana klcn hzla vurduu zaman, klcn az kendisine ynelip kendi bacann
orta damarn kesiverdi![163]
Bu yara, kendisinin ehit olmasna sebep oldu.[164]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Reci'den Menzileye dnd zaman, mir b. Ekv yaralanm
bulunuyordu.
Kendisi hemen Reci'e gtrld.[165]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onu Reci'deki bir maaraya Mahmud b. Mesleme ile birlikte gmd.
[166]
Yce Allah, ikisinden de raz olsun![167]
Hayber Yahudilerinin slmiyete Davet Edilii
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Yahudilere bir eytan gelmi de:
'Muhammed, ancak, mallarnz ele geirmek iin sizinle arpyor!1 demi.
Onlara:
'yle ise, L ilahe illallah deyiniz de, mallarnz, canlarnz koruyunuz! Ahiretteki hesabnz ise
Allah'a aittir!1 diye sesleniniz!" buyurdu.
Yahudilere seslendiler.
Yahudiler
"Musa'nn aramzdaki Kitab olan Tevrafa yemin ederiz ki; biz ne istediiniz eyi yaparz, ne de
dinimizi brakrz!" diyerek karlk verdiler.[168]
Natat evresindeki Hurma Aalarnn Kesilii
slm mcahidi eriyle Yahudi kuvvetlen arasnda sk aal hurma baheleri bulunuyor ve Yahudilerin
bunlar arasnda siperleneceklerinden endie ediliyordu.[169]
Yahudilerin yegne iktisad gleri de, Medine'de yitirip Hayber'de bulduklar hurma baheleri idi.
Nitekim, Medine'den ayrldklar srada, Sellm b. Ebil-Hukayk:
"Biz, buradaki hurmalklarmz brakyorsak, Hayber'in hurmalklarna varyoruz!" diyerek bar-
mti.[170]
Bunlar, onlara, evlatlarndan daha sevgili idi.[171]
Hayberliler Gatafanlar ne zaman kendilerine yardma amnlarsa, onlara hep Hayber'in hurma
mahsulnden vermeyi taahht etmilerdi .[172]
Dmann iktisad gcn sarsmak, ona indirilecek darbenin en etkilisi ve en yenicisi idi.
Bunun iin, Hubab b. Mnzir, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Y Raslallah! Hurma aalar, Yahudilere evlatlarndan daha sevgilidir. Onlarn hurma aalarn
kes de, mitleri ve direnme gleri krlsn!" demiti.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, hurma aalarnn kesilmesini emretti.
Mslmanlar, Natat hurma bahelerinden, drt yz aatan baka aa kesmediler.[173]
Yahudilerden Ayrlp Gitmesi in Uyeyne b. Hsn'la Konuulmas
Gatafanlarn bakan Uyeyne b. Hsn'n Gatafan sava erleriyle gelip Hayber kalesine girdii ve
Yahudilerin yannda bulunduu sralarda, Peygamberi m iz Aleyhisselam ona Sa'd b. Ubde'yi gnderdi.
Sa'd b. Ubde, kalenin dibine kadar varp:
"Ben Uyeyne b. Hsn'la konumak istiyorum!" diyerek onlara seslendi.
Uyeyne b. Hsn Sa'd b. Ubde'yi ieri almak isteyince, Merhab:
"Onu ieri sokma!
O, kalemizin bozuk yerlerini grr, gelinecek kelerini renir!
Fakat, sen onun yanna git!" dedi .[174]
Merhab'n kk ile kardei Ysir'in kona da Natat'ta idi.[175]
Uyeyne b. Hsn:
"Kalenin sarpln, etinliini ve kaledeki sava erlerinin okluunu grsn diye onu ieri sokmak
isterdim" dedi.
Merhab, Sa'd b. Ubde'nin ieri sokulmasna yanamad.
Bunun zerine, Uyeyne b. Hsn, kalenin kapsna vard.
Sa'd b. Ubde, ona:
"Reslullah Aleyhisselam beni sana gnderdi.
'Yce Allah bana Hayberln fethini va'd buyurdu. Siz geri dnp gidiniz! HayberYahudilerine galebe
aldmz zaman, Hayberln bir yllk hurma mahsul sizin olsun!' buyuruyor" dedi.
Uyeyne b. Hsn:
"Biz, vallahi, mttefiklerimizi hibir ey iin geri brakmayz!
Biz, senin de, senin yannda bulunan kimselerin de uracktaki gcnn ne olduunu ok iyi biliyoruz.
u Yahudi kavminin mstahkem kaleler halk olduunu, sava erlerinin saylarnn ve silahlarnn
okluunu da biliyoruz.
Eer sen ve yanndakiler burada daha fazla kalrsanz, mahvolacaksnz.
Eer arpmak isterseniz, sava erlerini ve silahlarn zerinize ekmekte acele etmi olacaksnz!
Hayr! Vallahi, u Hayberliler anszn baskn yapp sizi malup enek maksadyla zerinize yrm
ve bunu baaramayarak geri dnp gitmi olan Kurey kavmi gibi deillerdir.
Bunlar savata size yle tuzaklar kuracaklar ve onu yle uzatp duracaklar ki, en sonunda onlara
eilmek zorunda kalacaksnz!" dedi.
Sa'd b. Ubde:
"Ben phesiz olarak bilir ve sana da bildiririm ki; sana teklif ettiimiz eyi iinde bulunduun u
kalede bir gn dilemek zorunda kalacaksn da, sana kltan baka karlk vermeyeceiz
Ey Uyeyne! Yesrib Yahudilerinden yurtlar yanbamzda olanlarn neye uradklarn, nasl
darmadan olduklarn grmsndr" dedi ve Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna dnp Uyeyne'nin
sylediklerini Peygamberimiz Aleyhisselama haber vererek, unlar syledi:
"Y Raslallah! Yce Allah sana olan va'dini yerine getirecek ve sana yardm edecektir! Sen u l
Arabna bir tek hurma bile verme!
Y Raslallah! Onlar, kendilerine kllarn syrldn grecek olurlarsa, daha nce Hendek'te
yaptklar gibi, yurtlarna kadar kaarlar!" dedi.[176]
Gatafanlardan Ben Fezre cemaatine de, Hayber Yahudilerine yardm etmekten vazgetikleri, dnp
yurtlarna gittikleri takdirde Hayber'in bir yllk hurma mahsulnden verilecei teklif edilmi, bunlar da
Peygamberimiz Aleyhisselamn bu teklifine-Uyeyne b. Hsn gibi-yanamamlardr.[177]
Gatafanlarn Acele Yurtlarna Dn ve Yahudilerin Hayal Krklna Uray
Peygamberimiz Aleyhisselam, mcahidlerin hcumlarn Gatafanlarn bulunduklar kaleye
yneltmelerini emir buyurdu.
Peygamberimiz Aleyhisselam bu emri zeval vakti ile akam vakti arasnda ve Gatafanlarn Natat,
Nim kalesinde bulunduklar srada vermiti.
Peygamberimiz Aleyhisselamn seslenicisi:
"Gatafanlarn iinde bulunduklar Nim kalesi yannda bayraklarnz ekip sabahlayacaksnz!"
diyerek seslenince, Gatafanlaro gecelerini korku iinde geirdiler.
Bu geceden sonra, gkten mi, yoksa yerden mi geldiini pek anlayamadklar bir barcnn:
"Ey Gatafan cemaat! Hayf'da bulunan ev halknz! Ev halknz! mdad! mdad! Ne dere kald, ne
mal!" diyerek kere bardn iittiler, acele Hayber'den ayrlp yurtlarna gittiler.
Sabaha klnca, Ketibe kalesinde bulunan Kinane b. Ebi'l-Hukayk'a, Gatafanlarn gittikleri haber
verildi.
Kinane'nin elleri yanlarna dt, zelil oldu. Yok olunacan anlad ve:
"Biz, u l Araplanyla hep bouna biraraya geldik durduk.
Biz onlarn yanna vardk. Bize yardm va'd etmemi olsalard, biz Muhammed'le savac olmazdk.
Sellm b. Ebi'l-Hukayk'n:
'u l Araplarndan hibir zaman yardm istemeyiniz!
Biz onlan hep denemi dumnuuzdur.
Onlar Ben Kurayzalara yardm iin arlmlard. Onlar aldattlar.
Biz onlarda bize kar hibir vefakrlk gremedik.
Huyey b. Ahtab da, onlarn yanna kadar gitmiti.
Fakat, onlar Muhammed'den bar dileinde bulundular.
Sonra Muhammed BenKurayzalar zerine yrynce, Gatafanlar dalarak ev halklarnn yanlarna
dndler1 dediini unutmamal idik" dedi.[178]
Gatafanlarn Hayber'den Dndklerine zlmeleri
Gatafanlar, Hayf'daki halklarna gelip kavutuklar zaman, onlar eskiden olduklar durumda buldular
ve onlara:
"Sizi herhangi bir srkleyici oldu mu?" diye sordular.
"Hayr! Vallahi, biz sizin ganimet alp getirdiinizi sanmtk.
Halbuki, yannzda ne bir ganimet, ne de bir hayr gryoruz!?" dediler.
Uyuyne b. Hsn, adamlarna:
"Vallahi, bu, Muhammed ve ashabnn aldatmalarndandr!
Vallahi, biz aldatldk!" dedi.
Haris b. Avf:
"Siz hangi eyle aldatldnz?" diye sordu.
Uyeyne b. Hsn:
"Natat kalesinde iken, gecenin ilk te biri sralarnda, bir barcnn:
'Hayf'daki ev halknz! Ev halknz! Ne dere kald, ne mal!' diyerek kere bardn iittik.
Sesin gkten mi, yoksa yerden mi geldiini anlayamadk!" dedi.
Haris b. Avf:
"Ey Uyeyne! Vallahi, salnda bundan yararlanabilirsin!
Vallahi, iitmi olduun ses, gkten gelmitir!
Vallahi, Muhammed herkesi yenecek; dalarn banda olanlara bile, dilerse, eriecektir!" dedi.
Uyeyne b. Hsn, ev halknn yannda birka gn oturduktan sonra, adamlarn Yahudilerin yardmna
gitmek iin yanna ard.
Haris b. Avf, gelip:
"Ey Uyeyne! Sen beni dinle de, evinde otur! Yahudilere yardm brak!
Bununla birlikte, sanyorum ki; Hayber'e dndnde, Muhammed oray fethetmi, ele geirmi
bulunacaktr!
Senin bu tutum ve davrannla, hakknda iyi davranlacandan emin deilim!" dedi.
Uyeyne, Hris'in szlerini kabulden kand ve:
"Ben mttefiklerimi hibir ey iin geri brakmam!" dedi.[179]
ki Mlteci Yahudinin Hayber ve Hayberliler Hakknda Bilgiler Vermeleri
Ka'b b. Malik der ki:
"Reci'deki kararghmzda bulunduumuz srada, Natat halkndan Simk adl bir Yahudi:
'Eer bana eman verirseniz, yannza geleyim1 diyerek seslendi.
Biz:
'Olur!1 dedik, hemen onun yanna kotuk.
Kendisinin yanna ilk varan, bendim.
Ona:
'Sen kimsin?1 diye sordum.
'Yahudilerden bir adamm' dedi.
Kendisini alp Reslullah Aleyhisselamn yanna koyduk.
Yahudi:
'Ey Ebu'l-Kasm! Yahudilerin sakncal, gizli, nemli yerlerinden bazlarn sana gstermek artyla
bana ve ev halkma eman verir misin?' diye sordu.
Reslullah Aleyhisselam:
'Evet!' buyurdu.
Yahudi Simk, Yahudilerin kalelerini ele geirmeye elverili yerlerini Reslullah Aleyhisselama
haber verdi.
Bunun zerine, Reslullah Aleyhisselam ashabn yanna ard, onlar Yahudilerle arpmaya tevik
etti.
Yahudilerin aralarnda anlamazlk ktn ve mttefikleri olan Gatafanlarn da katklarn bildirdi."
[180]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Reci1 kararghnda kald yedi gnde, geceleri ashab arasnda sra ile
karargh bekleme nbeti tutturdu.
Altnc gecede, nbet sras Hz. mer'de idi.
Hz. mer'in arkadalaryla birlikte gece yars ordugh evresinde dolat srada, Yahudilerden bir
adam bulunup getirildi.
Hz. mer, onun boynunun vurulmasn emretti.
Yahudi:
"Beni Peygamberinizin yanna gtrnz! Onunla konuacam!" deyince, Hz. mer onu ldrmekten
vazgeti.
Yahudi ile birlikte Peygamberimiz Aleyhisselamn adrna kadar gittiler. Peygamberimiz
Aleyhisselam namazda buldular.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. mer'in geldiini iitince, selam verdi.
Hz. mer, Yahudi ile birlikte ieri girdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Yahudiye:
"Gerinde ne haber var ve sen kimsin?" diye sordu.
Yahudi:
"Ey Ebu'l-Kasm! Bana eman ver, sana dorusunu syleyeyim?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Olur!" buyurdu.
Yahudi:
"Ben Natat halknn yanndan geliyorum. Onlarn hi dzenleri kalmamtr.
Onlar bu gece kaleden kyor olduklar halde geride braktm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar nereye gidiyorlar?" diye sordu.
Yahudi:
"teden beri iinde bulunduklar kk kalesine zelil olarak gidiyorlar!
Kendileri senden son derecede korkmu bulunuyorlar!
Onlarn yrekleri, korkularndan duracak gibi arpyor!
Yahudilerin silah, erzak ve yalan bu kalede depolanmtr.
Birbirleriyle arprlarken kullanm olduklar kale aralarn iinde sakladklar yeraltndaki ev de
bu Natat kalelerindedir" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Nedir o aralar?" diye sordu.
Yahudi:
"Bir adet mancnk[181]
ki aded debbabe (kale yapm ve ykmnda kullanlan ara),[182]
Birok zrh gmlek,
Miferler,
Kllar., gibi silahlardr.
Yarn, kaleye girdiinde, oraya da girersin!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"naallah!" buyurdu.
Yahudi:
"naallah, seni onun zerine kadar gtrp durduracam.
Oray, Yahudilerden, benden baka hi kimse bilmez!
Dahas da var!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Nedir o dahas da?" diye sordu.
Yahudi:
"Aralar kardktan sonra, onu kk kalesine dikmedir!
Debbabenin de altna adamlar girip kalenin dibini kazar ve delerler! Oray bir gnde fetheder, ele
geirirsin!
Ketibe kalesinde de byle yaparsn!" dedi.
Hz. mer:
"Y Raslallah! Sanrm ki, bu adam doru sylyor" dedi.
Yahudi:
"Ey Ebu'l-Kasm! Bana eman verecek, kanm dkmeyeceksin, deil mi?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen emniyet ve selamettesin" buyurdu.
Yahudi:
"Nizar kalesindeki karm da bana bala!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onu da sana baladm!" buyurdu ve ona:
"Yahudiler oluk ocuklarn Natat kalesinden ne iin ayrdlar?" diye sordu.
Yahudi:
"Serbeste arpabilmek iin onlar yanlarndan ayrdlar, oluk ocuklar kk ve Ketibe kalelerine
gnderdiler" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Yahudiyi slmiyete davet etti.
Yahudi:
"Bana birka gn mhlet ver!" dedi.[183]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayber'in Fethedileceini Mjdeleyii ve Onu
Fethedecek Yiidin
Vasflarn Bildirii
Peygamberimiz Aleyhisselam, ashabna:
"Yarn sanca yle bir yiide vereceim ki, Allah ve Allah'n Resl onu sever,[184] o da Allah' ve
Allah'n Resln sever![185]
O, Hayber'i fethetmedike, arkasna dnmeyecektir[186]
O, Hayber'i zorla alacaktr![187] Allah, fethi onun eli ile gerekletirecektir. [188] Kendisi
dmandan yz evirici, kac kii de deildir!" buyurdu.[189]
Sancan Kime Verileceinin mit ve Merakla Beklenii
Sehl b. Sa'd'n bildirdiine gre; sahabiler geceyi sancan kime verileceini konuarak geirmiler,
hemen hepsi de sancan kendilerine verileceini ummu durmulard.[190]
Breyde b. Husayb der ki:
"Yarn Hayber'in fethi nasip ve myesser olacak diye geceyi gnl rahatl ve ferahl iinde
geirdik.
Sabah namaz vakti olunca, Reslullah Aleyhisselam sabah namazn kldrdktan sonra ayaa kalkt ve
sancan getirilmesini istedi.
Mcahidler Reslullah Aleyhisselamn karsnda saf balamlard.[191]
Reslullah Aleyhisselam, getirilen sanca eline alp sallad, sonra da:
"Bunu, hakkn yerine getirmek zere, kim alr?" diye sordu.
Hz. Ebu Bekir, Hz. mer ve hemen btn Kurey Muhacirleri, sanca almak iin boyunlarn uzatp
durdular.
Sa'd b. Ebi Vakkas, nce, Peygamberimiz Aleyhisselamn hizasna kt. Sonra da, kalkp nnde
durdu.[192]
Breyde b. Husayb da sancaa uzananlar arasnda idi.[193]
Zbeyr b. Avvam, gelip:
"Sanca ben alr, onun hakkn yerine getiririm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Ge!" buyurdu.
Sonra, baka birisi geldi ve:
"Ben alr, onun hakkn yerine getiririm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona da:
"Ge!" buyurdu.
Daha baka birisi kalkp:
"Ben alr, onun hakkn yerine getiririm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona da:
"Ge!" buyurduktan sonra:
"Muhammed'in ztn peygamberlikle ereflendiren Allah'a andolsun ki; ben bu sanca yle birer
kiiye vereceim ki, o, dmandan kamak nedir bilmez!" buyurdu.[194]
Hz. mer;
"Benim, kumandanl o gnk kadar arzuladm hi olmamtr!" demitir.[195]
Hayber Fatihliinin Hz. Ali zerinde Gereklemesi
Peygamberimiz Aleyhisselam, bir mddet bekledikten sonra: "Ali nerededir?" diye sordu. "Y
Raslallah! Onun gzleri aryor!" dediler.[196] Peygamberimiz Aleyhisselam: "Onu bana arnz?"
buyurdu.[197]
Seleme b. Ekv kalkp gitti, Hz. Ali'yi elinden tutarak Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna getirdi.
[198]
Hayber"in tozundan, Hz. Ali'nin gzleri armakta idi.[199]
Ashab- Kiram, onun gelebileceini hi beklemiyorlard. Birdenbire onunla karlanca:
"te, Ali geldi!" dediler.[200]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"te, bununla fetih gerekleecek!" buyurdu.[201]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. Ali in Duas
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ali'ye:
"Yanma yakla!" buyurdu.[202]
Hz. Ali:
"Y Raslallah! Gryorsun ki; ayaklarmn bast yeri bile gremeyecek bir haldeyim!" dedi.[203]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ali'nin aryan gzlerine puf diyerek pskrd.[204] Elleri ile de
gzlerini meshedip sad.[205]
ifa vermesi iin de, Yce Allah'a dua etti.
Ar, sz birden geti!
Hz. Ali'nin gzleri, hi armam gibi oluverdi![206]
Hz. Ali derki:
"Reslullah Aleyhisselam, gzlerim ard ve adam salp beni getirttii zaman:
'Y Raslallah! Gzlerim aryor!1 dedim.
Gzlerime puf diyerek pskrdkten sonra:
'Ey Allah'm! Scan, souun skntsn bundan gider!' diyerek dua etti.
O gnden beri, scaktan da, souktan da hi rahatsz olmadm!"[207]
Gerekten de, Hz. Ali en scak gnde en kaln elbise giyer, scaktan bunalmazd. En souk gnde de en
ince elbise giyer, souktan mezdi.
Bunun sebebi sorulunca, Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayber'de kendisi iin bu hususta dua etmi
olduunu sylem itir.[208]
Hz. Ali'nin Giydirilip Kuattrl ve Grevinin Kendisine Bildirilii
Peygamberimiz Aleyhisselam Hz. Ali'ye zrh gmlek giydirdi.
Zlfikah onun beline balad.
Ak sancan ona uzatarak:[209]
"Al bu sanca ![210]
Allah sana fethi nasip edinceye kadar,[211] git, arp![212] Arkana baknma!" buyurdu.[213]
Hz. Ali biraz gittikten sonra durdu, ama arkasna bakmad ve:
"Y Raslallar! Ben insanlarla ne zerine arpacam?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar 'Allahtan baka hibir ilah yoktur ve Muhammed Allah'n kulu ve resldr!1 diye ehadet
getirinceye kadar, onlarla arp!
Onlar bunu yaptlar m, kanlarn ve mallarn senden korudular demektir!
Ancak, hakkyla olursa, o baka!
Kendilerinin hesaplan da Allah'a kalmtr!" buyurdu.[214]
Hz. Ali:
"Y Raslallah! Onlarla, bizim gibi Mslman oluncaya kadar m arpacam?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"(Kalelerine) yavaa gir! T onlarn sahasna in! Sonra, kendilerini slmiyete davet et!
slm'da, kendilerine vcib olan Allah hakkn, slm umdeleri onlara haberver!
Vallahi, senin sayende Allah'n bir adama hidayet vermesi, senin iin, krmz tyl develerin [dnya
nimetlerinin en kymetlilerinin] sana baholunmasndan daha hayrldr!" buyurdu.[215]
Hz. Ali'ye ve arkadalarna yardm etmesi iin de, Allah'a yalvard.[216]
Hz. Ali'nin Sanca Kalenin Dibine Dikii ve Yahudilerle Kale Dnda arpl
Seleme b. Ekv der ki:
"Vallahi, Ali sanca alnca, silkelene silkelene gitti.
Biz de, onun ardna, izine dp gittik!
Ali b. Ebu Talib, sancan kalenin dibindeki bir ta ynna dikti.
Kalenin zerinden bir Yahudi, ona:
'Sen kimsin?1 diye sordu.
Ali b. Ebu Talib:
'Ben, Ali b. Ebu Talib'iml' dedi.
Bunun zerine, Yahudi, Yahudilere:
'Musa'ya indirilmi olanlara andolsun ki; siz yenilgiye urayacaksnz!' dedi."[217]
Natat kalesinin arkasna kat duvar rlmt.
Yahudiler, Mslmanlarla arpmak iin kaleden ve duvarlardan geerek dar ktlar.[218]
Hz. Ali ve arkadalaryla arpmak iin kaleden adamlaryla birlikte ilk kan da, Merhab'n kardei
Haris oldu.
Haris, cesareti ve yavuzluu ile tannrd.
Hz. Ali onunla arpt ve vurup onu ldrd.[219]
Bana krmz sarkla tu yapm bulunan Ebu Dcne, Hayber svarilerinden Haris (EbuZeyneb) ile
karlat ve onu ldrd.
Yahudi savalarndan seyr ve mirde, Haris gibi, balarna tu yapmlard.[220]
"Benimle arpacak kim var?" diyerek haykryordu.
Muhammed b. Mesleme, ona doru vard.
Birbirlerine kl vurutular.
Muhammed b. Mesleme, onu ldrd.
Ysir de, Yahudilerin yavuz savalarndand.
Mslmanlardan kaacak olanlar toplayp gtrmek iin yannda ksa bir mzrak tayordu.
Hz. Ali hemen ona doru vard.
Zbeyr b. Avvam:
"Allah akna! Sen aramza girme!" diye and verince, Hz. Ali geri durdu.[221]
Ysir
"Hayber halk iyi bilir ki; ben tepeden tmaa kadar silahlanp er meydanlarnda dolanan Ysir'imdir!"
diye recez syleyerek vnyordu.[222]
Zbeyr b. Avvam'n annesi Hz. Safiyye binti Abdulmuttalib:
"Y Raslallan! Olumu ldrecek o!" diye feryad edince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr! Belki inaallah olun onu ldrecektir!" buyurdu.[223]
Zbeyr b. Avvam da:
"Hayber halk iyi bilir ki; ben de, gl, kuvvetli, hibir kavimden yz evirip kamaz, zaaf gstermez
ulu bir kiiyimdir!
an ve ereflerini koruyanlarn, hayrl kiilerin oluyumdur!
Ey Ysir! Kfirlerin topluluu seni aldatmasn!
Onlarn topluluu ar ar ekilip giden serap gibidir!" recezini okuyarak ona doru vard.[224]
arptlar. Zbeyr b. Avvam, Ysir'i vurup ldrd.[225]
Hz. Ali'nin mir ve Merhab'la Karlap Onlar ldr
mir; iri ve uzun boylu bir adamd. zerine iki kat zrh gmlek giymi, demirlere brnm idi ve:
"Karma kacak kim var?" diyerek haykryor, klcn sallayp duruyor ve Mslmanlara saldrmaya
hazrlanyordu.
Hz. Ali onu karlad. Bacaklarna Zlfikarla vurup kertti ve ban gvdesinden ayrd.[226]
Merhab'a gelince; kendisi, HimyerYahudilerindendi.[227]
Hayberliler iinde, Merhab'dan daha cesaretli kimse yoktu.[228]
Merhab, kendisine mahsus kalenin bakan ve kumandan idi.[229]
Merhab, kardei Ysir'in ldrldn grnce, silahlanp askerleriyle birlikte kaleden dar kt.
zerine iki kat zrh gmlek giymi, iki kl kuanm, bana da iki kat sark sanrm iti.[230]
Bana aspur boyasyla boyal Yemen ii[231] bir mifer, onun zerine de yumurta biiminde, tatan
oyulmu ikinci bir mifer geinin iti.[232]
Merhab'n karsnda, benim diyen en babayiit adam bile dayanamazd.[233] Kendisi, kzm,
kprm bir puur deve gibi idi[234] Klcn sallayarak:[235]
"Hayber halk iyi bilir ki, ben, gelip atan harplerin tututuu, kzt zamanlarda tepeden tmaa
kadar silahlanm, cesaret ve kahramanl denenmi Merhab'mdr![236] Ben, kkreyerek geldikleri
zaman, arslanlan bile kh mzrakla, kh klla vurup yere sermiimdir!" diyerek recez sylyor ve
vnyordu.[237]
Hz. Ali de:
"Ben oyum ki, anam bana Haydar [Arslan] adn takmtr.
Ben, ormanlarn heybetli grnl arslan gibiyimdir!
Sizi geni lde ve arabuk tepeleyici bir er kiiyimdir!" diye recez syleyerek Merhab'n karsna
dikildi.[238]
Merhab; o gece, dnde, kendisini birarslann paraladn grmt.[239]
Belki de, Yce Allah, Merhab'a dn hatrlatmak ve kendisinin kalbine korku drmek iin, Hz.
Ali'ye recezini byle syletmiti.
"Korkann elinde, silah tamaya g kalmaz" denilir.
Hz. Ali ile Merhab, karlanca, birbirlerine kl vurdular.
Hz. Ali Merhab'n tepesine klla yle bir darbe indirdi ki,[240] kl Merhab'n siperlendii kalka-
nn[241] ve demirden miferini kesti.[242] Ban ikiye ayrd![243] Dilerine kadar iledi!
Karargh halk da klcn kard maden, ac sesi iittiler.[244]
Hayber kararghnda bulunan Hz. mm Seleme de:
"Merhab'n dilerine kadar inen klcn kard maden ac sesi, ben de iittim!" demitir.[245]
Merhab, cansz olarak yere dt![246]
Merhab ve Ysir ldrld zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sevininiz! Hayber ii artk rahat at, kolaylat!" buyurdu.[247]
Hz. Ali, o gn, Yahudilerin ulu ve naml kiilerinden sekizini ldrd.
Mslmanlar da hcuma getiler. Yahudilerden, savaan birok kimseleri ldrdler. Geride kalanlar
da, bozguna urayarak kalelerine kap sndlar. Mcahidler de, kaan Yahudileri takip ettiler.[248]
slm Mcahidlerinin Natat'a Girii
mm Sinan derki:
"Reslullah Aleyhisselam, her sabah, zerinde zrh gmlek olduu halde, arpmak, arpmay
ynetmek iin, Reci1 kararghndan ayrlr; akamleyin yanmza dnerdi. Bylece, yedi gn kalnd.
Nihayet, Yce Allah Natat'n fethini nasip etti."[249]
Peygamberimiz Aleyhisselamn haber vermi olduu gibi, Yce Allah, Hayber'in fethini Hz. Ali'nin
eliyle gerekletirmiti.[250]
Hz. Ali bata olmak zere, slm mcahidi eri kaan Yahudilerin arkasndan Natat'a daldlar.
Ka'b b. Malik'in bildirdiine gre; Natat boaltlmt. Natat sokaklarnda, bir ksm oluk ocuktan
baka kimse bulamadlar.
Yahudiler, Natat' boaltmlard.[251]
Natatta ilk olarak ele geirilen BenKmme mahallesi olup, Merhab'n kardei Ysir'in kona burada
idi.[252]
Natat'n kalesi vard:
1. Nim,
2. Sa'b b. Muaz,
3. Kulle (Zbeyr kalesi).[253]
Nim Kalesinin Kuatl ve Ele Geirilii
Peygamberimiz Aleyhisselam zerine iki kat zrh gmlek giydi, bana mifer geirdi. Yay ile
kalkann eline ald. Zarib adndaki atna bindi. Ashab- Kiram da, Peygamberimiz Aleyhisselamn
evresini sardlar.[254] Peygamberimiz Aleyhisselam slm mcahidi eriyle birlikte Natat'n Nim
kalesine kadar ilerledi. Nim'in mteaddit kaleleri vard.
Peygamberimiz Aleyhisselam, mcahidleri sava dzeninde sralad. Kendisi emir vermedike,
arpma yapmay yasaklad.
Fakat, Eca1 kabilesinden birisi Yahudilere saldrmak istedi ve Yahudiler tarafndan ldrld.
Mcahidler:
"Y Raslallah! Filan kii ehit edildi!" dediler. Peygamberimiz Aleyhisselam: "Ben arpmay
yasaklamadm m?" diye sordu. "Evet! Yasakladn!" dediler. Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Cennet si olana hell deildir!" diye ilan edilmesini emir buyurdu.[255] Yahudiler, o gn
mcahidlere ok yadrdlar, mcahidler de kalkanlanyla korundular.[256] Peygamberimiz Aleyhisselam,
mcahidleri arpmaya tevik etti.[257] idddetle arpld Yahudilerin en sabatl, en cesaretli, en
kahraman adamlar, Nim savanda ldrld.[258] Mcahidlerden de:
1. Evs b.Habib,[259]
2. neyf b. Vil ehit oldu.[260] Allah onlardan raz olsun![261]
Mslman ve Ayn Zamanda ehit Olan oban
Hayber Yahudilerinden Amirin Yesar adnda Habeli (Zenci) bir klesi vard ve onun davarn
gderdi.[262]
Yesar; Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayber kalelerinden bazsn kuatt srada[263]
Hayberlilerin silaha sanldklarn grnce, onlara:
"Siz ne yapmak istiyorsunuz?" diye sormutu. Onlar da:
"u peygamber olduunu syleyen kii ile arpacaz!" demilerdi.
Peygamber sz, kalbine iledi.
Davarn srp Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi.[264]
Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Ey Muhammedi Sen neler sylyor ve nelere davet ediyorsun?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"slmiyete, Allah'tan baka hibir ilah olmadna ehadete, Allahtan bakasna ibadet etmemeye ve
benim de Reslullah olduuma ehadete davet ediyorum!" buyurdu.[265]
Yesar:
"Ben byle ehadet getirir ve Allah'a iman edersem, bana ne var?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bu iman ve ehadet zerine lrsen, sana Cennet var!" buyurunca,[266] Yesar:
"Y Raslallah! Bana slmiyet], nasl Mslman olacam anlat!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam slmiyeti anlatnca, Yesar Mslman oldu.
Peygamberimiz Aleyhisselam slmiyete davette hi kimseyi hor grmez, kmsemezdi.[267]
Yesar, Mslman olunca:
"Y Raslallah! Ben u davarlarn sahibinin iisiyim. Bu davarlar benim yanmda bir emanettir.
imdi ben bunlar ne yapaym?" diye sordu.[268]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar kararghtan dar kar, onlara bar ve ufak talar at!
Muhakkak ki, Yce Allah sana emanetini eda ettirecek,[269] onlar sahipleri yanna dneceklerdir!"
buyurdu.[270]
Yesar hemen kalkp yerden bir avu kum ald, davarlarn yzlerine att ve:
"Sen sahibine dn! Vallahi, ben artk sana sahip olamayacam!" dedi.[271]
Davarlar, sanki oban tarafndan srlyorlarm gibi, kaleye girinceye kadar, topluca gittiler,
sahiplerinin yanna dndler.[272]
Yesar'n Mslman olduunu anladlar.[273]
Hz. Ali'nin sanca ekip kaleye dalarak arpt srada, Yesar da Hz. Ali'nin yannda arpt .[274]
Daha Allah'a bir vakit bile namaz klamadan, bir tek secde bile yapamadan ehit oldu![275]
Yesar, Yahudilerin attklar tala veya okla ehit oldu.
Yesar, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna getirilip arkasnn zerine yatrld, zerine de bir rt
rtld.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona dnp bakt.
Ashab- Kiram da, dnp baktlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ondan, hemen yzn baka tarafa evirdi.
Ashab:
"Y Raslallah! Sen ondan ne iin yzn evirdin?" diye sordular.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"imdi, onun yannda Cennet hurilerinden iki zevcesi bulunduunu,[276] onlarn onun elbisesiyle
vcudu arasna girmekte birbirleriyle nizalatklarn grdm![277]
Allah, bu kuluna yardm edip, onu Hayber'e evketti" buyurdu.[278]
Huriler, Yesar'n yznden tozlar silerlerken:
"Allah seni toza topraa bulayann yzn toza topraa bulasn! Seni ldreni ldrsn!" demekte
idiler.[279]
Eslemlerin Peygamberimiz Aleyhisselama Alktan ikyetlenmeleri
slm ordusunun erzak oktan tkenmiti.
Mcahidler, gnlerden beri, a olarak arpyorlard.
Elem kabilesi mcahidleri, toplanarak Esma b. Hrise'ye:
"Muhammed Reslullaha git de; 'Elemler sana selam sylyorlar. Biz ala dayanamaz hale geldik,
diyorlar1 de!" dediler.
Eireyde b. Husayb:
"Vallahi, ben hibir zaman Araplar arasnda bugnk gibi yaplan birey grmedim!" dedi.
Hind b. Harise:
"Vallahi, biz Reslullah Aleyhisselama adam gndermenin hayr kapsn aacan umuyoruz!" dedi.
Esma b. Harise, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelip:
"Y Raslallah! Elemler, 'Biz ala ve zaafa dayanamaz hale geldik! Bizim iin Allah'a dua et!1
diyorlar" dedi.[280]
Peygamberimiz Aleyhisselamn yannda, onlara verilecek birey yoktu.[281]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Vallahi, benim elimde onlara yetecek kadar yiyecek yoktur!" buyurdu ve sonra da, herkese iittirecek
kadar yksek sesle:
"Ey Allah'm! Sen onlarn halini, hi yiyecekleri kalmadn ve benim de elimde onlara
verebileceim hibir ey bulunmadn biliyorsundur. Onlara genilik verecek yiyecei ve et ya en ok
olan kalelerden en bynn fethini nasip et!" diyerek Allah'a dua etti.[282]
Alktan Eek Eti Yemeye Kalkl
Ebu Rhm el-Gfr der ki:
"Hurmalarn koruk ve ham olduu zamanda Hayber'e varp konmutuk. Hayber, ok scak ve scakl
da tehlikeli bir yerdi. Orada, son derecede ala uramtk.
Sa'b b. Muaz kalesini kuattmz srada idi ki, kaleden yirmi veya otuz kadar ehl eek dar
kmt.
Yahudiler, onlar ieri sokamadlar.
Mslmanlar, onlar tutup boazladlar.
Yer yer ate yakp eeklerin etlerini piirmeye baladlar.[283]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bu ateler nedir? Bunlar ne iin yakyorlar?" diye sordu.
"Et piirmek iin!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hangi eti, ne etini piirmek iin?!" diye sordu.
"Ehl" eeklerin etini piirmek iin!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Dknz onu! Onlarn kaplarn da krnz!" buyurdu.
Ashabdan birisi:
"Y Raslallah! Etlerini dksek de, kaplarn ykasak olmaz m?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ya da yle yapnz!" buyurdu.[284]
Enes b. Malik, Peygamberimiz Aleyhisselama gelip:
"Eeklerin eti yeniyor!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam sustu.
Enes b. Malik, ikinci kez gelip:
"Eeklerin eti yeniyor!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, yine sustu.
Enes b. Malik, nc kez gelip:
"Eeklerin eti yeniyor!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah ve Resl, sizi ehl eeklerin etini yemekten nehyeder.
nk, o murdardr!
Onlardan hi yemeyiniz. Onlar dknz!" diyerek halka seslenilmesini emir buyurdu.
Et tencereleri dkld.[285]
Seslenen zt, Ebu Talha idi.[286]
Sab b. Muaz Kalesinin Kuatl ve Fethedilii:
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hubab b. Mnzire sanca verdi., mcahidleritoplayp savamaya
hazrlad.
Sab b. Muaz kalesine varp dayandlar.
Eslemler, kaleye kavuanlarn ilki idiler.
Sab b. Muaz kalesinde Yahudilerin 500 savas bulunuyordu.
Onlardan Yua adndaki sava, kaleden dar kp kendisiyle arpacak er diledi.
Hubab b. Mnzir ona kar vard.
Birbirlerine kl vurdular. Hubab b. Mnzir onu ldrd.
Zeyyal adnda baka bir yahudi meydana kt.
Ona, Umare b. Ukbetl-Gfari kar vard ve:
Al bunu, benden! Ben Gfarlarn uaym! diyerek Zeyyaln tepesine klla bir darbe indirip iini
bitirdi!
Mslmanlar:
O, bu sz sylemekle, cihad boa giderdi! dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlarn bu szn iitti ve:
Onun yle sylemesinde bir saknca yoktur!
Kendisi ecre erer ve vlr! buyurdu.
Sad b. Ubadenin kumandas altnda arpld gn, Mslmanlar bozguna uradlar.[287]
Muhammed b. Mesleme der ki:
Peygamber Aleyhisselam kalkanlaryla koruyanlar arasnda bulunuyor, okla arplrken
mcahidlere:
Kalkanlarnzla koruyunuz! diye baryordum.
Mcahidler de yle yaptlar.
O gn yle oka tutulduk ki, yerimizden sklp atlacamz sandm.
Ok atarken, Reslallah Aleyhisselama bakyordum. Raslallah Aleyhisselam, att oklardan hibirini
boa gidermiyordu. Bana bakp glmsedi.
Nihayet, yahudiler daldlar ve kalelerine girdiler.
ki gn, Hubab b. Mnzirin kumandas altnda en iddetli ekilde arptlar.
nc gn olunca, tan yeri aarrken, Peygamberimiz Aleyhisselam mcahitlerle birlikte Sab b.
Muaz kalesi karsnda durdular.
Kaleden, gemi direi gibi bir Yahudi kt. Kendisinin elinde, mzra vard.
Yahudi piyadeleri de onunla birlikte dar ktlar ve kar kmaz Mslmanlara ok yadrmaya
giritiler.
Ashab- Kiram, Peygamberimiz Aleyhisselam kalkanlaryla korudular.
Yahudiler, ekirgeler gibi oklar yadrdktan sonra Mslmanlara hep birden saldrdlar ve onlar
bozguna uratlar.
Mslmanlar, Peygamberimiz Aleyhisselamn bulunduu yere kadar gerilediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam atndan inmiti.
At, Peygamberimiz Aleyhisselamn azadl klesi Midam tutuyordu.
Sancaktar Hubab b. Mnzir ise, yerinde sebat etmekte idi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, mcahitleri cihada tevik etti.
Yce Allahn Hayber fethini ve ganimetini kendilerine vaat buyurmu olduunu haber verdi.
Yanna toplanan mcahitleri sancaktarlarnn yanna gnderdi.
Bunun zerine, Hubab b. Mnzir mcahitlerle birlikte, Yahudilere azar azar yaklaarak onlar
pskrttler, kardlar.
Yahudiler, kalelerine girip kaplarn kapattlar.
Kalenin kademeli duvarlarnn zerine ktlar, oradan Mslmanlara ta yadrdlar.
Mslmanlar, Hubab b. Mnzirin bulunduu yere kadar gerilemek zorunda kaldlar.
Yahudiler, aralarnda, kendi kendilerini knyorlar:
Bizler ne diye sa kalkak istedik?! diyorlard.
nk, sebat ve cesaret sahipleri hep Naim kalesi savanda ldrlmlerdi.
Sab b. Muaz kalesi savalar, lme susam olarak kaleden dar ktlar.
slam mcahitleri de, dnp onlarla kale kapsnda en idetli bir ekilde arptlar.
Yahudilerden birok kimseler ldrld.
Yahudiler, ldrlenleri kaleden ieri tamakta idiler.
Hubab b. Mnzir, mcahitlerle birlikte hcuma geti.
Yahudiler, kalelerine girmek zorunda kaldlar.
slam mcahitleri, Yahudilerin arkalarn brakmayarak kaleye girdiler.
Mcahitlerin kaleden ieri girdiklerini grnce , Yahudiler akna dndler, uysallatlar.
Onlardan kar koyannlar ldrld, bir ksm da esir edildi.
Yahudiler, her tarafta , binit hayvanlarnn iyilerine binip Kulle (Zbeyr) kalesine doru kamak
istiyorlard.
Fakat, slam mcahitlerini grnce, oraya buraya katlar.
Mcahitler, duvarlarn zerlerine karak yksek sesle tekbir getirmeye baladlar.
Tekbirler Yahudilerin kollarn krd.
Eslem ve Gfr kabilelerinin genleri de, kalenin zerine kp tekbir getirdiler.
Sab b. Muaz kalesinin kuatlmas ve alnmas gn srd.
Sab b. Muaz kalesi savanda mcahitlerden Ebu Dayyah Numan b. Sabit ile Haris b. Hatb ve Adiyy
b. Mrre ehit oldular.[288]
Allah onlardan raz olsun!
Ebu Dayyah Numan b. Sabiti, Yahudilerden birisi, klla vurup tepesinden: Haris b. Hatb da, bir
yahudi kale zerinden att okla tepesinden vurup ehit etmiti.[289]
Adiyy b. Mrreyi ise, Yahudilerden birisi, gsnden mzraklayarak ehit etmitir.[290]
Yce Allah, Peygamberimiz Aleyhisselamn duas bereketiyle,[291] Mslmanlara Sab b. Muaz
kalesinin fethini nasib etti ki, Hayber kaleleri iinde, yiyecei, et ya bu kaleden daha bol olan bir kale
yoktu.[292]
slam mcahitleri, Sab b. Muaz kalesinde pek ok miktarda arpa , hurma, tereya , bal, zeytinya ve
etten szdrlm ya buldular ki, orada bu kadar ganimet elde edebileceklerini umuyorlard.
Peygamberimiz Aleyhisselamn mnadisi:
stediiniz kadar yiyniz! Hayvanlarnz da yemleyiniz! Fakat, memleketlerinize bir ey gtrmeye
kalkmaynz! diyerek seslendi.
Mcahitler, orada bulunduklar mddete, kendi yiyeceklerini ve hayvanlarnn yemlerini aldlar.
Kalede ok miktarda, kuma, elbise, kab kacak , tanamayacak kadar byk eya ve ikiler de
bulundu. ki kplerini krlmas emredildi. Kpler krld zaman, ikiler seller gibi akt.
Mcahitler; Yahudilerin iinde yemek yedikleri bakr kaplar, su ve iki itikleri toprak anak ve
bardaklar hakknda ne yaplacan da Peygamberimiz Aleyhisselama sordular.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
Onlar ykaynz. lerinde yemeklerinizi piiriniz, yiyiniz, iiniz! buyurdu.
Sab b. Muaz kalesinden, ok sayda davar, sr, merkep gibi hayvanlardan baka; pek ok sava
aralar, mancnk, debbabe, mallardan ve silahlardan, gelecek iin hazrlanp depolanm pek ok eyler
karld.
Sab b. Muaz kklerinden de, Yemen ii yirmi uval kuma ve elbise, 1500 kadife, on yk de kuru
tahta karld.
Yahudiler; kalenin zaman boyunca hep kendilerinde kalacan ve kendilerinin mal olacan
sanmlard.[293]
Ganimet Malna Hyanet Etmenin Cezas
Peygamberimiz Aleyhisselamn mnadisi:
"Bllmeden ganimet mallarndan aldnz, bir ine ve iplik bile olsa, geri veriniz!
nk, ganimet mallarna hyanet etmek ok ayptr ve Kyamet gnnde atetir" diyerek seslendi.
O gn, ganimet memuru Ferve b. Amr, emtia sat yapm, gneten glgelenmek iin de, bana
ganimet eyasndan birey balam bulunuyordu.
Bana sard eyle durak yerine dnd zaman, Peygamberimiz Aleyhisselamn emri kendisine
hatrlatlnca, o da hemen gidip bana sard eyi ganimet eyas arasna brakt.
Ferve'nin bu hareketi Peygamberimiz Aleyhisselama haberverilince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Cehennem ateinden bir ba bana balam!" buyurdu.[294]
Hz. mer der ki:
"Hayber gn, Reslullah Aleyhisselamn ashabndan bazlar gelip 'Filan kii ehit oldu! Filan kii
ehit oldu!1 dediler.
Hatta, vurulup yere dm bir adama rastladlar ki, onun hakknda, 'Filan da ehit oldu!' dediler.
Bunun zerine, Reslullah Aleyhisselam:
'Hayr! yle sylemeyiniz! Ben onu, ganimet malndan ard bir hrka veya aba yznden,
Cehennem ateinin iinde grdm!' buyurdu. Sonra da:
'Ey Hattab'n olu! Git de, halkn arasnda:
'Cennete Mslmanlardan baka girmez, diye seslen!' buyurdu.
Ben de; Reslullah Aleyhisselamn yanndan ayrlp:
'Haberiniz olsun ki; Cennete m'minlerden bakas girmez!' diyerek seslendim."[295]
Abdullah b. Abbastan rivayet edilen hadis-i erife gre:
"Bir kavimde ganimet mallarna hyanet yaygnlat m, muhakkak, onlarn kalblerine korku drlr!
Bir kavimde zina yaygnlat m, muhakkak, onlarda lm oalr!
Bir kavim leceklerini, tartacaklarn eksik lmeye, eksik tartmaya balad m, muhakkak, onlarn
rzklar, geimlikleri eksilir!
Bir kavim haksz hkm verdi mi, muhakkak, ilerinde kan dklmesi yaygnlar!
Bir kavim verdikleri szden dnd m, muhakkak, Allah da onlarn zerine dmanlarn musallat
klar!"[296]
ehit Olmak in Mslman Olan ve ehit Olan Kii
Bir l Arabi, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelerek iman edip Mslman olmu ve:
"Senin yanna hicret edeceim!" demiti.
Peygamberimiz Aleyhisselam da, onu kollamalarn baz sahabilerine tavsiye buyurmutu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hayber gazasnda ele geirdii ganimet hayvanlarn mcahidler
arasnda bltrrken, bu l Arabna da hisse ayrmt.
Bu zt ganimet hayvanlarn her gn karargh arkasnda gtmekte, yaymakta idi.
Karargha geldii, hissesini ona verdikleri zaman:
"Nedir bu?" diye sordu.
"Reslullah Aleyhisselamn senin iin ayrd hissedir!" dediler.
Onlar alp Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi ve:
"Y Raslallan! Nedir bu?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sana bltrdm hissendir!" buyurunca:
"Y Raslallah! Ben sana bunun iin iman ve ittiba etmedim!" dedikten sonra, boazna iaret ederek:
"uramdan okla vurulaym da Cennete gireyim diye iman ve ittiba etmitim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen Allah' dorularsan, Allah da seni dorular" buyurdu.
Bunun zerine, bu zt hemen hazrland, arpmaya gitti, arpt. arpma srasnda, kendi eliyle
iaret ettii yerden (boazndan) bir okla vurulup ehit edilmi olarak Peygamberimiz Aleyhisselamn
yanna getirilince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bu, o garib midir?" diye sordu.
"Evet!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bu Allah' dorulad, Allah da onu dorulad!" buyurdu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onu kendisinin cbbesine sard. Cenaze namazn kldktan sonra:
"Allah'm! Bu kulun, Senin yolunda muhacir olarak geldi ve ehit olarak da ldrld!
Ben onun byle olduuna ehadet ediyorum!" buyurdu.[297]
Kulle (Zbeyr) Kalesinin Kuatlp Fethedilii
Yahudiler; Nim ve Sa'b b. Muaz kalesinden ve btn Natat'tan Klle kalesine getiler.
Natat kalelerinden bazlarnn sarp yerlerinde ancak bir-iki Yahudi kalmt.
Onlar, zerlerine varanlar, muhakkak vurup ldryorlard.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlar gzetlemek zere, mcahidlerden bazlarn grevlendirdi.[298]
Peygamberimiz Aleyhisselam, mcahidlerle birlikte yava yava ilerleyerek Klle kalesine yaklat
ve onu kuatt.
Yahudiler, kalenin kaplarn kilitlediler.
Klle kalesi, en sarp ve en salam bir kale idi.
Kaleye, bu sarplndan, en salamlndan dolay, ne svari, ne de piyade kabilirdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Klle kalesini gn kuatt.[299]
Yahudilerden, Gazzal adnda birisi, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi ve:
"Ey Ebu'l-Kasm! Ben seni Natattan kaan halk zerine gtrecek eye klavuzlasam ve sen kk
halkna gidecek olursan-ki, kk halk senden korkularndan neredeyse helak oluverecekler-bana eman
verir, kanm dkmez misin?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona ve onun ev halkna eman verince, Gazzal:
"Sen bir ay oturup kuatacak olsan, bu kaleyi fiethedemez, ele geiremezsin. Fakat, onlarn yeraltnda
su kanal ve rmaklar vardr ki, geceleri gidip oradan su alr, ierler, sonra da kalelerine dner, senden
korunurlar! Eer onlarn sularn kesersen, susuzluktan, bara bara helak olurlar!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, hemen gidip onlarn su yollarn kestirdi.
Sular kesilince, kale halk, siperlendikleri yerde daha fazla kalmaya dayanamadlar, kp iddetle
arptlar.
O gn, Mslmanlardan bazlar ehit oldu.
Yahudilerden de, on kii ldrld.
Natat kalelerinin sonuncusu olan Klle kalesi de, bylece fethedilmi oldu.[300]
Reci' Kararghnn lk Karargh Yeri Olan Menzile'ye Getirilii ve kk Kalelerinin
Fethedilii
Natat halk, Yahudilerin en azl ve en cesaretlilerinden olduklar iin, slm karargh da Natat
evlerinden ve hurma bahelerinden uzaka bir yer olan Reci'e nakledilmek zorunda kalnmt.
Natat kaleleri fethedilince, Peygamberimiz Aleyhisselam kararghn Reci'den ilk yerine (Menzileye)
tanmasn emir buyurdu.[301]
kk'n:
beyy (Smran),
Nizar (Beriyy) adyla anlan iki kalesi vard .[302]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Klle kalesini fethettikten sonra, kk kalesine geti.
beyy (Smran) kalesi zerinde durdu.
Smran kalesi, kk'n ilk kalesi idi.[303]
Smran, bir da olup; kale onun zerinde kurulmutu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Smran dann banda namaz kld.[304]
Smran kalesi halk ile de iddetle arpld.
Smran kalesinden, Gazzal adnda bir Yahudi kp, kendisiyle arpacak er diledi.
Hubab b. Mnzir, ona doru vard. Vurutular.
Hubab b. Mnzir, vurup Gazzal'n sa elini-kolunun yarsndan-kesti!
Gazzal'n klc, elinden yere dt.
Silahsz kalan Gazzal, kaleye doru kamaya balad.
Hubab b. Mnzir onun arkasn brakmad, klla vurup kesini de kesti, yere yklnca da ban
gvdesinden ayrd!
Baka bir Yahudi de meydana kp:
"Benimle kim arpr?" diyerek seslendi.
Cah hanedanndan bir Mslman ona kar vard. Vurulup ehit oldu.
Yahudi, yerinde durarak kendisiyle arpacak er diledi.
Ebu Dcne, hemen onun karsna kt.[305]
Kendisi, miferinin zerine krmz bir sark sarmt,
Baka bir tarafa gider gibi yapt ve birden dnp bir vuruta Yahudinin bacaklarn biti![306]
Yere yklan Yahudinin ban gvdesinden ayrd!
nlerinde Ebu Dcne olduu halde, mcahidler hep birden tekbir getirerek hcuma getiler ve
kalenin iine daldlar.
Kalede arpan Yahudiler, geyikler, keler ve tilkiler gibi, duvarlara doru olanca hzlaryla kamaya
baladlar. Soluklarn, kk'n Nizar kalesinde aldlar!
Natat kalelerinden kap kurtulabilenler de, Nizama gelip snmlard.
slm mcahidleri, Smran kalesinde bir hayli ev eyas, yiyecek, giyecek eyler ve davarlar iti-nam
ettiler.
Smran'dan kaanlar, kk'n ikinci kalesi olan Nizar kalesinde slendiler.
Orada, son derecede savundular ve korundular.[307]
Nizar Kalesine Mancnkla Ta Yadrl
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sa'b b. Muaz kalesinde ele geirilen[308] mancnn onanldktan sonra
dikilmesini ve Nizar kalesinin taa tutulmasn emir buyurdu.
Mancn hazrladlar. Nizar kalesine mancnkla ta yadrmaya baladlar.[309]
Yahudiler de, mcahidi eri ok ve ta yamuruna tuttular.
Peygamberimiz Aleyhisselam, arpan Mslmanlarn yannda bulunuyordu.
Yahudilerin attklar oklardan birisi, Peygamberimiz Aleyhisselamn elbisesine dedi ve zerine asl
kald.[310]
Nizar Kalesinde Alnan Esirler ve Ganimetler
Peygamberimiz Aleyhisselam, yenden bir avu kum alp kaleye doru att. Yahudiler sarsldlar ve
yere serildiler.[311]
Nizar Kalesinde Alnan Esirler ve Ganimetler
Nizar kalesinden baka, ne Natat'ta, ne de kkta, Yahudilerin oluk ve ocuklarndan esir edilenler
olmad.
Yahudiler, Nataftan ekilince, ok sarp ve salam olan Nizar kalesindekiler hari olmak zere, btn
oluk ve ocuklarn Ketibe kalesine gndermilerdi.
Nizar kalesinde bulunan oluk ve ocuklar esir edildiler.[312]
Yahudi Simk'a Karsnn Teslim Edilii ve Kendisinin Mslman Oluu
Peygamberimiz Aleyhisselama Hayberln fethini abuklatrmaya ve gerekletirmeye yarayan bilgileri
vermi olan Yahudi Simk'a, esirler arasnda bulunan kars Nfeyle teslim edildi.
Vath ve Slalim kaleleri fethedildii zaman da, Simk Mslman oldu. Hayber'den kp gitti ve bir
daha ad san duyulmad.[313]
Bozguna Urayan Yahudilerin Ketibe Kalelerinde slenileri
Natat ve kk kalelerinde tutu nam ayan, yenilgiye urayan Yahudiler, Ketibe'de, Kamus, Vath ve
Slalim kalelerinde slendiler, slm mcahidlerine kar savundular, korundular.[314]
Ketibe; Kamus, Vath ve Slalim kalelerinden mteekkildi.[315]
Kamus Haybefde bir da olup, Yahudi Ebi'l-Hukayk'n kalesi bu dan zerinde bulunuyordu.[316]
Kamus kalesi, ok sarp ve salam bir kale idi[317] ve Hayber kalelerinin en by idi .[318]
Kinane b. Ebi'l-Hukayk, Vath ve Slalim kalelerinde otururdu.
Bu kaleler, kaplan alamaz, zerlerinden alamaz kalelerdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam bunlarn fethi iin mancnk kurdurmak istedi ise de, bunun tehlikeli
olacan anlaynca, vazgeti. Ondrt gn kuatmakla yetindi.
Bu mddet iinde, kaleden hi kimse arpmaya kmad.[319]
Kamus kalesinin Yahudi savalar, hazrlanp kalenin kapsnda dikildiler.
Kinane b. Ebi'l-Hukayk, ok atmaya hazrland.
Okun yayn ekmek isteyince, elleri titremeye balad.
Ok atmaya hazrlanan okulara da, "Atmaynz!" diye iaret etti.
Yce Allah, Yahudilerin kalblerine korku drd.[320]
Onlar, yok olacaklarn anladlar, kanlarnn balanp srgn edilmelerini istediler.[321]
Kinane b. Ebi'l-Hukayk, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Yanna inip seninle konuacam!" diye, emmah adndaki Yahudi ile haber sald.
Mcahidler emmah' Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna getirdiler.
emmah, Kinane'nin elisi olarak geldiini haber verdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kinane'nin dileine, "Olur!" buyurdu.
Ebi'l-Hukayk hanedanndan bir cemaat:
"Hep Yesrib (Medine) Yahudilerinin ktlk ve yaramazlklar yznden!" diyerek yaknmakta idiler.
[322]
zerlerinde Anlamaya Varlp Kararlatrlan Maddeler
Kinane b. Ebi'l-Hukayk, Yahudilerden baz adamlarla birlikte kaleden indi ve:
1. Kalede arpma yapm olan Yahudilerin kanlar dklmemek,
2. Yahudilerin ocuklar kendilerine braklmak, Hayber'den ve Hayber arazisinden ocuklaryla
birlikte kp gitmelerine msaade olunmak,
3-5. Yanlarnda birer hayvan yknden baka birey gtrmem ek; safra ve beyz (altn, gm),
menkul ve gayrimenkul btn mallar ile, yay, mifer, at, cbbe, zrh gmlek... gibi asker ara ve
gereleri ve-zerlerindeki elbiselerinden baka-btn elbiseler ile kumalar Reslullaha brakmak,
6. Reslullaha braklmas gereken herhangi bireyi gizlememek ve gizleyecek olanlar Allah'n ve
Reslullahn eman ve himaye taahhdnn dnda kalmak... zere anlama ve bar yapld.[323]
Kinane b. Ebi'l-Hukayk, bu maddelere bal kalacana yemin etti.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Eer siz ganimet mallarndan bana teslim etmeniz gereken herhangi bireyi benden gizleyecek, gaib
edecek olursanz, Allah'n ve Reslullahn eman ve himaye taahhdnden uzak kalrsnz!" buyur-du.[324]
Vath ve Slalim Kalelerinden Teslim Alnan Ganimet Mallar
Peygamberimiz Aleyhisseiamm adamlar gndererek Vath ve Slalim Yahudilerinden teslim aldrd
ganimet mallar:
1. Canl mallar ve gayrimenkuller,
2. Kumalar ve elbiseler,
3. Yz adet zrh gmlek,
4. Drt yz adet kl,
5. Bin adet mzrak,
6. On antal (500 adet) Arap ii yay,
7. eitli silahlar vs.den ibaretti.[325]
Hayber'in Dier Kalelerinden Teslim Alnan Ganimet Mallar
Hayber'in Natat, kkve Ketibe blgesindeki btn ganimet mallar topland.[326]
Bunlar:
1. Pek ok sayda ev eyas,
2. Kuma ve elbiseler,
3. Saakl havl kaftanlar,
4. Pek ok sayda silahlar,
5. Davarlar,
6. Srlar,
7. eitli yiyecekler,
8. Pek ok miktarda sahtiyan ve tabaklanm deriler,
9. Hayvan yemleri,[327]
10. Develer,[328]
11. Mteaddit Tevrat nshalar idi.
Yahudiler, Tevrat nshalarnn kendilerine verilmesini istediler. Peygamberimiz Aleyhisselam da,
onlar Yahudilere geri verdi.[329]
Mcahidlerin htiyalarnn Ganimet Mallarndan Karlan
Ganimet mallan bllnceye, herkese hissesi verilinceye kadar mcahidlerin katk ve hayvan yemi
ihtiyac ganimet mallarndan karland gibi, gerektiinde, mcahidlere emanet olarak silahlar da verildi
.[330]
Ebi'l-Hukayk Hanedanna Ait Hazine Hakknda Soruturma Yapl ve Hazinenin
Gml
Bulunduu Yerden karl
Hayber fethedilince, birok emtia ile sr, deve, davar vesaire ele geirildi. Fakat, Hayber'dekilerin
ne altnlarna, ne de gmlerine rastlanabildi.[331]
Halbuki, Ben Nadfr Yahudileri Medine'deki yurtlarndan kp Hayber'e giderlerken, Ebu Rfi1
Sellm b. Ebi'l-Hukayk; iinde altn, gm ve kymetli madenlerle zinet eyas saklanlan deve tulumunu
kaldrarak:
"Bu, bizim dnyay alaltmak ve ykseltmek iin hazrladmz eydir!" diyerek barmt.[332]
Bu hazine; nce koyun tulumuna doldurulmutu. oalnca, kz tulumuna, daha oalnca da deve
tulumuna konulmutu.[333]
Bu hazine; Ebi'l-Hukayk hanedannn byklerinden, byklerine devredile edile saklanmakta idi.
Mekke eraf, dnleri olunca, Hayber'e gidip Ebi'l-Hukayk'n byne bavurarak bu zinet
eyasndan bazsn rehine karlnda ondan bir ay sre ile emaneten alrd.[334]
Hatta, bir kez, bu zinet eyasndan birey kaybolmutu.
Onu kaybeden kii, bedelini 10.000 dinar (altn) olarak demiti.
bn Ebi'l-Hukayk; bu hazineyi ve daha pek ok mallar Peygamberimiz Aleyhisselamdan saklamt.
[335]
Kinane b. Rebi' b. Ebi'l-Hukayk ile Kinane'nin kardei ve amcasnn olu Rebia, Peygamberimiz
Aleyhisselamn huzuruna getirildiler.[336]
Peygamberimiz Aleyhisselamn huzuruna getirilenler arasnda Huyey b. Ahtab'n amcas Sa'ye
(Salebe) b. Sellm (Amr) b. Ebi'l-Hukayk da bulunuyordu.[337]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Ey Ebi'l-Hukayk oullar! Ben sizin Allah'a ve Allah'n Reslne kar duyduunuz dmanlnz
biliyorum!
Bununla birlikte, sizin bu dmanlnz, adamlarnza verdiim eman ve himaye taahhdn size de
vermeme engel olmam; ganimet mallarndan herhangi bireyi benden gizlememek, karmamak artyla
size eman vermiimdir!
Benden birey gizleyecek olursanz, kanlarnz dkmek, bizim iin hell olur![338] Allah'n ve
Reslnn eman ve himaye taahhdnden uzak kalrsnz!" buyurdu[339] ve:
"Sizi Medine'den srp kardm zaman, Medine'den getirdiiniz,[340] Mekkelilere emaneten
veregeldiiniz zinet eyasyla nakitleri iinde sakladnz hazine tulumlarnz nerededir?[341]
Filandaki, filandaki hazine tulumlarnz ne yaptnz?" diye sordu.[342]
"Ey Ebu'l-Kasm! Biz onlar savalarmzda harcadk!
Vallahi, elimizde onlardan hibir ey kalmad ![343]
Bizi Medine'den kardn zaman, onlarla geindik.[344]
Savalar ve geimler, onlarn hepsini srp gtrd.[345]
Onlardan, elimizde hibir ey kalmad!" dediler ve bu husustaki szlerini de yeminler ederek pekiti
rdiler.[346]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sylediklerinize dikkat ediniz![347] (Aradan) geen zaman az, (gizlenen) mal ise ondan ok
fazladr!? (Az zamanda o kadar ok mal nasl harcanp tkenir?)[348] Ne dersiniz? Bu hazineyi, sizin
yannzda bulursam, sizi ldreyim mi?" diye sordu.
"Evet! ldr!" dediler.[349]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bu hazine sizin yannzda kacak olursa, Allah'n ve Reslnn hakknzda vermi olduu eman ve
himaye taahhd sizden uzak kalsn m?" diye sordu.
"Evet! Uzak kalsn!" dediler.[350]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Eer benden birey sakladnz tesbit edersem, kanlarnz dkmeyi ve oluk ve ocuklarnz esir
etmeyi hell sayarm ![351]
Btn mallarnz almak, kanlarnz dkmek, bana hell olur.
Size vermi olduum eman ve himaye taahhd ortadan kalkar!" buyurdu.
"Olur! Eer senden birey sakladmz anlalrsa, bize verdiin eman szn geri al ve kanlarmz
dk!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlarn bu szlerine Hz. Ebu Bekir, Hz. mer, Hz. Ali ve Zbeyrb.
Avvam ile Yahudilerden on kiiyi ahit tuttu.[352]
Yahudilerden bir adam, kalkp Kinane b. Ebi'l-Hukayk'a doru vard ve yavaa:
"Muhammed'in senden istedii ey senin yannda ise veya bunun hakknda birey biliyorsan ona bildir
de, kann, cann kurtar!
Aksi takdirde, vallahi, o muhakkak bunu elde etmeye muvaffak olacak, Allah onu bundan bakasna da,
bizim bildirmediimiz eylere de vkf klacaktr!" dedi.
Kinane b. Ebi'l-Hukayk azarlaynca, Yahudi bir keye ekilip oturdu.[353]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kinane b. Ebi'l-Hukayk'a:
"Ne dersin, hazineyi senin yannda bulacak olursak, senin boynunu vuraym m?" diye tekrar sordu.
Kinane:
"Evet! Bulursan, vur!" dedi.[354]
Sa'ye b. Sellm'n Sktrlnca Gerei Sylemesi
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kinane b. Ebi'l-Hukayk'tan sonra Saye (Salebe) b. Sellm b. Ebi'l-
Hukayk'a da:
"Huyey b. Ahtab'n tulum iinde saklanan hazinesi nerededir?" diye sordu.
Sa'ye:
"Savalar ve geimler, onu giderdi, eritti!" dedi.[355]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sa'ye'yi, sktrmas iin, Zbeyrb. Avvam'a havale etti. Zbeyrb.
Avvam onu s kstrd .[356]
Sa'ye, zayf, hafif akll bir adamd.
Sktrlnca, eliyle bir harabeye iaret ederek:
"Ben Kinane'nin her sabah u harabede dolatn gryordum! Benim bu hususta bundan baka
bilgim yok! Eer o oraya bireyler gmmse, o oradadr!" dedi.[357]
Gerekten de, Peygamberimiz Aleyhisselam, Natat kalelerini fethetmeye balad ve Natat halknn
kalblerine korku dt srada, Kinane b. Ebi'l-Hukayk tehlikeyi sezmi, deve tulumu iindeki hazineyi,
zinet eyasn, geceleyin Ketibeye gtrp kazd bir ukura kimse grmeden gmm ve zerini toprakla
kapatmt. Sa'ye (Salebe) de, Kinane'nin her sabah o harabede dolatn grmt. [358]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sa'yeyi, Zbeyrb. Avvam ve Mslmanlardan bazlaryla birlikte, o
harabeye gnderdi.
Sa'ye de, onlara, Kinane'nin dolat yeri gsterdi.
Oras kazld.[359] Hazinenin bir ksm oradan karld.
Peygamberimiz Aleyhisselam, hazinenin geri kalan ksmnn da nerede olduunu, Kinane b. Ebi'l-
Hukayktan sordu.
Kinane onlar da teslime yanamad.[360]
Peygamberimiz Aleyhisselam; hazinenin geri kalann getirip teslim etmesi iin Kinane b. Ebi'l-
Hukayk' sktrmasn Zbeyr b. Avvam'a emretti.
O da, Kinaneyi syletmek iin, gsnde akmak akp kvlcm kararak s y I etmeye zorlad ise
de, syletemedi.[361]
Yce Allah, Yahudilerin bu hazineyi nerede sakladklarn Peygamberimiz Aleyhisselam a haber
verdi.[362]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ensardan bir zt arp, ona:
"u tarlaya doru, yle yle git! Sonra, hurma aacna doru var! Sandaki ve solundaki hurma
aacna bak! Orada grecein yksek hurma aacnn dibinde bulacan eyleri kar, bana getir!"
buyurdu.
Ensr gitti, oradaki hazine tulumunu da bulup getirdi.[363]
karlan Hazinenin Cinsi ve Miktar
inde hazine bulunan tulum, Peygamberimiz Aleyhisselamn nne getirilip ald Bunlar:
1. Altn bilezikler,
2. Altn pazubandlar,
3. Altn halhallar (ayak bilekleri iin),
4. Altn kpeler,
5. Mcevher gerdanlklar,
6. Zmrt gerdanlklar,
7. Kal altn yzkler,
8. Kasz halka yzkler (Bunlar, bir hayvan ulunu dolduracak kadard),
9. Altnl Yemen gzboncuundan gerdanlklar,
10. nci gerdanlklar vs .den ibaretti.[364]
11. Yahudi cemaati tarafndan ayrca nakit olarak 10.000 dinar (altn) getirilip teslim edildi.[365]
Ebi'l-Hukayk Oullarnn Cezalandrlmalar
Ebi'l-Hukayk oullarnn sakladklar hazine ortaya karld zaman,[366] Peygamberimiz
Aleyhisselam, muahede gereince cezalandrlmak ve Mahmud b. Mesleme'ye kar boynunu vurmak
zere, Kinane b. Rebi1 b. Ebi'l-H ukayk'n Muhammed b. Meslemeye teslimini emretti.
Muhammed b. Mesleme de, onun boynunu vurdu.[367]
Ebil-Hukayk oullarndan dierinin de, Bir b. Ber'nn velileri tarafndan boynu vuruldu.[368]
Bunlarn oluk ocuklar da, esirler arasna katldlar.[369]
Ebi'l-Hukayk'n iki olu ile birlikte, ayn aileden daha bazlar da, ahdi bozduklar iin, boyunlar
vurularak cezalandnldlar.[370]
Uyeyne b. Hsn ile Fezrelerin Hayber Ganimetinden Pay stemeye Gelmeleri
Uyeyne b. Hsn, Gatafan askerleriyle birlikte Hayf'ya gidip ev halklaryla grtkten sonra, tekrar
Hayber'e geldi.
Hayber yaknndaki Hatam mevkiinde, gecenin bir ksmn geirdi.
Askerlerine:
"Size mjdelerim: Bu gece, dmde Z'r-Rukaybe'nin bana verildiini grdm!
Vallahi, Muhammed'in boynundan, yakasndan tutacam!" dedi.
Uyeyne b. Hsn Hayber'e geldii zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam Hayberl fethetmi ve
ganimetleri toplam bulunuyordu.
Uyeyne b. Hsn:
"Y Muhammedi Mttefiklerimden aldn ganimetlerden, bana da pay ver!
nk, ben senden ve seninle arpmaktan vazgetim, mttefiklerimi yalnz braktm. Senin zerine,
askerlerimi ymadm. Drt bin sava eriyle geri dnp gittim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Yalan sylyorsun!
Seni ancak iitmi olduun o barc, rktp ev halknn yanna kadar gtrd!" buyurdu.
Uyeyne b. Hsn:
"yle ise, bana bir ihsanda bulun!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Haydi, Z'r-Rukaybe senin olsun!" buyurdu.
Uyeyne b. Hsn:
"Z'r-Rukaybe nedir?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O bir dadr ki, onu uykuda grdn dnde almtn!" buyurunca, Uyeyne eli bo olarak
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanndan ayrld.[371]
Gatafanlarn bir kolu olan Ben Fezreler de Hayberlilere yardma gelmilerdi.
Yahudilere yardmdan vazgetikleri, yurtlarna dnp gittikleri takdirde onlara da Hayber"in hurma
mahsulnden verilecei hakknda haber salnm, fakat Ben Fezreler bu teklifi kabul etmekten
kanmlard.[372]
Uyeyne'den sonra, Ben Fezrelerden baz kiiler de, Peygamberimiz Aleyhisselama gelerek:
"Bize va'detmi olduun paymz ver!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara da:
"Sizin paynz, Hayber dalarndan Z'r-Rukaybe dadr!
Haydi, Z'r-Rukaybe sizin olsun!" buyurdu.
BenFezrler:
"yle ise, biz de sizinle arprz!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bizimle arpmak iin buluma yeriniz Cenef olsun!" buyurdu.
Fezrler, Peygamberimiz Aleyhisselamdan bunu iitir iitmez, kap gittiler.[373]
Cenef, Ben Fezrelerin yurtlarndan bir yer, sularndan bir sudur.[374]
Uyeyne b. Hsn'n Yahudileri Kkrtmaya almas
Kendisine Hayber ganimetinden bir pay verilmesi istei reddedildikten sonra ve Ebi'l-Hukayk
oullar ldrlmezden nce, Uyeyne b. Hsn, Yahudilerin yanna varp onlar ayartmaya alt ve:
"Ben bugnk gibi bir i daha grmedim. Vallahi, ben Muhammed'i sizden bakasnn yere sere-
bileceini sanmaz ve kendi kendime:
'Bunlar, kalelere, askere, gce ve sevetlere sahiptirler!1 derdim.
Sizler, u sarp ve almaz kaleler iinde olduunuz, u bol yiyecek ve iecekler, hi kesilmeyen sular
nnzde bulunduu halde, demek ellerinizi ona teslim ettiniz, balattnz h?!" dedi.
Yahudiler
"Biz, Zbeyr kalesinde korunmak ve direnmek istemitik.
Fakat, su kanalmz kesildi.
Hararet bast. Orada tutunmak, yaamak, bizim iin mmkn olmad!" dediler.
Uyeyne b. Hsn:
"Siz Nim kalelerinden kap Zbeyr kalesine gitmitiniz. Orada kimler ldrld?" dedi.
Yahudiler, ldrlenleri haberverdiler.
Uyeyne b. Hsn:
"Vallahi, cesaret ve sebat sahipleri hep ldrlmler!
Artk, Hicaz'da Yahudiler iin dirlik dzenlik yoktur!" dedi.
Salebe b. Sellm b. Ebi'l-Hukayk, Uyeyne'nin sylediklerini iitti.
Kendisinin aklca zayf ve szlerini birbirine kartrr bir kimse olduu sanlrd.
Salebe:
"Ey Uyeyne! Sen onlar aldattn! Onlardan ayrldn.
Muhammed'le yaptklar arpmalarnda onlar yalnz braktn!
Sen bundan nce Ben Kurayzalara da byle yapmtn!" dedi.
Uyeyne b. Hsn:
"Muhammed ev halkmz hakknda bize tuzak kurdu: Biz, o barcy iittiimiz zaman, Muhammed'in
ev halkmza arkamzdan baskn yaptn sanm, hemen yanlarna dnmtk. Fakat, kendilerinde byle
birey gremeyince, size yardm edelim diye tekrar gelmitik!" dedi.
Salebe:
"Kendilerine yardm edecein kim kald ki?! ldrlenler ldrld, kalanlar da Muhammed'e kle
oldu!
Muhammed hepimizi esir ve mallarmz itinam etti!" dedi.[375]
Uyuyne b. Hsn; Mslmanlarn Sa'b b. Muaz kalesindeki yiyecekleri, hayvan yemlerini, kuma ve
elbiseleri tadklarna bakp:
"Ne diye hi kimse hayvanlarmza yem vermiyor ve bizler u ele geirilen yiyeceklerden yedirilmiy-
oruz?!
Halbuki, bu kale halk, yanlarna gelenlere ikramda bulunurlard!" dedi.
Mslmanlar
"Reslullah Aleyhisselam sana Z'r-Rukaybeyi ayrd ya!" deyince, Uyeyne sustu, konumasn kesti.
[376]
Yine, elleri bo olarak ev halknn yanna dnd.
Uyeyne b. Hsn yurduna dnnce, Haris b. Avf gelip:
"Ben sana 'Eline birey gemez!' diye sylemedim mi?
Vallahi, Muhammed dou ile bat arasndaki herkesi yenecektir!
Yahudiler bunu bize haber verir dururlard.
Ebu Rfi' Sellm b. Ebi'l-Hukayk'n:
'Biz, peygamberlik hususunda, Muhammedi, Harun oullar arasndan kmamtr diye kskanyoruz.
Halbuki, o, insanlara gnderilmi olan peygamberdir! Fakat, Yahudiler beni dinlemezler! Bizim iin, iki
kez boazlanmak vardr! Biri Yesrib'de, dieri Hayber'de!' dediini kulaklarmla iittiime ehadet
ederim!
O zaman, Sellm'a:
'O, yeryzne hakim olacak m?' diye sormutum.
'Musa'ya indirilmi olan Tevrat zerine yemin ederim ki; evet! Fakat, Yahudilerin bu hususta
sylediim eyi renmelerini istemem!' demiti" dedi.[377]
Yahudilerin Peygamberimiz Aleyhisselam Zehirlemeye Kalkmalar
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayber'i fethedip dinlenmekte bulunduu srada, Sellm b. Mikem'in
kars Zeyneb:
"Muhammed davar etinin neresini, hangi yerini yemeyi en ok sever?" diye sormutu.
"Kol, krek etini yemeyi ok sever!" denildi.[378]
Zeyneb, Merhab'n da kzkardei idi.[379]
Zeyneb, Yahudilerle grp konutu.
Bir davar kzartlp hepsinin zehirlenmesi hususunda sz birlii ettiler.[380]
Zeyneb, hemen dii keisinin yanna vard. Onu kesti. Kzartt, kebap yapt.
Vakit geirmeden, ldrc zehirle zehirlemeye kalkt.[381]
Kebabn her yerine zehir srd. Kol ve kreklerini ise, daha ok zehirledi.
Akam olunca, Peygamberimiz Aleyhisselamn akam namazn kldktan sonra konak yerine dnp
oturduu srada, Zeyneb geldi ve Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Ey Ebu'l-Kasm! Bunu sana hediye ediyorum!" dedi.[382]
Peygamberimiz Aleyhisselam; hediye edilen eyi yer, sadaka olarak verilen eyi yemezdi.[383]
Kendisine ev halkndan bakas yiyecek birey getirdiklerinde sorar, eer hediye olduu sylenirse
onu yer, "Sadakadr!" denilirse ashabna "Siz yiyiniz!" buyurur, kendisi ondan hi yemezdi.[384]
Zeyneb, getirdii kei kebabn Peygamberimiz Aleyhisselamn[385] ve ashabndan orada
bulunanlarn nne koydu.[386]
Bir b. Ber1 b. Ma'rur da, orada bulunan sahabiler arasnda idi.[387]
Peygamberimiz Aleyhisselam, davar kebabnn kolundan bir para koparp azna ald, fakat, onu
yutmayarak hemen dar att.
Bir b. Ber1 b. Ma'rur da, Peygamberimiz Aleyhisselamnki gibi bir para koparp azna ald.
Fakat, o, azna ald et parasn ineyip yuttu.[388]
Peygamberimiz Aleyhisselamn azna ald etin krek eti olduu da rivayet edilir.[389]
Peygamberimiz Aleyhisselam, azna ald et parasn azndan hemen dar karmakla beraber,
sahabilerine de:
"Ellerinizi kebaptan ekiniz![390]
u krek eti, zehirlenmi olduunu bana haber verdi!" buyurmutu.[391]
Bir b. Ber1, zehirlendikten bir yl sonra, bu yzden vefat etti.
Yce Allah ondan raz olsun!
Peygamberimiz Aleyhisselam ise, bu hadiseden sonra, yl daha yaad.[392]
Peygamberimiz Aleyhisselam, azna alp kard zehirli etin tesirinden kurtulmak iin, iki omuzu-
nun arasndan kan aldrd.[393]
Bir b. Ber'nn annesi der ki:
"Reslullah Aleyhisselam vefatyla sonulanan hastala tutulduu zaman, yanna varmtm. Kendisi,
humma nbeti geiriyordu.
Alnlarna elimle dokundum ve:
'Y Raslallah! Seni hi kimsenin tutulmad hummaya tutulmu grdm!?' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Bize verilecek ecir ve mkfat kat kat olduu gibi, ibtillar da bize byle kat kat olur!' buyurdu ve:
'Halk, benim hastalma ne diyor?' diye sordu.
Halk:
'Reslullahtaki hastalkztlcenptir diyorlar1 dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Allah bana o hastal musallat etmi deildir. Bu, ancak, eytann bir telkini ve vesvesesidir!'
buyurdu.[394]
'Y Raslallah! Sen bu hastaln neden ileri geldiini sanyorsun? Ben, olumun lmnn, ancak
Hayber'de yemi olduu zehirli davar kebabndan ileri geldiini sanyorum!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Ey mm Bir! Ben de bu hastalmn ancak ondan ileri geldiini sanyorum![395]
Hayber'de onunla birlikte tatm olduum zehirli etin acsndan, u anda kalb damarmn koptuunu
duymaktaym![396]
Zaman zaman onun arsn ve szsn duyuyorum!' buyurdu."[397]
Hz. ie de; Peygamberimiz Aleyhisselamn vefatyla sonulanan hastal srasnda, Peygamberimiz
Aleyhisselamn:
"Ey ie! Hayber'de tatm olduum zehirli etin sancsn zaman zaman duyuyorum!
u anda, kalbimin damarnn koptuunu duymaktaym!" buyurduunu bildirir.[398]
Enes b. Malik de:
"Reslullah Aleyhisselamn kk dili zerinde bu zehrin izini grr dururdum!" demitir.[399]
Peygamberimiz Aleyhisselam; bu zehirlenme yznden ehit olarak vefat etmi, kendisini
peygamberlikle ereflendiren Yce Allah, ehitlikle de ereflendirmitir.[400]
Yahudi Kadn Zeyneb ile Hayber Yahudilerinin Sorguya ekilmeleri
Peygamberimiz Aleyhisselam, adam gnderip, Yahudi kadn Zeyneb binti Hris'i getirtti.[401]
Ona:
"Bu davar kebabn, u krei sen mi zehirledin?" diye sordu.
