You are on page 1of 312

atlas kirmizi ilan 225_297.pdf 1 18.08.

2016 10:00

HAYATIN HER ANINDA


AYRICALIKLARIN KEYFiNi ÇIKARIN.

CM

MY

CY

CMY

OTEL & ARAÇ KiRALAMA & AKARYAKIT & ALIŞVERiŞ & EĞLENCE
SAĞLIK & SiGORTA & TURiZM & SHOP&MILES
milesandsmiles.com | (0212) 444 0 849
ATLAS SAYI 282 / EYLÜL 2016 l YABAN BAKIŞLAR l K ARADENİZ ZİRVELERİ l MERCAN ŞÖLENİ l ÇÖLÜ AŞMAK l EK: DOĞADA TATİL - 75 K AMP ALANI
AYLIK COĞRAFYA VE KEŞİF DERGİSİ AZERBAYCAN

PETROL

İÇİNDEKİLER
VE
AŞK DİYARI
Sayı: 282 - EyLÜL 2016 Fiyatı: 10.00 tL (KKTC FiyaTı 12.50 TL) NO: 2016 / 09

Bin yıllık manastırlar gizemli kapılarını Atlas’a açtı!


AYNAROZ YARIMADASI - YUNANİSTAN

KEŞİŞLER ÜLKESİ
SAYI: 282 - EYLÜL 2016 POZANTI-ADANA

TOROSLAR'IN
KAPISI

KAPAK FOTOĞRAFI: ISPARTA


LAVANTANIN SERÜVENİ
FREIBURG

MEHMET Ö. ALKAN / AYNAROZ YARIMADASI ALmANyA’NIN GÜNEşLİ KöşESİ

Ya­yın­cı
Do­ğan Bur­da
Der­gi Ya­yın­cı­lık ve Pa­zar­la­ma A.Ş.
İcra Kurulu Başkanı
Meh­met Y. Yılmaz

Ya­yın Di­rek­tö­rü
Murat Köksal
Ya­yın Da­nış­ma­nı
Meh­met Ya­şin

Ya­yın Yö­net­me­ni (So­rum­lu)


Sinan Çakmak (scakmak@doganburda.com)
Ya­zı İş­le­ri Mü­dü­rü
Hü­se­yin Ke­çe (hkece@doganburda.com)
Yazı İşleri Müdür Yardımcısı: Mustafa Türker Erşen (tersen@doganburda.com)
Haber Müdürü: Naz­lı Kurt (nkece@doganburda.com)
Görsel Yönetmen: Tolga Çoruh
Edi­tor­yal Ser­vis
Fo­to Muhabiri: Turgut Tarhan
Pozantı - Adana 98
Araştırma: Tevfik Taş (ttas@doganburda.com)

Fo­toğ­raf Kurulu
Yasin Akgül, Si­nan Ana­dol, Ali Mu­rat Atay, Servet Dilber, Şeb­nem Eraş, Umut Kaçar,
Selim Kaya, İz­zet Ke­ri­bar, Ali Ethem Keskin, Za­fer Kı­zılka­ya, Ufuk Sarışen, FOTOYORUM AZERBAYCAN
Tolga Sezgin, Cü­neyt Oğuz­tü­zün, Ha­kan Öge, Gökhan Tan, Kerem Yücel
Yazı Kurulu
Fü­sun Ar­man, Rüs­tem As­lan (Ar­ke­olo­ji), Ha­san De­mir­bü­ker, Cenk Dur­muş­kâh­ya (Bo­ta­nik), Ayna ve İmge  8 Petrol ve Aşk Diyarı 64
Yard. Doç. Dr. Yıl­dı­rım Gün­gör (Jeoloji), Ne­dim Gür­sel, Doç. Dr. Nec­mi Ka­rul,
Prof. Dr. İlber Ortaylı, Tülay Zihli Özgür, Ayşegül Parlayan, Selcen Pirge, Melih Şabanoğlu,
Efsanevi aşk öyküsü Leyla ile Mecnun’un
Kansu Şarman, Prof. Dr. Feza Tansuğ (Antropoloji),
Mehmet Sait Taşkıran, Prof. Dr. Fa­ik Yal­tı­rık
PANORAMA
doğduğu topraklar; dünyanın en küçük
Teknik Servis
So­rum­lu ve Say­fa Ya­pım: Ba­ha­dır Er­şık Atlas Şairlerin Ülkesinde  12 kitaplarının toplandığı müzeler, her
Kat­kı­da Bu­lu­nan­lar
sokağında sanatın soluduğu kentler...
Mehmet Ö. Alkan, Eren Aytuğ, Sedef Seçkin Büyük, Alkım Doğan, Sebati Karakurt,
Pamir Kızıltuğ, Gürsel Köksal, Serkan Ocak, Mustafa Seven, Elif Ece Yiğit ATLAS RAPORU
Marka Müdürü: Nihal Ayan
An­ka­ra Tem­sil­ci­si: Er­dal İpe­ke­şen
Son “Yeşil” Fırsat 18 KUYUCAK - ISPARTA
Lavantanın Serüveni 78
0 312 207 00 71 - 95
at­las@doganburda.com www.atlasdergisi.com

Yö­ne­tim GEZGİNCE
Genel Yayın Koordinatörü: Yeşim Denizel
Buram buram kokusuyla, rengiyle, yağı ve
Projeler Direktörü (Tüzel Kişi Temsilcisi): Ferit Özkaşıkçı
Sa­tış Di­rek­tö­rü: Or­han Taş­kın
Fi­nans Di­rek­tö­rü: Di­dem Ku­ru­cu
Sekiz Lezzet  26 suyuyla kozmetikten deterjana kadar pek
Üre­tim Di­rek­tö­rü: Ser­vet Ka­va­soğ­lu

Kurumsal İletişim Müdürü: Seren Urun Benim şehirlerim çok alanda kullanılan bir bitki lavanta...

Barselona Tarzı 28
Rek­lam
Grup Başkanı: Koray Bilici
Baş­kan Yar­dım­cı­sı: Neslihan Can
FREIBURG
Satış Koordinatörü: Suzan Özen, Ebru Elçi
Sa­tış Mü­dü­rü: Hatice Tarhan, Ayşin Sarıkaya, Altuğ Selçuk
Tek­nik Mü­dür: Nus­ret Kı­rım­lı­oğ­lu
Tel: 0 212 336 53 60 - 3 hat Faks: 0 212 336 53 90
YERYÜZÜ PORTRELERİ Almanya’nın Yeşil Kenti 90
Re­zer­vas­yon: Tel: 0 212 336 53 00 - 57 - 59 - Faks: 0 212 336 53 92 - 93
Ankara Reklam Bölge Temsilcisi: Sezinur Balıkçıoğlu Tel: 0 312 207 00 72 - 73
Yüzlerin Sözleri 30 Geçmişte eyalet başkentliği de yapan bu
He­def Say­fa­lar: Tel: 0 212 336 53 70 - Faks: 0 212 336 53 91
Bölgeler Reklam Satış Sorumlusu: Dilek Ünlü Tel: 0 212 336 53 72
görkemli merkez günümüzde doğa
Uluslararası Reklam Satış Temsilcilerimiz
ÇEVREN korumanın önde gelen adreslerinden ve
Almanya: Vanessa von Minckwitz
Tel: +49 89 92 50 3532, vanessa.vonminckwitz.denz@burda.com
Michael Neuwirth
Tel: +49 89 9250 3629, michael.neuwirth@burda.com
Düşünen Bitkiler 32 “yeşil kent” olarak da biliniyor.
Avusturya: Christina Bresler
Tel: +43 1 230 60 3050, Christina.Bresler@burda.com
İsviçre: Goran Vukota TEKNOLOJİ REHBERİ POZANTI - ADANA
Toroslar’ın Kapısında 98
Tel: +41 44 81 02 146, goran.vukota@burda.com
Fransa/Lüksemburg: Marion Badolle-Feick
Tel: +33 1 72 71 25 24, marion.badolle-feick@burda.com
İtalya: Mariolina Siclari
Doğada Mobil Kalın  34
Tel: +39 02 91 32 34 66, mariolina.siclari@burda-vsg.it
Yaylaları, akarsuları, dağları ve
İngiltere/İrlanda: Jeannine Soeldner
Tel: +44 20 3440 5832, jeannine.soeldner@burda.com KIZILCAHAMAM KEŞİF TURU
ABD/Kanada/Meksika: Salvatore Zammuto kanyonlarıyla Adana’nın en sarp kesitini
Tel: +1 212 884 48 24, salvatore.zammuto@burda.com

Yö­ne­tim Ye­ri
Ankara’nın Bahçesi 40 oluşturan ve doğaseverleri kendine çeken
Trump Towers, Kule 2, Kat: 21-24, 34387, Şişli, İstanbul
Tel: 0 212 410 35 66 Faks: 0 212 410 35 64
Ankara Ticaret Odası (ATO) ve Atlas, 20-21 ilçe, barındırdığı birçok tesisle de uzun yol
Bas­kı
Vatan Of­set Yayıncılık ve Mat­ba­acı­lık A.Ş. Ağustos tarihlerinde Kızılcahamam’da özel sürücülerinin serüvenlerine tanıklık ediyor.
Sanayi Mahallesi 1650. Sokak No: 2 Do­ğan Med­ya Te­sis­le­ri
Esen­yurt/İS­TAN­BUL Tel: 0 212 622 19 00
Da­ğı­tım: Yay­sat A.Ş.
bir keşif turu düzenledi.
0 212 622 22 22
Ya­yın Tü­rü: Ye­rel, Sü­re­li, Ay­lık
AYNAROZ YARIMADASI
üyesidir ek
© At­las der­gi­si, Do­ğan Bur­da Der­gi Ya­yın­cı­lık ve Pa­zar­la­ma A.Ş.
ta­ra­fın­dan T.C. ya­sa­la­rı­na uy­gun ola­rak ya­yım­lan­mak­ta­dır.
At­las der­gi­si­nin isim ve ya­yın hak­kı Do­ğan Bur­da Der­gi Ya­yın­cı­lık ve
Keşişler Ülkesi 46 Doğaya Yürüyüş
Pa­zar­la­ma A.Ş’ye ait­tir. Der­gi­de ya­yım­la­nan ya­zı, fo­toğ­raf,
Ege’nin mavi sularına bir parmak gibi
70 Rota
ha­ri­ta, il­lüs­tras­yon ve ko­nu­la­rın her hak­kı sak­lı­dır.
İzin­siz, kay­nak gös­te­ri­le­rek da­hi alın­tı ya­pı­la­maz.
DB Okur Hiz­met­le­ri Hat­tı: 0 212 478 0 300
okur­hiz­met­le­ri@doganburda.com uzanan ve bin yıldır kadınların girmesi yasak
DB Abo­ne Hiz­met­le­ri Hat­tı: 0 212 478 0 300
Faks: 0 212 410 35 12-13
abo­ne@doganburda.com - www.doganburda.com
olan muhteşem bir yarımada.
Pa­zar ha­riç her gün sa­at 9.00 - 22.00 ara­sın­da hiz­met ve­ril­mek­te­dir.

@AtlasDergisi ATLASDergisi atlasdergisi.com atlas_dergisi


EDİTÖR sinanchakmak sinancakmak
KADIKÖY, İSTANBUL / SİNAN ÇAKMAK

Yürüyen İnsan
“Yürüyen insan uzun yaşar” derdi O yüzden yürümeye devam etmeli. Ayrıca yasaklanacak kadar tehlikeli
anneannem. En son 95 yaşında ziyaretine Adımlarımız hızlandıkça düğüm bir spor olduğunu biliyor muydunuz
gidebilmiştim. Görme yetisini kaybedeli gevşeyecek, sorunları hesap kitapla değil, yürümenin? Amerika ve Avrupa’da
30 seneyi geçmişti; duyma yetisi de iyiden yaratıcılıkla çözebilmenin yolu açılacaktır uzun yürüme yarışmaları, büyük
iyiye kötüleşmişti. Yalnız yaşıyordu. Ama önümüzde (yine aynı bilim insanlarına izleyici kitleleri çekiyor, sporcuları
elinde değneği, omzunda engelini belirten göre). Aristo’dan Beethoven’a, Einstein’dan kahramanlaştıran hikâyeleri gazeteleri
rozetiyle adımları da, zekâsı ve espri Yaşar Kemal’e, sadece bilgi dağarcığımızı kaplıyordu yüz sene öncesine kadar. Altı
yeteneği gibi hâlâ dinç ve hızlıydı. genişletmekle kalmayan, düşünme gün süren yarışmalar gitgide uykusuz
Yürüyen insan yalnızdır. Doğada, sistematiğimizde de devrimler yapanların kalma gösterilerine dönüştükçe kimin
herkesten uzakta da olsa, şehrin yürümeyi yüceltmesi tesadüf olmasa en uzun süre ayakta kalabileceğine dair
göbeğinde iş çıkışı telaşında da, öyledir. gerek. “Tüm büyük fikirler yürürken bahisler oynanıyor, sporcular patır patır
Ve en özgür halindedir! İç düşünülmüştür” diye özetlemiştir dökülüyordu. Sonunda New York’lu
dünyasından ibarettir o anda. Hızla Nietzsche. vaizlerin baskısı üzerine getirilen
yürürken bir anda yavaşlarsa mesela, Dolayısıyla yürümenin politik bir yasaklama kararı halen yürürlükte!
hesap yapmaya başladığını anlarsınız. faaliyet de olabileceğine şaşırmamalı. Kısacası, kendisi için ve safça yürüyen
Kafasının karışıklığı ayaklarına dolanır Dünya tarihini etkileyecek bir “Büyük insan güzel yaşar. Bu ay verdiğimiz
sanki. Otursa daha iyi olacağında Yürüyüş” de olsa, sanatsal bir performans “Yürüyüş Rotaları” ekinin rehberliğinde
hemfikirdir bilim insanları. Hafızanın olarak Kanal İstanbul Hattı boyunca “İki veya başına buyruk, zihnimizin bizi alıp
derinliklerine dalmak, sayıların veya Deniz Arası”nı bağlayacak bir parkur götürdüğü yere; dinç ve hızlı adımlarla...
anıların hesabını yapmak masa başı çizmek de (Atlas İstanbul 2013) olsa
ve sandalye isteyen bir faaliyettir. Ve yürümek, bir düşünceyi iletmenin en yalın
özgürlükle uyumlu değildir. halidir. Dolayısıyla yolu sık sık kesilir.

4 ATLAS · EYLÜL 2016


2016 ATLAS TEMMUZ 6/23/16 10:34 AM Page 1
C M Y CM MY CY CMY K

Composite
NETWORK_DERGI_yatay_ikili_erkek_kaban_erkek_22,5x29,7.pdf 1 19/08/16 16:55
NETWORK_DERGI_yatay_ikili_erkek_kaban_erkek_22,5x29,7.pdf 2 19/08/16 16:55
FOTOYORUM TEVFİK TAŞ

8 ATLAS · EYLÜL 2016


AYNA VE İMGE
Jacques Lacan’ı psikanalizin
unutulmazları arasına sokan
teorinin ekseninde “Ayna
Evresi” dediği olgu var. Özetle
insan yavruları yaklaşık sekiz
aya gelene değin, kendilerini
anne bedeninin bir parçası
zanneder. Bu değil de, başka
biri olduklarını ayrımsamaları,
aynada kendi görüntülerini
görmeleriyle başlar. Aslında
bu sarsıcı bir evredir; zira
gördüğü kendi imgesidir. Bu
onu büyüler ve aynı zamanda
ele geçirir. Biz insanlar her
sabah kendi imgemize bakarız;
aynayla birlikte güne hazırlarız
onu. İstanbul Asmalımescit’teki
aynalar yalnızca fotoğrafta ona
bakan seyyar manavın değil,
o esnafa uğrayan insanların
imgelerinin de birbirine baktığı,
karıştığı bir alanı temsil ediyor.
Sahici ve sahte, acıtan veya
gönenç veren, sevdalı ya da
kandırıkçı ilişkiler dönenir durur.
Aynalar bize kendi imgemizle
uğraşmanın arı, saydam, mutlak,
istikrarlı bir edim olmadığını
da düşündürür. Tıpkı o semtin
kaderini yeniden şekillendiren
bugünkü ilişkiler ağı gibi.
Fotoğraf: Sinan Çakmak

FOTOYORUM · ATLAS 9
FOTOYORUM

RENKLERİN
DEVİNİMİ
Yum gözlerini ve yitir kendini…
Bunu da diyor olmasın bir
ucu Denizli’nin diğer ucu
Afyonkarahisar’ın sınırlarında
olan Acıgöl’ün ince dalgaları?
Gölün tuz havzalarının birinde,
yaz sıcaklarında bu rengin
oluşumunu, bilim insanları,
artemia salina planktonu, yani
bir mikroorganizmanın yarattığını
söylüyorlar. O bir canlı... Oysa
renkler insana, bir tomurcuğun
görünmez gözeneklerinin o tuzlu
suda devinimini düşündürüyor. Bu
güvez ve pembe devinime Domuz
Tepe (solda) ile Efeklisivrisi’nin
izdüşümü eşlik ediyor. Bir de
bulutun danteli değiyor, köpüğün
danteline. Bazen görünümün
kapısında gezinir sözcükler,
binlerce anlam için; ve insan
yineler içinden: Yum gözlerini ve
yitir kendini...
FotoĞRAF: TURGUT TARHAN

10 ATLAS · EYLÜL 2016


FOTOYORUM · ATLAS 11
PANORAMA

AZERBAYCAN

Atlas Şairlerin Ülkesinde


Atlas, bu sayıda kardeş ülke Azerbaycan’a uzanıyor;
Hazar Denizi’nin en güzel kenti Bakü’yle ülkenin ikin-
ci büyük kenti Gence’yi, Doğan Burda Dergi CEO’su
Mehmet Y. Yılmaz’ın kaleminden okurlarına tanıtıyor.
Atlas ekibinde Yılmaz’ın yanı sıra Atlas Yayın Direktörü
Murat Köksal ve Hürriyet’in deneyimli fotoğrafçısı Sebati
Karakurt yer alıyordu. Ekip, petrol sayesinde son yıllar-
da çehresi hızla değişen Bakü’yü her yönüyle inceledik-
ten sonra Leyla ile Mecnun’un peşine düşerek Gence’ye
kadar uzandı. Azerbaycan ve İran’ın paylaşamadığı, orta-
çağın en büyük şairlerinden Nizami Gencevi’nin izi-
ni sürdü, onun için yapılan dev anıt mezarı ziyaret etti,
anısına düzenlenen müzeyi gezdi ve ünlü şairin Gence
sokaklarına yayılan izlerini takip etti. Mehmet Y. Yılmaz,
Azerbaycan sokaklarında gezinirken neredeyse her köşe
başında karşınıza bir sanatçı heykeli çıkacağını söylüyor
ve ülkenin şairlere verdiği değere; yazar, müzisyen ve res-
samlara duyduğu saygıya dikkat çekiyor.

SEBATİ KARAKURT
Doğan Burda Dergi CEO’su Mehmet Y. Yılmaz, Azerbaycan’ın ikinci büyük
kenti Gence’de, büyük şair Nizami Gencevi için yapılan anıtmezarda.

KİTAP
Bu el
kazan kitabın
d
Bu elkita olara masınd a; düny
bıy amız
hem de on la hem sahillerde yaşamk bulaca aki en ö

Çocuklar İçin Bilim


ki ın o
ların fos deniz kab lı k, nem luş
sorulara
cev
illeri hak
kında me
mukl
uhtearı lar, fan içinde d li başlı umu ve
yapacağın ap bulacaksınız. rako ettiğin şem ta ev d kları canlı

RMATÖ
Ayrıca, sah ld uğu iz dino stik sü

ATÖCFA
en
rünge iz akre soru-cev
AMATÖR

ız gözlem İnilde bir m zorl


hakkında lerd
pratik bilg e nelere dikkat etmsanve doğ
’a ula ac
ada er
ar, fi nle pleri ap
sınıflama iler edinip eniz ger şacak ayla je ller ve k r, kocam , balıkla

M
da kullan göz ekt o

R
iği sın

R
lem mater ıl an ağ r, çi
ız . lojik dev ıç dişli
AM
FOSİLBİL

A
de öğrene acağınız

AM
yalinizi ft
ceksiniz. yöntemi kap açlar,
ATÖR

bilimsel Böylece, ve bilims irlerd

Ö
e do lanları
AMATÖ

terimleri sınıflama el terimleri


olaze kullanabi yapabilen laşar n
İMCİNİN

cak
n sınız…
YERB

T
len amatö ve ak
larla. Ba

YCEİNRİN ATÖ
a, r bir fos
dinozor rekteri. Sonr
R DİN

ız
İN ilbilimci

İLİM OSİLBİLİM
İN
İLİM

ın

A YACINDİNI O
ışt ka
rda tan gi film n
ELKİTAB

çük yaşla bazen bir çiz erin değişmeye


CİNİ
OZORBİ

Çok kü u,
tik filml
N O R B
M Z
ğınız old

I
N EL

R
oyunca nlar ve fantas

A ĞRAF EBLIKİTAELKİTE B
I - Deni
LİM

KİTA

yo
animas ı… çok
CİNİN

en

BİLİ
an da
hakkın itabımız… Bu
BI

kahram
Prof. Dr. Nurdan İnan’ın 8-12 yaşındaki çocuk-
A
ratıklar

B
z Kabu

elk
- Dü

anevi ya vap veriyor iniz için

I
ELKİTA
AM

man efs a ce
Bu koca iğiniz sorular an sonra öğren nozorbilimci”
ecekler ler
MCİ
LKİT İN
ATÖ

nyam

TA
kları

ett nd r Di

N
BI
R

rak bu tö
me e plairr, sayesinde şturmuş “Ama
ız ve
CO

ve Fosi

lara yönelik olarak hazırladığı dört kitap ODTÜ


v

CO
İ
iz va il olu
ĞR

din sce yebm bir temel


Yaşa

n le
AFY

ABI
ık e sü sa ğla

K
Deniz Ka
lleri

ınız iyle rlaola rı caksınız. bukları ve


AC

klar eler

EL
u Fosilleri
ININ

ulu hikây k uns bakıp ör

Yayıncılık’tan çıktı. Amatör Coğrafyacının Elkitabı, yolc l afi çle mat


ELK

de; ın yo coğr bilin “A


liğin oğan lmuş daha ve bir
İTA

e ş Dün
abı için d şturu vreye abilir
BI

lk it e ç yam
e ız olu ç a ız ve
Bu kların larda ığınız arını
milyonlarca yılda oluşmuş coğrafi unsurları tanıya-
u
çoc on yıl yaşad
y
ıy
,
mil arak nyan irsin
tan i bir d olab
ü il
apıl
ın k iz .
ISB
N 978
Yaşa
m

rak çevreye daha bilinçli bakmayı amaçlıyor. Amatör


ı”
-60
c
5-9
n
ye rafya
856
-32
-4
NURDAN

Coğ
ISBN 978-60
NU

5-9856-31-7
¨ 10
İNAN

RDAN

Yerbilimcinin Elkitabı dünyanın oluşumunu ve


İNAN
NURDAN

¨ 10

rdayian İNAN
İNAN

odtuyayinci
Nuodtuy Nurdan İNA
canlıların geçmişini soru-cevap tarzında anlatıyor.
lik.com.tr
ncilik
.com.
tr N
AN
an İN
Nurd Nurd
Amatör Fosilbilimcinin Elkitabı’nda doğada yapı- an İN
NU

AN
RD

tr
cilik.com.
AN

odtuyayin
İNAN

-0
05-9856-30
ISBN 978-6

lan gözlemlerde nelere dikkat edilmesi gerektiği, ¨ 10

sınıflamada kullanılan metot ve bilimsel terimler odtu


yayin
cilik.co
m.tr

işleniyor. Amatör Dinozorbilimcinin Elkitabı bu efsane- 9856


-29-
4
ve doğa hakkındaki temel bilgileri edinmeleri amaçlıyor.
vi canlılar hakkında en çok sorulan sorulara cevap veri- Kitaplarda mini sözlük, mini test ve ödül olarak da “ama-
605-
978-
ISBN
¨ 10

yor. İnan’ın bu dört kitabı, çocukların yaşadıkları dünya tör sertifika” yer alıyor.

12 ATLAS · EYLÜL 2016


2015 Türkiye Programı
SEKTÖRÜNDE İLK KEZ SEKTÖRÜNDE İLK KEZ "Ürün/Hizmet" Kategorisi Birincilik Ödülü CDP 2014 Karbon Performans Liderliğinde SEKTÖRÜNDE İLK KEZ
e-Atık (AEEE) Üretimde Enerji 2010 Türkiye Programı İSO İklim değişikliğiyle Enerji verimli ürünlerin A Performans ile “Global A Listesi” ne dahil olan “AEEE Yönetiminde
Yönetimi Başarısı ile Verimliliği kapsamında "Yönetim" ve "Ürün" Kategorileri Büyük Ölçekli Kuruluş mücadele piyasa dönüşümü projesi ve Türkiye’den kendi sektöründe bu listeye Lider Şirket” projesiyle
2014 Yılı en yüksek derece olan Birincilik Ödülleri ve Avrupa Programı İnovatif Çevre Dostu Ürün destek platformu üyesi girmeyi başaran ilk şirket, "CDP Türkiye 2015 Sürdürülebilir İş Ödülleri 2015’te
e-Atık Kahramanı Ödülü “Platin Sertifika” "Yönetim" Kategorisi Finalisti 2013 Birincilik Ödülü Karbon Saydamlık Liderliği Ödülü" “Atık Yönetimi” kategorisi ödülü
PANORAMA

GETİR-DOĞAN BURDA İŞBİRLİĞİ

Derginiz İstediğiniz Saatte Gelsin


Akıllı telefon uygulaması Getir ve Doğan Burda’nın yaptığı işbirliği çerçevesinde Capital, Atlas, Elle,
Evim ve Maison Française dergileri istedikleri saatte okurlarına ulaşacak.
Yüzlerce çeşit ürünü 7/24 istenilen noktaya ortalama 10 dakika-
da getiren akıllı telefon uygulaması Getir ile Doğan Burda Dergi
işbirliği yaptı. Bu kapsamda Getir, Doğan Burda dergilerinden beşi-
ni okuyucuların ayağına kadar götürecek.
Uygulama beş dergiyle başladı. İşbirliği çerçevesinde Capital,
Atlas, Elle, Evim ve Maison Française dergileri Getir’le okuyucula-
rına istedikleri saatte ulaştırılacak.
Dergi okuyucuları, Getir’in sunduğu hizmet kapsamında siste-
me kaydettikleri kredi kartıyla kolayca sipariş verdikleri dergileri-
nin kendilerine ulaşmasını haritadan canlı olarak izleyebilecek, bu
şekilde siparişlerini kolayca takip edebilecek.
Bebek bezinden cep telefonu şarjına, kadın çorabından çikolata-
ya, kedi-köpek mamasından deodoranta yüzlerce çeşit ürünü 7/24
bulunduğunuz noktaya getiren Getir uygulaması, kısa sürede 1 mil-
yon kişi tarafından indirildi. İstanbul’da 500 kişilik bir ekiple hizmet
veren Getir, iPhone ve Android telefonlara ücretsiz indirilebiliyor.

Getir’i şu adreslerden indirebilirsiniz:

SEBATİ KARAKURT
AppStore : http://apple.co/1K5rNra
Google Play : http://bit.ly/1G9i6kp
Twitter : https://twitter.com/getir_istanbul
Facebook : https://www.facebook.com/getir.istanbul
www.getir.com

ÇANAKKALE

Behramkale’de Doğal Tatil


Çanakkale’ye bağlı Behramkale yakınlarındaki
Terra Zoe, kendi bahçesinde ürettiği ya da çevredeki
küçük üreticilerden sağladığı sebze meyveleri ko-
nuklarına sunuyor. Sivrice Koyu’na bakan yamaçta
kurulmuş otel, çevresinde hiçbir yapılaşmanın olma-
dığı sekiz dönümlük bir arazi içinde bulunuyor. Nilü-
fer göletleri ve lavantalarıyla ziyaretçilerine doğal bir
ortam sunan otelin 900 metre kadar aşağısında ise
ıssız bir koy bulunuyor. Terra Zoe, büyük kentlerin
sakinleri için yeşil bir sığınak özelliğinde.

14 ATLAS · EYLÜL 2016


PANORAMA

RUNFIRE CAPPADOCIA

Zorlu Koşu Tamamlandı


Runfire Cappadocia, 23-31
Temmuz 2016 tarihlerinde
Kapadokya’nın doğa ve tarih hazine-
leriyle Tuz Gölü’nün sonsuz beyazlı-
ğında gerçekleşti. Uluslararası koşu
yarışı 260 kilometrelik parkuruyla
Türkiye’nin en büyük spor organi-
zasyonlarından biri. Yerli ve yaban-
cı sporcular toplam yedi kategori-
de sınırlarını zorladı; Uçhisar’dan
başlayıp Güvercinlik Vadisi, Damsa
Barajı, Yüksek Kilise, Güzelyurt,
Ihlara Vadisi, Hasan Dağı ve Tuz
Gölü üzerinden geçtikten sonra

RUNFIRE CAPPADOCIA
Çavuşin, Ürgüp ve Göreme vadi-
lerinden tekrar Uçhisar’a ulaştı.
Ayrıntılı bilgi ve sonuçlar için:
www.runfirecappadocia.com

Düzeltme FESTİVAL

Atlas’ın Ağustos 2016


tarihli 281. sayısında
yayımlanan Yaban
Siz de Yapabilirsiniz
Dünyaya ve üzerindeki yaşama
Bakışlar başlıklı konuda,
değer veren bir toplum hayaliyle do-
66 ve 67. sayfalarda yer
ğan Sürdürülebilir Yaşam Film Festi-
alan akbabanın türü kızıl
vali bu yıl dokuz yaşında. Daha iyi bir
değil, kara akbabadır
gelecek için çaba gösteren insanların
(Aegypius monachus).
ilham verici hikâyeleri, 18-20 Kasım
Sayfa 70’de görülen ise
2016 tarihlerinde izleyicilerle buluşu-
kızıl sincap (Sciurus
vulgaris) değil, sincaptır yor. Yüzlerce film arasından seçilen,

(Sciurus anomaluscap). bütüncül bakış ve yaratıcı çözümler


Yine aynı sayıda ek olarak içeren belgeseller, bu sene de izleyicilere sorunun bir parçası olmaktan öteye geçip çö-
verilen Doğada Tatil 75 zümün bir parçası olabileceklerini hatırlatacak. Geçen yıl 20 il ve ilçede, 23 salonda eş
Kamp Alanı kitapçığının zamanlı gerçekleşen festival, bu yıl da Sürdürülebilir Yaşam Kolektifi’nin sosyal medya
182. sayfasında yer alan hesaplarından duyurduğu “Siz de Yapabilirsiniz” çağrısıyla programa yeni iller ve yerel
Abant Gölü “krater” ekipler eklemeyi bekliyor. Kolektif, duyurusunda 12 adımda her yerel ekibin unutul-
değil heyelan set gölüdür. maz bir festival gerçekleştirebileceğini belirtiyor. “Siz de Yapabilirsiniz” çağrısına ulaş-
Düzeltir, özür dileriz. mak ve festival hakkında bilgi almak için: www.surdurulebiliryasam.org

16 ATLAS · EYLÜL 2016


C

CM

MY

CY

CMY

K
ATLAS RAPORU
ASKERİ ALANLAR

Son “Yeşil” Fırsat


Kanlı darbe teşebbüsü sonrası tartışılan konulardan biri de şehir içini terk edecek TSK’ya ait
arazilerin geleceği. Geçmişteki örneklere bakılırsa tedirgin olmamak elde değil.
YAZI: SERKAN OCAK

A
skeri alanların imara
açılması konusu yeni
değil, 2007’de başladı. Bu
alanların büyük kısmı şehir
merkezlerinde kaldığından
çok değerliler. Bir zamanlar
askeriyenin arazisinde bugün
“1453 Maslak” projesinin
gökdelenleri yükseliyor. Has-
dal’daki arazinin yüzde 60’ı
yapılaştı. İstanbul Zekeriya-
köy’deki 506 dönüm ormanlık
alansa 1959’da “milli güven-
lik” amacıyla metrekaresi üç
dolardan köylülerden alınarak
kamulaştırılmıştı. Füze ram-
pası yapılması planlanıyordu.
SELİM ONAT

Ancak 2010’da askeriye arazisi


TOKİ’ye devredildi. TOKİ de
ihaleyle araziyi özel bir şirkete Maslak’ta daha önce TSK’nın elinden çıkan alanlar günümüzde gökdelenlerle doldu. Bundan sonraki
sattı. Şu anda Zekeriyaköy’de örneklerde neler yaşanacağı ise merak konusu.
“köy” projesi adıyla tanesi bir
milyon TL’yi bulan daireler Başkanı Eyüp Muhçu, örnek- olduğunu belirterek yapılma- Savunması’ndan Onur Akgül
yapılıyor. Ormanlık alandaki lerin saymakla bitmeyeceği- sı gerekenleri şöyle özetledi: ise şunları söylüyor: “Askeri
projenin tamamının değe- ni anlatarak şunları söyledi: “Zekeriyaköy’deki, Maslak alanların sermayeye devri ve
ri 1.5 milyar doları buluyor. “Kuleli Askeri Lisesi, Selimiye 1453’teki örnekler en bilinen- ekolojik alanlardaki zama-
Bugüne kadar askeriyeden Kışlası gibi yapıların işlevle- leri. Buna benzer çok fazla na yayılmış darbe yeni değil.
devlete geçen arazilerin hikâ- riyle birlikte korunması, ulus- örnek var. İstanbul’daki aske- Maslak’taki İl Jandarma
yeleri neredeyse aynı… lararası koruma kurallarının ri alanların, toplamın yüzde Komutanlığı ve Üçüncü
Uzmanlara göre, aslında gereği. Zaten kişi başına yeşil 10’u olduğunu biliyoruz. Bu Kolordu Komutanlığı Fatih
askeriyeye ait bu arazilerin alan çok yetersiz. Kamusal da rantiyelerin iştahını kabar- Ormanı’nın bitişiğinde. Ona
kullanıma açılması bir fırsat. alanların elden çıkarılması, tıyor. Devletin bugüne kadar tekrar dahil edilmeli, çünkü
Ancak bu fırsatın adının “yeşil betonlaşması söz konusu.” işlevini yitirmiş askeri arazi- zaten o ormana ait. Hasdal
alan” olması gerekiyor. İstanbul “Bugüne kadar askeriyeye ler için olan tutumu, gelecek- Kışlası’nın bulunduğu alan da
gibi yeşile muhtaç büyük ait bu alanlar önce TOKİ’ye teki tutumunun da bir gös- kuzey ormanları kapsamında
kentlerde askeri alanlar çok devredildi. Sonra Emlak tergesi. Tersi bir örnek yok. ve ormana geri katılmalı. Tüm
önemli. Askeri alanlar genel- Konut aracılığıyla satıldı İstanbul’da zaten yeşil alan az. Türkiye’de de aynı ilke göze-
de yeşil alan olduğu için eko- ve konut projeleri yapıldı” Aslında bu bir fırsat. Bu alan- tilerek askeri alanlar orman
lojik rezerv görevi de yapıyor. diyen Şehir Plancıları Odası ların yeşil olmayanlarının da arazisine devredilmeli. Ülke
Kesinlikle yeni yapılaşmalara İstanbul Yönetim Kurulu yeşil alana dönüştürülmesi ranta doymuştur. Ekolojik
izin verilmemesi gerekiyor. Başkanı Tayfun Kahraman gerekiyor.” kriz ve iklim değişikliğiyse
Mimarlar Odası Genel da konunun bir fırsat Kuzey Ormanları alarm vermektedir.”l

18 ATLAS · EYLÜL 2016


22,5x29,7.pdf 1 23.08.2016 10:16

CM

MY

CY

CMY

K
ATLAS RAPORU

İSTANBUL

Kabataş’a Yeni Proje


Kabataş İskelesi, Transfer Merkezi Projesi kapsamında 11 Ağustos 2016’da
kapatıldı. Proje denizin kısmen doldurulmasını da içeriyor.
YAZI VE FOTOĞRAFLAR: ELİF ECE YİĞİT

Kabataş Transfer Merkezi projesi, İstanbul trafiğinde önemli yeri olan bu alanın yeniden düzenlenmesini amaçlıyor. Ama iskeleyi kullanan
İstanbullular yaklaşık iki yıl sürecek inşaat sırasında başka ulaşım seçenekleri bulmak zorunda.

20 ATLAS · EYLÜL 2016


K
abataş, İstanbul’un şehir sisteme geçerken yolcular
içi trafiğinde başlıca fiziki bakımdan en az engelle
aktarma noktalarından karşılaşmalı. Burada vapurdan
biri. İstanbul Büyükşehir iniyorsunuz, başka bir araca
Belediyesi’nin (İBB) yeni pro- binmek isterken kaldırımla-
jelerinden biri olan Kabataş rın kötü olmasından kaynaklı
Transfer Merkezi çerçevesin- bir sürü zaman kaybediyor-
de Kabataş İskelesi yaklaşık sunuz. Bir aktarma merkezin-
iki yıl kapalı kalacak ve bu de fiziki engellerin olmaması,
alan yeni bir görünüm alacak. bir diğerine geçerken zaman
Çalışmalar süresince Adalar kaybedilmemesi lazım, ayrıca
vapur seferleri Beşiktaş’tan, ekstra bir ücret ödenmemesi
İDO Adalar ve Bostancı sefer- gerek. Eğer bunları sağlayabi-
leri Yenikapı’dan, BUDO Bur- liyorsanız burası bir aktarma
sa deniz otobüsü seferleri ise merkezidir. Bir kere böyle bir
Karaköy’den yapılacak. aktarma merkezini düzenle-
Proje kapsamında Üsküdar mek için neden burayı kapat-
ile Kabataş arasında deni- maya kalkışıyorlar?” İstanbul
zin altından yaya tüne- Kent Savunması, Kabataş’ın
li yapılacak. Aynı zaman- halkı rahatsız etmeden düzen-
da Mecidiyeköy’den başla- lenmesini istiyor. Zerrin
yan Beşiktaş metro hatları Bayrakdar, iskelelerin birinin
Kabataş’tan geçerek Karaköy düzenlenirken diğerlerinin
ve Unkapanı Köprüsü’ne açık olabileceğini, meydan
kadar uzanan Mahmutbey düzenlemesinin kapanma-
metrosuna entegre edilecek. dan yapılabileceğini söylüyor.
Proje denize dolgu yapılma- Yeni yapılar ve dolgu alanının
sını da içeriyor. Tüm bunlar İstanbul’un tarihi dokusunu
olurken meydanın kapatılma- ve doğasını nasıl etkileyeceği
sı ve vapur seferlerinin çalış- de önemli bir nokta.
mayacak olması ise birçok İstanbul Büyükşehir
İstanbulluyu mağdur ediyor. Belediyesi ise tüm alanda ve
İstanbul Kent denizde bütün bilimsel araş-
Savunması’ndan emekli tırmaların çok yönlü tamam-
ulaştırma profesörü Zerrin landığını ve projenin 21.
Bayrakdar, bu projenin haya- yüzyıla uygun teknolojiyle
ta geçmesiyle birlikte uzun yürütüleceğini belirtiyor. İBB,
bir süre Kabataş’ta hayatın şehir ve çevrenin etkilenme-
felç olacağını söylüyor ve mesi için işin sonuna kadar
devam ediyor: “Zaten şu an tüm hassasiyetin sürdürülece-
Kabataş bir aktarma merkezi. ğini söylüyor.
Yapacakları proje ile burayı Kabataş İskelesi 11 Ağustos
tamamen beton hale çevire- 2016 sabahında kapatıldı.
cekler. Evet, burasının çok İnşaat çalışmalarının önü-
muntazam olduğunu söyleye- müzdeki yıllarda İstanbul’u
mem. Benim de rahatsızlıkla- nasıl etkileyeceğini ise hep
rım var. Bir aktarma merkezi birlikte yaşayarak göreceğiz l
olduğunda bir sistemden öbür

ATLAS RAPORU · ATLAS 21


ATLAS RAPORU
MADDE 75

Kanunlar Üstü DÜZENLEME


Artık bakanlar kurulu tek bir kararıyla hiçbir izne tabi olmadan doğayı tahrip edebilecek yatırımların
önünü açabilecek. Ama yaşam hakkı savunucuları bunu sağlayan “75. Madde”nin “kanunlar üstü”
olduğuna ve doğayı korumasız bıraktığına dikkat çekiyor.
YAZI: SERKAN OCAK

T
am adı “Türkiye Var- önemlisi ise ÇED kararı, bu da
lık Fonu Kurulması ve bir idare kararıdır. Bu kanunun
Bazı Kanun ve Kanun 75. maddesi tüm bu izinleri
Hükmünde Kararnamelerde aradan kaldırıyor. Doğrudan
Değişiklik Yapılmasına Dair bakanlar kurulu karar vere-
Kanun Tasarısı” olan, kısaca biliyor. Bu, idari prosedürleri
“torba yasa” olarak adlandırı- aradan kaldıran bir madde.
lan düzenleme komisyonlarda Tüm bu idari izinler verilirken
görüşüldükten sonra TBMM idarenin uzmanları gerekirse
gündemine geldi. Bu tasa- yerinde incelemelerde bulunu-
rı genel kurulda onaylandı. yor, raporlar hazırlıyordu. Tek
Kanun metninde Türkiye’de bir personelin imzası ile olmu-
önemli çevre sorunlarına yol yordu. Yani bir idari denetim
açabilecek bir madde bulunu- mekanizması da işliyordu. Biz
yor. Yeni yatırımlar için idare- de gerek gördüğümüzde yar-
nin (belediye, bakanlık, valilik, gısal denetim yolunu kulla-
kaymakamlık, il çevre müdür- nıp dava açmaktaydık. Artık
lüğü...) vermesi gereken izinler, bakanlar kurulu tek bir kararı
istenirse bakanlar kurulu tara- ile tüm bu izinleri ortadan kal-
fından verilebilecek. Bu madde dırabileceğinden, hem idari
Türkiye’de geri dönüşü olma- denetim mekanizması hem de
yan sonuçlara neden olabilir. yargısal denetim mekanizması
Kanunun ve ilgili mad- devreden çıkabilecek.”
desinin ne anlama geldiğini Bundan sonra bakanlar

CÜNEYT OĞUZTÜZÜN
Kanun taslağı Resmi Gazete’de yayımlandıktan sonra Artvin Erenler
Türkiye’de uzun yıllardır çev- kurulunun kararına karşı dava HES gibi doğayı etkileyen projelerde, bakanlar kurulunun kararıyla
re konusunda hukuki müca- açmaları gerektiğini belirten ilgili diğer kurumların izinlerine gerek kalmayacak.
dele veren Avukat Yakup Okumuşoğlu şöyle devam etti:
Okumuşoğlu ile konuştuk. “Bakanlar kuruluna karşı
Bunun bir kanunlar üstü açılan davalarda, yasal düzen- belirten Okumuşoğlu, söz- DSİ’nin tesis edeceği işlemler,
düzenleme olduğunu belirten lemeler ve hukuk tekniği bakı- lerini şöyle tamamladı: “Bu imar izinleri, ruhsatları, lisans-
Okumuşoğlu, şunları söyledi: mından dava konusu edilen yasadan önce de süreçlerde lar, tesciller gibi idari işlem-
“Bugüne kadar idarenin projenin esasına girememe ris- hukuksuzluklar yaşıyorduk. ler devre dışı kalıyor. Örneğin
yaptığı işlemlere karşı davalar ki var. Çünkü yapılan düzenle- ÇED ile ilgili kararların ipta- bir HES, meraya yapılacaksa
açıyorduk. Örneğin bir HES meler ile doğa koruma huku- li, yargı süreçlerine müdahale mera komisyonundan geç-
projesi yapılacaksa belediye, il kundan yararlanacak mekaniz- edilebiliyordu ama hukuki ola- mesi gerekiyordu. Bu yasa
özel idaresi ruhsat verir, ona malar önemli ölçüde kısıtlan- rak her zaman itiraz hakkımız bunu ve tahsis alma zorun-
karşı dava açardık. Orman mış durumda. İdari denetim vardı. Dava konusu edilebilen luluğunu ortadan kaldırıyor.
İdaresi başka izinler verirdi. imkânı da yapılan düzenleme bu idari işlemler şimdi dava Orman, mera, toprak cinsi ve
Mera alanları, imar, gürül- ile aradan çıkmış vaziyette.” edilemeyecek. Mera, orman, ekolojik değerine bakılmaksı-
tü, toz, atık su gibi konular- Doğanın hukuki koru- toprak, su ürünleri ile ilgi- zın alınacak kararların telafisi
da çeşitli izinler verilirdi. En madan yoksun bırakıldığını li kanunlar, Çevre Kanunu, olmayacak.”l

22 ATLAS · EYLÜL 2016


Açık hava Keyfİ

Trump Cadde, Trump Alışverİş Merkezİ


teras katında.

MECİDİYEKÖY / ŞİŞLİ - T 0 212 348 78 67


http://www.facebook.com/TrumpAVM
https://twitter.com/TrumpAVM
http://instagram.com/TrumpAVM
www.trumpalisverismerkezi.com
BÜYÜK DÜŞÜNENLERİN TELEFONU:
SAMSUNG GALAXY NOTE7
SAMSUNG GALAXY NOTE7
Yeni Samsung
Yeni Samsung Galaxy Note7, göz taramaGalaxy Note7
teknolojisinden suya ve
toza dayanıklı* tasarıma kadar birbirinden büyük yenilikler sunuyor.

En yetenekli S Pen En yetenekli SGöz Pentarama teknolojisiyle


Yetenekleri
Yetenekleri daha da geliştirilen S Pen’in Temassız Komut üst düzey
daha da geliştirilen güvenlik
S Pen’in Temassız Komut
özelliğiyle videodan GIF oluşturabilir, yurtdışıözelliğiyle videodan GIF oluşturabilir, yurtdışı gezilerinizde
gezilerinizde
ekrandaki kelimenin çevirisini yapabilirsiniz. ekrandaki
Kapalı Ekran Galaxy Note7
kelimenin çevirisini ile birlikte,
yapabilirsiniz. dahaEkran
Kapalı güvenli olan Galaxy Note7
göz tarama
teknolojisi ilk kez
Notu ile ekran kilidini açmadan not alabilirsiniz.
Notu ile ekran kilidini açmadan not alabilirsiniz. akıllı telefonla buluşuyor. Tek yumurta
Suya dayanıklı tasarımı sayesinde maceraSuya dolu dayanıklı tasarımı ikizlerinde
sayesinde dahi aynı olmayan
macera dolu eşsiz dokusuyla, irisin
seyahatlerinizde ekran ıslansa bile not almaya seyahatlerinizde
devam kopyalanması neredeyse
ekran ıslansa bile not almaya devam imkânsız. Galaxy Note7’nin
edebilirsiniz. Ayrıca S Pen’in yanındaki tuşa edebilirsiniz. göz tarama teknolojisiyle
bastığınızda Ayrıca S Pen’in yanındaki tuşa bastığınızda kişisel bilgilerinizi meraklı
akıllı kaleminiz
akıllı kaleminiz bir silgiye dönüşüyor. Ucu eskisine göre gözlerden koruyabilirsiniz.
bir silgiye dönüşüyor. Ucu eskisine göre Ekran kilidini de, internet
çok daha ince olan S Pen, doğal yazı yazma çok
vedaha
çizimince olan S Pen,sitelerinde
doğal yazı oturumunuzu
yazma ve çizim da gözünüzü taratarak
yapma deneyimi sunuyor. Hassasiyeti de önceki yapmaNote’adeneyimi sunuyor.açabilirsiniz.
HassasiyetiGüvenli Klasör Note’a
de önceki ile iş ve özel bilgilerinizi
göre
göre iki kat artırılan S Pen’in farklı kalem uçları ileiki ayrı ayrı
kat artırılan S Pen’in
kalın depolayabilir,
farklı kalem uçlarıisterseniz
ile kalın Samsung Knox ile
ya da ince yazabilir, tıpkı tuvaldeki gibi resimyaçizebilirsiniz.
da ince yazabilir, tıpkıerişimi sınırlayabilirsiniz.
tuvaldeki gibi resim çizebilirsiniz. erişimi sınırlayabilirsiniz.

Şık ve suya dayanıklı tasarım


Çift kavisli ekrana ve tamamen simetrik tasarıma sahip
Galaxy Note7’nin şık ve dayanıklı metal ve camGalaxy Note7
malzemesi, birlikte kusursuz bir uyum oluşturuyor.
IP68
IP68 suya ve toza dayanıklılık özelliğine sahip tasarımı
sayesinde maceradan maceraya koşarken
su sıçramasından endişelenmenize gerek yok.
Londra’da sağanak yağmurda ya da Kızıldeniz’de
dalış yaparken 30 dakika boyunca 1,5 metreye dalışkadar
yaparken 30
su altında bile gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz.

* Cihazın suya dayanıklılığı, saf suda 1,5 metre derinliğe ve 30 *dakikaya


Cihazın kadar
suya dayanıklılığı,
yapılan IP68saf suda
testi 1,5 metre
sonucuna derinliğe ve 30 dakikaya kadar yapılan IP68 testi sonucuna dayanır.
dayanır.
Bu sınıflandırmaya
Bu sınıflandırmaya rağmen, cihazın suya dayanıklılığı belirli koşullarda geçerlidir. rağmen, cihazın suya dayanıklılığı belirli koşullarda geçerlidir.
Düşük ışıkta Aksesuarlar
bile ile Aksesuarlar ile
daha aydınlık fotoğraflar
yepyeni deneyimler yepyeni deneyimler
Daha hızlı otomatik netleme
Gear VR** sağlayan Dual Pixel
ile hayallerin Gear VR** ile hayallerin ötesinde bir sanal gerçeklik
ötesinde bir sanal gerçeklik
teknolojisiyle seyahatlerinizde
deneyimi daima canlıdaha
yaşayabilir, ve netönce hiç gitmediğiniz
deneyimi yaşayabilir, daha önce hiç gitmediğiniz
1,7 lens sayesindefotoğraflar
yetersiz çekebilirsiniz. F1,7 lens
diyarlara sayesinde
yolculuk yetersiz Gear 360 ile
yapabilirsiniz. diyarlara yolculuk yapabilirsiniz. Gear 360 ile
ışıktan hızlı hareketlere kadar tüm zor koşullarda
seyahatlerinizdeki her
en güzel anlarınızı seyahatlerinizdeki en güzel anlarınızı 360 derece
360 derece
zaman aydınlık fotoğraflar yakalayabilirsiniz.
kaydedebilirsiniz. Galaxy Note7’nizi Gear S2kaydedebilirsiniz.
ile eşleyerek Galaxy Note7’nizi Gear S2 ile eşleyerek
Profesyonel Mod ile ayarları manuelakıllı
bildirimlerinizi olarak değiştirebilir,
saatinizden bildirimlerinizi akıllı saatinizden takip edebilirsiniz.
takip edebilirsiniz.
Seçmeli Netleme ile fotoğraf çektikten sonra bile
odağı ayarlayabilirsiniz.

Olağanüstü canlı görüntüler


Galaxy Note7’nin sunduğu mobil HDR video teknolojisiyle,
5,7 inçlik geniş
uçağınızı beklerken ya da uçuş sırasında 5,7 inçlik geniş
QHD ekranda olağanüstü gerçekçi görüntülerin keyfini
çıkarabilirsiniz. Görüntülerdeki gerçek ışığı ve kontrastı
ortaya çıkaran; beyazları daha beyaz, siyahları daha
siyah gösteren gelişmiş görüntü işleme motoru
sayesinde dünyayı gerçek renkleriyle ve tüm
ayrıntılarıyla görebilirsiniz.

Güçlü donanım ile


kesintisiz iletişim
Galaxy64 GB günlük depolama ihtiyaçlarınız için 64 GB
Note7
256 GB’a kadar
dahili olan
hafıza sunuyor. Aynı zamanda 256 GB’a kadar olan
microSD kartları desteklediği için toplam depolama
Bu bir ilandır.

Bu bir ilandır.

alanınızı 320 GB’a kadar genişletebilirsiniz. Artık


seyahatlerinizde bol bol fotoğraf çekerken, bellekte yer
açmak için değerli fotoğraf ve videolarınızı silmenize
3500 mAh kapasiteye
gerek yok.sahipGalaxy Note7’nin 3500 mAh kapasiteye sahip
pili, önceki Note modeline göre daha büyük olmasına
rağmen daha hızlı şarj oluyor. Gün boyunca dışarıda
7’yi tam
gezseniz bile, büyük pili sayesinde Galaxy Note7’yi tam
kapasiteyle kullanabilirsiniz.

** Gear VR 13 yaş ve üzeri için uygundur. Kutudan çıkan sağlık ve


güvenlik uyarılarını okuyunuz.
GEZGİNCE MEHMET YAŞİN myasin@hurriyet.com.tr

SEKİZ LEZZET
Türkiye mutfak kültürü, deniz kıyılarından yaylalara uzanan yemek türleri ve malzeme çeşitliliği
saymakla bitmez. Mehmet Yaşin, bu olağanüstü kültürden çok küçük bir kesit sunuyor.

B
u yazıda sekiz farklı yer- Izgara edilmiş salam, sosis, çeke hazırlanan hamurdan Taşköprü kuyu kebabı da çok
leşimden sekiz lezzet seç- sucuk ve domates, yine ızga- birçok çeşit pide yapılıyor meşhur. Yaz başında, yani
tim. Bu seçimi yaparken rada kızartılmış iki ekmek ama “Bozdoğan yuvarlığı” koyunların kuzulama zama-
çok zorlandım. Bana kalsa dilimi arasına konarak yapılan denen pidenin lezzeti bam- nında, kuyuya sarkıtılan kuzu
bu rakam daha da fazla olur- sandviç yiyenlerin damakları- başka. Onu yiyebilmek için etinden yapılan bu kebabı
du, ama ayrılan yer bu kadar nı şenlendiriyor. gelenler hafta sonları ilçeyi yemeğe doyum olmaz.
olduğu için bu kadarla yetin- dolduruyor.
mek zorunda kaldım. SELÇUK: KÖFTENİN SALİHLİ: KÖZÜN
DOĞRU ADRESİ KORKUTELİ: ÜSTÜNDEKİ LEZZET
URLA: GÜVECİN EN Selçuk, dünyanın en büyük DONDURMANIN Herkes Manisa’nın ilçesi
LEZZETLİSİ açık hava müzelerinden biri- YANMIŞI Salihli’yi kiraz diyarı olarak
İzmir’in bu şirin ilçesi, dir. Her şey bir yana Ephesos Antalya’nın yükseklerdeki bilir. Doğrudur bu, Türkiye’nin
doğa ve tarihin kucaklaştığı antik kenti bu ilçenin sınır- bu ilçesi, antik dönemden beri en lezzetli kirazı burada yeti-
bir yer. Geçmişi İÖ 4000’lere ları içinde. Onun için her yıl önemli yerleşimlerden biri. şir. Aslında bu ilçe sade-
kadar uzanıyor. Ayrıca 1963 binlerce turist bu ilçeye akın Nüfusu Türkmen kökenliler- ce yiyecekleriyle ünlü değil.
Nobel Edebiyat Ödülü’nü ediyor. Eski çağlarda birçok den oluştuğu için mutfak et Dünyada ilk paranın basıldı-
kazanan şair Yorgo Seferis’in filozof yetiştiren Selçuk’un ağırlıklı. Antalyalıların boğu- ğı yer buradaki Sardeis kenti.
doğum yeri. Pazar günle- zeytinyağı ile yapılan yemek- cu sıcaktan kaçıp sığındıkla- Ayrıca çevredeki “Bin Tepeler”
ri kurulan pazar yerinde her leri, ot kavurmaları da çok rı yayla havasını koruyan bu denen Anadolu piramitleri
türlü otu, sebzeyi bulmak meşhurdur. Ot yemekleri- diyar, Türkiye’nin kültür man- Türkiye’nin en ilginç arkeolo-
mümkün. nin yanı sıra çöp şiş ve köfte tarı yetiştirme merkezi. jik merkezlerinden biri.
Çoğu kişi Urla’nın baş konusunda da oldukça iddialı. Bu ilçenin “yanık dondur- Tüm bunların yanı sıra
yemeğinin balık olduğunu Burada yiyeceğiniz zeytinyağ- ma” denen dondurmasının odun köftesi, yiyenlerin
zanneder. Bu kısmen doğru- lı mezelerin, çöp şişin, ızgara tadı dillere destan. Sütün altı damağını şaşırtıyor. Meşe ağa-
dur. Aslında Urla mutfağı- etlerin, özelikle de köftelerin bir miktar tutturularak yapı- cının közünde pişirilen bu
nın kral yemeği güveçtir. Bu tadı damağınızda uzun süre lan dondurmayı yerken insa- şiş köfteleri yemek için köf-
yemeği yemek için bir zaman- kalacak. nın burnuna duman kokuları te severler akın akın buraya
lar İzmirliler buraya akın geliyor. geliyorlar.
ederdi. BOZDOĞAN: DAMAK
ÇATLATAN PİDELER TAŞKÖPRÜ: KUYU İNEGÖL: KÖFTENİN
ÇEŞME: İKİ DİLİM Aydın’ın bu yeşil ilçesinin KEBABININ KRALI BAŞKENTİ
ARASINDAKİ ZİYAFET adını Çukurova’dan göç edip Kastamonu’nun bu tarihi Bursa’nın bu büyük ilçe-
Ege kıyısındaki bu sınır ilçe gelen ve Avşar boyuna men- ilçesi, Türklerin Anadolu’daki si, bölgenin en büyük sanayi
son yıllarda tatilcilerin göz- sup olan Bozdoğan aşiretinden en eski yerleşim yerlerin- merkezlerinden de biri. Bir
desi. Her yaz ilçe Türkiye’nin aldığı pek çok yerde yinele- den biri. Burada yetiştirilen anlamda mobilyacılığın baş-
dört bir yanından gelenlerle niyor. İlçe halkının “Madran sarımsağın tadı tüm dünyanın kenti. Kent büyüklüğündeki
dolup taşıyor. Kimi kaynak- Baba Dağı” dediği Madran malumu. Salı günleri kurulan bu ilçenin diğer bir özelliği de
lar kuruluşunu İÖ 7. yüzyıla Dağı’ndan gelen su burada sarımsak pazarı ilçeye gelen- çok lezzetli köfteleri. Kentin
kadar uzandığını vurguluyor. yaşayanların övünç kayna- lerin en çok uğradıkları yer- girişindeki köfte heykeli, bu
Balık yemek isteyenler soluğu ğı. Yaz aylarında yere kazılan lerinden biri. Ayrıca hasat ilçenin köfteyi ne kadar sev-
buradaki Dalyanköy’de alıyor. çukurlarda pişen tandır da mevsimi yapılan Sarımsak diğinin bir ifadesi. İnegöl’de
Çeşme mutfağının bir önemli lezzetlerinden biri. Festivali’nde ilçe bir şenlik köfteciler yan yana dizilmiş.
başka başyapıtı ise “kumru” Oklava kullanılmadan yerine dönüyor. Hepsi de birbirinden lezzetli
adı verilen çok özel sandviç. mermerin üstünde çeke Sarımsağının yanı sıra köfteler pişiriyor l

26 ATLAS · EYLÜL 2016


C

CM

MY

CY

CMY

K
BENİM ŞEHİRLERİM

SÜLE YMAN ORAKÇIOĞLU’ YLA


Barselona Tarzı
Damat, Tween ve D’S Damat markalarını barındıran Orka Tekstil’in kurucusu ve sahibi Süleyman
Orakçıoğlu. İş nedeniyle sık sık ziyaret ettiği Barselona’yı adeta ikinci evi olarak gören Orakçıoğlu,
şehrin cıvıl cıvıl caddelerini, mutfağını, kültürünü, özel yanlarını Atlas okurları için anlattı.
RÖPORTAJ: SEDEF SEÇKİN BÜYÜK

Barselona ne anlama geliyor sizin için? Gaudi’nin tasarlayıp inşa ettiği bir bina
Barselona’yı farklı bakış açılarıyla de- yer alıyor. Bunlar hepsi oradaki yaşantıyı
ğerlendirmek mümkün. Barselona’yı sa- benim için güzelleştiren detaylar. Katalan
nat ve estetik yönüyle, Akdeniz mutfağıy- mimar Anton Gaudi’nin Casa Milla ve La
la, baskın Katalan kültürüyle, şehre im- Casa Batlo adındaki eserleri de şehrin mi-
zalarını atan farklı sanatçılar ve onların mari açıdan görülmeye değer güzel bina-
bıraktığı eserlerle birlikte değerlendirmek larından bence.
gerek. Bu kadar çok güzelliği, yani gas- La Boqueria adında çok büyük, zengin
tronomi, sanat, mimari ve özel bir kültü- çeşitli bir balık pazarı bulunuyor ve oraya
rü anlatmak gerçekten kolay değil. Üstelik güney yarımküreden de, kuzey yarımkü-
bu şehir Avrupalı özelliklerini taşımasına reden de çeşitli ürünler geliyor. La Boqu-
rağmen kendi kültürünü de çok iyi koru- eria’da hızlı servis yapan, atıştırmalık su-
yabilmiş bir yer. Ticari anlamda da Gü- nan yerler var, bunlardan bir tanesi El Pi-
ney Amerika’ya açılan, alışveriş bakımın- notxo inanılmaz popüler. Kral bile oraya
dan son derece canlı bir lokasyon. Güney gittiğinde bir taburenin üzerinde oturup
Amerika’dan çok fazla sayıda turist çeken atıştırmalık yiyebilmek için 20-25 dakika
bir şehir. bekliyor.

