Professional Documents
Culture Documents
C
DOKUZ EYLÜL ÜNĐVERSĐTESĐ
MÜHENDĐSLĐK FAKÜLTESĐ
MAKĐNA MÜHENDĐSLĐĞĐ BÖLÜMÜ
RÜZGAR ENERJĐSĐ
BĐTĐRME PROJESĐ
Mehmet SÜLÜN
2002485045
Projeyi Yöneten
Prof. Dr. Đsmail H. TAVMAN
Haziran,2007
ĐZMĐR
TEZ SINAV SONUÇ FORMU
ONAY
2
TEŞEKKÜR
Bu projeye beni uygun gören ve destekleyen Sayın hocam Prof. Dr. Đ.Hakkı
TAVMAN ‘a içtenlikle teşekkür ederim.
Ayrıca projenin her adımında bana destek olan aileme, arkadaşlarıma teşekkürlerimi
sunarım.
Mehmet SÜLÜN
3
ÖZET
4
ĐÇĐNDEKĐLER
Sayfa No
Đçindekiler...........................................................................................................5
Şekil Listesi.........................................................................................................8
Tablo Listesi........................................................................................................9
Bölüm Bir
Giriş
Bölüm Đki
5
Bölüm Üç
6
Bölüm Dört
7
TABLO LĐSTESĐ
Sayfa No
Tablo 1.1. Maliyet değerleri...................................................................................13
Tablo 1.2. Küresel ısınmaya yolaçan karbondioksit için elektirk üretimi sırasında
karşılaştırılamalı emisyonlar..................................................................................13
Tablo 1.3. Asit yağmuruna yolaçan kükürtdioksit için elektirk üretimi sırasında
karşılaştırılamalı emisyonlar..................................................................................14
Tablo 1.4. Asit yağmuruna ve duman oluşumuna yolaçan azotoksitler için elektirk
üretimi sırasında karşılaştırılamalı emisyonlar.......................................................14
Tablo 1.5. Rüzgar Ölçeği........................................................................................14
Tablo 2.1. Ülkeler bazında rüzgar türbini yatırımlarları.........................................18
Tablo 2.2. Avrupa ülkelerinde rüzgar enerjisi potansiyeli......................................19
Tablo 2.3 Türkiye’deki rüzgar santralleri...............................................................24
Tablo 2.4. 30 m ‘lik ölçüm direğinde ölçülen parametreler ve ölçüm
yükseklikleri...........................................................................................................27
Tablo 2.5. Çalışan bazı ölçüm istasyonların yıllara göre rüzgar hız verileri..........28
Tablo 2.6. Kapatılan bazı istasyonların yıllara göre rüzgar hız verileri.................29
Tablo 2.7. Türkiye ‘nin bölgeleri için oluşturulan rüzgar hızı ve enerji yoğunluğu
değerleri..................................................................................................................31
Tablo 2.8.Türkiye’de yıllara göre rüzgar gücü hedefleri.......................................40
Tablo 2.9. Türkiye rüzgar endüstri tarafından yaratılacak iş sayısı.......................40
Tablo 3.1. Generatör seçiminde şebeke bağlantısı.................................................47
8
ŞEKĐL LĐSTESĐ
Sayfa No
9
BÖLÜM BĐR
GĐRĐŞ
Düşey eksenli ilk rüzgar türbinleri, M.Ö.500-900 yıllarında Farslılar tarafından dizayn
edilip, buğday öğütme ve su pompalama amaçlı kullanılmıştır. Bu rüzgar türbinleriler
merkezi düşey bir şafta bağlı,ağaç ve kamış dallarından yapılan düşey yelkenlerden
oluşmuş bir yapıya sahiptir.
Endüstri devrimi ile birlikte, 18.yüzyılda buhar makinelerinin ortaya çıkması sonucunda
dünya,enerji ihtiyacı temini için termodinamik işlemlere dayanan makinelerden
yararlanmaya başlamıştır. Özellikle kömür, petrol ve doğal gaz gibi fosil yakıtların
kullanımı ile beraber , bu makineler daha avantajlı bir duruma gelmiştir.
Đstenildiği anda enerji üretimi olanağı sağlamasından dolayı, rüzgar enerjisinden daha
popüler hale gelmişlerdir. Bu nedenle 19.yüzyılda ve 20.yüzyılın ortalarına doğru rüzgar
enerjisinin önemi azalmıştır. Sadece, Amerika, Rusya ve Avustralya gibi nüfusu geniş bir
alana yayılmış olan ülkelerde rüzgar enerjisi çiftçiler tarafından su çekmek için
kullanılmıştır.
10
1981 yılında Paul la Cour ve Danimarka Askov Folk High School bilim adamlarının
oluşturduğu bir grup rüzgardan elektrik enerjisi üreten ilk tribünü yaptılar. Danimarka
hükümetinin desteğiyle de test amaçlı bir rüzgar santrali kurdular[1].1918 yılına
gelindiğinde Danimarka’da rüzgardan elektrik enerjisi üretmek amacıyla kurulan 120 adet
RT bulunmaktaydı. Güçleri 20-30 KW arasında değişen bu RT ‘lerin toplu güçleri 3 MW
civarındaydı.
Đkinci Dünya Savaşı yıllarında rüzgar enerjisinde büyük gelişmeler oldu. Danimarkalı bir
şirket olan F.L Smith 2 ve 3 kanatlı rüzgar tribünleri inşa etmiştir. Bunların en büyüğü 1941
yılında Vermont‘ da inşa edilen 1.25 megawatt Smith-Putnam makinesidir(Şekil 1.1).
Yatay eksenli, 2 kanatlı ve 175-foot rotor çapına sahiptir.
Bu zamana kadar inşa edilen tribünler doğru akım üretiyordu. 1951 yılından sonra
doğru akım generatörlerinin yerini alternatif enerji üreten 35 kW asenkron makineler
almaya başladı. 1960 yılların başında, 200 kW gücünde Gedser tribünü Juul tarafından
SEAS elektrik şirketi için Gedser ‘de yapılmıştır. Bu tribün 3 kanatlı, elektromagnetik yaw
(yönerge) sistemini ve asenkron generatör kullanmaktaydı. Stall(durdurma ) kontrol
sistemine göre çalışan Gedser türbinin de ayrıca, aerodinamik üç fren bulunmaktaydı. Bu
sistem günümüzde kullanılan türbinlerde de bulunmaktadır(Şekil 1.2).
11
1960 lı yıllardan sonra rüzgar enerjisinden elektrik üretiminde ekonomik nedenlerden
dolayı azalma meydana gelmiştir. Daha ucuz olan fosil yakıtlar ( kömür, petrol, doğal gaz
vb.) kullanılarak yapılan termik santraller popüler olmaya başlamıştı.
1973 dünya petrol krizi, alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarına gösterilen ilginin
artmasına sebep olmuştur. Dünya enerji ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılayan fosil
yakıtların kısıtlı kullanım sürelerinin olması, enerjinin elde edilmesi sırasında çevreye
yapılan tahribat ve gelecek nesillerin de enerji ihtiyacı dikkate alındığında, yenilenebilir
enerji kaynaklarının önemi daha iyi anlaşılmaktadır.
Rüzgar Enerjisi; özellikle 1990‘lı yıllardan itibaren önemli bir gelişme göstermiş,
Amerika ve Avrupa’da yaygın olarak kullanılmaya başlamıştır. Yapılan araştırmalara göre;
şu an yürütülmekte olan politikaların devam etmesi durumunda dünya üzerindeki elektrik
enerjisi üretimindeki payının hızla artacağı tahmin edilmektedir.
Temiz ve ucuz yenilenebilir enerji kaynakları arasında önemli bir yer tutan rüzgar
enerjisi genel olarak aşağıdaki amaçlarla kullanılabilir:
• Düşük güç gerektiren yerlerde yani aydınlatmalarda,
• Yüksek kurulu güçlü santraller ile yüksek güç gerektiren yerlerde,
• Küçük işyerleri ve küçük işlemelerde, çiflikler, evler ve büyük ölçekli sulamalarda.
• Rüzgar enerjisi kullanımının avantajları şunlardır:
• Sera gazı etkisi yaratmaz,
• Temiz bir enerji kaynağıdır,
• Güvenirliği ve ucuzluğu gittikçe artmaktadır,
• Rüzgar türbini kurulan bir arazi ikili kullanım imkanına sahiptir,
• Dışa bağımlı değildir,
• Rüzgar enerjisi enerjisinin bazı dezavantajları da bulunmaktadır, bunlar ise,
• Gürültü kirliliği,
• Kuşların yaralanma ve ölümlerine sebep olması,
• TV görüntüleri ve iletişim sistemlerine etkisi.
12
Çevresel üstünlükleri tanındıkça, bir çok ülke hükümet destekli girişimler ile rüzgar
enerjisinin gelişimini desteklemeye başlamışlardır. Bu desteklerin hedefi pazarın
hareketlendirilmesi, maliyetlerin düşürülmesi, konvansiyonel yakıtların örneğin devlet
sübvansiyonları yoluyla sağladıkları hakça olmayan üstünlüklerinin etkisinin azaltılmasıdır.
