You are on page 1of 269

HAL HELLMAN

bilim tarihinden seilm i on tartm a

4. Basm

TBTAK

POPLER BLM KTAPLARI


"...M sy, Cizvit N eed h am n

k u rtu k larn a nihai bir d arb e indirdiniz.

ok gzel oynayorlard

am a artk ldler...

Tohum suz d nyay a gelen h ay van lar

uzun y aay am azlar.

Y aay acak olan sizin kitabnz,

nk den ey e ve a k la dayanyo r.

V o 11 a i r e i n
S p a 11a n z a n i y e y a z d
mektuptan.
Byk ekim eler
b ilim t a r ih in d e n
s e ilm i o n t a r t m a

H al H e llm a n

TBTAK

POPLER BLM KTAPLARI


TBTAK Popler Bilim Kitaplar 143

Byk ekimeler Gelmi Gemi En Canl On Tartma


Great Feuds in Science - Ten o f The LiveUest Disputes Ever
Hal Hellman
eviri: Fsun Baytok

Hal Hellman, 1998


Trkiye Bilimsel ve Teknik Aratrma Kurumu, 2000

Bu yaptn btn haklan sakldr. Yazlar ve grsel malzemeler,


izin alnmadan tmyle veya ksmen yaymlanamaz.
Trke yayn haklar Kesim Ajans aracl ile alnmtr.

TBTAK P op ler B ilim K itap la rnn seim i ve deerlendirilm esi


TBTAK Yayn Kom isyonu ta rafn d a n y aplm aktadr.

ISBN 975 - 403 - 297 -1

lk basm Nisan 2001 'de yaplan


Byk ekimeler
bugne kadar 12.500 adet baslmtr.

4. Basm Kasm 2003 (2500 adet)

Yaynlar ve Tamtm Daire Bakan


efik Kahramankaptan
letme Mdr
M. Kemal Bostancolu

Yayma Hazrlayan: Kurtulu Diner


Grafik Tasarm: Cemal Tngr
Sayfa Dzeni: Nurcan ztop

TBTAK
Atatrk Bulvar No: 221 Kavakldere 06100 Ankara
Tel: (312) 427 33 21 Faks: (312) 427 13 36
e-posta: kitap@tubitak.gov.tr
nternet: kitap.tubitak.gov.tr

Baak Matbaaclk - Ankara


B yk ekim eler
bilim tarih in d en
seilm i on tartm a

H al H ellm an

eviri

Fsun Baytok

T B T A K POPLER BLM KTAPLARI


Geni ekirdek ailem
Sheila, Jill, Jen n ifer ile Scotta
in d ek iler

Yardm ve Katklar, Teekkrler I

Giri V

I. B l m 1
Papa V III. Urban G alileoya Kar
E i t O lm a y a n B i r M c a d e l e

II. B l m 23
W allis Hobbesa Kar
D a ir e y i K a r e l e m e k

I I I. B l m 43
Newton Leibnize Kar
D e v le r in S a v a

IV . B l m 69
Voltaire N eedhama Kar
K e n d ili in d e n T r e m e T a r t m a s

V . B l m 89.
Darwinin Buldoku Dalkavuk Sam e Kar
E v r im S a v a la r

V I . B l m 117
Lord Kelvin Jeologlar ve Biyologlara Kar
D n y a n n Y a

V I I . B l m 135
Cope ile M arshn atmas
F o s il K a v g a s

V I I I . B l m 159
W egener Herkese Kar
K t a la r n K a y m a s
IX . B l m 17 9
Johanson, Leakey Ailesine Kar
K a y p H a lk a

X . B l m 201
Derek Freeman M argaret M eade Kar
n s a n D a v r a n n B e lir le y e n D o a m Y o k s a Y e t i m e m i?

Sondeyi 221

Notlar 223

Kaynaka 233

Dizin 247
Y a rd m v e K atklar, T eek k rler

Bu kitab yazm aya girimem 1996-1997 yllarna rastlyorsa


da, bu i iin neredeyse 20 yldr bilgi topluyordum. Ayn am a
la, konularla ilgili baz yerleri grebilmek iin birka kez Avru
pa'y ziyaret ettim. Aralarnda Darvvinin Downe'deki evi ile
Newtonun Cambridgedeki meknnn d a bulunduu bu yer
lerde ev sahipleri ve yneticiler hep nazik ve aydnlatc dav
randlar. zellikle, Galileonun ac dolu son yllarn geirdii II
Gioiello yu ziyaret edebilme imkn ve ok yararl bilgiler sa
lad iin talyadaki Osservatorio Astrofisico di Arcetrinin
mdr Dr. Franco Paciniye kran borluyum.
Bununla birlikte, aratrmamn byk blmn ktpha
nelerde gerekletirdim. En ok yararlandklarm, Burndy K
tphanesinin (Norwalk, Connecticut) muhteem eski belgeler
koleksiyonu, ktphanesinde kiraladm m asada birka aym
geirdiim Sualt Biyolojisi Laboratuvar (Woods Hole, M as-
sachusetts), aratrm a grevlisi olarak bir ay kaldm Ro-
m adaki Amerikan Akademisi, sekiz yl ders verdiim New
York niversitesinin Bobst Ktphanesi, New York Halk K
tphanesi ile yine New Yorktaki Bilim, Sanayi ve Dnyas
Ktphanesi oldu. Son olarak, yaadm ehir Leonia, New
J e r se y deki yerel ktphaneden (ne mutlu ki blge apndaki
an bir parasdr) de ok yararlandm sylemeliyim. Bura
da, bana ok yardmc olan ktphane grevlilerinin desteiyle
kendi yremizdeki ve gerektiinde lkenin eitli yerlerindeki
ktphanelerden ok deerli bilgiler elde etme imknm bul
dum.
Kitabn kapsamnn geniliinden dolay byk lde ikincil
kaynaklara da bavurmak zorunda kaldm. Bunlar arasnda en
yararl olanlar btnyle y a da byk lde, konumuzu olu
turan tartmalar zerinde younlaan ve ulalmas g bilgile
ri salayan kitaplar oldu. rnek vermek gerekirse: Rachel H.
Westbrookun J o h n Turberville N eedham ve Fran sz Aydn
lanmas zerindeki Etkisi (Yaymlanmam doktora tezi, Co-
lumbia niversitesi, 1972), A. Rupert Halldan P h ilosoph ers at
War. T he Q uarrel betw een Nevvton and Leibniz (Felsefeciler
Savayor. Newton ile Leibniz Arasndaki Tartma, New York:
Cam bridge niversitesi basm 1980), Elizabeth Noble
Shordan T he F o ssil F eu d betw een E.D . C ope and O.C. M a rsh
(E. D. Cope ile O. C. M arsh Arasndaki Fosil Kavgas, Hicks-
ville, NY. Exposition Press, 1974) ve Mead/Freeman tartmas
zerinde, ne artc ki, be ayr kitap.
Yazma ii zerinde younlaabilmek iin, benim de bir sre
katlma firsat bulduum sanat gruplarndan daha iyi bir ortam
olamaz. Bunlar arasnda Fransa'nn Vence kentindeki Karolyi
Enstitsn (ne yazk ki artk faaliyette deil), Kudsteki M ish-
kenot S h aanimi ve kitab nihayet tamamladm, Ispanyann
M ojacar blgesindeki Fundacin Valparaisoy u sayabilirim.
Yllar boyunca meslektalarmdan ounu sorularmla bu
nalttm. Bu bilim adamlarnn bazlarn tanyor, bazlarn ise
tanmyordum. Ama hepsi de bana yardmc oldu. Saylan adla
rn sayam ayacak kadar ok olan bu kiilere teekkr ediyorum.
Ancak burada adn belirtmek istediim bir kii var: Shirley A.
Roe. Beni bu kitab yazmak iin harekete geiren, ncelikle
onun 2 Aralk 1981de New York Bilimler Akademisinde verdi
i "Voltaire N eedhama Kar: Kendiliinden Treme ve M uci
zelerin D oas balkl konferans oldu.
Baz meslektalarm metnin eitli blmlerini okuma ve ele
tirme nezaketini gsterdiler. Bunlar arasnda Barnard Koleji ve

II
Columbia niversitesi antropoloji profesr Morton Klass,
New York Kent niversitesi ngilizce profesr Sam uel I.
Mintz, Palisades, New Yorktaki Lamont-Doherly Jeoloji Gz-
lemevinden W alter Pitman, Columbia niversitesi Ktphane
Bilimi profesr Phyllis Dain, Rutgers niversitesi tarih profe
sr Norman Dain, Bilim Eitimi Ulusal M erkezi ynetim ku
rulu yesi ve antropolog John R. Cole ve bilim tarihi dalnda a
lrken daha sonra New Yorkta avukatlk yapm aya karar ve
ren Dr. Harold L. Burstyn y er alyor.
Ayrca yayncm Faith Hamline iyi datm ve psikolojik
kavrayndan, editrm Emily Loosea katklarndan tr,
John Sim koya d a kitab batan sona gzden geirdii iin te
ekkr ederim.
Son olarak, her szc birka kez okuyan eim Sheilamn
destei ve tevikinin de benim iin ok nemli olduunu syle
mek istiyorum.

III
G iri

rlandal flt Jam es Galway Londra Oda Orkestrasyla


bir konser verecekti. alnacak paralar arasnda yer alan Cari
Stam itzin bestesi ok iyi bilinmediinden, bu para alnrken
orkestray kendisinin ynetmesinin daha iyi olacan dn
d. Bunun zerine, konserin tamamn Galwayin ynetmesi
kararlatrld.
lk blmn temposu net bir ekilde aklmdayd, diye anla
tyor Galway. Sonra balam a iaretini verdim ve almaya ba
ladk. Ama algclarn yzndeki dehet ifadesini grdmde
bir felaketle kar karya olduumuzu anlamtm. Donduk
kaldk. B aka ne yapabilirdik ki? Programa bakmay unutmu
tum. Konsere bir Vivaldi parasyla balamamz gerekiyordu,
Stam itzle d eil!
Bir orkestra efi iin ne byk bir kbus... Ama srprize ba
kn: Birden glmeye baladk, diye devam ediyor Galway.
Dinleyiciler de ne olduunu anlaynca bize katldlar. Bazen
bir eyin ters gittiini grmek holarna gidiyor sanyorum.1
Ne yazk ki, bilimle ilgili bir eyin ters gittii medyada duyu
rulduunda bu muhtemelen bir felaket haberi olacaktr. lm
cl bir kimyasal madde sznts metil cva, dioksin ve PCB s
zntlarnn meydana geldii olaylar benzeriy a da Three Mile
adas ve ernobilde yaanan nkleer kazalar gibi. Bunlar bi
lim deil de teknoloji felaketleri olarak snflandrmak daha
doru ise de basn mensuplar bu ayrm pek yapmazlar.

v
Teknolojiyle deil de bilimle ilgili hatalar ise medyada nadi
ren yer alr. Bu yzden kamuoyu bilim adamlarnn sklkla sap
t yanl yollardan pek az haberdar olur. Bilimle ilgili yanh
bir dnce haber olsa bile bunun doru olmadn kimse bil
mez. Doru olan ortaya konduunda ise bu yeni bir gelime
olarak sunulacak ve eskisi unutulacaktr. Bilimsel yaynlarda
bile olumsuz sonularla ilgili haberlere ok az yer verilir. Oysa
bunlar o alanda alanlar iin ok yararl olabilir.
Sorun ksmen bilimin byk bir yry olarak retilme
sinden kaynaklanyor. Hemen her bilimsel ders kitab konuyu
mantksal bir dizi iindeki blmler olarak sunar. Metin, nne
kan her eyi ezip geen bir g gibi, ele ald bilim konusu
zerinde ilerler ve dnceleri olgunlua ulatran arka planda
ki mcadeleyi sergilemek iin yolundan hi sapmaz.
Sonuta veriler, hatta kuramlar tarihin iidir. Y aayan bilim
ise srecin kendisidir. Bilimi yapanlar iin onu heyecanl klan
d a sretir. Bilim adam olmayanlar bunu anlayamazlar. Bilimi
yapanlar sz konusu olduunda da tmyle karanlktadrlar.
Onlarn tpk yaptklar i gibi, souk, duygusuz, ksaca gayri
insani olduunu dnrler.
Ancak ounlukla, bilimsel bulu sreci duyguyla doludur.
Bilim adam yeni bir dnce ortaya attnda muhtemelen ba
kalarnn kuramlarm inemi olacaktr. Eski fikirlerin sahiple
ri ise kolay pes etmeyeceklerdir.
Byle bir durumda, kaybeden taraf deerli kuramnn ykl
dn grdnde neler hisseder? Belki de lmszlk frsat
nn parmaklarnn ucundan kayp gittiini grr. Yenilgiye u
rayan m cadeleye devam ederse, Thomas Hobbes ile Ingiliz
matematiki Jo h n W allis arasnda eyrek yzyl sren kavga
gibi (bkz. II. Blm) bir bilim atm as yaarz. H obbesun
sorunlarndan biri, cebirin salad olanaklar gremeyecek
kadar kendini geometriye kaptrm olmasyd. Bu yzden,
W allisin parlak cebir ynteminden bahsederken inanarak,
"sanki orada biraz nce tavuk einmi gibi sim geler kalabal

VI
yla kapl diyebiliyor ve bunlarla uram aya sabr olmad
n sylyordu.
Bilimsel anlamazln baka bir nedeni de ncelik sorunu
dur. Bu sorun iki y a da daha fazla bilim adam aa yukar ay
n zam anlarda ayn dnceyi ortaya att zaman ortaya kar.
Fen ve matematikte ayn buluu ayn anda yapm ak artc g
rnse de aslnda olduka sktr. rnekler arasnda Newton ve
Leibniz (kalkls), Faraday ve H emy (elektromanyetik indk
leme) Adams ve Leverrier (Neptnn kefi) Darwin ve W alla-
ce (evrim kuram), H eisenberg ve Schrdinger (kuantum me
kanii) saylabilir.
Kukusuz bilimde insan tevik eden drtlerden biri bir
eyler kefetmenin, evremizdeki dnya hakknda yeni eyler
renmenin verdii keyiftir. E er bilim adam lar birer aziz ol
salard bununla yetinebilirlerdi. Ama ounlukla parasal k a
zan drtsyle hareket etmeseler de bulduklarn dnyann
bilmesini isterler. Nobel dlnn hayali gzlerinin nnde
dans edebilir.
Dolaysyla szn ettiimiz durumlar ncelik tartmalar
iin frsat yaratr ve bu da iddetli kavgalara yol aar. Bunlar
arasndan en etkileyici bulduum rnekleri ve meydan okuma
lara gsterilen eitli tepkileri bu kitapta ele alacam.
Bununla birlikte, bir buluu tanmlamann y a d a ne zaman
gerekletiine karar vermenin her zaman kolay olmadn da
greceiz. Sorun bazen, Charles Darvvinle Alfred Russel W al-
lace kar karya getiren evrim konusunda olduu gibi ince
lik ve nezaketle zlmtr. Bu yzden o hikyeyi gz ard
edebiliriz.
Ancak karlkl ac sulam alara sahne olan olaylar d a vardr.
Bilinen bir rnek Isaac Newtonla Gottfried Wilhelm Leibniz
arasndaki kavgadr (bkz. III. Blm). Newton zor bir adamd
ve eitli nedenlerle bakalaryla da att. Bununla birlikte bu
atmalar onu zmt ve hatta faal bilim dnyasna ilgisini de
belki soutmutu.

V II
Neden baz uyumazlklar tatmin edici bir ekilde zlrken
dierleri devam edip gider? ikinci gruba giren durumlarda bili
min kendisi inat, yani gelimede yava olabilir. Bunun sonu
cunda yaran dnceler srayla bir ne geer bir geride kalr.
ou zaman tartmann ardnda gizli y a da ak olarak deer
ler y a da inanlar vardr. Birok hikye bu trdendir ve bugn
de devam eden atmalar anlamamza yardmc olacak birer
rnek oluturur. Yaratllk konusu (Darwin, V. Blm) ile
kadnn rahminde gelimekte olan doku parasnn ne zaman in
san saylmaya balayacana dair ateli tartma gibi (bkz. Vol-
taire Needham'a Kar, Kendiliinden Treme Tartmas, IV.
Blm) On yl kadar sren bu kavgada Voltaire, tannm doa
bilimcisi N eedham tehlikeli bir biyoloji dnr olarak
gstermeyi hedef almt. Voltairein yntemlerinden biri bugn
de bize yabanc gelmiyor. Voltaire N eedhamm homoseksel ol
duunu ne sryordu. Buna cevap olarak Needham da, cinsel
ilikiyi reddettiini syleyen ama buna uymayan szm ona
bilgelerden sz ederek, Voltairein en sonuncusunu kuzeniyle
yaad eitli ak ilikilerini hedef alyordu.
Bunlarn yan sra, Donald Johansonla Richard Lekey ar
tk ne yazyla ne de szle birbirlerine kar saldrya girim ese
ler de (IX. Blm), insann kkeni konusu her zaman olduu
gibi yine tartmaya ak ve belirsiz olmaya devam ediyor.
Johanson ve Leakeyin durumlarnda, meydan okuyanla
meydan okunann konumlar bir noktada deimiti. Ama pek
tannmayan Avustralyal profesr Derek Freeman Amerikal
saygn bilimci M argaret M eadi karsna alnca durum tam
byle deildi, nk M ead artk yaamyordu. Sonuta kopan
grlt kayda deer sayda desteki ve muhalif toplad (X. B
lm). Tartma hl gl bir ekilde devam etse de M eadin
saygnl bundan yara ald.
Bilimdeki baka bir tartmann daha olumlu saylabilecek so
nucu ise gnmzde dinozorlara duyulan meraktr. Bu konuda
on dokuzuncu yzyln iki byk fosil avcs arasndaki rekabe

V III
te ok ey borluyuz. Edward Drinker Cope ile Othniel Charles
M arsh arasndaki rekabet (bkz. VII. Blm) her trl aldatma
ca ve hileyi de kapsayarak neredeyse efsanelemitir. Bununla
birlikte bu kavga dinozor szcn gndelik konuma diline
yerletirmi ve kamuoyunun paleontolojiye ilgi duymasna yol
amtr. Bu ilgi de karlnda, mze ve kazlara daha fazla des
tek salanmasna ve dolaysyla yeni keiflere neden olmutur.
Baz konularda, ortaya atlan yeni bilimsel dnceler sadece
kamuoyunun deil, teki bilim adamlarnn da inanlarn teh
dit etmitir. Buna iyi bir rnek evrim teorisidir ve dmanlar
arasnda birok sradan insan olmutur. (Ayrca, bilim adam
(ing.: scien tist) szc 1840tan nce bilinmiyordu bile ve o
Ingiliz bilimci William Whewell tarafndan ortaya atlmt.) Bi
lim tarihinin en nl tartmalarndan biri de bir bilim adam
olan Darvvinin savunucusu Thomas Henry Huxley ile bilimci
olmayan Rahip Samuel Wilberforce arasm dakidir (V. Blm).
Darvvinin ada Lord Kelvinin ise savunucuya ihtiyac ol
mamt. O kadar sayg gryordu ki, D nyann yayla ilgili
dnceleri tamamen yanl olmasna ramen 60 yl gibi art
c bir sreyle etkili olmutu (VI. Blm).
Buna karlk, Alfreed W egenerin byle bir n yoktu. Kta
larn kaymasyla ilgili nemli grleri kabul grnceye dek
epey savam as gerekmiti (V III. Blm).
ite bilimin bu byk kavgalar elinizdeki kitabn konusunu
oluturuyor. Blmler kabaca kronolojik sralamaya gre d
zenlendi ve modern bilim tarihinin tamamn kapsayan, bir mik
tar da temel nitelikteki matematie yer veren bir anlatm benim
sendi. Bu diyalektik bir sre. Yeni bir dncenin douu ve
geliimiyle birlikte onu yaratan ortam da ele alrsak varlan
noktay daha iyi anlayabiliriz.
Siyasi tarihin devlet adamlarna, gncel olaylar yorumlama
da yardmc olmas gibi, anlatacamz ksa, dramatik olaylar da
bilimi hem insani bir i hem de rgtl bir faaliyet olarak gr
memizi salayacaktr.

IX
B aka bir deyile bilim adamlarnn da insani duygulara sa
hip olduunu, gurur, tamah, saldrganlk, kskanlk, hrs gibi
duygularn yan sra dini ve milli duygulardan d a etkilendikleri
ni, hepimiz gibi hayal krklna ve basiretsizlie urayp ufak
tefek eyleri dert ettiklerini, ksaca onlarn da btnyle birer
insan olduunu gstermek istiyorum. Dolaysyla bu, kazanan
larn olduu kadar kaybedenlerin de yks olacak.
ykye Galileo ile Papa V III. Urban arasndaki atmayla
balayacaz. Baz yazarlar bu kavgann bilimle din arasnda
hl devam eden blnmln balangc olduunu savunur
lar. Bilim tarihi profesr William Provine ise ayrln evrim
teorisiyle birlikte ortaya ktn savunmaktadr.2 Byle d
nen bakalarnn da bulunduuna inanyorum. Belki de bazla
rnn dnd gibi, dinle bilim arasnda bir blnmlk
yoktur. Bu da tartlabilir.

X
I. Blm

P a p a V III. U rban

G a lile o y a K a r

Eit Olmayan Bir M cadele

R
omadaki San Pietro Kilisesine adm atmak Grand
Canyona girmek gibidir. Ayn ihtiam ve rktc b
yklk duygusunu hissedersiniz. kisi de o kadar b
yk boyutludur ki insan kendini nemsiz hisseder. San Pietro
Kilisesini yapanlarn yaratmak istedii etki de ite tam budur.
Dnyann en byk dini yaps olan kilise iki futbol sahas
uzunluundadr, 1,6 hektar geniliinde bir alan kapsar ve 50
bin kii alabilir. D ev mozaiklerinden birinde grlen San M ar-
co'nun ty kalemi 1,5 m uzunluundadr! Kilisenin planlanma
s ve yapm bir yzyldan fazla srm, inasna on beinci yz
yln sonu, on altnc yzyl ve on yedinci yzyln banda y aa
m, aralarnda Michelangelo, Rafaello, Bernini, Sangallo ve
Bram antenin de yer ald byk mimarlar ve sanatlar katl-


mtr. Yapmnda ve sslemesinde kullanlan mermer, bronz,
yaldz ve dev alan birleince nefes kesen bir etki yaratr.
Hayranlk uyandrc yapnn teki unsurlar ancak daha son
ra, yava yava fark edilebilir ayrntlar haline dnr. Bu ay
rntlardan biri San Pietronun lahdi zerindeki, dev boyutlu
drt sarmal stun zerinde duran muhteem bronz sayvandr.
ok uzak olmayan Palazzo Farnesenin yksekliine ulaan bu
ant, kilisenin orta noktasna egemen durumdadr.
Sayvana yaklaan ziyaretiler baka ayrntlarn da farkna
varrlar. Stunlarn tabannda mermer zerinde yontulmu
ary betimleyen ilgin baz oval alak kabartmalar vardr. Bu
motif Barberini ailesinin armasdr ve sayvann taban ile tepesi
boyunca en az sekiz yerde grlr.
Barberini ailesinin tarihi on birinci yzyl Floransasna daya
nr. On altnc yzyla gelindiinde aile byk servet birikimi
yapm ve nfuz kazanmt. 1623 ylnda 55 yandaki kardinal
M affeo Barberini V III. Urban adyla Papa seildi ve bylece,
ailenin mali ve siyasi gcne Roma Katolik K ilisesinin kudreti
de eklendi. Zaman iinde Urban bu nfuzunun bir ksmn ev
resindekilere datt. Kardelerinden biriyle iki yeenini kardi
nal yapt. Bir ncsne de Palestrina prensliini verdi.
San Pietro Kilisesi Urbann papal srasnda tamamland.
Sadece biraz nce sz ettiimiz sayvanda deil muhteem yap
nn her yerinde Urbann dam gas vardr. Bunlarn en dikkat
ekeni azametiyle artan kendi bronz heykelidir. S a kolu,
kutsayan y a da belki uyaran bir ekilde havaya kalkmtr. Ona,
merhamet ve adaleti temsil eden iki mermer heykel elik eder.
Kiliseye giriin zerinde, Urban n yap iin ne kadar nem ta
dn anlatan byk bir mermer levha vardr.
Ailesinin armasn oluturan ar ekilleri sayvann stunlarn
ssleyen defne yapraklarnn arasnda olduu gibi Romann e
itli yerlerinde de grlebilir. Bunlarn arasnda Roma Ulusal
Galerisini barndran Palazzo Barberini (Barberini Saray) ile
zarif Fontana del Api (arlar emesi) de yer alr.

2
Baz kaynaklar Barberini arlarnn, ailenin eski ad olan at
sinei anlamndaki Tafaniden geldiini sylerken bakalar
arlarn Tanrnn bereketini temsil ettiini savunmaktadr. Baz
lar ise arlarn alkanl ve verimlilii simgelediini syler.
Urban gerekten de kenti yeniden imar etmek ve gzelletir
mek iin almtr. Bununla birlikte bu ii arlarnn inesini
kullanmadan yaptn dnmek de zordur. rnein kiliseye
kar kan M arco Antonio de Dominis yarglam as balamadan
zindanda lm, cesedi ve eserleri ise Urbann emriyle 1624 te
yaklmtr.
te Galileo Galilei, Urban'la birbirlerine kar sa f tuttuklar
on yedinci yzyln ilk yllarnda, bylesi bir gc karsna al
yordu. Urban bir yandan kendi heykeline merhamet ve adalet
heykellerinin elik ettii San Pietro Kilisesinde muhteem say
van yaptrrken, bir yandan da kudretine meydan okuma cesa
retini gsteren Galileo y a byk bask uyguluyordu.
22 Haziran 1633te Galileo Galileinin yarglanm asna Ro-
madaki engizisyon mahkemesinde baland. Roma Katolik Ki-
lisesinin mthi gc 69 yandaki bu yal adam a kar mevzi-
lenmiti. O ise savunmasnda beden salnn acnacak du
rumda olduundan sz ediyordu. kence, hapse konma, hatta
yaklma tehdidi altndaki Galileo diz kerek uruna mrn
harcad ve inand parlak dncelerini ve almalarm in
kr etmek ve lanetlemek" zorunda brakld. Kiliseye kar gel-
mekle sulanarak, evrenin merkezinin Dnya deil Gne ol
duu, Gnein Dnya evresinde deil, D nyann Gne ev
resinde dnd yolundaki inancn inanarak ve gerek iman
la reddetmeye zorland.
Bunu yapmay kabul ettii iin de Urbanm ciddi tehditleri
birer tehdit olarak kald. arptrld cezalardan biri, kutsal ki
taptaki yedi nedamet ilahisini yl boyunca haftada bir kez
okumakt. Ayrca mrnn geri kalan ksmn ev hapsinde gei
recekti. Bunlardan baka, yarglanm asna dayanak noktas
oluturan Ptolem aios ve C opern icusun B y k D nya Sistem

3
leri zerine Konum alar adl kitab yasakland. Yani, Katolik
Kilisesinin yasaklanm kitaplar listesi olan In d ex librorum
prohibitorum a eklendi.

Sava Alan
Galileoy u on kardinal yarglad. V III. Urban yarglam ada her
ne kadar hazr bulunmadysa da tinsel varl oradayd. nk
bu olaand davann gerisindeki itici g onun kiisel hiddet
duygular ve fkesiydi. Aslna baklrsa yarglamaya katlan on
kardinalden sadece yedisi karar imzalad. Bu ise aralarnda tam
gr birlii olmadna iaret ediyor.
Belki de o sralar papann patlama noktas normalin altnday
d. nk Urbann G alileoyla atmas bilim tarihinde nem
li bir yer igal etse de, bu konu Kutsal Pederi megul eden so
runlardan sadece biriydi. Papal dneminde Otuz Yl savala
r btn iddetiyle devam ediyor, Avrupann birok yerinde
katolik ve protestan ordular savaa tutuuyordu. Muhtemel bir
igali nlemek iin papaln surlar Castel San t Angeloy u g
lendirmek ve baka savunma tedbirleri almakla urayordu.
Ayn zamanda birok alanda gerilemek zorunda kalmt. Gi
ritikleri karmak g oyununda Kardinal Richelieu tarafndan
yenilgiye uratlm, papaln egemenlik alannn H apsburg m
paratorluunun snrlar iine sktrlmasna tank olmu ve ni
hayet Galileonun yeni bilimsel dncelerinin yerleik kilise
doktrinini ne kadar ciddi biimde tehdit ettiini fark etmiti.
Yaklaan tehlikenin iaretleri ok akt. Daha da kts, Gali
leonun deyiiyle, doann kitab matematiin diliyle yazlmt,
ayetlerle deil.
Urban 1623 ylnda 55 yandayken papa seilmiti. O zama
na kadar Kardinal Barberiniy di. Anlatlana gre yumuak, mer
hametli, akll bir insand ve Galileoy a gre de dncelerini
akllca tartabilecei az saydaki kiiden biriydi. Ancak, politik
dnlerin yan sra yksek makamn gerekleri, belki de onunla
birlikte gelen g, yumuak ve merhametli Urban fkeli ve ok

4
pheci bir adam a evirmiti. Urbann en byk phelerinden
biri Galileo tarafndan kandrld ve aldatld kukusuydu.
Galileo izlenmesi gereken kat kurallara uymu, kitabn kili
senin sansrclerine incelettirmi, kiliseden resmi yayn izni al
mt. Akas btn yetkilileri dncelerinin birer varsaym
olarak sunulduuna inandrm ve bylece kilisenin kabuln
salamt. Neredeyse, Urban'm gazabn uyandrmadan kilise
nin retisine ters den bir kitab yaymlamay baaracakt.
Ona, Urbann fkesinden kurtulabileceini dndren ne
olabilirdi? Konum alar'n yaymndan nce papa kendini Gali-
leonun yakn dostlar ve hayranlarndan biri sayyordu. Gali-
leonun kutsal kente yapt ziyaretlerden birinde, papala y e
ni seilmi bulunan Urban bu nl bilim adamyla alt kez g
rmt. Her grme bir saatten fazla srmt ki bu-, papa
nn ona olaand zaman ayrdn gsteriyordu. Aslnda Gali
leo y a K onum alar rahata yazabileceini dndren de b
yk lde Urbann bu yksek makama seilmi olmasyd.
Her ikisi de Floransa'da doup bymler ve Pisa niversi
tesinde okumulard. Galileo tp, Urban ise hukuk eitimi gr
mt. Hatta, Urban, Kardinal Barberiniy ken Galileonun engi
zisyon mahkemesiyle yaad bir uyumazlkta onun adna ara
buluculuk yapmt. O sralarda, yani 1616 ylnda Galileo, gn-
merkezli evren dncesinin ban belaya sokabilecei yolunda
uyarlmt. D aha sonra kendisine, bu dnceyi bir varsaym
olarak ele ald srece deerlendirebilecei sylenmiti. Ancak
bunu bir gerek olarak sunamayaca gibi byle olduunu d
nmemeliydi bile.
Kt bir kehanete benzeyen bu olaydan 16 yl sonra 1632de
Galileo tannm ve saygn bir bilim adam olduu gibi ayn za
manda Toscana grandknn saray gkbilimcisi ve filozofuydu.
Bu yzden, Galileonun, K onum alarn yaymlama kararn
vermesinde belki bir lde kibir de rol oynamt.
Ancak daha da nemlisi dinle ilgili dnceleriydi. nk ne
inananlar kmseyen bir tanrtanmaz ne de fkeli bir dinsiz

5
di. Bir katolik okulunda eitim grmt, iki kz da rahibeydi
ve daha da nemlisi kendini Kutsal Ana Kilisesinin sadk bir
kulu olarak kabul ediyordu. B aka bir deyile, kiliseye zarar
verdiini deil, onu kurtarmaya altn dnyordu. Kilise
yi, yanll kantlanabilecek bir retiyi savunma durumunda
kalmaktan umutsuzca kurtarmaya alyordu.
Bu artc ve bitmeyen balln kant yarglanmasndan
yedi yl sonra 1640ta yazd bir mektupta grlebilir. K on u
m alar lanetlemeye zorlandktan bunca yl sonra, hl ev hap
sinde tutulurken ve grme yeteneini kaybetmi durumdayken,
Fortunio Licetiye yazd mektupta evrenin sonlu mu yoksa
sonsuz mu olduu konusunda fikir yrtyordu. Vard sonu
cu yle aklyordu. Bu konudaki beklentilerimize ancak kut
sal kitap ve ilahi vahiy cevap verebilir.1Hl inanlyd ve ate
li bir devrimci olduu sylenemezdi.
D aha nce Italyan filozof Giordano Brunonun dnd
gibi o da evrenin sonsuz olduuna inanm a eilimindeydi.
A ncak bunun artraca konular zerinde tartm aya gir
medi. Bu konulardan biri de tabii ki, yaam n olduu baka
dnyalarn varlyd. Kilisenin gznde her iki dnce de
ak a dinden sapm ayd. Galileo k ad ar saknml olmayan
Bruno dncelerini hi de belirsiz saylm ayacak bir ekilde
aklam ve bunun sonucunda engizisyon m ahkem esine
karlmt. Aklam alarn geri almay reddettii iin de 1600
ylnda k aza balan arak yaklmt. B runonun engizisyon
m ahkemesiyle atm asnn feci sonularn Galileo ok iyi
bilmekteydi.
Buna ramen dncelerini gelitirmeye devam etti ve onlar
yznden urad saldrlar da kesilmedi. D aha nceki yllarda
balca uyumazl, Pisa ve Paduada ders veren adalaryla,
Aristoteles fiziini eletirdii iin yaamt. Gnmerkezli evren
dncesini desteklemeye 1500l yllarn sonundan itibaren
balad halde, bu yzden kiliseyle kar karya gelmesi 1612-
1614 yllarnda oldu.

6
Papann tepkisinin iddeti Galileoy u bile hayrete drm
t. Baz arkadalarnn papann fkesini yumuatmak umuduyla
yapt gibi Galileonun adn anmak bile Urbann hiddetle par
lamasna yetiyordu. Yarglamadan nceki gnlerde, Galileonun
yakn dostu olan Toscanann Roma bykelisi, papay ziyare
te gitmiti ve makamna girer girmez u fkeli szlerle karla
mt: u senin Galileo karmamas gereken ilere bulat, bu
gnlerde kurcalanabilecek en nemli ve tehlikeli konulara...2

En Byk ki D nya Sistemi


Herkesin bildii gibi, Nicolaus Copernicus gnmerkezli sis
tem dncesini neredeyse bir yzyl nce, 1543te yaymlanan
kitabnda ortaya koymutur. Kendisi de Polonya Katolik Kili
sesinin etkili isimleri arasnda yer alan Copernicus sorun ka
bileceini fark etmi ve kitabnn yaymn uzun sre ertelemi-
ti. Hollywood senaryolarndan alnma bir sahne gibi, kitabnn
ilk nshas matbaadan alnp eline verildiinde lm deinde
yatyordu.
En azndan rivayet byle... Kesin olan u ki Copernicus yaz
larnn yapaca etkiyi gznde ok bytmt. nk kitap
gelmi gemi en az okunan yaptlardan biri oldu. Ortaya atlan
reti Latince iinde kaybolup gittii, ok az sayda kiinin
okuduu y a da ilgilendii uzayp giden bilimsel bir yapt oldu
u srece Katolik Kilisesi tarafndan gz ard edilebilirdi. An
cak Martin Luther bir koku almt. Copernicusu yeni astro
log olarak adlandryor ve Bu ahmak btn gkbilim sanatn
tersyz edecek3 diyordu. Ama kitap kilisenin yasak yaynlar
listesine bile girmedi ki bu da etkisizliinin kesin bir gsterge
siydi. En azndan 1616y a kadar byleydi. O tarihte Galileonun
retiye destek vermesiyle kilise Copernicusun dncesinin
verimliliini fark etmeye balad.
Ortaya atlan yeni sistemi anlayabilmemiz iin eskisine bir
gz atmakta fayda var. Belli bir sre gkyzn gzlemleyin,
ne grrsnz? Tabii gk cisimlerinin Dnyann evresinde

7
dndn. Ancak hareketleri basit ve dzenli deildir. zel
likle gezegenlerin kendi izlenceleri vardr ve dz, kararl bir iz
gi zerinde hareket etmezler. Hatta bazlar zaman zaman ken
di yollar zerinde geri gidiyor grnrler.
M S 150 yllarnda, skenderiyeli gkbilimci ve corafyac
Ptolemaios (Batlam yus) gece gzlemlerini aklayan bir evren
modeli oluturmutu. Ptolemaiosun sisteminde Dnya evrenin
merkezinde ve hareketsiz dururken, Ay, Gne, gezegenler ve
yldzlar onun evresinde emerkezli bir sistemle, saydam kre
ler iinde dnyordu.
Ptolemaiosun sisteminin avantaj ie yarar olmasyd. Yani
gkbilimcilerin gk cisimlerinin hareketini bir lde doru
olarak ngrmelerini salayabiliyordu. H esaplama ileminde
Ptolemaios btn gk cisimlerinin dairesel izgiler zerinde ha
reket ettiini varsaymt. Bu izgilerin ok daha karmak olan
gzlemlenebilen harekete uygun dmesi iin de ilmek ad veri
len bir dizi daha kk dairesel yrngeler oluturmutu. Orta
y a kan sonu ok karmak bir geometri hesabyd ama mev
cutlarn en iyisi de buydu. Hatta bu sistem, gezegenlerin eitli
zamanlardaki konumlarn belirleyen gezegen tablolar izilme
si iin de temel oluturmutu.
On nc yzyln ortalarnda spanya Kral X. Alfonso ge
zegen tablolarn son gzlemlere uygun hale getirmek iin bir
giriim balatt. Alfonso, kendi himayesinde yrtlen bu uzun
ve yorucu almalar srasnda yle demiti. Eer Tanr ben
den bir t isteseydi daha basit bir sistem nerirdim!
Copernicusun kuram ise Ptolemaiosunkini ters eviriyor
du. O da Alfonso gibi, Ptolemaiosun sistemini ok karmak
buluyordu. yle bir varsaym gelitirdi. Diyelim ki Gne ha
reketsizdir, Dnyann ise iki ynl bir hareketi vardr, yani
gnde bir kez kendi ekseni etrafnda, ylda bir kez de G nein
etrafnda dner. Bu kadar basit.
Gnmerkezli sistem dncesini ilk gelitiren Copernicus de
ildi. ok nceleri, baz Yunanl dnrler ayn kuram orta
y a atmlard. Sisaml (Sam oslu) Aristarkhos da M 260 ylla
rnda ayn dncedeydi. O da Galileo gibi dinsizlikle sulan
mt, ama grne baklrsa bu ona zarar vermemiti. Ancak
Aristarkhos gnmerkezli sistem dncesini kantlayamam ve
bylece kuram unutulup gitmiti.
Ptolemaiosun sistemi gzlemlenebilen gksel hareketleri de
erlendirebilecek kadar kapsaml ilk kuramd. nsanlarn ken
di gzleriyle grdkleriyle uyum iindeydi. Ptolemaiosun ev
ren tanm daha sonralar byk lde, on nc yzylda y a
am teolog ve filozof Aquinolu Thomasn almalar sayesin
de katolik kilisesinin retileri arasna yerleti. rnein, hristi-
yan retisinde nemli bir yer tutan insann merkezi konumu
yermerkezli bir kozmolojiyle ok iyi uyum salar. Hristiyan
inanndaki cennet ve cehennem dncesi de, gk cisimlerini
sadece kusursuz deil, ayn zamanda deimez kabul eden yer
merkezli sistemle ok iyi uyuur. B aka bir deyile, gkyz, y a
ni cennetteki her ey lmsz ve kusursuzken byme, zellik
le de bozulma ve rme D nyaya zgdr. Kutsal Kitaptaki
atalarmzn gnahlarna karlk arptrldklar ceza da budur.
Kutsal Kitapta gkbilimle ilgili gndermelere rastlamak zor
deildir. te 93. ilahi: "Evet dnya kuruldu; asla yerinden o y-
natlamaz." 19. ilahiden: Gkyz Tanrnn ihtiamm anlatr;
gkkubbe onun eliidir... O gkyznde Gne iin bir mabet
kurmutur ki, odasndan bir damat gibi kar ve gl bir adam
gibi neeyle yoluna devam eder. Gklerin sonundan doar ve
devrilemi bu son da biter." Bundan daha ak nasl sylenebi
lir? Ayrca Gne hareket ediyor olmasayd Y eu onu nasl dur
durmu olabilirdi?
Bu satrlar eskilerin gkbilimsel inanlarnn ak tanmlar
dr. Ama bunlar Copernicusu tereddte zorlamak ve Galileoy a
bir dolu engel karmak iin yeterli midir? Bugn iin hayr.
Ama on beinci ve on altnc yzyllar iin kesinlikle yle.
inde, yaadmz laik ada, o zamanlar katolik kilisesinin
etkisinin ne kadar yaygn olduunu anlayabilmemiz kolay deil

9
dir. O alarda her olay Tanrnn y a da eytannhiddetinin y a
da honutluunun bir iaretiydi. rnein kuyrukluyldz felake
tin habercisiydi. Italyan niversitelerini dorudan kilisenin
kontrol altnda bulunmadklar halde retmenlerin hepsi din
sel retiyle beslenmiti, ou da din adamyd (ok az saydaki
istisnalar arasnda, 1592-161 Oyllar arasnda Galileonun da
retmenlik ve almalar yapt Padua niversitesi yer alyordu).
Tp bile byk lde din, hurafe ve imann bir karmyd.
Byle bir ortamda, gnmerkezli evren modeli sarsc bir kav
ramd. Sarsc olan, kuramn kendisinden ok artrdklary
d. Copernicusun kuram, her ne kadar cesur bir deiiklik ise
de ne sadeletirme ne de doruluk konusunda bir kazanm sa
lyordu. Copernicus hl gk cisimlerinin yrngelerinin daire
sel olmas gerektii dncesine taklmt, nk dairesel hare
ket en mkemmel hareket ekliydi. Bu dairesel yrnge sap
lants yznden, sistemin Gne olmas gereken merkezini
kaydrd ve bylece sistemi, aksi halde nemli stnlk salaya
cak sadelikten yoksun brakt.
Copernicusun inanlar baka konularda da adalarndan
farklyd. rnein gk cisimlerinin gkyzndeki hareketinin
neden kaynakland konusunda Aquinolu Thomas buna me
lekler diye cevap veriyordu. Copernicus ise kusursuz dairele
rin doalar gerei sonsuz bir dng iinde olduklarn syl
yordu.4 Gnmerkezli kurama inanmasnn temel nedeni de
reticidir. Kendi deyiiyle, btn evreni aydnlatan k kayna
iin merkezden daha iyi bir yer olamaz.5
Gnmerkezli sistemi rayna oturtma ii, gezegenlerin yrn
gelerinin daire deil, elips eklinde olduunu kefeden Alman
gkbilimci, fiziki ve matematiki Johannes Keplere dt.
Bununla birlikte Kepler de Copernicus gibi gnmerkezli sistem
dncesini grne baklrsa, G nee olan hayranlndan
dolay savunuyordu.
Gariptir ki, Galileo ve Kepler birbirleriyle ada olduklar
ve hatta yaztklar halde, ayrca Kepler'in gnmerkezli sistemi

10
savunan az saydaki bilim adamndan biri olmasna ramen,
Galileo onun almalarndan hi yararlanmamt. Galileonun
d a dairesel yrnge dncesine bal kalmas yerlemi bir
inancn krlmasnn ne kadar g olduunu gsteriyor.

Kant
Bununla birlikte, gnmerkezli sistem kuramyla ilgili hl ce
vaplandrlmas gereken sorular vard. Yllarca sren tartmalar
dan sonra Galileo nihayet daha somut bir eye ihtiya olduunu
fark etti. Savlarnn doruluunu kantlamak zorunda olduunu
hissediyor ama kullanabilecei mevcut bir kant bulamyordu.
Durum bu olunca Galileonun ne srd kantlarn nem
li bir blm kendi tasarlayp yapt teleskopla gerekletirdi
i gzlemlere dayalyd. Bir cismin ayn zamanda iki hareketi
birden yapam ayacan syleyen skolastiklerin itirazna karlk
Galileo J p iterin uydularn rnek gsterdi. Uydular J p i
terin evresinde dnerken Jpiter de D nyann (ya da G
n ein -tartm ada hangisi olduu nemli deil) evresinde d
nyordu. Gk cisimlerinin kusursuz olduu yolundaki gelenek
sel iddiaya karlk da Galileo Gnete lekeler bulunduunu,
Ayn yzeyinin de dzgn deil, dalk olduunu gsterdi.
Skolastiklerin, Copernicusun retisinde V ensn o zamana
kadar grlmeyen evrelerinden sz edilmesine kar kmalar
konusunda da Galileo, kendi gzlemlerinde de V ensn evre
lerinin grldn savundu.
Tabii bu gzlemlerin 1609 ve 1610 yllarnda, ok ilkel teles
koplarla yapldn unutmamak gerek. Onlardan bir anlam
karabilmek iin deneyimli bir gz gerekiyordu ve Galileonun
adalarndan ou teleskopla baktklarnda titreyen k leke
leri gryorlard. Bazlar ise bakmay bile reddediyordu. Teles
kopu boykot eden bilim adamlarndan biri Profesr Giulo Lib-
riy di. Librinin lm zerine Galileo, onun dnyadayken gk
cisimlerine bakmadn hatrlatarak, belki de imdi cennete
doru yol alrken bir gz atacan sylemiti.6


Kilisenin gcnn ok iyi farknda olan Galileo, teleskopla
yapt gzlemler ve gnmerkezli sistem savnn bir sonuca ula
abilmesi iin kilisenin onayna ihtiyac olduunu biliyordu
1611 ylnda ok zel bir "hac yolculuu" iin Roma y a gitti.
Ancak Galileonun sradan bir yakarc olmadn unutmaya
lm. Vatikan arivlerini incelemesine ilk izin verilenlerden biri
olan on dokuzuncu yzylda yaam bilgin M. Berti onu yle
anlatyor:

Galileonun Roma'da nasl karland ve arland


hakknda bir fikir edinebilmek iin onu yaam dolu, 47
yanda, geni alnl, ciddi ifadeli, engin dnceli, ho
yapl, kibar tavrl, ak, zarif, yaratc ve canl konuan
bir kii olarak gzmzde canlandrmalyz. Zamann y a
zlar, hakknda vglerle doluydu. Kardinaller, soylular
ve dier etkili kiiler onu evlerinde konuk etme ve konu
malarn dinleme erefini elde edebilmek iin birbirleriy-
le yarrlard.7

D aha nceleri, Galileonun muhalifleri, hemen hepsi Aristo-


telesi dncenin bataklna gmlm olan bilim adamlary
d. Ama Galileo gl ve bazen de alayc bir tartmacyd ve
meslektalar arasndan birok dman kazanmt. Bunun so
nucunda saldrlara hedef olmaya balad. Galileonun biyogra
fisini yazanlardan Giorgio de Santillanay a gre, bu dmanlar
baka yntemlerle etkili olamaynca da kiliseyi ona kar k
krtmaya karar verdiler.8
Ancak bu kkrtmalar olmasayd bile, Galileonun teleskop
la yapt gzlemler ayn etkiyi yaratm aya yetecekti. 1613 te y a
ymlanan G ne'teki L ek eler zerine Yazlar, gnmerkezli
sistemin, teleskopla yapt gzlemleri aklayan tek model ol
duunu bildirdii ilk basl yaptdr. M uzaffer bir ekilde u so
nuca varr: Belki de bu gezegen [Satrn] ile ayams Vens,
byk Copernicus sistemiyle hayranlk uyandracak ekilde

12
uyumaktr. Bu retinin dnyaya aklanmas bizim de zeri
mize verimli rzgrlar estirmi, bulutlar ve ters rzgrlardan
korkumuz kalmamtr.9
Ancak, katolik kilisesinde kazan kaynamaya balamt bile.
Peder Lorini, Copernicusun kuramnn Kutsal Kitaba aykr ol
duunu sylyordu.10 Ertesi yl, kilise Galileonun tutumuna
kar ilk kez aka saldrya giriti. Gen ve fkeli bir Domini-
ken rahibi olan Tommaso Caccini, Floransadaki Santa M aria
Novella kilisesinin krssnden bu yeni gkbilime ate pskr
d. Galileoy a inananlarla birlikte btn matematikileri de
sulayan konumasnda Incilden bir blm kullanmt: Siz
Galileenin adamlar, niye dikilip gkyzn seyredersiniz?11
Her ne kadar bu szler nkteli bir kelime oyunu gibi alglana-
bilse de Caccininin fkeli vaaznda nkteye yer yoktu.
1616 ylna gelindiinde Galileo, tehlikeli blgede dolat
yolunda kardinal Bellarmino tarafndan uyarlyordu. O sra
larda Bellarminonun yazd bir mektupta kilisenin tutumu
aka ortaya konuyordu. Karmelit tarikatndan rahip Paolo
Antonio Foscarininin Copernicus sistemini desteklemesiyle il
gili grlerini aklayan Bellarmino yle diyordu: "Eer G
n ein evrenin merkezinde olduu kesin olarak ortaya konabil-
seydi, aksini syleyen Kutsal Kitab aklayabilmek iin ok iyi
dnmemiz gerekirdi... Ancak bu dncenin kantlanabildi
im sanmyorum.12
Bellarmino haklyd. Galileonun sunduu btn kantlar,
zellikle de teleskopla yapt gzlemler D nyann Gne ev
resinde dnyor olabileceini gsteriyor ancak hibir ekilde
bunu kantlamyordu. nemli olan nokta uydu: Eer bir kant
ortaya konabilseydi, kukusuz bu, kilise retisinin nemli bir
blmn kertecekti. O gne kadar, kilise iin en uygun ta
vr, statkoyu koruyup bu rahatsz edici durumun zaman iin
de klleneceini ve unutulup gideceini ummak olmutu.

G alilee: Filistin topraklarnda, H ristiyanlarca kutsal kabul edilen yer. A rapa: CeliL
(.n.)

13
Galileo Konum alar yazmay dnmeseydi, belki de, en
azndan bir sre iin, gerekten yle olacakt. Ancak o, yaplma
s gerekeni grd ve yle de yapt. Copernicus un kitab yle bir
etki yapmad halde neden Galileonunki ortal kartrmt?
Daha nce de sylediim gibi, Copernicus un kitabnn asl soru
nu yazl biimiydi; Galileonun Konum alar ise ok farklyd.
Basit deildi, ama zekice, canl ve en nemlisi okunabilirdi.
B urada Galileonun durumuna k tutan ilgin bir nokta var.
Roma imparatorluunun parlak gnlerinde, entelektel konu
ma ve yazm a dili Yunanca, gndelik konuma diliyse Latincey-
di. Copernicus ile Galileonun zamannda ise, aydnlar, belki de
ounun Roma Katolik Kilisesiyle balantl olmas yznden
bilimsel almalarn Latince yazyorlard. Konuma dili ise
Italyancayd. Galileo, Konum alar kitabn talyanca yazd. Bu
da kitabn geni bir kitle tarafndan okunabilmesi ve tartlma
s demekti ki gerekten de yle oldu. Copernicus'un D e R evo-
lutionibus Orbium Coelestium adl kitabnn aksine Gali
leonun K onum alar ksa srede nlendi. Kilise bunu grmez
likten gelemezdi.

K o n u m a la r
Galileonun Konum alarnn ngilizcede birka deiik evi
risi vardr ve hepsi de aslnn tadn ksmen yanstmaktadr. Bu
eviriler ayn zamanda kitabn, drt gn boyunca srdrlen
bir dizi konuma eklindeki zgn yapsn da korumulardr.
Konumalar yapan kii Salviati, Sagredo ve Simpliciodur.
Galileo, 1614 ylnda len eski arkada Salviatinin adn verdi
i konumacnn azndan kendi dncelerini dile getirir. Ga
lileo, G neteki lekeleri de, 1612 ylnda Salviatinin Arno neh
rine bakan muhteem villasnda gzlemlemiti. Salviati ayn za
manda Galileonun hicivli iir ve ucuz komediye olan ilgisini de
paylayordu.
Galileonun dnyadan ayrlm baka bir arkadann adn
tayan Sagredo ise akll ve tarafsz bir arabulucu, stn nitelik

\A
li bir insan ve bir hayat adamdr. Genlik yllarnda Galileo i
konusunda ciddi olsa da, hayattan zevk almaya kar deildi ve
Sagredonun Brenta nehri kysndaki evinde cokun elenceler
dzenlendii anlatlrd.
Kitabn nc konumacs Simplicio ise Galileonun yaam
boyunca mcadele ettii btn muhaliflerinin bir bileimiydi.
Galileonun kulland teknik, muhaliflerinin iddialarn, onlarn
aklna gelmemi bulunanlar da kendi zihninden katarak, Simp-
licionun azndan kda dkmek, sonra bunlar gl tart
malar ve ou zaman ezici bir hicivle rtmekti.
rnein Simplicio kitabn bir yerinde zamann yaygn inan
cn yle yanstr: Gne, Ay ve yldzlarn D nyaya hizmet
etmekten baka ilevleri yoktur ve bunun iin de k ve hareket
ten baka bir eye ihtiya duymazlar.
Sagredo ise yle karlk verir: "Ne demek istiyorsunuz?
Doann, deimez, lmsz ve ilahi olan bu kadar ok kusur
suz ve soylu gk cismini, sadece bu deiken, geici ve lml
D nyaya hizmet etmek iin mi yarattn sylyorsunuz? S i
zin evrenin pl ve pislik ukuru olarak adlandrdnz e
ye hizmet etmeleri iin m i?
Ak ve seik bir ifade deil mi? Sagredo daha sonra evir
kaz yanm asn hesab yle der: Gne ile Ayn Dnyada de
iiklie yol amak iin etkide bulunmasnn, gelinin odasna
mermer bir heykel brakarak bu beraberlikten ocuk beklemek
ten ne fark olduunu anlamyorum.13
Sagredo, muhaliflerinin klasik metinlere, zellikle de Aristo
telese olan sk ball konusunda da unlar syler: Sevgili
Simplicio, senin ve teki saygdeer filozoflarn Aristotelesin
yazlar arasndan kolaylkla bulup kardnz kk alntlar
birletirerek istenilen sonuca ulamanz ben de Vergilius ve
Ovidiusun dizeleriyle yapabilirdim. Bu dizelerden alntlar bir
letirerek insann davranlarn ve doann srlarn aklayabi
lirdim. Ama neden Vergilius y a da baka bir airden sz ediyo
rum? Benim Aristoteles y a da Ovidiusunkilerden ok daha k

15
sa, btn bilimleri kapsayan ve ok az bir almayla iinden ku
sursuz bir sistem karabilecek bir kitabm var. Ad da Alfabe.14
Galileo ayn anda her yne saldrya geiyor gibi deil mi?
Bu yzden Konum alar n sayfa says 500 buluyor. Ama bu
nun geerli bir sebebi de var. Evrenin yapsn, Ptolemaios sis
temine kar Copernicus modeli ne kadar istese de dorudan
ele alamazd. nk Ptolemaiosun kuram, bilim, felsefe ve di
nin i ie girerek bir btn haline geldii karmak ve ayrntl
bir sistemin parasyd.
Ptolemaios yle diyor:
H er ne k adar lml, gelip geici de olsam,
G ece vakti bam kaldrp cennetin gkyzndeki yldzl m eknna baktm an,
Bastm y er artk yeryz deildir, Y aratan a dokunabilirim.
V e cokun ruhum lm szl ier.15

Bu bilim mi, din mi, felsefe mi, astroloji mi yoksa iir mi? G
ryoruz ki Galileo kozmolojiyle ilgili tartmalara girmeden n
ce dev, gl am a kaba bir yapy, talarn tek tek skerek, d
nceleri tek tek ele alarak ykmak zorundayd. yle de yapt.
Y aam nda daha nceleri bu projesinden muazzam plan diye
sz etmiti. Tanm uygun dyor.
Bununla birlikte, savlarnn, kant olmadan hibir sonu getir-
miyeceini biliyordu. Konum alarn balang blm de ger
ekte, Galileonun ldrc darbesi kant ncesinde bir sn
ma hareketiydi. Kitabn sonuna doru Salviati, Dnyann hare
ketiyle sularn gelgiti arasnda bir balant olduunu anlatr. Ga
lileo y a gre belirleyici nokta ite budur: Yeyiizndeki sular ha
reket etmektedir. Bu kadar bilinmektedir. Adm adm ve man
tkla gelitirdii uzun bir tartma sonunda sularn hareketini
Dnyanm hareket ettiinin kant olarak gsterir. Kant budur.
Sagredo aknlk iinde yle der: Eer bize baka hibir
ey deil de sadece bunu syleseydin bile, bu anlattn pek ok
kiinin ortaya att bo laflar o kadar ayor ki onlara bakmak
midemi bulandrmaya yetiyor. stn akll insanlardan birinin
bile, kabn iindeki su hareket ederken, onu tayan kabm hare

16
ketsiz durmas arasndaki uyumsuzluu dnmemi olmasna
hayret ediyorum.16
Ne gariptir ki Galileo ayn zamanda, gelgitlere bir ekilde
gk cisimlerinin yol atn ileri sren K epleri de hicveder.
Kepler bu gksel etkenin manyetik g olduunu dnm
tr. K onum alar da Salviati K epleri Ayn sulara egemen ol
duuna ve gizemli gler gibi sam alklara kulak verip inand
17 iin sular. Galileo y a gre bu dnce Kepler'in mistik
eilimlerine bir rnektir.
K eplerin bu sezgisinin doruluu ok sonralar anlald.
nk gelgitler gerekten de Ayn ve daha kk lde G
n ein ekiminden (manyetik glerinden deil) kaynaklan
yordu. D nyanm hareketinden deil.'8 Bu, Galileonun sz
ckleri kullanmadaki yeteneine iyi bir rnek. nk yanld
zaman bile inandrcyd.

Ciddi Bir Yanlg


Tabii, okurlarn ikna etmek iin Galileonun savlarn sa
lam ve gl bir ekilde ortaya koymas gerekiyordu. Onlar
apak gstermek ve belki de biraz fkesini kusmak iin Simp-
licioy u paravan olarak kullanyordu. Ancak Simplicionun id
dialar ne kadar aptalca olursa Galiieonun gerek amac da o
kadar ak seik anlalyordu. Bu frsat kullanmakta kararly
d ve kitabn byk blmnde de ie yaryordu.
Ancak sonunda belki de ar gayretkelie kaplarak ve
duygularm, kendini tehlikeye atmadan ifade edebilecei bir
yol bulduu inancyla Simplicioy a, Katolik Kilisesinin, fiziki
dnya hakknda gerek bilgi edinmenin imkansz olduu yo
lundaki grn anlattrr. Simplicio y a gre, eer Tanr yer-
yzndeki sular hareket ettirmek iin D nyay hareket ettir
mekten baka bir yntem semek isteseydi kukusuz yle y a
pard. yle der: "Bu, veri olarak alndnda u sonuca varyo
rum ki, herhangi .bir kiinin, tanrsal g ve bilgelii kendi bel
li kiisel tahminiyle snrlamas ar cesaret rnei olacaktr".19

17
Simplicio'nun szn ettii bu belli tahmin tabii ki Coperni-
cus sistemidir.
Simplicio'nun kapan szleri kulaa ok arpc gelmiyor,
yle deil mi? Muhtemelen Galileo da yle dnmt. An
cak dmanlar, bu szler Simplicionun azndan ktna g
re Galileonun niyetinin alay etmek, daha da kts U rban la
alay etmek olduunu sylediler ve Urban buna inandrdlar.
Biliyoruz ki Galileo bildiinden arasa da aptal deildi. Sim p
licionun szleri papann deimez savyd ve bunun da kitapta
yer almas konusunda sansrcler Galileoy a talimat vermiti.
Kukusuz -e n azndan Galileoy a gre bu sav Simplicionun
azndan duyulmalyd. Belki de bu savn Urban'a ait olduu
nu unutmutu bile.
Szn ksas Urban sonucu grnce fkeden lgna dnd
fkeli ve acmaszd. Galileonun 1642'de lmnden sonra bi
le yumuamad. Uzun yllar Galileonun hamiliini yapan Tos-
cana Grandk, Galileo iin resmi bir cenaze treni dzenle
mek ve Floransadaki Santa Croce kilisesinde bulunan mezar
zerinde bir ant yaptrmak istedi. Urban ise byle bir davran
kesin hakaret sayacan belirterek Grandk uyard. Bu
yzden, tarihin en byk bilim adamlarndan birinin cenazesi
neredeyse bir yzyl sreyle kilisenin an kulesinin altndaki
mahzende tutuldu.
Sonunda Galileonun kalntlarnn kilisenin giriindeki b
yk bir antn altna gmlmesine izin verildi. Galileonun bu
gn de ayn yerde olan mezarnn yaknnda iki nl Floransak
daha yatmaktadr: Michelangelo ye M achiavelli. Konum alar a.
gelince, kilise kitab yasak yaynlar listesinden ancak 1822 yln
da kard. Ancak bu demek deil ki kitap o zamana kadar hi
okuyucuya ulamad. Kitap gizlice teki Avrupa lkelerine g
trlm, Latinceye evrilmi ve Italyan olmayan bilginler ara
snda yaygn tartma olana bulmutu.
Baz tarihiler Galileo'nun 1610 ylnda Grandkn hizmeti
ne girmek yerine, bamsz Venedik cumhuriyetindeki Padua

18
niversitesinde profesr olarak kalmay semi olmas halinde
durumunun ok daha iyi olabileceini savunurlar. Peki, bilim
de daha iyi bir duruma gelir miydi acaba? Buna cevap vermek
daha zor. Eer yarglanmasayd Galileo kukusuz Copernicus
kuramn desteklemeye ve savunmaya devam edecekti. Bunu
yapm as yasakland iin abasn, temel bilim zerinde K on u
m alardan ok daha nemli olacak bir kitap yazmaya yneltti.
Bu, mekanik zerinde daha nce yapt btn almalar top
layan ve gzden geiren iki Yeni Bilim zerinde K onum a
la rdr (1638). Kuvvetler ve kendi deyiiyle "yerel hareketler
zerindeki bu kitap, yeni gelimekte olan mekanik bilimi iin
kaya gibi salam bir temel oluturacaktr.
Galileonun mekanikle ilgili almalar ok gen yalarda
balad. Rzgrda sallanan arlklar insanln varoluundan
beri izlendii halde, bu olgu 19 yandaki Galileonun artc
bir gerei fark etmesine kadar pek az nem tayordu. Galileo
bir kilisedeki avizenin rzgrda ahniim seyrederken, gidi ge
li sresinin, doal olarak sanlabilecei gibi bu salnmann me
safesine deil, avizeyi tutan telin uzunluuna bal olduunu
fark etti. Bu basit gzlem, o tarihte, zaman ayarlamasn doru
yapabilme konusundaki en nemli gelime oldu ve sarkal sa
atin gelitirilmesini salad.20
Eer biraz ans olsayd Galileo sarkala ilgili baka bir gere
i daha fark edebilirdi. nk sarka sadece bir dzlem zerin
de gidip gelmekle kalmaz, ayn zamanda eer serbeste saln
maya devam ederse gn ilerledike salnma ynn de deiti
rir. Bunun sebebi de sarkam altndaki yerin, yani Dnya'nn
dnmesidir. On dokuzuncu yzyla gelinceye kadar kefedilme
yen bu gerek, ie bakn ki Dnyann hareket ettiini ortaya ko
yan ilk somut fiziksel kant oldu. Eer Galileo bu olguyu fark et
mi olsayd. Bellarminonun istedii, kendisinin de aresizce pe
inde olduu gerek kant bulmu olacakt.
Ancak bu kant Galileonun yaam sresi iinde ortaya kona
mad. Yarglanm aya baladnda Galileo zayf bir durumday-

19
di. yle ki herhangi bir davann savunuculuunu, bu dava
onun iin kutsal olan bilimsel aratrm a zgrl olsa bile, y a
pamayacak durumdayd. Yine de tarih ona bu yeri uygun gr
d. Gerekten de eer bilim ile din arasnda dm anla yol
aan tek bir olay varsa o da bu dava sonunda verilen karardr.
Revizyonist tarihiler bilim ile din arasndaki savan abartl
dn; atmann aslnda yeni bilimle yerleik iktidar arasnda
olduunu;21 Galileonun hak ettiini bulduunu; davann ger
ekte Galileoy u daha da kt bir kaderden korumaya ynelik
bir perde olduunu22; davada baka unsurlarn da etkisi bulun
duunu ne sryorlar. Giorgio de Santillana ise atmaya
baka bir yorum getiriyor: Galileonun kiliseden muhalifleri
nin bilimi ezen banazlar olduu dnlebilirse de onlarn bi
lim ann ilk akn kurbanlar olduunu sylemek belki de
daha doru olacaktr.23
Belki de yledir. Gerek u ki Katolik Kilisesi, hl bu ac
yazgnn etkilerini yaam akta ve hl birok kiinin, bu dava
hatrlatldnda hissettii olumsuz duygulan yum uatm aya
ahmaktadr. 1980 yl sonbaharnda Papa II. J e a n Paul mev
cut belgelerin yeniden gzden geirilmesi talimatn vermi,
bunun sonucunda on iki yl sonra Galileo hakknda ok gecik
mi bir beraat karan verilmiti. Bunun tesinde, yerleik din
ile modern bilim arasnda temeldeki atm a bugn de devam
etmektedir.
Gnmzde de syleyecek sz olan biri eer Galileonun
bayram amsa, biliyoruz ki bilimsel (ya da baka alanda)
aratrm a zgrlne mdahale edilmesine kar kmaktadr.
Uyumazln nedenleri, anlam ve sonucu hakknda bugn de
kitaplar yaymlanmakta, konferanslar dzenlenmektedir.
Belki bir gn, Arcetrideki Osservatorio Astrofisiconun gk
bilimcilerine olanak salanrsa, bylesi toplantlar Galileonun
villasnda d a yaplabilir, nk yap hl ayaktadr. Villann
ad U Gioiello (mcevher) 350 yldr deimemi. Ne yazk ki
teki zellikleri iin ayn eyi sylemek mmkn deil, nk

20
yap hzn verici biimde ihmal edilmi durumda. Benim de
birka yl nce yaptm gibi zel izinle gezilebiliyor. Gkyz
ne bakt teras, admlad ve dncelere dald kk bah
eyi ve hayatnn sonunda btn dnyas olan odalar grmek
neredeyse mistik bir deneyime dnyor. Yaamnn sonuna
doru grme yeteneini tmyle kaybetmi ve kendi fiziksel
evreni elleri ve parmaklarnn dokunuuyla snrlanmt.
Onu grmek iin ieri girmeyi baarabilen ziyaretiler ara
snda, K onum alarn ngilizceye evrildii haberini getiren
Thomas Hobbes d a vard. H obbesla bundan sonraki blmde
siz de karlaacaksnz.
Galileonun villas bugn ziyarete kapal, karanlk ve bakm
sz. Floransa niversitesine bal Osservatorionun mensupla
r onu hayata dndrmek istiyorlar. Ne mutlu ki, gzlemevinin
mdr Franco Pacini restorasyon almalarnn baladn
sylyor.24 Ancak villann mzeye dntrlmesinin de l
bir bina yaratm ak anlamna geleceini ve doru olmayacan
belirtiyor. Buna karlk, villay bilim adamlarnn bir araya ge
lerek eski ve yeni dnceleri tartabilecekleri, rnein Flo
ransa leri Aratrmalar Enstits gibi, yaayan bir anta d
ntrmeyi umuyor. Galileo da bundan mutlu olurdu.

21
S-
II . Blm

W a llis

H o b b e sa K a r

Daireyi Karelemek

O
n yedinci yzyl, ngilterede dinsel ve yapsal karga
a ayd. Yaygn, karmak ve kanl iktidar m cade
lelerine sahne olan lke ihtilale doru srkleniyor
du. Nihayet 1642 ylnda i sava kt. Temel ikilik monari
yanllaryla kartlar arasnda olsa da ittifaklar oluturan siya
sal, dinsel, ekonomik ve hatta akademik gler srekli deiim
halindeydi. 1649ylnda I. Charles parlamento yanllar tarafn
dan kafas kesilerek ldrld ve ksa mrl bir cumhuriyet
kuruldu.
Bu kargaay dehet iinde izleyen ve sevgili lkesinin y ara
larn sarmak iin bir yol bulmaya alanlardan biri, bilim ada
m, filozof ve soylu snfn retmeni Thomas H obbestu. Y aa
mnn sonraki yllarnda ne kavumu ve hayret verecek ka

23
dar ok dman kazanm ise de Hobbes 1588 ylnda ok m
tevaz artlar altnda dnyaya gelmiti.
Hobbesun biyografisini yazan ada Jo h n Aubrey, babas
hakknda unlar sylyor: Kralie Elizabeth dneminin din
adamlarndan biriydi. O gnlerde o ve onun gibi baka cahil Sir
John lar az bir bilgiyle ok i yapabiliyorlard. O ayrca ren
meyi kmsyordu ve gzelliklerinden haberdar deildi.1
Hobbes yedi yandayken, babas bir m eslektayla kavga
ederek H obbesun doum yeri olan M alm sburyy i bir daha
dnmemek zere terk etti. ocuun eitimini am cas stlendi
ve grne baklrsa bu ii iyi yapt. Hobbes 14 yan a geldi
inde kvrak bir zekya sahip olduu anlalmt ve daha son
ra Hertford Koleji adn alan O xforddaki M agdelen Hail
okuluna gnderildi. O d a Galileo gibi Standard okul progra
mn (balca sanat, felsefe ve dinden oluuyordu) yeterli bul
muyor ve baka konularda da okuyordu. En sevdii konular
corafya ve gkbilimdi. Ayrca optik konusuna d a ilgi duym a
y a balamt.
Aubrey yle sylyor: M anta pek fazla merak yoktu.
Ama gene de rendi ve kendini iyi bir tartmac olarak gr
yordu. O xforddaki kitap dkkanlarn gezip hayranlkla hari
talar seyretmekten ok holanyordu.2
1608 ylnda okulun mdr Hobbesu, daha sonralar sra
syla Devonshire ve Newcastle Kontu ve nihayet Newcastle D
k olacak William Cavendishin maliknesine retmen olarak
nerdi. Bu retmenlik grevi Hobbesun yaamndaki birka
dnm noktasndan ilki oldu. nk onu daha nce bilmedii
bir kltr dnyasyla tantrd. Cavendish ailesinin muhteem
maliknelerinde oyun yazar Ben Jonson, air Edmund Waller
ve baka entelektellerle tant. Elinin altnda, Oxford'dakin-
den daha stn olduunu syledii zengin bir ktphane vard.
W illiamn kardei Sir Charles Cavendish ok iyi bir matema
tikiydi. William ise iyi donatlm bir laboratuvan bulunan ve
burada almalar yapan yetenekli bir amatr bilim adamyd.

24
Hobbes 1634 ylnda William iin satn almak zere Londrad a
ki kitaplarda Galileonun K onum alarm arad am a bulamad.
William a yazd mektupta bundan duyduu znty belirte
rek unlar sylyordu: talyada bu kitabn, dine Luther ve
Calvinin btn kitaplarndan daha fazla zarar verdiinin sy
lendiini duydum. Dinleriyle, doaya ilikin aklcln byle
birbirine kart olduunu dnyorlar.3
1610 ylnda Hobbes ile rencisi, Avrupa ktasnda byk
bir seyahate kt. Grne baklrsa bu seyahatte Hobbes
rencisinden daha fazla ey rendi ve bilimle uram aya karar
verdi. Ayn yl Fransa kral IV. H enynin katledilmesi Hobbes
zerinde derin izler brakt.
Hobbes ngilterey e dnnde kendini klasik eserleri ince
lemeye verdi ve 1628 ylnda Thukydidesin P elopon n es Sav a
lar tarihini evirdi. Gnmzn bir eletirmeni eviriyi muh
teem olarak nitelendiriyor.4 Kitabn giri blmnde, siyasi
dncelerinin ekillenmeye baladn gryoruz. unlar
yazmakta: Thukidides bana, demokrasinin ne kadar aptalca,
tek bir kiinin ise bir topluluktan ne kadar daha akll olduunu
retti.5
Bu cmle kulaklarmza trmalayc gelebilir ama fikir o za
mann artlar iinde deerlendirilmelidir. ann baka yazar
lar gibi Hobbes da, kahramanlk idealleri ve soylu politikalar
ieren eskia tarihinin kendisini zenginletirdiini ve soylula-
trdn dnyordu. Ayrca, o zamanlar baka trl dn
mesini salayacak baarl bir demokrasi rnei yoktu.

Geometriye k Olmak
Hobbes 1628 ylnda kt ikinci byk seyahatte olaans
t bir zihinsel deneyim yaad. Aubrey bu deneyimi u szlerle
anlatyor:

Geometriyle rastlantyla tantnda 40 yandayd. Bir soy


lunun ktphanesinde, sayfalar ak olarak duran Eukle-

25
idesin eleriyle karlat. Sayfadaki 1. kitabn 47. esiy-
di. nermeyi okudu. Tanrm dedi (arada bir bir eyi vur
gulamak iin yemin ettii olurdu) bu imknsz! Ardndan
nermenin kantlanmasn okudu. Burada baka bir ner
meye gnderme yaplyordu ve onu da okudu. Bu kez yine
baka bir nerme gndeme getiriliyordu ki onu da okudu.
Bu byle devam etti gitti. Sonunda kantlamalarla doruyu
bulduundan emin olmutu. Bylece geometriye ak oldu.6

Hobbesun ada Rene D escartes da geometriden ilham al


mt. Galileonun bana gelenleri duyduktan sonra bir kitabn
yaymlamaktan vazgeen D escartes, btn fizik dnyann ge
ometrik niceliklere indirgenebileceini umuyordu. Eukleides
gnmzde de hayranlk yaratm aya devam etmektedir. Mezon
parac kuramyla 1949 ylnda Nobel fizik dln kazanan
Hideki Yukawa, lisedeyken Eukleides geometrisinin cazibesiy
le bylendiini yazmtr. O da Hobbes gibi bu kefinden son
ra bilime ynelmitir/
Ne var ki H obbesun bu dnmnn ge oluu daha son
ra karlat sorunlarn da olas sebebidir. Aubrey bu konuda
unlar syler: Ne yazk ki Hobbes matematikle ilgilenmeye
daha erken balamamtr. yle olsayd kapamak zorunda kal
d ak bu kadar bymezdi.8 Geometrinin cazibesine kap
lan Yukawa ve dierleri gibi Hobbes da, doru olarak kabul
edilen nermelerden, matematiksel olarak kesin bir dizi admla,
doruluu besbelli olmayan bir nerme karlabilmesi dn
cesini hayranlkla karlyordu. Bu yntemin kapsaml bir felse
fe gelitirmek ve kendi fikirlerinin mantn aklamak iin de
kullanlabileceini dnyordu. Gerekten de, yaptlar ara
snda yer alan tarihlenmemi Sh ort Tract (K sa nceleme)
(1630 dolay) Eukleidesin klasik almalarndaki nerme yn
temi zerinde ekillendirilmitir.
B aka bir deyile, Hobbes dncelerinin, sndrmeye al
t yangnlar krklemediinden emin olmak istiyordu.9 Daha

26
sonralar yazd Human N ature (nsan D oas) adl kitabnda
bunu yle aklyor: nsann yetenekleri, tutkular ve davra
nlar hakknda, yani ahlak felsefesi, politika, devlet ve yasalar
la ilgili ciltler dolusu yaz yazanlar, ele aldklar konular zerin
deki phe ve tartmalar ortadan kaldrmaktan o kadar uzak
trlar ki soru iaretlerinin katlanmasna sebep olmulardr.10
Ayn yanl kendisi de yapmak istemiyordu. Eer dnceleri
kantlanabilir ise (Galileodan yansm alar) rtlmeleri mm
kn olmazd.
Hobbes, geometriye gnl verm esinden birka yl sonra,
1634ten 1637ye kadar sren nc bir Avrupa gezisine k
t. Bu gezi srasnda o zamann nde gelen bilim adam ve m a
tematikileriyle bir araya geldi. M ersenne, G assendi, Rober-
val ve zellikle de Galileo y la yapt grm eler sonucunda,
hareket konusuna daha fazla ilgi duymaya balad. Her ey
den nce, bir fiziksel cismin hareketinin herhangi bir boyutu
nun matematiksel terimlerle ifade edilebileceini gsteren G a-
lileoydu (dah a sonralar onu tarihin en byk bilim adam
olarak nitelendirdi). Hobbes temelde her doal olayn bir e
it hareketle m eydana geldiini dnyordu. Aslnda yle
diyordu: H erhangi bir eyde deiim ancak hareketle m eyda
na gelebilir.11
Bu dnce giderek Hobbesun tm felsefi yapsnn mihenk
ta haline geldi. Zihinsel faaliyetleri bile dnmek ve istemek
de dahil zihnin mecazi deil, gerek hareketleri olarak gr
yordu. Bu dnce, en azndan teorik olarak, fiziksel ilkelerden
psikolojik sonular karmay mmkn klyordu.
Bu dncenin ok karmak bir olguya basit bir yaklam
getirdii aktr. nemi de pervaszlndan kaynaklanmakta
dr: Zihinsel faaliyetlerin herhangi bir ekilde aklanabilecei
ni dnmek. O zamanlar beynin deil faaliyetleri, hcreleri
hakknda bile hibir ey bilinmedii dikkate alnrsa, bu dn
cenin alternatifi binlerce yldr sorular cevaplandrmaya hizmet
eden bo inan ve mitlere bel balamak olacakt.

27
Hobbes daha sonra hareket kavramn genileterek, Galileo
gibi kapsaml bir model erevesinde dnmeye balad. Bu
modeli ana blme ayrd. lki madde y a da tz ve onun ge
nel zellikleri anlamnda cisimi ele alacakt. kincisi, insanlar
la ve insanlarn zel yetileri ve nitelikleriyle, ncs de dev
let ile vatandalarnn grevleriyle ilgilenecekti.
Kitabn bu sralamayla yazmay dnyordu am a d olay
lar buna engel oldu. D aha sonraki bir yazsnda yle diyor:
lkem, i savatan birka yl nce, egemenlik haklan ve uy
ruklarn vatandalk grevleri konusundaki tartmalarla kay
nayan kazana dnmt. Bu yzden teki konular erteleyerek,
olgunlam bulunan bu nc blm ortaya karmam ge
rekti.12 Bylece bayapt Leviathan* (1651) domutu. Siyasi
ilkelerin parlak, keskin ve gzpek bir biimde dile getirildii
kitap, okuyan hemen herkesi ve okumayan ou kiiyi tedir
gin eden olaan d bir etki yaratt.