Şehri anlatmaya nereden başlamak Hangi otelleri beğeniyorsunuz?


istersiniz? Sahildeki W Otel benim favorilerim-
Ben oraya gittiğimde kendimi o şeh- den. Özellikle yaz aylarında sabah ya da
rin yabancısı gibi hissetmiyorum. Na- akşamüzeri buradan çıktığınızda önün-
sıl İstanbul’da yaşanmışlığın verdiği bir giriyor ve bir buçuk iki saat bekliyor. An- de yedi sekiz kilometrelik şahane bir sahil
çevre ve onu güzelleştiren insani ilişki- cak sahibi Mr. Pep benim yakın dostum yolu uzanıyor. İnsanlar sağ tarafınızda de-
lerim varsa aynı şekilde Barselona’da da ve o her şeye rağmen o sıkışıklıkta sokağa nize girerken, siz yürüyüşünüzü yapabilir,
10 yıl boyunca kurduğum böyle arka- bir stand atıp kendi eliyle bize servis ya- yol boyunca kafelerde mola verebilirsiniz.
daşlıklarım var. Arkadaşlığa ve dostluğa pıyor ve bu bambaşka duygular yaratıyor, Otelin üst katında da bir kulüp bulunuyor.
çok önem veren bir kültürleri var, bizim eski komşuluk ilişkilerinin sıcaklığını Füzyon mutfağı ve dünyadaki hit müzik-
gibi coşkulu ve duygulu insanlar. Örne- hissettiriyor. leriyle popüler. Şehrin içinde kalmak iste-
ğin bizim şehrin tarihi dokusu içinde yenler içinse Casa Fuster Otel’i önerebili-
El Born’daki Tween mağazamız, Picasso Barselona’da görülmesini önerdiğiniz, az rim, burada kendimi evimde gibi hissedi-
Müzesi’ne giden yolda ve etrafında küçük bilinen yerler var mı? yorum. Bu otel birçok lüks markaya ve Da-
kafeler bulunuyor. Bizim mağazamızın Paseo De Gracia, Barselona’nın daha mat Tween’e de ev sahipliği yapan Passeig
yanı başında dünyanın en ünlü tapas res- modern yüzünün, yeni binaların oldu- de Gracia adındaki caddede bulunuyor.
toranı var. Calpep adındaki bu mekânda ğu bölge ve bizim orada da bir mağaza-
öğle servisi saat 11’de açılıyor ve üçte ka- mız bulunuyor. O mağazamızın yanın- Başka ne gibi aktiviteler yapılabilir?
panıyor. Restoranın önünde içeride otu- da da çok ünlü bir restoran olan La Pai- İspanya, kalbi futbolla atan bir ülke.
rabilmek için en az 150-200 kişi kuyruğa sana bulunuyor. O mağazamızın sağında Barselona’ya kadar gitmişken Camp Nou

28 ATLAS · ŞUBAT 2016


johnkellerman
Stadı’nı görmeden de olmaz. Ben orada restoranı bulunuyor. Orta halli restoran-
bugüne dek üç maç seyrettim. Ancak he- larda da çok çok lezzetli deniz mahsulle-
defim ülkenin en büyük iki takımı olan FC ri tadabilmeniz mümkün. Dünyanın her
Barcelona ve Real Madrid arasında yapı- yerinde iyi restoranlar bulunuyor ama
lan bir maçı yakalayıp seyretmek. Barselona’d a ruhu da olan mekânlarla
Elbette Barselona’ya kadar gitmişken tanışabilirsiniz.
Gaudi Müzesi ve Picasso Müzesi görül-
meli. Ben Gaudi’nin eserlerine baktığımda İspanya ve Barselona’yı moda açısından nasıl
100 yıl önce adeta hayal gücünün ötesine değerlendiriyorsunuz?
geçmeye çalışan bir yaratıcılık tutkusu his- El Born’daki mağazamızın bulunduğu
Anna-S

sediyorum. O günün koşullarında ürettiği bölgedeki dar sokaklarda şöyle bir dolaş-
eserler gerçekten hayret verici. tığınız zaman çok farklı sürprizlerle kar-
şılaşabilirsiniz. Küçük tasarım mağazala- Park Güell, ünlü mimar Antoni Gaudi’nin imzasını
taşıyor (en üstte.) La Rambla, Barselona’nın en
Akşam yemeği için nereleri tavsiye edersiniz? rından, tasarımcıların mağazalarından eşi güzel ve hareketli caddesi (üstte.)
Barselona’da restoranlarda gece servisi benzeri olmayan güzel giysiler, aksesuarlar
10-11 gibi başlıyor. Bizde ise o saatlerde alabilirsiniz. Kendinizi özel hissettirebi-
bitiyor. Farklı bir sohbet, yaşama kültür- lecek, “bu tam bana göre” diyebileceğiniz
leri var. Deniz mahsulleri ve onların pi- ürünler bulabilirsiniz. Sanata ve tasarıma
TURGUT TARHAN

şirilme tarzları konusunda büyük bir çe- çok önem verilen bir yer. Biz de Tween
şitlilik sunan bir şehir. Martinez’in terası- olarak kendimizi bir tasarım markası ola-
nı ısrarla tavsiye ediyorum. Marina’da ise rak konumluyoruz ve oradaki mağazamız-
El Merendero de la Mari adında çok iyi dan dünyaca ünlü futbolcuların da Anto-
bir restoran var. Barselona’da 20-30 ka- nio Bandreas gibi oyuncuların da alışveriş
dar çok iyi, şık ve lüks deniz mahsulleri yaptığı oluyor l

ATLAS 29
YERYÜZÜ PORTRELERİ MUSTAFA SEVEN

YÜZLERİN SÖZLERİ
Bir başka denize bakan bir denize mi bakıyoruz. Biri Ruanda’da, Virunga Dağları
civarında yaşayan ve soyu tükenmekte olan gümüş sırtlı dağ gorilleriyle, turist
kafileleri arasında aracılık ederek geçimini sağlayan bir köylü (üstte, solda); diğeri,
Filipinler Davao’da, Apo Dağı yakınlarındaki muz plantasyonunda çalışan bir işçi
(üstte, sağda)... İki ayrı coğrafyadaki bu yüzlerdeki anlamları sabır, bilgi, anlamak,
birikim ve saygı gibi yine emek isteyen zamanların yarattığını anlamamız umuduyla
işleyen objektif, bize kendi yüzümüze düşünmeyi de ilham etmez mi?
YAZI: TEVFİK TAŞ

30 ATLAS · EYLÜL 2016


ÇEVREN SELCEN PİRGE

DÜŞÜNEN BİTKİLER
Bilim insanları, bitkilerin değişik olaylara farklı
tepkiler verdiğini deneyimliyor ve saptıyor.
Bitkiler sayıyor, öğreniyor, hatırlıyor, dahası risk
değerlendirmesi yapabiliyorlar. Bütün mesele
beyinsel işlev gerektiren bu işleri onların nasıl
yaptıkları...

İ
ngiltere’nin Oxford Üniversi- yılında Behavioral Ecology’de
tesi ve İsrail’in Tel-Hai Üni- yayımlanan araştırması da bit-
versitesi’nden bilim insan- kilerin uzun süreli hafızaları
larının oluşturduğu bir araş- olduğunu göstermiş, çok ses
tırma ekibi bezelye bitkileriyle getirmişti. Gagliano, bitkile-
yaptıkları deneylerde, bitkile- rin yeni davranışlar öğrenip
rin risk analizi yapabildiklerini hatırlayabileceğini göstermek
gösterdi. Yetiştirdikleri bezel- için küstümotu denen Mimosa
yelerin köklerini ayırıp iki ayrı pudica türü bitkilere doğa-
saksıya diken araştırmacılar, da hiç karşılaşmayacakları bir
ilk aşamada daha çok besleyici deneyim yaşattı: Tekrar tekrar
madde içeren saksıda daha çok düşürülmek...
köklendiklerini belirlediler. Ana vatanı Brezilya olan
Bir saksıdaki besleyici miktarı küstümotunun özelliği doku-
deney süresi olan üç ay içinde nulduğunda sanki küsmüş
değişken, diğerindeki ise hep gibi minik yapraklarını içeri
Yelena Yemchuk

sabit olduğunda ise işler değiş- doğru katlaması. Gagliano’nun


ti. Sabit saksıda besleyici mad- deneylerinde saksılı küstümot-
de sürekli az olduğunda, diğer larının her biri beşer saniye
Araştırmalara göre bezelyeler risk değerlendirmesi yapabiliyor.
saksıda azalıp çoğaldığında aralıklarla altmış defa kaydı-
bezelyeler “risk alıp” değişken rak benzeri bir raydan aşağıya
saksıda köklenmeyi tercih etti! kaydırılarak yumuşak zemine alıp sarstı hemen yaprakları- Daha önceki araştırmalar, iç
Beyinleri olmayan bitkilerin düşürüldü. Sadece on beş san- nı kapattılar. Ardından onları kısımlarındaki algılayıcı tüy-
nasıl risk değerlendirmesi yap- tim aşağıya kaydırılan bu bit- tekrar kaydırıp düşürdü, hiç lere 20 saniye içinde iki defa
tıkları bilinmiyor. Sonuçları kilerden bazıları düştüklerinde tepki yoktu! dokunulmasıyla kapandıkla-
temmuz ayında Current yapraklarını tam kapatmamaya Bu yıl içinde, hızla kapana- rını göstermişti. Almanya’nın
Biology adlı akademik dergi- başladılar. Deneylerin sonunda rak böcekleri hapseden sinek- Würzburg Üniversitesi’nden
de yayımlanan bu araştırma- küstümotları artık yapraklarını kapan bitkisi Dionaea musci- Dr. Rainer Hedrich ve ekibinin
yı yürüten ekipten Prof. Alex hiç kapatmıyorlardı. Gagliano, pula’nın sayabildiği de ortaya sonuçları Current Biology’de
Kacelnik, “bir şekilde saksılar- bitkilerin zarar görmeyecek- çıktı. Sinekkapan bitkisinin yayımlanan yeni çalışmaları,
daki farklı koşulları algılayıp lerini kısa sürede anlayıp yap- nektarının cazibesine kapılan sinekkapan bitkisinin tüyler-
değerlendirdiklerini, ancak raklarını kapatmayı bıraktıkla- böcekler çanak yapraklarının den gelen elektrik sinyallerini
bilim insanlarının, bitkilerin rını ifade ediyor. Peki, üst üste içine girdiklerinde, yapraklar “saydığını” gösterdi. Üçüncü
bunu nasıl yaptıklarını henüz düşürülen bitkiler “yorgunluk- yüzeylerindeki tüylere doku- dokunuşla oluşan sinyalin
bilmediklerini” ifade ediyor. tan” yapraklarını kapatmıyor nulmasıyla hızla kapanıyor. kapanın sindirim sıvısıyla dol-
Batı Avustralya olabilirler mi? Gagliano bu İlginç bir mekanizma yaprak- masını sağladığı, beşinci sin-
Üniversitesi’nden Doçent ihtimali de devre dışı bırak- ların gereksiz yere kapanma- yalin ise besleyici maddelerin
Monica Gagliano’nun 2014 tı. “Yorgun” küstümotlarını sını, enerji sarfiyatını önlüyor. emilimini başlattığı anlaşıldı l

32 ATLAS · EYLÜL 2016


Sennheiser İle Müzik Her Yerde Sizinle
70 yıllık tecrübesiyle kullanıcılarına her zaman en “mükemmel sesi” sunan Sennheiser, zengin kulaklık çeşitleriyle kullanıcılara müziği
istedikleri yere taşıma özgürlüğünü veriyor.

Müzik vazgeçilmez bir tutku, tıpkı seyahat etmek gibi… Ancak yolculuk ederken hareket halinde olmaktan dolayı kaliteli müzik dinlemek
zaman zaman problem olabiliyor. Sennheiser’ın tam da bu ihtiyaç için birçok kulaklığı mevcut. Bu kulaklıklar hafif, sağlam ve rahat kullanıma
sahip… Ortam gürültüsünü önleme özelliği sayesinde saf bir müzik dinleme deneyimi sunuyor.

Tasarım ödüllü ve suya, neme, gerilmeye dayanıklı


spor kulaklığı OCX 686 seyahatte bile olsa spordan
vazgeçmeyenlere hitap ediyor. Serideki kulak
kepçesinin arkasından geçen ve rahatsız etmeden
kulağa oturan hafif kanca yapısına sahip kulaklıklar,
Az eşyayla seyahat ediyorsanız ne kadar hareketli olursanız olun kulaktan
Sennheiser PX 200-II, sizin için düşmüyor. Kablo üzerindeki kumanda ile telefon
ideal bir seçim olacaktır. Çünkü konuşmaları cevaplanabiliyor.
katlanabilir tasarımı ile neredeyse
hiç yer kaplamayan PX 200-II
aynı zamanda kapalı tasarımı sayesinde dışardaki
seslerden uzak, kaliteli dinleme deneyimi
yaşatıyor. Çantanızda kablo karmaşasından sıkıldıysanız
Sennheiser Momentum Wireless, size kablosuz
olarak müzik dinleme imkanı sunuyor. Dış ortam
Gerçek bir gezginseniz Sennheiser
seslerini tamamen engelleyen Aktif NoiseGard™
CXC 700, tam da size göre! Çünkü
özelliğiyle müzikle aranıza hiçbir şeyin girmesine
CXC 700, NoiseGard™ aktif
izin vermeyen kulaklık, katlanabilir yapısı ve
gürültü engelleme teknolojisi
şıklığıyla da göz dolduruyor. Tek şarjla 22 saat
sayesinde gürültüden uzak, saf
kullanılabilen kulaklık, uzun seyahatlerde sizi şarj
bir müzik dinleme deneyimi
problemiyle uğraştırmıyor. Kulak kapsülüne
sunuyor. Ayrıca sahip olduğu
entegre edilmiş eşleştirme/aç-kapa düğmesi, ses
TalkThrough™ teknolojisi
aç/azalt düğmesiyle müzik ve telefon çağrılarını
sayesinde istenildiği zaman yakın
kontrol edebiliyorsunuz. Özel taşıma çantası,
çevre ile iletişim kurulabilmesi için
kablolu kullanım için 1,4 metre uzunluktaki ses
sizi tekrar dış dünyaya bağlar. 16 saat aralıksız
kablosu ile birlikte gelen Sennheiser Momentum
çalışabilmesi size kesintisiz müzik keyfi sağlar.
Wireless size hem kablolu hem kablosuz kullanım
için olanak sağlar.
Sennheiser’ın tüm ürün bilgilerine ve online mağazasına www.sennheiser.com.tr adresinden ulaşabilirsiniz.
Ayrıca Bircom’un 4. Levent Eski Büyükdere Caddesi No:61’de hizmet veren Sennheiser Deneyim Merkezi’nde
kulaklıkları deneyip satın alabilirsiniz.

Mükemmel Sesin Peşinde


TEKNOLOJİ REHBERİ PAMİR KIZILTUĞ

DOĞADA MOBİL KALIN


Yolculuk serüvenlerimizi daha keyifli ve unutulmaz kılmak için teknolojik bakımdan doğru
ekipmanlarla yola çıkmak büyük önem taşıyor.

P
arkura uygun ayakkabı, Daha unutulmaz, geriye incelik ve hafiflik gibi Samsung GALAXY tarafında
mevsim şartlarına göre daha fazla keyif ve anı dinamikler ön planda. su geçirmeyen seçeneklerin
seçilmiş kıyafetler, bırakan yolculuklar için Ek olarak dayanıklılıktan karşımıza çıktığını
sırt çantasındaki olmazsa hassasiyetle yaklaşmak bahsedildiğinde ekranın görebiliyoruz; ancak yine
olmazlar ve dahası… gereken konulardan biri de çizilmeye karşı olan kaplaması darbe ve toza karşı direnç
Ekipman konusu asla hafife teknoloji… akla geliyor ancak bizim istiyorsak ek koruyucu kasa
alınmamalı, özellikle bazı Türkiye pazarı dayanıklı burada aradığımız darbelere, seçeneklerinden faydalanmak
küçük detayları atlamak akıllı telefon konusunda suya, toza karşı da güven şart. Bu anlamda ciddi kaliteli
yolculukları tamamen pek de şanslı değil. Genelde veren modeller. Marka olarak aksesuar seçenekleri rahatlıkla
işkenceye dönüştürebilir. her marka için şıklık, özellikle Sony XPERIA ve bulunabiliyor.

Bilgisayar
Hafif ya da Sağlam
Doğal şartlara uygun ve en sağlam
taşınabilir bilgisayar deyince akla
Panasonic’in efsanevi Toughbook
serisi geliyor. Serinin CF-54 modeli
2.1 kilogramlık bir ağırlığa ve 2000 TL
seviyesinde fiyata sahip. İhtiyacınıza
göre bu modeli bir kenara yazabilirsiniz,
ancak bizim asıl olarak değinmek
istediğimiz gerçekten “kuş gibi hafif”
olan ve şarjı uzun süre giden taşınabilir
bilgisayar seçenekleri. Bu alanda
önerilerimizden biri HP’nin EliteBook
Folio 1020 modeli. Magnezyum alaşımlı
bir kasaya sahip olan bilgisayarın
ağırlığı 1.2 kilogram seviyesinde ve
konfigürasyona göre 3500 TL’den
başlayarak tercih edilebiliyor. Tek
şarjla dokuz saat kullanım sağlayan
modellerden biri de Toshiba’nın
inceliği ve hafifliği ile meşhur Portege
serisindeki R30 modeli. Fiyat ise 6000
TL’nin biraz daha üzerinde. Bir başka
öneri olarak da Lenovo ThinkPad X260
ve Apple MacBook Air’e bakabilirsiniz.

34 ATLAS · EYLÜL 2016


KULAKLIK
Müzikli Yol
Kulaklık seçiminde öncelikle in-ear,
yani kulak içine giren yapıda ürünler
seçmelisiniz. Kablolu seçeneklerde
tavsiyemiz kulağa asılan veya
enseden dolaşan bir bantla kolay
kolay yerinden çıkmayacak bir model
olacaktır. Mutlaka kablosuz bir kulaklık
istiyorsanız Plantronics’in BlackBeat
GO veya Fit modellerinin hoşunuza
gidebilir. Yaklaşık 350-400 TL fiyatlarla
karşınıza çıkıyorlar ve çalışma süreleri
de gün içerisinde uyanık olarak
geçireceğiniz zamana neredeyse denk.
Kablolu modellerde ise şarj derdi yok ve
fiyatlar daha makul. Kulağa asılan bir
model olan Philips SHS3300 modelleri
40 TL’lik fiyatıyla vazgeçemeyeceğiniz
bir ürün. Üst seviyelere çıkmak
isterseniz Sennheiser OCX 686i, 300
TL ile fiyatına göre faydası yüksek bir
seçenek olarak göze çarpıyor. Ek olarak
90 TL’lik Philips SHQ4200 ve 240 TL’lik
Sennheiser PCX 95’i de önerebiliriz.

AKSİYON KAMERALARI
Her Anı Kaydet
Aksiyon kamerası dendiğinde akla gelen ilk marka GoPro. En
iyi modeli olan Hero 4 Black Edition 4K çözünürlükte ve 30 fps
kare hızı ile video kaydedebiliyor; ayrıca yüksek fps videolar da
yakalanabiliyor. GoPro en iyi seçeneklerden biri. 4K çözünürlükte
Sony’nin de başarılı çözümlere imza attığını söylemek gerek,
ancak yine 1400-1500 TL bandında fiyatlar görüyoruz.

TEKNOLOJİ REHBERİ . ATLAS 35


TEKNOLOJİ REHBERİ

HARİCİ BELLEK
Yolculuğunu
Sakla
Fotoğraf ve video çeken
tipik bir kullanıcının başlıca
ihtiyaçlarından birisi harici
depolama çözümleri.
Bu anlamda kablosuz
sürücüler mevcut ve fotoğraf
makinenizdeki SD kartın
doğrudan yedeğini alabiliyorlar.
WD My Passport Wireless,
Seagate Wireless Plus, LaCie
Fuel gibi TB’lık depolama
alanı sunan ürünleri Türkiye’de
bulabilirsiniz.
1 TB modeller için genelde
fiyatlar 700 TL seviyesinde
geziniyor. Bir diğer
önemli aksesuar da USB
bağlantısından batarya şarjı
sağlayan ürünler olmalı. LaCie Fuel

MOBİL YAZICILAR
Çantadaki Stüdyo
Mobil yazıcılar çantanızın içerisinde
taşıyabileceğiniz büyüklüklere sahip ve bir dakikaya
yakın bir sürede 10 x 15 santimetre büyüklüğünde
stüdyo kalitesinde baskı alabiliyorlar. Bluetooth
üzerinden veya bellek kartı ile fotoğraf girdisi
yapılabiliyor. Yazıcıların üzerindeki ekranlardan
ayarlama sonrasında baskı alınabiliyor. Maliyeti ise
200 TL ile 650 TL arasında değişiyor. Bu noktadaki
tavsiyemiz hem görüntü kalitesi, hem de sarf
malzemesinin bulunabilirliği ile 300 TL fiyatlı Canon
SELPHY CP910 olacaktır. Kenarlıksız şekilde 10 x
15 fotoğraf basabilen yazıcıda 325 TL düzeyinde
NB-CP2L pil paketi ile kablosuz bir kullanım
gerçekleşebiliyor; normal şartlarda ise çalışması
için priz zorunluluğu var. Bir diğer başarılı seçenek
ise Polaroid markasına ait. Firmanın ZIP isimli mobil
yazıcısı 570 TL fiyat etiketine sahip. Boyut olarak
ürün neredeyse gömlek cebine sığabilecek değerler
sunuyor ve bu alanda sınıfının iddialısı.

36 ATLAS · EYLÜL 2016


Müziği
Özgür
Bırakın
Kulaklıkların notaları
sınırlandırmasına
izin vermeyin. Suyun
altında olsanız bile
müziklerinizi yol
arkadaşlarınızla
paylaşabilirsiniz.

S üresi uzayan yolculukların, zorlu yürüyüşlerin ve molaların en büyük


motivasyon kaynağı hiç şüphesiz müzik. Yolculuğunuz süresince ya-
nınızdan ayırmayacağınız akıllı telefonunuz veya tabletinizdeki müzikler,
İşte bu yüzden dinlediğimiz müzikleri kulaklıkla sınırlandırmak yerine ho-
parlörden dinlemenin herkes için bir motivasyon kaynağı olacağını sa-
vunuyoruz. Elbette kullanacağımız hoparlörden bazı beklentilerimiz var.
bu konuda en büyük destekçiniz. Hatta yol arkadaşlarınız için de aynı şey Yüksek ses kalitesi, dayanıklılık, su geçirmezlik gibi… Tam da bu nokta-
geçerli. Bizler her şeyin olduğu gibi müziğin de paylaşılmasından yanayız. da karşımıza çıkan teknoloji harikası: Ultimate Ears BOOM 2 oluyor.

Rengârenk seçenekleriyle
her zevkten kişiye hitap
eden UE BOOM 2, suya
Ultimate (IPX 7), çamura, darbelere
ve 15 metre yükseklikten
Ears
düşmeye dayanıklı tasarlanan
Boom 2 yapısıyla her yerde üstün
ses performansı sunuyor.
Su şişesi boyutundaki
tasarımıyla bisikletinizin
suluk bölümünde taşıyabilir
veya çantanıza takabilirsiniz.
Böylece hayatınıza her an
müzik katabilirsiniz. Red Dot,
IF Design gibi prestijli tasarım
yarışmalardan ödülle dönen UE
BOOM 2, sürekli gelişen mobil
uygulamasıyla da kendisini
yenilemeye devam ediyor.
BU BİR REKLAMDIR

TEKNOLOJİ REHBERİ . ATLAS 37


TEKNOLOJİ REHBERİ

TABLET
Detaylı Doğa
Eğer çektiğiniz fotoğraf ve videoları boş
zamanlarınızda detaylı olarak incelemek
hoşunuza gidiyorsa, ekran çözünürlüğü
yüksek bir tablet edinmek istemeniz
doğal. Bu noktada özellikle Apple’ın
2732 x 2048 piksel çözünürlük sunan
12.9 inç ekranlı iPad Pro modeli öne
çıkıyor; 3000 TL’lik fiyata sahip olan bu
ürün yerine Samsung’un klavyeli ve 2160
x 1440 piksel çözünürlük sunan Galaxy
Tab Pro S modeli de hoşunuza gidebilir.
Bu model de 1895 TL fiyata sahip.
Fiyat ve fayda oranı yüksek olan tablet
seçenekleri ise 2048 x 1536 piksel
seviyesinde ortaya çıkıyor. Bu noktada
7.9 inç ekranlı Apple iPad Mini’ye
yönelebilir, 8.0 inç ekranlı Samsung
Galaxy Tab 2 seçebilir veya 9.7 inç
ekranlı Apple iPad Air’e göz atabilirsiniz.

ŞARJ CİHAZLARI
Pilin Bitmesin
Fotoğraf makinesi aksesuarları arasında
USB bağlantılı şarj cihazları oldukça
önemli. Yedek bataryanızın bile yeterli
gelmeyeceği anlarda bu tip bir çözüme
yönelebilirsiniz. Diğer birçok cihaz da
(taşınabilir bilgisayar hariç) doğrudan
USB arabirimi üzerinden şarj oluyor;
bunu düşünerek yolculuklar sırasında
yanınızda bulundurmanız gereken bazı şarj
seçeneklerini ve olması gereken özelliklerini
ele almak fayda sağlayacaktır. Özellikle
araçla seyahatler sırasında kullanacağınız
çakmak girişli USB şarj aletlerinde mutlaka
birden fazla çıkış olmasına özen gösterin.
Yaklaşık 30-50 TL arasında kaliteli
adaptör seçenekleri mevcut. Taşınabilir pil
konusunda da karşınıza yüzlerce seçenek
çıkacaktır. Tavsiyemiz en azından 10000
mAh seviyesinde bir ürün.

38 ATLAS · EYLÜL 2016


AtlasRekm.pdf123086:5

CM

MY

CY

CMY

K
KIZILCAHAMAM KEŞİF TURU
Ankara’nın Bahçesi

K
alabalık gazeteci grubu tam karşıların- taşlaşmış. Türkiye’nin en eski fosil ağacı olan bu
daki taşlaşmış, iki buçuk metre yüksekli- doğal anıt Soğuksu Milli Parkı içindeki Kuzcapı-
ğinde ve iki metre çapındaki ağaca bakı- nar mevkiinde bulunuyor ve jeoparkın en önemli
yor. Bu, günümüzden yaklaşık 18 milyon jeositlerinden biri. Ağacın bulunduğu 40 dönüm-
yıl önce burada bulunan ormana ait bir lük alan tel örgülerle çevrili, ağacın bulunduğu
karaçam ağacının fosili. Yüzlerce derece yere 500 metrelik bir yürüyüş yoluyla ulaşılıyor.
sıcaklığa sahip volkanik akıntının hızla Basın mensupları Kızılcahamam-Çamlıdere Je-
akarak ormanı kaplamasıyla ağaçların bir kısmı oparkı’nı da gün boyunca ayrıntılı olarak tanıma
yanmış; bir kısmının ise akıntının altında kala- olanağı buldu. Orta miyosen (15-18 milyon yıl
rak oksijenle teması kesilmiş. Bu koşullar zaman- önce) döneminde bölgede oluşan jeolojik oluşum-
la ağaçların fosilleşmeye başlamasına neden ol- ları inceledi, aynı zamanda yeryuvarı tarihinin bir
muş. Ağaçlardaki organik malzemelerle taş yapı- dönemi hakkında bilgi aldı.
cı minerallerin bünyesinde bulunan silis elementi Burada bulunma nedenimiz Ankara Ti-
yer değiştirmeye başlamış ve ağaçlar yavaş yavaş caret Odası (ATO) ile ortak düzenlediğimiz

40 ATLAS · EYLÜL 2016


Ankara Ticaret Odası (ATO) ve Atlas, 20-21 Ağustos tarihlerinde Kızılcahamam’da
özel bir keşif turu düzenledi. Yaklaşık 40 basın mensubu ilçenin ormanlarını, göllerini,
fosil ağaçlarını, peribacalarını, yeraltı şehrini ziyaret etti.
YAZI: YILDIRIM GÜNGÖR

SEBATİ KARAKURT

“Kızılcahamam’ı Keşfediyoruz” etkinliği. Aslın- sürprizlerinden biri de Suzuki firmasının Atlas’a Kızılcahamam turunda
da etkinliği bir ay önce yapmayı planlamıştık sağladığı Yeni Vitara arazi araçlarıydı. Gazeteci katılımcılara eşlik eden
manzaralardan biri de
ama tüm yurdumuzu derinden etkileyen kan- arkadaşlarımız bu araçlarla, Kızılcahamam’ı bir Eğrekkaya Baraj Gölü’ydü.
lı darbe girişimi nedeniyle geziyi ancak 20-21 uçtan diğerine kadar boydan boya dolaşarak il-
Ağustos 2016 tarihinde gerçekleştirebildik. İlk çenin doğal ve kültürel değerlerini tek tek keşfet-
planlarımızda etkinliğe çok sayıda okurumuz da mek olanağı buldu.
katılacaktı ve milli park içinde kamp kurularak İki gün süren etkinliğimiz Soğuksu Milli Parkı
artık Atlas’ın gelenekselleşen okur buluşmaların- içindeki piknik alanında öğle yemeği ile başladı.
dan biri daha hayata geçirilecekti. Ancak OHAL ATO Başkanı Salih Bezci, Doğan Burda Dergi
koşulları nedeniyle okurlarımızla yapacağımız CEO’su Mehmet Y. Yılmaz, , Atlas Yayın Direk-
bu buluşmayı da maalesef iptal etmek zorunda törü Murat Köksal’ın ev sahipliğindeki etkinlikte,
kaldık. Bu yüzden özel keşif gezimizi ağırlıkla Kızılcahamam Kaymakamı Mehmet Yıldız, Kı-
İstanbul ve Ankara’dan katılan yaklaşık 40 ga- zılcahamam Belediye Başkanı Muhittin Güney,
zeteci arkadaşımızla gerçekleştirdik. Gezimizin Hürriyet Ankara Temsilcisi Deniz Zeyrek ve

KIZILCAHAMAM KEŞİF TURU · ATLAS 41


Doğan Burda Ankara Temsilcisi Erdal İpekeşen kapsamıyor; bölgenin tarihi, arkeolojik, biyolojik,
de yer aldı. tüm değerlerini de içine alıyor.
Ankara il merkezine 57 kilometre uzaklıktaki Kızılcahamam-Çamlıdere Jeoparkı gerek reh-
Kızılcahamam uzun yıllar çam ormanları ve şifalı berlik hizmeti, gerekse diğer organizasyonlarıyla
suları nedeniyle “başkentin akciğeri ve su depo- Türkiye’nin en düzenli ve en organize jeoparkı.
su” olarak tanındı. Ancak ilçe, jeoparkla farklı bir İçinde saptanmış ve izlenmeye değer 23 adet je-
turizm faaliyetine de kapılarını açtı. osit bulunuyor. Bunları ziyaret edenler bölgenin
“Jeoparkı” kavramı, “jeolojik miras” kavramını jeolojik geçmişi hakkında önemli bilgiler elde
takiben ortaya atıldı. Jeolojik miras, önemli bi- ediyor, gezi bitince insanların taşlara bakış açısı
limsel ve görsel değeri olan ve bünyesine sakladı- bile değişiyor.
ğı jeolojik kayıtları geçmişten günümüze getiren Türkiye’nin ilk jeolojik koruma bölgesi olan
jeolojik oluşumlara verilen isim. Bu jeolojik olu- Kızılcahamam-Çamlıdere Jeoparkı yaklaşık 2
şumlara “jeosit” adı veriliyor. bin kilometrekarelik bir alanı kapsıyor. Burası
Jeoparklar önemli jeolojik oluşumları biraraya sadece jeolojik değil, biyolojik ve arkeolojik açı-
toplamayı ve bunları korumayı amaçlıyor. Aynı dan da zengin. Jeopark içindeki jeositleri ziyaret
zamanda bulunduğu bölgeye sürdürülebilir bir edenler hem bu muhteşem doğal anıtları görme
ekonomik değer kazandırıyor. Her jeopark, bel- şansını yakalıyor, hem de bilimsel olarak bilgi-
li yer bilimsel özellikler taşıyan birçok jeositten lendiriliyor. Kızlcahamam-Çamlıdere Jeoparkı
oluşuyor. Bu arada jeopark sadece jeolojik öğeleri çalışmaları Ankara Üniversitesi, Kızılcahamam

42 ATLAS · EYLÜL 2016


Y. GÜNGÖR
GÖL MANZARASI
Basın mensupları
Kızılcahamam’ın doğal
ve kültürel varlıklarını
Suzuki Yeni Vitara’larla
gezdi. Ziyaret noktaları
arasında Karagöl de
vardı (solda.) Güvem
bazalt sütunları ilçe
merkezine 20 kilometre
uzakta, Sabuncudere
mevkiinde (sağda üstte.)
SEBATİ KARAKURT

Abacı peribacaları,
Kızılcahamam’ın dikkat

Y. GÜNGÖR
çekici doğa değerlerinden
(sağda.)

ve Çamlıdere Kaymakamlıkları, Kızılcahamam nesli tehlike altında olan kara akbabaların önemli
Belediyesi ve Jeolojik Mirası Koruma Derneği ta- yaşam alanlarından biri, jeopark alanı içindeki
rafından yapılmış. Şu anda belediye jeopark için Soğuksu Milli Parkı. Keşif turumuza “yolda kara
projeler geliştirmeyi sürdürüyor. akbaba görebiliriz” umuduyla devam ediyoruz;
Kızılcahamam, Soğuksu Milli Parkı’yla da ünlü. ancak biraz nazlılar, uçarken bile göremiyoruz.
Türkiye’nin en eski milli parklarından biri olan Ormanı çevreleyen yoldan güzel bir manza-
Soğuksu, Ankaralılara özellikle hafta sonları nefes ra eşliğinde inerek ikinci hedefimiz Mahkeme
alma imkânı veriyor. Kızılcahamam ilçesi volka- Ağacin Köyü’ne varıyoruz. İlçe merkezine 18 ki-
nik bir arazi üzerine kurulmuş. Genç bir tektoniğe lometre uzaklıktaki Mahkeme Ağacin, jeoloji ve
de sahip olduğu için önemli sıcak su kaynaklarına insan ilişkisinin en iyi gözlendiği yerlerden biri.
sahip. İlçeye en çok turisti de bu kaplıcalar çeki- Buraya ilk yerleşen insanlar kolay oyulabilen tüf
yor. İlçenin pazarıysa köylerden gelen doğal ürün- kayasında derin mağaralar yapmış. Daha sonraki
lerin bulunabileceği cazip bir adres. dönemlerde bu mağaralar tapınak olarak da kul-
lanılmış. Burası Kapadokya’dan daha batıdaki en
Kızılcahamam’ın Peribacaları büyük yeraltı şehirlerinden biri. Bu mağaraların
Sonraki durağımıza ulaşmak üzere muhteşem Frigler, Galatlar ve erken Bizans dönemlerinde
manzaralarla çevrili yayla yollarına düşüyoruz. kullanıldığına dair işaretler var. Köyün son ya-
Kızılcahamam-Çamlıdere Jeoparkı’nın en önem- şanan darbe girişiminde ise acı bir hatırası var.
li varlıklarından biri de kara akbaba. Türkiye’de Kanlı darbe gecesi, demokrasi nöbetine katılmak

KIZILCAHAMAM KEŞİF TURU · ATLAS 43


Ankara Ticaret Odası (ATO) üzere Ankara’ya giden ve maalesef hayatını kay- birikerek oluşturduğu lav göllerinde alıyorlar. Bu
ve Atlas’ın Kızılcahamam bedenlerden dört Kızılcahamamlıdan üçü bu lav gölünün alttan soğumasıyla büzülme başlıyor.
gezisine ağırlıklı olarak
İstanbul ve Ankara’dan
köyden ve birbirleriyle akraba… Bu demokrasi Hacminde küçülme meydana gelen lavlarda olu-
yaklaşık şehitleri şimdi köy mezarlığında yan yana yatıyor. şan çatlaklar altta soğumanın devam etmesiyle
40 basın mensubu katıldı. Köyü geçerek iki kilometre uzakta, Çeltikçi yolu uzuyor ve altıgen çatlaklar meydana geliyor. Bu
üzerindeki Abacı Peribacaları’na varıyoruz. Bura- jeosit, gezimizin en çok ilgi gören yerlerinden biri
sı, çok büyük bir alana yayılmasa da peribacaları- konumunda.
nın nasıl oluştuğunu anlatmak için tam bir labo- Alanın bir diğer sürprizi de, sütunlara beş ki-
ratuvar. Peribacalarının arasında yarım saatlik bir lometre uzaktaki Beşkonak fosil yatakları. Bura-
yürüyüş yaptıktan sonra Suzuki Yeni Vitara’larla daki tortul istif içinde yapılan çalışmalarda, balık,
üçüncü durağımız olan Güvem bazalt sütunlarına böcek, kurbağa ve çeşitli ağaçların yapraklarına
doğru yola çıkıyoruz. İlçe merkezine 20 kilometre ait fosiller bulundu. Çıkarılan fosiller jeoparkın
uzaktaki bu sütunlar, Kızılcahamam-Çerkeş kara- ziyaretçi merkezinde sergileniyor.
yolunda Sabuncudere mevkiinde bulunuyor. Gezimizin son durağıysa ilçeye 35 kilometre
Bu jeolojik hazineler hem oluşum öyküle- uzaktaki Işık Dağı’nda yer alan Karagöl jeositi.
ri, hem de estetik görünüşleriyle dikkat çeki- Yamaçların bir heyelan sonucunda aşağı doğ-
yor. Sütun yapılarını, bazaltik lavların çukurlarda ru inmesi ve derenin önünü tıkamasıyla oluşan

44 ATLAS · EYLÜL 2016


YILDIRIM GÜNGÖR
Soldan sağa: Atlas Yayın Direktörü Murat Köksal, ATO Başkanı Salih Bezci, Doğan Burda Dergi
CEO’su Mehmet Y. Yılmaz.

Y. GÜNGÖR
TURGUT TARHAN

Etkinliğe katılan Kızılcahamam Belediye Başkanı Muhittin Güney (sağdan ikinci) Soğuksu Milli
Parkı’ndaki yemekte ATO Başkanı ve Atlas ekibiyle birlikte.

Karagöl, jeoparkın önemli mesirelerinden biri.


Keşif gezimizin son durağı olan Karagöl’ün muh-
teşem güzelliği karşısında dinleniyoruz.
Buradan sonra ATO Başkanı Salih Bezci’nin
annesinin adına yaptırdığı Ayşe Bezci Mesleki
ve Teknik Anadolu Lisesi’ni de ziyaret ediyo-
ruz. Gezimizin gerçekleşmesine en büyük katkıyı
veren Başkan Bezci’nin kendisi de Kızılcaha-
mamlı. Bezci, dedelerinin yaşadığı bu yöreleri
hiçbir zaman unutmamış. Bölgenin tanıtımına
katkıda bulunmak için adeta bir turizm elçisi gibi
çalışıyor.
Jeolojik oluşumların gezilip incelenmesini
kapsayan “jeoturizm”, dünyada ve Türkiye’de gi-
Y. GÜNGÖR

derek yaygınlaşıyor. Dünyayı anlamak ve başın-


dan neler geçtiğini öğrenmek, belki geleceğimize
de daha sağlıklı bakmamıza neden oluyor… l Soldan Sağa: Sezinur Balıkçıoğlu, Deniz Zeyrek, Erdal İpekeşen, Nihal Ayan, Beliz Balibey.

KIZILCAHAMAM KEŞİF TURU · ATLAS 45


AYNAROZ YARIMADASI / YUNANİSTAN

KEŞİŞLER ÜLKESİ
Ege’nin mavi sularına bir parmak gibi uzanan ve bin yıldır kadınların girmesi
yasak olan muhteşem bir yarımada. Vadilere, yamaçlara serpiştirilmiş görkemli
20 manastır… Yunanistan’da, özerk bir yönetime sahip Aynaroz’un gizemli
kapıları Mehmet Ö. Alkan’a açıldı ve binlerce Osmanlı belgesinden, kutsal
emanetler, ikonalar ve eşyalardan oluşan sırları Atlas’ın sayfalarına taşındı.
YAZI VE FOTOĞRAFLAR: MEHMET Ö. ALKAN

Aynaroz Yarımadası’nda, denizden 20 metre yukarıdaki Grigoriou Manastırı 1400’lerin sonunda Sinalı Agios
Grigorios ve tilmizleri tarafından kuruldu. 1500’de de Eflak Kralı Stephan’ın yardımlarını görmüş. 1761 yangını
ardından da Macriani adlı İstanbul Fenerli beyler (Fanariot) ailesinden gelen Eflak beylerinden biri yardım etmiş.
Archondariki adı verilen ve fotoğrafta ahşap balkonlarıyla dikkat çeken misafirhanesi ziyaretçiler için müthiş bir
manzara sunuyor. Kütüphanesinde 297 yazma ve altı bin civarı basma kitap bulunuyor.

AYNAROZ · ATLAS 47
Bir Manastırda
17 Ülke
Vatopediou Aynaroz’da
(Athos) kurulan ikinci
manastır. Birkaç defa
yanmış ve talan edilmiş.
Manastıra en büyük zararı
14. yüzyıl başında Katolik
Hıristiyanlar vermiş. Katalan
saldırısı ve talanı sırasında
manastırın diakosu ve 10
keşiş çok ağır işkenceler
sonucunda öldürülmüş.
Katalanlar birkaç yıl önce,
yüzyıllar önce atalarının
yaptıkları işkenceler ve
manastırda yaptıkları talan
ve yağma hadisenin bir
tür özrü olarak manastırın
onarım ve restorasyonunu
üstlenmiş durumdalar.
Fotoğrafta görülen inşaat
faaliyetinin nedeni bu.
Vatopediou aynı zamanda
Aynaroz’un en kalabalık
manastırı konumunda. Bir
müddet öncesine kadar
çoğu Kıbrıs’tan gelme 50
peder yaşarken şimdiki
sayı 1200 civarında. Suriye
başta olmak üzere birçoğu
Ortadoğu’dan gelmiş
durumda; 17 değişik
ülkeden din adamı var.

48 ATLAS · EYLÜL 2016


AYNAROZ · ATLAS 49
A
ynaroz’da, Vatopediou
Manastırı’nda, arşiv görevlisi
Peder Filippos entarisinin al-
tından beline kalın bir zincir-
le bağlı büyük anahtarı çıkarıp
arşivin demirden kapısını açtı-
ğında neyle karşılaşacağım konusunda en ufak bir
fikrim yoktu. Özel bir kilit mekanizmasına sahip
demir kapı açılıp da içeri adım attığımda karşımda
I. Abdülhamit’in özenle çerçevelenmiş koskoca-
man fermanını gördüğümde şaşırdım. Hele biraz
sonra Peder Filippos’un yüklenip geldiği büyük
dosyalar içinden II. Murat döneminden başlayarak
sıraya konulmuş onlarca padişah fermanını masa-
nın üzerinde görünce heyecanım daha da arttı. Bu
manastırdan başlayarak dokuz gün boyunca yarı-
madada kaldığım dört manastırda yer alan yüzlerce

Rus Manastırı Agiou Osmanlı fermanını, binlerce Osmanlı belgesini ve koleksiyonların bulunduğu kutsal müzelerini
Panteleimonos 12. görmek benim için bir ayrıcalık oldu. Zira bir tarih- baştan aşağı gezdirdiler ve üstelik fotoğraf çekme
yüzyılda kurulmuş. Soğan
kubbeleriyle hemen dikkat
çi için en heyecan verici anlardan biri hiç şüphesiz ayrıcalığına da sahip oldum.
çekiyor. Dünyanın ikinci daha önce kimsenin kullanmadığı veya çok az kişi-
en ağır ve en geniş çanı nin kullandığı belgeleri görme anıdır. 1000 YILDA bir DOĞUM
bu manastırda. Ağırlığı
Gerçekten de muhtemelen daha önce Türki- Yunanlıların Athos dediği Aynaroz Selanik’e
yaklaşık 13 ton, çevresi
8.71, çapı da 2.71 metre. ye’den hiç kimsenin görmediği, Osmanlı belgeleri- yakın Halkidiki Yarımadası’nın güneyinde, denize
Onu çalabilmek için iki nin de içinde olduğu arşivleri görme şansına sahip doğru çatal şeklindeki üç uzantının en doğusundaki
keşiş gerekiyor. En zengin olmuştum. Üstelik her manastırın sahip olduğu, yarımada.
kitaplıklardan biri de yine
bu manastırda.
özenle saklanan ve çok değer verilen kutsal ema- Aynaroz, Yunanistan’da çok özel bir bölge olma-
netlerini de gösterdiler. Son olarak manastırların sı ve “avato” adı verilen bir kural nedeniyle binlerce
kuruluşundan itibaren kendilerinde olan değerli kişinin yaşamasına rağmen dünyada 1000 yıl içinde
ikonalar, kutular, eşyalar, yazmalar, minyatürler yalnızca bir kez doğum olayının kayda geçtiği bir

50 ATLAS · EYLÜL 2016


coğrafya. Çünkü Aynaroz kadınların girmesinin “geçilemeyen” veya “girilemeyen” anlamına geliyor. Aynaroz Yarımadası’nda
dünyada hâlâ yasak olduğu tek –otonom- devlet. Ancak bu yasak yalnızca kadınlar için geçerli değil. 20 manastır var.
Bunlardan biri
Rivayete göre, XIX. yüzyılda fırtınaya tutulan bir Kurala göre herhangi bir dişi canlı da Aynaroz’a gi- Simonopetra Manastırı
gemi batar ve keşişler kaza kurbanlarını kurtarırlar. remiyor. Yasağın XI. yüzyılda başlamasının sebebi (fotoğrafta sol üstte),
Kurtarılanlardan biri hamile bir kadındır. İster iste- içlerinde kadınların da olduğu çiftçilerin -manas- bir diğeri de Grigoriou
Manastırı (fotoğrafta
mez onu da adaya çıkarırlar ve çocuğunu doğurana tırlara- çok yakın yerleşmeye/yaşamaya başlamala-
sağda.)
kadar da beklerler ve kadın bir erkek bebek dünya- rından ve dünya nimetlerinden elini eteğini çekmiş
ya getirir. Doğum sonrasında kadın çocuğunu alıp ve nefsini terbiye etmekle yükümlü keşişlerin zor
gider. Çocuk 16 yaşına gelince doğduğu yeri merak durumda kalmasından kaynaklanıyor.
edip gelir ve burada keşiş olmaya karar verir. Yaklaşık 1000 yıldır titizlikle uygulanan bir kural
Aynaroz deyince çoğu kişinin aklına kadınların, olduğu için kadınların adaya girmesi veya girme
hatta dişi hayvanların bile girmesinin yasak olduğu girişimleri hemen ilgi çekmiş. Mesela Maryse Cho-
bir yer geliyor. Buna “avato” kuralı deniyor. Avato isy adlı Fransız bir kadının erkek kılığına girerek

AYNAROZ · ATLAS 51
dört hafta manastırlarda yaşaması ve bunu Un
Mois Chez Les Hommes (Erkeklerin Yanında Bir
Ay) ismiyle 1929’da kitap olarak yayınlaması dünya
basınında olay olduğu gibi kitap da en çok satanlar
arasına girmiştir.
Mesela 1930 Avrupa Güzellik Kraliçesi ve dün-
ya ikinci güzeli Yunanlı (Aliki) Mel Diplaraku’nun
erkek kıyafetleri içinde Aynaroz manastırlarına
Aynaroz’daki en eski saat girmesi de bütün dünyada özel haber olur. Sonra-
Vatopediou Manastırı’nda. dan anlaşılır ki denizde yüzen güzellik kraliçesini
Yarımadadaki saat sistemi,
gören bir papaz ona âşık olmuş ve papaz kıyafe-
Osmanlı döneminde
kullanılan ve alaturka tinde manastıra girmesini sağlamıştır. Aynaroz’a
/ ezani saat olarak kadınların gizlice girmesi veya girme girişimleriyle
adlandırdığımız, ama ilgili haberler eksik olmaz. Hatta 1960’ların başında
aslında Bizans saat
sistemidir. Buna göre
kadınları gizlice adaya sokmak için yasadışı bir şe-
akşam güneş battığında beke dahi kurulur. Hacı Hrisantos adlı bir motor-
saat 12.00 kabul ediliyor cunun liderliğinde kurulan şebeke, büyük paralar
ve yeni bir gün başlıyor.
karşılığında erkek kılığına girmiş beş Amerikalı ka-
Mesela pazar günü,
cumartesi akşamı gün dını Aynaroz’un en ücra noktası olan Karulia’dan
batımıyla başlamış oluyor. yarımadaya sokmaya teşebbüs ederken yakalanır.