Zeyneb:
"Zehirlediimi, sana kim haber verdi?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"u nmde bulunan krek kemii haber verdi" buyurdu.
Zeyneb:
"Evet! Ben zehirledim!" diyerek suunu itiraf etti.[402]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sen bunu ne iin yapmak istedin?" diye sordu.[403]
Zeyneb:
"Sen benim babam, amcam ve kocam ldrdn! Kavmime, senin yapmadn kalmad ![404]
Senin iin, kendi kendime:
'Eer o gerekten peygamberse, yaptm ey, kendisine muhakkak Allah tarafndan haber ver-ilir.
[405] Zehir ona zarar vermez!
Eer o bir yalanc ise, bir hkmdarsa, bu zehirden lr de, biz bylece kendisinden kurtulmu, rahata
ermi oluruz!1 dedim!" dedi.[406]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah, bunu bana yapacak gc ve hakimiyeti sana vermemitir!" buyurdu.[407]
Ashab- Kiram, Peygamberimiz Aleyhisselama, Yahudi kadn hakknda:
"Onu ldrelim mi?" diye sordular.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr![408] Ona ne dokunulacak, ne de ikence yaplacaktr![409]
u Hayber'de bulunan Yahudileri de benim yanmda toplaynz!" buyurdu.
Yahudiler yannda toplannca, Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Ben sizden bireyler soracam. Bana doru cevap verecek misiniz?" diye sordu.
Yahudiler
"Evet, ey Ebu'l-Kasm! Doru cevap vereceiz!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Sizin babanz kimdir?" diye sordu.
Yahudiler
"Babamz filan, filan!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Yalan sylediniz! Sizin babanz, filan, filan!" buyurdu.
Yahudiler
"Doru syledin!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Ben sizden birey daha soracam! Bana doru cevap verecek misiniz?" diye sordu.
Yahudiler
"Evet, y Ebe'l-Kasm! Sana doru cevap vereceiz!
Biz sana yalan sylesek bile, sen, babamzn kim olduunu bildiin gibi, yalan sylediimizi de
bilirsin!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Cehennemlikler kimlerdir?" diye sordu.
Yahudiler
"Ksa bir mddet, Cehennemde biz bulunacaz!
Sonra, oraya ardmz sra giren sizler olacaksnz!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Haydi oradan! Vallahi, biz hibir zaman Cehennemde size halef olacak deiliz!" buyurdu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Ben sizden birey daha soracam. Bana doru cevap verecek misiniz?" diye sordu.
Yahudiler
"Evet, y Ebe'l-Kasm! Sana doru cevap vereceiz!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"u davar kebabn zehirlediniz mi?" diye sordu.
Yahudiler
"Evet! Zehirledik!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Bunu yapmaya sizi srkleyen nedir?" diye sordu.
Yahudiler
"Eer sen bir yalanc isen, zehirli kebab yer, lrsn, biz de senin elinden kurtulur, rahata ereriz!
Eer gerekten peygambersen, zehir sana zarar vermez diye dndk!" dediler.[410]
Hz. Safiyye'nin Kimlii ve Bakumandan Hakk Olarak Peygamberimiz Aleyhisselam
Tarafndan Seilii
Hayber'in Kamus kalesi fethedilince, esir edilen kadnlar arasnda Hz. Safiyye ile amcasnn kz da
buIunuyordu.[411]
Hz. Safiyye; Ben Nadr Yahudilerinin reisi Huyey b. Ahtab'n kz olup, nce Sellm b. Mikem'le
evlenmi, ondan ayrlnca da Kinane b. Rebi1 b. Ebi'l-Hukayk'la evlenmi, Hayber savalarnda esir
dm, Kinane b. Rebi1 b. Ebi'l-Hukayk'n ldrlmesiyle de, dul kalmt.[412]
slm mcahidlerinden Dhye b. Halife, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelip:
"Ey Allah'n Peygamberi! Esir alnan kadnlardan, bana bir kadn ver" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam da, ona:
"Git, bir kadn al!" buyurdu.
Dhye b. Halife de, Hz. Safiyye'yi ald.
Mcahidlerden birisi, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelerek:
"Y Raslallah! Beni Kurayza ve Ben Nadirlerin reisi Huyey'in kz Safiyye'yi Dhyeye vermen,
vallahi doru olmaz! Onu ancak sen almalsn!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, Dihye'yi yanna ard.
Ona:
"Safiyye'nin yerine, baka bir kadn al!" buyurdu[413] ve Hz. Safiyye'nin amcasnn kzn ona verdi.
[414]
Bilal-i Habe Hz. Safiyye ile amcasnn kzn Yahudi erkeklerinden ldrlm iki kiinin yanndan
geirirken, Hz. Safiyye'nin amcasnn kz onlar grr grmez, lk kopard, yzn yrtt, topraklar
bana sat .[415]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Bilal! Senden acma duygusu sklp atld m ki, bu kadncazlar llerinin yanndan
geirdin?!" buyurdu.[416]
Hz. Safiyye'nin amcasnn kz iin de:
"Bu, eytandan baka birey deildir.[417] Onu yanmdan uzaklatrn!" buyurdu ve Hz. Safiyye'yi
arka tarafna almalarn emretti ve onun zerine omuz atksn rtt.
Bunun zerine, Mslmanlar, Peygamberimiz Aleyhisselamn ganimet arasndan bakumandan hakk
olarak Hz. Safiyye'yi setiini anladlar.[418]
Peygamberimiz Aleyhisselam; ganimet iinden-gelenee gre-bakumandan hakk olarak, ya bir kle,
ya bir cariye, ya da bir at alr ve buna Safiyy denirdi.[419]
Hz. Safiyye'nin asl ad Zeyneb olup, Peygamberimiz Aleyhisselam onu ganimet iinden seip ald
iin Safiyye adyla anld.[420]
Hz. Safiyye'nin Gerdek Gecesinde Grd Ryas ve Mslman Oluu
Hz. Safiyye; Peygamberimiz Aleyhisselamn Haybefe geliinden birka gn nce Kinane b. Ebi'l-
Hukayk ile nianlanarak develer boazlanp Yahudilere ziyafetler ekilmi ve Slalim blgesine gelin
gtrlmt .[421]
Hz. Safiyye, gerdek gecesinde, dnde; bir ayn Medine tarafndan gelip kucana dtn grm,
bunu Kinane b. Ebi'l-Hukayk'a anlatnca, Kinane fkelenmi:
"Sen ancak Hicaz hkmdar Muhammed'e varmak istiyorsun!" diyerek yzne bir tokat vurup gzn
gvertmi, morartmt.
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna getirildii zaman, Hz. Safiyye'nin gznde o tokatn izi
duruyordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Nedir bu?" diye sorunca, Hz. Safiyye Peygamberimiz Aleyhisselama hadiseyi anlatt .[422]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona slmiyeti anlatp:
"Biz seni kendi dininde bulunuyorsun diye zorlayacak veya senin bu halini ho grmeyecek deiliz
[423]
Eer sen Mslmanl,[424] Allah' ve Allah'n Resln tercih edersen,[425] ben seni kendime
alkoyacak, zevce edineceim![426]
Eer Yahudilii tercih edecek olursan, ben seni azad ederim, sen de gider, kavmine kavuursun!"
buyurdu.[427]
Hz. Safiyye; byle azad edilip Peygamber zevcesi olarak kalmak veya kavminin yanna dnmek
hususlarndan birini semekte serbest braklnca, azad edilip Peygamberimiz Aleyhisselamn zevcesi
olmay tercih etti, seti [428] ve:
"Y Raslallah! Sen beni slmiyete davet etmeden nce, konak yerine geldiim zaman, ben Mslman
olmay zlemi ve seni dorulam bulunuyordum.
Benim ne Yahudilikte bir emelim, ne de Hayber'de bir babam veya kardeim var!
Sen beni kfr ile slmiyetten birini semekte serbest brakyorsun!
Allah ve Allah'n Resl, bana, azadlanmamdan ve kavmimin yanna dnmemden daha sevgi-lidir!
[429]
Evet! Ben Allah' ve Allah'n Resln tercih ediyorum!" dedi.[430]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam onu azad edip zevcelie kabul buluyordu.[431]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayber'de Mcahidlere Yasaklad eyler
Ensardan Rveyfi' b. Sabit'in bildirdiine gre; Hayber gn, Peygamberimiz Aleyhisselam ayakta
dikilerek yaptklar bir hitabelerinde yle buyurdular:
"Allah'a ve ahiret gnne inanan bir erkek iin, dlsuyu ile yabanc bir tarlay sulamas (yani esir
kadnlarla temasta bulunmas) hell olmaz!
Allah'a ve ahiret gnne inanan bir erkek iin, esir bir kadna-hayzl ise, hayzdan temizlenmedike,
hamile ise dourmadka-dokunmak da, hell olmaz!
Allah'a ve ahiret gnne inanan bir erkek iin, bllmedike, Mslmanlarn ganimet mallarndan
bir hayvana zayflatp iade edinceye kadar binmek hell olmaz!
Allah'a ve ahiret gnne inanan bir erkek iin, Mslmanlarn ganimet mallardan bir elbiseyi, eskitip
iade edinceye kadar giymek hell olmaz!"[432]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hayber gn:
Ehl eeklerin etini yemeyi,
Her yrtc, az dili hayvann etini yemeyi,
Ganimet mallarn, bllmeden, satmay veya satn almay da yasaklad.[433]
Hayber"de muahede yapldktan sonra, baz Yahudilerin Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelip:
"Bize ait bahelere ashabndan bazlar girerek oradan hububat ve sarmsak aldlar!?" diye
ikyetlenm eleri zerine de, Peygamberimiz Aleyhisselam tarafndan Abdurrahman b.Avf'a emir verilip:
"Reslullah Aleyhisselam, 'Muahedeyapm olanlarn mallarndan, hakknz olandan baka, hibir ey
size hell klnmamtr!1 buyuruyor!" diyerek mcahidlere seslenildi.[434]
Hayber ehitleri
Hayber savanda slm mcahidi erinden ehit olanlar, yirmiden fazla idi[435]
1. Rebia b. Elem b. Sahbere,[436]
2. Sakf (Skaf) b. Amr b. Sumeyt,[437]
3. Rifa b. Mesruh,[438]
4. Abdullah b. Ebi meyye b. Vehb (Hbeyb veya Hubeyb),[439]
5. Bir b. Ber1 b. Ma'rur,[440]
6. Fudayl b. N um an, [441]
7. Mes'ud b. Sa'd. [442]
8. Mahmud b. Mesleme, [443]
9. Ebu Dayyah Sabit b. Numan, [444]
10. Haris b. Htb, [445]
11. Urve (veya Adiyy) b. Mrre b. Srka, [446]
12. Evs b. Fid (veya Fke veya Ftik),
13. Evs b. Habib (veya Cebr el-Ensr),
14. neyf veya Hubeyb b. Vile, [447]
15. Sabit b. Esle. [448]
16. Talha, [449]
17. Umre b. Ukbe b. Abbd b. Mleyl, [450]
18. mir b. Ekv, [451]
mir, Hayber Nim kalesinde Merhab'la arpm, ksa olan klc ile Merhab'n bacana aadan
yukar doru hzla vurunca klcn az kendisine ynelip kendi klcyla yaralanm ve ehit olmutu.
Kendisinin bu biimde l bazlarnca hayra yorulmam, ehit saylmayaca sanlmt.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr! Hatta, ona iki ecir vardr!" buyurmutur. [452]
19. Zenci kle oban Yesar, [453]
20. Mes'ud b. Rebia, [454]
21. Evsb.Katde, [455]
22. smi bilinmeyen bir bedeu\[456]
Yce Allah hepsinden raz olsun!
Hayber'de ldrlen Yahudilerin says ise 93 idi. [457]
Hayber Ganimetlerini Toplamak ve Bltrmekle Grevlendirilenler
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hayber ganimetlerini toplamak ve korumak grevini Ferve b. Amr el-
Beyzye vermi, o da, Hayber ganimetlerini blgede:
1. Natat,
2. kk,
3. Ketibe kalelerinde toplam bulunuyordu.[458]
Mcahidler, emaneten aldklar silahlarn hepsini Ferve b. Amr'a getirip teslim ettiler.[459]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Zeyd b. Sabit'i de, Hayber gazasna katlan mcahidleri saymakla
grevlendirdi.[460]
Hayber ganimetini hesaplamaya ve ayrmaya, Zeyd b. Sabitten baka, Selime oullarndan Cebbar b.
Sahr'n da grevlendirildii de rivayet edilir.[461]
Hayber Ganimetinin Kimlere ve Nasl Bltrld
Hayber ganimeti, Hayber'de bulunsun bulunmasn, Hudeybiye seferine katlm olanlar arasnda
bltrld.[462]
nk, Hayber ganimeti, Hudeybiye seferine katlan Mslmanlara Yce Allah tarafndan Feth
sresinde (yet: 20) va'd edilmi bulunuyordu.[463]
Onlarda, 1400 kii idiler.[464] Ayrca, 200 de atl vard.[465]
Menkul ganimet mallar ilk nce be paraya ayrld.
Be paradan birisinin zerine "Allah'a ait,"
Dier paralarn zerlerine de "Afal" szleri yazld.
Allah'a ait olan bete bir para, Peygamberimiz Aleyhisselama teslim edildi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, dier drt parann sata karlmasn, satn almak istedikleri eylerin
mcahidlere arttrma yoluyla satlmasn emretti.
Ferve b. Amr el-Beyzyi de, sat memuru yapt.[466]
Satlacak mallar hakknda da:
"Allah'm! Bunlara srm ihsan et!" diyerek dua etti.
Ferve b. Amr der ki:
"Halkn, bama p satlacak mallan iki gnde tkettiklerini grdm!
"Halbuki, maln okluundan, baa kamayacamz, kolay kolay satp kurtulamayacamz
sanmtm.
Reslullah Aleyhisselam da, kendisine teslim edilen bete bir hisseden ev halk ile Abdulmuttalib
oullar hanedannn erkek ve kadnlarna, Mslmanlarn yetimlerine ve isteyenlerine elbise, boncuk ve
ev eyas verdi.[467]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ganimet mallarndan satlanlarn paralarn mcahidler arasnda
bltrd.[468]
Hayber"e gelen Devslerle E'arlerin Hayber ganimetinden yararlandrlmalarn ashabyla
konutuktan sonra, onlara da hisse verdi.[469]
Menkul ganimetten bete drt paras 1400 piyade ve 200 svariye gre ve piyadelere birer; soy at ve
develere de ikier hisse verilmek zere 1800 paraya blnd.
Bunlar da, yzer hisselik 18 kmede topland.[470]
Peygamberimiz Aleyhisselam; savaa iki atla katlanlara drd iki at, biri de at sahibi olmak zere be
hisse verdi.
ki attan fazlas iin bir at hissesi verdi.
Sveyd b. Numan, at zerinde geceleyin Hayber evlerini gzetlerken attan dp eli krlm,
Hayber'in fethine kadar, kararghtan kamamt.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona da svari hissesi verdi.[471]
Medine Yahudilerinden olup Peygamberimiz Aleyhisselamla birlikte Hayber savana katlan on
Yahudiye de, Hayber ganimetinden bireyler verildi.
Yahudi Ebu'l-Lahm'n azadl klesi Umeyr:
"Bana Hayber ganimetinden hisse ayrld. Ancak, ev eyas verildi. Ben Hayber'de kle olarak
bulundum. Peygamber Aleyhisselam, Hayber'i fethettii zaman, bana bir kl verdi ve 'Bunu kuan!'
buyurdu" demitir.[472]
slm ordusuna katlan yirmi kadna da ganimetten hisse ayrlmam, ancak kendilerine ganimetten
bireyler verilmitir.[473]
Bu cmleden olmak zere;
meyye binti Kays'a bir gerdanlk,[474]
mm'l-A'l'ya boncuk,
Baka birisine bir altn kpe,
mm Sinan'a boncuktan ve gmten taklar,
mm Umre'ye krmz boncuk...
Hsl, yirmi kadndan her birine boncuklar, kadife ve Yemen kumalar ve ikier dinar (altn) verildi.
Hayber'de bulunan veya orada doan Mslman ocuklarna da, Hayber ganimetinden az ok bireyler
verildi.[475]
Gayrimenkul Ganimetlerin Bltrl
Hayber arazisi ve varidat; kk, Natat ve Ketibe mlkleri olarak bltrld.
kkve Natat mlkleri, Mslmanlarn (bete drt) hisselerine karlk tutuldu.
Ketibe mlkleri ise, Allah'a ait (bete bir) hisse olarak Peygamberimiz Aleyhisselama brakld.[476]
Baka rivayete gre; batan Hayber mlkleri, ilk nce her biri yzer hisselik 36 kmeye ayrld.
Bundan, Natat ve kk mlkleri, yzer hisselik 18 kme halinde Mslmanlar arasnda bltrld.
Vath, Ketibe ve Slalim mlklerini ise Peygamberimiz Aleyhisselam iletip; gelirlerinden, kendi ev
halknn geimleri ile karlalacak nemli hadiseleri, musibet ve felaketleri, halkn umum ihtiyalarn,
Medine'ye gelecek heyetlerin masraflarn karlamak zere vakf olarak elinde tuttu.[477]
Peygamberimiz Aleyhisselam, bundan, akrabalar ile yetimlerin, yoksullarn, yolcularn ve sulh iin
Medine'ye gidip gelmi olanlarn yiyeceklerini de karlamakta idi.
Nitekim, Muhayysa b. Mes'ud'a verdii otuz vesk (deve yk) arpa ile otuz vesk hurma bu mlklerin
gelirierindendi.[478]
Ganimetin Allah'a ve Allah'n Reslne ayrlan bete bir paras da, drde blnp:
Drtte biri Allah ve Resl ve Reslullahn akrabalar iin,
kinci drtte biri yetimler iin,
nc drtte biri miskinler, yoksullar iin,
Drdnc drtte biri Mslmanlarn yanlarna gelen fakir konuklar iin ayrlrd.[479]
Natat mlkleri 5'e,
kk mlkleri de 13'e blnd.
Bunlar da, 1400 piyade ve 200 svari hissesi olmak zere yzer hisselik 18 gruba ayrld.
Hisse sahiplerine hisselerini datmak zere, heryz hisse iin de birer bakan, ynetici tayin edildi.
Yzer hisselik onsekiz grubun isimleri:
1. Hz. Ali grubunun hisseleri,
2. Zbeyr b. Avvam grubunun hisseleri,
3. Talha b. Ubeydullah grubunun hisseleri,
4. Hz. mer grubunun hisseleri,
5. Abdurrahman b. Avf grubunun hisseleri,
6. Asm b. Adiyy grubunun hisseleri,
7. Useyd b. Hudayr grubunun hisseleri,
8. Belharis b. Hazrec grubunun hisseleri,
9. Ben Beyzlar grubunun hisseleri,
10. Ben Ubeydler grubunun hisseleri,
11. Ben Selimelerden Ben Haramlar grubunun hisseleri,
12. Ben Hriselerden Ubeyd es-Sehham b. Evs'in hissesi (rivayete gre; Ubeyd bu hisseyi Hayber
ganimet hisselerinden satn almt),
13. Ben Sideler grubunun hisseleri,
14. Ben Neccarlar grubunun hisseleri,
15. Harise b. Hriseler grubunun hisseleri,
16. Evsler grubunun hisseleri,
17. Gfrve Elemler gruplarnn hisseleri,[480]
18. Nim'deki hisseler (Avf b. Hazrec oullar ile Mzeynelere ve ortaklarna ait) idi.[481]
Peygamberimiz Aleyhisselam; Natat'ta Hav ve Sreyr mevkiinde ilk nce Zbeyr b. Avvam'n hiss esini
ayrd.
kinci olarak Beyzlarn,
nc olarak Useyd b. Hudayr'n
Drdnc olarak Ben Haris b. Hazreclerin,
Beinci olarak Ben Avf b. Hazreclerie Mzeynelerve ortaklarnn Nim'deki hisselerini ayrd.
Bundan sonra, kk'a ktlar.
kkta ilk ayrlan hisse, Ben Aclanlarn kardei Asm b. Adiyy'in hissesi idi ki, Peygamberimiz
Aleyhisselamn hissesi de onun yannda idi.
Sonra, Abdurrahman b. Avf'n,
Sonra, Sidelerin,
Sonra, Neccariarn,
Sonra, Hz. Ali'nin,
Sonra, Talha b. Ubeydullah'n,
Sonra, Gfrlarla Elemlerin,
Sonra, Hz. mer'in,
Sonra, Seleme b. Ubeyd ve Haram oullarnn,
Sonra, Hriselerin hisselerini,
Sonra, Abdu's-Sehham'n hissesini,
Sonra, Evslerin (ki, Ellefif diye anlan ve Cheyneler ile sair Araplardan, Hayber savana katlanlara
ait bulunan) hisseler topluluunu ayrd.
En sonra da, Peygamberimiz Aleyhisselamn onlarn srasndaki hissesi aynld ki, Asm b. Adiyy'in
hissesi iine dm bulunuyordu.[482]
Hs (veya Hals) Vadisi Mahsullerinin Bltrl
Peygamberimiz Aleyhisselam, mlkleri bltrdkten sonra, Ketibe'nin Hs (veya Hals) vadisindeki
mlklerin buday, arpa, hurma ve hurma ekirdei vesair mahsullerini, ihtiyalarna gre, akrabalar,
zevceleri, Mslman erkek ve kadnlar arasnda yle bltrd:
1. Hz. Ftma'ya 200 vesk (yk, yani 12.000 sa1),
2. Hz. Ali'ye 100 vesk (yk),
3. sme b. Zeyd'e 200 vesk (yk),
4. Hz. ieye 200 vesk (yk),
5. Hz. Ebu Bekir'e 100 vesk (yk),
6. Akl b. Ebu Talib'e 100 vesk (yk),
7. Hz. Cafer'in oullarna 50 vesk (yk),
8. Rebia b. Hris'e 100 vesk (yk),
9. Salt b. Mahreme ile iki oluna 100 vesk (bunun 40 veski Salt'a aitti),
10. Ebu Benk'a 50 vesk (yk),
11. Rkne b. Abdi Yezid'e 50 vesk (yk),
12. Kays b. Mahremeye 30 vesk (yk),
13. Ebu'l-Kasm b. Mahreme'ye 40 vesk (yk),
14. Ubeyde b. Hris'in kzlarna 40 vesk (yk),
15. Ben Ubeyd b. Abdi Yezid'e 60 vesk (yk),
16. Evs b. Mahremeye 30 vesk (yk),
17. Mstah b. sse'ye ve bn lyas'a 50 vesk (yk),
18. mm Rmeyseye 40 vesk (yk),
19. Nuaym b. Hind'e 30 vesk (yk),
20. Buhayne binti Hris'e 30 vesk (yk),
21. Uceyr b. Abdi Yezid'e 30 vesk (yk),
22. mm Hakim binti Abdi Yezid'e 30 vesk (yk),
23. Cmne binti Ebu Talib'e 30 vesk (yk),
24. bn Erkam veya mm'l-Erkam'a 40 vesk (yk),
25. Abdurrahman b. Ebu Bekir'e 40 vesk (yk),
26. Hamne binti Cah'a 30 vesk (yk),
27. mm'z-Zbeyr'e 40 vesk (yk),
28. Duba binti Zbeyr'e 40 vesk (yk),
29. bn Ebi Huneys'e 30 vesk (yk),
30. mm Talib binti Ebu Talib'e 40 vesk (yk),
31. Ebu Basra'ya 20 vesk (yk),
32. Nmeylet'l-Kelb'ye 50 vesk (yk),
33. Abdullah b. Vehb'e ve iki kzna 90 vesk (yk) (bunun 40 veski iki oluna aitti),
34. mm Habibe binti Cah'a 30 vesk (yk),
35. Melk b. Abde'ye 30 vesk (yk),
36. Peygamberimiz Aleyhisselamm Hz. Aie'den baka olan btn zevcelerine 700 vesk (yk),[483]
37. Abbas b. Abdulmuttalib'e 200 vesk (yk),
38. Kasm b. Mahreme b. Muttalib'e 50 vesk (yk),
39. Hind b. sseye 30 vesk (yk),
40. Safiyye binti Abdulmuttalib'e 40 vesk (yk),
41. Husayn, Hatice ve Hind b. Ubeyde b. Hris'e 100 vesk (yk),
42. mm Hani binti Ebu Talib'e 40 vesk (yk),
43. Muhayysa b. Mes'ud'a 30 vesk (yk),
44. Ebu Sfyan b. Haris b. Abdulmuttalib'e 100 vesk (yk),
45. Mikdad b. Amr'a 15 vesk (yk), (Mikdad b. Amr'n heryl Hayber'den ald bu 15 vesk arpa
hakk, Muaviye b. Ebu Sfyan tarafndan 100.000 dirheme satn alnmtr)
Hz. Ftma ile Hz. Ali'nin 300 vesk hissesinden 85 veski arpa idi.
sme b. Zeyd'in hissesinden 40 veski arpa, 50 veski hurma ekirdei idi.
Salt b. Mahreme'nin hissesi, Vkd'ye gre 40 deil, 30 vesk idi.
Kays b. Mahreme'nin hissesi, VkdPye gre, 30 vesk deil, 50 vesk idi.
mm Rmeyse'nin hissesinden 5 veski arpa idi.
Ebu Basra'nn hissesi, 20 vesk deil, 40 vesk idi.
Peygamberimiz Aleyhisselamm zevcelerinden her birinin hissesine 80 vesk hurma, 20 vesk arpa
dmt.[484]
Peygamberimiz Aleyhisselam tarafndan yazdrlm olan bir belgeye gre de; heryl Hayber'in buday
mahsulnden:
Peygamberimiz Aleyhisselamm zevcelerine 180'er vesk,
Hz. Ftma'ya 85 vesk,
smeye 40 vesk,
Mikdad b. Amr'a 15 vesk,
mm Rmeyse'ye 5 vesk buday verilmitir.[485]
htimal ki, aradaki fark, arpa yerine buday ekilmi olmasndan ileri gelmitir.
Peygamberimiz Aleyhisselam; Abdullah es-Sakaff'nin zevcesi Zeyneb'e de 50 vesk hurma, 20 vesk
arpa vermitir.[486]
Hisse Satlar
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ben Gfrlardan, hissesini satmak isteyen bir kimsenin hissesini iki
deveye satn ald. Sonra, ona:
"Ben, senden alacam hissenin sana vereceimden hayrl ve sana vereceimin alacam hisseden
dk olduunu biliyorum.
Hal byle olduuna gre, sen istersen develeri alp hisseni bana devret, istersen hisseni elinde tut,
bana devretme!" buyurarak uyard.
Gfr develeri ald.
Hz. mer de, Peygamberimiz Aleyhisselamn ashabndan satn alm olduu Evslerin Lefif diye
anlan 100 kiilik ganimet hissesini Peygamberimiz Aleyhisselamdan satn ald.
Muhammed b. Mesleme de, Elemlerle Gitarlarn her ikisinin hisselerini kendilerinden satn ald ki,
Elemler yetmi ksur, Gitarlar da, yirmi ksur kii olup her ikisi yz kiiyi bulmakta idiler.[487]
Hayber Yahudilerinin Hayber Topraklarn Yarc Olarak letmeleri
Hayber Yahudileri, hususan Vath ve Slalim Yahudileri, kendilerine Peygamberimiz Aleyhisselam
tarafndan verilen eman ve sz zerine, btn mallarn, mlklerini brakarak Hayber'den kp
gideceklerdi.[488]
Peygamberimiz Aleyhisselamn onlar Hayber'den srp karmak istedii srada, Yahudiler:
"Bizi Hayber'de brak da, u Haybertopranda bulunalm, onlar imar edelim, grp gzetelim.[489]
Y Muhammedi Biz mal mlk sahipleriyiz.[490] Mlk bakmn, iletmesini, biz sizden daha iyi bilir
ve baar rz.[491]
Sen bu mlkleri bize ilettir!" dediler.[492]
Hayber mlkleri zerinde yarc olarak almak istediler.[493]
Gerekten de, ne Peygamberimiz Aleyhisselamn, ne de ashabnn Hayber mlklerine bakabilecek
iileri bulunmad gibi, kendilerinin oray bizzat grp gzetmeye de vakitleri yoktu.[494]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"stiyorsanz, u mallan ilemek zere size vereyim, mahsul ve meyveler aramzda bllsn!
Sizi bu mallar zerinde Allah'n durdurduu mddete durduraym!" buyurdu.
Hayber Yahudileri kabul ettiler.[495]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sizi karmak istediimiz zaman, karmamz artyla!" diyerek ve mahsul yar yarya blmek
zere, onlarla anlama yapt.
Hayber arazisini, bylece, onlara iletti.[496]
Buna gre; Yahudiler alacaklar, ekecekler, dikecekler, elde edilecek ekin ve hurma mahsullerinin
yansn hizmetlerinin karl olarak alacaklard.[497]
Abdurrezzak'n mam Zhr'den rivayetine gre de; Peygamberimiz Aleyhisselam, Hayber
Yahudilerini, Hayber'den kp gidecekleri srada yanna ard.
Mahsuln yar yanya blmek zere Hayber hurmalk ve ekinliklerini onlara teslim etti ve
kendilerine:
"Allah sizi durdurduka, bu i zerinde duracaksnz" buyurdu.
Hayber'de, ne Peygamberimiz Aleyhisselam, ne de ashab hesabna, Yahudilerden baka ii altn
m amtr.[498]
Ketibe'de yetimi 400.000 hurma aac vard.[499]
Peygamberimiz Aleyhisselam, mahsul zamannda Abdullah b. Revha'y, sonra da Cebbar b. Sahr'
Hayber'e gnderir, mahsul ve meyveleri adalet ve hakkaniyet zere tahminlettirip yan yarya bltrrd.
Abdullah b. Revha, mahsul tahminleyip ikiye bldkten sonra, istedikleri bl almakta Yahudileri
serbest brakr, yahut onlara:
"Siz tahminleyip blnz, birisini almakta beni serbest braknz" derdi.[500]
Buna ramen, Yahudilerin Abdullah b. Revha'ya:
"Bize hakszlk ettin!" diyecek kadar ileri gittikleri olur, Abdullah b. Revha:
"sterseniz, bize den sizin olsun! Size den de bizim olsun!" diyerek olgunluk gsterirdi.[501]
Yahudiler, kadnlarnn zinet takntlarn toplayp Abdullah b. Revha'ya:
"Bunlar senin olsun da, bize bltrmede iyilik et! Gz yum!" dediler.
Abdullah b. Revha:
"Ey Yahudi cemaati! Vallahi, siz bana Allah'n yaratklarnn en sevimsizi ve irencisinizdir!
Sizin bana teklif ettiiniz cret, bir rvettir. Rvet ise haramdr! Biz onu azmza koymayz,
yemeyiz!" dedi.[502]
Yahudiler
"Gkler ve yer durduka, hak ve gerek olan da budur!" diyerek, rvetin kendilerince de haram
olduunu itiraf ettiler.[503]
Abdullah b. Revha, mahsul 40.000 vesk olarak tahminlemi, her iki tarafa yirmier bin vesk
dmt.[504]
Hayber Yahudileri, Abdullah b. Sheyl'i ldrnceye kadar, Mslmanlardan hibir sert muamele
grmediler.
Peygamberimiz Aleyhisselamn vefatndan sonra, Hz. Ebu Bekir de, Hayber Yahudileri hakknda ayn
ekilde hareket etti.
Hz. Ebu Bekir'in vefatndan sonra da, Hz. mer, Hayber Yahudileri hakknda, onlar ii aztncaya
kadar, byle hareket etti.[505]
Hz. mer'in devrinde Mslmanlarn elinde iiler oalm, topra ilemek kolaylam, Yahudilere
pek ihtiya kalmam iti.[506]
Ketibe'nin yllk hurma mahsul tahminen S.OOOvesk idi. Bunun yars olan4.000 vesk hurma yarc
olan Yahudilere braklyordu.
Ketibe'de ekilen arpann yllk haslat 3.000 sa' idi. Bunun yars olan 1.500 sa' arpay
Peygamberimiz Aleyhisselam alyor, 1.500 sa'n da Yahudilere brakyordu.
1.000 sa' tutan hurma ekirdeinin de yars Peygamberimiz Aleyhisselama aitti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, btn bu arpa ve hurma mahsulleriyle hurma ekirdeinden,
Mslmanlara vermekte idi.[507]
Kurey Mriklerinin Hayber Savanda Yahudilerin mi, Yoksa Mslmanlarn m
Kazanaca
Hakknda Birbirleriyle Bahse Girimeleri
Peygamberimiz Aleyhisselam Hayber zerine yrd zaman, savan sonucu hakknda Kurey
mrikleri aralarnda bahse girimilerdi.
Huvaytb b. Abduluzz der ki:
"Hudeybiye sulhundan Mekke'ye dndmde, Muhammed'in btn halka galebe alacana kanaat
getirmitim.
Fakat, eytan beni Muhammed'e tbi olmaktan kandrd ve dinime 5 an ttirdi!
Abbas b. Mirdas es-Slem Mekke'ye, yanmza gelip Muhammed'in Hayberliler zerine yrdn
ve Hayberier halknn pek ok askerler topladn ve Muhammed'in onlarn elinden kolay kolay
kurtulamayacan bize haber verdi ve:
Kim isterse, Muhammed'in kurtulamayaca hakknda, onunla bahse girerim!' dedi.
Ona:
'Ben de, seninle bahse girerim!1 dedim.
Safvan b. meyye ile Nevfel b. Muaviye:
'Ey Abbas! Ben senin yannda ve grndeyim!' dediler.
Kureyflerden bazlar, benim grme meylettiler.
Aramzda, arttra artra, 100 deveye kadar bahse giritik!
Ben ve benim tarafm tutanlar
'Muhammed galebe alacaktr!' diyorduk.
Abbas ve onun tarafn tutanlar ise:
'Yahudilerve mttefiki Gatafanlar, galebe alacaktr!' diyorlard.
Sesler ykselmeye balad.
E bu Sfyan b. Harb:
'Lt zerine yemin ederim ki; Abbas b. Mirdas tarafn tutanlarn bahsi kaybedeceklerinden
korkuyorum!' dedi.
Safvan b. meyye kzd ve:
'Senin korkak olduunu anladm!' dedi.
E bu Sfyan sustu."
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayberlileriyendii haberi gelince, Huvaytb b. Abduluzz,
kesitiklerini,[508] yani 100 deveyi ald.[509]
Haccac b. Ilt's-Slem'nin Peygamberimiz Aleyhisselamdan zin Alp Mekke'deki
Mallarn
Toplamaya Gidii
Hayber'in fethedildii srada, Haccac b. Ilt's-Slem, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Y Raslallah! Benim gerek Mekke'deki karm mm eybe binti Ebi Talha'nn yannda, gerek
Mekkeli tccarlarda dank bir halde mallarm var.[510]
Y Raslallah! Bana izin ver de,[511] gidip bu mallarm alaym.
Eer Mslman olduumu anlarlarsa, mallarmdan hibir eyi ele geiremem" dedi.[512]
Peygamberimiz Aleyhisselam ona izin verince, Haccac:
"Y Raslallah! Mallarm kurtarabilmem iin, senin hakknda uygunsuz bireyler sylemem de
gerekecektir.[513]
Senin hakknda uygunsuz eyler sylemem de bana hell olur mu?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, kendisi hakknda istediini sylemesine de izin verdi.[514]
Haccac derki:
"Mekke'ye gittim. Seniyet'l-Beyz-ki, Ten'im'dedir-mevkiine eriince, orada Kurey mriklerinden
baz kiiler buldum ki, onlar Reslullah Aleyhisselamn Hayber zerine yrdn haber almlard.
Hayberln Hicaz lkesinde en mamur, en bol mahsul veren, ucuzluk, ayn zamanda sarp ve salam,
sava erleri ok olan bir yer olduunu da biliyorlar; giden, gelen yolculardan, harekt sonucu hakkndaki
haberleri iitmek ve renmek istiyorlard.
Hayber harektnn sonucu hakknda aralarnda mal koyup bahse de girimi bulunuyorlard.
Onlar, beni grnce:
'Vallahi, haber bundadr!1 dediler.
Bana:
'Ey llt'n olu! Hogeldin! u akrabalk balarn kesen kii hakknda sende bir haber var m?1
dediler.
Onlara:
'Syleyeceklerimi gizli tutmak artyla, evet!1 deyince, gizli tutacaklarna sz verdiler ve:
'Y Eb Muhammedi Haydi, bize haber ver! Biz, o akrabalk balarn kesip atm olan kiinin Hayber
zerine yrdn iittik.
Hayber bir Yahudi memleketidir ve Hicaz'n en mamur ve mahsuldar bir yeridir1 dediler.[515]
Onlar, benim Mslman olduumu bilmiyorlard.[516]
Onlara:
'Muhammed'in Hayber zerine yrdn, ben de iittim.[517] Bu hususta edindiim, getirdiim
haber, sizi sevindirecek mahiyettedir!' der demez, devemin yann sardlar, zerime rldler,
sabrszlandlar:
'Ey Haccac! Haydi, ne olduunu bize tezce syleyiver! Bildiriver!' dediler.[518]
Kendilerine:
'Muhammed'le ashab, imdiye kadar, arpmay, savamay Hayberlilerden daha iyi bilen baka bir
kavimle karlamamt.
Hayberiiler, asker toplamak zere Arap kabilelerine de bavurmular, on bin kiilik bir ordu
toplamlard.[519]
Muhammed'le ashab, hibir zaman bir benzerini daha iitmediiniz bir bozguna, yenilgiye urad !
[520]
Muhammed'in ashab, hibir zaman bir benzerini daha iitmediiniz bir ldrlle ldrldler![521]
Muhammed de, esaretin en biimsizi ile esir edildi![522]
Hayberiiler
'Muhammed'i biz ldrmeyelim, Mekkelilere gnderelim de, onu Mekkeliler, ldrlm olan
adamlarna karlk, kendileri, gzleri nnde ldrsnler![523]
Yahut, onu bizden ve onlardan ldrlenlere karlk, Mekkelilerin gzleri nnde, biz ldrelim!
Onlar, eski hallerinin iadesi iin kavim ve kabilelerine bavurarak sizden eman dileyecek olurlarsa,
onlarn size yaptklarn siz de onlara yapmadka, dileklerini kabul etmeyiniz!' dediler1 dedim.[524]
Sonra, Mekke'ye geldik. Mrikler, Mekke'de:
'Bu Haccac, size haber getirdi. Muhammed esir edilmi![525] Onun yannza getirilmesini bekleyiniz!
Mekke'ye getirilince, kendisi, gzlerinizin nnde ldrlecek!1 diyerek bardlar."[526]
Haccac'n Mekke'de Mriklerdeki Alacan Mriklere Toplat
"Kurey mriklerine:
'Mekke'deki mallarm, bonl ulardaki alacaklarm toplamak hususunda siz de bana yardm ediniz ki,
hezimete urayan Muhammed ile ashabnn satlacak ganimet mallarn satn almakta baka tccarlar
benden nce davranmadan Hayber'e kendim yetimek istiyorum!1 dedim.
Mekkeliler, hemen kalkp Mekke'deki mallarm (alacaklarm) toplayp verdiler.[527]
Mrikler, sevine sevine ikiler itiler.[528]
Sonra, karmn yanna vardm.
Onun yannda da, bana ait mallar bulunuyordu.[529]
Ona:
'Haydi, yanndaki mallarm[530] toplayp yanma getiriver![531] Tccarlar benden nce
davranmadan Hayber'e yetieceim![532] Muhammed ile ashabnn satlacak ganimetlerinden biraz eyler
satn almak istiyorum.
nk, onlar Hayberliler tarafndan yenilgiye uratlarak kanlan helli etirilmi, mallar da ya-
malanmtr!' dedim.
Bu ac haber, Mekke'de abucak yaylmt.
Mslmanlar, tasalarndan, mahvoldular!
Mrikler ise, sevinlerinden, kaplarna smadlar."[533]
Hz. Abbas'n zntden Bayl
Hz. Abbas, bu haberi iitir iitmez, arkasnn zerine yi kld.[534] Evine glkle gtrld.[535]
Hz. Abbas', olu Kusem, sedirine yatrd.[536]
Hz. Abbas, kapsnn ak tutulmasn emretti.
Kapnn nnde toplanan kadn erkek Mslmanlar, iittikleri haberi doru sanarak, kfr ve azgnln
bu galebesinden mahvolmu gibi idiler.
Hz. Abbas ise, zntsn, tasasn belli etmemek iin, dmanlara duyuracak derecede sesini
ykselterek recez sylyordu.
Mslmanlar Hz. Abbas'n durumunun iyi olduunu grnce, ferahladlar, zindeletiler ve glendiler.
[537]
Hz. Abbas'n Ac Haberi Haccac'dan Soruturuu
Hz. Abbas, klesi Ebu Zbeybe'yi[538] yanna ard ve ona:
"Haccac'a git! Abbas, sana 'Sn en yksek, en yce olan Allah akna! Senin azndan verilmi olan
haber gerek midir?[539] Senin getirdiin haberin mahiyeti nedir? Senin sylediin nedir? Allah'n
(Reslne ve Mslmanlara) va'd ettii hayr, senin getirdiin haber olamaz! (Getirdiin haberle
badaamaz!)1 diyor, de!" dedi.
Haccac, Hz. Abbas'n klesine:
Ebu'l-Fadl'a benden selam syle!
Evlerinden, ssz, tenha bir yer hazrlasn!
Ben kendisinin yanna geleceim.
Vereceim haber kendisini sevindirecektir.[540]
Yalnz, benden iittiklerini gizli tutsun!" dedi.[541]
Ebu Zbeybe, Hz. Abbas'n kapsnn nne gelip kavuunca:
"Mjde y Ebel-Fadl!" diyerek seslendi.
Hz. Abbas, sevincinden srayp kalkt ve Ebu Zbeybe'nin alnndan pt.
Ebu Zbeybe Haccac'n sylediklerini bildirince, sevincinden, Ebu Zbeybe'yi azad et[542] ve:
"On kle daha azad etmek boynuma bor olsun!" dedi.[543]
Haccac der ki:
"Tccar adrlarndan bir adrn iinde bulunduum srada, Abbas b. Abdulmuttalib gelip yanmda
durdu ve:
'Ey Haccac! Senin u getirmi olduun haberin iyz nedir?1 diye sordu.
Kendisine:
'Sana onu emanet olarak syleyecek olursam, gizli tutabilecek misin?1 diye sordum.
'Evet! Gizli tutacam!' dedi.
'yle ise, imdi sen benden biraz geri dur! Ben seninle bir tenhada buluurum!
Gryorsun ki; imdi ben halk zerinde alacam olan mallarm toplamaya urayorum.
Ben bu ilerden boalncaya kadar, yanmdan ayrlp git!' dedim.
Mekke'deki btn mallarm toplama iini bitirdikten ve yola kmak zre derlenip toparlandktan
sonra Abbas'la bul ustum."[544]
Haccac'n Hz. Abbas'a Hayber'in Fethedilmi Olduunu Bildirii
Haccac, bir gn, le vaktinde Hz. Abbas'n yanna gelip, ona:
"Allah akna! Benden iitecein haberleri, gn, hi kimseye sylemeyeceksin!" diye yemin verdi.
Hz. Abbas da, gn iinde bu hususta hi kimseye hibir ey sylemeyeceine yemin etti.[545]
Haccac:
"Y Ebe'l-Fadl! Sana syleyeceklerimi muhakkak gizli tutmalsn. gn iinde Mekkelilerin
arkamdan gelip beni yakalamalarndan korkarm.
gn sonra, istediini syleyebilirsin" dedi.
Hz. Abbas:
"yle yaparm" diye sz verdi.[546]
Haccac:
"Ben Mslman olmuumdur.
Karmn yannda ve Mekke halk zerinde de bir hayli alacaklarm vard.
Eer Mslman olduumu anlasalard, bana hibir ey vermez I erdi.[547]
Vallahi, ben Reslullah Aleyhisselam, o kardeinin olunu, Hayberl fethetmi, orada Hayber
ganimetinden Allah ve Reslnn hisselerini ayrp alm, sahabilerine hisselerini datm, Hayber
hkmdarnn kz Safiyye ile de evlenmi olarak gerimde brakm bulunuyorum!" dedi.[548]
Hz. Abbas:
"Ey Haccac! Sen neler sylyorsun?![549]
Ben Hayber'i iyi bilirim. Oras, Hicaz'n en mamur, en verimli, en ucuzluk ve bolluk bir yeridir.
Hayberliler ise sayca oklukturlar, sava iin ok hazrlkl ve gldrler!
Gerek mi dersin bu sylediklerin?!" dedi.[550]
Haccac:
"Evet! Vallahi, i byledir![551]
Ebil-Hukayk'n olu ldrld![552]
Reslullah Aleyhisselam, Huyey'in kz Safiyye'yi kendisine ayrd ve azad edip zevcelie kabul
olunmak veya ev halkna iade edilmek arasnda serbest brakt.
O da, azadlanp zevce olmay tercih etti.
Ben, buraya, alacaklarm toplayp gtrmek iin gelmi bulunuyorum.
Reslullah Aleyhisselamdan izin istedim. stediimi sylemem iin de, kendisi bana izin verdi.
Sen benden iittiklerini gn gizli tut, sonra istediini syle![553] ini akla!
Vallahi, o, senin houna gidecek bir halde ve durumdadr!" dedi.
Hz. Abbas, gn geince, zerine kaftann giydi, koku srnd, asasn eline ald.[554] Haccac b. I
lfn evine kadar gitti. Kapy ald ve:
"Haccac nerede?" diye sordu.
Haccac'n kars:
"Yahudilerin hezimete, yenilgiye urattklar Muhammed ile ashabndan aldklar ganimet mallarn
baka tccarlardan nce davranp satn almak zere Hayber'e gitti.[555]
Ey Ebe'l-Fadl! Allah seni hor ve hakr etmesin!
Sana erimi olan haber, bize de ok ar ve etin geldi!" dedi.
Hz. Abbas:
"Evet! Allah beni hor ve hakr etmemitir ve hamdolsun, vki olan da ancak holandmz,
arzuladmz eyden ibarettir
Yce Allah, Reslne Hayberln fethini myesser klm, onlarn ganimet mallan Mslmanlar arasnda
bllm, Reslullah Aleyhisselam Safiyyeyi kendisine semitir! Eer sana kocan lazmsa, git, ona
kavu![556] Kocan Haccac Mslman olmu ve Reslullah Aleyhisselamla Hayber'in fethinde
bulunmutur.
Sen, onun dinini istemedike, kars deilsindir!
O, buraya maln alp gtrmek iin gelmi, maln alnca da, senden ve senin ailenden kamtr!"
dedi.
Kadn:
"Y Ebe'l-Fadl! Gerek mi sylyorsun?!" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Evet! Vallahi, sylediklerim gerektir!" dedi.[557]
Kadn:
"Vallahi, sanrm ki, sen herhalde doru sylyorsun d ur" dedi.
Hz. Abbas:
"Ben vallahi doru sylyorum! , sana haber verdiim ekildedir" dedi.[558]
Kadn:
"Bunlar sana kim haber verdi?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Sana ac haberi veren, haber verdi!" dedi.[559]
Kadn:
"Sylediklerin, inanlabilecek, gvenilebilecek eylerdir. Sen herhalde dorusundur, doru syly-
orsundur!" dedi, kalkp durumu ailesi halkna haber verdi.[560]
Hz. Abbas'n Kbe'yi Tavaf Etmesi ve Kurey Mrikleriyle Konumas
Hz. Abbas, Haccac b. Ilt'n evinden dnp Kabe Mescidine kadar gitti.
Kurey mrikleri, o srada, Haccac'n iini konuuyorlard.[561]
Hz. Abbas, Kabe'yi tavaf etti.[562]
Mrikler Hz. Abbas'a ve onun haline bakyorlar; kaslaryla, gzleriyle birbirlerine iaret ederek
kendisinin felket ve musibet karsndaki soukkanllna ve dayanklna ayorlard.
Beytullah' tavaf srasnda,[563] ona:
"Y Ebe'l-Fadl! Senin bu halin, vallahi, musibet ve felaket ateine kar son derecede bir dayank-
llkve soukkanllktr![564]
Sen gnden beri hi grnmedin, nerede idin?[565]
Sana, senin bana (bir daha) hayrdan baka birey gelmesin!" dediklerinde, Hz. Abbas:
"Evet! Allah'a hamdolsun ki, bana hayrdan baka birey de gelmemitir.[566]
Hayr! Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederek size bildiririm ki; Muhammed
Aleyhisselam Hayber'i fethetmi ve (fethi gerekletirmek zere de) onlarn reisi Huyey b. Ahtab'n kz
Safiyye ile orada evlenmi, Hayber'deki mallara ve hereye el koymutur! imdi, Hayber'deki btn
mallar onun ve ashabnndr![567]
Yesrib ve Hayber'de Nadir oullar Yahudilerinin grm bulunduunuz elebalar Ebi'l-Hukayk
oullarnn boyunlar vurulmu,[568] Hayber ganimetleri Mslmanlar arasnda bltrlmtr!" dedi.
[569]
Kurey mrikleri:
"Bunu sana kim haber verdi?[570] Bu haberi sana kim getirdi?" diye sordular.
Hz. Abbas:
"Size o haberi getirmi olan kii, bu haberi de getirmi;[571] bunu gn gizli tutmam, aklama-
maklm benden istemitir.
Kendisi, buraya, Mslman olarak ve buradaki mallarn alp gtrmek zere gelmitir.[572]
Maln alp Muhammed Aleyhisselamla ashabna kavumak ve onun yannda bulunmak zere, buradan
savuup gitmitir.[573]
sterseniz, karsna haber salar, gidip gitmediini sorabilirsiniz!" dedi.
Kurey mrikleri, Haccac'n karsna hemen bir adam saldlar.
Haccac', karsnn bile haberi olmadan, maln alp gitmi buldular.
Yaptklar soruturma neticesinde, Hz. Abbas'n sylediklerinin hepsinin doru olduunu anladlar.
Aradan be gn bile gememiti ki, bu hususta Kurey mriklerine haber geldi: Hayberln gerekten
fethedildii renildi.[574]
Kurey mrikleri, Mekkelilere:
"Ey Allah'n kullar! Allah dman[575] Haccac bizi aldatm![576] Mallarn toplayp kam!
Vallahi, biz bunun byle olduunu bilseydik, bizimle onun arasnda i olur biterdi!" dediler.[577]
Hz. Abbas Mslmanlarn yanlarna gitti, durumu onlara haber verdi.
Evlerinden tasal ve kaygl kan Mslmanlarn yzlerini gldrd, kendilerini sevince bodu.
Yce Allah, Mekke'deki Mslmanlarn zerlerindeki btn tasalar, kayglar mriklerin zerlerine
itiverdi.[578]
[1] br shak, bnHiam, Sre, c. 3, s. 342, Vkd, Megz, c. 2, s. 634, bn Habib, Kitbu'l-muhabber,
s. 115, bn Esr, Kmil,c. 2, s. 21 6.
[2] Berid, 4 fersahtr. 1 fersah, 3 mildir. 1 mil, 4000 admdr. 1 adm da, 3 ayaktr. (Diyarbekr,
Trhu'l-hams, c. 2, s. 43).
[3] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 106, Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 409.
[4] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 409.
[5] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 545.
[6] bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 2, s. 106, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 176.
[7] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 201.
[8] Vkd, M egzf, c. 1, s. 375, Haleb, nsan, c. 2, s. 565, 566.
[9] Vkd, Megz, c. 2, s. 441.
[10] bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 186, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 130.
[11] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 225.
[12] Beyhak, Snen, c. 9, s. 232.
[13] Vkd, Megz, c.2, s. 441.
[14] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 225, Vkd, Megz, c. 2, s. 441.
[15] Vkd, Megz, c.2, s. 441,442.
[16] Vkd, Megz, c.2, s. 443.
[17] Vkd, c. 2, s. 442, 443, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1 ,s.343.
[18] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 227, 230, 231, Vkd, c. 2, s. 444, 494, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 66, Belzur,Ensb, c. 1, s. 344, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 1, s. 484.
[19] Vkd, Megz, c.2, s. 530,531 .
[20] Vkd, Megz, c. 2, s. 566, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 92.
[21] Vkd, Megz, c.2, s. 566.
[22] Vkd, Megz, c.2, s. 566, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 186.
[23] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 92, Ykub, Trh, c. 2, s. 74, Taber, Trh, c. 3 s. 171,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 15, Haleb, c. 3, s. 186.
[24] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 266.
[25] Vkd, Megz, c. 2, s. 566.
[26] Vkd, Megz, c. 2, s. 566, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 92, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2,
s. 111, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 160.
[27] Vkd, Megz, c.2, s. 566, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 92.
[28] Vkd, Megz, c.2, s. 566.
[29] Vkd, Megz, c. 2, s. 566, 567.
[30] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 187.
[31] Vkd, Megz, c. 2, s. 567, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 92, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 111,
Haleb, nn, c. 3, s. 187.
[32] Vkd, c. 2, s. 562, 563, bn Sa'd, c. 2, s. 89, 90, Belzur, Ensb, c. 1, s. 3 378, Ykub, Trh,
c. 2, s. 73, 74, Taber, Trh, c. 3, s. 83, bn Esr, Kmil, c.2, s. 209, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 111
, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 135.
[33] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 298, Serahsf, Mebst, c. 10, s. 86.
[34] Vkd, Megz, c. 2, s. 593, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 333, Buhr, Sahh, c. 3, s. 179,
Taber, Trh, c. 3, s. 74.
[35] Vkd, Megz, c.2, s. 593.
[36] Vkd, Megz, c.2, s. 593, Abdurrezzak, c. 5, s. 333, Buhr, c. s. 179, Taber, c. 3 s. 74.
[37] Ebu Yusuf, Kitbu'l-hara, s. 209, 210.
[38] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 334, Vkd, c. 2, s. 611, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 97,
Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 325, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 351 , Taber, Trh, c. 3, s. 79.
[39] Serahsf, Siyeru'l-kebfr erhi, c. 1, s. 298.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/19-24.
[40] Vkd, Megz, c.2, s. 634, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 106.
[41] Vkd, Megz, c. 2, s. 634.
[42] Vkd, Megz, c.2, s. 634, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 106.
[43] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/24-25.
[44] Vkidf, Megz, c.2, s. 634,635.
[45] Vkd, Megz, c. 2, s. 635, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 423.
[46] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 423.
[47] Vkd,Megzc.2s.635.
[48] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 423.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/25-27.
[49] Vkidi, Megz, c. 2, s. 635.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/27.
[50] Vkidf, Megz, c.2, s. 637.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/27-28.
[51] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 364, Vkd, Megz, c. 2, s. 689, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 107, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 238, bn Hazm, Cevmiu's-are, s. 214, bn E ar, Kmil, c.
2, s. 216, bn Seyvid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 139, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 202, bn
Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 53, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 38, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye,
c. 1, s. 173, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 55.
[52] Vkd, Megz, c.2, s. 685,687.
[53] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 357, Vkd, Megz, c. 2, s. 685.
[54] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 271, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 205.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/28-29.
[55] Vkd, Megz, c. 636, tan Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 106, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2,
s. 345, Taber, Trih, c. 3, s. 91 .Hkim, Mstednek, c. 3, s. 36,37,bn Esr, Kmil, c. 2, s. 216, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 181.
[56] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 342, bn Hazm, Cevmiu's-a>e, s. 211, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 4, s. 181.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/29.
[57] br shak, bn_Hiam, Sre, c. 3, s. 342, Vki d t, Megz, c. 2, s. 649, bn Sa'd, Tabakt'l-
kbr, c. 2, s. 106, bn Hazm Cevmiu's-aYe, s. 21 2, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 38.
[58] bn shak.bnHiam, Sre, c. 3, s. 347, Vkd, Megz, c. 2, s. 644, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 106.
[59] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 43.
[60] Vkd, Megz, c. 2, s. 638.
[61] bn Ea"r, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 17, Heysem, Meonau'z-zevid, c. 6, s. 148.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/30.
[62] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 43, Haleb, nsnu'l-u^n, c. 2, s. 730.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/30.
[63] Vkd, Megz, c. 2, s. 640, 642.
[64] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 86.
[65] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 5, s. 300.
[66] Sem hdf, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1323.
[67] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 128, Semhdf, Vefa, c. 4, s. 1267.
[68] Semhdf, Vefu'l-vef, c. 3, s. 1027.
[69] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 244, Vkd, Megz, c. 2, s. 638.
[70] Sem hdf. Vefu'l-vef. c. 3. s. 1028.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/31.
[71] Sem hd, Velau'l-vela, c. 3, s. 1028.
[72] Semhd, Velau'l-vela, c. 3, s. 1028.
[73] Vkd, Megz, c. 2, s. 639, 640.
[74] Diyarbekr, Trihu'l-hams, c. 2, s. 44.
[75] Vkdi, M egz, c.2,s.639,640, Diyarbekr, Trhu'l -hamis, c. 2, s. 44.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/31-32.
[76] bn shak, bn Hiam, Sre,c.3, s. 342.
[77] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 47, Buhr, Sahih, c. 5, s. 72.
[78] Buhr, Sahih, c. 5, s. 72.
[79] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 47, Buhr, Sahih, c. 5, s. 72.
[80] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 342, Vkd, Megz, c. 2, s. 638, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr,
c. 2, s. 111 , Ahmed b.
Hanbel, Msned, c. 3, s. 431 , Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 148.
[81] Vkd, Megz, c.2, s. 638, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 308, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 48,
Buhr, Sahih, c. 72.
[82] Ahm ed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 48, Buhr, Sahih, c. 5, s. 72.
[83] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 111.
[84] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 3, s. 343, Vkd, Megz, c. 2, s. 700, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s.
111, c. 4, s. 303, Ahmed b. Hanbel. Msned. c. 4. s. 48. Buhr. Sahih. c. 5. s. 72.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/32-34.
[85] Vkd, Megz, c. 2, s. 640, Diyarbekf, Trhu'l-hamfs, c. 2, s. 44.
[86] Vkd, Megz, c.2, s. 640.
[87] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 44.
[88] Vkd, Megz, c. 2, s. 640, 641 .
[89] Vkd, Megz, c. 2, s. 641, Diyarbekf, TnTiu'l-hamfs, c. 2, s. 44.
[90] Vkd, Megz, c.2, s. 641.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/34-36.
[91] Vki cif, Megz, c. 2, s. 640, 642.
[92] Vkidf, Megz, c. 2, s. 650.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/36-37.
[93] Kays b. Abbd, "Reslullah Aleyhisselamn ashab, yerde, 1) arpma arasnda, 2) cenaze
srasnda, 3) zikir srasnda sesi ykseltmekten holanmazlard" der. (bn Ebi eybe, Musannef, c. 12, s.
462, Beyhak, Snen, c. 9, s. 153).
[94] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 394, Buhr, Sahih, c. 5, s. 75.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/37.
[95] Vkd, Megz, c.2, s. 641.
[96] Sem hdf, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1233.
[97] Sem hdf, Vefa, c. 3, s. 1028.
[98] Semhdf,Vef, c. 4, s. 1288.
[99] Vkd, Megz, c.2, s. 641.
[100] Semhdf, Vefa, c. 3, s. 1028.
[101] Vkd, Megz, c.2, s. 641,642.
[102] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 343, Vkd, Megz, c. 2, s. 642, Beyhak, Delil'n-nbwe,
c. 4, s. 203, 204, bn Ea>,
Kmil, c. 2, s. 217, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 131, Zeheb, Megz, s. 21 7, bn Kayym, Zdu'l-
mead, c. 2, s. 148, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 183, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 45, Haleb, nn, c. 3, s. 729,
Zrfcnf, Mevhib'l-lednniye
erhi, c.2, s. 221.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/37-38.
[103] Vkd, Megz, c. 2, s. 637, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 730.
[104] Vkd, Megz, c. 2, s. 642.
[105] Vkd, Megz, c. 2, s. 637, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 730.
[106] Vkd, Megz, c. 2, s. 737, 738.
[107] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 44, 45.
[108] Vkd, Megz, c. 2, s. 642.
[109] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 343, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 183.
[110] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 109, Buhr, Sahh, c. 1, s. 97.
[111] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 343.
[112] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 343, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 109, Buhr, c. 1, s. 98, Ebu'l-
Fid, c. 4, s. 183.
[113] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 343, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 183.
[114] Baltalan ve kazmalanyla (Vkd, c. 2, s. 642, bn Sa'd, c. 2, s. 106).
[115] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 343, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 111.
[116] Mlik, M uvatta1, c. 2, s. 468, bn Sa'd, c. 2, s. 108, Buhr, c. 5, s. 73.
[117] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 343, Vkd, c. 2, s. 642, 643, bn Sa'd, c. 2, s. 108,1 09.
[118] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 111, Beyhak, Snen, c. 9, s. 113.
[119] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 344, Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 468, 469, Vkd, c. 2, s. 643, bn
Sa'd, c. 2, s. 109, Buhr, c.
1, s. 98, c. 5, s. 73, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 121 Beyhak, Snen, c. 9, s. 153, bn Kayym, Zdu'l-mead, c.
2, s. 148.
[120] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 111, Buhr, c. 1,s.98.
[121] Buhr, Sahh, c. 1, s. 228, bn Esr, Nihye, c. 2, s. 79.
[122] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 551.
[123] Sheylf, c. 6, s. 551, bn Esr, Nihye, c. 2, s. 79, Aynf, Umdetu'l-krf, c. 17, s. 237, Kastalnf,
Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 1 75, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 45, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s.
730.
[124] Vkd, Megz, c. 2, s. 643.
[125] Vkd, Megz, c. 2, s. 643, Semhdf, Vetu'l-vet, c. 3, s. 1028.
[126] Vkd, Megz, c. 2, s. 643.
[127] Vkd, Megz, c. 2, s. 660.
[128] Vkd, Megz, c. 2, s. 643, Semhdf, Vefa, c. 3, s. 1028, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s.
45.
[129] Semhdf, Vet, c. 3, s. 1028, Diyarbekr, c. 2, s. 45.
[130] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 45.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/38-41.
[131] Diyarbek, Trhu'l-hams, c. 2, s. 46.
[132] Vkd, Megz, c. 2, s. 643, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 731.
[133] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 46.
[134] Vkd, Megz, c. 2, s. 643, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 731.
[135] Diyarbeki, Trhu'l-hams, c. 2, s. 46.
[136] Vkd, Megz, c. 2, s. 643, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 731.
[137] Diyarbek, Trhu'l-hamfs, c. 2, s. 46.
[138] Vkd, Megz, c. 2, s. 643.
[139] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 46, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 731.
[140] Vkd, Megz, c. 2, s. 644, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 731.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/41-42.
[141] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 45.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/43.
[142] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 45, 46).
[143] Vkd, Megz, c. 2, s. 644.
[144] Vkd, Megz, c. 2, s. 644, Diyarbekr, Tru'l-hamfs, c. 2, s. 46.
[145] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/43-44.
[146] Vkidi, Megz, c. 2, s. 644, 646.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/44.
[147] Taberr,Trh,c.3, s. 93, Hkim, Mstedrek, t 3, s. 37, bnEsr, Kmil, c. 2, s. 219.
[148] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 349, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 353, Hkim,
Mstedrek, c. 3, s. 37, Heysem, Mecmau'i-ievid, c. 6, s. 150.
[149] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 37.
[150] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 349 Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 353, Hkim ,
Mstedrek, c. 3, s. 37, Heysem,
Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 150.
[151] Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 37.
[152] Diyarbekr, Trihu'l-hamfs, c. 2, s. 48.
[153] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/44-45.
[154] Vkd, Megz, c. 2, s. 653.
[155] Vkd, Megz, c. 2, s. 645.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/45.
[156] Yahut, Kinane b. Ebi'l-Hukayk (mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 281, Diyarbekr,
Trhu'l-hamfs, c. 2, s. 46).
[157] Vkd, Megz, c. 2, s. 645, 648.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/45-46.
[158] tan Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 110,111, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 51, 52, Mslim,
Sahih, c. 4, s. 1440.
[159] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr [Serahsf erhi], c. 2, s. 606.
[160] bn Sa'd, Tabakt, c. 2,3.110,111, Ahmed ta. Hanbel, Msned, c. 4, s. 51, 52, Mslim, Sahih, c.
4, s. 1440.
[161] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 111, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 52, Diyarbekr, Trhu'l-
hams, c. 2, s. 49.
[162] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 176, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 49.
[163] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 111, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 52, Kastalnf, c. 1,s.176, Diyarbekr, c.
2, s. 49.
[164] Vkd, c. 2, s. 658, Kastalnf, c. 1, s. 176, Diyarbekr, c. 2, s. 49, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s.
729.
[165] Vkd, Megz, c. 2, s. 658.
[166] Vkd, Megz, c. 2, s. 658, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 303.
[167] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/46-47.
[168] Vkd,Megz,c.2,s. 653.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/47-48.
[169] Vkd, Megz, c. 2, s. 643, Haleb, nsnu'l-uvn, c. 2, s. 731.
[170] Vkd, Megz, c. 2, s. 375, Haleb, nsnu'l-uvn, c. 2, s. 565, 566.
[171] Vkd, Megz, c. 2, s. 644.
[172] Vkd, Megz, c. 2, s. 640, 642, 643.
[173] Vkd, Megz, c. 2, s. 644, 645.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/48.
[174] Vkd, Megz, c. 2, s. 650.
[175] Diyarbekr, Trflu'l-hamfs, c. 2, s. 48.
[176] Vkd, Megz, c. 2, s. 650, 651.
[177] Musa b. Ukbe'den naklen Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 172, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2,
s. 154, Semhdf, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1170, Diyartoekrf, Trhu'l-hams, c. 2, s. 55.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/49-50.
[178] Vkd, Megz, c. 2, s. 651, 652.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/50-51.
[179] Vkd, Megz, c.2, s. 652.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/52-55.
[180] Vkd, Megz, c. 2, s. 646, 648.
[181] Mancnk; en eski sava aralarndan byk bir sapan idi ki, savalarda dman taralna,
dmanlara ve kalelerine byk byk talar atmak iin kullanlrd (M. Salahf, Kms-u Osm nf, c. 4, s.
383). Bugn, onun yerini top almtr (Mtercim si m E fendi, Km s Tercem esi, c. 3, s. 80).
[182] Debbbe; kaln deri ve tahtalardan yaplm, kale duvarlarn ykseltirken ii ve ustalarn iine
girip alabilecekleri, zeri kapal seyyar iskeledir ki, savalarda da, kuatlan kalelerin delinmesi,
alnmas iin surlara yanatrlr, iine askerler girer, onlar zerlerine atlacak ta ve oklardan korurdu.
(Ibn Esr, Nihye, c. 2, s. 96).
[183] Vkd, Megz, c. 2, s. 647, 648, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 733.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/52-55.
[184] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 349, Vkd, M egzf, c. 2, s. 653, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2,
s. 111, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 5, s. 553, Buhr, Sahih, c. 4, s. 207, c. 5, s. 77, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1441, Ykub, TnT,
c. 2, s. 56, Taber, TnT,
c. 3, s. 93, Beyhak, D eli l'n -nb we, c. 4, s. 205, 209, bn E siY, K m il, c. 2, s. 219, Zeheb, M
egzf, s. 339, E tau'l-F id, el-Bi dye
ve'n-nihye, c. 4, s. 186, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 149, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s.
175, Diyarbekr, Trhu'l-
hamfs, c. 2, s. 48, Haleb, nsanu'l-uyn, c. 733, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 223.
[185] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 111, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 353, Buhr, Sahih, c.
4, s. 207, c.5, s. 77,
Mslim, Sahih, c. 3, s. 144 Ykub, Trih, c. 2, s. 56, Beyhak, Delil, c. 4, s. 205, 209, Heysem,
Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 150.
[186] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 353.
[187] Tabe, Trih, c. 3, s. 94, Beyhak, Delil, c. 4, s. 211 , bn Esir, Kmil, c. 2, s. 21 9 Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c. 4,s. 187.
[188] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 349, Vkd, Megz, c. 2, s. 653, Buhr, Sahih, c. 4, s. 57, s.
5, s. 76, Mslim, Sahih,
c.3, s. 1872, Ykub, Trih, c. 2, s. 56, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 38, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
132, bn Hacer, Metlibu'l-
liye,c.4,s.239.
[189] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 349, Vkd, c. 2, s. 653, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 99, Ykub,
Trih, c. 2, s. 56, Beyhak, Delil, s. 4, s. 209, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 151.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/56.
[190] Buhr, Sahh, c. 4, s. 207, c. 5, s. 76.
[191] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 553, 554.
[192] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 48.
[193] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 354, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 151.
[194] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 16, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 209, Heysem,
Meanau'i-ievid, c. 9, s. 124.
[195] Mslim. Sahih. c. 4. s. 1872.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/56-57.
[196] Bu hn, Sahih, c. 5, s. 76, 77, Mslim , Sahih, c. 4, s. 1872.
[197] Mslim, Sahih, c. 4, s. 1871, Heysem, Meonau'z-zevid, c. 6, s. 151.
[198] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 49, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 734.
[199] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 153.
[200] Mslim, Sahh, c. 4. s. 1873.
[201] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 734.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/58.
[202] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 220, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 187.
[203] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 151, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 735.
[204] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 349, Vkd, Megz, c. 2, s. 654, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 111, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 99, c. 5, s. 354.
[205] Beyhak, Snen, t 9, s. 132.
[206] Bu hn , Sahh, c. 5, s. 77, Mslim, Sahih, c. 4, s. 1872.
[207] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 99, Heysem, Meanau'z-zevid, c. 6, s. 124, Diyarbekr,
Trhu'l-hams, c. 2, s. 49, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 735.
[208] Sheyif, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 560.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/58-59.
[209] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 49, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 737.
[210] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 349, Beyhak, Delil, c. 4, s. 210, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
135, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 186, bn Hacer, Metlibu'l4liye, c. 4, s. 240, Haleb, c. 2, s. 737.
[211] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 349, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 2, s. 110, Beyhak,
Delil'n-nbvve, c. 4, s. 210,
bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 135, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 186, bn Hacer,
Metlibu'l-liye, c. 4, s. 240, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 2, s. 737.
[212] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 11 0, Beyhak, Delil, c. 4, s. 206, Zeheb, Megz, s. 340, Ebu'l-Fid,
c. 4, s. 185.
[213] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 110, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1872, Beyhak, c. 4, s. 206, Zeheb, s.
340, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 185, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 49.
[214] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 110, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 384, 385, Mslim, Sahih, c. 4,
s. 1872, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 38, Beyhak, Delil, c. 4, s. 4, s. 206, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
133, Zeheb, s. 340.
[215] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 5, s. 333, Buhr, Sahih, c. 5, s. 76, 77, Mslim, Sahih, c. 4, s. 1
872, Beyhak, c. 4, s. 205, Zeheb, s. 339, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 185, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 49,
Kastalnf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 224.
[216] Vkd, Megz, c. 2, s. 654, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 737.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/59-60.
[217] bn Esir, Kmil, c. 2, s. 220, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 186, tan Hacer,
Metlibu'l-liye, c. 4, s. 240, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 49.
[218] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 72, 73.
[219] Vkidi, Megz, c. 2, s. 654, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 737.
[220] Vkd, Megz, c. 2, s. 654.
[221] Vkd, Megz, c. 2, s. 657.
[222] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 219.
[223] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 348, Vkd, Megz, c. 2, s. 657, Taber, Trh, c. 3, s. 93,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 189.
[224] Taber, Trih, c. 3, s. 93.
[225] Vkd, Megz, c. 2, s. 657, Taber, Trih, c. 3, s. 93.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/60-62.
[226] Vkd, Megz, c. 2, s. 657.
[227] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 348.
[228] Diyarbekri, Trhu'l-hams, c. 2, s. 50.
[229] Mslim, Sahih, t 3, s. 1440, Taber, Trih, c. 3, s. 94, bn EsTr, Kmil, c. 2, s. 220.
[230] Diyarbekri, Trhu'l-hams, c. 2, s. 50, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 737.
[231] Taber, Trih, c. 3, s. 94.
[232] Taber, Trih, c. 3, s. 94, Diyarbekri, c. 2, s. 50, Haleb, c. 2, s. 737.
[233] Diyarbekri, Trihu'l-hamfs, c. 2, s. 50.
[234] Vkd, Megz, c. 2, s. 655.
[235] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 52.
[236] bnSa'd, Tabakt, c. 2, s. 112, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 52, Mslim, Sahih, c. 3, s.
1441, Hkim , Mstedrek, c.3,s.39.
[237] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 347, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 357, Taber, c. 3, s. 93, Heysem,
Meonau'i-zevid, c. 5, s.
150, Diyarbekr, s. 2, s. 50,51 .
[238] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 112, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 52, Mslim, Sahih, c.
3, s. 1441, Taber, Trih,
c. 3, s. 94, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 39, Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s. 566, bn Abdilberr, sti b, c. 2, s.
787, bnEsr, Kmil, c. 2,s. 220.
[239] Diyarbekri, Trihu'l-hamfs, c. 2, s. 50, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 738.
[240] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 112, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 358, Mslim, c. 3, s. 1441, Heysem,
Meanau'i-zevid, c. 6, s.150.
[241] bn Esr, c. 2, s. 220, Diyarbekri, c. 2, s. 50, Haleb, c. 2, s. 738.
[242] Taber, c. 3, s. 94, Diyarbekri, c. 2, s. 50, Haleb, c. 2, s. 738.
[243] bn Sa'd, c. 2, s. 112, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 52, Hkim, c. 3, s. 39, Diyarbekr, c. 2, s. 50.
[244] Ahmedb. Hanbel, c. 5, s. 358, 359, Heysem, c. 6, s. 150, Diyarbekr, c. 2, s. 50.
[245] Heysem, Mecmau'i-ievid, c. 6, s. 152.
[246] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 220.
[247] Vkd, Megz, c. 2. s. 657.
[248] Diyarbekri, Trihu'l-hamfs, c. 2, s. 51.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/62-64.
[249] Vkd, Megz, c. 2, s. 687.
[250] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 349, Vkd, Megz, c. 2, s. 653, Buhn, Sahih, c. 4, s. 57, c.
5, s. 36, Mslim, Sahh, c. 4, s. 1872, Ykub, TriV, c. 2, s. 56, bn Hacer, Metlibu'l-live, c. 4, s. 239.
[251] Vkd, Megz, c. 2, s. 647.
[252] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 48, Haleb, nsan, c. 2, s. 740.
[253] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, 653, Haleb, c. 2, s. 732.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/64-65.
[254] Vkd, Megz, c. 2, s. 653, Haleb, c. 2, s. 732.
[255] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 63, 64, Vkd, c. 2, s. 648, 649.
[256] Vkd, Megz, c. 2, s. 652.
[257] Vkd, Megz, c. 2, s. 649.
[258] Vkd, Megz, c. 2, s. 657, 658.
[259] Vkd, Megz, c. 2, s. 700, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 377, bn Abdilberr, stib, c. 1,
s. 85.
[260] Vkd, Megz, c. 2, s. 649, bn Abdilber, stib, c. 1 , s. 85.
[261] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/65-66.
[262] Ayn kaynaklar.
[263] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 358, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 85, Beyhak Delil'n-
nbvve, c. 4, s. 220, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 142.
[264] Vkd, c. 2, s. 649, Beyhak, Delil, c. 4, s. 220, bn Kayym, Zdu'l-mead, c.2,s. 150, Zeheb,
Megz, s. 347, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 190.
[265] Vkd, Megz, c.2, s. 649, Beyhak, c. 4,s. 220, bn Kayym, c. 2, s. 150, Ebu'l-Fid, c. 4, s.
190,191.
[266] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 287, 288, Beyhak, c. 4, s. 220, bn Kayym, c. 2, s.
150, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 190,
191.
[267] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 359, bn Abdilberr, c. 1, s. 85, bn Seyyid, c. 2, s. 142.
[268] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 359, bn Abdilberr, c. 1, s. 85, Beyhak, c. 4, s. 220, Zeheb, s.
347, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 191 .
[269] Vkd, Megz, c. 2, s. 649, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 220, bn Kayym Zdu'l-mead,
c. 2, s. 150, Zeheb, M eg zf, s. 3 47, E bu'l-F id, el-Bi dye ve 'n-n ihye, c. 4, s. 191.
[270] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 359, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 85, Beyhak, Delil, c. 4, s.
220, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c.2, s. 142, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 191.
[271] Vkd, c. 2, s. 649, Beyhak, c. 4, s. 220, bn Seyyid, c. 2, s. 142.
[272] Ayn kaynaklar.
[273] Vkd, c. 2, s. 649, Beyhak, c. 4, s. 220, bn Kayym, c. 2, s. 150, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 191.
[274] Vkd, Megz, c. 2, s. 649.
[275] bn shak, tan Hiam, c. 3, s. 359, Zeheb, s. 347, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 191 , bn Kayy,m, c. 2, s.
150.
[276] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 359, bn Abdilberr, c. 1, s. 85, 86, bn Seyyid, c. 2, s. 1 42.
[277] Beyhak, Delil, c. 4, s. 221, Zeheb, s. 348, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 191, bn Kayym, c. 2, s. 150.
[278] Beyhak, c. 4, s. 220, E bu'l-Fid, c. 4, s. 1 91, bn Kayym, c. 2, s. 150.
[279] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 359, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 142.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/66-69.
[280] Vkd, Megz, c. 2, s. 658, 659.
[281] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 346.
[282] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 346, Vkid, Megz, c. 2, s. 659.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/69.
[283] Vki cif, Megz, c. 2, s. 660, 661.
[284] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 50, Buhr, Sahih, c. 5, s. 72, Mslim , Sahih, c. 3, s. 1429,1
540.
[285] Bu hn , Sahih, c. 5, s. 73, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1540.
[286] bn Sa'd. Tabakt'l-kbr. c. 2. s. 113. Mslim. Sahih. c. 3. s. 1540.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/69-71.
[287] Vakdi, Megazi, c.2, s. 659, 661; Halebi, nsanul-Uyun, c. 2, s. 741.
[288] Vakdi, Mezi, c. 2, s. 663-700.
[289] Vakdi, Mezi, c. 2, s. 663, bn Sad, Tabaktl-kbr, c.3, s. 461.
[290] Vakdi, Mezi, c. 2, s. 663, bn Hacer, el-sbe, c.2, s. 471.
[291] bn shak, bn Hisam, Sre,c.3, s. 346, Vakdi, Mezi, c. 2, s. 659, Taberi, Tarih, c.3, s. 93.
[292] bn shak, bn Hisam, Sre,c.3, s. 346.
[293] Vakdi, Mezi, c. 2, s. 664-665.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/71-74.
[294] Vkd, Megz, c. 2, s. 681.
[295] Ayn kaynaklar.
[296] Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 460, Zrknf, c. 3, s. 322.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/74-76.
[297] Beyhak, Snen, c. 4, s. 16, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 150, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 191.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/76-77.
[298] Vkd, Megz, c. 2, s. 666.
[299] Vkd, Megz, c. 2, s. 666, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 742.
[300] Vkd, Megi, c. 2, s. 666, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 198, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 2, s. 742, 743.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/77-78.
[301] Vkd, Megz, c. 2, s. 667.
[302] Vkd, Megz, c. 2, s. 667, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 106.
[303] Vkd, Megz, c. 2, s. 667, 669.
[304] Semhdf, c. 4, s. 1236.
[305] Vkd, Megz, c. 2, s. 667, 668, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 198, Haleb,
nnu'l-uyn, c. 2, s. 743.
[306] Vkd, Megz, c. 2, s. 668.
[307] Vkd, Megz, c. 2, s. 668, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 198, Haleb, nsnu'l-
uyn, c. 2, s. 743.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/78-79.
[308] Vkd, Megz, c. 2, s. 664.
[309] Vkd, Megz, c. 2, s. 648.
[310] Vkd, Megz, c. 2, s. 668, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 753.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/80.
[311] Vkd, M egzf, c. 2, s. 668, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 198, Suyt, Hasisu'l-
kbr, c. 2, s. 56, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 743.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/80.
[312] Vkd, Megz, c. 2, s. 669.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/80.
[313] Vkd, Megz, c. 2, s. 648.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/80-81.
[314] Vkd, Megz, c. 2, s. 670, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 151, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 199.
[315] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 106.
[316] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 398.
[317] Vkd, Megz, c. 2, s. 670.
[318] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 48, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 744.