Farklı ülkelerde bir dizi Pazar hareketlendirme mekanizmaları kullanılmıştır.
1.3.1 Maliyet
Türbinlerin ortalama ömürleri 20 yıldır. Bu değer, atmosferik nem, kararlı rüzgar yapısı
vb. gibi faktörlere bağlı olarak değişebilmektedir. Ayrıca diğer önemli bir nokta da, rüzgar
santrali kurulduktan sonra yapılan harcamalar sadece işletme ve bakım masraflarından
ibarettir. Bu miktar da son derece düşüktür. Enerji üretiminde kullanılan farklı
yöntemlerden elde edilen elektriğin maliyet karşılaştırılması Tablo 1.1’de verilmiştir.
Tablodan da görüldüğü gibi diğer yaygın enerji kaynakları kadar ekonomiktir.
Tablo 1.2. Küresel ısınmaya yolaçan karbondioksit için elektirk üretimi sırasında
karşılaştırılamalı emisyonlar
Salınan
Üretilen kWh başına Üretilen CO2,Toplam
Yakıt
salınan CO2 kWh, 1995 üretim (milyon
(pound) (milyar) ton)
Kömür 2,12 1,653 1,754
Doğal gaz 1,34 268 180
Petrol 1,96 56 55
ABD ortalama yakıt karışımı 1,33 2,995 1,991
Rüzgar 0 3 0
13
Tablo 1.3. Asit yağmuruna yolaçan kükürtdioksit için elektirk üretimi sırasında
karşılaştırılamalı emisyonlar
Üretilen Salınan
Yakıt Üretilen kWh başına kWh, 1995 SO2,Toplam üretim
salınan SO2 (pound) (milyar) (bin ton)
Kömür 0,0136 1,653 11,26
Doğal gaz 0,000007 268 1
Petrol 0,0123 56 345
ABD ortalama yakıt karışımı 0,0078 2,995 11,608
Rüzgar 0 3 0
Tablo 1.4. Asit yağmuruna ve duman oluşumuna yolaçan azotoksitler için elektirk üretimi
sırasında karşılaştırılamalı emisyonlar
Üretilen Salınan
Yakıt Üretilen kWh başına kWh, 1995 Nox,Toplam üretim
salınan Nox (pound) (milyar) (bin ton)
Kömür 0,0079 1,653 6,514
Doğal gaz 0,0046 268 614
Petrol 0,0036 56 102
ABD ortalama yakıt karışımı 0,0048 2,995 7233
Rüzgar 0 3 0
Rüzgar hızı, bölgenin bulunduğu coğrafi kesime göre farklı şiddete sahiptir. Bu hızların
şiddetlerine göre aldığı isimler aşağıdaki tabloda rüzgar ölçeği şeklinde verilmiştir.
14
BÖLÜM ĐKĐ
15
maliyetleri bugünkü 4.7 sent / kWh değerinden daha da azalacak ve 2013 yılına kadar 3
sent / kWh seviyesinin altına düşecektir. 2020 yılında üretilen birim elektrik başına
maliyetler 2.5 sente kadar gerileyecektir. Bu durum rüzgar enerjisini, büyük ölçekli hidrolik
dahil olmak üzere, günümüzün tüm yeni üretim teknolojileri ile rekabet edebilir hale
getirecektir.
16000
14000
14000
12000 10600 10600
[ T W h / y ıl ]
10000
8000
6000 5400
4800 4600
4000 3000
2000
0
Kuzey Doğu Avrupa Afrika Güney Batı Avrupa Asya (Rusya Okyanusya
Amerika Rusya& Amerika )hariç
2001 yılında 24.700 MW olan rüzgar kurulu gücünün 2007 yılında 120.600 MW ‘ye
yıllık% 25 ’lik bir artışla yükseleceği , daha sonra bu artış oranının düşerek , kurulu
16
gücün 2020 yılında 1.261.158 MW ‘ye çıkacağı , bu tarihten sonra sıfır artış hızı ile [ yılda
sabit 150.000 MW kurulu güç ilavesi ile ] 2030 yılında 2.551 GW , 2040 yılında 3.044
GW kurulu güce ulaşılacağı hedeflenmiştir. Bu tarihte , rüzgar enerjisi kullanımında
doyum noktasına gelineceği varsayılmaktadır. Ayrıca , 20 yıl olarak tahmin edilen türbin
ömürlerinin sonunda % 5 ‘inin yeni teknolojiye dayalı Türbinler ile değiştirileceği
düşünülmektedir.
Bu çalışmalarda, dikkate alınmayan 4-5 mt / sn. hızlı bölgelerde ayrıca ciddi bir
potansiyeldir. Sadece Almanya’da bu değerin 90 TWh / yıl olduğu tesbit edilmiştir. Ayrıca,
bu hesaplamalar sadece karasal bölgeler için yapılmıştır, dikkate alınmayan denizsel
bölgelerinde ihmal edilemeyecek ciddi bir potansiyeli mevcuttur. Matthies ve Garrad’ın AB
için yapığı çalışmada, bu değerin sadece Avrupa için 2500 TWh / yıl olacağı hesap
edilmiştir.
3500000
3.044.000
3000000
2.551.300
2500000
2000000
1500000 1.261.200
1000000
610.000
500000 233.900
73.900
0
2005 2010 2015 2020 2030 2040
Dünyada rüzgar enerjisi konusunda asıl büyüme oranın, Kuzey Avrupa, ABD ve
Japonya’da denizsel kapasitelerde olacağı tahmin edilmektedir. Bu potansiyelin, özellikle
ABD ve Japonya’da oluşmakta olan elektrik enerjisi talebinin, iki katına yakın [ % 180 ]
potansiyel içerdiği hesap edilmektedir.
Arka sayfada verilen Tablo 2.1 de, 2005 ve 2006 yıllarında çeşitli ülkelerin rüzgar
türbini üretiminde yaptıkları yatırımları megawatt cinsinden verilmektedir.
17
Tablo 2.1 Ülkeler bazında rüzgar türbini yatırımlarları
Ülkeler bazında rüzgar türbini yatırımları
(yıl sonu verileri)
Sıra Ülke 2005 (MW) 2006 (MW)
1 Almanya 18 20,621
2 Đspanya 10,028 11,615
Amerika Birleşik
3 Devletleri 9,149 11,603
4 Hindistan 4,43 6,27
5 Danimarka 3,132 3,136
6 Çin 1,26 2,604
7 Đtalya 1,718 2,123
8 Đngiltere 1,332 1,963
9 Portekiz 1,022 1,716
10 Fransa 757 1,567
11 Hollanda 1,219 1,56
12 Kanada 683 1,459
13 Japonya 1,061 1,394
14 Avusturya 819 965
15 Avusturalya 708 817
16 Yunanistan 573 746
17 Đrlanda 496 745
18 Đsveç 510 572
19 Norveç 267 314
20 Brezilya 29 237
21 Mısır 145 230
22 Belçika 167 193
23 Tayvan 104 188
24 Güney Kore 98 173
25 Yeni Zelenda 169 171
26 Polonya 83 153
27 Fas 64 124
28 Meksika 3 88
29 Finlandiya 82 86
30 Ukrayna 77 86
31 Kosta Rika 71 74
32 Macaristan 18 61
33 Litvanya 6 55
34 Turkiye 20 51
35 Çek Cumhuriyeti 28 50
36 Đran 23 48
18
Tablo 1.5. de verilen rüzgar ölçeğine göre yapılan ölçümlere göre Avrupa ülkeri için
potansiyel ölçümleri Tablo 2.2 de görüldüğü gibi ülkemiz ilk sırayı almaktadır.
Türkiye'nin teknik potansiyeli 83.000 MW dır. Bu, Türkiye'nin biran önce kullanması
gereken önemli bir rüzgar enerjisi potansiyeli olduğunu göstermektedir.
19
Türkiye’de 1995 yılında yayınlanan enerji raporundaki istatistiksel veriler ile 2010 yılına
dek geleceğe ilişkin üretim tahminlerinde rüzgar enerjisine yer verilmemektedir. Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve TEAŞ, kaynak olarak rüzgar enerjisini göz önüne
almamaktadır. Bu görmezliğe karşın, Türkiye için rüzgar enerjisi yabancı sayılmaz.
1960/61 döneminde rüzgar türbinleri ile ilgili bir araştırma için Tarım Bakanlığı
kanalından Türkiye çapında yaptırılan bir anket çalışmasında, 718 tanesi su çıkartmada ve
41 tanesi elektrik üretiminde kullanılan 749 rüzgar kuvvet makinesi saptanmıştır. Ancak
ucuz petrol döneminde bu makinelerin varlıklarını sürdürmeleri ve sayılarının artması söz
konusu olamamıştır.