Avato kuralına Bizans imparatorları ve Osman- okunuşundan geliyor: “Agion” kutsal demek,
lı sultanlarının gösterdikleri saygıyı modern Yu- “Oros” ise dağ, dolayısıyla Aynaroz “Kutsal Dağ”
nanistan’ın imanlı Ortodoksları da gösteriyorlar. anlamına geliyor. Osmanlıda da bu isme uygun
Ancak son yıllarda hem Yunanistan içinden, hem “Cebel-i Mukaddes” yani “Mukaddes / Kutsal
de Avrupa Birliği’nden bu yasağa itiraz eden kadın- Dağ” ismi kullanılmıştı. Athos’un Yunanlılar için
ların sesleri yükseliyor. Aslında girmesi yasak den- hem mitolojik hem de dini bir anlamı var. Athos
mesine rağmen birçok yerde dişi kediye ve kedi yalnızca Yunanistan için değil, aynı zamanda tüm
yavrusuna rastladım. Sorduğumda Peder Matthe- dünya için de milli, dini, tarihi ve sanatsal açıdan
os gülerek onlar “domestik” bir sorun yok” dedi. önemli ve özellikli bir yer. Athos, Yunan mitoloji-
“Manastırlar ve Keşişler Diyarı”, “bir kadına sindeki devlerden biri. Dini efsaneye göre ise, The-
ait olup da kadınların yaşayamadığı yer”, “Bakire otokos, yani Tanrı’nın annesi olan Hz. Meryem,
Meryem Bahçesi”, “Cebel-i Mukaddes” gibi isim- yanında Havari Yuhanna olduğu halde Lazaros’u
lerle de anılan Aynaroz, Yunanca iki kelimenin ziyaret etmek üzere gemiyle Kıbrıs’a giderken,

52 ATLAS · EYLÜL 2016


büyük bir fırtınaya tutulur ve teknesi Athos’a sü- daha önceden İstanbul’da tanıştığım Peder Hrisos- Manastırlarda yemek
rüklenir. Bugün İveron Manastırı’nın yakınında bir tomos tarafından davet edildim. Benden manastır mekânlarına “trapezi”
deniliyor. Aynaroz’daki göz
yere çıkarlar. arşivlerinde bulunan ve kendilerinin de tam olarak
kamaştırıcı trapezilerden
Manastır hayatının başlangıcı olarak biri Mezo- ne olduklarını bilmedikleri Osmanlıca belgeler ko- biri de Vatopediou
potamyalı Paul, diğeri Atinalı Athanasios adlı iki nusunda araştırma yapmam rica edildi. Hem mes- Manastırı’nda. Masalar
keşişin Büyük Lavra Manastırı’nı resmi olarak aç- leki heyecan, hem de yeni bir yer görme ve tanıma 8-10 kişilik. Tavanları
zarif bir ahşap işçiliği
tıkları 963 yılı kabul edilir. Athos’un kuruluşunun isteği ile daveti memnuniyetle kabul ettim. Elbette yansıtıyor. Duvarlar çok
1000. yılı olan 1963 yılındaki törenlere İstanbul böyle bir davet fırsatı herkese nasip olmaz. eskiden kalma renkli
Patriği Athenagoras baş konuk davet edilir. Özellikle yaz aylarında Hıristiyan hacıların akı- resimlerle süslü. Vaiz
kürsüsü içinde de bir keşiş
Her zaman merakımı çeken bu özel mekâna, nına uğrayan bir yer ve diğer inançlardan az
yemek boyunca İncil’den
Athos’a gitmek için davet aldığımda kendimi ay- sayıda kişiye vize veriliyor. Athos’a gitmek için parçalar okuyor.
rıcalıklı hissettim. Osmanlıca belge koleksiyonu öncelikle ve mecburen Ouranopoli’ye gelmek ge-
açısından en zengini olan Vatopediou Manastırı’na rekiyor. Vize ofisinde işlemlerini tamamlayıp,

AYNAROZ · ATLAS 53
diamonitirion adlı vize belgenizi aldıktan sonra Duvarlarındaki resimler çok etkileyici. Kilisenin
saat 9.45’te kalkan ilk feribotla Dafne Limanı’na etrafında Türkçe konak sözcüğünden geçme “kona-
gidebilirsiniz. Yol boyunca başta göz kamaştırıcı kia” adı verilen 19 misafirhane bulunuyor. Bunlar
manastırlar olmak birçok dini yapıyı yakından manastırların temsilcilerinin evleri ve buraya gel-
görme şansınız var. diklerinde kalmak için kullanıyorlar.
Dafne Limanı’nda yolcuları karşılayan resmi Mukaddes Cemaat binasının hemen önündeki
görevlilere “serdaris” diyorlar. Tahmin edebilece- diğer yapı bir kule. Kule de yine özel bir yapı, çünkü
ğiniz üzere Türkçe “serdar” kelimesinden geliyor. kütüphane olarak kullanılıyor. Bilgiye göre 80 bin
Aynı şekilde Osmanlı döneminde adayı koruyan- civarında el yazması sayfaya sahip. Agios Oros’un
lara da serdaris veya seimenides yani “seymen” de- ilk yazılı dokumanı olarak bilinen “Tragos” adlı
niyor. Dafne Limanı’nda bizim feribotu karşılayan keçi derisine yazılı belge de burada.
ve ayaküstü sohbet ettiğim “serdaris”in adı Hristos
idi. İstanbul’a beş altı defa gelmiş ve İstanbul’a ÖZERK YÖNETİM ve KALE SİSTEMİ
hayran. Resmi adı “Agios Orous” Özerk Manastır Dev-
Dafne, Athos’a ayak basılan yer ve bir tatil köyü leti olan Athos, dini olarak doğrudan İstanbul Ekü-
kadar hareketli bir liman, yiyecek içecek satan bir menik Fener Rum Patrikhanesi’ne, siyasi olarak ise
kafe, hediyelik eşya dükkânları var. Feribotun Daf- Yunanistan’a bağlı. 2011 sayımına göre yaklaşık
ne’ye varış saatine uygun olarak adanın başkenti 1800 din adamı yaşıyor ve hepsi Yunanistan vatan-
Kariyes’e saat 12.00’de biri eski, biri daha yeni daşı olmak zorunda. Athos’un tamamı manastırlara
iki otobüs aynı anda kalkıyor. Ancak feribottan ait. Günümüzde 20 manastır var ve sayısı asla deği-
inince otobüslere bin- şemez. Manastırların 17’si Yunan, biri Rus, biri Sırp
mek için biraz acele et- ve biri Bulgar manastırı.
manastırlar menizde yarar var. Bazı
rehber kitaplarda size
Athos bu 20 manastırdan gelen bir yıllığına se-
çilip her yıl başında değiştirilen 20 temsilciden olu-
“mukaddes meclis” Dafne’den Kariyes’e eş- şan bir “Mukaddes Meclis” tarafından yönetiliyor.

tarafından siz ve çeşit çeşit ağaçla-


rın arasından yürüme-
Asıl idari sorumluluk Mukaddes Meclis’in altında
yer alan her sene dört manastırın görev aldığı “Mu-
yönetiliyor. nizi önermesine sakın kaddes / Kutsal Epistasia” adı verilen sekretaryaya
kanmayın ve hele sıcak aittir. Athos ile ilgili en önemli kararlar keşişlerden
günlerde asla böyle bir oluşan ve yılda iki kez toplanan bir kurul tarafın-
hata yapmayın. Zira otobüslerle bile ulaşmak yoru- dan alınır.
cu, yaklaşık 30 dakika sürüyor. Otobüslerde ilk iki Athos siyasi olarak Yunanistan Dışişleri Bakan-
sıra keşişlere ayrılmış durumda. Kariyes’e gelince lığı’na, dini olarak da İstanbul Ekümenik Fener
gideceğiniz manastırın minibüsüne binebilirsiniz. Rum Patrikhanesi’ne bağlı olmakla birlikte ne Yu-
Beni Kariyes’te Peder Hritostomos karşıladı. Vato- nanistan, ne de patrikhane manastırlara karışamı-
pediou Manastırı’na doğru yola koyulmadan önce yor. Manastırlar kendi bölgelerinin hakimiler ve
birlikte Kariyes’i hızlıca dolaştık. özerkliklerine çok değer veriyor, kendi kendilerini

K
yönetiyorlar.
ariyes, Athos’un yönetim merke- Manastırların hepsi bir kale olarak inşa edilmiş
zi, bir başka deyişle başkenti. Kariyes durumda ayrıca içlerinde en az bir kule var. Ma-
ismi Arapça kökenli ve Osmanlıcada nastır duvarları devasa kale duvarları. 20. yüzyıl-
köy anlamına gelen “karye” kelimesini dan önce özellikle denizden gelen korsan, eşkıya
çağrıştırıyor. Burası kahve ve bira içip ve göçebe kabile baskınları nedeniyle manastırlar
karnınızı doyurabileceğiniz kafelerin olduğu, ilaç, birbirleriyle kuleler aracılığı bir iletişim sistemi
şarap ve tespih gibi her türlü ürünü satın alabile- kurmuşlar ve birbirlerine tehlikenin geldiğini haber
ceğiniz yan yana dükkanlarıyla küçük bir turistik verirlermiş. Ancak herhangi bir şekilde korsanlarla
köy havasında. Postanesi ve bankasıyla Dafne Li- veya göçebe saldırganlarla baş edemeyeceklerini
manı’ndan sonra Athos’un en canlı mekânı. anlayınca, maddi ve ruhani mukaddes emanetleri-
Kariyes’te Athos’un 20 manastırının temsilci- ni ve değerli her şeyi kuleye taşıyarak saklarlarmış.
lerinin buluştuğu Mukaddes Cemaat binası var ve Yağmacılar alacaklarını alıp manastırı terk edinceye
binaya çıkan merdivenlerin solundaki çeşme Yu- kadar dışarı çıkmazlarmış. Kulenin içine, dışarıdan
nanca kitabeli ve yapım yılı Osmanlı rakamlarıyla ulaşmak mümkün değil, dolayısıyla günlerce kule
1203 olarak verilmiş. içinde kalabilecek yiyecek ve içecek stokları oluyor-
Binanın ön tarafında, Pratato Kilisesi var. muş. Yağmacılar gidince dışarı çıkıp yakılıp yıkılanı

54 ATLAS · EYLÜL 2016


Kutsal Sanat
Mehmet Ö. Alkan’ın, Peder Kosmas’ın
özel izniyle fotoğraflarını çektiği
“Kutsal Haç” (altta) ile paha
biçilmez ikona (sağda) Simonopetra
Manastırı Kutsal Müzesi’nde
bulunuyor. İkonalar Aynaroz için
çok önemli. Özellikle İstanbul’un
fethinden sonra ikona sanatçılarının
İstanbul’u terk etmesi sebebiyle
Aynaroz ikona sanatının merkezi
olarak ortaya çıktı. 17’nci yüzyıldan
itibaren ikonalarda gümüş, pirinç,
tunç gibi madeni levhalar kullanıldığı
gibi yeşim, akik, yakut gibi değerli
taşlara da yer verilmeye başlanıyor.
Manastırların bazılarında geçim
kaynağı olarak yapılıyor ve fiyatları
30 ile 5 bin euro arasında değişiyor.
Aynaroz’da yapılanlar en kutsal
ikonalar olarak kabul edildiği için
rağbet görüyor. Ayrıca buradaki
kiliselerde bulunan ve paha
biçilemeyen ikonlar zaman zaman
başka kiliselerde de sergileniyor ve
önlerinde uzun kuyruklar oluşuyor.

AYNAROZ · ATLAS 55
yeniden inşa edip hayata devam etmişler. keşişin adı da buradan mülhem “monahos”. As-
Aslında her manastır, eski Yunandaki site-dev- lında üç dini rütbe var. Diyakon: peder/papaz yar-
letleri gibi adeta bir “manastır devlet” şeklinde dımcısı; peder ve piskopos/metropolit. Patrik de
düşünülmüş. Özerkliğe çok değer veriyorlar. Gü- aslında metropolittir ve “eşitler arasında birinci”
nümüzde bütün manastırlar “senobitik” adı verilen olarak tanımlanır.
ortak komünal bir yaşam üzerine kurulu. Kazanç-
ları ortak, kendilerine ait malları, maaşları, mülk- MANASTIRLARIN SIRLARI
leri yok. İhtiyaçları manastırdan karşılanıyor. Keşiş Benim ilk durağım Vatopediou Manastırı’ydı.
olmak için yaklaşık 18 yaşında manastıra giriliyor Ortaçağdan kalma bir feodal kaleyi andıran bu
ve keşiş adaylarına “dokimos” deniyor. Keşişler muazzam manastırın kapısında görevli olan keşiş-
için İngilizce monk sözcüğü kullanılır ki Yunanca lere “portaris” yani kapıcı deniyor. Kâğıtları kont-
“monos”tan gelir. Yalnız, ıssız, tek demek. Zaten rol edip kendi listelerinde ismi olup olmadığına

56 ATLAS · EYLÜL 2016


Vatopediou
Manastırı birçok
kez yağmalanmış...

bakıyor ve kaydediyor. Kâğıtlar tamamsa arkon-


taris (mihmandar) adlı bir keşiş gelen ziyaretçileri
arkondariki yani misafirhaneye götürüyor. Burada
bütün gelenlere bir tepsi içinde “çipuro” adı verilen
rakı, lokum ve soğuk su ikram ediliyor. Manastırın
içine girdiğinizde mimari yapı hemen dikkat çeki-
yor. Büyük surların üzerine oturtulmuş ahşap evler
ve balkonlar çeşitli renklere boyanmış, göz kamaş-
tırıyor. Tam bir sessizlik hâkim. Önüne bakarak
yürüyen keşişlerin mırıldandıkları dualar hemen
dikkat çekiyor. Manastırlarda keşişlerin bir ibadet
olarak kendi kendilerine sürekli ve etraftan duyula-
bilecek şekilde tekrar ettikleri bir cümle var: “Kyrie
Jesu Christe eleison me”; “Rabbim bize merhamet
et” mealinde bir anlamı var.
Hacıların ve misafirlerin kalacağı odalar genel-
likle 5-10 kişilik; farklı bir din ve kültürden gelmem
nedeniyle yanıma kimseyi vermediler.
Athos’ta kurulan en eski ikinci manastır Vato-
pediou. En büyük zararı 14. yüzyıl başında Hıristi-
yan Katalan saldırısı ve talanı sırasında görmüş ve
manastırın diakosu ve 10 keşiş çok ağır işkenceler
sonucunda öldürülmüş. Şimdi Katalanlar, yüzyıl-
lar sonra bir tür özür olarak kabul edilmesi için
hem kurbanlar, hem de verdikleri büyük zarar için
manastırın onarım ve yenilenmesini finanse etmek-
teler. Şu anda manastırın içindeki ve etrafındaki
inşaat faaliyetlerinin sebebi bu.
Sabah 3.00-4.00 arası dua için kalkılıyor. Sabah
duasına “orthros” deniyor. Saat 6.00 civarında kili-
Bin Yıllık Manastır sede ayin başlıyor. Konuklar genellikle sabah 5.00
civarında kapılarına nazikçe vurularak uyandırı-
Yarımadanın batısında deniz kıyısında yer alan Dohiariou Manastırı
lıyor. Yarı karanlık ve loş koridorlarda simsiyah
11. yüzyılda keşiş Eftimios tarafından kurulmuş; Bizans İmparatoru
VII. Mikhael Doukas da yardım etmiş. Korsanlar tarafından neredeyse giyinmiş gölge gibi hareket eden keşiler sessiz ve
yerle bir edildiği için 1578’de tekrar kurulmuş. İkinci kuruluşunda yine hızlı adımlarla kiliseye doğru gidiyorlar. İlk anda
Moldavyalı bir kral olan Aleksandır ve eşi Roksana yardımda bulunmuş. insanın içini bir ürperti sarıyor. Peder Hrisos-
Manastırın kütüphanesinde 441 yazma ve 2 bin civarında basılı kitap
var. Kutsal emanetleri arasında ise Hz. İsa’nın çarmıha gerildiği haçtan tomos’a, “neden simsiyah giyiniyorsunuz?” diye
parçaların yanı sıra 45 azizin kemikleri de bulunuyor. soruyorum. “Osmanlı yüzünden” diyor. “Osmanlı
bizim -Ortodoks Hıristiyanların- rengimizi siyah
olarak belirlemiş.” Peder Mattheus ise bunun ilk
dönemlerden beri böyle olduğunu, siyahın ma-
tem rengi olmasından ötürü siyah giydiklerini

AYNAROZ · ATLAS 57
Koutloumousiou
(Kutulmusoglu) Manastırı,
988 yılından önce yapıldığı
düşünüldüğünden Aynaroz’un
da en eski yapılarından
biri olarak kabul ediliyor.
Bazı kaynaklarda “Türk
Manastırı” olarak da
geçiyor. Buna göre 1263’te
Anadolu’da Selçuklular
döneminde Kutulmuş (veya
Kutlumuş) ailesinden gelen
II. İzzeddin’in oğlu Süleyman
Bey’in, 40 yaşından sonra,
Ortodoks annesi Anna’nın
etkisiyle Ortodoksluğu kabul
edip Konstantin adını aldığı
ve gelip bu manastırı kurduğu
belirtiliyor (solda, üstte.)
Avato kuralı gereği Aynaroz’a
dişi hayvan girmesi de yasak.
Bu nedenle taşımacılıkta
yük hayvanı olarak katırlar
kullanıyor. Ancak motorlu
araçların daha yaygın
olduğunu belirtmek gerek
(solda, altta.)

söylüyor. “Biz bir nevi yaşayan ölüleriz” diye cevap bağlı. Ellerindeki Osmanlıca belgeler tahminimden
veriyor. Hem de bir tür eşitlik. Pederler arasındaki çok fazla. Kütüphanesi de çok zengin. Odalarda gaz
hiyerarşiyi yok ediyor. Vatopediou Manastırı’ndan lambası ve kibrit bulunuyor. Çok uzun zamandır,
sonra ikinci durağım, Vatopediou ile neredeyse gaz lambası yakmamıştım. Fitilini de içine kaçırınca
zıt bir karaktere sahip, dini turizm faaliyetinden tam bir şenlik oldu. Kilisedeki ayinlerin bir düze-
uzak küçük ve son derece mütevazı bir manastır ni ve işbölümü var. Kimin ilahi okuyacağı, kimin
olan Stavronikita Manastırı’ydı. Adanın en küçük hangi mumları yakacağı, kimin kutsal kitabı veya
fakat en ilgi çekici manastırlarından biri. Burada ikonaları veya kutsal emanetleri taşıyacağı önceden
sessiz, mütevazı ve telaşsız bir manastır hayatıyla belli. Ayinler ilahilerle başlıyor. Kiliseye giren her
karşılaşmak etkileyiciydi. Yalnızca 25 peder / keşişi kişi kutsal ikonaları öperek ve altara selam vererek
var. Benimle birlikte altı misafiri vardı. Kilisenin yerine geçiyor. Ayin öncesi altardan çıkarılan kutsal
duvar resimleri 1546’da Giritli Teofanis ve oğlu emanetler de cemaate sergileniyor ve ziyaretçiler
Simeon’a ait ve çok meşhur. Bu küçük manastırın saygılarını göstermek üzere öpüyorlar. Ziyaretçi
su sistemi kendine özgü. Adeta Roma Aquaduct sayısının çok olduğu günlerde keşişlerden biri elin-
ve İstanbul’daki Valens Kemerleri’nin küçük bir deki temizleyiciyi ikonanın önündeki cama sıkarak
örneği. Daha uzun ve büyük olanı Simonopetra düzenli olarak temizliyor. Misafirler yanlarında
Manastırı’nda var. getirdikleri özel eşyalarını kutsal emanetlere sürüp
Giriş kulübesindeki fiş dışında elektrik yok. O bir tür tılsım sahibi oluyorlar. Manastırda keşişlerin
da jeneratörle çalışıyor. Arşivi de aynı jeneratöre her konuda öncelikleri var. Bu Dafne’den otobüse

58 ATLAS · EYLÜL 2016


binişte başlıyor. Kilisede de önce pederler ikonaları beklerken metruk bir kilise var, vakit geçsin diye Selanik yakınındaki
ve kutsal emanetleri ziyaret edip saygıyla öpüyor- orayı gezdirmek istiyor. İngilizce konuşuyoruz. Halkidiki Yarımadası’nın
Ege’ye uzanan bir bölümü
lar. Ardından misafirler bunu yapıyor. İlahilerdeki Gezdirirken buranın “Erdoğan’ın parasına ihtiyacı” Aynaroz Yarımadası’nı
bazı makamlar hemen çağrışım yapıyor. Bilindiği var diye espri yapınca şaşırıyorum, sonra da ekliyor, oluşturuyor. Yarımadanın
gibi uzmanlar Bizans müziğinin Osmanlı saray “iyi başladı, ama sonra bozdu...” diyor. Gelirken en uçunda
müziğini etkilediğini söylemekteler. Bu konuda son denizde lüks bir yat görüyoruz, “bunlar önce bu- 2 bin 33 metre
yüksekliğinde meşhur
dönemde çalışmalar artmış durumda. rayı geziyorlar, sonra eğlenceye gidiyorlar” diyor. Athos (Aynaroz) Dağı
Akşam, yani saat altı gibi (Bizans / ezani saate “Halbuki ben onlara tersini öneriyorum, önce eğ- yer alıyor. Fotoğrafta
göre 12’de güneş batarken) yapılan ayine “ves- lenceye gidin, sonra günah çıkartmak için buraya bir bölümü görünen
manastırın adı ise
pers” adı veriliyor. Ayin sonrası yemek yeniyor. gelin.” Yine gülüşüyoruz. (Ortodokslukta da gü- Simonopetra (üstte.)
Akşam yemeğinden sonraki son duaya “apodip- nah çıkarma var.) Ben lüks arabaları işaret edince,
non” adı veriliyor. “neden bizler en lüks arabaları kullanıyoruz merak
Üçüncü geceleyeceğim manastır olan Simono- ediyor musun” diye soruyor. Aslında bu Athos’a
petra hem keşişleriyle, hem de yapısıyla etkileyici. geldiğimden beri merak ettiğim bir konu. Cevabı
Dafne Limanı bu manastıra bağlı. Beni manastıra da ilginç, çünkü vergi olmadığını neredeyse yarı
götürecek olan şoför de aslında bir peder ve daha fiyatına geldiğini o nedenle bu tür arabaların tercih
önce tanıştıklarıma oranla oldukça esprili. Adı Pe- edildiğini söylüyor. Kendisinin bu tür lükslerden
der Averkios ve elinde manastıra geleceklerin listesi hoşlanmadığını da ekliyor. Mesela diyor, “Ayasof-
var. İsmi olmayan gidemez. Edirneliymiş. Saati ya muhteşem bir yapı olabilir, ama mütevazı değil,

AYNAROZ · ATLAS 59
kat olarak adlandırdıkları en üst balkonda “Greek
Kahve” dedikleri Türk kahvesinin keyfinin tadına
doyum olmadı. Oldukça bilgili ve saygın bir keşiş
olan Peder Kosmas ile uzun uzun sohbet ettik.
Kendisi Selanik’te Türkçe öğrenmiş, ama uzun sü-
redir konuşmadığı için İngilizce konuşmayı tercih
etti. Doktora da yapmış. Bana hem kütüphaneyi,
hem arşivi, hem de kutsal müzeyi gezdirdi.
Yemeklere “trapeza” deniyor. “Trapezi”den ge-
liyor “yemek yenen yer, donanmış yemek masası”
demek. Sabah ve akşam ayinlerinden sonra günde
iki defa yemek yeniyor.
Keşişler ve konuklar trapezaya, “kopanos” adı
verilen ve yemekhanenin önünde asılı duran kalın
ve uzun bir kalasa tahta tokmakla vurularak davet
ediliyor. Yemekhanenin kapısı duayla açılıyor.
Önce keşişler giriyor, sonra misafirler. Yemekler
herkes yerine oturduktan sonra bir zil işaretiyle
başlıyor ve sessizlik içinde yeniyor, konuşmak
âdetten değil. Yemek esnasında duyulan yegâne
ses, vaiz kürsüsüne çıkan bir keşişin yemek bo-
Dionysiou Manastırı’ndaki yunca İncil’den okuduğu parçalar, ki buna “anag-
kutsal emanetlerinden biri nostis” adı veriliyor. Böylece hem bedenin, hem
Aziz Niphon’a ait kemikler.
de ruhun doyması amaçlanıyor. Balık dışında et
ve özellikle domuz eti yenmiyor. Yemekleri keşiş-
ler hazırlanıyor, servis ediyor ve bulaşıkları yıkı-
yorlar. Özel günlerin menüsü de özel oluyor. Di-
ğer günler vejetaryen yemeği gibi. Örneğin ilk gün
söğüş domates, biber ve mantarlı makarna vardı.
İkinci gün hayatımda ilk kez sabah yemeğinde
kızarmış balık yedim ve harikaydı. Yanında şarap
vardı. Ayrıca şehriye makarnası ve yanında şeftali
verdiler. Yemek ardından ölülerin ruhu için “koli-
va” adı verilen irmik helvası ikram ettiler.
Dionysiou Manastırı benim dördüncü dura-
ğımdı. Mikra Agia Anna adlı küçük feribottan in-
dikten sonra uzun, dik ve yorucu bir yoldan ulaş-
tım. Tıpkı Simonopetra Manastırı gibi -onun ka-
dar yukarıda değilse de- bu manastır da denizden
80 metre yüksekte kayaların üzerinde inşa edilmiş
durumda. Manastırın dört yanı balkonlarla çevrili.
Arkadan çok güzel bir yar var ve dağ yükseliyor,
rüzgârı da eksik olmuyor. Keşişler kendi araların-
Altın bir kol muhafazası içinde Ortodoksluğa yakışmıyor, bir ibadethane gibi değil, da bu dağa “Aeropotamos” yani “rüzgâr ırmağı”
yer alan Vaftizci Yahya’nın sağ daha çok Bizans imparatorlarının siyasi bir güç gös- diyorlar.
el kemiği yalnız Dionysiou
Manastırı’nın değil Aynaroz’un
terisi” diye eleştiriyor. Pederlerin çoğu yaşlı ve 35 civarında keşiş var.
da en değerli ve en önemli Simonapetra Manastırı denizden 230 metre Benim rastladığım iki özel günden biri Vaftizci
kutsal emanetlerinden. yukarıda kayalıkların üzerine kurulmuş devasa bir Yahya günüydü. Yıllar önce ailesi Trabzon’dan göç
Dikkatli bakıldığında altın
kale görünümünde. Katholikos’u diğerlerine göre etmiş ve Türkçe bilen Drama Episkoposu Petros
dirseğin sağına doğru haç
şeklindeki bir metal muhafaza daha yeni, 1891 yangınından sonra yapılmış olma- ile burada tanışıp sohbet ettik. Kütüphanesi zen-
görülüyor. Aslında çok değerli lı zira kapısının üstünde 1893 tarihi var. Manastı- gin manastırlardan biri. Bazı eski yazma kitapların
taşlarla süslenmiş bu metal rın denize doğru olan tarafını teraslamışlar tarım içindeki minyatürler paha biçilmez; özellikle bir
haç, İsa’nın çarmıha gerildiği
hacın bir parçasını saklayan yapıyorlar. Ürünler manastıra aşağıdan bir asan- yazma kitap içindeki Marcus minyatürü. Meryem
bir kutu (üstte.) sör vasıtasıyla ulaştırılıyor. Keşişlerin dokuzuncu Ana ikonası ve küçük mozaiklerden yapılmış İsa

60 ATLAS · AĞUSTOS 2016


Süslü Belge
İstanbul’dan
gönderilmiş Arapça
nefis el yazısı ve
süslemeleriyle de
dikkat çeken bu
belge Simonopetra
Manastırı’nın Kutsal
Müzesi’nde yer
alıyor.

HAVADAN ÇEŞME YARIMADASI · ATLAS 61


AnaKırklareli
girişinin hemen önünde baldaken tarzında
bir çeşme var. Bazı kaynaklarda “Türk Manastı-
rı” olarak da geçiyor. Rivayete göre 13. yüzyılda
Tekirdağ
annesi Hıristiyan olan Koutloumou (Kutlumu)
hanedanından Konstantin tarafından yeniden inşa
Halkidiki Yarımadası edilmiş. Kimi kaynaklara göre 1263’te Anadolu’da
Aynaroz Selçuklular döneminde Kutulmuş (veya Kutlumuş)
Yarımadası ailesinden gelen II. İzzeddin’in oğlu Süleyman
Bey’in kurduğu yazıyor. 40 yaşından sonra annesi
Balıkesir
Asos Anna’nın
Edremit
etkisiyle Ortodoksluğu kabul edip Kons-
tantin adını almış ve gelip bu manastırı kurmuş.
Ayvalık
Peder Hrisostomos’un özel davetiyle Aynaroz
Bergama
manastırlarında geçirdiğim dokuz gün boyunca
keşişlerin
Manisa24 saatlik hayatlarına tanık olmak be-
nim için paha biçilmez bir deneyimdi. Her gün
yepyeni bilgiler öğrenmekle zenginleşmiştim. Hiç
bilmediğimAydınbir kültürü tanımış, kutsal emanetle-
riniKuşadası
görmüş, kutsal müzelerini gezmiştim. Daha
önce Türkiye’den hiçbir araştırmacının görmedi-
Nafplion Didim
ği Osmanlıca Muğlayüzlerce padişah fermanı, beratı ve
binlerce belge görmenin ayrıcalığı ile Aynaroz’dan
Bodrum
Aklımda manastır arşivlerindeki Os-
ayrıldım.Marmaris
manlı ferman
Datça ve berat koleksiyonlarının en azın-
dan birer kopyasının Türkiye’ye kazandırılması
fikri vardı. Döndükten sonra hemen bu konuda
bir girişimde bulundum ve T.C. Başbakanlık Dev-
ATLAS KARTOGRAFYA SERVİSİ

let Arşivleri Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Sa-


yın Dr. Önder Bayır ile görüştüm. Belgelerin birer
kopyasının Türkiye’ye kazandırılması fikrime çok
sıcak baktılar. Büyük ihtimalle bu konuda resmi
girişimler bir müddet sonra başlayacak. Böylece
hem her manastırdaki belgeler için bir kitap ha-
da görülmeye değer. Önem verdikleri bir kutsal zırlamak, hem de bütün manastırlardaki belge
emanet de Hz. İsa’nın çarmıha gerildiği tahta haçın örneklerinden oluşan bir sergi yapmak önerim
parçası. Buna “Timyoksilo” diyorlar. hayata geçebilecek. Yine dönüşümde kendisiyle
Gezdiğim beşinci manastır Kariyes’e yakın, gü- görüştüğüm Patrik Bartholomeos Hazretleri de bu
neyinde, yaklaşık 5-10 dakika yürüme mesafesinde. projeyi beğendi ve destekliyor. Şimdi sıra projenin
Adı Koutloumousiou (Kutulmusoglu) Manastırı. hayata geçirilmesinde... l

* Mehmet Ö. Alkan ve Özel Davet


Mehmet Ö. Alkan, Aynaroz’a, çok az kişiye verilen özel izinle çalışıyor. Kendi alanında
özellikle manastırların arşivlerinde onları fotoğrafladı. Türkiye’den yayınlanmış 200’ün üzerinde
bulunan Osmanlı ferman, berat ve gelip de bu kadar uzun süre kalan makalesi ve hazırladığı 15 kitabı
belgelerin içerikleri konusunda ve arşivleri, kutsal emanetleri ve var. Ulusal TV’lerde yayınlanan 12
araştırma yapması amacıyla özel müzeleri inceleyip fotoğraflayan belgesel hazırladı. Türkiye Felsefe
olarak davet edildi. Aynaroz’daki ilk kişiydi. Doç. Dr. Mehmet Ö. Kurumu, Mülkiyeliler Birliği’nin
manastır hayatına 24 saat tanıklık Alkan, Ankara Üniversitesi Siyasal üyesi ve Tarih Vakfı’nın kurucusu.
ettiği dokuz gün geçirdi. Toplam Bilgiler Fakültesi mezunu, yüksek Atlas Tarih, Toplumsal Tarih,
20 manastırın yarısından fazlasını lisans ve doktorasını İstanbul Birikim gibi dergilerde düzenli
gördü. Beş manastırda ve ayrıca Üniversitesi’nde yaptı. Halen İ. Ü. olarak yazıyor. Ayrıca A Haber’de
Kariyes’te kaldı. Dört manastırın Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Siyasi “Eski Defterler”, TRT-TÜRK’te
arşivlerinde ve kutsal müzelerinde Tarih anabilim dalında öğretim “Tarihe/Tarihte Yolculuk” ve
incelemelerde bulundu, ayrıca üyesi. Osmanlı modernleşmesi CNNTÜRK’te “Sağım Solum Tarih”
kutsal emanetlerini de gördü ve ve Cumhuriyet tarihi üzerine programlarını hazırladı.

62 ATLAS · EYLÜL 2016


Stavronikita Manastırı katholikosunun giriş kapısı önünde fotoğrafın en sağında yarısı görünen çanın adı “sideraki /semantron.” Tavana asılı haldeki çan
“kopanos”, oturma yeri üzerinde duran ve tahta bir sopayı andıran çanın adı ise talanto.

Çanlar Kimin İçin Çalıyor?


Aynaroz’da çanlar günlük bunun Nuh Peygamber’in alet olduğuna inanılıyor. Son olarak “sideraki /
hayatın ayrılmaz bir parçası. çanı olduğuna ve bu Kilise de bir tür kurtuluş semantron” adı verilen
Gün içinde dört farklı çan tahta çanı çalmakla gemisi gibi düşünülüyor küçük eğri bir metale demir
kullanılıyor ve her biri çok eski bir geleneğin ve hem cemaat, hem de çekiçle vurularak kiliseye
ayrı bir çağrıyı simgeliyor. sürdürüldüğüne inanılıyor. hayvanlar, kısaca bütün davet tamamlanıyor.
Bunlar kampana, talanto, Nuh Peygamber’in tufan canlılar kilisede ibadete, Benim gibi yabancıların
sideraki ve kopanos. öncesi bütün hayvanlardan yani kurtuluşa çağrılıyor. ayine katılmak diye bir
Kampana bildiğimiz çan bir çifti yaptığı gemiye, Talantoyu çalmakla görevli zorunlulukları yok, ancak
kulelerindeki büyüklükleri yani “kurtuluş”a çağırmak keşişe “kudonokrustis”
Vatopediou gibi bazı
manastırdan manastıra için kendisinin yaptığı bir veya “kabinaris” deniyor.
manastırlarda tuvalet ve
değişen dökme pirinçten
banyonun kapandığı kapı
yapılıyor.
nazikçe tıklatılarak haber
Kampanaların
veriliyor.
çalınmasından bir süre
Manastırlarda kullanılan
sonra talanto adı verilen
ince uzun bir kalası son çan da tahtadan. Yatay
keşişler omuzuna dayayıp, şekilde iki ucundan yukarıya
15 dakikada bir ve ritmik tutturulmuş uzun yassı bir
olarak üzerine tahta kalasa yine tahta bir çekiçle
bir tokmakla vurarak vurularak trapeza yani sabah
ses çıkarıyorlar. Bazı ve akşam yemek saati haber
kaynaklarda Osmanlı’daki veriliyor. Bu tahta çana ise
çan yasağı nedeniyle bu “kopanos” adı veriliyor. (Bazı
tahta çanın kullanıldığı kaynaklarda semantron diye
yazsa da doğru değil. Zira de geçiyor.)

HARŞİT · ATLAS 63
AZERBAYCAN

Petrol ve
Aşk Diyarı

Kent halkının, “İçeri Şehir” dediği Bakü’nün


eski merkezi, Roma devrinden kalma yapılardan
Sovyetler Birliği zamanında inşa edilen toplu
konutlara ve günümüzün gökdelenlerine kadar pek
çok farklı döneme ait binayı içinde barındırıyor.

64 ATLAS · EYLÜL 2016


Efsanevi aşk öyküsü Leyla ile Mecnun’un doğduğu topraklar; dünyanın
en küçük kitaplarının toplandığı müzeler, her sokağında sanatın
soluduğu kentler... Hazar sahillerinde yükselen petrol kuleleri ve
kıyılara yayılmış yerleşimler… Atlas, Azerbaycan’ın Başkenti Bakü ve
ikinci kenti Gence’ye konuk oldu.
YAZI: MEHMET Y. YILMAZ / FOTOĞRAFLAR: SEBATİ KARAKURT

AZERBAYCAN · ATLAS 65
O
n beş yıl aradan sonra, Bakü kent merke- yazmıştım: “Aliyev’in Azerbaycan için çizdiği viz-
zine doğru otoyolda, bir otomobilin için- yonu dinlerken kendimi Türkiye Cumhuriyeti’nin
de giderken, bir an için uçağın yanlışlıkla ilk yıllarında, Çankaya sofralarındaki sohbetlerden
Dubai’ye indiğini düşündüm. birine tanıklık ediyormuş gibi hissettim.
Dev binalar, harika bir otoyol, uzaklardaki “Aliyev, Azerbaycan’ın bağımsızlığının, Rus kül-
inşaat vinçlerinin ışıkları ve yüksek levhalarla türünün izlerinin tamamen silinmesiyle mümkün
perdelenmiş inşaat alanlarının çokluğuydu bu ya- olduğuna inanıyor. Bizdeki harf devriminin bir
nılsamayı yaratan şey. benzerinin tam ortasındayız. Tıpkı Çankaya’nın ilk
Azerbaycan’a 15 yıl önce rahmetli “prezident” sakini gibi, o da üç ay içinde Kiril alfabesinin yerini
Haydar Aliyev’in davetiyle gitmiş ve döndüğüm- Latin grafikasının alabileceğine inanmış ve bunu
de, o yıllarda çalıştığım Milliyet gazetesine şunu başarmış da. Aliyev’i, Azerbaycan’da sevmeyenlerin

66 ATLAS · EYLÜL 2016


Hem bir deniz hem de petrol kenti olan Bakü bu iki olguyu da halkın yaşam kalitesini
düşürmeden taşıyabilen bir kent. Hazar’daki petrol kulelerinin karşısındaki kıyılar,
kentin önemli plajları arasında (solda.) Leyla ile Mecnun destanını derli toplu olarak
yazıya ilk geçiren şair Gencevi Nizami, Azerbaycan’ın önemli bütün kentlerindeki
heykelleri ve adına açılan kültür merkezleriyle yaşatılıyor (altta.)

de olduğuna hiç kuşku yok. Ama eminim günlük Haydar Aliyev’in adını taşıyan bir kültür merkezi.
politik tartışmaların unutulup sadece yapılan işle- Bina uzaktan bir salyangozu andırıyor sanki.
rin hatırlanacağı bir yarım yüzyıl sonra bir büyük Dikey hiçbir açıya sahip olmayan bir bina bu.
dönüşümün mimarı olarak anılacak.” Sanki Hazar Denizi’nin dalgalarını dondurmuş-
Yanılmışım, büyük dönüşümün gerçekleşmesi lar, büyütmüşler ve getirip bu parkın içine oturt-
için 50 yıl beklemek gerekmiyormuş. muşlar gibi bir görüntü!
O vizyonun 15 yıl içinde nasıl bir dönüşüm ge- Bu çok ilginç binanın içinde Azerbaycan tarihi
çirdiğini görmek, gerçekten etkileyiciydi. ile ilgili müzeler, Haydar Aliyev Müzesi, sergi alan-
Kentin merkezinde Zaha Hadid’in bir eseri ları, bir de konser salonu bulunuyor. Kültür Mer-
yükseliyor: Geniş bir bahçenin içine oturtulmuş bu kezi’ni süsleyen heykeller de zaten kendi başlarına
muazzam bina, modern Azerbaycan’ın yaratıcısı bir sergi değeri taşıyor. Bugünkü modern Bakü’yü

AZERBAYCAN · ATLAS 67
yaratan vizyonun, diğer Azerbaycan kentlerinde- heykeli, hemen karşısındaki Şairler Evi’ne bakıyor;
ki sonuçları ile ilgili bir fikrim yok elbette. Ancak Azerbaycan’ın kendi içinden çıkmış şairlere, ya-
şunu söylemeliyim ki benim gördüğüm Gence zarlara duyduğu saygının bir nişanesi olarak inşa
kenti, Bakü’de yapılan her hangi bir kompleksin edilmiş bir tür Pantheon bu bina.
bütçesiyle toptan yenilenebilir. Azerbaycanlıların, biz de dahil diğer Türki ül-
Öyle devasa bir bütçe ile yepyeni bir kent yara- kelerinde pek rastlamadığımız bir özellikleridir bu.
tılmış. Antik Bakü, dünyanın bilinen en eski tek Sokaklarda yürürken, bazı binaların üzerinde
tanrılı dini Zerdüştlüğün merkezi olmuş bir kent. heykeller ya da bir büst görürsünüz. Bunlar, vak-
Kentin bazı yerlerinde milattan önce 3 bin ile bi- tiyle o binada yaşamış bir yazara, müzisyene, şaire,
ninci yıllar arasına tarihlenen arkeolojik buluntular ressama duyulan saygının ifadesidir.
da var ancak kentin hangi tarihte kurulduğu tam Sayısız müzede, Azerbaycan tarihinin, kültür ve
olarak bilinemiyor. Bakü’de satın aldığım Chingiz sanatının örneklerini izleyebilirsiniz.
Qajar’ın Old Baku (Eski Bakü) kitabı, kentin kuru- Dünyanın en büyük “küçük kitaplar müzesi” de
luşunu milattan önce 6. yüzyıla dayandırıyor, onu bu kentte yer alıyor ve o müzede her biri gerçekten
da belirtmiş olayım. sanat eseri olan içindeki yazıları mikroskopla bile
Bugünkü Bakü’de, “İçeri Şehir” olarak anılan zor okuyabileceğiniz kitapları görebilirsiniz.
eski şehirde dolaşırsanız göreceğiniz kalıntılar daha İçeri Şehir’den dışarıya, modern Bakü’ye çıktı-
çok Roma dönemine tarihleniyor. ğınızda da sizi bekleyen tipik bir Avrupa kentidir.
Sasasanilerin, Şirvan şahlarının yönetiminde Kafkaslar’ın bu en büyük kenti, geniş bulvarlar,
uzun yıllar yaşadıktan sonra 8. yüzyıldaki Arap isti- parklar, parkları süsleyen heykeller ile bir batı Av-
lası ile birlikte İslam ile tanışmış, o günden bu güne rupa kenti duygusu veriyor insana. Bu da yetmemiş
de nüfusun önemli bölümü İslam dinine mensup. gibi kentin Hazar Denizi kıyısındaki bir bölgesi
Bakü’nün sokaklarında gezinirken neredeyse kentsel dönüşüme tabi tutulmuş. Henüz inşaat
her köşe başında karşınıza bir heykel çıkacak. tamamıyla bitmiş değil ama Bakü’de olduğunuzu
Azerbaycan’ın en büyük şairi Firdevsi’nin dev bilmezseniz, kendinizi Paris’te zannedebilirsiniz.

68 ATLAS · EYLÜL 2016


Eski mimariyi de barındıran “İçeri Şehir”den, yeni mahallere açıldığınızda
görkemli bir Avrupa kenti dokusu buluyorsunuz.

Hazar Denizi’nin batı


kıyısında yer alan
Bakü, Kafkaslar’ın en
önemli ticaret ve kültür
kentlerinden biri sayılıyor
(üstte.) Bakü’de bulunan,
Iraklı ünlü mimar Zaha
Hadid’in eseri olan Haydar
Aliyev Kültür Merkezi’nin
detay tasarımlarını
Kıbrıslı mimar Saffet
Kaya Bekiroğlu yapmış.
İçinde konser ve konferans
salonları, kütüphane,
müze ve sanat galerileri
barındıran yapının
görünümü Azerbaycan
mitolojisindeki Hazar
Denizi’nin yükselişini
yansıtıyor (sağda.)

AZERBAYCAN · ATLAS 69
ALEVLİ CAM
KULELER
Kentin simgesi haline
gelmiş dev cam kuleler,
geceleri ışık tasarımlarıyla
seyredenlerde alev
almış duygusu yaratıyor.
Kuleler yüzyıllardır
kentin gelir kaynağı
olan petrole saygının da
göstergesi durumunda
(sağda.) Bakü’nün büyük
caddelerinden biri olan
Targovi, aynı zamanda
kentin gece hayatının
odak noktası. Akşam
saatlerinde ışıklarını
yakan meydan, sabahın
ilk ışıklarına kadar
hareketliliğini sürdürüyor
(karşı sayfada, üstte.)

70 ATLAS · EYLÜL 2016


Kentin simgesi haline gelmiş dev cam kuleler, içinde yaşadığımız coğrafyanın en büyük şair-
gece olunca sanki tutuşuyor, alev alev yanıyor. lerinden birinin doğduğu, büyüdüğü ve aradan
Kimsenin ateş yaktığı yok tabii, gerçek bir görsel geçen sekiz yüzyılı aşan zamana rağmen değerin-
şölen, ışık oyunlarıyla gerçekleştiriliyor ve Ba- den hiç kaybetmeyen, hatta diyebilirim ki değeri
kü’nün 10. yüzyıldan beri en önemli gelir kaynağı daha çok anlaşılan eserlerini verdiği kente iniyor
olan petrole saygıyı da ifade ediyor. olmamdı.
Hazar kıyısı ise kentin bir diğer nefes alma Elbette Nizami’nin doğup büyüdüğü ve sokakla-
alanı. Balıkçı lokantaları, plajlar, bizim Çeşme ve rında gezindiği, yeşil bahçelerinde serinlediği Gen-
Bodrum’dakine benzer “beach clublar” ile Arap ve ce ile bugünkü Gence arasında neredeyse hiç ilişki
İranlı turistlerin ilgisini çekiyor. yok, ama biliyoruz ki bir kente ruhunu veren şey,
Azerbaycan, turistik vizeyi kaldırdığından bu
yana ciddi bir turistik kent olmuş, kentte birbiri ar-
dına yapılan dev otellerde yer bulabilmek için tatil
planını önceden yapmalısınız.
Bir turistin arayabileceği her şey bu kentte mev-
cut: Tarih, sanat, müzeler, günümüzün en önemli
mimarlarının yaptığı binalar, Azerbaycan’ın yerel
lezzetlerinin sunulduğu lokantalar, deniz ve güneş
ile son derece genç gece hayatı!
Bir turist zaten başka ne ister?
ATLAS KARTOGRAFYA SERVİSİ

GENCE VE NİZAMİ
Bakü’den bindiğimiz uçak geniş bir ovaya ya-
yılmış evlerin üzerinden Gence’ye doğru süzül-
meye başladığında bu kadar heyecanlanacağımı
hiç tahmin etmiyordum. Heyecanımın nedeni

AZERBAYCAN · ATLAS 71
EN BÜYÜK
MEYDAN
Targovi Meydanı, kentin en
merkezi noktası sayılıyor.
Meydan ve bağlantılandığı
yollar, kültürel odaklar,
eğlence mekânları
ve alışveriş alanlarını
kapsıyor.

72 ATLAS · EYLÜL 2016


AZERBAYCAN · ATLAS 73
binalar yıkılıp, yeniden yapılsa da değişmez. Çünkü
o ruhu veren insandır ve o genetik kodlar, aradan
binlerce yıl geçse bile kolayca değişime uğramaz.
Gerçi, bu coğrafyada birçok önemli insanın
nerede doğduğu ile ilgili tartışmalar da hiç bitmez
biliyorsunuz.
Söz konusu olan Nizami gibi bir büyük sanatçı
olunca, bu paylaşamama durumu, adeta bir kav-
gaya da dönüşebiliyor.
Nasreddin Hoca nereliydi? Karagöz kime ait?
Bu türden sayısız tartışma konusu yaratmak bu
coğrafyanın ortak özelliği sanki.
Nizami’nin de kendisini bu kaderden kurtar-
ması beklenemezdi zaten.
İranlılara bakarsanız Nizami, Kum kentinin
Tafraş kasabasının Ta Köyü’nde doğmuş, sonra-
dan Gence’ye göç eden babasıyla birlikte Gence’ye
gelmiştir.
Bir başka iddia da Kum kentinin Farahan kasa-
basında doğduğudur ki bu da, iki kasaba arasında
halen tartışma konusu.
İranlıların bu iddiası, Nizami’nin İkbalname’si-
ne sonradan eklendiği hemen anlaşılan iki beyit-
ten kaynaklanır.
Ama sonuç olarak Nizami, Nizami Gencevi
olarak tanınır, eserlerini bu isimle vermiştir ve
mezarı da halen Gence’dedir. Doğal olarak Azer-
baycan ve Gence için çok önemli bir konu bu, an-
cak ister Kum’un bir kasabasında, ister Gence’de
doğmuş olsun, Nizami benim için Nizami’dir,
değerini belirleyen şey nerede doğduğu değildir.
Hangi kentin ruhunu taşıdığı, büyük eseri Ham-

Gence’de artık unuttuğumuz eşsiz lezzetlere


sahip yemekleri mutlaka tatmak gerekiyor.

se’yi hangi kentte yazdığıdır. bir öykü. Özellikle Arap coğrafyasında değişik
İslamın egemen olduğu doğu coğrafyasında versiyonları nesiller boyunca anlatılmış, ama Ni-
çok sayıda büyük şair yaşamıştır ama Firdevsi’yi zami’ye kadar kimse bu öyküyü yazıya dökmemiş.
bir kenara koyarsak hiçbiri gösterişli ve aşırı süs- Aslına bakarsanız bu konuda Nizami’nin de
lü doğu şiirinin parlayan yıldızı olmayı Nizami başlangıçta çok hevesli olduğu söylenemez. Çün-
kadar hak etmez. kü Nizami, derin bir keder ve acıyla yoğrulmuş
Düşünün ki bizim büyük şairimiz Fuzuli, Ni- bu öyküyü yazmanın zor olduğunu düşünmekte-
zami’yi üstat, kendisini onun öğrencisi olarak dir. Nizami, edebiyatın insanın yaşamını keder ve
tanımlamıştı. Fuzuli’nin bu tutumu elbette teva- ümitsizliğe boğacak bir sanat olmadığına inanır.
zu ile de açıklanabilir ki böyle bir açıklamaya da Edebiyatın, insanı manen yükselten ve güçlü kılan
itiraz etmek kolay değildir, ama ne yapalım söz neşenin ifadesi için bir araç olduğunu düşünür.
ağızdan çıkmış bir kere! Bir Azerbaycanlı olarak Azerbaycan Türkçesine
Nizami Gencevi’nin en çok taklit edilen ve dün- karşı derin bir muhabbeti olmasına karşın eserini
yada en çok tanınan eseri Leyla ve Mecnun’dur. Farsça yazmıştır. Bu şiiri yazmasını isteyen döne-
Leyla ve Mecnun’un öyküsü dilden dile anlatılan min muktediri Şirvanşah’a karşı anadilini cesurca

74 ATLAS · EYLÜL 2016


savunmuş ama Farsçanın zenginliğini kullanmakta Bu bilgiyi Mirza İbrahimov’un, Leyla ve Mec- Kimi kaynaklar
da tereddüt etmemiştir. Zaten her zaman saraya nun’un Farsça baskısına yazdığı önsözden aktar- 10. yüzyıldan beri
Azerbaycan’daki petrolün
ve muktedirlere karşı mesafesini korumuş bu dev dım. Bu önsöz, Dr. Ayşe Büyükyıldırım’ın ve Sa- kullanıldığından söz ediyor.
şaire, zorla bir şeyi kabul ettirebilmek de mümkün med Vurgun’un Farsçadan çevirisiyle hazırladığı Günümüzde de ülkenin
değildir. Leyla ile Mecnun baskısında yer alıyor. Kitabın en önemli geçim kaynağı
petrol. Özellikle Bakü ve
Nizami bu eserini 1188 yılında yazıp, bitir- yeni baskısı ne yazık ki yok, ama sahaflarda ben
çevresinde çok miktarda
mişti. “Eğer sanatçı için bilgi birikimi gerekli ol- bir tane bulabildim. rafineri bulunuyor.
masaydı Leyla ve Mecnun’u 10 günde yazardım” Nizami’nin Leyla ve Mecnun’unu bir aşk desta-
dediği de kayıtlara geçmiş bulunuyor. nı olarak görmek ve öyle değerlendirmek kuşku-
Bugünün sanat ile ilgili tartışmalarından elbette suz ki büyük sanatçıya haksızlıktır ve çok sığ bir
haberdar değildi, ama sanatın hayatın bir aynası bakışa delalet eder.
olması gerektiğine inanıyor ve bunu savunuyordu. Nizami, bu eseriyle bir aşk öyküsünün arka pla-
“Sanat mı hayatı taklit eder, hayat mı sanatı” nında, zulme ve zalimlere karşı çıkar. İnsanların, güç
tartışmasında sanatın hayatı taklit ettiğini bugün sahipleri karşısında alçalmamalarını savunur. Za-
savunanların atasıdır bile diyebilirim! limin zulmüne boyun eğmemeyi, mücadele etmeyi

AZERBAYCAN · ATLAS 75
önerir. Zulüm alçaklık ise, buna ses çıkarmamak da zemin seviyesinin üstünde.
rezil bir tutumdur. Kadınlara yönelik zulme daha o İçeri girdiğinizde beş köşede, beş vitray sizi kar-
tarihte dikkat çeker, karşı çıkar. Bu nedenle Leyla’yı şılıyor. Güneşin vitraylarda yarattığı ışık oyunları-
betimlerken sadece güzelliğinden söz etmez. Güç- na gözünüz alıştığında zemin seviyesinde mozoleyi
lü, iradeli, sözünde duran ve ideal bir kadın tipi de görüyorsunuz. Binanın çevresinde, Nizami’nin de-
yaratır. ğişik eserlerini tasvir eden dev heykellerle süslü bir
Bu muazzam eserin kimi beyitlerini aklımdan park var. Bir de yirmi metre yüksekliğinde heykeli
tekrarlarken, Nizami’nin Gence’deki mezarını zi- ile bu tablo tamamlanıyor.
yaret ettim. Bakımlı bir parkın içinde yer alan kabrin tam
Beş büyük eserden oluşan Hamse’sinden ilham karşısında Nizami Müzesi’ni de ziyaret edebilirsiniz.
alınarak yapılmış, beşgen bir kule bu. Bu müzede Nizami’nin eserlerini tasvir eden değişik
Kuleye, her biri beşer basamaktan oluşan beş minyatürleri, Nizami kitaplarının ilk baskılarını,
merdivenden çıkarak giriyorsunuz. Giriş kapısı tarihi Gence halılarını görmeniz mümkün. Ama ne

76 ATLAS · EYLÜL 2016


Azerbaycan’ın turizm
bakımından da önemli
merkezlerinden biri sayılan
Gence kentinin çevresinde
geniş ormanlık alanlar,
kaplıcalar, piknik alanları,
eğlence ve konaklama
mekanları bulunuyor. Göy
Göl de Gence yakınında
“Göller Bölgesi” olarak
anılan kesimde yer alan
en görkemli göl (solda).
Leyla ile Mecnun destanı,
Nizami’den sonra Fuzuli
gibi önemli bir şairin
kaleminde yeniden
şekillendi ve İran,
Kafkaslar, Türkiye’nin de
içinde olduğu coğrafyada
değişik dillere çevrildi.
Destan, yüzyıllar boyunca
minyatür sanatının da
en önemli motiflerinden
biri oldu (sağda.) Şair ve
bilgin Nizami, geleneklere
uyarak, doğduğu yerin
adını, kendi adının önüne
yerleştirdi. Gence kenti de
hem onun adıyla önemli
bir kültür merkezi yaparak,
hem dev bir mozole
dikerek ona vefasını
gösteriyor (sağda, altta.)

yazık ki müze ile ilgili bir katalog yok, gördüğünüz Kimyasal yemler ve gübrelerle bozulmamış et,
her şeyi hafızanızda saklamanız gerekiyor. Azerbay- sebzeler ve yakındaki göllerde, derelerde yakalanmış
can, petrol gelirleriyle artık zengin ve güçlü bir ülke. balıklar zengin bir mutfağın temelini oluşturuyor.
Devlet bütçesinden küçük bir harcamayla kabri ve Gence yakınlarındaki Göy Göl de görülmesi ge-
müzeyi ziyaret edecek olanlara satılabilecek bir kitap reken bir başka doğal güzellik. Kepez yerleşim biri-
hazırlayıp, bastırmak sorun olmasa gerek. minin sınırları içinde aslında bir göller bölgesi var.
Gence’ye kadar gidenler için görülmesi gereken Ama bu göllerin en güzelinin Göy Göl olduğunu
tek şey elbette Nizami’nin kabri değil. söylemeliyim ki adı gökyüzünün göldeki yansıma-
Gerçi ben o kabri görmek için Gence’ye gitmiş- sından geliyor ve Gence’nin içme suyu ihtiyacı da bu
tim ama gitmişken parklar ve heykellerle güzelleş- gölden sağlanıyor. Göller bölgesini gezip, Gence’ye
tirilmiş bu kentin tadını çıkarmanızı öneririm. Bir dönüş yoluna girdiğinizde, dağdan inerken şırıl şırıl
kere burada yiyeceğiniz etin ve sebzelerin tadını, akan derelerin kenarına kurulmuş harika lokanta-
artık bizim ülkemizde bulabilmek çok zor. larda mola vermenizi de öneririm l

AZERBAYCAN · ATLAS 77
KUYUCAK - ISPARTA

Lavantanın
Serüveni

78 ATLAS · EYLÜL 2016


Buram buram kokusuyla, rengiyle, yağı ve suyuyla kozmetikten
deterjana kadar pek çok alanda kullanılan bir bitki lavanta...
Türkiye’deki en büyük üretim merkezi ise Isparta Keçiborlu’ya bağlı
Kuyucak. Atlas, lavantanın tarladan başlayan serüvenini izledi.
YAZI: ALKIM DOĞAN / FOTOĞRAFLAR: TURGUT TARHAN

Isparta’nın Keçiborlu ilçesine bağlı Kuyucak,


Türkiye’deki lavanta üretiminin büyük
bölümünü tek başına karşılıyor. Köy yaz
aylarında lavantanın rengine, mora bürünüyor.

KUYUCAK - ISPARTA · ATLAS 79


Lavanta
Gölü
Kuyucak Köyü’nün lavanta
tarlaları Burdur Gölü’nün
hemen kuzeyinde uzanıyor.
Gölün suyu son yıllarda
önemli ölçüde çekilmiş
durumda. Çünkü gölü
besleyen akarsular,
göle ulaşmadan değişik
barajlarla tutuluyor.

80 ATLAS · EYLÜL 2016


KUYUCAK - ISPARTA · ATLAS 81
Çoğu geçici tarım işçisi olan kadınlar lavanta
bitkisini kesip yarım metrelik demetler haline
getiriyorlar. Lavanta hasadını toplamak ve
araçlara yüklemek için havanın serin olduğu
sabah saatleri tercih ediliyor.

Lavanta bir metreye kadar uzayabiliyor. Yarı çalımsı, çok yıll

82 ATLAS · EYLÜL 2016


K
uyucak’ta sabah sisi ki-
remit çatıların, bahçeler-
deki badem ağaçlarının
üzerinden yavaş yavaş
kalkıyor. Günün erken
saatlerinin sessizliği önce
kuş sesleriyle, sonra da
süt güğümlerinin taşın-
dığı tekerlekli arabaların,
ağıllardaki hayvanların sesleriyle bölünüyor. He-
men her köyde rastlanabilecek bu sabah havasına
Kuyucak’ta bütün köyü bir uçtan bir uca saran
lavanta kokusu ekleniyor. Zira burası bir lavanta
köyü ve bu sıcak ağustos ayında etrafta buram
buram evlerin bahçelerini dolduran lavanta de-
metlerinin hafif baş döndürücü kokusu salınıyor.
Kendimi hemen köyün sokaklarına atıyorum.
Taş, tuğla, ahşap gibi malzemelerle yapılmış en
fazla iki katlı köy evlerinin arasından ilerliyorum.
Elma ve badem ağaçlarının, kırmızıya ve maviye
boyanmış ahşap kapıların yanından geçiyorum.
Kuruması için avlulara serilmiş, saçak altlarına
asılmış lavanta demetleri; lavanta demetlerini
dövmek için bahçenin bir köşesine çıkarılmış eski
tel karyolalar; çuvallara doldurulmuş ovalanmayı
bekleyen lavanta çiçekleri; lavanta elemek için bir
köşede bekletilen kalburlar…
Sağdığı sütü kooperatife götüren Cevahir Çe-
tin ile karşılaşıyorum dolaşırken. “Bir sabah bir
akşam sağıyoruz ineklerimizi” diyor. “Sütü bu
akşam eşim bırakır herhalde. Ben bugün çadırda
çalışmaya gideceğim.”
Çadır dediği yer, Kuyucak’ın lavanta bahçe-
leriyle ilgi çekmesinden sonra, gezmeye gelenler
için köyün manzaralı bir yamacına kurulan yarı
açık bir kafe. Artan bu ziyaretler köyde yavaş
yavaş ev pansiyonculuğunu da geliştirmiş. Ceva-
hir Hanım’ın söylediğine göre geçen haftalarda
lavantalar mor çiçeklerini dökmeden önce epey
gelen olmuş. Konakladığımız yere döndüğüm-
de beni Hatice Hanım’ın geleneksel köy ocağı
üzerinde yaptığı haşhaşlı katmer ve peynirli saç
böreğinin yer aldığı nefis bir kahvaltı bekliyor-
du. Kahvaltıdan sonra Şener Bey ile birlikte bir
lavanta bahçesini ziyarete gidiyoruz. Kuyucak,
sırtını Acı Göl ile Burdur Gölü’nü birbirinden
ayıran Söğüt Dağları sırasının bir parçası olan
Karatepe’ye dayıyor. Etraftamızı ardıç, kızılçam

çok yıllık bitkinin ekonomik olarak kullanılan kısmı ise çiçekleri...