[319] Vkd, Megz, c. 2, s. 670, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 199.
[320] Vkd, Megz, c. 2, s. 670.
[321] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 351, 352.
[322] Vkd, Megz, c. 2, s. 670, 671.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/81-82.
[323] mam Muhammed, Siyeru'l-kebr, c. 1, s. 279, Vkd, Megz, c. 2, s. 671, bn Sa'd, Tabakt'l-
kbr, c. 2, s. 110, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 157, 158, Belzur, Fthu'l-buldn, c. 1, s. 25, 26,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 225-226, 231-232, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 251, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 199.
[324] Vkd, Megz, c. 2, s. 671.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/82-83.
[325] Vkidif Megz, c. 2, s. 671, Haleb, nsnu'l-u^n, c. 2, s. 680.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/ 83.
[326] bn shak, tan Hiam, Sre, c. 3, s. 352, Vkd, Megz, c. 2, s. 680.
[327] Vkd, Megz, c. 2, s. 680.
[328] Bu hn , Sahh, c. 5, s. 81.
[329] Vkd, Megz, c. 2, s. 680, 681, Haleb, nsnu'l-uvn, c. 2, s. 745.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/83-84.
[330] Vkidi, Megz, c. 2, s. 680, 681.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/84.
[331] Buhr,Sahh,c.5, s. 81.
[332] Vki dr, Megz, c. 2, s. 375. Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 565, 566, 746.
[333] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 46, Haleb, nsan, c. 2, s. 746.
[334] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 279, Vki d f, Megz, c. 2, s. 671, Diyarbekr,
Trhu'l-hams, c. 2, s. 46, Haleb, nsan, c. 2, s. 746.
[335] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 279.
[336] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 112.
[337] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 138, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 745.
[338] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 242, Belzur, Fthu'l-buldan, c. 1, s. 30.
[339] mam , Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 279, Vkd, Megz, c. 2, s. 671, bn Kayym, Zdu'l-
mead, c. 2, s. 151.
[340] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 279, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 151.
[341] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 112, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 746.
[342] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 242, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 30.
[343] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1 , s. 279, Vkd, Megz, c. 2, s. 671, Ebu Ubeyd,
Kitbu'l-emvl, s. 242, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1,s.3O.
[344] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 152.
[345] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 26, Beyhak, Snen, c. 9, s. 137, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
2, s. 1 38, bn Kayym ,
Zdu'l-mead, c. 2, s. 151, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 199, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s.
745.
[346] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 279, Vkd, Megz, c. 2, s. 671.
[347] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 152.
[348] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1 , s. 26, Beyhak, Snen, c. 9, s. 137, bn Kayym , Zdu'l-mead, c.
2, s. 151 , Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 199, Haleb, c. 2, s. 746.
[349] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 279.
[350] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 280, Vkd, Megz, c. 2, s. 671, 672.
[351] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 112, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 152.
[352] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 280, Vkd, Megz, c. 2, s. 672.
[353] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 280, Vkd, Megz, c. 2, s. 672, Diyarbekr, Trhu'l-
hams, c. 2, s. 46.
[354] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 351, Taber, Trh, c. 3, s. 93, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s.
746.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/84-87.
[355] Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 158, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 138.
[356] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 138.
[357] mam Muhammed, Siyenj'l-kebfr, c. 1, s. 280, 281, Vkd, Megz, c. 2, s. 672, Belzur,
Fthu'l-bldn, c. 2, s. 26, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 197.
[358] Vkd, Megz, c. 2, s. 672.
[359] Vkd, Megz, c. 2, s. 672, Diyarbekf, Trhu'l-hams, c. 2, s. 47.
[360] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 351.
[361] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 351, Vkd, Megz, c. 2, s. 762.
[362] Vkd, Megz, c. 2, s. 672, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 746.
[363] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 112, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 746.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/87-88.
[364] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 46, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 745.
[365] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 746.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/88-89.
[366] Belazuri, Futuhul-Buldan, c. 1, s. 130.
[367] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 351, Vkd, Megz, c. 2, s. 672, 673.
[368] Vkd, Megz, c. 2, s. 673.
[369] Vkd, c. 2, s. 673, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 112, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
138, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 151.
[370] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 199.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/89.
[371] Vkd, Megz, c. 2, s. 675, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 154.
[372] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 172.
[373] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 172, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 154, Semhdf, Vetu'l-
vef, c. 4, s. 1179, Diyarbekr, Trflu'l-hamfs, c. 2, s. 55.
[374] bn Esr, Nihye, c. 1, s. 307, Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 172, Semhdf, Vefu'l-vefa, c. 4,
s. 1179.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/90.
[375] Vkd, Megz, c. 2, s. 677.
[376] Vkd, Megz, c. 2, s. 665, 666.
[377] Vkd, Megz, c. 2, s. 677, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 154, 155, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 4, s. 211 , 212.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/91-93.
[378] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 352, Vkd, Megz, c. 2, s. 677, Taber, Trih, c. 3, s. 95.
[379] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 4, s. 1 421, E bu Dvud, Snen, c. 4, s. 673.
[380] Vkd, Megz, c. 2, s. 677, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 1 81.
[381] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 181 .
[382] Vkd, Megz, c. 2, s. 677.
[383] Vkd, Megz, c. 2, s. 677, E bu Dvud, Snen, c. 4, s. 174.
[384] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 338.
[385] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 352, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 181.
[386] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 181 .
[387] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 352, Kastalnf, Mevhib, t 1. s. 181.
[388] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 352, Taber, Trih, c. 3, s. 95, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s.
214.
[389] Vkd, Megz, c. 2, s. 678, E bu Dvud, Snen, c. 4, s. 174.
[390] Vkd, Megz, c. 2, s. 678, E bu Dvud, Snen, c.4, s. 174, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 4, s. 210, Heysemi, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 153.
[391] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 352, Vkd, Megz, . 2, s. 678, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s.
175, Taber, Trih, c. 3,
s.95, bn Hazm, Cevmiu's-Sre,s. 214, bn Esr,Kmil, c. 2, s. 221, bn Haldun, Trih, c.2,ks. 2, s. 39,
Heysem,Meonau'z-zevid,
c. 6, s. 398, 399, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 210, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s.
181.
[392] Vkd, Megz, c. 2, s. 678, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 155, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 310, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 153, 154.
[393] Vkd, Megz, c. 2, s. 678, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 175, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 4, s. 209.
[394] Vkd, Megz, c. 2, s. 679, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 314.
[395] Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 175, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 21 9, Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 6, s.
572.
[396] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 353, Vkd, Megz, c. 2, s. 679, bn Sa'd, Tabak t, c. 8, s.
314, Ebu'l-Fid, el-Bidyeve'n-nihye, c. 4, s. 210.
[397] Vkd, Megz, c. 2, s. 679, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 314, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s.
155.
[398] Bu hn , Sahih, c. 5, s. 1 37.
[399] Mslim, Sahih, c.4, s. 1721.
[400] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 3, s. 353, Taber, Trih, c. 3, s. 95, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 222,
bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 155, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 210, 211.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/93-96.
[401] bn shak, bn Hisam, c. 3, s. 352, Vkd, M egzf, c. 2, s. 678, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 1 74,
Taber, Trh, c. 3, s. 95.
[402] Vkd, Megz, c. 2, s. 678, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 174, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 222, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 210.
[403] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 352, Vkd, Megz, c. 2, s. 678, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s.
1 74, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 210.
[404] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 4, s. 1 421, Vkd, Megz, c. 2, s. 678.
[405] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 352, mam Muhamm ed, Siyer, c. 4, s. 1421, Vki df, c. 2, s. 678,
Taber, c. 3, s. 95, bn Esr, c. 2, s. 222.
[406] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 352, mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 4, s. 1 421, Vkd, c. 2,
s. 678, Ebu Dvud, c. 4, s. 174, Taber, c. 3, s. 95, bn Esr, c. 2, s. 222.
[407] Mslim, Sahih, t 4, s. 1721, Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 173,174.
[408] Ebu Dvud, Snen, c. 4, s. 173, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 155.
[409] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 55.
[410] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 115, 116, ^med b. Hanbel, Msned, c. 2, s. 451, Buhr,
Sahih, c. 7, s. 32, bn Kayy m, Zdu'l-m ead, c. 2, s. 155, Zeheb, Megz, s. 362, E bu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 4, s. 208, 209.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/96-99.
[411] bn shak, tan Hiam, Sre, c. 3, s. 350.
[412] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 210.
[413] Ahmedb. Hanbel, Msned, c. 3, s. 102, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 153.
[414] Vkd, Megz, c. 2, s. 674.
[415] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 350, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 220, 221.
[416] bn shak bn Hiam, Sre, c. 3, s. 350, 351, Vkd, Megz, c. 2, s. 673, tan Estr, Kmil, c. 2,
s. 220,221.
[417] Vkd, Megz, c. 2, s. 674, 675.
[418] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 350, 351.
[419] Ebu Yusuf, Kitbu'l-hara, s. 22, Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emval, s. 19, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s.
152.
[420] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 230.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/99-100.
[421] Vkd, Megz, c. 2, s. 674.
[422] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 351, Vkd, Megz, c. 2, s. 674, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 8, s. 121, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 26, 27, bn E ar, Kmil, c. 2, s. 221, bn Ka^m, Zdu'l-
mead, c. 2, s. 152.
[423] Vkd, Megz, c. 2, s. 707.
[424] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 123.
[425] Vkd, Megz, c. 2, s. 707.
[426] Vkd, c. 2, s. 707, bn Sa'd, Tabakt, c. 8. s. 123.
[427] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 123.
[428] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 138.
[429] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 123.
[430] Vkd, Megz, c. 2, s. 707, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 1 21.
[431] Vkd, Megz, c. 2, s. 707, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 1 25, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s.
99.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/101-102
[432] bnsJak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 345, 346, Vkd, c. 2, s. 682, bn Sa'd, c.2, s. 115, Ahmed b.
Hanbel, c. 4, s. 108, 109.
[433] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 345, Beyhak, Snen, c. 9, s. 125, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
133.
[434] mam Muhammed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 1 33.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/102-103.
[435] bn Haldun, Trh, c. 2, ks. 2, s. 39.
[436] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 357, Vkd, Megz, c. 2, s. 699.
[437] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 357, Vkd, c. 2, s. 699, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 107.
[438] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 357, Vkd, c. 2, s. 699-700, bn Sa'd, c.2, s. 107.
[439] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 357-358, Vkd, c. 2, s. 700.
[440] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 358, Vkd, c. 2, s. 700.
[441] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 358, Vkd, c. 2, s. 700.
[442] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 358, Vkd, c. 2, s. 700.
[443] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 358.
[444] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 358, Vkd, c. 2, s. 700.
[445] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 358, Vkd, c. 2, s. 700.
[446] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 358, Vkd, c. 2, s. 700.
[447] Vkd, Megz, c. 2, s. 700, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 107.
[448] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 358.
[449] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 358.
[450] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 357, Vkd, Megz, c.2, s. 700, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 107.
[451] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 358, Vkd, c. 2, s. 700, bn Sa'd, c.2, s. 107.
[452] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 111, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1441.
[453] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 358, Vkd, c. 2, s. 700, bn Sa'd, c.2, s. 107.
[454] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 358.
[455] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 358.
[456] Vkd, Megz, c.2, s. 681, 700, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 107.
[457] Vkd, Megz, c. 2, s. 700, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 1 07.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/103-104
[458] Vkd, Megz, c. 2, s. 680, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 107.
[459] Vkd, Megz, c. 2, s. 680.
[460] Vkd, Megz, c. 2, s. 680, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 1 07, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s.
55.
[461] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 139, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 202.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/104-105
[462] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 364, Vkd, Megz, c. 2, s. 684.
[463] Vkd, Megz, c. 2, s. 684.
[464] bn nak,bn Hiam, c. 3, s. 322, Vkd, c. 2, s. 574, bn Sa'd, c. 2, s. 95, Ebu'l-Fid, c. 4, s.
202.
[465] Vkidf, c. 2, s. 689, bn Sa'd, c. 2, s. 107 Ebu'l-Fid, c. 4, s. 202, Diyarbekr, c. 2, s. 55, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 2, s. 690, Zrknf, M evhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 181.
[466] Vkd, Megz, c. 2, s. 680, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 1 07.
[467] Vkd,Megz,c.2,s. 680.
[468] Vkidi, Megz, c. 2, s. 689, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 107.
[469] bn a'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 108.
[470] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 364, Vkd, Megz, c. 2, s. 689.
[471] Vkd, Megz, c. 2, s. 688, 689.
[472] Ebu Yusu f, Kitbu'l-hara, s. 198.
[473] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 356, Vkd, c. 2, s. 685, 686.
[474] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 357, Vkd, c. 2, s. 686.
[475] Vkidt, Megz, c. 2, s. 686, 688.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/105-107
[476] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 363.
[477] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 113, 11 4, Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emrl, s. 79, E bu Dvud,
Snen, c. 3, s. 159,160, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 28, 29.
[478] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 363, 364, Taber, Trih, c. 3, s. 97.
[479] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 453.
[480] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 364, 365, Vkd, Megz, c. 2, s. 689, 690.
[481] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 365.
[482] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/107-110
[483] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 365, 367.
[484] Vkd, Megz, c. 2, s. 693, 695.
[485] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 367.
[486] Heysemi, Meonau'z-zevid, c. 6, s. 7.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/110-112
[487] Vkd, Megz, c. 2, s. 690.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/112.
[488] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 3, s. 351 , 352, mam Muhamm ed, Siyeru'l-kebfr, c. 1, s. 279,
Vkd, Megz, c. 2, s. 670, 671.
[489] Belzur, Fthu'l-buldan, c. 1, s. 26, Beyhak, Snen, c. 9, s. 137.
[490] Ebu Yusuf, Kitbu'l-hara, s. 50.
[491] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 352, Ebu Yusuf, Kitbu'l-harac, s. 50.
[492] Ebu Yusuf, Kitbu'l-harac, s. 50.
[493] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 352.
[494] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 79, Belzur, Fthu'l-buldan, c. 1, s. 26.
[495] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 371, Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl s. 79.
[496] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 352, Ebu Yusuf, Kitbu'l-harac, s. 50, 51.
[497] Buhr, Sahili, c. 5, s. 84, Belzun, Fthu'l-bldn, t 1, s. 25, 26.
[498] Abdurreizak, Musannef, c. 5, s. 372, 373.
[499] Ebu Dvud,Snen,c.3,s. 161, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 162.
[500] Ebu Yusuf, Kitbu'l-harac, s. 50.
[501] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 369, Taber, Trh, c. 3, s. 98.
[502] Mlik.Muvatta', c. 2, s. 703, 704.
[503] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 369, Mlik, Muvatta', 4, c. 2, s. 704, Beyhak, Snen, c. 9, s.
138.
[504] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 109.
[505] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 369, 371, Taber, TrPh, c. 3, s. 98.
[506] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 79, 80, 142.
[507] Vkd,Megz,c.2,s. 693.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/113-115.
[508] Vki cif, Megz, c. 2, s. 701, 702.
[509] Belzu, Ensb, c. 1 , s. 352.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/115-116.
[510] br shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 359.
[511] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 359, Vkd, Megz, c. 2, s. 702.
[512] Vkd, Megz, c. 2, s. 702.
[513] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 359, Vkd, Megz, c. 2, s. 702.
[514] Jodurrezzak, Musannef, c. 5, s. 566, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 138.
[515] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 360, Vkd, Megz, c. 2, s. 703.
[516] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 360.
[517] Vkd, Megz, c. 2, s. 703.
[518] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 360, Vkd, Megz, c. 2. s. 703.
[519] Vkd, Megz, c. 2, s. 703.
[520] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 360, Vkd, Megz, c. 2, s. 703.
[521] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 360.
[522] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 360, Vkd, Megz, c. 2. s. 703.
[523] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 360.
[524] Vkd, Megz, c. 2, s. 703.
[525] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 382.
[526] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 360, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 382.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/117-119.
[527] bn shak, tan Hiam, Sre, c. 3, s. 260, Vkd, Megz, c. 2, s. 703, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 4, s. 269.
[528] Ykub, Trih, c. 2, s. 57.
[529] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 360, Vkd, c. 2, s. 703, bn Sa'd, c. 4, s. 269.
[530] Ziynet eyaayla birtakm emtiay (Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 468, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 3, s. 1 38,139).
[531] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 466, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 138.
[532] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 360, Vkd, Megz, c. 2, s. 703, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s.
270.
[533] Abdurreiiak, Musannef, c. 5, s. 466, 467, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 138.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/119-120.
[534] Vkd, c. 2, s. 703, 704, Abdurrezzak, c. 5, s. 467, bn Sa'd, c. 4, s. 270, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 3, s. 138.
[535] Vkd, Megz,c.2,s. 704.
[536] Abdurrezzak, c. 5, s. 467, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 138.
[537] Vkd, Megz, c. 2, s. 704.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/120.
[538] VkdPye gre; Ebu Zbeyne.
[539] Vki cif, Megz, c. 2, s. 704, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 270.
[540] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 467, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 138.
[541] Vkd, Megz, c. 2, s. 704, Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 4, s. 270.
[542] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 467, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 138.
[543] Vkd, Megz, c. 2, s. 704.
[544] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 360, 361, Taber, Trh, c. 3, s. 97.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/120-121
[545] Vkd, Megz, c. 2, s. 704, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 361.
[546] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 361.
[547] Vkd, Megz, c. 2, s. 704, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 270.
[548] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 361, Vkd, Megz, c. 2, s. 704, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s.
270.
[549] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 361.
[550] Vkd, Megz, c. 2, s. 704.
[551] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 361, Vkd, Megz, c. 2, s. 704.
[552] Vkd, Megz, c. 2, s. 704, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 270.
[553] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 467, 468, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 138.
[554] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 361, Vkd, Megz, c. 2, s. 705, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 4, s. 270.
[555] Vkd, Megz, c. 2, s. 705, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 270.
[556] Abdurrezzak, Musannef, c. 4, s. 468, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 139, bn Kayym,
Zdu'l-mead, c. 2, s. 156.
[557] Vkd, Megz, c. 2, s. 705, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 270.
[558] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 468, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 139, bn Kayym,
Zdu'l-mead, c. 2, s. 156.
[559] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 56.
[560] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/121-124
[561] Vkd, Megz, c. 2, s. 705, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 270.
[562] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 361.
[563] Vkd, Megz, c. 2, s. 705.
[564] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 361, Vkd, Megz, c. 2, s. 705.
[565] Vkd, Megz, c. 2, s. 705.
[566] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 468, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 139, bn Kayym,
Zdu'l-mead, c. 2, s. 156.
[567] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 361.
[568] Vkd, Megz, c. 2, s. 705, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 270.
[569] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 468, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 130.
[570] Vkd, Megz, c. 2, s. 705, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 270.
[571] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 361.
[572] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 468, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 139.
[573] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 361.
[574] Vkd, Megz, c. 2, s. 705, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 270.
[575] Mrikler, "Allah dman" yerine, "putlarm izin dm an" deseler, gerei sylemi olurlard.
[576] bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 458.
[577] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 361.
[578] Abdurrezzak, M usannef, c. 5, s. 468, 469, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 139, bn Kayym,
Zdu'l-mead, c. 2, s. 156, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 155.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/124-126.
HAYBER'DEN SONRA.. 2
Devslerin Medine'ye Gelii ve Kendilerine Hayber Ganimetinden Hisse Verilii 2
Ebu Hureyre'nin ve Annesinin Mslman Oluu. 2
Ebu Hureyre'nin "Ebu Hureyre" Knyesiyle Anlnn Sebebi 2
Hz. Cafer ve Arkadalarnn ve E'arlerin Habeistan'dan Medine'ye Gelii 3
Fedek Yahudileriyle Anlama Yaplmas 4
Fedek'in Mevkii ve Tarihesi 4
Fedekli Yahudilerin Direnileri 4
Hakem b. Sad b. s'n Fedek ve evreleri Valiliine Atan 5
Vdi'l-kur Gazas 5
Seferin Tarihi, Mevkii, Tarihesi ve Sebebi 5
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mcahidleri Sava Dzenine Koyuu ve Yahudileri slmiyete Davet
Edii 6
Vdi'l-kur Yahudilerinin Bir Mddet arptktan Sonra Teslim Olmalar 6
Amr b. Sad'in Vdi'l-kur Valiliine Atan 7
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. Safiyye ile Evlenii 7
Ebu Eyyb Halid b. Zeyd el-Ensr'nin Peygamberimiz Aleyhisselamn adrn Bekleyii 8
Teym Yahudilerinin Haraca Balan 9
Teym Seferinin Tarihi, ilfievfi ve Sebebi 9
Teym Yahudilerinin Haraca Balanarak Yerlerinde Braklmalar 9
Yezid b. Ebu Sfyan'n Teym Valiliine Atan 9
Peygamberimiz Aleyhisselamn arpmak in Ben Fezrelere Haber Sal 9
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayber'den Medine'ye Ynelii 10
Devslerin Deccac Harresine Yerletirilii 11
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. Cafer'in Geliine Sevinii ve Ona Mescidin Yannda Ev Yaptr
11
Habe lkesinden Gelen ve Mslman Olan Din Adamlar 12
Ensarn Muhacirlere Baladklar Hurma Baheleri ve Aalarn Ensara Geri Verilii 12
Peygamberimiz Aleyhisselamn Skntya Den Mekkeli Mriklere Yardmda Bulunuu. 12
Hz. mer'in Trebe'ye Gnderilii 13
Seferin Tarihi, Mevkii ve Sebebi 13
Hz. Ebu Bekir'in Necd'deki Hevzinlere Gnderilii 13
Seferin Tarihi ve Sebebi 13
Beir b. Sa'd'n Fedek'te Ben Mrrelere Gnderilii 14
Seferin Tarihi ve Sebebi 14
Galib b. Abdullah el-Leys'nin Meyfaa'ya Gnderilii 14
Seferin Tarihi, Mevkii ve Sebebi 14
Beir b. Sa'd'n Cinab'a Gnderilii 16
Seferin Tarihi, Mevkii ve Sebebi 16
Hris'in Uyeyne'yi tlemesi ve Birlikte Mslman Olmaya Niyetlenmeleri 17
Abdullah b. Sehl'in Hayber'de ldrl. 19
Diyet Hakknda Kasme Uslne Gre Hkm Verilii 20
Kasme Ne Demektir ve Nasl Olur?. 21
Abdullah b. Sehl'in Diyetinin Zekat Develeriyle denii 21
HAYBER'DEN SONRA
Devslerin Medine'ye Gelii ve Kendilerine Hayber Ganimetinden Hisse Verilii
Devs kabilesinden ilk Mslman olan kii, Tufeyl b. Amr idi ve onun slm'la eneflenii slm'n ilk
yllarnda gereklemiti.
Hicretin 7. ylnda, Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayber'de bulunduu srada, Devs kabilesinden,
Tufeyl b. Amr'a uyup Mslman olan 70 veya 80 ev halk, Medine'ye hicret edip geldi.[1]
Gelenlerin 80 veya 90 ev halk olduklar da rivayet edilir.[2]
Devsler, Hayber'e kadar giderek, orada Peygamberimiz Aleyhisselamla bulutular. [3]
Devsler:
"Y Raslallah! Bize savata sa yannda yer ver ve Y Mebrrl' szn de bize sava parolas yap!"
dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, yle yapt. [4]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Devslere, Hayber ganimetinden hisse verdi. [5]
Ebu Hureyre'nin ve Annesinin Mslman Oluu
Devs kabilesinden Tufeyl b. Amr'n slmiyete davetine ilk icabet eden, Ebu Hureyne idi.[6] Ebu
Hureyre, Devslerle Medine'ye gelirken, uzayp giden gece yolculuundan sklyor, (Medine'ye bir an
evvel kavumak iin) sabrszlanyor ve:
"Ey yolculuk gecesi! Ben bktm onun uzunluundan ve skntsndan!
Fakat, kurtaran da odur beni kfrve inkr yurdundan!" mealli beyti okuyordu. [7]
Ebu Hureyre, Devslerle birlikte Hayber'e vard zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam Natat kalesini
fethetmi, Ketibe kalesini de kuatm bulunuyordu. [8]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu Hureyreyi grnce, ona:
"Sen kimlerdensin?" diye sordu.
Ebu Hureyre:
"Devs'tenim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ben, Devs iinde kimi grdmse, onda hayr grdm!" buyurdu. [9]
Ebu Hureyre, gelirken, yolda klesini kaybetmiti.
Peygamberimiz Aleyhisselamla oturduu srada, kle oraya kageldi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu Hureyreye:
"te, klen geldi!" buyurdu.
Ebu Hureyre:
"Sen ahit ol ki, o hrdr! Ben onu Allah nzas iin azad ettim!" dedi. [10]
Ebu Hureyre'nin "Ebu Hureyre" Knyesiyle Anlnn Sebebi
Ebu Hureyre, "Kedicik Babas" demektir. Kendisine:
"Sen ne iin Ebu Hureyre knyesini aldn?" diye sorulmutu. Ebu Hureyre:
"Ben ev halkma ait davarlar gderdim.
Benim bir de kediciim vard. Onu geceleri otlarn iine koyardm. Gndz olunca, onu yanmda tar,
onunla oynardm.
Beni 'Ebu Hureyre1 diye bununla knyelediler.[11]
Medine'de de, bir gn, kaftanmn yeninin iinde bir kedicik tayordum.
Reslullah Aleyhisselam beni grd ve bana:
'Nedir bu?' diye sordu.
'Bir kediciktir!' dedim.
Bunun zerine, Reslullah Aleyhisselam, bana:
'Y Eb Hureyre! Ey Kedicik Babas!' buyurdu" demitir.
Bundan sonra, o hep Ebu Hureyre knyesiyle anlm, [12] asl ad unutulmutur.
Ebu Hureyre der ki:
"Anam mrik bir kadnd.
Kendisini slmiyete davet ettike, hep bundan kanr dururdu.
Yine, bir gn, onu slmiyete davet etmitim.
Bana, Reslullah Aleyhisselam aleyhinde, holanmayacam szler iittirdi.
Alayarak, Reslullah Aleyhisselamn yanna vardm ve:
'Y Raslallah! Ben anam slmiyete davet edip duruyorum. O ise, hep bana kar koyuyor.
Bugn, onu tekrar slmiyete davet etmitim. Kendisi bana senin aleyhinde, holanmayacam eyler
syledi.
Ebu Hureyre'nin anasn hidayete erdirmesi iin Allaha dua et!' dedim.
Bunun zerine, Reslullah Aleyhisselam:
'Allah'm! Ebu Hureyre'nin anasna hidayet ver, doru yolu gster!' diyerek dua etti.
Ben hemen Allah'n Peygamberinin bu duasn anama mjdelemek iin gittim.
Kapnn nne geldiim zaman, kap kilitlenmi bulunuyordu.
Anam, ayaklarmn sesini i itmiti. Bana:
'Ey Ebu Hureyre! Dur olduun yerde!' diye seslendi.
eriden, su alts iittim.
Anam ykanp gmleini giydi, bartsn bana almadan kapy at ve:
'Gir ieri ey Ebu Hureyre!' dedi.
eri girdim. Anam:
'Ehed en l ilahe illallah! Ve ehed enne Muhammeden abduh ve reslh=Ben ehadet ederim ki;
Allahtan baka hibir ilah yoktur! Ve yine ehadet ederim ki; Muhammed, Allah'n kulu ve resldr!'
dedi.
Hemen, dnp Reslullah Aleyhisselamn yanna vardm. Sevincimden alamakta idim.
'Y Raslallah! Mjde! Allah senin duan kabul etmi! Ebu Hureyre'nin anasn slmiyete hidayet
buyurmu!' dedim.
Bunun zerine, Reslullah Aleyhisselam, Allah'a hamd sena etti ve:
'Hayrl olsun!' buyurdu.
'Y Raslallah! Beni ve anam btn m'min kullarna sevdirmesi, onlan da bize sevdirmesi iin
Allah'a dua etsen!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Allah'm! u kulcazn ve anasn m'min kullarna sevdir. M'minleri de onlara sevdir!' diyerek dua
etti.
Artk, beni iiten ve gren hibir m'min halk olunmad ki, beni veya anam sevmi olmasn!" [13]
Hz. Cafer ve Arkadalarnn ve E'arlerin Habeistan'dan Medine'ye Gelii
Peygamberimiz Aleyhisselamn amcas Ebu Talib'in olu Hz. Cafer ile arkadalarnn ve E'arlerin
Habe lkesinden Medine'ye gelileri, Hudeybiye muahedesinden sonra, Peygamberimiz Aleyhisselamn
Hayber'de bulunduu srada.[14] Hicretin 7. ylnda idi. [15]
E'arler, 52 veya 53 kii idiler. [16]
Ebu Musa el-E'ar der ki:
"Biz E'arler Yem en'de iken, Peygamber Aleyhisselamn ortaya k haberi bize erimiti.
Bunun zerine, biz, ben ve iki kardeim-ki, onlarn biri Ebu Brde, dier Ebu Rhm olup, ben onlarn
en kym dr-kavm im izden 53 veya 52 kii ile birlikte, Reslullah Aleyhisselam tarafna muhacir
olarak yola ktk, bir gemiye bindik.
Gemimiz, bizi, havann elverisizlii yznden, Habe Necasinin lkesine brakt. [17]
Cafer b. Ebu Talib'le arkadalar, Neca'nin yannda idiler. [18]
Orada, Cafer b. Ebi Talib[19] ve yanndaki arkadalaryla bulutuk.
Cafer:
'Reslullah Aleyhisselam bizi buraya yollad ve burada bir mddet oturmay bize emretti.
Siz de bizimle birlikte burada bir mddet oturun!1 dedi. [20]
Bunun zerine, biz de, orada, Cafer'in yannda oturduk. [21]
Nihayet, oradan, gemiye bindirilerek Reslullah Aleyhisselama gnderildik. [22]
Hep birlikte Medine'ye geldik.
Hayberl fethettii srada, Reslullah Aleyhisselama kavutuk. [23]
Peygamber Aleyhisselam, bizlere de, Hayber ganimetinden pay ayrd veya o ganimetten bireyler
vendi.
Halbuki, Hayber fethinde bulunmayan hibir kimseye, ganimetten hibir ey vermedi, ancak Hayber'de
kendisiyle birlikte olanlara pay verdi.
Bundan, Cafer ve arkadalaryla birlikte gemimizde bulunanlar mstesna tutup, Hayber mcahid-
leriyle birlikte onlara da bir pay verdi." [24]
Fedek Yahudileriyle Anlama Yaplmas
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hayber zerine yrd ve Hayber'e yaklat srada, Muhayysa b.
Mes'ud'u, Hayberiilerle olduu gibi, Fedeklilerle de arpacan bildirerek kendilerini korkutmak ve
slmiyete davet etmek zere, eli olarak Fedek'e gndermiti.[25]
Muhayysa'nn, Hayber'den dnld srada gnderildii de rivayet edilir. [26]
Ben Kurayza Yahudileri Hendek savanda grlen hyanetleri zerine cezalandrldklar zaman,
Hayber Yahudileri; Fedek, Vdi'l-kur ve Teym Yahudilerini yanlarna alarak Medine zerine yrmeyi
kararlatrmlard. [27]
Hicretin 6. ylnda, Sa'd b. Bekr oullar kabilesi de, Peygamberimiz Aleyhisselama kar
giriecekleri asker harekatta Hayber Yahudilerine yardm etmek zere, Fedek'te toplanmlard. [28]
Fedek'in Mevkii ve Tarihesi
Fedek, am'n Hicaz blgesinde ve Hayber tarafndadr.[29] Fedek, Hicaz karyelerinden olup,
Medine'ye iki veya gnlktr. Fedek'te yerden fkran sular ve pek ok hurma baheleri vardr.
Buraya, Nuh Aleyhisselamn torunu Fedek b. Hm gelip konan ilk kii olduu iin, Fedek ismi ver-
ilmitir. [30]
Fedekli Yahudilerin Direnileri
Muhayysa, Fedek'e vanp, Fedekli Yahudilere syleyeceklerini syledi.[31]
ki gn onlarn yanlarnda oturdu.
Fedekliler durumu dikkatle gzetliyorlar ve:
"Natatta, mir, Ysir, Umeyr, Haris ve Yahudilerin seyyidi, ulu kiisi Merhab var!
Muhammed'in onlara yaklaabilecek, dayanabilecek gte olduunu sanmyoruz!
nk, onlarn yannda 10.000 sava eri bulunuyor!" diyorlard. [32]
Muhayysa, onlarda bar meyli gremeyince, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna dnmek istedi.
Fedek Yahudileri:
"Biraz sabrl ol! Durumu kavmimizin bykleriyle grp konuuncaya kadar buradan ayrlma! [33]
Bizim iin ban salamak zere, seninle baz adamlar gnderelim" dediler.[34]
Fedekliler, Hayber Yahudilerinin Peygamberimiz Aleyhisselama kar kolayca savunabileceklerini,
korunabileceklerini sanyorlard.
ok gemeden, Fedeklilere, Nim halknn ve onlarn en babayiitlerinin ldrldkleri,[35] Nim
kalesinin Peygamberimiz Aleyhisselam tarafndan fethedildii[36] haberi geldi.
Fedeklilerin kollar krld ! [37] Yce Allah, onlarn kalblerine byk korku drd. [38]
Muhayysa'ya:
"Sana sylemi olduumuz eyleri bizden iitmemi ol! Gizli tut! u taklar senin olsun!" diyerek,
kadnlarndan topladklar birok taklar vermek istediler!
Muhayysa:
"Hayr! Sizden iitmi olduum szler, Reslullah Aleyhisselama haber verilecektir!" dedi.
Fedekli Yahudiler; yok edileceklerini anlayan Hayberli Yahudilerin, kanlan balanp btn mal ve
mlklerini brakarak yurtlarndan kp gitmeyi istediklerini iitince, bunlarda, kanlan balanmak, btn
mal ve mlklerini brakarak yurtlarndan kp gitmek zere anlama yapmaya isteklendiler. [39]
Fedek Yahudilerinin bakan Nun b. Ya, Fedekli Yahudilerden bazlarn yanna alarak, Muhayysa
ile birlikte Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi.
Btn gayrimenkul mallarnn rnlerini toplayp yurtlarndan gitmek, Peygamberimiz Aleyhisselama
birey brakmamak, geride bir krk mallar kalacak olsa gelip onu da almak artyla bar teklifinde
bulundu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Fedekli Yahudilerin bu teklifini kabul etmedi.
Muhayysa, onlara:
"Sizin korunabilecek ne gcnz, ne sava erleriniz, ne de kaleleriniz var!
Reslullah Aleyhisselam zerinize yz kii gnderecek olsa, hepinizi kendisinin yanna srer,
getirirler!" dedi. [40]
Yahudiler, birok konumalardan sonra, [41] Fedek arazisinin yars kendilerine braklmak, yars da
Peygamberimiz Aleyhisselama ait olmak zere anlama yapmaya raz oldular.
Peygamberimiz Aleyhisselam da bunu kabul etti ve buna gre anlama yapt. [42]
Yaplan anlamaya gre; Fedek arazisinin ve hurmalklarnn yars Peygamberimiz Aleyhisselama ait
oluyordu.[43]
Fedek; Har sresinin 6. yetine gre, hibir asker harekat yaplmadan bar yoluyla fethedildii iin,
Hayber'de olduu gibi Mslmanlar arasnda bltrlmeyip, Peygamberimiz Aleyhisselama ait olmak
zere kald. [44]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Fedek gelirlerinden, konuklara harcard. [45]
Hakem b. Sad b. s'n Fedek ve evreleri Valiliine Atan
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hakem (Abdullah) b. Sad b. s', Fedekve evreleri valiliine tayin
etti.[46]
Peygamberimiz Aleyhisselam; Fedek Yahudileriyle de anlama yaptktan sonra, Hayber'den ayrlp
Vdi'l-kurya doru yolland. [47]
Vdi'l-kur Gazas
Seferin Tarihi, Mevkii, Tarihesi ve Sebebi
Ben Neccar oullarnn kardei Ebu Eyyb Halid b. Zeyd el-Ensr ise, klcn kuanp,
kendiliinden, sabaha kadar Peygamberimiz Aleyhisselam adrnn evresinde dolaarak bekledi.
Peygamberimiz Aleyhisselam erkenden adrndan knca, Ebu Eyyb Halid b. Zeyd el-Ensrtekbir
getirdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onu elinde kl olduu halde adrnn yannda grnce:
"Ey Ebu Eyyb! Nedir bu halin?" diye sordu.
Ebu Eyyb Halid b. Zeyd el-Ensr:
"Y Raslallah! u yanna girdiin kadndan sana birzarar gelebileceinden korktum. Bu kadndan ki,
babasn, kardeini, kocasn, amcasn ve btn kavim ve kabilesini ldrmtn!
Kendisi de, biraz nce kfr zere idi, yeni Mslman olmutu.
Bunun iin, senin hakknda ondan korktum![76]
Sana ondan zarar gelmeyeceinden emin olamadm!" dedi. [77]
Peygamberimiz Aleyhisselam, glmsedi[78] ve:
"Allah seni hayra erdirsin! [79] Ey Allah'm! Beni koruyarak geceledii gibi, sen de Ebu Eyyb'u
koru!" diyerek dua etti. [80]
mm Sleym el-Eslemiyye'nin bildirdiine gre; ertesi gn, sabahleyin, erkenden, arkadalaryla
birlikte vanp Hz. Safiyyeye guslettirdiler.
Kendisinin Peygamberimiz Aleyhisselamdan honut olduunu ve Peygamberimiz Aleyhisselam m
btn gece uyumayp onunla konuup durduunu rendiler.
Sabaha knca, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kimin yannda fazla yiyecek varsa, onu bize getirsin!" buyurdu.
Ashabdan birisi, yannda bulunan fazla un kavurmasyla hurma ve tereyan getirdi.
Bakalar da, yanlarndaki fazla yiyecekleri getirdiler. Bir hayli yiyecek topland .[81]
Bylece, ashabdan kimi ke peyniri (kelek), kimi tereya, kimisi de hurma getirince, bunlardan
hays yapld. [82]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Safiyye iin, kk deri sofra zerinde dn yemei hazrlatt ve
Enes b. Malik'e:
"evredekilere haber ver!" buyurdu. [83]
Davetlilere, tereya, ke peyniri ve hurmann birbirleriyle kartrlarak yaplmasndan meydana
gelen hays ile un kavurmas ve hurma ikram edildi.
Peygamberimiz Aleyhisselam da, sofrada bulunup onlarla birlikte yemek yedi. [84]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sahb'da gn oturdu. [85]
Teym Yahudilerinin Haraca Balan
Teym Seferinin Tarihi, ilfievfi ve Sebebi
Teym seferi, Vdi'l-kur Yahudilerinin teslim olduklar tarihi mteakip vuku bulmutur.[86]
Teym; am'la Vdi'l-kur arasndadr.
am ve Dmak haclarnn yollan zerindedir.
Teym arazisi, geni ise de, bol sulu deildi. [87]
Dan dibinden kan bir tek su kayna vardr. [88]
Teym, Medine'ye sekiz merhale uzaklkta ve Medine ile am arasnda olup, sonradan Medine'ye
balanmtir. [89]
Teym Yahudileri de, Vdi'l-kur ve Fedek Yahudileri gibi Hayber Yahudilerinin Medine'ye
saldrmak iin yanlarna almay kararlatrdklar Yahudilerdendi. [90]
Teym Yahudilerinin Haraca Balanarak Yerlerinde Braklmalar
Teym Yahudileri; Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayber, Fedek ve Vdil-kur Yahudilerini
hkimiyeti altna aldn iitince, cizye, hara vermek zere, Peygamberimiz Aleyhisselamla anlama
yaptlar.
Bylece, yurtlarnda oturmak ve topraklarn ellerinde tutmak imknn buldular.[91]
Yezid b. Ebu Sfyan'n Teym Valiliine Atan
Peygamberimiz Aleyhisselam; Yezid b. Ebu Sfyan', Mekke'nin fethinde Mslman olunca, Teym
valiliine tayin etti.[92]
Peygamberimiz Aleyhisselamn arpmak in Ben Fezrelere Haber Sal
Gatafanlarn bir kolu olan Ben Fezreler de, Gatafanlar gibi, Hayber Yahudilerine yardma gelmi
bulunuyorlard.
Yahudilere yardmdan vazgetikleri, yurtlarna dnp gittikleri takdirde, kendilerine de Hayber'in
humna mahsulnden verilecei hakknda haber gnderilmi, fakat Ben Fezreler bu teklifi kabul etmekten
kanmlard.
Gatafanlarn bakan ve kumandan Uyeyne b. Hsn'dan sonra, bunlardan baz kiiler de,
Peygamberimiz Aleyhisselama gelerek:
"Bize va'd etmi olduun paymz ver!" demilerdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, bunlara da, Uyeyne b. Hsn'a dedii gibi:
"Sizin paynz, Hayber dalarndan Z'r-Rukaybe dadr! Haydi, Z'r-Rukaybe sizin olsun!" buyur-m
ustu.
Fezrler:
"yle ise, biz de sizinle arprz!" diye kmak istemiler, Peygamberimiz Aleyhisselam da:
"Bizimle arpmak iin buluma yeriniz, Cenef olsun!" buyurmutu.
Fezrler, Peygamberimiz Aleyhisselamdan bu cevab iitir iitmez, kap gitmilerdi.[93]
Cenef; Ben Fezrelerin yurtlarndan ve sularndandr. [94]
Ben Fezreler, Peygamberimiz Aleyhisselamla arpmak istemiler ve bunun iin de toplanm
bulunuyorlard.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Haybefden dnerken, arpmak iin haber salnca, onlar birden
tedirgin olmular, her tutulacak yolu tutmular, her kalacak yere kamlardr. [95]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hayber'den Medine'ye Ynelii
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hayber, Fedek, Vdi'l-kur ve Teym Yahudilerinin ilerinden
boaldktan sonra, alnm olan ganimetlerle Medine yolunu tuttu.[96]
Medine'ye yaklat. Sabah namazndan biraz nceye kadar, btn gece yola devam etti.
Dinlenmek iin bir yerde konaklayp:
"Sabah namaz vaktimizi gzIeriyle-bizim iin-kollayacak (uyumayacak) elverili ve koruyucu kim
var? [97] Belki biz uyuyup kalabiliriz" buyurdu. [98]
Bilal-i Habe:
"Ben varm y Raslallah!" dedi. [99]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam da, mcahidler de, balarn yere koyup uyudular. [100]
Bilal- Habe, namaz klmaya durup, Yce Allah'n diledii kadar namaz kld. Sonra, km
devesine dayanarak sabah namaz vaktini gzlemeye balad.[101]
Hz. Ebu Bekir, vakit vakit:
"Ey Bilal! Gzlerine sahip ol! Sakn uyuyup kalma h!" diyordu.
Bilal-i Habe der ki:
"Abama brnm, dizlerimi dikmi, iki elimi kavuturup oturmu, sabah namaz vaktini gzlemeye
balamtm.
Yanm ne zaman yere koyduumu, nasl uyukladm pek bilemiyorum!
Halkn:
'nn lillhi ve inn ileyhi rcin!' diye okuduklarn iitmedike, [102] gnein scakln
duymadka, uyanamadm ! [103]
lk uyanan ve telalanan da, Reslullah Aleyhisselam oldu[104] ve:
'Ey Bilal! Nedir bu yaptn bize?!' diye sitem etti. [105]
'Babam, anam sana feda olsun y Raslallah! Senin ruhunu tutan, brakmayan Kudret, benim de ruhumu
tuttu, brakmad!' dedim.[106]
Reslullah Aleyhisselam glmsedi[107] ve:
'Doru syledin!' buyurdu. [108]
Ashab, beni dillediler durdular.
Bu hususta onlarn bana en kat ve sert davranan da, Ebu Bekir'di.
Halkn beni en hafif knayan ise, Reslullah Aleyhisselamd. [109]
Uyukladmz vadiden yrnerek klnca, Reslullah Aleyhisselam:
'Buras, eytanlarn eletii birvadidir! [110] Haceti olanlar, hacetini gidersin!' buyurdu.
Halk, aalarn altlarna daldlar. [111]
Reslullah Aleyhisselam, devesini ktrp abdest ald.
Halk da, abdest aldlar. [112]
Reslullah Aleyhisselam:
'Ey Bilal! lk ezan oku!' buyurdu.
Seferlerin hepsinde byle yapardm.
Ezan okuduum zaman, halk topland.
Reslullah Aleyhisselam, onlara:
'Sabah namaznn snnetini klnz!' buyurdu.
Halk, snneti kldlar. Sonra, bana:
'Ey Bilal! Kamet getir!1 buyurdu.
Kamet getirdim.
Reslullah Aleyhisselam, ne geip halka namaz kldrd.
Namaz klarken, insan, gnein scandan, alnnn terini silecek dereceye gelmiti.
Reslullah Aleyhisselam, selam verince, cemaate yneldi ve:
'Bizim ruhlarmz, Allah'n Kudret avucundadr!
sterse onu tutar, alkor. Buna, bunu yapmaya, O en lyktr.
Ruhlarmz bize geri evirdii zaman, bizim iin, namazmz klmak mmkn olur. [113]
Herhangi biriniz uyur veya unutur da namazn geirirse, onu nasl vaktinde klyor idiyse, yine ylece
klsn, kaza etsin! [114] nk, Yce Allah 'Beni anmak iin, namaz kl!' buyurmutur' dedi ." [115]
Bundan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ebu Bekir'e dnp:
"eytan Bilal'e geldi. O srada, Bilal namaz klyordu.
Onu yannn zerine yatrd. Uyuyuncaya kadar, kendisini, ocuk tplar gibi tplamaktan geri
durmad!" buyurdu.
Sonra da, Bilal-i Habe'yi yanna ard.
Ona, bandan geeni sordu.
Bilal-i Habe de, Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. Ebu Bekir'e haber verdii gibi haberverdi.
[116]
Hz. Ebu Bekir, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Senin Reslullah olduuna ehadet ederim!" dedi. [117]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Medine'ye girerken:
"Bizler, Rabbimize ynelici; gnahlarmzdan tevbe, Rabbimize kulluk edici olarak dnyoruz!"
diyerek dua etti.
Mslmanlarda, Medine'ye varp ininceye kadar, bunu tekrarlamaktan geri durmadlar. [118]
Devslerin Deccac Harresine Yerletirilii
Devsler, Hayber"in fethinden sonra, Peygamberimiz Aleyhisselamla birlikte Medine'ye geldiler.
Devslerin bakan Tufeyl b. Amr:
"Y Raslallah! Benimle kavmimin arasn ayr: Onlar, Deccac Harresine kondur!" dedi.
Devslerden Abdullah b. zeyhir de:
"Y Raslallah! Benim kavmim iinde soy sop ve mevkice bir stnlm vardr. Bunun iin, beni
onlara bakan yap!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Abdullah b. zeyhir'e:
"Ey Devsli karde! slmiyet garib, yapayalnz ve yadrganr olarak balamtr. O, bir gn gelecek,
yine balad gibi garib, yapayalnz ve yadrganr hale dnecektir! Cennet, o gariblere mahsustur.
Allah' tasdik eden kurtulmu, bundan bakas ise helak olmutur!
phe yok ki, senin kavminin sevab cihetinden by, iman ve sadakati byk olandr!
ok srmeyecek, hakkn btla galebesi gerekleecektir!" buyurdu.[119]
Gerekten slmiyetin balangcnda olduu gibi, Mslmanlar, zamann sonunda da az olacaklar,
garib, yapayalnz kalacaklardr.
Cennete, mutlulua ise, zamann sonundaki Mslmanlar da mstahak olacaklardr.
Bu da, onlarn, evvel ve hir, imanszlara kar koyup, karlatklar ikence ve glklere gs
germelerinin ve slm dinine sarlmalarnn mkfat dr. [120]
Devsler iinde bulunan Ebu Hureyre, Medine'ye gelince, Peygamberimiz Aleyhisselamn Mescidinin
Suffasndaki Muhacirler arasna katlmtr. [121]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. Cafer'in Geliine Sevinii ve Ona Mescidin
Yannda Ev Yaptr
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hayber'den dnd zaman, Hz. Cafer'le karlap onun iki gznn
arasndan, alnndan pt, kucaklad, barna bast.
O kadar sevin duydu ki:
"Ben hangisine; Hayber'in fethine mi, yoksa Cafer'in geliine mi sevineceimi bilemiyorum!" buyurdu.
[122]
Mescidin yannda, onun iin bir ev yaptrd. [123]
Enes b. Malik'in bildirdiine gre; Rum hkmdar, Peygamberimiz Aleyhisselama, atlastan, altn
srmal, uzun yenli bir krk hediye etmiti.
Peygamberimiz Aleyhisselam onu srtna giyince, halk:
"Y Raslallar! Bu, sana semadan m indirildi?!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Pek mi hounuza gitti bu? Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki; Sa'd b. Muaz'in
Cennetteki pekirlerinden bir pekir (havlu) bile bundan daha hayrl, daha gzeldir!" buyurmu; sonra da,
onu srtndan karp Hz. Cafer'e gndermitir.
Hz. Cafer onu srtna giyince, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ben bunu sana giyesin diye gndermemitim!" buyurdu.
Hz. Cafer:
"Onu giymeyip de ne yapacam?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kardein Neca?ye gnder!" buyurdu. [124]
Habe lkesinden Gelen ve Mslman Olan Din Adamlar
Habe Necasi; Medine'ye Hz. Cafer'le birlikte 62'si Habeli, B'i de aml 70 kii yollamt.[125]
Onlarn hepsi de, kilise ve din adamlarnn en iyilerinden ve yrekleri yufka, gzleri yal olanlarndan
idiler. [126]
Hepsinin zerlerinde softan cbbeleri vard. [127]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara Ysn sresini okudu. [128]
Onlar, sreyi sonuna kadar dinlediler.[129] Aladlar. [130] Gerei anladlar. [131]
"Bu, sa Aleyhisselama indirilenin en ok benzeridir!" dediler, iman ettiler, Mslman oldular. [132]
Ensarn Muhacirlere Baladklar Hurma Baheleri ve Aalarn Ensara Geri
Verilii
[1] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 3, s. 24, Vki d t, Megz, c. 2, s. 636, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr,
c. 4, s. 239, 327, c. 1, s. 353.
[2] bn ^bdilberr, stib, c. 2, s. 761, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 250.
[3] bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 1, s. 353.
[4] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 239, c. 1, s. 353, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 259,260.
[5] bn Sa'd. Tabakat. c. 1 . s. 353. c. 4. s. 239.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/127.
[6]bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 226.
[7] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 326, Ahmed b. Hanbel, Msned.c.2, s. 286, Buhr, Sahih, c. 3, s.
119,120, c.S.s. 123.
[8] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 328.
[9] Tirmiz, Snen, c. 5, s. 685, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 425.
[10] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, t 4, s. 326, Ahmed b. Hanbel, Msned.c.2, s. 286, Buhar, Sahih, c. 3,
s. 119,120.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/127-128.
[11] tan Sa'd.Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 329, Tirmiz, Snen, c. 5, s. 689, tan Esr, Usdu'l-gbe, c. 6, s.
319, 320.
[12] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1770,1 771, tan Esr, Usdu'l-gbe, c. 6, s. 319.
[13] bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 4, s. 328, Ahmed b. Hantael, Msned, c. 2, s. 320, Mslim, Sahih,
c. 4, s. 938, 939, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 428.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/128-130.
[14] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 3.
[15] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4,s. 34, bn Abdilberr, stib, c. 1.S.242.
[16] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 106, Buhr, Sahih, c. 5, s. 80.
[17] Buhr, Sahih, c. 5, s. 80, Mslim, Sahih, c. 4, s. 1946, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s.
275.
[18] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 106.
[19] Buhr, Sahih, c. 5, s. 80.
[20] Mslim, Sahih, c. 4, s. 1946.
[21] Buhr, Sahih, c. 5, s. 80, Mslim, Sahih, c. 4, s. 106.
[22] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 106.
[23] Buhr, Sahih, c. 5, s. 80, Mslim, Sahih, c. 4, s. 1946.
[24] Mslim. Sahih. c. 4. s. 1946.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/130-132.
[25] Vkd, Megz, c. 2, s. 706.
[26] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 33.
[27] Vkd, Megz, c.2, s. 530.
[28] Vkidf, Megz, c. 2, s. 562, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 2, s. 89, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 378, Ykub, Trih, c. 2, s. 73, Taber, Trh, c. 3, s. 83, bn EsTr, Kmil, c. 2, s. 209, Diyarbekf,
Trhu'l-hams, c. 2, s. 12, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 185.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/132.
[29] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 163.
[30] Semhd, Vefau'l-ret, c. 4, s. 1281.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/132-133.
[31] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 58.
[32] Vkd, Megz, c. 2, s. 706.
[33] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 58.
[34] Vkd, Megz, c. 2, s. 706, Diyarbekr, Trhu'l-hamfs, c. 2, s. 58.
[35] Vkd, Megz, c. 2, s. 706.
[36] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 58.
[37] Vkd, Megz, c. 2, s. 706.
[38] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 368, Taber, Trh, c. 3, s. 98, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2,
s. 58.
[39] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 352, Vkd, Megz, c. 2, s. 706, Belzur, Fthu'l-bldn, c.
1 , s. 34, bn Haldun, Trh, c. 2, ks.2,s.4O.
[40] Vkd, Megz, c. 2, s. 706,707.
[41] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 58.
[42] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 368, Vkd, Megz, c. 2, s. 707, Belzur, Fthu'l-bldn, c.
1, s. 33, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 58.
[43] Ebu Ubeyd,Kitbu'l-em\l,s.16, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1 ,s.33, Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c.
4, s. 238.
[44] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 3, s. 368, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 33, 36, Ykt,
Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 238.
[45] Belzur. Fthu'l-bldn. c. 1. s. 33. Ykt. Mu'cemu'l-bldn. c. 4. s. 239.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/133-135.
[46] bn Habib, Kit bu'l-muhabber, s. 1 26,1bn Hazm , Cevmiu's-aYe, s. 24.
[47] Vkd, Megz, c.2, s. 707.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/135.
[48] Bel zurf, E nsbu'l -eraf, c. 1, s. 352, F thu 'l-bld n, c. 1, s. 40, bn Sey-yi d, U yn, c. 2, s.
142.
[49] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 238.
[50] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 90.
[51] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 238.
[52] Vkd, Megz, c.2, s. 530.
[53] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 353, Vkd, Megz, c. 2, s. 707, Belzur, Ensbu'l-erf, c.
1, s. 353, Fthu'l-bldn, c.1,s.39.
[54] Vkd, Megz, c.2, s. 709, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 121.
[55] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 353, Taber, Trih, c. 3, s. 96.
[56] Vkd, Megz, c.2, s. 710, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 162.
[57] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 58.
[58] Vkd, Megz, c.2, s. 710, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 162, Semhdf, Vefu'l-vef, c. 4, s.
1328.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/135-137.
[59] Vkd, Megz, c.2, s. 710, bn Kayy,m , Zdu'l-mead, c. 2, s. 162.
[60] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 162.
[61] Vkidi, Megz, c.2, s. 710, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 162.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/137.
[62] Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1 , s. 39, Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 5, s. 345, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 2, s. 143, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 58.
[63] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 353, bn Seyvid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 144.
[64] Vkd, Megz, c. 2, s. 710, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 162.
[65] Vkd, Megz, c.2, s. 710.
[66] Vkd, Megz, c. 2, s. 710, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 162, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c.
2, s. 58, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 775.
[67] Vkd, Megz, c.2, s. 710, 711, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 162,163.
[68] Vkd, Megz, c. 2, s. 710, 711, Belzur, Fthu'l-bldn, c. 1, s. 39, bn Seyyid, Uynu'l-eser,
c. 2, s. 143, 144, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 162,1 63.
[69] Vkd, Megz, c.2, s. 711.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/138-139.
[70] bn Habib, Kitbu'l-muhabber, s. 1 26, Belzur, Fthu'l-buldan, c. 1, s. 40, bn Hazm,
Cevmiu's-Sre, s. 24.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/139.
[71] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 353.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/139.
[72] Ibn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 121.
[73] Vkd, Megz, c.2, s. 707, 708, tan Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 121,122.
[74] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 123.
[75] bn Sa'd. Tabakt. c. 8. s. 122.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/140-141.
[76] bn shak.bnHiam, Sre.c.3, s. 354, 355, Vkidf, Megz.c.2, s. 708.
[77] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.8,s. 126, Hkim, Mstedrek, c. 4, s. 29.
[78] Vkd, Megz, c.2, s. 708, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 126, Hkim, Mstedrek, c. 4, s. 29.
[79] bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 126, Hkim, Mstedrek, c. 4, s. 29.
[80] bn shak.bnHiam, Sre.c.3, s. 354, 355, Vki df, Megz.c.2, s. 708.
[81] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, t 8, s. 122, 123.
[82] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 102.
[83] Buhr, Sahih, c. 3, s. 42.
[84] Vkd, Megz, c.2, s. 708, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 122.
[85] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 196.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/141-142.
[86] Vkd, Megz, c. 2, s. 530.
[87] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 67.
[88] Vkidf, Megz, c. 2, s. 713.
[89] Semhd, Velu'l-vel, c. 4, s. 1164.
[90] Vkd, Megz, c.2, s. 530.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/142-143.
[91] Vkd, Megz, c. 2, s. 711, bn Ka^m, Zdu'l-mead, c. 2, s. 163, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s.
775.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/143.
[92] Ibn Habib, Kitbu'l-muhabber, s. 1 26, Belzur, Fthu'l-buldan, c. 1, s. 40, Ibn Hazm,
Cevmiu's-Sre, s.23.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/143.
[93] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 172, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 154, Semhdf, Vefu'l-
vefa, c. 4, s. 1179, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 55.
[94] bn Esir, Nihye, c. 1.S.307, Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 172, Semhdf, Vefu'l-vef, c. 4, s.
1179.
[95] Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 212.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/143-144.
[96] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 353 Vkd, Megz, c. 2, s. 711, Taber, Trih, c. 3, s. 96, bn
Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 163.
[97] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 355, Vkd, Megz, c. 2, s. 711.
[98] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 355, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 711.
[99] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 355 Vkd, Megz, c. 2, s. 711.
[100] Vkd, Megz, c. 2, s. 711.
[101] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 355, Haleb, nsanu'l-uyn, c. 2, s. 775.
[102] Vkd, Megz, c. 2, s. 711.
[103] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 355, Vkd, Megz, c. 2, s. 711.
[104] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 355, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 163, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 213, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 775.
[105] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 355, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 163, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 213.
[106] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 355, Vkd, Megz, c. 2, s. 712, bn Kayym, Zdu'l-mead,
c. 2, s. 163, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 213.
[107] Vkd, Megz, c. 2, s. 712, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 776.
[108] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 355, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 776.
[109] Vkd, Megz, c. 2, s. 711, 712.
[110] bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 163.
[111] Vkd, Megz, c. 2,5.711, 712.
[112] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 355.
[113] Vkd, Megz, c. 2, s. 712.
[114] bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 163.
[115] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 355, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 213.
[116] bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 163, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 776.
[117] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 776.
[118] bn Sa'd.Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 123,124, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 58.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/144-147.
[119] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, t 1, s. 353.
[120] bn Esr, Nihye, c. 3, s. 348.
[121] bn Hacer, el-sbe, c. 4, s. 206.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/147-148.
[122] bn Sad,Tabaktl-kbr,c.4,s.34, 35,Ykub, Trih, c.2,s. 56, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 211,
bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 242, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 342.
[123] bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 242, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 342.
[124] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 229.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/148-149.
[125] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 292, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 31, Zrknf,
Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 345.
[126] Taber, Tefsir, c. 7, s. 4.
[127] Taber, Tefsir, c. 7, s. 4, Kastalnf, Mevhib, c. 1, s. 292, Diyarbekr, c. 2, s. 31, Zrknf,
Mevhib erhi, c. 3, s. 345.
[128] Taber, Tefar, c. 7, s. 4.
[129] Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 292, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 31, Zrknf,
Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 345.
[130] Taber, Tefsir, c. 7, s. 4, Kastalnf, Mevhib, c. 1, s. 292, Diyarbekr, c. 2, s. 31, Zrknf,
Mevhib erhi, c. 3, s. 345.
[131] Taber, Tefsir, c. 7, s. 4.
[132] Kastalnf, M evhib, c. 1, s. 292, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 31, Zrknf, Mevhib
erhi, c. 3, s. 345.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/149.
[133] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 64.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/150.
[134] Ykub, Trih, c. 2.S.56.
[135] Ebu Ubeyd, Kitbu'l-emvl, s. 367.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/150.
[136] Vkd, Megz, c. 1, s. 5, c. 2, s. 722, tan Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 11 6, Belzur, Ensb,
c. 1 , s. 379.
[137] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 117.
[138] Vkd, Megz, c. 1 s. 5, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 191 .
[139] Y kt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 21.
[140] Belzur, Ensb, c. 1 , s. 379.
[141] Vkd, Megz, c.2, s. 722.
[142] Vki d f, Megz, c.2, s. 562, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 89, Belzur, Ensbu'l-esrf, c.1 , s. 378,
Ykub, Trih, c. 2, s.73, 74, Taber, Trh, c. 3, s. 83, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 209, bn Seyyid, Uynu'l-
eser, c. 2, s. 11 0, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2,s. 135 Diyarbekr, Trhu'l-ham fs, c. 2, s. 12, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 3, s. 185.
[143] Vkd, Megz, c. 2, s. 722, bn Sa'd, Tabakt,c. 2, s. 117, Taber, Trh, c. 3, s. 99 bn
Seyyid,Uynu'l-eser, c. 2, s. 145.
[144] Vkd, Megz, c. 2, s. 722 Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 221 bn Kayym, Zdu'l-
mead, c. 2, s. 164, Haleb, nn, c. 3, s. 191.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/151-152.
[145] Vkd, Megz, c. 2, s. 5, c. 2, s. 722, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 379, Taber, Trih, c. 3,
s. 99.
[146] Vkidi, Megz, c.2, s. 722, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 46.
[147] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 118, tan Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 146, Diyarbekr,
Trhu'l-hams, c. 2, s. 60, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 191.
[148] Belzur, Ensb, c. 1 , s. 379.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/152.
[149] Vkd, Megz, c. 1, s. 5, c. 2, s. 723, bn Sa'd, Tabakt 'l-kbr, c. 2, s. 11 8, Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1, s. 379.
[150] Vkd, Megz, c. 2, s. 443, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 66.
[151] Vkd, Megz, c. 2, s. 723, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 119, bn Esr, Km il, c. 2, s. 226, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 221, 222.
[152] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 250.
[153] Vkd, Megz, c. 2, s. 723, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 119, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 1
46, bn Kayym, Zdu'l-ead, c. 2, s. 164.
[154] Vkd, Megz, c.2,s. 723.
[155] Vkd, Megz, c. 2, s. 723, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 119.
[156] Vkd, Megz, c. 2, s. 723, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 119, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s.
164.
[157] Vkd, Megz, c. 2, s. 723, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 119, Zrknf, Mevhib'l-lednniye
erhi, c. 3, s. 250.
[158] Vkd, Megz, c. 2, s. 723.
[159] Vkidf, Megz, c. 2, s. 723, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 532. E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye,
c. 4, s. 222, bn Kayym ,!du'l-mead, c. 2, s. 164.
[160] Vkd, c. 2, s. 723, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 164, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s.
60, Zrknf, M evhib erhi,:.2,s.25O.
[161] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 192.
[162] Vkd, c. 2, s. 723, bn Sa'd, c. 2, s. 119, c. 3, s. 532, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 226.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/153-154.
[163] Vkd, Megz, c.2, s. 5, c. 2, s. 726, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 119, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
2, s. 147.
[164] bn Sa'd, Tab akt "l-kbr, c. 2, s. 119, tan Seyyi d, U y nu'l-eser, c.2, .147, Sem hd f,
Vefu'l-vefa, c. 4, s. 1317.
[165] bn Sa'd, Tab akt 'l-kbr. c. 2, s. 119.
[166] Vkd, Megz, c. 2, s. 395, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 61.
[167] Vkd, Megz, c. 2, s. 551, 552, bn Sa'd, Tab akt'l-kbr, c. 2, s. 85.
[168] Vki dr, Megz, c. 2, s. 552, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 86, Ykub, TriT, c. 2, s. 73, Taber,
Trih, c. 3, s. 83, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.2, s. 105.
[169] Vkd, c.2, s. 555, bn Sa'd, c. 2, s. 87, Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1 , s. 377, Ykub, c. 2, s.
72, Taber, c. 3, s. 83, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 207, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 134, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 2, s. 106.
[170] Kalkasandf, Nihyet'l-ereb, s. 370.
[171] Vkd, c. 2, s. 640, 642, 650, 651, Diyarbekr, Trihu'l-hamfs, c. 2, s. 44.
[172] bn Sa'd, Tab akt 'l-kbr, c. 2, s. 119.
[173] Vkd, Megz, c. 2, s. 138, bn Sa'd, c. 2, s. 31.
[174] bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 667, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 250.
[175] Vkd, Megz, c. 2, s. 726, Taber, Trih, c. 3, s. 99.
[176] bn Sa'd, Tab akt'l-kbr, c. 2, s. 119, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 147.
[177] Vkd, Megz, c. 2, s. 726, 727.
[178] Vkd, Megz, c.2, s. 727, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 119, bn Seyyid, Uynu'l-eser,
c.2, s. 147.
[179] Vkd, c. 2, s. 727, bn Sa'd, c. 2, s. 119, bn Seyyid, c. 2, s. 1 47, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s.
192.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/154-157.
[180] Vkd, Megz, c. 1, s. 6, c. 2, s. 727, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 120, Belzur, Ensbu'l-erf,
c. 1, s. 379, Taber, TriV, c.3,s.99.
[181] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 148, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 252.
[182] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 164, 165.
[183] Vkd, Megz, c.2, s. 727, Taber, Trh, c. 3, s. 99, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 165,
166.
[184] Vkd, Megz, c.2, s. 727, 728, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 165,166.
[185] Vkd, Megz, c.2, s. 728, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 120, bn Kayym, Zdu'l-mead, c.
2, s. 166.
[186] Vkd, Megz, c. 2, s. 278, Taber, Trih, c. 3, s. 99.
[187] Vkidi, Megz, c. ,2 s. 728, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 166.
[188] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 120, c. 3, s. 532, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 148.
[189] Semhdi, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1173.
[190] Vkidi, Megz, c. 2, s. 278, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 1 20, bn Seyyid, c. 2, s. 148.
[191] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s. 233.
[192] Vkd, Megz, c. 2, s. 728.
[193] Vkd, Megz, c.2, s. 728, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 120, bn Kayym, Zdu'l-mead, c.
2, s. 166.
[194] Vkd, Megz, c.2, s. 278, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 166.
[195] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 532.
[196] Vkidi, Megz, c. 2, s. 278, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 120, bn Kayym , Zd, c. 2, s. 166, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c.2, s. 148.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/157-159.
[197] Vkd,Megz,c.2,s. 729.
[198] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 66.
[199] Vkd, Megz, c. 2, s. 729.
[200] Vkd, Megz, c. 2, s. 729, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 166.
[201] Taber, Trih, c. 3, s. 99.
[202] Vkd, Megz, c. 2, s. 729.
[203] Vkd, Megz, c. 2, s. 729, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 166.
[204] Vkd, Megz, c. 2, s. 729, 731.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/159-163.
[205] Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 577, 578, Buhar, Sahih, c. 5, s. 11 9, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1293.
[206] Buhr,Sahh,c.3, s. 169, c. 4, s. 17, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1293.
[207] Vkd, Megz, c. 2, s. 713, 71 4.
[208] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 369, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 3.
[209] Vkidi, Megz, c. 2, s. 713, 71 4.
[210] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 369 Ahmed, b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 3.
[211] Buhr, Sahih, c. 4, s. 68.
[212] bn shak.bnHiam, Sre,c.3, s. 369, Mlik, Muvatta', c. 2, s. 877, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 3,
Buhr, c. 8, s. 119.
[213] Mlik,Muvatta1, c. 2, s. 877, Vkd, Megz, c. 2, s. 714, Buhr, c. 8, s. 119, Mslim, Sahh, c.
3, s. 1294.
[214] Vkidi, Megz, c. 2, s. 714.
[215] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 370, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 3.
[216] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370.
[217] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 2, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1291.
[218] Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 877, Vkd, Megz, c. 2, s. 714.
[219] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 2.
[220] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370, Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 877, Vkd, Megz, c. 2, s.
714, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 3, Buhr, Sahih, c. 8, s. 120.
[221] Vkidt, Megz, c. 2, s. 714.
[222] bn shak.bnHiam, Sre, c. 3, s. 370, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 3.
[223] Ahmed b. Hanbel. Msned. c. 4. s. 3.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/163-166.
[224] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 3.
[225] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370.
[226] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370, Vki d f, Megz, c. 2, s. 714, 71 5, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 4, s. 2, 3, Buhr, Sahh, c. 4, s. 68, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1292.
[227] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370 Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 877.
[228] Mlik, Muvatta'.c. 2, s. 878, Vkidf, Megz, c. 2, s. 714, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 3, Buhr, c.
8, s. 120, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1295.
[229] Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 878, Buhr, c. 4, s. 68, Mslim, c. 3, s. 1292,1293 .
[230] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 3.
[231] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370, 371, Mlik, Muvatta1, c. 2, s. 877, Vkd, Megz, c. 2,
s. 714, Buhr, Sahh, c. 8, s. 1 20, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1295.
[232] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370.
[233] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370, Vkd, Megz, c. 2, s. 71 4, Mlik, Muvatta1, c. 2, s.
877 Buhr, c. 8, s. 120, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1295.
[234] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/166-167.
[235] Vkd, Megz, c. 2, s. 715, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1295, bn Esr, Nihye, c. 4, s. 62.
[236] Firuzbdi, Kmsu'l-muhft, c. 4, s. 166.
[237] Ksnf, Bedyiu's-sanyi', c. 7, s. 286.
[238] bn Esr, Nihye, c. 4, s. 62.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/168.
[239] Buhr, Sahih, c. 4, s. 42, 43.
[240] Serahsf, M ebst, c. 26, s. 1 07.
[241] Vkd, Megz, c.2, s. 715.
[242] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 370.
[243] Bedrddin Avnf, Umdetu'l-karf, c. 24, s. 59.
[244] bn Hacer. Fethu'l-bar. c. 12. s. 206.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/168-169.
UMRET'L-KAZ SEFER 2
Umrenin Mnlar, Hkm ve Fazileti 2
Peygamberimiz Aleyhisselamn Yapt Umrelerin Says 2
Umret'l-Kaz Seferi Ne Zaman ve Nasl Hazrland ve Yapld?. 2
Peygamberimiz Aleyhisselamn Medine'de Kimleri Vekil Brakt 2
Hazrlanan Kurbanlk Develer ve Srcleri 2
Hazrlanan Silahlar ve Svarilerle Yola kl 3
Kurey Mriklerinin Korkuya ve Telaa Dmeleri 3
Peygamberimiz Aleyhisselamn Kurey Temsilcileriyle Konumas 4
Mikrez b. Hafs'n Durumu Mriklere Duyuruu ve Kbe Tavaf in Mekke'nin Boaltl 4
Peygamberimiz Aleyhisselamn Muhacir Sahabilerine Emir ve Tavsiyeleri ve Mekke'ye Girii 4
Abdullah b. Revha'nn Recez Syleyerek Peygamberimiz Aleyhisselamn nnde Yrmesi ve
Him Oullar ocuklarnn Sevinlerinden Koumalar 5
Mriklerin Peygamberimiz Aleyhisselam ve Ashab Hakkndaki Konumalar 5
Beytullah'n Silkelene Silkelene almlca Tavaf Edilii 6
Mslmanlarn Tavafta Yaptklar Remellerin Mrikleri Hayal Krklna Uratmas 6
Peygamberimiz Aleyhisselamn Tavafta Okuduklar ve Okunmasn Tavsiye Buyurduklar Dualar 7
Tavaf Namaz Kln ve Sa'y Yapl 7
Peygamberimiz Aleyhisselamn Saf ve Merve Tepeciklerindeki Tekbir, Tehlil ve Dualar 7
Kurbanlarn Kesilii 7
Kurban Kesiminden Sonra Tra Olunuu. 8
Ye'cec'deki Sahabilerin Umrelerini Yapmak zere Getirilip Yerlerine Bakalarnn Gnderilii 8
Kbe zerinde Okunan Ezann Mrikleri Tedirgin Edii 8
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke'de Bulunduu Mddete adrdan Baka Yerde Oturmay 8
Hz. Abbas'n Tavsiye ve Teklif Ettii Hz. Meymne'yi Peygamberimiz Aleyhisselamn Zevcelie
Kabul Edii 8
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke'de Gn Daha Kalma Teklifinin Mriklerce Kabul
Edilmeyii 9
Akama Kadar Mekke'yi Terketmelerinin Mslmanlara Duyuruluu ve Yola kl 10
Hz. Meymne'nin Mekke'den karlp Serif'e Getirilii ve Evlenme Treninin Serif'te Yapl 10
Fetih ve Umre Hakkndaki lah Vaadlerin Gereklemesi 10
Hz. Hamza'nn Kz mme'nin Medine'ye Getirilii 11
mme'ye Kimin Bakmas Gerekeceinin Belirlenii 11
UMRET'L-KAZ SEFER
Umrenin Mnlar, Hkm ve Fazileti
Umre; lgatta, ziyaret mnsna gelir.[1]
eriat teriminde, Beyt'l-Haram olan Kabe'yi, husus artlarna ve usulne gre ziyaret etmek
demektir. [2]
Umre, snnettir. [3]
Peygamberimiz Aleyhisselam; umrenin yoksulluu ve gnahlar gidereceini, [4] bir umrenin, gelecek
umreye kadar, aralarnda ilenmi gnahlara keffret olacan haber vermitir. [5]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Yapt Umrelerin Says
Peygamberimiz Aleyhisselam, Medine'ye hicretten sonra, drt umre yapmtr:
1- Hudeybiye umresi,
2- Hudeybiye muahedesine gre, ertesi (7.) ylda yaplmas kararlatrlm ve yaplm olan umret'l-
kaz,
3- Huneyn ganimetinin taksiminden sonra, Ci'rne'den gelip yapt umre,
4- Veda Haccyla birlikte yapt umre.
Veda Haccyla birlikte yaplan umre hari olmak zere, dier umrelerin hepsi Zilkade aynda
yaplmtr.[6]
Umret'l-Kaz Seferi Ne Zaman ve Nasl Hazrland ve Yapld?
Hicretin 6. ylnda, Hudeybiye'de Kurey mriki eriyle yaplan muahede uyarnca, ertesi ylda
yaplacak umrenin zaman gelmiti.
Hicretin 7. yl Zilkade ay girince, Peygamberimiz Aleyhisselam, Hudeybiye seferine katlanlardan,
ehit olan veya lenler hari, hibiri geri kalmakszn umreye hazrlanmalarn ashabna emretti.[7]
Umreye hazrlanmalar iin de, halka seslenildi. [8]
evrelerden gelip de o srada Medine'de bulunan Araplar:
"Vallahi, y Raslallah! Bizim ne azmz, ne de bizi doyuracak bir adammz var!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ihtiyac olanlara Allah iin sadaka vermelerini, yardm etmelerini
Medine halkna duyurdu. [9]
Umre iin hazrlanan Mslmanlarn says 2.000'i bulmutu. [10]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Medine'de Kimleri Vekil Brakt
Peygamberimiz Aleyhisselam, Medine'de yerine Uveyf b. Azbet'd-Di'l'yi vekil brakt.[11]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Medine'de yerine Ebu Rhm el-Gfr'yi[12] veya Ebu Zerri'l-Gfr'yi
vekil brakt da rivayet edilir. [13]
Hazrlanan Kurbanlk Develer ve Srcleri
Kurban edilmek zere 60 deve hazrland.[14]
Naciye b. Cndb el-Eslem de, kurbanlk develeri yayarak srp gtrmekle grevlendirildi. [15]
Naciye'nin yanna da, Elemlerden drt gen yardmc olarak verildi.
Ubeyd b. Ebu Rhm ile Ebu Hureyre de, src yardmclar arasnda idi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, kurbanlk devesine kendi eli ile nian vurdu. [16]
Hazrlanan Silahlar ve Svarilerle Yola kl
Peygamberimiz Aleyhisselam; yanlarna mifer, zrh gmlek ve mzrak... gibi asker silahlarla yz de
at ald.
Yz atl svariyi nceden yola kard ve onlarn bana da Muhammed b. Meslemeyi kumandan tayin
etti.
Beir b. Sa'd' da, silah kafilesiyle grevlendirdi.
"Y Raslallah! Kureyler, yolcu silah olan, knlarnda sokulu kllardan baka silahlarla yanlarna
girmem ekliim izi bize art komulard. Halbuki, sen silah tamaktasn?" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Biz, o silahlan Harem'de Kureylerin yanlarna sokacak deiliz.
Fakat, onlar yaknmzda, elimizin altnda olacak!
Kurey cemaatinden, bize yaplabilecek bir saldrya kar, silahlar yaknmzda bulunacaktr!"
buyurdu.
"Y Raslallah! Bu hususta Kureylerden korkuyor musun?" diye sordular.
Peygamberimiz Aleyhisselam cevap vermedi, sustu.
Z'l-huleyfie'y6 gelindii zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam svarileri ileri srd.
Silah ykleriyle kurbanlk develeri de ileri gnderdi.[17]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Z'l-huleyfe'de, mescidin kapsnda ihrama girdi[18] ve telbiyeye
balad. [19]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mslmanlarla birlikte telbiye ederekZ'l-huleyfe'den ayrlp yollarna
devam ettiler.[20]
Kurey Mriklerinin Korkuya ve Telaa Dmeleri
Muhammed b. Mesleme, kumandas altndaki svari birliiyle Merru'z-zahran'a vard, Orada, Kurey
mriklerinden baz adamlara rastlad.[21] Onlar, svarilerle geliinin sebebini Muhammed b.
Meslemeye sordular. [22]
Muhammed b. Mesleme:
"Bunlar, Reslullah Aleyhisselamn svarileridir.
naallah, kendileri de, yarn sabah burada, bu yerde bulunacaklardr!" dedi. [23]
Onlar, Beir b. Sa'd'n yannda da pek ok silahlar bulunduunu grnce, acele Mekke'ye gittiler,
grdkleri svarileri ve silahlan Kurey mriklerine haber verdiler.
Kurey mrikleri ok korktular ve birbirlerine:
"Vallahi, biz hibir hadise karmadk ki!
Yazmza ve anlamamza bal bulunuyoruz da!
Hal byle iken, Muhammed ne diye ashabyla gelip bizimle arpacak?! Anlayamadk!" dediler. [24]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Merru'z-zahran'a gelince, btn silahlar, Batn- Ye'cec'e (veya
Ye'cic'e) gnderdi.[25]
Batn- Ye'cec'e konulan silahlar arasnda oklar, yaylar ve kalkanlarda bulunuyordu. [26]
Batn- Ye'cec; Mekke'ye 3 mil yaknlkta bir yer olup, [27] onun neresinden baklsa Mekke Hareminin
dikili talar grnr.
Peygamberimiz Aleyhisselam silahlara sahip olmak zere, 200 kiiyi de orada brakt ve balarna da
Ensardan Evs b. Havlyi dikti. [28]
Peygamberimiz Aleyhisselam Merru'z-zahran'a gelip konduu zaman, sahabiler, kendileri hakknda
mriklerin "Onlar, zayflktan, geceleri hi uyuyamyorlarm!" dediklerini iittikleri iin:
"Keke yk develerimizden bazsn kesseydik, etinden yiyip orbasndan iseydik de, yarn sabah o
Kurey cemaatinin yanna olanca gcmz ve zindeliimizle varsaydk!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Byle yapmaynz! Azklarnzdan, kalanlar, benim yanmda toplaynz!" buyurdu.
Azklar topladlar ve deriden sofralar zerine yaydlar ve yediler.
Her biri, daarcklarnda kalanlar da, kurtlara, kulara braktlar. [29]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Kurey Temsilcileriyle Konumas
Peygamberimiz Aleyhisselam, Batn- Ye'cec'de ashabyla birlikte bulunduu ve kurbanlk develerle
silah yklerinin oraya gelip kavutuklar srada idi ki, Kurey mrikleri, Mikrez b. Hafs', yanna
Kureylerden bazlarn katarak, Peygamberimiz Aleyhisselama gndermilerdi.
Kurey temsilcileri Peygamberimiz Aleyhisselamla buluunca;
"Y Muhammedi Herhalde, bizim sana kk veya byk herhangi bir hyanetimiz, vefaszlmz
haber verilmi deildir.
Buna ramen, Harem'e, kavminin yanna byle silahla m gireceksin?!
Halbuki, oraya, yolcu silah olan, knlarna sokulu kllardan bakasyla girmemek artn
kabullenmi bulunuyordun!?" dediler.[30]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Yine de, yledir! Biz oraya knlarna sokulu kllardan bakasyla girecek deiliz! [31]
Onlarn (kavmimin) yanna da silahla girmeyeceim! [32]
Ben ocukluumda da, olgunluumda da ancak vefakrlkla tannm m dr.