EĐE’nin girişimleri ilk 1992 yılında Bakanlar Kurulu kararına dayanarak, Avrupa Rüzgar
Enerjisi Birliği Türkiye Şubesi ( AREB – TŞ ) kurulmuştur. Bugün Türkiye ‘de gücü 1 kW ‘
nın üzerinde ve çalışır durumda olan elektrik üretim amaçlı çok sayıda rüzgar türbini vardır.
Bunlardan biri 1985 yılında Danimarka ‘dan alınan 55 kW güçlü Çeşme – Altın yunus
turistik tesisleri rüzgar türbinidir. EĐE Bandırma ‘da kurmak için1986 yılında 20 kW ‘ lık
bir rüzgar türbini ithal etmişse de sistem hatası yüzünden çalıştırılamamaktadır. Son olarak
20
dört özel sektör kuruluşu yap – işlet – devret modeli kapsamında rüzgar çiftliği kurmak için
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na başvuruda bulunmuşlardır. WASP ( Wind Atlas
Analysis and Application Programme) programına uygun olarak hazırlanan bir çalışma da
10 yıllık bir periyot için kesintisiz rüzgar datasının temini söz konusu olmuştur.
WASP Avrupa rüzgar atlası bir PC paket programıdır ve menülerle çalışmaktadır. Ana
menüleri ; DATA, OBSTACLE, ROUGHNESS, OROGRAPY, ATLAS ve WESC.
Program datayı analiz edip engel pürüzlülük ve dağoluş etkileri yönünden düzelttikten sonra
ATLAS menüsünde yatay ve dikey değerler olarak depolanmaktadır. 87600 karekterlik 10
yıllık rüzgar hız ve yön kaydını çok kısa bir sürede okuyup 1 m/s ‘lik aralıklarla 30 o lik
yön sektörleri için esme sayılarını hesaplıyor, her yön sektörü için 1000‘e normalize ediyor
ve bunların kümülatif frekansını % olarak veriyor. Bu esme sayıları frekans tablosunda
ayrıca her bir yön sektörü için Weibull parametrelerini ( A , k ) hesaplıyor ve ortalama
rüzgar hızını belirleyip m/s birimiyle, ortalama rüzgar enerjisi yoğunluğunun değerini de
hesaplayıp W / m2 birimiyle veriyor.
1996 yılında da ETKB' nin Türkiye'de rüzgar enerjisi kullanımına ilişkin politikası pek
iyimser değildi. Resmi açıklamalar Türkiye'de rüzgar enerjisi gelişimine çok şans
tanımıyorlardı.
21
Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği'nin çabaları ve ETKB ile Elektrik Đşleri Etüt Đdaresinin
(EĐEĐ) TUREB çalışmalarına katılımı sonrası Türkiye'deki rüzgar enerjisi potansiyeli kabul
görmeye başlamıştır.
22
2.2.2 Türkiye’deki Rüzgar Santralleri
Çeşme'de 1998 yılında toplam 8,70 megawatt kapasitede kurulan 2 rüzgar santrali ile
başlayan rüzgar enerjisi yatırımı, 2007 yılın sonuna kadar Çanakkale-Gelibolu, Manisa-
Sayalar ve Hatay-Samandağ da kurulacak 3 üretim tesisi ile 206,95 megawatta ulaşacak.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, rüzgar enerjisine dayalı üretim tesisi kurmak için
Kuruma yapılan başvuruları da karar bağladı. Buna göre 30 Nisan Kurul kararıyla EPDK,
toplam 847,55 megawatt kurulu güçte yeni RES lisansı verirken, 188,55 megawatt güçte
kurulması planlanan tesis için lisans verilmesini uygun gördü.
Kurul, 32 şirketin RES üretim lisansı başvurusunu ret ederken, 10 şirketin lisansını iptal
etti, 4 şirketin de lisansını sonlandırdı.
Rüzgar enerjisine dayalı üretim tesisi için lisans başvurusu sayısının beklenenden çok
olması üzerine, EPDK gerekli incelemeleri yapmak üzere 1 Mart 2007 olarak belirlenen
başvuru alma tarihini 1 Ekim 2007'e erteledi.
Karasal (on-shore) rüzgar açısından zengin sayılabilecek bir konumda olan Türkiye'de
özellikle Balıkesir, Çanakkale, Đzmir, Manisa, Hatay illeri rüzgar potansiyeli açısından başı
çekiyor.
Rüzgar enerjisine dayalı üretim yapmak isteyen şirketlerin, teknik açıdan şu hususlara
dikkat etmesi gerekiyor:
-Seçilen bölgedeki rüzgar verilerinin uluslararası normlarda toplanmış olması,
-Yatırıma karar verilen bölgede şebekeye bağlantının mümkün olduğunun veya şebeke
genişlemesinin veya yenilemesinin TEĐAŞ veya gölgedeki dağıtım şirketinden teyit
23
edilmesi,
-Seçilen bölgenin SĐT alanı gibi, izin, onay ve ruhsat gibi işlemler açısından problemsiz
olduğunun tespit edilmesi.
24
üzerine yerleştirilmiş ölçüm aletleri ile standartlara uygun olarak yapılan rüzgar hızı, rüzgar
yönü gibi ölçümler rüzgar enerji santralı projesinin daha sonraki aşamaları olan verilerin
değerlendirilmesi, enerji üretim miktarının belirlenmesi ve rüzgar türbini seçiminde yol
gösterici olacaktır.
25
• Ölçüm direğinin yerinden oynamaması için direği toprağa bağlayan betonun yüzeyi
ve derinliği projelendirilmeli, yüksek rüzgar hızlarında direğin devrilmesi
önlenmeli, gerektiğinde çeşitli yüksekliklerde lentelerle yere irtibatlandırılmalıdır.
• Sistemlerin uçuşlara engel olmaması için direk üzerine yanıp sönen kırmızı flaşör
lamba bağlantıları ile çevrede direkten daha yüksek engel yoksa direk üzerine
paratoner tesisatı projelendirilmelidir.
• Direk üzerine monte edilecek sistemlerin periyodik bakım, onarım ve
kalibrasyonları için direklerin yatırılabilir olması sağlanmalıdır.
• Ölçüm aletlerinin kabloları direk üzerine bağlanmalı, hiçbir kablo sarkık durumda
olmamalıdır.
• Montajı bitmiş bir ölçüm direği yer düzlemine dik konumda olmalı ve ölçüm
aletlerinin hepsi tek bir direk üzerine monte edilmelidir.
Aynı tip ve marka ölçüm aletlerinin kalibrasyon eğrileri birbirinden tamamen farklı olup
biri diğerinin yerine kullanılamaz. Bu nedenle ölçüm direği üzerine monte edilen öçlüm
aletleri ölçüm süresince değiştirilmemelidir.
26
Rüzgar hızı ve yönünü belirlemek amacıyla yapılan ölçümler, ölçüm amacına göre
değişir. Meteorolojik amaçlı (klimatolojik, sinoptik, hava kirliliği vb) yer rüzgarı
ölçümlerinde Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) kurallarına göre standart ölçüm yüksekliği
10 metredir. Enerji amaçlı rüzgar ölçümlerinde ise rüzgar hızı, rüzgar yönü ve çevre
sıcaklığı gibi parametreler 30 metre ve mümkünse türbin hub yüksekliğinde en az bir yıl
periyodik olarak (10 dk, 1 saat) ölçülür ve bilgisayar ortamında değerlendirilebilinecek
şekilde veri paketi olarak tespit edilir. Rüzgar hızı ve rüzgar yönünün yanısıra diğer bazı
meteorolojik parametrelerin de ölçülmesi son derece faydalı olacaktır. Özellikle rüzgar
enerjisi hesaplamalarında kullanılan bir değer olan hava yoğunluğunu hesaplayabilmek için
basınç, çevre sıcaklığı ve nemlilik değerlerinin ölçülmesi önemlidir.
Ölçüm aletlerinde üretilen sinyal voltajı kablolar yardımıyla bir data logger’a iletilir.
Data logger gelen bu sinyalleri işleyerek ölçüm değerlerini depolar. Depolanan veriler
bilgisayar ortamına aktarılıp değerlendirilir.
Bir bölgenin rüzgar enerjisi potansiyeli rüzgar hızlarının kübüyle orantılıdır. Bu nedenle
rüzgar hızı ölçümlerinde yapılabilecek ölçüm hatası santral sahasının rüzgar enerji
potansiyelinin belirlenmesindeki doğruluğu oldukça etkiler. Ölçüm periyodunun uzatılması
ve mümkünse türbin hub yüksekliğinden alınacak rüzgar ölçümleri rüzgar potansiyelini
daha sağlıklı belirleyecektir. Ayrıca, elde edilen rüzgar ölçüm kayıtları yeterli ilişkiye sahip
yakın istasyonlarla veya aynı ölçüm noktasından alınan uzun dönem rüzgar ölçüm
kayıtlarıyla karşılaştırılıp değerlendirilmelidir. Rüzgar ölçüm verileri mümkün olduğunca
sürekli olmalı, kesintili ve eksik olmamalıdır. Ölçüm serilerinde bir ayda meydana gelen
ölçüm kesintilerinin 180 saatin üzerine çıkması hassas bir değerlendirmeyi mümkün
kılmadığından elde edilen ölçüm değerleri iptal edilmelidir.