KUYUCAK - ISPARTA · ATLAS 83


ve meşelerin renkleri sarıp sarmalıyor. Köyün grup tarım işçisi tarlada lavanta biçiyor. Biç-
eğimli yamaçları Burdur Gölü’ne kadar iniyor. Bir me işlemi lavanta çalıları çiçeklerini döktükten
yamaçta, kocaman birer kirpi gibi düzenli aralık- sonra başlıyor. Gülüşme sesleri geliyor uzaktan.
larla yan yana dizilmiş lavanta öbekleri karşımıza Yanlarına gidiyoruz. Ayşe Çetinkaya 10 senedir
çıkıyor. Hava çok sıcak. “Hiç bu kadar sıcak ol- lavanta bahçelerinde çalıştığını söylüyor. “Mesai
mamıştı” diyor Şener Bey. Sıcak yüzünden bu yıl sabah yedi buçukla akşam beş buçuk arasıdır”
lavantalar çiçeklerini daha erken dökmüş. Renk- diyor. Mayıs aylarında gül, bu aylarda da lavanta
leri morluğunu kaybetmek üzere. Daha yüksek topluyormuş. Elinde orak ya da testere dedikleri
rakımdaki tarlalardaki lavantalar ise biraz daha küçük bir aletle lavanta çalısından uzunca bir tu-
korumuşlar renklerini. Lavanta bahçesinin ya- tam kavrayıp bir vuruşta biçiyor. Lavantanın mo-
nında sıra sıra badem ağaçları var. Şener Bey bize torlu testereyle de biçildiği oluyor fakat o şekilde
dalından taze badem ikram ediyor. elle olduğu gibi düzenli bir biçme sağlanamıyor.
Altı yedi kişilik, hemen hepsi kadın olan bir “Zorluğu yok, sıcağa da alıştık artık” diyor Ayşe

84 ATLAS · EYLÜL 2016


Kuyucaklı ozan Erdoğan Altın, bir dörtlükte
köyünden şöyle bahsediyor:
“Isparta’ya bağlı bir köyüm / Hamitoğullarına
bağlıdır soyum / Bol miktarda vardır susuz ku-
yum / Ne güzeldir lavantalı köyüm...”
Ozanın da belirttiği gibi burası susuz bir köy, Kuyucak’ta lavanta
tarlalarında çoğunlukla
hatta Şener Bey ismini de zamanında kuyulardan aileler çalışıyor. Ama
suyun kıtlaşmasından almış olabileceğini söylü- aile fertlerinin yetmediği
yor. Ne ilginçtir ki bu susuz köy, 2 bin 400 hektara zamanlarda çoğu
yaklaşan lavanta tarlalarıyla şu anda tek başına Keçiborlu ilçe merkezinden
gelen ve “gündelikçi”
Türkiye lavanta üretiminin yüzde 93’ünü kar- denen tarım işçileri
şılıyor. Keçiborlu ilçesindeki Kuşcular, Aydoğ- çalışıyor (altta.) Lavanta
muş, Çukurören ve Ardıçlı köylerindeki lavanta hasadının yapılması için
çiçeklerin belli olgunluğa
tarlalarını da dahil edince karşımıza bu bölgede ulaşması bekleniyor.
yaklaşık 3 bin hektar büyüklüğünde lavanta ziraat Olgunlaşmamış bitki mor
alanı çıkıyor. değil, yeşil görünümlü
Lavanta çelikleme yöntemiyle dikiliyor. Mart oluyor. Farklı yaşta ve
yan yana olan tarlaların
ayında yeni bahçe kuracak olanlar yaşlı bitkiyi sö- birinde hasat başlamış,
kerek dikim yapıyorlar. Kılcal köklü ve çok yıllık diğerinde ise hasada biraz
bir bitki olduğu için belli bir yaştan sonra çok faz- daha zaman var (solda.)
la işçilik istemiyor. Fakat ilk üç dört yıl bahçelerin

Hanım. Lavantayı evde kullanıp kullanmadığını bakımının, ara sürümlerinin ve ara çapalarının
soruyorum. “Yastık yaptım bir tane, döndükçe çok iyi yapılması gerekiyor. Yabani otlar sararsa
kokusu geliyor, kafam dağılıyor.” bitki kuruyabiliyor. Bahçeler şu anda üç metreye
Kuyucak’a 11 kilometre uzaklıktaki ilçe mer- üç metre veya üç metreye bir buçuk metre aralık-
kezi Keçiborlu’dan gelen Fadime Acarlar da “altı larla kuruluyor. Sulama suyu olmadığından bitki
yaşından beri gül topluyorum, 10 yıldır da lavanta hava sirkülasyonunu sağlayamazsa verimden dü-
tarlasında çalışıyorum” diyor. Tarlalarda çalışma- şüp çok erken yaşta ömrünü dolduruyor.
ya dışardan mevsimlik tarım işçilerinin de geldi-
ğini söylüyor. Bu yıl sıcaklardan dolayı lavanta LAVANTANIN HİKÂYESİ
hasadının erken başladığını söylüyor. “Buralarda Köyün kaderini değiştiren lavantanın bu coğ-
lavantayla saçını yıkayanlar, güveler gelmesin rafyadaki hikâyesini merak ediyorum. Kuyucak’ın
diye lavanta keseleri yapanlar oluyor. Kokusu hiç lavanta serüveni nasıl başlamış? Bunu öğrenmek
geçmez, uzun zaman kesede kalır” diyor. için lavantayı bizzat buraya getirenlerden birini,

KUYUCAK - ISPARTA · ATLAS 85


Fransız şirketi Robertet’nin Türkiye sorumlusu ev sahipliği yapan bu önemli su havzasının hali
olan Nihat Yılmaz’ı, Kuyucak’a beş kilometre insanın içini burkuyor. Doğa Derneği’nin dikkat
uzaklıktaki Senir’de, yani fabrikadaki yerinde çekmeye çalıştığı gibi gölü besleyen derelerin üze-
ziyaret ediyorum. Şu anda gül, salatalık, günlük rine kurulan sulama göletleri ile barajlarının ve
ağacı, zambak kökü, yeşil çay gibi çeşitli bitkiler- çiftçilerin yeraltı sularına yönelmesinin bu kuru-
den esansın elde edilip Avrupa’ya ihraç edildiği mada etkisinin olduğunu öğreniyorum. Gölü bes-
Robertet, 1963 yılında Isparta’da yetişen gülçiçe- leyen hiçbir kaynak göle ulaşamadığından gölün
ğinin yağını elde etmek amacıyla kurulmuş. suyu gün be gün çekiliyor.
“Lavantayı 1971 yılında Fransa’dan ithal ettik. Kuyucak’ta lavanta yağı çıkaran Ramazan Av-
Ben 1975’de firmaya girdim. Babam Nail Yılmaz cı’nın yanına gidiyoruz. Ramazan Bey yağ çı-
da bu şirkette çalışıyordu. Bir yıl sonra her haneye karma işlemini evinin yanına kurduğu ünitede
13-15 kök lavanta dağıttık. Ondan sonra da üre- gerçekleştiriyor. Sabah erken saatte tarladan kesi-
tim yavaş yavaş çoğaldı” diyor Nihat Bey. lip demetler halinde bağlanan lavantalar distilas-
İlk yıllarda bahçelerin, güllüklerin kenarların- yon kazanına diziliyor. Kazan kapağı kapatılıyor,
da deneme üretimleri oluyor, 1980’li yıllarda ilk menteşeleri sıkılıyor ve ateş yakılıyor. Alt tarafta
düzenli bahçeler kuruluyor, 1990’lı yıllardan son- kaynayan suyun buharı yukarı doğru yükselerek
ra da ticari üretime başlanıyor. dizilmiş lavantaların içinden geçerken bitkideki
Nihat Bey, “lavandin” olarak bilinen bu lavanta yağı ve çeşitli kimyasalları alarak soğutma siste-
türünün parfürmeriye uygun olmadığını, yağının mine aktarıyor.
kozmetik sektöründe, deterjanlarda ve temiz- Soğutma sistemine buhar olarak gelen lavanta
lik malzemelerinde kullanıldığını belirtiyor. “La- yağı ve çeşitli kimyasallar helezon bir boru aracı-
vanta bir çalı, toprak seçmiyor. Fransa’da hiçbir lığıyla soğutma tankında ani soğutmayla yoğun-
şeye yaramayan arazilerde, dağda taşta ekiyorlar” laşıp tekrar sıvıya dönüştürülüyor ve yağ ayrış-
diye ekliyor. “Sularsanız elbette daha iyi oluyor. tırma tankına geçiyor. Burada yağın sudan hafif

Lavantanın çiçek ve saplarından, dünyada ticareti en fazla


yapılan uçucu yağlardan biri elde ediliyor.
Kuyucak’ta su yok. Bu köy için en avantajlısı bu olmasından dolayı yağ üstte, cam haznede kalarak
lavanta.” su alttan arkada bulunan diğer tanka aktarılıyor.
Kuyucak’ın gözbebeği olan lavantaya, suyu Lavanta yağı da oradan tenekelere alınıyor ve din-
olan köyler pek ilgi göstermemiş, onun yerine lendirildikten sonra piyasaya sürülüyor. Lavanta-
daha yüksek gelir getirecek bitkiler dikmişler. Fa- nın suyu da içinde bir miktar yağ kaldığı için bir
kat Kuyucak son yıllarda artan ziyaretçi sayısıyla sonraki lavanta yağı işleminde kullanılmak üzere
susuzluktan gelen talihsizliğini yenmeye başlamış. kazana tekrar geri gönderiliyor.
Köyde kırk yıllık lavanta bitkilerinin olduğundan Ramazan Bey günde toplam üç kazanlık iş yap-
bahsediliyor. Nihat Bey 40 yıllık çalıların olabi- tığını söylüyor. İlk kazanın kaynaması üç, diğer
leceğini fakat bir lavanta çalısının 15-20 yıldan kazanların kaynaması da ikişer saati buluyormuş.
sonra verimini yitirdiğini söylüyor. Lavantaların posasının kullanımının olmadığını
Şener Bey ile birlikte tekrar Kuyucak’a dönü- belirtiyor. Ancak hayvan yemi olarak veya öğü-
yoruz. Yolda zambak ve gül tarlalarının yanından tülüp tekrar gübre olarak tarlaya serpilebileceğine
geçiyoruz. Şener Bey, zambakların açtığı dönemin dikkat çekiyor.
de seyirlik olduğunu, insanların zambakları gör- Bir kilo yağın ne kadar lavantadan çıktığını
meye de geldiklerini söylüyor. Mayısın 15’inde soruyorum. “Yıla ve bahar yağışlarına göre deği-
20’sinde de gül hasadı oluyormuş. Biraz susuz- şir. Hatta distile yapılan havanın sıcaklığı, odun
luktan bahsediyoruz. Derelerin iyice kuruduğunu ateşi bile yağ miktarını etkiler. Kazana fazla odun
söylüyor. Yatağını gördüğümüz Taşyatağı Deresi atılırsa hızlı yanar ve yağ kaçırabiliriz” diyor Ra-
geçen yıl sadece bir- bir buçuk gün akmış. Ben mazan Bey. “Yağışlar iyi giderse bitkide çiçek
hâlâ tarlaların gerisinde, çekilmiş suyuyla bir serap öbekleri daha fazla olduğundan dolayı 65 kilodan
gibi görünen Burdur Gölü’nün yasını tutuyorum. bir kilo alabiliyoruz. Fakat 80 kilodan bir kilo
İlkokul sıralarından bu yana adını duyduğumuz aldığımız da olur. Ortalama 60 ile 80 kilodan bir
Göller Yöresi’nin bir güzel gölünün, sukuşlarına kilo yağ çıktığını söyleyebiliriz.”

86 ATLAS · EYLÜL 2016


Kuyucak’ta eski
imbik düzeneği artık
pek kullanılmıyor.
Ramazan Avcı’nın
kullandığı yeni
ayrıştırma düzeneği
ise farklı çalışıyor.
Önce imbiğin
kazanına su ve
lavanta çiçekleri
konuluyor ve kapağı
sıkıca kapatılıyor.
Bir süre ısıtılınca
lavanta yağı buhar
haline gelip helezon
borudan geçiyor ve
soğutularak sudan
ayrıştırılıyor (üstte.)
Küçük ve geleneksel
yapısı bozulmamış bir
köy olan Kuyucak’ın
tek kahvesi var.
Köylün yaşlıları
kahvenin önündeki
ağacının gölgesinde
namaz vaktinin
gelmesini bekliyor
(solda.)

KUYUCAK - ISPARTA · ATLAS 87


Lavanta yağı ağırlıklı olarak iç piyasada tüketi-
liyor, deterjan ve temizlik malzemelerinde kullanı-
lıyor, aktarlara gönderiliyor. Lavantanın yanı sıra
hatmi çiçeği, papatya, kekik gibi yörede doğal yeti-
şen ıtri otlar da kurutularak aktarlara satılıyor. Ku-
yucak’ta elde edilen lavanta yağının ihraç edilmesin-
deki en büyük engel Avrupa Farmakopesi’ne göre
üst sınırı yüzde 1.2 olması gereken kafur maddesi
oranının yüksek olması ve bu nedenle parfümeride
kullanmaya elverişsiz olmasıdır diye anlatılıyor.
Ramazan Bey, Kuyucak’ta arıcılığın da son za-
manlarda yükselişe geçtiğinden söz ediyor. Hatta

Kuyucak Köyü’nde çiftçinin bitkiden kazandığı kadar, kimi zaman Lavantanın dökme çiçek olarak üretimi de ya-
yaklaşık 40 yıl önce daha fazlasını lavanta balından kazandığını söy- pılıyor. Bahçeden kesilen çiçekler brandalar üze-
üretimine başlanan
lavanta temmuz ayında
lüyor. “Bu bölgede gündönümü denilen 20 ha- rine serilip kurutuluyor. Bu çiçekler nikâh şekeri
çiçekleniyor ve ardından zirandan sonra hiçbir çiçek kalmaz. Lavanta ise ve lavanta keseleri için kullanılıyor. Henüz ma-
hasadına başlanıyor. haziranın 20’sinden sonra çiçeklenmeye başlar, kinalaşmış bir sistem olmadığından elle kurut-
Çiçekli zamanında arıcılık
temmuzun 20’sine kadar da bu çiçeklenme devam ma yapılıyor. Güneşte kurutulan lavanta, koku
yapanlar lavanta balı da
elde ediyor. eder. Yıla göre değişse de ortalama 20 temmuz -20 ve rengini kaybettiği için değeri düşüyor. Göl-
ağustos arasında arı muazzam bal yapar.” gede kurutulduğunda ise birtakım hastalıklarda
Bu sözler, neden arıların etrafımızdaki lavan- kullanılabildiği söyleniyor. Ramazan Bey’e göre
ta çalılıklarının üzerine üşüşmüş olduklarını da lavanta işinin en zor kısmı elle ovup temizleme
açıklıyor. işlemi. Lavanta demetleri dövüldükten sonra

88 ATLAS · EYLÜL 2016


eleklerden geçirilip elle ovularak ayıklanıyor. yakıcı zamanlar yerini daha insaflı saatlere bı- Geleneksel evleri,
İkindi üzeri tekrar tarlaya gidiyoruz. Lavanta- rakıyor. Evin terasında etraftaki ağaçların, çatı- meyve ağaçları, orman
dokusu ve Burdur
ların moru bu saatlerde biraz daha iyi seçiliyor. ların, köyün minaresinin yavaş yavaş sessiz bir Gölü’nün uçuk mavisiyle
Düzgünce bağlanmış demetler biçilmiş çalılıkla- karanlığa gömülmesini izliyorum. Elimde Hatice birleşen mor lavanta
rın üzerine atılmış. Yediye doğru hasadı toplamak Hanım’ın demlediği lavanta çayıyla Burdur’un tarlaları Kuyucak’ın
renk karakteristiğini de
üzere tarlaya bir traktör yanaşıyor. Günün hasa- uzak ışıklarına bakarken düşünüyorum. Yeryü-
belirliyor.
dı demetler halinde havada uçuşarak traktörün zünde her şeyin bir hikâyesi var. Küsen Burdur
romörküne yükleniyor. Lavanta işçileri uzun ve Gölü’nün, boynunu büken badem ağaçlarının,
yorucu bir çalışma gününü daha geride bırakıyor. yaz ortasında çiçek bulmaya çalışan arıların bir
Kuyucak Köyü’ne yavaş yavaş akşam iniyor. hikâyesi var. İşte bu da bu sıcak ağustos gününde
Güneşin çekilmesiyle ortalık biraz serinliyor, Kuyucak’ı saran lavanta kokusunun hikâyesi. l

KUYUCAK - ISPARTA · ATLAS 89


FREIBURG
Almanya’nın
Yeşil Kenti
Almanya’nın güneybatısındaki Freiburg, ülkenin
en çok güneş alan köşesi. Geçmişte eyalet
başkentliği de yapan bu görkemli merkez
günümüzde doğa korumanın önde gelen
adreslerinden ve “yeşil kent” olarak da biliniyor. Her
yıl yüzbinlerce turistin ziyaret ettiği Freiburg, Güney
Almanya seyahatlerinin başlangıç noktası.
YAZI: GÜRSEL KÖKSAL

E
fsaneye göre Freiburg’a dışarıdan ge-
lenler yürürken yanlışlıkla kent içinde-
ki kanalcıklara düşüp ayaklarını ısla-
tırlarsa, buradan biriyle evlenirlermiş.
Almanya’nın önceki Federal Şansölyesi
Gerhard Schröder’in de başına gelenler-
le efsane yeniden güncelleşmiş durum-
GÜRSEL KÖKSAL

da. Schröder, 2001 yılında Freiburg’da düzenle-


nen Almanya-Fransa zirvesinde konuk ülkenin
Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’a kenti gezdi-
rirken ayağı kaymış ve kanala düşmüş, bir aya-
ğı ıslanmış. O sırada dördüncü evliliğinin henüz
başında olan, genç ve güzel eşiyle oldukça mut- Orijinal adı “Freiburger Bächle” (Freiburg “De-
lu görülen Schröder’in ondan sonraki yaşamı- resi”) olan genişliği bir metreden, derinliği 50
na yeni bir evlilik sığdırması beklenmediği için santimetreden daha az olan kanallar Freiburg’un
yüzyıllardır süregelen efsanenin onun şahsında simgelerinden. Suyunu Ren Nehri’nin kolların-
gerçekleşmesi beklenmiyordu. Ancak geçen yıl dan Dreisam Irmağı’ndan alan kanal sistemi, 800
Schröder’in dördüncü eşinden de ayrıldığı haberi yılı aşkın bir süredir kent merkezini dolanıyor, se-
duyulduktan sonra, eski şansölyenin özel yaşamı rinletiyor, suluyor... Kanallar, uzun yıllar bir yan-
Freiburglular için daha ilgi çekici olmuş gibi. Be- dan kent sakinlerinin ve hayvanların içme suyu
şinci kez evlenmeye kalkar, bunu da bir Freiburg- ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılarken, di-
lu hanımla yaparsa, efsane gerçekleşmiş olacak. ğer yandan tarlaların sulanmasında, temizlik için,

90 ATLAS · EYLÜL 2016


yangınların söndürülmesinde ve günün belli sa- kanallar (yer altından geçen kanal bağlantılarıy- Freiburg, diğer birçok
atlerinden sonra kanalizasyon olarak da hizmet la toplam 14-15 kilometre) artık kentin bir görsel Alman kenti gibi iyi
korunmuş bir tarihi
vermiş. Hijyenik nedenlerle ve kirli suyun neden unsuru konumunda. merkeze sahip. Kara Orman
olduğu kokudan şikâyetler artınca zamanla kanal- Hem tarihi, hem de doğal zenginlikleriyle Al- bölgesinin batı yakasındaki
lardan sadece yangın suyu olarak yararlanılmış. manya’nın en güzel kentlerinden Freiburg, ülke- kent, doğal güzellikleriyle
de dikkat çekici.
Freiburg’lular kentleri modern su ve kanalizasyon nin en güneyindeki metropol. Nüfusu 220 binin
sistemine kavuştuktan sonra da kanallardan vaz- üzerinde olan Freiburg, Kara Orman bölgesinin
geçmemişler. Günümüzde parıldayarak akan su- batı yakasıyla, Yukarı Ren Vadisi arasında, ülke-
yuyla kent merkezini kılcal damarlar gibi dolanıp nin Fransa ve İsviçe sınırlarına yarım saatlik ya-
“serinleten” toplam 7.2 kilometre uzunluğundaki kınlıkta yer alıyor. Almanya’nın en çok güneş alan

ALMANYA · ATLAS 91
FWTM / RAACH
Katedralin yer aldığı Münster Meydanı’nda iş günlerinde, Kara Orman ve Ren Vadisi’nden (yılda ortalama 1800 saat) bölgelerinden biri ol-
gelen ürünlerin de satıldığı pazar kuruluyor. En canlı pazar cumartesi günleri (üstte). Kent duğu için ülkenin en sıcak kenti olarak da ünlü.
surlarının, büyük kilisenin ve üniversitenin kurucusu dört dükü anmak için 1807’de yapılan
Berthold Anıtı, İkinci Dünya Savaşı’nda tahrip oldu; ardından yeniden yapıldı (altta.)
“Kara Orman’ın başkenti” unvanını taşıyan kent,
kısa süre de olsa siyasi başkent sıfatı taşımış. Dö-
nemin imparatoru, 1498’de İmparatorluk Mecli-
si’ni burada toplamış, 1945-52 arasında da eyalet
başkenti olmuş. İkinci Dünya Savaşı’ndan son-
ra federal cumhuriyet olarak kurulan Federal
Almanya’nın Baden Eyaleti’nin merkezi olmuş
ama daha sonra bu bölgedeki eyaletlerin Baden
Württemberg adıyla birleşmesiyle bu konumunu
yitirmiş.

GÜNEŞ ENERJİSİ ARAŞTIRMALARI


Bilinen tarihi günümüzden 1000 yıl geriye ka-
dar giden Freiburg, özellikle 1980’li yıllardan beri
“Yeşil Kent” olarak biliniyor. Almanya’da 68 hare-
ketinin uzantısı çeşitli sol, çevreci, barışçı örgüt
ve girişimlerin birleşimiyle oluşan Yeşiller Hare-
keti’nin en güçlü olduğu kentlerde biri. Uzun yıl-
lardır bu partiden belediye başkanı tarafından yö-
netiliyor. Atom enerjisinden resmen vazgeçilmesi
(1986) ve giderek yaygınlaşan bir biçimde güneş
enerjisiyle diğer alternatif enerji kaynaklarına yö-
GÜRSEL KÖKSAL

nelik dönüşümler, buraya “Yeşil Kent” unvanı-


nı kazandırmış. Tabii kentin Almanya’da güneş
enerjisiyle ilgili bilimsel araştırmaların merkezi

92 ATLAS · EYLÜL 2016


A t l a s Ta r İ h Ç ı k t ı !

100. yılında tüm yönleriyle Galiçya Cephesi

Osmanlı ordusu
Orta Avrupa steplerinde

• Ege kıyılarının gizemli


güzeli: Knidoslu Afrodit

• İstanbul gecelerini
MacarLAR
ŞENLENDİRİRDİ

• müzik üstadı bir FUTBOLCU


Sinekemani Nuri Bey

• KADINLARIN AYAK
BASAMADIĞI ADA
Aynaroz’un kısa
tarihi

• İngiltere Kralı VIII. Edward


İstanbul’a SEVGİLİSİYLE GELDİ

Osmanlı’nın
Ege Adaları
Rodos, Sakız, Midilli,
İstanköy, Sisam, Sömbeki

HEPSİ VE DAHA FAZLASI


Atlas Tarih’te
(öncelikle bu iki komşu ülkeden olmak üzere) Al-
manya’nın en sevilen tatil yörelerinden biri.
Kent gezisi için Freiburg’a en az iki gün ayır-
mak iyi olur. İlk gün kentin tarihi merkezine ya-
pılacak tur, ikinci gün de kentin müzelerine, di-
ğer kültürel etkinliklere ve alışverişe ayrılabi-
lir. Kentin yakın çevresine, Kara Orman’a ya da
çok yakındaki Fransa ve İsviçre kentlerine yöne-
lik geziler de geceleme Freiburg’da olmak üzere
planlanabilir.
Freiburg kent turuna kentin ortasında ünlü
Münster Kilisesi’nden başlamak en iyisi. İnşaa-
tı 1200’li yıllarda başlayan ve tam olarak 1513’te
bitirilen gotik kilisenin 116 metre yüksekliğin-
deki kulesi “Hıristiyan dünyasının en güzel kilise
kulesi” olarak tarihe geçmiş. Toplam 33 basama-
ğı çıkmayı göze alanlar, yapımı 1340’da tamamla-
nan kulenin en tepesine çıkıp kente ve bir taraf-
tan Kara Orman’a, diğer taraftan İsviçre Alpleri’ne
doğru uzanıp giden manzaranın keyfine varabi-
lirler. Kilise içindeki vitraylar ya da ana girişteki
kabartmalara dikkatli bakıldığında, hepsinin dini
içerikte olmadığı, yapıldığı döneme ilişkin tasvir-
ler oldukları görülüyor. Bunlar arasında en ilginci
şeytanı dua ederken gösteren bir kabartma. Ku-
ruluşundan uzun yıllar sonra katedral statüsü de
alan kilisenin yanı sıra bu kabartma da Freiburg-
luların övünç kaynağı.
Ortasında kilisenin yer aldığı büyük meydan
yüzyıllardır kent pazarı olarak kullanılıyor. Her iş
günü burada kurulan pazarın en kalabalık ve can-
lı halini yaşamak için en iyi gün cumartesi. Mey-
danın güney tarafında bir pazarda olabilecek her
FWTM / SCHOENEN

şey satılıyor, kuzey tarafı ise bölgenin köylüleri-


nin kendi ürünlerini satışa sunduğu standlara ay-
rılmış. Burada Kara Orman ve Ren Vadisi’nden
çeşitli meyvelerin, bunlardan üretilmiş yiyecekle-
rin, içeceklerin çeşit çeşit reçellerin, pastaların ta-
Bisiklet, “Freiburg’ta haline gelmesi de bu durumun doğal bir sonucu. dına bakmak mümkün. Münster Meydanı, her yıl
başlıca ulaşım aracı. Bu alandaki dünya çapında önemli fuarlara da ev temmuz ayında Freiburg’un geleneksel şarap fes-
Kentin tarihi kapılarından
Schwabentor’a uzanan
sahipliği yapan Freiburg’da birçok binanın çatısı tivaline de ev sahipliği yapıyor. Çevredeki kafeler
caddede de onlara bolca güneş enerjisi panelleriyle kaplı, ancak bu kentin ve restoranlar, meydana bakan teraslarıyla mola
raslanıyor. kuşbakışı görünümünü çirkinleştirmiyor. vermek için en uygun mekânlar.
Freiburg, aynı zamanda bir üniversite kenti.
Yaklaşık 1457 yılında kurulan Freiburg Üniver- Rönesans’ın Ustası Erasmus
sitesi, 25 bini aşkın öğrencisiyle Almanya’nın en Tura “Belediye Sarayı Meydanı” (Rathausplatz)
saygın yüksek öğrenim kurumları arasında yer üzerinden devam edilebilir. Büyük mağazala-
alıyor. Diğer yükseköğrenim kurumlarındakilerle ra ev sahipliği yapan alışveriş caddesi Kaiser-Jo-
birlikte kentteki üniversite öğrencisi sayısı 30 bini seph-Strasse’ye açılan bir sokak (Fransiskaner-
aşıyor ve bunların dört bini yabancı ülkelerden. gasse) üzerinden Belediye Meydanı’na giderken,
Almanya’nın Fransa sınırına 25, İsviçre sınırına kentin tarihindeki en tanınmış sakininin iki yıl
da 60 kilometre uzaklığındaki Freiburg ve çevre- yaşadığı “Haus zum Walfisch”in önünden geçi-
si, yılda bir milyonu aşkın yerli ve yabancı turistle liyor. Rönesans döneminin ünlü ustalarından

94 ATLAS · EYLÜL 2016


FotoAtlas Zamanı

i le r d e !
Bay

atlasdergisi.com ATLASDergisi AtlasDergisi atlas-dergisi


Rotterdamlı Erasmus 1529’da yerleştiği evden,
karşıdaki kilisenin çanının sesinden rahatsız ol-
duğu için iki yıl sonra taşınmış. Şimdi banka ola-
rak kullanılan binanın içini iş saatlerinde gezmek,
Avrupa’nın modern çağlarını başlatan dönemin
ünlü düşünürün bıraktığı izi sürmek mümkün.
Rathausplatz’daki yan yana iki tarihi bina da
belediye sarayı olarak kullanılmış. “Eski Belediye
Sarayı” 1557’de inşa edilmiş. Giriş bölümü günü-
müzde turizm enformasyon ofisi olarak hizmet
veriyor. Yanındaki “Yeni Belediye Sarayı” ise yüz-
yıllar boyunca önce üniversite, sonra üniversite-
nin tıp fakültesi ve hastanesi olarak kullanılmış.
Halkın kadavra kokusundan şikâyetleri giderek
artınca da belediyeye devredilmiş; 1901 yılından
itibaren belediye sarayı olarak kullanılıyor.
Kent merkezindeki tarihi “Zum Roten Bären
Oteli”nin (Kızıl Ayı’nın Yeri) restoranı akşam ye-
meği için uygun bir mekân olabilir. Burası res-
men Almanya’nın en eski hanı; Kara Orman mut-

FWTM / SCHOENEN
fağı ise mükemmel. Freiburg turuna 1284 metre
yükseklikteki Schauinsland ziyareti de eklene-
bilir. Her gün 9-18.00 arasında çalışan teleferik-
le çıkılabilen zirvedeki kuleden kentin, Kara Or-
Freiburg kent merkezi 800 yılı aşkın süredir kanallarla serinliyor. Yarısı yer altında olmak
üzere toplam 15 kilometreyi bulan kanallar geçmişte su ihtiyacını karşılıyordu. Şimdilerde man’ın, İsviçre Alpleri’nin manzarası seyredebilir
ise kentin en güzel süsü. ve Freiburg’a bir kez daha hayran olabilirsiniz l

REHBER Toplu taşıma bilgisi için:


www.vag-freiburg.de
NASIL GİDİLİR? Bisiklet kiralamak için:
www.freiburgbikes.de,
Freiburg’a en yakın havaalanı İsviçre’nin
www.rad-ikal.com
Basel kentindeki “Euro Airport” (Basel-
Taksi-bisiklet için:
Mulhouse-Freiburg Havaalanı). Yaklaşık
www.fahrradtaxi-freiburg.de
70 kilometre uzaklıktaki havaalanından
kente servis otobüsleriyle 55 dakikada
KONAKLAMA - YEMEK
ulaşılıyor. İsviçre’deki Zürich (160 km.),
Fransa’daki Strasbourg (120 km.) ve Freiburg 50’ye yakın oteli,
Almanya’daki Stuttgart (200 km.), hostelleri, pansiyonları, apart-otelleri,
Frankfurt (270 km.) ve Karlruhe/Baden- kent çevresindeki kamping
Baden Havaalanı (150 km.) üzerinden olanaklarıyla her yıl bir milyonu aşkın
ulaşım da mümkün. Bu alanlardan turiste geceleme olanağı sağlıyor.
Freiburg’a hızlı bağlantılar var. Başta tarihi kent merkezindekiler
olmak üzere çok sayıda lokanta ve
ŞEHİR İÇİ ULAŞIM cafe, bölgeye özgü yemeklerle
Freiburg’da kentin tarihi merkezi turistleri bekliyor. Akıllı telefon
otomobil trafiğine kapalı. Kent için gezi kullananlar, şehir rehberi aracılığıyla
turunu yürüyerek ve zaman zaman (bluespot Freiburg City Guide) sadece
tramvaya binerek gerçekleştirmek konaklama konusunda değil, kentin
mümkün. Ayrıca bisiklet kiralayarak ya sunduğu tüm kültürel, turistik
da taksi-bisikletlerle kent içi ve olanaklardan haberdar olabilir, çeşitli
bilgilere ulaşabilir.
ATLAS KARTOGRAFYA SERVİSİ

çevresini gezebilirsiniz. Kent içindeki


uzak mesafelere ya da kent
çevresindeki tarihi ve doğal ÖNEMLİ ADRESLER
zenginliklere ulaşabilmek için metro ya Turizm Enformasyon:
da belediye otobüslerinden Rathausplatz 2-4
yararlanılabilir. 79098 Freiburg Tel: + 761 3881-880

96 ATLAS · EYLÜL 2016


Herkese
hediye
BOAT SHOW
DAVETİYESİ

DENİZLER, TEKNELER VE GEZGİNLER HAKKINDA HER ŞEY


AYIN TEKNELERİ
- Yuka 36
- Dufour 460 GL
- Giaola-LU / Bilgin 155
- Numarine 78 HT Evo
BOAT SHOW
SEYİR DEFTERİ MEVSİMİ BAŞLADI
- Marmaris Amsterdam
- Gökova ve Hisarönü Cannes
- İtalya’nın doğu kıyıları
Southampton
Monaco ve
- Kos-Nisros-Tilos- İstanbul
Halki-Simi fuarlarında
prömiyeri
yapılacak
64 yeni tekne
bir arada

En yeni tekneler
yelken yarışları ve EYLÜL
Türkiye’nin en kapsamlı SAYISI
tekne alım-satım rehberi
YATMARKET
bayilerde
ile birlikte

yachtturkiye yachtturkiye @yachtturkiye TÜRKİYE


POZANTI - ADANA

TOROSLAR’IN KAPISINDA
İç Anadolu’yu Çukurova’ya bağlayan Gülek Boğazı’nın kuzey ucunda yer alan
Pozantı, Toroslar’nın kapısı konumunda. Yaylaları, akarsuları, dağları ve kanyonlarıyla
Adana’nın en sarp kesitini oluşturan ve doğaseverleri kendine çeken ilçe, barındırdığı
birçok tesisle de uzun yol sürücülerinin serüvenlerine tanıklık ediyor.
Yazı: Tevfik Taş / Fotoğraflar: Eren Aytuğ

Pozantı’da halk, sedir ağacına maddiliğinin yanı


sıra duygusal bir değer de veriyor. “Karakuz”
adıyla da anılan Çamlıbel Mahallesi’nin sakinleri
Çetinlik Ormanı yakınındaki sedir ağacı için
“ziyaret gibi” diyorlar.

98 ATLAS · EYLÜL 2016


POZANTI · ATLAS 99
100 ATLAS · EYLÜL 2016
DERİN
MİRAS
İlk kaynaklarını kuzeydeki
Aladağlar’dan alan Körkün
Çayı, Pozantı’ya bağlı
Kamışlı ile Hamidiye
arasından geçip derin bir
kanyona giriyor. Çamlıbel
yakınlarında da bu derin ve
eşsiz güzellikteki kanyondan
çıkıyor.

POZANTI · ATLAS 101


Pozantı, ağır yük taşımacılığı yapan uzun yol sürücüleri için
önemli duraklardan biri. Sürücülerin uyumak, yıkanmak, bakım,
iletişim gibi ihtiyaçlarını da giderebileceği kurumlar, ilçenin
ekonomik gidişatında da belirleyici rol oynuyor.

P
ozantı tren istasyonunda indiğim-
de, yağmurun altında bekleyen di-
ğer trenler bana, Pablo Neruda’nın
bir dizesini anımsattı: “Yağmurun
altında kalmış bir trenden daha
hüzünlü ne var ki!” Çakıt Vadi-
si’nin kente bakan tarafından öte-
ki yana, yani Belemedik tarafına
geçince, yağmurdan ötürü koşuş-
turan piknikçiler, kendi kendime
ve sesli güldürdü beni… Ancak kent merkezinden
Belemedik’e geçiş “acemi gezginler” için pek de ko-
lay değil. Şöyle ki: Anayoldan buraya bağlanan bir
ara yola girmek gerekiyor, ancak herhangi bir ta-
bela, işaret olmadığı için yolu bulmak için döne-
nip duruyoruz. Sonra rastlantıyla yolu bulduk ve
on dakika sonra kahkalara neden olan yazıyı gör-
dük: “Belemedik.” Yol arkadaşım Eren, “dışarıdan
gelenler bulunmasınlar diye yolu saklamışlar” de-
yince gülüşmeler yeniden başladı.
Bir yere ilk gidenin duygularını taşıyorum, tıp-
kı İtalio Calvino’nun dediği gibi: “Krallık sarayı-
nın, kışlanın, değirmenin, tiyatronun ve çarşının
nasıl olacağını” merak ediyorm. Ansiklopediler,
“Adana iline bağlı ilçe” diye başlıyor.
Oysa ben, Adana’nın batısına doğru hiç de kü-
çümsenmeyecek sertliklerle yükselip alçalan o toy
topraklarına, başını alıp gidercesine biteviye ve do-
lambaçla uzayan yollarına bakıp hayallerin eksil-
diği zamanlarda, insanın oturup hayalin varlığını
hissedeceği bu diyara şöyle dedim: Anadolu’dan,
gelirsen Pozantı seni Akdeniz’e, kıyılara, ufkun öte-
lerine taşır. Kapının diğer tarafından, Akdeniz’den kamyoncuların durduğu yerleri tercih edin.” Ne-
gelirsen, dağlara, yaylalara, ormanlara, keskin kan- denini sorduğumda ise aldığım yanıt çoğunlukla
yonlara dala çıka, yüksele alçala Anadolu’nun he- şöyle oluyordu: “Çünkü onlar ayrı şirketlerde çalış-
men her yerine buradan erişebilirsin. salar bile, kamyoncular bir ekip gibidir. Kendi ara-
Pozantı ilçe merkezini hem görünüm bakımın- larında bu tür yerlerin bilgisini paylaşıyorlar; kötü
dan belirleyen; hem de ekonomik ve sosyal ilişkiler olan yeri hızla terk ediyorlar. Hatta onların terk et-
bakımından baskın gelen bu yol ağı oluyor. Top- tiği lokanta uzun yaşamıyor.”
lam bir kilometrelik bir alanda onlarca konaklama Yağmurlu bir Pozantı akşamında, sırılsıklam gir-
tesisi, otel, TIR parkı, oto tamir atölyeleri, lokan- diğim lokantanın birinde Fevzi Mertol ve Kadri
ta var. Yolculukla ilgili olan çok insan duymuştur: Boyacı’yla aynı masaya oturduk. Fevzi, Çanakka-
“Özel araçla uzun yola gidiyorsanız, yemek için le’den mermer yüklemiş Hatay’a gidiyor; Kadri’nin

102 ATLAS · EYLÜL 2016


yükü seramik. inanıyorum. Öbür grup daha ileridekine gidiyor.
“Doğru mu” dedim, “siz hakikaten yeme içme Ama haberleşiyoruz.
mekânları konusunda böyle ağlar mı kuruyorsu- “Bu sadece durak ve lokanta bakımından mı
nuz?” Fevzi Mertol “yok” dedi, “tam öyle değil, bi- oluyor” diye merak ediyorum. Kadri: “Bizim,
zim çeşitli güzergâhlarda durduğumuz noktalar yani kamyon ve TIR kullananların, bizden baş-
var. Sadece yemek için de durmuyoruz. Uzun yol ka dostu yok diyebiliriz. Günlerce yol gidiyo-
sürücülerinin uyumak, yıkanmak, bakım, iletişim ruz ve bazen ben önde, öteki arkada, bazen ter-
gibi ihtiyaçlarını da giderebileceği yerler oluyor si. Ama günlerce biz birbirimizi göre göre gi-
bunlar çoğunlukla. Biz bu durak yerleşimlerinde dip dönüyoruz. Arızada, kazada, hastalıkta be-
iyi olanla kötü olanı ayıklıyoruz. Örneğin ben bu nim yardımıma koşacak olan Fevzi ya da başka
lokantaya geliyorum, buradan iyi hizmet aldığıma bir uzun yol adamı oluyor. O yüzden, biz hani

POZANTI · ATLAS 103


Pozantı’da amatör deyim yerindeyse birbirimizin her şeyinden hizmet alıyor ama yatak hizmeti almıyor. Çünkü,
balıkçılar daha çok akarsu haberdarız.” şoför mahalli iki bölme ve arka bölme yatak oda-
kıyılarında avlanıyor. İlçeyi
etkileyen akarsulardan
Biraz ileride, önden bakılınca TIR değil de ade- sı. Cüneyt ve Mahmut Gebze’den sac yüklemişler,
biri olan Çakıt Suyu’nda ta bir eve ama janjanlı bir eve benzeyen bir aracın birkaç noktaya uğradıktan sonra, şimdi Antalya’ya
genellikle sazan, nadiren önünde Cüneyt İnal ve Mahmut Kaya’yla tanışıyo- gidiyorlar.
de alabalık tutuluyor
ruz. TIR’ın şoför mahalline ayakkabıyla girilemi- Mahmut “Bizim yasal olarak dört buçuk saatte
(en üstte.) Pozantı’daki
meyvecilikte kiraz, ceviz yor. Cüneyt “Dünyada milyonlarca eve ayakkabı bir, kırk beş dakika mola vermemiz gerekiyor. Şim-
gibi ürünler öne çıkıyor. çıkartılarak girilir. Burası da benim evim, orada di buradan kalkacağız varacağımız yer Konya La-
Kamışlı Mahallesi ise daha uyuyor, uyanıyorum. Orada yemek yiyor, müzik dik, yani Sarayönü. Orada biraz dinleneceğiz. Son-
çok elma bahçeleriyle
dikkat çekiyor (üstte.)
dinliyorum. Şimdi çamur, petrol kiri filan olunca ra devam. Ama bu bütün uzun yol sürücülerinin,
sen olsan rahat eder misin?” Sonra öğreniyorum şirketlerin uyduğu bir kural değil. Kimi arkadaşı-
ki bu titizlik, TIR kullananların küçümsenmeyecek mız 15 ya da 20 saat molasız direksiyon sallıyor.”
bölümünde yaygınmış. Bu tür sürücü dinlenme Sıkıntılı bir nefes alıyor: “Şu çok önemli. Şimdi be-
tesislerinde örneğin banyo, yakıt, sulu yemek gibi nim arabamda tam 29 ton yük var. 29 bin kilo. Bu

104 ATLAS · EYLÜL 2016


ağırlığı denetleyecek refleksim sağlam olmayınca, Mersin Erdemli’den göçme, çoğumuz da yıllar önce Bir zamanlar Pozantı’dan
bu araba seri katil demektir.” gelmişiz. Örneğin Sani Yel’in babası bölgede kuru- geçip Bağdat’a giden
trenler, şimdi bu hatta bir
Cüneyt “bir de” diyor, “TIR parkı olarak gösteri- lan Tahtacılar Derneği’nin ilk başkanıydı.” Balıkçı- nevi mahalli hizmet veriyor.
len çok yerde dinlenemiyorsun. Fuhuştan, gürül- ların takalarda kullandığı ve “pancar motor” denen Ulukışla (Niğde) - Adana
tüye şamataya dek her şey olabiliyor. Bu nedenle, benzinli motorla çalışan testereler kullanıyorlar. treni Pozantı’da bir piknik
alanı da olan Belemedik
bir kısım arkadaş oralara kayıyor, bir kısmımız da Ormanda bu sesi duymanın hoş olduğunu söyle-
Vadisi’nde indi bindi
daha sükunetli yerleri seçiyoruz.” mek çok olanaklı değil. “Daha çoğunu, açgözlüler yapıyor.
Kimisinin “ağaç erleri” kiminin “ormanın ırgat- gelip bilinçsizce yok etmesinler diye, buna katlan-
ları” dediği Tahtacılar Pozantı’da daha çok Beleme- mak gerek” diyor. Neden böyle söylediğini anla-
dik çevresinde yerleşik. Ama çalışma zamanı gelin- maya çalışıyorum. “Biz” diyor, “şu anda seyrelt-
ce, her bir grup bir ormana gidiyor. Akgün Çiftili- me yapıyoruz. Yani kökten geleni değil de, yandan
ği’nden Arif Akgün bizi Alpu Köyü’nün üstündeki büyümüş olanları buduyoruz. Bunlar, odun ya da
ormanda çalışan Tahtacılara götürüyor. Muharrem fabrikada işlenerek suni tahta, Türkiye yakın tari-
Kesen: “Buradaki Tahtacıların önemli bir kısmı hinin o en güzel marangoz argosuyla sunta oluyor.

POZANTI · ATLAS 105


Biz orman mühendisleri tarafından eğitiliyoruz.
Ama daha da önemlisi Tahtacılar, ağacın her şeyini,
Bir zamanlar bölgedeki mezhebini de meşrebini de bilirler. Çünkü orman-
taşımacılığın da önemli
öğelerinden biri olan larda doğduk çoğumuz, ağaçlarla büyüdük.” Gezi
at, motorlu araçların yazılarında çoğunlukla kurulan sofradan söz edilir,
yaygınlaşmasıyla birlikte ama bu kez başka… Tam yoksulların Halil İbrahim
bu alandan neredeyse
sofrası, Ayşe Kesen, Esen Yel, Sultan Akgün, Nazir
çekildi. Artık çok az
sayıda at bu işi yapıyor Akın, Selçuk ve Arif Şapkalı toplandık sofranın ba-
ve sahipleri onların şına; çay, çökelek ve domates… Karanfil Dağı’ndan
gereksinmelerini yana gelen rüzgâr, börtü böcek iç içe; bir de benim
gidermekte zorlanıyor.
Ömerli Mahallesi’ndeki doymazlığım… Konuşmaların çoğu gelip yeni nesil
nalbant Abdulkadir Tahtacıların bütün bu göçerlik içinde yüksek öğre-
Yüksel, bu işi nime gönderilme çabalarına dayanıyor. “Son yıllar-
dedesinden, babasından
da, özellikle mühendislik alanında bir artış var” di-
devralmış ve “nal ve
çivi için aylar önceden yor Arif Akgün…
sipariş vermek Alpu’nun eteklerinden seyrediyorum Pozan-
gerektiğini” söylüyor. tı’yı… Yollar, Çakıt Çayı’yla sarmaş dolaş akıp gidi-

yor. Çakıt Çayı’nın ilk doğduğu yerlere Ulukışla’ya Benim Pozantı’ya geldiğim gün, ilçenin belediye
doğru bakıyorum. Bu yükseklik yetmiyor. Yollarda başkanı da Uzak Asya’ya gitmek için uçağa binmeye
asılı kalıyor bakışım. Oralardaki adı Porsuk Çayı. hazırlanıyordu; o yola çıkış kahvesini, ben merhaba
Alihoca civarında Killik Deresi’ni alıyor. Fakat Por- kahvemi yudumlarken konuştuk. İlçesi onun gözün-
suk Çayı’nı besleyen asıl kol, Kırgeçit Deresi olu- de dünyanın merkezi; her taşın, akarsuyun, vadinin,
yor. Daha aşağılarda çayı sürekli diri tutan bir kay- yaylanın izlerini, hatırasını saatlerce anlatsa doymaz
nak olan Şekerpınarı’nın gür akışıyla buluşuyor. gibi konuşuyor. Bir belediye başkanın kendi yöresi-
Artık adı Çakıt Çayı’dır. Aşağıda milyonlarca yılda ni böylesine iyi bilmesi, usanç duymadan başkalarına
kendi oyduğu Kapıkaya Konyonu’nu serinleterek anlatmayı, diğer işlerinden öne alması, ister istemez
gidip Seyhan Baraj Gölü’ne dökülüyor. Ben bütün dinleyeni kapsıyor…Bizimle ilgilenme görevini İs-
bu yolları, serüveni uç uça bağlamaya çabalarken mail Canatan aldı ve Pozantı’da nerede başımız sıkış-
uzaklaştıkça uzaklaşıyor akşamın alacasıyla karışa- tıysa yardımımıza yetişti.
rak Çakıt Vadisi. Şafağın içinden geçip Asmacık Tepe’sine (ki

106 ATLAS · EYLÜL 2016


Pozantı merkezinin ve yakın yerleşimlerinin yay- geçirmek isteyenin de –ama tabii zorluğu göze ala- Pozantı, İç Anadolu’yla
lası da oluyor) doğru yükseliyoruz. Bir yanımız Kı- nın- uğrak yeri” diyor. Pozantı’nın merkezinden bu Akdeniz arasındaki geçiş
noktalarından biri olduğu
zıl Dağ, aramızda uçurum. Arabayı, Hamza Kur- noktaya yaya olarak bir saat kırk beş dakikaya ya- için karayolları bakımından
tul kullanıyor. “Epeydir gelmedim, unutmuşum bu kın bir zamanda erişilebiliyor. Yürüyüşün bundan değişik seçenekler var.
yolun çetinliğini” diyor. Aslında orta halliden daha sonrası, yer yer sıklaşan orman örtüsünün içinde, Kemerhisar (Niğde) -
Pozantı Otoyolu 2009
düşük bir rota diyebilirim. Ancak yağmur sonrası bazen dar patikalardan devam ediyor.
yılında açıldı, ancak
olduğu için çamurlu yol aracı inceden inceye zor- Biz sabahın buğusu içinde yaktığımız bir küçük ate- hemen yanından geçtiği
luyor... İlk düzlük, yani “pınarın ağzı” dedikleri yer şin etrafında sohbete başlamıştık ki, Ramazan Avcu ilçe merkezine bağlantı
buradaki ilk dinlenme alanı. Pınardan hakikaten geldi katıldı. Ramazan bölgenin coğrafyasını yaşaya- verilmediği için pek
tercih edilmiyor. Otoyolun
olağanüstü lezzette, soğuk bir su akıyor. Dağlar- rak bilenlerden biri... Onunla birlikte kalkıp tam kar- kenarında ise çocuk
dan, kimsenin değmediği yerlerden geliyor. Mih- şı yakaya, yani Körkün Çayı’nın oyduğu o muazzam parkları yer alıyor.
mandarımız Efkan Tekin “bu nokta keyif ehlinin, jeolojik mirasın olduğu bölgeye, Kamışlı’ya (bucak
oturup şöyle dünya dertlerinden uzak birkaç saat merkeziydi, şimdi merkeze bağlı mahalle) ve oradan

POZANTI · ATLAS 107


Tarımla uğraşanlar bağ Hamidiye’ye çıkıyoruz. Körkün’ün açtığı kanyona Seyhan Baraj Gölü’ne dökülüyor.
çitlerini her yıl onarıyor. ben yukarıdan bakıyorum. Hayır, bakamıyorum. Bu kanyonun bir ucu Karaisalı’da ve o bölge,
Yazıcak Mahallesi’nde,
Hüseyin Atar hem çitler Aklım fır dönüyor… Kayaların gri-yeşil, esmer-sa- kanyonu aşağıdan keşfetmek için daha elverişli;
için hazırlık yapıyor, hem rı, gümüş-kızıl renkleri, yüzlerce metre derinlikte in- oradaki kesiti, yaygın olarak Körkün Kanyonu ola-
de artan parçalardan sanda bir dipsizliğe bakıyor duygusu yaratıyor. rak geçiyor.
gelecek kışın odununu
Körkün Çayı ilk kaynaklarını Aladağ’ın batı Ramazan Avcu, kanyonun buradaki kesitine
ayırıyor.
eteklerinden alıyor. Başlangıçta Üçkapılı Dere “Karakuz” dendiğini söylüyor ve ekliyor: “Çam-
ve Ecemiş Deresi’ni (Niğde’ye bağlı Çamardı sı- lıbel Mahallesi’nin eskiden köy olduğu zamanlar-
nırlarında) oluşturarak güney yönünde akarken daki adı Karakuz’du. Bugün de buradaki halktan
Mahmatlı mevkiinde birleşmektedirler. Bu birle- pek çok insan Çamlıbel olarak bilmez, çoğun eski
şim Kamışlı’ya kadar Ecemiş adı altında akıyor; adını söyler.” Dolayısıyla, Körkün Çayı’nın yardığı
burada birçok yan kolla birleşerek büyüyor, bu- o hakikaten derin kanyonun buradaki kesitini bu-
radan itibaren Körkün Çayı adıyla biliniyor. Çay, gün pek çok insan “Kamışlı- Hamidiye Kanyonu”

108 ATLAS · HAZİRAN 2016


mecbur bıraktığı tarihi Akköprü’nün gölgesiyle
gece ışıklarının karıştığı, Şekerpınarı’nın kenarın-
da oturuyorum. Gece, uzak, denizler gibi...
Ateş lakaplı Musa Altay, Pozantı’da yaşıyor. Ama
o Niğdeli, çünkü burada sınırları Çakıt Çayı çizi-
yor. Pozantı-Niğde yolunun bir tarafında kalan
ama bütün ilişkileriyle Pozantı’nın mahalleleri
gibi olan yerleşimler bu sınırdan ötürü idari ola-
rak Niğdeli sayılıyor. Dolayısıyla, Horoz Köy de
Pozantı’nın bir mahallesi gibi ama Niğde’nin. Ne
olursa olsun görülesi yer Horozlu. Taraçalı arazi-
de evler birbirinin balkonu, yerleşim boydan boya
Kızıldağ’ın balkonu. Musa, Pozantı’daki cümle bit-
kiyle haşır neşir. Bize ormanlarda andız ağaçları-
nı gösteriyor: “Bunun meyvesinden yapılan şerbet,
astımlı insanlara çok yardım ediyor” diye başlıyor,

olarak adlandırıyor ve bazı yazılı kaynaklarda da sonra yalancı kekik, kekik, yavşan, mantuan, yaba- Tahtacılar ormanlarda
böyle geçiyor; ancak burada yerel rehberlerden ni sarımsak, yabani çay, yaban pancarı, salep, yaba- seyreltme, odunluk
alanların saptanması
yardım alacak olanların, buradaki adlandırmayı ni nane ve çiğdem diye devam ederek onlarca bit- da içinde olmak üzere,
bilmelerinde de yarar var. ki saydı. En son kantoron bitkisine geldi dayandı. pek çok iş yapıyor. Alpu
Bizim tarihi yerleşimlerimizin adlarınin bir kıs- Musa konuşurken, ben yeniden anımsadım. Lok- Mahallesi’nden de
ulaşılabilen ormanlık
mı, bazen gülünç olurcasına değiştirildi. Pozantı man Hekim söylencelerinin en çok bilineni de Çu-
alanda çalışan ekibin
da değişimler geçirdi.. Tarihi boyunca çeşitli ege- kurova’da geçeni değil miydi? Yaşar Kemal’in İnce başı Muharrem Kesen,
menlikler birbirine çok yakın, isimler verdi: Pon- Memed’indeki şifacı yaşlı kadının mucizeleri de “biz önce eğitim alıyoruz,
dadis, Bezendum, Badandun, Podandos veya eklenince, Musa’yı ve buradaki bitkilere merak sa- sonra çalışma sahasına
giriyoruz” diyor.
Pendosis, El Bedendum. Pozantı adı hem geçmiş- lanları daha iyi anlamaya başladım!
le barışık, hem de insanın aklına hayal coğrafya- Musa, “burada az bilinen bir manastır var” di-
larını getirircesine şiirli olma halini korumuş… yor. Ömerli’yi geçiyoruz bir sırtı aşınca araba yolu
Bir süre önce bir sel dalgasının kenara çekilmeye bitiyor. Yürüyoruz. Bu bir kaya yapısı, üzerinde

POZANTI · ATLAS 109


Toroslar’ın geçit verdiği bir vadiye kurulmuş
Pozantı. Bu sarp coğrafyayı aşan kara ve
demir yolları sayesinde Anadolu’nun iki kesimi
birbirine bağlanıyor.

okunması zor simgeler var. Aslında hiç küçük de-


ğil. Gelgelelim ki defineciler delik deşik etmiş. Po-
zantı arkeolojik bakımdan en az araştırılmış yerler-
den biri demek abartı olmaz.
“Bizim diyarı” diyor Ramazan Avcu “size bir de
kaleden seyrettirmezsem burusarlar (hor görürler)
beni.” Çayını yudumluyor. “Ama akşam kızarma-
dan varmalıyız, kale çetin yerde karanlıkta hareket
tehlikeli…” İkindi vaki çıkıyoruz. Anadolu’da bu
büyüklükte pek çok kale, doğrudan doğruya etek-
lerinde yayılıp giden yeni yerleşime bakar. Bu öyle
değil. Gülek Boğazı’nın, o bir zamanlar sahiden
buradan Ortadoğu’ya, oradan da bu tarafa geçmek
isteyenlerin aşması gereken boğazın derinliklerine
bakıyor. Anlaşılıyor ki zaten bu yüzden kurulmuş.
Zira, Pozantı adının ilk olarak Ortaçağ Arap kay-
naklarında geçmesinin nedeni de bu boğaz diye-
biliriz. Abbasi halifesi Memun’un burayı geçtikten
sonra Pozantı civarında kardeşiyle birlikte öldü-
ğüne ilişkin savların da dayanağı bu boğaz oluyor.
Kalenin yükseltisinden bakınca insan kendini bir
helezonlar silsilesinin içinde buluyor. Üç yanı dağ
ve uçurum, onlar kaleye bakıyor, kale onlara... Po-
zantı için boşuna “Toroslar’ın Akdeniz’e açılan en
görkemli kapısı” dememişler. Şimdi Orta Toros-
lar’ın uzantılarına, Aladağlar’a bakıyor ve bulundu-
ğum yeri unutup kayboluyorum.
Arkeolojik bakımdan buranın ihmal edilmişli-
ğine ilişkin düşüncem bu kaleyle ilgili araştırma
yaparken daha da pekişti. Eski Konacık’ın biraz
ilerisindeki bu kale, benim Anadolu’da gördüğüm
ender sağlamlıkta kalelerden biri… Ne var ki kale
üzerindeki bilgi kıtlığı ve çelişkisi daha adından
başlıyor. Yerel kaynaklar ve bu bilgileri yaygınlaş-
tıran sanal kaynaklar ona “Anhaşa” ya da “Anah-
şa” diyor. Oysa Yurt Ansiklopedisi başta olmak
üzere eski yazılı kaynaklar “Annaşa” diye kayde-
diyor. Bu bir kenara, taradığım kaynaklarda “or-
taçağdan kalma” sözü dışında pek bir bilgi yok.