Onlarn (kavmimin) yanna silah sokmak istiyor da deilim!
Fakat, silahlarn bana yakn bir yerde bulunmasn isterim!" buyurdu. [33]
Mikrez b. Hafs:
"Zaten, senden beklenen, sana yaraan da budur; iyilik ve vefakrlktr!" dedi. [34]
Mikrez b. Hafs'n Durumu Mriklere Duyuruu ve Kbe Tavaf in Mekke'nin
Boaltl
Peygamberimiz Aleyhisselam, Safa ve Merve tepeciklerinde durduklar zaman kene tekbir getirmi,
kere "L ilahe illallhu vahdeh l erke leh. Lehl mlk ve lehl hamd ve hve al klli ey'in
kadr" demi ve dua etmitir.[85]
Ashabdan Abdullah b. Ebi Evf der ki:
"Reslullah Aleyhisselamla birlikte umre yaptmz zaman, kendisi, Kabe'yi tavaf etti. Onun yannda,
biz de tavaf ettik.
O Makam- brahim'in arkasnda namaz kld. Biz de, onun yannda (tavaf namaz) kldk. [86]
O, Safa ile Merve arasnda say yapt. [87] Biz, onu Mekkeli mriklerin ve onlarn aklsz
delikanllarnn herhangi bireyle rahatsz etmelerinden koruduk! [88]
Ona hibir kimse birey yapamad ." [89]
Kurbanlarn Kesilii
Peygamberimiz Aleyhisselam, sa'y'ini Merve'de tamamlad zaman, kurban kesmek iin orada durdu
ve:
"Buras, kurban kesim yeridir. Mekke'nin her caddesi de, kurban kesim yeridir" buyurdu ve kurbann
orada, Merve'de kesti.[90]
Mslmanlara da, kurbanlarn kesmelerini emretti.
Deve bulan, deve kesti. Bulamayanlarn da, sr kesmelerine msaade edildi. [91] O srada, bir
adam, Mekke'ye sr getirmiti. Sr kesecek olanlar da, ondan sr alp kestiler. [92]
Hudeybiye'de bulunmu olanlar, kesilen kurbanlara ortak oldular. Hudeybiye seferine katlmam
olanlar ise, kurban kesmediler. [93]
Kurban Kesiminden Sonra Tra Olunuu
Peygamberimiz Aleyhisselam, Merve'de kurbann kestikten sonra, orada bann san kaztt.[94]
Peygamberimiz Aleyhisselamn bann san kazyan, Hra b. meyye idi. Bu ii yapann Ma'mer b.
Abdullah el-Adev olduu da rivayet edilir.[95] Mslmanlar da tra oldular.[96]
Ye'cec'deki Sahabilerin Umrelerini Yapmak zere Getirilip Yerlerine Bakalarnn
Gnderilii
Hz. Meymne; Hz. Abbas'n zevcesi mm'l-Fadl ile Hz. Cafer'in zevcesi Esm binti Umeys'in
kzkardei olup,[102] slmiyetten nce Mes'ud b. Amr es-Sakaff ile evli iken ondan ayrlp Ebu Rhm b.
Abduluzz ile evlenmi; Ebu Rhm'n lm ile de dul kalmt. [103]
Hz. Abbas, Hz. Meymne'yi Peygamberimiz Aleyhisselama vm; [104] Peygamberimiz
Aleyhisselam da umre iin Medine'den yola kmadan nce, Ebu Raf1 ile Ensardan bir zt (Evs. b.
Havl'yi) dnrlk etmek zere Mekke'ye gndermi bulunuyordu. [105]
Peygamberimiz Aleyhisselam umre iin yola kp Cuhfe'de bulunduu srada da, Hz. Abbas'la
buluunca, Hz. Abbas:
"Y Raslallah! Meymune binti Haris dul kald. Onu kendine zevcelie alsana" demiti. [106]
Hz. Meymne, Peygamberimiz Aleyhisselamn kendisiyle evlenmek istedii haberini deve zerinde
bulunduu srada alnca:
"Deve de, zerindeki de Reslullah Aleyhisselamndr!" dedi. [107]
Kendisini Peygamberimiz Aleyhisselama balad[108] ve gereinin yaplmasn da, kzkardei
mm'l-Fadl'a, o da zevci Hz. Abbas'a brakt. Bunun zerine, Hz. Abbas, Peygamberimiz
Aleyhisselamdan 400 dirhem mehir alarak Hz. Meymneyi Peygamberimiz Aleyhisselama nikahlad.
[109]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke'de Gn Daha Kalma Teklifinin
Mriklerce Kabul Edilmeyii
[1] Vkd, Megz, c. 2,s.741,bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 123, Belzur, Ensb.c.1, s. 379.
[2] Kalkaandf, Nihyet'l-ereb, s. 295.
[3] Vkd, M egz, c. 1, s. 6, Yak t, M u'cem u'l-bldn, c. 2, s. 163.
[4] Vkd, c. 2, s. 741, bnSa'd.c.2, s. 123, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 140.
[5] Vkd, c. 2, s. 741, bn Sa'd, t 2, s. 123, bn Seyvid, c. 2, s. 149,150, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 235,236.
[6] Zrkni, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 263.
[7] Vkd, c.2,s. 741, bn Sa'd, c. 2, s. 123, bn Seyyid, c. 2, s. 150, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 236.
[8] Ebu'l-Fid, c. 4, s. 236.
[9] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 263.
[10] bn Sa'd, Tabakt,c.2, s. 123, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 150, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 236
Kastalnf,Mevhib'llednniye, c.s. 1 86.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/193-194.
[11] tan Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 23, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 177, bn Hacer, el-
sbe, c. 4, s. 312.
[12] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 2, s. 309, Vkd, Megz, c. 2, s. 837, bn Abdilberr, stib, c. 4, s.
1854, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 185, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 177, 178.
[13] bn Abdilberr, c. 4, s. 1 854, bn Seyyid, c. 2, s. 177, bn Hacer, Fethu'l-brf, c. 8, s. 9,
Diyarbekr, Trhu'l hamis, c. 2, s. 93.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/195.
[14] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8,s. 34, 36.
[15] bn Sa'd, c. 8, s. 34, 36, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 84, 85, c. 6, s. 407, 408, Buhr,
Sahih, c. 2, s. 73, 75, Mslim , Sahih, c. 2, s. 647,648.
[16] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 3, s. 195.
[17] bn EsTr.Usdu'l-gbe, c. 7, s. 131 .
[18] Zrknf, Mevhib erhi, c. 3, s. 195.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/195-196.
[19] bn /JcicliItoerr, stib, c. 3, s. 1184, tanEsr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 244.
[20] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 408.
[21] bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1446, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 248, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-
nbel, c. 3, s. 39.
[22] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1188.
[23] bn Abdilberr, stito, c. 4, s. 1188, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 39.
[24] bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 248, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 37.
[25] Vkd, Megz, c. 2, s. 741, 742, Beyhak, Delil'n-nbwe, c. 4, s. 343, Zeheb, Megz, s.
393, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 236.
[26] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, t 4, s. 258, 259.
[27] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 289, Vkd, Megz, c. 2, s. 742, Ahmed b. Hanbel, M sned,
c. 4, s. 198, Taber, Trh, c. 3, s. 103, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 343, Zeheb, Megz, s. 393.
[28] Vkd, Megz, c. 2, s. 742, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 198, Beyhak, c. 4, s. 343, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 236, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 9, s. 350.
[29] Vkd, c. 2, s. 742, Beyhak, c. 4, s. 343, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 236.
[30] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 289, Vkd, c. 2, s. 742, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 198, Taber, c.3,
s. 103, Beyhak, c. 4,s. 393, Zeheb, Megz, s. 393, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 236, 237.
[31] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 40.
[32] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 289, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 198, Taber, c. 3, s. 1 03,
Heysem, Meanau'z-zevid, c.9, s. 351.
[33] bn shak, bn Hiam, c.3, s. 289, Vkd, c. 2, s. 42, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 198, Taber, c. 3,
s. 103, Beyhak, c. 4, s. 344, Zeheb, s. 393, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 237.
[34] bn shak, bn Hisam, c.3, s. 289, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 198, Taber, c. 3, s. 103, bn Esr,
Kmil, c. 2, s. 231, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 40.
[35] Vkd, Megz, c. 2, s. 742, Beyhak, Delil, c. 4, s. 344, Zeheb, Megz, s. 393.
[36] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 289,290, Vkd, Megz, c. 2, s. 742, 743, Ahmed b. Hanbel,
Msned, c. 4, s. 198, Taber, Trh, c. 3, s. 1 03, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 344, Zeheb,
Megz, s. 393, 394.
[37] Vkd, Megz, c. 2, s. 743, Beyhak, Delil, c. 4, s. 344, Zeheb, Megz, s. 394, E bu'l-Fid,
el-Bidye ve'n-nihye, c. 4,s. 237.
[38] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 290, Vkd, Megz, c. 2, s. 743, Ahmed b. Hanbel, M sned,
c. 4, s. 198, Taber, Trh,c. 3, s. 103, Beyhak, c. 4, s. 344, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 231, Zeheb, Megz,
s. 394.
[39] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 2, s. 41 .
[40] bn Esr, Km il, c. 2, s. 231.
[41] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 290, Vkd, c. 2, s. 743, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 198 Taber, c. 3,
s. 103, Beyhak, c. 4, s. 344, Zeheb, M egzf, s. 394, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 237.
[42] Vkd, c. 2, s. 743, Beyhak, c. 4, s. 344, Zeheb, Megz, s. 394, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 237.
[43] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 290, Vkd, c. 2, s. 743, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 198 Taber, c. 3,
s. 103, Beyhak, c. 4, s. 344, 347, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 237.
[44] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 41 .
[45] Vkd, M egzf, c. 2, s. 7 43, B eyhak f, Del il 'n-nbvve, c. 4, s. 34 4, 345, Zeheb, M egzf,
s. 394.
[46] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 259.
[47] Vkd, Megz, c. 2, s. 743, Zeheb, Megz, s. 394.
[48] Vkd, Megz, c. 2, s. 743, Beyhak, Delil, c. 4, s. 35, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4,
s. 237.
[49] Vkd, Megz, c. 2, s. 743, Beyhak, Delil, c. 4, s. 35, 347, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c.
3, s. 41, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 237.
[50] bn shak, bn Hiam, Sre, c.3, s. 290, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 198, Taber, Trh, c.3,
s. 104, Beyhak, c. 4, s. 347, bn E sfr, Kmil, c. 2, s. 231.
[51] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 290, Vkd, c. 2, s. 743, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 198 Taber, c. 3,
s. 103, Beyhak, c. 4, s. 345, bn Esr, c. 2, s. 231 , Zeheb, Megz, s. 394.
[52] Vkd, c. 2, s. 744, Beyhak, c. 4, s. 345, Zeheb, Megz, s. 394.
[53] Vkd, c. 2, s. 744, Beyhak, c. 4, s. 35, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 237.
[54] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 290, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 199, Taber, c. 3, s. 104 bn Esr, c.
2, s. 231.
[55] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 41 .
[56] Vkd, Megz, c. 2, s. 744, Beyhak, Delil'n-nbwe, c. 4, s. 345, Zeheb, Megz, s. 394,
395, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 237.
[57] Beyhak, D el il 'n-nbvve, c. 4, s. 35, Zeheb, Megz, s. 395.
[58] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 3, s. 290, Vkd, Megz, c. 2, s. 744, Taber, Trh, c. 3, s. 104,
Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 454, Beyhak, c. 4, s. 35, Zeheb, Megz, s. 395.
[59] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 290, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 199, Hkim, Mstedrek, c.
3, s. 454, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 41, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 66, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 2, s. 777, 778.
[60] Vkd, Megz, c. 2, s. 744, 745, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 345, 346, Zeheb, Megz,
s. 395, Ebu'l-Fid, el- Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 237, 238.
[61] Mus'abu'z-Zbeyrf, N ese bi K ure y, s. 251, 320, 409, bn Abd ilb err, sti b, c. 3, s. 118 5, c.
2, s. 428, bn E sfr, U sdu'l-gbe, c. 2, s. 109, c. 3, s. 579, Takiyyddin, Ikdu's-simfn, c. 6, s. 22,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 67.
[62] Vkd, c. 2, s. 744, 745, Zeheb, s. 395, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 238.
[63] bn a'd, c. 4, s. 259, Mslim, c. 1, s. 112, Beyhak, c. 9, s. 98.
[64] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 290, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 199, Taber, Trh, c.
3, s. 104, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 82, 83, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 41, Heysem,
Mecmau'z-zevid, c. 9, s. 351.
[65] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 291 , Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 199, Taber, c. 3, s. 1 104, Beyhak,
Delil, c. 4, s. 348, Heysem, c. 9, s. 351 .
[66] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 291, Vkd, c. 2, s. 745, bn Sa'd, c. 4, s. 259, Ahmed b. Hanbel, c.
4, s. 1 99, Mslim, c. 1 , s. 112, Taber, c. 3, s. 104, Beyhak, c. 4, s. 348, Zeheb, Megz, s. 395,
Heysem, c. 9, s. 351.
[67] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 259, Mslim , c. 1, s. 112, Beyhak, Snen, c. 9, s. 98.
[68] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 83.
[69] Vkd, Megz, c. 2, s. 745.
[70] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 259, Mslim ,Sahh,c.1, s. 112, Beyhak, Snen, c. 9, s. 98.
[71] Vkd, Megz, c. 2, s. 745.
[72] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 291, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 199, Taber, Trh,
c.3, s. 104.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/196-205
[73] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 41 0, 411, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 2.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/205-206.
[74] Mus'abu'z-Zbeyr, Nesebi Kurey, s. 300,320, bn Abdilberr, sti b, c. 2, s. 427, bn Esr,
Usdu'l-gbe, c. 2, s. 109, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 9, s. 348.
[75] bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 427, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 109, bn Hacer, el-sbe, c.
1.S.413.
[76] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 7, s. 394.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/206-207.
[77] bn Sa'd, Tabak t, c. 5, s. 448, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1034, Hkim, Mstedrek, c. 3, s.
107, bn E ar, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 578, Diyarbekr, TnTiu'l-hamfs, c. 2, s. 67.
[78] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 251.
[79] M us'ab u'z-Zbeyrf, M esebi Ku rey, s. 251, bn Abdi Ibe rr, stib, c. 3, s. 1034, b n E sTr, U
sdu'l -gb e, c. 3, s. 579, D i yarbek rf, Trhu'l-hams, c. 2, s. 67.
[80] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 8, bn Hacer, el-sbe, c. 2, s. 460.
[81] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 66.
[82] Vkd, Megz, c.2, s. 745, 748, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 349, 351, Zeheb, Megz s.
396, 398, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 238, 239.
[83] Vkd, Megz, c.2, s. 748, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 4, s. 252, c. 7, s. 394, Beyhak, Delil,
c. 4, s. 351, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 239, Haleb, c.2, s. 777.
[84] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 290, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 1999.
[85] bn shak, bn Hisam, c. 3, s. 290, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 199, Taber, c. 3, s. 104 Hkim,
Mstedrek, c. 3, s. 454, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 66, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 777, 778.
[86] Vkd, M e gzf, c. 2, s. 744, Zeheb, M egzf, s. 395, E bu'l -F id , c. 4, s. 237, 238, H al ebf,
nsnu'l -uyun, c. 2, s. 777, 778.
[87] Vkd, Megz, c. 2, s. 744, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 239, 240, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 2, s. 777, 778.
[88] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 251, 320, 409, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1034,1185,
c.2, s. 428, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 109, c. 3, s. 579, Takyyddin, Ikdu's-simfn, c. 6, s. 22,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 67, Haleb, nn, c. 2, s.778.
[89] Vkd, c. 2, s. 748-749, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 7, s. 394-395, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 4, s. 351,352, Ebu'l- Fid, c. 4, s. 240, Haleb, c. 2, s. 778.
[90] Vkd, Megz, c. 2, s. 745, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 252, Taber, Trh, c. 3, s. 103,
Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 37
[91] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 253.
[92] bn Esr, c.2, s. 110.
[93] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1034, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 579, Diyarbekr, Trhu'l-hams,
c. 2, s. 67.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/207-214.
[94] Vkd, Megz, c. 1, s. 6, c. 2, s. 750, tan Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 124, Belzur,
Ensbu'l-erf, c. 1, s. 379.
[95] Ffruzbdf, Km su'l-muhit, c. 1 , s. 344, 345, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 1 86.
[96] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 442.
[97] Belzu, c. 1, s. 343.
[98] bn Hazm, Cemhere, s. 180.
[99] Vkd, Megz, c.2, s. 750, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 124.
[100] Kalkaandf, Nihyet'l-ereb, s. 412.
[101] Vkd, c. 2, s. 593, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 333, Buhr, Sahih, c. 3, s. 179, Taber,
Trh, c. 3, s. 74.
[102] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 3, s. 332, Vkd, c. 2, s. 593, Abdurrezzak, c. 5, s. 333, Buhr, c.
3, s. 179, Taber, c. 3, s. 74.
[103] Ebu Yusuf, Kitbu'l-hara, s. 210.
[104] bn shak, bn Hiam, c. 3, s. 332, Vkd, c.2, s. 612, Belzur, Ensb, c. 1, s. 350.
[105] Ebu Yusuf, Kitbu'l-hara, s. 210.
[106] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 257, 258 Vkd, Megz, c. 2, s. 750, bn Sa'd, Tabakt'l-
kbr, c. 2, s. 124, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 467, 468, Taber, Trh, c. 3, s:. 101.
[107] Vkd, Megz, c.2, s. 752, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 1 25, Taber, Trh, c. 3, s. 102, bn Esr,
Kmil, c. 2, s. 230.
[108] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 258, Vkd, c. 2, s. 750, 751, bn Sa'd, c. 2, s. 14, Ahmed b.
Hanbel, c. 3, s. 468, Taber, c. 3, s. 102, Zeheb, Megz, s. 375.
[109] Taber, Trh, c. 3, s. 102, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 229.
[110] bn shak, bn Hiam, Sre.c. 4, s. 258, Vkd, Megz, c. 2, s. 751, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 124, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 468, Taber, Trh, c. 3, s. 102, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
229, Zeheb, Megz s. 376.
[111] Vkd, Megz, c.2, s. 751, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 468.
[112] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 258, bn Sa'd, c. 2, s. 124, Taber, c. 3, s. 102.
[113] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 258, Vkd, c. 2, s. 751, bn Sa'd, c.2, s. 124-125, Ahmed b.
Hanbel, c. 3, s. 468, Zeheb,Megz, s. 376.
[114] Vkd, c. 2, s. 751, bn Sa'd, c. 2, s. 125, Zeheb, s. 376.
[115] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 258, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 468, bn Esr, c. 2, s. 229.
[116] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 258, bn Sa'd, c. 2, s. 125, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 468.
[117] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 258, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 468.
[118] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 258, 259, Vkd, c. 2, s. 751, bn Sa'd, c. 2, s. 125, Ahmed, c. 3, s.
468.
[119] Vkd, c. 2, s. 751, Taber, c. 3, s. 1 02, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 165.
[120] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 259, Vkd, c. 2, s. 751, bn Sa'd, c.2, s. 125, Ahmed b. Hanbel, c.
3, s. 468.
[121] Vkd, c. 2, s. 751, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 196.
[122] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 259, Vkd, c. 2, s. 751, bn Sa'd, c.2, s. 125, Ahmed b. Hanbel, c.
3, s. 468.
[123] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 468, Taber, c. 3, s. 102, bn Esr, c. 2, s. 229, bn Kayym, c. 2, s.
165.
[124] Vkd, Megz, c.2, s. 751.
[125] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 259, Vkd, c. 2, s. 752, bn Sa'd, c.2, s. 125, Ahmed b. Hanbel, c.
3, s. 468.
[126] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 259.
[127] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 259, Vkd, Megz, c. 2, s. 752, bn a'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 125, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 468, Taber, Trh, c. 3, s. 102, bn Esr, Kmil, c. 2, s.
229, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 165, Zeheb, Megz, s. 376.
[128] Vkd, Megz, c. 2, s. 752, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 1 25.
[129] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 259, Zeheb, Megz, s. 376.
[130] Vkd, Megz, c.2, s. 752, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 125.
[131] Ahmed b. Hanbel Msned, c. 3, s. 468.
[132] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 259, Vkd, c. 2, s. 752, bn Sa'd, c.2, s. 125, Zeheb, Megz, s.
376.
[133] bn shak, bn Hiam, c.4, s. 259, Vkd, c. 2, s. 752, bn Sa'd, c. 2, s. 125, Ahmed b. Hanbel, c.
3, s. 468, Zeheb, s. 376.
[134] Vkd, c. 2, s. 752, bn Sa'd, c. 2, s. 125, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 468, Zeheb, s. 376.
[135] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 259, Vkd, Megz, c. 2, s. 752, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 125, Zeheb, Megz, s. 376.
[136] Vkd, Megz, c. 2, s. 752, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 230.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/214-219.
[137] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 126, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 151, Kastalnf,
Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 186, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 67.
[138] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 250.
[139] Vkd, Megz, c. 2, s. 443, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 66.
[140] Vkd, Megz, c.1, s. 5, c.2, s. 723, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 118, Belzur, Ensb, c. 1.S.379.
[141] Vkd, Megz, c.2, s. 723, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 119, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 126.
[142] Vkd, Megz, c. 2, s. 723.
[143] Vkd, Megz, c.2, s. 723, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 119.
[144] Vkd, c. 2, s. 723, bn Sa'd, c. 2, s. 126, bn Seyyid, c. 2, s. 151 .
[145] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 67.
[146] Vkd, c. 2, s. 723, 725, bn Sa'd, c. 2, s. 126, bn Seyyid, c. 2, s. 151.
[147] Vkd, Megz, c. 2, s. 724.
[148] Vkd, Megz, c.2, s. 723, 724, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2,5.126.
[149] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 126.
[150] Vkd, Megz, c. 2, s. 724.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/219-221.
[151] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 126, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 1 51, Diyarbekr,
Trhu'l-hams, c. 2, s. 67.
[152] Vkd, Megz, c. 2, s. 724, Zeheb, Megz, s. 374.
[153] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 126, bn Seyyid, Uvnu'l-eser, c. 2, s. 1 51, Zeheb, Megz,
s. 376.
[154] Vkd, Megz, c. 2, s. 724, Zeheb, Megz, s. 374.
[155] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 67.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/221-222.
[156] Vkidi, Megz, c. 2, s. 724-725, Haleb, nsnu'l-u^n, c. 3, s. 1 97.
[157] br shak.bnHiam, Sre,c.4, s. 271, Vki d f, Megz, c. 2, s. 724.
[158] bn shak.bnHiam, Sre,c.4, s. 271.
[159] Zemaherf, Keaf, c. 1, s. 555.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/222-223.
[160] Vkd, Megz, c. 2, s. 725.
[161] bn shak, bn Hisam, c. 4, s. 271, Vkd, c. 2, s. 725.
[162] Mslim, Sahih, c. 1 , s. 96.
[163] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 200, Buhr, Sahih, c. 5, s. 88, Mslim, Sahih, c. 1, s. 97.
[164] Mslim, Sahih, c. 1 , s. 96.
[165] bn shak, bn Hisam, Sre.c. 4, s. 271, Vki d t, Megz, c. 2, s. 725, ^medb. Hanbel, c. 5, s.
200, Buhar, c. 5, s. 88, Mslim, c. 1, s. 97.
[166] Vkd, c. 2, s. 725, Mslim, c. 1, s. 96.
[167] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 271 , Vkd,c.2, s. 725, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 200. Buhr, c.
5, s. 88, Mslim, c. 1,s. 97.
[168] bn shak, bn Hisam, c. 4, s. 271, bn Askfr, Trih, c. 2, s. 398.
[169] Taber. Tefsfr. c. 5. s. 224.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/223-224.
[170] Vkdi, Megz, c. 1, s. 66,c. 2, s. 753,bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 127, Belzur, Ensbu'l-erf,c.
1, s. 380,Taber, TriV, c. 3, s. 301.
[171] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 3, s. 267.
[172] bn Sa'd, Tabakt, c. 2,s.127,bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 152.
[173] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 198, Zrfcnf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 267.
[174] bn shak.bnHiam, c. 3, s. 194, Vkd, c.1 , s. 347.
[175] Vkd, Megz, c.1 s. 348.
[176] Vkd, c. 2, s. 753, bn Sa'd, c. 2, s. 127, Beyhak, Delil'n-nbwe, c. 4, s. 353.
[177] bn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 152, Zeheb, Megz, s. 399.
[178] Vki cif, c. 2,3.753, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 198.
[179] Vkidi, c. 2, s. 753, bn Sa'd, c. 2, s. 127, Taber, c. 3, s. 103, bn Seyyid, c. 2, s. 152, Zeheb,
Megz, s. 399.
[180] Vkd, c. 2, s. 753, 754, bn Sa'd, c. 2, s. 127, Beyhak, Delil, c. 4, s. 353, bn Seyyid, Uyun,
c. 2, s. 1 52, Zeheb, Megz, s. 399.
[181] Vkd, Megz, c. 2, s. 754, Zeheb, Megz, s. 399, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s.
240.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/224-225.
MU'TE GAZASI
Gazann Tarihi, smi ve Sebebi
Mute gazas, Hicretin 8. ylnda Cumdell aynda vuku bulmutur.[1]
Bu gaza, Mute gazas, Cey'l-mer (Kumandanlar ordusu) gazas diye de anlr. [2]
Bu da, ya orduya mteaddit kumandanlarn katlndan veya orduya katlan mcahidlerin baka gaza ve
seriyyelere nazaran daha ok sayda oluundan, ya da, dmanlarla karlanca, son derecede arpma
yaplndan dolay idi. [3]
Mute; am snrlarndan Belka1 kylerinden bir ky, am yaylalarndan bir yayla olup, kllarn en
iyisi orada yaplr ve ora kllarna da, oraya izafetle, Merif yaps kl denilirdi. [4]
Merif; Belka1 kylerindendir. [5]
Mute; Belka1 yaknndadr. Beyt'l-Makdis (Kuds)'e iki merhaleliktir. [6]
Belka1 ise; Dmak nahiyelerinden olup am'la Vdi'l-kur arasndadr. Amman'n kasabasdr.
Belka'da, birok kyler ve geni ekinlikler vardr. Budaynn iyilii, dillere destandr. [7]
Mute halk, Gassanlarla Rumlardan karkt. [8]
Mute gazasnn sebebine gelince; Peygamberimiz Aleyhisselam Ben Lehblerden Haris b. Umeyr el-
EzdPyi, Busr hkmdarna bir mektupla gndermiti. [9]
Rivayete gre; Haris b. Umeyr, Peygamberimiz Aleyhisselamn mektubunu am'a, Rum Kayserine
gtrmekte idi. [10]
Haris b. Umeyr, Mu'teye varnca, durdurulup urahbil b. Amr el-Gassn'nin huzuruna karld. [11]
urahbil b. Amr, Kayser'in am lkesi valilerindendi. [12]
urahbil, Haris b. Umeyr'e:
"Sen nereye gitmek istiyorsun?" diye sordu.
Haris b. Umeyr
"am'a!" dedi.
urahbil:
"Sen Muhammed'in elilerinden olmayasn (olabilirsin)?" dedi.
Haris b. Umeyr
"Evet! Ben Reslullahn elisiyim!" dedi. [13]
urahbil emretti; Haris b. Umeyr bir iple balandktan sonra, gtrlp boynu vuruldu! [14]
O gne kadar, Hris'in ehit edilii, Peygamberimiz Aleyhisselama ok ar geldi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, hemen Mslmanlar toplad. [15] Onlara, Haris b. Umeyr'in ehit
edildii yeri ve kendisini kimin ehit ettiini haber verdi. [16] Kendilerini, Cruf ordughnda
toplanmaya davet etti. [17]
Mslmanlar, hemen Cruf ordughnda toplandlar. [18]
Peygamberimiz Aleyhisselam, daha nce, Ka'b b. Umeyr'in kumandas altnda 15 kiilik slm
propaganda heyetini am'n Zt- Atlah nahiyesinde ehit edenlere asker bir birlik gndermeye
niyetlenmi ise de, oradaki halkn baka bir yere ekip gittiklerini haber alnca, bundan vazgemi
bulunuyordu. [19]
Zt- Atlah halk, Kudalardan olup, Sedus adnda bir liderin idaresi altnda idiler. [20]
Mu'te Mcahidlerinin Says ve Orduya Kumanda Edeceklerin Belirlenii
Silahlanp yola kmaya hazrlanan slm mcahidlerinin says 3.000 idi.[21]
Peygamberimiz Aleyhisselam, le namazn kldrdktan sonra, oturdu. Ashab da, evresinde,
kendisiyle birlikte oturdular.
O srada, Numan b. Funhus (Mahs) adndaki Yahudi de, gelip halk ile birlikte Peygamberimiz
Aleyhisselamn baucunda durdu. [22]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Cihada kacak olan u insanlara, Zeyd b. Harise kumandandr!
Zeyd b. Harise ldrlrse, Cafer b. Ebu Talib kumandandr!
Cafer b. Ebu Talib ldrlrse, Abdullah b. Revha kumandandr! [23]
Abdullah b. Revha da ldrlrse, Mslmanlar, aralarndan mnasip birini sesinler ve onu
kendilerine kumandan yapsnlar!" buyurdu. [24]
Peygamberimiz Aleyhisselam ordunun kumandanlna Zeyd b. Hrise'yi tayin buyurduu zaman, Hz.
Cafer srayp kalkt ve:
"Anam, babam sana feda olsun ey Allah'n Peygamberi! Zeyd'i benim zerime kumandan tayin
edeceini sanmamtm!?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen emre gre hareket et! Hangisinin hakknda daha hayrl olduunu bilmezsin!" buyurdu. [25]
Bunun zerine, Mslmanlar alamaya baladlar ve:
"Y Raslallah! Keke sa kalsalar da, kendilerinden yararlansaydk!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, cevap vermeyip sustu. [26]
Yahudi Numan b. Funhus:
"Ey Ebu'l-Kasm! Eersen gerekten peygambersen, az veya ok adlarn andn kiilerin hepsi
lrler.
nk, srail oullar iinde zuhur eden peygamberler bir adam bir cemaat zerine kumandan tayin
ettikleri ve 'Filan, filan ldrlecek!' dedikleri zaman, yz kiinin bile adn anm olsalar, onlarn hepsi
lrler, sa kalmazlard!" dedi.
Sonra da, Zeyd b. Hriseye dnp:
"Vedan, vasiyetini yap!
Eer Muhammed gerekten peygamberse, artk sen hibir zaman onun yanna geri dnemeyeceksin!"
dedi.
Zeyd b. Harise ise:
"Ben ehadet ederim ki; o, hi phesiz, gerek peygamberdir!" dedi. [27]
Mcahidlerin Medine'den yola kacaklar srada, Peygamberimiz Aleyhisselam beyaz bir sancak,
bayrak balayp Zeyd b. Hrise'ye verdi. [28]
Haris b. Umeyr'in ldrld yere kadar gitmesini ve orada bulunanlar slmiyete davet etmesini,
Mslmanl kabul ederlerse, ne l; kabul etmedikleri takdirde, Allah'n yardmna gvenerek onlarla
arpmasn emir buyurdu.
Uurlamak zere, Veda yokuuna kadar, mcahidlerle birlikte gitti ve orada durdu[29] ve:
"Ben size Allah'n buyurduklarn yerine getirmenizi, yasakladklarndan saknmanz, Mslmanlardan
yannzda bulunanlara kar hayrl olmanz, iyi davranmanz tavsiye ederim!
Allah yolunda ve Allah'n ismiyle gaza ediniz. Allah' tanmayanlarla arpnz!
Ganimet mallarna hyanet etmeyiniz!
Ahde vefaszlk gstermeyin iz!
Kk ocuklar ldrmeyiniz!
Mriklerden, dmannla karlatn zaman, onlar husustan birisine davet et! Onlardan hangisine
icabet ederlerse, icabetlerini kabul et, onlardan elini ek!
Sonra, onlar, Muhacirler yurdu olan Medineye, yurtlarn deitirmeye davet et!
Onlar davetine icabet eder, senin dediini yaparlarsa, Muhacirlerin sahip olduklar haklara
kendilerinin de sahip olacaklarn ve onlarn mkellef bulunduklar vazifelerle kendilerinin de mkellef
olacaklarn bildir!
Eer Mslman olup yurtlarnda oturmay tercih ederlerse, Mslmanlardan, gebe Araplar gibi
olacaklarn ve onlar hakknda uygulanan ilah hkmn kendileri hakknda da uygulanacan, harp
ganimetinden kendilerine birey verilemeyeceini ve ganimetten ancak Mslmanlarn yannda savam
olanlarn yararlanacan haber ver!
Eer Mslman olmaya yanamazlarsa, onlar cizye vermeye davet et! Onlardan, bunu yapanlardan
elini ek!
Cizye vermeye de yanamazlarsa, Allah'n yardmna snarak onlarla arp.
Eer kuattn kale veya ehir halk, senden, kendileri iin Allah'n ve Reslnn emann isterlerse,
sen onlara Allah ve Resl adna eman verme! Fakat, kendi emann, babann emann ve arkadalarnn
emann ver!
nk, siz kendinizin ve babalarnzn vermi olduunuz eman szn bozacak olursanz, bu, Allah ve
Resl adna vermi olduunuz eman szn bozmanzdan, sizin iin, vebal bakmndan daha hafiftir!"
buyurdu. [30]
Birok halk da, ordugha kadar gelip, kumandanlarla vedalatlar ve onlara dua ettiler.
Mcahidlerden bazlar da, halktan bazlaryla vedalatlar. [31]
Ordu kararghtan hareket ettii zaman, Mslmanlar:
"Allah sizleri hertehlikeden korusun! Yine, sa salim ve ganimetler elde etmi olarak geri evirsin!"
diyerek seslendiler. [32]
Abdullah b. Revha'nn Vedalarken Alamas ve Alamasnn Sebebi
Abdullah b. Revha, yanndaki kumandan arkadalaryla birlikte vedalatklar srada alad.
Ona:
"Ey Revha'nn olu! Ne iin alyorsun?" diye sordular.
Abdullah b. Revha:
"Vallahi, ben ne dnya sevgisinden, ne de sizleri zleyeceimden alyor deilim!
Fakat, ben, Yce Allah'n Kitabndan, iinde Cehennem atei anlan; 'inizden, Cehenneme
uramayacak yoktur! Bu, Rabbinin yapmay zerine vacib kld bir gerektir!1 [Meryem: 71] yetini
okurken, Reslullah Aleyhisselamdan iitmisimdir.
Cehenneme uradktan sonra, oradan selametle nasl geri dnebileceimi bilmiyorum ve bunun iin
alyorum!" dedi.
Mslmanlar
"Allah sizin yardmcnz olsun! Sizleri her tehlikeden korusun! Sizi sa salim geri evirsin!" dediler.
Abdullah b. Revha, onlara:
"Fakat, ben, Rahman olan Allah'tan, yarlganmak, kanlar fkrtp kprten bir kl darbesiyle, yahut
cier ve barsaklar kasp kavuran bir karg saplamasyla ehit olmak isterim ki; kabrime urayanlar,
'Allah, bu savaya doru yolu gstermi, o da doru yolu bulmutur!1 desinler" mealli beyitleri okudu.
Ordunun gitmeye hazrland srada, Abdullah b. Revha Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna vanp
Peygamberimiz Aleyhisselamla vedalatktan sonra:
"Allah, Musa'ya olduu gibi, sana olan ihsanlarn da sabit ve devaml klsn! Yardm olunan ve zafere
kavuturulanlar gibi, sana da yardmn ihsan buyursun!
Ben, sana Allah tarafndan hayr (peygamberlik) ihsan olunduunu hemen anlam srrdr. Allah bilir
ki, ben keskin grlymdr. Sen, hi phesiz, Allah'n Reslsn!" mealli beyitleri okudu.[33]
Abdullah b. Revha:
"Allah sana olan ihsann sabit ve devaml klsn!" dedii zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam da,
ona:
"Ey Revha'nn olu! Allah seni de iyilikte en gzel ekilde sabit ve devaml klsn!" diyerek cevap
verdi. [34]
Abdullah b. Revha:
"Y Raslallah! Bana nasihatini arttr!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah' daima zikret! nk, Allah' zikr, umduuna ermende sana yardmc olur!" buyurdu. [35]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Seniyet'l-Veda'da mcahidlerle vedalat. [36]
Onlara:
"Haydi, Allah'n ismiyle gaza ediniz!
Allah'n ve sizin am'da olan dmanlarnzla arpnz!
Orada, Nasranlerin kiliselerinde, halktan ayrlm, kendilerini ibadete vermi birtakm kimseler
bulacaksnz. Sakn onlara dokunmaynz!
Onlarn dnda, balarnda eytanlarn yuvalandklar daha bir takm kimseler de bulacaksnz.
Onlarn balarn klla koparnz!
Siz, ne bir kadn, ne st emen bir ocuu, ne yalanm birpr-i f anyi ldrecek; ne bir aa yakacak
veya kesecek, ne de bir ev ykacaksnz!" buyurdu[37] ve kendilerini sis brd ve hibir yeri gremez
bir halde bulunduklar srada, sabahlamadka, Mu'teye girmekten de nehyetti. [38]
Peygamberimiz Aleyhisselam, mcahidlerle vedalap Medine'ye dnerken, Abdullah b. Revha
Peygamberimiz Aleyhisselam u beyitle selamlad:
"Geride kalan hurmalkta kendisine veda ettiim zta, o en hayrl uurlaycya, en hayrl dosta selam
olsun!" [39]
slm mcahidleri Medine'den ayrldlar. [40]
urahbil'in Savamaya Hazrlan
urahbil b. Amr, slm mcahidlerinin kendisine doru gelmekte olduklarn haber alnca, pek ok
asker toplad.[41]
Toplad askerlerin says 100.000'i aknd. [42]
urahbil, Mslmanlarn gelecei yollara gzcler (casuslar) kard. [43]
slm mcahidleri, Vdi'l-kurya gelip konakladlar ve orada gnlerce oturdular.
urahbil b. Amr, kardei Sedus'u veya Vebr b. Amr1!, ileri birlii olarak ileri srmt. [44]
Mcahidler, Sedus'un 50 kiilik birliini bozguna urattlar. [45]
Sedus ldrlnce, urahbil korktu, kalesine snd. [46]
Mcahidler, yollarnn zerindeki bir kye uramlard.
Kale halk, mcahidlerden birini vurup ehit ettiler. [47]
Mcahidlerin Maan'da Durup Durumu Gzden Geirmeleri
slm mcahidleri yollarna devam ederek am topraklarndan Maan (Muan)'a vardlar.
Kayser Herakliyus'un 100.000 askerle Belka' topraklarndan Meab'a gelip konduunu ve Beliyy
kabilesinden Malik b. Zafile adnda birinin kumandas altnda Lahm, Czam, Kayn, Behra1, Vil, Bekrve
Beliyy Hristiyan Araplarndan 100.000 kiilik bir kuvvetin de gelip onlara katldn haber aldlar.[48]
Baka rivayete gre; toplanan dmanlarn says 150.000 veya 200.000'i Rumlardan ve 50.000'i
Hristiyan Araplardan olmak zere 250.000 idi. Bunlarn yanlarnda atlar ve silahlar da bulunuyordu.
Mslmanlar ise, bunlardan mahrumdu. [49]
Lahm ve Czam, l Araplar olup Hristiyandlar.
Behra1, Beliyy ve Kayn da, Kuda kabilelerinden idiler. [50]
Kuda kabileleri; Ben Mehre, Ben Behra1, Ben Beliyy, Ben Cheyne, Ben Selaman, Ben Selih ve
Ben Huey kabileleridir. [51]
Ben Ganmlerden Rum Ordularna Katlmayanlarn oalmalar, Katlanlarn
Azalp Klerek Yoksul Dmeleri
'Evet!' dedim.
Sabit b. Erkam:
'Bizi Bedir'de grmedin mi? Biz orada okluk sebebiyle mansur ve muzaffer olmu deildik!' dedi."
[65]
Dman Ordularyla arpmaya Giriilmesi ve Zeyd b. Hrise'nin ehit Oluu
ki taraf askerleri, balarnda kumandanlar olduu halde,[66] iddetle arpmaya baladlar! [67]
Peygamberimiz Aleyhisselamn haberverdiine gre; eytan hemen gelip Zeyd b. Hrise'ye hayat ve
dnyay sevdirmek, lm irkin ve sevimsiz gstermek istedi.
Zeyd b. Harise:
"Bu an, m'minlerin kalblerinde iman berkitimnekzamandr!
Halbuki, sen bana dnyay sevdirmek istiyorsun!?" dedi[68] ve srtnda zrh gmlei, altnda at,
Peygamberimiz Aleyhisselamn bayra elinde olduu halde, arpmaya giriti. [69]
Vcudu Rumlarn mzraklanyla delik deik edilip kanlar salncaya kadar, arpmaktan geri
durmad. [70]
En sonunda, cansz olarak yere dt, ehit oldu. [71]
Yce Allah ondan raz olsun!
Zeyd b. Harise, ehit olduu zaman, ellibe yanda idi. [72]
Hz. Cafer'in Kumanday Ele Al ve ehit Oluu
Zeyd b. Harise ehit olunca, sanca Hz. Cafer ald.[73]
Zeyd b. Harise'nin zrh gmleini srtna giydi ve atna bindi. [74]
eytan gelip ona da hayat ve dnyay sevdirmek, lm irkin ve sevimsiz gstermek istedi.
Hz. Cafier:
"Bu an, m'minlerin kalblerinde iman berkitimnekzamandr!
Halbuki, sen bana dnyay sevdirmek istiyorsun!?" dedi, [75] ilerledi. Dmanlar
"Bunu arkadann yanna ulatracak kim var?" diye birbirlerine seslendiler.
lerinden birisi:
"Ben ulatrrm!" dedi. [76]
Hz. Cafier, arpa arpa, dmanlarn ortalarna kadar dalm bulunuyordu.
Kurtulu yolu olmadn grnce, atndan yere atlad ve onu sinirledikten sonra, son nefesine kadar
arpt. [77]
"Cennet kokusundan daha gzel koku yoktur!" diyerek[78] arprken, dmanlartarafndan vurulup
bir eli kesildi. Sanca br eline ald.
O eli de vurulup kesilince, sanca koltuunun altna kstrd. [79]
O srada, Rumlardan bir adam, varp mzran saplad. [80]
Sonra da, klla vurarak onu ikiye ayrd. [81]
Hz. Cafier, cansz olarak yere dt, ehit oldu. [82]
Yce Allah ondan raz olsun!
Abdullah b. mer der ki:
"Cafer b. Ebu Talib'i ller arasnda aradk, kendisinin vcudunda doksandan fazla mzrak, ok, kl
yaras bulduk!"[83]
Hz. Cafier, ehit olduu zaman, otuz yanda idi. [84]
Abdullah b. Revha'nn Kumanday Ele Al ve ehit Oluu
Hz. Cafer ehit olunca, Ebu'l-Yeser Amr el-Ensr, bayra (sanca) alp Abdullah b. Revha'ya
vendi.[85]
Abdullah b. Revana, sanca alnca, atnn zerinde olduu halde, dmanlara doru ilerledi.
lerlerken de, nefsini kendisine boyun edirmeye ve baz tereddtlerini gidermeye urayor ve yle
diyordu:
"Ey nefis! Ben seni indirmeye (kendime boyun edirmeye) yemin ettim!
Sen ya kendiliinden ineceksin, ya da zorla inersin!
nsanlar, toplanm, baryor ve alamakl olarak terci1 ediyor ('nn lillhi ve inn ileyhi rciun=B
izler Allah'n [kullany]z ve O'na dncleriz!1 diyor) iken, sana ne oluyor ki, seni Cennetten pek
holanmyor gryorum?!
tmi'nanl, huzurlu zamanlarn epey oldu.
Sen, eski bir su krbasnda azck safi bir su damlasndan baka nesin ki?
Ey nefis! Sen imdi ldrlmesen, er ge leceksin ya!
Bu yle bir lm ateidir ki; sen ona girmi bulunmaktasn!
te, zleyip durduun ey sana verilmi bulunmaktadr!
Eer sen o iki kiinin (Zeyd b. Harise ile Cafer b. Ebu Talib'in) yaptklarn yapar (ehitlii tercih
eder)sen, doru bir i yapm (muradna ermi) olursun! [86]
Eer gecikirsen, bedbaht olursun!" [87]
Abdullah b. Revha, nefsinin teredddn hl giderememi olmal ki, ona:
"Ey nefis! ehitlikten seni ekindiren, sakndran hangi eylerdir?
Eer ekinmen zevcem filanca hatundan mahrum kalmaktan ileri geliyorsa, o talakla boan-m itir!
Eer ekinmen filan filan klelerimden mahrum kalmaktan ileri geliyorsa, onlar zaten azad edilmiler,
hrriyetlerine kavuturulmulardr.
Yok eer ekinmen bakmsz, verimsiz hale gelmi bulunan bahemden, bostanmdan mahrum
kalmaktan ileri geliyorsa, o, Allah'a ve Reslullaha braklm (vakfedilmi) bulunuyor!" dedi. [88]
Abdullah b. Revha, arptktan sonra, iki dostunun yapt gibi, atndan indii, zrh gmleini
srtndan kard srada, [89] amcasnn olu, ona zeri kurumu etli bir kemik getirdi ve:
"Al, bunu ye de, biraz glen!
nk, sen, hayatnda hi karlamadn eyle bugn karlatn!" dedi. [90]
Abdullah b. Revha, gnden beri hibir ey yememiti. [91]
Kurumu etli kemii amcasnn olundan alp ondan azck srmt ki, o srada, Mslmanlarn
bulunduklar kede bir kargaalk koptu, snma ve bozulma oldu.
Abdullah b. Revha, kendi kendine:
"Sen hl dnyadasn! Dnyada yiyip imekle urayorsun!?" diyerek kendisini knad ve hemen
elindeki etii kemii yere att. Klla, arpmaya giriti. [92]
Vcuduna saplanan mzraklarla yaraland.
Mslmanlarla dmanlarn saflar arasnda yere ykld ve:
"Ey Mslmanlar topluluu! Kardeinizin cesedini (dmanlar tarafndan kesilip biilerek) oyuncak
ettirmeyin!" dedi ve ok gemeden de, kaldrld yerde can verdi. [93]
Yce Allah ondan raz olsun!
Abdullah b. Revha ehit olup sancak yere dnce, Mslmanlar, mrikler birbirlerine kantlar!
[94]
Mslmanlar grlmedik bir bozguna uradlar, darmadan oldular. [95]
ki kii birarada grlmez oldu. [96]
Mrikler Mslmanlarn arkalarna dtler. Mslmanlardan bazlar ehit oldular. [97]
Kutbe b. mir'in Mslmanlar tleyii ve Sabit b. Akrem'in Sanca ve Kumanday Halid b.
Velid'e Tevdi Edii
Kutbe b. Amir:
"Ey kavmim! nsann yzyze ldrlmesi, arkasndan vurulup ldrlmesinden daha iyidir!" diyerek
arkadalarna sesleniyor, fakat hibir dinleyen, onun davetine icabet eden olmuyordu. [98]
Abdullah b. Revha ehit olunca, [99] Ebu'l-Yeser Ka'b b. Umeyr, sanca alp BenAclanlardan Sabit
b. Akrem'e vermiti. [100]
Sabit b. Akrem, sanca alr almaz[101] kotu ve mcahidlerin nne geti. Sanca yere dikti[102]
ve:
"Ey insanlar! Ey Ensar hanedan! Bana doru geliniz!" diyerek seslenmeye balad.
Mslmanlar, her taraftan, srap Sabit b. Akrem'in banda toplandlar. [103] Sabit b. Akrem:
"Ey Mslmanlar topluluu! Siz, iinizden birini kendinize kumandan olarak seiniz ve onun
evresinde toplannz!" dedi.
Mcahidler:
"Biz seni kumandan setik. Biz sana razyz!" dediler.
Sabit b. Aknem:
"Ben bu ii yapamam!" dedi. [104]
Halid b. Velid'e bakp:
"Ey Ebu Sleyman! Al sen u sanca!" dedi.
Halid b.Velid:
"Ben bu sanca senden alamam. Sen buna benden daha lyksn! nk, daha yalsn ve Bedir
savanda da bulunmu bulunuyorsun!" dedi.
Sabit b. Akrem:
"Al unu be adam! Vallahi, ben onu ancak sana vermek iin aldm!" dedi. [105]
Halid b.Velid:
"Gel, sen bunu bana verme!" dedi.
Sabit b. Aknem:
"Sen arpma usuln benden daha iyi bilirsin!" dedi ve Mslmanlara da:
"Halid'i kumandan seme hususunda gr ve sz birlii ediyor musunuz?" diye sordu.
Mslmanlar, hep birden, "evet!" dediler. [106]
Mslmanlar Halid b. Velid'in kumandanl zerinde byle sz ve gr birliine varnca, [107]
Halid b.Velid sanca ald. [108]
Mslmanlarn Saldrya Geip Dmanlardan Bir Ksmn Bozguna Uratmalar
Halid b. Velid, sanca alr almaz saldrya geti.
Dmanlar da saldrya getiler. Halid b. Velid'in yerinden kmldamadn grnce, ardlar.
Saldrya geen Mslmanlar ise, Rumlarn topluluklarndan bir topluluu bozguna urattlar ve
dattlar.[109]
Sa kol kumandan Kutbe b. Katde, Hristiyan Araplarn kumandan Malik b. Zafile'yi mzrakla
yaraladktan sonra, boynuna klla vurup ban gvdesinden ayrd .[110]
Halid b. Velid'in Dmanlar artan ve Maneviyatlarn Sarsan Bir Tedbire
Bavuruu
Halid b. Velid; geceyi geirip sabaha knca, mcahidlerin nde bulunanlarn arkaya, arkada
bulunanlarn ne, sa yandakilerini sol yana, sol yandakilerini de sa yana geirdi.
Rumlar, sabahleyin, daha nce tandklar o bayrakl, ekil ve kyafetli Mslmanlardan bakalaryla
karlanca, holanmadlar ve:
"Herhalde, bunlara yardmc kuvvetler gelmi!" dediler.
Yreklerine korku dt.[111]
Halid b. Velid:
"O gn, benim elimde yedi kl paraland! Elimde, az enli Yemen yaps kltan baka dayanan
kalmad!" demitir. [112]
Mslmanlar, bozguna urattklar dmanlardan, az ok ganimet de aldlar. [113]
Nitekim, Huzeyme b. Sabitin Rumlardan kendisiyle arpan bir adam ldrnce onun miferinden
ald yakutu Hz. mer'in (veya Hz. Osman'n) halifelii devrinde 100 dinara satp bir hurma bahesi
satn ald; [114]
H i my eril erden bir mcahidin de, Rumlarla Kudalarn Hristiyan Araplarndan kark bir
toplulukla arpld srada, eeri altn srmal bir at zerinde bulunan ve kn altn srmal kll bir
Rumu ldrp atn ve silahn ald bildirilmektedir. [115]
Mu'te'de Ka Gn ve Ne Kadar Dmanla arpld ve Halid b. Velid'in Bir Avu
Mcahidi Sava Yerinden Nasl Bir Ustalkla Geri ekmeyi Baard
3.000 slm mcahidi, Mute'de 200.000[116] veya 250.000[117] kiilik mcehhez dman ordularyla
yedi gn arptlar. [118]
Gerek say, gerek sava ara ve gereleri bakmndan yetmi seksen kat fazla gce sahip bulunan
dman ordular, her an, umum bir saldryla Mslmanlar kuatp son neferlerine kadar hepsini yok
edebilirlerdi. [119]
te, Halid b. Velid, byle bir avu slm mcahidi iin, ok nazik ve tehlikeli bir srada, nce slm
mcahidlerinin sava dzenindeki yerlerini birbirleriyle deitirip dmanlarn karsna yeni ahslar
karmak suretiyle takviye kuvvetleri alnd hissini verdirerek gzlerini yldrdktan, korkuttuktan,
maneviyatlarn sarstktan[120] ve ardarda yapt hcumlarla da onlar arkalarna dmeyi gze
alamayacak derecede akna evirdikten sonra, mcahidleri, tereyadan kl eker gibi, sava alanndan
geri ekmek ve slm'n biricik sava gc ve varl olan bir avu ordusunu topluca yok olmaktan
kurtarmak becerikliliini gstermitir ki; bu, zafer kadar byk ve nemli bir baar idi.
te, Yce Allah, Mu'te'de ona ve Mslmanlara byle birfetih ihsan etti. [121] O kadar gl
olmalarna ramen, dmanlar, bozguna uramann en ktsyle, hi grlmedik bir bozguna uratt.
[122]
Mute savanda, yedi gnde, mcahidlerden ancak ondrt kii ehit oldu. [123]
Dmanlardan ldrlenler ise, pek oktu. [124]
Mslmanlardan sonra, dmanlar da sava alanndan ayrldlar. [125]
Mu'te Savanda ehit Olan Mcahidler
1- Zeyd b. Harise,
2- Hz. Cafer b. Ebu Talib,
3- Abdullah b. Revana,
4- Vehb b. Sa'db.Ebi erh,
5- Abbd (veya Ubde) b. Kays,
6- Haris b. Numan b. saf (veya Yesaf),
7- Srka b. Amr b. Atiyye b. Hasn,
8- Ebu Kleyb (veya Kilb) b. Amr b. Zeyd b. Avf,
9- Cabir b. Amr b. Zeyd b. Avf,
10- Amr b. Sa'd b. Haris b. Abbd,
11- mir b. Sa'd b. Haris b. Abbd,[126]
12- Abdullah b. Sa'd b. Ebi erh, [127]
13- Sveyd b. Amr, [128]
14- Mes'ud b. Sveyd b. Harise b. Nadle. [129]
Yce Allah hepsinden raz olsun![130]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mu'te'de Kumandanlarn Nasl ehit Olduklarn
Medine'de Mslmanlara Bildirii
slm kumandanlarnn Mu'te'de ehit olduklar saatte Peygamberimiz Aleyhisselama haber gelmi, bu
da kendilerini son derecede zm bulunuyordu.[131]
Ashab- Kiram, Peygamberimiz Aleyhisselam zgn grnce:
"Ey Allah'n Peygamberi! Sende olan znty grdmzden beri duyduumuz zntnn derecesini
ancak Allah bilir!?" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bende grm olduunuz, beni hzn iinde brakan ey, ashabmn ehit dmeleri idi.
Bu hal, onlar Cennette karlkl tahtlar zerinde oturmu kardeler olarak grnceye kadar srd!"
buyurdu.[132]
Peygamberimiz Aleyhisselam, minbere kp oturdu. Namaz iin toplanlmak zere seslenilmesini,
ezan okunmasn emir buyurdu.[133]
am'la aradaki uzaklklar, engeller kalkmt: Peygamberimiz Aleyhisselam, Mute sava meydanna
bakyordun.[134] Mslmanlar Mescidde toplannca,[135] Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah'tan, onlara hayr ve sevab kapsnn almasn dilerim![136]
Allah'tan, onlara hayr ve sevab kapsnn almasn dilerim!
Allah'tan, onlara hayr ve sevab kapsnn almasn dilerim![137]
u gazaya kan ordunuzdan size haber vereyim[138]
Onlar gittiler, dmanla karlatlar.[139]
Zeyd b. Harise bayra eline ald. eytan, hemen onun yanna geldi. Ona hayat ve dnyay sevdirmek,
lm irkin ve sevimsiz gstermek istedi.
Zeyd ise:
'Bu an, m'minlerin kalblerinde iman berkitirecekzamandr!
Sen ise bana dnyay sevdirmek istiyorsun!?' dedi ve ilerledi.[140]
arpt ve nihayet ehit olarak ldrld![141] Onun iin, Allah'tan mafiret dileyiniz!" buyurdu.
[142]
Mslmanlar, ona Allahtan mafiret dilediler.[143]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"O imdi Cennete girdi. Orada koup duruyordun[144]
"Sonra, bayra Cafer b. Ebu Talib ald.[145] eytan hemen onun yanna vard. Ona da hayat ve
dnyay sevdirmek ve lm irkin ve sevimsiz gstermek istedi.
Cafer ise:
'Bu an, m'minlerin kalblerinde iman berkitirmek zamandr!' dedi ve ilerledi,[146] arpt ve
nihayet ehit olarak ldrld.[147]
Kardeiniz iin, Allah'tan mafiret dileyiniz![148]
O, ehit olarak Cennete girdi. imdi o Cennette yakuttan iki kanadyla diledii gibi uup duruyor-dur.
[149]
Cafer'i Cennette meleklerle birlikte iki kanadyla uuyor grdm!" buyurdu.[150]
Mslmanlar, onun iin de Allahtan mafiret dilediler. [151]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Cafer'den sonra, bayra Abdullah b. Revha ald!" buyurdu.[152]
Peygamberimiz Aleyhisselam, bir mddet sustu.
Ensarn (Medineli Mslmanlarn) yzleri deiti, sarard. Abdullah b. Revha'nn, holarna
gitmeyen baz iler yaptn sandlar.[153]
Peygamberimiz Aleyhisselam, szlerine yle devam etti:
"Abdullah b. Revha iki ayan berkitirdi.[154] Elinde bayrak olduu halde dmanlarla arpt,
ehit olarak ldrld.[155]
Tereddtl olarak Cennete girdi.[156]
Onun iin de, Allah'tan mafiret dileyiniz!" buyurdu.[157]
Abdullah b. Revha'nn Cennete tereddtl olarak girii, Ensarn arlarna gitti.[158]
"Y Raslallah! Onun tereddd ne idi?" diye sordular.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kendisi, yaraland zaman, dmanla arpmaktan ekindi. Sonra nefsini knad. Cesaretlendi ve
ehit oldu.[159] Cennete girdi" buyurunca, Ensar sevindiler.[160]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar, Cennette altn tahtlar zerinde oturur olduklar halde bana gsterildi!
Abdullah b. Revha'nn tahtnn arkadalarnnkinden engin ve eri olduunu grdm.
'Bununki neden byledir?1 diye sordum.
'Abdullah arpmaya giderken baz tereddtler geirmi, sonra da, arpmaya gitmitir!' denildi.
[161]
Ryada Cennete girdiimde, Cafer'i kana boyanm iki kanatl, Zeyd'i de onun karsnda grdm.
Revha'nn olu da onlarn yannda bulunuyordu. Kendisinin, onlardan yz evirir gibi bir hali vard.
Bunun sebebini de, size haber vereyim:
Cafer, sava meydanna ilerledii ve lm grd zaman, ondan hi ekinmedi ve yz evirmedi.
Zeyd de yle yapt.
Revha'nn olu ise, lmden ekingen davrand.[162]
Kendisinin kltan holanmyor gibi bir hali vard" buyurdu.[163]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Bu ehitler Hakkndaki Duas
Peygamberimiz Aleyhisselam.Zeyd b. Harise, Cafer b. Ebu Talib ve Abdullah b. Revha'nn ehit
olduklarn bylece haberverdikten sonra:
"Ey Allah'm! Zeyd'i yarla! Ey Allah'm! Zeyd'i yarla! Ey Allah'm! Zeyd'i yarla! Ey Allah'm!
Cafer'i ve Abdullah b. Revha'y da yarla!" diyerek dua etti.[164]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Halid b. Velid Hakkndaki Takdiri ve Duas
Peygamberimiz Aleyhisselam; Mslmanlara, Mu'te'de ehit olan kumandan hakkndaki
mahedelerini gzleri yaararak haber verdikten sonra:
"Nihayet, bayra[165] Allah'n kllarndan bir kl,[166] Halid b. Velid ald.[167] te, imdi
tandr tututu, sava kzt[168] Allah, mcahidlere fethi myesser kld!" buyurdu.[169]
"Allah'm! Halid senin kllarndan bir kltr! Sen ona nusret ihsan buyur!" diyerek dua etti.[170]
Ya'l b. meyye'nin Mu'te Haberini Medine'ye Getirii
Musa b. Ukbe'nin Megz'sinde bildirildiine gre; Mu'te haberini Peygamberimiz Aleyhisselama ilk
getiren zt, Ya'l b. meyye idi.
Ya'l b. meyye, Mu'te savan ve sonucunu daha anlatmaya balamadan, Peygamberimiz
Aleyhisselam, ona:
"stersen onu sen bana haber ver, istersen onu ben sana haber vereyim?" buyurdu.
Ya'l:
"Y Raslallah! Sen bana haber ver!" dedi.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, Mu'te'de mcahidlerin balarndan geenlerin hepsini
Ya'l'ya vasflaryla birer birer haber verince, Ya'l:
"Seni hak din ve Kitabla peygamber gnderen Allah'a yemin ederim ki; sen mcahidlerin
hadiselerinden anlatmadk bir harf bile brakmadn! Onlarn iini size ben anlatsaydm, ben de bu kadar
anlatrdm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah benim iin yeryzn aradan kaldrd da, onlarn sava meydanlarn gzlerimle grdm!"
buyurdu.[171]
Hz. Cafer'in ehitlik Haberinin Ev Halkna Duyuruluu
Hz. Cafer'in zevcesi Esma binti Umeys der ki:
"Cafer ve arkadalar ehit olduklar zaman, Reslullah Aleyhisselam yanma geldi.
O gn krk deri dabaklamtm.
Ekmeklik hamurumu yourduktan sonra, ocuklarmn yzlerini ykam, balarn tarayp yalamtm.
[172]
Reslullah Aleyhisselam, bana:
'Ey Esma! Cafer'in ocuklar nerede?[173] Beni Cafer'in oullarnn yanna gtr!' buyurdu.[174]
Ben de, kendisini onlarn yanna gtrdm. Onlar barna basp pt ve kokla di.
Gzlerinden yalar akmaya balad.
'Y Raslallah! Babam, anam sana feda olsun! Seni alatan nedir?[175]
Sen, ne iin, oullarma, yetimlere yaptn gibi yapyorsun?[176]
Yoksa, Cafer ve arkadalarndan sana ac bir haber mi eriti?[177]
Herhalde, Cafer'den sana birey erimi olmal?' dedim.[178]
Reslullah Aleyhisselam:
'Evet! Onlar bugn ehit oldular!' buyurdu.[179]
'Vh efendim! Vh Cafer'im!' diyerekferyad etmeye baladm.[180] Kadnlar bama toplandlar.[181]
Reslullah Aleyhisselam:
'Ey Esma! Sakn azndan kaba ve uygunsuz szler karma ve gsn de dvme!' buyurdu.[182]
Abdullah b. Cafer de der ki:
"Reslullah Aleyhisselam, benim ve kardeimin bamz okarken, ben onun yzne bakyordum:
Gzlerinden szlen yalar sakalndan damlyordu.[183]
'Ey Allah'm! Cafer hi phesiz sevabn en gzeline doru ilerleyip vard, kavutu.
Sen iyi kullarndan ol anlar nzrriyetlerine halef olduun en gzel eylerle onun zrriyetine de halef
ol!' diyerek dua etti."[184]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hz. Cafer'in Ev Halk in Yemek Hazrlat
Esm binti Umeys der ki:
"Reslullah Aleyhisselam kalkp evine gitti.[185] Kz Ftma'nn yanna vard.
Ftm:
'Vh amcacm!' diyerek alyordu.
Reslullah Aleyhisselam, ona:
'Sen, at olarak Cafer zerine, Cafier gibisine ala!1 buyurdu.[186]
Sonra da:
'Cafer ailesi iin yemek yapmay ihmal etmeyin![187] Onlar iin yemek yapn[188]
Onlar bugn balarnn derdiyle, kaybettikleri aile byklerinin acsyla urayorlar.[189]
Onlarn bana, kendilerine bakamayacak hal geldi!' buyurdu."[190]
gn, Hz. Cafer'in ev halkna yemek yaplp yedirildi.
Bu, Him oullar hanedan arasnda snnet, det oldu.[191]
Bu, slm'da, lnn ev halk iin yaplan ilkyemekti.[192]
Abdullah b. Cafer de, o gnlere ait hatralarn yle anlatr:
"Reslullah Aleyhisselam evine girdi ve beni de ieri ald ve emretti, benim ve ev halkm iin yemek
yapld.
Adam gnderip kardeimi de getirtti.
Kendisinin yannda yemek yedik.
Vallahi, yediimiz, tatl ve mbarek bir yem ekti.
Hizmetisi Selma hemen arpa kabnn yanna vard. Onu tp kepeinden ayrd, piirdi. Zeytinya
katktan sonra, zerine biber ekti.
Onu, ben ve kardeim, Reslullah Aleyhisselamla birlikte yedik.
Reslullah Aleyhisselamn evinde gn oturduk.
Reslullah Aleyhisselamn kadnlarnn evlerinden her birinde kendisiyle birlikte kalyorduk.
Sonra, evimize dndk.
Reslullah Aleyhisselam, benim ve kardeim iin bir davar iaretleyip gnderdi ve onun zerine
bereket duas yapt. Ben, o davar kadar bereketli ve verimli ne birey sattm, ne de satn aldm.[193]
Reslullah Aleyhisselam, Cafer'in ev halknn yanna gn uramad, onlar kendi hallerine brakt.
Sonra, onlarn yanna vard ve:
Kardeime alamaynz artk! Bugnden ve yarndan sonra, kardeimin iki oluna bakmak da, bana
aittir!' buyurdu.
Bizi, ku yavrusu gibi, evine getirtti ve:
'Bana bir berber arn!' buyurdu.
Berber arld. Berber, gelip bamz tra etti.
Reslullah Aleyhisselam:
'Muhammed, amcamz Ebu Talib'e daha ok benziyor!
Abdullah ise, yaratld fizik yapca ve huyca, bana daha ok benziyor1 buyurduktan sonra, ellerini
kaldrd ve:
'Ey Allah'm! Cafer'in ev halkna hayrla halef ol!
Abdullah'n sa elini, alverite mbarek ve verimli kl!' diyerek dua etti ve bunu kere tekrarlad.
Annemiz gelince, ona bunu anlattm, ok sevindi.
Reslullah Aleyhisselam da, kendisine:
'Sen bu ocuklarn geim ve bakmlar hakknda hi endielenme! Dnyada ve ahirette onlarn velsi
benim ![194]
Sen de bugnden sonra kardeime alama!' buyurdu."[195]
Hz. Cafer'e Alamann Yasaklan
Hz. ie der ki:
"Cafer'in ehit edildii haberi geldii zaman, Reslullah Aleyhisselamn ok zntl olduunu
yznden anladk.[196]
Reslullah Aleyhisselam Mescidinde oturuyor, ben de kapnn Reslullah Aleyhisselam
grebileceim bir aralndan kendisine bakyordum.[197]
O srada, Reslullah Aleyhisselamn yanna bir adam geldi ve:
'Y Raslallah![198] Cafer'e kadnlar alayp duruyorlar.[199] Bizi fitneye drdler!' dedi.
Reslullah Aleyhisselam:
'Yanlarna dn de, sustur onlar!' buyurdu.
Adam gitti ve geri dnp geldi.[200]
Onlar lk koparmaktan nehyettiini ve fakat kendisini dinlemediklerini syledi.[201]
Reslullah Aleyhisselam:
'Dn de, sustur onlar1 buyurdu.[202]
Adamcaz tekrar gitti. zi sra geri dnp geldi ve:
'Vallahi, kadnlar galebe aldlar!' dedi.[203]
Reslullah Aleyhisselam:
'Dn de sustur onlan! Susmaktan kanrlarsa,[204] onlarn azlarna doru toprak sa!' buyurdu.
Kendi kendime, o adama:
'Allah cezan versin![205]
Yzn, bumunu yere srtsn![206] Sen, vallahi, byle yapmakla Reslullah Aleyhisselamn
buyruuna boyun emeyi terkettin!?' diyerek sylendim.[207]
Anladm ki, adam onlarn azlarna toprak saacak gte deil!"[208]
Mu'te Mcahidlerinin Medine'de Nasl Karlandklar
Mu'te mcahidleri, Medine'nin yaknna gelmilerdi.[209]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Medine'deki Mslmanlara:
"Toplannz da, kardelerinizi karlaynz!" buyurunca, ok scak bir gn olmasna ramen, geride
hemen hi kimse kalmakszn, Medine'deki Mslmanlar toplandlar.[210]
Peygamberimiz Aleyhisselam da, hayvanna binip, onlarla birlikte mcahidleri karlamaya gitti.
ocuklar arkalarndan gelip karlayclara kavuunca, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"ocuklar da binitlerinize alnz! Cafer'in olunu bana veriniz!" buyurdu.
Abdullah b. Cafer getirilince, Peygamberimiz Aleyhisselam onu alp nne bindirdi.[211]
Mute'den dnen orduya Medine'nin Cruf mevkiinde kavutular.[212] Halktan bazlar, gazilerin
zerlerine toprak saarak:
"Ey kaaklar! Demek siz Allah yolunda savamaktan katnz ha?!" diyerek knamaya baladlar.[213]
Mcahidler, halkn bu davranndan, Peygamberimiz Aleyhisselama ikyet]endiler[214] ve:
"Y Raslallar! Biz kaaklar myz?" dediler.[215]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sizler Allah yolunda savamaktan kaanlar deil, dnp dnp vuruanlarsnz!" buyurdu[216] ve
halka da:
"Onlar, Allah yolunda savamaktan kaanlar deil, belki, inaallah, dne dne arpanlardr!"
buyurdu.[217]
Bunun zerine, halk mcahidleri knamaktan vazgetiler.[218]
Mute gazilerinden, evine, ev halkna dnp kaplarn aldklar halde, ev halk tarafndan:
"Demek sen arkadalarnla birlikte ilerleyip ehit olmadn ha?!" diye knanarak kaplan almayan,
ieri alnmayanlar bile olmutu. Byk sahabilerden bazlar utandklarndan dolay dar kamayp
evlerinde oturduklar zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Sizler Allah yolunda dne dne arpanlarsnz!" diye haber gndermiti .[219]
Seleme b. Hiam b. Mure'nin hanm, Peygamberimiz Aleyhisselamn zevcesi Hz. mm Seleme'yi
ziyarete gelmiti.[220]
Hz. mm Seleme, ona:
"Ben Seleme b. Hiam'n Reslullah Aleyhisselam ve Mslmanlarla birlikte namaz kldn
gremiyorum!
Bana bu hususta verebilecein bir bilgi var m?[221]
Yoksa, bir rahatszl m var?" diye sordu.
Seleme'nin hanm:
"Hayr! Vallahi, bir hastal yok![222] Fakat, o dar kamyor.
Dar kt zaman, ona ve arkadalarna, halk:
'Ey kaaklar! Demek, siz Allah yolunda arpmaktan katnz ha?!1 diyerek baryorlar! Bunun iin,
o evinde oturuyor, oturmak zorunda kalyor" dedi.[223]
Hz. mm Seleme, bunu Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdi. Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr! Onlar, Allah yolunda dne dne arpanlardr! Evinden dar ksn!" buyurdu.[224]
[1] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 4, s. 15, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 128, Belzur, Ensbu'l-
erf, c. 1, s. 380, Taber,Trh, c. 3, s. 107, bn Haim, Cevmiu's-Sre, s. 220, Beyhak, Delil, c. 4, s.
359, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 234, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 153, Zeheb, Megz, s. 401, Heysem f,
Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 157.
[2] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 46, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 299, bn Haldun, TrV, c. 2, ks.
2, s. 40.
[3] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 267.
[4] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 5, s. 220.
[5] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 1 9.
[6] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 268.
[7] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 1, s. 489.
[8] Vkd, M egzf 1367/1 948 Msr basks, s. 322.
[9] Vkd, Megz, c. 2, s. 755, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 128, bn Abdilberr, stib, c. 1, s.
227, 228, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 408, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 153, bn Kayy m, Zdu'l-m
ead, c. 2, s. 172, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 1 87, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 70.
[10] bn Abdilberr, sti b, c. 1, s. 298, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 1, s. 408, bn Seyyid, Uyun, c. 2, s.
153, bn Kayym, Zd, c. 2, s. 173, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 786.
[11] Vkd, c. 2, s. 755, bn Sa'd, c. 2, s. 128, bn Abdilberr, c.1 , s. 298, bn Esr, c. 1, s. 408, bn
Seyyid, c. 2, s. 153, bn Kayy m ,c. 2, s. 1 73.
[12] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 70, Haleb, c. 2, s. 786, Zrknf, c. 2, s. 268.
[13] Vkd, Megz, c. 2, s. 755, Zeheb, Megz, s. 41 , Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 786.
[14] Vkd, c. 2, s. 755, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 298, bn Askfr, Trh, c. 1, s. 94, bn Esr,
Usdu'l-gbe, c. 1, s. 408, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 153, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 173.
[15] Vkd, c. 2, s. 755, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 128, bn Askfr, c. 1, s.94, bn Seyyid, c.
2, s. 153, Zeheb, Megz, s. 401, bn Kayym, c. 2, s. 173.
[16] Vkd, c. 2,5.755, bn Askfr, c. 1, s. 94, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 70.
[17] bn Askfr, c. 1 ,s.94, Diyarbekr, c. 2, s. 70.
[18] Vkd, c. 2, s. 755, bn Sa'd, c. 2, s. 128, bn Askfr, c. 1, s. 94, Diyarbekr, c. 2, s. 70.
[19] Vkd, c. 2, s. 753, bn Sa'd, c. 2, s. 127, 128, bn Seyyid, c. 2, s. 152, Zeheb, s. 400, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 241, bn Hacer, el-sbe, c. 3, s. 301.
[20] Taber. Trh. c. 3. s. 1 03. bn Esr. Kmil. c. 2. s. 230.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/227-229.
[21] bn shak, bnHiam, Sre, c. 4, s. 15, Vkd, c. 2, s. 756, bn Sa'd, c. 2, s. 128, Taber, Trih, c.
3, s. 107, bn Askfr, c. 1, s. 94, tan Esr, c. 2, s. 23, bn Seyyid, c. 2, s. 153, Zeheb, s. 403, Ebu'l-Fid,
c.4,s. 241 bn Haldun, Trih, c. 2, s. 40 Ebul-Tayyib, Ikdu's-simfn, c. 1, s. 259, Heysem, Mecmau'z-
zevid, c. 6, s. 157.
[22] Vkd, c. 2, s. 756, Ebu Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 528, 529, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 4, s. 361, bn Askfr, c. 1,5.94, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 241.
[23] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 4, s. 15, Vkd, Megz, c. 2, s. 756, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.
2, s. 128, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 204, Buhr, Sahh, c. 5, s. 86, 87, Ebu Nuaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 528, Beyhak, Delil'n-nbvve,c.4, s. 361, 362, bn Askfr, Trih, c. 1, s. 993, bn
Esr, Kmil, c. 2, s. 23, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 152, Zeheb, Megz,s. 401, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 241, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 40, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s.
157,Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 187, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 70, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 2, s. 77.
[24] Vkd, c. 2, s. 756, bn Sa'd, c. 2, s. 128, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 204, Buhr, c. 5, s. 86, 87,
bn Askfr, c. 1, s. 93, Zeheb, s. 401, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 241, bn Haldun, c. 2, ks. 2, s. 402, Ebut-Tayyib,
c. 1, s. 259, Kastalnf, c. 1, s. 187, Suyt, Hasis'l-kbr, c. 2, s. 70, Diyarbekr, c. 2, s. 70, Haleb, c.
2, s. 787, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 269.
[25] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 46, 47, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 299, Beyhak, c. 4, s. 367, bn Esr, c.
2, s. 234, Zeheb, s. 406, Heysem, c. 6, s. 156, bn Hacer, c. 7, s. 393.
[26] bn Esr Kmil, c. 2, s. 234.
[27] Vkd, c. 2, s. 756, EbuNuaym, Delil'n-nbvve, c.2, .529, Beyhak, Delil.c. 4, s. 361, 362,
bn Askfr, c. 1, s. 94, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 241, Diyarbekr, c. 2, s. 70, Suyt, c. 2, s. 70, Haleb, c. 2, s.
787, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 269.
[28] Vkd, c. 2, s. 756, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 128, bn Askfr, Trih, c. 1, s. 94.
[29] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 128, bn Askir, Trih, c. 1, s. 95, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 241 , Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 70, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 187,
Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 787, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 269.
[30] Vkd, Megz, c.2, s. 757-758, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 358, Mslim, Sahih, c. 3, s.
1357-1358, Ebu Dvud, Snen, c. 3, s. 37, Tirmiz, Snen, c. 4, s. 162, 163, bn Mce, Snen, c. 2, s. 953,
954.
[31] Vkd, Megz, c.2, s. 756.
[32] Vkd, Megz, c.2, s. 756, bn Sa'd, Tabakt 'l-kbr, c. 2, s. 128.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/229-232.
[33] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 4, s. 15, 16, Taber, Trih, c. 3, s. 1 07, bn Abdilberr, stib, c. 3,
s. 898, 900, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 359, bn Askfr, Trh, c. 1, s. 93, bn Esr, Kmil, c. 2,
s. 234, 235, Zeheb, Megz, s. 401, 402, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 241, 242, bn
Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 173, Heysem, Meonau'z-zevid, c. 6, s. 157, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c.
2, s. 70.
[34] SheyifRavdu'l-nf,c. 7, s. 40, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 359, 360, bn Esr, Usdu'l-
gbe, c. 3, s. 225.
[35] Vkd, Megz, c. 2, s. 758.
[36] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 16, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 128.
[37] Vkd, c. 2, s. 758, bn Askfr, c. 1, s. 95, Haleb, c. 2, s. 787.
[38] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 787.
[39] bn shak,bn Hiam, Sre, c. 4, s. 16, Taber, Trh, c. 3, s. 107, bn Esr, Kmil, c.2,s. 235,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 242.
[40] Vkd, Megz, c. 2, s. 759.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/232-234.
[41] Vkd, Megz, c.2, s. 759, 760, bn Sa'd, Tabakt, c. 2,5.128,129.
[42] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 129.
[43] Vkd, Megz, c. 2, s. 760, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 129.
[44] Vkd, Megz, c. 2, s. 760.
[45] bn Askfr, Trih, c. 1, s. 97, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 270.
[46] 270 Vkd, Megz, c. 2, s. 760 bn Askfr, Trh, c. 1, s. 97.
[47] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 72, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 274.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/235.
[48] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 16, 17, Vkd, Megz, c. 2, s. 760, bn Sa'd, Tabakt'l-
kbr, c. 2, s. 129, Taber, Trih, c. 3, s. 107, E bu Nuaym, Hilyet'l-evliy, c. 1, s. 119, bn Askfr,
Trih, c. 1, s. 98, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 235 bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 153, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 4, s. 242, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 41, Heysem f, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 157,
Diyarbekr, c. 2, s. 71 .
[49] Sheylf, Ravdu'l-nf, c. 7, s. 41 , Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 787.
[50] bn Haldun Trh, c. 2, ks. 2, s. 41 .
[51] bn Hazm. Cemhere. s. 485. 486.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/235-326.
[52] bn Hazm, Cemhere, s. 477.
[53] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 24, Taber, Trih, c. 3, s. 110.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/236.
[54] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 16, 17, Vkd, Megz, c. 2, s. 760, bn Sa'd, Tabakt'l-
kbr, c. 2, s. 129, Taber, Trih, c. 3, s. 107, Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliya, c. 1, s. 11 9, Beyhak,
Delil'n-nbvve, c. 4, s. 360, bn Askfr, Trih, c. 1, s. 98, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 236, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 2, s. 153.
[55] bn Askfr, Trih, c. 1, s. 99, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 173.
[56] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 17, Vkd, c.2, s. 760, bn Sa'd, c. 2, s. 1 29, Taber, c. 3, s. 107,
Ebu Nuaym, c.1,s.119.
[57] bnshak, bn Hiam, c. 4, s. 17, Taber, c. 3, s. 107, Ebu Nuaym, c. 1 ,s. 119, bn Haim,
Cevmiu's-Sre.s. 221, bn Askfr, c.1, s. 94, bn Esr, Kmil, c.2, s. 235 bn Seyyid, c.2, s. 153, 154,
Zeheb, Megz, s. 402, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 243, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 173, Heysem,
Mecmau'i-zevid, c. 6, s. 158.
[58] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 17, Vkd, Megif, c. 2, s. 760, Taber, Trih, c. 3, s. 107,
108, Ebu Nuaym, Hilyst'l-evliy, c. 1, s. 119, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 221, bn Askfr, Trih, c. 1,
s. 94, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 235, bn Seyyid, Uynu'l- eser, c. 2, s. 154, Zeheb, Megz, c. 402, Ebu'l-
Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 243, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 173, Heysem, Mecmau'z-
zevid, c. 6, s. 158, Diyarbekr, Trhu'l-ham fs, c. 2, s. 71, Haleb, nsnu'l-uyn, c.2, s. 787.
[59] Vkd, Megz, c. 2, s. 760.