Leviathan
Hobbes kitapta tartmasna, insann doa durumundaki res
mini izerek balyor. Bu giri en iyi bilinen ve tarih boyunca
yanklanan szlerini ieriyor. Hobbes, insann doal durumu
nu, romantik kavrama zt bir biimde yalnz, yoksul, kt, ka
ba ve eksik13 olarak tanmlyor. Bu, sadece lm korkusuyla
kontrol altnda tutulabilen bir rekabet ve saldrganlk durumu
dur. (Bu ilkel doal durum iin gsterdii rneklerden biri de
sanki Amerikadaki yaam dr.) Bu durumdaki bir insann dev
let rgtnden en fazla bekledii ey korumadr. Bunun kar
lnda birey de baz zgrlklerden vazgemelidir. Hobbes'un
dncesi bugn de geerlidir.
Hobbes deiik paralaryla devleti, byk ve korkutucu bir
canavara benzetir. Bu Leviathan'dr. ounlukla dev bir balina
olarak dnlen Leviathan aslnda mitolojide bir eit byk

35 Leviathan: 1. T evratta ad geen dev deniz canavar. 2. O laand byk herhangi


bir ey. (.n.)

28
srngenimsi yaratktr. H obbesun sylemek istedii, devletin
dev bir canavar gibi, etkin bir ekilde hareket edebilmek iin
tek bir yneten akla ihtiya duyduudur.
O halde monari teki btn ynetim biimlerine tercih edil
melidir. Bu fikir kendi bana hi de devrimci saylmaz. Ancak
Hobbes, ruhban snfna kar biri olarak, monarik ynetim bi
imini, genelde kaynakland kabul edilen ilahi bir haktan do
lay deil, pratik sebeplerle tercih etmektedir. Hkmdarlara,
zellikle Katolik Kilisesi de dahil olmak zere, hibir grup y a da
kurumun kendileriyle uyruklar arasna girmesine izin verme
meleri tavsiyesinde bulunur. Ayrca, D escartes maddeyle ruh
arasnda bir ayrm yaparken, materyalist Hobbes ruhun, en
azndan bu dnyada var olmadn savunur.14 Bu yzden, Hob
b esun adnn bile neden kilise tarafndan aforoz edilmi oldu
unu anlayabiliriz.
Ancak H obbesun bu mantk izgisinin kendisini nerelere g
trdn de grmeliyiz. H obbesa gre, kendilerine Gali
leo yu meale seen baka bir grup olan deneyci filozoflar da ay
n lde tehlikeliydi, nk onlar da din adamlar gibi bam
sz bir sese sahip olmak istiyordu. Peki Hobbes burada bt
nyle haksz myd? Deneye dayal bir bilim dal evreni anlaya
bilmek iin geerli bir yol deil midir? Her zaman deil. M o
dern bilimin henz gelimekte olduu o erken dnemde, deney
sel felsefenin daha st dzeydeki kilise retisinin emrinde ol
duu dnlyordu. rnein yeni deneysel felsefenin nde
gelen isimlerinden Robert Byle, deneyci filozoflarn aslnda
doann rahipleri olduunu ve deneylerini kutsal pazar ibade
tinin bir paras olarak pazar gnleri yapm alar gerektiini sa
vunuyordu.15 Bu tr bir mantk o zamanki ilk deneylerin ie y a
ramaz olduu anlamna gelmese de, Hobbes'un kukularn an
lamamza yardmc olacaktr.
Hobbes ayrca, hukuk eitiminin iyiletirilmesi iin baz sert
tedbirler de nermiti. Aslnda genelde niversitelerde reform
yaplmasn istiyordu. Bu kurumlarm gerek amacnn, papal

29
n sivil iktidar zerindeki egemenliini glendirmeye ynelik
skolastik savlar gelitirmek olduuna inanyordu. Ayn zaman
da, bu rtl hedefin, karklk ve ekime iin gl bir neden
oluturduunu dnyordu.
niversitelerin zamann gerisine dtn de dnyor ve
niversitenin dnda ve ona ramen gelien bilimin retime
dahil edilmesini istiyordu. Ancak zaman deimekteydi ve onun
niversitede okuduu on yedinci yzyl balan iin geerli olan
durumlar, yzyln ortalarnda ayn olmayabilirdi. Bu yzden
kaygan bir zemin zerinde yryordu.
Hobbes ayrca, ok sevdii geometri yntemlerini temel ala
rak, ancak bu kez matematiksel iaretler ve saylar yerine adla
r kullanarak mantk yoluyla doruyu bulabileceine inanyor
du. New Yorktaki City niversitesinde Hobbes uzman olan
Sam uel I. Mintz (imdi emekli) H obbesun dnce biimini
yle dile getiriyor: "Gerek bilgi, adlarla doru olarak akl y
rtmekten oluur. Yani, aritmetikteki hesap ilemlerine ok
benzer tasmsal bir akl yrtme yntemiyle, nerme ve tanm
lardan doru sonular karmak mmkndr.16
Hobbes un adcl (soyt kavramlarn sadece ad olarak var
olduklar, gndermede bulunduklar bir eyin mevcut olmad
dncesi) onu etik grelilie (mutlak ahlaki deerler y a da
gereklerin bulunmad inanc) gtrd. Leviathanda. yle
yazar: "Doru ile yanl, eylerin deil szlerin nitelemesidir.
Szn olmad yerde ne doru ne de yanl vardr.17 Ayn za
manda, y asalara uymann her zaman bir anlam olduunu savu
nur. Y asalarn olmad yerde doruyu yanltan ayrmann
mmkn olamayacan dnr. Bu, onu adalarna sevdire
cek bir dnce olamazd. nk eer yleyse, Tanrnn kla
vuzluu neredeydi?
Bu durumda, ondan y ana olan kim kalyordu? Kralclar m?
Her ey bir y ana mutlak devletin gl bir savunucusuydu ve
bu yzden kraliyet ynetimince sempatiyle karlanaca d
nlebilirdi. Ama sorun uradayd ki bu ynetimi, hanedann de

30
vam y a da tanrsal haktan kaynakland iin deil, sradan
yurtta korumann en iyi yolu olduu iin destekliyordu. Bu
yzden, kraliyet ynetimini de tedirgin ediyordu.
Leviathan her ne kadar H obbesun dncelerini aklad
ilk bildirgesi deilse de byk yank uyandran ilk yapt oldu.
Bunun sonucunda drt bir yandan saldrya urad. Hemen ate
ist olarak damgaland ki bu, o zaman iin, hafife alnmayacak
bir kfrd. M almsbury canavar, milletin umacs, ihanet ha
varisi olduu sylendi. Ona yaktrlan sfatlar arasnda M ad
di Bir Tanrnn Baya Kulu, canavarlk tellal, Antropomor-
fist, eytanc, Saduki ve Yahudi de yer alyordu.18
Saldrlarn arkas kesilmedi. 1660larn banda parlamento
daki bir grup piskopos dine kfrettii gerekesiyle Hobbes'un
yaklmasn istedi. Bu, hafife alnacak bir konu deildi ve Hob
bes yazlarnn birounu yakt. Son yllarda Hobbesun yapt
larn toplu olarak yaymlayan iki yaynevinin editrleri bu ka
yptan byk znt /duymaktadrlar. H obbesun kitaplar ay
rca halkn nnde yaklm, yine parlamentonun bir grup ye
si, dnceleri iin tanrsal bir ceza olduunu syleyerek kap
snn nnde kitaplarn atee vermiti.
Peki, H obbesun, yazlar hakkndaki kendi fikri neydi?
M intzin kitabnda bazen John Bnyana atfedilen ama Hob
b esun azndan kt da sylenen u szler yer alr: Tanrnn
var olduunu biliyorum, am a keke olmasayd. nk bana hi
merhamet etmeyeceinden eminim.19
Hobbes ve kitab Leviathan ksa srede, Ingilteredeki sonu
gelmez kargaadan onun gibi bkan baz hayranlar kazandlar.
Ama muhalifler taraftarlardan ok daha fazlayd. ans eseri
bunlarn birou, belki de ounluu dili deildi. Ancak yle
olanlar da vard.

Byk M atem atiki


Bu aam ada ringe dier dv kar: saygn Ingiliz mate
matiki, kriptograf (ifre yazcs) ve din adam Jo h n Wallis.
W allisin i sava srasnda parlamento yanllar iin baz ifre
leri zmesi hangi tarafa bal olduu konusunda bir fikir ver
mektedir. Bununla birlikte Wallis, 1660 ylnda Kral II. Charles
restorasyonu gerekletirdiinde monariyle iyi ilikiler iinde
kalmay baarmtr.
W allis H obbestan 24 y a daha genti. Okul yllarnda m ate
matik de dahil ok eitli dalda eitim grm olsa d a balca il
gi alan ilahiyatt ve 1640 ylnda W inchester piskoposu tarafn
dan kendisine papazlk rtbesi verilmiti. Sonraki yllarda ma
tematik zerine, zellikle de cebir denklemlerinin zmyle il
gili almalar yapmt.
1649 ylnda, ok saygn bir makam olarak kabul edilen Ox-
forddaki Savile Geometri Profesrl, kralc Peter Turnern
parlamentonun emriyle grevden alnmas zerine boalmt.
ou kiiyi artan bir kararla bu greve W allis atand. Byle-
ce W allis iin, o zamana kadar neredeyse bir hobi gibi ilgilendi
i matematik ciddi bir ie dnt. Birka yl iinde de Avru
p ann nde gelen matematikilerinden biri oldu.
Bugn de kullandmz sonsuzluk (o) ve kk y a da eit
(<) iaretlerini W allise borluyuz. W allis ayrca 1/ iaretini
kulland sonsuz kkler zerinde de almalar yapt. M ate
matikle ilgili almalarnn nemini takdir edenler arasnda
Newton, Lagrange, Huygens ve Pascal da yer alr. W allisin bi
yografisini yazan yazarlardan J.F . Scott yle der: Newton te-
vazuyla, Eer ileriyi grebildiysem bunu sizin gibi devlerin
omuzlar zerinde ykselerek yaptm' dediinde aklndaki isim
kukusuz Jo h n W allisdi.20 W allis ayrca, sarlara konumay
retme, mantk, gramer, ariv ve teoloji konularnda da al
malar yapt.
Son olarak W allis, kendini bilimin gelim esine adam bir
kurum olan Royal Sociely of Londonm (Londra Kraliyet
Topluluu) kuruluuna yardm etmi ve gl bir yesi ol
mutur. Bu dernek bugn de ok saygn bir bilim kurumu ola
rak varln srdrse de balangta yle grnmyordu.

32
Voltaire In giltere zerine M ek tu p la r (1733) balkl eserinde
dernein Paris A kadem isiyle kyaslandnda ikincil konum
d a olduunu syler. Voltairein szleriyle, ngilterede m ate
matii ve doa felsefesini* sevdiini ilan eden ve Kraliyet
Topluluuna katlm a isteini belli eden herkes derhal bu ku
ruma ye kabul edilm ektedir.21 Ama H o b b es bunun dn
dayd. Bu deerli bilim adam ye olmay ok istemesine ve
bunu kesinlikle hak etmesine ramen, W allis ve baz m eslek
talarnca engellenmiti.
Wallis, her yandan saldrya uram asna ramen daha olum
lu bir kiilik sergileyen H obbesa kyasla ok daha kavgac bir
mizaca sahipmi gibi grnyor. Hobbes gibi Wallis de iddet
li tartmalara girimiti. Ama gl bir matematik kalemi var
d ve bu tartmalardan biri olan, saygn Fransz matematiki
Pierre de Ferm aty la 1656-1657 yllarnda giritii kavgann so
nucu da nn perinlemiti.
Bununla birlikte W allisin saygn n, geree her zaman sa
dk kaldn gstermiyor. rnein son kitaplarndan birinde
( Tretise o f Algebra, 1685 [Cebir zerine ncelem e]) yer alan
bir blm, bilim tarihisi I. Bernard Cohene gre bilim tarihi
nin en byk arptmalarndan biridir. yle aklar bunu Co-
hen: nk Wallis, on yedinci yzylda gelitirilen balca ma
tematik bilgisinin ngilizler tarafndan ortaya konduunu, rne
in D escartesn, Harriotun almalarn kendine mal ettiini
ne srer.22
Ancak W allisin geni bir ilgi alan ve gl bir zekya sahip
olduu da aktr. Ayrca bir rmcek gibi anda pusuya yata
rak, nefret ettii Hobbesun kendi alanna dalmasn bekledii
de sylenebilir. Hobbes da, 1655 ylnda, 67 yandayken, b
yk plann uygulamak zere yeniden ie koyulduunda kolay
ca bu tuzaa dt. Balangta, blmden oluacak eserinin
ilki olmasn planlad kitabn Latince yaymlad. D e C orpore

* D o a fe ls e fe s i o dnemde, bugn gzlem y a d a deney bilimi olarak adlandrabilecei


miz ilgi alan anlam nda kullanlmaktayd.

33
(Cisim zerine) adl kitabn 20. blmnde, bin yldan beri
geometriyle ilgilenenleri uratran bir probleme, dairenin ka-
relenmesine bulduu zm yer alyordu.

M atem atiksel Bir M eydan Okuma


Problem yle: Cetvelle dz bir izgi izin. izginin bir ucu
na pergelin inesini yerletirin ve izgiyi yarap olarak alp
bir daire izin. Ardndan, sadece cetvel ve pergeli kullanarak,
belli sayda admlarla daireyle ayn alana sahip bir kare lm-
leyip izin.
Akademik y a da bilimsel samalklardan biri daha m diyor
sunuz? Hi de yle deil. Problemin bir ekilde, eski Yunanl
larn dairenin kusursuz bir ekil olduu inancyla balants bu
lunabilecei dorudur. Ama eski M srdan kaynakland ve
gerek yaam daki bir sorunun zmne ynelik olduu da d
nlebilir. Aslnda geometri burada pratik bir ara olarak, Nil
nehrinin yllk taknlarnda snrlar srekli kaybolan toprak
paralarnn yeniden lmnde kullanlan bir yntem olarak
gelitirilmi gibi grnyor. Szcn kendisi Yunanca g e o
(yer) ve m etrein (lm) kklerinden tremi. Snrlar dz bir
izgi halindeyse lm ii grece kolay olmakta ama eer ska
rastland gibi eik izgiler varsa i zorlamaktayd. Ayrca,
btn bu sorunlarn dz izgilerle snrl alanlarn lmne in
dirgenebilmesi kullanl bir yntem olacakt.
Eski Yunann bilim ve matematik- dnyasnda, ise zm
olmayan bir bulmaca, kkrtc bir meydan okuma saylrd.
Ayrca, benzer problemlerin zm bulunmutu. rnein da
ha nce szn ettiimiz geometrik yntemler ile yine cetvel ve
pergel kullanarak dairenin iine gen yerletirmenin ve kenar
saysn istendii kadar ikiye katlamann mmkn olduu g
rlmt. Ayn ey daire iindeki okgenle yaplabiliyordu. Ke
nar saylarn artrdka okgen de giderek daha ok daireye
benzer. B aka bir deyile okgenlerin kenar saylarnn artrl
mas daireyle snrldr.

34
Bu yntemi Arkhimedes de biliyordu ve 96 kenarl okgenler
kullanarak pinin 3 den kk, 3 10/71 den byk olduunu is
patlamt.
Dairenin karelenmesi problemiyle uraanlar arasnda, Yu
nanllardan Anaksagoras, Elili Hippias, Antiphon, Koslu Hip-
pokrates, Eukleides ve Ptolemaios da bulunuyordu. Problem
eski M srllarla Babilliler, Araplar ve Hintlileri de megul et
miti. Hristiyan dnyasndaysa problemi zmeye alanlar
arasnda Cusal Nicholas, Regiomontanus, Simon Van Eyck,
Longomontanus, John Porta ve Snellin yan sra Christian
Huygens, John Wallis, Isaac Newton, Rene D escartes ve muh
temelen Gottfried Leibniz de vard.
Unutmayalm ki gnmzde bilimin temelini oluturan kal-
kls 1600l yllarn ortalarnda yoktu. O zamanlar geerli
olan geometrik dnce biimiydi ve daireyi kareleme problemi
de halk arasnda yaygn merak konusu olmutu. Hatta belki de
ilgi duyulan tek matematiksel bulmacayd. Herkese ak daire
kareleme yarmalar dzenleniyordu. Hatta 4 M art 1686 tarih
li Jo u rn a l d es Savants gazetesinin haberine gre gen bir ha
nm, verilen belli sre iinde problemin zmne ynelik yeni
bir fikir retemedii gerekesiyle ok iyi niteliklere sahip bir e
adayn reddetmiti.23
G alileonun ve dier bilim adam larnn ekillendirdii yeni
bilimin etkisiyle probleme duyulan ilgi artt ve zm giriim
leri hz kazand. Bunlarn ou matematiin kaygan zemini
zerinde aya kayarak den ve abalarnn ne kadar aptal
ca olduunu fark etmeyen iyi eitilmemi matematikilerden
geliyordu. Ard arkas kesilmeyen yeni zm iddialar gi
bi byynce on sekizinci yzylda hem Londra Kraliyet
Topluluu hem de Fransz Bilimler Akademisi birer k ararn a
me yaym layarak artk bu tr abalara ilgi gsterm eyecekleri
ni duyurdular.
te Hobbes'tn iine dt bataklk buydu. Sorunun
Hobbes asndan can alc yan, felsefi dncelerini matema

35
tiksel almalar zerine oturttuunu sylemi olmasyd. Eer
Wallis, H obbesun matematik zerindeki almalarnn hatal
olduunu ortaya karabilirse kurduu felsefi yap da btny
le kebilirdi.
Wallis bu taktiini Hollandal fiziki ve gkbilimci Christi-
aan H uygense yazd mektupta yle anlatmt (1 Ocak
1659):

Bizim Leviathan niversitelerimize iddetle saldryor ve


tahrip ediyor (sadece bizimkilere deil, hepsine). zellik
le de rahipleri, din adamlarn ve dini hedef alyor, sanki
Hristiyan dnyas salam bilgi sahibi deilmi ve sanki in
sanlar felsefe bilmezlerse dini anlayamazlar ve matematik
bilmedike de felsefeyi anlayamazlarm gibi. Bu yzden
baz matematikilerin, ters ynl mantk yrterek, cesa
ret ald matematii ne kadar az bildiini ona gstermesi
gerek. zerimize zehrini kusacan bildiimiz kibri de bi
zi bundan caydrmamaldr.24

Wallis, alma arkada olan Savile Gkbilimi Profesr


Seth W ardla birlikte bu Hobbes alann iini bitirmeye ka
rar vermiti. W ard D e C orpore nin felsefi ynyle, W allis de
matematiksel boyutuyla ilgilenecekti. W ardn kar grn
aklamas bir yl buldu, W allis ise ldrc darbeyi vurmak
iin fazla gecikmedi.
Wallis daha sonralar, Hobbesa kar nce fke duyduunu,
sonra gldn ve nihayet acdn sylyordu. Ama D e Cor
p o r e nin ardndan ay sonra yaymlad amansz rtme y a
zsnda acmaya pek yer yoktu. Kitabnn ad E len ch u s G eom et-
riae H obbianaey d i ( E len ch u s Sokratesin, apraz soruturma
yoluyla doruyu bulma yntemidir) W allis bu Latince kitapk
ta Hobbesun tanmlar ve yntemlerine kar saldrya geiyor,
bazen kaba alay, bazen ciddi vaaz slubu kullanarak byk be
ceriyle kesip biiyor ve oyuyordu. Hobbesun aceleciliinden ve

36
kibrinden, kilise iin nasl tehlike oluturduundan sz ediyor
du. Hobbesun adn bile, Aop* ve hobgobIin:' szckleri ze
rinde oynayarak alay konusu yapmt.
B akas bu saldr karsnda pes edebilirdi, ama Hobbes ce
sur savunmacnn yntemini uygulad: hcum ! D e C orpore nin
ngilizce yaymlanan bir basksna aalayc bir ek yazd. Bu
arada kitabnn satlar da W allisin saldrlar zerine artmt.
Hobbes kitaba ekledii blme Six Lessons to the Professors
of the Mathematics, one of Geomety, the other of Astronomy
(Biri Gkbilimci, teki Geometrici Olan Matematik Profesr
lerine Alt D ers) adn verdi. Sz konusu iki profesrn Wallis
ve W ard olduundan kimsenin phesi yoktu. Hobbes, ek b
lmn daha ithaf satrlarnda yle der: Kitabm D e Corpo
re nin 7. blmden 13. blme kadar olan ksmnda bilimin (ge
ometri) ilkelerini slah ettim ve akladm. Bu i iin para alann
Dr. W allis olmasna ramen.
D aha sonra da W allisin E len ch u s u ile birlikte iki kitabna
daha gndermede bulunarak unlar syler: Bu iki kitabn iin
dekiler de iki- sayfada tamamen ve aka rtlmtr.
nanyorum ki, dnyann balangcndan bu yana geometri ko
nusunda bu kadar samalk yazlmamtr ve yazlamayacaktr
da. Hobbes ek blmn III. dersinde W allisin kitaplarndan
cahilce, ne dedii anlalmayan diye sz ediyor. IV. derste
bunlardan birine senin adi kitabn diyor.25 Burada iaret et
mek gerekir ki, bu adi kitapta (Arithm etica Infinitorum,
1656) Wallis, sonralar Newton ve Leibnizin katklaryla kal-
kls oluturacak nemli admlar atmt.
V. Ders ise zellikle aydnlatcdr. Hobbes burada, yksek
lii sonsuz kk bir paralelogram ifadesini kulland iin
W allisle alay eder. Geometrinin dili bu m udur? diye sorar.
Ancak H obbesun sorunlarndan biri, cebirle salanan yeni ve
gelien imknlar gremeyecek kadar kendini geometriye kap

* Hop: sram ak, zplamak, (.n.)


Hobgoblin: ifrit, gulyabani. (.n.)

57
i
trm olmasdr. Bu yzden, W allisin, konik kesitlerle ilgili ze
kice yntemleri hakknda, inanarak o kadar ok iaretle doldu
rulmu ki, kabuk balam yara gibi, diyebiliyor ve bunlarla
uram aya tahamml olmadn sylyordu.
Hobbes szlerini yle tamamlyordu: Hadi iinize gidin
M edeniyetsiz Papazlar, insan olmayan ilahi kiiler, ahlak
bekileri, kt bir ift Issak ar en sefil Vindices ve Indices
Academ iatrum 27 Sondaki tanm aklam akta fayda var.
nk V oltairein sonralar daha canl bir biimde ortaya ko
y aca gibi, bir sz dellosunda zekice yaplacak bir vuru b
yk puan kazandrabilir. Tevrattan alnma bir isim olan s-
sakar on yedinci yzylda, para iin ilkelerinden vazgeen bir
ua tanmlamak iin kullanlyordu. O alan y a d a koruyan
anlamndaki vindices, Seth W ardun H obbesla grt tar
tm ada kulland V index in ouluydu. Son olarak In d ices
Academ iatrum da akademi, yani bilim adam lar topluluunun
haini demekti. Hobbes burada, W ardun bir kitabnn ad ze
rinde kelime oyunu yapmt. Hobbes ve dier baz kiilerin,
niversitelerin skolastisizm ve zihinsel, bilimsel durgunluun
merkezleri olduu yolundaki iddiasna Oxford ve Cambrid-
g e i savunarak cevap veren W ardun kitabnn ad Vindiciae
Academ iatrum AuP
W allis buna karlk, H obbesun Yunanca bir szc kulla
nrken yapt hataya sarlr. H obbesun kulland szck de
lik y a da marka iareti anlamna gelen stigm ayd (elbette eski
Y unancada). W allise gre H obbesun kullanmas gereken do
ru kelime ise, matematiksel bir nokta, yani boyutlar olmayan
bir nokta anlamndaki stig m ey di. H obbesa gre ise bu szck
ler birbirlerinin yerine geebilirdi, nk boyutu olmayan bir
iaret dnemiyordu. Ayn ekilde izginin de genilii olmas
gerektiine inanyordu ki bu, daireyi kareleme probleminin
zmnde kendisi iin nemli bir sorun oluturuyordu.
Saldrlardan ylmayan Hobbes, Soyut Geometrinin iaret
leri, Krsal Kesim Dili, Iskbya Kilise Politikalar ve John

38
W allisin Barbarlklar balkl yazsyla cevap verdi. Yani b
yk tartma, son derece nemsiz gram er ayrntlarn da kap
sayan ok eitli konular zerinde bir kavgaya dnmeye
balamt. Her ikisi de kendilerini ok geni bilgilerini sergile
mek zorunda hissediyordu. W allis de buna, Latince olarak
baka bir kelime oyunuyla karlk verdi: "Hobbiani Puncti
D ispunctio.
Hobbes 1657 ylna kadar, gecikmi lemesini tamamlaya
bilmek iin karlk vermekten kand. W allis de zamann iyi
kullanarak, kalklsn temeli olarak adlandrlabilecek kap
saml bir bilimsel eser ortaya kard. Ayn yl yaymlanan kita
ba anlalr bir ekilde M a th esis Universalis adn verdi.
Ksa bir sre cephede sessizlik hkm srd. Ardndan
Hobbes yeniden ringe karak, W allisin almalar zerinde,
A ve B adn verdii iki tartmac arasndaki Latince be ko
numa eklinde yazd ayrntl bir eletiri yaymlad. Wallis
buna karlk A ve B nin Thomas ve H obbesdan bakas olma
dn, aralarndaki konumann ise Thomasm H obbesu,
H obbesun Thomas ve her ikisinin Thomas H obbesu vmesi
olduunu ve bunu utan duymadan yaptklarn syledi.29
Hobbes 1666 ylnda, geometri profesrlerinin kibirini kr
mak amacyla saldrya geti. Bu noktada, neredeyse btn ge-
ometricilere kar sava am gibi grndn kabul ediyor.
Alayl bir ekilde yle diyor: Y a sadece ben deliyim y a da sa
dece ben deli deilim. B aka seenek yok. Eer bir ihtimal biri
kp da hepimizin birden deli olduunu sylemezse.30
Bu sralarda Kraliyet Topluluu tam hzla alyor ve bugn
de yaymna devam edilen P hilosophical T ransactions (Felse
fe Raporlar) yaymlyordu. W allis bu raporlar iyi kulland.
1666 yl austos ajanda Mr. Hobbesun son kitab D e Princi-
piis et Ratiocinatione Geometrarum zerinde Dr. W allisin
Eletirileri: Bir dosta yaz ile karlk verdi. B urada Hob
b esun delilikle ilgili dncelerini ters evirerek ona yneltti.
H obbesun kitabnn rtlmesiyle kimsenin ilgilenmeyecei

39
ni, eer kendisi hakknda syledii doruysa rtmenin ge
rekmeyeceini ve hibir ie yaram ayacan sylyordu; n
k eer deli oysa, akl yoluyla ikna edilmesi mmkn olamaz;
eer bizsek, bunu yapm a yeteneinden zaten yoksunuz demek
tir.31 diyordu. D aha sonra H obbesun ileri srd bir gr
zerine unlan yazyordu: "Bir kemerin eriliine neden deme
as densin? Ben Bay H obbesun herkesin peynir dediine te
beir demeyi sevmesinden baka sebep grmyorum.32
1669 ylnda Hobbes 80 yan geride brakmken ve gr
ne baklrsa meseledeki gerek konumunun farknda deil
ken, daireyi karelemek ile Yunanllarn teki iki nl geometri
problemine (kreyi kplemek ve kp iftlemek) bulduu
zmleri yaymlad. Bunlar da yaymlanr yaymlanmaz W al-
lisin saldrsna urad. 1669, 1671 ve 1672 yllarnda yine sz
dellolar yapld. Sonuncusu Wallis'in nihai vuruuydu, ama
H obbesun ii bitmemiti. 1678 ylnda, 90 yandayken, fizik
konular zerinde 10 konumadan oluan D ecam eron P h y si-
ologicum la ortaya kt. Bu kez de, W allisin D e Nlotu (1669)
adl kitabnda yaymlad yerekimiyle ilgili almalarna el
me atmaktan kendini alamamt.
Hobbes ertesi yl hayata veda etti. Skolastik felsefenin parlak
anda yaam olmasna ramen doa hakknda mekanik bir
kavray oluturulmasna yardmc olmutu. Bununla birlikte
yapt tmdengelimli bilimdi ve Kraliyet Topluluunun yele
ri bir sonraki aamaya, yani deneysel, tmevarml bilime ge
tiklerinde o, buna ayak uyduramamt. Bylece, neredeyse ey
rek yzyl devam eden byk kavga da onun lmyle birlikte
son buldu. 54 yl boyunca Oxordda Savile Geometri Profesr
l unvann tayan W allis de 1703 ylnda ld.
Bu atmay, bundan sonra anlatacamz Leibniz-Newton
ve Voltaire-Needham kavgalaryla kardatrmak ilgin olacak
tr. U vakada da parlak, ilgi alan geni filozof ve genellemeci-
ler, ilgi alan daha dar uzmanlarla kar karya gelmilerdi. G
nmzde bylesi atmalar pek olas deil, nk bilim ve ma

40
tematik ylesine geliti ki bu dallarda, uzman olmayan pek az
kii kendine yer bulabilir.
atmalarn sonular, sizin de greceiniz gibi farkldr.
Hobbes ile W allis arasndaki kavgada, matematii bilenler iin
sonu akt. Hobbes, cesur tavrna ramen, W allisle giritii
matematik kavgalarnda hep geride kald, ama hibir zaman bu
nun farkna varmad.
Ayrca matematikte urad yenilgiler dier alanlardaki
nn de zedelemedi. Leviathanm Avrupa ktasnda yaymlan
mas hep arad ne kavumasn salam ve mrnn geri ka
lan yllarnda yazmay srdrd geni bir hayran evresi
yaratmt. Ayrca 1670lerin banda Leibnizden iki parlak v
g almt. Bunlardan birinde Leibniz, siyaset felsefesinde do
ru tartma ve kantlama yntemini kullanan ilk dnr oldu
unu belirterek Hobbesu vyordu.33
Hobbes dncelerinin, aralarnda Spinoza, Leibniz, Diderot,
Rousseau, Hume ve Lockeun da yer ald birok nde gelen
dnr zerinde gl bir etki yaptn renseydi mutlu olur
du. ikinci Dnya Savandan bu yana geen zamanda Hob-
besun yazlarna duyulan ilginin byk lde artmas, yaam
larmzn gittike artan karmaklyla ve ada askeri teknolo
jinin inanlmaz gcyle baa kabilme abalarnn yansmasdr.
Gerekten de ardndan gelenler ona, adalarndan ok da
ha nazik davrandlar. Ona bazen ilk modern siyaset felsefecisi
dendii de olmutur. Hobbes aratrmacs M ichael Oakeshott
Lcviathan'm Ingiliz dilinin en byk, belki de tek siyaset felse
fesi bayapt34 olduunu syler. Hobbes insan davran ve bu
nunla nasl ba edilebilecei konusundaki dncelerinden do
lay da baz evrelerde bilimsel sosyolojinin babas olarak bilinir.
Ne gariptir ki Leviathanm ilk sayfalarnda unlar syler:
Aritmetikte deneyimsiz kiiler mutlaka, profesrler ise ska
yanlgya der ve yanl bir sonula ortaya karlar. D aha son
ra ise yle der: Ama hem geometride yanl yapacak, hem de
bir bakas bunu ortaya kard halde yanlnda srar edecek

41
kadar kim aptal olabilir?35 Demek ki bilimin sa f reticileri ken
di abalarn deerlendirmekte bu kadar isabetsiz olabiliyorlar.
1882 ylnda, Alman matematiki Ferdinand Lindemann,
Hobbes ile W allisi bu kadar megul eden dairenin karelenmesi
probleminin bu ekliyle zmnn mmkn olmadn ortaya
koydu. O halde bu btn almalarn bouna olduu anlamna
m geliyor? Mintz atmay bo36 diye nitelerken, Martin
Gardner, Scientific Am ericandaki yazsnda yararsz tanm
n kullanyor.3'
Ama belki de bu kadar olumsuz bakmamak gerek. Hobbes
dahil geometricilerin, yzyllar boyu bu konuda baarszla
uramalar, W allis gibi matematikileri zm baka yerde
aram aya yneltti. Saylar ve cebir kullanarak izledikleri yol on
lar bir sonraki adm olan kalklse ulatrd.
H atta Hobbes'un felsefi dnceleri de kalklsn kefine
katkda bulunmu olabilir. Cari B. Boyer kalklsn tarihini
anlatrken unlar syler: H obbesun an adcl matema
tikileri, W allisin sergiledii gibi matematiksel kavramlar
btnyle soyut olarak deerlendirmekten uzaklatrm ve
onlar bir yzyl boyunca, kalkls iin mantksal deil daha
ok sezgiye dayal bir temel aram aya zorlamtr. Bu ereve
de hem Newton hem de Leibniz, yeni anlay, saynn mantk
sal kavram ndan ok bykln oluumu temelinde akla
maya alm lardr.38

42
III. Blm

N ew to n

L eib n iz e K a r

Devlerin Sava

K
aIkls! Szcn kendisi bile, dnyann her yerinde,
konuyu iyi bilmeyenleri titretmeye yetiyor. Roma im
paratorluu dneminde hesaplama iinde kullanlan
kk talara verilen ad olan kalkls gnmzde matematik
ve sosyal bilimlerin ou dahil btn zor bilim dallarnda ren
cilerin amas gereken bir kale duvarna dnm durumda.
Bununla birlikte eer renci y a da bilim adam konuya ha
kim olursa, kalklsn, bilimsel alma iin matematiin im
diye kadar ortaya koyduu en gl ara olduunu fark eder.
Gerekten de, kalkls szc genel anlamda kullanldnda
simgeler kullanlarak yaplan hesaplam a y a da uslamlama de
mektir. Bir disiplin olarak kalklsten sz edildiinde ise, belli
bir zmleme yntemi kastedilmektedir. Teleskop ve radar gi

43
bi baz bulular duyularn keskinlemesini salarken, logaritma
ve kalkls gibi dierleri ise zihnin gcn artrr. Bilimsel a
lmalarda kullanlan bilgisayar bile kalklsn yerini tutamaz;
sadece ilemi abuklatrr.

Ezam anl Bulu


Kalkls, birbirinden bamsz alan iki kii, ngiliz bilim
adam Isaac Newton ile Alman filozof Gottfried Wilhelm Leib-
niz tarafndan neredeyse ayn zamanda bulundu. Aralarndaki
atma sadece felsefi, dini ve diplomatik yansm alara yol a
makla kalmam, ayn zamanda baka ilgin oluumlara da ne
den olmutu.
Newton-Leibniz atmas rnein, gnmzde uyguland
ekliyle bilimsel tez yazmnn gelimesinde bir etken olmu ola
bilir. Bundan kastmz, bilimsel aratrm a raporunun, yaymlan
madan nce yazarn meslektalarnca incelenip deerlendirile
bilmesi ve ayrca yazarn katksnn ne olduunun aka orta
y a kabilmesi iin, daha nce salanm bulunan bilgilere atf
ta bulunulmasdr. Bu ereveye uygun tez yazm uzun bir ge
lime dneminin ardndan on dokuzuncu yzyl ortalarnda e
killenmitir. Amac da yeni bulular bilim toplumuyla payla
maktan ok, bilim adamnn, yapt bulu zerindeki ncelik
hakkn belirlemek gibi grnmektedir.
Ancak, on yedinci yzyl sonlarnda, bilim topluluklar hl
grece az gelimiti ve bilim adamlar raporlarn y a da mektup
ve notlarnsadece dar bir meslekta evresine databiliyorlar
d. Newton ve Leibniz de kalklsle ilgili ilk yazlarn byle
yapmlard. Ama daha sonra ncelik iin somut kant arandn
da bu ie yaramad. O zamanlar bir buluun anagram (bir sz
ckteki harflerin yerini deitirerek yeni bir szck elde etmek)
kullanlarak akland bile oluyordu. Bu yntem, buluu yapa
nn ncelik hakkn garantiliyordu ama gizlenen bilginin konuyu
nceden bilmeyen biri tarafndan anlalmas mmkn deildi.
Hem Newton hem de Leibniz bu yntemi kullanmlard.

44
Bu yntemlerin nceliin belirlenmesinde pek ie yaram ad
sosyolog Robert K. M ertonun almalarnda ortaya kon
mutur. Buna gre on yedinci yzylda, ayn zamanlarda yap
lan bulularn yzde 92sinde anlamazlk ortaya kmtr. On
yedinci yzyldan bu yana geen zamanda ncelik tartmalar
nn azalmasn muhtemelen bilimsel tez yazmnn gelimesine
borluyuz. M ertonun bulgularna gre, ncelik uyumazlkla
rnn oran on sekizinci yzylda yzde 72, on dokuzuncu yz
yln ikinci yarsnda yzde 59, yirminci yzyln ilk yarsnday
sa yzde 33tr.1 Belki de ezamanl buluun yaygnl zaman
getike daha iyi anlalmtr.
ok ekimeli bir a olan on yedinci yzylda bile Newton-
Leibniz atmas ok farklyd. nk devlerin savayd. ki
si de birer dhiydi. Hatta bilinen dhi kavramnn da tesindey-
diler. Newton'un biyografisini yazan yazarlardan Richard S.
W estfall, kitaplarna konu olan dier isimlerle kendini kyasla
yabildiim, her defasnda bu isimler karsnda kendine ok k
k de olsa belli bir yer verebildiini syler. Ancak, Newton
hakkndaki 874 sayfalk biyografisi N ev er A t R est (Hi Huzur
Bulmad) de yle der: Newtonla ilgili aratrmalarm sonu
cunda u kanya vardm ki o hibir lye smaz.2 Galileonun
ld yl olan 1642de doan Newton optik, matematik, yere
kimi, mekanik ve gksel dinamikler konularnda nemli, temel
nitelikte bulular yapmt.
Newtondan drt yl sonra doan Leibniz ondan ok daha az
tannr. Bazlar bunun aralarndaki atmadan dolay, bazlar
ise ona ramen olduunu syler. Gerek hangisi olursa olsun.
Leibniz Newtondan daha kapsaml, daha derin ve daha mo
derndi. Tarihi Preserved Smith, Leibnizi son evrensel dhi
olarak nitelendirir.3 T.H. Huxley ise onun Aristoteles'ten b u y a
na en kapsaml dnr olduunu syler.4 lgi alanna giren dal
lar arasnda tarih, iktisat, ilahiyat, dilbilim, biyoloji, jeoloji, hu
kuk, diplomasi ve siyasetin yan sra matematik, gk ve yer me
kanii ile felsefe de vard. Prusya Kral Byk Frederick (II.

45
Frederick) onu "kendi bana bir akadem i5 olarak nitelendir
miti. Bununla birlikte o, Newton gibi bir okulla balantl bile
deildi. Hukuk eitimi grmt ve yaamn, anavatan Al
manyada soylu snfn mensuplar iin hukuk ve diplomasi ile
ri yaparak kazanyordu.
Leibniz'in ayn zamanda metafizikle de ilgili olmas Newtonla
aralarnn bir trl dzelmemesinin sebeplerinden biridir. An
cak Leibnizin en azndan kavramsal olarak Newtonu amasna
ve bugn modern fizik olarak bildiimiz noktaya ulaacak konu
lara girmesine sebep olan da felsefenin bu boyutudur. Leibniz
simgesel mantk zerinde nemli almalar yapm, daha nce
yaplm mekanik hesap makinesini gelitirmi ve gnmzde
bilgisayarlarn temelini oluturan ikili aritmetikle ilgilenmitir.
Leibnizin biyografisini yazanlardan John Theodore Merz
onu orta boylu, ince yapl, kahverengi salyd, gzler kk
am a koyu renkli, deliciydi. Belki miyopluundan, belki de mn
zevi alkanlklarndan dolay ban ne eerek yrrd.6 diye
tanmlyor.
Newtonun portrelerinin ou, toplumda saygn bir y er ka
zand son yllarnda yaplmt ve bunlarda da o zamanlar yay
gn olduu ekilde grnts idealize edilmiti. Bununla birlik
te, aka grlen zellikleri bir entelektelin tipik iareti say
lan geni bir aln ve baz resimlerde de baarl bir brokratn
otoriter grnmdr. Burun ince ve uzun, alt ene ise giriktir.
adalarndan biri, gzlerini canl ve delici olarak betimler
ken bir dieri, baklar ve tavrlar onu tanmayanlarda byk
bir beklenti yaratmayacak kadar donuktu7 diyor. Bu farkllk on
lara bakanlarn duygularn yanstyor olabilir ya da belki New-
tonun iki durumda da derin dncelere dalm olmasndan kay
naklanyordur. Dnmek gerekten de bu olaanst insanda,
ancak az sayda lmlde grlebilecek bir younlua ulayordu.
Cambridgede geirdii gnlerde d dnyayla balantsnn kop
mas, dikkatsizlik olarak giyimine ve davranlarna yansyor, bir
problemle urat zaman beslenmeyi ve uykuyu ihmal ediyordu.

46
Bylesine karmak bir insann kolayca tanmlanamamas a
rtc gelmiyor. Ayrca yaamnn deiik dnemleri de farkllk
gsterebiliyor. Genlik yllarnda ska ask suratl ve mizah
duygusundan yoksun biri olarak tanmlanyor.8 75 yandayken
kendisini ziyaret eden bir grup Fransz ise onu ho bir ev sahi
bi olarak betimliyor.9

Kalklsn Temelleri
Ne Newton ne de Leibniz kendi kalkls bulularn hi
yoktan yaratm adlar. Konuyla ilgilenen eitli kiilerin olu
turduu, yntemin temel bileenleri 1600l yllarn ortalarna
gelindiinde m eydana kmt. 1638 ylnda Fermat denklem
lerde maksimum ve minimum noktalar bulmann bir ynte
mini kefetmiti. D escartesn analitik geometrisiyle de ge
ometrideki hantal ekillerin yerine cebir denklemlerinin kul
lanlm as mmkn hale gelmiti. Jo h n W allisin A rithm e-
tj'csinde de erilerin karelenm esi (daire de dahil olmak zere,
bkz. II. Blm) ile bunlara teet izilmesi arasn da balant
kurulmutu.
Unutmayalm ki bir eriye teet izmek geometrik bir ilem
dir. (Teet, erinin zerinden gemeden ona tek noktadan de
en bir izgidir.) Teetle eri arasndaki a fiziksel olarak l
lebilir. Ancak o zamanlar matematikle ilgilenen evrelerde anla
lmaya baland gibi, ayn sonu cebir yntemiyle ve daha da
doru olarak sz konusu a iin matematiksel bir ifade olutu
rarak elde edilebilir.
Bunun yan sra, bir eri, hareket halindeki bir noktann izle
dii yol olarak da dnlebilir. O dnemde, hareket halindeki
bir noktayla uraabilmek nemliydi, nk hareket kavram
felsefede nemli bir yer igal ediyordu. Yalnz Hobbes deil,
teki filozoflar da bunu, zihinsel ve fiziksel btn olaylarn te
meli olarak gryordu.
rnein Hobbes hem dnce hem de hareket iin bir tr iti
ci g olarak conatus yani aba kavramn ortaya atmt. Bu,

47
hareketin balangcyd. Kavram sadece kalklsn temel un
surlarndan olan anlk hz deil, ayn zamanda hareketin arka
sndaki bask y a da itici gc de ieriyordu.
Hobbes, conatusun bir noktann uzunluu boyunca, bir an
iinde y a da zamann bir noktasnda yaplan hareket10 olduu
nu sylyordu. B aka bir deyile, bir an zaman karsnda ney
se, 1 says sonsuzluk karsnda neyse ve nokta izgi karsnda
neyse conatus da hareket karsnda oydu. Kukusuz matema
tik ile felsefe arasnda bu konularda ok yakn bir balant var
d ve Hobbes ile Leibnizin de aralarnda bulunduu baz d
nrler iki dalda da almalar yapyorlard.
Byk ilgi duyulan baka bir problem de dzgn olmayan
eriler, alanlar ve hacimlerin lm ve hesaplanmasyla ilgiliy
di. rnein arap flarnn hacminin hesaplanmas her zaman
nemli bir i olmu ancak hibir zaman tatmin edici bir ekilde
zlmemiti. Bu konuda da, eksiltme diye adlandrlan yntem
de dahil olmak zere zerinde allabilecek n bilgi vard. Bu
yntemde bir eri iindeki yzeyin alan, iine kenar says gi
derek artrlan okgenler yerletirilerek bulunuyordu. Tabii bu,
Arkhimedesin pi saysn bulmak iin yapt alm alarda
(bkz. II. Blm) kulland daireyi kareleme yntemiyle ayn
temele dayanyordu. Bunun gibi, bir koninin de, her birinin a
p bir sonrakinden biraz daha kk (ya da byk) bir dizi da
ireden olutuu dnlebilir.
M atematiki olmayanlara btn bunlar anlalmaz gelecek
tir. D aha sonralar Voltaire, olaan sert slubuyla kalkls
yle tanmlamtr. Varl grlemeyen bir eyi tam olarak
saylandrma ve lme sanat. te yandan W allis sonsuz dizi
leri zerinde yrtt parlak almalaryla teknii gelitirme
yi baarmtr. Newton da 1664-65 yllarnda W allisin alma
lar zerinde incelemeler yapm tr.11
Baka bir deyile, bu gibi problemlerin belli ekilleri dier
matematikiler tarafndan hem geometri hem de cebir yoluyla
zlmeye allmtr. Bu yzden Newtonla Leibnizin kalk-

48
ls birbirlerinden bamsz olarak ayn zamanlarda gelitirme
leri artc deildir. Ancak bu buluun insan byleyen yan
zt ynlerden hareket edilerek ulalm olmasdr. Garip bir e
kilde, iki farkl yaklam, simgeler kullanlarak yaplan herhan
gi bir hesaplama anlamnda kalkls ile belli bir zmleme
yntemi anlamndaki kalkls arasndaki fark yanstr.
lgi alan birok dal kapsayan Leibniz, birletirilmi bir bilgi
sistemi oluturmaya alyordu. O, uzmanlamaya kar umut
suz bir sava veren btnc bir filozoftu bu sava bugn de
devam ediyor. Bu hedef dorultusunda evrensel bir bilim dili
oluturmak iin alm ve uslamlamann kalkls olarak
adlandrlabilecek konuya ilgi duymutu. Deiim ve zellikle
de hareket zerindeki almalarn kolaylatrabilecek bir yn
tem aryordu. Bu da Hobbesun conatusuna. duyduu ilgiyi
aklyor. B aka bir deyile Leibniz genel bir mantk yntemi
nin, yani 'simgeler kullanlarak yaplan herhangi bir hesaplam a
anlamndaki kalklsn peindeydi. Belki bylece insan davra
nnn gizlerini de zebilecekti.
Newton iinse kalkls daha ok fizik problemleriyle ura
mann bir yolu, fizikinin donanmna eklenecek yeni bir mate
matik tekniiydi. Bu yzden de bu teknii, yaygn adyla Prin-
cipia (1687) olarak bilinen en tannm eseri M athem atical
Principles o f N atural P h ilosoph yde (D oa Felsefesinin M ate
matiksel lkeleri) daha sonra eletirilere urad problemlerin
zmnde kullanmt. D aha sonra, problemleri gelenee uy
gun ve genelde geometrik olmak zere yeniden dzenlemiti.
1665 yl ortalarnda kalklsn temel teoremini bulmutu.
1666 sonbaharnda sonsuz kkler (kendi terimi: fluxions;
blnemeyecek kadar kklerin kalkls) yntemini kabaca
da olsa kullanlabilir duruma getirdi. Bu yntem zerine yazd
yazy gsterdii meslektalar onu, yaymlamaya tevik etti
ler. Bir yandan n iin anlalabilir bir istek duyuyor, dier yan
dan eletirilmekten hastalk dzeyinde korkuyordu. Sonuta
yazsnn yaymlanmasn kabul etmedi.

49
Bylece 23 yanda ve henz bir renciyken Avrupann n
de gelen matematikilerini geride brakmt, am a neredeyse
kimsenin bundan haberi yoktu. D aha sonra baka konularla il
gilenmeye balad. 1669da, ksmen yaymlanmam yazs saye
sinde Cambridge niversitesinde Lucas M atematik Profesr
oldu. Bu makam ona aratrmalarn gerekletirme zgrl
verdi.

Yourdu fleyerek Y em ek
Bandan beri almalarnn bilimin kaplanlarna yem olma
sndan ekinen Newton nihayet 1672 ylnda bir yazsn Lond
ra Kraliyet Topluluunun P hilosophical Transactions adl yay
nnda yaymlad. 1660l yllarn ortalarnda yapt almalara
dayanan bu yazsnda k ve renk zerindeki ilk byk bulu
larn anlatyordu. Yazsnn sonunda bakalarm da kendi de
neylerini tekrarlamaya ard. Bu deneylerdeki baar oran
konusunda haberdar edilmesini memnunlukla karlayacan,
yol gstermekten ve eer yanl yapt grlrse bunu ren
mekten memnun olacan sylyordu. Bu ardan daha sonra
pimanlk duyacakt.
Yaz genelde iyi karlanmasna ve Newtonun adn duyur
masna ramen ayn zamanda eletirildi de. Sonuta deerli za
mann dncelerine ynelik ou ii bo saldrlara cevap ve
rerek harcamak zorunda kald. Gerekten yeni olan dnceler
ortaya atldnda bu hi de az rastlanan bir durum deildi. K
sa srede, huzurunu kaybetmekten yaknmaya balad. Dn
celerine itiraz edenler arasnda Hollandal fiziki Christiaan
Huygens ile Ingiliz bilim adam Robert Hooke gibi ar toplar
da vard. Onlardan gelen tepkileri, zellikle de zeki ve kavgac
Hookun tepkisini ok tatsz buldu. Bu ilk tartmalarn New-
ton zerinde baz garip etkileri oldu. Optik zerinde almaya
devam ettii halde bu konuda yaz yaymlamad. Byk eseri
O pticksin yaymn ise Hookeun 30 y*l sonra lmne kadar
erteledi. Optik dndaki konularla ilgili yazmalarndan baz

50
lar ise Kraliyet Topluluunda okundu. Bu yazmalar Hookela
aralarnda yeni sorunlara yol at ve belki de bu yzden New-
ton baka nemli aratrm alara yneldi. Problemlerden biri kt
lelerin, sanki bir noktada younlam casm a ekim gc yarat
tklarn matematiksel olarak ortaya koymakla ilgiliydi. Dier
bir problem ise G nein evresinde dnen bir gezegenin, ters
kare ekim yasas erevesinde, bir daire deil, elips zerinde
hareket edeceini kantlamakt. Bylece, Hooka stnln
kendini tatmin edecek ekilde kantlayarak, yazlarn bir kena
ra koydu ve yllarca onlar aklna getirmedi.
Newton, kamuya ak bilimin tadna bakarak ac olduuna
karar vermi ve Cambridgedeki rahat greviyle akimn kendi
ne salad kale gibi salam barnaa ekilmiti. almalarn
yaymlama konusundaki korkularnn gereklemesi zerine
onlar dnyayla paylamamaya karar vermiti. Sanki bulular
nn bilime deil, kendine ait olduuna inanyordu. Onlar, nasl
olacaklar belirsiz gelecek nesillere de ait olamazlard.
Bilimsel bulularda nceliin kesin olarak belirlenmesi bir
ok mucit iin nemlidir. Newton da aksi yndeki aklamalar
na ramen byle dnyordu. Ancak, birok bilim adamndan
farkl olarak, ncelik hakknn yaplan buluun yaymlanmasn
dan deil, almann gerekletirilmi olmasndan kaynaklan
dna inanyordu. Bu yzden, Leibnizin bamsz olarak yap
t nemli matematik buluu kendininkinden nce yaymland
zaman Newton Leibnizin nceliini hi dikkate almad. B a
k asndaki bu farkllk sonraki yllarda bu iki insan iin b
yk bir atma ve znt kayna oldu.

Bozum a
Newton Principia zerinde ciddi olarak almaya 1684 yln
da balad. te tam bu sralarda Leibniz de diferansiyel kalk-
lsle ilgili almalarn yaymlamaya balyordu. Leibnizin ilk
* Bu y asay a gre iki cisim birbirini, aralarndaki m esafenin karesiyle ters ynde deien
bir gle eker. rnein, 8 metrelik bir m esafede, ekim gc, A metre m esafede oldu
undan iki deil, A kat dah a azdr.

51
yazs o yln sonbaharnda Almanca yaymlanan A ta Erudito-
rum da basld. Newtonun adna deinilmiyordu bile! Acaba
Leibniz Newtonun almalar hakknda bilgi sahibi miydi? O
zamana gelindiinde yle olmas olas grnyor.
Bununla birlikte, Leibnizin tarafndan bakldnda New-
tonun adnn anlmamas mantksz deildi. Geri Newtonun
matematikteki n Ingilterede yaylmaya balamt, ama hl bu
konuda hibir yayn yoktu. Her ne kadar Leibniz bir diplomat
olarak yapt gezilerden dolay Newtonu biliyorsa da anakara
daki matematikilerin ou iin bu isim tamamen yabancyd.
Gelin Newtonun neler hissettiini anlamaya alalm. nce
likle bilmek gerekir ki, Newton bir dhi olsa da bulularn ko
layca deil, aralksz srdrd youn almalar sonucu orta
y a karmt. Konuyu srekli nmde tutarm12 diyordu.
Mnzevi yaam biimi kendi seimi olsa da, byle yalnz bir y a
am srd iin iten ie infial duymadndan emin olamayz.
Durum byleyken, bulu zerinde bakasnn hak iddia etmesi
incitici olmal.
ikinci olarak, her ne kadar Newton almalarn yaymlama
ma karar alm olsa da, yapt buluun neminin de kesinlikle
bilincindeydi. Anlalyor ki almalarnn benzeri olmadna
gveniyordu ve Leibnizin buluunu yaymlamasyla aknla
dmt. Bunun Leibniz tarafndan yaplm olmas da onu
zellikle artmt. nk sekiz yl nce Leibniz ona yardm
isteiyle bavurmutu. Newton, Leibnizin sorularn 1676 y
lnda iki mektupla cevaplandrmt.
D aha sonralar, kavga tam bir lgnlk boyutuna ulatnda
bu mektuplar Nevvtonun hak iddialarna temel oluturmutu.
n almalarndan bir ksmn Leibnizle paylatn savundu.
Ancak Newton 1676 ylnda Leibnize gerekten iki mektup
yazm olsa da kalklsle ilgili hibir bilgi vermemiti. Buna
ramen buluunun alnm olmasndan phelenmesinin se
beplerinden biri, Leibnizin, 1676 ylnda bulunduu konumdan
bu kadar hzla ilerleyebileceine inanamamasyd.

52
Newton atlatlmt. Ne gariptir ki, bu bile onu, almalarn
yaymlamaya zorlayacak kadar rahatsz etmiyor gibiydi. Kk
bir istisnayla: Principmnm (1687) ortalarnda yeni matematik
yntemine ksaca st kapal olarak deiniyordu. Newtonun
kalklsle ilgili almalar gerek anlamda ilk kez 1693te Wal-
lisin yaymlanm bir yazsnda yer ald. Newton, kendi kalkls
buluuyla ilgili yaymlanm ilk yazs olan "On Quadraturee
(Kareleme zerine) 1691 ylnda balam, ama daha sonra ilgi
sini kaybederek bir tarafa brakm ve bitirmemiti. Yaz nihayet,
1704 ylnda, byk eseri O pticks in eki olarak yaymland.
Leibnizin kitabn yaymlad tarihe dikkat edelim: 1684. O
da Newton gibi almalarn yaymlamakta aceleci davranma
mt. Newton gibi neredeyse 40 yl beklemese de yaym 9 yl
ertelemiti. Grlyor ki her ikisi de dierini iyi deerlendire
memiti. Gnmzde almalar yaymlamada gzlenen acele
cilik, grne baklrsa o zamanlar yoktu. Belki Leibniz de bi
raz Newton gibi eletiriden korkuyordu.
Kalklsn, diferansiyel ve entegral olmak zere iki ana b
lm vardr. Leibnizin ilkinden tam iki yl sonra yaymlanan
ikinci yapt entegral kalklsle ilgiliydi ve belki de itici gc
Newtonun Principia'smn yaym olmutu. Leibniz bu ikinci y a
zda, ilk yazsn yle anlatyordu: "Hesaplama yoluyla bulun
mas gereken boyutlar ve tanjantlar olduunda, benim kalkl-
smden daha ie yarar, daha ksa ve daha evrensel bir kalkls
bulmak mmkn deildir.13 Burada sahte tevazuya hi yer yok
ve Newton'dan yine hi sz edilmiyor!
Sonuta denebilir ki, kalkls ilk kefeden Newton (1665-
1666; Leibniz: 1673-1676), ilk yaymlayan ise Leibnizdir (1684-
1686; Newton: 1704-1736). Kendi bana bu fark, insanst bo
yutlarda bir atmaya zemin oluturabilecek gibi grnmyor.
Eer bu iki insan oyunun balca aktrleri olsalard, bir uzla
maya varmalar mmkn olabilirdi. nk balangta ilikileri
olduka dostane saylrd. Ancak sahnede baka oyuncular da
vard.

53
ittifaklar
Ne Leibnizin ne de Newtonun kalkls bilgilerini ak tara
caklar rencileri yoktu. Bununla birlikte, isvireli Ja c q u e s
ve Johan n Bernoulli kardeler, Leibnizin 1684 ylnda yaym
lanan yazsndan birka gn sonra yntemi kavrayarak hem
kullanmaya hem de bakalarna retmeye balam lard. K
sa srede Leibnizle tem asa gem iler ve onun savunucular
olmulard.
Aslna baklrsa, buluu yapan iki bilim adam arasndaki kin
byk lde taraftarlarnn kkrtmas ve drtmesiyle ortaya
kmt. K avgada Johann Bernoullinin ayr bir yeri vard.
W allisin A lgebra (Cebir) kitabnda Newtonun kalklsyle il
gili bir blm olduunu gren Bernoulli, Newtonun bunu Le
ibnizin almasndan kopya ettiini ne srmt. Ayrca,
Newtonun alma arkada John Keill'den Newtonun may
munu diye, bazen de Newtonun dalkavuu ve kiralk
kalem diye sz ediyordu.
Bernoulli yazlarnda bunlar sylemekle birlikte hibir za
man Keillin adn anmad ve ondan sko rkndan belli bir ki
i 14 olarak sz etti. Johann Bernoullinin dv stili aslnda ha
di ikiniz dvn stili diye tanmlanabilirdi, nk Leibnizi
srekli kavgaya kkrtyor ama kendisi cepheden uzakta ve g
rlmeden durmak iin her eyi yapyordu. D aha sonralar New-
tonla dosta ilikiler kurmaya bile alt.
Ote yandan Newtonun da sk taraftarlar vard. Leibniz
bunlara enfants p erd u s (kayp ocuklar) y a da gzc devriyeler
diyordu. Ancak hibirinin Bernoullisin zihinsel yeteneklerine
ulaabildii sylenemezdi. rnein W allisin birinci snf bir
matematiki olduundan kuku yoktu ama yalanyordu ve zir
vede olduu gnler geride kalmt. Ayrca yaratc enerjisini de
Hobbesla giritii kavgada tketmiti.
W allis yine de hi sevmedii Almanlarn matematik ve bilim
de Ingilizlerin nne geeceinden ciddi kayg duyuyordu. Aci
len Newtonu kalkls buluunu yaymlamaya zorlad. 1695 y-

54
lncla, Newtonun bulularnn her yerde kullanldn ancak
bunlarn Leibnizin diferansiyel kalkls olarak bilindiini ve
bu isim altnda alklandn" sylyordu. Newtona yle ses
leniyordu: Deerli eyleri bu kadar uzun sre kendinize sakla
yarak hretinize (lkeninkine de) iyilik etmiyorsunuz. nk
hakknz olan n bakalar ele geiriyor . 15
Ancak bu tarihlerde W allisin korkular gereklemeye bala
mt. Gerekten de Leibnizin taraftarlar onun yntemini uy
gulam ada kendisinden daha baarl oldular. Bunun sonucunda,
kta Avrupasmdaki bu matematikiler grubu sonraki kuakta
matematik sahnesine egemen oldular. Bu gurupta Bernoullisin
yan sra L Hopital, M alabranche ve Varignon (her iki tarafn
da kur yapt ancak daha sonra Newtonun tarafna geen bir
Fransz matematiki) gibi saygn isimler vard.
Ayrca, Newtonun gsterim ynteminin Leibnizinkine gre
daha az kullanl olduu anlalacakt. Gerekten de bugn h
l Leibnizin yntemini kullanmaktayz (rnein: dy/dx). Buna
ramen, ustalarnn baarsyla gzleri kamaan Ingiliz matema
tikileri bu kullanm kolaylna gzlerini yumup Nevvtonun
daha zor olan noktal gsterim yntemini kullanmaya devam et
tiler. Ustaya gsterilen bu ar sayg ngiliz matematikilerinin
bir yzyl boyunca geride kalmalarna yol aacakt.
Bu arada, grne baklrsa Newtonun kaybettii mevzile
ri yeniden kazanabilmesi iin tek yol, buluunun, kabaca sy
lersek, Leibniz tarafndan alndn y a da Leibnizin yntemi
nin onunkinden daha geri olduunu gstermekti. Gerekten
de, John Wallis, David Gregory, John Collins ve teki New-
ton taraftarlar Leibnizin arm a suu izlediine inanmlard.
Hrszlk iin en uygun frsat, Leibnizin Londray ziyaret etti
i ve Collinsin ona, Newtonun yaymlanmam baz yazlarn
gsterdii 1676 yl Ekim aynda ortaya kmt. Gnmzde
aratrm aclar Leibnizin grmeyle ilgili notlarn incelemiler
ve buluunu bu yazlara dayanarak yapm adna ikna olmu
lardr. Ancak Newton taraftarlar, ustalarnn o olayda soyul

55
duuna inanmlard. Leibniz daha sonralar, W allisin her
eyi kendi milletine mal etmek gibi gln bir aba iinde oldu
unu 16 sylemiti.
te yandan, 1684 ylnda Leibniz kendi kalklsn y a
ym ladnda, ne N ewtonun 1676 tarihli iki mektubundan ne
de Collinsin izniyle Newtonun yaymlanmam baz y azlar
n grdnden sz etti. B aka bir deyile yntemi bulan s a
dece kendisiymi gibi davrand ve bu rol 15 yl srdrd.
M uhtemelen bir rastlant olm asna ramen, Leibnizin ilk y a
zsn Collins in 1683 ylndaki lmnden bir yl sonra yaym
lam as d a bir lde dndrc grnyor. H atta bu konu
d a bir komplo teorisi bile var. 1920 ylnda Arthur S. H atha-
w ay Collinsin bir Alman ajan olduunu ve Alman ulusuna
onur kazandrmak iin Leibniz hesabna altn ne srd.
Bu iddia bilim tarihinden ok bilim kurgu edebiyatna aitmi
gibi grnse bile yine de S cien ce gibi bir dergide yaym land . 17
Her ne ise, Newton sonunda Leibnizin kendi yazlarn gr
dn rendi. Bylece, Leibnizin, kalkls kendisinin
bulduunu bilmesine ramen bunu aklam adna inand ve
onu affetmedi.
Newton ise hl buluunu kendine saklama gafleti iindeydi.
Kalkls yaam a kimin geirdii ve bakalar iin kullanma
sunduu sorusuna cevap verirken, bu onurun Leibnize ait ol
duunu kabul etmeliyiz. Daha sonraki yllarda, tartma iyice
trmandnda Leibniz unlar yazmt: "Mucit (kendisinden
sz ediyor) ile icadn uygulamaya koyan bilgili kiiler, onunla
ortaya kardklar gzel iler yaymlamlardr. Buna karlk
Bay Newtonun taraftarlar somut bir ey ortaya koyamadan
bakalarn kopya etmenin tesine geememiler ve ne zaman
bu konunun peine dseler hep yanl sonulara ulamlardr.
Dolaysyla, Bay Newtonun bulduu ey yararl bir icat olmak
tan ok kendi dehasnn bir rn gibi grnmektedir . 18 New-
tonun taraftarlarnn kopyac olduu yolundaki abartl cmle
dnda bu yorum ok da yanl gelmiyor.

56
Kraliyet Topluluu
Newton, matematiksel fizik zerindeki almalarna son ver
mi olmasna ramen, daha nceki bulular ve yaynlar onu bi
lim dnyasnda n plana karmt. Ayrca 1699 ylnda, darp
hane mdrlne atanmt. Bu grevini de ustalkla, inanla
ve evkle yrtt. Yalnz ve mnzevi bir bilginden, kendine g
venen, zorlu ve biraz da gbekli brokrata dnm tamam
lanmt. Hatta ksa bir dnem iin, n plana kmadan da olsa
parlamentoda bile grev yapt.
Newton, yaam ndaki deiimle birlikte, bir bilimsel alveri
ortam olarak Kraliyet Topluluuna ilgi duymaya balad. Top
luluun bakan ve temel direi uzun yllardr Hooketu. New-
ton, Kraliyet Topluluunun ynetim kurulunda yer almasna
ramen, Hookeun 1703de lmne kadar etkin bir rol stlen
medi. Bu tarihten sonra ise n almt.
O yl bakan oldu ve ksa zamanda da baz yeler tarafndan
ebedi diktatr olarak nerildi. 19 Newton aratrmacs Frank
E. M anuel onu Avrupa tarihinde yeni bir snfn ilk temsilcisi -
bilimin byk idarecisi olarak tanmlyor .20 Bu, bilimi yapan
l a r a kar bilimi ynetenlerin konumuna k tutan bir rold.
Nevvton, Topluluu tamamen kendi kontrolne ald. Ynetim
kurulunu dostlan ve meslektalaryla doldurdu. Adn ve birok
yesini kendi tartmalarnda kl ve kalkan olarak kullanmaya
balad. rencilerinin taslak halindeki birok almasn okudu
ve yazmna yardmc oldu. Bunlarn arasnda kendi Principia s
nn ikinci basksna konan Leibniz kart bir nsz de vard.
te yandan, Nevvton ynetime geldiinde Topluluk kt bir
durumdayd. Yneticiler dzenli almyor, yelerin ou ai
datlarn demeyi geciktiriyordu. Topluluu, neredeyse tek ba
na baz, evrelerde alay konusu edilen bir durumdan, Ingiliz-
lerden baka aratrmaclarn da aristokratlarn yan sra bilim
adamlar ye olmak istedii saygn bir kuruma dntrd.
Nevvton, Topluluu yeni bir binaya tamay bile baard. Ta
nma srasnda, Hookeun Topluluun bakanyken yaplm

57
ve duvarda asl bulunan portresi kayboldu. Bu yzden, bugn
elimizde Hookeun tek bir portresi bile yok .21
On sekizinci yzyl byk bir grltyle balamt. Y a da
srp giden gmbrt demek daha uygun olacak. Hem New-
ton hem de Leibniz, kendi alanlarnda sekin insanlar olmalar
na ramen birbirleri ve birbirlerinin taraftarlar hakknda aa
layc szler sarfediyorlar ve taraftarlarn da, bilimsel yayn
larda ayn eyi yapm aya tevik ediyorlard. O zamann balca
yayn organlar Newtonun egemenlii altndaki P hilosophical
Transactions ile Leibnizin bir lde zerinde nfuz sahibi ol
duu, Leipzigde yaymlanan Ata. Eruditorum du.
Ancak, Leibniz ayn zamanda Kraliyet Topluluunun da
yesiydi ve bu da garip bir durum yaratyordu. Ortaya atlan
st kapal iddialar arasnda, 1708 ylnda P hilosophical Tran
saction sA& yaymlanan ve Leibnizin kalkls buluunun ar
ma olduunu kuvvetle ima eden John Keille ait yaz da vard.
Yetkin ancak kavgac bir matematiki olan Keill, Newtonun
nceliinin hibir kukuya yer brakmayacak kadar ak ol
duunu sylyordu .22 Bu ifade ancak st rtl bir hrszlk
sulamas olarak anlalabilirdi. Keill de tabii Kraliyet Toplulu
unun bir yesi ve Newtonun kayp ocuklar ndand.
Leibniz bir sre tereddt ettikten sonra Keill e meydan
okumaya karar verdi. 1711 ve 1712 yllarnda, Topluluun
sekreteri Hano Sloanee ok sert iki mektup gndererek u ra
d hakareti protesto etti . 23 Leibniz'in mektuplar Newton iin
barda taran dam la oldu. O zamandan balayarak, zaman
nn ve almalarnn byk bir blmn Leibnize kar d a
vasn savunm aya ayrd. Artk bu bir savat ve Newton hi
yumuamad.
Leibnizin Keille meydan okumas zerine Topluluk konuyu
grmek iin bir kurul toplad. Newton kurulun tarafsz oldu
unda srarlyd ve daha sonra unlar yazmt: Kurul ok sa
yda, iinin ehli ve eitli uluslardan gelen kiilerden oluuyor
du . 24 Gerekte ise biri hari hepsi Newtonun destekileriydi.

58
Aslnda kurulun oluumu o kadar akt ki ilk rapor akland
nda yelerinin adlar yaymlanmamt bile.
Durumun uzun ve ayrntl bir ekilde gzden geirildii ra
por 50 gn gibi artc derecede ksa bir zamanda tamamlan
mt ve sadece Newton un sahip olabilecei bilgilerden oluu
yordu. Hatta raporun Nevvtonun kendi el yazsyla yazlm bir
tasla da bulunuyordu. Rapor, hi de artc olmayan bir e
kilde Newtonun grn savunuyordu ve Leibnizi ok g
durumda brakyordu.
Newton, yine, adn vermemekle birlikte kendisinin yazd
bilinen ve Topluluk tarafndan baslan bir durum deerlendir
mesinde taraflarn konumunu tersine eviriyordu. Topluluun
her iki taraf da dinlemeden Leibniz aleyhinde yargda bulun
duu yolundaki iddiaya cevap olarak, bunun doru olmadn,
Topluluun bu konuda henz bir yargya varmadn savunu
yordu. Btn masumiyetini taknarak, Topluluun her iki tara
f da dinlemeden Keilli mahkm etmesini isteyenin asl Leibniz
olduunu sylyordu. Newton, anonim yazsnda, Leibnizin
bylece "Topluluun kurallarndan birini inediini, kurallar
aalamann cezasnn da atlmak olduunu 25 belirterek tehdit
te bulunuyordu. Nevvtonun bir alma arkada daha sonra
onun "bu cevabyla Leibniz'in kalbini krdm memnunlukla
sylediini anlatmtr .26

teki Etkenler
Bu iki byk insann, hi de yce saylamayacak bu kark
meseleye nasl bulatklarn anlayabilmek iin onlarn zel y a
amlar ile felsefi ve dini grlerini daha dikkatle incelememiz
gerekiyor.

L eib n izin D n y ay a B ak
Newtonun ad toplumsal yaam da yerlemi bir szck du
rumundadr. Bu yzden olaanst dehasna ramen onu bir
insan olarak dnmek mmkndr. Leibniz ise bilinmezliini

59
korumaktadr. O, felsefenin gklerinde asl duran birok be-
densiz yldzdan biridir. Bizlerden farkl ve ayrdr. Tpk Gali-
leonun zamannda gkteki yasalarn yerdeki yasalardan farkl
olduu gibi.
Bununla birlikte, eer onun dnyasna girebilseydik, ac, d
krkl ve zmsz ekimelerle dolu bir yaam grecek, da
ha dorusu hissedecektik. John Theodore Merz unlar yaz
yor: Leibniz birok tartmann iinde yer alm olsa da hibi
rinden gerekten galibiyetle km gibi grnmemektedir. Kar
tlarnn ou onun szlerine cevap verme gerei bile duyma
m, bazlar uzayp giden tartmay terk etmi, bazen de kart
iddia sahibinin lm karara balanmam tartmay sona er
dirmitir. Bylece, sadece kalklsle ilgili anlamazlk deil,
Leibnizin Arnaud, Bossuet, Locke, Clarke, Bayie ve baka bir
ok kiiyle olan tartmas da sonusuz kalmtr.2'
Leibniz hibir zaman Newton gibi nfuzlu ve gl bir ma
kam sahibi olmamt. iddetli romatizma arlar ekiyordu.
1676 ylndan lmne kadar, Almanyann Hanover kentinde
Brunsvvick ailesinin evinde ktphaneci, bilirkii, vaiz olarak
grev yapt. Bunlara ek olarak, Brunswick ailesinin Ingiltere
taht zerindeki hak iddiasn desteklemek zere kendisine aile
nin soyaacn karma grevi verildiinde, tarihilik ve nesep
aratrcl ilerini de stlenmiti. Bu onunki gibi bir dehaya
hi de uygun dmeyen bir iti. Kendini, tarihi, felsefi ve bilim
sel aratrmalarn ortasnda bunalm hissediyordu.
Birok projesi bir sonuca ulamamt. Katolik ve Protestan
kiliselerini birletirme plan baarl olamamt. 1672 ylnda,
Osmanl imparatorluu nun zayflatlmas amacyla Fransann
M sra saldrya girimesini tevik etmeyi ve bylece Almanya
zerindeki Fransz tehdidini ortadan kaldrmay ngren plan
n XIV. Louisye sunmak zere Parise gitti. Bundan da bir so
nu kmad.
Ayrca, daha nceleri bilim ve sanatta gelimi olan Almanya
o sralar imalat ve ticaret, askeri g, devlet ynetimi, bilim ve

60
sanatta gerilemekteydi. Faal akademilere ve bilgili topluluklara
sahip olan Ingiltere, Fransa ve talyay rnek alan ve bunlarn
kendi lkesinde eitim davasna byk katkda bulunacana
inanan Leibniz, bilgin topluluklar kurulmas fikri zerinde de
alt.
1697 ylnda, Berlin 'de, bakanln Leibnizin yapaca bir
akademi kurulmas, daha sonra ilk Prusya kral olacak Bran-
denburg prensi tarafndan onayland. Ne yazk ki kan bir dizi
sava, byle bir akademinin kurulmas iin gerekli enerji ve pa
ray tketti. D resdende akademi kurulmasna ilikin benzer bir
plan da bu kez siyasi nedenlerle ortada kald. Viyanada da ay
n ey oldu. Leibnizin nerdii birok projeden sadece Berlin
Bilimler Akademisi, kl payyla da olsa o hayattayken gerekle
ti ve bakanln da o yapt.

N ew ton un D n y ay a B ak
Newtonun da kendine gre sorunlar vard. Babasn, o do
madan nce ld iin hi tanmamt. Annesini ise vey ba
basna kaptrdn sylemek yanl olmazd. O da Leibniz gibi
hi evlenmemiti ve yakn akrabalar yoktu. Yalnz geen yllar
ve youn alma, zerinde izini brakmt. 1693 ylnda ar
bir zihinsel bunalm geirdi. Bir yl kadar sren bu bunalm s
rasnda arkadalarn kendisine kar entrika evirmekle sulu
yordu ve uyumakta byk glk ekiyordu.
Ayrca, gerekte olmayan konumalar duyduunu sanyordu.
13 Eyll 1693 tarihinde Samuel Pepyse (o dnemin bir an y a
zar) yazd mektupta unlar sylyordu: "inde bulunduum
karklktan ok rahatszm. 1 2 aydr ne doru drst yemek yi
yebiliyor ne uyuyabiliyorum. Ne de eski zihin tutarllna sahi
bim. Artk sizinle olan balantm kesmem ve sizi de teki arka
dalarm da bir daha grmemem gerektiini dnyorum . 28
znt verici bir mektup... Birka gn sonra da John Locke'a
bir mektup yazarak "kendisini kadnlara bulatrmaya altn
dan phelendii ve ona Hobbesu dedii iin 29 zr diliyordu.

61
Newtonun bir bunalm geirdii kesinse de, sebebi uzun yl
lardr tartma konusu olmaya devam ediyor. Bu konuda ne
srlen olaslklar arasnda, annesinin lm (ancak bu ok n
celeri, 1679 ylndayd), istedii baz makamlar elde edememe
si ve dorulanmam bir olay olmakla birlikte, el yazmalarnn
byk bir yangnda yok olduu iddias yer alyor.
Newtonun salar zerinde yakn zamanda yaplan kimyasal
testler, baka ve garip bir olasl ortaya karyor. 1669 yln
dan itibaren simyaya byk ilgi duyan ve bu konuda deneyler
yapan Newton, birok zehirli kimyasal maddenin buharn so
lumutu. Hatta bu deneylerde kendi tat alma duyusunu kullan
d biliniyordu. Newtonun sanda yksek younluklu cva
bulunmas da deneyleri yznden bir cva zehirlenmesine ura
d olasln akla getiriyor. nk, geirdii bunalmdan n
ce, bir dizi simya deneyiyle meguld ve byle zamanlarda hep
yapt gibi gece ge saatlere kadar alyordu. Bazen, kayna
yan bir cva kabnn yam banda uykuya dalp gidiyordu .30
D aha sonraki yllarda ise, zamann bu tr deneylere ayrma
yacak kadar meguld ve belki de hayatn kurtaran bu oldu.
O zamanlar ska grld gibi, hasmlar ona fizik ve m ate
matik problemleri ynelterek meydan okuduklarnda, bunlar
zmede olaanst bir yetenek sergilemeye devam etti. B u
nunla birlikte, yaratc dehasn altrd gnler ikiterimli
teoremi, kalkls, beyaz n bileimini ve ktleekim kura
mn bulduu dnem geride kalmt. Ayrca 1711-1714 y lla
r, Ingiltere darphanesinin ynetimini ele geirme mcadelesi
ve Ingilterenin ilk Kraliyet Gkbilimcisi John Flam steed ile
Kraliyet Topluluunu ilgilendiren teki konulardaki tartm a
larla gemiti.
Newtonun dini inanlar da yaad i gerginlikleri artrm
olabilir. Bir Hristiyan mezhebi olan ve bu dinin yaygn ekilde
benimsenen inanc Kutsal ly reddeden Arianizme baly
d. Ingilizlerin ou ise bu mezhebe kar nefret duyuyordu.
Newtonun alma arkada ve onun gibi Arian mezhebinden

62
olan William Whiston, Newtonun lmnden sonra inanlar
n aklamas zerine, onun halefi olarak grev yapt Camb
ridge niversitesinden atlmt.
Bylece Leibniz ile Newtonu kar karya gryoruz. Biri
zellikle mrnn son yllarnda, neredeyse att her admda
bir engelle karlam, dieri despot belki yeni snf bir soylu
ve belki de biraz dengesizdi. Aralarndaki dellonun sonular
btn doa felsefesi dnyasnda yanklanacakt.