110 ATLAS · EYLÜL 2016


POZANTI · ATLAS 111
Eski Konacık’ın biraz Arapların “Hüsnüs-Sekalibe” diye adlandırması, Buralardan yükseldikçe karaçam karışımı ve saf
ilerisinde, bir tepenin kimi kaynaklarda “kaleyi Azerbaycan’dan gelen karaçam var; daha yükseklerde ise az miktarda
üzerinde yer alan kale
hakkındaki bilgilerin
İskitlerin kurduğunu düşündürüyor” gibi bir yo- sedir, göknar örtüsü başlıyor. Aynı ormanlık sil-
çelişikliği daha rumla veriliyor. sile Akça, Çağşak, Bürücek, Alpu, Kamışlı, Asar,
adından başlıyor. Yerel Kale doğrudan Pozantı yerleşimine bakmıyor. Armutoluğu yaylaları için de geçerli. Bunların
kaynaklar ve bu bilgileri
Pozantı kalenin kurulduğu gediğin bir ucundan arasında Ardıç ve Sedir yoğunluğunun en iyi iz-
yaygınlaştıranlar “Anhaşa”
ya da “Anahşa” diyor. görülüyor. Tam karşıdan Çakıt Suyu’yla asfalt ve lendiği yerler Eski Kamışlı, Yazıcak, Solaklı, Aş-
Bazı ansiklopedilerde Ulukışla-Adana tren yolu gecenin ışıkları altında çıbekirli’yi çevreleyen yayla platolarının etrafıdır.
“Annaşa” deniyor. Bugüne tel tel sarılıyor birbirine, aralarında karaşın çiz- Benim izleyebildiğim kadarıyla yer yer, ama
kadar sapasağlam
kalan kale harika bir
gilerle dönüyor da dönüyor zaman. Demir yo- çok az andız, dişbudak, meşe, gürgen gibi türle-
manzaranın ortasında yer luna bakıp düşünüyorum Bir zamanlar Bağdat’a rin yanında kızılcık, tesbih, demircik, alıç, bö-
alıyor. uzanıyordu bu yol; şimdilerde yerel bir hat olarak ğürtlen, üvez ve ladin gibi türler de göze çarpıyor.
çalışıyor… Talihsiz Bektaşi ne zaman bakkaldan sabun
Pozantılılar yaylalarıyla övünmeye doyamıyor. alsa, gökten rahmet öyle bir boşalıyor ki adam
Ne var ki Anadolu’nun pek çok yeri gibi burada- evine varmadan sabun eriyor. Bektaşi bir gün
ki yaylalar da daha çok özensiz yapıların sardığı bakkalın kulağına eğiliyor: “Ben sana helva di-
birer yerleşim. Öte yandan bu yaylalar bana or- yeceğim, ama sen sabun vereceksin.” Anlaşıyor-
man dokusunu ve florayı tarif etmek bakımından lar. Erenler en üst perdeden “Helva” diye bağı-
kerteriz olabilir. Örneğin: Kalabalık bir mahalle- rıyor. Alıyor alacağını daha adımını atar atmaz
den farkı kalmamış Tekir’in etrafında kızılçam rahmet bindiriyor. Bektaşi kaldırıyor başını:
ormanları yoğunlaşıyor. Üstelik yoğun bir kesi- “Sabun değil, helva… helva” diye bağırıyor. Şim-
me; buralıların “hopur” dediği yani orman ya- di ben “köylerini gezdim Pozantı’nın” diyece-
kılarak ya da kesilerek açılan tarlalara, arsalara ğim, diyeceğim de şimdi bunların hepsinin adı
rağmen… Yeni Şıhlı, Yeni Konacık, Gökbez, Be- resmi kayıtlarda “mahalle” oldu. Yani ben ma-
lemedik, Eski Konacık da kızılçam barındırıyor. halle diye yazacağım ama siz köy diye okuyun,

112 ATLAS · EYLÜL 2016


Pozantı TIR ve yük kamyonları için önemli
bir durak. Adana-Aksaray Otoyolu üzerindeki
küçük sanayi bölgesinde tamirhanelerin bir
kısmı da bu işle uğraşıyor.

İlçedeki dinlenme tesisleri demek için anlattım Bektaşi’yi. Zira halk hâlâ edebisini Yazıcak’ta bulduk. Köylüler toplanmış,
uzun yol sürücülerine köy diyor. İşte oralara gittim, kahvelerinde soh- caminin etrafını düzenliyor, bahçesine istinat
yalnızca yiyecek hizmeti
vermiyor. Lokantaların
bete daldım, yarenlik ettim. Bunlar arasında ör- duvarı yapıyor. Taşlardan konuşuyoruz. Ben ta-
banyo, iletişim gibi neğin Pozantı halk mimarisinin örneklerini ba- şın küçüğüne bazı yerlerde “hıbar ya da kibar”
hizmetleri de var (altta.) rındıranlardan biri Dağdibi’dir. Ramazan Günal dendiğini söylüyorum. Muhtarla imam aynı
diyor ki: “Biz eskiden Karaisalı’ya bağlıydık. Kö- anda: “Biz helik derik (deriz).” Yazıcık 1800’lü
yün adı da Solaklı’ydı. Yani şu sırtın ardındaki yıllarda kurulmuş, biz kalkıp tarih dinlemek
köyden (Solaklı) bölünüp geldik.” Ama sohbetin için Mehmet Yansıt’ın evine gidiyoruz. Köyün
en yaşlısı, doksan bir. Ama olağanüstü bir ezber
ve bellek var karşımızda. Manzume tarzıyla bü-
tün geçmişi, askerlik arkadaşlarını sayıp dökü-
yor, öteki dünyaya ilişkin bir dörtlüğü hepimizi
kahkahaya boğdu:
“O tarafta para para etmezmiş.
Bütün dünya senin olsa yetmezmiş.
Hesap vermekle de hesap bitmezmiş.
Kesenin hayrını gören görmedim.”
Hamza Kurtul’la havaalanına giderken, aklıma
Alpuluların oynadığı söylenen saklambaç geldi.
Köylüler saklanmak için bazen başka bir köye gidip
beş altı gün çıkmazlarmış. Siz o oyundaki ebenin
halini düşünün lütfen. İlk bakışta Pozantı küçük
görünüyor, ama insan içine girince o saklambaç
oyunundaki ebe gibi oluyor… Neylersiniz ki biz yol
ırgatları biliriz ki gitmek de güzel emektir l

114 ATLAS · EYLÜL 2016


Untitled-1 1 8/24/16 3:33 PM
DOĞAYA YÜRÜYÜŞ

D O Ğ AYA Y Ü R Ü Y Ü Ş - 70 R O TA
DOĞAYA YÜRÜYÜŞ
ROTA ROTA
Ya­yın­cı
Do­ğan Bur­da
Der­gi Ya­yın­cı­lık ve Pa­zar­la­ma A.Ş.

Yayın Direktörü
Murat Köksal
Yayın Yönetmeni (Sorumlu)
Sinan Çakmak
Yazı İşleri Müdürü
Hüseyin Keçe
Yazı İşleri Müdür Yardımcısı
Mustafa Türker Erşen
Tasarım
Bahadır Erşık
Tüzel Kişi Temsilcisi 1
Ferit Özkaşıkçı
Hazırlayan
Yıldırım Güngör
Yönetim Yeri
Trump Towers Kule 2, Kat 21
34387 Şişli - İstanbul
Tel: 0212 410 35 66 - Faks: 0212 410 35 64
Bas­kı ve Cilt
Vatan Of­set Yayıncılık ve Mat­ba­acı­lık A.Ş.
Sanayi Mahallesi 1650. Sokak No: 2
Do­ğan Med­ya Te­sis­le­ri
Esen­yurt / İS­TAN­BUL
Tel: 0 212 622 19 00

Dağıtım
Yaysat A.Ş.
Tel: 0212 622 22 22

© Eylül 2016. Her türlü kullanımı izne tabidir. Tamamen veya


kısmen, kaynak gösterilerek dahi kopyalanamaz.

Atlas dergisinin armağanıdır, parayla satılmaz.


Soğucak Yaylası / Sapanca, Sakarya..............................................................8
İnönü Yaylası / Pamukova, Sakarya............................................................ 10
Serindere / Yuvacık, Kocaeli.......................................................................... 12
Soğukdere / Yuvacık, Kocaeli........................................................................ 14
Ballıkayalar Kanyonu Gebze, Kocaeli.......................................................... 16
Menekşe Yaylası / Yuvacık, Kocaeli............................................................. 20
Yedigöller / Bolu............................................................................................... 24
Samandere Şelalesi / Düzce-Bolu................................................................. 26
Soğuksu Milli Parkı / Kızılcahamam, Ankara.......................................... 28
Nallıhan / Ankara............................................................................................ 30
Erfelek Şelaleleri / Sinop, Erfelek.................................................................. 34
Sorkun Şelalesi / Gerze, Sinop...................................................................... 36
Yenice Ormanları / Yenice, Karabük........................................................... 38
içindekiler

Karapınar Kumulları / Karapınar, Konya................................................... 40


Celil Boğazı / Cihanbeyli, Konya.................................................................. 42
Kapadokya Parkurları / Nevşehir................................................................. 46
Aladağlar Trans / Niğde-Kayseri.................................................................. 50
Kaldı Buzulu / Niğde....................................................................................... 52
Levent Vadisi-İkiz Mağara-Karadağ Tümülüsleri /
2 Akçadağ, Malatya........................................................................................... 54
Levent Vadisi-Küçükkürne Mağaraları / Akçadağ, Malatya................. 56
Karlık Dağı / Yeşilyurt, Malatya................................................................... 60
Karakaya Baraj Yolu / Kale, Malatya.......................................................... 64
Ansır Mağaraları / Yazıhan, Malatya......................................................... 68
Nemrut Yürüyüşü / Malatya-Adıyaman................................................... 72
Ayvalı Kanyonu / Darende, Malatya.......................................................... 76
Taş Köprü-Kutanlı Peribacaları / Arapgir, Malatya................................. 80
Onar Köyü-Roma Mağaraları / Arapgir, Malatya................................... 84
Kayaarası Kanyonu / Arapgir, Malatya...................................................... 88
Günpınar Kanyonu / Darende, Malatya.................................................... 92
Yukarı Kavrun Yaylası-Kaçkar Buzulları / Çamlıhemşin, Rize.............. 94
Yukarı Kavrun Yaylası-Pokut Yaylası / Çamlıhemşin, Rize.................... 98
Yukarı Kavrun Yaylası-Çeymakçur Gölleri / Rize.................................. 100
Yukarı Kavrun Yaylası-Deniz Gölü / Rize-Artvin.................................. 102
Pokut Yaylası-Samistal Yaylası / Çamlıhemşin, Rize.............................. 104
Avusor Yaylası-Dadala Dağ Evi / Çamlıhemşin, Rize............................ 106
Dadala Dağ Evi-Ambar Gölü / Çamlıhemşin, Rize................................ 108
Dadala Dağ Evi-Hızarkapı Geçidi-Libler Gölü / Rize-Artvin.............. 110
Verçenik Yaylası-Tatos Gölleri / Rize........................................................ 112
Verçenik Yaylası-Kapılı Göller / Çamlıhemşin, Rize.............................. 114
Yedigöl Köyü-Mal Gölü-Deli Göl / İspir, Erzurum................................ 116
Yedigöl Köyü-Yedigöller / İspir, Erzurum................................................ 118
Başyayla-Çiçekli Göl / Çamlıhemşin, Rize............................................... 122
Yaylalar Köyü-Çeymakçur Gölleri / Yusufeli, Artvin............................ 124
Yaylalar Köyü-Deniz Gölü / Yusufeli, Artvin.......................................... 126
Yaylalar Köyü-Modut Yaylası / Yusufeli, Artvin..................................... 128
Dilberdüzü-Soğanlı Dağı / Artvin-Erzurum........................................... 130
Dilber Düzü-Boztepe / Artvin-Erzurum.................................................. 132
Körahmet-Şeytan Gölü-Dübe Yayla / Yusufeli, Artvin......................... 134

içindekiler
Yaylalar Köyü-Kındevul Aşıtı / Yusufeli, Artvin..................................... 136
Barhal-Karagöl / Yusufeli, Artvin............................................................... 138
Pişkankara Yaylası-Libler Gölü / Yusufeli, Artvin.................................. 140
Özgüven Köyü-Ciro Şelalesi / Yusufeli, Artvin....................................... 142
Beyazsu Yaylası-Yıldızlı Göl / Borçka, Artvin.......................................... 144
Maçahel-Maral Şelalesi / Artvin................................................................ 146 3
Narman Kanyonu / Erzurum...................................................................... 148
Süphan Dağı / Bitlis...................................................................................... 150
Tatvan-Por Köyü Rotası / Bitlis.................................................................. 152
Nemrut Kalderası / Bitlis............................................................................. 154
Anavarza / Kozan, Adana............................................................................ 158
Uçan Parkurları / Antalya........................................................................... 160
Karia Patikası / Milas, Muğla..................................................................... 162
Bafa Gölü Yürüyüşleri / Aydın-Muğla...................................................... 164
Taşyaran Vadisi / Uşak................................................................................. 168
Kula Volkanik Jeoparkı / Kula, Manisa.................................................... 174
Karagöl / Karşıyaka, İzmir........................................................................... 178
Ephesos-Kuşini Antik Taşocağı Rotası / Selçuk, İzmir......................... 180
Gökçeada / Çanakkale................................................................................. 184
Kaz Dağları Parkurları / Çanakkale-Balıkesir......................................... 186
Cehennem Şelaleleri / Kırklareli................................................................ 188
Uludağ / Bursa............................................................................................... 190
DOĞASEVERLERE ÖNERİLER
1. Doğa yürüyüşleri veya nı gerektirir.
kampçılık yapmak için mut- 6. Paylaşımcı olun. Arkada-
laka eğitim alın. Eğitimsiz şınıza vereceğiniz bir parça
doğaya açılmak kazaya da- çikolata büyük dostlukların
vettir. başlamasına neden olabilir.
2. Hiçbir etkinliği tek başı- Zaten doğaya gitmek, kamp
nıza gerçekleştirmeyin. En yapmanın temelinde de bu
küçük bir ayak burkulması olmalıdır: Paylaşmayı öğren-
bile insanın günlerce vahşi mek.
doğada tek başına kalmasına 7. Doğayla yarışmayın. Bu
neden olabilir. Bu yüzden bir konu hep yanlış anlaşılmış-
yerleşim yerinin yakınlarına tır. Doğaseverlere, dağcılara
gidiyor olsanız bile mutlaka doğayla mücadele eden in-
grup halinde hareket edin. sanlar gözüyle bakılır. Oysa
3. Bilmediğiniz bir bölgeye hiçbir insan doğayla müca-
rehbersiz gitmeyin. Grupta dele edemez. Unutmayın
4
bölgeyi bilen bir veya birkaç doğayla değil kendi dayan-
kişinin bulunması iyi olur. ma gücümüzle, sınırlarımız-
4. Plan ve program yap- la mücadele ediyoruz.
madan harekete geçmeyin. 8. Çantanızda kötü hava ko-
Yolculuğun zamanı, süresi, şulları için giyecek taşıyın.
rotaları, malzemelerin uy- Hangi mevsim olursa olsun
gunluğu ve yeterliliği, gidi- doğaya çıkarken çantanızda
lecek bölgenin özelliklerinin her zaman bir yağmurluk
araştırılması gibi konuları olsun.
kesinleştirin. 9. Malzeme almak için acele
5. Daha önce doğaya gitme- etmeyin. Katalogdan malze-
diğiniz insanlarla çok ciddi me seçmek yerine bilen biri-
faaliyetler yapmayın. Doğa- ne danışın.
da her faaliyet katılanların 10. Meteorolojik bilgiler ol-
tam bir uyum içinde olması- madan kampa gitmeyin.
SÜPHAN DAĞI / HAKAN ÖGE
11. Gideceğiniz bölgenin yoldur” kuralını bozarsanız,
haritasını elde etmeye ça- kaybolma olasılığınız yük-
5
lışın. Tek başına harita işe selir.
yaramaz. Pusula da gerekli. 14. Etkinliğiniz sırasında
Pusula veya harita kullan- doğaya zarar vermeyin.
mayı biliyorsanız doğada Önünüze çıkan sık ağaçlık
kolay kolay kaybolmazsınız. veya çalılıktan dalları kıra-
12. Gideceğiniz bölgenin rak geçit açmak yerine bu
jeolojik, coğrafik ve biyolo- bölgenin etrafından dolaşın.
jik özellikleri hakkında bilgi Yürürken görebileceğiniz
toplayın ve bu bilgileri etkin- tavşan, tilki gibi vahşi hay-
liğiniz süresince kullanmaya vanları rahatsız etmeyin.
çalışın. 15. Eğer kamp kuracaksanız
13. Doğada kesinlikle kes- kamp yerinizi başkalarının
tirme gördüğünüz yerler- da yararlanabileceği şekilde
den gitmeye çalışmayın. “En düzenleyin.
kestirme yol en iyi bildiğim 16. Kamp yerini seçerken
NEMRUT DAĞI, BİTLİS / TURGUT TARHAN
DOĞASEVERLERE ÖNERİLER

kaya diplerini tercih etme- sinlikle ateş yakmayın. Ateş


yin. Yukarıdan kopacak bir yakmak için ağaç kesmeyin.
6
kaya parçası çok ciddi so- Kuru dalları toplayın. Ateşi
runlara neden olabilir. Rüz- iyice söndürmeden kamp
gârın yönünü saptayarak ça- yerini terk etmeyin.
dırın ağzının rüzgârın esme 18. Önemli bir sorun da
yününün tersine gelmesine kampta bulaşık yıkamaktır.
dikkat edin. Yoksa çadırı her Kampa kesinlikle deterjan
açışınızda ciddi bir rüzgârla götürmeyin. En sağlıklısı
karşılaşırsınız. granül sabundur. En pratik
17. Kamp yaşamlarının vaz- olanı ise yanınızda çok az
geçilmez unsuru ateş yak- yağlı yiyecekler götürme-
mak ve başında oturup şarkı nizdir. Yağ kullanımını en az
söylemektir. Oysa bu durum düzeyde tutarsanız tabakla-
bazen geri dönülmez hatala- rınızı sıcak su, kum, yosun
ra da yol açabilir. Eğer kamp veya toprakla çok iyi temiz-
yakınında orman varsa ke- leyebilirsiniz.
19. Önemli bir sorun daha: 23. Etkinliğiniz sırasında
Çöp. Kamp sonrasında çöp- gruptan ayrı hareket etme-
lerinizi kesinlikle yakmayın. yin, grup liderinin dedikle-
Konserve kutularını iyice rini yapın. Çok konuşmayın.
ezerek hacmini küçültün ve Ekiptekilerle sert tartışma-
tüm çöplerinizi bir poşete lara girmeyin. En küçük bir
koyarak geri getirin. tartışma bile ekibi olumsuz
20. Yürüyüş veya kamp es- etkiler. Bu durum dikkatin
nasında bulunduğunuz yer- dağılmasına ve kazalara yol
lerden aşağılara zevk için açar.
taş yuvarlamayın. Hiç um- 24. Hedefe varmak üzere ol-
madığınız bir rotadan biri- sanız bile, çok yorulduysanız
leri geçiyor veya tırmanıyor veya hava koşulları hızla de-
olabilir. ğişiyorsa hemen geri dönün.
21. Etkinliğiniz sırasında 25. Malzemelerinizi çok iyi
bulduğunuz teknik tırmanış kullanın. Bakımını iyi yapın.
7
malzemelerini kullanmayın. Sağlıklı malzeme sağlıklı et-
Doğada kalmaları onlara za- kinlik demektir.
rar vermiştir. 26. Günlük tutun. Yaşadı-
22. Rastladığınız kamp yer- ğınız anlar kısa sürede zih-
lerindeki çadırlara, özellikle ninizden uçup gider. Oysa
de yiyeceklere dokunmayın. yazılı belge yıllar sonra bile
Yiyecekler etkinliğe göre he- birçok şeyin hatırlanmasına
saplandığı için alacağınız bir neden olur.
parça yiyecek diğerlerini aç 27. Gücünüzü ekonomik
bırakabilir. Çok zor durum- kullanın. Dönüşü de düşü-
daysanız en azını seçerek nün. Önemli kazaların ço-
(bir parça peynir, bir çikolata ğunun dağlarda dönüş sıra-
gibi) alın. Zamanınız varsa sında olduğunu unutmayın.
gelmelerini bekleyin. Zama- Kendinizi ispat etmeye çalış-
nınız yoksa not bırakın. mayın.
Soğucak Yaylası

YILDIRIM GÜNGÖR
Sakarya’nın Sapanca ilçe- kaynağı barındırıyor.
si sınırları içinde bulunan Yayla, Sapanca merkeze
8
Soğucak Yaylası, her mev- 12 kilometre uzaklıkta. Bu
sim muhteşem güzellikler mesafeyi yürüyerek de gi-
sunuyor. Sapanca’nın yük- debilirsiniz ama ilk kilomet-
sek kesimlerinde dağları reler yürümek için sıkıcı.
süsleyen ormanın içinde Bunun yerine yaylaya kadar
saklanmış bir cennet ade- araçla giderek kamp kurup
ta. Yöredeki tüm yaylalarda yayla civarında yürüyüşler
olduğu gibi burada da artık yapabilirsiniz. Rotaya İstan-
eskisi kadar yaylacılık yapıl- buldere yolunda ilerlerken
mıyor. Ancak yayla evleri sağa giden Soğucak Yaylası
betona henüz yenik düş- tabelasını görünce girecek-
memiş. Soğucak’ın içinde siniz. Yol üzerinde çok sayı-
bulunduğu ormanlık alan, da arıcı ve kovan göreceksi-
yaz aylarında bile gürül gü- niz. Yayla yolunda ilerlerken
rül akan sayısız dere ve su sola dönen ilk yola girin
Sapanca, Sakarya

mutlaka, yol arıcıların bu- oldukça uygun düzlükler


lunduğu bir düzlükte sona var. Yaylada kamp kurarak
eriyor. Düzlüğe varmadan günübirlik yürüyüşler ya-
yolun sağ yamacından dö- pabilirsiniz. Orman içinde
külen şelale dikkatinizi çe- çok fazla yürüyüş rotası var.
kecek. Bahar aylarında şela- Yaylanın içinden geçerek
le oldukça güçlü akıyor. Çok ormanda devam eden yol,
yüksekten dökülmüyor ama yörenin farklı güzelliklerine
bulunduğu yerin manzarası ulaşıyor. Yol, yaylayı çıkınca
çok güzel. Burada zaman bir düzlükte devam ediyor,
geçirmenizi öneririm. Hele sonra iki yokuş geçip düz-
yazın şelalenin altına gir- lüğe varılıyor. Burada bir-
meden burayı terk etmeyin. kaç farklı rota bulunuyor.
Soğucak Yaylası’na vardı- Ormanda kaybolmak çok
ğınızda sadece birkaç evin kolay olduğu için eğer ya-
dumanının tüttüğünü göre- nınızda bölgeyi bilen biri
9
ceksiniz. Yazın bile yemek- yoksa mutlaka GPS ile yü-
ler burada soba üstünde pi- rüyün. Yaylada akşam ateş
şiriliyor. Yaylaya gitmişken yakmadan kampın keyfini
kamp yapmanızı öneririm, çıkarın.
KEREM YÜCEL
İnönü Yaylası
Sakarya’nın Pamukova
ilçesi sınırları içinde yer
alıyor. Samanlı Dağları’nın
en geniş ve en düz yaylala-
rı arasında bulunan İnönü
Yaylası’na gitmek için do-
ğaseverler çoğunlukla Yu-
vacık-Yuvacık Barajı yolunu
izliyor. Nusretiye Köyü’n-
den giderken sola doğru
İnönü Yaylası’nı görünce gi-
rin. Yol gayet düzgün. Yola
girdikten yaklaşık 40 dakika
sonra İnönü Yaylası’na va-
racaksınız. İlkbaharda gece
ve gündüz arasındaki sıcak-
10
lık farkı fazla olduğu için
bezen yoğun sis yol boyun-
ca devam ediyor ve yaylada
sona eriyor. Yayla çok geniş
bir alana yayıldığı için yay-
la evleri de dağınık bir gö-
rünüm sergiliyor. Samanlı kamp kurarak orman içinde
Dağları’nın önemli yürüyüş günübirlik yürüyüşler de
parkurlarından biri olan yapmak mümkün. Çünkü
Serindere’nin bir kolu bu yayla civarında birçok rota
yayladan doğarak aşağılarda var ve bunların her biri fark-
Serindere’ye karışıyor. lı güzelliğe sahip. Yaylanın
Buradaki tek yürüyüş her mevsim farklı bir güzel-
parkuru Tepecik Köyü’n- liği var. Baharın ilk günle-
de biten rota. Ama yaylada rinde rengârenk çiçeklerin
Pamukova, Sakarya

11

KEREM YÜCEL

bezediği yayla, serinlemek yolda saatlerce yürümek


isteyenler için ideal bir sığı- biraz yorucu ama karlar al-
nak. Sonbaharda ortaya çı- tında kalmış yayla evlerinin
kan pastel renkler yaylanın muhteşem görüntüleri yor-
başka güzelliklerini ortaya gunluktan eser bırakmıyor.
çıkarıyor. Kış gelince yay- Yaylaya kış kampçılığı eği-
la yolu kapanıyor. Ama kış timi için giderek kar içinde
İnönü Yaylası’nın en güzel çadırda yaşama deneyimini
mevsimi. Kar altında kalmış tadabilirsiniz.
Serindere
Kocaeli sınırlarındaki Se- kenarındaki patikalardan,
rindere geçişi, yaz aylarında çoğunlukla da dere için-
yapılacak en güzel dere ge- den gidiyor. Ancak ikinci
çişi etkinliklerinin başında parkur daha çok dere için-
gelir. Rota kimi zaman or- den devam ediyor. Soldaki
manın içinden geçer, kimi dereye girenler iki üç saat-
zamansa derede bele kadar lik yürüyüş sonrası beton
suya girilir. Bu rota Yuvacık köprüye varıyor. Buradan
Barajı’nı besleyen irili ufaklı itibaren orman içinde yü-
derelerin birleştiği su top- rünerek dere yatağına geri
lama havzası içinde devam dönülüyor. Asıl rota, ikinci
eder. Derenin en önemli rota. Özellikle ikinci parkur
kolu İnönü Yaylası’ndan do- çoğunlukla dere içinden ge-
ğar. Yayladan doğan bu kol çiyor. En çok tercih edilen
aşağılara doğru derin bir parkur da bu. Serindere
kanyonun içinde geçerek rotası yaz aylarında bu yö-
12
Serindere’ye ulaşır. redeki en ıslak rota. Yürü-
Yaz aylarında doğasever- yüş yapanların en büyük
lerin en çok ilgi gösterdiği keyfi derede ıslanmak ve
parkur Serindere. Bunun yüzmek. Dere içindeki irili
nedeni vadi içinden geçilen ufaklı rotalarda bol bol yüz-
sulu etapların çok zorlu ol- me molası verilebilir. Bura-
maması ve yaşamsal risk ta- da uzun süre suda yürüne-
şımaması. Serindere’nin üç ceği için taşları kayganlığına
farklı parkuru bulunuyor. dikkat etmek gerek. Bu ro-
Birinci ve ikinci parkurlar tanın iki çıkışı var. Birinci
Serindere Köyü’ndeki ala- çıkış dönmek, dere bitince
balık tesislerinden başlıyor. aynı rotadan geri dönülebi-
Soldaki dere birinci, sağdaki lir. İkincisiyse İnönü Yaylası
dere ise ikinci parkur. Her çıkışı. Bu daha zor ve daha
iki parkur da kısmen dere uzun bir parkur. Kanyonu
Yuvacık, Kocaeli

13

YILDIRIM GÜNGÖR

baştanbaşa geçerek İnönü planlaması yapmaları la-


Yaylası’na gitmek isteyen- zım. Geçiş, ekibin hızına
ler ciddi bir kanyon geçişi ve deneyimine bağlı olarak
yapacak, yanlarında teknik üç saat ile yedi saat arasın-
malzeme olmadan kanyo- da sürebilir. Üçüncü parkur
na girmemeleri gerekiyor. baraj parkuru ve herkesin
Ayrıca İnönü Yaylası’ndan yürüyebileceği bir özelliği
kendilerini alacak bir araç sahip.
Soğukdere
Soğukdere, Yuvacık Bara-
jı su toplama havzası içinde
bulunuyor. Kocaeli’nin yaz
aylarındaki önemli ve zorlu
yürüyüş rotalarının başında
geliyor. Bu rotanın önem-
li bir özelliği de Menekşe
Yaylası rotasıyla birleştirile-
bilmesi. Ancak bunun için
ekibin küçük ve deneyimli
olması, dereyi zorlanmadan
hızlı geçmesi gerek.
Rota, Aytepe’de bulunan
Büyükşehir Belediyesi’nin
su deposunun önünden
başlıyor. Burada özellikle
14
kanyon geçişi için gerekli
hazırlıklar yapılıp malzeme
kontrolü yapıldıktan sonra
yola çıkılıyor. Dere yukarı
doğru takip edilerek yürü-
nüyor. Yukarı doğru sert- yapacakların da rahatlıkla
leşen dereyi geçerken her üstesinden geleceği bu rota
türlü emniyet kuralına özen yer yer zorlu noktalardan
göstermek gerek. Özellikle da geçiyor. Serindere’de ol-
dere içinde bulunan taşlar duğu gibi burada da bol bol
bazen çok kaygan olabili- yüzme molası verilebilir.
yor. Bu nedenle mutlaka Bunu dikkate alarak dere-
kask takılmalı. Kask, bu tür ye erken saatlerde girilmesi
geçişlerin en önemli mal- şart. Böylece hem dere ge-
zemesi. İlk kez dere geçişi çişini zamanında yapabilir
Yuvacık, Kocaeli

15

YILDIRIM GÜNGÖR

hem de istediğiniz yerde bir görünüme bürünüyor.


yüzme molası verebilirsiniz. Soğukderede’nin kanyon
Parkur bitiminde ıslanan duvarlarının yüksekliği be-
giysilerin değiştirilmesi için zen 200 metreyi geçiyor.
mutlaka yedek giyecek gö- Kanyondan Beşkayalar Ta-
türülmeli. Soğukdere içinde biat Parkı’ndan çıkılarak
irili ufaklı birkaç şelale ve ormanda Veysel Dayı’nın
birçok küçük çavlan bulu- kahvesinde sıcak bir mola
nuyor. Yükseldikçe kanyon vermek, bu yürüyüşün en
duvarları bazen ürkütücü keyifli anlarından biri.
BALLIKAYALAR KANYONU
Ballıkayalar, Kocaeli’nin ilk birkaç yüz metresi çok
Gebze ilçesinin Tavşanlı kolay. Vadi tabanındaki ka-
Köyü sınırları içinde. Bir yaların üzerinde bir sağa
günlük bir aktivite için ol- bir sola geçerek yürüyüşün
dukça uygun. Tavşanlı Kö- ikinci etabına varacaksınız.
yü’nün içinden giden yolu Bir anda yol bitiyormuş
takip ederseniz beş dakika gibi olacak. Burada karşını-
sonra Ballıkayalar yol ay- za çıkan küçük bir kayalığı
rımına varacaksınız. Bu tırmanarak birkaç metre
noktadan birkaç dakika yukarı çıkıp dereyi aşağıda
sonra küçük bir göletin bu- bırakacaksınız. Derenin en
lunduğu bir meydana vara- ürkütücü aktığı nokta da
caksınız. Bir ahşap yapının burası. Bu etap geçişin en
bulunduğu yer, kanyonun heyecanlı etabı. Kayaların
girişi. Araç ve insanlardan üzerinden yürürken, hele
ücret alınıyor. de kalabalıksanız çok dik-
16
Yaklaşık iki kilometre- katli olmanız gerek. Ters
lik kanyon geçişi genelde bir harekette aşağıdaki de-
kolay, ama heyecan verici. reye düşebilirsiniz.
Bahar aylarında dere ba- Burayı geçtiğinizde bir
zen azgın akabiliyor. Bu yan geçiş noktasına gele-
nedenle dikkatli olunmalı. ceksiniz. Uzunluğu 1.5 met-
Aşırıya kaçılmadığı süre- re olan bu yan geçiş vadi
ce geçiş yaşamsal bir risk geçişinin de kilidi. Yani en
taşımıyor ama yine de ka- zor nokta burası, ama hiç-
yalardan geçiş yapacağı- bir riski yok. Çok az basa-
nızı unutmayın. Vadinin mağın ve tutamağın olduğu
girişindeki yüksek kaya bu noktadan düşülmesi ha-
duvarlarında haftanın her linde sadece dizinize kadar
günü tırmanan birilerini suya gömüleceksiniz. Bir-
görebilirsiniz. Yürüyüşün kaç metre yukarıdan çalılık-
Gebze, Kocaeli

CÜNEYT OĞUZTÜZÜN
17
ların arasından da bir patika kayalar çıkacak karşınıza.
açılmış, ama bence su ke- Bu etabın sonunda da yine
narı daha güvenli. Bu nok- bir şelale ve önünde büyük
tayı geçenleri büyük ve hoş bir gölet çıkacak karşınıza.
bir sürpriz bekliyor: Birkaç Soldaki ağaçları kullanarak
metre yükseklikten dökülen yukarı çıkın. Bundan sonra
ve derin bir de dökülme çu- vadide kayaların yerini top-
kuru olan bir şelale. Eskiden rak almaya başlar. Moladan
burada yüzerdik ama çevre- sonra dönerken de yine çok
deki bahçelerden gelen ilaç- keyif alacaksınız. Eğer fazla
lar suda yüzmeyi olanaksız bir kaya tecrübeniz yoksa
kılıyor artık. Şelalenin üze- bu geçişi bir turizm şirketi
rindeki düzlükten yürüme- ile yapmakta fayda var. Bu
ye başlayın. Kısa bir süre yürüyüş en fazla üç saatini-
sonra sol yamaçta tabakalı zi alır.
BALLIKAYALAR KANYONU

18
Gebze, Kocaeli

19

CÜNEYT OĞUZTÜZÜN
YILDIRIM GÜNGÖR
MENEKŞE YAYLASI

Menekşe Yaylası İzmit’in cudun normal eğimlerde


20
Nusretiye Köyü sınırları ısınması tercih nedeni ama
içinde yer alıyor. Yürüyüş bu parkur farklı. Bu dik eta-
bir derenin içinde bulunan bı hiç acele etmeden yavaş
Veysel Dayı’nın doğase- bir tempoda çıkmaya çalı-
verlere her türlü hizmeti şın. Zaten acele ederseniz
verdiği tesislerden başlıyor. kısa süre içinde tıkanır ka-
Tesisin yanındaki köprü- lırsınız. Bu da gününüzün
den karşı yamaca geçtiğiniz zehir olacağı anlamına gelir.
anda yürüyüşe başlamış Bu etaptaki görkemli kayın
olacaksınız. Menekşe Yay- ağaçlarının kökleri bazen
lası yürüyüşünün en zorlu birçok basamak oluştura-
etabı bu ilk etap. Çünkü rak bazı etapları daha ko-
yola çıkar çıkmaz karşınıza lay çıkmanızı sağlayacak.
eğimli bir yamaç çıkacak. Temponuzu hiç bozmadan,
Doğa yürüyüşlerinde vü- yarışmadan yavaş yavaş
Yuvacık, Kocaeli

YILDIRIM GÜNGÖR
yükselirseniz yola çıktıktan bir orman yolunu kestiği
21
45 dakika sonra ilk parkuru yerden itibaren yolu terk
bitirmiş olursunuz. Parku- ederek aşağı doğru inen
run bitimindeki kayalıklar- geniş patikaya girin. Beş
da iyice dinlenin, sıvı alın dakika sonra, ortasından
ve tekrar yola çıkın. Çok tertemiz bir derenin aktığı
kısa bir süre sonra bir or- biz düzlüğe varacaksınız.
man yolu çıkacak karşını- Derenin temiz olması sizi
za. Bu yoldan sağa dönün şaşırtmasın. İnsan olma-
ve yürümeye başlayın. Yol yan her yerde dereler temiz
inişli çıkışlı olarak sizi or- akar. Burada iyice dinlenip
man içinde yaklaşık bir saat yemeğinizi yedikten sonra
yürütecek. Eğer yaz başıysa tekrar yola çıkın. Düzlüğün
ormangülleri, sonbaharsa sonundaki yokuş yarım saat
pastel renkler eşlik edecek sonra sizi Menekşe Yayla-
yürüyüşünüze. Yolun başka sı’na götürecek.
MENEKŞE YAYLASI

22
Yuvacık, Kocaeli

23

YILDIRIM GÜNGÖR
YEDİGÖLLER
Bolu ili sınırları için- kalacaksınız. Toprak olma-
de kalan Yedigöller’e hem sına rağmen iyi bir yol. Hele
Bolu’nun içinden hem de mevsim sonbaharsa her bir
Mengen tarafından ulaş- virajı döndüğünüzde renk-
mak mümkün. Ben Bolu ten renge bürünen bir do-
rotasını tercih ediyorum. ğaya karşılaşacaksınız. Yol
Bolu Ankara yönünde E-5 yaklaşık 1.5 saat sürüyor.
karayolu üzerinde Yedigöl- Burada iki yürüyüş rotası
ler tabelasını izlediğinizde önereceğim. Göllerin etra-
kısa süre sonra evler geride fındaki patikaları dolaşarak
kalacak ve doğayla baş başa tüm göllere ulaşmak. Bu

24
YILDIRIM GÜNGÖR
Bolu

yürüyüş sırasında en keyif değiştiğini göreceksiniz. Bi-


alacağınız şey sudaki yan- raz yorucu ama bir o kadar
sımalar olacak. Yedigöller da zevkli bir yürüyüş. Yürü-
yansımanın en güzel göz- yüşün ortalarında okla gös-
lendiği yerlerden biri. Rüz- terilen rotayı takip ederek
gâr olmadığı zamanlarda buradaki anıt çamı ziyaret
yansıma o kadar kusursuz edip dibinde dinlenebilir-
ki gerçeği kadar net. Tüm siniz. Anıt çamın yoldan
göllerin etrafını dolaşmak uzaklığı 500 metre civarın-
birkaç saatinizi alır. Bu yü- da. Patika da yürümek için
rüyüş sırasında göreceğiniz çok uygun. Burada biraz
mantarlar sürekli dinlendikten sonra geri dö-
durarak fotoğraf nün. Hedefimiz manzara
çekmenize neden seyir noktası. Bu noktaya
olacak. Yedigöller vardığınızda Yedigöller’in
gibi muhteşem bitki muhteşem görüntüsü ayak-
25
örtüsüne sahip bir larınız altına serilecek. Bu
yere giderken mutla- seyir noktasında daha iyi bir
ka yanınızda makro başka nokta daha var. Ama
objektif bulundurun. biraz daha ileride. Yaklaşık
Çok güzel kareler bir kilometre yürüdüğünüz-
yakalayabilirsiniz. de bir düzlüğe varacaksınız.
İkinci yürüyüş rotası Bu düzlükteki kayaların
ise Bolu yönündeki üzerine çıktığınızda nefes
çıkış kapısından baş- kesici final ile karşılaşacak-
lar. Toplam beş ki- sınız. Rengârenk bir doğa
lometrelik bir etabı ve muhteşem bir peyzaj. Bu
kapsar. Yol boyunca rotayı yürürken çok dikkat-
yokuş yukarı yü- li olun. Ormandan çıkarak
rürken manzaranın karşıya geçmeye çalışan ge-
birkaç metrede bir yikler sizi korkutabilir.
SAMANDERE ŞELALESİ
Doğa yürüyüşü yapanlar lerde su derine doğru aşın-
nedense Kocaeli’den öte- dırır. Bu aşınan yere giren
ye geçmiyor. Oysa Düzce çakıl parçaları binlerce yıl
ve Bolu’da birçok benzer- boyunca burayı aşındırarak
siz doğa değeri bulunuyor. çukura dönüştürür. Suyun
Düzce’nin güneydoğusun- sert döküldüğü yerlerde su
daki Samandere Şelale- tarafından taşınan taşların
si’nden başlayan ve orman oyarak oluşturduğu çukur-
içinde saklı kalmış ve henüz lara “dev kazanı” deniyor.
bozulmamış yaylalardan ge- Şelaleden geri dönerek as-
çerek Abant’ta biten rota, falt yola girin. Yol yürümek
bu doğal değerlerin bir kıs- için oldukça güzel. Yavaş
mını görmenizi sağlıyor. yavaş yükseliyor. Yaklaşık
Düzce’ye 26 kilometre me- beş kilometre sonra sola
safede bulunan şelale, tabiat doğru eğreti bir levha Sa-
parkı ilan edilmiş. Yaz ayla- karca Yaylası’nı gösterecek.
26
rında Düzce ve komşu iller- Bu yola girdikten 15 dakika
den kalabalık bir ziyaretçi sonra Sakarca Yaylası’n-
akınına uğruyor. Şelale dar dasınız. Bu son etap biraz
ve derin bir vadiden akıyor. dik. Bir tepenin yamacında
Şelale değil de şelaleler de- kurulmuş yayla çok sakin.
mek belki daha doğru. Çün- Yayla evleri hâlâ geleneksel
kü müthiş bir gürültüyle mimarisini koruyor. Sadece
düşen birkaç şelale var. iki ev biraz aykırı o kadar.
Beyaz köpükler çıkararak Yaylanın ortasında büyük
akan su, düştüğü yerde bü- ve yemyeşil bir düzlük var.
yük bir kazan oluşturmuş. Çocuklar için çok ideal bir
Bilinenin aksine kayaları kamp yeri. Ayrıca dağlar-
suyun akışı değil, suyun ta- la bezeli muhteşem bir de
şıdığı diğer taşlar aşındırır. manzarası var. Yaylanın
Şelalenin sert düştüğü yer- suyu ise muhteşem. Burada
DÜZCE-BOLU

biraz dinlendikten
sonra yaylanın
içinden geçerek
ormana doğru
inen yola girin. En
fazla bir saat son-
ra Bolubaşı Yay-
lası’ndasınız. Bu
yayla Sakarca’ya
göre daha küçük
ve bazı evler ne
yazık ki bakımsız-
lıktan yıkılmaya
yüz tutmuş. Sade-
ce iki ev beton ve
yaylaya hiç mi hiç
27
yakışmamış. Yay-
lanın ortasındaki
çeşmenin suyu
çok soğuk ve çok
YILDIRIM GÜNGÖR

lezzetli. Termos-
larınızı bu lezzetli
su ile doldurarak
yaylada biraz daha maçta, düzlükteyse hayvan-
oyalanıp keşfinizin son eta- lar otluyor. Evler geleneksel
bı olan Sinekli Yaylası’na mimariye uygun yapılmış ve
yönelin. Bir saatten kısa bir hiç beton bina yok. Üç yay-
süre içinde yaylaya vara- la içinde yaylacılığın yoğun
caksınız. Yayla tam yamaca olarak yapıldığı tek yayla
kurulmuş. Diğer yaylalara burası. Sinekli Yaylası’ndan
oranla daha planlı. Evler ya- Abant dört kilometre.
TURGUT TARHAN
SOĞUKSU MİLLİ PARKI

28
Kızılcahamam ilçe mer- karaçam, sarıçam, köknar,
kezinin kuzeybatısında ka- gürgen. Bunların yanı sıra
lan 1195 hektarlık bölüm yabani çilek, ahlat, yabani
1959 yılında Soğuksu Milli fındık, titrek kavak ve bazı
Parkı ilan edildi. Milli park, meşe türlerine de rastlanı-
iki ana vadiye açılan pek yor. Milli parkta yabando-
çok dere ve vadiler arasında muzu, boz ayı, tilki, çakal ve
uzanan düzlüklere sahip. kurt gibi memeli hayvanlar
Bölgenin jeolojik yapısı ve da bulunuyor. Burada ayrıca
genç tektoniği nedeniyle bu 160 civarında kuş türü gö-
civarda pek çok sıcak ve so- rülüyor; bunların en önem-
ğuk su kaynağı bulunuyor. lisi dünya çapında koruma
Sıcak su kaynakları kaplıca altına alınan kara akbaba.
olarak değerlendiriliyor. Soğuksu Milli Parkı’nı
Parkta hâkim ağaç türleri özel yapan iki şeyden biri
KIZILCAHAMAM, ANKARA

YILDIRIM GÜNGÖR
29
kara akbabaysa diğeri 2.35 parkuru bulunuyor. Çok
metre çap ve 2.8 metre fazla cazibesi yok ama kara
yüksekliğe sahip fosilleşmiş akbaba gözlemi ve Kuzca-
ağaç. Günümüzden yakla- pınar’daki fosilleşmiş ağaç
şık 18-15 milyon yıl önce yürüyüşünüzü cazip hale
burada bulunan ormanların getirebilir. Rotanın yarısı
bir kısmı, meydana gelen yokuş. Burada yürüyüş veya
volkanik etkinlik soncunda kamp yapmak için önceden
sıcak volkanik malzemenin Milli Parklar’dan izin almayı
altına kalmış. Zaman için- unutmayın.
de organik malzemeler silis
elementle yer değiştirmiş
ve ağaçlar taşlaşmış. Milli
park içinde uzunluğu 16
kilometre olan bir yürüyüş
NALLIHAN
Sadece ormanda, bir ke- gidecekler Bolu-Aladağ-Se-
narında veya yeşillikler için- ben-Beypazarı yolunu,
de bir yaylada değil, hiçbir Ankara’dan gidecekler ise
bitkinin yetişmediği farklı Beypazarı-Çayırhan güzer-
bir coğrafyada da olağanüs- gâhını kullanabilirler. Yürü-
tü bir gün geçirebilirsiniz. yüşe başlayacağınız nokta
Ankara’nın Nallıhan ilçesi ise Çayırhan- Nallıhan ara-
sınırları içinde kalan Sarıyar sında bulunan Davutoğlan
Barajı civarındaki erozyon Köprüsü’nün biraz ilerisi.
bölgesinin en yüksek tepesi Köprünün karşısındaki böl-
olan Kıztepe ve etekleri çok ge ilginç bir jeomorfolojik
farklı bir yürüyüş rotası içe- yapıya sahip. Buradaki ya-
riyor. maçlardan yürüyerek Kız-
Nallıhan’a İstanbul’dan tepe’nin eteklerine kadar
gidebilirsiniz. Yürüyüşe
başlamadan yanınıza su
30
almayı unutmayın. Rota
üzerinde su bulmanız
olanaksız. Bölgenin en
önemli yanı, su ve rüzgâr
etkisiyle ortaya çıkan yer
şekilleri ve bunların bü-
ründüğü renkler. Dünya
ölçeğinde bile böyle bir
oluşum çok ender. Doğa
burada dans ediyor san-
ki. Yüksek bir noktada
durarak dikkatinizi yer
YILDIRIM GÜNGÖR

şekillerine verdiğinizde
hareket ettiklerini sa-
nabilirsiniz. Çizgiler o
ANKARA

YILDIRIM GÜNGÖR
31
kadar ritmik ki böylesini gibi gözükse de kaslarınız
ancak topografik haritalar- zorlanacak. Bu nedenle bu
da görmek mümkün. Eroz- sırtlarda hızlı yürümeye
yonun etkisiyle topografya çalışmayın, çok çabuk yoru-
üzerinde meydana gelen yer lursunuz. Bu sırt boyunca
şekilleri olağanüstü. Kızte- yapacağınız yürüyüş iki üç
pe’ye baktığınızda ise zirve- saat arasında değişecek. Bir
sine doğru her türlü rengin yere ulaşmaktan çok, farklı
katman katman gözlendiği, yer şekilleri arama yürüyü-
eteklerinde ise bu renklerin şü olacak.
harmanlandığı bir manzara Yürüyüşünüz sırasında
gözleniyor. Yürürken ayak- sağanak yağmur yağarsa he-
larınızın çok az da olsa ze- men geri dönün. Killi top-
mine gömülmesi rahat bir rak kısa süre içinde tam bir
yürüyüş yapmanızı sağlar balçık haline geliyor.
NALLIHAN

32
ANKARA

TURGUT TARHAN
33
ERFELEK ŞELALELERİ
Bir doğa harikasının rast- düşüneceksiniz. Şela-
lantıyla bulunmasıyla ülke- lelerin tümünü gez-
mizin en güzel vadilerinden mek için bir rehber
biri de ortaya çıkmış oldu. almanızda fayda var.
Sinop’un Erfelek ilçesi sınır- Vadi boyunca yükse-
ları içinde kalan Erfelek Şe- lirken her basamakta
laleleri’ne giden yol oldukça bir şelale karşılayacak
bozuk. Bunun nedeni böl- sizi. Kimi küçük, kimi
gedeki yol inşaatları. Orma- ise oldukça görkemli.
nın içindeki bu gizli cennet- Ancak yükseldikçe
te otuzun üzerinde şelale parkur zorlaşmaya
var. Bunlardan dokuz tanesi başlayacak. Bazı şela-
diğerlerinde daha büyük. lelerin dibinde birik-
Sonbaharda yapacağınız miş olan yaprakların
bir yürüyüş pastel renklerin sunacağı müthiş gör-
ortaya çıkmasıyla büyülü sel şölenlere şimdi-
34
bir rotaya dönüşür. Orma- den hazır olun. Bazı
nın içindeki bir düzlükte ilk yerleri tırmanırken
şelale ve oluşturduğu gölet yardıma gereksinim
karşılayacak sizi. Rota da duyacaksınız. Kayalar ba-
tam buradan başlıyor. Yak- zen zor geçit veriyor, bazen
laşık üç dört kilometre son- de oldukça kaygan oluyor.
ra ise vadi tabanı düzleşiyor Bu yüzden yürüyüşünüzü
ve yolculuğumuz sona eri- olumsuz etkileyecek. Bu
yor. Şelalenin yanından sola nedenle “rehber alın” diyo-
doğru giden patika sizi bir rum zaten. Eğer rehberiniz
günlüğüne de olsa düşler varsa vadinin sonuna kadar
ülkesinde yolculuğa çıka- giderek suyun kaynağına da
racak. Geri döndüğünüzde ulaşabilirsiniz. Benim tav-
gördüğünüz şeylerin tümü- siyem büyük şelaleleri gör-
nün gerçek olup olmadığını dükten sonra okları izleye-
Erfelek, Sinop

CÜNEYT OĞUZTÜZÜN
35

rek geri dönmeniz. Rotanın oturduğunuz kanepe size


bir noktasında Değirmen öyle rahat, öyle büyüleyici
Kafe diye bir işaret görecek- gelecek ki kolay kolay terk
siniz. Okları takip edin, kısa etmek istemeyeceksiniz bu-
sürede ağaçların arasında rayı. Dönüşte okları takip
kaybolmuş eski bir değir- ederseniz kısa süre içinde
menden bozma kafeteryayı tekrar yola çıktığınız nok-
göreceksiniz. Burada çay taya geri döneceksiniz. Geri
içerek su sesi ve kuş cıvıltı- dönerken bu kadar kısa bir
ları arasında terapi bile ya- süre içinde bu kadar çok
pabilirsiniz kendinize. Yaşa- şelale görmenin şaşkınlığını
dığınız yorgunluktan sonra yaşayacaksınız.
SORKUN ŞELALESİ
Günümüzden 65 milyon lardan tutunup yan geçişler
yıl önce oluşmuş tabakalı yaparak devam edebilirsi-
kayaçların arasında akan niz. Bazen de suya girerek
Sorkun Dere’nin kaynağına tabii. Ara sıra balıklar eşlik
çok yakın bir yerde bulunan edecek yolculuğunuza. Ro-
Sorkun Şelalesi, Sinop’un tanın ortalarından sonra
gizli kalmış köşelerinden setler fazlalaştığı için küçük
biri. Dere milyonlarca yıl çavlanlar da artmaya baş-
önce oluşmuş tabakaların layacak. Bu çavlanların en
üzerinde akarken her bir güzeli arka arkaya akan iki
küçük çavlanda farklı bir şelale.
güzellik sergiliyor. İkiz şelalelerden son-
Gerze’deki bu vadi de Si- ra dere iyice kolaylaşmaya
nop’taki diğer vadiler gibi başlıyor. Yaklaşık 20 dakika
setlerden oluşuyor. Nedeni kadar bu şekilde yürüdük-
ise tektonizma. Milyonlar- ten sonra dere yeniden sert-
36
ca yıldır bölgede meydana leşiyor. Ama hâlâ yukarıdan
gelen jeolojik olaylar so- dökülen bir şelalenin sesini
nucunda birçok düşey fay duyamayacaksınız. Sorkun
meydana geldi. Bu faylar da Şelalesi gerçekten de ken-
zaman içinde bu muhteşem dini son ana kadar göster-
dereleri ve derelerden dö- miyor. Sağınızda üstü çi-
külen şelaleleri oluşturdu. menlerle kaplı terk edilmiş
Dere bazen düzleşiyor, bir kulübe göreceksiniz. Bu,
kenardaki patikalardan ra- eski bir su değirmeni. Eski
hatlıkla geçiliyor. Sonra ama aslında küçük bir iki
birden daralarak dar bir müdahaleyle çalıştırılabi-
boğaza dönüşüyor. Çok zor lecek halde. Tüm düzenek
olmayan bir parkur. Kimi sağlam, sadece değirmene
zaman kayadan kayaya atla- su getiren kanalların tamir
yarak, kimi zaman ise kaya- edilmesi gerek.
GERZE, SİNOP

YILDIRIM GÜNGÖR
37

Kulübeyi arkanızda bıra- kadar gitmeleri gerekiyor.


kıp devam edin. En fazla 10 Kayalarla çevrilmiş bir çu-
dakika sonra bir uğultu du- kurluğun ortasına akıyor
yacaksınız. Ancak önünüz- şelale. Sonbahar olmasına
deki kaya bloğunu geçince rağmen su oldukça fazla.
görebileceksiniz şelaleyi. Gerze buna benzer bir sürü
Doğadaki en güzeller en zor dereyi ve şelaleyi barındırı-
ulaşılacak, en kuytu yerler- yor. Bir tarafta muhteşem
dedir. Onları hak etmek için bir deniz, hemen berisinde
emek sarf etmek gerekir de, muhteşem ormanlar ve de-
bir doğal güzellik bu kadar reler. Bu muhteşem doğa-
mı kuytuda olur? Dereden nın henüz tam anlamıyla
gelenlerin görmesi için ne- keşfedilmemiş olması ise
redeyse şalalenin dibine buranın en büyük avantajı.
YENİCE ORMANLARI
Karabük’ün Yenice ilçesi çalarla yapmanızı
sınırları içinde kalıyor. Ka- tavsiye ediyorum.
rabük Valiliği’nin yaptığı Eğer kamp kurmak
çalışma ile Yenice Orman- istemiyorsanız Or-
ları içinde 15 adet yürüyüş man İşletme Mü-
rotası, beş adet kamplı rota, dürlüğü’yle temasa
yedi adet de bisiklet rotası geçip orman evinde
işaretlendi. Dört mevsim konaklayabilirsiniz.
yürüyüş yapılacak muhte- Ormanda işaretle-
şem bir bölge. İlkbaharda nen birçok yürüyüş
yeşilin, sonbaharda da çeşit rotası var. Ben yine
çeşit rengin yansıdığı Yeni- de kendi bildiğim
ce Ormanları, bitki çeşitli- rotayı öneriyorum.
liği ve barındırdığı endemik Orman İşletme
türlerin zenginliğiyle eşsiz M ü d ü r l ü ğ ü ’n ü n
bir bölge. Burada yapaca- konaklama tesisi-
38
ğınız yürüyüş sonrasında nin önünden yukarı
rüyalarınızın bile renklen- çıkan yolda yürü-
diğini göreceksiniz. Yenice meye başlayın. Sa-
Ormanları içindeki Çitdere ğınızda solunuzda
ve Kavaklı bölgeleri kapsa- porsuk ve anıt fındık ağaçla-
dıkları ekosistem nedeniyle rını göreceksiniz. Eğer bir iki
koruma altına alınmış. Çit- gün önce yağmur yağmışsa
dere’de porsuk, fındık, kara- ormanın tabanının rengâ-
çam, akçaağaç, sapsız meşe renk mantarlarla kaplan-
ve dağ karaağacı, Kavaklı dığını göreceksiniz. Yukarı
bölgesinde ise anıt porsuk ve doğru çıktıkça ortam daha
fındık ağaçları egemen. Ye- da kızıllaşacak. Yürüyüşü-
nice’ye sabahın erken saatle- nüz boyunca ceylan ve ge-
rinde varırsanız kahvaltınızı yik izlerine rastlayacaksınız
fırından yeni çıkmış poğa- sık sık. Eğer biraz şansınız
Yenice, Karabük