[60] bn shak, bn Hisam , c. 4, s. 17, Taber, c. 3, s. 108, Ebu Nuaym, c. 1, s. 11 9, Beyhak,
Delil'n-nbwe, c. 4, s. 360, bn Askfr, Trih, c. 1, s. 94.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/236-238.
[61] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 18, 19, Taber, c. 3, s. 108, Ebu Nuaym, c. 1, s. 11 9, 120, bn E ar,
c. 2, s. 235, 236, bn Seyyid,c.2, s. 154.
[62] VkdMegzc.2,s.759.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/238-239.
[63] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 364, 365, bn Askfr, Trih, c. 1, s. 95, Heysem, Mecmau'z-
zevid, c. 6, s. 160.
[64] bnshakbnHiam,Srec.4 s. 19,Taber, Trih, c. 3, s. 118, Beyhak, Delil, c. 4, s. 360, bn E
sfr, Kmil, c. 2, s. 236, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 154, Zeheb, Megz, s. 402, 403, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 244, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 70 Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 788.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/239.
[65] Vkd, Megz, c. 2, s. 760, Beyhak, Delil, c. 4, s. 362, bn Askfr, Trih, c. 1, s. 98, Zeheb,
Megz, s. 402403, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 244, Suyt, Hasis'l-kbr, c. 2, s. 71.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/239-240.
[66] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 365, bn Askfr, Trh, c. 1 , s. 95, Heysem, Meanau'z-
ZEvid, c. 6, s. 160.
[67] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 19, Vkd, Megz, c. 2, s. 761 , bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.
2, s. 129, Taber, Trih, c. 3, s. 108, Beyhak, Delil, c. 4, s. 367, bn Askfr, Trh, c. 1, s. 97, bn E ar,
Kmil, c. 2, s. 236, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 154, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 244.
[68] Vkd, Megz, c. 2, s. 761, E bu Nuaym , Delil 'n-nbvve, c. 2, s. 529, Beyhak, Delil, c. 4,
s. 368, 369 bn Askfr, Trh, c.1,s.98.
[69] bn Askfr, Trh, c. 1, s. 97.
[70] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 19, Taber, c. 3, s. 108, Hkim , Mstedrek, c. 3, s. 215, bn
Esr, Kmil, c. 2, s. 236.
[71] bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 173.
[72] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 46.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/240-241.
[73] bn shak, bn Hiam, Sre, c.4, s. 20, VkdP, Megz, c. 2, s. 761, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 129.
[74] bn Askfr, Trih, c. 1, s. 97.
[75] Vkd, c. 2, s. 762, bn Sa'd, c. 4, s. 37, 38, Beyhak, c. 4, s. 369.
[76] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 160, 161.
[77] bn shak, bn Hiam, Sre, c.4, s. 20, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.2,s. 129, Taber, Trih, c. 3, s.
108, 109, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 236.
[78] H eysem f, M ecm au'i-ievi d, c. 6, s. 160.
[79] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 20, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 154.
[80] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 154.
[81] bn shak, bn Hiam, Sre, c.4, s. 20, Vkd, Megz, c. 2, s. 761, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 129.
[82] Vkd, Megz, c. 2, s. 761, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 38.
[83] bn Sa'd, Tabakt, c.4, s. 38, Buhr, Sahih, c. 5, s. 87, Ebu Muaym, Hilyet'l-evliy, c. 1, s. 11
7,118, Beyhak, Delil'n-nbvvE, c. 4, s. 361, bn Abdilberr, stib, c. 1, s. 243, Zeheb, Siyer, c. 1, s.
153,154, E bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 256, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 174,
Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 188.
[84] bn shak, bn Hiam , Sre, c. 4, s. 20, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 1 54, Zeheb, Megz, s.
411, bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2, s. 41, Diyarbekr, Trihu'l-hamfs, c. 2, s. 71.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/241-242.
[85] Heysemi, Mecmau'z-zevi d, c. 6, s. 157.
[86] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 20, 21, Taber, Trih, c. 3, s. 109, Ebu Nuaym, Hilye, c. 1, s.
120, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 363, 364, bn E ar, Kmil, c. 2, s. 236, 237, Usdu'l-gbe, c. 3, s.
237, 238, Zeheb, Megz, s. 405, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 244, 245, Heysem f,
Mecmau'i-ievid, c. 6, s. 159.
[87] bn E ar, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 237, Zeheb, Megz, s. 405, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1, s. 172,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c.2,s.72.
[88] bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 237, Diyarbekrf, T rfhu'l -h am fs, c. 2, s. 71.
[89] bn Askfr.Trih.c. 1.S.97.
[90] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 21, Taber, Trih, c. 3, s. 109, Ebu Nuaym, c. 1, s. 120,
Beyhak, c. 4, s. 364, bn Esr, Km il, c. 2, s. 237, Zeheb, Megz, s. 405, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 245.
[91] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 71 .
[92] bn shak, bn Hisam, c. 4, s. 21, Taber, c. 3, s. 1 09, Ebu Nuaym, c. 1, s. 120, Beyhak, c. 4, s.
364, bn Esr, c. 2, s. 237, bn Seyyid, c. 2, s. 1 54,155, bn Kayym, c. 2, s. 173, Zeheb, s. 405, Ebu'l-
Fid, c. 4, s. 245.
[93] bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 3, s. 238, Zeheb, Megz, s. 415.
[94] Vakidf, Megz, c. 2, s. 763.
[95] Vakdf, Megz, c. 2, s. 763, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 130.
[96] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 130.
[97] Vakdi, Megz, c. 2, s. 763, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 1 29,130.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/242-244.
[98] Vakidf, Megz, c. 2, s. 7&3, Diyarbekr, Trhu'l-hamfs, c. 2, s. 72.
[99] H eysemi, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 157.
[100] bn shak bn Hiam, Sre, c. 4, s. 21, Vakdi, Megz, c. 2, s. 764.
[101] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 130.
[102] Vakdf, Megz, c. 2, s. 763, bn Sa'd, c. 2, s. 130, c. 4, s. 253, bn Askfr, Trih, c. 1, s. 98.
[103] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 21, Taber, Trh, c. 3, s. 109, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 221,
bn Esr, Kmil, c. 2, s.238, bn Askfr, Trh, c. 1, s. 98, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 155, Zeheb,
Megz, s. 405, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s.173, Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 159,
Diyarbekr, Trhu'l-hamfs, c. 2, s. 72.
[104] Vkd, c. 2, s. 763, bn Sa'd, c. 2, s. 130, c. 4, s. 253, bn Askfr, c. 1, s. 98, 99, Diyarbekr, c.
2, s. 72.
[105] Heysem, M ecm au'z-zev id, c. 6, s. 157.
[106] Vkd, Megz, c. 2, s. 764, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 253.
[107] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 21, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 129.
[108] Vkd, c. 2, s. 763, bn Sa'd, c. 2, s. 130, c. 4,5.253, bn Askfr, Trh, c. 1,s.99.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/244-246.
[109] Vkd, c. 2, s. 763, bn Sa'd, c. 4, s. 23.
[110] bn shak, bnHiam, c. 4, s. 23, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 407.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/246.
[111] Vkd, c. 2, s. 764, bn Sa'd, c. 3, s. 467, 469, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 370, bn
Askfr, Trh, c. 1, s. 99, Zeheb, Megz, s. 407.
[112] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 253, Buhr, Sahih, c.5, s. 87, 88, Beyhak, Delil, c. 4, s.
373, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 429, bn Esir, Usdu'l-gbe, c. 2, s. 110, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel,
c. 1, s. 269, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 246, 249.
[113] Vkd, Megz, c. 2, s. 768, Hkim'den naklen Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 188,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 72, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 273.
[114] Vkidi, M egzi, c. 2, s. 769, Beyh akf, D eli l'n -nb we, c. 4, s. 374, Zeheb f, M eg zf, s.
410.
[115] Vkd, Megz, c. 2, s. 768, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 26, Beyhak, Delil, c. 4, s.
373, 374, bn Askfr, Trih, c. 1, s. 100, Zeheb, Megz, s. 409, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4,
s. 229, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 273.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/246-247.
[116] bn shak, bnHisam, c. 4, s. 17, Vkd, c. 2, s. 760, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 2, s. 129.
[117] Shevlf, Ravdu'l-nf, c. 7, s. 41, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 788, Zrknf, Mevhib erhi, c.
2, s. 273.
[118] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 788, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 273.
[119] Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 273.
[120] Vkidt, Megz, c. 2, s. 764, bn Sa'd, c. 3, s. 467, 469, Beyhak, Delil, c. 4, s. 370, bn Askfr,
Trih, c. 1, s. 99, Zeheb,Megz, s. 407, E bu'l-Fid, c. 4, s. 247, Diyarbekr, c. 2, s. 72, Haleb, nsan, c.
2, s. 788, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 273.
[121] bn shak, bn Hiam , c. 4, s. 25, Ahm ed b. Hanbel, M sned, c. 1 , s. 204, c. 3, s. 113 bn Sa'd,
c. 4, s. 37, Buhr, Sahh, c. 5, s. 87, Hkim, Mstedrek, c. 3, s. 298, Heysem, Meonau'i-zevid, c. 6, s.
160.
[122] bn Sa'd, Tabakt"l-kbr, c. 2, s. 130, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 72, Haleb, nsnu'l-
uyun, c. 2, s. 788.
[123] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 30, Vkd, Megz, c. 2, s. 769, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s.
407, bn Haim, Cevmiu's-Sre, s. 222, 223, bn Abdilberr, stib, c. 2, s. 679, c. 4, s. 1560, bn Esr,
Usdu'l-gbe, c. 2, s. 492, c. 5, s. 459, bn Seyyid, Uynu'l- eser, c. 2, s. 156, Zeheb, Megz, s. 416, E
bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 259, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 174, Zrknf, Mevhib'l-
lednniye erhi, c. 2, s. 273.
[124] Vkd, Megz, c. 2, s. 764, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 370, bn Askfr, Trih, c. 1, s.
99, Zeheb, Megz, s. 407, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 247, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 788, Zrknf, Mevhib
erhi, c. 2, s. 273.
[125] bn shak, bn Hiam, c.4, s. 21, 22, Taber, Trih, c. 3, s. 109, bn Askfr, Trh, c. 1, s. 99, bn
Seyyid, Uyun, c.2, s. 155, bn Kayym, Zd, c. 2, s. 173,174, Haleb, nn, c. 2, s. 788.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/247-248.
[126] bn shak.bn Hiam.c.4, s. 30, Vkd, Megz, c. 2, s. 769, bn Hazm, Cevmiu's-Sre, s. 222,
223, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 259, bn Kayym, c. 2, s. 174.
[127] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 407, bn Abdilberr, stib, c. 4, s. 1560, bn Esir, Usdu'l-
gbe, c. 5, s. 459.
[128] bn Sa'd, c. 3, s. 407, bn ^bdilberr, c. 2, s. 679, c. 4, s. 1560, bn EsTr, Usdu'l-gbe, c. 2, s.
492, c. 5, s. 459.
[129] bn Sa'd. c. 4. s. 141 bn Adilberr. c. 3. s. 1390. bn E ar. c. 5. s. 163.
[130] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/248-249.
[131] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 237.
[132] tan Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 130.
[133] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 299, Taber, Trih, c. 3, s. 109, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 4, s. 367, Zeheb, Megz, s. 406.
[134] Vkd, Megz, c.2, s. 761, Eb Nuaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 529, Beyhak, Delil, c. 4,
s. 369, bn Askfr, Trh, c. 1, s. 98, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 246, 247.
[135] Taber, Trih, c. 3, s. 109, Beyhak, Delil, c. 4, s. 367, bn E sfr, Kmil, c. 2, s. 237, Zeheb,
Megz, s. 406.
[136] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 299, Taber, Trih, c. 3, s. 109, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 237.
[137] Taber, Trih, c. 3, s. 109, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 237, E bu'l-Fid, c. 4, s. 246.
[138] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 299, Taber, c. 3, s. 109, Beyhak, c. 4, s. 367, bn Esr, c. 2, s. 237.
[139] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 299, Taber, c. 3, s. 109, Beyhak, c. 4, s. 367, bn Esr, c. 2, s. 237,
Zeheb, s. 406, E bu'l-Fid, c. 4, s. 246.
[140] Vkd, Megz, c. 2, s. 761, 762, Ebu Muaym, Delil'n-nbvve, c. 2, s. 529, Beyhak, Delil,
c. 4, s. 368, 369, bn Askfr, Trh, c. 1, s. 98, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 247.
[141] bn shak, bn Hisam, Sre,c.4, s. 22, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 368.
[142] Vkd, Megz, c.2, s. 762, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 46, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 299, Taber,
c. 3, s. 110.
[143] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 299, Taber, Trih, c. 3, s. 110.
[144] Vkd, c. 2, s. 762, bn Sa'd, c. 3, s. 46, Beyhak, c. 4, s. 369, bn Askfr, c. 1 , s. 98.
[145] bn shak, bn Hisam , c. 4, s. 22, Vkd, c. 2, s. 762, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 299, Taber, c.
3, s. 110, Beyhak, c. 4, s. 368, bn Askfr, c. 1, s. 98, Zeheb, Megz, s. 407, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 247.
[146] Vkd, Megz, c. 2, s. 762, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 37, 38, Ebu Muaym, Delil'n-
nbvve, c. 2, s. 529, Beyhak, Delil, c. 4, s. 369, bn Askfr, Trih, c. 1, s. 98, Zeheb, Megz, s. 407,
Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 247.
[147] Vkd, c. 2, s. 762, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 299, Taber, Trih, c. 3, s. 110, Beyhak,
c. 4, s. 369, bn Askfr, c. 1,s.98, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 237.
[148] Vkd, c.2, s. 762, Ahmed b. Hanbel, c.5, s. 299, Taber, c. 3, s. 110, Ebu Nuaym, c. 2, s. 529,
Beyhak, c.4, s. 369, bn Askir, c. 1,s.98.
[149] Vkd, c. 2, s. 762, bn Sa'd, c. 4, s. 38, Ebu Nuaym, c. 2, s. 529, Zeheb, s. 407, Ebu'l-Fid, c.
4, s. 247.
[150] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 39, Tirmiz, Snen, c.5, s. 654.
[151] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 299, Taber, c. 3, s. 110.
[152] Vkd, c. 2, s. 762, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 299, Taber, c. 3, s. 110.
[153] bn shak, bn Hisam, Sre,c.4, s. 22, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 237.
[154] Ahmed b. Hanbel, c.5, s. 299, Taber, c. 3, s. 110, Zeheb, s. 406.
[155] bn shak, bn Hisam, c. 4, s. 22, Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 299, Taber, c. 3, s. 110, bn Esr,
c.2, s. 237.
[156] Vkd, c.2, s. 762, bn Sa'd, c. 3, s. 530, Ebu Nuaym, c. 2, s. 529, Beyhak, c. 4, s. 369, bn
Askfr, c. 1, s. 98, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 247.
[157] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 299, Taber, c. 3, s. 110.
[158] Vkd, c.2, s. 762, bn Sa'd, c. 3, s. 530, Ebu Nuaym, c. 2, s. 529, Beyhak, c. 4, s. 369, bn
Askfr, c. 1, s. 98, Ebu'l- Fid, c. 4, s. 247.
[159] Vkd, c. 2, s. 762, bn Sa'd, c. 3, s. 530, Ebu Nuaym , c. 2, s. 529, Beyhak, c. 4, s. 369.
[160] Vkd, c. 2, s. 762, bn Sa'd, c. 3, s. 530, Ebu Nuaym , c. 529, Beyhak, c. 4, s. 369, bn Askfr,
c. 1, s. 98, Ebu'l-Fid, c.4, s. 247.
[161] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 22, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 368, bn Kayym,
Zdu'l-mead, c. 2, s. 1 74.
[162] Heysem, Mecmau'z-zevid, c. 6, s. 161.
[163] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 130.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/249-252.
[164] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 46.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/253.
[165] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 113,117,118, Buhr, Sahh, c. 5, s. 87, Beyhak, Snen, c. 8,
s. 154.
[166] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 204, Buhr, Sahih, c. 5, s. 87, Beyhak, Snen, c. 8, s. 154.
[167] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 204, c. 3, s. 113, Beyhak, Snen, c. 8, s. 154. Ahmed b. Hanbel, c. 1,
s. 204, c. 3, s. 113, Beyhak, Snen, c. 8, s. 154.
[168] Vakidi.Megazi, c.2, s. 764, bn Sa'd, c.2, s. 129, c.4, s. 253, Ebul Fida , el-Bidaviye ven-nihaye,
c.4, s. 247.
[169] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 204, c. 3, s. 113, Buhr, c. 5, s. 87, Beyhak, c. 4, s. 367.
[170] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 299, Taben, Trih, c. 3, s. 110, Beyhak, c. 4, s. 367, 368,bn Askfr,
Trh.c. 1, s. 100, Zeheb, Megz, s. 406, Heysem, Mecmau'i-ievid, c. 6, s. 156.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/253.
[171] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 365, . bn Askfr, Trih, c. 1, s. 97, Musa b. Ukbe'den
naklen bn Seyyid, Uyunu'l-eser, c. 2, s. 155,156, Musa b. Ukbe'den naklen bn Kayym, Zadu'l-mead, c. 2,
s.174, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 247, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 189,
Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 73, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2 s. 276.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/253-254.
[172] bn shak, bn Hiam, Sre,c.4, s. 22, Vkd, Megz, c. 2, s. 766, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.
8, s. 282.
[173] Vkd, Megz, c. 2, s. 766, bn Sa'd, c. 8, s. 282.
[174] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 22,
[175] bn shak, bn Hisam, c. 4, s. 22, Heysem, Meonau'z-zevid, c. 6, s. 161.
[176] Ykub, Trih, c. 2, s. 65.
[177] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 22, Heysem, Meanau'z-zevid, c. 6, s. 161.
[178] Vkd, Megz, c. 2, s. 766, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 8, s. 282.
[179] bn shak, bn Hiam, Sre,c.4, s. 22, Vkd, Megz, c. 2, s. 766, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 282.
[180] Ykub, Trih, c. 2, s:. 65.
[181] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 22, Vkd, c. 2, s. 766, bn Sa'd, c. 8, s. 282.
[182] Vkd, Megz, c. 2, s. 766, bn Sa'd, Tabakt, c. 8, s. 282.
[183] Vkd, c. 2, s. 767, Zeheb, Megz, s. 409.
[184] Vkd, c. 2, s. 767, bn Sa'd, c. 4, s. 39, 40, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 371, Zeheb,
Megz, s. 409.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/254-255.
[185] bn shak, bn Hiam, Sre,c.4, s. 22.
[186] Vkd, c. 2, s. 767, bn Sa'd, c. 8, s. 282, Ykub, Trih, c. 2, s. 66, bn Abdilberr, stib, c. 1,
s. 243, Beyhak, Delil, c. 4, s. 370.
[187] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 22.
[188] Vkd, c. 2, s. 767, bn Sa'd, c. 8, s. 282.
[189] bn shak, bn Hiam, Sre,c.4, s. 22.
[190] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 205.
[191] Ykub, Trih, c. 2, s. 66.
[192] bn Esr, Kmil, c. 2, S. 238.
[193] Vkd, Megz, c. 2, s. 767, Be^akf, Delil'n-nbvvE, c. 4, s. 371, Haleb, nsnu'l-u^n, c. 2,
s. 790.
[194] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 37, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 204, 205.
[195] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 37.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/255-257.
[196] bn shak, bn Hiam, Sre.c.4, s. 23, Vkd, Megz, c. 2, s. 767, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c.
4, s. 40.
[197] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 40, Buhr, Sahih, c. 5, s. 87, Beyhak, Delil'n-nbvve, c.
4, s. 372.
[198] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 23, Vkd, Megz, c. 2, s. 767, bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 40,
Buhr, c. 5, s. 87, Beyhak, c. 4, s. 372.
[199] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 4, s. 40, Beyhak, Delil, c. 4, s. 372, Zeheb, Megz, s. 408.
[200] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 23, Vkd, c. 2, s. 767, bn Sa'd, c. 4, s. 40, Beyhak, c. 4, s. 372,
Zeheb, s. 408.
[201] bn Sa'd, Tabakt, c. 4, s. 40, Buhr, c. 5, s. 87, Beyhak, c. 4, s. 372, Zeheb, s. 408.
[202] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 23, Vkd, c. 2, s. 767, Beyhak, c. 4, s. 372, Zeheb, s. 408.
[203] bn Sa'd, c. 4, s. 40, Buhr, c. 5, s. 87, Beyhak, c. 4, s. 372, Zeheb, s. 407.
[204] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 23, Vkd, c. 2, s. 767, Beyhak, c. 4, s. 372.
[205] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 23, Vkd, c. 2, s. 767, bn Sa'd, c. 4, s. 40, Buhr, c. 5, s. 87,
Beyhak, c. 4, s. 372.
[206] bn Sa'd, c. 4, s. 40, Buhr, c. 5, s. 87, Beyhak, c. 4, s. 372.
[207] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 23, Vkd, c. 2, s. 767, bn Sa'd, c. 4, s. 40, 41, Buhr, c. 5, s. 87,
Beyhak, c. 4, s. 372,Zeheb, s. 408, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 251.
[208] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 23, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 251 .
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/257-258.
[209] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 24.
[210] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 299.
[211] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 24, Taber, Trih, c. 3, s. 110, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 253.
[212] Vkd, Megz, c. 2, s. 765, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 2, s. 1 29.
[213] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 24, Vkd, c. 2, s. 765, bn Sa'd, c. 2, s. 129, Taber, Trih, c. 3, s.
110, Bevhakf, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 374, bn Esir, Kmil, c. 2, s. 238, Zeheb, Megz, s. 41 0.
[214] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 320.
[215] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 792.
[216] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 320, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 792.
[217] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 24, Vkd, c. 2, s. 765, bn Sa'd.c. 2, s. 1 29, Taber, c. 3, s. 110,
Beyhak, Delil,c.4, s. 374, bn E sfr, Kmil, c. 2, s. 238, Zeheb, s. 410.
[218] Mus'abu'z-Zbeyrf, Nesebi Kurey, s. 320.
[219] Vkd, Megz, c. 2, s. 765, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 2, s. 793.
[220] Vkd, Megz, c. 2, s. 765.
[221] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 24, Taber, Trih, c. 3, s. 110, Beyhak, Delil'n-nbvve, c.
4, s. 374, 375, Zeheb, Megz, s. 411.
[222] Vkd, Megz, c. 2, s. 765.
[223] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 24, 25, Vkd, Megz, c. 2, s. 765, Taber, Trih, c. 3, s. 110,
Beyhak, Delil, c. 4, s. 375, Zeheb, Megz, s. 411 .
[224] Vkd,Megz,c.2,s. 765.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/259-260.
EN BYK FETHN AREFESNDE
Amr b. s'n Zt's-Selsil'e Gnderilii
Seferin Tarihi, smi, Mevkii ve Sebebi
Zt's-Selsil seferi, Hicretin 8. ylnda Cumde'l-hire aynda vuku bulmutur.[1]
Selsil veya Slsil, Czamlarn toprandaki bir suyun ismidir.[2] Suya Selsil veya Silsal ismi de,
iimi tatl ve ho olup boazdan kolayca getii iin verilmitir.
Kum ynlarnn birbirleri zerine zincir gibi sralanm bulunmalarnn o yere bu ismin verilmesine
sebep olduu da rivayet edilir.[3]
Bu sefere de, mrikler kamaktan korkup birbirlerine balandklar iin Zt's-Selsil ismi ver-
ilmitir.[4]
Lahm ve Czam gazvesi denildii de vardr.
Zt's-Selsil; Beliyy, Uzre ve Ben Kaynlarn beldelerindendir.[5] Zt's-Selsil, Uzrelerin
topraklarndan olup,[6] Vdi'l-kur'nn gerisinde, Medine'ye on gnlk uzaklktadr.[7]
Peygamberimiz Aleyhisselam;
Kuda.[8]
Beliyy, [9]
Czam,[10]
Ben Uzre ve Yemen kabilelerinin[11] Medine'yi kuatmak maksadyla toplandklarn haber ald.
Bunun zerine, Amr b. s' yanna ard.[12]
Ona:
"Ey Amr! Silahn kuan, yolculuk elbiseni zerine giy ve hemen yanma gel!" buyurdu.
Amr b. s der ki:
"Reslullah Aleyhisselamn emrini yerine getirdim ve yanna vardm. O srada, kendisi, glge bir yere
km, abdest alyordu. Sonra aa indi ve:
'Ey Amr! Allah seni selamete ve ganimete erdirsin diye asker bir birliin banda bir yere
gndermek istiyor, en iyi dileimle, senin iin ganimet diliyorum!' buyurdu.
'Y Raslallah! Ben ganimet iin Mslman olmadm. Ancak, Mslman olmay, cihadlara katlmay
ve senin yannda bulunmay arzulayarak Mslman oldum!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Ey Amr! Ganimetin yararls, insann yararlsna ne gzel yarar!' buyurdu."[13]
Beliyy oullar, s b. Vil'in daylar oluyordu.[14] Amr b. s'n babaannesi, Beliyy kabilesindendi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, bunun iin, gnderecei birliin bana Amr b. s' komutan yapmak
suretiyle Ben Beliyy kabilesini sndrmak, yumuatmak istemiti.[15]
Giderken de, Beliyy, Uzre ve Belkayn kabilelerine urayp, aradaki akrabalktan, yardmlarn
salamaya almasn,[16] ayn zamanda, kendilerini slmiyete davet etmesini de Amr b. s'a emir
buyurdu.[17]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Amr b. s iin beyaz bir sancak balad. Kendisine, bir de siyah
bayrak verdi.[18]
Kendisini; ilerinde Muhacir ve Ensarn ileri gelenleri ve sekinleri de bulunan 300 kiinin bana
geirdi. Yanlarnda 30 at da bulunuyordu.[19]
Mcahidler, Amr b. s'n kumandas altnda yola ktlar. Gndzleri gizleniyorlar, geceleri
yryorlard.
Aradklar kavme yaklatklar zaman, onlarn kendileri iin byk bir ynak yaptklarn haber
aldlar.[20]
Akamleyin, onlarn yaknlarna varp kondular.[21] Czamlarn yurdundaki Selsil suyunun zerinde
bulunuyorlard.
Dmanlarn okluu, Amr b. s'n gzn korkuttu.[22]
Amr b. s'a Ebu Ubeyde b. Cerrah'n Kumandas Altnda Takviye Birlii Gelii
Amr b. s, Rfi' b. Meks el-Chen'yi Peygamberimiz Aleyhisselama gnderip.[23] acele yandm
istedi.[24]
Rfi1 b. Meks Medine'ye gelip dmanlarn byk bir ynak yapm olduklarn ve bunun iin
yandm istediklerini Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdi.[25]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam, ilk Muhacirlerden Ebu Ubeyde b. Cerrah' ilerinde Hz.
Ebu Bekir ve Hz. mer'in de bulunduu,[26] Muhacir ve Ensarn ileri gelenlerinden ve sekinlerinden
200 kiinin bana geirip, yardmc sava birlii olarak yola kard.
Amr b. s'la buluup hep birlikte hareket etmelerini ve aralarnda anlamazla dmemelerini de sk
sk emir ve tenbih etti.[27]
Ebu Ubeyde b. Cerrah Amr b. s'n kararghna varnca, Amr b. s, ona:
Sizin de kumandannz benim! nk, Reslullah Aleyhisselama haber salp bana yardm etmenizi
kendisinden ben istedim.[28] Sen bana ancak yardmc olmak zere geldin!" dedi.
Ebu Ubeyde b. Cerrah:
"Hayr! yle deildir. Ben kumandan bulunduum birliin kumandanym, sen de kumandan
bulunduun birliin kumandansn!" dedi.[29]
Muhacirler de, Amr b. s'a:
"Sen ancak maiyyetindeki arkadalarnn kumandansn! Ebu Ubeyde de maiyyetindeki Muhacirlerin
kumandandr!" diyerek, Ebu Ubeyde b. Cerrah' desteklediler.
Amr b. s, onlara da:
"Siz ancak bana yardm etmelerini istediim biryardm birliisiniz!" dedi.[30]
Ebu Ubeyde b. Cerrah imam olup halka namaz kldrmak istedii zaman da, Amr b. s, ona:
"Sen benim yanma ancak yardm iin gelmi bulunuyorsun. Peygamber Aleyhisselam seni bana
sadece yardm etmek zere gnderdi. Bakumandan benim! Sen bana imamlk yapmaya yetkili deilsin!"
dedi.
Muhacirler:
"Hayr! Sen ancak maiyyetindeki arkadalarnn kumandansn! O da (Ebu Ubeyde de), kendi
maiyyetindeki arkadalarnn kumandandr!" dediler.
Amr b.s:
"Hayr! Sizler ancak bize yardmclarsnz!" diyerek direndi.[31]
Ebu Ubeyde b. Cerrah; gzel, yumuak huylu,[32] dnya ilerinde uysallk gsteren, glk
karmayan bir zt idi. Amr b. s'n "Sen ancak benim yardmcmsn!" diyerek direndiini grnce:[33]
"Ey Amr! Bilesin ki, Reslullah Aleyhisselamn bana en son sz:
'Arkadann yanna varnca, birbirinize kar itaatli olunuz! Aranzda anlamazla dmeyiniz!1 emir
ve tavsiyesi olmutur.[34]
Eer sen bana itaat etmezsen, ben sana itaat eder, boyun eerim!" dedi.[35]
Amr b.s:
"yleyse, ben senin de kumandannm! Sen benim yardmcmsn!" dedi.
Ebu Ubeyde b. Cerrah:
"Peki!" dedi,[36] kumandanl Amr b. s'a brakt.[37]
Bunun zerine, namaz da Amr b. s kldrd.[38]
Amr b. s'n arkasnda namaz klanlarn says 500 idi.[39]
Ebu Ubeyde'nin Amr b. s'a Uyuundan Dolay tirazlara Uray
Mure b. ube, Ebu Ubeyde b. Cetrah'n yanna vararak:
"Reslullah Aleyhisselam bize seni kumandan yapt.
Yannda sana kar hibir yetki bulunmayan filann oluna, halkn ii ne diye braklyor?!" dedi.
Ebu Ubeyde b. Cerrah:
"Reslullah Aleyhisselam, bize birbirimize kar itaatli olmay emretmitir.
Ben Reslullah Aleyhisselamn emrine itaat ederim-Amr ona si olsa da!" dedi.[40]
Amr b. s her iki birliin kumandan olunca, Hz. mer'in de buna can skld.
Ebu Ubeyde b. Cerrah'a:
"Demek, sen Nbiga'nn oluna itaatla, onu hem kendine, hem Ebu Bekir'e, hem de bizlere kumandan
yaptn h?!
Bu ne biim gr?!" dedi.
Ebu Ubeyde b. Cerrah:
"Ey anamn olu! Reslullah Aleyhisselam, bana ve ona, birbirimize itaatsizlik etmemeyi emir ve
tavsiye buyurdu.
Ben eer Amr b. s'a itaat etmeyecek olursam, Reslullah Aleyhisselam a si olmu olacamdan
korktum!" dedi.[41]
Amr b. s'n Baz Emir ve Tedbirlerinin Tepkiyle Karlan
slm mcahidlerinin vardklar yer souk olduu iin, mcahidler odun toplayarak ate yakp snmak
istediler.
Amr b. s onlara engel oldu[42] ve:
"Hi kimse ate yakmayacaktr![43] Her kim ate yakarsa, onu yakt atein iine atacam!" dedi.
[44]
Amr b. s'n bu davran, mcahidlerin ok arna gitti.[45]
Hz. mer, Hz. E bu Bekir'e:
"Amr b. s halkn ate yakmalarna izin vermiyor!
Onun halka yapt eyi gremiyor musun? Halkn ateten yararlanmalarna nasl engel oluyor?!" dedi.
Hz. Ebu Bekir, gidip Amr b. s'la konutu.[46]
Amr b.s:
"Sen beni dinlemek ve bana itaat etmekle emrolndn, deil mi?" diye sordu.
Hz. Ebu Bekir:
"Evet!" dedi.[47]
Amr b.s:
"yle ise, emrolunduunu ile!" dedi.[48]
Hz. mer bunu iitince ok kzd, hemen yanna varp ona atmak istedi.[49]
Hz. Ebu Bekir engel oldu ve:
"Brak onu kendi haline! Reslullah Aleyhisselam, onu ancak savataki stn bilgisi yznden
bamza kumandan dikti!" dedi.[50]
Hz. mer sustu.[51]
Mcahidlerin Dman Yurtlarna Akn ve Baskn Yapmalar
Amr b. As, 500 kiilik ordusuyla, gece gndz ilerleyip Beliyylerin yurtlarna akn ve baskn yapt.
Fakat, her nereye eriseler, oradaki cemaati dalm ve kam buldular.
Beliyy, Uzre ve Belkaynlarn yurtlarnn sonuna kadar varp dayandlar.
Orada az bir dman topluluuna rastladlar.[52]
Onlarla bir mddet arptlar, ok attlar.
O arpmada, mir b. Rebia, kolundan okla vuruldu.
Mslmanlar hep birden hcuma kalknca, dmanlar dalp her tarafa hzla kamaya baladlar.
[53]
Mcahidler kaan halk takip etmek istedilerse de, Amr b. s engel oldu.[54]
Amr b. s orada gnlerce oturdu.
Dmanlarn ne topluluklarndan, ne de bulunduklar yerlerden haber alabildi.
Ancak, etrafa gnderdii svariler, bulabildikleri davar ve develeri srp getirmekte idiler.
Getirilen deve ve davarlar da, kesilip yenilmekte idi.[55]
Kuda, mile, Lann ve Czamlardan biraraya toplanm olanlardan, arpma srasnda pek
oklarnn ldrld ve mallarnn itinam edildii,[56] ayrca, kadn erkek pek ok esirler alnd ve
bundan dolay bu gazveye Zt's-Selsil denildii bildihlmektedir.[57]
Hz. Ebu Bekir ile Hz. mer'in Yedikleri Etten Telaa ve Korkuya Dmeleri
Avf b. Malik el-Eca, bu gazada Hz. Ebu Bekir ile Hz. mer'e arkada olmu,[58] konak yerlerinde
onlarla birlikte bulunmutu.
Avf b. Malik, bir gn ordugha gitmi, orada deve kesmek ve etlerini on paraya aynp blmek
isteyen ve fakat bunu bir trl beceremeyen bir cemaate rastlamt.
Kendisi bu iin ustas idi.
Onlara:
"Bu devenin etini on paraya ayrp aranzda bltrmek zere, bana bundan bir parasn verir
misiniz?" dedi.
Onlar:
"Olur! Sana ondan bir parasn verelim" dediler.
Avf b. Malik eline iki byk bak ald. Deveyi kesti, paralad ve aralarnda bltrd. Ondan bir
parasn da kendisi alp, arkadalarnn yanna getirdi. Piirdiler ve yediler.
Hz. Ebu Bekir ile Hz. mer, eti yedikten sonra:
"Ey Avf! Bu et sana nereden geldi?" diye sordular.
Avf b. Malik hadiseyi anlatnca:
"Vallahi, sen bize bunu yedirdiine iyi etmedin!" dediler ve karnlarna girenden dolay, korka korka
ayaa kalktlar.[59]
Hz. Ebu Bekir'in Rfi' b. Ebi Rfi'e tleri
Zt's-Selsil seferine katlan mcahidler arasnda bulunan Rafi1 b. Ebi Rfi1 et-T der ki:
"Ben Hristiyan dininde bulunan bir adamdm, Sercis adyla anlrdm.
Halka klavuzluk eder, onlara, u kum ynlarnn yerlerini gsterirdim.
Cahiliye devrinde, devekuu yumurtalarnn iine su koyar, kum ynlarnn bir kesine saklardm.
Sonra, halkn develerini yamalar, kum ynlarna sokardm. Beni arayp bulmaya kimse g
yetinemezdi.
Devekuu yumurtalarnn iine koyduum sulara urar, onlar karr, ierdim.
Mslman olduum zaman, Reslullah Aleyhisselamn Amr b. s' gnderdii Zt's-Selsil seferine
ben de katlmtm.
Kendi kendime:
'Vallahi, ben kendime bir arkada seeceim!' dedim.
Ebu Bekir'i arkada edindim. Hep onun yannda bulunuyordum.
Kendisinin zerinde, Fedek ii kaln birharmanisi, abas vard.
nip konakladmz yere onu serer, hayvanmza bineceimiz zaman, onun ularn dikenle ilitirip,
elbise yerine zerine onu giyendi.
Bunun iin, kendisine 'Zt'l-Abet= Abal' denirdi.
Kafile ile Medine'ye yaklatmz srada:
'Y Eb Bekri Allah'n senin arkadaln bana yararl klmas iin bana baz tler ve bilgiler
versen ya?' dedim.
Ebu Bekir
'Benden sormam olsan bile, sen unlar muhakkak yapmalsn:
1. Kendisine hibir eyi erik komakszn Allah' tevhid etmeni, bir bilmeni,
2. Namaz klman,
3. Zekat vermeni,
4. Ramazan orucunu tutman,
5. u Beytullah' hacc ve ziyaret etmeni,
6. Cnplkten gusledip ykanman,
7. Mslmanlardan iki kiinin bile bana gemek arzusunda bulunmaman sana emir ve tavsiye
ederim!' dedi.
Kendisine:
'Ey Ebu Bekir! Vallahi, ben hibir zaman Allah'a kimseyi erik komayacam umarm.
naallah, namaz da hibir zaman brakmayacam.
Malm olursa, inaallah, onun zekatn da derim.
naallah, Ramazan orucunu da tutacak, hi brakmayacam.
Hacc da, gcm yeterse, inaallahu tel yapacam.
Cnplk olduka, inaallah ykanp ondan arnacam.
nsanlarn bana gemeye gelince; ey Ebu Bekir! Gryorum ki, halk, Reslullah Aleyhisselam
yannda da, insanlar yannda da, ancak bununla erefleniyorlar!
Sen ise beni ondan nehyediyorsun!?' dedim.
Ebu Bekir
'Sen benden grm sondun, t istedin. Ben de sana gnm anlatmaya altm.
Sana unu da haber vereyim ki; Yce Allah, Muhammed Aleyhisselam, u slm dini ile peygamber
gnderdi.
O da, bu din urunda, olanca gc ile alt.
Nihayet, halk ister istemez ona girdiler. Girince de, Allah'a snm, O'nun komuluuna ve
himayesine girmi oldular.
Sakn, Allah'n komular hakkndaki ahdini bozaym deme!
Allah ahdini bozanlar ukubete uratr!
Allah'n, komuluundan dolay gazab ise ok iddetlidir!' dedi.
Yanndan ayrldm.
Reslullah Aleyhisselam vefat edip Ebu Bekir halkn bana getirildii zaman, yanna vardm ve ona:
'Ey Ebu Bekir! Sen beni Mslmanlardan iki kiinin bile bana gemekten nehyetmemi miydin?!'
diye sondum.
Ebu Bekir
'Evet! Ben bu szmn zerinde duruyor, seni imdi bile ondan nehyediyorum' dedi.
Kendisine:
'Ya seni halkn iini zerine alp yrtmeye srkleyen ey ne ola?' diye sordum.
Ebu Bekir
'Muhammed mmetinin ihtilaf ve tefrikaya dp helak olmalarndan korktum. Bunun iin, bana tevdi
ve emanet ettikleri vazifeden kamak, kurtulmak yolunu bulamadm!' dedi."[60]
Amr b. s'n Zt's-Selsil'den Dnerken htilam Oluu ve Gusl Yerine
Teyemmmle Namaz Kldr
Mcahidler Zt's-Selsil'den Medine'ye dnerlerken, yolda, ok souk bir gecede, Amr b. As ihtil-
am oldu.
Arkadalarna:
"Siz bana ne dersiniz? Vallahi, ihtilam oldum, dm azd!
Eer bu soukta gusleder, ykanrsam, helak olurum!" dedi.
Su getirtip taharetlendi, abdest ald. Gusl yerine de, teyemmm yapt.[61] Kalkp arkadalarna
sabah namazn kldrd.[62]
Avf b. Malik el-Ecyi de, selametle dnlerini ve gazalar srasnda olup bitenleri Peygamberimiz
Aleyhisselama haber vermek zere, postac olarak nden gnderdi.[63]
Avf b. Malik der ki:
"Halkn bu seferden dnlerinde, Reslullah Aleyhisselamn yanna ilk varan ben oldum.[64] Seher
vakti idi.[65] Reslullah Aleyhisselam evinde namaz klyordu.
'Esselmu aleykm ve rahmetullahi ve berekth1 diyerek selam verdim.
Selam verince, Reslullah Aleyhisselam:
'Sen, Avf b. Malik h?1 buyurdu.[66]
'Evet! Babam, anam sana feda olsun! Benim, Avf b. Malik y Raslallah!' dedim.[67]
Reslullah Aleyhisselam:
'Sahib'l-cezur=Deveyi kesip etini bltren deveci h?' buyurdu.[68]
'Evet!' dedim.[69]
Reslullah Aleyhisselam, selamm alp, bana daha fazla birey sylemedi.[70]
'Olan bitenleri bana haber ver!' buyurdu.
Ben de, giderken btn olan bitenleri, Ebu Ubeyde b. Cerrahla Amr b. s arasnda geenleri ve Ebu
Ubeyde'nin ona itaat ediini, uysal davrann birer birer haberverdim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Allah, Ebu Ubeyde b. Cerrah' rahmetiyle esirgesin!' buyurdu.
Sonra, Amr b.s'n, cnb olduu halde, yannda edeb yerlerini ykamaya yetecek miktardan fazla su
bulunmad iin bize teyemmmle namaz kldrdn;[71] Mslmanlar ate yakmaktan ve dmanlar
takipten men ettiini haber verdim.[72]
Reslullah Aleyhisselam sustu.[73]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Amr b. s' Sorguya ekii
Medine'ye dndkleri, geldikleri zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam, ashabna:
"Amr' nasl buldunuz?" diye sordu.
Sahabiler, onu hayrla andktan sonra:
"Y Raslallar! O, cnb olduu halde bize namaz kldrd!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, haber salp Amr b. s' yanna artt .[74]
Gelince, ona, Zt's-Selsil seferi srasnda cnb olduu halde teyemmmle kldrm olduu namaz
sordu.
Amr b.s:
"Seni hak din ve Kitabla peygamber gnderen Allah'a yemin ederim ki; gusletseydim, lrdm.
Ben hibir zaman souun ylesini grmemisimdir!
Yce Allah, 'Kendinizi ldrmeyiniz! phe yok ki, Allah sizi ok esirgeyici bulunuyor1 (Nisa: 29)
buyuruyor" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam gld.
Baka birey sylemedi.[75]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Amr b. s'n yaptn yerinde grdnden, kldrm olduu namaz
ne iade ettirdi, ne de kendisinden daha fazla izahat istedi.[76]
Amr b. s, Mslmanlara ate yaktrmad ve dmanlar takip ettirmedii hakknda yaplan ikyet
zerine de:
"Ey Allah'n Peygamberi! Mslmanlar azlk idiler. Dmann onlar az grmelerinden korktum.
Dmanlar takip etmekten de, onlar nehyettim. nk, onlar iin pusu kurulmu olmasndan,
kendilerinin pusuya drlmelerinden korktum!" dedi.
Amr b. s'n bu davran da Peygamberimiz Aleyhisselamn houna gitti[77] ve Amr b. s'tan
ikyetlenenlere:
"Gryor musunuz, arkadanz hem kendisini, hem sizi nasl dnyor?" buyurdu.[78]
Amr b.s da, namaz kldrma hadisesini ve Peygamberimiz Aleyhisselamn bu husustaki sorusunu
nasl cevapladn yle anlatr
"Zt's-Selsil Gazvesinde souu pek iddetli olan souk bir gecede ihtilam olmutum.
Gusledersem lrm diye korktum. Teyemmm ettim. Sonra, arkadalarma sabah namazn kldrdm.
Reslullah Aleyhisselamn yanna vardm zaman:
'Ey Amr! Sen arkadalarna cnb iken namaz m kldrdn?' diye sordu.
'Evet y Raslallah! Ben souu pek iddetli olan bir gecede ihtilam oldum. Eer gusledersem lrm
diye korktum.
Yce Allah'n, 'Kendinizi ldrmeyiniz. phe yok ki, Allah, sizi ok esirgeyici bulunuyor' [Nisa: 29]
buyurduunu hatrladm, teyemmm ettim. Sonra, namaz kldrdm!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam gld, baka birey sylemedi."[79]
Amr b. s'n Peygamberimiz Aleyhisselama En ok Kimi Sevdiini Soruu
Yine Amr b. s der ki:
"Reslullah Aleyhisselam beni asker bir birliin banda Zt's-Selsil'e gndermiti. Asker birliin
iinde Ebu Bekir ve mer de bulunuyordu.
'Reslullah Aleyhisselamn katnda benim yerim daha stn olmasa, herhalde Ebu Bekir ve mer'in
bana beni kumandan dikerek gndermezdi!' diye iime dodu.[80]
Hemen Reslullah Aleyhisselamn yanna varp:
'Y Raslallah! Halkn sana en sevgilisi hangisidir?' diye sordum.
'ie'dirl' buyurdu.
'Erkeklerden kimdir?' diye sordum.
'ie'nin babasdr!' buyurdu.
'Ondan sonra kimdir?' diye sordum.
'Ondan sonra mer'dir!' buyurdu.
Birtakm erkeklerin isimlerini daha sayd.[81]
Kendi kendime:
'Artk bu sorumu tekrarlamayaym' dedim.[82]
Beni en sonraya brakmasndan korkup sustum.[83]
Ebu Ubeyde b. Cerrah'n Sfu'l-Bahr'e (Habat'a) Gnderilii
Seferin Tarihi, ismi, Mevkii ve Sebebi
Sefer, Hicretin 8. ylnda Recep aynda vuku bu I mutur.[84]
Bu sefere, Sfu 1-Bahr= Deniz Sahili ve Habat gazvesi denilir.[85]
Sefer srasnda askerler alktan aa yapraklar yedikleri iin, Cey'l-habat=Yaprak Askerleri seferi
denildii de vardr.[86]
Habat; lugatta, silkilmi yapraklar demektir ki, kurutup un gibi incelttikten veya baka bireyle
kartrlarak su katldktan sonra devenin azna dklr.[87]
Habat, deniz sahilinde, Kabeliyye nahiyesinde Cheynelere ait biryer olup, Medine'ye be gnlkt r.
[88]
Kabeliyye de, Cheynelerin Ben Arek kabilesine ait bir dadr.[89]
Peygamberimiz Aleyhisselam; Ka'b b. Umeyrln bakanl altnda 15 kiilik bir irad birliini, am
topraklarndan Zt-i Atlah'a gndermiti.[90]
Zt- Atlanta oturan halk Kudalardand ve Sedus adndaki liderin idaresi altnda idiler.
slm irad birlii, Zt- Atlah'a vardklar zaman, orada pek ok halk toplanm bulmulard.[91]
Ben Kudalar atlar zerinde gelerek Mslmanlar ok yamuruna tutmular ve hepsini yerlere
sermilerdi.
Ben Kudalarn bu tutum ve davranlar Peygamberimiz Aleyhisselama ok ar gelmi, onlara
asker bir birlik gndermeye niyetlenmi ise de, baka biryere ekip gittiklerini haber alnca, onlar kendi
hallerine brakmt.[92]
Cheyneler, Kuda kabilelerinden bir kabile idi.[93]
Mute savanda dmann 200.000 kiilik ordular topluluunun yansn tekil eden yardmc Arap
askerleri arasndaki Behra, Beliyy, Belkayn gibi kabilelerde Kudalardan idiler.[94]
Amr b. s'nZt's-Selsil'e geldiini iitince, bunlarda etrafa dalmlar, ele geirilememilerdi.
[95]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sfu'l-Bahr'e gnderecei asker birlie Ebu Ubeyde b. Cerrah'
kumandan tayin etti.[96]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Muhacir ve Ensarla kark olan 300 kiilik birlii, deniz sahilinde
Cheynelerden bir kabileye doru yola kard.[97]
Bunlarn 310'dan fazla olduu da rivayet edilir.[98]
Bunlarn iinde Hz. mer de bulunuyordu.[99]
Mcahidlere Yol Azklarnn Bltrl
Peygamberimiz Aleyhisselam, mcahidlere yol az olmak zere bir daarck dolusu hurma verdi.
[100]
Yola devam edildii srada azk tkenmeye balaynca, Ebu Ubeyde b. Cerrah, askerlere, yanlarnda
ne kadar azk varsa getirmelerini emretti.
Getirilen azklar bir iki kapta toplad.[101]
Onlar mcahidlere her gn, azar azar,[102] o da tkenmeye yz tutunca, birer birer datmaya balad.
[103]
Mcahidler her gn aldklar birer hurmay kk ocuun emii gibi emiyor, sonra da zerlerine su
iiyorlar, bu da onlara geceye kadar gnlk gdalarnn yerine geiyordu.[104]
Sonra, bir tek hurma da bltrlmeye baland.[105]
Nihayet, o da bitti.[106] Onun yokluunun da acsn ektiler.[107]
Abdullah b. mir'in bildirdiine gre; babas mirb. Rebia:
"Yavrucuum!" demi, "Reslullah Aleyhisselam bizi asker bir birlik iinde gndermiti.
Bizim bir daarck hurmadan baka azmz da yoktu.
Kumandanmz, bu hurmalar aramzda birer avu birer avu bltryordu. Sonra, birer birer
bltrr oldu!"
Abdullah b.mir:
"Babacm! Bir tek hurmann size ne yarar olabilir?" deyince, mir b. Rebia:
"Byle syleme yavrucuum! Tkendikten sonra, ona da ihtiya duyduk!" demitir.[108]
Mcahidlerin Alktan, Aa Yapraklar Yemeye Balamalar
Mcahidler yolda son derecede alk sknts ektiler.[109] Hatta habat (develerin yedikleri selem
aacnn yapraklarn) drerek su ile slatp yemeye baladlar.[110]
Bundan dolay, kendilerine "Cey'l-habat" ad verildi.[111]
Mcahidlerin avurtlar, diken yiyen develerin avurtlarna dnd.[112]
Azlar ve di etleri cerahatland ve iltihapland.[113]
Mcahidlerden Kays b. Sa'd b. Ubde'nin Borla Develer Satn Alarak Mcahidleri
Doyuruu
Mcahidler, Sfu'l-Bahr'de deniz dalgalarnn sahile att bal ve ondan kumandann emriyle yiyip
yararlandklarn anlatarak,[150] onu yediklerinden dolay ne yapmak gerektiini Peygamberimiz
Aleyhisselamdan sordular.[151]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Yiyiniz! O, Allah'n sizin iin denizden kard bir rzktr. Yannzda onun etinden az ok birey
varsa, bize de yedirseniz olmaz m?" buyurdu.[152] "Olur!" dediler.[153] Bir para getirdiler. Ondan
Peygamberimiz Aleyhisselam da yedi.[154]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Kays b. Sa'd' ve Onun Hanedannn Cmertliini
v
Mcahidler, Kays b. Sa'd n alkla karlaan askerler iin develer satn alp boazladn
anlattklar zaman Peygamberimiz Aleyhisselam: Cmertlik zaten bu hanedann haslet ve
adetlerindendir! buyurdu.[155]
Gerekten de Kays, babas Sa'd, onun babas Ubade, onun babas Dleym, onun babas Harise, onun
babas Ebu Huzeyme, onun babas Salebe, onun babas Tarif de ok cmert idiler.[156]
Bunlar, Cahiliye anda, hergn, kklerinin kulesine kp: Et ya ve et isteyen buraya gelsin!
diyerek seslenirlerdi.
Urve b. Zubeyr der ki :
Ben Sa'd b. Ubade ye yetitim ki, o, kknn zerinde: Et ya ve et isteyen ye gelsin! diyerek
sesleniyordu.
Ben ondan sonra oluna da yetitim. O da aynen babas gibi, halk Et yana ve ete davet ediyordu.
Ben gentim. Medinede yolda yryp gittiim srada, Abdullah b. mer, Aliye mevkiindeki arazisine
giderken, bana rastlad ve :
ey delikanl gel bakalm: Sa'd b. Ubadenin kknn zerinde bir kimsenin seslendiini grebiliyor
musun? dedi.156
Hayr! Gremiyorum ! dedim.
Doru syledin! dedi.[157]
Sa'd b. Ubde'nin Olundan zahat Alarak Ona Drt Hurma Bahesi Balamas
Sa'd b. Ubde, mcahidlerin yolda alkla karlatklarn haber ald zaman:
"Eer Kays benim bildiim Kays ise, onlara muhakkak deve bulup boazlar!" demiti.
Kays b. Sa'd, yolda kesip mcahidlere yediremedii iki deveyi Medine'ye getirmiti.
Kays babas Sa'd'n yanna varnca, Sa'd b. Ubde, ona:
"Askerler ala uradklarnda, onlarn alklarn gidermek iin sen ne yaptn?" diye sordu.[158]
Kays b. Sa'd:
"Develer boazladm!" dedi.[159]
Sa'd b. Ubde:
"Develer boazladna iyi etmisin!" dedi.[160]
Kays b. Sa'd:
"Sonra, yine ala uradlar!" dedi.[161]
Sa'd b. Ubde:
"Peki! Sen neyaptn?[162] Yine develer boaz asaydn ya!" dedi.[163]
Kays b. Sa'd:
"Boazladm!" dedi.[164]
Sa'd b. Ubde:
"Boazladna iyi etmisin!" dedi.[165]
Kays b. Sa'd:
"Sonra, yine ala uradlar" dedi.[166]
Sa'd b. Ubde:
"Peki! Sen ne yaptn?[167] Yine develer boazlasaydn ya!" dedi.[168]
Kays b. Sa'd:
"Boazladm!" dedi.[169]
Sa'd b. Ubde:
"Boazladna iyi etmisin!" dedi.[170]
Kays b. Sa'd:
"Tekrar ala uradlar!" dedi.[171]
Sa'd b. Ubde:
"Peki, sen neyaptn?[172] Yine develer boazlasaydn ya!" dedi.
Kays b. Sa'd:
"Develer boazlamaktan men edildim!" dedi.[173]
Sa'd b. Ubde:
"Seni bundan kim men etti?" diye sordu.
Kays b. Sa'd:
"Kumandan Ebu Ubeyde b. Cerrah!" dedi.
Sa'd b. Ubde:
"Niin men etti?" diye sordu.
Kays b. Sa'd:
"Benim malm bulunmadn syledi ve 'Mal ancak babana aittir1 dedi. Ben de:
'Babam, kendisine en uzak olanlarn bile borlarn der,yorulanlarn yklerini tar, ala
urayanlar yedirir dururken, bana gelince mi, bunu yapmayacak?' dedim" dedi.
Sa'd b. Ubde:
"Drt hurma bahesi senindir!" dedi.
Bu hususta, Kays iin bir de tapu senedi yazd.
Senedi Ebu Ubeyde b. Cerrah'a gtrd ve onu senede ahit yazd.
Hz. mer'e de gitti.
Hz. mer ahit yazlmaktan kand.
Bu bahe ve bostanlardan en az 50 deve yk hurma kard.
Chen, Kays'la birlikte Medine'ye gelmiti. Kays, ona borlu bulunduu hurma yklerini ykledi ve
srtna bir de elbise giydirdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kays'n bu tutum ve davrann iitince:[174]
"Muhakkak ki, onun kalbinde ve onun ev halk ndal[175] cmertlik vardr!" buyurdu.[176]
Kays b. Sa'd hastalanp, ziyaretine gelenlerin gelmekte geciktikleri ve 'Onlar, sana olan borlarndan
dolay yanna gelmeye utanyorlar!" denildii zaman:
"Kays'n herkimde alaca varsa, Kays o borcu ona hell klm, balamtr!" diye nida ettirmi;
bunun zerine, gelen giden ziyaretilerin okluundan, merdiveninin basamaklar krlmtr![177]
Yce Allah ondan da. onun babasndan da raz olsun![178]
Ebu Katde'nin Hadra'ya Gnderilii
Seferin Tarihi, Mevkii ve Sebebi
Hadra seferi, Hicretin 8. ylnda aban aynda vuku bulmutur.[179] Hadra; Necd'de Muhariblerin
yurtlar ndandr.[180] bnmir'in bostannn yanndadr ve Medine'ye uzakl yirmi mildir.[181]
Ben Gatafanlar, Necd'de Muhariblerin yurdu olan Hadra'da oturmakta idiler.[182] Hicretin 7.
ylnda, BenFezrelerle Cinab'da toplanp Medine'ye baskn yapmak istedikleri haber alnnca, Beirb.
Sa'd 30 kiilik bir birlikle zerlerine gnderilmise de, onlarn etrafa daldklar grlmt.[183]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu Katdeyi de, 15 kiilik bir birliin banda, Hadraya gnderdi.
[184]
Abdullah b. Ebi Hadrad'n bildirdiine gre, gnderirken de:
"Geceleri yrynz, gndzleri gizleniniz! Dank dzenle drt taraftan kuatarak Gatafanlara birden
baskn yapnz. Kadnlar ve ocuklar ldrmeyiniz!" buyurdu.
Gatafanlarn nahiyesine varnca, Ebu Katde, Allah'n buyruklarn yerine getirmelerini,
yasakladklarndan saknmalarn mcahidlere tavsiye etti.[185]
Herkesi, ikier ikier arkada yapt .[186]
Kumandann verdii direktife gre, lmedike, hi kimse arkadandan ayrlmayacak, dnnce,
arkada hakknda kumandanna bilgi verecek, "Onun hakknda bir bilgim yok!" diyemeyecekti.[187]
Kumandan tekbir getirdii zaman btn mcahidi er tekbir getirecekler, kumandan hcuma getii
zaman da, btn mcahidler hcuma geeceklerdi. Kaan dmanlar yakalamak iin arkalarna dlp
birlikten uzakl a m ayacakt.[188]
Gatafanlarn yurduna geceleyin varld.
Birliin kumandan Ebu Katde, mcahidleri ikier ikier kefe gnderdi. Gnderirken:
"Birbirinizden hi ayrlmayacaksnz!
Herhangi birinizin yannda arkadan gremediim zaman, ona, arkadann ne olduunu soracam!
Sakn, kaan yakalamak iin ardna dp birbirinizden uzaklamaynz!" dedi.[189]
Mcahidler, Gatafanlarn konak yerini rendiler.[190]
Yats vakti olunca, kumandan[191] Ebu Katde klcn syrd. Mcahidler de kllarn syrdlar.
[192]
Kumandan tekbir getirdi. Mcahidler de tekbir getirdiler.[193]
Kumandan hcuma geti. Mcahidler de hcuma getiler.[194]
Ben Gatafanlarn konak yerindeki byk bir toplulua saldrdlar.
Gatafanlarn sava erleri mcahidlerle arpmaya baladlar.
Gatafanlarn en erefli kiileri ldrldler.[195]
Ben Gatafanlardan, uzun boylu bir adam, klcn syrp parlatarak geri geri gidiyor ve:
"Ey Mslman! Cennete gel! Cennete!" diyordu.[196]
Abdullah b. Ebi Hadrad, onun ardna dt.[197]
Abdullah'a, arkada:
"Kumandanmz, kaan yakalamak iin arkasndan gitmeyeceimiz hakknda bize tenbihatta
bulunmutu. Geri dn!" dedi.
Arkada, Abdullah'n dmann arkasn brakmadn grnce de:
"Vallahi, ya geri dneceksin, ya da seni kumandana haber vereceim!" dedi.
Abdullah, arkadann tavsiyesine yanamad ve:
"Vallahi, ben onu takip edeceim!" dedi ve takip etmeye devam etti.[198]
Adam, yine:
"Cennete gel, Cennete!" diyor, mcahidlere hakaret ediyordu.[199]
Arkada, Abdullah'a:
"Uzaklama! Kumandanmz, kaan kovalamaktan bizi men etti!?
Yh! Nereye gidiyorsun?!
Vallahi, Ebu Katde'nin yanna gittiim ve seni benden sorduu zaman, bu yaptn ona haber
vereceim!" diyerek seslenmekte idi.[200]
Abdullah, adama yaklat, yetiti ve bir ok atp onu kafasndan vurdu.
Adam, yine:
"Ey Mslman! Cennete yakla!" dedi.[201]
Abdullah ona yaklamad. Bir ok daha att, adam l olarak yere drd. Adamn klcn ald.[202]
Ban gvdesinden ayrd.
Pek ok deve ve davar itinam edildi.[203]
Abdullah b. Ebi Hadrad, Ebu Katde'nin yanna varmadan nce, arkadayla buluup, ona:
"Kumandanm beni senden sordu mu?" diye sordu.
Arkada:
"Evet! Bana ve sana ok kzd!" dedi ve ganimetlerin biraraya toplandn, Ben Gatafanlarn ileri
gelenlerinin ldrldn haber verdi.
Ebu Katde, Abdullah' ok knad.
Abdullah; bir adamn ardna nasl ve niin dp gittiini, onun sylediklerini, kendisini nasl
ldrdn Ebu Katdeye birer birer haber verdi.
Esir alnan kadnlar hayvanlara bindirdiler. Knlarna sokulu kllar devenin semerine astlar.[204]
Medine'ye yneldiler.[205]
tinam edilen deve ve davarlar srlp Medineye getirildi. Mcahidler arasnda bltrld.[206]
tinam edilen mallar, 200 deve ile[207] 1.000[208] veya 2.000 davard.[209]
Ganimetin bete biri ayrldktan sonra, kalan bete drd mcahidler arasnda bltrld.
Her hisseye ya 12'erdeve veya bir devenin karl olarak 10 davar hesabyla tutarlar olan davarlar
dmt .[210]
Ben Gatafanlardan, ayrca esirler de alnmt.[211]
Esirler arasnda drt de kadn vard.[212] Bunlar, Ben Gatafanlarn eraf ve ileri gelenlerinin
kadnlar idiler.[213]
Esirler mcahidler arasnda bltrld zaman, Ebu Katde'nin hissesine bir kadn dmt.[214]
Mahmiyye b. Cez, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelerek:
"Ebu Katde'nin hissesine bir kadn dm... Allah'n nasip edecei ilk ganimetten bana birkadn
vermeyi vaad buyurmutun!" dedi.[215]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu Katde'ye haber gnderip:
"Senin hissene bir kadn m dt?" diye sordu.
Ebu Katde de:
"Esir kadnlardan bir kadn, ganimetin bete biri karldktan sonra, kendim iin almtm!" dedi.
[216]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onu bana bala!" buyurdu.
Ebu Katde de:
"Olur y Raslallah!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, o kadn Ebu Katde'den alp Mahmiyye b. Cez'e verdi.[217]
Abdullah b. Ebi Hadrad'n Gbe'ye Gnderilii
Seferin Tarihi, Mevkii ve Sebebi
Gbe seferi, Hicretin 8. ylnda aban aynda vuku bulmutur.[218]
Gbe; am yolu zerinde, Medine yaknnda, Medine'ye bir beridlik, 12 millik uzaklktadr.[219]
Sel1 dana uzakl 8 mil olup, Medinelilerin mallarnn bulunduu, sk aal bir yerdir.
Hz. Abbas gecenin sonuna doru Sel1 dana kp Gbe'deki uaklarna seslenir, sesini onlara
duyururdu.[220]
Gbe, bol suludur.[221]
Abdullah b. Ebi Hadrad der ki:
"Ben Cem[222] kabilesinden byk bir oymaa mensup bulunan Rifa b. Kays (veya Kays b. Rifa)
adndaki kii, kavmi ve kendi adamlaryla birlikte gelip Gbe'ye konmutu. Kayslar[223] Reslullah
Aleyhisselamla savatrmak istiyordu. Kendisi, Cem kabilesi iinde ad ve an sahibi idi.
Reslullah Aleyhisselam beni ard. Yanma da, Mslmanlardan iki kii[224] katt ve:
'u adamn yanna kadar gidiniz! Ya onu, ya da ondan bana bir haber ve bilgi getiriniz!1 buyurdu.
Bize yal ve ank bir deve verip, birimizi onun zerine bindirdi.
Vallahi, adamlar arkasndan elleriyle itmedike, deve ayaa kalkamad, ayaa da glkle kalkabildi.
Bundan sonra, Reslullah Aleyhisselam:
'Bunun zerine nbetlee bininiz ve o (adam)a eriiniz!' buyurdu.
Hemen yola ktk.
Yay, ok ve kl gibi silahlarmz da yanmzda idi.
Gne batarken, Ben Cemlerin konak yerlerinin yaknnda hayvan otlattklar bir yere vardk.
Ben orada bir keye sindim.
ki arkadama da, Ben Cemlerin konak yerine yakn bir keye sinmelerini emrettim ve:
"Benim konak yerine hcuma geip tekbir getirdiimi iittiiniz zaman, ikiniz de tekbir getiriniz ve
benimle birlikte hcum ediniz!1 dedim.
Vallahi, biz bylece Ben Cemlerin uykuya dalma veya onlardan bazlarn ele geirme frsatn,
gece karanl bizi bryp alncaya kadar bekledik durduk.
Ben Cemlerin bu blgede hayvanlarn otlatan bir obanlar vard.
obanlar yanlarna dnmekte gecikince, onun hakknda endielenmeye baladlar.
Ben Cem lerin bakan olan Rifa b. Kays kalkt, klcn alp boynuna astktan sonra:
'Vallahi, ben bu obanmzn izini izleyeceim! Muhakkak, onun bana birfelket gelmitir!' dedi.
Yannda bulunan kimselerden bazlar:
'Vallahi, onu izlemeye sen gitme! Senin yerine bizim gitmemiz yeter!' dediler.
Rifa b. Kays:
'Vallahi, onu izlemeye benden bakas gitmeyecektir!' dedi.
'yleyse, seninle birlikte biz de gelelim!' dediler.
Rifa b. Kays:
'Vallahi, sizden hi kimse de benim izimden gelmesin!' dedi ve benim bulunduum yerden kendisine
atacam okumu yetitirebileceim bir yere kadar geldi.
Geecei srada, oku atp kalbine sapladm.
Vallahi, hi konuturmadan zerine atldm ve ban kestim.
Konak yerine saldrdm ve tekbir getirdim.
ki arkadam da saldrdlar ve tekbir getirdiler.
Vallahi, konak yeri halk ancak kadnlar ve ocuklaryla yanlarndaki mallarndan binecek veya
tanabilecek hafiflikte olanlarn alarak kap kurtulabildiler.
Kendilerinin pek ok deve ve davarlarn srp Reslullah Aleyhisselamn yanna getirdik.
Reslullah Aleyhisselam, bu develerin onn bana verdi."[225]
Uyeyne b. Hsn ile Hris b. Avf'n Mslman Olmak zere Yola klar
Uyeyne b. Hsn ile Haris b. Avf; Mslman olmaya karar vererek, Medine'ye gitmek zere hazrlanp
yola kmlard.
Yolda Ferve b. Hbeyret'l-Kueyrye rastladlar.
Ferve, umre yapmak zere Mekke'ye gitmekte idi.
Uyeyne b. Hsn ile Haris b. Avf, Ferve ile konutular. zerinde durduklar ii, yapmak istedikleri eyi
ona haber verdiler.
Ferve:
"Bence, u Hudeybiye musalahas iinde, kavminin ona (Muhammed Aleyhisselama) ne yapacan
grnceye ve Kureylerden edineceim haberi size getirinceye kadar, acele etmeseniz, ardan alsanz iyi
olur" deyince, Medine'ye gitmeyi geri braktlar.
Ferve b. Hbeyre; Kurey mrikleriyle grp konutuktan sonra, Mekke'den dnnde, Uyeyne b.
Hsn ve Haris b. Avf la bulutu. Onlara Kurey mriklerinin durum ve tutumunu bildirdi:
"Grdm ki; Muhammed'in kavmi, onun muzaffer olacana kesin olarak kanaat getirmiler!
Onun zerine yrmeye yeltenir gibi oluyorlar. Fakat, iin sonucunu dnp geri duruyorlar!
Ayaklarnn birini ileriye atarlarsa, dierini geriye atyorlar!" dedi.[226]
Uyeyne b. Hsn, Ferve ile konutuktan sonra, Hicretin 8. ylnda, Mekke'nin fethinden biraz nce,
Medine'ye gelip Mslman oldu.[227]
Ben Sleymlerden Medine'ye Gelip Mslman Olanlar
Ben Sleymlerden Kays b. Nuseybe, Medine'ye gelip Peygamberimiz Aleyhisselamn konumasn
dinledi.
Peygamberimiz Aleyhisselama baz eyler sordu. Ald cevaplan ezberledi.
Peygamberimiz Aleyhisselam tarafndan slmiyete davet edilince de, Mslman oldu.
Kays b. Nuseybe, kavmi olan Ben Sleymlerin yanna dnd zaman:
"Ben, Rumlarn tercemelerini, Farslarn fslt ve mrltlarn. Araplarn iirlerini, khinlerin
kehnetlerini, Himyer dilbazlarnn szlerini dini em isimdir.
Onlarn szlerinden, Muhammed'in sylediklerine hibir uyan, benzeyeni yoktur!
Siz beni dinleyiniz de, ondan nasibinizi, paynz alnz!" diyerek onlar slmiyete davet ve tevik etti.
Rid b. Abdi Rabbih de, Sleymlerin putlarnn bakcs idi.
Bir gn, iki tilkinin gelip putun zerine iediini grnce:
"zerine tilkilerin ieyerek horlam olduu birey nasl Tanr olabilir?" dedi ve onu krp attktan
sonra, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"smin nedir?" diye sordu.
"Gavb. Abduluzz'dr!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Senin ismin Rid b. Abdi Rabbih'tir" buyurdu.
Rid, Mslman oldu. Mslmanln slm amelleriyle gzeli etirdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onun hakknda:
"Rid, Ben Sleymlerin hayrlsdr!" buyurdu ve onu Ben Sleymlerin sancaktar yapt.
Sleymlerin erid oullarndan Kdrb. Ammar da, Medine'ye, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna
gelip Mslman oldu.
Kavminden 1.000 atl getirmek zere, Peygamberimiz Aleyhisselama sz verdi.
Kavminin yanna dnnce, durumu onlara anlatt. Kavminden yz kii geri kald. Peygamberimiz
Aleyhisselamn yanna gitmek maksadyla 900 kiiyi yanna alarak yola kt. Yolda lm deine dt.
Kavminden kiiye vasiyette bulundu:
Abbas b. Mirdas' 300 kiinin bana geirdi.
Cebbar b. Hakem'i 300 kiinin bana geirdi.
Ahnes b. Yezid'i 300 kiinin bana geirdi ve:
"Boynumdaki va'di yerine getirmek zere, u ztn (Muhammed Aleyhisselamn) yanna gidiniz!"
dedikten sonra ld.
Yce Allah ondan raz olsun.
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke'nin fethine gittii ve Kudeyd'de bulunduu srada, Sleym
oullar, aralarnda Abbas b. Mirdas, Enes b. lyaz ve Raid b. Abdi Rabbih de olduu halde, 900 kiilik
bir kafile halinde Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldiler ve Mslman oldular.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Gzel yzl, tatl dilli, doru yeminli, imanl zt nerede?" diye sordu.
Ben Sleymler:
"Y Raslallah! Allah onu katna davet, o da Allah'n davetine icabet etti" dediler ve onun hakknda
Peygamberimiz Aleyhisselama bilgi verdiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bini tamamlayacak olan ve haklarnda bana sz verilmi bulunan o kiiler nerede?" diye sordu.
"Kabileden yz kii Kinanelerle aramzda kacak savatan korkarak geri kaldlar!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"'Bu ylnzda size Kinanelerden holanmayacanz hibir ey, hibir zarar gelmeyecektir!1 diye
onlara haber salnz!" buyurdu.
Mnakka b. Malik'in kumandas altnda, yz kii olarak, onlar da Hedde'ye geldiler.
Atlarn kinemelerini iitince, Sleym oullar:
"Y Raslallah! Bize mi geldiler?!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr! Gelenler lehinizedir, aleyhinize deil! Sleym b. Mansur geldi!" buyurdu.
Sleym oullar, Abbas b. Mirdas'n kumandas altnda, Mekke'nin fethinde ve Huneyn savanda
bulundular.[228]
Yce Allah hepsinden raz olsun![229]
[1] Vkd, M egzf, c. 1, s. 6, bn Sa'd, Tabak t'l -k br, c. 2, s. 131, Bel zurt, E nsb u'l-erf, c.
1, s. 380.
[2] bn shak.bn Hiam, Sre, c. 4, s. 272, Taber, Trih, c. 3, s. 104, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 232.
[3] Haleb, insnu'l-uyn, c. 3, s. 198, 199, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 278.
[4] Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 75, Haleb, nsan, c. 3, s. 199, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s.
278.
[5] Buhr, Sahih, c. 5, s. 113.
[6] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 272. bn Hazm , Cevmiu's-Sre, s. 20.
[7] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 131, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 174, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
2, s. 1 57.
[8] Vkd, Megz, c. 2, s. 770, bn Sa'd, c. 2, s. 131 , bn Askfr, Trih, c. 1,s.1O3.
[9] Vkd, c. 2, s. 770, Ykub, Trih, c. 2, s. 75, bn Askfr, c. 1, s. 1 03.
[10] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 381.
[11] Ykub, Trih, c. 2, s. 75.
[12] Vkd, c. 2, s. 770, bn Sa'd, c. 2, s. 131, bn Askfr, c. 1, s. 103.
[13] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 1 97, 202, Zeheb, Megz, s. 429, 430, Ebu'l-Fid, el-Bidye
ve'n-nihye, c. 4, s. 273.
[14] Beyhak, DelilY-nbvve, c. 4, s. 398, bn Askfr, Trih, c. 1 ,s.1O4, Zeheb, Megz, s. 428,
Ebu'l-Fid, c. 4, s. 273.
[15] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 272, Vkd, Megz, c. 2, s. 770, Beyhak, c. 4, s. 399,400,
bn Askfr, c. 1, s. 104, Zeheb, Megz, s. 429.
[16] Vkd, c. 2, s. 770, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 131, bn Askfr, c. 1, s. 103, bn Seyyid,
Uynu'l-eser, c. 2, s. 157, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 174,175.
[17] bn Esr, Km il, c. 2, s. 232.
[18] Vkd, Megz, c. 2, s. 770, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 131, Taber, Trih, c. 3, s. 104, bn
Askfr, c. 1, s. 103.
[19] Vkd, Megz, c. 2, s. 770, bn Askir, t 1, s. 103.
[20] Vkd, c. 2, s. 770, bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 131, Taber, c. 3, s. 104, bn Askfr, c. 1, s. 104,
bn Seyyid, c. 2, s. 157, bn Kayym, c. 2, s. 1 74.
[21] Vkd, Megz, c. 2, s. 770.
[22] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 272, Taber, c. 3, s. 104, Beyhak, Delil, c. 4, s. 399, 400, bn
Askfr, c. 1, s. 104, bn Esr, Km il, c. 2, s. 232, Zeheb, Megz, s. 429, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 273.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/261-263.
[23] Vkd, c. 2, s. 770, bn Sa'd, c. 2, s. 131, bn Askfr, c. 1, s. 104, bn Seyyid, c. 2, s. 157, bn
Kayym, c. 2, s. 175.
[24] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 272, Vkd, c. 2, s. 700, bn Sa'd, c. 2, s. 131.
[25] Vkd, Megz, c.2, s. 770.
[26] bn shak, bn Hiam, Sre,c.4, s. 272, bn Askfr, Trh, c. 1, s. 104.
[27] Vkd, Megz, c. 2, s. 770, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 131, bn Askfr, c.1, s. 104, bn
Seyyid, Uynu'l-eser, c.
2, s. 1 57, bn Kayym , Zdu'l-mead, c. 2, s. 175.
[28] Musa b. Ukbe'den naklen Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 273.
[29] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 272, bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 1186, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 4, s. 400, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 245, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 273.
[30] bn Askfr, Trh, c. 1, s. 104, Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 1 , s. 5, Musa b. Ukbe'den
naklen Ebu'l-Fid, c. 4, s. 273.
[31] Vkd, Megz, c. 2, s. 771, Beytakf, Delil, c. 4, s. 399, bn Askfr, c. 1, s. 1 04.
[32] Vkd, c. 2, s. 771, Beyhak, Delil, c. 4, s. 399, bn Askfr, c. 1, s. 104, Zeheb, Megif, s. 428,
Siyeru a'lmi'n-nbel, c.1, s. 5, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 273.
[33] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 272, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 245, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 273.
[34] Vkd, Megz, c.2, s. 771, Beyhak, Delil'n-nbwe, c. 4, s. 399, Zeheb, Megz, s. 428, E
bu'l-Fid, el-Bidye ve'n-
nihye, c. 4, s. 273.
[35] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. Taber, Trh, c. 3, s. 104, Beyhak, Delil, c. 4, s. 399, bn
Askfr, Trh, c. 1 , s. 105, bn Esr, Km il, c. 2, s. 232.
[36] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 272, Taber, c. 3, s. 104, bn Esr, c. 2, s. 232.
[37] BeyhakP, Delil, c. 4, s. 399, Zeheb, Megz, s. 428, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 273.
[38] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 272, Vkd, Megz, c. 2, s. 771, Taber, c. 3, s. 104 Beyhak, c. 4,
s. 400, bn Esr, c.2, s. 232, bn Seyyid, c. 2, s. 157,158, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 274.
[39] bn Abdilberr, sti b, c. 3, s. 1187, bn Askfr, c. 1, s. 104.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/263-265.
[40] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 1, s. 1 96, bn Askfr, c. 1, s. 105, bn Seyyid, c. 2, s. 158, bn
Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 175.
[41] Zhr, Megz, s. 1 50, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 453, bn Askfr, c. 1, s. 105.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/265-266.
[42] Vki dr, Megz, c. 2, s. 770, bn Askfr, Trih, c. 1, s. 104.
[43] Zeheb, Megz, s. 430, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 44.
[44] bn Askfr, Trh, c. 1, s. 106, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 200, Zrknf, Mevhib'l-lednniye
erhi, c. 2, s. 279.
[45] Vkidi, Megz, c. 2, s. 770.
[46] Zrkni, Mevhib erhi, c. 2, s. 279.
[47] Hale bi, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 200.
[48] Vkd, Megz, c. 2, s. 770, bn Askfr, c. 1, s. 104, Haleb, nsnu'l-uyun, c. 3, s. 200.
[49] Haleb, nsnu'l-uyun, c. 3, s. 200, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 279.
[50] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 44, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 200, Zrknf,
Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 279.
[51] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 200, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 279.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/266-267.
[52] Vkd, Megz, c. 2, s. 771 , bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 131, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 4, s. 401, bn Askfr, c. 1, s. 104, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 158, Zeheb, Megz, s.
430, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 274.
[53] Vkd, Megz, c. 2, s. 771, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 401 , bn Askfr, Trh, c. 1, s.
104, Zeheb, Megz, s. 430, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 274.
[54] Helebi, nnu'l-uyn, c. 3, s. 1 99, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 279.
[55] Vkd, c. 3, s. 771, Beyhak, c. 4, s. 401, bn Askfr, c. 1,s.1O4, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 274.
[56] Belzur, Ensbu'l-erf, c. 1, s. 381.
[57] Zhr, Megz, s. 1 50,151, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 453, 454.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/267-268.
[58] bn shak.bnHiam, Sre.c.4, s. 274, Vkd, Megz, c. 2, s. 773.
[59] bn shak.bnHiam, Sre,c.4, s. 274, Vkd, Megz, c. 2, s. 773, Beyhak, c. 4, s. 404, 405,
Ebu'l-Fid, c. 4, s. 275.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/268-269.
[60] bn shak.bnHiam, Sre,c.4, s. 274, Vkd, Megi, c. 2, s. 771, 773.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/269-271.
[61] Vkd, Megz, c. 2, s. 773, Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 402.
[62] Vkd, c. 2, s. 773, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 203, Ebu Dvud, Snen, c.1, s. 92,
Beyhak, Delil, c. 4, s. 402, Zeheb, Megz, s. 431, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 274.
[63] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 131, Beyhak, c. 4, s. 402, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s.
175.
[64] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 272.
[65] Vkd, c. 2, s. 773, Beyhak, Delil, c. 4, s. 402, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 274.
[66] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 274, Vkd, Megz, c. 2, s. 773, Beyhak, Delil'n-nbvve,
c. 4, s. 402, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 274.
[67] Vkd, Megz, c. 2, s. 773, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 274.
[68] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 274, Vkd, c. 2, s. 773, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 274.
[69] Vkd, c. 2, s. 773, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 274.
[70] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 274, Vkd, c. 2, s. 773, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 274.
[71] Vkd, c. 2, s:. 773, 774, Beyhak, c. 4, s:. 404, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 274, 275.
[72] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 200.
[73] Abdurrezzak, Musannef, c. 1, s. 227, Vkd, c. 2, s. 774, Beyhak, c. 4, s. 402, Ebu'l-Fid, c. 4,
s. 275.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/271-272.
[74] Zeheb, Siyeru a'lmi'n-nbel,, c. 3, s. 45.