Felsefe ve Din
Anlattklarmzn bu noktasnda, Newton ile Leibniz arasn
daki kavgann W allis-H obbes atmasn andran bir havaya
brndn gryoruz. nk bu ikj insan arasndaki d
manln da byk blm hem felsefi, hem de dini olmak ze
re temel inanlarndan kaynaklanyordu. Newton 1669 ylndan
balayarak her ne kadar bir simyac da olsa, bu ynn mate
matiksel fizik almalarndan ayr tutmay baarmt. Bilim
dnyas iin o kat bir deneyciydi. Principia da, gezegenlerin
hareketi, gelgit hareketleri, sarkacn sallanmas ve bir elmann
yere dmesi gibi birbirinden ok farkl olaylarn hepsine tek
bir matematiksel aklama getirmiti. Bu artc baar, Gali-
leonun yapmak istedii am a yapam ad bir ii gerekletirerek
yer fizii ile gk fiziini birletirmiti.
Bu olaylardaki tek ve ortak itici g ktleekimiydi. Newton
ihtiyatl ve sezgili davranarak bu ktleekiminin ne olduunu
aklamaya almaktan kand. Kapsaml bir aklama henz
yaplm deil ve hl bekleniyor. Ancak Newtonun kulland
ktleekimi tanm iinde st kapal bir ekilde uzaktan etki
me* kavramnn kabul Vard.
Uzaktan etkime kavram, elektrik ve manyetik alanlarla ilgi
li alm alarda da kullanlmaya balad. nk bu olgularn
hepsi Newtonun almalarna temel ald ters kare yasasna

* U zaktan etkime: Bolukta birbirinden ayr ve aralarn d a fiziki bir balant bulun
mayan iki nesnenin birbirleri zerinde bir tr etki yapm alar.

63
gre iler. B aka bir deyile bu kavram matematiin hizmetine
sunulmutur ve onu bilim dnyasna kabul ettiren de budur.
Ancak kta Avrupasndaki matematikiler ve felsefeciler,
uzaktan etkime (bu durumda, ekim) dncesini kabul edile
mez buldular. Leibniz aslnda gezegenlerin hareketini akla
mak iin evrende bir tr akll maddeye ihtiya duyuyordu. Bu
da o dnemde bilimle metafiziin nasl i ie getiini gster
mekteydi. Leibniz de bir metafiziki olarak kabul edilmeliydi.
Ancak buna ramen, o ve taraftarlar iin uzaktan etkime d
ncesi, gizemli glere inanmay arya gtrmek anlamna
geliyordu. Bu dncenin hayalci ve skolastik olduunu sy
lyorlard. Onlara gre bu, bilimde geriye gidi demekti. Ayn
zamanda da, ktleekiminin ne olduunu ve nasl etki yaptn
aklamad iin Newton'u eletiriyorlard.
Newton, kendisiyle Leibniz arasndaki gr ayrln yle
zetliyordu: "Bu iki beyefendinin, felsefe konusunda ok farkl
grlere sahip olduklarn kabul etmek gerekir. Biri (kendisi)
deneyler ve olgulardan elde edilen bulgular zerine harekete
geer ve eer bulgu yoksa orada durur. Dieri ise kendini var
saymlara kaptrmtr ve ortaya koyduu da bunlardr. Biri, so
runun cevabn vermek iin deneye ihtiya duyduundan, kt
leekiminin nedeni mekanik midir deil midir syleyemez. Di
eri iinse neden mekanik deilse sonsuz bir mucizedir . 31
Newtonla Leibniz arasnda bununla balantl olarak, baka
ve daha da rahatsz edici gr ayrlklar da vard. Hem Leibniz,
hem de Newton ok dindardlar. Ama Tanrnn evrendeki rol
ne ilikin inanlar ok farklyd. Newtona gre, evren gerek
ten de sadece mekanik ilkelere gre hareket ediyorsa yaratln
banda Tanr tarafndan kurulmu bir saate benzetilebilirdi.
Ancak, saat, Tanrnn yardm olmadan sonsuza kadar ile
yecekse, Tanrnn varlna ihtiya kalm ayacandan korku
yordu. Tanr saati kurup kendi haline brakm sa dua ne ie
yarayacakt? rnein gezegenlerin hareketinde grlen baz
beklenmeyen dzensizlikler st ste gelebilir ve sonuta b

64
tn Gne sistemi raydan kabilirdi. Newton, byle bir du
rum da Tanrnn m dahale ederek yeniden dzeni salayaca
na gveniyordu.
Leibniz ise Tanrnn bir eit gkbilimsel bakm ustas oldu
u fikriyle alay ediyordu. Evren'in periyodik olarak kurulmas
gereken bir saat gibi iledii dncesinin kesinlikle kabul edi
lemez olduuna inanan Leibniz, byle bir evren modelinin
Tanrnn kusursuzluunu zedelediini sylyordu.
Tanrnn ve evrenin kusursuz olduuna ilikin bu inan, Le
ibnizin felsefesinde nemli bir yer tutuyordu. Tanrnn sonsuz
sayda olanakl dnyalar arasnda en uygununu dikkatle seti
ine inanyordu. Dolaysyla belki de dnyamz kusursuz deil
di, am a her ey dikkate alndnda, olanakl dnyalarn en iyi
siydi. Bundan sonraki blmde greceimiz gibi bu dnce
Voltaire tarafndan iddetle yerilmiti.
Newton ile Leibniz, Hobbes hakknda da zt grlere sahip
tiler. Leibniz, Hobbesun felsefi dncelerini faydal ve ie y a
rar buluyor, Newton ise nefret ediyordu. (Lockeu Hobbesu
olmakla suladn hatrlayalm). Ancak, aralarndaki anla
mazln gnmz okuyucusu iin belki de en ilgin gelecek y
n zaman ve uzayla ilgili grlerindeki farkllktr. Newton
iin uzay ve zaman mutlak ve gerek varlklard. nsan zihnin
den bamsz olarak vardlar. Bu kesinlik, bugn klasik fizik
olarak bilinen bilim dalnn gelimesi iin salam bir temel sa
lad. Yirminci yzylda grelilik teorisinin gelitirilmesine ka
dar, fizik Newtoncu bir evren iinde var oldu.
Leibnizin zaman ve uzay kavram ise tamamen farklyd. Le
ibnizin inancna gre, zaman ve uzay mutlak ve gerek olsalar
d Tanrdan bamsz olacak, hatta onun kudretine snrlama
getirmi olacaklard. Yani Tanr onlar zerinde denetim sahibi
olmayacakt. Burada da deneyci Newton ile metafiziki Leibniz
bir kez daha kar karyaydlar.
Bununla birlikte zaman zaman Newtonun deneysel olmayan
grleri de ortaya kyordu. rnein O pticksin ilk baskla

65
rndan birinde Newton uzayn bir bakma Tanrnn duyu orga
n olduunu ileri srmt. Ancak hemen sonra fikrini dei
tirmi ve bu gr deitirebilmek iin, datlan basklar top
latmaya almt. Yine de bu basklardan biri Leibnizin eline
dt. Leibniz, Tanrnn alglamak iin duyu organlarna m
ihtiyac v ar? diyerek bu dnceyi iddetle eletirdi.
Leibniz, Principia da. Hristiyanlk kart bir etki yaratld
n da ileri sryordu. Newton iin bu iddia kalkls kavgasn
dan daha ar geldi. Belki de byle dnen bakalar da oldu
u iin. Franke adnda bir pietist* geometri rencilerinden iyi
Hristiyan kmadn sylerken, W esley adnda biri de, bir
tanrtanmaza dnmekten korktuu iin matematik eitimine
son vermiti.32
Leibnizin uzay ve zaman zerindeki dncelerinin ilgin
antrmalar vard. Ona gre uzay ve zaman, dzen y a da ili
kiler demekti. Uzay, bir arada varolu dzeni, zaman da ar
dllk dzeniydi. Leibniz, evrendeki btn cisimlerin boyutla
r bir gece iinde iki kat byseydi, ertesi sabah biz deiiklii
fark eder miydik? diye soruyordu ve fark etmeyeceimiz ceva
bn veriyordu. Kendi bedenlerimiz de iki kat byyeceine g
re deiiklii fark etmek mmkn olmayacakt. Bu dnceler
1700l yllarn balarnda ortaya konmutu.
Tarihi Preserved Smith Leibniz hakknda yle diyor: O
kadar derindi ki, dnceleri, grelilik kuramnn gelitirilmesi
ne kadar yerini bulamad.33 Fizik Leibnizin grelilie ilikin g
rlerine ancak iki yzylda ulaabildi. Einstein ile grelilik iz
gisinde onu izleyenler Leibnizin dncelerinden yararlandlar.
Leibniz, Newtonun, maddenin bileenlerinin kat, ktlesel
paracklardan olutuu yolundaki dncesine de kar k
yordu. Bu paracklarn yerine, uzamlar, paralar y a da ekil
leri olmayan, ancak sonsuz deikenlikte alglama gcne sahip
monadlar koymutu. Kat bir gerekiye bu monadlar kuku

* Pietizm: On yedinci yzylda A lm anyad a ortaya kan ve Incilin retisiyle kiisel di


ni deneyim lere nem veren bir mezhep, (.n.)

66
suz metafizik grnecekti. Newton alayl bir ekilde bunlara
"fesat gizli hareketler adn takmt. Ancak kuantum meka
niindeki atom kavramna, Newtonun ktlesel paracklarn
dan ok bu fesat gizli hareketler yaklat.
Bilim tarihileri bazen, bu iki insan birlikte alabilselerdi
daha iyi olmaz m yd? diye sorarlar. Aslnda bir anlamda yle
yapmlardr. nk dnceleriyle birbirlerini kkrtmlar
dr. Ters ynlerde ilerlemelerine ramen kalkls anlamazl
onlar birletirmi ve bu da sonunda modern fiziin temellerini
atmtr.

Kavgann Sonu
Bununla birlikte, aralarndaki kavgadan Newtonun Leib
nize gre krl ktndan kuku yoktur. Bir lde Newton
ve yandalarnn etkisiyle, Leibnizin parlayan yldz giderek
ltsn kaybetmi ve sonra bir sre iin hepten snmtr. So
na yaklalrken taraflarn durumlarnn ok farkl olduu g
rlmektedir. Newton sayg grmekte ve takdir edilmektedir.
Kendisine sir unvan verilmi, bilime katklarndan dolay bu
unvanla onurlandrlan ilk insan olmutur. 1727 ylnda ld
nde cenazesi devlet treniyle kaldrlmtr. M ezar Westmi-
nster kilisesinin ortasnda gze arpan bir konumdadr.
Leibnize gelince, hibir ii rast gitmemi gibidir. Ne gariptir
ki, patronu Han ver prensi 1714 ylnda I. George adyla Ingil
tere kral olunca kendi saraynda bile gzden dmtr. Bu da
muhtemelen, Newtonla kavgasnn bir sonucudur. Kalkls
atmas Byk Britanyay la Hanover arasndaki diplomatik
manevralarn bir unsuru haline gelmiti ve Leibniz aka kay
beden tarafta yer alyordu. Kim yenilenin yannda yer almak is
ter ki? Leibniz Galileonun Konum alarnn yasak kitaplar lis
tesinden karlmas iin de katolik kilisesini ikna etmeye al
m ama baarl olamamt.
Leibniz 1716 ylnda ldnde, birok projesi gerek le
memi ve neredeyse 40 yldr hizmet verdii sarayda hemen
hi dostu kalmamt. Cenazesine eski sekreterinden baka
katlan olmad. Bir dostu anlarnda unlar sylemiti: "Leib-
niz gerekte lkesinin mcevheri olduu halde bir hrsz gibi
gm ld . 34
M erze gre de Leibniz, lke tarihinin en karanlk dne
minde ve aldatmaca, ykm ve ktlk dolu bir dnyada l
d .35 Buna ramen alm alar eitli ekillerde kendini gste
ren gl bir iyimserlik tayordu. Dnyamzn olanakl dn
yalarn en iyisi olduu dncesi gibi. Aslnda o, uygarln,
eski altn alarndan sonra srekli ve kanlmaz bir k ii
ne girdii yolundaki inanca ilk kar kanlardan biriydi. On
sekizinci yzyl filozofu Diderot Leibnizi iyimserliin babas
olarak adlandrm t . 36
Leibnizin y aad btn kiisel d krklklar dnlr
se bu iyimserlik daha d a dikkat ekicidir. Newtonun adnn,
yerinde bir uygulamayla bir kuvvet birimi olarak kullanlarak
onurlandrld dnldnde, ben de Leibnizin ayn ekil
de onurlandrlmas iin zamann geldiini dnyorum. Ben
Leibniz adnn bir iyimserlik ls yaplm asn neriyorum.
Belki gelecek gnlerde Leibnizle Newtonun zelliklerini bir
letiren birisi ortaya kar ve bu ly nasl birim lendirecei-
mizi gsterir.

68
IV. Blm

V o ltaire

N eed h a m a K a r

Kendiliinden Treme Tartmas

( ( aylar, insanln 1800 yl arayla dnyaya gelen iki


Mx hizmetkr arasnda gizemli bir iliki var diyordu
Victor Hugo. Derin bir saygyla yle aklamama
izin verin: Isa alad; Voltaire glm sedi. 1 Ancak Voltairein
glmsemesinin bin yz, bir o kadar da deiik anlam vard.
Onu hem kilise hem de devletteki adaletsizlik, hogrszlk
ve mutlakiyeti gce kar mcadelede kulland. Glmsemesi
ni baka hi kimsenin salayam ayaca arpc bir etkiyle kii
sel kavgalarnda da kullanmay baard. stihza her eyin ste
sinden gelir diyordu. Silahlarn en glsdr. ntikam alr
ken glebilmek ok zevklidir . 2
Voltaire on sekizinci yzyln ilk eyreini kapsayan uzun
mr boyunca bir sel gibi iirler, mektuplar, tiyatro oyunlar,

69
tarih yazlar, siyasi yazlar ve ykler retti. Bazlarn imzala
d, bazlarn ise kimliini aa vurmamak iin imzalamad. O
gnlerde F ransada gazetelerde yaymlanan pek ok yaz, eer
kimin yazd kantlanabilirse, ikence y a da lm anlamna ge
liyordu. Voltaire de bir sre Bastille hapishanesinde yatm,
uzun yllarm ok sevdii Paristen uzakta srgnde geirmiti.
Voltaire bir nans ustasyd. Prusya Kral II. Frederickle
(Voltaire iin yle saylmazsa da genellikle Byk Frederick ola
rak anlr) bir ekimenin ardndan yeenine yazd mektupta
krallar iin kk bir szlk hazrlamakta olduunu sylyor
ve baz rnekler veriyordu. Buna gre, sevgili dostum, benim
iin hibir ey ifade etmiyorsun demekti. Sizi memnun edece
im derken, sana ihtiyacm olduu srece tahamml edeceim
demek isteniyordu. Bu akam benimle yemek yer misiniz? da
veti Bu akam bana yem olacaksnz anlamna geliyordu . 3
Voltairein bir sonraki hedefinin ne olacan kimse bilemez
di. B alca hedeflerinden biri P. L. M. (Pierre Louis M oreau)
de M aupertuis idi. On sekizinci yzylda A vrupada bilimin
nde gelen isimlerinden olan M aupertuis ayn zamanda, yarm
yzyl nce Leibnizin bana gemeyi umduu Berlin Bilimler
Akademisinin de bakamyd. M aupertuis Newtonun deerini
ilk kefedenlerdendi ve onun teorik ngrlerinden birini s
namak zere zor am a sonunda baarl olan bir aratrm ayla
grevlendirilmiti.
1750li yllarn banda Maupertuis, Koenig adnda bir mate
matikiyle anlamazla dmt. 40 yl nce Newtonun geli
tirdii yntemi kullanarak, Koenigi yarglayp hkm vermek
zere akademik bir panel toplad. Leibnizin kendini savunacak
bir melei yoktu, ama Koenigin vard. M aupertuisden holan
mamak iin eitli sebepleri bulunan Voltaire Koenigin yard
mna kotu. Yntemi basit ancak zekiceydi: M aupertuisyi ala
y a alarak gvenilirliini ykmak.
M aupertuis 1752 ylnda yaymlad yazlarda baz dnce
ler ileri srmt. Bunlardan birka ie yarar ve mantkl olsa

70
da bazlar garipti. rnein, ilerinde ne olduunu grebilmek
iin piramitleri havaya uurmay, sadece Latincenin konuula
ca bir ehir kurmay, Dnyann merkezine kadar inecek bir
delik aarak burada ne olduuna bakmay, beynin kesilerek in
celenmesinin tutkulara nasl etki yaptn ortaya karaca
inancyla idam mahkmlar zerinde canl deneyler yapmay
neriyordu .4
Voltaire bu fikirlerin zerine atlayarak M aupertuis ye kar
saldrya geti. Silah ise, Papann hekimi Dr. Akakiann bir
tezi 5 balkl makalesiydi. Bu muhteem hicivde Dr. Akakia,
mektuplar yazarak kendini nemli bir akademinin saygn ba
kan olarak gsteren kibirli ve gen bir rencinin hareketleri
ni yorumlamaktadr. M aupertuisnin ad hi gemez. Ama yaza
rn (tabii ki Voltairein deil) kimi kastettiinden kuku yoktur.
Yaznn bir blm, Galileo ile Konumalarna, yaplan hatr
latan engizisyon yarglam asna benzer bir incelemedir. Ancak
bu defa inceleme "Gen Y azarn mektuplar zerinedir.
Yazdan bir alnt: Okurun sabrn zorlayacak ve sorgucu
nun dikkatine demeyecek baz eyleri geiyoruz. Ama bu gen
rencinin, insan zihninin doasn kefetmek iin devlerin ve
kuyruklu, kll adamlarn beynini kesmeye merakl olduunu,
ruhu afyon ve ryalarla dzeltmeyi nerdiini ve hamur para
larndan balk yaratmay vaad ettiini duyunca ok aracakla
rna inanyoruz. Buna benzer baka samalklar anlattktan
sonra sorgucular yle devam eder: Sonuta Doktor Aka-
kadan ona sakinletirici bir ila vermesini rica ediyoruz. Y aza
ra da almalarn bir niversitede yrtmesi ve gelecek hak
knda daha mtevaz olmasn nasihat ediyoruz.
M aupertuis Voltairee intikam tehdidinde bulunan bir yaz
gnderince de Voltaire Akakiann yeni maceralarn yaymla
m ve M aupertuisnin mektubunu da en baa koymutu. Can
alc noktay bularak onu ustura gibi keskinletirmek ve hedefe
gndermekteki olaanst yeteneiyle Voltaire ksa srede
M aupertuis yi btn Avrupann alay konusu yapt. M aupertu-

71
is bunu kaldramad ve birka yl sonra ruhsal, bedensel ve zi
hinsel knt iinde ld.
Voltaire, kendisi bir bilim adam olmamasna ramen hem fi
zik hem de biyoloji bilimlerine byk ilgi duyuyordu. Aslnda
Newtonun btn Avrupa'da tannmas da Voltaire'in 1738 y
lnda yaymlad Nevvton Felsefesin in eleri sayesinde ol
mutu. (Ne gariptir, Voltairei Newtonun almalaryla ilk ta
ntran da M aupertuisdir.) B aka bir deyile, Voltaire en eski
ve en iyi bilim yazarlarndan, yani karmak bilimsel malzemeyi
okunabilir yazya dntrebilenlerden biridir.
Voltaire Newton hakkndaki kitabn yazarken olaand bir
yardmcs vard: 1733-1749 yllar arasnda sevgilisi ve alma
arkada olan ve servet, cazibe ve zeky kendisinde birletiren
Chtelet-Lomond Markizi Gabrielle Emilie Le Tonnelier de
Breteuil. Gerekten de, retmeni M aupertuisy le alrken
Newtonu Voltarieden daha iyi anlamt. D aha da kts, Vol
tairein holanmad Leibnizi bir sre iddetle desteklemiti.
Bunun da tesinde, M aupertuisnin tevikiyle Alman filozof
hakknda bir kitap yazmt. Belki de en kts evli bir kadn ve
Voltairein a olmasna ramen M aupertuisye kar bir ilgi
duymasyd. Ancak Voltairein ansna, bu ilgi karlk grme
mi ve bir sre sonra kaybolup gitmiti.
Voltaire 1759 ylnda, M aupertuisyi Akakiasyla. silip attk
tan yedi yl ve Emilienin lmnden 10 yl sonra gzlerini Le-
ibnize evirdi. Bu srete en nl yaptn yaratmt: On seki
zinci yzyln yaam biimi ve dnceleri, dinsel banazlk, sa
va, snf farkllnn hakszlklar ve son olarak da Leibnizin
felsefesi zerine zalim bir hiciv olan Candide. Hikyenin kahra
man Candide ise, onun akl hocas da Leibnizin mridi Dr.
Pangloss'du. Kitapta, bir dizi olaand ciddi ve komik mace
rayla kar karya gelen Pangloss, Leibniz gibi yle der: Ola
nakl dnyalarn en iyisi olan bu dnyada her ey en iyi iindir.
Kitap, Voltairein en baarl yaptlarndan biridir ve hl tm
dnyada milyonlarca basks bulunmaktadr.

72
Voltaire, Leibnizin felsefesine iki temel noktada kar k
yordu. ncelikle, Leibnizin "olanakl dnyalarn en iyisi d
ncesinin tamamen yanltc olduuna, onun aslnda karam sar
dnceye bal bulunduuna inanyordu. nk bu dnyay
olanakl dnyalarn en iyisi olarak kabul etmekle onun ve taraf
tarlarnn statkoyu benimsediklerini dnyordu. Bir mca
deleci olan Voltaire ise statkoyu kabul etmezdi. ok eitli
hakszlklara kar verdii mcadeleden dolay d a Avrupann
vicdan olarak tannd.
ikinci olarak Voltaire, Leibnizin felsefesini aldatc, kark
ve gsterii olarak gryordu. Bu da Newtonunkinin kesin
antitezi ve gerek felsefenin taklidiydi. Bir anlam da sahte bi
limdi. Leibnizin, kalklsle insan davrannn gizlerinin z
lebilecei iddiasn hatrlayalm. Voltaire bu dnceyi gln
buluyordu.

B ay Kurtuk
te kibirli din adam ve bilimci John Turberville N eed
hamn kalem kavgasna giritii kii byle bir adamd. Ancak
Needham da kolay lokma deildi. Onun d a kendisine gre si
lahlar vard. Salam drstl, bilimsel almalarnn, bal
bulunduu Roma Katolik Kilisesine gl bir destek salad
na ilikin inanc, polemik zerinde eitim alm olmas, derisi
nin kaln olmas ve deneysel almalarndan bazlarnn Avru
p ada bilim evrelerinin dikkatini ektiini bilmesi gibi.
Needham polemii papaz eitimi alrken renmiti ve o da
Voltaire gibi bir mcadeleciydi. Belki de bu mcadeleci kimlii
aileden gelen bir zellikti. ngilteredeki Roma Katolik Kilisesi
ne bal ve yerleik Anglikan Kilisesinin ibadetlerine katlmay
reddeden bir aileden geliyordu. Eitimi iin F ransay a gnderil
mi ve 1737 ylnda 24 yandayken laik bir papaz olarak rtbe
sini kazanmt. 1740 ile 1743 yllar arasnda bir Katolik okulu
nu ynetirken doa bilimlerinin tadn alm ve 1743 ylnda ilk
bilimsel yazsn yaymlamt.

73
Yaz byk lde jeolojiyle ilgili olduu halde son zaman
larda mikroskopla yapt baz bulular 6 zerine bir blm ek
lemiti. Polenlerin yapsyla ilgili ilk buluu botanik evrelerinde
tannmasn salad. kincisi ise onun daha sonra hep L A nguil-
lard (Bay Kurtuk) olarak anlmasna yol at. 1745 ylnda N e w
M icro sco p ica l D iscoveries (Mikroskopla Yeni Bulular) adl ki
tabn yaymlad. Kitap iyi sat yapt ve daha sonra, Kraliyet
Topluluu yeliine seilerek, bu unvan kazanan ilk Roma Ka
tolik Kilisesi rahibi oldu. 1761 ylnda Londra Eski Eserler Top
luluuna ye seildi. 1773 ylnda da Belika Kraliyet Toplulu
unun ilk bakan oldu. Burada, biyolojiyle ilgili bilimsel al
malarda gelimi laboratuvar teknikleri kullanlmasn salad.
Voltairein AJcakia s, N eedhamla aralarnda kan savata
aslnda erken giriilmi bir saldryd. Yaz M aupertuis ye yne
lik olmasna ramen Needham da hedef alnmt. Hicivde, Vol
taire M aupertuisyi undan (bu blmde daha sonra anlatlacak
bir deneyle) kurtuk yaratm akla suluyordu. Voltaire kitapta
ayrca, ok lezzetli bir yemek olduunu syledii kurtuk ezme
si tarifini de veriyordu. Voltaire, her zaman olduu gibi gerek
leri biraz arptmt. nk undan kurtuk yaratan M aupertu
is deil, N eedhamd. Ancak M aupertuis N eedham, destekle
yen bir yaz yazmt ve bu da Voltaire iin yeterliydi.

Treme: Kendiliinden mi Y o ksa


B aka ekilde mi?
Voltaire ile N eedham muharebe meydannda izlemeden n
ce, ne iin savaa tututuklarn incelemek faydal olacak. Fi
ziksel dnyann aratrlm asnda uygulanan mekanik yaklam
la Galileo ve Newtonun yapt gibi ok eitli olaylar baa
ryla akla kavuturulabilmiti. Bylece cansz maddenin do
a yasalarna tabi olduu grlmt. Bunun zerine bilim
adamlar, canllarn da byle y asalarla ynetilip ynetilmedii
ni merak etmeye baladlar. zellikle merak edilen bir konu t
reme, yani yavrularn nasl olutuuydu. Bir embriyonun olu

74
umu dinsel y a da metafizik deil de bilimsel tanmlarla akla
nabilir miydi?
Bu kafa kartrc biyolojik olguyu aklama abalar, birbi
rine kart iki ana dnce grubunda toplanmt. Yzyln ilk
yarsna damgasn vuran n ceden-oluum cu dnce, btn
embriyonlarn, sonsuz lekte kk de olsa, nceden olumu
olarak, yumurta y a da spermde var olduunu savunuyordu.
Benzer ekilde bitkilerin de tohumda nceden var olan minya
tr organizmalardan olutuuna inanlyordu. Onceden-olu-
umcularn inancna gre treme, gzle grlemeyen bu para
larn grlebilecek kadar bymesiyle meydana geliyordu, is
vireli doa bilimci Charles Bonnet, nceden-oluumu, insan
aklnn duyular zerindeki en byk zaferlerinden biri olarak
sunmutu.' Bu da nceden-oluumun bilimsel olduu kadar ay
n zamanda felsefi bir kuram da olduunu aka ortaya koyu
yordu. Dolaysyla, kklerinin Aristotelese kadar uzandn
renmek de artc gelmemelidir.
Bu kuramn embotement olarak adlandrlan eklinde, her
embriyonun kendi iinde, ortaya kmak iin uygun bir zaman
bekleyen ok sayda baka embriyon barndrdna inanlyor
du. B aka bir deyile, btn embriyonlar, Y aradl srasnda
Tanr tarafndan yaratlmt. Gnmzde bu dnce her ne
kadar inanlmaz grnse de o zamanlar tamamen saygnd ve
Leibniz de em botem entm gl bir savunucusuydu.
Dier tarafta ise, bakalam ve deiim yoluyla oluuma y a
ni ep ig en esise inananlar vard. rnein M aupertuis, nceden-
oluumcularm bir cevap sunmadklarn, sadece soruyu daha
geri bir zamana tadklarn savunuyordu. Tanr iin zamann
bir anyla dieri arasnda gerekten fark olup olamayacan so
ruyordu. Ayrca bir iftin yavrularnn her iki ebeveynle de ben
zerlik tadn ve melezlerin varlnn da nceden-oluumcu
dnceleri boa kardn sylyordu. O ve dier epigenesis-
iler her bir embriyonun, baka ve henz organsal yaps bulun
mayan maddeden yeniden olutuunu savunuyorlard.

75
Epigenesisiler fizik ve gkbilim alanlarnda baars kant
lanm baz dncelerden de yararlanyorlard. M aupertuis, bu
ite bir eit ekim gcnn de etkisi olduunu ne sryordu.
Bu fikre, ok dindar bir kii olan zoolog Reaumur hemen kar
kt. Gizemli niteliine itiraz ediyor, basit ekim gcnn par
acklarn uygun biimde bir araya gelmesi iin gerekli ynlen
dirmeyi salayamayacan sylyordu. Buna karlk M auper
tuis ise paracklarn bir eit i zekya sahip olduunu Leib
nizin monadlar gibi savunuyordu.
H istoire N atu relle (D oa Tarihi) adl ok ciltli eseri uzun
yllar ders kitab olarak okutulan on sekizinci yzyln nl
doa bilimcisi Buffon, epigenesisle ilgili baz dnceler ne
srmt. Bunlar arasn da m oule in terieur (i kalp), zel
nfuz edici g ler ile, m addenin organik ve salt biim ler di
ye ayrlm as d a y er alyordu. Vcudun kendisi iin ihtiya
duyduunun dndaki fazla organik m adde her iki ebeveynin
de dlleme m alzemesi oluyordu. Buffon, N eedham n gz
lemlerini H istoirenda anlatm ve bylece onlar gndem e
getirmiti.
Son olarak Needham da btn yaam sal faaliyetlerin kayna
nn bir bitkisel kuvvet olduunu (bitkisel maddenin hayvan
sal maddeye dnm gibi) ne sren epigenetik bir kuram
ortaya atmt. Bu kuvvet, biri genileme, dieri diren olmak
zere iki ekilde etkili oluyor ve ikisi arasndaki denge de yaam
olgusunu meydana getiriyordu. Needham Leibnizciydi ve bu iki
eit kuvvet de Leibnizin vis viva diye adlandrd hareket
oluturan kuvvet ile duraan kuvveti artryordu.
Bu epigenetik kuramlarn de (M aupertuis, Buffon ve
Needhamn) geliimin bir kuvvetten kaynaklandn ne sr
meleri asndan birbirine benziyordu. Bu akma rastlant de
ildi. nce Newtonun cansz m addeler dnyasnda tek bir fi
ziksel olayla, yani ktleekimiyle elde ettii baary hatrlaya
lm. Sonra da Buffonun dier ikisiyle ortak almalar yapt
n sylememiz gerekir.

76
nden sadece Needham, embriyoloji alannda dikkate de
er laboratuvar gzlemleri yapmt. 1747 yl dolaynda yaplan
bu gzlemler, nceden oluumcularn baz iddialarn snamaya
ynelik aklc bir giriimdi. Kaynatlm et suyunu bir cam kaba
koyarak azn mantar ve bir tr reineyle skca kapamt. Ay
rca bir nlem olarak kab kzgn klde stmt. Bylece kay
natma ve boaltma ileminden sonra kapta kalabilecek btn
canllar ldrmeyi amalyordu.
Birka gn sonra kabn azn aarak et suyunu incelediinde
grd ki, "ierisi yaam la ve eitli boyutlarda mikroskopik hay
vanla kaynyordu . 8 Nemli ve bozulmu budayla yapt deney
lerde de benzer sonular elde etti. Grd mikroskopik hay
vanlar arasnda kurtua benzeyenler olduunu da sylyordu.
B aka bir deyile Needham, kendiliinden trem eye yani
cansz maddeden yaamn olumasna tanklk ettiini savunu
yordu. Kendiliinden tremenin olasl uzun sredir savunu
lan bir dnceydi. 1667 ylnda tannm Flaman hekimi ve bi
lim adam J a n Baptista van Helmont, kirli paavralarla buda
y kartran herkesin fare yapabileceini sylemiti. Bundan na
sl phe edilebilirdi ki? Yaplmas gereken tek ey sz konusu
iki malzemeyi birlikte st ak bir kabn iine koyarak uygun
bir sre beklemekti. Kuku yoktu ki fareler meydana kacakt.
Ancak on sekizinci yzyln ortalarna gelindiinde, kendili
inden treme fikri gzden dmt. Artk yaamn sadece y a
amdan, stelik ayn tr yaam dan doduu genelde kabul edi
liyordu. Fareler budaydan y a da terli i amarlarndan olu
mazd. Durum byleyken Needham, et suyu ve budayyla, g
rne gre salam deneysel teknikler kullanarak her eyi yeni
den tersine evirmiti. Acaba bu ilkel dzeydeki yaam da orga
nik olmayan madde gerekten de organik, yaayan yaratklara
dnyor muydu?
Her hal ve durumda, Needhamn almalar nceden-olu-
umcu kuram iin lm ferman anlamna geliyor gibiydi. Bu
kuramn gereksiz olduunu gsterdiinden kuku yoktu. N eed-

77
hamn deneyleri ilkel yaam rnekleri zerinde olmasna ra
men, daha gelimi yaam biimleri iin de geerli olabilecei
dnlebilirdi. Dolaysyla embriyonlarn tanrsal yaratl
anndan beri var olmalar gerekmiyordu.
Ancak N eedham hayrete dren bir ekilde, gzlemlerine,
onlarda kendi dncelerine destek bulan maddeci ve tanrtan
maz filozoflar el koydu. M addeciler her eyin hareket halinde
ki madde y a da madde ve enerjiyle aklanabileceine inanyor
lard ve N eedhamn bulgular bu inanca tamamen uyuyordu.
Ayrca, eer inorganik madde yaayan canllara dnebiliyor-
sa, o halde tanrsal bir yaratcya ne gerek vard?
Ortaya kan bu durumdan Voltaire de Needham kadar ra
hatszd ama tabii ki N eedham suluyordu. Voltaire her ne ka
dar Kilisenin arlklarna kar mcadele etse de Tanrya kuv
vetle inanyordu ve bir nceden-oluumcuydu (Leibniz gibi).
Voltaire ayrca Newtonun gl bir destekisiydi. Leibnizci ol
duunu ilan eden Needham ise her monadm iinde bitkisel bir
kuvvet olduuna inanyordu.
Ne gariptir ki, Voltaire Newton'un almalarndan nasl M a-
upertuis araclyla haberdar olduysa, Needham da yine bu ta
lihsiz adamdan, ancak bu kez mektuplarndan ve 1752 ylnda
renmiti. Ama Needhamm peine dmesi on yl kadar son
rasna rastlyor. Sanki bir dizi olay, onun fitilini atelemek iin
ibirlii yapm gibiydi. Hi phe yok ki bunlardan biri Need
hamm 1750 ylnda yaymlad kaln ve etkileyici grnml
bir kitapt. Yapt gzlemler hakknda bilgi iermekle birlikte
kitap temelde bilim, felsefe ve dinsel polemiin dank bir kar
myd. Bu ise tam da Voltairei ldrtacak bir durumdu.

ki D ev Kar K arya
Voltaire 1755 ylnda, sansrn basksn Fransada olduun
dan daha az hissedecei Cenevrey e yerleti. Ancak Protestan Ki
lisesi svirede hl etkili bir gt ve dinsel mucize konusu po
litikaya da bulamaya balamt. Dnemin nde gelen dier bir

78
Fransz yazar ve polemikisi J e a n Jacq u es Rousseau, Roma Ka
tolik Kilisesinin gcn zayflatmak umuduyla mucizeler aley
hinde yazlar yazyordu. Needham ise sadece mucizeleri deil,
ayn zamanda Kalvinci Kiliseyle Roma Katolik Kilisesini ve bl
gedeki nde gelen sosyal snflarn politikalarn da savunuyordu.
1765 ylnda, L ettres su r le s m iracles (M ucizeler zerine
mektuplar) balkl bir dizi anonim kitapk yaymlanmaya b a
lad. Tabii bunlar Voltairee aitti. Sadece kutsal kitaptaki muci
zeleri deil, Hobbesun bir yzyl nce yapt gibi krallarn
tanrsal yetkesini de hedef alyordu. N eedhamm almalar
mucizelerin olaanln kantlar gibi grnd iin Voltaire
ona bir darbe indirme gereini duydu. Onun bir ecinsel oldu
unu ne srd. Nasl olur! ilan ediyorum! Aramzda ekil d e
itirmi bir Cizvit var. Gen erkeklere retmenlik yapyor.
Bu her ynden ok tehlikeli bir durum . " 9 diyordu.
Needham Voltairele savaa girmeye karar verdi. Cevap ola
rak Voltairee birka ak mektup yazd. Bunlardan birinde aa
layc bir slupla bekrl hararetle savunan, ama bunu uygu
lamayan szde bilgelerden sz ederek Voltairein apknln
yeriyordu. Bylece, Voltaire'in, sonuncusu kendi yeeniyle olan
eitli ak ilikilerine gndermede bulunuyordu. Voltairein ya
zlarnn bir zehir olduunu ve halk iin en byk tehlike olan
serbest ilikiye ak davetiye 10 anlamna geldiini sylyordu.
N eedhamn mektuplarna gre, kendini byk bir hayrse
ver olarak gsteren Voltaire aslnda insanlk iin bir musibetti
ve lkenin dman ilan edilmeliydi. yle diyordu. Size gre
ahlak nemsiz bir ey ve fiziin egemenliinde olmal. Bense, fi
ziin ahlakn egemenliinde olmas gerektiini sylyorum . 11
N eedhamn mektuplarnn ilk ikisi grece dolaysz, nc-
s ise Voltairein nc mektubunun parodisi eklinde yazl
mt ve Needham bylece Voltairein sahte mantn aa
kardndan emindi. Zaferinden emin olarak alma arkada
Charles Bonnetye (terslie bakn ki, o da Voltaire gibi nce-
den-oluumcuydu) yazd mektupta, Voltairee kar giritii

79
kk bir sava bitirmek zere olduu iin daha nce yazam a
dn sylyordu. M ektuplarndan galibiyet kupas olarak
sz ediyor ve an iin deil, toplumun iyilii iin abaladn
belirtiyordu . 12
Ne var ki N eedhamm zaferi uzun srmedi. Kiminle urat
n unutmu olmalyd. Voltaire kendisiyle alay edebilirdi (ya
landka kendi fiziksel grnmyle disizlii, arpk bacakla
r ve iskelet gibi vcuduyla dalga geiyordu) ama bakasnn,
hele N eedhamn kendisini alaya almasna izin vermezdi. Unut
mayalm ki Voltaire tam anlamyla halka hitap eden bir kii,
Needham ise o sralarda bilimde nemli bir isimdi. O tarihlerde
Jo u rn a l d e s Savan tsda yaymlanan makaleler zerinde gn
mzde yaplan bir aratrm a N eedhamm en fazla atfta bulunu
lan yazar olduunu gsteriyor . 13 Kim bilir bu durum Voltairei
ne kadar kzdrmt.
M aupertuisy le atmasn hatrlatan bir ekilde Voltaire,
Needhamn kimliini deitirmeye giriti. Tm Protestan dn
yasn Katolik mezhebine evirmekten baka ey istemeyen Ir-
landal fanatik bir Cizvit kimlii yaratt. Gizlenmek iin klk
deitirmek fikrini de yeniden kulland. Gerekte rahip kyafe
ti giymeyen Needham imdi insan klnda kendini gizleyen bir
papaz olmutu ve et suyu ile rm budaydan mucizevi bir
ekilde "kurtuklar yaratyordu.
Tabii ki Needham ne Irlandal ne de Cizvitti. Ama Voltaire
onunla olan iini bitirdiinde yle olmutu - en azndan Volta
irein okurlarnn gznde. O zamanlar Irlandal y a da Cizvit
olarak tanmlanmak iltifat deildi. Gerekten de Cizvitler 1764
ylnda F ransadan kovulmutu. Peki ama neden Irlandal? Bel
ki de Irlandal bir Katolik sfatyla, Needham lkesinde haksz
la uram bir kii olmayacak ve bylece Protestanlar iin teh
likeli grnebilecekti . 14
Voltaire, yirminci ve son mektubunda, Needham'n hem Ciz
vit olduu, hem de bunu saklad iin hapse atld gln bir
sahne yaratmt. M ektupta bunun N eedhamn sonu olduu

80
ima ediliyordu. Mektuplarn salad byk baar 1771 yln
da Katolik Kilisesinin yasak kitaplar listesine ( In d ex librorum
prohibitorum ) alnmalaryla ilan edilmi oluyordu.
Ancak Needham yenilgiyi kabul etmedi. Krallarn tanrsal
egemenlik hakkn savunan ve bir Fransz vatanda olan Volta
irein Cenevrenin ilerine karmamas gerektiini ileri sren
isimsiz bir kitapk yaymlad. B aka evrelerden de Voltairee
oklar gnderilmekteydi. Buffon, Voltairein dorudan saldrs
na hi uramamakla birlikte, N eedham iyi bir gzlemci olarak
tanmlad ve onunla ortak almalar yapt iin hicvinin do
layl hedefi olmutu. Buffon d a saldrya karlk vererek, Vol
tairein nl olan herkesi hedef alan kskanlnn yayla bir
likte artan fkesini daha da kabarttn ne srd. yle ki,
btn adalarn henz hayattayken gmmeyi planlam gibi
grnyor. diyordu . 15
Voltaire, N eedhamn almalarnn geni biimde kaynak
gsterilmesi ve izlenmesinden zellikle rahatszlk duymaktay
d. Bilimsel aratrmalar yapan d Holbachn ortaya koyduu
bir sistemin N eedhamn gzlemleri zerine kurulu olduuna
inanyordu ve 1770ylm da Suzzanne N eckere yazd bir mek
tupta unlar sylemiti: Bu kadar sam a bir dncenin ksa
srede bu kadar ok insan tarafndan kabul grmesi ulusumuz
adna utan vericidir. nsann akl ok kt olursa, byk bir de
hay fark etmemekle aptal durumuna deceini sanr." Kendi
bulularn salamlatrmak iin de d Holbachn almasndan
yle sz ediyordu: Filozof sanlan Irlandal bir Cizvitin sahte
deneylerine dayal bir sistem . 16

Amansz Takip
Sahte deneyler tanmna dikkat edelim. nat takibini ak
layacak bir ipucu olabilir mi bu? Aratrmac Je a n A. Perkins,
Voltairein arlatanla kar byk bir tepki duyduunu ve
N eedhamn, cansz maddenin organik maddeye dnme y e
teneine sahip olduunu kantlamak iin sahte bir deney yapt

81
na inandn savunuyor. Voltairein adalete olan tutkulu
ball ve kendini beyaz ata binmi bir valye olarak grd
dnlrse, bu, zehir gibi saldrlarn aklayacak nemli
bir sebep olabilir.
Bir yzyl nceki, dairenin karelenmesi kavgasnda olduu
gibi o zaman da sorunlardan biri biyolojik kavramlarn kark
lk iinde olmasyd. Bu yzden Needham belki de deneylerinin
kendiliinden treme ve epigenesis kuramlarnn gerekliini
ortaya koyduuna ve aksini kantlayacak bir yol bulunmad
na itenlikle inanyordu. Needham belki de, seici alglam a
olarak adlandrlabilecek ve aratrmaclarn bugn bile sklkla
yapt bir hataya dmt: Kii eer kafasnda yer etmi bir
dnce varsa, grmek istediini grr.
N eedhamn dncelerine tanrtanmazlarla maddecilerin
sahip ktn ve Voltaire'in bundan byk rahatszlk duydu
unu daha nce anlatmtk. Voltaire, bu durumla b aa kabil
mek iin tek yolun, M aupertuis gibi N eedham da etkisiz kl
mak olduunu dnm olabilir. B aka bir deyile, bakalarn
da fanatiklii iddetle sulad halde, dini dnceler sz konu
su olduunda ayn hastala kendisinin de yakaland dn
lebilir. Gerekten de aralarndaki temel anlamazlkta, dini ima
lar vard. Voltaire yaratln sreklilii kavramn benimsiyor
du, nk ok sevdii Newton gibi o da alar boyu yapacak
hibir eyi olmayan bir Tann dncesini kabul edemiyordu..
Voltairein kendisi de salyangozlar zerinde basit biyolojik de
neyler yapm (ve yanl sonulara varm) olmasna ramen bel
ki de Needham'm almalarn hibir zaman tam olarak anlama
mt. Bununla birlikte u szleri ne kadar isabetliydi: S a ayak
parmann sol ayak parman ektiine ve elin, ekim gcn
den dolay kolun ucunda yer aldna inanmamakta kii serbest
tir . 17 Voltairein bu szlerinin, M aupertuisnin Needhamm a
lmalarna yapt katklara indirilmi bir amar olduu aktr.
Voltairein Needham hakkmdaki duygularna bakldnda,
burada da igdlerinin etkili olduu grlyor. nk N eed-

82
ham deneylerinde teknik bir hata yapmt ve bu da yanl gz
lemlere yol amt. Dolaysyla bunlar temel alan bir sistem de
yanl olacakt. Gerekten de 1765 ylna gelindiinde Voltaire,
Needham gibi bir din adam olan Lazzaro Spallanzani'nin al
malarnda kendine destek bulmutu.
Voltairein ancak Needhamn kiiliine kar saldrya girie
bilmesine ramen, en byk deneycilerden biri olan Spallanzani
Needhamn bilimsel almalarn deerlendirebilirdi. Spallanza-
niy e gre, Needhamm almalarnn tanrtanmaz maddeciler ta
rafndan sahiplenilmesini nlemek iin de bu gerekliydi. Sonuta
Spallanzani unu ortaya koydu: Needham deney kaplarm mik-
roskopik canllarn ieri giremeyecei kadar sk kapadn d
nyordu. Oysa kulland mantar tpalar bu i iin uygun deildi.
Spallanzani kendi deney kaplarn, cam eriterek kapad. Ayrca,
kaplan kzgn klde stmann, ilerindeki mikroskopik canllan
ldrmek iin yeterli olmadn, kaplan en az 45 dakika kaynat
mak gerektiini ortaya koydu. Baka bir deyile Needham kapla-
nn iindeki organizmalan tamamen yok etmedii gibi, kaplar so
uduktan sonra yeni canllarn ieri girmesini de nleyememiti.
Savlannm rtldn kabul etmeyen Needham, Spallan-
zaninin deney kabm ar derecede kaynatmasnn sadece tohum
hcreleri deil, karmn srgn verdirme gcn y a da bitkisel
gcn de yok ettiini ne srd. Spallanzaninin bu itiraza ce
vap vermesi zor olmad. Deney kaplar ne kadar ok kaynatlm
olursa olsun ilerindeki karm yeniden havayla temasa getiin
de mikroskopik canllarn da yeniden ortaya ktn gsterdi.
Voltaire tabii ki bu yeni gelimeden ok memnun olmutu.
Spallanzani ye yazd mektupta yle diyordu: Msy, Cizvit
Needhamn kurtuklarna nihai bir darbe indirdiniz. ok gzel
oynayorlard am a artk ldler... Tohumsuz dnyaya gelen
hayvanlar uzun yaayamazlar. Y aayacak olan sizin kitabnz,
nk deneye ve akla dayanyor . 18
Buradaki garip elikiye dikkat edelim. Needham'n gzlem
leri tabii ki yanlt, am a sonunda kazanacak olan taraf destek

83
liyordu. D ier taraftan Spallanzani aslnda dikkatli ve yetkin
bir deneyciydi, ama nceden oluum kuram iin kant bulduu
yolunda yanl bir sonuca varmt. Bunun d a btnyle yanl
bir kuram olduu sonunda ortaya kt. 19 D aha da kts, yllar
boyunca bu kurama inanlmas, embriyolojinin gelimesini cid
di biimde geciktirdi.
1759d a ve son olarak 1768de K aspar Friedrich Wolff, al
malarn civciv embriyonlarnn kan damarlar gibi, organizma
nn belli blmleri zerinde younlatrarak ve bunlarn gerek
ten de farkl bir dokudan gelitiini ortaya koyarak epigenesis
kuramn daha ileri tad. almalar, ne gariptir ki iki ynden
Leibnizden esinlenmiti. lk olarak, her eyden nce bir deiim
matematii olan kalklsten, ikinci olarak da Leibnizin monad-
lar kavramndan etkilenmiti.
Hararetle benimsenen bir dnce, yanl da olsa kolay kolay
lmez. Baz unsurlar canl ve kesinlik kazanmam olduu s
rece o dncede hayat var demektir. nat fikirlerin uzun
mrll kitabn sonraki blmlerinde de eitli rneklerde
grlmektedir. Bu yzden, 1770ler ve 1880lerde bile nceden-
oluumcu kuram hl glyd. 1776 ylnda Voltairee kar
Id ee som m aire (zet Dnce) ini yaymlayan Needham hl
nceden-oluumcularn saysz garipliklerini topa tutuyordu . 20
Bu direngen kuramn lm fermannn karlmas iin birok
aratrmacnn hcre ve kromozomlar gibi konularda almalar
yapm as gerekecektir. Bu almalar sayesinde bugn elimizde,
hepsi de ortak bir geliim modeli sergileyen ok eitli oluum
yklerinin kusursuz tanmlar vardr.
Hem Voltairein hem de Needhamn tutumlarndaki baz sa
ma ynlere ramen, her ikisi de hayattayken byk sayg gr
mlerdi. Voltaire N eedham birka derece aa ekmeyi ba
armt am a Needham M aupertuisden ok daha dayankl k
t. Gerekten de 1781 ylnda 6 8 yandayken Brkselde ld
nde hem ngilterenin hem de Belikann asalet unvanlarnn
yan sra eitli dini unvanlara da sahipti.

84
ngilterede yaad srada Newtonun cenaze trenine tank
olan Voltaire, kendisininkinin de bu kadar etkileyici olmasn is
temiti. lmnden 13 yl sonra olsa da bu istei yerine geldi.
1778 ylnda ateli bir hastalktan ld zaman cenazesi, Hris
tiyan dininin gereklerini yerine getirebilmek iin Paris dnda
aceleyle gmlmt. D aha sonra halkn isteiyle kalntlar
1791 ylnda byk ve grkemli bir trenle, yapm yeni bitmi
olan Pantheona nakledildi.

Son zm
Voltaire ve Needham bugn nasl deerlendirmeliyiz? Birok
ada gibi Voltaire de dini inanlaryla bilimsel dncelerini
birbirine kartrmt. Daha nce de grdmz gibi, Voltairei
kzdran bir lde, tanrtanmazlarn Needhamn almalarn
kendilerine yontmalaryd. Peki, Voltairein dini inanlar neydi?
Ana hatlaryla, kurumsallam dini reddetmesine ramen, evren
de bir dzen ve uyum olduuna, bunun da temel itici g olarak
hareket eden bir akln varlna iaret ettiine inanyordu.
Needham-Voltaire kavgas ayrca, duruk bir evrenle, deien
y a d a evrim geiren bir evren arasndaki farklar da ieriyordu.
Tartmalar, daha sonraki aratrmaclarn zerinde alp ge
litirebilecekleri bir temel oluturulmasn da salamt. Volta
ire duruk bir evren dnyor, btn nceden-oluumcular gi
bi dnyann balangta nasl yaratldysa imdi de yle olduu
nu savunuyordu. Alplerde bulunan deniz canllar fosillerine
ilikin bir soruya karlk, bunlarn yoldan geenlerin att y e
mek artklar olduunu ne srmt .21
Needhama gelince... Dinsel banazln onu kr ettiini sy
lemek mmkn m? Needham zerinde kapsaml bir aratrma
yapan bilim tarihisi Rachel Westbrook, onun bilimi dini inan
larn savunmak iin kullandn, bu balam da soyu tken
mekte olan bir trn son temsilcisi olduunu savunuyor. Bu
nunla birlikte, dncelerinin byk blmnn yeni geli
mekte olan laik gre katkda bulunduunu sylyor. rne

85
in gelitirdii sistemde bir "dinamik bulunduunu ve ak
iinde bir doa vurgusu yapldn belirterek, N eedhamn do
a sisteminde T an rya da ruh, aklayc bir unsur olarak nere
deyse gereksizdir 22 diyor.
Gnmzde, gelimenin epigenesis yoluyla meydana geldiin
den kuku duyulmamaktadr. Yumurtada y a da spermde nce
den olumu bir organizma bulunmad aktr. Yine de bugn
bile, Needhamn kuramnda Tanrnn rolnn nceden-oluum-
cu kuramdaki kadar nemli olduunu dnenler kabilir. Ne
edham, Tanrnn btn organizmalar dnyann oluumu srasn
da yaratm olmasyla, gelecekteki btn yaam meydana getire
cek yasalar kurmas arasnda bir fark olmadn dnyordu.
B aka bir deyile, eer canllarn oluumu ilahi bir kudrete
balanmyorsa, yaam bir ekilde cansz maddeden olumu ve
kendiliinden treme kavram yok olmayp sadece zamanda d a
ha gerilere tanm demektir. Gnmzde yaplan baz alma
larda, eer gerekten ok uzak alarda byle bir olgu gerek
lemise bunun virs y a da daha ilkel yaam dzeyinde olduu
ne srlmektedir.
Dolaysyla, nceden oluum treme tartmasn tremeci-
ler kazanm olsa da, bunun bir paras olan dirimselcilik* me
kanikilik tartmas hl srmektedir. Dirimselcilerin dnce
si rnein Leibnizin anlatmyla canl madde paracklarnn
znde, cansz maddeden bir ekilde farkl olduudur. A ieka-
nikiler ise maddenin maddeden baka bir ey olmadm ve y a
am olgusunun paracklarn ne ekilde bir araya geldiine ba
klarak aklanabileceini savunurlar.
Hangi taraf hakl? Bu karar verebilmek iin, Leibnizin a
ndaki bilim adamlar ile filozoflardan pek de ileride saylma
yz. Canllar birer makine gibi dnmek aratrma yaparken
ok ie y arasa da, yaam daha iyi kavrayabilmek iin, dirimsel
cilerin daha metafizik olan yaklamna ihtiya duyabiliriz. Ne-

0 Dirimselcilik: Y aam n doasn canl organizm alara zg bir dirimsel gle akla
m aya alan d nce akm, (.n.)

86
edham n almalar znde, yaam sal eylemlerin dardan de
il, ieriden geldiini ne sryordu ve bu da iyi bir hareket
noktasyd. Ayrca, i kalp(mou/e interieur) fikri, DNAnn i
levini tanmlamak iin hi de kt bir balang saylmaz.
Voltaire'in N eedhamla tartmas, yaad birok atma
dan sadece biriydi. Anlamazlklar konusundaki dncelerinin
u szlerinde zetlendii sylenebilir: Yazarlar arasndaki an
lamazlklar edebiyat iin yararldr. Tpk zgr bir devlette
byklerin kavgalar ile kkler arasnda kan grltnn z
grlk iin art olduu gibi. 23 Voltaire burada bilimden sz et
memi olsa da bu szleri bilim iin de geerlidir. Bu cmleyi y e
niden dzenlersek yle diyebiliriz: D oa dnrleri arasn
daki anlamazlklar bilim iin yararldr. Tpk byklerin kav
galar ile kklerin grltlerinin dnce zgrl ve eiti
min gelimesi iin zorunlu olmas gibi.
Onceden-oluum kuram, geliimsel biyolojinin ilerlemesini
engellemekle sulanmtr. Byk bilim tarihisi George S ar-
ton 1931 ylnda yle yazmt: Deneysel verilerin nne ge
tikleri iin yersiz olan tartm alar yznden, on yedinci yzy
ln gzlem gelenei kesilmi y a da en azndan bir yzyldan
uzun bir sre iin hz yavalam t . 24 Needhamla Voltaire
arasndaki kavgann, kendiliinden treme dncesini durak
sam aya uratarak bylece deneysel veriler elde edilmesini ve
sonuta da almalarn yeniden rayna oturmasn salad
ileri srlebilir.
Gnmzde geliimle ilgili almalar tabii ki reme konusu
nu ok amtr ve yalanma, genlie geri dn olana ve hat
ta kanser gibi konular da ierir. rnein, kansere virslerin y a
da yeni olumu daha ilkel yaam dzeyindeki bir canlnn yol
atnn kefedildiini farzedelim. Olas deil am a olabilir de.
Bu durumda Needham glecek, Voltaire ise glmseyerek sek
reterine baracaktr: W agniere, abuk ol, bir yaz yazacam .

87
V. Blm

D arw in in B ldo k u

D alk av u k S a m e K a r

Evrim Savalar

I. Ksm: On Dokuzuncu Yzyl

O
xford niversitesindeki salon 1860 yl yaznda bir
cumartesi leden sonra tklm tklm dolmutu. e
ride 700den fazla kii vard ve salonun ortasnda, si
yah giysili din adamlar kalabalk bir grup oluturuyordu. te
ki dinleyiciler arasnda, salona dalm durumda oturan, Char
les D anvinin yeni kuramnn birka savunucusu d a vard.
Olay, Britanya Bilimin Gelitirilmesi Derneinin yllk toplan
ts, tarih ise D arwinin kkrtc yeni kitab T he Origin o f S p e
cies b y M ea n s o f N atural Selection m (D oal Seilim Yoluyla
Trlerin Kkeni) yaymndan yaklak yedi ay sonrasna rastla
yan 30 H azirand.
O srada krsde, New York niversitesinden geici olarak
gelen Jo h n William Draper, Bay D anvinin grleri bala

89
mnda Avrupann entelektel geliimi baln tayan ve
Darwinin kuram ile toplumsal ilerlemeyi konu alan bir konu
ma yapyordu. Kuramn geni etki alanna sahip olduu fark e-
dilmi ve tartlmasna balanmt bile.
Ancak herkes biliyordu ki, Oxfordun hretli piskoposu
Sam uel Wilberforce, D anvinin yeni ve tehlikeli dncelerine
kar kilise adna iddetli bir saldrya girimeye hazrlanyordu.
Danvin ise hastayd ve evindeydi. Ama zaten orada olsayd
da pek ie yaramayacakt. 1809 ylnda doan Danvin, Trlerin
Kkeni yaymlandnda 50 yandayd. Gen ve heyecanl ara
trmac, o y aa geldiinde iine kapank, hastalkl, evden kma
yan bir insana dnmt. Evrimle ilgili dnceleri ok ayk
r grnse de kendisi haddinden fazla ekingendi ve Piskopos
Samuel Wilberforce gibi etkili bir konumacyla ak atamazd.
W ilberforcea Oxford niversitesi rencilerinin takt tak
ma ad Dalkavuk Sam, bugn sadece kk drc anlamda
alglanmaktadr. Oysa o zamanlar anlamnda, hitabet yetenei
ne, zellikle de gerektiinde incelik ve nkteyi zehirle kartra-
bilme kabiliyetine duyulan sayg da vard. Ayrca Wilberforce
matematiki olarak da belli bir saygnla sahipti. Dahas bir bi
lim adam olmamasna ramen, D anvine kar saldrsna, za
mann nde gelen karlatrmal anatomi uzman Sir Richard
Owen tarafndan zenle hazrlanmt.
D anvinin kitab sadece birka ay nce yaymlanm olmasna
ramen byiik yank yapmt. Bunun nedenlerinden biri, zaten
bilinen ve sayg duyulan bir doa bilimci olmasyd. Gerekten
de kitabnn yaymndan hemen nce asalet unvan iin ad ne
rilmiti. Hatta neri Prens Albert tarafndan da kabul edilmiti.
Ancak Trlerin K keninin yaymlanmasndan sonra, Kralie
Victoriann din danmanlar aralarnda Piskopos Wilberforce
da vard neriye kar ktlar ve bylece reddedildi.
B urada iaret etmek gerekir ki, evrim kuramn ilk ortaya
atan Danvin deildi. Trlerin deimez olmad, zaman iinde
deiip kendilerini uyarlayabilecekleri dncesi daha nce de

90
birok defa ileri srlmt. Bu gr savunanlar arasnda
(evresel etkilerin yol at deiikliklerin yavrulara aktarlabi
leceine inanan) Lam arckn yan sra, Darwinin bykbabas
Erasmus Darwin de bulunuyordu.
Bununla birlikte, Darvvinin zamannda, her eit evrime id
detle kar kanlarn says bugne gre ok daha fazlayd.
1844 ylnda, bilimi geni kitlelere anlatabilmede baarl olan
Robert Chambers, V estiges o f the N atural H isto y o f Creation
(Yaratln D oa Tarihindeki zleri) adl evrim yanls bir kitap
yaymlam, ama tepki grmekten ekindii iin kendi adn
sakl tutmutu.
Tepki gerekten de iddetliydi. Darvvinin Cambridgedeki
jeoloji retmeni Adam Sedgwick, evrim ve kendiliinden t
reme savlarnn y a sa d bir evlilikle bir araya gelerek kor
kun bir canavar peydahladklarn haykryordu. Bu pis ca
navarn ban ezerek emeklemesine engel olmann hayrl bir
i olacan sylyordu . 1 Sedgw ick her eyden nce, canllarla,
iinde yaadklar ortam arasndaki dengenin gerektii zaman
ilahi mdahaleyle salandna inanyordu. Darwin ise sadece
maddi ve manevi dnya arasndaki ba deil, bu balanty da
ykyordu.
Chambersn kitab ayrca, etkili bir yayn organ olan Ouar-
terly R eview da da W ilberforceun iddetli saldrsna uram
t. Aslnda kitap ne yazk ki saduyuyla samaln bir kar
myd. Danvin de kitab kark duygularla okumutu. zellik
le ilk basklardaki bilimsel temelle ilgili baz tereddtleri olmu
tu. Ama uzun sredir zerinde almakta olduu kendi kitab
na gelebilecek tepkilerin bir ksmn belki de zerine ekeceini
ve hatta onun iin ortam hazrlayabileceini de dnyordu.
Evrimi savunan dncelere ynelik saldrlar ar am a b
tnyle mantksz deildi. Evrimciler temelde yaratl kuram
na, yeyzndeki her canl tr iin ayr bir yaratl olmak ze
re saysz zel yaratl eylemi gerektirdii iin kar kyorlar
d. Bununla birlikte Yaratln D oa Tarihindeki zlerin d e ol

91
duu gibi daha nceki alm alarda da evrim dnceleri tama
men kurgulamaya dayanyordu. Bu dnceleri destekleyecek
bir bulgu ortaya konmuyor, evrimin nasl ilediini aklayacak
bir mekanizmadan sz edilmiyordu. Dolaysyla, yaratl sav
da tekiler kadar geerliydi.
Eksik olan mekanizmay, yani doal seilimi ve onu destekle
yen byk veri birikimi ile salam manta dayal savunmay
ortaya koyan. Darvvin oldu. Darvvin'in kendi anlatmyla doal
seilim ksaca u demekti.

Unutmayalm ki, btn organik varlklar birbirleriyle ve


iinde bulunduklar fiziksel yaam artlaryla ok karma
k ve yakn iliki iindedirler. Dolaysyla, deien yaam
koullar dnldnde bu varlklar yapsal deiiklik
lerden fayda salayabileceklerdir. Bylesi deiiklikler
gerekten meydana geliyorsa (ve hayatta kalabilecek say
dan ok daha fazla birey dnyaya geldii dnlrse),
tekilere kar ne kadar kk de olsa bir stnle sahip
olan bireylerin, varln srdrme ve kendi benzerlerine
hayat verme ansna daha fazla sahip olacandan kuku
duyabilir miyiz? Bu olumlu bireysel deiiklikler ve farkl
lklarn korunmas, zararl olanlarnn d a yok olmasna ben
doal seilim y a da en iyilerin yaam as diyorum . 2

Yukardakiler bize (ya da oumuza) korkutucu gelmese de,


din adamlarnn gerek bir tehlike olarak grd, ite konu
nun bu ynyd. Bu yzden Darvvinci sistemi btnyle yk
mann gerekli olduuna inanmlard. O nlara gre Britanya B i
limin Gelitirilmesi Derneinin 1860 ylndaki toplants bu i
iin ideal bir frsat oluturuyordu.
Darwinin az saydaki savunucular, birinin kp Wilberfor-
cea kar koyacan umuyorlard. Savunucular arasnda, zo
oloji, jeoloji ve antropoloji dallarnda nemli katklarda bulunan
ok saygn bilim adam Thomas Hemy Huxley de yer alyordu.

92
Huxley ayrca, gzel, duru bir slupla eitim ve din konularn
da yazlar yazmt ve iyi bir konumacyd.
Huxleyin Darvvini savunmak iin bir gerekesi daha vard.
alma arkada, din adam Charles Kingsleye bunu yle
aklamt: Eer iyi ile kty belirleyen o byk ve gl ku
rum, yani ngiltere Kilisesi bilimin ilerleyen dalgalaryla para
lara ayrlmaktan kurtarlmak isteniyorsa bu olaya tanklk et
mekten znt duyacam, am a Oxfordlu Samuel gibileri onun
kaderini elinde tuttuu srece bu kanlmaz olacak bu sizin
gibi, kilisenin uygulamalaryla bilimin ruhunu birletirebilen ki
ilerin abasyla olacak . 3 B aka bir deyile, evrimi savunan bi
limle din bir arada yaayabilirdi, ama arlarn bombardman
altnda deil.
Darvvin'in dnceleriyle ilgili bir sorun ksa srede kendini
belli etti. Temel kavram oluturan trlerin doal seilimle dei
imi, hem Huxleye ben niye bunu dnemedim dedirtecek
kadar basit, hem de savunucular ve kartlar dahil deiik ki
ilere deiik anlamlar ifade edebilecek kadar derindi. O kadar
ki o zamandan beri gelip geen kuaklar doal seilimin muhte
em plann hl anlayamamlardr.
Darvvin'in kuramyla ilgili sorunlardan bir dieri ikili yaps
dr: lkin evrimin kendisi, ikincileyin asl prz oluturuyor
grnen doal seilim. Doal seilimle ilgili balca sorun o za
man olduu gibi bugn de, "seilim srecinde etkin bir seici
olmaydr. D aha ok a posteriori (sonuca, gzlemlerden hare
ket ederek mantk yoluyla ulamak) bir sretir bu. Yani sei
mi yapan doadr. Belki de doal koruma daha kolay kabul
edilebilir bir terim olabilirdi.
Darvvinin gnmzdeki savunucularndan E m st M ayre g
re, Huxleyin kendisi de Darvvinin doal seilim srecine hi
inanmamt. Doal seilime kar kan ve deiimin mekaniz
masn aklamak iin eitli seenekler sunan bakalar d a oldu.
Biri dnda bunlarn hibiri tutmad. Bu istisna, evrimdeki zp
lamalar ieren sram a kuramdr. Huxley de, Darvvinin sre

93
iinde kk deiimlerin st ste eklenerek trler arasnda b
yk farkllklara yol atna ilikin grnde srar etmesini
sorgulamt. Bunda hakl olabilir. Gnmzde, byk sayg
gren evrim biyologu Stephen J a y Gould ve alma arkada
Niles Eldridge de, srama kuramnn, kesintiye uram den
g e adn verdikleri bir biimini savunmaktadrlar. Gould, bu
nunla birlikte, kendi sram a kuramnn, doal seilimin temel
deki doruluunu hibir ekilde reddetmediini nemle vurgu
luyor . 4 izgileri ne olursa olsun, evrimi savunanlarn tamam ise
zel yaratl dncesine kesin olarak kar kyorlard.

Taraflar Arenada
Darwinin kitab hakkndaki hakl heyecann farknda olan
Huxley, Trlerin K keninin yaymndan bir gn nce yazd
mektupta ona destek ve cesaret vermek iin unlar sylemiti:
Havlayp uluyacak kpeklere gelince, arkadalarnzdan baz
lar kendilerine bahedilmi bir dvkenlik yeteneine sahip
tirler (sizin bunu genelde ve hakl olarak ho karlamamanza
ramen) ve bunun da size faydas olabilir. Ben de hazrlkl ol
mak iin penelerimi ve gagam bilemekteyim . 5
Huxley, W ilberforceun birinci snf bir tartmac olduu
nu biliyordu, ama kendisi de gl bir mnazarac ve konuma
c olarak n kazanmt. Bununla birlikte, Huxleyin 1860 yl
nn ubat aynda,, saygn Kraliyet Enstitsnde D anvinin d
nceleri hakknda verdii konferans 6 iki beklenmedik sonuca
yol amt, ilk olarak, durumun btn ynlerini sergilemeye
almasyla herkesi rahatsz etmi ve hayal krklna urat
mt. ikinci olarak da, bilimi kilisenin egemenliinden kurtar
maya alrken kendini kiliseden yana olanlara kar D ar-
winden ok daha ak cephe almaktan alkoyamamt/
Oxforddaki toplantnn din adamlaryla dolu olacan bilen
Huxley nce katlmamaya karar vermiti. D aha sonralar yaz
d bir yazda yle diyordu: W ilberforceun beklendii gibi
bir 030 n karmas durumunda, byle bir dinleyici kitlesi nn

94
de bizim etkili savunma yapabilme ansmzn hemen hi olma
yacann farkndaydm . 8 Ancak toplantdan bir gn nce
Huxley raslant eseri, evrimle ilgili daha nce yaymlanan Yara
tln D oa Tarihindeki Izlerinin yazar Robert Chambersla
karlat. Chambersa toplantya katlmama kararndan bahse
derek, piskoposlar tarafndan topa tutulmak iin huzur ve s
kndan vazgemenin ie yarar bir yann gremediini 9 syle
di. Kitabna vahice saldran adam a kar belki de gecikmi bir
intikam arzusu duyan Chambers, Huxleyi toplantya katlarak
Soapy Sam'e cevap vermeye ikna etti.
Bylece, bilimsel tartmalar tarihinin en byk destanlarn
dan biri iin sahne kurulmutu. Ne yazk ki bu aamann ayrn
tlar bir giz ve belirsizlik batanda sakldr. Ancak sonu, de
iik anlatclarn kendi znel izlenimlerini aktardklar birinci
snf bir Raom on oyunu niteliindedir.
Anlatlanlar arasndaki farkllklara ramen, daha sonra bu
konu hakknda yazanlarn hepsi toplantnn genel tonu zerin
de gr birlii iindeler. D raper bir saat kadar monoton bir ses
tonuyla konutuktan sonra nihayet krs boalmt. Heyecan
l bir bekleyiin ardndan Wilberforce birka sz sylemek"
iin ayaa kalkt.
st dzeyden tartm alarda ok baarl olan Wilberforce, bi
limle kilise arasndaki ortak zemini zetlemekle ie balad - bu,
her eyden nce bilimsel bir toplant deil miydi? Kendisini
mahvedeceine inandn syledii Huxleye iltifatlar bile etti.
Sonra sadede geldi. Burada da kulland szckleri tam olarak
bilmiyoruz ancak Darvvinin dncelerini yaamn nedenini
aklayan bir kuramn onuruna kar hi de dnsel olmayan
bir ekilde ortaya atlm bir varsaym 10 olmakla suluyordu.
Bugn bile bu tr itirazlar ileri srlebiliyor.
W ilberforce yarm saat sren laf ebeliinden sonra, hayvanat
bahesindeki maymunlardan biri kendi atas olarak gsterilirse
bundan ok byk rahatszlk duyacan syledi (Darvvin bu
nu hi sylememi ve dnmemiti). D aha sonra Huxleye d

95
nerek, yaram azca bir ifadeyle soyunun bykbabas tarafndan
m yoksa bykannesi tarafndan m maymundan geldiini sor
du. Bu szler zerine dinleyici sralarnda bir kahkaha ve alk
tufan koptu. Huxley ise kendi kendine mrldanyordu: Tanr
nn izniyle elime dtn.
Ancak olay elektronik devrimi ncesi bir ada meydana g e
liyordu ve Huxley, W ilberforceun boru gibi sesine sahip olma
dn biliyordu. Bu yzden, dinleyiciler "Huxley, Huxley diye
barmaya balayncaya kadar bekledi. D aha sonra ayaa kal
karak ksa bir cevap verdi. Burada sadece bilimin kar iin
bulunuyorum ve saygdeer mvekkilimin davasna halel geti
recek bir ey de duymadm. D anvinin grn savunan bir
ka cmleden sonra szlerini yle tamamlad: "Son olarak,
maymundan trediimiz konusuna gelince, byle bir kkenden
gelmi olmaktan dolay ben utan duymam. Ama kltr ve be-
lgat gibi nitelikleri dmanlk ve yalann hizmetinde kullanan
bir atadan gelmi olmak bana gre utan verici olmaldr. 11
Unutmayalm ki o gnlerde bir piskoposa hakaret etmek ha
fife alnacak bir ey deildi. Tepki tahmin edildii gibi oldu. Din
adamlar fke kustular, Darwin'in taraftarlar destek gsterisin
de bulundular, renciler ise iki tarafa d a tezahrat yapt. Lady
Brewster adndaki bir kadn ise ok geirerek bayld.
D ahas var. Tannm bir gkbilimci ve doa bilimcisi olan
Sir Jo h n Lubbock ayaa kalkarak D anvinin grleri lehinde
birka sz syledi. Buna karlk, Darvvinin, be yl sren ve
belki de btn bunlarn balam asna sebep olan efsanevi yolcu
luu birlikte yapt, o zamanlar bir amiral olan Yeni Zelanda
eski valisi Robert Fitzroy da ayaa kalkp ncilini gstererek,
tm hakikatin kaynann o olduunu ileri srd.
Ardndan, nl Ingiliz taksonomi uzman ve botaniki J o -
seph Dalton gl bir kapan konumas yapt. Wilberfore'un
Darvvinin kitabm okumadnn belli olduunu ve botanik bi
liminin temellerinden de haberdar olmadnn anlaldn be-

a Taksonomi: Canllarn snflandrlm asyla ilgilenen bilim dal, (.n.)

96
lirterek tartmaya son noktay koydu: Bu kuram ben 15 yl
nce rendim. O zaman tmyle karydm. Ama o zamandan
beri kendimi tamamen doa tarihine adadm. Onun peinde b
tn dnyay dolatm. Bu bilim dalnda daha nceleri bana ak
lanmas imkansz grnen olgular bu kuramla birer birer ak
la kavutu. Bylece benim gibi gnlsz bir dnme yava y a
va inan buldu . 12
Bunlar muharebenin son szleri olabilir, ama kesinlikle sava
n son szleri deil, Tartmadan birka gn sonra, Wilberfor-
ceun Trlerin K k en iyle ilgili eletirisi etkili yayn organ Qu-
arterly Revfewd a yaymland, 17 bin kelimelik bu dev eletiri
de Wilberforce ayaklarn daha salam bir zemine basmt. Ay
rca, Darwinin deinmeden gemeyi umduu bir konuya id
detle saldryordu. Danvin btn kitap boyunca, insan adl
tehlikeli konudan uzak durmaya gayret etmiti. Konuya en yak
lat an saylabilecek kapan cmlelerinde, ileride yaplacak
ok daha nemli aratrmalarla ... insann kkeni ve tarihine
k tutulabileceini 13 yazmt.
Wilberforce ise konunun zayf nokta oluturduunu biliyor
du ve hedefi de bu oldu. D anvinin, doal seilim plann sade
ce hayvanlara deil, insanlara da uyguladn ne srd. Bu ise
barda tarmaktayd. "nsann yeyzndeki stnl, an
laml konuma yetenei, insana ihsan edilmi akl, onun zgr
iradesi ve sorumluluu, gnah ilemesi ve nedamet getirmesi,
Ebedi Oulun yeniden vcut bulmas, Ebedi Ruhun isel varo
luu; btn bunlar, Tanrnn suretinde yaratlm olan insann
hayvani bir kkenden geldiine ilikin alaltc dnceyle ke
sinlikle badatrlam az 14 diyordu. B aka bir deyile, hayvanlar
aleminin geri kalan ksm hakknda ne derseniz deyin ama in
sanlar zel olarak ve son birka bin yl iindeyaratlmtr,
nokta.
Sonraki yllarda, D anvinin daha ilerici adalarndan pek
ou Hooker rneini izleyerek evrimcilerin kampna geti. Bu
davranlarnn eitli anlamlar olsa da. Trlerin K ken inden

97
12 yl sonra D anvin bu kez doal seilimin insanlarda da uy
gulandn belirten yeni kitab T he D escen t o f M an and S e le c -
tion in Relation to S e x i (nsann Treyii ve Cinsellik B ala
mnda Seilim ) yaymlad. Ortalk yine karmt. M ayr duru
mu yle anlatyor: Victoria a insan iin, D anvinin hibir
dncesi insann ilkel bir atadan tremesi kadar kabul edile
mez deildi. nsann primat kkeni, bugn bile tartlmaya d e
vam eden akl ve bilincin kkenleri konusunda soru iaretleri
yaratm akta gecikm edi . 15 A ada d a anlatld gibi, bu konu
saldrlarn ana hedefi oldu ve doal seilim nadiren sz konu
su edildi . 16
Evrim tartmasnn her iki tarafnda da en ok grlt ka
ranlar, Victoria a ngilteresinde kendi balarna bir gazeteci
snf oluturan mizah ve karikatrclerdi. P un chc dergisi,
Huxleyle Richard Owen (W ilberforceu 1860 ylndaki konu
masn hazrlayan karlatrmal anatomi uzman ve paleonto-
log) arasndaki atmayla ilgili olarak mays 1861 saysnda
unlar yazmt:

Rekabet kzyor
Huxley ile Owen arasnda,
Kalem ve mrekkep ekiliyor
Sava alannda.
Beyin beyine kar,
Sonunda gidecek birinin ba,
Haydi izleyelim bu m a. 17

B aka yaynlarda da konuya yer veriliyordu. Bir kitapkta


Huxley ile Owenm birbirlerine berbat isimler taktklar iddia
ediliyordu. Huxley, Owena "yalanc Orthognathus Brachycep-
halic Bimanous Pithecus diye hitap ediyor, Owen ise Hux-
leyin tam bir Archencephalic Primate olduunu sylyordu . 18
Owen ayrca, hibir eye inanmad iin Huxleyin tanklnn

* Punch: ngilterede 1841 ylnda yaym lanm aya balayan nl mizah dergisi, (.n.)