10 Rüzgar Hızı
20 Rüzgar Hızı
27
2.2.4. Türkiye’deki Kapatılan ve Çalışan Đstasyonlarının Ölçüm Verileri
Tablo 2.5. Çalışan bazı ölçüm istasyonların yıllara göre rüzgar hız verileri
YER YIL O Ş M N M H T A E E K A ORT.
1998 6,8 5,4 5,1 5,3 6,2 6,3 4,6 4,5 5,3 6,0 5,6
1999 5,6 6,0 4,9 4,7 5,2 5,2 6,2 5,8 4,5 4,6 5,9 6,5 5,4
BABABURNU
2000 5,9 5,9 5,6 4,4 4,0 N/A 5,2 6,5 5,2 4,9 4,7 5,7 5,3
2001 6,0 6,0 5,9 6,0 3,0 5,3 6,2 6,4 4,5 5,7 5,9 8,2 5,8
2002 5,1 4,9 6,0 5,0 4,8 6,3 5,0 5,6 4,2 5,0 4,3 6,4 5,2
2003 6,2 7,3 6,0 5,1 3,9 5,4 5,9 6,5 5,3 5,6 5,1 5,7 5,7
2004 7,5 6,5 6,3 N/A N/A N/A N/A N/A 6,3 4,9 5,6 4,3 5,9
2005 6,1 7,1 N/A 4,9 4,4 5,4 5,2 5,5
1994 10,6 6,9 4,5 5,9 5,5 6,7
1995 4,5 4,9 5,5 5,7 6,1 9,4 10,4 11,3 9,0 5,1 4,7 4,4 6,8
1996 6,1 5,6 4,4 5,6 7,3 8,1 11,5 10,4 7,6 5,4 5,2 4,5 6,8
1997 5,6 3,4 4,1 4,1 N/A N/A 10,7 11,8 7,0 4,4 5,0 6,4 6,3
1998 6,3 6,1 5,7 6,1 6,5 10,1 11,0 9,8 7,4 5,6 3,8 4,7 7,1
BELEN
1999 5,1 5,6 6,1 6,2 7,4 7,4 11,7 9,8 N/A N/A N/A N/A 7,4
2000 4,8 N/A N/A N/A 7,0 N/A N/A N/A 9,4 3,9 3,7 4,4 5,5
2001 4,8 4,9 5,4 6,0 5,0 9,3 11,5 10,3 8,2 5,3 5,6 5,8 6,8
2002 5,0 5,8 5,3 5,4 5,4 7,8 8,8 9,1 6,0 N/A N/A N/A 6,5
2003 8,0 8,3 8,8 6,4 6,4 5,7 8,9 N/A N/A N/A 4,6 6,5 7,1
2004 5,5 6,0 6,0 6,2 7,7 9,3 9,2 10,6 7,6 5,0 5,2 5,4 7,0
2005 5,8 5,7 5,1 6,1 7,6 9,3 10,8 11,3 7,9 4,9 4,7 3,9 6,9
1994 6,8 7,0 5,3 4,6 6,7 5,9 6,1
1995 5,1 5,8 5,6 5,4 5,2 5,1 7,5 8,3 6,2 5,9 5,0 4,9 5,8
1996 5,6 N/A N/A 5,5 5,1 6,7 8,0 N/A N/A N/A N/A 4,4 5,9
1997 5,1 6,4 6,2 6,3 4,8 7,0 6,5 7,3 7,7 5,4 3,9 5,9 6,0
1998 5,0 6,0 6,8 4,7 5,7 7,2 6,8 7,6 6,1 5,4 4,3 4,8 5,9
DATCA
1999 4,4 5,3 6,3 5,0 3,5 7,5 7.0. 6,8 N/A N/A N/A N/A 5,5
2000 N/A N/A N/A N/A 5,9 6,3 5,6 6,7 5,9 5,3 2,7 5,6 5,5
2001 4,6 5,1 4,7 4,5 6,5 5,6 8,0 5,9 6,2 5,5 5,3 5,4 5,6
2002 5,4 4,0 5,0 5,5 5,4 5,4 6,2 7,0 4,9 4,6 3,5 5,1 5,2
2003 4,6 7,6 6,2 5,9 3,9 5,8 8,0 6,6 7,0 5,8 4,3 5,2 5,9
2004 5,7 6,4 6,0 4,6 4,8 N/A N/A N/A N/A N/A 5,0 4,8 5,3
2005 5,7 5,8 5,8 5,7 5,5 6,9 6,9 7,0 7,3 5,6 N/A N/A 6,2
1996 9,1 10,0 9,8 7,2 6,2 9,4 9,9 8,5 6,4 7,3 8,3 10,1 8,5
1997 9,2 8,8 10,3 7,8 6,8 6,5 7,5 8,6 9,6 9,6 6,4 10,0 8,4
1998 6,8 9,8 9,5 7,4 6,7 7,9 9,3 9,5 7,6 7,6 8,1 10,1 8,4
1999 9,5 8,9 7,5 6,5 7,5 7,6 8,3 9,1 6,2 7,2 10,5 9,4 8,2
KOCADAĞ
2000 8,8 9,7 8,1 6,3 6,9 9,7 8,1 9,8 7,3 7,9 6,4 9,3 8,2
2001 8,5 8,9 8,5 8,5 N/A N/A N/A N/A 6,7 9,0 9,3 10,7 8,8
2002 8,0 7,7 8,0 7,0 7,0 8,6 8,6 6,5 7,2 5,3 7,1 N/A 7,4
2003 N/A N/A 10,0 7,3 6,5 8,0 8,6 9,7 7,8 9,2 6,9 9,3 8,3
2004 9,2 N/A N/A N/A N/A N/A 9,5 7,7 9,1 6,7 N/A N/A 8,4
2005 N/A 11,5 7,4 19,9 6,1 7,8 N/A 7,4 6,9 8,2 9,5 9,7 9,4
28
Tablo 2.6. Kapatılan bazı istasyonların yıllara göre rüzgar hız verileri
1994 7,8 7,4 7,6 6,4 4,5 5,4 8,2 6,1 6,1 7,2 7,4 6,5 6,7
1995 9,3 7,5 7,7 5,7 6,9 4,6 7,4 6,6 5,3 8,4 6,7 8,3 7,0
1996 8,6 8,6 8,1 4,5 5,5 6,0 7,3 6,4 5,2 6,2 6,9 8,2 6,8
GÖKÇEADA - I
1997 7,4 7,7 7,7 6,1 N/A N/A N/A N/A N/A 7,8 5,9 7,6 7,4
1998 5,2 6,4 8,1 7,2 5,8 5,5 6,9 7,7 6,4 6,4 7,7 10,0 6,9
1999 7,4 6,7 6,1 5,2 5,8 5,2 7,1 6,6 4,7 6,1 7,4 8,6 6,4
2000 7,2 6,8 6,5 4,4 4,3 4,7 4,2 7,9 6,9 7,4 5,5 7,2 6,1
2001 7,7 6,9 8,1 6,7 5,3 5,9 6,2 7,8 5,7 8 7,6 11 7,2
2002 6,6 6,2 7,8 6,2 5,9 6,3 N/A N/A 4,7 5,4 5,2 8,3 6,3
2003 8,2 10,4 7,8 9,7 9,5 - 9,1
1996 3,8 6,4 6,7 6,5 3,0 3,6 3,2 3,5 3,1
1997 4,2 4,4 4,5 3,4 3,7 5,1 5,2 5,1 5,9 4,2 2,9 3,2 4,3
1998 3,4 4,6 4,2 3,1 3,4 5,6 5,9 6,2 4,2 3,6 2,6 3,6 4,2
SOKE
1999 3,2 3,0 3,2 2,9 4,6 5,1 5,0 4,9 3,8 3,7 3,7 2,9 3,8
2000 4,1 3,6 3,3 N/A N/A N/A 4,6 5,3 3,8 4,0 3,0 3,8 3,9
2001 3,2 3,5 3,1 3,1 4,5 4,9 6,0 5,1 3,7 4,5 3,5 3,6 4,1