[75] Vkd, c. 2, s. 774, Beyhak, c. 4, s. 402, Zeheb, Megz, s. 431, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 275,
Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 200.
[76] Ksnf, Bedyiu's-sanyi', c. 1, s. 48.
[77] Zeheb, Megz, s. 430, Siyeru a'lmi'n-nbel, c. 3, s. 45.
[78] Ksnf, Bedyiu's-sanyi', c. 1, s. 48.
[79] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 203, 204, Ebu Dvud, Snen, c. 1, s. 82, Beyhak, Delil'n-
nbvve, c. 4, s. 402, Zeheb, Megz, s. 430, 431, Ebu'l-Fid, el-Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 274, bn
Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 175.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/273-274.
[80] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 400, 401.
[81] . Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 4, s. 203, Buhr, Sahh, c. 5, s. 113, Mslim, Sahih, c. 4, s. 1856,
Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 401, Zeheb, Megz, s. 429, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c.
1, s. 280.
[82] Beyhak, Delil'n-nbvve, c. 4, s. 401, bn Askfr, Trh, c. 1, s. 106, Zeheb, Megz, s. 429,
Zrknf, Mevhib erhi, c.1,s.28O.
[83] Buhn, Sahih, c. 5, s. 113, Ebu'l-Fid, c. 4, s. 276, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 280.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/274-275.
[84] bn a'd, Taba kt'l -kbr, c. 2, s. 132, Bel zurf, E ns bu'l-erf, c. 1, s. 381 , Ta bef, T rf h,
c. 3, s. 1 04.
[85] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 281, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 411, Buhr, Sahh, c.
5, s. 113,114, Taber, Trih, c. 3, s. 105.
[86] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 411 .Buhr, Sahih, c. 5, s. 114, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1536, bn
Esr.Nihye, c. 2, s. 7.
[87] F fru zbd f, Km su'l -m uhft, c. 2, s. 369.
[88] bn Sa'd, c. 2, s. 132, Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 344.
[89] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 307.
[90] Vkd, Megz, c.1, s.6,c. 2, s. 752, bn Sa'd, c. 2, s. 127, Taber, Trih, c. 3, s. 103.
[91] Taber, c. 3, s. 103, bn Esr, Kmil, c. 2, s. 231.
[92] Vkd, c. 2, s. 753, bn Sa'd, c. 2, s. 127, 128, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 152 bn Hacer,
el-sbe, c. 3, s. 301.
[93] Kalkaandf, Nihyet'l-ereb, s. 221.
[94] bn Haldun, Trih, c. 2, ks. 2 s. 41 .
[95] Vkd, Megz, c. 2, s. 771 , bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 131, bn Seyyid, c. 2, s. 158, Ebu'l-Fid,
el-Bidye ye'n-nihye, c. 4, s. 241.
[96] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 281, Vkd, Megz, c. 2, s. 774, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr,
c. 2, s. 1 32.
[97] Vkd, c. 2, s. 774, bn Sa'd, c. 2, s. 132, Taber, Trih, c. 3, s. 104.
[98] bn Sa'd, Taba kt'l-kbr, c. 3, s. 411.
[99] Vkd, c. 2, s. 775, bn Sa'd, c. 2, s. 132, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 158.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/275-276.
[100] bn shak.bnHiam, c. 4, s. 281, bn Sa'd, c. 3, s. 411, Mslim, Sahih, c. 3, s. 1535, Taber,
Trih, c. 3, s. 105, Beyhak, D el il 'n-nb we, c. 4, s. 407, bn EsTr, Kmil, c. 2, s. 232, Ze hebf, M
egzf, s. 433, E bu'l -F i d, el -B idye ve'n-nih ye, c. 4, s. 276.
[101] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 306, Buhr, Sahih, c. 5, s. 11 4, Mslim, Sahih, c. 3 s. 1537.
[102] Buhr, Sahih, c. 5, s. 114.
[103] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 306, Buhr, Sahih, c. 5, s. 114, Mslim, c. 3, s. 1537.
[104] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 311 , Mslim, Sahih, c. 3, s. 1535.
[105] Vkd, Megz, c. 2, s. 774.
[106] bn shak.bnHiam, c. 4, s. 281, bn Sa'd, c. 3, s. 311 .
[107] Vkd, c. 2, s. 774, bn Sa'd, c. 3, s. 411 , Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 306, Buhr, c. 5 s. 114.
[108] Ahmedb. Hanbel, c. 3, s. 446, Ebu Nuaym, Hilyet'l-evliya, c. 1, s. 179.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/277.
[109] Vkd.Megz, c. 2, s. 774, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 1 32, Buhr, Sahih, c. 5, s. 114,
Mslim, Sahih, c. 3, s.
1536, Taber, Trih, c. 3, s. 105.
[110] bn Sa'd, c. 3, s. 411, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 311, Buhr, c. 5, s. 114, Mslim,
Sahih, c. 3, s. 1535, B.
Umdet'l-krf, c. 1 8, s. 16, bn Hacer, Fethu'l-br, c. 8, s. 82.
[111] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 411, Buhar, c. 5, s. 114, Mslim, c. 3, s. 1536, bn Esr, Nihve, c. 2,
s. 7.
[112] Vkd, Megz, c. 2, s. 774, Taber, Trih, c. 3, s. 105.
[113] Diyarbekr, Trihu'l-hamfs, c. 2, s. 75, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 201.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/278.
[114] Vkd, Megz, c. 2, s. 775, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 159, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s.
201.
[115] Vkd, Megz, c. 2, s. 775, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 159.
[116] Haletaf, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 201.
[117] Vkd, c. 2, s. 775, bn Seyvid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 159.
[118] Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 201.
[119] Vkd, Megz, c. 2, s. 775, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 159.
[120] Vkd, c. 2, s. 775, bn Seyyid, c. 2, s. 159, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 201 ,202.
[121] Vkd, Megz, c. 2, s. 775.
[122] Vkd, Megz, c. 2, s. 775, 776, bn Seyyid, c. 2, s. 159, Haleb, c. 3, s. 202, Zrknf,
Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 282.
[123] Vkd, c. 2, s. 776, bn Seyyid, c. 2, s. 159, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 282.
[124] Zrknf, Mevhib'l-lednniye eridi, c. 2, s. 282, 283.
[125] Buhr, Sahh, c. 5, s. 114, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1536, Zeheb, Megz, s. 432, Ebu'l-Fid, el-
Bidye ve'n-nihye, c. 4, s. 276, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 176.
[126] Vkd, Megz, c. 2, s. 776.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/278-280.
[127] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr.c. 3, s. 411, Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 311, Buhr, Sahih, c.
5, s. 114, Mslim, c. 3, s. 1535.
[128] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 281, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 411, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s.
311, Buhr, c. 5, s. 114, Mslim, c. 3, s. 1535, Taber, Trih, c. 3, s. 105.
[129] Vkd, Megz, c. 2, s. 777, bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 411, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 311 ,
Buhr, c. 5, s. 114, Mslim, c. 3, s. 1535.
[130] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 411, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 311, Mslim, c. 3, s. 1535.
[131] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 311 , Buhr, Sahih, c. 5, s. 114.
[132] bn Hacer, Fethu'l-br, c. 8, s. 83.
[133] bn Esr, Nihye, c. 3, s. 306.
[134] bn Sa'd, Tabakt, c. 3, s. 411, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 311, Mslim, c. 3, s. 1535.
[135] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 411 .
[136] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 311 , Mslim, c. 3, s. 1535.
[137] bn Sa'd, c. 3, s. 411, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 31, Mslim, c. 3, s. 1535.
[138] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 311, Mslim, c. 3, s. 1535.
[139] bn Sa'd, c. 3, s. 411, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 311, Buhr, c. 5, s. 114, Mslim , c. 3, s. 1536.
[140] Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 311, Buhr, c. 5, s. 114, Mslim, c. 3, s. 1537.
[141] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 281, bn Sa'd, c. 3, s. 411.
[142] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 311 , Mslim, Sahih, c. 3, s. 1535.
[143] bn shak, bn Hiam, Sre, c. 4, s. 281, Buhr, Sahih, c. 5, s. 114, Mslim , Sahih, c. 3, s. 1535.
[144] Mslim, Sahih, c. 3, s. 1536.
[145] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 3, s. 306, Buhr, Sahih, c. 5, s. 114.
[146] Kays b. Sa'd b. Ubde (Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 202).
[147] bn shak, bn Hisam, c. 4, s. 281, Buhr, c. 5, s. 114, Mslim, c. 3, s. 1536.
[148] bn shak, bn Hiam, c. 4, s. 821, Vkd, Megz, c. 2, s. 777, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 306,
Buhr, c. 5, s. 114.
[149] bn Sa'd. Tabakt. c. 3. s. 411 .Ahmed b. Hanbel. c. 3. s. 311. Mslim, c. 3. s. 1536.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/280-282.
[150] bn a'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 41.
[151] bn shak.bnHiam, Sre.c.4, s. 281.
[152] bn Sa'd,Tabakt,c.3,s.411, Ahmed b.Hanbel, Msned, c. 3, s. 311, 31 2, Buhr, Sahh, c. 5, s.
115, Mslim, Sahh, c. 3, s. 1536.
[153] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 411 .
[154] Ahmed b. Hanbel, c.3, s. 312, Buhr, c. 5, s. 115, Mslim, c. 3, s. 1536.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/282.
[155] Taberi Tarih, c. 3, s. 105, bn Abdilberr, stiab, c.3, s. 1290, bn Esir, Kamil, c. 2, s. 233 ,
Halebi, nsanul uyun , c.3 , s. 203.
[156] bn Habib, Kitabul muhabber, s. 155.
[157] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 3, s. 613-614.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/282-283.
[158] Vkd, Megz, c. 2, s. 776, bn Sa'd, Tabakt.c. 2, s.1 60, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 203,
Zrknf, Mevhib'l-ledn-niye erhi, c. 2, s. 282.
[159] Vkd, Megz, c. 2, s. 776, Buhr, Sahih, c. 5, s. 114, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 160,
Haleb, nsn, c. 3, s. 203, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 282.
[160] Vkd, c. 2, s. 776, bn Seyyid.c. 2, s. 160, Haleb, c. 3, s. 203, Zrknf, c. 2, s. 282.
[161] Buhr, Sahh.c. 5, s. 114.
[162] Vkd, c. 2, s. 776, bn Seyyid.c. 2, s. 160, Haleb, c. 3, s. 203, Zrknf, c. 3, s. 282.
[163] Buhr, Sahh.c. 5, s. 114.
[164] Vkd, c. 2, s. 776, Buhr, c. 5, s. 114, bn Seyyid, c. 2, s. 160, Haleb, c. 3, s. 203, Zrknf,
Mevhib erhi, c. 2, s. 282.
[165] Vkd, Megz,c. 2, s. 776, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 160,Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3,
s.203, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 203.
[166] Buhr, Sahh.c. 5, s. 114.
[167] Vkd, c. 2, s. 776, bn Seyyid.c. 2, s. 160, Haleb, c. 3, s. 203, Zrknf, c. 2, s. 282.
[168] Buhr, Sahh.c. 5, s. 114.
[169] Vkd, c. 2, s. 776, Buhr, c. 5, s. 114, bn Seyyid, c. 2, s. 1 60, Haleb, c. 3, s. 203, Zrknf,
c. 2, s. 282.
[170] Vkd, c. 2, s. 776, bn Seyyid.c. 2, s. 160, Haleb, c. 3, s. 203, Zrknf, c. 2, s. 282.
[171] Buhr, Sahh.c. 5, s. 114.
[172] Vkd, c. 2, s. 776, bn Seyyid.c. 2, s. 160, Haleb, c. 3, s. 203 Zrknf, c. 2, s. 282.
[173] Vkd, c. 2, s. 776, Buhr, c. 5 s. 114, bn Seyyid, c. 2, s. 1 60, Haleb, c. 3, s. 203 Zrknf,
Mevhib erhi, c. 2, s. 282.
[174] Vkd, Megz, c. 2, s. 776.
[175] bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 160, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 282.
[176] Vkd, Megz, c. 2, s. 776, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 203, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s.
282.
[177] bn Habib. Kitbu'l-muhabber. s. 155.
[178] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/283-286.
[179] VkdP, Megz, c. 1, s. 6, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 132, Belzur, Ensbu'l-e rf, c.
1, s. 381.
[180] bn Sa'd, Tabakt, c. 2, s. 132, Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 2, s. 377.
[181] Vkd, Megz, c. 1, s. 6.
[182] bn Sa'd, c. 2, s. 132, Belzur, c. 1, s. 381.
[183] Vkd, c. 2, s. 728, bn Sa'd, c. 2, s. 120, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 166.
[184] bn Sa'd, c. 2, s. 132, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 1 61, Zeheb, Megz, s. 434, Kastalnf,
Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 191, Diyarbekr, Trhu'l-hams, c. 2, s. 76, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s.
204, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2 s. 284.
[185] Vkd, Megz, c. 2, s. 778.
[186] Vkd, Megz, c. 2, s. 778, Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 6, s. 11.
[187] Vkd,Megz,c.2,s. 778.
[188] Vkd, Megz, c. 2, s. 778, Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 6, s. 11.
[189] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 11.
[190] Vkd, Megz, c. 2, s. 778, Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 6, s:. 11.
[191] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 11.
[192] Vkd, Megz, c. 2, s:. 778.
[193] Vkd, Megz, c. 2, s:. 778 Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 11.
[194] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s:. 11.
[195] Vkd, Megz, c. 2, s. 779, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 132, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c.
2, s. 161 , Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1, s. 191, Haleb, nsnu'l-uyn, c. 3, s. 204.
[196] Vkidi, Megz, c. 2, s. 778, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s:. 288.
[197] Vkidi, c. 2, s. 778, Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 11, Zrknf, c. 2, s. 288.
[198] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 11.
[199] Vkd, c. 2, s:. 778, 779, Zrknf, M evhib erhi, c. 2, s. 288.
[200] Vkidt, Megz, c. 2, s. 778, 779.
[201] Vkidt, c. 2, s. 778, 779, Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 11.
[202] Vkd, Megzr, c. 2, s:. 779, Ahmed b. Hanbel, M sned, c. 6, s. 11.
[203] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s:. 11.
[204] Vki dr, Megz, c. 2, s. 779.
[205] Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 6, s. 11.
[206] Vki dr, Megz, c. 2, s. 779, 780.
[207] Vki dr, c. 2, s. 780, bn Sa'd, Tabak t'l-kbr, c. 2, s. 132, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s.
161, Kastalnf, Mevhib'l-lednniye, c. 1 , s. 191, Diyarbekr, Trhu'l-ham fs, c. 2, s. 76, Haleb,
nsnu'l-uyn, c. 3, s. 204.
[208] Vkd, Megz, c. 2, s. 780.
[209] bn Sa'd, c. 2, s. 132, bn Seyyid, c. 2, s. 1 61, Kastalnf, c. 1 , s. 191, Diyarbekr, c. 2, s. 76,
Haleb, c. 3, s. 204.
[210] Vkidf, c. 2, s. 780, bn Sa'd, c. 2, s. 132, 133, Taber, Trh, c. 3, s. 106, bn Seyyid, c. 2, s.
161 , Haleb, c. 3, s. 204.
[211] Vki dr, Megzr, c. 2, s. 780, bn Sa'd, c. 2, s. 1 32.
[212] Vkdr, c. 2, s. 780, Taber, Trih, c. 3, s. 106, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 285.
[213] Taber, Trih, c. 3, s. 106.
[214] Vkd, c. 2, s. 780, bn Sa'd, c. 2, s. 133, Taber, c. 3, s. 106.
[215] Vkd, c. 2, s. 780, Haleb, nn, c. 3, s. 204, Zrknf, Mevhib erhi, c. 2, s. 285.
[216] Vkdr,Megzr,c.2,s. 780.
[217] Vkdr, Megzr, c. 2, s. 780, bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 2, s. 133, Taben, Trih, c. 3, s. 1 06.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/286-290.
[218] bn Esr, Kmil, c. 2, s. 233.
[219] bn Sa'd, Tabakat'l-kbr, c. 2, s. 80.
[220] Ykt, Mu'cemu'l-bldn, c. 4, s. 182.
[221] Semhdf, Vefu'l-vef, c. 4, s. 1 276.
[222] Benf Cem b. Muaviye b. Bekr b. Hevzinler, Kays b. Aylanlardan idiler (bn Hazm , Cemhere,
s. 270, Kalkaandf, Mihye, s. 214).
[223] Kays b. Aylanlar, Mudar kabilelerinden olup, bunlardan pek ok kabileler tremitir (bn Hazm,
Cemhere, s. 468, 469, Kalkaand, s. 403, 404).
[224] Katlanlardan birisi E bu K atde idi ( bn E sfr, Km il, c. 2, s. 233).
[225] bn shak, bn Hisam, Sre, c. 4, s. 278, 279, Taber, TriV, o. 3, s. 105,106, Beyhak,
Delil'n-nbvre, c.4, s. 303, 304, bn Seyyid, Uynu'l-eser, c. 2, s. 162,163 Ebu'l-Fid, el-Bidye, c. 4,
s. 223, 224, bn Kayym, Zdu'l-mead, c. 2, s. 166, Diyarbekr, Trlu'l-hamfs, c. 2, s. 76, Haleb,
nsanu'l-uyn, o. 3, s. 205, Zrknf, Mevhib'l-lednniye erhi, c. 2, s. 287.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/290-292.
[226] Vkd, Megi, c. 2, s. 730, 731.
[227] bn Abdilberr, stib, c. 3, s. 249, bn Esr, Usdu'l-gbe, c. 4, s. 331.
M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/292-293.
[228] bn Sa'd, Tabakt'l-kbr, c. 1, s. 307, 309.
[229] M. Asm Kksal, slam Tarihi, Kksal Yaynclk: 6/293-295.
MEKKE'NN FETH
Fetih Seferinin Tarihi ve Mevkii
Mekke'nin fethi seferi, Hicretin 8. ylnda Ramazan aynda vuku bulmutur.[1]
Mekke; Arap yarmadasnn Hicaz blgesinde olup, Batlamyus'a gre, Marib tarafndan 78 derece
tul, 23 veya 21 derece arz dairesinde, Seratan Burcunun alt noktasnda ve ikinci iklimde bulunmaktadr.
[2]
Mekke; her taraftan ykselen dalarla evrili bir vadide kurulmutur.
Mekke'nin akarsular yoktur, suyu gkten gelir.
Kuyu sular iinde devaml olarak iilen Zemzem'den daha tatls yoktur.
Mekke'de, l aalaryla tektk hurma aacndan baka, meyve aalarna da pek rastlanmaz.
Fakat, Mekke Hareminin snn dna klnca, birok akarsular, bahe, bostan ve ekinlikleri bulunan
vadilerle karlalr.[3]
brahim Aleyhisselam, zevcesi Hz. Hacer'le st emen olu smail Aleyhisselam am'dan alp Mekke
ehrinin bulunduu vadiye getirdi.
Onlar bugn Mescid-i Haram'n bulunduu yerde, Zemzem kuyusunun yukarsndaki byke bir
aacn yanna brakt.
O tarihte Mekke'de ne bir kimse, ne de iecek su vard.
brahim Aleyhisselam, Yce Allah'n emriyle getirdii Mekke'nin bu ilk sakinlerine, bir krba su ile
bir daarck hurma brakt.
Kendisi, dnp am'a gitti.
Gidecei srada, ellerini kaldrarak:
"Ey Rabbim! Zrriyetimden bir ksmn, ekin bitmez bir vadide, Senin dokunulmaz Beyt'inin yannda
yerletirdim.
nsanlardan bir ksmn, namaz klmak iin, zrriyetimin bulunduu bu yere meylettir, heveslendir!
Onlar her eit meyvelerden nzklandr! Umulur ki, Sana krederler"[4] diyerek dua etti.
Onlara Yce Allah tarafndan gnderilen melek (Cebrail Aleyhisselam), Zemzem kuyusunun suyunu
meydana kard.
Bu ana oul orada yaayp dururlarken, gnn birinde, yurt edinmeye kan Crhmilerden bir cemaat,
Ked yolu ile gelip Mekke'nin alt tarafna kondular.
Onlar, oraya bir kuun gelip gittiini grnce:
"Herhalde, u ku, su banda dnp dolayordun Halbuki, biz bu vadide su bulunmadn
biliyorduk" dediler.
Durumu renmek zere, ayana evik bir-iki kii gnderdiler.
Bunlar dnp suyun bulunduunu topluluklarna haber verdiler.
Bunun zerine, Crhmler, Hz. Hacerl Zemzem'in banda grnce:
"Bizim de gelip uraya, senin evrene konmamza izin verir misin?" diye sordular.
Hz. Hacer:
"Evet! Konabilir ve bir hak iddia etmemek artyla bu sudan da yararlanabilirsiniz!" dedi.
Crhmler bu artla oraya kondular.
Hz. Hacer de, bylece, sszlktan kurtulmu oldu.
Crhmflerin geride kalan cemaatleri de geldiler, Mekke ehir haline gelmeye balad.
smail Aleyhisselam, byyp yiitlik ana basnca, Crhm ilerden bir kzla evlendi.
Daha sonra, brahim Aleyhisselam am'dan geldi. Olu ile birlikte, Kabe'yi eski temeli zerine
yeniden att. Yce Allah'n emriyle, insanlan hacca ard.[5]
Crhmler, Yemen Kahtanlarndan idiler.
Bunlar, Amalika'dan Katura oullaryla birlikte Hicaz'a gelmiler, onlar hakimiyetleri altna
almlard.[6]
Crhmiler, o zaman, Mekke'ye yakn bir vadide,[7] Amalika'dan olan bir ksm halk da, yine Mekke
evresinde oturmakta idiler,
O zaman, Mekke; selem ve semre denilen dikenli aalarn, allarn bittii bir yerdi.
Beytullah'n yeri ise, krmz kesekli, tepemsi bir yer halinde idi.[8]
Fethin tek sebebi, Hudeybiye muahede ve musalahasnn Kurey mriklerince ihlal edilii, bozuluu
idi.
Hicretin 6. ylnda Hudeybiye'de Peygamberimiz Aleyhisselamla Kurey mrikleri arasnda yaplm
olan muahedenin 8 ve 9. maddelerine gre; Peygamberimiz Aleyhisselamn da, Kurey mriklerinin de
akd ve ahdlerine girmek isteyenler, serbest braklmlard.[9]
Muahede ve muslahay yazdrma ii bittii srada:[10]
"Reslullah Aleyhisselamn akd ve ahdine girmek isteyen, girsin!"[11] denilince:
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bu yoldaki taahht ve artlarm, yanma katlacak olan kiiler hakknda da caridir!" buyurmutu.[12]
Bunun zerine, Huzalar, Ka'b oullar sramslar:
"Biz, Muhammed'in akdine ve ahdine gindik![13] Y Raslallah! Biz senin yanndayz![14]
Bizim bu szmz, gerimizdeki kavmimizden olan kiilerin de adnadr!" demilerdi.[15]
Kurey mrikleri de:
"Bizim bu yoldaki taahht ve artlarmz, yanmza katlacak olan kiiler iin de caridir, geerlidir!"
demilerdi.[16]
Bunun zerine, Bekr oullar srap:
"Biz de, Kureylerin akdine ve ahdine girdik![17] Bizim bu szmz, gerimizdeki kavmimizden olan
kiilerin de adnadr!" demiler;[18] bylece, Bekr oullar Kurey mriklerinin, Huzalar da
Peygamberimiz Aleyhisselamn akd ve ahdine girmilerdi.[19]
Huzalar; Peygamberimiz Aleyhisselamn dedesi Abdulmuttalib b. Him'in antlamals, mttefiki
idiler.
Abdulmuttalib b. Him'in bu hususta yazd yaz, Huzalarn elinde bulunuyordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onu, Hudeybiye gn beyyb. Ka'b'a okutturmut.[20]
Abdulmuttalib'in Mekke'deki biricik yardmcs, savunucusu ve ilerinin grp gzeticisi olan amcas
Muttalib b. Abdi Menaf lnce, teki amcas Nevfel b. Abdi Menaf, Abdulmuttalib'in da eteklerindeki
mlklerini gaspetmi, Abdulmuttalib bundan dolay ok bunalmt.[21]
Abdulmuttalib, Kurey kavminin ileri gelenlerine gidip, amcasnn gasbna kar kendisine yardm
etmelerini istemise de,[22] onlar:
"Biz seninle amcann arasna girici deiliz! (Bu, sizin i iiniz!)" demilerdi.[23]
Bunun zerine, Abdulmuttalib, Medine'deki Hazreclerden, daylan olan Neccar oullarna yazd bir
manzume ile durumu anlatmt. Ebu Es'ad en-Neccr, hemen, 80 svari ile birlikte yola kp Ebtah'a
geldi.
Abdulmuttalib, onun yanna vard ve:
"Ey day! Evime in!" dedi.
Ebu Es'ad:
"Nevfel ile hesaplamadka, olmaz!" dedi.[24]
Kabe'nin yaknnda, develerini hdrdlar.[25]
Kalkanlarn astlar, srmal elbiselerini tersine evirdiler.[26]
Nevfel b. Abdi Menaf, o srada, Hicr'de Kureylilerin yallaryla birlikte oturuyordu.[27]
Onlar grnce:
"Herhalde bunlar bir ktlk iin gelmilerdir!" dedi .[28]
Ebu Es'ad gidip onun baucuna dikildi, klcn syrd[29] ve:
"u Beyt'in Rabbine andolsun ki; ya Abdulmuttalib'e da eteklerindeki mlkn geri vereceksin, ya da
seni kltan geireceim!" dedi.[30]
Nevfel korktu[31] ve:
"u Beyt'in Rabbine andolsun ki; Abdulmuttalib'e, da eteklerindeki mlkn geri verdim!" dedi.
Orada bulunanlar da buna ahit tuttu.[32] Yapm olduu iten dolay da zr diledi. Abdulmuttalib'e
kar iyi davranmaya balad.[33]
Bunun zerine, Ebu Es'ad, Abdulmuttalib'e:
"Haydi, kzkardeimin olu! Evine gidelim!" dedi.
Abdulmuttalib'in evinde gn oturdu ve umre yapt .[34]
Huzalar, Hazrec oullarnn Medine'den gelip Abdulmuttalib'e yardm ettiklerini grnce:
"Vallahi, u vadide ondan daha gzel, daha nazik, uslu ve yumuak huylu olan; insanlar bozup helak
eden ktlklerin her eidinden ondan daha uzak duran bir kimse grmedik.
Hazreclerden olan daylar ona yardm ettiler.
O, onlarn olu olduu gibi, bizim de olumuz bulunuyor. nk, onun dedesi Abdi Menaf, Huzalarn
ulu kiisi Huleyl b. Hubiyye'nin kz Hubban'n oludur.
Keke ona biz yardm etmi, kendisiyle ittifak yapm olsaydk da, biz ondan yararlansaydk, o da
bizden yaralansayd!" dediler.
Huzalarn ileri gelenleri, Abdulmuttalib'in yanna vardlar ve:
"Ey Ebu Haris! Sen, Neccar oullar cemaatinin olu olduun gibi, bizim de olumuzsun![35]
Bizler, bu yerde komularz.[36]
Kureylere kar kalblerde olan hn ve kinleri, geen gnler ldrm, yok etmi bulunuyor.[37]
Gel, seninle ittifak ve antlama yapalm" dediler.[38]
Bu teklif Abdulmuttalib'in houna gitti.[39] Huzalarn davetini hemen kabul etti.[40]
Abdulmuttalib'le Huzalar Arasnda ttifak Antlamas Yapl
Ben Mazin b. Adiyy b. Amr b. Luhayy'lardan:
Verka' b. Abduluzz,
Sfyan b. Amr el-Kumeyr,
Ebu Bir,
Hacer b. Umeyr el-Kumeyr,
Hacer b. Abdi Menaf b. Dtr,
Abduluzz b. Kutm el-Mustalak, ve daha baka ileri gelenlerle birlikte geldiler.[41]
Abdulmuttalib de, yannda Muttalib oullarndan bazlar ile birlikte,
Erkam b. Nadle b. Him ve
Ebu Sayf b. Him'in iki olu Dahhk ve Amr olduu halde, 7 kiilik bir heyetle[42] Dr'n-
Nectv'e'ye girdiler.[43]
Birbirlerine yardm ve iyilik yapmak hususunda antlatlar.[44]
Bu antlamada ne Abduems oullarndan bir kimse bulundu, ne de Nevfel!
Abdulmuttalib ile Huzalar, aralarnda bir de yaz yazp, Kabe'nin duvarna astlar.[45]
Yazy yazan, Ebu Kays b. Abdi Menaf b. Zhre b. Kilb idi.[46]
Nevfel b. Abdi Menaf, bunu grnce; o da, btn Him oullarna kar, Abduems oullaryla
ittifak ve antlama yapt.[47]
Abdulmuttalib; Huzalarla yapt bu antlamaya riayet edilmesini, olu Zbeyr'e, syledii bir
manzume ile sk sk vasiyet etti.
Zbeyr de bunu Ebu Talib'e, Ebu Talib de Hz. Abbas'a ylece vasiyet etti.[48]
Sz geen antlama yazs, kaynaklarmzdan bazlarnda ksmen veya tamamen yazl bulunmakta dir.
[49]
Ben Bekrlerle Huzalar Arasndaki Dmanlk
Kurey mriklerinin mttefiki olan Ben Bekrierin, teden beri, Huzalaria aralarnda dmanlk
vard.
Esved b. Rem ed-Di'l'nin mttefiki olan Ben Hadramilerden Malik b. Abbd adndaki adam, ticaret
maksadyla yola kp Huzalarn yurtlarnn ortasna geldii srada Huzalar tarafndan baskna
uratlarak ldrlm ve mal da alnmt.
Bekr oullar da, buna kar, Huzalardan bir adam ldrmlerdi.
slmiyetin Mekke'de zuhurundan biraz nce, Huzalar da, Ben Kinanelerin erafndan, Ben Esved b.
Rezn ed-Di'llerden Selma, Klsm, Zeyb adlarndaki kardei Arafat yanndaki harem hudut
belliklerinin yannda ldrmlerdi.
Cahiliye anda Ben Bekrierden Esved b. Reznlere-bakalarna stn tutulmalar sebebiyle-kan
bedelinin iki kat denirdi. Kendileri ise bunu bir kat olarak derlerdi.
Ben Bekrlerie Huzalar birbirlerine kar byle kinli ve hnl birtutum iindelerken, slmiyet araya
girdi, onlar ister istemez Hudeybiye musalahasna kadar[50] oyalad.[51]
Ben Bekrlerden Ben Di'llerin Huzalardan Almaya Niyetlenmeleri
Ben Bekr kabilesinden Ben Diller; Hudeybiye musalahasyla birbirlerine kar gven iinde
yaamalarn frsat bilerek, Ben Esved b. Reznlerden vaktiyle ldrlm olan adamlarnn cn
Huzalardan almak istediler.[52]
Ben Dillerin bakan ve kumandan Nevfel b. Muaviye, bu yolda baz giriimlerde bulundu.
Ferve b. Hbeyret'l-Kueyr, Hicretin 7. ylnda umre yapmak zere Mekke'ye gidince Kurey
mriki eriyle dp kalkm, onlarn Peygamberimiz Aleyhisselama kar son derecede dmanlk
beslediklerini grm, Kurey mrikleri ona:
"Ya senin grn nedir? Sen gebe halkn ulususun" diye sorduklar zaman:
"Sizinle onun arasndaki u musalaha mddeti iinde dvamz halledeceiz. Btn Araplar kendimize
ekeceiz, sonra da, yurdunun ortasnda onunla arpacaz!" demi, Mekke'de bulunduu mddete,
Kurey mriklerinin danma meclislerine katlmt.
Nevfel b. Muaviye, Ferve'nin Mekke'den geldiini ve Kurey mriklerinin meclislerine katlm
olduunu iitince, Ferve'nin lne indi.
Ferve, Kurey mriklerine neler sylediini, ona haber verdi.
Nevfel:
"O halde, ben sizde muhakkak bireyler bulacam demektir.
Bizim iin, dman, yurdu yakn olandr.
Onlar, Muhammed'in heybesi gibidir! lerimizden bir harf bile onlara gizli kalmaz!" dedi.
Ferve:
"Kim bunlar?" diye sordu.
Nevfel:
"Kim olacak? Huzalardr. Hayrsz, kt Huzalar! Muhammed'in sa yanna oturdular!" dedi.
Ferve:
"Bu da ne demek?" diye sordu.
Nevfel:
"Sen Kureylerin Huzalara kar bize yardm etmelerini iste ve sala! tesine karma!" dedi.
Ferve:
"Ben size bu hususta yeterim!" diye sz verdikten ve Nevfel'e yardmlarn salamak iin Kurey
mriklerinin Safvan b. meyye, Abdullah b. Rebia ve Sheyl b. Amr gibi ileri gelenleriyle bulutuktan
ve onlarn aradaki muahedeyi bozmann akbetinden korktuklarn grdkten sonra, "Kurey kavminde i
yok!" dedi.[53]
Huzalara Saldrmak in Bahane Edilen Son Hadise
Huzalarla Kinaneler arasnda en son olarak yle bir hadise vuku buldu: Kinanelerden Enes b.
Zneym ed-Di'l, bir gn, syledii bir iirle Peygamberimiz Aleyhisselam hiciv ve tahkir edince,
Huzalardan bir gen kzm, vurup Enes'in ban varmt.
Ben Bekrler, Enes'in bann yarlmasn da, Huzalardan almak iin bahane etmilerdir.[54]
Kurey Mriklerinin Nfseleri Gizlice Destekleyerek Huzalar ldrtmeleri
aban aynn banda Ben Bekri erden Nfse oullar, Kurey mriklerinin erafnn yanlan na
gittiler.
Mdlic oullar ise, Hudeybiye muahedesi hkmn bozmu olmaktan sakndklar iin, Ben
Nfselerden uzak durdular.
Nfse oullar, dmanlar olan Huzalara kar, kendilerine adam ve silah vererek yardm
etmelerini Kurey mriklerinden istediler.
Huzalarn vaktiyle adamlarn nasl ldrm olduklarn anlattlar.
Kurey mriklerine, aralarndaki akrabal ve Hudeybiye muahedesinde nasl kendilerinin tarafn
tutup akd ve ahdlerine girdiklerini, Huzalarn ise Muhammed (Aleyhisselam)n akd ve ahdine girdiini
hatrlattlar.
Btn Kurey mriklerini bu ie seirtir ve ok istekli buldular.
Ebu Sfyan'a bu hususta danlmamt. Onun bu iten haberi yoktu.
Kurey mrikleri, Nfse ve Bekr oullarna, silah, at ve adamlar vererek yardm edeceklerini
sylediler.
Yaptklar yardm, Huzalaryznden doabilecek sorumluluktan sakndklar iin, gizli gizli yaptlar.
Huzalar ise, muahede halinin gerei olarak, herhangi birtopluluun basknna uramak endiesinden
uzak ve gafil bulunuyorlard.
yle olmasayd, dmanlarna kar, hazrlkl ve tetikte bulunurlard.[55]
Huzalar, Mekke'nin aa tarafnda Vetir diye anlan mevkide kendilerine ait bir suyun banda
oturmakta idiler.[56]
Vetir; Arafat da ile Edam arasndadr.[57]
Edam da, Mekke'nin en mehur vadilerindendir.[58]
Ben Bekr kabilesinden Ben Dillerin bakan ve kumandan Nevfel b. Muaviye idi.
Ben Bekrlerin hepsi ona tbi deillerdi.
Nevfel b. Muaviye; Ben Dillerle Ben Bekrlerden kendisine tbi olanlar yanna alarak Vetir'de sular
banda oturan Huzalara geceleyin birden baskn yapt. Huzalardan birisini yakalayp ldrd.
ki taraf birbirleriyle arpmaya baladlar.
Kurey mrikleri de, Ben Bekrleri silahlarla,[59] atlarla,[60] klelerie[61] ve su ihtiyalarn
karlamakla desteklediler.[62]
lerinden bazlar da:
"Bizi u gece karanlnda hi kimse grmez. Muhammed, bizim yaptmz bilmez!" diyerek,[63]
geceleyin gizlice Ben Bekrlerin yannda arpmaya katldlar.[64]
Kurey mriklerinin ileri gelenlerinden olup, kendilerini bildirmemek iin yzlerini rterek[65]
gizlice arpmaya katlanlar arasnda:
Safvan b. meyye,[66]
Mikrez b. Hafs,
Huvaytb b. Abduluzz,[67]
krime b. Ebu Cehil,
Sheyl b. Amr,[68]
eybe b. Osman... gibi kiiler ve kleleri de bulunuyordu.[69]
Ben Bekrlerin baskn gecesinde Huzalardan ilk yakalayp ldrdkleri kii Mnebbih adndaki
kimse olup,[70] kendisi ok korkak, yreksiz bir kimse idi.
Ben Nfselerin baskna geldiklerini, Mnebbih ile onun Temim adndaki arkada grmlerdi.
Mnebbih, arkadayla birlikte Huzalar uyarmaya giderlerken, ona:
"Ey Temim! Sen kendini kurtarmaya bak!
Bana gelince, vallahi, ben bir l gibiyimdir!
Beni ldrseler de, braksalar da birdir. Kalbim neredeyse duracak!" dedi.
Temim hemen kap kurtuldu. Mnebbih yakalanp ldrld.[71]
Ben Bekrler, Kurey mriklerinin yardmlaryla arpmaya devam ederek Huzalan yerlerinden
ayrdlar ve Harem'e kadar srdler.[72]
Harem snrn iaretleyen dikilmi talara kadar arpmaktan, onlan ldrmekten geri dur-madlar.
[73]
Harem snrna varp dayannca, Ben Bekrler, kumandanlarna:
"Ey Nevfel! Biz Harem dahiline girmi bulunuyoruz!
Allah'ndan kork! Allah'ndan kork![74]
Sen Harem dahiline girdin![75] Harem'i hellletirme!" dediler.[76]
Nevfel:
"Ar bir sz amma, bugn benim iin ilah yoktur!
Ey Bekr oullar! cnz almaya baknz!
Vallahi, siz Harem'de hrszlk yaptnz (bunda bir saknca grmediiniz) halde, orada cnz
almak iin Huzalar ne diye ldremeyesiniz!" dedi.[77]
Huzalar geri ekile ekile Mekke'ye girdiler ve Huzalardan Bdeyl b. Verk ile kle Rfi'in
evlerine sndlar.[78]
Bdeyl b. Verk'nn evine snanlar, Huzalardan kadnlar, ocuklar ve zayf kimselerdi.
Ben Bekrler, onlan Bdeyl b. Verk'nn evine snmak zorunda braktlar.
Oraya sokuluncaya kadar da, onlan ldrmekten geri durmadlar.[79] Bu hadise, Hudeybiye
muahedesinden onyedi-onsekiz ay sonra idi.[80]
Kurey Mriklerinin Yaptklar in Sonucunu Dnerek Korkuya Dmeleri
Ben Bekrleri gecelen gizlice desteklemi olan Kurey mriklerinin ileri gelenleri, sabah
karanlnda gelip evlerine girmilerdi.[81]
Onlar, geceleyin yaptklar yardm hi kimsenin grmediini, bunu Peygamberimiz Aleyhisselamin
bilmediini, bilemeyeceini sanyorlard.[82]
Sabaha kp da, Rfi1 ile Bdeyl'in evine snm olan Huzalardan yirmi erkein sndklar evin
kaplarnn nnde boazlanm olduklarn grnce, Kurey mriklerinin akllan balarndan gitti,
yreklerine korku dt. Yaptklarna ok piman oldular.
Peygamberimiz Aleyhisselamla aralarndaki mtareke ve muahedeyi bu tutum ve davranlaryla
bozmu olduklarnn anlalacan anladlar.[83]
bn Lt ed-DPl, syledii bir iirde; Huzalan Rfi1 ve Bdeyl'in evlerine sokup onlara uzun gnler
geirttiklerini, kendilerini ko boazlar gibi boazladklarn vnerek dile getirir.[84]
Beni Bekrier, Huzalan Budeyl ile Rfi'in evlerinde gn hapsettiler.[85]
Nevfel b. Muaviye'ye gizlice yardm eden Kurey mriklerinden Sheyl b. Amr:
"Sana ve senin adamlarna yaptmz yardm grdn!
Huzalardan sa kalp da ldrmek istediin kimseleri ldrme artk!
Biz onlar hakknda senin bu arzuna uyucu deiliz! Onlar bizim iin serbest brak!" dedi.
Nevfel:
"Olur!" dedi ve serbest brakt.
Huzalar kp gittiler.
Kurey mriklerinden Haris b. Hiam'la Abdullah b. Ebi Rebia; Safvan b. meyye'ye, Sheyl b.
Amr'a ve krime b. Ebu Cehil'e gidip:
"Sizin bu yaptnz ey o mtareke ve muahedeyi bozmaktr!" diyerek, onlar Ben Bekrlere yapm
olduklar yardmdan dolay knadktan sonra, Ebu Sfyan'n yanna vardlar.[86]
Ebu Sfyan, o srada, am'dan gelmi bulunuyordu.[87]
Haris b. Hiam'la Abdullah b. Ebi Rebia, ona:
"Bu, dzeltilmesi gereken bir itir.
Vallahi, bu i dzeltilmezse, muhakkak, Muhammed ashabyla birlikte gelip bizi Mekke'den zorla
srer, karr!" dediler.
Ebu Sfyan, kars Hind binti Utbe'nin bir rya grdn syledi ve:
"Dorusu, o rya benim hi houma gitmedi. Ben onu korkun buldum: Onun bamza bir ktlk
getirmesinden korktum!" dedi.
Kendisine:
"Nasl bir rya imi bu?" diye sordular.
Ebu Sfyan:
"Hind, ryasnda Hacun'dan bir kann uzun mddet akp Handeme danda durduunu, sonra da bu
kann yok olup gittiini grm!" dedi.
Onlarda bu ryadan holanmadlar ve:
"Kt birey!" dediler.
Ebu Sfyan, iin kendileri iin hi de iyilik getirmeyeceini anlaynca:
"Bu i, vallahi, ne iinde bulunduum, ne de bir mddet bulunup braktm bir itir. Bunun
sorumluluu, benim zerime yklenemez!
Vallahi, bu i ne bana danlmtr, ne de vukuunu iittiim zaman onu benimsemiimdir!
Vallahi, Muhammed bize sava aar ve btn bu ileri benden sanrsa, hakk vardr!
Herhalde, bu ii haber almadan nce Muhammed'in yanna vanp mtarekenin mddetini arttrmak,
muahedeyi yenilemek hususunda kendisiyle grmem gerekecek" dedi.[88]
Abdullah b. Sa'd b. Ebi erh, onlara:
"Benim bu hususta bir grm ve kanaatim vardr ki, ona gre; Muhammed sizin iin savatan daha
kolay olan eyden birini semekte sizi serbest brakacak, onlardan birini setiiniz takdirde zrnz
kabul edecek, size sava amayacaktr" dedi.
Mrikler:
"Nedir bu eyler?" diye sordular.
Abdullah b. Sa'd:
"Ya Huzalardan, ldrlen yirmi kiinin kan bedellerinin gnderilmesini, yahut aramzdaki
muahedeyi bozan kimselerle ittifak ve ilikinin kesilmesini, ya da size kar savalmasn kabul
edersiniz!
Bunlardan hangisi elinizden gelir?" dedi.
Sheyl b. Amr:
"Ben N fseler hakkndaki ahd ve akdden geri durmak, bize hepsinden kolay gelir!" dedi.
eybe b. Osman:
"Ben N fselere kzdn da, daylarn olan H uzalan korudun!
Onlar ldrmek bizim iin daha hayrl, daha kolaydr!" dedi.
Kurata b. Abdi Amr:
"Hayr! Vallahi, biz ne kan bedeli deriz, ne de Nfseler hakkndaki ahd ve akdimizden el ekeriz!
Fakat, biz onunla [Muhammed Aleyhisselamla demek istiyor!] savarz!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Bu gr, hibir ey deildir!
Bizim iin yerinde ve uygun olan gr; Kureyler ahdi bozmak veya mtareke sresini kesmekle
sulanyorsa, bunu bizim nza ve muvafakatimizi almadan, bize danmadan bir cemaat yapmsa, bundan
bize ne?' diyerek inkr yolunu tutmaktr!" dedi.
Kurey mrikleri:
"Yerinde olan gr ite budur! Daha bakas yok!" dediler.[89]
Btn olan bitenleri inkr yoluna saptlar.
Ebu Sfyan:
"Ben bu ite hi bulunmadm. Bu hususta benimle bir grme de yaplmad.
Dorusu, yaptnz bu ii ben hi beenmedim! Size bundan dolay karanlk bir gn geleceini
sanyorum!" dedi.
Kurey mrikleri, Ebu Sfyan'a:
"Sen Muhammed'e git![90] Muahedeyi yenile! Halkn arasn bul![91]
Vallahi, biz muahedeyi bozmadk! arpma yapmadk! Ancak, onlara yardm ettik: Onlarn su
ihtiyalarn karladk!" dediler.[92]
Bununla beraber, Huzalara kar Ben Bekrlere yaptklan yardmla muahede hkmn bozmu
olmaktan da korktular durdular.[93] ok piman oldular.
Peygamberimiz Aleyhisselamn, savamadka, kendilerini brakmayacan anladlar.[94]
Huzalarn Yardm Dileklerini Peygamberimiz Aleyhisselamn Medine'den
Cevaplay
Peygamberimiz Aleyhisselamn zevcesi Hz. Meymne binti Hris'in bildirdiine gre; Peygamberimiz
Aleyhisselam, onun evinde geceledii ve namaz iin kalkp abdest ald srada, kere:
"Lebbeyk! Lebbeyk! Lebbeyk! (Davetine icabet ediyorum! Davetine icabet ediyorum! Davetine icabet
ediyorum!)"
kere de:
"Nusirte! Nusirde! Nusirte! (Sen yardm olundun gitti! Sen yardm olundun gitti! Sen yardm olundun
gitti!)" buyurdu.
Hz. Meymne:
"Sen sanki bir insanla konuuyorsun! Yannda bir kimse mi var?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"u Ka'b oullarnn recez okuyucusu, feryad ederek bana sesleniyor ve imdatlarna yetimemi istiyor!
Kendilerine kar Kureyflerin Ben Bekrlere yardm ettiklerini sylyor!" buyurdu.[95]
Peygamberimiz Aleyhisselam, hadisenin vuku bulduu gecenin sabahnda da, Hz. ie'ye:
"Huzalarda bir hadise kt!" buyurdu. [96]
Hz. ie:
"Y Raslallah! Kl kendilerini yok etmiken, Kureyler, seninle aralarndaki muahedeyi bozmaya
m kalktlar dersin?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar, Allah'n olmasn diledii i iin, muahedeyi bozdular!" buyurdu.
Hz. ie:
"Y Raslallah! Bu i hayrl mdr, yoksa zararl mdr?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayrldr!" buyurdu. [97]
Huzalarn Medine'ye Gelii
Aradan gn gemi, Peygamberimiz Aleyhisselam halka sabah namazn kldrmt.[98]
Arkas halka dnk olarak Mescidde oturuyordu.
Kurey mriklerinin Ben Bekrleri gizlice desteklemesi ile Ben Bekrler Huzalar yenip onlardan
ldreceklerini ldrdkleri ve bylece Peygamberimiz Aleyhisselamla aralarndaki ahd ve misak
bozduklar zaman, Amr b. Salim el-Huz,[99] yanna Huzalardan krk svari alarak, balarna gelenleri
anlatmak ve yardmn dilemek zere[100] Medine'ye, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi ve
baucunda durdu.[101]
Amr b. Salim, airdi.[102]
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelince, sylemi olduu iirini okumasna izin istedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam izin verince, iirini okudu.
Okuduu iirinde meal olarak yle diyordu:
"Ey Rabbim! Ben, bizim babamzla onun babas arasndaki eski ittifak anyor ve yardmn diliyorum!
O zaman, biz dourucu (ana) mevkiinde idik. Sen ise oul mevkiinde idin (bizden dodun)[103]
Sonra, Mslman olduk ve sana yardmdan el ekmedik!
yleyse, Allah'n sana hazrlam olduu yardmla, bize yardm et, destek ol!
Allah'n kullarn ar, acele gelip, imdadmza yetisinler!
lerinde Allah'n Resl de olduu; yaplan zulme fkesinden renkten renge girdii, savamaya
hazrland ve byk bir ordunun bana gemi bulunduu halde, denizler gibi kpkler saarak akp
gelsinler!
nk, Kureyler sana verdikleri szde durmadlar; seninle yaptklar en salam misak bozdular:
Bizi Mekke'nin aa tarafndaki yerimizde gzetlediler, gafil avladlar. Halbuki, onlar hem ok zayf ve
nemsiz, hem de sayca ok az idiler.
Benim kimseyi yardma armayacam, aramayacam sandlar[104]
Bizi Vetir'de, geceleyin uykuda iken, birden baskna urattlar.
Bizi, Mslman olduumuz halde, rk ve scud halinde iken ldrdler!"[105]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Siz bu hususta kimi suluyor, sulu buluyorsunuz?" diye konutu.
Amr b. Salim:
"Ben Bekrleri!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hepsini mi?" diye sordu.
Amr b. Salim ve yanndakiler:
"Hayr! Suladmz, onlarn amca oullar Ben Nfselerdir! Kavmin bakan da, Nevfel b.
Muaviyet'd-Di'ldir!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bu, Ben Bekri erden bir kabiledir.
Ben Mekkelilere adam gnderip bu ii onlara soracak, kendilerini baz hususlar semekte muhayyer
klacam!" buyurdu.[106]
airHassn b. Sabit de, syledii biriirde, Ben Ka'blardan (Huzalardan) birok kiilerin kllar
knlarna sokulu olduu halde Mekke Bath'snda ldrlp brakldklarn aklar.[107]
ldrlenler, yirmi [108] veya yirmi kii idi.[109]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Amr b. Slim'in iirini dinledikten sonra, ridasnn eteini toplayarak
ayaa kalkt ve kalkarken de:
"Eer kendime yardm ettiim eylerle Ben Ka'blara yardm etmezsem, ben de yardm grmeyey-im!
[110]
Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a andolsun ki; kendimi ve ev halkm koruduum eylerle,
bunlar da koruyacam![111]
Huzalar bendendir, ben de Huzalardanm![112]
Ey Amr b. Salim! Sen yardm olundun gitti!" buyurdu.
O srada, Peygamberimiz Aleyhisselama, gkte bir bulut grnd.[113] Gk, grlemee balad.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bu gk grlemesi, Ben Ka'blara (Huzalara) yardma iarettir.[114] Bu bulut, yamur yadrrcas-
na Ben Ka'blara yardm olunacana iarettir" buyurdu.[115]
Hz. ie'nin bildirdiine gre; Peygamberimiz Aleyhisselam Ben Ka'blara (Huzalara) yaplana o
kadar kzmt ki, o gne kadar, hi bu kadar kzd grlmemiti.[116]
Kurey Mriklerine Mektup Gnderilii
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kurey mriklerine bir yaz gnderdi.
Gnderdii yazsnda yle buyurdu:
"...Bundan sonra derim ki; siz ya Ben Bekrlerle olan ittifaknzdan vazgeersiniz, ya da Huzalardan
ldrlm olanlarn diyetlerini (kan bedellerini) dersiniz!
Bunlardan birini yerine getirmeyecek olursanz, sizinle arpacam bildiririm!"[117]
Peygamberimiz Aleyhisselamn bu mektubunu, Kurey mriklerine, ashabdan Damr gtrd.
Damr, Kurey mriklerine, kendilerinin eyden birini semekte muhayyer brakldklarn; ya
ldrlen Huzalarn kan bedellerini demek veya Ben Bekr ve Ben Nfselerle olan ittifak, ahd
ilikilerini kesmek zorunda bulunduklarn, ya da Hudeybiye muahedesini bozan ktlkleri yznden
kendileriyle arplacam kendilerine tebli etti.[118]
Kurata b. Abdi Amr b. Nevfel b. Abdi Menaf:
"Ben Bekrier, uursuz, yaramaz bir kavimdir.[119]
Ben Bekrlerden Nfseler de, yoksulluk ve darlk iindedirler.[120]
Huzalardan ldrlenlerin kan bedellerini biz deyemeyiz. Bunu demeye kalkmak, bizde ty tozak
brakmazn[121]
Nfselerie ittifak ve ahd ilikilerimizi kesmemize gelince; Araplar iinde, Nfseler kadar u
Beytullah' hac ve ziyaret eden, Beytullah' tazime onlar kadar zenen bir kavim yoktur.
Onlar, bizim mttefiklerimizdir.[122]
Biz, onlarla olan ittifak ve ilikilerimizi kesmeyiz.[123]
Fakat, biz onunla [Muhammed Aleyhisselamla demek istiyor] savaacamz bildirelim!" dedi.
Damr, hemen geri dnp, Kurey mriklerinin sylediklerini Peygamberimiz Aleyhisselama haber
verdi.
Kurey mrikleri, eliyi bu biimde reddettiklerine piman oldular.
Hudeybiye muahedesini yenilemek zere, Ebu Sfyan b. Harb'i Peygamberimiz Aleyhisselama
gnderdiler.[124]
Ebu Sfyan'a:
"Muahedeyi yenile. Mtareke sresini de uzat" dediler.[125]
Ebu Sfyan Medine Yolunda
Ebu Sfyan, azadlsyla birlikte iki hayvana binip Medine'ye doru hzla yol almaya balad.
Mekke'den yola kp Peygamberimiz Aleyhisselama doru gidenlerin ilkinin kendisi olduunu
sanyordu.[126]
Amr b. Salim ve arkadalarndan sonra, Bdeyl b. Verk da, Huzalardan bazlaryla birlikte,
Medine'ye, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldiler[127] ve Peygamberimiz Aleyhisselama
seslendiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam o srada ykanyordu. Onlara:
"Sizin davetinize icabet ediyorum!" buyurdu.[128]
Bdeyl b. Verk, Kurey mriklerinin yardmlaryla Ben Bekrlerin Huzalar nasl ldrdklerini
Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdikten sonra, Mekke'ye dnmek zere Medine'den ayrld.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ashabna:
"Ebu Sfyan, Hudeybiye muahedesini salamlatrmak ve mtareke sresini uzatmak iin yannza
gelmek zere bulunuyor gibidir![129] Fakat, istediini elde edemeden, fke ile geri dnp gidecektir!"
buyurdu.[130]
Amr b. Salim ile arkadalar, Ebv'ya gelince, dalp yoldan sapmlar, sahile doru gitmilerdi.
Bdeyl ile arkadalar ise, yola devam ettiler.[131]
Usfan'da Ebu Sfyan'la karlatlar.
Ebu Sfyan, onun Peygamberimiz Aleyhisselamn yanndan geldiini sanyordu ve kendisine:
"Ey Bdeyl! Nereden geliyorsun?" diye sordu.[132]
Sorusunu Bdeyl'in yanndakilere de yneltti ve:
"Bana Yesrib'den (Medine'den) haber veriniz?" dedi.
Onlar:
"Bu hususta bizde bilgi yok!" dediler.
Ebu Sfyan, onlarn bu ii gizli tuttuklarn anlad.
Kendilerine:
"Yesrib hurmasndan, yannzda var m? Biraz da bize yedirseniz olmaz m?" diye sordu.
"Hayr!" dediler.[133]
Ebu Sfyan, daha ak olarak:
"Ey Bdeyl! Muhammed'in yanna vardn m?" diye sordu.
Bdeyl:
"Hayr![134] u vadinin iindeki Huzalarn yanna gitmitim.[135]
Oradaki Huza ve Ka'blar arasnda bir ktal hadisesi zerine kan anlamazl dzeltip giderdim!"
dedi.
Ebu Sfyan:
"Vallahi, ben senin iyi bir arabulucu olduunu bilmiyordum!" dedi.
Sonra, onlarla birlikte le sohbeti ve dinlenmesi yapt.
Bdeyl ile arkadalar kalkp Mekke'ye doru yol almaya baladlar.[136] Ebu Slyan:
"Eer Bdeyl Medine'den geliyorsa, muhakkak, hayvan hurma ekirdei yemi yemitir" dedi.[137]
Kalkp onlarn konak yerlerine,[138] Bdeyl'in devesinin kt yere vard. Devesinin dksn alp
ezdi. inde, hurma ekirdei yemi bulunduunu grd.[139]
Konak yerlerinde de, Medine'nin ku gagalarna benzeyen mehur hurmasnn ekirdeklerini buldu.
[140]
"Allah'a yemin ederim ki; Bdeyl, Muhammed'in yanndan geliyor!" dedi.[141]
Bdeyl ile arkadalar, hadise gnnn sabahnda Mekke'den kp Medine'ye gitmilerdi.[142]
Ebu Sfyan'n lenilen Cinayeti Gzard Etmeye abalay
Ebu Sfyan Medine'ye gelip kz mm Habibe'nin evine girdi. Ki, mm Habibe, Peygamberimiz
Aleyhisselamn zevcesi idi.
Ebu Sfyan Peygamberimiz Aleyhisselamn deine oturmak isteyince, Hz. mm Habibe dei
hemen drp babasn onun zerine oturtmad.
Ebu Sfyan:
"Ey kzcazm! Sen bu dei mi benden esirgedin, yoksa beni mi bu dekten esirgedin;
anlayamadm!" dedi.
Hz. mm Habibe:
"Hayr! Bu, Reslullah Aleyhisselamn deidir![143] Mrik onun zerine oturamaz![144]
Sen mriksin! Necissin! Bunun iin, seni onun deine oturtmak istemedim!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Vallahi, ey kzcazm! Benim evimden ayrldktan sonra sana ktlk gelmi! Sen ktlemisin!"
dedi.[145]
Hz. mm Habibe:
"Hayr! Allah bana ktl deil, slmiyeti nasip etti!
Sen ise, iitmez, grmez, tatan yontulmu puta hl tapp duruyorsun!?
Babacm! Senin gibi, Kureylerin ulusu ve yals olan kii[146] nasl olur da slmiyete uzak
kalr?!" dedi.[147]
Ebu Sfyan:
"Yazklar olsun sana! Demek, ben senden bunu da (bu azar da) m iitecektim ha?!
Ben atalarmn tapageldiklerini brakacam da, Muhammed'in dinine mi tbi olacam?!" dedi.[148]
Hz. mm Habibe'nin evinden kp gitti.[149]
Doruca Mescide, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna vard.[150]
Ebu Sfyan, kz Hz. mm Habibe'nin yaptklarn ve kendisinin de ona:
"Sen o braktm gibi kalmamsn. Arapl brakmsn!" dediini anlatt.
Peygamberimiz Aleyhisselam, glmseyerek, ona:
"Y Eb Hanzale! Sen demek ona byle syledin h?" buyurmakla yetindi.[151]
Ebu Sfyan:
"Y Muhammedi Ben Hudeybiye barnda bulunamamtm.
O muahedeyi berkitirve mtareke mddetimizi de uzat![152]
Gel! Aramzdaki muahedeyi bir yaz ile yenileyelim?" dedi.[153]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Ebu Sfyan! Sen bunun iin mi geldin?" diye sordu.
Ebu Sfyan:
"Evet!" dedi.[154]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
Biz, o aramzdaki ahd zerinde duruyoruz![155] Yoksa, siz bir hadise karp onu bozdunuz mu?"
buyurdu.[156]
Ebu Sfyan:
"Allah korusunu[157] Hayr! yle birey olmamtr![158]
Biz, ahdimizin ve barmzn zerinde duruyoruz. Biz, ona ne aykr davranta bulunuruz, ne de onu
deitiririz" dedi.[159]
Peygamberimiz Aleyhisselam da:
"Biz de, Hudeybiye gnnde yaptmz mtareke ve musalahann zerinde duruyoruz! Ona ne aykr
davranta bulunuruz, ne de onu deitiririz!" buyurdu.[160]
Ebu Sfyan muahedeyi yenilemek hususundaki dileini tekrarlad.[161]
Fakat, Peygamberimiz Aleyhisselam ona hibir cevap vermedi[162]
Bundan sonra, Ebu Sfyan, Hz. Ebu Bekir'in yanna gitti ve Peygamberimiz Aleyhisselamla
konumasn istedi[163] ve:
"Ey Ebu Bekir[164] Aramzdaki muahedeyi yenilen[165] Mtareke mddetimizi uzat[166] Halkn
arasn bul!" dedi.[167]
Hz. Ebu Bekir:
"Ben bu ii yapamam![168] Bu, bana ait bir i deildir. Allah'a ve Allah'n Reslne ait bir itir.[169]
Sen mer'le de bulu!" dedi.[170]
Ebu Sfyan:
"yleyse, beni himayeye alr ve bunu halkn iinde aklar msn?" diye sordu.[171]
Hz. Ebu Bekir:
"Biz, ancak Reslullah Aleyhisselamn himaye ettiini himaye edebiliriz!" dedi.[172]
Ebu Sfyan, Hz. Ebu Bekir'den sonra, Hz. mer'e gitti.[173]
Ona da, Hz. Ebu Bekir'e syledii gibi syledi:[174]
"Muahedeyi yenile, halkn arasn dzelt!" dedi.[175]
Hz. mer:
"Demek muahedeyi bozdunuz h?[176]
Eer ondan yeni birey kalmsa, Allah onu da yok etsin[177]
Onun salam,[178] bitiik[179] olan taraf varsa, Allah onu da kesip atsn.[180]
Ben sizin iin mi Reslullah Aleyhisselama gidip efaat dileyeceim?[181] Ben mi bu ii yapacam?!
[182]
Vallahi, ben kck bir karncadan bakasn bile bulamasam, yine, ondan yararlanmaya alr,
sizinle arprm!" dedi.[183]
Ebu Sfyan, Hz. mer'den bu szleri iitince:
"Sen de akrabalarndan ktlkle cezalanasn![184]
Vallahi, kavmine kar senin kadar kat ve kt davranan grmedim!" dedi.[185]
Kendi kendine de:
"Ben bugnk gibi etin bir gn grmedim!
Bir kavim bir kavme kar baka bir kavmi silah ve yiyeceklerle destekleyecek olursa, muahedeyi
bozmu olacaklar tabidir!" diyerek sylendi.[186]
Ebu Sfyan, Hz. Osman'a gitti ve:
"u cemaat iinde, bana akrabalk ynnden senden daha yakn bir kimse yoktur.
Sen u mtarekeyi uzat ve muahedeyi yenile! nk, sahibin seni hibir zaman reddetmez!
Vallahi, ben Muhammed'in ashabna yapt kadar ok ikram yapan hibir kimse grmemiimdir" dedi.
Hz. Osman:
"Ben ancak Reslullah Aleyhisselamn himayesinde bulunan himaye edebilirim!" dedi.[187]
Ebu Sfyan, Ensarn ileri gelenlerinden Sa'd b. Ubde'nin yanna vard ve:
"Ey Ebu Sabit! Sen ikimizin arasndaki dostluu biliyorsun!
Ben senin iin Mekke Haremimizde bir himayeciyim!
Sen u memleketin (Medine'nin) ulu kii sisin!
ki taraf halkn himayene al, mtareke mddetini uzat!" dedi.
Sa'd b. Ubde:
"Ey Ebu Sfyan! Ben ancak Reslullah Aleyhisselamn himayesinde olanlar himaye edebilirim.
Reslullah Aleyhisselama kar hi kimse himayeye alnamaz!" dedi.[188]
Ebu Sfyan, bundan sonra, Hz. Ali'nin evine gitti.
O srada, Hz. Ftma Hz. Ali'nin yannda bulunuyor ve henz bir ocuk olan Hz. Hasan da nlerinde
gezip duruyordu.[189]
Ebu Sfyan:
"Ey Ali! u cemaat iinde akrabalk ynnden bana en yakn olan sensin! Ben bir i iin gelmitim.
Umduumu elde edemeden, geldiim gibi geri dnp gideceim.
Reslullaha gidip benim iin efaati ol![190] Araya girip, kavmine kar himayeci ol. Onlar iin,
muahede ve mtareke yazsn yeniletil [191]
ki taraf arasnda himayeci, arabulucu ol da, Muhammed'le mtareke mddetinin uzatlmasn konuup
sala!" dedi.[192]
Hz. Ali:
"Bu, bana ait bir i deildir. Allah'a ve Allah'n Reslne ait bir itir.[193]
Allah senin iyiliini versin ey Ebu Sfyan! Vallahi, Reslullah Aleyhisselam bir ie karar verdi mi,
[194] onu muhakkak yapar.[195]
Reslullah Aleyhisselama ait bir i hakknda ben hkm veremem![196]
Biz bu i hakknda onunla da konuamayz.[197]
Hi kimse, onun istemedii eyi konuamaz!" dedi.[198]
Ebu Sfyan, Hz. Ftma'ya dnerek:
"Ey Ftma! Sen, kavminin kadnlar arasnda bykln gsterecek bir i yapmak istemez misin?"
dedikten sonra, ona da Hz. Ali'ye syledii gibi syledi[199] ve:
"Sen iki taraf halkn himayene alp uzlatrsan da, Araplar iinde byk kadnlarn hayrls olsan
olmaz m?" dedi.[200]
Hz. Ftma:
"Ben ancak bir kadnm!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Senin himayeci olman caizdir.[201] Nitekim, kzkardein (Zeyneb), Ebu'l-s b. Rebi'i himayesine
almt.[202] Bunu Muhammed de caiz grmt.[203] Buna aykr davran il mam tr" dedi.[204]
Hz. Ftma:
"Bu, bana ait bir i deildir. Allah'a ve Allah'n Reslne ait bir itir.[205]
Ben Reslullah Aleyhisselama ait bir i hakknda hkm veremem" dedi.[206]
Bunun zerine, Ebu Sfyan:
"Ey Muhammed'in kz! u yavrucuuna emretsen de, iki taraf halk arasnda himayeci olduunu
sylese olmaz m?
O, byle yaparsa, kendisi, zamann sonuna kadar Araplarn ulusu olur!" dedi.
Hz. Ftma:
"Vallahi, benim bu yavrum ne halk arasnda himayeci olacak yaa gelmitir, ne de Reslullah
Aleyhisselama kar bir kimse himayeye alnabilir!" dedi.[207]
Ebu Sfyan, Hz. Ali'ye dnerek:
"Ey Hasan'n babas! Bana kar, ilerin ok zorlam olduunu gryorum.
Sen bana bir t ver![208] Senin bu husustaki grn nedir? Zorlam bulunan u iimi bir
kolaylat r!
Sence, benim iin yararl olabilecek ii, areyi bana emret!" dedi.[209]
Hz. Ali:
"Ben u gndeki kadar, senin gibi, ne yapacan arm bir adam grmedim.[210]
Vallahi, ben senin iin yararl olabilecek birey bilmiyorum.
Fakat, sen Ben Kinanelerin ulu kiisisin!
Kalk, iki taraf halkn uzlatrmak iin himayene aldn iln et! Sonra da yurduna ekgit![211] Halkn
arasn bul!" dedi.[212]
Ebu Sfyan:
"Bunun benim iin bir yarar salayacan sanyor musun?" diye sordu.
Hz. Ali:
"Hayr! Vallahi, yarar salayacan pek sanmyorum.
Fakat, senin iin, bundan baka, yaplacak birey de bulamyorum!" dedi.[213]
Ebu Sfyan:
"Sen doru syledin! Ben bunu yapmalym!" dedi.[214]
Bunun zerine, Ebu Sfyan, Peygamberimiz Aleyhisselamn Mescidine gidip ayakta dikilerek:
"Ey insanlar! Ben iki taraf halkn ahd ve emanm altna aldm ![215]
Vallahi, benim bu ahdime hi kimsenin muhalefet edeceini sanmyorum.[216]
Muahedeyi yeniledim, halkn arasn bulacam!" dedi.[217]
Byle derken de, sa elini sol elinin zerine koydu.[218]
Sonra da, Peygamberimiz Aleyhisselamin yanna vard ve:
"Ey Muhammedi Sen benim bu eman ve himaye taahhdm zannetmem ki reddedesin!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Ebu Sfyan! Bunu sen sylyorsun! (Bu, senin szndr!)" buyurdu.[219]
Ebu Sfyan, devesine binip Mekke'ye dnd.[220]
Ebu Sfyan'n Mekke'ye dn gecikince, Kurey mrikleri:
"Vallahi, onun Muhammed'e gizlice tbi olduunu ve Mslmanln gizli tuttuunu sanyoruz!"
diyerek, onu sulamaya balamlard.
Ebu Sfyan, geceleyin Mekke'ye varp evine girince, kars Hind:
"Kavmin seni Mslman oldu diye sulayncaya kadar, orada tutuldun kaldn.
Kaln kavminin yanna baanyla dnmek iin uzattnsa, deer!" dedi.
Ebu Sfyan, olan bitenleri haber verip:
"Ali'nin dediini yapmaktan bakasna yol bulamadm!" deyince, Hind ona:
"Sen Kurey kavminin iyilikten uzaklatrlm, ktlemi bir elisi oldun" diyerek hakaret etti.
Ebu Sfyan, sabaha knca, saf ve Naile putlarnn yannda ban kaztp onlara kurban kestikten
sonra:
"Ben, babamn zerinde ld eyden, lnceye kadar sizinle birlikte bulunmaktan ayrlmayacam"
diyerek kurbann kann puflarn balarna srd.
Bunun zerine, Kurey mrikleri onun Mslman olmadn anladlar, kendisini sulamaktan
vazgetiler.[221]
Kurey mrikleri, Ebu Sfyan'a:
"Gerinde ne haber var?[222] Muhammed'den bize bir yaz getirdin mi? Yahut mtareke mddetini
uzatabildin mi? Ya da, onun bize sava amamasn salayabildin mi[223] Ne getirdin bize?" diye
sordular.
Ebu Sfyan:
"Ben, kalbleri bir tek kalb haline gelmi bir kavmin yanndan geliyorum.
Vallahi, onlardan yarar umduum, kk byk, kadn erkek hibirini brakmakszn, hepsiyle
konutum.
Onlardan birey koparmay baaramadm ![224]
Muhammed'in yanna vardm, kendisiyle konutum. Vallahi, bana hibir cevap vermedi.
Sonra, Ebu Kuhfe'nin oluna (Ebu Bekir'e) gittim. Onda da bir hayr bulmadm.
Sonra, Hattab'n oluna (mer'e) gittim. Onu dmandan daha dman buldum!
Sonra, Ali'nin yanna vardm. Kendisini kavmin en yumua buldum.
Ali bana birey iaret etti. Ben de onu yaptm.
Vallahi, o yaptm eyin bana bir yarar olur mu, yoksa olmaz m, bilmiyorum" dedi.
Kurey mrikleri:
"O sana neyi emretti?" diye sordular. Ebu Sfyan:
"Bana insanlarn arasnda ahd ve eman vermemi emretti. Ben de onu yaptm" dedi.
Kurey mrikleri:
"Muhammed buna icazet, izin verdi mi?" diye sordular.
Ebu Sfyan:
"Hayr![225]
Ben, bunu yaptktan sonra Muhammed'in yanna vardm ve:
'Ben iki taraf halkn, uzlatrmak iin, himayeme aldm. Zannetmem ki, sen bu himayeye alm
reddedesin!1 dedim.
Bana:
'Ey Ebu Sfyan! Ey Hanzale'nin babas! Bunu sen sylyorsun "Bu, senin szndr!" dedi ve bundan
baka birey sylemedi" dedi.[226]
Kurey mrikleri:
"Yazklar olsun sana! Vallahi, adam (Ali) sana oyun etmi, seninle elenmekten baka birey
yapmam!
Yaptn ey sana bir yarar salad, bir iine yarad m?" dediler.
Ebu Sfyan:
"Hayr! Bir yarar salamad. Fakat, vallahi, bundan baka da, yapacak birey bulamadm" dedi.[227]
Kurey mrikleri:
"Demek, sen hibir ey yapamamsn![228] Bize hibir ey getirememisin.[229]
Vallahi, biz bugn dnen eli gibi baarsz hibir eli grmedik.[230]
Sen bize ne sava haberi getirdin ki savaa hazrlanalm, ne ban haberi getirdin ki gvenlik iinde
bulunalm!" dediler.[231]
Acele Sefer Hazrlna Giriilii ve Bunun Gizli Tutuluu
Ebu Sfyan, dnp Mekke'ye gittikten sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam, kendisinin sefer hazrln
grmesi iin Hz.ieye emir verdi.[232]
"Sefer hazrlm yap! Bunu hi kimseye syleme![233] ini gizli tut!" buyurdu.[234]
Hi kimse, ne iin hazrlanldn bilmiyordu.[235]
Hz. Ebu Bekir, kz Hz. ie'nin evine gitmiti.
O srada, Hz. ie, Peygamberimiz Aleyhisselam iin sevk, un ve hurmadan yol az hazrlamakla
urayordu.[236]
Hz. Ebu Bekir:
"Ey kzcazm! Reslullah Aleyhisselam sefer hazrlklarn grmenizi mi size emretti?" diye sordu
Hz. ie:
"Evet![237] Reslullah Aleyhisselam, kendisi iin yol, sefer hazrl yapmam bana emretti" dedi.
[238]
Hz. Ebu Bekir:
"Sence, nereye gitmek istiyor olabilir?" diye sordu.[239]
Hz. ie:
"Vallahi, bilmiyorum!" dedi.[240]
Hz. Ebu Bekir, kendi kendine:
"Vallahi, u Ben Asfarlar(Rumlar)la sava zamannda Reslullah Aleyhisselam nereye gitmek istiyor
ola?![241]
Reslullah Aleyhisselam, birsefere niyeti en s ey di, bizim de hazrlanmamz bildirirdi" dedi.
Hz. ie:
"Bilmiyorum. Belki Ben Sleymlere gitmek istiyor, belki Sakflere gitmek istiyor, belki de
Hevzinlere gitmek istiyor olabilir" dedi.
O srada, Peygamberimiz Aleyhisselam ieri girdi.
Hz. Ebu Bekir:
"Y Raslallah! Sefere mi kmak istiyorsun?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet!" buyurdu.
Hz. Ebu Bekir:
"Ben de hazrlanaym m?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet!" buyurdu.
Hz. Ebu Bekir:
"Nereye gitmek istiyorsun y Raslallah?[242] Sanrm ki; Ben Astarlarn (Rumlarn) zerine gitmek
istiyorsun d ur" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr!" buyurdu.
Hz. Ebu Bekir:
"Yoksa, Necd halknn zerine mi gitmek istiyorsun?" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr!" buyurdu.
Hz. Ebu Bekir:
"yleyse, Kureylerin zerine gitmek istiyorsun d ur" diye sordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Evet![243] Kureyflerin zerine gideceim ey Ebu Bekir! Bunu gizli tut!" buyurdu ve hemen
hazrlanmasn emretti.
Hz. Ebu Bekir:
"Y Raslallah! Onlarla senin aranda bir mtareke mddeti belirlenmi deil miydi?" dedi.[244]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen onlarn Ben Katlara (Huzalara) yaptklarn iitmedin mi?[245]
Hudeybiye muahede ve mtarekesinin hkmne riayetsizlik edenlerin ilki onlar oldu.[246] Onlar ahd-
lerine vefaszlk ettiler ve muahedelerini bozdular.
Ben de onlarla savaacam!
Sana sylediim eyi gizli tut, aa vurma!" buyurdu.
Kimi Peygamberimiz Aleyhisselamn am'a gitmek istediini, kimi Sakflere gitmek istediini, kimisi
de Hevzinlere gitmek istediini sanyordu.[247]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ashabna sefer iin hazrlanmalarn emretti ve fakat, nce, nereye
gidileceini gizli tuttu, aklamad .[248]
Sonra, Mekke'ye doru gidileceini bildirdi.[249]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mekke'ye giden da yollarn ve geitleri nbetilerle tuttu.[250] Hz.
mer'i de, nbetiler zerinde deneti olarak grevlendirdi.
Hz. mer, da yollar ve geitler zerinde dnp dolamakta[251] ve nbetilere:
"Rastlayacanz, gizlice Mekke'ye geip gitmek isteyen hibir kimseyi brakmayacaksnz! Onlar geri
evireceksiniz!" demekte, hi kimsenin Mekke'ye gitmesine meydan vermemekte idi.[252]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Allah'm! Yurtlarna anszn varp kavuuncaya kadar, Kureylerin casus ve habercilerini tut,
grmez ve iitmez et! Kureylerin gzlerini bala! Beni birdenbire grsnler!" diyerek dua etti.[253]
Peygamberimiz Aleyhisselam, l halkna, Medine evresindeki Mslmanlara ve her tarafa dav-
etiler gnderip:
"Allah'a ve ahiret gnne iman olan, Ramazan'da Medine'de hazr bulunsun!" diyerek, onlar sefere
katlmaya davet etti.
Esma b. Harise ile Hind b. Hrise'yi Elemlere gnderdi. Bunlar, Elemlere:
"Reslullah Aleyhisselam, Ramazan'da Medine'de bulunmanz size emrediyor!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Cndb b. Meks ile Rfi' b. Meks'i Cheynelere gnderdi.
Bunlar, Ramazan'da Medine'de hazr bulunmalarn Cheynelere emrettiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam, m' b. Rahasa ile Ebu Rhm Klsm b. Husayn' Ben Husaynlara,
Ben Gfrlara, Ben Damrlara;
Ma'kl b. Sinan ile Nuaym b. Mes'ud'u Eca'lara;
Bilal b. Haris ile Abdullah b. Amr el-MzenPyi Mzeynelere;
Haccac b. Ilt's-Slem ile Irbaz b. Sriye'yi Ben Sleymlere;
Bir b. Sfyan ile Bdeyl b. Verky Ben Ka'blara (Huzalara) gnderdi.[254]
Huz b. Abdi Nhm, Mzeyneleri yanna alarak Revh'da;
Abdullah b. Malik, Gfrleri yanna alarak Suky'da;
Kudme b. Smme, Ben Sleymleri yanna alarak Kudeyd'de;
Sa'd b. Cessme, Ben Leysleri yanna alarak Kedid'de;[255]
Ben Ka'blar da Kudeyd'de; gelip Peygamberimiz Aleyhisselamn ordularna katlacaklard.
Elemler, Cheyneler, Eca'lar ve daha baka Arap kabileleri Medine'ye geldiler.
Ebu nebe kuyusunda ordugh kuruldu, toplanld.[256]
Toplananlarn mevcudu 10.000 idi.[257]
Mevcudun 12.000 kii olduu rivayeti de vardr.[258]
Medine'den 10.000 kii ile klm, 2.000'i yolda gelip kati m iti.[259]
Muhacirlerlerle Ensardan, sefere katilmayan kimse yoktu.[260]
Muhacirlerin says 700 idi, yanlarnda da 300 at vard.
Ensarn says 4.000 idi, yanlarnda da 500 at vard.[261]
Mzeynelerin says 1.000 idi[262] veya saylar 1.300 olup,[263] yanlarnda 100 at vard.[264]
Elemlerin says 400 idi,[265] yanlarnda 30 at vard.[266]
Cheynelerin says 800 di[267] veya 700[268] veya 1.000 di[269] veya 1400 idi.[270] Yanlarnda
da, 50 at vard.[271]
Gfrlerin says 400 idi.[272]
Sleymlerin says 900[273] veya 1.000[274] veya 1.400[275] veya 1.800 idi.[276]
Dierleri, Muhacirlerden ve Ensardand.
Kays, Esed, Temim ve baka kabilelerden de, gelip mcahidler arasna katlanlar vard.[277]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Medine'de yerine Ebu Rhm Klsm b. Husayn' vekil brakt.[278]
Abdullah b. mmi Mektum'un vekil brakld da rivayet edilir.[279] Sanldna gre; Abdullah b.
mmi Mektum imamlkla, Ebu Rhm de idar ilerle grevlendirilmiti.[280]
Htb'n Kurey Mriklerine Harekt Durumunu Bir Yaz ile Bildirmeye Yeltenii
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke zerine yryecei srada, ashabdan Htb b. Ebi Beltea,
Mekkeli mriklere biryaz yazarak, Peygamberimiz Aleyhisselamn bu husustaki kararn bildirmek
istedi.[281]
Htb; yazsn, Salvan b. meyye, Sheyl b.Amrve krime b. Ebu Cehil'e verilmek zere yazd ve
yazsnda yle dedi:
"Reslullah Aleyhisselam; gazaya kacan halka bildirdi.
Kendisinin sizden bakasna gitmek isteyeceini sanmyorum.
Size gnderdiim yazmla, yannzda benim bir iyilik ve minnet elimin bulunmasn arzu ettim."[282]
Baka rivayetlere gre, Htb mektubunda yle dedi:
"Peygamber (Aleyhisselam); geceler gibi karaltl, seller gibi akan askerleri ile size doru ynelmi
geliyor!
Allah1 a yemin ederim ki; o size yalnz bana bile gelecek olsa, Allah, muhakkak yardm edip onu
size galip klacaktr.
nk, Allah ona yapt va'dini yerine getiricidir!
Hi phesiz, Allah onun dostu ve yardmc s dr."