98
geerli olmayacan ileri sryordu. (Huxley daha sonralar,
kendi felsefesini tanmlamak iin agnostik terimini ortaya att.)
Genel olarak bilim de hicivden payn alyordu. Yine bir ki
tapkta yle bir bal olan bir makaleden sz ediliyordu:
Kutuplara ayrlm n isli cam, tula duvar, 10 cmlik zrh
ve karanlk odadan geii zerine. Yazarlarn isimleri de yle
sralanyordu: A.B. Surd, A.L. Chemy, A. Vision Ay, ve A.
M uddle.**
Fotorafn henz ok yeni olduu o yllarda, karikatr gl
ve yaygn bir grntleme yntemiydi. Ska kullanlan bir iz-
lek Darwinin maymun eklinde izilmesiydi. Karikatrlerden
birinde bir maymun D anvinin kitabm beeniyle okurken g
rlyordu. Bir bakasnda ise maymun grnmndeki D ar-
win bir kadnn nabzna bakyordu.
Bu akma edebiyatlar d a katlmt. rnein romanc ve po-
lemiki Samuel Butler, D arwinin dncelerini hicveden ve
eletiren kitaplar yazmt. Bunlarn arasnda L ife and H abit
(Yaam ve Alkanlk) (1877) ve Evolution Old and N ew (E s
kisi ve Yenisiyle Evrim) (1879) de bulunuyordu.

Din
D anvinin kendisine yneltilen saldrlara tepkisi ac duy
makt. Darwinin biyografisini yazan Adrian Desmond ve J a
mes Moore, 1991 ylnda yaymlanan kitaba, "The Life of a Tor-
mented Evolutionist (Azap eken Bir Evrimcinin Y aam ) alt
baln koymulard. D anvinin en byk kaygs, ok gl
olan dini inanlaryla kocasna duyduu sevgi ve saygy ba
datrmakta byk glk eken einin strabyd. Din kuram
larnn saldrs arttka einin strab da artyordu.
D anvinin trlerin kkeni hakkndaki gerek duygular ak
deildir. rnein, Trlerin K keninin ilk basksnda bir "Yara
tcd a n hi sz edilmemitir: Kitabn son satrlarnda, yaam
** Agnostisizm: nsann kendi deneyimleriyle elde ettii olgularn tesinde hibir eyin
varlm bilem eyeceini ileri sren reti, bilinemezcilik, (.n.)
035 M akalenin ngilizce b al ve yazarlarn adlar zerinde kelime oyunu yaplm, (.n.)

99
oluturan eitli glerin, hayatn balangcnda birka y a da
tek kalba flendii gr nden sz edilmektedir. Kitabn ksa
sre sonra yaplan ikinci basksnda ise bu satrlar yle dzelt
ilmitir: Yaratc tarafndan balangta birka y a d a tek kalba
flenen (vurgu yazara aittir).
lk baskdaki eksikliin atlamadan kaynaklanp kaynaklan
madn - dikkatli bir insan olduu gz nne alnrsa bu pek
olas gzkmyor - y a da ikinci baskya yaplan ekin, einin y a
n sra meslektalar ve arkadalarna da verdii sknty hafif
letmeyi mi amaladn kesin olarak bilemeyiz. te bu noktada
byk ve nemlibir blnme ortaya kmakta. Din adam ol
sun y a da olmasn, birok dindar kii, eer Tanrnn varlna
inanmaya devam edebileceklerse, evrim, hatta doal seilim
kavramlarn kabul etmekte glk ekmez. Tanrnn var olabi
lecei en akla yatkn nokta ise balangtr. Newtonun zama
nndaki saati sorusu Darvvinin gnnde u ekle dnmt:
Gerekli olan sadece trleri yaratmak myd ki bu durumda
daha sonras kendi akna braklm olacakt yoksa dzgn
bir ileyi iin aralkl mdahalelere mi ihtiya vardr?
Trlerin K keni tabii ki Huxleyin y a da teki Darvvin savu
nucularnn tartma yeteneinin deil, kendi ayaklarnn stn
de durmak zorundayd. ok kr ki kitap gerek bir bayapt
tr ve kendi bana ayakta durmaktadr. Sonraki yllarda, kita
bn salam gzlemleri, mevcut boluklar kabul edii ve rahat
okunabilmesi ok etkili oldu. nce jeologlar, sonra biyologlar,
paleontologlar ve dierleri bilim dnyasndan ve dardan
Darvvinin tarafna gemeye baladlar. Bununla birlikte gei
yava ve dzensiz olduu gibi tamamlanm da deildi.

itirazlar
Evrim kuramna yneltilen itirazlarn hepsi de dinle ilgili de
ildi. B alca e'ngellerden biri, Britanya Bilimin Gelitirilmesi
Derneinin bir sonraki yllk toplantsnda, ileride Lord Kelvin
unvann alacak olan William Thomsonun Dnyann yayla il

100
gili hesaplamalarn aklamasyla ortaya kt. K abaca 100 mil
yon yl olarak yapt tahmin, doal seilimin grevini yapm as
iin gerekli zam ana gre ok azd.
Trlerin K keni'nin beinci basksnn yapld tarihe gelin
diinde Danvin, Kelvinin hesabn ciddi bir sorun olarak gr
meye balam ve zm aramaya girimiti. Altnc, ve son bas
kda (1872), bu engelin imdiye kadar karlalanlarn belki
de en ciddisi olduunu kabul etti. Bununla birlikte, dikkatli ve
sezgili slubuyla unlar ekliyordu: Ancak unlar syleyebili
rim ki ncelikle trlerin yllara gre lldnde hangi hzla
deiime uradklarn bilmiyoruz, ikinci olarak da, birok d
nr, D nyanm y a konusunda doru bir tahminde buluna
bilmek iin, evrenin oluumu ve yerkrenin yaps hakknda y e
terince bilgi sahibi olduumuzu henz kabul etmiyor. 19 Bir
sonraki blmde de grlecei gibi, Kelvinin itiraznn ortadan
kalkmas iin daha 40 yl gerekiyordu.
Danvin, Trlerin Kkeni nin sz geen blmnde, varl
n kabul ettii baka bir soruna da deiniyordu: Kambriyen
dnemi oluumlarnn altnda bulunabilecek, fosil bakmndan
zengin katmanlarn eksiklii. Hayret verici bir sezgi gcyle
yle diyordu: Yeyzndeki ktalar ve okyanuslar ok uzun
zamandr imdiki konumlaryla varlklarn srdrm olsalar
bile, her zaman byle olduklarn varsaymatz iin bir sebep
yoktur. Dolaysyla, u anda bilinenlerden k daha eski olu
umlar okyanuslarn tabannda gml olabilir.
D anvin eitli itirazlarla ilgili grlerini zetlerken de un
lar sylyordu: Uzun yllar boyunca bu sorunlarn arln
varlklarndan kuku duymayacak kadar derinden hissettim.
Bununla birlikte unu gzden uzak tutmamalyz ki, daha
nemli itirazlar bilgisiz olduumuz konularla ilgilidir. Ayrca
bilgisizliimizin lsn de bilmemekteyiz.
D anvinin farknda olduu nemli bir boluk da farkllama
ve deiimin nasl bir mekanizmayla ilediinin bilinmemesiydi.
Bu sorunun yantlanmasna ynelik ilk admlar ekoslovak

101
y a nn Brno kentinde* bezelye bitkisi zerinde yapt nl de
neylerle genetik biliminin temelini hazrlayan Avusturyal rahip
ve deneysel botaniki Johann Gregor M endel tarafndan atl
mt. Gnmzn Darvvin savunucularndan Daniel C. Den-
nett, 1860larn sonlarnda, M endelin nl yazsnn bir kopya
snn, okunmam olarak Darvvinin alma masasnn zerinde
durduunu ne srmektedir . 20 Bilim tarihileri, Mendel'in bul
gularnn yansmalarndan Darvvinin haberdar olmad ve do
laysyla bunlarn kendi almalarna bir etkisi bulunmad ko
nusunda genelde gr birlii iindedirler. M endelin tezi, D ar
vvin in insann Treyii kitabndan alt yl nce, 1865 ylnda y a
ymlanm olsa d a pek tannmayan bir ek dergisinde yer alm
t. Eer Darvvin M endelin yazsn okumu olsayd, olaylarn
ak deiir miydi, merak ediyoruz.
Sonu olarak Darvvin genetik deiimi bilinmeyen bir unsur
olarak deerlendirmiti. Hayvan reticiliinde yapay seilim
uygulamasndan haberdar olduu iin, deiimin kesin olarak
var olduunu biliyordu ve savn bunun zerine kurdu. M en-
delin zm bulduu problem uydu: Darvvin, seilim eylemi
nin yava ilediini varsayyordu. Ayrca, belli bir tr iinde bi
reyler arasnda sregelen iftlemeler sonucu ortaya kabilecek
bir farklln arada kaybolup gideceine yaygn olarak inanl
yordu. Eer farkllklar kayboluyorsa doal seilim grevini na
sl yerine getirecekti? M endelin kaltm yasalar, deien zel
liklerin kaybolup gitmediini ve ayr olarak var olmaya devam
ettiini, bylece doal seilimin yava ilese bile grevini yine
de yaptn ortaya koydu.

II. Ksm: Yirminci Yzyl


M endel 1in karanlkta kalm yazs 1900de Hollandal bitki
fizyologu Hugo de Vries tarafndan yeniden kefedildi. De Vri-
es daha da ileri giderek, tohum hcresi protoplazmasnda ani
deiiklikler meydana geldiine ilikin kendi mutasyon kuram-

* im diki ek Cumhuriyetinde, (-n.)

102
u gelitirdi. Ayrca, henz yeni kefedilmi bulunan x (rnt
gen) nlar konusunda zekice bir ngrde bulundu. Bu n
larn canl dokuya nfuz edebildiini dikkate alarak, dolaysy
la, tohum hcrelerinde kaltmla ilgili paracklar da deitire
bileceini ngrd.
Ancak bu ngrnn kantlanabilmesi iin 20 yl gemesi ge
rekti. 1919 ylndan sonra da Amerikal genetiki Herman J o -
seph Mller, genetik maddenin gerekten de evrenin etkisine
urayabileceini ve meydana gelecek deiikliklerin organiz
mann soyuna geebileceini ortaya koydu. Bu bulularla eksik
lerin byk blm yerine konmu oldu ve Darvvin in kuram
ok daha iyi bir hale geldi. Evrimciler artk grlerinin doru
luundan phe edilemeyeceini dnyorlard.
Gerekten de evrimin ve Darvvinciliin zaferi miydi bu ? Pek
saylmaz. M ayr unlar sylyor: "1890-1910 yllar arasnda
Darvvinin kuram eitli kart dncelerin ylesine tehdidi
altndayd ki, geri plana dme tehlikesiyle kar karya kal
d . 21 M endelin yazsnn yeniden kefedilmesinden sonra bile,
genetik almalarnn etkilerinin yerleip yaylmas uzun za
man ald. H atta genetikilerin kat Darvvinci evrimcilere kar
tavr almasyla, bu yeni gelimenin temel kuram zerinde
olumsuz etkileri bile oldu. Tm yeni ve nemli gelim elerde ol
duu gibi . 22
1920li yllara gelindiinde ise, evrime yeni bir anlay ve de
erlendirmeyle yaklalmasn salayacak salam temeller atl
mt. Bu yeni kuramsal yap, en azndan bilim dnyasnda, bi
limsel bir olgu olarak yerini ald. Newtonun yasalarnda oldu
u gibi, baz dzeltmeler ve gelitirmeler yapldysa da evrim
kuram zerinde yaygn bir destek olutu.
Bunun yan sra, tm Amerikada alm akta olan yeni lise
lerin bir ou d a dahil olmak zere, baz okullarda evrim ku
ramnn okutulmasna balanmt. Y aratl kuramnn m
kemmel bir tarihini yazan Ronald L. Numbers, bu eitimin
bazen ok keskin olduunu, evrimle dini kar karya getirdi

103
ini ne sryor. Bu arln, evrimi kabul etmesi beklenebi
lecek bir grup insan arasn da aksine bir eit kar devrim y a
rattna inanyoruz.
Numbers yle diyor: Dinsel adan tutucu olan gneyde bi
le kiliseyle balantl yksek okullardan bazlar on yllardr ev
rim teorisini retmekteydi. Ancak I. Dnya S avandan n
ceki yllarda her nedense, fkeli kar-evrimciler giderek daha
ok "organik evrimi, ada uygarlklarn bana bel olan top
lumsal hastalklarn sebebi olarak grmeye baladlar.23 Bu ili-
kilendirmenin sonular ise ciddi oldu.

M aym un D avas
Bat dnyasnn en byk (kar) ahlak temsillerinden biri
olan Darvvin ip e ekiliyor oyunu iki kez sahneye kondu. Bu
blmde daha nce anlattmz ilk sahneleme, Oxford niver
sitesinde saylar bini bulmayan bir grup insan tarafndan izlen
mi am a yazlan yazlarla yanklar onyllar boyu srmt.
kincisi ise deiik bir ekilde sahneye kondu.
Sonraki yllarda bir yandan evrim lehindeki kant ve destek
artarken, dier yandan, zellikle Amerika Birleik Devletle-
rinde kar-evrimci gler trnaklarn bilemekteydi. lkede
evrime kar balatlan hal seferine nclk edecek kurumsal
lam bir kilise bulunmad iin de, rktc bir hz ve eit
lilikle ortaya kan bamsz dini tarikatlar, makulle gln ara
sndaki izgide eitlilik gsteren retiler sunuyorlard. Bunla
rn ortak zellii ise Kutsal Kitabn retilerinde aa vurulan
hakikate olan inant. Bu konuda gl inanca sahip olanlara
imdi olduu gibi o zaman da "kktenci deniyordu.
Kutsal Kitapta Darvvin'in kuramna en ak biimde ters d
en blmn yaratl anlatan ilk kitap, zellikle de yaratln
tasviri olduu dnlebilir.

* Kktenci h areket btnlk iinde olm ad ve h atta iinde baz liberal eilimler d e b a
rndrd iin bu blm de sz konusu edilejn eilim e K utsal Kitabn harfi harfine tefsi
ri dem ek dah a doru olacaktr. Ancak dah a yaygn olarak benim sendii iin biz de bu
ra d a "kktencilik" terimini kullanacaz.

104
Bu hikyenin savunucular, yeryzndeki tm yaamn (ve
gzlenebilen tm evrenin ) balangcnn aynen burada anlatl
d gibi olduuna inanmlard. Yaratl ad verilen bu ki
iler lkenin baz blgelerinde ok glydler. 1920li yllarn
bandan itibaren, Tennessee, M ississippi ve Arkansas eyaletle
rinde evrim kuramnn retiminin yasaklanmasn salamay
baarmlard.24
aknlk iindeki evrimciler ise sorunu mahkemeye gtr
mekte kararlydlar. Bylece, Danvin p e ekiliyor oyunu il
kinden 65 yl sonra, Tennessee eyaletinin kk ve sakin bir ka
sabasnda ikinci kez sahneye konuyordu. 1925 tarihli bu sahne
lemede, gen lise retmeni ve futbol antrenr John Thomas
Scopes, eyalet yasalarn ihll ederek derste evrim kuramn
retmek suundan yarglanyordu. Aralarnda Amerikan Yurt
talk Haklar Birliinin de yer ald kk bir grup ilgili tara
fndan sahneye konan bu temsil ilkinden ok daha gsteriliydi.
ok sayda gazetecinin yer ald, haftalar sren dava, telgraf
ve gazeteler araclyla tm dnyada ilgiyle izleniyordu. Gaze
teciler arasnda belki de Amerikada zamann en etkili makale
yazan ve eletirmeni olan H.L. Mencken de vard. Bu dava ona,
ineleyici ve hicivli slubunu sergilemek iin geni frsat salad.
Her ne kadar bu temsile bazen Scopesun Maymun D avas
ad verilse de, Scopesun rol ok kkt. Burada da yine iki
barol vard. lki, yani daha nce W ilberforceun oynad rol
bu kez Kongrenin Temsilciler M eclisi yesi ve kez bakan
aday olkn William Jennings Byan tarafndan stlenilmiti.
Bryan, ateli bir hatip ve kkleri topran derinlerinde olan si
yasi bir ncil vaiziydi. lke apndaki n ve evrim dncesi
ne kar duyduu byk dmanlk (I. Dnya Savann sebe
binin Danvincilik olduundan emindi) gz nne alndnda
bu rol iin biilmi kaftand. B y an dan hi holanmayan M enc
ken bile onun bir hitabet ustas25 olduunu sylyordu.
Huxleyin roln ise kibar ve bilinemezci bir kiilii olan ba
arl ceza davas avukat Clarence Seward Darrow stlenmiti.

105
Darrow B yan dan ve dncelerinden o kadar holanmyordu
ki, davaya gnll olarak talip olmakla kalmam, genelde ald
yksek cretten vazgetii gibi masraflarn da kendi demiti.
Y argca gelince: Ad Jo h n T. Raulstondu ve Her gn Kut
sal Kitabnz okuyunuz yazl bir levhann altnda oturuyor
du. 12 jr yesinden l l i kktenci, biri okumas yazm as ol
mayan bir kiiydi ve hibiri bilim y a da evrim konusunda tek
bir ey bile bilmiyordu.26 Darrow tezini yle ortaya koymutu:
Sayn Yarg, bir sre sonra kendimizi, insan zihnine bir neb
ze akl ve aydnlanma getirme cesaretini gsterenlerin banaz
lar tarafndan yakld on altnc yzyln parlak gnlerine ge
ri dnmek zere yola km greceiz."27 Bu szler yargca ok
ar gelmiti.
Gerekten de Yarg Raulstonun ald ilk kararlardan biri
savunmann uzman tank dinletmesini engellemek oldu. Savc
lk makamnn iddias buna gerek olmad ynndeydi. Byan
ise Scopesun okulda kulland ders kitabn havaya kaldra
rak, insanla baz memeli hayvanlarn yer ald bir resmi gster
mi ve grlemiti: Nasl oluyor da bu bilim adamlar insan a s
lan, kaplan ve orman kokusu salan teki eylerle ayn kefeye
koyabiliyorlar... Kutsal Kitabn ne sylediini bilmek iin uz
man olmaya gerek yoktur.
Darrowun ekibinden Dudley Field M alone ise buna tam
yerinde bir karlk veriyordu: Savclk makamnn sergiledii
boyutta bir eitim eksikliine imdiye kadar rastlamamtm.28
Bu szlerin bir yarar olmad. Y arg savunmaya, uzman tank
larn arm a izni vermedi. Bir yorumcu bunu akllca verilmi
bir karar olarak nitelendiriyor ve yle diyordu: Eer byk
bir devlet, iki kere ikinin be ettiine kanunla karar vermise,
matematikileri tank gstermek sam a olacaktr.29 Darrow ise
uzmanlarn mahkemede yapm alarna izin verilmeyen konu
malar oaltarak basn mensuplarna datt. Bu tank ifadele
rinin engellenmi olmas onlar d dnyann gznde daha da
ilgin klyordu.

106
Ardndan Darrow Bryan, savunma adna, Kutsal Kitap
hakknda uzman tanklk yapm aya davet etti. Kendine ar g
venen Bryan ikinci bir taktik hata yapt ve kabul etti. Sonu
bir Hristiyann aslanlara paralatlmas olduu sylenebiliro
kadar ykc oldu ki yarg tankln kaytlardan karlmasna
karar verdi. Ancak bu, Bryan'm yedii sz darbelerinin, hibir
szc atlamayan onlarca gazeteci araclyla dnyann uzak
kelerine ulamasn nleyemedi. Bryann hatas kendi taraf
tarlar iin de, en azndan dnya kamuoyunun gznde, bir fe
laket oldu.
Ancak Byan kamuoyu nezdinde yenilgiye uram olsa bile,
Darrow onun tandk ve kendine yakn bir ortamda etkili bir
oyuncu olduunun farkndayd ve gcn yeniden kazanmas
na izin vermek istemiyordu. Bu yzden Scopesa sulu olduu
nu itiraf ettirerek durumalar ani bir sonuca ulatrd. Yarg
Scopesu 100 dolar para cezasna arptrd. Bu ise iddia maka
m iin yeni bir sorun oluturmaktayd. nk hukuka gre
hkm vermesi gereken jriydi ve birka ay sonra dava Ten-
nessee yksek mahkemesi tarafndan drld.
Oxfordtaki tartmada olduu gibi bu kez de evrim kuram
nn savunucular zafer sarholuuna kaplarak artk davalarnn
snrsz bir zgrle kavuacan sandlar. Ama yanlyorlar
d. nk eyalet mahkemesi, hkm iptal etmesine ramen ev
rim kart yasalar korudu.

Bask D evam Ediyor


Evrim kart gler, evrimci ekibin Daytonda hedefine tam
olarak ulamasna, Tennessee yksek mahkemesinde de kendi
lerinin yenilgiye uramalarna ramen ylmadlar. Gerek u ki
1967 ylna kadar Tennessee eyaletindeki okullarda evrim kura
mnn okutulmasna izin verilmedi.30 Dahas, anlamazln de
vam etmesi yznden evrim kuram, zellikle gney blgelerin
de olmak zere lkenin birok okuluna ve ders kitabna gireme
di. Scopes davasndan hemen sonra ondan fazla evrim kart

107
y asa tasars sunuldu ve M ississippi ile Arkansas eyaletlerinde
iki tasar kabul edildi. Ardndan iki nemli olay evrimcilerin d a
vasna g kazandrd.
Yirminci yzyln balarnda, evrim genel bal altnda a
lmalar yapanlar kabaca ayr bilim dalna ayrlyordu: gene
tik, sistematik (biyolojik gruplarn taksonomik olarak snflan
drlmas) ve paleontoloji.31 Her blmde dierlerinin iine y a
rayacak baz veriler vard ama bir niversitenin farkl blmle
ri gibiydiler ve birbirlerine pek faydalar olmuyordu.
Giderek bu bilim dal, kum, imento ve su gibi birbirine
karp birbirini glendirmeye balad. Tek bir yap oluturul
mas iin temel atlmt ve bina yavaa ykseliyordu. Thomas
H eny Huxleyin torunu ve kendisi de tannm bir biyolog olan
Ju lian Huxley, 1942 ylnda evrimsel sentez terimini ortaya
att. Bu terim, mikroevrimm konunun genetik yn canl, ge
limi organizmalarla ilgilenen makroevrimle iie girdii birle
ik bir kuram tanmlamaktayd. (Kullanlan baka bir terim de
yeni sentezdi.)
Aradan ok gemeden 1957 ylnda, Sam Amca pineklerken
Sovyetler Birlii Sputnikle uzay yarnda baarl bir atak yap
t. Yarmann bu ilk raundu bilim evrelerinde sarsntya yol
aarak, Amerikan genlerine verilen bilim eitiminin iyiletiril
mesi ynnde ortak bir aba balatlmasn salad. Bu yeni ei
tim, evrim kuramnn modern biyoloji bilimi iin kesinlikle gerek
li bir temel ve oluumun temel ilkesi olarak kabuln ieriyordu.
Evrimin retilmesini yasaklayan Arkansas eyalet yasalar
bir sre daha uygulandktan sonra 1968 ylnda Amerika Birle
ik Devletleri Yksek M ahkemesince iptal edildi. Arkansas y a
salarnda yaratln Kutsal Kitaptaki anlatmndan sz edilmese
de mahkeme, yasann kastnn byle olduuna karar vermiti.
Bu srada yaratllar ise ilk yaklamlarnn, yani dine da
yal yaratllk dncesinin ie yaram ayacan anlamlard.
nk bu dnce Amerikan anayasasn birinci ve 14. ekleri
ne aka ters dyordu.32 zm ise bu kuramn "bilim'e d

108
ntrlmesinde bulundu. Yaratllar, bilimsel terimler kul
lanarak, kendi dncelerinin de, evrim kuram kadar okullar
da okutulma hakkna sahip olduunu savundular. Bylece ya-
ratllk yerine yaratl bilimi olutu. D aha sonra, yaratl
szc pheli duruma gelince inanlarnn adn yeniden de
itirerek akll plan kuram yaptlar.33
Bu yeni yaklam kullanarak baz yerlerde yine yasalar kar
may baardlar. Tabii ki istedikleri, kantlanmam bir varsa
ym olarak niteledikleri evrimin yerine yaratl bilimini koy
makt. kardan yasalar genelde, iki yaklamn birden okutul
masn ngryordu. rnein 1981 ylnda Louisiana eyaletinde,
evrim kuramnn okutulduu her devlet okulunda yaratldn
da bir bilim olarak okutulmasn ngren bir y asa karlmt.
Amerika Birleik Devletleri Yksek Mahkemesi bu yasay da di
ni bir niyet tad gerekesiyle ikiye kar yedi oyla iptal etti.

Bir Yn D eiiklii D aha


Yaratllar her ne kadar mahkemede yenilgiye urasalar
da, baka bir sava alannda giderek artan lde baar kaza
nyorlard. Yerel okullarn ynetim kurullarna ve siyasi grupla
rn iine szyorlar, grlt karmay ok iyi bildikleri iin de
hem fen bilgisi retmenlerini, hem de biyoloji ders kitaplarnn
yaymcdarn taciz ediyorlard. Srekli rahatsz edilen bu kiiler
de olas bir sorunla karlamamak iin evrim konusunu fazla
arlk vermeden geitirmeyi hatta yok saymay tercih ediyor
lard. Yaratllarn istedii ite tam da buydu.
Yaratdlarn geri admlar her iki tarafn grlerinin de
anlatlmas mantkl bir uzla gibi grnyorsa d a aslnda y
le deildir. Kartlarnn dizilii artmak bir ekilde, evrimin
karsndadr. Tpk Huxleyin, bir yzyl nce, btn taraflarn
grlerini sergilemeye alrken herkesi zmesi ve hayal k
rklna uratm asnda olduu gibi. Yaratllarn yaklam
kesinlikle daha basit ve birok ynden daha batan karcdr.
zellikle de, aydn saydamayacak cemaat mensuplarn, evrim

109
kuramn kabul ettikleri takdirde dinden kacaklarna inand-
rabilmeleri bunu gstermektedir.
Ayn sebepten dolay, bir yaratlyla resmi bir ortamda ev
rimi tartmak genelde batan kaybedilmi bir davadr. Kat ya-
ratllar, bilimdeki gelimelere yabanc olabilirler ama bu on-
lairn aptal olduu anlamna gelmez. Yaratl bilimi sav zerin
de dnce gelitiren yaratllar bu noktada bir yn deiikli
i daha yapmlardr. Adlarnda bilim szcne yer vermek
le artk yetinmeyip evrimcilerle "bilim tartmas yapmaya ba
lamlardr. Kukusuz bilimde birok ilerlemeler, birok bulu
lar yaplm, ele alnacak yeni olgular ortaya kmtr. Bunun
sonucunda, uyumazln boyutlar da giderek bymtr.54
Ayrca bilimde ilerleme kolay olmaz ve evrimciler arasnda
da birok tartma, hatta kavga meydana gelmektedir.35 Evrim
ciler, Biz inan deil bilim tartyoruz. Bu da karmak ayrn
tlara girmek demektir diyorlar. Bu ayn zamanda sk sk ka
muoyunun konuyu izleyebilme yeteneini yok etmek anlamna
da gelir. Evrim kartlar ise bu tartmalar gz nne kara
rak, ok daha oturmu olan kendi grleriyle kyaslarlar. "Bi
lim adamlarnn birbirleriyle tartt yerde bilim olur mu? so
rusunu ortaya atarlar.
Bunun kadar ilgin olan baka bir nokta da, biyoloji bilimle
rinde Darvvinin zamanndan bu yana salanan byk bilgi biri-
kimininin her iki tarafa da nasl kullanlddr. Ayn bulguyu
iki taraf farkl deerlendirmekte ve kullanmaktadr. Aurora, Illi
noisde lise retmenlii yapan ve yaratllara kar mcadele
eden Ronald Pine bu noktay daha ak bir ifadeyle yle ortaya
koymaktadr: Bir yaratlyarm saat iinde, bir bilimcinin bir
haftada rtebileceinden daha ok yalan retebilir.36

D alkavuka arptmalar ve Karm aklk Sorunu


Yaratllarm "yalanlar, "dalkavuka arptmalar da da
hil olmak zere birok ekle brnebilmektedir. Bunlardan sk
a rastlanan biri, gz gibi canl cisimlerin son derece karmak

110
olduu ve baka varlklarla karlkl bamllk iinde bulundu
u, bu yzden, doal seilimle bir araya gelerek ince ayarl i
levsel bir btn oluturduklarna inanmann mmkn olmad
dr. Bir yerlerde akll planlamann devreye girmi olmas ge
reklidir. Richard Dawkins, bylesi yaratl iddialarla urar
ken, sadece gz konusuna 59 sayfa ayrmtr.37
Boluk sorunu olarak bilinen konu da baka bir ilgin rnek
tir ve saygn yayn organ Commentary de38 kan uzun, iirsel
ve dipnotlarla ssl bir makalede aka ortaya konmaktadr.
Y azar David Berlinski biyoloji bilimcisi olmasa d a iyi referans
lara sahiptir. niversite dzeyinde matematik ve felsefe ret
menlii yapm ve kalklsn tarihi konusunda saygn bir kitap
yazmtr.39
Boluk sorunu" fosil bulgularndaki atlamalarla ilgilidir. Bu
boluklarn varlndan kuku yoktur. Byk boluklardan biri
de, fosil bulgularnda ok sayda yeni trn birdenbire grld
500 milyon yl nceki Kam bfiyen patlamasn m balarna
rastlamaktadr. Ne yazk ki paleontologlar bu bulgular daha
nceki zamana balayacak pek az ey bulabilmilerdir.
Kambriyen rnei belki de boluklarn en byn olutur
makta ise de baka pek ok boluk bulunmaktadr. Bu ise ar
tc deildir, nk yarm milyar yl iinde fosiller birok etkiye
maruz kalacaktr. Ancak bundan daha nemli olan, yeni teknik
lerle ve zamanla yeni fosiller bulunduka boluklarn ou
nun yava yava kapanmasdr.
Evrim yanls kampn nde gelen oyuncusu Stephen J a y Go-
uld, gnmzn deniz memelileriyle onlarn (ngrlen) kara
sal atalar arasndaki fosil boluundan sz ederken unlar sy
lyor: Kendini kolay ele vermeyen fosil hzinemizin rnek bir
davranla, bir evrimcinin hayal edebilecei en gzel gei d
nemi fosillerini ortaya kardn aklamaktan byk mutlu
luk duyuyor um. Mo
Berlinski ise, yeni bulgularla kapatlan 250 bolua deinir
ken farkl bir tutum taknyor: Baz boluklarn kapatld d

111
ncesi ilgin am a konu ddr. Asl nemli olan boluklarn var
olmasdr.41 Sylemek istedii, boluklar var olduu srece ev
rim kuramnn da doru olamayacadr. Yani Berlinskinin ik
na edilebilmesi iin ok uzun zaman gemesi gerekmektedir.
Danvin de bu boluklarn ok iyi farkndayd ve kitabnda
btn bir blm onlara ayrd. "Jeolojik bulgulara ben, dz
gn tutulmam ve deien lehelerle yazlm bir dnya tarihi
olarak bakyorum. Elimizde ise bu tarihin sadece son cildi
var.42 diyordu.
Berlinski'nin makalesine, beklenebilecei gibi, tepkiler yad.
U ay sonraki sayda, birok bilimcinin tepkisinden oluan ve
ilkinden ok daha uzun olan bir devam yazs yaynland. Belir
tilen grlerin ou, yazarn ileri srd dncelere kar
kan evrimcilere aitti. Daniel C. Dennettinki ok akt: Buna
baylyorum: Can isteyenin sam a sapan eyler yaymlayabile-
ceinin gln bir rnei daha. Yaz kurulunun duymak istedi
ini yine onun beendii bir slupla sylediiniz srece her tr
l samalk yaplabilir.43 Dergi Berlinski ye de eletirileri ce
vaplamas ve iddialarn srdrebilmesi iin 16 sayfa ayrmt.
Dier bir dalkavuk arptmas d a yaratlln, 200 yl ka
dar nce Ingiliz teolog William Paley tarafndan ortaya atlan,
evrende bir ama y a da plan olduu, dolaysyla Tanrnn varl
nn kantland yolundaki grn mirass olduudur. Eer
yerde bir saat bulursanz bunun, paralar rastlantyla bir araya
gelerek olumu olma olasl nedir? Kabul etmelisiniz ki pek
yoktur. Peki bir insann ayn ekilde vcut bulma olasl var
mdr? Gnmzn akll planlama kuram evrim kavramn
rastlantyla bir tutmakta ve yaam daki karmakln ancak
planlanarak meydana gelmi olabileceini iddia etmektedir. Bu
dncenin savunucular mahkemelerin tutumunu gz nne
alarak, planlaycya ad koymamaktadrlar.
Evrim kuramnn rastlantya balanmas evrimcileri ok kz
drmaktadr. D awkinse gre, akll planlamaya inanan ve D ar-
winci evrimi kabul etmekte zorlanan birok kuramc nemli bir

112
noktay gzden karmaktadr (ya da gz ard etmektedir). O
da udur: Darwincilik geliigzel rastlantya dayal bir kuram
deildir. Rastlantsal mutasyon art rastlantsal olmayan biri-
kimsel doal seilim kuramdr.44 nce kavrayl bilim adam
larnn bile bu basit noktay kavramalar neden bu kadar zor?
diye sorar Dawkins.
D anvin de ayn sorunu, biyolojik kantlarn reddeden fizik
i Lord Kelvinle yaamt. D anvinin ada, astrofiziki Sir
John Herschel de evrimi karmakark bir kuram olarak nite
lendirmiti.45 Dawkins, Bugn bile ve ok daha iyi deerlendir
me yapabilecek evrelerde Danvincilik genelde bir rastlant
kuram olarak grlyor46 demektedir.
1990larda, yaratlln evrimi srecinde bir dalkavuk ar
ptmas daha ortaya kt. Akll planlamann yaratllkla
eanlaml hale gelmesi zerine savan komutanlar kendi sahte
bilimleri iin yeni bir ad daha buldular: gelimi balang mo
deli.* Eer yaratllarn dedii olursa bu gr, ilkel balan
g modeli adm verdikleri evrim kuramnn yan sra okullar
da okutulacak.4'
Bu arada muhafazkar Hristiyan gr de desteini artr
maya almakta. Christianity T oday adl dergide yaymlanan
bir makalede son bilimsel bulgularn D anvini deil, akll
planlama kuramn destekledii belirtiliyor. M akalede yle de
vam ediliyor: 'Biz nereden geldik? sorusunu sormak sadece
bilim adamlarnn tekelinde deildir. Bu soru tm inancmzn
ba ve temelidir. te bu yzden Hristiyanlar bir araya gelerek
inanlr bir savunma hazrlamak ve bundan taviz vermemek zo
rundadr.48 te yandan katolik okullarnda ise uzun sredir,
evrim kuramnn kilisenin inanlaryla elimesi gerekmedii
retilmektedir.
M cadele byle srp gidiyor. Yaratl ordusu, artlarn
kendi lehlerine olmamasna ramen giderek byyor. Yaratl-
la kar mcadele edenlerden Ronald Numbers, bu dn-

Y aam n ortaya kt andan itibaren imdiki gelim ilik dzeyinde olduu sav, (.n.)

113
ceyi savunanlarn imdi okullarn ynetim kurullarna el attk
larn, 1992 ylnda lke apndaki 16.000 okuldan 2200'nde
ynetim kurullarnn yaratllk yanls muhafazakrlar tara
fndan ele geirildiini sylyor/9 Bu akm en ok Amerika
Birleik Devletlerinde gl ise de baka lkelerde de taraftar
bulmaya devam ediyor.
Yaratllk kuramnn benimsenmesi ciddi sonulara yol
aabilir. Bir deerlendirmeye gre byle bir durumda "en iyi
ihtimalle, modern gkbilimin tamamndan, modern fiziin
nemli bir ksmndan ve yer bilimlerinin de byk blmnden
vazgemek zorunda kalnacaktr.50 Bu saptam a 1981 ylnda
yaymlanmt. O zamandan bu yana evrim ilkelerine duyulan
ilgide ve bunlar tp,51 hastalk yapc zararllarla m cadele,52 ta
rm ve hatta psikoloji,53 psikiyatri, antropoloji, ahlak54 ile sosyo
loji (yani davranlarn kkeni)55 gibi alanlarda uygulama giri
imlerinde patlam a oldu. Molekler biyolojiyle ilgili yeni al
malar da bu ereveye girmekte.56
internetteki, sadece 1996 yln kapsayan bir dergi veri taba
nna hzl bir gz atldnda (yaklak bin sreli yayn kapsa
yan UM I aratrm as n o .l) evrim szc iin 1349 madde
olduu grlmektedir. Bu m addeler tabii ki, lehte, aleyhte ve
yeni almalar da (ve muhtemelen terimin ilgisiz kullanmlar
da) dahil olmak zere konunun tm ynlerini kapsamaktadr.
yle olsa bile saynn bykl kendi bana anlamldr.
( K utsal Kitap alyla bulunan maddelerin says ise en ok
1105tir).
Stephen J a y Gouldun bir kitab hakknda Canadian G eog-
raphic dergisinde inceleme yazs yazan Wayne Grady, doal
seilim yoluyla evrimi hayatmzn her oyuk ve atlana sz
m bir kuram olarak nitelendiriyor. unlar sylyor: imdi
ye kadar yasalam olmalyd. Gould a gre bunun gerekle
memesi, D anvinin kuramnda bir kusur olduunu deil, bu de
rece kapsaml bir dnya grn kavram ada yetersiz kald
mz gsterir.57

114
Bir an iin yaratllarn istediklerini elde ettiklerini varsa
yalm. Bu durumda verilecek eitimle, halkn bilimsel ilkeleri
deerlendirme yetenei kesinlikle zayflayacaktr. Akl d d
nce biiminin egemenlik kurmas kolaylaacaktr.
Byle bir sona doru mu ilerliyoruz? 1993 ylnda Gallup ta
rafndan yaplan bir kamuoyu yoklamas, Amerikallarn nere
deyse yarsnn, insanlarn son 10 000 yl iinde Tanr tarafn
dan yaratldna inandn ortaya koydu. Para.de M agazin ein
haberine gre, Amerikallarn yzde 75i Ulusal Bilim Vakf
tarafndan hazrlanan ve insanlarla dinozorlarn ayn zamanlar
da yaayp yaam ad gibi sorularn sorulduu temel fen sna
vn geem ezler.58
Bu durum kktenci inanlardaki artla birlikte bilim kart
duygulardaki ykseliin bir paras gibi grnmektedir. Ame
rika Birleik Devletlerinde niversite mezunlarnn bilimsel y e
terlii dnyann en iyileri arasnda bulunsa da, daha alt snflar
daki fen eitimi her zamankinden daha kt gibi grnyor.
Bu dengesizlik ulusun gelecei asndan iyi bir iaret olamaz.
Bilim Tarihi Profesr William Provinein, bilimle din ara
snda srp giden savan Galileodan ok D arwine dayandr-
labilecei yolundaki inanc kitabn giriinde belirtilmiti. imdi,
neden byle dndn anlamaya balyoruz.
Bu savan tartld ilk nemli yaptlardan biri 1874 yln
da, Darwin'in Trlerin K ken inin ilk basmndan 15 yl sonra
yaymlanmt. H istory o f the Conflict B etw een Religion and
S cien ce (Din ile Bilim Arasndaki atmann Tarihi) balkl
kitabn yazar, Oxford tartmasndaki ba konumac John
William D raperdan bakas deildi. D avid N. Livingstoneun
belirttii gibi, D raperin 'atma' mecaz cazip bulunmutu ve
konuyla ilgili benzer birok askeri imgenin ortaya atlmasn
salad. 59
Darwinin evresinde sren tartmaya bir askeri mecazn y a
pp kalmas ne byk tezat. Darwin yaam boyunca, en na
zik, en ekingen ve en cmert insanlardan biriydi. Doaya kar

115
derin bir sevgi ve ballk besleyen, bir iek, bir bcek y a da
bir m ercana hep ilgi ve hayranlk duyan Darwin sava bir
valye olarak akla gelebilecek en son kiiydi.
Yaam ve almalarnn, Victoria a toplumunu dine, bili
me ve ahlaka yeni bir gzle bakmaya sevk ettiini syleyebilir
miyiz? Kesinlikle. Y aad gnlerde ve hl, birok kiinin sal
drsna urasa da, parlak baarlar ne mutlu ki o hayattayken
kabul grmt. 19 Nisan 1882de ldnde baars karsn
da duyulan takdir, Westminster Kilisesinde, Newton'un yanm a
gmlmesiyle ortaya konmutu. Bununla birlikte, balatt tar
tma bugn de tm hzyla sryor.

116
VI. Blm

L o rd K elvin

J e o lo g la r v e

B iy o lo g lara K a r

Dnyanm Ya

B
ilim ve teknoloji tarihine bakp her konuda baarl ol
mu birini ararsak, listenin bandaki isimlerden biri
William Thomson olacaktr. Baarl bir bilim adam,
retmen, mhendis ve i adam olan Thomson hayattayken
dl yam uruna tutulmutu. Onun almalarnn bir ekilde
ulamad tek bir ev, i yeri y a da ulam yntemi yoktur. Uzun
ve verimli yaam boyunca 70 patente sahip olmu ve 600den
fazla yaz yaymlamtr.
1824 ylnda doan Thomson ocukluundan itibaren bir bi
lim yldz olmaya adayd. D oa felsefesi profesr olan babas
tarafndan eitildi ve 10 yanda Glasgow niversitesine kayde
dildi. Buradaki eitimini tamamladktan sonra Cambridge ni
versitesine geerek 1845 ylnda, 21 yanda onur dlyle me

117
zun oldu. 22 yandayken, Glasgow niversitesinde, ok saygn
bir makam olan doa felsefesi profesrlne atand.
Eskiden beri kullanlmakta olan, bilgiyi, zellikle de bilimsel
bilgiyi talihsiz rencilerin kafalarna boaltma yntemini k
mseyerek derslerini uygulamal olarak grselletirmeye ba
lad. Bir keresinde bir konuyu aklamak iin derse azdan dol
ma eski bir tfek getirerek bir sarkaca ate etmiti.
rencilerden bazlar, zellikle de baarsz olanlar, iyi ders
anlatamadndan ikayetiydiler. Onun gerisinde kalmamay
baarabilenler iin ise derslerinin her biri kendilerini snayan
bir deneyimdi. Thomson ilk dersine titizlikle hazrlanmt, ama
bir daha hibir ders iin hazrlk yapmad. lk biyografilerinden
birinin yazar yle diyor: Dersleri her zaman byk bir ara
ytr... Yeni bir bilgi y a da ilke sklp alnmad srece hi
bir ders onun iin tatmin edici deildi.1 Diyelim ki bir konuda,
rnein maddenin direnci ve bask altnda kalmas konusunda
ders veriyordu ve aniden gk grltl bir frtna balad. He
men elektrometreler kyor ve ders tamamen farkl bir yne
kayyordu.
Bir gn rencileri ona uygulamal bir aka yapm aya karar
verdiler. Thomson derse deney iin biri i, dieri kaynam iki
yumurta getirmiti. Hzla dndrldklerinde hareketlerinin
nasl farkl olduunu gsterecekti. renciler gizlice i yumur
tay da kaynattlar. Ancak Thomson deneye baladnda olan
lar hemen fark etti. kisi de kaynam, beyler dedi glerek.2
Bugn fen eitimi veren her akademik kurumda bulunan
aratrm a laboratuvarlar Thomson retmenlie balad za
man ne ngiltere ne de skoyadaki niversitelerde vard. Uy
gulamal eitim yapan Cambridge bile deney ynnden zayft.
Thomson sonralar laboratuvar deneylerini baka bilim adam la
rnn laboratuvarlarnda yapmaya almt. Glasgow'da d a
renciler iin ilk gerek laboratuvar kurmutu.
Yarm yzyldan fazla Glasgow niversitesinde kalmasna
ramen, dikkat ekici yeteneklerinin n ksa srede yaylmt

118
ve yaamnn byk blmnde dnyann en byk fizikisi ve
elektrik mhendisi olarak tannd. Be dnem art arda Londra
Kraliyet Topluluunun bakanln yapt.
Saygn bir referans kitab olan D ictionary o f Scientific B io g-
ra p h y (Bilimsel Biyografi Szl) Thomson hakknda unlar
yazyor: Almanyadaki Helmholtzla birlikte, fizik bilimini
1900lerdeki durumuna dntrmeyi hatta yaratmay baa
ran kii.3 Thomson, metrik sistemin gnmzde dnyann b
yk blmnde kullanlan uluslararas l sistemi oluturul
masnda da rol oynamt. (Hlen Amerika Birleik Devletlerin
de kullanlmakta olan, ancak Britanyada artk kullanlmayan
l sistemini barbarca olarak nitelendiriyordu.)
l sistemlerine ve aletlerine duyduu ilgi belki de Thom
sonun hayatn kurtarmt. Derslerinden birinde yapt deney
srasnda, belki de daha nce szn ettiimiz tfekli deneyde,
avoirdupois dirhemiyle (1,8 gram) eczac dirhemini (3,9 gram)
birbirine kartran bir renci, Thomsonun azdan dolma t
feine gerekenin iki kat barut koymutu. Bu, Thomsonun ka
fasn havaya uurmaya yeterdi. ok kr ki, ayrntlar konu
sundaki titizlii sayesinde Thomson deneye balam adan nce
kulland barutun miktarn renciye sormutu.
Gerekten de doru lm balca merak konularndan biriy
di. lebiliyor m usunuz? diye yazmt. Rakamlarla ifade
edebilir misiniz? Bir modelini yapabilir misiniz? Eer bunlar
yapamyorsanz kuramnz bilgiden ok hayal gcne dayal
olacaktr. AUygulamal bilim teriminin atasnn da Thomson ol
duu sylenebilir. Birok icad arasnda, denizci pusulasnn ge
litirilmesi, deniz ulam iin sonar l aletleri, gelgit uyarcs
ve eitli hassas l aletleri yer almaktadr.
Bu l aletlerinden biri sayesinde baarsz bir ilk deneme
den sonra Thomsonun rehberliinde 1866 ylnda Amerika Bir
leik Devletleriyle ngiltere arasnda deniz altndan geen bir
telgraf kablosunun denmesi baaryla gerekletirilmiti. H
kmet takdir duygularn ifade edebilmek iin Thomsona soy

119
luluk unvan verdi. 1892 ylnda Lord Kelvin unvan verilen
Thomson bu onura layk grlen Britanyal ilk bilim adam ol
du. Dk s fiziinde ok ie yarayan mutlak scaklk derece
si de onun katklarndan biridir ve bu yzden Kelvin derecesi
adyla anlr.
K sacas o bir devdi. Bilimsel toplantlarda tutanaa arl
n koyan o olurdu. Ancak giderek artan nfuzu, 60 yl gibi ina
nlmas g bir sre hafifleyip iddetlenerek devam eden bir
tartm a zerinde ayr bir etki yapmt.

Dnya'mn Y a
Tartmann konusu Dnya'mn yayd. Bir yzyl nce bu
konuda pek fazla tartm a olmuyordu. Birouna gre, Dn-
y a mn 6000 yan da olduu kutsal kitaplarda aka belirtil
miti. Bu konuda en tannm isim on yedinci yzylda yaam
Irlandal piskopos Jam e s U ssherd. Kutsal Kitaptaki kronolo
jiyle (kuaklarn saylmasyla bulunmutu) tarihsel hikyeler
ve gkbilimsel dnglerin karmak bir bileiminden hareket
eden Ussher, eski tahminlerde dzeltme yaparak, 1650li ylla
rn ortalarnda, D nyann yaratl tarihini M 4004 olarak
hesaplad. Sonraki 200 yl boyunca Kutsal Kitabn ngilizce
basklarnda bu tarih kullanld.
U sshern zamannda bilim evreleri ounlukla bu tr fikir
leri destekliyordu. Aslnda ilk doa bilimcilerin ou ayn za
m anda da din adamydlar. Buna iyi bir rnek, ngiliz tanrbi-
limci, matematiki ve gkbilimci William W histondr (1667-
1752). Londrada deneylerle gstererek ders anlatan ilk eiti
cilerdendi. B una ramen, kendi bilim anlayndan yola ka
rak, Nuh tufannn U sshern bulduu yln 28 Kasm aram
b a gn meydana geldiini hesaplamt. O ve din adam ark a
dalar benzer birok tahminde bulunmulard.
Yine Kutsal Kitaptan edinilen bilgilerle, D nyamn fiziksel
hatlarnn Nuh tufan gibi afet y a d a felaketlerle olutuuna
inanlyordu. Yeryznn, eziyet ekmi grnts veren bir

120
ok blgesinin bu felaketlerin sonucunda bu hale geldii d
nlyordu. Bu felaketilik inancna gre Dnya hem gen
hem de deimezdir. (Y anardalar ve deprem ler gibi kk
apl dzeltmeler saylm azsa.)
Sorun, yeni gzlemler ve kuram lardan bazlarnn Kutsal
Kitaptan kaynaklanan bu dncelerle elimesiyle ortaya
kt. IV. blmde tandmz Buffon, Hristiyan banazl
nn ok gl olduu o dnemde D nyanm yan 6000 yl
dan (yani yaratl tarihi: M 4000) dah a geriye gtren bel
ki de ilk kiiydi. Yerin daha nce eriyik bir ktleden olutuu
nu varsayan Buffon, yeyznn soum as iin gereken zam a
n tahmin ederek D nyann 75 000 yan da olduunu hesap
lad. Ancak, sonralar daha d a bytt bu rakam dan ve var
d sonucun aykr niteliinden de nemlisi, doann aklc ol
duu ve dilini okuyup anlayabilenlere gizlerini aklayaca
dncesiydi.
D nyann yan bulma arayna katlan ilk aratrm aclar
dan biri de Fransz Benoit de M ailletydi (1656-1738). Amatr
bir doa gzlemcisi olan M aillet, hesaplam alarn deniz dze
yindeki de bakarak yapmt, ilgin bir ekilde, gnmz
de yaplan tahmine ok daha fazla yaklaan iki milyar yl gibi
bir rakam buldu.
Olas saldrlardan kendini korumak iin M aillet bulgular
n, bir Fransz misyoneriyle, Telliamed adnda (de M ailletnin
tersten yazl) Hintli bir filozof arasnda geen hayali konu
m alara dayal bir hikye eklinde sundu. Ancak yine de belki
Galileo'nun akbetini dnerek, yaymlamaktan ekindi. Hi
kyesi ancak 1748 ylnda, lmnden 10 yl sonra basld ve
pek etkili olmad.
D nyanm yan doru olarak belirlemek iin baka giri
imlerde de bulunulmutu ve Thomson'un zamanna gelindi
inde, ok eitli yntemlere dayal bir dolu tahmin ortaya atl
mt. Felaketlerle ekillenmi ok gen bir Dnya ngren
Hristiyan dncesini en etkili ve gl bir ekilde rten,

121
saygn Britaiyal jeolog Sir Charles Lyell (1797-1875) olmutu.
Lyell yeyz ekillerinin hl etkin olan glerle aklanabile
ceini, bunun iin felaketlerin art olmadn savundu. Gerek
ten de, yeyznde grlen her eyin olaan glerin ve etken
lerin bir sonucu olduuna, bunlarn hepsinin ayn ekilde hare
ket ettiine inanyordu. (Bu yzden kuramna birrneklikilik
denmiti) Birrneklik, gemiin de bugn grdmz oluum
lar erevesinde aklanabilecei anlamna geliyordu.
Gnmzn bak asyla, birrneklik kuramnn balca
nemi yeryznn ekillenmesinde Nuh tufan gibi felaketler
y a da doast etkilere gerek olmadn ortaya koymasdr.
Eer Lyell hakl idiyse, Kutsal Kitabn szel anlam artk bilim
iin kolay savunulur bir yol olamazd. Lyellin kuram bu gle
rin ayn zamanda snrsz bir zaman sreci iinde etkili olduu
nu da ngryordu.
On dokuzuncu yzyln ortalarnda birrneklikilik (bu ad
ne tezattr ki felaketi kurama inanan William Whewell tara
fndan taklmt.) Ingilterede egemen yerbilim retisi olmu
tu. Tanr bilimciler birrneklik kuramndan memnun olmasalar
da, istikrar oumuz iin her an yok olup gidebileceimiz d
ncesinden daha rahatlatcdr. III. Blmde, Newtonla Leib
nizin, Tanrnn Gne sisteminin istikrar zerindeki rolyle il
gili tartmalarn grmtk. On dokuzuncu yzyln balarn
da, Fransz matematiki Laplace Tanrnn, durumu uzaktan
kontrol eden bir saat yapmcs gibi davranmak zorunda olma
dn, Gne sisteminin kendi bana da tamamen istikrarl ol
duunu nihayet ortaya koydu. Birok kii de derin bir nefes
alarak rahatlad.
Laplace bu istikrarn sadece bir rastlant, ans eseri olduu
nu dnrken birok kii ise Tanrnn varlnn ak bir ka
nt olduuna inanyordu. Bunlardan biri de Thomsondu. Ay
n sralarda Encke kuyrukluyldz zerinde yaplan gzlemler
ise gezegenleraras bolukta bir eit diren ortam olduunu
gsteriyordu. Bu da Thomsona, bir sre sonra tm sistemin

122
kebilecei dncesini alad. stelik bu dnce Thom
sonun yakndan ilgilendii ve deiik ilgi alanlarnn eitli
ynlerini bir araya getiren b ak a alm alara d a ok uygun
dyordu.

Thom sonun Dnceleri


rencilik yllarndan beri Thomsonun gnlnde s konusu
zel bir yer tutmaktayd. Leibnizin, yerin balangta eriyik
m addeden olutuuna inandn ve Newtonun da s kayb ve
cisimlerin soumas zerinde almalar yaptn biliyordu.
Thomson 18 yam a geldiinde, "Homojen Kat Cisimlerde Is
nn Birrnek Hareketi ve Bunun Elektriin M atematiksel Ku
ramyla Balants balkl bir yaz yaymlamt bile. Bu balk
d a gsteriyor ki Thomson sadece s ve snn kat cisimlerdeki
hareketiyle ilgilenmekle kalmyor, ayn zamanda, mekanik ha
reketler ve elektrik konularnda ok baarl olduu kantlanan
matematik yntemlerini s hareketine uygulamaya alyordu.
Uygulamac bir insan olmasna ramen Thomsonun mate
matik kavray hayranlk uyandrcyd. rnein, s iletimi
zerinde nc nitelikte matematiksel almalar yapan Joseph
Fouriernin almalarn izliyordu. Leibniz ve Newton 'un geli
tirdikleri kalklsten yararlanan Fourier, kat bir cisim zerin
deki iki nokta arasnda scakln deiim hzyla o cisim zerin
de herhangi bir noktada o andaki scakln lm iin bir
yntem bulmutu. Thomson bu yntemi hayranlkla karlam
t. D aha sonralar yazd bir yazda, o zamanlar hl renci
olmasna ramen bu yntemi iki hafta iinde batan sona iyice
rendiini sylemiti.5
Fouriernin bu yntemi her ne kadar Thomson tarafndan
ok byk bir matematik iiri6 olarak nitelendirilmise de as
lnda daha basit bir am aca hizmet etmiti. Bu da, Dnyanm,
balangtaki scak ve akkan yapsndan bugnk durumuna
gelinceye kadar srekli bir soumadan getiine Thomsonu ik
na etmekti.

123
Bundan nce, buharl makinenin byk neminden etkilenen
Fransz fiziki Sadi Garnot s ve enerjinin birbirine dntr
lebileceini ortaya koymutu. Ancak bu nemli bulgu, Thom-
sonun 1849 ylnda konuyu daha yakndan inceleyerek ciddi
bir ilerleme salam asna kadar pek dikkati ekmemiti.
Thomson, s girdisinin bir blmnn enerjiye dntre-
mediine inanyordu ki, bu da makinelerin izimi srasnda bi
linmesi nem tayan bir olguydu. Ancak bununla kalmayarak,
ayn olgunun yer hareketlerinde oynad rol de kapsayacak
ekilde ilgi alann geniletti.
Thomsona gre D nyann yayla ilgili ipucu, maden ocak
lar ve kuyularn kazm srasnda yaplan basit bir gzlemde y a
tyordu : Yeri ne kadar ok kazarsanz scaklk o kadar artacak
tr. Her ne kadar bu olguyu aklayacak baka olaslklar varsa
d a Thomson bunun, yerin i kesimlerinden dar doru s ak
m olduunu gsterdiine inanyordu.
Thomsona gre Dnyadan s enerjisi boalmaktayd ve bu
nun geri kazanm temelde mmkn deildi. Bu enerji kaa
doal sistemlerimizin k anlamna gelebilecekti. Thom
sonun 1851 ylnda sunduu bir makalesinde ortaya koyduu
bu dnceleri, s ve iin bilimsel uygulamasnn kaya gibi sa
lam temellerinden biri olan, ikinci termodinamik yasasm olu
turdu. Birinci ve ikinci termodinamik yasalar kabaca yle di
le getirilebilir: Enerji hibir zaman yok olmaz (birinci y a sa ), an
cak bir blm kullanlabilir deildir (ikinci y a sa ).
ikinci yasa, bilimin her tr fiziksel makineye ilikin kavray
nda dev bir srama salad. rnein sonsuza kadar alacak
makinelerin (devridaim makineleri) niye yaplamayacan ni
hayet kantlad. Thomson'a gre bu da bize, Dnya, Gne,
Gne sisteminin teki unsurlar gibi doal makinelerin de so
nunda iflas edeceklerini gsteriyordu.
Thomson hesaplam alarna, D nyann balangta G nein
bir paras olduu, onunla ayn scaklkta bulunduu ve kop
madan bu y an a srekli ve am az bir ekilde souduu v arsa

124
ym yla balad. nceleri hesaplam a almalar, Dnya ve
Gne sisteminin bugnk ekilleriyle daha ne kadar var ola
bileceklerini bulm aya ynelikti. D aha sonra, 1842 ylnda yaz
d bir yazda, hesaplam ann ileriye deil, geriye dnk ola
rak yaplm as olasln ele ald. Birdenbire, D nyann yan
bir lde bilimsel dorulukla hesaplam a olanakl grnmeye
balamt.
Yaklamnda baz zayflklar olduunu fark ederek sonraki
yllarda bunlar dzeltip gelitirdi. Glasgow niversitesine
atand 1846 ylnda, Dnyann ya konusunda fizik ilkeleri
ne dayanarak yapt hesaplamay bir konumayla aklad.
Herkes byk bir dikkatle onu dinliyordu. D nyanm bugnk
scaklna ulaabilmesi iin gerekli olan zamann 100 milyon yl
olduunu syledi. Ancak bu saynn, basitletirici varsaymlar
na dayal bir yaklak deer olduunu kabul ederek tahmin ara
ln 20 milyon ile 400 milyon yl olarak geniletti.

Tartma
Ancak, eer Thomson haklysa baz nemli kuramlar ie y a
ramaz hale gelecekti. rnein jeologlar, evrelerine baktkla
rnda, milyarlarca yllk gemii olduunu haykran ileke bir
Dnya gryorlard. Darvvinin hl tutunmaya alan evrim
kuram da Thomson'un rakamlarnn izin verdiinden ok daha
uzun bir tarih gerektiriyordu. Bu yzden Thomson evrim kura
mn hibir zaman kabul etmedi.
Gnmzde Thomson, yaratllar tarafndan, kendi gr
lerine inanan nemli bir bilim adam olarak gsterilmektedir. An
cak bu, bilim tarihinin ciddi biimde arptlmas demektir. Dar-
winci evrimi reddetm esine ramen Thomson kesinlikle
yaratl deildi. Yani, kendini dinin szel anlamna bal kalan
larla bir tutmuyordu ve itirazlarnn da, biyoloji bilimine musal
lat olan evrim kart dinsel saldrlarla hibir benzerlii yoktu.
Bilim adamlarnn ounluuna ters dmesine ramen
Thomson, hibir zaman yalnz olduunu dnmedi. Desteki

125
lerinden biri, ismin mekanik edeerini ortaya koyan nemli a
lmalar bulunan Jam es Prescott Jo u le y di. Joule, Thomsona
yazd M ays 1861 tarihli mektupta yle diyordu: Son za
manlarda kamuoyunun nne srlen samalklar aa kar
ma niyetinizi memnunlukla karlyorum. Su pek de D ar-
winde deil, nk niyetinin, son eklini alm bir kuram y a
ymlamaktan ok zlmesi gereken sorunlar ortaya koymak
olduuna inanyorum. Bu gnlerde kamuoyu sadece artc
konulara ilgi gsteriyor gibi. Onlar iin, insanla maymun y a da
goril arasnda balant kuran dnrlerden d ah a elendirici
bir ey yok.7
1869 ylma gelindiinde, Thomson'un, gerek jeologlar de
dii, yani kendi takvimini kabul eden grupla ittifak halinde ol
duunu gryoruz. teki jeologlarla biyologlarn ise destee
ihtiyac vard, ite bu yzden, piskopos W ilberforcela nl tar
tmasndan dokuz yl sonra, Thomas Henry Huxley yeniden
kamunun nne evrim savunucusu olarak kt. Bugn D ar-
w inin buldoku olarak hatrlansa da Huxley saygn bir bilim
adamyd ve Londra Kraliyet Topluluunun bakanln yap
mt. Thomsonla savam ak zere seiliinin sebebi de buydu.
Ancak bu kez, tartm a daha bilimsel bir arena'da, Londra
Jeoloji Derneinde yaplyordu. nemli bir fark daha vard:
Huxley bu kez, ok daha gl bir muhalif olan Thomsonla
savaa tutuuyordu. Ayrca Thomson, Huxleyin W ilberfor-
ce'la yapt tartmay izlemiti. (H uxleyle Thomson arasn
daki tartmann hibir eyi zmediini burada belirtmek g e
rekiyor. Sonraki yllarda tartma yazya kayd ve birok b a
ka katlmc oldu. Bu blmde btn bu kaynaklardan alnt
yapacaz.)
Thomsonun Darvvinin yaptlarna bak ve Huxleyin tar
tmadaki savlar onlar derin sulara srkledi: yeryznde y a
amn balangc. Huxleyin yaklam, 1870 ylnda Britanya
Bilimi Gelitirme Derneinde bakan sfatyla yapt konuma
da zetlenebilir. yle demiti: Eer jeolojik olarak bilinen za

126
mann gerisine, yeryznn fiziksel ve kimyasal deiimlerden
getii aa bakabilseydim, ki bir insan nasl ocukluunu ha-
trlayamazsa Dnya da bir daha o gnlerini gremeyecektir, o
zaman cansz maddeden canl protoplazmann evrilmesine ta
nklk edebilirdim.8
Thomson bu dncenin zerine atlayarak onu evrim kura
mn reddinde malzeme olarak kulland. Bilimin bize, bu ken
diliinden treme varsaymna kar byk bir tmevarml ka
nt birikimi9 saladn savundu. Tartmann bu ekle brn
mesi hakszlkt, nk evrim kuram sadece yaamn balang
cyla snrl olmayp ok daha geni kapsamlyd. Bununla bir
likte Huxleyin yaam n balangcyla ilgili yaklam, bugn de
savunulabilecek, dikkate deer ve geerli bir tezdir.
Thomson ise bunu kesinlikle reddediyordu ve yaam n sade
ce yaam dan doabileceinde srarlyd. Kendi aklamas ilk
bakta daha bilimselmi gibi gelmekteydi: Eer doann ola
an akyla uyumlu olas bir zm bulunabiliyorsa, [yaratc
gce ait] normal olmayan bir eylem gndeme getirmemeliyiz.10
Ancak dnebildii tek yol, uzayda, tohumlar tayan saysz
meteorun dolat ve bunlardan bazlarnn D nyaya derek
yaam balattyd.11
Huxley, 23 Austos 1871'de bir m eslektana yazd mek
tupta bu gre yle karlk veriyordu: Thomson a baknca
grdklerim ok houma gidiyor. Zihinsel olarak penceremin
nndeki manzara gibi ihtiaml ve etkileyici, am a sis perdesine
gmlm - bu da onun cazibesine katkda bulunuyor, aklcl
na deil.12 Huxley, yine meslekta olan Joseph Dalton Ho-
okera (Darvvinin arkada) d a u soruyu yneltiyordu: Thom
son un yaratl ii l hakknda ne dnyorsunuz?... Ulu Tan
r isiz gsz bir olan ocuu gibi deniz kysnda oturup (to
hum tayan) meteorlar frlatyor. ounda skalyor, ama ba
zen de bir gezegene isabet ettirdii oluyor!13
Thomsona ynelik baka bir satam a da yerel bir yayn or
gannda yer alan tekerleme biimindeydi:

127
Gezegenden gezegene
Tohumlar frlatld
Tredi bunlardan
Bir ngiliz katn.*14

(Katr (Ing. ass) szc, hem Thomson'un hem de Hux-


leyin etkin birer yesi olduklar Britanya Bilimi Gelitirme Der
neine taklm saygsz bir takma ad anlamna da gelmektedir.)
Tabii, Thomsonun yaam n meteorlarla D nyaya tand
yolundaki aklamas sorunu daha da geriye itmekten baka bir
ey deildir. Gerekte bugn de bu konu hakkndaki bilgimiz
pek ileri gitmi saylmaz. Ancak, Stanford niversitesinden bir
ekibin, M ars gezegeninden D nyaya den bir meteorda ok
eski zamanlardaki yaamn belirtileri olabilecei dnlen iz
lere rastladn bilimsel yaynlarda ilgiyle okuyoruz.15
Y ukarda anlattmz szl tartmalarn yapld gnlerde
ise Danvin ile arkadalar, Thomsonun Dnyann yayla ilgi
li dnceleri yznden dar bir zamana skm durumdayd
lar. Bu yzden, evrimin iini grebilmesi iin gereken zaman
ksaltmay denediler. Kendisi de saygn bir bilim adam olan,
D arwinin oullarndan George Danvin daha nce, Thomson-
la da alm t! babasn savunmaya alt. Thomsonay az d
1878 tarihli bir mektupta yle diyordu: Trlerin doal sei
lim yoluyla evrimi iin birka yz milyon yln yeterli olmayaca
yolundaki grnzde hakllk gremiyorum. Evrimin han
gi hzla etkili olacan gsteren somut bir veriye sahip olmak
mmkn m ?16
Thomsonun muhaliflerinden hepsi onun hesaplarnn doru
luunu kabul etse de bazlar zerinde gereince dnlmeyen
baka bir sorun olduuna inanyordu. Bu da ok fazla varsay
ma karlk elde yeterli somut bilimsel veri olmayyd. Huxley

v Ing: From w orld to worId


The seeds w ere whirled
W hence sp ran g the British Ass
Buradaki A ss szc y u k ard a belirtildii ekilde mecazl kullanlmtr, (.n.)

128
daha sonralar bir yazsnda unlar sylyordu: Matematik,
malzemenizi her trl tebilecek ekilde ince iilik yapan bir
deirmene benzetilebilir. Ama sonunda ne elde edeceiniz ieri
ne koyduunuza baldr. Nasl ki dnyann en iyi deirmeni
bezelye kabuundan buday unu karamazsa, yetersiz veriden
de, sayfalar dolusu forml de olsa kesin sonu elde edilemez.17
Ayrca, bu, matematik yntemlerinin kabul grm dorulu
unun, konuyu tmyle kabul edilir olmayan bir egemenlik g
rnts altna ald birok vakadan biridir.18
Thomson'a kar kanlardan Fleming Jen k in de onun he
saplarnn, mhendisler arasnda iyi bilinen yarsn tahmin et,
ikiyle arpyntemini andrdn19 ne srd. Ancak bu geer
li itirazlarn pek etkisi olmad. Kartlar ne yazk ki Thomsonun
temel savm gzden karmlard. O d a uydu: Dnyann ya
na herhangi bir snr konabilirse bu birrneklik kuramn r
tecektir. Thomson, jeologlarn birrneklik kuramn destekledi
i srece jeolojinin varsaym ve tahmine dayal eksik bir bilim
olarak kalacana inanyordu.
Tartmann kendisine gelince... Bu da, daha nceki Huxley-
Wilberforce tartmas gibi, Dnyann ya konusunu kamu
oyunun gndemine tad ve byk ilgi uyandrd. Ancak sonu
cu, hem bilim evrelerinin hem de kamunun desteinin Thom-
sona daha fazla ynelmesi oldu.
1894 ylnda Thomsona Lord Kelvin sfatyla asalet unvan
verilmesinden iki yl sonra Britanya Bilimi Gelitirme Derne
i Bakam Lord Salisbuy hl, Kelvin'in hesabnn, Darwinci
evrim karsndaki en byk itirazlardan birini oluturduu
nu savunuyordu. Jeologlarla biyologlarn, genliinde zorla
gsterdii feragati telafi etmek iin bollua kavuunca har vu
rup harman savuran bir mirasyedi gibi milyonlarca yl msrif
e harcadklarn20 sylyordu.
in iine M ark Twain bile karmt. Yzyln banda,
"Was the World M ade for M an ? (D nya nsan in mi Y ara
tlmtr?) adl ksa skede unlar yazmt:

129
Jeolojinin salad bulgular dikkatle hesaplayan baz b
yk bilim adamlar dnyamzn olaanst yal olduuna karar
verdiler ve belki de hakllar. Ama Lord Kelvin Dnyann onla
rn sand kadar yal olmadndan emin. Halen bilimde y aa
yan en byk otorite de Lord Kelvin olduuna gre, ona inan
mal ve grlerini kabul etmeliyiz sanyorum.21
Thomsonun muhaliflerinin hayal krklna uram asna ve
imdi bize ok sert gibi gelen tartm alara ramen, kart taraf
lar yzyln sonuna kadar bir arada var olmay ve olduka iyi
ilikiler iinde bulunmay bir ekilde baardlar.
Ancak, yzyln sonuna gelinirken yeni gelimeler olmaktay
d. Kelvin (artk byle adlandrlyordu) bile tahminlerinin ok
snrl olabileceini dnmeye balad. 1894 ylna gelindiin
de, Dnya'mn ya iin st snrn 4 milyar yl olmasnn belki
de daha uygun olacan dnyordu. Dolaysyla, Kelvinin
ok kat olduu yolundaki egemen gr insafsz saylabilir.
Ancak o zamanlar artk bunun nemi yoktu, nk hesaplad
ilk rakamlar iyice yerlemiti. Bunlar, 40 yldr tm dnyadaki
fizik rencilerince klasik rnekler olarak kullanlmaktayd.
Bugn biliyoruz ki jeologlar ve biyologlar, Dnya'mn, Kel
vinin ilk hesapladndan ok daha yal olduu yolundaki id
dialarnda haklydlar. Ancak Kelvinin yanldn kantlayabil
mek iin fizikilerin, btnyle yeni yntemler gelitirmeleri
gerekti. Kelvinin bilmedii ve o zamanlar kimsenin bilemeyece
i ey, yerkrenin iinde gerekten de nemli bir s girdisi da
ha olduuydu.

Y eni Bulgular
Kelvinin hesaplamalar iin sonun balangc, 1896 ylnda
Fransz fiziki Antoine Henri Becquerelin radyoaktiviteyi ke-
fetmesiydi. Srecin akla kavumas daha birka yl alsa da
Pierre Curiey le Albert Laborde da 1903 ylnda, radyoaktivite
sayesinde radyumun kesintisiz olarak s yaym a zelliine sahip
olduunu ortaya kardlar. Bu yzden sz konusu madde, ev

130
resindeki scakla ininceye kadar s kaybeden scak cisimler
gibi hareket etmiyor ve soumuyordu.
Bunun da tesinde, eitli radyoaktif elementlerin bamsz
elementler olmayp birbirinden ayrtklar ortaya karld. r
nein radyum uranyumdan ayrr ve uranyumun ayrmasyla
oluan son sabit madde de kurundur. 1907 ylnda Amerikal
kimyac ve fiziki Bertram Borden Boltwood, kurunun uran
yum madeninden ayrma hzn bildiimiz iin, eer belli bir
uranyum madeni rneindeki kurun miktarn belirlersek, o
zaman, madenin bulunduu kayalarn yan hesaplayabilecei
mizi dnd. Buna gre madendeki kurun oran ne kadar
yksekse kayalar da o kadar yal demekti.
B una benzer yntemlerin dah a d a gelitirilm esi gnmz
de daha doru tarihler belirlenmesini salam tr. Dnya'da
bulunan en eski kaya rnei 4,3 milyar yllktr. Yerkrenin
ise en eski kayadan daha da eski olduunu varsaym ak doru
olacaktr. Peki, ne kadar dah a esk i? G ktalarm dan elde edi
len bulgular Gne sisteminin yann 4,6 milyar yl olduunu
gsteriyor. Lazerler ve iyon sondalar gibi malzemeler kulla
nlarak yakn zam anda yaplan alm alar d a bu hesaplar
desteklem ektedir.
B aka bulular d a Dnya hakknda, Kelvinin zamannda sa
dece tahmin edilebilen gerekleri gn na karmtr. rne
in artk biliyoruz ki eitli sebeplerden kaynaklanan scaklk
ktleekimi enerjisi, gkta bombardman ve isel radyoakti
viteyerkrenin iinde ksmi bir erimeye ve bunun sregelme
sine sebep olmutur. Bunun sonucunda da gl bir tanm
(konveksiyon) sreci, yani eriyik kayann kaynap ykselmesi
ile birlikte Kelvinin dnd, snm iten da iletimi oluur.
Ayrca Kelvinin o zamanlar bilmesi mmkn olmayan bir kim
yasal ayrma da vardr. Bugn de devam eden btn bu sre
lerin sonucunda, dta ince bir kaya tabakas, onun altnda yine
kayalardan olumu daha youn bir rt ve en ite daha da yo
un demir ve nikel ekirdek bulunmaktadr.

131
Bunlarn yan sra, yerkredeki gl tanm sreleri geze
genimizin eitli blgelerinde ok byk basklar oluturmakta
dr. Bu da yerkabuunda geni alanlarn krlmasna, kmesi
ne, yarlm asna ve ykselmesine yol aar. te bu yzden, en es
ki kaya paralarnn gnmze ulam olmas olas grlme
mektedir ve tarihi belirlenmi en eski kayalar bile Dnyanm
yksn tam olarak anlatamayacaklardr.
Gnmzde yaplmakta olan yeni almalar, daha baka
glerin de hareket halinde bulunduunu ve bunun da ulalan
bilimsel sonulara farkl bir yn verebileceini dndrmekte
dir. Monterey Bay Aquarium Aratrma Enstitsnde alm a
lar yapan jeokimyac D ebra S. Stakes, jeolojik srelerin, he
nz ilk oluum aam alarnda biyolojik etkenlerin araclyla
harekete gemi olabileceini savunmaktadr. Bu ise bizim,
tepkimeye neden olma konusundaki inorganik termodinamik
modellerimize ters dmektedir. Yerin drt kilometre altnda ve
110 scaklkta yaayan mikroplar bulunmutur. Bu organizma
larn kmlatif ktlesi, Dnyamz oluturan tm inorganik
maddenin ktlesinden fazla olabilir. Dahas, yerkabuunun de
rinliklerinde yaayan mikroplar kayalarn, topran, metallerin
ve minerallerin yan sra denizlerin ve gazlarn oluumunda
nemli, hatta belki de belirleyici rol oynam olabilirler.22 K sa
cas Dnyann oluumu ve hareketleri konusunda daha re
neceimiz ok ey olduunu syleyebiliriz.

Sonu
Kelvin m n, yanlm olmasna ramen hi azalmad. Yeni
tarihleme yntemleri Kelvinin rakamlarnn yanl olduunu
gsterdii ve kendisi radyoaktivitenin varln reddettii halde
Kelvin bilim alannda gl ve saygn bir isim olarak kald. 1904
ylnda 80 yandayken Glasgow niversitesi Rektr oldu.
Lord Kelvinin bu n, ayn yl, Kraliyet Enstitsndeki bir
toplantda konuma yapm aya arlan Sir E m est Rutherfordu
da nazik bir durumla kar karya brakmt. Rutherford, ato

132
mun iinde neler olup bittiini anlamaya ynelik ok nemli a
lmalar yapyordu. Radyoaktif atomlarn ve belki de btn
atomlarn byk miktarda gizil enerji birikimi ierdiklerini or
taya koymutu. Bu yeni bilginin kendisini, dinleyiciler arasnda
bulunan Kelvinle D nyann ya konusunda ciddi bir anla
mazlk iine sokacan ok iyi biliyordu.
Rutherford daha sonralar bir yazsnda o gn yle anlat
yor: Konumam yaparken Kelvinin uyuklamakta olduunu
grnce rahatladm. Ama ben tam da nemli noktaya geldiim
de ihtiyar tilki birden doruldu, tek gzn at ve bana kt
bir bak frlatt. Ani bir ilhamla yle dedim: Lord Kelvin, y e
ni bir s kaynann kefedilm em i olmas artyla Dnya nn
yan belirlemiti. Bu kehnet ite bu gece incelemekte olduu
muz konuya, radyuma gndermede bulunuyor! Ve ie.bakn,
ihtiyar delikanl bana keyifle glmsyordu!
htiyar delikanl Rutherforda keyifle glmsemi olabilir.
Hatta daha nce de belirttiimiz gibi D nyann yayla ilgili
hesaplarndan pheye dm de olabilir. Ama bu, fikrini ger
ekten de deitirdii anlamna gelmiyor. 1906 ylna gelindi
inde bile Kelvin hl, yerkrenin scaklnn radyoaktiviteden
kaynaklanm olamayacan savunuyordu. Ayn ekilde birok
jeolog da, kendi dncelerini yeni bulgulara uyumlu olarak de
itirmekte zorlanyordu. Yeni kuak bilim adamlarnn kendi
lerini Kelvin'in etkisinden kurtarabilmeleri iin bir on yln da
ha gemesi gerekiyordu.
Kelvinin zaman hesabnn yanl olmasna ramen, Gne
sisteminin zlmekte olduu yolundaki temel tezi zde doru
luunu korumaktadr. ok kr ki, beklenen son onun dn
dnden ok daha ge gelecektir.
Kelvin 1907 ylnda ldnde, W estminster Kilisesine,
Newton'un ve eski dman Darvvinin yanna gmld.