39

TURGUT TARHAN

varsa hayvanları görmeniz dünyasında bulacaksınız. Et-


bile mümkün. Burası dün- rafınıza dikkatli bakarsanız
yada çok az kalmış doğal bir mikro dünyanın tüm fertle-
anıt orman, doğanın bize rinin bu ekosistem için nasıl
korumamız için bıraktığı da canla başla çalıştıklarına
bir değer. Yürüdüğünüz yol tanık olacaksınız. Yürüyüş
boyunca bazen sisler arasın- sonunda tüm ormana hâkim
da kalan ağaçların ürkütücü tepeye varacaksınız. Hiçbir
görüntüsü size eşlik edecek, şey yapmayın, sadece etrafı-
bazen de sis dağılacak ve nızda dönerek renk cümbü-
kendinizi renkli bir masal şünü izleyin yeter.
KARAPINAR KUMULLARI
Herkes Karapınar ku- ve sakın yoldan çıkmayın.
mullarını erozyon önleme Çıkarsanız bitki örtüsünün
bölgesinde sanır, ama asıl altında derin bir kumun
kumullar Karacadağ’ın yattığına şahit olabilirsiniz.
eteklerinden Karapınar’a Yani arabanız batar. Yani
doğru yaklaşıyor. Bu böl- gerçekten de çöl. Eğer aracı-
gede yapacağınız birkaç nız batarsa sadece yürüyüş
saatlik yürüyüş size bir çöl değil, zorlu bir çöl macerası
ortamında yürümenin ne da yaşayabilirsiniz. Kumul-
demek olduğunu fazlasıyla lar uzaktan pek belli olmu-
anlatacaktır. Yolculuğunuz yor. Bu yüzden kumulların
Karapınar’dan başlayacak. iyice belli olduğu noktada
Ereğli yolu üzerindeki şe- araçtan inin ve yürümeye
hitliği geçer geçmez sola başlayın. Yanınıza yolculuk
dönen toprak yola girerek boyunca yetecek kadar su
Karacadağ yönüne ilerleyin almayı da unutmayın. Çün-
40
kü tam bir çöl ortamına gi-
riyorsunuz.
Araçtan inip atacağınız
birkaç adımdan sonra bir-
den yavaşladığınızı hisse-
deceksiniz. Kum tempoyu
iyice düşürüyor ve giderek
yorucu oluyor. Bu nedenle
çok hızlı hareket etmeden
yavaş bir tempoda yürüyün.
Yürüyüşe başladıktan yarım
saat sonra bitki örtüsünün
CÜNEYT OĞUZTÜZÜN

iyice azaldığını ve uzaktan


gözüken sırtların tamamen
kumullar tarafından işgal
Karapınar, Konya

YILDIRIM GÜNGÖR
41
edildiğini göreceksiniz. rüyor. Yarım saat daha yü-
Yavaş yavaş yürümeye rürseniz kumulların tepe
devam edin. Hedefiniz kar- noktasına varacaksınız. Ge-
şıda gözüken kumul sırtları. riye döndüğünüzde bıraktı-
Eğim dikleştikçe ayakları- ğınız izlerin rüzgârın getir-
nız da kaymaya başlayacak diği kumlar tarafından kısa
ve yorulacaksınız. Bol bol sürede nasıl da hızla yok
dinlenmeye ve su içmeye edildiğini göreceksiniz. Do-
çalışın. Bir süre sonra bitki ğanın kendisine sunduğu
örtüsünün tamamen yok her türlü kaynağı vahşi bir
olduğu kumulların dibine şekilde tüketen ve dünyayı
varacaksınız. Rüzgârın ku- umarsız bir şekilde yaşan-
mullarda meydana getirdiği maz hale getiren bir canlı
kıvrımlar bu çöl ortamını türünün üyesi olarak ürper-
görsel bir şölene dönüştü- diğinizi hissedeceksiniz.
CELİL BOĞAZI
Konya’nın Cihanbeyli bacaları ülkemizdeki
ilçesinin Kuşca kasabası sı- diğer örneklerinden
nırları içinde yer alan Celil daha farklı şekillere
Boğazı barındırdığı doğal sahipler. Bir zaman-
anıtla ve muhteşem sonba- lar bu peribacaları
har renkleriyle büyülüyor. dinamitle patlatılarak
Bu bölge de Atlas’ın Tür- elde edilen kaya par-
kiye coğrafyasına hediyesi. çaları ev yapımında
Yürüyüşe Celil Boğazı’nın kullanılmış. Ama
girişindeki piknik alanından bir önceki belediye
başlayabilirsiniz. Bu alan- başkanı bu tahribatı
da bir zamanlar insanların önlemiş ve bölgeyi
barınak ve tapınak olarak koruma altına almış.
kullandığı insan yapımı bir- Onca tahribata rağ-
kaç mağara, insan-doğa iliş- men boğazın her kö-
kisinin güzel örneklerinden şesine yayılmış onlar-
42
biri. Bu barınaklardan biri ca peribacası zamana
biraz yüksekte kaldığı için meydan okumaya
merdivensiz çıkmak epey devam ediyor. Boğa-
zor. Yapı bir ana salon ve zın bir de efsanesi var; bu-
bu salona bağlanan birkaç rada obası bulunan bir ana
odadan oluşuyor. Piknik kızın öyküsü. Kız bir gün
alanından itibaren sırtla- başka obadan birine âşık ol-
ra çıkarak, sırtlar boyunca muş. Düğün dernek derken
yürüyüşler yapabilirsiniz. damat kızı alıp gitmek is-
Özellikle akşam saatlerin- temiş. Anasından ayrılmak
de ışık iyice yataylaşmışken istemeyen kız atın terkisin-
bölgenin jeolojik özelliğin- den atlayarak anasına doğ-
den kaynaklanan renklen- ru koşmaya başlamış. İkisi
meler daha belirgin olarak tam birbirlerine kavuşacak-
görülüyor. Boğazdaki peri- ken taş olup kalmışlar. Her
Cihanbeyli, Konya

YILDIRIM GÜNGÖR
43

ikisinin gözlerinden akan bakmaya karar verirseniz


yaşlar pınar olup sulamış biraz yorulacağınızı bilme-
vadiyi. Vadinin içinde tek lisiniz. Ben vadiye inmenizi
bir yerde su var. Burası da şiddetle tavsiye ediyorum.
“Anakız” denilen yer. Celil Kuşca’da konaklamak için
Boğazı’na yukarıdan bakan bir tesis yok. Ancak Cihan-
sırtlarda yürürken çok zor- beyli’de kalarak sabah gidip
lanmayacaksınız. Toprakla akşam dönebilirsiniz. Vadi-
kaplı yumuşak zemin karda nin girişinde bir çeşme var.
yürüyormuşsunuz hissi ve- Bir çeşme de vadinin çıkışı-
recek. Ancak vadi içine inip na yakın bir noktada anayol
de peribacalarına yakından üzerinde bulunuyor.
CELİL BOĞAZI

44
Cihanbeyli, Konya

45

YILDIRIM GÜNGÖR
KAPADOKYA PARKURLARI
Dünyanın en önemli do- nin oluşumunun
ğal anıtlarının başında gelen her aşamasını
Kapadokya’da doğa yürü- görme şansının
yüşlerini çok farklı etaplarda bulunması. Yü-
gerçekleştirebilirsiniz. rüyüşler boyunca
Doğanın su ve rüzgâr yar- aşınmanın her
dımıyla şekillendirdiği vadi- aşamasını göz-
lerde yapılan birkaç saatlik lemek mümkün.
yürüyüşler Kapadokya’ya Bir peribacası
çok farklı bir gözle bakma- daha oluşumu-
nızı sağlayacak. Kapadokya, nun ilk aşamasın-
birçok uygarlığın egemen ol- dayken, hemen
duğu bir bölge. Hititlerden, yanındaki yok
Phryglerden, Perslerden iz- olma halindedir.
ler taşıyor. Eğer dikkatli ge-
Hıristiyanlığın ortaya çı- zerseniz belki bir
46
kışıyla bu dini benimseyen- kuvars minerali
lerin, Roma’nın şiddetinden veya bir agat bu-
kaçıp sığındığı bölge, o dö- labilirsiniz. Yü-
nemlerden itibaren kayalara rüyüş sırasındaki
oyulan kiliseleriyle, yeraltı görsel şölen de cabası.
şehirleriyle de ünlü. Eskiden Aslında balonla uçuş da
sadece açık hava müzeleri- yürüyüşe eklenecek bir et-
nin gezdirildiği bölgede artık kinlik olabilir. Sabah saat-
yürüyüşler de düzenleniyor. lerinde yapılacak bir saatlik
Bölgede hizmet veren tur balon uçuşu bölgeyi tüm
şirketleri doğa yürüyüşle- görkemiyle izlemek için bü-
ri için rotalar belirliyor. Bu yük bir şans sunuyor.
tür yürüyüşlerin avantajı, en Balon uçuşları aynı za-
görkemli yer şekillerinin bu- manda bölgenin oluşumu
lunduğu Kapadokya bölgesi- için büyük katkılarda bulun-
NEVŞEHİR

47

FATİH ÖZENBAŞ

muş. Ayrıca Erciyes ve Ha- çük taş parçaları sert zemin


san Dağı’na daha yüksekten üzerinde çok kaygan hale
bakmanızı da sağlayabiliyor. geliyor. Bu taşlara basarak
Milyonlarca yıl bu alana ateş kaymanız ciddi sakatlıklara
kusan bu iki dağ şimdilerde neden olabilir.
dingin bir dönem yaşıyorlar. Yürüyüşler genellikle Ak
Kapadokya’da yapacağınız Vadi, Ballı Vadi, Güvercinlik
yürüyüşlerde dikkat etme- Vadisi, Aşk Vadisi, Zemi Va-
niz gereken en önemli konu disi ve Kızıl Vadi gibi bölge-
zeminin kayganlığı. Aşınma lerdeki parkurlarda yapılıyor.
sırasında açığa çıkan kü-
KAPADOKYA PARKURLARI

48
NEVŞEHİR

CÜNEYT OĞUZTÜZÜN
49
ALADAĞLAR TRANS
Önemli bir kısmı Niğde ili Buyduran pına-
sınırları içinde kalan Aladağ- rında kısa bir mola
lar, eşsiz yürüyüş rotalarına vererek su gerek-
ve bir yandan yüksek zirve- siniminizi karşı-
lere, bir yandan kaya duvar- layın. Moladan
larına tırmanış güzergâhları- sonra yarım saat-
na sahip. Dağ aktivitelerinin lik bir yürüyüşle
tümünde dağcılık veya en aşılacak boyundan
azından kampçılık bilgisine sonra Yedigöller
gerek var çünkü yiyecekler platosu ve ürkü-
de dahil olmak üzere tüm tücü görüntüsüyle
malzemeler sırtta taşınıyor. Direktaş Zirvesi
Demirkazık Köyü’nden ka- karşılayacak sizi.
tır kiralamak da mümkün. Buradan bir saat-
Demirkazık Köyü’nden yola lik yürüyüşle Di-
çıktıktan bir saat kadar son- rektaş’ın dibindeki
50
ra Karayalak Boğazı’nın gi- göllerden birinde
rişine varacaksınız. Boğazın kamp kurabilir-
girişindeki kaya kütlesini siniz. İniş olduğu
döndünüz mü karşınıza bü- için daha hızlı ha-
yük bir çanak ve kaya duvar- reket etmeniz mümkün. Pa-
ları çıkacak. Buradan 3000 tika iniş için çok uygun.
metre civarında bir yüksek- Platodaki büyük göllerin
liğe sahip Çelik Buyduran sayısı yedi. Bu nedenle de
Aşıtı’na kadar olan etap epey Yedigöller olarak kalmış adı.
zorlu. Zorluğun nedeni ze- Burada bir iki gün kamp ku-
minin çarşakla kaplı olması. rarak gölleri dolaşabilirsiniz.
Yukarı doğru çıkarken bazen Yeterli zaman geçirdikten
adım atmakta bile zorlanabi- sonra kampınızı toplayarak
lirsiniz. Yaklaşık iki üç saat Hacer Boğazı’na doğru yola
süren çıkışın ardından Çelik çıkabilirsiniz. Dik eğimli ya-
Niğde-Kayseri

51

YILDIRIM GÜNGÖR

macı kesen patika bir orman uzaklıkta. Burada kamp


yolunda sona erecek. Yola kurabilir ya da bölgedeki
girdikten yaklaşık bir saat pansiyonlarda kalabilirsiniz.
sonra Soğukpınar’a varacak- Farklı yüksekliklerden dö-
sınız. Bölgeye adını veren külen şelalelerin tümünün
pınarda dinlendikten sonra ortak özelliği dağların yük-
yola çıkarsanız iki üç saatlik sek kesimlerinden adeta fış-
yürüyüşle Ulupınar Köyü’ne kırması. Şelalelerden dökü-
aynı gün varabilirsiniz. Bu- len sular Zamantı Çayı’nın
radan ünü dünyaya ulaşmış en büyük kollarından birini
Kapızbaşı Şelaleleri bir saat besliyor.
TURGUT TARHAN
KALDI BUZULU

Aladağlar’ın zorlu zirve- de’den bile yola çıksanız


lerinden Kaldı’nın kuzeyin- akşama geri dönebilirsiniz.
52
de büyük bir buzul bulunu- Ancak bu muhteşem dağ-
yor. Bu buzul her geçen yıl ların bağrında bir gün bile
biraz daha küçülse de henüz kamp kurmanızı, sabahın
görkeminden çok şey kay- erken saatlerinde kalkarak
betmemiş. Buzula ulaşmak ciğerlerinize temiz oksijeni
için Çamardı ilçesinin Çu- çekmenizi öneririm. Sa-
kurbağ Köyü sınırları içinde rımemetler ile Kocadölek
bulunan Emli Vadisi’ne git- arası yaklaşık beş kilometre.
mek gerekiyor. Kampınızı Yol vadide sıkışmış kalmış
Sarımemedin Yurdu’nda da ormana kadar gidiyor. Or-
kurabilirsiniz, birkaç kilo- man içinde ise patikayı ta-
metre ilerideki koca dölekte kip etmek gerekiyor. Yürür-
de. Kaldı Buzulu’nu görmek ken Aladağlar’ın görkemli
için kamp kurmanıza gerek zirveleri de yavaş yavaş
yok. Sabah erkenden Niğ- kendini göstermeye başlı-
NİĞDE

yor. Kocadölek düzlüğünü saklanmış buzul parçaları


geçince bir yamaç molozu- bulunuyor. Düşerek yara-
nun üzerindeki patikayı ge- lanabilirsiniz bile. Buzulun
çip Sıyırmalık Boğazı’na gi- kenarına geldiğinizde eriye-
den dereye girildikten sonra rek yarılmış masmavi buzu-
yavaş yavaş dereyi takip lun içinden oluk gibi derele-
edip sağdaki yamaca doğru rin aktığını göreceksiniz. Bu
çıkılıyor. Patikalar burada akış, buzulun nasıl hızla yok
çok belirgin değil. Yürürken olduğunu gösteriyor. Buzu-
karşınızda Kaldı Zirvesi, so- lun üzerinde yürümeye ça-
lunuzda Lahitkaya Zirvesi lışmayın. Sadece kenardan
olacak sürekli. Bu yamacı izleyin. Üzerinde yürürse-
acele etmeden yavaş yavaş niz karla örtülü bir buzul
yürümek gerekiyor. Birkaç çatlağına düşebilirsiniz.
iniş çıkıştan sonra bu-
zulun morenleri art-
53
maya başlayacak. İrili
ufaklı çakıl taşlarından
oluşan bu morenler
buzulun hareketi so-
nucunda oluşmuş.
Son bir yayvan tepeyi
de çıkınca buzulu tüm
görkemiyle karşınızda
bulacaksınız. Yayvan
Tepe’yi inerken dikkat
edin çünkü morenler
çok kaygan. Buzul bu-
YILDIRIM GÜNGÖR

rada sadece karın altın-


da gibi gözüküyor ama
morenlerin altında da
YILDIRIM GÜNGÖR
LEVENT VADİSİ-İKİZ MAĞARA-KARADAĞ TÜMÜLÜSLERİ

54
Levent Vadisi’ne girildi- ğil ama kayaların üzerindeki
ğinde tam karşıda birbirine otlar ve küçük çakıl taşları
50-60 metre uzaklıkta iki dikkatsiz yürüyüşçülere kü-
mağara görünür. Bu mağa- çük sürprizler hazırlayabilir.
raların arkasındaki Kara- Kayaların üzerindeki setler-
dağ’da ise üç adet tümülüs den yürünerek kısa sürede
bulunuyor. Bu mağaraların mağaranın ağzına geliniyor.
içine farklı dönemlere ait Soldaki mağaranın giri-
yaşam izleri bulunuyor. Yü- şinde 80 santimetre çapında
rüyüş, mağaraların bulun- ve yaklaşık iki metre derin-
duğu kayaların altında bu- liğinde insan eliyle yapılmış
lunan meyve bahçesinden bir sarnıç bulunuyor. Ma-
başlıyor. Bu etabın en güzel ğaraya girmek için birkaç
tarafı sincapların da size eş- metrelik tırmanış yapmak
lik etmesi. Eğim çok dik de- gerekiyor. Girişte bulunan
ÜMÜLÜSLERİ AKÇADAĞ, MALATYA

bir çalının altındaki kayanın da yaşadığı çok belli. Jeoloji


solundan kolay bir tırma- ve insan ilişkisinin en güzel
nışla mağaraya girilebiliyor. örneklerini bu mağaralarda
Mağaranın içinde birkaç görmek mümkün. Bu mağa-
oyuk var. Oyuklardan biri radan dışarı çıkmak diğerine
mağara girişine göre solda, göre çok daha kolay oldu-
ikisi de sağda. Soldaki oyuk ğu için dönüş bu mağara-
oldukça yüksek. Ayakta dan yapılmalı. Mağaraların
rahatlıkla yürünebiliniyor önündeki patika kısa sürede
ve yaklaşık 10 metre sonra arka tarafa, Karadağ’ın etek-
sona eriyor. Bu 10 metre- lerine çıkıyor. Buradan itiba-
lik etabı yavaş yürümek ren yalklaşık üç dört saatlik
gerekiyor. Çünkü oyuğun bir yürüyüşle ne yazık ki üçü
ağzı dışarı açılıyor. Sağdaki de define arayıcıları tarafın-
oyuklardan biri birkaç met- dan tahrip edilmiş tümülüs-
re sonra sona eriyor. Onun ler görülebilir.
55
sağındaki oyuk ise bir dehliz
gibi ilerliyor ve sağdaki ma-
ğaraya çıkıyor. Dehlizin ilk
10 metresinden sonra kap-
karanlık olduğu için mut-
laka fener kullanılmalı. Bu
dehliz insanlar tarafından
oyularak iki mağara birbiri-
ne bağlanmış.
Dehlizin çıktığı ikinci
mağara, ilk mağaranın nere-
deyse iki katı büyüklüğünde
ve birkaç setten oluşuyor.
Burada yaşayan grupların
asıl nüfusunun bu mağara-
LEVENT VADİSİ-KÜÇÜKKÜRNE MAĞARALARI
Mağaraların içinde de-
vam eden olağanüstü bir
parkur. İnsanların mağara-
ları nasıl şekillendirip büyük
yaşam alanları yarattığının
dünyadaki en güzel birkaç
örneği bu parkurda gözleni-
yor. Küçükkürne Köyü’nün
girişinde, duvarında bir
Roma yazısı bulunan çeş-
meyi geçtikten kısa bir süre
sonra köyün sonundaki bir-
kaç eve varılıyor. Mağara
yürüyüşüne bu evlerin ara-
sından mağaralara doğru
giden yoldan başlanıyor. Bu
56
yol birkaç yüz metre sonra
biterek patikaya dönüşüyor.
Patika üzerindeki mağara-
lar köylüler tarafından depo
olarak kullanılıyor. Patika,
üzerinde birkaç küçük niş
bulunan en sağdaki ma-
ğaraya kadar gidiyor. Ma-
ğaraların başlangıcından geçince büyük bir meydana
sonra patika yerini kayalara çıkılıyor. Bu meydanın bu-
bırakıyor. Bu kayalık kesim lunduğu mağara buradaki
setlerden oluştuğu için üze- en büyük mağaralar ara-
rinde yürümek daha kolay. sında. Yüksekliği yer yer 30
Üst üste binmiş iki oyuk metreye kadar ulaşıyor. Se-
görülüyor önce. Bu oyukları tin bittiği yerde yapılan bir
AKÇADAĞ, MALATYA

57

YILDIRIM GÜNGÖR

duvarla mağarada yaşayan- vanlar için biriktiriliyor. Bu


ların güvenliği sağlanmış. mağaranın en dikkat çeken
Meydanda çapı yaklaşık bir yönü, bu kadar yüksekliğe
metre, derinliğiyse iki metre rağmen birkaç kat çıkılma-
olan bir sarnıç bulunuyor. sı. Duvarlardaki izler bunu
Mağara içindeki küçük ko- gösteriyor. Kaledeki ma-
vuklardan gelen sular hay- ğaranın girişinde bulunan
LEVENT VADİSİ-KÜÇÜKKÜRNE MAĞARALARI

sikkelerden onlarcası ma- çıkıyor ve yan duvarlarında


ğaranın tavanına saplanmış birçok başka mağara bu-
olarak duruyor. Aslında çok lunuyor. Mağara içindeki
daha fazlaymışlar ama bir- kaya duvarlarının renkleri
çoğu av tüfeğiyle vurularak de bu mağarada büyük çö-
indirilmiş. Ucunda demir küntüler yaşandığını göste-
bir halka olan bu sikkeler riyor. Mağara, çöküntüler
belki de katlar arasındaki olmadan önce birkaç katlı
ağaçların daha sağlam ve bir binadan farklı değilmiş
güvenli olmasını sağlıyordu. ve tüm mağaraların birbir-
Bu mağaradan geri inip leriyle bağlantısı varmış.
patika takip edilerek Levent Çöküntüler bu mağaraların
Vadisi’nin en yüksek ve en birbirleriyle bağlantılarını
geniş mağarasına varılıyor. kesmiş. Mağaranın girişin-
Yüksekliği 60 metreye kadar de solda bulunan duvardaki
ulaşabilen bu mağaranın mağaralar ve iyice körelmiş
58
genişliği de yer yer 50 met- setler, burada dört ayrı se-
reye yaklaşıyor. Mağarada- viyenin bulunduğuna işaret
ki küçük oyukların tümü ediyor.
kaya düşmeleri sonucunda Bu duvarın altınday-
iyice körelmiş, tepeden iti- sa yan taraftaki mağaraya
baren birkaç setten oluşan geçmek için yapay bir geçit
mağaralar duvarlarda asılı açılmış. Büyük mağaranın
kalmış. Mağaranın taba- içinde devam eden patika
nında bulunan ve önünde doğrudan bir geçide yöne-
üçlü bir set bulunan büyük liyor. Bu geçidin arkasında
mağaranın üstünden yu- başka büyük bir mağara
karıya doğru genişliği beş bulunuyor. Mağaradan dı-
metreden fazla büyük bir şarı bakarken sağ ve solda
baca yükseliyor. Bu baca büyük setler gözleniyor. Bi-
mağaranın tavanına kadar raz dikkatli bakıldığında bu
AKÇADAĞ, MALATYA

YILDIRIM GÜNGÖR
59

setlerin insanlar tarafından bloğu duruyor. Bu son ma-


şekillendirildiği anlaşılıyor. ğaradan aşağı kayalardan
Küçükkürne Köyü’nün en iniliyor. Çok zor değil ama
büyüğü olan bu mağaradan dikkat etmek gerek. Mağa-
yandaki mağaraya geçile- ranın çıkışında soldaki du-
biliyor. Bu son mağara bir varın dibindeki çukurluğa
önceki kadar büyük değil beton bir havuz yapılmış.
ama yörede yaşam izi olan Bu havuzda, yaz sonlarında
diğer mağaralara göre ol- bile mağaradan sızan suları
dukça büyük. Burada da biriktirilerek hayvanlar su-
büyük çökme izleri gözle- lanıyor. Havuzun kenarın-
niyor. Hatta mağaranın tam dan inilerek yaklaşık yarım
ortasında tavandan düşmüş saat içinde yürüyüşün baş-
yüzlerce tonluk bir kaya langıç noktasına varılıyor.
KARLIK DAĞI
Ortaköy, Yeşilyurt ilçe-
sine bağlı. Dağlarla çevrili
bir vadide bulunan köyde
birçok farklı yürüyüş rotası
bulunuyor. Bunların içinde
manzarası en güzel olanı
Karlık Dağı rotası. Yürüyüş
Ortaköy’ü geçtikten sonra
sol yamaçtaki kayalıklarda
bulunan devasa mağaranın
tam karşındaki dereden
başlıyor. Güzel bir patika-
dan 15 dakikalık yürüyüşle
bir mağaraya giderek önce
burayı ziyaret etmenizi
öneririm. İçinde beş altı
60
katlı bir apartman yapıla-
cak kadar geniş ve yüksek
mağarada insan yaşamına
ait birçok iz de bulunuyor.
Ortalıktaki demir cürufları
burada madencilik faali-
yetlerinin de yürütüldüğü-
nün kanıtları. Bu mağara-
da geçirilecek yarım saat,
vücudunuzun ağır dağ yü- rümeye başlayın.
rüyüşüne hazırlanmasını İlk birkaç yüz metrede
da sağlayacak. Tekrar yola patika çok belirgin değil
inilerek dereyi geçip tam ama yükseldikçe belirgin-
karşıdaki büyük derenin sol leşmeye başlıyor. Yaklaşık
yamacındaki patikadan yü- yarım saat kadar yürün-
YEŞİLYURT, MALATYA

61

YILDIRIM GÜNGÖR

dükten sonra patika dikle- ramsı bir yapının önünden


şecek ve dere derinleşecek. geçiyor ve dere içinden yu-
Dereye inerek sağ yamaca karıya doğru devam ediyor.
doğru giden patika, çakıl Patikadan çıkmadan sabırla
taşlarından oluşmuş ve yer devam edilirse yarım saat
yer tahrip olmuş mağa- içinde iki adet mağaranın
KARLIK DAĞI

önüne varılıyor. Uzaktan iki


tane olarak gözüken mağara
aslında iki girişi olan bü-
yük bir mağara. Çok fazla
insan izi yok ancak girişin
şekillendirilerek sütun ya-
pılmaya çalışıldığı çok açık.
Mağaranın serinliğinde ya-
rım saat kadar mola verile-
bilir. Moladan sonra basit
bir tırmanışla mağaranın
üzerine çıkıldıktan sonra
mağaranın üzerinden geçen
patikaya giriliyor. Bu patika
derenin sağından devam
ederek soldan gelen diğer
62
patikayla birleşiyor. Patika,
bu noktadan itibaren dere
solda kalacak şekilde sağ-
dan devam ediyor ama yer
yer yeşilliklerle kaplı dere-
den de fazla uzaklaşmıyor.
Burada iki noktada su var.
Biri yaz sonunda bile kaya-
lardan sızarak yarım litrelik gayet iyi akıyor. Çeşmeden
bir şişeyi birkaç dakikada sonra iki zirve arasındaki
dolduruyor. Diğeri ise daha boyunun hemen altındaki
yukarıda, patikanın dereyle patikaya ulaşmak yarım sa-
birleşerek sola geçtiği yer- ati alıyor. Buradan itibaren
den birkaç metre ilerideki yaklaşık 150-200 metre ka-
bir çeşme. Yaz sonunda bile dar kayalıklardan çıkılıyor.
YEŞİLYURT, MALATYA

63

YILDIRIM GÜNGÖR

Daha sonra soldaki patika- takip edilerek yarım saat


lardan birine girilerek sol sonra karşıda görünen 2 bin
yamaçta görülen zirvenin 583 metrelik zirveye varıla-
altındaki büyük düzlüğe bilir. Zirveden Çat, Keban
varılıyor. Buradan barajla- ve Karakaya barajları ile
rın manzarası muhteşem. Nemrut Dağı’nın manzarası
Zirveye doğru giden patika görülmeye değer.
KARAKAYA BARAJ YOLU
Kale ilçesini geçer geç-
mez, Kömürhan Köprü-
sü’ne varmadan hemen
önce sağa doğru Akuşağı
yolu ayrılıyor. Yürüyüş bu
tabelanın bulunduğu nokta-
dan başlıyor. Rota herhangi
bir patikadan değil, stabilize
yoldan devam ediyor. Bu
etabın hiçbir teknik zorlu-
ğu yok, tam bir mukavemet
yürüyüşü. Yürüyüş 20 kilo-
metre sürüyor. Bu mesafe,
kondisyonu iyi bir sporcu-
nun çok rahat başaracağı bir
mesafe. İlk etapta, Karakaya
64
Barajı solda kalacak şekilde
yaklaşık üç kilometre kadar
yürünüyor. Sonra sağa dö-
nülerek yamaca paralel gi-
dilmeye başlanıyor. Bu eta-
bın manzarası inanılmaz.
Baraj gölü, sağa döndük-
ten sonra daralıyor. Barajın
karşı yamaçlarındaki evler
ilkbahar, sonbahar ve kış
aylarında inanılmaz manza- üstünde değil yamaçlarda
ralar sunuyor. Yer yer bah- kurulu.
çeler içinde yapılmış birkaç Gülenköy yol ayrımını
evden oluşmuş küçük yer- geçtikten kısa bir süre son-
lerden geçiliyor. Köyler yol ra Yenidamlar Köyü’nün
KALE, MALATYA

65

YILDIRIM GÜNGÖR

Kozağacı Çeşmesi’ne varı- Bu noktadan, Karakaya Ba-


lıyor. Çeşmenin merdivenle rajı’nın topografyaya uyarak
çıkılan bir de üst katı var. yaptığı kıvrımlar olağanüstü
Buraya çıkılarak manzaraya güzellikte. Çeşme yürüyü-
daha yüksekten bakılabilir. şün tam 10’uncu kilomet-
KARAKAYA BARAJ YOLU

resine denk geliyor. Burada rotadan daha yorucu bir


mola verdikten sonra “bu zemine sahip. Bu nedenle
kadarı bana yeter” diyenler yol üzerindeki mescide var-
geri dönebilir. Devam ede- madan derenin sağındaki
cekleriyse 12 kilometrelik meyve bahçesinden çıkmak
zorlu bir yolculuk bekliyor. daha akılcı olur. Bahçenin
İlerledikçe yol ve manza- içinde belli belirsiz bir pa-
ra daha da güzelleşiyor. Bu tika bulunuyor. Sonbaharda
aşamadan sonra yol inişli yürüyenler bahçedeki alıç-
çıkışlı olmaya başlıyor ve lardan tadarak enerji topla-
yer yer kötüleşiyor. Yol ba- yabilir. Bahçe içinden yak-
kım çalışmaları nedeniyle laşık 15 dakikada şelalenin
zemin bazen kötüleşiyor altına kadar gidilebiliyor.
ama yürümeyi engellemi- Ancak şelaleyi tam görmek
yor. için 15 metrelik çok riskli
Rotanın sonlarına doğru olmayan bir etabı geçmek
66
Akçaköy’e yaklaşırken, yo- gerek. Her doğal güzellik
lun sert bir eğimle aşağıya gibi bu şelale de kendini son
inerek keskin bir viraj yap- ana kadar ortaya çıkarmı-
tığı noktaya varmadan karşı yor. Yaklaşık 11 metre yük-
yamaçta bir şelale göze çar- seklikten dökülen şelale bu
pıyor. Uzaktan, şelalenin ak- rotanın görülmesi gereken
tığı dereden gidilerse daha en güzel doğal değeri. İner-
kolay olacakmış gibi gözü- ken de yine aynı rotayı kul-
küyor ama bu dereye giri- lanmakta fayda var. Yürüyüş
lirse büyük bir hata yapılır. üzerindeki Akçaköy’ün yol
Son derece kaygan olan ve üstündeki mescidinde sona
yer yer küçük riskler taşıyan eriyor. Buradan bir araçla
bu dere, kısa sürede tüm geri dönülebilir.
KALE, MALATYA

67

YILDIRIM GÜNGÖR
ANSIR MAĞARALARI
İçinde hem doğa, hem
kültür değerleri barındıran
orta zorlukta olağanüstü
bir rota. Ansır Mağaraları
yürüyüşü Buzluk Köyü’nün
Alocağı Mahallesi’nden
başlıyor. Mahalleyi geçer
geçmez sağ yamaçtaki be-
lirgin patika hemen dikkati
çekiyor. Bu rotanın uzun-
luğu yaklaşık 1150 metre.
Mahallenin karşısındaki ya-
maçtan geçen patika takip
edilerek düşük bir eğimle,
hiç yorulmadan yaklaşık 20
dakika içinde Buzluk (An-
68
sır) Mağaraları’nın dibinde-
ki mezarlığa kadar gidiliyor.
Yürüyüş boyunca herhangi
bir zorlukla karşılaşılmıyor.
Yamaç boyunca özellikle
ilkbahar aylarında yürü-
yüşe muhteşem bir renk olduğu için kısa olmasına
cümbüşü eşlik ediyor. Son- rağmen Alocağı patikasın-
bahardaysa yer yer pastel dan daha yorucu.
renkler görülüyor. Bu rota, Her iki rota da eski me-
Buzluk Köyü’nden başlayan zarlıkta birleşiyor. Buradan
başka bir rotayla mezarlık- itibaren yaklaşık 100 metre
ta birleşiyor. Buzluk Köyü kadar sola doğru yüksel-
ile mezarlık arası yaklaşık dikten sonra mağaralara
660 metre. Ancak eğim dik giden patikaya ulaşılıyor.
YAZIHAN, MALATYA

69

YILDIRIM GÜNGÖR

Patika bu noktadan itiba- sonra, bir zamanlar mağa-


ren yavaş yavaş sağa doğru raların bulunduğu büyük
yükselerek devam ediyor. kaya duvarının bir parçası
Patikanın üzerinde 50-60 olan, ancak zaman içinde
yıl önce kullanılan büyük duvardan kopan büyük kaya
bir çeşmenin kalıntıları var. bloğunun dibine varılıyor.
Ancak kalıntılar yok olma- Kaya ile ana duvar arasında
ya yüz tutmuş. Bu noktayı dar bir geçit var. Zor değil,
geçtikten yaklaşık 10 dakika birkaç basamak sonra kaya
ANSIR MAĞARALARI

bloğunun üzerine çıkılıyor.


Soldaki setin üzerine yakla-
şık bir buçuk metrelik basit
bir tırmanışla çıkılıyor. İlk
set epey geniş. Buradan çok
fazla ileri gitmemek gereki-
yor. Set ileri doğru gidiyor-
muş gibi gözüküyor ama
aniden bitiyor. Daha önce
setin ilerisindeki mağarala-
ra ulaşan yol çökme nede-
niyle yok olmuş.
İkinci sette üç adet ma-
ğara bulunuyor. Bu set
üçüncü sete göre daha az
riskli. Üçüncü sete çıkış ise
70
kolay. Ancak set dar oldu-
ğu için dikkatli yürünmesi
gerekiyor. Buradaki yedi
mağaranın altısının birbi-
rine içeriden bağlantısı var.
Mağaraların şu andaki harap Patika, karşıdaki büyük kaya
durumu bile bir zamanlar kütlelerinin üzerine doğru
burada çok kalabalık bir in- gidiyor ama bu kaya kütle-
san topluluğunun yaşadığı- lerinin dibindeki mağaralar-
nın en büyük delili. Dikkatli da yaşamış olan insanların
olmak şartıyla burada yak- izlerini görmek isteyenler
laşık olarak bir saat zaman önce aşağı inerek At Uçuran
geçirilebilir. Daha sonra kaya denen noktaya kadar yürü-
bloğunun dibinden geçilerek yebilirler. Kayaların dibin-
yürüyüşe devam ediliyor. deki büyük set yürümek için
YAZIHAN, MALATYA

71

YILDIRIM GÜNGÖR

çok elverişli. Patika buradan sonra sol yamaca ulaşılıyor.


itibaren yer yer kaya inişleri Buradan itibaren aşağıdaki
ile devam ederek arka vadiye vadiye inen çok güzel bir
geçiyor. Yol boyunca bir çok patikaya giriliyor. Yamaçtan
mağara var. Bu mağaralar itibaren daha düzgün devam
buradaki eski yerleşimle- eden patika, yavaş bir tem-
rin sadece Ansır mağaraları poyla, kısa sürede derenin
ile sınırlı olmadığının en üzerindeki köprüye ve köp-
büyük delili. Yaklaşık 700 rünün altındaki derin küçük
metre kadar aşağı inildikten kanyona ulaşıyor.
NEMRUT YÜRÜYÜŞÜ
Nemrut Dağı’na kuzey- çıkılan patika, daha sonra
den yürüyüş için Malatya’ya yamacı takip ederek yu-
bağlı Pötürge’nin Tepehan muşamaya başlıyor. Eğer
beldesinin Yandere Köyü’ne mevsim sonbaharsa ilk bir
gitmek gerekiyor. Yürüyüşe saat içinde rota üzerindeki
köyün hemen çıkışındaki sarı ve kırmızı alıçlarla vi-
Karasu alabalık tesislerin- tamin takviyesi yapılabilir.
den başlamak en mantıklı Özellikle sarı alıçlar çok
seçenek. Burada su olağa- lezzetli. Yükseldikçe karşıda
nüstü güzellikte ve yaz kış Nemrut Dağı’nın görüntü-
gürül gürül akıyor. Araçla sü ortaya çıkmaya başlıyor.
buradan Nemrut Dağı 11 Aşağılardaysa muhteşem
kilometre. Aslında araçla bir manzara yürüyenleri
Büyüköz Köyü’ne gidilip hiç yalnız bırakmıyor. Sırta
yürüyüşe oradan da başla- yaklaştıkça patika kayaların
nabilir. Ama yaklaşık 800 arasından geçmeye başlı-
72
metreyi de yürümekle ısın- yor. Ekibin durumuna göre
mış olacağımız için etkin- üç-beş saat arasında sırta
liğin sorunsuz geçmesini çıkılabiliyor. Sırtın arka-
sağlayabilir. Çünkü Büyü- sındaki yaylanın ismi Belli.
köz Köyü’nden sonraki etap Bir zamanlar binlerce hay-
epey zorlu. Bu etaba vücut- vanın bulunduğu Belli’de
ların hazır olarak girmesi günümüzde çok az kimse
lazım. yaylacılık yapıyor. Patikayla
Köyün çıkışındaki pati- sırtın birleştiği yerde bir ob-
ka geniş “S”ler çizerek tam ruk var. Ancak henüz tam
karşıdaki kayalık sırta doğ- olarak çökmemiş. Buradan
ru ilerliyor. Bu, ekibin du- itibaren çok fazla aşağıya
rumuna göre üç-beş saat inmeden sırt boyunca yer
arasında sürebilecek dik yer yürüyerek, yer yer de
bir etap. Girişte biraz dik küçük tırmanışlar yaparak
MALATYA-ADIYAMAN

YILDIRIM GÜNGÖR
73

Nemrut’a ilerleniyor. Sırtın ve derin bir çukur meydana


sol tarafında, aşağılardaki getirmiş. Bu nedenle sola
kayalıklar tam bir doğa anı- doğru inerek bu çukurun
tı niteliğinde. Biraz, Giden etrafından dolanarak yola
Gelmez Dağları’nı andırı- çıkılıyor. Asfalta çıkar çık-
yor. Bu etap yaklaşık bir saat maz tepenin yamacına gi-
sürüyor. Kaya geçişlerinin den stabilize yola girilerek
risksiz olması etabı çok eğ- Nemrut’a doğru olan yürü-
lenceli bir hale getiriyor. Bu yüş devam ediyor. Bu etap
kayalık sırt, aşağıdan gelen yaklaşık 45 dakika sürüyor.
asfalt yolla birleşiyor. Ancak Aşağıdaki düzlükte yer alan
buradan su almak için yapı- otelin karşısındaki yamaç-
lan dinamitleme çalışması, tan ilerlenerek kısa sürede
geçilmesi olanaksız uzun Nemrut Dağı’na varılıyor.
NEMRUT YÜRÜYÜŞÜ

74
MALATYA-ADIYAMAN

75

YILDIRIM GÜNGÖR
AYVALI KANYONU
İlkbahar aylarında kan-
yonda çok su olduğu için
özellikle sonbaharda veya
yaz aylarında yürünmesi ge-
reken bir parkur. Parkurun
toplam uzunluğu sekiz kilo-
metre. Yaz aylarında o yılki
yağış miktarına göre ilk bir-
kaç kilometresi susuz olan
kanyonun geçişi daha ileride
neredeyse tamamen suyun
içinden yapılıyor. Araçla
kanyonun girişinde yer alan,
birkaç evin bulunduğu Şeref
Mahallesi’ne gidiliyor. Bu
mahalleden öteye zaten yol
76
yok, yürüyüşün başlangıç
noktası da burası. Buradan
hemen kanyona girilerek
aşağıya doğru iniliyor.
İlk üç kilometrenin eğimi
yürümek için çok uygun.
Sonbaharda dere iyice ku-
ruduğu için kurumaya yüz
tutmuş küçük göletlerdeki da aşağıya doğru inildik-
balıkların ve onları avlamak çe kayalıklar artmaya ve
için çamurun kenarında zemindeki çakıl taşları da
bekleyen yılanların yaşam büyümeye başlıyor. Yola
mücadelesi inanılmaz. İlk çıktıktan yaklaşık bir saat
etapta sadece kaygan bir sonra vadinin dirsek yap-
dereden ibaret olan rota- tığı yerdeki düzlükte mola
DARENDE, MALATYA

77

YILDIRIM GÜNGÖR

verilebilir. Bu bölgenin adı zen de derenin kenarındaki


Sarıkaya. Bu noktadan son- patikalardan devam ediyor.
ra vadi yavaş yavaş kanyona Yola çıktıktan yaklaşık iki
dönüşmeye başlıyor. Kaya saat sonra ilk su kaynakları
duvarları birbirlerine iyice görülmeye başlıyor. Yaz ay-
yaklaşarak vadiyi daraltıyor. larında su daha yukarılarda
Rota bazen dere içinden ba- da görülüyor. Suya ulaşan
AYVALI KANYONU

YILDIRIM GÜNGÖR
noktadan itibaren kısa bir arttığı için kayaları yaklaşık
süre kaya geçişleri yapılabil- bir metre tırmanarak köp-
78
se de sonrasında kayalardan rüye çıkıp karşıya geçmek
geçmek imkânsız hale ge- daha mantıklı. Bu nokta
liyor ve artık suyun içinde kanyonun artık en son kaya-
yürünmeye başlanıyor. Bu lık noktası. Buradan itibaren
etapta birkaç büyük mağa- kanyon aniden genişliyor.
ra ile yabani üzüm asmaları Bir mağaranın karstik yapısı,
var. Üzümler yenilebiliyor. Romalıların burayı hamam
Üzüm bağlarından sonra su olarak kullanmasına neden
iyice çoğalarak derinleşiyor olmuş. Mağaranın girişinde-
ve kısa süre sonra Gökgöl ki kayada bir de Roma yazıtı
denen son geçiş noktasına var. Burası aynı zamanda
varılıyor. Kanyonun duvarla- tapınak olarak da kullanıl-
rı burada birbirlerine bir bu- mış. Ayvalı beldesinin içinde
çuk metre kadar yaklaşıyor. Roma döneminden kalma
Dere çok daraldığı ve debisi bir çok eser de bulunuyor.
DARENDE, MALATYA

79

YILDIRIM GÜNGÖR
TAŞ KÖPRÜ-KUTANLI PERİBACALARI
Bu rota Arapgir’in olağa- yürünüyor. Büyük setin hi-
nüstü doğa ve kültür yürü- zasına kadar olan etapla se-
yüş güzergâhlarından biri. tin üzerine çıkmak için ya-
Arapgir-Divriği yolundan pılan yan geçişlerde zemin
ilerlerken Suceyin Köyü çok kötü. Küçük çakıllar ve
kavşağından girildikten se- yer yer kayganlaşan zemin
kiz kilometre sonra bir çeş- yürüyüşü zorlaştırıyor. Bu
meye varılıyor. Çeşmeden aşamadaki hedef, büyük se-
kısa bir süre sonra, henüz tin üzerindeki büyük kaya
köye varmadan mezarlığın bloklarının dibi olmalı.
dibinden sağa ayrılan yola Kayaların dibinden giden
girdikten altı kilometre son- patika, yer yer kayalara ası-
ra yol bir derede sona eri- lı olarak yapılmış farklı tip
yor. Yürüyüş buradan baş- kaya mezarlarından geçi-
lıyor. Gidiş dönüş toplam yor ve peribacalarına kadar
altı kilometre. Aracı bura- hiç yormadan götürüyor.
80
da bırakarak derenin akış Kayaların dibindeki patika
yönünün tersine 15 dakika ilerledikçe yamaçta daha iyi
yüründüğünde bölgedeki bir hale geliyor. Kısa sürede
tek Roma köprüsü olan Taş önce sırta sonra da sırtın ar-
Köprü’ye varılıyor. Taş Köp- kasındaki iki adet peribacası
rü oldukça iyi korunmuş. vadisine varılıyor. Sırttan
Köprüyü geçtikten sonra sonra da inerken dikkatli
dereye paralel olarak yakla- olunmalı. Çünkü iniş çok
şık bir kilometre kadar “S” kaygan. Patikanın geçtiği
çizerek yükselmek gereki- ilk vadide irili ufaklı birçok
yor. Taş Köprü’nün üzerin- peribacası bulunuyor. Pe-
deki kaya setinin hizasına ribacalarının aralarındaki
geldikten sonra sola doğru bazı boşluklar, yukarılardaki
kayarak setin üzerinden mağaralara çıkılmasını da
karşıda görünen sırta doğru sağlıyor. Burada yarım saat
ARAPGİR, MALATYA

YILDIRIM GÜNGÖR
81

geçirdikten sonra hemen bir kısmen de iri taneli malze-


sonraki vadideki peribacala- meler oldukça kalın bir istif
rı bölgesine geçiliyor. Burası oluşturmuşlar. Zaman için-
diğerine göre daha geniş. Bu de bu ara tabaka rüzgâr yönü
iki vadi belki bir Kapadokya de uygun olduğu için kolay-
veya Afyon değil, ama Arap- ca aşınmış ve bu iki vadide,
gir için önemli bir turistik oluşum modeli Kapadokya
değer ve önemli bir doğa ile bire bir aynı olan periba-
yürüyüşü rotası. Buradaki caları meydana gelmiş. Rota
volkanik faaliyet, iki lav çı- yıpratıcı ve yorucu ancak
kışı etkinliği arasında uzun peri bacalarının bulunduğu
süreli bir püskürme şeklinde iki küçük vadinin sunduğu
olmuş. Bu püskürmede hav- güzellikler tüm yorgunluk-
zaya çökelen kısmen ince ları kısa sürede unutturuyor.
TAŞ KÖPRÜ-KUTANLI PERİBACALARI

82
ARAPGİR, MALATYA

83

YILDIRIM GÜNGÖR
ONAR KÖYÜ-ROMA MAĞARALARI
Onar Köyü, doğal güzel-
liklerinin yanı sıra kültürel
değerleriyle de öne çıkıyor.
Buradaki bir kilometrelik
kısa bir yürüyüşte Onar’da-
ki Roma mağaralarını ve
eski Roma harabelerini,
köyü kuran Türkmen Şey-
hi Hasan Onar’ın yaşadı-
ğı yeri, köyün kurulduğu
yıllarda yapılmış olan cem
evi ve içinde yer alan Oğuz
Boyu’na ait mezar taşlarını
görmek mümkün. Yürüyüş
köyün içinde başlıyor. Kö-
yün vadiye bakan tarafın-
84
daki evleri geçtikten kısa bir
süre sonra vadinin yama-
cındaki ilk kaya mezarına
giriliyor. Bu, mağara girişi
olan duvarlarında çeşitli
şekiller de olan bir mezar.
Yaklaşık 20 adet mağaradan
en büyük olanıysa ibadet
amaçlı olarak da kullanıl-
mış, depo olarak da. Bu sı- simlerinin bulunduğu kaya
radaki mağaraların en ilginç mezarı. Tesadüfen bulunan
olanı, içinde Helenistik veya bu resimler bölge turizmine
daha eski dönemlere ait olumlu etki yapabilir. Kaya
olduğu tahmin edilen, hiç mezarlarından sonra kö-
bozulmamış kök boya re- yün arka bahçelerine doğru
ARAPGİR, MALATYA

85

YILDIRIM GÜNGÖR

yürünerek Roma harabesi rülebilir. Cem evinin içinde


olduğu sanılan eski ören bulunan, Oğuz Boyu’ndan
yerinde kısa bir keşif de ya- kaldığı düşünülen mezar
pılabilir. Bahçelerden köy taşlarıysa köyün neden gö-
içine girilerek Şeyh Hasan rülmesi gerektiğinin ispatı.
Onar’ın yaşadığı ev de gö-
ONAR KÖYÜ-ROMA MAĞARALARI

86
ARAPGİR, MALATYA

87

YILDIRIM GÜNGÖR
KAYAARASI KANYONU
Kayaarası Kanyonu, bu süreyi belirleyecek olan
Arapgir’in önemli yürüyüş en önemli etken. Kanyon
parkurlarının başında ge- geçişi yapmak istemeyenler
liyor. Kanyonun uzunluğu kanyonun çıkışındaki Ha-
yaklaşık 13 kilometre. Kaya vuzunsu mevkiinin yakını-
tırmanış tecrübesi olma- na kadar araçla gidip biraz
yanlarla yükseklik korkusu aşağıdaki anıt çınarların ol-
olanların kesinlikle dene- duğu bölgeye kadar küçük
memeleri gereken bir rota. yürüyüşler yapabilir.
Kanyonun bir tarafından Kanyon geçişi için yü-
girilip diğer tarafından çı- rüyüş Kozluk Çayı’nın
kılıyor. Her iki tarafta da kenarındaki mağara kafe-
birkaç kilometrelik doğa teryadan başlıyor. Rotaya
yürüyüşü yapılacak alanlar girmeden ayakkabıları çı-
bulunuyor. Meydan Köp- kararak çay geçiliyor. Daha
rüsü’nden yaklaşık iki kilo- sonra yaklaşık yarım saat
88
metre ötedeki bir çardağın kadar çayın alüvyon düzlü-
bulunduğu Kiraz Pınarı’na ğünde yürünüyor. İlk mola
kadar küçük doğa yürüyüş- yeri Kiraz Pınarı’nda din-
leri yapılabilir. Çardaktan lenmek için yapılan çardak.
sonra kanyonun kayalık ve Burada küçük bir pınar var.
tehlikeli kısmı başlıyor. Bu Burada kısa bir mola vere-
aşamadan sonra rotaya sa- rek dinlenmek gerekiyor.
dece kanyoning tecrübesi Çünkü bu noktadan itiba-
olanların girmesi gerekiyor. ren kanyon birden gerçek
Kanyonun geçiş süre- yüzünü gösterecek ve sert-
si de geçişi yapan gruba leşmeye başlayacak. Kiraz
bağlı. Kanyon yedi saatte Pınarı’nı geçer geçmez sol
de geçilebilir 15 saatte de. yamaçtaki kayalıklar rota-
Gruptakilerin teknik kaya nın giderek zorlaşacağının
becerileri ve kondisyonları işareti. Kayaların üzerinden
ARAPGİR, MALATYA

YILDIRIM GÜNGÖR
89

giden rota Kurt Salı denen şıya geçmek gerek. Karanlık


noktada daha da zorlaşıyor. Gölün Üzeri ismi verilen bu
Burada yaklaşık 80 derece bölgede dere derin bir kan-
eğime sahip kısa bir etap yona bürünüyor. Yaklaşık
ilkel bir tahta destekle geçi- 15 metre yüksekliğindeki
liyor. Kurt Salı ile bu asma iki kaya duvarı arasına av-
köprünün arası yaklaşık 600 cıların yaptıkları altı-yedi
metre. metre uzunluğundaki asma
Kısa bir süre sonra kaya- köprü buradaki tek geçit.
lık kesim sol yamaç geçi- Köprü, ürkütmesine rağ-
lemeyecek kadar dikleştiği men çok sağlam.
için derenin üzerinden kar- Köprüden sonra çok dik-
KAYAARASI KANYONU

katli olunmalı çünkü köp- yonun en zor etabı bitmiş


rüyü geçtikten sonra çıkılan olacak. Sabunik’ten sonra
kayaların eğimi çok dik. yaklaşık 45 dakika sonra
Yaklaşık 15 dakikalık bir yü- yemek molasının verileceği
rüyüşle çok iyi basamak ve Bezeslan mevkiine varılı-
tutamak yapılan, yer yer de yor. Bir göze de burada var.
çelik halat döşenen Güney Burada iyice dinlenip enerji
Salı bölgesi geçiliyor. toplamak gerekiyor.
Güney Salı’ndan sonra Uzun bir moladan sonra
kanyon içinde yürümek bi- yürüyüşün en son etabı için
raz daha kolay bir hale ge- tekrar yola çıkılıyor. Çok
liyor ve kısa bir süre sonra zor olmayan ama uzun olan
metamorfik kayalardan bu etapta birçok kez dere
akan lezzetli bir suyun bu- geçişleri yapılmak zorun-
lunduğu Olukman mevkii- da kalınıyor. Bu etapta bol
ne varılıyor. Kiraz Pınarı’n- bol ayı, yaban keçisi ve su
90
dan sonraki ilk su kaynağı samuru izlerine de rastla-
burası. Olukman’dan sonra nıyor. İlerledikçe eğim düz-
bir süre kolay giden rota, leşmeye ve bahçeler ortaya
Sabunik denen bölgede ye- çıkmaya başlıyor. Yaklaşık 1
niden zorlaşıyor. Bu noktaya saat süren bu son etap kars-
Sabunik denmesinin sebebi tik bir kaynaktan çıkarak
kış aylarındaki kayganlığı. küçük bir havuz oluşturan
Bu nokta kışın belki çok zor Havuzunsu denen gözede
ama yazın da hiç kolay de- sona eriyor.
ğil. Yapılan basamak ve tu- Buradan sonra 20 daki-
tamakların yanı sıra bir de kalık bir yürüyüşle yola çı-
kablodan hat döşenmiş ama kılıyor. Bu etaptaki çınarlar
bu hatta kesinlikle güven- ve köklerinin oluşturduğu
memek gerekiyor. Buradan ilginç şekiller kanyonun son
çok dikkatli geçilirse kan- sürprizi.
ARAPGİR, MALATYA

91

YILDIRIM GÜNGÖR
GÜNPINAR KANYONU
Günpınar Kanyonu, is- nın bulunduğu düzlüğe va-
mini kanyonun bitimin- rılıyor. Derenin suyu bura-
deki Günpınar Şelalesi’n- dan borularla alınarak bazı
den alıyor. Şelale, Darende yerleşimlerin su gereksini-
merkeze sekiz kilometre mi karşılanmış. Ancak buna
uzaklıkta. Yürüyüş Günpı- rağmen dere büyük bir güç-
nar Kanyonu’nun kayna- le akıyor. Buradan 100 met-
ğından başlıyor. Bir elma re kadar ileride dere yine
bahçesinin içinden geçile- geçilmez oluyor. Bu nedenle
rek kısa süre içinde kanyo- derenin kenarındaki traktör
nun başlangıcına ulaşılıyor. yolu takip edilerek dereden
Buradan, yani vadinin her uzaklaşılıyor ve üzerinde
iki tarafı kayalıkla çevrili büyük bir kaya bloğunun
noktasından itibaren 500 bulunduğu tepe aşılarak
metre kadar yüründükten tekrar vadiye iniliyor. Kaya
sonra Günpınar Şelalesi’ni bloklarının arasında, sanki
92
oluşturan derenin irili ufaklı geçit vermezmiş gibi gö-
kaynaklarına ulaşılıyor. Bir- rünen bir noktadan küçük
çok noktadan küçük gözeler bir iniş yapılarak çalıların
halinde çıkan sular, hızlı bir arasından tekrar vadiye ini-
şekilde derede birleşerek liyor. İlk dere geçişi burada
akıntının güçlenmesine ne- yapılıyor ama sadece yarım
den oluyor. Derenin artık metrelik bir geçiş bu. Birkaç
iyice güçlendiği noktada, metre aşağıda bembeyaz
özellikle ilkbaharda geçiş köpükler akıtarak akan de-
çok zor. Bu nedenle rota bu renin üzerinden küçük bir
noktanın sol yamacındaki adım atılarak rahatlıkla kar-
patikadan devam ediyor. şı kıyıya geçiliyor. Bu nokta-
Yaklaşık 20 dakikalık bir da tarihi bir patikanın, üze-
tırmanış ve inişten sonra rinden geçtiği eski bir duvar
tekrar derenin ana kaynağı- örgüsü bulunuyor.
DARENDE, MALATYA

Buradan 20-25
metre sonra tek-
rar karşıya geç-
mek gerekiyor.
Yıkılmış bir ağaç,
köprü gibi kul-
lanılarak karşıya
geçiliyor. Bura-
dan itibaren vadi
tüm güzelliğiyle
çıkıyor ortaya. İki
yanı kaya duvar-
larıyla çevrili kan-
yonun en güzel
yönü büyük bir
gürültüyle akan
93
su. Yol çok uzun