"Muhammed Peygamber (Aleyhisselam), amma size kar, amma sizden bakasna kar, savamaya
hazrlanm bulunuyor.
Hazrlkl ve uyank olunuz!"[283]
"Htb b. Ebi Beltea'dan:
Reslullah (Aleyhisselam), sizin zerinize yrmek istiyor!
Tedbirinizi alnz!"[284]
"Muhammed Aleyhisselam, kesin olarak sizin zerinize yrmek zeredir!"[285]
"Bundan sonra, derim ki:
Muhammed (Aleyhisselam) kesin olarak sizin zerinize yrmek istiyor.
Tedbirinizi alnz! Hazrlannz!"[286]
Baz ravilerin bu yaz muhtevasn ksaltarak nakletmi olduklar gznnde tutulunca, yukardaki
yazlarda geen szlerin hepsinin Htb'n yazsnda yer alm olduu kabul edilebilir.[287]
Mektubun Kurey Mriklerine Bir Kadnla Gnderilii
Htb b. Ebi Beltea, Kutey mriklerine yazd mektubu bir kadna vermiti.
Rivayete gre; kadn, Mzeynelerdendi.[288] Mzeynelerin de Arc halkndan, Kenud adnda bir
kadnd.[289]
Kendisi, Ebu Amr b. Sayf b. Hiam (Him) b. Abdi Menafn[290] yahut Ebu Leheb'in[291] azadl
cariyesi olup, Sre diye anlrd.
Sre Medine'ye geldii srada, Peygamberimiz Aleyhisselam Mekke'yi fetih hazrlyla urayor-du.
[292]
Sre'ye:
"Sen Mslman olarak m geldin?" diye sordu.
Sre:
"Hayr!" dedi.[293]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"yleyse, sen ne iin geldin?" diye sordu.
Sre:
"Sizler kle azadlayclarsnz, airet sahibisiniz![294]
Kle azadlayclar Bedir gn lp gittiler.[295]
Ben son derecede muhta duruma dtm. Bana yiyecek ve binecek veresiniz, beni giydirip kuatasnz
diye yannza geldim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Tagannilerin, ark sylemelerin, at yakmalarn seni ihtiyatan kurtarmad m?" diye sordu.
Sre:
"Y Muhammedi Kureyliler, kendilerinden birok kimseler ldrldnden beri, ark dinlemeyi
braktlar.[296] Bedir vak'asndan sonra, benden birey sylememi isteyen olmad.[297] Ben de, ark
sylemeyi, at yakmay braktm" dedi.[298]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Abdulmuttalib oullarn, Sre'ye yardma tevik etti.
Onlarda, hemen onu giydirip kuattlar. Birde, hayvan bulup kendisini bindirdiler, yol azn da
koydular.
Htb b. Ebi Beltea, Sre'nin yanna vard. Ona on dinar (altn lira) ile bir elbise verdi.[299] Bunlar,
Kurey mriklerine yazd mektubu onlara ulatrma creti idi.
Htb, Sreye:
"Bunu, elinden geldii kadar gizli tut! Mekke'ye giderken de, anayoldan gitme! nk, yol zerinde
bekiler, nbetiler var!
Sen da yollar ve geitlerinden baka bir yol tutup, Mahacce'nin solundan Fuluk iine, Akik yoluna
doru git!" dedi.[300]
Sre, mektubu bana yerletirdikten sonra, zerinden, salarn blkler halinde rerek gizledi,
Kurey mriklerine teslim etmek zere yola kt.
Htb'n bu uygunsuz tutum ve davran hakknda gkten haber geldi.[301]
Htb'n Sorguya ekilii
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hz. Ali ile Zbeyr b. Avvam ve Mikdad b. Esved'e:[302]
"Acele gidiniz! Hh bahesine vardnzda, orada, hayvan zerinde giden ve yannda bir mektup
bulunan bir kadn bulacaksnz!
Mektubu ondan alnz ve bana getiriniz![303] Kendisini serbest braknz![304]
Mektubu vermek istemezse, boynunu vurunuz!" buyurdu.[305]
Hz. Ali ve arkadalar, atlarn kotura kotura Hh bahesine varp kavutular. Orada, yolcu bir
kadna rastladlar.[306]
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hz. Ali ve arkadalarna, devesinin zerinde giden bir kadnn Htb b.
Ebi Beltea tarafndan mriklere yazlan ve Reslullahn kendilerine doru gelmekte olduunu haber
veren bir sahifeyi yannda tadn haber vermiti.
Hz. Ali ve arkadalar, kadna:
"Yannda gtrmekte olduun mektup nerede?" diye sordular.[307]
Kadn:
"Benim yanmda mektup falan yok!" dedi.[308]
Bunun zerine, kadnn devesini hdrdlar.[309] Kadn devenin zerinden indirdiler. Eyasn
aradlar. Mektup olarak hibir ey bulamadlar.[310]
Kadn yemin ederek inkrda bulununca, geri dnecek oldular.[311]
Hz. Ali:
"Allah'a yemin ederim ki; ne Reslullah Aleyhisselam yanlr, ne de biz yanlrz!
Sen bu mektubu bize ya kendiliinden karrsn, ya da seni soyar, ararz!" dedi.[312]
Kadn:
"Siz Mslman deil misiniz?! (Bunu bana nasl yaparsnz?)" dedi.[313]
Hz. Ali:
"Elbette Mslmanz! Reslullah Aleyhisselam bize senin yannda mektup bulunduunu syledi" dedi,
[314] klcn
syrd ve:
"Ya mektubu karrsn, ya da klc tepene indiririm!" dedi.[315]
Kadn, iin sk tutulduunu grnce, Hz. Ali'ye:
"Yzn benden baka yana evir!" dedi.
Hz. Ali yzn baka tarafa evirince, kadn rgl salarn zd, mektubu karp Hz. Ali'ye verdi.
[316]
Mektubu Peygamberimiz Aleyhisselama getirdiler.
Mektubun mriklerden baz kiilere Htb b. Ebi Beltea tarafndan yazlp gnderilmi ve iinde
Peygamber Aleyhisselamn sava iinin onlara bildirilmi olduu grld.[317]
"Y Raslallah! Htb, Allah'a, Reslullaha ve m'minlere hainlik etmitir!?" dediler.[318]
Peygamberimiz Aleyhisselam haber sald, Htb' yanna artt.[319]
Htb gelince, mektup kendisine okundu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Bunu sen mi yazdn?" diye sordu.
Htb:
"Evet!" dedi.[320]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Htb! Bu ne biim i?![321] Sen bunu ne iin yaptn?!" diye sordu.[322]
Htb:
"Y Raslallah! Bu hususta hakkmda hkm vermekte acele etme!
Ben, Kureyler iinde, yanama bir kiiyim. Asl Kureylerden deilim.
Senin yanndaki Muhacirlerin Mekke'de ailelerini ve mallarn koruyacak akrabalar var.[323]
Ben ise, Kurey cemaati iinde ne soyu, ne de kabilesi olmayan bir kiiyim.
stelik, oluk ocuklarm da onlarn aralarnda bulunuyor.[324]
Ben bunu onlara bir iyilik edeyim, kendilerini minnet altnda brakaym da oradaki ev halkm
korusunlar diye yaptm.
Yoksa, bunu kfre saptm veya dinimden dndm veya slmiyetten sonra kfre rza gsterdiim
iin yapm deilim ![325]
Y Raslallah! Vallahi, ben Allah'a ve Allah'n Reslne iman etmiim ve dinimi de asla deiti rm
emiim dir![326]
Ben, Mslman olduumdan beri, Allah hakknda hibir pheye dmemi,[327] kfr yoluna
sapmamm dr!
Mriklerden ayrldmdan beri, kendilerine hibir sevgi de beslememi simdir.
Fakat, ev halkm hakknda endie duyduum iin, onlarn yannda bir iyiliimi bulundurmak istedim.
yi biliyorum ki; Yce Allah'n onlara indirecei azap karsnda benim bu mektubum kendilerine
hibir yarar salamayacak, gelebilecek azaptan onlar kurtarmayacaktr.[328]
Y Raslallah! Ben, bu iyilii, oluk ocuumla malma onlardan gelebilecek zararlardan Allah belki
korur diye yapmak istedim!
Muhacir ashabndan hibiri yoktur ki, orada kavim ve kabilesinden baz kimseler bulunsun da, Yce
Allah, onun ev halkn ve maln onlarla korumam olsun!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Doru syledin!" buyurdu[329] ve yanndaki ashabna da:
"O size doru syledi.[330]
Kendisi hakknda, hayrdan baka birey sylemeyiniz!" buyurdu.[331]
Hz. mer:
"Y Raslallah! Bu adam Allah'a, Allah'n Reslne ve m'minlere hainlik etmitir.[332]
Y Raslallah! Brak beni de, u mnafn boynunu vuraym?" dedi.[333]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"zin verecek olursam, onu ldrr msn?" diye sordu.
Hz. mer:
"Evet! Bana izin verirsen, onu ldrrm!" dedi.[334]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr![335] Bu kii Bedir savanda bulunanlardan deil midir?[336] O Bedir savanda
bulunmutur.[337]
Ne bilirsin? Belki de, Yce Allah, Bedir savana katlm olanlara, Bedir gnnde bakp, 'Siz
istediinizi yapn! Ben sizi balammdr! Cennet size vacip olmu, siz Cennete girmeyi
haketmisinizdir!' buyurmutur" buyurunca, Hz. mer'in gzleri yala doldu ve:
"Yce Allah ve Resl daha iyi bilir!" dedi.[338]
Htb'n bu husustaki tutum ve davran zerine indirilen yetlerde[339] yle buyuruldu:
"Ey iman edenler! Benim de, sizin de dmannz olanlar dost edinmeyiniz.
Kendileriyle aranzdaki sevgi yznden, onlara Peygamberin maksadn ulatrrsnz, deil mi?!
Halbuki, onlar haktan size gelene (slm dinine ve Kufn'a) kfretm ii erdir.
Onlar, Peygamberi de, sizi de, Rabbiniz olan Allah'a iman ediyorsunuz diye yurtlarnzdan
karyorlard .
Eer siz Benim yolumda savamak, rzam aramak iin kmsanz (onlan dost edinmeyiniz)!
Siz onlara hl muhabbet mi besleyecek (srlarm ifa m edecek)siniz?!
Halbuki, ben sizin gizlediinizi de, akladnz da ok iyi bilenim!
inizden kim bunu yapar (Reslullahn srlarn aklar)sa, muhakkak ki, o, yolun ta ortasndan sap-m
tr!
Eer onlar size bir tmak tuttururlar (sizi ele geirirlerse, hepinizin dmanlar olacaklar; ellerini,
dillerini ktlkle size uzatacaklardr.
Zaten, onlar, (ah bir dininizden dnp) kfir olsanz diye temenni de etmilerdir.
Ne hsmlarnz, ne evladlarnz, ahiret azabna kar size asla yarar veremezler. Kyamet gnnde,
Allah onlarla aranz ayracaktr.
Allah, ne yaparsanz, hakkyla grendir.
brahim'de ve onun maiyyetinde bulunan (Mslman)larda (onlarn szlerinde ve ilerinde) sizin iin
gerekten uyulacak gzel bir mek vard.
Hani onlar kavimlerine:
'Biz sizden ve Allah' brakp tapmakta olduumuz eylerden kesin olarak uzaz!
Sizi inkr ettik.
Siz Allah'a bir olarak iman edinceye kadar, bizimle aranzda temelli dmanlk ve buz belirmitir!'
demilerdi.
Yalnz, brahim'in, babasna:
'Her halde, senin yariganman dileyeceim!
Fakat, senin iin Allah'tan gelecek herhangi bireyi celb veya def etmeye gcm yetmez!' demesi
mstesnadr.
(Siz yle deyiniz):
'Ey Rabbimiz! Biz ancak Sana gvenip dayandk! Ve Sana yneldik! Son dn de ancak Sanadr!
Ey Rabbimiz! Bizi, o kfredenler iin bir fitne (konusu) yapma! (Onlan bize musallat etme)!
Ey Rabbimiz! Bizi yarla!
nk, Azz ve Hakm Sensin Sen!'"[340]
Medine'den Mekke'ye Doru Yola k
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hicretin 8. ylnda[341] Ramazan aynda Mslmanlardan 10.000 kii-
asker bir topluluun banda, Medine'den Mekke'ye doru yola kt.[342] Peygamberimiz Aleyhisselam
da, mcahidler de hep orulu idiler.[343] Yola klrken, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Orucunu tutmak isteyen, tutsun. Orucunu amak isteyen de, asn!" diyerek nida ettirdi.[344]
Peygamberimiz Aleyhisselam orucunu amad, tuttu. Mcahidler de amadlar, tuttular.[345] Sulsul
mevkiine eritiler.[346] Sulsul; Medine nahiyelerinden olup, Medine'ye uzakl yedi mildir.[347]
Zbeyr b. Avvam'n Bir Svari Birliinin Banda nc Olarak leri Srl ve
Hevzin
Casusunun Yakalanp Sorguya ekilii
Peygamberimiz Aleyhisselam; Zbeyr b. Avvam', 200 kiilik bir svari birliinin banda, nc ve
gzc olarak ileri srmt.[348]
Bunlar; Arc'la Talub arasnda Hevzin casuslarndan birini yakalayp Peygamberimiz Aleyhisselamn
yanna getirdiler ve:
"Y Raslallah! Hayvannn zerinde grdk: ukur yerlerde bizden saklanmaya alyordu. Sonra,
yksek bir yere kp oturdu. Atlan ona doru koturmaya balaynca, kamak istedi.
Kendisine:
'Sen kimsin?1 diye sorduk.
'Ben Gitarlardan bir adamm!' dedi.
'Bu memleket halkndan, Ben Gitarlarn hangilerindensin?' diye sorduk.
Aykr cevap verdi, bize soyunu anlatamad, phemizi arttrd, kendisi hakknda bizi suizanna
drd.
'Senin ev halkn nerededir?' diye sorduk.
Eliyle bir tarafa iaret ederek:
'Yakndadr!' dedi.
Kendisinin ii kartrdn, gerei sakladn grnce:
'Ya bize dorusunu syleyeceksin, ya da boynunu vuracaz!' dedik.
'Ben size dorusunu sylersem, bu, bana, sizin katnzda bir yarar salar m?' dedi.
'Evet!' dedik.
Bunun zerine, bize:
'Ben Ben Nadrlardan, Hevzinlerden bir adamm.
Beni Hevzinler casus olarak gnderdiler ve:
'Medine'ye git, Muhammed'le bulu! Mttefiklerinin (Huzalarn) ii hakknda ne yapmak istediini,
bizim iin renmeye al!
O, Kureylere asker bir birlik mi gnderiyor? Yoksa, kendisi mi gidip onlarla savaacaktr? Biz
onun Kureylere byk bir ordu ile baskn yapacan sanyoruz.
ster kendisi gitsin, ister asker bir birlik gndersin, sen de onlarla birlikte Batn- erife kadar git!
Eer onlar nce bizim zerimize yrmek isterlerse, Batn- erif yolunu tutar, bizim yanmza karlar.
Eer Kureylerin zerine yrmek isterlerse, yollarna devam ederler!' dediler' dedi."
Peygamberimiz Aleyhisselam, casusa:
"Hevzinler neredeler?" diye sordu.
Casus:
"Onlar Buk''da pek ok ynak yapm olduklar halde geride brakm.
Onlar btn Araplar kendilerine yardma ardlar, Sakflere de haber saldlar. Onlar da yaplan
davete icabet ettiler.
Sakfleri de, savamak zere pek ok ynak yapm olduklar halde geride braktm.
Onlar, debbabe ve mancnk yapma iini renmeleri iin, Cre'e adamlar gnderdiler. Kendileri de,
Hevzinlerin topluluklaryla birlikte bulunmak zere gidiyorlar!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hevzinler ilerini yrtmeyi kime havale ettiler?" diye sordu.
Casus:
"Eraf genlerinden Malik b. Avf'a havale ettiler!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hevzinlerin hepsi, Malik'e ve onun davet ettii ie icabet ettiler mi?" diye sordu.
Casus:
"Gllk ve dayankllklarda tannm olan Ben mirler, davete aldr etmediler" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar, Ben mirlerden hangileridir?" diye sordu.
Casus:
"Ka'blarveKilablar!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hilaller ne yapt?" diye sordu.
Casus:
"Hevzinlere onlardan pek az katld.
Akamleyin, senin kavmine uramtm.
Ebu Sfyan, yanlarna gelmiti.
Medine'den getirdii haberden dolay, Kureylerin Ebu Sfyan'a ok kzm olduklarn grdm.
Onlar ok korkuyor ve rperiyorlard" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah bize yeter. O, ne gzel Vekl'dir!
Sanrm ki, sen bana ancak doru olan syledin!" buyurdu.
Casus:
"Bu, bana yarar salayacak, beni lmden kurtaracak mdr?" dedi.
Casusun gidip halk uyarmasndan korkuldu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onu tutuklamasn, Halid b. Velid'e emretti.
slm ordusu Merruz-zahran'a vard zaman, casus kat.
Halid b. Velid, ardna dp onu arad, Erk[349] yannda yakalad ve:
"Eer senin iin sz vermi olmasaydm, boynunu vururdum!" dedi. Durumu Peygamberimiz
Aleyhisselama arzetti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mekke'ye girinceye kadar onu tutuklu bulundurmasn Halid b. Velid'e
em retti.[350]
Uyeyne b. Hsn'n Arc'da Gelip Mcahidlere Katl
Uyeyne b. Hsn; Necd'de ev halknn yannda bulunduu srada, Peygamberimiz Aleyhisselamin yanna
birok Arap kabilelerinin toplanarak bir yana doru gitmek istediklerini haber alnca, kavminden baz
kimselerle birlikte Medine'ye gelip, Peygamberimiz Aleyhisselam iki gn nce gitmi buldu ve hzla
Arc'a doru gitti. Orada, Peygamberimiz Aleyhisselamla bulutu ve:
"Y Raslallar! Senin bir tarafa gideceini haber aldm, geldim.
Ben sizde sava hali grmyorum: Ne ekilmi sancaklar gryorum, ne de bayraklar! Yoksa, umreye
mi gitmek istiyorsunuz?
Halbuki, sizde ihram hali de grmyorum!?
Y Rasl allan! Siz nereye ynelmi gidiyorsunuz?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah her nereye gitmemizi dilerse oraya gideceiz!" buyurdu.
Uyeyne b. Hsn, mcahidlere katlp Peygamberimiz Aleyhisselamla birlikte gitti.[351]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Orucunu A ve Mcahidlere Orularn
Amalarn Emredii
Hz. Abbas, ailesiyle birlikte gelirken, Cuhfe'de veya Zlhuleyfe'de Peygamberimiz Aleyhisselamla
bulutu.[365]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona, yanndaki arlklarn Medine'ye gndermesini emretti.[366]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mcahidleri Sava Dzenine Koyuu
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kudeyd'e gelince, orada konaklad. Sancaklar ve bayraklar balad.
[367]
Balad sancak ve bayraklar kabilelere, kabilelerin bayraktar ve sancaktarlarna verdi.[368]
Uyeyne b.Hsn, kabilelerin sancak ve bayraklar aldklarn grnce, cannn skntsndan,
parmaklarn srmaya balad.
Hz. Ebu Bekir, ona:
"Yoksa, geldiine pimanlk m duyuyorsun?" diye sordu.
Uyeyne b. Hsn:
"Ben kavmimin Muhammed'le birlikte bulunmadna zlyorum!" dedi ve
"Ey Ebu Bekir! Muhammed nereye gitmek istiyor?" diye sordu.
Hz. Ebu Bekir:
"Allah her nereye gitmesini isterse, o oraya gidecektir!" dedi.[369]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Kudeyd'de bulunduu srada, Sleymler900 veya 1.000 atl olarak
geldiler.
Onlarn zrhlan srtlarnda, mzraklar ve silahlar yanlarnda bulunuyordu.
Peygamberimiz Aleyhisselamn onlara gnderdii iki elisi Peygamber Aleyhisselamn yanna
gelmekte acele etmelerini syleyince, derlenip toparlanarak geldiler ve:
"Y Raslallah! Biz, senin daylarn oluruz.
Bizim sava zamannda nasl sebatl, seninle bulutuumuz zaman nasl sadakatli olduumuzu
greceksin" dediler.
Sleymlerin yanlarnda durulmu iki sancak ve be bayrak bulunuyordu. Bayraklar siyaht.
"Y Raslallah! Bizim bayraklarmz da bala ve istediine ver!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Cahiliye anda bayraklarnz tayan, bugn de tasn! Evvelce yanma hepinizle birlikte gelen o
gzel yzl, tatl dilli kii ne yapyor? Siz gidiniz! Ordunun nne geiniz!" buyurdu.
Onlar nc birlii yapt.
Ben Sleymlerle buluuluncaya kadar, bu grevi Halid b. Velid yapmt.[370]
Muhacirlerin bayraktarlar:
1. Hz. Ali,
2. Zbeyr b. Avvam,
3. Sa'd b. Ebi Vakkas,
Ensarn bayraktarlar:
1. Evslerin Abdulehel oullarndan Ebu Naile,
2. Evslerin Zafer oullarndan Katde b. Numan,
3. Harise oullarndan Ebu Brde b. Niyar,
4. Muaviye oullarndan Cebr b. Atk,
5. Hatma oullarndan Ebu Lbbe b. Abdulmnzir,
6. meyye oullarndan Mbeyyaz,
7. Side oullarndan Ebu Useyd's-Sid,
8. Ben Haris b. Hazreclerden Abdullah b. Zeyd,
9. Selime oullarndan Kutbe b. mir b. Hadd,
10. Malik b. Neccar oullarndan Umre b. Hazm,
11. Mazin oullarndan Salt b. Kays,
12. Dinar oullar,
Mzeynelerin sancaktarlar:
1. Numan b. Mukarrin,
2. Bilal b. Haris,
3. Abdullah b. Amr,
Eslemlerin sancaktarlar:
1. Breyde b. Husayb,
2. Naciye b. A'cem,
Cheynelerin sancaktarlar:
1. Sveyd b. Sahr,
2. Rafi' b. Meks,
3. EbuKer'a,
4. Abdullah b. Bedr,
Ben Amr b. Ka'blarn sancaktar:
Bsr b. Sryan,
Ben Gfrlarn bayraktar:
Ebu Zerri'l-Gfr veya m' b. Rahasa,
Kinane, Ben Leys, Damr ve Sa'd b. Bekrlerin sancaktar:
1. Ebu Vkd el-Leys,
Eca'larn sancaktarlar:
1. Ma'kl b. Sinan,
2. Nuaym b. Mes'ud idi.[371]
Ebu Sfyan b. Hris'le Abdullah b. Ebi meyye'nin Peygamberimiz Aleyhisselamla
Bulumalar ve
Mslman Olmalar
Peygamberimiz Aleyhisselamn amcas Haris b. Abdulmuttalib'in olu Ebu Sfyan ile Abdullah b. Ebi
meyye, Mekke ile Medine arasnda, Nku'l-akab mevkiinde Peygamberimiz Aleyhisselamla bulutular,
Mslman olmak istediler.[372]
Bunlarn, Suky ile Arc arasnda[373] veya Ebv'da bulutuklar da rivayet edilir.[374]
Ebu Sfyan b. Haris, Peygamberimiz Aleyhisselamn st kardei ve yat idi. Hz. Halime onu da
emdirmiti.
Ebu Sfyan, eskiden Peygamberimiz Aleyhisselama dost ve arkada idi. Fakat, Peygamberimiz
Aleyhisselama peygamberlik gelince, dman kesilmiti.[375]
Hibir dmann yapmad dmanl yapard. 'b'a varp da, Peygamberimiz Aleyhisselamla
ashabn hicv ve tahkir etmedii gn yoktu.[376]
Yirmi yl, hicv ve tahkir etmekten geri durmad.
Mriklerin Peygamberimiz Aleyhisselamla yaptklar arpmalarn hibirinden geri kalmad.[377]
En sonunda, Yce Allah, Ebu Sfyan b. Hris'in kalbine slm sevgisini drd.
Bir gn Rum Kayseri ile grm olan Ebu Sfyan b. Haris der ki:
"Rum Kayserinin yannda ne slm iyetten ka di n, ne de Muhammed'den bakasnn tanndn
grdm. Bunun zerine, kalbime slmiyet sevgisi girdi. inde bulunduum mrikliin btl ve bo
olduunu anladm.
Ne are ki, biz akllar balarnda bir kavimle birlikte bulunuyorduk.
nsanlarn akllarna ve grlerine gre yaadklarn sanyordum.
Onlar bir yol tutup gittiler, biz de o yolu tutup gittik.
erefli, yal kiiler putlarndan yardm dileyerek Muhammed'e kar ayaklandklar ve atalar
yznden ona kzdklar zaman, onlara uyduk.[378]
Bir gn, kendi kendime:
'Ben kimlere arkada oluyorum?! Kimlerin yannda bulunuyorum?! slm yolu belli olmu ve karar-
lam bulunuyor!1 dedim ve zevcemle olumun yanna vardm ve:
'Yola kmak iin hazrlannz! Muhammed'in yannza gelmesi ok yaklamtr!' dedim.[379]
Zevcem ve olum:
'Canmz sana feda olsun![380]
Araplarn ve Arap olmayanlarn Muhammed'e tbi olduunu gryorsun da, hl ona kar dmanlk
mevkiinde bulunuyor, dmanlkta direnip duruyorsun!?
Halbuki, ona yardm etmek herkesten ok sana derdi! Ona yardm edenlerin ilki sen olmal idin!?'
dediler.
Uam Mezkr'a:
'Bir deve ile atm acele yanma getir!' dedim.[381]
Reslullah ile bulumak zere Mekke'den yola ktk.[382]
Ebv'ya varp indiimiz zaman, Reslullah Aleyhisselamn nc birlii oraya gelmi bulunuyor ve
Mekke'ye gitmek istiyordu.
Reslullah Aleyhisselam, benim kanmn dklmesini hell ve gerekli klmt.
Bunun iin, ldrlmemden korktum ve gizlendim.
Olum Cafer'in elinden tutup yaya olarak bir mil kadar gittik.
Sabahleyin Reslullah Aleyhisselamn yanna vardk.[383]
Halk, takm takm geliyordu. Onlardan gizlendim.
Reslullah Aleyhisselam hayvanna binecei zaman, kendisiyle grmek istedim.[384] Reslullah
Aleyhisselam, bizden, yzn baka tarafa evirdi.
Yzn evirdii tarafa getim. Tekrar tekrar, benden yzn evirdi.
Btn yakn-uzak herey beni tuttu, skt! Ona eriemedike, ben bir lymdr!
Onun iyiliini, merhametini ve bana olan yaknln dnm, bu yzden beni tutar diye ummutum.
Reslullah Aleyhisselamn akrabas olduum iin, benim Mslman olmama sevineceklerini sanyor
ve bunda phe etmiyordum.[385]
Reslullah Aleyhisselamn benden yzn evirdiini grnce, btn Mslmanlar da benden yz
evirdiler.
Ebu Kuhfe'nin olu (Hz. Ebu Bekir) bana rastlad ve benden yzn evirdi.
Ensardan biri, beni kandrarak mer'in yanna yanatrd. mer, bana baknca:
'Ey Allah dman! Reslullah Aleyhisselam ve ashabn inciten sensin h!?
Sen ona dmanln yeryznn doularna, batlarna kadar ulatrdn!" dedi.
Hemen onun yanndan ayrlp amcam Abbas'n yanna vardm ve:
'Ey Abbas! Ben Reslullahn yakn ve asletli oluum dolaysyla Mslmanlmn Reslullah
sevindireceini ummutum.
Kendisinden umduum iltifat gremedim!
Beni kabul etmesi iin onunla konu!' dedim.
Abbas:
'Hayr! Vallahi, onun senden yz evirdiini grdkten sonra, kendisiyle bir tek kelime bile
konuamam! Reslullah Aleyhisselam celallendirmi olmaktan korkarm!' dedi.
'Ey amca! Bari, gidip bavuracam bir kimseyi bana syle!' dedim.
Amcam, Ali'yi gstererek:
'te o!' dedi.
Ali ile buluup konutum.
O da, bana Abbas'n sylediinin tpksn syledi.
Abbas'n yanna dndm ve:
'Ey amca! Bana svp sayan adam bu davranndan vazgeir!' dedim.
Abbas:
'Bana onu tarif et!' dedi.
'O, ok esmer tenli, ksa boylu, iki gznn aras yaraldr!' dedim.
Amcam:
'O, Numan b. Haris en-Neccrdir!1 dedi.
Ona:
'Ey Numan! Ebu Sfyan, Reslullah Aleyhisselamn amcasnn oludur ve benim de kardeimin
oludur.
Reslullah Aleyhisselam her ne kadar ona kzm bulunuyorsa da, ileride ondan honut da olacaktr.
Bundan sonra, kendisine herhangi bir suretle hakaret etmekten vazge!' diye haber gnderdi."[386]
Ebu Sfyan b. Haris ile Abdullah b. Ebi meyye, Peygamberimiz Aleyhisselamn huzuruna girme
arelerini aratrdklar ve kendilerinden yz evirildii srada, Peygamberimiz Aleyhisselamn zevcesi
Hz. mm Seleme de, onlar hakknda Peygamberimiz Aleyhisselamla konutu:
"Biri amcann olu ve st kardeindir. br de halann oludur ve hsmndr.[387]
Allah, bunlar sana Mslman olarak getirdi.[388]
Bunlar, senin katnda halkn en yaramaz olamazlar!" dedi.[389]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bana onlarn ikisi de gerekmez!
Amcamn olu benim haysiyet ve erefimi dili ile lekelemek istedi!
Halamn olu ve hmm olan kii ise, Mekke'de bana sylememesi gereken szleri sylemitir!"
buyurdu.[390]
Ebu Sfyan b. Haris der ki:
"Gidip Reslullahn kapsna oturdum.
Cuhfeye varncaya kadar, oturmaktan ayrlmadm!
Ne kendisi, ne de Mslmanlardan hibirisi benimle konuuyordu.
Her konaklad yerde, gidip Reslullahn kapsnda duruyordum. Olum da, ayakta dikiliyordu.
Reslullah, beni grdke, yzn benden eviriyordu.
Ezhir yokuundan Mekke'nin Ebtah vadisine inince, Reslullahn adrnn kapsna yaklatm.
Reslullah bana bakt! Bu bak, onun bana ilk yumuak bak idi. Kendisinin bana glmseye-ceini
de ummaya baladm."[391]
Hz. Ali, Ebu Sfyan b. Hris'e:
"Reslullah Aleyhisselama arka tarafndan varp, Yusuf'un kardelerinin Yusuf Aleyhisselama
syledii sz syle ki, onlar:
'Allah'a yemin ederiz ki; Allah seni gerekten bizden stn klmtr! Biz, dorusu, sana kar
yaptklarmzda sulu idik!1 dediler [Yusuf: 91].
Bundan daha gzel bir sz bulunabilecei kabul edilemez!" dedi.
Ebu Sfyan b. Haris byle yapnca, Peygamberimiz Aleyhisselam, Yusuf Aleyhisselamn kardelerine
verdii cevab bildiren:
"Size bugn hibir baa kakma ve ayplama yoktur! Allah sizi yarlgasn! O, Esirgeyenlerin en
Esirgeyicisidir!" (Yusuf 92) mealli yeti okudu.[392]
Ebu Sfyan b. Haris, Peygamberimiz Aleyhisselamn:
"Bana, onlarn ikisi de gerekmez!" buyurduunu haber ald zaman:
"Vallahi, ya yanna girmeme izin verecektir, ya da u olumun elinden tutup yeryznde alktan,
susuzluktan lnceye kadar ekip gideceiz![393]
Sen ki, benim hem akrabam, hem de halkn en uslusu, yumuak huylusu, en iyilik severi ve cmerdi
bulunuyorsun!" demiti.[394]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ebu Sfyan'n bu szlerini iitince, her ikisine de acd ve kendilerinin
huzuruna girmelerine izin verdi.
Girdiler ve Mslman oldular.[395]
Ebu Sfyan b. Haris, Mslman olduktan sonra, utancndan, ban kaldrp Peygamberimiz
Aleyhisselamn yzne bakam azd.[396]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Merru'z-zahran'da Konaklay
Peygamberimiz Aleyhisselam, mcahidlerle birlikte Merruz-zahran'a gelip konaklad.[397]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Merru'z-zahran'a gelii, yats vaktine rastlamt. Mcahidler Merruz-
zahran'da toplandlar.[398] Peygamberimiz Aleyhisselam, Merru'z-zahran'da geceleyin ashabna:
"Mekke'de Kureylerin akl erenlerinden drd, mriklikten synlp slmiyete girmek isti buyurdu.
"Y Raslallar! Kimdir onlar?" diye sorulunca, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"1. Attb b. Esd,
2. Cbeyr b. Mut'im,
3. Hakm b. Hizam,
4. Sheyl b. Amr'dr!" buyurdu.[399]
Peygamberimiz Aleyhisselam Merruz-zahran'a gelinceye kadar, Kurey mriklerine btn h; ler gizli
kalmt.
Onlar Peygamberimiz Aleyhisselamn ne yapacan bilmiyorlar,[400] fakat kendilerine sava
candan korkup duruyorlard.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Merru'z-zahran'a gelince, geceleyin, ate yakmalarn mcahh emretmi,
10.000 ate yak m iti.[401]
Kurey Mriklerinin Ebu Sfyan b. Harb'i Deneti ve Eli Olarak Gndermeyi
Kararlatrmalar
Kurey mrikleri, Ebu Sfyar b. Harb'i, haberler aratrmak zere gndermekte szbirlii ettiler.
"Muhammed'le buluursan, ondan bizim iin eman sz al![402]
Ancak, onun ashabn gevek grrsen,[403] savalacan kendilerine bildir![404]
Biz sizin arkanzdan hazrlanp gelmeyeceiz.
nk, Muhammed'in kiminle; bizimle mi, yahutHevzinlerle mi, ya da Sakfflerle mi savamak diini
bilmiyoruz" dediler.[405]
Bir gece, Ebu Sfyan b. Harb ile Hakm b. Hizam, Mekke'den kp gittiler.[406]
Yolda, Bdeyl b. Verk'ya rastladlar. Onun da kendileriyle birlikte gelmesini saladlar.[407]
Bunlar; Peygamberimiz Aleyhisselam hakknda haber aratracaklar, toplayacaklar, iittikleri h; leh
gzden geirecekler, deerlendireceklerdi.[408]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ensardan bazlarna:
"Ebu Sfyan'a gz kulak olunuz! Siz muhakkak onu bulacaksnz!" buyurmutu.[409]
Casuslar; Merruz-zahran'da Erk mevkiine eritikleri zaman, pek ok adrlar, askerler ve ya ateler
grdler, at kinemeleri, deve brmeleri iittiler.
Bunlar onlar rktt, son derecede korkuttu.[410]
Vakit, yats vakti i di. [411]
Arefe gecesinde yaklan ateler gibi yanan ateleri grnce, Ebu Sfyan:
"Bu ne kadar ok ate? Sanki, arefe gecesi atelerini andryor!?
Ey Bdeyl! Yoksa bu ateler, senin kavmin olan Ben Ka'blarn mdr?" diye sordu.
Bdeyl b. Verk:
"Bunlar, Ben Amrlarn ateleri olsa gerek!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Ben Amrlarn atei bundan az olur, onlarn bu kadar ok ateleri olamaz!" dedi.[412]
Bdeyl b. Verk:
"Belki de seninle arpmak zere toplanmlardr. Mzeyneleri de, bu gece kendilerine beki
tutmulardr" dedi.[413]
"Bunlar, herhalde, Ben Ka'blar (Huzalar)'dr. Sava iin toplanmlardr" dediler.
Ebu Sfyan:
"Evet! Ama bunlar Ben Ka'blardan daha kalabalk grnyorlar!" dedi.
"Belki de, Hevzinler, yamur den yerlerdeki otlardan hayvanlarn otiatmak iin topraklan kadar
gelmilerdir. Vallahi, bunlarn kimler olduklarn pek anlayamadk!" dediler.[414]
Peygamberimiz Aleyhisselam, casuslar yakalamak iin, atllardan bir birlii ileri gndermiti.
Huzalarda yolu kesmiler, arkaya kimseyi brakmyorlard.[415]
Ebu Sfyan'la Hakm b. Hizam ve Bdeyl b. Verk'nn Mslman Olmalar
Mcahidler Merruz-zahran'a gelip konunca, Hz. Abbas, kendi kendine:
"Vh Kureylerin balarna geleceklere!
Vallahi, onlar gelip Reslullah Aleyhisselamdan eman dilemeden nce Reslullah Aleyhisselam
Mekke'ye harple girecek olursa, bu Kureyflerin temelli helklan olur!" demi, Peygamberimiz
Aleyhisselamn boz katrna binip Erk mevkiine kadar gitmiti.
"Orada ben muhakkak bir oduncu veya bir st ya da bir i g sahibi bulup Mekke'ye gndermeliyim
ki; nce, zerlerine Reslullah Aleyhisselamn gelmekte olduunu Mekkelilere bildirsin de, Mekkeliler
Reslullah Aleyhisselam zerlerine harple girmeden nce gelip ondan eman dilesinler" dedi.
Hz. Abbas bu maksatla giderve maksadn gerekletirmek zere bir adam ararken, Ebu Sfyan'la
Bdeyl b. Verk'nn seslerini iitti.[416] Ebu Sfyan' sesinden tand. Ona:
"Ebu Hanzale!"dedi.
O da, Hz. Abbas' sesinden tand ve:
"Ebu'l-Fadl! Sensin ha!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Babam, anam sana feda olsun! Ne var?[417] Arkandakilerden, ne haber var?" diye sordu.[418]
Hz. Abbas:
"Yazklar olsun sana ey Ebu Sfyan![419] Arkamdaki, Reslullah Aleyhisselamdr ve
Mslmanlardan 10.000 kiilik, kar koyamayacanz askerlerin banda size doru ynelmi, geliy-or!
[420]
Vallahi, vay Kureylerin balarna geleceklere!" dedi.[421]
Ebu Sfyan:
"Babam, anam sana feda olsun! Buna bir are, bir tedbir var m?" diye sordu.[422]
Hz. Abbas:
"Evet! Vardr!" dedi.
"Sen, ne yapmam bana emir ve tavsiye edersin?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Vallahi, Reslullah Aleyhisselamdan bakas tarafndan ele geirilecek olursan, muhakkak
ldrlrsn![423]
Sen, haydi u katrn srtna bin de, seni Reslullah Aleyhisselamn yanna kadar gtreyim.[424]
Kendisinden senin iin eman dileyeyim!" dedi.[425]
Ebu Sfyan:
"Vallahi, benim grm de byledir!" dedi.[426]
Hz. Abbas, Ebu Sfyan' svarilerin ellerine dmekten kurtard.[427]
Ebu Sfyan, hemen Hz. Abbas'n terkisine bindi.
Hz. Abbas Peygamberimiz Aleyhisselamn boz katrnn zerinde, Ebu Sfyan da terkisinde olduu
halde, mcahidlerin atelerinden her bir atein yanndan geerken, "Kim bu?" diye soruyorlar;
Peygamberimiz Aleyhisselamn katrn ve Hz. Abbas'n da onun zerinde bulunduunu grnce:
"Reslullah Aleyhisselamn amcas, Reslullahn katrna binmi!" diyorlard.
Hz. mer'in ateinin yanndan geerken, Hz. mer:
"Kim bu?" dedi ve hemen ayaa kalkt.[428]
Hz. Abbas:
"Abbas'm!" dedi ve geip giderken, Hz. mer ona bakyordu. Terkisinde Ebu Sfyan' grd.[429]
Grr grmez:
"Allah dman Ebu Sfyan h!
Seni ahdsiz ve akidsiz olarak ele geirmeye frsat ve imkn veren Allah'a hamd olsun!" dedi ve hemen
Peygamberimiz Aleyhisselama doru hzla gitti.
Hz. Abbas da, katr tepip yrmesini hzlandrd.
Yava yryen hayvann yava yryen adam geebilecei nisbette, Hz. mer'i geti ve
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna vard.
Hz. mer de, onun izince gelip ieri girdi ve:
"Y Raslallah! Bu Ebu Sfyan', Allah, akidsiz ve ahdsiz olarak ele geirmek imkn ve frsatn
vendi. Brak beni de, onun boynunu vuraym!" dedi.
Hz. Abbas:
"Y Raslallah! Ben ona eman vermi bulunuyorum!" dedi ve Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna
oturdu.[430]
Reslullah Aleyhisselamn ban tutup:
"Vallahi, bu gece benden baka hi kimse Ebu Sfyan'la babaa kalmayacak!" diye yemin etti.
Hz. mer Ebu Sfyan'n boynunu vurmak hakkndaki dileinde direnip durunca, Hz. Abbas:
"Yeter ey mer! Vallahi, Ebu Sfyan Adiyy b. Ka'b oullarndan bir kimse olsayd, byle
sylemezdin! Fakat, sen bunun Abdi Menaf oullarnn erkeklerinden olduunu bildiin iin boynunu
vurmak istiyorsun!" dedi.
Hz. mer:
"Sus ey Abbas! Vallahi, babam Hattab sa olup da Mslman olsayd, ona, senin Mslman olduun
gn sevindiim kadarsevinmezdim!" dedi.[431]
Hz. Abbas:
"Y Raslallah! Hakm b. Hizam ve Bdeyl b. Verk'ya da eman vermi bulunuyorum! Onlar huzuruna
girecekler!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onlar ieri al!" buyurdu.
eri girdiler. Onlar, gecenin ge vakitlerine kadar, Peygamberimiz Aleyhisselamn yannda kaldlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlardan Mekkeliler hakknda bilgi ald ve kendilerini slmiyete davet
etti:
"Allah'tan baka ilah olmadna ve benim de Allah'n Resl olduuma ehadet ediniz!" buyurdu.
Hakm b. Hizamla Bdeyl b. Verk hemen ehadet getirdiler ve Mslman oldular.[432]
Allah onlardan raz olsun!
Ebu Sfyan ise:
"Vallahi, ey Muhammedi Senin Reslullah olup olmadn hakknda kalbimde azck bir kuku var!
Bana biraz mhlet versen olmaz m?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Abbas'a:
"Biz bunlara eman verdik! Kendilerini artk yerine gtr!"[433]
Ebu Sfyan hakknda da:
"Ey Abbas! Onu da sen konak yerine gtr, sabahleyin yanma getir!" buyurdu.
Hz. Abbas, onu alp konak yerine gtrd.
Ebu Sfyan geceyi Hz. Abbas'n yannda geirdi.[434]
Sabah namaz vakti olup da mezzin ezan okuyunca, Mslmanlar silkinip kalkmaya baladlar.
Ebu Sfyan, onlarn kendisi iin kalktklarn sand.[435] ok korktu ve:
"Bunlar ne yapmak istiyorlar?[436] Ey Abbas! Halkn bu halleri nedir? Yoksa, beni mi ldrmek
istiyorlar?" diye sordu.[437]
Hz. Abbas:
"Hayr! Namaza kalkyorlar!" dedi.[438]
Ebu Sfyan:
"Muhammed'in mndsi (mezzini) bunlarn hepsini kaldracak m?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Evet!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Bunlarn hepsi, kalknca ne yapacaklar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Onlar Mslmandrlar, Reslullah Aleyhisselamn yanna gidecekler!" dedi.[439]
Kendisi de, Ebu Sfyan' yanna alp gitti.[440]
Peygamberimiz Aleyhisselam abdest almaya kalkt.
Abdest alrken, Mslmanlar, Peygamberimiz Aleyhisselamn abdest suyunu yzlerine srmek iin
tler.[441]
Ebu Sfyan, bunu grnce:
"Ey Fadl'n babas! Ben imdiye kadar ne Kisr'da, ne de Ben Asfariarn (Rumlarn)
hkmdarlarnda, hakimiyet ve saltanatn bylesini grmedim![442] Kardeinin olu kadar byk
saltanatlsn grmedim!" dedi.
Hz. Abbas:
"Bu saltanat deildir, fakat peygamberliktir! Bunun iindir ki, onun zerine dyorlar![443]
Yazklar olsun sana! Sen de iman et ona![444]
Eer Mslman olmaz ve Muhammed'in Reslullah olduuna ehadette bulunmazsan, muhakkak,
ldrlrsn!" dedi.
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'n istedii eyleri sylemek istiyor, fakat onlara bir trl dili dnmyor,
dzgn syleyemiyordu![445]
Peygamberimiz Aleyhisselam namaza balama tekbirini ald, Mslmanlar da tekbir aldlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam rka gitti. Mslmanlar da, hep birlikte rka gittiler.
Peygamberimiz Aleyhisselam rkdan doruldu. Mslmanlar da, hep birlikte rkdan doruldular.
Peygamberimiz Aleyhisselam secdeye vard. Mslmanlar da, hep birlikte secdeye vardlar.[446]
Namaz klndktan sonra, Ebu Sfyan:
"Ey Abbas! Muhammed onlara (Mslmanlara) birey emretse, onlar o emri hemen yapar, yerine
getirirler mi?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Evet! Vallahi, onlara yemeyi, imeyi brakmalarn da emredecek olsa, yine ona itaat ederler, onun
emrini yerine getirirler!" dedi.[447]
Ebu Sfyan:
"Mslmanlar bir gn bir gecede ka kere namaz klarlar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Be kere!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Vallahi, oktur!" dedi.[448]
Hz. Abbas, sabahleyin, Ebu Sfyan' alp Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gtrd.
Peygamberimiz Aleyhisselam, onu grnce:
"Yazklar olsun sana ey Ebu Slyan! Senin iin, Allah'tan baka ilah olmadn renmen zaman daha
gelmedi mi?![449]
Yazklar olsun sana ey Ebu Sfyan! Ben size dnya mutluluunu da, ahiret mutluluunu da salayacak
bir din getirmiimdir.
Mslman olunuz da, selamete eriniz!" buyurdu.[450]
Ebu Sfyan:
"yi amma, Uzzy ne yaparm, ondan nasl vazgeerim?!" dedi.
O srada, Hz. mer adrn arkasnda bulunuyordu.
Ebu Sfyan'n syledii sz iitince:
"Sen onun zerine ie! Tersle!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Senin baban sert ve kaba szl idi, sen de sert ve kaba szlsn!
Ey Hattab1 in olu! Ben sana gelmedim! Ben amcamn oluna geldim. Onunla konuuyorum!
Beni brak da, ben amcamn olu ile konuaym!" dedi.[451]
Sonra da, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Babam, anam sana feda olsun! Usluluk ve yumuak huylulukta, ereflilikte, akrabalk hakk m
gzetirlikte... senden daha stn yoktur!
Vallahi, sanrm ki, Allah'tan baka ilah olmasa gerek!
nk, Allah ile birlikte baka ilah bulunmu olsayd, elbette, beni zararlardan korur, yararlardan
yararlandrrd![452]
Ey Muhammedi Ben lahmdan yardm diledim. Sen de Allah'ndan yardm diledin.
Vallahi, ben ne zaman seninle karlat m sa, senin bana galip geldiini grdm!
Eer benim lahm gerek, senin Allah'n btl ve bo olsayd, ben sana galip gelirdim!" dedi.[453]
Nihayet, Ebu Sfyan da hakka ehadet getirip Mslman oldu.[454]
Allah ondan da raz olsun!
Hz. Abbas, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Y Raslallah! Ebu Slyan kavmimizin erafndan ve yallarndandr.[455] Ona, kavminin iinde
vnecei birey lutfetsen olmaz m?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Olur! Kim Ebu Sfyan'n evine girer, snrsa, ona eman verilmitir!" buyurdu.[456]
Ebu Sfyan:
"Benim evime mi??! Benim evime mi?!" dedi.
Peygamberimiz Al eyhisselam:
"Evet!" buyurdu.[457]
Ebu Sfyan:
"Benim evimin ne genilii var ki?" dedi.[458]
Peygamberimiz Al eyhisselam:
"Kim Kabe'ye girer, snrsa, ona eman verilmitir!" buyurdu.[459]
Ebu Sfyan:
"Kabe'nin ne genilii var ki?" dedi.[460]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Kim Mescid-i Haram'a girer, snrsa, ona eman verilmitir" buyurdu.[461]
Ebu Sfyan:
"Mescid-i Haram'n ne genilii var ki?" dedi.[462]
Peygamberimiz Al eyhisselam:
"Kim silahn elinden brakrsa, ona eman verilmitir![463]
Kim kapsn zerine kapayp evinde oturursa, ona eman verilmitir!" buyurdu.[464]
Ebu Sfyan:
"te, bu genitir!" dedi.[465]
Ebu Sfyan'a Dar Geitte Mcahidlerin Geiinin Seyrettirilii
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Abbas', Mekke'ye gitmek zere, boz katrna bindirdi.
O da, Ebu Sfyan' terkisine alp yola kt.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Abbas'n arkasndan adam salp:
"Abbas'a yetiiniz! Kendisini bana geri eviriniz!" buyurdu.
Eli Hz. Abbas'a yetiti. Fakat Hz. Abbas geri dnmek istemedi ve:
"Reslullah Aleyhisselam, acaba Ebu Sfyan'n Mslman olduktan sonra, Mekke'ye varnca, oradaki
Mslmanlarn azlndan yararlanarak kfre dnmesinden mi korkuyor ola?" dedi.
Eli:
"yleyse, onu burada tut, brakma!" dedi.
Hz. Abbas da yle yapt.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Abbas! Onu vadinin darald, atlarn ska ska getii da boaznn yannda tut da,
Mslmanlarn, Allah ordusunun ihtiamn grsn!" buyurdu.
Hz. Abbas; Peygamberimiz Aleyhisselamn emri zere, Ebu Sfyan' alp vadinin darald, aflarn
sk ska getii da boazna doru gtrd.[466]
Hakm b. Hizamla Bdeyl b. Verk da yanlarnda bulunuyordu.[467]
Hz. Abbas, Mslmanlarn Ebu Sfyan' birden vurup ldreceklerinden korktuu iin, onu bir
tepeciin zerine oturttu.[468]
Ebu Sfyan, kendisinin durdurulup tutulmakla ldrleceini sanarak:
"Ey Him oullar! Bu, bir gadr (ahde vefaszlk, verilen eman sznde durmam azlk) deil midir?"
dedi.[469]
Hz. Abbas:
"Biz, gadreder (ahde vefaszlk gsterir, sznde durmaz) deiliz.[470] Peygamber sllesinde ahde
vefaszlk olmaz![471]
Hayr![472] Benim tarafmdan yaplacak, seninle ilgili iler var!" dedi.[473]
Ebu Sfyan:
"O i ne ise, haydi, nceden, ondan balasana?" dedi.
Hz. Abbas:
"Halid b. Velid'le Zbeyr b. Avvam yanna geldikleri zaman, anlarsn.[474]
Eer sen u yolu tutup gitmi olsaydn, ben seni bir daha gremeyecektim!" dedi.[475]
Ebu Sfyan, Erk yaknndaki dar boazda durup da oradan geenleri grd zaman, Hz. Abbas'n
sznn mnsn anlad.[476]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Btn kabileler yanlarndaki silah ve tehizatlarn kuanacaklardr" diyerek mcahidlere nida ettirdi.
[477]
Mcahidleri sava dzenine koydu.
Kabileler, balarnda bakan ve kumandanlar olduu halde,[478] bayraklarn ekerek gemeye
baladlar.[479]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ilk nce, balarnda Halid b. Velid olduu halde, Ben Sleymleri
gnderdi.
Onlar 1.000 kii idiler.
ki sancaklarndan birini Abbas b. Mirdas es-Slem, dierini Hufaf b. Ndbe, bayraklarn da Haccac
b. llttayordu.
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Kim bunlar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Halid b. Velid'dir!" dedi.
Ebu Sfyan:
"u bizim delikanl m?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Evet!" dedi.[480]
"Onun yanndaki kimlerdir?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Ben Sleymlerdir!" dedi.[481]
Ebu Sfyan:
"Benimle Sleym oullar arasnda ne gemi, ne mnasebet var ki? Onlar ne diye buraya gelmiler?!"
dedi.[482]
Halid b. Velid Hz. Abbas'la Ebu Sfyan'n hizasna gelince, kere tekbir getirdiler ve getiler.
Halid b. Velid'in arkasndan, Muhacirlerle kim olduklar pek bilinmeyen Araplardan 500 kiilik asker
birliin banda Zbeyr b. Avvam geti.
Zbeyr b. Avvam'da siyah bir bayrak vard.
Zbeyr b. Avvam, Ebu Sfyan'n hizasna gelince, kere tekbir getirdi, arkadalar da tekbir
getirdiler.
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Kimdir bu?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Zbeyr b. Avvam'dr!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Senin kzkardeinin olu mu?" diye sordu.
"Evet!" dedi.
Sonra, 300 kiilik asker birlik halinde Ben Gfrlar geti.
Bayraklarn Ebu Zerri'l-Gfr veya m1 b. Rahasa tayordu.
Bunlar, Ebu Sfyan'n hizasna gelince kere tekbir getirdiler.
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Ey Fadl'n babas![483] Ey Abbas! [484] Kim bunlar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Bunlar, Ben Gfrlardr!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Benimle Beni Gfrlar arasnda ne mnasebet, gemi ne var ki? Onlar buraya ne diye gelmiler?!"
dedi.[485]
Sonra, 400 kiilik bir asker birlik halinde Elemler geti.
Kendilerinin iki sancaklar bulunuyor, onlardan birini Breyde b. Husayb, dierini Naciye b.
A'cem'l-Eslem tayordu.
Bunlar, Ebu Sfyan'n hizasna gelince, kere tekbir getirdiler.
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Kim bunlar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Elemler!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Ey Fadl'n babas! Benimle Elemler arasnda ne mnasebet, gemi ne var ki? Onlar buraya ne diye
gelmiler?!" dedi.[486]
Hz. Abbas:
"Onlar slmiyete girmi, Mslman olmu bir cemaattirler" dedi.[487]
Sonra, 500 kiilik asker bir birlik halinde Ben Ka'b b. Amrlar geti.
Onlarn bayran, Bsr b. Sfyan tayordu.
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Kim bunlar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Ben Ka'b b. Amrlardr!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Evet! Onlar Muhammed'in mttefikleri ve artlamallandr.[488] Elemlerin kardeleridir" dedi.
[489]
Sonra, 1.000 kiilik asker bir birlik halinde Mzeyneler geti.
Yanlarnda sancak ve 100 at bulunuyordu.
Sancaklar Numan b. Mukarrin, Bilal b. H ris ve Abdullah b. Amr tayordu.
Mzeyneler, Ebu Sfyan'n hizasna gelince, kere tekbir getirdiler.
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Kim bunlar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Mzeyneler!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Benimle Mzeyneler arasnda ne mnasebet, gemi ne var ki? Onlar buraya ne diye gelmiler?
Onlarn silah sesleri, dalarnn bandan, bana gelir dururdu!" dedi.
Sonra, 800 kiilik asker bir birlik halinde Cheyneler geti.
Onlarn balarnda kumandanlar ve yanlarnda sancaklar vard.
Sancan birini Ebu Rev'a b. Ma'bed b. Halid, ikincisini Sveyd b. Sahr, ncsn Rafi' b. Meks,
drdncsn de Abdullah b. Bedr tayordu.
Bunlar, Ebu Sfyan'n hizasna gelince, kere tekbir getirdiler.[490]
Ebu Sfyan Hz. Abbas'a:
"Kim bunlar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Cheyneler!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Benimle Cheyneler arasnda ne mnasebet, gemi ne var ki? Onlar buraya ne diye gelmiler?"
dedi.[491]
Sonra, 200 kiilik asker bir birlik halinde Kinanelerle Damrlarve Sa'd b. Bekrler geti.
Bunlarn sancan Ebu Vkd e I-Leys tayordu.
Bunlar, Ebu Sfyan'n hizasna gelince, kere tekbir getirdiler.
Ebu Sfyan:
"Kim bunlar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Ben Bekrler!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Evet! Vallahi, onlar uursuz bir halktr. Muhammed bize onlarn yznden sava at.
Amma, vallahi, bu hususta ne bana danld, ne de benim bundan haberim vard.
Ben, bunu haber aldm zaman, hi de ho karlamadm. Fakat bu mukadder bireymi, bamza
geldi!" dedi.
Hz. Abbas:
"Muhammed Aleyhisselamn sava amasn, Allah senin iin hayrl klmtr. Bu yzden, hepiniz
slmiyete girmek frsatn kazandnz!" dedi.
Sonra, Ben Leysler, 200 kiilik asker bir birlik halinde yalnz balarna getiler.
Onlarn sancan Sa'd b. Cessme tayordu.
Onlar, Ebu Sfyan'n hizasna gelince, kere tekbir getirdiler.
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Kim bunlar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Ben Leysler!" dedi.
Sonra, Eca'lar geti.
Onlar 300 kii idiler. Kendilerinin yanlarnda iki sancak vard.
Sancan birini Ma'kl b. Sinan, dierini de N uaym b. Mes'ud tayordu. Bunlar, Ebu Sfyan'n
hizasna gelince, kere tekbir getirdiler.
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Kim bunlar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Eca'lar!" dedi.[492]
Ebu Sfyan:
"Bunlar, Araplarn, Muhammed'e kar en amansz davranan idiler!" dedi.
Hz. Abbas:
"Allah onlarn kalblerine slmiyet sevgisini drd. Bu da, Yce Allah'n ltuf ve kereminin bir
eseridir!" deyince, Ebu Sfyan sustu.
Sonra da:
"Muhammed niye gemedi ki?" dedi.
Hz. Abbas:
"O daha gemedi.
Eer Muhammed Aleyhisselamn iinde bulunduu asker birlii grm olsaydn, kendini, karsnda
hi kimsenin dayanamayaca kadar silahlar, erler, atlardan ibaret bir manzara karsnda bulurdun!" dedi.
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Vallahi, ey Fadl'n babas! Sanrm ki, yledir!
Bunca insan topluluklarna sahip ve hakim iken, ona kimin gc yetebilir ki?" dedi.[493]
Peygamberimiz Aleyhisselamn iinde bulunduu birlik gelip geinceye kadar hibir kabile gemedi
ki, Ebu Sfyan onlarn kim olduunu sormam, Hz. Abbas da onlan haber verdike:
"Benimle filan oullar arasnda ne mnasebet, ne gemi var ki? Onlar buraya niye gelmiler?!"
dememi olsun.[494]
Ebu Sfyan, hemen her alayn, her taburun, her bln geiinde:
"Muhammed daha gemedi mi?" diye soruyor, Hz. Abbas da:
"Hayr!" diye cevap veriyordu.[495]
Nihayet, Peygamberimiz Aleyhisselamn o tepeden tmaa kadar silahlanm cihad ordusu oraya doru
gelirken, atlarn ayaklarndan kalkan tozlar ortal karartmakta idi.
Muhacirlerle Ensar mcahidlerinden oluan bu alayda 1.000[496] veya 2.000[497] zrh gmlekli
vard.[498] Hepsi de miferli idi.[499]
Peygamberimiz Aleyhisselam bayran Sa'd b. Ubde'ye vermi ve onu alaynn nne geirmiti.
Ensarn her kabilesine bayraklar, sancaklar verilmi, her biri zrh gmleklere brnmt. Gzlerinden
baka bir yerleri grnmyordu.
Hz. mer de, srtna zrh gmlek giyinmiti. Peygamberimiz Aleyhisselamn alayn o ynetmekte idi.
[500]
Peygamberimiz Aleyhisselam, devesi Kasv'nn zerinde ve Hz. Ebu Bekir'le Useyd b. Hudayhn
arasnda bulunuyor,[501] yanndakileri e kon yordu.[502]
Ebu Sfyan, bir benzerini daha grmedii bu mcahidler alay nnden geerken:[503]
"Kim bunlar ey Abbas![504] Bu, hangi kabile alay?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Ensardr!" dedi.
Ensarn banda Sa'd b. Ubde bulunuyor ve onlarn bayran tayordu. Ebu Sfyan'a:
"Ey Ebu Sfyan! Bu gn, en byk harp gndr! Bu gn, Kabe'de kan dkmenin hell klnd bir
gndr[505] Allah bugn Kurey mriklerini hor ve hakr klacaktr!" diyerek bard.[506]
Muhacir mcahidlerin banda Hz. Ali gelip geti.
Ebu Sfyan:
"Ey Abbas! Kim bunlar?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Muhacirlerdir. Balarndaki de, Ali b. Ebu Talib'dir!" dedi.[507]
O srada, Peygamberimiz Aleyhisselam, Muhacirlerle Ensar arasnda grnd. Hz. Abbas:
"te, Reslullah Aleyhisselam da geldi!" dedi.[508]
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Ey Abbas! Bu gn, senin Kabe'yi ve Mekke halkn ve beni himaye edecein ne iyi bir gndr!" dedi.
[509]
Mcahidler, tepelerinden tmaklarna kadar silahlara brnmlerdi. Kendilerinin yalnz gzleri
grnmekte idi.
Onlar geerken, Ebu Sfyan ard, "Sbhnallah!" dedi ve:
"Ey Abbas! Kim bunlar?!" diye sordu.
Hz. Abbas:
"Bu, Reslullah Aleyhisselamn aralarnda bulunduu Muhacirlerle Ensar alaydr![510]
Bunlar, Allah yolunda lme susam Muhacirlerle Ensardrlar!" dedi.[511]
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Kardeinin oluna pek byk bir saltanat verilmi![512]
Bunlara, hi kimse dayanamaz ve g yetiremez!
Vallahi, Fadl'n babas! Kardeinin olunun saltanat pek bym!" dedi.
Hz. Abbas:
"Ey Ebu Sfyan! Bu (saltanat deil) peygamberliktir!" dedi.
Ebu Sfyan:
"Evet!" dedi.[513]
Peygamberimiz Aleyhisselamn sancan Zbeyr b. Avvam tayordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam Ebu Sfyan'n nnden geerken, Ebu Sfyan:
"Y Raslallah! Sa'd b. Ubde'nin ne sylediini bilmiyor musun?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ne syledi o?" diye sordu.
Ebu Sfyan:
"yle yle syledi" diyerek Sa'd b. Ubde'nin sylediklerini haber verdi.[514]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sa'd, yanl sylemi!
Bu gn, Allah'n, ezan sesleriyle Kabe'nin ann ykseltecei bir gndr!
Bu gn, Kabe'nin tevhid rtsyle rtnecei bir gndr!" buyurdu.[515]
Ebu Sfyan:
"Allah akna, sen kavmini bala!
Sen insanlarn en iyisi, en uslusu, en yumuak huylusu, en merhametlisi, akrabalk hakkn en ok
gzetenisindir![516]
Y Raslallah! Sen kavmini ldrmeyi mi emrettin?" dedi.[517]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Hayr! Ben yle emretmedim![518] Bu gn, merhamet gndr!
Bu gn, Yce Allah'n Kureyleri (slmiyetle) glendirecei, stnletirecei bir gndr!" buyurdu.
[519]
Peygamberimiz Aleyhisselamn alay hareket halinde iken, Hz. mer saf dzenini, srasn
bozdurmamak iin banyor[520] ve:
"Ahiriniz evvelinize gelip kavuuncaya kadar yava yrynz!" diyerek emirler veriyor, alay
avuluu yapyordu.[521]
Ebu Sfyan, Hz. Abbas'a:
"Ey Fadl'n babas! Kim bu konuan?" diye sordu.
Hz. Abbas:
"merb. Hattab!" dedi.
Ebu Sfyan:
"ok az ve nemsiz olan Adiyy oullarnn, vallahi, bundan sonra ii i!" dedi.
Hz. Abbas:
"Ey Ebu Sfyan! phe yok ki, Allah, diledii kimseyi diledii eyle ykseltir.
Muhakkak ki, mer de, slmiyetin ykselttii kiilerdendir" dedi.[522]
Ebu Sfyan:
"Gidiver ey Abbas! Ben hibir zaman bugnk gibi ne bir ordu, ne de birtopluluk grdm!" dedi.[523]
slm Mcahidlerinin Tamamyla Gelip Z Tuv'da[524] Toplan
Mcahid birlikleri, Z Tuv'ya varnca, orada durdular ve Peygamberimiz Aleyhisselamn oraya
gelmesini beklediler.[525]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Z Tuv'ya geldi ve orada durdu.[526]
Svariler her yandan gelip Peygamberimiz Aleyhisselamn evresinde toplandlar ve Peygamberimiz
Aleyhisselam ortalarna aldlar.[527]
Kurey mrikleri Peygamberimiz Aleyhisselam sekiz yl nce Mekke'den ayrlmak zorunda brakp,
Peygamberimiz Aleyhisselam oradan ayrlrken:
"Vallahi, biliyorum ki, sen Allah'n yaratt yerlerin en hayrls ve Yce Allah'a da, bana da en
sevgilisi olansn!
Senden zorla karlmam olsaydm, senin halkn beni senden zorla karmam olsalard, senden
kmaz, ayrlmazdm!" diyerek, duyduu znty aklamt.[528]
O zaman, Yce Allah, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Her halde, Kur'an'n tebliini sana farz klan Allah, seni yine dnecein yere (Mekke'ye)
dndrecektir" buyurmutu.[529]
Yce Allah sekiz yl iinde, Kurey mriklerini Bedir'de ar bir hezimete uratm; btn
kabilelerden topladklar 10.000 kiilik ordular birliiyle bir ay gece gndz uratklar Medine
muhasarasnda, Hendek savanda hibir ey yapamadan elleri bo olarak geri evirmi; Ben Kaynuka,
Ben Nadr, Ben Kurayza ve Hayber Yahudileri gibi gl ve azl slm dmanlarn da ortadan
kaldrm ve en sonunda Mekke'yi fethettirip kendisini sevdii yurduna dndrecei hakknda yapm
olduu va'dini de yerine getirmek zere Peygamberini Mekke'nin baucuna getirmi; ve Peygamberimiz
Aleyhisselam m mbarek gnl btn bunlardan dolay Yce Allah'a kar minnet ve kran duygularyla
dolup tam bulunuyordu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Z Tuv'da, hayvannn zerinde, ban Allah'a kar tevazu ile nne
doru edi.
O derecede edi ki, sakalnn ucu devenin semerine deiyor[530] ve:
"Ey Allah'm! Hayat, ancak ahiret hayatdr!" diyordu.[531]
Mekkeli Mriklerin slm Mcahidlerine Kar Koymaya ve arpmaya
Hazrlanmalar
Kurey mriklerinin ileri gelenlerinden Salvan b. meyye, krime b. Ebu Cehil ve Sheyl b. Amr,
btn Mekke halkn Peygamberimiz Aleyhisselamla arpmaya davet ettiler.[532]
Kureylerie Ben Bekrier ve Huzeyllerden de birok kimseler, bunlarn davetine icabet ederek
silahlandlar.
Peygamberimiz Aleyhisselam Mekke'ye harple sokmayacaklarna yemin ettiler[533] ve:
"Muhammed'i, Mekke'ye asla sokmayacaz!" dediler.[534]
Yanlarna Ehb[535] ile Ben Haris b. Abdi Menatlar ve Huzeylleri de aldlar.[536]
arpmak zere, Handeme mevkiinde[537] toplandlar.[538]
Mcahidlerin Sava ve Mekke'yi Fetih Dzenine Konulmas ve Kumandanlara
Harekt
Hakknda Talimat Verilii
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mekkelilerin satamaya hazrlandklarn haber alnca, slm mc-
ahidlehni sava dzenine koydu.[539]
Mcahidleri:
Sa kol, sol kol, kalb ve nc birlii olmak zere, drde ayrd.[540]
Zbeyr b. Avvam' sol kol birliklerinin bana geirdi.[541]
Bunlar, Muhacirlerle onlarn svarilerinden oluan birliklerdi.[542]
Zbeyr b. Avvam'a; Mekke'ye Kd mevkiinden[543] girmesini,[544] bayran Mekke'nin
yukansndaki Hacun[545] mevkiine dikmesini emretti.[546] Kendisine:
"Bayra dikmeni emrettiim yerden, ben gelinceye kadar ayrlma!" buyurdu.[547]
Peygamberimiz Aleyhisselam Halid b. Velid1 i sol kol birliklerinin kumandanlna tayin etti. [548]
Bu birlikler; Elemler, Sleymler, Gfarlar, Mzeyneler ve Cheynelerle dier Arap kabileleri
cemaatlerinden kurulmutu.[549]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Halid b. Velid'e, Mekke'ye aa taraftan, Ellt'tan girmesini,[550]
bayran evlerin yaknna dikmesini emretti.[551]
Ebu Ubeyde b. Cerrah' da, zrhszlarn banda, kumandan olarak gnderdi. Bunlar Mekke vadisinin
ortasn tuttular.
Peygamberimiz Aleyhisselam da, bir asker birliin iinde idi.
Ebu Hureyre'yi grnce:
"Ebu Hureyre! Bana Ensar ar!" buyurdu.
Ensar, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna koarak geldiler.[552]
Kurey mrikleri, kendilerine muhtelif kabilelerden birtakm serseriler ve tbiler toplamlar ve:
"Bunlar ileri srelim. ayet ellerine birey geerse, onlarla beraber oluruz. sabet alrlar, lrlerse,
bizden istenileni veririz!" demilerdi.[553]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Ensar topluluu! Kureylerin evban gryor musunuz?" diye sordu.
Ensar:
"Evet!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Baknz! Yarn onlarla karlatnzda, onlar ekin bier gibi bimelisiniz!" buyurdu ve eliyle iaret
etti de, sa elini sol elinin zerine koydu.
Kumandanlara da:
"Benimle buluma yeriniz, Safa tepeciidir!" buyurdu.[554]
Peygamberimiz Aleyhisselam kumandanlarna Mekke'ye girme emrini verdii srada, kendileriyle
arpmaya kalkmadka, hi kimse ile arpmamalarn;[555] ancak, aada isimleri yazl baz
erkeklerle kadnlarn[556] Kbe'nin rts altna snm olarak bulunsalar bil e-ldrlm el erini
emretmiti: [557]
1. krime b. Ebu Cehil,
2. Hebbar b. Esved b. Muttalib,
3. Abdullah b. Sa'd b. Ebi erh,
4. Mikyas b. Subabet'l-Leys,
5. Huveyris b. Nkayz (NCifeyi),
6. Abdullah b. Hill b. Hatal,
7. Hind binti Utbe b. Rebia,
8. Sre (Amr b. Him oullarnn azadls),
9-10. Ebu Hatal'n arkc cariyeleri Kurayna ve Kurayba veya Fertana ve Emebe,[558]
11. Safvan b. meyye,
12. Abdullah b.Zibr,
13. Vah b. Harb.[559]
14. Haris b. Tulaytla,[560]
15. Enes b.Zleym ed-Di'l.[561]
sme b. Zeyd'in Mekke'de Nereye nileceini Soruu ve Peygamberimiz
Aleyhisselamn Hayf'a
nileceini Bildirii
sme b. Zeyd b. Harise:
"Y Raslallah! Yarn Mekke'de nereye ineceiz?[562] Mekke'de nereye, evine mi ineceksin?" diye
sordu.[563]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Akl bize orada evden barktan birey mi brakt ki?[564]
naallah, Allah fethi nasib edince ineceimiz yer Hayftr ki, orada Ben Kinanelerle Kureyler;
Him oullaryla Muttalib oullarna kar kfr zerine antlamalard" buyurdu.[565]
Ebu Kuhfe'nin slm Mcahidlerini Ebu Kubeys Dandan Kzna Gzetletii
Peygamberimiz Aleyhisselam; Z Tuv'da bulunduu ve Mekke'ye harekete hazrland srada, Hz.
Ebu Bekir'in babas Ebu Kuhfe, ocuklarnn en k olan kzna[566] -ki, ad Kuraybe idi-:[567]
"Ey kzcazm! Beni Ebu Kubeys dann zerine kar!" dedi.[568]
Ebu Kuhfe'nin gzleri grmezdi. Kuraybe onu Ebu Kubeys dann zerine kard zaman, Ebu
Kuhfe:
"Ey kzcazm! Bak, neler gryorsun?" diye sordu.[569]
Kz:
"Kapkara bir topluluk gryorum!" dedi.
Ebu Kuhfe:
"Onlar, svarilerdir!" dedi.[570]
Kz:
"O karaltnn nnde giden bir adam gryorum!" dedi.
Ebu Kuhfe:
"O, orduyu saf dzenine koyan, dzelten alay avuudur!" dedi[571] ve:
"Ey kzcazm! Sen bir daha bak! Neler gryorsun?" diye sordu.[572]
Kz:
"Vallahi, karalt dald!" dedi.[573]
Ebu Kuhfe:
"Askerler blklere ayrld.[574] Biliyorum, vallahi,[575] svarilere emir verildi.[576] Hemen eve!
Eve dnelim.[577] Beni acele evime ulatr!" dedi.[578]
Kuraybe, grd eylerden korkmaya balamt.
Ebu Kuhfe:
"Ey kzcazm! Korkma! Vallahi, kardein Atk [Hz. Ebu Bekir] Muhammed'in yanndaki ashabnn
sekinlerindendir!" diyerek onu teselli ediyordu.[579]
Ebu Kuhfe daha evine ulaamadan, svariler gelip kavutular.[580] Svarilerden birisi, kzn
boazndaki gm gerdanl koparp ald.[581]
Ebu Sfyan'la Hakm b. Hizam'n Kureylileri Uyarmak ve slmiyete Davet Etmek
zere nden
Gnderilii
Hz. Abbas, Ebu Sfyan'a:
"Yazklar olsun sana! Reslullah Aleyhisselam senin kavminin yanna varp girmeden nce,[582] sen
kavmine yeti![583] Onlar uyar!" dedi.
Ebu Sfyan, acele Mekke'ye gitti.[584] Ebu Sfyan'n yannda da, Hakm b. Hizam bulunuyordu.[585]
Kendilerinin nden gnderilmeleri, Kureylileri uyarp slmiyete davet etmek iindi.[586]
Gnderilirlerken, Peygamberimiz Aleyhisselam, onlara:
"Kim Ebu Sfyan'n evine girer, snrsa, ona eman verilmitir!
Kim Hakm b. Hizam'n evine girer, snrsa, ona eman verilmitir!
Kim kapsn zerine kapatr ve elinden silahn brakrsa, ona eman verilmitir!" buyurdu.
Ebu Sfyan'n evi Mekke'nin yukar semtinde, Hakm b. Hizam'n evi Mekke'nin aa semtinde
bulunuyordu.[587]
Ebu Sfyan, Mekke'ye varp evine girmek istedii zaman, kars Hind:
"Arkanda ne haber var? Allah seni iyilikten rak etsin! Sen en kt bir eli oldun!?" diyerek ona
hakaret etti.[588]
Ebu Sfyan'la Hakm b. Hizam, Mescid-i Haram'a vardlar.
Ebu Sfyan:
"Ey Kurey topluluu![589] Ey Galib hanedan!
Mslman olunuz da,[590] selamete eriniz![591] Allah sizi onlardan Abbas sayesinde korudu!"
diyerek avaz kt kadar barmaya balad.[592]
Kurey mrikleri, Ebu Sfyan'a:
"Sus![593] Kavmine senin gibi kt elilik yapan, Allah iyilikten uzaklatrsn!" dediler.[594]
Ebu Sfyan'n kars Hind binti Utbe, kocas Ebu Sfyan'n yanna varp sakalndan tuttu.[595]
"Ey Galib hanedan! u kocam ahma,[596] u elinizi[597] ldrnz![598] nk, o dininden
dnmtr! Kavminin ne kt bir gzeticisidir o![599] Allah, Kureylerin senin gibi elisini hayrdan
uzaklatrsn!" dedi.[600]
Ebu Sfyan, Hind'e:
"Sakalm brak![601] Varlm Kudret Elinde bulunana andolsun ki; sen ya Mslman olursun, ya da
boynun vurulur! [602] Sen hemen evine gir!" dedi.
Bunun zerine, Hind, Ebu Sfyan'n sakaln brakt.[603]
Ebu Sfyan, Kurey mriklerine de:
"Yazklar olsun size! Siz bu tutum ve davranlarnzla kendi kendinizi aldatmaynz!
O (Muhammed Aleyhisselam), karsnda duramayacanz, dayanamayacanz ordular birliiyle
baucunuza gelmi bulunuyor![604]
Ben, sizin grmediklerinizi, hi gremeyeceklerinizi grdm: Saysz erler, atlar, silahlar... grdm ki,
onlara hi kimsenin gc yeter deildir![605]
Kim Ebu Sfyan'n evine girer, snrsa, ona eman verilmitir!" dedi.
Kurey mrikleri:
"Allah seni kahretsin! Senin evin bizim iin ne kadar yararl olabilir, hangimizi alabilir?!" dediler.
Ebu Sfyan:
"Kim evine girip kapsn zerine kaparsa, ona da eman verilmitir!
Kim Mescid-i Haram'a girer, snrsa, ona da eman verilmitir!" dedi.[606]
Bunun zerine, Mekkeliler, evlerine ve Mescid-i Haram'a daldlar.[607]
Hz. Abbas'n Peygamberimiz Aleyhisselamdan zin Alarak Mekke'ye Gidii
Hz. Abbas:
"Y Raslallah! Kavmin Kureylerin yanna vanp onlar uyarmak, Allah'a ve Allah'n Reslne davet
etmek zere bana da izin vermeni istiyorum" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam izin verince, Hz. Abbas:
"Y Raslallah! Onlara bu hususta neleri ve nasl syleyeceimi, kendilerini tatmin edecek,
gnllerini yattracak emann da ne biimde verileceini bana akla!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen, onlara:
'Kim Allah'tan baka ilah olmadna ve O'nun Bir olup ei, orta olmadna, Muhammed'in de O'nun
kulu ve resl olduuna ehadet ederse, kendisine eman verilmitir.
Kim silahn elinden brakp Kabe'nin yannda oturursa, ona da eman verilmitir.
Kim kapsn zerine kapayp evinde oturursa, ona da eman verilmitir!' dersin!" buyurdu.[608]
Hz. Abbas Peygamberimiz Aleyhisselamn boz katrna binip Mekke'ye gidince, Peygamberimiz
Aleyhisselam:
"Babam benim yanma geri eviriniz, babam benim yanma geri eviriniz! nsann amcas babas
gibidir.
Ben ona Kureylilerin yaplmayacak eyi yapmalarndan korkarm!
Vallahi, ona birey yapacak olurlarsa, zerlerinde ate yakarm!" buyurdu.
Hz. Abbas, Mekke'ye vard ve:
"Ey Mekkeliler! Mslman olunuz da, selamete eriniz!
Siz, kar durmaya g vetirem eyece in iz ordular birlii karsndasnzdr.
te Zbeyr! Mekke'nin yukar tarafndan geliyor!
te Halid! Mekke'nin aa tarafndan geliyor!
Kim silahn elinden brakrsa, ona eman verilmitir!" dedi.[609]
Halid b. Velid'in Ellt Mevkiinden Mekke'ye Girii
Halid b. Velid, Mekke'ye Ellt'tan, Mekke'nin aasndaki yoldan girdi.[610]
Kurey mrikleri; Ben Bekrlerle Ben Haris b. Abdi Menatlar, Huzeylleri ve Ehbi'i orada
toplamlar, onlara Mekke'nin aasnda bulunmalarn ve kendilerine yardmc olmalarn
emretmilerdi.[611]
Halid b. Velid, Handeme dann dibinde, Safvan b. meyye, krime b. Ebu Cehil ve Sheyl b. Amr'n
Mslmanlarla arpmak zere topladklar bu cemaatle karlat.[612] Bunlar, Halid b. Velid'in
Mekke'ye girmesine engel olmak istediler, silah ektiler.[613] Ok yadrmaya baladlar ve:
"Mekke'ye hibir zaman harple giremeyeceksin!" dediler.[614]
Halid b. Velid'e kar koyanlar, bilhassa, Ben Bekrlerle evbalard.[615]
Halid b. Velid, askerlerine bard:
"Onlarla arpnz![616]
ldrlebilenler ldrlecek!
Bozguna urayp kaan, ldrlmeyecek!" dedi.[617]
Kaanlarn ardlarna dlp aratrlmalarn yasaklad.[618]
Onlar, develerin iki sam sresi arasnda, bozgunun en ktsyle bozguna uratldlar.[619]
Ben Bekrlerden yirmiye yakn, Huzeyllerden de veya drt kii ldrld.[620]
Bozguna urayanlar, Hazvere arsna kadar takip edilerek ldrldler.[621] Pek oklar,[622]
oraya buraya katlar. Bir ksm da, dabalarna kat.[623] Handeme dana at zerinde kaanlar,
[624] evlerine sokulanlar da vard.[625]
Mslmanlar, kaanlar takip ettiler.[626]
Safvan b. meyye, krime b. Ebu Cehil ve Sheyl b. Amr gibi Kurey mriklerinin ileri gelenleri de,
kaanlar arasnda idi.[627]
Silahlarn Peygamberimiz Aleyhisselam ve ashab iin onanp Handeme'de Mslmanlar yenerek
onlardan alaca esiri karsna hizmeti yapacan syleyen Hmas da, kaa kaa evine cansz dmt!