133
V II. Blm

C ope ile M a r s h m

atm as

Fosil Kavgas

B
ilim evreleri 12 Ocak 1890 gnnn sabah byk bir
ok yayordu. lerinden ounun yllardr bildii bir
kavga birdenbire, New Yorkun belli bal gazetelerin
den H eraldm n sayfasnda gzler nne serilmiti. Byk
puntolarla baslm balk yleydi:

B L M A D A M L A R I SA V A A T U T U T U

Baln altnda dokuz stunu kaplayan, merakl ayrntlarla


ssl yazda Pennsylvania niversitesinden Edward Drinker
Cope, Yale niversitesi paleontoloji profesr ve ayn zaman
da Ulusal Bilimler Akademisi bakan ve Birleik Devletler
Yerbilim Aratrmalar Kurumunun nde gelen yelerinden
olan Othniel Charles M arsh'a ciddi sulamalar yneltiyordu.

135
Sulam alar arasnda arma, yetersizlik, bakalarnn grmesini
engellemek iin fosilleri paralamak da vard.
Bylece 20 yldr iten ie kaynayan bir kavga kamuoyunun
nne tanm oldu. Bunun eitli sonular ise yleydi:
H erald gazetesi satn artrd. ki hafta boyunca devam
eden yazdarda iddialar ve kar iddialar birbirini izledi.
M arsh, Copea verdii kardkta onu kendi fosillerini al
makla, zel alma odalarna gizlice girmekle ve hatta zi
hinsel dengesizlikle sulad. Anlald kadaryla her ikisi
de yllardr birbirleri hakknda ktleyici bilgiler biriktir
milerdi ve bunlardan bol miktarda H erald gazetesine veri
yorlard.
M arsh da dahil olmak zere az sayda bilim adam meselenin
sonunda aa kmasndan memnun olduklarn sylediler.
Ancak bilim adamlarnn byk ounluu zellikle de pa-
leontologlar ve jeologlar bu durumdan en hafif deyimiyle
utan duyuyorlard. H erald muhabirinin soru ynelttii bi
lim adamlarnn ou bu ie karmay reddetti.
Cope ile Marsh, bu kavga sresince her ne kadar birbirleriy-
le gerekten dvmedilerse de, her ikisi de dierini yere ykmak
iin, birbirlerinin ncelik hakkn ve vard sonular tartmaya
amak da dahil olmak zere ellerine geen her frsat kullandlar.
Ayrca her ikisinin de lkenin en byk fosil koleksiyoncusu ve
uzman olmay hayal etmelerine ramen, aralarndaki yar,
omurgallar paleontolojisini daha da gelitirmekten ok birbirle
rini kahretmeye ynelik gibiydi. Oysa kazlarn ounun yapl
d Amerikann Vahi Batsnda ikisi iin de yeterince yer var
d. Ancak ileride greceimiz gibi onlar byle dnmyordu.

Sahne Hazrlanyor
Dinozor fosillerini ilk bulanlar kukusuz Cope ve M arsh de
ildi. 1820li yllarn sonlarndan balayarak Avrupad a ortaya
karlan dinozor kemikleri kalntlar, bilim adamlarna ilgin
bir bulguyla kar karya olduklarn dndrd. Britanyal

136
karlatrmal anatomi uzman ve ilk paleontologlardan Ric
hard Owen (V. Blmde Huxley ile Darwinin muhalifi olarak
ad gemiti) 1842 ylnda, Ingilterenin gneyinde bulunan ok
sayda byk srngen kemiinin soyu tkenmi bir srngen
trne ait olduunu ne srd. Bu tre, Yunanca korkun an
lamndaki deinos szc ile kertenkele anlamna gelen sauros
szcnn birlemesiyle oluan dinozor adn verdi. Ayrntlar
konusunda yanlsa da bu yaratklarn halen soyunu devam etti
ren bilinen btn srngenlerden farkl, karada yaayan byk
srngenler olduunu belirtti.
1855 ylnda yaymlanan bir dergide, Owenm dinozor ke
mikleriyle yapt baz restorasyon almalar anlatlrken, y a
zar "Tanr yardmcmz olsun diyordu, "nedir bunlar, bu rk
tc pullu canavarlar, bu dev srngenler, bu alm eneler ve
hibir dncenin barnmad bu gzler?1 Ama tabii ki dino
zorlar pullu deildi.
Bu sralarda evrimci dnceler yaylmaya balamt bile.
Darwin, Trlerin K kenini 1859 ylnda nihayet yaymladn
da ise, ate krklenmiti. Taraftarlar, dncelerine destek
bulmak amacyla gzlerini fosil bulgularna evirdiler. Sekiz yl
sonra Thomas H eny Huxley, baz soyu tkenmi dinozorlarla
gnmzde yaayan kular arasndaki gl benzerlii ortaya
koyan bir yaz yaymlad. Bu gr o zamanlar pek destek bul-
madysa da bugn yeniden gndeme geldiini gryoruz. Baz
aratrmaclar gnmzde, dinozorlarn neslinin tkenmedii
ni, bugn yaam akta olan ku trlerine evrildiklerini savunu
yorlar.2 Elenceli bir dnce...
O zamanlar bazlar ise tersini dnyordu. rnein Owen
dinozorlarn evrim kurammn yanlln kantladna inan
yordu. Ayrca o sralarda eldeki fosil bulgular, yeni hayvan tr
lerinin batan yeni olarak ortaya ktn, daha nce mevcut bir
soydan evrilmediini ve daha gelimi bir soy brakmadan da
yok olduunu gsteriyor gibiydi. Owen tm hayat boyunca
inat bir evrim kart olarak kald.

137
Atlantiin bu yakasnda ise iki savamz kart taraflarda yer
alyordu. M arsh evrimden yana, Cope karyd. Ama ikisinin de
tartmann sonucu zerinde gl bir etkisi oldu. 1865 ylnda,
Huxley'in yazsnn yaymlanmasndan iki yl nce, Amerikan i
sava sona ermiti ve Amerikallar artk baka konularla ilgilen
meye hazrdlar. Bunlar arasnda Trans-Amerika demiryolunun,
O rta-Bat blgelerinin ilerine kadar uzatlmas da vard. D e
miryolunun yapm srasndaki kaz ve dinamit almalarnda
ok eitli ve garip grnl kemikler bulunmaya balad.
Ancak o zamanlar braknz dinozorlar, baka herhangi bir
hayvann da uzak gemii hakknda pek fazla ey bilinmiyordu.
Bugn biliyoruz ki dinozorlar 200 milyon yl nce Triyas dne
minin sonlarnda ortaya ktlar. 140 milyon yl gibi hayret ve
rici uzunlukta bir sre var olduktan sonra 65 milyon yl nce
yok oldular.
Tabii ki 65 milyon yl iinde Dnyann yzeyinde ok ey
meydana gelebilir. Bu yzden dinozor kemiklerinin rasgele bu
lunmamas artc deildir. Bununla birlikte dinozor kemikle
rinin neredeyse topran zerinde durduu yerler de vardr.
Ama sorun u ki, eer dinozor gibi bir eyin varlndan haber
dar deilseniz, grdnz eyin bir nemi olup olmadn an
lamanz kolay olmayacaktr. Dinozor kemiklerini ilk bulan kii
olarak bilinen bir oban da, onlar kendine kulbe yapmak iin
kullanmt.
Bu olay, gney Wyomingde dou-bat dorultusunda uzun
bir yer ykseltisi olan Como Bluff blgesinde meydana gelm i
ti. Burann dnyann en byk dinozor kemii depolarndan
biri olduu anlald. Ancak bylesi baka yerler de vard ve
eitli yerlerde topraktan kemik paralaryla eksiksiz kemikler
karlmaktayd.
Bu yerlerden biri, 1858 ylnda byk lde eksiksiz bir di
nozor iskeletinin bulunduu New Je r se y deki Haddonfielddi.
Bu iskelet nl Amerikal paleontolog Jo seph Leidy tarafndan
saptanm ve tanmlanmt. On be yl sonra Leidy de M arsh

138
ve Copela kendi alannda atmaya girecekti. Peki am a bu iki
adam nasl insanlard?

M arsh
M arsh 1831 ylnda, New York eyaletindeki Lockportda
iftilik yapan bir ailenin olu olarak dnyaya geldi. Henz iki
yandayken annesi ld. Babas yeniden evlendiyse de ilk o
cukluk yllarnn zor getii sanlyor. Ama balk tutmaya ve av
cla merak vard ve zamannn ounu ak havada geirmesi
salnn uzun yllar ok iyi olmasn salamt. Ayrca, yakn
lardaki Erie kanalnn geniletilmesiyle ilgili kazlar srasnda
ortaya karlan fosillere de ilgi duyuyordu.
1852 ylnda M arshn zengin bir tccar ve hayrsever bir ki
i olan am cas George Peabody, onun bu meraklarn renerek
eitimini stlendi. M arsh niversiteye ge balad iin snf ar
kadalarndan bykt ve okulda sevilmeyen bir kii olmama
sna ramen teki rencilerle iyi kaynat da sylenemezdi.
Yanlarnda kald ailenin kzlar daha sonralar onun hakknda
unlar yazmt: Annem onun hep garip davrandn ve ou
kii iin onunla tanmann bir saman trmyla kar karya
gelmek gibi olduunu sylerdi.3
Koleksiyonculuktaki geleceinin ana hatlar ise belli olmaya
balamt. Not defterine yle yazmt: D aha iyisini bulunca
y a kadar elinizdeki iyi bir ta asla atmayn.4 Yazlarn arazi
aratrmalarna karak ve mineral talar ile fosiller toplayarak
geirirdi. Bulduklarn evinde biriktirmeye balad. lk bilimsel
yazs 30 yanda ve henz renciyken yaymlanmt ve Nova
Scotiadaki bir altn madeniyle ilgiliydi. Y alee bal Sheffield
Fen Fakltesinden 1862 ylnda mezun oldu.
M arshn almas Peabody yi etkilemiti. eitli hayr ileri
ne byk yardmlar salayan Peabody M arshn mesleki al
malarn da bu kapsam da deerlendirdi. M arsh Y aleden mezun
olduktan sonra, yeni yetien ou Amerikal bilim adam gibi
eitimini srdrmek zere Avrupay a gitti. Londrada yaayan

139
Peabody yi de ziyaret ederek, onu Yale'de kurulacak yeni bir
mzeye byk miktarda bata bulunmaya ikna etti. Bu mze
daha sonra dnyaca nl Yale Peabody mzesi oldu ve
M arsh m merkez ss durumuna geldi.
M arsh 1865 ylnda A vrupadan dnd ve Peabodynin ma
li destei sayesinde Yale niversitesinde cretsiz olarak Pale
ontoloji Profesr unvan ald. D aha sonra bunun akllca bir
karar olduu anlald. Y alele kurulan bu balant ok deer
liydi, nk ders verme zorunluluu olmad iin aratrm a
ve malzeme toplama tutkusunu serbeste srdrebiliyordu.
Arazi aratrmalarn ounlukla lkenin dou kesimlerinde
yapt halde, orta-batda da fosil bulunduu yolunda haberler
alyordu. H l vahi kalm bu blgeye ilk seferini 1868 3 ?lnda
yapt. Bu, Kayalk Dalarn dou yamalarndaki eitli blge
lere yapt ve nceleri tamamen kendi daha dorusu Pe
abodyninkaynaklaryla karlad bir dzine kadar aratrma
gezisinin ilkiydi.
Bu aratrma gezilerine nemli lde tehlike ve zorluk da
elik ediyordu. lk genlik yllarnda ak havada geirdii gn
lerin, bu glklerle baedebilmede ok faydasn grd. B a
lantlarn kullanarak, kzlderili blgelerine girdiinde askeri
koruma salamay baard. Bu koruma gcne, izci olarak faali
yette bulunan nl Buffalo Bili Cody de dahil olmutu. ou
zaman korumaclar fosil avcs olarak da grev yapyorlard.
D aha o zamanlar bile fosil avcl, arazide geziye karak
topraktan ucunu gsteren ilgin eyleri bulmaya almak anla
mna gelmiyordu. Doru blgeyi seebilmek iin, yzeyde han
gi jeolojik dnemin aa km olduunu ve bunun nedenini
yaklak olarak bilmek gerekiyordu. Belli bir rnek gerekten
eski miydi ve o blgeye ve aa m aitti yoksa bir sel y a da ba
ka bir doa olayyla m oraya srklenmiti? Fosil avcsnn a
lt alan dzlk myd yoksa yzey herhangi bir nedenle y e
rin ykselmesi sonucu eim mi kazanmt. Bu durumlarn her
biri iin gereken teknik ok farkldr.

140
M arshn hem arazideki hem de New Havendeki asistanlar
meslei asndan hem ok nemli olmular, hem de srekli onu
hayal krklna uratmlard. Bazlar frsat bulduka ona
kar tavr almlar ve gazete savanda Cope'un tarafn tut
mulard. Bu ihanetin sebeplerinden biri M arshm onlar hor
gren bir tavr iinde olmasyd. Baz durumlarda cretlerini
kesiyor y a da demeyi bir-iki ay geciktirebiliyordu. Araziye
gnderdii yeni iiler arasnda bir komuta zinciri oluturmak
tan kamyordu. Bu eiliminin kendi serbest alma zihniyetin
den mi kaynakland y a da bir yneticilik zaaf m olduu (ola
s deil) yoksa iileri arasnda bilinli olarak rekabeti kkrt
mak m istedii bilinmiyor.
M arshm bu tavr baar ile felaket arasnda bir yelpazede de
ien sonulara yol ayordu. Hatta bir kavgada silah bile ekil
miti. ok kr ki taraflardan silahsz olan bir ailesi olduunu
ileri srerek geri adm atmt.
M arshn iilerinden William Harlow Reed demiryolundan
bir buuk kilometre kadar uzakta yeni bir kaz alan kefetmi
ti. Buradan merkeze rnekler gtrmek zere bir at kiralayabil
mek iin M arshtan para istedi. M arsh cevap bile vermeyince
Reed ar ykleri srtnda tayarak tehlikeli ekilde kabarm
bir dereyi gem ek zorunda kald.
M arsh ayrca, fosil buluntularyla ilgili tm yaynlarn sadece
kendi ad altnda yaplm asnda srar ediyordu.
Bu durum da yardm clar neden onunla alm aya devam
ediyordu? Sebep bir lde, o zam anlar i bulmann kolay ol
m am as ve bunun d a bir i olmasyd. Ama b ak a sebepler de
olmalyd. Belki de bu almann ilk aam alarnda ie katl
m olmann heyecann duyuyorlard. Reed Como blgesinde
alrken, m erkezde bulunan yine M arsh n asistanlarndan
Sam uel W endell W illistona unlar yazmt: Y erden fk
ran kemikleri grebilmen iin burada olman ne kadar ister
dim. H epsi birbirinden gzel... Kazdmz ukurlar grsen
aard n .5

141
M arsh n yaam a benmerkezli yaklamnn bir aklamas
hi evlenmemi ve bu yzden paylama sanatn hi reneme
mi olmasyd. Sheffield Fen Fakltesinin mdr George J .
Brush, M arshn ancak elerden de koleksiyon yaparsa mutlu
olacan, bu yzden hi evlenmemeyi tercih ettiini sylemiti.6
M arshm faaliyetlerinin younluunu, birinci ve en nde ol
ma tutkusunu ve bu alandaki bilgi dzeyinin henz balang
aam asnda olduunu dnrsek onun da Cope gibi baz hata
lar yapm olmas artc deildir. rnein bir defasnda fosil
toplayclar olaanst byk bir yaratn neredeyse eksiksiz
iskeletini bulmulard. Ne yazk ki ok nemli olan kafatas ka
ypt. M arsh n ilk hatas, bunun Bron tosaurus (gk grlts
kertenkelesi) adn takt yeni bir tre ait olduuna karar ver
mek oldu. D aha sonra iskeletin, bilinen bir tr olan A patosa-
urusa ait olduu anlalmt. Bugn doru kabul edilen ismin
A patosaurus olmasna ramen, M arshn verdii ad da hl yay
gn olarak kullanlmaktadr ve bu da hep kafa kartrr.
Ancak daha da kts M arsh n kayp kafatas sorununu
zme biimidir. Projesini bir sonuca ulatrma tela iindeki
M arsh, eksik parann neye benzediini kimse bilmedii, elinde
de birok kafatas bulunduu iin, tamamen farkl bir tre ait
bir kafatasn bu iskelet iin uygun bulmutu. Bunun sonucun
d a yzyl boyunca bu nemli iskelet yanl bir kafayla sergilen
miti. Tabii, aslna dayanlarak yaplan eitli yerlerdeki tm r
nekleri de yleydi. Yzylmzn balarnda baka aratrmaclar
burada bir yanllk olduundan phelendiler. Ama Kelvin gi
bi M arsh m n de o kadar etkiliydi ki hatann tamamen dzel
tilmesi 1979 yln buldu.
te yandan M arsh her ne kadar benmerkezci ve bakalar
nn srtndan saygnlk kazanmaya alan bir y apda ise de eli
ak ve yardm sever de olabiliyordu. 1870li yllarn ortalarnda
Sioux kabilesinden bir grup kzlderiyle uram ak zorunda kal
d. Topraklarndan gemesine izin vermeleri karlnda devle
tin Kzlderili Sorunlar idaresinde onlarn davalarn savunma

142
y a sz verdi. Siouxlar da hayrete drerek sznde durdu ve
hedeflerine ulam alarna yardm etti. Siouxlar arasnda ve n
yayldka teki kabilelerde de Kemik Bycs ve e f Byk
Kemik olarak anlmaya baland.
Ancak, New Haven'deki kararghna yaan fosiller giderek
bir yn oluturuyordu ve 1874 ylndaki arazi seferinden son
ra kaz alanlarn sadece ekiplerinin almalarn denetlemek
iin ve arada bir ziyaret etti.
1874-1885 yllar arasnda M arsh la birlikte alan Williston
unlar yazmt: 1882 ylndan sonra M arshn i verimliliin
de meydana gelen dn asl sebebi elindeki fosil hzinesinin
bykl ve fazlasyla kalabalk personelini laboratuvarda ve
arazide ynetebilmek iin gereken abann boyutlar karsnda
ne yapacan arm olmasyd. Bazen asistanlar gn boyu
hatta daha uzun sre kendi dertlerini konumaktan baka y a
pacak ey bulamazken M arsh New Yorkta niversite Kulb
y a da Century Kulbnde vakit geiriyordu.7

Cope
Copeun ocukluk gnleri baz ynlerden M arsha benziyor.
1840 ylnda Philadelphia yaknlarndaki bir iftlikte doan Co
pe henz yandayken, nc ocuunu dnyaya getirmek
zere olan annesini kaybetmiti. Babas yeniden evlendiyse de
zerinde en etkili kii olmaya devam etti. Copeun ilkokul ylla
r ve aile yaam Ouaker mezhebinin youn etkisi altnda geti.
iftilikten holanmad am a iftlik yaam ona doann kapla
rn at. Hayvan ve bitki rnekleri toplayarak onlar hakknda
dikkatle notlar tuttu.
Liseyi bitirdikten sonra Cope, Leidynin Pennsylvania ni
versitesindeki karlatrmal anatomi programna katlmasna
izin vermesi iin babasn ikna etti. Ayrca Philadelphiadaki
D oa Bilimleri Akademisinin herpetoloji* koleksiyonu zerin
de almalar yapt. 1863 ylnda o da, grne gre eitimini

* Herpetoloji: Zooloji biliminin srngenler v e ikiyaayl canllarla ilgilenen dal, (.n.)

143
srdrmek iin Avrupay a gitti. Babasnn onu, i savaa katl
masn nlemek (O uaker mezhebinden olanlar hem klelie
hem de savaa iddetle karydlar) y a da yaad bir gnl ma
cerasndan kurtulmasn salamak amacyla Avrupay a gnder
dii de sylenir. Ancak Cope Avrupada geirdii zaman iyi de
erlendirerek mzelerde ciddi incelemeler yapt ve Avrupann
nde gelen doa bilimcileriyle tant.
1864 ylnda Amerika Birleik D evletlerine dndnde bir
yandan babasnn kendisi iin satn ald iftliin bana geer
ken dier yandan Philadelphiadaki Haverford Kolejinde ders
vermeye balad. 1865 ylnda evlenerek hem iftlikten hem de
Haverforddaki grevinden ayrld ve 1867 ylnda fosil yatakla
rna yakn olmak amacyla New Je r se y in Haddonfield blgesi
ne yerleti.
Cope daha sonra, babasndan miras kalan bir iftliin geliriy
le geinerek serbest bilimsel aratrmaclk yapm aya karar ver
di. ] 876 ylna kadar Haddonfield'da kalarak birikimini gelitir
di, daha sonra Philadelphiay a geri dnd ve yan yana iki ev sa
tn ald. Uzun yllar boyunca evlerden birinde ailesiyle yaad,
dierini ise kiisel bir mze ve giderek byyen fosil koleksiyo
nunu saklamak zere depo olarak kulland.
Cope ok alkan ve retkendi. M arsh tan dokuz yl sonra
dnyaya gelmi olmasna ramen paleontolog olarak kariyeri
ne ok daha erken yata balad. lk yazsn 18 yandayken
yaymlad ve 20sine geldiinde herpetolog ve iktiyolog* olarak
uluslararas n kazand. Kuzey Amerikad a yaayan ylanlarn
ilk kapsaml dkmn yapt. Ayrca Amerikada herpetoloji
ve iktiyolojiyle ilgili nde gelen bir dergiye ondan dolay C ope-
ia ad verildi. Copeun bilimsel n ancak lmnden sonra,
taraf olduu tartmann grlts yattnda artt; bilim ev
releri onun tek bana neler baardn rendiinde daha da
yayld.

* Jktiyoloji - ktiyolog: Zoolojinin balklarla ilgilenen blm ve bu alan d a uzman kii,


(.n.)

144
Copeun en byk zevki yeni trleri tanmlamakt ve bunu y a
parken zekice bulunmu ok heceli Yunanca adlar kullanrd.
Ancak ne yazk ki bu adlar, onun bir an nce ilerini bitirmeye
zorlad eitimsiz telgraf memurlar ve dizgiciler tarafmdan ba
zen yanl yazdrd ve ortaya kan sonu onu dehete drrd.
Copeun baka sorunlar da vard. D aha iyi politika yapabilen
Marsh, aratrma giderlerinin karlanmasnda devlet katks
salamay baarm ve baz kamu kaynaklarn kendi zel fonla
rna aktarmaya almt. Cope, M arshla olan yarnda geride
kaldn grnce, fosil toplama almalarna hz vermesi gerek
tiini dnd ki bu da daha fazla ii altrmasn zorunlu k
lyordu. 1881 ylnda, gerekli kaynaklar bulabilmek iin baz ta
lihsiz madencilik ilerine giriti. 1885 ylna geldiinde hem ser
veti hem de sal asndan nemli kayba uramt ve fosil bul
ma savanda M arsha yenik dmekte olduu dncesi onu yi
yip bitiriyordu.
Buna ramen, madencilik ilerini srdrd 1886 ylna ka
dar olan dnemde bile bilimsel retimini iki katna kard. Bu
lunan fosiller zerinde alarak her yl, bazlar balca hayvan
trlerinin geni bir incelemesi olan dzinelerce yaz yaymlyor
du. M eslek hayat boyunca, her eit fosilin yan sra soyu de
vam eden canllar zerinde 1400den fazla bilimsel yaz ve mo-
nograf yaymlad. Bu iin ne kadar zor olduunun bir gsterge
si, adn onun koyduu bir canl takm olan C oelophysisin, bir
yzyl akn sre sonra bugn hl devam eden bir tartmann
odanda bulunmasdr.8
Parasal sorunlarn zmek iin fosil koleksiyonunu satmaya
alm am a baarl olamamt. Ancak sonunda, arkada
Henry Fairfield Osbornun yardmyla New Yorktaki Ameri
kan Doa Tarihi M zesi 1885 ylnda koleksiyonun nemli bir
blmn satn ald. Bu nemli bir birikimdi ve mze iin (daha
sonra bakanlna Osborn getirilecekti) iyi bir balang olmu
tu. Ama yine de, o gnlerde bile bir milyon dolarn zerinde de
er biilen M arshn koleksiyonununa gre ok daha kkt.

145
Zeki insanlarn ou gibi Cope da zor bir kiilie sahipti. Ba
zlarnca ok sevilirken dierleriyle daha batan atmaya giri
yordu. Bandan itibaren, Haverford Koleji idarecileri de dahil
olmak zere yneticilerle sorunlar olmutu. Batdayrtlen je
olojik lm almalarnda talimatlara uymad iin uyarlmt.
Daha sonralar, zaman zaman almalarm srdrd Phila-
delphia D oa Bilimleri Akademisi ynetim kurulu yeleriyle tar
tm ve sonunda istifa etmiti - belki de istifaya zorlanmt.
Ona yaktrlan sfatlar arasnda iyi dost, anlayl, fedakr,
eli ak, onurlu, mert ve ailesine bal da yer alyordu. Ancak
ayn zamanda, ak szl, sofu, ar bamsz, az rastlanan l
de yapmacksz ve iten olarak da nitelendiriliyordu. Son say
dmz niteliklerin onunla karlaanlardan bazlarn tedirgin
edecek zellikler olduundan ise kuku yoktu.
Cope, M arsh m H eraldda iddia ettii gibi dengesiz miydi?
Bu ynde baz belirtiler vard. Grd kat Quaker terbiyesi
ve babasnn, eitimi zerindeki youn denetimi ileriki yalarda
yaam n olumsuz etkilemi olabilir. Zor gnler geirdiinden
kuku yok. Nedeni anlalamayan baz hastalklar geirmiti.
Avrupay a gidiinin sebeplerinden biri de yaad ruhsal
knty atlatabilmekti. Avrupada ie dnk zor bir dnem ge
irmi, kendi akl salyla ilgili korkular yaayarak baz notla
ryla izimlerini yok etmiti. En azndan bir sre dinsel adan
fanatik bir tutum iinde olmu, kazclarna alma saatlerinden
sonra Incilden blmler okunmasn istemiti. Baz arazi al
malarnda da iddetli ve korkun kabuslar grmt.
Copela ksa sre birlikte olun yazar E.C. Case ok sonralar
(1940 ylnda) Copeiada unlar yazmt: Copeu anlamamza
yardmc olacak ipucu onun temelde mcadeleci bir insan oldu
unu, enerjisini fiziki glklerden ok zihinsel sorunlara kar
mcadelede kullandn kabul etmek olacaktr. Drst muha
lefete dmanna saygl bir iddetle kar koymu am a kavga
bittikten sonra nazike dostluk gstermitir.9 Bu yaklam
M arsh la olan ilikisini de ekillendirmiti - ama balangta.

146
atma
Hem Cope hem de M arsh bamsz varlklar olan insanlard.
ada paleontolojinin nde gelen isimlerinden Edwin Colbert
bu durumun sonucunu yle deerlendiriyor: ou insann ka
deri olan gndelik dzenlemeler yapm a zorunluluundan uzak
olmak her ikisinde de insani ilikiler asndan belli bir eksikli
e yol amt. kisi de az rastlanr lde hrsl ve tahakkm-
cyd. Colbert unlar da ekliyor: Vicdanlarnn sesini pek
fazla dinlediklerini de syleyemeyiz.10
Dolaysyla ikisi arasnda bir tatszhk yaanm as belki de ka
nlmazd. Ancak bu hemen meydana gelmedi. Aslna baklrsa
nceleri ilikileri dosta grnyordu. Birbirlerini ziyaret et
miler, birlikte birka kazya katlmlar, birbirleri iin baz tr
lere ad bulmular ve arkadaa yazmlard.
O halde, ters giden ne oldu? Dostluk ne zaman dm anla
dnt? Sorunun cevab kime sorduunuza baldr. H e-
ra/c/'daki yaz dizisinde Cope, ilikilerinin ilk gnlerinde
M arsh New Jersey'e gtrerek, Amerikada Kretase D ne
mine (Tebeir Dnemi) ait ilk dinozorlarn bulunduu ve ken
disi tarafndan yazyla duyurulmu yerleri gsterdiini savunu
yordu. Ancak unlar ekliyordu: Ksa sre sonra bu alanlar
dan fosil karmak istediimde, btn kaplarn zerime k a
pandn ve parasal kayglarla her eyin M arsh a vaad edildi
ini grdm.11
kisi arasndaki gerginliin daha nceleri, Copeun M arsha
K ansasda bulunan bir plesiosaurus iskeleti zerinde yapt a
lmay gsterdii 1866 ylnda balam olmas da olasdr.
Marsh, Copeun bu suda yaam srngenle ilgili iziminde
ciddi bir hata kefetmiti. Aka sylemek gerekirse izimde
kafa, iskeletin ters ucuna konmutu. M arsh bu kefini yazya
dkerek yaymlad. Bunun Copea nceden haber verilerek mi
yoksa verilmeden mi yapld nem tamyor. Cope o kadar
kzmt ki yaznn btn kopyalarn bulup ortadan kaldrmaya
alt.

147
Jeo lo g W alter H. W heeler M arsh la Cope arasndaki iliki
lerin 1872 ylnda koptuunu savunm aktadr. 1960 ylnda
S cien ce dergisinde yaym lad yazsnda, M arslla Copeun
1872 yaznda W yomingdeki B ridger H avzasnda bulunan
Eosen blm fosil yataklarnda aratrm a yaptklarn ve
aralarndaki rekabetin sonunda iplerin kopm asna yol atn
anlatr.12
Bunu izleyen ocak aynda ikisinin birbirlerine yazd mek
tuplar W heelerin grn desteklemektedir. M arsh, kendisi
ne ait olduuna inand baz fosilleri vermemekle sulad Co-
pe'a unlar yazmt: Bu konuda elime ulaan bilgiler beni ok
kzdrd. stelik de bu, Smithi (daha nce M arshn yannda
alan bir fosil avcs) iten attn iin sana ok kzgn oldu
um bir zamana rastladndan, yakana yapmam gerekiyordu.
Silahla y a da yumrukla deil ama yazyla... Hayatmda hi bu
kadar fkelenmemitim. Ardndan garip bir ekilde unlar ek
liyordu. imdi bunun iin bana kzma, am a eer senin houna
gitmeyen bir ey yaptysam sen de bana vur.13
A caba M arsh hl bir uzlamann mmkn olabileceini mi
umuyordu? O ysa uzlama deil istedii gibi ak szl bir ce
vapla karlat. Birka gn sonra Copeun gnderdii cevapta
yer alan ikayetlerden biri uydu: 1872 yl Austos aynda ele
geirdiin rneklerin hepsini bana iade etmen gerekiyor.14
Bilim evreleri giderek byyen bu dmanl, M arshm iyi
balantlarnn olduu American Jo u rn a l o f S cien ce dergisi ile,
Copeun 1877 ylnda satn ald American N aturalist dergisi
nin sayfalarndan izliyordu. Bu dergilerdeki sulamalarn ou
yaym tarihi ve deerlendirmelerin doruluuyla ilgiliydi. Y a
ym tarihi genelde ncelii belirler, am a yaymlamak zaman ala
bilir. Bu yzden ikisi de bulduklar rnekleri araziden sevket-
tikleri tarihi kullanmaya baladlar. Bunun sonucunda rnein
American Naturalist'te tam bir tarih ve gnderme karm aas or
taya kmt. Bunun bir ksm Copeun alma hzyla ilgiliyse
bir ksm da, arazide megul olduu iin bask iiyle ilgileneme-

148
meindendi. Ancak M arsh, Copeun ncelik kazanmak iin ta
rihleri bilerek arpttna inanyordu.
Bununla birlikte her ikisi de kamuoyu nnde bir lde ne
zaketlerini korumaya alyordu. 1877 ylna gelindiinde bile
M arsh hl unlar yazabiliyordu: Copeun enerjisi birok ga
rip ekli dikkatimize getirmi ve arivimizi byk lde geni
letmitir.15 Cope ise zel konumalarnda, M arshn kendisiyle
ilgili dzeltmelerini kastederek ondan Y ale niversitesinin
Copeoloji profesr16 olarak sz ediyordu.

Arazide Olup Bitenler


1877 yl ilkbaharnda Colorado eyaletindeki M orrisondan
bir profesr M arsha dev bir omurga gndermiti. A a yukar
ayn zamanlarda Copea da yine Coloradodaki Canon Cityden
bir retmen tarafndan ayn lde etkileyici kemik paralar
gnderilmiti. Her ikisi de o zamana kadar bulunmu en byk
kara hayvann kefettiklerini aklayarak hemen bunu yaym
lamaya giritiler. kisi de rnekleri kendilerine gnderen kiile
ri ie aldlar.
Bu faaliyetler, Como Bluffd a sahnelenecek asl olayn sade
ce girii niteliindeydi. Olay yerine nce M arshn kuvvetleri
ulat. Adamlarndan Williston M arsha yazd mektupta ke
miklerin 11 kilometre boyunca uzandn ve tonlarca arlkta
olduunu17 sylyordu. Gerekten de 1877 yl Kuzey Ameri
kada hem o zam ana kadar grlmemi ve daha sonra da grl
meyecek boyutta bir dinozor kefinin balangcna, hem de iyi
donanml ve eitimli kiilerle vahi ve uzak blgelerde ok ba
arl aratrmalarn balatdm asna tank olmutu.
Como Bluffd a taraflar hemen birbirlerini ve evreyi yanlt
ma ihtiyacn hissettiler. Williston K ansastaki evinden M arsha
unlar yazmt: B urada hareketlerimi gizli tutmak neredeyse
imkansz. Bu yzden evreye Oregona gittiimi yayacam.
Bylece kimse nerede olduumu bilemeyecek.18 Ayrca fosille
ri ve hatta Copeun adamlarn onlar da bulgulardan haberdar

149
olmaya alyordu belirtmek iin ifreli szckler semiti.
Bylece New Havene telgraf ektiinde gizlilii koruyabile
cekti. Cope nihayet 1879 ylnda blgeyi ziyaret etti. Yine gr
nte nazik davrandlarsa d a M arshn ekibi onu yanltmak iin
mmkn olan her eyi yapt.
Cope daha sonralar M arsh , batdaki igal yasalarnn c
mert hkmlerinden yararlanarak arazi kapatmak ve bylece
bakalarnn giriini engellemekle sulad. Balangtan beri her
iki tarafn da merkezlerine ulatrdklar iddialar sorun yarat
yordu. 1877 ylnda Cope yeni bulunan bir dinozora D ystrop-
h a eu s viaemalae adn vermiti. Bunun Kuzey Amerikada bulu
nan ilk eksiksiz dinozor iskeleti olduunu savunuyordu. 1858
ylnda Ferdinand V. H aydenin New Je r se y deki Haddonfi-
eldde (Copeun eski aram a alan) bulduu dinozorun Leidy ta
rafndan daha nce tanmlanm olduunu, bilerek y a da bilme
yerek gzard etmiti. Hayden daha sonra Copea bilgi iletmi
ve bu da Copeun ok nemli bir yapt olan Vertebrata o f the
Tertiary Form ations o f the Westin (Batdaki nc Jeolojik
Dnem Kayalarnda Bulunan Omurgallar, 1885) hazrlanma
snda ona yardmc olmutu.
D aha nce de belirttiimiz gibi M arsh 1874 ylnda arazi a
lmalarn brakm, Cope ise olduka uzun bir sre daha bu
almalar srdrmt. Bu da M arsh n hem koleksiyonuna
hem de kendi tarzndaki politikaclna daha ok zaman ayra
bilmesi imkann salamt. Ulusal Bilimler Akademisi bakan
lna seildiinde nfuzunu kullanarak Copeu Amerikan J e
olojik Aratrm alar Kurumundan uzaklatrd. Bu kurum
M arsh a arazi aratrmalarnda ok yardmc olmutu ve Cope
iin de yle olabilirdi.

Haberlerin Duyurulmas
Amerikan Jeolojik Aratrmalar Kurumunun bu ve benzeri
hareketleri karsnda Cope, H eraldda hedef ald isimlere
Kurum'un bakan John W esley Powell d a ekledi. M arsh ile

150
Powell, on yl Powelln bakanl srasnda olmak zere on
drt yl boyunca ok yakn ibirlii iinde almlard. Cope,
Kurum'un desteiyle kan ve tm dnyada takdirle karlanan
Vertebrata. (Omurgallar) kitabnn devamn yazabilmesi iin
kendisine verilen katk sznden cayd gerekesiyle Powell
iddetle eletirdi. (ok karmak izimler ieren ikinci cildin ba
sm gerekten kk bir servet gerektiriyordu.)
Powell, M arshn kkrtmasyla m bilinmezkitaba kaynak
salanm as iin Copeun nce elindeki fosil koleksiyonunu dev
lete devretmesinde srar ediyordu. Cope ise fosilleri kendi im
knlaryla kardn savunuyordu. Ayrca Powell, grevini
kiisel kar salam ak iin akrabalarn m aaa balamak gibi
kullanmakla suluyordu.
Copeun Powellla ilgili ikayeti genelde para konusuyla ilgi
liydi. M arshla ilgili tavr ise bir lm kalm meselesiydi. En cid
di iddialarndan biri Marsh'n kendi bulgularn ard yolun
dayd. M arsha atfedilen bilimsel retimin tamam deilse bile
byk bir blmnn, yannda alan kiilere ait olduu yo
lunda M arshn eski yardmclarnca ne srlen iddialara sahip
kt. Bu abartmal bir iddiayd, ama Cope iddiay destekleye
cek baz yazl aklamalar ortaya koymay baarmt. 1885 y
lnda M arshtan ayrlan Williston, yaknmalarn yazya dk
mekten ekinmemiti. Bunlar arasnda yer alan, Copea gnder
dii bir mektupta, M arshn yaymlanm yazlarndan birou
nun y a asistanlarnn yapt iler y a da onlar tarafndan yazl
m yazlar19 olduunu ne sryordu.
Bu mektup Copeun M arsh kart belgeler hzinesine dahil
edilerek hemen H erald gazetesine verilmiti. Ancak daha sonra
Williston, yaknmalarn aka ortaya dkmekle pek de iyi yap
madn dnm olacak ki, gazetenin daha sonraki bir say
snda yaymlanan yazsnda Copea yazd mektuplarn zel ol
duunu ve yaymlamak niyetiyle yazlmadn belirtmiti. Co
pe ise onu, dncelerinin arkasnda durmad iin korkak ol
makla sulamt.

151
Bu gizlice yrtlen faaliyetler ve entrikalar kendi bana bir
ova dnmt. Copeun kendi tutumunu desteklediine inan
d kiiler arasnda George Baur da vard. Her ne kadar M arsh
B aura teki yardmclarna olduundan daha cmert davran
msa da, Baur daha iyisini hak ettiini dnyordu. Beklenti
lerinin arasnda profesrlk de vard. Ancak M arshtan destek
bulamamt ve mutsuzluu herkes tarafndan biliniyordu.
-Hera/c/daki yaz dizisinin yaym land sralarda B aur
M arsh n eleman olmakla kalmyordu, ayn zamanda ona bor
luydu da. Bu yzden M arsh a bir not gndermi, M arsh ise bu
notun bir kopyasn H eralda. yollamt. Baur notunda yle di
yordu: Size y a da almalarnza ynelik bir saldrda admn
kullanlmasna hibir zaman izin vermedim.20 Cope kar yaz
snda B aurun bu notu M arshn bakasyla yazdn ne sr
m, Baur da bu dizinin ardndan istifa etmiti.
Tabii M arshn da kendi destekileri vard. rnein, daha
sonra ie ald rencisi George Bird Grinnell sk bir savunu
cusu olarak kald. Ancak M arsh n en olumlu davrann arazi
deyken gsterdiini, Grinnellin de onunla sadece burada temas
halinde olduunu belirtmek gerekiyor.
Bu bylece srp gitti. Cevaplar arasnda kaybolan Marsh,
kendisini sulayanlardan koca kafal kk adam lar21 diye sz
ettiinde bu herhalde davasna hizmet etmiyordu.
H eralddaki yaz dizisinin 26 Ocak 1890 tarihli sonuncusun
da 1884 ile 1886 yllar arasnda M arsh n yannda alm Ot-
to M eyer adnda bir Almann uzun mektubu d a vard. M eyer
M arsh n yntemleri hakknda bir dizi ktleyici iddiada bulu
nuyordu. Mektubun, H eralddaki yaz dizisine uygun den
bir doruk noktas oluturan sonu blmnde yle diyordu:
Btn gerek bilim adamlarnn, kk kafal byk bir ada
ma, koca kafal kk bir adamdan daha fazla sayg duyaca
n dnyorum.22
Ancak bu, tartmann sonu deildi. Byk frtna dinmiti
am a gk grltleri devam ediyordu. Cope tarafndan M arshn

152
mutsuz yardm clarndan biri olarak gsterilen Jo h n Bell
Hatcher da dvte ringe kmay reddedenlerden biriydi.
M arsh iin, garip bir yaratk olan T riceratops da dahil olmak
zere nemli bulular yapan Hatcher o sralarda onun adna
kaz yapm akla meguld. Hatcher, arazi almalar arasnda
demelerin yava yaplm asndan ve M arsh m basm a yasak
koymasndan yaknyorsa da M arshla alm aya devam etti.
Nihayet H eralddaki yaz dizisinden sonra paleontoloji da
lnda kendi adyla yayn yapabilme iznini elde etti. M arshn
yanndan, Jeolojik Aratrmalar Kurumunun fonlarnn kesil
mesinden sonra, 1892 ylnda ayrlarak meslekte kendine say
gn bir yer edindi.
D aha sonralar kendi yaynlarndan birinde (1903) yer alan
M arsh'n bir iddias hakknda alayl bir ifadeyle unlar syle
miti: U buuk gnlk bir arazi almasnda, C eratops y a
taklarnn yer ald jeolojik kelleri dikkatle incelemek iin
yeterli zaman bulduu ve ayn zamanda Kayalk D alarm do
u yam alarnda 1200 km iz srerek bilimsel ilgiye deer say
sz gzlemde bulunmay d a baard anlalyor.23

Sonular
Giriilen kavga yznden M arsh, yapabileceinin ok ze
rinde i yklenmek zorunluluu hissetti ve bunun sonucunda
da, ortaya karmay umduu kapsaml incelemelerin hibirinin
metnini (kendi abasyla y a da bakalarnn katksyla) tamam
layamad. B aka bir sonu da, 1899 ylnda lmnden sonra,
ok iyi bildii fosil birikiminin byk blmnn onun deste
inden yoksun almak zorunda kalan bakalarnca yeniden
incelenmesinin gerekmi olmasdr.
Cope ise, eer M arshla kavgaya tutumu olmasayd, kuku
suz servetini, sonusuz kalacak madencilik servenlerinde har
cam a ihtiyacn hissetmeyecekti. 1897 ylnda len Copeun son
gnleri, M arshla karlatrldnda hznl gemiti. Parasal
glk ektii gnlerde evini satmak zorunda kalm ve mze

153
sinde yaam aya balamt. Copeun biyografisini yazan yazar
lardan Url Lanham bu gnleri yle anlatyor: H asta olan Co
pe son gnlerini, katlanabilir bir yatakta, kemik ynlaryla
evrili olarak geirdi. Quaker mezhebinin inanna gre yap
lan cenaze treninde, tabutun evresinde alt erkek sessizce otu
ruyor, bu arada evcil kaplumbaas ile Gila canavar* odada
sinsice dolayordu.24
Dmanln talihsiz bir sonucu daha oldu. Gelimekte olan
bu bilim dalnn ilk ve nemli isimlerinden Joseph Leidy de
1872 ylnda M arshn kaz alanlarndan birini ziyaret etmiti.
ekingen bir kii olan Leidy, M arsh ve ekibi iin bir tehdit
oluturuyor gibi grnmyordu. Bu yzden onun ziyaretinden,
Copedan olduu gibi ekinmiyorlard. Ama Leidy hkm s
ren kavga dvten o kadar etkilenmiti ki bu ziyaretinden k
sa bir sre sonra paleontolojiyi tmyle terk ederek baka alan
lara yneldi.
Herald'm 14 Ocak tarihli saysnda yer alan bir alt balkta
yle deniyordu: Eer bu kavga daha srerse iki savadan da
geriye pek bir ey kalmayacak.25 ok kr kavga kimsenin
lmne sebep olmad. M arsh hakkndaki iddialarn abartl ol
duu akt. Bugn kabul edilen alt dinozor alt grubundan dr
d iin onun nerdii bilimsel adlar kullanlyor. Atlantiin bu
yakasnda evrimin belki de ilk etkili savunucusu oydu. At fosil
lerini sralayarak eylem halindeki evrimi (daha sonra bir lde
hatal olduu kefedilse bile) gl bir ekilde gz nne serdi.
H atta Hatcher bile, M arshn kendi katksn abartma eilimini
ortaya koymaktan ekinmemesine ramen baka yazlarnda
hem insan hem de kuramc olarak onu vd.
B aka olumlu sonular da ortaya kt. Cope ile M arsh izle
yerek paleontoloji dnyasna adm atanlar onlarn arasndaki
rekabetten belki de ders aldlar. Kuku yok ki daha sonra bu
alanda alanlar ilerini kavga etmeden yapm a imknn buldu

* Gila canavar: A B D nin gneybatsnda yaayan turuncu ve siyah renkli, iri zehirli
kertenkele, (.n.)

154
lar. ok sonralar Carnegie Mzesinin katklaryla yaplan bir
arazi aratrm asnda Utahtaki byk bir kaz alannda alan
ekip ancak faaliyetine son vermeyi kararlatrdktan sonra b a
ka ekipler blgeye girdi. Bu harika yer, bugn, dinozor fosille
rinin doal haliyle sergilendii, Dinozor Ulusal Ant olarak bi
linen blgenin bir parasdr. Bugn eer bir ekip umut vaat
eden bir fosil yata bulur ve almaya balarsa bakalar bu
runlarn sokmaya almaz. D aha da iyisi ibirlii yapmak ar
tk kabul edilebilir bir durum haline geldi. Union Pacific demir
yolu irketinin destekledii baka bir arazi alm asnda birka
ayr ekibin yeleri uyumlu bir ekilde birlikte altlar.
Ancak en olumlu sonu, bu iki insann nc abalarnn daha
sonras iin salam bir temel oluturmasyd. Bu iddiay saylar
la destekleyebiliriz. Rekabetin sonular, zellikle kullanlan il
kel aram a ve kaz yntemleri dikkate alndnda artcyd.
On yl boyunca sadece M arshn ekipleri her hafta New Ha-
vena bir ton fosil gndermekteydi! Cope d a ayn lde verim
li baka yataklar bulmu ve Philadelphiadaki kendi koleksiyo
nuna ok byk miktarlarda fosil rnekleri gndermiti.
Buluntular, bunlarla ilgili haberler ve mzelerle sergilerde
eksiksiz yaratklar olarak grlebilmeleri halkn bu hayret veri
ci ve birbirinden ok deiik hayvanlan sevmelerini salad.
Colbertin dedii gibi, dinozorlar on dokuzuncu yzyln son
yirmi ylnda yeniden hayata dndler."26 Colbertin bu szleri,
1855 ylnda B lack w ood s Edinburgh M agazin e dergisinde y a
ymlanan mzenin adndan bile korkuyoruz ve bir koleksiyo
nun grnts bizi titretiyor27 deerlendirmesiyle nasl da eli
iyor. Yeni keifler ayrca, parasal olanaklar bulunan evreleri,
giderek azalan rneklere ulalmas iin maliyeti ykselen kaz
lar desteklemeye tevik etti.
Ancak paleontoloji dnyasnda heyecan yaratan sadece dino
zorlar deildi. Como Bluffdaki ilk kaz alannda karlan bir
memeliye ait kk ene kemiinin Kuzey Amerikada bulunan
ilk J u r a dnemi memelisine ait olduu anlald. Bylece bu di

155
nozor lkesinde bile kk fosillerin bykleri kadar nemli
olabilecei birdenbire fark edildi. Sonuta, memeliler tarihi di
nozorlar tarihi kadar nemliydi.
Gnmzde bilime verilen yaygn destein tarihinin Cope ile
M arsh arasndaki kavgaya kadar uzandn iddia etmek ok
abartl olmayabilir. Bilimi halka sevdiren byk bilim adam ve
yazar Cari Saan bir syleide unlar sylemiti: Bilim iin
salanan kaynaklarn byk blm halktan gelmektedir. Eer
biz bilim adamlar, halkn bilimden daha fazla heyecan duyma
sn salarsak, halk arasndaki bu destei artrma ansmz yk
sektir.28
1877 ile 1890l yllarn sonu arasndaki dnemde Cope ve
M arsh ile ekipleri, 130 kadar yeni dinozor tr buldular, ince
lediler, tanmladlar ve adlandrdlar. Bunlar arasnda rktc
Tyrannosaurus, canavar grnml B rachiosaurus ve tuhaf
T riceratops da vard.
Bir yzyl sonra, bugn, heyecan azalmak bir yana daha da
artyor. Bir yandan gnmzn fosil avclar yeni keifler y a
parken, dier yandan ok byk boyutlara ulaan mevcut fosil
hzinesi, hayvanlarn, zellikle de dinozorlarn evrimiyle ilgili
yeni kuramlar ve bak alarnn nda deerlendiriliyor.
rnein dinozor szc, uzun sre modas gemi, hantal,
ad anlamlarnda kullanld. Ancak bu deerlendirme imdi
deiebilir. nk artk dinozorlara, bugnn geni tabanl me
meliler grubu gibi yetenekli, akll ve belki de onlar kadar evik
hayvanlar olarak baklabilecektir.
Peki ama dinozorlar eer bu kadar yetenekli idiyseler neden
yok olup gittiler? Bugn dinozorlarn yok oluuyla ilgili aratr
malar kendi bana bir sanayi haline gelmitir ve bu aratrm a
y a farkl disiplinlerden oluan bir ordu katlmaktadr.
Fosil rneklerinin bulunabilmesi iin daha iyi yntemler de
gelitirilmitir. rnein bir uygulamada Los Alamostan - ar-

* Los Alamos: A BD 'nin N ew M exico eyaletinde, atom aratrm alarnn yapld nl


Los Alamos Bilim L aboratuvannn bulunduu kent, (.n.)

156
lan bilim adamlar ses dalgalar, radar, ok duyarl kimyasal
testler ve hatta gece almalarnda mor tesi nlar kullanm
lard.29 Gnmzde paleontologlar daha etkin kaz aletlerine sa
hip bulunmakta, kardklar rnekleri vahi ve elverisiz blge
lerden nakledebilmek iin helikopterler ve baka gelimi ula
m yntemleri kullanmaktadrlar.
Bununla birlikte, dnyadaki en dehet verici dinozor iskelet
lerinden birounun izini srdmzde, Copela M arsh ba
zen insanst aba gstermeye zorlayan iddetli kavgayla kar
lamaktayz. Copela M arshn nemli kuramsal katklar da
olmutur. rnein 125 yl nce Cope tarafndan ortaya atlan
Cope Y asas o zamandan beri paleontolojide Standard bir geli
me ilkesidir. Y asa, mantardan balinaya kadar btn canl trle
rinin boyutlarnn zamanla byme eiliminde olduunu belir
tir. Ancak yakn zamanda yaplan kapsaml bir aratrma bunun
baz trler iin geerli olmakla birlikte bazlar iin de yle ol
madn ortaya karmt. M arsh bunu duysayd her halde ok
sevinirdi.

157
V III. Blm

W egen er
H erk ese K a r

Ktalarn Kaymas

B
u yzyln balarnda gen Alman bilim adam Alfred
W egener ktalarn kaymas kuramn ortaya att. Kura
mn z uydu: ok eskiden, yeryznde imdi var
olan ktalar, P an gaea adn verdii tek ve byk bir kara par
as halinde bir btnd. Bugn grdmz paralar y akla
k 200 milyon yl nce bu btnden ayrldlar ve yerin yze
yinde daha youn bir alt tabakann zerinde dev buz dalar
gibi yzmekteler.
Gnmzde bu dnceyle ilgili herhangi bir sorunumuz
yok. D ahas bu kuram modern y er bilimlerine tem el olutur
makta. Ama W egen er tarafndan ortaya atldnda tepkiler
hem olumsuz, hem de o kadar iddetliydi ki, ondan y an a
olanlar bile kendi kariyerlerini tehlikeye atm aktan korkarak

159
geri ekildiler. Birka savunucu ise elli yl boyunca Atlanti-
in iki yak asn da am a en ok da Amerika Birleik D evletle-
rinde bilim evrelerince hor grlerek dland. K artlarnn
bu kuram hakknda sarfettii szler arasn da mantksz, mo
das gem i, ciddi bir hata, dank ve hatta tehlikeli de yer
alyordu.
Hem dncenin hem de yaratcsnn reddedilm esinin se
bepleri ok ve eiticidir. Sebeplerden biri bu dncenin her
ne kadar uzaktan d a olsa, o zam anlar gzden den felaketi-
likle balantl olmasdr. Bugn biliyoruz ki D nyamn tari
hi hem felaketilikten hem de birrneklikten unsurlar ierir.
D olaysyla Lord Kelvin felaketileri desteklerken sezgisel
olarak haklyd ve Thomas Henry H uxleyin de jeologlarn
safnda yer alarak birrneklii desteklerken hakl sebepleri
vard.
Tepkilerden bazlar bizim alanmza mdahale etmeyin h a
vasndayd. nk gkbilimci ve meteorolog olan W egener yer
bilimleri dalnda yabanc saylyordu. Aslna baklrsa ktalarn
kaymas onun iin dolayl nem tayordu. Kendisi de saygn
bir meteorolog olan, W egenerin kaynpederi ona ilk kar
kanlardand ve kendi uzmanlk alannn dna tam am as iin
onu ikna etmeye almt.
W egenere yneltilen tepkiler o kadar iddetliydi ki taraftar
lar birka kez Galileoy la benzerlik kurmulard. rnein
1926 ylnda H arvard niversitesinden Reginald A. Daly, Our
M o b ile Earth (Hareketli Dnyamz) balkl bir kitap yaym la
mt. Kitabn balnn yer ald ilk sayfasnda, Galileonun
kilisenin basksyla onur krc bir ekilde dncelerini inkar
etmesinden sonra fsldad sylenen E p u r su M u o v e (Yine
de dnyor) szleri yer alyordu.
Galileo y a her ne kadar gl bir gndermede bulunulsa da
W egenerin davasnn D anvinle olan benzerlikleri daha fazla
dr. H atta bu iki durum arasndaki ok ilgii paralellikler bile
kendi balarna hikyeyi anlatm ada yeterli olacaktr.

160
Gl Bir Benzerlik
W egener (1880-1930) de Danvin gibi rahat koullarda do
mu ve bymt. Grnlandn kuzeyini kefetme hayalleri
kurarak, uzun yrylerle, paten ve kayakla kayarak ve da
clkla dayanklln artrd. Gl, salkl, cesurdu ve 52 sa
ati geen bir balonla uu (kardei K u rtla birlikte) da dahil ol
mak zere baz cretkr servenlere katlmt. Rekor kran bu
uu o zamanlar kullanlan ilkel ara-gere dikkate alnrsa ok
cesurca bir giriimdi.
Hem W egener hem de Danvin genliklerinde uzun ve zah
metli arazi aratrmalarna kmlar ve ok miktarda veri top
lamlard. Danvin bunu byk lde B ea g le gemisiyle be yl
sren yolculuu srasnda, W egener ise Grnlanddaki uzun ge
zilerinde gerekletirmiti. W egenerin 1913 ylndaki seferi s
rasnda, zerinde ini halinde bulunduu buzulun atlamas ve
atlan kampa ulamas zerine tehlike atlatlmt. Ekip aday
iki ayda ve byk glklerle geebilmiti.
Danvin gibi W egener de, adn duyurduu konuyla ilgisi ol
mayan bir alanda eitim grd. Danvin tp ve ilahiyat okumu
ve jeoloji alannda da n bilimsel almalar yapmt. W egener
ise gkbilim doktoras yapm ve meteorolog olarak almaya
balamt. Grnlanda yapt ilk geziden (1806-1808) dnd
nde, Almanyadaki M arburg niversitesinde gkbilim ve
meteoroloji dersleri vermeye balad. yi ve sevilen bir ret
men olarak biliniyor.
Genlik yllarnda gl ve cesur olduu kadar ayn zamanda
barsever bir insand. Bu ise Birinci Dnya Sava srasnda or
duda yapt grevi daha da gletirmiti. Ayrca, Danvin gibi
o da, en nemli almasn salk sorunu yaad bir dnemde
yapt. Savata iki kez yaralanan Wegener, artk faal grev yapa
mayacak duruma gelmesi zerine ordunun cephedeki meteoro
loji hizmetleri birimine nakledildi. Ktalarn kaymas hakkndaki
dncelerini ilk kez 1912 ylnda (Birinci Dnya Savandan
nce) yaymlad bir yaz ve verdii bir konferansta aklam

161
olsa da, nn sava srasnda yazd kitapla (1915 ylnda Al
manyada yaymland) kazand. Bu da demekti ki, hastalk iznin-
deyken ve ordunun meteoroloji biriminde savan bitmesini bek
lerken, dnyay sarsacak nemli bir kitap ortaya karmt.
Kitabnn ad, anlaml bir ekilde, Ktalarn ve Okyanuslarn
K keniy d i.1 Danvin gibi o da balkta kken szcn kul
lanm ve temelde evrimsel kavramlar ele almt.
Ayrca her iki durumda da temeldeki dnce birok dal il
gilendiriyordu. W egener kitabn nsznde yle demiti: Bu
kitap, jeodeziciler, jeofizikiler, jeologlar, paleontologlar, zo-
ocorafyaclar, phytocorafyaclar (phyto: bitki) ve paleoklima-
tologlara eit ekilde hitap etmektedir. Amac, sadece bu alan
larda alan aratrm aclara ktasal kayma kuramnn kendi
alanlarndaki nemi ve ilevini anlatmak deil ayn zamanda
kuramn kendilerininkinden baka disiplinlerde nasl bir uygu
lanma zemini bulduu konusunda bilgi vermektir.2
B aka bir deyile Darvvin gibi o d a ok deiik alanlardan ve
rileri bir araya toplamt. Bu yzden o ve az saydaki taraftar,
her biri kendi alanlarna mdahale edildiini dnen birok
deiik muhalifle mcadele etmek zorundayd. rnein o za
manlar jeologlarn ou hl Yerin soumakta ve bzmekte
olduuna inanyordu ve dalarn oluumu gibi eitli olaylarn
tek aklamasnn da bu olduunu dnyordu. Bzen bir
D nyann tpk ryen ve buruan bir domates gibi, kabuu
zerinde tepeler ve vadiler oluturduunu dnyorlard. Bu
na karlk W egener, radyumun kefine dikkat ekerek Dnya-
nm soumakta olduu fikrinin artk anlamsz kaldn savunu
yordu. Bunun yerine, kta ktlelerinin hareket ederek gemi
bir zamanda birbirleriyle arptklar yolundaki kendi dn
cesinin dalarn oluumunu daha iyi akladn dnyordu.
Bununla birlikte Darvvin gibi o d a kuramn zayf noktalar
nn farkndayd. Bu yzden o da kitabnn, her birinde yeni bil
gi ve eletiriler erevesinde nemli dzeltmeler yapt birka
basksn yaymlad. Drdnc dzeltilmi baskda (1929) hl

162
unlar sylyordu. "Btn abam a ramen, bu kitapta arala
rnda nemlilerin de yer ald birok boluk bulunmaktadr.3
Darwin gibi o da kuramn ilk ortaya atan kii deildi. W ege-
nerin kuram genel hatlaryla daha nce birka kez gndeme
getirilmiti. W egener, "kendi grlerimle baka yazarlarnki
arasnda birok ortak noktaya rastladm. diyordu. Bunlar ara
snda sayd H. Wettstein'in 1880 ylnda yaymlanan kitabn
dan sz ederken unlar sylyordu: "kitapta (birok eksikliin
yan sra) ktalarn yatay ve greceli olarak yer deitirdikleri
fikri de vardr. Ancak Wettstein okyanuslar km ktalar
olarak grmekteydi ve burada deinmeyeceimiz garip hayali
dnceler ne srmt.4
Ktalarn biryap-boz bulmacasnn paralar gibi birbirine uy
duu daha on altnc yzylda, Yeni Dnyann ilk doru sayla
bilecek haritalarnn izilmeye baland sralarda fark edilmi
ti. ekillerin birbirine kabaca uyduunu ilk gren kiinin, 1620
tarihli byk eseri Novum Organum da bundan sz eden Fran
cis Bacon olduu genellikle kabul edilir. Oysa o sadece Gney
Amerika ile Afrikann ekillerinin benzerliinden sz etmiti.
1994 ylnda, Bard Kolejinde klasik bilimler profesr olan J a
mes Romm, ktalarn kaymas dncesinin ortaya kn Hol-
landal haritac Abraham Orteliusa kadar gtrd. Romma g
re Ortelius bu dnceyi 1596 ylnda ortaya atmt.5
Ancak bu gr ete kemie brndrerek gz ard edileme
yecek bir hale getiren W egener oldu. Dolaysyla Darvvininki
gibi W egenerin K ken ler i de gz nndeki kaynakt. Sonuta
ortaya kan kuram sadece etkileyici deil, ayn zamanda muha
liflerinin bir btn olarak hedef almaya cesaret edemeyecekleri
kadar kapsamlyd. Bu yzden ona kar kendi ilgi alanlar er
evesinde para p ara saldrya getiler.

Ayrntlar
Ayrntlar gerekten de saldrya aktlar, nk o zaman
lar D nya hakknda imdikinden ok daha az ey biliniyordu.

163
Dnya yzeyinin yiizde 70ini kaplayan okyanuslar derin ve
karanlk bir srd. Sonar, derin sondaj gibi modern teknikler o
zamanlar henz kefedilmeyi bekliyordu. Bu yzden anakara
larn derinlikleri de okyanus dipleri kadar gizemliydi. Dolay
syla W egener ayrntlarn birounu tahmin etmek zorunday
d. Ancak nemli olann dncesinin genel ak olduuna
inanyordu.
Tek bir varsaymn sadece dalarn ve okyanuslarn kkeni
ne deil, W egenerin nsznde belirttii uzmanlarn karlat
bulmacalardan birouna aklama getirecek kadar cretkr
oluu bugn bizi hayrete drmektedir. Bu bulmacalar arasn
da, okyanuslarn iki yakas arasndaki artc benzerlikler ka
y a oluumlarnn yan sra gemite yaam ve imdi yaam ak
ta olan canllar arasndaki benzerlikler de yer almaktadr. Bir
dieri de gemite iklimlerin dalmnn imdikinden farkl olu
udur. Afrika'da bulunan buzul kalntlar ile kuzey ve gney
kutup blgeleri yaknlarnda tropikal canl trlerine ait bulgula
ra rastlanmas bunu gstermektedir.
Ancak W egenerin zamannda, Afrika ve Gney Amerikada
yaayan canllar arasndaki benzerlikleri inceleyen bir zooco-
rafyac, iki taraftaki kaya oluumlar arasnda, jeologlar hayre
te drecek ayn lde artc benzerlikler bulunduundan
hi haberdar olmayabilirdi. Oysa yabanc saylan W egener, ko
nuya geni adan bakarak orman grebiliyor, uzmanlar ise sa
dece aalar grebiliyordu. Bununla birlikte evrim kuramnda
olduu gibi burada da ilk heyecan getikten sonra W egener in
kuram yava yava unutulmu, daha sonra, elde edilen yeni
bulgular gcn ve cazibesini ortaya karnca yirminci yzy
ln ortalarnda yeniden dikkatleri zerinde toplamt.

M ekanizm a
ki vaka arasndaki baka bir arpc benzerlik de W ege-
nerin yine Darvvin gibi kuramn aklayacak doyurucu bir me
kanizma ileri srememesiydi. Hatrlayacanz gibi Darvvinin

164
yksnde eksik olan ve ancak sonralar bulunabilen ey, doal
seilimin genetik eleriydi.
W egener hakl olduunu bildii ve her ey doru yn iaret
ettii halde o da kramn bu durumda ktalarn kaymasn
aklayacak uygun bir ileyi modeli ortaya atamyordu. Kta
byklnde ktleleri, yumuak olsun olmasn, kayalardan
olumu bir alt tabaka zerinde hareket ettiren nasl bir meka
nizma olabilir?
Bulabildii en iyi cevap iki olaslkt. Bunlardan ilkini ku-
tup-ka kuvvetler anlamnda p oIB u ch t olarak adlandrmt.
B una gre, D nyanm kendi evresinde dnmesinden kaynak
lanan kutup-ka kuvvetler ktalarn ekvatora doru kaymas
na yol ayordu, ikinci olaslk yatay hareketle ilgiliydi ve G
ne ile Ay m ekim glerinin kaymaya yol aabileceini ne
sryordu.
W egener bu glerin ktalar srklemeye ve dalar olutur
maya yetecek dzeyde olmamasndan kukuluysa da, uzun s
re etkili olduklarnda belki de yeterli olabileceklerini dn
yordu. Bunlardan daha iyi bir aklamas yoktu. M tevaz ve
saduyulu olarak u itirafta bulunuyordu: Kayma kuramn
aklayacak Newton henz domad.6 W egeneri eletirenler
kuramnn bu zayf noktalarn ona kar silah olarak kulland
lar. The Earth, Its Origin, H istory and P h ysical Constitution
(D nyann Oluumu, Tarihi ve Fiziksel Yaps) (1924) adl
nemli kitabyla jeofizik iin salam bir matematik temeli olu
turan Harold Jeffrey s baz hesaplar yaparak, kutup-ka ve e
kim glerinin, ktalar oynatmak ve dalar oluturmak iin ge
rekenin milyonda biri kadar olduunu ortaya koydu. Ayrca,
D nyanm soumas ve bzmesiyle ilgili karmak bir nicelik
sel kuram ortaya atarak bunun gerekli gc saladn ne sr
d. Kelvin usul bu manta kar klmas gt ve bu dn
ce kayma kuramn yllar boyu bask altnda tuttu.
Sonuta Danvin gibi W egener de kuramn kantlayamad.
Evrim ve ktalarn kaymas gibi geni kapsaml kuramlar doa-

165
lan nedeniyle kantlanmas gtr. zellikle de bir jeoloji kura
mnda geleneksel laboratuvar deneylerine bavurulmas pek
mmkn deildir ve arazi gzlemleri de gereken uzun zaman ve
geni alandan dolay ok gtr. Bunlardan dolay W egener sa
dece dolayl kantlar ileri srebilmitir.
Wegener, Grnlandn eski tarihlerde yaplm boylam l
mlerini yenileriyle karlatrdnda dolaysz kant bulduu
nu dnmt. Ama ne yazk ki lmler, kendisini eletiren
lerin kolayca ortaya koyduu gibi bu i iin uygun deildi.

Farkllklar
Hibir benzerlik tam deildir ve Darwinle W egenerin du
rumlar arasnda da baz artc farkllklar vard. Bunlarn en
nde geleni de zaman ve hazrlkla ilgiliydi W egenerin ktalarn
bir yap-boz bulmacasnn paralar gibi birbirine uyduunu ilk
fark etmesi, gkbilim rencisi bir arkadana bundan sz etti
i 1903 ylna rastlyor. D aha sonra neler olduunu, birka yl
sonraki bir yazsndan kendi szleriyle reniyoruz:

Ktalarn kaymas fikri bende ilk kez 1910 ylnda, Dnya


haritasna bakarken, Atlantiin iki yakasndaki ky erit
lerinin birbirine uygunluunun yaratt etkiyle olutu.
nceleri bu fikri nemsemedim, nk olas grmyor
dum. 1911 yl sonbaharnda rastlantyla elime geen bir
aratrmadan Brezilyayla Afrika arasnda eskiden bir ka
ra kprs olduuna ilikin poleontolojik kantlar bulun
duunu rendim. Bunun zerine, aceleyle, jeoloji ve pa
leontoloji dallarndaki konuyla ilgili aratrmalar incele
dim. Ksa srede ylesine gl bir dorulamayla karla
tm ki, dncemin temelde salam olduu inanc zihnime
yerleti.7

W egener dncesini ilk kez, bu aratrmalar inceledikten


sadece drt ay sonra, 1912 ylnn Ocak aynda yapt iki ko

166
numada aklad. Darvvin'e hakszlk etmemek iin W egenerin
Ktalarn ve Okyanuslarn K keni kitabn yaymlad tarihi
esas alsak bile, dncenin oluumuyla kitabn yaym arasnda
sadece be yl olduunu gryoruz. Bu ise Darvvin'in bayap
tn yaratmak iin harcad yirmi yla gre ok az bir zaman.
Ayrca, W egenerin konuyla ilgili eitli dallara grece yabanc
olmas onlarn zayf noktalarn daha kolayca grebilmesini sa
lam olabilecei gibi, ayn zamanda kopacak frtnadan kuku
lanmadan dncesini aklamasna da sebep olmutu. Bu da
yine Darwinin korkular ve duraksamalaryla karlatrldn
da ok farkl bir durum ortaya koyuyordu.
D ier bir fark da, W egenere ynelik saldrlarn dini temel
almamasyd. Dinsel fkenin var olmamas ise, ktalarn kayma
s kuramnn bugn de Dnyamn oluumunun eksik ama g
l bir tanm olarak kabul edilmesini aklayabilir. Darvvinin
evrimi ise hl, bata kktenci gruplar olmak zere saldrlara
uramaya devam etmektedir.

eitli Kuramlar
W egenerin savn ilk kez aklad 1912 ylnda bilim dn
yas, Kelvinin D nyann y am a ilikin hesaplarnn snrlayc
balarndan kendini henz kurtaryordu. Bu greli serbestlik,
gezegenimizin tarih ncesi alarda geirdii evrelerle ilgili spe
klasyon yaplmasna imkn salad. Bu konuya duyulan ilgi de
her zamankinden ok daha fazlayd. Ama Yerin souyup b
zmekte olduu dncesi hl etkiliydi.
Yirminci yzyln balar ayn zamanda, yer bilimlerinin ge
ni kapsaml dallarnn salam bilimsel temellere dayandna
inanld bir dnemdi. Yer bilimlerinde o zamana kadar doru
luu kabul edilen her eyi tersine dndren bir sav olumlu kar
layacaklarn says fazla deildi. 1928 ylnda bile Amerikal je
olog R.T. Chamberlin unlar syleyebiliyordu: Eer W ege-
nerin varsaymna inanacak olursak son 70 ylda rendiimiz
her eyi unutup yeniden balamamz gerekir.8

167
renilen eylerden biri ise, Atlas Okyanusunun iki yakasn
d a bulunan benzerliklerin giderek artmasn aklayacak bir tr
denizar kprye ihtiya olduuydu. Bu konudaki bulgulara
ilikin nemli bir rnek, ge Paleozoik aa ait (kabaca 250
milyon yl nce) kmr yataklarnda bulunan iyi korunmu bir
tr ereltiotu olan G lossopteris fosiliydi. Bu ereltiotunun ok
iyi korunmu fosilleri Hindistan, Gney Afrika, Avustralya ve
Gney Amerika gibi birbirinden ok uzak blgelerde bulun
mutu. Ereltiotunun bu belli trnn, bylesine deiik blge
lerde birbirinden bamsz olarak yaadna inanmak anlaml
gelmiyordu. Bir balantnn olmas gerekirdi.
O halde, Kuzey ve Gney Amerika gibi iki kta bir kara kp
rsyle birbiriyle balantl olabiliyorsa neden ayn ey rnein
Gney Amerikayla Afrika arasnda olmasnd? Tek fark, Ku
zey ve Gney Amerika arasndaki kpr yerinde dururken te
kinin zaman iinde kmesi olacakt. Bir lde etkili olan ba
ka bir gr de bir zamanlar kta byklnde ktlelerin var
olduu, ancak bunlarn daha sonra gmld y a da battyd.
Ancak kara kprs en olas seenek gibi grnyordu.
B aka bilim dallarnda ise baka dnceler ortaya atlyordu.
On dokuzuncu yzyln sonunda, yerekimi zerinde yaplan yo
un aratrmalar izostasi olarak adlandrlan bir dnceyi
glendirdi. Bu gre gre dalarla onlarn altndaki yerkabu-
u, okyanus tabanndan daha az younluklu maddelerden olu
mutu. Eer hem ktalar hem de okyanus tabanlar daha youn
bir alt tabaka zerinde yzyorlarsa, daha hafif kta paralarnn
bu hareket srasnda daha yukarda kalacaklarn dnmek
mmknd. Eer dalarn taban en dk younlua sahipse,
bu hafiflik dalarn neden evredeki yzeyin zerine ktn
aklayabilirdi. Dey hareketlerin meydana geldii bilinmektey
di. rnein dikkatli gzlemler skandinavyann Pleyistosen a
nda buzullarn arlyla ktn, buzul a sonrasnn d a
ha lml ikliminde ise yeniden ykselmeye baladn gstermi
ti. Eer izostasi dalarn oluurrtunu aklyorsa, zamann baka

168
bir gl dncesini de destekliyor demekti. Bu da ktalarn ve
okyanuslarn yerleme dzeninin kalc olduuydu. Kalclk ise
yerkabuunun bzmesine kart bir sav oluturuyordu.
W egener bu unsurlar karsndaki tavrn kitabnda yle an
latmt: Bylece Dnyann tarih ncesi ekillenmesiyle ilgili
olarak ayn zamanda birbirine zt iki ayr kuramn ortaya atl
m olmas gibi garip bir durumla kar karyayz. Avrupada,
eski alarda kara kprlerinin varl zerinde neredeyse g
r birlii varken Amerikada okyanus tabanlar ile kta ktlele
rinin kalcl kuram genelde kabul gryor.9
Doru olan han gisi? diye soruyor W egener ve devam edi
yor: Dnya belli bir zamanda sadece tek bir ekle sahip olabi
lir. O halde, kara kprleri var myd, yoksa ktalar birbirinden
bugn olduu gibi geni okyanus paralaryla m ayrlyordu?
Tek bir olaslk var: Aikr olduu iddia edilen varsaymlarda
gizli bir hata olmal.10
Eer yerkrenin byk ktlelerinin dey hareketi mm
knse neden yatay hareket mmkn olmasn? W egenerin orta
y a att iddia sadece deiik disiplinlerde alanlar deil, ayn
zamanda Atlantiin iki yakasnda faaliyet gsteren bilim adam
larn da gazaba getirmiti.

tiraz Var!
W egenerin Ktalarn ve Okyanuslarn K keni kitabnn Al
m anca yaplan ilk basks sadece 94 sayfadan oluuyordu, kay
nakas yoktu ve fazla ilgi uyandrmad. Drt yl sonra 1919
da yaymlanan, daha iyi dzenlenmi, daha ok kant ieren ve
bir kaynakas bulunan Almanca ikinci bask, Avrupa ktasn
daki bilim adamlarnn dikkatini ekmeyi baard. Amerika
Birleik D evletlerindeki m eslektalar ise, nc bask
(1922) ngilizce dahil birka dile evrilinceye kadar kopacak
frtnadan habersizdiler.
ngilizce basknn yaplmasndan sonra iki nemli jeologun,
ngiliz Philip Lake ile Amerikal Harry Fielding Raidin eletiri

169
yazlar yaymland. Ardndan da, W egenerin bir bilim adam
olarak gvenilirliinin de tartld koro halinde iddetli bir sal
dr balatld. Lake yle yaknyordu: "Wegener gerei aram
yor, bir davay savunuyor. Buna kar kan her veriye ve sava
gzlerini yumuyor.11 Sonra da unlar ileri sryordu: Bir yap-
boz bulmacasn tamamlamak, eer paralarn ekillerini bozar
sanz kolaydr. Ama bunu yaptnzda elde ettiiniz baar par
alar doru yere yerletirdiinizi kantlamaz. Hatta paralarn o
bulmacaya ait olduunu ve eksik bulunmadn da kantlamaz."12
Amerikallar da kararl bir ekilde W egenerin zerine gitmi
lerdi. Paleontolog E.W. Bery, W egenerin kuramn, literatr
de kendini dorulayacak veriler bulmak iin giriilmi bir ara
y olarak nitelendirdi. Bu arayn, kart verilerin ounu gz
ard ederek, znel dncenin nesnel gerek olarak grld
bir kendi kendine gelin gvey olma durumuna geldiini13 ne
sryordu. Amerikal jeolog R. Thomas Chamberlin (Kelvinin
gl bir muhalifinin olu) eer bylesi bir kuramn babo b
raklmas mmkn oluyorsa14 jeolojinin hl bir bilim olarak
kabul edilip edilemiyeceini soruyordu. Dier bir saygn Ameri
kal jeolog Bailey Willis ise, bu kuramn daha fazla tartlmas
literatr bouna igal edecek ve rencilerin kafasn buland-
racaktr. Curie ncesi fizik kadar antika bir dnce15 diyordu.
Ayrca kuram bir peri masal16 olarak nitelendiriyordu.
W egenerin kuramna en iddetli tepkiyi gsterenler arasnda
jeofizikiler de vard. W egener, ktalarn sial adn verdii ka
yalk bir maddeden olutuunu ve bunun sim a olarak adlan
drd daha youn ancak daha yumuak bir alt tabaka zerin
de kaydn ne srmt. Yumuakl, simann sialden daha
dk bir sda eridiini (svya dntn) varsayarak ak
lyordu. Ama ne yazk ki fizik deneyleri simanm ergime nokta
syla ilgili tahminlerini yalanlyordu. Ayrca sismik dalgalarla
yaplan gzlemler okyanus tabannn yumuak deil kat oldu
unu gsteriyordu. Bu yzden W egenerin kuramnn bilimsel
olmadna inanlyordu.17

170
Bugn biliyoruz ki W egener kavramsal olarak haklyd. Ga
rip olan, bu blmde daha sonra greceimiz gibi, ok iddial
deil, ok mtevaz dnmesiydi. Kutup-ka kuvvetlerle e
kim kuvvetinin uzun vadede ktalarn kaymasna yol aabilece
i savn hatrlayalm. W egener bu kuvvetlerin kuram iin
nemli bir sorun olarak durduunu ve bu yzden ktasal kay
mann mekanizmasnda zayf nokta oluturduunu fark edecek
kadar byk bir bilim adamyd.
Wegener'in almalarnn bu ynn eletirenler arasnda
bu blmde daha nce szn ettiimiz Harold Jeffreys de var
d. Jeffreys, ktalarn kaymasn, ok tehlikeli ve ciddi hatalara
gtrebilecek bir dnce18 olarak nitelendirdi.
Saldrlar karsnda aresiz kalan W egener sadece yaknabi
liyordu. Kaynpederine unlar yazmt: Profesr P.niri mek
tubu ok tipik! Kendisine bir eyler retilmesine hi izin ver
meyecek. Sadece verilenle ilgilenen ve varsaymlardan uzak
durmak isteyenler kendileri, farknda olmadan yanl bir varsa
ym kullanyorlar. M ektubunda gereklere ulamak iin verilen
mcadeleyle ilgili hibir ey yok. Sadece bakalarnn imknsz
lklarn aa vurmaktan duyduu zevk var.19
Wegener, ktalarn kaymas varsaymn hedef alan bireysel
saldrlarn onu ykam ayacana inanyordu. Oysa yanlyordu.
te yandan, kuramn doruluunun sadece btn verileri bir
araya getirerek ortaya konabileceine inanyordu ve bunu y a
pabilen ok az saydaki insanlardan biri oldu.