YILDIRIM GÜNGÖR
değil ve belirgin
bir patika var an-
cak su öyle güzel
akıyor ki her çavlanda mola uçurumdan Günpınar Şela-
verilebiliyor. Mola verilecek lesi akıyor. Manzara olağa-
bir nokta da vadinin çıkışı- nüstü ama buradan aşağıya
na yakın traverten mağara. geçiş yok. Soldaki patika
Birkaç küçük odası da olan takip edilerek yarım saatlik
mağara kanyonun görülme- bir tırmanış sonunda önce
si gereken önemli bir gü- bir düzlüğe, beş dakikalık
zelliği. Mağaradan itibaren yürüyüşle de yola varılıyor.
yaklaşık 10 dakika yürün- Bu etabın patikası artık
düğünde kanyon büyük bir ağaçlar altında kalarak yok
uçurumla sona eriyor. Bu olmaya yüz tutmuş.
YUKARI KAVRuN YAYLASI-KAÇKAR BUZULLARI
Kaçkar Dağları, Türki- çamurlu arazi geride kalacak
ye’nin en önemli buzullarını ve dağlara göre otoyol sayıla-
barındırıyor bünyesinde. Bu cak bir patikayı takip etmeye
buzullar dağın kuzeyindeki başlayacaksınız. Yukarıdan
Büyük ve Küçük buzullar ile gelen dere Kavran Deresi’dir
güneydeki Ergör Buzulu’dur. ve dağların çanağında yer
Eğer sis veya yağmur yok- alan Derebaşı Gölü’nün su-
sa Yukarı Kavran Yaylası’n- ları tarafından beslenmek-
dan buzulların bulunduğu tedir. Eğer siz dereyi takip
Öküz Çayırı’na yürümek üç ederseniz Derebaşı Gölü’ne
dört saatinizi alır. Yaylada varırsınız. Kavran Deresi’ne
kamp kurarak yapacağınız karışan en büyük dere Kaç-
günübirlik yürüyüşle buzul- kar buzullarından gelen Me-
lara kadar gidip dönebilirsi- zovit Deresi’dir. Yürürken
niz. Yaylada bir de pansiyon soldan gelen büyük bir dere
var. İsterseniz bu pansiyon- gördünüzde, artık yönünü-
94
da kalarak her gün başka bir zü değiştirme vakti gelmiş
rotayı da yürüyebilirsiniz. demektir. Dereyi geçmeden
Bu rotanın başlangıcı olan yavaş yavaş yükselmeye baş-
Yukarı Kavran Yaylası ço- layın. Çok değil 15-20 dakika
ğunlukla sislerle kaplıdır ve sonra öküzlerin yaylaya gel-
hafif hafif yağmur çiseler. mesini önlemek için yapılan
Siz yaylanın içindeki tahta duvarı göreceksiniz. Öküz-
köprüden geçerek patikayı ler bahar aylarında buraya
bulun ve kendinizi doğaya bırakılır ve sonbahara doğru
vurun. da alınır. Öküz Çayırı adı da
Hava ne kadar kapalı buradan gelir.
olursa olsun bu rotada kay- Kapı denilen bu duvarı
bolmanız çok zor. Yaylayı geçtikten sonra eğim gittik-
geçtikten 10-15 dakika sonra çe yumuşamaya başlayacak
Çamlıhemşin, Rize

YILDIRIM GÜNGÖR
95

ve yarım saat ile 45 dakika de yukarıdan gelen taşla-


arasında bir sürede Öküz ra hedef olmamak için çok
Çayırı’na varacaksınız. Kaç- dikkatli olmalısınız. Yukarı
kar Buzulu’nun muhteşem Kavran Yaylası’nda kaldığı-
görüntüsü içinizi ürper- nız süre içinde mutlaka bir
tecek. Eğer daha önce bir horona denk gelirsiniz. Tu-
buzulda yürümemişseniz lumcu bulmak önemli bir
buzulun dibine giderek sorundur burada. Çünkü
üzerinde birkaç adım atabi- yayla çok, tulumcu azdır.
lirsiniz. Ancak hem buzulda Bu yüzden de tulumcular
kayıp düşmemek için hem nazlanır da nazlanır.
YUKARI KAVRuN YAYLASI-KAÇKAR BUZULLARI

96
Çamlıhemşin, Rize

97

TURGUT TARHAN
YUKARI KAVRUN YAYLASI-POKUT YAYLASI
Zorlu olduğu kadar muh- den oluşan granit
teşem bir doğayı barındıran taşlarla yapılan ev-
bir rota. Ancak geri dönüşü leriyle ilgi çekicidir.
zor olduğu için planlamayı Sasmistal Yaylası’n-
buna göre yapmakta fayda dan Ayder Yayla-
var. Daha birkaç yıl öncesi- sı’na geçiş olanağı
ne kadar yol sadece Pokut da vardır ama etap
Yaylası’na kadar gelmişti. oldukça yorucu, bi-
Ancak doğa, yaylalara hiz- raz da tehlikelidir.
meti sadece oralara yol gö- Tehlikenin sebebi
türmekle özdeşleştiren kıt yolun büyük kıs-
görüşlü yöneticiler tarafın- mının dik eğimli
dan son birkaç yılda hızla sık bir ormanın
katledildi buralar da. içinden geçmesi ve
Bu rotanın ilk etabı Yuka- kaybolma riskinin
rı Kavran-Sasmistal arası- artmasıdır. Patika
98
dır. Yukarı Kavran’dan yola bitip de sırta çık-
çıktıktan sonra en dikkat tığınızda aşağıdaki
edilecek şey patikanın kay- Sasmistal Yaylası’nı
bedilmemesidir. Patika kay- göreceksiniz. Yaklaşık 20
bedilirse 60-100 santimetre dakikalık bir inişten son-
yüksekliğindeki komar bit- ra yaylaya varacaksınız.
kilerinin, yani ormangülle- Bundan sonraki hedefiniz
rinin arasına düşülür ki bu Hazindak Yaylası. Yaylanın
durumda yürümek nere- karşısındaki yamaç üze-
deyse olanaksızlaşır. rinde yavaş bir tempoda
Üç bin metrenin üzerin- yükselerek bir iki saatlik
deki tepelerin arasındaki bir yürüyüş sonrasında Ha-
bir düzlükte kurulmuş olan zindak’a varacaksınız. Or-
Sasmistal Yaylası pembe manın kenarında bir sırta
renkli ortoklaz kristallerin- kurulmuş yayla bu bölgenin
Çamlıhemşin, Rize

POKUT YAYLASI, ÇAMLIHEMŞİN / TURGUT TARHAN


99

en güzel yaylalarından biri. orman içinde bir fay düz-


Ancak bu güzellik daha ne lüğünün üzerine kurulmuş
kadar devam eder bilinmez. muhteşem bir yayla. Kaçkar
Çünkü yol giren yaylalarda Dağları’nın en güzel manza-
kısa süre içinde o geleneksel ralarını buradan izleyebilir-
yapıların yerini eğreti beton siniz.
yapılar alıyor. Pokut’a vardığınızda ar-
Artık bundan sonra yo- tık akşam olmak üzeredir.
lunuzu kaybetmeniz çok Eğer sizi buradan alacak bir
zor. Pokut Yaylası’na kadar araç yoksa geceyi Pokut’un
yolu takip ederek gidebi- ahşap otellerinden birinde
lirsiniz. Pokut Yaylası da geçirmenizi öneririm.
YUKARI KAVRUN YAYLASI-ÇEYMAKÇUR GÖLLERİ
Yukarı Kavrun Yaylası,
Kaçkar Dağı’nın kuzey yü-
zünün lojistik merkezi. Her
doğasever burada mutlaka
bir gün mola verir, yayla
kokusu alır. Her geçen gün
yaylalıktan çıksa da yine de
hâlâ geleneksel doku hâkim
burada. Yaylanın solundan
gelen derenin kenarından
yola çıktığınızda birkaç
saatlik yürüyüşle Kaçkar
Dağları’nın en meşhur kö-
şelerinden Çeymakçur Göl-
leri’ne varabilirsiniz. Dere-
nin eğimi dik olduğu için
100
biraz zorlanabilirsiniz ama
hem Büyük Deniz Gölü,
hem de Meterez Gölü’ne
ayaklarınızı soktunuz mu
yorgunluktan eser kalmaya-
cak. Yola çıktığınızda büyük
bir ihtimalle hava sisli ola-
cak. Ya da hafif bir çiseleme
peşinizi hiç bırakmayacak. da güneşleneceksiniz.
Hava moralinizi bozmasın, Dönüşü aynı yoldan yap-
çünkü belli bir süre sonra mak yerine Kaçkar Dağı’na
bu kötü havanın ve bulut- doğru olan sırta doğru yü-
ların üzerine çıkacaksınız. rüyün. Bu sırtı aşarak Öküz
Aşağıda insanlar sis için- Çayırı’na inin. Hava açıksa
deyken siz göllerin kenarın- büyük buzulun muhteşem
RİZE

101

YILDIRIM GÜNGÖR

görüntüsünü de belleğinize daire çizmiş olacaksınız.


kaydettikten sonra dereyi
takip ederek vadiye inin.
Aşağı doğru akan Kavrun
Deresi’ni takip edin. Bir saat
sonra Yukarı Kavrun Yay-
lası’na vardığınızda tam bir
YUKARI KAVRUN YAYLASI-DENİZ GÖLÜ
Kaçkar Dağı’nın kuzeyin- göreceksiniz .
den Artvin tarafına geçmek Eğer aşağı inen
için birçok geçit var. Bunlar- patikayı takip
dan biri de Yukarı Kavrun ederseniz bu
Yaylası-Deniz Gölü geçidi. kez de Dava-
Yukarı Kavrun Yaylası’ndan lı Yaylası’na
sabah erken yola çıktıktan inebilirsini z .
iki saat sonra Kavrun De- Olabildiğince
resi’nin kaynağı olan Dere- yamaca paralel
başı Gölü’ne varacaksınız. giden patika-
Burada yarım saatlik bir yı takip edin.
mola verdikten sonra batı- Patika sizi bir
ya dönün. Tam karşınızda zirveye doğ-
bir geçit, Kavrun Gediği’ni ru götürecek.
göreceksiniz. Granit blok- Öküzyatağı
larının arasından devam Tepe isimli zir-
102
eden patika sizi yaklaşık bir venin boynun-
buçuk saat sonra Kavrun dan aştınız mı
Gediği’ne götürecek. aşağıdaki düz-
Burada birçok patika lükte masmavi
bulunuyor. Kuzeye doğru muhteşem bir
giden patikaya girerseniz göl göreceksiniz. Bu gölün
birkaç saat içine Apivanak ismi yok. Eğer zamanınız
Yaylası’na varırsınız. Siz varsa kıyısında kamp kur-
önce güneye daha sonra manızı öneririm. Bu isim-
da doğuya doğru dönen siz gölün kuzeyindeki aşıda
patikayı takip edin. Patika çıktığınızda Kaçkar Dağla-
birçok yerde yamaca paralel rı’nın en muhteşem man-
gidiyor. Belli bir süre son- zarasıyla karşılaşacaksınız.
ra aşağıda büyük bir buzul Yüksekliği 3 bin 370 metre
vadisi olan Davalı Vadisi’ni olan zümrüt mavisi Deniz
RİZE-ARTVİN

103

YILDIRIM GÜNGÖR

Gölü ve arkada 3 bin 932 Gölün kenarında biraz din-


metrelik Kaçkar Dağı. Bu lendikten sonra bir saatte
manzarayı gördüğünüzde aşağı inerek Dilberdüzü’nde
tüm yorgunluğunuz gide- kamp kurabilir veya yolu-
cek ve “iyi ki buradayım” di- nuza devam ederek Yaylalar
yeceksiniz. Gölün kenarına Köyü’ndeki pansiyonlardan
inen patikada dikkatli olun. birinde kalabilirsiniz.
Yer yer büyük kaya blok-
larından geçen patika bu
noktalarda biraz zorlaşıyor.
POKUT YAYLASI-SAMİSTAL YAYLASI
Fırtına Vadisi su topla- ortoklaz mineralin egemen
ma havzası içinde bulunan olduğu granitten yapılmış.
Pokut ve Samistal yaylaları, Aralarında bulunan Hazin-
Kaçkar Dağları’nın en güzel dak Yaylası ise ikisinin karı-
köşeleri arasında yer alıyor. şımı bir mimariye sahip. Bu
Bu rota boyunca sisler için- üç yaylada eskiden yoğun
de bir görünüp bir kaybolan olarak hayvancılık yapılırdı
Kaçkar Zirvesi ve etrafın- ama yüksekliği 2 bin 100
daki diğer doruklar, yürü- metre olan Pokut ile yakla-
yüşün en güzel manzarala- şık aynı rakımda bulunan
rını sunuyor. Bir zamanlar Hazindak’a insanlar artık
Çamlıhemşin’den Pokut’a tatil yapmak amacıyla geli-
sadece patikalardan gidilir- yor. Yayla evlerinin bir kıs-
di. Doksanların ortalarında mı da pansiyona dönüştü-
önce Pokut’a yol yapıldı; rülmüş. Pokut ile Hazindak
sonra da Pokut’tan Hazin- yaylaları arasında yapılan
104
dak Yaylası’na. Böylece üç yeni yol, eski patikaları yok
muhteşem yaylayı birbirine etmiş.
bağlayan düş patikaları eğ- Orman içinde başlayan
reti araç yollarına dönüştü. yürüyüş yer yer toprak yol-
Yolların yapılmasıyla birlik- dan devam ederek Hazin-
te yaylalarda her türlü kirli- dak Yaylası’na ulaşır. Ha-
lik arttı. zindak Yaylası’yla Samistal
Pokut ile Samistal yayla- Yaylası arası yaklaşık iki
ları aslında yapı tarzı olarak saat. Hem Yukarı Kavrun
birbirine oldukça zıt. Pokut hem de Hazindak’tan gelen-
tamamen ahşap yapılardan ler bir sırtı aşınca aşağılarda
oluşurken Samistal taş ev- 2 bin 600 metredeki taşlarla
lerden ibaret; yayla evleri- kaplı bir düzlükte sıralan-
nin çoğu iri pembe renkli, mış Samistal Yaylası’nın
ÇAMLIHEMŞİN, RİZE

POKUT YAYLASI / TURGUT TARHAN


105

taş evlerini görür. Kesme


taştan yapılmış bu evlerin
en genci yüz yaşında. Sa-
mistal’de yaylacılık geleneği
eskisi kadar olmasa da de-
vam ediyor, Kaçkar yaylaları
arasında önemli bir konu-
ma sahip. Hazindak, Pokut,
Apivanak ve Kavrun yay-
SAMİSTAL YAYLASI / HALİM DİKER

laları arasında kalmış özel


bir yayla. Geçmiş günlerini
özlemle ansa bile görkemli
taş evleri hâlâ dikkat çekici.
AVUSOR YAYLASI-DADALA DAĞ EVİ
Yürüyüş, Artvin tara- çaba sarf etmek
fında Kındevul Tepe, Rize gerekiyor. Önce
tarafında ise Kemerli Kaç- dik çıkan patika
kar adlı 3 bin 562 metrelik sonra düzleşiyor
zirvenin dibindeki Avusor ve kısa bir süre
Yaylası’ndan başlıyor. Yayla- sonra aşıta varılı-
da iki pansiyon var. Bunla- yor. Eğer sis yok-
rın birinde kalarak Altıpar- sa aşıta varanları
mak Dağları’nın dibindeki muhteşem ama bir
Kaçkar Vadisi’ne muhteşem o kadar da ürkü-
manzaralı bir yürüyüş yapa- tücü bir gürünüm
bilirsiniz. sunan Atıparmak
Yayladan başlayan patika Dağları’nın ku-
dolanarak Kaçkar ve Avu- leleri karşılıyor.
sor vadilerini birbirinden Bunlara eskiden
ayıran sırta doğru gidiyor. Kaçkar Dağları de-
106
Patika yaklaşık 15 dakika niyormuş. Dağla-
sonra sırta paralel olarak rın dibindeki dere-
devam edecek. Bu da yü- nin adının Kaçkar,
rümenizi kolaylaştıracak ve vadi içindeki iki
daha az enerji harcayacaksı- yaylanın adının da Yukarı
nız. Mevsim ne olursa olsun ve Aşağı Kaçkar olması te-
bu rota tam bir çiçek bahçe- sadüf değil. Kaçkar Dağı’nın
si gibi. Bazen çiçeklerden ismiyse Kavrun Dağı.
gelen kokular insanı mest Zamanla isimler dönüş-
edecek düzeyde. Yarım sa- müş. Gökyüzüne bir merdi-
atlik bir yürüyüşten sonra ven gibi yükselen bu kulele-
küçük düzlükler görülmeye rin dibinde belli belirsiz iki
başlayacak. Bu düzlükleri ev göreceksiniz. Yürüyüşün
geçtikten sonra Kaçkar Va- son noktası bu evler. Aşıttan
disi’ne ulaşmak için son bir sonra aşağı inen patikanın
ÇAMLIHEMŞİN, RİZE

AVUSOR YAYLASI / YILDIRIM GÜNGÖR


107

ilk etabı biraz dik ve zemin tikadan çıkmazsanız Altı-


kaygan ama patika belirgin. parmak Dağları’nın lojistik
Bu etabı dikkatli geçtikten üssü olan Dadala Dağ Evi’ne
sonra eğim yavaş yavaş varacaksınız. Dağ evinin
azalacak ve Kaçkar Vadi- sahipleri Mustafa Bey ve
si’nin buzullar tarafından Hatice Hanım; geceyi orada
aşındırılmış düz tabanına geçirirseniz hayatınızın en
ineceksiniz. Buradan sonra keyifli akşam sohbetlerin-
yaklaşık yarım saat bu düz den birini yapabilirsiniz.
zeminde yürüdükten sonra
eğim biraz dikleşecek. Pa-
DADALA DAĞ EVİ-AMBAR GÖLÜ
Ambar Gölü, Altıparmak rı’na doğru yürüyün.
Dağları’nın kuzey tarafın- İri kristalli granit
daki en güzel göl. Yaklaşık bloklarının arasın-
2 bin 750 metre rakımlı bir da, bazen de üstün-
buzul çanağının içinde yer den devam eden
alıyor. Ambar Gölü, Rize il yürüyüş boyunca
sınırları içindeki en büyük Altıparmak Dağları
buzul gölü. Yürüyüş Dada- her birkaç dakikada
la Dağ Evi’nden başlayacak. farklı görüntüler su-
Dadala’nın arkasındaki sırta nacak. Kimi zaman
doğru çıkıp tam tepe nok- ters ışıkla karara-
tasından itibaren doğuya cak, kimi zaman ise
doğru yürümek gerek. Doğ- bulutların arasında
rudan Ambar Gölü patika- saklanıp sadece zir-
sına girmek yerine sırta çık- vesini gösterecek.
manın amacı önce Kaçkar Yürüdüğünüz sırt
108
Gölü’nü görmek. Böylece bazen genişleyecek.
bir yürüyüşte iki adet bu- Bu genişleyen ke-
zul gölünü görme şansınız simler çiçek bahçe-
olacak. leriyle süslü, çiçeklerden
Sırta kadar olan etap bi- gelen kokular yürüyüşün
raz dik ama çıkışı rahat. en güzel yönü. Sırtın orta-
Yaklaşık bir saat süren sırta larından itibaren Kaçkar
gelince sola doğru 50 metre Gölü geride kalacak ve tam
kadar yüründüğünde uzun karşıda Ambar Gölü ortaya
bir vadinin sonunda yer alan çıkmaya başlayacak.
Kaçkar Gölü karşılayacak Sırt boyunca devam eden
sizi. Burada yarım saat ka- yürüyüş Altıparmak Dağla-
dar dinlenip manzaranın da rı’nın volkanik kayalarıyla
tadını çıkardıktan sonra sırt granitlerin birleştiği nokta-
boyunca Altıparmak Dağla- da sona erecek. Bu nokta-
ÇAMLIHEMŞİN, RİZE

DADALA DAĞ EVİ / YILDIRIM GÜNGÖR


109

da Ambar Gölü tamamen nıklıysanız gölde yüzmenizi


ayaklarınızın altında kala- öneririm. Daha sonra çıktı-
cak ama aşağıya, gölün düz- ğınız patikadan geri döne-
lüğüne inmek için yaklaşık rek aşıta çıkın. Bu aşıttan
yarım saatlik bir patikadan sonra geldiğiniz sırtı takip
aşağı inmek gerekiyor. Eğer etmek yerine aşağı, Dadala
son bir gayret gösterip gö- Dağ Evi’ne doğru giden pa-
lün kenarına inmeyi göze tikayı takip edin. Patika ya-
alırsanız çiçeklerle süslü macı dolanarak inişi kolay-
yeşilliklerde uzanarak bu laştırıyor. Birkaç saat süren
muhteşem doğanın tadını çıkışınız sadece bir saatte
çıkarın. Soğuk suya daya- sona erecek.
DADALA DAĞ EVİ-HIZARKAPI GEÇİDİ-LİBLER GÖLÜ
Dadala Dağ Evi’nden sonra varı-
çok erken çıkılarak gidilip lan küçük bir
dönülecek bir rota. Biraz tepenin üze-
uzun ve zorlu ama bir o ka- rindeki yeşil-
dar da zevkli. Yürüyüşünüz likler insanı
sırasında Altıparmak Dağ- burada uzan-
ları’nın manzarası peşinizi maya zorlu-
hiç bırakmayacak. Libler yor. Sonraki
Gölü yüksek volkanik küt- etap biraz
lelerin dibinde bulunan bir daha zorlu.
doğa anıtı. Bu dağlardaki Bu etapta pa-
diğerleri gibi bu da tipik tika yer yer
bir buzul gölü. Diğer bu- çok kaygan-
zul gölleri gibi çok nazlı ve laşıyor. Bu
Altıparmaklar’ın en zor- kaygan böl-
lu çanaklarından birinde geyi geçtikten
110
saklanmış. Gölün en güzel sonra patika
göründüğü yer Altıparmak iri çakılların
Zirvesi. Zirveden simsiyah egemen oldu-
volkanik kütlelerin arasında ğu zeminde
bir zümrüt parçası gibi par- devam edi-
lıyor. Dadala Dağ Evi’nden yor. Eğim dik ama patika iyi
Avusor Yaylası’na doğru olduğu için hızla çıkılıyor.
yürürken sola doğru çıkan Bu etap bitince 3 bin metre-
en son aşıt olan Hızarkapı nin üzerinde bulunan geçi-
Gediği, bu vadiden Artvin de varılıyor. Geçidin inişin-
tarafına geçiş için en uygun deki patika da çok düzgün.
yer. İlk etabı biraz yorucu Buradan göle ulaşan rotaya
olmasına rağmen çok zorla- bir saatte varılıyor. Göle
mayan bir etap. ulaşmak için iki seçenek
Patikanın ilk girişinden var. İkisi de pek kolay değil.
RİZE-ARTVİN

111

YILDIRIM GÜNGÖR

İlk rota aşıtı indikten sonra dan sonra da yaklaşık iki


sağa aşağı doğru inerken saatlik bir yürüyüş var. Göl-
sağdaki patikaya ulaşıyor. den akan dere takip edile-
Bu patika çok belirgin değil rek göl kenarına ulaşılabilir.
ama yukarıdan göle inile- Gölün kenarı kamp yapmak
cek noktaya ulaşıyor. Yavaş için ideal düzlüklere sahip.
yavaş inilerek göl kenarına Kamp malzemesi olanların
ulaşılabilir. İkinci rota pati- bu muhteşem manzaralı
kayı takip ederek doğrudan gölün kenarında kamp yap-
vadi tabanına iniyor. Bun- malarını öneririm.
VERÇENİK YAYLASI-TATOS GÖLLERİ
Tatos Gölleri veya Sulak saklı bir değer. Orta-
Göller, Kaçkar Dağları Milli sındaki küçük adacı-
Parkı’nın bana göre en güzel ğı onu diğer göller-
gölleri. den farklı yapıyor.
Yürüyüş Verçenik Te- Bu güzel göl, Tatos
pesi’nin eteklerinde kurul- Gölleri’nin gölgesin-
muş Verçenik Yaylası’ndan de kaldığı için değeri
başlar. Yüzünüzü Verçe- pek bilinmiyor. Göle
nik’e döndüğünüzde solu- varınca ilk yapacağı-
nuzdaki yamaçta uzanan nız şey ayakkabıları-
patikayı takip edin. Patika nızı çıkararak ayak-
belli belirsiz başlar. Birçok larınızı suya sokmak
patika olduğu için başlan- olsun. Dağda vü-
gıçta doğru patikayı ayırt cudu dinlendirmek
etmekte zorlanabilirsiniz. için bundan daha iyi
Ancak yükseldikçe patika bir yöntem olamaz.
112
daha da belirginleşecek. Burada iyice din-
Yürüyüşün ilk etabı biraz lendikten sonra gö-
yorucu. Nedeni ise vücutlar lün biraz üzerindeki
daha tam ısınmadan olduk- patikayı takip ederek yürü-
ça dik bir eğimle yürüyüşe yüşe devam edin. Bu etap
başlanması. Ancak bir saat çok zorlu değil. Ancak pa-
sonra eğim iyice azalacak tika kayaların arasında kay-
ve çimenlerle kaplı düz bir boluyor. Bu nedenle biraz
zeminde yürümeye baş- yükselerek kayaları aşağıda
layacaksınız. Kimi zaman bırakıp toprakta açılmış olan
çimenlerin, kimi zaman da patikayı bulmayı başardınız
kayaların üzerinde yürü- mı işi iyice kolayladınız sa-
yerek bir saat sonra Mocar yılır. Bu noktadan itibaren
Gölü’ne varacaksınız. Mo- çok düşük bir eğimle yavaş
car Gölü zirvelerin arasında yavaş yükselerek yarım saat
RİZE

SULAK GÖLLER, RİZE / YILDIRIM GÜNGÖR


113

içinde bir aşıta varacaksınız. etrafı bazen tamamen karla,


Buradan göreceğiniz man- bazen de tamamen çiçekle
zara çok az kimseye nasip kaplanır. Patikadan göllerin
olur. Muhteşem bir dağ sil- kenarına inmeniz yarım sa-
silesinin arasındaki çanakta ati bulur. Eğer soğuk suya
kalmış ve birbirine küçük dayanıklıysanız göllerde
kanallarla bağlı üç adet göl yüzmenizi tavsiye ederim.
nefes kesen görüntüler su- Bu nedenle yanınıza mayo
nacak. Bu aşıt her zaman ve yedek giyecek alsanız iyi
sürprizlerle doludur. O yıl olur. Son gölden akan su bi-
yağan karın yoğunluğuna raz ilerideki eğimli bölgede
göre aynı mevsimde göllerin şelale oluşturuyor.
VERÇENİK YAYLASI-KAPILI GÖLLER
Bu rota iki farklı güzelliğin
birden görülmesine olanak
verir. Birbirine bağlanmış
iki göl ve bu gölleri eteğin-
de barındıran kara piramit
Verçenik, birbirini tamam-
layan birer doğal mucizedir-
ler. Biri olmazsa sanki öteki
de olmaz gibi gelir. Pazar’da
konaklayarak günübirlik bir
yürüyüş yapabilir veya yay-

KAPILI GÖLLER, RİZE / TURGUT TARHAN


lada kalarak birkaç günlük
yürüyüş aktiviteleri düzen-
leyebilirsiniz.
Verçenik Yaylası’nın bi-
raz ilerisinde kurduğunuz
114
kamptan yola çıktıktan en
fazla üç saat sonra Kapılı Yarım saat sonra Kapılı Göl-
Göller’in kenarına varabi- ler’in kenarına varacaksınız.
lirsiniz. Yürüyüşünüz At Kapılı Göller birbirine bağlı
Gölü’nden gelen Verçenik iki büyük gölden ibaret. Göl-
Deresi’nin kenarında devam ler yüzmek için yeterli ısıya
edecek. Bu dağların en güzel sahip. Verçenik gölleri, Kaç-
tarafı patikalarının çok be- kar gölleri kadar soğuk değil.
lirgin olması. Soldan gelen Göllerde dinlendikten sonra
büyük bir dereyi görünceye Hemşin Aşıtı’na doğru yola
kadar yürüyüşünüze devam çıkın. Verçenik Zirvesi’ni
edin. Dereye kadar olan eta- arkanıza aldığınızda tam
bın eğimi yürüyüş için çok karşınızdaki aşıt Hemşin
uygun. Dereye varınca so- Aşıtı’dır. Eğim, bazı yerler-
lundan yükselmeye başlayın. de dikleşmesine rağmen çok
Çamlıhemşin, Rize

115

yorucu değil. köyleri arasındaki en önemli


Bu etabın en güzel tara- ticaret yolunun üzerinde. Bu
fı tektonizma sonucunda iki il arasındaki ticarette kapı
oluşmuş her fay düzlüğünde görevi gördüğü için aşağı-
bir buzul gölünün bulun- daki göller de Kapılı Göller
ması. Hemşin Aşıtı’na var- olarak anılmaya başlanmış.
dığınızda Leşkayası Tepesi Aşıttan geriye baktığınıza
tüm görkemiyle karşınıza göller ve arka plandaki Ver-
çıkacak. Biraz aşağıda ise iki çenik Zirvesi tüm yorgun-
küçük göl göreceksiniz. Bu luğunuzu unutturacak. Eğer
aşıt aşağıdaki göllere Kapılı zamanınız varsa aşıtı kapla-
Göller denmesinin de ana yan çimenlerin üzerine uza-
nedeni. Çünkü bu nokta nın ve bir zamanlar bu aşıtın
bir zamanlar Erzurum-Rize trafiğinin ne kadar kalabalık

olduğunu düşleyin.
YEDİGÖL KÖYÜ-MAL GÖLÜ-DELİ GÖL
Pidasor Yaylası’ndan ku- den en belirgin olanı Mal
zeye doğru giden patikaya Gölü’ne kadar sol yanınızda
girin. Patikanın iki girişi var. size eşlik eder. Eğer iki zirve
Biri yaylanın arkasındaki arasındaki aşıta doğru gi-
yamaçlardan, biri de yolun derseniz Deli Göl’e varırsı-
bittiği noktanın yakınından nız. Dere boyu bir saat civa-
akan derenin kenarından rında bir yürüyüşten sonra
başlar. Bu iki patika yuka- eğim biraz dikleşecek. Bu
rıdaki eski yaylada buluşur. eğimi çıktığınızda taşlarla
İlk etap biraz yorar. Çün- kaplı düzlüğe varacaksınız.
kü yürüyüşe yokuş çıkarak İleri doğru baktığınızda
başlayacaksınız. İlk etap yolunuzun üzerinde kaya-
kısadır, yarım saat civarında lardan ibaret küçük bir yük-
sürer. Yokuşun sonunda iyi- selti göreceksiniz. Mal Gölü
ce yıkılmış eski bir yaylaya buradan itibaren başlıyor.
varacaksınız. Bundan sonra Eğer dereyi değil de sağdan
116
eğim daha uygun hale ge- giden patikayı takip ederse-
lecek. Bu etaptan sonra ya- niz, önce aşağılardan gör-
pacağınız tek şey yukarıdan düğünüz kayalığın dibin-
gelen dereyi takip etmek deki küçük göle varırsınız.
olacak. Dere bulduğu her Bu göl ilkbaharda Mal Gö-
yolu kullandığı için burada lü’nün bir parçasıdır. Ancak
birkaç farklı noktadan geniş sonbaharda su azaldığı için
olarak akıyor. Dereyi takip gölden kopar. Mal Gölü
edin. Eğim çok yorucu de- bölgedeki büyük göllerden
ğil. Yürümek için oldukça biri. Suyu da diğer göllere
uygun. Yukarı çıkarken sa- oranla daha sıcak. Hayvan-
ğınızda ve solunuzda yük- larca kirletildiği için gölden
seklikleri 3 bin 400 metre su almak yerine civarında
civarında pek çok zirve akan derelerden almayı ter-
göreceksiniz. Bu zirveler- cih edin. Eğer yükünüz çok
İspir, Erzurum

MAL GÖLÜ / CÜNEYT OĞUZTÜZÜN


117

ağır değilse ve kondisyo-


nunuz da orta düzeyde ise,
doğanın tadını çıkararak
Pidasor Yaylası’ndan Mal
Gölü’ne dört saatte varabi-
lirsiniz. Mal Gölü’nden ku-
zeye baktığınızda Verçenik
Zirvesi’nin farklı bir yüzünü
PİDOASOR YAYLA / YILDIRIM GÜNGÖR

tüm heybetiyle izleyebilirsi-


niz. Zirveyi daha yakından
izlemek istiyorsanız bir saat
daha yürüyerek kuzeydeki
aşıtlardan herhangi birine
çıkmanız yeterli.
YEDİGÖL KÖYÜ-YEDİGÖLLER
Yedigöl Köyü’nden araç- daha yavaşlaya-
la gidilecek en son nokta cak. Yükseldikçe
Çaşurluk Dere ile Çatak yüksek zirvelerin
Dere’nin birleşerek ana de- arasında kaldığı-
reyi oluşturduğu düzlük. Bu nızı hissetmeye
düzlükten sonra iki derenin başlayacaksınız.
birleştiği noktadan itiba- Patika bazen
ren batıdan gelen Çaşurluk toprak olacak
Dere yönüne yürünecek. bazen de taşlık-
Eğer iki derenin birleştiği lardan geçecek-
noktanın gerisindeki pati- siniz. Dere ikiye
kalardan Hacıdamı Yaylası ayrılacak. Sağ-
üzerinden gitmeye kalkı- daki dere çifte
şırsanız daha fazla yorulur- göllerden gelir.
sunuz. Bu yol kısa gibi gö- Siz soldan ge-
rünmesine rağmen dik bir len dereyi takip
118
eğime sahip ve yorucu. Böy- edin. Bu dere de
le durumlarda, biraz uzun bir süre sonra
da olsa suyun en uygun ikiye ayrılacak.
aktığı eğimi takip etmekte Soldan gelen
yarar var. Zaten oldukça küçük bir dereyi dikkate
yayvan olan vadi içindeki almayın. Şaşırır da bu de-
patikalar yürümenizi çok reyi takip ederseniz hem
kolaylaştıracak. oldukça dik bir eğim çıkar,
İlk etap düz ancak fazla hem de dere bittiğinde geri
uzun değil. Yola çıktıktan dönmek zorunda kalırsınız.
bir iki saat sonra dere yavaş Bu nedenle büyük dereden
yavaş güneye doğru dön- ayrılmayın. Zaten bu ay-
meye başlayacak ve eğim de rıma geldiğinizde yüksek
artacak. Dere iyice güneye doruklar daha da belirginle-
döndüğünde adımlarınız şecek. Özellikle solunuzda-
İspir, Erzurum

119

CÜNEYT OĞUZTÜZÜN

ki sivri zirve sizi hiç yalnız nedenle de adı Yedigöller.


bırakmayacak. Buradan bir Bu göllerin en büyüğüne
saat daha yürüdüğünüzde ortasındaki adadan dolayı
göllerin bulunduğu düzlüğe Göbekli Göl adı verilmiş.
varacaksınız. Eğer hava güzelse göllerin
İlk olarak sizi birbirinden etrafında birkaç saat geçi-
uzun bir kara parçası ile rebilirsiniz. Zaten tüm göl-
ayrılmış iki göl karşılaya- lerin etrafını dolaşmak epey
cak. Bu göllerin arkasında bir zamanınızı alır. Bu göller
da diğer göller var. Burada bitki çeşitliliği bakımından
toplam yedi adet göl var. Bu da çok zengin.
YEDİGÖL KÖYÜ-YEDİGÖLLER

120
İspir, Erzurum

121

CÜNEYT OĞUZTÜZÜN
BAŞYAYLA-ÇİÇEKLİ GÖL
Başyayla’da kamp kurula- Karadeniz Hemşin yayla ev-
rak bir gün kalınıp oradan leri karşılayacak sizi. İki yıl
da Çiçekli Göl’e yürüyüş öncesine kadar yaylada tek
düzenlenebilir. Başyayla sa- bir beton ev vardı. Umarım
kinleri doğaseverlere karşı hâlâ öyledir. Bu yaylanın
inanılmaz bir yakınlık gös- da betona yenik düşmesi
teriyorlar. Çamlıhemşin’den son kalenin kaybedileceği
sonra gireceğiniz Çat yolu anlamına geliyor çünkü.
bir buçuk iki saat sonra Sabah erken yayladan yola
Başyayla’ya getirir sizi. Yol çıkan vasat bir grup, eğer
biraz karışık. Bu nedenle hava da iyiyse aşıta kadar
yolda rastladığınız insanlara eğimi biraz dik olan bu ro-
sorarak zaman kaybını ön- tayı dört beş saatte geçe-
leyebilirsiniz. Yaylaya ulaş- bilir. Yayladan itibaren yaz
mak için özel aracınızla da aylarında su bulmak çok
gidebilir, Pazar’dan Çiçekli zor, bu nedenle yanınıza su
122
Yayla’ya giden minibüslere almayı unutmayın. Yaylanın
de binebilirsiniz. üzerinden akan küçük de-
Yaylanın hemen dibin- reyi geçince hafif eğimlerle
deki düzlük kamp kurmak yükselip yarım saat içinde
için ideal. Önce Çiçekli çimenlerle kaplı bir alana
Yayla’nın beton yığınlarıyla geleceksiniz. Yaylanın tüm
kaplanmış evlerini göre- hayvanları burada besleni-
ceksiniz. Ne yazık ki Elevit, yor. Yaklaşık bir saatlik bir
Tirovit ve Ayder gibi burası yürüyüşten sonra çayırlık
da tamamen betonlaşmış. bitecek ve kayalıkların ara-
Sakın moralinizi bozmayın. sındaki patikadan yüksele-
Başyayla’ya varınca da otan- rek kayalıklarla kaplı ikinci
tik özelliklerinden bir şey düzlüğe ulaşacaksınız. Ka-
kaybetmemiş tipik Doğu yalıklar bitecek ve önünüze
Çamlıhemşin, RİZE

YILDIRIM GÜNGÖR
123

yine çimenlerle kaplı küçük den olur. Çünkü göl sağa


bir etap çıkacak. On daki- doğru yükseldiğiniz yama-
kalık bir yürüyüşle bu etabı cın arkasındaki çanakta yer
bitirdiğinizde aşıta varacak- alıyor. Bu nedenle yanınızda
sınız. Buradan Hacıvanak yöreyi bilen biri yoksa mut-
Yaylası’nı görebilirsiniz. Bu laka yayladan rehber alın.
yürüyüşün kilit noktası da Eğer sis olmazsa yaklaşık
burası. Aşıttan itibaren sağa yarım saat sonra yukarıdan
doğru hafifçe yükselmeye gölü görebilirsiniz. Bu ci-
başlayın. En küçük bir sap- vardaki en güzel göllerden
ma yolunuzu kaybetmenize biridir Çiçekli Göl. Etrafı da
ve aşağılara inmenize ne- kamp kurmaya elverişli.
YAYLALAR KÖYÜ-ÇEYMAKÇUR GÖLLERİ

YILDIRIM GÜNGÖR
Artvin’in Yusufeli ilçesi- den geçen patikayı takip et-
nin Yaylalar Köyü, Kaçkar tiğinde bir saat içinde Dübe
Dağı’nın güney yüzünün Yaylası’na varabilir. Dübe
124
lojistik merkezi. Buradan Yaylası’ndan sonra patika
Kaçkar Dağı civarındaki yavaş yavaş yükseliyor. Bir
birçok rotaya keyifli yürü- süre yamaca paralel giden
yüşler yapmak mümkün. patika, Dübedüzü’nden iti-
Köyde kalarak günübirlik baren biraz daha dikleşme-
yürüyüşler yapabilirsiniz. ye başlıyor ve parkurun en
Ayrıca buradan farklı rota- çiçekli bölgesinden geçiyor.
ları izleyerek Rize tarafına Rengârenk çiçeklerle süs-
geçmeniz çok kolay. Bu ro- lü bu bölgeyi geçince uzun
talardan biri Olgunlar-Dü- süredir çimenlerden devam
be Yayla-Naletleme Aşıtı- eden patika yavaş yavaş
Çeymakçur Gölleri rotası. kayalık zemine girmeye
Sabah erkenden Olgunlar başlıyor. Bu etap yer yer
Mahallesi’nden yola çıkan kar dilimleriyle kaplı. Aşıta
bir ekip, mahallenin üzerin- yaklaşınca eğim dikleşiyor
YUSUFELİ, ARTVİN

ve bir süre sonra Çeyma- edebilirsiniz. Eğer aynı gün


kur Aşıtı’na varılıyor. Aşı- Ayder’e varmak istiyorsanız
tın çıkışı kadar uzun bir de kuzeybatıya giden dereyi
inişi var. Kuzeye geçince en takip edin, iki saat sonra Yu-
büyük risk rotada sisin ol- karı Kavrun Yaylası’na vara-
ması. Çeymakçur tarafında caksınız. Eğer Çeymakur
ağır bir sis varsa geçmesini yaylalarına gitmek isterse-
bekleyin ve asla yürüme- niz Büyük Deniz Gölü’nden
yin. Siste kaybolduğunuzda kuzey-kuzeydoğu yönünde
nereye gittiğinizi bileme- akan dereyi takip edin. Kısa
yeceğiniz için ciddi sorun- sürede Yukarı Çeymakçur
lar yaşayabilirsiniz. Eğer Yaylası’na giden patikayı
hava güneşliyse Meterez bulursunuz. Bir saat sonra
ve Büyük Deniz Gölü’nün Yukarı Çeymakçur Yayla-
etrafında zaman geçirin, sı’na varıp oradan da kısa
hatta göllerde yüzün. Eğer sürede Aşağı Çeymakçur
125
kamp malzemeniz varsa Yaylası’na ulaşabilirsiniz.
burada bir gece kalmanızı Eğer araç bulursanız 45 da-
öneririm, sonra yola devam kikada Ayder’de olursunuz.
YAYLALAR KÖYÜ-DENİZ GÖLÜ
Kaçkar Dağları’nın en
popüler bölgesi. Eşyalar ka-
tırlarla taşınıyor. Hem Yay-
lalar Köyü’nde hem de son
köyün son mahallesi olan
Olgunlar’da ahşap ve temiz
pansiyonlar var. Yürüyüş bir
buzul vadisi olan Büyükçay
Vadisi’nin tabanından de-
vam ediyor. Hastaf Yayla-
sı’ndan itibaren yavaş yavaş
dikleşmeye başlıyor. Hastaf
Yaylası-Dilberdüzü iki üç
saat. Buradan Kaçkar Dağ-
ları’nın en yüksek ve en de-
rin gölü olan Deniz Gölü ise
126
iki üç saat sürüyor. Deniz
Gölü, Kaçkarlar’ın en güzel
manzaralı gölü. Günübirlik
yürüyüşler içinde en uzunu.
Göle en güzel zamanında
varmak için sabah saat 5.00
gibi yola çıkmak lazım. Ol- kazanarak 2 bin 900 metre
gunlar-Hastaf Yaylası arası yükseklikteki Dilberdüzü’ne
vasat bir ekip için iki saat varır. Bu etabın zorluk de-
sürer. Patika oldukça geniş recesi ortadır. Burada iyice
ve eğim düz. Burası bu yürü- dinlendikten sonra Dilber-
yüşün en kolay etabı. Hastaf düzü’nün arkasındaki dik
Yaylası-Dilberdüzü arası da eğimli bölgeye doğru yürü-
iki üç saat sürer. Bu etabın yün. Zaten patika da ken-
patikaları yavaş yavaş eğim dini belli eder. Dik olması
Yusufeli, Artvin

127

YILDIRIM GÜNGÖR

sizi ürkütmesin. Kayalıkları ki kaybetmenize imkân yok.


arasında çok iyi açılmış pa- Eğer yolda yorulursanız sa-
tikalar var. Bu etap teknik kın vazgeçmeyin. Kısa bir
açıdan çok zor olmamakla süre sonra dünyanın en gü-
birlikte yürüyüşün son etabı zel göllerinden biriyle karşı-
olduğundan yorgunluk artar. laşacaksınız. Göl, 3 bin 376
Bu nedenle bu etabı zor bir metre yükseklikte. Derinliği
etap olarak görüyorum. Pa- ise 60 metre; muhteşem gü-
tika o kadar geniş ve belirgin zelliği sizi büyüleyecek.
YAYLALAR KÖYÜ-MODUT YAYLASI
Yaylalar Köyü civarında
birçok yürüyüş rotası bulu-
nuyor Bu rotalar yardımıyla
Erzurum ve Rize tarafına
geçilebiliyor. Eskiden zaten
iller arası ilişkiler çoğunluk-
la bu rotalardan sağlanırdı.
Gelenler genellikle köyden
uzak rotaları seçer ama he-
men köyün içinden başlayıp
Kaçkar ve Güngörmez dağ-
larının muhteşem manzara-
sı eşliğinde yürünen bir rota
var. Yaylalar Köyü’ne inen
dereden yukarı çıkan pati-
kayı takip edince kısa süre-
128
de sadece birkaç evi ayakta
kalmış bir yaylaya varılıyor.
Bu yayladan geride bırakıp
sola biraz daha yüründük- türecek Bu düzlükten sonra
ten sonra patika sola doğ- güneye doğru ilerlemeye
ru yükselmeye başlayacak. başlayın. İki sırt aşınca bir
Bu rota ayıların yaşadığı dereyle karşılaşacaksınız.
bölgelerden de geçiyor. Bu Onu takip ettiğinizde bu
nedenle in olabileceğini dü- bölgedeki önemli buzul
şündüğünüz yerlere varma- göllerinden biri olan Kartal
dan gürültü çıkarın. Bu, ayı- Gölü’ne varacaksınız. Di-
nın sizi fark etmesini sağlar ğer buzul gölleri gibi bu da
ve karşılaşma olasılığınız muhteşem. Burada biraz
neredeyse sıfıra düşer. oyalandıktan sonra yavaş
Patika sizi bir düzlüğe gö- yavaş aşağı doğru inerek
YUSUFELİ, ARTVİN

YILDIRIM GÜNGÖR
129

Mikeliz Mahallesi’nin bir ne yazık ki. Modut Yayla-


yaylası olan Modut’a ulaş- sı’ndan bir saatlik yürüyüşle
maya çalışın. Yaklaşık iki Mikeliz Mahallesi’ne inip
saat sonra Modut Yayla- bir araçla Yaylalar Köyü’ne
sı’na varacaksınız. Modut dönebilirsiniz. Eğer yürü-
Yaylası, dağların eteğinde yerek dönmek istiyorsa-
kurulmuş, kışın çığ riski de nız yayladan itibaren köye
taşıyan ahşap bir yayla. An- doğru inerken yavaş yavaş
cak buraya da insanlar artık alçalın. Birkaç yayla evinin
tatil için geliyorlar. Son yıl- bulunduğu düzlükteki pati-
larda açılan bir yol yaylanın kayı takip edin. Patika sizi
betonlaşmasına yol açacak Yaylalar Köyü’ne götürecek.
DİLBERDÜZÜ-SOĞANLI DAĞI
Dilberdüzü’ne gelenlerin
ilk hedefi 3 bin 932 met-
re yüksekliğindeki Kaçkar
Zirvesi’ne çıkmaktır. Bazen
günlerce uygun hava koşul-
larını bekler, zirveye çıkmak
için kamp yerinde oyalanıp
dururlar. Oysa Kaçkar kadar
yüksek olmasa da tırmanışı
hem kolay hem de çok ke-
yifli başka zirveler de var.
Bunlardan biri de 3 bin 527
metre rakımlı Soğanlı Dağı.
Soğanlı Dağı tırmanışı bir
sırt boyunca devam eden,
muhteşem manzaralar su-
130
nan bir rota. Rotaya girmek
için önce Dilberdüzü’nün şık bir saat daha yürünürse
güneyinde yer alan Hevek Erzurum’un İspir ilçesinin
Aşıtı’na kadar iki saatlik bir Sırakonaklar (Hodiçur) Kö-
yürüyüş yapmak gerekiyor. yü’ne varılıyor. Hevek Aşı-
Hevek Gediği’ne çıktıktan tı’na vardıktan sonra sağa
sonra tam aşağıda bir düz- devam eden sırttan ilerle-
lük gözünüze çarpacak. Bu meye başlayın. İlk etap bi-
düzlük ismini dibinde bu- raz zorlu. Çürük kayalardan
lunduğu dağdan almış: So- oluşan bir zirveyi aştıktan
ğanlı Yaylası. Ancak bu düz- sonra sırt boyunca yavaş
lüğün sadece ismi “yayla”. yavaş yükselecek ve aşıttan
Bunun dışında bu düzlükte yola çıktıktan yaklaşık üç
yayla olarak geriye bir şey saat sonra Soğanlı’nın zir-
kalmamış. Buradan yakla- vesine varacaksınız. Sırt bo-
ARTVİN-ERZURUM

YILDIRIM GÜNGÖR
131

yunca yürürken tipik bir bu- rindeki aşıta vardığınızda,


zul gölü olan Danma Gölü eğer hava da güzelse muh-
Erzurum tarafının, Kaçkar teşem bir manzarayla karşı-
Dağları ise Artvin tarafının laşacaksınız. Zümrüt mavisi
manzarası olacak. Soğanlı Deniz Gölü ve arka planda
Dağı’ndan kuzeye doğru ba- Kaçkar Zirvesi bu dağların
kınca İsimsiz Göl’ü görecek- en güzel manzarasını su-
siniz. Geldiğiniz yerden geri nuyor. Aşağı inen patikayı
dönmek yerine sırt boyunca takip ederek gölün kenarına
yavaş yavaş inerek yaklaşık indikten sonra yine patikayı
bir saat içinde bu göle ula- takip edip yavaş bir tempoy-
şabilirsiniz. Burada da biraz la Dilberdüzü’ne indiğinizde
zaman geçirin. Patikayı ya- tam bir daire tamamlamış
vaş yavaş çıkarak gölün üze- olacaksınız.
DİLBER DÜZÜ-BOZTEPE
Bu rota da Hevek Aşıtı’n-
dan devam ediyor. Kamp
yeri yine Dilberdüzü. So-
ğanlı Dağı’na gitmek için
sağa doğru giden sırt takip
ediliyor. Boztepe’ye gitmek
içinse sola giden sırtı takip
etmek gerekiyor. Bu sırtı
yaklaşık bir saat tırman-
dıktan sonra ilk zirve olan
3 bin 468 metre yüksekliğe
sahip Salağıntepe’ye varılı-
yor. Zirvenin son etabı bi-
raz dik. Bu nedenle dikkat
etmek gerekiyor.
Zirveye çıktıktan sonra
132
sırt boyunca yürümeye de-
vam edin. Bu etap Kaçkar,
Bulut, Kındevul, Altıpar-
mak ve Marsis zirvelerinin dıran Boztepe ile Salağın-
muhteşem görüntülerinin tepe arasındaki son etapta
izlenebildiği bir etap. Bu biraz dikkatli olmakta fayda
etabın sonunda en az 10 var. Patikanın üzerindeki
çadırın sığabileceği bir düz- iri granit bloklar, ayıların
lüğe varacaksınız. Burası in olarak kullanmasına çok
Kaçkar Dağları Milli Parkı elverişli. Blokların birleşme
içinde kamp manzarası en yerlerindeki mağaralar ayı-
güzel yer olabilir. Bundan ların barınması için biçilmiş
sonraki son zirve 3 bin 405 kaftan. İnsan ayağı da değ-
metrelik Boztepe. Lafazan mediği için burayı rahatlıkla
Yaylası’nı eteklerinde barın- kullanıyorlar. Bu nedenle
ARTVİN-ERZURUM

YILDIRIM GÜNGÖR
133

bu etaba girmeden önce lık olduğundan dinlenmek


mutlaka gürültü yapılarak için uygun değil ama birkaç
yabani hayvanların uyarıl- metre altındaki düzlük ideal
ması gerekiyor. Kaçkar Dağ- bir soluklanma yeri. Bu zir-
ları’nda hiçbir yabani hay- veye çıkanlar aynı zamanda
van pusu kurarak insanlara Artvin’den Erzurum’a da
saldırmaz. Bu etabı geçtik- geçmiş oluyor. Zirveden
ten sonra yavaş yavaş zirve hava açık olduğu zaman
tırmanışı başlıyor. Yaklaşık Soğanlı, Kaçkar ve Güngör-
45 dakikalık bir tırmanış mez dağlarının muhteşem
sonrasında Boztepe Zirve- manzaralarını izleyebilirsi-
si’ne varılıyor. Zirve kaya- niz.
YILDIRIM GÜNGÖR
KÖRAHMET-ŞEYTAN GÖLÜ-DÜBE YAYLA

134
Artvin’in Yusufeli ilçesi- kaynayan Cov Pınarı’na ge-
nin Yaylalar Köyü’ne bağlı liniyor. “Cov” yöre dilinde
Körhamet Mahallesi’nden ahududu anlamına geliyor.
başlayan yürüyüşün ilk etabı Bu özelliği buradaki ayı nü-
yaklaşık 45 dakika sonra Sa- fusunun artmasına neden
telef Yaylası’nda sona eriyor. olmuş, bu dağlarda ayılar en
Yaylada kısa bir mola verdik- çok ahududu yiyor çünkü.
ten sonra yola devam ederek Cov Pınarı’nda dinlen-
Kındevul ile Bulut dereleri- dikten sonra Bulut Dağı’nın
nin birleştiği yerin birkaç yüz muhteşem görüntüsü eş-
metre yukarısından geçen liğinde yürümeye devam
rota takip ediliyor. Ortalama edin. Yaklaşık bir saat sonra
bir tempoda yaklaşık bir saat Bulut Zirvesi’nin sol yakası-
yüründüğü zaman özellikle na doğru tırmanmaya başla-
sonbahara doğru ahududu yacaksınız. Daha çok kaya-
YUSUFELİ, ARTVİN

YILDIRIM GÜNGÖR
135
lıklardan devam eden rota aşıtı geçerek Dübe Yaylası’na
yer yer çimenli zeminlerden doğru devam edin. İnerken
de geçiyor. Bulut’un Şeytan dikkat edeceğiniz tek şey
Gölü’ne doğru olan aşıtına sağa doğru giden patikayı
geldiğinizde aşağıda bir ça- takip etmek olacak. Bu ya-
nak içinde masmavi Şeytan maçtaki tek doğru patika bu.
Gölü’nü görürsünüz. Gölün Aksi halde eğimi dik olan
adı neden “Şeytan” kimse yamaçta saatlerce debelenip
bilmiyor. Ama göl inanıl- durmak mümkün. Dübe
maz güzel bir noktada. Belki Yaylası’na vardıktan hemen
de son ana kadar nazlanıp sonra yokuş aşağı inerek kısa
kendini göstermediği için sürede önce Olgunlar, sonra
bu isim verilmiş. Gölde za- da Yaylalar Köyü’ne ulaşacak
man geçirdikten sonra yavaş ve tam bir daire çizmiş ola-
yavaş geri dönüp karşıdaki caksınız.
YAYLALAR KÖYÜ-KINDEVUL AŞITI
Bulut Vadisi içinde giz-
lenmiş bir cennet. Taş evler
yüzyıllara meydan okuyor.
Bulut Dağları’nın eteklerin-
den koparak akan irili ufaklı
derelerin kenarında yapaca-
ğınız yolculuk sizi hiç dü-
şünemeyeceğiniz bir hayal
dünyasının içine atacak.
Dağların tepelerinde her an
patlayacakmış gibi duran
yağmur bulutları sayesin-
de ilginç doğa olaylarına
da şahit olacaksınız. Birkaç
saatlik bir yürüyüşten son-
ra Kındevul Aşıtı’na var-
136
dığınızda kuzeyinizde sisli,
bulutlu ve yağmurlu, güne-
yinizde ise günlük güneşlik
bir havaya eşlik edeceksiniz.
Yürüyüş için başlangıç si- araç çıkıyor ancak patikada
zin tercihinize kalmış. Yay- yürümek çok daha keyifli.
lalar Köyü’nün girişindeki Yavaş yavaş yükselirken Bu-
eski kemer köprünün he- lut Deresi’nin gürültüsüne,
men yanından yamaca doğ- Bulut Dağları’nın muhte-
ru giden patikaya vurdunuz şem görüntüsü karışıyor
mu, yarım ile bir saatlik bir ve manzara tamamlanıyor.
sürede Karamolla Mahal- Körahmet’ten sonra Satelef
lesi’ne varırsınız. Buradan Yaylası’na kadar yaklaşık bir
Körahmet Mahallesi de 20 saat dümdüz bir patikada
dakika. Körahmet’e kadar yürüyeceksiniz. Körahmet–
Yusufeli, Artvin

137

YILDIRIM GÜNGÖR

Satelef Yaylası arasında kü- Hemen yükselmeye başla-


çük derelerin aktığı vadiler yacaksınız. Bu etap yürü-
kelebek kaynıyor. Satelef ’i yüşün en zorlu kısmı. Bu
geçtikten sonra yarım saat- nedenle bu etabı geçmeden
lik bir yürüyüşle Bulut De- mataralarınızı doldurun.
resi ile Kındevul Deresi’nin Son etaptaki iri kaya bloğu
birleştiği noktaya varacak- keskin köşeli olduğu için
sınız. Bu birleşme noktasın- dikkatli yürümek gerekiyor.
dan sağdan yani kuzeyden Zemin kısa bir süre sonra
gelen ve Bulut Deresi’ne toprağa dönüşecek. Bu aşıta
karışan dereyi takip edin. vardığınız anlamına geliyor.
BARHAL-KARAGÖL
Artvin’in Yusufeli ilçesi- erkenden yürüyüşün başla-
ne bağlı Barhal Köyü’nün, dığı noktaya araçla gitmek
Altıparmak Dağları etekle- gerekiyor. Yürüyüşe Bar-
rinde bulunan Naznara ve hal’dan da başlanabilir ama
Amanesget mahallelerin- gidiş dönüş için oldukça
den başlayan yürüyüş gidiş uzun bir yol. Naznara ve
dönüş 6-10 saat arasında bir Amanezget mahalleleri bu
zaman diliminde tamamla- sırt boyunca yukarı doğru
nabilir. Bu rotada yürürken sıralanmış evlerden oluşan
kendinizi kısa sürede bölge- küçük yerleşimler. Altıpar-
nin geleneksel yaşamından mak Dağları tüm görke-
kesitlerin, henüz betonlaş- miyle eşlik edecek yürüyü-
manın işgaline uğramamış şünüze. Sağınızdaki Marsis
evlerin ve el değmemiş Tepe de sisler arasında bir
muhteşem bir doğanın için- görünüp bir kaybolacak.
de bulacaksınız. Yürüyüş Bu etap 15-20 dakika sürer
138
Altıparmak Dağları’nın en ancak zemin bu etapta biraz
güzel göllerinden biri olan kaygan. Kısa sürede eğim
Karagöl’de sonlanacak. Yak- düzleşecek ve sağınızda or-
laşık 2 bin 900 metre yük- man, solunuzda derin bir
seklikteki göl, yüksekliği 3 vadi yavaş yavaş yükselme-
bin 500 metreye yaklaşan ye başlayacaksınız. Hemen
zirvelerin arasına sıkışmış ardından orman aşağılarda
gizli bir cennet gibi. Göl- kalacak ve kayalık bir ke-
den, Marsis Dağı’nın sisler sime varacaksınız. Çanağa
arasındaki görüntüsü do- inen patikayı takip ederek
ğaseverlerin belleklerinden aşağı inin ve buradan göle
kolay kolay silinmez. Yürü- giden patikayla birleşin. Ka-
yüş Amanseget Mahalle- yalıklara paralel giden pati-
si’nden başlıyor. Bu nedenle kada rahat bir yürüyüşle 15-
Barhal’da geceleyip sabah 20 dakika sonra Karagöl’ün
Yusufeli, Artvin