[628]
Kars:
"Bana sylemi olduun,[629] va'dettiin hizmeti[630] nerede kald?[631] Senin bana getirecein
hizmetiyi beklemekten geri durmadm !"[632] diyerek onunla alay etti.
Hmas:
"Sen imdi alay etmeyi brak da,[633] kapy benim zerime skca kapat![634] nk, kim kapsn
kapar, evinde oturursa, ona eman verilmitir!" dedi.
Kars:
"Yazklar olsun sana! Ben seni Muhammed'le arpmaktan alkoymak istememi miydim?!
Ben sana ka kere:
'Onunla ne zaman arpmsanz, muhakkak, onun size galebe aldn grdm!' dememi miydim?
Kapamam istediin kapmz nedir?" dedi.
Hmas:
"O, hi kimseye almayacak kapdr!
Eer sen Handeme'de bizim halimizi; Safvan'n nasl katn, krime'nin nasl katn, Ebu Yezid
Sheyl b. Amfin nasl kocas ldrlm ve yetimlerle ayakta kalm bir kadna dndn, kllarla
nasl karlanp vurulduumuzu, bacak ve kafataslarnn nasl biildiklerini, onlarn arkamzdan nasl
homurdandklann, haykrdklarn., grm olsaydn, beni knayacak en kk sz bile sylemezdin!"
dedi.[635]
Ebu Sfyan'la Hakm b. Hizam'n Mriklere t ve Tavsiyeleri
Ebu Sfyan'la Hakm b. Hizam, Kurey mriklerine yle seslendiler: "Ey Kurey topluluu! Siz ne
diye kendinizi bo yere ldryorsunuz?! Kim Ebu Sfyan'n evine girer, snrsa, ona eman verilmitir!
Kim Hakm b. Hizam'n evine girer, snrsa, ona eman verilmitir! Kim silahn elinden brakrsa, ona
da eman verilmitir!" diyerek baryorlard. Bunun zerine, halk, evlerine girmek iin kouup; kaplarn
zerlerine kapamaya, silahlarn yollara atmaya, Mslmanlar da atlan silahlar almaya baladlar.[636]
Zbeyr b. Avvam'n Mekke'ye Yukar Tarafndan Girii
Peygamberimiz Aleyhisselam; Ebu Sfyan'la Hakm b. Hizam' Mekke'ye gnderdikten sonra, hemen
arkalarndan, Zbeyr b. Avvam' hareket ettirmiti.[637]
Zbeyr b. Avvam; Muhacir svarileriyle birlikte, Mekke'nin st tarafndan Hacun'a kadar ilerleyip
bayran oraya,[638] Feth Mescidinin bulunduu yere dikti.[639]
Mekke'nin yukar tarafndaki mriklerden mcahidlere kar koyan olmad iin, Zbeyr b. Avvam,
arpma yapmak zorunda kalmad.[640]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke'ye Girii
Peygamberimiz Aleyhisselam; Hicretin 8. ylnda Ramazan ayndan 13 gece getikten sonra,[641]
Cuma gn,[642] bana siyah bir sark sard.[643] Sarnn bir ucunu, iki om uzunun arasndan, arkasna
sald.[644]
Peygamberimiz Aleyhisselamn o gn bana mifer geirmi olduu da rivayet edilir.[645]
Buna gre; Peygamberimiz Aleyhisselam, ya sangn mifieriyle birlikte sarm, ya da Z Tuv'da
sangn kararak miferini giymi, Mekke'ye girdikten sonra, miferini karp sangn sarm demekti.
[646]
Peygamberimiz Aleyhisselam; tepelerinden tmaklarna kadar silahlanm mcahidlerin ortasnda,
[647] Hz. Ebu Bekir'le Useyd b. Hudayhn arasnda[648] Z Tuba'dan hareket edip Ezahir yolundan
Mekke'nin st tarafna doru ilerledi.[649]
Ezhir; Ahnes hanedannn Hira da ile Sakar da arasndaki mahallesi ile geni yol arasnda kalan
yo kutur.[650]
Peygamberimiz Aleyhisselamn tanan sanca beyazd.[651]
Peygamberimiz Aleyhisselam devesinin zerinde bulunduu halde Mekke'ye girerken Feth sresini
yksek sesle okuyor,[652] Allah'a kr ve tevzuundan, ban nne emi bulunuyordu.[653]
Ezhir yokuuna knca, kl parltlar grd ve:
"Nedir bu parltlar? Halid b. Velid arpmaktan men edilmemi mi idi?![654] Ben arpmay
yasaklamam m idim?" diye sordu.[655]
"Y Raslallah! Sanrz ki; mrikler Halid b. Velid'le arpmaya kalkmlardr!
Onlar arpmay balatmam olsalard, Halid onlarla arpmazd!" dediler.[656]
O srada, Ku rey silerden birisi gelip:
"Y Raslallah! te, Halid b. Velid, adam ldrmeye hzla giriti!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ensardan, yannda bulunan birisine:
"Kalk, Halid b. Velid'e git! Kendisine, 'Reslullah sana Mekke'de hi kimseyi ldrmemeni sana
emrediyor![657] Ellerini adam ldrmekten eksin diyor' de!" buyurdu.[658]
Adam, gidince, Halid b. Velid'e:
"Ey Halid! Reslullah Aleyhisselam, Karlatn, kavutuun kimseyi ldrmeni sana emrediyor!
[659] Gcnn yettiini ldr!1 buyuruyor!" dedi.[660]
Bunun zerine, Halid b. Velid, arpmaya ve mrikleri ldrmeye giriti.[661] Yetmi kii ldrd.
[662]
Ebu Sfyan gelip:
"Y Raslallah! Kurey cemaati mahvoldu! Bundan sonra, Kurey yok olmu demektir!" dedi.[663]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Niin yok olmu?!" diye sordu.
Ebu Sfyan:
"te Halid! Halktan, bulduunu ldryor!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Halid'i bana arnz!" buyurdu.[664]
Halid b. Velid'i ardlar.[665]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Seni arpmaktan men etmi olduum halde, sen niin arptn?!" diye sordu.
Halid b. Velid:
"Y Raslallah! nce onlar bizi oka tuttular, bize silah ektiler. Bizimle arpmaya baladlar.
Onlarla arpmaktan ellerimi ekmeye imkn bulamadm.[666]
Kendilerini slmiyete, halkn girecei eye girmeye davet ettim. Kabul etmediler. Onlarla
arpmaktan baka are bulamadm.
Sonunda, Allah bizi onlara muzaffer kld. Onlar her yere kamaya baladlar" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Halid! Hi kimseyi ldrmeyesin diye sana haber salmadm m?[667] Adam ldrmekten seni
men etmedim mi?" diye sordu.
Halid b. Velid:
"Hayr! yle deil. Gcmn yettiini, ele geirebildiimi ldreyim diye bana haber saldn![668]
Senin tarafndan, filan adam gelip gcmn yettiini ldrmemi bana emretti!" dedi.[669]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ensaryi bana ar!" buyurdu. ardlar.
Ona:
"Hi kimseyi ldrmeyeceksin diye Halid'e emretmeni sana emretmemi mi idim?" diye sordu.
Ensar:
"Evet! yle emretmitin.
Ben senin emrini yerine getirmek istedim, fakat Allah baka trl olmasn diledi! Allah'n diledii
oldu![670]
Sen bir iin olmasn istedin, Allah da baka bir iin olmasn istedi.
Allah'n olmasn istedii i, senin olmasn istediin iten stn ve baskn geldi.
Olan nlemeye g yetiremedi m!" dedi.[671]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah'n hkm ve takdir ettiinde hayr vardr" buyurdu.[672]
Ensarye birey sylemedi. Sustu.[673]
Sonra da:
"Ey Halid! Artk, hi kimseyi ldrmeyeceksin deil mi?" buyurdu.
Halid b. Velid:
"Evet! ldrmeyeceim!" dedi.[674]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Mrikleri takipten, aratrmaktan da vazge!" buyurdu.
Halid b. Velid:
"yle yapaym!" dedi.[675]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekkelilere Eman Verdiini ln Ettirii
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Her kim Ebu Sfyan'n evine girer, snrsa, ona eman verilmitir! Her kim silahn elinden
brakrsa, ona eman verilmitir! Her kim evine girip kapsn zerine kapatrsa, ona da eman verilmitir!
[676]
Ey Mslmanlar topluluu![677] Artk silah kullanmaktan vazgeiniz!
Ancak, Huzalara, Ben Bekrlerin yaptklar eydan dolay, ikindi namazna kadar arpmaya
msaade edilmi, izin verilmitir!" buyurdu.[678]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselamn mndsi:
"Mekke'de her kim evinin kapsn zerine kapatr, silah kullanmaktan el ekerse, ona eman
verilmitir!" diyerek seslendi.[679]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ayn zamanda:
"Yaral ldrlmeyecektir!
Arkasna dnp kaan takip edilmeyecektir!
Esir alnan da ldrlmeyecektir!" buyurdu[680] ve:
Savaanlar dndaki btn Mekke halkna, onlarn canlarna, mallarna, oluk ocuklarna
dokunulmamak zere de eman verdi.[681]
Ensarn Duyduklar Endielerin Giderilii
Peygamberimiz Aleyhisselamn Saf tepeciinde Yce Allah'a dua ile megul bulunduu srada,
Ensardan bazlar:
"Allah Reslullah Aleyhisselama yurdunun fethini nasip etti.
Artk kendileri burada kalr, oturur mu dersiniz?" diyerek aralarnda konutular.[682] Mekke'de
kalacan sandlar.[683]
Bazlar da, Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekkelilerin canlarna ve mallarna dokunulmamas
hakknda emir vermesine bakarak:
"Adamn(l) kavmine acmas ve yurduna rabeti ve zlemi tuttu!" diye mrldandlar.[684]
Peygamberimiz Aleyhisselam, duasn bitirince, onlara:
"Ne konuuyordunuz?" diye sordu.
"Y Raslallah! Bireyyok!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam sorusunu tekrarlad durdu.[685]
O srada, Peygamberimiz Aleyhisselama vahiy geldi, onlarn ne konutuklar kendisine haberveril-di.
Peygamberimiz Aleyhisselam, vahiyden ban kaldrp:
"Ey Ensar cemaati! Siz, benim iin, 'Adamn kavmine acmas, yurduna rabeti, zlemi tuttu!' diyerek
konutunuz, deil mi?" diye sordu.[686]
"Evet y Raslallah! Byle sylemitik!" dediler.[687]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Benim ismim nedir?! (Bilmiyor musunuz?!)
Benim ismim nedir?! (Bilmiyor musunuz?!)
Benim ismim nedir?! (Bilmiyor musunuz?!)
Ben, Muhammed'im! AH ahin kulu ve reslym![688]
Ben, Allah'a ve sizlere hicret ettim![689]
(Benim iin) hayat, sizin hayatnzdr!
(Benim iin) memat da, sizin mematnzdr!" buyurdu.[690]
Ben (sizinle birlikte olma szmden dnmekten) Allah'a snrm!" buyurdu.[691]
Bunun zerine, Ensar alayp,[692] "Vallahi, biz, o sylediimiz sz sana kyamadmz, senden
uzak kalmak istemediimiz iin syledik!" dediler.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Allah ve Resl de sizi doruluyor ve sizi mazur gryor!" buyurdu.[693]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hacun'da Kurulan adra nii
Peygamberimiz Aleyhisselam, Ezhir'e knca, orada durup Mekke evlerine bakt. Allah'a hamd
sena etti.
adrnn bulunduu yene baknca da:
"Ey Cabir! te, bizim konaklayacamz orasdr ki, Kureyler orada bizim aleyhimizde, kfr
zerinde anlamlard!" buyurdu.[694]
Gerekten de, Ben Kinanelerin Mina'da, Hayf Muhassab diye anlan yurdunda, vaktiyle, Kureylerle
Kinane oullar; Him oullar ile Muttalib oullar aleyhinde ve onlarla kz alp vermemek, alveri
etmemek zere aralarnda antlama yapmlard.
Bu boykot, Peygamberimiz Aleyhisselam kendilerine boyun edirinceye kadar srecekti![695]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Him ve Muttalib oullaryla birlikte, 'b- Ebu Talib'de yl
muhasara altnda tutulmutu.[696]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mekke'nin yukarsna gelince, orada konaklad.[697]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mekke'ye gelirken yukar tarafndan girer, Mekke'den karken de aa
tarafndan kard.[698]
Mekke'nin yukar taraf, brahim Aleyhisselamn Mekke Hareminde zrriyeti iin dua ettii ve
duasnn kabul olunduu, insanlar hacca ard yerdi. Bunun iin, Peygamberimiz Aleyhisselam,
Mekke'ye girecei zaman, yukar tarafndan girmeyi severdi.[699]
Peygamberimiz Aleyhisselama, Hacun'da, deriden bir adr kurulmutu.[700] Peygamberimiz
Aleyhisselam, yannda zevceleri Hz. mm Seleme ve Hz. Meymne olduu halde Hacun'a geldi.[701]
adrna girdi.[702]
Peygamberimiz Aleyhisselama:
"'b- Ebu Talib'deki[703] evine inmeyecek misin?" diye sorulmutu.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Akl bize bir ev bark m brakt ki!" buyurmutu.[704]
Akl b. Ebu Talib; Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke'deki evi ile kendisinin erkek ve
kzkardelerinin ve Him oullarndan hicret edenlerin hepsinin evlerini, hicret ettikleri zaman satmt.
[705]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke'de iki evi vard. Birisi, iinde doduu 'b- Ben Ali'de
bulunan ve annesi Hz. mine'den kalan evdi.
Dieri de, zevcesi Hz. Hatice'nin Safa ile Merve arasnda, Attar arsnn arkasndaki evi idi.
Akl b. Ebu Talib, Peygamberimiz Aleyhisselamn Medine'ye hicretinden sonra, bu iki eve el
koymutu.[706]
Peygamberimiz Aleyhisselama:
"yleyse, evinin dnda, Mekke evlerinden birine in!" denildi.
Peygamberimiz Aleyhisselam bundan da ekindi ve:
"Ben evlere girmeyeceim!" buyurdu.[707]
Abdullah b. Hatal'n Suu ve ldrl
Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna bir adam gelip:
"Y Raslallan! u bn H atal adndaki kii, Kabe'nin rtsne yapm, snm!" dedi.[708]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"ldrnz onu![709] Nerede bulursanz bulunuz, ldrnz!" buyurdu.[710]
bn Hatal, Kabe'nin rts altna snm olarak bulunsalar bile ldrlmeleri emirve kanlar heder
edilen kiiler arasnda idi.[711]
Devlet bakannca kan heder edilip ldrlen kimse iin, ne ksas, ne de diyet gerekir.[712]
bn Hatal, Ben Teym b. Edrem b. Galiblerdendi.[713]
Kendisi, Mslman olmu,[714] Medine'ye hicret etmiti.[715]
Peygamberimiz Aleyhisselam onu zekat ve sadaka tahsildarl vazifesine tayin etmiti.[716]
bn Hatal'n hizmetini gren Mslman bir klesi vard.[717] Huzalardand.[718] Peygamberimiz
Aleyhisselam, bu kleyi de yanna katarak, bn Hatal' tahsilata gndermiti.[719]
Kle, bn Hatal'n hizmetini gryor, yemeini yapyordu.[720]
Bunlar, bir konak yerinde konakladlar.
bn Hatal; kendisi iin erkek bir davar kesip yemek yapmasn kleye emretti.[721]
le vakti,[722] yatp uyudu.
Uyand zaman, klenin kendisi iin yemek yapmadn grd.[723] Kle de, uyuyakalmt.
bn Hatal, kleye son derecede kzd.[724] zerine atlp,[725] onu dve dve[726] ldrd.[727]
ldrd zaman, kendi kendine:
"Vallahi, Muhammed'in yanna varrsam, bu suumdan dolay beni ldrr!" dedi.[728] rtidad etti.
slmiyetten, mriklie dnd.[729]
Toplad zekat ve sadaka mallarn da srerek Mekke'ye kat.[730]
Mekkeli mrikler, bn Hatal'a:
"Seni bizim yanmza geri eviren nedir?" diye sorduklar zaman,[731] bn Hatal:
"Sizin dininizden daha iyisini bulamadm!" dedi,[732] mrik olarak kalmakta devam etti.[733]
bn Hatal tepeden tmaa kadar silahlanm, uzun kuyruklu bir at zerinde ve mzra elinde olduu
halde Mekke'nin yukarsndan kp gelirken, Sad b. s'n kzlar, bartlerini svari atlarnn yzlerine
srdklerini ve Peygamberimiz Aleyhisselamn Mekke'ye girdiini bn Hatal'a haber verdiler.
bn Hatal, onlara:
"Fakat, vallahi, greceksiniz ki, vcutlar kl darbelerinden su tutmayan tulumlarn azlarna
benzemedike, onlar Mekke'ye giremeyeceklerdir!" demi ve Handeme'ye kadar kp gitmiti.
Orada slm svarilerini ve arpmalarn grnce iine korku dm, titremeye balam, Kabe'ye
kadar gidip atndan inerek silahlarn karm, Kabe'nin rtleri arasna girmiti.
Ben Ka'blardan birisi, bn Hatal'n zrhn, zrh altna giydii gmleini, miferini, tulgasn, klcn
ald, atna da binip Hacun'a, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi.[734]
bn Hatal', Ebu Berzet'l-Eslem ile Sad b. Hureys'l-Mahzm'nin elbirliiyle ldrdklerinin
bildirildii gibi.[735] yalnz Ebu Berze'nin ldrd de bildirilmi;[736] Ebu Berzet'l-Eslem ise, onu
kendisinin ldrdn aklam:[737]
"bn Hatal' Kabe'nin rtsne aslm olduu halde karp, Rknle Makam arasnda boynunu
vurdum!" demitir.[738]
Kanlar heder edilip ldrlmeleri emredilenler arasnda, bn Hatal'n arkc iki kadn klesi de
bulunuyordu.
Bunlardan birinin ad Fertana[739] veya Kureyna, dierinin ad Kuraybe veya Emebe, Emeb idi.[740]
bn Hatal iki ier, Peygamberimiz Aleyhisselam hicv ve tahkir eden iirler syler, onlar bunlara
okutturdu.
Kurey mrikleri de, bn Hatal'n ve bu arkc kadnlarn yanlarna gelirler, iki ierler; bn Hatal'n
syledii hiciv iirleri okutulur, dinlenirdi.[741]
Bu arkc kadnlarn ileri gleri, Peygamberimiz Aleyhisselam aleyhinde sylenilen hiciv iirlerini
okumakt.[742]
Fetih gn, bunlardan birisi, yani Emeb yakalanp ldrld.[743]
Dieri ise kat. Sonradan eman dileyip Peygamberimiz Aleyhisselam tarafndan eman verilinceye
kadar grnmedi.[744]
Eman verilince, Fertana, klk kyafet deitirerek gelip Mslman oldu.[745]
Hris b. Tulaytla'nn ldrl
Ben Huzalardan Haris b. Tulayla da, kan heder edilip ldrlmesi emnolunanlar arasnda idi.
[746] Peygam berim iz Aleyhisselam Mekke'de slmiyeti yayarken, Haris b. Tulaytila, Peygamberimiz
Aleyhisselama ez, istihza ve tekzipte en ileri giden ve haklarnda:
"imdi, sen ne ile em rol un uy orsan, kafalarn atlatrcasna, apak bildir! Mriklere aldr etme!
Allah'n yannda baka bir ilah daha tanyan o alayclara muhakkak ki Biz yeteriz! Onlar yaknda
urayacaklar akbetleri reneceklerdir! (Hicr: 94-96) mealli yetler inen azl mriklerdendi.[747]
Kendisi, Fetih gn Hz. Ali tarafndan ldrlmtr.[748]
Huveyris b. Nukayz'n ldrl
Kan heder edilip ldrlen mriklerden birisi de, Huveyris b. Nukayz b. Vehb b. Kusayy idi.
Kendisi, Mekke'de Peygamberimiz Aleyhisselama ikence yapan mriklerdendi.[749]
Huveyris'in szleri, Peygamberimiz Aleyhisselamn ok arna giderdi.[750]
Peygamberimiz Aleyhisselam aleyhinde sylenmi olan hiciv iirlerini okur dururdu.[751]
Hz. Abbas Peygamberimiz Aleyhisselamn kzlar Hz. Ftma ile mm Klsm'u Mekke'den
Medine'ye yollarken, Huveyris onlar vurup yere drmt.[752]
Huveyris Mekke'nin fethi gnnde evine kapanm, kapsn kil iti em iti.
Hz. Ali varp sorduu zaman:
"O ldedir!" denildi.
Kendisinin aranmakta olduu da, haber verildi.
Hz. Ali Huveyris'in kapsndan uzaklanca[753] Huveyris evinden kp baka bir eve kamak
isterken, Hz. Ali arkasndan yetiti ve onu vurup ldrd.[754]
Mkyes b. Subbe'nin ldrl
Kan heder edilip ldrlmesi emrolunan mriklerden birisi de, Mkyes b. Subbe idi.[755]
Mkyes'in kardei Him b. Subbe, Mslman olup Mreysi1 gazasna kat m iti.[756]
Amr b. Avf oullarndan Ubde b. Smit'in ailesinden Evs b. Sabit, onu mrik sanarak yanllkla
vurup ldrmt.[757]
Mkyes b. Subbe, Medine'ye, Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelip Mslman olmu ve
kardeinin diyetini istemiti.
Diyet kendisine dendikten sonra, kardeini yanllkla ldrm bulunan Mslman ldrerek
mriklie dnm ve Mekke'ye kamt.[758]
Mrikler, ona:
"Sen Muhammed'e tbi olmutun. Seni bize geri eviren nedir?" diye sorduklar zaman, Mkyes, iki
putun yanna gidip ban kaztm ve:
"Ben sizin dininizden daha iyi, daha eski bir din bulamadm!" demi, sonra da, neler yaptn,
kardeini yanllkla ldren Mslman nasl ldrdn Kurey mriklerine vnerek haber vermiti.
[759]
Fetih gn Mekkeli mrikler bozguna uradklar zaman, Mkyes b. Subbe baz arkadalaryla
birlikte bir yerde gizlice oturup iki imekte idi.[760]
Nmeyle b. Abdullah el-Kinn onun yerini rendi, gidip kendisini dar ard. Dar knca,
klla vurup onu ldrd.[761]
Nmeyle, Mkyes b. Subbe'nin amcasnn olu idi.[762]
Safvan b. meyye'nin Cidde'ye Ka
Safvan b. meyye; kanlarnn dklmesi hell saylan mriklerden ve Peygamberimiz Aleyhisselamn
azl dmanlarndand.[763]
Hudeybiye muahedesinin hkmn ineyerek yzlerini rtp Ben Bekrlerle birlikte Huzalar
uyurlarken kltan geiren Kureyliler arasnda idi.[764]
Mekkelileri Peygamberimiz Aleyhisselamla arpmaya ayaklandnp Handeme'de Halid b. Velid'e
kar koyan Kureyliden biri idi.[765]
Savunma birlikleri Halid b. Velid tarafndan bozguna uratlnca,[766] Safvan b. meyye,
Peygamberimiz Aleyhisselamdan korkarak Cidde'ye kamt.[767] Oradan gemiye binip Yemen'e
gidecekti.[768]
krime b. Ebu Cehil'in Yemen'e Ka
krime b. Ebu Cehil de, kanlarnn dklmesi hell saylan mriklerdendi.[769]
krime ve babas Ebu Cehil, Peygamberimiz Aleyhisselamn en kat ve azl dman idi.[770]
krime, Peygamberimiz Aleyhisselama ikencede, dmanlkta ve ona kar alan kavgalan mal gc
ile desteklemekte babasna benzerdi.[771]
Kendisi, mriklerin nl svarilerindendi.[772]
Mekkelileri Peygamberimiz Aleyhisselamla arpmaya ayaklandrp Handeme'de Halid b. Velid
kuvvetlerine kar koyan Kureyden birisiydi.[773]
Hudeybiye muahedesi hkmn ineyerek yzlerini rtp Ben Bekrierle birlikte Huzalar
uyurlarken kltan geiren Kurey mrikleri arasndayd.[774]
Mriklerin savunma birlikleri Halid b. Velid tarafndan bozguna uratlnca,[775] krime b. Ebu
Cehil de, ldrleceinden korkarak Yem en'e kat.[776]
Hebbar b. Esved'in Kap zini Kaybedii
Kannn dklmesi hell saylan mriklerden Hebbar b. Esved b. Muttalib,[777] Mekke'de
Mslmanlara en ar ikenceleri yapard.[778]
Peygamberimiz Aleyhisselamn kz Hz. Zeyneb'i Medine'ye hicreti srasnda Zi Tuv'da yakalam,
hevde iinde mzrakla vurarak devesinden kayann zerine drm, kamndaki ocuunun dmesine
sebep olmutu.[779] Hz. Zeyneb hastalanm, vefatna kadar hastalktan kurtulamamt.[780]
Mekke fethedilince Hebbar kam, ele geirilememitir.[781]
Abdullah b. Zibr le Hbeyre b. Ebi Vehb'in Necran'a Kamalar
Abdullah b. Zibr da ldrlmesi emredilen mrikler arasnda idi[782] ve halkn Peygamberimiz
Aleyhisselama ve ashabna dili ile ve eli ile en sert ve kat davranan idi.[783]
Mrikleri Peygamberimiz Aleyhisselamla arpmaya kkrtr dururdu.[784]
Peygamberimiz Aleyhisselam aleyhinde syledii hiciv iirleri mriklerce stn tutulan gl bir
airdi.
Fetih gn, mm Hani'nin kocas Hbeyre b. Ebi Vehb el-Mahzm ile birlikte Necran'a
kamlardr.[785]
Abdullah b. Sa'd b. Eb Serh'in ldrlmek in Aranl
Kabe'nin rts altnda bile bulunsa ldrlmesi emredilen[786] ve kannn dklmesi hell
saylan[787] Abdullah b. Sa'd b. Ebi erh, Mslmand.[788]
Mekke'nin fethinden nce, Medine'ye hicret etmiti.[789]
Peygamberimiz Aleyhisselama inen vahiyleri yazanlar arasnda idi.[790]
Abdullah b. Sa'd; Peygamberimiz Aleyhisselama inen vahyi yazd srada:
'El-Kfirn' yerine 'ez-zlimn,1 'Azzn Hakmn' yerine 'Almn Hakmn' diye yazm[791] ve:
"Ben de Muhammed'in syledii gibi syleyebilirim![792]
Muhammed'e gelen eyin benzeri bana da geliyor![793]
Muhammed peygamberse ve kendisine vahyolunuyorsa, ben de peygamberim! Bana da vahyolunuyor!
[794]
Allah ona Kufn indiriyorsa, ben de, Allah'n indirdiinin benzerini indirebilirim!
Muhammed 'S em Tan Alm en' dedi. Ben de 'Almen Hakmen' dedim!" demeye balad.[795]
Yapt bu ve benzeri sinsice yaygara ve hainliklerin yaylacan, Medine'de daha fazla
kalamayacan anlayan Abdullah b. Sa'd,[796] Mslmanlktan mriklie, kfre dnerek Mekke'ye
kat.[797]
Kurey mriklerine:
"Kendisi bana Kur'n' yazdrrken 'Azzn Hakmn' derdi. Ben:
'Yoksa 'Almn Hakmn' m?' diye sorardm.
'Evet! Hepsi de dorudur1 derdi.
Sizin dininiz, onun dininden daha iyidir!" dedi.[798]
Abdullah b. Sa'd, bu iddialarnda samim olsayd; Peygamberimiz Aleyhisselamn Kurr ashabndan
beyy b. Ka'b'a Kufn- Kerm'in yedi leheye kadar okunmasna melek tarafndan msaade edildiini
bildirdikten sonra, "'Gafren Rahmen' desen de olur, 'Seman Almen' desen de olur!" buyur-duunu;
[799] Kufn- Kerm'in Kendisine btn kinatn hamd ettii yegne hkm ve hikmet sahibi olan Allah
tarafndan indirildii gereini; ve ona hibir btln, ne nnden, ne ardndan yaklaamayaca,[800]
hatta Peygamberimiz Aleyhisselamn bile ona kendiliinden birey kart ram ayaca, byle bireye
teebbs edecek olsa biranda kalb damarnn koparlarak helak edilecei hakkndaki ilahtem-inat[801]
gznnde tutsayd, eytana uyup bu vartaya dmezdi![802]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Mescid-i Haram'a Gelii ve Kbe'yi Tavaf Edii
Peygamberimiz Aleyhisselam, adrnda ykandktan ve halk da sknet bulup yattktan sonra, devesi
Kasvy adrnn kapsna getirterek onun zerine bindi.[803]
sme b. Zeyd'i yine terkisine ald.[804]
Hz. Ebu Bekir, Peygamberimiz Aleyhisselamn sa yannda bulunuyor ve Peygamberimiz
Aleyhisselamla konuuyordu.[805]
Muhacirlerle Ensar, Peygamberimiz Aleyhisselamn nn, arkasn ve evresini sarmlard.[806] Bu
ekilde ilerlemeye baladlar.
Ebtah'ta, Ebu Uhayha'nn evinin hizasnda, Ebu Uhayha'nn kzlarna rastladlar. Kzlar, bartlerini
karp, onlarla svari atlarnn yzlerindeki tozlan siliyoriard![807]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlar grnce, Hz. Ebu Bekir'e bakp glmsedi.[808] Hassan b.
Sabit'in Kurey airlerinden Ebu Sfyan b. Hris'e kar syledii ve bir gn slm svarilerinin
doludizgin Mekke'ye gireceklerini dile getiren iirindeki;[809] kadnlarn balarndaki bartlerini
karp onlarla atlarn yzlerindeki tozlar sileceklerini anlatan beytini hatrlad[810] ve Hz. Ebu Bekir'e:
"Hassan b. Sabit nasl sylemi, ne demiti?" diye sordu.
Hz. Ebu Bekir de, Peygamberimiz Aleyhisselama o beyti okudu.[811]
Nihayet, Mslmanlarla birlikte Kabe'ye gelip kavutular.
Peygamberimiz Aleyhisselam, devesinin zerinde, Hacer'l-Esved rknne kadar vard.
Elinde bulunan ucu eri denekle iaret ederek Hacer'l-Esved'i istilam etti ve tekbir getirdi.
Mslmanlar da, hep birlikte tekbir getirmeye baladlar.
Mekke tekbir sesleriyle sarsld!
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Susunuz!" diye iaret etti.
O srada, mrikler, dalarn balarna km, bakyorlard.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kasv'nn zerinde bulunduu ve Muhammed b. Mesleme de Kasv'nn
yularndan tutmu olduu halde, Kabe'yi tavafa balad.[812]
Tavafn yedi devresini yapti.
Her devrede, Hacer'l-Esved rknne geldike, elindeki denekle iaret ederek onu istilam etti.[813]
Tavafn yedinci devresini yapp tavaf tamamlaynca, Kasv'dan indi.
Ma'mer b. Abdullah b. Nadle, gelip Kasv'y dar kard.
Bundan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam, Makam- brahim'e vard. Orada iki rekat tavaf namaz
klp Zemzem kuyusuna geldi[814] ve:
"Eer bana uyulmayacak ve Abdulmuttalib oullarnn Zemzem suyunu ekme hizmetine lp
kendileri bu hizmetten alkonulmu olmayacak olsayd, Zemzem kuyusundan bir kova da kendim
ekerdim!" buyurdu.[815]
Hz. Abbas, Zemzem kuyusundan bir kova ekti, Peygamberimiz Aleyhisselam ondan iti.
Bunu Ebu Sfyan'n (b. Haris) ektii de rivayet edilir.[816]
Peygamberimiz Aleyhisselam, o kovadan, itii gibi, abdest de ald.
Abdest alrken, Mslmanlar p dklen abdest suyunu yzlerine sryorlar, yere bir damla bile
drmyorlard.
Mrikler, bunu grnce:
"Biz hibir zaman byle bir hkmdar ne grdk, ne de iittik!" dediler, ap kaldlar.[817]
Peygamberimiz Aleyhisselam, bundan sonra, Safa tepeceine gidip Kabe'yi grnceye kadar onun
zerine kt. Ellerini kaldrd. Allah'a hamd sena ve istedii dualarla dua etmeye balad.[818]
Fadle'nin Kt Niyetini Deitiren ve mann Berkitiren Bir Hadise
Peygamberimiz Aleyhisselam Kabe'yi tavaf ederken Fadle b. Umeyr b. Mlevvah el-Leys ldrmek
maksadyla Peygamberimiz Aleyhisselama yaklanca, Peygamberimiz Aleyhisselam ona doru vard ve:
"Sen Fadle misin?" diye sordu.
Fadle:
"Evet! Fadle'yim y Raslallah!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sen iinden ne geiriyordun?" diye sordu.
Fadle:
"Hibir ey dnmyordum! Allah' zikirle megul oluyordum!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, gld ve:
"Allah'tan af ve yarlganmak dile!" buyurdu.
Sonra, elini onun gsne koyunca, kalbi yatt, iman berkiti.
Fadle:
"Vallahi, gsmden elini kaldrd zaman, Allah'n yarattklarndan, bana ondan daha sevgili olan
birey yoktu!" demitir.[819]
Ebu Sfyan b. Harb'in inden Geirdii Bir Kuruntudan Dolay Uyarl
Ebu Sfyan b. Harb Mescid-i Haram'da oturuyorken, Peygamberimiz Aleyhisselamn nde,
Mslmanlarn da arkasndan Peygamberimiz Aleyhisselamn izince yrdklerini grnce:
"Muhammed iin askerler toplasam m, u adamla yine arpmaya dnsem mi, ne yapsam ki?!" diye
iinden kurmaya balamt.
O srada, Peygamberimiz Aleyhisselam gelip onun baucuna dikildi ve iki krei arasna eliyle
vurarak:
"Allah o zaman da yine seni hor, hakir klar!" buyurdu.
Ebu Sfyan, ban kaldrp, baucuna Peygamberimiz Aleyhisselamn dikildiini grnce:
"u ana kadar, senin gerekten peygamber olduuna kanaat getirememitim.
imden geirdiim kuruntulardan dolay Allah'a tevbe ediyor, O'ndan yarlganmak diliyorum!" dedi.
[820]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Kbe'nin Anahtarn Getirtmesi
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mescid-i Haratn'n bir kesinde oturdu. Mcahidler de,
Peygamberimiz Aleyhisselamn evresinde oturdular.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kabe'nin anahtarn getirmesi iin, Bilal-i Habe'yi Osman b. Talha'ya
gnderdi.
Bilal-i Habe, Osman'a gidip:
"Reslullah Aleyhisselam Kabe'nin anahtarn getirmeni sana emrediyor" dedi.
Osman b. Talha, "Olur!" diyerek, anas Slfe binti Sa'd'n yanna gitti.
Bilal-i Habe, dnp onun "Olur!" dediini Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdi ve oradaki
mcahidlerin yanna oturdu.
Osman b. Talha, anasna-ki, o zaman anahtar onun yannda bulunuyordu-
"Ey anacm! Anahtar bana ver! Reslullah Aleyhisselam bana adam gnderdi ve onu kendisine
getirmemi emretti" dedi.
Slfe:
"Kavminin ereflendii, vnd bireyi gtrp elinle teslim etmenden Allah'a snrm![821] O,
bu anahtan, sizden alnca, hibir zaman size vermeyecektir!" dedi.[822]
Osman b. Talha:
"Vallahi, ya onu bana verirsin, ya da baka biri gelip onu senden zorla alr!" dedi.
Bunun zerine Slfe, anahtar belindeki ukurunun iine sokup:
"Hangi adam buraya elini sokacak, onu alabilecek?![823]
Hayr! Ltve Uzzya andolsun ki; anahtan ona hibir zaman vermeyeceim!" dedi.
Osman b. Talha:
"Eer sen bana emrolunan eyi yapmaz, anahtan vermezsen, ben de, kardeim de ldrlrm!" dedi.
[824]
Onlarn bylece konutuklar srada, dardan Hz. Ebu Bekir'le Hz. mer'in sesi duyuldu.
Osman b. Talha'nn geciktiini grnce, Hz. mer
"Ey Osman! Yanma k!" diyerek seslendi.
Bunun zerine, Osman'n anas:
"Ey oulcuum! Al anahtar! nk, onu benden senin alman, Teym oullarndan Ebu Bekir'in ve
Adiyy oullarndan mer'in almasndan daha iyi gelir!" dedi.[825]
Osman b. Talha'nn gelmesi gecikince, Peygamberimiz Aleyhisselam ayaa kalkp beklemeye ve
skntsndan terlemeye balad ve: "Osman'n anasnn, 'O sizden bu anahtan alnca, artk hibir zaman
onu size vermeyecektir!' dediini sanyorum" buyurdu.[826]
Osman b. Talha anahtar anasndan alp Peygamberimiz Aleyhisselama getirdi.[827]
Onu uzatrken, Hz. Abbas ayaa kalkt ve:
"Y Raslallah! Babam, anam sana feda olsun! Bunu, benim zerimde, sikye hizmetiyle birletir!"
deyince, Osman b. Talha elini geri ekti.
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Osman! Anahtan bana getir, ver!" buyurdu.
Osman b. Talha:
"Bunu sana Allah emaneti olarak veriyorum!" dedi.[828]
Kbe evresindeki Putlarn Yktrl
Kabe'nin evresinde, taplmak zere dikilmi, kurunla berkitilmi[829] 360 put bulunuyordu.[830]
Bunlar, Arap kabilelerine ait olup, zaman zaman gelinir, ziyaret edilir, kendileri iin kurbanlar
kesilirdi.[831]
Cebrail Aleyhisselam, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Asan eline alp dokun onlara!" dedi.[832]
Peygamberimiz Aleyhisselam, elindeki asa ile putlara birer birer dokunuyor ve:
"Hak geldi, btl yok olup gitti![833]
Hak geldi. Yok olan btl, ne yoktan bireyvar edebilir, ne de yok olan diriltebilir!" buyuruyordu.
[834]
Peygamberimiz Aleyhisselam as ile dokunduka, putlar yzlerinin ve arkalarnn zerlerine
dyorlard![835]
Onlardan; Peygamberimiz Aleyhisselamn yzne iaret ettii put kafasnn zerine, kafasna
dokunduu da yznn zerine yklyordu!
Dokunulup da yere yklmadk put kalmad.[836]
Bilal-i Habe'nin Kbe zerinde Ezan Okumasndan Mriklerin Tedirgin Olmalar
Peygamberimiz Aleyhisselam; le vakti girince, Kabe'nin zerine kp ezan okumasn, Bilal-i
Habe'ye emretti.
Kurey mriklerinin ileri gelenlerinden biroklar, ldrlmelerinden korkarak dalarn balarna
kamlar ve gizlenmilerdi.
Onlardan, eman dileyen bazlarna da eman verilmi bulunuyordu.[837]
Ezan okunduu srada, Ebu Sfyan b. Harb, Attb b. Esd, Haris b. Hiam ve daha bakalar, Kabe'nin
yannda oturuyorlard.[838]
Bilal-i Habe sesini olanca gcyle ykselterek ezan okumaya balad.[839]
Kureylilerden bazlar:
"Ey Allah'n kullar! Kabe'nin zerinde ezan okumak, bu kara kleye mi dt?!" dediler.
Bazs da, Allah'n ona gazab edeceini ve bu ii deitireceini sylediler.[840]
"Ehed enne Muhammederreslullah=ehdet ederim ki, Muhammed Allah'n resldr!" ehadeti
zerine, Ebu Cehil'in kz Cveyriyye:
"Hayatma yemin ederim ki; senin adn, sann ykseldi!
Namaz klarz, amma, vallahi, sevdiklerimizi ldrenleri hibir zaman sevmeyeceiz![841]
Muhammed'e gelen peygamberlik, babama da gelmiti!
Fakat, o bunu reddetmi, kavmine aykr davranmak istememiti!" dedi.[842]
Halid b. Esd:
"Kim bu seslenen?" diye sordu.
"Bilal b.Rebah!" dediler.
Halid b. Esd:
"Ebu Bekir'in Habeli klesi mi?" diye sordu.
"Evet!" dediler.
Halid b. Esd:
"Nerede sesleniyor?" diye sordu.
"Kabe'nin zerinde!" dediler.
Halid b. Esd:
"Onu Kabe'nin zerine Ebu Talha oullar m kard?" diye sordu.
"Evet!" dediler.
Halid b. Esd:
"O neler sylyor?" diye sordu.
"'Ehed en l ilahe illallah ve ehed enne Muhammeden reslullah=ehadet ederim ki; Allah'tan
baka hibir ilah yoktur! Yine ehadet ederim ki; Muhammed Allah'n kulu ve resldr!' diyor" dediler.
[843]
Halid b. Esd:
"Allah'a krler olsun ki; babam seyd'i [Esd'i] ldrd de, ona bu gn gstermemek, u
holanmayaca sesi i ittirmem ek lutfunda bulundu!" dedi.[844]
Esd, Mekke'nin fethinden bir gn nce lmt.[845]
Haris b. Hiam:
"Vallahi, onun gerekten peygamber olduunu bilseydim, muhakkak, kendisine tbi olurdum!" dedi.
[846]
Haris b. Hiam'a:
"Muhammed'in putlan adamlara nasl krdrdn ve u kara kleyi Kabe'nin zerinde nasl
barttn grmyor musun?" denildii zaman da:
"Eer Allah byle olmasn istemeseydi, elbette onu deitirirdi!" dedi.[847]
Hakem b. Ebi'l-s:
"Vallahi, bu, byk bir hadisedir: Ben Cumahlarn klesi ksn da, Ebu Talhalara ait Beytullah
zerinde anrsn!? Olur ey deil!" dedi.
Sheyl b. Amr:
"Eer Allah buna gazaplanrsa, muhakkak, onu deitirir![848]
Eer buna raz olursa, onu yerletirir!" dedi.[849]
Ebu Sfyan b. Harb ise:
"Ben birey sylemeyeceim! Eer birey syleyecek olursam, u kumlar, sylediimi Muhammed'e
haber verirler!" dedi.[850]
Cebrail Aleyhisselam, gelip, bunlarn sylediklerini Peygamberimiz Aleyhisselama haber verdi.[851]
Peygamberimiz Aleyhisselam, onlarn yanna varp zerlerine dikildi[852] ve:
"Ben sizin sylediklerinizi biliyorum.[853]
Ey filan! Sen yle syledin!
Ey filan! Sen yle syledin!
Ey filan! Sen de yle syledin!"[854] buyurarak, onlarn sylediklerini kendilerine birer birer haber
verdi.[855]
Ebu Sfyan:
"Y Raslallah! yi ki, ben birey sylemedim!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam glmsedi.[856]
Haris b. Hiam ile Attb b. Esd:
"Biz ehadet ederiz ki; sen Allah'n Reslsn!
nk, vallahi, bu sylediklerimize, yanmzdakilerden baka hi kimse vkf deildi!
Sylediklerimiz, sana herhalde Allah tarafndan haber verilmitir!" dediler.[857]
Yklan Putlarn Krlacaklarnn Krl ve Yaklacaklarnn Yakl
Peygamberimiz Aleyhisselam; le namazn kldktan sonra, Kabe evresindeki btn putlarn
biraraya toplanarak yaklacak olanlarnn yaklmasn, krlacak olanlarn krlmasn emretti, emri yerine
getirildi.
Bu hususta sylenen bir iirde:
"Sen Mekke'nin fethinde putlan krdklar gn, Muhammed (Aleyhisselam) ve ordusunu bir grseydin,
Allah'n nurunun nasl parldadn, irkin, kfrn yzn karanlklarn nasl brdn grrdn!"
denilmitir.[858]
Peygamberimiz Aleyhisselamn mm Hani'nin Evinde Fetih Namaz Kl
Putlarn ykl, knls srasnda, Peygamberimiz Aleyhisselamn sa, sakal ok tuzlanmt.
Peygamberimiz Aleyhisselam, amcas Ebu Talib'in kz mm Hani'nin evine gitti. Orada, Hz.
Ftma'nn getirdii rt ile siperlenerek ykand.[859]
mm Hani de; Peygamberimiz Aleyhisselamn, Fetih gn olan Cuma gn evine gelip guslettikten
sonra sekiz rekat namaz kldn bildirmitir.[860]
Bu namaz, fetih namaz idi.
Kumandanlar bir memleketi, bir kaleyi fethettikleri zaman, bu namaz klarlard.[861]
Sa'd b. Ebi Vakkas da, Medin'i fethettii ve Kisr'nn eyvanna girdii zaman, orada bu namaz
klmt.[862]
Fetih namaz sekiz rekat olup, bunda ne selamla aralarn ayrma, ne imamla birlikte (cemaatla) klma,
ne de aktan kraat vardr.
Taber'ye gre, bu namaz snnettir.[863]
Peygamberimiz Aleyhisselamn kld sekiz rekattan ikisi, Mekke'nin fethine kr iindi.
kisi, kuluk namazna balangt.
Drd de, teden beri klageldii kuluk namaz idi.[864]
Peygamberimiz Aleyhisselam mm Hani'nin evine vard zaman, mm Hani:
"Y Raslallah! Kocamdan, akrabam olan baz kimseler, bana snm bulunuyorlar.
Ali b. Ebu Talib ise, Allah yolunda hibir knaycnn knamasna kulak asmayacan sylemitir.
Ali'nin bunlarn yerini renip kendilerini ldreceinden korkuyorum.
mm Hani'nin evine girenlere, snanlara, Allah'n Kelamn dinleyip Reslne iman edinceye kadar
eman verildiini aklasan?" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"mm Hani'nin eman verdiine, biz de eman verdik!" buyurdu.
Sonra da, mm Hani'ye:
"Senin yannda, yiyebileceimiz birey var m?" diye sordu.
mm Hani:
"Yanmda kuru ekmek krntlarndan baka birey yok! Onu da sana sunmaya utanrm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onu getir, suyun iine ufala! Tuz da getir!" buyurdu ve:
"Biraz da katk var m?" diye sordu.
mm Hani:
"Y Raslallah! Yanmda sirkeden baka birey yok!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Getir onu!" buyurdu, yemeinin zerine dkp yedikten sonra, Yce Allah'a kretti.
mm Haniye de:
"Ne gzel katktr sirke!
Ey mm H ani! Sirke bulunan ev yoksul olmaz!" buyurdu.[865]
Mcahidlerin Fetih Gecesini Zikir ve badetle Geirmeleri
Mcahidler, Mekke'yi fethettikleri gnn gecesinde, sabaha kadar tekbir, tehlil getirmekten, Kabe'yi
tavaftan geri durmadlar.
Bunu gren Ebu Sfyan, kars Hind'e:
"Sen bunun Allah'tan olduu kanaatinde misin?" diye sordu.
Hind:
"Evet! Bu, Allah tarafndan olan bir itir!" dedi.
Ertesi gn, sabaha knca, Ebu Sfyan erkenden Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna geldi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona:
"Sen Hind'e, 'Bunun Allah'tan olduu kanaatinde misin?'diye sordun. O da, 'Evet! Bu, Allah tarafndan
olan bir itir!' dedi" buyurdu.
Ebu Sfyan:
"ehadet ederim ki; Sen Allah'n Reslsn!
Varlm Kudret Elinde bulunan Allah'a andolsun ki; bu szm Allah ile, Hind'den baka, insanlardan
hibir kimse iitmemitir!" dedi.[866]
Kbe'nin indekiler ve Peygamberimiz Aleyhisselamn Kbe'ye Girii
Mriklerin nazarnda, putlarn en by olan Hbel putu,[867] Kabe'ye hediye edilen eylerin
konulduu kuyunun banda dikili bulunuyordu.[868]
Bu put, krmz akikten yaplmt ve insan eklinde idi.
Sa eli krlm olarak elde edilmi olup, Kureyler ona altndan bir el yaptrm!ard.[869]
Hbel; Ben Bekrlerin, Maliklerin, Milknlarn, Kinanelerle Kureylerin putu idi.[870]
Seferden dnen bir kimse, Kabe'yi tavaf edip Hbel'in yannda tra olduktan sonra ev halknn yanna
varrd.[871]
Rivayete gre; Amr b. Luhayy, baz ileri iin Mekke'den kp am'a gitmiti.
O zaman, Amalikalarn oturduu Belka' lkesindeki Meb'a urad. Amalikalarn putlara taptklarn
grnce:
"Sizin taptnz grdm bu putlara ne iin tapyorsunuz?" diye sordu.
Onlar da:
"Bu taptmz putlardan yamur dileriz, yamura kavuuruz.
Yardm dileriz, yardm olunuruz!" dediler.
Amr b. Luhayy:
"Arap lkesine gtrmek ve Araplar taptrmak iin bu putlardan birini bana verir misiniz?" dedi.
Onlar da, ona Hbel putunu verdiler.
Amr b. Luhayy, Hbel'i Mekke'ye getirip dikti ve ona tapmalarn, tazimde bulunmalarn halka
emretti.
Kader ve nasip oklarnn ekim ii de, Hbel'in yannda, grevlisi tarafndan yaplrd.[872]
Kurey erafndan Safvan b. meyye, bu ie bakard.[873]
Kabe'nin iinde, Hbel putundan baka, hurma aacndan yaplm iki gvercin heykeli ile,[874]
brahim Aleyhisselamn kestii koun iki boynuzu da bulunuyordu.[875]
O zaman, Kabe'nin alt direi vard.[876] Bunlar iki sra halinde idi.[877] Direkler yaldzla
sslenmiti.
Kapya doru olan direkte Hz. Meryem'le kucanda sa Aleyhisselamn sureti;
teki direklerde de, peygamberlerin, meleklerin ve oklarla fal eken ihtiyar bir adam eklinde
brahim Aleyhisselamn sureti, bir ko veya bir ko ba ile aalar izilmi bulunuyordu.[878]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kabe anahtarcs Osman b. Talha'dan anahtar eline alp Kabe'yi at.
[879]
Kabe'nin iinde putlar;[880] meleklerin ve meleklerden bakalarnn.[881] brahim Aleyhisselamn,
[882] smail Aleyhisselamn[883] eliyle fal eker bir ekilde tasvir edilmi olduunu grnce:[884]
"Allah bunlar yapanlar kahretsin![885]
Bymz fal oku eker bir halde tasvir etmiler!
brahim'in hal ve annda fal oklan ekmek yoktur![886]
Vallahi, o puta tapanlar da bilirlerdi ki, bu iki peygamber hibir zaman fal oklan ekmemilerdir!"
buyurdu ve:
"brahim, ne bir Yahudi, ne de bir Hristiyand. Fakat, o, Allah' bir tanyan, dosdoru bir
Mslmand. Mriklerden deildi o!" (l-i mran: 67) mealli yeti okudu.[887]
Kabe'nin iindeki putlar karmasn[888] ve suretleri gidermesini Hz. mer'e emretti.[889]
Hz. mer, Kabe'ye girip, silmedik suret, krmadk heykel brakmad.
Ancak, brahim Aleyhisselamn suretine dokunmad.
brahim Aleyhisselam, ok yal ve fal oku eker bir biimde izilmiti.[890]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kabe'nin iine girip brahim Aleyhisselamn izilmi resminin
izilmediini grnce:
"Ey mer! Ben sana, 'Hibir suret brakmayacaksn! Hepsini silip yok edeceksin!' diye emir
vermedim mi?!" buyurdu.[891]
Hz. mer:
"O, brahim'in sureti idi!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Sil onu da!" buyurdu.[892]
Hz. mer, Kabe'de, bezle silip yok etmedik suret brakmad.[893]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kabe'nin kapsnn zerlerine kapatlmasn emretti; kapatld.
Kabe'nin iinde, uzunca bir mddet kaldlar.[894]
Kabe'nin, Abdullah b. Zbeyr zamannda yklp yaptrlmasndan nceki durumuna gre;[895]
Peygamberimiz Aleyhisselam Kabe'nin alt direinden ikisi sanda, biri solunda, de arkasnda
kalacak[896] ve Kabe'nin kaps arkasna gelecek ekilde, n sradaki iki direk arasnda, yeil mermerin
bulunduu[897] yamacndaki duvarla aralarnda zira kadar aralk kalan yerde durup[898] iki rekat
namaz kld.[899]
Abdullah b. mer de, Kabe'ye girince, Kabe'nin kaps arkasna gelmek zere, yamacndaki duvara
zira kalncaya kadar ilerleyip, Bilal-i Habe'nin:
"Reslullah Aleyhisselam burada kld" diye gsterdii yerde klard.[900]
Kabe'nin iine gimnek ve iki rekat namaz klmak, mstehabdr.[901]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kabe'nin iinde namaz kldktan,[902] Kabe'nin her kesini dolaarak
tekbir getirdikten,[903] tebih ve dua ettikten,[904] ieride uzunca bir mddet kaldktan sonra, kap
ald.
Bilal-i Habe, kapnn arkasnda, ayakta durmakta idi.[905]
eriye ilk dalan, Abdullah b. mer oldu. Bilal-i Habe'yi kapnn arkasnda bulup, ona
Peygamberimiz Aleyhisselamn nerede namaz kldn sordu, fakat ka rekat kldn sormay unuttu.
Bilal-i Habe, Peygamberimiz Aleyhisselamn namaz kld yeri ona haber verdi.[906]
O srada, Kureyler Mescid-i Haram'a dolmular,[907] Kabe'nin evresinde oturmulard.[908]
Peygamberimiz Aleyhisselamn ne yapacan merakla bekliyor!ard.[909]
Peygamberimiz Aleyhisselam Kabe'nin kapsnn eiinde ayakta duruyor.[910] kapnn svelerine iki
eliyle tutunuyordu.[911]
Gn, fethin ikinci gn idi.[912]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Birinci Fetih Hutbesi
Peygamberimiz Aleyhisselam, kere tekbir getirdikten sonra:[913]
"Hamd, Allah'a mahsustur.[914] Allah'tan baka ilah yoktur. Yalnz O vardr. O'nun hibir ei, orta
yoktur![915]
O, va'dini yerine getirdi. Kuluna yardm etti. Toplanan dmanlar, tek bana, bozguna uratt!
yi biliniz ki;[916] Cahiliye ana ait olup,[917] vnme vesilesi edinilegelen herey, kan, mal
dvalar... bunlarn hepsi, u ayaklarmn altnda kalm, kaldrlmtr!
Ancak, Beytullah perdedari (hicbe) hizmeti ile haclara su datma (sikye) hizmeti, bunun
dndadr.[918]
Eski kan dvalar kaldrlm olmakla birlikte, bundan sonra bir cinayet vuku bulacak olursa, bilesiniz
ki:
Kam ve sopa ile yaplan ve yar kastl saylan hata cinayetine ar diyet denmesi gerekir ki, bu da,
ilerinden krknn karnlarnda yavrular bulunmak artyla, yz devedir.[919]
Ey Kurey cemaati![920] Muhakkak ki, Allah, Cahiliye gururunu, Cahiliye atalaryla (soy soplanyla)
vnp byklenmeyi sizden kaldrmtr!
Btn insanlar[921] dem'den,[922] dem de topraktan yarat m r.[923]
nsanlar iki ksm, iki snftr.
Bir ksm m'min ve mttakdir; Allah katnda deerli ve ereflidir.
Dier ksm ise azgndr, yaramazdr. Bunlar, Allah katnda da deersiz ve erefsizdir![924]
Nitekim, Yce Allah:[925]
'Ey insanlar! Gerekten, Biz, sizi bir erkekle bir kadndan yarattk.
Birbirinizle tanasnz diye, sizi byk byk topluluklara, kk kk kabilelere ayrdk.
phe yok ki, sizin Allah katnda en deerliniz, en erefliniz, Allahtan en ok saknannzdr.
Allah hereyi hakkyla Bilen, hereyden haberdar olandr!'[926] buyuruyor.
Ey Kurey cemaati![927] Ey Mekkeliler![928] Ne dersiniz?[929]
imdi, hakknzda benim ne yapacam sanrsnz?" diye sordu.
Kureyler
"Biz, senin hayr ve iyilik yapacan sanr ve 'Sen hayr yapacaksn!' deriz.
Sen, kerem ve iyilik sahibi bir karde; kerem ve iyilik sahibi bir karde olusun![930]
Gcn yetti, iyi davran!" dediler.[931]
Bunun zerine, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Benim halimle sizin haliniz, Yusuf (Aleyhisselam)n kardelerine dedii gibi olacaktr.[932]
Yusuf (Aleyhisselam)n kardelerine dedii gibi, ben de:
'Size bugn hibir baa kakma ve ayplama yoktur! Allah sizi yarlgasn! O, Esirgeyicilerin En
Esirgeyicisidir!' [Yusuf: 92] diyorum.[933] Gidiniz! Sizler, azad ve serbestsiniz!" buyurdu.[934]
Yce Allah o Kurey mriklerini eline drm, kendisine boyun edirmi iken Peygamberimiz
Aleyhisselam bylece onlar balam, azadlam, serbest brakmtr.
Bunun iindir ki, Mekkelilere "Tulek=Azadlanmlar" ad vehimitir.[935]
Mekke fethedilip Peygamberimiz Aleyhisselam Kureylerden Safvan b. meyye'ye, Ebu Styan b.
Harb'e, Haris b. Hiam'a haber sald gn, Hz. mer, kendi kendine:
"Allah onlara hakim olma frsatn bize vermi bulunuyor. Onlarn yapm olduklar ktlkleri
anlataym, balarna kakaym!" demiti.
Peygamberimiz Aleyhisselam onlara sylediklerini syleyince, Hz. mer
"Benden istemeyerek sdr olan szden pimanlk duydum ve Reslullah Aleyhisselamdan utandm!"
demitir.[936]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Birinci Fetih Hutbesi
Peygamberimiz Aleyhisselam, yine Fethin ikinci gn,[937] le namazndan sonra,[938] Kabe'nin
merdiveninde,[939] arkas Kabe'ye dayal olarak[940] Allah'a hamd senada bulunduktan sonra,[941]
halka yle hitab etti:
"Ey insanlar! phe yok ki, Allah, gklerle yeri, gne ile ay yaratt gn, Mekke'yi de haram ve
dokunulmaz klntr![942]
Buras, Allah'n haram ve dokunulmaz kld bir blgedir.[943]
Kyamet gnne kadar da, haram ve dokunulmaz olarak kalacaktr![944]
Mekke'yi haram ve dokunulmaz klan, Allah'tr.
Onu insanlar Harem ki mam iardr.[945]
Mekke'nin ganimetlerinden hibir ey bize hell olmamtr.[946]
Allah'a ve ahiret gnne inanan bir kimse iin, Mekke Hareminde kan dkmek, aa kesmek hell
olmaz![947]
Mekke'de kan dkmek benden nce hibir kimse iin hell olmad gibi, benden sonra da, hibir
kimse iin hell olmayacaktr.
Bana da, ancak, gndzn belli bir saatinde hell klnmtr.[948] Ki, bu da, Mekkelilerin ilah gazab
haketmi olmalarndan ileri gelmitir.[949]
phe yok ki, Fil'i Mekke'ye girmekten alkoyan, tutan, Allahtr.
Mekkeliler zerine, Reslullah ile m'minler de, ancak bir kez salnmlardr. yi bilin ki; u saatte
Mekke benim iin bile haramdr![950]
Mekke'nin bugnk haraml, dnk haraml haline dnmtr![951]
Bu sylediklerimi, burada bulunanlar, burada bulunmayanlara ulatrsn!
ayet size biri kp:
'Reslullah burada arpma yapmt!' diyerek ruhsat yoluna kaacak olursa, ona:
'Yce Allah yalnz Reslne hell klm, izin vermiti. Size hell klmam, izin vermemitir!'
deyiniz![952]
Mekke'nin av hayvanlar rktlmez, kan m az!
Mekke'nin dikeni bile kesilmez!
Mekke'nin aacna balta vurulmaz!
Yerdeki yitii, uzanlp alnmaz! Meerki, sahibini aramak iin ola.
Mekke'nin yeil otlar biilmez!"[953] buyurdu.
Hz. Abbas:
"Y Raslallah! zhrdan baka!' buyur! Onu yasak dnda tut! nk, o, evlerimiz ve kabirlerimiz
iin gereklidir" dedi.[954]
Peygamberimiz Aleyhisselam, ksa bir mddet sustuktan sonra:[955]
"zhrdan baka![956] nk, onu bimek helldir.[957]
Ey Huza cemaati! Siz de artk adam ldrmekten ellerinizi ekiniz! Ne yarar varsa, pek ok adam
ldrlmtr!
stelik, Hzeyllerin adamn da siz ldrdnz!
Vallahi, onun diyetini (siz demezseniz), ben deyeceim![958]
u bulunduum yerdeki andan sonra, kim ldrlrse, ldrlenin ailesi iin, iki eyden birini semek
vardr
Ya ldrenin ksas olarak ldrlmesini,
Ya da ldrlenin diyetini (kan bedelini) ister![959]
Hi phesiz, insanlarn Allah'a kar en saygsz, en takn, Allah'n Hareminde adam ldren, yahut
kendi katilinden bakasn ldren, ya da Cahiliye andaki cn almak iin adam ldrendir!" buyurdu.
O srada, adamn birisi ayaa kalkt ve:
"Filan, benim olumdur. Onun anas ile yatp kalkmtm!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, hitabesine yle devam etti:
"slmiyette insann babasndan veya baba tarafndan akrabasndan bakasna intisap etmesi diye
birey yoktur!
Cahiliye ann kt ileri silinip gitmitir![960]
Doan ocuk, dein sahibine aittir!
Znye, esleb vardr!" buyurdu.[961]
"Esleb nedir?" diye sorulunca, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Mahrumluk demektir" buyurdu[962] ve hitabesine yle devam etti:
"ddiasn isbatlamak iin delil getirmek davacya, yemin de inkr edene der.[963]
Ey insanlar! Cahiliye anda birtakm antlamalar yaplrd. Cahiliye anda yaplm olan
antlamalara riayet ediniz![964]
slmiyet ona kuvvetten baka birey eklemez.[965]
slmiyette ne Cahiliye antlamas vardr, ne de fetihten sonra hicret![966]
Fakat, cihad ve cihada niyet vardr.
Seferber edilmek istendiiniz vakit, hemen seferber olunuz![967]
slmiyette Cahiliye a antlamas ihdas etmeyiniz![968]
Mslman Mslmann kardeidir. Btn Mslmanlar kardetirler.[969]
Mslmanlar, kendilerinden olmayanlara (dmanlara) kar bir eldirler; elbirliiyle, topluca hareket
ederler.
Mslmanlarn kanlar birbirine eittir.
Zimmetlerini, onlarn en hafifleri, en uzaktakileri bile yerine getirmeye gayret ederler.[970]
yi biliniz ki; ne bir kfir iin bir m'min ve Mslman ldrlr, ne de onlardan taahht sahibi
olanlarn taahhtlerinden dolay, harb olan kfirler iin ldrlrler.[971]
Kfirin diyeti, Mslman diyetinin yarsdr.
yi biliniz ki; slmiyette dei-toku yolu ile evlenme yoktur![972]
Kadn ne halasnn, ne de teyzesinin zerine nikahlanp biraraya getirilebilir.[973]
Kocasnn izni olmadka onun malndan birey vermesi, kadn iin hell, caiz deildir.[974]
Kadn, yannda bir mahremi bulunmadka, gnlk yola gidemez.[975]
yi bilesiniz ki; vris iin, vasiyyete gerek yoktur![976]
Ayr din sahipleri, birbirlerine vris olamazlar.[977]
Parmaklarn her birisinde diyet, onar onar devedir.
Kemii grnen derin yaralardan her birisinde diyet, beer beer devedir.
Sabah namazndan sonra, gne douncaya kadar, namaz yoktur.[978]
Zekat ve sadakalar teslim almak iin, hayvanlar bir yerden baka bir yere srdrp gtrtm ek
yoktur.
Zekat ve sadakalar, ancak, mal sahiplerinin yurtlarnda teslim alnacaktr.[979]
Sizi iki gnn orucundan nehyederim: Biri Kurban Bayram gn, dieri de Ramazan Bayram gn
orucudur.
Sizi iki biim giyimden de men ederim: Hibiriniz, ne ud, edeb yerleri akta kalacak biimde srt ve
baldrlarn sark ve benzeri bir bez parasyla sarsn, sarnsn! Ne de, iki yan kaldrlp omuzlara
atlnca ud, edeb yerleri alacak biimde bir atkya hrnsn!
Ben size ancak anlayacanz, tutacanz yolu gsterdim!" buyurdu.[980]
Yemen halkndan Ebu ah adnda bir zt kalkp:
"Y Raslallah! Bunlar, benim iin, yaznz!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ashabna:
"Onun iin, yaznz!" buyurdu.[981]
"Ebu ah iin yazdklar nelerdi?" diye sorulunca, Evz:
"Onun iin, dinlemi olduu hutbe yazld" demitir.[982]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Hicbe ve Sikye Hzmetlerini Eski Grevlilerine
Vermesi
Peygamberimiz Aleyhisselam, hutbesini bitirdikten sonra, Mescici-i Haram'n bir kesine varp
oturdu. Kabe'nin anahtarn elinde tutuyordu.[983]
Hicbe (Kabe'nin kayyml) hizmetini Osman b. Talha'dan, sikye (haclara su datcl) hizmetini
de Hz. Abbas'tan geri alm bulunuyordu.[984]
Hz. Abbas, Peygamberimiz Aleyhisselama elini uzatarak:
"Y Raslallah! Babam, anam sana feda olsun!
Hicbe ile sikye vazifelerini bizim zerimizde birletir!" dedi.[985]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ben size halkn Beytullah'a gnderecei rt gibi eylerden geiminizi salayacanz eyi deil,
haclarn su ihtiyalarn karlamak zere servetinizden harcayarak bu yzden hayra ereceiniz zahmetli
eyi veriyorum!" buyurdu[986] ve sikye vazifesini Hz. Abbas'a yeniden verdi.
Hz. Abbas'n Taifte zm ba vard.
Gerek slmiyetten nce, gerek sonra, oradan kuru zm tar, sunulacak Zemzemlerin iine ondan
atlarak, haclara ikram edilirdi.
Hz. Abbas'tan sonra, bn Abbas da, onun olu da, ondan sonrakilerde, hep byle yaparlard.[987]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Osman nerede?" diye sordu.[988] "Bana Osman' arnz!" buyurdu.[989]
Hz. Osman (b. Affan), ayaa kalkt.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bana Osman' arnz!" buyurarak emrini tekrarlad.
Bunun zerine, Osman b. Talha ayaa kalkt.[990]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"phe yok ki, Allah, emanetleri ehil olanlara vermenizi, insanlar arasnda hkmettiiniz zaman,
adaletle hkmetmenizi emreder" (Nisa: 58) mealli yeti okuyarak:[991]
"Ey Ebu Talha oullar! Yce Allah'n emanetini, sizde temelli kalmak ve drst hareket etmek zere
alnz!
Onu, zalim olmadka, hi kimse elinizden alamaz![992]
Ey Osman! Yce Allah size Beytini (Kabe'sini) emanet ediyor!
Yce Allah'n emnetini alnz![993] Ey Osman! te, anahtarn al!
Bu gn, iyilik ve ahde vefa gndr!" buyurdu.[994]
Osman b. Talha anahtar alp gittii srada, Peygamberimiz Aleyhisselam arkasndan ona seslendi.
Osman b. Talha dnp gelince:
"Sana vaktiyle sylemi olduum ey vuku bulmad m?" diye sordu.[995]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hicretten nce, Mekke'de bulunduu srada Osman b. Talha'y
slmiyete davet etmiti.
O zaman, Osman b. Talha:
"Y Muhammedi Sen kavminin dinine aykr davranm ve ortaya yeni bir din karm bulunuyorsun!
Dorusu, benim sana tbi olacam umman, alacak eydir!" demi; Peygamberimiz Aleyhisselam bir
gn de halk ile birlikte Kabe'nin iine girmek isteyince, Kabe'nin kayym olan Osman b. Talha
Peygamberimiz Aleyhisselama kar ok kaba ve kat davranm, Kabe'ye girmesine engel olmutu.
Peygamberimiz Aleyhisselam onun bu uygunsuz davrann sknetle karlam ve:
"Ey Osman![996] Umarm ki; bir gn sen beni bu anahtar nereye istersem koyacam, kime istersem
vereceim bir mevkide de greceksin!" buyurmutu.
Osman b. Talha:
"O zaman Kurey mahvolmu, kymetten dm olur!" demiti.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Bilakis, asl o zaman Kurey yaayacak ve kymetlenecektir!" buyurmutu.[997]
Osman b. Talha, vaktiyle kendisinin Peygamberimiz Aleyhisselama sylemi olduu szn ve
Peygamberimiz Aleyhisselamn da kendisine sylemi olduu sz hatrlad ve:
"ehadet ederim ki; sen, hi phesiz, Allah'n Reslsn!" dedi.[998]
Ebu Ahmed'in Mrikler Tarafndan Gaspedilen Evleri Karlnda Cennette
Verilecek Kke Raz Oluu
Beni Cezimilerden olup lmden kurtulan bir adam Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelerek
balarna geleni Peygamberimiz Aleyhisselama haber verince[1434] Peygamberimiz Aleyhisselam
ellerini havaya kaldrp[1435] iki kere:[1436]
Allahm! Halid b. Velid in yapt eyden beri, uzak olduumu Sana arzederim! Diyerek Allaha
snd.[1437]
Sonra da:
Onu zorlayp bundan vazgeirecek bir kimse yok mu idi?! diye sordu.
Haberi getiren zt:
Evet vard. Ak tenli, orta boylu bir adam ona kar koydu.
Fakat, Halid onu azarlad, o da sustu.
Endam dzgn olmayan, uzun boylu bir adam da ona kar koymak istemiti dedi.
Hz. mer:
Ya Reslallah! lki benim olum, dieri de Ebu Huzeyfenin azadls Salimdir.! dedi.[1438]
Rivayete gre; Beni Cezimilerden ldrlenlerin says otuza yaknd.[1439]
Peygamberimiz Aleyhisselam Hz. Aliyi ard ve:
Ey Ali! u kavmin (Beni Cezimilerin) yanna git! lerini hallet! Cahiliye andaki davalar
ayaklarnn altna al, hkmsz say. Buyurdu.[1440]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Mekke fethedildii zaman, Kureylilerden Abdullah b. Ebi Rebia ile
Safvan b, meyye ve Huvaytb b. Abdulluzdan, ordu ihtiyac iin, dn olarak mhim miktarda para
almt.[1441]
Hz. Ali, yanna bu paralardan mhim miktarda alarak, Beni Cezimilerin yurduna vard.
Halid b. Velid in ldrm, ldrtm olduu kimselerin diyetlerini (kan bedelerini) dedi.
Kan bedelerinden veya itinam edilmi ya da ziyaa uratlm-kpek yalaklarna varncaya kadar-
btn mallarn bedellerini kendilerine dendi.
Onlarn denmedik hibir alacaklar kalmad.[1442]
Hz. Ali Beni Cezimilerin yurdundan ayrlaca srada, onlara:
kan veya mal bedelinden, size demediim bir alacanz kald m? diye sordu.
Beni Cezimiler:
Hayr! Dediler.
Hz. Ali:
u yanmda kalan paralar da, Reslallah Aleyhisselamn bilmedii ve sizin bilmediiniz eylerden
dolay, Reslallah Aleyhisselam edna size veriyorum! Dedi, verdi. Peygamberimiz Aleyhisselamn
yanna dnd.[1443]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
Ey Ali ne yaptn? diye sorunca, Hz. Ali :
Ya Reslallah! Mslman bir kavmin yanna vardk. Onlar meydanlarna mescidler yapmlar.
Halidin ldrm, ldrtm olduu herkesin diyetlerini diyetlerini dedeim. Ve kpeklerinin
yalaklarna varncaya kadar onlara deme yaptm.
Yanmda bir miktar para artm, kalmt.
Onlara:
Reslallah Aleyhisselamn bilmedii ve sizin bilmediiniz eylere karlk olarak , Reslallah
Aleyhisselam tarafndan size ihsan edilmitir! dedim. dedi.[1444]
Reslallah Aleyhisselam:
ok iyi yapm, isabet etmisin![1445]
Ben Halid e adam ldrtmeyi emretmemi, ancak onlar slamiyete davet etmesini emretmitim
buyurdu.[1446]
Abdurrahman b. Avf'n Halid b. Velid'i Knamas ve Onunla Tartmas
Abdurrahman b. Avf, Halici b. Velid'i ok knad ve:
"Ey Halid! Sen Cahiliye ann iini [1447] slmiyette iledin!?" deyince, Halid b. Velid:
"Ben senin babann cn aldm![1448] Onlar senin babana kar tutup cezalandrdm!" dedi.[1449]
Abdurrahman b. Avf:
"Vallahi, yanlyorsun!
Ben babamn katilini kendi elimle ldrmmdr.[1450]
Buna Osman b. Affan' ahit tutuyorum" dedi ve Hz. Osman'a dnerek:
"Allah akna syle! Babamn katilini benim ldrdm sen bilmiyor musun?" dedi.
Hz. Osman:
"Allah iin, evet!
Biliyorum!" dedi.
Bunun zerine, Abdurrahman b. Avf, Halid b. Velid'e:
"Fakat, sen amcan Fke b. Mugre'nin cn aldn![1451]
Yazklar olsun sana ey Halid! Faraza ben babamn katilini ldrmemi olsaydm, sen, benim Cahiliye
andaki babama kar Mslman bir kavmi nasl ldrebilirsin?!" dedi.
Halid b. Velid:
"Onlarn Mslman olduklarn sana kim haber verdi?" dedi.
Abdurrahman b. Avf:
"Senin onlar mescidler yapm, Mslman olduklarn syler halde bulduunu, sonra da onlar tutup
kltan geirdiini, birlik halknn hepsi haberverdiler" dedi.[1452]
Bunun zerine, Halid b. Velid, mazeret olarak:
"Abdullah b. Huzfet's-Sehm, 'Reslullah Aleyhisselam; onlar slmiyetten kanrlarsa kendileriyle
arpman sana emretmitir1 diyerek bunu bana emretmedike, arpma yapmadm!" dedi.[1453]
Hz. mer'in Halid b. Velid'i Knamas ve Kendisine Tavsiyesi
Hz. mer de, Halid b.Velid'e:
"Yazklar olsun sana ey Halid! Sen Ben Cezmeleri Cahiliye ana ait bir iten dolay tutup
cezalandrdn!? slmiyet kendisinden nceki Cahiliye anda olan eyleri yok etmi deil miydi?" dedi.
Halid b. Velid:
"Ey Eb Hafs! Vallahi, ben onlar ancak hakl olarak tuttum, mrik olan bir kavim zerine baskn
yaptm, onlar bana kar koydular.
Onlar kar koyunca da, kendileriyle arpmamak, benim iin mmkn olmad.
Bunun zerine, onlar esir ettim. Sonra da, kltan geirdim!" dedi.
Hz. mer:
"Abdullah b. mer'i nasl bir adam tanrsn?" diye sordu.
Halid b. Velid:
"Vallahi, onu salih, iyi bir adam olarak tanrm!" dedi.
Hz. mer:
"te, o, bana, senin haber verdiinin aksini haber verdi.
Kendisi, bu asker iinde ve senin yannda bulunuyordu!" dedi.
Halid b. Velid:
"Allah'tan mafiret diliyor ve ona tevbe ediyorum!" dedi.
Hz. mer:
"Yazklar olsun sana! Reslullah Aleyhisselama git de, senin yarlganman Allah'tan dilesin!" dedi ve
bu hadiseden dolay ona krld.
Halid b. Velid, Hz. Osman'la birlikte Abdurrahman b. Avf'a gitti.
Ondan zr diledi ve onun gnln ald.
Ona:
"Y Eb Muhammedi Benim iin Allah'tan mafiret dile!" dedi.[1454]
Gerekli Bir Aklama
Peygamberimiz Aleyhisselam asker bir birlii bir yene gnderecei zaman, onlara:
"(Gideceiniz yerde) bir mescid grr veya bir mezzin(in ezan) sesini iitirseniz (ora halkndan) hi
kimseyi ldrmeyiniz!" buyururdu. [1455]
Mealini arz ettii m iz bu hadis-i erifi Drl-Harb ve Dr'l-slm konusunda l olarak gznnde
tutmak, buna ters den yanl gr ve yorumlara, uygulamalara sapmamak gerekir.[1456]
Peygamberimiz Aleyhisselam Huneyn savana karken, eybe b. Osman ile Salvan b. meyye,
birlikte kmak iin szlesmilerdi.
Safvan'n babas meyye b. Halef Bedir savanda, eybe'nin babas Osman b. Ebu Talha da Uhud
savanda ldrlmt.
Huneyn'de Mslmanlar yenilirlerse, bunlar, Peygamberimiz Aleyhisselamn zerine saldrarak
babalarnn lerini alacaklard.[160]
Mslmanlarn bozguna uradklar, halkn birbirlerine kartklar ve Peygamberimiz Aleyhisselamn
da katrndan yere indii srada, eybe b. Osman klcn syrd, cn almak iin[161] sa tarafndan
Peygamberimiz Aleyhisselama doru varmak istedi.
Hz. Abbas'n ayakta dikildiini ve ak gm gibi parlayan zrhnn zerinden tozlan silkmekte
olduunu grnce, kendi kendine:
"Amcas onu yardmsz brakmaz! Onun yanndan ayrlmaz!" dedikten sonra, sol yanndan
Peygamberimiz Aleyhisselama yaklamak istedi.
O tarafta da, Peygamberimiz Aleyhisselamn amcasnn olu Ebu Sfyan b. Hris'i grd.
"Bu da, onun amcasnn oludur. Onu yardmsz brakmaz!" deyip Peygamberimiz Aleyhisselama arka
tarafndan yaklat.
Klcn kaldrp vurmaktan baka bir i kalmamt ki, aralarnda birdenbire yldrm andran bir ate
yalm peyda oldu!
Yalmn kendisini yakp helak etmesinden korktu, gzlerini elleriyle kapad ve geri geri ekildi [162]
eybe b. Osman der ki:
"te o zaman anladm ki; o, benim tecavzmden, muhakkak Allah tarafndan korunuyor!"[163]
Peygamberimiz Aleyhisselam, eybe b. Osman'a doru ban evirdi.[164] Glmsedi[165] ve:
"Ey eybe! Anas alayasca![166] Yanma gel!" buyurdu.[167]
eybe titremeye balad.
Yce Allah onun kalbine korku ve iman sevgisi drd[168]
eybe b. Osman Peygamberimiz Aleyhisselamn yanna gelince, Peygamberimiz Aleyhisselam elini
onun gsne koydu ve:
"Allah'm! Bundan eytan defet, gider!" diyerek dua etti.[169]
Yce Allah, eybe'nin kalbindeki btn kin ve dmanlklar giderip kalbini imanla doldurdu.[170]
eybe, ban kaldrp bakt zaman, Peygamberimiz Aleyhisselama kar ii sevgi ile doldu.
Peygamberimiz Aleyhisselam, ona, gznden, kulandan, kalbinden daha sevgili olmutu!
Bundan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey eybe! Artk kfirlerle sava!" buyurdu.[171]
eybe der ki:
"Hevzinlerin Kureyileri yenmesi, beni gayrete getirmiti.
'Y Raslallah! Ben, alaca atl birok svariler gryorum!' dedim.
Reslullah Aleyhisselam:
'Ey eybe! Onlar ancak kfir olanlar grr!' buyurdu ve gsm eliyle sayarak:
'Ey Allah'm! eybe'ye doru yolu gster!' diyerek kere dua etti.
Vallahi, ncsnde, daha elini gsmden kaldrmamt ki, Allah'n yaratklarndan, bana, ondan
daha sevgili bir kimse yoktu![172]
Reslullah Aleyhisselamn nnde kl vurdum, savatm.
Vallahi, canm ve hereyimle onu korumak istiyordum[173]
O srada, sa olsayd da babamla karlasaydm, klcmla vurup onu da ldrrdm[174]
Hevzinler bozguna urayp yurtlarna kadar katklar zaman, Reslullah Aleyhisselamn huzuruna
vardm.
Bana:
'Hamd olsun Allah'a ki, O, senin hakknda, senin dilediin eyden daha hayrlsn diledi!1 buyurdu ve
kendisine yapmay iimden geirmi bulunduum hereyi bana olduu gibi haber verdi .[175]
Halbuki, ben onlar hi kimseye sylememitim!
Hemen:
'ehadet ederim ki; Allah'tan baka hibir ilah yoktur!
Sen de, hi phesiz, Reslullahsn!
Benim iin Allahtan mafiret dile!' dedim.
'Allah seni mafiret etsin, yarlgasn!' buyurdu.
Halbuki;
'Araplardan ve Arap olmayanlardan Muhammed'e tbi olmadk hi kimse kalmasa, ben sana tbi
olmam!' diyordum."[176]
Peygamberimiz Aleyhisselamn Kaan Mslmanlara Seslenii ve Hz. Abbas'
Seslendirii