2002 4,2 3,3 3,8 3,4 N/A N/A 3,8 4,1 2,6 3,1 N/A N/A 3,5
2003 N/A N/A 5,1 3,8 3,9 - 4,3
1999 6,7 5,6 4,9 3,6 1,2 4,4
FETHIYE
2000 2,9 3,0 2,7 2,5 2,7 4,0 3,4 3,5 2,9 2,5 N/A N/A 3,0
2001 N/A N/A N/A N/A 3,1 3,9 3,3 2,5 2,7 1,9 2,0 1,6 2,6
2002 3,1 2,1 2,2 2,4 2,6 3,6 N/A N/A N/A N/A N/A 1,9 2,6
2003 1,6 3,5 3,3 2,9 2,6 - 2,8
BERGAMA
2001 5,2 6,3 6,8 7,8 4,8 8,4 5,6 7,7 6,6
2002 4,8 N/A N/A N/A N/A N/A N/A N/A N/A N/A N/A 5,6 5,2
1997 5,4 6,6 8,4 5,3 N/A N/A N/A N/A 8,0 7,0 3,3 5,7 6,2
1998 4,2 6,2 7,3 4,8 4,9 7,3 8,7 9,0 6,2 5,0 5,0 6,6 6,3
1999 5,9 5,6 4,7 4,0 6,1 7,4 8,2 8,5 5,6 5,3 5,8 N/A 6,1
2000 N/A N/A N/A 4,0 6,3 8,7 7,0 9,3 6,0 3,4 5,3 4,4 6,0
2001 5,2 6,2 2,7 2,7 4,3 5,4 8,7 9,0 5,0 7,1 5,6 8,3 5,9
2002 5,2 4,3 5,3 5,3 6,1 7,2 6,0 6,2 3,8 4,3 N/A 5,4 5,4
2003 6,5 9,0 7,6 5,8 5,4 7,6 8,2 8,6 7,1 6,0 4,2 - 6,9
1993 3,7 4,3 5,4 4,5 4,3 3,4 6,8 5,1 4,7
1994 4,8 5,0 5,4 4,5 4,5 5,5 4,7 5,3 3,6 3,9 6,3 5,6 4,9
1995 6,1 5,1 5,6 4,0 3,8 3,4 5,7 4,5 4,1 4,3 5,3 5,7 4,8
DIDIM - I
1996 4,9 5,0 6,0 5,1 3,6 5,1 4,8 4,5 3,9 3,8 4,4 5,3 4,8
1997 5,1 5,6 5,5 5,1 3,5 3,9 4,8 4,7 4,8 4,4 3,7 6,1 4,8
1998 4,5 5,8 5,9 3,4 4,0 5,0 4,7 4,3 4,1 4,0 4,2 4,7 4,6
1999 4,9 5,7 4,8 3,6 3,7 5,0 3,9 4,3 2,9 3,5 4,3 4,5 4,3
2000 5,2 5,0 4,5 6,3 4,7 - 5,1
29
DIDIM - II
2001 N/A 3,3 N/A N/A N/A 4,2 4,6 3,7 3,5 4,1 4,7 5,2 4,2
2002 5,0 3,3 3,9 4,1 3,5 4,3 3,8 4,3 3,3 3,4 2,9 4,7 3,9
2003 4,2 5,8 4,8 4,2 2,5 4,3 5,3 4,2 - 4,4
1991 5,3 5,6 6,3 4,8 3,9 5,7 5,9 6 5 6 4,7 7 5,5
BANDIRMA - I
1992 4,9 N/A N/A N/A N/A N/A N/A N/A N/A N/A N/A 5,2 5,1
1993 5,5 6 5 4,9 3,5 4 5,5 6,5 4,7 5 5,9 4 5,0
1994 5,2 5,6 5,6 5,2 4 4,5 5,9 4,8 5,2 6 2,7 3,7 4,8
1995 5,4 N/A N/A N/A N/A N/A 6,9 5,4 4,1 6 3,8 5,7 5,5
1996 5,5 5,6 6,9 - 6,0
BANDIRMA - II
2001 8,1 6,6 6,5 6,8 8,2 9,6 6,1 8,4 8,1 12,0 8,0
2002 6,1 6,2 7,4 6,4 7,0 6,2 5,2 6,1 N/A N/A N/A 7,0 6,4
2003 7,7 9,3 8,2 6,0 6,7 6,9 6,0 8,2 7,6 7,0 5,7 - 7,2
1997 6,1 6,0 4,4 6,3 5,7
1998 4,2 5,7 6,0 4,5 4,4 5,4 6,1 6,4 5,3 4,6 5,2 6,3 5,3
1999 5,3 5,5 4,6 4,4 5,1 5,2 5,6 5,5 4,6 N/A N/A 6,3 5,2
FOCA
2000 5,2 5,7 5,1 4,0 4,8 6,0 5,1 6,2 5,2 4,7 4,0 5,2 5,1
2001 5,6 5,5 5,6 5,3 4,8 5,5 5,8 6,3 4,7 5,8 6,0 7,4 5,7
2002 5,1 4,8 5,3 4,4 4,7 5,7 4,8 5,5 4,1 4,6 4,0 6,1 4,9
2003 6,0 6,6 5,8 4,5 4,3 5,4 5,6 5,9 5,3 5,5 4,3 5,9 5,4
2004 6,7 6,0 6,1 5,3 - 6,0
1998 8,0 9,1 8,6
1999 6,9 6,4 6,1 5,1 5,9 5,1 7,0 6,7 6,0 5,6 7,5 8,2 6,4
GELIBOLU
2000 7,1 6,6 6,2 4,6 5,9 6,6 5,7 8,1 6,8 7,5 5,2 6,6 6,4
2001 7,4 6,7 8,3 6,0 5,2 5,8 5,7 7,6 5,7 7,4 7,0 9,1 6,8
2002 6,2 6,0 6,5 4,6 5,0 N/A N/A N/A N/A 4,6 N/A 7,9 5,8
2003 7,8 9,2 7,2 5,9 6,0 5,9 5,4 6,7 6,1 6,8 6,1 7,0 6,7
2004 8,0 6,6 6,5 6,4 - 6,9
1996 7,1 6,6 5,5 5,2 5,3 7,0 6,1
1997 6,0 7,7 6,8 7,8 5,7 5,8 6,6 6,3 6,8 6,7 5,3 7,6 6,6
1998 5,4 6,7 7,5 6,0 6,5 6,5 6,3 6,6 6,0 5,9 5,4 5,6 6,2
BODRUM
1999 4,9 6,3 7,5 5,9 6,2 7,1 6,0 6,4 6,1 N/A N/A N/A 6,3
2000 6,2 6,6 6,8 6,5 5,7 6,3 5,8 N/A N/A N/A N/A N/A 6,2
2001 N/A N/A N/A N/A N/A N/A N/A N/A 5,3 5 N/A N/A 5,1
2002 N/A N/A N/A N/A N/A N/A 5,1 5,7 4,9 4,6 4,5 6,4 5,2
2003 6,5 7,2 6 5,9 3,8 5 6,4 5,1 6,0 6,8 4,5 6,4 5,8
1997 6,0 7,3 4,4 3,7 N/A N/A N/A N/A 3,0 5,5 5,0
1998 3,6 5,3 6,1 4,8 4,9 4,6 5,2 4,2 5,0 5,1 3,0 N/A 4,7
GELENDOST
1999 5,0 6,6 5,4 4,7 4,6 5,3 4,6 4,5 4,3 4,2 5,5 5,2 5,0
2000 5,3 5,2 5,6 6,3 3,9 4,7 4,8 5,2 3,9 4,1 3,0 5,3 4,8
2001 3,8 6,0 4,8 6,0 5,3 5,2 4,9 4,4 4,2 4,2 5,5 6,1 5,0
2002 4,2 4,3 5,0 4,9 4,7 4,6 4,7 4,5 3,7 4,0 4,1 4,3 4,4
2003 6,5 6,6 5,0 5,6 3,9 4,5 5,4 4,5 4,7 5,2 3,4 4,2 5,0
2004 5,1 6,1 5,4 5,3 4,8 4,4 - 5,2
30
YER YIL O Ş M N M H T A E E K A ORT.