YILDIRIM GÜNGÖR
139
bulunduğu çanağa ulaşırsı-
nız ama göl hemen kendini
göstermez. Gölü çevreleyen
düzlükte beş dakika daha
yürümek gerekecek. Sonra
muhteşem görüntüsüyle
Karagöl çıkacak karşını-
za. Dönerken yaşadığınız
tüm zorlukları unutacak
ve beyninizin bir köşesine
doğadan muhteşem kareler
kaydedeceksiniz. Bu kareler
YILDIRIM GÜNGÖR

o kadar bağlayıcı olacak ki


hemen yeni bir rota planı
yapmaya başlayacaksınız.
YILDIRIM GÜNGÖR
PİŞKANKARA YAYLASI-LİBLER GÖLÜ

140
Yusufeli’nin Barhal Kö- ni kaybetmiş. Yaklaşık 500
yü’nden Yaylalar Köyü’ne metrelik yolu yürüyerek
doğru giderken, Barhal’dan yaylaya vardığınızda o gü-
altı kilometre sonra sağa zelim ahşap yayla evlerinin
doğru bir yol ayrılır. Bu yol bakımsızlıktan yıkıldığını
Altıparmak Dağları’nın her görecek ve kahrolacaksınız.
vadisinin farklı güzelliklere Yaylada son üç yıldır sadece
açıldığının en güzel kanıtı. tek bir ev aktif. Onların da
Yol buradaki birçok yerleşi- birkaç ineği var.
mi birbirine bağlıyor. Ancak Yayladan yolun karşısına
yoldan ayrılmadan devam geçerek yürüyüşe başlayın.
edildiğinde bir yaylada sona Bu rotanın ilk etabından
eriyor. Ancak artık yaylaya son etabına kadar oldukça
varmadan bitiyor, yıllardır yorucu etaplar var. Yaklaşık
kullanılmadığı için işlevi- üç saat süren bir yürüyüşten
YUSUFELİ, ARTVİN

YILDIRIM GÜNGÖR
141
sonra Libler Gölü’yle Al- renin birleştiği yerde sıkı bir
tıparmak tarafından gelen mola vererek bir şeyler yiyip
bir derenin birleştiği yerden enerji toplayın. Eğer buraya
yola çıkmanız yeterli. Bu ilk çok yorulmadan geldiyseniz
etabın eğimi biraz yorucu göle de çıkabilirsiniz de-
ama her adımda arka plan- mektir. Çünkü göle giden
daki yüksek zirveler kendi- bu sona etap en yorucusu.
ni daha çok gösterecek ve Gölden akan derenin kena-
yüksek dağ yürüyüşünde rındaki patika sizi ekibinizin
olduğunuzu daha iyi anla- durumuna göre iki üç sonra
yacaksınız. Zaten yüksel- gölün kenarına götürecek.
dikçe daha fazla yorulmaya Buradan Altıparmak Zirve-
başlayacaksınız. Yüksek bir si muhteşem gözüküyor.
dağda yürüdüğünüzün en
önemli işareti de bu. İki de-
ÖZGÜVEN KÖYÜ-CİRO ŞELALESİ
Bu da pek bilinen bir rota Çünkü yol boyunca üç farklı
değil. Altıparmak Dağla- türde olan böğürtlenleri ye-
rı’nın arasında kalmış saklı mekten yürüyemiyor insan.
bir güzellikler diyarı. Özgü- Yürüyüşe başladıktan bir
ven Köyü Yusufeli ilçesine buçuk iki saat sonra derenin
bağlı. kenarındaki orman kulübe-
Yusufeli Barhal arasında- sine varacaksınız. Kafanızı
ki Bıçakçılar yol ayrımın- derenin geldiği yöne doğ-
dan sağa dönülüyor. Araçla ru çevirerek yukarı bakın.
yaklaşık bir saatlik bir yol- Birkaç basamak halinde
culuktan sonra Altıparmak tam 165 metreden dökülen
Dağları’nın arasında sıkış- Ciro Şelalesi’ni göreceksi-
mış kalmış olan Özgüven niz. Derenin kenarındaki
Köyü’ne varacaksınız. Bu patikayı takip ederek yarım
yol epey virajlı ama bura- saat içinde şelalenin dibine
ların yollarıyla karşılaştırıl- kadar yaklaşabilirsiniz. Şe-
142
dığında çok iyi. Bazen biraz lalenin en güzel tarafı, di-
ürkütüyor o kadar. bindeki kayalıklar sayesin-
Köyden sonra yol devam de hiçbir zarar görmeden
ediyor ama çok kötü. Bura- altında durabilmeniz. Eğer
dan itibaren muhteşem do- hava sıcaksa girin altına. Su
ğanın tadını çıkarmak için biraz soğuk ama tüm yor-
yürümenizi öneririm. Çün- gunluğunuzu alacağından
kü köy adeta kayıp bir kent emin olabilirsiniz.
gibi dağların arasında kal- Yemeğinizi burada ye-
mış. Bu dağların arasında dikten sonra yavaş yavaş
yürümek çok keyifli oluyor. toparlanıp şelalenin üze-
Sis basınca ansızın farklı bir rinden arka tarafa doğru gi-
ortam beliriyor. Eğer mev- den patikaya girin. Uzaktan
sim sonbaharsa yürüyüşü- biraz ürkütücü gözükse de
nüz biraz uzun sürebilir. kayaların arasındaki patika
Yusufeli, Artvin

YILDIRIM GÜNGÖR
oldukça geniş ve güvenli. akan su menderesler çiziyor
Yukarı çıkınca aşağıdaki ve aşağıdaki şelaleyi oluştu-
143
tabloyla tamamen zıt bir ruyor. Bir zamanlar bu ça-
görüntüyle karşılaşacaksı- yırlıkta yüzlerce inek, bin-
nız. Aşağıda kayalıktan ge- lerce koyun otlarmış. Oysa
çilmezken burada neredey- şimdi ıssızlık hâkim ortama.
se kaya bulmak mümkün Bir zamanlar ot yetmezken
değil. Dümdüz bir çayırlıkta şimdi sadece yabankeçileri
besleniyor buralarda. Bura-
dan çok oyalanmadan geri
dönün. Özgüven’de birileri
ile sohbet de edebilirseniz
eğer, dinlediğiniz öyküler
burada yaşayanlarla daha
YILDIRIM GÜNGÖR

sıcak bağlar kurmanıza ve-


sile olacak.
BEYAZSU YAYLASI-YILDIZLI GÖL
Beyazsu Yaylası sırtını patikaya ulaşacak-
Karçal Dağları’na dayamış sınız. Patika kısa
çok güzel bir yayla. Bu yü- süre sonra ikiye
rüyüşü yapmak için önce- ayrılıyor. Yukarı
likle Borçka’nın Beyazsu doğru giden pati-
Yaylası’na gitmeniz gereki- kayı takip ederse-
yor. Borçka-Beyazsu Yaylası niz yaklaşık bir saat
arasındaki mesafe yaklaşık sonra çok kötü bir
50 kilometre. Ancak yolun zeminden inmeye
birkaç noktası gerçekten çalışarak aşağıdaki
çok kötü. Yaylada kamp ya- patikaya ulaşmaya
pacak yer de var, konaklaya- çalışırsınız. Oysa
cak yer de. İsmini yaylanın aşağı giden patika
girişindeki beyaz köpükler daha düzenli ve gü-
çıkaran sudan alan yaylada venli. Sel nedeniyle
TEMA’nın yardımıyla ya- patika her yıl yer
144
pılan bir de pansiyon var. değiştiriyor ama
Pansiyon 24 kişiye hizmet Yıldızlı Göl’e giden
verebiliyor. Burada kamp aşıt çok belirgin.
kurarak veya pansiyonda Patikadan yavaş
kalarak yürüyüşler yapabi- yavaş yükselerek kısa bir
lirsiniz. Bu yürüyüşlerden süre sonra adeta halı dese-
en güzeli yaylaya iki saat nine dönüşmüş bir çiçek
uzaklıktaki Yıldızlı Göl ve tarlasıyla karşılaşacaksınız.
Gorgit Yaylası rotası. Yü- Yarım saat içinde burayı da
zünüzü Karçal Dağları’nın geçip Yıldızlı Göl’e ulaşan
görkemli zirveleri olan Üç aşıta varacaksınız. Karçal’ın
Kardeşler’e çevirin. Yıldız- zirvelerinin birinde bulu-
lı Göl rotası solda kalacak. nan çanakta üç adet göl var.
Yarım saatlik bir yürüyüşle Bunlardan en büyüğü olan
yaylanın dışına çıkarak ana Yıldızlı Göl, ismini geceleri
Borçka, Artvin

145

YILDIRIM GÜNGÖR

gölde yansıya yıldızlardan zara eşliğinde devam ede-


almış. Göllerden akan sular cek. Belli bir süre sona sırt
aşağılarda Maçahel’in dere- bitecek ve komarlarla kaplı
lerine karışıyor. İyice din- bir yamaca varacaksınız.
lendikten sonra geldiğiniz Yamacı inince hayvanların
aşıta yürüyebilirsiniz. Tabii otladığı bir düzlüğe gele-
karşınızdaki sırtı takip ede- ceksiniz. Buradan Beyazsu
rek yaylaya farklı bir rota- Yaylası gözüküyor. Sol ya-
dan da dönebilirsiniz. Hava maçtaki patikaya girdiniz
güzelse yürüyüşünüzün bu mi en geç iki saat içinde
kısmı muhteşem bir man- yaylaya varırsınız.
MAÇAHEL-MARAL ŞELALESİ
Maçahel düşler diyarına yürürken kendinizi
açılan bir kapı. Bu kapıdan bir film platosun-
içeri girince yaşamın yeşil daymış gibi hissede-
ve tonları üzerine kuruldu- ceksiniz. Yol kena-
ğunu düşünebilirsiniz. Bu rındaki evler başka
vadide insan kendini bir bir dünyaya aitmiş
rüyadaymış gibi hissediyor. gibi duruyor. Yol
“Yeryüzündeki cennet” di- yürümek için uygun
yen de var, “saklı cennet” ama hafif bir yağ-
diyen de. Ne denirse den- mur çiseledi mi ça-
sin, önemli değil. Ülkemizin mur oluyor hemen.
en ücra köşelerinden birin- Bu yolun en etkile-
de, muhteşem doğası ve o yici yanı yaşlı kayın
doğaya anlam kazandıran ağaçlarının tepeniz-
bir hayatı sürdüren güzel de doğal bir şem-
insanlarıyla bu vadinin ken- siye görevi görerek
146
disi önemli. güneşi engellemesi.
Maral Şelalesi ise bu saklı Kayın ağaçlarının
cennetin en nadide değeri. üzerinde tek tük de
Camili Köy merkezinden olsa karakovan var.
yürüyerek iki buçuk üç sa- Son evlerin de geride
atte gidiliyor. Rota Cami- kalmasından sonra eğer fo-
li’deki TEMA konukevinin toğraf çekiyorsanız makro
önünden başlıyor ve Maral objektiflerinizi takarak ha-
Köyü sınırları içinde yer zır olun. Dünyanın en gü-
alan Maral Şelalesi’ne kadar zel pozunu veren kelebek-
uzanıyor. TEMA’nın konu- leri fotoğraflayamamak bu
kevinin önünden geçen yol etapta imkânsız gibi. Hafif
sağa kıvrılıyor. Bu yolu takip bir eğimle aşağı inen yol bir
edin. Yol yavaş yavaş yükse- dereyi geçtikten sonra tek-
lerek devam ediyor. Bu yolu rar yükselmeye başlayacak
Artvin

147

YILDIRIM GÜNGÖR

ve sizi kısa bir süre sonra da masa şelaleye ulaşmak bir-


eski bir ahşap evin kenarın- çok kişi için imkânsız olur.
daki çeşmeye getirecek. Yol Hava ne kadar sıcak olursa
biraz ileride sona eriyor. olsun dereye indikten sona
Ancak bizim rotamız ah- birden serinlediğini hisse-
şap evin arkasındaki küçük deceksiniz. Çok değil 40-50
patikaya bağlanıyor. Bu pa- metre yürüyerek şelalenin
tika oldukça dik inerek Ma- dibine varabilirsiniz. Hava
ral Şelalesi’ne kadar ulaşıyor sıcaksa şelalede yüzebilirsi-
ancak inişte iki yerde merdi- niz ama suyun soğuk oldu-
ven var. Bu merdivenler ol- ğunu da unutmayın sakın.
NARMAN KANYONU

YILDIRIM GÜNGÖR
Narman Kanyonu veya kaplıyor. Peribacalarının ve
kırmızı periler diyarında vadinin en iyi gözlendiği
148
yapılacak bir yürüyüşün yer ise Yoldere Köyü civarı.
tehlikeli bir yanı yok, ama Buradaki peribacalarının
bir gün boyunca doğanın ne Kapadokya ve Afyon’daki
büyük bir sanatçı olduğunu peribacalarından farklı bir
izleyebileceksiniz. İlk kez oluşumu var. Aşınma sis-
2002 yılında Atlas dergisin- temleri aynı ama Narman
de tanıtılmasıyla gündeme volkanik değil, sedimanter.
gelen Narman Kanyonu her Narman’dan Pasinler’e doğ-
geçen gün biraz daha tanın- ru yola çıktığınızda birkaç
maya başlıyor. kilometre sonra toprağın
Narman–Pasinler yo- renginin değiştiğini göre-
lunun 11’inci kilometre- ceksiniz. Bu değişimden
sinden itibaren başlayan kısa bir süre sonra da yolun
kırmızı peribacaları tam 12 sağında peribacaları görün-
kilometrekarelik bir alanı meye başlayacak. Araçla va-
Erzurum

YILDIRIM GÜNGÖR
dinin girişindeki futbol sa- derseniz gidin yamaçlardaki
hasına kadar gidebilirsiniz. patikalar sizi kısa süre son-
149
Burada gereken hazırlıkları ra vadiye tepeden bakan ve
yaparak öncelikle sahanın muhteşem bir manzaraya
biraz ilerisindeki görkemli sahip olan bir noktaya ge-
iki peribacasını ziyaret edin. tirecek. Yükseklere çıktık-
Daha sonra vadi boyunca ça bastığınız yerlere dikkat
yürüyün. Karşınıza çıkacak etmenizi öneririm. Çünkü
her bir vadi sisteminin fark- aşınma sonucunda periba-
lı güzellikler barındırdığını calarından dökülen küçük
hayranlıkla izleyeceksiniz. çakıl taneleri sert zeminde
Her vadi sistemi bir iki saat- ciddi bir kayma riskini or-
lik yürüyüş rotaları barındı- taya çıkarıyor. Ters bir hare-
rıyor. Yürüyüş bir saat sonra ket kayarak zarar görmeni-
vadinin sonunda bitecek ve ze neden olabilir. Kanyonda
karşımıza iki vadi sistemi su yok, yanınıza fazladan su
çıkacak. Hangisinden gi- almayı unutmayın.
SÜPHAN DAĞI
Süphan Dağı, ülkemizin
ikinci büyük volkanı. Tüm
dağlar arasında ise üçüncü
en yüksek dağ. Bitlis ili sı-
nırları içinde olan ve etek-
lerinde Adilcevaz ilçesini
barındıran Süphan’ın yük-
sekliği 4 bin 54 metre. Bu
yüksekliğe rağmen bir ro-
tası oldukça kolay. Süphan
Dağı’nın 3 bin 700 metre-
sinde bulunan ilk kraterine
kadar elinizi bir kayaya bile
vurmadan çıkabilirsiniz.
Bunun için yapmanız ge-
reken bir grup oluşturup
150
sabah erkenden Adilcevaz
ilçesinin Kışkılı mezrasına
gitmek olacak. Konakla-
mak için Ahlat daha uygun.
Mezradan alacağınız küçük
bir rota tarifi ile yola çıkabi-
lirsiniz. Bu rotada kaybol-
manız olanaksız. İlk etap cek. Bu yürüyüş çok uzun
bir dere yatağını geçince değil ama rakım yüksek ol-
bitecek ve siz yaşamınızın duğu için süre kişiden kişiye
en keyifli yürüyüşünü yapa- değişebilir. Yolun yarısın-
caksınız. Ayaklarınız dağın dan itibaren Van Gölü’nü
püskürttüğü tüflere hafifçe kuşbakışı izleyebilirsiniz.
gömülecek ve sanki çimen- Yaklaşık üç saat sonra 3 bin
de yürüyorsunuz hissi vere- 700 metrede ilk krater ağ-
Bitlis

151

TURGUT TARHAN

zına gelmiş olacaksınız. Bu


aşamadan sonra eğer dağcı-
lık deneyiminiz yoksa daha
yükseği denemeyin. Çok
zor değil ama sürekli kaya
düşmesi olabiliyor. Ayrıca
ikinci krater, 4 bin 54 met-
rede, yani dağın zirvesinde.
Tatvan-Por Köyü Rotası

FOTOĞRAFLAR: YILDIRIM GÜNGÖR


Por Köyü, Van Gölü’nün hile paralel giden yol biraz
en güzel koylarının birinde dar ve kötü ama her araç
152
bulunuyor. Doğal güzelli- rahatlıkla gidebilir. Yaklaşık
ğinin yanı sıra mağaraları yarım saat sonra yeşillikler
köyü daha da ilginç hale ge- içindeki Hanelmalı Köyü’ne
tiriyor. Bitlis’ten yola çıktı- varacaksınız. Köyün içinde
ğınızda ilk olarak size Nem- ayakta kalmayı başarmış
rut’un kardeşi gibi duran ama bakımsız bir durumda
Kirkor Dağı eşlik edecek. olan kiliseyi ziyaret edin.
Tatvan çıkışında Bitlis-Van Kilisenin içine girmek teh-
yolunda ilerlerken kıyıya likeli. Köyü geçtikten son-
paralel yola girin. Kısa bir ra Van Gölü’ne daha yakın
süre sonra Nemrut ve Kir- olacaksınız. Yolun sağında-
kor dağlarının önünde yer ki kayaların tabakalı yapıları
alan Van Gölü ile bölgede- olağanüstü. Bu tabakalar
ki en güzel manzaralardan köye kadar, hatta köyün
birine şahit olacaksınız. Sa- içinde de peşinizi bırakma-
Bitlis

yacak. Yaklaşık yarım saat pılmış. Bazı mağaralar bir-


sonra ilk olarak kafasını kaç katlı ve yöre halkı sıcak
suya gömmüş bekleyen bir havalarda buraları kullanı-
timsaha benzeyen kayalık- yor. Birçoğunun içine kilim
ları göreceksiniz. Bu görün- serilmiş. Türbeyi geçerek
tüden birkaç dakika sonra patikayı takip ederseniz iki
Por Köyü’ne giriş yapacak- büyük kaya bloğunun ara-
sınız. Tam bir yarım daire sındaki taşların oyulmasıyla
şeklinde olan köyün yeni yapılmış merdivenlerden
ismi İncekaya. Köyün bu- kayalıklara çıkabilirsiniz.
lunduğu koyda bir de türbe En üstte büyük bir düzlük
var. Hz. Ebubekir’in torunu ve çok güzel aşınım şekilleri
olduğuna inanılan Şeyh Hü- var. Rüzgâr burada da çok
seyin’in türbesi hafta sonları güzel doğal anıtlar oluş-
büyük kalabalıkların buraya turmuş. Aşınmış kayala-
gelmesine neden oluyor. rın kimi bir insan siluetine
153
Türbenin yanındaki mağa- benziyor, kimi ise aslana.
ralara çıkmak için yaklaşık Biraz daha ilerlerseniz hem
10 metrelik merdiven ya- köyle aynı adı taşıyan Por
Koyu’nu, hem
de Kirkor, Nem-
rut ve Süphan
volkanlarını
görebileceğiniz
bir noktaya ge-
leceksiniz. Bu
etabın sonunda
küçük koyların
turkuvaz mavisi
görüntüleri in-
sanı büyülüyor.
NEMRUT KALDERASI
Nemrut Dağı dünyanın
en önemli jeolojik oluşum-
larından biri. Yüksek bir
volkanik dağın ani bir pat-
lamayla çökmesi sonucu
oluşan “kaldera”ların en iyi
örneği olarak da öne çıkı-
yor. Patlamanın şiddetiyle
yaklaşık beş bin metre civa-
rında olan yüksekliği 3 bin
100 metreye kadar düşmüş.
Bu özelliğinin yanı sıra kal-
derada bulunan göller de
çok ilgi çekici.
Göllerin birinin hâlâ
sıcak olması ve göllerin
154
kenarındaki bazı noktalar-
dan sıcak buhar çıkması
ise dağın hâlâ aktif oldu-
ğunu gösteriyor. Nemrut
Volkanı’nın içine, göllerin
kenarına kadar yol gidiyor.
Volkana hem Tatvan, hem
de Ahlat’tan gidebilirsiniz.
Kalderanın içine inmeden Gölün etrafında dolaşırken
yukarıdan gözlemenizi tav- kayaların arasında bazen
siye ediyorum. Önce sıcak ince bazen de kalın taba-
suyun olduğu göle gidin. kalar halinde siyah renkli
Bu göl diğerlerine göre çok parlayan bir taş göreceksi-
daha küçük. Daha sonra niz. Bu taş doğal bir camdır.
büyük göle gidebilirsiniz. Adına obsidiyen dediğimiz
Bitlis

155

TURGUT TARHAN

bu volkancamı yüzeye çı- ge. Buradan çıkan gazların


kan lavların ani soğumasıy- bel fıtığına iyi geldiği söy-
la oluşmuş. Çevreyi dikkatle leniyor. Pek de yanlış değil
gözlerseniz bu taşı bloklar aslında ama bel fıtığına iyi
halinde de görebilirsiniz. gelen gazlar değil, gazların
Kaldera gaz çıkış nokta- ısısı.
larının bulunduğu bir böl-
NEMRUT KALDERASI

156
Bitlis

TURGUT TARHAN
157
Anavarza
Adana civarında ilkbahar
aylarında yapmanız gereken
en iyi doğa ve kültür etkin-
liklerinden biri, Anavarza
kayalıklarını ve aynı adı ta-
şıyan antik kenti ziyaret et-
mek. Kozan sınırları içinde
bulunan Dilekkaya Köyü’ne
varınca bir evin bahçesinde
bulunan mozaiklerin öy-
küsünü “Ev Müze”nin res-
mi bekçisi Hatun Dilci’den
dinleyin. Emekli olmuş ve
yerini oğlu Yaşar’a bırak-
mış ama öyküyü anlatmak-
YILDIRIM GÜNGÖR

tan geri kalmayacak kadar


158
enerji dolu. Tesadüfen bu-
lunan ve tabanında iki adet
mozaik yer alan havuz ve kentin tarihi hakkında fazla
etraftaki arkeolojik kalıntı- bilgi yok. Roma döneminde
lar, Hatun Dilci’nin bahçe- en görkemli zamanlarını ya-
sinde sergileniyor. şadığı düşünülüyor. Kayala-
Köyden çıktıktan son- ra oyularak yapılan merdi-
ra, bir Kilikya kenti olan venleri yavaş yavaş çıkmaya
Anavarza, diğer adıyla başlayın. Merdivenler yüz-
Anazarbos’un kale ve sa- lerce yıl kullanılmaktan
ray kalıntısına ulaşmak için kayganlaşmış. Eğimi ol-
kayalıklardan yukarı doğru dukça uygun olduğu için
çıkan merdivenlere doğru kolay çıkılan merdivenlerin
yürüyün. Henüz bir kazı bir noktasında eğim dik ve
çalışması yapılmadığı için basamaklar çok kaygan.
Kozan, Adana

159

Burayı da geçtikten sonra görüp üzüleceksiniz. Ama


merdivenler çabuk bitecek. bu, kente hayran olmanızı
Kaleye girmeden aşağıya engelleyemeyecek. Kalenin
baktığınızda bu muhteşem içinde bulunan ve kısmen
kentin kalıntılarını göre- ayakta kalmış olan sarayı
cekseniz. Türkiye’de en görünce “ilk hali nasıldı”
görkemli manzaraya sahip diye hayret edeceksiniz.
olan antik kentte en az üç Kalenin surlarında oturarak
saat geçirebilirsiniz. O dö- Çukurova’nın manzarasını
nemden günümüze kadar kazıyın belleklerimize. Dö-
gelmeyi başaran yapıların nüşte merdivenlerin bittiği
içlerinin defineciler tarafın- noktadaki barakada çay içe-
dan nasıl tahrip edildiğini rek yorgunluk atabilirsiniz.
UŞANSU ŞELALESİ / CÜNEYT OĞUZTÜZÜN
UÇAN PARKURLARI

160
Antalya ve civarı birkaç yü’nde bulunan Pednelissos
kitaba konu olacak kadar Restoran’da yemek yeme ve
fazla yürüyüş parkuru içe- buradaki bungalovlarda ko-
riyor. Bu yürüyüş parkurları naklama olanağı da var. Bu
arasında en dikkati çekenler yürüyüşler, doğal ve tarihsel
Uçan 1 ve Uçan 2 şelalele- değerlere bir yolculuk ola-
rinin civarındaki parkurlar. cak. Güzergâh boyunca bir-
Antalya’nın Serik ilçesine çok antik yerleşimi ziyaret
bağlı Kozan ve Akçapınar etme imkânına sahipsiniz.
köyleri arasında bulunan Bu parkurlar için en uygun
Uçan 1 ve Uçan 2 şelaleleri aylar bahar ayları. Yaz ayla-
ile Kozan Köyü yakınların- rında aşırı sıcaklar yüzün-
daki Pednelissos antik kenti den bu etapları yürümek
çok alternatifli yürüyüş par- çok kolay değil. Şelalenin
kurları içeriyor. Kozan Kö- suyu kış ve ilkbahar ayların-
Antalya

da artıyor. Kozan Köyü ile lesi 60 metre yükseklikten


Akçapınar arasındaki par- dökülüyor. Şelalenin dibin-
kur buradaki parkurların deki gölet yürüyüş yapanlar
en uzun olanı. Orman yolu için mükemmel bir dinlen-
ve patika yaklaşık 15 kilo- me alanı. Burada yapacağı-
metre civarında. Köyden nız yarım saatlik bir yüzme
başlayan yürüyüş bir kilo- keyfi tüm yorgunluğunuzu
metre sonra Pednelissos an- alacak ve etabı çok zinde bi-
tik kentine varıyor. Parkur tirmenizi sağlayacak. Uçan
boyunca Uçan 1 ve Uçan 2 2’de bulunan ahşap bir res-
şelalelerini geçtikten sonra toranda uygun fiyata kar-
Akçapınar Köyü’ne doğru nınızı doyurabilirsiniz. An-
yürüyüşe devam ediliyor. talya parkurlarının en güzel
Bu parkur tümüyle yürüne- tarafı yürüyüş sonrasında
ceği gibi bölünerek de farklı akşamüzeri Akdeniz’de se-
yürüyüş rotaları çıkarılabi- rinlemek.
161
lir. Örneğin sadece Pedne-
lissos-Uçan 1 yürüyüşü ve
Uçan 1-Uçan 2 yürüyüşü
de yapılabilir. Uçan 1 şela-
lesi yaklaşık 85 metreden
dökülen bir doğa harikası.
Şelalenin önünde muhte-
şem bir de gölet oluşmuş.
Şelalenin her iki yanındaki
UÇAN 1 ŞELALESİ / ERSİN DEMİREL

patikalardan dikkatli bir şe-


kilde gölete kadar inebilirsi-
niz. Uçan 1’den Uçan 2’ye
orman içinde yaklaşık üç
kilometrelik bir yürüyüşle
ulaşılabiliyor. Uçan 2 Şela-
KARİA PATİKASI

LABRANDA / CÜNEYT OĞUZTÜZÜN


Muğla’nın Milas ilçesine Yani önü deniz, arkası dağ,
bağlı Ören beldesi, Gökova altı da antik kent olan bir
162
Körfezi’nin en güzel plajla- yerleşim Ören. Keramos’un
rından birine sahip olma- Yunanca anlamı seramik.
sıyla bilinir. Bahar başından Dionysos ile Ariadne’nin
itibaren bu şirin belde muh- oğlu olan ve çömlekçilik
teşem bir renk cümbüşü sanatının kurucusu sayılan
yaşamaya başlar. Özellikle Keramos’un adını taşıyan
nar ağaçlarının yoğun ol- antik kent, Karia’nın önemli
duğu bağlarda açan çiçek- ticaret merkezlerinden bi-
ler Ören’in bahar süsüdür. riydi. Kentte Karia’dan Ro-
Kocaçay’ın binlerce yılda ma’ya birçok uygarlığın ka-
oluşturduğu deltanın üze- lıntısını görmek mümkün.
rine kurulan ve arkasına Özellikle limanda bulunan
640 metrelik Kocadağ’ı alan hamam ve bu hamama su
Ören, antik Keramos ken- getiren kemerler tüm gör-
tinin üzerinde bulunuyor. kemiyle ayakta hâlâ. Gerek
MİLAS, mUĞLA

Karialılara, gerekse Roma- kervanlar için önemli bir


lılara ait birçok kalıntı ve geçiş noktası olduğunun
kaya mezarını civarda göre- işareti. Patika bir süre sonra
bilirsiniz. Kocadağ’ın yamacını aşıyor
Keramos’a gelen ürünler ve sağdaki düzlüğe doğru
buradan kervanlarla diğer ilerlemeye başlıyor. Tam
Karia kentlerine tarihi pa- bu noktada tepenin arka-
tika aracılığıyla gönderili- sındaki Alatepe Köyü’nün
yordu. Patika, Kocadağ’ın bahar renkleri ile süslenmiş
eteklerindeki ormandan bahçeleri ile karşılaşacaksı-
başlıyor. Dağdan kente inen nız. Burada muhteşem bir
bölümü inşaatlara kurban Karia mezarı da bulunuyor.
gitmiş. Orman yolunu ta- Gökova Körfezi’ni ve Ören’i
kip ederek yükseldiğinizde gören bu mevki, dünyanın
Ören yavaş yavaş aşağılarda en güzel manzaralarından
kalacak. Tüm Ören’i göre- birine sahip.
163
cek bir yüksekliğe ulaştığı-
nızda muhteşem bir man-
zarayla karşılaşacaksınız.
Yola çıktıktan yarım saat
sonra Kocadağ’ın kayalıkla-
rı ile baş başa kalacaksınız.
Eski patika buradan itibaren
taşlarla döşeli yola dönüşü-
yor. Kayaların üzerinde Z
şeklinde devam eden pa-
tika, bu özelliği sayesinde
ÖREN / YILDIRIM GÜNGÖR

yürüyenleri neredeyse hiç


yormuyor. Bu dönüşlerdeki
eğimin azlığı ve patikanın
genişliği, burasının büyük
BAFA GÖLÜ YÜRÜYÜŞLERİ
Aydın ve Muğla sınırları
içinde yer alan Bafa Gölü,
Beşparmak Dağları’nın di-
binde bulunuyor. Ege Böl-
gesi’nin en büyük gölü olan
Bafa önceleri bir körfezdi.
Ama Menderes Nehri’nin
alüvyonları zamanla bu
körfezin önünü tıkadı ve
Bafa Gölü meydana geldi.
Kıyıları çeşitli uygarlık-
lara ev sahipliği yapmış
Bafa Gölü olağanüstü bir
ıssızlığa ve güzelliğe sahip.
Yürüyüşleriniz sırasında
karşılaşacağınız antik ya-
164
pılar ya da freskler sizi za-
man tünelinde gizemli bir
yolculuğa çıkaracak. Gölün
etrafındaki köylerden Kapı-
kırı antik dönemde yörenin
merkezi olan Heraklia antik
kentinin kalıntıları üzerine
kurulmuş.
Köyden gölün manzarası doğu yamacında. Köyün
muhteşem. Hem Bafa Gölü hemen yanında bulunan
etrafında, hem de gölü Çörlen Kalesi’ne taş döşeli
çevreleyen köylerdeki eski antik bir patikadan ulaşa-
yerleşimlere yürüyüşler ya- caksınız. Kapıkırı Köyü sa-
pabilirsiniz. Bağarcık Köyü kinlerinin kullandığı antik
Beşparmak Dağları’nın patika Myus ve Alinda antik
Aydın-Muğla

165

YEDİLER MANASTIRI / CÜNEYT OĞUZTÜZÜN

kentleri arasında. Gölyaka de bu yürüyüşe değdiğini


Köyü’nün kuzeydoğusunda anlayacaksınız. Görkemli
yer alan Yediler Manastı- bir şatoyu andıran Yediler
rı’na zeytin ağaçları arasın- Manastırı’ndaki freskler gö-
da yapacağınız yürüyüş bel- rülmeye değer.
ki bir buçuk iki saat sürecek
ama manastırı gördüğünüz-
BAFA GÖLÜ YÜRÜYÜŞLERİ

166
Aydın-Muğla

CÖRLEN KALESİ / CÜNEYT OĞUZTÜZÜN


167
TAŞYARAN VADİSİ
Taşyaran Vadisi çok uzun
bir rota değil ama suyun
gnays gibi sert bir kayaca
işlediği muhteşem, adeta
sanatsal görüntülere sahip.
Bu vadi küçük ölçekli jeo-
lojik mucizelerle kuşatılmış
adeta. Sırf bu güzellikle-
ri için bir hafta sonunuzu
Uşak’ta geçirmeye değer.
Yenişehir Köyü yakınla-
rındaki Taşyaran Vadisi’ne
gitmek için Uşak’tan Kula
yönüne doğru yola çıktık-
tan 45 kilometre sonra ta-
rihi bir köprünün yanında
168
duracaksınız. Kış haricinde
vadinin solundaki yamaç-
tan geçerek yarım saat için-
de kanyonun en derin ve
en etkileyici görüntülerinin
bulunduğu noktaya varabi-
lirsiniz. Kışın ise genellikle
dere donduğu için buzun
üzerinden yürüyerek vadiye
içeriden girmek mümkün. sanatçı kişiliğinin en sert
Hamam Çayı üzerinde taşta bile nasıl dile geldiği-
bulunan vadinin yaklaşık nin en güzel kanıtı. Özellik-
100 metre uzunluğa ve yer le 100 metrelik derin yarıl-
yer de 50 metre derinliğe sa- mış kısım oldukça dar. Biraz
hip bu kesimi, yeryuvarının ileride vadi yayvanlaşıyor
UŞAK

169

TURGUT TARHAN

ve normal bir vadiye dö- rekette yükselme ve bu yük-


nüşüyor. Bu kesimden ge- selme sonucunda da suyun
çen bir kırık hattı boyunca aşındırma ve şekillendirme-
yükselen su elinden geleni si devam ediyor. İşin ilginç
yapmış ve bir doğa harikası yanı bu aşınmanın Mende-
çıkarmış ortaya. Her bir ha- res masifinin Alt Paleozo-
TAŞYARAN VADİSİ

yik yaşlı gnaysları üzerinde


gelişmiş olması. Suyun bu
denli sert kayaçları aşındır-
ması zor aslında, ama aşın-
manın asıl nedeni su değil,
suyun taşıdığı malzemeler,
yani çakıllar. Bu alandaki
dev kazanlarını birçoğunun
içi suyun getirdiği çakıllar-
la dolu. Suyun güçlü aktığı
dönemlerde çakıl taşları bu
çukurlukların veya çatlak
sistemlerinin içine girerek
adeta bir değirmen gibi
öğütüyor. Zamanla da böy-
le olağanüstü şekiller çıkı-
170
yor ortaya. Su ve çakıllar
el ele vererek adeta sanatçı
titizliğinde şekillendirmiş-
ler gnaysları. Vadide suyun
oluşturduğu birçok dev
kazanı bulunuyor. Zaman
içinde ortaya olağanüstü
dokular çıkmaya başlamış.
Bu küçük kanyon adeta bir en dar yerindeki kayaların
jeoloji laboratuvarı. Su tek- birbirleriyle konuşur gibi
tonik olarak açılmış olan durmaları oldukça ilginç.
vadinin çatlak sistemleri Suyun kayalarda yaptığı
içine girerek binlerce yılda şekiller ve oluşan dokulara
muhteşem eserler meydan gnaystaki pembe ortoklaz
getirmiş. Özellikle vadinin mineralinin renk katkısı bu-
UŞAK

171

TURGUT TARHAN

rayı daha da ilginç kılıyor. görüntüleri belleğinize kay-


Vadi tabanın düzleşmeye dettikten sonra vadi boyun-
başladığı noktadan itibaren ca yürümeye devam edin.
aşınma birden kesiliyor. Dar Kısa sürede sakin bir dere-
kanyon yerini birden yay- nin aktığı yayvan bir kan-
van bir vadi tabanına bıra- yon çıkacak ortaya. Yürü-
kıyor. Buradaki muhteşem dükçe dere iyice küçülecek.
TAŞYARAN VADİSİ

172
UŞAK

TURGUT TARHAN
173
Kula Volkanik Jeoparkı
Manisa’nın Kula ilçesi yukarı doğru giden
civarında volkanik faaliyet- patikayı hemen gö-
ler birkaç bin yıl öncesine rebilir. Patikanın
kadar devam etti. Antik dö- dibine ulaştıktan
nemlerin tarihçisi Strabon sonra zirveye çık-
bu coğrafyaya “Yanık Ülke mak orta karar bir
- Katakekaumene” ismini yürüyüşçü için 40
vermişti. dakikayı geçmez.
Bölgedeki volkanik etkin- Patika yer yer
lik, 60’ın üzerinde volkan kaysa da genelde
konisi oluşmasına yol açtı. rahat bir çıkış sağlı-
Bunların en önemlisi Divlit- yor. Yürüdükçe se-
tepe Konisi. Kula civarında ramik parçalarının
akmış lavlar o kadar taze artmasının nede-
gözükür ki alanın büyük nini zirveye çıkın-
bölümünün üzerinde top- ca anlayacaksınız.
174
rak oluşamadığı için bitki Burada iki odalı bir
bile yetişmemiştir. Kula yapı kalıntısının ol-
Volkanik Jeoparkı, UNES- duğu fark ediliyor.
CO onayından geçerek Kraterin kenarında
Türkiye’nin ilk uluslarara- bir zamanlar bir yapı bulu-
sı jeoparkı unvanını aldı. nuyormuş. Krater zamanla
Divlit Volkanı’nın tepesine dolduğu için volkanın zir-
yapacağınız küçük bir yol- vesi şimdi düz. Kraterden
culuk bu muhteşem coğ- aşağıya bakanlar daha dün
rafyayı kuşbakışı görmenizi akmış gibi duran lavları ve
sağlayacak. Kula Volkanik art arda sıralanan onlarca
Jeoparkı’nın otoparkının volkan konisini bir arada
karşısında bulunan Divlit görebilir. Kula volkanları-
Volkanı’na çıkmak zor gibi nın bir özelliği de püskür-
gözükse de dikkatli gözler dükten sonra çökelen tüfler
KULA, Manisa

CÜNEYT OĞUZTÜZÜN
175

üzerinde insan ayak izlerini benzer oluşumlar da bahar


bulunması. Demirköprü aylarında gelinciklerle süs-
Barajı civarındaki bu ayak leniyor. Bu “minik Kapa-
izlerinin ne yazık ki büyük dokya”, Kula’nın bir başka
bir kısmı yerinden söküle- önemli doğal değeri. İlkba-
rek alınmış ve geriye çok har aylarında bu peribaca-
fazla örnek kalmamış. Bu ları arasında birkaç saatlik
ayak izlerinin en güzellerini keşif yürüyüşleri yapmak
Ankara MTA’da görebilirsi- mümkün. Kula’ya gitmiş-
niz. ken her biri başka bir değer
Kula civarında bulunan olan tarihi evleri de görmek
bir vadideki peribacasına gerek.
Kula Volkanik Jeoparkı

176
KULA, Manisa

CÜNEYT OĞUZTÜZÜN
177
Karagöl
Türkiye’nin neredeyse
her bölgesinde bir karagöl
var. İzmir’deki Karagöl de
daha çok civarda yaşayan
doğaseverlerin ilgi göster-
diği bir cennet köşe. Yük-
sekliği 1076 metre olan
Yamanlar Dağı’nın etek-
lerindeki Karagöl, antik
dönemde Tantalos olarak
adlandırılıyordu. İzmir sa-
hilini bir hafta sonu için bile
olsa bırakın ve kendinizi
doğanın kollarına bırakın.
Baharda etrafı çiçeklerle
bezenen, kuş sesinin eksik
178
olmadığı Karagöl, İzmir ve şehri terk eder etmez asla
civarı için büyük bir şans. peşinizi bırakmayacak.
Oldukça geniş bir alana ya- Arabanızı bıraktıktan sonra
yılan gölün kenarında çadır gölün etrafında yürüyebilir,
kurmak için alanlar ayrıl- küçük keşifler gerçekleşti-
mış. Her mevsim muhte- rebilirsiniz. İsteyenler pik-
şem görüntülerin izlendiği nik de yapabilir, ayrıca bir
Karagöl’e Çanakkale yo- lokanta da bulunuyor. Sa-
lunda ilerlerken Örnekköy bah erken giderseniz hafta
tabelasına saptıktan 25 ki- sonları taze köy ekmeği ile
lometre sonra varacaksınız. güzel bir kahvaltı yapabi-
Virajlı bir yoldan sürekli tır- lirsiniz. Girişte araçlar ve
manacaksınız. Yükseldikçe yayalar için belli bir ücret
körfez ayaklarınızın altında alınıyor. Yine az bir ücret
kalacak. Bahar çiçekleri karşılığında çadır kurabilir.
Karşıyaka, İzmir

YILDIRIM GÜNGÖR TURGUT TARHAN


179
Ephesos-Kuşini Antik Taşocağı Rotası
Zamanının en görkemli araçların buradan geçme-
kenti Ephesos’un yapılarında si pek kolay değil. Burayı
kullanılan taşların nereden geçer geçmez sağa dönün.
alındığını hiç düşündünüz Yamaçların bahar çiçekleri
mü? Mantıklı olan kente ya- muhteşem görüntüler sun-
kın bir yerden alınması, za- maya başlayacak.
ten Ephesos’un ikinci girişin- Yaklaşık bir kilometre
de küçük bir ocak var, ama sonra bir çeşme başına ge-
buradan çıkarılan taşlarla bir leceksiniz. Ağaçlar yavaş
tapınak bile yapılamaz. yavaş tomurcuklanmaya,
Ephesos’un taşlarının 16 doğa yeniden doğuşun işa-
ayrı ocaktan alındığı bilini- retlerini vermeye başlıyor.
yor. Bunlardan en önemlisi Yol tepenin etrafını dönerek
ise Selçuk’a yedi kilometre karşıda kayalıkların görün-
mesafede olan antik Kuşini düğü bir tepenin yamacına
yeraltı taşocağı. Selçuk-İz- kadar ilerliyor. Sağdan gelen
180
mir yolunda ilerlerken yak- bir yolla birleşinceye kadar
laşık yedi kilometre sonra ilerleyin. Yolların birleşti-
“Zübeyde Hanım Ormanı” ği yerde aracınızı bırakın
yazan tabelanın dibindeki ve yol boyunca yürümeye
orman yoluna girin. Yola başlayın. Kısa bir süre son-
girdikten yaklaşık bir kilo- ra ağaçların arasından sola
metre sonra yol ikiye ay- doğru giden patikayı göre-
rılacak. Sağa giden yoldan ceksiniz. Patika köreldiği
devam edin. Kısa bir süre için yer yer çalılarla kaplan-
sonra üç yol ağzına gelini- mış. Yaklaşık 15 dakikalık
yor. Bu kavşağa çıkmadan bir mücadeleden sonra ça-
önce 10 metre uzunluğunda lılık geride kalacak ve antik
çamurlu bir alan var. Eğer ocağa adım atacaksınız. İlk
yağmurlu bir gün ise binek ocak oldukça büyük ama
SELÇUK, İzmir

YILDIRIM GÜNGÖR
181

asıl önemli olan bu ocağın ayrılması ve düzeltilmesi


arkasındaki ikincisi. Bura- için kullanılan kum katra-
dan o kadar çok taş alınmış ğı. Yani günümüzde elmas
ki bir yeraltı ocağına dönüş- kesicilerin yaptığı işi o za-
meye başlamış. manlar bu kayalar ve kum
Taş aldıkları bazı blokları yardımıyla yapıyorlardı.
kesmeden mağaraya destek Ocaktan geri dönerken, bir
sütünü olarak bırakmaları, bahar ayında aşağıdaki ova-
burada büyük miktarda taş nın bitkileri yeniden hayata
üretiminin yapıldığını gös- merhaba derken, “bu taşlar
teriyor. Ocağın girişinde buradan Ephesos’a nasıl gö-
yan yana duran iki büyük türüldü” sorusunu sormaya
taş bloğu aslında blokların başlayacaksınız.
Ephesos-Kuşini Antik Taşocağı Rotası

182
SELÇUK, İzmir

Ephesos / CÜNEYT OĞUZTÜZÜN


183
GÖKÇEADA
Gökçeada birçok yü- hemen bitecek ve bir pati-
rüyüş rotası barındırıyor. kaya bağlanacak. Çok fazla
Tatil için gidenlere öne- kullanılmadığı için bazı bö-
rim sabah erken kalkarak lümleri iyice bozulmuş olan
saat 14.00’e kadar yürüyüp, patikayı takip edin. Patika
daha sonra plaja gitmele- bir süre sonra tatlı bir eğim-
ri. Dereköy-Şeytan Kalesi, le vadi tabanına inecek.
Kaleköy-Mavikoy, Şahinka- Vadideki dereyi görünce
ya Kanyonu ve Marmaros şaşıracaksınız. Bir adanın
Şelalesi parkurları aklıma ortasında debisi böylesine
ilk gelenler. Benim Gök- yüksek bir derenin bulun-
çeada’daki favorim Mar- ması tam bir sürpriz. Dere
maros Şelalesi parkuru. Bu boyunca yukarı doğru yü-
parkur için önceden izin rümeye devam edin. Birkaç
almanız gerekecek. Yangın küçük çavlandan sonra kar-
çıkabilir diye yaz aylarında şınıza yaklaşık 30 metreden
184
bölgeye giriş yasaklanıyor. dökülen Marmaros Şelalesi
Dereköy’ün çıkışında sağa çıkacak. Bir an kendinizi
doğru ayrılan yolun girişi Amazon ormanlarında his-
bu nedenle çoğunlukla zin- sedebilirsiniz. Vadi içinde
cirle kapalıdır. Yol boyunca saklı kalmış bu mucizeye
yürürken çam ağaçlarından hayran olmamak elde değil.
yayılan koku sizi hiç yalnız Benim için antik bir eser
bırakmayacak. Kısa bir süre aynı zamanda. Muhteme-
sonra manzaranıza Sema- len Troia Savaşı sırasında
direk Adası da eşlik edecek. da burada akıyordu. Hem
Yaklaşık 45 dakikalık bir yü- de çok daha görkemli. Şe-
rüyüşten sonra sağa doğru lalenin solunda gözüken
açılmış ama yarım bırakıl- patikayı kullanarak yuka-
mış çok kötü bir yol çıkacak rı çıkmaya çalışmayın, bu
karşınıza. Yola girin. Yol etabın inişi çok tehlikeli.
Çanakkale

YILDIRIM GÜNGÖR
185
Derenin içinden aşağı doğ-
ru yürüyün. 20-25 dakika
sonra derenin denize ulaştı-
ğı Marmaros Koyu’na vara-
caksınız. Sahilin solundaki
kayalıklardan denize gire-
bilirsiniz. Bu kayalıklardaki
mağara bir zamanlar fokla-
ra ev sahipliği yapıyormuş.
MARMAROS ŞELALESİ / TURGUT TARHAN

Marmaros Koyu’nda iyice


dinlendikten sonra akşam
güneşi Semadirek Adası’nın
zirvelerinde kaybolmadan
yola çıkarsanız bir saat için-
de Dereköy’e varırsınız.
KAZ DAĞLARI PARKURLARI
Ege’nin yakıcı sıcağında tırmandığınızda Kaz
bunalanlar için serin mi se- Dağları’nın kendine
rin bir kaçış noktası. Öyle özgü mikroklimatik
ki temmuz ortalarında bile özelliklerinin hızla
dağın yüksek kesimlerinde kendini gösterdiğini
ürperdiğinizi, hatta üşü- göreceksiniz. Sahilin
düğünüzü hissedeceksiniz. sıcaklığı yerini serin
Yürüyüşleriniz sırasında ve nemli bir havaya
kanyonlarından akan su- bırakıyor. Bu iklim
larında serinleyebilir, 1400 sayesinde bölgede,
metre rakımlı Kapıdağ dünyanın başka hiç-
yangın istasyonundan Ed- bir yerinde yetişme-
remit Körfezi’ne kuşbakışı yen bitkilere rastla-
bakabilir, dağın bağrındaki yabilirsiniz. Sarıkız
Yörük köylerinde hoş va- Zirvesi bile bölgede-
kitler geçirebilirsiniz. Kaz ki 32 endemik bitki-
186
Dağları doğal güzelliğinin den 12’sini barındı-
yanı sıra mitolojik öyküleri, rıyor. Toplam bitki
efsaneleriyle de ünlü. Troia türü sayısı ise 800 civarında.
Savaşı’nın baş aktörlerinden Bu bitki çeşitliliği sayesinde
Paris bu dağda çobanlık ya- Kaz Dağları’nın Alpler’den
parmış. Üç Tanrıça arasında sonra dünyanın en yüksek
güzellik konusunda yapmış oksijen oranına sahip dağ-
olduğu seçim halkını bü- ları arasında olduğu söyle-
yük bir felakete sürükle- niyor. Trekking rotalarının
miş. Dünyanın ilk güzellik bir kısmı serin kanyonlarda
yarışmasının da bu olduğu yapılırken bir kısmı da da-
söylenir. Sarıkız efsanesi ise ğın yamaçlarından zirveye
bugün bile dilden dile do- kadar uzanıyor. Bu kanyon-
laşıyor. Yürüyüşleriniz sıra- ların içinde en rağbet gören
sında sahilden yukarı doğru Şahin Deresi Kanyonu. Bazı
Çanakkale-Balıkesir

GÖKHAN TAN
187

etaplar çok tehlikeli olduğu da bulunuyor. Önereceğim


için rehbersiz girilmesine ikinci rota ise tam anlamıyla
izin verilmiyor. Milli park bir dağ yürüyüşü. Dik eğimli
içindeki onlarca yürüyüş çıkışların bulunduğu bu rota
rotasından benim için dağın daha çok dağ deneyimi olan
doğasını ve dağdaki kültürü yürüyüşçülerin tercih etiği
en iyi anlatan iki rota var. bir rota. Tahtakuşlar-Ka-
İlki Çamlıbel Köyü’nden paklı-Dumanlı-Tavşanoyna-
yola çıkılan rota. Kimi za- ğı-Sarıkız Tepe parkuru Kaz
man düz, kimi zaman da Dağları’nın en zorlu ama
inişli çıkışlı olan bu 10 kilo- çok zevkli bir parkuru. Eğer
metrelik parkurda Sutüven kondisyonunuz iyi ise dene-
Şelalesi ve Hasanboğuldu menizi tavsiye ederim.
YILDIRIM GÜNGÖR
Cehennem Şelaleleri

Istranca Ormanları’nın biri de Vize’nin Kızılağaç


188
yakınında bulunan ve su Köyü’nün beş kilometre
kaynakları açısından zen- kuzeybatısında bulunan
gin olan Kırklareli’nin Vize Cehennem Şelaleleri. Çok
ilçesi, doğaseverlerin yeni yüksekten düşmüyorlar bel-
gözdelerinden. Yılın her ki, ama olağanüstü görün-
mevsiminde gidilebilmesi, tüler sunuyorlar. Bu şela-
bu parkurları daha da cazip leleri izlemeye başladıktan
hale getiriyor. Son yıllarda kısa bir süre sonra ruhunu-
Kocaeli, Sakarya, Düzce, zun şelalenin duruluğu ve
Bolu ve Yalova’daki yürü- coşkulu sesiyle yıkandığını,
yüş parkurlarını neredeyse rahatladığınızı ve içinizin
ezberleyen doğaseverlerin huzur dolduğunu hissede-
arayışları, Vize civarının ceksiniz.
keşfedilmesini sağladı. İl- Kızılağaç Köyü’nden iti-
çenin zenginliklerinden baren birkaç kilometre daha
Kırklareli

YILDIRIM GÜNGÖR
gidildikten sonra araçtan şelale yan yana dökülüyor.
189
inenler, orman içindeki yol- Şelaleyi karşıdan görmek
dan yürüyerek varıyor şela- için suya girip şelalenin
lelere. İlkbahar aylarında çi- önüne kadar yürümek la-
çekli kırlara yer yer yağmur zım. Doğadaki her güzellik
da eşlik ediyor. Yaklaşık ya- gibi o da nazlanıyor, göster-
rım saat süren yol, Kereviz- miyor kendini kolay kolay.
dere’de sona eriyor. Dere ilk- Yaz aylarında su izin veriyor
baharda oldukça ürkütücü ama ilkbaharda ıslanmadan
akıyor. Özellikle yağmurlu iki şelaleyi fotoğraflamak
havalarda kayalara basarken imkânsız. Bu şelalenin ile-
dikkat edilmesi gerek. risinde bir şelale daha var.
Şelale konuşmaları bastı- Ancak ilkbaharda bu şela-
racak kadar sesli akıyor ba- leye ulaşmak için ıslanmayı
har aylarında. Yaklaşık altı göze almak gerek. Bu şelale
metre yüksekliğe sahip iki tüm görkemiyle poz veriyor.
Uludağ

190

Uludağ ilkbahar ayla- ğiştirmeye başlar. Çiçekler


rında baharla kış arası bir açınca değişimin geri dö-
görüntü sunar. Dağa çiçek nüşü olmaz Uludağ’da. Yol
toplamaya çıkanlar bir tipi- boyunca her iki tarafta uza-
nin ortasında bile kalabilir nan ormanlarda bahar tela-
ama bu nadir görülen bir şı başlamıştır artık. Bitkiler
durumdur. Nisan ortasında ve hayvanlar, bu mevsimde
itibaren Uludağ’da pistlerde yenilenmenin keyfini çıkar-
kar olsa bile doğa canlan- maya hazırlanır. Bursa’dan
maya ve dağın rengini de- Uludağ’a çıkarken İnkaya
Bursa

yulun. Çiçeklerle bezenmiş


çayırlar görmek istiyorsanız
mutlaka Sarıalan’a uğrayın.
Birçok restoranın da bu-
lunduğu bu alan baharda
çiçeklere bürünüyor. Eğer
bahar bitmeden karlarda
yürümek isterseniz yapaca-
ğınız tek şey araçla volfram
madenine kadar yürümek.
Aracınızı burada bırakarak
biraz ilerinizdeki karla kaplı
çanağa yürüyün. Mayıs so-
nunda bile burada oldukça
fazla kar bulunur. Ancak
gölge geldiği zamanlar hava
KOCAYAYLA / TURGUT TARHAN

191
aniden soğuyabiliyor. Bu
nedenle sıkı giyinmekte fay-
da var.
Uludağ’ın az bilinen ama
oldukça güzel bir noktası
Köyü’ndeki 600 yıllık çınara daha var. Genellikle zirveye
uğramalı. Hava güzelse eğer çıkanların yukarıdan gör-
çayınızı içerek temiz hava- düğü bu nokta Uludağ’ın
nın tadını buradan itibaren kuzey çanağı. Yukarıdan
çıkarmaya başlayabilirsi- bakıldığında ulaşılamaz gibi
niz. Çınarın dört bir tarafa görünen bu alanda beş bu-
dağılan dalları, neredeyse zul gölü bulunuyor. İsimleri
bağımsız birer ağaç gibi du- Kilimli, Kara, Aynalı, Hey-
ruyor. Buranın tadını çıkar- beli ve Buzlu olan bu gölle-
dıktan sonra tekrar yola ko- rin bulunduğu buzul düzlü-
KARAGÖL, ULUDAĞ / TURGUT TARHAN
Uludağ Bursa

192

ğü, ilkbaharda Uludağ’ın en tıkça bozuluyor. Özellikle


güzel manzaralı yerlerinin kış sonrasında yolların bazı
başına geliyor. Rengârenk noktaları çok zarar göre-
çiçekler, baharın nasıl bir biliyor. Bu nedenle göllere
görkeme sahip olduğunun gideceklerin iyi bir 4x4 araç
en iyi göstergesi. Ancak bu kullanması iyi olur. Gölle-
göllere ilkbaharda ulaşmak rin etrafında küçük bahar
oldukça zor, bazen de im- yürüyüşleri yapılabilir veya
kânsız. Dağın kuzeyindeki kamp kurularak bu muhte-
köylerden buzul göllerine şem yerin bir gün daha tadı
bağlanan yollar, rakım art- çıkarılabilir.
DOĞAYA YÜRÜYÜŞ

D O Ğ AYA Y Ü R Ü Y Ü Ş - 70 R O TA
DOĞAYA YÜRÜYÜŞ
ROTA ROTA

You might also like