Mttefikler
Muhalifleri ezici bir ounluk olutursa da W egener tama
men yalnz da deildi. W egenerin lmnden iki yl nce, 1928
ylnda Edinburgh niversitesi jeoloji profesr Arthur Hol-
mes jeolojide tarihlendirme konusunda nemli almalar yap
mt radyoaktiviteyle aa kan byk miktarda snn sade
ce volkanik faaliyete bal olamayacan hesaplamt. Bunun
zerine, yerkrede syla hareket eden tanm akmlar olabile

171
ceini ne srd. Bu, kaynayan bir kaptaki suyun hareketine
benziyordu. O cakta kaynamakta olan bir tencerenin tabannn
ortasna gelen scaklk, tabandan yukar ve kenarlara doru ha
reket eden su akmlar oluturur. O halde bu rnek ktalarn
kaymasna da uygulanabilirdi ve W egener vakit geirmeden
onu kitabnn 1929 tarihli basksna dahil etti. Ancak W ege-
nerin talihsizlii uydu: Bylesi tanm akmlar bir motor ile
vi grebildii halde bunun nasl olduu yine ak deildi. Ayr
ca zlmemi baka sorunlar da vard ve bu sebeplerle, dn
ce temelde doru olmasna ramen pek ie yaramad.
Ayn sralarda, zamann nde gelen arazi jeologlarndan G
ney Afrikal Alex du Toit, kendi lkesiyle Gney Amerika ara
snda, Paleozoik ve Mesozoik alar jeolojisi asndan arpc
benzerlikler bulunduunu fark etmiti. Baz bulgular toplaya
rak, ktalarn kaymas kuramnn hararetli bir savunucusu oldu.
W egener bu verilerin de bir blmne kitabnn 1929 tarihli
basksnda yer verdi.
Ancak yine de W egenerin kuramn tartmadan kurtarmaya
yetecek kadar veri yoktu. Ktasal kaymann nasl bir mekaniz
mayla meydana geldii sorusuna hl doyurucu bir cevap bulu
namamt. Kayma kuramn benimseyenlerin ou sessiz kalp
gelimeleri beklemenin daha iyi olacana inanyordu. Hatta ba
zlar d a kurama kar tavr almaya balamt.
19-43 yl gibi olduka ge bir tarihte (W egenerin lmn
den 13 yl sonra) Amerikal paleontolog George Gaylord Sim p-
son kurama kar meslektalar arasnda neredeyse tam bir g
r birlii olduundan sz ediyordu. yle diyordu: K arada
yaayan memeli hayvanlarn bildiimiz kadaryla gemite ve
imdiki dalm ktalarn kaymas kuramyla aklanamaz...
Memelilerin dalm, bu canllarn tarihi boyunca ktalarn d e
imeden kald varsayamn desteklemektedir.20 1950ylnda
bile, du Toitnn rencilerinden T.W. Gevers ktalarn kay
mas kuramndan hissedilir bir geri dn21 olduundan sz
ediyordu.

172
ans Dnyor
1800l yllarn ortalarnda, Atlas Okyanusunun tabanna
kablo denmesi srasnda deniz yatanda, Yeni Dnya ile E s
ki Dnyya hemen hemen eit uzaklkta garip bir oluum kefe
dildi. Atlantik ortas srt olarak adlandrlan bu oluumun, or
tasnda yer ald iki kynn izgilerine kabaca paralel konum
da, km bir srada zincirinin paras olduu anlald.
W egenerin bu km da zinciri hakknda bilgisi vard ama
bunun kendi kuramyla bir ilgisi olduunu dnmemiti. Kta
larn hareketini tanmlarken, hareket merkezinin nem tama
dn, nemli olann greli hareket olduunu sylemiti. U
olaslk ortaya koymutu. Buna gre Afrika, Okyanus srt ve
Gney Amerikadan her biri, teki yerkabuu ktlelerinin
uzaklat olas merkezler olabilirdi.
W egener, greli hareket asndan haklyd. rnein, eer iki
noktas iaretli bir lastik bant gerilir ve iaretler arasnda oluan
yeni mesafe llmek istenirse hangi iaretin balang noktas
olarak seilecei nemli deildir. Ancak kayma kuram asn
dan, hangi yerkabuu oluumunun merkez olarak seilecei
nemliydi. Cevap ise kolay bulunamad.
ikinci Dnya Sava srasnda, haritaclkta kullanlan malze
me ve tekniklerde baz nemli gelimeler salanm as yeni keif
lere yol at. Bu keifler sadece hangi yzey oluumunun hare
ket merkezi olduu sorusuna cevap bulmakla kalmad, ayn za
manda kuramn talihini de deitirdi. Bu almlar birbirinden
olduka ayr iki alanda meydana geldi.
Okyanus dibi haritacl sayesinde yaplan ilk bulu, Atlan
tik ortas srtnn benzer pek ok srttan sadece biri olduuydu.
Bu dizi, D nyay kuatan km bir da zinciri olarak tanm
lanabilirdi, ama ekil ve yap olarak, karada bulunanlardan ok
farklyd.
Aslnda srtlar btn okyanuslarda vardr. Bir beyzbol topu
nun zerindeki uzun dikilere benzerler. Bu dikiler boyunca
yer yer denizalt volkanlar ve dank biimde volkanik adalar

173
grlr. Bu adalarn arasnda Galapagos takm adalar, Ascen-
sion adas ve zlanda da bulunmaktadr. Srtlarn en scak ve
gen blgeleri orta izgilerinin yaknlarnda yer alr.
Yeyz denizleriyle ilgili gzlemler, bir cinayet vakasndaki
ipular gibi, zamanla oalmtr. Yeni bir ipucu da udur: Ta-
rihleme teknikleri gelitike deniz tabannda hibir noktann
200 milyon yldan daha eski olmad anlald. Bu ise kta ka
yalarnn yandan ok daha azdr. Bu keif gerek bir ok y a
ratmt. nk hatrlayacanz gibi geleneksel gr okyanus
tabanlaryla ktalarn hepsinin ayn zamanda yaratld yolun
dayd. Aratrmalar ayrca unlar d a ortaya koydu: (a) yerka-
buu ile okyanus kabuu farkl maddelerden olumutur, (b)
okyanus kabuu, ktalarn altndaki kabuktan ok daha incedir,
(c) hem okyanus kabuu hem d e kta kabuunun altnda daha
youn bir madde bulunmaktadr.
Kayma kuramnn talihini deitiren ikinci aratrma alan,
alar boyunca yeryznn kayalarna kaznan manyetik bilgi
ile ilgiliydi. 1950li yllarn sonunda, gemilerin ektii manyeto-
metrelerle yllardr toplanan manyetik bilgiler baz artc ol
gulara iaret ediyordu. Bunlardan biri, okyanus taban boyun
ca grlen, garip bir dizge iindeki manyetik eritlerdi. Bunlar,
simetrik olarak okyanus srtlarnn her iki tarafnda kabaca p a
ralel konumda ve deiken polarite ile grlyorlard. Bu izgi
ler zellikle dndrcyd ama ne olduklarnn anlalmas
uzun srmedi.

Deniz Tabannn Yaylm as


1960 ylnda, Princeton niversitesinden Harry H. Hess,
W egenerin kuram gibi eitli kaynaklardan bilgiyi birletiren
bir dnce ortaya att. Bu basit am a zekice bir fikirdi: Deniz
taban yerkrenin derinliklerindeki scak, eriyik lavlarn (ya da
magmann) okyanus ortas srtlarda yzeye kmasyla oluur.
Yerden ykselen yeni bir volkan gibi, yzeye kan maddeler
birikerek, okyanus tabanndan kilometrelerce ykselen byk

174
da zincirlerini oluturur. M agm a ayn zamanda srtlarn iki ta
rafna birbirine ters ynde yaylarak yeni okyanus tabanm
meydana getirir. Bilinen btn okyanus tabanlar 200 milyon
yldan daha yal deildir.
Bu dnce balangta, W egenerinki gibi fazla ses getirme
di. Ama destek yoldayd. teki baz bilim adamlarnn alma
lar sayesinde, deiken manyetik izgiler bir tr fosillemi
manyetik teyp band gibi deerlendirilebilmiti.22 Buna gre,
eriyik kaya maddesi souyup yzeye ktka Dnyann man
yetik alannn yn bu maddenin iinde "kaytl kalyordu.
Dnya zerindeki manyetik alannn, yerkrenin uzun tarihi
boyunca birok kez yn deitirdii bilinmektedir. Deiken
izgiler de manyetik alann eriyik kayalarn yzeye kp sou
duu sradaki ynn gsterir. Yzeye kan madde merkez
den uzaklarken bu yn deimemekte, ancak bir tersine d
nle kan yeni madde zt ynde polarite gstermektedir. By
lece yer yzeyinin byk paralarnn hareket halinde olduu
aktr. O halde bu, ktalarn kayd varsaym lehinde gl
bir destekleyici bulgudur.
H essin sav deniz tabannn yaylmas olarak adlandrld. z
d teki bulmacalar arasnda, doruktaki lavlarn neden her za
man merkezin uzandaki lavlardan daha gen olduu da vard.
Ancak bizim hikyemiz iin asl nemli olan, H essin dncesi
nin, W egenerin ktalarn kayd varsaym iin yeterli ve gl
bir motor ortaya karmasyd. Yani ktalar, mantodaki (yerkabu-
uyla ekirdek arasndaki kaln tabaka) tanm akmlarnn hare
kete geirdii bu srele alttaki tabakann zerinde kaymaktadr
lar. Hess bu iki hareket arasndaki fark yle anlatmtr: Kta
lar, bilinmeyen glerin itmesiyle okyanus kabuunu yararak ha
reket etmezler. Okyanus srt zirvesinden yzeye karak yanal
ynde yaylan manto maddesi zerinde edilgince yzerler.23
ite bu noktada ktalarn kaymas kuram yeniden gndeme
geliyordu. Kendi bana yeterli bir aklama sunmayan bu d
nce, gelimekte olan yeni bir kuramn, "levha tektoniinin

175
paras haline geldi. ada bilimsel sentez evrim kuram iin ne
yaptysa levha tektonii de yer bilimleri iin ayn eyi salad.

Levha Tektonii
Bu yeni senayoya gre ktalar yerkabuu zerinde szlp
kayan birer gemi deildir. D aha dorusu, yerkrenin en dta
ki katman kalnl deien bir dizi sert ve kat levhaya bln
mtr. Son inana gre levhalar sadece yerkabuunu deil,
st manto tabakasnn bir blmn de ierir. Okyanus taban
larnda levhalarn kalnl 6 km ile, tabann en yal kesimlerin
de 130 km arasnda deiir. Kta levhalar ise genelde ok daha
kalndr ve derinlikleri yaklak 30 km ile 280 km arasndadr.
Bu levhalar topluluu, yani yerin en d katman, "litosfer*
olarak bilinir. Levhalar, alt manto tabakasnn "astenosfer**
ad verilen yumuak bir katman zerinde yzmektedirler. K
talarn izgileriyle her zaman akmas gerekmeyen bu dev
levhalar, eriyik kayann yava ancak gl aknn itici gcy
le yerin yzeyinde hareket etmektedirler.
Bir levhann kenarnn dier bir levhann kenaryla kar
karya geldii yerlerde ok eitli ilgin olaylar m eydana gelir.
Levhalardan biri alta girip manto tabakasna geri dnebilir;
karsndaki daha hafif bir ktleyse onun stne kabilir y a da
iki u birbiriyle btnleerek bir srada oluturabilir. Amerika
Birleik D evletlerinin bat ky izgisiyle Asyann dou kyla
rnn hareket halindeki levhalarn snrlar olduuna inanlmak
tadr. Bu levha bloklar hareket ettike kenarlarnda atlak y a
da krklar oluabilir. Bu blgede depremlerin ve gen dalarn
ska grlmesinin sebebi de bu olabilir. Ayrca iki levha blo-
kunun karlat yerdeki srtnme ok yksek s oluumuna
yol aar ve bu da alttaki kaya tabakalarn eritebilir. Yerkre
nin iindeki ok gl basnlar da oluan magmay yukar ve
dar iterek lav pskren yanardalar m eydana getirir.
* Litosfer: Takre. L it h o s Y unanca ta, s p h a ir e yine Y unanca (ing. s p h e re ) kre d e
mektir. (.n.)
** Y unancada zayf anlamna gelen a s th e n e s szcnden gelir, (.n.)

176
Bugn
Ne mutlu jeologlara ki, bu gelimekte olan alanda hl ceva
b bilinmeyen birok soru bulunmaktadr. Aslna baklrsa W e-
generin karsna kan mekanizma sorunu bugn bile tam ola
rak zlm deildir. Levha tektonii okyanus kabuunun
hareketini aklamakta olduka baarldr. Ancak, okyanus
levhalarndan daha kaln olan ve manto tabakasnn daha derin
lerine inen ktasal levhalarn hareketini aklamakta ok yeter
li deildir. 1995 ylnda ortaya atlan bir savda, ou levha ha
reketine yol aan gcn, eski okyanus tabanlarnn kyle
ortaya kan eki gc olduu ne srlmektedir.24
Aratrmalar birok alanda devam ediyor. Bunlardan biri u
sralarda, Hindistan ile Asyann geri kalan blmnn altlarn
daki kta levhalar arasnda devam eden mcadeleyle ilgili. Hin
distan, 50 milyon yldr, kuzeye, Asya ktasnn geri kalan bl
mne ylda 5 cmlik bir hzla kayyor. Syracuse niversitesi je
ologlarndan K. D ouglas Nelson, Hindistann bu itile imdiye
kadar, Himalaya D alaryla Tibet Platosunu oluturduunu
ve Orta Asyadan da paralar karpuz ekirdei gibi Byk
O kyanusa frlattn25 sylyor.
B aka bir deyile Hindistan levhas Asyann altna kayarak
yukarda belirtilen sonular yaratyor. Son aratrm alar ise bu
blgenin altnda bir eit eritme potas olduunu dndryor
ki bu da durumu karmaklatryor. Bu beklenmeyen bir du
rum ama uzun sredir zihinleri megul eden bir soruya cevap
olabilir: D alarla evrili bir alan olan Tibet Platosu neden bu
kadar dzdr? Aratrmaclar, blgenin altndaki yumuak y a
pnn bir ekilde buradaki alann dzlemesini saladn d
nyorlar. Tpk macun gibi cvk bir maddenin yeterli zaman
tanndnda alaca ekil gibi. Bu aratrmadan karlacak
dersler, daha nceki levha arpmalarnn anlalm asnda da
ie yarayabilir.26
Levhalarn kendilerine gelince... Byklklerini belirleyen
nedir? Kurama gre genilikleri 3000 kmden fazla olmamal. O

177
halde Byk Okyanusun altndaki levha neden bunun drt ka
t byklnde? Yeni aratrmalar, manto tabakasnn derin
liklerindeki akkanln, dnldnden daha fazla olduu
na iaret ediyor. Bu da levhalarn boyutlarn etkileyebilir.27
Levhalarn says bile tartlabilir. Son tahminlere gre bir
dzine byk levhann yan sra birka tane de kk bulunu
yor. Ancak son aratrmalar, Hindistanla Avustralyann ze
rinde oturduu tektonik levhann krlmakta olduunu dn
dryor. Bu gerekleirse byk levhalarn says 13e kacak.28
O rtada bu kadar ok soru varken W egenerin her eyi ze
memi olmasnda alacak bir ey tabii ki yok. Bu karmaklk
onun temel ngrsn, yani Pangaeann 200 milyon yl nce
blnmeye balad dncesini ise daha da artc kdmakta.
nk bu, herkesin gr birlii iinde olduu anlalan birka
noktadan birini oluturuyor.
W egener btn mcadelesi boyunca kendi mesleini srdr
meyi de baard. 1919 ylnda D eu tsch e Seew a rtenin Ham
burgdaki Meteorolojik Aratrmalar Dairesine atand. Burada
kamu hizmetiyle akademik almalarn birletirmeyi baard.
B e yl sonra, 1924 ylnda Avusturyada Graz niversitesinin
yeni kurulan meteoroloji ve jeofizik krssnde greve balad.
H l hareketli yaamn srdrd 50 yandayken, Grn-
landa 1930 ve 1931 yllarn kapsayacak byk bir gezi yapm a
y kararlatrd. Grnlanda yapt bu drdnc gezi bir fela
ketle sonuland. Adann ortalarndaki buzul tepesinden bat k
ysndaki kampa dnmeye alrken hayatn kaybetti. Hayata
veda ettii 1930 ylnda kuram bilimsel adan hl boluktay
d. Ancak miras yayor, hem de kendisinin bile hayal edeme
yecei kadar byk, kapsaml ve grkemli olarak.

178
IX. Blm

Jo h a n so n ,

L e a k e y A ilesin e K a r

Kayp Halka

A
sk yzl N ew York Times gazetesinin, n sayfasnda
bir bilim kavgasna yer vermesi sk rastlanan bir du
rum deildir. Ama 18 ubat 1979 tarihli saysnda, n
sayfann altnda, stuna baslm bir resimle birlikte ite tam
da byle bir haber vard. Resmin altndaki balk yleydi:

"N-NSAN" BULGUSU KARIT GRL


ANTROPOLOGLARI BLD
Balktan ok ciddi bir durum olduu izlenimi edinmiyoruz. Ne
den birinci sayfada yer aldm merak ediyoruz. Yaz yle balyor:

ki nl antropolog, geen ay elde edilen bir buluntunun


gerekten de insann ve bilinen btn insans yaratklarn

179
ortak atas bir n-insan olup olmad konusunda birbirle
rine cephe aldlar.
Kenyal antropolog Richard Leakey, iki Amerikal bilim
adamnn geen ay, bu zellie sahip yeni bir tr bulduk
lar yolundaki aklamalarna itiraz ediyor. Amerikal bilim
adamlarndan Dr. Donald C. Johanson ise Mr. Leakey ile
birlikte insan evrimi konusundaki bir sempozyuma katla
rak iddiasn iddetle savundu.

iddetle szc ne anlamdayd? Birbirlerine hakaret mi


etmilerdi? Yumruklar ve baklar m kullanlmt? Hayr,
bunlarn hibiri olmamt. O halde gazetenin editrleri bu ha
beri neden bylesine n plana karmlard? Bir gr yle:
Yldz parlamakta olan bizden bir Amerikal, durmu oturmu
ngiliz sisteminin yldzyla kar karya getiriliyordu. Davud
peygamberle Golyat gibi. Dr. Johanson, yani Amerikal, D a
vudu temsil ediyordu. Y oksa Golyat myd? Ayrca Leakey in
adnn nnde sadece "M r. hitabnn yer aldna da dikkat
edelim.
Dorusu her ne ise, haberde neredeyse bir yzyl nce Co-
p eun M arsha ynelttii iddetli sulamalardan hibiri yoktu.
Ayrca Ingilizlere has soukkanl bir davran iindeki Leakey,
Pittsburghdaki konferansa katlmaya ok hevesli de grnme
miti. O halde sorunun cevab ayrntlarda gizliydi. Dorusu
haberi hazrlayan muhabir Boyce Rensberger de bunlardan bol
miktarda ortaya dkmt. Ama haberin birinci sayfada yer al
masnn baka bir nemli sebebi daha vard.
Bu yzyln bandan itibaren, insann evrimi de dahil olmak
zere evrim kuram, bilim dnyasnda kendine bir yer edinme
ye balamt. Biz insanlarn maymunlardan tredii dnce
si y a d a korkusu hl tartma konusuydu. D aha mantkl gr
nen ikinci bir seenek ise hem insanlarn hem de insans may
munlarn atas olan henz bilmediimiz baka bir yaratktan t
rediimiz dncesiydi.

180
Ancak bu kuramla ilgili nemli bir sorun bulunmaktayd. Bu
da, insann evrim izgisiyle ilgili fosil bulgularnda byk bir
boluk olmasyd. izginin bir ucunda biz vardk ve kuzenleri
miz olan modern insans maymunlar da ayn uta yer alyordu.
Bir de, 10 milyon yl y a da daha nce yaad dnlen insan
s maymunlarla ilgili fosil buluntular vard elimizde.
Peki am a aradaki aam alarda ne olmutu? ' Kayp halka ne
redeydi? nsann tarihinde Kutsal Ksemden sonra en ok pe
inde koulan dl belki de kayp halkadr. Her uygarln, bel
geye sahip her toplumun nereden geldiimizi aklamaya yne
lik mitleri, efsaneleri vardr. te Leakey ile Johanson arasnda
ki ekimeye konu olan da temelde bu halkayd.

Kayp H alka
Bu sayfalarda birka kez karlatmz byk insan Charles
Darwin yine sahnede... Darwin 1871 ylnda, insanln kkle
rinin Afrikada bulunacan sylemiti. Yirminci yzyln ba
larnda, beyaz rkn stnlne ilikin rahatlatc nyargyla
yetimi bat Avrupallar iin bu szler onlar hem Darvvinden
hem de evrim kuramndan soutmaya yeterliydi.
N ew York Times gazetesindeki yaznn kt 1979 ylna ge
lindiinde ise artc bulgularn ve yeni yorumlarn giderek
artmas kamuoyunda kayp halka zerinde byk bir ilgi olu
turmutu. rnein nl Piltdown adam** medyada heyecan
yaratmt. 1912 ylnda szmona bulunan Piltdown adam
nn byk bir beyni ve kk bir enesi vard. Bu yzden, ata
larmz insan yapan deiikliin byiik beyin olduuna inanan
kamuoyunun ok houna gitmiti.
12 yl sonra, Avustralya asll antropolog Raymond Arthur
Dart, ikinci vatan Gney Afrikada, Kalahari l yaknndaki

K utsal K se: Hz. Is a nn Son Y em ekte kulland kse, (.n.)


** Piltdown adam: Bulunan kalntlarn sahte olduu an lalana kadar uzun yllar
varlna inanlan soyu tkenmi insan tr. Ingilterenin PiItdown blgesinde bulunan
kafatas p aralan ve ene kemiinin, gnm z insannkine ok yakn bir kafatas ile
orangutan enesi olduu ve buraya yerletirildii anlalm t, (.n.)

181
Taungda yeni bir fosillemi kafatas buldu. Yeni bir fosil bu
lunduunda bunun paleontoloji kaytlarna nasl geecei ve na
sl adlandrlacana karar verme hakk uzun sredir o fosili bu
lana tannmt. Dart d a yeni bir kategori oluturarak buna
A ustraopithecus (gneyli insans maymun) africanus adn ver
di. Ama bulunan fosil genelde Taung kafatas adyla anld.
Dart vard sonulan bir yl sonra yaymladnda Sco-
p esun maymun davasyla ay n y !! iddetli tepkiyle karlat.
Ama bu umduu gibi bir tepki deildi.
1. Sorun: Dart, foramen magnum un (vcuttan gelen sinir de
metinin beyne girdii kafatasndaki delik) kafatasnn alt tarafn
da olduunu belirtiyordu. Drtayakl hayvanlarda ise delik ka
fatasnn arkasndadr. Bu yzden Dart, bu kafatasnn ait oldu
u yaratn iki ayak stnde dik yrd sonucuna varmt.
2. Sorun: D artn austraopithecus kafatas, Piltdownun ter
sine, bir insann enesi ile bir insans maymunun beynine sa
hipti. Oysa herkes biliyordu ki bizi insan yapan byk beyni-
mizdi. Bunun iin de Piltdown adam daha gerek bir bulgu g i
bi grnyordu.
3. Sorun: Austraopithecus kafatas kk bir ocua aitti.
Bu yzden baz muhalifler, kafatasnn insans zelliklerinin ya-
ndtc olabileceini, nk geliimini tamamlamad iin henz
insans maymun zelliklerinin ortaya kmadn savundular.
D artn istisnai bir maymunun gen kafatasn bulduunu ve
kt bir hata yaptn sylediler.
D ahas, insann kklerinin, birok eski uygarla beik ol
mu A syad a bulunabilecei inanc da glenmekteydi. Ayn
sralarda Pekinde bulunan bir di fosili de bu fikri destekler
grnyordu. D artn Taung bulgusu ise bu tabloya uymu
yordu. Taung ocuu d a bir heyecan yaratm t am a bu daha
ok karikatrlere ve mzikal gsterilere konu olmak eklinde
gereklem iti.
Dart bu yzden hevesini kaybederek almalarn brakt.
Ancak 30 yl sonra Taung ocuunun nemli bir bulgu olduu

182
kabul edileli. Bunun sebeplerinden biri de, 1953 ylnda Pilt-
down kafatasnn tamamen sahte olduunun, bilinmeyen kii
lerce yine bilinmeyen yakksz bir am ala bir araya getirildii
nin anlalmasyd.

nat Louis
Dart, ortaya atlan grler yznden yenilgiye uramt,
iddial bir gr bulunan bir gen aratrmac daha vard ama
onu yenilgiye uratmak o kadar kolay olmad. Aslnda baklr
sa, N ew York Times gazetesindeki haberin gemii Richard Le
akeyin babas Louis S.B. Leakeyin yaam nda gizlidir. ocuk
luunun byk blmn Kenyada geiren Louis 13 yana
geldiinde arkeolog olmaya karar vermiti. 1924 ylnda, 21 y a
ndayken, imdiki Tanzanya topraklarnda yaplan bir dinozor
fosili aram a alm asna katld ve bu aratrm a hakknda verdi
i konferanslardan kazand parayla eitimini srdrd.
Bu aratrm a aslnda gelecekteki kariyerine giri niteliin
deydi. nk bu cretkr gen adam, Darvvinin insann kkle
rinin Afrikada olduu yolundaki grn desteklemekle kal
myor, kendisinin bunu kantlayacan da iddia ediyordu.
Uzun boylu, yakkl kendine gvenen bir insan olan Louis Le
akey, ad giderek daha iyi tanndka bilim dnyasn ynlendir
mekten de zevk almaya balamt.
Cambridge niversitesinden lisansst derece elde etmi ol
masna ramen koltuuna bal bilim insanlarna tahamml
yoktu. Ayrca atalarmzn, genelde inanld gibi yarm milyon
yl nce deil ok daha nceleri ortaya ktnda srar ederek
bilim dnyasnn ilgisini ekmiti. niversite yllarnda bencil
ve inat olarak tannmasna ramen (bir lakab d a domuz ka-
falyd), arkadalk kurmakta zorlanmyordu. Bunlar arasnda,
daha sonralar M argaret M eadn (X. blmde ele alnacak) ko
cas olan ekolog ve antropolog Gregory Bateson da vard.
Louis 1926 ylnda, 23 yandayken ilk insan fosili aratrm a
sna kt. Aramalar iin setii blge, Etiyopya, Kenya ve Tan

183
zanya boyunca kuzey-gney dorultusunda uzanan Byk Rift
V adisiydi. O zamanlar kimse bu blgenin ilgin olduunu d
nmyordu. Bugn ise dnyann en zengin hominid (insangil
ler) fosil alanlarndan drdn barndran yer olarak biliniyor.
Blge olaand zelliklerini levha tektoniinden kaynakla
nan yer hareketlerine borlu. Burada farkl levha bir araya
geliyor. Levhalarn hareketi yzeyi krtrm, volkanlar olu
turmu ve gllerle nehirlere dnen kntler meydana getir
miti. Bu yava am a srekli hareket de, volkanik ve tortul kat
manlarn olumasna ve sonra da bunlarn yzeyde aa kma
sna yol amtr. Burada, alar boyunca eitli canl trleri or
taya km ve yok olmu, yaamlarnn kant olarak geride fo
sillerini brakmlardr.
Louis, en gzde noktas olan, Tanzanyann kuzey ucundaki
Olduvai Boaznda ie balad. Ana ve yan galerilerle uzunlu
u yaklak 50 km yi bulan boaz belirgin jeolojik izgilere sa
hiptir. Baz yerlerde fosil kelleri kumlu tabandan 300 my e
kadar ykselir. etin bir yerdir, frn gibi scak ve toz kadar ku
rudur. Ailesi tarafndan, arazi almalarnn ouna gtrlen
Richard daha sonralar anlarn yle anlatmt: Neden hibir
zaman bir paleoantropolog olmay istemediimi ok iyi hatrl
yorum... Hep ter iinde, yap yapsnzdr, sinekleri kovmaya
alrsnz ve bir glge ararsnz.1Johanson da scak konusun
da ayn grte ve unlar sylyor: Neredeyse her seferinde
hastalanarak dnyordum. 1970li yllarda tehis konulamayan
yksek ateli hastalklara yakalandm .2
Kzgn gnein altnda geirilen uzun saatlere ek olarak,
baka glklerle de uram ak gerekiyordu. Bunlar arasnda,
her yerden yzlerce kilometre uzakta gnlerce almak zo
runda olan ekibin yiyecek ve su ihtiyacnn karlanm as gibi
lojistik sorunlar, kemiklerle talar birbirinden ayrmann g
l, bazen ok kk paralar iin geni alanlar taram a zo
runluluunun yoruculuu saylabilir. Ayrca bir ey bulundu
unda, onunla ilgili her ey, yani sadece yeri deil, ayn zaman

184
da evresi, hangi maddenin iinde bulunduu ve eer kaz kat
m anlar arasnda yaplyorsa, kesin derinlii gerektii gibi kay
d a geirilmelidir.
Her ne kadar aram a yaplacak yeri bulmakta ustaysa da Lo-
uisin dikkatli bir teknisyen olduu sylenemezdi. Bu yzden
daha sonra, yaymlad bir bulgusunu gerektii gibi belgeleye
memesi ban derde soktu. Bu dikkatsizlik hatas uzun meslek
hayat boyunca peini brakmad ve eer daha zayf bir insan ol
sayd onun silinip yok olmasna neden olabilirdi.
Keiflerini duyurmak iin gazeteleri ska kullanmas da pek
ie yaramam, bu yzden Sevimsiz ovmen unvann kazan
mt. Punch dergisi bulgularndan birini anlatrken, altta kal
mayarak Oboyoboi Boazndan* sz ediyordu. Gazete yaz
lar bilim evrelerini ise rahatsz ediyor ve kzdryordu.
Bilim dnyas Afrikadan gelen bu grltleri nasl deerlen
direceini bilemiyordu. Nihayet 1947 ylndaki bir bilimsel top
lantda, saygn fosil uzman Robert Broom, bu konuyla ilgilenen
bir grup aratrmacy, insann kklerinin Afrikada olduuna
ikna etti. Broom, D artn Taurg ocuu bir milyon ile iki mil
yon yl ncesiyle tarihlenm iti- da dahil olmak zere australo-
pithecuslarn insann soyaacnda yer aldn ortaya koydu.
Bilim insanlar artk Leakeyin ve Olduvai Boaznn adlarn
renmilerdi.

Olduvai Boaz
Louis ve ardndan Mary, Olduvai Boazn sahiplendiler.
Paleoantropolojiy i Louisden renen M ary bu renimi ok
iyi yapm olmalyd ki, Leakey ailesinin nl bulgularnn bir
ou ona aitti. Ama genellikle vgleri alan Louis oluyordu.
M ay aslnda, gerekli verileri doru biimde belirleyip kayda
geirerek kaz yapan ilk arazi aratrmacsyd.
Otuz yl sren, ounlukla son derecede g artlar altnda
yrtlm inanlmas g inat ve kararl aratrmalar sonun-

c Oboyoboi Boaz: O lduvai Boaz ad zerinde yaplm bir kelime oyunu, (.n.)

185
da 1959 yl yaznda nihayet hazine deerinde bir bulgu elde et
tiler. M ay nin bulduu bu hazine olaanst bir kafatasyla ba
z aletlerden oluuyordu. Bu gerek bir srprizdi, nk o za
manlar, alet yapmnn daha ileri bir gelimilik dzeyinin zel
lii olduu dnlyordu. Aslnda M ay nin bir kafatas bul
duunu sylemek, ii olduundan daha basit gsteriyor. nk
kafatas 400 kadar paraya blnm olarak karlmt ve
M ay nin bunlar birletirmesi gerekiyordu. Bu i ok paral ve
boyutlu bir yap-boz bulmacasn zmeye benziyordu.
Ortaya kan sonu, dev enekemikleri ve gorile benzer tepe
si olan am a baz insani zellikleri de bulunan bir kafatasyd.
Louis, onun farkl bir trn temsilcisi olarak tanmlanmas ge
rektiini dnerek, Zinjanthropus boisei adn verdi (Zinj,
Dou Afrika anlamnda eski bir szck, anthro insan anlamn
d a B o ise de kendisine parasal destek salayan kiinin adyd.)
Bulguyu insann en eski atas ve hatta kayp halka olarak tanm
lamas byk patrt yaratt. D aha sonra ya 1,75 milyon yl
olarak belirlenen kafatas, Louis'in belki de bandan beri hakl
olduunu destekleyen yeni bir bulgu niteliindeydi. Bir sre
sonra Australopithecus snfna dahil edilen kafatas bugn
A stralopithecus boisei olarak biliniyor. Bu bulgu tek bana
Leakey iftinin yaamlarn deitirmeye yetti. Birdenbire nl
olmular ve daha ok parasal destek elde etmeye balamlard.
Bu da onlara daha iyi donanml ve eksiksiz ekiplerle arazi ara
trmalar yapm a imkn tand.

Richard L eakey
Bu sralarda M ary ile Louisin oullar Richard da bymek
teydi. B abas gibi bamsz bir kiilie sahip olan Richard, ebe
veynlerinin nnden faydalanmak istemiyordu ve nce kendine
farkl bir yol seti. Bir sre, doayla ilgili becerilerini, bir safari
irketi ileterek kulland.
Ancak seyahatleri srasnda baka bir blge dikkatini ekmi
ti: Kenyada, O lduvainin kuzeyinde am a hl Byk Rift Vadi

186
sinin iindeki Koobi Fora. Bunun zerine, sahip olduu sfatlar
babasndan d a az olmasna ramen hi niversite eitimi gr
memiti bir ekip oluturarak ie balad ve baz buluntular
kard. Ama bunlar ok nemli eyler deildi.
Ancak Louisin yaamnn son yl olan 1972de Richard ona
ok nemli bir bulgu sundu. Bu, o zamana kadar karlanlarn
en eksiksizlerinden biri olan muhteem bir kafatasyd. Beyni
saklayan blm nceki fosillerden daha bykt ve aln da on
lar gibi kk deildi. Louis bulguyu sevinle karlad. te Ho-
minid etesi yine hzineyi bulmutu. Ayrca bu, Louisin uzun
zamandr savunduu dncenin somut bir kantyd. Yani, in
sann soyaacnda byk beyinli gerek bir atann en az iki mil
yon yl nce Afrikad a yaadn kantlyordu. Kafatasnn ya
ilk karklktan sonra, 1,9 milyon yl olarak belirlendi. Richard
artk, bizim kendi ailemizin, yani homo takmnn en yal ye
sini bulma onuruna sahipti. 1973 ylnda bulgularn yaymlad
nda ona, alet yapan anlamnda H om o habilis adn verdi. Ric
hard d a kukusuz Hominid etesinin bir mensubu olduu ve
Leakey ailesinin ansndan nasibini ald halde birok ynden
babasndan ok farklyd. Kk bir rnek: Bulduu fosile bir
lakap yaktrmaktansa anne babas zinjanthropusta.n, dev e
nesinden dolay ounlukla Fndkkran Adam y a d a tahmin
edilebilecek nedenlerle Evlat diye sz ederdi onu sadece,
arazide verilen kayt numaras olan 1470 diye adlandrd. Ka
nlmaz tartmalar ve anlamazlklar daha az duygusal bir
dzeye indirebilmek iin, btn bulgularn arazi numaralary
la tanmlad. Doabilecek tartmal durumlara kar, her za
man baarl olmasa da bu eilimini korudu.
D aha sonralar bir yazsnda yle demiti: Zinjanthropus
Louis iin ne getirdiyse 1470 de bana ayn eyi salad. Bana n
kazandrd, uluslararas platforma kard.3 Bu durumun bera
berinde tad baz olumsuzluklar d a vard. Londrada yaym
lanan EZconomist dergisi Richardm bir kitabn deerlendirir
ken yle diyordu: Atlantiin hangi yakasnda yaadnza

187
bal olarak, Mr. Leakey y a kendi tantmn yapm a becerisi g e
limi mlkiyeti ve inat bir cahil y a da fosiller zerinde ken
disinden daha iyi eitimli rakiplerinden daha isabetli tahmin ve
yorumlar yapabilen son byk amatr bilim adamdr.4 Oysa
sahip olduu deneyimlerin dzeyi konusunda bir kuku yoktu.
Kk Richard l a iki erkek kardei birok defalar anne babala
rnn arazi gezilerine katlmlard ve ocukluklar srasnda,
baka bilim insanlarnn tm kariyerleri boyunca elde ettikleri
deneyimden daha fazlasn kazanmlard.
Richardn 1470in bulunmasnn ardndan 19701i yllarda
yapt arazi aratrmalarndan ok baarl oldu. Bylece,
kendi bulduu alanda drt yl iinde yapt almalarda, anne
babasnn 30 yl sren zahmetli aratrmalar srasnda kardk
lar kadar nemli bulgu elde etti. 1979 ylnda 35 yandayken,
amatr bilim adam Richard Leakey bilim dnyasnda bir s-
perstar olmutu. Kendi almalaryla adn kabul ettirmi olan
annesi bile onunla yanam yordu. Louis gibi Richard da
M aryden ok daha iyi bir tantmcyd. stelik sadece kendisi
iin deil, paleoantropoloji dnyas iin de...
Richardn babas gibi paleoantropolojiyi hep gndemde tut
mas parasal kaynak bulunmasnda nemli lde yardmc ol
du. Bir yzyl nce Cope ve M arshn zamannda olduu gibi
arazi almalar yine pahal bir iti ve kaynak bulmak, fosil
bulmaktan daha az nemli deildi. Para bulmak srekli bir a
bay gerektiriyordu ve bunun iin, mali kaynak salayan evre
lerin yan sra kamuoyunun da ilgisini ve desteini kazanmak
gerekiyordu.
Bu ise sk sk kamuoyunun nne kmay, sergiler amay,
orada burada konferanslar vermeyi gerektiriyordu. niversite
ye sadece konferans vermek iin gittiini syleyerek aka y a
pard. Ama konferanslar hep dolu olurdu.
Bu sralarda zengin ve nl kiilerle birlikte olmaya balad.
Ayrca babasnn vakfndan ayrlarak kendininkini kurdu. By
lece sadece aratrm a iin byk miktarlarda kaynak salamak -

188
la kalmad, ayn zamanda bu fonlarn kime verilecei ve nereye
harcanaca konusunda da sz sahibi oldu.
Bu arada, babasnn kiisel yaamnn izinden giderek ilk ka
rsndan boand ve gen bir paleoantropolog olan M eavele
evlendi. M ary Leakey gibi M eave de araziye kolayca ve iyi
uyum salad. Hominid etesi bymkteydi. Dan kral ise
Richardd.

Lucy Sahneye kyor


Gen Amerikal Donald Johanson daha sonra Leakey aile
siyle tanmasn yle anlatmt: National G eographic de zin-
janthropus hakkmdaki yazy okuduumda lisedeydim. Oldu-
vai adnn boluktan gelen gizemli sesi beynimde bir gong vuru
u gibi yankland. Mezun olmak zereydim ve retmenim Pa
ul L eserin bir meslek olarak kimyann erdemleri konusunda
anlattklarna ramen, antropoloji dncelerimde giderek daha
ok yer tutmaya balamt. Leakeyin deneyimi, fosil kararak
da bir meslek sahibi olunabileceini gstermiti.
niversiteye baladm da diye devam ediyor Johanson,
Leakey beni yine sarst. 1962 ylnda, O lduvaide yeni bir ho
minid fosili bulduu haberi duyuldu. Ama bu kez bulunan bir
austrolopithecus deil, gerek bir insand (H om o h ab ilis). J o -
hansona gre haberin artc yn, bu yeni H om onun yay
d: yaklak 1,75 milyon yl. Yani Zinjanthropusla ayn yatay
d. Leakey ve yardmclar bylece bir vuruta, insann bilinen
yan katma karmt.5
Johanson kuku yok ki daha o zaman kayp halkann cazibe
sine kaplmt. 1970 ylnda doktora tezi zerinde almaya
baladnda ise olaylar farkl bir ak iine girdi. Richard Le
akeyin bir tand olan jeoloji rencisi M aurice Taieb, Etiyop
y a nn uzak llerinin jeolojik tarihini karmaktayd. Taieb
zellikle, Afar geni olarak bilinen ve aslnda Byk Rift V a
disinin kuzey ucu olan blgeyle ilgileniyordu. Daha sonralar o
gnleri yle anlatmt: insanlar levha tektonii kuramn d a

189
ha yeni anlamaya balyorlard. Bu yzden, tezim iin bu blge
yi incelemenin iyi olacan dndm.6
Richard, Taiebin bulduu baz fosil rneklerini grdkten
sonra, arazide yapaca alm alara bir paleoantropologu da g
trmesini nerdi. Ona Johan son un adn verdi. Johanson, he
nz tezini tamamlamam olmasna ve kendisine Afarda zama
nn bouna harcayaca sylenmesine ramen gitmeye karar
verdi. Taieb ve Johanson, Louisin lmnden ksa sre nce
ondan, kaynak salam alarna yardmc olacak destek mektupla
r aldlar. 1973 ylnda Afar'n plak, gneten kavrulmu bir
blgesi olan H adar'da kamp kurdular.
Grubun yelerinden Jo n Kalb o gnlerle ilgili anlarn yle
anlatyor: Johan son un kafasnda, hominid fosili bulma dn
cesi sabit fikir haline gelmiti. Aratrmay tekeline almak, ho
minid arayn tek amac haline getirmek istiyordu7 Richard
ilerin nasl gittiini grmek iin kamp ziyaret etti ve Jo h an
son'a gerekten hominid bulmay m umduunu sordu. Senin-
kinden daha bile yalsn bulacam diye cevap verdi Jo h an
son. Bir ie arabna bahse girerim diye de ekledi. Kabul
dedi Richard.8
Bir yl sonra 1974 sonbaharnda Johanson goln att. Eki
biyle birlikte neredeyse yzde 4 0 tamam bir iskelet buldu. U
milyon yanda ve sadece bir metre uzunluunda olsa bile bu is
kelet bizimkine ok benziyordu. Lucy" adyla anlan buluntu
Johansonu, Richard bile geen bir hzla paleoantropoloji dn
yasnn zirvesine kard.
R ichard kzdran ise bu buluntu deil, Johanson ve meslek
talarnn, zellikle de Tim W hiten yorumlaryd. Louisin ilk
hayranlarndan olan ve Richard iin de alan White daha son
ra ondan kopmutu. White, Lucynin farkl bir tre ait olduu
konusunda Johansonu ikna etti ve bu tre A ustraopithecus
afarensis adn verdiler. Ayrca, kala kemiiyle, femur (uyluk)
ve tibia (kaval) kemiklerinden, Lucynin iki ayak zerinde y
rdnn anlaldn savundular.

190
Johanson, en ya l insan tanmnn byleyici bir nitelii oldu
unu iyi biliyordu ve buluntusunun byle olduunu iddia etti.
zellikle de, baarl geen yeni bir arazi almasnda ekibinin,
"lk Aile adn verdikleri 13 bireyin kalntlarm bulmasndan
sonra bu iddiasn glendirdi. Peki, Johansonun Lucynin bu
lunmasyla ilgili kendi duygulan neydi? Kaygs sadece meslekte
ilerlemek miydi yoksa bilimsel ilerlemeyi de dnyor muydu?
Leakey ailesinin kapsaml bir biyografisini yazan Virginia
Morell, Johansonun Leakeyleri, zellikle de Richard taknt
haline getirdiini sylyor. Lucynin bulunduu byl an
yle anlatyor: "Elinde tuttuu kol, bacak ve el kemiklerini ka
meraya doru uzatarak Hey Richard, una bak! Gzel deil
mi! te imdi avucumdasn Richard, avucum dasm ! diye ba
ryordu."9 Morell, Taiebin u szlerini de onun azndan akta
ryor: Lucynin bulunuundan sonra Johanson sanki lider
kendisiymi gibi davranmaya balad. Her ey kendisinin olsun
istiyordu. nk tek istei Richard gemekti.10

Etki ve Tepki
Richardn buluntulara tepkisi konusunda elikili bilgiler
var am a daha sonra olup bitenlerin houna gitmediinden ku
ku yok. Johanson ekibi, bulgular aklamak zere yaplan ba
sn toplantsnda zaferini yle ilan ediyordu: nsann evrimsel
kkenleriyle ilgili arayta benzersiz bir hamle... Sadece iki gn
iinde H om o takmyla ilgili bilgilerimizi 1,5 milyon yl geriye
gtrdk. Modern insann soyaacyla ilgili btn eski kuram
larn artk toptan gzden geirilmesi gerekir.11
Johanson, koyun postuna brnm bir tredi gibi her eyi
tersine evirmeye alyordu. Richardn 1470inin ya konu
sunda hl baz tereddtler v arsa da, Johan son un, insann k
kenini 1,5 milyon yl daha geriye gtrdkleri iddias Richarda
gre erken ilan edilmi bir zaferdi.
Ancak bu ve benzeri iddialara ramen, iki grup arasndaki
ilikiler kopmad ve birbirleriyle balantlarn srdrdler.

191
Hatta ksa sre sonra yaplan bir toplantya Richard ve Mary,
tarihlendirme sorununu zmek umuduyla Olduvai ve Koobi
Forada kardklar baz buluntular getirmilerdi. Johanson
daha sonra, L u cy adyla yaymlad kitabnda, Richardla
Mary'nin, tarihlendirme sorunuyla yz yze gelmemek iin el
lerinden geleni yaptklarna inandn sylyordu. Richard ise
ekibinin sadece olup bitenleri anlamaya altn savunuyordu.
Toplantya katlan Taieb de daha sonralar, Richard iin olduu
kadar M ay iin de ilerin kzmaya baladn belirtmiti.
Yeni bir tr ortaya karmak hep sarsnt yaratan bir olay ol
mutur. Bu kez de Johansonun A ustralopithecus afarensis t
rn sunmas eitli cephelerde frtnalar yaratt. Resmi akla
ma 1978 ylndaki Nobel sempozyumunda yaplacakt. M ary de
sempozyuma katlyordu ve Johanson, onun fosillerinden baz
larn kendi snflandrmasna dahil ettiini aklaynca ok f
kelenmiti. Johansonun niyetini belki de tahmin ediyordu ama
bunun kamuoyuna aklanmas saygszlkt, nk onun snf
landrmas Leakeylerin uzun sredir benimsedii gre bt
nyle ters dyordu.
Johanson kendi grn Tim W hitela birlikte yazd ki
tapta yaymlaynca durum daha da ktleti. Kitapta Lucyy le
onun lk Aile sini, insann gerek atalar olduu dnlebile
cek en eski fosil grubu olarak nitelendiriyordu. Eer haklysa
ite kayp h alk ay a da kayp halkalardan biri buydu.
Johansonun snflandrmasna gre, Y eklindeki soyaac-
nn tabannda A. afarensis vard. Lucy, yani insann anas, gv
deyi oluturuyordu. Gvdeden ayrlan dallardan biri H om o ha-
bilisi, o da modern insan H om o sa p ien si meydana getiriyordu.
Y nin teki kolu ise Louis Leakey'in A. boiseisini oluturduk
tan sonra kesiliyordu. Bu gr, Leakeylerin, insann soyaac-
nn ok daha gerilere dayand yolundaki dncesiyle aka
eliiyordu. Bylece birka kiinin yaamboyu sren alm ala
r, stelik de Leakey ailesinin bulduu fosiller kendilerine kar
silah olarak kullanlarak boa karlyordu. Ayrca Johanson

192
bu ekilde, kayp halkay bulma onurunun kendisine ait olduu
nu savunuyordu.12
Richardla M arynin gerek duygularn tahmin etmek ise
kolay deil. Richard her zamanki gibi, sadece gerei aradn
savunuyordu. Aka sylemiyordu ama, Johan son un kayp
halkay bulan kii sfatn kazanma hrsyla aceleci davrand
n dnyor olmalyd. Leakeyin gr, Johan son un iddi
asn destekleyen yeterli fosil bulunmad, Lucynin mevcut
kategoriler iine yerletirilebilecei ya da kendisinin daha nce
baz bulgularna yapt gibi pheliler snfna konabilecei
yolundayd.
Johansonun M arynin fosillerini kendi snflandrmasna d a
hil etmesine karlk ileri srlen gl bir sav, bu uygulamay
la, birbirlerinden yarm milyon yllk bir zaman dilimi ve iki bin
kilometreye yakn bir mesafeyle ayrlm bulunan rneklerin bir
araya getirilmi olmasyd. Mary, bir meslektana yazd mek
tupta Johan son un ekibinin almalarm zensiz olarak nite
lendiriyor ve buna kar gbirlii arsnda bulunuyordu.13
Johanson Lucy hakkmdaki kitabn yaymlaynca iler daha
da kzt. M arynin tepkisine ilikin yorumlar yleydi: Ter
minoloji hakknda ve bulduumuz yeni tr adlandrrken yap
tmz iddia ettii hatalar konusunda tyleri diken diken eden
bir artmayla bize saldryor14 Bununla birlikte Leakeylerle
Johanson arasndaki temas kopmamt ve bu da belki, Johan -
sonla Richard Leakey arasnda son yz yze tartma iin ge
rekli frsat hazrlyordu.
Eer hl paleontropolojinin kamuoyunun ilgi alanna girdi
inden phe duyanlar varsa bile, W alter Cronkitein* Johan -
sonla Richard, etkili ve geni izleyici kitlesine sahip televizyon
program U niversee davet etmesi bu kukular datmt. J o
hansona gre, Leakey aralarndaki rekabetin byk lde ba
snn uydurduu bir mit olduunu ne sryordu. Bunun y a-

c W alter Cronkite: A B D de kam uoyunda byk saygnl ve etkisi olan televizyon


program c ve sunucusu, (.n.)

193
nltc olduunu dndm ve Richardla bir araya gelme frsa
tn memnunlukla karladm.15diyordu Johanson. Dier taraf
tan Richard ise, sorumluluu btnyle Johansona ait olmasa
d a bir tuzaa dtne inanyor. nk kendisine, bu progra
mn bir tartma deil, yaratllk ve insann evrimi konusun
d a bir sohbet olacann sylendiini belirtiyor!
Leakey tartmadan korkuyor deildi, ama zerinde tart
lan fosiller Johan son a ait olduu iin kendisinin zayf duruma
deceinden kayglanyordu. Gerekten de Johansonun A.
afarensis kafatas da dahil olmak zere baz stnlkleri vard.
Ayrca, Johan son un szleriyle Kameralarn almaya bala
d andan itibaren Cronkiten istedii eyin bir tartma oldu
u anlalmt.16
Johanson, kendi tasarm olan insann soyaacn bir grafik
zerinde anlatarak Leakeye bakt. Bu ekilde tuzaa drl
mesine fkelenen Richard ise grafiin zerine byk bir arp
iareti ekti. Ardndan, kesin karar vermek iin yeterli fosil
bulgusuna sahip olmadklar yolundaki bilinen grn tek
rarlayarak, grafiin karsna byk bir soru iareti izdi. Le
akey daha sonra program talihsiz olarak nitelemiti. Ben k a
zandm ! diye aklam a yapan Johanson ise bu grnde h
l srarl.17
Bunlar 1981 ylnda olmutu. Johanson ve Leakey o zaman
dan beri konum adlar18, am a olayn olumsuz etkileri hl de
vam ediyor. 1984 ylnda Leakey bu alandan ekilmeye bala
d. Bazlar bunun Johansonla olan kavgasyla balantl oldu
unu dnyor. Kendisi ise baka ilgi alanlar da bulunduu
nu ve bunlarla uram ak istediini sylyor. Gerekten de,
Kenya Ulusal M zeleri ile, babasnn enstitsnn bir uzant
s olan Primat Aratrmalar Enstitsndeki idari grevlerini
srdrmesine ramen alan almalarn brakt. Eski gnlerde
kendisi iin ok nemli olan konferanslar ve toplantlardan
uzak durdu. zellikle de Don Johan son la karlaabilecei
toplantlardan.

194
Bununla birlikte, paleoantropoloji evrelerinde Leakeyin
ad hl n sralarda geliyordu. rnein 1984 ylnda New
Yorktaki Ameriken Doa Tarihi Mzesi, Atalarmz: nsanl
n Drt Milyon Y l balkl byk bir sergi ve toplant d
zenledi. Yetkililer, aralarnda D artn Taung ocuu, Louis ve
M ay nin Zinjanthropusu, Richardm 1470i ve Johan son un
Lucy'sinin de bulunduu nemli fosil rneklerinin asllarn
sergilemek istiyorlard. Al konumasn Johanson yapacak
t. Richard da konuma yapm ak ve baz fosil bulgularn g s
termek zere davet edilmiti. Ama sadece katlmay reddet
mekle kalmad, ayn zamanda Leakey ailesinin elindeki fosil
malzemesini de, gvenliklerinden kayg duyduu gerekesiyle
gndermedi.
M ary de davetliydi ve katld. Konum asnda dzenleyicile
ri gerekletirdikleri bu iyi organizasyondan dolay kutlarken
bir yandan d a Richard gibi, bu esiz fosillerin dinci bir terris
tin (kukusuz yaratllardan sz ediyordu) saldrsyla yok
olabilecekleri tek bir odada toplanmalarndan duyduu kayg
y dile getiriyordu. Ancak bu sadece onun gr olarak kal
mad. teki mzeler de ellerindeki fosilleri vermeyi reddetti
ler. Gemite de sk sk olduu gibi bu olaydan, etkisi efsane
lemi olan Richard sorumlu tutuldu. Gerekte ise gc K en
y a nn snrlar dna pek uzanmyordu ve sulam alar hakl
deildi.
Richardm teki faaliyetleri arasnda 1989 ile 1994 yllar ara
snda yapt Kenya Yaban Yaam Dernei bakanl da yer
alyor. Burada otoriter ynetimiyle birok kiiyi kzdrmt.
1993 ylnda belki bir sabotaj sonucu, belki de sadece kaza ese
ri, bindii uak dt ve iki bacan kaybetti. Byk cesaret
rnei gstererek birok alanda almalarn srdrebilmesine
ramen arazi almas artk onun iin ok g bir i durumuna
gelmi bulunuyor. Bu yzden almalarndaki arazi ilerinin
birounu kars ve yardmcs M eave stlendi. Richard ayrca
politikaya da atld.

195
nsan D erken Ne Kastediyoruz?
Paleoantropologlarn karsna kan glklerden biri de
insan szcnn kesin, zerinde gr birliine varlm bir
tanm olmamasdr. Hatta tanmn paleoantropoloji alanndaki
bulgularla geliip evrilmekte olduunu syleyebiliriz. Bu konu
daki ilk dnce, insanlmzn (a) atalarmzn aalardan inip
ellerini trmanma grevinden kurtarmalar ve bylece onlarn
alet yapacak ekilde evrilmelerine frsat salamalaryla ve (b)
ayn sralarda beyinlerimizin bymeye balam asyla ortaya
ktdr.
1980li yllarn banda, eldeki btn veriler insan beyninin
bymeye en erken 2-3 milyon yl nce baladn gsteriyor
du. ki ayak stnde yrmenin tarihi ise en az 4 milyon yl ge
riye gtrlyordu. Eldeki kantlar arasnda, M ay Leakey in
1978 ylnda Tanzanyadaki Laetolide bulduu bir dizi ok dik
kat ekici ayak izi de vard. Johanson bu izleri kendi afaren-
sisiyle ilgili iddialarna dayanak olarak kullanm, bu da
M ay yi zmt.
Ayrca, insangillerin iki ana izgisini oluturan A ustralopit-
h e cu s ve Homo'nun daha erken bir atada birletikleri konusun
d a iki taraf da gr birlii iindeydi. D aha nce grdmz
gibi Johan son a gre Lucy ve arkadalaryol ayrmnn ban
da yer alyorlard. Ayrm onlarn zamanndan sonra gnmz
den 4 ile 3 milyon yl nce meydana gelmiti. Richard Leakey
ise Lucynin sadece daha nce yaam baka bir australopithe-
cus olduunu ve ortak atann ok daha nce, 7 y a da 8 milyon
yl nce yaam olmas gerektiini savunuyordu. Ayrca Y ek
lindeki aacn ok basit olduuna, aacn bir allk eklinde
dnlmesinin daha uygun deceine inanyordu.
Leakey, bunun yan sra, kendi savnn evrimsel dnceye
daha uygun olduunu ileri sryordu. rnein 1992 ylnda,
blesbok, hartebeest ve wildebeest cinslerini kapsayan Afrika
antiloplar ailesi A lcelaphininin zaman iinde ok etkin ve ba
arl birer otlama makinesine dntklerine iaret etmiti.

196
Bu hayvanlar be milyon yl nce, tek tr olarak ortaya km
lard. Zor artlarda, dolaarak yiyecek arayan hayvanlar Afri
k ann Sahra alt blgelerine yayldlar ve bugn kendi evrim
allklarnda 10 ayr eitleri bulunuyor.19 A lcelaphini ailesinin
evrimsel tarihi ekil asndan tepesi dz bir akasya aacna
benziyor diyor Leakey. nsann ekillenmesinde de daha kar
mak bir evrim aacnn etkili olduu yolundaki inancnn yeni
bulgularla destekleneceine inanyor.
Evrim biyologlar bu gr kabul etme eilimi gsterirken
antropologlarn ise Johansonu destekledii grlyor. Bunun
la birlikte, tartmann iddeti bir sredir hafiflemi bulunuyor.

Y eni Bulgular
Trlerin tanmlanmas ve snflandrlmasnda kullanlan ge
netik teknikler gelitike, aratrmaclar bilgi dzeyimizde de
nemli ilerlemeler olacan umuyorlar. Baz genetik bulgular,
insan ve insans maymunlarn izgilerinin en az 5 milyon yl n
ce, hatta belki de Richardm tahmin ettii gibi 7 milyon yl n
ce birbirinden ayrldn dndryor. Ancak fosil buluntula
r henz o kadar geriye gitmedii iin molekler genetik bulgu
lar kantlanamyor.20
Son zamanlarda, tartmay yeniden alevlendiren yeni bulgular
ortaya kt. Bu konuda en fazla katky yapanlardan biri ise Le
akey ailesinin en yeni yesi Meave. M eave Byk Rift Vadisinin
baka bir blgesine ilgi duyuyordu. Buras, 4-5 milyon yllk tor
tul kayalar barndran, Kanapoi adnda ssz bir yerdi. Tahmini
gerekleti. 1994 ylnda 4,2 ile 3,9 milyon yl ncesiyle tarihlenen
hominid rnekleri buldu. Olayn heyecan verici yan sadece y a
n byklnden deil, ayn zamanda bu rneklerin daha nce
bulunanlarn hepsinden farkl bir tre ait gibi grnmesinden
kaynaklanyordu. Ekip bu tre A ustralopithecus anam ensis1' ad
n verdi (Johansonun afarensisiyie kartrlmamal).
A a yukar ayn zam anlarda Tim White (ksa sre nce
Johan son la yollar ayrld) ve arkadalar da Etiyopyadaki

197
Aramiste daha da eski kemikler buldular. 4,4 milyon yl nce
siyle tarihlenen bu kemikler de baka bir tre ait gibi grn
yordu. Bu rneklerin ad tartmal, ama burada nemli olan
nokta bu farkl trlerin st ste gelen zaman dilimlerinde y a a
m olmalar.22
Bu da bir trn dz bir izgi zerinde giderek baka bir tre
evrildii dncesini geersiz klyor. Bylece durum, basitle
mek bir yana, eskisinden daha da karmak bir hale geliyor.
Ama kesin olan bir ey var: Louis ile Richardn tercih ettikleri
evrim als tanm imdi daha gl grnyor.
Dahas, sanki ileri daha da kartrmak ister gibi, Lucynin
iskeletini inceleyen iki isvireli antropolog onun dii deil, bir
erkek olabileceini savunuyor. ddia kapsaml olsa da temelde
pelvisin (leen kemeri) ekil ve bykl zerinde odaklan
yor. iki antropolog, Lucynin pelvisinin bir yavru barndracak
lde geni olmadn dnyor.
Bu da demek oluyor ki, eer bu iddialarnda hakllarsa, Lucy,
erkekle dii arasnda fiziki yap farknn byk olabilecei var
saylan afarensis trnn ufak tefek bir diisi deil, tamamen
farkl bir trn yetikin bir erkek yesidir, iki aratrmacdan
Martin Husler unlar sylyor: Lucynin erkek olduunu ke
sin olarak syleyemem. Ama, erkeiyle diisi arasnda byk
bedensel farkn bulunduu bir tre ait olmadn syleyebili-
rm. "
Bylece tartma yeniden alm oluyor. Kayp halka hl
kayp m? Belki evet, belki de deil.
Johanson, Berkeleydeki nsann Kkenlerini Aratrma
Enstitsnn bakan olarak bu alandaki aktif almalarn
srdryor. Biraz yumuam gibi grnse de iindeki hrs yok
olmu saylmaz. 1994 ylnda yaymlad A n cestors: In Search
o f Human O rigins (Atalarmz: nsann Kkenini Aray) (L e-
nora Johanson ve Edgar B lakele ortaklaa yazlm) adl kita
bnda, hl doru olan kendi yaklamym gibi bir slup kul
lanyor, Chicago niversitesi karlatrmak anotomi uzman

198
Russell Tuttlen ortaya koyduuna benzer bulgular gz ard
ediyordu. Tuttle ise H adar blgesinden karlan ayak kemikle
rinin, M ay Leakey m Laetolide bulduu insans ayak izlerin
den farkl olduunu savunuyor.24
Johanson, 1996 ylnda National G eographicde yaymlanan
bir yazsnda ise kk bir not eklemeden edememiti: Lucy en
eski atamz olmayabilir ama hl en iyi tannan o.25
Richard Leakey ise daha fazla konumaktan kanyor. Geri
planda kalmay tercih eden kiiliine uygun olarak sava mey
dann bakalarna brakyor.

199
X. Blm

D erek F reem an
M a rg a ret M e a d e K ar

insan Davrann Belirleyen


Doa m Yoksa Yetime mi?

B
u sin ess W eek dergisinde kan bir yazda sosyolog
Sherry Turkledan siber uzayn M argaret M eadi1
olarak sz ediliyor. Turklem adn hi duymam olsa
nz bile bu tanmdan anlarsnz ki o bilgisayar alannda bir n
cdr, kkrtc dnceleri vardr, yazlaryla konumalar ilgi
ekici ve kolay anlalrdr ve bilim evrelerini ok aan bir oku-
yucu-izleyici kitlesine sahiptir. M eadin adnn byle hayranlk
belirten bir ekilde kullanlmas yerindedir. 1978 ylnda ld
nde Bakan Carter duyduu znty belirterek yle de
miti: O kltrel antropolojinin insan kavrayn milyonlarca
insana retti.2
M ead sadece dnyaca tannm bir bilimci deil ayn zaman
d a alkantl geen 1960l yllarda birok gencin yol gsterici

201
si, R ed b ook dergisindeki stununda olduu gibi yazlaryla ve
konferanslaryla anne-babalarn retmeni, hkmetlerinse
sosyal politika danmanyd. Kendi alannda yorulmak bilmez
bir aratrmacyd. Gney denizlerindeki* yedi farkl kltr
incelemi ve yazmt. Y aam a veda ettiinde ardnda binden
fazla yaymlanm yaz ve iki dzine kitap brakt. N ew York
Times'taki bir yazda yle deniyordu: O, aratrm a yntem
lerine getirdii yenilikle sosyal antropolojinin bir bilim dal
olarak olgunlam asna yardm c olan bir nc olarak kabul
edilmelidir.3
M ead in yeniliklerinden biri halkn anlayaca ekilde yaz
makt. Metni, allageldii biimde, istatistik tanmlarla anlat
labilecek ayrntl gzlemlerle doldurmak yerine bunlar ekler
eklinde kitabn arkasna koyuyordu. Bu kolay anlalrl onu
kamuoyuna sevdirmiti ama eski kafal meslektalarnn ou
nu rahatsz ediyordu. lk kitab Corning o f A g e in Sam oa (S a -
moada Genlik a) ile birdenbire nller snfna ykselme
si ve hesaba katlmas gereken bir arlk kazanmas onlar da
ha d a tedirgin etmiti.

D oa m Y o k sa Yetim e mi?
Kitabn yaymland sralarda (1928) bilim dnyas hl in
san davrannn kkleri konusundaki eski tartmaya gml
m durumdayd. Birok bilim adam, aratrmac ve kamu g
revlisi M endelin yeniden kefedilen genetik almalarn alp
bunun zerine, insan davrannn genetik olarak belirlendiini
iddia eden sahte bir bilimsel yap kurmutu. Ne yazk ki bu da
rklar ve insan rknn kaltmla slahna inananlar iin gl
bir silah olmutu. Bu kiiler seici rem e olarak adlandrdk
lar yntemle insan rkn gelitirmeyi amalyorlard.
Kar tarafta ise, insan davrannn byk lde hatta b
tnyle kltr ve evre tarafndan belirlendiini savunan kl-

G ney denizleri: Byk Okyanus, Atlas O kyanusu ve Hint O kyanusunun gney y a


rm krede kalan blgeleri, (.n.)

202
tr belirlenimcileri vard. Bunlar savunduklar bu grten do
lay, seici remenin hayvanlarda ie yarayabileceini am a in
sana uygulandnda hem yararsz hem de tehlikeli olacan
sylyorlard.
Bu iki grup arasnda bir ortak nokta yok gibiydi. Bunun ka
nlmaz sonucu ise, baz genetikilerin D arwinin yerini aldk
larn bile iddia ettikleri zihinsel bir karmaayd. Durum, insa
nn slahm savunanlarn rkla kaymasyla irkin bir ekil al
mt. Politikaclar ve parlamenterler, nihayet elimizde toplu
mun sorunlarn zebileceimiz bir ara olduu dncesinin
bombardman altndayd. Bu zmler arasnda geri insanla
rn ksrlatrlmas ve az gelim i toplumlardan gn snr
landrlmas da vard. Irklk baz ilk antropologlar arasnda
etkili olduysa da M eadin Columbia niversitesindaki ret
meni Franz Boas gibi az saydaki nemli isim buna iddetle kar
kyordu.
M ead neredeyse tek bana genetik olarak insann slah edi
lebileceini savunan hareketi etkisiz hale getirdi. Bunu da en
akla gelmeyecek bir silahla yapt: son derece duygusal ve iirsel
blmlerin de yer ald bir kitapla. Kitabn Sam oada Bir
Gn balkl blmnde yle diyordu: afan ilk klar
kahverengi atlarn zerine vururken ve narin palmiye aala
rnn silueti ldayan renksiz denizin nnde belirmeye bala
dnda, sevgililer palmiyelerin altnda y a d a kumsala ekilmi
kanolarn glgesindeki buluma yerlerinden y avaa evlerine
dnerler ki gn onlar ait olduklar yerde bulabilsin."4 u
szlerini de ekleyebiliriz: "Sonunda sadece mercan kayalklar
na arpan dalgalarn yumuak gmbrtsyle aklarn fsltla
r kald.5 Bulum a yerleri, aklar... Peki ama bunlarn rklk
ve insan rknn slahyla ne ilgisi var?

Tersini rnekleme
Albert Einstein, grelilik kuramnn doruluunu hibir de
neyin kantlayamayacan, ama herhangi bir anda tekrarlana

203
bilir tek bir deneyin bile yanlln kantlayabileceini syle
miti. te M argaret M eadin Sam oa'da Genlik a kitab da,
Einsteinn grelilik kuramyla ilgili bu korkusunu antropoloji,
sosyoloji ve psikolojide gerekletiren tek bir deney, bir bomba
niteliindeydi. nsan davranyla ilgili doac ve slahat yak
lam en azndan bir sre iin para para etti.
Genelde bu onurun, M ead ile Columbia Universitesindaki
doktora tezi danman B oasn ortak dncesiyle oluan bir
esine ait olduu sylenir. Ama aslnda fikir, M eadin 23 yan
dayken bile belirgin olan geni ilgi alanndan kaynaklanmtr.
Bu ilgi alannda psikolojiye olan ynelimi de yer almaktayd -
antropolojiye gemeden nce psikolojide lisans st almalar
yapmt. Hatta, Sam oada Genlik ann alt bal Bat Uy
garl iin, ilk el Toplum G enleri zerinde B ir Psikolojik
A ratrm ayd. Ayrca insani igdleriyle, genlerle zdelee
bilme yetenei ve aralarnda Amerika Birleik Devletlerine ge
len gmenlerin de bulunduu gen insanlarla kurduu yakn
lk da bu konuya eilmesinde etkili olmutu.
Btn bu eler onu eitli toplumlardaki genlik alar
zerinde dnmeye yneltti. Benzerliklerden ok farkllklar
var gibi geliyordu ona. Bu gzlem de, daha sonra tersine r
nekleme olarak adlandrlan yntemle, kaltmc gre mey
dan okuma fikrini dourdu.
Genleri Amerikal genlerin yaad frtnal ve skntl d
nemi yaam ayan bir toplum bulunabilirse, o zaman, Batllarm
doutan geldiine inandklar ve genlik lgnl dedikleri
davran biiminin kltrle olutuu ortaya kacakt. Gney
denizlerindeki adalarda, ocukluktan yetikinlie geiin Bat
dnyasndaki kadar sancl olmad bir kltr bulabileceini
dnyordu. Buldu da. Amerika Birleik Devletlerine bal
Sam oa adalarndaki baz kylerde... K saca sylersek vard
sonu, Sam oa kltrnn, inceledii 50 gen kzn ergenlikten
yetikinlie grece sorunsuz bir gei yapmasn olanakl kld
eklindeydi.

204
Gzlem ve bulgularn anlatt kapsaml yazlar hemen bir
yaynevi tarafndan kabul edildi. Editr kitabn satn gven
ceye alabilmek iin ondan, kamuoyunun ilgi duyaca bir slup
la baz yeni blmler eklemesini ve metni kendi kltrmze de
uygulanabilecek ekilde genelletirmesini istedi.
M ead, tam da kendinden beklenebilecek bir ekilde bu fikri
benimseyerek uygulamaya giriti. Samoa ve Amerikan kltrle
ri arasnda, bazlar pek de Amerikallarn lehinde olmayan ce
sur karlatrmalar yapt. Bir rnek: Bizim, ou zaman duy
gusal yaam sakatlayan, bireylerin kendi yaamlarn bilinli
olarak yaam a gc gelitirmelerini engelleyen ve gletiren
bir aile kurumu yarattmz fark etmek ho deildir.6
Bilim evrelerindeki eletirmenler armt. Bu kii kim olu
yordu da bize ocuklarmz nasl byteceimizi retmeye a
lyordu? Rahatszlk veren baka bir nokta da Mead'in, Samo-
al genlerin yetikinlie kolay gei yapmalarnn ksmen ok
daha serbest bir ortamda yaam alarndan kaynakland yolun
daki kanyd. Samoallarn nazik, barl ve kskanlktan
uzak olduklarn gzlemlemiti. Ancak en nemlisi, M ead, st
toplumsal konumla ilgili baz istisnalar dnda Samoallarn
genler arasnda serbest aka gz yumduklarn belirlemiti. Bu
yzden, Samoal genler arasnda cinsellik, ocukluktan yeti
kinlie sorunsuz gei yapm alarna yardmc olan doal ve
zevkli bir ey7 oluyordu.
Bunun tersine Amerikal genler arasnda bir deney yaam a
nn tehlikelerine o deneyimin yanl olduu phesi eklenince ve
gizlilik ihtiyac, yalan, korku d a gerginlii artrnca k ka
nlmaz oluyor.8 Bu nokta kukusuz Mead'in Amerikal okurla
rndan ounun, zellikle de Amerikann byk blmn
kapsayan kat otoriter ortamda yetienlerin houna gitm em iti.
Bununla birlikte gl bir ses getirmiti v e sadece kam u
oyunda deil, antropoloji, sosyoloji ve psikoloji evrelerinde ge
ni bir hayran kitlesi yaratmt. Bylece 55 v J boyunca ona ve
rilen destek srd ve durum temelde deionedi- 1972 ylnda

205
saygn antropolog E. Adamson Hoebel Sam oacla Genlik a
n , alan almasnn deney laboratuvar olarak kullanlmas
nn klasik bir rnei eklinde nitelendirmiti.9 Yani tersine
rnekleme iini iyi yapmt.
M eadin yaam a veda ettii 1978 ylna kadar n salam bir
ekilde srd. Samoa'da Genlik a belki de en ok okunan
antropoloji kitab olmu, 16 dile evrilmi, ou antropolojiyi
onunla tanyan niversite rencisi olmak zere milyonlarca ki
iye ulamt.
Tabii baz ekimserler de vard. Bunlarn says zellikle,
1975 ylnda Edw ard O. W ilsonun kaltmsalclktan yana g
rlerini ortaya koyduu Sociobiology: The N ew Syn th esis
(Sosyobiyoloji: Yeni Sentez) kitabn yaymlamasndan sonra
artt. Baz antropologlar da Mead'in, vard baz sonular ve
genellemelerinde arya katn ve bir bilimciden ok halk
eitmeni olarak etkili olduunu dnyordu. Lola Romanuc-
ci-Ross 1983 ylnda yle demiti "M argaret M ead saysz y e
teneiyle kendi kuann zerine kmt. Bununla birlikte
onu ok titiz ve inat bir dilci, tarihi ve etnograf olmakla su
layan kmamt.10 M eadin ayrca ok seyahat etmesi ve ok
para kazanmas da homurdanmalara yol ayordu.
Ancak bu muhalif sesler yksek deildi. Belki homurdanan
lar M ead A n aya meydan okumak istemiyor, belki de cesaret
edemiyordu. M ead sevdiklerine kar eli ak ve yardmsever
davrand halde, baskc ve sabrsz da olabiliyordu. En sevdi
i szcklerden biri olan sam ay bazen ykc bir etkiyle kul
lanabiliyordu. Ayrca para balar ve ie alma konusunda da
byk lde sz sahibiydi. Dolaysyla itirazlar ve homurdan
malar nemsiz boyuttayd - ta ki...