1992 N/A N/A 5,1 4,8 6,2 5,3 6 7,3 7,4 6 N/A N/A 6,0
KARABIGA
1993 N/A N/A N/A N/A 3,9 5,5 6,3 8 6 7 9 5,8 6,4
1994 6,1 6,6 7,2 5,5 5,1 5,3 7,9 6,5 6,3 8 N/A 6 6,4
1995 8,4 6,1 7 5,1 6,2 4,8 7,1 6,7 5,7 9 5,6 8,9 6,7
1996 8,1 7,5 8,7 - 8,0
1991 3,3 4,2 3,8
1992 4,3 N/A N/A N/A 6,7 11 13 11 8 6 3,9 4 7,5
NURDAGI
1993 5,1 5,7 5,3 6,8 6,7 9,5 12 11 10 4 N/A N/A 7,7
1994 3,6 3,8 6,4 N/A N/A 6,9 15 12 6,7 4 3,6 3,4 6,6
1995 3 4,4 5,0 6,3 N/A 11 14 14 11 5 3,3 3,2 7,2
1996 4,5 5,0 4,0 5,6 - 4,8
1996 5,7 4,4 4,9 5,3 3,8 4,6 4,4 5,5 4,4 4,8
1997 5,7 4,8 4,6 5,3 4,4 4,5 4,9 4,2 4,5 3,9 4,2 N/A 5,1
1998 N/A N/A N/A N/A N/A N/A 4,8 4,4 5,0 5,0 4,5 4,3 4,7
1999 3,8 4,8 4,6 4,3 4,5 4,0 3,9 3,9 3,5 4,6 4,9 4,1 4,2
SINOP
2000 4,7 4,6 4,7 4,6 3,6 4,4 5,0 4,7 4,5 4,3 4,1 3,6 4,4
2001 3,9 4,2 4,9 4,7 4,5 4,8 4,4 4,1 N/A N/A 5,3 5,2 4,6
2002 3,6 4,1 N/A N/A 3,4 4,4 3,5 3,5 3,3 4 3,5 4,8 3,8
2003 N/A N/A N/A N/A N/A N/A N/A 3,6 3,6 4 4,1 4,3 4,0
2004 4,6 4,8 4,3 4,6 4,6 3,9 3,6 - 4,3
TIRE KELES
Tablo 2.7. Türkiye ‘nin bölgeleri için oluşturulan rüzgar hızı ve enerji yoğunluğu değerleri
Doğu Anadolu 2,12 m/s 13,19 W/ m2
Karadeniz 2,38 m/s 21,36 W/ m2
Akdeniz 2,45 m/s 21,38 W/ m2
Đç Anadolu 2,46 m/s 20,14 W/ m2
Ege 2,65 m/s 23,47 W/ m2
Güney Doğu Anadolu 2,69 m/s 29,33 W/ m2
Marmara 3,29 m/s 51,91 W/ m2
31
2.2.5. Türkiye’de Kapatılan ve Çalışan Đstasyonlarının Yerleri
32
Şekil 2.7. Bursa’daki istasyonlar
33
Şekil 2.9. Đzmir’deki istasyonlar
34
Şekil 2.11. Konya’daki istasyonlar
35
Şekil 2.13. Kayseri’deki istasyon
36
Şekil 2.15. Siirt ve Batman’daki istasyonlar
37
Şekil 2.17. Kütahya’daki istasyon
38
Şekil 2.19. Erzincan’daki istasyonlar
39
2.2.6. Türkiye’de Rüzgar Enerjisi Đçin Mümkün Hedefler
Aşağıdaki tabloda ETKB’nin gelecek yıllar için öngördüğü kurulu güç kapasitesi içinde
rüzgar enerjisi kullanımıyla oluşturulabilecek üretim kapasitesi payları verilmiştir.
Türkiye 2020 yılında kurmayı hedeflediği toplam elektrik enerjisi üretim kapasitesinin
%18 ‘i kadar rüzgar güç santral kapasitesini mevcut altyapıda radikal değişiklikler
yapmadan tesis edebilecektir. Bu hedefe ulaşılabilmesi için;
• Enerji sektörüne ilişkin kararlar alınırken fosil ve nükleer güç santrallarının neden
olduğu toplumsal maliyetler ekonomik fizibilite çalışmalarında hesaba katılmalıdır.
40
BÖLÜM ÜÇ
Rüzgar türbününe bağlı elektrik üretici, mekanik enerjiyi elektrik enerjisine çevirir.
Rüzgar enerjisi dönüştürme sistemleri 50W ile 2-3 MW arasında mekanik veya elektrik
gücü sağlayabilmektedir. Havanın özgül kütlesi az olduğundan, rüzgardan sağlanacak enerji
rüzgar hızına bağlıdır. Rüzgar hızı yükseklikle, gücü ise hızının kübü ile orantılı biçimde
artar. rüzgarın sağlayacağı enerji, gücüne ve esme saati sayısına bağlıdır özgül rüzgar
gücü, hava debisine dik birim yüzeye düşen güçtür. Topoğrafik koşullara göre yerden 50 m
yükseklikte özgül güç, hız 3.5 m/s den küçük iken 50W/m2 den az olabileceği gibi hız 11.5
m/s den büyük iken 1800W/m2 den çok olabilir. Ortalama rüzgar hızı yıldan yıla değişebilir.
Rüzgar hızının değişkenliğinden dolayı, rüzgar enerjisi potansiyelinden elde edilecek enerji,
yıllık ortalama hız değerinden hesaplanan enerjiden daha fazla olmaktadır. Bu yüzden belli
bir bölgede rüzgar türbünleri ile üretilebilecek elektrik enerjisi üretim miktarının hesabında,
yıllık ortalama rüzgar hızından çok, gözlemlenene dağılım veya Weibull dağılımı ile hesap
edilmiş rüzgar hızı sıklık dağılımı kullanılmaktadır. Türbün tarafından üretilen enerjinin
miktarı, rüzgar hızı dağılımına bağlıdır. Rüzgar hızları, frekans dağılımına bağlı olarak,
aynı ortalama rüzgar hızına sahip farklı yerlerde iki kata varabilecek güç yoğunluluğu
farklılıkları olabilir. Bu durum küb çarpanından kaynaklanmaktadır.
Güç Katsayısı (Power Coefficent): bir türbünün rüzgardaki enerjiyi elektriğe dönüştürme
verimi olarak adlandırılır. Bu rüzgar türbinin enerji çıktısı aşağıdaki eşitlik ile belirlenir.
P=1/2*d*v3*A*CP
P, güç çıktısı; d, hava yoğunluğu; A, süpürme alanı; CP, Güç katsayısı; v, Rüzgar hızı
Modern rüzgar türbünlerinde güç çıktısı rated power düzeyinde sınırlandırılır.
41
3.1.1. Eksen Yapısına Göre Rüzgar Türbinleri
Bu tür türbinler, dönme eksenleri rüzgar yönüne paralel, kanatları ise rüzgar yönüne dik
olarak çalışırlar.Bu tür türbinler bu konuma, rotor kule üzerinde döndürülerek getirilir.Yatay
eksenli türbinlerin kule üzerinde yatay eksen yönündeki hareketi, motorlar(rüzgar veya
elektrik), rüzgara yönelik birimlerde kılavuz bir kuyruk ve rüzgarı arkadan gören birimlerde
ise oluşturulan konik açı ile sağlanır.
Dönme eksenleri rüzgar yönüne dik ve düşey olan bu türbinlerin kanatları da düşeydir.Bu
türbinlerin rüzgarı her yönden kabul edebilme üstünlüğü vardır.Kanatların güç
üretebilmeleri için rüzgardan daha hızlı dönmeleri gerektiğinden, ilk harekete geçişleri
güvenli değildir.Giromill ise açısı değiştirilebilen kanatlara sahip olduğundan, kendi başına
çalışmaya başlayabilir.Düşey eksenli türbinlerin bir diğer üstünlüğü ise makina aksamı, hız
yükselticisi ve jeneratörün toprak üzerine konulabilmesidir.Günümüzde çeşitli ülkelerdeki
elektrik enerjisi üretimi uygulamalarının çoğunluğunu 2 veya 3 kanatlı yatay eksenli rüzgar
türbinleri oluşturmaktadır.Büyük güçlü düşey eksenli uygulamalar da mevcuttur.
Dönme eksenleri düşeyle rüzgar yönünde bir açı yapan rüzgar türbinleridir.Bu tip
türbinlerin kanatları ile dönme eksenleri arasında belirli bir açı bulunmaktadır.
Rüzgar türbinleri farklı kanat sayılarına sahiptir. Temel kural ise, kanat sayısının
azalması ile, dönüş hızının artmasıdır. Bu dönüşüm ölçüsü olarak uç hız oranı denen bir
parametre tanımlanmıştır. λ ile gösterilen bu oran, pervane dönüş hızının rüzgar hızına oranı
olarak tanımlanır. Eğer λ=1 ise, pervanenin dönüş hızının rüzgar hızına eşit olduğu görülür.
42
3.1.2.1. Üç Kanatlı Rüzgar Türbini
Modern rüzgar türbinlerinde en çok kullanılan model üç kanatlı olandır. Bunun temel
nedeni, pervanenin tüm hızlarda sabit atalet momentine sahip olmasıdır. Üç veya daha fazla
kanada sahip olan tüm pervaneler bu avantaja sahiptir. Ayrıca, üç kanatlı pervane bu
avantajından dolayı rüzgar türbinleri üzerinde ek bir yük getirmemektedir.
25 yıl öncesine kadar iki kanatlı rüzgar türbinleri yaygın bir şekilde kullanılırdı. 10
m’den 100 m’ye kadar değişen farklı pervane çaplarında Avrupa ve Amerika’da
kullanılmıştır. Đki kanatlı rüzgar türbini, üç kanatlı rüzgar türbininden daha ekonomik gibi
görünmesine rağmen, iki kanatlı rüzgar türbinleri dinamik etkilerden dolayı bir takım ek
ekipmanlar gerektirdiğinden, üç kanatlı rüzgar ile aynı maliyete gelmektedir. Üç kanatlı
rüzgar türbinden farklı olarak dönmeden meydana gelen ve kulenin yatay eksenine göre
olan bir atalet momentine sahiptir. Bu durum rüzgar türbini üzerinde ek bir yüklemem
meydana getirir ve sadece sallanan göbek ile giderilebilir. Sallanan göbek kullanılmasının
nedeni, dönen pervane üzerinde büyük atalet moment değişimlerinin etkilerini
önlemektedir. Ayrıca düşük şiddetteki rüzgar hızlarında (örneğin 3 m/s) pervane devreye
girememektedir.
Tek kanatlı rüzgar türbinlerinin kullanımının temel amacı, pervanelere etkiyen yüksek
rotasyonel hızın düşürülmesidir. Diğer yandan, tek kanatlı rüzgar türbini aerodinamik olarak
dengesizdir ve bu durumda ek hareketler ile istenmeyen bazı yüklere sebep olur. Bu
mekanizmayı kontrol etmek için, göbek kısmına ek yapılar yapmayı gerektirir. Diğer
dezavantajlarından birisi de yüksek aerodinamik gürültü seviyesidir. Uç hız oranı, 120 m/s
civarındaki üç kanatlı pervanelerle kıyaslandığında, uç hızı 2 kat daha yüksektir. Dolayısı
ile üç kanatlı rüzgar türbinlerinden daha gürültülüdür.
43
3.2. Rüzgar Türbini Elemanları
Rüzgar türbinleri rüzgardaki kinetik enerjiyi önce mekanik enerjiye daha sonra da
elektrik enerjisine dönüştüren sistemlerdir. Bir rüzzgar türbini genel olarak; kule, elektrik
jeneratörü, hız dönüştürücüleri (dişli kutusu), elektirk – elektronik elemanlar ve rüzgar
pervanesinden oluşur.
Bir rüzgar türbini, çevredeki engellerin rüzgarı kesemeyeceği yükseklikte bir kule ve
bunu üzerine yerleştirilmiş bir gövde ve rotordan oluşmaktadır. Kulenin yiksek olması,
ayrıca yeryüzüne yakın rüzgar profilinin yüksek hızdaki kısmını kullanmaya da yarar.
Rüzgarın kinetik enerjisi rotorda mekanik enerjiye çevrilir. Rotor milinin devir hareketi
hızlandırılarak, gövdedeki jenaratöre aktarılır. Jeneratörden elde edilen elektrik enerjisi
aküler vasıtasıyla depolanarak veya direkt olarak alıcılara ulaştırılarak kullanılır.
44
3.2.1. Rotor Kanatları
Modern kanatların çoğu güçlendirilmiş fiber glass malzemeden (GRP ) yapılır. Epoxsy
ve güçlendirilmiş fiber polyester buna örnek verilebilir. Karbon fiber kullanımı da diğer bir
seçenektir. Ancak bu malzemeler türbin kanadı için ekonomik bir seçenek değildir.Ağaç ,
ağaç-epoxsy karışımı veya bunlar gibi değişik karışımlar kullanılmaz. Aynı zamanda
aliminyum ve çelik kanatlarda sağlamlıklarına karşın ağırlıkları ile dezavantajlıdırlar. Bu tip
malzemelerde yaşanan diğer bir problemde metal yorgunluğu oluşumudur. Bu tip kanatlar
sadece küçük rüzgar türbinlerinde kullanılır.
Rüzgar türbinlerinde eğer rüzgar yönü rotora dik konumda ise bu duruma YAW hatası
denir. Bu hata sonucu rotor enerjiden daha şekilde yararlanır.
Bu durum çıkış gücünün kontrolü ile belirlenir. Diğer yandan YAW mekanizması rotoru
bu konumdan alarak rüzgara doğru yöneltir.
3.2.3. Kule
Kule, rüzgar türbinlerinde nacelle ve rotoru taşır. Kuleler genellikle tüp şeklinde çelik ,
kafes yapılı veya betonarme olarak inşa edilir. Halat destekli direk tipi kuleler genellikle
küçük türbin uygulamalarında kullanılır.
Tüp şeklindeki kule şekli en çok tercih edilen kule şeklidir. Şekil 3.2 de tüp şeklinde kule
kullanılan rüzgar türbinleri görülebilir. Genellikle 20 – 30 metre yükseklikte üretilir.
Kafes yapılı kuleler çelik profillerin kaynaklanarak birleştirilmesi ile oluşturulur. ( Şekil
3.3 ). En temel avantajları maliyetlerinin düşük olmasıdır. Benzer boyutlarda bir tüp kulenin
hemen hemen yarısı kadar malzeme ve yapım maliyeti vardır.
45
Birçok küçük türbin halat destekli direk tipi kule kullanılarak inşa edilir. En büyük
avantajı ağılığının çok az ve maliyetlerinin çok düşük olmasıdır. Şekil 3.4 te bir bu kule
tipine bir örnek görülüyor. Dezavantajları ise araziye kurulum zorluğu ve tarım alanlarının
kullanımını engellemesidir.
Şekil 3.2 Tüp kule Şekil 3.3 Kafes yapılı kule Şekil 3.4 Direk kule
Büyük güçlü rüzgar türbinlerinde (100-150 kw ve üzeri) üretilen 3 faz gerilim genellikle
690 V civarındadır.Üretilen akım daha sonra trafolara gönderilerek, gerilim şehir şebeke
standartlarına bağlı olarak 10000-30000 V arasında bir değere yükseltilir.
46
daha sorunsuz ve verimlidir. Ancak bu sistemde soğutma suyu için sıvı tankı gereklidir. Bu
tankın veya radyatörün nacelle ye yerleştirilmesi problem yaratır.
Büyük bir rüzgar türbin generatörünü devreye alma ve devreden çıkarma esnasında
sıradan, rasgele bir anahtar kullanılırsa generatör , dişli kutusu ve yakın çevredeki şebeke
akımı zarar görebilir.Kullanılacak anahtar generatör tasarımı göz önüne alınarak seçilir.
Jeneratör hızı terimi sadece şebekeye bağlanan senkron makineler için geçerlidir.
Asenkron jeneratörlerde böyle bir şey söz konusu değildir. Rüzgar türbinlerinde genellikle
altı kutuplu makineler kullanılır. Jeneratörün düşük yada yüksek hızlarda olması
47
kullanılacağı türbinin büyüklüğüne ve maliyete bağlıdır. Büyük güçlü türbinlerde yavaş ,
küçük güçlülerde daha hızlı generatörler kullanılır.
Dolaylı şebeke bağlantısında ise elde edilen gerilim bir dizi elektriksel aygıt vasıtasıyla
şebekeye uygun hale getirildikten sonra şebekeye verilir.
3.4. Rüzgar Gücünden Elektriksel Güç Elde Etmede Kullanılan Dönüşüm Sistemleri
ve Kontrol Teknikleri
Rüzgar enerjisi dönüşüm sistemleri, türbin hızı ve üretilen gerilimin frekansı esas
alındığında çalışma prensiplerine göre 3 gruba ayrılabilir.
a) Sabit hız, sabit frekans dönüşüm sistemleri
b) Değişken hız, sabit frekans dönüşüm sistemleri
c) Değişken hız, değişken frekans dönüşüm sistemleri
Bu tür sistemlerde rüzgar türbininin mili generatöre, generatör stator terminalleri ise
enterkonnekte sisteme doğrudan bağlanmaktadır.Generatör olarak senkron generatör veya
indüksiyon generatör kullanılmaktadır.Senkron generatör kullanıldığı zaman ikaz akımı güç
48
elektroniği devreleri ile kontrol edilerek güç faktörü ayarlanabilir.Đndüksiyon generatör
kullanılması durumunda rotor hızını senkron hızın üzerinde tutabilmek için türbin ile rotor
arasında hz dönüşüm redüktörü kullanılmalıdır.
Bir rüzgar türbininden elde edilebilecek güç aşağıdaki formül ile ifade edilmektedir :
λ) ρ A v³ watt
P = ½ Cp (λ
Burada Cp rüzgar türbinin güç katsayısı olup θ ve λ parametrelerine bağlı olarak değişir.
ρ rüzgar türbininin A alanından geçen hava yoğunluğu, v ise rüzgar hızıdır. λ parametresi
uç-hız oranıdır ve şu şekilde ifade edilir:
λ = ω1 r / v
ω1 türbin milinin açısal dönüş hızı, r türbin yarıçapı, θ ise türbin kanat açısıdır.
Rüzgar hızının değiştiği durumlarda uç – hız oranı optimum bir değerde tutulmak
suretiyle rüzgardan elde edilecek gücün maksimum transferi sağlanabilir.Rüzgar
türbininden maksimum güç elde etmek için uç – hız oranı, kanat aralık açısı değiştirilmek
suretiyle optimum değerde tutulabilir.