Saldr Balyor
31 Ocak 1983 gn, Johanson ve Leakeyle ilgili yaznn y a
ymlanmasndan tam drt yl sonra yine N e w York Times gaze
tesinin n sayfasnda sol alt keide iddiasz bir balk gze ar

206
pyordu: "Samoa y la ilgili yeni bir kitap M argaret M eadin y ar
glarm pheye dryor. lk cmle yleydi: Antropolog
M argaret M eadin Sam oanm kltrn ve kimliini yanl ta
nttn savunan bir kitap davran bilimlerinde hararetli tart
malara yol at.
Bu yeni kitabn ad M a rga ret M e a d and Sam oa: The M ak in g
o f an A nthropological M y th (M argaret M ead ve Samoa: Bir
Antropoloji M asalnn Yaratl), yazar Bat Sam oadaki kl
trleri aratrmak iin uzun yllarn veren Avustralya Ulusal
niversitesi emekli profesr Derek Freemand. Okur yine,
bu haberin neden birinci sayfada yer ald sorusuna cevap ara
yacakt.
Sebep belki de, kitabn, arl byk olan Harvard niver
sitesi basmevince yaymlanm olmasyd. Ama bu da olas g
rnmyordu. H arvardn bilimsel kitaplar gazetelere ok ender
yansrd. Habere birinci sayfada yer verilmesinin gerek sebebi
sonraki satrlarda ortaya kyor ve bize Cope ile M arsh arasn
daki tartmayla ilgili yaz dizisini hatrlatyordu. nk yazya
gre Freeman, M eadin Sam oa hakkndaki iddialarnn biro
unun temelden yanl bazlarnn da manta aykr olduu
nu ne sryordu. Samoallarn hem serbest aka eilimli olma
dn hem de "bekrete tapnmalarn antropolojide bilinen hi
bir kltrde grlmedik lde arya gtrdklerini iddia
ediyordu. Sanki M eadin kitabndaki her eyin yanl olduunu
sylyordu. Times muhabiriyle yapt bir telefon grmesin
de yle demiti: Davran bilimlerinin tarihinde bylesi top
tanc bir kandrmacnn bir rnei daha grlmemitir.
M ead ne yazk ki hayatta olmad iin kendini savunama-
mt. Oysa byle bir kavga houna giderdi. Birok kii onu sa
vunmaya giritiyse de kendilerini g bir durumla kar karya
buldular.
ncelikle Tim estaki yaz, kitabn piyasaya kmasndan ik i
ay nce yaymlanmt. D aha d a nemlisi kitabn yaym tarih in
den birka ay nce Freeman dnyann br ucundan arlan

207
rak kendisiyle bir dizi roprtaj yaplmt. Kendine gvenli ta
vrlar ve arlar geri evirmemesi televizyon programclarna
cazip gelmiti. Davrann kltr tarafndan belirlendiini sa
vunanlar hakkndaki yerici szleri de kimseyi incitmiyordu.
Ama sorun uydu: ok gem eden sorumluluk sahibi haberciler
de konuya el atarak teki antropologlarn da grn almak
isteyince bu kiiler ne yazk ki kitab grmeden yorum yapmak
zorunda kalmlard.
Sonunda kitap piyasaya ktnda yeni bir medya patlamas
oldu. Tabii bu da hem yayncnn hem de Freemann iine geli
yordu. Genelde bu medya ilgisinin bir sre sonra snp gitme
si beklenirdi. Ama bu kez yle olmad. Sanki herkesin sylemek
istedii bir ey vard, kitaplarda, bu kitaplarla ilgili deerlen
dirmelerde, bunlarn eletirilerinde, bu eletirilere verilen ce
vaplarda ve tabii makalelerde ve gazetelerdeve hepsi aknlk
verecek kadar farkl grler ileri sryorlard.
Tarihiler, sosyologlar, psikologlar ve hatta psikiyatristler da
sze karm t. En sert deerlendirm elerden biri, New
Yorktaki nsan Aratrmalar Enstitsnn bakan Vera Ru-
binin American Jo u r n a l o f O rthopsychiatride yaymlanan y a
zsyd. Freemann M eadin yaratt mite tantanal bir ekilde
meydan okuduunu yazyordu. Kitapla ilgili deerlendirmesi
yleydi: Piltdown sahtekrlnn ortaya karlmasnn ben
zerini davran bilimlerinde gerekletiriyor. Bununla birlikte
metodolojisi, en iyimser tanmla tartmal, kavramsal ynelimi
dar grl. Kar grleri dikkatle incelendiinde, M eada
kar giriilen iddetli saldr hakl grnmyor.11 D aha sonra
unlar ekliyor: "Freemann, M ead in kitabnn kafa kartrc
elikilerle dolu olduu yolundaki sulamalarn tersine evir
mek mantksz olmaz."12
Sinirler gerilirken baz garip sonular da ortaya kyordu.
Northeastern Antropoloji D ernei yeleri, H arvard niversi
tesi Basmevi ile N ew York Tim esm (ilk hafta konuyla ilgili
yaz yaymlamt) ve Freem ann knanmas iin bir oylama

208
yaptlar. Oylamada neri kabul edilmedi. Amerikan Antropolo
ji D ernei ise, S cien ce 83 dergisinin Freemann kitabn bir ta
til armaan olarak tavsiye etmesinin zntyle karlandn
belirten bir karar ald.
Tabii olaya kimin tarafndan baktnza gre durum deii
yor. Alman antropolog Thomas Bargatzley de Freemann ele
tirisinin M eade kar kiisel bir saldr olmadn, buna kar
lk Freem ann antropoloji tarihinde grlmemi lde iftira
ve ktlemeye maruz brakldn"13 sylyordu.

ddialar
Freem ann iddialarndan biri, M ead'in salam bir aratrm a
yapmaktan ok ideolojiyle (yani davran belirleyenin yetitir
me olduu grn savunma) ilgilendii ve bu yzden yeti
me sav aleyhindeki btn bulgular grmezlikten geldii ek
lindeydi. M eadin taraftarlar hakknda da unlar yazmt:
1920li yllarn davran eilimli kua onun anlattklarn
vecd iinde kabullenmiti.14
M eadin savunucular da ayn iddiay tersine evirerek kar
lk verdiler. Northwestern niversitesinde antropoloji ve kadn
aratrmalar dersleri veren M icaela di Leonardo, Derek Fre-
emann M argaret M eadin Sam oa aratrmasn hedef alan
1983 saldrs evresindeki sac destek lgnl15diye sz edi
yordu olaylardan.
te yandan, tepkiler tartmay baka bir yne evirdi. Fre-
eman iddialarn, Bat Sam oada yllar sren aratrmalarna
dayandrmt ve vard sonularn, yani Samoallarn M eadin
anlattndan birok ynde farkl olduu grnn Sam oann
Amerikan egemenliindeki blmne de uygulanabileceini sa
vunuyordu. M eadi destekleyenler ise durumun byle olmad
n belirterek Bat Sam oann farkl olduunu rneklerle (da
ha byk, nfusu daha ok, daha gelimi vs.) anlatyorlar ve
Freemanm almalarna M eadin aratrmasndan yllar sonra
baladn vurguluyorlard.

209
Gerekten de Mead, aratrm asna katlanlarn ocuklar ki
tab okuduunda y a da daha sonra baka aratrmaclar, bilim
de ska yapld gibi, almalarn tekrarlamak y a da deer
lendirmek istediinde bunun potansiyel bir sorun olarak ortaya
kabileceini fark etmiti. Bu yzden, daha sonra yaplan ara
trmalarn nda kitabn gncelletirmeyi bile reddetti. Kita
bnn 1973 tarihli basksna (burada esas alnan bask) yazd
nszde yle diyor: Btn antropoloji almalarnn olmas
gerektii gibi bu kitap da ayn yazld gibi kalmaldr.
Ayn nszde unlar d a sylyor: Altn izerek vurgulama-
lym ki bu kitap 1926-1928 yllarnn Sam oas ve Amerika Bir
leik Devletleri hakkndadr. Amerikan Samoasnn M anua
adalarnda bugnk yaam n benim incelediim zamanla ayn
olacan umarak hem kendinizi hem de Sam oa halkn yanlt
mayn. Unutmayn ki kitabn konusu imdi bykanne ve b
ykbaba olan Samoallarn tasasz genlik gnleri y a da byk
lerin kendilerine ynelik beklentilerinin skntsn yaayan o
zamann Amerikal genleridir.16
Freemanm iddialarndan biri de M eadin yetime savn bi
limsel olarak rttyd. Bu iddia, baka yerlerde de sk sk
gndeme getirilen bir soruyu tartmaya at: Antropoloji, sos
yoloji ve psikoloji gibi hafif disiplinler gerekten de bilim say
lr m? Bu soruya ok farkl cevaplar verilmekte.
Ja m e s E. Cote de, genlik dnemine zel ilgi duyan bir
sosyologun gzyle yazd 1992 tarihli y azs ve 1994te y a
ym lanan kitabyla tartm aya katlm oldu. ddias u: "Bi
limde bir sav kantlamann gerekleri, Freem an rtlem e-
yecek nitelikte kant salam akla ykml klyor. E er gs
terdii kantlarn bak a akla yatkn yorumlar varsa, vard
sonular M ea d inkinden dah a kesin olamaz ve tartm a bir
yorum la dier bir yorum arasn da devam eder. Dolaysyla,
imalar, sylentiler, zel sohbetlerden karlan sonular ve
baz blmlerin metinden karlarak tek bana alnt yapl
mas y a d a bir araya getirilerek'yaratc bir kolaj oluturul

210
m as [Freem an bunlarn hepsini yapm akla suluyor] kabul
edilem ez.17
Cte bylesi yaratc dnceye rnek olarak, Freemann,
hem Boas hem de M eadin mutlak kltr deterministleri ol
duu, yani davrann btnyle kltr tarafndan belirlendii
ne inandklar yolundaki iddiasn gsteriyor. Freeman ise, bi
yoloji ile toplumu d a kltrel belirleyici olarak ieren "birleik
bir antropoloji zerinde srar ederek tartmaya saduyu kat
mak istediini savunuyor. Ancak M eadin savunucular ne
onun ne de Boas m Feemann ne srd ar gr benim
semediklerini belirtiyorlar.
Freem ann kitabnn yaymndan nce M eadi en sert eleti
renlerden biri olan M arvin Harris bu konuda unlar sylyor:
Amerika Birleik Devletlerinin balca antropoloji fakltele
rinde fiziksel antropoloji, primatoloji, tbbi antropoloji, paleode-
mografi, insan biyolojisi, insan genetii ve insan paleontolojisi
dersleri (hepsinde yeni Darvvinci eler bulunmaktadr) oku
tulmas B oasa ramen deil, B oastan dolaydr.18
1954 ylnda M eadin almalarn tekrarlayan (28 yl sonra
yaplabilecek en iyi ekilde) Lowell D. Holmes da Q u est fo r the
Real Sam oa: The M ead/Freem an C ontraversy & B ey o n d (Ger
ek Sam oann Peinde: M ead-Freem an Tartmas ve Sonras)
adl bir kitap yaymlad. Kitabn balarnda yle diyor: Franz
B oasn insan davrann aratrrken biyolojik eleri dikkate
almad nasl iddia edilebiliyor, anlalr gibi deil.19 Fre
eman m savunucularnn ise iddias bu. Bu grlerini destekle
mek iin birok kant ileri sryorlar. Hatta B oasn biyolojik
evrimi kabul edip etmedii konusunda da hl devam etmekte
olan bir tartma var.
Holmesun durumu ise ilgi ekici. ncelikle, Sam oa kltr
n aratrmak iin yarm yzylm harcad dikkate alnrsa,
deerlendirme yapm a hakkna fazlasyla sahip olduu kabul
edilecektir, ikinci olarak, kesinlikle M eadi kr krne destek
leyen biri deildir, ilk balarda ilikilerinin ok frtnal olduu

211
nu, aratrmalar hakkmdaki ilk kitab iin M eadin korkun
bir deerlendirme yazdn anlatr.20 Bununla birlikte unlar
da syler: Baz konularda M eadden farkl dndm halde,
nc nitelikteki bir bilimsel alm ada hata yapm a olaslnn
byk oluuna, gen yana (yirmi ) ve deneyimsizliine ra
men, Samoa aratrmasnn geerliliinin ok yksek olduuna
inanyorum. 21
Freeman bu gr rendiinde haklln tartmaya at
ve ardndan Holmesa yazd mektupta (10 Ekim 1967) unla
r dile getirdi: Sanyorum siz de biliyorsunuz ki, M argaret M e
ad in ad, yazdklarndan dolay M anua da (Sam oann teki
yerlerinde olduu gibi) lanetlenmitir. Hatta Tau halk bana,
eer bir daha buraya dnmeye cesaret ederse onu balayp k
pek balklarna atacaklarn syledi.
Holmes ise unlar anlatyor: M argaret M ead, bir enerji
santralnn al iin 1971 ylnda Tau y a dndnde sevgiy
le kucaklanarak hediye ve dllere bouldu.22 (M anua Ameri
kan Samoasndaki bir grup adann addr. Tau ise bu adalardan
biridir ve M eadin almalarnn byk blmn yapt
ky burada yer alr.)

Reddedilem ez Somut Kantlar


Freeman, kendisi hakkndaki sulamalar cevaplandrmak
iin 1991 ylnda yazd yazda 1983 ylnda M ead hakkmdaki
iddialarn yaymlarken neden hakl olduunu aklad. yle di
yordu: O zamandan beri (bkz. Freeman 1989) M eadin, kendi
sine bilgi veren Samoallar tarafndan ciddi ekilde kandrld
n gsteren somut kantlar herhangi bir mahkemeye sunulabi
lecek cinsten ortaya kmtr. Bunlarn ve Mead'in Samoa
aratrmalaryla ilgili baka somut kantlarn nda Samoa'da
Genlik a kitab artk yeniden gzden geirilmelidir.23 Ka
ntlar aklanmamakta ve okur ayrntlar iin 1989 basksna
bavurmak zorunda braklmaktadr. Ama reddedilemez somut
kantn ne olduu, okurun zihninde belirsiz olarak kalmaktadr.

212
Bu kant ne lde reddedilmezdir? Freeman 1989 tarihli
yazsna yle balar: Bu ksa yazda, M argaret M eadin 1926
tarihli Sam oa aratrm alar hakknda ok nemli yeni bulgular
sunacam . Bu ok nemli yeni bulgu M ead in yllar nce
grlerini ald F a ap u aa adl gen kadnla ilgiliydi.
F aapuaa o zaman adada cinsel yaam n tamamen serbest oldu
unu sylemiti. 60 yl sonra ise tam tersini sylyordu. D aha
s, kendisinin ve M ead e bilgi veren dierlerinin ona aka yap
tklarn iddia ediyordu. F aapuaa ile 1987 ylnda yaplan bu
grme filme alnm ve M a rga ret M e a d and Sam oa adl bel
geselinin iinde yer almt. Bu belgesel 1988 ylnda televiz
yonda yaymlandktan sonra lke apndaki birok antropoloji
blmne satlmt.
Eer F aapuaa nn son aklamalar doruysa o zaman M e
ad in aratrmas geersiz kalacaktr. Peki bu reddedilemez bir
kant saylr m? Freeman tam olarak byle sylemi olmasa da,
bir mahkemeden sz etmesi kantnn her mahkemede geerli
olacan dndn ima etmektedir. Ancak bylesi bir mah
kemede jri yargs gerekir ve jrinin karar iin de oybirlii
arttr.
Bunun ise gereklemedii aktr, nk oybirliini engelle
yecek birok itiraz ileri srlebilir. Eer F aapuaa o zaman y a
lan sylediyse imdi doruyu sylediinden nasl emin olabili
riz? Y a da imdi neden yalan sylemi olabileceinin aklama
s var m?
M eadin eitli kesimlerden taraftarlarnn en byk itiraz,
onun aratrmasndan bu yana durumun nemli lde deiti
i yolundadr. M eadin zenle vurgulad gibi Sam oa gei ha
linde bir kltre sahipti. Aratrmasn yapt dnemde bile S a
moa toplumu el dememi deildi. Misyonerler uzun zamandr
oradayd ve halkn ounluu 80 yldr Hristiyand.21
Bununla birlikte Sam oa toplumu karmaktr ve eski alkan
lklar kolay kaybolmad iin baz Sam oa uzmanlar onlarn
m hristiyanlatn yoksa Hristiyanl m Samoallatrdkla-

213
rn tartm aktadr. Ayrca aratrm ann yapld srad a
F aapuaa bir taupau, yani bekreti kskanlkla korunan st
toplumsal konuma sahip bir gen kzd. O zamandan beri Hris
tiyanlama sreci, burada ayrntlarna giremeyeceimiz kadar
karmak eitli Amerikan etkileriyle birlikte hz kazand. Bu
nun sonucunda, F aapuaa ve arkadalar o zaman M eade an
lattklarndan imdi utan duyuyor olabilirler. Kendilerini, sy
ledikleri yalandan pimanlk duyuyor diye tantmak rahatlatc
gelmi olabilir. Belki de tarihi yeniden yazabileceklerini dn
m olabilirler.
M ead in alan almalaryla ilgili notlarn inceleme frsat bu
lan Riverside California niversitesi Antropoloji Profesr
M artin Orans ise onun aldatlm olamayacan savunuyor.
Alan almasyla ilgili belgelerde F a apuaa y a dayandrlabile-
cek bir tek bilgi bile yok25 diyor. unlar da sylyor: Alan a
lmasyla ilgili belgelerini ileride incelenebilecek ekilde sakla
mas M ead asndan olumlu bir durumdur. Birok antropolog,
bunu yapm aya cesaret edemeyeceklerini bana sylemitir.26
Bu arada konuyla ilgili sz dala sryordu. 1991 ylnda
Freeman, M eadin, aratrmas srasnda zihinsel bir yanlsa
ma iinde olduunu ve kitabnn bunu yayarak insan bilimle
ri tarihinin en arpc ve eitici toplu zihinsel yanlsam a rnek
lerinden birini27 oluturduunu ne srd.
M eadi eletirenlerin ynelttii sorulardan biri beni de d
ndrmt. Evlilik ncesi seksin bylesi yaygn olduu bir
durumda gebelik saysnn daha yksek olmas gerekmez mi?
Nicole J . Grant (Kuzey Kentucky niversitesi Sosyoloji, Ant
ropoloji ve Felsefe Blm eitmeni) M eadin ne tr bir seks
ten sz ettii daha iyi aratrlrsa bu sorunun kolaylkla cevap-
landrlabileceini savunuyor. Grant cinsel birleme dnda da
seks olabileceine iaret ediyor. Geleneki Sam oada seks iin
kullanlan en yaygn szck oyun anlamna gelir28 diyor.
iddialar ve kar iddialar, savunmalar ve darbeler byle s
rp gidiyor. 1997 ylnda 80 yana basan Freeman artk kavga

214
y braktn sylyor. Bununla birlikte kavgay alevlendiren
yaz ve kitaplarn yaymlanmasna devam ediliyor. 1990dan
sonra bile tartmayla ilgili kitap yaymland. Freeman da ki
tabnn baln deitirerek ikinci basksn yaymlad: Franz
B o a s and the F low er o f H eaven: 'Corning o f A ge in Sam oa and
the F atefu l H oaxing o f M a rga ret N iead (Franz Boas ve Cen
netin iei: Sam oada Genlik a ve M argaret Mead'in
Kandrlmas). Kitap David Williamsona adanmt. Neden mi?
nk Freeman gibi Australyal olan Williamson Sydneyde
kapal gie oynayan (1997 bandan beri) H eretic adl bir oyun
yazmt.
Oyunda M ead, aralarnda Marilyn Monroe, Jack ie Kennedy
Onassis ve B arbara Streisandn da bulunduu eitli kimlikle
re brnm olarak grlyor. Hiciv konusu edilen Franz Bo
as ise kavunii renkli takm elbise, krmz papyon kravat ve sa-
r-siyah izmeyle sahneye kyor. Tek akl banda kii olarak,
garip bir yalnz kurt imgesiyle betimlenen Freeman gsterili
yor. Bu kitap yazlrken Freeman oyunu be kez seyretmi ve
her anna baylmt.

Konunun ki Yn
Tartmann bir sonu ve sonucu olmayacak m? Buna bir ce
vap bulmamz kolaylatraca dncesiyle tartmay iki b
lme ayrmakta fayda var: doa-yetime konusu ile Freeman-
M ead konusu.
Davran belirleyenin doa m (doutan gelen zellikler)
yoksa yetime koullar m olduu konusundaki tartmayla il
gili olarak Lola Romanucci-Ross 1983 ylnda unlar yazmt:
M argaret M eadin, kltrel inanlarn davran belirledii
yolundaki grn, en azndan ok etkili olduu Amerikan
toplumu asndan kantladn kabul ediyorum. 1930lardan,
1960l yllarn sonuna gelindiinde, cinsel drtleri reddeden
bir baskc toplumdan cinsel zgrl onaylayan bir topluma
dnmedik m i?29

215
Ayn ekilde Cote de, 1990larda yaplan aratrmalarn Fre-
emandan ok M eadin grlerini desteklediine iaret edi
yor.30 N ature dergisinin Nisan 1997 saysnda yer alan ok etki
leyici bir yazda da zenginletirilmi bir ortama konulan farele
rin beyninde, belli llerdeki kafesler iinde duran farelere g
re ok daha fazla yeni nron bulunduu belirtilmektedir.31 Bu
hibir eyi kantlamasa bile evresel etkilerin ne kadar nemli
olduunu gstermektedir.
Bununla birlikte gerek u ki, doa-yetime tartmas hl
zmszln koruyor. Belki yirminci yzyln y a da yirmi
birinci yzyln Darvvini bu iki etmenin greceli nemini ze
cektir, tabii bu mmknse... Belki de bu etmenler her insanda
farkl etkiler yapmaktadr. Bu da durumun az ok imdiki ha
linde devam etmesi demektir. Yani yeni aratrmalar iin yine
uygun bir ortam olacaktr.
Kiisel kavgann sonulanmasna gelince, bu konuda da pek
ilerleme salanm saylmaz. Ancak imdiye kadar ortaya kan
sonulardan bir eyler karabiliriz. Lowell Holmes yle diyor:
M ead-Freem an tartmasnn antropoloji bilimi iin iyi mi yok
sa kt m olduundan emin deilim.32 unlar d a ekliyor: iti
raf etmeliyim ki ou Sam oa uzman gibi ben de, mesleklerimi
zi silik kalmaktan kurtard iin Derek Freemana ok ey
borluyum.33
Cote de olumlu bir bak as sergileyerek, Freemanm ele
tirilerinin kendilerini M eadin aratrmasnn yetersiz kald
noktalar ve genelletirilmesinden doabilecek sorunlar konu
sunda uyardn ve bunun iin de kran duyduklarn34 sy
lyor. Bu alanda alanlar kavgadan bir eyler renmeye te
vik eden bakalar da var. Catona gre de, "Biyoloji bilimleri
nin, zellikle de davran biyolojinin yntem ve bulgularnn,
antropoloji ve sosyal bilimlerle ne ekilde badaabilecei me
rak konusu.35
D aha eletirel bir tutum iinde olan Orans ise, Samoa'da
Genlik a gibi sakat bir alm ann nasl olup da hrete

216
gtren basamak olduunu anlamadn sylyor. Bu gr
iin iki sebep ne sryor: lk olarak, ona gre balangtan be
ri kltrel antropolojinin uygulamalar byk lde bilim d
dr ve deneysel destek olmadan genellemeye gitme eilimi ar
basar. Bu yzden sklkla, snanmas mmkn olmayan ner
meler ortaya atar. Balantlar ve tanmlarn belirsiz olmas ok
geni manevra alan salar. Yani bir savn yanlln ortaya
karmak iin nerilen bir deneyin konunun anlamyla bada
madn ileri srme frsat yaratr.36
Orans ikinci olarak bizlerin yani genelde halkn M eadin bul
gularnn doru olmasn istediimizi savunur. Ona gre hata,
bilimin gereklerini bilen am a M eadin aratrmasnn eksikleri
ni ortaya koymayarak onu suskunluumuzla destekleyen biz-
lerdedir. Eer kitapta zt ynde bir gr ortaya konmu olsay
d, kuku yok ki bilimsel yetersizliklerinden dolay onu yerden
yere vururduk. 3'
D aha iyimser bir adan bakan Emoy niversitesi profes
r Brad Shore, Freemann Samoallarn yaamndaki ztlk ve
karmakln bir ksmn aa kardn38 syler. Cote ise te
dirgin edici bir noktaya dikkat ekiyor: Freeman istemeden,
gnmzn Sam oasnda sahneye konulan bir trajedinin sinya
lini verdi. Bu da Batl glerin etkisiyle kltrel kimliklerinin
kaybolmasnn Samoal genleri kar karya brakt sorun
lardr.39 Cote yle devam ediyor: Ayrca tartmaya son vere
cek kararn, bazlarnn dnd gibi iki kar grn ara
snda 'ortada bir y erde bulunmas olas grnmemektedir. Tar
tmann sonucu daha ok, kendisini deitirmeye alan g
lere egemen olarak ve kolay tanmlanmay reddederek safln
koruyan ve yaayan karmak ve esnek bir kltrn varlna
bal grnmektedir. M ead de, bir d etki kltre egemen ol
madan o etkiyi mmkn olduunca kendi iine almaya ynelik
korunmac stratejinin farkndayd.40
Grlyor ki tartma baz olumlu sonulara da yol am
olabilir. Ancak u soru hl cevap bekliyor: Freeman farkl bir

217
yol izleyebilir miydi? Eletirileri bylesine sert ve kiisel olmak
zorunda myd? Tabii.ki bilimde eletiri az rastlanan deil, bek
lenen bir eydir. Ayrca kltrel antropoloji uzmanlarnn ayn
kltr farkl ekilde yorumladklar da bilinmedik bir durum
deildir. M eksikadaki Tepoztlan kylleri 1930 ylnda Robert
Redfield, 21 yl sonra da O scar Lewis tarafndan ok farkl an
latlmt. Ancak Freemanm amansz saldrsnn tersine Lewis
birok eletiride bulunmasna ramen kendini Redfielde bor
lu hissettiini itiraf etmiti.41
O halde Freem ann maksad neydi? M ead den ve onun tem
sil ettii eylerden aka holanmamasnn dnda daha da k
t bir iddia var: M eadin nn kullanarak adn duyurdu
u 42 iddias. zc olan gerek u ki, eer Freeman daha yu
muak ve daha tarafsz bir kitap yazm olsayd, R. A. Good
mann Freem annkiyle ayn yl yaymlanan M e a d s Corning o f
A g e in Sam oa: A D issen tin g View (M ead in Sam oada Genlik
a: Bir Kar Gr) balkl kitabyla yan yana sessizce du
ruyor olacakt. Bu kitabn adn ka kii duydu acaba?
Y a Sam oa kltrn dierleri kadar iyi bilen Holmes ne di
yor? M eadin aratrm asn inceledii 1957 tarihli almas,
halkn deil am a bilim adamlarnn okuduu yaymlanmam
bir doktora tezi olarak kald. Freem anm kitabn deerlendir
dii 1983 tarihli yazsnda ise unlar sylyor: "Freemanm
yapt gibi devi ldren adam roln oynamak ok houma gi
derdi. Ama bunu yapamadm. nk kitaptaki kyn ve hal
kn tam M eadin anlatt gibi olduunu grdm.43
Son olarak, eer Freem anm gizli amac M ead in bir bilimci
ve insan olarak nn lekelemek idiyse, bunu baardndan
kuku yok. Politikaclarda ok grld gibi, birinin yaam
mikroskop altna alndnda btn kusurlar byr, geerli ol
sun y a da olmasn dedikodular, abartl aklam alar ve imalar
n plana karak okurun zihnine kaznr. M eadin kesinlikle
otomatik bir savunucusu olmayan kz M ary Catherine B ate-
son annesinin adnn gerekten de lekelendiini dnmekte

218
dir. "Hl, Aa... M argaret M ead mi! Onun aratrmasnn
yanl olduu kantlanmam m yd? diyen insanlara rastlyo
rum44 diyor.
George M ason niversitesinde antropoloji profesr olan
Bateson unlar da sylyor: "Antropoloji verilerinin toplum
hakknda karar verilmesinde kullanlmas bouna, ykc ve tah
rip ediciydi.45 Tartmann teki btn unsurlar bir yana, sa
dece bu bile M argaret M eadi mezarnda dndrmeye yeter.
Sz, dnyann ilgisini nasl zerinize ekersiniz diye sora
rak bitirmek istiyoruz. M ead bunu kendi bildii gibi, Freeman
d a yine kendi yntemiyle yapmt.

219
S o n d ey i

Bu kitapta yer alan tartm alar iin eitli zm yollar ola


bilirdi. D aha nce sz edilmeyen, ama benim deinmek iste
diim bir yntem de tartm aya bir kurul y a da alm a grubu
tarafndan zm getirilmesidir. Bu yaklam, nkleer enerji
nin kabul edilip edilmeyecei y a da sera etkisinin gerekten
var olup olmad gibi toplumsal tartmalarn zmnde ie
yarayabilir.
Bu gibi konularda bir karara varlmas zel nem tayor.
nk bu olmadan toplum, tartm alardan kaynaklanan so
runlar zerinde saduyulu ve kabul edilebilir kararlar vermek
te zorlanacaktr.
Szn ettiimiz yntemle kark bir sorunu zmek mm
kn olmutur. Bu, homosekselliin bir hastalk olup olmad
sorusuydu.1Y llar boyunca, hibir sonuca varlm adan ara
trma aratrmay, yaz yazy, fkeli sulam a fkeli tepkiyi ko
valad. rnein ecinsellik, Amerikan Pskiyatri D erneinin,
akl hastalklaryla ilgili tan kitabnda bir hastalk olarak yer
almal myd?
Sonunda konu dernek yeleri arasnda oyland. Sonu:
yeler bir misli oy okluuyla ecinselliin hastalk olmad
na karar verdiler.

221
N otlar

Giri
1. zel grm e, 25. 7. 1997
2. Provine, 1988, s. 27-2 9

I. Blm: P apa VIII. Urban G alileoya Kar


1. Galileo Galilei, 1632 (d e Santillana evirisi), s. 44 dipnot.
2. J a c o b Bronowski, A s c e n t o f M a n , 1974 iinde, s. 209.
3. Eurich, 1967, s. 185.
, 4. Galilei, 1632 (de San tillana evirisi), s. xv.
5. Ibid., s. xiv.
6. Q u a r t e r ly R e v ie w , 1978, s. 111-128.
7. Ibid., s. 120.
8. D e Santillana, 1955, s. 9.
9. Galilei, D rake, 1957 iinde, s. 144.
10. G randes C h ristinay a mektup, D rake 1957 iinde, s. 147.
I I . D rake, 1957 iinde, s. 154.
12. D rake, 1957, s. 163, 164.
13. Galilei, 1632 (de San tillana evirisi), s. 70.
14. Ibid., s. 121-122.
15. P a ia tin e A n t h o lo g y , Cilt. IX, s. 577. Higham, Thomas F., and Bow ra, C.M ., T h e
O x f o r d B o o k o f G r e e k V erses in T r a n s la tio n (O xford, England: Clarendon Press,
1938 iinde), s. 643.
16. Galilei, 1632 (de San tillana evirisi), s. 468.
17. Ibid., s. 469.
18. Y eyzndeki gelgitler D nyann hareketinden kaynaklanm am akla birlikte, kendi
evresinde dnen bir D nya zerindeki gelgitler, hareketsiz bir D nyad a beklene
bilecekten farkldr. Bkz. Burstyn, 1962.
19. Ibid., s. 4 7 1 ,4 7 2 .
20. K urulan balant sad ece ksa salnm alar iin geerlidir. A ncak bu, Galileonun zeki
ce gzleminin deerini hibir ekilde azaltm az. D ah a fazla ayrnt iin bkz.: Landes,
D avid S., R e v o lu tio n in T im e : C lo c k s a n d th e M a k i n g o f th e M o d e r n W o r id
(C am bridge, M . A.: H arvard M . A.: H arvard University Press, 1983).
21. Bailey, 1990, Blm 1 v e 2.
22. Redondi, 1987, s. 323 v e devam.
23. D e Santillana, 3955, s. 2.
24. zel grm e, 23. 7. 1996.

11. Blm: W allis H obbes'a Kar


1. Dick, 1949/1957 iinde, s. 147.
2. Ibid., s. 149.
3. Skinner, 1996 iinde, c43s6, s. 58-61, internet belgesi.
4. Ibid., s. 58-61.

223
5. Hinnant., 1977 iinde alntlanm, s. 17.
6. Dick, 1949/1957 iinde, s. 150.
7. Y ukaw a, Hideki. Physics: A View of the Ja p a n e se M ilieu, S c ie n c e , 20.5.1983, s.
822.
8. Dick, 1949/1957 iinde, s. 151.
9. Bkz., W atkins, 1965, s. 16.
10. H obbes, H u m a n N a t u r e , o r th e F u n d a m e n ta l E le m e n ts o f P o J i y , M o!esworth
(ed.), Vo. 4 (18 49), iinde s. 73.
11. H obbes, D e c a m e ro n P h y s io lo g ic u m , Molesvvorth (ed.), Vol. 7 (18 45) iinde, s. 129.
12. W atkins, 1965 iinde, s. 17.
13. H obbes, 1986 (16 51), s. 186.
14. Mintz, 1962, s. 10.
15. Shapin and Schaffer, 1985, s. 319.
16. Mintz, 1962, s. 24.
17. H obbes, 1986, (1 6 5 1 ), s. 105.
18. Bkz. Mintz, 1962, s. vii ve 55; v e Mintz, 1972, s. 449.
19. Mintz, 1962, s. 22.
20. Scott, J .F . The R everend Jo h n W allis, F .R .S., N o te s a n d R e c o rd s , R o y z tl S o c ie ty
o f L o n d o n (1 9 6 0 ), Cilt. 60, s. 57 (S z konusu cmlenin, H ookeun vglerine kar
lk verilm i "nezaket gerei bir cevap olduuna dair farkl bir gr iin bkz.
M cClain, Jo h n W. On the Shoulders of G iants, A m e r ic a n J o u r n a l o f P h y s ic s ,
H aziran 1965, c33s6 s. 5113).
21. Eliot, 1910, s. 155.
22. Cohen, 1939, s. 530, 531.
23. H azard, 1990 iinde, p. 307.
24. Smith, Vol. 1, 1957 (1930), iinde s. 204.
25. Molesvvorth (ed.), Vol. 7, 1839-1845, iinde p. 187, 256.
26. Ibid., s. 316.
27. Ibid., s. 356.
28. Bu szckleri zmlememe yardm ettii iin Profesr M intz e teekkr ederim.
29. In Robertson, 1986 iinde, 179.
30. Ibid., s. 183.
31. W allis, Animadversions... No. 16, s. 2 89, P h ilo s o p h ic a l T r a n s a c tio n s o f th e R o y a l
S o c ie ty (A ustos 6, 1666). 1665-1800 tarihlerini kapsayan 18 ciltlik ksaltmadan,
Cilt L s. 108.
32. Ibid., s. 110.
33. Skinner, 1996 iinde, s. 58-61.
34. Ibid.
35. H obbes, 1986 (1 6 5 1 ), s. 111, 115.
36. Mintz, 1952, s. 99.
37. Gardner, 1960, s. 156.
38. Boyer, 1959, s. 178.

III. Blm: Newton Leibniz'e Kar


1. M erton, Price, 1963 iinde, s. 68.
2. W estall, 1980, s. ix.
3. Sm ith, 1934, s. 44.
4. H uxley, Spitz, 1952 iinde, s. 343.
5. F rederick II, Spitz, 1952 iinde, s. 341.
6. M erz, 1884, s. 126.
7. B isho p A tterbury, M ore, 1962 (1 9 3 4 ) iinde, s. 127.
8. In H ail v e Tilling, 1977, v7, s. xliv-xlv.
9. H ail, 1980 iinde, s. 250.

224
10. W atkins, 1965 iinde, s. 123. (II. B l m d e y e r verilm itir).
11. W estfall, 1980, s. 114.
12. Ibid., s. 174.
13. On a D eep ly H idden G eom ety an d the A nalysis o f In divisib les an d In finities,
A t a E r u d i t o r u m 5, 1686; Leibniz M .a th e m a tis c h e S c h r if te n , iinde y en id en b a
sm, A btheilung 2, B an d III, s. 2 2 6 -2 3 5 .
14. W estfall, 1980 iinde, s. 721.
15. M ore, 1962 (1 9 3 4 ) iinde, s. 398.
16. Thom as B u rn ete m ektup. Hail, 1981 iinde, s. 95.
17. H athaw ay, 1920, s. 167.
18. M erz, 1884 iinde, s. 89.
19. M anueL 1968, s. 971.
20. Ibid., s. 972.
21. Bilim adam H ooke"a ait olduu id d ia edilen bir portre T im e dergisinin 3 Tem
muz 1939 tarihli say sn d a yaym lanm t (s. 3 9 ). H em en sonra, M .F . A shley
M o n tagu e, bunun sah te olduunu ortaya koydu: A Sp u rio u s Portrait o f Robert
Hooke (1 6 3 5 -1 7 0 3 ) Is is , v33, 1941, s. 15-16.
22. H ail, 1980 iinde, s. 145.
23. Bkz. W estfall, 1980, s. 721, 722, ve H ail, 1980, s. 168, 177.
24. N ewton, A ccount o f the Com m ercium E pistolicu m , H ail, 1980 iinde, s. 221.
25. Hail, 1980 iinde, 221.
26. G illespie, D S B iinde, cilt. 10, 1974, s. 4 2 -1 0 3 .
27. M erz, 1884, s. 196-197.
28. M ore, 1962 (1 9 3 4 ) iinde, 382.
29. W estfall, 1980 iinde, s. 534.
30. Bkz. B ro ad, 1981.
31. N ewton, A ccount..., H ail, 1980 iinde, s. 224.
32. Sm ith, 1934, s. 517.
33. Ibid., s. 166.
34. M erz., 1884 iinde, s. 126.
35. Ibid., s. 189.
36. Bury, 1960 (1 9 3 2 ) iinde, s. 77.

IV. Blm: Voltaire Needham'a Kar


1. V oltairein lmnn 100. yldnm dolaysyla Victor Hugo'nun Sylevi, 30
M ays 1878; Besterm an (ed .), Cilt I, 1975 (19 6 9 ) iinde, s. 52.
2. J e a n Le Rond D A lem berte mektup, 26 Haziran, 1766; Brooks, 1973 iinde, 264.
3. M m e. D en ie mektup, Berlin, 18 Aralk 1752; Redman, 1949 iinde, s. 487-488.
4. Smith, 1957 (1 9 34 ) iinde Cilt. 2, s. 132 (II. Blm de belirtilmitir); ve Orieux,
1979 iinde, s. 261.
5. Voltaire, 1752 (Fleming, 1901), W o rk s , Cilt. 19, Blm 1, s. 194, 196.
6. W estbrook, 1972 iinde, s. 4.
7. M eyer 1939 iinde, s. 80; Jo sep h N eedham n evirisi biraz farkl: aklc inancn
duyusal inanca kar en byk zaferlerinden biri," N eedham , 1959, s. 213-214.
8. P h ilo s o p h ic a l T r a n s a c tio n s , n490 (17 48), s. 615-666; W estbrook, 1972 iinde, s. 58.
9. W estbrook, 1972 iinde, s. 28-
10. Ibid.
11. Ibid., s. 36.
12. Ibid., s. 21-22.
13. Ibid., s. 108.
14. Ibid., s. 21-23.
15. Ibid., s. 155.
16. Ibid., s. 107.

225
17. Ibid., s. 109.
18. Ibid., s. 181.
19. M eyer, 1939, s. 71.
20. Jo se p h N eedham, 1959 iinde, s. 218.
21. Gillespie, 1976, s. 85.
22. W estbrook, 1972, s. 86.
23. Besterm an, 1975 (1 9 69 ) iinde, s. 550.
24. M eyer, 1939 iinde, s. 60

V. Blm: Darwin'in Buldoku Dalkavuk Sam e Kar


1. D esm ond ve Moore, 1991 iinde, s. 322; asl Napier, M., S e le c tio n f r o m th e C o r re s -
p o n d e n c e o f th e L a te M a c v e y N a p ie r (N ew York: M acm illan, 1879) iinde.
2. Darwin, 1859, s. 63-64.
3. Clark, 1984 iinde, 137.
4. M ayr, 1991, s. 99. A yrca bkz. Gould, 1995, ve E ldridge, 1995.
5. Clark, 1984 iinde, s. 125.
6. D esm ond ve Moore, 1991 iinde, s. 488.
7. Ibid., s. 488, 489.
8. Huxley, Francis D arwin (ed.), 1958 (18 92) iinde, s. 253.
9. T.H. H uxleyden Francis D arw ine mektup, 7 H aziran 1861, Francis Darwin (ed.),
1958 (1 8 92 ) iinde, 254.
10. de Camp ve de Camp, 1972 iinde, s. 159.
11. Huxle, Francis D arw in (ed.), 1958 (19 8 2 ) iinde, s. 252.
12. Clark, 1984 iinde, s. 144.
13. Darwin (18 59), s. 373.
14. Clark, 1984 iinde, s. 145.
15. M ayr, ,1991, s. 25.
16. Caudill, 1994, internet belgesi (veri taban: U M I R esearch 1).
17. M onkeyana, P u n c h , M ay 18, 1861, Im perial College 79:4; Caudill, 1994, internet
belgesi iinde.
18. Bu ve bunu izleyen kitapk ve karikatr tanmlarnn hepsi Caudill, 1994ten aln
mtr.
19. D anvin, 1872 (18 5 9), s. 357.
20. Dennett, 1997, s. 41.
21. M ayr, 1991, s. 128.
22. Bkz., Bishop, s. 996.
23. N umbers, 1992, s. 40.
24. Ibid., s. 41.
25. In Tierney, 1979, s. 361 (M en ckenin H e a th e n D a y s 1 9 4 3 , Huntington'un [ed.] Ca-
irnsinde yeniden: H . L . M e n c k e n : T h e A m e r ic a n S c e n e - A R e a d e r [N ew York: Alf-
red A. Knopf, 1965]).
26. Clark, 1984, s. 281.
27. Ibid., s. 282.
28. Ibid.
29. Ibid., s. 283.
30. Ibid., s. 284.
31. M ayr, 1991, s. 132.
32. Birinci deiiklik federal hkmetin herhangi bir dinsel inanc tevik etmesini y a
saklar. 14. deiiklik de eyaletleri birinciyi uygulam akla ykm l klar.
33. Y aratl bilimin karargh" olarak adlandrlabilecek Y aratl Bilimi E nstits
n tanm ak iin bkz. Hitt, 1996.
34. Bkz. Life at the E dge o f Chaos", D a r w in is m E v o lv in g : S y s te m s , D y n a m ic s a n d th e
G e n e a lo g y o f N a t u r a } S e le c tio n , D avid J . D epew ve Bruce H. W eber (C am bridge,

226
MA: M IT Press, 1994) zerinde Jo h n M aynard Sm ithin deerlendirm esi. N e w
Y o r k T im e s B o o k R e v ie w , 2 M art 1995, v42n4 iinde s. 28-30, (D epew ile W eber
evrimi red mi ediyor, destekliyor m u ?)
35. Bkz. Horgan'm, Stephen J a y Gould'un gerekten D anvinci olup olmadn sorgu
lad Horgan, A ustos 1995; ay n ca D avid Sloan Wilson'n iddetli muhalefet kar
snda grup seilimi iin yapt aklama, Berreby, 1996 iinde; ay n ca Lewin, 1996.
36. "E ugenia Scott R eplies, iinde alntlanm, T h e S c ie n c e s , M art/Nisan 1996, s. 47.
37. "B asite indirgenem eyecek kadar karm ak tartm asna iyi bir rnek, M ichael J .
Behe'nin D a n v in s B la c k B o x adl kitabnda 39. say fadan itibaren bulunabilir.
D aw kinsin cevab ise, C lim b in g M . o u n t Im p r o b a .b ie , 1996, s. 138-197 de y er alm ak
tadr.
38. Berlinski, Haziran 1996.
39. Berlinski, 1995.
40. Jo h n M . Levynin m ektubundan alnt; Commentay iinde, Eyll 1996 ("Staff" in
the bibliography), s. 15.
41. Staff, Eyll 1996 iinde, s. 30.
42. D anvin (1859), s. 255.
43. Dennett, S ta ff iinde C o m m e n ta r y , Eyll 1996, s. 6.
44. D awkins, 1996, s. 75.
45. H erschel, Francis D an vin (ed.), 1958 (18 92) iinde, s. 232.
46. Dawkins, 1996, s. 75-77.
47. A labam a Bilim Akademisi, Bilim ve Kamu Politikas Komitesi yesi Jo h n C. F rand-
sen'in mektubu, S c ie n tif c A m e r ic a n iinde, Aralk 1995, s. 10.
48. Colson, 1996, s. 64.
49. N umbers, 1995, internet belgesi.
50. Hammond and M argulis, 1981, s. 55.
51. Bkz., N esse and W illiams, 1996 (1995).
52. Bkz., M urdoch, 1996.
53. Bkz., W right, 1994.
54. Bkz., F arber, 1994; ay rca D eglerin deerlendirm esi, 1996.
55. Bkz., W ilson, 1996; ayrca dergi yazlar, Berreby, 1997, ve M alik, 1996.
56. Bkz., Lewin, 1997.
57. Grady, 1996, s. 81.
58. Ryan, 1997, s. 8, 9.
59. Livingstone, 1987, s. 1; son katklar a rasn d a Crook, 1994 ile Ram say'in onun hak-
kndaki deerlendirm esi de y er alyor.

VI. Blm: Lord Kelvin Jeologlar ve Biyologlara Kar


1. Casson, c. 1927, s. 42.
2. Ibid., s. 47.
3. Gillespie, D S B , Cilt, 13, 1970-1980, s. 387.
4. Casson iinde, c. 1927, s. 57-58.
5. Sm ith ve W ise, 1989 iinde, s. 167.
6. Ibid., s. 127.
7. Ibid-, s. 525.
8. Ibid., s. 639.
9. Thomsonun 1871 ylnda Ingiltere Bilimi Gelitirme D erneinde yapt bakanlk
konumas, B asalla, 1970 iinde, s. 125.
10. Ibid., s. 126.
11. Sm ith ve W ise, 1989 iinde, s. 640.
12. Ibid., s, 42.
13. Ibid.
14. In Casson, c. 1927, s. 77.

227
15. Cowen, 1996, s. 204-205.
16. Smith and W ise, 1989 iinde, s. 642.
17. Burchfield, 1975 iinde, s. 84.
18. Huxley, 1876, s. 249.
19. Sm ith ve W ise, 1989 iinde, s. 536.
20. Ibid., s. 603.
21. Twain, 1962 (19 38 ), s. 212.
22. Broad, 1996 iinde, s. C8.

VII. Blm: Cope ile M arslm atmas


1. M odern Light L iteratu re-Scien ce, B la c k w o o d 's E d in b u r g h M a g a z in e iinde,
isimsiz. Amerikan Basks (A ustos 1855), Cilt. 41, s. 226.
2. Bkz., Morell, 1997, s. 36-45, ve Padian, 1997, s. 178-180.
3. Sch uch ert ve LeVene, 1940 iinde alnt, s. 38.
4. Lanham, 1973 iinde alnt, s. 49.
5. Ostrom ve M clntosh, 1966 iinde alnt, s. 14.
6. Sch uch ert ve LeVene, 1940, s. 354.
7. Shor, 1974 iinde alnt, s. 46.
8. Bkz. Coibert, 1995, s. 180. K art grler iin Internete bakmanz gerekiyor. R i-
o a r r ib a s a u r u s ve C o e lo p h y s is balklarn arayabilirsiniz.
9. Ibid., s. 18.
10. Coibert, 1968, s. 73.
11. H e r a d , O cak 13, 1890'da Shor, 1974 iinde alnt, s. 119.
12. W heeler, 1960, s. 1171.
13. Lanham, 1973 iinde alnt, s. 118.
14. Ibid.
15. M arsh, O.C. Introduction and Su ccessio n o f V ertebrate Life in A m erica (Ameri
kan Bilimi Gelitirme D erneinde yaplan konuma, N ashville, TN, 30 Austos,
1877) P o p u la r S c ie n c e M o n t h ly , N isan 1878, v l2 iinde, s. 697.
16. Lanham, 1973 iinde alnt, s. 121.
17. Ostrom ve M clntosh, 1966 iinde alnt, s. 9.
18. Ibid.
19. Spalding, 1993 iinde alnt, s. 122.
20. Baur, H e r a ld , 12, O cak 1890; Shor, 1974 iinde alnt, s. 109.
21. M arsh, H a r a id , 19 O cak 1890; Shor, 1974 iinde alnt, s. 169.
22. Shor, 1974 iinde alnt, s. 217.
23. J .B . H atcher, O steology o f H a p lo c a n th u s , with description o f a new species, and
rem arks on the probable habits of the Sauropoda and the age and origin o f the A t -
la n to s a u r u s b ed s, M e m o ir s o f th e C a r n e g ie M u s e u m , Cilt 2 (1903), s. 1-72; Lan
ham, 1973 iinde alnt, s. 184.
24. Lanham, 1973, s. 269.
25. Shor, 1974 iinde alnt, s. 146.
26. Coibert, 1968, s. 146.
27. M odern Light L iteratu re-Science, B la c k w o o d 's E d in b u r g h M a g a z in e , iinde
isim siz Amerikan B asks (A ustos 1855), Cilt 41, s. 226.
28. Cari Saan , an Astronomer W ho E xcelled at Popularizing Science, Is D ead at 6 2,
N e w Y o r k T im e s , 21 Aralk 1996, A 26'da Saan 'dan alnt.
29. Spalding, 1993, s. 1152.

VIII. Blm: W egener H erkese Kar


1. W egener, 1966 (1 9 15 ); zgn balk: D i e E n t s t e h u n g d e r K o n tin e n te u n d O z e a n e ;
kitapla ilgili btn gnderm eler, dzeltilmi drdnc basmn, 1929 ylnda ngiliz
ceye evrilerek yaym lanan 1966 tarihli D over basksn tem el alm aktadr.

228
2. W egener, 1966 (1929), s. viii.
3. Ibid.
4. Ibid., s. 2, 3.
5. Romm, 1994, s. 407-408; ayrca bkz. Cowen, 1994, s. 110.
6. W egener, 1966 (1 9 29 ), s. 167.
7. Ibid., s. 1.
8. Le Grand, 1988 iinde, s. 1.
9. W egener, 1966 (1929), s. 16.
10. Ibid., s. 17.
11. Hallam, 1983 iinde, s. 122. (L isted in General B ackground.).
12. Ibid., s. 122.
13. Sullivan, 1991 iinde, s. 15.
14. Ibid.
15.Hallam, 1983 iinde, s. 136.
16. Le G rand iinde, s. 118.
17. Gohau, 1990, s. 196.
18. Hallam, 1983 iinde, s. 124.
19. Ibid., s. 129.
20. Ibid., s. 135.
21. Hallam, 1983 iinde alnt, s. 136; asl Gevers, T.W., T r a n s a c tio n s o f th e G e o lo g ic a l
S o c ie ty o t S o u th A f r i c a (1950) iinde, c52 (ek), s. 1.
22. Ingiltere'deki Cam bridge niversitesinden Frederick J . Vine ile Drummond M att-
hew s ve New York, P alisad esteki Lam ont-D oherty Jeo lo ji Gzlemevinden M auri-
ce Ew ing ve W alter Pitman d a dahil olmak zere.
23. Hallam, 1983 iinde, s. 141.
24. Kerr, 1995a, s. 1214-1215.
25. Nelson, International R esearch Team D iscovers U nsuspected M olten L ayer in Hi-
malayan Crust," Sy racu se niversitesi, 6 Aralk 1996, internet belgesi iinde alnt.
26. M onastersky, 1996a, s. 356; ayrca Nelson, 1996, s. 1684-1687.
27. M onastersky, 1996b, s. 213; Pool, 1996, simulasyon alm alarn kullanarak konuy
la ilgili aratrm alar tartyor.
28. Staff, 1995, s. 123.

IX. Blm: Johanson, Leakey Ailesine Kar


1. M orell, 1995 iinde, s. 157.
2. M cA uliffe, 1994 iinde, s. 83.
3. Leakey ve Lewin, 1992, s. 112.
4. E c o n o m is t, 21 Kasm 1992, s. 103.
5. Jo h an so n ve Edey, 1981, s. 98.
6. M orell, 1995 iinde, s. 461.
7. Ibid., s. 463.
8. Ibid., s. 422.
9. M orell, 1995, s. 468, grg tan bir kaynaktan alnt.
10. Ibid., s. 467.
11. Ibid., s. 464.
12. Leakey v e Lewin, 1992 iinde, s. 346.
13. M orell, 1995, s. 492.
14. Joh an so n ve Edey, 1981, s. 301.
15. Joh an so n ve Shreeve, 1989, s. 89.
16. Ibid., s. 119.
17. Leakey'in, R oger L ew in le y ap t m lakat 19 K asm 1985, Lew in 1987, iinde,
s. 18.
18. M cAuliffe, 1994, s. 39.

229
19. Leakey ve Lewin, 1992, s. 109.
20. B u iki yak lam la ilgili dah a fazla aynnt iin bkz. Lewin, 1998.
21. Lewin, 1995, s. 14.
22. Ibid.
23. Shreeve, 1995 iinde, s. 1298.
24. Faik, 1995 iinde, s. 108-110.
25. Joh an so n, 1996, s. 117.

X. Blm: Derek Freeman M argaret M ead'e Kar


1. J u d g e , P aul C. Is the N et R edefining O ur Iden tity ? B u s in e s s W e e k , 12 M ays
1997, s. 100.
2. R ensberger, 1978 iinde, s. 1.
3. Ibid.
4. M ead, 1973, s. 8.
5. Ibid., s. 11.
6. Ibid., s. 119.
7. Ibid., s. 112.
8. Ibid., s. 135.
9. H oebelin ders kitab A n t h r o p o lo g y : T h e S t u d y o f M a n , drdnc bask (N ew
York: M cG raw -H ill, 1972) iinde, s. 8.
10. Caton, 1990 iinde, s. 130; antropolog Rom anucci-R oss halen S an D iegodaki Cali-
fornia niversitesi Aile ve K oruyucu Hekimlik blmnde grev yapm aktadr.
11. Rubin, 1983, S . 550.
12. Ibid., s. 554.
13. P a c if ic S tu d ie s , v l l (19 8 8) iindeki bir deerlendirm eden, s. 131-151; Caton, 1990
iinde alnt, s. 256.
14. Freem an, 1983, s. 201.
15. di Leonardo, 1996, s. 25-29.
16. M ead, 1973, s. ix, x.
17. Cote, 1992, s. 509, 510.
18. H arris, 1983, s. x; Caton, 1990 iinde, s. 236.
19. Holmes, 1987, s. 2.
20. Ibid., s. viii.
21. Ibid., s. 103.
22. Ibid., s. 189.
23. Freem an, 1991, s. 327.
24. Cote, 1994, s. 77.
25. O rans, 1996, s. 92.
26. Ibid., s. 18, 19.
27. Freem an, 1991, s. 118-119.
28. Grant, 1995, s. 681.
29. Caton, 1990 iinde, s. 129.
30. Cote, 1994, s. 18.
31. Kemperman, 1997, s. 493-495.
32. Holmes, 1987, s. 175.
33. Ibid., s. ix.
34. Cote, 1994, s.64.
35. Caton, 1990, s. 1.
36. O rans, 1996, s. 124, 125.
37. Ibid., s. 12.
38. Shore, Report on a Symposium , M argaret M ead and Anthropology: An E valuati-
on, B a r n a r d B u le t n , 13, N isan 1987 iinde; Caton, 1990 iinde alnt, s. 285.
39. Cote, 1994, s. 64.

230
40. Ibid., s. 10, 11.
41. Bkz. Rensberger, 1983, s. 35. Ayrca B arnard ve Columbia niversiteleri antropo
loji profesr M arton K la ssla zel mlakat.
42. H arris, 1983 iinde, s. 18.
43. Holmes, 11983, s. 15.
44. M onaghan, 1989 iinde, s. A 6.
45. Ibid.

Sondeyi
1. aplan, 1988, s. 2 2-2 3 (V. Blmle ilgili kaynakada y er verilmitir).

231
K a y n a k a

B u rada sad ece bu kitabn hazrlanm asnda y ararlanlan yaptlarn listesini veriyorum.
Genel kaynaklar olarak sraladm ilk grubun dndakiler blmlere gre ayrlmtr.

Genel Kaynaklar
Asimov, Isaac. A s im o v 's B io g r a p h ic a l E n c y c lo p e d ia o f S c ie n c e & T e c h n o lo g y . Garden
City, NY: D oubleday & Co 1972.
Bolton, S arah K. F a m o u s M e n o f S c ie n c e , N ew York: T.Y. CroweIl Company, 1946.
Boorstin, Daniel. T h e D is c o v e r e rs . New York: Random House, 1983.
Burstyn, H arold L. G alileos Attempt to Prove that the Earth M oves," Is is , 1962, c55,
Blm 2, s. 161-185.
Butterfield, Herbert. T h e O r ig in s o f M o d e r n S c ie n c e , 1 3 0 0 -1 8 0 0 , N ew York: The Free
P ress, 1965, 1957.
Engelhardt, H. Tristram ve aplan, Arthur, ed. S c ie n tif ic C o n tr o v e rs ie s . Cambridge,
England: Cam bridge U niversity Press, 1987.
(Bilim sel uyumazlklarn nasl zldne ilikin bir kuram gelitirmeyi hedefleyen
sosyolojik bir alm adaki drt vak a aratrm as laedri, ecinsellik, gvenlik ltleri
ve nkleer enerjiyi kapsyor.)
Gillispie, Charles C., editr. D i c t io n a r y o f S c ie n tif ic B io g r a p h y ( D S B ) , 16 cilt. New
York: Scribner, 1970-1980.
Hallam, A. G r e a t G e o lo g ic a l C o n tr o v e rs ie s . Oxford, England: O xford University
Press, 1983. (N eptncler, y an ardaclar ve Pltoncular; felaketiler ve birrnek-
likiler; Buzul a; D nyann ya; ktalarn kaym as)
Holton, G erald. E in s te in , M is t o r y a n d O i h e r P a s s io n s : T h e R e b e llio n A g a in s t S c ie n c e
a t th e E n d o f th e T w e n tie t h C e n tu r y . N ew York: A ddison-W esley, 1996.
M erton, Robert K. Priorities in S cien ce, T h e S o c io lo g y o f S c ie n c e . Chicago: Univer
sity o f Chicago Press, 1973.
Milton, Jo y ce. C o n tr o v e r s y : S c ie n c e in C o n fic t. New York: Ju lian M essner, 1980.
O ffcer, Charles ve Page, Ja k e . T a le s o f th e E a r t h . P a r o x y s m s a n d P e r tu r h a tio n s o f th e
B lu e P la n e t. N ew York O xford U niversity Press, 1993.
Raup, D avid M . T h e N e m e s is A f f a ir . N ew York: W .W . Norton, 1986 (Felaketilik).
Shapin, Steven. T h e S c ie n tif ic R e v o lu tio n . Chicago: University o f Chicago Press, 1996.
( zellikle, 3. Blmn, doa felsefesi ve Darwin ncesi dnem de dinle balantsn
ele alan baz ksm lar.)
Taton, R. R e a s o n a n d C h a n c e in S c ie n tif ic D is c o v e y . N ew York: Philosophical Lib-
rary, 1957.
W illiams, Trevor I., ed. A B io g r a p h ic a l D i c t io n a r y o f S c ie n tis ts . N ew York: W iley-In-
terscience, 1969.

Giri
Provine, W illiam. Evolution and the Foundation o f E th ics. M B L S c ie n c e , K 1988,
c 3 s l, s. 26-29. (M arine Biological Laboratory, W oods Hole, M A.)

I. Blm: P apa VIII. Urban G alileoya Kar


Bailey, George. G a lile o s C h ild r e n : S c ie n c e , S a k h a r o v , a n d th e P o w e r o f th e S ta te . New
Y ork: A rcade Publishing, 1990.

233
Biagioli, M ario. G a lile o C o u r t ie r : T h e P r a c tic e o f S c ie n c e in th e C u lt u r e o f A b s o lu tis m .
Chicago: U niversity o f Chicago Press, 1993.
Bronowski, Jaco b . T h e A s c e n t o f A la n . Boston: Little, Brown, 1974.
D e Santillana, Giorgio. T h e C r im e o f G a lile o . Chicago: U niversity o f Chicago Press,
1955.
Dickson, D avid. W as Gallieo S av e d by P lea B a rg a in ? S c ie n c e , 8 A ustos 1986, s.
613, 614.
D rake, Stillman. D is c o v e r ie s a n d O p in io n s o f G a lile o (D rak ein, girii ve notlarnn da
y er ald evirisi.) N ew York: Doubleday, 1957.
Drake, Stillman. G a lile o a t W o r k : H is S c ie n tif ic B io g r a p h y . Chicago: University of
Chicago Press,_ 1978.
Eurich, Nell. S c ie n c e in U t o p ia : A M . ig h t y D e s ig n . Cambridge, MA: H arvard Univer
sity Press, 1967.
Finocchiaro, M aurice A. T h e G a lile o A f f a ir : A D o c u m e n t a r y H is t o r y . N ew York: No-
table Trials Library; Gryphon Editions, 1991. (lgili belgelerin ou, Alan M . D ers-
howite tarafndan evrilm i ve girii yazlm .)
Galilei, Galileo. D ia lo g u e o n th e G r e a t W o r l d S y s te m s (de San tillana evirisi). Chica
go: University o f Chicago Press, 1953 (1632).
Galilei, Galileo. D ia lo g u e s C o n c e r n in g T w o N e w S c ie n c e s . N ew York: M cG raw -H ill,
1963 (16 38 ). (A yrca de Santillana tarafndan hazrlanm ksaltlm bask, eviri T.
Salisb u y . Chicago: U niversity of Chicago Press, 1955.)
Harsanyi, Zsolt de. T h e S ta r-G a z e r. N ew York: G.P. Putnam's Sons, 1939. (Galileonun y a
amnn kurgusal yks, M acarcadan evrilmi.)
Hummel, Charles E. T h e G a lile o C o n n e c tio n ; R e s o lv in g C o n flic ts b e tw e e n S c ie n c e a n d
th e B ib le . Dow ners Grove, IL: Inter V arsity Press, 1986.
Koestler, Arthur. T h e S le e p w a lk e r s . N ew York: The U niversal Library (G rosset &
D unlap), 1963 (ilk bask, M acm illan, 1959). (Ptolem aiostan Newtona byk gk
bilimcilerin kolay okunan bir tarihi.)
Kuhn, Thomas S. T h e C o p e rn ic a n R e v o lu tio n : P la n e ta r y A s t r o n o m y in th e D e v e lo p -
m e n t o f W e s te r n T h o u g h t. Cambridge, MA: H arvard U niversity Press, 1957.
M anuel, Frank E. "Newton as Autocrat o f Science. D a e d a lu s , Y a z 1968, s. 969-1001.
ProVine, W illiam. Evolution and the Foundations of E th ics. M B L S c ie n c e , K 1988,
c 3 s l, s. 25-29. (M arine Biological Laboratory, W oods Hole, M A .)
Q u a r t e r ly R e v ie w . Giordano Bruno an d Galileo G alilei. P o p u la r S c ie n c e M o n t h l y
S u p p le m e n t , 1878, Cilt X III-X X s. 111-128.
Redondi, Pietro. G a lile o H e r e t ic . Princeton, N J: Princeton University P ress, 1987.
(G alileo-U rban atm asna yeni bir bak: Y arglam ann G alileoyu, m addenin
atom sal y ap sn a ilikin kuram ndan dolay daha ciddi dinsizlik sulam alarna h ed ef
olmaktan korum aya ynelik bir eit pazarlk olduunu ne sryor.)
Reston, Ja m e s, J r . G a lile o : A L if e . New York: H arperCollins, 1994.
Segre, M ichael. i n th e W a k e o f G a lile o . N ew Brunsw ick, N J: R utgers University
Press, 1991.
Sharratt, M ichael. G a lile o : D e c is iv e n n o v a t o r . Cambridge, England: Cam bridge Uni
versity Press, 1994.

II. Blm: W allis Hobbes a Kar


Bold, Benjam in. F a m o u s P r o b le m s o f G e o m e tr y a n d H o w t o S o lv e T h e m . Nevv York:
D over Publications, 1982.
Boyer, Cari B. T h e H i s t o r y o f th e C a lc u lu s a n d ts C o n c e p tu a l D e v e lo p m e n t, New
York: D over Publications, 1959 (1949).
Chabot, D ana. Thomas H obbes: Skeptical M oralist. A m e r ic a n P o lit ic a l S c ie n c e R e -
v ie w, H aziran 1995, s. 401-410.
Cohen, I. B ernard. Review o f J .F . Scott, T h e M a t h e m a t ic a l W o r k s o f J o h n \V a llis ,
1 9 3 8 ". Is is , 1939, c30s3, s. 529-532.
Dick, O liver Lawson, ed. A u b r e y s B r i e f L iv e s .* Ann Arbor: U niversity o f M ichigan
Press. 1949/1957.

234
Eliot, P.F. F r e n c h a n d E n g lis h P h ilo s o p h e r s : D e s c a rte s , V o lta ir e , R o u s s e a u , H o b b e s .
N ew York: P.F. Collier and Son, 1910 ( T h e H a r v a r d C la s s ic s , Cilt 34).
Gardner, M artin. "M athem atical Games: Incidental Information about the E xtraordi-
nary N umber P i. S c ie n tif ic A m e r ic a n , Temmuz 1960, s. 154-156.
H azard, Paul. T h e E u r o p e a n M in d , 1 6 8 0 -1 7 1 5 : T h e C r it ic a l Y e a rs , New York: Ford-
ham University Press, 1990.
Hinnant, Charles H. T h o m a s H o b b e s . Boston: Twayne Publishers, 1977.
H obbes, Thomas. L e v ia th a n . N ew York: Penguin Books, 1986 (1651).
M alcolm , Noel, ed. T h e C o r re s p o n d e n c e o f T h o m a s H o b b e s , iki cilt N ew York: O xford
U niversity Press, 1994.
M intz, Sam uel I. "Galileo H obbes and the Circle o f Perfection. Is is , Temmuz 1952,
c43, s. 93-100.
M intz, Sam uel I. H obbes. C. Gillispie (ed.), D i c t io n a r y o f S c ie n tif ic B io g r a p h y
( D S B ) iinde, cilt 6, s. 449. N ew York: Scribner, 1972.
M intz., Sam u el I. T h e H u n t i n g o f L e v ia t h a n : S e v e n te e n th C e n t u r y R e a c tio n s to th e
M a t e r ia lis m a n d M o r a l P h ilo s o p h y o f T h o m a s H o b b e s . C am bridge, E ngland:
C am bridge U niversity P res, 1962.
Molesworth, S ir William, ed. T h e E n g lis h W o r k s o f T h o m a s H o b b e s o f M a lm e s b u r y ,
11 cilt London: Jo h n Bohn (1 8 39-1845) (Y eniden basm 1962).
Robertson, G eorge Croom. H o b b e s . Edinburg: W illiam Blackw ood & Sons, 1886.
Rogow, Arnold A. T h o m a s H o b b e s . R a d ic a l in th e S e r v ic e o f R e a c tio n . N ew York:
W . W . Norton, 1986.
Scott, J .F . T h e M a t h e m a t ic a l W o r k s o f J o h n W a llis , D . D . , F .R .S . London: Taylor ve
Francis. 1938.
Shapin, Steven ve Schaffer, Simon. L e v ia t h a n a n d th e A ir - P u m p : H o b b e s , B y le a n d
th e E x p e r im e n ta l L i f e (Thom as H obbesun D ia lo g u s P h y s ic u s d e N a t u r a l A erism in
Simon Sh affer tarafndan yaplan evirisini de kapsyor.) Princeton, N J: Princeton
University Press, 1985.
Skinner, Quentin. Bringing B ack a N ew H obbes, C o r re s p o n d e n c e o f T h o m a s H o b
be s (yaym a hazrlayan Noel M alcolm ) ile ilgili deerlendirm e. N e w Y o r k R e v ie w
o f B o o k s , 4 N isan 1996, c43s6, s. 58-61 (nternet belgesi).
Smith, P reserved. A H i s t o r y o f -M o d e rn C u lt u r e : C i l t I . T h e G r e a t R e n e w a l, 1 5 4 3 - 1 6 8 7
(1 9 3 0 ); C i l t l i . T h e E n lig h t e n m e n t , 1 6 8 7 - 1 7 7 6 (1934). N ew Y ork: Henry Holt. (Y e
niden basm 1957, P eter Sm ith.)
W atkins, J.W .N . H o b b e s 's S y s te m o f Id e a s : A S t u d y in th e P o lit ic a l S ig n ific a n c e o f
P h io s o p h ic a l T h e o rie s . London: Hutchison U niversity Library, 1965.

III. Blm: Newton Leibnize Kar


A ndrade, E.N. d a C. S i r Is a a c N e w t o n . London: Collins, 1954.
Bell, E.T. T h e D e v e lo p m e n t o fM a th e m a tic s , ikinci bask. New York: McGraw-HilI, 1945.
Berlinski, D avid. A T o u r o f th e C a lc u lu s . N ew York: Pantheon Books, 1995.
Boyer, Cari B. T h e H i s t o r y o f th e C a lc u lu s a n d I t s C o n c e p tu a l D e v e lo p m e n t. New
York: D over Publications, 1959 (1949).
Broad, W illiam J . "Sir Isaac Newton: M ad as a H atter. Science, 18 Eyll 1981, c213,
s. 1341, 1342, 1344. A yrca 13 Kasm 1981 ve M art tarihli m ektuplar 1982.
Buy, J .B . T h e Id e a o fP r o g r e s s . New York: Dover Publications, 1960.
Frankfurt, H ary G., (ed.). L e ib n iz : A C o lle c tio n o f C r it ic a l E s s a y s . New York: D oub-
leday, 1972 (zellikle "Leibniz ve N ewton).
Guillen, M ichael. F i v e E q u a t io n s t h a t C h a n g e d th e W o r ld . New York: Hyperion, 1995,
(zelllikle Newton'Ia ilgili s. 9-63; ve Bernoulllis, s. 65-117.
Hail, A. Rupert. F r o m G a lile o to N e w t o n . N ew York: Dover Publications, 1981 (H ar-
per & Row, 1963).
Hail, A. Rupert. P h ilo s o p h e r s a t W a r : T h e Q u a r r e l B e tw e e n N e w t o n a n d L e ib n iz . N ew
York: Cam bridge University Press, 1980.
Hail, A. Rupert ve Tilling, Laura, (ed.). T h e C o r re s p o n d e n c e o f Is a a c N e w t o n : C i l t 7,
1 7 1 8 -1 7 2 2 7 . N ew Y ork: C am bridge University Press, 1977.

235
Hathaway, Arthur S. Further H istoy o f the C alculus. S c ie n c e , 1 3 u b a t 1 9 2 0 , s. 1 6 6 -
167.
Hunt, F rederick Vinton. O r ig in s in A c o u s tic s : T h e S c ie n c e o f S o u n d f r o m A n t i q u i t y to
th e A g e o f N e w t o n . N ew Haven, CT: University Press, 1978. (zellikle N ew ton-Le-
ibniz kavgas, s. 146.)
Latta, Robert, (ed .). L e ib n iz : T h e A lo n a d o lo g y a n d O t h e r P h ilo s o p h ic a l W r itin g s . Lon-
don: O xford U niversity Press, 1898.
M anel, Frank E. Newton as A utocrat o f S cien ce. D a e d a lu s , Y az 1968, s. 969-1001.
Merz, Jo h n Theodore. L e ib n iz . N ew York: Dover Publications, 1962 (1934).
Nevvton, Isaac. N a th e m a tic a l P r in c ip J e s o f N a t u r a l P h ilo s o p h y . Chicago: Encyclopedia
Britannica, 1955 (1687).
Peursen, C.A. van. L e ib n iz . New York: Dutton, 1970.
Price, D erek J . de Solla. L i t t l e S c ie n c e , B i g S c ie n c e . N ew York: Columbia University
Press, 1963. ( zellikle s. 688.)
Smith, Preserved. A H i s t o y o f N io d e r n C u ltu r e : C i lt L T h e G r e a t R e n e w a l, 1 5 4 3 -1 6 8 7
(1930); C i lt I I . T h e E n lig h te n m e n t, 1 6 8 7 -1 7 7 6 (1934). New York: Henry Hollt. Y e
niden basm 1957, Peter Smith.)
Spitz, L. W. Leibniz s Significance for H istoriography. Is is , 1952, c l3 , s. 333-348.
Struik, Dirk J . A C o n c is e H i s t o r y o f M a th e m a tic s . New York: D over Publications,
1967 (1948).
W estfall, Richard S. N e v e r A t R e s t: A B io g r a p h y o f Is a a c N e w t o n . Cambridge, Eng-
land: C am bridge University Press, 1980.

IV. Blm: Voltaire Needhama Kar


Andrews, W ayne. V o lta ire . New York: New Directions, 1981.
Besterm an, Theodore, (ed .). V o lta ir e . N ew York: H arcourt, Brace & W orld, 1969.
Besterm an, Theodore, (ed.). T h e W o r k s o f V o lta ir e , London: Blackw ell, 1975.
Bottiglia, W illiam F. V o lta ir e : A C o lle c tio n o f C r it ic a l E s s a y s . Englew ood Cliffs, N J:
Prentice-H all, 1968.
Brooks, Richard A., (ed .). T h e S e le c te d L e tt e r s o f V o lta ir e . N ew York: N ew York Uni
versity Press, 1973.
Endore, Guy. V o lt a ir e ! New York: Simon & Schuster, 1961.
Gilespie, Charles S . Voltaire. D i c t io n a r y o f S c ie n tifc B io g r a p h y , Cit 14, s. 83-85.
N ew York: Scribner, 1976.
G llass, H. Bentley. M aupertuis, a Forgotten Genius". S c ie n tif ic A m e r ic a n , Ekim 1955,
c l9 3 , s. 100-110.
H aac, O scar A. Voltaire and Leibniz: Two A spects of R ationalism . S tu d ie s o n V o lt a
ir e a n d th e E ig h t e e n th C e n tu r y , Cilt 25, s. 795-809. Oxford, England: Voltaire Fo
undation at the Taylor Institution, 1963.
M ason, Haydn. V o lta ir e . N ew York: St. M artins Press, 1975.
M eyer, Arthur W illiam. T h e R is e o f E m b r y o lo g y . Palo Alto, CA: Stanford University
Press, 1939.
N eedham , Jo sep h . A H i s t o r v o f E m b r y o lo g y , ikinci bask. New York: A belard-Sch u-
man, 1959 (19 34).
Oppenheimer, J a n e M . E s s a y s in th e H i s t o y o f E m b y o lo g y a n d B io lo g y . Cambridge,
MA: M IT P ress, 1967.
O rieux, Je a n . V o lta ir e . G arden City, NY: Doubleday, 1979.
Perkins, J e a n A. Voltaire and the N atural Scien ces. S tu d ie s o n V o lt a ir e a n d th e E ig h
te e n th C e n tu r y , Cilt 37, s. 6 1-7 6. O xford, England: Voltaire Foundation at the Tay
lor Institution, 1965.
Prescott, F. Spallanzani on Spontaneous Generation an d D igestion. P r o c e e d in g s o f
th e R o y a S o c ie ty o f M e d ic in e , 1929-1930, c23, s. 495-503.
Redm an, Ben Ray, ed. T h e P o r ta b le V o lta ir e . New York Viking Press, 1949.
Richter, P. ve Ricardo, I. V o lta ir e . N e w Y o r k : T w a y n e , 1 9 8 0 .
R o e , S h ir le y A. N la t te r , L if e a n d G e n e ra tio . Cambridge, England: C am bridge Univer
sity Press, 1981.

236
Roe, Shirley A. "Voltaire versu s N eedham : Spontaneous Generation and the N ature of
M iracles". N ew York Bilim ler A kadem isinde konferans 2.12.1981.
Voltaire. C a n d id e v e O t h e r S to rie s . N ew York: Alfred A. K nopf (E vervm ans Librarv),
1992 (1759).
Voltaire. A D issertation by Dr. Akakia, Physician to the P ope (17 52). T h e W o r k s o f
V o J Ita ire : A C o n te m p o r a r y V e rs io n , eviri W illiam F. Fleming, Cilt 19, B. 1, s. 183-
199. N ew York: St. H ubert Guild, E.R. Dumont, 1901.
Voltaire. T h e W o r k s o f V o lt a ir e : A C o n te m p o r a r y V e rs io n , deerlendirm e ve biyografi
Jo h n M orley, eviri W illiam F. Flem ing (22 cilt). N ew York: St. H ubert Guild,
E.R. Dumont, 1901 (1752).
Vulliamy, C.E. V o lta ir e . Port W ashington, NY: Kennikat Press, 1970 (1930).
W estbrook, Rachel. J o h n T u r b e r v i e N e e d h a m a n d H i s m p a c t o n th e F r e n c h E n lig h -
te n m e n t. Yaymlanmam doktora tezi, Columbia University. 1972.

V. Blm: Darwin'm Buldoku Dalkavuk Sam e Kar


A gassiz, Louis. Prof. A gassiz on the O rigin o f S p e c ie s. A m e r ic a n J o u r n a l o f S c i
e n c e a n d A r t s , 1860, c79, s. 142-154; R eprinted in J o h n C. Burnham (e d .), S c i
en ce in A m e r ic a : H i s t o r i c a l S e le c tio n s . N ew Y ork: Holt, R inehart v e W inston,
1971.
Applebomme, Peter. Seventy Y ears after Sco p es Trial, Creation D ebate L ives. N e w
Y o r k T im e s , 10 M art 1996, s. 1, 22.
Behe, M ichael J . C lueless at O xford. N a t io n a l R e v ie vv, 14 Ekim 1996c s. 83-84. (R ic-
hard D aw kinsin C lim b in g M o u n t m p r o b a b le kitabnn deerlendirm esi)
Behe, M ichael J . D a r w in 's B la c k B o x : T h e B io c h e m ic a l C h a lle n g e to E v o lu tio n . New
York: The Free Press, 1996b.
Behe, M ichael J . D arwin under the M icroscope. N e w Y o r k T im e s , 29 Ekim 1996c,
s. A252.
Benton, M . J . D iversifcation an d Extinction in the H istoy o f L ife. S c ie n c e , 7 Nisan
1995, c268, s. 52-67.
Berlinski, D avid. The D enniable D arw in. C o m m e n ta r y H aziran 1996, s. 19-29.
Berlinski, D avid. T he Soul o f M an u n d er P h y sics. C o m m e n t a r y , O cak 1996, s.
3 8 -4 6 .
Berlinski, D avid. A T o u r o f th e C a lc u lu s . N ew York: Pantheon Books, 1995.
Berreby, David. Are Apes N aughty by N ature?" N e w Y o r k T im e s M a g a z in e , 26 O cak
1997, s. 38-39.
Berreby, D avid. Enthralling or E xasperating: Sellect One". N e w Y o r k T im e s , 24 Ey
ll 1996, s. C l, C9.
Bishop, B.E . M endel's Opposition to Evolution and to Darvvin. J o u r n a l o f H e r e d it y ,
M ays 1996, c87s3, s. 205-213.
Boynton, Robert S. "The Birth o f an Id ea. N e w Y o r k e r , 7 Ekim 1996, s. 72-81.
Brent, Peter. C h a rle s D a r v v in : A M a n o f E n la r g e d C u r io s ity . New York: H arper &
Row, 1981.
Bussey, Howard. Chain o f B ein g. T h e S c ie n c e s , Mart/Nisan 1996, s. 28-33.
Campbell, Neil A. A Conversation W ith Jo h n M aynard Sm ith. A m e r ic a n B io lo g y 7 e -
a c h e r, Ekim 1996, c59s7, s. 408-412.
aplan, Arthur, W hat Controversy Telis Us About S cien ce. M B L S c ie n c e , W inter
1988, c 3 s l, s.20-24. (M arine Biological Laboratory, W oods Holle, M A .)
Caudill, E dw ard. The P ress and Tails o f Darvvin: Victorian Satire o f Evolution. J o -
u m a lis m H is t o y , A ustos 1994, c20s3-4, s. 107-115. (B u mkemmel ve elendirici
y az internette U M I R esearch 1 veri tabanndan elde edilebilir)
Clark, Ronald W . T h e S u r v iv a l o f C h a rle s D a n v in : A B io g r a p h y o f a M a n a n d a n Id e a .
New York: Random House, 1984.
Colp, Ralph, J r . I W ill G ladly Do M y Best: How C harles Darwin O btained a Civil
List Penston for A lfred R ussel W allace. Is is , 1992, c83, s. 3-26.
Cooper, Henry S.F . "Origins: The Backbone of Evolution. N a t u r a l H is t o y , Haziran
1996, s. 30-43.

237
C ravens, Hamilton. The Evolution Controvery in A m erica (G eorge E. W ebb'in ay
n adl kitabnn deerlendirm esi) A m e r ic a n H is t o r ic a l R e v ie w , N isan 1996, cl0 1 s2 ,
s. 553-554.
Crook, Paul. D a n v in is m , W a r a n d H i s t o y : T h e D e b a te v e r th e B i o l o g y o f W a r F r o m
th e O r ig in o f S p e c ie s ' to th e F i r s t W o r ld MVar. Cam bridge, England: Cambridge
U niversity Press, 1994.
D anvin, Charles. T h e O r ig in o f S p e c ie s b y M e a n s o f N a t u r a l S e le c tio n , altnc bask,
1872 (18 5 9); ve T h e D e s c e n t o f M a n v e S e le c tio n in R e la tio n to S e x (18 71) (birle
tirilmi b ask). N ew York: The M odern Libray.
D anvin, Francis, ed. T h e A u t o h io g r a p h y o f C h a rle s D a r w in a n d S e le c te d L e tte r s . Ne w
York: D over Publications, 1958 (1892).
D avidson, Eric H. ve di. O rigin of Belaterian Body Plans: Evolution o f Developm en-
tal R egulatoy M echanism s. S c ie n c e , 24 Kasm 1996, c270 s. 1319-1325.
D aw kins, Richard. C lim b in g M o u n t Im p r o b a b le . N ew York: W .W . Norton, 1996.
de Camp, L. S p ragu e ve de Camp, Catherine Crook. D a r w in a n d H i s G r e a t D is c o v e y .
N ew York: M acm illan, 1972.
Degler, Cari N. The Temptations o f Evolutionay E thics. A m e r ic a n H is t o r ic a l R e v ie w ,
Haziran 1996, cl0 1 s3 , s. 838. (F ab erm T h e T e m p ta tio n s o f E v o lu t io n a y E th ic s ad
l kitabnn deerlendirm esi).
Dennett, Daniel C. A ppraising G race: W hat Evolutionay Good Is G o od? T h e S c i
e n ce s , O cak/ubat 1997, s. 39-44. (W alter Burkert, C re a tio n o f th e S a c re d . T r a c k s
o f B i o l o g y i n E a r l y R e lig io n s m deerlendirm esi).
Dennett, Daniel C. D a n v in 's D a n g e r o u s Id e a : E v o lu t io n a n d th e M e a n in g s o f L if e .
N ew York: Sim on & Schuster, 1995.
Desm ond, A drian ve M oore, Jam es. D a n v i n : T h e L i f e o f a T o r m e n te d E v o u tio n is t.
N ew York: W arner, 1991.
E ldridge, Niles. R e in v e n t in g D a n v i n : T h e G r e a t D e b a te a t th e H ig h T a b le o f E v o lu t i-
o n a y T h e o y . New York: Jo h n W iley & Sons, 1995.
F arber, Paul Law rence. T h e T e m p ta tio n s o f E v o lu t io n a r y E th ic s . Berkeley: University
o f California P ress. 1994.
Gatewood, W illard B. Christopher P. Toumeyin G o d s O w n S c ie n tis t: C r e a tio n is ts in
a S e c u la r W o r ld ' (R utgers, 1994) ile George E. W eb b in T h e E v o lu t io n C o n tr o -
v e r s y in A m e r ic a s (U niversity P ress of Kentucky, 1994) zerine deerlendirm e d e
nemesi. Is is , 1995, c86s2, s. 305-307.
Gillispie, Neil C. C h a rle s D a n v in a n d th e P r o b le m o f C re a tio n . Chicago: University of
Chicago Press, 1 9 7 9 . ( zellikle 4. Blm Sp ecial Creation in the O rigin: The Sci-
entific A ttack.)
Gould, Stephen Ja y . D in o s a u r in a H a y s ta c k . N ew York: Harmony Books/Crown Pub-
lishers, 1995. (Evrim ve yaratllkla ilgili blm).
Gould, Stephen J a y . M odified G randeur. N a t u r a l H i s t o y , M art 1993, s. 14-20.
Gould, Stephen J a y . The Tallest T ale. N a t u r a l H is t o y , M ays 1996, s. 118 v e devam.
Grady, W ayne. D an v in s American Pitbull. C a n a d ia n G e o g ra p h ic , M art 1996,
c l l 6 s 2 , s. 81 (Step h en J a y Gould'un D in o s a u r in A H a y s t a c k m deerlendirm esi.)
Gray, A sa. Review o f D anvin's Theory on the O rigin o f Sp ecies by M ean s o f N atural
Selection. A m e r ic a n J o u r n a l o f S c ie n c e a n d A r ts , 1860, c79, s. 153-184. Tekrar
bask Jo h n C. Burnham (ed.), S c ie n c e i n A m e r ic a : H is t o r ic a l S e e c tio n s . N ew
Y ork: Holt, Rinehart ve W inston, 1971.
H ass, J.W ., J r . The Biblical Flood: A C ase Study o f the Church's R esponse to E xtra-
biblical Evidence". T h e o lo g y T o d a y , Ekim 1996, c53s3, s. 4 01-404. (D eerlendirm e,
ayn adl kitap, D avid A. Young, Grve Rapids: Eerdm ans, 1995).
Hammond, Ailen v e M argulis, Lynn. Creationism a s Science: Farew ell to Newton,
Einstein, D anvin ... S c ie n c e 81, Aralk 1981, s. 55-57.
Hitt, J a k s . "On Earth a s It Is in H eaven. H a r p e r 's , Kasm 1996, c2 9 3 s.l7 5 8 , s.51-60
(Y aratllarn kararghn ziyaret).
Holden, Constance. A labam a Schools Disclaim Evolution. S c ie n c e , 24 K asm 1995, s.
1305.

238
Holden, Constance. The V atican's Position E v o lv es. S c ie n c e , 1 K asm 1996,
c274s.5288, s. 717.
Horgan, Jo h n . E scapin g in a Cloud of Ink. S c ie n tif ic A m e r ic a n , A ustos 1995, s. 37-
411.
Horgan, Joh n . The N ew Social D arw inists. S c ie n tif ic A m e r ic a n , Ekim 1995, s. 174-
181.
Kerr, Richard A. G eologists D ebate Ancient Life and Fractured Crust: E m byos Gi-
ve Clues to Early Evolution. S c ie n c e , 24 Kasm 1995, s. 1300-130.
Kimler, William. "Tracing Evolutionary Biologys Intelectual Phylogeny. A m e r ic a n
S c ie n tis t, M art-N isan 1997, c85, s. 177-178. (D eerlendirm e, L if e 's S p le n d id D r a
m a : E v o lu t io n a r y B io lo g y a n d th e R e c o n s tr u c tio n o f L i f e s A n c e s t y , 1 8 6 0 -1 9 4 0 , P e-
ter J . Bowler, University o f Chicago Press, 1996. (G een yzyla dam gasn vuran
biyoloji alm alarna evrim tarihilerinin yeterince nem verm ediini savunuyor.)
Kohn, M arck. W higs an d H unters (deerlendirm e, R iv e r O u t o f E d e n , R ic h a r d
D aw kins ve R e in v e n t in g D a n v in , Nilles E ldridge). N e w S ta te s m a n & S o c ie ty , 14
Temmuz 1995, c8s361, s. 34-35.
Larson, E dw ard J . S u m m e r f o r th e G o d s : T h e S c o p e s T r ia l a n d A m e r ic a s C o n tin u in g
D e b a te v e r S c ie n c e a n d R e lig io n . N ew York: B asic Books, 1997.
Lewin, Roger. Biology Is Not Postage Stam p Collecting". S c ie n c e , 14 M ays 1982,
c216, s.718-7 20 (E rn st M ay rle rportaj).
Lewin, Roger. B o n e s o f C o n te n tio n : C o n tr o v e rs ie s in th e S e a rc h f o r H u m a n O r ig in s .
N ew York: Simon & Schuster, 1987.
Lewin, Roger. "Evolutions N ew H eretics. N a t u r a l H is t o r y , M ays 1996, s. 12-17.
Lewin, Roger. P a tte r n s in E v o lu t io n : T h e N e w M o le c u la r V ie w . New York: Scientific
A merican Library, 1997
Livingstone, D avid N. D a n v in s F o r g o t t e n D e fe n d e r s : T h e E n c o u n te r B e tw e e n E v a n -
g e lic a l T h e o lo g y a n d E v o lu t io n a r y T h o u g h t. G rand Rapids, M I W illiam B. E erd-
m ans Publishing, 1987.
M alik, K enan. The B eagle Sails B ack into Fashion. N e w S ta te s m a n , 6 Aralk 1996, s.
3 5-3 6. (So sy al D arwincilik).
M argulis, Lynn ve Dolan M ichael F. Sw im m ing again st the Current. T h e S c ie n c e s ,
O c a k / u b a t 1 9 9 7 , s. 2 0 -2 5 . Symbiontlarn birlem esi byk ve ilevsel evrim sra
m alarna yol at: ekirdekli hcrelerin oluumu yolunda olas bir evrim sel gelim e.)
M ayr, Ernst. O n e L o n g A r g u m e n t: C h a rle s D a n v in a n d th e G e n e s is o f M o d e r n E v o
l u t io n a r y T h o u g h t. Cambridge, MA: H arvard University Press, 1991.
M cCollister, Betty. Creation 'Science' vs. Religious A ttitudes. U S A T o d a y : T h e M a
g a z in e o f th e A m e r ic a n S ce n e , Alayi 1996, cl2 4 s2 6 1 2 , s. 74-76.
M cD onald, Kim. A D ispute ver the Evolution of B ird s. C h r o n ic le o f H i g h e r E d u c a -
tio n , 25 Ekim 1996, c43s9, s. A 14-A 15.
M ilner, Richard. Charles D anvin and A ssociates, G hostbusters. S c ie n tif ic A m e r ic a n ,
Ekim 1996a, s. 96-101.
M ilner, Richard. C h a rle s D a n v in : E v o lu t io n o f a N a t u r a lis t . N ew York: F acts on File,
Inc., 1994.
M ilner, Richard. T h e E n c y c lo p e d ia o f E v o lu tio n . H a m a n it y s S e a rc h f o r I t s O r ig in s .
N ew York: Facts on File, Inc., 1990.
M ilner, Richard. On W hat a M an H ave I Been W astin g M y Time (deerlendirm e.
C h a rle s D a n v in 's L e tt e r s : A S e le c tio n 1 8 2 5 -1 8 6 9 ). N a t u r a l H is t o r y , M ay s 1996b,
s. 6-7.
M urdoch, W illiam W . Theery for Biological Control: R ecent D evelopm ents. Ekim
1996, C77s7, s. 2001-2003.
Nesse, Randolph M. ve Williams, George C. W h y \V e G e t S ic k : T h e N e w Science o f D a r -
w in ia n M e d ic in e . New York: Vintage Books, 1996.
N umbers, Ronald L. Creation S cien ce. C h r is tia n C e n tu r y , 24 M ays 1995, c l l 2 s l 8 ,
s .>574-575 (internetten).
N umbers, Ronald L. Creationism in A m erica. S c ie n c e , 5 Kasm 1982, c218, s. 538-
544.

239
N umbers, Ronald L. T h e C re a tio n is ts : T h e E v o lu t io n o f S c ie n tif ic C re a tio n . N ew York:
Alfred A. Knopf, 1992.
Olroyd, D.R. D a n v in ia n Im p a c ts . Atlantic H ighlands, N J: H umanities Press, 1980.
Provine, William. "Evolution and the Foundation of E th ics. M B L Science, K 1988,
c 3 s l, s. 25-29. (M arine Biological Laboratory, W oods Hole, M A ).
Raloff, Ja n e t. "W hen Scien ce and B eliefs Collide. S c ie n c e N e w , 8 H aziran 1996, s. 360-
361.
Ram say, M.A. Darwinism, W ar and H istory. J o u r n a l o f M i l i t a r y H is t o r y , Temmuz
1996, c60s3, s.560-561.
Roat-Bernstein, Robert S. D an v in s R ib. D is c o v e r M a g a z in e , Eyll 1995, s. 38-41.
Ryan, M ichael. H ave O ur Schools H eard the W ak e-u p C ali? P a r a d e M a g a z in e , 19
O cak 1997, s. 8, 9.
Scott, Eugenie C. M onkey B u sin ess. T h e S c ie n c e s , O cak/ubat 1996, s. 20-25. (T ep
kiler, M art-N isan s. 3 ve devam ).
Shapiro, Robert. O r ig in s : A S k e p tic 's G u id e to th e C r e a tio n o f L i f e o n E a r t h . New
York: Summit Books, 1986.
Sholer, J e ffe y L. The Pope and D arw in. U S . N e w & W o r l d R e p o r t, 4 Kasm 1996,
c l2 1 s l8 , s. 12.
Sheeve, Jam es. D esign for Living (M ichael J . B eh enin D a r w in 's B la c k fo x ad l ki
tabnn deerlendirm esi) N e w Y o r k T im e s B o o k R e v ie w , 4 A ustos 1996, s. 8.
Smith, N ancy F. It's J u s t Sim ple. A u d u b o n , Eyll 1996, c98s5, s. 112-114 (Stephen
J a y Gouldun F u l l H o u s e : T h e S p r e a d o f E x c e lle n c e f r o m P la to to D a n v in adl ki
tabnn deerlendirm esi.)
Staff. Biodiversity Is a G uarantee of Evolution: Interview with W erner A rber.
U N E S C O C o u r ie r , Ekim 1996, slO, s. 4-6.
Staff. "D enying D anvin: D avid Berlinsky and C ritics. C o m m e n ta r y , Eyll 1996, s. 4-
39.
Staff. "Evolution: The D issert of D an vin. P s y c h o lo g y T o d a y , O cak/ubat 1997, s. 58-
63. (R ichard D aw kins ile Jaro n Lanier arasn da tartm a.)
Stix, Gary. Postdiluvian Scien ce. S c ie n tif ic A m e r ic a n , O cak 1997, s. 96-98.
Strahler, Arthur N. S c ie n c e a n d E a r t h H is t o r y : T h e E v o lu tio n /C r e a t io n C o n tr o v e rs y .
Buffalo, NY: Prom etheus Books, 1987.
Tierney, Kevin. D a r r o w : A B io g r a p h y . New York: Thomas Y. Crowell Publishers,
1979. (S co p es davasyla ilgili 31. ve 32. blmler).
Toulmin, Stephen ve Goodfied, Ju n e. T h e D is c o v e r y o f T im e . New York: H arper & Row,
1965 (Evrimin geliimi ve bunaynellik itirazlar hakknda, Kelvin konusunu d a kap
sayan geni bir blmle, Dnya nm y a konusundaki tartmayla ilgili baz bilgileri de
ieriyor).
W ebb, G eorge E. T h e E v o lu t io n C o n tr o v e r s y in A m e r ic a . Lexington: U niversity Press
o f K entucky 1994.
W heeler, D avid L. A Biochem ist U rges D anvinists to AcknowIedge the Role Played
an Intelligent D esigner C h r o n ic le o f H i g h e r E A u c a tio n , 1 Kasm 1996a,
c 4 3 sl0 , s. A13-A 16.
W heeler, D avid L. An E clectic Biologist A rgues that Humans Are Not Evolution's
M ost Important Result; B acteria A re. C h r o n ic le o f H i g h e r f u lu c a tio n , 6 Eyll
1996b, c43s2, s. A23-A 24.
W ilford, Jo h n Noble. H orses, M ollusks and the Evolution o f B ign ess N e w Y o r k T i
m e s, 21 O cak 1997, s. C l, C9.
Wi)son, E dw ard O. I n S e a rc h o f N a t u r e . W ashington, DC: Islan d P ress, 1996. (D av
rann kkenleri).
W right, Robert. T h e M o r a l A n im a l: W h y W e A r e th e W a y W e A r e : T h e N e w S c ie n c e
o f E v o lu t io n a r y P s y c h o lo g y . New York: Pantheon Books, 1994.
W right, Robert. Scien ce and O riginal Sin: Evolutionay Biology P unctured the Noti-
on o f S ix -D ay Creation, but Biblical Themes o f Good and Evil Are M ore R obust.
T im e , 28 Ekim 1996, s. 76-77. (E vrim sel psikoloji; ahlak).

240
VI. Blm: Lord Kelvin Jeologlar ve Biyologlara Kar
B asalla, George, ed. V ic t o r ia n S c ie n c e . New York: Doubleday, 1970.
Broad, W illiam J . B u g s S h ap e L andscape, M ake G old. N e w Y o r k T im e s , 15 Ekim
1996, s. C l, C8.
Brush, Stephen G. Kelvin in His Tim es (Sm ith ve W ise'm E n e r g y a n d E m p ir e adl
kitabnn deerlendirm esi) S c ie n c e , 18 M ays 1990, s. 875-877.
Burchfield, J o e D. L o r d K e lv in a n d th e A g e o f th e E a r t h . New York: Scien ce H istoy
Publications, 1975.
Casson, H erbert N. Kelvin: His Amazing Life ve W orldw ide Influence. London: T h e
E f f ic ie n c y M a g a z in e , tarihsiz (yak. 1927), s. 10-254.
Cowen, Ron. Interpanetay O dyssey: Can a Rock Jo u rn ey in g from M ars to Earth
Carry L ife ? S c ie n c e N e w s , 28 Eyll 1996, s. 204-205.
Dalrymple, G. Brent. T h e A g e o f th e E a r t h . Palo Alto, CA: Stanford University Press,
1991.
Dean, D ennis R. The age o f the Earth Controversy: B eginnings to Hutton. A n n a ls o f
S c ie n c e , 1981, c38, s. 435-456.
Frederickson, J a m e s K. ve Tullis, C. Onstott. "M icrobes Deep inside the E arth. S c i-
e n t if ic A m e r ic a n , Ekim 1996, s. 68-73.
Huxley, Thomas Henry. Geological Reform, (William Thomson un On Geological Ti
me balkl yazsna H uxleyin cevab) T ra n s a c tio n s o f th e G e o lo g ic a l S o c ie ty o f G la s -
g o w : C i lt 3. L a y S e rm o n s , A d d re s s e s a n d R e v ie w s iinde, New York: Appleton, 1876.
Ruwick, M artin J .S . T h e G r e a t D e v o n ia n C o n tr o v e r s y : T h e S h a p in g o f S c ie n tif ic
K n o v /le d g e amo n g G e n tle m a n ly S p e c ia lis ts . Chicago: U niversity of Chicago Press,
1985. (K itap 1830lu ve 4 0 l y llard a baz artc kaya katm anlar ve fosillerin ta-
rihlenmesi hakknda olm akla birlikte, felaketilik-birrneklik konusunda d a baz
bilgiler ieriyor.)
Smith, Crosbie ve W ise, M . Norton. E n e r g y a n d E m p ir e : A B io g r a p h ic a l S t u d y o f L o r d
K e lv in . Cam bridge, E ngland: C am bridge University P ress, 1989.
Smith, Norman F. M il l i o n s a n d B illio n s o f Y e a r s A g o : D a t i n g O u r E a r t h a n d ts L ife .
New York: Franklin W atts, 1993-
Twain, M ark. L e tt e r s f r o m th e E a r t h , (ed.). Bernard DeVoto New York: H arper &
Row, 1962 (1938).

VII. Blm: Cope ile M arsh m atmas


Bakker, Robert T. T h e D in o s a u r H e r e s ie s : N e w T h e o rie s U n lo c k in g th e M y s t e r y o f
th e D in o s a u r s a n d T h e ir E x t in c t io n . N ew York: William Morrovv, 1986.
Bakker, Robert T. R a p t o r R e d . New York: Bantam Books, 1995. (B ir dinozorun y a a
mnn bir ylnn kurgusal yks; yazarn aykr dnceleri ayrca sonu blmn
de anlatlyor.)
Colbert, Edwin H. D in o s a u r s , A n U iu s tr a te d H is t o r v . Maplewood> N J: Hammond,
1983.
Colbert, Edwin H. L i t t l e D in o s a u r s o f G h o s t R a n c h (C oelophysis). N ew York: Colum-
bia University Press, 1995.
Colbert, Edwin H. M e n a n d D in o s a u r s : T h e S e a rc h in F ie ld a n d L a b o r a t o y . New
York: E.P. Dutton, 1968.
DiChristina, M ariette. The D inosaur H unter. P o p u la r S c ie n c e , Eyll 1996, s. 41-45.
Fortey, Richard. F o s s ils : T h e K e y to th e P a s t New York: Von N ostrand Reinhold,
1982.
Gre, Rick. D inosaurs. N a t io n a l G e o g ra p h ic , Ocak 1993, s. 2-53.
Holmes, Thom. F o s s il F e u d : T h e R i v a l r y o f th e F i r s t A m e r ic a n D in o s a u r H u n te r s . P er-
sippany, N J: Ju lian M essner, 1998. (G enler ve gen yetikinler iin, iyi izimler
ieriyor).
Kerr, Richard A. K -T Boundary. New W ay to R ead the Record S u g gests Abrupt Ex-
tinction. Science, 22 K asm 1996, c274, s. 1303-1304.
Krishtalka, Leonard. D in o s a u r P lo ts a n d O t h e r n t r ig u e s in N a t u r a / H is t o y . New
York: Avon Books, 1989.

241
Lakes, Arthur. D is c o v e r in g D in o s a u r s in th e O l d W e s t. W ashington, DC: Sm ithsoni-
an Institution Press, 1997.
Lanham, Url. T h e B o n e H u n te r s . N ew York: Columbia U niversity Press, 1973.
M orell, V irginia. A Cold, H ard Look at D in o sau rs. D is c o v e r , Aralk 1996, s. 98-
108.
M orell, Virginia. The Origin of B irds: The D inosaur D eb ate. A u d u b o n , Mart/Nisan
1997, s. 36-45.
M unsart, Craig A. ve V an Gundy, Karen Alonzi. P r im a r y D in o s a u r In v e s tig a tio n s :
H o w W e K n o w W h a t W e K n o w . Englewood, CO: T eacher Id eas Press, 1995. (E i
tim am acyla renciler iin yazlan kitapta dinozorlarla ilgilenen herkes iin ok il
gin bilgiler y er alyor.)
Officer, Charles ve Page, Ja k e . T h e G r e a t D in o s a u r E x t in c t io n C o n tr o v e r s y . New
York: Helix (A ddison-W esley), 1996.
Ostrom, Jo h n H. ve M clntosh, Jo h n S. M a r s h 's D in o s a u r s : T h e C o lle c tio n s f r o m C o -
m o B u f f . N ew H aven, CT: Y ale University Press, 1966.
Pedian, Kevin. The Continuing D ebate ver Avian O rigins. A m e r ic a n S c ie n tis t,
M art-N isan 1997, c85, s. 178-180. ( T h e O r ig in a n d E v o lu t io n o f B ir d s , Alan Feduc-
cia zerine deerlendirm e New H aven, CT: Y ale University P ress, 1996.) .
Psihoyos, Louie, J o h n K nobberle birlikte. H u n t n g D in o s a u r s . N ew York: Random
Hous, 1994.
Riley, M atthew K. O.C. M arsh: N ew Y ork's Pioneer Fossil H unter. C o n s e r v a tio n is t,
1993, c48s3, s. 6-9.
Rudwick, Martin J . T h e G r e a t D e v o n ia n C o n tr o v e r s y . Chicago: U niversity of Chica
go P ress, 1985.
Schuchert, Charles ve LeVene, Clara. O.C. M a r s h : P io n e e r in P a le o n to lo g y . N ew H a
ven, CT: Y ale U niversity Press, 1940; New York: Arno Press, 1978.
Shor, Elizabeth Noble. T h e F o s s i F e u d B e tw e e n E . D . C o p e ve O .C . M a r s h . H icksvil-
le, NY: Exposition Press, 1974.
Simpson, G eorge Gaylord. F o s s ils a n d th e H i s t o r y o f L if e . N ew York: Scientific Ame
rican Library, 1983.
Spalding, D avid A.E. D in a s a u r H u n te r s , E c c e n t r ic A m a te u r s a n d O b s e s s e d P r o fe s s i-
o n a s . Rocklin, CA: Prim a Publishing, 1993.
W heeler, W alter H. The U intatheres and the C ope-M arsh W ar. S c ie n c e , 22 Nisan
1960, c l3 1 , s. 1171-1176.
W ilford, Jo h n Noble. A New Look at D inosaurs, N e w Y o r k T im e s M a g a z in e , 7 u
bat 1982, s. 22 ve devam.

VIII. Blm: W egener Herkese Kar


Cowan, Ron. Getting the Drift on Continental Sh ifts. S c ie n c e N e w s , 12 u b at 1994,
s. 110.
Dalziel, lan W .D . Earth Before Pangea". S c ie n tif ic A m e r ic a n , O cak 1995, s. 58-63.
Gohau, Gabriel. A H i s t o y o f G e o lo g y . N ew Brunsw ick, N J: Rutgers U niversity Press,
1990. (15, 16, 17 blmler).
Kerr, Richard A. E arths M ay M ove Itself. S c ie n c e , 1 Eyll 1995a, c269,s228, s.
1214-1215.
Kerr, Richard A. How F ar Did the W est W an d er? Science, 5 M ays, 1995b, c258, s.
635-637. (Jeo lo glarla jeofizikiler arasnda halen devam eden bir anlam azl an la
tyor.)
Le Grand, H.E. D r i f t i n g C o n tin e n ts a n d S h if t in g T h e o rie s . Cambridge, England:
C am bridge University Press, 1988.
M arvin, U rsula B. C o n tin e n ta l D r i f t : T h e E v o lu tio n o f a C o n c e p t . W ashington, DC:
Sm ithsonian Institution Press, 1974.
M iller, Russell. C o n tin e n ts in C o lis io n . Alexandria, VA: Tim e-Life Books, 1983. (B
tnyle gncel olm asa d a ok iyi tarihsel veriler ve izimler ieriyor.)
M onastresky, Richard. Tibet R eveals Its Squishy U nderbelly. S c ie n c e N e w s , 7 A ra
lk, 1996a, s. 356.

242
M onastrersky, Richard, W hy Is the Pacific So B ig? Look D ow nD eep. S c ie n c e N e w s ,
5 Ekim 1996b, s. 213.
VLoores, Eldridge. "The Story o f Earth". E a r th , Aralk 1996, s. 30-33. (L evh a teknotii.)
N elson, K. D ouglas. "P artially M olten M iddle C rust Beneath Southern Tibet:
Sy n th esis o f P roject IN D E PT H R esu lts. S c ie n c e , 6 Aralk, c27 4s5293, s. 1684-
1687.
Pool, Robert. "Plot Thickens in E arths inside Story. N e w S c ie n tis t, 21 Eyll 1996, s. 19.
Rossbacher, L isa A. R e c e n t R e v o lu tio n s in G e o lo g y . N ew York: Franklin W atts, 1986.
S t a f f "Did the Earth E ver Freeze v er? N e w S c ie n tis t, 30 Temmuz 1994, s. 17.
Staff. Two P lates Are B etter Than O ne. S c ie n c e N e w s , 19 A ustos 1995, s. 123.
Sullivan, W alter. C o n tin e n ts in M o t io n : T h e N e w E a r t h D e b a te , ikinci bask. New
York: M cG raw -H ill, 1991.
Svitil, Kathy A. The M antle M oves Us". D is c o v e r , Haziran 1996, s. 34.
Taylor, S . Ross. The Evolution o f Continental Crust. S c ie n tif c A m e r ic a n , O cak 1996,
s. 76-81.
Thompson, Su san J . A C h r o n o lo g y o f G e o lo g ic a l T h in k in g f r o m A n t i q u i t y 1 8 9 9 . M e-
tuchen, N J: Scarecro w Press, 1988.
V an Andel, Tjeerd H. N e w V ie w s o n a n O l d P la n e t: A H i s t o y o f G lo b a l C h a n g e , ikin
ci bask. Cam bridge, E ngland: C am bridge U niversity Press, 1994.
W egener, Afred. T h e O r ig in o f C o n tin e n ts a n d O c e a n s . N ew York: D over Publicati
ons, 1966. (19 29 tarihli 4. basknn evirisi).
W indley, Brian F. T h e E v o lv in g C o n tie n ts , ikinci bask. N ew York: Jo h n W iley &
Sons, 1984.

IX. Blm: Johanson, Leakey Ailesine Kar


Altmann, Jean n e . Out o f E ast A frica (M orellin A n c e s t r a l P a s s io n s kitabnn d eer
lendirm esi) S c ie n c e , 24 Kasm 1995, c270, s. 1381-1383.
A ugereau, Jean -F ran o is. N ew V iew s on the O rigins o f M an . W o r ld P re s s R e v ie w ,
A ustos 1994, c41s8, s. 42.
Bower, B. O ldest Fossil Ape M ay B e H uman A ncestor. S c ie n c e N e w s , 19 Nisan
1997, c l 5 1 ,s . 239.
Bynton, Graham. D igging for Gloy" (M orellin A n c e s t r a l P a s s io n s kitabnn deer
lendirm esi) A u d u b o n , O cak 1996, s. 102, 105.
Clark, G.A. v e Lindly, J .M . M odern H uman O rigins in the Levant and W estern A sia:
The Fossil and A rcheological E vidence. A m e r ic a n A n t h r o p o lo g y , 1989, c91, s. 962-
978.
Cullotta, Elizabeth. N ew Hominid Crow ds the F ield. S c ie n c e , 18 A ustos 1995,
c26 9 s5 22 6, s. 918.
C u r r e n t B io g r a p h y Y e a rb o o k , 1 9 9 5 . Richard Leakey". N ew York: H.W. Wilson,
1995, s. 340-343.
d a Silva, W ilson. H uman O rigins Thrown into D oubt. N e w S c ie tis t, 29 M art 1997,
s. 18.
Dorfman, A ndrea ve di. "Not So Extinct After AH. T im e , 23 Aralk 1996, s. 68-69.
Econom ist. A ncestral P assio ns: The L eak ey Fam ily an d the Q uest for H um ankind's
B egin n n gs. 22 Temmuz 1995, c336s7924, s. 83.
E c o n o m is t. "Continental D rift. 26 u b at 1994, s. 87. (nsann A frika kkenli olduu
sav hakknda pheler).
E c o n o m is t Scientific Books: O rigins. 20 Haziran 1981, s. 113.
E c o n o m is t "Skulls and N um bskulls. 21 Kasm 1992, c325s7786, s. 103.
Faik, D ean. "The M other o f Us A li? B io s c ie n c e , u b at 1995, c45s2, s. 108-110. ( J o
hanson, Joh an so n v e E d g arm A n c e s to r s : I n S e a rc h o f H u m a n O r ig in s adl kitab
nn deerlendirm esi).
Freem an, Karen. M ore R ecent M igration o f H umans from A frica Is Seen in DNA
Stu d y . N e w Y o r k T im e s , 4 Haziran 1996, s. 11.
Gibbons, Ann. H o m o E r e c t u s in J a v a : A 250,000-Y ear Anachronism". S c ie n c e , 13
Aralk 1996, c274, s. 1841-1842.

2 43
Golden, Frederick. "First Lady o f Fossils, M a y Nicol Leakey: 1913 -1996. T im e , 2 3
Aralk 1996, s. 69.
Gre, Rick. "E xpanding W orlds. N a t io n a l G e o g ra p h ic , M ays 1997a, s. 84-109.
Gore, Rick. "The F irst Steps". N a t io n a l G e o g ra p h ic , u b at 1997b, s. 72-99. (Dizi: n
sanln afa).
Gorman, Christine. On Its Own Two F eet. T im e , 28 A ustos 1995, s. 58-60.
Joh an son, D onald C. "F ace-to -F ace with Lucys Fam ily. N a t io n a l G e o g ra p h ic , M art
1996, s. 96-1 17.
Joh an so n , D onald. A Skull to Chew O n. N a t u r a l H is t o r y , M ays 1993, s. 52, 53.
Jo h an so n D onald C. ve Blake, E dgar. F r o m L u c y to L a n g u a g e . N ew York: Simon &
Schuster, 1981.
Joh an son, D onald ve Edey, M aitland. L u c y : T h e B e g in n in g s o f H u m a n k in d . N ew
York: Simon & Schuster, 1981.
Joh an so n , Donald, Joh an son, L enora ve E dgar, Blake. A n c e s to r s : I n S e a rc h o f H u -
m a n O r ig in s . New York: V illard Books, 1994.
Joh an so n , D onald ve Shreeve, Ja m e s. L u c y 's C h ild : T h e D is c o v e r y o f a H u m a n A n -
c e s to r. N ew York: M arrow , 1989.
Joh an so n , D onald v e W hite, Tim D. A System atic A ssessm ent o f E arly African Ho-
m inids. Science, 1979, c202, s. 321-330.
Kern, E dw ard P.H. Battle o f the Bones: A Fresh D ispute ver the O rigins of M an
L if e , Aralk 1981, s. 109-120.
K luger, Jeffrey . "Not So Extinct after Ali". T im e , 23 Aralk 1996.
L arick, Roy ve Ciochon, R ussell L. The A frican E m ergen ce an d E arly A sian D is-
p ersals o f the G enus Homo. A m e r ic a n S c ie n tis t. K asm -A rah k 1996, c84, s. 5 38-
551.
Leakey, M ary. D is c lo s in g th e P a s t: A n A u t o b io g r a p h y . G arden City, NY: Doubleday,
1984.
Leakey, M eave. The Farthest H orizon. N a t io n a l G e o g ra p h ic , Eyll 1995, s. 38-51.
Leakey, Richard. " H o m o E r e c tu s U n e a r th e d (A Fossil Skeleton 1,600,00 Y ears O ld ).
N a t io n a l G e o g ra ra p h ic , Kasm 1985, s. 624-629.
Leakey, Richard. T h e N i a k in g o f N la n k in d . N ew York: E.P. Dutton, 1981.
Leakey, Richard. O n e L if e . S a le m , M A: Salem , MA: Salem House, 1984.
Leakey, Richard. T h e O r i g i n o f M a n k in d . New York: B asic Books, 1994.
Leakey, Richard E. v e Lewin, Roger. O r ig in : I n S e a rc h o f V / h a t M .a k e s U s H u m a n .
N ew York: E.P. Dutton, 1977.
Leakey, Richard v e Lewin, Roger. O r ig in s R e c o n s id e re d : I n S e a rc h o f W h a t A a k e s U s
H u m a n . N e w Y o r k : Doubleday, 1992.
Lemonick, M ichael D. Picks & Pans: A ncestral P assion s. P e o p le W e e k ly , 2 Ekim
1995, c 4 4 sl4 , s.32, 34.
Lewin, Roger. Bones o f Contention. N e w S c ie n tis t, 4 Kasm 1995, s. 14, 15.
Lewin, Roger. B o n e s o f C o n te n tio n : C o n tr o v e r s ie s in th e S e a rc h f o r H u m a n O r ig in s .
N ew York: Sim on & Sch uster, 1987.
Lewin, Roger. "Family F eu d s. N e w S c ie n tis t, 24 O cak 1988 s. 36-40.
Lovejoy, C. Owen. The O rigin o f M an . S c ie n c e , 23 O cak 1981, s. 341-350.
M addox, Brenda. Hominid D ream s (M orellin A n c e s t r a l P a s s io n s adl kitabnn d e
erlendirm esi) N e w Y o r k T im e s B o o k R e v ie w , 6 A ustos 1995, s. 28)
M ajr, J o h n s. The S ecret o f Leakey L uck". T im e , 28 A ustos 1995, s. 60.
IcAuliffe, Sharon. Lucky's F ath er. O m m i, M ays 1994, s. 34-39, 80, 83-86.
M enon, Shanti. "N eanderthal N oses". D is c o v e r , M art 1997, s. 30.
M orell, V irginia. A n c e s t r a l P a s s io n s : T h e L e a k e y F a m ily a n d th e Q u e s t f o r H u m a n -
k in d 's B e g in n in g s . N ew York: Simon & Schuster, 1995.
M orell, Virgina. The M o st D an gerous G am e. N e w Y o r k T im e s M a g a z in e , 7 O cak
1996, s. 23.
N e w Y o r k T im e s . R ichard Leakey: The C hallenger in D ispute on H uman Evolution.
18 u b at 1979, s. 41.
Nichols, M ark. "The O rigins o f M an . M a c le a n 's , 23 Aralk 1996. c l0 9 s5 2 , s. 69.

244
Pieg, P ascal v e V errechia, N icole. L u c y a n d H e r T im e s . N ew York: H em y Holt,
1996.
Pope, G regoy G. Ancient A sias Cutting Edge". N a t u r l H is t o r y , M ays 1993, s. 54-
59. (in'de alet bulgular).
Rennie, Jo h n . "Fossils of E arly M an: The Finds and the N ews". N e w Y o r k T im e s , 25
H aziran 1996, s. C l, C9.
Rensberger, Boyce. "Rival Anthropologists D ivide on 'Pre-H um an' Find". N e w Y o r k
T im e s , 18 u b at 1979, s. 1, 41.
"Roots" ("Human Origins, 1994,"). D is c o v e r , O cak 1995, s. 37-42.
Shreeve, Ja m e s. "Lucy, Crucial Early H uman Ancestor, Finally Gets a H ead. S c ie n
ce, 1 N isan 1994, c264, s. 34-35.
Shreeve, Ja m e s. Sex in g Fossils: A Boy N am ed L ucy?" S c ie n c e , 24 Kasm 1995, c270,
s. 1297-1298.
Shreeve, Jam es. "Su n set on the S av an n a. Discover, Temmuz 1996, s. 116-125.
Tattersall, lan. O ut o f A frica Again... v e A gain ? S c ie n tif ic A m e r ic a n , N isan 1997, s-
60-67.
V rba, E lisabeth S. "The P ulse That Produced U s. Natura/ H is t o r y , M art 1993, s. 47 -
51. (Antiloplar ve ilk insanlar)
W alker, Alan ve Shipm an, Pat. T h e W is d o m o f th e B o n e s : I n S e a rc h o f H u m a n O r i-
g in s . N ew York: A lfred A. Knopf, 1996.
W eaver, Kennith F. "The Search for O ur A ncestors. N a t io n a l G e o g ra p h c , Kasm
1985, s. 560-623.
W ilford, Jo h n Nobel. "Ancient German S p ea rs Teli o f M ighty H unters o f Stone A ge.
N e w Y o r k T im e s , 4 M art, 1997a, s. C6.
W ilford, J o h n Nobel. "The Leakeys: A Towering Reputation. N e w Y o r k T im e s , 30
Ekim 1984, s.C l, C9.
W ilford, Jo h n Nobel. "The N ew L eader o f a Fossil-H unting D ynasty. N e w Y o r k T i
m es, 7 K asm 1995, s. C l, C6.
W ilford, J o h n Nobel. "Not About Eve". N e w Y o r k T im e s B o o k R e v ie w , 2 u bat
1997b, s. 19.
W ilford, Jo h n Nobel. "Three H uman Sp ecies Coexisted E ons Ago, N ew D ata S u g -
g e st, N e w Y o r k T im e s , 13 Aralk 1996a, s. 1, B14.
Wilford, Jo h n Nobel. "2.3-M illion-Y ear-O ld J a w E xten ds H uman Family". N e w Y o r k
T im e s , 19 Kasm 1996b, s. 1, C5.
WIford, Jo h n Nobel. "W hich Came First, Tali or S m a rt? N e w Y o r k T im e s B o o k R e -
v ie w , 1 Aralk 1996c, s. 7. (Jo h an so n v e Edgar'n F r o m L u c y to L a n g u a g e adl ki
tabnn deerlendirm esi).
W illis, D elta. T h e L e a k e y F a m ily : L e a d e r s in th e S e a rc h f o r H u m a n O r ig in s . New
York: F acts on File, 1992.

X. Blm: D erek Freeman M argaret M ead'e Kar


Brady, Ivan. "The Sam o a R eader: L ast W o rd or Lost H orizon?" (H iram Caton'un
T h e S a m o a R e a d e r adl kitabnn deerlendirm esi.) C u r r e n t A n t h r o p o lo g y , A u s-
tos-E kim 1991, c32s4, s. 497-500.
Caton, Hiram. T h e S a m o a R e a d e r : A n t h r o p o lo g is t s T a k e S to c k . Lanham, M D : Univer
sity P ress o f America, 1990.
Cote, J a m e s E. A d o le s c e n t S to r m v e S tre e s s : A n E v a lu a t io n o f th e M e a d - F r e e m a n
C o n tr o v e r s y . H illsdale, N J: LavVrence Erlbaum, 1994.
Cote, J a m e s E. "W as M e ad W rong About Corning o f A ge in S am o a? An A nalysis of
the M ead/Freem an Controversy for Sch o lars o f A dolescene an d H uman D evelop
ment". J o u r n a l o f Y o u t h a n d A d o le s c e n c e , 1992, c21s5, s. 499-527.
di Leonardo, M icaela. "Patterns o f Culture W ars". N a t io n , 8 N isan 1996, c 2 6 2 sl4 , s.
25-29.
Freem an, D erek. F a ap u aa F aamu and M argaret M ead . A m e r ic a n A n t h r o p o lo g is t ,
Aralk 1989, c91ss4, s. 1017-1022.

245
Freem an, D erek. M a r g a r e t M e a d a n d Sam oa: T h e M a k i n g a n d U n m a k in g o f a n A n t -
r o p o lo g ic a l M y t h . Cam bridge. M A : H arvard University Press, 1983.
Freem an, D erek. On Franz B o as and the Sam oan R esearches of M argaret M e ad .
C u r r e n t A n t h r o p o o g y , H aziran 1991, c32s3, s. 322-330.
Freem an, D erek. There's Tricks I the W orld: An Historical A nalysis o f the Sam oan
R esearch es of M argaret M ead". V is u a l A n t r o p o lo g y R e v ie w , lkbahar 1991, c 7, s.
103-128.
Goodman, R.A. M e a d s C o r n in g o f A g e in S a m o a ; A J D is s e n tin g V ie \v . O akland, CA:
P ipperline Press, 1983.
Grant, Nicole J . From M argaret M ead's Field Notes: W hat Counted a s 'Sex' in S a
m o a? A m e r ic a n A n t r o p o lo g is t, Aralk 1995, c.97s4, s. 678-682.
H arris, M arvin. M argaret and the Giant Killer". T h e S c ie n c e s , Tem m uz-Austos
1983, c23, s. 1821.
Holmes, Lowell D. Q uest f o r th e R e a l Sam oa: T h e M e a d /F r e e m a n C o n tr o v e r s y & B e -
y o n d . South H adley, MA: Bergin & G arvey Publishers, 1987.
Holmes, Lowell D. A R e s tu d y o f M a n u a n C u lt u r e : A P r o b le m in M e th o d o lo g y . Dok
tora tezi, N orhhwestern University, 1957.
Holmes, LoweII D. "South S e a s Squall: D erek Freem an's Long-N urtured, Ul-Natured
Attack on M argaret M ead . T h e S c ie n c e s , 1983, v23, s. 14-18.
H oward, Ja n e . M a r g a r e t M e a d : A L if e . New York: Simon & Schuster, 1984.
Kempermann, Gerd, Kuhn, H. George v e Gage, Fred H. M ore H ippocampal Neurons
in Adult M ice Living in Any E nriched Environment." N a tu r e , 3 N isan 1997,
v386n6624, s. 493-495.
M cD ow ell, Edwin. N ew Sam oa Book Challenges M argaret M ead s Conclusions.
N e w Y o r k T im e s , 31 O cak 1983, s. 1, C21.
M ead, M argaret. C o r n in g o f A g e in S a m o a : A P s y c h o lo g ic a l S t u d y o f P r im it iv e Y o u th
f o r W e s te r n C iv iliz a tio n . New York: American M useum o f N atural History, 1973.
M onaghan, Peter. R esearch on Sam oan Life Finds N ew B acking for His Claim s.
C h r o n ic ie o f H i g h e r K d u c a tio n , 2 A ustos 1989, s. A5, A6.
M u u ss, R. E. T h e o rie s o f A d o le s c e n c e , beinci bask. N ew York: Random House, 1988.
O rans, M artin. N o t e v e n W r o n g : M a r g a r e t M e a d , D e r e k F re e m a n , a n d th e S a m o a n s .
Novato, CA: C handler and Sh arp Publishers, 1996.
Rensberger, Boyce. The N ature-N urture D ebate: Two P ortraits. S c ie n c e 8 3 , Nisan
1983, v4n3. (1. M argaret M ead, s. 28-37; 2. On Becom ing H uman [E dw ard O. W il-
son], s. 38-46.)
Rensberger, Boyce. A pioneer and an Innovator. N e w Y o r k T im e s , 16 Kasm 1978,
s. 1, D18.
Rubin, V era. M argaret M ead and Sam oa: The M aking and U nmaking o f an Anthro-
pological M yth (deerlendirm e). A m e r ic a n J o u r n a l o f O r t h o p s y c h ia t r y , Temmuz
1983, v53n3, s. 550-554.
W hitm an, Alden. M arg aret M ead Is D ead o f C ancer at 76." N e w Y o r k T im e s , 16 K a
sm 1978, s. 1, D18.
W ilson, E dw ard O. S o c io b io o g y : T h e N e w S y n th e s is . Cambridge, MA: H arvard Uni
versity Press, 1975.

246
D iz in

"14 70 B k z . H o m o h a b lis , 187, 192


A ta E r u d it o r u m (d ergi), 52, 58, 225
A B D Jeo lo jik A ratrm alar Kurumu, 150, 153
Adclk, 30, 42
Etik grelilik, 30
A k a k ia (V oltaire) b k z . P ap am n hekimi Dr. A kakla rm bir tezi, 71
Akll planlam a kuram, 112-113
A lc e la p h h in e antilop tr, 196
Alet yapm , 186
Alfonso, X., Ispanya Kral, 8
Amerikan Antropoloji D ernei, 209
Amerikan D o a Tarihi M zesi, 145
Amerikan Psikiyatri D ernei, 221
Amerikan Y urttalk H aklar Birlii, 105
Amerikan Y ksek M ahkem esi, 108-109
A nagram, 4 4
A naksagoras, 35
Analitik geometri, 47
A n c e s to r s (Jo h an so n , Joh an so n and B lak e), 198, 2 4 3 -2 4 5
Antiphon, 35
Antropoloji, 92, 114, 189, 201-201, 204-207, 209-211, 213-214, 2 1 6-217
A p a to s a u r u s , 142
Aquinolu Thomas, 9 -1 0
Arianizm, 62
Aristarkhos, Sisam l, 9
Aristoteles, 6, 12, 15, 45, 75
A r it h m e t ic a I n f n it o r u m (W allis), 37
A rkansas, 105, 108
Arkhimedes, 35, 48
A rnaud (A rnauld), Antoine, 60
Asthenosphere, 176
Astronomi, 36
Arm aclk iddialar, 55, 58, 136
Atlantik ortas srt, 173
Aubrey, Joh n , 24
A u s tr a io p it h e c u o b o is e i, 186, 192
A u s tr a lo p it h e c u s a fa re n s is , 190, 192, 194, 196-198
A u s tr a lo p it h e c u s a fric a n u s , 182
A u s tr a lo p it h e c u s a n a m e n s is , 197

Bacon, Francis, 163


Balonla uu, 161
Barberini ailesi, 1-2 ( b k z . a y rc a , V III. U rban), 2
Bargatzley Thomas, 209
Bateson, Gregory, 183

247
Bateson, M ary Catherine, 218
Baur, G eorge, 152
B ay K urtuk B k z . N eedham , Jo h n Turberville, 73
Bayie, Pierre, 60
B e a g le (gem i), 161
Becquerel, Antoine Henri, 130
B elika Kraliyet Topluluu, 74
Bellarm ine, K ardinal, 13
Berlin Bilim ler Akademisi, 61, 70
Berlinski, D avid, 111
Bernoulli, Jo h an n , 54
Bernullis, Ja c q u e s, 54
B ery, E .W., 170
Berti, M., 12
Birrneklik, 122, 129, 160
Bitkisel g, 76, 78, 83
Blake, E dgar, 198
Boas, Franz, 203, 211, 215
Boltwood, Bertram Borden, 131
Bonnet, Charles, 75, 79
Bossuet, Ja c q u e s, Benigne, 54, 60
Boyer, Cari B., 42
Byle, Robert, 29
B r a c h io s a u r u s , 156
Brew ster, Lady, 96
Britanya Bilimi Gelitirme D ernei (B A A S), 89, 92, 100, 126, 128-129
B r o n to s a u ru s , 142
Broom, Robert, 185
Bruno, Giordano, 6
Brush, G eorge J ., 142
B yan , W illiam Jen n in g s, 105
Buffon, G eorges-Louis Leclerc de,
Bnyan, Joh n, 31
Butler, Sam uel, 99
Byk Rift V adisi, 184, 186, 189, 197

Caccini, Tommaso, 13
Colbert, Edwin, 147
Cam bridge niversitesi, II, 50, 63, 117, 183
C a n d id e (V oltaire), 72
Carnegie M zesi, 155
Carnot, Sadi, 124
Carter, Jim m y,
Case, E.C., 146
Chamberlin, R. Thomas, 170
Chambers, Robert, 91, 95
C harles I., ngiltere Kral, 23, 67
C harles II., ngiltere Kral, 32
Cizvitler, 80
Clarke, Sam yel, 60
Cody, Buffalo Bili, 140
C o e lo p h y s is , 145
Cohen, I. Bernard, 33

248
Collins, Joh n , 55
C o r n in g o f A g e in S am oa. (JVtead), 202, 215, 218
Como 248 (W yo.), 138, 149, 155
Conatus, 4 7 -4 9
Cope, E dw ard Drinker, IX, 135
C o p e ia (dergi), 144, 146
Copernicus kuram, 19
Copernicus, N icolaus, 7
Cte, J a m e s E., 210-211
Cronkite, W alter, 193-194
Curie, Pierre, 130

D alarn oluumu kuram, 162, 168


D airenin karelenm esi, 34-35, 42, 82
"D alkavuk. B k z . W ilberforce, Sam uel, 89, 90, 93, 111-113
Darrow, Clarence Sew ard, 105
Dart, Raymond Arthur, 181
Darvvin, Charles, V II, 89, 181
Darvvin, Erasm us, 91
Darvvin, George, 128
Darvvin'in buldoku" B k z . Huxley, Thomas H., 89, 126
Davvkins, Richard, 111
Daly, R egiald A., 160
D e C o r p o r e (H obbes), 33, 3 6 -3 7
D e c a m e ro n P h y s io lo g ic u m (H obbes), 40
Deniz tabannn yaylm as, 174-175
Dennett, Daniel, 102, 112
Deprem ler, 121, 176
D escartes, 26, 29, 33, 35, 47
Desm ond, Adrian, 99
di Leonardo, M icaela, 209
Diderot, D eni, 41, 68
D iferansiyel kalkls, 51, 55
Dinozor fosilleri, 136, 155
DNA, 87
D oa felsefesi, 33, 49, 63, 117-118
D oal seilim kuram, 113
Dominis, M arco Antonio de, 3
Draper, J o n William, 89, 95, 115
Duruk evren dncesi, 85
du Toit, Alex, 172
D nyann ya, IX, 101, 117, 120-121, 124-125, 128-130, 133, 167
D ystrophaeus viaem alae, 150

Einstein, Albert, 203


Eldridge, Niles, 94
Elektrik, 63, 119, 123
E le n c h u s G e o m e tr ia e H o b b ia n a e (W allis), 36
Embotement, 75
Embriyoloji, 77, 84
Encke kuyrukluyldz, 122
Enerji, 54, 61, 78, 124, 131, 133, 149, 212, 221
Engizisyon, 3, 5-6, 71

249
E pigen esis kuram, 84
Ecinsellik, 221
Ezam anl bulu, 44 -4 5
Eukleides, 25-26, 35
E v o lu t io n O l d a n d N e w (B itler), 99
Evren, B k z . kozmoloji, 9, 16
Evrim kuram, V II, 90 100, 103, 105, 107-110, 112-114, 125, 127, 137, 164,
176, 180-181
Evrim ci sentez ( yeni sentez), 108, 206
Eyck, Simon Van, 35

F a a p u a a (Sam oal kadn), 213-214


Felaketilik, 121, 160
Fermat, Pierre de, 33
Fitzroy, Robert, 96
Flam steed, Jo h n , 62
Foscarini, Paolo Antonio, 13
Fosil bulgulan, 111, 181, 194, 195
Fourier, Jo sep h , 123
Frederick 2. (B yk), Prusya Kral, 45-46, 170
Freem an, Derek, 201, 207, 209, 216

Galileo Galilei, 3
G ardner, M artin, 42
G assendi, Pierre, 27
Gelgit hareketleri, 63
G eliim sel biyoloji. B k z . biyoloji bilimi, 87
Gelimi balan g modeli, 113
Genetik, 102-103, 108, 165, 197, 202-203
Geometri, VI, 8, 25-2 7, 30, 32, 34-36, 38-42, 47-49, 66
G eorge I., Byk Britanya Kral, 67
Gevers, T.W ., 172
Gezegenler, 8 , 10, 63-64, 122
G lasgow niversitesi, 117-118, 125, 132
G lo s s o p te r is , 168
Goodman, R.A., 218
Gould, Stephen J a y , 94, 111, 114
Grelilik kuram, 66, 203-204
Grady, W ayne, 114
Grant, Nicole J ., 214
Gregor, David, 55
Grinnell, G eorge Bird, 152
Grnland, 161, 166, 178
G ne Sistem i, 65, 122, 124-125, 131, 133
G ne'teki lekeler, 12, 14
Gnmerkezli sistem , 7-12

H adar ekibi, 199


H addonfield (N .J .), 138, 144
H apsburg m paratorluu, 4
H areket kuram, 2 6-2 8, 4 7
H arris, M arvin, 211
Harriot, Thomas, 33

250
H arvard niversitesi Basm evi, 207-208
H atcher, Jo h n Bell, 153
H athaway, Arthur, 56
H usler, M artin, 198
Hayden, F erdinand V., 150
Helmholtz, Hermann, 119
Helmont, J a n B aptista van, 7 7
Henri IV., F ran sa Kral, 25
H e r e t ic (W illiam son), 215
H erschel, S ir Jo h n , 113
H ess, H arry H., 174
H indistan, 168, 177-178
Hippias, Elili, 35
H ippokrates, Sakzl, 35
H is t o ir e N a t u r e lle (Buffon), 76
Hobbes, 21, 23-33, 35-42, 47-49, 54, 63, 65, 79
Hoebel, E. Adamson, 206
Holbach, P au-H enri-dietrich d', 81
Holmes, LowelI, 211-212, 216, 218
H o m o c in s i, 187, 189, 191
H o m o h a b ilis ( 1470"), 187, 192
H o m o s a p ie n s , 192
Hooke, Robert, 50-51, 57-58
Hooker, Jo sep h Dalton, 96, 127
Hugo, Victor, 69
H u m a n N a t u r e (H obbes), 27
Hume, David, 41
Huxley, Thomaas H eny, 45, 92-96, 98-100, 105, 108-109,
126-129, 137-138, 160
Huygens, Christian, 35
Hcre, 27, 8 3-84, 102-103

Id e e s o m m a ir e (N eedham ), 84
Irklk, 203
Is, 123
i k i Y e n i B ilim z e r in d e K o n u m a la r (G alileo), 19
lkel balang modeli, 113
ncil, 13, 66, 96, 105, 146
I n d e x l ib r o r u m p r o h ib it o r u m , 4, 81
I n g ilt e r e z e r in e M e k t u p la r (V oltaire), 33
Ingiltere kilisesi, 93
nsan rknn slah, 203

Jeffrey s, Harold, 165, 171


Jen k in , Fleming, 129
Joh an son, D onald C., V III, 180-181, 184
Joh an so n , Lenora, 198
Jo h n Paul II. Pope, 20
Jon son, Ben, 24
Jo u le, J a m e s Prescott, 126
J o u r n a l d e s S a v a n ts , 35, 80
J p iter, 11
Kalb, Jo n , 190

251
Kaltm y asalar, 102
Kalkls, V II, 35, 37, 39, 42-44, 47-49, 51-56, 58, 60, 62, 66-67,
73, 84, 111, 123
Kalvinist kilisesi, 79
Kambriyen dnemi, 101
K anapoi blgesi, 197
K arikatrcler, 98
Katolik Kilisesi, B k z . Rom a Katolik K ilisesi,2-4, 7, 9, 13-14, 17, 20, 29,
67, 73-74, 79, 81
K ayalarn Tarihlenmesi, 131-132, 174
"Kayp Halka", 179, 181, 186, 189, 162-193, 198
K aym a kuram, B k z . ktalarn kaymas, 162, 165, 172-174
Kelli, Jo h n , 54,-58
Kelvin derecesi, 120
Kelvin, IX, 100-101, 113, 117, 120, 129-133, 142, 160, 165, 167, 170
Kelvin, Lord. B k z . Thomson, W illiam, 100, 117-130
Kendiliinden treme, II, V III, 69, 77, 82, 86-87, 91, 127
K enya Y aban Y aam D ernei, 195
K epler Joh an n es, 10
Kesintiye uram denge, 94
Ktalarn kaymas, IX, 159-161, 163, 165-167, 171-172, 175
K ta la r n v e O k y a n u s la r n K k e n i (W egen er), 162, 167, 169
Kiliseye kar gelm ek, 3
Kingsley, Charles, 93
K lasik fizik, 65
Kozmoloji, 9. 16
Kktendncilik, 104, 106, 115, 167
Kraliyet Enstits, 94, 132
Kromozomlar, 84
Kuantum mekanii, V II, 67
Kuvvetler, 19, 149, 165, 171

Laborde, Albert, 130


Lagrange, Jo sep h -L o u is, 3 2
Lake, Philip, 169
Lam arck, Jean -B ap tiste de M onet de, 91
Lanham , Url, 154
Laplace, Pierre-Sim on, 122
Leakey, Louis S.B ., 183, 192
Leakey, M ay , 185-186, 188-189, 192-193, 195-196, 199
Leakey, M eave, 189, 195, 197
Leakey, Richard, V III, 180, 183, 186, 188-189, 193, 196, 199
Leibniz, II, V II, 35, 37, 40-42, 44-61, 63-68, 70-73, 75-78, 84-86, 122-123
Leidy, Jo sep h , 138, 154
Leser, Paul, 189
L e tt r e s s u r le s m ir a c le s (V oltaire), 79
L evh a tektonii, 175-177, 184, 189
L e v ia t h a n (H obbes), 28, 30-31, 36, 41
Lewis, O scar, 218
Libri, Giulo, 11
Liceti, Fortunio, 6
Lindemann, Ferdinand, 42
Litosfer, 176

252
Livingstone, D avid N., 115
Locke, Joh n , 61
Louisiana, 109
Londra Jeo lo ji Topluluu, 126
Londra Kraliyet Topluluu, 32, 35, 50, 119, 126
Longomontanus, 35
Lorini, Peder, 13
Louis, XIV. F ran sa Kral, 60
Lubbock, S ir Jo h n , 96
L u c y (Jo h an so n ), 189-193, 195-196, 198-199
Lucy. B k z . A u s tr a lo p it h e c u s a fa re n s is , 190, 192
Luther, M artin, 7
Lyel, Charles, 122

M achiavelli, Niccolo, 18
M aillet, Benoit de, 121
M akroevrim, 108
M aione, D udley Field, 106
M anto tabakas, 176-178
M anuel, Frank E., 57
M anyetik alan, 63, 175
M arsh, Othniel Charles, IX, 135'
M ateryalistler, 29
M a t h e s is U n iv e r s a lis (W allis), 39
M aupertuis, Pierre Louis M oreau de, 70
"M aym un D avas, 104-105, 182
M ayr, E rnst, 93
M ead, M argaret, V III, 201, 204, 206-207, 209, 212-213, 215, 219
M ekanik, 19, 45
M encken, H.L., 105
M endel Jo h an n G regor, 102
M ersenne, M arin, 27
M erton Robert, 45
M erz, Jo h n Theodore, 46, 60
M etafizik, 46, 64-65, 67, 75, 86
M eteor, 127-128, 131
M eteorlar, 127-128, 131
M etrik sistem, 118-119
M eyer, Otto, 152
M ichelangelo, 1, 18
M ikroevrim, 108
M ikroplar, 132
Mintz, Sam uel I., III, 30
M issssippi, 105, 108
M onadlar, 66, 76, 78, 84
M onari, 23, 29, 32
Moore, Jam es, 99
M orell, Virginia, 191
M ucizeler tartm as, 79
M utasyon kuram, 102
M ller, Hermann Jo sep h , 103
N ecker, Suzzanne, 81
N eedham , J o n Turbervile (B ay K urtuk),

253
Nelson, K. D ouglas, 177
N ew Y ork Times, 179, 181, 183, 202, 206, 208
N e w t o n F e ls e fe s in in e l e r i (V oltaire), 72
Newton, Isaac, 32, 35, 37, 40, 42, 44-68, 70, 72-74, 76, 78, 82, 85, 100,
103, 116, 122-123, 133, 165
Nicholas, Cusal, 35
Numbers, Ronald L., 103

O akeshott, M ichael, 41
O kyanus srtlar, 174
O kyanuslar B k z . ktalarn kaym as, gelgit hareketleri, IX, 63, 159-161,
163, 165-167, 171-172, 175
O lanakl dnyalar, 65, 68, 72-73
O lduvai Boaz, 184-185
O p t ic k s (N ew ton), 50, 53, 65
O rans, M artin, 214
O rigin o f the Sp ecies by M ean s of N atural Selection, (Darvvin), 89
O rtelius, Abraham, 163
O sborn, H enry Fairfeld, 145
O u r M o b ile E a r t h (D aly ), 160
O vidius, 15
Owen, S ir Richard, 90
O xford niversitesi, 89-90, 104

nceden oluum kuram, 84

Pacini, Franco, I, 21
P adu a niversitesi, 10, 19
Paleontoloji, IX, 108, 136, 147, 153-155, 157, 166, 182, 211
Paley, W illiam, 112
"P ap an n hekimi Dr. A kakiamn bir tezi" (V oltaire), 71
P ascal, Blaise, 32
Peabody, George, 139
P e o p o n n e s S a v a la r T a r ih i (T hukydides), 25
Pennsylvania niversitesi, 135, 143
Pepys, Sam uel, 61
Perkins, J e a n A., 81
Philadelphia D oa Bilimleri Akademisi, 146
Pi, 48
Piltdown adam , 181-182
Pine, Ronald, 110
Planl yaratl sav, 92
P o lf lu c h t (kutup-ka kuvvetler), 166
Porta, Joh n , 35
Powell, Jo h n W esley, 150
Prens Albert, K ralie V ictoriann ei, 90
P r in c ip ia (N ewton), 49, 51, 53, 57, 63, 66
Ptolem aios kuram, 8-9, 16
P to le m a io s v e C o p e r n ic u s 'u n B y k D n y a S is te m le r i
z e r in e K o n u m a la r (G alileo), 3
Ptolemaios, skenderiyeli, 8, 35
Radyoaktivite, 130-133, 171
Radyum, 130-131, 133, 162

254
Rastlant, 25, 56, 76, 112-113, 122, 166
Raulston, Jo h n T., 106
Reaumur, Rene Antoine Ferchault de, 76
Redfield, Robert, 218
Reed, W illiam Harlow, 141
Regiomontanus, 35
Reid, H arry Fielding, 169
R ensberger, Boyce, 180
Richeiieu, Kardinal, 4
Roberval, Gilles, 27
Roberval, Cardinal,
Roma Katolik Kilisesi, 2-3, 14, 73-74, 79
Rom anucci-Ross, Lola, 206, 215
Romm, Jam es, 163
Rousseau, J e a n Ja c q u e s, 79
Rubin, V era, 208
Rutherford, S ir Ernest, 132

S aa t yapm cs, 122


S aan , Cari, 156
Salisbury, Lord, 129
S am o a toplumu, 213
Santillana, Giorgio de, 12, 20
Sarka, 19
Sarton, George, 87
Satrn (gezegen), 12
S c ie n c e (dergi), 56, 115, 148, 209
Sco p es davas, 108
Scopes, Jo h n Thomas, 105
Scott, 32
S eici reme, 202-203
Sedgw ick, Adam, 91
Shore, Brad, 217
S h o r t Tract (H obbes), 26
Sram a kuram, 93-94
Sial v e sima, 170
Sim gesel mantk, 46
Sim pson, G eorge Gaylord, 172
Sioux Kzlderilileri, 142-143
Sistem atik, 108
Skolastisizm , 38
Sloane, Hano, 58
Smith, P reserved, 45, 66
S o c io b io o g y (W ilson), 206
Sonsuz iareti, 32
Spallanzani, Lazzaro, 83-84
Spinoza, B enedict de, 41
Stakes, D ebra, 132

Taieb, M aurice, 189


Tanzanya, 183-184, 9 6
Tanm akm lan, 171-172, 175
T aung kafatas, 182

255
Teet, 47
Teleskop, 1 1 -1 3 ,4 3
Telgraf, 105, 119, 145, 150
Tennessee, 105, 107
Termodinamik, 124, 132
Ters kare ekim y asas, 51
Tersini rnekleme, 204, 206
Thomson, W illiam (Lord K elvin), 100, 117-130
Thukydides, 25
Tonnelier de Breteuil, G abrielle Emilie le, 72
Toscana G randk, 5, 18
T r e a tis e o f A lg e b r a (W allis), 33
T r ic e ra to p s , 153, 156
Tufan (K utsal K itaptan), 120, 122
Turkle, Sh ery , 201
Turner, Peter, 32
Tuttle, Russell, 199
T r le r in K k e n i (D arw in), 90, 99
Twain, M ark, 129
T y r a n n o s a u ru s , 156

U lusal Bilim ler Akademisi, 135, 150


Union P acific Demiryolu, 155
U n iv e r s e (T V program ), 193
Uranyum, 131
U rban V III. Papa, X, 1, 2, 4
U ssher, Ja m e s, 120
U zaktan etkime, 63-64
U zay ve zaman, 6 5-6 6

V ens, 11-12
V e r te b r a ta o f th e T e r t ia r y F o r m a t io n o f th e W e e s t (C opa), 150
V e s tig e s o f th e N a t u r a l H i s t o y o f C r e a tio n (C ham bers), 91
Victoria, Ingiltere K raliesi, 90
V in d ic ia e A c a d e m ia t r u m (W ard), 38
Virgiilus, 15
Virs, 8 6 -8 7
Volkanik adalar, 173
Voltaire, 33, 38, 40, 48, 65, 69-74, 78-85, 87
Vries, H ugo de, 102

W aller, Edm und, 24


W allis, Jo h n , VI, 31-32, 35, 38, 47, 55
W ard, Seth, 3 6-3 8
W egener, Alfred, 159
W egener, Kurt, 161
W estbrook, Rachel, II, 85
W estfall, Richard S., 45
W ettstein, H-, 163
W heeler, W alter H., 148
W hewell, W illiam, IX, 122
W hite, Tim, 190, 192, 197
W iIIberforce, Sam uel ( D alkavuk S am ), IX, 9 0

256
W illiamson, D avid, 215
W illis, Bailey, 170
W illiston, Sam uel W endell, 1-41
W ilson, E dw ard O., 206
Wolff, K asp ar Friedrich, 84

x nlan, 103

Y ale Peabody M zesi, 140


Y ale niversitesi, 135, 140, 149
Y anardalar, 121, 176
Y apay seilim, 102
Y aratl bilimi, 109-110
Yermerkezlilik, 9
Yrnge, 8, 10-11

Z in ja n t h r o p u s b o is e i, B k z . A ustralopithecus boisei., 186

257
TBTAK PO P LER B L M KTAPLARI
1) Hayatn Kkleri Mahlon B. Hoagland
2 ) kili Sarmal Jam es D. Watson
3 ) Bir Matematikinin Savunmas -H a r d v
4 ) Modem Bilimin Oluumu Richard S. Westrall
5) Oen Bilim Adamna tler P- B. Medawar
6 ) niversite Henry Rosovsky
7 ) Rastlant ve Kaos Davjd RueJJe
8) Byk Bilimsel Deneyler Ro ,Marre
9) Bilimin ncleri Cemal^ Yldrm
10) ok Ge Olmadan B em ard L. ohen
11) Sk U D akika.. Steven Wemberg
12) Fizik Y asalar zerine Richard Feynman
13) Bir Mhendisin Dnyas Jam es L. Adam
14) Modem a ncesi Fizik X D- 5 ?
15) Kaos J am e s Gleck
16) Bilimsel Gaflar Blly Aronson
17) Sorgulayan Denemeler Bertrand Rusell
18) BirGlgenin Peinde Georges Ifrah
19) Gen Bencildir Richard Dawkns
A 20) Tuhaf Bu DNA'hlar Blly Aronson
21) Yldzlarn Zaman Alan Lghtnan
22) Gezegenler Klavuzu Patnck Moore
23) akl Talarndan Babil Kulesine Georges ifrat
24) Dr. Ecco nun artc Servenleri Denns Shasha
25) Gndelik Bilmeceler Partha Glose - Dipankar Home
26) 107 Kimya yks L- Vlasov - D. Trfonov
27) Ayak zlerinin Esran B. B. Calhoun
28) Akdeniz Kylarnda Hesap Geor8? lflY,h
2 9) Teknolojinin Evrimi George Basalia
30) Vcudunuz Nasi alr? J u d y Hmdiey - Coln Kng
31) Dnya ve Uzay Susan Mayes - Sophy Tahta
3 2) Uzak Doudan Maya lkesine G eorges j/rah
33) Modem Aratrmac Jacqu es Barzun - Henry F. Gra t
34) Eski Yunan v e Roma'da Mhendislik J- G. Landels
35) Al Aac ile Sohbetler Hikmet Brand
36) Matematiin Aydnlk Dnyas Snan Sertoz
37) Bilimin Arka Yizii Adnan Berry
38) Ortaada Endstri Devrimi , , Jean Gmpel
39) Olaand Yaamlar Jam es Gould - Carol Grant Gould
40) Daroin ve B eagle Serveni Alan Moorehead
41) Bulu Nasl Yaplr? B E. Shlesmger
42) Sfrn Gc G eorges Ifrah
4 3) artan Varsaym .. Francs Crck
4 4 ) Sulak Bir G ezegenden ykler Sargun A. Tont
45) Anlanm Ernst E. Hrsch
46) Evrenin Ksa Tarihi ,. . * , J ? seR
47) Gkyzn Tanyalm M- Enin zel - Talat Sayga
4 8) Bilim ve ktidar Federco Mayor - Augusto Fort
4 9) Matematik Sanat Jerry P. Kng
50) Trkiyenin Tarihi ,v,:^ ton 0/
51) Galileo ve Newtonun Evreni \Vllam Bxby
52) Bilgisayar ve Zek (Kraln Yeni U su l) , , , Roger Penrose
53) Gl nsanlar Richard Leakey - Roger ta y n
54) Katla v e Uur Richard Klne
55) Bilimsel Deneyler Jan e Bngham
56) Bunu Ancak Dr. Ecco zer De:nns Snaha
57) Ona Ksaca DNA Denir Fran Ba kw - Mc Ro p
58) Sen Ben Gen Fran Ba kw - Mc Ro p
59) Biz Hcreyiz Fran Ba kw - Mc Ro ph
60) Hcre Savalan Fran Balkw)l - Mc Rolpn
k 61) Astronomi Stuart Atknson
62) Modern nsann Kkeni Roger Lewn
63) Bilim Adamlan Stnan Red - Patrca Fara
64) Ekoloji . Richard Spurgeon
65) Atom ve Molekl Phl Roxbee Cox - Max Parsonage
66) Bir Zamanlar.,. M aryjean McNel - Coln Kine
67) Anadolu Kltr Tarihi Ekrem Akurgal
68) Bir Yeilin Peinde Asm Zlnoglu
* 6 9 ) Beyin te& cca T reay
70) Makineler Clve Gfford
71) Depremler ve Yanardalar FonaVVatt
72) Hint Uygarlnn Saysal Simgeler Szl Georges Ifrah
* 7 3 ) nternet PhUppa W m rate
74) Ik Evreni Davd Phillips
a 75) Akl Kutusu Steven Rose - Alexander lichtenfels
76) Uzay Denen O Yer Helen Sharman
77) Mavi G ezegen , n
* 7 8 ) Uydular Pa;" te/
79) Yaadmz G ezegen J'P S
80) Havada Karada Suda Kate Lttle - Annabel Thomas
ir 81) arpm Tablosu Rebecca Treays
82) Denizler ve Okyanuslar Felcty Brooks
83) Hava v e klim Fona Watt - Francs Wlson
84) Kutuplarda Yaam Kamn Khandur
8 5) Karanlk Bir Dnyada Bilimin Mum I , Cari Saan
86) Mucitler Struan Reid - Patnca Fara
87) Her Ynyle Otomobiller lve Gtford
88) Kesirler ve Ondalk Saylar s Karen Byam-Mole
89) Her Ynyle Uaklar Clive Grord
90) slm Dnyasnda Hint Rakamlar (K.E.T. V ll) G eorges Jfirah
91) arpma v e Blme Karen Bryant-Mo e
92) Tablolar ve Grafikler Karen Bryant-Mole
93) Her Ynyle Tekneler Clristopher Mavnard
94) Bilgisayarlar Rebecca Treays
9 5) Fizin'Gizemi (Kraln Yeni su II) Roger Penrose
96) Bir Say Tut Malcolm E. Lines
97) Kifler Felicity Everett - Struan Reid
98) Enerji ve G Riclard Spurgeon - Mike Flood
99) Krlgan Nesneler P. G. de G en n es- J. Badoz
100) Hayvanlarn Sessiz Dnyas Marian Stamp Dawkins
101) Kaybolan puc B. n. Calhoun
102) Mikroskop Chris Oxlade - Corinne Stockley
103) Elektronik Pam Beasat
104) Vcudunuz ve Siz Mike Unwin
105) Deneylerle Bilim Mike Un\vin
106) Dnyay Saran A: W\V\V Asha Kalbae
107) Frtnalar ve Kasrgalar Kathy Gennell
108) Toplama ve karma Karen Bryant-Mole
1 0 9 )nsan Vcudu
110) Yeryznde Yaam Mike Unwin
111) Bilgisayardaki Adresiniz W eb Sitesi Asha Kalbag
112) Anadofu Manzaralar Hikmet Birana
113) Bilim Banda John Lenilan
114) Arkeoloji Jane Mclntosh
115) Us Nerede? (K.Y.. III) Roger Penrose
lif i) Evrim Linda Ganilin
117) Kllerin Altndaki Sr B. B. Calhoun
118) Fizik Jack Challoner
119) Kaslar ve Kemikler Rebecca Treays
120) B e Duvu Rebecca Treays
121) K ular' F. Brooks -
122) Kimyann yks An Newmark
123) Hesabn Destan (U.E.T. VIII) G eorges Ifrah
124) Elektrik ve Manyetizma Peter Adanczyk - Paul-Francis Law
125) Darwin ve Sonras Stephen Jay Gould
126) Bilim Tarihi Yazlar 1 Alexandre Koyre
127) Kimya Jack Challoner
128) Maddenin Son Yaptalar Gerard 't Hooft
129) Evren
130) te Dnya Billy Aronson
131)21. Yzyl Michael Tambini
132) Byklkler Jenny Tyler - Robyn Gee
133) ekiller Karen Bryant-Mole
134) lmeye Balamak Karen Bryant-Mole
135) Zaman lenny Tyler - Robyn Gee
136) Taslarn Dnyas R. F. Symes
137) Galileonun fiuyruu Edmund Blair tfolles
138) Evrenin iiri Robert O sseman
139) Doann Gizli Bahesi Edward O. \Vilson
140) Hitit anda Anadolu Sedat Alp
141) Dnyay Deitiren B e Denklem Michael Guillen
142) Hayvan Zihni Jam es Gould - Carol Grant Gould
143) Keifler Rupert Mattlews
144) Byk ekimeler Hal Hellman
145) Hayvanlar
146) E-posta Mark W allace - Phillippa \Vingate
147) Bilgisayarda 101 Proje Giflian Doherty
148) Yirminci Yzylda Paris Jules Verne
149) Otomobil a
150) Boluk Bakmn Biimini Alvor Hubert Reeves
151) Renkler Karen Brvant-Mole
152) Kartlklar |. Tyler - R. Gee
153) Farkl Olan Bul '{. Tvler - R. Gee
154) Rakamlar Karen Bryant-Mole
155) Gemiin Anahtarlar B. B. Calhoun
156) Derin Mavi Atlas Blent Gzceliou - . Faruk A ydnalar
157) ki Kltr C/P. Sncw
158) Sonsuzluun Kylar Adrian Berry
159) Mucizeler Adasna Yolculuk Klaus Kordon
160) Porof. Zihni Sinir Proceler rfan Sayar
16 1) Atomalli Paracklar Steven \Veinberg
162) Marie Curie Naomi Pasachofr
163) Sigmund Freud Margaret Muckenhoupt
164)Johannes Kepler Jam es R. Voelkel
165) Gregor Mendel Edward Edelson
166) Kr Saati Richard Da\vkins
167) Yldzlarn Altnda Michael Rowan-Robinson
168) Yunan ve Roma Mitolojisi Colette Estin - Helene Lapone
169) Saymaya Balamak I. Tvler - R. Gee
170) 10 a Kadar Saymak j. Tvler-R. Gee
171) Toplamay renmek K. Brvaht-Mole-1. Tvler
172) karmay renmek K. Brvnt-.Mole-J. Tyler
173) Macellahya Jules' Verne
174) Tfek. Mikrop ve elik Jared Diamond
175) Bilgisayar Ne Sayar (R.E.T. VIU) Georges Ifrah
176) Aya ni Carole Stott
177) Feynmann Kayp Dersi D. L. Goodstein - J. R. Goodstein

COCUK KTAPLII OKULNCES KTAPLII


GENLK KTAPLII YAAMYKS DZS
O BAVURU KTAPLII RESML CEP KTAPLARI DZS

YAYINLARIMIZI TBTAK KTAP SATI BROSU LE KTABEVLERNDEN EDNEBLRSNZ.


Atatrk B u lv. No: 221 K a v ak ld er e 0 6 1 0 0 A nkara T el: (3 1 2 ) 4 2 7 33 21 - F aks: (3 1 2 ) 4 2 7 13 36
Bilim se] b ulu sreci d u y gu larla doludur. Bilim adam yeni bir

d n ce ortaya attn d a ou kez b ak alarn n kuram larn

{
inem i olacaktr. Eski fikirlerin sah ipleri ise kolay kolay pes

etm eyecektir. Bilim ad am lar a ra sn d a bu tr an lam azlk lar

olm utur. Bu an lam azlk lar bilim iin yararld r. Tpk byk

lerin k avgalar ile kklerin grltlerinin d n ce zgrl

ve eitim in gelim esi iin zorunlu olm as gibi. K skan lk, ek e-

m em ezlik, rekabet, hrs, bilim adam lar arasn d a d a grlr.

E lin iz d ek i k itap bu k o n u d a bilim tarih in d en se ilm i on

tartm ay okura sunm ay am alam ak tadr.

ISBN 975-403-297-1

Fiyat: U .J U U .U U U T L (k d v d a h Il)

Basl fiyatndan farkl satlamaz

You might also like