Burada rüzgar türbin generatörü mini bir ac şebeke ile çalışmaktadır.Bu mini elektrik
şebeklesi elektronik olarak inverter kullanmak suretiyle kontrol edilmektedir.Generetörün
stator kısmında üretilen alternatif akımın frekansı değişkendir.Çünkü türbin pervaneleri
değişik hızlarda çalışmaktadır.Generatörden önce devir sayısını dişliler yardımıyla arttıran
bir dişli kutusu bulunmaktadır.
49
3.4.2.2 DC Akıma Dönüştürme
Değişken frekanslı alternatif akımdan elde edilen doğru akım, inverterler vasıtasıyla
şehir şebekesiyle aynı frekansta olacak şekilde alternatif akıma dönüştürülür.Đnverterlerle
yapılan bu işlem ayrıca transistör ve tristör aracılığıyla da yapılabilir.
Đnverterler yardımıyla elde edilen alternatif akım düzgün bir sinüs eğrisi şeklinde
seyretmez.Gerilim ve akımda ani sıçramalar görülür.
Uygun endüktans ve kapasitanslar kullanılarak, elde edilen alternatif akım daha düzgün
bir hale getirilir yani filtre edilir(AC filtre mekanizması).Đğne uçlu gerilim yükselmeleri
böylece ortadan kaldırılır.
ω = Tw - Td
Ta = J dω
dt
Burada ;
Ta : hızlanma torku (Nm)
Tw : rüzgar türbininden elde edilen tork (Nm)
50
Td : indüksiyon generatörünün ürettiği tork (Nm)
J : tüm sistemin eylemsizlik momenti (kgm²)
ω : rotor milinin açısal hızı (rad/s)
Tω rüzgar hızı ile mil hızının bir fonksiyonudur.Td ise mil hızı ve rotor direncinin bir
fonksiyonudur.Đndüksiyon generatörünün ürettiği tork, mil hızı sabit kaldığı sürece, rotor
direnci arttıkça azalır veya tersi olarak azaldıkça artar.Buna göre Ta değeri 0 olacak
şekilde, türbin hızı artma eğilimi gösteriyorsa (J dω /dt > 0 ) rotor direnci azaltılır veya
azalma eğilimindeyse (J dω / dt < 0) rotor direnci arttırılır. Böylece rotor direnci
değiştirilerek indüksiyon generatörü sabit hız uygulamasından değişken hız uygulamasına
geçer ve türbin verimi optimum değerinde tutulmuş olur.
Fırçasız çift beslemeli indüksiyon generatör kullanıldığında stator kısmında farklı kutup
sayılarında 2 adet sargı bulunmakta olup sırayla güç sargıları ve kontrol sargıları olarak
adlandırılmaktadır. Stator sargı frekansları ile rotor mil hızı arasındaki ilişki şu şekildedir:
fc = fr ( Pp + Pc ) – fp
Burada
Pp ve Pc sırasıyla güç ve kontrol sargılarının kutup sayısı
fp şebeke frekansı
fr mil hızı
fc gerekli kontol sargıları frekansı
51
Buradaki sistemde kullanılan PWM çevirgeçler yardımıyla indüksiyon generatörünün
kontrol sargıları frekansı ayarlanarak generatör mil hızı kontrol edlilmekte ve değişken hız
uygulaması sağlanmaktadır.
Rüzgar hızının aşırı yükseldiği durumlarda türbini korumak amacıyla kanat aralık açısı
değiştirilir. Böyle bir sistemde çıkış gücü kontrol değişkeni olarak kullanılır.
J ω1x dω
ω1 / dt = P1 (ω
ω1) + Pm (ω
ω1)
Buradan da görüleceği gibi rüzgar hızı arttıkça J ω1x dω1 / dt > 0 olur ve türbin daha
fazla güç üretmeye başlar. Benzer şekilde rüzgar hızı azaldıkça J ω1x dω1 / dt< 0 olur ve
türbin gücü düşer. Buna göre batarya ve yükün güç ihtiyacına bağlı olarak dc referans akımı
ayarlanır. Böylece sistemin maksimum güç veya gerilim / akım kontrolü altında çalışması
sağlanır.
52
BÖLÜM DÖRT
4.1.Giriş
53
Şekil 4.1 Weibull ve Rayleigh modellerindeki hata yüzdeleri
Bu örnekte yıllık ortalama enerji hesabında, Weibull dağılımı kullanıldığında % 4,9 hata
yapılmakta iken Rayleigh dağılımı ile yapılan hesabın içerdiği hata % 36,5’tir. Bu örnekte
de daha düşük hata yüzdesine sahip olduğu görülen Weibull dağılımı rüzgar enerjisi
konusundaki çalışmalarda tercih edilen metottur. Verilen işlenmesi yoluyla elde edilen
Weibull parametreleri kullanılarak herhangi bir rüzgar hızının frekansı konusunda hassas bir
tahminde bulunmak mümkün olabilmektedir. Weibull olasılık yoğunluğu fonksiyonu şu
şekilde tanımlanabilir. Weibull olasılık yoğunluğu fonksiyonu, rüzgarın herhangi bir hızda
esme sıklığını gösteren fonksiyondur ve buna rüzgar hızı frekansı adı da verilir. Olasılık
yoğunluğu fonksiyonunun elde edilmesi, şekil katsayısı (k) ile büyüklük katsayısı (c)’ nin
bilinmesini gerektirir ve bu iki katsayı, ortalama hız ile standart sapmanın fonksiyonudur.
Weibull şekil katsayısı (k), oluşacak olasılık yoğunluğu eğrisinin biçimi konusunda da fikir
vermektedir. Bu katsayının büyümesi ile eğri daha sivrilmekte ve hız değişimi aralığı
daralmakta iken, değerin düşmesi eğrinin daha fazla hız değerinin içerecek şekilde
yayılması sonucunu vermektedir. Şekil katsayısının olasılık dağılımı üzerindeki etkisi
şekil’de görülmektedir.
54
4.3. Rüzgar Oluşumuna Etki Eden Kuvvetler
Havanın dünya yüzeyi üzerinde hareket edebilmesi için, ona bir takım kuvvetlerin
uygulanmasına gerek vardır. Rüzgarı meydana getiren ve rüzgarın hızına etki eden atmosfer
içindeki belli başlı kuvvetler şunlardır:
1) Basınç gradyan kuvveti,
2) Coriolis kuvveti,
3) Merkezkaç kuvveti,
4) Sürtünme kuvveti.
Basınç gradyan kuvveti, havayı yüksek basınçtan alçak basınca doğru akıtmaya çalışacak
şekilde etki eder.
Rüzgarlar, genel olarak bir merkez etrafında dolanırlar. Bu hareketin neticesi olarak
da,kendilerini dolanım merkezlerinden uzaklaştırmak isteyen bir kuvvet etkisi altında
bulunurlar.
Sürtünme katsayısını K gösterirse, Vr hızıyla esmekte olan rüzgara tesir eden sürtünme
kuvveti değeri iki parametrenin çarpımına eşittir.
55
4.4. Rüzgar Enerjisi Metodolojisi
Bilindiği gibi, hareket halindeki her cisim kinetik enerjiye sahiptir. Rüzgar da hareket
halinde bir hava akımı olduğundan kinetik enerjiye sahiptir.Kinetik Enerji (E) eşitliği,
ile verilmektedir. Burada m hareket eden cismin kütlesi, V ise hızıdır. Özgül kütle ρ olmak
üzere, eşitlikteki m kütlesi,
şeklinde yazılır ve burada H, hacmi ifade etmektedir. Eğer rüzgar esme yönüne dik alan A
ile, rüzgar yönündeki uzunlukta U ile gösterilirse bu durumda hacim,
ile ifade edilir. V rüzgar hızında ve t süresinde kat edilecek mesafe ise,
şeklinde olur. Böylece, ikinci denklemi birinci denklemde yerine koyacak olursak,
denklemi elde edilmiş olur. Burada t=1 ve A=1 alınırsa, birim zamanda birim alandaki
enerjiyi EB yani rüzgarın bir noktadaki enerjisi elde edilir.
Havanın özgül kütlesi (ρ ) deniz seviyesinde standart atmosfer şartlarında 1.223 kg/m3
dir. Rüzgar enerjisi analizinde kullanılan birimler, kg , m ,s ,Watt’tır.
56
SONUÇ
Yeryüzünde gün geçtikçe artan nüfusu göz önüne alırsak ve enerjinin temel bir
gereksinim olduğu düşünürsek, her geçen gün enerji ihtiyacımız daha çok artacakatır.
Kömürün 230 yıl, petrolün 38 ve doğal gazın 60 yıl sonra tükeneceğini göz önüne alırsak
alternatif enerji kaynaklarına süratle yönelmemiz gerekir. Rüzgarda bu alternatif emerji
kaynaklarından bir tanesidir.
57
KAYNAKLAR
8) Đnternet;
www.eie.gov.tr www.ruzgarenerjisibirligi.org.tr
http://web.gyte.edu.tr/Ruzgarenerjisi www.alternaturk.org
58